K2 Magazine Kasım 2014

Transkript

K2 Magazine Kasım 2014
www.k2magazine.com
KASIM-ARALIK | NOVEMBER-DECEMBER 2014
MAGAZINE
ATLARA DAİR HER ŞEY | ALL ABOUT HORSES
Emin Karataş
Saygı ve Sevgi Dolu Antrenör
A Trainer Full of Respect and Love
Al Fares 2014
4.5 Milyon Euro’luk Perakende Kapısını Dünya’ya Açtı
Concludes with Euro 4.5 Million Retail Deals
Başyazı | Editorial
Merhaba 2015...
K
oskoca bir seneyi iyisiyle kötüsüyle geride bıraktık.
K2 Magazine’nin yayın hayatına başladığı 2014
senesine geri dönüp bir bakmak isterim.
Türkiye Binicilik Federasyonu tarafında Balkan
Şampiyonları’nda atlı dayanıklılık, engel atlama ve at terbiyesi
branşlarında gelen ferdi ve milli takım başarıları; Furussiya
Milletler Kupası’nda Türk Milli Takımı’nın performansı; yine
ferdi olarak Avrupa ve Orta Doğu’da başarılar kazanan
sporcularımıza tekrar teşekkür eder ve gurur duyduğumuzu
belirtmek isterim.
Düz koşuda ise hipodrom sayısının artış projeleri, yabancı
atlar ve konukların ağırlandığı uluslararası festival ve yarışlar,
Türkiye Jokey Kulübü’nün uluslararası platformda yaptıkları
tanıtım ve katıldıkları organizasyonlar ile yine ülkemiz
atçılığının yurtdışında da algılandığı ve saygı duyulduğunun
göstergesidir.
Geleneksel sporlarda ise Kayseri’de ilk defa düzenlenen Atlı
Okçuluk Türkiye Şampiyonası ve Biga’da düzenlenen
Uluslararası Atlı Okçuluk Festivali, rahvan at yarışları ve cirit
müsabakaları da atalarımızdan yeni nesile kalan sporların
usulüne göre tertip edilip milletimize yaşatılması da ayrı bir
gurur kaynağı.
Sektörel platformda gelişen malzeme tedarikçileri, at
veterinerliği, piyasaya yeni giren katkı madde ve yem firmaları,
‘ASMAZ’ gibi profesyonel çiftlik inşaat firmaları, at satıcıları,
internet ortamındaki atçılık platformları, konferanslar ve tabiki
dergimiz K2 ile görüyoruz ki sektör bir adım daha ileri gidiyor.
Türk atçılığı genel çerçevede gelişime açık ve Türk insanı
olarak hevesli ve meraklı ruhumuzdan kaynaklanan bilgi
paylaşımının getirdiği gelişmeler dünya atçılarının dikkatlerini
Türkiye pazarına çevirmesine sebep oluyor. Bu algıyı K2
Magazine olarak katıldığımız Al Fares ve Equitana gibi yurtdışı
fuarları, organizasyon ve yarışmalarda bize Türkiye hakkında
sorulan sorulardan anlıyoruz.
Diliyorum ki 2015 ülkemiz atçılığı için harika bir sene olur!
Yeni sene, yeni yarış sezonu, yeni atlar ve binicilerinin Türk
atçılık sektörünü şaha kaldıracağına sonsuz inancım var.
Tüm okurlarımızın ve ailelerinin yeni yılını kutlar, atlarının
ayaklarının düz basmasını temenni ederim.
Sevgilerimle,
Kristal Karakuş
Hello 2015...
W
e have left a whole year behind us. I want to go back
and see what happened in 2014, which K2 Magazine
came to life.
On the Turkish Equestrian Federation side I would like to thank
and underline my honorful emotions from endurance, show jumping
and dressage individual and national team performances; Turkish
National Team’s successes at Furussiya Nation’s Cup; also the individual
performances at European and Middle Eastern Championships.
On flat racing side the plans for increase in race track numbers,
international festivals and races where foreign horses and guests have
been invited; Jockey Club of Turkey’s participation in international
events and promoting Turkish horsemanship has made the world
recognize our beautiful country and horses.
In traditional sports, the first time organized horseback archery
Turkish Championship in Kayseri and International horseback archery
Festival in Biga, amble horse races and cirit games are also are honorful
sports that are left to us from our ancestors.
Industry wise, we see the recognizable steps with the developing
equipment providers, equine veterinary, newly rising feed supplement
and feed companies, professional stable construction companies such
as ‘ASMAZ’, horse brokers, online equestrian platforms, conferences
and of course our very own K2.
In a general overview, Turkish horsemanship has a space for
development and as Turkish people are warm blooded and curious, the
search for more information in context turnes the world equestrian
authorities heads to the Turkish market. We experienced this interest
by first hand at international equestrian exhibitions such as Al Fares
and Equitana from the questions asked about Turkey.
I wish that 2015 will be a great year for our equestrianism! I strongly
believe that the new year, new competition season, new horses and riders
will rear the Turkish Horsemanship industry.
I wish all readers, their families, and of course their horses the
best year.
Regards,
K2 Magazine 11-12/2014
3
İÇİNDEKİLER | CONTENTS
KASIM-ARALIK | NOVEMBER-DECEMBER 2014
İmtiyaz Sahibi | Publisher on Behalf
Kristal Zeynep Karakuş
Genel Yayın Yönetmeni | Editor-in-chief
Aylin Akcan
[email protected]
Yazı İşleri Müdürü (Sorumlu) | Editor
Onur Karakuş
6 Güncel | News
Kısa Haberler
Short News
14 Fuar | Exhibition
Al Fares 2014 4.5 Milyon Euro’luk Perakende Kapısını
Dünya’ya Açtı
Al Fares 2014 Concludes with Euro 4.5 Million Retail Deals
Haber Merkezi | Editorial Staff
Mustafa Bayram
Yağmur Gürsöğüt
17 Röportaj | Interview
Grafik Tasarım | Graphic Design
Serkan Biçer
[email protected]
[email protected]
20 Farkettim ki | --I Noticed
Reklam Pazarlama | Advertising Marketing
Zeynep Tunçay
[email protected]
Abonelik | Subscription
Kutay Gürünlü
[email protected]
+90.541 400 5264
Katkıda Bulunanlar | Contributors
Süleyman Aşçı
Kadir Çivici
Çiğdem Çavuşoğlu
Altan & Hakan Tepebaşı
Özgür Karakuş (goshots.net)
Sosyal Medya Planlama | Social Media Planning
Yağmur Gürsöğüt
Hukuk Danışmanı | Legal Department
Av. Orçun Urak
Kapak Fotoğrafı | Cover Photo
Fotoğrafçı | Photographer
Kadir Çivici
At | Horse
Cicibey
Yayın Türü | Type of Publication
Yerel Süreli Yayın | Local Periodical
Yayına Hazırlayan | Published by
Kristal İthalat İhracat
Çarşı Blokları No.8 Zekeriyaköy, Sarıyer / İST.
Tel: +90.212.202 98 64 Fax: +90.212.202 72 72
Baskı | Printed by
Biçer Basım
Tekstilkent Ticaret Merkezi
A10 Blok No.41 Esenler / İST.
Tel: +90.212.563 26 06
Fax: +90.212.438 27 58
Emin Karataş: “Profesyonel Atçılıkta Saygı ve Sevgi Şart!”
Emin Karataş: “Professional Equestrianism Requires Respect And Love!”
Nergis Yörgüç
Atı ve Ağacı Yaşatan Eller
Hands That Treasure The Tree and The Horse
22 O anlar | Moments
Kadir Çivici
24 Tırnak Bakımı | Hoof Care
Ferhat Akbenli
Türkiye’nin İlk Tırnak Bakım Semineri
Turkey’s First Hoof Care Seminar
26 Eğitim | Education
Atakan & Oğuz Tepebaşı
Kış Sezonu Ekipmanları
Winter Season Equipments
28 Portal | Platform
‘1000atlı’ Türkiye’nin Atçılık Dünyasını Birleştiren İlk
Online Portalı
‘1000atlı’ Turkey’s First Equestrian World Connecting
Online Portal
30 Bilgi | Info
Dr. Graeme McLeod
Damızlık Kısrakların Temel Beslenmesi (Bölüm 2)
Protein ve Mineraller
Basic Nutrition for the Brood Mare (Part 2)
Protein and Minerals
35 Araştırma | Research
Alex King
İnsanın Kanatları
The Wings of Human
38 Söyleşi | Conversation
K2 Magazine’de yer alan yazı ve fotoğraflar izin
alınmaksızın kısmen ya da tamamen kullanılamaz.
K2 Magazine, Basın Meslek İlkeleri’ne uymaya söz verir.
Entire or partly reproduction of any articles or pictures is not
allowed without special permission from the publishers. No
responsibility is accepted for unsolicited material.
K2 Magazine assures to be steadfast to journalism principles.
4
11-12/2014 K2 Magazine
İlginay Göbüt Göksel
Billur Kalkavan Atla Gelişelim’de
Billur Kalkavan at Atla Gelişelim
40 Profil | Profile
Zeynep Eral Şahin: “At Binen Hakem Bir Gömlek Daha Üstündür”
Zeynep Eral Şahin: “A Judge Who Rides Always Has an Advantage”
ÖZLENEN
DO⁄ALLIK
ÖZEND‹REN
YAPILAR
Ahflap Karkas Yap› Sistemi ile atç›l›k, binicilik
ve sportif tesislerin yap›m›nda; tasar›m,
mimari planlama, imalat ve uygulamaya
kadar tüm süreçlerde sektör konusunda
uzman ekibimizle hizmet vermekteyiz.
Avrupa Ahflap Karkas Yap› Yönetmeli¤i’ni
uygulayarak mühendislik hesaplar›n›
yapt›¤›m›z tasar›mlar› kendi bünyemizde
gerçeklefltiriyoruz.
Projeleriniz için bizimle iletiflime geçebilirsiniz.
ASMAZ Enerji ‹letiflim ‹nflaat Taahhüt Ticaret Ltd. fiti.
Handere Orta Ölçekli San. Sit. No.10 77040 Topçular Mevkii Taflköprü YALOVA-TR
Tel: +90.226.353 30 23 | Fax: +90.226.353 30 03 | E-Mail: [email protected]
www.ahsapkarkas.com
Güncel | News
Mert Alıcıoğlu
2014 Engel Atlama Atatürk Kupası
ve İnönü Kupası
İzmir Atlı Spor Kulübü’nde 17-19 Ekim tarihlerinde
düzenlenen Atatürk Kupası ve İnönü Kupası sahiplerini
buldu. Binicilik camiasının yoğun ilgi gösterdiği yarışmalarda
biniciler İzmirli sporseverleri coşturdu. 2014 Atatürk Kupası’nı
‘Royal Equestrian Storm’ isimli atıyla Ömer Karaevli ve İnönü
Kupası’nı ‘Village Born M’ isimli atıyla Emre Eratıcı kazandı.
2014 Show Jumping Atatürk Cup
and İnönü Cup
2014 Engel Atlama Cumhuriyet Kupası
23-26 Ekim tarihlerinde İzmir Atlı Spor Kulübü’nde
düzenlenen Cumhuriyet Kupası Engel Atlama
Yarışmaları’nda hem genç hem usta binicilerimiz
performanslarını sergileyerek İzmirli sporseverlere
keyifli bir hafta sonu yaşattılar.
145 cm 2014 Cumhuriyet Kupası’nı ‘Abner’ isimli
atıyla Cem Kayacan kazandı. ‘Chiara’ isimli atıyla
Hüsnü Dinç ikinci, ‘AB 19 Chepetto’ isimli atıyla Sencer
Can üçüncü, ‘Duvkalle’ isimli atıyla Sencer Horasan
dördüncü ve ‘Colorland’s Cheyenne’ isimli atıyla
Hasan Şentürk beşinci oldu.
Atatürk and İnönü Cup that took place on 17-19 October at İzmir
Equestrian Center gathered experienced riders being one of the
last competitions of the year. The winner of Atatürk Cup was
Ömer Karaevli with his horse ‘Royal Equestrian Storm’, İnönü
Cup was Emre Eratıcı with his horse ‘Village Born M’.
Yarışma
Competition
Atatürk Kupası
145 cm
İnönü Kupası
130 cm
Binici
Rider
Ömer Karaevli
Sencer Horasan
Hüsnü Dinç
Emre Eratıcı
Talya Afyoneri
Selim Can Güney
At
Sıralama
Horse
Rank
Royal Equestrian Storm
1
Quick De Stehermelle
2
Chiara
3
Village Born M
1
Wervelwind 4
2
Leon G
3
2014 Show Jumping Republic Cup
Republic Cup that took place on 23-26 October at İzmir
Equestrian Center hosted young and experienced rider
performances which made spectators weekends a festival.
The winner of 145 cm 2014 Republic Cup was Cem
Kayacan with his horse ‘Abner’. Second place went to
Hüsnü Dinç with his horse ‘Chiara’, third place Sencer Can
with his horse ‘19 Chepetto’, fourth place to Sencer Horasan
with his horse ‘Duvkalle’ and fifth place to Hasan Şentürk
with his horse ‘Cheyenne’.
TJK Cumhuriyet Kupası
Ankara 75. Yıl Hipodromu’nda koşulan Cumhuriyet
Kupası’nı sahibi Menderes Karagül, jokeyi Özcan Yıldırım’la
‘Bakibey (Toşur-Gülatlı/Al-ışık)’ oldu. 1600 m çim pistte
15 atın start verildiği kupada, finişte coşkulu anlar yaşandı.
TJK Republic Cup
The winner of The Republic Cup that took place in Ankara
75th Year Racetrack was ‘Bakibey (Toşur-Gülatlı/Al-ışık)’
owned by Menderes Karagül
with his jockey Özcan
Yıldırım. As the race started
off with 15 horses, the
distance on the turf track was
1600 m. Spectators had
exciting moments at the finish
line.
6
11-12/2014 K2 Magazine
Son Bir İstek
İngiltere’de yaşayan 77 yaşındaki Sheila Marsh’ın son isteği
25 senedir taylıktan baktığı ‘Bronwen’ isimli atını görmek
oldu. Kraliyet ailesinin devreye girdiği son istek için
hastanenin otoparkına sedyeyle indirilen Marsh atını son
kez gördü ve elveda dedi. Dünya basınına konu olan Marsh’ın
saatler sonra vefat ettiği son isteği herkesi göz yaşına boğdu.
A Last Wish
Sheila Marsh, 77, granted one last wish to see her 25 year old
horse whom she looked after from foal, Bronwen. As the royal
family helped to realize this wish, Marsh was brought down to
the carpark of the hospital where her horse was waiting for her
and said fairwell. The last wish after which Marsh died a couple
of hours later, created emotional reviews in the world press.
Güncel | News
Mert Alıcıoğlu
Atlı Dayanıklılık Türkiye Şampiyonası
Endurance Turkish Championship
2014 Atlı Dayanıklılık Türkiye Şampiyonası 7-9 Kasım tarihlerinde
Göreme, Nevşehir’de gerçekleşti. En yüksek kategori olan 96 km açık
hız UAD3* Türkiye Şampiyonası yarışmasını Erkan Demir, ‘Biltekin’
adlı atıyla alırken, ikinci Sıtkı Doğuşlu, ‘Palmiye’ isimli atıyla, üçüncü
Ercan Bahadır, ‘Yiğit Emre’ isimli atıyla yarışmayı tamamlamışlardır.
2014 Endurance Turkish Championship took place in Göreme,
Nevşehir on 7-9 November. The winner of the highest category
UAD 3* open speed 96 km was Erkan Demir with his horse
‘Biltekin’, second place Sıtkı Doğuşlu with his horse ‘Palmiye’,
and third place Ercan Bahadır with his horse ‘Yiğit Emre’.
Kazananlar | Winners
Kategori | Category
Binici | Rider
At | Horse
UAD 3* Açık Hız 96 km
Erkan Demir
Biltekin
UAD 3* 96 km
Mehmet Turna
Kapadokyalı
UAD 2*
Batu Demir
Zicioğlu
UAD 1*
Selin Dikencik
Parskan
Victoryman Atlı Dayanıklılık Kulübü Türkiye
Şampiyonası’na Damgasını Vurdu
Victoryman Endurance Club Shook the
Turkish Endurance Championship
7-9 Kasım tarihlerinde Göreme Nevşehir’de düzenlenen Atlı
Dayanıklılık Türkiye Şampiyonası kapsamında aralarında Bora
Kozanoğlu, Gazel Armağan, Serhat Zengin, Erkan Demir, Batu
Demir, Fatih Demir, Jülide Gültekin olan sporcular ve Çiğdem
Demir, Nergis Yörgüç, Ertuğrul Demir,
Özlem Kurnaz, Reşat Nuri Gültekin’den
oluşan yer ekibiyle Victoryman Atlı
Dayanıklılık Kulübü şampiyonaya
damgasını vurdu. 96 km açık hız Türkiye
Şampiyonu Victoryman Kulübü başkanı
Erkan Demir ve atı ‘Biltekin’ yorgun
anlar yaşarken, ‘Zilcioğlu’ isimli atıyla
Batu Demir UAD 2* kategorisinin
birincisi oldu. Serhat Zengin, ‘Mirliva’
isimli atla girdiği UAD 1* yarışmasında
üçüncülüğü elde ederken, Bora
Kozanoğlu, ‘Poyraz’ isimli atla, Gazel
Armağan ‘Aftab’ isimli atla, Fehmi
Kurnaz ‘Poyraz’ isimli atla kalifiye
oldular.
At the Turkish Endurance Championship that took place on
7-9 November at Göreme Kapadokya Victoryman endurance
club shook the championship with their riders Bora Kozanoğlu,
Gazel Armağan, Serhat Zengin, Erkan Demir, Batu Demir,
Fatih Demir, Jülide Gültekin and
crew Çiğdem Demir, Nergis Yörgüç,
Ertuğrul Demir, Özlem Kurnaz,
Reşat Nuri Gültekin. As the president
of Victoryman Endurance Club and
96 km Turkish Champions Erkan
Demir and his horse ‘Biltekin’ had
tiring moments, Batu Demir won
the UAD 2* challenge with his horse
‘Zilcioğlu’. Serhat Zengin with is
horse ‘Mirliva’ received third place
in UAD 1* challenge and Bora
Kozanoğlu with ‘Poyraz’, Gazel
Armağan with ‘Aftab’, Fehmi
Kurnaz with ‘Poyraz’ obtained their
qualifications.
8
11-12/2014 K2 Magazine
Güncel | News
Hasan Girgin, Yağmur Gürsöğüt
Prof. Dr. Sacit Turanlı
Küçük Orta kategori birincisi
Orta category champion
Ahmet Gökçe
4’lü taylar birincisi
4 year category champion
Tayfun Karataş (Karataş)
3’lü taylar birincisi
3 year category champion
Murat Kölemenoğlu (Kısmet)
Baş kategori şampiyonu
Baş category champion
Rahvan At Yarışları Türkiye
Şampiyonası
2014 Amble Racing Turkish
Championship
09 Kasım 2014 tarihinde Konya Meram Belediyesi Geleneksel
Spor Dalları Pamukçu Tesisleri’nde yapılan Türkiye Rahvan At
Yarışı Şampiyonası Spor Toto’nun sponsorluğunda düzenlendi.
Baş kategorisinde 14, toplamda 100’ün üzerinde atın katıldığı
yarışlar coşkulu ve zevkli geçti. Geleneksel Spor Dalları Federasyonu
Başkanı Prof. Dr. Alparslan Ceylan, Spor Genel Müdürü Mehmet
Baykan, Rahvan Binicilik Asbaşkanı Mustafa Küçükmeral, Konya
Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Aktürek’in de aralarında
bulunduğu protokol seyirci, jokey ve at sahiplerine moral verdi.
Amble Racing Turkish Championship that took place on
November 9, 2014 was organized at Konya Meram Municipality
Traditional Sports Pamukçu facilities with sponsorship of Spor
Toto. As the highest category Baş had 14 horses, the total horses
for all categories were over 100. Traditional Sports Federation
President Prof. Dr. Alparslan Ceylan, Sports General Manager
Mehmet Baykan, Amble Racing Manager Mustafa Küçükmeral,
Konya Mayor Tahir Aktürek were at the races to encourage
jockeys and spectators.
Değerli Türkmen Atları
Erkanlı’daydı
Precious Turkmen Horses
were at Erkanlı
Tesisimizde 40 gün karantinada kalan Türkmenistan
Başkonsolosluğunun atları son günlerinde tesisimizde
konaklayan müşterilerimize ve binicilik kulübü üyelerine
muhteşem bir gösteri yaparak aramızdan ayrıldılar.
İtalya’da düzenlenen yarışma için yola çıktıklar. 16
kişilik ekibe Erkanlı Ailesi olarak bol şans diliyoruz.
Turkmen horses which stayed in
our resort for 40 days of quarantine
performed a magnicient show for
our customers and guests. They left to Italy to perform at a celebration.
We wish the 16 person team good luck on their travels as Erkanlı
family.
10
Eskişehir Atlı Spor Kulübü
Eskişehir Equestrian Center
Eskişehir Atlı Spor Kulübü, Türkiye Binicilik Federasyonu
ile yapılan görüşmelere istinaden 2015 yarış sezonunda
atlı dayanıklılık yarışmalarına ek olarak Nisan ayında
engel atlama yarışmalarına da ev sahipliği yapacaktır.
After elaborate meetings with Turkish Equestrian
Federation Eskişehir Equestrian Center has announced
that they will also host show jumping competitions
in addition to endurance event in the 2015 season.
11-12/2014 K2 Magazine
Yasemin İnan
SIEC Takımı Mediterranean
Equestrian Tour’da
23 Ekim’de Mediterranean Equestrian Tour’a katılmak üzere
Oliva Nova, İspanya’ya giden SIEC Takımı iki hafta boyunca
yarıştıkları kategorilerde takım olarak iyi neticelerle geri döndü.
İlk gün 5 yaş kategorisinde, Dennis Sachantz tarafından çalıştırılan
‘SIEC Lemon Tree’ Richard Grom ile 6. olurken, 6 yaş kategorisinde
ilk gün ‘SIEC Clicquot’ ile 6., ‘Captain Future Z’ ile 10. oldular.
Yarışmanın 2. günü Sevil Sabancı 1.25 m’de ‘SIEC Zelinosa’ ile
parkuru hatasız olarak tamamlarken ‘SIEC Carsten’ ile sadece 2
zaman cezası alarak parkuru tamamladı. Richard Grom ise 6 yaş
sınıfında ‘SIEC Clicquot’ ile 1.30 m’de 3. oldu. Ekibe yeni katılmış
olan ‘SIEC Nectar de Roches’ ve ‘SIEC Cros’a binen Sevil Sabancı,
Cuma günü ‘SIEC Cros’ ile 1, Pazar günü ise ‘SIEC Nectar de
Roches’ ile 1 zaman cezası aldı.
SIEC Team at Mediterranean
Equestrian Tour
SIEC Team which went to Oliva Nova, Spain On 23rd of october to
compete at Mediterranean Equestrian Tour came back with spectacular
results on overall team results. On the first day, at 5 year category,
‘SIEC Lemon Tree’, trained by Dennis Sachantz, ranked 6th place and
on second day on 6 year category ‘SIEC Clicquot’ ranked 6th and
‘Captain Future Z’ 10th with their rider Richard Grom. On the second
day of the competition Sevil Sabancı completed 1.25 m with no faults
with ‘SIEC Zelinosa’ and with 2 time penalty points with ‘SIEC
Carsten’. On 6 year category, Richard Grom ranked 3rd with ‘SIEC
Clicquot’ at 1.30 m course. Sevil Sabancı who rode the new addition
‘SIEC Nectar de Roches’ and ‘SIEC Cros’, on friday she had 1 fault
with ‘SIEC Cros’ and on Sunday 1 time penalty with ‘SIEC Nectar
De Roches’.
Güncel | News
Nergis Yörgüç
Atlı Okçuluk Türkiye
Şampiyonası
Horseback Archery Turkish
Championship
Geleneksel Spor Dalları Federasyonu tarafından Kayseri’de bu
sene ilk defa gerçekleştirilen şampiyonaya Türkiye’nin dört bir
yanından 13 kulüpten 100 lisanlı sporcu katıldı. Anadolu Harikalar
Diyarı Hayvanat Bahçesi’nde oluşturulan parkurda yarışmacılar
şampiyona için kıyasıya yarıştı. ‘Kabak’ atışında birinci Halil
Gürak olurken, ikinci Alperen Alkan, üçüncü Murat Çıtak oldu.
‘Memluk’ atışında ise birinciliği Sabri Kavuncu, ikinciliği Ahmet
Turan Durak, üçüncülüğü ise Murat Çıtak elde etti.
There were over a 100 liscenced athletes from 13 clubs that
participated to the championship that is organized for the first
time by Traditional Sports Federation. The athletes competed very
hard for the championship that took place in Kayseri, Harikalar
Diyarı Zoo. The results are: ‘Kabak’ category first place went to
Halil Gürak, second Alperen Alkan, third place to Murat Çıtak.
‘Memluk’ category first place went to Sabri Kavuncu, second place
to Ahmet Turan Durak, and third place to Murat Çıtak.
12
11-12/2014 K2 Magazine
Güncel | News
Reyyan Okyay ve Ziya Demir
Çiftinin Mutlu Günü
Happiest Moment of Reyyan
Okyay and Ziya Demir
K2 Magazine ekibi Reyyan Okyay ve Ziya Demir’in 2 Kasım’da
gerçekleşen İstanbul’daki en mutlu gününe katıldı. Hem Mersin’de
akabinde İstanbul’da dünya evine giren çiftin mutlulukları
gözlerinden okunuyordu. İstanbul’daki atçılık camiası ve aile
dostlarının yalnız bırakmadığı bu mutlu günde gelin ve damadın
mutluluklarının bir ömür boyu sürmesi temennisiyle tekrar
tebrik ediyoruz.
On 2nd of November, K2 Magazine attended the happiest day
of Reyyan Okyay and Ziya Demir in İstanbul. As the couple
had two wedding ceremonies first in Mersin then in İstanbul,
their happiness oozed from their eyes. On the day where İstanbul’s
equestrian crowd and family members shared the happy moments,
we congradulate the newlywed couple and wish them eternal
happiness.
K2 Magazine 11-12/2014
13
Fuar | Exhibition
2 senede bir Dubai’de gerçekleşen 10. Al
Fares Uluslararası Atçılık Fuarı, 29-31 Ekim
tarihlerinde Dubai Dünya Ticaret Merkezi
Fuar Alanı’nda kapılarını dünyaya açtı.
Al Fares 2014 4.5 Milyon Euro’luk
Perakende Kapısını Dünya’ya Açtı
S
ayın Shiekh Hasher bin Maktoum bin Juma Al
Maktoum tarafından büyük bir coşkuyla açılışı
yapılan fuarda 23 ülkeden 94 katılımcı firma yer
aldı. Organizasyon Müdürü Rasheed Mbayed’in “Bu
sene de her sene olduğu gibi Al Fares Fuarı için çok çalıştık.
Körfez Arap ülkelerinin atçılık endüstrisi Al Fares sayesinde
bir kez daha gözler önüne serildi. Bu fuarı siz ziyaretçi ve
katılımcıların beğenisine büyük bir heyecan ile armağan
eder, 2016’daki organizasyonumuza bekleriz.” diyerek, gurur
tablosunu tüm gerçekliğiyle bu sene katılımcı olarak
geldiğimiz K2 Magazine ekibine sundu.
Bir çok yeni ürünün sergilendiği fuara at meraklısı ziyaretçiler,
antrenörler, at sahipleri, biniciler, çiftlik sahipleri, veteriner
malzemecileri, at taşımacıları, dekorasyon meraklıları, yerli
distribütör firmalar, yatırımcılar ve dünyada atla ilgili ticaret
14
11-12/2014 K2 Magazine
T
here were 94 companies from 23 countries present
at the exhibition that opened by His Highness
Shiekh Hasher bin Maktoum bin Juma Al
Maktoum. The exhibition manager Rasheed
Mbayed honorfully underlined “This year, as we do every
year, worked very hard for Al Fares. The equine sport
industry in the GCC is coming under international spotlight
through Al Fares. We gift this exhibition to the visitors
and exhibitors with excitement and hope to see you in our
2016 edition.” and presented the fair to us exhibitor K2
Magazine.
At the fair where many new equipments were exhibited,
there were horse lovers, trainers, horse owners, riders, stable
managers, veterinarian equipment providers, horse
transporters, decoration gurus, local distributors, investors,
Fuar | Exhibition
Al Fares 2014 Concludes with
Euro 4.5 Million Retail Deals
Al Fares Everthing Equine International
Equestrian Exhibition opened it’s doors to
the world for the 10th time on 29-31 October
at Dubai World Trade Center Exhibition Hall.
yapmak isteyen herkes katıldı. Fuar boyunca K Laser firması
adına Dr. David Bradley lazer ile terapi çözümleri ve tedavisi
hakkında, ACME s.r.l. firması adına Ciro Predieri ise hazır
yem ve katkı maddeleri hakkında bilgi verdi.
K2 Magazine olarak fuar boyunca siz okurlar için fuarı
gezdik, yeni ürünleri ve tüm merak edilenleri sorduk.
and everyone who is into equine trading. During the
exhibition Dr. David Bradley for K Laser and Ciro Predieri
for ACME s.r.l. gave seminars about their products.
As K2 Magazine, we covered everything that happened at
the exhibition, tried new products and promoted our
magazine.
Basın Toplantısı
28 Ekim sabahı yapılan basın toplantısında HBA Alkhail At
Malzemeleri firması adına Saleem Bin Hasan, Gulf Rider
firması adına Dr. Walid Asharbiny Ali, Umman Kraliyet
Atçılığı adına Saif Ali Al-Rawahi, Bonjour Equestrian firması
adına Nicolas Girot, Al Sakb Atçılık Malzemeleri adına
Mohammad Al Awais, Al Fajer Organizasyon adına Satish
Khanna ve fuarı düzenleyen Al Fajer firması adına Rasheed
Press Conference
At the press conference that took place on 28th of October HBA
Alkhail equestrian supplies company general manager Saleem
Bin Hasan, Gulf Rider general manager Dr. Walid Asharbiny
Ali, Umman Royal Cavalry public relations manager Saif Ali
Al-Rawahi, Bonjour Equestrian Supplies company general manager
Nicolas Girot, Al Sakb Equestrian Supplies company Mohammad
Al Awais, Al Fajer Group spokesperson Satish Khanna ve
K2 Magazine 11-12/2014
15
Fuar | Exhibition
HIGHLIGHTS
A rule breaking technology in endoscopy:
Optomed DRS (www.optomed.fr)
Dynamic endoscope that allows endoscopy
at excersize.
ÖNE ÇIKANLAR
Endoskopide çığır açan teknoloji:
Optomed DRS (www.optomed.fr)
At hareket halindeyken kullanılan
dinamik endoskop.
K Laser (www.k-laserusa.com)
Tutulma, açık yara, sırt ağrısı, ve
enfeksiyon bölgelerinde kullanılan lazer
terapi çözümü.
K Laser (www.k-laserusa.com)
Laser therapy solutions to heal low-grade
stifles, wounds, sore backs, inflammatory
conditions.
Myland Grass (www.mylandgrass.com)
International Company that supplies
haylage, straw pellets for bedding, pellets
for fodders, chopped straw products for
bedding.
Myland Grass (www.mylandgrass.com)
Kısmen kurutulmuş ot, atın altına
serilmek üzere sap peleti, saman peleti
ve kesilmiş saman ürünleri üreten
uluslararası firma.
Mbayed fuarın öneminden ve atçılık sektörünün Körfez
Arap ülkelerindeki önemi ve büyümesinden bahsettiler.
exhibition organizing manager Rasheed Mbayed talked about the
equestrian industry’s importance and growth in the GCC region.
Fuar Genel
23 ülkeden 94 katılımcı firmanın hazır bulunduğu fuar
profesyonelliği ve harikulade düzeniyle katılımcı ve
ziyaretçileri memnun bıraktı.
Exhibition
At the exhibition where 94 companies from 23 countries were
present, all visitors and participants were astonished by the
professionalism and organized services of the organizing company.
Gala Gecesi
Al Fares Uluslararası Atçılık Fuarı’nın 2’nci gününün
sonunda düzenlenen gala gecesinde katılımcılar dansözler
eşliğinde stres attılar. Yerel müziklerle yabancı ziyaretcilere
iki bayan ve at kılığında bir dansöz görsel şölen yaşatırken,
bir yandan misafirler leziz kültürel yemekleri tatma fırsatı
buldular.
Gala Night
At the gala night organized on the second day of Al Fares
International Equestrian Exhibition all exhibitors danced
their stress away with local belly dancers. While the exhibitors
were watching two belly dancers and a bellt dancer horse,
they experienced the local tastes at the grandesque open
buffet.
16
11-12/2014 K2 Magazine
Röportaj | Interview
Professional
Equestrianism
Requires Respect
And Love!
Our horsemanship is at a great level, but
there is a problem within the system.
If the horses come to trainers in a good
shape, we would give jockeys strong and
healthy horses.
Atçılığımız iyi yerde ama sistemde bir eksiklik var. Atlar temelden
antrenörlere sağlam gelse biz de jokeylere hem fiziksel hem
psikolojik anlamda sağlam at teslim etmiş olacağız.
Profesyonel Atçılıkta
Saygı ve Sevgi Şart!
2
003 yılından beri Atman ve Karataş ekürisinin
antrenörlüğünü yapan Sivas’lı Emin Karataş ile
jokeylikten antrenörlük yolunda devam eden atçılık
kariyeri hakkında konuştuk. Hayatının her evresinde
saygı ve sevgiyi eksik etmeyen Karataş bakın okurlarımıza
neler anlattı.
Kendinizden biraz bahseder misiniz?
Sivas’tan İstanbul’a küçük bir çocuk iken ailem vasıtasıyla
geldim. Lisansımı aldıktan 1 sene sonra yarış koşmaya
başladım. Lisansımı eski sisteme göre aldım ben. Eski sistemde
büyüklerimiz ve duayenlerimiz atı tutuşumuza, hal
hareketimize ve yeteneklerimize bakarak bize lisans verirlerdi.
Sabahattin Duman benim elimden tuttu. 1995’e kadar
İstanbul’daydım, daha sonra Erdal arkadaşımın tavsiyesi
üzerine kariyerimin zirvesinde Suudi Arabistan’a gittim.
2000’e kadar orada kaldım. Atçılığımın uluslararası bölümünü
Emin Karataş
W
e talked to Sivas born Emin Karataş, who is
the trainer of Atman and Karataş Ecurie since
2003, about his equestrian career that started
from being a jockey to becoming a trainer.
Let’s have a look what Karataş had to say about his life that
prioritizes respect and love.
Can you talk about yourself?
I came to İstanbul from Sivas with the help of my family. One
year after I obtained my liscence and I started racing. I received
my liscence in the old system. In the old system, the professionals
used to look at our general overview around the horse and qualify
us. Mr. Sabahattin Duman helped me a lot. I was in İstanbul
until 1995, then with the help of my friend Erdal I went to
Saudi Arabia. I was there until 2000. I learned the international
experience part of my career there. I completed my military
service when I returned to Turkey. A life of a jockey is really
K2 Magazine 11-12/2014
17
Röportaj | Interview
demanding. Whatever we eat or drink is counted. As I
encountered health problems, I decided to continue as a
trainer in 2003.
I am currently looking after 20 horses in İstanbul. Our
schedule is hectic. We travel to Ankara, Adana, İzmir, and
Bursa racetracks throughout the season.
orada öğrendim. Döndükten sonra askere gittim. Bir jokeyin
hayatı gerçekten zor. Her yediğimiz içtiğimiz sayılı. O dönemdeki
sağlık sorunumdan dolayı jübilemi yapıp 2003’de antrenörlüğe
geçiş yaptım.
İstanbul’da 20 tane atın antrenörlüğünü yapıyorum. Programımız
inanılmaz dolu. Ankara, Adana, İzmir ve Bursa hipodromlarına
yarışlara gidiyoruz. Atı seven arkasından gider diyorum.
Jokeylere neler tavsiye ediyorsunuz?
Şu anda hayatlarını yaşıyorlar. Evi, arabası, akıl hocaları ve
menejerleri var. Bizde olmadı. Biz hep kendi çabalarımızla bir
yerlere geldik. Değerini de biliyoruz. Şimdiki genç jokeylere
bakıyorum, kendilerini dev aynasında görüyorlar. Paralarının
kıymetlerini bilmiyorlar. Bu yüzden de 25-30 yaşına geldiklerinde
yollarını kaybediyorlar. Ellerindeki fırsatları sindirmeleri ve biraz
daha ağır başlı olmaları lazım. Halis Karataş; kuzenim, yaşı 40
olmasına rağmen bugüne kadar camiada saygınlığından ödün
vermemiştir.
Antrenörlük günleri nasıl geçiyor?
Severek çile çekiyoruz. Sabah 3:45’de kalkıyorum. 4:00 gibi ahıra
gelip atların kontrollerini yapıyorum. 4:30 gibi gezintiye çıktıktan
sonra sahaya götürüyoruz. Çalışma sistemimiz defterimizde
kayıtlı. Öncesi ve sonrası gibi analizler yapabiliyoruz. Sahadan
sonra yine geziyorlar, terleri kuruyor ve ikinci grup çıkıyor. Saat
10:00 gibi her şeyimizi tamamlayıp kapılarımızı kapatıyoruz.
Türkiye’deki atçılık hakkındaki düşünceleriniz
nelerdir?
Türkiye’de at bakım temeli eksik. ‘Astrakan’ diye bir atım vardı
1.600 m’de 21 yarış üstüste kazandı. Gerçekten makineydi. Yurt
18
11-12/2014 K2 Magazine
What are your recommendations to jockeys?
They are having the best time of their lives. They have their
own cars, mentors, and managers. We didn’t have any of it
back in our days so we appreciated and still appreciate
everything. When I look at jockeys today, they see themselves
as a celebrity. They don’t have any appreciation of what is
given to them. That’s why when they reach 25-30 years old
they loose their way. They need to digest the opportunities
that they have and be more dignified. Halis Karataş; my
cousin, although he is 40 years old he never gave in from his
prestige within the industry.
How do your days as a trainer go by?
We suffer in love. I wake up at 3:45 am. I come to the stables
around 4:00 am to check the horses. Around 4:30 am they
warm up and go the track for training. Our training schedules
are recorded in our book. We do monthly analysis of the
horses. After the training, they cool down and the second
group goes out. Around 10:00 am, we finish everything and
close the doors.
What do you think of Turkish horsemanship?
I think in Turkey horse maintenance foundation is missing.
I had a horse named ‘Astrakan’ and he won 21 races in a
row in 1,600 m distance. He was really a machine. When
we look at horses abroad they are all machines. In Turkey
we have maybe one or two champions. I speak for some
international regions, the horses come to the track fully
equipped. Their legs, bone structures, and muscles are ready
and the trainers only make them better by adding speed and
thus they become champions. In Turkey, because the foals
are not looked after professionally when they come to the
track majority of them have muscle, bone, and general
anatomical deficiencies. The foundation has to be solid.
There is lack of information in our country. Our horsemanship
is at a great level, but there is a problem within the system.
If the horses come to trainers in a good shape, we would give
jockeys strong and healthy horses.
Röportaj | Interview
dışındaki atlara bakıyoruz hepsi makine. Biz de hasbelkader
parmakla sayılacak kadar şampiyon çıkıyor. Yurtdışında
belli bölgeler için konuşuyorum, atların hepsi çiftlikten
sahaya dolu geliyor. Ayakları, kemik yapısı, kas yapısı hazır
ve antrenörler üzerine hız ve şampiyonluklar koyuyorlar.
Türkiye’de taylar gelişim döneminde yeterli bakım
alamadıkları için kas, kemik ve genel anatomik yapıda eksik
olarak geliyor. Temelin kesinlikle sağlam olması lazım.
Ülkemizde bilgi eksikliği var. Atçılığımız iyi yerde ama
sistemde bir eksiklik var. Atlar temelden antrenörlere sağlam
gelse biz de jokeylere hem fiziksel hem psikolojik anlamda
sağlam at teslim etmiş olacağız.
Yarış yönetimi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Serdal Adalı başkanımız dört dörtlük bir insan ama bir yeri
yönetmek ayrıdır. Yönetimi ahırın içine davet ediyoruz.
Ahırlardaki problemleri dinlemelerini istiyoruz. Ahır
bölgesinde herkesin yeri ayrı fakat herkesin problemi aynı.
Bu durumda atçılığımız yerinde sayıyor. Bu sistem içerisinde
parasını kazanan kazanıyor kazanamayan da şapkasını alıp
gidiyor. Kalanlar hayatlarına aynı şekilde devam ediyorlar
fakat amaç aslında uluslararası seviyelere gelmek değil mi?
Bu şekilde bir yere gelmemiz çok zor.
Yurtdışında herkesin bir görevi var, bu da demek oluyor ki
değeri var. Seyis ata bakar, antrenör atı çalıştırır yarışa
hazırlar, jokey atı koşar, at sahibi finansmanı sağlayıp ekibine
güvenir ve tribünde kahvesini, sigarasını içerken yarışını
seyreder. Türkiye’de herkes ahırda! At sahibi, jokey, seyis,
antrenör. Herkes herkesin işini yapmaya çalışıyor. Bu da
altyapıdaki bilgi eksikliğinden ve güvensizlikten
kaynaklanıyor.
Halis Karataş’ın cezası hakkındaki yorumunuz
nedir?
Halis abim çok saygılı bir insandır ve çok sabırlıdır. Olay
şöyle gelişmiş; Halis abim yarış koşarken yanındaki genç
jokey arkadaşımız atını kapatıp açıp Halis abime biraz
saygızılık etmiş. Halis abimiz de etkiye tepki vermiş. Aldığı
ceza prosedür gereği doğrudur ama herkes kendi yarışını
koşsun ve rakibi bile olsa saygı duysun. Eskiden biz saygıdan
jokey abilerimizin önünde konuşmazdık, söz hakkı verilince
konuşurduk. Şimdi saygıdan eser yok. Bugün Halis Karataş
dediğiniz zaman yer yerinden oynar. O arkadaş daha genç.
Bunun kişisellikle alakası yok, ticaret etiğiyle alakası var,
saygı duymayı öğrenmesi lazım.
What do you think of the racing administration?
Our president Serdal Adalı is a great man, but to administrate
a corporation is something different. I would like to invite
the administration into the stables. We want them to listen
to our problems. In the stables, everyone has their own are
but the problems are the same. In this situation, our
horsemanship stands still. In this system, those who make
their money survive but the rest take their hats and leave.
Those who are left try to survive, but isn’t the goal to reach
an international level? In this way it seems pretty far to reach
any goal.
In the international arena, everyone has a job which means
they have a value. The groom looks after the horse, a trainer
trains the horse and prepares it for races, jockey rides the
horse, and the horse owner provides the financials, trusts it’s
team and sips his/her coffee at the grand stand. In Turkey,
everyone is in the stables! Horse owner, jockey, groom, and
trainer. Everybody interferes with other’s job. This is caused
by the lack of information in the foundation and distrust.
What do you think of the penaly of Halis Karataş?
Halis is very respectful person and patient. The penalty was
given to him during a race where a young jockey disturbed
Halis. Halis obviously reacted to an action. His penalty is
correct on paper but everyone needs to run their own races
and respect their competition. Back in the day, we wouldn’t
even speak in front of a jockey, we would until we were told
to. Today, there is nothing left in sence of respect. Everybody
stands up when Halis Karataş walks in. That jockey is young.
This has nothing to do with personal differences, it has to
do with business etiquette; he needs to learn how to respect.
K2 Magazine 11-12/2014
19
Farkettim ki | I Noticed
Atı ve Ağacı
Yaşatan Eller
Bizler tutkumuz çevremizi sarsın isteriz.
Ve birileri bu aşkı esere dönüştürürse
gönlümüzü fetheder. At binmek
bir sanattır, at sevmek de bir sanat.
Hands That Treasure
The Tree and The Horse
We want our passion to surround us. And if someone
transforms this love into an artifact they will conquer our
hearts. Horse riding is an art, horse love is an art as well.
A
Nergis Yörgüç
20
11-12/2014 K2 Magazine
tları düşününüp uyudum gece
ve onlarla uyandım sabah.
Gözümü açınca bir at tablosu,
salonda bir at biblosu, uğur
getiren bir nal asılı kapıda. Sokakta tuhaf
bakışları umursamayıp yaz kış uzun
çorapları dize kadar çekip, çizme ile güne
başlamaktır atçılık. Alışveriş merkezlerinde
vakit harcamayıp, kahveni atın yanında
içmekir. Ata dair herşeyi sevmektir,
keşfetmektir. Doğa bize aldırmadığından
mı doğanın ortasında kendinizi böylesine
rahat hissederiz? Herhalde en gerçek
halimizin yakınında olmak isteriz. Kimimiz
dresajla güzel bir şapkaya, kimimiz
konkurda engele, atlı okçu yayına, atlı
dayanıklılıkta çalıya çırpıya sürtüp bırakır
egosunu insan. Büyüsüne teslim oluruz.
Apaçık ortada olan güzelliğine gizemli bir
bağ ile bir yerinden tutunur içinden
geçenlere vücut olacak bir platform bulur
illaki. Sonunda günden güne güçlenen
bağınız sizi nerelere getirir bilemem ama
bazılarımızı sanatçı yapıyor. Bizler
tutkumuz çevremizi sarsın isteriz. Ve birileri
bu aşkı esere dönüştürürse gönlümüzü
fetheder. At binmek bir sanattır, at
sevmek de bir sanat.
I
slept thinking of horses and woke
up with them. When I open my
eyes there is a horse painting, a
horse statue in the living room,
and a horseshoe hanging from the door.
Horsemanship is when you are careless
walking down the street with knee high
socks and starting the day with boots. Not
spending another minute at shopping
malls and having your coffee next to your
horse. Loving and exploring everything
about horses. Do we feel comfortable
enough because nature doesn’t care of
how we are? I think we want to be as
close as to our true selves. Some leave their
egos on a dressage hat, show jumpers on
jumps, horseback archers on their bows,
endurance riders on branches and bushes.
We surrender to it’s magic. We hang to
one side of it’s obvious beauty and find a
body language to what we actually feel
inside. At the end of the day, I don’t know
what your desire transforms you into but
some become an artist. We want our
passion to surround us. And if someone
transforms this love into an artifact they
will conquer our hearts. Horse riding is
an art, horse love is an art as well.
Farkettim ki | I Noticed
Öztürk Korkmaz bunu öyle güzel başarmış ki, 300 yıllık ağaçları
atın estetiğiyle işlemiş. Doğallığın ve gösterişin kombini olmuş adeta
eserleri. Atı resmetmek bile öylesine zor iken henüz 30 yaşında
olmasına rahmen Samsun’daki atölyesinde ustaca ağacın canına
can katmış. Hayatın meşakatini elinin tersiyle itip doğadan kopmadan
yaşamanın bir yolunu bulup yeteneklerini sergilemiş. At dediğinde;
masumiyeti ve heybeti, cesareti ve ürkekliği, özgürlüğü ve esareti
tek bir kelimede kullanabilirsin. Böylece at figürüyle içindeki her
tezata seslenmiş olursun insanın. Heyecan ve huzur, endişe ve
güven sadece atta buluşur. Öztürk Korkmaz bu sırrı keşfetmiş ve at
severlerin kalbini kazanmış. Süslenmeye ihtiyacı olmayan kısrak
yapmış. Ağacın ölmesine izin vermemiş. Çeşitli tasarımları ile
binicilik tukusunu becerileriyle birleştirip beğeninize sunmuş.
Mekanlarınızda can bulsun diye eserleri doğanın en güzel iki
hediyesini biraraya getirmiş. Atın verdiği ilham ve ağacın cömertliği,
hobi olarak başladığı çalışmaları mesleğe dönüştürmüş. “At figürleri
yapıyorum çünkü ben yapısal olarak kabıma sığmayan asi bir ruha
sahip olduğumu düşünüyorum ve atlara baktığım zaman benimle
aynı ruha sahipler. At tasarımı yaparken ve at binerken özgürleştiğimi
hissediyorum, at ile ilgili hayal ettiklerinizi ağaca yansıtmak
istiyorum.” diyor, Öztürk. Doğadan alıp doğaya veren, atı ve ağacı
yaşatan ellerin dert görmesin...
Çok kıymetli bir hadis geldi aklıma “Ben gizli bir hazineydim.
Bilinmek istedim.” Varoluşun, sahip olduğumuz hediyenin eşsizliğini
ne güzel anlatıyor. Sunulanların güzelliğini değerlendirmek ve
kıymetini bilmek de bize düşüyor. Ağacın kökleri ne kadar derine
giderse dalları o kadar göğe yükselir. Hayatınızı en derin anlamlarla
yaşamanız dileklerimle...
Öztürk Korkmaz made this possible by sculpt 300 year
old trees with horse aesthetic. His pieces are a combination
of nature and pomposity. As painting a horse is hard enough,
despite his young age of 30 he skillfully revived logs at his
workshop in Samsun. He pushed aside life’s hardwork and
found a way to show his talent without breaking off from
the nature. When the word is Horse, one can combine
innocence, grandeur, courage, shyness, freedom and servitude
in one word. With a horse statue you can reach out to all
contrasts in humans. Excitement and serenity, worrisome
and trust meets at a horse. Öztürk Korkmaz discovered this
secret and gained all horse lovers’ hearts. He made a mare
who didn’t need to be decorated. He didn’t let the tree die.
He combined horse riding passion with his talent and created
many pieces for your admiration.
The artist combined the two miraculous gifts of nature for
them to revive in your residences. As his work is inspired by
horses and the wealth of trees he transformed his talent
into work. “I create horse figures, because I think that I have
a rebellious soul which I find in horses. I believe that
whenever I create horse figures or when I ride, I want to
transfer every feeling to logs.” I wish health to those hands
that recycles nature and revives horse and trees...
I remembered a precious hadith “I was a secret treasure. I
wanted to be known.” Doesn’t it greatfully explain the
uniqueness of our gift? It is up to us to evaluate the greatness
of everything. As far as the roots of trees grow, it’s branches
rise equally. I wish you live your lives with all deep meanings...
K2 Magazine 11-12/2014
21
O anlar | Moments
Kadir Çivici
Erciyes’in etekleri, yılkı atları cenneti, özgürlüğü uçsuz bucaksız doğada doyasıya yaşıyorlar.
22
11-12/2014 K2 Magazine
O anlar | Moments
Feral horse herds live their freedom at the infinite nature at Erciyes’s skirts.
K2 Magazine 11-12/2014
23
Tırnak Bakımı | Hoof Care
Ferhat Akbenli
Türkiye’nin İlk Tırnak Bakım Semineri
2
6 Ekim 2014 tarihinde Atevi Binicilik
Tesisleri’nde düzenlenen ‘Atların Tırnak Yapısı,
Atlarda Nal Çakım Yöntemleri, Problemleri ve
Tırnak Hastalıkları’ konulu semineri Türkiye’de
ilk defa vermenin gururuyla, ben ve ekip üyemiz
Mehmet Kaya ile binici, at sahibi ve antrenörlere kendi
tecrübelerimizi aktarmaya çalıştık. Tüm katılımcıların
sertifika aldığı seminerde atla ilgili herkesin temel bilgi
olarak edinmesi gereken konuları işledik.
Tırnak Yoksa At da Yoktur!
Seminerin içeriğini at ve tırnak anatomisinden
başlayarak tırnağın dışından iç kısımlarını işlemek
üzere planladık. Tırnak taban ve açısından sırasıyla
tırnak dokusu, nal çeşitleri, tırnak problemlerini işledik.
Herkesin ilgisini çeken konular çok yaygın olan
arpalama ve naviküler oldu. Seminerde veteriner
hekimler Semih Ersoy ve Esra Andiçen’in de bulunması
tırnak problemleri konularında sorulan soruları hem
nalbant bakış açısı hem de medikal açıdan yanıtlama
olanağı verdi.
24
11-12/2014 K2 Magazine
Ülkemizde azalan ve zanaat isteyen nalbantlık mesleğini
yaymak, tanıtmak ve ekip olarak workshop planlarımızı da
duyurduğumuz seminer hem bizim hem de dinleyiciler
açısından verimli geçti. Gelecek seminer tarihleri için
[email protected]’dan bilgi alabilirsiniz.
Tırnak Bakımı | Hoof Care
Turkey’s First Hoof Care Seminar
W
ith our associate farrier Mehmet Kaya, we
organized Turkey’s first seminar on hoof care
‘Hoof Structure, Shoeing, Hoof Problems and
Diseases’ seminar on 26 october 2014 at
Atevi Equestrian Center and tried to share our experiences
with riders, horse owners, and trainers. As all
participants received a participation certificate, we
işledik all basic information that is need to know
about hooves.
No Hoof No Horse!
The seminar started with horse and hoof anatomy,
then elaborated on inside and outside of the hooves.
We started exploring from bottom of the hoof until
the hoof bone angle, then hoof texture, shoe types,
and hoof problems and diseases. Laminitis and
navicular problems were the most asked about. The
presence of veterinarians Semih Ersoy and Esra
Andiçen gave us the opportunity to elaborate on
current problems from both farrier and medical
point of view.
The succesful seminar that we have announced our
upocoming workshops, gave us the opportunity to
promote the decreasing and farrier craftsmanship
in our country. Please email us for future seminar
and workshop dates [email protected].
K2 Magazine 11-12/2014
25
Eğitim | Education
Atakan & Oğuz Tepebaşı
Kış Sezonu Ekipmanları
B
ir yılın daha sonuna yaklaşırken kış aylarına girdik. Hem sizin hem
de atınızı kışa hazırlamak adına, atınız ve kendinize ait ekipmanları
güncellemeniz gerekmektedir. Ülkemizin değişik bölgelerinde kışlar
daha sert geçebilir. Atınız havanın soğukluğuna göre tüylenerek
kendini korumaya alır ya da siz ahırınızı ve atınızı daha sıcak tutabilirsiniz.
Kışlık Binici Botu
Biniş esnasında ayaklarınızı
sıcak tutmanızı öneririm. İçi
termal botlar benim tercihimdir.
www.alarat.com
Winter Rider Boots
You need to keep your feet
warm during riding.
I prefer thermal boots.
Eldiven
Plastik Bot
Ellerinizi de ayaklarınızı koruduğunuz
gibi korumanız gerekmektedir. İçi termal
eldivenleri öneririm.
www.alarat.com
Kış sezonunda yağmur, kar ve çamur fazla olacağından
biniş dışında ahır bölgelerinde plastik bot giymenizi öneririm.
Temizlemesi kolay ve biniş esnasında giydiğiniz botların
yıpranmasını önleyecektir.
www.alarat.com
Rain Boots
I recommend rain boots during times that you spend in
the stables because there will be more rain, snow, or mud.
It is easy to clean and will keep your riding boots clean.
Gloves
You need to guard your hands as you
would your feet. I prefer thermal gloves.
Mont
Kapalı veya açık
manejlerde çalışırken
çalışmanıza engel
olmayacak hafif ve sıcak
tutan montları tercih ediniz.
www.alarat.com
Winter Jacket
Please choose a light and
thermal jacket that doesn’t
complicate your training
while you are either indoors
or outdoors.
26
11-12/2014 K2 Magazine
Eğitim | Education
Winter Season Equipments
A
s we approached the end of the year winter season has arrived. To
be prepared for the cold weather you need to update your horse’s and
your own equipment. Winter temperatures will vary in different parts
in Turkey. Either your horse will have longer hair to protect from
cold, or you can keep your horse and the stables warm for temperature adjustments.
Kalın Blanket
Atınızın tüy kesimine göre hem ahırda
hem de padok zamanlarında
kullanabileceğiniz kalın kışlık blanket.
www.tattini.it - www.alarat.com
Winter Blanket
Depending on the hair clip of your horse
a thick winter blanket that you can use
either indoors or outdoors
Polar Çalışma Blanketi
Çalışma öncesi ısıtmalarda
kullanabileceğiniz ince eyer
kesimli polar blanket.
www.tattini.it - www.alarat.com
Fleece Training Blanket
Thin saddle cut polar blanket
that you can use in warm up.
Biotin ve Tırnak Yağı
Saç Kırkma Makinası
Biotin, yeme katılan tırnak güçlendirici katkı maddesi olmakla
beraber, tırnak yağını da soğuk havalarda atınızın tırnağını
dışarıdan güçlendirmek için
kullanabilirsiniz.
(Biotin çeşitleri ve kullanımı
için lütfen veterineriniz ve
nalbantınıza başvurunuz)
Atınızın antrenman programına
göre kırkma ihtiyacı duyabilirsiniz.
Çalışan atlarda kış aylarında
uzamış tüy fazlalığından
kaynaklanan terlemeyi önlemek
için farklı kırkma şekillerini tercih
edebilirsiniz.
Biotine and Hoof Oil
Clipper
Biotine is a supplement that
is mixed in the feed to provide
hoof strenght and hoof oil may
be used for additional hoof
care management in winter
season.
(For biotine varieties and
usage please consult your
veterinarian and farrier)
You might need to clip
your horse depending
on the training
program. The horses
that work and have
longer hair due to
winter season can
sweat more thus you
might need select an
appropriate clip style.
K2 Magazine 11-12/2014
27
Portal | Platform
Türkiye’nin Atçılık Dünyasını
Birleştiren İlk Online Portalı
Binicilik sektörüne yepyeni bir soluk getiren ‘1000atlı’; at dünyasında
yer alan kişiler dışında, atları ve biniciliği merak eden, nerede nasıl
at bineceğini bilemeyen at sever dostlarına da rehber olacak at ve
binicilik portalıdır.
1
senedir altyapısı hazırlanan
‘1000atlı’ portalı Türkiye’deki
eksiklerden biri olan atçılık rehberi
konseptiyle ülkemizde atla
ilgilenen ve at seven herkese hizmet
etmeye hazır. Yolları Alkuzu Çiftliği’nde
kesişen portalın kurucuları Hayat İşletme
ve Tanla Özuzun ile bu konsepti nasıl
oluşturduklarını ve portalın nasıl çalıştığını
öğrenmek için İstanbul Atlı Spor
Kulübü’nde buluştuk. Tüm atçılık
camiasını birleştirecek olan ‘1000atlı’
portalının misyon ve vizyonunu şu sözlerle
açıkladılar.
‘1000atlı’ Misyonu
• Türkiye’de binicilik sektörünü tek bir
çatı altında toplamak,
• Sektörde eksikliği fazlasıyla hissedilen
iletişim ve kariyer ağını oluşturmak,
• Tesisleri, tedarikçileri, veterinerleri,
antrenörleri, binicileri ve benzeri meslek
dallarını içinde barındıran bir veri tabanı
oluşturmak,
• Sektörün ‘www.1000atli.net’ portalı ile
internet ortamında kolayca bilgiye
ulaşabileceği ve iletişim kurabileceği bir
platform yaratmak,
• Dünyada kendini kanıtlamış, günümüz
atçılığında ülkemizde de uzman
eğitmenler aracılığı ile doğal atçılık
seminer ve eğitimlerini tanıtmak, eğitim
organizasyonları düzenlemek.
‘1000atlı’ Vizyonu
• Binicilikte, kariyer hizmetini
kurumsallaştırarak işverenler ile iş
arayanların iletişimini sağlamak,
• ‘www.1000atli.net’ ile sadece Türkiye’de
değil dünya binicilik sektöründe de
iletişim, bilgi ve organizasyon
konularında bilgi ağını oluşturmak,
• ‘1000atlı’nın, kariyer, danışmanlık ve
organizasyon markası olarak
bilinirliliğini sağlamak,
• Verilen doğal atçılık eğitimleri sayesinde
yeni dönem eğitmenler ve binicilerin
daha bilinçli olmasını ve bu sayının
arttırılmasını sağlamak.
28
11-12/2014 K2 Magazine
Portal | Platform
Turkey’s First Equestrian World
Connecting Online Portal
‘1000atlı’ which brought a fresh breath
to the equestrian world, is an online
portal that entails not only people who
are related to equestrianism but also
is a guide to those who are curious
about horses and want to know
where to ride.
‘1
000atlı’ portal, that it’s infrastructure
has been designed for the last
1 year, is ready to fill the gap of
equestrian guide concept which
will serve everyone who is related to horses.
With the founders of the portal Hayat İşletme
and Tanla Özuzun who’s paths crossed at
Alkuzu Equestrian Center, we had a warm
chat in İstanbul Equestrian Center about
how they came up with the concept and
how the portal works. They explained the
mission and the vision of the portal which
will connect all equestrian world with these
words.
‘1000atlı’ Mission
• To bring Turkish equestrian industry under
one roof,
• To create a lacking career and
communication network in the indsutry,
• To create a database that entails stables,
suppliers, veterinarians, riders, and related
professions,
• A platform where everyone can easiy access
information through ‘www.1000atli.net’,
• To promote seminars of dedicated and
experienced trainers of natural
horsemanship, to help organize clinics.
‘1000atlı’ Vision
• To corporately connect job providers with
job seekers,
• To create an international communication,
information, and organization among
equestrian related personalities through
‘www.1000atli.net’,
• To establish ‘1000atlı’ as the brand name
of career, consultancy and event
managements within the industry,
• To educate conscious trainers and riders
through natural horsemanship seminars.
Hayat İşletme
Tanla Özuzun
- Binicilik hayatına İstanbul Atlı Spor
Kulübü’nde 4 yaşında pony ile gezinti
yaparak başladı.
- Görsel iletişim ve tasarım mezunu
olduktan ve 9 yıl mesleğini kurumsal
hayatta yaptıktan sonra hobisini işine
çevirerek antrenör olmuştur.
- Antenörlük belgesini aldıktan sonra
Alkuzu Çiftliği’nde eğitmen olarak
binicilik kariyerine devam etti.
- Antrenör olduğu dönemlerde kariyer
planlama anlamında karşılaştığı
durumlardan tecrübe edinerek ‘1000atlı’
portalını Tanla Özuzun ortaklığı ile
birleştirerek kurmaya karar verdi.
- Şu anda ‘1000atlı’ portalının alt yapı
ve kariyer planlama konusundaki beyni
olarak devam eden Hayat Hanım Sipahi
Ocağı Ponyville’de eğitmenlik kariyerine
devam ediyor.
- Binicilik hayatına çok küçük yaşlarda başladı.
- Kurumsal hayattan freelance fotoğrafçılığa
geçtiğinde Alkuzu Çiftliği’nde binicilik hayatına
devam etti.
- Atçılık konusunda bilgi edinmek ve araştırma
yapmak amaçlı ‘1000atlı’ portalını kurmaya karar
verdi.
- Şu anda ‘1000atlı’ portalının bilgi ve pazarlama
konusundaki beyni olarak fotoğrafçılık ve atçılık
hayatına İstanbul Atlı Spor’da devam ediyor.
- Started her equestrian life from childhood
- Continued her equestrian life at Alkuzu
Equestrian Center after her shift to freelance
photography from corporate life.
- Decided to create ‘1000atlı’ portal to find
information and research about equestrianism.
- Currently is the information and marketing
brain of ‘1000atlı’ portal and is continuing her
photography and equestrian life at İstanbul
Equestrian Center.
- Started her equestrian life at the age
of 4 on a pony at İstanbul Equestrian
Center.
- Graduated from visual arts and design,
worked for 9 years then turned her
hobby into a job as becoming a trainer.
- Started her trainer life in Alkuzu
Equestrian Center.
- She combined her experiences that
she had during equestrian career
planning with the ‘1000atlı’s goal as
she met her business partner Tanla
Özuzun.
- Currently is continuing as the
infrastructure and career planning brain
of ‘1000atlı’ portal and works part time
at Sipahi Ocağı Equestrian Center
Ponyville.
K2 Magazine 11-12/2014
29
Bilgi | Info
Dr. Graeme McLeod
Damızlık Kısrakların
Temel Beslenmesi
(Bölüm 2)
Protein ve Mineraller
Basic Nutrition for
the Brood Mare
(Part 2)
Protein and Minerals
G
eçen sayımızda ‘Form Puanlaması’ndan bahsetmiştik:
Kısrağınızın yeterli besin alıp almaması ve
Sindirilebilir Enerjiler (SE). Yine damızlık kısraklar
için gelin diğer temel besinleri inceleyelim.
L
ast month we talked about ‘Condition Scores’: how to see
if your mare is getting enough nutrition, and Digestible
Energy (DE). Still considering the brood mare, let’s have a
look at the other essential parts of nutrition.
Enerji Dışındaki Diğer Besinler de Önemlidir
Hamileliğin ileri safhalarında ve emzirmenin erken dönemlerinde
SE’ler dışında diğer önemli besinler ise protein, vitamin ve
minerallerdir (kalsiyum, fosfor, bakır ve çinko).
Hamileliğin son safhalarında, fetus hızlı büyür (proteine ihtiyaç
duyar) ve ilk 3 aylık dönemde kullanmak üzere karaciğerde
mineraller biriktirir. Süt üretimi kısrağın enerjisini tamamen
bitiren bir süreç olmakla beraber yüksek miktarda protein,
‘makro’ mineral (kalsiyum, fosfor, magnezyum) ve A vitaminleri
kullanmasını gerektirir. Emziren kısraklar yüksek miktarda süt
üretmedikleri için selenyum gibi iz minerallere ihtiyaç duymazlar.
Aşağıdaki tabloda (Tablo 1) hamileliğinin son safhasında olan
bir kısrağın SE ihtiyacı yükselmiş olup, emzirme döneminin ilk
3 ayında bu oranın 10 katına çıktığını gözlemliyoruz. Protein
ihtiyacı artmasına rağmen büyümekte olan bir tayın ihtiyaç
seviyesine çıkmamaktadır. Kısrağın kalsiyum ve fosfor ihtiyacı
artmakla beraber diğer minerallere ihtiyacı değişmemiştir.
Nutrients Other Than Energy Are also Important
Apart from DE, the other main nutrients needed in sufficient amounts
during late pregnancy and early lactation are protein, vitamins and
minerals (especially calcium, phosphorus, copper and zinc).
During late pregnancy, the foetus is growing rapidly (needing protein)
and also stores minerals in its liver for use during the first three months
of life. Milk production is a significant drain on the mare’s energy
reserves, and uses large amounts of protein, ‘macro’ minerals (especially
calcium, phosphorus, magnesium) and vitamin A. Lactating mares
do not have significantly increased needs for trace minerals (e.g.
Selenium), because they are not secreted in large quantities in milk.
The following table (Table 1) shows that the mare’s DE requirements
are slightly increased in late pregnancy, but up to 10 x greater during
the first 3 months of feeding a foal. Her need for protein increases but
not to the high levels required by actively growing young horses. Her
requirement for calcium and phosphorus increases, but the requirement
for other minerals is not greatly changed.
Protein Hakkında Konuşalım
Protein otlak, ot, tahıl ve satılan konsantre peletlerde bulunur.
Otlak ve (iyi kalite) ot doğal ortamdaki en iyi protein kaynaklarıdır.
Tahıllar düşük seviyede protein içerir ve genel olarak dengesiz
ve yetersiz kalırlar. Piyasada satılan konsantre peletler genelde
Let’s Talk About Protein
Protein is available from pasture, hay, grain and commercial
concentrates (pellets).
Pasture and (good quality) hay are the main natural sources of protein.
Grains contain only a low % of protein, and even that is often
30
11-12/2014 K2 Magazine
Bilgi | Info
daha yüksek protein oranına sahip olup öğünlerde protein
miktarını yükseltmek için kullanılır.
Profesyonel çalışan haralarda otlak, ot ve tahılın yanı sıra pelet
kullanımı da yaygındır. Aldığınız pelet’in içeriğinde protein
oranı % 18 yazıyorsa, diğer yem ve otlarla (çok daha düşük
protein oranı) karıştırıldığında toplam yemin protein oranı %
15’e düşer. Tahıllar ve kuru ot % 8 gibi düşük protein oranı
içerdiğinden gebelik ve emzirme döneminin ilk evresinde ihtiyaç
olan protein seviyesinin altında kalmaktadır. Bazı haralar
hamilelik döneminin son döneminde bulunan veya emziren
kısrakların yemlerine protein katkı maddesi (soya öğünü veya
pelet) eklenmesinin; tay yetiştiren haralarda da protein ihtiyacının
yükseleceğinin farkına varmaları gerekir. (Tay beslenmesini daha
sonraki sayılarda tartışacağız).
Proteinler amino asitlere sindirilir. Atlar için atların üretemeyeceği
ve sadece yemleme yoluyla alabilecekleri 10 ‘temel’ amino asit
mevcuttur. Bu temel amino asitler metabolizma üzerinde ‘seviye
limitli’ olarak etki gösterir. Bunun anlamı metabolizma ve gelişim
en yararsız amino asidin kullanımından sonra ortaya çıkar.
Sonrasında, geriye kalan protein (metabolizmaya yaramayan)
enerji kaynağı olarak vücut tarafından kullanılır. Gelişen fetus
veya bir tayın gelişimi ve metabolizması için protein oranı hem
yeterli olmalı hem de bu proteinler 10 temel amino asidi sağlaması
gerekir. Bu amino asitlerinin bir tanesinin eksikliği emzirme
döneminde olan tayın gelişimini kötü olarak etkiler ve ileride
OCD hastalığı gibi ciddi sorunlarla karşılaşılabilir.
Tahıllar protein anlamında iyi bir kaynak değillerdir. Hem
protein yüzdesi olarak düşüktürler hem de gerekli amino asitleri
içermezler. Bir çeşit tahıl ile beslemek kesinlikle temel amino
asit eksikliğine yol açarak deri dokusu ve metabolizma gelişimini
engeller. Tahıl bazlı yemleme sistemlerinde amino asit içeriğinin
kesinlikle analiz edilmesini gerektirir ve çoğu zaman dışarıdan
amino asit desteği gerektirmektedir.
Tablo 1. Kısrağın Hamilelik ve Emzirme Döneminde Beslenmesi
Table 1. Feeding The Mare During Pregnancy and Lactation
Hamileliğin
ilk 7 ayı
First 7 months
pregnancy
Hamileliğin
son 4 ayı
Last 4 months
pregnancy
Emzirme dönemi
ilk 3 ay
Lactation
first 3 months
Sindirilebilir Enerji
Digestible Energy
(per 50 kg BW)
1.64 MJ / 50 kg
1.84 MJ / 50 kg
11.85 MJ / 50 kg
Ham protein
Crude protein
8%
10-11 %
13 %
118.45 MJ/day
500 kg’lık kısrak için | For 500 kg mare
SE* | DE*
68.6 MJ/day
77.01 MJ/day
Protein | Protein
810 g/day
866 g/day
1.43 kg/day
Kalsiyum | Calcium
36 g/day
37 g/day
56 g/day
Potasyum | Potassium
26 g/day
28 g/day
36 g/day
Magnezyum | Magnesium
9 g/day
9.5 g/day
11 g/day
Bakır | Copper
30 ppm (mg/kg) 30 ppm
30 ppm
Çinko | Zink
40 ppm
40 ppm
60 ppm
Selenyum | Selenium
0.2 ppm
0.2 ppm
0.2 ppm
*SE alımını göz bakışı ile takip ederek vücut puanını 6 üzerinden 3 ile 4 olacak
şekilde ayarlayınız (Ekim sayısı).
*Adjust DE intake by visual monitoring to keep mare at body score 3 to 4 on our
6 point scale (discussed last month).
unbalanced or incomplete. Commercial concentrates (pellets) usually
have higher protein % and are often used to increase the protein
content of the total diet.
Most professional farms feed extruded pellets in addition to pasture,
hay and some grain. If your pellet label claims to be providing 18 %
protein, by the time it is mixed with other feeds and pasture (all of
which will have a lower protein %), you may be down to 15 % in the
total diet. Grains and dry grass are the lowest in protein content,
commonly being at around 8 % which is too low to meet demand
during late gestation and early lactation. Some farms add a protein
supplement (e.g. soy meal or pellet) specifically to account for
requirements of late pregnant and lactating mares, and farms feeding
young stock (from weaning to 2 years old) should also be aware of
increased protein requirements. (We might talk about feeding young
stock in a different discussion).
Protein is digested to amino acids. For horses there are 10 ‘essential’
amino acids which cannot be made by the horse and so must be
provided in the diet. These essential amino acids are ‘rate limiting’
on metabolism. This means that metabolism and growth will occur
only until the least abundant essential amino acid is used up. After
that, the remainder of the protein gets used as a (very metabolically
inefficient) energy source. For growth and metabolism in a rapidly
growing foetus or foal, not only must the total amount of protein be
sufficient, but it must also provide enough of all 10 essential amino
acids. Insufficient supply of even one of the essential amino acids to
the foal during gestation or development causes impairment of growth
processes and may predispose the foal to developmental diseases like
OCD.
Grains are not a good source of protein. Grains are not only low in
the % of total protein they contain, but they are also deficient in at
least one (usually several) essential amino acids. Feeding 1 grain only
is a sure way to create deficiency of several essential amino acids and
thus limit tissue growth and metabolism. Grain-based diets require
careful evaluation of their amino acid content and usually require
fortification with specific amino acids.
K2 Magazine 11-12/2014
31
Bilgi | Info
Supplying protein from legumes is the most common way to address
deficiencies in the essential amino acid supplied from grains. However,
the easiest way is to use a good quality commercial extruded protein
feed suitable for the type of horse (broodmare, weaner, yearling etc).
Protein içeren sebzelerle yemi güçlendirmek tahıl yem
sistemlerindeki en yaygın amino asit eksikliğini dengelemektir.
Fakat, güçlendirmek için en kolay yemleme şekli at çeşidine
uygun (damızlık kısrak, yavru, 1 yaşlı) çekilmiş protein katkı
maddelerini karıştırmaktır.
Minerals During Pregnancy
During late gestation, the developing foal takes about 77 gr protein,
7.5 gr calcium (Ca), 4 gr phosphorus (P) from the mare per day. We
must replace more than these amounts as feed, because the mare also
need some to live.
Deficiency of minerals (especially calcium, phosphorus, copper and
zinc) fed to late pregnant mares is implicated in developmental
orthopaedic disease in foals.
Calcium and phosphorus should be provided in a balance of
approximately 2:1. Ratios of Ca:P greater than 2.5:1 should be avoided,
as should ratios of less than 1.5:1.
The most important time for supplementing calcium and phosphorus
(in balance) to the mare is during maximum lactation (from 1-3 months
after birth) as she can produce up to 20 litres of milk daily and secretes
large amounts of these minerals in milk.
Grain-based rations have a low Ca:P ratio; legume hay (especially
alfalfa) can have a high Ca:P ratio.
During the last 4 months of pregnancy, the foetus stores iron, zinc,
copper and manganese in its liver for use during its first 3 months of
life. They are less important supplements for lactating mares as they
are not much secreted in the mare’s milk. This means that the last 4
months of pregnancy are the most critical time for provision of these
minerals to the mare. The foal starts to consume its own feed-based
supply of minerals when it starts to eat significant amounts of solid
feed after about 3 months of age.
Deficiency of minerals during late pregnancy, especially copper and
zinc has been associated with developmental orthopaedic disease in
the foal. Most commonly fed grains and forages are deficient in minerals.
Excess or unbalanced supply of minerals, especially zinc, iodine, fluoride,
lead and cadmium may also lead to developmental orthopaedic disease.
This can occur through excessive fortification of diet or through
environmental contamination.
Massive over-supply of calcium (> 300 %) -often caused by overenthusiastic calcium supplementation- causes secondary deficiency of
phosphorus, zinc and iodine by interfering with absorption.
Although zinc is vital in growth, bone and cartilage metabolism, skin,
hair and hoof production and healing of injuries, over-supply of zinc
Hamilelik Dönemindeki Mineraller
İlerleyen gebelik döneminde, gelişen tay anneden günlük 77 gr
protein, 7.5 gr kalsiyum, 4 gr fosfor almaktadır. Biz bu alınanların
yerine daha fazlasını koymak durumundayız çünkü anne kısrağın
da yaşamak için bu minerallere ihtiyacı vardır.
Hamilelik döneminindeki mineral eksikliği (özellikle kalsiyum,
fosfor, bakır, çinko) doğan taylarda ortopedik hastalıkların ortaya
çıkmasına sebep olur.
Kalsiyum ve fosfor 2:1 oranla dengelenmelidir. Bu oran 2.5:1
veya 1.5:1 olmamalıdır.
Kısrağa kalsiyum ve fosfor takviyesi için en doğru zaman günde
20 litre süt salgıladığı ve sütün içerisindeki minerallerin en çok
olduğu emzirme (doğumdan 1 ile 3 ay sonra) dönemidir.
Tahıl bazlı karışımlarda kalsiyum fosfor oranı düşüktür ve oranı
yükseltecek olan yapraklı otlardır (özellikle alfalfa).
Hamileliğin son 4 ayında, fetus ilk 3 aylık ömründe kullanmak
üzere karaciğerine demir, çinko, bakır ve manganez stoklar.
Bunlar damızlık kısrakların sütlerinde salgılanmadığı az öncelikli
katkı maddeleridirler. Bunun anlamı hamileliğin son
4 ayı kısrağın minerallerini tamamlaması için en önemli
dönem olmaktadır. Tay, 3’üncü ayından sonra katı yem
Yemleme sisteminde
Yeşil Alfalfa Yulaf Mısır Arpa
konsantre besin oranı ot
ot
yemeye başladığı zaman kendi kendine ihtiyacı olan
(% 90 kuru)
mineralleri almaya başlar.
Nutrient concentration Grass Alfalfa Oats
Corn Barley
Hamileliğin ileri dönemlerindeki özellikle bakır ve çinko
required in total diet
hay
hay
(90 % dry basis)
gibi mineral eksikliği tayda ortopedik hastalıklarının
oluşmasıyla bağdaştırılmıştır. Genelde verilen tahıllar
Orta
Hızlı
gelişim
gelişim
ve samanlar mineral anlamında eksik kalmaktadır.
Moderate
Rapid
Özellikle çinko, iyot, florür, kurşun ve kadmiyum gibi
growth
growth
minerallerin fazla veya dengesiz oranı gelişim sürecinde
Kalsiyum | Calcium (%)
.62
.70
.35
1.25
.08
.05
.05
ortopedik hastalıklara sebep olur. Bu, ölçüsüz yem
takviyesi veya çevresel kirlenme yoluyla oluşabilir.
Fosfor | Phosphorus (%)
.40
.45
.20
.22
.34
.27
.34
Kalsiyum dengesinin çok fazla (> % 300) olması -kalsiyum
Çinko | Zink (ppm)
65
65
9
16
6
4
8
tamamlama heyecanından kaynaklı- fosfor, çinko ve
Copper | Bakır (ppm)
22
22
17
28
35
19
17
iyotların ikincil şekilde emilme eksikliklerine sebep olur.
Kaynak | From: J Pagan, KER, “The Role of Nutrition in the Management of Developmental
Çinko her ne kadar gelişim, kemik ve eklem
Joint Disease”, KER Nutrition Conference, Sydney, Aust 2003.
metabolizması, deri, yele, tırnak üretiminde ve yaraların
32
11-12/2014 K2 Magazine
Bilgi | Info
iyileşme sürecinde temel ihtiyaç olsa da, çinko fazlası (yanlışlıkla
veya su borularının içerisinde birikmesiyle alınan) bakır eksikliğine
sebep olur. Çinko ve bakır oranı 3:1 ile 4:1 olmalıdır.
Yeni Zelanda’da yapılmış olan bir araştırmaya istinaden hamile
kısraklardaki bakır eksikliği (tayın karaciğerinde depolayamayacağı
kadar az) erken fizitis (büyüme plağı enfeksiyonu) ve 150 günlük
olan taylarda OCD’ye sebep olmaktadır. Tayların kendi kendilerine
yedikleriyle olması gereken bakır oranı temin edilemeyeceği için
fizitis veya OCD olma ihtimalleri yüksektir. Yani tay doğduktan
sonra annedeki bakır eksikliğini kesinlikle dengeleyemezsiniz!
Ot ve tahıl yemleme sisteminde vücudun ihtiyacı olan mineral
dengelerini bulmak çok zordur. Ot/tahıl oranları mineral
temininin tam olacağı şekilde ayarlanmalıdır. Alfalfa ve yonca
bilindik saman ve ota oranla protein, amino asit ve mineraller
içermekle beraber, kalsiyum yönünden çok zengin olduğundan
yanlız başına yem olarak verildiğinde kalsiyum fosfor dengesini
bozar. Diğer bir yandan, tahıl bazlı yemlere ek olarak verildiğinde
en önemli lif kaynağı olmakla beraber tahılların düşük kalsiyum
fosfor dengesini de desteklemektedir (tahıllardaki düşük protein
yüzdesini de düzeltir).
Piyasadaki çekilmiş peletler ideal mineral seviyelerini ve
dengelerini vermektedir (daha önceden takviye edildikleri için).
Otlak minerallerini çevreden almaktadır, bu durumda toprak
analizi yaparak içeriği belirlenebilir. Volkanik bölgelerdeki
topraklarda demir fazlalığı olduğundan bakır ve E vitaminini
emilmez hale getirmektedir.
Damızlık kısrakların beslenmesindeki mineral dengelerini
ayarlamasında en çok yapılan hatalardan birisi ise herhangi bir
mineral eksiğini tamamlayarak eksik olan mineralin diğer
minerallerle olan reaksiyonlarının unutulmasıdır. ‘Kağıt üzerinde’
dengeli olarak gözüken dengesiz mineral oranları ileri zamanlarda
kısraklara mineral eksikliklerine yol açabilir. Otlak ve oranlarının
içerikleri minerallerin doğru olarak hesaplanması için
gerekmektedir.
Orantı incelemesi mineral eksikliklerinin ölçümünde en iyi
metottur (otlak ve su analizi de dahil).
Kan, yele veya tırnak örnekleri; vücut zaten olabildiğince
kaybedilenleri yerine koyduğundan dolayı, ve karaciğerde de
herhangi bir ize rastlanmadığı için, mineral eksikliklerini ölçmek
için iyi bir kaynak değildir. Bu durumda kan, yele veya tırnak
analizlerden sonra mineral eksikliklerini gidermek için çok geç
olabilir.
(excess supplementation or accidentally by use of galvanised pipes for
water supply or fences) can induce copper deficiency. The ratio of
zinc:copper should be between 3:1 - 4:1.
A study in New Zealand showed that copper deficiency in late pregnant
mares (so less is available for storage in the developing foal’s liver) is
associated with both early physitis (growth plate inflammation) and
OCD in foals up to 150 days of age. Supplementation of the foals
themselves did not alter physitis or OCD scores, so you can not make
up for deficient mare nutrition by supplementing the foals after they
are born!
In a hay and grain diet, it is very difficult to supply sufficient minerals
in the right proportions to meet the body’s needs. Hay/grain rations
should be fortified to correct mineral supplies and balances. Alfalfa
(lucerne) hay (yonga) is of significantly higher quality than grass hay
in regards to protein, amino acids and minerals but has a very high
calcium content which can (if it is the only food) unbalance the
Calcium:Phosphorus (Ca:P) ratio. On the other hand, it is ideal to feed
as the main source of fibre when the rest of the diet consists largely of
grain (especially oats), as in these circumstances it goes a long way to
correcting the low Ca:P ratio provided by the grain (also helps correct
the low protein % provided by grain).
Commercial extruded pellets are the easiest way to provide more ideal
mineral amounts and balances (they come ready-fortified).
Pasture gets its minerals from the environment, so analysis of soil and
water can reveal potential deficiencies or excesses. Excess iron
is a common problem in volcanic soils, and binds copper thus
causing relative copper deficiencies (also binds vitamin E and
• Yonca gibi yapraklı ot, tahıl ve peletler
verin.
makes it unavailable for absorption).
• Kaliteli otunuzu, tahıl ve peletlerinizi
The most common problem in formulating mineral supplements
üzerine örtü örterek koruyun (su mineral
for pregnant mare rations is to over supply one mineral without
kaybına sebep olarak bulaşır ve zehirli
considering interaction between minerals and mineral balance.
küflenmelere sebep olur).
Unbalanced rations contribute to mineral deficiencies, even
• Yemleme kaplarınızı temiz tutun ve
yeminizi fare dışkılarından koruyun.
if the amounts of minerals appear adequate ‘on paper’. Content
of pasture and rations must be accounted for in order to
• Feed a balance of good quality legume
(lucerne or “yonca”) hay, grains and
correctly calculate mineral fortification required.
pellets.
The best method of diagnosing mineral deficiencies is by ration
• Protect your good quality hay, grains and
evaluation (including pasture and water analysis).
pellets from deterioration by storing under
It is not very useful to try to diagnose by blood, hair or hoof
cover (water leaches out minerals and
invites contamination with toxic moulds).
samples, as the body always attempts to put enough into these
• Keep your feeding implements clean, and
tissues, while there may be virtually no stores remaining in
protect your feed from contamination with
the liver. So, by the time you see mineral deficiencies in blood,
mice urine and droppings.
hair or hoof, the diagnosis is usually too late.
K2 Magazine 11-12/2014
33
Bilgi | Info
Common Errors When Feeding Mares
• Increasing feed too early in pregnancy -not required, mare gets
too fat.
• Not increasing feed in last 4 months -mare loses weight and
foal may be lost or born weak.
• Excess carbohydrate (grain) -mare too fat, insulin imbalance,
insufficient protein and calcium; low Ca:P ratio.
• Minerals supplemented in unbalanced form -must take account
of contents of pasture and other feeds.
Kısrakların Beslenmesinde Yapılan Hatalar
• Hamileliğin erken safhasında yem arttırılması -gerek yok,
kısrak şişmanlar.
• Son 4 ayda yemin arttırılmaması -kısrak kilo kaybeder
ve düşük veya tayın çok zayıf doğması olasılığı.
• Fazla karbohidrat (tahıl) -fazla şişman kısrak, insulin
dengesizliği, yetersiz protein ve kalsiyum; düşük kalsiyum
ve fosfor orantısı.
• Minerallerin dengesiz şekilde verilmesi -otlak ve diğer
yemlerden alınan minerallerin doğru hesaplanması.
Orantı Analizi
Otlağın kalitesi ve kısrağın otlakta geçirdiği zamanlar diğer
yemlerin oranlarını etkiler. Bu sebepten dolayı Türkiye’nin
farklı yerlerindeki damızlık haralarındaki yem orantıları
bölgelere göre değişim göstermektedir -Avusturalya gibi
Türkiye’de de iklimsel ve çevresel değişiklikler, toprak
çeşitleri ve otlakların coğrafyaya göre değişmesi- yem
orantısını da etkileyerek haralardaki yem sistemleri
diğerlerinden farklılık gösterir!
Otlaktaki SE ve protein durumu otlağın büyüme durumuna
göre de değişebilir. Ot kurudukça (sarı veya kahverengi)
sindirilebilirliği, SE’si ve protein içeriği azalmaktadır. Bu
durumda otlağınız ‘kurumaya’ başladığı vakit yemlere
‘yeşil ve yapraklı otlaklar’ dönemi gibi daha fazla SE ve
protein takviyesi yapmanız gerekecektir.
Otlakların mineral içeriği toprak çeşidine, sulama ve
verimliliği bölgeden bölgeye değişmektedir. Analiz
yaptırarak otlaklarınızın mineral seviye ölçümlerini
mutlaka yaptırınız. Özellikle samanların oksalat veya zayıf
kalsiyum ve fosfor oranlarına baktırın. Yerel su kaynakları
da mineral içerdiğinden yem sisteminizin mineral
dengesini bozabilir. Örneğin; volkanik toprak olan
bölgelerde diğer minerallerin emilmesini etkileyen (bakır
ve E vitamini) demir fazlası olan su ve topraklara rastlamak
mutlaktır. Demir yönünden zengin öğünler bazı
antrenörler tarafından atın kan üretimini arttırıcı özelliği
olduğundan önerilir fakat diğer minerallere de (bakır ve
çinko) ihtiyaç olduğundan demir ağırlıklı öğünler aslında
yine mineral eksikliğine yol açabilir.
Bazı güvenilir yem firmaları toprak, su ve otlak analiz
servisleri verebilir.
34
11-12/2014 K2 Magazine
Evaluating Your Rations
The quality of pasture and amount of time a mare can spend at
pasture influences the amount and balance of other feed required.
This is the main reason why stud farms in some areas of Turkey
must feed different rations and amounts than those in other parts
of some parts of Turkey may need to feed slightly different rations
to farms in other parts -like Australia, Turkey is a climatically
and environmentally large country with climate, soil types and
pastures differing vastly from one area to the next-the ration that
works best on one farm may not suit another!
DE and Protein status in pasture also vary with stage of pasture
growth. As pasture ages (dries and turns yellow or brown) the
digestibility, DE and protein content decreases. Therefore as your
pasture ‘goes off’ you are likely to need to provide feeds with more
DE and protein than during the ‘lush, green’ pasture period.
The mineral content of pastures will also vary from one region to
the next, depending on soil type and on irrigation and fertilization
activities. Have your pasture tested to know its mineral state.
Analyse especially for forages containing oxalates or poor Ca:P
ratios. Local water supplies can also contain sufficient dissolved
trace minerals to have an unbalancing effect on the total ration.
For example, in areas with volcanic soils it is not uncommon to
have soils and water very high in iron content, which reduces the
absorption of other minerals (e.g. copper) and vitamins (particularly
vitamin E). Diets high in iron are often sought by horse trainers
who think it is great for the horse’s blood production but they
forget that other minerals (like copper and zinc) are also required
and excess iron in the diet can actually cause a relative deficiency
of these other, equally important, minerals.
Some of the reputable feed companies may provide a service to
evaluate the soil, water and pasture on the farm.
Araştırma | Research
The Wings of Human
Isn’t it the horse that has helped humans,
civilisations, religions, mythology,
transportation, agriculture, wars,
and the industries that made them
reached their perfect situation
today?
Alex King
İnsanın Kanatları
Atlar insanların, medeniyetlerin, dinin, mitolojinin,
taşımacılığın, ziraatin, harplerin ve endüstrinin bugünkü
mükemmel platformuna çıkmasına sebep değil midir?
E
linizde tuttuğunuz bu güzel dergiyi çıkaran dinamik gençler
bana dergi için yazı yazmamı rica ettiler. Bir akademisyen
olarak, yurtiçi ve yurtdışı seminerlerde yaptığım sunumlar,
tarihi, askeri, teknolojik konular ve ilgili istatistiki bilgileri
içeren yazılarım bulunmaktadır. Ancak konu ‘at ve atlar’ olunca biraz
kararsız kaldım. Zira benim bir atım yok. Ata binmişliğim bile yok.
Sadece annemin, büyüdüğü çiftlikteki atıyla ilgili bize anlattığı, anlatırken
gözlerinin her zaman yaşardığı ve bizimde büyük bir zevkle dinlediğimiz
öyküler kaldı anılarda.
Güzel ve dinamik gençleri kıramadık ve girdik konunun derinliklerine...
Meğerse at, tanrının insanlara bahşettiği ne kadar önemli bir yaratıkmış.
Yurtdışı ve yurtiçindeki at çiftliklerine gidip bu asil hayvanları saatlerce
seyretmek ne kadar büyük bir mutlulukmuş, meğer. Hele birde bu
muhteşem yaratıklara binip saatlerce dolaşmanın nasıl bir tarifi
yapılabilinir, bulamadım.
Araplar boşuna dememişler; “cennetin rüzgarları atın kulakları arasından
eser.” Ne kadar anlamlı bir deyiş. Tarihte birer efsane olmuş, önemli
filmlere ve mitolojik hikayelere konu olmuş ‘Truva Atı’ ve ‘Pegasus’ gibi
atların vatanı Anadolu’muzdur. Binlerce yıl önceye ait bulunan arkeolojik
kalıntılarda atlar ve insanların beraberliğinin ne kadar eskilere dayandığı
açıktır. Hayvanlar aleminde yalnız atlar insanların, medeniyetlerin,
dinin, mitolojinin, taşımacılığın, ziraatin, harplerin ve endüstrinin
bugünkü mükemmel platformuna çıkmasına sebep değil midir? Ah
birde 1800’li yıllarda şu buhar gücüyle çalışan makineler ortaya
çıkmasaydı! Hani bir söz vardır; “tüfek icad oldu, mertlik bozuldu,”
onun gibi bir şey...
Hayvanlar alemi derken hemen aklımıza ormanların kralı olarak bilinen
aslan gelmektedir. Atların insanların gelişimindeki bitmeyen yoldaşlığının
ve esirgemediği hizmetleri yanında aslanın lafı bile olmaz. Aslanların,
atlar karşısındaki mevkilerini anlamak için bugün medeni ülkelerin
meydanlarını süsleyen muhteşem anıtlara bakmak ve incelemek yeterlidir.
Ülkelerinin tarihlerini yazan, ülkelerini bağımsızlığa kavuşturmak için
savaşan kahramanların, kralların, kraliçelerin, çarların ve hükümdarların;
T
he dynamic K2
team has kindly
asked me to write for the
magazine. As an academic, I participate to national
and international congresses and have many statistical articles
on history, military, and technology related topics. But as the new
topic is ‘horse and horses’, I was quite indecisive. Forasmuch,
I don’t have a horse. I don’t even ride. The only memory of a horse
that I have is the lovely stories about my grandmother’s horse at
her stables back in the day that she talked about.
We didn’t want to disappoint the team and started researching...
To my surprise horse was a creature that was a gift of god to
humans. To visit this honorable animal at local and international
stables for hours was a great happiness. On top of this, I couldn’t
find a description to the feeling that you have when you ride them
for hours.
The Arabs had a reason when they said; “the wind of heaven
runs in between horses ears.” What a meaningful saying. The
motherland of mythologic ‘Trojan Horse’ and ‘Pegasus’ that have
been the heroes of historical legends and movies is our Anatolia.
It is proven with thousand year old archeological findings that
horses and humans have been together. Among the animal
kingdom, isn’t it only the horse that has helped humans,
civilisations, religions, mythology, transportation, agriculture,
wars, and the industries that reached their perfect situation today?
Oh and also, what if the steam powered machines weren’t
discovered? There is a saying “the pistol was invented, the bravery
has been lost.” Something like that...
When the topic is the animal kingdom, the king of the animals
lion comes to mind. Lion doesn’t even have a single contribution
as horses have to the companionship and unwithheld services to
human development. To undersand the importance of horses to
humanity in comparison to lions, one has to simply look at the
K2 Magazine 11-12/2014
35
Araştırma | Research
elinde kılıcı ile şaha kalkmış atının üzerinde, çok büyük bir emekle
yapılmış anıtlarına fazlasıyla rastlamaktayız. Anıta bakıldığında ilk göze
çarpan atların asaleti, estetik anatomi mükemmelliği ve insana güven
veren asil duruşlarıdır. Peki aslanlar nerede diye sorarsanız, atların
ayaklarının altında yere diz çökmüş olarak poz vermişlerdir. Napolyon’un
zafer anıtı, bir zamanların üzerinde güneş batmayan görkemli İngiliz
İmparatorluğu’nu doruklara çıkaran Queen Victoria’nın zafer anıtlarına
bakılınca atların ne kadar muhteşem olduğu, aslanlarında sadece bekçi
olduğu görülür. Aslanlar alınmasınlar ama dünyada sadece bir aslanın
poz verdiği her hangi bir anıt var mıdır acaba? Dünyanın en önemli
müzelerine gidildiğinde Hitit’lerden bu güne kadar gelip geçen
medeniyetlerden çok sayıda topraktan, tahtadan ve özellikle mermerden
yapılmış çok anlamlı heykeller sergilenmektedir. Dikkat edilince böylesi
güzel meydanları süsleyen bu gösterişli anıtları çekici yapan o atların
duruşları ve verdikleri pozlardır. Yoksa, atın üzerinde duran kahramanın
adını anıtın altında yazan plakadan görebilirsiniz. Söylentiye göre;
Avusturya İmparatoru çok sevdiği atıyla hem büyük bir tablo ve birde
bronzdan bir anıt yaptırmış, ancak günlerce poz verdiği tablo bitince
tablodaki atının kendinden daha alımlı ve çarpıcı güzellikte olduğunu
düşündüğünden tabloyu arşive kaldırtmıştır.
Atların dünya edebiyatındaki yerleri inanılmaz derecede ileridedir ve
derindir. 1915’lerdeki soğuk ve fakir Rus halkının en önemli yardımcıları
olan atların hikayelerini çok detaylı bir şekilde işleyen Lev Tolstoy’dur.
Bizim İstiklal Savaşımız’ın kazanılmasındaki en etkin faktör olan süvari
tümenlerimiz ve atlarının unutulmaz kahramanlık hikayeleri ile doludur.
Önemli yazarımız Turgut Özakman; Milli Mücadele’nin nasıl ve hangi
zorluklarla kazanıldığını kendine özgü akıcı ve sürükleyici üslubu ile
anlattığı romansı, ölümsüz bir tarih belgeseli olan ‘Şu Çılgın Türkler’
kitabının kapak resmine bakar mısınız! Ellerinde parıldayan kılıçları
ile süvari alayının sancaktarı elinde şanlı Türk Bayrağı kaçan düşmanın
peşinden dört nala kovalıyorlar. Düşmanın artık ne saklanacak ve ne
de kaçacak bir yeri kalmamış - önünde sadece deniz kalmıştır. 9 Eylül
sabahı 1’inci ve 2’nci Süvari Tümeni İzmir’e girdi. Kordon’un parke taş
36
11-12/2014 K2 Magazine
famous squares of modern countries. The magnificient statues of
heroes, kings, queens, czar, emperors who faught for independences
and made history are seen on their rearing horses with a sword
in their hands. The first thing that catches the eye is the horse’s
nobility, its aestethic anatomical perfection, and their trustworthy
stance. So if you ask where the lions are, they are posed bowing
under the great horses. When you look at Napoleon’s victory
memorial and Queen Victoria’s memorial representing the United
Kingdom, where sun never sets, the lions are placed as guards.
Sorry to say this but is there one single memorial monument that
a lion has been by himself? When someone visits the great
museums there are many meaningful statuettes made out of soil,
wood, and especially marble. As we are paying attention to statues
that decorate squares those statues are mostly attractive because
of the horse’s stance and their poses. You can always read the
hero on the horse on a small explanatory plate below the statue.
The legend says that the Austrian emperor wanted to have a
painting and a bronze statue of himself and his horse, but when
the painting that he posed for days have finished, as his horse
looked more glorifying then himself, he had the painting archived.
The place of horses in world literature is unbelievably advanced
and deep. Lev Tolstoy is the one who elaborated on horses that
played an important role in cold and poor Russian public back in
the 1915’s. The role that our cavalry divisions that played a major
role in winning our war of independence portray an unforgettable
heroic stories. Please look at the cover of the book ‘Şu Çılgın
Türkler’s (The Crazy Turks) book of one of our valuable writers
Turgut Özakman; that is about national resistance in a smooth,
romantic, and immortal historical documentation manner. They
chase the escaping ennemy in a gallop with their shining swords
and Turkish Flag in the hands of cavalry regiment bannerbearer.
The ennemy doesn’t have any where to hide or to go - there is sea
on the horizon. On the morning of September 9th, 1st and 2nd
Araştırma | Research
döşeli bulvarında zaferi kazanmanın verdiği gururla başları yukarıda,
ayaklarını yukarı ata ata yürüyen atların nal seslerinin yankıları
yükseliyor. Halk, süvarileri çok büyük bir çoşkuyla selamlıyor, çiçekler
atılıyor ve susamış atlara kovalarla su veriliyor... 1920 tarihinde Ulu
Önder Atatürk’ün güvenliğini sağlamak için süvari üsteğmen İsmail
H. Tekçe tarafından kurulan Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı en güzel
atların ve şeçkin süvari subaylarının görev yaptığı bir alaydır. Milli
törenlerdeki resmi geçitlerde en görkemli birlik - ellerinde mızrakları
ve üzerlerinde turkuaz renkli üniformalarıyla ve süslü atlarıyla, her
zaman Muhafız Alayı’dır.
Hayvanlar aleminde sadece atlar yaşantımızın her dalında
bulunmaktadır. Belki geçen yüzyıllardaki gibi günlük hayatın hemen
her konusunda artık atlarla yaşamakta olmasak da yine de modern
hayatımızın pek çok basamaklarında atlarla ilgili konular her zaman
vardır. Basit bir örnek, dünyanın en önemli müzelerindeki atların
tabloları her zaman müzelerin en önemli yerlerinde asılıdır. Zamanımızın
en önemli sosyal aktivitelerinden olan at yarışlarının her ülke için ayrı
bir konumu vardır. İngiltere’de Kraliyet Ailesi himayesinde yıllardır
yapılmakta olan ve katılacak misafirlerin nasıl giyineceği hakkında
dağıtılan bir kitapçık ile belirlenen ‘Ascot Yarışı.’ Toplam ikramiyesi
7,5 milyon dolar. Belirteceğim diğer ülke at yarışlarının ikramiye
paralarına göre düşük olsa da Kraliyet Ailesi ve seçkin ünlülerin buluşma
odağı olduğu için önemli. Amerika’nın meşhur ‘US Breeders’ Cup’
ikramiye toplamı 25 milyon dolar. Fransızların ‘Prix de l’Arc’ ikramiyesi
12,6 milyon dolar... Ancak bu yarışların hiçbiri ve hiç bir zaman Dubai
Meydan Hipodromu’nda yapılan ‘Dubai World Cup’ gibi çok detaylı
planlanmış, lüks ve prestijli at yarışları gibi olamaz. Gerçek bir at
manyağı olan HH Muhammed bin Rashid Al Maktoum tarafından
yaratılan bu kompleks her yıl Mart ayında doruk noktasına ulaşır.
Dünyanın en seçkin davetlileri ve en pahalı atlar, özel uçakları, bakıcıları
ve ekipmanları ile Dubai’de buluşurlar. Kazanılacak ikramiye miktarına
gelince; 27 milyon dolar.
Devam edecegiz...
Cavalry Regiment went into İzmir. The glorious hoof sounds of
horses that won the war with their heads high that step on the
parquet stoned Kordon boulevard. The public salutes the cavalrys
with great enthousiasm, flowers, and buckets of water for horses.
The Presidency Guarding Cavalry, which is built by İsmail H.
Tekçe to guard the great leader Atatürk on 1920, is an regiment
where the most talented horses and courageous officers are selected.
The most glamorous forces at every national parade with their
lances, turquoise uniforms and decorated horses is always the
Guarding Cavalry.
The only animal from the animal kindom which is in every part
of our lives is the horse. Maybe they are not included in everything
in our daily life as it used to be centuries ago but in our modern
lives there are many horse related topics. A simple example, the
most important paintings of museums that have horses on them
are placed in very important places. One of the most important
social activities of today, flat racing has an important meaning
in every country. ‘Royal Ascot’ races which is still organized by
the Royal Family where all the guests have a dress code by the
book. The prize money is a total of 7.5 million dollars. Note that
eventhough the prize money is lower than the other prominent
races, it is a prestigious event where all celebrities and Royal Family
gather. The prize money total of United States famous ‘US Breeder’s
Cup’ is 25 million dollars. The French ‘Prix de L’arc’s prize money
is 12,6 million dollars. But these events never top the ‘Dubai
World Cup’ that take place in Dubai Meydan Race Track which
is planned in detail to become the most prestigious and luxurious
horse races. At the Meydan race track that was built by the a great
horse lover HH Muhammed bin Rashid Al Maktoum, reaches it’s
peak on the month of March every year. World’s elite guests, most
expensive horses, with their exclusive jets, grooms, and equipment
meet in Dubai. The prize money is 27 million dollars.
See you next time...
K2 Magazine 11-12/2014
37
Söyleşi | Conversation
İlginay Göbüt Göksel
Billur Kalkavan
at Atla Gelişelim
T
Billur Kalkavan
Atla Gelişelim’de
B
ugün Kemerburgaz Kayra At Çiftliği’nde Aslı’nın
misafiriyiz. Çalışacağımız atımızın da ismi Kayra.
Billur Kalkavan Hanım konuğumuz ve Atla
Gelişelim’i ilk kez bizden duydu.
İGG: Billur Hanım Atla Gelişelim size ne anlatıyor?
BK: Çok merak ediyorum. Ne yapacağız? Beni ata mı bindireceksin?
İGG: Hayır. At binmiyoruz. İşimiz kişisel gelişim, atımız
uygulamada bize rehberlik ediyor. Kayra ile yapacağımız bu
uygulamada sözsüz iletişimi göreceğiz. Eğer biz sözsüz iletişimi
becerebilen kişiler olsak, iş hayatında da, özel hayatta da rahat
ederiz. İletişimin % 7’si kelimelerden oluşuyor. Biz bu yüzdeyi
bile kavga ederek ya da kelimeleri yanlış anlayarak kaybediyoruz.
Atların tek yapamadığı bu % 7. Demek % 93’lük kısmını atlardan
öğrenebiliriz.
Uygulamada tek yapacağınız ata yaklaşmak. Atın kendi alanının
çizgisi ve çevreyle iletişime geçtiği bir çizgi var. Atın mimiklerine
bakarak nerede olduğunuzu anlamaya çalışın.
BK: Atlar da kedi köpek gibi insana yaklaşabilen canlılar mı?
Kendi istekleriyle yanaşırlar mı yoksa insanın mı onlara yanaşması
gerekiyor?
İGG: Bunu sizin enerjiniz belirler. Çok korkarsanız yaklaşamaz.
Güven atlar için giderilmesi gereken en önemli ihtiyaçtır. Güven
olmayan ortamda yemek bile yiyemez.
BK: Atların hisli canlılar olduğunu bilirim. Haralarda da bulundum
ancak senin konun çok ilginç.
İGG: Şimdi Kayra ile çalışacağız. Şimdi o en köşede duruyor, onu
açığa çıkaracağız.
BK: Peki neden öyle köşeye gitti? Köşede durarak kendini güvene
mi aldı?
38
11-12/2014 K2 Magazine
oday, we are hosted by Mrs. Aslı at Kayra Equestrian
Center located in Kemerburgaz. The horse that we
will work with is Kayra. Mrs. Billur Kalkavan has
heard of Atla Gelişelim for the first time.
İGG: What does Atla Gelişelim mean to you?
BK: I am very curious. What are we going to do? Will you put me on
a horse?
İGG: No. We won’t be riding. Our goal is personal improvement, the
horse guides us through the session. During this session with Kayra,
we will experience communication without words. If we were creatures
who master communication without words everthing will be at ease
in our professional and personal lives. 7 % of communication is
consisted of words. We loose most of it during arguments or wrong
choice of words.
The only thing that the horses cannot do is this 7 %. Therefore, we
can learn the remaining 93 % from them.
During the session, the only thing we will try to do is to approach the
horse. There is an invisible line that defines a horse’s personal space
and another one that defines the communication boundaries with
others. Try to understand where you stand from the mimics of the
horse.
BK: Can horses approach humans same as like cats and dogs? Do
humans have to approach them or do they approach us themselves?
İGG: It depends on the energy that you give them. If you are terrified
they won’t approach. Trust is paramount for horses. They can’t even
eat in an mistrustful environment.
BK: I know that horses are sensible animals. If have been to stables,
but your topic is very interesting.
İGG: Now we will work with Kayra. She is standing at the corner and
we will give her more space.
BK: Why did she go to the corner? Is she in her comfort zone?
İGG: There might be several reasons that she chose the corner. We
have six different energy levels, maybe she is not liking the energy mix.
BK: She turned her back on us.
İGG: Yes. At this moment, thinking brain is active. Horses don’t have
a thinking brain, they have an intuitive one. They percieve information
through intuition. While we are thinking of something they end their
communication with us by turning around and walking away.
BK: Oh she is amazing, I think I will buy a horse after this show. You
think she will be ok with my cats?
Look Kayra is approaching us.
İGG: Maybe she is ready to work and is inviting you. Please approach
her.
Söyleşi | Conversation
İGG: Orayı tercih etmesinin birkaç sebebi olabilir. Biz şimdi
burada 6 farklı enerjiyiz ve belki de bu enerjiden memnun değil.
BK: Bak bize arkasını döndü şu anda.
İGG: Evet. Şu anda düşünen zihinler aktif. Atların düşünen beyni
yoktur, sezgileri güçlüdür. Bilgiyi sezgisel olarak algılarlar. Biz
kafamızdan bir şeyler geçirirken o bizle bağlantıyı koparır bunu
beden diliyle de arkasını dönerek gösterir.
BK: Ay çok güzel, at alacağım galiba bu programdan sonra. Eve
sığar mı acaba, kedilerin yanına.
Bak, Kayra şimdi geldi bize doğru.
İGG: Belki de çalışmaya hazır, sizi davet ediyor. Sizde şu taraftan
girerek Kayra’ya yaklaşın.
(Billur Hanım maneje girer ata yaklaşır, tanışır elini uzatarak. At
birkaç saniye durur ve sırtını dönüp gider).
Gözlerime baktı. Merak etti herhalde kim olduğumu. Bende elimi
uzattım tanışmak için. Köpeklerde öyledir. Atları bilmem.
İGG: Aynen atlarda da öyledir.
BK: Sonra bir ağzını şapırdattı. Ben de bu bir tanışma yolu mu
diye düşündüm, sonra sırtını dönüp bastı gitti, yattı yere. Dur
sana bir gösteri yapayım dedi...
İGG: Sizin kafanızda atla ilgili bir sürü soru var. Atlarla beynimizle
iletişime geçemiyoruz. O nedenle arkasını dönüp gitti. Sezgisel
boyutta iletişime geçseydiniz sizinle olurdu.
Şimdi de başka bir şey deneyelim. Kafanızda netleştirmek istediğiniz
bir konu var mı?
BK: Evet var.
İGG: Şimdi de atın yanında bunu sorun.
(Billur Hanım, kadınlarla ilgili bir proje yapmak istediğini anlattı).
BK: Bana dedi ki; “Sen güzel düşünüyorsun ama sen kendin
daha çok emin değilsin ne yapmak istediğinden, önce tam olarak
emin ol ondan sonra karar vers” dedi.
İGG: Bugün sözsüz iletişime geçeceğiz demiştik. İşte şimdi bize
bunu anlatıyorsunuz.
BK: Her hayvanı çok severim. Atlarla böyle bir iletişim terapisi
hiç duymamıştım. İlk kez senden duydum. Şimdi Kayra’dan cevap
da aldım. Bundan sonra bir at gördüğümde başka gözle bakacağım.
Belki yanlarına gidip devamlı soru sorarım senden dolayı.
Ülkemizde hayvan özellikleri hakkında doğru bilgi verilmiyor.
Belgesel seyreden bir millet değiliz. Keşke doğamıza, hayvanımıza
daha yakın olsak, biraz daha bilmeye çalışsak. Çünkü Allah bu
hayvanları boşuna yaratmadı. Atlar tarih boyunca insanların
hizmetinde bulunmuş canlılar. Ama sadece ulaştırma hizmeti
veren bir canlı değil, duygularıyla düşünceleriyle bize yön bile
vermişlerdir. Keşke hayvanları tanımaya çalışsak. Eminim seninle
geçirdiğimiz 1 saat de yetmez, hayvanlarla günler geçirmek lazım
değil mi?
Bizim bu sezgisel iletişimi çocuklarımızla ve aynı evi paylaştığımız
bireylerimizle kurmamız gerekiyor.
İGG: Harika bir konuya değindiniz. Bu nedenle biz Atla
Gelişelim’de ‘annem ve ben’, ‘babam ve ben’ programlarını
başlattık. Kişilerin öncelikle evdeki iletişim probleminin farkına
varmasını istiyoruz. Atla yaptığımız çalışmalarda bunun farkına
çok güzel varıyorlar. Çocuklarına nasıl davrandıklarını, nasıl
gereksiz müdahalelerde bulunduklarının farkına varıyorlar. Böylece
hızlı bir değişim ve gelişim yaşıyorlar.
Atlar yoluyla hızlı öğrenmeye ve gelişmeye devam ediyoruz. Siz
de bugün küçük bir tecrübe yaşadınız. Kafanızda netleştirmek
istediğiniz konularınız olursa her zaman bekliyoruz.
BK: Çok teşekkür ediyorum. Zaten hayvansız bir hayat
düşünemiyorum. İnşallah bir gün atlarım da olur.
(Billur walks into the arena and greets Kayra with her hand. The horse
stands for couple of seconds and walks away).
She looked into my eyes with a curious regard. I put my hand out to
meet her as I would do with dogs, but I don’t know about horses.
İGG: Horses are the same.
BK: Then she plashed her mouth. I thought this was a way to meet
but I realised she put on a show when she walked away and started
rolling on the sand.
İGG: You have a lot of questions about horses in your mind. We cannot
communicated with horses through our brains. Thats why she walked
away. If you were to communicated with her through emotions it would
have been successful.
Let’s try something else. Is there anything that you want to clarify?
BK: Yes indeed.
İGG: Now please go and ask the question next to the horse.
(Billur asked about her project that she would involve women).
BK: She told me that “I wasn’t sure of what I wanted to do and first,
you have to decide what exactly you want to do.”
İGG: We said that we will communicate without words today. Now
you experience that.
BK: I love all animals. I never knew about a therapy method with a
horse. It is the first time. Now that I know how Kayra communicated,
I will look at horses in a different way. Because of you I will go around
asking horses questions.
The lack of education about animals in our country is obvious. We
don’t even watch documentaries. I wish that we would be more involved
in nature, animals and try to learn more. Because God created animals
for a reason. We need more time correct? Horses have served humanity
for decades. I wish we would take more time to get to know an animal.
I believe the single hour we spent with you is not enough. Not only
physically but intuitively also.
We need to establish this intuitive communication with our children
and our relatives living at home.
İGG: You touched upon a great topic. Thus, we started two new programs
called ‘Mommy and me’ and ‘Father and me’. We want to emphasize
on lack of communication at home. They come to realize everything
when they work with a horse. They realize everything that is done
unnecesarily. Therefore, they establish a healthier relationship at home.
Thanks to horses we learn faster and continue to evolve. You also have
experience a small part of it today. In the future, if you have anything
to clarify you are most welcome.
BK: Thank you very much. I cannot think of a life without animals.
I hope one day I will own a horse.
K2 Magazine 11-12/2014
39
Profil | Profile
“At Binen Hakem
Bir Gömlek Daha Üstündür”
Zeynep Eral Şahin
“A Judge Who Rides Always
Has an Advantage”
A
slen kimya mühendisi olan 8 yıldır Türkiye Binicilik
Federasyonu’na bağlı engel atlama ve atlı dayanıklılık
milli hakemliği yapan Zeynep Eral Şahin ile Türkiye’de
hakem olmaktan bahsettik.
Hakemlik hayatınız ne zaman başladı ve hangi
yarışmalarda görev aldınız?
Hakemlik hayatım 2006’da Sipahi Ocağı’nda düzenlenen
hakemlik imtihanına girmemle başladı. Ulusal ve uluslararası
yarışmalarda çoğunlukla saha komiserliği yaptım. Aslında sahada
olmayı daha çok seviyorum. Biniciler ve atlarıyla birebir yarış
öncesi heyecanlarını yaşıyorsunuz. Uluslararası şampiyonalarda
Türk sporcularımız derece yaptıklarında yarış öncesi anlarını
bildiğiniz için siz de kazanmış kadar oluyor ve gurur
duyuyorsunuz.
Hakem olmak nedir?
Yarışmalar boyunca sabahtan akşama kadar çalışıyorsunuz. Bu
işe gönül vermeniz, çok sevmeniz ve en önemlisi kuralları
bilmeniz gerekiyor. Sonuçta bir müsabakada kuralları ve kararları
uygulayan merci siz oluyorsunuz. Bu durumda özellikle binicilerle
çok diplomatik olmanız ve ilişki seviyenizi korumanız gerekiyor.
40
11-12/2014 K2 Magazine
W
e spoke to 8 year show jumping and endurance
national judge of Turkish Equestrian Federation
Zeynep Eral Şahin who is originally a chemical
engineer about being a judge in Turkey.
When did your equestrian judge life started and
which competitions did you take part in?
My judge life started when I took the equestrian judge examination
at Sipahi Ocağı in 2006. I mostly took part in national and
international competitions as ground steward. Honestly, I like to
work on the ground. You get to experience the riders and horses’
excitement before hand. When Turkish riders win at the
international championships because you know their pre competition
situations you share the emotions of their victory.
What is it to be a judge?
You work full time from morning until evening during competitions.
You need to sacrifice, adore and the most important know the
rules of the competition. At the end of the day, you are the authority
who applies the rules and decisions. In this sence, you have to
keep a diplomatic relationship with the riders and keep your
distance.
Profil | Profile
Engel atlama ve atlı dayanıklılık
branşlarının Milli hakemisiniz.
Ülkemizde binicilik ne durumda?
Ülkemizde binicilik her sene daha da
gelişiyor. Lisanslı binici ve at sayısına
bakıldığında son 5 sene içerisinde artış
görülmekte, demek ki ülkemizdeki binicilik
gelişiyor. Yarışmalarımızda FEI kurallarına
bağlı olarak ulusal yönetmeliğimizi
kullanıyoruz. Bu da federasyona bağlı olan
branşların uluslararası seviyelerde
yönetildiğinin göstergesidir. Engel
atlamada geçmişe nazaran ilerlemeler
kaydettik. Atlı dayanıklılık ise alt yapısı
gelişmekte olan bir spor olduğundan
ülkemizde heveslisi çok olmakla beraber
gelişme aşamasında olan bir branş.
At biniyor musunuz?
2001’den beri vakit buldukça at biniyorum.
At dediginiz şey muhteşem bir şey. Allah
sağlık verirse at binmeye devam edeceğim.
Aslına bakarsanız, binicilik federasyonuna
bağlı her hakemin kesinlikle at binmesini
tavsiye ediyorum. Çünkü o zaman işin
ruhunu algılayabiliyorsunuz. Atın veya
binicinin sıkıntısı ve sevinci varsa onu
hissedebiliyorsunuz. Hiç at binmemiş bir
hakemin bunları algılaması çok zor.
Biniciye ve ata yaklaşım üslubunu olumlu
olarak etkiliyor. Bir binici psikolojisiyle
yarış koşana uyarı yapılması veya
söylenmesi gereken bir durum var ise
empati yaparak onun anlayabileceği ve
onu rahatsız etmeyecek şekilde söyleme
şansınız oluyor. Binicinin hareketlerini
analiz edebiliyorsunuz. Örneğin, binicinin
attığı kamçının teşvik için mi yoksa kötü
niyetli mi olduğunu ayırt edebiliyorsunuz.
At binen, özellikle sahada görev yapan
hakemlerin bir gömlek daha avantajları
var diye düşünüyorum.
You are a national judge of
show jumping and endurance
disciplines. What is the
situation of equestrian riding
in Turkey?
Equestrian riding is developing every
year. If liscenced rider and horses
number has increased within the last
five years, than this means that it is
growing. At the competitions, we apply
FEI based national rules which means
that all national competitions are ruled
within internationally accepted rules.
In show jumping, we are at an
increasing level. But about endurance,
since it is a discipline that still needs
develepment, there are many who are
eager to learn about this exciting
discipline.
Do you ride?
I ride since 2001 if I can find the time.
Horse is a magnificient being. I will
continue to ride as long as I am
healthy. To be honest, I recommend
all judges who work for the equestrian
federation to ride. Because then you
understand the soul of the sport. You
can feel if the rider or the horse has a
problem. A judge who has never ridden
cannot understand this. It effects the
way to approach the horse and the
rider. You have the advantage to say
what you have to say to the rider with
an empathising rider phsychology and
to make the competitor understand
what you are saying. For example, you
can tell if the rider uses a crop for
encouragement or otherwise. A judge
who rides, especially those who work
on the ground, always has an
advantage.
K2 Magazine 11-12/2014
41
ABONE FORMU
SUBSCRIPTION FORM
Bu formu eksiksiz doldurarak, ödemeyi yaptığınız banka
dekontu ile birlikte +90.212.202 72 72 no.lu faksa gönderiniz.
Aboneliğiniz, doldurduğunuz form ve banka dekontu geldiğinde
gerçekleşecek, fatura ve derginiz adresinize gönderilecektir.
Please fill in and return this form together with the bank reciept of the
related payment to +90.212.202 72 72. After received of the form and
the bank reciept the subscription will be completed. Invoice and the hard
copy of the magazine will be posted to your address.
Firma Adı | Company
İlgili Kişinin Adı Soyadı | Authorized Person Name Surname
Telefon | Phone
Faks | Fax
E-posta | E-mail
Adres
Address
Street/P.O.Box
Posta Kodu Postal Code
Semt/İlçe Town
Country
İl
Vergi Dairesi | Tax Office
Vergi No | Tax Office No
Fatura adresiniz yukarıdakinden farklıysa lütfen doldurunuz | Invoice address if different to that above
Address
Adres
Street/P.O.Box
Posta Kodu Postal Code
Semt/İlçe Town
Country
İl
Abonelik Süresi ve Fiyatları - Türkiye için (TL)
3 sayı-30,00.-TL
6 sayı-50,00.-TL
Sucscription Period and Prices - International (EURO)
12 sayı-80,00.-TL
6 issues-Euro 50
12 issues-Euro 80
Yetkili Adı Soyadı / İmza
Authorized Person Name Surname / Signature
Banka Bilgileri
Bank Account Information
TL Hesabı
3 issues-Euro 30
IBAN : TR79 0006 2000 6510 0006 6988 41
EURO Account SWIFT: TGB AGRIS
IBAN : TR60 0006 2000 6510 0009 0980 90
Tel: +90.541 400 52 64
E-mail: [email protected]
Web: www.k2magazine.com
ABONELİK
SUBS
SCRIPTION
E-mail: [email protected]
SMS: +90.541
400 52 64
Abonelik Fiyatları
Türkiye için (TL)
Prices of Subscription
International (EURO)
3 sayı - 30 TL
6 sayı - 50 TL
12 sayı - 80 TL
3 issues - EUR 30
6 issues - EUR 50
12 issues - EUR 80

Benzer belgeler