Çocuk Cerrahisi II. Eğitim Kurultayı Kitabı

Transkript

Çocuk Cerrahisi II. Eğitim Kurultayı Kitabı
ÇOCUK CERRAHİSİ
II. EĞİTİM KURULTAYI
GÜLHANE ASKERİ TIP AKADEMİSİ ve TIP FAKÜLTESİ
2-4 MART 2007, ANKARA
KURULTAY KİTABI
Derleyen
Prof. Dr. Ali AVANOĞLU
Doç. Dr. Serdar H. İSKİT
ÇOCUK CERRAHİSİ YETERLİK KURULU
Cenk SN BÜYÜKÜNAL
Nizamettin KILIÇ
Tanju AKTUĞ
Mustafa MELİKOĞLU
Cahit TANYEL
Güngör KARAGÜZEL
Serdar H. İSKİT
TÜRKİYE ÇOCUK CERRAHİSİ DERNEĞİ
Ünal ZORLUDEMİR
Ali AVANOĞLU
Hakan ÇAVUŞOĞLU
Mustafa MELİKOĞLU
Cahit TANYEL
Selim AKSÖYEK
Gonca TEKANT
KURULTAY BAŞKANI
Prof.Dr. Cenk S.N. BÜYÜKÜNAL
KURULTAY SEKRETERİ
Doç.Dr. Serdar H. İSKİT
2
Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği II. Eğitim Kurultayı’nın Değerli Üyeleri,
I.Eğitim Kurultayı’nı yıllar önce yine bir Mart ayı başında Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Tıp
Fakültesi’nde düzenlemiştik. İkincisini de Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Tıp Fakültesi’nde
düzenliyoruz. Böyle bir toplantı düzenlemek, bazı özel nitelikleri ve özelliği olan katılımcı insanları
gerektirir. Bu tür toplantıların çekici bir sosyal yanı yoktur. Bu tür toplantılara parasal destek de
bulunamaz. Bu tür toplantılar için harcayacağınız, 3 günlük, siz ve aileniz için çok değerli olan
hafta sonunu, yoğun geçen bir haftanın ardından eşiniz ve çocuklarınızla birlikte geçirmeniz
beklenir. Sezonun filmlerini, gidemediğiniz sahne oyunlarını izlemek için Mart ayı biçilmiş
kaftandır. Ama siz bu üç günü, eğitim gibi zor, size kısa sürede hiçbir getirisi olmayan bir konuya
ayırdınız; hazırlık yaptınız. Bunun için sizler özelsiniz, özellikli insanlarsınız dedim. Sizleri
geldiğiniz için kutluyor, teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı’nın en yoğun ve sıkıntılı günlerinde, yapılması gereken ve yaşamsal
öneme sahip işler varken, bir eğitim toplantısına katılmış, öğretmenlerimizi ve özellikle hanım
öğretmenlerimizi yüceltici bir söylev ile onurlandırmış, cesaretlendirmişti. Hiçbir savaşın, eğitim
başarısı olmaksızın kazanılamayacağının farkındaydı. Mustafa Kemal, eğitime verdiği önem
nedeniyle, İstanbul Üniversitesi’nde yaptığı incelemelerde, hoca kürsüde ders anlatıyorsa,
oturmasını rica eder ve kendisi dersi ayakta dinlerdi. Atatürk’ün eğitim veren kişilere gösterdiği
incelik ve saygı, günümüz politikacılarına, devlet adamlarına ders verir niteliktedir.
Çocuklarınıza vereceğiniz hafta sonunu buraya harcıyorsunuz. Ama gerçekte, bu hafta sonunu
torunlarınıza, torunlarınızın çocuklarına ya da onların sağlık sorunları ile ilgilenecek, onları yaşama
kavuşturacak “çocuk cerrahlarının daha iyi yetişebilmesi “ amacıyla kullanmış olacaksınız. Bu
hafta sonunuzu gelecekteki genç meslektaşlarınızın daha iyi eğitilmesi, onlara ülkenin her yanında
olabildiğince standard bir eğitim verilmesi, daha kaliteli bir eğitimin daha da iyi denetilebilmesi,
kaliteyi arttıracak sınavların uluslararası düzeyde gerçekleştirilmesi, asistan eğitiminin olmazsa
olmaz koşulu olan “asistan karnelerinin” eksiksiz uygulanması gibi konulara ayıracak, sorunları
çözümleyici önlemleri bularak toplantıyı sonuçlandıracaksınız. Bu toplantıdan evlerinize, görevini
yapmış insanların adrenalin dozuna sahip olarak döneceksiniz. Ne mutlu sizlere!
II. Eğitim Kurultayı’nın gerçekleşmesinde ilkinde olduğu gibi önemli yardımlarını gördüğümüz
GATA Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı ‘nın tüm elemanlarına, Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Tıp
Fakültesi Dekanlığı’na, Kurultay için her tür katkıyı yaparak bizleri destekleyen Türkiye Çocuk
Cerrahisi Derneği Başkanı ve Yönetim Kurulu’na, bu toplantıda sunulacak belki de en önemli
çalışma olan “Çocuk Cerrahisi’nin Dünü,Bugünü ve Yarını” projesinin mimarı ve TÇCD Genel
Sekreteri Prof. Dr. Ali Avanoğlu’na, programın yapılması, en ince ayrıntıların çözümlenmesi işini
başarı ile gerçekleştiren Kurultay Genel Sekreteri Doç. Dr. Serdar İskit’e, bu çalışmanın her
aşamasında bizlerle kol kola çalışan Prof. Dr. Haluk Öztürk’e, bilimsel programın hazırlanması
aşamalarında önemli katkıları olan Prof. Dr. Tanju Aktuğ’a ve çalışma gruplarında görev alan
meslektaşlarımıza, konuk konuşmacılara teşekkürü bir borç bilirim.
S.N. Cenk Büyükünal
Türkiye Çocuk Cerrahisi
Yeterlilik Kurulu Başkanı
3
II. ÇOCUK CERRAHİSİ EĞİTİM KURULTAYI PROGRAMI
2 Mart 2007, Cuma
ÇOCUK CERRAHİSİNİN DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINI ÇALIŞMASI
10.00 – 10.15
10.15 – 12.00
Açılış
M. Zeki Bayraktar (GATA Dekanı)
Haluk Öztürk (GATA Çocuk Cerrahisi A.D. Başkanı)
Cenk Büyükünal (Yeterlik Kurulu Başkanı)
Ünal Zorludemir (TÇCD Başkanı)
Çocuk Cerrahisinin Dünü, Bugünü, Yarını Çalışmasının Araştırma
Sonuçları
Çalışmanın tanıtımı
15’
Türkiye’deki çocuk cerrahisi eğitim kurumlarının tarihçesi
15’
Türkiye’de çocuk cerrahisi eğitim kurumlarının envanteri
15’
Çocuk cerrahlarının mesleklerinden memnuniyetlerinin
araştırılması
15’
Çocuk cerrahlarının gelecek beklentileri ve hedefleri
15’
Tıp fakültesi internlerinin gelecek beklentileri, kariyer
tercihleri içerisinde çocuk cerrahisinin yeri
15’
Ali Avanoğlu
Cenk Büyükünal
Ali Avanoğlu
H. İbrahim Durak
Ahmet Kazez
H. İbrahim Durak
12.00 – 13.30 Öğle Yemeği
13.30 – 15.00 Grup Çalışmaları
Yönlendiriciler: H. İbrahim Durak, Ali Avanoğlu
Eğitim kliniklerinin minimum standartlarının saptanması
On yıl sonra çocuk cerrahisi alanında hekim, altyapı ve olanaklar
4
15.00 – 16.00 Grup Sunumları
Moderatörler: H. İbrahim Durak, Ali Avanoğlu
Raportörler: Gonca Tekant, Selami Sözübir
16.00 – 16.30 Kahve arası
16.30 – 19.00 Çocuk Cerrahisi Kliniklerindeki Minimum Standartlar
(Uzman Paneli)
Moderatörler: H. İbrahim Durak, Ali Avanoğlu
Raportörler: İbrahim Karnak, İlhami Sürer
3 Mart 2007, Cumartesi
ÇOCUK CERRAHİSİNİN DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINI ÇALIŞMASI
09.00 – 12.00 Yapılandırılmış Tartışma
Moderatörler: Ali Avanoğlu, İlhami Sürer
Raportörler: Orkan Ergün, Gülce Hakgüder
Sağlık Bakanlığı’na yönelik mesajlar
Eğitim Kurumlarına yönelik mesajlar
Çocuk Cerrahlarına yönelik mesajlar
12.00 – 13.30 Öğle Yemeği
EĞİTİM STANDARTLARI ÇALIŞMASI
13.30 – 15.15 Grup Çalışmaları
Müfredat, Rotasyon ve Asistan Karnesi
Yönlendiriciler: Yunus Söylet, Gürsu Kıyan
Eğitim Kurumlarının Eşyetkilendirmesi
Yönlendiriciler: Cenk Büyükünal, Mustafa Melikoğlu
Yeterlik Sınavı ve Resertifikasyon
Yönlendiriciler: Tanju Aktuğ, Nizamettin Kılıç
15.15 – 15.30
Kahve arası
15.30 – 17.30 Grup Sunumları ve Tartışmalar
Moderatörler: Tolga Dağlı, Haluk Öztürk
Raportörler: Suzi Demirbağ, Hakan Çavuşoğlu
5
17.30 - 17.45 Kahve arası
17.45 – 18.30 Sonuç Bildirgesinin Hazırlanması
Moderatörler: Ünal Zorludemir, Cenk Büyükünal
4 Mart 2007, Pazar
TEMEL EĞİTİM KURSLARI EŞGÜDÜM ÇALIŞMASI
09.00 – 09.15 Açılış, program, Amaç ve Hedeflerin Okunması
Tanju Aktuğ
09.15 – 09.45 Kursların ve Uygulama Standartlarının Tanıtımı
Serdar İskit
09.45 – 12.00 Kurs Uygulamaları (Grup Çalışması)
Yönlendiriciler:
Güngör Karagüzel,Mustafa Olguner,
Gürsu Kıyan, Coşkun Özcan
Amaç-hedef belirleme hazırlığı
Etkileşimli sunum hazırlığı
Olgu sunumu hazırlığı
Radyoloji oturumu hazırlığı
(Coşkun Özcan)
(Mustafa Olguner)
(Gürsu Kıyan)
(Güngör Karagüzel)
12.00 – 13.30 Öğle Yemeği (13.30)
13.30 – 14.30 Grup Sunumları
Moderatörler: Yunus Söylet, İbrahim Ulman
14.30 – 15.00 Tartışma ve Kapanış
Moderatörler: Tanju Aktuğ, Serdar İskit
6
Türkiye’ de Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının
dünü, bugünü ve yarını:
Hekim gereksinimi, hizmet ve uzmanlık eğitimi
standartları
Proje Raporu
(TÇCD II. Eğitim Kurultayı 2-4 Mart 2007 GATA’da
tartışılmak üzere hazırlanmış ilk versiyondur)
Hazırlayanlar
Dr. H.İbrahim Durak
Dr. Ali Avanoğlu
Dr. Cenk Büyükünal
Dr. Ahmet Kazez
Sunuş
Elinizde tuttuğunuz bu taslak rapor ülkemizde eğitim veren tüm çocuk cerrahisi kurumlarının katılım ve
katkısı ile yürütülen 3 yıllık bir çalışmanın henüz tamamlanmamış ürünüdür. 2-4 Mart 2007 tarihlerinde
düzenlenenen ÇOCUK CERRAHİSİ II. EĞİTİM KURULTAYI’nda üzerinden tartışılıp eklenecek
sonuçlarla tamamlanıp basılması ve dağıtılması hedeflenmektedir.
Bu ilk versiyon içinde önemli hatalar barındırabilir. Katkı ve önerilerinizle birlikte düzelteceğimizi ve
geliştireceğimize inanıyor, başarılı ve verimli bir Kurultay geçrimesini diliyoruz.
Proje grubu
7
İÇİNDEKİLER
SUNUŞ
7
PROJE: TÜRKİYE’ DE ÇOCUK CERRAHİSİ UZMANLIK ALANININ DÜNÜ, BUGÜNÜ VE YARINI:
HEKİM GEREKSİNİMİ, HİZMET VE UZMANLIK EĞİTİMİ STANDARTLARI
9
ÇOCUK CERRAHİSİNİN DÜNÜ
11
1. EGE ÜNİVERSİTESİ
13
2. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ
20
3. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ
21
4.İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ (CERRAHPAŞA)
22
5.ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ
31
5.GATA
32
6.ANKARA ÜNİVERSİTESİ
32
7.ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ
33
8.ISTANBUL ÜNİVERSİTESİ (İSTANBUL)
34
9.GAZİ ÜNİVERSİTESİ
34
11.SAĞLIK BAKANLIĞI BEHÇET UZ ÇOCUK HASTANESİ
35
12. ŞİŞLİ ETFAL EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ
37
13. AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ
37
14. MARMARA ÜNİVERSİTESİ
38
15. KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
38
16. İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ
39
17. ZEYNEP KAMİL HASTANESİ
39
18. ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ
39
19. OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ
40
20. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ
43
21.CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ
44
22. FATİH ÜNİVERSİTESİ
44
23. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ
44
24. HARRAN ÜNİVERSİTESİ
45
25. MERSİN ÜNİVERSİTESİ
45
26. GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ
46
27. BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ
46
28. ZONGULDAK KARA ELMAS ÜNİVERSİTESİ
47
29. KIRIKKALE ÜNİVERSİTESİ
48
48
30. SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ
31. AFYONKARAHİSAR ÜNİVERSİTESİ
48
32. MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ
48
33. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ
48
TÜRKİYE’DE ÇOCUK CERRAHİSİ UZMAN VE ASİSTANLARININ MESLEĞİ TERCİH NEDENLERİ,
DİSİPLİNİN İMAJI, ÖRGÜTLENMESİ, SUNULAN HİZMETLER VE UZMANLIK EĞİTİMİ
HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ
51
ÇOCUK CERRAHİSİ EĞİTİM KLİNİKLERİ ENVANTERİ
59
TÜRKİYE’DE ÇOCUK CERRAHİSİ KLİNİKLERİNİN GELECEK PLANLARI
67
TÜRKİYE 2005-2006 EĞİTİM ÖĞRETİM YILINDA TIP FAKÜLTELERİNİN SON YILINDA OKUYAN
ÖĞRENCİLERİN KARİYER TERCİHLERİ VE ÇOCUK CERRAHİSİNİN YERİ
72
(EK 1)
79
A CROSS-SECTIONAL SURVEY REPORT ON FACTORS INFLUENCING THE CHOICE OF
PEDIATRIC SURGERY AS A MEDICAL CAREER AMONG TURKISH PEDIATRIC SURGEONS
AND RESIDENTS
79
8
Türkiye’ de Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının dünü, bugünü ve
yarını: Hekim gereksinimi, hizmet ve uzmanlık eğitimi standartları
H.İbrahim Durak
Ali Avanoğlu
Giriş
Ülkemizde tıpta uzmanlık alanında hekim gereksiniminin hizmet ve uzmanlık eğitiminin standartlarının
belirlenmesi tamamen Sağlık Bakanlığı’ nın yetkisindedir. Bunun yanı sıra üniversiteler, uzmanlık
dernekleri, Türk Tabipleri Birliği bu konuda çalışmalar yürütmektedir ancak halen bu konularda ülke
gereksinimlerine karşılık verecek, bilimsel kanıtlara dayalı, kamu ve sivil toplum örgütlenmelerinin
üzerinde uzlaştığı bir planlama, uygulama ve değerlendirme süreci hayata geçirilememiştir. Dünya’ da
bu standartların belirlenmesi için ülkemizdekine benzer kurumların farklı ağırlıklarda rolleri ve
sorumlulukları bulunmaktadır. Diğer yandan uluslararası örgütlenmeler (örn. UEMS) bu standartlara ait
çalışmalar yapmakta, öneriler geliştirmekte ve üyeleri aracılığı ile bu önerilerin hayata geçirilmesi için
çalışmalar yürütmektedir.
Genel Amaç
Ülkemizde Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının geçmişi ve bugününe dayanarak geleceğinin
planlanabilmesi, makro (ulusal) ve mikro (kurumsal) düzeylerde toplumun önceliklerine uyan bilimsel
verilere dayalı, Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanında maliyet-etkin bir sağlık hizmeti, eğitim ve araştırma
hizmet planlaması yapılabilmesi, uygulanması ve değerlendirmesi için ana bir belge oluşturmak.
Çalışma Başlıkları, Hedefleri, Kapsam ve Yöntem
1.Dün
D1. Türkiye’ de Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının tarihsel gelişiminin ortaya konulması
Yöntem: Tarihsel kayıt ve dökümanların, biyografilerin, raporların analizi
Nasıl başladı-tarihsel köşe taşları (kliniklerin kurulması, derneğin kurulması, Board kurulması
v.b.)
Yıllar içindeki çocuk cerrahı sayıları, eğitim veren kurumların artışı
Eğitim programları
Süre: 6 ay
2.Bugün
B1. Türkiye’ de şu anda hizmet veren Çocuk Cerrahisi Kliniklerinin altyapı, insangücü ve hizmet
olanakları saptanması ve UEMS kriterleri ile karşılaştırılması
Yöntem: Kesitsel Envanter çalışması
Kaç klinik (eğitim veren, vermeyen), ne zaman kurulmuş
Nerelerde (coğrafi dağılım)
Altyapı olanakları (UEMS kriter alanlarını kullanarak)
İnsangücü olanakları (UEMS kriter alanlarını kullanarak)
Verilen hizmetin nicelik ve niteliği (2004 yılı içinde: ameliyat, poliklinik, yatan hasta,
enfeksiyon, mortalite v.b gibi niteliğe dair objektif veriler
Eğitim (2004 yılı içinde: Mezuniyet öncesi, sonrası, STE etkinlikleri
Araştırmalar (son beş yıllık, politika, başlıklar, nasıl kullanılmış)
Süre: 1 yıl
B2. Türkiye’ de şu anda hizmet veren Çocuk Cerrahisi Kliniklerinin güçlü ve zayıf yönleri ile
gelecek hedeflerinin belirlenmesi
Yöntem: Kesitsel anket çalışması
Hizmet, Araştırma, Eğitim (Mezuniyet öncesi ve sonrası) alanlarının her biri için
Kliniğin vizyonu kısa (3 yıl) ve uzun vadeli hedefleri (10-20 yıl)
SWOT analizi
Süre: 1,5 yıl
B3. Türkiye’ deki Çocuk Cerrahları ve Uzmanlık öğrencilerinin Mesleklerine bakış açısı ve
gelecekten beklentileri
Yöntem: Kesitsel anket çalışması (Posta + yüz yüze)
9
Bağımsız değişkenler (ünvan, yaş, mezuniyet, çalıştığı kurum-biçim, v.b.)
Mesleğe bakış açısı (iş doyumu, sorunlar, v.b)
Çocuk cerrahlığı mesleğinin geleceğine dair beklentileri (maddi koşullar, hasta profili ve
hastalıklar, çalışma koşulları ve alanları, düzenleyici kurum, kendini gördüğü yer v.b)
Süre: 1,5 yıl
B4. Türkiye 2005-2006 eğitim öğretim yılında tıp fakültelerinin son yılında okuyan öğrencilerin
kariyer tercihleri ve bunun içine çocuk cerrahisinin yeri
Yöntem: Kesitsel anket çalışması
Bağımsız değişkenler (fakülte, yaş, v.b.)
Hekimlik mesleğine bakışı
Aldığı eğitime (geneli ve çocuk cerrahisi) bakışı
Kariyer tercihi (uzmanlık-pratisyenlik, kamu-özel, cerrahi-dahili-temel tıp) ve nedeni
Süre: 1 yıl
B5.Türkiye’ deki mezuniyet sonrası çocuk cerrahisi eğitimi
Yöntem: Kesitsel envanter çalışması
Bağımsız değişkenler (kurum, eğitim tipi, süresi v.b)
Eğitim programı özellikleri
Hedef, içerik, altyapı, eğiticiler, yöntem, değerlendirme, v.b
Süre: 1,5 yıl
3. Yarın
Y1. Türkiye’ de Çocuk Cerrahlarının 2015 yılındaki iş tanımları ve iş profili (gereken mesleksel
yetkinlikler)
Yöntem: Çocuk Cerrahları ile Delphi çalışması
Hangi hastalıklar-sağlık sorunları-ameliyatlar- (öncelikleme)
Hangi çalışma koşulları (uzlaşma)
Hangi yasal-örgütsel düzenleme (beklenti)
Hangi alt alanlar (beklenti)
Süre: Bugün çalışmalarının hemen ardından 6 ay
Y2. Türkiye’ de Çocuk Cerrahisi Disiplinin 2015 yılındaki durumu
Yöntem: Çocuk cerrahisi alanında eğitici niteliğine sahip deneyimli uzmanlarla uzman paneli
Gereken hekim sayısı
Çocuk Cerrahının iş tanımı
Çocuk Cerrahının iş profili (yetkinlikler)
Eğitim
Mezuniyet sonrası eğitim programı
Hedef, içerik, altyapı, eğiticiler, yöntem, değerlendirme, v.b
Mezuniyet öncesi eğitim programı
Hedef, içerik, altyapı, eğiticiler, yöntem, değerlendirme, v.b
Hizmet
Öncelikli hastalıklar
Hizmet alt yapısı
Araştırma
Araştırma altyapısı
Araştırma öncelikleri
Süre: Dün ve bugün çalışmalarının raporu eşliğinde 1 ay
Projeden Beklenen Yararlar ve Sonuçların Uygulamaya Aktarımı
Proje kapsamında çalışma sonuçları tek tek ya da hep birlikte ülkemiz için bu alanda planlamaya esas
teşkil edecek bir ana belgeler dizisi oluşturacaktır.
Bu ana belgeler;
a) Ülke düzeyinde planlama yapan kurumlar (DPT, Bakanlıklar gibi), uluslararası kurumlarla
(UEMS, Çocuk CerrahisiAvrupa Board’u gibi) paylaşıp makro düzeyde planlama ve uygulama ve
değerlendirmelere katkıda bulunulabilecektir
b) Türkiye’ de bu alanda eğitim ve hizmet sunan, araştırma yapan kurumların mikro düzeyde
planlama ve uygulama ve değerlendirmeleri için yol gösterici olacaktır.
c) Diğer uzmanlık dernekleri için örnek bir çalışma ve rapor niteliği taşıyacaktır.
10
Çocuk Cerrahisinin Dünü
S.N. Cenk Büyükünal
FRCS, FEAPU, FEAPS
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi A.D
(*)Çocuk Cerrahisi Eğitimi veren 33 Eğitim Kurumu’nun ortak çaba ve çalışmaları ile gerçekleşmiştir
Ülkemizde Çocuk Cerrahisi ile ilgili ciddi anlamdaki en önemli belgenin Amasyalı Cerrah Şerafeddin
Sabuncuoğlu’na (XV.yy ortaları) ait “Cerrahiyye-i Ilhaniye “ isimli 3 ciltlik kitabı çocuk cerrahisi ile ilgili
bölümleri olduğunu biliyoruz. Bu eserle Sabuncuoğlu, anal atrezi, interseks, hipospadias, inguinal
herni, surnümeral parmak, hidrosefali, sünnet ve sünnet komplikasyonları, yapışık labia minora, kısa
dil frenulumu gibi hastalıkların tedavsi ile ilgili yeni teknikler, modifikasyonlar, cerrahi aletler önermiştir.
Bununla da kalmayarak cerrahi alet ve teknikleri resimlemiştir. Kitap, asistan cerrahların bir
bölümünün” hanım cerrah” olduğunu göstermesi açısından da ilginçtir.
Batı kültürü ve edebiyatı incelendiğinde, gayrı meşru ya da hastalıklı çocukların toplum tarafından ne
denli dışlandığını, istismar edildiğini görebiliriz. Örneğin Sabuncuoğlu’nun yaşadığı zamanlarda
Avrupa kültüründe, öldürülmüş yenidoğan bebekler ve vücut dokuları, çeşitli ilaç, krem ve iksirlerin
hazırlanmasında kullanılabiliyordu. Napoleon zamanında, gayrı meşru çocuklar, ya da ailelerin
istemediği çocuklar sokaklarda bulunan özel çekmeceler ya da dolaplar içine bırakılırdı. XIX.yy da
350.000 kadar bebeğin bu tür yerlere terkedildiği bilinmektedir.
Buna karşın Osmanlı kültüründe,toplum çocukların gerek sağlığı ve gerekse çocuk sağlığında etik
ilkeler konusunda Avrupa’nın çok ilerisinde düzenlemeler yapmıştı. Buna göre çocuklarda cerrahi
girişim yapılmadan önce kadı huzurunda hazırlanıp imzalanan ve “hüccet” diye isimlendirilen formlar
bulunmaktaydı.Bu formlar çocuğun ebeveyini ya da vasisi, ameliyatı yapacak cerrah tarafından
tanıklar huzurunda imzalanırdı.Bu sisteme göre hasta hakları açısından çocuk ile erişkin arasında
hiçbir fark gözetilmez ve cerrah yapacağı ameliyatın özelliklerini ve risklerini ebeveyine ameliyat
öncesinda anlatır ve hüccet de ortak bir metin olarak imzalanırdı. Bugün elimizde bulunan ve 15.yy
dan kalan metinlerde cerrahi girişim geçirecek çocukların hasta haklarina ne denli önem verildiğini
görebiliyoruz:
Örneğin
Abdullah Azade-i Mehmed oğlu
Hayraddin mehmed isimli çocuğun mesane taşı
ameliyatından önce Hayreddin oğlu Musa isimli Cerrah ile baba arasında 1486 yılında Bursa ‘da
imzalanan bir hüccetde cerrahın sorumlulukları ve ailenin yükümlülüklerini ayrı ayrı görmek mümkün
olabilmektedir.
Kısaca, Avrupa uygarlığında çocuklarla ilgili pek çok toplumsal aksamalar varken,Anadolu’da çocuk
hakları ve çocuk cerrahisi açısından önemli ve ayrıcalıklı bir uygulama görebiliyoruz.
Kanımca, çocuk cerrahisi açısından ülkemizdeki en önemli girişim, 19.yy sonlarında Sultan
Abdulhamid tarafından kurulan Hamide-i Etfal Hastanesi (Şişli Çocuk Hastanesi) olarak kabul
edilmelidir.Bu hastanenin kuruluş planında çocuk cerrahisi ile ilgili ayrı bina mevcuttu. Ayrı ve tüm
aksamı paslanmaz çelikten yapılmış bir ameliyathanesi,biberon ve alet sterilizasyon ünitesi, buharla
çalışan çamaşır makinası, röntgen ,biyokimya,mikrobiyoloji laboratuar bulunmaktaydı. Çocuklarla ilgili
olarak zamanın aşıları hastanede üretilebilmekteydi. Hastanede deneysel girişimler için hayvan
deney laboratuarı ve yeni cerrahi aletler yapmak ve protezler üretmek için bir atölye de vardı.Binanın
özel havalandırma sistemi bulunmaktaydı. Hasta dosyaları bile dezenfeksiyon sürecinden
geçmekteydi. O zamandan kalan fotoğraflar incelendiğinde hastanede bugünkü gibi modern
kıyafetlerde çalışan ameliyathane ve servis hemşireleri bulunduğunu görmekteyiz.
Hamidiye-i Etfal hastanesindeki en önemli yenilik yeni ameliyat tekniklerinin, ameliyat sonuçlarının,
yıllık ameliyat sayılarının ve mortalite-morbidite oranlarının yazıldığı özel bir hastane dergisinin
çıkmasıydı.O zamanın verilerine göre Hamidiye-i etfal hastanesinde bazı çocuk tümörleri dahil pek çok
ameliyatın yapıldığını ve mortalite oranlarının önemli Avrupa merkezlerinden daha düşük olduğunu
görmekteyiz. II. Abdulhamid dönemi siyasal çalkantıları nedeniyle haklı olarak çok sorgulanmış bir
dönem olmakla beraber genel sağlık ve çocuk sağlığı açısından ilk ciddi yatırımların yapıldığı bir
dönem olarak ortaya çıkmaktadır.
Çocuk Cerrahisi ile ilgili olarak 20.yy başlarından sonra akla gelen ilk isim, Akif Şakir Şakar dır. 1933
de Çocuk Cerrahisi ve Ortopedisi Kliniği’nin kurulması ile Istanbul Tıp Fakültesi’nde çalışmaya
11
başlamıştır. Bu konuya verdiği önemi ve yaptığı çalışmaları 1936 da Istanbul’da yayınlanan “Çocuk
Cerrahisi ve Ortopedi Kliniği Dersleri” kitabını inceleyerek anlayabiliriz. Kitabın önemli bir bölümü
iskelet sistemi ile ilgili hastalık ve travmalara ayrılmış olmakla birlikte
spina bifida,doğum
travmaları,pilor stenozu,çocukta trakeotomi
gibi bugünkü anlamda çocuk cerrahisinin önemli
sorunlarına eğilen bölümler bulunmaktadır.Dr Şakar’ın kliniği bugünkü İ.Ü Tıp Fakültesi kuruluşu
içinde çalışmaya başlamıştır. Daha sonraki çalışmalarında Münir Ahmet Sarpyener bu ekibin önemli
bir elemanı olmuştur.
Yakın tarihimize baktığımız zaman ise iki önemli ismin Çocuk Cerrahisi’ni modern temeller üzerinde
kurmak adına önemli görevler yüklendiğini görüyoruz: Prof Dr İhsan Numanoğlu ve Prof Dr Akgün
Hiçsönmez.
12
1. Ege Üniversitesi
2 Şubat 1961 yılında Ege Tıp Fakültesi Dekanlığı’nın resmen onayı ve kendi ayrı kadrosu ile ilk Çocuk
Cerrahisi Kliniği kurulmuş olur. Bu ayrı kadro Op. Dr. İhsan Numanoğlu, Dr. Mustafa Özemre, ve
hastabakıcı Emine Hanım’dan oluşmaktadır. Kliniğin kısa sürede çalışır hale gelmesi için yardım
toplanır, evde çocuk bezleri dikilir, batın kompreslerine opak hale gelmesi için metal perde halkaları
dikilir. Artık çocuk cerrahisi ameliyatları yapılmaktadır. Üstelik yalnızca çocuk cerrahisi...
Durum hemen bir yazı ile Sağlık Bakanlığı’na bildirilir. Artık sıra çocuk cerrahisi kavramının
profesyonellere ve yöneticilere tanıtılmasına, yani işin zor tarafına gelmiştir. Bunun için çalışmalar iki
koldan yürütülür. İlk olarak Dr. Numanoğlu çocuk cerrahisi ve çocuk hastanesi konularında makaleler
yazar. Makalelerdeki temel tartışma Çocuk hastanelerini önemi ve yapılanmasının nasıl olması
gerektiği konusundadır. Yakın zamanda Amerika Birleşik Devletleri'nde alınan kararlar Türkiye
gerçekleriyle harmanlanır. ABD'de 500 bin nüfuslu bir yöreye bir çocuk hastanesi önerilmektedir.
Türkiye'nin o yıllardaki koşulları göz önüne alındığında 2 milyon nüfusa bir çocuk hastanesi şeklinde
hesaplanarak Türkiye çapında 17 hastane kurulması önerilmektedir. Çocukların her türlü ameliyatları
da yine çocuk hastanelerinde yapılmalıdır. Bu fikirler mevcut pek çok branşı rahatsız edecek ve
günümüze kadar süregelen tartışmaların Türkiye’deki kaynağını oluşturacaktır.
İkinci olarak sağlık bakanlığına ihtisas tüzüğünün değiştirilmesi için müracaat edilir. Eskiden beri çocuk
cerrahisinin ortopediden ayrılmasını savunan ve sonradan emekli oluncaya kadar Ortopedi ve
Travmatoloji Kürsüsü başkanlığını yapan Dr. Merih Eroğlu bu müracaat yazısını imzalamakta tereddüt
etmemiştir. İlk öneri çocuk cerrahisi ihtisas eğitiminin bir yıl genel cerrahi üzerine 4 yıl çocuk cerrahisi
eğitimi şeklinde olmasıdır. Ancak bu konuda yazılan yazı o zamanki sağlık bakanı Prof. Dr. Ragıp
Üner tarafından dikkate alınmaz ve ilk çocuk cerrahisi tüzüğü aynı yıl hızla çıkartılır. Buna göre ihtisas
2 yıl genel cerrahi ve 2 yıl da çocuk cerrahisi olmak üzere toplam 4 yıldır. Ancak işin iyi tarafı artık
çocuk cerrahisi eğitimi müstakil bir ihtisas olarak kabul edilmiştir.
İlk yıllarda karşılaşılan zorluklar
Yalnız iki yıllık çocuk cerrahisi eğitiminin yeterli olmadığı açıktır. İhtisas tüzüğünün hemen
değiştirilmesi için sağlık bakanlığına müracaat edilir. Bu amaçla toplam 12 kez Dr. Numanoğlu
bakanlığa gider. Dr. Ahmet İhsan Kırımlı'nın aracı olması ile sağlık bakanı Vedat Ali Özkan'dan
TBMM'de randevu alınır. Bakan olaya yumuşak yaklaşır ve müsteşarla görüşmesini önerir. Dr.
Numanoğlu iki kalın cilt çocuk cerrahisi kitabını yanına alarak ertesi gün müsteşarı görmeye gider.
Amerika'da da çocuk cerrahisinin ayrı bir ihtisas konusu olduğunu ve benzer cerrahi branşlardan pek
çok farklılıkları bulunduğunu müsteşara anlatır. Bu amaçla tüzüğün hemen, daha yolun başında iken
değiştirilmesini önerir. Müsteşar yanıt olarak kendisinin de genel cerrah olduğunu, uzun yıllar doğuda
görev yaptığını anlatır önce uzun uzun. Daha sonra pek çok genç doktorun yurtdışına giderek orada
gördükleri lüks şeylerin hepsini Türkiye'ye getirmek istediklerini, bunun doğru olmadığını ve
ayaklarının daha fazla yere basması gerektiğini söyler.
Dr. Numanoğlu müsteşara uzun uzun çocuğun ülkemiz için önemini, bugünün çocuklarının
geleceğimiz olduğunu, çocukların "ölmemeleri" gerektiğini, bunu sağlamanın sosyal devletin görevi
olduğunu anlatmaya çalışır. Özellikle bir sağlık bakanlığının bu şekilde konuşmasına son derece
üzülmüştür. Kendisinin de yıllarca doğuda mecburi hizmette bulunduğunu, ülke gerçeklerini kendisinin
de bildiğini vurgular. Doğudaki çalışmaları sırasında bakanlığın kendisine takdir belgesi verdiğini
anlatır. İleride çocuk cerrahisinin her koşulda kendini kanıtlayarak gelişeceğini, o zaman müsteşarın
düşüncelerinden ötürü utanacağını vurgular.
Sağlık bakanlığı ile bu görüşme Dr. Numanoğlu'nu o kadar üzmüştür ki, başbakan İsmet İnönü ile
konuşmak ister. Bu sırada çocuk cerrahisine benzer bir durumda olan beyin cerrahisinde de benzer
çalışmaların sürdürülmekte olduğunu öğrenir. Dr. Nurhan Avman da o sıralarda beyin cerrahisi
tüzüğünü değiştirmeye çalışmaktadır. Onların önerisi beyin cerrahisi ihtisasının 4 yıl genel cerrahi
üzerine 3 yıl beyin cerrahisi eğitiminin verilmesi şeklindedir. Kendisi beyin cerrahisi ihtisasını müstakil
hale getirebilmelerini şu şekilde anlatmıştır: bel ağrısından yakınan bir hastası bütçe komisyonunda
çalışmaktadır. Onu ameliyat ederek sağlığına kavuşturur. Hasta da altta kalmamış ve müstakil beyin
cerrahisi ihtisası için yardımcı olmuştur.
Daha sonra ikinci bir girişim, İzmir çocuk hastanesinin devlet kısmında çalışan Dr. Nihat beyin
yardımları ile gerçekleşir. Dr. Nihat bey tanıdığı yeni müsteşarlardan Osman beyi İzmir'de evine çaya
13
çağırır. Dr. İhsan bey de oraya gelir ve çocuk cerrahisinin durumunu kendisine uzun uzun anlatır.
Müsteşar sağlık şurasında durumu aktaracağına söz verir. Girişimin sonuçlarını öğrenmek için
yeniden bakanlığa giden Dr. Numanoğlu'na yetkililer, tüzüğün değiştirilmediğini, bunu
gerçekleştirmenin çok güç olduğunu söylerler ve ardından kendisine bir ara formül önerirler: Genel
cerrahi ile bir centilmenlik anlaşması yapıldığı takdirde ihtisasın çocuk cerrahisinde geçirilecek sürenin
istenildiği kadar uzatılabileceğini ve bunda yasal bir sakınca olmadığını belirtir yetkililer. Böylece bu
gün de halen uygulanan "ara formül" resmen uygulanmaya koyulur.
İlk çocuk cerrahisi kadrosu
İzmir'de kurulan kliniğin ilk kadrosu, Dr. Numanoğlu dışında tek bir personeldir. Daha sonraları
laboratuarımızda çalışmaya başlayacak olan bir laborantımızın annesi olan Emine Çalcı hanım, İhsan
bey dışındaki tek personeldir. Gece gündüz İhsan bey projeler üretir, Emine hanım da bunları
uygulamaya geçirir. Emine hanımın eli dikiş tutmaktadır. Böylece ilk ameliyat örtüleri, pansuman
takımları ve yatak çarşafları dikilir.
Çocuk cerrahisine başvuran ilk asistan 1961 mezunu Dr. Mustafa Özemre'dir. Dr. Özemre tıp
fakültesinden mezun olduktan iki ay sonra çocuk cerrahisinde göreve başlar. Kendisinden yaklaşık bir
yıl sonra da Dr. Acun Gökdemir yine Ege Tıp Fakültesinden mezun olarak asistanlık eğitimine başlar.
İlk yıllar oldukça sorunlu geçmektedir. Ortopedi ile aynı ameliyathaneler kullanıldığı için her gün yeni
problemler çıkmaktadır. Zamanla ortopedi ile başlayan tatlı yarış kendini bir sürtüşme ortamına
bırakmıştır. Gerek Merih hanım, gerekse İhsan bey zaman zaman dekana dilekçeler ile başvurmuşlar,
Dekan Prof. Dr. İsmail Ulutaş ise sorunları kendi haline bırakmaktan yana tavır almayı tercih etmiştir.
Ortopedi ile yaşanan bu rekabet hastanedeki futbol maçlarına da yansımıştır. Hastalardan kurulu
takımlarda Ortopedinin hidrosefalili santrforu ve sağ ve sol pes ekinovaruslu ileri oyuncuları varlık
gösteremezken, çocuk cerrahisi forveti, O-bain deformiteli ortopedi defansını rahat geçer olmuştur. Bu
nedenle çocuk cerrahisinin kolostomili ve anorektal malformasyonlu kalecisine fazla iş düşmemiştir.
Dr. Özemre çocuk cerrahisinde 4 yıl çalışır ve sonra ayrılır. Son derece şişman bir beydir ve sağlık
sorunları vardır. Bir kaç yıl sonra 41 yaşında iken Ankara'da muhtemelen bir hipertansiyon krizi
sonrası vefat eder. Böylece resmi anlamda ilk Türk çocuk cerrahı aramızdan son derece üzüntülü bir
şekilde ayrılmış olur.
Çocuk cerrahisi eğitimi
İstanbul üniversitesinde "birinci reform" olarak isimlendirilen köklü değişiklik 1933 yılında çoğunluğu
musevi Alman hocaların Atatürk tarafından Türkiye'ye davet edilmeleri ile gerçekleştirilmiştir. Tıp
fakültesine çağrılan patoloji uzmanı Dr. Schwartz, biyokimya uzmanı Dr. Hourowitz, fizyolog
Winterstein, mikrobiyoloji uzmanı Dr. Braun bunlardan birkaçıdır. Yeni mezun Türk hekimler daha
sonraki yıllarda yurt dışına giderek deneyimlerini arttırarak yurda dönmüşlerdir. Bu hekimlerden Dr.
Akif Şakir Şakar eğitimini Almanya'da tamamladıktan sonra yurda dönerek İstanbul Tıp Fakültesine
bağlı Haydarpaşa hastanesinde birkaç yataklı bir çocuk cerrahisi ve ortopedi kliniği açmıştır. Böylece
çocuk cerrahisi Türkiye'de tanıtılmış oldu. Bu bölümde çocuk cerrahisi olarak çocuk fıtık ve
appendisitleri dışında çok özgün ameliyatlar yapılmıyordu. Buna karşın çocukların özel bir cerrahisinin
olduğu fikrinin gelişmesi ve yerleştirilmesinde bu bölümün büyük katkısı olmuştur.
Tıp eğitiminde "ikinci reform" diyebileceğimiz bir diğer atılım da 1955'li yılların ortalarından, 60'ların
başlangıcına dek devam eden, yurtdışında, özellikle Amerika'da eğitim gören hekimlerin, Türkiye'ye
getirdikleri yenilikler olmuştur. İşte bu olayın yansımalarından birisi de Dr. İhsan Numanoğlu'nun çocuk
cerrahisi kliniğini kurmasıdır.
Dr. Numanoğlu'nun çocuk cerrahisi eğitimi ve tanıtılması konusundaki ilk çabaları arasında, üniversite
dergilerine yazdığı yazılar önemli bir yer tutar. İhsan Bey’in 1964 yılında Ege Tıp Fakültesi
Mecmuasında yayınladığı "Çocuk, hastanesi ve cerrahisi " konulu yazı özellikle çok yankı uyandırır.
Bu yazıda çocuğun özellikleri anlatıldıktan sonra, neden çocuklar için ayrı bir hastane
organizasyonunun gerektiği ayrıntılı bir şekilde aktarılır. Yazıya en çok diğer cerrahi branşlardan tepki
gelir. Ortopedi, kulak-burun-boğaz, göz ameliyatlarının çocuk cerrahları tarafından yapılması gerektiği
gibi yanlış bir kanı oluşur. Bunun sonucunda da tepkiler başlar. Aslında Amerika'da konuyla ilgili daha
önceki yıllarda pek çok tartışma olmuş ancak sonuçta çocuk hastanesi kavramı yerleşerek, daha da
14
önceki yıllarda İngiltere ve diğer birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi çocuk hastanesi fikri kabul
görerek tüm ülkede yaygınlaşmıştır. Bu hastanelerde çocuk cerrahisi dışındaki branşlar da faaliyet
göstermekte ancak bu tür özel ameliyatlar o branşın çocukta özelleşmiş cerrahları tarafından
yapılmaktadır. Örneğin çocuğun ortopedik ameliyatları "çocuk ortopedistleri" tarafından yapılmaktadır.
Ancak konu yeterince açık olarak anlatılamamıştır. Bu tür olumsuzluklar aslında Osmanlı döneminden
beri çocuk hastaneleri kurmuş bir ülkede, bu hastanelerin yaygınlaşmasını engellemiştir.
Ege Tıp Fakültesinde bir çocuk hastanesi kurulması için Dr. Numanoğlu'nun yönetime yaptığı başvuru,
yukarıda anlatılan tepkiler nedeni ile bu yıllarda maalesef reddedilmiştir. Bu başvuru sonucunda önce
çocuk cerrahisinin potansiyel bir tehlike oluşturduğu için ortopediden ayrılmasına karar verilmiş, ancak
300 metre karelik bir çocuk cerrahisi servisi için ayrı bir bina yapılabilmesine de izin çıkmıştır.
Yeni yapılanma için karar verildikten sonra dekanlıkça bu yapının nasıl oluşacağını saptamak üzere
bir komisyon oluşturulmuştur. Komisyonun ilk toplantısına Dr. Numanoğlu'nu davet edilir. Dr.
Numanoğlu konu ile ilgili bilgi verdikten sonra, kadın doğum kliniğinin kurucusu merhum Prof. Dr.
Haluk Tavmergen çocuğun hastalıklarının, ameliyatlarının ve hatta çocuk ameliyatlarında kullanılan
aletlerin farklılığını belirterek yeni oluşumu destekler. Ancak tüm bu çabalar bir çocuk hastanesinin
kurulmasına yetmemiş sonuç olarak çocuk cerrahisi ortopediden müstakil bir birim olarak tamamen
ayrılmıştır.
Öğrencilerin eğitimi için kuruluş yıllarında herhangi bir kaynak mevcut olmadığı için Dr. Numanoğlu,
çocuk cerrahisinin Amerika'daki kurucularından Dr. Robert Gross'un 1953 basımlı çocuk cerrahisi
kitabının bazı bölümlerini Türkçe'ye çevirerek bir ders notu teksiri hazırlar. Bu dönemde İngilizce,
Fransızca ve Almanca dergilere abone olunarak kliniğe getirtilir ve pek çok kitaptan oluşan orta ölçekli
bir çocuk cerrahisi kitaplığı oluşturulur.
İzmir Behçet Uz Çocuk Hastanesi
Çocuk cerrahisi ortopediden ayrıldıktan sonra Alsancak'taki çocuk hastanesinin İntaniye servisine
yerleşilir. Ayrıca çocuk hastanesinin poliklinik kısmından bir oda temin edilir. Binada bazı tadilatlar
yapıldıktan sonra hasta kabul edilmeye başlanır. Pek çok pratik sorunla karşılaşılmaktadır. Bir gün Tıp
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Yiğitbaşı'na bir sorun hakkında bilgi verilirken, dekan Dr.
Numanoğlu'na Ankara Tıp Fakültesindeki çocuk kliniğine bir ameliyathane yapıldığını ve burada çocuk
cerrahisi yapmak istediklerini aktarır. Dekan Ege'deki sorunların büyük olduğunu söyleyerek, Dr.
Numanoğlu'nun çalışmalarını Ankara'da sürdürmesinin daha doğru olacağını söyler. Ancak Dr.
Numanoğlu sorunlara rağmen Ege'de kalmak istediğini belirterek teklifi kabul etmez.
Amerika deneyimi
Çocuk cerrahisi yapılanmasını yerinde incelemek için Dr. Numanoğlu Amerika'da bir kliniğe gitmeyi
planlar. Bu ülkede ikinci kuşak çocuk cerrahisi kurucularından Dr. Clatworthy'nin çalıştığı Columbus,
Ohio'daki merkez en uygun yerdir. Çocuk cerrahisinin tohumları ilk kez Ladd ve onun takipçisi Gross
tarafından Boston'da kurulduktan sonra, ilk "çekirdekten" yetişme Clatworthy, Ohio Üniversitesine
giderek bir çocuk cerrahisi kliniği kurmuş ve pek çok yeni uzman yetiştirmiştir. Buradan yetişenler
zamanla sayıca Boston'dan yetişenleri kat kat geçerek Amerika'nın her yerine dağılmışlardır. Çocuk
cerrahisi Boston'da kurulmuş olmasına karşın, Ohio ekibi tüm ülkenin çocuk hastanelerine yayılarak,
Amerikada'ki modern çocuk cerrahisi kavramının yerleşmesine öncülük etmişlerdir. Bu merkezde pek
çok yabancı hoca da yetişmiş ve bunlar dünyanın pek çok yöresine dağılarak kendi ülkelerindeki
çocuk cerrahisi merkezlerini kurmuşlardır. Bu nedenle Ege Üniversitesi'nde kurulan çocuk cerrahisi
ekolü bir anlamda Clatworthy ekolünün bir devamıdır.
Dr. Numanoğlu'nun müracaatı kısa sürede kabul edilir ve İhsan hoca 1964 yılında Columbus'a gider.
Clatworthy çok iyi bir öğretmendir. Çevresindeki herkesi stimüle eder ve sürekli çalışır. Ekipteki
hekimlerden Dr. Thomas Boles tekniği gelişmiş iyi bir cerrahtır, ancak politik nedenlerle daha sonra
başka bir merkeze gitmek zorunda kalmıştır. Dr. Boles ile araştırma merkezi gezilir. Klinikte ise en çok
yanık bölümü Dr. Numanoğlu'nu etkiler. Burada yaşatılması başlangıçta imkansız görülen pek çok
hasta yeniden yaşama döndürülebilmektedir. Diğer bir cerrah Dr. Thomas Morse ise daha çok
poliklinikle ilgilenmektedir. Ayrıca araştırma merkezinde çalışmalar yapmaktadır. Merkezin en önemli
araştırmaları böbrek transplantasyonu üzerinedir. Burada maymunlara böbrek nakledilmekte ancak
renal arter anastomozunda daha sonraları darlık gelişmektedir. Numanoğlu renal arter
anastomozunun stent üzerinden yapılamasını önerir. Üç ay sonraki sonuçlar daha iyidir.
15
Kısa bir süre Dr. Numanoğlu poliklinikte çalışır. Hemen her konuda Dr. Clatworthy'nin protokolleri
vardır. Bunlardan birisi de travmatik ayak yaralanmaları üzerinedir. Burada travmadan sonra
hastaneye getirilen çocuğun ayağı hemen steril vazelinli gaz ile kapatılmakta ve rektal yolla çocuğa
sakinleştirici ilaç verilmektedir. Ancak 45 dakika geçtikten sonra hastanın yarası dikilebilmektedir. Bu
uygulama pek çok pratik soruna yol açmaktadır. Asistanların çok fazla vaktini almakta, acil yatakları
uzun süre işgal edilmektedir. Asistanlar ve hemşireler uygulamaya itiraz etmekte ancak bunu hocaya
söyleyememektedirler. Konuyu iletmek üzere Dr. Numanoğlu Dr. Clatworthy'nin odasına gider. O
zamana dek söylemeyi planladığı kendi sorunlarını da iletmek için fırsat bulur ve şunları söyler: "Ben
fakir bir ülkenin, fakir bir üniversitesinden geliyorum. Üniversitem beni bu ülkeye gönderebilmek için
çok büyük fedakarlıkta bulunuyor. Bu nedenle Amerika'da bulunduğum süre içerisinde en kısa
zamanda görebileceğim en çok şeyi görmek istiyorum. Lütfen bana daha uygun bir programda
çalışmak için olanak sağlayın". Dr. Clatworthy gülerek öneriyi kabul eder. Böylece Dr. Numanoğlu
çocuk travmatolojisi, kardiyovasküler cerrahi, plastik cerrahi ve ilgilendiği diğer tüm birimleri ziyaret
etmek için fırsat bulur. Tüm ameliyatlara girmeye çalışır.
Bir gün vizit sırasında klinikte aynı anda 3 tane pilor stenozu tanısı almış bebek görülür. Dr.
Numanoğlu bu duruma hayret eder. Çünkü Türkiye'de pilor stenozu çok nadir görülmektedir.
Ortadoğu'da bu hastalığın insidensinin farklı olup olmadığını tartışırlar. Dr. Clatworthy çocuk cerrahisi
hastalıklarını, özel olarak da pilor stenozunu diğer hekimlere anlatmak için 14 yıl çaba gösterdiğini, bu
çabalar sonunda hasta sayısını arttırabildiklerini anlatır. Konuyu araştırmaya Dr. Numanoğlu
Türkiye'ye döndüğünde de devam eder. Dönüşünün ilk ayında çabalar sonuç verir ve pilor stenozu
tanısı alan bir hasta ameliyat edilerek tedavi edilir. Hastane kayıtları geriye dönük incelendiğinde ise
pilor stenozu olması muhtemel pek çok hastanın kaybedildiği ve hastane kayıtlarında gastroenterit,
bronkopnömoni gibi tanılar aldıklarını gözler. Ölen olguların iki tanesinde tanının pilor stenozu olduğu
ve bu iki hastaya da gastroenterostomi yapıldığı tespit edilir. Daha ileri yıllarda, Ege çocuk
cerrahisinde de aynı tarihte 3 pilor stenozu olgusunun yattığı günlerde bu anı bir anektod olarak hep
dile getirilecektir.
Gelecek planları
Dr. Numanoğlu, Columbus hastanesinde bir gün bodrum katındaki bir büroda hastane planlarını
çıkarttırır ve inceler. Amacı bir gün Türkiye'ye döndüğünde modern bir çocuk hastanesi kurabilmektir.
Bu sırada Dr. Clatworthy kendisini görür ve çok heyecanlanır. Hemen hastanenin ozalit kopyaları
çıkartılır. Bu planlar çocuk hastanesinin olmasa bile çocuk cerrahisinin ileride yapılacak binasının
planları için ilham kaynağı ollacaktır.
Dr. Clatworthy'nin her yıl mezun ettiği asistanlarına bir kitap hediye etme adeti vardır. Dr. Numanoğlu
ayrılırken de kendisine iki ciltlik Pediatric Surgery kitabını hediye eder. Bu kitap yıllarca Ege çocuk
cerrahlarının başvuru kitabı olur ve kütüphanedeki yerini alır. Ayrıca Dr. Clatworthy İhsan beye
yayınların kopyalerini çıkartabilmesi için kendi kütüphane kartını verir. Böylece İhsan hoca 10 yıl
öncesine kadar tüm literatürü indekslerden tarayarak kopyelerini çıkarttırır ve bunları beşer kiloluk
paketler halinde posta ile İzmir'e gönderir. Bu kaynaklarda yıllarca Ege çocuk cerrahlarının önemli
başvuru kaynaklarından olur.
Dr. Numanoğlu ameliyathane standardizasyonu konusunda da Dr. Clatworthy'den pek çok şey öğrenir.
Ameliyathane malzemelerinin sterilizasyonu, bohçaların hazırlanış şekli Türkiye'ye dönüşte aynen
uygulanmaya çalışılır. Türkiye'nin ekonomik durumu yıllar içinde pek de fazla değişiklik
göstermediğinden Ege Çocuk Cerrahisinde hala benzer bir hasta örtüleme alışkanlığı ve bohçalama
tekniği kullanıla gelmektedir.
Ohio ile temaslar İhsan bey yurda döndükten sonra da devam eder. Amerika'da tanıştıkları
Clatworthy'nin diğer asistanları ve ziyaretçileri ile kongrelerde buluşurlar. Dr. Eric Fonkalsrud, Dr. Marc
Rowe, Dr. Dick Ellis, Lister ve Zachary bunlardan birkaçıdır. Özellikle BAPS toplantıları her yıl iyi bir
buluşma ortamıdır. Bir gün Dr. Clatworthy'den bir mektup gelir. Suudi Arabistan Kraliyet Hastanesi
klinik kurdurtmak üzere bir çocuk cerrahı aramaktadır. Dr. Clatworthy, Dr. Numanoğlu'nu tavsiye eder.
ancak İhsan hoca daha kuruluş yıllarında üniversitesini bırakmak istemez.
Her yıl Columbus hastanesi Ege Çocuk cerrahisi kliniğinin kayıtlarını ve istatistiklerini ister. Çünkü
Columbus kaynaklı çocuk cerrahisi kliniklerinden 11. sırada Ege Çocuk cerrahisi bulunmaktadır.
Ege'nin sorunları içinde pek çok kez de Dr. Numanoğlu Dr. Clatworthy'ye müracaat eder. Gelişmekte
16
olan kliniklerin benzer durumdaki kliniklerle irtibat kurulması yine Columbus bağlantısı ile sağlanır. Bu
kliniklerden nispeten kuruluş organizasyonunu en iyi yapabilen kliniklerden birisi Güney Afrika
cumhuriyetindeki, Cape Town'da kurulan çocuk cerrahisi kliniğidir. Bu kliniğin kurucusu Dr. Louw ile
temasa geçilir. Dr. Louw'un intestinal atreziler ve anorektal malformasyonlar ile ilgili çalışmaları Dr.
Numanoğlu'nu özellikle çok etkiler. Dr. Louw ayrıca Ege'ye pek çok kaynak göndererek
kütüphanesinin zenginleşmesine katkıda bulunur. Bu yıllarda Dr. Numanoğlu özellikle anorektal
malformasyonlar konusu ile yakından ilgilenir. Hatta yeni bir sınıflandırma yaparak ulusal kongrelerde
bildiri olarak sunar.
Columbus'tan Pittsburgh'a gidiş
Dr. İhsan Numanoğlu, Dr. Clatworthy aracılığı ile Amerikadaki diğer çocuk cerrahisi merkezlerini de
görmek için müracaat eder. İlk durak Pittsburgh Çocuk Hastanesidir. Zaman kazanmak için gece
otobüsü ile Pittsburgh'a gelir. Sabahleyin doğruca Dr. Kiesewetter'in ofisine gider. Kapıda bekleyenler
için sandalyeler sıralanmıştır. İlk sıradaki sandalyenin üzerinde "1. Dr. Numanoğlu" yazmaktadır.
Sekreter Dr. Kiesewetter'in erken geldiğini ve kendisini bir süredir beklediğini söyler. Dr. Numanoğlu
özür dileyerek içeriye girer. Kiesewetter bir İngiliz beyefendisi görünümünde son derece kibar ve nazik
birisidir. Kısa bir tanışma ve konuşmadan sonra polikliniğe giderek anorektal malformasyonlu hastaları
birlikte görürler. Daha sonra Dr. Kiesewetter bir hatıra defteri çıkartarak yazmasını rica eder. Kliniği bir
hafta kadar önce Dr. Duhamel ziyaret etmiştir. Dr. Numanoğlu onun Fransızca yazdığını görünce
kendisi de deftere İngilizce ve Türkçe yazar. Kiesewetter'i Türkiye'ye davet eder. Öğle yemeğinde
Kiesewetter çantasından evde hazırladığı sandviçini çıkarır. Dr. Numanoğlu'na da kafeteryadan bir
sandviç söylenir. Dr. Numanoğlu'na hastanede bir oda ayarlanır, böylece günün her saati hastaneye
girip çıkabilecektir.
Kiesewetter Amerika'da genel cerrahlarla çok büyük sorunlar yaşadıklarını ve sorunlar nedeni ile
kendisinin Philadelphia'dan ayrılmak zorunda kaldığını anlatır. Çocuk cerrahisini genel cerrahinin bir
üst ihtisası olmasının bu sorunlardan kurtulmak için düşünüldüğünü ancak ayrı bir ihtisas dalı olmanın
eğitim açısından daha sağlıklı olacağını belirtir. Bir akşam yemeğinde Bayan Kiesewetter 1700'lü
yıllardan beri bilinen eski tarifli bir çorba sunar kendilerine. Dr. Numanoğlu da yıllar sonra Kiesewetter
ailesinin İzmir'i ziyaretlerinde onlara tarhana çorbası ikram edecektir.
Dr. Kiesewetter, İhsan beyi Pittsburgh'daki diğer Türk doktorlarla tanıştırır. Bunlardan bir tanesi Dr.
Vahdettin Türkeri'dir. Dr. Türkeri Pittsburgh hastanesinde beyin cerrahı olarak çalışan, Kerkük'lü bir
hekimdir. Bir süre Hacettepe hastanesinde de çalışmıştır. Dr. Türkeri, Dr. Numanoğlu'nu diğer bir Türk
hekimi Dr. Bülent Kırımlı ile tanıştırır. Dr. Kırımlı anestezi bölümümde çalışmaktadır ve çocuk
anestezisi ile ilgili cihaz ve malzemelerin temini konusunda çok yardımcı olur. Bain sistemi için
malzemeleri ve özel entübasyon tüplerini İzmir'e gönderir, anestezi protokolleri oluşturulur.
Dr. Kırımlı daha sonraki yıllarda da İzmir ile bağlantısını devam ettirir. Her yıl Ege çocuk cerrahisini
ziyaret eder. Hatta bir yıllığına anestezi kliniğine ziyaretçi öğretim üyesi olarak gelerek Ege
Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde anestezi formasyonunun oluşmasına yardımcı olur.
1968 yılında Dr. Kiesewetter İsrail'deki bir toplantının ardından İzmir'i ziyaret eder. Tepecik hastanesi
amfisinde yenidoğan cerrahisi hakkında bir konferans verir. Dr. Numanoğlu konuşmayı tercüme
ederek dinleyicilere aktarır. Konferansın sonunda şu sorulara yanıt aranır:
1. Çocuk ve erişkin cerrahisi arasındaki farklılıklar nelerdir?
2. Yenidoğan cerrahide başarıyı etkileyen faktörler nelerdir?
3. Çocuğun cerrahiye verdiği yanıt hangi noktalarda erişkinden farklılıklar gösterir?
Boston ziyareti
Pittsburgh'dan sonra Dr. Numanoğlu çocuk cerrahisinin Kabe'si olarak nitelendiren Boston'a da kısa
bir ziyarette bulunur. Dr. Gross yurtdışında olduğu için Dr. Numanoğlu'nu Dr. Rongino karşılar. Ekibin
bir diğer hekimi ve babası İzmirli olan Dr. Eraklis, Dr. Numanoğlu'na kendi odasını verir. İçinde pek çok
araştırma merkezinin de bulunduğu dev bir hastanedir burası. Dr. Numanoğlu hastane duvarlarından
birinde Türk doktorlarından Nurhan Avman'ın fotoğrafını görünce çok duygulanır.
Ertesi gün Dr. Gross gelir ve ameliyathanede buluşulur. O günkü liste oldukça kalabalıktır. Bir çok
kasık kanalı ameliyatı art arda yapıldıktan sonra bir talasemili çocuk splenektomi için ameliyathaneye
alınır. Splenektominin ardından Dr. Gross tek bir katgüt kullanarak, sürekli dikiş tekniği ile ve sırasıyla
17
önce peritonu, daha sonra kasları, deri altını ve deriyi dikerek ameliyatı sonlandırır. Ameliyat toplam
29 dakika sürmüştür. Ameliyatlar Columbus'tan biraz daha farklı usullerde yapılmaktadır. Daha çok
eski yöntemler kullanılmakta ve biraz kanlı geçmektedir.
Dr. Numanoğlu'nun 1964 yılında özofagus atrezisi nedeniyle ameliyat edilen bir hastanın faturası
dikkatini çeker. Hastaya toplam 35000 dolar harcanmıştır. Bunun üzerine Türkiye'de çocuk cerrahisi
hastalıklarının toplam maliyeti merak konularından birisi haline gelir. Amerika, Fransa, İngiltere ve
İsveç'in sağlık sigorta sistemini inceler. Bu ülkelerin elçilikleri ile yazışarak değişik sistemler hakkında
bilgi toplar. Bu verileri özetler ve Türkiye için önerilerini sağlık bakanlığına gönderir, ama yine hiç bir
yanıt alamaz.
Boston'da kendisini etkileyen şeylerin başında araştırma olanakları gelir. Harvard tıp öğrencileri daha
öğrenimlerinin ilk yıllarından itibaren araştırmaya yönlendirilmektedirler. O yıllarda Dr. Biemann
Othersen da aynı yerde araştırma yapmaktadır. Tanışırlar ve özellikle çocuk metabolizması
konusunda ateşli tartışmalar yaparlar. Cerrahi metabolizmanın önemli araştırmacılarından birisi olan
Dr. Francis Moore ile tanışır. Dr. Moore izotop araştırmaları yapmaktadır ve 30 yataklı bir metabolizma
bölümünü yönetmektedir. Çok yararlı bilgiler ve fikirler edinen
Dr. Numanoğlu bir süre sonra doçentlik sınavına girmek üzere İzmir'e geri döner.
Yeniden İzmir
Dr. Numanoğlu 1965 yılında doçent olur. Kendisi bu durumu şöyle ifade eder: "Doçentlik meslek
yaşamımın ilk hediyesi idi. Daha sonra 1964'de oğlum Alp ve 1966'da diğer oğlum Tunç doğdu. Onlar
da birer hediye idi. Ancak çocuk cerrahisi için ayırdığım tüm zamanı onlardan çaldım. Bunu itiraf
etmek istiyorum."
Çocuk cerrahisi genel cerrahinin uzun yıllar bir parçası sayıldığından, pek çok genel cerrahi usulü
çocuk cerrahisine yadigar kalmıştır. Ancak hemen söylemek gerekir ki bunların çoğu çocuğa uygun
teknikler değildir. Dr. Numanoğlu'nun kliniğimize yerleştirdiği yeniliklerin başında anestezi ile ilgili
kavramlar gelir. Tentürdiyot çocuk cerrahisi kullanımından kaldırılmış, pansuman arabası fizik ve fikir
olarak atılmış, cerrahi aletlerin solüsyonlar içinde saklanarak defalarca kullanılması önlenmiş, bunların
yerine modern bir bohça sistemi getirilmiştir.
Birim sistemi
Çocuk cerrahisinin bizce gelişmesine önayak olan kavramlardan birisi de birim sistemidir. Böylece
öğretim üyeleri belirli temel konularda bilgi birikimlerini arttırabilmek ve özel konularda
yoğunlaşabilmek imkanı bulmuşlardır. Birimlerin kurulması 1973 yılına kadar gider. İlk ayrılan birim
pediatrik üroloji olmuştur.
Dr. Gökdemir tıp fakültesinden mezun olduktan sonra hemen çocuk cerrahisi bölümünde ihtisasa
başladı. Kendisinden bir yıl kadar önce Dr. Mustafa Özemre de kendisi gibi asistan olarak aynı klinikte
ihtisasa başlamıştı. Yukarıda anlatıldığı gibi Çocuk Hastanesinde kendilerine ayrılan sekiz yataklı bir
koğuşta ilk hastalarını kabul ederek çalışmaya başlarlar.
Dr. Gökdemir 1966 yılında çocuk cerrahisi uzmanı olur ve askerliğini yapmak üzere Ege
Üniversitesinden ayrılır. Askerlik görevini 1967-1968 yılları arasında Erzurum'daki Mareşal Fevzi
Çakmak Asker Hastanesinde tamamlar.
1968 yılında yeniden Ege’ye dönen Acun Gökdemir, 1973 yılına kadar burada “uzman asistan” olarak
çalışır. Uzmanlık yıllarında özellikle çocukların ürolojik hastalıklarına ilgi duyar. Extrophia vesicae
özellikle ilgilendiği konulardan birisidir. Bu olgulardaki kontinens durumunu incelediği çalışmasını
doçentlik tezi olarak sunar ve 1973 yılında doçent olur.
Dr. Gökdemir doçent ünvanını aldıktan sonra Ege Çocuk Cerrahisinde yeni bir yapılanmaya gidilir.
İlgilenilen alanların sayısı arttıkça, özel konularda uzmanlaşmanın gerekliliği anlaşılır. Bu amaçla üç
ayrı birim oluşturulur. O zamanki isimlendirme ile Birinci birim Dr. Numanoğlu’nun sorumluluğundadır.
Bu birimde ağırlıklı olarak plastik ameliyatlar yapılır. Yanık hastaları için ayrı bir bölüm oluşturulur.
Yanık kontraktürleri dışında bu birimde yarık damak ve dudak anomalileri, miyelomeningosellerin
kapatılması gibi konular yer almaktadır. Dr. Gökdemir’in sorumluluğundaki ikinci birim “pediatrik
18
üroloji” birimidir. Bu birimde ise çocuğun ürogenital hastalıkları ele alınmaktadır. Üçüncü birim Dr.
Gökdemir’den sonra çocuk cerrahisi bölümüne giren Dr. Oktay Mutaf’ın sorumluluğundadır ve
“pediatrik toraks hastalıkları” bu birimde ele alınmaktadır.
Dr. Gökdemir “pediatrik ürolojideki” deneyimlerini arttırabilmek için 1976-1977 yılları arasında altı ay
süre ile The Hospital for Sick Children, Great Ormond Street hastanesine gider. İngiltere’deki
gözlemleri sırasında kendisini en çok etkileyen Sir David Innes Williams olmuştur. Özellikle
vezikoüreteral reflüks cerrahisindeki yaklaşımdan çok etkilenir. Vezikoüreteral reflüksün Politano
metodu ile cerrahi tedavisinde Mr. Williams’ın uyguladığı prensipleri dönüşünde İzmir’de uygulamaya
başlamış ve kendi deyimi ile “tatlı diseksiyon”u tüm ayrıntıları ile öğrencilerine yıllarca aktarmıştır. Bu
temiz ve titiz yaklaşım çocuk cerrahisini kendisinden öğrenenler için “çocukta ameliyatın nasıl
yapılması gerektiğini” gösteren en güzel örnek olmuştur.
1980 yılında profesörlüğe getirilen Dr. Gökdemir, Dr. Numanoğlu’nun emekli olmasından sonra 1990
yılında Ege Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı başkanlığına seçilmiştir. Dr. Gökdemir bu dönemde
pediatrik ürolojinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması üzerine özellikle yoğunlaşmıştır. 1993 yılında
ülkedeki genel eğilim çerçevesinde “Pediatrik Üroloji” resmi bir bilim dalı olarak yeniden
yapılandırılmıştır. Pediatrik Üroloji Bilim Dalının kurulmasında Dr. Gökdemir fakülte içerisinde ve YÖK
bünyesinde uzun bir mücadele vermiştir ve 25 yıllık köklü pediatrik üroloji geçmişi bu mücadeledeki en
önemli destek olmuştur. Pediatrik Üroloji Bilim Dalı bünyesine Doç. Dr. Ali Avanoğlu ve Doç. Dr.
İbrahim Ulman'ın katılmasıyla kadrosunu genişletmiştir.
Çocuk Cerrahisindeki birim yapısı son on yılda daha da gelişme göstererek arttırılmıştır. Pediatrik
onkolojik cerrahi birimi Prof. Dr. Erol Balık sorumluluğunda, Neonatal cerrahi birimi ise Prof. Dr. Ata
Erdener sorumluluğunda yürütülmektedir. Dr. Numanoğlu’nun emekliliğinden sonra ise Yanık birimi
Prof. Dr. Geylani Özok’un sorumluluğunda yürütülmektedir.
Çocuk cerrahisinde birimleşmenin bilimsel bilgi birikimini arttırdığına inanıyoruz. Bu sistemin diğer
departmanlara örnek olabileceğini düşünüyoruz.
Ege Çocuk Cerrahisi Mezunları
123456789101112131415161718192021222324252627-
Mustafa ÖZEMRE
Acun GÖKDEMİR
Oktay MUTAF
Şamil KUDAY
Erol BALIK
Gazi AYDIN
Erol MİR
Ahmet ARIKAN
Taner GÜRBÜZ
Talat DEMİREL
Atilla ANAR
Cemil ÇETİNTÜRK
Adil KAYHAN
Osman PEKTAŞ
Ata ERDENER
İrfan KARACA
Şeref ETKER
Geylani ÖZOK
Uysal ERDEM
Nimir EL-DİSİ
Mehmet HAZIR
Şerafettin YEGANE
Salih ÇETİNKURŞUN
Ali AVANOĞLU
Ali SAYAN
Hüseyin İLHAN
Mesut YAZICI
28293031323334353637383940414243444546-
19
Can TANELİ
Aydın MEVSİM
İbrahim ULMAN
Ümit SAKALLI
Abdulkadir GENÇ
Özkan HEREK
Mehmet DEMİRCAN
Coşkun ÖZCAN
Volkan ERİKÇİ
Hikmet ŞAHİN
Orkan ERGÜN
Ahmet ÇELİK
Figen BAKIRTAŞ
Cahit GÜÇLÜ
Teoman ŞEN
Murat Sabri YILMAZ
Zeliha URAL
Nergül Çördük
Hakan Aldemir
2. Hacettepe Üniversitesi
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 1963 yılında, çocuk cerrahisi eğitimini
Amerika Birleşik Devletleri’nde alarak yurda dönen Dr. Akgün Hiçsönmez tarafından kurulmuştur. Ülkemizde
çağdaş anlamda Çocuk Cerrahisi eğitimi veren ilk merkezlerdendir. İlk asistanları Dr. Münci Kalayoğlu, Dr.
Nebil Büyükpamukçu ve Dr. Işık Olcay olup onları Dr. Daver Yeker, Dr. Özden Çakmak, Dr. Naci Gürses,
Dr. Selçuk Yücesan ve Dr. Nuri Kale izlemişlerdir. Başlangıçta çocuk cerrahları, genel cerrahi uzmanlığı
sonrası üst ihtisas olarak çocuk cerrahisi eğitimini almışlar, daha sonra çocuk cerrahisi ayrı bir uzmanlık dalı
olarak kabul edilmiş ve doğrudan çocuk cerrahisi uzmanlık eğitimi verilmeye başlanmıştır. Dr. Akgün
Hiçsönmez’in yenidoğan cerrahisi konusunda, Dr. Nebil Büyükpamukçu’nun yenidoğan cerrahisi ve çocuk
ürolojisi konularında dünyanın önde gelen cerrahları ile değişik dönemlerde çalışmaları ülkemiz çocuk
cerrahlarının eğitimine önemli katkılar sağlamıştır.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Avrupa Çocuk Cerrahisi Yeterlilik Kurulu (UEMS - Section of Paediatric
Surgery) tarafından Ekim 2004’te değerlendirilmiş ve Mart 2005’te akredite olmuştur.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 52 uzman yetiştirmiş olup, bu uzmanların birçoğu Türkiye’deki diğer Tıp
Fakültelerinde çocuk cerrahisi anabilim dallarının kurulmasında görev almışlar, diğer eğitim hastanelerinde
de yönetici ve eğitici olarak önemli hizmetlerde bulunmuşlardır. Yetişen uzmanların 19’u profesör, 9’u
doçent, 1’i yardımcı doçent olmuşlar, 2’si rektörlük, 1’i kurucu dekanlık, 6’sı dekanlık yapmışlardır.
Çocuk Cerrahisi, mide-barsak kanalı, karaciğer ve safra yolları, dalak, pankreas, göğüs kafesi, solunum
yolları ve akciğer yanı sıra özellikle
üriner sistemin doğmalık ve edinsel cerrahi hastalıkları ve
transplantasyonu kapsamaktadır. H.Ü.T.F. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın yapısında, Transplantasyon,
Pediatrik Ürolojik Cerrahi, Pediatrik Travma ve Deneysel Araştırma Üniteleri kurulmuş olup halen aktif olarak
çalışmalarını sürdürmektedirler.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda temel konular yanı sıra korozif özefagus yanıkları, total barsak temizliğinin
histopatolojik etkileri, kontralateral testiküler zedelenme, intrauterin fizyoloji, testiş iniş mekanizmaları,
hipospadyas ve konjenital hidronefroz konularında birçok araştırma yapılmakta olup bu güne kadar Science
Citation Index tarafından taranan dergilerde, 326 makale yayınlanmış ve bu makalelere 35’i temel kitaplarda
olmak üzere 1285 atıf alınmıştır.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, genel çocuk cerrahisi konuları yanı sıra özellikle çocuk onkolojik cerrahisi,
çocuk ürolojisi ve organ aktarılması konularında referans merkez konumunda çalışmaktadır.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Çocuk Radyolojisi, Çocuk Onkolojisi, Çocuk Patolojisi, Çocuk Endokrinolojisi,
Çocuk Nefrolojisi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ve Yenidoğan Ünitesi ile düzenli olarak eğitim toplantıları
yapmaktadır.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda yetişen uzmanlar birçok onursal derece, bilim bursu ve bilimsel
ödül almışlardır.
Prof. Dr. Feridun Cahit Tanyel
1988 VIII. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi, En İyi Tebliğ Ödülü
1989 Fullbright Bursu
1990 Eczacıbaşı Tıp Ödülleri, Tıp Teşvik Ödülü
1990 Cihat Tahsin Gürson Vakfı, Bilimsel Araştırma İkincilik Ödülü
1991 Hacettepe Üniversitesi Bilim Başarı Ödülü
1992 Cihat Tahsin Gürson Vakfı, Bilimsel Araştırma Birincilik Ödülü
1994 Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü
1994 TÜBİTAK Tıp Teşvik Ödülü
1994 Cihat Tahsin Gürson Vakfı, Bilimsel Araştırma Üçüncülük Ödülü
1996 Bayındır Tıp Merkezi Ödülleri, Bilim Ödülü
1998 GATA 100.Yıl Tıp Etkinlikleri, Bilimsel Araştırma Üçüncülük Ödülü
1999 Hacettepe Üniversitesi Bilim Ödülü
1999 Sedat Simavi Vakfı Ödülleri, Sağlık Bilimleri Ödülü (Ekip olarak)
2001 TÜBİTAK Bilim Ödülü
2002 TÜBA Asli üyeliği
Prof. Dr. Feza Miraç Akgür
1994 TÜBİTAK Teşvik Ödülü
20
1998 Fulbright Bursu
Doç. Dr. Fatih Kızılcan
2000 TÜBİTAK Tıp Teşvik Ödülü
Prof. Dr. Arbay Özden Çiftçi
1997-1998
Hacettepe Bilim Teşvik Ödülü
2003 TÜBİTAK Bilim Teşvik Ödülü
2003 Hacettepe Araştırma Gurubu Başarı Ödülü
Doç. Dr. İbrahim Karnak
1990 Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Mezuniyet Üçüncülük Derecesi
1994 Prof. Dr. Cihat Tahsin Gürson Bilimsel Araştırma Ödülü
1998 GATA 100. Yıl Etkinlikleri, Ulusal Tıp Araştırma Ödülü
1998-1999 Hacettepe Bilim Teşvik Ödülü
2003 ODTÜ Prof. M.N. Parlar Araştırma Teşvik Ödülü
2004 Eczacıbaşı Tıp Teşvik Ödülü
2004 TÜBA-GEBİP Seçkin Genç Bilimci Ödülü ve Bilim Bursu
2005 TÜBİTAK NATO-B2 Bursu
2005 Fulbright Bursu
Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Nebil Büyükpamukçu
Öğretim Üyeleri Ve Görevlileri
Prof. Dr. Nebil Büyükpamukçu
Prof. Dr. Mehmet Emin Şenocak
Doç. Dr. İbrahim Karnak
Prof. Dr. Feridun Cahit Tanyel
Prof. Dr. Arbay Özden Çiftçi
Uzm. Dr. Saniye Ekinci
Anabilim Dalı Başkanlığı Yapanlar
Prof. Dr. Akgün Hiçsönmez
Prof. Dr. Münci Kalayoğlu
Öğretim Üyesi / Görevlisi Olarak Çalışmış Olanlar
Prof. Dr. Akgün Hiçsönmez
Prof. Dr. Münci Kalayoğlu
Doç. Dr. Işık Olcay
Doç. Dr. Özden Çakmak
Doç. Dr. Naci Gürses
Yrd. Doç. Dr. Nuri Kale
Doç. Dr. Mehmet Ali Altun
Doç. Dr. Melih Bulut
3. Çukurova Üniversitesi
Kliniğimiz Mart 1976 yılında Işık Olcay tarafından kuruldu. Daha sonra Selçuk Yücesan ve Ünal Zorludemir
katıldılar. 1986 yılında Selçuk Yücesan ayrıldı. 1987 de Balcalı kampüsündeki hastane binasına taşındık.
Sonra sırasıyla Erbuğ Keskin, Hasan Okur, Recep Tuncer ve Serdar İskit’in katılımıyla bugünkü kadromuza
ulaştık.
Doğu Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu’ nun bazı illerini içine alan geniş bir bölgeye hizmet
sunuyoruz.
Yetiştirilen uzman sayısı: 32
Bu 32 uzmandan 7 si şu anda Öğretim Üyesi olarak görev yapıyor
Ulusal yayın sayısı: 66
Uluslararası yayın sayısı: 51
Bildiri: 164
Düzenlenen workshops:
Mesane Ogmantasyonları
(Ricardo Gonzales)
Vezikoüreteral Reflü
(Prem Puri)
Laparoskopi
(Philippe Montupet)
21
4.İstanbul Üniversitesi (Cerrahpaşa)
1970 yılında Cerrahpaşa Genel Cerrahi Kürsüsü’nün genç asistanlarından Daver Yeker uzmanlık sınavını
verdikten sonra Prof Dr.Erol Düren ile konuşur ve çocuk cerrahisine ilgi duyduğunu belirtir. Bu ilgi,çocuk
cerrahisinin kurulmasını eskiden beri isteyen, Dr Düren’i memnun eder ve Yeker’e yardımcı olabilmek için
Hacettepe TF Çocuk Cerrahisi Kürsüsü Başkanı Prof Dr Akgün Hiçsönmez ile görüşür. Hiçsönmez bu
görüşme sonrası Dr Yeker’i Ankara’ya çağırır , sınav ve görüşme aşamasının başarı ile sonlanmasından
sonra Dr Yeker Aralık 1970 de Hacettepe’ de Çocuk Cerrahisi Üst İhtisası’na başlar.1973 yılı başında
uzmanlığını alır ; uzmanlık tezi “ Hodgkin Hastalığında Staging Laparotomi” dir.Bir süre İstanbul SSK
Göztepe Hastanesi’nde çocuk cerrahisi uzmanı olarak çalışır. İstanbul’da göreve başlayan ,modern
anlamdaki ilk çocuk cerrahı olma özelliğini kazanır.Cerrahpaşa ile olan bağlantıları devam etmektedir.Bu
nedenle, eski kurumuna dönmek arzusundadır.Bu isteği kabul görür.Cerrahpaşa’ya gelip çocuk cerrahisini
kurması Aralık 1976 da kürsü kurulu kararı ile belirlenir ve 1.1.1977 de göreve başlar.Dönemin kürsü başkanı
Prof Dr Adnan Salepçioğlu ‘dur. İlk zamanlar Cerrahi Kürsüsü’nde bir çocuk cerrahisi servisi yoktur. Aslında
Dr Yeker’in ilk başlarda kendine özgü bir odası da yoktur. Ama bütün bu zorluklar içinde çalışmalar yürür ve
çocuk kliniği ile iyi ilişkiler kurulur;konsültan düzeyinde hizmet verilmeye başlanır. 1978 de Liverpool’da 6
aylık bir süre için Mr J Lister’in yanında gözlemlerde bulunur.Yurt dışı deneyimlerine ,daha sonraları 1981 de
5 ay süre ile Sheffield’de Mr MacKinnon ile birlikte yaptığı çalışmaları da ekler.
1977-78 yılları arasında geçen süre içinde, acil çocuk ameliyatları ve çeşitli hastanelerinden çocuk –bebek
hasta sevkleri olmaktadır.Bu ameliyatlarda cerrahi kliniğinin asistanları amatör bir istekle ona yardımcı
olurlar.Dr Yeker kurulacak bir bölümün başında olan kişinin öğretim üyesi olması gerektiğini iyi bilmektedir.
Bu nedenle kolları sıvar, “Kedilerde özel olarak oluşturduğu miyektomi yöntemi ile ortaya çıkan kısa barsak
sendromunu araştıran” tezini bitirir ve Eylül 1977 de Doçentlik sınavına girerek çocuk cerrahisi doçenti
unvanını alır.
Çocuk Cerrahisi’nin diğer kurucusu Cerrahi Kürsüsü’nün uzmanlarından Dr Nur Danişmend’ dir. Milli bir
basketbolcümüz olması nedeni ile “Büyük Nur “ ismiyle oldukça popüler bir kişiliği vardır. Zamanın direktörü
Prof Salepçioğlu onun da bu alanla ilgilenmesine önayak olur ve Londra’da bulunan Hospital for Sick
Children, Great Ormond Street Çocuk Cerrahisi Başkanı Mr. H.H. Nickson ile yazışarak Dr Danişmend’in
kısa bir dönem için oraya görgü ve bilgisini arttırmak üzere İngiltere’ye gitmesini sağlar.26.11.1974 deki
kürsü kurulu kararı ile Dr Danişmend 3.2.1975 de İngiltere’ye gider. Üç aylık eğitim süresi O’na yeterli
gelmemiştir.Bu işi yerinde ve iyice öğrenmeyi iyice aklına kor. Yazışmalar ile İngiltere’de kalma süresi
uzatılır.Bu arada 1 aylık bir süre için Newcastle’de Mr J Scott ile de çalışma fırsatı bulur. Bundan sonra
Londra’ya döner ve iki yıla yakın bir süre Hospital for Sick Children ‘da çocuk cerrahisi eğitimi alır.Mr H.H
Nixon ‘dan sonra Mr J.A.S Dickson ile çalışmalarına devam eder.Arada Türkiye’ye gelerek kısa dönem
askerlik görevini de tamamlar. 1.6.1977 de Cerrahpaşa’da göreve başlar.D Yeker ile birlikte bir ikil
oluşturarak Cerrahpaşa’ya gelen elektif ve acil çocuk cerrahisi hastalarının sorunlarını çözmeye çalışırlar.
Bu ortak çabaları olumlu sonuçlarını verir ve o günün koşullarınıda Batın Servisi denen bölümle Plastik
Cerrahi Servisi arasında belirlenen küçük bir alanda, hayırsever kişilerden sağlanan bağışlar ile 28 Şubat
1978 de Çocuk Cerrahisi Servisi açılır. Açılış töreni görkemlidir ve Burhanettin Toker Anfisi’nde yapılır. Genel
Cerrahi Kürsüsü Direktörü Prof Dr Salepçi oğlu her ikisini fakülteye ve basına tanıtır. Çocuk Cerrahisi
Servisi bugünkü Beyin Cerrahisi Anabilim Dalı’nın ve Ortopedi Anabilim Dalı ‘nın bulunduğu binanın en üst
katında çalışmalarına başlar.Tarihçeye bakıldığında ve bu konudaki veriler incelendiğinde bölümün
kurulmasında özellikle dönemin Kürsi Direktörü Prof Dr Adnan Salepçioğlu ‘nun kararlılığını ve Prof Dr Erol
Düren’in kolaylaştırıcı çalışmalarını unutmamak gerektiği ortaya çıkmaktadır.
Çocuk Cerrahisi’nin konumu , bir çocuk servisi için sorundur.Plastik cerrahi servisine girmek isteyen insanlar
çocuk hastaların arasından, servisin ortasından geçmek isterler. Ama yine de ilk heves ile bu sıkıntılara
katlanılır ve küçük ama sevimli serviste herkes canla başla çalışır. Kuruluş aşamasında Güngör Toktaş
hemşire özveri ile önemli katkılarda bulunur.1978-85 yılları arasında servisin başhemşiresi olarak görev
yapar. Bu aşamada Fikriye Kurtuluş, Kamuran Aytaç,Nezahat Ercan,Zühre Eycan,Gül Mutlu,Nilgün Tokat da
ilk hemşireler olarak özverili çalışma ortamnına girerler.Bölümün ilk rotasyon asistanı Genel Cerrahi’den
Ertuğrul Göksoy olur. Ertuğrul iyi bir asistanlık örneği gösterir.
Çocuk Cerrahisi Bölümü 1979 yılında alınan bir fakülte kurulu kararı ile Cerrahi Kürsüsü içinde bir seksiyon
olur. Bu arada Dr Danişmend,Hacettepe’de uzmanlık sınavına girer ve çocuk cerrahisi uzmanı unvanını
alır.Uzmanlık tezi “Çok Kısa Segment Hirschsprung Hastalığının tanısında Anorektal Manometre”dir. Kısa
bir süre sonra Kasım 1981 de Çocuk Cerrahisi Doçentlik sınavını kazanır.Doçentlik tezi “Ameliyat sonrası
bridlerin olmasını önlemeye yönelik olarak serozal defekt yüzeylerine AgNO3 solüsyonu uygulaması” ile
ilgili deneysel bir çalışmadır. Bu arada 1981 yılı sonlarında kabul edilen yeni Y.Ö.K yasası ilkelerine göre,
1982 de Çocuk Cerrahisi Seksiyonu, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı adını alır,bağımsız bir bölüm halinde
çalışmaya başlar.Doç Dr Yeker ilk Anabilim Dalı Başkanı olur.
22
Çocuk Cerrahisi’nin iki meraklısı daha vardır: Dr Osman F Şenyüz ve Dr Cenk Büyükünal.Genel Cerrahi
ihtisasları sırasında günlük çalışmadan artakalan zamanlarında bu sevimli kliniğe uğrarlar. Rutin işlerinden
arta kalan ameliyatlara katılır servis işlerine yardımcı olurlar. Nöbetlerinde bu servise gelerek,zamanlarını
daha çok orada geçirmeye ve hastalara göz kulak olmaya çalışırlar . İkisi de genel cerrahi uzmanlık tez
konularını çocuk cerrahisinden alırlar.Dr Osman F Şenyüz “ Yenidoğan Hirschsprung Hastalığı” ,Cenk
Büyükünal ise” Çocuklarda Heterotopik Dalak Ototransplantasyonu” isimli tez konuları ile 1980 nin Aralık
ayında Genel Cerrahi Uzmanı olurlar ve kürsü kurulu kararı ile 1981 başında çocuk cerrahisi üst ihtisası
yapacak ilk asistanlar olarak göreve başlarlar.Bu iki taze güç ile çocuk cerrahisi daha da aktif bir çalışma
temposuna girer. İlk kez acil travma olguları çocuk cerrahisi tarafından ameliyat edilmeye başlanır.Bu durum
kliniğin iş hacmını e ikiye katlar.Çoğu kez hastalar,yatak sorunu nedeniyle başka kliniklere yatırılmak
zorunda kalır. Bu arada Haziran 1981 de ilk Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi’ne katılırlar.İzmir’deki kongre
Cerrahpaşa grubu için başarılı geçer. Kongrede belki de ülkemizde ilk kez bir hemşire bildirisi sunulur. Bu
,Güngör hemşire tarafından sunulan ve Hirschsprung hastalarında uygulanan boşaltıcı lavman protokolü ile
ilgili bir klinik araştırmadır.Dr Büyükünal ve Dr Şenyüz yayın konusunda da yoğun çalışırlar. Klinik,
dergilerde,yurt içi kongrelerde iyi bir biçimlde temsil edilir. Bu arada ilk kez çocuk karın travmalarında tanı
yöntemi olarak peritoneal lavaj uygulanmaya başlar ve dalak yaralanmalarında splenektomi yapılmaksızın
koruyucu cerrahi girişimler geniş bir biçimde uygulama alanı bulur.Ultrasonografi ilk kez çocuk olgularda
yaygın biçimde kullanılmaya başlanır.Bu alanda Türkiye’deki ilk yayınlar ve sunular yapılır.Nükleer Tıp
bölümü ile yakın bir çalışma düzeni oluşturulur ve yine ülkemizde ilk ortak çalışmalar gündeme gelir. 19811982 dönemi içinde kardeş bir fakülte Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahi Kürsüsü’nden Op.Dr Hasan
Doğruyol çocuk cerrahisi ihtisas süresinin bir bölümünü tamamlamak için Cerrahpaşa’ya gelir.Hasan
önceleri Dr Şenyüz ve Dr Büyükünal tarafından belki biraz da kuşku ile karşılanır. Ancak üstün insancıl
nitelikleri,arkadaşlığı,bilimsel bakış açısı ve cerrahi becerisi tanındıktan sonra kliniğin esas elemanı gibi
kabul edilir. O’nun bu özelliği geçen yıllar içinde hiç değişmez ve Cerrahpaşalılar için adeta bir kan kardeşi
olur.Dr Büyükünal ve Dr Şenyüz urakus kisti absesi tanısının klinik verilerle konabileceğini, Malharbe
tümörünün bir görüşte nasıl tanınabileceğini Hasan’dan öğrenirler.
Klinikte iki yeni ve sevimli genel cerrahi rotasyon asistanı göreve başlamıştır: Yunus Söylet ve Varol
Şehiraltır.Bu hızlı temponun artmasını ve devamlılığını sağlanmasında onların da büyük katkıları olmaktadır.
Bu arada genel cerrahide asistanlık süresini tamamlayan ve daha sonra uzmanlık sınavına girecek olan Dr
Ergun Erdoğan da önce asistan olarak klinik işlevine yardımcı olur. Genel Cerrahi Kürsüsü’nden Dr Faik
Çelik, Dr Aziz Kaya, Dr Muzaffer Er ,Dr Uğur Çaşkurlu, Dr Sadık Perek, Dr Ahad Andican, Dr Hasan Taşçı,Dr
Murat Özcan, Dr Torkom Celep,Dr Yusuf Bükey,Dr Ali Cengiz, Dr Serdar Yüceyar rotasyon asistanları olarak
servisin rutin ve ağır tempolu çalışmasına önemli katkılarda bulunurlar.
1983 yılının Nisan ayında Dr Şenyüz ve Dr Büyükünal aynı gün içinde uzman olurlar. Hem de o zamana
kadar Cerrahpaşa ‘da uygulanmamış bir jüri sistemi ile…Jüri üyesi olarak Hacettepe’den Prof Dr Akgün
Hiçsönmez davet edilir. Jüri başkanı olur.Hiçsönmez o günlerde Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği’nin de
başkanıdır.Büyükünal’ın “Kanayan Meckel Divertikülünün Tanısında bir Sıçan modelinde PentagastrinGlukagon ikilisinin ve Simetidin Premedikasyonunun etkileri” konulu deneysel çalışması ve Şenyüz’ün
“Gastrointestinal Sistemde Nekrozun Erken Tanısı için Tc-difosfanat Sintigrafik Yöntemi” isimli deneysel tez
çalışması başarılı bulunur.Sınav olumlu bir hava içinde geçer.Klinik tüm eğitim süreleri burada geçen ilk
uzmanlarını mezun etmiştir. Sınav sırasında geçen iki ilginç olay yıllarca akılda kalır. Sınav için ameliyat
olgusu olarak bir pilor stenozu da hazır tutulmaktadır.Bebek 1 hafta önceden Akgün beyin gelişine saklanır
Ancak hastanın olivi geçen günler içinde hızla küçülmeye başlar.Ameliyat öncesi Dr Hiçsönmez olguyu
muayene eder ve olivini kuşku ile karşılar.Henüz ultrasonografinin rutin kullanımda olmadığı günlerdir. Olgu
için laparotomi yapıldığında gerçekten de olivin çok çok küçüldüğü görülür.Ama netice itibariyle gösterilecek
bir oliv bulunmuştur ve derin bir nefes alınır.
Sınavda sorulan sorulardan biri de fıtık ameliyatında Michael Banks adıdır.Bu soruya Michael Banks yerine
yanlışlıkla Mulligan Morgan adı ile yanıt verilir. Ancak soruyu soran Akgün Hoca tam yüzünü ekşitecekken
dinleyicilerin başları ile cevabı şiddetle tasdik etmeleri nedeni ile(!) yanıtı doğru kabul eder; “biz bir de
Michael Banks yöntemi diye isimlendiririz” der.Bu ilginç anı yıllarca Akgün hoca ile her seferinde gülerek
paylaşılır ve her yeni asistana fıtık ameliyatının doğru ismini baştan bilmeleri söylenir.
Nisan 1983 sonunda Dr Büyükünal vatani görevini yapmak üzere kürsüdeki görevinden ayrılır. Dr Şenyüz
daha da ağır bir tempo içinde çalışmaya devam eder. Bu arada Alymanya’nun Dortmund kentinde ihtisas
yapmış olan Dr Ömer Vural yeni başasistan olarak göreve başlar. Bir süre sonra Dr Şenyüz de vatani görevi
nedeniyle Cerrahpaşa’dan ayrılır. Kan değişimi yapılmış klinik yeni bir döneme girmiştir.Ömer 4 yılı aşkın bir
süre kliniğin yükünü çeker.Pediatrik üroloji ile ilgili bazı kavramlarınn yerleşmesinde,Yunus ve Varol’un
yetişmesinde, Rehbein ameliyatının ve L. Gregoir antireflü girişiminin öğrenilmesinde öncülük eder.Ömer iyi
bir cerrah,sohbeti tatlı bir arkadaştır. Çok sevilir.Ancak bir süre sonra kendi isteği ile S.S.K hastanesindeki
yeni görevine başlar.Cerrahpaşa için her zaman yakın ve güvenilir bir dost olarak kalır.Ömer zor kızan bir
insandır.Hayatı hep renkli yönleri ile değerlendirmeye ve çevresini neşelendirmeye özen gösterir.5 saatlik bir
mesane ekstrofi ameliyatından yorgun-argın çıktıkatan sonra , nefes nefese gelerek ,daha bebeğin sağlığını
sormadan önce, “doktor bey acaba çocuğumuzun zürriyet durumu ne olacak?” diye yaklaşan babaya
23
kızarak verdiği yanıt yıllarca unutulmaz: Ulan beyefendi,zürriyeti napacan,”mesane ekstrofisi üretme çiftliği
mi kuracaksın!”
As kerlik görevini bitiren Dr Ergun Erdoğan 1984 yılında çocuk cerrahisine üst ihtisas yapmak üzere
resmen başvurur ve göreve başlar.1984 yılında Dr. Büyükünal ve 1985 yılında da Dr Şenyüz üniversite
dışından sınavlara girerek çocuk cerrahisi doçenti unvanını alırlar.
Dr Büyükünal 1985 yılı Temmuz ayında Y. Doç kadrosu açılması üzerine tekrar Cerrahpaşa TF Çocuk
Cerrahisi Anabilim Dalı’ndaki görevine başlar. Dr Şenyüz de 1987 de Cerranpaşa’ya döner. Bir dönemin
ikilisi yine buluşmuşlardır. Nisan 1996 da Yunus Söylet ve Varol Şehiraltı kliniğin yeni uzmanları olurlar. Dr
Şehiraltı zorunlu hizmet nedeni ile Cerrahpaşa dışındaki görevine başlar. Dr Söylet ise zorunlu hizmet ile ilgili
şanslı bir kura çekimi sonucu Cerrahpaşa’da kalır.
1985-1988 yılları arasında, Daver Yeker’in kısmi statüye geçmesi sonucu Dr Danişmend Anabilim Dalı
Başkanlığı görevine atanır. D. Yeker’in 1988 de Profesörlüğe atanması ile bu görev tekrar Yeker’e
verilir.Kısa bir süre sonra Dr Danişmend de profesörlüğe yükseltilir.Bu arada Dr Şenyüz, karaciğer ve safra
yolları cerrahisi konusunda görgü ve bilgisini arttırmak için 1 yıl kadar Japonya’nın Tochigi-ken kentinde
kalır. Türkiye’ye dönhdükten kısa bir süre sonra karaciğer transplantasyonu konusunu öğrenmek için tekrar
1 yıl süre ile New-York Columbia üniversitesine giderek çalışmalarına başlar.Dönüşünde Cerrahpaşa’da ilk
kez karaciğer transplantasyonu programını başlatır.Hem kadaverik donör bulma hem de başarılı
transplantasyonların gerçekleşmesi açısından önemli bir aşama yapar.Dr Şenyüz,safra yolları atrezilerinin
güncel bir biçimde tedavi edilebilmesi , portal hipertansiyon kanamalarının sklerozan tedavi ile iyiletimi,çocuk
ve erişkinlerde karaciğer naklinin başlatılması konularında Cerrahpaşa içindeki ilk girişimleri yapmıştır.
1986 da Çocuk Cerrahisi Arşivi özellikle Dr Büyükünal’ın bir yıllık bir çalışması ile yeniden düzenlenir; yeni
bir kotlama sistemi getirilir. Bağış olarak alınan bir bilgisayar a ilk kez dosya özetlerinin geçmesi sağlanır. Ne
yazık ki bu sistem bir yıl sonra bir kazaya kurban gider. Bu arada Dr Büyükünal ,hayırsever bir ailenin
modern inkübatörlerin,respiratörlerin, bronkoskopi ve özofagoskopi setinin kliniğe bağışını sağlamaya
çalışır.Pak ailesi klinik için önemli bir katkı yapmışlardır.
Dr Büyükünal 1989 sonu ve 1990 ortaları arasında Amerika B D de Kansas City ve Philadelphia Children’s
hastanelerinde özellikle çocuk ürolojisi ile ilgili alanda çalışmalarda ve gözlemlerde bulunur.Özellikle
hypospadias cerrahisi konusunda John W.Duckett’dan gördüğü yeni teknik ve kavramların Cerrahpaşa’da
tanınması ve öğrenilmesinde katkıda bulunur.Penil blok,port kateteri uygulaması gibi bazı yeniliklerin
tanıtılması konusunda seminerler ve sunular yapar.Dr Büyükünal 1990 Şubat ayında Profesörlüğe
atanır.1989 da bir aylık bir süre için bir süre İngiltere’de kalır ve bu arada Manchester kentinde Neonatal
Cerrahi Kursu’na katılır .Daha sonraları Dr Büyükünal 1991(Istanbul),2001(Aarhus)ve 2002(Hong Kong)
yıllarında Laparoskopik Cerrahi, Pediatrik Ürolojik Laparoskopi kurslarına katılır.
Bu arada, Dr Söylet 1 yıla yakın süre Köln’de aktif olarak çalışır. Prof A.M Holschneider ile birlikte
hazırladıkları” Çocuk Cerrahisinde Komplikasyonlar” isimli Almanca kitaptaki hazırladıkları bölümler
yayınlanır.Dr Söylet anorektal manometri, ürodinami ve laparoskopik cerrahi konularının kliniğe
yerleşmesinde önemli bir rol oynar.
Dr Söylet 1991 de Berlin’de laparoskopi ve lazer uygulamaları konusunda, 1992 de Greifsuald’ da pediatrik
ürodinami konusunda ,1995 ve 1996 da Londra’da pediatrik üroloji konusunda kısa dönem çalışmalarda ve
gözlemlerde bulunur.
Respiratör, kuvöz ve monitörler 1990 sonrası Dr Şenyüz ‘ün gayretleri ile Japon hükumetinin(JICA) katkıları
ile zenginleştirilir,yenilenir. 1990başlarında Araştırma Fonu Projesi kapsamı içerisinde olmak üzere Dr
Danişmend’in Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi,Dr Cenk Büyükünal’ın Çocuk Cerrahisi Fiberoptik
Gastroduodenoskopi ve Kolonoskopi projeleri kabul edilir ve klinik yeni olanaklara ve tam bir fiberoptik
gastrointestinal endoskopi ekipmanına kavuşmuş olur .
Cerrahpaşa Çocuk Cerrahisi Anabilim D bir ilke daha öncülük eder ve D. Yeker, N Danişmend,O.F Şenyüz
ve C. Büyükünal birlikte Pediatrik Cerrahi Dergisi’ni çıkarırlar.Dergi tüm çocuk cerrahisi merkezlerinden ilgi
ve destek görür. Sonraki yıllarda Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği’nin resmi yayın organı olur.Bu dergi
uluslararası indekslere girer ve TÜBİTAK’ın sınıflaması içine de alınır.
1990 yılından itibaren kliniğin yeni bir başasistanı daha vardır: Nüvit Sarımurat. Ergun Erdoğan, Yunus
Söylet ve Nüvit Sarımurat uzun bir dönem başasistanlık görevini birlikte yürütürler ve ağır bir tempoda
çalışırlar.Çocuk Cerrahisi’nin acil olguları kabul ettiği dönemde Dr Büyükünal ve Dr Şenyüz tarafından
başlatılan bronkoskopi ve özofagoskopik girişimler Dr E Erdoğan ve Dr N. Sarımurat’ın elinde çok daha
gelişir ve ileriye gider. Klinik her gece yollanan yabancı cisim aspirasyonla- rından adeta nefes alamaz hale
gelir.
Bu ikilinin ellerinde bir anda 700 den fazla olgu tedavi edilmiş olur.Bu arada Yunus Söylet ve N Sarımurat
laparoskopik girişimlerin klinik içinde oturtulmasında etkili bir çalışma gösterirler .Ergun Erdoğan 1989 da
çocuk cerrahisi uzmanlığı sınavını başarı ile verir.
1989-90 arası Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı için önemli bir dönemdir. Genel Cerrahi Kürsüsü’nün geçtiği
yeni binaya gidebi1mek için yoğun bir kulis faaliyeti ve çaba gerekmektedir.Çocuk Cerrahisi’nin kendi
olanakları ile bazı hizmetleri götürebilmesi güçtür. Cerrahinin olanaklarına gereksinim vardır.Bu dönemde Dr
Daver Yeker yoğun bir çaba harcar ve dönemin rektörü Prof C Demiroğlu,Cerrahi Bölüm Başkanı Prof Erol
24
Düren ikna edilerek yeni cerrahi monoblok binasına diğer cerrahi branşlarla birlikte geçilir. Bu aşamada ilk
kez ayrı ve fonksiyonel bir yenidoğan yoğun bakım ünitesi kazanılmış olur.1990 da Yunus Söylet askerlik
hizmetinin tamamlamanın ardından doçentlik sınavını kazanır. Sonraki yıllarda Prof. Dr. Yeker’in kişisel
gayretleri ile önce Dr .E. Erdoğan bilgi arttırımı amacı ile Güney Afrika’da Capetown’daki ünlü çocuk
cerrahisi merkezine Mr C .Cywes’in yanına gider.Bu arada bir anal sfinkter modeli olarak domuzlarda, antropilorik bölgenin trasnpozisyonunu gerçekleştirir.Başarı ile tamamladığı bu çalışma dış kongrelerde sunulur
ve Journal of Pediatric Surgery’de yayınlanır. Dr E .Erdoğan’ın gittiği merkeze Dr. N. Sarımurat da 1 yıllık
bir süre için yollanır.
Sarımurat bu merkezde tam bir başasistan yetkisinde ve sorumluluk verilerek çalışır.
Çocuk cerrahisinin üroloji dışındaki alanları ile ilgili pek çok temel yeniliklerin kliniğe tanıtımında Sarımurat
önemli bir rol üstlenir.Pratik pek çok bilginin asistanlara tanıtılması ve gösterilmesine önayak olur.
Dr Sarımurat ‘dan bir sonraki dönemin temsilcisi olan ve araştırmacılığa asistanlığının ilk yılından beri
büyük bir önem veren Dr Sinan Celayir,uzmanlık sınavını başarı ile verdikten sonra, o zamana kadar
Türkiye de hiçbir çocuk cerrahının yapmayı düşünümediği ve cesaret edemediği bir atılımı yapar ve
bölümde yenidoğan yoğun bakım sorumlusu olarak çalışmak ister.Bu zor bir karardır.İyi bir cerrah olmaısına
karşın ,klinik ilkelerine göre sadece bu işle uğraşması ve cerrahiden vazgeçmesi gerekmektedir.Ama Sinan
bu konuya kenetlenmiştir bir kere... Bu amaçla, dünyadaki en önemli merkezlerden biri olan Ann ArbourMichigan’a Arnold Coran’ın yanına yollanır. Dönüşü ile birlikte, yenidoğan yoğun bakımında pek çok şey
olumlu yönde değişir. Yenidoğan morbiditesi ve mortalitesi konusunda Cerrahpaşa bir atılım daha yapar. Bu
arada Dr Celayir, yaptığı deneysel çalışmalar ile literatüre çok önemli katkılar yapar, ödül kazanır.
Dr Ergun Erdoğan 1993 de doçentlik sınavını kazanır. Aynı yıl Dr Osman F Şenyüz de Profesörlüğe
yükseltilirler.
1995 Çocuk Cerrahisi için bir başka atılım yılıdır. Bu tarihte Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Çocuk Cerrahisi
içinde kurulur ve Dr Danişmend, Dr Büyükünal ve Dr Söylet genel çocuk cerrahisinden ayrılarak sadecebu
alanda çalışmaya başlarlar.Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı’nın ürolojiye mi çocuk cerrahisine mi bağlanacağı
konusu fakültede pek çok hararetli tartışmalara yol açar.Ürologların,önceki yıllarda hiçbir yatırım
yapmadıkları,benimsemedikleri bir alana sahip olmak istemeleri, fakültede “samimi bir istek olarak “
görülmez.Verilen emekler, yapılmış bilimsel çalışmalar karşılıksız kalmaz.Bu onur ,kuşkusuz çocuk
cerrahisinin olacaktır.Dr Danişmend ilk bilim dalı başkanı seçilir.Bu görevi yeniden seçilmek suretiyle 2000
yılına kadar başarı ile götürür.
1995 den sonra Dr Haluk Emir ve Dr Gonca Tekand kliniğin yeni başasistanları olurlar.1996 da Yunus
Söylet profesörlüğe atanır. Dr N Sarımurat da 1997 de doçentlik sınavını kazanır.
1997-98 arası bir başka uğraşının geçtiği dönemdir.Çocuk Cerrahisi , Cerrahi Monoblok’un zemin
katından yukarı çıkabilmek uğraşı vermektedir. Bu arada
1.5 kanatlık yetersiz hecmını arttırmak istemektedir.Uzun uğraşılar sonunda dönemin
rektörü Prof Dr B Berkarda ve Prof K Alemdaroğlu’nun olurları alınarak bir üst kata
plastik cerrahinin eski bölümüne çıkma şansı elde edilir.Böylelikle 2 kanaatlı modern
bir klinik yapısı elde edilir. İkinci kanat ,yenidoğan yoğun bakım,öğretim üyeleri odalarının bir kısmı ve hasta
odalarını içermektedir.Küçük seminer salonu da bu bölümde yer almakta, staj seminerleri ve klinik toplantılar
yapılmaktadır.
C Paşa Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı, hemşireliğin modern anlamdaki uygulaması açısından
Cerrahpaşa’nın örnek bir kurumu olur. Bu gelişme süreci 1978-85 yılları arasında Güngör Toktaş,19851996 arasnda Gülümser Sonat, 1996 dan sonra da Zahide Doğan ‘ın üstün çalışma disiplinleri ve özverileri
ile gerçekleştirilir. Kurucu hemşirelerden Fikriye Kurtuluş Cerrahpaşa’nın en başarılı Hemşiresi ünvanını
kazanır.Zaide Doğan (1994-96) ve Sema Erol (1996-)yenidoğan cerrahisi yoğun bakım hemşireliği
konusunda bir uzman hemşire konumunda görev yaparlar sorumluluk alırlar.Kamuran Aytaç, ameliyat
öncesi ve sonrası anestezi uygulamaları konusunda uzman bir hemşire konumunda çalışmaya başlar.Çocuk
Cerrahisi Ameliyathanesi sorumlusu Ayşegül Bağda disiplinli yönetimi ile işlerin oturmasını
sağlar.Uluslararası 8 adet workshopda görev alarak davetli cerrahların takdirlerini kazanır,hatta çalışma
teklifleri alır. Son yıllarda çocuk cerrahisi poliklinik hizmetlerinin iyi bir şekilde yürümesinde Hem. Emine
Tüysüz özverili bir çalışma temposu gösterir.Bu arada Hem. Nilüfer Esentürk yenidoğan yoğun bakım
ünitesinin çalışmasında Doç Dr.Sinan Celayir ‘in en önemli yardımcısı olmuştur.2002 yılından itibaren Hem.
Necla Ünalmış Videoürodinami odasının sorumluğunu alır ve buranın örnek bir ünite haline gelip hizmet
vermesinde büyük bir rol oynar.
Dr.Haluk Emir 1993,Dr Gonca Tekand ise 1994 yılında uzman olurlar.Haluk 2000 yılında doçent olur. Bu
arada 1998 de Colombus Ohio’da S.Koff’un yanında çalışır. 2002 de ise Hong-Kong’da CK Yeung ile birlikte
pediatrik ürolojide laparoskopik cerrahi girişimler konusunda çalışmalarda ve gözlemlerde bulunur.Gonca ise
2002 de doçentlik unvanını alır.Haluk pediatrik ürolojik girişimlerde laparoskopik cerrahi ile ilgili girişimlerin
kliniğe adapte edilmesi, Gonca ise çocuk cerrahisinde büyük laparoskopik girişimlerin uygulaması
konusunda görev alırlar.Haluk çocuk ürolojisine kanalize olur ve bu bölüme yeni bir kan gelmiş olur.
Pediatrik Anestezi Cerrahpaşa Çocuk Cerrahisi’nin gelişimi ile paralel gitmiştir.Dr Yüksel Adalı(Yeker) çocuk
masasının ilk ve daimi asistanı ve sonraları da uzmanı olmuştur.Yüksel 15 yılı aşkın bir süre sadece çocuk
masasında çalışarak kırılması zor bir rekor elde eder. Dr.Güner Kaya doçentlik döneminden itibaren çocuk
25
masasının sorumluluğunu alır ve pek çok atılımları gerçekleştirir.Bu arada transplantasyon cerrahisi
anestezisi ,ameliyat sonrası ağrı tedavisi konusunda önemli çalışmalara öncülük eder.Laparoskopik cerrahi
anestezisinin çocuklarda gelişmesine öncülük eder.Bu çalışmaların bilimsel verilerle yazı haline
getirilmesinde gruba sonradan katılan Pervin Bozkurt iyi bir performans gösterir.Anestezide ve özellikle
çocuk anestezisinde deneysel çalışmalar konusunda ülkemize önemli çalışmaların kazandırılmasında
Güner’e yardımcı olur.
Pediatrik Patoloji için 1990 lı yılların başlarında Prof Dr Feriha Öz genç bir ekibin bu işe kanalize olmasına
önayak olur.Bu aşama sonrasında Sergülen Dervişoğlu Cerrahpaşa ‘da pediatrik patolojinin yerleşmesini
sağlar.Çevre hastanelerin referans patoloğu haline gelir. Sergülen klinik olgu tartışmalarına gelerek bu
branşın sevilmesini ve cerrahi ile patoloji arası yoğun ilişki ve iletişimin kurulmasına yardımcı olur.
Pediatrik radyolojinin kurulması ise Sebuh Kuruoğlu’nun 2000 yılından itibaren yaptığı katkıları ile
gerçekleşebilecektir.Radyoloji Anabilim Dalı bu alanda ayrı bir elemanın ayrılmasına uzun yıllar sıcak
bakmaz. Ancak özellikle girişimsel radyoloji ile ilgili talebin artması ,Dr Büyükünal’ın Dr Yeker ve Dr
Danişmend’in de olurlarını alarak bir yıl içinde yapılan kontrastlı ve kontrastsız incelemelerin toplam
sayılarını içeren listeleri toplayıp zamanın anabilim dalı başkanı Prof. Dr. Oktay Çokyüksel’e gitmesi gibi
etkenler radyoloji içinde bir kişinin bu alana kaydırılmasını sağlayacaktır.
Daver Yeker,uzun yıllardır yürüttüğü anabilim dalı başkanlığı görevini 2002 yılı Ağustos ayında kendi isteği
ile bırakır.Cenk Büyükünal bu göreve seçilir.Bu nedenle Cenk Büyükünal, 2000 yılında seçildiği üroloji bilim
dalı başkanlığı görevini bırakır ve yeni üroloji bilim dalı başkanı olarak Yunus Söylet seçilir.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı önemli bir bölümü yabancı yayın ve bildiriler olmak üzere 400 ün üzerinde
bildiri ve yayının sahibidir. Bildirilerin çok önemli bir bölümünün yurtdışı bildiri olması ve önemli kongrelerde
sunulmuş olmaları Cerrahpaşa Çocuk Cerrahisi’nin ülkemizin yurtdışında en çok tanınan çocuk cerrahisi
anabilim dallarından biri olmasını sağlamıştır.Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı yetiştirdikleri uzmanların
kalitesi,uluslararası zeminde yaptığı girişimler,Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği ve Ailesi için yaptığı
çalışmalarla bilim dünyamızda yerini almış ve sağlam temeller üzerine oturmuş bir eğitim yuvamız haline
gelmiştir.
Cerrahpaşa TF Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın düzenlediği uluslararası workshop’lar:
1.Ano-rektal malformasyonlar uluslararası workshopu (1991)
2-Gastroözofageal reflü workshop ‘u (1991)
3- Hypos’92 Uluslararası Hypospadias Workshop’u(1992),
4- İnmemiş testis ve Pediatrik Laparoskopi Workshop’u(1993),
5-Exstrophy-epispadias Uluslararası Workshop’u (1995),
6-Uluslararası Intersex workshop ‘u (1997,)
7-Uluslararası Exstrophy-epispadias workshop’u (1999 )
8.Hypos’02, Uluslararası Hypospadias Workshop’u (2002)
9Uluslararası inmemiş testis workshop ve kongresi (2003)
10.Uluslararası Pediatrik kolo-rektal cerrahi workshop ve kongresi (2004)
gibi çoğu TÜBİTAK ve Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği tarafından da desteklenen uluslararası workshoplar
düzenlemiştir.
Bu konuda bir rekoru elinde bulundurmaktadır. Herbir workshopda 110-130 kadar yasbancı ve yerli bilim
adamı bu workshoplara katılıp verilen yeterlilik sertifikasını almışlardır.
Ayrıca halkımıza yönelik, anne ve babaları aydınlatma için yapılan söyleşiler
- Sünnette doğrular ve yanlışlar Haziran 2002, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Oditoryumu, Anne ve Babalar ile
karşılıklı söyleşi(C Paşa TF Eğitim Programları Kapsamında )
(Nur Danişmend,Yunus söylet,Haluk Emir, Güner Kaya ile birlikte)
Ayrıca, çocuk cerrahisi anabilm dalı öğretim üyeleri şu uluslararası kongreleri de düzenlemişlerdir ya
da organizasyonunda aktif rol almışlardır:
*1984 Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği Ulusal-Uluslararası katılımlı kongresi (Tarabya –Istanbul)
*1988 Annual International Meeting of TAPS, Girne, KKTC with International Participation(Eylül 1998)
*World Federation of Associations of Paediatric Surgeons WOFAPS 1989 Dünya Kongresi,(Istanbul Eylül
1989)
* Annual ınternational Meeting of Turkish Association of Paediatric Surgeons (Temmuz 1997, Istanbul)
*British Associations of Paediatric Surgeons, XLIV. Annual International Meeting, 1997, Temmuz,Istanbul
*SIOP 1997 Meeting ( Dünye Çocuk Onkolojisi Kongresi) bünyesinde IPSO, Pediatrik Onkolojik Cerrahi
Seksiyonu Toplantısı, Istanbul
*ESPU (Avrupa Çocuk Ürolojisi Kongresi) 1999,Nisan Istanbul
*MAPS Mediterranean Association of Pediatric Surgeons IV.Meeting,Haziran 2002,Çeşme
• Annual International Meeting of Turkish Association of Paediatric Surgeons,1999, Kemer, Antalya
26
•
•
•
1995, 1997 ve 1999 Kolon ve Rektum Hastalıkları Cerrahisi Kongreleri(Genel Sekreterilği Doç Dr E
Erdoğan tarafından yapılmaktadır
Türk-İngiliz Çocuk Cerrahisi Günleri 1990-97 arası 7 yıl yapılmıştır
TOPKAPI MEETING: History of Paediatric Surgery(1997,Temmuz, Istanbul,BAPS Satellit Toplantısı
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın uluslararası organizasyonlarında davet edilen ve Cerrahpaşa’da
konferans veren, ameliyat yapan yabancı bilim adamları:
Alberto Pena (USA)
EA MacKinnon (U.K)
Keith W Ashcraft (USA)
J.W Duckett (USA)
Howard Mc Syder III(USA)
Richard Turner-Warwick (U.K)
Hock Tan(Australia)
J. Hutson (Australia)
Philip Ransley (U.K)
Giacomo Passerini (Italy)
John Gearhardt (USA)
Larry Baskin (USA)
Warren Snodgrass (USA)
David Gough(U.K)
E Kiely(U.K)
Robert Carachi(U.K)
Amir Azmy(U.K)
Pat Malone(U.K)
L Kapila(U.K)
V Bostan (Ireland)
Prem Puri (Ireland)
H.H Nixon (U.K)
E. MacKinnon (U.K)
C Dhillon (U.K)
Christopher Woodhouse (U.K)
Patrick Duffy(U.K)
David Frank (U.K)
Paul Tam (Hong-Kong)
Richard Spicer (U.K)
David Burge (U.K)
K.Georgesson(USA)
A.Hamza (Egypt)
A.Bianchi (U.K)
Faruk Hadziselimovich(Switzerland)
J Throup(Denmark)
D.Cortez (Denmark)
T.Lindhal(Finland)
C.Cywes(S Africa)
D.C. Keramidas (Greece)
J.Boix-Ochoa(Spain)
Ç Paşa Çocuk Cerrahisi’nin kazandığı ödüller
1. Eczacıbaşı Bilim Ödülü 1987 ( Cenk Büyükünal, Heterotopik dalak ototransplantasyonunun geç
sonuçları)
2. Eczacıbaşı Bilim Ödülü 1989( Cenk Büyükünal, Sinan Celayir, Gültekin Kaner)Bir hayvan modelinde
mesane defektlerinin kapatılmasında kullanılabilecek yeni bir yöntemin oluşturulması : RAMF yöntemi
3. 1988 British Association of Paediatric surgeons: History of Paediatric Surgery 1.lik ödülü ve madalyası(
Cenk Büyükünal, Nil Sarı) Sabuncuoğlu Şerafeddin- Author of an earliest paediatric surgical atlas, 15th
Century)
4. 1988 Avrupa Nükleer Tıp Birliği, Gelişmekte Olan Ülkeler Tıp Ödülü:O F Şenyüz(İ Urgancıoğlu, K
Özker,H Emir,İ Uslu,T Turoğlu ile birlikte)”Evaluation of portal scintigraphy by using Tc –99m for
studying portosystemic collateral circulation”Eur J Nucl Med 14:279,1988
27
5. 1990 British Association of Paediatric Surgeons: History of Paediatric Surgery: En iyi ikinci çalışma (
History of child-abuse, bu çalışma Pediatric Surgery International da Main Topic olarak yayınlanmıştır)
6. 1993 Yılı İngiliz Konsolosluğu’nun ve Rotary Club ‘un”Yılın Başarılı bilim Adamı Ödülü”(Transplantasyon
alanındaki çalışmaları ile Prof Dr Osman Faruk Şenyüz’e verildi)
7. 1994 Cihat Tahsin Gürson 1 lik Ödülü (Ayşenur Celayir, Sergülen Dervişoğlu) yönetici :Cenk Büyükünal
:Geniş üretra defektlerinin kapatılmasında apendiks interpozisyonu yöntemi. Bu çalışma American
Academy of Pediatrics’e kabul edilmiş ve sunulmuştur
8. 1996 Cihat Tahsin Gürson 2 lik ödülü ( Nizamettin Kılıç,Sergülen Dervişoğlu) yönetici :Cenk
Büyükünal.Gebe sıçanlarda kokain kullanımının nekrotizan enterokolit gelişimi üzerine etkileri( Acta
Pediatrica’ da yayınlanmıştır
9. 1996 İ.Ü Araştırma Fonu ‘nun Yurtdışı yayınlar için verdiği başarı ödülü(Doç Dr Ergun Erdoğan)
10. Transplantasyon alanında : en iyi organ bulunması ve dağıtılmasındaki başarılı çalışmaları nedeni ile
Prof Dr O.F Şenyüz’e verilen Turkish Association of Organ Transplantation 1997 ödülü.
11. 1997 American Academy of Pediatrics(AAP), New Orleans, Section of Pediatric Urology: En iyi 3 Klinik
Çalışma Ödülü : Helicobacter pylori and acid-hematuria syndrome( Sinan Celayir,Süha Göksel, Cenk
Büyükünal) ( J Pediatric Surgery de yayınlanmıştır)
12. 1998 ESPU Avrupa Çocuk Ürolojisi Kongresi , Salzburg, En iyi 3. Klinik Bildiri:Clinical experience with
Mitrofanoff’s technique( G Tekand,H emir, Y Söylet,Cenk Büyükünal, Nur Danişmend)
13. 1997 yılında basılmış ve site edilmiş dış yayınlar nedeni ile İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü Takdir
belgesi ( 75. Yıl Kutlama Etkinlikleri Kapsamında)( Cenk Büyükünal,Sinan Celayir)
14. İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü Araştırma Fonu 1998 yılı Destek Kazanmış Projeler Takdir Belgesi(
Sinan Celayir, Cenk Büyükünal)
15. Royal College of Surgeons of England,Honorary Member FRCS(İngiliz Kraliyet Cerrahi Akademisi
Onursal Üyeliği) 2005,S.N. Cenk Büyükünal
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyelerinin Uluslararası vu Ulusal Kuruluşlarda aldıkları
görevler:
Prof Dr Daver Yeker:
1. Üç dönem Türkiye
Çocuk Cerrahisi Derneği Başkanlığı
Bir dönem TÇCD Genel Sekreterliği
2. World Federation Association of Pediatric Surgeons Executive Committee Üyeliği (üç dönem)
4.MAPS (Mediterranean Assoc. Paediatric. Surgeons Executive Committee Member 2 dönem)
5.BAPS üyeliği
6.Çeşitli uluslararası kongrelerde ve workshoplardabaşkanlık ve genel sekreterlik görevi
7.European J Pediatric Surgery Dergisinde Editorial Consultant
8. MAPS Başkanı
Prof Dr Nur Danişmend:
1.Kolon ve Rektum Cerrahisi Derneği Yönetim Kurulu Üyeliği ve Dergi Danışmanlığı
2.Perinatoloji Derneği Başkanlığı
3.Çocuk Ürolojisi derneği Yönetim Kurulu Üyeliği
4. ESPU Avrupa Çocuk Ürolojisi Kongresi Başkanlığı (1999)
5. ESPU ve BAPS üyelikleri
6.Uluslararası workshoplarda başkanlık ve düzenleme kurulu üyeliği
7.Cerrahpaşa TF Cinsiyet Anomalileri Konseyi(CAK) Üyeliği
8.Cerrahpaşa TF Fakülte Kurulu üyesi
Prof Dr Cenk Büyükünal
1.International Society for History of Paediatric Surgery
-Genel Sekreter
2. Biritish Association of Paediatric Surgeons
-Overseas member ve
-Council Member
3. Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği
-Genel Sekreterliği
-Başkanlığı
4. Türk Tıp Tarihi Cemiyeti
-Yönetim Kurulu Üyesi,Genel Sekreteri
5.Çok sayıda workshop ve uluslararası kongrenin düzenleme kurulu üyeliği, genel sekreterliği
28
6. Society for Fetal Urology ve American Academy of Pediatrics üyelikleri
7.SIOP ve IPSO üyesi
8.İ.Ü Araştırma Fonu BEKADEP Üyesi
9.PRETAM Kurucu Üyesi
10. C Paşa Tıp F Mezuniyet Sonrası Eğitim Komisyonu Başk.
11. İ.Ü. Sağlık Meslek Yüksek Okul Md.
12.C Paşa TF Standardları Belirleme Komisyonu Üyeliği
13.Cerrahpaşa TF Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı ve Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanlığı
14.Cerrahpaşa TF Yönetim Kurulu Üyesi
16. Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği Yeterlilik Kurulu Başk
17. İngiliz Kraliyet Cerrahi Akademisi (Royal College of Surgeons)Onursal Üyeliği
18. Journal of Pediatric Surgery Editorial Consultant (Uroloji)
19. Pediatric Surgery International (Editorial Consultant)
Prof Dr Osman F Şenyüz
1. American Transplantation Association Üyesi
2. Japon Çocuk Cerrahisi Derneği Üyesi
3. TÇCD Yönetim Kurulu Üyeliği
4. C Paşa TF Dekan Yardımcılığı
Prof Dr Yunus Söyle
1. ESPU Member
2.Çocuk Ürolojisi derneği Yönetim Kurulu Üyesi
3.Alman Çocuk Cerrahisi derneği Üyesi
4.Alman İnkontinans Derneği Üyesi
5.Çeşitli kongre ve workshoplarda düzenleme kurul üyeliği ve genel sekreterlik
6.Spine Bifida Derneği Üyeliği
7.Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği Yeterlilik Kurulu Yönetim Kurul üyeliği
8.Türkiye Çocuk Ürolojisi Derneği Başkanlığı
9.Türk Sağlık Şurası Üyeliği
Prof Dr Ergun Erdoğan
1.Türk Kolon Rektum Cerrahisi Derneği Genel Sekreteri
2.Kolon ve Rektum Cerrahisi Dergisi Editör Yardımcılığı
3.Kan Transfüzyon derneği Kurucu Üyesi
5. GETAM Danışma Kurulu Üyesi
6. Adili Tıp Kurumu Üyeliği
7. C Paşa T.F. Kan Bankası Md lüğü
8. Çeşitli Kongrelerde Düzenleme Kurul Üyeliği ve Genel Sekreterlik
9. C Paşa TF Standardları belirleme Komisyon Üyeliği
10. Akdeniz Kolorektal Cerrahi Derneği Genel Sekreteri
11. ISUCRS Program Komitesi Üyesi
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyelerinin Konuk Konuşmacı-Cerrah Olarak Katıldıkları
Workshoplar:
1999 Hindistan Pediatrik Üroloji Kongresi Intersex-Hypospadias workshop:Prof Dr Nur Danişmend
2002:Zürich Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Kliniğinde, 2005 ve 2006 da Köln Çocuk Cerrahisi Kliniği ve
Arnavutluk’da konuk cerrah olarak mesane,hipospadias ameliyatları: Prof Dr Yunus Söylet
Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı Öğretim Üyelerinin Davetli Konuşmacı olarak katıldıkları uluslararası
aktiviteler:
Prof Dr Daver Yeker
Giessen (C Paşa Giessen tıp Günleri),
Taiwan(WOFAPS),
Capetown,
Kahire(MAPS),
Genova (MAPS) ve
Hırvatistan da konuk konuşmacı
29
Prof Dr Nur Danişmend
1998- Asya Çocuk Cerrahisi Kongresi(Hindistan)
1999- PEDİATRİK ÜROLOJİ WORKSHOP’U(INTERSEX-HİPOSPADİAS)(HİNDİSTAN)
2002-MAPS Akdeniz Çocuk Cerrahisi Kongresi Invited Speaker: Intersex
Prof Dr S.N. Cenk Büyükünal
1986-Giessen( Splenic Traumas)
1988-British Association of Paediatric Surgeons, Postcongress Workshop,Atina:Splenic Traumas and
Conservative Treatment Modalities
1990-Kansas City(Mart) ve Philadelphia(Nisan) Bladder Exstrophy ve History of Turkish Pediatric Surgery
Konferansları
1992- Asya Çocuk Cerrahisi Kongresi(Tokyo):Pediatric Surgery in Developing Countries
1998-SIOP Kongresi (Yokohama)Post Congress Gunma Satellite Symposium(Wilms Tumor-Turkish
Experience)
2000 -MAPS Mediterranean Association of Pediatric Surgeons(Bladder augmentation
techniques),Corfu,Greece
2001-Egyptian-Turkish Association of Pediatric Surgeons Joint Meeting (Sempetmber,2001,Cairo,Egypt)Bladder augmentation techniques-Cerrahpasa Experience
2004-Mediterranean Association of Paediatric Surgeons Meeting (Marseille) : Cripple Hypospadias
2004 –Mediterranean Association of Paediatric surgeons (Marseille): Neurogenic Bladder
Surgical management of antenatally diagnosed obstructive uropathies. XXVI. Balkan Medical Meeting 8-10th
May,2000,Istanbul,Turkey.
Experience with laparoscopic orchidopexy in children with nonpalpabl testes.IVth. International Symposium on
Pediatric Andrology,10-11 November, 2001,Basel, Switzerland
Outpatient paediatric urological procedures –Experience from Turkey-International Sypmosium on Outpatient
Paediatric Surgical Procedures,February,2002,Basel Switzerland
Bladder augmentation techniques ,early and late results.Annual International Meeting of Polish Association of
Paediatric Surgeons, October, 2003,Wroslaw,Poland
History of Hypospadiology. April 2004, Cairo, Egypt, International Workshop on Hypospadias, Benha Children’s
Hospital
Surgical procedures and experience on bladder augmentation.Ist World Congress and WOFAPS Meeting ,
EUPSA Executive Committee Meeting,June 2004, Zagrep, Croatia
Ethical principles in pediatric urological procedures in Ottoman Empire,Vienna,history of Urology Meeting(EAU
tarafından organize edilmektedir),September 2005,Vienna,History of Medicine Museum
Prof.Dr Yunus Söylet
-Vesikoüreteral reflü konusunda IV.MAPS Akdeniz Çocuk Cerrahisi Kongresi ,2002 Çeşme’de panelist
-Hypospadias deneyimleri konusunda Alman Çocuk Cerrahisi Kongresi invited lecturer(2003)
Cerrahpaşa Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı Öğretim Üyelerinin Yabancı Ülkelerde Basılmış kitaplarda
bölüm (Chapter ) Yazarlıkları
S.N. Cenk Büyükünal
1.Büyükünal S.N.C: Hydatid disease in children. Howard E,StringerMD,Colombani PM (eds) Surgery of the Liver
Bile Ducts and Pancreas in Children,Arnold,Londan,2002,2nd Edn.,pp:355-362
2.Büyükünal SNC:History of hypospadias. In Hadidi A and Azmy E (eds)Hypospadias Surgery,Springer
Verlag,2003,Berlin ,pp:3-18
3.Büyükünal SNC : Flip –flap techniques. In Hadidi A and Azmy A (eds) Hypospadias Surgery.Springer Verlag,
2003,Berlin,pp:139-148.
4.Büyükünal SNC: Lower urinary tract obstruction. In:Burge D.M, Griffiths DM,Steinbrecher HA,Wheeler
RA(eds).Hodder Arnold,London,2005 pp:479-488
Yunus Söylet
1.Holschneider AM , SÖYLET Y , Ebel KD : Dysganglionosen ( Morbus Hirschsprung,neuronale intestinale
Dysplasie ). Schaerli AF (ED) . " Komplikationen in der Kinderchirurgie
". New York , George Thieme Verlag , 1991 , s:147
2. Holschneider AM ,SÖYLET Y , Ebel KD: Nekrotisierende Enterokolitis . Schaerii AF ( ED ). "
Komplikationen in der Kinderchirurgie ". New York , George Thieme Verlag, 1991 ,s:142
3. SÖYLET Y : Continent Catheterizable Channels . Holschneider AM, Hutson JM ( ED ) . Anorectal
malformations in children. Springer Verlag, 2006, s: 427
30
Haluk Emir
Emir H: Endoscopic Surgery for Peritoneal Dialysis Catheters in Children.
In, Bax NMA, Georgeson KE, Rothenbergs SS, Valla J-S, Yeung CK(eds):
Endoscopic Surgery in Infant and Children, Springer, Heidelberg, In Press.
Gonca Tekand
Keith Georgeson, Gonca Topuzlu Tekant : Gastroesophageal Reflux Disease.
Grosfeld JL, O‚Neill JA, Fonkalsrud EW, Coran A,(eds): Pediatric Surgery.
Philadelphia, Pennsylvania. Mosby Elsevier, 2006, pp: 1120-1140.
5.Ondokuz Mayıs Üniversitesi
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalımız, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesinin 1978 yılındaki kuruluş
aşamasından bugüne akademik hayatına devam etmektedir. Kurucu Anabilim Dalı Başkanımız, Prof.Dr.Naci
Gürses’tir. İlkin 5 yataklı bir servis olarak açılan servisimiz Dr.Naci Gürses’in değerli çalışmaları ve
önderliğinde geliştirilerek bugünkü halini almıştır. Kendisinin kliniğimize yaptığı sayısız katkılar içerisinde
Anabilim Dalımız bünyesine kazandırdığı 1993 yılında kurulan Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı da önemli bir köşe
taşıdır.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalımız, uzmanlık eğitimini ilk olarak 1979 yılında vermeye başlamıştır. Kliniğin ilk
asistanı olan Dr.Ferit Bernay 1984 yılında Anabilim Dalımızdan mezun olmuş ve şu anda ABD Başkanı
olarak görev yapmaktadır. Eğitim hayatına başlamasından bugüne kadar Anabilim Dalımızda 21 çocuk
cerrahisi uzmanı yetişmiştir.
Çocuk cerrahisi ekibi, fakültemizin tarihinde yapılan bir çok önemli görevde yer almıştır. Fakültemizde
uygulanan ilk açık kalp ameliyatı ve böbrek nakli ameliyatları gibi ilklerde de katkılarda bulunmuştur.
Anabilim Dalımızın kuruluşundan itibaren günümüze kadar Tıpta Uzmanlık Eğitimini tamamlamış olan 21
çocuk cerrahisi uzmanının isimleri mezuniyet sırasına göre aşağıda belirtilmektedir:
R.Ferit BERNAY, M.Ender ARITÜRK, Mehmet PUL, Selahattin AKTAŞ, Cengiz GİDENER, Baycan
ÖZÇELİK, Savaş DEMİRBİLEK, Ahmet SARAÇ, Salih SOMUNCU, Selami SÖZÜBİR, A.Semih GÖRK,
Mithat GÜNAYDIN, Faruk KAZANCI, Ali Osman KATRANCI, Nurseli TOKSOY, Aybars ÖZKAN, Dilek
POLAT, Ünal BIÇAKÇI, Hakan K.BAŞKAYA, Ö.Faysal ÇADIR, Banu KIRDAR.
Halen Anabilim Dalımızda görevli beş öğretim üyesi bulunmaktadır.
Prof.Dr.R. Ferit BERNAY,
Prof.Dr.M.Ender ARITÜRK,
Prof.Dr.Rıza RIZALAR,
Doç.Dr.Burak TANDER,
Yard.Doç.Dr.H.Suat AYYILDIZ,
Kliniğimizde halen kullanılmakta olan 6 adet küvöz, 6 adet yenidoğan yoğun bakım yatağı ve 25 adet çocuk
hasta yatağı bulunmaktadır.
Ödüller :
En iyi çalışma ödülü: . 16. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi, 1998.
En iyi bildiri üçüncülük ödülü: 4. Deneysel Ve Klinik Araştırma Kongresi, Kayseri, 2003.
En iyi çalışma ödülü: 4. Ulusal Çocuk Cerrahisi Hemşireliği Kongresi, Şanlıurfa, 2003.
En başarılı poster ödülü: 22. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi, Bursa, 2004.
31
5.GATA
1981 yılında YÖK yasasına bağlı olarak kurulan GATA Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı, 1992 yılına dek Prof.
Tab. Tümgeneral Fahrettin ALPASLAN başkanlığında yedek subay uzmanlarla hizmet vermiştir.1992 yılında
muvazzaf subaylığa nasbedilen Op. Dr. Salih ÇETİNKURŞUN Yardımcı Doçent unvanı ile göreve
başlamıştır. 1995 yılında Doçent ve 1997 yılında Ana Bilim Dalı başkanı olmuştur. 2001 yılında profesörlüğe
atanan Dr.Çetinkurşun halen Ana Bilim Dalı başkanı olarak görev yapmaktadır.
1997 yılı Mart ayında Çocuk Cerrahisi Kliniği ana bina doğu blok 1. kattaki yerine taşınmıştır. Hali hazırda
kliniğimiz, ana bina doğu blok 3. katta hizmet vermektedir.
Mezunlarımız
Doç. Dr. Haluk Öztürk / 1993 / GATA Çocuk Cerr. AD.
Op. Dr. Mehmet Turgay Sakarya / 1996 / Gölcük Deniz Hastanesi.
Doç. Dr. İlhami Sürer / 1997 / GATA Çocuk Cerr. AD.
Op. Dr. Suzi Demirbağ / 1999 / GATA Çocuk Cerr. AD.
Op. Dr. Ahmet Güven / 1999 / Ankara Etimesgut Hava Hastanesi.
Op. Dr. Cüneyt Atabek / 2003 / GATA Çocuk Cerr. AD.
Dr. M. Bahadır ÇALIŞKAN / Uzmanlık öğrencisi.
Organize edilen çalıştaylar
*1998 Yılında Ekstrofi-epispadias Workshop’u, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk
Cerrahisi AD. İle birlikte düzenlenmiştir.
Akademik başarı ve ödüller
*Cevahir Y, Güven A, Çetinkurşun S: Annenin eğitim düzeyinin ürodinami yapılan çocukların ve ailenin
davranışları üzerine olan etkileri. VI. Ulusal Hemşirelik Kongresi 14-16 Mayıs 1998, Gülhane Askeri Tıp
Akademisi Ankara Ulusal Hemşirelik Kongresi Komitesi tarafından en iyi bildiri ödülü verilmiştir.
*Sağlık Bakanlığı Tanı ve Tedavi Kitabı. Çocuk Cerrahisi Bölümü.
*Kıta Hekimliği Kitabı Çocuk Cerrahisi Bölümü.
6.Ankara Üniversitesi
1976 da Genel Cerrahi Kürsüsü’nden Doç Dr Bülent Timlioğlu ,8 ataklı küçük bir bölümde Çocuk cerrahisi
girişimlerine başlamıştır.
18.02.1982 tarihli ve 17609 sayılı Resmi Gazete'de ilan edilen Üniversitelerde Akademik Teşkilat
Yönetmeliğince Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümüne bağlı olarak Cebeci Hastanesi Genel Cerrahi binası birinci
katı Doğu Kanadında Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı kurulmuştur.Günümüze değin 24 uzman doktor
yetişmiştir.
Dr. Haluk Gökçora döçent ve profesörluk dönemlerinde olmak üzere ve Prof.Dr.Selçuk Yücesan anabilim
dalının gelişimine anabilim dalı başkanları olarak hizmet etmişlerdir(Resim 1,1992’de Ankara Çocuk
Cerahisi).
Doksanlı yılların ilk yarısından beri laparoskopik cerrahi uygulamaları içinde yer alan Anabilim dalımız
çocuklarda endolaparoskopik cerrahi merkezi olmayı hedef seçmiştir.
Halen Dr.Hüseyin Dindar, Dr. Tanju Aktuğ, Dr.Meral Barlas, Dr. İ.Haluk Gökçora ile Dr. Aydin E. Yağmurlu ve
Meltem Bingöl Koloğlu’ndan oluşan akademik kardosu(resim 2, 2000 yılında Ankara Ü.Çocuk Cerrahisi
Anabilim Dalı) yanında 6 araştırma görevlisi, 13 hemşire ve 6 personeliyle Ankara Üniversitesinin Cebeci
hastanesinde hizmet vermektedir.
Verdiği Mezunlar
Prof. Dr. Cüneyt Turan
Yrd. Doç. Dr. Aladdin Dilsiz
Doç. Dr. Adnan Abasıyanık
Op. Dr. Muhittin Varlı
Op. Dr. Ertan Olgun
Yrd. Doç. Dr. İsmail Demirtaş
Prof. Dr.Murat Çakmak
Op. Dr. Ramazan Konkan
Op. Dr. Muhammed Yasin Mecdel
Op. Dr. Metin Kutay
Op. Dr. Selahhatin Emre
Çalıştığı Kurumlar
Erciyes Üniversitesi
Selçuk Üniversitesi
Selçuk Üniversitesi
Mersin Devlet Hastanesi
Sağlık Bakanlığı Ankara Ulus Hastanesi
100. Yıl Üniversitesi
Kırıkkale Üniversitesi
Denizli Devlet Hastanesi
Sinop Devlet Hastanesi
Sağlık Bakanlığı Ankara Atatürk Hastanesi
Manisa Çocuk Hastanesi
32
Yrd. Doç. Dr. İ. Faruk Özgüner
Doç. Dr. Çağrı Savaş
Doç. Dr. Turan Kanmaz
Doç. Dr. Ali Naycı
Op. Dr. M.Celal Hatiboğlu
Doç. Dr. E.Aydın Yağmurlu
Op. Dr. Ebru Sakallıoğlu
Yrd. Doç. Dr. M.Emin Boleken
Yrd. Doç. Dr.Burhan Aksu
Op. Dr. Alparslan Çamlı
Op. Dr. Günce Tolasa
Op. Dr. Özgür Denli
Op. Dr. Fuat Güler
Süleyman Demirel Üniversitesi
Süleyman Demirel Üniversitesi
Harran Üniversitesi
Mersin Üniversitesi
Sağlık Bakanlığı Ankara Atatürk Hastanesi
Ankara Üniversitesi
Başkent Üniversitesi
Harran Üniversitesi
Trakya Üniversitesi
Adana Devlet Hastanesi
Toronto Üniversitesi
Mersin Özel Hastanesi
Aksaray Devlet Hastanesi
Organize ettiği ulusal ve uluslar arası kongre ve “workshop”lar
Urolojik Cerrahi -2000 Extrophia Vesicalis onarımı -(Margaret Jakacubiac Prof.Dr), Ankara
Endoskopik Cerrahi – 2003 endoskopik cerrahi kursu – Çocuk Cerrahisi, ANKARA
Endoskopik Cerrahi – 2004 endoskopik cerrahi kursu – Çocuk Cerrahisi, ANKARA
7.Uludağ Üniversitesi
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Çocuk Cerrahisi Kürsüsü kurulmasına yönelik çalışmalar Genel
Cerrahi Kürsü Başkanı Prof. Dr. Fikret Karacan’ın gayretleri ile 1980 yılında başlatılmıştır. Bu sebeple Genel
Cerrahi Kürsüsü başasistanlarından Op. Dr. Hasan Doğruyol Ege Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi kürsülerinde bilgi, görgü, ve becerisini arttırdıktan sonra
İngiltere’ye gönderilmiş ve burada ‘’Birminghan The Children’s Hospital, Pediatric Surgical Unit’de Çocuk
Cerrahisi eğitimini tamamlayarak 1983 yılında yurda dönmüştür.
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı YÖK:17.03.1982 tarih 82/76 sayılı
kararıyla Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü içerisinde kurulmuştur.
Bu süre içinde ‘’ Parenteral Amino asit kaynağı olarak ‘’ Vamin 4200’ün’’ klinik etkinliğinin bebeklerin büyüme
paterni ve aminogramları ile ortaya konması ‘’ adlı uzmanlık tezini hazırlayan Doç. Dr.Hasan Doğruyol
27.06.1985 yılında Çocuk Cerrahisindeki hocaları Prof. Dr. İhsan Numanoğlu ve Prof. Dr. Daver Yeker’in
nezaretinde imtihana girerek Uludağ Üniversitesi, Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın ilk uzmanı
olmuştur. Doç. Dr. Hasan Doğruyol Rektörlüğün 27.03.1986 tarihli kararnamesi ile Çocuk Cerrahisi Anabilim
Dalı’nda açık bulunan doçentlik kadrosuna tayin edilmiş ve arkasından 18.04.1986 tarihinde Çocuk Cerrahisi
Anabilim Dalı Başkanlığını yürütmekle görevlendirilerek Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Kurullarının
oluşturulmasına işlerlik kazandırmıştır.
Çocuk Cerrahisinin yataklı ünitesi Duaçınarı’ndaki hastanenin ilk kat batı kanadındaki Genel Cerrahi
Servisi içinde iki odada faaliyete başlamıştır (Resim 1). Hastane 1991 yılında Görükle’ye taşınınca klinik
önce 4. kattaki Çocuk Kliniği içinde güneye uzanan kanadın sol koridorun dip kısmındaki 4 odaya taşınmış
(Resim 2), ve burada hastaların koridorlara taşmaları üzerine Nöroşirurji’den boşalan 1. kattaki kliniğe
yerleşmiştir. Geçici olarak bulunan bu mekandan esas yerleşim yeri olan yeni Çocuk Cerrahisi kliniğine
23.6.2000 tarihinde geçmiştir. Yeni kliniğimiz, 5 yenidoğan yoğun bakım, 4 büyük çocuk yoğun bakım, 4
günübirlik cerrahi yatağı olmak üzere toplam 35 yatak ile hizmet vermektedir (Resim 3).
Klinik içinde ayrıca Neonatal Yoğun Bakım Ünitesi, Parentenal Besleme Ünitesi ve Motilite Laboratuvarı
mevcuttur.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı bünyesinde Doç. Dr. Emin Balkan başkanlığında ‘Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı ‘
6 Kasım 2003 tarihinde kurulmuştur. Kliniğimizde ayrıca Doç. Dr. Arif Gürpınar başkanlığında Pediatrik
Toraks Birimi ve Doç. Dr. İrfan Kırıştıoğlu başkanlığında Pediatrik Gastrointestinal Sistem Cerrahisi Birimi
çalışmalarını sürdürmektedir.
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda bugüne kadar 16 adet uzmana ihtisas verilmiştir. Şu andaki Akademik
kadrosu 1 Profesör, 4 Doçentten ibarettir. Anabilim Dalında 4 adet Araştırma Görevlisi çalışmaktadır. Klinikte
12 hemşire , 1 teknisyen, 6 hasta bakıcı, 1 sekreter, 1 döner sermaye elemanı, poliklinikte 1 hemşire, 1
yardımcı personel çalışmakta olup, sekreteryada 1 adet sekreter ve 1 adet döner sermaye elemanı
mevcuttur.
33
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda 2004 yılı içerisinde 4387 poliklinik
hastası muayene edilmiş, 1042 hasta ise yatırılarak tedavi görmüştür. Bu hastalara 971 operasyon
uygulanmıştır. Bu sene içerisinde Yeni doğan Yoğun Bakım Ünitesinde 45 hasta takip edilmiştir Motilite
laboratuarlarında ise 124 hastaya anal Manometri ve 196 hataya Ürodinami, 66 hastaya pH metri tetkikleri
yapılmıştır.
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Ögretim Üyeleri:
Prof. Dr. Hasan Doğruyol
Doç. Dr. M Emin Balkan
Doç. Dr. Arif Nuri Gürpınar
Doç. Dr. İrfan Kırıştıoğlu
Doç. Dr. Nizamettin Kılıç
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalından ihtisas alan uzmanlar, uzmanlık
yıllarına göre aşağıda verilmiştir.
1. Dr. Hasan Doğruyol (1985)
2. Dr. M. Emin Balkan (1991)
3. Dr. Arif Nuri Gürpınar (1991)
4. Dr. Murat Şanal (1993)
5. Dr. Murat Ünal (1993)
6. Dr. İrfan Kırıştıoğlu (1994)
7. Dr. Yıldız Konca (1994)
8. Dr. İzzet Avşar (1998)
9. Dr. İsmail Özel (1998)
10. Dr. Turgut Türkel (1998)
11. Dr. Neşe Güney (1999)
12. Dr. Kutluğ Sınmaz (1999)
13. Dr. Mehmet Ter (2000)
14. Dr. Recep Akpınar (2000)
15. Dr. Tamer Özekinci (2001)
16. Dr. Ayhan Kırkpınar (2003)
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın düzenlediği bilimsel toplantılar:
1. Türk-İngiliz Çocuk Cerrahisi Günleri
2. Pediatrik Laparoskopi Workshopu, 26-27 Haziran 2001, Bursa
3. Pediatrik Laparoskopi Workshop’u II, 20-21 Kasım 2001, Bursa
4. Çocuk Cerrahisi ve Çocuk Ürolojisi Mezuniyet sonrası eğitim Kursu, 2-3 Haziran 2003, Bursa
5. Pediatrik Retroperitoneoskopik Cerrahi Kursu, 7-8 Eylül 2004, Bursa
6. XXII. Ulusal Çocuk Cerrahisi ve Çocuk Cerrahisi Hemşireliği Kongresi, 8-11 Eylül 2004, Hoiday Inn, Bursa
8.Istanbul Üniversitesi (İstanbul)
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 1982 yılında Doç Dr Alaaddin Çelik tarafından kurulmuştur. Dr Çelik çocuk
cerrahisi eğitimi için 1 yıllık bir süre Londra’da Dr Wilkinson ve Dr Spitz ‘in yanında çalışmıştır.Anabilim
dalının kurulmasından bir süre sonra Dr.Tansu Salman da ikinci çocuk cerrahı olarak görev almıştır.
9.Gazi Üniversitesi
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, 1985 yılında Yrd. Doç. Dr. Nuri Kale’nin o
zamanki adıyla Muhittin Ülker Acil Yardım ve Travmatoloji Hastanesi’nde göreve başlamasıyla kurulmuştur.
Gazi Tıp Fakültesi buradan 1987 yılında Beşevler’deki Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve
Uygulama Hastanesi binasına taşınmış ve faaliyetine bir süre de burada devam etmiştir. Kuruluşunun ilk
yıllarında fiziki koşullar nedeniyle yatarak tedavi görmesi gereken çocuk cerrahisi hastaları önce Genel
Cerrahi, daha sonra da Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları yataklı servislerinde izlenmiştir. Çocuk Cerrahisi
Anabilim Dalı, kendi yataklı kliniğine çok mütevazi de olsa (bir dersane) ancak 1990 yılında kavuşmuştur.
Poliklinik ve klinik hizmetleri son 10 yıldır şimdiki Gazi Hastanesi’nin 12. katında oldukça modern koşullarda
sürdürülmektedir.
34
Bünyesinde yenidoğan ve süt çocuğu yoğunbakım, büyük çocuk yoğunbakım ünitesi, genel ve özel hasta
odaları bulunan Çocuk Cerrahisi Kliniği 30 yatak kapasitelidir. Çocuk Cerrahisi anabilim dalında rotasyonda
olanlarla birlikte yaklaşık 6-7 araştırma görevlisi, 12 hemşire, 7 yardımcı personel çalışmaktadır. Akademik
kadroda halen biri tam, diğeri yarı zamanlı 2 profesör, 3 doçent, 1 yardımcı doçent ve 1 öğretim görevlisi
bulunmaktadır.
Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı bünyesinde 1996 yılında Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı da kurulmuştur. Kurulduğu
tarihten bu yana çocuk Ürolojisi Bilim dalı başkanlığı Prof. Dr. A. Can Başaklar tarafından yürütülmektedir.
Kliniğimizde her pazartesi öğlenden öncesi ameliyat öncesi ve sonrası olguların tartışıldığı konsey ve
seminer, makale toplantısı gibi eğitim aktivitelerine ayrılmıştır. Pazartesi günleri ameliyat yoktur. Ameliyatlar,
haftanın geri kalan 4 günü hergün 1 oda şeklinde gerçekleştirilmektedir. Kliniğimizde ürodinami,
gastrointestinal ve ürolojik endoskopi ve laparoskopi olanakları vardır. 1986 yılında 153 olan ameliyat sayısı
2004 yılında 900’lü sayılara ulaşmıştır. 2004 yılında yatarak tedavi gören hasta sayısı 910’dur.
Gazi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim dalının web sitesine
www. cocukcer.gazi.edu.tr’den ulaşılabilir.
Akademik Kadro
1. Prof. Dr. Nuri Kale Çocuk
Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı
2. Prof. Dr. A. Can Başaklar
Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Başkanı
3. Doç. Dr. Kaan Sönmez
4. Doç. Dr. Zafer Türkyılmaz
5. Doç. Dr. Billur Demiroğulları
11.Sağlık Bakanlığı Behçet Uz Çocuk Hastanesi
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahi Kliniği, 1961 yılında ayrı bir ünite halinde Doç. Dr. İhsan
Numanoğlu’nun yönetiminde 2 asistan, 1 hademe ve 8 yatak ile İzmir Çocuk Hastanesi bünyesinde hizmete
başlamış, 1974 yılında kadrosu 2 öğretim üyesi, 4 uzman, 6 asistan, 7 hemşire ve 20 yardımcı personele
çıkmıştır. 1961-74 yılları arasında hastanemizde 4.818 hasta yatarak tedavi edilmiş, 1964-74 yılları arasında
3.449 ameliyat yapılmış ve 25.258 poliklinik hastası tedavi edilmiştir.
1977-1982 yılları arasında Ege Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Kliniğinde Başasistan olarak çalışan Prof. Dr.
Erol Mir, 1982 yılında İzmir Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesinde Uzman Doktor olarak atanmıştır.
Çocuk Hastanesi Cerrahi Kliniğindeki hizmet ve görevler o tarihe kadar, Dr. Nedim İşsever (Genel Cerrah),
Dr. İlhami Akdeniz (Genel Cerrah), Dr. Nihat Özer (Genel Cerrah), Dr. Atilla Anar (Çocuk Cerrahı) ve Dr.
Cemil Çetintürk (Çocuk Cerrahı) tarafından yürütülmüştür.
Dr. Erol Mir Çocuk Cerrahisine ayrılan ayrı bir bölüm halinde çalışmaya başlamıştır.
1987 yılında Klinik Şef Yardımcısı ve Doçentlik ünvanı alan Dr Erol Mir çalışmalarından dolayı, Bakanlık
tarafından ihtisas vermeye yetkili kılınmış ve 16 Mart 1987 tarihinde Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi Çocuk
Cerrahisi Kliniği İhtisas Kliniği olarak kurulmuştur.
İlk asistan 1988 yılında göreve başlamıştır.
1991 yılında ise Dr. İrfan Karaca Şef Yardımcısı olarak Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesinde göreve
başlamıştır.
Doç Dr. Erol Mir 1996-1998 yılları arasında Başhekim olarak Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesinde görev
yapmış ve 1998 yılında Manisa Celal Bayar Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Kliniğine Profesör olarak atanarak
ve Öğretim Üyeliği görevine başlamıştır.
1998-2001 yılları arasında Şef Vekili olarak görevine devam eden Dr. İrfan Karaca, 2001 yılında Çocuk
Cerrahisi Klinik Şefi, Dr. Münevver Hoşgör’de Şef Yardımcısı olmuştur.
2002 yılında Dr. Günyüz Temir ve 2003 yılında Dr. Aytaç Karkıner başasistan olarak göreve başlamışlardır.
2004 yılında Doçentlik ünvanı alan Dr İrfan Karaca, Klinik Şef Yardımcısı Dr. Münevver Hoşgör’le birlikte Dr.
Behçet Uz Çocuk Hastanesi Cerrahi Kliniğinde, Prof. Dr. Erol Mir ise Manisa Celal Bayar Üniversitesi Çocuk
Cerrahisi Kliniğinde çalışmalarına devam etmektedirler.
Kliniğimizde ayrıca, Klinik Başasistanları Dr. Günyüz Temir, Dr. Aytaç Karkıner’le birlikte, Uzman Doktor
olarak Dr. Adil Kayhan, Dr. Şerafettin Yegane ve . Dr. Başak Uçan görevlerine devam etmektedirler.
58 yıldır Ege Bölgesi çocuklarının tıbbi tetkik ve tedavisini başarı ile sürdüren hastanemiz, aynı zamanda
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ile birlikte Çocuk Cerrahisi ihtisası veren eğitim hastanelerindendir. 1988
yılından beri Çocuk Cerrahisi kliniği, 28 Uzman Doktor yetiştirmiştir.
35
Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Araştırma ve Eğitim Hastanesi Cerrahi Kliniğinden
İhtisas Alan Uzman Listesi
15. Yeşim Elcüman
1. Cezmi Saday
16. Baha Çetin
2. Cüneyt Günşar
17. Gülcan Güder Çetin
3. Abdullah Yıldız
18. Aytaç Karkıner
4. Haluk Ceylan
19. Günyüz Temir
5. Pınar Yalım
20. Arzu Şencan
6. Aydın Şencan
21. Orhan Fescekoğlu
7. Kasım Şimşek
22. Deniz Süzek
8. Necdet Munis
23. Hüseyin Evciler
9. Zekai Altıntoprak
24. Alev Süzen
10. Erol Karaca
25. Aykut Özdamar
11. Erden Külcü
26. Koray Topçu
12. Barlas Etensel
27. Şenay Kurtuluş
13. Mehmet Melek
28. Erdal Türk
14. Bülent Akçora
Yazılan Uluslararası Kitaplarda Bölümler
Hosgor M., “Blood Vessel and Airway Development in Normal and Congenital Diaphragmatic Hernia Lungs,”
Rotterdam,The Netherlands, 2002.
Düzenlenen Workshop(Çalıştay) ve Kongreler
1. Transanal Endorektal Pull Through Workshop
4-5 Mart 2002, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Konferans Salonu
Düzenleyenler:
Dokuz Eylül ÜniversitesiTıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi AD (Feza M. Akgür)
Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kiniği (İrfan Karaca)
SSK Tepecik Çocuk Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kliniği (Ahmet Arıkan)
Organizasyon Komitesi: Mustafa Olguner, Münevver Hoşgör, Ali Sayan, Gülce Hakgüder, Başak Uçan,
Tunç Özdemir, Oğuz Ateş, Günyüz Temir, Volkan Erikçi, Hikmet Şahin
2. The Pediatric Thorax: An Interdisciplinary Symposium:
10-12 Nisan 2002, Ege Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
Başkan: Oktay Mutaf
Genel Sekreter: İrfan Karaca
3. Pediatrik Toraks Derneğinin İlkbahar Toplantısı:
“Gastroözofageal Reflü Hastalığı Ve Özofagus Striktürlerinin Tedavisi” Kollokyum/Canlı Operatif
Workshop 18-19 Nisan 2003, Ordinaryus Prof Dr Muhittin Erel Amfisi Bornova/İzmir
ORGANİZASYON:
Ege Pediatrik Toraks Derneği ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
SSK İzmir Çocuk Hastanesi Çocuk Cerrahisi
Behçet Uz Çocuk Hastanesi Çocuk Cerrahisi Birimlerinin Katkılarıyla
Başkan; Oktay Mutaf
Sekreter; İrfan Karaca
4. 3rd World Conference on the Prevention and Treatment of Caustic Esophageal Burns in
Children and Pediatric Thoracic Surgery Colloquium:
15-16-17 Nisan, Çeşme 2005
Başkan: Oktay Mutaf
Exectuve Committee: Hüdaver Alper, Feza Akgür, Ahmet Arıkan, İrfan Karaca, Ali Sayan, Kadir Genç,
Münevver Hoşgör
36
12. Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Hastane bünyesinde Çocuk Cerrahisi Kliniği 1987 yılında Doç Dr. Melih BULUT tarafından kurumsal olarak
kurulmuş ve kendisi klinik şefi olarak 1996 yılına kadar hizmet etmiştir. Sonra ki 7 yıl boyunca klinik şef
muavinleri vekaletinde idare edilmiştir. Ocak 2004 itibari ile klinik şefliğine Doç.Dr. Ali ihsan DOKUCU
atanmıştır.
Klinik ilk uzmanını 1994 yılında vermek üzere toplam 9 adet çocuk cerrahisi uzmanı yetiştirmiştir. Halen
klinikte Klinik Şefi dışında 3 şef muavini, 1 uzman ve 5 adet uzmanlık öğrencisi vardır. 2004 yılı içinde fizik
şartları tamamen yenilenerek moderize edilen klinikte halen 3’ü yenidoğan yoğun bakım yatağı olmak üzere
toplam 25 hasta yatağı ile hizmet verilmektedir.
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
Şişli Etfal Hast.Çocuk Cerrahisi Kliniği Mezunları
Op.Dr. Nihat Sever
(1994 )
Op.Dr. Latif Abbasoğlu
(1994 )
Op.Dr. Tuğrul Tiryaki
(1997)
Op.Dr. Kemal Sarıca
(1997)
Op.Dr. Burak Tander
(1998)
Op.Dr. Oyhan Demirali
(1999)
Op.Dr. Ihsan Koşumcu
(1998)
Op.Dr. Gülek Mutlu
(1998)
Op.Dr. Muazzez Çevik
(2003)
13. Akdeniz Üniversitesi
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesinde Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalının kurulması ile ilgili ön çalışmalar 1987
yılında başlamış ve bu amaçla aynı yıl haziran ayında Genel Cerrahi anabilim dalı bünyesinde ön koşulu
‘çocuk cerrahisi uzmanlığı’’ olan bir yardımcı doçent kadrosu ilan edilmiştir. 06 Nisan 1988 Tarihinde Dr.
Mustafa Melikoğlu bu kadroya atanarak Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı kuruluş çalışmalarını başlatmıştır. Bu
çalışmalar sonucunda 13 Mart 1990 tarih ve 05659 sayılı YÖK başkanlığı yazısı ile Akdeniz Üniversitesi Tıp
Fakültesi bünyesinde Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı kurulmuş ve 30 Mayıs 1990 tarihinde Dr. Mustafa
Melikoğlu Anabilim Dalı Başkanı olarak atanmıştır. Kuruluşu takiben Antalya’nın Kepez semtindeki üniversite
hastanesinin genel cerrahi servisinde 6 kişilik bir oda ikiye bölünerek yarısı yenidoğan cerrahisi yoğun
bakımı, diğer yarısı da büyük çocuk cerrahisi servisi olarak hizmete başlamıştır. Daha sonra 1997 yılında
üniversite hastanesinin Arapsuyu semtindeki yeni binasına taşınmasıyla beraber Çocuk Cerrahisi Anabilim
Dalı da zemin kattaki poliklinik ile dördüncü kattaki yenidoğan cerrahisi yoğun bakım ünitesi ve büyük çocuk
servisi ile hizmete devam etmiştir. Zamanla anabilim dalımız altyapı, personel ve gerçekleştirilen hizmetler
açısından dünyadaki modern çocuk cerrahisi merkezleri ile yarışır bir konuma gelmiştir. Anabilim dalımız
günümüzde dört öğretim üyesi, beş araştırma görevlisi, 11 hemşire, iki sekreter, iki yardımcı personelden
oluşan bir kadroya sahiptir. Poliklinik hizmetimiz 2004 yılında yeni taşınmış olduğumuz H blokta verilirken,
yenidoğan cerrahisi yoğun bakım ünitesini de içeren 15 yataklı servisimiz de A blokta yer almaktadır.
AKADEMİK KADRO
PROF. DR. MUSTAFA MELİKOĞLU
PROF. DR. GÜNGÖR KARAGÜZEL
YRD. DOÇ. DR. CEM BONEVAL
YRD. DOÇ. DR. ADNAN ASLAN
ARŞ. GÖR. DR. MÜGE ÇAĞLAR
ARŞ. GÖR. DR. SÜLEYMAN AKILLI
ARŞ. GÖR. DR. İLKE AKPINAR
ARŞ. GÖR. DR. ÇAĞDAŞ KARAVELİ
ARŞ. GÖR. DR. SELİM DEMİREZEN
Yrd. Doç. Dr. Onur Özen
Öğr. Gör. Dr. Ramazan Karabulut
MEZUNLARI
Adnan Aslan (Akd.Ü.T.F. Çocuk Cerrahisi A.D.)
Mustafa İnan (Antalya Devlet Hastanesi)
Ersin Arığoğlu (Antalya Devlet Hastanesi)
Mustafa Çelik (Başkent Üniversitesi Alanya
Hastanesi)
YAN KURULUŞLAR
Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı
AKTİVİTELER
XI. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi
Batı Akdeniz Çocuk Cerrahisi Toplantıları (aylık)
37
14. Marmara Üniversitesi
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Temmuz 1989’da Dr. Tolga Dağlı
tarafından kuruldu. Aynı yıl asistan eğitimine de başlayan anabilim dalı, çalışmalarına ilk önce çocuk servisi
içinde başlamışken 1990 yılı Mayıs ayında 6 yataklı ve yenidoğan yoğun bakım üniteli servisine geçti. Aynı
yıl Dr.Tolga Dağlı doçent oldu. 1994 yılında Dr. Serdar İskit bölüme katıldı. 1995 yılında Dr. Gürsu Kıyan
ihtisasını bitirerek anabilim dalında uzman olarak çalışmaya başladı ve 1996 yılında Dr.Tolga Dağlı profesör
oldu. Aynı yıl 18 hasta yataklı ve çocuk yoğun bakım ünitesi ve yeni doğan bakım ünitesi bulunan yeni
servise geçildi. 2000 yılında Dr. Halil Tuğtepe uzmanlığını alarak anabilim dalında uzman olarak çalışmaya
başladı. 2002 yılında Dr. Serdar İskit Marmara Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’ndan ayrıldı. 2004
yılında ise Dr. Gürsu Kıyan doçent oldu. Kuruluşundan itibaren Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanlığı
görevini yürüten Prof. Dr. Tolga Dağlı Kasım 2004’de fakülte dekanlığına atandı.
Şu anda Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalında Prof. Dr.Tolga Dağlı, Doç. Dr. Gürsu Kıyan ve Yard. Doç. Dr.
Halil Tuğtepe olmak üzere üç öğretim üyesi çalışmaktadır.
Bölümden uzmanlık alanlar ve çalıştıkları hastaneler:
Dr. Gürsu Kıyan
Marmara Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
Dr. Çiğdem Ulukaya
Sağlık Bakanlığı Göztepe Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği
Dr. Melih Tuğay
Kocaeli Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
Dr. Halil Tuğtepe
Marmara Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
Dr. Kerem Özer
Fırat Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
Dr Suat Ayyıldız
19 Mayıs Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
Dr. İbrahim Uygun
Sağlık Bakanlığı Kütahya Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği
Asistanlarımız
Dr.Ünal Güvenç
Dr. Başar Göçmen
Dr. Kıvılcım Karadeniz Cerit
Ödüller:
Prof.Dr. İhsan Numanoğlu ödülü 2002
15-19 Ekim 2002 20.Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi Mersin. Sıçanlarda Etretinat ile oluşturulan anorektal
malformasyon modeli: Uygun embriyolojik pencere. Suat Ayyıldız, Serdar İskit, Tolga Dağlı
Workshop’lar
Çocuklarda 24 Saat pH Monitorizasyonu
Çocuk Cerrahisinde Etik
Çocuk İstismarı ve İhmali Eğitim Toplantıları
1994
2002
2002
Kongreler
Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi – Pamukkale 1995
15. Karadeniz Teknik Üniversitesi
Kliniğimiz 1989 yılında Yrd. Doç. Dr. Mehmet PUL tarafından kuruldu. 1991 yılında sayın PUL’ un Trakya
Üniversitesi’ne gitmesiyle çalışmaları duraklayan kliniğimiz birkaç ay sonra atanan Yrd. Doç. Dr. Haluk
SARIHAN ile tekrar çalışmalarına başlamıştır. 2002 yılında Dr. Ali ÇAY ve 2004 yılında Dr. Mustafa
İMAMOĞLU yardımcı doçent olarak göreve başlamışlardır.
Halen kadromuz; Prof. Dr. Haluk SARIHAN, Yrd. Doç. Dr. Ali ÇAY (AD Başkanı), ve Yrd. Doç. Dr. Mustafa
İMAMOĞLU şeklindedir.
Uzmanlarımız
1. Rahmi Akyazıcı (Numune Hastanesi,
Trabzon)
2. Musa Abeş (Devlet Hastanesi, Adıyaman)
3. Ali Çay (KTÜ Tıp Fakültesi, Yrd. Doç.)
4. Mustafa İmamoğlu (KTÜ Tıp Fakültesi, Yrd.
Doç.)
5. İrfan Taşdelen (Devlet Hastanesi, Kastamonu)
6. Osman Işık (Fatih Devlet Hastanesi, Trabzon)
Asistanlarımız
1. Levent SAPAN (4. yılında)
2. Ahmet CALAPOĞLU (3. yılında)
3. Ali ALPEREN (3. yılında)
4. Meryen TİMUÇİN (1. yılında)
38
16. İnönü Üniversitesi
Kliniğimiz dr M. Harun Gürsoy’un 1990 yılında Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalına Yardımcı
Doçent olarak atanması ile çalışmalarına başlamıştır. Daha sonra 1995’de sırasıyla Uğur Koltuksuz ve
Mehmet Demircan öğretim üyesi olarak çalışmaya başlamışlardır. İlk araştırma görevlisinin 1991’de
başladığı kliniğimizde halen 2 Doçent (Doç Dr Mehmet Demircan, Doç Dr Savaş Demirbilek) ve 3 Yrd Doç
(Yrd Doç Dr Sema Uğuralp, Yrd Doç Dr Canan Ceran Özcan ve Yrd Doç Dr Abdurrahman Karaman) olmak
üzere 5 öğretim üyesi ve 5 araştırma görevlisi çalışmaktadır. Yılda yaklaşık 700 civarında ameliyat
yapılmaktadır.
Mezunların adı, soyadı, ünvanları ve çalıştıkları kurum:
1. Dr Sema Uğuralp (1987), Yrd Doç Dr, İnönü Ü Tıp Fak Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
2. Dr Mustafa Aydinç (1999), Uzman Dr, Malatya Devlet Hastanesi
3. Dr Murat Mutuş (2001), Uzman Dr, (SSK) Göztepe Hastanesi
4. Dr Selma Çetin (2002), Uzman Dr, Pıttsburg Çocuk Hastanesi
5. Dr Abdurrahman Karaman (2003), Yrd Doç Dr, İnönü Ü Tıp Fak Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
6. Dr Necla Gürbüz (2004), Uzman Dr, Kocaeli Ü Tıp Fak Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
17. Zeynep Kamil Hastanesi
Hastanemizde ilk ve ikinci çocuk cerrahisi uzmanları göreve başladığı 1991-1992 yılından itibaren; önce
çocuk cerrahisi poliklinik ve konsültasyon hizmetleri verilmeğe başlandı. 1994 yılında üçüncü çocuk cerrahı
göreve başladı. 1995 yılından itibaren ortopedi kliniği ve ameliyathanesini ortak kullanarak az sayıda da olsa
ameliyat yapabilir hale gelindi. 1994 yılında Dr.Osman Pektaş ve 2001 yılında Dr.Şeref Etker Çocuk
Cerrahisi Şef Muavini olması, 2000 yılından itibaren Ortopedi kliniği yenilenerek Çocuk Cerrahisi ve Ortopedi
Kliniğine dönüştürülmesi, Çocuk Cerrahisi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinin kurulması, Dr. Ayşenur
Celayir’in 2002’de Doçent doktor olması ve Ocak 2004’den itibaren Çocuk Cerrahisi Klinik Şefi olarak
atanması ile Çocuk Cerrahisi Eğitim Kliniği statüsü kazanmıştır. Eylül 2004 TUS sınavını kazanan ilk 3 çocuk
cerrahisi asistan doktoru 01.01.2005 - 20.02.2005 tarihleri arasında görevlerine başlamışlardır.
Çocuk Cerrahisi Kliniği yıllık ameliyat sayısı her yıl hızla artmaktadır. 2004 yılı ameliyat sayısı 650’dir. Çocuk
Cerrahisi Servisi’nde 21 yatak, Çocuk Cerrahisi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde 2 küvöz, 1 radyant
ısıtıcı, 2 ventilatör mevcuttur. Observasyon hastaları gerekirse Çocuk Acil Müşahade Odasında takip
edilmektedir. Kliniğimiz içinde bulunan ameliyathanemizde şu anda tek masa çalışılmaktadır. Ortopedi
ameliyatlarıyla paylaşımlı olarak kullanılan ameliyathanede çocuk cerrahisi ameliyatları haftada 2, 3 veya 4
gün olarak yapılmaktadır. İkinci ameliyathanenin çalışılabilir duruma getirilebilmesi için gerekli tibbi gereçler
için istekte bulunuldu. 2005 yılı sonuna kadar 2.ameliyathanenin hergün kullanılabilır hale getirilmesi ve
pediatrik endoskopik aletlerin alınması hedeflendi.
Çocuk Cerrahisi Kliniği -2005
Klinik Şefi
Doç.Dr.Ayşenur Cerrah Celayir
Şef Muavini
Op.Dr.Osman Pektaş
Şef Muavini
Op.Dr.Şeref Etker
Uzman Doktorlar
Op.Dr.Semih Mirapoğlu
Op.Dr.Kemal Sarıca
Op.Dr.Koray Pelin
Asistan Doktorlar
Dr.Alper Gence
Dr.Selda Yılmazkar Peker
Dr.Faik Alev Deresoy
Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 5. sınıf çocuk cerrahisi stajları 4 yıldır kliniğimizde teorik ve pratik olarak
yapılmaktadır.
Klinik Sorumlu Hemşiresi: Gül Dereci
18. Atatürk Üniversitesi
1957 yılında Erzurum Atatürk Üniversitesinin kuruluşunun ardından 1996 yılında Tıp Fakültesi kurularak
Erzurum Numune Hastanesi bünyesinde faaliyete başlamıştır. Tıp Fakültesi 1978 yılından itibaren
Üniversite kampusu içerisinde inşa edilen kendi binaları ile Yakutiye araştırma hastanelerinde hizmet
39
vermektedir. 1997 yılında inşa edilen Aziziye Araştırma hastanesinin hizmete girmesiyle yatak kapasitesi
1250 ye yükselmiştir.
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hacettepe Üniversitesi işbirliği ile kurulurken Yurdun dört bir yanından
değerli Hocalar Tıp Fakültesinin kurulmasında görev almışlardır. Bunlardan biri de Genel Cerrahi Anabilim
dalının kurulmasında emeği geçen Sayın Dr. Burhanettin Savan hocamızdir. Aynı zamanda çocuk cerrahisi
ile de yakından ilgilenen hocamız 1980 yılına kadar hizmet verdiği Fakültemizde resmi olarak kurulmuş
olmamasına rağmen çocuk cerrahisi vakalarının genel cerrahi Anabilim dalında yapılmasını sağlamıştır.
1980 ile 1994 yılları arasında ise çocuk cerrahisi vakaları Burhanettin Savan hocamızın yetiştirdiği genel
cerrahi uzmanları tarafından takip ve tedavi edilmişlerdir.
Bu süre zarfında 1 yıl süreyle Erzurum’da bulunan Sayın Dr. Nuri Kale genel cerrahi anabilim dalı
bünyesinde çocuk cerrahi olarak çalışmıştır.
1994 yılı kasım ayında Dr A. Bedii Salman’ın yardımcı doçent olarak atanmasıyla Çocuk Cerrahisi Anabilim
Dalı resmen kurulmuştur.
1997 yılına kadar Genel Cerrahi servisi içerisinde hizmet veren çocuk cerrahisi bölümü daha sonra Plastik ve
rekonstrüktif cerrahi bölümü ile paylaştığı servisinde, 15 yatak, 3 küvöz ve 2 açık yatak ile hizmet
vermektedir.
Halen Anabilim Dalı Başkanlığını yürüten Dr. A. Bedii Salman 1980 yılında Ankara Üniversitesi Tıp
Fakültesinden mezun olup 1986 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim
Dalından Uzman olarak Askerlik görevini ifa etmek üzere ayrılmış ve 1988 yılında askerlik görevinin
tamamlamasının ardından zorunlu görevle atandığı Diyarbakır Devlet Hastanesinde Çocuk Cerrahisi Uzmanı
olarak çalışmıştır. Daha sonra 1992 yılında Diyarbakır Çocuk Hastanesinin kurulmasıyla Diyarbakır Çocuk
Hastanesinde Çocuk Cerrahisi servisini kurarak 1994 yılında kadar burada çalışmıştır. 1994 yılında Erzurum
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalını kurarak Yardımcı doçentlik kadrosuna
atandıkta sonra 1997 yılında Doçent ve 2003 yılında profesörlük kadrosuna atanmıştır.
Evli ve bir çocuk babasıdır.
Tıp fakültesi adına ihtisas yapmak üzere sınavla alınan ilk araştırma görevlisi Dr. Mustafa Akman
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalında uzmanlık eğitimini tamamladıktan sonra 1998
yılında yardımcı doçent olarak Fakültemizde göreve başlamıştır. 2001 yılında üniversitedeki görevinden
ayrılarak Sağlık bakanlığı bünyesinde çalışmaya başlamıştır.
Anabilim Dalımızın ilk araştırma görevlisi 1998 yılında göreve başlayan Dr. Murat Yiğiter, 2004 yılında uzman
olarak Başkent Üniversitesi Konya Uygulama Hastanesinde göreve başlamıştır.
Dr. Oktav Bosnalı, Dr. Tamer Sekmenli, Dr. Akgün Oral, Dr. Muhammet Demir, Dr. Binali Fırıncı halen
araştırma görevlisi olarak görev yapmaktadırlar.
Yılından itibaren üniversitesi ile yaptığımız anlaşma uyarınca her yıl bir araştırma göravlisi 3 ay süreyle Dr.
Arnold Coran ile birlikte çalışmak üzere Amerikaya gönderilmektedir. Bu yıl Dr. Akgün Oral amerikada
bulunmaktadır.
Kliniğimizde yıllık ortalama 900-1000 hasta yatırılarak takip edilmekte olup, 600 hasta ameliyat edilmektedir.
19. Osmangazi Üniversitesi
Anadolu Üniversitesinin temelini oluşturan Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi (1958) 1970 yılında
Hacettepe Üniversitesine bağlı olarak açılan Tıp Fakültesi ile birlikte 1982 yılında Anadolu Üniversitesine
dönüştürülmüştür. Kısa zamanda yalnızca ülkemizin değil, dünyanın en büyük üniversiteleri arasında
çağdaş, dinamik ve yenilikçi bir üniversite olarak yerini alan Anadolu Üniversitesi ikiye bölünerek Tıp
Fakültesinin çekirdeğini oluşturduğu yerleşke 18 Ağustos 1993 tarihinde 496 sayılı Kanun Hükmünde
Kararname ile Osmangazi Üniversitesi adı altında yeni bir kuruluş olarak faaliyete geçmiştir.
Kuruluş kanununda diğer anabilim dalları ile birlikte Çocuk Cerrahisi Anabilim dalının da var olmasına karşın
uzun yıllar akademik kadro oluşturulamamıştır. Bu süre içinde çocuk cerrahisi stajı genel cerrahi stajı inde
birkaç ders halinde yer ayrılarak yürütülmüş, staj sonunda her iki stajın sınavının ayrı ayrı yapılmasında
zaman zaman öğrenci- idare arasında sorun çıkması sonucu YÖK’e başvurularak çocuk cerrahisi anabilim
dalı kapatılmıştır. Çocuk cerrahisini ilgilendiren hastaların bir kısmı genel cerrahi, üroloji, göğüs-kalp-damar
cerrahisi kliniklerince tedavileri üstlenilmiş, büyük bir kısmı da Ankara’daki merkezlere sevk edilmek
durumunda kalınmıştır.
Ege Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim dalından Eylul 1991’de uzmanlığını alan Dr Hüseyin İlhan askerlik
görevinin bitimini takiben 16 Ekim 1992 tarihinde uzman olarak göreve başlamış, 07.06.1993 tarihinde
yardımcı doçentlik kadrosuna atanarak kliniğin kuruluş çalışmalarına başlamıştır. Nisan - 94 TUS’unu
kazanan Dr Naim Koku ilk araştırma görevlisi olarak 9.9.1994 tarihinde göreve başlamıştır. Çocuk Cerrahisi
Anabilim Dalı yaklaşık üç yıllık bir hazırlık döneminden sonra Yüksek Öğretim Kurulu’nun 16.05.1996 gün ve
8201 sayılı kararı ile Dr. Hüseyin İlhan tarafından kurulmuştur. Başlangıçta bir uzman bir asistan ile Genel
Cerrahi kliniğinin poliklinik ve servis imkanlarından yararlanılmış, muayenesi yapılan ama ameliyat günü
40
olmadığı için ameliyat randevusu verilemeyen, Çocuk Sağlığı kliğiniğinin konsültasyon işlerine bakıldığı ve
sadece acil durumlarda ameliyat yapılabildiği günlerden 6 Şubat 1995 tarihinde, şu anda kullanılan hastane
binasının hizmete girmesi ile kurtulunmuştur. Kendimize ait poliklinik ve servisimizin olduğu, yarım gün de
olsa bir ameliyat günümüzün olduğu, servisimize ait hemşire ve personelimizin bulunduğu 6 Şubat 1995
tarihi kliniğimizin kuruluşu olarak kabul edilmektedir.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalından uzmanlığını alan Dr Baran Tokar 13.
12. 1996 tarihinde öğretim görevlisi olarak klinikte çalışmaya başlamış, 06.07.2000 tarihinde yardımçı
doçentlik kadrosuna atanmıştır.
Nisan-98 TUS sonucu Dr Abdülkerim Yılmaz 03.08.1998 tarihinde araştırma görevlisi olarak çalışmaya
başlaması ile 4 yıldan beri tek asistan olarak çalışan Dr Naim Koku’da artık gecesini gündüzünü hastanede
geçirmekten kurtulmuş, gün aşırı da olsa biraz nefes alma fırsatı bulmuştur. Temmuz-2001 tarihine kadar ilk
iki asistanımız Dr Naim Koku ve Dr Abdülkerim Yılmaz üst düzeyde çaba harcayarak bütün zamanını
hastaneye ayırmışlar ve Eskişehir’de çocuk cerrahisi kavramının yerleşmesini sağlamışlardır.
14.09.2001 tarihinde toplam 6 yıl asistanlık yapan Dr Naim Koku kliniğimizin ilk uzmanı olmuştur. 10.12.2001
tarihinde öğretim görevliliği, 18.02.2003 tarihinde yardımçı doçentlik kadrosuna atanmış ve bir yılı aşkın bir
süre çalıştıktan sonra üniversite ortamında çalışmak istemeyerek, kendi isteği ile 27.05.2004 tarihinde
kliniğimizden ayrılmıştır. Şu anda Denizli’de Sağlık Bakanlığı Pamukkale Hastanesinde görev yapmaktadır.
16.07.2001 ve 04.03.2002 tarihlerinde Dr Abdullah Özel ve Dr Ahmet Ünlü TUS kazanarak göreve
başlamışlardır. 20.10.2004’de Dr Umut Alıcı ve 18.05.2005 tarihinde de kendi öğrencimiz olan Dr Dilşad
Demet araştırma görevlisi olarak çalışmaya başlamıştır.
Dr Hüseyin İlhan 27.04.2004 tarihinde, Dr Baran Tokar’da 07.04.2005 tarihinde doçentlik sınavına girerek
doçent ünvanını almışlardır.
Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı servis, yoğun bakım ve yenidoğan
cerrahisi yoğun bakım birimlerinde toplam 20 yatak kapasitesi ile çalışmaktadır.Yıllık poliklinik sayısı 2800,
yatan hasta sayısı 900 ve ameliyat sayısı 740 dolayındadır.
İki öğretim üyesi, 4 araştırma görevlisi, 8 hemşire ve iki yardımcı pesonelden oluşan ekip eğitim-öğretim ve
sağlık hizmeti vermekte olup ileri teknik donanımı ile bölgede referans klinik haline gelmiş bulunmaktadır.
AKADEMİK KADRO :
1. Doç Dr. Hüseyin İlhan ( Anabilim Dalı Başkanı)
Uzmanlık : Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, 11 Eylül 1991
Göreve Başlama: 16.10.1992
Yardımcı Doçentlik : 07.06.1993
Doçentlik Unvanı : 27.04.2004
Doçentlik Atama Onayı: 07.07.2004
İlgi alanı : Pediatrik Torasik Cerrahi
1976 yılı Aydın Lisesi, 1983 Ege Üniversitesi Tip Fakültesi mezunu olup 1986 yılına kadar Muğla/
Bodrum/ Mumcular beldesinde Sağlık Ocağı hekimi olarak çalışmıştır.
1991 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda Çocuk Cerrahisi
Uzmanık eğitimini tamamlamış ve askerlik görevinin bitiminden sonra Ekim - 1992 yılında
fakültemizde Çocuk Cerrahisi uzmanı olarak çalışmaya başlamıştır. Çocuk Cerrahisi Anabilim
Dalı’nın kurucusu olup bir dönem fakülte yönetim kurulu üyeliği yapmıştır.
2
Doç. Dr. Baran Tokar
Uzmanlık : İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, 11.07.1996
Göreve Başlama : 13.12.1996
Öğretim Görevliliği : 13.12.1996
Yardımcı Doçentlik : 06.07.2000
Doçentlik Ünvanı: 07. 04. 2005
İlgi Alanı : Pediatrik Endoskopi ve Laparoskopik Cerrahi
1978 - 1984 yılları arasında, Eskişehir Cumhuriyet Lisesi ve Blindbrook High School/ New York- ABD’ de
lise eğitimini tamamlamış olup 1990 Hacettepe Üniversitesi İngilizce Tıp Fakültesinden mezun olmuştur.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’dan 1996 yılında Çocuk Cerrahisi
uzmanlığını almış ve aynı yıl OGÜ Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalın da çalışmaya
başlamıştır.
3 Yrd. Doç. Dr. Naim Koku
Uzmanlık : Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, 14.09.2001
Araştırma Görevliliğne Başlama : 09.09.1994
Uzmanlık : Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, 14.09.2001
41
Öğretim Görevliliği : 10.12.2001
Yardımcı Doçentlik : 18.02.2003
Ayrılma . 19.11.2004
1984 Antakya Kurtuluş Lisesi, 1990 Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olup 1990-1993 yılları
arasında Büyükada Sağlık Ocağı Bulancak-GİRESUN’ da ve 1993-1994 Alanboğaz Sağlık Ocağı GülnarİÇEL’de Sağlık Ocağı Hekimi olarak çalışmıştır.
Anabilim dalımızın ilk asistanı olup 6 yıllık asistanlık eğitiminden sonra öğretim görevliliği ve yardımcı
doçentlik kadrolarına atanmış, Mayıs - 2004 tarihinde kendi isteği ile kliniğimizden ayrılmıştır.
ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİMİZ
Ar Gör Dr Abdullah Özel (16.07.2001)
Ar Gör Dr Ahmet Ünlü (04.03.2002)
Ar Gör Dr Umut Alıcı (20.10.2004)
Ar Gör Dr Dilşad Demet (18.05.2005)
YETİŞTİRDİĞİMİZ UZMANLAR :
Op Dr Naim Koku (09.09.1994 - 14.09.2001)
Op Dr Abdülkerim Yılmaz (03.08.1998 - 27.02.2004)
Düzenlenen Toplantı, Kurs ve Paneller
Panel : Çocuklarda Portal Hipertansiyon. Prof Dr Nebil Büyükpamukçu, Prof. Dr. Nurten Koçak, Prof Dr
Aytekin Besim, Yrd Doc Dr Hüseyin İlhan Hacettepe Üniv Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi, Çocuk Sağlığı
ve Hastalıkları, Radyoloji Anabilim Dalları ve OGU Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Necla
Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir, 27.01.1995
Panel : Travmalı Çocuk Hastalara Yaklaşım. Yrd Doç Dr Hüseyin İlhan, Yrd Doç Dr Baran Tokar. OGU
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Necla Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir, 23.01.1998
Panel: Çocuklarda İntraabdominal Kitleler Prof Dr Yusuf Özyürek, Yrd Doç Dr Hüseyin İlhan, Yrd Doc Dr
Aydın Yenilmez. OGU Tıp Fakültesi Üroloji ve Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalları, Necla Özdemir
Konferans Salonu, Eskişehir, 06.02.1998
Panel : Bilier Atreziler Prof Dr Erol Balık, Doc Dr Neslihan Tekin, Prof Dr Ülkü Öner, Yrd Doç Dr Hüseyin
İlhan, OGU Çocuk Cerrahisi, Çocuk Sağlığı ve Patoloji Anabilim Dalları, Necla Özdemir Konferans
Salonu, Eskişehir, 20.02.1998
Toplantı : Ankara Grubu Çocuk Cerrahisi toplantısı :1. Nötropeni ve Enterokolit Arasındaki Kısır Döngü
Cerrahi İle Kırılabilir mi? 2. Bir Kronik Tekrarlayan Pankreatit Olgusu 3. Özofagus Atrezileri Onarımı Sonrası
Anastomoz Kaçaklarında Erken Endoskopik Tedavi Yaklaşımı, Yrd Doc Dr Hüseyin İlhan, Yrd Doç Dr Baran
Tokar, Yrd Doc Dr Naim Koku. OGU Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Necla Özdemir Konferans
Salonu, Eskişehir, 28.05.2003
Panel : Çocuklarda Minimal İnvaziv Girişimler,Yrd Doc Dr Hüseyin İlhan, Yrd Doç Dr Baran Tokar, Yrd Doc
Dr Naim Koku. OGU Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Necla Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir,
12.01.2004
Neonatal Ventilasyon Kursu,Prof Dr Arif Akşit, Prof Dr Neslihan Tekin Doç Dr Hüseyin İlhan,Yrd Doç Dr
Baran Tokar, Öğr Gür Dr Çoşkun Yarar, Öğr Gör Dr Bilal Yıldız. OGU Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları,
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalları, Necla Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir, 07.01.2005
ÖDÜLLER
H.1. XIX. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi En İyi Poster Ödülü : B Tokar, H İlhan, N Koku, AK Yılmaz:
Çocuklarda Özofagus Striktür Dilatasyonu (P139). XIX. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi, Belek/Antalya,
2001
42
20. Pamukkale Üniversitesi
Pamukkale Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Eylül 1996’da Dr. Akile Büke’nin yardımcı doçent ve
Anabilim Dalı Başkanı olarak atanması ile kurulmuş oldu. Küçük şehirlerde anabilim dallarının kuruluşu
üniversitelerin kuruluşu ile paralellik göstermektedir. Bu üniversitelerin maddi problemlerinin anabilim
dallarının kuruluşunu etkilemesi de kaçınılmazdır. Pek çok anabilim dalından “bir odamız bile yoktu” gibi
serzenişler işitebilirsiniz. Pamukkale Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalının odası, yatağı, ameliyat günü, ayrı
poliklinik odası, sekreteri hemşiresi vs olmadığı gibi kuruluşumuz borçlar nedeniyle hastaneye haciz geldiği,
asansörlerin, ortak kullanılan operasyon aletlerinin, öğretim üyelerinin ortak kullandığı tek odadaki
sandalyelerin haciz nedeniyle toplanıp götürüldüğü bir döneme denk gelmiştir. Bu koşullarda Anabilim
Dalımızın ihtiyacı olan cerrahi el aletleri gibi sıradan isteklerin aldırılması, 2 yataklı bir oda, Plastik Cerrahi
Anabilim Dalı ile ortaklaşa kullanılan bir poliklinik odası temin edilmesi ve bir ameliyat günü belirlenmesi 6
aydan fazla zaman almıştır. Hastanenin tamamı bu dönemde 60 yataklıdır. Pamukkale Üniversitesinin maddi
problemlerin üstesinden gelmesinin ardından her yıl hazırladığımız listelerde üzeri çizilen diğer gerekli
demirbaşın aldırılması yavaş yavaş mümkün olmaya başlamıştır. Anabilim Dalımızın halen eksikleri olmakla
birlikte bunların temini için söz alınmıştır. Başlangıç dönemi ve daha sonraki yıllar hemşiresiz, sekretersiz,
asistansız geçmiştir.
1996 Eylül’ünde Dönem 4 ve 5 öğrencileri ilk kez PAÜ Tıp Fakültesinde eğitime başlamış, aynı yıl önceden
alınan yönetim kurulu kararı ile hem dönem 4 hem dönem 5 öğrencilerine tek öğretim üyesi tarafından Çocuk
Cerrahisi stajı verilmiştir. Fakültemiz 1999-2000 eğitim-öğretim yılında probleme dayalı öğrenci merkezli aktif
eğitim sistemine geçmiş aktif eğitim çalışmalarının her aşamasında katkımız olmuştur. İlk asistan 1999
yılında alınmış, aynı yıl asistan karnesi oluşturulmuştur. Asistan karnesi her yıl yenilenmektedir. Radyoloji,
Patoloji ve Pediatri Anabilim Dalları ile rutin toplantılarımız olmaktadır.
2002 yılı sonu 2003 yılından itibaren Anabilim Dalımız öğretim üyesi ve asistan kadrosu iki katından fazla
artış göstermiştir. 2003 Eylül ayında hastanemizin bazı bölümleri yeni hastane binasının tamamlanan
kısmına yerleşmiştir. Yeni binaya yerleşen bu ilk grup ile birlikte hastanemiz yatak sayısı 250’ye, Anabilim
Dalımız yatak sayısı ise 10’a çıkmıştır. Asistan artışı ile yatak sayısı, ameliyat günü ve poliklinik odası
artışının aynı döneme denk gelmesi nedeniyle bu artışın Anabilim Dalımızda endişelendiğimiz kadar büyük
bir sorun yaratmadığını, yine de vaka sayımızı artırmak için gayretlerimizin sürdüğünü belirtmek isteriz.
Yenidoğan yoğun bakım ünitesine ve boş bulduğumuz Pediatri Anabilim Dalı yataklarına sürekli olarak hasta
yatırmaktayız. Hatta diğer bölümlerin boş bulduğumuz odalarına da zaman zaman hasta yatırmak
durumunda kalıyoruz. Rijit özofagoskop ve bronkoskop setimiz 1997 yılından beri mevcut. Gerekli
durumlarda Üroloji Anabilim Dalının sistoskopunu ve ürodinami cihazını kullanmaktayız. Ortak kullanıma açık
laparaskopu kullanıyoruz. Kısa süre sonra yeni binaya geçen ikinci grubun ardından Yenidoğan Cerrahi
Yoğun Bakım Ünitesini de kurmuş olacağız. Bu süre içerisinde Anabilim Dalımız adına da sistoskop ve
ürodinami cihazı alınacaktır. Yakın gelecekte fleksibıl endoskopları alma sözü de verilmiştir. Mevcut binalara
ilaveten yapılması planlanan 400 yataklı ana hastane binamızın ihalesine katılmak üzere demirbaş listesi
hazırlayıp hastane planı üzerinde gerekli olan yoğun bakımları, poliklinikleri, ameliyat ve hasta odalarını
belirlemiş durumdayız.
Dr. Büke 1996 yılında üstlendiği Anabilim Dalı Başkanlığı görevini 24 Kasım 2004 tarihinde meslektaşı Doç.
Dr. Uğur Koltuksuz’a devretmiştir.
Anabilim Dalımızın öğretim üyesi ve asistan atamaları sırasıyla aşağıdaki gibidir:
Öğretim üyeleri
1. Doç. Dr.Akıle Sarıoğlu-Büke
2. Doç. Dr. Ö Herek
3. Yrd. Doç. Dr. Nergül Çördük
4. Doç Dr. Uğur Koltuksuz
2 Eylül, 1996
7 Temmuz, 1997
27 Eylül, 2002
9 Ocak, 2003
Asistanlar
(Dr. N Yıldıran 8 Mart, 1999 başlamış, 8 Eylül 2004’de süresi uzatılmamıştır.)
Dr. M Karabul 9 Eylül, 2002
Dr. B Savran 26 Kasım, 2002
Dr. Ş Bağcı
6 Ocak, 2003
43
21. Cumhuriyet Üniversitesi
Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 1996 yılında Dr. Gökhan Köylüoğlu'nun
yardımcı doçent kadrosuna atanması ile kurulmuştur. Kliniğimiz ilk yıl Çocuk hastalıkları servisindeki
kendisine ayrılan yataklarda hizmet vermiş ve 1997 yılında hastanemiz 12. katındaki kendi servisinde hizmet
vermeye başlamıştır. 1998 yılında akademik kadroya Dr Canan Ceran Yardımcı doçent kadrosuyla dahil
olmuş ve 2003 yılında görevinden ayrılmıştır. Çocuk Cerrahisi kliniği 22 hasta yatağı ve 4 küvöz ile 26 hasta
kapasitesine sahiptir. Halen bir doçent, bir öğretim görevlisi, 3 araştırma görevlisi, 6 hemşire, 2 sekreter ve 2
personel ile hizmet vermektedir.
Kliniğimiz bu güne kadar 3 uzman hekim mezun etmiştir.
Uz.Dr. Levent Cankorkmaz (Kliniğimizde öğretim görevlisi olarak çalışmakta)
Uz.Dr. Mehmet Arpacık (Sivas Devlet Hastanesi)
Uz.Dr. Turan Yıldız (Malatya Devlet Hastanesi)
22. Fatih Üniversitesi
Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalının kuruluşu, Üniversitemizin kuruluş tarihi olan
1996 yılından önceye Ankara’da Beştepe semtindeki köklü bir özel hastane olan Ahmet Örs Hastanesine
dayanır. O dönemlerde çocuk cerrahisi dalında çalışmakta olan Doç. Dr. Fatih Kızılcan, Üniversite/Fakülte
oluşumundan sonra ilk öğretim üyesi ve Anabilim Dalı Başkanı olarak görevine devam etmiş ve ilk araştırma
görevlisini almıştır. 1998 yılı başında kendisinin bir başka özel hastaneye geçmesi sonrasında, 1998 yılı
Haziran ayında Dr. Fatih Andıran, Çocuk Cerrahisi bölümüne önce uzman ve kısa süre sonra da yardımcı
doçent olarak atanarak bayrağı devralmış ve Dr. Kızılcan zamanında alınan ilk araştırma görevlisi olan Dr.
Sabriye Dayı, Ocak 2002’de uzman olarak mezun edilmiştir.
Dr. Fatih Andıran, Mart 2003’te doçentlik ünvanını aldıktan sonra halen görevini sürdürmektedir. Henüz
dışarıya yönelik bir çalıştay veya benzeri bir çalışma düzenlenmemiştir.
Ödüller:
Wyeth XI. Bilimsel Araştırma Yarışması B Grubu (Klinik) Teşvik Ödülü, 1998.
“Anal Fissür ve Kronik Konstipasyonlu Çocuklarda İnek Sütü Tüketiminin Rolü”
23. Süleyman Demirel Üniversitesi
Kuruluş
Yrd. Doç. Dr. M. Çağrı savaş
(13 mart 1997)
Akademik kadro
Doç. Dr. M. Çağrı Savaş
Doç. Dr. A. Murat Çakmak
Yrd. Doç. Dr. İ. Faruk özgüner
Yrd. Doç. Dr. B. İlker büyükyavuz
(Mart 1997 – )
(Ekim 1997 – Aralık 1999)
(Mayıs 2001 – )
(Mart 2003 – )
Tamamlanan tıpta uzmanlık tezleri
Dr. Mehmet Özbek BEZİR (1967 – 2004): Mononükleer Fagositer Sistem Blokajının İntestinal İskemiReperfüzyona Bağlı Akciğer Hasarına Etkisi. Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi
Anabilim Dalı, Isparta-2002. (Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. M. Çağrı SAVAŞ).
Dr. Veli Çağatay EREN: Süperior Mezenterik Ven Ligasyonunun İntestinal İskemi/Reperfüzyonda Akciğer
Hasarına Etkisi. Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Isparta-2004.
(Tez Danışmanı: Doç. Dr. M. Çağrı SAVAŞ).
Devam eden tıpta uzmanlık tezleri
Kevser GÜRSOY: İnmemiş Testiste İnsan Koryonik Gonadotrop Hormonu Kullanımının Antispermantikor
Oluşumuna ve Testisin İnişine Etkisi. Randomize, çift-kör, plasebo kontrollü klinik çalışma. Süleyman
Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Isparta (Başlangıç: 01 Ocak 2002 – Tez
Danışmanı: Doç. Dr. M. Çağrı SAVAŞ).
Abdullah KAYA: Tek Taraflı Hidronefrozda Nitrik Oksit Sentaz’ın Her İki Böbrekte Vasküler Endotelyal
Growth Faktör Düzeyine ve Reseptörlerine Etkisi. Ratlarda deneysel çalışma. Süleyman Demirel Üniversitesi
44
Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Isparta (Başlangıç: 01 Ocak 2004 – Tez Danışmanı: Doç. Dr. M.
Çağrı SAVAŞ).
Ortak bilimsel toplantılar
Batı Akdeniz Pediatrik Cerrahi Topluluğu (BAPCET) aylık bilimsel toplantıları.
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı ile ortak seminer programı.
Klinik imkanları
8 YATAKLI ÇOCUK CERRAHİSİ SERVİSİ
15 YATAKLI–VENTİLATÖRLÜ ORTAK YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ
10 İNKÜBATÖRLÜ–VENTİLATÖRLÜ ORTAK YENİDOĞAN YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ
RİJİD ÖZOFAGOSKOPİ/BRONKOSKOPİ
ÜRODİNAMİ VE PEDİATRİK SİSTOSKOPİ
Ameliyat sayıları
TOPLAM: 1869
YILLIK ORTALAMA: 1869/8=233 ameliyat
(son 5 yıldır, yıllık ortalamanın üzerinde ameliyat sayısı ve artma eğilimi).
24. Harran Üniversitesi
HRÜTF Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Prof.Dr.Gazi Aydın'ın 13.03.1998 tarihinde göreve başlaması ile
kurulmuştur. Eylül 1998’de Dr.Savaş Demirbilek, 1999’da Prof.Dr.Selçuk Yücesan, 2000’de Dr.Turan
Kanmaz, 2001’de Dr.Mete Kaya ve Dr.M.Emin Boleken öğretim üyesi olarak göreve başlamışlardır.
1999 yılında Prof.Dr.Gazi Aydın görevinden ayrılıp İstanbul’a ve ardından 2001 yılında Doç.Dr.Savaş
Demirbilek görevinden ayrılıp Malatya’ya gitmişlerdir.
1999 yılında iki Araştırma Görevlisi başlamış, daha sonra başlayanlarla birlikte bu sayı 7'ye ulaşmıştır.Şu
anda 5 araştırma görevlisi mevcuttur. Halen müstakil bir klinikte 3 yataklı yoğun bakımı, 5 büyük çocuk
yatağı, 3 yataklı yenidoğan ünitesi ve bir yataklı özel odasıyla toplam 12 yatakla hizmet vermektedir. Yıllık
ameliyat sayısı 500 civarındadır.
25. Mersin Üniversitesi
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Ekim 1998’ de fakültenin açılışı ile birlikte Dr.
Ali Naycı’nın yardımcı doçent kadrosuna atanması ile kurulmuştur.
Dr. Selim Aksöyek’in 1999 yılında İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’ndan, 2000 yılında da
Dr. Dinçer Avlan’ın ekibe katılımı ile bugünkü kadrosunu oluşturmuştur.
İlk kuruluşunda bir poliklinik odası ve tüm cerrahi branşların çocuk hastalarının ortak kullandığı bir hasta
odasında 6 yatakta hastaları kabul etmiştir. 2001 yılının Eylül ayında Kadın Hastalıkları ve Doğum, Çocuk
Sağlığı ve Hastalıkları ve Çocuk Cerrahisi klinikleri yeni yapılan binasına taşınmıştır. Önceleri klinik
faaliyetini Çocuk Hastalıkları servisinde ayrılan 6 yatakta devam ettirmekteyken Ocak 2004’te aynı binanın
ikinci katında 7 yataklı ayrı bir servise taşınmıştır. Halen klinik faaliyetlerini sürdürmekte olduğu yeni
servisinde yılda ortalama 400 hasta ameliyat edilmektedir.
Halen bir profesör, bir doçent ve bir yardımcı doçent öğretim üyesi görev yapmaktadır.
Anabilim Dalı’mız genç yaşına rağmen 15-19 Ekim 2002 tarihleri arasında Mersin’de 20. Ulusal Çocuk
Cerrahisi Kongresi’ne 46. Milli Pediatri kongresi – 6. Çocuk Cerrahisi Hemşireliği Kongresi – 2. Çocuk
Hemşireliği Kongresi -1. Pediatri Asistanları Kongreleri ile birlikte ev sahipliği yapmış olmaktan onur
duymaktadır.
Uluslararası Ödüller:
Naycı A., Talas D., Atış S., Polat A., Polat G., “The Role of Nitric Oxide in Bronchoscopy Induced Bacterial
Translocation,”
12th European Respiratory Society Annual Congress, Stockholm, 2002.
(Interventional Pulmonology Travel Award for the best presentation for investigators aged 35 years old and
under).
Ulusal Ödüller:
45
Naycı A., Atıs S., Talas D., Ersöz G.,”Rigid Bronchoscopy Induces Bacterial Translocation: an Experimental
Study in Rats,”
Toraks Derneği 7. Yıllık Kongresi, Antalya, 2004.
(Makale Ödülü Birinciliği).
26. Gaziantep Üniversitesi
Kuruluş tarihi: 17-11-1999
Öğretim üyeleri:
Doç. Dr. Bülent Hayri Özokutan (01-12-1999)
Yrd. Doç. Dr. Haluk Ceylan (17-11-1999)
Araştırma Görevlileri:
Dr. Nihat Ersöz (29-05-2000)
Dr. Sevgi Sarsu (29-05-2000)
Dr. Sefa Yapıcı (24-07-2003)
Dr. Sedat Sımsık (19-01-2004)
Verdiği mezunlar: Yok
Düzenlenen bilimsel toplantılar:
1. Çocuklarda Gastroözofajeal Reflü Hastalığı (Sekreterya: Dr. Haluk Ceylan)
9 Haziran 2000
Prof. Dr. Oktay Mutaf, Doç. Dr. Raşit Yağcı
2. Bilimsel Sunuda Köşe Taşları (Sekreterya: Dr. Haluk Ceylan)
22. Mart. 2001
Prof. Dr. Işık Olcay
27. Başkent Üniversitesi
Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Üniversitemizin 1993 yılında kuruluşuyla birlikte hizmete başlamıştır.
1993 yılından 1997 yılına kadar Çocuk Cerrahisi hizmetleri aynı zamanda Tıp Fakültesi kurucu Dekanı olan
Prof. Dr. Nebil BÜYÜKPAMUKÇU tarafından verilmiştir. 1997 yılında Dr. Büyükpamukçu’nun Hacettepe
Üniversitesi’ne geri dönmesinin ardından Mayıs 1997 tarihinde Dr. İ. Serdar ARDA göreve başlamıştır.
Çocuk Cerrahisi, 1999 yılı ortalarına kadar Genel Cerrahi Anabilim Dalı içerisinde etkinliklerini sürdürmüştür.
14 Temmuz 1999 tarihinde Dekanlık onayı ile Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı kurulmuş ve Yrd. Doç Dr. İ.
Serdar ARDA vekaleten Anabilim Dalı Başkanlığı’na atanmıştır. 6 Ekim 2000 tarihinde ise, Hacettepe
Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’ndan emekli olan Prof. Dr. Akgün HİÇSÖNMEZ,
Anabilim Dalı Başkanı olarak göreve başlamıştır.
Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Ankara Hastanesi yanında Adana, Alanya
ve Konya Uygulama Merkezi olmak üzere toplam 4 adet hastanede çocuk cerrahisi hizmetleri vermektedir.
Halihazırda Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın kadrosu şu şekildedir:
Ankara Hastanesi
Prof. Dr. Akgün HİÇSÖNMEZ (Anabilim Dalı
Başkanı)
Yrd. Doç. Dr. İ. Serdar ARDA
Uzm. Dr. İbrahim ÖTGÜN
Araş. Gör. Dr. L. Hakan GÜNEY
Araş. Gör. Dr. Ender FAKIOĞLU
Araş. Gör. Dr. Özgür Ömer YILDIZ
Araş. Gör. Dr.Cuma ÜLKÜ
Adana Uygulama ve Araştırma Merkezi
Yrd. Doç. Dr. Pelin OĞUZKURT
Uzm. Dr. Semire Serin ÖZALEVLİ
Uzm. Dr. Murat ALKAN
Uzm. Dr. İbrahim ŞANLIALP
Öğr. Gör. Dr. Mustafa ÇELİK
Konya Uygulama ve Araştırma Merkezi
Uzm. Dr. E. Levent ELEMEN
Uzm. Dr. Murat YİĞİTER
46
28. Zonguldak Kara Elmas Üniversitesi
GENEL TARİHÇE
Kalkınmada öncelikli bölge olan Batı Karadeniz Bölgesinde Zonguldak Karaelmas Üniversitesi 1992 yılında
kurulmuştur. Üniversitemizin kurulması sonrasında bölge ihtiyaçları konusunda detaylı araştırmalar
başlatılmıştır.
Bölgemizde üçüncü basamak sağlık hizmetlerinin verildiği kurumların eksikliğinin anlaşılması üzerine
Üniversitemiz bünyesinde bir Tıp Fakültesi ile Uygulama ve Araştırma Hastanesi kurulması için gerekli
girişimlere başlanmış ve Tıp Fakültesi 03.07.1992 tarih ve 3837 sayılı kanunla kurulmuştur.
1997 yılı Aralık ayında Tıp Fakültesi’ne Dekan atamasının yapılmasıyla Fakültemizin yapılanması hız
kazanmış; Fakültemiz, Üniversitemizin Merkez Kampüsünde eski Rektörlük binasında aktif olarak hizmete
başlamıştır. 1999 yılında fakültemizin ilk dekan yardımcılarından biri olarak göreve başladım ve özellikle
eğitim alt ve üst yapısının organizasyonunda fiilen görev aldım. Bu görevi 2003 yılı sonuna dek sürdürdüm.
Fakültemizde 2000-2001 öğretim döneminde Yüksek Öğretim Kurulu onayı ile eğitim kalitesi de göz önüne
alınarak her dönem için 25 kişi olacak şekilde öğrenci eğitimi ve çeşitli anabilim dallarında tıpta uzmanlık
eğitimine başlanmıştır.
Sağlık Bilimleri Kampusu’nda bulunan Tıp Fakültemiz ile Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Uygulama ve
Araştırma Hastanesi Zonguldak - Ereğli karayolunun 8. km’ sinde Kozlu ilçesine bağlı Esenköy mevkiindedir.
1999 yılı ortalarında 17.5 milyon Amerikan Doları tutarında dış kredi ile ihalesi tamamlanarak Hastanemizin
makine ve teçhizat ihtiyacı karşılanmıştır.Hastanenin poliklinikler, laboratuarlar ve 210 yataklı klinikleri ile Tıp
Fakültesi inşaatının önemli bölümleri tamamlanmış olup hasta servisleri ve öğrenim mekanları kendi
binalarımız içinde sürdürülmektedir.
Kuruluş ve yapılanma açısından ideal bir yol izlenmiş; fizik koşulların geliştirilmesi ile birlikte kalifiye insan
gücü ve ekipman temini eşgüdümlü olarak yürütülmüştür. Bunun sonucu olarak kısa zamanda kaliteli,
çağdaş ve bilimsel sağlık hizmeti verebilmenin gerekli alt yapısı büyük ölçüde tamamlanmıştır.
ÇOCUK CERRAHİSİ ANABİLİM DALI
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde 23.10.2000
yılında poliklinik, 09.04.2001 tarihinde yataklı servis hizmetine başlamıştır.
KADRO
1999 yılında 3 Yrd.Doç ataması ile kurulan anabilim dalımızda geçen süre içinde 2 arkadaşımız farklı
üniversite kliniklerine geçmiş olup, halen 1 Yrd.Doç.Dr. ve 1 Arş.Gör.Dr. ( 2.yıl ) olarak hizmet vermekteyiz.
YER-KAPASİTE
Hastanemiz henüz 210 yatak kapasitesine ulaşmış ve ilave mekanlarla ilgili inşaat süreci devam ettiğinden
dolayı kuruluştan itibaren her anabilim dalı için ayrı ayrı mekanlar oluşturma şansı olmamıştı. Çocuk hasta
bakımının yetişkinlerden farklı bir yaklaşım, ekip, deneyim ve bilinci gerektirmesi nedeniyle alışılagelen
uygulamalardan farklı olacak biçimde hastanemizin bir yarım kat planı pediatrik yaş grubu cerrahi servisi
olarak tarafımızdan dizayn edildi ve gerekli alt yapı ihtiyaçları ( Respiratör, Kuvöz, Monitör vb.. ) karşılandı.
Şu anda donanımı ve altyapısı anabilim dalımıza ait olacak şekilde organize edilen bu klinikte, çocuk
cerrahisi hastaları yanı sıra diğer cerrahi branşların çocuk hastaları da yatırılmaktadır. Hastane inşaatının
kalan kısımlarının tamamlanması sonucunda her anabilim dalına ait klinikler oluşana dek bu yapılanma
devam edecektir.
Hastanemizde Çocuk Cerrahisi Servisi 1‘i yoğun bakım yatağı, 2 kuvöz, 2 ısıtıcılı su yatağı, 3’ü bebek yatağı,
3’ü küçük yatak ve 2 si büyük yatak olmak üzere toplam 15 yatak kapasitesine sahiptir.
Yıllık poliklinik sayımız yaklaşık 1500 civarında olup, yıllık operasyon sayımız 300 civarındadır.
EĞİTİM
2003-2004 eğitim yılından itibaren fakültemiz lisans öğrencilerine Dönem 4 staj grupları içinde Çocuk
Cerrahisi staj eğitimi verilmektedir.Tıpta Uzmanlık Sınavı ile iki yılda 1 adet araştırma görevlisi uzmanlık
eğitimi almak üzere bölümümüze kabul edilmektedir. Halen 2. yılında 1 araştırma görevlisi eğitimini
sürdürmektedir. Branşımızın özveri temelinde kurulu olduğu ve çocukların gelecekte donanımlı ve eğitimli
çocuk cerrahlarınca tedavi edilmelerinin en temel hakları olduğu da düşünüldüğünde, özellikle nöbet
döngüsü açısından sıkıntılı görünen bu durumu asistan arkadaşımla usta-çırak anlayışı içinde tolere
ediyoruz.
Dr Varım Numanoğlu
47
29. Kırıkkale Üniversitesi
Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı 2000 yılında kurulmuştur.Kliniğimizde
Prof.Dr.Murat Çakmak, Yard.Doç.Dr.Fatma Çağlayan ve Yard.Doç.Dr Salih Somuncu olmak üzere 3 adet
öğretim üyesi mevcuttur.Dört adet araştırma görevlisi bulunan kliniğimiz ilk uzmanını 2005 yılında
verecektir. Genç kliniğimiz alt yapı ve teknik donanım çalışmalarını büyük oranda tamamlamıştır.206.000
nüfuslu, 350.000 kişilik bir interlandda bulunan Kırıkkale’de hizmet veren hastanemizde Çocuk Cerrahisi
giderek artan bir hızda yapılanmasına devam etmektedir.2004 yılında ulusal bir toplantı olan bir günlük
‘Kuşkulu genital yapı’ toplantısı düzenlenmiştir.
30. Sütçü İmam Üniversitesi
Kahramanmaraş Sütcü İmam Üniversitesi (KSU) Tıp Fakültesi 1997 yılında kuruldu. KSU Tıp Fakültesi
Çocuk cerrahisi Kliniği ise Haziran 2001 yılında Yrd.Doç.Dr.Keramettin Uğur Özkan ın Tıp Fakültesine
atanması ile kuruldu.
Kurucularinin kimlikleri: Doç Dr. Keramettin Uğur Özkan
Bugune kadar verdigi mezun sayısı: Kliniğimiz henüz asistan almamış ve mezun vermemiştir.
Gerceklestirdigi onemli bilimsel toplanti ve workshoplar: Kliniğimiz henüz Doğu Akdeniz çocuk Cerrahları
toplantısı dışında bir toplantı organize etmemiştir.
31. Afyonkarahisar Üniversitesi
Dr Mevlut Korkmaz Anabilim Dalına kurucu olarak 28-08-2002 tarihinde Uzman Doktor ünvanı ile göreve
başladı. Ocak 2003 de Yardımcı Doçent olarak atandı. Temmuz 2005 tarihinde Dr. Adnan Narcı Yardımcı
Doçent olarak göreve başladı. Kasım 2006 tarihinde Dr.Evrim Özkaraca Araştırrma Görevlisi olarak göreve
başladı. Klinikte halen 10 hasta yataı‡ bulunmakta, çocuk yoıun bak‡m ve yenidoıan yoıun bakım Çocuk
Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı ile ortak kullanılmaktadır.
Ödüller:
1.Ulusal Yenidoıan Kongresinde Poster birinciliği, 2004
2.Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneıi Prof.Dr.İhsan Numanoğlu Ödülü 2005
Yönetilen Yüksek Lisans Tezleri :
Türe A., „Çocuklara yönelik günübirlik cerrahi girişimlerde anneleri bilgilendirmenin anksiyete düzeylerine
etkisi, Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi, 2006
32. Mustafa Kemal Üniversitesi
Mustafa Kemal Üniversitesi yaklaşık 10 yıl önce ,Tıp Fakültesi ise 2,5 yıl önce kuruldu. Çocuk Cerrahisi AD
2004 de önce tek öğretim üyesi ile (yrd.doc) hizmet vermeye başladı.
Henüz eski Devlet Hastanesi binası kullanılmakta olup mevcut olan 80 yatak kliniklerin ortak kullanımına
açılmıştır. Toplam 3 ameliyathane mevcut olup haftada yarim gün çocuk cerrahisine ayrılmış durumdadır.
Pediatri Kliniği ile ortak kullanılan 1 adet küvoz ve 1 adet açık yatak
mevcut olup çocuk cerrahisine özel hiçbir teçhizat henüz mevcut değil. Kurulma aşamasında olduğumuz için
hasta sayısı da oldukça sinirili ;
gunluk poliklinik sayisi ortalama 4-5
aylik ameliyat sayisi ise 4-5
Kampuste inşaatı surmekte olan 400 yatakli hastane binasina 2005 sonlarinda
kısmen tasinilmasi planlanmaktadir.
Dr.Bulent Akcora
Antakya/Hatay
33. Trakya Üniversitesi
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Temmuz 1992 tarihinde Doç. Dr. Mehmet
PUL tarafından kurulmuş ve 1 Doçent, 1 yardımcı doçent ve 1 araştırma görevlisi ile eğitim-öğretim
48
faaliyetlerine başlamıştır. Kuruluşundan bu yana 8 çocuk cerrahisi uzmanı yetişen Anabilim Dalımızda halen
1 Profesör, 3 Yardımcı Doçent ve 3 Araştırma Görevlisi görev yapmaktadır.
Öğretim Üyelerimiz (2006-2007 eğitim öğretim yılı)
Prof Dr. Mehmet PUL (Anabilim Dalı Başkanı)
Yrd.Doç. Dr. Ümit N. BAŞARAN
Yrd.Doç. Dr. Mustafa İNAN
Yrd.Doç. Dr. Burhan AKSU
Araştırma Görevlileri (2006-2007 eğitim öğretim yılı)
Dr. Murat Dereli
Dr. Zafer Dörtdoğan
Dr. Mehmet Atilla TEKİN
Anabilim dalımızdan uzmanlığını alan meslektaşlarımız.
Dr. Şuuri SÜMER (1997)
Dr. Ali KORKMAZ (1999)
Dr. Mustafa İNAN (1999)
Dr. Bünyamin DÜNDAR (2004)
Dr. Sinan AYHAN (2005)
Dr. Çağatay AYDINER (2005)
Dr. Süleyman AYVAZ (2005)
Dr. Turan CEYLAN (2006)
İletişim Adres ve Telefonları
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi
Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı
22030 Edirne
Telefon : (284) 235 76 41
Sonuç:
Prof Dr Ali Avanoğlu tarafından başlatılan “Çocuk Cerrahisi’nin Dünü ,Bugünü ve Yarını” projesi yaklaşık iki
yılda tamamlanmış bir projedir.Bu projenin “Dün” ile ilgili bölümünde kuruluşlarımızın tarihçelerini istedik.
Bunu hem yazı hem internetle defalarca üyelerimizden talep ettik. Önemli bir bölümünün buna yanıt
vermesi bizleri mutlu etmiştir. Çünkü tarihçe sevimsiz, ele alınmak istenmeyen bir konudur. Bununla beraber
tarihimizi bilmek ve yazılı hale getirmek bizlerden çok gelecek nesil için önemlidir. Geleceğimiz geçmişimize
bağlıdır. Geçmişteki hataları,yanılgıları tekrar yaşamadan atılımlar yapmak ileride bize zaman
kazandıracaktır kuşkusuz.
Çocuk Cerrahisi’nin ülkemizdeki tarihçesine kuşbakışı olarak gözattığımızda şu olayların köşe taşları olarak
ortaya çıktığını görmekteyiz:
1.Amasyalı Cerrah Şerafeddin Sabuncuoğlu’nun ilk resimli çocuk cerrahisi girişimlerini yazması ve
tanımlaması ve bu eseri ölümsüz hale getiren bir girişimle Fatih Sultan Mehmed’e teslim etmesi(1460). Bu
kitap sünnet, fıtık ameliyatı, anal atrezi, hipospadias, lümenli sonda uygulamaları, kliterektomi, yapışık labia
minora gibi konularda önemli teknik ve cerrahi alet yenilikleri getirmiştir.
2.Osmanlı İmparatorluğu’nda çocuk ameliyatları için etik prensiplerin oluşturulması, ebeveyinler ya da
çocukların vasileri için “niza senetleri” “onam belgeleri” “hütccet” oluşturulması. Bu konu çocuk sağlığı ve
hakları açısından o döneme göre çok ileri bir uygulamadır.
3.İkinci Abdülhamid’in “Hamidiye-i Etfal” (Şişli Etfal) Çocuk HastanesiIni çağın her tür modern olanaklarını
kullandırarak kurdurması. Bu hastanede önemli buluş ve katkıların yapılması, genel anestezi altında çocuk
ameliyatlarının antisepsi koşulları uygulanarak gerçekleştirilmesi, bir derginin çıkarılması, sonuçların burada
yayınlanması.
4.Gerçekte çok mütevazi bir görünüme sahip olan ve bizlere hiçbir zaman yaptığı katkıları geniş boyutları ile
anlatmamış olan Prof Dr İhsan Numanoğlu’nun çocuk cerrahisinin modern anlamda kuruluşu, yasal zemine
oturtuluş, alt yapı çalışmalarının gerçekleştirilmesi, yan dalların kurulması konusunda olağanüstü boyutlarda
yaptığı katkılar. Bu katkıları Sn Avanoğlu’nun kaleme aldığı Ege Ü TF Çocuk Cerrahisi tarihçesinde zaten
gördünüz. Sn Numanoğlu batılı anlamda bir çocuk cerrahisi kliniğinin planlarını alarak Türkiye’de
uygulamaya koyan ve bunu ilk gerçekleştiren kişi olma onurunu da kazanmıştır.
Bu işe Sn Numanoğlu’ndan kısa bir süre sonra girmesine karşın Sn Prof Dr Akgün Hiçsönmez’de benzer
çalışmaları Ankara’da başlatmıştır. Sn Hiçsönmez, Sn Numanoğlu ‘na göre daha girişken, daha konuşkan
tavrı ile bu branşın ülkemizde sevilip yayılmasına neden olmuş; yetiştirdiği kaliteli elemanlarla ikinci ve
49
üçüncü jenerasyan eğitim kurumlarının gelişmesine ve yayılmasına ön ayak olmuştur.Bu arada ülkenin dış
ülkelerde tanıtılmasına, bugünkü EUPSA’ya girilmesine önayak olmuştur.
5.Sn Hiçsönmez’in ekibinden olan Sn Prof Dr Nebil Büyükpamukçu,yurt dışında İngiltere gibi bir ülkede
birden fazla kurumda konsultan çocuk cerrahı olarak çalışmıştır.Bu önemli açılımlarımızdan biridir ve
dışarıda haklı ve olumlu bir tanıtımın gelişmesine önemli katkıda bulunan bir olaydır.
7.Numanoğlu ve Hiçsönmez ekiplerinin yetişmelerine katkıda bulundukları bir sonraki grup ise , Türkiye’nin
çocuk cerrahisi alanında dış ülkelerde tanınması, benimsenmesi,iyi bir isim yapması konusunda önemli
çalışmalar yapmışlardır. Bu dönemde Türkler yabancı dergi hakemlikleri yapmışlar,önemli yayınlara imza
atmışlar, dış ülkelerde ödüller kazanmışlar,komitelerde görev almışlar,uluslararası çalıştaylar ve kongreler
organize etmişlerdir. Bu konu geçtiğimiz yüzyılın sonunda en üst noktasına doğru yaklaşmış ve 70 den fazla
çocuk cerrahımız sınav geçirmeksizin Avrupa Çocuk Cerrahisi Board Sertifikası’nı, bazıları ise Avrupa
Çocuk Ürolojisi Board Sertifikası’nı almaya hak kazanmışlardır. Böylece Çocuk Cerrahları , Avrupa Birliği
zincirini T.C Hükümetleri’nden çok daha önce kırmayı başarmışlardır.
8.Diğer bir aşama Behçet Uz Çocuk Hastanesi’nden Sn Münevver Hoşgör’ün ilk Avrupa Sınavı kazanan
çocuk cerrahımız olmasıdır.Bunu diğer arkadaşlarımız izlemişlerdir.
9.Hacetttepe ve Cerrahpaşa Tıp Fakülteleri’nin Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalları’nın eş zamanlı olarak
UEMS ‘e baş vurmaları ve peşpeşe sertifiye olan ilk kurumlarımız olmaları da önemli bir köşe taşıdır.Bu
sertifikasyon süreci ile iki kliniğimiz Avrupa’nın ilk 18 kliniği içine girmiş ve uluslararası standartlarda çocuk
cerrahisi eğitimi ve hizmeti verdiklerini kanıtlamışlardır.
Bu kazanım, kısa bir süre sonra Avrupa Çocuk cerrahisi Board’u yazılı sınavının ve sonra da sözlü sınavının
Cerrahpaşa’da yapılması sonucunu getirmiştir.Avrupa Sınavı’nın sözel aşamasında Türk Çocuk Cerrahları
Avrupa’nın önemli merkezlerinde eğitim gören uzmanların sınavlarını gerçekleştirmişlerdir.
10.Türk Çocuk Cerrahları son yıllardaki çalışmaları ile kendi Yeterlilik Kurullarını oluşturmuşlar ve ilk
yeterlilitk sınavını 2006 içinde tamamlayarak ilk yeterlilik belgelerini vermişlerdir
11.Türk Çocuk Cerrahlarının iki kez 3 gün süren eğitim kurltayı(sonuncusu 2.3.07 de bugün
başlamaktadır)düzenlemeleri de Türkiye için önemli bir yenilik olmuştur.
12.Bilimsel çalışmaların nitelik ve niceliklerine bakıldığında,Hacettepe Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi
Anabilim Dalı’nın önemli katkıları yadsınamaz. Sn Prof Dr Cahit Tanyel ve çalışma arkadaşlarının bu konuda
hem itici hem çekici güç oldukları herkesce kabul gören bir düşünce halini almıştır.
Bilim Ödülleri konusunda Hacettepe ağırlığı gözlenmekte, bunu Cerrahpaşa TF izlemektedir.
Yabancı ülkelerde yayınlanan tıp kitaplarında bölüm yazarlıkları konusunda Cerrahpaşa Çocuk Cerrahisive
diğer 2 kurumumuzun etkili çalışmalar yaptıkları göze batmaktadır.
Uluslararası çalıştaylar ve kongre organizasyonları ve bu nedenle ülkenin başarı ile dışarıda tanıtımı
çalışmalarında , Cerrahpaşa,Çukurova,Ege, Uludağ,Ankara TF, Gazi TF,Dokuz Eylül TF gruplarının
çalışmaları her zaman takdirle anılacaktır.
13.Çocuk ürolojisinin kurumlaşmasına katkısı ve özellikle üriner sistemin işlevsel hastalıkları ve ürodinamik
araştırmalar açısından Ege Üniversitesi gruplarının çalışmaları önem taşımaktadır.
Hepsinden daha önemli olarak, küçük kentlerde ya da olanakları sınırlı hastanelerde çalışan pek çok
meslektaşımız çocuk cerrahisinin tanıtılması ve yükselmesi açısından belki de en önemli katkıları
yaptıklarını belirtmek istiyorum.
1983 yılındaki III. Ulusal Kongre’de(Adana) periferde çalışan bir çocuk cerrahı Sn Nevzat Uçaner’in sunduğu
bildiri ve sonraki yıllardaki gelişmeler bunun en canlı tanığıdır ve gelişimin görkemini,yüceliğini bizlere
aktarmaktadır.
Sonuçta üst üste ,tek tek konulan taşlar ve aradaki köşe taşları ile her üyemiz bu gelişmeye katkıda
bulunmmuşlardır. Bu katkının ve geçmişten ders alma yeteneğimizin devam etmesi ve tarihimizi hiçbir
zaman unutmamak ve onunla hep gururlanmak dileği ile...
50
Türkiye’de Çocuk Cerrahisi Uzman ve Asistanlarının Mesleği Tercih Nedenleri,
Disiplinin İmajı, Örgütlenmesi, Sunulan Hizmetler ve Uzmanlık Eğitimi Hakkındaki
Görüşleri
Dr. H.İbrahim Durak
Dr. Ali Avanoğlu
Giriş
Ülkemizde Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının geçmişi ve bugününe dayanarak geleceğinin planlanabilmesi,
makro (ulusal) ve mikro (kurumsal) düzeylerde toplumun önceliklerine uyan, bilimsel verilere dayalı, Çocuk
Cerrahisi Uzmanlık alanında maliyet-etkin bir sağlık hizmeti, eğitim ve araştırma hizmet planlaması
yapılabilmesi, uygulanması ve değerlendirmesi için ana bir belge oluşturmak amacıyla Türk Çocuk Cerrahları
Derneği tarafından bir proje başlatılmıştır..
Bu rapor yukarıdaki amaçlarla yola çıkan Çocuk Cerrahisi Disiplininin dünü, bugünü, yarını ile ilgili yürütülen
projenin bir parçası olarak, çocuk cerrahisini uzmanları ve araştırma görevlilerinin çocuk cerrahisi disiplinini
seçme nedenlerini, imaj ve görüşleri, mesleki doyum ve geleceğe bakışlarını, çocuk cerrahisi disiplinin
ülkemizdeki örgütlenmesi, topluma sunduğu hizmetler ve uzmanlık eğitimleri hakkında olumlu ve olumsuz
düşünceleri ile önerilerini derlemek amacıyla uygulanan anket çalışmasından elde bulgular ve sonuçları
içermektedir.
Yöntem
Hedef grup-araştırma evreni
Çocuk Cerrahisi Derneği’ nin 21-24 Eylül 2005 tarihleri arasında Gaziantep’ te düzenlenen 23. Ulusal
Çocuk Cerrahisi Kongresi’ ne katılan tüm uzman hekimler ve araştırma görevlileri 300 kişi hedeflendi ve
oluşturulan anket dağıtıldı ve katılmayı kabul edenler tarafından doldurulduktan sonra toplandı.
Araç
Araştırmacılar tarafında hazırlanan 5 alt bölüm ve 45 maddelik, katılımcıların kendi başlarına doldurduğu bir
anket uygulandı.
Bağımsız değişkenler
Uygulanan ankette; çalışmanın amaçları doğrultusunda, yaş, cinsiyet, unvan, mezun olunan tıp fakültesi,
uzmanlık eğitimi alnına kurum, çalışma yeri, çalışma biçimi ve ortalama aylık kazanç olmak üzere sekiz
bağımsız değişken yer aldı.
Uzmanlık alanı olarak çocuk cerrahisinin seçilme nedeni
Bu değişken, araştırmacılar tarafından beyin fırtınası yöntemiyle üretilen ve literatür taraması ile elde edilen
alt başlıklardan bir araya getirilerek oluşturulan ve diğer seçeneğini de içeren 14 başlıklı bir liste ile
sorgulandı. Hedef gruptan -3 (güçlü olumsuz etki), -2 (orta olumsuz etki), -1 (zayıf olumsuz etki), 0 (etkisiz),
+1 (zayıf olumlu etki), +2 (orta olumlu etki) ve +3 (güçlü olumlu etki) aralıklarını içeren 7’li aralıklı bir skala
yardımı ile her bir başlığı değerlendirmeleri istendi. Bu şekilde bir bileşik ölçek oluşturuldu. Her bir başlığın
skoru ve toplam değişken skoru bulundu ve dağılım ölçütleri hesaplandı.
Çocuk Cerrahisi disiplini hakkındaki imaj ve algı
Bu değişken, araştırmacılar tarafından beyin fırtınası yöntemi ile üretilen, disiplinin sağlık hizmeti, araştırma
ve eğitim hizmet kalitesi açılarını da 11 başlıklı bir liste ile sorgulandı. Araştırma grubundan ülkemizdeki
Çocuk Cerrahisi Disiplini hakkında sahip oldukları imaj ve görüşü beğeni puanı olarak 1 çok kötü ve 10 çok
iyi olmak üzere skala aracılığı ile ifade etmeleri istendi. Bu şekilde oluşturulan imaj ve algı bileşik ölçeğinde
yer alan her bir başlığın skoru ile dağılım ölçütleri hesaplandı.
Yapılan işten memnuniyet ve gelecek kaygısı
Bu değişken, Ege Üniversitesi’nde Stratejik Planlama çalışmaları kapsamında kullanılan anketten
yararlanılarak sekiz önerme ve bir genel değerlendirme önermesi ile araştırmaya katılan çocuk cerrahisi
uzmanları ve araştırma görevlilerinin yaptıkları işten memnuniyetleri ve gelecek kaygıları sorgulandı.
Araştırma grubundan, önermeleri 1 (kesinlikle katılmıyorum) ve 10 (kesinlikle katılıyorum) olmak üzere bir
anlam farklılığı skalasında işaretlemeleri istendi. Her bir önerme, genel değerlendirme ve toplam değişken
skorları ile dağılım ölçütleri hesaplandı.
Çocuk Cerrahisi disiplinin sunduğu hizmetler, uzmanlık eğitimi ve alanın ülkemizdeki örgütlenmesi
51
Bu değişkenler her biri için olumlu, olumsuz düşünceler ve önerilerin yazılacağı boş bölümler bırakılarak 3
açık uçlu soru şeklinde anket kapsamına alındı.
Veri analizi
Veriler SPP 11.0 paket programına girilerek analiz edildi.
Bulgular
Kongreye katılan 235 uzman ve araştırma görevlisinden 87’si anketi yanıtladı. Anketi yanıtlayan grubun 70’i
erkek, 16’sı kadındı. Bir kişi cinsiyetini belirtmemişti. Anketi yanıtlayan grubun yaşları 26-58 arasında ve
ortalama yaş 39 ± 9’ dur. Anketi sırasıyla 26 uzman, 17 araştırma görevlisi, 16’şar profesör ve doçent, 12
yardımcı doçent yanıtladı (şekil 1).
Şekil 1. Araştırma grubunun ünvanlarına göre dağılımı
Yardımcı
doçent; 12
Doçent; 16
Uzman; 26
Araştırma
görevlisi; 17
Profesör; 16
Üç kişi mezun olduğu tıp fakültesini belirtmezken, araştırma grubunun biri yurtdışından olmak üzere toplam
19 ayrı tıp fakültesinden mezun oldukları (tablo 1), en eski mezunun 1972 ve en yenisinin 2003 yılında tıp
eğitimini tamamladığı saptandı. Mezun olunan tıp fakülteleri içerinde sırasıyla en büyük grupları Cerrahpaşa
ve Hacettepe Tıp Fakültesi (15 er kişi), İstanbul Tıp (Çapa) ve Ege Tıp Fakültesi (9’ ar kişi) ve ardından
Ankara (6 kişi) ve Çukurova Tıp Fakültesi (5 kişi) oluşturmaktaydı. Tıp fakültesinden mezuniyet yıllarına göre
en büyük gruplar sırasıyla 1991 (9 kişi), 1989 (8 kişi), 1990 (6 kişi), 1992 (5 kişi) olarak bulundu.
Araştırma grubundan 72 hekim üniversite hastanelerinde uzmanlık eğitimini tamamladığını ya da
tamamlayacağını belirtirken bu sayı Devlet ya da Sosyal Sigortalar Kurumu hastanelerinden 10 ve
yurtdışından bir olarak saptandı. Anketi yanıtlayan dört hekim uzmanlık aldığı kurumu belirtmemişti. En fazla
uzmanlık eğitimi tamamlanan kurumlar sırasıyla Cerrahpaşa ve Hacettepe Tıp Fakülteleri (9’ar kişi)
Çukurova Tıp Fakültesi (7 kişi), Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi, Erciyes Tıp Fakültesi, Gazi Tıp Fakültesi
(5’er kişi) olarak saptandı. Anketi yanıtlayan grubun uzmanlık eğitimini tamamladığı / tamamlayacağı en eski
yıl-gelecek yıllar aralığı 1977-2009 olarak bulundu. Grubun en fazla uzmanlık eğitimi tamamlanan yılları
sırasıyla 1997 (8 kişi), 1996 ve 1998 (6’şar kişi) olarak saptandı.
Ankete katılan tüm uzman hekimler 28 ilde ve şehir merkezlerinde çalışmaktaydı. Sırasıyla en büyük gruplar
İstanbul (16 kişi ), Ankara (11 kişi), Adana ve Bursa (5’er kişi), Antalya, Malatya, Samsun, Zonguldak (4’er
kişi), Aydın, İzmir, Kayseri, Manisa (3’er kişi) çalışmaktaydı.
Anketi yanıtlayan çocuk cerrahlarının 57’ si sadece üniversite hastanesinde çalışırken, 12’si sadece devlet
hastanelerinde ve 12’si devlet hastanesi ve özel hekimlik, üçü üniversitede part-time çalışırken özel hekimlik
yapmakta ve ikisi sadece özel hastanede çalışmaktaydı. Bir kişi çalışma yerini belirtmemişti (Şekil 2.).
52
Şekil 2. Araştırma grubunun çalışma yerlerine göre dağılımı
Devlet hastanesi
ve özel hekimlik; 12
Üniversite ve özel
hekimlik; 3
Devlet hastanesi;
12
Özel Hastane; 2
Üniversite
hastanesi; 57
Araştırmaya katılan gruptan yedi kişi aylık kazancını belirtmezken bu soruyu yanıtlayan 80 kişinin aylık
kazançları 1.000-10.000 YTL arasında değişiyordu ve ortalaması 3123,13 YTL ± 1554,11 YTL olarak
bulundu.
Tablo 1. Araştırma grubunun “Neden Çocuk Cerrahisi alanını seçtiniz?” sorusuna verdikleri yanıtların
% frekans dağılımı
Frekans dağılımı (%)
-3
-2
-1
0
+1
+2
+3
N
Maddeler
Güçlü
Orta
Zayıf
Zayıf
Orta
Güçlü
Cerrahi bir dal olması
Sağlayacağı manevi doyum
Çocuk hastalarla çalışmak
Becerilerim ve yeteneğime uygunluk
Sağlayacağı akademik olanaklar
Örnek aldığım hocam
Ülkemizde gelişmiş bir alan olması
Çalışma koşulları
Sağlayacağı maddi olanaklar
Şans
Örnek aldığım arkadaşım
Dengeli bir mesleki ve özel yaşam
Ailemin isteği
84
82
84
81
82
85
81
83
80
78
81
82
82
olums
uz etki
olums
uz etki
olums
uz etki
Etkisiz
olumlu
etki
olumlu
etki
olumlu
etki
0,0
0,0
0,0
0,0
3,7
9,4
11,1
13,3
15,0
16,7
18,5
24,4
26,8
0,0
0,0
0,0
0,0
1,2
0,0
2,5
8,4
6,3
1,3
1,2
4,9
3,7
0,0
2,4
0,0
0,0
0,0
1,2
3,7
13,3
3,8
2,6
1,2
4,9
4,9
3,6
1,2
4,8
9,9
36,6
35,3
39,5
25,3
55,0
48,7
55,6
39,0
61,0
4,8
6,1
13,1
12,3
22,0
14,1
19,8
19,3
11,3
17,9
9,9
12,2
1,2
23,8
29,3
31,0
39,5
7,3
22,4
14,8
13,3
8,0
6,4
6,2
7,3
0,0
67,9
61,0
51,2
38,3
29,3
17,6
8,6
7,2
0,0
6,4
7,4
7,3
2,4
53
Şekil 3. Çocuk Cerrahisi alanı seçimine etki eden maddeler ve etki düzeyleri (% frekans)
100%
90%
80%
70%
60%
Güçlü olumsuz etki
50%
Orta olumsuz etki
40%
Zayıf olumsuz etki
30%
Etkisiz
Zayıf olumlu etki
20%
Orta olumlu etki
10%
Güçlü olumlu etki
0%
Tablo 2. Araştırma grubunun “Neden Çocuk Cerrahisi alanını seçtiniz?” sorusuna verdikleri yanıtların dağılım
ölçütleri
Maddeler
Cerrahi bir dal olması
Sağlayacağı manevi doyum
Çocuk hastalarla çalışmak
Becerilerim ve yeteneğime uygunluk
Sağlayacağı akademik olanaklar
Örnek aldığım hocam
Ülkemizde gelişmiş bir alan olması
Çalışma koşulları
Şans
Örnek aldığım arkadaşım
Sağlayacağı maddi olanaklar
Dengeli bir mesleki ve özel yaşam
Ailemin isteği
N
84
82
84
81
82
85
81
83
78
81
80
82
82
Min.
0
-1
0
0
-3
-3
-3
-3
-3
-3
-3
-3
-3
Maks.
3
3
3
3
3
3
3
3
3
3
2
3
3
Ortalama
2,56
2,45
2,29
2,06
1,11
0,82
0,33
-0,02
-0,05
-0,15
-0,33
-0,39
-0,84
S.S.
0,8
0,9
0,9
1,0
1,5
1,7
1,6
1,8
1,6
1,7
1,4
1,8
1,5
Ortanca
3,0
3,0
3,0
2,0
1,0
1,0
0,0
0,0
0,0
0,0
0,0
0,0
0,0
Çocuk Cerrahı hekimler, yaş, cinsiyet ya da unvan farkı olmaksızın (ki kare, P>0,5), alanın öncelikle cerrahi
bir dal olması, manevi doyum beklentisi ve çocuk hastalarla çalışan bir hekimlik dalı olması nedenleriyle
(güçlü olumlu etki) ve ardından alanın sağlayacağı akademik olanaklar ve örnek alınan hoca nedenleriyle
(zayıf olumlu etki) Çocuk Cerrahisi dalını uzmanlık alanı olarak seçmektedirler. Bunun dışındaki tüm diğer
nedenler alanın uzmanlık alanı olarak seçiminde etkisizdir.
54
Tablo 3. Araştırma grubunun “Ülkemizdeki Çocuk Cerrahisi alanının imajı” başlığı atlındaki
maddelere verdikleri puanların (1-10) dağılım ölçütleri
Maddeler
1.Uluslararası alanda gelişmişlik düzeyi
2.Toplumun gereksinimlerini karşılama düzeyi
3.Prestij, saygınlık
4.Yeniliğe açıklık
5.Çocuk Cerrahisi staj eğitiminin kalitesi
6.Uzmanlık eğitiminin kalitesi
7.Yataklı bakım hizmetlerinin kalitesi
8.Poliklinik hizmetlerinin kalitesi
9.Yapılan araştırma ve yayınların kalitesi
10.Uzman hekim kalitesi
11.Akademik personel kalitesi
Toplam imaj skoru (11-110)
N
81
82
82
83
79
79
81
81
80
80
80
83
Min.
3
1
1
3
1
2
3
2
1
1
1
30
Maks.
10
10
10
10
10
10
10
10
10
10
10
101
Ortalama
7,60
7,18
6,39
8,35
6,61
6,77
6,85
6,84
7,69
7,20
7,55
76,90
S.S.
1,6
2,2
2,3
1,9
2,1
2,0
1,8
1,7
1,4
1,7
1,7
15,0
Ortanca
8
8
7
9
7
7
7
7
8
7
8
80
İmaj başlığı altında yer alan tüm maddelerin ortanca değerleri 10’luk ölçekte 7 ve üzerindedir. Sırasıyla
alanın yeniliğe açık olması, yapılan araştırma ve yayınların kalitesi,uluslararası gelişmişlik düzeyi, akademik
personel kalitesi ve dalın toplumun gereksinimleri karşılama düzeyi maddeleri en yüksek ortalama ve ortanca
değerlere sahiptir. Toplam imaj skoru (min. 11 ve maks. 110) ortaması 76,90 bulunmuştur.
Anketi dolduran hekimler tüm maddeler ve toplam ölçek skoru için cinsiyet, unvan ya da yaş gruplarına göre
farklı olmamak kaydıyla (ki kare, P>0,5) ülkemizdeki Çocuk Cerrahisi alanının imajı hakkında oldukça
olumlu düşüncelere sahiptirler.
55
Tablo 4. Araştırma grubunun “iş doyumu ve geleceğe bakış” başlığı altındaki maddelere verdikleri
puanların (1-10) dağılım ölçütleri
N
Min. Maks. Ortalama S.S.
Ortanca
Maddeler
1. Yaptığım işten zevk alıyorum
81
3
10
8,74
1,5
9
2. Çalıştığım kurumdaki fizik koşulları (bina v.b)
81
1
10
5,91
2,7
6
yeterli buluyorum
3. Çalıştığım kurumdaki çocuk cerrahisi hizmet
79
1
10
6,61
2,1
7
sunum donanımı yeterli buluyorum
4. Yaptığım işle ilgili yeterli bilgi ve beceriye
82
5
10
7,90
1,4
8
sahibim
5. Yaptığım işte yaratıcı potansiyelimi
82
2
10
7,50
1,8
8
kullanabiliyorum
6. Kendimi mesleğimde başarılı buluyorum
82
3
10
7,91
1,4
8
7. Mesleğimde kendimi daha geliştirme ve
78
2
10
7,97
1,9
8
yükselme olanağım var
8. İşimle ilgili geleceğimden kaygı duymuyorum
80
1
10
6,09
3,1
7
9. Genel olarak değerlendirdiğimde çocuk
80
1
10
7,45
2,4
8
cerrahisi alanında çalışmaktan memnunum
Toplam iş doyumu ve geleceğe bakış skoru (982
32
88
64,95
12,7
67
90)
Anketi yanıtlayan çocuk cerrahları yaptıkları işten zevk almaktadır ve mesleki doyum düzeyleri yüksektir.
Çalıştıkları kurumdaki fizik koşullar dışındaki tüm maddelerin ortanca değerleri 7 ve üzerinde bulunmuştur.
Yapılan istatistik analizde maddelerin hiçbiri ve toplam skor için cinsiyet, unvan ya da yaş gruplarına göre
fark saptanmamıştır (ki kare, P>0,5).
Ülkemizde Çocuk Cerrahisi alanının sunduğu hizmetleri (altyapı, çalışma koşulları, insan gücü, v.b)
değerlendirdiğinizde ilk aklınıza gelen olumlu ve olumsuz noktaları ve önerilerinizi kısaca belirtiniz.
Tablo 5. Sunulan hizmetler için olumlu görüşler
Olumlu görüş başlıkları
Belirtilme sıklığı
1.İyi yetişmiş, nitelikli hizmet veren nitelikli insan gücü varlığı
2.Çocuk hastalarla çalışıyor olmak
3.Ülkemizdeki bilimsel gelişmişlik düzeyi
4.Yenilik ve gelişmelere açıklık
5.Sağladığı manevi doyum
6.Kaliteli hasta hizmeti sunumu
7.Uzmanlık eğitiminin kalitesi
8.Ülkemizdeki çalışmaların uluslararası gelişmişlik düzeyi
Toplam
Tablo 6. Sunulan hizmetler için olumsuz görüşler
Olumsuz görüş başlıkları
1.Fiziksel altyapı ve olanaklar
2.Çocuk Cerrahisi Disiplininin toplum ve diğer kurumlarca yeterince tanınmaması
3.Personel yetersizliği
4.Hizmet verilen alanda diğer dallarla karışma ve karmaşa
5.Uzmanlık eğitiminin kalitesi
6.Düşük maddi gelir
7.Çalışma koşulları
8.Asistan ve uzman fazlalığı
9.Sunulan hizmetlerde standardizasyon olmaması
Toplam
31
14
10
5
4
4
4
2
74
Belirtilme sıklığı
18
11
11
9
8
7
7
7
4
82
56
Tablo 7. Sunulan hizmetler için öneriler
Öneri başlıkları
1.Uzman / Asistan sayısının azaltılması
2.Uluslararası etkinlikleri artırmak
3.Örgütsel yapıyı güçlendirmek ve anabilim dalları, şeflikler arasında daha fazla
işbirliği
4.Topluma ve ilgili kurumlara disiplinin tanıtılması
5.Yardımcı personel sayısını artırmak ve personel kalitesini geliştirmek
6.Sağlık Bakanlığı nezdinde daha aktif olmak ve disiplinin önemini artırmak
7.Eğitim programlarının kalitesini geliştirmek
8.Sağlık hizmet sunum kalitesinin yükseltilmesi
9.Dernek çalışmalarının desteklenmesi
10.Merkez sayısının azaltılması / standartlar oluşturulması
11.Diğer
Toplam
Belirtilme sıklığı
7
7
6
4
4
3
3
2
2
2
6
46
Ülkemizde Çocuk Cerrahisi alanının uzmanlık eğitimini (eğitim kurumları, program, eğiticiler, vb.)
değerlendirdiğinizde ilk aklınıza gelen olumlu ve olumsuz noktaları ve önerilerinizi kısaca belirtiniz.
Tablo 8. Uzmanlık eğitimi için olumlu görüşler
Olumlu görüş başlıkları
1.Eğitici kalitesi ve motivasyonu
2.Hasta çokluğu / olgu çeşitliliği
3.Eğitim altyapısı ve program kalitesi
4.Kurumlar arası yakın işbirliği
5.Derneğin eğitim alanındaki çalışmaları
6.Teorik eğitim
7.İnsancıllık
8.Eğiticilerle iletişim
9.Bilimsel çalışma yapma eğitimi ve fırsatları
10.Diğer
Toplam
Tablo 9. Uzmanlık eğitimi için olumsuz görüşler
Olumsuz görüş başlıkları
1.Eğitim veren kurumlar için standartlar olmayışı (kurumsal ve eğitim programı),
eğitim merkezlerinin fazla olması
2.Pratik eğitim-yeterince ameliyat yapılamaması, vaka azlığı3.Gereğinden fazla asistan alınması
4.Çalışma koşuları ve aşırı iş yükü
5.Eğiticilerin yetersizliği, değerlendirilmemesi, eğitici eğitimi olmaması
6.Eğitim sırasında uzun süreli yoğun nöbet uygulaması
7.Sınırlı sayıda rotasyon, kurumlar arası rotasyon olmaması
8.Asistan azlığı
9.Asistanların kalitesi, yabancı dil sorunu
10.Kurumlar arası işbirliğinin yetersizliği
11.Diğer
Toplam
Tablo 10. Uzmanlık eğitimi için öneriler
Öneri başlıkları
1.Eğitim kurumlarının ve programlarının standartlarının oluşturulması, kurum
sayısının azaltılması ve akreditasyonu
2.Kurumlar arası rotasyon programları uygulanması
3.Asistan sayısının azaltılması ve standartlar oluşturulması
4.Daha fazla pratik eğitim olanağı sağlanması
5.Merkezi ulusal uzmanlık sınavları
6.Eğiticilerin eğitimi ve denetlenmesi
7.Kurumlar arası işbirliğinin artırılması
8.Diğer
Toplam
Belirtilme sıklığı
16
6
4
3
2
2
2
2
2
3
42
Belirtilme sıklığı
23
14
6
5
5
4
4
3
3
2
2
71
Belirtilme sıklığı
17
10
5
3
2
2
2
3
44
57
Ülkemizde Çocuk Cerrahisi alanının örgütlenmesi (akademik yapılar, dernek, v.b)
değerlendirdiğinizde ilk aklınıza gelen olumlu ve olumsuz noktaları ve önerilerinizi kısaca belirtiniz.
Tablo 11. Örgütlenme için olumlu görüşler
Olumlu görüş başlıkları
Tek çatı altında bir derneğin varlığı, yapılanması ve yürüttüğü çalışmalar
Sayı azlığı nedeniyle iyi bir iletişim ve oto kontrol mekanizması olması
Düzenli ve verimli kongreler
Gelişmiş bir akademik yapı
Toplam
Belirtilme sıklığı
21
2
2
1
26
Tablo 12. Örgütlenme için olumsuz görüşler
Olumsuz görüş başlıkları
Kongrelerde asistanlardan katılım ücreti alınması
Akademik yapıların gereğinden fazla olması, standartlar olmaması
Komite çalışmaları yetersiz
Board çalışmaları yavaş yürüyor
Sivil toplum örgütlerinin yeterince kabul görmemesi, etkisizlik
Derneğin küçük merkezlerde çalışanların durumuna yeterince eğilmemesi
Asistanların derneğe üye olamaması
Bazı eğitim kurumlarının dengeleri bozan gelişmeler göstermesi
Kurumlar arası işbirliğinin zayıflığı
Pediyatrik Üroloji dışında yan dal olmaması
Örgütlenmemiz görünürde demokratik
Toplam
Belirtilme sıklığı
5
4
2
2
2
1
1
1
1
1
1
21
Tablo 13. Örgütlenme için öneriler
Öneri başlıkları
Kongrelerde asistanlardan ücret alınmamalı
Dernek çalışmaları genişletilmeli, işbirliği artırılmalı
Gelişmelerin asistanlara duyurulması ve katılımlarının sağlanması
Yeni ceza kanunu konusunda derneğin daha fazla bilgilendirme yapması
Board ve komite çalışmalarının organizasyonun geliştirilmesi
Dernek, Bakanlık ve YÖK gibi merkezi kurumlar düzeyinde daha aktif olmalı
Komite çalışmalarının hızlandırılması
Dernek şubelerinin güçlendirilmesi
Medyayı iyi kullanmak
Herkese zorunlu görevler verilmesi
Yeni yan dallar kurulması
Toplam
Belirtilme sıklığı
4
3
2
1
1
1
1
1
1
1
1
17
Bu çalışmanın ileri analizi üzerinden hazırlanan İngilizce makale (Ek 1) Eu J Pediatric Surgery dergisinde hakem
incelemesi aşamasındadır
.
58
Çocuk cerrahisi eğitim klinikleri envanteri
Ali Avanoğlu
H.İbrahim Durak
Tablo 1.Kurumlara göre öğretim üyesi, uzman ve asistan sayıları
Tablo 2. Kurumlardaki öğretim üyelerinin özel ilgi alanları
Tablo 3. Kurumlara göre yatak sayıları
Tablo 4. Kurumlara göre cerrahi hasta sayıları, öğretim üyesi ve asistan başına düşen cerrahi
hasta
Tablo 5. Çocuk cerrahisinin yenidoğan olguları (2004 yılı ameliyat sayıları)
Tablo 6. Çocuk cerrahisinin yenidoğan dışı olguları (2004 yılı ameliyat sayıları)
Tablo 7. Kurumlara göre eğitim ve hizmet araç gereci
59
Tablo 1.Kurumlara göre öğretim üyesi, uzman ve asistan sayıları
KURUM
Eğitim Verdiği Ortak
Kurum
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi
Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Tepecik Eğitim ve
Uygulama Hastanesi
Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Doktor Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi
GATA
Gazi Osman Paşa Üniversitesi Tıp Fakültesi
Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi
Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi
Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi
Osman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi
Doktor Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları eğitim ve Araştırma Hastanesi
Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi
Kahramanmaraş Sütcüimam Üniversitesi Tıp Fakültesi
Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi
Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
TOPLAM
Tam
Gün
Prof.
3
Yarım
Gün
Prof.
Tam
Gün
Doç.
1
1
1
1
4
1
2
2
3
Yarım
Gün
Doç.
Yard.
Doç.
Toplam
Öğr.Üyesi
Uzman
Asistan
1
5
1
7
4
1
1
2
3
1
4
6
1
5
1
1
Göztepe Eğitim Hastanesi,
Bakırköy Doğum Evi
3
1
4
3
1
5
2
2
1
3
1
1
1
2
2
2
1
1
1
1
1
4
1
3
3
2
3
1
2
1
1
1
1
1
1
1
1
2
1
1
1
4
1
1
Yeditepe Ün. Tıp Fak.
3
35
2
1
8
33
1
2
28
10
1
4
4
9
3
4
1
2
5
4
5
3
1
3
3
3
1
2
1
3
1
1
5
1
1
106
3
1
1
1
2
5
6
5
3
6
3
5
5
7
7
1
4
9
4
5
1
1
4
3
4
2
8
3
1
5
4
4
1
12
125
60
Tablo 2. Kurumlardaki öğretim üyelerinin özel ilgi alanları
Özel İlgi Alanları Listesi
Üroloji
Yenidoğan
Toraks
Yoğun Bakım
Onkoloji
Karaciğer Nakli
Yanık
Anestezi
Radyoloji
Belirtmeyen
Toplam
Öğretim
Üyesi Sayısı
20
14
8
4
4
2
1
1
1
51
106
61
Tablo 3. Kurumlara göre yatak sayıları
KURUM
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi
Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Doktor Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi
GATA
Gazi Osman Paşa Üniversitesi Tıp Fakültesi
Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi
Karedeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi
Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi
Osman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi
Doktor Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları eğitim ve Araştırma Hastanesi
Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi
Kahramanmaraş Sütcüimam Üniversitesi Tıp Fakültesi
Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi
Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
TOPLAM
Birime Ait
Servis Yatak
Sayısı
Yoğun
Bakım
Yenidoğan
30
7
8
18
40
45
10
48
27
40
18
55
36
16
10
7
60
18
27
30
15
25
19
14
80
20
38
12
10
25
28
20
28
5
0
4
6
5
5
2
10
2
6
2
11
2
4
3
0
20
3
5
4
1
3
2
2
0
2
0
2
2
6
4
6
0
10
2
12
5
6
6
2
7
4
6
2
5
8
0
2
1
7
3
4
4
4
5
3
3
0
4
4
2
2
3
4
4
7
Diğer
pediyatrik
cerrahi yatak
sayısı
42
0
6
36
0
21
5
0
0
0
25
0
0
24
7
1
84
0
23
0
17
18
6
6
0
17
12
0
15
0
0
0
0
884
129
141
365
150
16
24
85
96
247
28
98
86
120
58
100
0
47
7
30
149
20
40
4
24
60
40
33
0
81
92
30
20
120
0
0
205
Diğer dahili
bilimlerdeki
pediyatrik
yatak sayısı
13
0
32
105
0
247
10
0
0
0
58
128
0
47
40
0
151
0
60
0
24
0
40
33
0
3
253
0
20
200
0
0
565
2110
2029
Pediyatri
birimindeki
yatak sayısı
Toplam
250
23
70
244
136
560
53
146
113
160
159
277
36
134
64
38
444
38
150
34
80
103
105
86
80
121
395
42
65
345
28
20
798
5397
62
Tablo 4. Kurumlara göre cerrahi hasta sayıları, öğretim üyesi ve asistan başına düşen cerrahi hasta (*veri güvenilir değil)
KURUM
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi
Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Doktor Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi
GATA
Gazi Osman Paşa Üniversitesi Tıp Fakültesi
Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi
Karedeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi
Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi
Osman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi
Doktor Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları eğitim ve Araştırma Hastanesi
Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi
Kahramanmaraş Sütcüimam Üniversitesi Tıp Fakültesi
Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi
Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi
TOPLAM
Cerrahi
Hasta
Sayısı
Günübirlik
Cerrahi
Hasta
Sayısı
Toplam
Cerrahi
Hasta
645
236
70
682
591
1215
200
1295
315
848
785
1161
800
199
100
219
1163
380
413
2168
454
455
340
241
14
350
868
234
100
690
286
650
700
18867
0
146
194
292
559
91
200
495
186
241
367
413
850
190
60
154
698
170
104
562
479
204
217
138
10
397
1030
65
100
405
696
200
400
10313
645
383
264
974
1150
1306
400
1790
501
1089
1152
1574
1650
389
160
373
1861
550
517
2730
933
659
557
379
24
747
1898
299
200
1095
982
850
1100
29181
Öğretim üyesi
Yenidoğan
ve uzman başına
Yenidoğan
Dışı
düşen cerrahi
Olguları
hasta
645
68
73
43
59
62
15
95
32
106
59
58
103
153
160
24
120
62
70
525
52
66
23
12
0
50
74
65
25
815
40
75
120
3949
0
71
231
638
416
1236
135
1228
463
729
357
1488
1607
225
108
96
1751
468
358
1643
253
589
525
361
5
697
526
111
69
702
223
*
152
152
107,5
95,5
264,0
243,5
191,7
326,5
80,0
179,0
250,5
272,3
230,4
174,9
550,0
77,8
160,0
186,5
265,9
137,5
103,4
682,5
933,0
219,7
185,7
126,3
24,0
373,5
1898,0
99,7
200,0
547,5
196,4
850,0
1100,0
343,4
Asistan
başına
düşen
cerrahi
hasta
92,1
95,5
0,0
194,8
191,7
261,2
133,3
298,3
167,0
217,8
230,4
224,9
235,7
389,0
0,0
93,3
206,8
137,5
103,4
0,0
933,0
164,8
185,7
94,8
0,0
373,5
237,3
99,7
0,0
219,0
245,5
212,5
1100,0
216,3
Birimdeki
yatak
başına
düşen hasta
sayısı
21,5
54,6
33,0
54,1
28,8
29,0
40,0
37,3
18,6
27,2
64,0
28,6
45,8
24,3
16,0
53,3
31,0
30,6
19,1
91,0
62,2
26,4
29,3
27,1
0,3
37,4
49,9
24,9
20,0
43,8
35,1
42,5
39,3
33,4
63
Tablo 5. Çocuk cerrahisinin yenidoğan olguları (2004 yılı ameliyat sayıları)
Olgu tipi
Özofagus atrezisi
Duodenal atrezi
Malrotasyon volvulus
Mekonyum peritoniti
Nekrotizan enterokolit
İntestinal atrezi
Hirschsprung hastalığı
Anorektal malformasyon
İnguinal herni
Spina bifida
Konjenital diafragma hernisi
Gastroskizis
Ekstrofi vezika
Testis torsiyonu
Posterior üretral valv
Bir kurum
tarafından
yapılan
maksimum
ameliyat sayısı
16
10
9
3
20
12
15
21
522
15
16
6
6
6
10
Tüm kurumlar
için toplam sayı
Kurumlar
ortalaması
(33 kurum)
212
76
51
30
136
144
166
197
1744
27
105
72
40
30
64
6
2
2
1
4
4
5
6
53
1
3
2
1
1
2
64
Tablo 6. Çocuk cerrahisinin yenidoğan dışı olguları (2004 yılı ameliyat sayıları)
Olgu
Akut özgün olmayan karın ağrısı
Akut appendisit
Mesane ogmentasyonu
Bronkoözofagoskopi
Ameliyathanede santral venöz girişim
Fundoplikasyon
Hipospadias
İnvaginsyon (cerrahi veya değil)
İnvaginasyon (cerrahi)
Maligniteler
Wilms rezeksiyonu
Nöroblastom
Orkidopeksi
Üreteropelvik darlık
Pullthrough
Hirschsprung
Yüksek anal anomali
Üreteroneosistostomi
Bir kurum
tarafından
Tüm kurumlar
yapılan
için toplam sayı
maksimum
ameliyat sayısı
101
860
200
1830
6
41
411
2794
137
802
25
173
120
1025
47
275
24
227
62
384
16
81
17
83
216
1319
25
212
30
246
67
292
19
142
45
317
Kurumlar
ortalaması
(33 kurum)
26
55
1
85
24
5
31
8
7
12
2
3
40
6
7
9
4
10
65
Tablo 7. Kurumlara göre eğitim ve hizmet araç gereci
(*yanıtlanmamış)
KURUM
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi
Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
Doktor Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hast.
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi
GATA
Gazi Osman Paşa Üniversitesi Tıp Fakültesi
Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi
İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi
Karedeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi
Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi
Osman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi
Doktor Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları eğitim ve Araştırma Hastanesi
Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi
Kahramanmaraş Sütcüimam Üniversitesi Tıp Fakültesi
Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi
Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi
Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hast.
TOPLAM
Klinik
Kütüphanesi
+
+
+
+
+
*
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
23
Online
Internet
Bağlantısı
+
+
+
+
+
+
+
*
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
32
Asistan
Karnesi
Uygulaması
+
+
+
+
+
*
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
21
CKollu
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
25
Respiratör
Anorektal
Manometri
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
30
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
15
Özofagus
pH
Ürodinami ECMO
monitörü
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
+
24
24
1
66
Türkiye’de Çocuk Cerrahisi Kliniklerinin Gelecek Planları
Ahmet KAZEZ
Ali AVANOĞLU
H.İbrahim DURAK
Özet
Amaç: Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği’nin hazırladığı ve kliniklerin ileriye dönük düşüncelerinin sorgulandığı
anket çalışmasından elde edilen sonuçların irdelenmesi amaçlandı.
Metot: Türkiye genelindeki ankete cevap veren, toplam 32 kliniğin cevapları kendi içlerinde gruplandırıldı. Bu
gruplandırmada kliniklerin hasta hizmetleri, araştırma, mezuniyet öncesi ve mezuniyet sonrası eğitim
planları ile ilgili üç ve 10 yıllık dönemlerdeki görüşleri toplanıp değerlendirildi.
Bulgular: Ankete cevap veren kliniklerin 28’ i üniversite, 4’ü sağlık bakanlığı eğitim araştırma
hastanesindeydi. Elde edilen cevapların oldukça geniş bir yelpazede dağılım gösterdiği, kliniklerin ileriye
dönük planlarının muhtemelen kuruluş tarihlerine bağlı olarak farklılaştığı dikkati çekti.
Sonuç: Mevcut durumda klinikler ve dolayısı ile verilen eğitimler standart değildir. Uzmanlık alanlarında
standardizasyon oluşturmak gereklidir. Bunun için uzmanlık derneklerinin kliniklerin ihtisas verebilmek için
asgari şartları belirlemesi ve buna göre sertifikalı klinikler oluşturması gereklidir.
Giriş
Türkiye’ de tıp eğitimi ve sağlık hizmetleri Üniversiteler (Yüksek Öğretim Kurumu) ve Sağlık Bakanlığı (SB)
arasındaki ilişkilerle yürütülmektedir. Tıp Fakültelerinden mezun olan tıp doktorları sağlık sektöründe çalışma
hakkı almakta ve bunun için herhangi bir baraj sınavı da yapılmamaktadır. Bu durumda 2000 yılı verilerine
göre 1042 eğitim elemanı olan Hacettepe ile 6 öğretim elemanı olan Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakülteleri
arasında eğitim açısından bir fark olmadığı gibi bir durum kabul edilmektedir (1). Tıp eğitimi üniversitelerde
yönetimlerinin belirledikleri eğitim programı çerçevesinde de farklı yöntemler (klasik, bütünleşmiş, probleme
dayalı) ile yürütülmektedir. Genel eğitim sistemlerindeki farklılıklar ve kliniklerin kurulma zamanları çocuk
cerrahisi alanında da çok farklı eğitim ve uygulamaları beraberinde getirmektedir. Çocuk cerrahisi staj ve
eğitim programları bir üniversiteden diğerine farklılıklar göstermektedir. Aynı şekilde asistan eğitiminde de
benzer farklılıklar nedeni ile standart bir eğitim verildiği söylenemez. Kliniklerin altyapı özellikleri ve kuruluş
zamanları ile paralel olarak verilen hizmetler ve ürünler de klinikler arasında farklılıklar göstermektedir.
Uzmanlık dernekleri mevcut haliyle, hem eğitim hem hasta hizmeti konusunda sadece prensip kararları
almaktan öteye bir yaptırıma sahip değillerdir. Ancak kabul edilmelidir ki uzmanlık dernekleri kendi alanında Türkiye gerçeklerini de göz önüne alarak- en doğru planlamayı yapabilecek sivil toplum kuruluşlarıdır. YÖK
ve SB’ nin geniş bir alanda genel prensipleri belirleme dışında uzmanlık dalları ve eğitimleri ile ilgili detayları
uzmanlık derneklerine yönlendirmesi gerekir. TÇCD bu konuda başlatmış olduğu çalışma ile Türkiye’de
hizmet veren kliniklerin mevcut durumları ile geleceğe ait planlarını derleyip gerçekçi bir mevcut durum ve
geleceğe yönelik bir plan önermeye çalışmaktadır.
Bu yazıda kliniklerin hasta hizmeti, araştırma, öğrenci ve uzmanlık öğrencisi yetiştirilmesi konularında
cevapları irdelenmiş ve bir sonuç çıkarılmıştır.
Yöntem
Ankete cevap veren toplam 32 klinik değerlendirmeye alınmıştır. Genel anketin 32. ile 40. sorularının ele
alındığı dokuz sorudan oluşan bu kısmında kliniklerin hasta hizmetleri, araştırma alanları, mezuniyet öncesi
eğitim (tıp fakültesi öğrencisi) ve mezuniyet sonrası eğitim (asistan) konularında üç ve 10 yıllık gelecek
planları sorgulanmıştır. Alınan cevaplar kendi aralarında gruplandırılıp değerlendirilmiştir.
Bulgular
Ankete cevap veren kliniklerin 28’i üniversite, 4’ü SB eğitim ve araştırma hastanesidir. Kuruluş yıllarına göre
henüz ilk 10 yıllık dilimde 14 klinik bulunurken, 10-20 yıl arası 12 ve 20 yıl üzerinde kuruluş geçmişi olan 6
klinik bulunmaktaydı. Genel listede klinikler bilinmekte iken cevaplarda hangi kliniklerin hangi cevapları
verdiği belirli değildi (kör çalışma).
Elde edilen cevapların oldukça geniş bir yelpazede dağılım gösterdiği, kliniklerin ileriye dönük planlarının
muhtemelen kuruluş tarihlerine bağlı olarak farklılaştığı dikkati çekti.
Her soruya verilen cevaplar kendi içinde değerlendirilerek aşağıda sunulmuştur.
67
32. soru
Kliniğinizin hasta hizmeti alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız.
Cevapların en değişken olduğu soru 32. soruydu. Hasta hizmeti denilince mekân, cerrahi mevcut alt yapı,
planlanan alt yapılar, personel profili (doktor, hemşire) gibi birçok alt başlık etkili olmakla birlikte cevaplarda
genellikle mekân ve planlanan alt yapılar üzerinde durulmuştur. İki klinik ayrı hastane, 6 klinik ayrı klinik
oluşturma hedeflerinden bahsetmektedirler. On klinik gelecek üç yılda hasta sayılarını artırmayı
hedeflemektedirler. Sadece iki klinik hemşirelik hizmetini geliştirmeyi belirtmiştir.
33. soru
Kliniğinizin araştırma alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız.
Bu grupta 15 merkez klinik çalışma, 7 merkez deneysel çalışma ve 10 klinik ise her ikisini geliştirme
arzusunda olduklarını belirtmişlerdir. Üç klinik SCI dergilerde yayın yapmayı belirtmiştir. Birer klinik ise,
öğrencilerin araştırmalara dâhil edilmesini, asistanların tezleri dışında bir araştırma çalışması daha
yapmalarını, derneğin çalışma konularında ihtiyaç belirlemesine göre çalışmalar yapılmasını önermişlerdir.
Bir merkez bulunduğu kurumda araştırma çalışmalarının %13’ü gibi yüksek bir oranda çalışma yaptıklarını
belirtmiştir.
34. soru
Kliniğinizin mezuniyet öncesi eğitim (tıp fakültesi öğrencileri)alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu
açıklayınız.
Bazı klinikler henüz öğrenci ile tanışmamışlar (3 klinik), bazıları staj günlerinin artması ve bazıları ise yeni
eğitim modeli uygulamaları başlatma konusunda fikir öne sürmüşlerdir.
Eğitim sistemi olarak PDÖ 2, Entegre sistem 2, interaktif eğitim ise 5 klinikte uygulanmaktadır. CD
hazırlamayı 4, maketler üzerinden eğitimi 2 klinik planlamaktadır. Eğitici eğitimini sadece 1 klinik belirtmiştir.
35. soru
Kliniğinizin mezuniyet sonrası eğitim (asistan) alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız.
Asistan eğitimi verilemeyen 4 klinik var. Üç klinik asistan sayısının ayarlanmasını planlarken 4 klinik başka
klinikler ile rotasyonu, bir klinik diğer branşlar ile olan rotasyonların ciddi tutulmasını belirtmişlerdir. Board
sınavı gerekliliğini bir klinik belirtmiştir. Asistan karnesi gerekliliğini belirten üç klinik vardır. Laparoskopinin
rutin asistan eğitiminde yer almasına taraftar olanlar iki klinik vardır. Üç klinik ise mevcut durumun devamını
istemektedirler.
36. soru
Kliniğinizin hasta hizmeti alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız.
Yedi klinik bu soruya “tahmin etmek zor” demişlerdir. Beş merkez minimal erişim cerrhisi (MEC) ve/veya
robotik cerrahiyi düşünmektedir. Transplantasyon 4, fötal cerrahi 3, hastalık gruplarına göre bölgesel merkez
oluşturmak fikri bir klinikten verilen cevaplarda yer almaktadır. Yatak sayısının artırılması ve/iyileştirme
fikrinde olan iki klinik var iken tamamen yeni çocuk hastanesi öngören iki klinik mevcuttur. Üç klinik öğretim
üyesi sayısını artırmayı düşünmektedir.
37. soru
Kliniğinizin araştırma alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız.
Bu soruda 4 merkez deneysel, 2 merkez klinik çalışmalarını artırmayı, 3 merkez ise çok merkezli çalışmaları
düşünmektedir. Doku mühendisliği, fötal tıp, moleküler biyoloji gibi ileri teknikleri 4 klinik önemsemektedir.
Mevcudu korumak isteyen bir klinik var iken bir klinik öngörüde bulunmamıştır. Araştırmaların gelişmesinde
öğretim üyesi ihtiyacını 4 klinik dile getirmiştir.
38. soru
Kliniğinizin mezuniyet öncesi eğitim (tıp fakültesi öğrencileri)alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı
konumu açıklayınız.
En az cevap verilen maddelerden biri olması bu konunun klinikler açısından en az ilgilenilen konulardan biri
olduğunu düşündürmektedir. Hasta hizmeti ve araştırma konusundaki ilgi öğrenci eğitiminde en aza
indirgenmiştir. Yerleşik kliniklerde öğrenci sayısı fazla bulunurken (2 klinik), yeni fakültelerde öğrenci sayısını
artırmak hedeflenmektedir (1 klinik). Eğitimde AB’ye uyum sağlamak fikrinde olan 2 klinik, altıncı sınıfta
yoğunlaştırılmış bir çocuk cerrahisi eğitimi gerekliliğini düşünen 1 ve staj süresini uzatmak isteyen bir klinik
68
vardır. Pratik eğitimin yetersizliği nedeni ile maketler üzerinde eğitim önerisi vardır. Diğer fakülteler ile
öğrenci değişimi fikri bir klinikten gelmiştir.
39. soru
Kliniğinizin mezuniyet sonrası eğitim (asistan) alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız.
Hiçbir merkez araştırma görevlisi sayısını artırmak istememektedir. Buna karşılık 7 klinik asistan sayısını
azaltmak istemektedir. Bunun karşısında sadece bir klinik bunu hemşirelik hizmetlerinin geliştirilmesi olarak
gerçekçi bir desteklemede bulunmuştur.
40. soru
Belirtilmek istenen diğer konular
Soruların dışında katkı anlamında toplam 5 klinik fikir belirtmiştir. Bunlar arasında eğitim konsorsiyumları
oluşturmak, özellikle genel cerrahi rotasyonlarında yeterli vaka yapılması, çocuk cerrahisinin tanıtımının ve
öneminin aktif vurgulanması ve akademik kadroya atanmak için standartlar oluşturmak konuları belirtilmiştir.
Tartışma
32. Kliniğinizin hasta hizmeti alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız.
Personel profili açısından hasta hizmetlerinde hiçbir klinik teknisyen, hemşire, öğretmen, psikolog, uzman
v.b. gibi bir planlamadan bahsetmemekte, genel olarak mekan ve cerrahi alt yapıdan bahsetmektedirler. Bu
durum kliniklerin birçoğunun mevcut altyapı ve mekânı yetersiz gördüğünün işaretidir. İkinci olarak personel
ile ilgili iyileştirme ve düzenlemeler mevcut haliyle çok daha zor çözülen bir problemdir. Dolayısı ile bilinmesi
ve önemsenmesine karşın bilinçli olarak gündeme taşınmıyor olabilir.
Bu sorunun cevapları incelendiğinde, kliniklerin cevaplarını kuruluş zamanlarına göre oluşturdukları
kanaatine varılmaktadır.
1. Yeni kurulan ve henüz kendini ispat çabası içindeki klinikler. Bunlar mevcut mekân problemlerini çözmeye,
yeni doğan yoğun bakım üniteleri oluşturmaya, yeni hastane binasına taşınmaya gayret edenler.
2. Orta zamanlı klinikler. Çocuk ürolojisi, MEC gibi alt gruplara eğilim gösterenler.
3. İleri evre klinikler ki bunlar hasta hizmetinde robotik cerrahi, ECMO, fötal cerrahi ve lazer cerrahisi gibi alt
yapılara yönelmeye meyil edenler.
Verilen cevaplar arasında bir kliniğin mevcut konumunu muhafaza etme arzusu dikkati çekmiştir.
33. Kliniğinizin araştırma alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız.
Genel olarak deneyselden klinik çalışmalara geçiş için bir yönelim dikkati çekmektedir. Özellikle de prospektif
çalışma yapma eğilimi artmıştır. Ancak yeni kurulma aşaması yaşayan kliniklerin deneysel çalışmaları
yapmama şansı da -mevcut uygulamalar nedeni ile- yoktur. Bu kliniklerin yeterli hasta serileri oluşturmaları
zaman alacaktır. Buna karşılık hızlı yayın yapma ihtiyaçları vardır. Akademik hayatın başındaki uzmanlar,
doçentlik sınavı için yeterli görülen asgari sayıda çalışmaya ihtiyaç duymaktadırlar. Bunun için de kısa
zamanda yapılan ve sonuç veren deneysel araştırmalara başvurmaları kaçınılmaz gözükmektedir.
Her araştırma görevlisinin tezi dışında bir çalışma daha yapması fikri oldukça önemlidir ve bu kişilerin ileri
dönemde akademisyen veya uzman statüsü için yönlendirilmesine yardımcı bir adımdır. Çocuk Cerrahisi
mensupları bulundukları merkezlerde araştırmaların %13’üne varan oranlar veya deneysel merkezlerin
kurulum veya işlevindeki rolleri itibarı ile araştırmaya yatkınlardır.
34. Kliniğinizin mezuniyet öncesi eğitim (tıp fakültesi öğrencileri)alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı
konumu açıklayınız.
Bazı klinikler henüz öğrenci ile tanışmamışlar (yeni kurulanlar), bazıları staj günlerinin artması ve bazıları ise
yeni eğitim modeli uygulamaları başlatma konusunda fikir öne sürmüşlerdir. Görülen o ki diğer alanlarda
olduğu gibi bu alanlarda da sorun standarttan epeyce uzak olduğumuzdur. Kliniklerde esas olan eğitim
olmakla birlikte uygulamada hasta hizmeti ve çevre üniversitelerdeki akademik yükselme hazırlıkları, öğrenci
ve araştırma görevlisi eğitimi için olumsuzluklar taşımaktadır. Merkezi kliniklerde eğitim işlevi daha düzenli ve
sağlıklı yürürken çevredeki yeni kurulan kliniklerde personel (araştırma görevlisi, hemşire, teknisyen) ve
uzman eksiklikleri birey öğretim üyesi başına düşen iş yükünü artırmaktadır. Daha düzensiz ve karmaşık bir
eğitim, hizmet ve yükselme araçları temini ile bireyler bunalmaktadırlar.
Hasta hizmeti, eğitim ve bireysel çalışmalar üçlüsü düşünüldüğünde ilk taviz eğitimden, ikinci sırada ise
bireysel çalışmalardan verilmektedir. Hasta hizmeti aksatılamamaktadır. Gelinen noktada kliniklerin
gelişigüzel açılmasına müsaade edilmeden, kontrollü olarak dernek gözetiminde uygun altyapıya ulaşmış
yerlerde ve belirli sayıda uzman ile klinik kurulmasına müsaade edilmelidir.
69
Gerekirse merkezleri kendi aralarında araştırma, hizmet ve hem araştırma hem hizmet kliniği olarak tasnif
etmek düşünülmelidir.
35. Kliniğinizin mezuniyet sonrası eğitim (asistan) alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu
açıklayınız.
Çok merkezli eğitimden, rotasyonlardan yana olanlar ile asistan ve uzman sayısını en azda tutmak isteyen
kliniklerin fikirleri aslında bir süredir dernek tarafından bize söylenen konulardı ve görülen o ki bu noktalar
mantıklı bulunup kabul görmekte ve geri bize kliniklerin görüşleri olarak dönmektedir. Bu TÇCD’ nin
etkinliğinin ve fikirlerinin isabetli oluşunun göstergesidir. Diğer yandan asistan eğitimi verilemeyen 4 klinikte
işlerin nasıl yürütüldüğü konusu da ayrıca irdelenmesi ve öğrenilmesi gereken bir noktadır. Rotasyonlar
konusu tekrar ve üzerinde durulması gereken temel noktalardan biridir. Ancak bildiğimiz kadarı ile hala yeni
rotasyon programlarında bile ortak görüş oluşturulamamış ve standart belirlenememiştir.
36. Kliniğinizin hasta hizmeti alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız.
Bu alandaki cevaplar oldukça farklıdır. Tamamen Çocuk Hastanesi kapsamında bir hastane oluşturmaktan
fötal cerrahi yapılabilecek gelişmeden, robotik cerrahiye kadar öngörülerin yanı sıra, gelecek 10 yılın tahmin
edilemeyeceğini bildiren merkezler de vardır. Yeni kurulmakta olan klinikler henüz yatak sayıları ve pediatrik
üroloji gibi ilk basamakları hesaplarken gelişmiş olduğu düşünülen merkezler farklı öngörüler içindedirler.
37. Kliniğinizin araştırma alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız.
Araştırma alanında gelişmeler genellikle araştırma merkezlerinin oluşturulması ve çok merkezli ortak
çalışmalara yönlenmek şeklinde özetlenmekle birlikte, bu konuda önemli bir eksiğin genç araştırıcıların
eksikliği olduğu da vurgulanmaktadır. Araştırma konusunda kıdemli öğretim üyelerinin esas yapıyı
oluşturdukları merkezler dinamiklerini yavaşlatmışlardır. Daha çok klinik (hasta) hizmetine yönelmeler vardır.
Bu durumda daha genç öğretim üyelerine sahip perifer üniversiteler daha çok araştırma yapmaktadırlar ve
öğretim görevlisi sayısını artırmayı hedeflemektedirler (2). Ancak bilinmesi gereken bir nokta da bunun
altında yatan sebeplerin doçentlik ve profesörlük atanma ölçütleri olduğudur. Genç akademisyenler yayın
puan tutturmak pahasına araştırma-yayın yapmaktadırlar ama onlar için ne buldukları veya bulduklarının
kullanılabilir olması önemli değil, bir yayınevi tarafından basıma kabul edilmesi önemlidir. Profesörlük
sonrasında herhangi bir akademik ölçüt mevcut olmadığından esas bilgi, tecrübe ve yazı yazılması gereken
dönemde araştırma sayısı sınırlı kalmaktadır. Bunun için de profesörlükte de akademik gelişme kontrol
edilmelidir, derecelendirme yapılmalıdır.
TÇCD bu konuda dil, MEC çalışma grubu oluşturması gibi yeni alanlarda da çalışma grupları oluşturmalıdır.
Bu alanlara örnek olarak “transplantasyon, travma, diyafram hernisi, özefagus atrezisi, solid tümörler, v.b.”
söylenebilir.
38. Kliniğinizin mezuniyet öncesi eğitim (tıp fakültesi öğrencileri) alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı
konumu açıklayınız.
En az cevap verilen maddelerden biri olması bu konunun klinikler açısından en az ilgilenilen konulardan biri
olduğunu düşündürmektedir. Hasta hizmeti ve araştırma konusundaki ilgi öğrenci eğitiminde en aza
indirgenmiştir. Diğer fakülteler ile öğrenci değişimi fikri çok yerindedir ancak bunu halen araştırma görevlisi
düzeyinde gerçekleştiremediğimizi de düşünmeliyiz.
Yerleşik kliniklerde öğrenci sayısı fazla bulunurken yeni fakültelerde öğrenci sayısını artırmak
hedeflenmektedir. Pratik eğitimin yetersizliği nedeni ile maketler üzerinde eğitim önerisi üzerinde durulması
gereken bir noktadır ve yaygınlaştırılmaya çalışılmalıdır.
39. Kliniğinizin mezuniyet sonrası eğitim (asistan) alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu
açıklayınız.
Hiçbir merkez araştırma görevlisi sayısını artırmak istememektedir. Tersine azaltılmasını hedefleyen yedi
klinik vardır. Bunun karşısında sadece bir klinik bunu hemşirelik hizmetlerinin geliştirilmesi olarak gerçekçi bir
desteklemede bulunmuştur. Bu oldukça yerinde ve önemli bir fikir olarak görünse de mevcut yapılanmada
pek şansı yoktur. Üniversite kliniklerinde ve genel sağlık politikamızda hemşire kadrosu sınırlı ve bu
öngörüyü karşılar özelliklerde değildir. Mevcut klinikler hasta bakım şiftini oluşturmakta bile zorlanırlarken
Avrupa modelindeki az sayıda araştırma görevlisi, yeterli hemşire ve yardımcı sağlık elemanı mevcut haliyle
mümkün değildir.
70
Araştırma görevlisi rotasyonları oldukça gereklidir. Bununla beraber zaman zaman kongrelerde dile getirilen
bu model henüz yaygın uygulanabilmiş değildir. Bunda bir önceki paragrafta dile gelen işlerin araştırma
görevlililerine endeksli yürütülmesi hususu yatmaktadır.
40. Belirtilmesi istenen diğer konular
Eğitim konsorsiyumları ve rotasyonlarda daha fazla vaka yapılması fikri ayrıca ele alınması ve irdelenmesi
gereken kapsamlı bir konudur. Çocuk cerrahisinin tıp eğitimi ve sağlık hizmeti alanlarındaki öneminin
kavranması ile ilgili eksiklik üzerinde durulması gereken bir konudur. Kendimizi ifade etme anlamında daha
aktif bir politika belirlenmelidir. Bunun için TÇCD daha yoğun bir faaliyet göstermelidir.
Akademisyen adayı uzmanların merkezi sınav ve belirli standartlarda alınması fikri yerindedir. Dernek bunun
ilk hazırlığı için bir “board” sınavı uygulaması da başlatmıştır. Bir sonraki aşamada öğretim üyeliği için aranan
şartlar arasına “board” sınavını geçmeyi eklemek bunu çözecektir.
Sonuç
Türkiye’ de çocuk cerrahisi kliniklerinde eğitim ve hasta hizmetleri standart değildir. Bu durumun, mevcut
altyapılar ve kliniklerin kurulması için standart aranmamasından kaynaklanmaktadır. Eğitim modeli ne olursa
olsun çocuk cerrahisi çekirdek eğitim müfredatı oluşturulmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Yerleşik
kliniklerde özellikle asistan eğitimi daha istenilen düzeylerdedir. Yeni kurulan klinikler araştırma konusunda
daha aktiftirler ancak deneysel ağırlıklı araştırmalara yönelmektedirler. Bunda genç akademisyenlerin
ihtiyaçları önemli bir etkendir. Özellikle merkezi kliniklerin hasta bazlı araştırmaları (ortak çalışmalar) bir
beklenti olarak dile gelmektedir. Personel yapılanması ve geliştirilmesi ile ilgili planların son derece sınırlı
olduğu dikkati çekmiştir. Standartlar oluşturmak için dernek merkezli çalışmalara ihtiyaç fazladır.
Kaynaklar
1.
Elçin M. Tıp eğitiminde durum, sistem ve yönelimler. Hacettepe Tıp Dergisi 31: 370–372, 2000
2.
2005 yılında tüm üniversitelerde SCI+SSCI+AHCI’te yayımlanan yayınlara göre öğretim üyesi başına
düşen yayın sayısı sıralaması.
http://www.yok.gov.tr/duyuru/2005_ogretim_yay_sayisi.pdf
71
Türkiye’de 2005-2006 eğitim öğretim yılında tıp fakültelerinin son yılında okuyan
öğrencilerin kariyer tercihleri ve çocuk cerrahisinin yeri
H.İbrahim Durak
Ali Avanoğlu
Giriş ve Amaç
Tıp ve sağlık bilimleri alanında insan gücü planlanması dünyada sık gündeme gelen bir konudur. Gelecekte
hangi alanda kaç hekimin olacağını, kaçına gereksinim duyulacağını öngörebilmek sadece sağlık politikası
yapıcı ve uygulayıcıların değil tıp eğitimi veren kurumlarında gereksindiği bir bilgidir ve kadro arzı ile
öğrencilerin tercihleri, mezunların talepleri üzerinden şekillenir. Örneğin yeni bulgular hastanede çalışmanın,
yan dallarda uzmanlaşmanın tıp fakültesi mezunları arasında daha revaçta olduğunu göstermektedir [1].
Çoğu ülkede uzmanlık alanı tercihi (talep) mezunların tercihine bağlı iken uzmanlık alanı kadrosu açmak
(arz) ülkeden ülkeye farklılık göstermekle birlikte politika belirleyicilerin elindedir. Bir ülkede politika belirleyici
sadece kamu, sadece meslek örgütleri / eğitim kurumları yada kamu-meslek örgütleri şeklinde görülebilir.
Ülkemizde bu süreç sadece kamu üzerinden yürümekle birlikte, uzmanlık alanlarına yıl içinde alınacak
öğrenci sayısı
daha çok eğitim kurumlarının sağlık hizmet sunumu gereksinimleri doğrultusunda
belirlenmektedir denebilir.
Sürecin talep yönünde bir tıp öğrencisinin ya da mezununun uzmanlık alanı seçimi çok faktörlü karmaşık bir
süreçtir ve sıklıkla mezuniyete yakın ya da hemen sonra odaklanılır [2-4]. 1970’li yıllarının başından bu yana
bu karmaşık süreç farklı çalışmalarda ele alınmıştır [5]. Çalışmaların çoğu Kuzey Amerika, Avustralya ve
Birleşik Krallık kaynakladır [4-6].
Literatürde dar kapsamlı tematik bir taramada, 1963’ ten bu yana hekimlerin ve tıp öğrencilerinin kariyer
tercihleri ile ilgili olabilecek 3100 çalışmanın içinden sadece yedisi çocuk cerrahisi işle ilgilidir [7, 8].
Ülkemizde ise böyle bir çalışma yoktur.
Bu çalışma Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği’nin “Türkiye’ de Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının dünü,
bugünü ve yarını: hekim gereksinimi, hizmet ve uzmanlık eğitimi standartları” başlıklı projesi kapsamında,
2005-2006 eğitim öğretim döneminde ülkemizdeki tıp fakültelerinde eğitim gören son sınıf öğrencilerinin
kariyer tercihleri ve nedenleri ile çocuk cerrahisinin bir tercih alanı olarak durumunu ortaya koymayı
hedeflemektedir.
Yöntem
Çalışma, kesitsel ve tanımlayıcı tip bir anket çalışmasıdır. Öğrenci alan 46 tıp fakültesindeki tüm intörnlere
(4,634 kişi) ulaşılması hedeflenmiştir. Literatür taraması çerçevesinde oluşturulan bir anket havuzundan
oluşturulmuş, Ege Üniversitesi’ndeki 10 intörnle pilot uygulama yapılarak son haline getirilmiş bir anket bıraktopla yöntemi ile uygulanarak veriler toplanmıştır. Anketi tıp fakültelerindeki çocuk cerrahisi anabilim
dallarından sorumluluk almayı kabul eden gönüllü öğretim üyeleri intörnlere dağıtmış ve toplamıştır. Anket
uygulama süreci 9 ay sürmüştür.
Toplanan anketler veri kalite kontrolünden geçirilmiş ve SPSS 11.0 İstatistik Paket programı yardımı ile
işlenip analiz edilmiştir.
Bulgular
Ülkemizde 2005-2006 eğitim öğretim döneminde 1,967’si kız (%42.4) ve 2,667’si erkek (%57.6) olmak üzere
toplam 4,634 son sınıf öğrencisinin eğitim gördüğü öğrenci alan 46 tıp fakültesi vardır [9]. Ankete yanıtı veren
24 tıp fakültesindeki toplam 2,964 öğrenciden 1,734’ ü (%58.5) anketi doldurmuştur. Çalışmanın ülkemizdeki
intörnleri kapsayıcılık oranı % 37.4’tür. Anketi uygulayan fakülteler, intörn sayıları, anketin yanıtlanma oranı
ve çalışmadaki temsiliyet durumları Tablo 1.’ De verilmektedir
72
Tablo 1.
2005-2006
dönemi intörn
sayısı
24
114
Anketi
yanıtlayan
intörn sayısı
24
45
100.0
39.5
Çalışmadaki
temsiliyet oranı
(%)
1.4
2.6
Atatürk
123
Celal Bayar
53
111
90.2
6.4
45
84.9
2.6
Çukurova
Dicle
139
97
69.8
5.6
98
90
91.8
5.2
Dokuz Eylül
Ege
119
43
36.1
2.5
298
167
56.0
9.6
Fırat
121
59
48.8
3.4
Gazi
134
54
40.3
3.1
Gaziantep
49
31
63.3
1.8
Hacettepe (Türkçe ve İngilizce)
282
196
69.5
11.3
Harran
20
18
90.0
1.0
TIP FAKÜLTELERİ
Adnan Menderes
Akdeniz
Yanıtlanma
oranı (%)
İnönü
67
34
50.7
2.0
İstanbul (Cerrahpaşa-Tr. ve İng.)
397
154
38.8
8.9
Kırıkkale
21
21
100.0
1.2
Marmara
98
78
79.6
4.5
Mersin
Ondokuz Mayıs
Osmangazi
33
178
141
22
98
66
66.7
55.1
46.8
1.3
5.7
3.8
Pamukkale
39
21
53.8
1.2
Sütçü İmam
25
21
84.0
1.2
Trakya
146
70
47.9
4.0
Uludağ
245
169
69.0
9.7
Toplam
2964
1734
58.5
100.0
İntörnlere pratisyen hekim olarak çalışmak dahil ülkemizde uzmanlık eğitimi yapılabilecek klinik bilim
dallarının (dahili ve cerrahi) bir listesi ile teml tıp bilimleri başlığı altında 2 dal yazmalarının istendiği bir set
verilerek 1 hiç ilgilenmiyorum ve 5 çok ilgileniyorum olmak üzere bir anlam farklılığı ölçeği üzerinden
değerlendirmeleri istenmiştir.
Tablo 3.’te intörnlerin ilgili oldukları temel bilim dalları ile tercih sayıları verilmektedir. Buna göre bazı
öğrencilerin Patoloji ve Adli Tıp dallarını temel bilimler altında gördükleri bulunmuş, patoloji sayılmazsa
sırasıyla Biyokimya, Fizyoloji ve Anatomi’nin ilk ve ikinci tercih olarak en önde yer aldıkları, Tıp Etiği’ nin ise
sadece 3 öğrenci tarafından ikinci tercih olarak yazıldığı saptanmıştır.
73
Tablo 3.
TEMEL TIP
BİLİMLERİ
Patoloji*
1. tercih
2. tercih
155
69
Biyokimya
141
93
Fizyoloji
86
58
Anatomi
72
53
Farmakoloji
45
55
Mikrobiyoloji
37
70
Histoloji ve embriyoloji
34
54
Tıbbi genetik
21
11
Tıbbi biyoloji
8
6
Biyofizik
5
4
Adli tıp*
3
-
Parazitoloji
2
-
Biyoistatistik
1
-
Tıp Etiği
-
3
Toplam
610
473
* Öğrenciler Adli Tıp ve Patolojiyi temel tıp bilimleri içinde değerlendirmişlerdir.
Tablo 4.’te klinik bilimler alanında verilen liste üzerinden anlam farklığı ölçeği üzerinden belirtilen ilgi düzeyi
aritmetik ortalama ve standart sapmaları görülmektedir.
Tablo 4.
KLİNİK TIP BİLİMLERİ
Sayı
Ortalama
SS
Kardiyoloji
1552
3.32
1.442
Göz Hastalıkları
1658
3.13
1.516
İç Hastalıkları-Yan Dallar
1391
2.96
1.557
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları
1646
2.83
1.462
Kadın Hastalıkları ve Doğum
1654
2.79
1.541
Dermatoloji
1616
2.60
1.486
İç Hastalıkları
1555
2.57
1.414
Radyoloji
1615
2.53
1.437
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları- yan dallar
1604
2.35
1.367
Psikiyatri
1613
2.34
1.466
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon
1620
2.25
1.382
Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi
1628
2.20
1.434
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
1692
2.06
1.437
Üroloji
1636
2.06
1.427
Pratisyen Hekim
1552
2.00
1.091
Nöroloji
1595
1.98
1.199
Ortopedi
1625
1.98
1.362
Acil Tıp
1620
1.91
1.173
Genel cerrahi
1625
1.91
1.230
Kalp Damar Cerrahisi
1619
1.88
1.240
Çocuk Cerrahisi
1624
1.74
1.082
Aile Hekimliği
1566
1.70
1.013
Patoloji
1609
1.65
1.037
Anesteziyoloji ve Reanimasyon
1617
1.58
0.971
Halk Sağlığı
1568
1.50
0.958
Nöroşirurji
1611
1.49
0.990
Nükleer Tıp
1593
1.46
0.902
Buna göre öğrenciler tarafından Kardiyoloji ve Göz Hastalıklarının en fazla ilgi gören, çocuk cerrahisinin ise
alt sıralarda az ilgi gören bir uzmanlık alanı olduğu görülmektedir.
74
Araştırma sorusu kapsamında Çocuk Cerrahisi ile ilgili veri setine daha yakından bakılmıştır., %8,3’ü (143
İntörn) ilgili ya da çok ilgili olduğunu ifade etmiştir.
Tablo 5.
1
hiç
ilgilenmiyorum
984
56.7
Sayı
%
2
3
4
270
15.6
227
13.1
97
5.6
5
çok
ilgileniyorum
46
2.7
Boş
Toplam
110
6.3
1734
100.0
Tablo 5.’te görüldüğü gibi anketi yanıtlayan 1734 öğrencinin i yarıdan fazlası Çocuk Cerrahisi ile hiç
ilgilenmediğini ifade ederken, 46’sı (%2.7) çocuk cerrahisi ile çok ilgili ve 97’si ilgilidir (%5.6). Toplam 143
öğrenci (% 8.3) çocuk cerrahisi uzmanlık eğitimi almakla ilgilidir.
Bir sonraki soruda öğrencilere açık uçlu şekilde ilk üç uzmanlık alan tercihleri sorulmuştur. Buna göre çocuk
cerrahisi ile ilgili ya da çok ilgili olduğunu ifade eden 143 öğrenciden 12’si çocuk cerrahisini ilk tercih, 13’ü
ikinci tercih ve 17’si üçüncü tercih olmak üzere 42 öğrenci açıkça yazmıştır. Diğer öğrencilerden sadece 7’si
ikinci ve 3’ü üçüncü tercih olarak Çocuk Cerrahisini yazmıştır. Bir diğer önemli bulguda Atatürk, İstanbul
(Cerrahpaşa) ve Hacettepe Üniversitelerin öğrencilerinin çocuk cerrahisini görece daha fazla tercih
etmeleridir. Tablo 6.’ da fakültelere göre durum gösterilmektedir.
Tablo 6.
TIP FAKÜLTELERİ
Adnan Menderes
Akdeniz
Çocuk Cerrahisi ile
ilgilenen öğrenciler
n=143
1.
2.
3.
tercih
tercih
tercih
1
-
Diğer öğrenciler
n=1591
1.
tercih
-
2.
tercih
-
3.
tercih
-
Atatürk
4
3
3
-
-
-
Celal Bayar
-
-
-
-
-
-
Çukurova
-
1
-
-
-
-
Dicle
2
1
-
-
-
-
Dokuz Eylül
-
-
-
-
-
-
Ege
-
1
1
-
1
-
Fırat
-
-
1
-
-
-
Gazi
-
-
1
-
1
1
Gaziantep
1
-
-
-
-
-
Hacettepe (Türkçe ve İngilizce)
1
1
2
-
-
1
Harran
-
-
-
-
-
-
İnönü
-
-
1
-
-
-
İstanbul (Cerrahpaşa-Tr. ve İng.)
-
1
5
-
2
1
Kırıkkale
-
-
-
-
-
-
Marmara
1
2
-
-
-
-
Mersin
-
-
-
-
-
-
Ondokuz Mayıs
1
-
1
-
-
-
Osmangazi
-
-
-
-
-
-
Pamukkale
-
-
-
-
-
-
Sütçü İmam
-
-
-
-
-
-
Trakya
-
-
1
-
-
-
Uludağ
1
2
1
-
-
-
Toplam
12
13
17
0
4
3
Tüm öğrencilere hangi uzmanlık alanı ile ilgili olup olmadığına ya da yazılı ilk üç tercihlerine bakılmaksızın
bazı tercihi etkileyebilecek faktör listesi verilmiş ve kendilerinden tercihte 1 hiç önemli değil ve 5 çok önemli
olmak üzere bir değerlendirme yapmaları istenmiştir.
Tablo 7.’de sonuçları ayrıntılı olarak verilen analiz Çocuk Cerrahisini ilk üç tercihinde yazan ve yazmayan
intörnler arasında karşılaştırmalardan elde edilmiştir. Buna göre seçilecek uzmanlık alanında çalışmanın
75
sağlayacağı düşünülen manevi doyum, alanın intörnün becerileri ile uygunluğu ve asistanlığı sırasında
kendine hocaları tarafından nasıl davranıldığı çalışmaya katılan tüm intörnler için en önemsenen faktörlerdir.
Bunlar arasından manevi doyum faktörünün etkisi özellikle çocuk cerrahisi alanını tercihlerinde ifade eden
intörnlerde diğer gruba göre anlamlı olarak daha yüksektir.
Bir diğer önemli bulgu, çocuk cerrahisini tercih eden grupta hocalarını örnek almanın diğer grubun aksine
önemsendiği ve asistanlar ile yakın akraba veya aileden birini örnek almanın hocalar kadar olmasa da diğer
gruba göre daha fazla önemsendiğidir. Çocuk Cerrahisini seçen intörnler, alanın çalışma stresi düzeyi,
çalışma saatleri, haftalık çalışma süresinin uygunluğu faktörlerini orta düzeyde önemli bulmalarına rağmen
kalan grupla karşılaştırıldığında anlamlı düzeyde daha az önemsediklerini ifade etmektedirler.
Çocuk cerrahisini tercih eden intörnlerin diğer grubun aksine planlı saatlerde çalışmayı önemsememesi de
bir diğer ilginç bulgudur. Diğer tüm faktörlerde gruplar arası bir fark saptanmamıştır.
Tablo 7. Çocuk Cerrahisini ilk üç tercihinde belirten ve belirtmeyen öğrencilerin uzmanlık alanı
tercihlerini etkileyen faktörler ve yönü
FAKTÖRLER
Çocuk cerrahisini
yazarak tercih eden
öğrenciler
(n=49)
sayı ortalama
s.s.
Tercih etmeyen öğrenciler
(n=1685)
Fark
ve
yönü
(t-testi)
sayı
ortalama
s.s.
Sağlayacağı manevi doyum
44
4.70
0.632
1634
4.38
0.928
pozitif
Becerilerinizle uygunluğu
Asistanlara hocaları tarafından nasıl
davranıldığı
Alanın prestiji
46
4.48
0.836
1649
4.40
0.913
-
43
4.16
1.194
1627
4.13
1.200
-
45
3.91
1.258
1606
3.65
1.202
-
Sağlayacağı teknik fırsatlar
45
3.89
1.172
1621
3.68
1.158
-
Sağlayacağı akademik fırsatlar
46
3.87
1.222
1631
3.64
1.284
-
Örnek alınan bir öğretim üyesi
46
3.76
1.286
1565
2.77
1.561
pozitif
Coğrafi tercihler (çalışma yeri / il ilçe v.b)
44
3.75
1.480
1618
3.65
1.363
-
Çalışılacak hastalık-hasta grubu
45
3.58
1.340
1592
3.58
1.333
-
Boş zamanlar olabilmesi
45
3.38
1.353
1641
3.76
1.339
-
Potansiyel kazanç
47
3.38
1.208
1658
3.51
1.132
-
TUS’ da gereken puan düzeyi
45
3.33
1.523
1625
3.23
1.453
-
Çalışma stresi düzeyi
46
3.24
1.233
1636
3.72
1.376
negatif
Cinsiyetinizle uygunluğu
45
3.20
1.618
1633
3.23
1.558
-
Çalışma Saatleri (gece/gündüz/nöbet)
46
3.20
1.408
1650
3.80
1.329
negatif
Haftalık Çalışma süresinin uygunluğu
45
3.18
1.419
1637
3.77
1.313
negatif
TUS’ da çok yer açılması
45
3.09
1.474
1617
2.81
1.418
-
Örnek alınan bir asistan
42
2.88
1.501
1522
2.33
1.457
pozitif
Planlı saatlerde çalışmak
45
2.84
1.429
1632
3.48
1.419
negatif
Örnek alınan yakın akraba /aileden biri
41
2.54
1.485
1542
2.03
1.415
pozitif
Örnek alınan arkadaş
41
2.17
1.243
1500
1.80
1.167
-
İntörnlerin demografik özellikleri üzerinden Çocuk Cerrahisi tercihlerinin değerlendirilmiştir. Buna göre
çalışmaya katılan tıp fakültesi son sınıf öğrencilerin büyük kısmı başta üniversite olmak üzere sırası ile
kamuda kısmi zamanlı, tam zamanlı statülerde hastanede çalışmayı tercih etmektedirler. Tablo 8.’de verilen
bulgularda çocuk cerrahisini tercih eden intörnler daha ağırlıklı olarak üniversiteyi tercih ediyor görünse de
istatistiksel olarak anlamlı fark yoktur( kikare p=0.138). Diğer tüm bağımsız değişkenler için de ki kare analizi
yapılmış ve cinsiyet, yaş, medeni durum, doğum yeri , en uzun yaşanılan yer (köy, kent v.b) ve aile gelir
durumu parametreleri açısından da çocuk cerrahisini tercih eden ve etmeyen öğrenciler arası fark
saptanmamıştır.
76
Tablo 8.
ÇALIŞMA YERİ TERCİHLERİ
Çocuk
cerrahisini
yazarak tercih
eden
öğrenciler
(n=49)
Tercih
etmeyen
öğrenciler
(n=1685)
Toplam
s
%
s
%
s
%
Sağlık ocağı
19
1.3
-
-
19
1.2
Ana çocuk sağlığı merkezi
5
0.3
-
-
5
0.3
Semt polikliniği
7
0.5
-
-
7
0.5
Özel poliklinik
71
4.8
1
2.3
72
4.7
Özel muayenehane
86
5.8
-
-
86
5.6
Kamu hastanesi
272
18.4
8
18.2
280
18.4
Üniversite hastanesi
598
40.4
28
63.6
626
41.1
Kamu+özel (kısmi zamanlı çalışma)
399
27.0
7
15.9
406
26.6
Diğer (Özel hastane / yurtdışı)
Toplam
23
1.6
-
-
23
1.5
1480
100.0
44
100.0
1524
100.0
Tartışma ve sonuç
Ülkemizdeki intörnlerin üçte birinden fazlasına ulaşılan bu çalışmada ülkemizde 2005-2006 döneminde eğitim
gören intörnlerin uzmanlık alanı tercihleri ve etki eden faktörler Çocuk Cerrahisi perspektifinden irdelenmiş,
Çocuk Cerrahisini umzanlık alanı tercihine alabilecek % 8.7’lik bir intörn grubu ile mutlaka yazmayı düşünen
ve ifade eden 49 kişilik bir öğrenci grubu (%2.8) saptanmıştır. Ocak 2007 itibarı ile ülkemizde 50,085 uzman
hekim bulunmaktadır. Bunların 468’i çocuk (%0.9) cerrahıdır. Bu perspektiften bakıldığında intörnler
arasındaki talebin mevcut duruma göre oranı iki kat daha fazladır. Bununla birlikte öğrenciler ve mezunlar
arası tercihte ciddi bir değişme yaşandığı da gösterilmiştir [10]. Sonuç olarak talep bir gösterge olmakla birlikte
ülkemizdeki Tıpta Uzmanlık Sınav süreci ve literatür bilgileri eşliğinde
yorumlandığında son sınıf
öğrencilerinin tercihlerinin gelecekte potansiyel insan gücünü belirleyici etkisi sınırlı sayılmalıdır.
Öğrencilerin tercih süreçlerindeki faktörlere bakıldığında ise çocuk cerrahisi alanı için herhangi bir veri
bulunmamaktadır fakat genel olarak bazı veriler mevcuttur.
Bayanların cerrahi alanının görece daha az tercih ettikleri [11], kız öğrencilerin çoğu cerrahları iyi bir rol model
olarak görmedikleri saptanmıştır [1]. Birleşik Krallık’ta Davidson ve arkadaşları tarafından yapılan kariyer
seçimini etkileyen nedenlerin incelendiği bir araştırmada [12] hem erkekler hem de bayanlar için en önemli
faktörler kendi beceri ve yetenekleri ile o uzmanlık alanına karşı kararlılık ve heves olarak bulunmuştur. Diğer
faktörler arasında aile durumu, çalışma saatleri, iş durumu gelmektedir. Yapılan işle ilgili deneyim de etkili en
önemli ikinci faktör olarak belirlenmiştir. Allen’ in Birleşik Krallıktaki çalışmasının aksine [1], Pakistan’da bir
fakültede son sınıf öğrencileri ile çalışmada öğrencilerin ilk tercihlerinin iç hastalıkları, genel cerrahi ve çocuk
sağlığı ve hastalıkları gibi genel branşlarda olduğu bulunmuştur [13]. Ayrıca bu çalışmada tercihe etki eden en
önemli faktör bireysel ilgi olarak saptanmıştır. Reed ve arkadaşlarının yaptığı kapsamlı derlemenin [5]
bulgularına göre Cerrahi stajlarındaki olumlu süreç cerrahi kariyer seçiminde değer taşımaktadır. Kentucky
üniversitesinde yapılan bir araştırmada kontrol edilebilir yaşam biçiminin belirleyicileri olan çalışma saati,
nöbet sayısı, bireysel aktivitelere ayrılabilecek zaman varlığı uzmanlık seçiminde önemli bulunmuştur. Yine
gelir beklentisi dolayısıyla statü iyi bir tercih belirleyici olarak saptanmıştır. Newton ve arkadaşlarının
çalışmasında [14] kariyer seçimini etkileyen faktörler; öğrencilerin demografik özellikleri, tıp fakültelerinin
özellikleri, uzmanlık alanının özelliklerine ilişkin öğrencilerin algıları ve öğrencinin sahip olduğu değerler olarak
verilmektedir. Gale [15] buna; kişisel ilgi ve deneyimle mesleki ilgiyi eklemektedir.
Bu çalışmada intörnlerin cinsiyet, yaş, doğum yeri, en uzun yaşadığı yer, öğrenim gördüğü fakülte, mesleğini
uygulamak istediği yerleşim ve uygulama şekli gibi değişkenler için çocuk cerrahisini tercih edenlerle
etmeyenler arasında herhangi bir fark saptanmamıştır.
Ülkmezideki son sınfı tıp öğrencileri için manevi doyum beklentisi, intörnün; uzmanlık alanının kendi becerileri
ile uygunluğu konsuudnaki algısı ve asistanlığı sırasında kendine hocaları tarafından nasıl davranılacağına
dair yargısı çalışmaya katılan tüm intörnler için en önemsenen faktörlerdir. Bunlar arasından manevi doyum
faktörünün etkisi özellikle çocuk cerrahisi alanını tercihlerinde ifade eden intörnlerde diğer gruba göre anlamlı
77
olarak daha yüksektir. Çocuk Cerrahisini tercih edecek intörnler, çalışma stresi, çalışma saatleri, haftalık
çalışma süresinin uygunluğu, planlı saatlerde çalışma faktörlerini diğerlerine göre daha az önemsemektedirler.
Kaynaklar
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
11.
12.
13.
14.
15.
Allen, I., Career preferences of doctors. BMJ, 1996. 313(7048): p. 2-.
Goldacre, M.J. and T.W. Lambert, Stability and change in career choice of junior doctors: postal
questionnaire surveys of United Kingdom qualifiers of 1993. Medical Education, 2000. 34: p. 700707.
Goldacre, M.J., G. Turner, and T.W. Lambert, Variation by medical school in career choices of UK
graduates of 1999 and 2000. Medical Education, 2004. 38: p. 249-258.
Harris, M.G., P.H. Gavel, and J.R. Young, Factors influencing the choice of speciality of Australian
medical graduates. MJA, 2005. 183(6): p. 295-300.
Reed, V.A., G.C. Jernstedt, and E.S. Reber, Understanding and improving medical student specialty
choice: A synthesis of the literature using decision theory as a referent. Teaching and Learning in
Medicine, 2001. 13(2): p. 117-129.
Williams, G.C., et al., Motivation underlying career choice for internal medicine and surgery. Social
Science & Medicine, 1997. 45(11): p. 1705-1713.
Geiger, J.D., R.A. Drongowski, and A.G. Coran, The market for pediatric surgeons: An updated
survey of recent graduates. Journal of Pediatric Surgery, 2003. 38(3): p. 397-405.
Caniano, D.A., R.E. Sonnino, and A.M. Paolo, Keys to career satisfaction: insights from a survey of
women pediatric surgeons. Journal of Pediatric Surgery, 2004. 39(6): p. 984-990.
Sayek, İ., N. Kiper, and O. Odabaşı, Türk Tabipleri Birliği Mezuniyet Öncesi Tıp Eğitimi Raporu.
2006, TTB: Ankara. p. 1-60.
Mahoney, R., et al., Shortage specialities: changes in career intentions from medical student to
newly qualified doctor. Medical Teacher, 2004. 26(7): p. 650-654.
Williams, C. and P. Cantillon, A suegical career? The views of junior women doctor. Medical
Education, 2000. 34: p. 602-607.
Davidson, J.M., T.W. Lambert, and M.J. Goldacre, Career pathways and destinations 18 years on
among doctors who qualified in the United Kingdom in 1977: postal questionnaire survey. BMJ,
1998. 317(7170): p. 1425-1428.
Huda, N. and S. Yousuf, Career Preference of Final Year Medical Students of Ziauddin Medical
University. Education for Health, 2006. 19(3): p. 345-353.
Newton, D.A., M.S. Grayson, and T.W. Whitley, What Predicts Medical Student Career Choice?
Journal of General Internal Medicine, 1998. 13(3): p. 200-203.
Gale, R. and J. Grant, Sci45: the development of a specialty choice inventory. Medical Education,
2002. 36(7): p. 659-666.
78
(Ek 1)
A cross-sectional survey report on factors influencing the choice of Pediatric
Surgery as a medical career among Turkish Pediatric Surgeons and residents
Abstract
Each medical speciality, depending on local circumstances, has its own reasons to be selected as a career
by medical doctors. This self-administrated questionnaire based cross sectional survey of Turkish Pediatric
Surgeons and residents which was applied during the 23rd National Congress of Pediatric Surgery at
September 2005 and aims to identify the influential reasons of selecting pediatric surgery as Medical Career
among Turkish Pediatric Surgeons and residents. In the questionnaire, beside the participants’ sex, age and
academic affiliations, the influence level of literature derived 13 possible factors were asked to surgeons rate
to a 7 points semantic differentiation scale (-3 strong negative influence, 0 no influence, +3 strong positive
influence). Eighty seven pediatric surgeons and residents answered the survey. We identified following three
strong positive (opportunity to perform surgery, working with children, expected emotional satisfaction) one
moderate (appraisal of own skills and aptitude) and two minor positive influential reasons (expected
academic opportunities and a teacher as a role model).
Key words
Pediatric surgery, career choice, survey, Turkey
Introduction
Planning the medical workforce has been a recurrent theme in the world for the decades. Knowing how
many “doctors”, in which area, will be available in the future, and trends in career choice among medical
students have several implications for workforce policy and medical education. For instance recent findings
show that non-generalist, hospital medicine is getting more popular among medical graduates (Allen 1996).
Indeed, there is a common understanding that choice of medical specialty by a doctor is a multi-factorial
process and largely determined in the years following graduation (Goldacre and Lambert 2000; Goldacre,
Turner et al. 2004; Harris, Gavel et al. 2005).
Since early 70s, we see many authors’ works on understanding this multi-factorial process and decision
timing among medical students, graduates, residents and practicing physicians (Reed, Jernstedt et al. 2001).
Most of the studies come from North America, Australia and UK. Several models, assumptions and
classification were subject to use in these studies. The most prevalent studies use Self-determination Theory
(Williams, Saizow et al. 1997) and Decision Theory (Reed, Jernstedt et al. 2001) for identifying these factors
influencing the “doctors’ choice”. As another sample, a comprehensive Australian survey aimed to identify
factor influencing the choice of speciality of medical graduates Intrinsic & Extrinsic factors classification
(Harris, Gavel et al. 2005) has been used. The intrinsic factors were included personal attributes while
extrinsic factors were the work environment and local circumstances.
On the other hand, there is a scarcity of studies dealing with the “doctors’ choice” in Pediatric Surgery. Our
limited thematic PubMed review, using keywords included “career choice” or “career preference” or “career
plans” or “career trends” or “career decision-making” or “specialty choice” or “choice of specialty” and
“medical students” or “medical doctors” or “physicians” and “pediatric surgery”, for the Pediatric Surgery
domain, resulted only eight articles of the over 3100 for other specialties and graduates since 1963 (Geiger,
Drongowski et al. 2003; Caniano, Sonnino et al. 2004). Particularly, there is any study published at the
journal searching why doctor choice a certain speciality in Turkey.
Recently, the Society of Turkish Pediatric Surgeons has an ongoing multi-phases project called “The past,
today and the future of the Pediatric Surgery in Turkey” that aiming to figure out facts, opinions and trends to
be useful for planning of the future. In the framework of this three years project, a historical analysis of the
discipline, a survey of practicing pediatric surgeons on career choice and job satisfaction, an inventory of the
staff, the resources, the patient profile and the future plans of pediatric surgery departments and a career
choice survey of Turkish Medical Students for identifying place of pediatric surgery were planned. As of a
part in “today” perspective, this study mainly aims to identify factors influencing career choice of Practicing
Turkish Pediatric Surgeons and residents.
Method
A self-administrated questionnaire-based cross sectional survey of Turkish Pediatric Surgeons was used to
answer research questions.
Subjects and setting
The questionnaire was distributed to all participants of 23rd National Congress of Pediatric Surgery at
September 2005 who accepted to involve the study and collected at the end of Congress (87 persons). The
79
number of the Congress participants is 235. Based on Turkish Pediatric Surgeons database the study
covers approximately one third of the Turkish Pediatric Surgeons and residents.
Instrument
The content and the design of the questionnaire were informed by similar national and international surveys
questionnaires and a thematic review of the literature. Questionnaire was consisted of eight demographic
variables, a set of career choice questions (13 factors asked with a semantic differentiation scale). For the
development of the questionnaire, we revealed and pooled 18 usable factors for career choice aspect of
similar surveys. The pool consisted of eight independent intrinsic factors as sex, age, residency place,
monthly income, work place and academic affiliation. The rest 12 were consisted of two dependent intrinsic
(personal interest and consistency with own skills and ability) and 10 dependent extrinsic factors such as
expected financial satisfaction, working conditions, expected emotional satisfaction.
Turkey has a centrally administered competitive examination system for selection and placement for
residency, composed of multiple-choice questions since 1980’s. All the examinees are required to list their
preferences for their matching prior to taking the test. However, this may result in matching in one of their
“preferred” programs sometimes “by chance”. The participant’s chance is primarily influenced by the number
of available positions for a given program, and the number of examinees including that specific program in
their list of preferences. So we added the “chance factor” as a nation specific original factor and the “other”
factor for identifying possible unforeseen other factors.
Using a semantic differentiation scale (-3 strong negative influence, 0 no influence, +3 strong positive
influence) we asked to surgeons to rate each item depending on their own experience.
Statistical analysis
In order to answer research question, we performed a two steps statistical procedure. Using SPSS 11.5 pack
for windows we calculated the frequency distributions, means and medians of each factor. Although all the
central tendency measures are usable to assign meaning for each item of such kind of semantic
differentiation scales, we preferred the median value. At the second step, using Kruskal-Wallis Chi Square
and Mann-Whitney U tests we looked at the effects of independent variables’ to each factor. We present our
result in a two (descriptive findings and statistical analysis) tables and discussed in the text.
Results
Among the responders group, 70 responders were male while 16 were female. Mean age was 39±9 (min. 26
and max. 58) and the group consisted of 17 residents, 26 pediatric surgeon, 16 professors, 16 associate and
12 assistant professors. The responder group graduated from 19 different medical faculties. 72 pediatric
surgeons were completed their residency program at university hospital while 11 were at state hospital. Four
surgeons did not answer the question. All the responders were working at 28 cities in Turkey. While 69
surgeons were working as public servant, 17 persons had part time or full time private practice. One surgeon
did not answer the question. Seven responders did not answer the income question. For the rest of the
group monthly average income was found 3.123 ± 1.554 TRY (2.300 ± 1.100 USD). The monthly income
levels varied between 750 - 7.500 USD.
(Table 1)
According to central tendency measures of each factor, as it shown at Table 1, Turkish Pediatric Surgeons’
and residents’ career preference is influenced strong positively (median +3.00) by “opportunity to perform
surgery” (mean 2.56±0.8), “expected emotional satisfaction” (mean 2.45±0.9) and “working with children”
factors (mean 2.45±0.9). On the other hand, their choice is influenced moderate positively (median +2.00) by
“appraisal of own skills and aptitude” factor (mean 2.06±1.0) while “expected academic opportunities” and “a
teacher as role model” factors are influencing minor positively (median +1.00 and means 1.11±1.5 and
0.82±1.7 respectively). All other factors do not have any positive or negative influence (0.00) on their
choices.
(Table 2)
The analysis of significant difference of factors’ rating scores for the independent variables showed us; in the
selection process of the pediatric surgery as a medical career;
a) the factor perceived consistency with the skills and abilities of the responders (Mann Whitney U=287.0
p=0.004) and perceived image of discipline as a nationally well developed one (Mann Whitney U=285.0
p=0.004) factor are more important for the female surgeons and residents than the males,
b) expectation of a balanced professional and private life is more important for males (Mann Whitney
U=294.0 p=0.005),
c) if the place of residency took / taking place at university settings, responders’ choice to be a pediatric
surgeon decision is more influenced working with the children factor (Mann Whitney U=262.5 p=0.018),
d) choice of current residents is influenced more by their own perception of the discipline’s development level
(Kruskal- Wallis Chi-square=10.201 p=0.037).
80
Discussion
As a part of Turkish Association of Pediatric Surgeons effort to planning the future of pediatric surgery in
Turkey we surveyed the factors influencing career choice of practicing Turkish pediatric surgeons and
residents at the 23rd National Congress. Unfortunately there is no report specifically for the pediatric surgery
in literature that we compare our findings. Two general surveys in the United Kingdom identified “appraisal of
own skills and aptitudes”, “enthusiasm for or commitment to the specialty”, “domestic circumstances”, “hours
and working conditions”, and “experience of jobs in training”, as factors having the greatest influence on the
career choices of doctors (Lambert, Goldacre et al. 1996; Davidson, Lambert et al. 1998). These surveys
also revealed differences among male and female doctors in the weighting ascribed to each of these factors.
In our study we found that Turkish pediatric surgeons and residents choice to be pediatric surgeon has great
influence of discipline nature as being a surgical discipline. Expected emotional satisfaction and working with
the children are the other strongest influential factors. As it similar with UK survey we identified the appraisal
of own skills and aptitude as a moderate influencing factor. All other factors listed in our questionnaire have
either minor positively or no influence to the doctors’ choice of being pediatric surgeon. We did not identify
any negative influential factor.
In conclusion, we believe that our findings are usable for the early detection and support of the doctors who
will be pediatric surgeon in Turkey and has further comparative research implications for the discipline in
European Region.
References
Allen, I. (1996). "Career preferences of doctors." BMJ 313(7048): 2.
Caniano, D. A., R. E. Sonnino, et al. (2004). "Keys to career satisfaction: insights from a survey of women
pediatric surgeons." Journal of Pediatric Surgery 39(6): 984-990.
Davidson, J. M., T. W. Lambert, et al. (1998). "Career pathways and destinations 18 years on among doctors
who qualified in the United Kingdom in 1977: postal questionnaire survey." BMJ 317(7170): 1425-1428.
Geiger, J. D., R. A. Drongowski, et al. (2003). "The market for pediatric surgeons: An updated survey of
recent graduates." Journal of Pediatric Surgery 38(3): 397-405.
Goldacre, M. J. and T. W. Lambert (2000). "Stability and change in career choice of junior doctors: postal
questionnaire surveys of United Kingdom qualifiers of 1993." Medical Education 34: 700-707.
Goldacre, M. J., G. Turner, et al. (2004). "Variation by medical school in career choices of UK graduates of
1999 and 2000." Medical Education 38: 249-258.
Harris, M. G., P. H. Gavel, et al. (2005). "Factors influencing the choice of speciality of Australian medical
graduates." MJA 183(6): 295-300.
Lambert, T. W., M. J. Goldacre, et al. (1996). "Career destinations in 1994 of United Kingdom medical
graduates of 1983: results of a questionnaire survey." BMJ 312(7035): 893-897.
Reed, V. A., G. C. Jernstedt, et al. (2001). "Understanding and improving medical student specialty choice: A
synthesis of the literature using decision theory as a referent." Teaching and Learning in Medicine 13(2):
117-129.
Williams, G. C., R. Saizow, et al. (1997). "Motivation underlying career choice for internal medicine and
surgery." Social Science & Medicine 45(11): 1705-1713.
81
Table 1. Central tendency measures of the factors influencing doctors’ choice to be a pediatric surgeon
Items
N
Opportunity to perform surgery
Expected emotional satisfaction
Working with the children
Appraisal of own skills and
aptitude
Expected academic opportunities
A teacher as a role model
Being nationally well developed
discipline
Expected good working conditions
Expected financial satisfaction
Chance
A close friend as a role model
Expectation of a balanced
professional and private life
Family wishes
Other
84
82
84
Frequency distribution (%)
-3
-2
-1
0
+1
strong
moderate
minor
No
minor
negative negative negative influenc positive
influence influence influence
e
influence
0.0
0.0
0.0
3.6
4.8
0.0
0.0
2.4
1.2
6.1
0.0
0.0
0.0
4.8
13.1
+2
moderate
positive
influence
23.8
29.3
31.0
+3
strong
positive
influence
67.9
61.0
51.2
Min Ma
.
x.
Mean
S.D
Medi
an
0
-1
0
3
3
3
2.56
2.45
2.29
0.8
0.9
0.9
3.0
3.0
3.0
81
0.0
0.0
0.0
9.9
12.3
39.5
38.3
0
3
2.06
1.0
2.0
82
85
3.7
9.4
1.2
0.0
0.0
1.2
36.6
35.3
22.0
14.1
7.3
22.4
29.3
17.6
-3
-3
3
3
1.11
0.82
1.5
1.7
1.0
1.0
81
11.1
2.5
3.7
39.5
19.8
14.8
8.6
-3
3
0.33
1.6
0.0
83
80
78
81
13.3
15.0
16.7
18.5
8.4
6.3
1.3
1.2
13.3
3.8
2.6
1.2
25.3
55.0
48.7
55.6
19.3
11.3
17.9
9.9
13.3
8.0
6.4
6.2
7.2
0.0
6.4
7.4
-3
-3
-3
-3
3
3
3
2
-0.02
-0.05
-0.15
-0.33
1.8
1.6
1.7
1.4
0.0
0.0
0.0
0.0
82
24.4
4.9
4.9
39.0
12.2
7.3
7.3
-3
3
-0.39
1.8
0.0
82
0
26.8
-
3.7
-
4.9
-
61.0
-
1.2
-
0.0
-
2.4
-
-3
-
3
-
-0.84
-
1.5
-
0.0
-
82
Table 2. Analysis of significant difference of factors’ rating scores
Sex
Age
ChiSquare
**
p
(df 29)
0,144
38,982
0,466
35,897
0,335
25,235
0,004*** 31,950
0,095
31,068
0,732
32,078
0,004*** 33,641
Residency place
U*
Current Academic
position
p
ChiSquare
**
(df 4) p
0,111
6,322
0,176
0,396
4,175
0,383
0,877
0,018*** 1,208
0,136
3,392
0,494
0,092
3,021
0,554
0,794
2,446
0,654
0,714
10,201 0,037***
U*
p
Expected emotional satisfaction
414,0
0,102 315,0
Opportunity to perform surgery
484,0
0,177 377,5
Working with the children
435,5
0,666 262,5
Appraisal of own skills and aptitude 287,0
0,322 283,5
Expected academic opportunities
385,5
0,362 297,0
A teacher as a role model
515,0
0,316 418,0
Being nationally well developed
0,253 387,5
285,0
discipline
Expected good working conditions 377,5 0,074
35,318 0,194 400,0 0,732
Expected financial satisfaction
503,5 0,995
38,812 0,084 297,5 0,102
Family wishes
517,5 0,973
29,986 0,415 334,0 0,194
Chance
440,5 0,994
37,298 0,139 305,5 0,180
A close friend as a role model
469,5 0,806
40,466 0,077 360,0 0,428
Expectation of a balanced
294,0 0,005*** 31,554 0,340 381,0 0,594
professional and private life
* Mann-Whitney U score, ** Kruskal- Wallis Chi-square, ***Significant at p<0,05 level
4,019
8,500
5,337
6,897
6,051
0,894
0,404
0,075
0,254
0,141
0,195
0,925
Work place
ChiSquare
**
(df 4)
1,052
4,806
3,847
,613
1,754
2,341
2,407
3,107
2,103
3,181
4,835
5,572
0,583
Monthly income
p
0,902
0,308
0,427
0,962
0,781
0,673
0,661
ChiSquare
**
(df 23)
16,338
19,336
16,138
22,312
25,621
19,128
25,622
p
0,840
0,624
0,849
0,441
0,268
0,694
0,319
0,540
0,717
0,528
0,305
0,233
0,965
18,974
25,510
22,742
18,771
24,556
22,550
0,703
0,273
0,416
0,600
0,267
0,428
83
KURULTAY
TUTANAK ve RAPORLARI
84
2 MART 2007 Cuma
15.00-16.00
Grup Sunumları
Yönlendiriciler: H. İ. Durak, A. Avanoğlu
Raportörler: Gonca Topuzlu Tekant, Selami Sözübir
Öğle yemeğini takiben başlayan 13.30-15.00 oturumunda 6 grup oluşturuldu ve oluşan gruplar
grup çalışmalarını önceden verilen föy üzerindeki 3 ana başlık ve alt detayları üzerinden
tamamladılar.
Bu oturumda önceden belirlenmiş olan 3 ana başlık altındaki maddelar iki farklı grup tarafından
ayrı ayrı üzerinde çalışılarak sunuldu.
Ana başlıklar ve bunlar üzerinde çalışan gruplar:
1- İnsan gücü (grup 1-2)
2- Klinik altyapısı (grup 3-4)
3- Olgular (grup 5-6), olarak belirlendi.
A. İnsan gücü
Grup 1 (G1) ve Grup 2 (G2)’nin çalışma sonuçları
1- Kurumda çalışan öğretim üyesi ve öğretim elemanları
1.1-
Minimum sayı ve kadro özellikleri
G1:3 kişi
1 Doçent veya Klinik Şefi
2 Yardımcı Doçent veya Klinik Şef Yardımcısı / Başasistan
G2:Minimum 3 kişi
1 Profesör ya da Doçent
2 Yardımcı Doçent
1.2-
Optimum sayı kadro ve özellikleri
G1:4-6 kişi (full time)
G2:1 Profesör/ Doçent
2 Yardımcı Doçent / Öğretim Görevlisi
1.3- Bu noktaya nasıl ulaşılabilir ?
G1:Profesyonel yardımcı sağlık personeli kalite ve sayısını arttırmak
İntörnlerin değerlendirilmesi
85
Akademik kadro dışı Uzman çalıştırılması
Fellow’luk sisteminin aktifleşmesi
Rotasyonlar
G2:5-6 asistan, yılda 500-600 ameliyat, yaklaşık 30 yatak, yılda 3000 poliklinik
(yıllık ameliyat sayısındaki 200 artışa 1 öğretim üyesi eklenir.)
2- Eğitim programına katılması gereken, diğer branş eğitim klinikleri
2.1- Minimum
G1:Radyoloji
Pediatri
Anestezi
Patoloji
G2:Radyoloji
Pediatri
Patoloji
2.2- Optimum
G1:Plastik Cerrahi
Ortopedi ve Travmatoloji
Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi
G2:Pediatri yan dalları
Çocuk Anestezisi
Çocuk Patolojisi
Çocuk Radyolojisi
Çocuk Ortopedisi
Çocuk Beyin Cerrahisi
Perinatoloji
Nükleer Tıp
2.3- Bu noktaya nasıl ulaşılabilir ?
G1: İkili ilişkiler
G2: Çocuk hastanesi
3- Çocuk Cerrahisi eğitim kliniklerinde uzman hekim çalışmalı mıdır? Gerekçesi
nedir?
G1: Evet
- Eğitim ve hizmete katkı
- Hata payının düşmesi
- Asistan sayısının azalmasına neden olarak yardımcı olabilirler
G2: Hayır
Uzman olarak çalışan kişi de öğretim üyesi olmalıdır.
4- Eğitim kliniklerinde asistan sayısı hangi parametreler göre nasıl belirlenmelidir?
86
G1:Ülke gereksinimlerine göre planlanmalı, merkezi sistemle kapasite ve faaliyete göre sayı
belirlenmeli
G2:Öğretim üyesi
Yatak sayısı
Ameliyat sayısı
Poliklinik sayısı
(100 ameliyat için 1 asistan)
5- Eğitim kliniklerinde hemşire sayısı hangi parametrelere göre nasıl belirlenmelidir ?
G1:Yatak sayıları ve poliklinik
G2:Yoğun bakım 3. düzey: 1 yatak 1 hemşire
Yoğun bakım 2. düzey: 2 yatak 1 hemşire
Yoğun bakım 1. düzey: 4-8 yatak 1 hemşire
Genel yataklar 8 yatak 1 hemşire
X4 hemşire şifti ve izinler -------- 30 yatak 24 minimum hemşire
Sağlık mevzuatı
SB eğitim klinikleri (30 yatak)
1 Klinik Şefi
Profesör - Doçent
2 Şef Muavini
Doçent
Yardımcı Doçent
4 Başasistan
8 Asistan maximum
TARTIŞMA:
İ.Ulman: Poliklinik sayısının hemşire sayısı belirlemedeki önemini vurguladı.
C.Büyükünal: Ortalamalarda verilen sayılarda kliniğe düşen hasta 1000 olmuş bu da
standartı düşürüyor.
İ.Ulman: Bir asistanın eğitimi için gereken ameliyat sayısının belirlenip bu doğrultuda
gidilmesi daha mantıklı gözüküyor. Asistan sayısı da kısıtlı olmalı ve ülke ihtiyacına göre
belirlenmeli.
A.Önen: 30 yatağa 24 hemşire kolay ulaşılabilecek bir rakam gözükmüyor.
İ.Sürer: Bu açıdan görüldüğü üzere kadrolarda tersine bir piramit oluşuyor.
M.Melikoğlu: Hemşire sayısı gerçekçi değil. Öğretim görevlisi ile uzman arasındaki fark
gerçekçi midir?
İ.Karaca: Uzmanların çalıştırılması önemli. Uzman hizmet amaçlı çalışmalı, eğitimde yer
almaları şart değil.
87
S.Arda: 2015 yılında birçok uzman çocuk cerrahı olacak. Bu uzman hekimler
değerlendirilmeli. Sağlık Bakanlığı verileri çok düzgün olmayabilir. Biz kendi verilerimizi
oluşturmalıyız. Hiçbir dernek uzman ve asistan sayılarına sahip değil. Biz sahibiz. Ayrıca
TTB nin de önemli çalışmaları var. Sağlık Bakanlığına değil Uzmanlık Dernekleri
Koordinasyon Grubuyla işbirliğine gidilmeli.
İ.Durak: Birleşilen ortak noktalara bir göz atmakta yarar var. Eğitim kurumlarındaki öğretim
üyesi sayılarında minimum 3, optimum 4-6 gibi bir ortak fikir ortaya çıkmış durumda. Uzman
hekim çalıştırılması konusunda ise tartışma var. Asistan sayısının belirlenmesinde ise ülke
gereklilikleri düşünülmeli. Eğitim içinse yatak sayısı ön plana çıkıyor. Arz talep üzerinden
birleştirme yapılabilir. Sağlık Eğitim Konseyinin bu konuda yaptığı çalışmalar mevcut.
Ancak sırf arz talep hesabı ile bir sonuca varılamıyor. Ülke gereksinimleri genel perspektif
olmalı. Yıllık sayı belirlenip kliniklere göre bölüştürülebilir. Yani 2 öneri birleştirilebilir.
T.Dağlı: Bizim grubun düşüncesi, asistan sayısının çok fazla olduğu yönünde. Yatak sayısı
üzerinden hesap yapmak doğru değil. Bir eğitim kliniğinde çocuk cerrahı eğitebilmek için
neler olmalıdır ortaya konmalı. Çekirdek eğitim ünitesi oluşturulmalı. Eğitici niteliğinde en az
3 kişi olmalı ve bunlar pediatrik cerrah, pediatrik ürolog ve pediatrik göğüs cerrahı olmalı.
Alınan uzmanı sadece uzman olarak tutmak kolay değil. Eğitim hastanesine alınan uzmanın
eğitim verebilecek kapasitede olması şart. Çünkü sonunda profesör olabilmekte. Hemşire
sayısı olarak söylenen (söylediğimiz) ideal sayıdır. Elbette şu an böyle değil biliyoruz.
B. Klinik alt yapısı
Grup 3 (G3) ve Grup 4 (G4) çalışmaları
1. Yatak sayıları
i. Eğitim kliniklerinde yatak sayısı nasıl belirlenmelidir? Neden?
G3:
G4:
1. faktör ameliyat sayısı olmalıdır.
1000 ameliyat/asistan/5 yıl
200 ameliyat/yıl
20 yatak/ 4 asistan
2. faktör yatak sayısı olmalıdır.
20 yataklı bir klinikte 365 gün dolu çalışıldığında, 7300 rakamına ulaşılır.
Ortalama yatış günü çocuk cerrahisi için 5,5 gün ise, yılda 1327 hasta anlamına
gelir. Doluluk oranı da % 80 kabul edilirse, 1061 ameliyat ya da cerrahi hasta
sayısına ulaşılır.
Bu grup sunumlarının başında klinik alt yapının belirlenmesinde kullanılması
düşünülen parametreleri yatak sayısı belirleme kriterlerinden önce sıraladılar bu
parametreler;
1- Haftalık operasyon günü
2- Günlük operasyon sayısı
3- Ameliyatların özelliği
4- Günlük acil sayısı
5- Ortalama yatış süresi
88
6- Haftalık poliklinik sayıları
7- Genel pediatri poliklinik sayısı
8- Genel pediatri yatak sayısı (ort: 1/5)
Eğitim kliniklerinde yatak sayısı nasıl belirlenmelidir sorusuna yanıtları ise
1- hasta sayısına göre
ii. Eğitim kliniklerindeki minimum ve optimum yatak sayıları ne
olmalıdır?
G3:
Servis yatağı sayısı minimum 8 optimum 16
Yoğun bakım yatak sayısı minimum 1 optimum 2
Yenidoğan yoğun bakım sayısı minimum 1 optimum 2
G4:
Servis yatak sayısı
Minimum: 2 öğretim üyesi için 10, 2-5 için 20, 5 üzeri öğretim üyesi olan
merkezler için ise her öğretim üyesi için en az 5 yatak.
Optimum : 2 öğretim üyesine kadar 15, 2-5 öğretim üyesi için 25, 5 üzeri öğretim
üyesi için her bir öğretim üyesi için 5+ yatak
Yoğun bakım yatak sayıları ise minimum toplam çocuk cerrahisi yatağının % 10
u, optimum %20 si olmalıdır.
Yenidoğan yoğun bakım sayısı ise minimum toplam çocuk cerrahisi yatağının %
20 u, optimum %30 si olmalıdır.
Ayrıca yoğun bakım servisleri ile ilgili olarak Çocuk Cerrahisi kliniklerine
spesifik yoğun bakım üniteleri olmalı mıdır? Pediatrik yoğun bakım üniteleri
yatak sayısı da kaç olmalıdır? Gibi konuların tartışılması gerektiğini vurguladılar.
2. Eğitim kliniklerinde aşağıdaki tanı ve tedavi araçlarından hangileri mutlaka
bulunmalıdır? Neden ?
G3:
1. C- kol
2. Ventilatör
3. Anorektal manometri
4. Ürodinami
5. Özofagus pH metre
6. Endoskopik elemanlar
7. Laparoskopi
G4:
1. C- kol
2. Ventilatör
3. Ürodinami
4. Özofagus pH metre
5. Anorektal stimülatör
6. Transport küvözu
89
7. Endoskopi seti ( Özofagoskop, bronkoskop, sistoskop, rektoskop, dilatasyon
seti)
8. Laparoskopi seti
Anorektal manometri ve ECMOnun gerekli olmadığı düşünüldü.
3. Eğitim kliniklerinin bünyesinde veya bağlı bulundukları kurumlarda
mutlaka bulunması gereken araştırma ve öğrenme kaynakları gerekenler
nelerdir? Neden?
G3:
1234-
Kütüphane
Elektronik veri tabanı
Araştırma ve beceri laboratuarı
24 saatlik radyoloji hizmeti
G4:
5- Kütüphane
6- Elektronik veri tabanı
7- Araştırma laboratuarı
TARTIŞMA:
C. Büyükünal: (Grup 4) Neden öğretim üyesi sayısı temel alınmış? Alınması gereken
asistan bazı olmalıdır.
O.Ergün: Sayısal değerlendirme olarak kullandık.
İ. Ulman: Aslında tartışılan yatak sayısıdır, asistan sayısı değil. Yatak sayısını belirleyen
hastadır. Eğitim verin veya vermeyin yatak sayısında öğretim üyesi değil, hasta sayısı
önemlidir.
T.Dağlı: Asistan başına 500 ameliyat kriteri daha önce minimum sayı olarak
belirlenmişti. Bugün bir çocuk cerrahi asistanının yapması gereken kaç ve hangi
ameliyatlar olduğunu tartışıyoruz. Bunu yapmak için gereken servisin alt yapısını
onaylıyoruz. Bu bir eğitim ünitesinin tanımı oluyor. Şu anda eğitim veren 50 merkez var.
H.Okur: Bir yılda 2000 den fazla operasyon yapılıp eğitim yapılmayan kurumlar var. Bu
klinikler desteklenmeli sözüne katılmıyorum. Bu kurumlarda en sık yapılan operasyonlar
fıtık, inmemiş testis gibi ameliyatlar. Bu operasyonlar da önemli. Yoğun bakım
kliniklerinin yeri gerçekten tartışılmalıdır. Bu hastalar pediatri tarafından mı yoksa Çocuk
Cerrahisi kliniklerince mi takip edilmeli tartışılmalıdır. Bence özofagus pHmetresi her
yerde gerekli değil.
M.Melikoğlu: Biz bu toplantıda çocuk cerrahisinin dün-bugün ve yarınını tartışıyoruz.
Bazı parametrelere bakmadan yatak sayılarını hesaplayamayız. Anorektal manometri şart
değil ancak pHmetre gereklidir. Laparoskopi olmazsa olmaz diyorsak ona göre hareket
etmeliyiz.
90
İ.Durak: Minimumlar belirlenerek bu minimumların bir birim olması düşünülebilir.
Tartışmalardan, öğretim üyesi+yatak+ameliyat+hasta sayısı belirleyici faktörler olarak
ortaya çıkıyor. İki öğretim üyesi bazı kullanılarak, hasta ve yatak sayısı üzerinden bir
birim oluşturulabilir. Mesela Cerrahpaşa 3 birim halinde çalışabilir. Çocuk cerrahlarının
verilerine bakınca asistan sayısını fazla bulduğu izleniyor ve bunu değiştirmek için bir
istek var. Bu süreçte standartlar belirlenebilirse, o zaman Bakanlık bünyesinde bir
hareketlenme de sağlanabilir.
İ.Ulman: Affiliasyondan bahsedilmelidir. Yani kimler kurmamalı ?
C. Olgular
Grup 5 (G5) ve Grup 6 (G6) çalışmaları
2004 kurultayı çalışmaları ortalamaları ile hazırlanan ve yeni görüşlerin minmum ve optimum
sayı olarak sorulduğu hastalıklar, yenidoğan ve yenidoğan dışı olgular başlığı altında, 2 ayrı
soru ve tablo üzerinde 2 grup tarafından çalışıldı. Tablolar ektedir.
YENİDOĞAN OLGULARI:
OLGULAR
Özofagus atrezisi
Duodenal atrezi
Malrotasyon-volvulus
Mekonyum peritonit
NEK
İntestinal atrezi
Hirschsprung Hastalığı
Anorektal Malformasyon
İnguinal Herni
Spina Bifida
Konj. Diafragma hernisi
Gastroşizis
-omfalosel
Ekstrofi vezika
Testis torsiyonu
Posterior üretral valv
Biliyer atrezi
Teratom (SCT)
Pilor stenozu
Akciğer kistleri
Mekonyum ileus
Hidronefroz
Abdominal kistik-solid lezyon
Yenidoğan sünneti
2004 ort.
6
2
2
1
4
4
5
6
53
1
3
2
1
1
2
-
MİNİMUM(G5/G6) OPTİMUM(G5/G6)
6/3
12/5
4/2
8/4
2/1
4/3
1/1
2/2
4/2
6/4
4/2
8/5
6/5
12/8
7/5
14/8
12/5
24/10
???
???
4/3
8/5
3/2
5/4
3/1
6/3
1/1
2/2
4/2
8/4
2/
4/
1/
2/
2/
4/
1/
2/
1/
2/
5/
10/
2/
4/
???
???
91
YENİDOĞAN DIŞI OLGU SAYILARI:
2004 ort.
OLGULAR
Akut özgün olmayan karın ağrısı 26
Apandisit
55
Mesane ogmentasyonu
1
Bronkoskopi
85
Özofagoskopi
Santral venöz girişim
24
Fundoplikasyon
5
Hipospadias
31
İnvajinasyon (rady+cerrahi)
8
Wilms tm
2
Nöroblastom
3
Orşiyopeksi
40
UPB darlığı
6
Hirschsprung hast.
9
Yüksek ARM
4
Üreteroneosistostomi
10
İnguinal herni
Sistoskopi
Rektoskopi
Laparoskopi (tanı-tedavi)
Baş-boyun lezyon cerrahisi
Akut skrotum
Over-adneks lezyonu
Üriner taş hast.
Travma
-
MİNİMUM(G5/G6) OPTİMUM(G5/G6)
50/
75/
50/15
75/30
3/1
6/3
20/30
30/50
30/
40/
?/10
?/20
5/2
10/4
20/20
30/40
5/5
10/10
2/2
4/3
3/2
6/3
20/40
30/60
5/5
10/10
5/3
10/6
5/3
10/6
5/10
10/20
50/
75/
20/
30/
10/
20/
30/
40/
10/
20/
5/
10/
5/
10/
5/
10/
30/
40/
TARTIŞMA:
A.Avanoğlu: Bu rakamlar üzerinde tartışılmalı. Yılda görülme sayısı 1 olan hastalıklar gibi
az görülen hastalıklar için nasıl bir çözüm olmalı? İngiltere’de 2 merkezde ekstrofi ameliyatı
yapılıyor.
C.Büyükünal: Bazı sayıların bazı hastalıklar için gerçekçi olmadığını düşünüyorum.
G.Kıyan: Ekstrofi gibi nadir görülen hastalıklarda kriterler arasında hastanın iyiliği de
olmalı. Sadece asistan eğitimi değil.
M.Melikoğlu: Olmazsa olmazlar belirlenmelidir.
Y.Söylet: Zaman içinde ekonomik getirilerin öncelikli olduğu ortaya çıkacak. Gelecek
toplantılarda bu daha ön plana çıkacak. Kısaca sağlık ekonomisi gündemimizi belirleyecek.
Özellikle de rotasyon ve afilliasyon konularının üzerinde durmalıyız.
92
T.Aktuğ: Sadece ameliyat sayıları üzerinden gitmek çok doğru değil. Olayın bir de indeks
olgular yönü var. Cerrahi usta-çırak işi değildir, okuyarak da ameliyat yapılabilir. İndeks
olgular ve sayıları belirlenmeli ve bu olgular yönüyle çok az olanlar eğitim dışında tutulabilir.
T.Dağlı: İndeks vaka önemliyse ona karar vermeliyiz. Geçen kurultayda indeks ameliyatları
belirlemiş ancak sayılara karar vermemiştik. Biz gerekirse sayılara bakıp bazı merkezlere
eğitim yapmayın demeliyiz.
İ.Ulman: Vaka sayılarını belirlerken pediatrik ürolojinin yan dal olacağını unutmayalım.
Pediatrik ürolojik vakalar indeks vakalar altında incelenmemeli.
İ.Durak: Raporda gördüğümüz ortalamalar bir eğitim kliniğinde olması gerekenler olarak
algılandı. Oysa ülkemiz prevalans çalışmalarında yeterli değil. Burada sorulması gereken
aslında asistanların yapması gerekenlerdir.
Tartışmalar bu nokta sonlandı.
93
2 MART 2007 Cuma
16.30 - 19.00 Çocuk Cerrahisi Kliniklerindeki Minimum Standartlar: Uzman Paneli
Yönlendiriciler: H. İ. Durak, A. Avanoğlu
Raportörler: B. Demiroğulları, İ. Sürer
Uzlaşı Aranılan Sorular
A: İnsan Gücü:
1.Çocuk Cerrahlarının muayenehanecilik yapması doğru mudur?
Evet: 37 Hayır: 12
İ.Durak: Evet, hayır dışında yanıtı olan var mı?
M.Melikoğlu: Evet, var. Yeni yasa gereği tek başına muayenehanecilik zaten yapılamayacaktır.
Kamuda çalışanlar, kamuda çalışmaya devam edecektir.
İ.Durak: Neden hayır?
İ.Ulman: Muayenehanem var, ancak kapatmayı düşünüyorum. İdealde eğitimci kişilerin
muayenehanede çalışmaması gerekir. Ayrıca 2015 yılına dek Çocuk Cerrahisi’nin geleceğinden
umutluyum.
M.Melikoğlu: Malpraktis yasasının çıkışı ile yasal engeller zaten solo pratiği engelleyecektir.
C.Büyükünal: Hükümetin yabancı doktor getirilmesine ilişkin tasarısı devam edecek olursa
doğacak kalitesizliği dengelemek için akıllı çalışan kaliteli doktorlara hasta akını devam
edecektir. Dünyanın her ülkesinde bu bağlamda solo pratik devam etmektedir.
A.İ.Dokucu: Bu biraz halkın davranışı ile ilintili. Beş yıl önce poliklinikler popüler iken hasta
sevki engellenince poliklinikler bugün zayıflamıştır. Dolayısı ile sağlık politikası gereği hasta
ister muayenehaneye ister hastaneye gitsin parası geri ödeneceği için sistem devam ettirilebilir.
2.Çocuk Cerrahisi için bir re-sertifikasyon süreci başlatımış olmalı mıdır?
Evet: 44 Hayır: 2
İ.Durak: Kredilendirme re-sertifikasyon için bir süreçtir. Re-sertifikasyon ise hekimin hekimlik
yapabilirliğinin değerlendirilmesi demektir.
94
T.Dağlı: Eskilere gidecek olursak 1998 - 1999 yıllarındaki yeterlik toplantısında ilk tüzük
hazırlanırken bu konuda anlaşmazlık yaşandı. Öğretim üyeleri arasında imtihan korkusu yaşandı.
Emeklilik aşamasındaki hocalar sınav kaygısını yaşamayacakları için sınava evet dediler.
Diğerleri karşı çıktı. Oysa bu yapılması gereken bir işlemdir. ABD’de Grosfeld’in dahi sınava
girmesi istenmiştir. Bu sınav yapılarak değerlendirme sonuçları kişiye özel bildirilerek kendisini
geliştirmesi önerilebilir. Türkiye alınan STE kredileri de bu aşamada değerlendirilebilir.
İ.Durak: Diploma ve uzmanlık belgeleri halen Sağlık Bakanlığı yetkisinde olup doğal olarak resertifikasyon süreci de bakanlık yetkisindedir. Bu amaçla dernekler etkin olmak istiyorlarsa bu
yönde girişimde bulunmalıdırlar.
3.Bir Çocuk Cerrahının hizmet verdiği 0-18 yaş grubu nüfus kaç olmalıdır?
≤50.000
1 Çocuk Cerrahı: 23 kişi
50.000 -100.000
: 15 kişi
100.000-200.000
: 4 kişi
≥ 200.000
: 4 kişi
İ.Durak: 1:50.000 oranı, şimdiki sistemdeki tüm asistanların ihtisas almaları demektir. 1:250.000
ise tüm asistan eğitiminin bloke olması anlamındadır.
H.Doğruyol: Çocuk cerrahı sayısını 1:250 bin yapacaksak Çocuk Cerrahisi ihtisasını da üst
ihtisas şekline çevirmemiz gerekir. Şu dönemde çok güzel bir şekilde Çocuk Cerrahisi pratisyeni
yetiştiriyoruz.
A.Celayir: Toplumdaki anomaliler, toplumsal şartlar ve gerekliliklere göre ülkemizdeki Çocuk
Cerrahı sayısını belirlemeliyiz.
Y.Söylet: Uzun yıllar sayının önemli olduğunu düşündüm. 1:250.000 rakamını da bireysel
olarak Çocuk Ürolojisi için söyledim. Kalitemizin eskiden daha yüksek olduğunu düşünüyorum.
Artan eğitim kurumları nedeni ile kalite giderek azaldı ve kantite ise riskli bir düzeye erişti. Şu
anda kritik bir noktadayız ve artık frene basmalıyız.
İ.Durak: Sonuçta realiteler var ve bir hedef koymalıyız.
T.Dağlı: Bu kurultayın en çok tartışılması gereken sorusudur bence. Avrupa standartlarına göre
50.000 nüfusa 1 konsültan sistemi vardır ve sayıları kısıtlı tutulmuştur. Bizim sayımızın fazla
olduğu 13 yıl önce yine gündeme getirmiş ve 2000 yılındaki rakamı belirlemiştik. Şimdi ise o
95
rakamın çok üzerindeyiz ve her sene 50 uzman mezun ediyoruz. Şu anda sisteme kayıtlı yaklaşık
500 çocuk cerrahı var. Aslında şu an en büyük problemimiz sayı fazlalığı, eğitimin yetersizliği ve
TUS ile gelen asistan kalitesinin düşük olmasıdır.
4.Ülkemizdeki tüm Çocuk Cerrahları yeterlik sınavlarına katılmış olacak mıdır?
Evet: 37 Hayır: 16
İ.Durak: Şu an için yeterlik belgesi bir derneğin onayladığı, önerdiği ve sınadığı bir onur
belgesidir. Bunu almanın günümüz için bir yaptırımı yoktur. Re-sertifikasyon ise bu belgenin
yeniden onanmasıdır.
5.Çocuk Cerrahisi disiplini içinde sadece öğretim üyelerinin branşlaşmış olması doğru
mudur?
Evet: 49 Hayır: 2 Çekimser: 2
A.Avanoğlu:Kastedilen Çocuk Cerrahisinin üroloji,toraks, yenidoğan ve onkoloji gibi
branşlaşmasıdır.
M.Melikoğlu: Biz bu branşlaşmayı özümseyemedik.
T.Aktuğ: Hayırcı olarak bir öğretim üyesinin branşlaşıp bunun sonucunda o bölümün
ayrılmaması imkansız diye düşünüyorum. Bu çocuk cerrahisinin bölünmesi ve hatta yok olması
demektir.
İ.Durak: Buna örnek olarak son TTB Eğitim toplantısında genel cerrahi altında iki ek yan dal
kurulması isteği YÖK tarafından uygun bulunmamıştır.
H.Okur: Her eğitim kurumunda branşlaşacak yeterli sayıda öğretim elemanı bulunabilecek
midir?
M.Melikoğlu: Benim anladığım, branşlaşmaya 2015 yılına dek ulaşamayacağımız, o nedenle
hayır diyorum. Bu iş doğru da olsa yapabileceğimizi sanmıyorum.
6. Kamuda çalışan Çocuk Cerrahlarının özlük hakları (maaş, sözleşme, çalışma koşulları,
vb.) bugüne göre nasıl olacaktır? (daha iyi-aynı-daha kötü)
Daha iyi: 14 Aynı: 13 Daha kötü: 19
96
İ. Ulman: 2015 yılında çocukların değeri artacak, Çocuk cerrahı sayısı düşeceği ve yenidoğan
cerrahisi için ekstra ücretlendirme yapılacağını düşünerek daha iyi olacağını kabul ediyorum.
H. Doğruyol: AB’ye girdiğimizde içinde bulunduğumuz şartların düzeleceğini düşünerek daha
iyi diyorum.
G. Kıyan: Ülke ekonomisinin daha kötüye gideceğini düşündüğüm için kötümserim.
E. Karadağ: Ekonomi ve sağlık politikalarının kötüye gideceğini kabul ediyorum. Para
kazanmak için diğer cerrahlar tarafından vakalarımıza atlanacak ve payımız azalacaktır.
7. Öğretim Üyesi olabilmek için yeterlik sınavından geçilmiş olması şartı getirilmeli midir?
Oybirliği ile Evet: 53
B: Eğitim:
1.Eğitim kurumlarının minimum standartları belirlenip hayata geçirilebilecek midir?
Evet:28 Hayır:19 Çekimser: 6
M.Kaya: İlk eğitim kurultayında alınan kararlar şu an hangi eğitim kurumlarında uygulanıyor?
T.Aktuğ: Başlıca 2 problem ile karşı karşıyayız. Bunlardan birincisi minimal standartların
belirlenmesi, ikincisi ise uygulama zorluklarıdır. Şu anda mevcut 33 eğitim kurumunun yarısı
minimum standardın altındadır. 10 yıl sonra da bu eksikler devam edecektir.
G.Kıyan: Standartlar belirlenmiş olsa da uygulama yetkisi bizde olmayacağı için belirlenen
standartların hayata geçirilmesi zor olacaktır.
S.İskit: Bütün olmasa bile bazı klinikler bunu hayata geçirebilecek midir?
İ.Durak: Hayata geçirmek için bunu işletecek mekanizmanın da kurulmuş olması gerekir.
A.İ Dokucu: Bu kadar olumsuz düşünmek için bence bir neden yok. Daha 5 yıl önce bundan
bahsedilmez iken şu an board hedeflenmiş durumdadır.
M.Melikoğlu: Tüm eğitim kurumlarında bu sistemin oturacağına inanıyorum. Bizim
fakültemizde asistan karnesi olmayan sınava alınmamaktadır.
E. Karadağ: Bende evet diyorum. Bakanlık ne derse desin şu an için bağlı olduğumuz
kurumların eğitim sistemine ait tüm sorumluluğun bizde olduğuna inanıyorum. Biz ihtisas
çıtasını yüksek tutarsak kalite artacaktır.
97
İ.Ulman: Genelge mutlaka geçecektir. Bu nedenle biz hazırlıklı olmalıyız.
2.Mezuniyet öncesi çocuk cerrahisi eğitiminin asgari standartları belirlenmiş olacakmıdır?
Evet:46 Hayır:1
M.Melikoğlu: Tıp Eğitiminde çekirdek eğitim programı yapıldı ve bu tüm fakülteler tarafından
kabul edilmiş durumdadır. Bu nedenle evet diyorum.
İ.Durak: Çocuk Cerrahisi Derneği de bir topluluktur. Düzenleme yapmayan kurumlar
dışlanabilir.
3.Mezuniyet sonrası çocuk cerrahisi eğitiminin asgari standartları belirlenmiş olacakmıdır?
Evet:47 Hayır:3
Y.Söylet: Mezuniyet sonrası eğitimde dernekler daha aktif rol alırsa bu mümkün olabilir. Aksi
takdirde son derece zor olabilir.
M.Melikoğlu: Tüzük çıkarsa bu gerçekleşebilir.
H.Doğruyol: Bence tüzüğe gerek yok. Eğitimi veren biz olduğumuza göre genel bir planlama ile
bu konu çözülebilir.
T.Aktuğ: Standartların belirlenmesi ayrı, uygulanması ayrı bir konudur.
H.Dindar: Burada bulunmamızın amacı standartların geliştirilmesi içindir. Konuya olumsuz
yaklaşmamalıyız.
E.Karadağ: Şu anda mezuniyet sonrası eğitimi zorunlu kılacak bir sistem var mı?
İ.Durak: Eğitimi mezuniyet öncesi ve sonrası eğitim ile sürekli tıp eğitimi olarak ayırabiliriz. Şu
an için zorunluluk yoktur.
4. Çocuk cerrahisi alanında sürekli tıp eğitiminin asgari standartları belirlenmiş
olacakmıdır?
Evet:47 Hayır:3
98
5.Eğitim kurumlarının bağlantılarının güçlendirilmesi, afiliyasyonu ve dış rotasyonlar
gerçekleştirilebilir hedefler midir?
Evet:50 Hayır:0
6.Çocuk cerrahisi alanında öğretim üyeliğine atanma kriterleri olmalı mıdır?
Evet:50 Hayır:0
7.Öğretim üyelerinin eğitim etkinliklerindeki performansları değerlendirilip bir ödül-ceza
sistemi kurulacak mıdır?
Evet:19 Hayır:25
T.Dağlı: Kısmen hayır diyorum. Keşke olabilse. Ancak idareci olarak eğitim etkinliklerini
değerlendirme kriteri yok. En azından ödül sisteminin getirilmesi gerekir. Günümüzde
performans kriterlerini sadece puan olarak değerlendirebiliyoruz. Aksi takdirde yasalar ceza
sistemine izin vermiyor.
A.Kazez: Ödüllendirme sisteminde para dahil diğer seçeneklerde değerlendirilmelidir.
İ.Durak: Ders ücreti gibi performans adı altında hizmet başı ücretlendirme olabilir.
M.Melikoğlu: Kendi fakültemizde bunun uğraşını veriyorum. Ancak mevcut yasalarda iyi
öğretim üyesine ödül, kötü öğretim üyesine ceza gibi bir düzenleme yoktur.
Ü.Zorludemir: Bizim üniversitemizde yurtdışı yayın başına ödül sistemi mevcuttur.
8.Eğiticilerin re-sertifikasyonu gereklimidir?
Evet:47 Hayır:2 Çekimser:1
A.Gürpınar: Sınav bazında hayır sınav yok ise evet diyorum.
9. Deneysel çalışmalar çocuk cerrahisi uzmanlık eğitimi içersinde yer almalımıdır?
99
Evet:37 Hayır:10 Çekimser:3
H.Doğruyol: Uzmanlık eğitimi için gerekli ve etik değildir. Ancak öğretim üyeleri için
gereklidir.
S.İskit: Minimum standartlar açısından bir asistan için deneysel araştırma yapmasını
beklemiyoruz. Ancak umut vadeden asistanlara fırsat verilmelidir.
T.Dağlı: Önceki kurultayda asistanlar için beceri hedefleri içersinde bir deneysel ya da klinik
çalışmayı planlayıp gerçekleştirmesi öngörülmüştü.
M.Melikoğlu: Deneysel araştırma eğitimini her asistan almalıdır. Deneysel çalışma yapıp
yapmamasını şartlar belirleyecektir.
H.Okur: Erciyes Üniversitesinde düzenlediğimiz kurslarda kurs bitimi anketlerinde asistanların
böyle bir eğitimin mutlaka verilmesi yönünde oy kullanmışlardır.
İ.Durak: Deneysel araştırma ÇEP içersinde yer almasını istiyorsanız tekrar oylayalım.
Tekrar oylama sonucu: Evet: 24 Hayır:20
10. Minimal invazif cerrahi girişimler için ülkemizde bilgisayar programlı destekli eğitim
maketleri kullanımı yaygınlaşacakmıdır?
Evet:48 Hayır:2
C:Sağlık Hizmeti:
1.Çocuk cerrahları Çocuk hastanelerindemi yoksa genel hastanelerdemi çalışmalıdır ?
Evet:48 Hayır:0
2.Hangi sağlık sorunları öncelikli olacaktır?
İnmemiş testis, fıtık, hipospadias,pediatrik ürolojik olgular,prenatal hastalıklar, laparoskopik
girişimsel hastalıklar
3.Çocuk Cerrahisinin alt alanlarında çalışma grupları kurulup ulusal tanı ve tedavi
rehberleri hazırlanabilecekmidir?
100
Evet:44 Hayır:5
4.Hastalık gruplarına özel bölgesel Çocuk Cerrahisi merkezleri kurulmalı mıdır? Hangi
konularda olmalıdır?
Evet:46 Hayır:2
S.Aksöyek: Bazı terimlerin ucu açık. Herkes kendine göre değerlendirebilir. Bu eylemi riskli
buluyorum.
M.Melikoğlu: Dünyada bunun örnekleri varmıdır?
A.Avanoğlu: Dünyanın her yerinde bunun örneği var. Örneğin Ekstrofi, bilyer atrezi,
transplantasyon için bu tip merkezler var.
Y.Söylet: Sigorta şirketleri gibi geri ödeme kurumlar zamanla böyle bir yapılanmayı zorunlu hale
getirebilir.
İ.Ulman: Amaçlanan az görülen vakaların ve dolayısıyla tecrübenin belli merkezlerde
toplanmasıdır.
5.Çocuk Cerrahisinin koruyucu sağlık hizmetleri alanındaki katkısı tatmin edici bir düzeye
yükselecekmidir?
Evet: 6 Hayır: 33
S.İskit: Günlük yoğun pratiğimiz arasında buna vaktimiz olacağını sanmıyorum.
6.Çocuk Cerrahisinin çalışma alanına giren belli başlı sağlık sorunları konusunda güvenilir
insidans ve prevalans verileri bulunabilecekmidir?
Evet:20 Hayır:19
A.Celayir: Tüm S.B hastanelerini kapsayan otomasyon sistemi bu anlamada önemli bir veri
kaynağı olacaktır.
101
H.Okur: Halen birçok hastalığın BUT kodu yok.
İ.Durak: Halk sağlığı açısından verileri yeterli bulmuyorum. İnsidans ve prevalans için daha
ciddi çalışmalar gerekir.
E.Karadağ: Kurumlar olarak dürüst davranılmadığı için verilere inanmıyorum.
7.Çocuk Cerrahları transplantasyon cerrahisinde yer almalımıdır?
Evet:48 Hayır:0
8.Robotik cerrahi uygulamaları konusu ülkemizde nasıl bir gelişim gösterecektir?
Gelişim gösterecektir:10 Göstermeyecektir:35
9.Fetal cerrahi uygulamaları konusu ülkemizde nasıl bir gelişim gösterecektir?
Yaygınlaşacak:9 Yaygınlaşmayacak:34
C.Büyükünal: Fetal endoskopik işlemlerin aratacağı ancak fetal açık cerrahinin ise azalacağını
düşünüyorum. Nanoteknoloji belki de bu konuda çok yardımcı olacaktır.
A.Celayir: Kurumumuza fetoskop alındı ve birkaç yıl içinde işlemlere başlanması öneriliyor.
Ancak Kadın - Doğum uzmanlarının yapması düşünülüyordu. Bu nedenle ikna etmek oldukça zor
oldu.
D:Araştırma:
1.Hangi konularda araştırmalara öncelik verilmelidir? Prevalans, etyoloji, genetik
2.Çocuk Cerrahisi alanında kurumsal ve ulusal araştırma politikaları belirlenebilecek
midir?
Evet:26 Hayır:12
102
H.Çavuşoğlu: Kurumsal olabilir ancak ulusal politikanın belirlenmesi bana zor görünüyor.
İ.Ulman: Şu anki çalışmalar tamamen sınava yada eldeki malzemeye göre yönlendiriliyor.
H.Okur: Uluslar arası politikaların etkisi ve devlet desteği ile belirlenebilir diye düşünüyorum.
G.Tekant: dernek olarak bu politikaları belirleyebiliriz.
H.Doğruyol: Önce bizim karar vermemiz gerekir.
M.Melikoğlu: Bu belirleme genelde üniversite senatolarına bağlı ve döner sermaye gelirlerinin
aktarımında etkili olamıyoruz. Kaynağı veren kesimin ikna edilmesi lazım maalesef çocuk
cerrahları olarak bunda pek etkili olamıyoruz.
3.Ulusal ve uluslararası düzeyde çok merkezli çalışmaların özendirilerek, AB fonları veya
benzerlerinden destek alınması sağlanabilecek mi?
Evet:46 Çekimser:2
E:Sağlık politikası-Sağlık Bakanlığı:
1.Çocuklara ailesinin dilediği hastanede tedavi olma hakkı tanınacak mı?
Evet:31 Hayır:7
A.Celayir: Avrupa sağlık sistemine entegrasyon gereğince aile hekimliği sistemi yerleştiğinde
sevk zinciri de gelişecektir.
İ.Durak: Bu proje Dünya Bankası ve IMF desteği ile devam etmektedir.
2.Çocuk Cerrahisi eğitim,araştırma ve hizmet alanında yetki sahibi kurumlar arasında
eşgüdüm sağlanabilecek midir?
Evet: 20 Hayır:19
Ü.Zorludemir: S.B. şu anda en büyük otorite. Elindeki yetkileri devretmeyeceği için üniversite
ve S.B. arasında eşgüdüm sağlanması oldukça zor görünüyor.
103
M.Melikoğlu: Birkaç ay önceki toplantıda S.B temsilcisi bakanlığın hizmet sektöründen
çekilerek denetleyici görevi üstleneceğini belirtmişti. Bu nedenle evet dedim.
3.Çocuk ameliyatı yapabilmek için cerrahi branşlarda eğitim standartları oluşturulacak
mıdır?
Evet:15 Hayır:22
4.Diğer cerrahi branşların eğitimlerine Çocuk Cerrahisi rotasyonu konulacakmıdır?
Evet:4 Hayır:45
5.Çocukluk çağı hastalıklarının tedavi masrafları sigorta durumuna bakılmaksızın devlet
bütçesinden karşılanması mümkün olacak mıdır?
Evet:24 Hayır:18
A.İ.Dokucu: Genel sağlık sigortası çıktı ve uygulamaya geçti.
M.Melikoğlu: Ali İhsan’ın belirttiği gibi uygulamada var ancak 8-10 sene sonra kaynak sıkıntısı
olacağını düşünüyorum.
6.Çocuğun cerrahi hastalıkları konusunda eğitimi olmayan uzmanların çocuk ameliyatı
yapması engellenebilecek midir?
Evet:18 Hayır:29
H.Okur: Sağlık sigortası kapsamının genişletilmesi ile bu önlenebilir. Şu an SSK’da genel
cerrahlar çocuk ameliyatı yapamıyorlar.
A.Gürpınar: Özel sağlık sigortaları da bu konuda engelleyici ve seçici bir tavır alabilir.
Y.Söylet: Kısa vadede bunun engellenebileceğini sanmıyorum.
104
7. Sağlık Bakanlığı, tıpta uzmanlık belgelendirilmesi konusundaki yetkisini uzmanlık
derneğine devretmeli midir?
Evet:41 Hayır:2 Çekimser:1
A.İ.Dokucu: Kısmen çekimserim. Bu yetkinin diğer ülkelerde nasıl verildiğini öğrenmemiz
gerekir.
İ.Durak: Amerika’da meslek örgütleri, Avrupa’da ise kamu ve meslek örgütleri ile ortaklaşa
verilmektedir. Mezuniyet sonrası eğitim dahi derneklere bağlıdır.
H.Doğruyol: Aslında yetki bizde , S.B onay makamıdır.
T.Dağlı: Eğitimi biz veriyoruz,ancak belgelendiremiyoruz. S.B. bu yetkiyi devretmek istemiyor
aksine bir yaptırım olarak(Mecburi hizmet) kullanıyor.
105
3 MART 2007 Cumartesi
09.00 - 12.00 Yapılandırılmış Tartışma
Yönlendiriciler: Ali Avanoğlu, İlhami Sürer
Raportörler: Orkan Ergün, Gülce Hakgüder
Kurultayın bu oturumu Sn Prof Dr İhsan Numanoğlu ve Prof Dr Akgün Hiçsönmez’in
Türkiye’deki modern Çocuk Cerrahisinin kurulumu ve katkıları vurgulanarak başlamıştır.
Ardından Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği’nin anket yoluyla tüm eğitim kurumlarından istediği
ve 34 eğitim kurumunun bilgilerini göndererek katkıda bulunduğu kuruluş tarihçeleri ve
gelişmeleri gözden geçirilmiştir. Daha sonra, oturumda bulunan katılımcılara görüş ve katkılarını
için söz verilmiş ve önceki oturumlarda sınırları ana hatları ile çizilmiş olan Türkiye’deki Çocuk
Cerrahisi eğitimi ve eğitim verecek kurumların alt yapısı ve sahip olması arzu edilen minimum
standartlar tartışmaya açılmıştır.
Minimum Standartlar Konusunda Tarışma Özetleri
T. Dağlı: Klinik başkanları Üniversite Hastaneleri için Profesör veya Doçent, Sağlık Bakanlığı
Eğitim Hastaneleri için ise Şef düzeyinde olmalıdır.
H. İlhan: Eğitim veren kurumlarda bulunması gereken ihtisas veren yardımcı dallardan birisinin
de “Göğüs Kalp Damar Cerrahisi” olduğu söylenmişti. Bunun Kalp “Damar Cerrahisi” olarak
düzeltilmesinin daha iyi olacağını düşünüyorum.
H. Okur: Tıbbi Genetik Laboratuarı da eklenmeli.
S. Aksöyek: Minimum koşullar slaytında hasta yatak sayısı 30, poliklinik sayısı da 300 olarak
görünmekteydi. Benim bu rakamlar konusunda bazı tereddütlerim var, 20 yatak denmişti.
A. Avanoğlu: Burada tartışılan ihtisas veren kurumlar için mutlak ve optimum gerekliliklerdir.
Bu bağlamda “çocuk psikiyatrisini” de eklemenin iyi olacağını düşünüyorum.
T. Dağlı: Avrupada alt sınırlar var. Asgari gereklilik olarak Çocuk Sağlığı yeterli bulunmuştu.
Oysa bazı ek yan dallar eklenmeli. Örneğin “Yenidoğan” minimum koşullara eklenmeli midir?
Yenidoğan operasyonlarının yapılabilmesi için minimum koşulların sağlanabilmesi için
Yenidoğan yan dalının minimum gerekliliği mutlaka tartışılmalıdır.
A. Celayir: Bizim Zeynep Kamil Hastanesinde 300 yatağımız var; bunun 100’ü yenidoğan, ama
yenidoğancımız yok. Fakat çok iyi hizmet veriyoruz.
M. Melikoğlu: Türkiye’de neonatolog sayısı son derece azdır. Bu nedenle gerçekçi olmak
açısından “yenidoğan servisinin varlığı” olarak düzeltilebilir.
S. İskit: Burada eğitim verecek kurumların sahip olması gereken minimum koşullardan
bahsederken eğitim vermesi gereken bölümler ile bulunması gereken bölümler ayırt edilmelidir.
Y. Söylet: Plastik Cerrahi, Ortopedi, Kalp-Damar Cerrahisi, Pediatri, Kadın Doğum, Nöroşirurji
dalları eğitim vermeli; Nükleer Tıp, Pediatri Yan Dalları ise bulunmalı ama ihtisas vermeleri
zorunlu değil.
H. Doğruyol: İdeal Çocuk Hastanesi modelinde bunların tümünün olması gerekli midir? Örneğin
Kadın Doğumun burada yeri olamaz. Ama optimum şartlarda gerekli mi? Evet gerekli. Beyin
cerrahisi örneğin optimum koşullarda mutlaka olmalıdır. Burada ihtisas verme konusu
tartışılmalıdır. Neden illa ki tüm bu dalların ihtisas verme zorunluluğu olsun?
106
E. Karadağ: Uzun yıllardır Devlet Hastanesinde çalışan bir hekim olarak acil travmalarda,
örneğin beyin cerrahisinin yokluğu veya ulaşıncaya kadar geçen sürede sıkıntı yaşıyoruz. Bu
nedenle nöroşirurjinin bulunması şarttır.
C. Büyükünal: Perinatolojinin varlığı bence Kadın Doğumdan daha gereklidir. Nükleer Tıp
Uzmanı gereklidir, ama asistana gerek yok. Fakat beyin cerrahisi asistanı mutlaka gereklidir.
M. Küçükaydın: Bence önerilen optimum koşullar geliştirilmelidir.
Çocuk Cerrahisi Kliniklerinde Uzman Hekim Çalıştırılmalı mıdır?
T. Dağlı: Bu sorunun cevabına aslında herkes evet dedi. Eğitim veren Çocuk Cerrahisi
Kliniklerinde çalıştırılacak olan uzman hekimin eğitim yetkisi olmalıdır. Bunun karşılığı da
öğretim görevlisidir. Ama geçici çalışacak bir uzman deniyorsa o ayrı bir konu.
H. Doğruyol: Hepimiz uzmanız, başka bir dalın uzmanı mı çalışacak?
A. Avanoğlu: Oturumun bu bölümünde akademik kadro dışında uzman hekim çalıştırılması
tartışılacaktır.
Ü. Zorludemir: Tartışılan bir diğer şey de uzman hekimin Batıdaki “attending, fellow” gibi
geçici olması, herhangi bir akademik beklenti içinde olmaması gerektiğidir.
S. İskit: Eğitim sistemimizi hizmet yükü üzerinden değil işletim sistemi üzerinden
tanımlamalıyız. Örneğin, biz asistanları kaldırsak klinik döner mi, dönmez mi? Eğer
dönmeyecekse o zaman hizmet yükü için asistan alınıyor demektir. İdealde asistan olmadan da
dönebilecek yapılanmada olan bir klinikse o zaman kaliteli eğitim verilebilir.
G. Kıyan: Bir çocuk cerrahisi kliniğinde akademik kadro dışında ömür boyu uzman kalmayı
kabul eden ve akademik beklentisi olmayan birisi çalıştırılmalı mıdır? Asıl soru budur.
S. Aksöyek: Akademik kadro talebinde bulunmaya uzman hekim zaman içinde hiç kimsenin
onayının olmasına gerek duymadan doçentlik sınavına başvurabilir ve alabilir. Bu engellenemez.
S. Arda: Akademik ünvan vermek zorunda değilsiniz. Bizim kurumumuzda 2-3 yıllık
sözleşmeler ile işler yürütülmektedir. Uzman doçentlik sınavına girebilir. Ancak çözüm yine de
sözleşme ile bulunabilir.
A.İ.Dokucu: Periferdeki uzmanlar Fransa örneğinde olduğu gibi gece nöbet koşulları için
kliniklere afiliye edilebilirler.
Ü. Zorludemir: Çocuk Cerrahisi Uzmanlarının sayısı giderek artmaktadır. Bu nedenle asistan
alımı kısıtlanmalıdır. Bundan ötürü de uzman çalıştırmak zorundayız. Sözleşmeler ile çözüm
getirilebilir. Önce tavsiye kararı alıp sonra çözüm aramamız gerekir.
G. Kıyan: Türkiye koşullarında uzmanların asistanlardan ziyade öğretim üyelerini replase
edeceklerini düşünüyorum. Bundan ötürü pratisyen hekim çalıştırmak daha mantıklı olabilir.
Y. Söylet: Kurumlar hizmet yürütmek için asistan alıyorlar. Bu bir gerçek. Bu nedenle pratisyen
hekim çalıştırılabilir. Yeni çözüm yollarından korkmamalıyız.
S. Sözübir: Akreditasyon ve sağlıkta kalite konusu giderek yayılmaktadır. Bunun en önemli
katkılarından birisi de görev tanımlarıdır. Her bir anabilim dalı için görev alacakların görev
tanımları iyi yapılırsa uzman hekimler rahatlıkla çalıştırılabilirler.
“Uzman Çalıştırılmalı mıdır?” konusu oylanmıştır, ve görev tanımı yapılmış olmak koşulu ile
40 evet, 6 hayır oyu almıştır.
Eğitim kliniklerinde asistan sayısı hangi parametrelere göre belirlenmelidir?
107
İşçi ihtiyacını karşılamak için asistan alınmamalıdır. Bu davranış biçiminden vaz geçilmelidir.
Minimum kriterlere sahip kliniklerin iş gücünü karşılamak üzere asistan alımlarını kısıtlamak
gerekmektedir.
Buna göre; üç öğretim üyesi, 20 yatak ve yılda ortalama 500-600 ameliyat, bir eğitim kliniğinin
minimum gereksinimi gibi gözükmektedir. Bu özellikler “BİR BİRİM” olarak değerlendirilirse
bir birim=bir asistan alarak düşünülmelidir.
T. Dağlı: 1 birime 1 asistan ama 100 ameliyata bir asistan ise 5 asistan lazım bir birime.
İ. Sürer: Bir birim sadece bir asistan alacak anlamına gelmemektedir. Ancak, asistan eğitimi
verebilir ve bu sayı minimum 4 olmalıdır.
T. Dağlı: Bence aslında bir asistan mezun olana kadar ne kadar ameliyat yapmalı? Onu
belirlemek gerekiyor.
C. Büyükünal: 500-600 ameliyat mantıklı bir rakam gibi gözüküyor.
A. Avanoğlu: Bu konunun müfredatta tartışılması daha iyi olacak sanırım.
G. Kıyan: Bu durumda yılda 500-600 vaka yapan 4-5 asistan alsın mı? Bu anlama mı geliyor?
İ. Durak: Görüldüğü kadarıyla yılda bir merkezin yapması gereken operasyon sayısında genelde
bir görüş birliği oluştu gibi anlaşılıyor. Yalnızca bu merkezin alması uygun olan asistan sayısında
bir görüş birliği yok.
Ortak Karar (Konsensus):
Eğitim vermek için minimum kriterler:
1. Bazı merkezler birden fazla birim ya da birden az birim olarak oluşmaktadır. Burada eğitim
verebilmek için en önemli kriter cerrahi operasyon sayısıdır. Poliklinik sayısı operasyon sayısının
2-3 katı olmalıdır.
2. Yatak sayısı ortalama 20, yıllık operasyon sayısı 500-600 ameliyat ve operasyon sayısının
yaklaşık 3-4 katı kadar poliklinik sayısı olmalıdır.
3. Öğretim üyesi sayısı merkezin sahip olduğu yatak ve polikilinik sayısına göre belirlenmelidir.
4. Eğitim verecek merkezde en az üç öğretim üyesi – bunlardan birisi profesör veya doçent olmak
koşulu ile – olmalıdır.
OY ÇOĞUNLUĞU İLE KABUL EDİLMİŞTİR (Ortak görüş kararına kliniğin sahip
olması gereken alt yapıda bulunması gereken kütüphane ve teçhizat gibi kalemler de
eklenecektir.)
T. Aktuğ: Operasyon sayılarında birimi tanımlarken günübirlik ve elektif cerrahi sayısını da
%50-60 olarak tanımlamak gerekmektedir.
G. Tekant: Avrupa Board’u için 1000 üzerinde operasyon yapmak gerekmektedir. Bugün 500600 operasyon Türkiye ortalamasıdır. Ama bizler bu rakamlardan memnun değiliz.
Türkiye ortalamasını yansıtan klinik Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi
Kliniği’dir. Büyük Klinikler Marmara’nın katları olarak tanımlanmaktadır. Daha küçük
klinikler ise sorunlarını afiliasyon ile halletmelidir. Bu hedeflenebilir mi?
A. Avanoğlu: Ortak görüş kararındaki kriterlere uyan klinik bir birim kabul edilirse, bir birimin
altında kalanların korkmasına gerek yoktur. Bu sorunu aşmak için afiliasyon yapılmaları önerilir.
M. Kaya: Öğretim üyelerinin afiliasyonunun zor olduğunu düşünüyorum.
108
T. Dağlı: Afiliasyona asistan eğitimi açısında bakmak gerekmektedir. Rotasyon ile afiliasyonu
karıştırmamak gerekir. Rotasyon belli merkezlere asistanı gönderip o merkezde görgüsünü,
bilgisini arttırmasını sağlamaktır.
T. Aktuğ: Miniumum standartın BİR BİRİM olmaması gerektiğini düşünüyorum. Bunun
yanında afiliasyon eğitim kurumları arasında olmalıdır.
Minimum kriterlere sahip bir eğitim kliniğinde yıl içerisinde opere edilmesi gereken olgu sayıları
ve bu olguların hangi hastalıklardan oluşması gerektiği konusunda küçük bir grup hazırlık yapıp
büyük grubun görüşüne sunabilir. Burada kliniklerde yapılması gerekenler ile asistanın yapması
gereken operasyonlar ayırt edilmelidir.
109
3 Mart 2007, Cumartesi
15.30 – 17.30 Eğitim Standartları Grup Çalışmaları Sunumları ve Tartışmaları
Moderatörler: T. Dağlı, H. Öztürk
Raportörler: S. Demirbağ, Y.H. Çavuşoğlu
Müfredat, rotasyon ve asistan karnesi grubu sunumunu G. Kıyan yaptıktan sonra tartışmalar
şu şekilde oldu:
İ. Durak: Yetkinlik; bilgi, beceri ve tutumları alışkanlık halinde kullanabilmesidir. Yetkinliğin
derecesi, vardır; acemi, usta vb. Programın sonunda hangi yetkinliği, hangi düzeyde olması
gerektiği belirtilmeli.
A. Gürpınar: Uludağ Üniversitesinde akreditasyon çalışmaları sırasında öğretim üyelerinin
yetkinlik alanları soruldu. Kişiler beyan etti, amirleri onayladı, anlaşmazlık olduğunda dekan
hakemlik yaptı.
A. Önen: Fetal cerrahi de ilave edilmeli.
A. Celayir: Radyolojik girişimleri de listeye almalı mıyız?
T. Dağlı: Listeler hazırlanırken ameliyat ağırlıklı düşünmedi. Diğer yetkinlikleri de
tanımlamalıyız.
H. Doğruyol: Malpraktis açısından yetkinlik listelerini geniş tutmalıyız.
S. Sözübir: Kişilerin yetkinlikleri ayrı ayrı tanımlanmalı.
İ. Durak: İş tanımı ile yetkinlik karıştırılmamalı. İş tanımları alt yetkinliklere bölünebilir.
G. Karagüzel: Yetkinlik alanlarında sistematik karışık.
T. Aktuğ: Avrupa board sınavında yetkinlikler altı madde sıralanmış. İletişim becerisi de
yetkinlik alanı olmalı.
(2. slayt)
G. Kıyan: Genel yetkinlik alanlarına tıp hukuku, adli tıp, araştırma da ilave edilmeli. İstatistik de
ilave edilebilir.
İ. Ulman: Bu listelerin adli yönü açısından durum ne?
(3. slayt: rotasyon)
G. Kıyan: Bir yıllık başka merkezlerde rotasyonda uygulamada ekonomik ve pratik sorunlar var.
YÖK'e mesaj gönderilmeli.
(slayt, eğitim toplantıları)
G. Kıyan: Pediatri dalları ve perinatoloji de ilave edildi. Derneğin kurs programları var, çeşitli
zorunluluklar olacak.
S. İskit: Yeterlilik sınavını amaçlayan kursların genel içeriğini anlattı.
G. Kıyan: Tez için ön şartlar olmalı mı?
S. Aksöyek: Tez tıpta uzmanlık tüzüğünde mevcut. Ona uygun olacağını belirtebiliriz.
T. Dağlı: Yasal sınırlar var ama bizim de önerilerimiz olabilir.
M. Çakmak: Tez hocasının üç yıllık öğretici olması maddesi uygulamada gözden kaçırılıyor.
M. Kaya: Önce indeks olgu kavramına karar verilmeli, sonra indeks olgulara karar verilmeli.
ABD'deki durumdan örnek verdi.
G. Kıyan: Log book'da sadece ameliyat sayıları var ama hastanın takibinde ne öğrendiği de göz
önüne alınmalı. Portfolyo halinde geniş bir kayıt toplanmalı, sınav öncesi değerlendirilmeli.
T. Aktuğ: Portfolyo asistanın kendi kendisini değerlendirmesini sağlar. Biz onu
değerlendiremeyiz. Asistan karnesi daha kolay değerlendirilir.
110
İ. Durak: Portfolyo ile asistana kendini izleme davranışı ve sorumluluğu kazandırıyoruz. Dosya
eğiticiler tarafından belli periyotlarla incelenmeli. Önemli olan program değil, öğrenilen şeyler.
Öğrenmeyi izlemeli, değerlendirmeli.
U. Koltuksuz: Bir asistan karnesine ihtiyacımız var. Belirli bir karne temin etmeliyiz. Bu karne
ile öğretim üyeleri de değerlendirilebilmeli.
A.Gürpınar: Uludağ'da TÇCD karnesi ile JCI karnesi birleştirildi.
A. Avanoğlu: JCI ile bizim işimiz farklı.
Eğitim kurumlarının eş yetkilendirilmesi grubunun sunumunu M. Melikoğlu yaptıktan sonra
tartışmalar şu şekilde oldu:
M. Melikoğlu: Bu gönüllüdür. Minimuma ulaşıldıktan sonra ulusal eşyeterlilik yapılmalı.
Rotasyon ve afiliasyondan bahsetti. Eşyeterliliğin kalitenin bir parçası olduğunu söyledi.
İ. Durak: ISO eğitime uymuyor. Asıl prestijli olan EUMS. Kaliteyi geliştirmek için başka
yöntemler de var. Akreditasyonda karar verici evet veya hayır olarak karar verir.
Kurumlar birbirini değerlendirmeli. Bu akreditasyon değil vizitasyon. Kaliteyi arttırır. İç
değerlendirme sistemi de olmalı, iç değerlendirme için sistematik veri toplanmalı.
T. Dağlı: Öz değerlendirmeyi kalite için yapmalıyız. Bazı dernekler bunu yapıyor. Vizitasyona
başlayabiliriz, UDEK bunu bizden istiyor.
A. Celayir: Eğitim programı yapmalı, uygulayıcıya imzalatmalı ve değerlendirip dosyalamalıyız.
Tüm eğitimleri belgelendirmeliyiz.
T. Aktuğ: Eğitimde ölçülebilir sonuçlar daha zor. Avrupa’da da eğitimin ölçülebilen
özelliklerini tespit edememişler.
M. Melikoğlu: Yapılacak denetlemeler yapıcı olmalı. Bu değerlendirmeleri biz yapabiliriz.
İ. Ulman: Akreditasyonun amacı bunu sağlayamanların bir süre sonra eğitim veremeyeceğidir.
Akreditasyona dernek başlayabilir. Standartları zaten belirledik. Minimumları akreditasyon
kriteri olarak kullanırız.
T. Dağlı: UYEK sadece yol gösterecek yöntemi sunacak. Kriterleri yeterlilik kurulları
saplayacak.
M. Çakmak: Büyük merkezler bu sayılara ulaşabilir. Geriye kalan merkezler için bu çok zor. Bir
milat konulabilir ama acele etmemeliyiz.
İ. Durak: Akreditasyon kalite aracı olmalıdır, amaç olamaz. Akreditasyon bir süreçtir.
Yeterlilik sınavı ve resertifikasyon grubunun sunumunu N. Kılıç yaptıktan sonra tartışmalar
şu şekilde oldu:
A. Avanoğlu: Temel tıplardan niye soru istiyoruz? Soru toplamak çok zor oluyor.
N. Kılıç: %30 temel bilimler, %70 klinik bilimlerden soru planladık. Uzun süredir temel bilimler
pratiğinden uzak olduğumuzdan bizim için zor.
Ü. Zorludemir: Temel bilimcilerden soru istemeliyiz.
A. Önen: Temel bilimciler tıp kökenli bile değil, zor olur.
İ. Ulman: Sınavlar kongreler ile birlikte olursa daha iyi olur.
S. Aksöyek: Temel bilimlerden değil, ilgili bilimlerden soru alınmalı.
H. Okur: Temel bilim sorularını da biz hazırlamalıyız.
111
UZMAN PANELİ SONUÇLARI – KURULTAY SONUÇ BİLDİRGESİ
(Uzlaşma sağlanan konularda Dernek ne yapmalı?, Uzlaşma sağlanamayan konularda strateji ne
olmalı?)
2015 yılında / 2015 yılına dek....
A. İnsan gücü
1. “Öğretim üyesi olabilmek için board sınavından geçilmiş olması şartı getirilmelidir”
konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
2. “Çocuk Cerrahisi disiplini içinde öğretim üyelerinin branşlaşmış olması doğrudur” konusunda
GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
3. “Çocuk Cerrahisi için re-sertifikasyon süreci başlatılmış olmalıdır” konusunda GÖRÜŞ
BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
4. “Ülkedeki tüm çocuk cerrahları board sınavına katılmış olması beklenmektedir” konusunda
GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
5. “Çocuk Cerrahlarının tek başına muayenehanecilik yapması doğrudur” konusunda GÖRÜŞ
BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
6. “Bir çocuk cerrahının hizmet vermesi gerek 0-18 yaş aralığındaki popülasyon sayısı 50,000100,000 olmalıdır” şeklinde düzeltilerek GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR (40 Evet, 4 Hayır).
7. “Kamuda çalışan çocuk cerrahlarının özlük haklarının iyileştirilmesi bugün için öngörülemez”
şeklinde düzeltilerek GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR (36 Evet, 2 Hayır).
T. Dağlı: Öğretim üyesi atanma kriterleri arasında “ulusal yeterlilik sınavını geçmiş olma”
gerekliliği dekanlıklara bildirilmelidir.
İ. Ulman: Genç nüfus başına düşen çocuk cerrahı sayısında şu anki oran gerçekte
göründüğünden daha azdır. Ayrıca gerçek olan birşey var ki o da 2015 yılında genç nüfus için
50,000’e bir çocuk cerrahı düşecek, yani oran daha da azalacak.
T. Aktuğ: Genel sonuca göre mevcut cocuk cerrahı sayısı bugün için iyi, ama bu durumda uzun
zaman başka asistan almayacağız anlamına geliyor.
E. Karadağ: İnegöl’ün nüfusu 60 bin; bunu 30 bini çocuk desek, en az 100 bin nüfuslu
kasabalara uzman göndermek gerekiyor demek ki.
T. Dağlı’nın önerisi ile, 50,00 – 100,000 arası nüfusa bir çocuk cerrahı hedeflenmesi gerektiği
konusunda ortak görüş birliği sağlanmıştır.
B. Eğitim
1. “Eğitim kurumlarının bağlantılılarının güçlendirilmesi, afiliasyonu ve dış rotasyonlar
gerçekleştirilebilir hedeflerdir” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
2. “Çocuk cerrahisinde öğretim üyeliğine atanma kriterleri olamlıdır” konusunda GÖRÜŞ
BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
3. “Minimal invaziv cerrahi girişimler için ülkemizde bilgisayar programları destekli eğitim
maketleri kullanımı yaygınlaşacaktır” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
4. “Mezuniyet sonrası çocuk cerrahisi eğitiminin asgari standartları (zamanlama, süre, içerik)
belirlenmiş olacaktır” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
112
5. “Çocuk cerrahisi alanında sürekli tıp eğitiminin asgari standartları (zamanlama, süre, içerik)
belirlenmiş olacaktır” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
6. “Eğiticilerin resertifikasyonu gereklidir” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
7. “Mezuniyet öncesi çocuk cerrahisi eğitiminin asgari standartları (zamanlama, süre, içerik)
belirlenmiş olacaktır” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR.
8. “Eğitim kurumlarının minimum standartlarının belirlenip hayata geçirilmesi mümkün müdür?”
şeklinde düzeltilerek GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR (41 Evet, 1 Hayır).
9. “Eğiticilerin eğitim etkinliklerindeki performanslarını değerlendirme sistemi kurulmalı mıdır?”
şeklinde düzeltilerek GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR (Oybirliği).
10. “Deneysel çalışmalar çocuk cerrahisi eğitimi içerisinde yer almalı mıdır?” konusunda
GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR (53 Evet, Hayır 2).
S. İskit: Deneysel çalışmalar çekirdek programın içinde yer almak zorunda değildir. Deneysel
çalışmalar bunu zenginleştirebilir, ama şart değildir.
A. Celayir: Deneysel çalışmalar yapılacaksa akademik gelecek isteyenler yapılsın.
T. Aktuğ: Bilimsel düşünme yeteneği, öğrenme gerekliliği şarttır. İleride akademisyen olmamayı
hedefleyen birisi bilimsel olmayacak anlamına gelmez. Bu nedenle deneysel çalışma şarttır.
H. Doğruyol: Ben tez yapılması gerektiğine de inanmıyorum. Uludağ Üniversitesi’nde
akademisyen olmak isteyenlere mutlaka doktora yapma zorunluluğu getirilmiştir. Tez doktora
için bir gerekliliktir.
G. Karagüzel: Sorudaki ifade asistanın deneysel çalışma yapmasını zorunlu kılmaz. Asistan bir
öğretim üyesinin yaptığı çalışmaya da katılabilir.
Ü. Zorludemir: Aynı düşünüyorum. Asistan öğretim üyesinin yaptığı deneysel bir çalışmaya da
katılabilir.
O. Ergün: Bugün deneysel çalışmalar gerçekte doçentlik sınavları için yayın sayısını arttırmak
amacına hizmet etmeye başlamıştır. Oysa unutulmaması gereken önemli bir yön, deneysel
çalışmaların aslında klinkte sahip olduğumuz sorunların çözülmesi için yürütülmesi gereken bir
araç olduğudur. Bu da kritik düşünme için gerekli araştırma yöntemlerini bilmeyi ve anlamayı
gerektirir. Ben bu nedenle asistanın deneysel çalışmalara katılması gerektiğini düşünüyorum
N. Kılıç: Bu olanağa sahip olmayanlar için asistan bu programın olduğu bir yerde bu eğitimi
almalıdır.
İ. Durak: Burada tartışılan “temel araştırma yöntemlerinin eğitimi verilmeli midir?” değildir. Bu
nedenle sorudan MUTLAKA terimini çıkartmalıyız.
A. Kazez: Eğitim konusunda eğitici eğitimi eklenmelidir.
C. Sağlık Hizmetleri
Bu başlık altında bir tartışma olmamıştır.
D. Araştırma
Maddeler üzerinde görüş birliği sağlanmıştır.
E. Sağlık Politikası – Sağlık Bakanlığı
İlk 3 maddede herhangi bir tarışma olmamıştır. Ancak kurultay katılımcıları 4., 5., 6., 7.
maddelerin arzu edilir konular olduğunu, fakat bu konuda umutlarının olmadığını belirtmişlerdir.
E. Karadağ: Bu kurultaya beni davet ettiğiniz için çok teşekkür ederim. Ben 26 yıldır çocuk
cerrahisi uzmanıyım. Yirmi dört senedir Bursa’ dayım. Özellikle son zamanlarda teoriği iyi,
113
pratiği zayıf, etik ve deontolojik yetileri zayıf bir uzman gelişi var. Bu dikkat çekicidir. Buradan
Sağlık Bakanlığı’na bir mesaj da çıkmalı. Çocuk cerrahisi uzmanının bulunduğu yerlerde genel
cerrahların ya da diğer branşların çocuk hasta ameliyat etmesi engellenmelidir. Dernek olarak
Sağlık Bakanlığı’ndan uzak duruyoruz. Neden Sağlık Bakanını ya da ilgilileri de kurultaya
çağırmadık? Neden kongrelere çağrmıyoruz? Hele ki bir çocuk cerrahı da Sağlık Müsteşarı ise bu
daha hassasiyetle yapılabilir bence.
A. Avanoğlu: Sağlık Bakanlığı temsilcileri gelince politik işe dönüşüyor - teknik iş olamıyor.
M. Melikoğlu: Biz Sağlık Bakanı’nı Urfa’ya çağırmıştık, gelmedi.
A. Kazez: Bence de çağırılmalıydı.
H. Okur: Katılan Anabilim Dalı Başkanları ve Klinik Şeflerinin isimleri ve ünvanları yazılarak
Sağlık Bakanlığı’na iletilmelidir diye düşünüyorum.
A. Celayir: Bence gelmeseler de biz davet mektubu göndermeye devam edelim.
C. Büyükünal: Bence, sivil toplum örgütlerine ve diğer sağlık kurumlarına da bu sonuçlar
bildirilmeli. Bilim teknik dergisi (Cumhuriyet), TTB, YÖK, NTV, populer bilim teknik’ e
bildirilmeli. Bizlerin çocuk cerrahisinin gelecekteki eğitim programını bu günden planladığını
bildirmeliyiz, duyurmalıyız.
İ. Durak: Ben beni buraya davet, burada bulunarak ve tartışarak katkıda bulun herkese teşekkür
ederim. Sizlerden çok şey öğrendim. Dayanışmayı, cerrahi kararlılıkla ve keskinlikle karar
almanızı gördüm. Bu bizlerin diğer derneklerle, kurumlarla olan çalışmalarımızda da bizlere yön
verecek. Tekrar çok teşekkürler.
114
SONUÇ RAPORU
Eğitici Kadro:
Eğitici kadronun üniversite klinikleri için en az bir profesör veya doçent ve iki yardımcı doçent,
sağlık bakanlığı eğitim hastaneleri için ise bir şef ve iki şef yardımcısından oluşması gerektiği
vurgulanmıştır. Bunun yanısıra, her ne kadar asistan eğitimine ilişkin bir yapılanmanın
ayrıntılarında girilmediyse de eğitim veren kurumların asistan sayılarının hizmet gereksinimlerine
göre değil, verilebilecek üst düzey eğitim kalitesine göre düzenlenmesi gerektiği konusunda
görüş birliğine varılmıştır.
Çocuk Cerrahisi Eğitim Kliklerinde Minimum Standartlar:
Eğitim verecek kliniklerde yıllık operasyon sayısı ortalama 500-600 seviyesinde olmalıdır.
Ayrıca, operasyon sayısının %50-60’ı günübirlik ve elektif cerrahi olgulardan oluşmalıdır.
Poliklinik sayısı yıllık operasyon sayısının 2-3 katı olmalıdır. Bu kliniklerde en az 20 yatak
bulunmalı, bunun en az %10’u (2 yatak) yoğun bakım, %10-20’si (2-4 yatak) yenidoğan yatağı
olmalıdır. Bu düzeyde iyi bir standart için vardiyalar da düşünüldüğünde 20 hemşire
gerekmektedir.
Eğitim verecek kliniklerin sahip olacağı alt yapı olanakları arasında aynı kurum çatısı altında
Kalp-Damar Cerrahisi, Kadın Doğum, Pediatri, Patoloji, Radyoloji, Nöroşirurji, Çocuk
Psikiyatrisi, Ortopedi, Nükleer Tıp, Perinatoloji, ve Yenidoğan Servisinin varlığı gereklidir.
Pediatri Yan dallarının bulunması bir gerekliliktir. Ancak bunların tümünün ihtisas verir düzeyde
olmasına gerek yoktur.
Bunun yanında, eğitim verecek kurumlarda öğretim üyeliğine atanma kriterlerinin ilkelerinin
saptanması gerektiği üzerinde durulmuş, öğretim üyesi olacak kişinin mutlaka ulusal yeterlilik
sınavından geçmiş olması gerektiği konusunda görüş birliği sağlanmıştır. Ayrıca, eğitici
konumunda olanların re-sertifiye edilmesinin uygun bir görüş olduğu savunulmuştur. Üniversite
kliniklerinde çalışan öğretim üyelerinin branşlaşmalarının prensip olarak doğru olduğu görüşüne
varışmıştır.
Minimum kriterleri tutturan bir klinik, bir eğitim kliniği olmaya hak kazanır. Asistan alımı
merkezi planlama ve gereksinimlerle belirlenir. Minimum kriterleri tutturan eğitim kliniklerinin
kaç asistan alacağı tartışma dışıdır. Asistan sayısının ve alımının sınırlandırılabilmesi amacı ile
görev kapsamı belirlenmiş, görev tanımları iyi yapılmış ve akademik kadroda olmayan
uzmanların çalıştırılması konularına görüş birliği oluşturulmuştur. Asistan alımının
sınırlandırılması gerektiği, ideal olarak bir çocuk cerrahisi uzmanın hizmet vereceği 0-18 yaş
popülasyonun 50,000-100,000 arasında olması gerektiği, bu nedenle asistan alımının merkezi bir
otorite tarafından doğru ve akılcı bir şekilde planlanması gerektiği vurgulanmıştır. Dileyen çocuk
cerrahlarının kendi başına muayene hekimliği yapabilecekleri belirtilmiştir.
Eğitim kurumlarında eşgüdümlü ve afiliasyon ilkeleri çerçevesinde çalışma ve dış rotasyon
programlarının gerçekleştirlmesi gerektiği gerçeği üzerinde görüş birliği mevcuttur. Mezuniyet
115
öncesi ve sonrası eğitimin minimum standartlarının belirlenmesi ve hayata geçirilmesi mümkün
gözükmektedir. Bunun yanında deneysel çalışmaların uzmanlık eğitiminde yer almasının önemli
olduğu konularında görüş birliği mevcuttur.
Çocuk Cerrahisinde optimum hizmetlerin çocuk hastanelerinde gerçekleştirilebileceği görüşü
hakimdir. Yanısıra, bazı hastalık gruplarına özgü bölgesel çocuk cerrahisi merkezlerinin
belirlenmesinin ve kurulmasının uygun olacağı belirtilmiştir. Benzer şekilde, çocuk cerrahisinde
bazı alt çalışma grupları oluşturmak yoluyla ulusal tanı ve tedavi rehberlerinin hazırlanmasına
gereksinim olduğu ortaya çıkmaktadır. Transplantasyon konusunda da ülkemizde henüz tam
olarak hedeflenen noktaya ulaşılamamıştır. Çocuk cerrahlarının bu konu ile ciddi olarak
ilgilenmeleri gerekmektedir.
Çocuk cerrahisinin kapsamına giren hastalıklarda gelecekte güvenilir insidans ve prevalans
çalışmalarına gereksinim vardır. Bu tür çalışmaların yürütülmesi için büyük bir istek olmasına
rağmen yeterli verilere ulaşılabileceği konusunda tereddütler mevcuttur. Çok merkezli
araştırmalara olan gereksinim açıktır. Bu tür çalışmaların özendirilip Avrupa Birliği ya da benzeri
fonlardan destek alınması konusunda tam bir görüş birliği mevcuttur. Kurultay üyeleri gelecekte
kurumsal ve ulusal araştırma politikalarının belirlenmesi ve gerçekleştirilmesi için çok istekli
olmakla beraber yeterince umutlu olmadıklarını da vurgulamışlardır.
Ulusal sağlık politikası yönünden gelecekte uzmanlık belgelendirmesi yetkisinin Sağlık
Bakanlığı’ndan meslek örgütlerine devredilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, çocuklar için
ailenin dilediği hastaneye başvurarak tedavi olma şansının tanınması gerektiği konusunda tam bir
görüş birliği mevcuttur. Çocuğun cerrahi sorunlarının bu konuda eğitim almamış uzmanlarca
yapılmasının kesin olarak engellenmesi gerektiği görüşü dile getirilmiştir. Buna karşın, bunun
gerçekleşebileceği konusunda bir ümitsizlik söz konusudur. Benzer şekilde, çocukluk çağı
hastalıklarının sigorta durumuna bakılmaksızın devlet tarafından karşılanması gerektiği ümit
edilmekle beraber bunun da gerçekleşebileceği konusunda genel bir ümitsizlik mevcuttur.
116
KURULTAY
RESİMLERİ
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127

Benzer belgeler