Temmuz-Sayı:124 - Adalet Bakanlığı

Transkript

Temmuz-Sayı:124 - Adalet Bakanlığı
Seslenis
Temmuz 2012
Yıl: 11
•
Sayı: 124
•
Ücretsizdir
•
Tarih, bir milletin
kanını, hakkını,
varlığını hiçbir
zaman inkar
etmez.
Ayda bir çıkar
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Yayınıdır
Hükümlü ve tutukluların topluma kazandırılması
için önemli çalışmalar yapıyoruz
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ankara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde, infaz koruma memurundan yöneticisine kadar çok sayıda personelle iftar yemeğinde bir araya gelirken, Ankara’daki kurumlarda başarıyla görev yapan her unvandan bir personele plaket verdi
ADALET Bakanı Sadullah Ergin,
Türkiye’de ceza infaz sisteminin önemli
bir aşama kaydettiğini belirterek, “Avrupa Konseyi üyesi ülkeler arasında ceza
infaz kurumlarımızın standardı itibari
ile önemli gelişmeler kaydedilmiştir.
Bu gelişmelere rağmen kat edeceğimiz
mesafe var. Almamız gereken yol var.”
dedi. Ergin, personelin zor şartlarda
çalıştığını ve özlük hakları başta olmak
üzere sorunları bulunduğunu ifade
ederken, bu konudaki gayretlerinin devam ettiğini söyledi.
BAKAN Ergin, Ankara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde düzenlenen iftar yemeğinde, ceza infaz kurumları personeliyle bir
araya geldi. 24 Temmuz 2012 tarihindeki
yemeğe; Bakan Ergin’in yanı sıra, Adalet
Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü
Mustafa Onuk, Genel Müdür Yardımcıları
Cevat Gül, Selami Candemir ve Ali Yıldız,
daire başkanları ve tetkik hâkimleri, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Ethem
Kuriş, Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili
Ahmet Berke, ceza infaz kurumu müdürleri ile personeli katıldı. 8-9’da
Adalet Bakanlığı Müsteşar
Yardımcısı Sefa Mermerci:
İnfaz ve koruma
memurları hizmet öncesi
eğitim alıyor
ADALET Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci,
ceza infaz kurumlarına infaz ve koruma memuru alımında
değişikliğe gittiklerini belirterek, “İnfaz ve koruma memurları, bundan böyle hizmet öncesi eğitime tabi tutulacak. İnfaz ve koruma memuru olmak isteyenler, öğrenci
olarak 9 aylık hizmet öncesi eğitim alacaklar. Teorik ve uy-
gulamalı eğitimlerin sonunda başarılı olanlar kurumlarda
durumlarına uygun boş kadrolara atanacak. Bu yıl toplam
1200 infaz ve koruma memurluğu öğrencisinin hizmet
öncesi eğitimi tamamlanacak ve eğitim sonunda yapılan
sınavlarda başarılı olan öğrenciler, aday infaz ve koruma
memuru olarak göreve başlayacak.” dedi. 7’de
Bireyselleştirilmiş
İyileştirme Sistemi’nin
yaygınlaştırılmasına
yönelik çalışma yapıldı
ÇOCUK ceza infaz kurumları için oluşturulan Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sistemi (BİSİS)’in geliştirilmesine yönelik
çalışmalar devam ediyor. Bu amaçla Çocuklar İçin Adalet Projesi kapsamında, 1620 Temmuz 2012 tarihlerinde, ceza infaz
kurumlarından 25 personelin katılımıyla
toplantı yapıldı. Toplantıya; Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Cevat Gül,
Tetkik Hakimi Fatih Güngör, Kontrolör
Doğan Güven, UNICEF Türkiye Temsilciliği Çocuk Koruma Program Şefi Severin
Jacomy-Vite ve Proje Danışmanı Prof. Dr.
Kültegin Ögel katıldılar. 6’da
Sayfa 2
Seslenis
Temmuz 2012
İnfaz ve koruma memurluğu
öğrencileri Anıtkabir’i ziyaret etti
Ankara Eğitim Merkezinde eğitim gören infaz ve koruma memurluğu öğrencileri, Anıtkabir’i
ziyaret etti ve Ata’nın huzuruna çıkarak, mozeleye çelenk koyup, saygı duruşunda bulundular
C
eza İnfaz Kurumları Personeli Ankara Eğitim Merkezinde eğitim görmekte olan 656. Dönem İnfaz ve
Koruma Memurluğu Öğrencileri, Anıtkabir’i ziyaret
ederek, mozeleye çelenk koydu.
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Cevat
Gül’ün başkanlığında, Eğitim Merkezi Müdürü Nihat Ulusu ile Eğitim Merkezi Müdür Yardımcısı Ömer Sevgiliocak
ve öğretim görevlilerinden oluşan heyet, 12.07.2012 tarihindeki ziyarette; Aslanlı Yoldan geçerek, mozeleye ulaştı.
Mozeleye çelenk konulmasından ardından saygı duruşunda
bulunuldu.
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Cevat
Gül, Anıtkabir Şeref Defterini imzalayarak, şu ifadelere yer
verdi:
“Yüce Atatürk,
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri Personeli Ankara
Eğitim Merkezinde ilk kez başlanan “İnfaz ve Koruma Memurları Öğrenciliği Eğitim Programı”na katılan öğrencilerimiz ile Eğitim Merkezi yöneticileri, öğretim görevleri ve
personelimizle huzurundayız.
Adalet mensupları olarak, bize emanet edilen kişileri
topluma yeniden kazandırma görevini her geçen gün daha
da artan bir çaba ile sürdürüyor, senin bize bıraktığın mirasın bayrağını taşımaktan onur duyuyoruz.
Bu güzel vatanı ve bize emanet ettiğin değerleri hiç şüphesiz azim ve kararlılıkla geleceğe taşıyacağız. Manevi varlığın ve bize gösterdiğin hedeflerin ışığında, Ülkemize, adalet
hizmetlerini sunma görevini kesintisiz sürdüreceğiz.
Ruhun şad olsun.”
Delice Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ünlüler konseri verildi
Ülkemizin ulusal ve yerel televizyon
kanallarında beğeniyle izlenen Kırıkkaleli
Halk Ozanı Neşet Abalıoğlu, genç sanatçı
Duygu Kutlu ve Yerel Sanatçı Alkan Saçal,
Delice Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, hükümlü ve tutuklulara ve personele doyumsuz bir müzik ziyafeti sundular.
Ceza İnfaz Kurumunun Kırıkkale
Müzisyenler Derneği (MÜYADER) ile
başlattığı proje kapsamında hükümlü ve
tutuklulara yönelik saz ve söz kurslarının
yanı sıra konser programlarının gerçekleştirilmesi hedeflendi. Bu amaçla 06.06.2012
tarihinde Kırıkkale’nin çok sevilen Halk
Ozanı Neşet Abalıoğlu, Sanatçılar Duygu
Kutlu ve Alkan Saçal unutulmaz bir konser verdiler. Salonda bulunanlar programa
yoğun ilgi göstererek yerel oyun havalarıyla
halaylar çekip, oyunlar oynadılar.
Alanya L Tipi’nde moral konseri gerçekleştirildi
Alanya L Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumunda; 18.06.2012 tarihinde, hükümlü ve tutuklulara yönelik moral konseri düzenlendi. Mehmet
Acar ve Gaye Altininç tarafından verilen konserde
hükümlü ve tutuklular gönüllerince eğlendi. Konserin ilerleyen dakikalarında bir hükümlü, biri uzun
hava olmak üzere iki türkü okudu. Konsere oyun
havaları ve halaylarla devam edildi. Programa Ceza
İnfaz Kurum Müdürü Sabri Karataş, Kurum ikinci
müdürleri, Kurum idare memurları, Kurum saymanı, Kurum öğretmenleri, Kurum psikologu ve sosyal
çalışmacısı, Kurum personeli ile çok sayıda hükümlü ve tutuklu katıldı.
Zamanın ve mekanın yetmediği konserde Kurum Müdürü Ali Başekin, “Bizi
kırmayarak Kurumumuza gelen, bu güzel
anları bizlere yaşatan MÜYADER Başkanına, üyelerine, ses ve saz sanatçılarına
çok teşekkür ediyorum. Tüm katılımcılar,
bu güzel müzik ziyafetinin tekrarlanmasını istiyorlar. Onun sözünü kendilerinden
aldık. Emeği geçen herkese çok teşekkür
ediyorum.” dedi.
Konser programına; Delice Belediye
Başkanı İhsan Biçici, Delice Cumhuriyet Savcısı Ziya Öztürk, Müyader Başkanı
Adnan Saçal, Müyader Başkan Yardımcısı
Mehmet Demirezen, Kurum Müdürü Ali
Başekin, Kurum İkinci Müdürü Yaşar Yüz,
İdare Memuru Naci Aykut, Kurum Öğretmeni Veysel Kamalı, Kurum personeli ile
çok sayıda hükümlü ve tutuklu katıldı.
Oltu T Tipi’nde tiyatro gösterisi yapıldı
Oltu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda,
25.05.2012 tarihinde, tiyatro gösterisi gerçekleştirildi.
Tiyatro gösterisini Cumhuriyet Başsavcısı Ümit Ocak,
Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Metin Kukul,
Cumhuriyet Savcısı Ali Rıza Sönmez, Kurum Müdürü Celalettin Çeşme, Oltu Devlet Hastanesi Başhekimi
Mustafa Kara, Kurum ikinci müdürleri, Kurum personeli ve çok sayıda hükümlü ve tutuklu izledi.
Gırgırına Kankalar Tiyatro grubu tarafından sahnelenen "Minibüs Şoförü ve Telefon Sapığı "isimli oyunları, hükümlü ve büyük bir beğeniyle seyrettiler.
Programın sonunda, oyununu sahneleyen sanatçılar
tek tek takdim edilerek, kendilerine teşekkür edildi.
Seslenis
Temmuz 2012
Sayfa 3
Tokat Adalet Sarayında ceza infaz
kurumu ürünleri satış yeri açıldı
Tokat Adalet Sarayında oluşturulan Tokat T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu teşhir
ve satış yerinin açılışı törenle yapıldı. 14.7.2012
tarihindeki törene Cumhuriyet Başsavcısı Özkan Gültekin, Tokat Barosu Başkanı Av. Faruk
Bostancı’nın yanı sıra başka açılış için Tokat’ta
bulunan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av.
Vedat Ahsen Coşar, Ordu Barosu Başkanı Av.
Atilla Önal, Samsun Barosu Başkanı Av. Necat
Anıl katıldılar.
Cumhuriyet Başsavcısı Özkan Gültekin,
kurumun teşhir ve satış yerindeki ürünlerin
mahkûmların el emeği göz nuru eserleri olduğunu, eserlerin satışından elde edilen gelirden
yararlandıklarını, ayrıca boş vakitlerini değerlen-
dirdiklerini ve bu şekilde hobi ve iş atölyelerinin
çalışmalarına katkıda bulunduklarını söyledi.
Gültekin, Tokat ve çevresinde kullanılan el
baskısı yazma ve sofra bezlerine vatandaşların
rağbet ettiklerini, bunların Kurumda kök boya
ile ve fabrikasyon olmayan bir metod ile sabit kalıplarla ayrı ayrı yapıldığını, Tokat’ı tanıtan tarihi
bir figür olmasının yanında, İşyurtları Kurumuna da gelir getiren bir unsur olduğunu belirtti.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Vedat
Ahsen Coşar da tabloları çok beğendiğini, el
baskısı sofra bezleri ve yazmalardan da etkilendiğini ve bu tip etkinliklerin mahkumların rehabilitasyonu adına da olumlu katkı yapacağına
inandığını ifade etti.
Tuncay Şanlı ve Kerim Zengin Sakarya L Tipi’ni ziyaret etti
Sakarya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda düzenlenen futbol turnuvasının final maçına
izleyici olarak katılan milli futbolcu Tuncay Şanlı
ve Kerim Zengin, hükümlü ve tutuklulara moral
verdi.
Ceza İnfaz Kurumunda geleneksel hale
gelen futbol turnuvasının final maçını Sakarya
Cumhuriyet Başsavcısı Orhan Usta, Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcısı Cemil Kuyu, Sakarya Cumhuriyet Savcısı Haydar Memiş, Kurum
Müdürü Metin Sönmez, Millî Futbolcu Tuncay
Şanlı, Gaziantep Sporun defans oyuncusu Kerim Zengin, Kurum ikinci müdürleri, Kurum
öğretmenleri, personel ile hükümlü ve tutuklular
izledi.
Koğuşlararası düzenlenen ve 53 takımın
mücadele ettiği turnuvada A-7 ve B-5 takımları
finale yükseldi. 8.6.2012 tarihinde oynanan final
maçının başlama vuruşunu milli futbolcu Tuncay Şanlı ile Gaziantep Sporun defans oyuncusu
Kerim Zengin yaptı.
Normal süresi 7-7 berabere biten maçta
turnuva şampiyonunu penaltı atışları belirledi.
Penaltı aşıtları sonucunda şampiyonluğu kucaklayan A-7 takımı büyük sevinç yaşadı.
Kupa töreninde konuşan Kurum Müdürü
Metin Sönmez, turnuvanın geleneksel hale geldiğini belirterek, “Turnuva boyunca centilmenliği ön planda tutan tüm sporcu arkadaşlarım başta
olmak üzere bizi yalnız bırakmayan Tuncay Şanlı
ve Kerim Zengin’e teşekkür ediyorum.” dedi.
Ceza infaz kurumunda, final maçına katılarak hükümlü tutuklulara moral veren Tuncay
Şanlı, sporun birlik, beraberlik ve dostluğu içinde
barındırdığını söyledi.
Turnuva şampiyonu A-7 ile turnuva ikincisi
B-5 takımları kupalarını Bölge Başsavcısı Cemil
Kuyu ile Sakarya Cumhuriyet Başsavcısı Orhan
Ustan’nın elinden aldılar. Final oynayan bütün
oyunculara ise turnuva anısına birer madalya verildi.
Sakarya Cumhuriyet Başsavcısı Orhan Usta,
Bölge Başsavcısı Cemil Kuyu, Sakarya Cumhuriyet Savcısı Haydar Memiş ve Kurum Müdürü
Metin Sönmez; Tuncay Şanlı ve Kerim Zengin
ile menejerlerine Kurum adına çeşitli hediyeler
vererek futbolcularla birlikte hatıra fotoğrafı çektirdiler.
ARAMIZDAN AYRILANLAR
ADI VE SOYADI
UNVANI
KURUMU
HAYDAR AYKUL
İKM
Metris 2 Nolu T Tipi KCİK
04/07/2012
ÇETİN POLAT
İKM
Sivas Açık CİK
11/07/2012
Siirt E Tipi KCİK
14/07/2012
Adıyaman Açık CİK
15/07/2012
MEHMET HASAN UYSAL
ŞEVKET ÇORU
Nazilli Açık Ceza İnfaz Kurumunda
zeytin işleme tesisinin açılışı yapıldı
Nazilli Açık Ceza İnfaz Kurumunda,
13 Haziran 2012 tarihinde, Orhanoğlu
Gıda iş birliği ile kurulan “Zeytin İşleme”
tesisinin açılısı törenle yapıldı.
Aydın Valisi Kerem Al, açılış konuşmasında; “Nazilli Cumhuriyet Başsavcılığımız bir firmamızla anlaşarak infaz
kurumlarının sadece cezaevinde tutarak,
özgürlüklerinden yoksun bırakma yeri
olmadığını göstermiştir. Hükümlülerin
sosyal sorumluluklarının gelişmesi ve
dışarıya alışmaları amacıyla birçok proje
yapıyorlar. Ben burada emeği geçen herkesi tebrik ediyorum ve ülkemizde bu tür
projelerin artarak devam etmesini diliyorum.” dedi
Nazilli Cumhuriyet Başsavcısı Doğan
Kaya ise “Türkiye’de bir ilki gerçekleştiren Ceza İnfaz Kurumumuz hükümlülere ceza çektiren bir yer değil; eğiten,
öğreten, meslek edindiren bir kurum olmuştur” şeklinde konuştu.
Açılış Programına Aydın Valisi Kerem
Al, Aydın İl Jandarma Alay Komutanı Kd.
Kurmay Albay Bülent Bulut, Nazilli Kaymakamı Mehmet Okur, Nazilli Cumhuriyet Başsavcısı Doğan Kaya, Cumhuriyet
Savcısı Bülent Cem Koçak, Nazilli Belediye Başkanı Haluk Alıcık, Nazilli Garnizon
Komutanı Yarbay Ekrem Turanlı, Nazilli
İlçe Jandarma Komutanı Bnb. Seydi Sal-
man, Nazilli İlçe Emniyet Müdürü Atıf
Şahin, İlçe Milli Eğitim Müdürü Faruk
Ercan, Kuyucak İlçe Kaymakamı Alp Arslan, Yenipazar İlçe Kaymakamı Ünal Kılıçarslan, Köşk İlçe Kaymakamı M. Sefa
Demiryürek, Sultanhisar İlçe Kaymakamı Cevdet Ertürkmen, Bozdoğan İlçe
Kaymakamı Mahmut Kaşıkçı, Karacasu
İlçe Kaymakamı Ahmet Gencer, Kurum
Müdürü Mustafa Can, çok sayıda daire
amiri, İzleme Kurulu üyeleri, sivil toplum
kuruluşlarının yönetici ve üyeleri, Kuruma katkı sağlayan kişi, kurum ve kuruluşlardan oluşan geniş bir davetli kitlesi ile
basın mensupları katıldı.
İKM
AMBAR MEM.
VEFAT TARİHİ
Vefat eden personelimize Allah’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve mesai arkadaşlarına baş sağlığı dieriz.
EMEKLİ OLAN PERSONELİMİZ
ADI VE SOYADI
UNVANI
KURUMU
EM. DURUMU
MEHMET TAŞCI
ŞAKİR SERİN MUHİTTİN OĞRAŞ MUSTAFA GÜNEŞ NAİL BERKAN CENGİZ GÖL FERİT ÇAYDAŞİ AİL İPEK
SALİM SARI TALİP TOSUN MEHMET CAVİT DEDEŞAH KUTLAY ELİKÇİOĞLU HALİL İBRAHİM ÇOM TURAN GÜNEŞ GÜRSOY ÖZTÜRK SÜLEYMAN KOÇ ÖMER ATALAY İKM İKM İKM İKM İKM SAYMAN MÜDÜR
İKM İKM KATİP 2.MÜDÜR İKM İKM İKM İKM İKM ŞOFÖR SİLİFKE M TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE UZUNKÖPRÜ K1 TİPİ KCİK İSTEĞİ ÜZERİNE
HAKKARI KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE BURSA H TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE KASTAMONU E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE YOZGAT E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE İZMİR KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE EDİRNE KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE SİLİFKE M TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE AĞRI M TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE ERZURUM H TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE ORDU E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE KARABÜK A3 TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE SULAKYURT K1 TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE ÇERKEZKÖY K1 TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE BURDUR E TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE VEZİRKÖPRÜ M TİPİ KAPALI CİK İSTEĞİ ÜZERİNE TARİHİ
01/06/2012
08/06/2012
08/06/2012
08/06/2012
13/06/2012
15/06/2012
15/06/2012
15/06/2012
15/06/2012
19/06/2012
22/06/2012
28/06/2012
28/06/2012
28/06/2012
28/06/2012
28/06/2012
28/06/2012
Ceza infaz kurumlarında uzun yıllar hizmet vererek, emekli olan personelimize
teşekkür eder, bundan sonraki yaşamında sağlık ve mutluluk dileriz.
Manisa E Tipi Ceza İnfaz
Kurumunda THM konseri verildi
Manisa E Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunda, hükümlü ve tutuklulardan oluşan ve Özcan Şenver yönetimindeki Türk Halk Müziği Korosu 22
Haziran 2012 tarihinde muhteşem bir
konser verdi.
Konserde; “Bilmem şu feleğin
bende nesi var”, “Çift Jandarma geliyor”, “Mavilim”, “ Şu dalmadan geçtin mi?”, “Ezo” , “Üflediler söndüm”,
“Şafak söktü yine sunam”, “ Ordunun
dereleri”, “Hekimoğlu”, “Düz dara yar
düz dara”, “Gurbete gidişimdir”, “Pınar başından bulanır”, “Dideban üstündeyim” adlı türkü seslendirildi.
Konsere Kurum Müdürü Katip
Özen, Kurum İkinci Müdürü Ö. Faruk Döğer, Kurum Psikologları Emine
Abatay, Yeliz Şenver ve Duygu Erdoğan,
Kurum Sosyal Çalışmacısı Mehmet
Doğru, Kurum Öğretmeni Mehmet
Turan, Başmemur Şenol Kılıç katıldı.
Sayfa 4
DS Etkinlik
Seslenis
Temmuz 2012
Karşıyaka’da salıverilen hükümlüleri topluma
kazandırma ve iyileştirme çalışmaları sürüyor
Karşıyaka Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından Haziran ayı içerisinde; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik
Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesi
gereğince, ceza infaz kurumundan salıverilen hükümlülere yönelik, cezalarının koşullu salıverilmeye kadar olan
kısmında “topluma kazandırılmaları ve iyileştirilmelerine” yönelik programlar oluşturuldu.
Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 105/A maddesi gereğince, ceza infaz kurumundan salıverilen hükümlüler; yapılan değerlendirmeleri
doğrultusunda “sosyal beceri kazanımı”, “iletişim becerileri”, “iletişim ve şiddet”, “öfke kontrolü”, “kendini
tanıma ve hedef belirleme”, “şiddet”, “kendini tanıma”
ve “hayır diyebilme” konularında açılan programlar kapsamında grup çalışmalarına dahil edildiler.
Yapılan grup çalışmalarında; bireylerin topluma
uyum süreçlerinde desteklenmeleri ve alternatif beceri
kazanımı ile problemlerini doğru yolla çözebilmelerinin
sağlaması hedefleniyor. Kişilerin birebir olarak katıldıkları bir sistemde gerçekleştirilen grup çalışmalarında
ayrıca karşılıklı olarak sorunlar anlatılarak çözüm seçenekleri değerlendirildi.
Benzer programların önümüzdeki aylarda da devam
edeceğini belirten Karşıyaka Denetimli Serbestlik Müdürü Leyla Coşkun, bu tür etkinliklerin denetimli serbestlik tedbiri altındaki bireyler ve aileleri açısından çok
faydalı olduğunu, bu nedenle daha çok program, seminer ve proje ile daha fazla kişiye ulaşmayı hedeflediklerini belirtti.
Elazığ’da 6291 Sayılı
Yasa kapsamında
seminer verildi
Elazığ Denetimli Serbestlik
Müdürlüğü tarafından "Yeni Bir
Hayata İlk Adım" Sodes Projesi
kapsamında Elazığ Ruh ve Sinir
Hastalıkları Hastanesi Amatem
Sorumlusu Psikiyatri Uzmanı Dr. Rabia Bilici tarafından,
21/06/2012 tarihinde, Elazığ Adliye Sarayı Konferans Salonunda,
6291 Sayılı Yasa ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 105/A maddesince ceza infaz kurumlarından
tahliye olan, tedavi ve denetimli
serbestlik tedbiri bulunan hükümlüler ve hükümlü yakınlarına
yönelik seminer gerçekleştirildi.
Madde bağımlılığı, uyuşturucu madde çeşitleri, zararları,
madde kullanımında denetimli
serbestliğin önemi konularında
bilgi verilen seminer, kokteyl ile
son buldu.
Yalvaç’ta ‘Yerel Yönetimlerin Yeri ve Önemi’
konulu seminer gerçekleştirildi
Yalvaç Kaymakamlığınca, kurumlar arası
işbirliğinin geliştirilmesi, sorun alanlarının ve
çözüm önerilerinin ortaya konulması amacıyla
düzenlenen panelde, Yalvaç Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce “Yeni dönemde Denetimli
Serbestlik ve Denetimli Serbestlikte Yerel Yönetimlerin Yeri ve Önemi” konulu tanıtım ve bilgilendirme sunumu yapıldı.
Panele kamu kurum ve kuruluşlarda görevli
daire amirleri, belediye başkanları ve muhtarlar
katıldı. Yalvaç Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce yapılan sunum Müdür Vekili Mehmet Aksu tarafından gerçekleştirilerek, Denetimli Serbestlik
sistemi hakkında genel bilgilendirme, denetimli
serbestlik kararlarının yerine getirilmesi, koruma
kurulu faaliyetleri, eski hükümlülere yönelik açılan ve açılabilecek meslek edindirme kursları, yeni
dönemde Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı
Hakkındaki Kanunun değiştirilen 105/A maddesi
gereğince koşullu salıverme tarihine kadar denetimli serbestlik tedbiri verilen hükümlülerle ilgili
kurumlar ve yerel yönetimlerle yapılacak iş birliği
ve çalışmalara değinilerek, bilgilendirme yapıldı.
Ardahan’da SODES Projesi kapsamında
çocuk ve gençler piknikte bir araya geldi
Ardahan Cumhuriyet Başsavcılığı Koruma
Kurulu Başkanlığı tarafından yürütülen “Ben de
Bir Çocuğum Diğerleri Gibi, Ellerimden Tutsun Büyüklerim” SODES projesi kapsamında
dezavantajlı gençler ve çocuklar ile birlikte Ardahan Çamlıçatak Piknik alanında piknik gerçekleştirildi.
Piknikte çocuklar futbol ve voleybol oynarken,
gitar ve bağlama çalarak hoş vakit geçirdiler.
Pikniğe Vali Mustafa Tekmen, Belediye Başkanı Faruk Köksoy, Cumhuriyet Başsavcısı Zafer
Yıldız, Emniyet Müdürü Abdurrahman Yılmaz,
İl Müftüsü Galip Akın, Beykoz Belediye Başkanı
Yücel Tunçbilek, Denetimli Serbestlik Müdürü
ve Proje Koordinatörü Mustafa Ünal, Denetimli
Serbestlik Müdürlüğü ve adliye personeli ile proje kapsamında çocuklar ve gençler katıldı.
Ardahan Valisi Mustafa Tekmen gençlerin
gelişimleri için proje kapsamında düzenlenen
kursların ve pikniğin önemine dikkat çekerek, program için Cumhuriyet Başsavcısı Zafer
Yıldız’a teşekkür etti.
Temmuz 2012
Seslenis
DS Etkinlik
Sayfa 5
Eski hükümlü, Bursa Koruma Kurulunun
desteğiyle kendi işyerinde terzilik yapıyor
Bursa Koruma Kurulu Başkanlığınca, ceza infaz
kurumlarından salıverilen eski hükümlülerin topluma yeniden kazandırılmaları ve topluma yararlı
bireyler olarak hayatlarını devam ettirmeleri doğrultusunda, eski hükümlü İ.K’nin kendi işini kurması amacıyla oluşturulan proje hayata geçti.
Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün İ.K. ile birlikte hazırladığı “Tül Perde Dikiş Tasarım Atölyesi
Projesi” Özürlü ve Eski Hükümlü Çalıştırmayan
İşverenlerden Ceza Olarak Kesilen Paraları Kullanmaya Yetkili Komisyona sunulurken, 2012/1 sayılı kararı ile 8.665.00 TL kaynak tahsis edilerek
onaylandı.
Bursa’nın Karacabey ilçesinde ikamet etmekte
olan eski hükümlü İ.K.’ye proje kapsamında işyeri
kiralanarak; overlok makinası, düz dikiş makinası,
ütü, pastal tezgahı, yardımcı demirbaş, masa eko,
sandalye vini, beyaz dikiş ipliği ve renkli dikiş ipliği
alınarak proje hayata geçirildi.
Terzi atölyesi faaliyete geçen ve hizmet vermeye başlayan İ.K. Bursa Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne ve ilgili diğer birimlere memnuniyetini
dile getirerek, teşekkür etti.
Mersin’de ‘ısı ve ses yalıtımı’ sertifikaları törenle dağıtıldı
Şanlıurfa’da 300 hükümlüye
psikoterapi uygulandı
Şanlıurfa Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından tüm hükümlü grubunu kapsayacak şekilde iki
aylık süre içerisinde psikososyal, eğitim ile psikoterapi
ve danışmanlık çalışmaları kapsamında 300 hükümlüye bilgilendirme ve kişisel gelişime yönelik çalışmalar yürütüldü.
Bu çalışmalar kapsamında Şanlıurfa İl Müftülüğünden İl Vaizi Mehmet Taşdelen, Şanlıurfa İl Milli
Eğitim Müdürlüğünde görevli Psikolojik Danışman
Suat Akkaz ve Sosyal Hizmet Uzmanı Murat Öztürk
tarafından 01.08.2012 tarihinde Denetimli Serbestlik
Müdürlüğü toplantı salonunda denetimli serbestlik tedbiri altındaki 30 hükümlüye “İyilik, kötülük ve
insan” ile “Suç ve suçun sosyolojik boyutu” konulu
paneller düzenlendi. Suç, suçun sosyolojik boyutu,
aileye ve aile bireylerine verdiği zararlar, toplumda
yarattığı tahribat ve suçun manevi boyutu konularının
ele alındığı panellerde aynı zamanda hükümlülerin
sorunlarına değinildi.
Rize’de 6291 Sayılı Yasayla
salıverilen hükümlülere
yönelik seminer verildi
Rize Denetimli Serbestlik Müdürlüğü 6291 Sayılı Yasa kapsamında salıverilen hükümlerin topluma
uyumunu sağlamak amacıyla seminer düzenlendi.
Semire Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Öğretim
Görevlisi Zeki Karataş konuşmacı katıldı. Karataş’ın
“Sosyal uyum ve iletişim becerileri” konulu seminerine ilgili yasa kapsamında tahliye edilen hükümlüler
katıldı.
Karataş, insanların olumsuz yaşam koşullarının
neden olduğu tatsız deneyimlerinden sıyrılabileceklerini ve bu zorlukların üstesinden geldikçe daha da
güçleneceklerine dikkat çekti. İnsanın, hayatını olumlu yönde değiştirmesi için, sosyal hayatın dinamik ve
değişime açık yapısı içerisinde yılmadan, sabırla soruna yönelik çözüm üretmesinin yeterli olacağının altını
çizen Karataş, eski hükümlülerin bu mücadele sürecinde toplumsal ön yargılarla da yüzleşebileceklerini
ancak buna karşın suç işlemiş insanların da değişebileceğini önyargılı insanlara da kabul ettirebileceklerini ifade etti.
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı Koruma Kurulu
Başkanlığı tarafından düzenlenen eski hükümlülere
yönelik ‘Isı ve Ses Yalıtımı Teknikerliği Meslek Edindirme Kursu’nun belgeleri törenle dağıtıldı.
Eğitim neticesinde sertifika almaya hak kazanan
kursiyerlere belgeleri, Mersin Barosunda yapılan Koruma Kurulu toplantısının akabinde düzenlenen törenle verildi.
İstiklal Marşı ve saygı duruşu ile başlayan törende
Mersin Denetimli Serbestlik Müdürü Ali Güçtekin
yaptığı konuşmada; projenin kısa hikayesini aktardıktan sonra projeye maddi
ve manevi destek sağlayan
kişi, kurum ve kuruluşlara
teşekkür etti.
Kursu başarı ile tamamlayarak sertifika almaya hak kazanan kursiyerlerden Bedrettin Abatay
ise yaptığı konuşmada; eski
hükümlü
olduklarından
dolayı sıkıntı yaşadıkları
belirterek, projeyle iş bulma sürecinde artık daha
vasıflı bir eleman olarak, şanslarının geçmişe nazaran
daha fazla olduğunu söyledi ve projenin gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere, tüm kursiyerler adına teşekkürlerini sundu.
Yapılan konuşmaların ardından kursiyerlere sertifikaları Mersin Cumhuriyet Savcısı Mustafa Erdal ve
Koruma Kurulu üyeleri tarafından takdim edildi.
Program, sertifika töreninin ardından düzenlenen
kokteyl ile sona erdi.
Konya’da eski hükümlülere yönelik
hayvancılık projesi hayata geçti
Konya Koruma Kurulu Başkanlığınca hazırlanan ve İş
Kur Genel Müdürlüğünce onaylanan Süt İnekçiliği ve Küçükbaş Hayvancılık Projeleri hayata geçirildi.
Hayata geçirilen bu projeler kapsamında Koruma Kurulu Başkanlığınca düzenlenen törende eski hükümlülere
hayvan pasaportları Konya Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hacı
Osman Kaya tarafından verildi. Koruma Kurulu üyelerinin
de hazır bulunduğu törende Başsavcı Vekili Hacı Osman
Kaya bu tür projelerin hükümlüler için çok önemli olduğunu ifade etti. Konya Denetimli Serbestlik Müdürü Cansel
Karatepe ise durumu uygun olan eski hükümlüler için bu
tür projeler yapmaya devam edeceklerini ifade etti. Tören
eski hükümlülerin Koruma Kurulu Başkanlığına teşekkür
etmeleri ile sona erdi.
Sayfa 6
Seslenis
Temmuz 2012
‘Çocuklar için Adalet’ Projesi Toplantısı gerçekleştirildi
‘Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sisteminin
yaygınlaştırılmasına yönelik çalışma yapıldı
Çocuklar İçin Adalet Projesi kapsamında 16-20 Temmuz 2012 tarihleri arasında, Ankara’da gerçekleştirilen toplantıda, ceza infaz kurumlarında bulunan çocuklara yönelik geliştirilen Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sistemi (BİSİS) Programının geliştirilmesi konusu ele alındı
Ceza infaz kurumlarında bulunan çocuklara yönelik geliştirilen Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sistemi (BİSİS)’in geliştirilmesi konusunda çalıştay
gerçekleştirildi.
16-20 Temmuz 2012 tarihlerindeki çalıştaya ceza
infaz kurumlarından 25 personel katıldı.
Programın açılışına Ceza ve Tevkifevleri Genel
Müdür Yardımcısı Cevat Gül, Tetkik Hakimi Fatih
Güngör, Kontrolör Doğan Güven, UNICEF Türkiye Temsilciliği Çocuk Koruma Program Şefi Severin Jacomy-Vite ve Proje Danışmanı Prof. Dr. Kültegin Ögel iştirak etti.
Ceza ve Tevkifivevleri Genel Müdür Yardımcısı
Cevat Gül, açılış konuşmasında; ceza infaz kurumlarında bulunan tüm tutuklu ve hükümlüler arasında çocukların en hassas ve özel grubu oluşturduğunu söyleyerek; çocukların yerinde ve zamanında
yapılacak doğru yönlendirmeler ile topluma kazandırma çalışmalarına en hızlı olumlu cevap verecek
sistemin oluşturulması gerektiğini vurguladı. Gül,
topluma maliyeti en pahalı grubun çocuklar olduğunu hatırlatarak, bu nedenle her çocuğu özel olarak
ele alan Bireyselleştirilmiş İyileştirme Sisteminin ve
bu projenin başarısının büyük önem taşıdığını ifade
etti.
UNICEF Çocuk Koruma Programı Şefi Severine
Jacomy-Vite de BİSİS yaklaşımının olumlu bir çevrede bireysel bir değerlendirme ve rehabilitasyon
programının oluşturulmasına imkan sağladığını belirterek, böylelikle çocukların tam potansiyellerinin
ortaya çıkarılmasının da mümkün olacağını dile getirdi.
Prof. Dr. Kültegin Ögel’in danışmanlığında yürütülmekte olan proje çalışmaları iki alt başlığa ay-
rılarak; 16-18 Temmuz tarihleri arasında BİSİS’in
tüm ceza infaz kurumlarna yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalar, 19-20 temmuz tarihlerinde ise Av.
Seda Akço’nun danışmanlığında Tetkik Hakimi İlyas Kuvel’in Türk Ceza İnfaz Sisteminde Koşullu
Salıverilme sistemine yönelik sunumları ile, Ankara
2. Çocuk Mahkemesi Hakimi Gökten Koçoğlu’nun
katılımları ile gerçekleştirildi.
Çalıştaylarda 2008-2010 yılları arasında Adalet
Daire Başkanı Kamer
‘Yapılan çalışmalarla infaz
sistemimiz sürekli gelişiyor’
Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer ve Tetkik
Hâkimi Hüseyin Patıraman tarafından Batman, Siirt
ve Midyat illerinde bulunan ceza infaz kurumları ve
denetimli serbestlik müdürlükleri ziyaret edildi.
20-22 Haziran 2012 tarihleri arasındaki ziyaret
sırasında kurumların çalışmaları hakkında bilgi alan
Daire Başkanı Kamer, personel ile bir araya geldi.
Kamer, konuşmasında; ilgili kurumlarla iş birliği
içinde hükümlülerin rehabilitasyonu ve topluma kazandırılması konusunda sürekli çalışıldığını, bu anlamda bir yandan mevzuatın yenilendiğini,
diğer yandan ulusal ve
uluslararası projelerle
bu alandaki çalışmaların personel ile paylaşıldığını, amaçlarının
hükümlüleri, ceza infaz kurumlarından salıverilmelerinden sonra
hayata hazırlamak olduğunu, bu çalışmalarda sivil toplumun
desteğinin alındığını
ifade ederek, ceza infaz
kurumlarında görev yapan personele çalışmalarından dolayı teşekkür etti.
Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün UNICEF ile yürüttüğü “Önce Çocuklar”
Projesi’yle geliştirilen ve o dönemden bu yana çocuk ceza infaz kurumlarında uygulanmakta olan Bireysel İyileştirme Sistemi’nin geliştirilmesi ve kurumsallaştırılmasına ilişkin öneriler ve ülkemizde
çocuk tutuklu ve hükümlülere yönelik bir koşullu
salıverme sisteminin geliştirilmesine ilişkin öneriler tartışıldı.
Karabük Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna ‘Mavi Kapak Kampanyası’ ile
engelli arabası temin edildi
Karabük A3 Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda başlatılan mavi kapak kampanyası kısa sürede
meyvesini verdi. Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü
ve tutuklulardan toplanan kapaklarla Türkiye Sakatlar Derneği Karabük Şubesi ile temasa geçilerek Kuruma 1 engelli arabası kazandırıldı. Teslim
töreninde konuşan Kurum Müdürü Ali Şeref Kül,
bir kaza veya başka bir sağlık nedeninden dolayı
engelli durumuna düşebileceğimizi hatırlatarak,
tekerlekli sandalye ile özellikle ceza infaz kurumundaki engelli hükümlü ve tutukların ve onların
engelli ziyaretçilerine yardımcı olunması açısından önemli olduğunu söyledi. Kül, Kurum adına
Türkiye Sakatlar Derneği Karabük Şubesi Bülent
Kaya ve Dernek 2. Başkanı Mustafa Torunoğlu’na
katkılarından dolayı teşekkür etti.
Temmuz 2012
Seslenis
Sayfa 7
Adalet Bakanı Ergin, Antalya L Tipi Ceza
İnfaz Kurumunda incelemelerde bulundu
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, 18.07.2012 tarihinde, Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu
ziyaret etti. Yetkililerden, Kurumun koşullarıyla ilgili bilgi alan Bakan Ergin, Kurumda yaklaşık iki saat
incelemelerde bulundu.
Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş,
Cumhuriyet Başsavcı Vekilleri Adnan Tabar ve Cevdet Kayafoğlu, Cumhuriyet Savcısı Levent Özyurt
nezaretlerinde Kurumun toplantı salonunda; Kurum
Müdürü Hasan Dal, Kurum İkinci Müdürü İbrahim
Bülbül, Kurum İkinci Müdürleri Kemal Pamukçu,
Sami Gücek ve Nevzat Koramaz, Kurum Psikologu
Burcu Kaya ve Kurum Öğretmeni Münci Kaplan'ın
da katılımıyla yapılan toplantıda Kurum Müdürü Hasan Dal tarafından L Tipi Ceza İnfaz Kurumunun
tarihçesi, kapasite durumu, barındırılan hükümlü
ve tutukluların suç ve ceza durumları hakkında bilgi
verildi.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, yargı hizmetlerinin
daha etkin, süratli ve verimli sürdürülebilmesi için
yürütülen çalışmalarla ilgili olarak değerlendirmede
bulundu.
Bakan Ergin, daha sonra iki bayan ünitesine ve
bir yetişkin erkek hükümlü-tutuklu ünitesini ziyaret
ederek hükümlü ve tutuklularla görüştü ve onların
sorunlarını dinledi. Sıcak ve samimi bir ortamda gerçekleşen görüşmelerde Bakan Ergin, idarenin uygulamaları hakkında bilgiler aldı.
Ayrıca annelerinin yanında kalan çocuklarla yakından ilgilenen Bakan Ergin, personelle de görüştü.
Personelle sohbet ederek, onların sorunlarını dinleyen Bakan Ergin, ceza infaz kurumları personelinin
çalışma koşulları ve özlük haklarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalarının devam ettiğini ifade etti.
Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci:
İnfaz ve koruma memurları
hizmet öncesi eğitim alıyor
Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, ceza infaz kurumlarına infaz ve koruma memuru alımında değişikliğe gittiklerini belirterek,
“İnfaz ve koruma memurları, bundan böyle hizmet
öncesi eğitime tabi tutulacak. Adaylar, öğrenci olarak
9 aylık hizmet öncesi eğitim alacaklar. Teorik ve uygulamalı eğitimlerin sonunda başarılı olanlar kurumlarda durumlarına uygun boş
kadrolara atanacak.” dedi.
Ceza İnfaz Kurumları ve
Tutukevleri Personeli Eğitim Merkezleri Eğitim Kurulu
Toplantısı, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa
Mermerci’nin Başkanlığında
yapıldı.
29 Haziran 2012 tarihinde,
Sincan Açık Ceza İnfaz Kurumunda gerçekleştirilen toplantıya Ceza ve Tevkifevleri Genel
Müdür Yardımcısı Ali Yıldız,
Personel Genel Müdür Yardımcısı Seyit Ahmet Alperen,
Eğitim Dairesi Başkanı Muharrem Ürgüp, Turgut Özal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.
Dr. Kayhan Mutlu, Çankaya
Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan
Soyaslan, Türkiye Barolar Birli-
ğinden Avukat Seray Şenfer ve Diyanet İşleri Başkanlığı Daire Başkan Vekili Dr. Ahmet Çekin ile Daire
Başkanı Vehbi Kadri Kamer katıldı.
Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, Ülkemizin; infaz hizmetleri alanında iddialı
ülkeler arasında yer aldığını, Türk infaz sisteminin
Dünya’ya örnek teşkil ettiğini belirtti.
Hizmet öncesi eğitime geçildi
İnfaz ve koruma memurlarının bundan böyle hizmet öncesi eğitime tabi tutulacağını, teorik ve uygulamalı eğitimlerin sonunda başarılı olanların kurumlarda durumlarına uygun boş kadrolara atanacağını
belirten Müsteşar Yardımcısı Mermerci, “2012 yılında toplam 1200 infaz ve koruma
memurluğu öğrencisinin hizmet
öncesi eğitimi tamamlanacak ve
eğitim sonunda yapılan sınavlarda başarılı olan öğrenciler, aday
infaz ve koruma memuru olarak
atanacaklar.” dedi.
Eğitim Kurulu Toplantısı
Toplantıda, Tetkik Hâkimi
Hasan Saraç tarafından 2012 yılında bu güne kadar gerçekleştirilen eğitim programları hakkında, Kurul üyelerini bilgilendirilirken, önümüzdeki dönemlere
ilişkin eğitim programları ele
alındı.
Ayrıca Kurul üyeleri, Ankara
Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi
içinde yer alan Çocuk ve Gençlik
Kapalı Ceza İnfaz Kurumunu ziyaret etti ve Kurum yetkililerinden bilgi aldı.
Sayfa 8
Seslenis
Temmuz 2012
Hükümlü ve tutukluların
için önemli çalış
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ankara Ceza İnfaz Kurumları Kamp
personelle iftar yemeğinde bir araya gelirken, Ankara’daki kurumla
A
dalet Bakanı Sadullah Ergin, Türkiye’de ceza
infaz sisteminin önemli bir aşama kaydettiğini
belirterek, “Avrupa Konseyi üyesi ülkeler arasında ceza infaz kurumlarımızın standardı itibari ile
BAŞARILI PERSONELE ÖDÜL VERİLDİ
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ankara’da ceza infaz kurumlarında başarıyla görev yapan her unvandan
bir personele, plaket vererek, ödüllendirdi. Ergin, kurumlarında başarıyla görev yapan personele teşekkür
ederek, plaket verdi. Yemekte; Ayaş Açık Ceza İnfaz
Kurumu İkinci Müdürü Mehmet Gürcan, Ankara 1
No’lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu İdare Memuru Çiğdem Demir, Ankara Çocuk ve
Gençlik Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Psikologu Gamze
Dündar, Ankara 2 No’lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Öğretmeni Muhammet Kayra, Ankara 2 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
İnfaz ve Koruma Başmemuru Hamdi Açıkgöz, Ankara
1 No’lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu İnfaz Birimi Sorumlusu Tayfun Bozer, Ankara Kadın Kapalı
Ceza İnfaz Kurumu İnfaz ve Koruma Memuru Zehra
Aydost, Ankara Sincan Açık Ceza İnfaz Kurumu Aşçısı
Ramazan Acı plaket aldı.
19 yıldır infaz ve koruma memuru olarak görev yapan Zehra Aydost, iki yıldır kanser tedavisi gördüğünü belirterek, aldığı plaketin kendisi için çok anlamlı
olduğunu söyledi. Aydost, “Hayatımda ilk kez ödül
aldım. Bu plaket benim için çok anlamlı. Hayata bağlandım. Yaşam sevincim arttı. Hastalığımı
unuttum. Hayata bakış açım değişti. Çok teşekkür ediyorum.” dedi.
önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Bu gelişmelere rağmen kat edeceğimiz mesafe var. Almamız gereken yol
var.” dedi. Ergin, personelin zor şartlarda çalıştığını ve
özlük hakları başta olmak üzere sorunları bulunduğunu
ifade ederken, bu konudaki gayretlerinin devam ettiğini
söyledi.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Ankara Ceza İnfaz Kurumları Kampüsünde düzenlenen iftar yemeğinde, ceza
Temmuz 2012
Seslenis
Sayfa 9
n topluma kazandırılması
şmalar yapıyoruz
püsünde, infaz koruma memurundan yöneticisine kadar çok sayıda
arda başarıyla görev yapan her unvandan bir personele plaket verdi
infaz kurumları personeliyle bir araya geldi. 24 Temmuz
2012 tarihindeki yemeğe; Bakan Ergin’in yanı sıra, Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sefa Mermerci, Ceza
ve Tevkifevleri Genel Müdürü Mustafa Onuk, Genel
Müdür Yardımcıları Cevat Gül, Selami Candemir ve
Ali Yıldız, daire başkanları ve tetkik hâkimleri, Ankara
Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Ethem Kuriş, Ankara
Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ahmet Berke, ceza infaz kurumu müdürleri ile personeli katıldı.
ALMAMIZ GEREKEN YOL VAR
Bakan Ergin, Türkiye’de ceza infaz sisteminin önemli bir aşama kaydederek, her geçen gün daha önemli imkanlara kavuştuğunu belirterek, “Avrupa Konseyi üyesi
ülkeler arasında ceza infaz kurumlarımızın standardı
itibari ile önemli gelişmeler kaydedilmiştir.” dedi. Ergin, bu gelişmeleri yeterli görmediklerini ifade ederken,
şöyle konuştu: “Bu gelişmelere rağmen kat edeceğimiz
mesafe var. Almamız gereken yol var. Öncelikli olarak
fiziki alt yapımız konusunda önemli adımlar atıldı. Ceza
infaz kurumlarımızın standartlarını dünya ortalamasının üzerine çıkarıyoruz. Bu, içerisinde bulunduğumuz
kampüs açık ceza infaz kurumlarıyla, kapalı ceza infaz
kurumlarıyla, işyurtlarıyla şimdiden hizmete girecek çocuk eğitim evi ile gerçekten örnek bir tesis. Temenni
ederim ki bu tesislere alınan kişi sayısı her geçen gün
azalsın.”
CEZA İNFAZ KURUMU PERSONELİ ZOR BİR
GÖREVİ YERİNE GETİRİYOR
Ergin, ceza infaz kurumları personelinin çok stresli bir iş yaptığını, zor bir görevi ifa ettiğinin bilincinde
olduğunu hatırlatarak, “Cezaevleri aynı zamanda ıslahevi aynı zamanda topluma kazandırmak için önemli
bir merkezdir. Burada ihtiyaç duyulan bu hizmetleri ifa
ederken siz değerli çalışma arkadaşlarım, çok stresli bir
iş yaptığınızın bilincindeyiz. Kurumlarımızda bulunan
hükümlü ve tutukluları misafir olarak görüyoruz. Onların burada can emniyeti, sağlığı sizlerden soruluyor, sizlere emanet. Devletin tüzel kişiliği nezdinde bu görevi
sizler yapıyorsunuz.” dedi.
KURUMLARIMIZIN STANDARTLARI YÜKSELİYOR
Son dönemde ceza infaz kurumlarında, tutuklu ve
hükümlülerin topluma kazandırılması çalışmalarında
büyük ilerleme kaydedildiğini anlatan Bakan Ergin, ceza
infaz kurumlarından salıverilen hükümlü ve tutukluların önemli bir kısmının bu çalışmalardan övgüyle bahsettiğine dikkat çekti.
Ergin, şöyle devam etti: “Aynı şekilde burada barındırılan tutuklu ve hükümlülerin topluma kazandırma
faaliyetleri de bu kurumların içerisinde icra edilen hizmetler arasındadır. Bu alanda son dönemde gerçekten
personelimizin ciddi bir aşama kaydettiğini ifade etmek
durumundayım. Her ne kadar medyada değişik konularda şikayetler çıksa da bu gün itibariyle 116.400 hükümlü
ve tutukluya hizmet veren kurumların personelisiniz.
Ceza infaz kurumlarından salıverilenlerin önemli bir
kısmı burada kaldığı süre içerisinde çalışanlardan gördükleri muamele noktasında, geçmişe nazaran çok daha
övgü ile bahsedilen teşekkürleri ifade ediyorlar. Büyük
bir camia, büyük bir aileyiz. 42.000 civarında çalışanımız
var ceza infaz kurumlarımızda; infaz koruma memuru,
yönetici ve idare personeliyle. Genel bir iyileşme, standartların yükselmesi gözle görülür şekilde hepimizin
malumudur. Ancak zaman zaman münferit de olsa bir
takım yanlış uygulamalar, olmaması gereken davranışlar,
olmaması gereken işler maalesef cereyan edebiliyor.”
ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BİZİ BEKLİYOR
Ergin, çalışmaları için ceza infaz kurumları personeline ayrı ayrı teşekkürlerini ifade ederek, önümüzdeki süreçte kendilerini çok önemli görevlerin beklediğini
vurguladı. Ergin, “Önümüzdeki süreçte bu standartları
daha da geliştirmenin gayret içerisinde olacağımızı ifade ediyorum. Hem fiziki alt yapı itibariyle hem kapasite
itibariyle hem de tutuklu ve hükümlünün sahip olduğu
haklar doğrultusunda, bu haklarının ihlal edilmeden cezalarının infaz edildiği ve onları tekrar topluma kazandırma zeminini oluşturma noktasında çok önemli görevler
bizi bekliyor. Bu görevi ifa ederken yaşanan zorlukları
yakından biliyoruz. Gerçekten toplumda bir takım de-
ğerlendirmeler, haber yapılırken sizin çalışma şartlarınız,
ortamınız göz önünde bulundurulmadan ve çoğu zaman
da insaf ölçülerini aşan eleştiriler yapılıyor. Ancak bütün
bu yapılanlara rağmen, biz her geçen gün kendi standardımızı yükseltip, kendimizle barış içinde olmaya gayret
ediyoruz.” şeklinde konuştu.
PERSONELİMİZİN SORUNLARINI
İÇİN GAYRET SARFEDİYORUZ
ÇÖZMEK
Ergin, personelin lojman başta olmak üzere öz haklarıyla ilgili sorunlarının farkında olduklarını belirterek, bu
konuda gayret sarfettiklerini anlattı. Ergin, şunları söyledi:
“Personelimizin lojman sorunu olduğunu biliyoruz.
Yeni ceza infaz kurumları ve kampüslerimizde lojmanı
ihmal etmiyoruz; eksik olanları tamamlamak için gayret sarfediyoruz. Bundan sonra da bu gayretimiz devam
edecek. Ceza infaz kurumlarımızın dış güvenliğini, iç güvenliğini sağlayan, sevk işlemini yerine getiren ve cezaevi
dışındaki bütün güvenlik faaliyetimizi sağlayan jandarma
teşkilatımızla birlikte çalışıyoruz. Jandarmanın asıl görevi tabii ki cezaevlerinde güvenliği sağlamak değil. Bilindiği gibi Başbakanlığa sevk ettiğimiz bir tasarımız var.
İnşaallah bu tasarı yasalaşırsa; cezaevinin dış güvenliğini
de Adalet Bakanlığına bağlı infaz ve koruma memurları
temin edecek ve Jandarma da kendi asli görevine dönecek. Tabii tasarının yasalaşması sürecinde infaz koruma
memurlarının beklentilerinin farkındayız. Özlük hakları
ile ilgili beklentileri var. Tüm Dış Güvenlik Yasası içinde
çözümlenebilmesi için hem Başbakanlık hem de Maliye
Bakanlığı nezdinde çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışmaların, beklentimiz doğrultusunda, olumlu şekilde
sonuçlanması için gayret sarfediyoruz.”
Ergin, ceza infaz kurumları personeliyle iftar yemeğinde birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederken,
“Bu akşam sizlerle birlikte olmaktan büyük bir haz duyduğumu ifade etmek istiyorum. Ramazanınızı yeniden tebrik
ediyorum. Sizleri nice Ramazanlara sevdiklerinizle, yakınlarınızla, aile fertlerimizle erişmenizi, Bayrama hayırlısıyla
kavuşmanızı temenni ediyorum.” şeklinde temennilerini
ifade etti.
Sayfa 10
Seslenis
Temmuz 2012
Kurumlarda eğitim çalışmaları devam ediyor
BAFRA T Tipi Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü
olarak bulunan 48 yaşındaki Ducan Davutoğlu, 19 Mayıs
Üniversitesi Bafra Meslek Yüksekokulu Organik Tarım
Bölümünden mezun olarak diplomasını aldı.
Bafra Meslek Yüksekokulunda düzenlenen mezuniyet
törenine Cumhuriyet Savcısı Ahmet Kurt, Bafra Meslek
Yüksek Okul Müdürü Prof. Dr. İbrahim Aydın, Müdür
Yardımcısı Doç. Dr. Cüneyt Çırak, Ceza İnfaz Kurumu
Müdürü Kasım Demiralp, öğretim üyeleri, öğrenciler ve
velileri katıldı.
18. Mezuniyet töreninde birlikte olmaktan mutluluk
duyduğunu söyleyen Okul Müdür Yardımcısı Doç. Dr.
Cüneyt Çırak, bu dönemde 200 öğrencinin mezun olma
imkânı olduğunu ve bu mezuniyet törenin bir özel anlamı
bulunduğunu kaydederek, Yüksekokuldan ilk mahkûmu
mezun ettiklerini ve bundan mutluluk duyduklarını ifade
etti.
Okul birincisi olarak mezun olan öğrenciye başarı belgesi ve hediyesi Ceza İnfaz Kurumundan Sorumlu Cumhuriyet Savcısı Ahmet Kurt tarafından verildi.
Mezuniyet töreninde; Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olarak bulunan 48 yaşındaki Ducan Davutoğlu diplomasını Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Kasım Demiralp’in
elinden aldı.
SİNOP E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ise mesleki kurslar ve eğitim alanında başarı gösteren hükümlü
ve tutuklulara kurs belgelerinin verilmesi, yağlı boya resim
kursuna katılan tutuklu ve hükümlülerin yaptıkları resim
sergisinin, plaj voleybolu sahasının ve çok amaçlı salonun
açılışı için program düzenlendi.
Ceza İnfaz Kurumunda açılan 1. ve 2. Kademe Okuma
Yazma, Bilgisayar, Erkek Üst Giysileri Dikimi, Aşçılık ve
Bağlama Kurslarında başarılı olan 80 tutuklu ve hükümlüye belgelerinin dağıtıldığı törene katılım çok yoğun oldu.
Törene başta Sinop Valisi Dr. Ahmet Cengiz, Garnizon Komutanı Jandarma Alb. Mehmet Erhan Arıkan,
Belediye Başkanı Baki Ergül, Cumhuriyet Başsavcısı Osman Erduran, İl Emniyet Müdürü Şeref Aytekin, Sinop
Adliyesi hâkim ve Cumhuriyet savcıları, daire amirleri,
Ceza İnfaz Kurumu personeli ile yaklaşık 350 tutuklu ve
hükümlü katıldı.
Konuşmaların ardından mesleki kursları başarıyla tamamlayan hükümlü ve tutuklulara kurs bitirme belgeleri
verildi. Belge ve ödül töreninin ardından halk oyunu ekibinin gösterisi ve bağlama kursuna katılan hükümlüler ile
bayan hükümlülerden oluşan koronun mini konseri büyük ilgi gördü. Konserde ağır şarkılarda hükümlü ve tutuklular zaman zaman duygusal anlar yaşarken, hareketli
şarkılarda da piste çıkarak gönüllerince oynadılar.
SANDIKLI A3 Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 2012 yılının ilk altı ayı içerisinde Türk Hava
Kurumu, Afyonkarahisar İş Kurumu Müdürlüğü ve
Müftülük ile yapılan işbirliği neticesinde İlçe Halk
Eğitim Merkezi Müdürlüğünce açılan “Model
Uçak Başlangıç, Tekamül ve İleri Tekamül, Bilgisayar Kullanımı ve Kur’an Okuma Kursları”nın
belgeleri, voleybol, masa tenisi, satranç ve dama
dallarında yapılan turnuvalarda başarılı olan hükümlü ve tutuklulara madalyaları verilmek üzere
13.06.2012 tarihinde etkinlik düzenlendi.
ŞEREFLİKOÇHİSAR B Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, “Koğuşlararası Bilgi Yarışması,
Kur-anı Kerim Okuma ve Talimi, 07-19 Yaş Arası
Aile Eğimi Programı Kursunda” başarılı olan hükümlü ve tutuklulara çeşitli hediyeler verildi. Törene Cumhuriyet Savcıları Ahmet Dalgalı ve Arif
Naci Sucuoğlu, Hakimler Ercan Güler ve Mustafa
Gökşen, İlçe Milli Eğitim Müdürü Niyazi Düğer,
İlçe Müftüsü Hüseyin Can, Halk Eğitim Müdürü Şahin Yiğit, Rehberlik Araştırma Müdürü Ali
Kaan Kutlu, Ceza İnfaz Kurumu Amiri Vehbi Aslan ile Kurumun eğitim sorumlusu Aşır Güçlü ve
Kurum personeli katıldı.
İZMİR ÇOCUK ve Gençlik Kapalı Ceza İnfaz
Kurumunda personele yönelik eğitimler devam ediyor. Daha önce her gruba iki şer gün verilen, çocuklarla çalışmanın farkındalığını kazandırmaya yönelik
Hizmet içi Eğitim Semineri’nden sonra Dokuz Eylül
Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Semiha Kalyoncuoğlu Şahin tarafından “İnsan İlişkileri ve Etkili İletişim”
konulu seminer verildi.
Personelin hem sorularla, hem de fikirleriyle katılarak, yoğun ilgi gösterdiği seminerin çok faydalı olduğu ifade edildi.
Seminerin sonunda Kurum Müdürü Emrullah
Turan tarafından Yrd. Doç. Dr. Semiha Kalyoncuoğlu Şahin’e plaket, belge ve çiçek takdim edildi.
Konserin ardından yağlı boya resim kursuna katılan
hükümlülerin düzenlediği resim sergisinin açılışı yapıldı.
Ardından sergi gezildi. Sergi sonrası tutuklu ve hükümlülerin üzerlerindeki negatif elektriği atabilmeleri ve farklı
bir spor yapabilmeleri için ceza infaz kurumlarında ilk
olma özelliğine sahip plaj voleybolu sahasının açılışı yapıldı. Tutuklu ve hükümlülerin ilk voleybol karşılaşması,
Sinop Valisi Ahmet Cengiz’in servis atışıyla başladı.
Hükümlü ve tutukluların boş zamanlarını en iyi şekilde değerlendirip sosyal ve kültürel yönden gelişmelerini
sağlamak amacıyla modern görünümü ve tasarımıyla birinci sırada gelen çok amaçlı salonun açılışının yapıldığı
tören, davetlilere verilen kokteyle sona erdi.
Etkinliğe İlçe Kaymakamı Ali Candan, İlçe
Garnizon Komutanı Vekili Melih Canpiran, Belediye Başkan Vekili Ahmet Şahin, Cumhuriyet Savcıları Olcay Alicanoğlu, Ali Serdar Yenidünya, İlçe
Müftüsü İsmet Karaaslan, Halk Eğitim Merkezi
Müdürü Mehmet Ayçan, Kurum Müdürü Zeynel Abidin Portakal, Ceza İnfaz Kurumu İkinci
Müdürü Müslüm Teke, Kurs Öğretmenleri Ali
Özdayı ve Yunus Emre İşler, Ceza İnfaz Kurumu personeli ve çok sayıda hükümlü ve tutuklu
katıldı.
VEZİRKÖPRÜ M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, 14.06.2012 tarihinde belge dağıtım töreni ve konser düzenlendi. Törene Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Işıktaş,
Cumhuriyet Savcısı Ercan İnciroğlu, İlçe Jandarma Komutanı V. Mesut Yılmaz, İlçe Halk Eğitim Merkezi Müdürü
Eyüp Kumaş, Çıraklık ve Yaygın Eğitim Merkezi Müdürü
İmren Kıvrak, Kurum Müdürü Şeref Tatlı, İlçe Halk Eğitim
Merkezi Müdür Yardımcısı İbrahim Arslan, Ziraat Oda-
sı Başkanı Hüseyin Alper, İzleme Kurulu Başkanı Necdet
İğci, İzleme Kurulu Üyeleri Nimet Dönmez ve Kazım Yıldız, Kurum İkinci Müdürleri Selahattin Demir ve Abdullah
Baçnak, İdare Memuru Samet Kocabaş, Kurum Öğretmenleri Vedat Gülşen ve Nazan Aytaş Merdan, Kurum personeli
ile tutuklu ve hükümlüler katıldı.
Törende Açık İlköğretim Okulundan mezun olan 10,
Samsun İşkur İl Müdürlüğü iş birliği ile açılan bilgisayar
kullanımı kursunda başarılı olan 17, erkek üst giysileri dikimi kursunda başarılı olan 8, zayıf akım tesisatçılığı kursunda
başarılı olan 7, sıhhi tesisatçı kursunda başarılı olan 7, saç
sakal kesimi kursunda başarılı olan 8, 1. ve 2. kademe okuma
yazma kurslarında başarılı olan 10, aile eğitimi kursunda başarılı olan 14, Alkol ve Madde Programına katılan 6, satranç
turnuvası finaline kalan 2 tutuklu ve hükümlüye belgeleri ve
ayrıca bilgi yarışmasında birinci olan B/14 odası adına yarışan 2 tutuklu ve hükümlüye hediyeleri verildi.
Belge dağıtım töreninden sonra Ceza İnfaz Kurumu
Türk Halk Müziği Korosu tarafından seslendirilen türküler
büyük bir coşkuyla dinlendi.
EDİRNE AÇIK Ceza İnfaz Kurumunda, 2011-2012
Eğitim-Öğretim yılı sonunda kültür ve mesleki eğitim kurslarında başarılı olanlara belgeleri ile AİO ve AÖL'den mezun olan öğrencilere ise diplomaları törenle verildi. Kurum
Müdürü Ufuk Aslan'ın ev sahipliğindeki programa Edirne
Halk Eğitim Merkezi Müdürü Recep Kozan, Edirne Kapalı
Ceza İnfaz Kurumu Müdürü İsmet Çelik, Edirne F Tipi
Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Ali
Demirtaş, Kurum İkinci Müdürü Nusret Yeşil ile Kurum
Öğretmeni Abdulkadir Kaya ve Kurum personeli katıldı.
Diploma ve belge dağıtım töreninin ardından müzik
eğlence programına geçildi. Yerel sanatçı ve Kurumun
müzik ekibi, davetlilere ve hükümlülere unutulmaz bir
müzik şöleni sundu. Gönüllerince eğlenerek günün stresini atan hükümlüler bir nebze olsun cezaevi ortamından
uzaklaştılar.
Temmuz 2012
Seslenis
CEZA İNFAZ KURUMLARINDAKİ
EĞİTİM ÇALIŞMALARININ
DEĞERLENDİRİLMESİ
Toplumdaki her birey için eğitimin önemi
büyüktür. Bu kapsamda ceza infaz kurumlarında yürütülen eğitim çalışmalarının ayrı bir
yeri bulunmaktadır. Hükümlülerin ceza infaz
kurumlarından salıverildikten sonra topluma
kazandırılmasında ve iş sahibi olmalarında eğitimin tartışılmaz yeri bulunmaktadır.
Geçen ay ki yazıda Ülkemizdeki ceza infaz
kurumlarında sürekli yürütülen eğitim çalışmaları hakkında bilgi verilmişti. Bu ay ki yazıda;
eğitim ile topluma kazandırma arasındaki ilişkiyi gösteren Amerika Birleşik Devletlerinde gerçekleştirilen çalışmalar hakkında açıklamalarda
bulunulacaktır.
Amerika Birleşik Devletlerinde; ceza infaz
kurumlarında eğitim çalışmaları ilk kez 1 Ocak
1790 yılında “Walnut Street Jail” Ceza İnfaz
Kurumunda başlamıştır. 1820’li yıllarda ceza
infaz kurumlarında eğitim ve iyileştirme çalışmaları yerine suçun kontrol alınması için taviz
vermeme politikasının yürütülmesi nedeniyle
bu kurumlarda devam eden eğitim çalışmaları
istenilen seviyede olmamıştır. 1800’lü yılların
sonlarına doğru ceza infaz kurumlarında yürütülen eğitim çalışmaları tekrar eski önemine
kavuşmuş, 8 Kasım 1965 tarihinde Yüksek Eğitim Kanunu yürürlüğe girmiştir. Bu Kanunda
hükümlü ve tutukluların eğitimi konusunda
verilebilecek hibeler ile ilgili düzenlemeler yer
almıştır. 24 Ocak 1994 tarihinde yürürlüğe giren Şiddet Suçlarının Kontrolü Kanunuyla, bir
önceki Kanunda yer alan hibe uygulamalarına
son verilmiştir. 2 Nisan 2007 tarihinde İkinci
Fırsat Kanunu ile birçok topluma kazandırma
programına mali destek sağlanmıştır.
Bu Ülkede hazırlanan “Three-State Redivism Study” isimli çalışmada Amerika Birleşik
Devletlerinin; Maryland, Minessoto ve Ohio
eyaletlerindeki ceza infaz kurumlarında eğitim
çalışmalarına katılan hükümlüler ile eğitim
çalışmalarına katılmayan hükümlülerin ceza
infaz kurumlarından tahliye olduktan üç yıl
sonra yeniden suç işleyip işlemedikleri, yeniden ceza infaz kurumuna alınıp alınmadıkları
konuları araştırılmıştır. Araştırmaya; ceza infaz
kurumlarında eğitim programına katılan 1.373
hükümlü ile eğitim programına katılmayan
1.797 hükümlü katılmıştır. Bu hükümlülerin;
ortalama yaş grubunun 30 olduğu, ceza infaz
kurumuna girmeden önce şehirde yaşadıkları,
yaklaşık 2/3’ünün 18 yaş altında bir çocuğunun
bulunduğu, yarısından fazlasının ailesinde suç
işleyenlerin bulunduğu, 2/3’ünden fazlasının
aynı mahallede oturan arkadaşlarının suç işlediği, hemen hemen yarısının ceza infaz kurumuna girmeden önceki altı ay veya bir yıldır işinin
bulunmadığı, ceza infaz kurumundan salıverildiği suç dışında başka bir suç nedeniyle ortalama yakalama sayısının beş olduğu ve ortalama
ceza infaz kurumuna giriş - çıkış sayısının altıyı
bulduğu belirlenmiştir.
Araştırmanın sonucunda;
DİSİPLİN İŞLEMLERİNİN HÜKÜMLÜ
VE TUTUKLULARA ETKİSİ-I
Ceza infaz kurumlarındaki uygulamalarla ilgili
olarak en fazla şikayet konusu yapılan hususun disiplin işlemlerinden kaynaklandığı görülmektedir.
Bunun sebebini araştırdığımızda, disiplin işlemlerinin hükümlü ve tutukluların kurumdaki
yaşamlarını doğrudan etkilemesi ve kurum idarelerinin yanlış yorumlar sebebiyle uyguladığı farklı
davranışlar olduğu anlaşılmaktadır.
Kurum idarelerince en fazla dikkat edilmesi
gereken konunun, idareden kaynaklanan nedenlerle hiçbir hükümlü ve tutuklunun hak kaybına
uğramaması olduğu unutulmamalıdır.
Bu nedenle; başta disiplin işlemleri olmak
üzere, kurumlardaki her türlü uygulama sırasında
azami dikkat gösterilmeli, hükümlü ve tutukluların
tereddütlerinden kaynaklanan ve gerekçelerini de
ileri sürerek bilgi almak istedikleri konularda hiçbir
şekilde duyarsız davranılmadan kendilerine mutlaka
açıklayıcı biçimde yardımcı olunmalıdır.
Çünkü;
Verilen bir disiplin cezası, kapalı kurumda kalan bir hükümlünün açık kuruma ayrılma hakkını
ortadan kaldırmakta, açık kurumdaki hükümlünün
ise kapalı kuruma iadesine neden olmakta, hükümlü ve tutukluların kapalı veya açık görüş yapabilme
imkanlarını engellemekte, en önemlisi de koşullu
salıverilmeyi bile etkileyerek daha geç bir zamanda
salıverilmelerine neden olabilmektedir.
Konuyu bu yönüyle ele aldığımızda, kurum
idaresinin, hükümlü ve tutukluların haklarını kullanmaları sırasında ne kadar titiz davranmaları gerektiğini ortaya koymaktadır.
Bizler için çok fazla bir önemi olmayan bir telefon görüşmesinin, yürünecek bir 100 metrenin, bir
mektuptaki satırın veya görüşmeye gelen bir ziyaretçinin, hükümlü ve tutuklular için ne kadar büyük bir
anlam taşıdığı akıldan çıkarılmamalı ve bu imkanları
kısıtlayıcı bir disiplin işleminin ne anlama geleceği
bu düşüncelerle değerlendirilmeli ve hatalı bir işlem
sonucu bu mağduriyete neden olmanın vicdani sorumluluğu hep hissedilmelidir.
Bu tespitlerden sonra, disiplin işlemleriyle
alakalı çeşitli tereddütleri ortadan kaldıracak ve uygulamalardaki farklılığa son verecek bazı hususlara
dikkat çekilmesinin yararlı olacağı düşünülmüş ve
konu beş ayrı başlık altında değerlendirilmiştir.
1- Disiplin işlemlerine başlanması ve sonuçlandırılmasıyla ilgili hususlar:
a) Yetişkinlere verilecek “uyarma” ve “ bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma” cezaları ile çocuklara verilecek “uyarma” ve “kınama” cezaları kurumun en üst amiri tarafından verilip uygulanmalıdır.
b) Uyarma, kınama ve bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma cezalarının dışında kalan ve 5275
sayılı Kanun’un 41 ila 44 üncü maddeleri ile 46 ncı
maddesinin 3 ila 9 uncu fıkralarında sayılan;
Yetişkinlere verilebilecek disiplin cezalarından;
- Ücret karşılığı çalışılan işten yoksun bırakma,
- Haberleşme veya iletişim araçlarından yoksun
bırakma veya kısıtlama,
- Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma,
- Hücreye koyma,
Çocuklara verilebilecek disiplin cezalarından;
- Onarma, tazmin etme ve eski hâle getirme,
- Harcamalarına sınır koyma,
- Bazı etkinliklere katılmaktan alıkoyma,
- Teşvik esaslı ayrıcalıkları geri alma,
- İznin ertelenmesi,
- Kapalı ceza infaz kurumuna iade,
- Odaya kapatma cezası,
İçin eylemlerin öğrenilmesinden itibaren
derhâl ve en geç iki gün içinde kurum en üst amirince atanan bir görevli tarafından mutlaka soruşturmaya başlanmalı ve en geç yedi gün içerisinde
tamamlanarak, düzenlenen rapor ve ekleri disiplin
kuruluna sunulmalıdır. İnfaz hâkiminin yazılı onayı
ile bu sürenin yedi güne kadar uzatılabileceği unutulmamalıdır.
c) Disiplin soruşturması sırasında, haklarında
disiplin soruşturması yapılanlardan savunmaları istenmeli ve üç gün süre verilmelidir.
d) 5275 sayılı Kanun’un 47 nci maddesinin
dördüncü fıkrasındaki esaslar dahilinde savunma
alınmadan kesinlikle disiplin cezası verilmemelidir.
e) Tamamlanan disiplin soruşturmasının disiplin kuruluna sunulmasından sonra, evrak üzerinden gerekli görüşmeler yapılarak, en geç üç gün
içinde verilecek ceza karara bağlanmalı ve gerekçeli
kararda şikâyet mercii ve süresi de açıkça gösterilmelidir.
f) Disiplin kurulu kararı, haklarında soruşturma yapılanlara yönetim tarafından derhâl tebliğ
Vehbi Kadri
KAMER
Daire Başkanı
• Ceza infaz kurumunda eğitim alanların
ceza infaz kurumundan salıverildikten sonra bir
suç işledikleri iddiası ile yakalanma oranı % 48,
bu oran eğitim almayanlarda ise % 58,
• Ceza infaz kurumunda eğitim alanların
ceza infaz kurumundan salıverildikten sonra
işledikleri bir suçtan mahkum olma oranı % 27,
bu oran eğitim almayanlarda % 35,
• Ceza infaz kurumunda eğitim alanların
ceza infaz kurumundan salıverildikten sonra
bir suç nedeni ile ceza infaz kurumuna alınma
oranı % 21, bu oran eğitim almayanlarda % 31,
Olarak gerçekleşmiştir.
Bu Ülkede eğitim ve topluma kazandırma
konusunda yapılan başka bir araştırmada; Missouri eyaletinin bütçesinin 643 milyon dolar olduğu, bu bütçenin % 2’sini oluşturan 11 milyon
dolar eğitime ayrıldığı, yine Illinois eyaletinin
bütçesi 1.3 milyar dolar olduğu, bu bütçenin %
2’sini oluşturan 20 milyon doların eğitime ayrıldığı belirtilmiştir. Bu araştırmada gönüllü olarak ceza infaz kurumlarındaki eğitim programlarına katılan hükümlülerin yeniden suç işleme
oranı; Alabama’da 1999 yılında % 36 iken 2004
yılında % 35.1’e, Connecticut’de 1999 yılında %
45.8 iken 2004 yılında % 43.1’e, Georgia’de 1999
yılında % 38.0 iken 2004 yılında % 34.8’e, North
Carolina’da 1999 yılında % 43.8 iken 2004 yılında % 41.1’e, Texas’da 1999 yılında % 32.1 iken
2004 yılında % 31.9’a düştüğü ifade edilmiştir.
Ayrıca 1999 yılına ait veri bulunmayan Rhode
Yusuf Kenan
ÇAĞLAR
Kontrolörler
Kurulu Başkanı
edilmelidir.
g) Hükümlü ve tutuklular, disiplin kurulu kararına itiraz etmek istemeleri halinde, kararın tebliğinden sonraki 15 gün içinde, şikayeti belirtir bir
dilekçe ile doğrudan doğruya infaz hakimliğine veya
Cumhuriyet başsavcılığı ya da kurum müdürlüğü
aracılığıyla infaz hakimliğine başvurmalıdırlar.
h) İnfaz hakimliğine yapılan şikayetlere ilişkin
kararın ilgilisine tebliğ edilmesinden sonraki bir
hafta içinde ağır ceza mahkemesine itiraz edilebilmektedir.
ı) Kararın kesinleşmesinden anlaşılması gereken;
- Disiplin kurulu kararına itiraz edilmemiş olması halinde, kararın tebliğinden itibaren 15 gün
sonunda,
- Disiplin kurulu kararına infaz hakimliği nezdinde itiraz edilmesi halinde, infaz hâkimliğinin
verdiği itirazın reddi kararının tebliğinden itibaren,
7 gün içinde ağır ceza mahkemesine itirazda bulunulmaması halinde,
- Ağır ceza mahkemesinde itiraz edilmesi halinde ise, red kararının tebliğiyle birlikte,
Disiplin kurulu tarafından verilmiş olan karar
kesinleşmiş olacağıdır.
Sonuç olarak;
Disiplin işlemlerine başlanması ve sonuçlandırılması sırasında geçecek süreler ve tebliğ tarihleri
son derece önem taşıdığından, işlemler sırasında
hükümlü ve tutukluların haklarını kullanabilmeleri
için gerekli bilgiler her aşamada verilmelidir.
2- Disiplin cezalarının infazı sırasında dikkat
edilmesi gereken hususlar:
a) Hücreye koyma cezasına ilişkin diğer hükümler saklı kalmak üzere, kesinleşen disiplin
cezalarının infazına derhâl başlanmalıdır. Koşullu
salıvermeyi bile etkileyebilecek bu durum hiçbir
şekilde ertelenmemeli, aksi uygulamaların hak kaybına neden olacağı unutulmamalıdır.
b) Birden fazla disiplin cezası verilmiş olması
hâlinde, bu cezalar kesinleşme tarihleri sırasına
göre ayrı ayrı infaz edilmeli ve bir cezanın infazı tamamlanmadan diğerinin infazına başlanmamalıdır.
c) Haberleşme veya iletişim araçlarından yok-
Sayfa 11
Island’da yeniden suç işleme oranı % 30.8, West
Virginia’da yeniden suç işleme oranı %26.8,
Wyoming’de yeniden suç işleme oranı % 24.8
olarak gerçekleştiği vurgulanmıştır.
Amerika Birleşik Devletlerinde; ceza infaz kurumlarındaki eğitimin önemini gösteren
üçüncü bir çalışmada; bu kurumlardaki eğitim
çalışmalarına katılan hükümlülerin, eğitim çalışmalarına katılmayan hükümlülere göre %
10-20 oranında daha az suç işledikleri belirlenmiştir. Hükümlü eğitimi konusunda harcanan
her bir milyon doların 600 suçun işlenmesini
önlediği vurgulanmıştır. Yine eğitim yoluyla işlenmesi önlenen her bir suçun bütçeden 20.000
dolar tasarruf sağladığı ifade edilmiştir.
Bu Ülkede yapılan dördüncü araştırmada
eğitim programlarının maliyeti ve bu çalışmaların yeniden suç işlemeye etkisi incelenmiş, sonuç olarak; mesleki eğitim programlarının her
hükümlü için maliyetinin 13.738 dolar olduğu
ve yeniden suç işlemeyi % 9 oranında azalttığı,
genel eğitim programlarının her hükümlü için
maliyetinin 10.669 dolar olduğu ve yeniden suç
işlemeyi % 7 oranında azalttığı belirlenmiştir.
Amerika Birleşik Devletleri’nde ceza infaz kurumlarında hükümlü ve tutuklara verilen
eğitim sonuçlarının değerlendirildiği dört ayrı
çalışmada özetle bu kurumlarda eğitime yapılan
yatırımın hükümlülerin bir yandan sosyal bakımdan; ceza infaz kurumundan salıverilmelerinden sonra topluma kazandırılmasını güçlendirdiği, yeniden suç işleme oranını düşürdüğü,
diğer yandan ekonomik bakımdan; hükümlülerin iş hayatına atılarak üretime katkı sağladığı
ve yeniden suç işlenmesinin önlenmesi ile bu
alanda yapılacak harcamaların yapılmaması
suretiyle bütçeden tasarruf sağladığı belirlenmiştir.
sun bırakma veya kısıtlama cezasının yerine getirilmesi sırasında; anne, baba, eş, çocuk ve kardeşlerin
ölüm veya ağır hastalıkları ile doğal afet hâllerinde
yapılması gereken haberleşmeler ve avukat ile ilişkilerde bu ceza uygulanmamalı, ayrıca; cezanın infazı
esnasında hükümlü ve tutukluya gelen mektup, faks
ve telgraflar biriktirilerek, infaz sonrası kendisine
verilmeli, aynı türden bile bir ceza tekrar uygulanacak olsa, bu işlem yapılmadan yeni cezanın uygulamasına başlanmamalıdır.
d) Ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezasının infazı sırasında, resmî ve yetkili merciler ile
avukatlar ve yasal temsilcilerle görüşmeler hiçbir
şekilde kısıtlanmamalıdır.
e) Hücreye koyma cezasının infazına başlamadan önce;
- İnfaz hâkiminin onayı mutlaka alınmalıdır.
- Hücre; yaşamsal gereksinimleri karşılayacak
biçimde düzenlenmelidir.
- İnfaza başlamadan önce hükümlü veya tutuklu hekim tarafından muayene edilmelidir.
- Bu muayene sırasında ilgilinin cezaya katlanamayacağı anlaşılırsa, cezanın infazı sonraya bırakılmalı veya hekiminin belirleyeceği aralıklarla infaz
edilmelidir.
- Koşullu salıverilme tarihine kadar iyileşemeyeceği, tam teşekküllü devlet veya üniversite hastanesi sağlık kurulu raporu ile saptanması hâlinde,
hücreye koyma cezası yerine ziyaretçi kabulünden
yoksun bırakma cezası iki katı süreyle uygulanmalıdır.
- Herhangi bir sağlık sorunu bulunmadığı için
infaza başlanılması halinde bile, infazın devamı sırasında her hükümlü veya tutuklu, hekim tarafından
muayene edilmelidir.
- Cezanın infazı sırasında resmî ve yetkili merciler ile avukat görüşmeleri engellenmemelidir.
f) 5275 sayılı Kanun’un 37 ilâ 46 ncı maddelerinde sayılan eylemlerin tanımına uymayan ve
Kanun’da tanımları yapılmamış olan eylemler, nitelik ve ağırlıkları bakımından bunlara benzediklerinde, aynı maddelerdeki disiplin cezaları ile karşılanmalıdır.
g) Bir disiplin cezası kesinleştikten sonra, bu
cezanın kaldırılması için gerekli süre içinde yeniden
disiplin cezasını gerektiren bir eylemde bulunan
hükümlü hakkında, her defasında bir üst ceza uygulanmalı, ancak; bu cezanın tayininde kaldırılmamış
cezanın bir üstü değil, yeni cezayı gerektiren eylemin karşılığı olan cezanın bir üstü dikkate alınmalıdır.
Seslenis
Sayfa 12
Ali Suat ERTOSUN
Yargıtay Üyesi
KORKU VE SEVİNÇ
‘Peri Kızı’ başlıklı hikayemde sözünü etmiştim. İstanbul’da matematik öğretmeni olarak çalışan, sömestr
ve diğer tatillerde Manisa’ya geldiğinde mahallemizdeki evinde kalan,
babaannemin ‘Peri Kızı’, bizim ‘Perihan Abla’mızın anahtarı evimizde
dururdu. Ben de kimseye haber vermeden gizlice bu anahtarı alır, Perihan Abla’nın bahçesinde oynar, sonra
da yine yerine asardım. Altı-yedi yaşlarındaydım. Bir yaz günü öğleden
sonra bu anahtarı yine almış, kapıyı
açmış, biraz oynayıp yorulunca salondaki kanepeye uzanmıştım. Üç-dört
saat uyumuşum. Uyandığımda hava
kararmıştı ve akşam olmuştu. Hemen
kapıyı kilitleyip sokağa çıkmış ve evimize gitmiştim. Gittiğimde ne göreyim; annem, babaannem ve dedem
ayaklanmış, komşularla birlikte beni
arıyorlar; dedem de bir yandan “İki
kadın bir çocuğa sahip olamıyorsunuz” diye söyleniyordu. Babam eve
gelmediğinden onun haberi yoktu.
Kaybolduğumu sanmışlardı. Annem
beni görünce “Neredesin, iki saattir seni arıyoruz” diye bağırarak kızmış, üzerime yürümüş, bir-iki tokat
atmış, babaannem elinden zor kurtarmıştı. Annemin korku, sevinç ve kızgınlığı aynı anda taşıyan yüz ifadesini
hiç unutmadım. Beni arayıp bulamayınca kaybolduğumu, belki de başıma
kötü bir şey geldiğini düşündüğü için
korkmuş, ortaya çıkınca sevinmiş, ancak bana da çok kızmıştı. Bilahare kızgınlığı geçince, ben özür dilemiş o da
gönlümü almış, barışmıştık.
Bu olaydan sonra Perihan ablanın
anahtarı, bulamadığım bir yere saklanmıştı.
*
*
*
Korku, insani bir duygu. Bazı psikologlara göre doğuştan, bazılarınca
sonradan edinilen bir his. Türkçe
Sözlük’te “Bir tehlike veya bir tehlike düşüncesi karşısında uyanan
kaygı duygusu, üzüntü” olarak tanımlanmış bir kavram.
Bazılarına göre hayatımızı yöneten, insanları köleleştiren ve onlara
yapılmaması gerekenleri yaptıran,
bunaltan ve alçaltan; bazılarına göre
ise varlığımızı sürdürmek için gerekli olan, bölüşülebilen, motive eden ve
ileriye götüren bir duygu.
Çok zaman üzüntü ve endişelerin
kaynağı, bazen bizi yoran, hayatımızı
karıştıran, enerjimizi yok eden ve kararsızlığa düşüren bir his.
Bazen kaybetme ve umutsuzluk,
bazen arkasına saklandığımız bir bahane, bazen de mutsuzluk ve hüzün
nedenimiz.
Sadece kendimiz için değil, sevdiklerimiz için de duyduğumuz bir
endişe.
Kaybedecek bir şeyleri olanların
daha fazla, olmayanların ise daha az
takıldıkları bir kaygı.
İradeyi bağlayan ve toplumu yönlendiren bir güç.
İnsanları yönetmenin, düşünceleri
engellemenin ve vicdanları susturmanın araçlarından biri.
*
*
*
Sevinç, bir çeşit coşku, yaşamımıza
anlam katan ve paylaşıldıkça çoğalan
bir duygu. Mutluluğumuzun nedeni.
Bireysel olmaktan ziyade genel ve
toplumsal olanının tercih edilmesi gereken bir eylem.
*
*
*
Dünya ve hayatın dengesi zıtlıklar
üzerine kurulu değil mi? Ak-kara,
gündüz-gece, sevgi-nefret, dostdüşman, sağlık-hastalık, yaşam-ölüm
birbirlerini dengelemiyor mu? Aynı
şekilde yaşamımızdaki sevinçlerimiz,
korku, üzüntü, endişe, nefret ve kızgınlıklarımızla anlam kazanmıyor mu?
Yaşarken her açıdan doyuma ulaşmak istemiyor muyuz? Bu doyumun,
bireysel olduğu kadar sosyal sorumluluklarımız gereği aynı zaman da
toplumsal nitelikte olması gerekmiyor
mu?
Özgürlük isterken korkularımızla
yüzleşmiyor muyuz? Aslında yaşamdaki en büyük sorunlarımızdan olan
korkularımızdan sıyrılamamamızın
nedeni, kendimiz ile yüzleşmememiz
ve öz eleştiri yapmamamız değil mi?
Korkunun olduğu yerde güven
olur mu? Korku, güvensizlik duygusu
değil midir?Güven yoksa, serbestçe
düşünebilir ve düşüncelerimizi savunabilir miyiz? Özgür düşüncenin
olmadığı yerde vicdanlar kanamaz mı?
*
*
*
Korkuyu ortadan kaldıramayacağımıza göre, en iyisi, korkularımızla birlikte yaşamayı öğrenmektir. Dileğimiz
korkularımızın en aza inmesi, sevinçlerimizin çoğalmasıdır.
Güzel Sözler
Testi, taştan korkar ama o taş çeşme oldu mu, testiler her an ona gitmeye can atar.
Mevlana
Bir şeyin haklı olduğunu bildiğin
hâlde, o şeyden yana çıkmazsan, korkaksın demektir.
Konfüçyus
Okşayan elin kıymetini bilmeyenler, tekmeleyen ayağı öperler.
Douglas Noel
Hiçbir şey, korkuya dayanan saygı
kadar iğrenç değildir.
Albert Camus
Cüneyt Arkın, hükümlülerle
söyleşi gerçekleştirdi
Türk sinemasının usta isimlerinden Cüneyt Arkın, Silivri Açık Ceza İnfaz Kurumunda
25.06.2012 tarihinde söyleşi gerçekleştirdi.
Rol aldığı Kara Murat, Malkoçoğlu, Battalgazi gibi karakterlerle halkın gönlünde taht
kuran Yeşilçam’ın üstadlarından Cüneyt Arkın,
Kurumun konferans salonundaki söyleşide hükümlü ve personelin yoğun ilgisi ve alkışlarıyla
karşılandı.
Söyleşiyeye, “Kara Murat idik Ak Murat olduk, yaşım 74; yaşımdan başka her şeyi sorabilirsiniz” esprisiyle başlayan Cüneyt Arkın, yeni
tarihi filmlerin ve dizilerin yeterince tarihi gerçekliği yansıtmadığını vurguladı. Uyuşturucu
ve alkol ile verdiği mücadeleye de değinen Arkın, hükümlülere ve personele tavsiyelerde bulundu. Arkın, karşılıklı soru-cevap ile hükümlüler ve personelin Türk sineması ve özel hayatı
ile ilgili merak edilen konulara da değindi.
Kurum Müdürü Yusuf Altun, esprilerle
dolu ve sık sık alkışlarla kesilen söyleşisinin
sonunda sanatçıya teşekkür ederek, hediye takdim etti.
Temmuz 2012
Tutuk
emeği
A
ksaray Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda,
İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Halk Eğitim
Merkezi ASO Müdürlüğü iş birliği ile hükümlü ve tutuklulara yönelik düzenlenen takı tasarım,
ahşap boyama ve vernikleme, tezhip, yüzey süslemeciliği ve iç mekan mobilya düzenleyiciliği kurslarında
üretilen ürünler 27.06.2012 - 01.07.2012 tarihleri arasında Aksaray Efor Alışveriş Merkezinde sergilendi.
Aksaray halkının büyük ilgi gösterdiği serginin açılışına Vali Vekili Abdulkadir Demir, Belediye
Başkanı Nevzat Palta, Cumhuriyet Başsavcısı Taner
Aksakal, Cumhuriyet Savcısı Yavuz Arnak, Aksaray
Barosu Kadın Hukuku Komisyonu üyeleri, Aksaray
Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Nayim Okan,
daire amirleri ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri
ile Aksaray halkı katıldı.
Bolvadin’de 29.06.2012-30.06.2012 tarihleri arasında düzenlenen Bolvadin 28. Geleneksel Kaymak
ve Eber Gölü Festivali’inde, Bolvadin C Tipi Kapalı
ve Açık Ceza İnfaz Kurumunda barındırılan hükümlü ve tutukluların el emeği göz nuru ürünleri ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.
Bolvadin Horan Festival alanındaki sergide hükümlü-tutukluların açılan kurslarda elde ettikleri ve
hobi olarak kendi el emekleri ile hazırladıkları ürünler satışa sunuldu. Standın açılışında Milletvekili Kemalettin Yılmaz, Eski Milletvekili Abdülkadir Akcan,
Bolvadin Kaymakamı Osman Nuri Canatan, Belediye
Başkanı Nazmiye Kılçık, Cumhuriyet Başsavcısı İlyas
Yavuz ve diğer katılımcılar ürünleri inceleyerek görevlilerden bilgi aldılar.
Milletvekili Kemalettin Yılmaz hükümlü ve tutukluların böylesine güzel, emek isteyen çalışmalar
yapmalarından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
İki gün süreyle açık kalan sergiyi; Protokol üyeleri, üniversite öğrencileri ve vatandaşlar ziyaret etti.
Hükümlü ve tutukluların çalışmaları ziyaretçiler tarafından büyük beğeni ve ilgi gördü.
İnebolu M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu,
önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da 9 Haziran Şeref
ve Kahramanlık Günü etkinlikleri kapsamında sergi
açtı. Orman İşletme Müdürlüğü Lokalinde düzenlenen el sanatları sergisi büyük ilgi gördü.
Hükümlü ve tutukluların hazırladığı ürünlerden
oluşan serginin açılışını Vali Erdoğan Bektaş, AK Par-
Seslenis
Temmuz 2012
Yıl: 11
Sayı: 124
YAYIN KURULU
Cevat GÜL
Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı
(Yayın Kurulu Başkanı)
V. Kadri KAMER
Eğitimden Sorumlu
Daire Başkanı
Fatih GÜNGÖR
Tetkik Hâkimi
Tülay ÇELEBİ
Şube Md. (Psikolog)
Habil KANOĞLU
Şube Md. (Psikolog)
Özlem ŞAHİNKOL
Şube Md. (Sos. Hiz. Uzm.)
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Yayın Koordinatörü
Recai YILDIZ
Naci BİLMEZ
Öğretmen
Öğretmen
Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Adına
Sahibi
Ali Turan KARADAĞ
Kurum Müdürü
Matbaa-Baskı Şefi: Salim KILIÇ - Montaj: Zafer KARAKAYA
Dizgi: Hasan KORKMAZ - İsa KİBAROĞLU
Baskı: Şeref KARAAĞAÇ - İsmail NERGİZ
İdare Yeri: Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu
İstanbul Yolu 15. Km Hava Müzesi Karşısı Şaşmaz
Ankara Tel: (0312) 278 76 10 Faks: 278 25 68
Baskı: Ankara Açık Ceza İnfaz Kurumu Matbaası
Yayın Türü: Yerel Süreli Yayın
Basım Tarihi: 15 Temmuz 2012
www.cte-seslenis.adalet.gov.tr
Temmuz 2012
Seslenis
Sayfa 13
klu ve hükümlülerin el
i ürünleri görücüye çıktı
ti Milletvekili Mustafa Gökhan Gülsen, Jandarma Bölge
ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ali Çardakçı ve diğer katılımcılarla birlikte yaptılar.
Cumhuriyet Başsavcısı Ümit Özkan ve Kurum Müdürü Mehmet Olcar katılımcılara sergi ile ilgili bilgi verirken, “Ürünler, İş-Kur, Halk Eğitim ve Ceza İnfaz Kurumunun katkılarıyla birlikte yapılmaktadır. Bu ürünler,
hükümlü ve tutukluların el emeği göz nuru ürünler
olup, büyük çaba ve emek gayretlerin sonucudur. Ahşap
oymacılık, hediyelik eşya, çeşitli resimler başta olmak
üzere çok sayıda ürün yapılmaktadır. Bu ürünlerin başarılı bir şekilde yapılmasında emeği ve katkısı geçenleri
kutluyor ve teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.
Düzce B Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, 2627 Mayıs 2012 tarihlerinde Düzce Halk Eğitim Merkezi
tarafından düzenlenen ‘Halk Eğitim Günleri’ isimli sergiye katıldı. Sergiye Düzce Vali Yardımcısı Erdoğan Ülker ve İl Milli Eğitim Müdürü Murat Yazıcı iştirak etti.
Ceza İnfaz Kurumunun standında hükümlü ve tutuklularca üretilen ebru sanatı resimleri, kırk yama, ev
mefruşatı, tekstil, takı tasarım ve ahşap el işi ürünleri
sergilendi.
Ceza İnfaz Kurumu standı, hükümlü ve tutuklular
tarafından yapılan ürünlerden oluşması sebebiyle büyük
ilgi gördü. Ziyaretçiler, Ceza İnfaz Kurumunda bu tür
faaliyetlerin olmasının sevindirici olduğunu ifade ettiler.
Antalya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda, Antalya-Kepez Çamlıbel Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü iş birliğiyle yürütülen takı tasarım, mis sabunculuk, sanatsal mozaik, keçe yapımı, yağlı boya resim,
cam şekillendirmeciliği, jel mum yapımı ve dekoratif
ahşap süsleme kurslarına katılan hükümlü ve tutukluların ürettiği el emeği göz nuru el sanatları ve resimlerin,
06-08 Haziran 2012 tarihlerinde Kepez Çamlıbel Halk
Eğitim Merkezi Sergi Salonunda, 20-24 Haziran 2012
tarihlerinde Antalya Expo Center’da düzenlenen 3. Yöresel ve Geleneksel Ürünler Fuarında ve 13-23 Haziran
2012 tarihleri arasında ise Antalya Muratpaşa Belediyesi
Aydın Kanza Parkı Sergi alanında satış ve tanıtımı yapıldı.
Sergimizin açılışı Antalya Cumhuriyet Başsavcısı
Hüseyin Baş, Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman
Evcilmen, Antalya Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hüseyin
Güler, Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Hisli, Kurum Müdür V. İrfan Karadaş, Kurum Jandarma Bölük Komutanı
Jan. Yzb. Vahittin Kalay, Kurum İkinci Müdürü İrfan
Güneş, kamu ve özel sektör temsilcileri, basın mensupları ve Antalya halkının katılımlarıyla gerçekleştirildi.
Açılışta konuşan Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Hisli,
değişen ve gelişen infaz anlayışıyla ceza infaz kurumlarının sadece ceza yatılan kurumlar olmaktan çıktığını,
aynı zamanda hükümlü ve tutukluların eğitim ve rehabilitasyonunun da yapıldığı birer eğitim kurumları haline
geldiğini belirtti.
Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Baş ise konuşmasında; ceza infaz kurumlarında yürütülen eğitim
ve iyileştirme çalışmalarının amaçlarından bahsederek
katılımcılara faaliyetler hakkında bilgi verdi.
İstanbul’da ise Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu, Metris 1 No’lu T Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu ile Metris 2 No’lu T ve R Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu hükümlü ve tutuklularının
İSMEK ve Halk Eğitim Merkezleri ile iş birliği neticesinde açılan iş meslek ve hobi kurslarında yaptıkları takı
tasarım, giyim, ebru, resim, ahşap boyama, bakır kabartma ve el sanatları ürünleri Bakırköy Özgürlük Meydanında sergilendi.
18 Haziran 2012 tarihindeki açılışa İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Orhan Gödel, Üsküdar Cumhuriyet
Başsavcısı Mustafa Adagül, Bakırköy Belediye Başkan
Yardımcısı Turgay Akbal, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı vekilleri, Cumhuriyet savcıları, ceza infaz kurumu
müdürleri, İlçe Milli Eğitim ve Halk Eğitim müdürleri,
Bakırköy Belediyesi Tiyatrolar Müdürü, İSMEK Genel
Koordinatörü Güven Çalışkan, İSMEK Bakırköy Şubesi
idarecileri, Güney Afrika Konsolosu ve Konsolos yardımcısı, Kurum personeli ve çok sayıda davetli katıldı.
Kartal H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda
hükümlü ve tutuklulara yönelik başlatılan kumaş üzerine ebru sanatı, konfeksiyon, yağlı boya, rölyef (bakır
kabartma), deri kemer, deri cüzdan ve maket yapımı çalışmalarından elde edilen ürünler, 28 Mayıs-03 Haziran
2012 tarihleri arasında Pendik Mehmet Akif Ersoy Sanat
Merkezinde gerçekleştirilen 10. geleneksel sergide ziya-
retçilerin beğenisine sunuldu.
Sergiye Kartal Cumhuriyet Başsavcısı Yusuf Ulu,
Kartal Cumhuriyet Başsavcı Vekili İskender Görgülü ile
Kartal Cumhuriyet Başsavcı Vekili İbrahim Özdemir,
Kartal H Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Abdullah Akgün, Kurum İkinci Müdürleri Osman
Sert, Halil Şen, Cahit Açıkel, Gürbüz İrgali, Koray Altın
Baş, İdare Memuru Hakan Tokmak, Kurum personeli
ve aileleri ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Akşehir’de, Dünyaca ünlü olan, lezzeti ve aromatik
özelliği dolayısıyla marka haline gelen Akşehir Kirazının
daha geniş çevrelere tanıtılması amacıyla 1-4 Temmuz
2012 tarihleri arasında gerçekleştirilen Akşehir Kirazı
Kültür ve Sanat Festivalinde açılan çok sayıda standın
yanısıra hükümlü ve tutukluların ürettikleri el işleri ile
Ceza infaz Kurumu İşyurdunda üretilen ürünlerin sergilendiği bir stant açıldı.
Standın açılışında halkın yoğun ilgisi ile karşılaşılırken, ürünler büyük bir beğeni gördü.
Hükümlü ve tutuklulara gelir kaynağı olarak çok sayıda örgü işleri, boncuk işleri, pano, gemi, çeyiz sandığı
vs. ile işyurtlarında üretilen mobilya ürünleri (dolap çeşitleri, sehbalar, vestiyer, şifonyer, ayakkabılık vs.), demir
atölyesi ürünleri, biriket atölyesi ürünleri (bordur taşı,
kilit taşı, su olukları vs.) terzi atölyesinde üretilen nevresim takımlarının satışları yapıldı ve sipariş alındı.
Standı Akşehir Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcal
ile Adliye ve Kurum personeli gezerek beğenilerini dile
getirirken, serginin açılışında emeği olanlara ve sergideki ürünleri yapanlara teşekkür ettiler.
Ceza
infaz
kurumlarında
tutuklu
ve
hükümlerce
üretilen
birbirinden
güzel
ürünler
ziyaretçilerden
büyük
ilgi
gördü
Seslenis
Sayfa 14
USTALARDAN SEÇMELER
USTALARDAN
SEÇMELER
KIZGINLIK VE ÖFKE
BAHATTİN KARAKOÇ
DOSTA ÇAĞRI
Uzar gider kötü günün gecesi,
Sabır bir deynekti söğüt oldu, gel!
Duman salmaz viran evin bacası.
Ak ezgiler kara ağıt oldu gel!
Sığınağım sevgilinin eviydi
Sevdiğim renk yeşil, beyaz, maviydi
Yüreciğim demir gibi kaviydi
Önce hamur, sonra kâğıt oldu, gel!
Kırık bir yanım var tutmuyor kenet,
Kader bir imzadır, mühlet bir senet
Anılarda kaldı fasl-ı muhabbet
Her sitemin bana öğüt oldu, gel!
Sindire sindire acıyla doldum
Bahar hazan oldu, ben erken soldum
Aşk dağına çarpıp tarumar oldum
Uğruna kaç civan şehit oldu, gel!
Bazen bir tepeden mendil sallarım
Türkü türkü seğrir gevrek dallarım
Mektup yazar, korka korka yollarım
Nice korkak şimdi yiğit oldu, gel!
İçime kor, karşı dağa kar düştü
Dostlar esef etti, yadlar gülüştü
Askıda nice şey, şeye dönüştü
Kudurgan benlikler tagut oldu, gel!
Sıcak bir yağmurdur bu gözyaşları
Göklere bak, dinle göçmen kuşları
Şardağı’nın, Salavan’ın taşları
Aşka acıkınca yakut oldu, gel!
HAYATI
Bahattin Karakoç 5 Mart 1930’da
Kahramanmaraş’ın Elbistan İlçesinin, Ekinözü kasabasında doğmuştur. Beş erkek,
dört kız çocuğu vardır. İlk öğrenimini köyünde tamamlamıştır. Adana-Düziçi Köy
Enstitüsü’nde okudu. Hasanoğlan Köy
Enstitüsü’nden mezun oldu. Kahramanmaraş’taki sağlık kuruluşlarında sağlık memuru olarak çalıştı. Son görev yeri Kahramanmaraş Verem Savaşı Dispanseri idi. Buradan
1982 yılında emekli oldu. Çeşitli gazete ve
dergilerde yazdı. Kahramanmaraş’ta 19861987 yıllarında Dolunay dergisini çıkardı.
Her yıl düzenlenen Dolunay Şiir Şölenlerini
başlattı. Çok sayıda ödül almaya hak kazandı. 1986 Türkiye Yazarlar Birliği tarafından
yılın şairi seçildi. 1989 yılında Kültür Bakanlığı tarafından ülkemizi temsilen “Strugua
Uluslar Arası Şiir Akşamları Festivali”ne
katıldı ve burada bir tebliğ sundu.1991 yılında Diyanet Vakfı’nca düzenlenen “Münacaat Yarışması”nda “Beyaz Dilekçe”
isimli şiiriyle birincilik kazandı. Bahattin
Karakoç’un birçok şiiri, değişik formlarda
bestelenmiştir.
Eserleri
• Mevsimler ve Ötesi (1962)
• Seyran (1973)
• Zaman Bir Beyaz Türküdür (1974)
• Sevgi Turnaları (1975)
• Ay Şafağı Çok Çiçek (1983)
• Kar Sesi (1983)
• İlkyazda (1984)
• Bir Çift Beyaz Kartal (1986)
• Menzil (1991)
• Uzaklara Türkü (1991)
• Güneşe Uçmak İstiyorum (1993)
• Beyaz Dilekçe (1995)
• Güneşten Öte (1995)
• Dolunay Şiir Güldestesi, (1996)
• Leyl ü Nehar Aşk (1997)
• Aşk Mektupları (1999)
• Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman, Ay
Işığında Serenatlar (2001)
• Sürgün Vezirin Aşk Neşideleri (2004)
• Ben Senin Yusuf’un Olmuşum (2006)
• Barış Çağrısı Şiirleri-Dünya Barışına
Çağrı Grubu-Meneviş Yayınları (2009)
Temmuz 2012
Kızgınlık ve öfke her insanın yaşadığı
davranışlardır. Kızmak ve öfkelenmek çok
yanlış değildir ama öfkemizin kontrolden
çıkması bizi peşinden taşıyıp başkalarına
zarar verecek, ilişkileri bozacak davranışlara götürmesi doğru değildir. Öfke
yüzünden eşini, işini, parasını kaybeden
çok kişi vardır. Ani bir öfke sonunda yaşadıkları ve yaşattıkları nedeniyle cezaevine düşenlerin öykülerini sıklıkla dinleriz.
Hiç kimse bugün başkalarına zarar vereceğim diye evinden çıkmaz, ama kontrol
edemediğimiz bir öfkenin esiri olmuşsak
başımıza her şey gelebilir. Her insanın
yönelebileceği öfke kontrolü üzerinde
durulmaya değer. Hemen bir önlem almak ve değişime başlamak isteyenler için
birkaç davranış geliştirmeye başlamalıyız.
Bana küçük yaşlarda babam tarafından
söylenen bir söz vardı. Kendine sorar
mısın? Nasıl sinirleniyorsun ve nasıl kızıyorsun diye. Çocuk düşüncelerimde bile
bu soruyu sorabildiğimde öfkemi kontrol
altına alabilirdim. Annemde, öfkenle birilerini korkutup sindirebilirsin ama bir
gün sonra dişlerini göstermesine engel
olamazsın derdi. Öfkeyi nasıl yaşadığımızı bildiğimizde, öfkemizi azaltmamıza
yardımcı olur. Sonuçları öğrendiğimizde
kendimizi daha rahat kontrol altında tutabiliriz. Bizi öfkelenmeye götüren davranışların ne olduğundan haberiniz varsa
bu davranışlara karşı önlem geliştiririz
ya da öfkelenmeye hiç meydan vermeyiz.
Kızdıran şeylerin neler olduğunu bilirsek
bir gün onlara kızmamayı da öğreniriz.
Kızgınlığın insandan insana değiştiğini hepimiz kabul etmeliyiz, öfkemiz alışkanlıklarımızla beraber yerleşir ve sonunda öfkelenmek bizim davranışlarımız olur
çıkar. Yaşamımıza ne yerleştirirsek onu
taşırız, yaşamımızın bütün devrelerini
öfkeyle geçirmenin bize neler kaybettirdi-
ğini bir düşünsek zaten hiç öfkelenmeyiz.
Küseriz ya da küstürürüz, barışmak için
zaman harcarız üzeriz, üzülürüz; zarar
veririz, zarar görürüz. Hiç kimseye faydası olmayan bir davranışla nereye gitmek
istediğimizi kendimize bir sorabilsek.
Bir neden bulup gülümseyip, kırıp dökmek istiyorsak spora yönlenebiliriz. Öfkelenmenin çok önemli ve onaylanır bir
davranış olmadığını tekrar edebilmeliyiz.
Önemli olan öfkeyi sıkıca tutabilmektir.
En ufak bir olayda sağa sola saldıranlar
toplum içinde değerli değildir. Bizi kızdıran gelenek ve göreneklerimizden farklı
davranılması da olabilir. Ortam uygunsa
görüşlerimizi anlatmak ve göstermekle
yetinmeliyiz.
Uygulayıp uygulamama konusunda
karşımızdakine hak tanımalıyız. Kızgınlık
anında söylenen sözler çok kalp kıran, tamir edilemeyecek yaralar açar. Bütün söylediklerimizi duyan ama yanıt vermeyen
kişiler en ihtiyacımız olduğunda kaybedebileceğimizi unutmamalıyız. Düşünmek
bir çözümdür. Bir davranış karşısında
düşünmeyi öğrenirsek düşünmenin gizemiyle bir çıkış yolu görünür. Bu çıkış yolu
öfkeden çok uzak bir yoldur. Kızgınlıklarımızı öfkeye dökmeden ancak düşünerek
halledebiliriz. Kızarız ve öfkeleniriz hepsi bu. O kızgınlıkla başlayan değişimler
vücudumuzu her zaman yorar. Başımız
ağrır ve yüzümüzdeki gülücüklerin yerini çizikler almaya başlar. Her an mutsuz
olan yaşamından öfkeyle söz eden birinden hiç kimse hoşlanmaz. Bir çocuk bile
sürekli neşeli ortamlarda olmak ister. Etrafımızda bizi güldürecek, günün geriliminden uzaklaştıracak birileri olmalı.
Mehmet İnce
Karaman M Tipi Kapalı Ceza İnfaz
Kurumu
BULMACA
SOLDAN SAĞA
YUKARIDAN AŞAĞIYA
1) Bir ilimiz - Ceza infaz kurumlarına yönelik yayımlanan gazete. 2) Kapıyı yarılama - Gerçek, hakikat. 3) Yararsız, boş - Atatürk Kültür Merkezinin kısa adı - Askeri Hava Enstitüsünün
kısa adı. 4) İsimler, adların çoğulu - Köpek- Denge. 5) “….
vıkırdama, tık tık tıkırdama” türküsünün ilk kelimesi - Eski bir
uygarlık - Sıcak bir içecek. 6) İstençli, bilinçli - Kırmızı - Alan,
yer anlamında kullanılan kelimenin ilk dört harfi. 7) Dünyanın
uydusu (Tersi) - Halk arasında amel diye bilinen hastalık - Bir
nota. 8) Avuç içi - Evlerimizde de kullandığımız manyetik enerjiden oluşan enerji. 9) Bir şeyi derlemek, derleyerek ortaya çıkan
biçim - Az, çok az. 10) İnşaat alanında başı korumak için takılan
başlık - Futbolda savunma oyuncusu - Eski Mısır tanrıçası. 11)
Atın ayağına çakılır - Hekimlik - Öğrenim görmek. 12) Üzerine yapı yapılmak üzere ayrılmış toprak parçası - Rihanna’nın
okunuşu (İngilizce kelime) 13) Talasemi’nin ilk harfleri - Br
nesneyi verip karşılığında başka bir nesneyi alma - Eski dilde su
(tersi) 14) Salatalık - Küçük bitkilerin ortak adı - Yetmeyecek
kadar olan - Bir tür kömür. 15) Bir yeri aydınlatmaya yarayan
araç - Ulu önderimizin anıt mezarı.
1) Moral - Sodyumun simgesi - Arap alfabesinde yedinci
harf. 2) Seyrek olarak, zaman zaman - Mübalağa. 3) Geçimlilik – Bire ve kendisine bölünebilen sayıların genel
adı. 4) Bilim - Memleket - Kur’an-ı Kerim’de bir süre.
5) Ziynet ön adlı ünlü şarkıcının soyadı - Kölelik, esirlik,
tutsaklık - Namus. 6) Eskiden içine bir şeyler konulan
mürekkep kabı, hokka - Karışık renkli, alaca - Güzel
koku. 7) Muamma - Afrika ve Asya’da yaşayan zehirsiz,
iri ve güçlü bir yılan. 8) Cet, dede - Akümülatörün pozitif
kutbu. 9) Kudret, yetki - İşçi, emekçi - Sodyumun simgesi. 10) Simgesel, sembol niteliğinde olan - Bir yere inmek
(uçak, kelebek, kuş için) 11) Bir nota - Namus - Türkiye
Cumhuriyetinin kısa adı - Silâhın tutma yeri, tutacak. 12)
Yabancılar, herkes - Geri çekilme, dönme. 13) Sofralarda
kullanılan sahan altlığı - Belirti, nişan - Eski dilde su - Bir
bağlaç eki. 14) Piston - İcar - Niğde’nin ilçesi. 15) Alfabemizdeki yirmi üçüncü harf - Ünlü sinema ve müzik sanatçısı - Sıvının bir yerden başka bir yere doğru ilerlemesi.
Kamil Uysal - Kartal H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
Geçen Sayıdaki
Bulmacanın Çözümü
Fıkra
FAL MAKİNESİ
Temel ile Dursun zengin olmak için Amerika’ya
gitmeye karar vermişler. Bir
yıl sonra bulaşmak üzere
sözleşmişler.
Aradan bir yıl geçmiş.
Buluşma yerine önce, Temel gelmiş. Birkaç dakika
sonra da güzel bir limuzinle
Dursun gelmiş.
Temel, Dursun’a:
- Ben bu bir yıl içinde
hiçbir şey kazanamadım.
Sen nasıl oldu da bu kadar
çok para kazandın? demiş.
Dursun da:
- Çok kolay. Bir fal
makinesi icat ettim. 10 Dolar verip elini uzatıyorsun,
sonra makine falına bakıyor,
demiş.
Bu fikir, Temel’in aklına yatmış.
Bir yıl sonra yine buluşmak üzere sözleşmişler.
Aradan bir yıl geçer,
Dursun yine limuziniyle
meydana gelir. Biraz sonra
özel helikopteriyle Temel
gelir.
Dursun, Temel’e:
- Temel sen nasıl bu
kadar zengin oldun? der.
Temel:
- Ben de senin gibi
bir fal makinesi icat ettim.
10 $ verip elini uzatıyorsun
ve makine falına bakıyor.
Dursun da:
- Ben de ayni şeyi yaptım ama sen nasıl benden
çok kazandın?
Temel:
- Makineye 10 Dolar
verip elini uzatıyorsun ama
elini geri almak için 10 Dolar daha vermen gerekiyor,
demiş.
ÇİÇEK
Firuze ikliminde sen,
Rahiyasına akıttın gönlüme,
Her gün başka açarak,
Neşe saçtın ömrüme.
Her ayrılık bir inci, yakut,
Servet kattın sevgime,
Yüreğime öbek öbek,
Sana kavuşmam gerek.
Ciğerlerime çekerek soludum,
Kokuna doyamadım;
Hayat bahçemin,
Yedi vereni çiçek.
Özlemde olmam gerek,
Seni hep düşlemem gerek,
Sevginle yaşamam gerek;
Öldürmeden sevgimi,
Çiçeği yaşatmam gerek.
Servet Hazırbulan
Öğretmen
Pınarhisar Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu
ÖZLÜ SÖZ
Bırakacağın eli hiç tutma,
Tutacağın eli ise hiç bırakma. Sahte sevgilere gül
olmaktansa, gerçek sevgilere diken ol! (Mevlana)
Hayat bisiklet gibidir, dengeyi kaybetmemek için
ilerlemek gerekir. Albert
Einstein
Yumuşak olma ezilirsin
sert olma kırılırsın. Victor
Hugo
Düşünmeden konuşmanın
cezası sonradan düşünmeye mahkum olmaktır.
Thomas Edison
İbret almak istersen, hata
sahibi kişilerin akıbetlerine
bak da kalbini topla. İmam
Şafii
Gayesiz yaşayanlar nasipsiz kalırlar. Sadi
Şu ümmet için en çok korktuğum şey, dili ve sözleri
ile âlim; kalbi ile cahil olan
kimselerdir. Hz. Ömer
Seslenis
Temmuz 2012
Sayfa 15
ALLAH AŞKINA
DÖRT DUVAR
İSTANBUL ÖRTÜSÜ
Yine dönmeye başladı,
Alıcı kuşlar.
Belli ki hayra,
Alamet değil.
Oynatılmak isteniyor,
Temelden taşlar.
Derim ki, huzura taş koyan,
Akıldan sefil.
Vakit aksın diye voltaya çıkarım zaman geçmez.
Bir vefalı dostum iki satır yazmıştır diye
Mazgal yolu beklerim mektup gelmez.
Rahat bir uyku uyumak isterim
Gözüme uyku girmez.
Görüş günü umutla beklerim
İsmim okunmaz gelenim olmaz.
Derdimi anlatacak bir arkadaş bulurum
Konuşmaya dilim varmaz.
Yaşım genç ama
Bu denli acılara da kalbim dayanmaz.
En sonunda sitem etmekten korkuyorum;
Biliyorum ki sitemimi de kimseler duymaz,
Duyan olsa bil bana ulaşamaz.
Ne zaman hangi biçimde tanışırsam ölümlü
İstanbul’u örtün üstüme.
İstemiyorum ne duvak ne de başka renk!...
İstanbul’un her semtinde yaşadım sanki sonsuz.
Uykumda göz kapaklarımın ardında;
Sadece İstanbul olsun.
Beni ebediyeti uğurlayan
Beni gören herkes gözyaşlarını Marmara’ya akıtsın!...
Yine yağdı yürekler,
Kan ve göz yaşı.
Basında kara haber,
Her saat başı.
Neyi bölüşemedik ki,
Öldürüyor gardaş gardaşı.
Gerçeği görmeyenler;
Derim ki akıldan sefil.
Yeter artık hak aşkına,
İnsafa gelin,
Geçmişin üzerine artık,
Bir çizgi çekin.
Çoraklaşan gönüllere,
Sevgi tohumu ekin.
Sözlerim insanların tümüne;
Anlamayan ise akıldan sefil.
Haydi; hak için,
Birlik olalım.
Barış için çabalayıp,
Ortak bir yol bulalım.
Kanayan yürek yaramızı,
Hep beraber saralım.
Hak yolundan sapanlar,
Bilsinler ki akıldan sefil.
Artık analar ağlamasın,
Çocuklar yetim kalmasın.
Bir ulusun fertleriyiz;
Hiç birimiz heder olmasın.
Gönlümüzde yeşeren,
Umut güllerimiz solmasın.
Ateş hepimizi yakıyor;
Aksini düşünen aklen sefil.
Bırakın susturun silahları,
Zaman birlik zamanı.
Birlikte dindirelim ne olur,
Dökülen kanı.
Bir inat uğruna almayın;
Allahın verdiği canı.
Gelin, uzatın barış elini;
Hepimize Rabbimizdir vekil.
Ali Rıza Çağlar
Kartal H Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu
SENSİZLİK
Saat gecenin üçü;
Sabahın üçü demek daha doğru olur.
Olsun fark eder mi?
Sen yoksun ya yanımda;
Ha sabah olmuş, ha akşam.
Sensizlik beni üşüten ürküten
Sensiz bir hiç olduğumu hissettiren
Acı bir gerçek.
Ey uzaktaki sevgili
Duyuyor musun sesimi?
Ben ancak seninle varım
Seninle yaşarım sevgilim.
Mesut Yoltay
Ankara 1 Nolu L Tipi Kapalı Ceza
İnfaz Kurumu
Rafet Kara
Konya E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
HAYAT ÇEŞMESİ
Eriyen şafağın gözyaşlarından
Yudum yudum hayatı içiyorum.
Naif ve yorgun zaman taşlarından
Bir sel gibi akıp da geçiyorum.
Ruhumda Allah’ın nur nefesiyle
Işığa râm olmuş pervanesiyim.
Dinmeyen arzunun hasret sesiyle
Rabbın insan denen son bestesiyim.
O eski dikişler söküldü sandım,
Mıh gibi öylece durmak istedim.
Asuman nar olup döküldü sandım,
Külünden yurdumu sormak istedim.
Hayatı içerken zaman tasından,
As’lın gölgesiydim, suya aks eden.
Farkında değildim gönül yasımdan,
O ben miydim? Gölgelerle raks eden.
İki oksijen, bir hidrojen - hava,
Akıyor rahmette, hayat çeşmesi.
Avcı iken insan düşermiş ava,
Son nefeste biter, tüm hazinesi.
İnsan maskesi, ifritle yarışmış,
Ben insan değilim, insanlık buysa.
At izleri it iziyle karışmış,
Yanıp ta tükenen, kandildik oysa.
Bu dipsiz uykudan uyanıversem,
Açsam gözümü dağılsa karanlık.
Şöyle muradıma uzanıversem,
Razıyım ömür olsa da bir anlık.
Aklıma düştüğün o günden beri,
Eserim iki ileri bir geri.
Unutmak ne mümkün, ne mümkün seni,
Meğer senmişsin yar, hayat çeşmesi.
Öteye ertelenmiş hayallerle,
Zamanı sürüklerim adım adım.
Ötelerde bizi bir el bekler de,
Uzanır alırım neyse muradım.
Hamile geceden doğunca bela,
Ne tufan ağladı, ne kutup dondu.
Mazluma her zulüm görüldü reva,
Hayatın kalbine, sanki put kondu.
Dün bir solukta uçurumlar aştık,
Akşam indi, bizse gündüze açtık.
Nefis doydu, oysa nura muhtaçtık,
Hayat akan sesti,sesini kesti.
Hayat çeşmesinden içtiğim kader,
Ardıma baktırdın meraklı gözle.
Umutlar üstünde buzdan perdeler,
Vuslatı içip de eriyor sözde.
Ömür denen tabloda gözyaşları,
Rüzgara koşan yaprak kadar yetim.
Doğurduğum bütün hatıraları,
Huzuruna getirmektir niyetim.
Zaman sünger, bense sudan bir varlık;
Bırakın girdabı, faniyi yutsun.
Hicretim gölgeden gölgeye anlık,
Bir el uzansın da, sımsıkı tutsun...
Nurullah Tuksal
Denizli D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
Bu şehre veda edemem,
Zaten beceremiyorum da.
İstanbul’da doğmadım ama
Ruhum İstanbul’lu,
Sanki her sokağında ismim yazılı.
İstanbul’da olduğum her gün hediye bana;
Kim yok sayabilir ki.
Hem de,
Yalnızca sessiz sedasız öldüm diye!...
Duygu Taşkıran
Bandırma M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
SENİN İÇİN
Dalıp giderim uzaklara
Bir sigara içimi.
Her nefesimde sen varsın
Her ahım senin için.
Sararmış hüzünleri yarılı özlemleri
Yanık, yalnız yüreğimle
Koklarım senin için.
Her gece baştan sona sokaklarda
Esmer yalnızlığımı örerim
İlmik ilmik
Örerim senin için...
Bir yanım deniz
Bir yanım insan içinde.
Yürürken caddeleri
Bu kentin ıslak yanağına
Sürerek yaralı hasretimi
Büyütürüm senin için.
Senin için gözyaşlarım
Yüreğimin sızısı.
Senin için suskunluğum
Yasaklı sevdam için...
Hamit Taşkıran
Aydın E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
RÜYA
Dün gece seni aradım rüyamda,
Kapkara, toz bulutlar ardında.
Bir bakış, yok oluş sonrasında
Kayboluş, toz bulutlar ardında.
Sensizim, al beni karanlıktan,
Simsiyah, bir gecenin ardından.
Uyandır, kapkara uykulardan,
Al çıkart, toz bulutlar ardından.
Ben seni unutamadım ki zamanla
Her gece seni aradım rüyamda.
Sensizim unutamam ki zamanla
Her gece seni ararım rüyamda.
Yıldırım Akol
Ankara 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli
Kapalı Ceza İnfaz Kurumu
SAYFA 16
Seslenis
Çorum’da kurumlararası futbol turnuvası
Çorum Barosunun düzenlediği 5.Geleneksel Halı Saha Turnuvasında geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Çorum L Tipi Kapalı Ceza infaz Kurumu, 16 takım
arasından birinci oldu. Turnuvanın finali 19.05.2012 tarihinde oynandı. Ceza infaz Kurumu rakibini normal süresi 2-2 biten maçta penaltılar sonucunda 5-2 yenerek turnuva şampiyonluğunu elde etti. Ödül törenine Çorum Cumhuriyet Başsavcısı Bayram Eray, Ağır Ceza Mahkemesi ve Adalet Komisyonu Başkanı Yılmaz
Şengül, Baro Başkanı Av. İbrahim Özyılmaz, İdare Mahkemesi Başkanı Tahsin
Yılmaz, Cumhuriyet Savcısı Hasan Dönmez, hâkim ve Cumhuriyet savcıları,
avukat, Kurum Müdürü Mehmet Aydın ve Kurum personeli katıldı. Ceza İnfaz
Kurumu, birincilik kupasını Baro Başkanı Av. İbrahim Özyılmaz’ın elinden aldı.
‘İhsan Eroğul Futbol Turnuvası’nın 7’ncisi yapıldı
A
dana’da, bu yıl yedincisi düzenlenen İhsan Eroğul
Futbol Turnuvası, 10 Mayıs - 28 Haziran 2012 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Adana E ve F Tipi
Kapalı Ceza İnfaz Kurumlarının birlikte düzenlediği futbol
turnuvasına bu yıl 20 takım katıldı. Görevi başında iken hayatını kaybeden Adana Cumhuriyet Başsavcısı İhsan Eroğul
anısına ilk kez 2006 yılında gerçekleştirilen turnuvada; Adana Barosu Çukurova Futbol Takımı birinci olurken, Adana
Barosu Başkanlığı Futbol Takımı ikinciliği ve Mersin Avukat Katipleri Derneği Futbol Takımı üçüncülüğü elde etti.
Turnuvanın kupa ve ödülleri 28 Haziran 2012 tarihinde; Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, Bölge Adliye Mahkemesi Başkanı Sabri Beytorun, Cumhuriyet Başsavcı Vekili
Ahmet Akkaya ve Reşit Özcan, İl Emniyet Müdürü Mehmet Avcı, Adana Barosu Başkan Yardımcısı Hakan Önenli,
Adana Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdür Vekili Mustafa
Uyanık’ın katılımıyla yapılan törende verildi.
Turnuvanın açılışı 10 Mayıs 2012 tarihinde, Adana 5
Ocak Stadında, İl Protokolünün katılımıyla yapıldı.
TURNUVAYA ÇOK SAYIDA KURUM DESTEK VERDİ
Turnuvanın organizasyonunda Gençlik Hizmetleri ve
Spor İl Müdürlüğü “desteği” ve koordinesi ile birçok kamu
kurum ve sivil toplum örgütlerinin desteği alınmıştır. Turnuva boyunca ayrıca İl Hakemler Kurulu Başkanlığı, Türkiye Futbol Federasyonu Bölge Müdürlüğü, Adana Emniyet
Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü ile işbirliği yapıldı. Turnuva her yıl olduğu gibi HİF (herkes için futbol) Turnuvaları kapsamında Türkiye Futbol Federasyonu da destek
verdi.
Turnuvaya oyuncuların aileleri, kurum personeli ve vatandaşlar izleyici olarak yoğun ilgi gösterdi. Maçları haftalık,
yaklaşık 1000 kişi izledi. Turnuvaya; Adana ve civar bölgelerde yer alan il ve ilçelerdeki kurumlarda görev yapan her
kademeden personel ile baro mensubu avukatlar, ceza infaz
kurumu çalışanları, adliye mensupları, İl Jandarma Komutanlığı rütbeli askerleri, avukat kâtipleri derneği, açık ceza
infaz kurumlarındaki hükümlülerin yer aldığı oyunculardan
oluşan toplam 20 takım katıldı.
KUPA VE KAPANIŞ TÖRENİ
Turnuvanın finali, 28.06.2012 tarihinde, Adana 5 Ocak
Şehir Stadında, Adana Barosu Başkanlığı - Adana Barosu
Çukurova Futbol Takımları arasında yapıldı. Büyük çekişmeye sahne olan maçı kazanan Adana Barosu Çukurova Futbol takımı şampiyonluğu elde etti. Aynı gün yapılan
üçüncülük müsabakasında ise Kozan M Tipi Ceza İnfaz
Kurumunu mağlup eden Mersin Avukat Katipleri Derneği
gülen taraf oldu.
İŞ BİRLİĞİ İÇİN TEŞEKKÜR
Kupa töreni öncesinde, turnuvaya desteklerinden dolayı
kurum, kuruluş ve firmalara plaket takdim edildi. İl Emniyet Müdürü Mehmet Avcı Adana 112 İl Ambulans Servisi
Başhekimliğine, Cumhuriyet Başsavcı Vekili Reşit Özcan
Adana Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğüne, Adana F Tipi Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Haydar Çalışkan
Uşak E Tipi’nde Bahar Futbol Turnuvası heyecanı
Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) başlattığı
‘Herkes İçin Futbol’ (HİF) kampanyası kapsamında Uşak
E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda düzenlenen halı
saha futbol turnuvası, 07 Haziran 2012 tarihinde oynanan
final maçı ile sona erdi.
Uşak E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki halı
sahada tutuklu ve hükümlülerin oluşturduğu 40 takımın
katıldığı turnuvanın final maçını Uşak Valisi Özdemir
Çakacak, İl Jandarma ve Garnizon Komutanı Jandarma
Albay İsmail Özcan, Cumhuriyet Başsavcısı Ali Bayram,
Uşak Barosu Başkanı Avukat Rıza Albay, Uşak Cumhuriyet Savcısı Lütfı Karabacak, Gençlik Hizmetleri
ve Spor İl Müdürü Mehmet Kabay, İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Bulut, Uşak Kapalı ve Açık
Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Mehmet Özer ve
davetliler izledi.
Uşak Valisi Özdemir Çakacak törende yaptığı
konuşmada, “İnsan, sosyal bir varlıktır. İnsanın
olduğu yerde iyilikler, güzellikler olduğu gibi istenmeyen olaylar da olur. İnsan yaptığının karşılığını alır. Yaptığı işlerden dolayı takdir de alabilir
tekdir de. Ceza infaz kurumları da istenmeyen
olaylar neticesinde alınan cezaların ifa edildiği
yerlerdir.” dedi. Ceza infaz kurumlarında sadece
adaletin verdiği cezaların yerine getirilmediğini
belirten Çakacak, hükümlü/tutukluların eğitim
ve iyileştirme çalışmaları, sosyal kültürel faaliyetler ve sportif faaliyetler ile hayata yeniden hazır-
landığını söyledi. Uşak Valisi Çakacak, konuşmasını “spor
dostluktur, kardeşliktir, insanları birbirine bağlayan en
önemli araçlardan biridir, bu vesile ile turnuvanın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyorum” diyerek
noktaladı.
Turnuvanın finalinde E-l ve B-l No’lu odaların karşılaşması nefesleri kesti. Oldukça heyecanlı geçen karşılaşmanın normal süresi 2-2 berabere sona erdi. Penaltı
atışları sonucu rakibine 7-6 üstünlük sağlayan B-l turnuva
sonunda birincilik kürsüsüne çıkarken E-l ikinci, E-6 da
üçüncü oldu.
Adana Avukat Katipleri Derneği Başkanı Kemal Üstüner’e,
Adana Barosu Başkan Yardımcısı Hakan Önenli, LBT
Varlık Yönetim A.Ş. Bölge Müdürü Atilla Şerbetçi’ye, Adana Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdür Vekili Mustafa
Uyanık’a, Kıvanç Tekstil ve Kıvanç Enerji A.Ş. Yönetim
Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Kıvanç’a, Cumhuriyet
Başsavcı Vekili Ahmet Akkaya da Adana İl Hakemler Kurulu
Başkanlığına plaket verdiler.
KUPA VE MADALYA TAKDİMİ
Törende Adana Barosu Çukurova Futbol Takımı,
şampiyonluk kupasını Adana Valisi Hüseyin Avni Çoş’un
elinden alırken, büyük sevinç yaşadı. Ayrıca, oyunculara da
madalya verildi. İkinci olan Adana Barosu Başkanlığı Futbol
takımına kupa ve madalyalarını Bölge Adliye Mahkemesi
Cumhuriyet Başsavcısı Sabri Beytorun, üçüncü olan Mersin Avukat Katipleri Derneği Futbol Takımına kupa ve madalyalarını ise Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanı Mehmet Kaya tarafından takdim edildi.
Turnuvada en centilmen takım seçilen Kozan M Tipi
Ceza İnfaz Kurumu Futbol Takımına en centilmen takım
kupası ve madalyaları, en centilmen oyuncu seçilen Kozan
M Tipi Ceza İnfaz Kurumu Futbol Takımı oyuncusu Dr.
İsmail Damar’a plaket ve turnuva anısına hediye, turnuvada
11 golle gol krallığına ulaşan Mersin Avukat Katipleri Derneği Futbol Takımı oyuncusu Serkan Mutlu’ya plaket, futbol topu ve hediye takdim edildi.
Turnuvaya katılan takımlar
- Adana Avukat Katipleri Derneği
- Tarsus Adliyesi Adalet Spor
- Adana Barosu Başkanlığı
- Mersin E Tipi Ceza İnfaz Kurumu
- Adana Barosu Çukurova Futbol Takımı
- İskenderun M Tipi Ceza İnfaz Kurumu
- Kozan M Tipi Ceza İnfaz Kurumu
- Kozan Adliyesi
- Niğde E Tipi Ceza İnfaz Kurumu
- Tarsus Adliyesi
- Tarsus C Tipi Ceza İnfaz Kurumu
- Hatay E Tipi Ceza İnfaz Kurumu
- Ceyhan E Tipi Ceza İnfaz Kurumu
- Adana E Tipi Ceza İnfaz Kurumu
- Yeni Adana Adliyesi
- Osmaniye adliyesi
- Adana E Tipi Ceza İnfaz Kurumu
- Osmaniye T Tipi Ceza İnfaz Kurumu
- Adana İl Jandarma Komutanlığı
- Mersin Avukat Katipleri Derneği.

Benzer belgeler

Adalet Bakanı Ergin, ceza infaz kurumu personeli ile iftar yemeğinde

Adalet Bakanı Ergin, ceza infaz kurumu personeli ile iftar yemeğinde mesafe var. Almamız gereken yol var.” dedi. Ergin, personelin zor şartlarda çalıştığını ve özlük hakları başta olmak üzere sorunları bulunduğunu ifade ederken, bu konudaki gayretlerinin devam ettiğ...

Detaylı

Ağustos-Sayı: 113 - Sesleniş

Ağustos-Sayı: 113 - Sesleniş Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Aykut Kılıç’ın Başkanlığında Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Sefa Mermerci, Personel Genel Müdür Vekili Ünal Bozdağ, Eğitim Dairesi Başkanı Muharrem Ürgüp, Ga...

Detaylı

Temmuz-Sayı: 112 - Sesleniş

Temmuz-Sayı: 112 - Sesleniş gereğince, ceza infaz kurumundan salıverilen hükümlülere yönelik, cezalarının koşullu salıverilmeye kadar olan kısmında “topluma kazandırılmaları ve iyileştirilmelerine” yönelik programlar oluşturu...

Detaylı