Çocuk Cerrahisi II. Eğitim Kurultayı Kitabı
Transkript
Çocuk Cerrahisi II. Eğitim Kurultayı Kitabı
ÇOCUK CERRAHİSİ II. EĞİTİM KURULTAYI GÜLHANE ASKERİ TIP AKADEMİSİ ve TIP FAKÜLTESİ 2-4 MART 2007, ANKARA KURULTAY KİTABI Derleyen Prof. Dr. Ali AVANOĞLU Doç. Dr. Serdar H. İSKİT ÇOCUK CERRAHİSİ YETERLİK KURULU Cenk SN BÜYÜKÜNAL Nizamettin KILIÇ Tanju AKTUĞ Mustafa MELİKOĞLU Cahit TANYEL Güngör KARAGÜZEL Serdar H. İSKİT TÜRKİYE ÇOCUK CERRAHİSİ DERNEĞİ Ünal ZORLUDEMİR Ali AVANOĞLU Hakan ÇAVUŞOĞLU Mustafa MELİKOĞLU Cahit TANYEL Selim AKSÖYEK Gonca TEKANT KURULTAY BAŞKANI Prof.Dr. Cenk S.N. BÜYÜKÜNAL KURULTAY SEKRETERİ Doç.Dr. Serdar H. İSKİT 2 Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği II. Eğitim Kurultayı’nın Değerli Üyeleri, I.Eğitim Kurultayı’nı yıllar önce yine bir Mart ayı başında Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Tıp Fakültesi’nde düzenlemiştik. İkincisini de Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Tıp Fakültesi’nde düzenliyoruz. Böyle bir toplantı düzenlemek, bazı özel nitelikleri ve özelliği olan katılımcı insanları gerektirir. Bu tür toplantıların çekici bir sosyal yanı yoktur. Bu tür toplantılara parasal destek de bulunamaz. Bu tür toplantılar için harcayacağınız, 3 günlük, siz ve aileniz için çok değerli olan hafta sonunu, yoğun geçen bir haftanın ardından eşiniz ve çocuklarınızla birlikte geçirmeniz beklenir. Sezonun filmlerini, gidemediğiniz sahne oyunlarını izlemek için Mart ayı biçilmiş kaftandır. Ama siz bu üç günü, eğitim gibi zor, size kısa sürede hiçbir getirisi olmayan bir konuya ayırdınız; hazırlık yaptınız. Bunun için sizler özelsiniz, özellikli insanlarsınız dedim. Sizleri geldiğiniz için kutluyor, teşekkürlerimizi sunuyoruz. Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı’nın en yoğun ve sıkıntılı günlerinde, yapılması gereken ve yaşamsal öneme sahip işler varken, bir eğitim toplantısına katılmış, öğretmenlerimizi ve özellikle hanım öğretmenlerimizi yüceltici bir söylev ile onurlandırmış, cesaretlendirmişti. Hiçbir savaşın, eğitim başarısı olmaksızın kazanılamayacağının farkındaydı. Mustafa Kemal, eğitime verdiği önem nedeniyle, İstanbul Üniversitesi’nde yaptığı incelemelerde, hoca kürsüde ders anlatıyorsa, oturmasını rica eder ve kendisi dersi ayakta dinlerdi. Atatürk’ün eğitim veren kişilere gösterdiği incelik ve saygı, günümüz politikacılarına, devlet adamlarına ders verir niteliktedir. Çocuklarınıza vereceğiniz hafta sonunu buraya harcıyorsunuz. Ama gerçekte, bu hafta sonunu torunlarınıza, torunlarınızın çocuklarına ya da onların sağlık sorunları ile ilgilenecek, onları yaşama kavuşturacak “çocuk cerrahlarının daha iyi yetişebilmesi “ amacıyla kullanmış olacaksınız. Bu hafta sonunuzu gelecekteki genç meslektaşlarınızın daha iyi eğitilmesi, onlara ülkenin her yanında olabildiğince standard bir eğitim verilmesi, daha kaliteli bir eğitimin daha da iyi denetilebilmesi, kaliteyi arttıracak sınavların uluslararası düzeyde gerçekleştirilmesi, asistan eğitiminin olmazsa olmaz koşulu olan “asistan karnelerinin” eksiksiz uygulanması gibi konulara ayıracak, sorunları çözümleyici önlemleri bularak toplantıyı sonuçlandıracaksınız. Bu toplantıdan evlerinize, görevini yapmış insanların adrenalin dozuna sahip olarak döneceksiniz. Ne mutlu sizlere! II. Eğitim Kurultayı’nın gerçekleşmesinde ilkinde olduğu gibi önemli yardımlarını gördüğümüz GATA Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı ‘nın tüm elemanlarına, Gülhane Askeri Tıp Akademisi ve Tıp Fakültesi Dekanlığı’na, Kurultay için her tür katkıyı yaparak bizleri destekleyen Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği Başkanı ve Yönetim Kurulu’na, bu toplantıda sunulacak belki de en önemli çalışma olan “Çocuk Cerrahisi’nin Dünü,Bugünü ve Yarını” projesinin mimarı ve TÇCD Genel Sekreteri Prof. Dr. Ali Avanoğlu’na, programın yapılması, en ince ayrıntıların çözümlenmesi işini başarı ile gerçekleştiren Kurultay Genel Sekreteri Doç. Dr. Serdar İskit’e, bu çalışmanın her aşamasında bizlerle kol kola çalışan Prof. Dr. Haluk Öztürk’e, bilimsel programın hazırlanması aşamalarında önemli katkıları olan Prof. Dr. Tanju Aktuğ’a ve çalışma gruplarında görev alan meslektaşlarımıza, konuk konuşmacılara teşekkürü bir borç bilirim. S.N. Cenk Büyükünal Türkiye Çocuk Cerrahisi Yeterlilik Kurulu Başkanı 3 II. ÇOCUK CERRAHİSİ EĞİTİM KURULTAYI PROGRAMI 2 Mart 2007, Cuma ÇOCUK CERRAHİSİNİN DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINI ÇALIŞMASI 10.00 – 10.15 10.15 – 12.00 Açılış M. Zeki Bayraktar (GATA Dekanı) Haluk Öztürk (GATA Çocuk Cerrahisi A.D. Başkanı) Cenk Büyükünal (Yeterlik Kurulu Başkanı) Ünal Zorludemir (TÇCD Başkanı) Çocuk Cerrahisinin Dünü, Bugünü, Yarını Çalışmasının Araştırma Sonuçları Çalışmanın tanıtımı 15’ Türkiye’deki çocuk cerrahisi eğitim kurumlarının tarihçesi 15’ Türkiye’de çocuk cerrahisi eğitim kurumlarının envanteri 15’ Çocuk cerrahlarının mesleklerinden memnuniyetlerinin araştırılması 15’ Çocuk cerrahlarının gelecek beklentileri ve hedefleri 15’ Tıp fakültesi internlerinin gelecek beklentileri, kariyer tercihleri içerisinde çocuk cerrahisinin yeri 15’ Ali Avanoğlu Cenk Büyükünal Ali Avanoğlu H. İbrahim Durak Ahmet Kazez H. İbrahim Durak 12.00 – 13.30 Öğle Yemeği 13.30 – 15.00 Grup Çalışmaları Yönlendiriciler: H. İbrahim Durak, Ali Avanoğlu Eğitim kliniklerinin minimum standartlarının saptanması On yıl sonra çocuk cerrahisi alanında hekim, altyapı ve olanaklar 4 15.00 – 16.00 Grup Sunumları Moderatörler: H. İbrahim Durak, Ali Avanoğlu Raportörler: Gonca Tekant, Selami Sözübir 16.00 – 16.30 Kahve arası 16.30 – 19.00 Çocuk Cerrahisi Kliniklerindeki Minimum Standartlar (Uzman Paneli) Moderatörler: H. İbrahim Durak, Ali Avanoğlu Raportörler: İbrahim Karnak, İlhami Sürer 3 Mart 2007, Cumartesi ÇOCUK CERRAHİSİNİN DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINI ÇALIŞMASI 09.00 – 12.00 Yapılandırılmış Tartışma Moderatörler: Ali Avanoğlu, İlhami Sürer Raportörler: Orkan Ergün, Gülce Hakgüder Sağlık Bakanlığı’na yönelik mesajlar Eğitim Kurumlarına yönelik mesajlar Çocuk Cerrahlarına yönelik mesajlar 12.00 – 13.30 Öğle Yemeği EĞİTİM STANDARTLARI ÇALIŞMASI 13.30 – 15.15 Grup Çalışmaları Müfredat, Rotasyon ve Asistan Karnesi Yönlendiriciler: Yunus Söylet, Gürsu Kıyan Eğitim Kurumlarının Eşyetkilendirmesi Yönlendiriciler: Cenk Büyükünal, Mustafa Melikoğlu Yeterlik Sınavı ve Resertifikasyon Yönlendiriciler: Tanju Aktuğ, Nizamettin Kılıç 15.15 – 15.30 Kahve arası 15.30 – 17.30 Grup Sunumları ve Tartışmalar Moderatörler: Tolga Dağlı, Haluk Öztürk Raportörler: Suzi Demirbağ, Hakan Çavuşoğlu 5 17.30 - 17.45 Kahve arası 17.45 – 18.30 Sonuç Bildirgesinin Hazırlanması Moderatörler: Ünal Zorludemir, Cenk Büyükünal 4 Mart 2007, Pazar TEMEL EĞİTİM KURSLARI EŞGÜDÜM ÇALIŞMASI 09.00 – 09.15 Açılış, program, Amaç ve Hedeflerin Okunması Tanju Aktuğ 09.15 – 09.45 Kursların ve Uygulama Standartlarının Tanıtımı Serdar İskit 09.45 – 12.00 Kurs Uygulamaları (Grup Çalışması) Yönlendiriciler: Güngör Karagüzel,Mustafa Olguner, Gürsu Kıyan, Coşkun Özcan Amaç-hedef belirleme hazırlığı Etkileşimli sunum hazırlığı Olgu sunumu hazırlığı Radyoloji oturumu hazırlığı (Coşkun Özcan) (Mustafa Olguner) (Gürsu Kıyan) (Güngör Karagüzel) 12.00 – 13.30 Öğle Yemeği (13.30) 13.30 – 14.30 Grup Sunumları Moderatörler: Yunus Söylet, İbrahim Ulman 14.30 – 15.00 Tartışma ve Kapanış Moderatörler: Tanju Aktuğ, Serdar İskit 6 Türkiye’ de Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının dünü, bugünü ve yarını: Hekim gereksinimi, hizmet ve uzmanlık eğitimi standartları Proje Raporu (TÇCD II. Eğitim Kurultayı 2-4 Mart 2007 GATA’da tartışılmak üzere hazırlanmış ilk versiyondur) Hazırlayanlar Dr. H.İbrahim Durak Dr. Ali Avanoğlu Dr. Cenk Büyükünal Dr. Ahmet Kazez Sunuş Elinizde tuttuğunuz bu taslak rapor ülkemizde eğitim veren tüm çocuk cerrahisi kurumlarının katılım ve katkısı ile yürütülen 3 yıllık bir çalışmanın henüz tamamlanmamış ürünüdür. 2-4 Mart 2007 tarihlerinde düzenlenenen ÇOCUK CERRAHİSİ II. EĞİTİM KURULTAYI’nda üzerinden tartışılıp eklenecek sonuçlarla tamamlanıp basılması ve dağıtılması hedeflenmektedir. Bu ilk versiyon içinde önemli hatalar barındırabilir. Katkı ve önerilerinizle birlikte düzelteceğimizi ve geliştireceğimize inanıyor, başarılı ve verimli bir Kurultay geçrimesini diliyoruz. Proje grubu 7 İÇİNDEKİLER SUNUŞ 7 PROJE: TÜRKİYE’ DE ÇOCUK CERRAHİSİ UZMANLIK ALANININ DÜNÜ, BUGÜNÜ VE YARINI: HEKİM GEREKSİNİMİ, HİZMET VE UZMANLIK EĞİTİMİ STANDARTLARI 9 ÇOCUK CERRAHİSİNİN DÜNÜ 11 1. EGE ÜNİVERSİTESİ 13 2. HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ 20 3. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ 21 4.İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ (CERRAHPAŞA) 22 5.ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ 31 5.GATA 32 6.ANKARA ÜNİVERSİTESİ 32 7.ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ 33 8.ISTANBUL ÜNİVERSİTESİ (İSTANBUL) 34 9.GAZİ ÜNİVERSİTESİ 34 11.SAĞLIK BAKANLIĞI BEHÇET UZ ÇOCUK HASTANESİ 35 12. ŞİŞLİ ETFAL EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 37 13. AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ 37 14. MARMARA ÜNİVERSİTESİ 38 15. KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ 38 16. İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ 39 17. ZEYNEP KAMİL HASTANESİ 39 18. ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ 39 19. OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ 40 20. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ 43 21.CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ 44 22. FATİH ÜNİVERSİTESİ 44 23. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ 44 24. HARRAN ÜNİVERSİTESİ 45 25. MERSİN ÜNİVERSİTESİ 45 26. GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ 46 27. BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ 46 28. ZONGULDAK KARA ELMAS ÜNİVERSİTESİ 47 29. KIRIKKALE ÜNİVERSİTESİ 48 48 30. SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ 31. AFYONKARAHİSAR ÜNİVERSİTESİ 48 32. MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ 48 33. TRAKYA ÜNİVERSİTESİ 48 TÜRKİYE’DE ÇOCUK CERRAHİSİ UZMAN VE ASİSTANLARININ MESLEĞİ TERCİH NEDENLERİ, DİSİPLİNİN İMAJI, ÖRGÜTLENMESİ, SUNULAN HİZMETLER VE UZMANLIK EĞİTİMİ HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ 51 ÇOCUK CERRAHİSİ EĞİTİM KLİNİKLERİ ENVANTERİ 59 TÜRKİYE’DE ÇOCUK CERRAHİSİ KLİNİKLERİNİN GELECEK PLANLARI 67 TÜRKİYE 2005-2006 EĞİTİM ÖĞRETİM YILINDA TIP FAKÜLTELERİNİN SON YILINDA OKUYAN ÖĞRENCİLERİN KARİYER TERCİHLERİ VE ÇOCUK CERRAHİSİNİN YERİ 72 (EK 1) 79 A CROSS-SECTIONAL SURVEY REPORT ON FACTORS INFLUENCING THE CHOICE OF PEDIATRIC SURGERY AS A MEDICAL CAREER AMONG TURKISH PEDIATRIC SURGEONS AND RESIDENTS 79 8 Türkiye’ de Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının dünü, bugünü ve yarını: Hekim gereksinimi, hizmet ve uzmanlık eğitimi standartları H.İbrahim Durak Ali Avanoğlu Giriş Ülkemizde tıpta uzmanlık alanında hekim gereksiniminin hizmet ve uzmanlık eğitiminin standartlarının belirlenmesi tamamen Sağlık Bakanlığı’ nın yetkisindedir. Bunun yanı sıra üniversiteler, uzmanlık dernekleri, Türk Tabipleri Birliği bu konuda çalışmalar yürütmektedir ancak halen bu konularda ülke gereksinimlerine karşılık verecek, bilimsel kanıtlara dayalı, kamu ve sivil toplum örgütlenmelerinin üzerinde uzlaştığı bir planlama, uygulama ve değerlendirme süreci hayata geçirilememiştir. Dünya’ da bu standartların belirlenmesi için ülkemizdekine benzer kurumların farklı ağırlıklarda rolleri ve sorumlulukları bulunmaktadır. Diğer yandan uluslararası örgütlenmeler (örn. UEMS) bu standartlara ait çalışmalar yapmakta, öneriler geliştirmekte ve üyeleri aracılığı ile bu önerilerin hayata geçirilmesi için çalışmalar yürütmektedir. Genel Amaç Ülkemizde Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının geçmişi ve bugününe dayanarak geleceğinin planlanabilmesi, makro (ulusal) ve mikro (kurumsal) düzeylerde toplumun önceliklerine uyan bilimsel verilere dayalı, Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanında maliyet-etkin bir sağlık hizmeti, eğitim ve araştırma hizmet planlaması yapılabilmesi, uygulanması ve değerlendirmesi için ana bir belge oluşturmak. Çalışma Başlıkları, Hedefleri, Kapsam ve Yöntem 1.Dün D1. Türkiye’ de Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının tarihsel gelişiminin ortaya konulması Yöntem: Tarihsel kayıt ve dökümanların, biyografilerin, raporların analizi Nasıl başladı-tarihsel köşe taşları (kliniklerin kurulması, derneğin kurulması, Board kurulması v.b.) Yıllar içindeki çocuk cerrahı sayıları, eğitim veren kurumların artışı Eğitim programları Süre: 6 ay 2.Bugün B1. Türkiye’ de şu anda hizmet veren Çocuk Cerrahisi Kliniklerinin altyapı, insangücü ve hizmet olanakları saptanması ve UEMS kriterleri ile karşılaştırılması Yöntem: Kesitsel Envanter çalışması Kaç klinik (eğitim veren, vermeyen), ne zaman kurulmuş Nerelerde (coğrafi dağılım) Altyapı olanakları (UEMS kriter alanlarını kullanarak) İnsangücü olanakları (UEMS kriter alanlarını kullanarak) Verilen hizmetin nicelik ve niteliği (2004 yılı içinde: ameliyat, poliklinik, yatan hasta, enfeksiyon, mortalite v.b gibi niteliğe dair objektif veriler Eğitim (2004 yılı içinde: Mezuniyet öncesi, sonrası, STE etkinlikleri Araştırmalar (son beş yıllık, politika, başlıklar, nasıl kullanılmış) Süre: 1 yıl B2. Türkiye’ de şu anda hizmet veren Çocuk Cerrahisi Kliniklerinin güçlü ve zayıf yönleri ile gelecek hedeflerinin belirlenmesi Yöntem: Kesitsel anket çalışması Hizmet, Araştırma, Eğitim (Mezuniyet öncesi ve sonrası) alanlarının her biri için Kliniğin vizyonu kısa (3 yıl) ve uzun vadeli hedefleri (10-20 yıl) SWOT analizi Süre: 1,5 yıl B3. Türkiye’ deki Çocuk Cerrahları ve Uzmanlık öğrencilerinin Mesleklerine bakış açısı ve gelecekten beklentileri Yöntem: Kesitsel anket çalışması (Posta + yüz yüze) 9 Bağımsız değişkenler (ünvan, yaş, mezuniyet, çalıştığı kurum-biçim, v.b.) Mesleğe bakış açısı (iş doyumu, sorunlar, v.b) Çocuk cerrahlığı mesleğinin geleceğine dair beklentileri (maddi koşullar, hasta profili ve hastalıklar, çalışma koşulları ve alanları, düzenleyici kurum, kendini gördüğü yer v.b) Süre: 1,5 yıl B4. Türkiye 2005-2006 eğitim öğretim yılında tıp fakültelerinin son yılında okuyan öğrencilerin kariyer tercihleri ve bunun içine çocuk cerrahisinin yeri Yöntem: Kesitsel anket çalışması Bağımsız değişkenler (fakülte, yaş, v.b.) Hekimlik mesleğine bakışı Aldığı eğitime (geneli ve çocuk cerrahisi) bakışı Kariyer tercihi (uzmanlık-pratisyenlik, kamu-özel, cerrahi-dahili-temel tıp) ve nedeni Süre: 1 yıl B5.Türkiye’ deki mezuniyet sonrası çocuk cerrahisi eğitimi Yöntem: Kesitsel envanter çalışması Bağımsız değişkenler (kurum, eğitim tipi, süresi v.b) Eğitim programı özellikleri Hedef, içerik, altyapı, eğiticiler, yöntem, değerlendirme, v.b Süre: 1,5 yıl 3. Yarın Y1. Türkiye’ de Çocuk Cerrahlarının 2015 yılındaki iş tanımları ve iş profili (gereken mesleksel yetkinlikler) Yöntem: Çocuk Cerrahları ile Delphi çalışması Hangi hastalıklar-sağlık sorunları-ameliyatlar- (öncelikleme) Hangi çalışma koşulları (uzlaşma) Hangi yasal-örgütsel düzenleme (beklenti) Hangi alt alanlar (beklenti) Süre: Bugün çalışmalarının hemen ardından 6 ay Y2. Türkiye’ de Çocuk Cerrahisi Disiplinin 2015 yılındaki durumu Yöntem: Çocuk cerrahisi alanında eğitici niteliğine sahip deneyimli uzmanlarla uzman paneli Gereken hekim sayısı Çocuk Cerrahının iş tanımı Çocuk Cerrahının iş profili (yetkinlikler) Eğitim Mezuniyet sonrası eğitim programı Hedef, içerik, altyapı, eğiticiler, yöntem, değerlendirme, v.b Mezuniyet öncesi eğitim programı Hedef, içerik, altyapı, eğiticiler, yöntem, değerlendirme, v.b Hizmet Öncelikli hastalıklar Hizmet alt yapısı Araştırma Araştırma altyapısı Araştırma öncelikleri Süre: Dün ve bugün çalışmalarının raporu eşliğinde 1 ay Projeden Beklenen Yararlar ve Sonuçların Uygulamaya Aktarımı Proje kapsamında çalışma sonuçları tek tek ya da hep birlikte ülkemiz için bu alanda planlamaya esas teşkil edecek bir ana belgeler dizisi oluşturacaktır. Bu ana belgeler; a) Ülke düzeyinde planlama yapan kurumlar (DPT, Bakanlıklar gibi), uluslararası kurumlarla (UEMS, Çocuk CerrahisiAvrupa Board’u gibi) paylaşıp makro düzeyde planlama ve uygulama ve değerlendirmelere katkıda bulunulabilecektir b) Türkiye’ de bu alanda eğitim ve hizmet sunan, araştırma yapan kurumların mikro düzeyde planlama ve uygulama ve değerlendirmeleri için yol gösterici olacaktır. c) Diğer uzmanlık dernekleri için örnek bir çalışma ve rapor niteliği taşıyacaktır. 10 Çocuk Cerrahisinin Dünü S.N. Cenk Büyükünal FRCS, FEAPU, FEAPS Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi A.D (*)Çocuk Cerrahisi Eğitimi veren 33 Eğitim Kurumu’nun ortak çaba ve çalışmaları ile gerçekleşmiştir Ülkemizde Çocuk Cerrahisi ile ilgili ciddi anlamdaki en önemli belgenin Amasyalı Cerrah Şerafeddin Sabuncuoğlu’na (XV.yy ortaları) ait “Cerrahiyye-i Ilhaniye “ isimli 3 ciltlik kitabı çocuk cerrahisi ile ilgili bölümleri olduğunu biliyoruz. Bu eserle Sabuncuoğlu, anal atrezi, interseks, hipospadias, inguinal herni, surnümeral parmak, hidrosefali, sünnet ve sünnet komplikasyonları, yapışık labia minora, kısa dil frenulumu gibi hastalıkların tedavsi ile ilgili yeni teknikler, modifikasyonlar, cerrahi aletler önermiştir. Bununla da kalmayarak cerrahi alet ve teknikleri resimlemiştir. Kitap, asistan cerrahların bir bölümünün” hanım cerrah” olduğunu göstermesi açısından da ilginçtir. Batı kültürü ve edebiyatı incelendiğinde, gayrı meşru ya da hastalıklı çocukların toplum tarafından ne denli dışlandığını, istismar edildiğini görebiliriz. Örneğin Sabuncuoğlu’nun yaşadığı zamanlarda Avrupa kültüründe, öldürülmüş yenidoğan bebekler ve vücut dokuları, çeşitli ilaç, krem ve iksirlerin hazırlanmasında kullanılabiliyordu. Napoleon zamanında, gayrı meşru çocuklar, ya da ailelerin istemediği çocuklar sokaklarda bulunan özel çekmeceler ya da dolaplar içine bırakılırdı. XIX.yy da 350.000 kadar bebeğin bu tür yerlere terkedildiği bilinmektedir. Buna karşın Osmanlı kültüründe,toplum çocukların gerek sağlığı ve gerekse çocuk sağlığında etik ilkeler konusunda Avrupa’nın çok ilerisinde düzenlemeler yapmıştı. Buna göre çocuklarda cerrahi girişim yapılmadan önce kadı huzurunda hazırlanıp imzalanan ve “hüccet” diye isimlendirilen formlar bulunmaktaydı.Bu formlar çocuğun ebeveyini ya da vasisi, ameliyatı yapacak cerrah tarafından tanıklar huzurunda imzalanırdı.Bu sisteme göre hasta hakları açısından çocuk ile erişkin arasında hiçbir fark gözetilmez ve cerrah yapacağı ameliyatın özelliklerini ve risklerini ebeveyine ameliyat öncesinda anlatır ve hüccet de ortak bir metin olarak imzalanırdı. Bugün elimizde bulunan ve 15.yy dan kalan metinlerde cerrahi girişim geçirecek çocukların hasta haklarina ne denli önem verildiğini görebiliyoruz: Örneğin Abdullah Azade-i Mehmed oğlu Hayraddin mehmed isimli çocuğun mesane taşı ameliyatından önce Hayreddin oğlu Musa isimli Cerrah ile baba arasında 1486 yılında Bursa ‘da imzalanan bir hüccetde cerrahın sorumlulukları ve ailenin yükümlülüklerini ayrı ayrı görmek mümkün olabilmektedir. Kısaca, Avrupa uygarlığında çocuklarla ilgili pek çok toplumsal aksamalar varken,Anadolu’da çocuk hakları ve çocuk cerrahisi açısından önemli ve ayrıcalıklı bir uygulama görebiliyoruz. Kanımca, çocuk cerrahisi açısından ülkemizdeki en önemli girişim, 19.yy sonlarında Sultan Abdulhamid tarafından kurulan Hamide-i Etfal Hastanesi (Şişli Çocuk Hastanesi) olarak kabul edilmelidir.Bu hastanenin kuruluş planında çocuk cerrahisi ile ilgili ayrı bina mevcuttu. Ayrı ve tüm aksamı paslanmaz çelikten yapılmış bir ameliyathanesi,biberon ve alet sterilizasyon ünitesi, buharla çalışan çamaşır makinası, röntgen ,biyokimya,mikrobiyoloji laboratuar bulunmaktaydı. Çocuklarla ilgili olarak zamanın aşıları hastanede üretilebilmekteydi. Hastanede deneysel girişimler için hayvan deney laboratuarı ve yeni cerrahi aletler yapmak ve protezler üretmek için bir atölye de vardı.Binanın özel havalandırma sistemi bulunmaktaydı. Hasta dosyaları bile dezenfeksiyon sürecinden geçmekteydi. O zamandan kalan fotoğraflar incelendiğinde hastanede bugünkü gibi modern kıyafetlerde çalışan ameliyathane ve servis hemşireleri bulunduğunu görmekteyiz. Hamidiye-i Etfal hastanesindeki en önemli yenilik yeni ameliyat tekniklerinin, ameliyat sonuçlarının, yıllık ameliyat sayılarının ve mortalite-morbidite oranlarının yazıldığı özel bir hastane dergisinin çıkmasıydı.O zamanın verilerine göre Hamidiye-i etfal hastanesinde bazı çocuk tümörleri dahil pek çok ameliyatın yapıldığını ve mortalite oranlarının önemli Avrupa merkezlerinden daha düşük olduğunu görmekteyiz. II. Abdulhamid dönemi siyasal çalkantıları nedeniyle haklı olarak çok sorgulanmış bir dönem olmakla beraber genel sağlık ve çocuk sağlığı açısından ilk ciddi yatırımların yapıldığı bir dönem olarak ortaya çıkmaktadır. Çocuk Cerrahisi ile ilgili olarak 20.yy başlarından sonra akla gelen ilk isim, Akif Şakir Şakar dır. 1933 de Çocuk Cerrahisi ve Ortopedisi Kliniği’nin kurulması ile Istanbul Tıp Fakültesi’nde çalışmaya 11 başlamıştır. Bu konuya verdiği önemi ve yaptığı çalışmaları 1936 da Istanbul’da yayınlanan “Çocuk Cerrahisi ve Ortopedi Kliniği Dersleri” kitabını inceleyerek anlayabiliriz. Kitabın önemli bir bölümü iskelet sistemi ile ilgili hastalık ve travmalara ayrılmış olmakla birlikte spina bifida,doğum travmaları,pilor stenozu,çocukta trakeotomi gibi bugünkü anlamda çocuk cerrahisinin önemli sorunlarına eğilen bölümler bulunmaktadır.Dr Şakar’ın kliniği bugünkü İ.Ü Tıp Fakültesi kuruluşu içinde çalışmaya başlamıştır. Daha sonraki çalışmalarında Münir Ahmet Sarpyener bu ekibin önemli bir elemanı olmuştur. Yakın tarihimize baktığımız zaman ise iki önemli ismin Çocuk Cerrahisi’ni modern temeller üzerinde kurmak adına önemli görevler yüklendiğini görüyoruz: Prof Dr İhsan Numanoğlu ve Prof Dr Akgün Hiçsönmez. 12 1. Ege Üniversitesi 2 Şubat 1961 yılında Ege Tıp Fakültesi Dekanlığı’nın resmen onayı ve kendi ayrı kadrosu ile ilk Çocuk Cerrahisi Kliniği kurulmuş olur. Bu ayrı kadro Op. Dr. İhsan Numanoğlu, Dr. Mustafa Özemre, ve hastabakıcı Emine Hanım’dan oluşmaktadır. Kliniğin kısa sürede çalışır hale gelmesi için yardım toplanır, evde çocuk bezleri dikilir, batın kompreslerine opak hale gelmesi için metal perde halkaları dikilir. Artık çocuk cerrahisi ameliyatları yapılmaktadır. Üstelik yalnızca çocuk cerrahisi... Durum hemen bir yazı ile Sağlık Bakanlığı’na bildirilir. Artık sıra çocuk cerrahisi kavramının profesyonellere ve yöneticilere tanıtılmasına, yani işin zor tarafına gelmiştir. Bunun için çalışmalar iki koldan yürütülür. İlk olarak Dr. Numanoğlu çocuk cerrahisi ve çocuk hastanesi konularında makaleler yazar. Makalelerdeki temel tartışma Çocuk hastanelerini önemi ve yapılanmasının nasıl olması gerektiği konusundadır. Yakın zamanda Amerika Birleşik Devletleri'nde alınan kararlar Türkiye gerçekleriyle harmanlanır. ABD'de 500 bin nüfuslu bir yöreye bir çocuk hastanesi önerilmektedir. Türkiye'nin o yıllardaki koşulları göz önüne alındığında 2 milyon nüfusa bir çocuk hastanesi şeklinde hesaplanarak Türkiye çapında 17 hastane kurulması önerilmektedir. Çocukların her türlü ameliyatları da yine çocuk hastanelerinde yapılmalıdır. Bu fikirler mevcut pek çok branşı rahatsız edecek ve günümüze kadar süregelen tartışmaların Türkiye’deki kaynağını oluşturacaktır. İkinci olarak sağlık bakanlığına ihtisas tüzüğünün değiştirilmesi için müracaat edilir. Eskiden beri çocuk cerrahisinin ortopediden ayrılmasını savunan ve sonradan emekli oluncaya kadar Ortopedi ve Travmatoloji Kürsüsü başkanlığını yapan Dr. Merih Eroğlu bu müracaat yazısını imzalamakta tereddüt etmemiştir. İlk öneri çocuk cerrahisi ihtisas eğitiminin bir yıl genel cerrahi üzerine 4 yıl çocuk cerrahisi eğitimi şeklinde olmasıdır. Ancak bu konuda yazılan yazı o zamanki sağlık bakanı Prof. Dr. Ragıp Üner tarafından dikkate alınmaz ve ilk çocuk cerrahisi tüzüğü aynı yıl hızla çıkartılır. Buna göre ihtisas 2 yıl genel cerrahi ve 2 yıl da çocuk cerrahisi olmak üzere toplam 4 yıldır. Ancak işin iyi tarafı artık çocuk cerrahisi eğitimi müstakil bir ihtisas olarak kabul edilmiştir. İlk yıllarda karşılaşılan zorluklar Yalnız iki yıllık çocuk cerrahisi eğitiminin yeterli olmadığı açıktır. İhtisas tüzüğünün hemen değiştirilmesi için sağlık bakanlığına müracaat edilir. Bu amaçla toplam 12 kez Dr. Numanoğlu bakanlığa gider. Dr. Ahmet İhsan Kırımlı'nın aracı olması ile sağlık bakanı Vedat Ali Özkan'dan TBMM'de randevu alınır. Bakan olaya yumuşak yaklaşır ve müsteşarla görüşmesini önerir. Dr. Numanoğlu iki kalın cilt çocuk cerrahisi kitabını yanına alarak ertesi gün müsteşarı görmeye gider. Amerika'da da çocuk cerrahisinin ayrı bir ihtisas konusu olduğunu ve benzer cerrahi branşlardan pek çok farklılıkları bulunduğunu müsteşara anlatır. Bu amaçla tüzüğün hemen, daha yolun başında iken değiştirilmesini önerir. Müsteşar yanıt olarak kendisinin de genel cerrah olduğunu, uzun yıllar doğuda görev yaptığını anlatır önce uzun uzun. Daha sonra pek çok genç doktorun yurtdışına giderek orada gördükleri lüks şeylerin hepsini Türkiye'ye getirmek istediklerini, bunun doğru olmadığını ve ayaklarının daha fazla yere basması gerektiğini söyler. Dr. Numanoğlu müsteşara uzun uzun çocuğun ülkemiz için önemini, bugünün çocuklarının geleceğimiz olduğunu, çocukların "ölmemeleri" gerektiğini, bunu sağlamanın sosyal devletin görevi olduğunu anlatmaya çalışır. Özellikle bir sağlık bakanlığının bu şekilde konuşmasına son derece üzülmüştür. Kendisinin de yıllarca doğuda mecburi hizmette bulunduğunu, ülke gerçeklerini kendisinin de bildiğini vurgular. Doğudaki çalışmaları sırasında bakanlığın kendisine takdir belgesi verdiğini anlatır. İleride çocuk cerrahisinin her koşulda kendini kanıtlayarak gelişeceğini, o zaman müsteşarın düşüncelerinden ötürü utanacağını vurgular. Sağlık bakanlığı ile bu görüşme Dr. Numanoğlu'nu o kadar üzmüştür ki, başbakan İsmet İnönü ile konuşmak ister. Bu sırada çocuk cerrahisine benzer bir durumda olan beyin cerrahisinde de benzer çalışmaların sürdürülmekte olduğunu öğrenir. Dr. Nurhan Avman da o sıralarda beyin cerrahisi tüzüğünü değiştirmeye çalışmaktadır. Onların önerisi beyin cerrahisi ihtisasının 4 yıl genel cerrahi üzerine 3 yıl beyin cerrahisi eğitiminin verilmesi şeklindedir. Kendisi beyin cerrahisi ihtisasını müstakil hale getirebilmelerini şu şekilde anlatmıştır: bel ağrısından yakınan bir hastası bütçe komisyonunda çalışmaktadır. Onu ameliyat ederek sağlığına kavuşturur. Hasta da altta kalmamış ve müstakil beyin cerrahisi ihtisası için yardımcı olmuştur. Daha sonra ikinci bir girişim, İzmir çocuk hastanesinin devlet kısmında çalışan Dr. Nihat beyin yardımları ile gerçekleşir. Dr. Nihat bey tanıdığı yeni müsteşarlardan Osman beyi İzmir'de evine çaya 13 çağırır. Dr. İhsan bey de oraya gelir ve çocuk cerrahisinin durumunu kendisine uzun uzun anlatır. Müsteşar sağlık şurasında durumu aktaracağına söz verir. Girişimin sonuçlarını öğrenmek için yeniden bakanlığa giden Dr. Numanoğlu'na yetkililer, tüzüğün değiştirilmediğini, bunu gerçekleştirmenin çok güç olduğunu söylerler ve ardından kendisine bir ara formül önerirler: Genel cerrahi ile bir centilmenlik anlaşması yapıldığı takdirde ihtisasın çocuk cerrahisinde geçirilecek sürenin istenildiği kadar uzatılabileceğini ve bunda yasal bir sakınca olmadığını belirtir yetkililer. Böylece bu gün de halen uygulanan "ara formül" resmen uygulanmaya koyulur. İlk çocuk cerrahisi kadrosu İzmir'de kurulan kliniğin ilk kadrosu, Dr. Numanoğlu dışında tek bir personeldir. Daha sonraları laboratuarımızda çalışmaya başlayacak olan bir laborantımızın annesi olan Emine Çalcı hanım, İhsan bey dışındaki tek personeldir. Gece gündüz İhsan bey projeler üretir, Emine hanım da bunları uygulamaya geçirir. Emine hanımın eli dikiş tutmaktadır. Böylece ilk ameliyat örtüleri, pansuman takımları ve yatak çarşafları dikilir. Çocuk cerrahisine başvuran ilk asistan 1961 mezunu Dr. Mustafa Özemre'dir. Dr. Özemre tıp fakültesinden mezun olduktan iki ay sonra çocuk cerrahisinde göreve başlar. Kendisinden yaklaşık bir yıl sonra da Dr. Acun Gökdemir yine Ege Tıp Fakültesinden mezun olarak asistanlık eğitimine başlar. İlk yıllar oldukça sorunlu geçmektedir. Ortopedi ile aynı ameliyathaneler kullanıldığı için her gün yeni problemler çıkmaktadır. Zamanla ortopedi ile başlayan tatlı yarış kendini bir sürtüşme ortamına bırakmıştır. Gerek Merih hanım, gerekse İhsan bey zaman zaman dekana dilekçeler ile başvurmuşlar, Dekan Prof. Dr. İsmail Ulutaş ise sorunları kendi haline bırakmaktan yana tavır almayı tercih etmiştir. Ortopedi ile yaşanan bu rekabet hastanedeki futbol maçlarına da yansımıştır. Hastalardan kurulu takımlarda Ortopedinin hidrosefalili santrforu ve sağ ve sol pes ekinovaruslu ileri oyuncuları varlık gösteremezken, çocuk cerrahisi forveti, O-bain deformiteli ortopedi defansını rahat geçer olmuştur. Bu nedenle çocuk cerrahisinin kolostomili ve anorektal malformasyonlu kalecisine fazla iş düşmemiştir. Dr. Özemre çocuk cerrahisinde 4 yıl çalışır ve sonra ayrılır. Son derece şişman bir beydir ve sağlık sorunları vardır. Bir kaç yıl sonra 41 yaşında iken Ankara'da muhtemelen bir hipertansiyon krizi sonrası vefat eder. Böylece resmi anlamda ilk Türk çocuk cerrahı aramızdan son derece üzüntülü bir şekilde ayrılmış olur. Çocuk cerrahisi eğitimi İstanbul üniversitesinde "birinci reform" olarak isimlendirilen köklü değişiklik 1933 yılında çoğunluğu musevi Alman hocaların Atatürk tarafından Türkiye'ye davet edilmeleri ile gerçekleştirilmiştir. Tıp fakültesine çağrılan patoloji uzmanı Dr. Schwartz, biyokimya uzmanı Dr. Hourowitz, fizyolog Winterstein, mikrobiyoloji uzmanı Dr. Braun bunlardan birkaçıdır. Yeni mezun Türk hekimler daha sonraki yıllarda yurt dışına giderek deneyimlerini arttırarak yurda dönmüşlerdir. Bu hekimlerden Dr. Akif Şakir Şakar eğitimini Almanya'da tamamladıktan sonra yurda dönerek İstanbul Tıp Fakültesine bağlı Haydarpaşa hastanesinde birkaç yataklı bir çocuk cerrahisi ve ortopedi kliniği açmıştır. Böylece çocuk cerrahisi Türkiye'de tanıtılmış oldu. Bu bölümde çocuk cerrahisi olarak çocuk fıtık ve appendisitleri dışında çok özgün ameliyatlar yapılmıyordu. Buna karşın çocukların özel bir cerrahisinin olduğu fikrinin gelişmesi ve yerleştirilmesinde bu bölümün büyük katkısı olmuştur. Tıp eğitiminde "ikinci reform" diyebileceğimiz bir diğer atılım da 1955'li yılların ortalarından, 60'ların başlangıcına dek devam eden, yurtdışında, özellikle Amerika'da eğitim gören hekimlerin, Türkiye'ye getirdikleri yenilikler olmuştur. İşte bu olayın yansımalarından birisi de Dr. İhsan Numanoğlu'nun çocuk cerrahisi kliniğini kurmasıdır. Dr. Numanoğlu'nun çocuk cerrahisi eğitimi ve tanıtılması konusundaki ilk çabaları arasında, üniversite dergilerine yazdığı yazılar önemli bir yer tutar. İhsan Bey’in 1964 yılında Ege Tıp Fakültesi Mecmuasında yayınladığı "Çocuk, hastanesi ve cerrahisi " konulu yazı özellikle çok yankı uyandırır. Bu yazıda çocuğun özellikleri anlatıldıktan sonra, neden çocuklar için ayrı bir hastane organizasyonunun gerektiği ayrıntılı bir şekilde aktarılır. Yazıya en çok diğer cerrahi branşlardan tepki gelir. Ortopedi, kulak-burun-boğaz, göz ameliyatlarının çocuk cerrahları tarafından yapılması gerektiği gibi yanlış bir kanı oluşur. Bunun sonucunda da tepkiler başlar. Aslında Amerika'da konuyla ilgili daha önceki yıllarda pek çok tartışma olmuş ancak sonuçta çocuk hastanesi kavramı yerleşerek, daha da 14 önceki yıllarda İngiltere ve diğer birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi çocuk hastanesi fikri kabul görerek tüm ülkede yaygınlaşmıştır. Bu hastanelerde çocuk cerrahisi dışındaki branşlar da faaliyet göstermekte ancak bu tür özel ameliyatlar o branşın çocukta özelleşmiş cerrahları tarafından yapılmaktadır. Örneğin çocuğun ortopedik ameliyatları "çocuk ortopedistleri" tarafından yapılmaktadır. Ancak konu yeterince açık olarak anlatılamamıştır. Bu tür olumsuzluklar aslında Osmanlı döneminden beri çocuk hastaneleri kurmuş bir ülkede, bu hastanelerin yaygınlaşmasını engellemiştir. Ege Tıp Fakültesinde bir çocuk hastanesi kurulması için Dr. Numanoğlu'nun yönetime yaptığı başvuru, yukarıda anlatılan tepkiler nedeni ile bu yıllarda maalesef reddedilmiştir. Bu başvuru sonucunda önce çocuk cerrahisinin potansiyel bir tehlike oluşturduğu için ortopediden ayrılmasına karar verilmiş, ancak 300 metre karelik bir çocuk cerrahisi servisi için ayrı bir bina yapılabilmesine de izin çıkmıştır. Yeni yapılanma için karar verildikten sonra dekanlıkça bu yapının nasıl oluşacağını saptamak üzere bir komisyon oluşturulmuştur. Komisyonun ilk toplantısına Dr. Numanoğlu'nu davet edilir. Dr. Numanoğlu konu ile ilgili bilgi verdikten sonra, kadın doğum kliniğinin kurucusu merhum Prof. Dr. Haluk Tavmergen çocuğun hastalıklarının, ameliyatlarının ve hatta çocuk ameliyatlarında kullanılan aletlerin farklılığını belirterek yeni oluşumu destekler. Ancak tüm bu çabalar bir çocuk hastanesinin kurulmasına yetmemiş sonuç olarak çocuk cerrahisi ortopediden müstakil bir birim olarak tamamen ayrılmıştır. Öğrencilerin eğitimi için kuruluş yıllarında herhangi bir kaynak mevcut olmadığı için Dr. Numanoğlu, çocuk cerrahisinin Amerika'daki kurucularından Dr. Robert Gross'un 1953 basımlı çocuk cerrahisi kitabının bazı bölümlerini Türkçe'ye çevirerek bir ders notu teksiri hazırlar. Bu dönemde İngilizce, Fransızca ve Almanca dergilere abone olunarak kliniğe getirtilir ve pek çok kitaptan oluşan orta ölçekli bir çocuk cerrahisi kitaplığı oluşturulur. İzmir Behçet Uz Çocuk Hastanesi Çocuk cerrahisi ortopediden ayrıldıktan sonra Alsancak'taki çocuk hastanesinin İntaniye servisine yerleşilir. Ayrıca çocuk hastanesinin poliklinik kısmından bir oda temin edilir. Binada bazı tadilatlar yapıldıktan sonra hasta kabul edilmeye başlanır. Pek çok pratik sorunla karşılaşılmaktadır. Bir gün Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Yiğitbaşı'na bir sorun hakkında bilgi verilirken, dekan Dr. Numanoğlu'na Ankara Tıp Fakültesindeki çocuk kliniğine bir ameliyathane yapıldığını ve burada çocuk cerrahisi yapmak istediklerini aktarır. Dekan Ege'deki sorunların büyük olduğunu söyleyerek, Dr. Numanoğlu'nun çalışmalarını Ankara'da sürdürmesinin daha doğru olacağını söyler. Ancak Dr. Numanoğlu sorunlara rağmen Ege'de kalmak istediğini belirterek teklifi kabul etmez. Amerika deneyimi Çocuk cerrahisi yapılanmasını yerinde incelemek için Dr. Numanoğlu Amerika'da bir kliniğe gitmeyi planlar. Bu ülkede ikinci kuşak çocuk cerrahisi kurucularından Dr. Clatworthy'nin çalıştığı Columbus, Ohio'daki merkez en uygun yerdir. Çocuk cerrahisinin tohumları ilk kez Ladd ve onun takipçisi Gross tarafından Boston'da kurulduktan sonra, ilk "çekirdekten" yetişme Clatworthy, Ohio Üniversitesine giderek bir çocuk cerrahisi kliniği kurmuş ve pek çok yeni uzman yetiştirmiştir. Buradan yetişenler zamanla sayıca Boston'dan yetişenleri kat kat geçerek Amerika'nın her yerine dağılmışlardır. Çocuk cerrahisi Boston'da kurulmuş olmasına karşın, Ohio ekibi tüm ülkenin çocuk hastanelerine yayılarak, Amerikada'ki modern çocuk cerrahisi kavramının yerleşmesine öncülük etmişlerdir. Bu merkezde pek çok yabancı hoca da yetişmiş ve bunlar dünyanın pek çok yöresine dağılarak kendi ülkelerindeki çocuk cerrahisi merkezlerini kurmuşlardır. Bu nedenle Ege Üniversitesi'nde kurulan çocuk cerrahisi ekolü bir anlamda Clatworthy ekolünün bir devamıdır. Dr. Numanoğlu'nun müracaatı kısa sürede kabul edilir ve İhsan hoca 1964 yılında Columbus'a gider. Clatworthy çok iyi bir öğretmendir. Çevresindeki herkesi stimüle eder ve sürekli çalışır. Ekipteki hekimlerden Dr. Thomas Boles tekniği gelişmiş iyi bir cerrahtır, ancak politik nedenlerle daha sonra başka bir merkeze gitmek zorunda kalmıştır. Dr. Boles ile araştırma merkezi gezilir. Klinikte ise en çok yanık bölümü Dr. Numanoğlu'nu etkiler. Burada yaşatılması başlangıçta imkansız görülen pek çok hasta yeniden yaşama döndürülebilmektedir. Diğer bir cerrah Dr. Thomas Morse ise daha çok poliklinikle ilgilenmektedir. Ayrıca araştırma merkezinde çalışmalar yapmaktadır. Merkezin en önemli araştırmaları böbrek transplantasyonu üzerinedir. Burada maymunlara böbrek nakledilmekte ancak renal arter anastomozunda daha sonraları darlık gelişmektedir. Numanoğlu renal arter anastomozunun stent üzerinden yapılamasını önerir. Üç ay sonraki sonuçlar daha iyidir. 15 Kısa bir süre Dr. Numanoğlu poliklinikte çalışır. Hemen her konuda Dr. Clatworthy'nin protokolleri vardır. Bunlardan birisi de travmatik ayak yaralanmaları üzerinedir. Burada travmadan sonra hastaneye getirilen çocuğun ayağı hemen steril vazelinli gaz ile kapatılmakta ve rektal yolla çocuğa sakinleştirici ilaç verilmektedir. Ancak 45 dakika geçtikten sonra hastanın yarası dikilebilmektedir. Bu uygulama pek çok pratik soruna yol açmaktadır. Asistanların çok fazla vaktini almakta, acil yatakları uzun süre işgal edilmektedir. Asistanlar ve hemşireler uygulamaya itiraz etmekte ancak bunu hocaya söyleyememektedirler. Konuyu iletmek üzere Dr. Numanoğlu Dr. Clatworthy'nin odasına gider. O zamana dek söylemeyi planladığı kendi sorunlarını da iletmek için fırsat bulur ve şunları söyler: "Ben fakir bir ülkenin, fakir bir üniversitesinden geliyorum. Üniversitem beni bu ülkeye gönderebilmek için çok büyük fedakarlıkta bulunuyor. Bu nedenle Amerika'da bulunduğum süre içerisinde en kısa zamanda görebileceğim en çok şeyi görmek istiyorum. Lütfen bana daha uygun bir programda çalışmak için olanak sağlayın". Dr. Clatworthy gülerek öneriyi kabul eder. Böylece Dr. Numanoğlu çocuk travmatolojisi, kardiyovasküler cerrahi, plastik cerrahi ve ilgilendiği diğer tüm birimleri ziyaret etmek için fırsat bulur. Tüm ameliyatlara girmeye çalışır. Bir gün vizit sırasında klinikte aynı anda 3 tane pilor stenozu tanısı almış bebek görülür. Dr. Numanoğlu bu duruma hayret eder. Çünkü Türkiye'de pilor stenozu çok nadir görülmektedir. Ortadoğu'da bu hastalığın insidensinin farklı olup olmadığını tartışırlar. Dr. Clatworthy çocuk cerrahisi hastalıklarını, özel olarak da pilor stenozunu diğer hekimlere anlatmak için 14 yıl çaba gösterdiğini, bu çabalar sonunda hasta sayısını arttırabildiklerini anlatır. Konuyu araştırmaya Dr. Numanoğlu Türkiye'ye döndüğünde de devam eder. Dönüşünün ilk ayında çabalar sonuç verir ve pilor stenozu tanısı alan bir hasta ameliyat edilerek tedavi edilir. Hastane kayıtları geriye dönük incelendiğinde ise pilor stenozu olması muhtemel pek çok hastanın kaybedildiği ve hastane kayıtlarında gastroenterit, bronkopnömoni gibi tanılar aldıklarını gözler. Ölen olguların iki tanesinde tanının pilor stenozu olduğu ve bu iki hastaya da gastroenterostomi yapıldığı tespit edilir. Daha ileri yıllarda, Ege çocuk cerrahisinde de aynı tarihte 3 pilor stenozu olgusunun yattığı günlerde bu anı bir anektod olarak hep dile getirilecektir. Gelecek planları Dr. Numanoğlu, Columbus hastanesinde bir gün bodrum katındaki bir büroda hastane planlarını çıkarttırır ve inceler. Amacı bir gün Türkiye'ye döndüğünde modern bir çocuk hastanesi kurabilmektir. Bu sırada Dr. Clatworthy kendisini görür ve çok heyecanlanır. Hemen hastanenin ozalit kopyaları çıkartılır. Bu planlar çocuk hastanesinin olmasa bile çocuk cerrahisinin ileride yapılacak binasının planları için ilham kaynağı ollacaktır. Dr. Clatworthy'nin her yıl mezun ettiği asistanlarına bir kitap hediye etme adeti vardır. Dr. Numanoğlu ayrılırken de kendisine iki ciltlik Pediatric Surgery kitabını hediye eder. Bu kitap yıllarca Ege çocuk cerrahlarının başvuru kitabı olur ve kütüphanedeki yerini alır. Ayrıca Dr. Clatworthy İhsan beye yayınların kopyalerini çıkartabilmesi için kendi kütüphane kartını verir. Böylece İhsan hoca 10 yıl öncesine kadar tüm literatürü indekslerden tarayarak kopyelerini çıkarttırır ve bunları beşer kiloluk paketler halinde posta ile İzmir'e gönderir. Bu kaynaklarda yıllarca Ege çocuk cerrahlarının önemli başvuru kaynaklarından olur. Dr. Numanoğlu ameliyathane standardizasyonu konusunda da Dr. Clatworthy'den pek çok şey öğrenir. Ameliyathane malzemelerinin sterilizasyonu, bohçaların hazırlanış şekli Türkiye'ye dönüşte aynen uygulanmaya çalışılır. Türkiye'nin ekonomik durumu yıllar içinde pek de fazla değişiklik göstermediğinden Ege Çocuk Cerrahisinde hala benzer bir hasta örtüleme alışkanlığı ve bohçalama tekniği kullanıla gelmektedir. Ohio ile temaslar İhsan bey yurda döndükten sonra da devam eder. Amerika'da tanıştıkları Clatworthy'nin diğer asistanları ve ziyaretçileri ile kongrelerde buluşurlar. Dr. Eric Fonkalsrud, Dr. Marc Rowe, Dr. Dick Ellis, Lister ve Zachary bunlardan birkaçıdır. Özellikle BAPS toplantıları her yıl iyi bir buluşma ortamıdır. Bir gün Dr. Clatworthy'den bir mektup gelir. Suudi Arabistan Kraliyet Hastanesi klinik kurdurtmak üzere bir çocuk cerrahı aramaktadır. Dr. Clatworthy, Dr. Numanoğlu'nu tavsiye eder. ancak İhsan hoca daha kuruluş yıllarında üniversitesini bırakmak istemez. Her yıl Columbus hastanesi Ege Çocuk cerrahisi kliniğinin kayıtlarını ve istatistiklerini ister. Çünkü Columbus kaynaklı çocuk cerrahisi kliniklerinden 11. sırada Ege Çocuk cerrahisi bulunmaktadır. Ege'nin sorunları içinde pek çok kez de Dr. Numanoğlu Dr. Clatworthy'ye müracaat eder. Gelişmekte 16 olan kliniklerin benzer durumdaki kliniklerle irtibat kurulması yine Columbus bağlantısı ile sağlanır. Bu kliniklerden nispeten kuruluş organizasyonunu en iyi yapabilen kliniklerden birisi Güney Afrika cumhuriyetindeki, Cape Town'da kurulan çocuk cerrahisi kliniğidir. Bu kliniğin kurucusu Dr. Louw ile temasa geçilir. Dr. Louw'un intestinal atreziler ve anorektal malformasyonlar ile ilgili çalışmaları Dr. Numanoğlu'nu özellikle çok etkiler. Dr. Louw ayrıca Ege'ye pek çok kaynak göndererek kütüphanesinin zenginleşmesine katkıda bulunur. Bu yıllarda Dr. Numanoğlu özellikle anorektal malformasyonlar konusu ile yakından ilgilenir. Hatta yeni bir sınıflandırma yaparak ulusal kongrelerde bildiri olarak sunar. Columbus'tan Pittsburgh'a gidiş Dr. İhsan Numanoğlu, Dr. Clatworthy aracılığı ile Amerikadaki diğer çocuk cerrahisi merkezlerini de görmek için müracaat eder. İlk durak Pittsburgh Çocuk Hastanesidir. Zaman kazanmak için gece otobüsü ile Pittsburgh'a gelir. Sabahleyin doğruca Dr. Kiesewetter'in ofisine gider. Kapıda bekleyenler için sandalyeler sıralanmıştır. İlk sıradaki sandalyenin üzerinde "1. Dr. Numanoğlu" yazmaktadır. Sekreter Dr. Kiesewetter'in erken geldiğini ve kendisini bir süredir beklediğini söyler. Dr. Numanoğlu özür dileyerek içeriye girer. Kiesewetter bir İngiliz beyefendisi görünümünde son derece kibar ve nazik birisidir. Kısa bir tanışma ve konuşmadan sonra polikliniğe giderek anorektal malformasyonlu hastaları birlikte görürler. Daha sonra Dr. Kiesewetter bir hatıra defteri çıkartarak yazmasını rica eder. Kliniği bir hafta kadar önce Dr. Duhamel ziyaret etmiştir. Dr. Numanoğlu onun Fransızca yazdığını görünce kendisi de deftere İngilizce ve Türkçe yazar. Kiesewetter'i Türkiye'ye davet eder. Öğle yemeğinde Kiesewetter çantasından evde hazırladığı sandviçini çıkarır. Dr. Numanoğlu'na da kafeteryadan bir sandviç söylenir. Dr. Numanoğlu'na hastanede bir oda ayarlanır, böylece günün her saati hastaneye girip çıkabilecektir. Kiesewetter Amerika'da genel cerrahlarla çok büyük sorunlar yaşadıklarını ve sorunlar nedeni ile kendisinin Philadelphia'dan ayrılmak zorunda kaldığını anlatır. Çocuk cerrahisini genel cerrahinin bir üst ihtisası olmasının bu sorunlardan kurtulmak için düşünüldüğünü ancak ayrı bir ihtisas dalı olmanın eğitim açısından daha sağlıklı olacağını belirtir. Bir akşam yemeğinde Bayan Kiesewetter 1700'lü yıllardan beri bilinen eski tarifli bir çorba sunar kendilerine. Dr. Numanoğlu da yıllar sonra Kiesewetter ailesinin İzmir'i ziyaretlerinde onlara tarhana çorbası ikram edecektir. Dr. Kiesewetter, İhsan beyi Pittsburgh'daki diğer Türk doktorlarla tanıştırır. Bunlardan bir tanesi Dr. Vahdettin Türkeri'dir. Dr. Türkeri Pittsburgh hastanesinde beyin cerrahı olarak çalışan, Kerkük'lü bir hekimdir. Bir süre Hacettepe hastanesinde de çalışmıştır. Dr. Türkeri, Dr. Numanoğlu'nu diğer bir Türk hekimi Dr. Bülent Kırımlı ile tanıştırır. Dr. Kırımlı anestezi bölümümde çalışmaktadır ve çocuk anestezisi ile ilgili cihaz ve malzemelerin temini konusunda çok yardımcı olur. Bain sistemi için malzemeleri ve özel entübasyon tüplerini İzmir'e gönderir, anestezi protokolleri oluşturulur. Dr. Kırımlı daha sonraki yıllarda da İzmir ile bağlantısını devam ettirir. Her yıl Ege çocuk cerrahisini ziyaret eder. Hatta bir yıllığına anestezi kliniğine ziyaretçi öğretim üyesi olarak gelerek Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde anestezi formasyonunun oluşmasına yardımcı olur. 1968 yılında Dr. Kiesewetter İsrail'deki bir toplantının ardından İzmir'i ziyaret eder. Tepecik hastanesi amfisinde yenidoğan cerrahisi hakkında bir konferans verir. Dr. Numanoğlu konuşmayı tercüme ederek dinleyicilere aktarır. Konferansın sonunda şu sorulara yanıt aranır: 1. Çocuk ve erişkin cerrahisi arasındaki farklılıklar nelerdir? 2. Yenidoğan cerrahide başarıyı etkileyen faktörler nelerdir? 3. Çocuğun cerrahiye verdiği yanıt hangi noktalarda erişkinden farklılıklar gösterir? Boston ziyareti Pittsburgh'dan sonra Dr. Numanoğlu çocuk cerrahisinin Kabe'si olarak nitelendiren Boston'a da kısa bir ziyarette bulunur. Dr. Gross yurtdışında olduğu için Dr. Numanoğlu'nu Dr. Rongino karşılar. Ekibin bir diğer hekimi ve babası İzmirli olan Dr. Eraklis, Dr. Numanoğlu'na kendi odasını verir. İçinde pek çok araştırma merkezinin de bulunduğu dev bir hastanedir burası. Dr. Numanoğlu hastane duvarlarından birinde Türk doktorlarından Nurhan Avman'ın fotoğrafını görünce çok duygulanır. Ertesi gün Dr. Gross gelir ve ameliyathanede buluşulur. O günkü liste oldukça kalabalıktır. Bir çok kasık kanalı ameliyatı art arda yapıldıktan sonra bir talasemili çocuk splenektomi için ameliyathaneye alınır. Splenektominin ardından Dr. Gross tek bir katgüt kullanarak, sürekli dikiş tekniği ile ve sırasıyla 17 önce peritonu, daha sonra kasları, deri altını ve deriyi dikerek ameliyatı sonlandırır. Ameliyat toplam 29 dakika sürmüştür. Ameliyatlar Columbus'tan biraz daha farklı usullerde yapılmaktadır. Daha çok eski yöntemler kullanılmakta ve biraz kanlı geçmektedir. Dr. Numanoğlu'nun 1964 yılında özofagus atrezisi nedeniyle ameliyat edilen bir hastanın faturası dikkatini çeker. Hastaya toplam 35000 dolar harcanmıştır. Bunun üzerine Türkiye'de çocuk cerrahisi hastalıklarının toplam maliyeti merak konularından birisi haline gelir. Amerika, Fransa, İngiltere ve İsveç'in sağlık sigorta sistemini inceler. Bu ülkelerin elçilikleri ile yazışarak değişik sistemler hakkında bilgi toplar. Bu verileri özetler ve Türkiye için önerilerini sağlık bakanlığına gönderir, ama yine hiç bir yanıt alamaz. Boston'da kendisini etkileyen şeylerin başında araştırma olanakları gelir. Harvard tıp öğrencileri daha öğrenimlerinin ilk yıllarından itibaren araştırmaya yönlendirilmektedirler. O yıllarda Dr. Biemann Othersen da aynı yerde araştırma yapmaktadır. Tanışırlar ve özellikle çocuk metabolizması konusunda ateşli tartışmalar yaparlar. Cerrahi metabolizmanın önemli araştırmacılarından birisi olan Dr. Francis Moore ile tanışır. Dr. Moore izotop araştırmaları yapmaktadır ve 30 yataklı bir metabolizma bölümünü yönetmektedir. Çok yararlı bilgiler ve fikirler edinen Dr. Numanoğlu bir süre sonra doçentlik sınavına girmek üzere İzmir'e geri döner. Yeniden İzmir Dr. Numanoğlu 1965 yılında doçent olur. Kendisi bu durumu şöyle ifade eder: "Doçentlik meslek yaşamımın ilk hediyesi idi. Daha sonra 1964'de oğlum Alp ve 1966'da diğer oğlum Tunç doğdu. Onlar da birer hediye idi. Ancak çocuk cerrahisi için ayırdığım tüm zamanı onlardan çaldım. Bunu itiraf etmek istiyorum." Çocuk cerrahisi genel cerrahinin uzun yıllar bir parçası sayıldığından, pek çok genel cerrahi usulü çocuk cerrahisine yadigar kalmıştır. Ancak hemen söylemek gerekir ki bunların çoğu çocuğa uygun teknikler değildir. Dr. Numanoğlu'nun kliniğimize yerleştirdiği yeniliklerin başında anestezi ile ilgili kavramlar gelir. Tentürdiyot çocuk cerrahisi kullanımından kaldırılmış, pansuman arabası fizik ve fikir olarak atılmış, cerrahi aletlerin solüsyonlar içinde saklanarak defalarca kullanılması önlenmiş, bunların yerine modern bir bohça sistemi getirilmiştir. Birim sistemi Çocuk cerrahisinin bizce gelişmesine önayak olan kavramlardan birisi de birim sistemidir. Böylece öğretim üyeleri belirli temel konularda bilgi birikimlerini arttırabilmek ve özel konularda yoğunlaşabilmek imkanı bulmuşlardır. Birimlerin kurulması 1973 yılına kadar gider. İlk ayrılan birim pediatrik üroloji olmuştur. Dr. Gökdemir tıp fakültesinden mezun olduktan sonra hemen çocuk cerrahisi bölümünde ihtisasa başladı. Kendisinden bir yıl kadar önce Dr. Mustafa Özemre de kendisi gibi asistan olarak aynı klinikte ihtisasa başlamıştı. Yukarıda anlatıldığı gibi Çocuk Hastanesinde kendilerine ayrılan sekiz yataklı bir koğuşta ilk hastalarını kabul ederek çalışmaya başlarlar. Dr. Gökdemir 1966 yılında çocuk cerrahisi uzmanı olur ve askerliğini yapmak üzere Ege Üniversitesinden ayrılır. Askerlik görevini 1967-1968 yılları arasında Erzurum'daki Mareşal Fevzi Çakmak Asker Hastanesinde tamamlar. 1968 yılında yeniden Ege’ye dönen Acun Gökdemir, 1973 yılına kadar burada “uzman asistan” olarak çalışır. Uzmanlık yıllarında özellikle çocukların ürolojik hastalıklarına ilgi duyar. Extrophia vesicae özellikle ilgilendiği konulardan birisidir. Bu olgulardaki kontinens durumunu incelediği çalışmasını doçentlik tezi olarak sunar ve 1973 yılında doçent olur. Dr. Gökdemir doçent ünvanını aldıktan sonra Ege Çocuk Cerrahisinde yeni bir yapılanmaya gidilir. İlgilenilen alanların sayısı arttıkça, özel konularda uzmanlaşmanın gerekliliği anlaşılır. Bu amaçla üç ayrı birim oluşturulur. O zamanki isimlendirme ile Birinci birim Dr. Numanoğlu’nun sorumluluğundadır. Bu birimde ağırlıklı olarak plastik ameliyatlar yapılır. Yanık hastaları için ayrı bir bölüm oluşturulur. Yanık kontraktürleri dışında bu birimde yarık damak ve dudak anomalileri, miyelomeningosellerin kapatılması gibi konular yer almaktadır. Dr. Gökdemir’in sorumluluğundaki ikinci birim “pediatrik 18 üroloji” birimidir. Bu birimde ise çocuğun ürogenital hastalıkları ele alınmaktadır. Üçüncü birim Dr. Gökdemir’den sonra çocuk cerrahisi bölümüne giren Dr. Oktay Mutaf’ın sorumluluğundadır ve “pediatrik toraks hastalıkları” bu birimde ele alınmaktadır. Dr. Gökdemir “pediatrik ürolojideki” deneyimlerini arttırabilmek için 1976-1977 yılları arasında altı ay süre ile The Hospital for Sick Children, Great Ormond Street hastanesine gider. İngiltere’deki gözlemleri sırasında kendisini en çok etkileyen Sir David Innes Williams olmuştur. Özellikle vezikoüreteral reflüks cerrahisindeki yaklaşımdan çok etkilenir. Vezikoüreteral reflüksün Politano metodu ile cerrahi tedavisinde Mr. Williams’ın uyguladığı prensipleri dönüşünde İzmir’de uygulamaya başlamış ve kendi deyimi ile “tatlı diseksiyon”u tüm ayrıntıları ile öğrencilerine yıllarca aktarmıştır. Bu temiz ve titiz yaklaşım çocuk cerrahisini kendisinden öğrenenler için “çocukta ameliyatın nasıl yapılması gerektiğini” gösteren en güzel örnek olmuştur. 1980 yılında profesörlüğe getirilen Dr. Gökdemir, Dr. Numanoğlu’nun emekli olmasından sonra 1990 yılında Ege Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı başkanlığına seçilmiştir. Dr. Gökdemir bu dönemde pediatrik ürolojinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması üzerine özellikle yoğunlaşmıştır. 1993 yılında ülkedeki genel eğilim çerçevesinde “Pediatrik Üroloji” resmi bir bilim dalı olarak yeniden yapılandırılmıştır. Pediatrik Üroloji Bilim Dalının kurulmasında Dr. Gökdemir fakülte içerisinde ve YÖK bünyesinde uzun bir mücadele vermiştir ve 25 yıllık köklü pediatrik üroloji geçmişi bu mücadeledeki en önemli destek olmuştur. Pediatrik Üroloji Bilim Dalı bünyesine Doç. Dr. Ali Avanoğlu ve Doç. Dr. İbrahim Ulman'ın katılmasıyla kadrosunu genişletmiştir. Çocuk Cerrahisindeki birim yapısı son on yılda daha da gelişme göstererek arttırılmıştır. Pediatrik onkolojik cerrahi birimi Prof. Dr. Erol Balık sorumluluğunda, Neonatal cerrahi birimi ise Prof. Dr. Ata Erdener sorumluluğunda yürütülmektedir. Dr. Numanoğlu’nun emekliliğinden sonra ise Yanık birimi Prof. Dr. Geylani Özok’un sorumluluğunda yürütülmektedir. Çocuk cerrahisinde birimleşmenin bilimsel bilgi birikimini arttırdığına inanıyoruz. Bu sistemin diğer departmanlara örnek olabileceğini düşünüyoruz. Ege Çocuk Cerrahisi Mezunları 123456789101112131415161718192021222324252627- Mustafa ÖZEMRE Acun GÖKDEMİR Oktay MUTAF Şamil KUDAY Erol BALIK Gazi AYDIN Erol MİR Ahmet ARIKAN Taner GÜRBÜZ Talat DEMİREL Atilla ANAR Cemil ÇETİNTÜRK Adil KAYHAN Osman PEKTAŞ Ata ERDENER İrfan KARACA Şeref ETKER Geylani ÖZOK Uysal ERDEM Nimir EL-DİSİ Mehmet HAZIR Şerafettin YEGANE Salih ÇETİNKURŞUN Ali AVANOĞLU Ali SAYAN Hüseyin İLHAN Mesut YAZICI 28293031323334353637383940414243444546- 19 Can TANELİ Aydın MEVSİM İbrahim ULMAN Ümit SAKALLI Abdulkadir GENÇ Özkan HEREK Mehmet DEMİRCAN Coşkun ÖZCAN Volkan ERİKÇİ Hikmet ŞAHİN Orkan ERGÜN Ahmet ÇELİK Figen BAKIRTAŞ Cahit GÜÇLÜ Teoman ŞEN Murat Sabri YILMAZ Zeliha URAL Nergül Çördük Hakan Aldemir 2. Hacettepe Üniversitesi Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 1963 yılında, çocuk cerrahisi eğitimini Amerika Birleşik Devletleri’nde alarak yurda dönen Dr. Akgün Hiçsönmez tarafından kurulmuştur. Ülkemizde çağdaş anlamda Çocuk Cerrahisi eğitimi veren ilk merkezlerdendir. İlk asistanları Dr. Münci Kalayoğlu, Dr. Nebil Büyükpamukçu ve Dr. Işık Olcay olup onları Dr. Daver Yeker, Dr. Özden Çakmak, Dr. Naci Gürses, Dr. Selçuk Yücesan ve Dr. Nuri Kale izlemişlerdir. Başlangıçta çocuk cerrahları, genel cerrahi uzmanlığı sonrası üst ihtisas olarak çocuk cerrahisi eğitimini almışlar, daha sonra çocuk cerrahisi ayrı bir uzmanlık dalı olarak kabul edilmiş ve doğrudan çocuk cerrahisi uzmanlık eğitimi verilmeye başlanmıştır. Dr. Akgün Hiçsönmez’in yenidoğan cerrahisi konusunda, Dr. Nebil Büyükpamukçu’nun yenidoğan cerrahisi ve çocuk ürolojisi konularında dünyanın önde gelen cerrahları ile değişik dönemlerde çalışmaları ülkemiz çocuk cerrahlarının eğitimine önemli katkılar sağlamıştır. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Avrupa Çocuk Cerrahisi Yeterlilik Kurulu (UEMS - Section of Paediatric Surgery) tarafından Ekim 2004’te değerlendirilmiş ve Mart 2005’te akredite olmuştur. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 52 uzman yetiştirmiş olup, bu uzmanların birçoğu Türkiye’deki diğer Tıp Fakültelerinde çocuk cerrahisi anabilim dallarının kurulmasında görev almışlar, diğer eğitim hastanelerinde de yönetici ve eğitici olarak önemli hizmetlerde bulunmuşlardır. Yetişen uzmanların 19’u profesör, 9’u doçent, 1’i yardımcı doçent olmuşlar, 2’si rektörlük, 1’i kurucu dekanlık, 6’sı dekanlık yapmışlardır. Çocuk Cerrahisi, mide-barsak kanalı, karaciğer ve safra yolları, dalak, pankreas, göğüs kafesi, solunum yolları ve akciğer yanı sıra özellikle üriner sistemin doğmalık ve edinsel cerrahi hastalıkları ve transplantasyonu kapsamaktadır. H.Ü.T.F. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın yapısında, Transplantasyon, Pediatrik Ürolojik Cerrahi, Pediatrik Travma ve Deneysel Araştırma Üniteleri kurulmuş olup halen aktif olarak çalışmalarını sürdürmektedirler. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda temel konular yanı sıra korozif özefagus yanıkları, total barsak temizliğinin histopatolojik etkileri, kontralateral testiküler zedelenme, intrauterin fizyoloji, testiş iniş mekanizmaları, hipospadyas ve konjenital hidronefroz konularında birçok araştırma yapılmakta olup bu güne kadar Science Citation Index tarafından taranan dergilerde, 326 makale yayınlanmış ve bu makalelere 35’i temel kitaplarda olmak üzere 1285 atıf alınmıştır. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, genel çocuk cerrahisi konuları yanı sıra özellikle çocuk onkolojik cerrahisi, çocuk ürolojisi ve organ aktarılması konularında referans merkez konumunda çalışmaktadır. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Çocuk Radyolojisi, Çocuk Onkolojisi, Çocuk Patolojisi, Çocuk Endokrinolojisi, Çocuk Nefrolojisi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ve Yenidoğan Ünitesi ile düzenli olarak eğitim toplantıları yapmaktadır. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda yetişen uzmanlar birçok onursal derece, bilim bursu ve bilimsel ödül almışlardır. Prof. Dr. Feridun Cahit Tanyel 1988 VIII. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi, En İyi Tebliğ Ödülü 1989 Fullbright Bursu 1990 Eczacıbaşı Tıp Ödülleri, Tıp Teşvik Ödülü 1990 Cihat Tahsin Gürson Vakfı, Bilimsel Araştırma İkincilik Ödülü 1991 Hacettepe Üniversitesi Bilim Başarı Ödülü 1992 Cihat Tahsin Gürson Vakfı, Bilimsel Araştırma Birincilik Ödülü 1994 Hacettepe Üniversitesi Bilim Teşvik Ödülü 1994 TÜBİTAK Tıp Teşvik Ödülü 1994 Cihat Tahsin Gürson Vakfı, Bilimsel Araştırma Üçüncülük Ödülü 1996 Bayındır Tıp Merkezi Ödülleri, Bilim Ödülü 1998 GATA 100.Yıl Tıp Etkinlikleri, Bilimsel Araştırma Üçüncülük Ödülü 1999 Hacettepe Üniversitesi Bilim Ödülü 1999 Sedat Simavi Vakfı Ödülleri, Sağlık Bilimleri Ödülü (Ekip olarak) 2001 TÜBİTAK Bilim Ödülü 2002 TÜBA Asli üyeliği Prof. Dr. Feza Miraç Akgür 1994 TÜBİTAK Teşvik Ödülü 20 1998 Fulbright Bursu Doç. Dr. Fatih Kızılcan 2000 TÜBİTAK Tıp Teşvik Ödülü Prof. Dr. Arbay Özden Çiftçi 1997-1998 Hacettepe Bilim Teşvik Ödülü 2003 TÜBİTAK Bilim Teşvik Ödülü 2003 Hacettepe Araştırma Gurubu Başarı Ödülü Doç. Dr. İbrahim Karnak 1990 Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Mezuniyet Üçüncülük Derecesi 1994 Prof. Dr. Cihat Tahsin Gürson Bilimsel Araştırma Ödülü 1998 GATA 100. Yıl Etkinlikleri, Ulusal Tıp Araştırma Ödülü 1998-1999 Hacettepe Bilim Teşvik Ödülü 2003 ODTÜ Prof. M.N. Parlar Araştırma Teşvik Ödülü 2004 Eczacıbaşı Tıp Teşvik Ödülü 2004 TÜBA-GEBİP Seçkin Genç Bilimci Ödülü ve Bilim Bursu 2005 TÜBİTAK NATO-B2 Bursu 2005 Fulbright Bursu Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nebil Büyükpamukçu Öğretim Üyeleri Ve Görevlileri Prof. Dr. Nebil Büyükpamukçu Prof. Dr. Mehmet Emin Şenocak Doç. Dr. İbrahim Karnak Prof. Dr. Feridun Cahit Tanyel Prof. Dr. Arbay Özden Çiftçi Uzm. Dr. Saniye Ekinci Anabilim Dalı Başkanlığı Yapanlar Prof. Dr. Akgün Hiçsönmez Prof. Dr. Münci Kalayoğlu Öğretim Üyesi / Görevlisi Olarak Çalışmış Olanlar Prof. Dr. Akgün Hiçsönmez Prof. Dr. Münci Kalayoğlu Doç. Dr. Işık Olcay Doç. Dr. Özden Çakmak Doç. Dr. Naci Gürses Yrd. Doç. Dr. Nuri Kale Doç. Dr. Mehmet Ali Altun Doç. Dr. Melih Bulut 3. Çukurova Üniversitesi Kliniğimiz Mart 1976 yılında Işık Olcay tarafından kuruldu. Daha sonra Selçuk Yücesan ve Ünal Zorludemir katıldılar. 1986 yılında Selçuk Yücesan ayrıldı. 1987 de Balcalı kampüsündeki hastane binasına taşındık. Sonra sırasıyla Erbuğ Keskin, Hasan Okur, Recep Tuncer ve Serdar İskit’in katılımıyla bugünkü kadromuza ulaştık. Doğu Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu’ nun bazı illerini içine alan geniş bir bölgeye hizmet sunuyoruz. Yetiştirilen uzman sayısı: 32 Bu 32 uzmandan 7 si şu anda Öğretim Üyesi olarak görev yapıyor Ulusal yayın sayısı: 66 Uluslararası yayın sayısı: 51 Bildiri: 164 Düzenlenen workshops: Mesane Ogmantasyonları (Ricardo Gonzales) Vezikoüreteral Reflü (Prem Puri) Laparoskopi (Philippe Montupet) 21 4.İstanbul Üniversitesi (Cerrahpaşa) 1970 yılında Cerrahpaşa Genel Cerrahi Kürsüsü’nün genç asistanlarından Daver Yeker uzmanlık sınavını verdikten sonra Prof Dr.Erol Düren ile konuşur ve çocuk cerrahisine ilgi duyduğunu belirtir. Bu ilgi,çocuk cerrahisinin kurulmasını eskiden beri isteyen, Dr Düren’i memnun eder ve Yeker’e yardımcı olabilmek için Hacettepe TF Çocuk Cerrahisi Kürsüsü Başkanı Prof Dr Akgün Hiçsönmez ile görüşür. Hiçsönmez bu görüşme sonrası Dr Yeker’i Ankara’ya çağırır , sınav ve görüşme aşamasının başarı ile sonlanmasından sonra Dr Yeker Aralık 1970 de Hacettepe’ de Çocuk Cerrahisi Üst İhtisası’na başlar.1973 yılı başında uzmanlığını alır ; uzmanlık tezi “ Hodgkin Hastalığında Staging Laparotomi” dir.Bir süre İstanbul SSK Göztepe Hastanesi’nde çocuk cerrahisi uzmanı olarak çalışır. İstanbul’da göreve başlayan ,modern anlamdaki ilk çocuk cerrahı olma özelliğini kazanır.Cerrahpaşa ile olan bağlantıları devam etmektedir.Bu nedenle, eski kurumuna dönmek arzusundadır.Bu isteği kabul görür.Cerrahpaşa’ya gelip çocuk cerrahisini kurması Aralık 1976 da kürsü kurulu kararı ile belirlenir ve 1.1.1977 de göreve başlar.Dönemin kürsü başkanı Prof Dr Adnan Salepçioğlu ‘dur. İlk zamanlar Cerrahi Kürsüsü’nde bir çocuk cerrahisi servisi yoktur. Aslında Dr Yeker’in ilk başlarda kendine özgü bir odası da yoktur. Ama bütün bu zorluklar içinde çalışmalar yürür ve çocuk kliniği ile iyi ilişkiler kurulur;konsültan düzeyinde hizmet verilmeye başlanır. 1978 de Liverpool’da 6 aylık bir süre için Mr J Lister’in yanında gözlemlerde bulunur.Yurt dışı deneyimlerine ,daha sonraları 1981 de 5 ay süre ile Sheffield’de Mr MacKinnon ile birlikte yaptığı çalışmaları da ekler. 1977-78 yılları arasında geçen süre içinde, acil çocuk ameliyatları ve çeşitli hastanelerinden çocuk –bebek hasta sevkleri olmaktadır.Bu ameliyatlarda cerrahi kliniğinin asistanları amatör bir istekle ona yardımcı olurlar.Dr Yeker kurulacak bir bölümün başında olan kişinin öğretim üyesi olması gerektiğini iyi bilmektedir. Bu nedenle kolları sıvar, “Kedilerde özel olarak oluşturduğu miyektomi yöntemi ile ortaya çıkan kısa barsak sendromunu araştıran” tezini bitirir ve Eylül 1977 de Doçentlik sınavına girerek çocuk cerrahisi doçenti unvanını alır. Çocuk Cerrahisi’nin diğer kurucusu Cerrahi Kürsüsü’nün uzmanlarından Dr Nur Danişmend’ dir. Milli bir basketbolcümüz olması nedeni ile “Büyük Nur “ ismiyle oldukça popüler bir kişiliği vardır. Zamanın direktörü Prof Salepçioğlu onun da bu alanla ilgilenmesine önayak olur ve Londra’da bulunan Hospital for Sick Children, Great Ormond Street Çocuk Cerrahisi Başkanı Mr. H.H. Nickson ile yazışarak Dr Danişmend’in kısa bir dönem için oraya görgü ve bilgisini arttırmak üzere İngiltere’ye gitmesini sağlar.26.11.1974 deki kürsü kurulu kararı ile Dr Danişmend 3.2.1975 de İngiltere’ye gider. Üç aylık eğitim süresi O’na yeterli gelmemiştir.Bu işi yerinde ve iyice öğrenmeyi iyice aklına kor. Yazışmalar ile İngiltere’de kalma süresi uzatılır.Bu arada 1 aylık bir süre için Newcastle’de Mr J Scott ile de çalışma fırsatı bulur. Bundan sonra Londra’ya döner ve iki yıla yakın bir süre Hospital for Sick Children ‘da çocuk cerrahisi eğitimi alır.Mr H.H Nixon ‘dan sonra Mr J.A.S Dickson ile çalışmalarına devam eder.Arada Türkiye’ye gelerek kısa dönem askerlik görevini de tamamlar. 1.6.1977 de Cerrahpaşa’da göreve başlar.D Yeker ile birlikte bir ikil oluşturarak Cerrahpaşa’ya gelen elektif ve acil çocuk cerrahisi hastalarının sorunlarını çözmeye çalışırlar. Bu ortak çabaları olumlu sonuçlarını verir ve o günün koşullarınıda Batın Servisi denen bölümle Plastik Cerrahi Servisi arasında belirlenen küçük bir alanda, hayırsever kişilerden sağlanan bağışlar ile 28 Şubat 1978 de Çocuk Cerrahisi Servisi açılır. Açılış töreni görkemlidir ve Burhanettin Toker Anfisi’nde yapılır. Genel Cerrahi Kürsüsü Direktörü Prof Dr Salepçi oğlu her ikisini fakülteye ve basına tanıtır. Çocuk Cerrahisi Servisi bugünkü Beyin Cerrahisi Anabilim Dalı’nın ve Ortopedi Anabilim Dalı ‘nın bulunduğu binanın en üst katında çalışmalarına başlar.Tarihçeye bakıldığında ve bu konudaki veriler incelendiğinde bölümün kurulmasında özellikle dönemin Kürsi Direktörü Prof Dr Adnan Salepçioğlu ‘nun kararlılığını ve Prof Dr Erol Düren’in kolaylaştırıcı çalışmalarını unutmamak gerektiği ortaya çıkmaktadır. Çocuk Cerrahisi’nin konumu , bir çocuk servisi için sorundur.Plastik cerrahi servisine girmek isteyen insanlar çocuk hastaların arasından, servisin ortasından geçmek isterler. Ama yine de ilk heves ile bu sıkıntılara katlanılır ve küçük ama sevimli serviste herkes canla başla çalışır. Kuruluş aşamasında Güngör Toktaş hemşire özveri ile önemli katkılarda bulunur.1978-85 yılları arasında servisin başhemşiresi olarak görev yapar. Bu aşamada Fikriye Kurtuluş, Kamuran Aytaç,Nezahat Ercan,Zühre Eycan,Gül Mutlu,Nilgün Tokat da ilk hemşireler olarak özverili çalışma ortamnına girerler.Bölümün ilk rotasyon asistanı Genel Cerrahi’den Ertuğrul Göksoy olur. Ertuğrul iyi bir asistanlık örneği gösterir. Çocuk Cerrahisi Bölümü 1979 yılında alınan bir fakülte kurulu kararı ile Cerrahi Kürsüsü içinde bir seksiyon olur. Bu arada Dr Danişmend,Hacettepe’de uzmanlık sınavına girer ve çocuk cerrahisi uzmanı unvanını alır.Uzmanlık tezi “Çok Kısa Segment Hirschsprung Hastalığının tanısında Anorektal Manometre”dir. Kısa bir süre sonra Kasım 1981 de Çocuk Cerrahisi Doçentlik sınavını kazanır.Doçentlik tezi “Ameliyat sonrası bridlerin olmasını önlemeye yönelik olarak serozal defekt yüzeylerine AgNO3 solüsyonu uygulaması” ile ilgili deneysel bir çalışmadır. Bu arada 1981 yılı sonlarında kabul edilen yeni Y.Ö.K yasası ilkelerine göre, 1982 de Çocuk Cerrahisi Seksiyonu, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı adını alır,bağımsız bir bölüm halinde çalışmaya başlar.Doç Dr Yeker ilk Anabilim Dalı Başkanı olur. 22 Çocuk Cerrahisi’nin iki meraklısı daha vardır: Dr Osman F Şenyüz ve Dr Cenk Büyükünal.Genel Cerrahi ihtisasları sırasında günlük çalışmadan artakalan zamanlarında bu sevimli kliniğe uğrarlar. Rutin işlerinden arta kalan ameliyatlara katılır servis işlerine yardımcı olurlar. Nöbetlerinde bu servise gelerek,zamanlarını daha çok orada geçirmeye ve hastalara göz kulak olmaya çalışırlar . İkisi de genel cerrahi uzmanlık tez konularını çocuk cerrahisinden alırlar.Dr Osman F Şenyüz “ Yenidoğan Hirschsprung Hastalığı” ,Cenk Büyükünal ise” Çocuklarda Heterotopik Dalak Ototransplantasyonu” isimli tez konuları ile 1980 nin Aralık ayında Genel Cerrahi Uzmanı olurlar ve kürsü kurulu kararı ile 1981 başında çocuk cerrahisi üst ihtisası yapacak ilk asistanlar olarak göreve başlarlar.Bu iki taze güç ile çocuk cerrahisi daha da aktif bir çalışma temposuna girer. İlk kez acil travma olguları çocuk cerrahisi tarafından ameliyat edilmeye başlanır.Bu durum kliniğin iş hacmını e ikiye katlar.Çoğu kez hastalar,yatak sorunu nedeniyle başka kliniklere yatırılmak zorunda kalır. Bu arada Haziran 1981 de ilk Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi’ne katılırlar.İzmir’deki kongre Cerrahpaşa grubu için başarılı geçer. Kongrede belki de ülkemizde ilk kez bir hemşire bildirisi sunulur. Bu ,Güngör hemşire tarafından sunulan ve Hirschsprung hastalarında uygulanan boşaltıcı lavman protokolü ile ilgili bir klinik araştırmadır.Dr Büyükünal ve Dr Şenyüz yayın konusunda da yoğun çalışırlar. Klinik, dergilerde,yurt içi kongrelerde iyi bir biçimlde temsil edilir. Bu arada ilk kez çocuk karın travmalarında tanı yöntemi olarak peritoneal lavaj uygulanmaya başlar ve dalak yaralanmalarında splenektomi yapılmaksızın koruyucu cerrahi girişimler geniş bir biçimde uygulama alanı bulur.Ultrasonografi ilk kez çocuk olgularda yaygın biçimde kullanılmaya başlanır.Bu alanda Türkiye’deki ilk yayınlar ve sunular yapılır.Nükleer Tıp bölümü ile yakın bir çalışma düzeni oluşturulur ve yine ülkemizde ilk ortak çalışmalar gündeme gelir. 19811982 dönemi içinde kardeş bir fakülte Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahi Kürsüsü’nden Op.Dr Hasan Doğruyol çocuk cerrahisi ihtisas süresinin bir bölümünü tamamlamak için Cerrahpaşa’ya gelir.Hasan önceleri Dr Şenyüz ve Dr Büyükünal tarafından belki biraz da kuşku ile karşılanır. Ancak üstün insancıl nitelikleri,arkadaşlığı,bilimsel bakış açısı ve cerrahi becerisi tanındıktan sonra kliniğin esas elemanı gibi kabul edilir. O’nun bu özelliği geçen yıllar içinde hiç değişmez ve Cerrahpaşalılar için adeta bir kan kardeşi olur.Dr Büyükünal ve Dr Şenyüz urakus kisti absesi tanısının klinik verilerle konabileceğini, Malharbe tümörünün bir görüşte nasıl tanınabileceğini Hasan’dan öğrenirler. Klinikte iki yeni ve sevimli genel cerrahi rotasyon asistanı göreve başlamıştır: Yunus Söylet ve Varol Şehiraltır.Bu hızlı temponun artmasını ve devamlılığını sağlanmasında onların da büyük katkıları olmaktadır. Bu arada genel cerrahide asistanlık süresini tamamlayan ve daha sonra uzmanlık sınavına girecek olan Dr Ergun Erdoğan da önce asistan olarak klinik işlevine yardımcı olur. Genel Cerrahi Kürsüsü’nden Dr Faik Çelik, Dr Aziz Kaya, Dr Muzaffer Er ,Dr Uğur Çaşkurlu, Dr Sadık Perek, Dr Ahad Andican, Dr Hasan Taşçı,Dr Murat Özcan, Dr Torkom Celep,Dr Yusuf Bükey,Dr Ali Cengiz, Dr Serdar Yüceyar rotasyon asistanları olarak servisin rutin ve ağır tempolu çalışmasına önemli katkılarda bulunurlar. 1983 yılının Nisan ayında Dr Şenyüz ve Dr Büyükünal aynı gün içinde uzman olurlar. Hem de o zamana kadar Cerrahpaşa ‘da uygulanmamış bir jüri sistemi ile…Jüri üyesi olarak Hacettepe’den Prof Dr Akgün Hiçsönmez davet edilir. Jüri başkanı olur.Hiçsönmez o günlerde Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği’nin de başkanıdır.Büyükünal’ın “Kanayan Meckel Divertikülünün Tanısında bir Sıçan modelinde PentagastrinGlukagon ikilisinin ve Simetidin Premedikasyonunun etkileri” konulu deneysel çalışması ve Şenyüz’ün “Gastrointestinal Sistemde Nekrozun Erken Tanısı için Tc-difosfanat Sintigrafik Yöntemi” isimli deneysel tez çalışması başarılı bulunur.Sınav olumlu bir hava içinde geçer.Klinik tüm eğitim süreleri burada geçen ilk uzmanlarını mezun etmiştir. Sınav sırasında geçen iki ilginç olay yıllarca akılda kalır. Sınav için ameliyat olgusu olarak bir pilor stenozu da hazır tutulmaktadır.Bebek 1 hafta önceden Akgün beyin gelişine saklanır Ancak hastanın olivi geçen günler içinde hızla küçülmeye başlar.Ameliyat öncesi Dr Hiçsönmez olguyu muayene eder ve olivini kuşku ile karşılar.Henüz ultrasonografinin rutin kullanımda olmadığı günlerdir. Olgu için laparotomi yapıldığında gerçekten de olivin çok çok küçüldüğü görülür.Ama netice itibariyle gösterilecek bir oliv bulunmuştur ve derin bir nefes alınır. Sınavda sorulan sorulardan biri de fıtık ameliyatında Michael Banks adıdır.Bu soruya Michael Banks yerine yanlışlıkla Mulligan Morgan adı ile yanıt verilir. Ancak soruyu soran Akgün Hoca tam yüzünü ekşitecekken dinleyicilerin başları ile cevabı şiddetle tasdik etmeleri nedeni ile(!) yanıtı doğru kabul eder; “biz bir de Michael Banks yöntemi diye isimlendiririz” der.Bu ilginç anı yıllarca Akgün hoca ile her seferinde gülerek paylaşılır ve her yeni asistana fıtık ameliyatının doğru ismini baştan bilmeleri söylenir. Nisan 1983 sonunda Dr Büyükünal vatani görevini yapmak üzere kürsüdeki görevinden ayrılır. Dr Şenyüz daha da ağır bir tempo içinde çalışmaya devam eder. Bu arada Alymanya’nun Dortmund kentinde ihtisas yapmış olan Dr Ömer Vural yeni başasistan olarak göreve başlar. Bir süre sonra Dr Şenyüz de vatani görevi nedeniyle Cerrahpaşa’dan ayrılır. Kan değişimi yapılmış klinik yeni bir döneme girmiştir.Ömer 4 yılı aşkın bir süre kliniğin yükünü çeker.Pediatrik üroloji ile ilgili bazı kavramlarınn yerleşmesinde,Yunus ve Varol’un yetişmesinde, Rehbein ameliyatının ve L. Gregoir antireflü girişiminin öğrenilmesinde öncülük eder.Ömer iyi bir cerrah,sohbeti tatlı bir arkadaştır. Çok sevilir.Ancak bir süre sonra kendi isteği ile S.S.K hastanesindeki yeni görevine başlar.Cerrahpaşa için her zaman yakın ve güvenilir bir dost olarak kalır.Ömer zor kızan bir insandır.Hayatı hep renkli yönleri ile değerlendirmeye ve çevresini neşelendirmeye özen gösterir.5 saatlik bir mesane ekstrofi ameliyatından yorgun-argın çıktıkatan sonra , nefes nefese gelerek ,daha bebeğin sağlığını sormadan önce, “doktor bey acaba çocuğumuzun zürriyet durumu ne olacak?” diye yaklaşan babaya 23 kızarak verdiği yanıt yıllarca unutulmaz: Ulan beyefendi,zürriyeti napacan,”mesane ekstrofisi üretme çiftliği mi kuracaksın!” As kerlik görevini bitiren Dr Ergun Erdoğan 1984 yılında çocuk cerrahisine üst ihtisas yapmak üzere resmen başvurur ve göreve başlar.1984 yılında Dr. Büyükünal ve 1985 yılında da Dr Şenyüz üniversite dışından sınavlara girerek çocuk cerrahisi doçenti unvanını alırlar. Dr Büyükünal 1985 yılı Temmuz ayında Y. Doç kadrosu açılması üzerine tekrar Cerrahpaşa TF Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’ndaki görevine başlar. Dr Şenyüz de 1987 de Cerranpaşa’ya döner. Bir dönemin ikilisi yine buluşmuşlardır. Nisan 1996 da Yunus Söylet ve Varol Şehiraltı kliniğin yeni uzmanları olurlar. Dr Şehiraltı zorunlu hizmet nedeni ile Cerrahpaşa dışındaki görevine başlar. Dr Söylet ise zorunlu hizmet ile ilgili şanslı bir kura çekimi sonucu Cerrahpaşa’da kalır. 1985-1988 yılları arasında, Daver Yeker’in kısmi statüye geçmesi sonucu Dr Danişmend Anabilim Dalı Başkanlığı görevine atanır. D. Yeker’in 1988 de Profesörlüğe atanması ile bu görev tekrar Yeker’e verilir.Kısa bir süre sonra Dr Danişmend de profesörlüğe yükseltilir.Bu arada Dr Şenyüz, karaciğer ve safra yolları cerrahisi konusunda görgü ve bilgisini arttırmak için 1 yıl kadar Japonya’nın Tochigi-ken kentinde kalır. Türkiye’ye dönhdükten kısa bir süre sonra karaciğer transplantasyonu konusunu öğrenmek için tekrar 1 yıl süre ile New-York Columbia üniversitesine giderek çalışmalarına başlar.Dönüşünde Cerrahpaşa’da ilk kez karaciğer transplantasyonu programını başlatır.Hem kadaverik donör bulma hem de başarılı transplantasyonların gerçekleşmesi açısından önemli bir aşama yapar.Dr Şenyüz,safra yolları atrezilerinin güncel bir biçimde tedavi edilebilmesi , portal hipertansiyon kanamalarının sklerozan tedavi ile iyiletimi,çocuk ve erişkinlerde karaciğer naklinin başlatılması konularında Cerrahpaşa içindeki ilk girişimleri yapmıştır. 1986 da Çocuk Cerrahisi Arşivi özellikle Dr Büyükünal’ın bir yıllık bir çalışması ile yeniden düzenlenir; yeni bir kotlama sistemi getirilir. Bağış olarak alınan bir bilgisayar a ilk kez dosya özetlerinin geçmesi sağlanır. Ne yazık ki bu sistem bir yıl sonra bir kazaya kurban gider. Bu arada Dr Büyükünal ,hayırsever bir ailenin modern inkübatörlerin,respiratörlerin, bronkoskopi ve özofagoskopi setinin kliniğe bağışını sağlamaya çalışır.Pak ailesi klinik için önemli bir katkı yapmışlardır. Dr Büyükünal 1989 sonu ve 1990 ortaları arasında Amerika B D de Kansas City ve Philadelphia Children’s hastanelerinde özellikle çocuk ürolojisi ile ilgili alanda çalışmalarda ve gözlemlerde bulunur.Özellikle hypospadias cerrahisi konusunda John W.Duckett’dan gördüğü yeni teknik ve kavramların Cerrahpaşa’da tanınması ve öğrenilmesinde katkıda bulunur.Penil blok,port kateteri uygulaması gibi bazı yeniliklerin tanıtılması konusunda seminerler ve sunular yapar.Dr Büyükünal 1990 Şubat ayında Profesörlüğe atanır.1989 da bir aylık bir süre için bir süre İngiltere’de kalır ve bu arada Manchester kentinde Neonatal Cerrahi Kursu’na katılır .Daha sonraları Dr Büyükünal 1991(Istanbul),2001(Aarhus)ve 2002(Hong Kong) yıllarında Laparoskopik Cerrahi, Pediatrik Ürolojik Laparoskopi kurslarına katılır. Bu arada, Dr Söylet 1 yıla yakın süre Köln’de aktif olarak çalışır. Prof A.M Holschneider ile birlikte hazırladıkları” Çocuk Cerrahisinde Komplikasyonlar” isimli Almanca kitaptaki hazırladıkları bölümler yayınlanır.Dr Söylet anorektal manometri, ürodinami ve laparoskopik cerrahi konularının kliniğe yerleşmesinde önemli bir rol oynar. Dr Söylet 1991 de Berlin’de laparoskopi ve lazer uygulamaları konusunda, 1992 de Greifsuald’ da pediatrik ürodinami konusunda ,1995 ve 1996 da Londra’da pediatrik üroloji konusunda kısa dönem çalışmalarda ve gözlemlerde bulunur. Respiratör, kuvöz ve monitörler 1990 sonrası Dr Şenyüz ‘ün gayretleri ile Japon hükumetinin(JICA) katkıları ile zenginleştirilir,yenilenir. 1990başlarında Araştırma Fonu Projesi kapsamı içerisinde olmak üzere Dr Danişmend’in Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi,Dr Cenk Büyükünal’ın Çocuk Cerrahisi Fiberoptik Gastroduodenoskopi ve Kolonoskopi projeleri kabul edilir ve klinik yeni olanaklara ve tam bir fiberoptik gastrointestinal endoskopi ekipmanına kavuşmuş olur . Cerrahpaşa Çocuk Cerrahisi Anabilim D bir ilke daha öncülük eder ve D. Yeker, N Danişmend,O.F Şenyüz ve C. Büyükünal birlikte Pediatrik Cerrahi Dergisi’ni çıkarırlar.Dergi tüm çocuk cerrahisi merkezlerinden ilgi ve destek görür. Sonraki yıllarda Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği’nin resmi yayın organı olur.Bu dergi uluslararası indekslere girer ve TÜBİTAK’ın sınıflaması içine de alınır. 1990 yılından itibaren kliniğin yeni bir başasistanı daha vardır: Nüvit Sarımurat. Ergun Erdoğan, Yunus Söylet ve Nüvit Sarımurat uzun bir dönem başasistanlık görevini birlikte yürütürler ve ağır bir tempoda çalışırlar.Çocuk Cerrahisi’nin acil olguları kabul ettiği dönemde Dr Büyükünal ve Dr Şenyüz tarafından başlatılan bronkoskopi ve özofagoskopik girişimler Dr E Erdoğan ve Dr N. Sarımurat’ın elinde çok daha gelişir ve ileriye gider. Klinik her gece yollanan yabancı cisim aspirasyonla- rından adeta nefes alamaz hale gelir. Bu ikilinin ellerinde bir anda 700 den fazla olgu tedavi edilmiş olur.Bu arada Yunus Söylet ve N Sarımurat laparoskopik girişimlerin klinik içinde oturtulmasında etkili bir çalışma gösterirler .Ergun Erdoğan 1989 da çocuk cerrahisi uzmanlığı sınavını başarı ile verir. 1989-90 arası Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı için önemli bir dönemdir. Genel Cerrahi Kürsüsü’nün geçtiği yeni binaya gidebi1mek için yoğun bir kulis faaliyeti ve çaba gerekmektedir.Çocuk Cerrahisi’nin kendi olanakları ile bazı hizmetleri götürebilmesi güçtür. Cerrahinin olanaklarına gereksinim vardır.Bu dönemde Dr Daver Yeker yoğun bir çaba harcar ve dönemin rektörü Prof C Demiroğlu,Cerrahi Bölüm Başkanı Prof Erol 24 Düren ikna edilerek yeni cerrahi monoblok binasına diğer cerrahi branşlarla birlikte geçilir. Bu aşamada ilk kez ayrı ve fonksiyonel bir yenidoğan yoğun bakım ünitesi kazanılmış olur.1990 da Yunus Söylet askerlik hizmetinin tamamlamanın ardından doçentlik sınavını kazanır. Sonraki yıllarda Prof. Dr. Yeker’in kişisel gayretleri ile önce Dr .E. Erdoğan bilgi arttırımı amacı ile Güney Afrika’da Capetown’daki ünlü çocuk cerrahisi merkezine Mr C .Cywes’in yanına gider.Bu arada bir anal sfinkter modeli olarak domuzlarda, antropilorik bölgenin trasnpozisyonunu gerçekleştirir.Başarı ile tamamladığı bu çalışma dış kongrelerde sunulur ve Journal of Pediatric Surgery’de yayınlanır. Dr E .Erdoğan’ın gittiği merkeze Dr. N. Sarımurat da 1 yıllık bir süre için yollanır. Sarımurat bu merkezde tam bir başasistan yetkisinde ve sorumluluk verilerek çalışır. Çocuk cerrahisinin üroloji dışındaki alanları ile ilgili pek çok temel yeniliklerin kliniğe tanıtımında Sarımurat önemli bir rol üstlenir.Pratik pek çok bilginin asistanlara tanıtılması ve gösterilmesine önayak olur. Dr Sarımurat ‘dan bir sonraki dönemin temsilcisi olan ve araştırmacılığa asistanlığının ilk yılından beri büyük bir önem veren Dr Sinan Celayir,uzmanlık sınavını başarı ile verdikten sonra, o zamana kadar Türkiye de hiçbir çocuk cerrahının yapmayı düşünümediği ve cesaret edemediği bir atılımı yapar ve bölümde yenidoğan yoğun bakım sorumlusu olarak çalışmak ister.Bu zor bir karardır.İyi bir cerrah olmaısına karşın ,klinik ilkelerine göre sadece bu işle uğraşması ve cerrahiden vazgeçmesi gerekmektedir.Ama Sinan bu konuya kenetlenmiştir bir kere... Bu amaçla, dünyadaki en önemli merkezlerden biri olan Ann ArbourMichigan’a Arnold Coran’ın yanına yollanır. Dönüşü ile birlikte, yenidoğan yoğun bakımında pek çok şey olumlu yönde değişir. Yenidoğan morbiditesi ve mortalitesi konusunda Cerrahpaşa bir atılım daha yapar. Bu arada Dr Celayir, yaptığı deneysel çalışmalar ile literatüre çok önemli katkılar yapar, ödül kazanır. Dr Ergun Erdoğan 1993 de doçentlik sınavını kazanır. Aynı yıl Dr Osman F Şenyüz de Profesörlüğe yükseltilirler. 1995 Çocuk Cerrahisi için bir başka atılım yılıdır. Bu tarihte Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Çocuk Cerrahisi içinde kurulur ve Dr Danişmend, Dr Büyükünal ve Dr Söylet genel çocuk cerrahisinden ayrılarak sadecebu alanda çalışmaya başlarlar.Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı’nın ürolojiye mi çocuk cerrahisine mi bağlanacağı konusu fakültede pek çok hararetli tartışmalara yol açar.Ürologların,önceki yıllarda hiçbir yatırım yapmadıkları,benimsemedikleri bir alana sahip olmak istemeleri, fakültede “samimi bir istek olarak “ görülmez.Verilen emekler, yapılmış bilimsel çalışmalar karşılıksız kalmaz.Bu onur ,kuşkusuz çocuk cerrahisinin olacaktır.Dr Danişmend ilk bilim dalı başkanı seçilir.Bu görevi yeniden seçilmek suretiyle 2000 yılına kadar başarı ile götürür. 1995 den sonra Dr Haluk Emir ve Dr Gonca Tekand kliniğin yeni başasistanları olurlar.1996 da Yunus Söylet profesörlüğe atanır. Dr N Sarımurat da 1997 de doçentlik sınavını kazanır. 1997-98 arası bir başka uğraşının geçtiği dönemdir.Çocuk Cerrahisi , Cerrahi Monoblok’un zemin katından yukarı çıkabilmek uğraşı vermektedir. Bu arada 1.5 kanatlık yetersiz hecmını arttırmak istemektedir.Uzun uğraşılar sonunda dönemin rektörü Prof Dr B Berkarda ve Prof K Alemdaroğlu’nun olurları alınarak bir üst kata plastik cerrahinin eski bölümüne çıkma şansı elde edilir.Böylelikle 2 kanaatlı modern bir klinik yapısı elde edilir. İkinci kanat ,yenidoğan yoğun bakım,öğretim üyeleri odalarının bir kısmı ve hasta odalarını içermektedir.Küçük seminer salonu da bu bölümde yer almakta, staj seminerleri ve klinik toplantılar yapılmaktadır. C Paşa Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı, hemşireliğin modern anlamdaki uygulaması açısından Cerrahpaşa’nın örnek bir kurumu olur. Bu gelişme süreci 1978-85 yılları arasında Güngör Toktaş,19851996 arasnda Gülümser Sonat, 1996 dan sonra da Zahide Doğan ‘ın üstün çalışma disiplinleri ve özverileri ile gerçekleştirilir. Kurucu hemşirelerden Fikriye Kurtuluş Cerrahpaşa’nın en başarılı Hemşiresi ünvanını kazanır.Zaide Doğan (1994-96) ve Sema Erol (1996-)yenidoğan cerrahisi yoğun bakım hemşireliği konusunda bir uzman hemşire konumunda görev yaparlar sorumluluk alırlar.Kamuran Aytaç, ameliyat öncesi ve sonrası anestezi uygulamaları konusunda uzman bir hemşire konumunda çalışmaya başlar.Çocuk Cerrahisi Ameliyathanesi sorumlusu Ayşegül Bağda disiplinli yönetimi ile işlerin oturmasını sağlar.Uluslararası 8 adet workshopda görev alarak davetli cerrahların takdirlerini kazanır,hatta çalışma teklifleri alır. Son yıllarda çocuk cerrahisi poliklinik hizmetlerinin iyi bir şekilde yürümesinde Hem. Emine Tüysüz özverili bir çalışma temposu gösterir.Bu arada Hem. Nilüfer Esentürk yenidoğan yoğun bakım ünitesinin çalışmasında Doç Dr.Sinan Celayir ‘in en önemli yardımcısı olmuştur.2002 yılından itibaren Hem. Necla Ünalmış Videoürodinami odasının sorumluğunu alır ve buranın örnek bir ünite haline gelip hizmet vermesinde büyük bir rol oynar. Dr.Haluk Emir 1993,Dr Gonca Tekand ise 1994 yılında uzman olurlar.Haluk 2000 yılında doçent olur. Bu arada 1998 de Colombus Ohio’da S.Koff’un yanında çalışır. 2002 de ise Hong-Kong’da CK Yeung ile birlikte pediatrik ürolojide laparoskopik cerrahi girişimler konusunda çalışmalarda ve gözlemlerde bulunur.Gonca ise 2002 de doçentlik unvanını alır.Haluk pediatrik ürolojik girişimlerde laparoskopik cerrahi ile ilgili girişimlerin kliniğe adapte edilmesi, Gonca ise çocuk cerrahisinde büyük laparoskopik girişimlerin uygulaması konusunda görev alırlar.Haluk çocuk ürolojisine kanalize olur ve bu bölüme yeni bir kan gelmiş olur. Pediatrik Anestezi Cerrahpaşa Çocuk Cerrahisi’nin gelişimi ile paralel gitmiştir.Dr Yüksel Adalı(Yeker) çocuk masasının ilk ve daimi asistanı ve sonraları da uzmanı olmuştur.Yüksel 15 yılı aşkın bir süre sadece çocuk masasında çalışarak kırılması zor bir rekor elde eder. Dr.Güner Kaya doçentlik döneminden itibaren çocuk 25 masasının sorumluluğunu alır ve pek çok atılımları gerçekleştirir.Bu arada transplantasyon cerrahisi anestezisi ,ameliyat sonrası ağrı tedavisi konusunda önemli çalışmalara öncülük eder.Laparoskopik cerrahi anestezisinin çocuklarda gelişmesine öncülük eder.Bu çalışmaların bilimsel verilerle yazı haline getirilmesinde gruba sonradan katılan Pervin Bozkurt iyi bir performans gösterir.Anestezide ve özellikle çocuk anestezisinde deneysel çalışmalar konusunda ülkemize önemli çalışmaların kazandırılmasında Güner’e yardımcı olur. Pediatrik Patoloji için 1990 lı yılların başlarında Prof Dr Feriha Öz genç bir ekibin bu işe kanalize olmasına önayak olur.Bu aşama sonrasında Sergülen Dervişoğlu Cerrahpaşa ‘da pediatrik patolojinin yerleşmesini sağlar.Çevre hastanelerin referans patoloğu haline gelir. Sergülen klinik olgu tartışmalarına gelerek bu branşın sevilmesini ve cerrahi ile patoloji arası yoğun ilişki ve iletişimin kurulmasına yardımcı olur. Pediatrik radyolojinin kurulması ise Sebuh Kuruoğlu’nun 2000 yılından itibaren yaptığı katkıları ile gerçekleşebilecektir.Radyoloji Anabilim Dalı bu alanda ayrı bir elemanın ayrılmasına uzun yıllar sıcak bakmaz. Ancak özellikle girişimsel radyoloji ile ilgili talebin artması ,Dr Büyükünal’ın Dr Yeker ve Dr Danişmend’in de olurlarını alarak bir yıl içinde yapılan kontrastlı ve kontrastsız incelemelerin toplam sayılarını içeren listeleri toplayıp zamanın anabilim dalı başkanı Prof. Dr. Oktay Çokyüksel’e gitmesi gibi etkenler radyoloji içinde bir kişinin bu alana kaydırılmasını sağlayacaktır. Daver Yeker,uzun yıllardır yürüttüğü anabilim dalı başkanlığı görevini 2002 yılı Ağustos ayında kendi isteği ile bırakır.Cenk Büyükünal bu göreve seçilir.Bu nedenle Cenk Büyükünal, 2000 yılında seçildiği üroloji bilim dalı başkanlığı görevini bırakır ve yeni üroloji bilim dalı başkanı olarak Yunus Söylet seçilir. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı önemli bir bölümü yabancı yayın ve bildiriler olmak üzere 400 ün üzerinde bildiri ve yayının sahibidir. Bildirilerin çok önemli bir bölümünün yurtdışı bildiri olması ve önemli kongrelerde sunulmuş olmaları Cerrahpaşa Çocuk Cerrahisi’nin ülkemizin yurtdışında en çok tanınan çocuk cerrahisi anabilim dallarından biri olmasını sağlamıştır.Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı yetiştirdikleri uzmanların kalitesi,uluslararası zeminde yaptığı girişimler,Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği ve Ailesi için yaptığı çalışmalarla bilim dünyamızda yerini almış ve sağlam temeller üzerine oturmuş bir eğitim yuvamız haline gelmiştir. Cerrahpaşa TF Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın düzenlediği uluslararası workshop’lar: 1.Ano-rektal malformasyonlar uluslararası workshopu (1991) 2-Gastroözofageal reflü workshop ‘u (1991) 3- Hypos’92 Uluslararası Hypospadias Workshop’u(1992), 4- İnmemiş testis ve Pediatrik Laparoskopi Workshop’u(1993), 5-Exstrophy-epispadias Uluslararası Workshop’u (1995), 6-Uluslararası Intersex workshop ‘u (1997,) 7-Uluslararası Exstrophy-epispadias workshop’u (1999 ) 8.Hypos’02, Uluslararası Hypospadias Workshop’u (2002) 9Uluslararası inmemiş testis workshop ve kongresi (2003) 10.Uluslararası Pediatrik kolo-rektal cerrahi workshop ve kongresi (2004) gibi çoğu TÜBİTAK ve Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği tarafından da desteklenen uluslararası workshoplar düzenlemiştir. Bu konuda bir rekoru elinde bulundurmaktadır. Herbir workshopda 110-130 kadar yasbancı ve yerli bilim adamı bu workshoplara katılıp verilen yeterlilik sertifikasını almışlardır. Ayrıca halkımıza yönelik, anne ve babaları aydınlatma için yapılan söyleşiler - Sünnette doğrular ve yanlışlar Haziran 2002, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Oditoryumu, Anne ve Babalar ile karşılıklı söyleşi(C Paşa TF Eğitim Programları Kapsamında ) (Nur Danişmend,Yunus söylet,Haluk Emir, Güner Kaya ile birlikte) Ayrıca, çocuk cerrahisi anabilm dalı öğretim üyeleri şu uluslararası kongreleri de düzenlemişlerdir ya da organizasyonunda aktif rol almışlardır: *1984 Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği Ulusal-Uluslararası katılımlı kongresi (Tarabya –Istanbul) *1988 Annual International Meeting of TAPS, Girne, KKTC with International Participation(Eylül 1998) *World Federation of Associations of Paediatric Surgeons WOFAPS 1989 Dünya Kongresi,(Istanbul Eylül 1989) * Annual ınternational Meeting of Turkish Association of Paediatric Surgeons (Temmuz 1997, Istanbul) *British Associations of Paediatric Surgeons, XLIV. Annual International Meeting, 1997, Temmuz,Istanbul *SIOP 1997 Meeting ( Dünye Çocuk Onkolojisi Kongresi) bünyesinde IPSO, Pediatrik Onkolojik Cerrahi Seksiyonu Toplantısı, Istanbul *ESPU (Avrupa Çocuk Ürolojisi Kongresi) 1999,Nisan Istanbul *MAPS Mediterranean Association of Pediatric Surgeons IV.Meeting,Haziran 2002,Çeşme • Annual International Meeting of Turkish Association of Paediatric Surgeons,1999, Kemer, Antalya 26 • • • 1995, 1997 ve 1999 Kolon ve Rektum Hastalıkları Cerrahisi Kongreleri(Genel Sekreterilği Doç Dr E Erdoğan tarafından yapılmaktadır Türk-İngiliz Çocuk Cerrahisi Günleri 1990-97 arası 7 yıl yapılmıştır TOPKAPI MEETING: History of Paediatric Surgery(1997,Temmuz, Istanbul,BAPS Satellit Toplantısı Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın uluslararası organizasyonlarında davet edilen ve Cerrahpaşa’da konferans veren, ameliyat yapan yabancı bilim adamları: Alberto Pena (USA) EA MacKinnon (U.K) Keith W Ashcraft (USA) J.W Duckett (USA) Howard Mc Syder III(USA) Richard Turner-Warwick (U.K) Hock Tan(Australia) J. Hutson (Australia) Philip Ransley (U.K) Giacomo Passerini (Italy) John Gearhardt (USA) Larry Baskin (USA) Warren Snodgrass (USA) David Gough(U.K) E Kiely(U.K) Robert Carachi(U.K) Amir Azmy(U.K) Pat Malone(U.K) L Kapila(U.K) V Bostan (Ireland) Prem Puri (Ireland) H.H Nixon (U.K) E. MacKinnon (U.K) C Dhillon (U.K) Christopher Woodhouse (U.K) Patrick Duffy(U.K) David Frank (U.K) Paul Tam (Hong-Kong) Richard Spicer (U.K) David Burge (U.K) K.Georgesson(USA) A.Hamza (Egypt) A.Bianchi (U.K) Faruk Hadziselimovich(Switzerland) J Throup(Denmark) D.Cortez (Denmark) T.Lindhal(Finland) C.Cywes(S Africa) D.C. Keramidas (Greece) J.Boix-Ochoa(Spain) Ç Paşa Çocuk Cerrahisi’nin kazandığı ödüller 1. Eczacıbaşı Bilim Ödülü 1987 ( Cenk Büyükünal, Heterotopik dalak ototransplantasyonunun geç sonuçları) 2. Eczacıbaşı Bilim Ödülü 1989( Cenk Büyükünal, Sinan Celayir, Gültekin Kaner)Bir hayvan modelinde mesane defektlerinin kapatılmasında kullanılabilecek yeni bir yöntemin oluşturulması : RAMF yöntemi 3. 1988 British Association of Paediatric surgeons: History of Paediatric Surgery 1.lik ödülü ve madalyası( Cenk Büyükünal, Nil Sarı) Sabuncuoğlu Şerafeddin- Author of an earliest paediatric surgical atlas, 15th Century) 4. 1988 Avrupa Nükleer Tıp Birliği, Gelişmekte Olan Ülkeler Tıp Ödülü:O F Şenyüz(İ Urgancıoğlu, K Özker,H Emir,İ Uslu,T Turoğlu ile birlikte)”Evaluation of portal scintigraphy by using Tc –99m for studying portosystemic collateral circulation”Eur J Nucl Med 14:279,1988 27 5. 1990 British Association of Paediatric Surgeons: History of Paediatric Surgery: En iyi ikinci çalışma ( History of child-abuse, bu çalışma Pediatric Surgery International da Main Topic olarak yayınlanmıştır) 6. 1993 Yılı İngiliz Konsolosluğu’nun ve Rotary Club ‘un”Yılın Başarılı bilim Adamı Ödülü”(Transplantasyon alanındaki çalışmaları ile Prof Dr Osman Faruk Şenyüz’e verildi) 7. 1994 Cihat Tahsin Gürson 1 lik Ödülü (Ayşenur Celayir, Sergülen Dervişoğlu) yönetici :Cenk Büyükünal :Geniş üretra defektlerinin kapatılmasında apendiks interpozisyonu yöntemi. Bu çalışma American Academy of Pediatrics’e kabul edilmiş ve sunulmuştur 8. 1996 Cihat Tahsin Gürson 2 lik ödülü ( Nizamettin Kılıç,Sergülen Dervişoğlu) yönetici :Cenk Büyükünal.Gebe sıçanlarda kokain kullanımının nekrotizan enterokolit gelişimi üzerine etkileri( Acta Pediatrica’ da yayınlanmıştır 9. 1996 İ.Ü Araştırma Fonu ‘nun Yurtdışı yayınlar için verdiği başarı ödülü(Doç Dr Ergun Erdoğan) 10. Transplantasyon alanında : en iyi organ bulunması ve dağıtılmasındaki başarılı çalışmaları nedeni ile Prof Dr O.F Şenyüz’e verilen Turkish Association of Organ Transplantation 1997 ödülü. 11. 1997 American Academy of Pediatrics(AAP), New Orleans, Section of Pediatric Urology: En iyi 3 Klinik Çalışma Ödülü : Helicobacter pylori and acid-hematuria syndrome( Sinan Celayir,Süha Göksel, Cenk Büyükünal) ( J Pediatric Surgery de yayınlanmıştır) 12. 1998 ESPU Avrupa Çocuk Ürolojisi Kongresi , Salzburg, En iyi 3. Klinik Bildiri:Clinical experience with Mitrofanoff’s technique( G Tekand,H emir, Y Söylet,Cenk Büyükünal, Nur Danişmend) 13. 1997 yılında basılmış ve site edilmiş dış yayınlar nedeni ile İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü Takdir belgesi ( 75. Yıl Kutlama Etkinlikleri Kapsamında)( Cenk Büyükünal,Sinan Celayir) 14. İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü Araştırma Fonu 1998 yılı Destek Kazanmış Projeler Takdir Belgesi( Sinan Celayir, Cenk Büyükünal) 15. Royal College of Surgeons of England,Honorary Member FRCS(İngiliz Kraliyet Cerrahi Akademisi Onursal Üyeliği) 2005,S.N. Cenk Büyükünal Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyelerinin Uluslararası vu Ulusal Kuruluşlarda aldıkları görevler: Prof Dr Daver Yeker: 1. Üç dönem Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği Başkanlığı Bir dönem TÇCD Genel Sekreterliği 2. World Federation Association of Pediatric Surgeons Executive Committee Üyeliği (üç dönem) 4.MAPS (Mediterranean Assoc. Paediatric. Surgeons Executive Committee Member 2 dönem) 5.BAPS üyeliği 6.Çeşitli uluslararası kongrelerde ve workshoplardabaşkanlık ve genel sekreterlik görevi 7.European J Pediatric Surgery Dergisinde Editorial Consultant 8. MAPS Başkanı Prof Dr Nur Danişmend: 1.Kolon ve Rektum Cerrahisi Derneği Yönetim Kurulu Üyeliği ve Dergi Danışmanlığı 2.Perinatoloji Derneği Başkanlığı 3.Çocuk Ürolojisi derneği Yönetim Kurulu Üyeliği 4. ESPU Avrupa Çocuk Ürolojisi Kongresi Başkanlığı (1999) 5. ESPU ve BAPS üyelikleri 6.Uluslararası workshoplarda başkanlık ve düzenleme kurulu üyeliği 7.Cerrahpaşa TF Cinsiyet Anomalileri Konseyi(CAK) Üyeliği 8.Cerrahpaşa TF Fakülte Kurulu üyesi Prof Dr Cenk Büyükünal 1.International Society for History of Paediatric Surgery -Genel Sekreter 2. Biritish Association of Paediatric Surgeons -Overseas member ve -Council Member 3. Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği -Genel Sekreterliği -Başkanlığı 4. Türk Tıp Tarihi Cemiyeti -Yönetim Kurulu Üyesi,Genel Sekreteri 5.Çok sayıda workshop ve uluslararası kongrenin düzenleme kurulu üyeliği, genel sekreterliği 28 6. Society for Fetal Urology ve American Academy of Pediatrics üyelikleri 7.SIOP ve IPSO üyesi 8.İ.Ü Araştırma Fonu BEKADEP Üyesi 9.PRETAM Kurucu Üyesi 10. C Paşa Tıp F Mezuniyet Sonrası Eğitim Komisyonu Başk. 11. İ.Ü. Sağlık Meslek Yüksek Okul Md. 12.C Paşa TF Standardları Belirleme Komisyonu Üyeliği 13.Cerrahpaşa TF Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı ve Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanlığı 14.Cerrahpaşa TF Yönetim Kurulu Üyesi 16. Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği Yeterlilik Kurulu Başk 17. İngiliz Kraliyet Cerrahi Akademisi (Royal College of Surgeons)Onursal Üyeliği 18. Journal of Pediatric Surgery Editorial Consultant (Uroloji) 19. Pediatric Surgery International (Editorial Consultant) Prof Dr Osman F Şenyüz 1. American Transplantation Association Üyesi 2. Japon Çocuk Cerrahisi Derneği Üyesi 3. TÇCD Yönetim Kurulu Üyeliği 4. C Paşa TF Dekan Yardımcılığı Prof Dr Yunus Söyle 1. ESPU Member 2.Çocuk Ürolojisi derneği Yönetim Kurulu Üyesi 3.Alman Çocuk Cerrahisi derneği Üyesi 4.Alman İnkontinans Derneği Üyesi 5.Çeşitli kongre ve workshoplarda düzenleme kurul üyeliği ve genel sekreterlik 6.Spine Bifida Derneği Üyeliği 7.Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği Yeterlilik Kurulu Yönetim Kurul üyeliği 8.Türkiye Çocuk Ürolojisi Derneği Başkanlığı 9.Türk Sağlık Şurası Üyeliği Prof Dr Ergun Erdoğan 1.Türk Kolon Rektum Cerrahisi Derneği Genel Sekreteri 2.Kolon ve Rektum Cerrahisi Dergisi Editör Yardımcılığı 3.Kan Transfüzyon derneği Kurucu Üyesi 5. GETAM Danışma Kurulu Üyesi 6. Adili Tıp Kurumu Üyeliği 7. C Paşa T.F. Kan Bankası Md lüğü 8. Çeşitli Kongrelerde Düzenleme Kurul Üyeliği ve Genel Sekreterlik 9. C Paşa TF Standardları belirleme Komisyon Üyeliği 10. Akdeniz Kolorektal Cerrahi Derneği Genel Sekreteri 11. ISUCRS Program Komitesi Üyesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyelerinin Konuk Konuşmacı-Cerrah Olarak Katıldıkları Workshoplar: 1999 Hindistan Pediatrik Üroloji Kongresi Intersex-Hypospadias workshop:Prof Dr Nur Danişmend 2002:Zürich Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Kliniğinde, 2005 ve 2006 da Köln Çocuk Cerrahisi Kliniği ve Arnavutluk’da konuk cerrah olarak mesane,hipospadias ameliyatları: Prof Dr Yunus Söylet Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı Öğretim Üyelerinin Davetli Konuşmacı olarak katıldıkları uluslararası aktiviteler: Prof Dr Daver Yeker Giessen (C Paşa Giessen tıp Günleri), Taiwan(WOFAPS), Capetown, Kahire(MAPS), Genova (MAPS) ve Hırvatistan da konuk konuşmacı 29 Prof Dr Nur Danişmend 1998- Asya Çocuk Cerrahisi Kongresi(Hindistan) 1999- PEDİATRİK ÜROLOJİ WORKSHOP’U(INTERSEX-HİPOSPADİAS)(HİNDİSTAN) 2002-MAPS Akdeniz Çocuk Cerrahisi Kongresi Invited Speaker: Intersex Prof Dr S.N. Cenk Büyükünal 1986-Giessen( Splenic Traumas) 1988-British Association of Paediatric Surgeons, Postcongress Workshop,Atina:Splenic Traumas and Conservative Treatment Modalities 1990-Kansas City(Mart) ve Philadelphia(Nisan) Bladder Exstrophy ve History of Turkish Pediatric Surgery Konferansları 1992- Asya Çocuk Cerrahisi Kongresi(Tokyo):Pediatric Surgery in Developing Countries 1998-SIOP Kongresi (Yokohama)Post Congress Gunma Satellite Symposium(Wilms Tumor-Turkish Experience) 2000 -MAPS Mediterranean Association of Pediatric Surgeons(Bladder augmentation techniques),Corfu,Greece 2001-Egyptian-Turkish Association of Pediatric Surgeons Joint Meeting (Sempetmber,2001,Cairo,Egypt)Bladder augmentation techniques-Cerrahpasa Experience 2004-Mediterranean Association of Paediatric Surgeons Meeting (Marseille) : Cripple Hypospadias 2004 –Mediterranean Association of Paediatric surgeons (Marseille): Neurogenic Bladder Surgical management of antenatally diagnosed obstructive uropathies. XXVI. Balkan Medical Meeting 8-10th May,2000,Istanbul,Turkey. Experience with laparoscopic orchidopexy in children with nonpalpabl testes.IVth. International Symposium on Pediatric Andrology,10-11 November, 2001,Basel, Switzerland Outpatient paediatric urological procedures –Experience from Turkey-International Sypmosium on Outpatient Paediatric Surgical Procedures,February,2002,Basel Switzerland Bladder augmentation techniques ,early and late results.Annual International Meeting of Polish Association of Paediatric Surgeons, October, 2003,Wroslaw,Poland History of Hypospadiology. April 2004, Cairo, Egypt, International Workshop on Hypospadias, Benha Children’s Hospital Surgical procedures and experience on bladder augmentation.Ist World Congress and WOFAPS Meeting , EUPSA Executive Committee Meeting,June 2004, Zagrep, Croatia Ethical principles in pediatric urological procedures in Ottoman Empire,Vienna,history of Urology Meeting(EAU tarafından organize edilmektedir),September 2005,Vienna,History of Medicine Museum Prof.Dr Yunus Söylet -Vesikoüreteral reflü konusunda IV.MAPS Akdeniz Çocuk Cerrahisi Kongresi ,2002 Çeşme’de panelist -Hypospadias deneyimleri konusunda Alman Çocuk Cerrahisi Kongresi invited lecturer(2003) Cerrahpaşa Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı Öğretim Üyelerinin Yabancı Ülkelerde Basılmış kitaplarda bölüm (Chapter ) Yazarlıkları S.N. Cenk Büyükünal 1.Büyükünal S.N.C: Hydatid disease in children. Howard E,StringerMD,Colombani PM (eds) Surgery of the Liver Bile Ducts and Pancreas in Children,Arnold,Londan,2002,2nd Edn.,pp:355-362 2.Büyükünal SNC:History of hypospadias. In Hadidi A and Azmy E (eds)Hypospadias Surgery,Springer Verlag,2003,Berlin ,pp:3-18 3.Büyükünal SNC : Flip –flap techniques. In Hadidi A and Azmy A (eds) Hypospadias Surgery.Springer Verlag, 2003,Berlin,pp:139-148. 4.Büyükünal SNC: Lower urinary tract obstruction. In:Burge D.M, Griffiths DM,Steinbrecher HA,Wheeler RA(eds).Hodder Arnold,London,2005 pp:479-488 Yunus Söylet 1.Holschneider AM , SÖYLET Y , Ebel KD : Dysganglionosen ( Morbus Hirschsprung,neuronale intestinale Dysplasie ). Schaerli AF (ED) . " Komplikationen in der Kinderchirurgie ". New York , George Thieme Verlag , 1991 , s:147 2. Holschneider AM ,SÖYLET Y , Ebel KD: Nekrotisierende Enterokolitis . Schaerii AF ( ED ). " Komplikationen in der Kinderchirurgie ". New York , George Thieme Verlag, 1991 ,s:142 3. SÖYLET Y : Continent Catheterizable Channels . Holschneider AM, Hutson JM ( ED ) . Anorectal malformations in children. Springer Verlag, 2006, s: 427 30 Haluk Emir Emir H: Endoscopic Surgery for Peritoneal Dialysis Catheters in Children. In, Bax NMA, Georgeson KE, Rothenbergs SS, Valla J-S, Yeung CK(eds): Endoscopic Surgery in Infant and Children, Springer, Heidelberg, In Press. Gonca Tekand Keith Georgeson, Gonca Topuzlu Tekant : Gastroesophageal Reflux Disease. Grosfeld JL, O‚Neill JA, Fonkalsrud EW, Coran A,(eds): Pediatric Surgery. Philadelphia, Pennsylvania. Mosby Elsevier, 2006, pp: 1120-1140. 5.Ondokuz Mayıs Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalımız, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesinin 1978 yılındaki kuruluş aşamasından bugüne akademik hayatına devam etmektedir. Kurucu Anabilim Dalı Başkanımız, Prof.Dr.Naci Gürses’tir. İlkin 5 yataklı bir servis olarak açılan servisimiz Dr.Naci Gürses’in değerli çalışmaları ve önderliğinde geliştirilerek bugünkü halini almıştır. Kendisinin kliniğimize yaptığı sayısız katkılar içerisinde Anabilim Dalımız bünyesine kazandırdığı 1993 yılında kurulan Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı da önemli bir köşe taşıdır. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalımız, uzmanlık eğitimini ilk olarak 1979 yılında vermeye başlamıştır. Kliniğin ilk asistanı olan Dr.Ferit Bernay 1984 yılında Anabilim Dalımızdan mezun olmuş ve şu anda ABD Başkanı olarak görev yapmaktadır. Eğitim hayatına başlamasından bugüne kadar Anabilim Dalımızda 21 çocuk cerrahisi uzmanı yetişmiştir. Çocuk cerrahisi ekibi, fakültemizin tarihinde yapılan bir çok önemli görevde yer almıştır. Fakültemizde uygulanan ilk açık kalp ameliyatı ve böbrek nakli ameliyatları gibi ilklerde de katkılarda bulunmuştur. Anabilim Dalımızın kuruluşundan itibaren günümüze kadar Tıpta Uzmanlık Eğitimini tamamlamış olan 21 çocuk cerrahisi uzmanının isimleri mezuniyet sırasına göre aşağıda belirtilmektedir: R.Ferit BERNAY, M.Ender ARITÜRK, Mehmet PUL, Selahattin AKTAŞ, Cengiz GİDENER, Baycan ÖZÇELİK, Savaş DEMİRBİLEK, Ahmet SARAÇ, Salih SOMUNCU, Selami SÖZÜBİR, A.Semih GÖRK, Mithat GÜNAYDIN, Faruk KAZANCI, Ali Osman KATRANCI, Nurseli TOKSOY, Aybars ÖZKAN, Dilek POLAT, Ünal BIÇAKÇI, Hakan K.BAŞKAYA, Ö.Faysal ÇADIR, Banu KIRDAR. Halen Anabilim Dalımızda görevli beş öğretim üyesi bulunmaktadır. Prof.Dr.R. Ferit BERNAY, Prof.Dr.M.Ender ARITÜRK, Prof.Dr.Rıza RIZALAR, Doç.Dr.Burak TANDER, Yard.Doç.Dr.H.Suat AYYILDIZ, Kliniğimizde halen kullanılmakta olan 6 adet küvöz, 6 adet yenidoğan yoğun bakım yatağı ve 25 adet çocuk hasta yatağı bulunmaktadır. Ödüller : En iyi çalışma ödülü: . 16. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi, 1998. En iyi bildiri üçüncülük ödülü: 4. Deneysel Ve Klinik Araştırma Kongresi, Kayseri, 2003. En iyi çalışma ödülü: 4. Ulusal Çocuk Cerrahisi Hemşireliği Kongresi, Şanlıurfa, 2003. En başarılı poster ödülü: 22. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi, Bursa, 2004. 31 5.GATA 1981 yılında YÖK yasasına bağlı olarak kurulan GATA Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı, 1992 yılına dek Prof. Tab. Tümgeneral Fahrettin ALPASLAN başkanlığında yedek subay uzmanlarla hizmet vermiştir.1992 yılında muvazzaf subaylığa nasbedilen Op. Dr. Salih ÇETİNKURŞUN Yardımcı Doçent unvanı ile göreve başlamıştır. 1995 yılında Doçent ve 1997 yılında Ana Bilim Dalı başkanı olmuştur. 2001 yılında profesörlüğe atanan Dr.Çetinkurşun halen Ana Bilim Dalı başkanı olarak görev yapmaktadır. 1997 yılı Mart ayında Çocuk Cerrahisi Kliniği ana bina doğu blok 1. kattaki yerine taşınmıştır. Hali hazırda kliniğimiz, ana bina doğu blok 3. katta hizmet vermektedir. Mezunlarımız Doç. Dr. Haluk Öztürk / 1993 / GATA Çocuk Cerr. AD. Op. Dr. Mehmet Turgay Sakarya / 1996 / Gölcük Deniz Hastanesi. Doç. Dr. İlhami Sürer / 1997 / GATA Çocuk Cerr. AD. Op. Dr. Suzi Demirbağ / 1999 / GATA Çocuk Cerr. AD. Op. Dr. Ahmet Güven / 1999 / Ankara Etimesgut Hava Hastanesi. Op. Dr. Cüneyt Atabek / 2003 / GATA Çocuk Cerr. AD. Dr. M. Bahadır ÇALIŞKAN / Uzmanlık öğrencisi. Organize edilen çalıştaylar *1998 Yılında Ekstrofi-epispadias Workshop’u, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi AD. İle birlikte düzenlenmiştir. Akademik başarı ve ödüller *Cevahir Y, Güven A, Çetinkurşun S: Annenin eğitim düzeyinin ürodinami yapılan çocukların ve ailenin davranışları üzerine olan etkileri. VI. Ulusal Hemşirelik Kongresi 14-16 Mayıs 1998, Gülhane Askeri Tıp Akademisi Ankara Ulusal Hemşirelik Kongresi Komitesi tarafından en iyi bildiri ödülü verilmiştir. *Sağlık Bakanlığı Tanı ve Tedavi Kitabı. Çocuk Cerrahisi Bölümü. *Kıta Hekimliği Kitabı Çocuk Cerrahisi Bölümü. 6.Ankara Üniversitesi 1976 da Genel Cerrahi Kürsüsü’nden Doç Dr Bülent Timlioğlu ,8 ataklı küçük bir bölümde Çocuk cerrahisi girişimlerine başlamıştır. 18.02.1982 tarihli ve 17609 sayılı Resmi Gazete'de ilan edilen Üniversitelerde Akademik Teşkilat Yönetmeliğince Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümüne bağlı olarak Cebeci Hastanesi Genel Cerrahi binası birinci katı Doğu Kanadında Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı kurulmuştur.Günümüze değin 24 uzman doktor yetişmiştir. Dr. Haluk Gökçora döçent ve profesörluk dönemlerinde olmak üzere ve Prof.Dr.Selçuk Yücesan anabilim dalının gelişimine anabilim dalı başkanları olarak hizmet etmişlerdir(Resim 1,1992’de Ankara Çocuk Cerahisi). Doksanlı yılların ilk yarısından beri laparoskopik cerrahi uygulamaları içinde yer alan Anabilim dalımız çocuklarda endolaparoskopik cerrahi merkezi olmayı hedef seçmiştir. Halen Dr.Hüseyin Dindar, Dr. Tanju Aktuğ, Dr.Meral Barlas, Dr. İ.Haluk Gökçora ile Dr. Aydin E. Yağmurlu ve Meltem Bingöl Koloğlu’ndan oluşan akademik kardosu(resim 2, 2000 yılında Ankara Ü.Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı) yanında 6 araştırma görevlisi, 13 hemşire ve 6 personeliyle Ankara Üniversitesinin Cebeci hastanesinde hizmet vermektedir. Verdiği Mezunlar Prof. Dr. Cüneyt Turan Yrd. Doç. Dr. Aladdin Dilsiz Doç. Dr. Adnan Abasıyanık Op. Dr. Muhittin Varlı Op. Dr. Ertan Olgun Yrd. Doç. Dr. İsmail Demirtaş Prof. Dr.Murat Çakmak Op. Dr. Ramazan Konkan Op. Dr. Muhammed Yasin Mecdel Op. Dr. Metin Kutay Op. Dr. Selahhatin Emre Çalıştığı Kurumlar Erciyes Üniversitesi Selçuk Üniversitesi Selçuk Üniversitesi Mersin Devlet Hastanesi Sağlık Bakanlığı Ankara Ulus Hastanesi 100. Yıl Üniversitesi Kırıkkale Üniversitesi Denizli Devlet Hastanesi Sinop Devlet Hastanesi Sağlık Bakanlığı Ankara Atatürk Hastanesi Manisa Çocuk Hastanesi 32 Yrd. Doç. Dr. İ. Faruk Özgüner Doç. Dr. Çağrı Savaş Doç. Dr. Turan Kanmaz Doç. Dr. Ali Naycı Op. Dr. M.Celal Hatiboğlu Doç. Dr. E.Aydın Yağmurlu Op. Dr. Ebru Sakallıoğlu Yrd. Doç. Dr. M.Emin Boleken Yrd. Doç. Dr.Burhan Aksu Op. Dr. Alparslan Çamlı Op. Dr. Günce Tolasa Op. Dr. Özgür Denli Op. Dr. Fuat Güler Süleyman Demirel Üniversitesi Süleyman Demirel Üniversitesi Harran Üniversitesi Mersin Üniversitesi Sağlık Bakanlığı Ankara Atatürk Hastanesi Ankara Üniversitesi Başkent Üniversitesi Harran Üniversitesi Trakya Üniversitesi Adana Devlet Hastanesi Toronto Üniversitesi Mersin Özel Hastanesi Aksaray Devlet Hastanesi Organize ettiği ulusal ve uluslar arası kongre ve “workshop”lar Urolojik Cerrahi -2000 Extrophia Vesicalis onarımı -(Margaret Jakacubiac Prof.Dr), Ankara Endoskopik Cerrahi – 2003 endoskopik cerrahi kursu – Çocuk Cerrahisi, ANKARA Endoskopik Cerrahi – 2004 endoskopik cerrahi kursu – Çocuk Cerrahisi, ANKARA 7.Uludağ Üniversitesi Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Çocuk Cerrahisi Kürsüsü kurulmasına yönelik çalışmalar Genel Cerrahi Kürsü Başkanı Prof. Dr. Fikret Karacan’ın gayretleri ile 1980 yılında başlatılmıştır. Bu sebeple Genel Cerrahi Kürsüsü başasistanlarından Op. Dr. Hasan Doğruyol Ege Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi kürsülerinde bilgi, görgü, ve becerisini arttırdıktan sonra İngiltere’ye gönderilmiş ve burada ‘’Birminghan The Children’s Hospital, Pediatric Surgical Unit’de Çocuk Cerrahisi eğitimini tamamlayarak 1983 yılında yurda dönmüştür. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı YÖK:17.03.1982 tarih 82/76 sayılı kararıyla Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü içerisinde kurulmuştur. Bu süre içinde ‘’ Parenteral Amino asit kaynağı olarak ‘’ Vamin 4200’ün’’ klinik etkinliğinin bebeklerin büyüme paterni ve aminogramları ile ortaya konması ‘’ adlı uzmanlık tezini hazırlayan Doç. Dr.Hasan Doğruyol 27.06.1985 yılında Çocuk Cerrahisindeki hocaları Prof. Dr. İhsan Numanoğlu ve Prof. Dr. Daver Yeker’in nezaretinde imtihana girerek Uludağ Üniversitesi, Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın ilk uzmanı olmuştur. Doç. Dr. Hasan Doğruyol Rektörlüğün 27.03.1986 tarihli kararnamesi ile Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda açık bulunan doçentlik kadrosuna tayin edilmiş ve arkasından 18.04.1986 tarihinde Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanlığını yürütmekle görevlendirilerek Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Kurullarının oluşturulmasına işlerlik kazandırmıştır. Çocuk Cerrahisinin yataklı ünitesi Duaçınarı’ndaki hastanenin ilk kat batı kanadındaki Genel Cerrahi Servisi içinde iki odada faaliyete başlamıştır (Resim 1). Hastane 1991 yılında Görükle’ye taşınınca klinik önce 4. kattaki Çocuk Kliniği içinde güneye uzanan kanadın sol koridorun dip kısmındaki 4 odaya taşınmış (Resim 2), ve burada hastaların koridorlara taşmaları üzerine Nöroşirurji’den boşalan 1. kattaki kliniğe yerleşmiştir. Geçici olarak bulunan bu mekandan esas yerleşim yeri olan yeni Çocuk Cerrahisi kliniğine 23.6.2000 tarihinde geçmiştir. Yeni kliniğimiz, 5 yenidoğan yoğun bakım, 4 büyük çocuk yoğun bakım, 4 günübirlik cerrahi yatağı olmak üzere toplam 35 yatak ile hizmet vermektedir (Resim 3). Klinik içinde ayrıca Neonatal Yoğun Bakım Ünitesi, Parentenal Besleme Ünitesi ve Motilite Laboratuvarı mevcuttur. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı bünyesinde Doç. Dr. Emin Balkan başkanlığında ‘Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı ‘ 6 Kasım 2003 tarihinde kurulmuştur. Kliniğimizde ayrıca Doç. Dr. Arif Gürpınar başkanlığında Pediatrik Toraks Birimi ve Doç. Dr. İrfan Kırıştıoğlu başkanlığında Pediatrik Gastrointestinal Sistem Cerrahisi Birimi çalışmalarını sürdürmektedir. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda bugüne kadar 16 adet uzmana ihtisas verilmiştir. Şu andaki Akademik kadrosu 1 Profesör, 4 Doçentten ibarettir. Anabilim Dalında 4 adet Araştırma Görevlisi çalışmaktadır. Klinikte 12 hemşire , 1 teknisyen, 6 hasta bakıcı, 1 sekreter, 1 döner sermaye elemanı, poliklinikte 1 hemşire, 1 yardımcı personel çalışmakta olup, sekreteryada 1 adet sekreter ve 1 adet döner sermaye elemanı mevcuttur. 33 Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda 2004 yılı içerisinde 4387 poliklinik hastası muayene edilmiş, 1042 hasta ise yatırılarak tedavi görmüştür. Bu hastalara 971 operasyon uygulanmıştır. Bu sene içerisinde Yeni doğan Yoğun Bakım Ünitesinde 45 hasta takip edilmiştir Motilite laboratuarlarında ise 124 hastaya anal Manometri ve 196 hataya Ürodinami, 66 hastaya pH metri tetkikleri yapılmıştır. Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Ögretim Üyeleri: Prof. Dr. Hasan Doğruyol Doç. Dr. M Emin Balkan Doç. Dr. Arif Nuri Gürpınar Doç. Dr. İrfan Kırıştıoğlu Doç. Dr. Nizamettin Kılıç Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalından ihtisas alan uzmanlar, uzmanlık yıllarına göre aşağıda verilmiştir. 1. Dr. Hasan Doğruyol (1985) 2. Dr. M. Emin Balkan (1991) 3. Dr. Arif Nuri Gürpınar (1991) 4. Dr. Murat Şanal (1993) 5. Dr. Murat Ünal (1993) 6. Dr. İrfan Kırıştıoğlu (1994) 7. Dr. Yıldız Konca (1994) 8. Dr. İzzet Avşar (1998) 9. Dr. İsmail Özel (1998) 10. Dr. Turgut Türkel (1998) 11. Dr. Neşe Güney (1999) 12. Dr. Kutluğ Sınmaz (1999) 13. Dr. Mehmet Ter (2000) 14. Dr. Recep Akpınar (2000) 15. Dr. Tamer Özekinci (2001) 16. Dr. Ayhan Kırkpınar (2003) Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın düzenlediği bilimsel toplantılar: 1. Türk-İngiliz Çocuk Cerrahisi Günleri 2. Pediatrik Laparoskopi Workshopu, 26-27 Haziran 2001, Bursa 3. Pediatrik Laparoskopi Workshop’u II, 20-21 Kasım 2001, Bursa 4. Çocuk Cerrahisi ve Çocuk Ürolojisi Mezuniyet sonrası eğitim Kursu, 2-3 Haziran 2003, Bursa 5. Pediatrik Retroperitoneoskopik Cerrahi Kursu, 7-8 Eylül 2004, Bursa 6. XXII. Ulusal Çocuk Cerrahisi ve Çocuk Cerrahisi Hemşireliği Kongresi, 8-11 Eylül 2004, Hoiday Inn, Bursa 8.Istanbul Üniversitesi (İstanbul) Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 1982 yılında Doç Dr Alaaddin Çelik tarafından kurulmuştur. Dr Çelik çocuk cerrahisi eğitimi için 1 yıllık bir süre Londra’da Dr Wilkinson ve Dr Spitz ‘in yanında çalışmıştır.Anabilim dalının kurulmasından bir süre sonra Dr.Tansu Salman da ikinci çocuk cerrahı olarak görev almıştır. 9.Gazi Üniversitesi Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, 1985 yılında Yrd. Doç. Dr. Nuri Kale’nin o zamanki adıyla Muhittin Ülker Acil Yardım ve Travmatoloji Hastanesi’nde göreve başlamasıyla kurulmuştur. Gazi Tıp Fakültesi buradan 1987 yılında Beşevler’deki Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi binasına taşınmış ve faaliyetine bir süre de burada devam etmiştir. Kuruluşunun ilk yıllarında fiziki koşullar nedeniyle yatarak tedavi görmesi gereken çocuk cerrahisi hastaları önce Genel Cerrahi, daha sonra da Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları yataklı servislerinde izlenmiştir. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, kendi yataklı kliniğine çok mütevazi de olsa (bir dersane) ancak 1990 yılında kavuşmuştur. Poliklinik ve klinik hizmetleri son 10 yıldır şimdiki Gazi Hastanesi’nin 12. katında oldukça modern koşullarda sürdürülmektedir. 34 Bünyesinde yenidoğan ve süt çocuğu yoğunbakım, büyük çocuk yoğunbakım ünitesi, genel ve özel hasta odaları bulunan Çocuk Cerrahisi Kliniği 30 yatak kapasitelidir. Çocuk Cerrahisi anabilim dalında rotasyonda olanlarla birlikte yaklaşık 6-7 araştırma görevlisi, 12 hemşire, 7 yardımcı personel çalışmaktadır. Akademik kadroda halen biri tam, diğeri yarı zamanlı 2 profesör, 3 doçent, 1 yardımcı doçent ve 1 öğretim görevlisi bulunmaktadır. Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı bünyesinde 1996 yılında Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı da kurulmuştur. Kurulduğu tarihten bu yana çocuk Ürolojisi Bilim dalı başkanlığı Prof. Dr. A. Can Başaklar tarafından yürütülmektedir. Kliniğimizde her pazartesi öğlenden öncesi ameliyat öncesi ve sonrası olguların tartışıldığı konsey ve seminer, makale toplantısı gibi eğitim aktivitelerine ayrılmıştır. Pazartesi günleri ameliyat yoktur. Ameliyatlar, haftanın geri kalan 4 günü hergün 1 oda şeklinde gerçekleştirilmektedir. Kliniğimizde ürodinami, gastrointestinal ve ürolojik endoskopi ve laparoskopi olanakları vardır. 1986 yılında 153 olan ameliyat sayısı 2004 yılında 900’lü sayılara ulaşmıştır. 2004 yılında yatarak tedavi gören hasta sayısı 910’dur. Gazi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim dalının web sitesine www. cocukcer.gazi.edu.tr’den ulaşılabilir. Akademik Kadro 1. Prof. Dr. Nuri Kale Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı 2. Prof. Dr. A. Can Başaklar Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Başkanı 3. Doç. Dr. Kaan Sönmez 4. Doç. Dr. Zafer Türkyılmaz 5. Doç. Dr. Billur Demiroğulları 11.Sağlık Bakanlığı Behçet Uz Çocuk Hastanesi Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahi Kliniği, 1961 yılında ayrı bir ünite halinde Doç. Dr. İhsan Numanoğlu’nun yönetiminde 2 asistan, 1 hademe ve 8 yatak ile İzmir Çocuk Hastanesi bünyesinde hizmete başlamış, 1974 yılında kadrosu 2 öğretim üyesi, 4 uzman, 6 asistan, 7 hemşire ve 20 yardımcı personele çıkmıştır. 1961-74 yılları arasında hastanemizde 4.818 hasta yatarak tedavi edilmiş, 1964-74 yılları arasında 3.449 ameliyat yapılmış ve 25.258 poliklinik hastası tedavi edilmiştir. 1977-1982 yılları arasında Ege Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Kliniğinde Başasistan olarak çalışan Prof. Dr. Erol Mir, 1982 yılında İzmir Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesinde Uzman Doktor olarak atanmıştır. Çocuk Hastanesi Cerrahi Kliniğindeki hizmet ve görevler o tarihe kadar, Dr. Nedim İşsever (Genel Cerrah), Dr. İlhami Akdeniz (Genel Cerrah), Dr. Nihat Özer (Genel Cerrah), Dr. Atilla Anar (Çocuk Cerrahı) ve Dr. Cemil Çetintürk (Çocuk Cerrahı) tarafından yürütülmüştür. Dr. Erol Mir Çocuk Cerrahisine ayrılan ayrı bir bölüm halinde çalışmaya başlamıştır. 1987 yılında Klinik Şef Yardımcısı ve Doçentlik ünvanı alan Dr Erol Mir çalışmalarından dolayı, Bakanlık tarafından ihtisas vermeye yetkili kılınmış ve 16 Mart 1987 tarihinde Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği İhtisas Kliniği olarak kurulmuştur. İlk asistan 1988 yılında göreve başlamıştır. 1991 yılında ise Dr. İrfan Karaca Şef Yardımcısı olarak Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesinde göreve başlamıştır. Doç Dr. Erol Mir 1996-1998 yılları arasında Başhekim olarak Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesinde görev yapmış ve 1998 yılında Manisa Celal Bayar Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Kliniğine Profesör olarak atanarak ve Öğretim Üyeliği görevine başlamıştır. 1998-2001 yılları arasında Şef Vekili olarak görevine devam eden Dr. İrfan Karaca, 2001 yılında Çocuk Cerrahisi Klinik Şefi, Dr. Münevver Hoşgör’de Şef Yardımcısı olmuştur. 2002 yılında Dr. Günyüz Temir ve 2003 yılında Dr. Aytaç Karkıner başasistan olarak göreve başlamışlardır. 2004 yılında Doçentlik ünvanı alan Dr İrfan Karaca, Klinik Şef Yardımcısı Dr. Münevver Hoşgör’le birlikte Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi Cerrahi Kliniğinde, Prof. Dr. Erol Mir ise Manisa Celal Bayar Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Kliniğinde çalışmalarına devam etmektedirler. Kliniğimizde ayrıca, Klinik Başasistanları Dr. Günyüz Temir, Dr. Aytaç Karkıner’le birlikte, Uzman Doktor olarak Dr. Adil Kayhan, Dr. Şerafettin Yegane ve . Dr. Başak Uçan görevlerine devam etmektedirler. 58 yıldır Ege Bölgesi çocuklarının tıbbi tetkik ve tedavisini başarı ile sürdüren hastanemiz, aynı zamanda Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ile birlikte Çocuk Cerrahisi ihtisası veren eğitim hastanelerindendir. 1988 yılından beri Çocuk Cerrahisi kliniği, 28 Uzman Doktor yetiştirmiştir. 35 Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Araştırma ve Eğitim Hastanesi Cerrahi Kliniğinden İhtisas Alan Uzman Listesi 15. Yeşim Elcüman 1. Cezmi Saday 16. Baha Çetin 2. Cüneyt Günşar 17. Gülcan Güder Çetin 3. Abdullah Yıldız 18. Aytaç Karkıner 4. Haluk Ceylan 19. Günyüz Temir 5. Pınar Yalım 20. Arzu Şencan 6. Aydın Şencan 21. Orhan Fescekoğlu 7. Kasım Şimşek 22. Deniz Süzek 8. Necdet Munis 23. Hüseyin Evciler 9. Zekai Altıntoprak 24. Alev Süzen 10. Erol Karaca 25. Aykut Özdamar 11. Erden Külcü 26. Koray Topçu 12. Barlas Etensel 27. Şenay Kurtuluş 13. Mehmet Melek 28. Erdal Türk 14. Bülent Akçora Yazılan Uluslararası Kitaplarda Bölümler Hosgor M., “Blood Vessel and Airway Development in Normal and Congenital Diaphragmatic Hernia Lungs,” Rotterdam,The Netherlands, 2002. Düzenlenen Workshop(Çalıştay) ve Kongreler 1. Transanal Endorektal Pull Through Workshop 4-5 Mart 2002, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Konferans Salonu Düzenleyenler: Dokuz Eylül ÜniversitesiTıp Fakültesi, Çocuk Cerrahisi AD (Feza M. Akgür) Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kiniği (İrfan Karaca) SSK Tepecik Çocuk Hastanesi, Çocuk Cerrahisi Kliniği (Ahmet Arıkan) Organizasyon Komitesi: Mustafa Olguner, Münevver Hoşgör, Ali Sayan, Gülce Hakgüder, Başak Uçan, Tunç Özdemir, Oğuz Ateş, Günyüz Temir, Volkan Erikçi, Hikmet Şahin 2. The Pediatric Thorax: An Interdisciplinary Symposium: 10-12 Nisan 2002, Ege Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Başkan: Oktay Mutaf Genel Sekreter: İrfan Karaca 3. Pediatrik Toraks Derneğinin İlkbahar Toplantısı: “Gastroözofageal Reflü Hastalığı Ve Özofagus Striktürlerinin Tedavisi” Kollokyum/Canlı Operatif Workshop 18-19 Nisan 2003, Ordinaryus Prof Dr Muhittin Erel Amfisi Bornova/İzmir ORGANİZASYON: Ege Pediatrik Toraks Derneği ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı SSK İzmir Çocuk Hastanesi Çocuk Cerrahisi Behçet Uz Çocuk Hastanesi Çocuk Cerrahisi Birimlerinin Katkılarıyla Başkan; Oktay Mutaf Sekreter; İrfan Karaca 4. 3rd World Conference on the Prevention and Treatment of Caustic Esophageal Burns in Children and Pediatric Thoracic Surgery Colloquium: 15-16-17 Nisan, Çeşme 2005 Başkan: Oktay Mutaf Exectuve Committee: Hüdaver Alper, Feza Akgür, Ahmet Arıkan, İrfan Karaca, Ali Sayan, Kadir Genç, Münevver Hoşgör 36 12. Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Hastane bünyesinde Çocuk Cerrahisi Kliniği 1987 yılında Doç Dr. Melih BULUT tarafından kurumsal olarak kurulmuş ve kendisi klinik şefi olarak 1996 yılına kadar hizmet etmiştir. Sonra ki 7 yıl boyunca klinik şef muavinleri vekaletinde idare edilmiştir. Ocak 2004 itibari ile klinik şefliğine Doç.Dr. Ali ihsan DOKUCU atanmıştır. Klinik ilk uzmanını 1994 yılında vermek üzere toplam 9 adet çocuk cerrahisi uzmanı yetiştirmiştir. Halen klinikte Klinik Şefi dışında 3 şef muavini, 1 uzman ve 5 adet uzmanlık öğrencisi vardır. 2004 yılı içinde fizik şartları tamamen yenilenerek moderize edilen klinikte halen 3’ü yenidoğan yoğun bakım yatağı olmak üzere toplam 25 hasta yatağı ile hizmet verilmektedir. 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. Şişli Etfal Hast.Çocuk Cerrahisi Kliniği Mezunları Op.Dr. Nihat Sever (1994 ) Op.Dr. Latif Abbasoğlu (1994 ) Op.Dr. Tuğrul Tiryaki (1997) Op.Dr. Kemal Sarıca (1997) Op.Dr. Burak Tander (1998) Op.Dr. Oyhan Demirali (1999) Op.Dr. Ihsan Koşumcu (1998) Op.Dr. Gülek Mutlu (1998) Op.Dr. Muazzez Çevik (2003) 13. Akdeniz Üniversitesi Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesinde Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalının kurulması ile ilgili ön çalışmalar 1987 yılında başlamış ve bu amaçla aynı yıl haziran ayında Genel Cerrahi anabilim dalı bünyesinde ön koşulu ‘çocuk cerrahisi uzmanlığı’’ olan bir yardımcı doçent kadrosu ilan edilmiştir. 06 Nisan 1988 Tarihinde Dr. Mustafa Melikoğlu bu kadroya atanarak Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı kuruluş çalışmalarını başlatmıştır. Bu çalışmalar sonucunda 13 Mart 1990 tarih ve 05659 sayılı YÖK başkanlığı yazısı ile Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı kurulmuş ve 30 Mayıs 1990 tarihinde Dr. Mustafa Melikoğlu Anabilim Dalı Başkanı olarak atanmıştır. Kuruluşu takiben Antalya’nın Kepez semtindeki üniversite hastanesinin genel cerrahi servisinde 6 kişilik bir oda ikiye bölünerek yarısı yenidoğan cerrahisi yoğun bakımı, diğer yarısı da büyük çocuk cerrahisi servisi olarak hizmete başlamıştır. Daha sonra 1997 yılında üniversite hastanesinin Arapsuyu semtindeki yeni binasına taşınmasıyla beraber Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı da zemin kattaki poliklinik ile dördüncü kattaki yenidoğan cerrahisi yoğun bakım ünitesi ve büyük çocuk servisi ile hizmete devam etmiştir. Zamanla anabilim dalımız altyapı, personel ve gerçekleştirilen hizmetler açısından dünyadaki modern çocuk cerrahisi merkezleri ile yarışır bir konuma gelmiştir. Anabilim dalımız günümüzde dört öğretim üyesi, beş araştırma görevlisi, 11 hemşire, iki sekreter, iki yardımcı personelden oluşan bir kadroya sahiptir. Poliklinik hizmetimiz 2004 yılında yeni taşınmış olduğumuz H blokta verilirken, yenidoğan cerrahisi yoğun bakım ünitesini de içeren 15 yataklı servisimiz de A blokta yer almaktadır. AKADEMİK KADRO PROF. DR. MUSTAFA MELİKOĞLU PROF. DR. GÜNGÖR KARAGÜZEL YRD. DOÇ. DR. CEM BONEVAL YRD. DOÇ. DR. ADNAN ASLAN ARŞ. GÖR. DR. MÜGE ÇAĞLAR ARŞ. GÖR. DR. SÜLEYMAN AKILLI ARŞ. GÖR. DR. İLKE AKPINAR ARŞ. GÖR. DR. ÇAĞDAŞ KARAVELİ ARŞ. GÖR. DR. SELİM DEMİREZEN Yrd. Doç. Dr. Onur Özen Öğr. Gör. Dr. Ramazan Karabulut MEZUNLARI Adnan Aslan (Akd.Ü.T.F. Çocuk Cerrahisi A.D.) Mustafa İnan (Antalya Devlet Hastanesi) Ersin Arığoğlu (Antalya Devlet Hastanesi) Mustafa Çelik (Başkent Üniversitesi Alanya Hastanesi) YAN KURULUŞLAR Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı AKTİVİTELER XI. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi Batı Akdeniz Çocuk Cerrahisi Toplantıları (aylık) 37 14. Marmara Üniversitesi Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Temmuz 1989’da Dr. Tolga Dağlı tarafından kuruldu. Aynı yıl asistan eğitimine de başlayan anabilim dalı, çalışmalarına ilk önce çocuk servisi içinde başlamışken 1990 yılı Mayıs ayında 6 yataklı ve yenidoğan yoğun bakım üniteli servisine geçti. Aynı yıl Dr.Tolga Dağlı doçent oldu. 1994 yılında Dr. Serdar İskit bölüme katıldı. 1995 yılında Dr. Gürsu Kıyan ihtisasını bitirerek anabilim dalında uzman olarak çalışmaya başladı ve 1996 yılında Dr.Tolga Dağlı profesör oldu. Aynı yıl 18 hasta yataklı ve çocuk yoğun bakım ünitesi ve yeni doğan bakım ünitesi bulunan yeni servise geçildi. 2000 yılında Dr. Halil Tuğtepe uzmanlığını alarak anabilim dalında uzman olarak çalışmaya başladı. 2002 yılında Dr. Serdar İskit Marmara Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’ndan ayrıldı. 2004 yılında ise Dr. Gürsu Kıyan doçent oldu. Kuruluşundan itibaren Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanlığı görevini yürüten Prof. Dr. Tolga Dağlı Kasım 2004’de fakülte dekanlığına atandı. Şu anda Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalında Prof. Dr.Tolga Dağlı, Doç. Dr. Gürsu Kıyan ve Yard. Doç. Dr. Halil Tuğtepe olmak üzere üç öğretim üyesi çalışmaktadır. Bölümden uzmanlık alanlar ve çalıştıkları hastaneler: Dr. Gürsu Kıyan Marmara Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Dr. Çiğdem Ulukaya Sağlık Bakanlığı Göztepe Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği Dr. Melih Tuğay Kocaeli Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Dr. Halil Tuğtepe Marmara Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Dr. Kerem Özer Fırat Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Dr Suat Ayyıldız 19 Mayıs Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Dr. İbrahim Uygun Sağlık Bakanlığı Kütahya Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniği Asistanlarımız Dr.Ünal Güvenç Dr. Başar Göçmen Dr. Kıvılcım Karadeniz Cerit Ödüller: Prof.Dr. İhsan Numanoğlu ödülü 2002 15-19 Ekim 2002 20.Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi Mersin. Sıçanlarda Etretinat ile oluşturulan anorektal malformasyon modeli: Uygun embriyolojik pencere. Suat Ayyıldız, Serdar İskit, Tolga Dağlı Workshop’lar Çocuklarda 24 Saat pH Monitorizasyonu Çocuk Cerrahisinde Etik Çocuk İstismarı ve İhmali Eğitim Toplantıları 1994 2002 2002 Kongreler Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi – Pamukkale 1995 15. Karadeniz Teknik Üniversitesi Kliniğimiz 1989 yılında Yrd. Doç. Dr. Mehmet PUL tarafından kuruldu. 1991 yılında sayın PUL’ un Trakya Üniversitesi’ne gitmesiyle çalışmaları duraklayan kliniğimiz birkaç ay sonra atanan Yrd. Doç. Dr. Haluk SARIHAN ile tekrar çalışmalarına başlamıştır. 2002 yılında Dr. Ali ÇAY ve 2004 yılında Dr. Mustafa İMAMOĞLU yardımcı doçent olarak göreve başlamışlardır. Halen kadromuz; Prof. Dr. Haluk SARIHAN, Yrd. Doç. Dr. Ali ÇAY (AD Başkanı), ve Yrd. Doç. Dr. Mustafa İMAMOĞLU şeklindedir. Uzmanlarımız 1. Rahmi Akyazıcı (Numune Hastanesi, Trabzon) 2. Musa Abeş (Devlet Hastanesi, Adıyaman) 3. Ali Çay (KTÜ Tıp Fakültesi, Yrd. Doç.) 4. Mustafa İmamoğlu (KTÜ Tıp Fakültesi, Yrd. Doç.) 5. İrfan Taşdelen (Devlet Hastanesi, Kastamonu) 6. Osman Işık (Fatih Devlet Hastanesi, Trabzon) Asistanlarımız 1. Levent SAPAN (4. yılında) 2. Ahmet CALAPOĞLU (3. yılında) 3. Ali ALPEREN (3. yılında) 4. Meryen TİMUÇİN (1. yılında) 38 16. İnönü Üniversitesi Kliniğimiz dr M. Harun Gürsoy’un 1990 yılında Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalına Yardımcı Doçent olarak atanması ile çalışmalarına başlamıştır. Daha sonra 1995’de sırasıyla Uğur Koltuksuz ve Mehmet Demircan öğretim üyesi olarak çalışmaya başlamışlardır. İlk araştırma görevlisinin 1991’de başladığı kliniğimizde halen 2 Doçent (Doç Dr Mehmet Demircan, Doç Dr Savaş Demirbilek) ve 3 Yrd Doç (Yrd Doç Dr Sema Uğuralp, Yrd Doç Dr Canan Ceran Özcan ve Yrd Doç Dr Abdurrahman Karaman) olmak üzere 5 öğretim üyesi ve 5 araştırma görevlisi çalışmaktadır. Yılda yaklaşık 700 civarında ameliyat yapılmaktadır. Mezunların adı, soyadı, ünvanları ve çalıştıkları kurum: 1. Dr Sema Uğuralp (1987), Yrd Doç Dr, İnönü Ü Tıp Fak Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 2. Dr Mustafa Aydinç (1999), Uzman Dr, Malatya Devlet Hastanesi 3. Dr Murat Mutuş (2001), Uzman Dr, (SSK) Göztepe Hastanesi 4. Dr Selma Çetin (2002), Uzman Dr, Pıttsburg Çocuk Hastanesi 5. Dr Abdurrahman Karaman (2003), Yrd Doç Dr, İnönü Ü Tıp Fak Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 6. Dr Necla Gürbüz (2004), Uzman Dr, Kocaeli Ü Tıp Fak Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 17. Zeynep Kamil Hastanesi Hastanemizde ilk ve ikinci çocuk cerrahisi uzmanları göreve başladığı 1991-1992 yılından itibaren; önce çocuk cerrahisi poliklinik ve konsültasyon hizmetleri verilmeğe başlandı. 1994 yılında üçüncü çocuk cerrahı göreve başladı. 1995 yılından itibaren ortopedi kliniği ve ameliyathanesini ortak kullanarak az sayıda da olsa ameliyat yapabilir hale gelindi. 1994 yılında Dr.Osman Pektaş ve 2001 yılında Dr.Şeref Etker Çocuk Cerrahisi Şef Muavini olması, 2000 yılından itibaren Ortopedi kliniği yenilenerek Çocuk Cerrahisi ve Ortopedi Kliniğine dönüştürülmesi, Çocuk Cerrahisi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinin kurulması, Dr. Ayşenur Celayir’in 2002’de Doçent doktor olması ve Ocak 2004’den itibaren Çocuk Cerrahisi Klinik Şefi olarak atanması ile Çocuk Cerrahisi Eğitim Kliniği statüsü kazanmıştır. Eylül 2004 TUS sınavını kazanan ilk 3 çocuk cerrahisi asistan doktoru 01.01.2005 - 20.02.2005 tarihleri arasında görevlerine başlamışlardır. Çocuk Cerrahisi Kliniği yıllık ameliyat sayısı her yıl hızla artmaktadır. 2004 yılı ameliyat sayısı 650’dir. Çocuk Cerrahisi Servisi’nde 21 yatak, Çocuk Cerrahisi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde 2 küvöz, 1 radyant ısıtıcı, 2 ventilatör mevcuttur. Observasyon hastaları gerekirse Çocuk Acil Müşahade Odasında takip edilmektedir. Kliniğimiz içinde bulunan ameliyathanemizde şu anda tek masa çalışılmaktadır. Ortopedi ameliyatlarıyla paylaşımlı olarak kullanılan ameliyathanede çocuk cerrahisi ameliyatları haftada 2, 3 veya 4 gün olarak yapılmaktadır. İkinci ameliyathanenin çalışılabilir duruma getirilebilmesi için gerekli tibbi gereçler için istekte bulunuldu. 2005 yılı sonuna kadar 2.ameliyathanenin hergün kullanılabilır hale getirilmesi ve pediatrik endoskopik aletlerin alınması hedeflendi. Çocuk Cerrahisi Kliniği -2005 Klinik Şefi Doç.Dr.Ayşenur Cerrah Celayir Şef Muavini Op.Dr.Osman Pektaş Şef Muavini Op.Dr.Şeref Etker Uzman Doktorlar Op.Dr.Semih Mirapoğlu Op.Dr.Kemal Sarıca Op.Dr.Koray Pelin Asistan Doktorlar Dr.Alper Gence Dr.Selda Yılmazkar Peker Dr.Faik Alev Deresoy Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 5. sınıf çocuk cerrahisi stajları 4 yıldır kliniğimizde teorik ve pratik olarak yapılmaktadır. Klinik Sorumlu Hemşiresi: Gül Dereci 18. Atatürk Üniversitesi 1957 yılında Erzurum Atatürk Üniversitesinin kuruluşunun ardından 1996 yılında Tıp Fakültesi kurularak Erzurum Numune Hastanesi bünyesinde faaliyete başlamıştır. Tıp Fakültesi 1978 yılından itibaren Üniversite kampusu içerisinde inşa edilen kendi binaları ile Yakutiye araştırma hastanelerinde hizmet 39 vermektedir. 1997 yılında inşa edilen Aziziye Araştırma hastanesinin hizmete girmesiyle yatak kapasitesi 1250 ye yükselmiştir. Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hacettepe Üniversitesi işbirliği ile kurulurken Yurdun dört bir yanından değerli Hocalar Tıp Fakültesinin kurulmasında görev almışlardır. Bunlardan biri de Genel Cerrahi Anabilim dalının kurulmasında emeği geçen Sayın Dr. Burhanettin Savan hocamızdir. Aynı zamanda çocuk cerrahisi ile de yakından ilgilenen hocamız 1980 yılına kadar hizmet verdiği Fakültemizde resmi olarak kurulmuş olmamasına rağmen çocuk cerrahisi vakalarının genel cerrahi Anabilim dalında yapılmasını sağlamıştır. 1980 ile 1994 yılları arasında ise çocuk cerrahisi vakaları Burhanettin Savan hocamızın yetiştirdiği genel cerrahi uzmanları tarafından takip ve tedavi edilmişlerdir. Bu süre zarfında 1 yıl süreyle Erzurum’da bulunan Sayın Dr. Nuri Kale genel cerrahi anabilim dalı bünyesinde çocuk cerrahi olarak çalışmıştır. 1994 yılı kasım ayında Dr A. Bedii Salman’ın yardımcı doçent olarak atanmasıyla Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı resmen kurulmuştur. 1997 yılına kadar Genel Cerrahi servisi içerisinde hizmet veren çocuk cerrahisi bölümü daha sonra Plastik ve rekonstrüktif cerrahi bölümü ile paylaştığı servisinde, 15 yatak, 3 küvöz ve 2 açık yatak ile hizmet vermektedir. Halen Anabilim Dalı Başkanlığını yürüten Dr. A. Bedii Salman 1980 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olup 1986 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalından Uzman olarak Askerlik görevini ifa etmek üzere ayrılmış ve 1988 yılında askerlik görevinin tamamlamasının ardından zorunlu görevle atandığı Diyarbakır Devlet Hastanesinde Çocuk Cerrahisi Uzmanı olarak çalışmıştır. Daha sonra 1992 yılında Diyarbakır Çocuk Hastanesinin kurulmasıyla Diyarbakır Çocuk Hastanesinde Çocuk Cerrahisi servisini kurarak 1994 yılında kadar burada çalışmıştır. 1994 yılında Erzurum Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalını kurarak Yardımcı doçentlik kadrosuna atandıkta sonra 1997 yılında Doçent ve 2003 yılında profesörlük kadrosuna atanmıştır. Evli ve bir çocuk babasıdır. Tıp fakültesi adına ihtisas yapmak üzere sınavla alınan ilk araştırma görevlisi Dr. Mustafa Akman Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalında uzmanlık eğitimini tamamladıktan sonra 1998 yılında yardımcı doçent olarak Fakültemizde göreve başlamıştır. 2001 yılında üniversitedeki görevinden ayrılarak Sağlık bakanlığı bünyesinde çalışmaya başlamıştır. Anabilim Dalımızın ilk araştırma görevlisi 1998 yılında göreve başlayan Dr. Murat Yiğiter, 2004 yılında uzman olarak Başkent Üniversitesi Konya Uygulama Hastanesinde göreve başlamıştır. Dr. Oktav Bosnalı, Dr. Tamer Sekmenli, Dr. Akgün Oral, Dr. Muhammet Demir, Dr. Binali Fırıncı halen araştırma görevlisi olarak görev yapmaktadırlar. Yılından itibaren üniversitesi ile yaptığımız anlaşma uyarınca her yıl bir araştırma göravlisi 3 ay süreyle Dr. Arnold Coran ile birlikte çalışmak üzere Amerikaya gönderilmektedir. Bu yıl Dr. Akgün Oral amerikada bulunmaktadır. Kliniğimizde yıllık ortalama 900-1000 hasta yatırılarak takip edilmekte olup, 600 hasta ameliyat edilmektedir. 19. Osmangazi Üniversitesi Anadolu Üniversitesinin temelini oluşturan Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi (1958) 1970 yılında Hacettepe Üniversitesine bağlı olarak açılan Tıp Fakültesi ile birlikte 1982 yılında Anadolu Üniversitesine dönüştürülmüştür. Kısa zamanda yalnızca ülkemizin değil, dünyanın en büyük üniversiteleri arasında çağdaş, dinamik ve yenilikçi bir üniversite olarak yerini alan Anadolu Üniversitesi ikiye bölünerek Tıp Fakültesinin çekirdeğini oluşturduğu yerleşke 18 Ağustos 1993 tarihinde 496 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Osmangazi Üniversitesi adı altında yeni bir kuruluş olarak faaliyete geçmiştir. Kuruluş kanununda diğer anabilim dalları ile birlikte Çocuk Cerrahisi Anabilim dalının da var olmasına karşın uzun yıllar akademik kadro oluşturulamamıştır. Bu süre içinde çocuk cerrahisi stajı genel cerrahi stajı inde birkaç ders halinde yer ayrılarak yürütülmüş, staj sonunda her iki stajın sınavının ayrı ayrı yapılmasında zaman zaman öğrenci- idare arasında sorun çıkması sonucu YÖK’e başvurularak çocuk cerrahisi anabilim dalı kapatılmıştır. Çocuk cerrahisini ilgilendiren hastaların bir kısmı genel cerrahi, üroloji, göğüs-kalp-damar cerrahisi kliniklerince tedavileri üstlenilmiş, büyük bir kısmı da Ankara’daki merkezlere sevk edilmek durumunda kalınmıştır. Ege Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim dalından Eylul 1991’de uzmanlığını alan Dr Hüseyin İlhan askerlik görevinin bitimini takiben 16 Ekim 1992 tarihinde uzman olarak göreve başlamış, 07.06.1993 tarihinde yardımcı doçentlik kadrosuna atanarak kliniğin kuruluş çalışmalarına başlamıştır. Nisan - 94 TUS’unu kazanan Dr Naim Koku ilk araştırma görevlisi olarak 9.9.1994 tarihinde göreve başlamıştır. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı yaklaşık üç yıllık bir hazırlık döneminden sonra Yüksek Öğretim Kurulu’nun 16.05.1996 gün ve 8201 sayılı kararı ile Dr. Hüseyin İlhan tarafından kurulmuştur. Başlangıçta bir uzman bir asistan ile Genel Cerrahi kliniğinin poliklinik ve servis imkanlarından yararlanılmış, muayenesi yapılan ama ameliyat günü 40 olmadığı için ameliyat randevusu verilemeyen, Çocuk Sağlığı kliğiniğinin konsültasyon işlerine bakıldığı ve sadece acil durumlarda ameliyat yapılabildiği günlerden 6 Şubat 1995 tarihinde, şu anda kullanılan hastane binasının hizmete girmesi ile kurtulunmuştur. Kendimize ait poliklinik ve servisimizin olduğu, yarım gün de olsa bir ameliyat günümüzün olduğu, servisimize ait hemşire ve personelimizin bulunduğu 6 Şubat 1995 tarihi kliniğimizin kuruluşu olarak kabul edilmektedir. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalından uzmanlığını alan Dr Baran Tokar 13. 12. 1996 tarihinde öğretim görevlisi olarak klinikte çalışmaya başlamış, 06.07.2000 tarihinde yardımçı doçentlik kadrosuna atanmıştır. Nisan-98 TUS sonucu Dr Abdülkerim Yılmaz 03.08.1998 tarihinde araştırma görevlisi olarak çalışmaya başlaması ile 4 yıldan beri tek asistan olarak çalışan Dr Naim Koku’da artık gecesini gündüzünü hastanede geçirmekten kurtulmuş, gün aşırı da olsa biraz nefes alma fırsatı bulmuştur. Temmuz-2001 tarihine kadar ilk iki asistanımız Dr Naim Koku ve Dr Abdülkerim Yılmaz üst düzeyde çaba harcayarak bütün zamanını hastaneye ayırmışlar ve Eskişehir’de çocuk cerrahisi kavramının yerleşmesini sağlamışlardır. 14.09.2001 tarihinde toplam 6 yıl asistanlık yapan Dr Naim Koku kliniğimizin ilk uzmanı olmuştur. 10.12.2001 tarihinde öğretim görevliliği, 18.02.2003 tarihinde yardımçı doçentlik kadrosuna atanmış ve bir yılı aşkın bir süre çalıştıktan sonra üniversite ortamında çalışmak istemeyerek, kendi isteği ile 27.05.2004 tarihinde kliniğimizden ayrılmıştır. Şu anda Denizli’de Sağlık Bakanlığı Pamukkale Hastanesinde görev yapmaktadır. 16.07.2001 ve 04.03.2002 tarihlerinde Dr Abdullah Özel ve Dr Ahmet Ünlü TUS kazanarak göreve başlamışlardır. 20.10.2004’de Dr Umut Alıcı ve 18.05.2005 tarihinde de kendi öğrencimiz olan Dr Dilşad Demet araştırma görevlisi olarak çalışmaya başlamıştır. Dr Hüseyin İlhan 27.04.2004 tarihinde, Dr Baran Tokar’da 07.04.2005 tarihinde doçentlik sınavına girerek doçent ünvanını almışlardır. Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı servis, yoğun bakım ve yenidoğan cerrahisi yoğun bakım birimlerinde toplam 20 yatak kapasitesi ile çalışmaktadır.Yıllık poliklinik sayısı 2800, yatan hasta sayısı 900 ve ameliyat sayısı 740 dolayındadır. İki öğretim üyesi, 4 araştırma görevlisi, 8 hemşire ve iki yardımcı pesonelden oluşan ekip eğitim-öğretim ve sağlık hizmeti vermekte olup ileri teknik donanımı ile bölgede referans klinik haline gelmiş bulunmaktadır. AKADEMİK KADRO : 1. Doç Dr. Hüseyin İlhan ( Anabilim Dalı Başkanı) Uzmanlık : Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, 11 Eylül 1991 Göreve Başlama: 16.10.1992 Yardımcı Doçentlik : 07.06.1993 Doçentlik Unvanı : 27.04.2004 Doçentlik Atama Onayı: 07.07.2004 İlgi alanı : Pediatrik Torasik Cerrahi 1976 yılı Aydın Lisesi, 1983 Ege Üniversitesi Tip Fakültesi mezunu olup 1986 yılına kadar Muğla/ Bodrum/ Mumcular beldesinde Sağlık Ocağı hekimi olarak çalışmıştır. 1991 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nda Çocuk Cerrahisi Uzmanık eğitimini tamamlamış ve askerlik görevinin bitiminden sonra Ekim - 1992 yılında fakültemizde Çocuk Cerrahisi uzmanı olarak çalışmaya başlamıştır. Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın kurucusu olup bir dönem fakülte yönetim kurulu üyeliği yapmıştır. 2 Doç. Dr. Baran Tokar Uzmanlık : İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, 11.07.1996 Göreve Başlama : 13.12.1996 Öğretim Görevliliği : 13.12.1996 Yardımcı Doçentlik : 06.07.2000 Doçentlik Ünvanı: 07. 04. 2005 İlgi Alanı : Pediatrik Endoskopi ve Laparoskopik Cerrahi 1978 - 1984 yılları arasında, Eskişehir Cumhuriyet Lisesi ve Blindbrook High School/ New York- ABD’ de lise eğitimini tamamlamış olup 1990 Hacettepe Üniversitesi İngilizce Tıp Fakültesinden mezun olmuştur. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’dan 1996 yılında Çocuk Cerrahisi uzmanlığını almış ve aynı yıl OGÜ Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalın da çalışmaya başlamıştır. 3 Yrd. Doç. Dr. Naim Koku Uzmanlık : Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, 14.09.2001 Araştırma Görevliliğne Başlama : 09.09.1994 Uzmanlık : Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, 14.09.2001 41 Öğretim Görevliliği : 10.12.2001 Yardımcı Doçentlik : 18.02.2003 Ayrılma . 19.11.2004 1984 Antakya Kurtuluş Lisesi, 1990 Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olup 1990-1993 yılları arasında Büyükada Sağlık Ocağı Bulancak-GİRESUN’ da ve 1993-1994 Alanboğaz Sağlık Ocağı GülnarİÇEL’de Sağlık Ocağı Hekimi olarak çalışmıştır. Anabilim dalımızın ilk asistanı olup 6 yıllık asistanlık eğitiminden sonra öğretim görevliliği ve yardımcı doçentlik kadrolarına atanmış, Mayıs - 2004 tarihinde kendi isteği ile kliniğimizden ayrılmıştır. ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİMİZ Ar Gör Dr Abdullah Özel (16.07.2001) Ar Gör Dr Ahmet Ünlü (04.03.2002) Ar Gör Dr Umut Alıcı (20.10.2004) Ar Gör Dr Dilşad Demet (18.05.2005) YETİŞTİRDİĞİMİZ UZMANLAR : Op Dr Naim Koku (09.09.1994 - 14.09.2001) Op Dr Abdülkerim Yılmaz (03.08.1998 - 27.02.2004) Düzenlenen Toplantı, Kurs ve Paneller Panel : Çocuklarda Portal Hipertansiyon. Prof Dr Nebil Büyükpamukçu, Prof. Dr. Nurten Koçak, Prof Dr Aytekin Besim, Yrd Doc Dr Hüseyin İlhan Hacettepe Üniv Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Radyoloji Anabilim Dalları ve OGU Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Necla Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir, 27.01.1995 Panel : Travmalı Çocuk Hastalara Yaklaşım. Yrd Doç Dr Hüseyin İlhan, Yrd Doç Dr Baran Tokar. OGU Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Necla Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir, 23.01.1998 Panel: Çocuklarda İntraabdominal Kitleler Prof Dr Yusuf Özyürek, Yrd Doç Dr Hüseyin İlhan, Yrd Doc Dr Aydın Yenilmez. OGU Tıp Fakültesi Üroloji ve Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalları, Necla Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir, 06.02.1998 Panel : Bilier Atreziler Prof Dr Erol Balık, Doc Dr Neslihan Tekin, Prof Dr Ülkü Öner, Yrd Doç Dr Hüseyin İlhan, OGU Çocuk Cerrahisi, Çocuk Sağlığı ve Patoloji Anabilim Dalları, Necla Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir, 20.02.1998 Toplantı : Ankara Grubu Çocuk Cerrahisi toplantısı :1. Nötropeni ve Enterokolit Arasındaki Kısır Döngü Cerrahi İle Kırılabilir mi? 2. Bir Kronik Tekrarlayan Pankreatit Olgusu 3. Özofagus Atrezileri Onarımı Sonrası Anastomoz Kaçaklarında Erken Endoskopik Tedavi Yaklaşımı, Yrd Doc Dr Hüseyin İlhan, Yrd Doç Dr Baran Tokar, Yrd Doc Dr Naim Koku. OGU Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Necla Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir, 28.05.2003 Panel : Çocuklarda Minimal İnvaziv Girişimler,Yrd Doc Dr Hüseyin İlhan, Yrd Doç Dr Baran Tokar, Yrd Doc Dr Naim Koku. OGU Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Necla Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir, 12.01.2004 Neonatal Ventilasyon Kursu,Prof Dr Arif Akşit, Prof Dr Neslihan Tekin Doç Dr Hüseyin İlhan,Yrd Doç Dr Baran Tokar, Öğr Gür Dr Çoşkun Yarar, Öğr Gör Dr Bilal Yıldız. OGU Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalları, Necla Özdemir Konferans Salonu, Eskişehir, 07.01.2005 ÖDÜLLER H.1. XIX. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi En İyi Poster Ödülü : B Tokar, H İlhan, N Koku, AK Yılmaz: Çocuklarda Özofagus Striktür Dilatasyonu (P139). XIX. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi, Belek/Antalya, 2001 42 20. Pamukkale Üniversitesi Pamukkale Üniversitesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Eylül 1996’da Dr. Akile Büke’nin yardımcı doçent ve Anabilim Dalı Başkanı olarak atanması ile kurulmuş oldu. Küçük şehirlerde anabilim dallarının kuruluşu üniversitelerin kuruluşu ile paralellik göstermektedir. Bu üniversitelerin maddi problemlerinin anabilim dallarının kuruluşunu etkilemesi de kaçınılmazdır. Pek çok anabilim dalından “bir odamız bile yoktu” gibi serzenişler işitebilirsiniz. Pamukkale Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalının odası, yatağı, ameliyat günü, ayrı poliklinik odası, sekreteri hemşiresi vs olmadığı gibi kuruluşumuz borçlar nedeniyle hastaneye haciz geldiği, asansörlerin, ortak kullanılan operasyon aletlerinin, öğretim üyelerinin ortak kullandığı tek odadaki sandalyelerin haciz nedeniyle toplanıp götürüldüğü bir döneme denk gelmiştir. Bu koşullarda Anabilim Dalımızın ihtiyacı olan cerrahi el aletleri gibi sıradan isteklerin aldırılması, 2 yataklı bir oda, Plastik Cerrahi Anabilim Dalı ile ortaklaşa kullanılan bir poliklinik odası temin edilmesi ve bir ameliyat günü belirlenmesi 6 aydan fazla zaman almıştır. Hastanenin tamamı bu dönemde 60 yataklıdır. Pamukkale Üniversitesinin maddi problemlerin üstesinden gelmesinin ardından her yıl hazırladığımız listelerde üzeri çizilen diğer gerekli demirbaşın aldırılması yavaş yavaş mümkün olmaya başlamıştır. Anabilim Dalımızın halen eksikleri olmakla birlikte bunların temini için söz alınmıştır. Başlangıç dönemi ve daha sonraki yıllar hemşiresiz, sekretersiz, asistansız geçmiştir. 1996 Eylül’ünde Dönem 4 ve 5 öğrencileri ilk kez PAÜ Tıp Fakültesinde eğitime başlamış, aynı yıl önceden alınan yönetim kurulu kararı ile hem dönem 4 hem dönem 5 öğrencilerine tek öğretim üyesi tarafından Çocuk Cerrahisi stajı verilmiştir. Fakültemiz 1999-2000 eğitim-öğretim yılında probleme dayalı öğrenci merkezli aktif eğitim sistemine geçmiş aktif eğitim çalışmalarının her aşamasında katkımız olmuştur. İlk asistan 1999 yılında alınmış, aynı yıl asistan karnesi oluşturulmuştur. Asistan karnesi her yıl yenilenmektedir. Radyoloji, Patoloji ve Pediatri Anabilim Dalları ile rutin toplantılarımız olmaktadır. 2002 yılı sonu 2003 yılından itibaren Anabilim Dalımız öğretim üyesi ve asistan kadrosu iki katından fazla artış göstermiştir. 2003 Eylül ayında hastanemizin bazı bölümleri yeni hastane binasının tamamlanan kısmına yerleşmiştir. Yeni binaya yerleşen bu ilk grup ile birlikte hastanemiz yatak sayısı 250’ye, Anabilim Dalımız yatak sayısı ise 10’a çıkmıştır. Asistan artışı ile yatak sayısı, ameliyat günü ve poliklinik odası artışının aynı döneme denk gelmesi nedeniyle bu artışın Anabilim Dalımızda endişelendiğimiz kadar büyük bir sorun yaratmadığını, yine de vaka sayımızı artırmak için gayretlerimizin sürdüğünü belirtmek isteriz. Yenidoğan yoğun bakım ünitesine ve boş bulduğumuz Pediatri Anabilim Dalı yataklarına sürekli olarak hasta yatırmaktayız. Hatta diğer bölümlerin boş bulduğumuz odalarına da zaman zaman hasta yatırmak durumunda kalıyoruz. Rijit özofagoskop ve bronkoskop setimiz 1997 yılından beri mevcut. Gerekli durumlarda Üroloji Anabilim Dalının sistoskopunu ve ürodinami cihazını kullanmaktayız. Ortak kullanıma açık laparaskopu kullanıyoruz. Kısa süre sonra yeni binaya geçen ikinci grubun ardından Yenidoğan Cerrahi Yoğun Bakım Ünitesini de kurmuş olacağız. Bu süre içerisinde Anabilim Dalımız adına da sistoskop ve ürodinami cihazı alınacaktır. Yakın gelecekte fleksibıl endoskopları alma sözü de verilmiştir. Mevcut binalara ilaveten yapılması planlanan 400 yataklı ana hastane binamızın ihalesine katılmak üzere demirbaş listesi hazırlayıp hastane planı üzerinde gerekli olan yoğun bakımları, poliklinikleri, ameliyat ve hasta odalarını belirlemiş durumdayız. Dr. Büke 1996 yılında üstlendiği Anabilim Dalı Başkanlığı görevini 24 Kasım 2004 tarihinde meslektaşı Doç. Dr. Uğur Koltuksuz’a devretmiştir. Anabilim Dalımızın öğretim üyesi ve asistan atamaları sırasıyla aşağıdaki gibidir: Öğretim üyeleri 1. Doç. Dr.Akıle Sarıoğlu-Büke 2. Doç. Dr. Ö Herek 3. Yrd. Doç. Dr. Nergül Çördük 4. Doç Dr. Uğur Koltuksuz 2 Eylül, 1996 7 Temmuz, 1997 27 Eylül, 2002 9 Ocak, 2003 Asistanlar (Dr. N Yıldıran 8 Mart, 1999 başlamış, 8 Eylül 2004’de süresi uzatılmamıştır.) Dr. M Karabul 9 Eylül, 2002 Dr. B Savran 26 Kasım, 2002 Dr. Ş Bağcı 6 Ocak, 2003 43 21. Cumhuriyet Üniversitesi Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 1996 yılında Dr. Gökhan Köylüoğlu'nun yardımcı doçent kadrosuna atanması ile kurulmuştur. Kliniğimiz ilk yıl Çocuk hastalıkları servisindeki kendisine ayrılan yataklarda hizmet vermiş ve 1997 yılında hastanemiz 12. katındaki kendi servisinde hizmet vermeye başlamıştır. 1998 yılında akademik kadroya Dr Canan Ceran Yardımcı doçent kadrosuyla dahil olmuş ve 2003 yılında görevinden ayrılmıştır. Çocuk Cerrahisi kliniği 22 hasta yatağı ve 4 küvöz ile 26 hasta kapasitesine sahiptir. Halen bir doçent, bir öğretim görevlisi, 3 araştırma görevlisi, 6 hemşire, 2 sekreter ve 2 personel ile hizmet vermektedir. Kliniğimiz bu güne kadar 3 uzman hekim mezun etmiştir. Uz.Dr. Levent Cankorkmaz (Kliniğimizde öğretim görevlisi olarak çalışmakta) Uz.Dr. Mehmet Arpacık (Sivas Devlet Hastanesi) Uz.Dr. Turan Yıldız (Malatya Devlet Hastanesi) 22. Fatih Üniversitesi Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalının kuruluşu, Üniversitemizin kuruluş tarihi olan 1996 yılından önceye Ankara’da Beştepe semtindeki köklü bir özel hastane olan Ahmet Örs Hastanesine dayanır. O dönemlerde çocuk cerrahisi dalında çalışmakta olan Doç. Dr. Fatih Kızılcan, Üniversite/Fakülte oluşumundan sonra ilk öğretim üyesi ve Anabilim Dalı Başkanı olarak görevine devam etmiş ve ilk araştırma görevlisini almıştır. 1998 yılı başında kendisinin bir başka özel hastaneye geçmesi sonrasında, 1998 yılı Haziran ayında Dr. Fatih Andıran, Çocuk Cerrahisi bölümüne önce uzman ve kısa süre sonra da yardımcı doçent olarak atanarak bayrağı devralmış ve Dr. Kızılcan zamanında alınan ilk araştırma görevlisi olan Dr. Sabriye Dayı, Ocak 2002’de uzman olarak mezun edilmiştir. Dr. Fatih Andıran, Mart 2003’te doçentlik ünvanını aldıktan sonra halen görevini sürdürmektedir. Henüz dışarıya yönelik bir çalıştay veya benzeri bir çalışma düzenlenmemiştir. Ödüller: Wyeth XI. Bilimsel Araştırma Yarışması B Grubu (Klinik) Teşvik Ödülü, 1998. “Anal Fissür ve Kronik Konstipasyonlu Çocuklarda İnek Sütü Tüketiminin Rolü” 23. Süleyman Demirel Üniversitesi Kuruluş Yrd. Doç. Dr. M. Çağrı savaş (13 mart 1997) Akademik kadro Doç. Dr. M. Çağrı Savaş Doç. Dr. A. Murat Çakmak Yrd. Doç. Dr. İ. Faruk özgüner Yrd. Doç. Dr. B. İlker büyükyavuz (Mart 1997 – ) (Ekim 1997 – Aralık 1999) (Mayıs 2001 – ) (Mart 2003 – ) Tamamlanan tıpta uzmanlık tezleri Dr. Mehmet Özbek BEZİR (1967 – 2004): Mononükleer Fagositer Sistem Blokajının İntestinal İskemiReperfüzyona Bağlı Akciğer Hasarına Etkisi. Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Isparta-2002. (Tez Danışmanı: Yrd. Doç. Dr. M. Çağrı SAVAŞ). Dr. Veli Çağatay EREN: Süperior Mezenterik Ven Ligasyonunun İntestinal İskemi/Reperfüzyonda Akciğer Hasarına Etkisi. Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Isparta-2004. (Tez Danışmanı: Doç. Dr. M. Çağrı SAVAŞ). Devam eden tıpta uzmanlık tezleri Kevser GÜRSOY: İnmemiş Testiste İnsan Koryonik Gonadotrop Hormonu Kullanımının Antispermantikor Oluşumuna ve Testisin İnişine Etkisi. Randomize, çift-kör, plasebo kontrollü klinik çalışma. Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Isparta (Başlangıç: 01 Ocak 2002 – Tez Danışmanı: Doç. Dr. M. Çağrı SAVAŞ). Abdullah KAYA: Tek Taraflı Hidronefrozda Nitrik Oksit Sentaz’ın Her İki Böbrekte Vasküler Endotelyal Growth Faktör Düzeyine ve Reseptörlerine Etkisi. Ratlarda deneysel çalışma. Süleyman Demirel Üniversitesi 44 Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Isparta (Başlangıç: 01 Ocak 2004 – Tez Danışmanı: Doç. Dr. M. Çağrı SAVAŞ). Ortak bilimsel toplantılar Batı Akdeniz Pediatrik Cerrahi Topluluğu (BAPCET) aylık bilimsel toplantıları. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı ile ortak seminer programı. Klinik imkanları 8 YATAKLI ÇOCUK CERRAHİSİ SERVİSİ 15 YATAKLI–VENTİLATÖRLÜ ORTAK YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ 10 İNKÜBATÖRLÜ–VENTİLATÖRLÜ ORTAK YENİDOĞAN YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ RİJİD ÖZOFAGOSKOPİ/BRONKOSKOPİ ÜRODİNAMİ VE PEDİATRİK SİSTOSKOPİ Ameliyat sayıları TOPLAM: 1869 YILLIK ORTALAMA: 1869/8=233 ameliyat (son 5 yıldır, yıllık ortalamanın üzerinde ameliyat sayısı ve artma eğilimi). 24. Harran Üniversitesi HRÜTF Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Prof.Dr.Gazi Aydın'ın 13.03.1998 tarihinde göreve başlaması ile kurulmuştur. Eylül 1998’de Dr.Savaş Demirbilek, 1999’da Prof.Dr.Selçuk Yücesan, 2000’de Dr.Turan Kanmaz, 2001’de Dr.Mete Kaya ve Dr.M.Emin Boleken öğretim üyesi olarak göreve başlamışlardır. 1999 yılında Prof.Dr.Gazi Aydın görevinden ayrılıp İstanbul’a ve ardından 2001 yılında Doç.Dr.Savaş Demirbilek görevinden ayrılıp Malatya’ya gitmişlerdir. 1999 yılında iki Araştırma Görevlisi başlamış, daha sonra başlayanlarla birlikte bu sayı 7'ye ulaşmıştır.Şu anda 5 araştırma görevlisi mevcuttur. Halen müstakil bir klinikte 3 yataklı yoğun bakımı, 5 büyük çocuk yatağı, 3 yataklı yenidoğan ünitesi ve bir yataklı özel odasıyla toplam 12 yatakla hizmet vermektedir. Yıllık ameliyat sayısı 500 civarındadır. 25. Mersin Üniversitesi Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Ekim 1998’ de fakültenin açılışı ile birlikte Dr. Ali Naycı’nın yardımcı doçent kadrosuna atanması ile kurulmuştur. Dr. Selim Aksöyek’in 1999 yılında İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’ndan, 2000 yılında da Dr. Dinçer Avlan’ın ekibe katılımı ile bugünkü kadrosunu oluşturmuştur. İlk kuruluşunda bir poliklinik odası ve tüm cerrahi branşların çocuk hastalarının ortak kullandığı bir hasta odasında 6 yatakta hastaları kabul etmiştir. 2001 yılının Eylül ayında Kadın Hastalıkları ve Doğum, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ve Çocuk Cerrahisi klinikleri yeni yapılan binasına taşınmıştır. Önceleri klinik faaliyetini Çocuk Hastalıkları servisinde ayrılan 6 yatakta devam ettirmekteyken Ocak 2004’te aynı binanın ikinci katında 7 yataklı ayrı bir servise taşınmıştır. Halen klinik faaliyetlerini sürdürmekte olduğu yeni servisinde yılda ortalama 400 hasta ameliyat edilmektedir. Halen bir profesör, bir doçent ve bir yardımcı doçent öğretim üyesi görev yapmaktadır. Anabilim Dalı’mız genç yaşına rağmen 15-19 Ekim 2002 tarihleri arasında Mersin’de 20. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi’ne 46. Milli Pediatri kongresi – 6. Çocuk Cerrahisi Hemşireliği Kongresi – 2. Çocuk Hemşireliği Kongresi -1. Pediatri Asistanları Kongreleri ile birlikte ev sahipliği yapmış olmaktan onur duymaktadır. Uluslararası Ödüller: Naycı A., Talas D., Atış S., Polat A., Polat G., “The Role of Nitric Oxide in Bronchoscopy Induced Bacterial Translocation,” 12th European Respiratory Society Annual Congress, Stockholm, 2002. (Interventional Pulmonology Travel Award for the best presentation for investigators aged 35 years old and under). Ulusal Ödüller: 45 Naycı A., Atıs S., Talas D., Ersöz G.,”Rigid Bronchoscopy Induces Bacterial Translocation: an Experimental Study in Rats,” Toraks Derneği 7. Yıllık Kongresi, Antalya, 2004. (Makale Ödülü Birinciliği). 26. Gaziantep Üniversitesi Kuruluş tarihi: 17-11-1999 Öğretim üyeleri: Doç. Dr. Bülent Hayri Özokutan (01-12-1999) Yrd. Doç. Dr. Haluk Ceylan (17-11-1999) Araştırma Görevlileri: Dr. Nihat Ersöz (29-05-2000) Dr. Sevgi Sarsu (29-05-2000) Dr. Sefa Yapıcı (24-07-2003) Dr. Sedat Sımsık (19-01-2004) Verdiği mezunlar: Yok Düzenlenen bilimsel toplantılar: 1. Çocuklarda Gastroözofajeal Reflü Hastalığı (Sekreterya: Dr. Haluk Ceylan) 9 Haziran 2000 Prof. Dr. Oktay Mutaf, Doç. Dr. Raşit Yağcı 2. Bilimsel Sunuda Köşe Taşları (Sekreterya: Dr. Haluk Ceylan) 22. Mart. 2001 Prof. Dr. Işık Olcay 27. Başkent Üniversitesi Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Üniversitemizin 1993 yılında kuruluşuyla birlikte hizmete başlamıştır. 1993 yılından 1997 yılına kadar Çocuk Cerrahisi hizmetleri aynı zamanda Tıp Fakültesi kurucu Dekanı olan Prof. Dr. Nebil BÜYÜKPAMUKÇU tarafından verilmiştir. 1997 yılında Dr. Büyükpamukçu’nun Hacettepe Üniversitesi’ne geri dönmesinin ardından Mayıs 1997 tarihinde Dr. İ. Serdar ARDA göreve başlamıştır. Çocuk Cerrahisi, 1999 yılı ortalarına kadar Genel Cerrahi Anabilim Dalı içerisinde etkinliklerini sürdürmüştür. 14 Temmuz 1999 tarihinde Dekanlık onayı ile Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı kurulmuş ve Yrd. Doç Dr. İ. Serdar ARDA vekaleten Anabilim Dalı Başkanlığı’na atanmıştır. 6 Ekim 2000 tarihinde ise, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’ndan emekli olan Prof. Dr. Akgün HİÇSÖNMEZ, Anabilim Dalı Başkanı olarak göreve başlamıştır. Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Ankara Hastanesi yanında Adana, Alanya ve Konya Uygulama Merkezi olmak üzere toplam 4 adet hastanede çocuk cerrahisi hizmetleri vermektedir. Halihazırda Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın kadrosu şu şekildedir: Ankara Hastanesi Prof. Dr. Akgün HİÇSÖNMEZ (Anabilim Dalı Başkanı) Yrd. Doç. Dr. İ. Serdar ARDA Uzm. Dr. İbrahim ÖTGÜN Araş. Gör. Dr. L. Hakan GÜNEY Araş. Gör. Dr. Ender FAKIOĞLU Araş. Gör. Dr. Özgür Ömer YILDIZ Araş. Gör. Dr.Cuma ÜLKÜ Adana Uygulama ve Araştırma Merkezi Yrd. Doç. Dr. Pelin OĞUZKURT Uzm. Dr. Semire Serin ÖZALEVLİ Uzm. Dr. Murat ALKAN Uzm. Dr. İbrahim ŞANLIALP Öğr. Gör. Dr. Mustafa ÇELİK Konya Uygulama ve Araştırma Merkezi Uzm. Dr. E. Levent ELEMEN Uzm. Dr. Murat YİĞİTER 46 28. Zonguldak Kara Elmas Üniversitesi GENEL TARİHÇE Kalkınmada öncelikli bölge olan Batı Karadeniz Bölgesinde Zonguldak Karaelmas Üniversitesi 1992 yılında kurulmuştur. Üniversitemizin kurulması sonrasında bölge ihtiyaçları konusunda detaylı araştırmalar başlatılmıştır. Bölgemizde üçüncü basamak sağlık hizmetlerinin verildiği kurumların eksikliğinin anlaşılması üzerine Üniversitemiz bünyesinde bir Tıp Fakültesi ile Uygulama ve Araştırma Hastanesi kurulması için gerekli girişimlere başlanmış ve Tıp Fakültesi 03.07.1992 tarih ve 3837 sayılı kanunla kurulmuştur. 1997 yılı Aralık ayında Tıp Fakültesi’ne Dekan atamasının yapılmasıyla Fakültemizin yapılanması hız kazanmış; Fakültemiz, Üniversitemizin Merkez Kampüsünde eski Rektörlük binasında aktif olarak hizmete başlamıştır. 1999 yılında fakültemizin ilk dekan yardımcılarından biri olarak göreve başladım ve özellikle eğitim alt ve üst yapısının organizasyonunda fiilen görev aldım. Bu görevi 2003 yılı sonuna dek sürdürdüm. Fakültemizde 2000-2001 öğretim döneminde Yüksek Öğretim Kurulu onayı ile eğitim kalitesi de göz önüne alınarak her dönem için 25 kişi olacak şekilde öğrenci eğitimi ve çeşitli anabilim dallarında tıpta uzmanlık eğitimine başlanmıştır. Sağlık Bilimleri Kampusu’nda bulunan Tıp Fakültemiz ile Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Zonguldak - Ereğli karayolunun 8. km’ sinde Kozlu ilçesine bağlı Esenköy mevkiindedir. 1999 yılı ortalarında 17.5 milyon Amerikan Doları tutarında dış kredi ile ihalesi tamamlanarak Hastanemizin makine ve teçhizat ihtiyacı karşılanmıştır.Hastanenin poliklinikler, laboratuarlar ve 210 yataklı klinikleri ile Tıp Fakültesi inşaatının önemli bölümleri tamamlanmış olup hasta servisleri ve öğrenim mekanları kendi binalarımız içinde sürdürülmektedir. Kuruluş ve yapılanma açısından ideal bir yol izlenmiş; fizik koşulların geliştirilmesi ile birlikte kalifiye insan gücü ve ekipman temini eşgüdümlü olarak yürütülmüştür. Bunun sonucu olarak kısa zamanda kaliteli, çağdaş ve bilimsel sağlık hizmeti verebilmenin gerekli alt yapısı büyük ölçüde tamamlanmıştır. ÇOCUK CERRAHİSİ ANABİLİM DALI Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde 23.10.2000 yılında poliklinik, 09.04.2001 tarihinde yataklı servis hizmetine başlamıştır. KADRO 1999 yılında 3 Yrd.Doç ataması ile kurulan anabilim dalımızda geçen süre içinde 2 arkadaşımız farklı üniversite kliniklerine geçmiş olup, halen 1 Yrd.Doç.Dr. ve 1 Arş.Gör.Dr. ( 2.yıl ) olarak hizmet vermekteyiz. YER-KAPASİTE Hastanemiz henüz 210 yatak kapasitesine ulaşmış ve ilave mekanlarla ilgili inşaat süreci devam ettiğinden dolayı kuruluştan itibaren her anabilim dalı için ayrı ayrı mekanlar oluşturma şansı olmamıştı. Çocuk hasta bakımının yetişkinlerden farklı bir yaklaşım, ekip, deneyim ve bilinci gerektirmesi nedeniyle alışılagelen uygulamalardan farklı olacak biçimde hastanemizin bir yarım kat planı pediatrik yaş grubu cerrahi servisi olarak tarafımızdan dizayn edildi ve gerekli alt yapı ihtiyaçları ( Respiratör, Kuvöz, Monitör vb.. ) karşılandı. Şu anda donanımı ve altyapısı anabilim dalımıza ait olacak şekilde organize edilen bu klinikte, çocuk cerrahisi hastaları yanı sıra diğer cerrahi branşların çocuk hastaları da yatırılmaktadır. Hastane inşaatının kalan kısımlarının tamamlanması sonucunda her anabilim dalına ait klinikler oluşana dek bu yapılanma devam edecektir. Hastanemizde Çocuk Cerrahisi Servisi 1‘i yoğun bakım yatağı, 2 kuvöz, 2 ısıtıcılı su yatağı, 3’ü bebek yatağı, 3’ü küçük yatak ve 2 si büyük yatak olmak üzere toplam 15 yatak kapasitesine sahiptir. Yıllık poliklinik sayımız yaklaşık 1500 civarında olup, yıllık operasyon sayımız 300 civarındadır. EĞİTİM 2003-2004 eğitim yılından itibaren fakültemiz lisans öğrencilerine Dönem 4 staj grupları içinde Çocuk Cerrahisi staj eğitimi verilmektedir.Tıpta Uzmanlık Sınavı ile iki yılda 1 adet araştırma görevlisi uzmanlık eğitimi almak üzere bölümümüze kabul edilmektedir. Halen 2. yılında 1 araştırma görevlisi eğitimini sürdürmektedir. Branşımızın özveri temelinde kurulu olduğu ve çocukların gelecekte donanımlı ve eğitimli çocuk cerrahlarınca tedavi edilmelerinin en temel hakları olduğu da düşünüldüğünde, özellikle nöbet döngüsü açısından sıkıntılı görünen bu durumu asistan arkadaşımla usta-çırak anlayışı içinde tolere ediyoruz. Dr Varım Numanoğlu 47 29. Kırıkkale Üniversitesi Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim dalı 2000 yılında kurulmuştur.Kliniğimizde Prof.Dr.Murat Çakmak, Yard.Doç.Dr.Fatma Çağlayan ve Yard.Doç.Dr Salih Somuncu olmak üzere 3 adet öğretim üyesi mevcuttur.Dört adet araştırma görevlisi bulunan kliniğimiz ilk uzmanını 2005 yılında verecektir. Genç kliniğimiz alt yapı ve teknik donanım çalışmalarını büyük oranda tamamlamıştır.206.000 nüfuslu, 350.000 kişilik bir interlandda bulunan Kırıkkale’de hizmet veren hastanemizde Çocuk Cerrahisi giderek artan bir hızda yapılanmasına devam etmektedir.2004 yılında ulusal bir toplantı olan bir günlük ‘Kuşkulu genital yapı’ toplantısı düzenlenmiştir. 30. Sütçü İmam Üniversitesi Kahramanmaraş Sütcü İmam Üniversitesi (KSU) Tıp Fakültesi 1997 yılında kuruldu. KSU Tıp Fakültesi Çocuk cerrahisi Kliniği ise Haziran 2001 yılında Yrd.Doç.Dr.Keramettin Uğur Özkan ın Tıp Fakültesine atanması ile kuruldu. Kurucularinin kimlikleri: Doç Dr. Keramettin Uğur Özkan Bugune kadar verdigi mezun sayısı: Kliniğimiz henüz asistan almamış ve mezun vermemiştir. Gerceklestirdigi onemli bilimsel toplanti ve workshoplar: Kliniğimiz henüz Doğu Akdeniz çocuk Cerrahları toplantısı dışında bir toplantı organize etmemiştir. 31. Afyonkarahisar Üniversitesi Dr Mevlut Korkmaz Anabilim Dalına kurucu olarak 28-08-2002 tarihinde Uzman Doktor ünvanı ile göreve başladı. Ocak 2003 de Yardımcı Doçent olarak atandı. Temmuz 2005 tarihinde Dr. Adnan Narcı Yardımcı Doçent olarak göreve başladı. Kasım 2006 tarihinde Dr.Evrim Özkaraca Araştırrma Görevlisi olarak göreve başladı. Klinikte halen 10 hasta yataı‡ bulunmakta, çocuk yoıun bak‡m ve yenidoıan yoıun bakım Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı ile ortak kullanılmaktadır. Ödüller: 1.Ulusal Yenidoıan Kongresinde Poster birinciliği, 2004 2.Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneıi Prof.Dr.İhsan Numanoğlu Ödülü 2005 Yönetilen Yüksek Lisans Tezleri : Türe A., „Çocuklara yönelik günübirlik cerrahi girişimlerde anneleri bilgilendirmenin anksiyete düzeylerine etkisi, Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi, 2006 32. Mustafa Kemal Üniversitesi Mustafa Kemal Üniversitesi yaklaşık 10 yıl önce ,Tıp Fakültesi ise 2,5 yıl önce kuruldu. Çocuk Cerrahisi AD 2004 de önce tek öğretim üyesi ile (yrd.doc) hizmet vermeye başladı. Henüz eski Devlet Hastanesi binası kullanılmakta olup mevcut olan 80 yatak kliniklerin ortak kullanımına açılmıştır. Toplam 3 ameliyathane mevcut olup haftada yarim gün çocuk cerrahisine ayrılmış durumdadır. Pediatri Kliniği ile ortak kullanılan 1 adet küvoz ve 1 adet açık yatak mevcut olup çocuk cerrahisine özel hiçbir teçhizat henüz mevcut değil. Kurulma aşamasında olduğumuz için hasta sayısı da oldukça sinirili ; gunluk poliklinik sayisi ortalama 4-5 aylik ameliyat sayisi ise 4-5 Kampuste inşaatı surmekte olan 400 yatakli hastane binasina 2005 sonlarinda kısmen tasinilmasi planlanmaktadir. Dr.Bulent Akcora Antakya/Hatay 33. Trakya Üniversitesi Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı Temmuz 1992 tarihinde Doç. Dr. Mehmet PUL tarafından kurulmuş ve 1 Doçent, 1 yardımcı doçent ve 1 araştırma görevlisi ile eğitim-öğretim 48 faaliyetlerine başlamıştır. Kuruluşundan bu yana 8 çocuk cerrahisi uzmanı yetişen Anabilim Dalımızda halen 1 Profesör, 3 Yardımcı Doçent ve 3 Araştırma Görevlisi görev yapmaktadır. Öğretim Üyelerimiz (2006-2007 eğitim öğretim yılı) Prof Dr. Mehmet PUL (Anabilim Dalı Başkanı) Yrd.Doç. Dr. Ümit N. BAŞARAN Yrd.Doç. Dr. Mustafa İNAN Yrd.Doç. Dr. Burhan AKSU Araştırma Görevlileri (2006-2007 eğitim öğretim yılı) Dr. Murat Dereli Dr. Zafer Dörtdoğan Dr. Mehmet Atilla TEKİN Anabilim dalımızdan uzmanlığını alan meslektaşlarımız. Dr. Şuuri SÜMER (1997) Dr. Ali KORKMAZ (1999) Dr. Mustafa İNAN (1999) Dr. Bünyamin DÜNDAR (2004) Dr. Sinan AYHAN (2005) Dr. Çağatay AYDINER (2005) Dr. Süleyman AYVAZ (2005) Dr. Turan CEYLAN (2006) İletişim Adres ve Telefonları Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı 22030 Edirne Telefon : (284) 235 76 41 Sonuç: Prof Dr Ali Avanoğlu tarafından başlatılan “Çocuk Cerrahisi’nin Dünü ,Bugünü ve Yarını” projesi yaklaşık iki yılda tamamlanmış bir projedir.Bu projenin “Dün” ile ilgili bölümünde kuruluşlarımızın tarihçelerini istedik. Bunu hem yazı hem internetle defalarca üyelerimizden talep ettik. Önemli bir bölümünün buna yanıt vermesi bizleri mutlu etmiştir. Çünkü tarihçe sevimsiz, ele alınmak istenmeyen bir konudur. Bununla beraber tarihimizi bilmek ve yazılı hale getirmek bizlerden çok gelecek nesil için önemlidir. Geleceğimiz geçmişimize bağlıdır. Geçmişteki hataları,yanılgıları tekrar yaşamadan atılımlar yapmak ileride bize zaman kazandıracaktır kuşkusuz. Çocuk Cerrahisi’nin ülkemizdeki tarihçesine kuşbakışı olarak gözattığımızda şu olayların köşe taşları olarak ortaya çıktığını görmekteyiz: 1.Amasyalı Cerrah Şerafeddin Sabuncuoğlu’nun ilk resimli çocuk cerrahisi girişimlerini yazması ve tanımlaması ve bu eseri ölümsüz hale getiren bir girişimle Fatih Sultan Mehmed’e teslim etmesi(1460). Bu kitap sünnet, fıtık ameliyatı, anal atrezi, hipospadias, lümenli sonda uygulamaları, kliterektomi, yapışık labia minora gibi konularda önemli teknik ve cerrahi alet yenilikleri getirmiştir. 2.Osmanlı İmparatorluğu’nda çocuk ameliyatları için etik prensiplerin oluşturulması, ebeveyinler ya da çocukların vasileri için “niza senetleri” “onam belgeleri” “hütccet” oluşturulması. Bu konu çocuk sağlığı ve hakları açısından o döneme göre çok ileri bir uygulamadır. 3.İkinci Abdülhamid’in “Hamidiye-i Etfal” (Şişli Etfal) Çocuk HastanesiIni çağın her tür modern olanaklarını kullandırarak kurdurması. Bu hastanede önemli buluş ve katkıların yapılması, genel anestezi altında çocuk ameliyatlarının antisepsi koşulları uygulanarak gerçekleştirilmesi, bir derginin çıkarılması, sonuçların burada yayınlanması. 4.Gerçekte çok mütevazi bir görünüme sahip olan ve bizlere hiçbir zaman yaptığı katkıları geniş boyutları ile anlatmamış olan Prof Dr İhsan Numanoğlu’nun çocuk cerrahisinin modern anlamda kuruluşu, yasal zemine oturtuluş, alt yapı çalışmalarının gerçekleştirilmesi, yan dalların kurulması konusunda olağanüstü boyutlarda yaptığı katkılar. Bu katkıları Sn Avanoğlu’nun kaleme aldığı Ege Ü TF Çocuk Cerrahisi tarihçesinde zaten gördünüz. Sn Numanoğlu batılı anlamda bir çocuk cerrahisi kliniğinin planlarını alarak Türkiye’de uygulamaya koyan ve bunu ilk gerçekleştiren kişi olma onurunu da kazanmıştır. Bu işe Sn Numanoğlu’ndan kısa bir süre sonra girmesine karşın Sn Prof Dr Akgün Hiçsönmez’de benzer çalışmaları Ankara’da başlatmıştır. Sn Hiçsönmez, Sn Numanoğlu ‘na göre daha girişken, daha konuşkan tavrı ile bu branşın ülkemizde sevilip yayılmasına neden olmuş; yetiştirdiği kaliteli elemanlarla ikinci ve 49 üçüncü jenerasyan eğitim kurumlarının gelişmesine ve yayılmasına ön ayak olmuştur.Bu arada ülkenin dış ülkelerde tanıtılmasına, bugünkü EUPSA’ya girilmesine önayak olmuştur. 5.Sn Hiçsönmez’in ekibinden olan Sn Prof Dr Nebil Büyükpamukçu,yurt dışında İngiltere gibi bir ülkede birden fazla kurumda konsultan çocuk cerrahı olarak çalışmıştır.Bu önemli açılımlarımızdan biridir ve dışarıda haklı ve olumlu bir tanıtımın gelişmesine önemli katkıda bulunan bir olaydır. 7.Numanoğlu ve Hiçsönmez ekiplerinin yetişmelerine katkıda bulundukları bir sonraki grup ise , Türkiye’nin çocuk cerrahisi alanında dış ülkelerde tanınması, benimsenmesi,iyi bir isim yapması konusunda önemli çalışmalar yapmışlardır. Bu dönemde Türkler yabancı dergi hakemlikleri yapmışlar,önemli yayınlara imza atmışlar, dış ülkelerde ödüller kazanmışlar,komitelerde görev almışlar,uluslararası çalıştaylar ve kongreler organize etmişlerdir. Bu konu geçtiğimiz yüzyılın sonunda en üst noktasına doğru yaklaşmış ve 70 den fazla çocuk cerrahımız sınav geçirmeksizin Avrupa Çocuk Cerrahisi Board Sertifikası’nı, bazıları ise Avrupa Çocuk Ürolojisi Board Sertifikası’nı almaya hak kazanmışlardır. Böylece Çocuk Cerrahları , Avrupa Birliği zincirini T.C Hükümetleri’nden çok daha önce kırmayı başarmışlardır. 8.Diğer bir aşama Behçet Uz Çocuk Hastanesi’nden Sn Münevver Hoşgör’ün ilk Avrupa Sınavı kazanan çocuk cerrahımız olmasıdır.Bunu diğer arkadaşlarımız izlemişlerdir. 9.Hacetttepe ve Cerrahpaşa Tıp Fakülteleri’nin Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalları’nın eş zamanlı olarak UEMS ‘e baş vurmaları ve peşpeşe sertifiye olan ilk kurumlarımız olmaları da önemli bir köşe taşıdır.Bu sertifikasyon süreci ile iki kliniğimiz Avrupa’nın ilk 18 kliniği içine girmiş ve uluslararası standartlarda çocuk cerrahisi eğitimi ve hizmeti verdiklerini kanıtlamışlardır. Bu kazanım, kısa bir süre sonra Avrupa Çocuk cerrahisi Board’u yazılı sınavının ve sonra da sözlü sınavının Cerrahpaşa’da yapılması sonucunu getirmiştir.Avrupa Sınavı’nın sözel aşamasında Türk Çocuk Cerrahları Avrupa’nın önemli merkezlerinde eğitim gören uzmanların sınavlarını gerçekleştirmişlerdir. 10.Türk Çocuk Cerrahları son yıllardaki çalışmaları ile kendi Yeterlilik Kurullarını oluşturmuşlar ve ilk yeterlilitk sınavını 2006 içinde tamamlayarak ilk yeterlilik belgelerini vermişlerdir 11.Türk Çocuk Cerrahlarının iki kez 3 gün süren eğitim kurltayı(sonuncusu 2.3.07 de bugün başlamaktadır)düzenlemeleri de Türkiye için önemli bir yenilik olmuştur. 12.Bilimsel çalışmaların nitelik ve niceliklerine bakıldığında,Hacettepe Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı’nın önemli katkıları yadsınamaz. Sn Prof Dr Cahit Tanyel ve çalışma arkadaşlarının bu konuda hem itici hem çekici güç oldukları herkesce kabul gören bir düşünce halini almıştır. Bilim Ödülleri konusunda Hacettepe ağırlığı gözlenmekte, bunu Cerrahpaşa TF izlemektedir. Yabancı ülkelerde yayınlanan tıp kitaplarında bölüm yazarlıkları konusunda Cerrahpaşa Çocuk Cerrahisive diğer 2 kurumumuzun etkili çalışmalar yaptıkları göze batmaktadır. Uluslararası çalıştaylar ve kongre organizasyonları ve bu nedenle ülkenin başarı ile dışarıda tanıtımı çalışmalarında , Cerrahpaşa,Çukurova,Ege, Uludağ,Ankara TF, Gazi TF,Dokuz Eylül TF gruplarının çalışmaları her zaman takdirle anılacaktır. 13.Çocuk ürolojisinin kurumlaşmasına katkısı ve özellikle üriner sistemin işlevsel hastalıkları ve ürodinamik araştırmalar açısından Ege Üniversitesi gruplarının çalışmaları önem taşımaktadır. Hepsinden daha önemli olarak, küçük kentlerde ya da olanakları sınırlı hastanelerde çalışan pek çok meslektaşımız çocuk cerrahisinin tanıtılması ve yükselmesi açısından belki de en önemli katkıları yaptıklarını belirtmek istiyorum. 1983 yılındaki III. Ulusal Kongre’de(Adana) periferde çalışan bir çocuk cerrahı Sn Nevzat Uçaner’in sunduğu bildiri ve sonraki yıllardaki gelişmeler bunun en canlı tanığıdır ve gelişimin görkemini,yüceliğini bizlere aktarmaktadır. Sonuçta üst üste ,tek tek konulan taşlar ve aradaki köşe taşları ile her üyemiz bu gelişmeye katkıda bulunmmuşlardır. Bu katkının ve geçmişten ders alma yeteneğimizin devam etmesi ve tarihimizi hiçbir zaman unutmamak ve onunla hep gururlanmak dileği ile... 50 Türkiye’de Çocuk Cerrahisi Uzman ve Asistanlarının Mesleği Tercih Nedenleri, Disiplinin İmajı, Örgütlenmesi, Sunulan Hizmetler ve Uzmanlık Eğitimi Hakkındaki Görüşleri Dr. H.İbrahim Durak Dr. Ali Avanoğlu Giriş Ülkemizde Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının geçmişi ve bugününe dayanarak geleceğinin planlanabilmesi, makro (ulusal) ve mikro (kurumsal) düzeylerde toplumun önceliklerine uyan, bilimsel verilere dayalı, Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanında maliyet-etkin bir sağlık hizmeti, eğitim ve araştırma hizmet planlaması yapılabilmesi, uygulanması ve değerlendirmesi için ana bir belge oluşturmak amacıyla Türk Çocuk Cerrahları Derneği tarafından bir proje başlatılmıştır.. Bu rapor yukarıdaki amaçlarla yola çıkan Çocuk Cerrahisi Disiplininin dünü, bugünü, yarını ile ilgili yürütülen projenin bir parçası olarak, çocuk cerrahisini uzmanları ve araştırma görevlilerinin çocuk cerrahisi disiplinini seçme nedenlerini, imaj ve görüşleri, mesleki doyum ve geleceğe bakışlarını, çocuk cerrahisi disiplinin ülkemizdeki örgütlenmesi, topluma sunduğu hizmetler ve uzmanlık eğitimleri hakkında olumlu ve olumsuz düşünceleri ile önerilerini derlemek amacıyla uygulanan anket çalışmasından elde bulgular ve sonuçları içermektedir. Yöntem Hedef grup-araştırma evreni Çocuk Cerrahisi Derneği’ nin 21-24 Eylül 2005 tarihleri arasında Gaziantep’ te düzenlenen 23. Ulusal Çocuk Cerrahisi Kongresi’ ne katılan tüm uzman hekimler ve araştırma görevlileri 300 kişi hedeflendi ve oluşturulan anket dağıtıldı ve katılmayı kabul edenler tarafından doldurulduktan sonra toplandı. Araç Araştırmacılar tarafında hazırlanan 5 alt bölüm ve 45 maddelik, katılımcıların kendi başlarına doldurduğu bir anket uygulandı. Bağımsız değişkenler Uygulanan ankette; çalışmanın amaçları doğrultusunda, yaş, cinsiyet, unvan, mezun olunan tıp fakültesi, uzmanlık eğitimi alnına kurum, çalışma yeri, çalışma biçimi ve ortalama aylık kazanç olmak üzere sekiz bağımsız değişken yer aldı. Uzmanlık alanı olarak çocuk cerrahisinin seçilme nedeni Bu değişken, araştırmacılar tarafından beyin fırtınası yöntemiyle üretilen ve literatür taraması ile elde edilen alt başlıklardan bir araya getirilerek oluşturulan ve diğer seçeneğini de içeren 14 başlıklı bir liste ile sorgulandı. Hedef gruptan -3 (güçlü olumsuz etki), -2 (orta olumsuz etki), -1 (zayıf olumsuz etki), 0 (etkisiz), +1 (zayıf olumlu etki), +2 (orta olumlu etki) ve +3 (güçlü olumlu etki) aralıklarını içeren 7’li aralıklı bir skala yardımı ile her bir başlığı değerlendirmeleri istendi. Bu şekilde bir bileşik ölçek oluşturuldu. Her bir başlığın skoru ve toplam değişken skoru bulundu ve dağılım ölçütleri hesaplandı. Çocuk Cerrahisi disiplini hakkındaki imaj ve algı Bu değişken, araştırmacılar tarafından beyin fırtınası yöntemi ile üretilen, disiplinin sağlık hizmeti, araştırma ve eğitim hizmet kalitesi açılarını da 11 başlıklı bir liste ile sorgulandı. Araştırma grubundan ülkemizdeki Çocuk Cerrahisi Disiplini hakkında sahip oldukları imaj ve görüşü beğeni puanı olarak 1 çok kötü ve 10 çok iyi olmak üzere skala aracılığı ile ifade etmeleri istendi. Bu şekilde oluşturulan imaj ve algı bileşik ölçeğinde yer alan her bir başlığın skoru ile dağılım ölçütleri hesaplandı. Yapılan işten memnuniyet ve gelecek kaygısı Bu değişken, Ege Üniversitesi’nde Stratejik Planlama çalışmaları kapsamında kullanılan anketten yararlanılarak sekiz önerme ve bir genel değerlendirme önermesi ile araştırmaya katılan çocuk cerrahisi uzmanları ve araştırma görevlilerinin yaptıkları işten memnuniyetleri ve gelecek kaygıları sorgulandı. Araştırma grubundan, önermeleri 1 (kesinlikle katılmıyorum) ve 10 (kesinlikle katılıyorum) olmak üzere bir anlam farklılığı skalasında işaretlemeleri istendi. Her bir önerme, genel değerlendirme ve toplam değişken skorları ile dağılım ölçütleri hesaplandı. Çocuk Cerrahisi disiplinin sunduğu hizmetler, uzmanlık eğitimi ve alanın ülkemizdeki örgütlenmesi 51 Bu değişkenler her biri için olumlu, olumsuz düşünceler ve önerilerin yazılacağı boş bölümler bırakılarak 3 açık uçlu soru şeklinde anket kapsamına alındı. Veri analizi Veriler SPP 11.0 paket programına girilerek analiz edildi. Bulgular Kongreye katılan 235 uzman ve araştırma görevlisinden 87’si anketi yanıtladı. Anketi yanıtlayan grubun 70’i erkek, 16’sı kadındı. Bir kişi cinsiyetini belirtmemişti. Anketi yanıtlayan grubun yaşları 26-58 arasında ve ortalama yaş 39 ± 9’ dur. Anketi sırasıyla 26 uzman, 17 araştırma görevlisi, 16’şar profesör ve doçent, 12 yardımcı doçent yanıtladı (şekil 1). Şekil 1. Araştırma grubunun ünvanlarına göre dağılımı Yardımcı doçent; 12 Doçent; 16 Uzman; 26 Araştırma görevlisi; 17 Profesör; 16 Üç kişi mezun olduğu tıp fakültesini belirtmezken, araştırma grubunun biri yurtdışından olmak üzere toplam 19 ayrı tıp fakültesinden mezun oldukları (tablo 1), en eski mezunun 1972 ve en yenisinin 2003 yılında tıp eğitimini tamamladığı saptandı. Mezun olunan tıp fakülteleri içerinde sırasıyla en büyük grupları Cerrahpaşa ve Hacettepe Tıp Fakültesi (15 er kişi), İstanbul Tıp (Çapa) ve Ege Tıp Fakültesi (9’ ar kişi) ve ardından Ankara (6 kişi) ve Çukurova Tıp Fakültesi (5 kişi) oluşturmaktaydı. Tıp fakültesinden mezuniyet yıllarına göre en büyük gruplar sırasıyla 1991 (9 kişi), 1989 (8 kişi), 1990 (6 kişi), 1992 (5 kişi) olarak bulundu. Araştırma grubundan 72 hekim üniversite hastanelerinde uzmanlık eğitimini tamamladığını ya da tamamlayacağını belirtirken bu sayı Devlet ya da Sosyal Sigortalar Kurumu hastanelerinden 10 ve yurtdışından bir olarak saptandı. Anketi yanıtlayan dört hekim uzmanlık aldığı kurumu belirtmemişti. En fazla uzmanlık eğitimi tamamlanan kurumlar sırasıyla Cerrahpaşa ve Hacettepe Tıp Fakülteleri (9’ar kişi) Çukurova Tıp Fakültesi (7 kişi), Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi, Erciyes Tıp Fakültesi, Gazi Tıp Fakültesi (5’er kişi) olarak saptandı. Anketi yanıtlayan grubun uzmanlık eğitimini tamamladığı / tamamlayacağı en eski yıl-gelecek yıllar aralığı 1977-2009 olarak bulundu. Grubun en fazla uzmanlık eğitimi tamamlanan yılları sırasıyla 1997 (8 kişi), 1996 ve 1998 (6’şar kişi) olarak saptandı. Ankete katılan tüm uzman hekimler 28 ilde ve şehir merkezlerinde çalışmaktaydı. Sırasıyla en büyük gruplar İstanbul (16 kişi ), Ankara (11 kişi), Adana ve Bursa (5’er kişi), Antalya, Malatya, Samsun, Zonguldak (4’er kişi), Aydın, İzmir, Kayseri, Manisa (3’er kişi) çalışmaktaydı. Anketi yanıtlayan çocuk cerrahlarının 57’ si sadece üniversite hastanesinde çalışırken, 12’si sadece devlet hastanelerinde ve 12’si devlet hastanesi ve özel hekimlik, üçü üniversitede part-time çalışırken özel hekimlik yapmakta ve ikisi sadece özel hastanede çalışmaktaydı. Bir kişi çalışma yerini belirtmemişti (Şekil 2.). 52 Şekil 2. Araştırma grubunun çalışma yerlerine göre dağılımı Devlet hastanesi ve özel hekimlik; 12 Üniversite ve özel hekimlik; 3 Devlet hastanesi; 12 Özel Hastane; 2 Üniversite hastanesi; 57 Araştırmaya katılan gruptan yedi kişi aylık kazancını belirtmezken bu soruyu yanıtlayan 80 kişinin aylık kazançları 1.000-10.000 YTL arasında değişiyordu ve ortalaması 3123,13 YTL ± 1554,11 YTL olarak bulundu. Tablo 1. Araştırma grubunun “Neden Çocuk Cerrahisi alanını seçtiniz?” sorusuna verdikleri yanıtların % frekans dağılımı Frekans dağılımı (%) -3 -2 -1 0 +1 +2 +3 N Maddeler Güçlü Orta Zayıf Zayıf Orta Güçlü Cerrahi bir dal olması Sağlayacağı manevi doyum Çocuk hastalarla çalışmak Becerilerim ve yeteneğime uygunluk Sağlayacağı akademik olanaklar Örnek aldığım hocam Ülkemizde gelişmiş bir alan olması Çalışma koşulları Sağlayacağı maddi olanaklar Şans Örnek aldığım arkadaşım Dengeli bir mesleki ve özel yaşam Ailemin isteği 84 82 84 81 82 85 81 83 80 78 81 82 82 olums uz etki olums uz etki olums uz etki Etkisiz olumlu etki olumlu etki olumlu etki 0,0 0,0 0,0 0,0 3,7 9,4 11,1 13,3 15,0 16,7 18,5 24,4 26,8 0,0 0,0 0,0 0,0 1,2 0,0 2,5 8,4 6,3 1,3 1,2 4,9 3,7 0,0 2,4 0,0 0,0 0,0 1,2 3,7 13,3 3,8 2,6 1,2 4,9 4,9 3,6 1,2 4,8 9,9 36,6 35,3 39,5 25,3 55,0 48,7 55,6 39,0 61,0 4,8 6,1 13,1 12,3 22,0 14,1 19,8 19,3 11,3 17,9 9,9 12,2 1,2 23,8 29,3 31,0 39,5 7,3 22,4 14,8 13,3 8,0 6,4 6,2 7,3 0,0 67,9 61,0 51,2 38,3 29,3 17,6 8,6 7,2 0,0 6,4 7,4 7,3 2,4 53 Şekil 3. Çocuk Cerrahisi alanı seçimine etki eden maddeler ve etki düzeyleri (% frekans) 100% 90% 80% 70% 60% Güçlü olumsuz etki 50% Orta olumsuz etki 40% Zayıf olumsuz etki 30% Etkisiz Zayıf olumlu etki 20% Orta olumlu etki 10% Güçlü olumlu etki 0% Tablo 2. Araştırma grubunun “Neden Çocuk Cerrahisi alanını seçtiniz?” sorusuna verdikleri yanıtların dağılım ölçütleri Maddeler Cerrahi bir dal olması Sağlayacağı manevi doyum Çocuk hastalarla çalışmak Becerilerim ve yeteneğime uygunluk Sağlayacağı akademik olanaklar Örnek aldığım hocam Ülkemizde gelişmiş bir alan olması Çalışma koşulları Şans Örnek aldığım arkadaşım Sağlayacağı maddi olanaklar Dengeli bir mesleki ve özel yaşam Ailemin isteği N 84 82 84 81 82 85 81 83 78 81 80 82 82 Min. 0 -1 0 0 -3 -3 -3 -3 -3 -3 -3 -3 -3 Maks. 3 3 3 3 3 3 3 3 3 3 2 3 3 Ortalama 2,56 2,45 2,29 2,06 1,11 0,82 0,33 -0,02 -0,05 -0,15 -0,33 -0,39 -0,84 S.S. 0,8 0,9 0,9 1,0 1,5 1,7 1,6 1,8 1,6 1,7 1,4 1,8 1,5 Ortanca 3,0 3,0 3,0 2,0 1,0 1,0 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0 0,0 Çocuk Cerrahı hekimler, yaş, cinsiyet ya da unvan farkı olmaksızın (ki kare, P>0,5), alanın öncelikle cerrahi bir dal olması, manevi doyum beklentisi ve çocuk hastalarla çalışan bir hekimlik dalı olması nedenleriyle (güçlü olumlu etki) ve ardından alanın sağlayacağı akademik olanaklar ve örnek alınan hoca nedenleriyle (zayıf olumlu etki) Çocuk Cerrahisi dalını uzmanlık alanı olarak seçmektedirler. Bunun dışındaki tüm diğer nedenler alanın uzmanlık alanı olarak seçiminde etkisizdir. 54 Tablo 3. Araştırma grubunun “Ülkemizdeki Çocuk Cerrahisi alanının imajı” başlığı atlındaki maddelere verdikleri puanların (1-10) dağılım ölçütleri Maddeler 1.Uluslararası alanda gelişmişlik düzeyi 2.Toplumun gereksinimlerini karşılama düzeyi 3.Prestij, saygınlık 4.Yeniliğe açıklık 5.Çocuk Cerrahisi staj eğitiminin kalitesi 6.Uzmanlık eğitiminin kalitesi 7.Yataklı bakım hizmetlerinin kalitesi 8.Poliklinik hizmetlerinin kalitesi 9.Yapılan araştırma ve yayınların kalitesi 10.Uzman hekim kalitesi 11.Akademik personel kalitesi Toplam imaj skoru (11-110) N 81 82 82 83 79 79 81 81 80 80 80 83 Min. 3 1 1 3 1 2 3 2 1 1 1 30 Maks. 10 10 10 10 10 10 10 10 10 10 10 101 Ortalama 7,60 7,18 6,39 8,35 6,61 6,77 6,85 6,84 7,69 7,20 7,55 76,90 S.S. 1,6 2,2 2,3 1,9 2,1 2,0 1,8 1,7 1,4 1,7 1,7 15,0 Ortanca 8 8 7 9 7 7 7 7 8 7 8 80 İmaj başlığı altında yer alan tüm maddelerin ortanca değerleri 10’luk ölçekte 7 ve üzerindedir. Sırasıyla alanın yeniliğe açık olması, yapılan araştırma ve yayınların kalitesi,uluslararası gelişmişlik düzeyi, akademik personel kalitesi ve dalın toplumun gereksinimleri karşılama düzeyi maddeleri en yüksek ortalama ve ortanca değerlere sahiptir. Toplam imaj skoru (min. 11 ve maks. 110) ortaması 76,90 bulunmuştur. Anketi dolduran hekimler tüm maddeler ve toplam ölçek skoru için cinsiyet, unvan ya da yaş gruplarına göre farklı olmamak kaydıyla (ki kare, P>0,5) ülkemizdeki Çocuk Cerrahisi alanının imajı hakkında oldukça olumlu düşüncelere sahiptirler. 55 Tablo 4. Araştırma grubunun “iş doyumu ve geleceğe bakış” başlığı altındaki maddelere verdikleri puanların (1-10) dağılım ölçütleri N Min. Maks. Ortalama S.S. Ortanca Maddeler 1. Yaptığım işten zevk alıyorum 81 3 10 8,74 1,5 9 2. Çalıştığım kurumdaki fizik koşulları (bina v.b) 81 1 10 5,91 2,7 6 yeterli buluyorum 3. Çalıştığım kurumdaki çocuk cerrahisi hizmet 79 1 10 6,61 2,1 7 sunum donanımı yeterli buluyorum 4. Yaptığım işle ilgili yeterli bilgi ve beceriye 82 5 10 7,90 1,4 8 sahibim 5. Yaptığım işte yaratıcı potansiyelimi 82 2 10 7,50 1,8 8 kullanabiliyorum 6. Kendimi mesleğimde başarılı buluyorum 82 3 10 7,91 1,4 8 7. Mesleğimde kendimi daha geliştirme ve 78 2 10 7,97 1,9 8 yükselme olanağım var 8. İşimle ilgili geleceğimden kaygı duymuyorum 80 1 10 6,09 3,1 7 9. Genel olarak değerlendirdiğimde çocuk 80 1 10 7,45 2,4 8 cerrahisi alanında çalışmaktan memnunum Toplam iş doyumu ve geleceğe bakış skoru (982 32 88 64,95 12,7 67 90) Anketi yanıtlayan çocuk cerrahları yaptıkları işten zevk almaktadır ve mesleki doyum düzeyleri yüksektir. Çalıştıkları kurumdaki fizik koşullar dışındaki tüm maddelerin ortanca değerleri 7 ve üzerinde bulunmuştur. Yapılan istatistik analizde maddelerin hiçbiri ve toplam skor için cinsiyet, unvan ya da yaş gruplarına göre fark saptanmamıştır (ki kare, P>0,5). Ülkemizde Çocuk Cerrahisi alanının sunduğu hizmetleri (altyapı, çalışma koşulları, insan gücü, v.b) değerlendirdiğinizde ilk aklınıza gelen olumlu ve olumsuz noktaları ve önerilerinizi kısaca belirtiniz. Tablo 5. Sunulan hizmetler için olumlu görüşler Olumlu görüş başlıkları Belirtilme sıklığı 1.İyi yetişmiş, nitelikli hizmet veren nitelikli insan gücü varlığı 2.Çocuk hastalarla çalışıyor olmak 3.Ülkemizdeki bilimsel gelişmişlik düzeyi 4.Yenilik ve gelişmelere açıklık 5.Sağladığı manevi doyum 6.Kaliteli hasta hizmeti sunumu 7.Uzmanlık eğitiminin kalitesi 8.Ülkemizdeki çalışmaların uluslararası gelişmişlik düzeyi Toplam Tablo 6. Sunulan hizmetler için olumsuz görüşler Olumsuz görüş başlıkları 1.Fiziksel altyapı ve olanaklar 2.Çocuk Cerrahisi Disiplininin toplum ve diğer kurumlarca yeterince tanınmaması 3.Personel yetersizliği 4.Hizmet verilen alanda diğer dallarla karışma ve karmaşa 5.Uzmanlık eğitiminin kalitesi 6.Düşük maddi gelir 7.Çalışma koşulları 8.Asistan ve uzman fazlalığı 9.Sunulan hizmetlerde standardizasyon olmaması Toplam 31 14 10 5 4 4 4 2 74 Belirtilme sıklığı 18 11 11 9 8 7 7 7 4 82 56 Tablo 7. Sunulan hizmetler için öneriler Öneri başlıkları 1.Uzman / Asistan sayısının azaltılması 2.Uluslararası etkinlikleri artırmak 3.Örgütsel yapıyı güçlendirmek ve anabilim dalları, şeflikler arasında daha fazla işbirliği 4.Topluma ve ilgili kurumlara disiplinin tanıtılması 5.Yardımcı personel sayısını artırmak ve personel kalitesini geliştirmek 6.Sağlık Bakanlığı nezdinde daha aktif olmak ve disiplinin önemini artırmak 7.Eğitim programlarının kalitesini geliştirmek 8.Sağlık hizmet sunum kalitesinin yükseltilmesi 9.Dernek çalışmalarının desteklenmesi 10.Merkez sayısının azaltılması / standartlar oluşturulması 11.Diğer Toplam Belirtilme sıklığı 7 7 6 4 4 3 3 2 2 2 6 46 Ülkemizde Çocuk Cerrahisi alanının uzmanlık eğitimini (eğitim kurumları, program, eğiticiler, vb.) değerlendirdiğinizde ilk aklınıza gelen olumlu ve olumsuz noktaları ve önerilerinizi kısaca belirtiniz. Tablo 8. Uzmanlık eğitimi için olumlu görüşler Olumlu görüş başlıkları 1.Eğitici kalitesi ve motivasyonu 2.Hasta çokluğu / olgu çeşitliliği 3.Eğitim altyapısı ve program kalitesi 4.Kurumlar arası yakın işbirliği 5.Derneğin eğitim alanındaki çalışmaları 6.Teorik eğitim 7.İnsancıllık 8.Eğiticilerle iletişim 9.Bilimsel çalışma yapma eğitimi ve fırsatları 10.Diğer Toplam Tablo 9. Uzmanlık eğitimi için olumsuz görüşler Olumsuz görüş başlıkları 1.Eğitim veren kurumlar için standartlar olmayışı (kurumsal ve eğitim programı), eğitim merkezlerinin fazla olması 2.Pratik eğitim-yeterince ameliyat yapılamaması, vaka azlığı3.Gereğinden fazla asistan alınması 4.Çalışma koşuları ve aşırı iş yükü 5.Eğiticilerin yetersizliği, değerlendirilmemesi, eğitici eğitimi olmaması 6.Eğitim sırasında uzun süreli yoğun nöbet uygulaması 7.Sınırlı sayıda rotasyon, kurumlar arası rotasyon olmaması 8.Asistan azlığı 9.Asistanların kalitesi, yabancı dil sorunu 10.Kurumlar arası işbirliğinin yetersizliği 11.Diğer Toplam Tablo 10. Uzmanlık eğitimi için öneriler Öneri başlıkları 1.Eğitim kurumlarının ve programlarının standartlarının oluşturulması, kurum sayısının azaltılması ve akreditasyonu 2.Kurumlar arası rotasyon programları uygulanması 3.Asistan sayısının azaltılması ve standartlar oluşturulması 4.Daha fazla pratik eğitim olanağı sağlanması 5.Merkezi ulusal uzmanlık sınavları 6.Eğiticilerin eğitimi ve denetlenmesi 7.Kurumlar arası işbirliğinin artırılması 8.Diğer Toplam Belirtilme sıklığı 16 6 4 3 2 2 2 2 2 3 42 Belirtilme sıklığı 23 14 6 5 5 4 4 3 3 2 2 71 Belirtilme sıklığı 17 10 5 3 2 2 2 3 44 57 Ülkemizde Çocuk Cerrahisi alanının örgütlenmesi (akademik yapılar, dernek, v.b) değerlendirdiğinizde ilk aklınıza gelen olumlu ve olumsuz noktaları ve önerilerinizi kısaca belirtiniz. Tablo 11. Örgütlenme için olumlu görüşler Olumlu görüş başlıkları Tek çatı altında bir derneğin varlığı, yapılanması ve yürüttüğü çalışmalar Sayı azlığı nedeniyle iyi bir iletişim ve oto kontrol mekanizması olması Düzenli ve verimli kongreler Gelişmiş bir akademik yapı Toplam Belirtilme sıklığı 21 2 2 1 26 Tablo 12. Örgütlenme için olumsuz görüşler Olumsuz görüş başlıkları Kongrelerde asistanlardan katılım ücreti alınması Akademik yapıların gereğinden fazla olması, standartlar olmaması Komite çalışmaları yetersiz Board çalışmaları yavaş yürüyor Sivil toplum örgütlerinin yeterince kabul görmemesi, etkisizlik Derneğin küçük merkezlerde çalışanların durumuna yeterince eğilmemesi Asistanların derneğe üye olamaması Bazı eğitim kurumlarının dengeleri bozan gelişmeler göstermesi Kurumlar arası işbirliğinin zayıflığı Pediyatrik Üroloji dışında yan dal olmaması Örgütlenmemiz görünürde demokratik Toplam Belirtilme sıklığı 5 4 2 2 2 1 1 1 1 1 1 21 Tablo 13. Örgütlenme için öneriler Öneri başlıkları Kongrelerde asistanlardan ücret alınmamalı Dernek çalışmaları genişletilmeli, işbirliği artırılmalı Gelişmelerin asistanlara duyurulması ve katılımlarının sağlanması Yeni ceza kanunu konusunda derneğin daha fazla bilgilendirme yapması Board ve komite çalışmalarının organizasyonun geliştirilmesi Dernek, Bakanlık ve YÖK gibi merkezi kurumlar düzeyinde daha aktif olmalı Komite çalışmalarının hızlandırılması Dernek şubelerinin güçlendirilmesi Medyayı iyi kullanmak Herkese zorunlu görevler verilmesi Yeni yan dallar kurulması Toplam Belirtilme sıklığı 4 3 2 1 1 1 1 1 1 1 1 17 Bu çalışmanın ileri analizi üzerinden hazırlanan İngilizce makale (Ek 1) Eu J Pediatric Surgery dergisinde hakem incelemesi aşamasındadır . 58 Çocuk cerrahisi eğitim klinikleri envanteri Ali Avanoğlu H.İbrahim Durak Tablo 1.Kurumlara göre öğretim üyesi, uzman ve asistan sayıları Tablo 2. Kurumlardaki öğretim üyelerinin özel ilgi alanları Tablo 3. Kurumlara göre yatak sayıları Tablo 4. Kurumlara göre cerrahi hasta sayıları, öğretim üyesi ve asistan başına düşen cerrahi hasta Tablo 5. Çocuk cerrahisinin yenidoğan olguları (2004 yılı ameliyat sayıları) Tablo 6. Çocuk cerrahisinin yenidoğan dışı olguları (2004 yılı ameliyat sayıları) Tablo 7. Kurumlara göre eğitim ve hizmet araç gereci 59 Tablo 1.Kurumlara göre öğretim üyesi, uzman ve asistan sayıları KURUM Eğitim Verdiği Ortak Kurum Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Tepecik Eğitim ve Uygulama Hastanesi Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Doktor Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi GATA Gazi Osman Paşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Osman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Doktor Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları eğitim ve Araştırma Hastanesi Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Kahramanmaraş Sütcüimam Üniversitesi Tıp Fakültesi Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi TOPLAM Tam Gün Prof. 3 Yarım Gün Prof. Tam Gün Doç. 1 1 1 1 4 1 2 2 3 Yarım Gün Doç. Yard. Doç. Toplam Öğr.Üyesi Uzman Asistan 1 5 1 7 4 1 1 2 3 1 4 6 1 5 1 1 Göztepe Eğitim Hastanesi, Bakırköy Doğum Evi 3 1 4 3 1 5 2 2 1 3 1 1 1 2 2 2 1 1 1 1 1 4 1 3 3 2 3 1 2 1 1 1 1 1 1 1 1 2 1 1 1 4 1 1 Yeditepe Ün. Tıp Fak. 3 35 2 1 8 33 1 2 28 10 1 4 4 9 3 4 1 2 5 4 5 3 1 3 3 3 1 2 1 3 1 1 5 1 1 106 3 1 1 1 2 5 6 5 3 6 3 5 5 7 7 1 4 9 4 5 1 1 4 3 4 2 8 3 1 5 4 4 1 12 125 60 Tablo 2. Kurumlardaki öğretim üyelerinin özel ilgi alanları Özel İlgi Alanları Listesi Üroloji Yenidoğan Toraks Yoğun Bakım Onkoloji Karaciğer Nakli Yanık Anestezi Radyoloji Belirtmeyen Toplam Öğretim Üyesi Sayısı 20 14 8 4 4 2 1 1 1 51 106 61 Tablo 3. Kurumlara göre yatak sayıları KURUM Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Doktor Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi GATA Gazi Osman Paşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Karedeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Osman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Doktor Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları eğitim ve Araştırma Hastanesi Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Kahramanmaraş Sütcüimam Üniversitesi Tıp Fakültesi Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi TOPLAM Birime Ait Servis Yatak Sayısı Yoğun Bakım Yenidoğan 30 7 8 18 40 45 10 48 27 40 18 55 36 16 10 7 60 18 27 30 15 25 19 14 80 20 38 12 10 25 28 20 28 5 0 4 6 5 5 2 10 2 6 2 11 2 4 3 0 20 3 5 4 1 3 2 2 0 2 0 2 2 6 4 6 0 10 2 12 5 6 6 2 7 4 6 2 5 8 0 2 1 7 3 4 4 4 5 3 3 0 4 4 2 2 3 4 4 7 Diğer pediyatrik cerrahi yatak sayısı 42 0 6 36 0 21 5 0 0 0 25 0 0 24 7 1 84 0 23 0 17 18 6 6 0 17 12 0 15 0 0 0 0 884 129 141 365 150 16 24 85 96 247 28 98 86 120 58 100 0 47 7 30 149 20 40 4 24 60 40 33 0 81 92 30 20 120 0 0 205 Diğer dahili bilimlerdeki pediyatrik yatak sayısı 13 0 32 105 0 247 10 0 0 0 58 128 0 47 40 0 151 0 60 0 24 0 40 33 0 3 253 0 20 200 0 0 565 2110 2029 Pediyatri birimindeki yatak sayısı Toplam 250 23 70 244 136 560 53 146 113 160 159 277 36 134 64 38 444 38 150 34 80 103 105 86 80 121 395 42 65 345 28 20 798 5397 62 Tablo 4. Kurumlara göre cerrahi hasta sayıları, öğretim üyesi ve asistan başına düşen cerrahi hasta (*veri güvenilir değil) KURUM Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Doktor Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi GATA Gazi Osman Paşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Karedeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Osman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Doktor Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları eğitim ve Araştırma Hastanesi Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Kahramanmaraş Sütcüimam Üniversitesi Tıp Fakültesi Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi TOPLAM Cerrahi Hasta Sayısı Günübirlik Cerrahi Hasta Sayısı Toplam Cerrahi Hasta 645 236 70 682 591 1215 200 1295 315 848 785 1161 800 199 100 219 1163 380 413 2168 454 455 340 241 14 350 868 234 100 690 286 650 700 18867 0 146 194 292 559 91 200 495 186 241 367 413 850 190 60 154 698 170 104 562 479 204 217 138 10 397 1030 65 100 405 696 200 400 10313 645 383 264 974 1150 1306 400 1790 501 1089 1152 1574 1650 389 160 373 1861 550 517 2730 933 659 557 379 24 747 1898 299 200 1095 982 850 1100 29181 Öğretim üyesi Yenidoğan ve uzman başına Yenidoğan Dışı düşen cerrahi Olguları hasta 645 68 73 43 59 62 15 95 32 106 59 58 103 153 160 24 120 62 70 525 52 66 23 12 0 50 74 65 25 815 40 75 120 3949 0 71 231 638 416 1236 135 1228 463 729 357 1488 1607 225 108 96 1751 468 358 1643 253 589 525 361 5 697 526 111 69 702 223 * 152 152 107,5 95,5 264,0 243,5 191,7 326,5 80,0 179,0 250,5 272,3 230,4 174,9 550,0 77,8 160,0 186,5 265,9 137,5 103,4 682,5 933,0 219,7 185,7 126,3 24,0 373,5 1898,0 99,7 200,0 547,5 196,4 850,0 1100,0 343,4 Asistan başına düşen cerrahi hasta 92,1 95,5 0,0 194,8 191,7 261,2 133,3 298,3 167,0 217,8 230,4 224,9 235,7 389,0 0,0 93,3 206,8 137,5 103,4 0,0 933,0 164,8 185,7 94,8 0,0 373,5 237,3 99,7 0,0 219,0 245,5 212,5 1100,0 216,3 Birimdeki yatak başına düşen hasta sayısı 21,5 54,6 33,0 54,1 28,8 29,0 40,0 37,3 18,6 27,2 64,0 28,6 45,8 24,3 16,0 53,3 31,0 30,6 19,1 91,0 62,2 26,4 29,3 27,1 0,3 37,4 49,9 24,9 20,0 43,8 35,1 42,5 39,3 33,4 63 Tablo 5. Çocuk cerrahisinin yenidoğan olguları (2004 yılı ameliyat sayıları) Olgu tipi Özofagus atrezisi Duodenal atrezi Malrotasyon volvulus Mekonyum peritoniti Nekrotizan enterokolit İntestinal atrezi Hirschsprung hastalığı Anorektal malformasyon İnguinal herni Spina bifida Konjenital diafragma hernisi Gastroskizis Ekstrofi vezika Testis torsiyonu Posterior üretral valv Bir kurum tarafından yapılan maksimum ameliyat sayısı 16 10 9 3 20 12 15 21 522 15 16 6 6 6 10 Tüm kurumlar için toplam sayı Kurumlar ortalaması (33 kurum) 212 76 51 30 136 144 166 197 1744 27 105 72 40 30 64 6 2 2 1 4 4 5 6 53 1 3 2 1 1 2 64 Tablo 6. Çocuk cerrahisinin yenidoğan dışı olguları (2004 yılı ameliyat sayıları) Olgu Akut özgün olmayan karın ağrısı Akut appendisit Mesane ogmentasyonu Bronkoözofagoskopi Ameliyathanede santral venöz girişim Fundoplikasyon Hipospadias İnvaginsyon (cerrahi veya değil) İnvaginasyon (cerrahi) Maligniteler Wilms rezeksiyonu Nöroblastom Orkidopeksi Üreteropelvik darlık Pullthrough Hirschsprung Yüksek anal anomali Üreteroneosistostomi Bir kurum tarafından Tüm kurumlar yapılan için toplam sayı maksimum ameliyat sayısı 101 860 200 1830 6 41 411 2794 137 802 25 173 120 1025 47 275 24 227 62 384 16 81 17 83 216 1319 25 212 30 246 67 292 19 142 45 317 Kurumlar ortalaması (33 kurum) 26 55 1 85 24 5 31 8 7 12 2 3 40 6 7 9 4 10 65 Tablo 7. Kurumlara göre eğitim ve hizmet araç gereci (*yanıtlanmamış) KURUM Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Doktor Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hast. Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi GATA Gazi Osman Paşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Tıp Fakültesi Karedeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Osman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Doktor Sami Ulus Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları eğitim ve Araştırma Hastanesi Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Kahramanmaraş Sütcüimam Üniversitesi Tıp Fakültesi Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hast. TOPLAM Klinik Kütüphanesi + + + + + * + + + + + + + + + + + + + + + + + + 23 Online Internet Bağlantısı + + + + + + + * + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + 32 Asistan Karnesi Uygulaması + + + + + * + + + + + + + + + + + + + + + + 21 CKollu + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + 25 Respiratör Anorektal Manometri + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + 30 + + + + + + + + + + + + + + 15 Özofagus pH Ürodinami ECMO monitörü + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + + 24 24 1 66 Türkiye’de Çocuk Cerrahisi Kliniklerinin Gelecek Planları Ahmet KAZEZ Ali AVANOĞLU H.İbrahim DURAK Özet Amaç: Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği’nin hazırladığı ve kliniklerin ileriye dönük düşüncelerinin sorgulandığı anket çalışmasından elde edilen sonuçların irdelenmesi amaçlandı. Metot: Türkiye genelindeki ankete cevap veren, toplam 32 kliniğin cevapları kendi içlerinde gruplandırıldı. Bu gruplandırmada kliniklerin hasta hizmetleri, araştırma, mezuniyet öncesi ve mezuniyet sonrası eğitim planları ile ilgili üç ve 10 yıllık dönemlerdeki görüşleri toplanıp değerlendirildi. Bulgular: Ankete cevap veren kliniklerin 28’ i üniversite, 4’ü sağlık bakanlığı eğitim araştırma hastanesindeydi. Elde edilen cevapların oldukça geniş bir yelpazede dağılım gösterdiği, kliniklerin ileriye dönük planlarının muhtemelen kuruluş tarihlerine bağlı olarak farklılaştığı dikkati çekti. Sonuç: Mevcut durumda klinikler ve dolayısı ile verilen eğitimler standart değildir. Uzmanlık alanlarında standardizasyon oluşturmak gereklidir. Bunun için uzmanlık derneklerinin kliniklerin ihtisas verebilmek için asgari şartları belirlemesi ve buna göre sertifikalı klinikler oluşturması gereklidir. Giriş Türkiye’ de tıp eğitimi ve sağlık hizmetleri Üniversiteler (Yüksek Öğretim Kurumu) ve Sağlık Bakanlığı (SB) arasındaki ilişkilerle yürütülmektedir. Tıp Fakültelerinden mezun olan tıp doktorları sağlık sektöründe çalışma hakkı almakta ve bunun için herhangi bir baraj sınavı da yapılmamaktadır. Bu durumda 2000 yılı verilerine göre 1042 eğitim elemanı olan Hacettepe ile 6 öğretim elemanı olan Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakülteleri arasında eğitim açısından bir fark olmadığı gibi bir durum kabul edilmektedir (1). Tıp eğitimi üniversitelerde yönetimlerinin belirledikleri eğitim programı çerçevesinde de farklı yöntemler (klasik, bütünleşmiş, probleme dayalı) ile yürütülmektedir. Genel eğitim sistemlerindeki farklılıklar ve kliniklerin kurulma zamanları çocuk cerrahisi alanında da çok farklı eğitim ve uygulamaları beraberinde getirmektedir. Çocuk cerrahisi staj ve eğitim programları bir üniversiteden diğerine farklılıklar göstermektedir. Aynı şekilde asistan eğitiminde de benzer farklılıklar nedeni ile standart bir eğitim verildiği söylenemez. Kliniklerin altyapı özellikleri ve kuruluş zamanları ile paralel olarak verilen hizmetler ve ürünler de klinikler arasında farklılıklar göstermektedir. Uzmanlık dernekleri mevcut haliyle, hem eğitim hem hasta hizmeti konusunda sadece prensip kararları almaktan öteye bir yaptırıma sahip değillerdir. Ancak kabul edilmelidir ki uzmanlık dernekleri kendi alanında Türkiye gerçeklerini de göz önüne alarak- en doğru planlamayı yapabilecek sivil toplum kuruluşlarıdır. YÖK ve SB’ nin geniş bir alanda genel prensipleri belirleme dışında uzmanlık dalları ve eğitimleri ile ilgili detayları uzmanlık derneklerine yönlendirmesi gerekir. TÇCD bu konuda başlatmış olduğu çalışma ile Türkiye’de hizmet veren kliniklerin mevcut durumları ile geleceğe ait planlarını derleyip gerçekçi bir mevcut durum ve geleceğe yönelik bir plan önermeye çalışmaktadır. Bu yazıda kliniklerin hasta hizmeti, araştırma, öğrenci ve uzmanlık öğrencisi yetiştirilmesi konularında cevapları irdelenmiş ve bir sonuç çıkarılmıştır. Yöntem Ankete cevap veren toplam 32 klinik değerlendirmeye alınmıştır. Genel anketin 32. ile 40. sorularının ele alındığı dokuz sorudan oluşan bu kısmında kliniklerin hasta hizmetleri, araştırma alanları, mezuniyet öncesi eğitim (tıp fakültesi öğrencisi) ve mezuniyet sonrası eğitim (asistan) konularında üç ve 10 yıllık gelecek planları sorgulanmıştır. Alınan cevaplar kendi aralarında gruplandırılıp değerlendirilmiştir. Bulgular Ankete cevap veren kliniklerin 28’i üniversite, 4’ü SB eğitim ve araştırma hastanesidir. Kuruluş yıllarına göre henüz ilk 10 yıllık dilimde 14 klinik bulunurken, 10-20 yıl arası 12 ve 20 yıl üzerinde kuruluş geçmişi olan 6 klinik bulunmaktaydı. Genel listede klinikler bilinmekte iken cevaplarda hangi kliniklerin hangi cevapları verdiği belirli değildi (kör çalışma). Elde edilen cevapların oldukça geniş bir yelpazede dağılım gösterdiği, kliniklerin ileriye dönük planlarının muhtemelen kuruluş tarihlerine bağlı olarak farklılaştığı dikkati çekti. Her soruya verilen cevaplar kendi içinde değerlendirilerek aşağıda sunulmuştur. 67 32. soru Kliniğinizin hasta hizmeti alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Cevapların en değişken olduğu soru 32. soruydu. Hasta hizmeti denilince mekân, cerrahi mevcut alt yapı, planlanan alt yapılar, personel profili (doktor, hemşire) gibi birçok alt başlık etkili olmakla birlikte cevaplarda genellikle mekân ve planlanan alt yapılar üzerinde durulmuştur. İki klinik ayrı hastane, 6 klinik ayrı klinik oluşturma hedeflerinden bahsetmektedirler. On klinik gelecek üç yılda hasta sayılarını artırmayı hedeflemektedirler. Sadece iki klinik hemşirelik hizmetini geliştirmeyi belirtmiştir. 33. soru Kliniğinizin araştırma alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Bu grupta 15 merkez klinik çalışma, 7 merkez deneysel çalışma ve 10 klinik ise her ikisini geliştirme arzusunda olduklarını belirtmişlerdir. Üç klinik SCI dergilerde yayın yapmayı belirtmiştir. Birer klinik ise, öğrencilerin araştırmalara dâhil edilmesini, asistanların tezleri dışında bir araştırma çalışması daha yapmalarını, derneğin çalışma konularında ihtiyaç belirlemesine göre çalışmalar yapılmasını önermişlerdir. Bir merkez bulunduğu kurumda araştırma çalışmalarının %13’ü gibi yüksek bir oranda çalışma yaptıklarını belirtmiştir. 34. soru Kliniğinizin mezuniyet öncesi eğitim (tıp fakültesi öğrencileri)alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Bazı klinikler henüz öğrenci ile tanışmamışlar (3 klinik), bazıları staj günlerinin artması ve bazıları ise yeni eğitim modeli uygulamaları başlatma konusunda fikir öne sürmüşlerdir. Eğitim sistemi olarak PDÖ 2, Entegre sistem 2, interaktif eğitim ise 5 klinikte uygulanmaktadır. CD hazırlamayı 4, maketler üzerinden eğitimi 2 klinik planlamaktadır. Eğitici eğitimini sadece 1 klinik belirtmiştir. 35. soru Kliniğinizin mezuniyet sonrası eğitim (asistan) alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Asistan eğitimi verilemeyen 4 klinik var. Üç klinik asistan sayısının ayarlanmasını planlarken 4 klinik başka klinikler ile rotasyonu, bir klinik diğer branşlar ile olan rotasyonların ciddi tutulmasını belirtmişlerdir. Board sınavı gerekliliğini bir klinik belirtmiştir. Asistan karnesi gerekliliğini belirten üç klinik vardır. Laparoskopinin rutin asistan eğitiminde yer almasına taraftar olanlar iki klinik vardır. Üç klinik ise mevcut durumun devamını istemektedirler. 36. soru Kliniğinizin hasta hizmeti alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Yedi klinik bu soruya “tahmin etmek zor” demişlerdir. Beş merkez minimal erişim cerrhisi (MEC) ve/veya robotik cerrahiyi düşünmektedir. Transplantasyon 4, fötal cerrahi 3, hastalık gruplarına göre bölgesel merkez oluşturmak fikri bir klinikten verilen cevaplarda yer almaktadır. Yatak sayısının artırılması ve/iyileştirme fikrinde olan iki klinik var iken tamamen yeni çocuk hastanesi öngören iki klinik mevcuttur. Üç klinik öğretim üyesi sayısını artırmayı düşünmektedir. 37. soru Kliniğinizin araştırma alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Bu soruda 4 merkez deneysel, 2 merkez klinik çalışmalarını artırmayı, 3 merkez ise çok merkezli çalışmaları düşünmektedir. Doku mühendisliği, fötal tıp, moleküler biyoloji gibi ileri teknikleri 4 klinik önemsemektedir. Mevcudu korumak isteyen bir klinik var iken bir klinik öngörüde bulunmamıştır. Araştırmaların gelişmesinde öğretim üyesi ihtiyacını 4 klinik dile getirmiştir. 38. soru Kliniğinizin mezuniyet öncesi eğitim (tıp fakültesi öğrencileri)alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. En az cevap verilen maddelerden biri olması bu konunun klinikler açısından en az ilgilenilen konulardan biri olduğunu düşündürmektedir. Hasta hizmeti ve araştırma konusundaki ilgi öğrenci eğitiminde en aza indirgenmiştir. Yerleşik kliniklerde öğrenci sayısı fazla bulunurken (2 klinik), yeni fakültelerde öğrenci sayısını artırmak hedeflenmektedir (1 klinik). Eğitimde AB’ye uyum sağlamak fikrinde olan 2 klinik, altıncı sınıfta yoğunlaştırılmış bir çocuk cerrahisi eğitimi gerekliliğini düşünen 1 ve staj süresini uzatmak isteyen bir klinik 68 vardır. Pratik eğitimin yetersizliği nedeni ile maketler üzerinde eğitim önerisi vardır. Diğer fakülteler ile öğrenci değişimi fikri bir klinikten gelmiştir. 39. soru Kliniğinizin mezuniyet sonrası eğitim (asistan) alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Hiçbir merkez araştırma görevlisi sayısını artırmak istememektedir. Buna karşılık 7 klinik asistan sayısını azaltmak istemektedir. Bunun karşısında sadece bir klinik bunu hemşirelik hizmetlerinin geliştirilmesi olarak gerçekçi bir desteklemede bulunmuştur. 40. soru Belirtilmek istenen diğer konular Soruların dışında katkı anlamında toplam 5 klinik fikir belirtmiştir. Bunlar arasında eğitim konsorsiyumları oluşturmak, özellikle genel cerrahi rotasyonlarında yeterli vaka yapılması, çocuk cerrahisinin tanıtımının ve öneminin aktif vurgulanması ve akademik kadroya atanmak için standartlar oluşturmak konuları belirtilmiştir. Tartışma 32. Kliniğinizin hasta hizmeti alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Personel profili açısından hasta hizmetlerinde hiçbir klinik teknisyen, hemşire, öğretmen, psikolog, uzman v.b. gibi bir planlamadan bahsetmemekte, genel olarak mekan ve cerrahi alt yapıdan bahsetmektedirler. Bu durum kliniklerin birçoğunun mevcut altyapı ve mekânı yetersiz gördüğünün işaretidir. İkinci olarak personel ile ilgili iyileştirme ve düzenlemeler mevcut haliyle çok daha zor çözülen bir problemdir. Dolayısı ile bilinmesi ve önemsenmesine karşın bilinçli olarak gündeme taşınmıyor olabilir. Bu sorunun cevapları incelendiğinde, kliniklerin cevaplarını kuruluş zamanlarına göre oluşturdukları kanaatine varılmaktadır. 1. Yeni kurulan ve henüz kendini ispat çabası içindeki klinikler. Bunlar mevcut mekân problemlerini çözmeye, yeni doğan yoğun bakım üniteleri oluşturmaya, yeni hastane binasına taşınmaya gayret edenler. 2. Orta zamanlı klinikler. Çocuk ürolojisi, MEC gibi alt gruplara eğilim gösterenler. 3. İleri evre klinikler ki bunlar hasta hizmetinde robotik cerrahi, ECMO, fötal cerrahi ve lazer cerrahisi gibi alt yapılara yönelmeye meyil edenler. Verilen cevaplar arasında bir kliniğin mevcut konumunu muhafaza etme arzusu dikkati çekmiştir. 33. Kliniğinizin araştırma alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Genel olarak deneyselden klinik çalışmalara geçiş için bir yönelim dikkati çekmektedir. Özellikle de prospektif çalışma yapma eğilimi artmıştır. Ancak yeni kurulma aşaması yaşayan kliniklerin deneysel çalışmaları yapmama şansı da -mevcut uygulamalar nedeni ile- yoktur. Bu kliniklerin yeterli hasta serileri oluşturmaları zaman alacaktır. Buna karşılık hızlı yayın yapma ihtiyaçları vardır. Akademik hayatın başındaki uzmanlar, doçentlik sınavı için yeterli görülen asgari sayıda çalışmaya ihtiyaç duymaktadırlar. Bunun için de kısa zamanda yapılan ve sonuç veren deneysel araştırmalara başvurmaları kaçınılmaz gözükmektedir. Her araştırma görevlisinin tezi dışında bir çalışma daha yapması fikri oldukça önemlidir ve bu kişilerin ileri dönemde akademisyen veya uzman statüsü için yönlendirilmesine yardımcı bir adımdır. Çocuk Cerrahisi mensupları bulundukları merkezlerde araştırmaların %13’üne varan oranlar veya deneysel merkezlerin kurulum veya işlevindeki rolleri itibarı ile araştırmaya yatkınlardır. 34. Kliniğinizin mezuniyet öncesi eğitim (tıp fakültesi öğrencileri)alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Bazı klinikler henüz öğrenci ile tanışmamışlar (yeni kurulanlar), bazıları staj günlerinin artması ve bazıları ise yeni eğitim modeli uygulamaları başlatma konusunda fikir öne sürmüşlerdir. Görülen o ki diğer alanlarda olduğu gibi bu alanlarda da sorun standarttan epeyce uzak olduğumuzdur. Kliniklerde esas olan eğitim olmakla birlikte uygulamada hasta hizmeti ve çevre üniversitelerdeki akademik yükselme hazırlıkları, öğrenci ve araştırma görevlisi eğitimi için olumsuzluklar taşımaktadır. Merkezi kliniklerde eğitim işlevi daha düzenli ve sağlıklı yürürken çevredeki yeni kurulan kliniklerde personel (araştırma görevlisi, hemşire, teknisyen) ve uzman eksiklikleri birey öğretim üyesi başına düşen iş yükünü artırmaktadır. Daha düzensiz ve karmaşık bir eğitim, hizmet ve yükselme araçları temini ile bireyler bunalmaktadırlar. Hasta hizmeti, eğitim ve bireysel çalışmalar üçlüsü düşünüldüğünde ilk taviz eğitimden, ikinci sırada ise bireysel çalışmalardan verilmektedir. Hasta hizmeti aksatılamamaktadır. Gelinen noktada kliniklerin gelişigüzel açılmasına müsaade edilmeden, kontrollü olarak dernek gözetiminde uygun altyapıya ulaşmış yerlerde ve belirli sayıda uzman ile klinik kurulmasına müsaade edilmelidir. 69 Gerekirse merkezleri kendi aralarında araştırma, hizmet ve hem araştırma hem hizmet kliniği olarak tasnif etmek düşünülmelidir. 35. Kliniğinizin mezuniyet sonrası eğitim (asistan) alanında önümüzdeki üç yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Çok merkezli eğitimden, rotasyonlardan yana olanlar ile asistan ve uzman sayısını en azda tutmak isteyen kliniklerin fikirleri aslında bir süredir dernek tarafından bize söylenen konulardı ve görülen o ki bu noktalar mantıklı bulunup kabul görmekte ve geri bize kliniklerin görüşleri olarak dönmektedir. Bu TÇCD’ nin etkinliğinin ve fikirlerinin isabetli oluşunun göstergesidir. Diğer yandan asistan eğitimi verilemeyen 4 klinikte işlerin nasıl yürütüldüğü konusu da ayrıca irdelenmesi ve öğrenilmesi gereken bir noktadır. Rotasyonlar konusu tekrar ve üzerinde durulması gereken temel noktalardan biridir. Ancak bildiğimiz kadarı ile hala yeni rotasyon programlarında bile ortak görüş oluşturulamamış ve standart belirlenememiştir. 36. Kliniğinizin hasta hizmeti alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Bu alandaki cevaplar oldukça farklıdır. Tamamen Çocuk Hastanesi kapsamında bir hastane oluşturmaktan fötal cerrahi yapılabilecek gelişmeden, robotik cerrahiye kadar öngörülerin yanı sıra, gelecek 10 yılın tahmin edilemeyeceğini bildiren merkezler de vardır. Yeni kurulmakta olan klinikler henüz yatak sayıları ve pediatrik üroloji gibi ilk basamakları hesaplarken gelişmiş olduğu düşünülen merkezler farklı öngörüler içindedirler. 37. Kliniğinizin araştırma alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Araştırma alanında gelişmeler genellikle araştırma merkezlerinin oluşturulması ve çok merkezli ortak çalışmalara yönlenmek şeklinde özetlenmekle birlikte, bu konuda önemli bir eksiğin genç araştırıcıların eksikliği olduğu da vurgulanmaktadır. Araştırma konusunda kıdemli öğretim üyelerinin esas yapıyı oluşturdukları merkezler dinamiklerini yavaşlatmışlardır. Daha çok klinik (hasta) hizmetine yönelmeler vardır. Bu durumda daha genç öğretim üyelerine sahip perifer üniversiteler daha çok araştırma yapmaktadırlar ve öğretim görevlisi sayısını artırmayı hedeflemektedirler (2). Ancak bilinmesi gereken bir nokta da bunun altında yatan sebeplerin doçentlik ve profesörlük atanma ölçütleri olduğudur. Genç akademisyenler yayın puan tutturmak pahasına araştırma-yayın yapmaktadırlar ama onlar için ne buldukları veya bulduklarının kullanılabilir olması önemli değil, bir yayınevi tarafından basıma kabul edilmesi önemlidir. Profesörlük sonrasında herhangi bir akademik ölçüt mevcut olmadığından esas bilgi, tecrübe ve yazı yazılması gereken dönemde araştırma sayısı sınırlı kalmaktadır. Bunun için de profesörlükte de akademik gelişme kontrol edilmelidir, derecelendirme yapılmalıdır. TÇCD bu konuda dil, MEC çalışma grubu oluşturması gibi yeni alanlarda da çalışma grupları oluşturmalıdır. Bu alanlara örnek olarak “transplantasyon, travma, diyafram hernisi, özefagus atrezisi, solid tümörler, v.b.” söylenebilir. 38. Kliniğinizin mezuniyet öncesi eğitim (tıp fakültesi öğrencileri) alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. En az cevap verilen maddelerden biri olması bu konunun klinikler açısından en az ilgilenilen konulardan biri olduğunu düşündürmektedir. Hasta hizmeti ve araştırma konusundaki ilgi öğrenci eğitiminde en aza indirgenmiştir. Diğer fakülteler ile öğrenci değişimi fikri çok yerindedir ancak bunu halen araştırma görevlisi düzeyinde gerçekleştiremediğimizi de düşünmeliyiz. Yerleşik kliniklerde öğrenci sayısı fazla bulunurken yeni fakültelerde öğrenci sayısını artırmak hedeflenmektedir. Pratik eğitimin yetersizliği nedeni ile maketler üzerinde eğitim önerisi üzerinde durulması gereken bir noktadır ve yaygınlaştırılmaya çalışılmalıdır. 39. Kliniğinizin mezuniyet sonrası eğitim (asistan) alanında önümüzdeki 10 yılda ulaşacağı konumu açıklayınız. Hiçbir merkez araştırma görevlisi sayısını artırmak istememektedir. Tersine azaltılmasını hedefleyen yedi klinik vardır. Bunun karşısında sadece bir klinik bunu hemşirelik hizmetlerinin geliştirilmesi olarak gerçekçi bir desteklemede bulunmuştur. Bu oldukça yerinde ve önemli bir fikir olarak görünse de mevcut yapılanmada pek şansı yoktur. Üniversite kliniklerinde ve genel sağlık politikamızda hemşire kadrosu sınırlı ve bu öngörüyü karşılar özelliklerde değildir. Mevcut klinikler hasta bakım şiftini oluşturmakta bile zorlanırlarken Avrupa modelindeki az sayıda araştırma görevlisi, yeterli hemşire ve yardımcı sağlık elemanı mevcut haliyle mümkün değildir. 70 Araştırma görevlisi rotasyonları oldukça gereklidir. Bununla beraber zaman zaman kongrelerde dile getirilen bu model henüz yaygın uygulanabilmiş değildir. Bunda bir önceki paragrafta dile gelen işlerin araştırma görevlililerine endeksli yürütülmesi hususu yatmaktadır. 40. Belirtilmesi istenen diğer konular Eğitim konsorsiyumları ve rotasyonlarda daha fazla vaka yapılması fikri ayrıca ele alınması ve irdelenmesi gereken kapsamlı bir konudur. Çocuk cerrahisinin tıp eğitimi ve sağlık hizmeti alanlarındaki öneminin kavranması ile ilgili eksiklik üzerinde durulması gereken bir konudur. Kendimizi ifade etme anlamında daha aktif bir politika belirlenmelidir. Bunun için TÇCD daha yoğun bir faaliyet göstermelidir. Akademisyen adayı uzmanların merkezi sınav ve belirli standartlarda alınması fikri yerindedir. Dernek bunun ilk hazırlığı için bir “board” sınavı uygulaması da başlatmıştır. Bir sonraki aşamada öğretim üyeliği için aranan şartlar arasına “board” sınavını geçmeyi eklemek bunu çözecektir. Sonuç Türkiye’ de çocuk cerrahisi kliniklerinde eğitim ve hasta hizmetleri standart değildir. Bu durumun, mevcut altyapılar ve kliniklerin kurulması için standart aranmamasından kaynaklanmaktadır. Eğitim modeli ne olursa olsun çocuk cerrahisi çekirdek eğitim müfredatı oluşturulmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Yerleşik kliniklerde özellikle asistan eğitimi daha istenilen düzeylerdedir. Yeni kurulan klinikler araştırma konusunda daha aktiftirler ancak deneysel ağırlıklı araştırmalara yönelmektedirler. Bunda genç akademisyenlerin ihtiyaçları önemli bir etkendir. Özellikle merkezi kliniklerin hasta bazlı araştırmaları (ortak çalışmalar) bir beklenti olarak dile gelmektedir. Personel yapılanması ve geliştirilmesi ile ilgili planların son derece sınırlı olduğu dikkati çekmiştir. Standartlar oluşturmak için dernek merkezli çalışmalara ihtiyaç fazladır. Kaynaklar 1. Elçin M. Tıp eğitiminde durum, sistem ve yönelimler. Hacettepe Tıp Dergisi 31: 370–372, 2000 2. 2005 yılında tüm üniversitelerde SCI+SSCI+AHCI’te yayımlanan yayınlara göre öğretim üyesi başına düşen yayın sayısı sıralaması. http://www.yok.gov.tr/duyuru/2005_ogretim_yay_sayisi.pdf 71 Türkiye’de 2005-2006 eğitim öğretim yılında tıp fakültelerinin son yılında okuyan öğrencilerin kariyer tercihleri ve çocuk cerrahisinin yeri H.İbrahim Durak Ali Avanoğlu Giriş ve Amaç Tıp ve sağlık bilimleri alanında insan gücü planlanması dünyada sık gündeme gelen bir konudur. Gelecekte hangi alanda kaç hekimin olacağını, kaçına gereksinim duyulacağını öngörebilmek sadece sağlık politikası yapıcı ve uygulayıcıların değil tıp eğitimi veren kurumlarında gereksindiği bir bilgidir ve kadro arzı ile öğrencilerin tercihleri, mezunların talepleri üzerinden şekillenir. Örneğin yeni bulgular hastanede çalışmanın, yan dallarda uzmanlaşmanın tıp fakültesi mezunları arasında daha revaçta olduğunu göstermektedir [1]. Çoğu ülkede uzmanlık alanı tercihi (talep) mezunların tercihine bağlı iken uzmanlık alanı kadrosu açmak (arz) ülkeden ülkeye farklılık göstermekle birlikte politika belirleyicilerin elindedir. Bir ülkede politika belirleyici sadece kamu, sadece meslek örgütleri / eğitim kurumları yada kamu-meslek örgütleri şeklinde görülebilir. Ülkemizde bu süreç sadece kamu üzerinden yürümekle birlikte, uzmanlık alanlarına yıl içinde alınacak öğrenci sayısı daha çok eğitim kurumlarının sağlık hizmet sunumu gereksinimleri doğrultusunda belirlenmektedir denebilir. Sürecin talep yönünde bir tıp öğrencisinin ya da mezununun uzmanlık alanı seçimi çok faktörlü karmaşık bir süreçtir ve sıklıkla mezuniyete yakın ya da hemen sonra odaklanılır [2-4]. 1970’li yıllarının başından bu yana bu karmaşık süreç farklı çalışmalarda ele alınmıştır [5]. Çalışmaların çoğu Kuzey Amerika, Avustralya ve Birleşik Krallık kaynakladır [4-6]. Literatürde dar kapsamlı tematik bir taramada, 1963’ ten bu yana hekimlerin ve tıp öğrencilerinin kariyer tercihleri ile ilgili olabilecek 3100 çalışmanın içinden sadece yedisi çocuk cerrahisi işle ilgilidir [7, 8]. Ülkemizde ise böyle bir çalışma yoktur. Bu çalışma Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği’nin “Türkiye’ de Çocuk Cerrahisi Uzmanlık alanının dünü, bugünü ve yarını: hekim gereksinimi, hizmet ve uzmanlık eğitimi standartları” başlıklı projesi kapsamında, 2005-2006 eğitim öğretim döneminde ülkemizdeki tıp fakültelerinde eğitim gören son sınıf öğrencilerinin kariyer tercihleri ve nedenleri ile çocuk cerrahisinin bir tercih alanı olarak durumunu ortaya koymayı hedeflemektedir. Yöntem Çalışma, kesitsel ve tanımlayıcı tip bir anket çalışmasıdır. Öğrenci alan 46 tıp fakültesindeki tüm intörnlere (4,634 kişi) ulaşılması hedeflenmiştir. Literatür taraması çerçevesinde oluşturulan bir anket havuzundan oluşturulmuş, Ege Üniversitesi’ndeki 10 intörnle pilot uygulama yapılarak son haline getirilmiş bir anket bıraktopla yöntemi ile uygulanarak veriler toplanmıştır. Anketi tıp fakültelerindeki çocuk cerrahisi anabilim dallarından sorumluluk almayı kabul eden gönüllü öğretim üyeleri intörnlere dağıtmış ve toplamıştır. Anket uygulama süreci 9 ay sürmüştür. Toplanan anketler veri kalite kontrolünden geçirilmiş ve SPSS 11.0 İstatistik Paket programı yardımı ile işlenip analiz edilmiştir. Bulgular Ülkemizde 2005-2006 eğitim öğretim döneminde 1,967’si kız (%42.4) ve 2,667’si erkek (%57.6) olmak üzere toplam 4,634 son sınıf öğrencisinin eğitim gördüğü öğrenci alan 46 tıp fakültesi vardır [9]. Ankete yanıtı veren 24 tıp fakültesindeki toplam 2,964 öğrenciden 1,734’ ü (%58.5) anketi doldurmuştur. Çalışmanın ülkemizdeki intörnleri kapsayıcılık oranı % 37.4’tür. Anketi uygulayan fakülteler, intörn sayıları, anketin yanıtlanma oranı ve çalışmadaki temsiliyet durumları Tablo 1.’ De verilmektedir 72 Tablo 1. 2005-2006 dönemi intörn sayısı 24 114 Anketi yanıtlayan intörn sayısı 24 45 100.0 39.5 Çalışmadaki temsiliyet oranı (%) 1.4 2.6 Atatürk 123 Celal Bayar 53 111 90.2 6.4 45 84.9 2.6 Çukurova Dicle 139 97 69.8 5.6 98 90 91.8 5.2 Dokuz Eylül Ege 119 43 36.1 2.5 298 167 56.0 9.6 Fırat 121 59 48.8 3.4 Gazi 134 54 40.3 3.1 Gaziantep 49 31 63.3 1.8 Hacettepe (Türkçe ve İngilizce) 282 196 69.5 11.3 Harran 20 18 90.0 1.0 TIP FAKÜLTELERİ Adnan Menderes Akdeniz Yanıtlanma oranı (%) İnönü 67 34 50.7 2.0 İstanbul (Cerrahpaşa-Tr. ve İng.) 397 154 38.8 8.9 Kırıkkale 21 21 100.0 1.2 Marmara 98 78 79.6 4.5 Mersin Ondokuz Mayıs Osmangazi 33 178 141 22 98 66 66.7 55.1 46.8 1.3 5.7 3.8 Pamukkale 39 21 53.8 1.2 Sütçü İmam 25 21 84.0 1.2 Trakya 146 70 47.9 4.0 Uludağ 245 169 69.0 9.7 Toplam 2964 1734 58.5 100.0 İntörnlere pratisyen hekim olarak çalışmak dahil ülkemizde uzmanlık eğitimi yapılabilecek klinik bilim dallarının (dahili ve cerrahi) bir listesi ile teml tıp bilimleri başlığı altında 2 dal yazmalarının istendiği bir set verilerek 1 hiç ilgilenmiyorum ve 5 çok ilgileniyorum olmak üzere bir anlam farklılığı ölçeği üzerinden değerlendirmeleri istenmiştir. Tablo 3.’te intörnlerin ilgili oldukları temel bilim dalları ile tercih sayıları verilmektedir. Buna göre bazı öğrencilerin Patoloji ve Adli Tıp dallarını temel bilimler altında gördükleri bulunmuş, patoloji sayılmazsa sırasıyla Biyokimya, Fizyoloji ve Anatomi’nin ilk ve ikinci tercih olarak en önde yer aldıkları, Tıp Etiği’ nin ise sadece 3 öğrenci tarafından ikinci tercih olarak yazıldığı saptanmıştır. 73 Tablo 3. TEMEL TIP BİLİMLERİ Patoloji* 1. tercih 2. tercih 155 69 Biyokimya 141 93 Fizyoloji 86 58 Anatomi 72 53 Farmakoloji 45 55 Mikrobiyoloji 37 70 Histoloji ve embriyoloji 34 54 Tıbbi genetik 21 11 Tıbbi biyoloji 8 6 Biyofizik 5 4 Adli tıp* 3 - Parazitoloji 2 - Biyoistatistik 1 - Tıp Etiği - 3 Toplam 610 473 * Öğrenciler Adli Tıp ve Patolojiyi temel tıp bilimleri içinde değerlendirmişlerdir. Tablo 4.’te klinik bilimler alanında verilen liste üzerinden anlam farklığı ölçeği üzerinden belirtilen ilgi düzeyi aritmetik ortalama ve standart sapmaları görülmektedir. Tablo 4. KLİNİK TIP BİLİMLERİ Sayı Ortalama SS Kardiyoloji 1552 3.32 1.442 Göz Hastalıkları 1658 3.13 1.516 İç Hastalıkları-Yan Dallar 1391 2.96 1.557 Kulak Burun Boğaz Hastalıkları 1646 2.83 1.462 Kadın Hastalıkları ve Doğum 1654 2.79 1.541 Dermatoloji 1616 2.60 1.486 İç Hastalıkları 1555 2.57 1.414 Radyoloji 1615 2.53 1.437 Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları- yan dallar 1604 2.35 1.367 Psikiyatri 1613 2.34 1.466 Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon 1620 2.25 1.382 Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi 1628 2.20 1.434 Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları 1692 2.06 1.437 Üroloji 1636 2.06 1.427 Pratisyen Hekim 1552 2.00 1.091 Nöroloji 1595 1.98 1.199 Ortopedi 1625 1.98 1.362 Acil Tıp 1620 1.91 1.173 Genel cerrahi 1625 1.91 1.230 Kalp Damar Cerrahisi 1619 1.88 1.240 Çocuk Cerrahisi 1624 1.74 1.082 Aile Hekimliği 1566 1.70 1.013 Patoloji 1609 1.65 1.037 Anesteziyoloji ve Reanimasyon 1617 1.58 0.971 Halk Sağlığı 1568 1.50 0.958 Nöroşirurji 1611 1.49 0.990 Nükleer Tıp 1593 1.46 0.902 Buna göre öğrenciler tarafından Kardiyoloji ve Göz Hastalıklarının en fazla ilgi gören, çocuk cerrahisinin ise alt sıralarda az ilgi gören bir uzmanlık alanı olduğu görülmektedir. 74 Araştırma sorusu kapsamında Çocuk Cerrahisi ile ilgili veri setine daha yakından bakılmıştır., %8,3’ü (143 İntörn) ilgili ya da çok ilgili olduğunu ifade etmiştir. Tablo 5. 1 hiç ilgilenmiyorum 984 56.7 Sayı % 2 3 4 270 15.6 227 13.1 97 5.6 5 çok ilgileniyorum 46 2.7 Boş Toplam 110 6.3 1734 100.0 Tablo 5.’te görüldüğü gibi anketi yanıtlayan 1734 öğrencinin i yarıdan fazlası Çocuk Cerrahisi ile hiç ilgilenmediğini ifade ederken, 46’sı (%2.7) çocuk cerrahisi ile çok ilgili ve 97’si ilgilidir (%5.6). Toplam 143 öğrenci (% 8.3) çocuk cerrahisi uzmanlık eğitimi almakla ilgilidir. Bir sonraki soruda öğrencilere açık uçlu şekilde ilk üç uzmanlık alan tercihleri sorulmuştur. Buna göre çocuk cerrahisi ile ilgili ya da çok ilgili olduğunu ifade eden 143 öğrenciden 12’si çocuk cerrahisini ilk tercih, 13’ü ikinci tercih ve 17’si üçüncü tercih olmak üzere 42 öğrenci açıkça yazmıştır. Diğer öğrencilerden sadece 7’si ikinci ve 3’ü üçüncü tercih olarak Çocuk Cerrahisini yazmıştır. Bir diğer önemli bulguda Atatürk, İstanbul (Cerrahpaşa) ve Hacettepe Üniversitelerin öğrencilerinin çocuk cerrahisini görece daha fazla tercih etmeleridir. Tablo 6.’ da fakültelere göre durum gösterilmektedir. Tablo 6. TIP FAKÜLTELERİ Adnan Menderes Akdeniz Çocuk Cerrahisi ile ilgilenen öğrenciler n=143 1. 2. 3. tercih tercih tercih 1 - Diğer öğrenciler n=1591 1. tercih - 2. tercih - 3. tercih - Atatürk 4 3 3 - - - Celal Bayar - - - - - - Çukurova - 1 - - - - Dicle 2 1 - - - - Dokuz Eylül - - - - - - Ege - 1 1 - 1 - Fırat - - 1 - - - Gazi - - 1 - 1 1 Gaziantep 1 - - - - - Hacettepe (Türkçe ve İngilizce) 1 1 2 - - 1 Harran - - - - - - İnönü - - 1 - - - İstanbul (Cerrahpaşa-Tr. ve İng.) - 1 5 - 2 1 Kırıkkale - - - - - - Marmara 1 2 - - - - Mersin - - - - - - Ondokuz Mayıs 1 - 1 - - - Osmangazi - - - - - - Pamukkale - - - - - - Sütçü İmam - - - - - - Trakya - - 1 - - - Uludağ 1 2 1 - - - Toplam 12 13 17 0 4 3 Tüm öğrencilere hangi uzmanlık alanı ile ilgili olup olmadığına ya da yazılı ilk üç tercihlerine bakılmaksızın bazı tercihi etkileyebilecek faktör listesi verilmiş ve kendilerinden tercihte 1 hiç önemli değil ve 5 çok önemli olmak üzere bir değerlendirme yapmaları istenmiştir. Tablo 7.’de sonuçları ayrıntılı olarak verilen analiz Çocuk Cerrahisini ilk üç tercihinde yazan ve yazmayan intörnler arasında karşılaştırmalardan elde edilmiştir. Buna göre seçilecek uzmanlık alanında çalışmanın 75 sağlayacağı düşünülen manevi doyum, alanın intörnün becerileri ile uygunluğu ve asistanlığı sırasında kendine hocaları tarafından nasıl davranıldığı çalışmaya katılan tüm intörnler için en önemsenen faktörlerdir. Bunlar arasından manevi doyum faktörünün etkisi özellikle çocuk cerrahisi alanını tercihlerinde ifade eden intörnlerde diğer gruba göre anlamlı olarak daha yüksektir. Bir diğer önemli bulgu, çocuk cerrahisini tercih eden grupta hocalarını örnek almanın diğer grubun aksine önemsendiği ve asistanlar ile yakın akraba veya aileden birini örnek almanın hocalar kadar olmasa da diğer gruba göre daha fazla önemsendiğidir. Çocuk Cerrahisini seçen intörnler, alanın çalışma stresi düzeyi, çalışma saatleri, haftalık çalışma süresinin uygunluğu faktörlerini orta düzeyde önemli bulmalarına rağmen kalan grupla karşılaştırıldığında anlamlı düzeyde daha az önemsediklerini ifade etmektedirler. Çocuk cerrahisini tercih eden intörnlerin diğer grubun aksine planlı saatlerde çalışmayı önemsememesi de bir diğer ilginç bulgudur. Diğer tüm faktörlerde gruplar arası bir fark saptanmamıştır. Tablo 7. Çocuk Cerrahisini ilk üç tercihinde belirten ve belirtmeyen öğrencilerin uzmanlık alanı tercihlerini etkileyen faktörler ve yönü FAKTÖRLER Çocuk cerrahisini yazarak tercih eden öğrenciler (n=49) sayı ortalama s.s. Tercih etmeyen öğrenciler (n=1685) Fark ve yönü (t-testi) sayı ortalama s.s. Sağlayacağı manevi doyum 44 4.70 0.632 1634 4.38 0.928 pozitif Becerilerinizle uygunluğu Asistanlara hocaları tarafından nasıl davranıldığı Alanın prestiji 46 4.48 0.836 1649 4.40 0.913 - 43 4.16 1.194 1627 4.13 1.200 - 45 3.91 1.258 1606 3.65 1.202 - Sağlayacağı teknik fırsatlar 45 3.89 1.172 1621 3.68 1.158 - Sağlayacağı akademik fırsatlar 46 3.87 1.222 1631 3.64 1.284 - Örnek alınan bir öğretim üyesi 46 3.76 1.286 1565 2.77 1.561 pozitif Coğrafi tercihler (çalışma yeri / il ilçe v.b) 44 3.75 1.480 1618 3.65 1.363 - Çalışılacak hastalık-hasta grubu 45 3.58 1.340 1592 3.58 1.333 - Boş zamanlar olabilmesi 45 3.38 1.353 1641 3.76 1.339 - Potansiyel kazanç 47 3.38 1.208 1658 3.51 1.132 - TUS’ da gereken puan düzeyi 45 3.33 1.523 1625 3.23 1.453 - Çalışma stresi düzeyi 46 3.24 1.233 1636 3.72 1.376 negatif Cinsiyetinizle uygunluğu 45 3.20 1.618 1633 3.23 1.558 - Çalışma Saatleri (gece/gündüz/nöbet) 46 3.20 1.408 1650 3.80 1.329 negatif Haftalık Çalışma süresinin uygunluğu 45 3.18 1.419 1637 3.77 1.313 negatif TUS’ da çok yer açılması 45 3.09 1.474 1617 2.81 1.418 - Örnek alınan bir asistan 42 2.88 1.501 1522 2.33 1.457 pozitif Planlı saatlerde çalışmak 45 2.84 1.429 1632 3.48 1.419 negatif Örnek alınan yakın akraba /aileden biri 41 2.54 1.485 1542 2.03 1.415 pozitif Örnek alınan arkadaş 41 2.17 1.243 1500 1.80 1.167 - İntörnlerin demografik özellikleri üzerinden Çocuk Cerrahisi tercihlerinin değerlendirilmiştir. Buna göre çalışmaya katılan tıp fakültesi son sınıf öğrencilerin büyük kısmı başta üniversite olmak üzere sırası ile kamuda kısmi zamanlı, tam zamanlı statülerde hastanede çalışmayı tercih etmektedirler. Tablo 8.’de verilen bulgularda çocuk cerrahisini tercih eden intörnler daha ağırlıklı olarak üniversiteyi tercih ediyor görünse de istatistiksel olarak anlamlı fark yoktur( kikare p=0.138). Diğer tüm bağımsız değişkenler için de ki kare analizi yapılmış ve cinsiyet, yaş, medeni durum, doğum yeri , en uzun yaşanılan yer (köy, kent v.b) ve aile gelir durumu parametreleri açısından da çocuk cerrahisini tercih eden ve etmeyen öğrenciler arası fark saptanmamıştır. 76 Tablo 8. ÇALIŞMA YERİ TERCİHLERİ Çocuk cerrahisini yazarak tercih eden öğrenciler (n=49) Tercih etmeyen öğrenciler (n=1685) Toplam s % s % s % Sağlık ocağı 19 1.3 - - 19 1.2 Ana çocuk sağlığı merkezi 5 0.3 - - 5 0.3 Semt polikliniği 7 0.5 - - 7 0.5 Özel poliklinik 71 4.8 1 2.3 72 4.7 Özel muayenehane 86 5.8 - - 86 5.6 Kamu hastanesi 272 18.4 8 18.2 280 18.4 Üniversite hastanesi 598 40.4 28 63.6 626 41.1 Kamu+özel (kısmi zamanlı çalışma) 399 27.0 7 15.9 406 26.6 Diğer (Özel hastane / yurtdışı) Toplam 23 1.6 - - 23 1.5 1480 100.0 44 100.0 1524 100.0 Tartışma ve sonuç Ülkemizdeki intörnlerin üçte birinden fazlasına ulaşılan bu çalışmada ülkemizde 2005-2006 döneminde eğitim gören intörnlerin uzmanlık alanı tercihleri ve etki eden faktörler Çocuk Cerrahisi perspektifinden irdelenmiş, Çocuk Cerrahisini umzanlık alanı tercihine alabilecek % 8.7’lik bir intörn grubu ile mutlaka yazmayı düşünen ve ifade eden 49 kişilik bir öğrenci grubu (%2.8) saptanmıştır. Ocak 2007 itibarı ile ülkemizde 50,085 uzman hekim bulunmaktadır. Bunların 468’i çocuk (%0.9) cerrahıdır. Bu perspektiften bakıldığında intörnler arasındaki talebin mevcut duruma göre oranı iki kat daha fazladır. Bununla birlikte öğrenciler ve mezunlar arası tercihte ciddi bir değişme yaşandığı da gösterilmiştir [10]. Sonuç olarak talep bir gösterge olmakla birlikte ülkemizdeki Tıpta Uzmanlık Sınav süreci ve literatür bilgileri eşliğinde yorumlandığında son sınıf öğrencilerinin tercihlerinin gelecekte potansiyel insan gücünü belirleyici etkisi sınırlı sayılmalıdır. Öğrencilerin tercih süreçlerindeki faktörlere bakıldığında ise çocuk cerrahisi alanı için herhangi bir veri bulunmamaktadır fakat genel olarak bazı veriler mevcuttur. Bayanların cerrahi alanının görece daha az tercih ettikleri [11], kız öğrencilerin çoğu cerrahları iyi bir rol model olarak görmedikleri saptanmıştır [1]. Birleşik Krallık’ta Davidson ve arkadaşları tarafından yapılan kariyer seçimini etkileyen nedenlerin incelendiği bir araştırmada [12] hem erkekler hem de bayanlar için en önemli faktörler kendi beceri ve yetenekleri ile o uzmanlık alanına karşı kararlılık ve heves olarak bulunmuştur. Diğer faktörler arasında aile durumu, çalışma saatleri, iş durumu gelmektedir. Yapılan işle ilgili deneyim de etkili en önemli ikinci faktör olarak belirlenmiştir. Allen’ in Birleşik Krallıktaki çalışmasının aksine [1], Pakistan’da bir fakültede son sınıf öğrencileri ile çalışmada öğrencilerin ilk tercihlerinin iç hastalıkları, genel cerrahi ve çocuk sağlığı ve hastalıkları gibi genel branşlarda olduğu bulunmuştur [13]. Ayrıca bu çalışmada tercihe etki eden en önemli faktör bireysel ilgi olarak saptanmıştır. Reed ve arkadaşlarının yaptığı kapsamlı derlemenin [5] bulgularına göre Cerrahi stajlarındaki olumlu süreç cerrahi kariyer seçiminde değer taşımaktadır. Kentucky üniversitesinde yapılan bir araştırmada kontrol edilebilir yaşam biçiminin belirleyicileri olan çalışma saati, nöbet sayısı, bireysel aktivitelere ayrılabilecek zaman varlığı uzmanlık seçiminde önemli bulunmuştur. Yine gelir beklentisi dolayısıyla statü iyi bir tercih belirleyici olarak saptanmıştır. Newton ve arkadaşlarının çalışmasında [14] kariyer seçimini etkileyen faktörler; öğrencilerin demografik özellikleri, tıp fakültelerinin özellikleri, uzmanlık alanının özelliklerine ilişkin öğrencilerin algıları ve öğrencinin sahip olduğu değerler olarak verilmektedir. Gale [15] buna; kişisel ilgi ve deneyimle mesleki ilgiyi eklemektedir. Bu çalışmada intörnlerin cinsiyet, yaş, doğum yeri, en uzun yaşadığı yer, öğrenim gördüğü fakülte, mesleğini uygulamak istediği yerleşim ve uygulama şekli gibi değişkenler için çocuk cerrahisini tercih edenlerle etmeyenler arasında herhangi bir fark saptanmamıştır. Ülkmezideki son sınfı tıp öğrencileri için manevi doyum beklentisi, intörnün; uzmanlık alanının kendi becerileri ile uygunluğu konsuudnaki algısı ve asistanlığı sırasında kendine hocaları tarafından nasıl davranılacağına dair yargısı çalışmaya katılan tüm intörnler için en önemsenen faktörlerdir. Bunlar arasından manevi doyum faktörünün etkisi özellikle çocuk cerrahisi alanını tercihlerinde ifade eden intörnlerde diğer gruba göre anlamlı 77 olarak daha yüksektir. Çocuk Cerrahisini tercih edecek intörnler, çalışma stresi, çalışma saatleri, haftalık çalışma süresinin uygunluğu, planlı saatlerde çalışma faktörlerini diğerlerine göre daha az önemsemektedirler. Kaynaklar 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. 11. 12. 13. 14. 15. Allen, I., Career preferences of doctors. BMJ, 1996. 313(7048): p. 2-. Goldacre, M.J. and T.W. Lambert, Stability and change in career choice of junior doctors: postal questionnaire surveys of United Kingdom qualifiers of 1993. Medical Education, 2000. 34: p. 700707. Goldacre, M.J., G. Turner, and T.W. Lambert, Variation by medical school in career choices of UK graduates of 1999 and 2000. Medical Education, 2004. 38: p. 249-258. Harris, M.G., P.H. Gavel, and J.R. Young, Factors influencing the choice of speciality of Australian medical graduates. MJA, 2005. 183(6): p. 295-300. Reed, V.A., G.C. Jernstedt, and E.S. Reber, Understanding and improving medical student specialty choice: A synthesis of the literature using decision theory as a referent. Teaching and Learning in Medicine, 2001. 13(2): p. 117-129. Williams, G.C., et al., Motivation underlying career choice for internal medicine and surgery. Social Science & Medicine, 1997. 45(11): p. 1705-1713. Geiger, J.D., R.A. Drongowski, and A.G. Coran, The market for pediatric surgeons: An updated survey of recent graduates. Journal of Pediatric Surgery, 2003. 38(3): p. 397-405. Caniano, D.A., R.E. Sonnino, and A.M. Paolo, Keys to career satisfaction: insights from a survey of women pediatric surgeons. Journal of Pediatric Surgery, 2004. 39(6): p. 984-990. Sayek, İ., N. Kiper, and O. Odabaşı, Türk Tabipleri Birliği Mezuniyet Öncesi Tıp Eğitimi Raporu. 2006, TTB: Ankara. p. 1-60. Mahoney, R., et al., Shortage specialities: changes in career intentions from medical student to newly qualified doctor. Medical Teacher, 2004. 26(7): p. 650-654. Williams, C. and P. Cantillon, A suegical career? The views of junior women doctor. Medical Education, 2000. 34: p. 602-607. Davidson, J.M., T.W. Lambert, and M.J. Goldacre, Career pathways and destinations 18 years on among doctors who qualified in the United Kingdom in 1977: postal questionnaire survey. BMJ, 1998. 317(7170): p. 1425-1428. Huda, N. and S. Yousuf, Career Preference of Final Year Medical Students of Ziauddin Medical University. Education for Health, 2006. 19(3): p. 345-353. Newton, D.A., M.S. Grayson, and T.W. Whitley, What Predicts Medical Student Career Choice? Journal of General Internal Medicine, 1998. 13(3): p. 200-203. Gale, R. and J. Grant, Sci45: the development of a specialty choice inventory. Medical Education, 2002. 36(7): p. 659-666. 78 (Ek 1) A cross-sectional survey report on factors influencing the choice of Pediatric Surgery as a medical career among Turkish Pediatric Surgeons and residents Abstract Each medical speciality, depending on local circumstances, has its own reasons to be selected as a career by medical doctors. This self-administrated questionnaire based cross sectional survey of Turkish Pediatric Surgeons and residents which was applied during the 23rd National Congress of Pediatric Surgery at September 2005 and aims to identify the influential reasons of selecting pediatric surgery as Medical Career among Turkish Pediatric Surgeons and residents. In the questionnaire, beside the participants’ sex, age and academic affiliations, the influence level of literature derived 13 possible factors were asked to surgeons rate to a 7 points semantic differentiation scale (-3 strong negative influence, 0 no influence, +3 strong positive influence). Eighty seven pediatric surgeons and residents answered the survey. We identified following three strong positive (opportunity to perform surgery, working with children, expected emotional satisfaction) one moderate (appraisal of own skills and aptitude) and two minor positive influential reasons (expected academic opportunities and a teacher as a role model). Key words Pediatric surgery, career choice, survey, Turkey Introduction Planning the medical workforce has been a recurrent theme in the world for the decades. Knowing how many “doctors”, in which area, will be available in the future, and trends in career choice among medical students have several implications for workforce policy and medical education. For instance recent findings show that non-generalist, hospital medicine is getting more popular among medical graduates (Allen 1996). Indeed, there is a common understanding that choice of medical specialty by a doctor is a multi-factorial process and largely determined in the years following graduation (Goldacre and Lambert 2000; Goldacre, Turner et al. 2004; Harris, Gavel et al. 2005). Since early 70s, we see many authors’ works on understanding this multi-factorial process and decision timing among medical students, graduates, residents and practicing physicians (Reed, Jernstedt et al. 2001). Most of the studies come from North America, Australia and UK. Several models, assumptions and classification were subject to use in these studies. The most prevalent studies use Self-determination Theory (Williams, Saizow et al. 1997) and Decision Theory (Reed, Jernstedt et al. 2001) for identifying these factors influencing the “doctors’ choice”. As another sample, a comprehensive Australian survey aimed to identify factor influencing the choice of speciality of medical graduates Intrinsic & Extrinsic factors classification (Harris, Gavel et al. 2005) has been used. The intrinsic factors were included personal attributes while extrinsic factors were the work environment and local circumstances. On the other hand, there is a scarcity of studies dealing with the “doctors’ choice” in Pediatric Surgery. Our limited thematic PubMed review, using keywords included “career choice” or “career preference” or “career plans” or “career trends” or “career decision-making” or “specialty choice” or “choice of specialty” and “medical students” or “medical doctors” or “physicians” and “pediatric surgery”, for the Pediatric Surgery domain, resulted only eight articles of the over 3100 for other specialties and graduates since 1963 (Geiger, Drongowski et al. 2003; Caniano, Sonnino et al. 2004). Particularly, there is any study published at the journal searching why doctor choice a certain speciality in Turkey. Recently, the Society of Turkish Pediatric Surgeons has an ongoing multi-phases project called “The past, today and the future of the Pediatric Surgery in Turkey” that aiming to figure out facts, opinions and trends to be useful for planning of the future. In the framework of this three years project, a historical analysis of the discipline, a survey of practicing pediatric surgeons on career choice and job satisfaction, an inventory of the staff, the resources, the patient profile and the future plans of pediatric surgery departments and a career choice survey of Turkish Medical Students for identifying place of pediatric surgery were planned. As of a part in “today” perspective, this study mainly aims to identify factors influencing career choice of Practicing Turkish Pediatric Surgeons and residents. Method A self-administrated questionnaire-based cross sectional survey of Turkish Pediatric Surgeons was used to answer research questions. Subjects and setting The questionnaire was distributed to all participants of 23rd National Congress of Pediatric Surgery at September 2005 who accepted to involve the study and collected at the end of Congress (87 persons). The 79 number of the Congress participants is 235. Based on Turkish Pediatric Surgeons database the study covers approximately one third of the Turkish Pediatric Surgeons and residents. Instrument The content and the design of the questionnaire were informed by similar national and international surveys questionnaires and a thematic review of the literature. Questionnaire was consisted of eight demographic variables, a set of career choice questions (13 factors asked with a semantic differentiation scale). For the development of the questionnaire, we revealed and pooled 18 usable factors for career choice aspect of similar surveys. The pool consisted of eight independent intrinsic factors as sex, age, residency place, monthly income, work place and academic affiliation. The rest 12 were consisted of two dependent intrinsic (personal interest and consistency with own skills and ability) and 10 dependent extrinsic factors such as expected financial satisfaction, working conditions, expected emotional satisfaction. Turkey has a centrally administered competitive examination system for selection and placement for residency, composed of multiple-choice questions since 1980’s. All the examinees are required to list their preferences for their matching prior to taking the test. However, this may result in matching in one of their “preferred” programs sometimes “by chance”. The participant’s chance is primarily influenced by the number of available positions for a given program, and the number of examinees including that specific program in their list of preferences. So we added the “chance factor” as a nation specific original factor and the “other” factor for identifying possible unforeseen other factors. Using a semantic differentiation scale (-3 strong negative influence, 0 no influence, +3 strong positive influence) we asked to surgeons to rate each item depending on their own experience. Statistical analysis In order to answer research question, we performed a two steps statistical procedure. Using SPSS 11.5 pack for windows we calculated the frequency distributions, means and medians of each factor. Although all the central tendency measures are usable to assign meaning for each item of such kind of semantic differentiation scales, we preferred the median value. At the second step, using Kruskal-Wallis Chi Square and Mann-Whitney U tests we looked at the effects of independent variables’ to each factor. We present our result in a two (descriptive findings and statistical analysis) tables and discussed in the text. Results Among the responders group, 70 responders were male while 16 were female. Mean age was 39±9 (min. 26 and max. 58) and the group consisted of 17 residents, 26 pediatric surgeon, 16 professors, 16 associate and 12 assistant professors. The responder group graduated from 19 different medical faculties. 72 pediatric surgeons were completed their residency program at university hospital while 11 were at state hospital. Four surgeons did not answer the question. All the responders were working at 28 cities in Turkey. While 69 surgeons were working as public servant, 17 persons had part time or full time private practice. One surgeon did not answer the question. Seven responders did not answer the income question. For the rest of the group monthly average income was found 3.123 ± 1.554 TRY (2.300 ± 1.100 USD). The monthly income levels varied between 750 - 7.500 USD. (Table 1) According to central tendency measures of each factor, as it shown at Table 1, Turkish Pediatric Surgeons’ and residents’ career preference is influenced strong positively (median +3.00) by “opportunity to perform surgery” (mean 2.56±0.8), “expected emotional satisfaction” (mean 2.45±0.9) and “working with children” factors (mean 2.45±0.9). On the other hand, their choice is influenced moderate positively (median +2.00) by “appraisal of own skills and aptitude” factor (mean 2.06±1.0) while “expected academic opportunities” and “a teacher as role model” factors are influencing minor positively (median +1.00 and means 1.11±1.5 and 0.82±1.7 respectively). All other factors do not have any positive or negative influence (0.00) on their choices. (Table 2) The analysis of significant difference of factors’ rating scores for the independent variables showed us; in the selection process of the pediatric surgery as a medical career; a) the factor perceived consistency with the skills and abilities of the responders (Mann Whitney U=287.0 p=0.004) and perceived image of discipline as a nationally well developed one (Mann Whitney U=285.0 p=0.004) factor are more important for the female surgeons and residents than the males, b) expectation of a balanced professional and private life is more important for males (Mann Whitney U=294.0 p=0.005), c) if the place of residency took / taking place at university settings, responders’ choice to be a pediatric surgeon decision is more influenced working with the children factor (Mann Whitney U=262.5 p=0.018), d) choice of current residents is influenced more by their own perception of the discipline’s development level (Kruskal- Wallis Chi-square=10.201 p=0.037). 80 Discussion As a part of Turkish Association of Pediatric Surgeons effort to planning the future of pediatric surgery in Turkey we surveyed the factors influencing career choice of practicing Turkish pediatric surgeons and residents at the 23rd National Congress. Unfortunately there is no report specifically for the pediatric surgery in literature that we compare our findings. Two general surveys in the United Kingdom identified “appraisal of own skills and aptitudes”, “enthusiasm for or commitment to the specialty”, “domestic circumstances”, “hours and working conditions”, and “experience of jobs in training”, as factors having the greatest influence on the career choices of doctors (Lambert, Goldacre et al. 1996; Davidson, Lambert et al. 1998). These surveys also revealed differences among male and female doctors in the weighting ascribed to each of these factors. In our study we found that Turkish pediatric surgeons and residents choice to be pediatric surgeon has great influence of discipline nature as being a surgical discipline. Expected emotional satisfaction and working with the children are the other strongest influential factors. As it similar with UK survey we identified the appraisal of own skills and aptitude as a moderate influencing factor. All other factors listed in our questionnaire have either minor positively or no influence to the doctors’ choice of being pediatric surgeon. We did not identify any negative influential factor. In conclusion, we believe that our findings are usable for the early detection and support of the doctors who will be pediatric surgeon in Turkey and has further comparative research implications for the discipline in European Region. References Allen, I. (1996). "Career preferences of doctors." BMJ 313(7048): 2. Caniano, D. A., R. E. Sonnino, et al. (2004). "Keys to career satisfaction: insights from a survey of women pediatric surgeons." Journal of Pediatric Surgery 39(6): 984-990. Davidson, J. M., T. W. Lambert, et al. (1998). "Career pathways and destinations 18 years on among doctors who qualified in the United Kingdom in 1977: postal questionnaire survey." BMJ 317(7170): 1425-1428. Geiger, J. D., R. A. Drongowski, et al. (2003). "The market for pediatric surgeons: An updated survey of recent graduates." Journal of Pediatric Surgery 38(3): 397-405. Goldacre, M. J. and T. W. Lambert (2000). "Stability and change in career choice of junior doctors: postal questionnaire surveys of United Kingdom qualifiers of 1993." Medical Education 34: 700-707. Goldacre, M. J., G. Turner, et al. (2004). "Variation by medical school in career choices of UK graduates of 1999 and 2000." Medical Education 38: 249-258. Harris, M. G., P. H. Gavel, et al. (2005). "Factors influencing the choice of speciality of Australian medical graduates." MJA 183(6): 295-300. Lambert, T. W., M. J. Goldacre, et al. (1996). "Career destinations in 1994 of United Kingdom medical graduates of 1983: results of a questionnaire survey." BMJ 312(7035): 893-897. Reed, V. A., G. C. Jernstedt, et al. (2001). "Understanding and improving medical student specialty choice: A synthesis of the literature using decision theory as a referent." Teaching and Learning in Medicine 13(2): 117-129. Williams, G. C., R. Saizow, et al. (1997). "Motivation underlying career choice for internal medicine and surgery." Social Science & Medicine 45(11): 1705-1713. 81 Table 1. Central tendency measures of the factors influencing doctors’ choice to be a pediatric surgeon Items N Opportunity to perform surgery Expected emotional satisfaction Working with the children Appraisal of own skills and aptitude Expected academic opportunities A teacher as a role model Being nationally well developed discipline Expected good working conditions Expected financial satisfaction Chance A close friend as a role model Expectation of a balanced professional and private life Family wishes Other 84 82 84 Frequency distribution (%) -3 -2 -1 0 +1 strong moderate minor No minor negative negative negative influenc positive influence influence influence e influence 0.0 0.0 0.0 3.6 4.8 0.0 0.0 2.4 1.2 6.1 0.0 0.0 0.0 4.8 13.1 +2 moderate positive influence 23.8 29.3 31.0 +3 strong positive influence 67.9 61.0 51.2 Min Ma . x. Mean S.D Medi an 0 -1 0 3 3 3 2.56 2.45 2.29 0.8 0.9 0.9 3.0 3.0 3.0 81 0.0 0.0 0.0 9.9 12.3 39.5 38.3 0 3 2.06 1.0 2.0 82 85 3.7 9.4 1.2 0.0 0.0 1.2 36.6 35.3 22.0 14.1 7.3 22.4 29.3 17.6 -3 -3 3 3 1.11 0.82 1.5 1.7 1.0 1.0 81 11.1 2.5 3.7 39.5 19.8 14.8 8.6 -3 3 0.33 1.6 0.0 83 80 78 81 13.3 15.0 16.7 18.5 8.4 6.3 1.3 1.2 13.3 3.8 2.6 1.2 25.3 55.0 48.7 55.6 19.3 11.3 17.9 9.9 13.3 8.0 6.4 6.2 7.2 0.0 6.4 7.4 -3 -3 -3 -3 3 3 3 2 -0.02 -0.05 -0.15 -0.33 1.8 1.6 1.7 1.4 0.0 0.0 0.0 0.0 82 24.4 4.9 4.9 39.0 12.2 7.3 7.3 -3 3 -0.39 1.8 0.0 82 0 26.8 - 3.7 - 4.9 - 61.0 - 1.2 - 0.0 - 2.4 - -3 - 3 - -0.84 - 1.5 - 0.0 - 82 Table 2. Analysis of significant difference of factors’ rating scores Sex Age ChiSquare ** p (df 29) 0,144 38,982 0,466 35,897 0,335 25,235 0,004*** 31,950 0,095 31,068 0,732 32,078 0,004*** 33,641 Residency place U* Current Academic position p ChiSquare ** (df 4) p 0,111 6,322 0,176 0,396 4,175 0,383 0,877 0,018*** 1,208 0,136 3,392 0,494 0,092 3,021 0,554 0,794 2,446 0,654 0,714 10,201 0,037*** U* p Expected emotional satisfaction 414,0 0,102 315,0 Opportunity to perform surgery 484,0 0,177 377,5 Working with the children 435,5 0,666 262,5 Appraisal of own skills and aptitude 287,0 0,322 283,5 Expected academic opportunities 385,5 0,362 297,0 A teacher as a role model 515,0 0,316 418,0 Being nationally well developed 0,253 387,5 285,0 discipline Expected good working conditions 377,5 0,074 35,318 0,194 400,0 0,732 Expected financial satisfaction 503,5 0,995 38,812 0,084 297,5 0,102 Family wishes 517,5 0,973 29,986 0,415 334,0 0,194 Chance 440,5 0,994 37,298 0,139 305,5 0,180 A close friend as a role model 469,5 0,806 40,466 0,077 360,0 0,428 Expectation of a balanced 294,0 0,005*** 31,554 0,340 381,0 0,594 professional and private life * Mann-Whitney U score, ** Kruskal- Wallis Chi-square, ***Significant at p<0,05 level 4,019 8,500 5,337 6,897 6,051 0,894 0,404 0,075 0,254 0,141 0,195 0,925 Work place ChiSquare ** (df 4) 1,052 4,806 3,847 ,613 1,754 2,341 2,407 3,107 2,103 3,181 4,835 5,572 0,583 Monthly income p 0,902 0,308 0,427 0,962 0,781 0,673 0,661 ChiSquare ** (df 23) 16,338 19,336 16,138 22,312 25,621 19,128 25,622 p 0,840 0,624 0,849 0,441 0,268 0,694 0,319 0,540 0,717 0,528 0,305 0,233 0,965 18,974 25,510 22,742 18,771 24,556 22,550 0,703 0,273 0,416 0,600 0,267 0,428 83 KURULTAY TUTANAK ve RAPORLARI 84 2 MART 2007 Cuma 15.00-16.00 Grup Sunumları Yönlendiriciler: H. İ. Durak, A. Avanoğlu Raportörler: Gonca Topuzlu Tekant, Selami Sözübir Öğle yemeğini takiben başlayan 13.30-15.00 oturumunda 6 grup oluşturuldu ve oluşan gruplar grup çalışmalarını önceden verilen föy üzerindeki 3 ana başlık ve alt detayları üzerinden tamamladılar. Bu oturumda önceden belirlenmiş olan 3 ana başlık altındaki maddelar iki farklı grup tarafından ayrı ayrı üzerinde çalışılarak sunuldu. Ana başlıklar ve bunlar üzerinde çalışan gruplar: 1- İnsan gücü (grup 1-2) 2- Klinik altyapısı (grup 3-4) 3- Olgular (grup 5-6), olarak belirlendi. A. İnsan gücü Grup 1 (G1) ve Grup 2 (G2)’nin çalışma sonuçları 1- Kurumda çalışan öğretim üyesi ve öğretim elemanları 1.1- Minimum sayı ve kadro özellikleri G1:3 kişi 1 Doçent veya Klinik Şefi 2 Yardımcı Doçent veya Klinik Şef Yardımcısı / Başasistan G2:Minimum 3 kişi 1 Profesör ya da Doçent 2 Yardımcı Doçent 1.2- Optimum sayı kadro ve özellikleri G1:4-6 kişi (full time) G2:1 Profesör/ Doçent 2 Yardımcı Doçent / Öğretim Görevlisi 1.3- Bu noktaya nasıl ulaşılabilir ? G1:Profesyonel yardımcı sağlık personeli kalite ve sayısını arttırmak İntörnlerin değerlendirilmesi 85 Akademik kadro dışı Uzman çalıştırılması Fellow’luk sisteminin aktifleşmesi Rotasyonlar G2:5-6 asistan, yılda 500-600 ameliyat, yaklaşık 30 yatak, yılda 3000 poliklinik (yıllık ameliyat sayısındaki 200 artışa 1 öğretim üyesi eklenir.) 2- Eğitim programına katılması gereken, diğer branş eğitim klinikleri 2.1- Minimum G1:Radyoloji Pediatri Anestezi Patoloji G2:Radyoloji Pediatri Patoloji 2.2- Optimum G1:Plastik Cerrahi Ortopedi ve Travmatoloji Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi G2:Pediatri yan dalları Çocuk Anestezisi Çocuk Patolojisi Çocuk Radyolojisi Çocuk Ortopedisi Çocuk Beyin Cerrahisi Perinatoloji Nükleer Tıp 2.3- Bu noktaya nasıl ulaşılabilir ? G1: İkili ilişkiler G2: Çocuk hastanesi 3- Çocuk Cerrahisi eğitim kliniklerinde uzman hekim çalışmalı mıdır? Gerekçesi nedir? G1: Evet - Eğitim ve hizmete katkı - Hata payının düşmesi - Asistan sayısının azalmasına neden olarak yardımcı olabilirler G2: Hayır Uzman olarak çalışan kişi de öğretim üyesi olmalıdır. 4- Eğitim kliniklerinde asistan sayısı hangi parametreler göre nasıl belirlenmelidir? 86 G1:Ülke gereksinimlerine göre planlanmalı, merkezi sistemle kapasite ve faaliyete göre sayı belirlenmeli G2:Öğretim üyesi Yatak sayısı Ameliyat sayısı Poliklinik sayısı (100 ameliyat için 1 asistan) 5- Eğitim kliniklerinde hemşire sayısı hangi parametrelere göre nasıl belirlenmelidir ? G1:Yatak sayıları ve poliklinik G2:Yoğun bakım 3. düzey: 1 yatak 1 hemşire Yoğun bakım 2. düzey: 2 yatak 1 hemşire Yoğun bakım 1. düzey: 4-8 yatak 1 hemşire Genel yataklar 8 yatak 1 hemşire X4 hemşire şifti ve izinler -------- 30 yatak 24 minimum hemşire Sağlık mevzuatı SB eğitim klinikleri (30 yatak) 1 Klinik Şefi Profesör - Doçent 2 Şef Muavini Doçent Yardımcı Doçent 4 Başasistan 8 Asistan maximum TARTIŞMA: İ.Ulman: Poliklinik sayısının hemşire sayısı belirlemedeki önemini vurguladı. C.Büyükünal: Ortalamalarda verilen sayılarda kliniğe düşen hasta 1000 olmuş bu da standartı düşürüyor. İ.Ulman: Bir asistanın eğitimi için gereken ameliyat sayısının belirlenip bu doğrultuda gidilmesi daha mantıklı gözüküyor. Asistan sayısı da kısıtlı olmalı ve ülke ihtiyacına göre belirlenmeli. A.Önen: 30 yatağa 24 hemşire kolay ulaşılabilecek bir rakam gözükmüyor. İ.Sürer: Bu açıdan görüldüğü üzere kadrolarda tersine bir piramit oluşuyor. M.Melikoğlu: Hemşire sayısı gerçekçi değil. Öğretim görevlisi ile uzman arasındaki fark gerçekçi midir? İ.Karaca: Uzmanların çalıştırılması önemli. Uzman hizmet amaçlı çalışmalı, eğitimde yer almaları şart değil. 87 S.Arda: 2015 yılında birçok uzman çocuk cerrahı olacak. Bu uzman hekimler değerlendirilmeli. Sağlık Bakanlığı verileri çok düzgün olmayabilir. Biz kendi verilerimizi oluşturmalıyız. Hiçbir dernek uzman ve asistan sayılarına sahip değil. Biz sahibiz. Ayrıca TTB nin de önemli çalışmaları var. Sağlık Bakanlığına değil Uzmanlık Dernekleri Koordinasyon Grubuyla işbirliğine gidilmeli. İ.Durak: Birleşilen ortak noktalara bir göz atmakta yarar var. Eğitim kurumlarındaki öğretim üyesi sayılarında minimum 3, optimum 4-6 gibi bir ortak fikir ortaya çıkmış durumda. Uzman hekim çalıştırılması konusunda ise tartışma var. Asistan sayısının belirlenmesinde ise ülke gereklilikleri düşünülmeli. Eğitim içinse yatak sayısı ön plana çıkıyor. Arz talep üzerinden birleştirme yapılabilir. Sağlık Eğitim Konseyinin bu konuda yaptığı çalışmalar mevcut. Ancak sırf arz talep hesabı ile bir sonuca varılamıyor. Ülke gereksinimleri genel perspektif olmalı. Yıllık sayı belirlenip kliniklere göre bölüştürülebilir. Yani 2 öneri birleştirilebilir. T.Dağlı: Bizim grubun düşüncesi, asistan sayısının çok fazla olduğu yönünde. Yatak sayısı üzerinden hesap yapmak doğru değil. Bir eğitim kliniğinde çocuk cerrahı eğitebilmek için neler olmalıdır ortaya konmalı. Çekirdek eğitim ünitesi oluşturulmalı. Eğitici niteliğinde en az 3 kişi olmalı ve bunlar pediatrik cerrah, pediatrik ürolog ve pediatrik göğüs cerrahı olmalı. Alınan uzmanı sadece uzman olarak tutmak kolay değil. Eğitim hastanesine alınan uzmanın eğitim verebilecek kapasitede olması şart. Çünkü sonunda profesör olabilmekte. Hemşire sayısı olarak söylenen (söylediğimiz) ideal sayıdır. Elbette şu an böyle değil biliyoruz. B. Klinik alt yapısı Grup 3 (G3) ve Grup 4 (G4) çalışmaları 1. Yatak sayıları i. Eğitim kliniklerinde yatak sayısı nasıl belirlenmelidir? Neden? G3: G4: 1. faktör ameliyat sayısı olmalıdır. 1000 ameliyat/asistan/5 yıl 200 ameliyat/yıl 20 yatak/ 4 asistan 2. faktör yatak sayısı olmalıdır. 20 yataklı bir klinikte 365 gün dolu çalışıldığında, 7300 rakamına ulaşılır. Ortalama yatış günü çocuk cerrahisi için 5,5 gün ise, yılda 1327 hasta anlamına gelir. Doluluk oranı da % 80 kabul edilirse, 1061 ameliyat ya da cerrahi hasta sayısına ulaşılır. Bu grup sunumlarının başında klinik alt yapının belirlenmesinde kullanılması düşünülen parametreleri yatak sayısı belirleme kriterlerinden önce sıraladılar bu parametreler; 1- Haftalık operasyon günü 2- Günlük operasyon sayısı 3- Ameliyatların özelliği 4- Günlük acil sayısı 5- Ortalama yatış süresi 88 6- Haftalık poliklinik sayıları 7- Genel pediatri poliklinik sayısı 8- Genel pediatri yatak sayısı (ort: 1/5) Eğitim kliniklerinde yatak sayısı nasıl belirlenmelidir sorusuna yanıtları ise 1- hasta sayısına göre ii. Eğitim kliniklerindeki minimum ve optimum yatak sayıları ne olmalıdır? G3: Servis yatağı sayısı minimum 8 optimum 16 Yoğun bakım yatak sayısı minimum 1 optimum 2 Yenidoğan yoğun bakım sayısı minimum 1 optimum 2 G4: Servis yatak sayısı Minimum: 2 öğretim üyesi için 10, 2-5 için 20, 5 üzeri öğretim üyesi olan merkezler için ise her öğretim üyesi için en az 5 yatak. Optimum : 2 öğretim üyesine kadar 15, 2-5 öğretim üyesi için 25, 5 üzeri öğretim üyesi için her bir öğretim üyesi için 5+ yatak Yoğun bakım yatak sayıları ise minimum toplam çocuk cerrahisi yatağının % 10 u, optimum %20 si olmalıdır. Yenidoğan yoğun bakım sayısı ise minimum toplam çocuk cerrahisi yatağının % 20 u, optimum %30 si olmalıdır. Ayrıca yoğun bakım servisleri ile ilgili olarak Çocuk Cerrahisi kliniklerine spesifik yoğun bakım üniteleri olmalı mıdır? Pediatrik yoğun bakım üniteleri yatak sayısı da kaç olmalıdır? Gibi konuların tartışılması gerektiğini vurguladılar. 2. Eğitim kliniklerinde aşağıdaki tanı ve tedavi araçlarından hangileri mutlaka bulunmalıdır? Neden ? G3: 1. C- kol 2. Ventilatör 3. Anorektal manometri 4. Ürodinami 5. Özofagus pH metre 6. Endoskopik elemanlar 7. Laparoskopi G4: 1. C- kol 2. Ventilatör 3. Ürodinami 4. Özofagus pH metre 5. Anorektal stimülatör 6. Transport küvözu 89 7. Endoskopi seti ( Özofagoskop, bronkoskop, sistoskop, rektoskop, dilatasyon seti) 8. Laparoskopi seti Anorektal manometri ve ECMOnun gerekli olmadığı düşünüldü. 3. Eğitim kliniklerinin bünyesinde veya bağlı bulundukları kurumlarda mutlaka bulunması gereken araştırma ve öğrenme kaynakları gerekenler nelerdir? Neden? G3: 1234- Kütüphane Elektronik veri tabanı Araştırma ve beceri laboratuarı 24 saatlik radyoloji hizmeti G4: 5- Kütüphane 6- Elektronik veri tabanı 7- Araştırma laboratuarı TARTIŞMA: C. Büyükünal: (Grup 4) Neden öğretim üyesi sayısı temel alınmış? Alınması gereken asistan bazı olmalıdır. O.Ergün: Sayısal değerlendirme olarak kullandık. İ. Ulman: Aslında tartışılan yatak sayısıdır, asistan sayısı değil. Yatak sayısını belirleyen hastadır. Eğitim verin veya vermeyin yatak sayısında öğretim üyesi değil, hasta sayısı önemlidir. T.Dağlı: Asistan başına 500 ameliyat kriteri daha önce minimum sayı olarak belirlenmişti. Bugün bir çocuk cerrahi asistanının yapması gereken kaç ve hangi ameliyatlar olduğunu tartışıyoruz. Bunu yapmak için gereken servisin alt yapısını onaylıyoruz. Bu bir eğitim ünitesinin tanımı oluyor. Şu anda eğitim veren 50 merkez var. H.Okur: Bir yılda 2000 den fazla operasyon yapılıp eğitim yapılmayan kurumlar var. Bu klinikler desteklenmeli sözüne katılmıyorum. Bu kurumlarda en sık yapılan operasyonlar fıtık, inmemiş testis gibi ameliyatlar. Bu operasyonlar da önemli. Yoğun bakım kliniklerinin yeri gerçekten tartışılmalıdır. Bu hastalar pediatri tarafından mı yoksa Çocuk Cerrahisi kliniklerince mi takip edilmeli tartışılmalıdır. Bence özofagus pHmetresi her yerde gerekli değil. M.Melikoğlu: Biz bu toplantıda çocuk cerrahisinin dün-bugün ve yarınını tartışıyoruz. Bazı parametrelere bakmadan yatak sayılarını hesaplayamayız. Anorektal manometri şart değil ancak pHmetre gereklidir. Laparoskopi olmazsa olmaz diyorsak ona göre hareket etmeliyiz. 90 İ.Durak: Minimumlar belirlenerek bu minimumların bir birim olması düşünülebilir. Tartışmalardan, öğretim üyesi+yatak+ameliyat+hasta sayısı belirleyici faktörler olarak ortaya çıkıyor. İki öğretim üyesi bazı kullanılarak, hasta ve yatak sayısı üzerinden bir birim oluşturulabilir. Mesela Cerrahpaşa 3 birim halinde çalışabilir. Çocuk cerrahlarının verilerine bakınca asistan sayısını fazla bulduğu izleniyor ve bunu değiştirmek için bir istek var. Bu süreçte standartlar belirlenebilirse, o zaman Bakanlık bünyesinde bir hareketlenme de sağlanabilir. İ.Ulman: Affiliasyondan bahsedilmelidir. Yani kimler kurmamalı ? C. Olgular Grup 5 (G5) ve Grup 6 (G6) çalışmaları 2004 kurultayı çalışmaları ortalamaları ile hazırlanan ve yeni görüşlerin minmum ve optimum sayı olarak sorulduğu hastalıklar, yenidoğan ve yenidoğan dışı olgular başlığı altında, 2 ayrı soru ve tablo üzerinde 2 grup tarafından çalışıldı. Tablolar ektedir. YENİDOĞAN OLGULARI: OLGULAR Özofagus atrezisi Duodenal atrezi Malrotasyon-volvulus Mekonyum peritonit NEK İntestinal atrezi Hirschsprung Hastalığı Anorektal Malformasyon İnguinal Herni Spina Bifida Konj. Diafragma hernisi Gastroşizis -omfalosel Ekstrofi vezika Testis torsiyonu Posterior üretral valv Biliyer atrezi Teratom (SCT) Pilor stenozu Akciğer kistleri Mekonyum ileus Hidronefroz Abdominal kistik-solid lezyon Yenidoğan sünneti 2004 ort. 6 2 2 1 4 4 5 6 53 1 3 2 1 1 2 - MİNİMUM(G5/G6) OPTİMUM(G5/G6) 6/3 12/5 4/2 8/4 2/1 4/3 1/1 2/2 4/2 6/4 4/2 8/5 6/5 12/8 7/5 14/8 12/5 24/10 ??? ??? 4/3 8/5 3/2 5/4 3/1 6/3 1/1 2/2 4/2 8/4 2/ 4/ 1/ 2/ 2/ 4/ 1/ 2/ 1/ 2/ 5/ 10/ 2/ 4/ ??? ??? 91 YENİDOĞAN DIŞI OLGU SAYILARI: 2004 ort. OLGULAR Akut özgün olmayan karın ağrısı 26 Apandisit 55 Mesane ogmentasyonu 1 Bronkoskopi 85 Özofagoskopi Santral venöz girişim 24 Fundoplikasyon 5 Hipospadias 31 İnvajinasyon (rady+cerrahi) 8 Wilms tm 2 Nöroblastom 3 Orşiyopeksi 40 UPB darlığı 6 Hirschsprung hast. 9 Yüksek ARM 4 Üreteroneosistostomi 10 İnguinal herni Sistoskopi Rektoskopi Laparoskopi (tanı-tedavi) Baş-boyun lezyon cerrahisi Akut skrotum Over-adneks lezyonu Üriner taş hast. Travma - MİNİMUM(G5/G6) OPTİMUM(G5/G6) 50/ 75/ 50/15 75/30 3/1 6/3 20/30 30/50 30/ 40/ ?/10 ?/20 5/2 10/4 20/20 30/40 5/5 10/10 2/2 4/3 3/2 6/3 20/40 30/60 5/5 10/10 5/3 10/6 5/3 10/6 5/10 10/20 50/ 75/ 20/ 30/ 10/ 20/ 30/ 40/ 10/ 20/ 5/ 10/ 5/ 10/ 5/ 10/ 30/ 40/ TARTIŞMA: A.Avanoğlu: Bu rakamlar üzerinde tartışılmalı. Yılda görülme sayısı 1 olan hastalıklar gibi az görülen hastalıklar için nasıl bir çözüm olmalı? İngiltere’de 2 merkezde ekstrofi ameliyatı yapılıyor. C.Büyükünal: Bazı sayıların bazı hastalıklar için gerçekçi olmadığını düşünüyorum. G.Kıyan: Ekstrofi gibi nadir görülen hastalıklarda kriterler arasında hastanın iyiliği de olmalı. Sadece asistan eğitimi değil. M.Melikoğlu: Olmazsa olmazlar belirlenmelidir. Y.Söylet: Zaman içinde ekonomik getirilerin öncelikli olduğu ortaya çıkacak. Gelecek toplantılarda bu daha ön plana çıkacak. Kısaca sağlık ekonomisi gündemimizi belirleyecek. Özellikle de rotasyon ve afilliasyon konularının üzerinde durmalıyız. 92 T.Aktuğ: Sadece ameliyat sayıları üzerinden gitmek çok doğru değil. Olayın bir de indeks olgular yönü var. Cerrahi usta-çırak işi değildir, okuyarak da ameliyat yapılabilir. İndeks olgular ve sayıları belirlenmeli ve bu olgular yönüyle çok az olanlar eğitim dışında tutulabilir. T.Dağlı: İndeks vaka önemliyse ona karar vermeliyiz. Geçen kurultayda indeks ameliyatları belirlemiş ancak sayılara karar vermemiştik. Biz gerekirse sayılara bakıp bazı merkezlere eğitim yapmayın demeliyiz. İ.Ulman: Vaka sayılarını belirlerken pediatrik ürolojinin yan dal olacağını unutmayalım. Pediatrik ürolojik vakalar indeks vakalar altında incelenmemeli. İ.Durak: Raporda gördüğümüz ortalamalar bir eğitim kliniğinde olması gerekenler olarak algılandı. Oysa ülkemiz prevalans çalışmalarında yeterli değil. Burada sorulması gereken aslında asistanların yapması gerekenlerdir. Tartışmalar bu nokta sonlandı. 93 2 MART 2007 Cuma 16.30 - 19.00 Çocuk Cerrahisi Kliniklerindeki Minimum Standartlar: Uzman Paneli Yönlendiriciler: H. İ. Durak, A. Avanoğlu Raportörler: B. Demiroğulları, İ. Sürer Uzlaşı Aranılan Sorular A: İnsan Gücü: 1.Çocuk Cerrahlarının muayenehanecilik yapması doğru mudur? Evet: 37 Hayır: 12 İ.Durak: Evet, hayır dışında yanıtı olan var mı? M.Melikoğlu: Evet, var. Yeni yasa gereği tek başına muayenehanecilik zaten yapılamayacaktır. Kamuda çalışanlar, kamuda çalışmaya devam edecektir. İ.Durak: Neden hayır? İ.Ulman: Muayenehanem var, ancak kapatmayı düşünüyorum. İdealde eğitimci kişilerin muayenehanede çalışmaması gerekir. Ayrıca 2015 yılına dek Çocuk Cerrahisi’nin geleceğinden umutluyum. M.Melikoğlu: Malpraktis yasasının çıkışı ile yasal engeller zaten solo pratiği engelleyecektir. C.Büyükünal: Hükümetin yabancı doktor getirilmesine ilişkin tasarısı devam edecek olursa doğacak kalitesizliği dengelemek için akıllı çalışan kaliteli doktorlara hasta akını devam edecektir. Dünyanın her ülkesinde bu bağlamda solo pratik devam etmektedir. A.İ.Dokucu: Bu biraz halkın davranışı ile ilintili. Beş yıl önce poliklinikler popüler iken hasta sevki engellenince poliklinikler bugün zayıflamıştır. Dolayısı ile sağlık politikası gereği hasta ister muayenehaneye ister hastaneye gitsin parası geri ödeneceği için sistem devam ettirilebilir. 2.Çocuk Cerrahisi için bir re-sertifikasyon süreci başlatımış olmalı mıdır? Evet: 44 Hayır: 2 İ.Durak: Kredilendirme re-sertifikasyon için bir süreçtir. Re-sertifikasyon ise hekimin hekimlik yapabilirliğinin değerlendirilmesi demektir. 94 T.Dağlı: Eskilere gidecek olursak 1998 - 1999 yıllarındaki yeterlik toplantısında ilk tüzük hazırlanırken bu konuda anlaşmazlık yaşandı. Öğretim üyeleri arasında imtihan korkusu yaşandı. Emeklilik aşamasındaki hocalar sınav kaygısını yaşamayacakları için sınava evet dediler. Diğerleri karşı çıktı. Oysa bu yapılması gereken bir işlemdir. ABD’de Grosfeld’in dahi sınava girmesi istenmiştir. Bu sınav yapılarak değerlendirme sonuçları kişiye özel bildirilerek kendisini geliştirmesi önerilebilir. Türkiye alınan STE kredileri de bu aşamada değerlendirilebilir. İ.Durak: Diploma ve uzmanlık belgeleri halen Sağlık Bakanlığı yetkisinde olup doğal olarak resertifikasyon süreci de bakanlık yetkisindedir. Bu amaçla dernekler etkin olmak istiyorlarsa bu yönde girişimde bulunmalıdırlar. 3.Bir Çocuk Cerrahının hizmet verdiği 0-18 yaş grubu nüfus kaç olmalıdır? ≤50.000 1 Çocuk Cerrahı: 23 kişi 50.000 -100.000 : 15 kişi 100.000-200.000 : 4 kişi ≥ 200.000 : 4 kişi İ.Durak: 1:50.000 oranı, şimdiki sistemdeki tüm asistanların ihtisas almaları demektir. 1:250.000 ise tüm asistan eğitiminin bloke olması anlamındadır. H.Doğruyol: Çocuk cerrahı sayısını 1:250 bin yapacaksak Çocuk Cerrahisi ihtisasını da üst ihtisas şekline çevirmemiz gerekir. Şu dönemde çok güzel bir şekilde Çocuk Cerrahisi pratisyeni yetiştiriyoruz. A.Celayir: Toplumdaki anomaliler, toplumsal şartlar ve gerekliliklere göre ülkemizdeki Çocuk Cerrahı sayısını belirlemeliyiz. Y.Söylet: Uzun yıllar sayının önemli olduğunu düşündüm. 1:250.000 rakamını da bireysel olarak Çocuk Ürolojisi için söyledim. Kalitemizin eskiden daha yüksek olduğunu düşünüyorum. Artan eğitim kurumları nedeni ile kalite giderek azaldı ve kantite ise riskli bir düzeye erişti. Şu anda kritik bir noktadayız ve artık frene basmalıyız. İ.Durak: Sonuçta realiteler var ve bir hedef koymalıyız. T.Dağlı: Bu kurultayın en çok tartışılması gereken sorusudur bence. Avrupa standartlarına göre 50.000 nüfusa 1 konsültan sistemi vardır ve sayıları kısıtlı tutulmuştur. Bizim sayımızın fazla olduğu 13 yıl önce yine gündeme getirmiş ve 2000 yılındaki rakamı belirlemiştik. Şimdi ise o 95 rakamın çok üzerindeyiz ve her sene 50 uzman mezun ediyoruz. Şu anda sisteme kayıtlı yaklaşık 500 çocuk cerrahı var. Aslında şu an en büyük problemimiz sayı fazlalığı, eğitimin yetersizliği ve TUS ile gelen asistan kalitesinin düşük olmasıdır. 4.Ülkemizdeki tüm Çocuk Cerrahları yeterlik sınavlarına katılmış olacak mıdır? Evet: 37 Hayır: 16 İ.Durak: Şu an için yeterlik belgesi bir derneğin onayladığı, önerdiği ve sınadığı bir onur belgesidir. Bunu almanın günümüz için bir yaptırımı yoktur. Re-sertifikasyon ise bu belgenin yeniden onanmasıdır. 5.Çocuk Cerrahisi disiplini içinde sadece öğretim üyelerinin branşlaşmış olması doğru mudur? Evet: 49 Hayır: 2 Çekimser: 2 A.Avanoğlu:Kastedilen Çocuk Cerrahisinin üroloji,toraks, yenidoğan ve onkoloji gibi branşlaşmasıdır. M.Melikoğlu: Biz bu branşlaşmayı özümseyemedik. T.Aktuğ: Hayırcı olarak bir öğretim üyesinin branşlaşıp bunun sonucunda o bölümün ayrılmaması imkansız diye düşünüyorum. Bu çocuk cerrahisinin bölünmesi ve hatta yok olması demektir. İ.Durak: Buna örnek olarak son TTB Eğitim toplantısında genel cerrahi altında iki ek yan dal kurulması isteği YÖK tarafından uygun bulunmamıştır. H.Okur: Her eğitim kurumunda branşlaşacak yeterli sayıda öğretim elemanı bulunabilecek midir? M.Melikoğlu: Benim anladığım, branşlaşmaya 2015 yılına dek ulaşamayacağımız, o nedenle hayır diyorum. Bu iş doğru da olsa yapabileceğimizi sanmıyorum. 6. Kamuda çalışan Çocuk Cerrahlarının özlük hakları (maaş, sözleşme, çalışma koşulları, vb.) bugüne göre nasıl olacaktır? (daha iyi-aynı-daha kötü) Daha iyi: 14 Aynı: 13 Daha kötü: 19 96 İ. Ulman: 2015 yılında çocukların değeri artacak, Çocuk cerrahı sayısı düşeceği ve yenidoğan cerrahisi için ekstra ücretlendirme yapılacağını düşünerek daha iyi olacağını kabul ediyorum. H. Doğruyol: AB’ye girdiğimizde içinde bulunduğumuz şartların düzeleceğini düşünerek daha iyi diyorum. G. Kıyan: Ülke ekonomisinin daha kötüye gideceğini düşündüğüm için kötümserim. E. Karadağ: Ekonomi ve sağlık politikalarının kötüye gideceğini kabul ediyorum. Para kazanmak için diğer cerrahlar tarafından vakalarımıza atlanacak ve payımız azalacaktır. 7. Öğretim Üyesi olabilmek için yeterlik sınavından geçilmiş olması şartı getirilmeli midir? Oybirliği ile Evet: 53 B: Eğitim: 1.Eğitim kurumlarının minimum standartları belirlenip hayata geçirilebilecek midir? Evet:28 Hayır:19 Çekimser: 6 M.Kaya: İlk eğitim kurultayında alınan kararlar şu an hangi eğitim kurumlarında uygulanıyor? T.Aktuğ: Başlıca 2 problem ile karşı karşıyayız. Bunlardan birincisi minimal standartların belirlenmesi, ikincisi ise uygulama zorluklarıdır. Şu anda mevcut 33 eğitim kurumunun yarısı minimum standardın altındadır. 10 yıl sonra da bu eksikler devam edecektir. G.Kıyan: Standartlar belirlenmiş olsa da uygulama yetkisi bizde olmayacağı için belirlenen standartların hayata geçirilmesi zor olacaktır. S.İskit: Bütün olmasa bile bazı klinikler bunu hayata geçirebilecek midir? İ.Durak: Hayata geçirmek için bunu işletecek mekanizmanın da kurulmuş olması gerekir. A.İ Dokucu: Bu kadar olumsuz düşünmek için bence bir neden yok. Daha 5 yıl önce bundan bahsedilmez iken şu an board hedeflenmiş durumdadır. M.Melikoğlu: Tüm eğitim kurumlarında bu sistemin oturacağına inanıyorum. Bizim fakültemizde asistan karnesi olmayan sınava alınmamaktadır. E. Karadağ: Bende evet diyorum. Bakanlık ne derse desin şu an için bağlı olduğumuz kurumların eğitim sistemine ait tüm sorumluluğun bizde olduğuna inanıyorum. Biz ihtisas çıtasını yüksek tutarsak kalite artacaktır. 97 İ.Ulman: Genelge mutlaka geçecektir. Bu nedenle biz hazırlıklı olmalıyız. 2.Mezuniyet öncesi çocuk cerrahisi eğitiminin asgari standartları belirlenmiş olacakmıdır? Evet:46 Hayır:1 M.Melikoğlu: Tıp Eğitiminde çekirdek eğitim programı yapıldı ve bu tüm fakülteler tarafından kabul edilmiş durumdadır. Bu nedenle evet diyorum. İ.Durak: Çocuk Cerrahisi Derneği de bir topluluktur. Düzenleme yapmayan kurumlar dışlanabilir. 3.Mezuniyet sonrası çocuk cerrahisi eğitiminin asgari standartları belirlenmiş olacakmıdır? Evet:47 Hayır:3 Y.Söylet: Mezuniyet sonrası eğitimde dernekler daha aktif rol alırsa bu mümkün olabilir. Aksi takdirde son derece zor olabilir. M.Melikoğlu: Tüzük çıkarsa bu gerçekleşebilir. H.Doğruyol: Bence tüzüğe gerek yok. Eğitimi veren biz olduğumuza göre genel bir planlama ile bu konu çözülebilir. T.Aktuğ: Standartların belirlenmesi ayrı, uygulanması ayrı bir konudur. H.Dindar: Burada bulunmamızın amacı standartların geliştirilmesi içindir. Konuya olumsuz yaklaşmamalıyız. E.Karadağ: Şu anda mezuniyet sonrası eğitimi zorunlu kılacak bir sistem var mı? İ.Durak: Eğitimi mezuniyet öncesi ve sonrası eğitim ile sürekli tıp eğitimi olarak ayırabiliriz. Şu an için zorunluluk yoktur. 4. Çocuk cerrahisi alanında sürekli tıp eğitiminin asgari standartları belirlenmiş olacakmıdır? Evet:47 Hayır:3 98 5.Eğitim kurumlarının bağlantılarının güçlendirilmesi, afiliyasyonu ve dış rotasyonlar gerçekleştirilebilir hedefler midir? Evet:50 Hayır:0 6.Çocuk cerrahisi alanında öğretim üyeliğine atanma kriterleri olmalı mıdır? Evet:50 Hayır:0 7.Öğretim üyelerinin eğitim etkinliklerindeki performansları değerlendirilip bir ödül-ceza sistemi kurulacak mıdır? Evet:19 Hayır:25 T.Dağlı: Kısmen hayır diyorum. Keşke olabilse. Ancak idareci olarak eğitim etkinliklerini değerlendirme kriteri yok. En azından ödül sisteminin getirilmesi gerekir. Günümüzde performans kriterlerini sadece puan olarak değerlendirebiliyoruz. Aksi takdirde yasalar ceza sistemine izin vermiyor. A.Kazez: Ödüllendirme sisteminde para dahil diğer seçeneklerde değerlendirilmelidir. İ.Durak: Ders ücreti gibi performans adı altında hizmet başı ücretlendirme olabilir. M.Melikoğlu: Kendi fakültemizde bunun uğraşını veriyorum. Ancak mevcut yasalarda iyi öğretim üyesine ödül, kötü öğretim üyesine ceza gibi bir düzenleme yoktur. Ü.Zorludemir: Bizim üniversitemizde yurtdışı yayın başına ödül sistemi mevcuttur. 8.Eğiticilerin re-sertifikasyonu gereklimidir? Evet:47 Hayır:2 Çekimser:1 A.Gürpınar: Sınav bazında hayır sınav yok ise evet diyorum. 9. Deneysel çalışmalar çocuk cerrahisi uzmanlık eğitimi içersinde yer almalımıdır? 99 Evet:37 Hayır:10 Çekimser:3 H.Doğruyol: Uzmanlık eğitimi için gerekli ve etik değildir. Ancak öğretim üyeleri için gereklidir. S.İskit: Minimum standartlar açısından bir asistan için deneysel araştırma yapmasını beklemiyoruz. Ancak umut vadeden asistanlara fırsat verilmelidir. T.Dağlı: Önceki kurultayda asistanlar için beceri hedefleri içersinde bir deneysel ya da klinik çalışmayı planlayıp gerçekleştirmesi öngörülmüştü. M.Melikoğlu: Deneysel araştırma eğitimini her asistan almalıdır. Deneysel çalışma yapıp yapmamasını şartlar belirleyecektir. H.Okur: Erciyes Üniversitesinde düzenlediğimiz kurslarda kurs bitimi anketlerinde asistanların böyle bir eğitimin mutlaka verilmesi yönünde oy kullanmışlardır. İ.Durak: Deneysel araştırma ÇEP içersinde yer almasını istiyorsanız tekrar oylayalım. Tekrar oylama sonucu: Evet: 24 Hayır:20 10. Minimal invazif cerrahi girişimler için ülkemizde bilgisayar programlı destekli eğitim maketleri kullanımı yaygınlaşacakmıdır? Evet:48 Hayır:2 C:Sağlık Hizmeti: 1.Çocuk cerrahları Çocuk hastanelerindemi yoksa genel hastanelerdemi çalışmalıdır ? Evet:48 Hayır:0 2.Hangi sağlık sorunları öncelikli olacaktır? İnmemiş testis, fıtık, hipospadias,pediatrik ürolojik olgular,prenatal hastalıklar, laparoskopik girişimsel hastalıklar 3.Çocuk Cerrahisinin alt alanlarında çalışma grupları kurulup ulusal tanı ve tedavi rehberleri hazırlanabilecekmidir? 100 Evet:44 Hayır:5 4.Hastalık gruplarına özel bölgesel Çocuk Cerrahisi merkezleri kurulmalı mıdır? Hangi konularda olmalıdır? Evet:46 Hayır:2 S.Aksöyek: Bazı terimlerin ucu açık. Herkes kendine göre değerlendirebilir. Bu eylemi riskli buluyorum. M.Melikoğlu: Dünyada bunun örnekleri varmıdır? A.Avanoğlu: Dünyanın her yerinde bunun örneği var. Örneğin Ekstrofi, bilyer atrezi, transplantasyon için bu tip merkezler var. Y.Söylet: Sigorta şirketleri gibi geri ödeme kurumlar zamanla böyle bir yapılanmayı zorunlu hale getirebilir. İ.Ulman: Amaçlanan az görülen vakaların ve dolayısıyla tecrübenin belli merkezlerde toplanmasıdır. 5.Çocuk Cerrahisinin koruyucu sağlık hizmetleri alanındaki katkısı tatmin edici bir düzeye yükselecekmidir? Evet: 6 Hayır: 33 S.İskit: Günlük yoğun pratiğimiz arasında buna vaktimiz olacağını sanmıyorum. 6.Çocuk Cerrahisinin çalışma alanına giren belli başlı sağlık sorunları konusunda güvenilir insidans ve prevalans verileri bulunabilecekmidir? Evet:20 Hayır:19 A.Celayir: Tüm S.B hastanelerini kapsayan otomasyon sistemi bu anlamada önemli bir veri kaynağı olacaktır. 101 H.Okur: Halen birçok hastalığın BUT kodu yok. İ.Durak: Halk sağlığı açısından verileri yeterli bulmuyorum. İnsidans ve prevalans için daha ciddi çalışmalar gerekir. E.Karadağ: Kurumlar olarak dürüst davranılmadığı için verilere inanmıyorum. 7.Çocuk Cerrahları transplantasyon cerrahisinde yer almalımıdır? Evet:48 Hayır:0 8.Robotik cerrahi uygulamaları konusu ülkemizde nasıl bir gelişim gösterecektir? Gelişim gösterecektir:10 Göstermeyecektir:35 9.Fetal cerrahi uygulamaları konusu ülkemizde nasıl bir gelişim gösterecektir? Yaygınlaşacak:9 Yaygınlaşmayacak:34 C.Büyükünal: Fetal endoskopik işlemlerin aratacağı ancak fetal açık cerrahinin ise azalacağını düşünüyorum. Nanoteknoloji belki de bu konuda çok yardımcı olacaktır. A.Celayir: Kurumumuza fetoskop alındı ve birkaç yıl içinde işlemlere başlanması öneriliyor. Ancak Kadın - Doğum uzmanlarının yapması düşünülüyordu. Bu nedenle ikna etmek oldukça zor oldu. D:Araştırma: 1.Hangi konularda araştırmalara öncelik verilmelidir? Prevalans, etyoloji, genetik 2.Çocuk Cerrahisi alanında kurumsal ve ulusal araştırma politikaları belirlenebilecek midir? Evet:26 Hayır:12 102 H.Çavuşoğlu: Kurumsal olabilir ancak ulusal politikanın belirlenmesi bana zor görünüyor. İ.Ulman: Şu anki çalışmalar tamamen sınava yada eldeki malzemeye göre yönlendiriliyor. H.Okur: Uluslar arası politikaların etkisi ve devlet desteği ile belirlenebilir diye düşünüyorum. G.Tekant: dernek olarak bu politikaları belirleyebiliriz. H.Doğruyol: Önce bizim karar vermemiz gerekir. M.Melikoğlu: Bu belirleme genelde üniversite senatolarına bağlı ve döner sermaye gelirlerinin aktarımında etkili olamıyoruz. Kaynağı veren kesimin ikna edilmesi lazım maalesef çocuk cerrahları olarak bunda pek etkili olamıyoruz. 3.Ulusal ve uluslararası düzeyde çok merkezli çalışmaların özendirilerek, AB fonları veya benzerlerinden destek alınması sağlanabilecek mi? Evet:46 Çekimser:2 E:Sağlık politikası-Sağlık Bakanlığı: 1.Çocuklara ailesinin dilediği hastanede tedavi olma hakkı tanınacak mı? Evet:31 Hayır:7 A.Celayir: Avrupa sağlık sistemine entegrasyon gereğince aile hekimliği sistemi yerleştiğinde sevk zinciri de gelişecektir. İ.Durak: Bu proje Dünya Bankası ve IMF desteği ile devam etmektedir. 2.Çocuk Cerrahisi eğitim,araştırma ve hizmet alanında yetki sahibi kurumlar arasında eşgüdüm sağlanabilecek midir? Evet: 20 Hayır:19 Ü.Zorludemir: S.B. şu anda en büyük otorite. Elindeki yetkileri devretmeyeceği için üniversite ve S.B. arasında eşgüdüm sağlanması oldukça zor görünüyor. 103 M.Melikoğlu: Birkaç ay önceki toplantıda S.B temsilcisi bakanlığın hizmet sektöründen çekilerek denetleyici görevi üstleneceğini belirtmişti. Bu nedenle evet dedim. 3.Çocuk ameliyatı yapabilmek için cerrahi branşlarda eğitim standartları oluşturulacak mıdır? Evet:15 Hayır:22 4.Diğer cerrahi branşların eğitimlerine Çocuk Cerrahisi rotasyonu konulacakmıdır? Evet:4 Hayır:45 5.Çocukluk çağı hastalıklarının tedavi masrafları sigorta durumuna bakılmaksızın devlet bütçesinden karşılanması mümkün olacak mıdır? Evet:24 Hayır:18 A.İ.Dokucu: Genel sağlık sigortası çıktı ve uygulamaya geçti. M.Melikoğlu: Ali İhsan’ın belirttiği gibi uygulamada var ancak 8-10 sene sonra kaynak sıkıntısı olacağını düşünüyorum. 6.Çocuğun cerrahi hastalıkları konusunda eğitimi olmayan uzmanların çocuk ameliyatı yapması engellenebilecek midir? Evet:18 Hayır:29 H.Okur: Sağlık sigortası kapsamının genişletilmesi ile bu önlenebilir. Şu an SSK’da genel cerrahlar çocuk ameliyatı yapamıyorlar. A.Gürpınar: Özel sağlık sigortaları da bu konuda engelleyici ve seçici bir tavır alabilir. Y.Söylet: Kısa vadede bunun engellenebileceğini sanmıyorum. 104 7. Sağlık Bakanlığı, tıpta uzmanlık belgelendirilmesi konusundaki yetkisini uzmanlık derneğine devretmeli midir? Evet:41 Hayır:2 Çekimser:1 A.İ.Dokucu: Kısmen çekimserim. Bu yetkinin diğer ülkelerde nasıl verildiğini öğrenmemiz gerekir. İ.Durak: Amerika’da meslek örgütleri, Avrupa’da ise kamu ve meslek örgütleri ile ortaklaşa verilmektedir. Mezuniyet sonrası eğitim dahi derneklere bağlıdır. H.Doğruyol: Aslında yetki bizde , S.B onay makamıdır. T.Dağlı: Eğitimi biz veriyoruz,ancak belgelendiremiyoruz. S.B. bu yetkiyi devretmek istemiyor aksine bir yaptırım olarak(Mecburi hizmet) kullanıyor. 105 3 MART 2007 Cumartesi 09.00 - 12.00 Yapılandırılmış Tartışma Yönlendiriciler: Ali Avanoğlu, İlhami Sürer Raportörler: Orkan Ergün, Gülce Hakgüder Kurultayın bu oturumu Sn Prof Dr İhsan Numanoğlu ve Prof Dr Akgün Hiçsönmez’in Türkiye’deki modern Çocuk Cerrahisinin kurulumu ve katkıları vurgulanarak başlamıştır. Ardından Türkiye Çocuk Cerrahisi Derneği’nin anket yoluyla tüm eğitim kurumlarından istediği ve 34 eğitim kurumunun bilgilerini göndererek katkıda bulunduğu kuruluş tarihçeleri ve gelişmeleri gözden geçirilmiştir. Daha sonra, oturumda bulunan katılımcılara görüş ve katkılarını için söz verilmiş ve önceki oturumlarda sınırları ana hatları ile çizilmiş olan Türkiye’deki Çocuk Cerrahisi eğitimi ve eğitim verecek kurumların alt yapısı ve sahip olması arzu edilen minimum standartlar tartışmaya açılmıştır. Minimum Standartlar Konusunda Tarışma Özetleri T. Dağlı: Klinik başkanları Üniversite Hastaneleri için Profesör veya Doçent, Sağlık Bakanlığı Eğitim Hastaneleri için ise Şef düzeyinde olmalıdır. H. İlhan: Eğitim veren kurumlarda bulunması gereken ihtisas veren yardımcı dallardan birisinin de “Göğüs Kalp Damar Cerrahisi” olduğu söylenmişti. Bunun Kalp “Damar Cerrahisi” olarak düzeltilmesinin daha iyi olacağını düşünüyorum. H. Okur: Tıbbi Genetik Laboratuarı da eklenmeli. S. Aksöyek: Minimum koşullar slaytında hasta yatak sayısı 30, poliklinik sayısı da 300 olarak görünmekteydi. Benim bu rakamlar konusunda bazı tereddütlerim var, 20 yatak denmişti. A. Avanoğlu: Burada tartışılan ihtisas veren kurumlar için mutlak ve optimum gerekliliklerdir. Bu bağlamda “çocuk psikiyatrisini” de eklemenin iyi olacağını düşünüyorum. T. Dağlı: Avrupada alt sınırlar var. Asgari gereklilik olarak Çocuk Sağlığı yeterli bulunmuştu. Oysa bazı ek yan dallar eklenmeli. Örneğin “Yenidoğan” minimum koşullara eklenmeli midir? Yenidoğan operasyonlarının yapılabilmesi için minimum koşulların sağlanabilmesi için Yenidoğan yan dalının minimum gerekliliği mutlaka tartışılmalıdır. A. Celayir: Bizim Zeynep Kamil Hastanesinde 300 yatağımız var; bunun 100’ü yenidoğan, ama yenidoğancımız yok. Fakat çok iyi hizmet veriyoruz. M. Melikoğlu: Türkiye’de neonatolog sayısı son derece azdır. Bu nedenle gerçekçi olmak açısından “yenidoğan servisinin varlığı” olarak düzeltilebilir. S. İskit: Burada eğitim verecek kurumların sahip olması gereken minimum koşullardan bahsederken eğitim vermesi gereken bölümler ile bulunması gereken bölümler ayırt edilmelidir. Y. Söylet: Plastik Cerrahi, Ortopedi, Kalp-Damar Cerrahisi, Pediatri, Kadın Doğum, Nöroşirurji dalları eğitim vermeli; Nükleer Tıp, Pediatri Yan Dalları ise bulunmalı ama ihtisas vermeleri zorunlu değil. H. Doğruyol: İdeal Çocuk Hastanesi modelinde bunların tümünün olması gerekli midir? Örneğin Kadın Doğumun burada yeri olamaz. Ama optimum şartlarda gerekli mi? Evet gerekli. Beyin cerrahisi örneğin optimum koşullarda mutlaka olmalıdır. Burada ihtisas verme konusu tartışılmalıdır. Neden illa ki tüm bu dalların ihtisas verme zorunluluğu olsun? 106 E. Karadağ: Uzun yıllardır Devlet Hastanesinde çalışan bir hekim olarak acil travmalarda, örneğin beyin cerrahisinin yokluğu veya ulaşıncaya kadar geçen sürede sıkıntı yaşıyoruz. Bu nedenle nöroşirurjinin bulunması şarttır. C. Büyükünal: Perinatolojinin varlığı bence Kadın Doğumdan daha gereklidir. Nükleer Tıp Uzmanı gereklidir, ama asistana gerek yok. Fakat beyin cerrahisi asistanı mutlaka gereklidir. M. Küçükaydın: Bence önerilen optimum koşullar geliştirilmelidir. Çocuk Cerrahisi Kliniklerinde Uzman Hekim Çalıştırılmalı mıdır? T. Dağlı: Bu sorunun cevabına aslında herkes evet dedi. Eğitim veren Çocuk Cerrahisi Kliniklerinde çalıştırılacak olan uzman hekimin eğitim yetkisi olmalıdır. Bunun karşılığı da öğretim görevlisidir. Ama geçici çalışacak bir uzman deniyorsa o ayrı bir konu. H. Doğruyol: Hepimiz uzmanız, başka bir dalın uzmanı mı çalışacak? A. Avanoğlu: Oturumun bu bölümünde akademik kadro dışında uzman hekim çalıştırılması tartışılacaktır. Ü. Zorludemir: Tartışılan bir diğer şey de uzman hekimin Batıdaki “attending, fellow” gibi geçici olması, herhangi bir akademik beklenti içinde olmaması gerektiğidir. S. İskit: Eğitim sistemimizi hizmet yükü üzerinden değil işletim sistemi üzerinden tanımlamalıyız. Örneğin, biz asistanları kaldırsak klinik döner mi, dönmez mi? Eğer dönmeyecekse o zaman hizmet yükü için asistan alınıyor demektir. İdealde asistan olmadan da dönebilecek yapılanmada olan bir klinikse o zaman kaliteli eğitim verilebilir. G. Kıyan: Bir çocuk cerrahisi kliniğinde akademik kadro dışında ömür boyu uzman kalmayı kabul eden ve akademik beklentisi olmayan birisi çalıştırılmalı mıdır? Asıl soru budur. S. Aksöyek: Akademik kadro talebinde bulunmaya uzman hekim zaman içinde hiç kimsenin onayının olmasına gerek duymadan doçentlik sınavına başvurabilir ve alabilir. Bu engellenemez. S. Arda: Akademik ünvan vermek zorunda değilsiniz. Bizim kurumumuzda 2-3 yıllık sözleşmeler ile işler yürütülmektedir. Uzman doçentlik sınavına girebilir. Ancak çözüm yine de sözleşme ile bulunabilir. A.İ.Dokucu: Periferdeki uzmanlar Fransa örneğinde olduğu gibi gece nöbet koşulları için kliniklere afiliye edilebilirler. Ü. Zorludemir: Çocuk Cerrahisi Uzmanlarının sayısı giderek artmaktadır. Bu nedenle asistan alımı kısıtlanmalıdır. Bundan ötürü de uzman çalıştırmak zorundayız. Sözleşmeler ile çözüm getirilebilir. Önce tavsiye kararı alıp sonra çözüm aramamız gerekir. G. Kıyan: Türkiye koşullarında uzmanların asistanlardan ziyade öğretim üyelerini replase edeceklerini düşünüyorum. Bundan ötürü pratisyen hekim çalıştırmak daha mantıklı olabilir. Y. Söylet: Kurumlar hizmet yürütmek için asistan alıyorlar. Bu bir gerçek. Bu nedenle pratisyen hekim çalıştırılabilir. Yeni çözüm yollarından korkmamalıyız. S. Sözübir: Akreditasyon ve sağlıkta kalite konusu giderek yayılmaktadır. Bunun en önemli katkılarından birisi de görev tanımlarıdır. Her bir anabilim dalı için görev alacakların görev tanımları iyi yapılırsa uzman hekimler rahatlıkla çalıştırılabilirler. “Uzman Çalıştırılmalı mıdır?” konusu oylanmıştır, ve görev tanımı yapılmış olmak koşulu ile 40 evet, 6 hayır oyu almıştır. Eğitim kliniklerinde asistan sayısı hangi parametrelere göre belirlenmelidir? 107 İşçi ihtiyacını karşılamak için asistan alınmamalıdır. Bu davranış biçiminden vaz geçilmelidir. Minimum kriterlere sahip kliniklerin iş gücünü karşılamak üzere asistan alımlarını kısıtlamak gerekmektedir. Buna göre; üç öğretim üyesi, 20 yatak ve yılda ortalama 500-600 ameliyat, bir eğitim kliniğinin minimum gereksinimi gibi gözükmektedir. Bu özellikler “BİR BİRİM” olarak değerlendirilirse bir birim=bir asistan alarak düşünülmelidir. T. Dağlı: 1 birime 1 asistan ama 100 ameliyata bir asistan ise 5 asistan lazım bir birime. İ. Sürer: Bir birim sadece bir asistan alacak anlamına gelmemektedir. Ancak, asistan eğitimi verebilir ve bu sayı minimum 4 olmalıdır. T. Dağlı: Bence aslında bir asistan mezun olana kadar ne kadar ameliyat yapmalı? Onu belirlemek gerekiyor. C. Büyükünal: 500-600 ameliyat mantıklı bir rakam gibi gözüküyor. A. Avanoğlu: Bu konunun müfredatta tartışılması daha iyi olacak sanırım. G. Kıyan: Bu durumda yılda 500-600 vaka yapan 4-5 asistan alsın mı? Bu anlama mı geliyor? İ. Durak: Görüldüğü kadarıyla yılda bir merkezin yapması gereken operasyon sayısında genelde bir görüş birliği oluştu gibi anlaşılıyor. Yalnızca bu merkezin alması uygun olan asistan sayısında bir görüş birliği yok. Ortak Karar (Konsensus): Eğitim vermek için minimum kriterler: 1. Bazı merkezler birden fazla birim ya da birden az birim olarak oluşmaktadır. Burada eğitim verebilmek için en önemli kriter cerrahi operasyon sayısıdır. Poliklinik sayısı operasyon sayısının 2-3 katı olmalıdır. 2. Yatak sayısı ortalama 20, yıllık operasyon sayısı 500-600 ameliyat ve operasyon sayısının yaklaşık 3-4 katı kadar poliklinik sayısı olmalıdır. 3. Öğretim üyesi sayısı merkezin sahip olduğu yatak ve polikilinik sayısına göre belirlenmelidir. 4. Eğitim verecek merkezde en az üç öğretim üyesi – bunlardan birisi profesör veya doçent olmak koşulu ile – olmalıdır. OY ÇOĞUNLUĞU İLE KABUL EDİLMİŞTİR (Ortak görüş kararına kliniğin sahip olması gereken alt yapıda bulunması gereken kütüphane ve teçhizat gibi kalemler de eklenecektir.) T. Aktuğ: Operasyon sayılarında birimi tanımlarken günübirlik ve elektif cerrahi sayısını da %50-60 olarak tanımlamak gerekmektedir. G. Tekant: Avrupa Board’u için 1000 üzerinde operasyon yapmak gerekmektedir. Bugün 500600 operasyon Türkiye ortalamasıdır. Ama bizler bu rakamlardan memnun değiliz. Türkiye ortalamasını yansıtan klinik Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Kliniği’dir. Büyük Klinikler Marmara’nın katları olarak tanımlanmaktadır. Daha küçük klinikler ise sorunlarını afiliasyon ile halletmelidir. Bu hedeflenebilir mi? A. Avanoğlu: Ortak görüş kararındaki kriterlere uyan klinik bir birim kabul edilirse, bir birimin altında kalanların korkmasına gerek yoktur. Bu sorunu aşmak için afiliasyon yapılmaları önerilir. M. Kaya: Öğretim üyelerinin afiliasyonunun zor olduğunu düşünüyorum. 108 T. Dağlı: Afiliasyona asistan eğitimi açısında bakmak gerekmektedir. Rotasyon ile afiliasyonu karıştırmamak gerekir. Rotasyon belli merkezlere asistanı gönderip o merkezde görgüsünü, bilgisini arttırmasını sağlamaktır. T. Aktuğ: Miniumum standartın BİR BİRİM olmaması gerektiğini düşünüyorum. Bunun yanında afiliasyon eğitim kurumları arasında olmalıdır. Minimum kriterlere sahip bir eğitim kliniğinde yıl içerisinde opere edilmesi gereken olgu sayıları ve bu olguların hangi hastalıklardan oluşması gerektiği konusunda küçük bir grup hazırlık yapıp büyük grubun görüşüne sunabilir. Burada kliniklerde yapılması gerekenler ile asistanın yapması gereken operasyonlar ayırt edilmelidir. 109 3 Mart 2007, Cumartesi 15.30 – 17.30 Eğitim Standartları Grup Çalışmaları Sunumları ve Tartışmaları Moderatörler: T. Dağlı, H. Öztürk Raportörler: S. Demirbağ, Y.H. Çavuşoğlu Müfredat, rotasyon ve asistan karnesi grubu sunumunu G. Kıyan yaptıktan sonra tartışmalar şu şekilde oldu: İ. Durak: Yetkinlik; bilgi, beceri ve tutumları alışkanlık halinde kullanabilmesidir. Yetkinliğin derecesi, vardır; acemi, usta vb. Programın sonunda hangi yetkinliği, hangi düzeyde olması gerektiği belirtilmeli. A. Gürpınar: Uludağ Üniversitesinde akreditasyon çalışmaları sırasında öğretim üyelerinin yetkinlik alanları soruldu. Kişiler beyan etti, amirleri onayladı, anlaşmazlık olduğunda dekan hakemlik yaptı. A. Önen: Fetal cerrahi de ilave edilmeli. A. Celayir: Radyolojik girişimleri de listeye almalı mıyız? T. Dağlı: Listeler hazırlanırken ameliyat ağırlıklı düşünmedi. Diğer yetkinlikleri de tanımlamalıyız. H. Doğruyol: Malpraktis açısından yetkinlik listelerini geniş tutmalıyız. S. Sözübir: Kişilerin yetkinlikleri ayrı ayrı tanımlanmalı. İ. Durak: İş tanımı ile yetkinlik karıştırılmamalı. İş tanımları alt yetkinliklere bölünebilir. G. Karagüzel: Yetkinlik alanlarında sistematik karışık. T. Aktuğ: Avrupa board sınavında yetkinlikler altı madde sıralanmış. İletişim becerisi de yetkinlik alanı olmalı. (2. slayt) G. Kıyan: Genel yetkinlik alanlarına tıp hukuku, adli tıp, araştırma da ilave edilmeli. İstatistik de ilave edilebilir. İ. Ulman: Bu listelerin adli yönü açısından durum ne? (3. slayt: rotasyon) G. Kıyan: Bir yıllık başka merkezlerde rotasyonda uygulamada ekonomik ve pratik sorunlar var. YÖK'e mesaj gönderilmeli. (slayt, eğitim toplantıları) G. Kıyan: Pediatri dalları ve perinatoloji de ilave edildi. Derneğin kurs programları var, çeşitli zorunluluklar olacak. S. İskit: Yeterlilik sınavını amaçlayan kursların genel içeriğini anlattı. G. Kıyan: Tez için ön şartlar olmalı mı? S. Aksöyek: Tez tıpta uzmanlık tüzüğünde mevcut. Ona uygun olacağını belirtebiliriz. T. Dağlı: Yasal sınırlar var ama bizim de önerilerimiz olabilir. M. Çakmak: Tez hocasının üç yıllık öğretici olması maddesi uygulamada gözden kaçırılıyor. M. Kaya: Önce indeks olgu kavramına karar verilmeli, sonra indeks olgulara karar verilmeli. ABD'deki durumdan örnek verdi. G. Kıyan: Log book'da sadece ameliyat sayıları var ama hastanın takibinde ne öğrendiği de göz önüne alınmalı. Portfolyo halinde geniş bir kayıt toplanmalı, sınav öncesi değerlendirilmeli. T. Aktuğ: Portfolyo asistanın kendi kendisini değerlendirmesini sağlar. Biz onu değerlendiremeyiz. Asistan karnesi daha kolay değerlendirilir. 110 İ. Durak: Portfolyo ile asistana kendini izleme davranışı ve sorumluluğu kazandırıyoruz. Dosya eğiticiler tarafından belli periyotlarla incelenmeli. Önemli olan program değil, öğrenilen şeyler. Öğrenmeyi izlemeli, değerlendirmeli. U. Koltuksuz: Bir asistan karnesine ihtiyacımız var. Belirli bir karne temin etmeliyiz. Bu karne ile öğretim üyeleri de değerlendirilebilmeli. A.Gürpınar: Uludağ'da TÇCD karnesi ile JCI karnesi birleştirildi. A. Avanoğlu: JCI ile bizim işimiz farklı. Eğitim kurumlarının eş yetkilendirilmesi grubunun sunumunu M. Melikoğlu yaptıktan sonra tartışmalar şu şekilde oldu: M. Melikoğlu: Bu gönüllüdür. Minimuma ulaşıldıktan sonra ulusal eşyeterlilik yapılmalı. Rotasyon ve afiliasyondan bahsetti. Eşyeterliliğin kalitenin bir parçası olduğunu söyledi. İ. Durak: ISO eğitime uymuyor. Asıl prestijli olan EUMS. Kaliteyi geliştirmek için başka yöntemler de var. Akreditasyonda karar verici evet veya hayır olarak karar verir. Kurumlar birbirini değerlendirmeli. Bu akreditasyon değil vizitasyon. Kaliteyi arttırır. İç değerlendirme sistemi de olmalı, iç değerlendirme için sistematik veri toplanmalı. T. Dağlı: Öz değerlendirmeyi kalite için yapmalıyız. Bazı dernekler bunu yapıyor. Vizitasyona başlayabiliriz, UDEK bunu bizden istiyor. A. Celayir: Eğitim programı yapmalı, uygulayıcıya imzalatmalı ve değerlendirip dosyalamalıyız. Tüm eğitimleri belgelendirmeliyiz. T. Aktuğ: Eğitimde ölçülebilir sonuçlar daha zor. Avrupa’da da eğitimin ölçülebilen özelliklerini tespit edememişler. M. Melikoğlu: Yapılacak denetlemeler yapıcı olmalı. Bu değerlendirmeleri biz yapabiliriz. İ. Ulman: Akreditasyonun amacı bunu sağlayamanların bir süre sonra eğitim veremeyeceğidir. Akreditasyona dernek başlayabilir. Standartları zaten belirledik. Minimumları akreditasyon kriteri olarak kullanırız. T. Dağlı: UYEK sadece yol gösterecek yöntemi sunacak. Kriterleri yeterlilik kurulları saplayacak. M. Çakmak: Büyük merkezler bu sayılara ulaşabilir. Geriye kalan merkezler için bu çok zor. Bir milat konulabilir ama acele etmemeliyiz. İ. Durak: Akreditasyon kalite aracı olmalıdır, amaç olamaz. Akreditasyon bir süreçtir. Yeterlilik sınavı ve resertifikasyon grubunun sunumunu N. Kılıç yaptıktan sonra tartışmalar şu şekilde oldu: A. Avanoğlu: Temel tıplardan niye soru istiyoruz? Soru toplamak çok zor oluyor. N. Kılıç: %30 temel bilimler, %70 klinik bilimlerden soru planladık. Uzun süredir temel bilimler pratiğinden uzak olduğumuzdan bizim için zor. Ü. Zorludemir: Temel bilimcilerden soru istemeliyiz. A. Önen: Temel bilimciler tıp kökenli bile değil, zor olur. İ. Ulman: Sınavlar kongreler ile birlikte olursa daha iyi olur. S. Aksöyek: Temel bilimlerden değil, ilgili bilimlerden soru alınmalı. H. Okur: Temel bilim sorularını da biz hazırlamalıyız. 111 UZMAN PANELİ SONUÇLARI – KURULTAY SONUÇ BİLDİRGESİ (Uzlaşma sağlanan konularda Dernek ne yapmalı?, Uzlaşma sağlanamayan konularda strateji ne olmalı?) 2015 yılında / 2015 yılına dek.... A. İnsan gücü 1. “Öğretim üyesi olabilmek için board sınavından geçilmiş olması şartı getirilmelidir” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 2. “Çocuk Cerrahisi disiplini içinde öğretim üyelerinin branşlaşmış olması doğrudur” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 3. “Çocuk Cerrahisi için re-sertifikasyon süreci başlatılmış olmalıdır” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 4. “Ülkedeki tüm çocuk cerrahları board sınavına katılmış olması beklenmektedir” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 5. “Çocuk Cerrahlarının tek başına muayenehanecilik yapması doğrudur” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 6. “Bir çocuk cerrahının hizmet vermesi gerek 0-18 yaş aralığındaki popülasyon sayısı 50,000100,000 olmalıdır” şeklinde düzeltilerek GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR (40 Evet, 4 Hayır). 7. “Kamuda çalışan çocuk cerrahlarının özlük haklarının iyileştirilmesi bugün için öngörülemez” şeklinde düzeltilerek GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR (36 Evet, 2 Hayır). T. Dağlı: Öğretim üyesi atanma kriterleri arasında “ulusal yeterlilik sınavını geçmiş olma” gerekliliği dekanlıklara bildirilmelidir. İ. Ulman: Genç nüfus başına düşen çocuk cerrahı sayısında şu anki oran gerçekte göründüğünden daha azdır. Ayrıca gerçek olan birşey var ki o da 2015 yılında genç nüfus için 50,000’e bir çocuk cerrahı düşecek, yani oran daha da azalacak. T. Aktuğ: Genel sonuca göre mevcut cocuk cerrahı sayısı bugün için iyi, ama bu durumda uzun zaman başka asistan almayacağız anlamına geliyor. E. Karadağ: İnegöl’ün nüfusu 60 bin; bunu 30 bini çocuk desek, en az 100 bin nüfuslu kasabalara uzman göndermek gerekiyor demek ki. T. Dağlı’nın önerisi ile, 50,00 – 100,000 arası nüfusa bir çocuk cerrahı hedeflenmesi gerektiği konusunda ortak görüş birliği sağlanmıştır. B. Eğitim 1. “Eğitim kurumlarının bağlantılılarının güçlendirilmesi, afiliasyonu ve dış rotasyonlar gerçekleştirilebilir hedeflerdir” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 2. “Çocuk cerrahisinde öğretim üyeliğine atanma kriterleri olamlıdır” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 3. “Minimal invaziv cerrahi girişimler için ülkemizde bilgisayar programları destekli eğitim maketleri kullanımı yaygınlaşacaktır” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 4. “Mezuniyet sonrası çocuk cerrahisi eğitiminin asgari standartları (zamanlama, süre, içerik) belirlenmiş olacaktır” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 112 5. “Çocuk cerrahisi alanında sürekli tıp eğitiminin asgari standartları (zamanlama, süre, içerik) belirlenmiş olacaktır” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 6. “Eğiticilerin resertifikasyonu gereklidir” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 7. “Mezuniyet öncesi çocuk cerrahisi eğitiminin asgari standartları (zamanlama, süre, içerik) belirlenmiş olacaktır” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR. 8. “Eğitim kurumlarının minimum standartlarının belirlenip hayata geçirilmesi mümkün müdür?” şeklinde düzeltilerek GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR (41 Evet, 1 Hayır). 9. “Eğiticilerin eğitim etkinliklerindeki performanslarını değerlendirme sistemi kurulmalı mıdır?” şeklinde düzeltilerek GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR (Oybirliği). 10. “Deneysel çalışmalar çocuk cerrahisi eğitimi içerisinde yer almalı mıdır?” konusunda GÖRÜŞ BİRLİĞİ SAĞLANMIŞTIR (53 Evet, Hayır 2). S. İskit: Deneysel çalışmalar çekirdek programın içinde yer almak zorunda değildir. Deneysel çalışmalar bunu zenginleştirebilir, ama şart değildir. A. Celayir: Deneysel çalışmalar yapılacaksa akademik gelecek isteyenler yapılsın. T. Aktuğ: Bilimsel düşünme yeteneği, öğrenme gerekliliği şarttır. İleride akademisyen olmamayı hedefleyen birisi bilimsel olmayacak anlamına gelmez. Bu nedenle deneysel çalışma şarttır. H. Doğruyol: Ben tez yapılması gerektiğine de inanmıyorum. Uludağ Üniversitesi’nde akademisyen olmak isteyenlere mutlaka doktora yapma zorunluluğu getirilmiştir. Tez doktora için bir gerekliliktir. G. Karagüzel: Sorudaki ifade asistanın deneysel çalışma yapmasını zorunlu kılmaz. Asistan bir öğretim üyesinin yaptığı çalışmaya da katılabilir. Ü. Zorludemir: Aynı düşünüyorum. Asistan öğretim üyesinin yaptığı deneysel bir çalışmaya da katılabilir. O. Ergün: Bugün deneysel çalışmalar gerçekte doçentlik sınavları için yayın sayısını arttırmak amacına hizmet etmeye başlamıştır. Oysa unutulmaması gereken önemli bir yön, deneysel çalışmaların aslında klinkte sahip olduğumuz sorunların çözülmesi için yürütülmesi gereken bir araç olduğudur. Bu da kritik düşünme için gerekli araştırma yöntemlerini bilmeyi ve anlamayı gerektirir. Ben bu nedenle asistanın deneysel çalışmalara katılması gerektiğini düşünüyorum N. Kılıç: Bu olanağa sahip olmayanlar için asistan bu programın olduğu bir yerde bu eğitimi almalıdır. İ. Durak: Burada tartışılan “temel araştırma yöntemlerinin eğitimi verilmeli midir?” değildir. Bu nedenle sorudan MUTLAKA terimini çıkartmalıyız. A. Kazez: Eğitim konusunda eğitici eğitimi eklenmelidir. C. Sağlık Hizmetleri Bu başlık altında bir tartışma olmamıştır. D. Araştırma Maddeler üzerinde görüş birliği sağlanmıştır. E. Sağlık Politikası – Sağlık Bakanlığı İlk 3 maddede herhangi bir tarışma olmamıştır. Ancak kurultay katılımcıları 4., 5., 6., 7. maddelerin arzu edilir konular olduğunu, fakat bu konuda umutlarının olmadığını belirtmişlerdir. E. Karadağ: Bu kurultaya beni davet ettiğiniz için çok teşekkür ederim. Ben 26 yıldır çocuk cerrahisi uzmanıyım. Yirmi dört senedir Bursa’ dayım. Özellikle son zamanlarda teoriği iyi, 113 pratiği zayıf, etik ve deontolojik yetileri zayıf bir uzman gelişi var. Bu dikkat çekicidir. Buradan Sağlık Bakanlığı’na bir mesaj da çıkmalı. Çocuk cerrahisi uzmanının bulunduğu yerlerde genel cerrahların ya da diğer branşların çocuk hasta ameliyat etmesi engellenmelidir. Dernek olarak Sağlık Bakanlığı’ndan uzak duruyoruz. Neden Sağlık Bakanını ya da ilgilileri de kurultaya çağırmadık? Neden kongrelere çağrmıyoruz? Hele ki bir çocuk cerrahı da Sağlık Müsteşarı ise bu daha hassasiyetle yapılabilir bence. A. Avanoğlu: Sağlık Bakanlığı temsilcileri gelince politik işe dönüşüyor - teknik iş olamıyor. M. Melikoğlu: Biz Sağlık Bakanı’nı Urfa’ya çağırmıştık, gelmedi. A. Kazez: Bence de çağırılmalıydı. H. Okur: Katılan Anabilim Dalı Başkanları ve Klinik Şeflerinin isimleri ve ünvanları yazılarak Sağlık Bakanlığı’na iletilmelidir diye düşünüyorum. A. Celayir: Bence gelmeseler de biz davet mektubu göndermeye devam edelim. C. Büyükünal: Bence, sivil toplum örgütlerine ve diğer sağlık kurumlarına da bu sonuçlar bildirilmeli. Bilim teknik dergisi (Cumhuriyet), TTB, YÖK, NTV, populer bilim teknik’ e bildirilmeli. Bizlerin çocuk cerrahisinin gelecekteki eğitim programını bu günden planladığını bildirmeliyiz, duyurmalıyız. İ. Durak: Ben beni buraya davet, burada bulunarak ve tartışarak katkıda bulun herkese teşekkür ederim. Sizlerden çok şey öğrendim. Dayanışmayı, cerrahi kararlılıkla ve keskinlikle karar almanızı gördüm. Bu bizlerin diğer derneklerle, kurumlarla olan çalışmalarımızda da bizlere yön verecek. Tekrar çok teşekkürler. 114 SONUÇ RAPORU Eğitici Kadro: Eğitici kadronun üniversite klinikleri için en az bir profesör veya doçent ve iki yardımcı doçent, sağlık bakanlığı eğitim hastaneleri için ise bir şef ve iki şef yardımcısından oluşması gerektiği vurgulanmıştır. Bunun yanısıra, her ne kadar asistan eğitimine ilişkin bir yapılanmanın ayrıntılarında girilmediyse de eğitim veren kurumların asistan sayılarının hizmet gereksinimlerine göre değil, verilebilecek üst düzey eğitim kalitesine göre düzenlenmesi gerektiği konusunda görüş birliğine varılmıştır. Çocuk Cerrahisi Eğitim Kliklerinde Minimum Standartlar: Eğitim verecek kliniklerde yıllık operasyon sayısı ortalama 500-600 seviyesinde olmalıdır. Ayrıca, operasyon sayısının %50-60’ı günübirlik ve elektif cerrahi olgulardan oluşmalıdır. Poliklinik sayısı yıllık operasyon sayısının 2-3 katı olmalıdır. Bu kliniklerde en az 20 yatak bulunmalı, bunun en az %10’u (2 yatak) yoğun bakım, %10-20’si (2-4 yatak) yenidoğan yatağı olmalıdır. Bu düzeyde iyi bir standart için vardiyalar da düşünüldüğünde 20 hemşire gerekmektedir. Eğitim verecek kliniklerin sahip olacağı alt yapı olanakları arasında aynı kurum çatısı altında Kalp-Damar Cerrahisi, Kadın Doğum, Pediatri, Patoloji, Radyoloji, Nöroşirurji, Çocuk Psikiyatrisi, Ortopedi, Nükleer Tıp, Perinatoloji, ve Yenidoğan Servisinin varlığı gereklidir. Pediatri Yan dallarının bulunması bir gerekliliktir. Ancak bunların tümünün ihtisas verir düzeyde olmasına gerek yoktur. Bunun yanında, eğitim verecek kurumlarda öğretim üyeliğine atanma kriterlerinin ilkelerinin saptanması gerektiği üzerinde durulmuş, öğretim üyesi olacak kişinin mutlaka ulusal yeterlilik sınavından geçmiş olması gerektiği konusunda görüş birliği sağlanmıştır. Ayrıca, eğitici konumunda olanların re-sertifiye edilmesinin uygun bir görüş olduğu savunulmuştur. Üniversite kliniklerinde çalışan öğretim üyelerinin branşlaşmalarının prensip olarak doğru olduğu görüşüne varışmıştır. Minimum kriterleri tutturan bir klinik, bir eğitim kliniği olmaya hak kazanır. Asistan alımı merkezi planlama ve gereksinimlerle belirlenir. Minimum kriterleri tutturan eğitim kliniklerinin kaç asistan alacağı tartışma dışıdır. Asistan sayısının ve alımının sınırlandırılabilmesi amacı ile görev kapsamı belirlenmiş, görev tanımları iyi yapılmış ve akademik kadroda olmayan uzmanların çalıştırılması konularına görüş birliği oluşturulmuştur. Asistan alımının sınırlandırılması gerektiği, ideal olarak bir çocuk cerrahisi uzmanın hizmet vereceği 0-18 yaş popülasyonun 50,000-100,000 arasında olması gerektiği, bu nedenle asistan alımının merkezi bir otorite tarafından doğru ve akılcı bir şekilde planlanması gerektiği vurgulanmıştır. Dileyen çocuk cerrahlarının kendi başına muayene hekimliği yapabilecekleri belirtilmiştir. Eğitim kurumlarında eşgüdümlü ve afiliasyon ilkeleri çerçevesinde çalışma ve dış rotasyon programlarının gerçekleştirlmesi gerektiği gerçeği üzerinde görüş birliği mevcuttur. Mezuniyet 115 öncesi ve sonrası eğitimin minimum standartlarının belirlenmesi ve hayata geçirilmesi mümkün gözükmektedir. Bunun yanında deneysel çalışmaların uzmanlık eğitiminde yer almasının önemli olduğu konularında görüş birliği mevcuttur. Çocuk Cerrahisinde optimum hizmetlerin çocuk hastanelerinde gerçekleştirilebileceği görüşü hakimdir. Yanısıra, bazı hastalık gruplarına özgü bölgesel çocuk cerrahisi merkezlerinin belirlenmesinin ve kurulmasının uygun olacağı belirtilmiştir. Benzer şekilde, çocuk cerrahisinde bazı alt çalışma grupları oluşturmak yoluyla ulusal tanı ve tedavi rehberlerinin hazırlanmasına gereksinim olduğu ortaya çıkmaktadır. Transplantasyon konusunda da ülkemizde henüz tam olarak hedeflenen noktaya ulaşılamamıştır. Çocuk cerrahlarının bu konu ile ciddi olarak ilgilenmeleri gerekmektedir. Çocuk cerrahisinin kapsamına giren hastalıklarda gelecekte güvenilir insidans ve prevalans çalışmalarına gereksinim vardır. Bu tür çalışmaların yürütülmesi için büyük bir istek olmasına rağmen yeterli verilere ulaşılabileceği konusunda tereddütler mevcuttur. Çok merkezli araştırmalara olan gereksinim açıktır. Bu tür çalışmaların özendirilip Avrupa Birliği ya da benzeri fonlardan destek alınması konusunda tam bir görüş birliği mevcuttur. Kurultay üyeleri gelecekte kurumsal ve ulusal araştırma politikalarının belirlenmesi ve gerçekleştirilmesi için çok istekli olmakla beraber yeterince umutlu olmadıklarını da vurgulamışlardır. Ulusal sağlık politikası yönünden gelecekte uzmanlık belgelendirmesi yetkisinin Sağlık Bakanlığı’ndan meslek örgütlerine devredilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, çocuklar için ailenin dilediği hastaneye başvurarak tedavi olma şansının tanınması gerektiği konusunda tam bir görüş birliği mevcuttur. Çocuğun cerrahi sorunlarının bu konuda eğitim almamış uzmanlarca yapılmasının kesin olarak engellenmesi gerektiği görüşü dile getirilmiştir. Buna karşın, bunun gerçekleşebileceği konusunda bir ümitsizlik söz konusudur. Benzer şekilde, çocukluk çağı hastalıklarının sigorta durumuna bakılmaksızın devlet tarafından karşılanması gerektiği ümit edilmekle beraber bunun da gerçekleşebileceği konusunda genel bir ümitsizlik mevcuttur. 116 KURULTAY RESİMLERİ 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127