BUSİAD

Transkript

BUSİAD
Ekim/ Kasım/ Aralık 2010
116
Kuflaklar BUS‹AD’da bulufltu Bursa 4 üniversiteyi kaldırır
Emniyet Müdürü Halil Yılmaz: Kalite yolculu¤una baflladık
“Made in Turkey” moda oldu, tekstil flahlan›yor
‹fl dünyas› TÜRKONFED zirvesi için Diyarbak›r’da topland›
Ekim/ Kasım/ Aralık
Say›:116
Mehmet Arif Özer (Baflkan)
Oya Yöney (Baflkan Yard›mc›s›)
Ali Ceylan (Baflkan Yard›mc›s›)
Bülent Parlam›fl (Baflkan Yard›mc›s›)
Tu¤rul Dirimtekin (Sayman)
Ahmet Altekin (Üye)
Ayhan Ispalar (Üye)
Ayflegül Donat (Üye)
Erol K›l›ç (Üye)
Fehmi Osanmaz (Üye)
‹hsan Karademirler (Üye)
Mehmet Ali Yormazo¤lu (Üye)
Mürsel Öztürk (Üye)
23
16 BRÜKSEL’DEN MAKALE
Bahadır Kalea¤ası
18 SÖYLEfi‹
N. Coflkun ‹rfan
23 PANEL
Bursa 4 üniversiteyi kaldırır
26 SÖYLEfi‹
Ahmet Eker
30 MAKALE
fierif Arı
05 BAfiKAN’IN MEKTUBU
M. Arif Özer
07 BAfiKAN YARDIMCISINDAN
Oya Yöney
09 BAfiKAN YARDIMCISINDAN
Prof. Dr. Ali Ceylan
10 BAfiKAN YARDIMCISINDAN
Bülent Parlam›fl
56
13 MAKALE
Ahmet Kurtcebe Alptemoçin
14 Kuflaklar BUS‹AD’da bulufltu
Mehmet Arif Özer
Oya Yöney
Prof. Dr. Ali Ceylan
Ayflegül Donat
‹hsan Karademirler
Mürsel Öztürk
Dr. Murat Kuter
35 M‹ZAH
36 MAKALE
Ahmet Altekin
38 ÇEK‹RGE TOPLANTILARI
Emniyet Müdürü Halil Yılmaz:
Kalite yolculu¤una baflladık
41 MAKALE
Tu¤rul Dirimtekin
42 SÖYLEfi‹
fiükrü Erdem
Kapak
12. Desen yar›flmas› birincisi Mustafa Erkek’in
“ROMA” adlı eseri
38
Barıflçı Ajans ve Rota Ofset
Barıflçı Network kurulufllarıdır.
56
47 MAKALE
Erol Kılıç
47 - BUS‹AD Evi’nde
makine zirvesi
- “Made in Turkey” moda
oldu, tekstil flahlan›yor
54 Baylan: Mikro reformlarla
yatırım iklimi oluflturulmalıdır
56 ‹fl dünyas› TÜRKONFED
zirvesi için Diyarbak›r’da
topland›
58
58 III. Rekabet ve Teknoloji
Sempozyumu
60 MAKALE
Lami Ya¤cılarlıo¤lu
63 MAKALE
Emin Direkçi
64 9. Kalite ve Baflar›
Sempozyumu’nda geri say›m
bafllad›
66 Türev piyasalar, kur, faiz ve
korunma yöntemleri
66
68 - Tekstilde üniversite - sanayi
iflbirli¤i
- “Sanata ve sanatçıya sahip
çıkmak görevimiz”
69 Baflkan Özer’den,
mühendis adaylar›na konferans
70 Yeflilova: Rekabet gücümüz
mutlaka korunmal›
72 - Kurucu Baflkan›m›z
Do¤an Ersöz’ü and›k
- E¤itime BUS‹AD katk›s›
74 Microsoft-BUS‹AD iflbirli¤i
75
81 MAKALE
Ahmet Özenalp
82 Trafi¤in çözümü toplu ulafl›mda
60 MAKALE
Cem Süren
86 ÜYELERDEN HABERLER
124 FOTO⁄RAF
Utku Kaynar
126 MÜZ‹K
Burç Balcı
75 BUS‹AD Yönetimi üyelerinin
yan›nda
76 Yenileflim sürecinde araflt›rma
kurumlar› ve KOB‹’ler aras›nda
bilgi aktar›m›
78 Karbon emisyonu yönetiminde
tehdit ve f›rsatlar
80 - Ticaret ve etik
- Özürlü istihdam›, düflünce
kulübünde tart›fl›ld›
78
74
128 BBDSO 2011 konser
programı
131 YEN‹ ÜYELER
132 KAYBETT‹KLER‹M‹Z
Baflkan’›n
Mektubu
Mehmet Arif Özer
Yönetim Kurulu Baflkan›
rizden sonra dünya
ekonomilerinin toparlanma
süreci gecikmektedir. Buna
karfl›l›k; 2010 y›l›nda Türkiye’de
güven ortam› h›zl› bir flekilde
toparlanm›fl ve y›lsonu itibariyle y›ll›k
ortalama % 8 civar›nda büyümüfltür.
(Bu yaz›y› haz›rlarken 4.çeyrek
büyüme rakamlar› aç›klanmam›flt›.)
K
Bankalar kredi hacimlerini
geniflletmifl, dövizin düflüklü¤ü de
ithalatta cazibe yaratarak iç tüketimi
beklenenin üzerinde art›rm›flt›r.
Tüketim mallar›n›n yan›nda ara
mallar› ithalat› da artm›fl, ihracat
113 milyar 900 milyon Dolar olurken;
ithalat 185 milyar 500 milyon olmufl,
71 milyar Dolar civar›nda çok ciddi
bir d›fl ticaret a盤› oluflmufltur. Bu
rakamlar›n ›fl›¤›nda cari aç›k da 48
milyar 500 milyon Dolar olmufltur.
Maalesef Türkiye’ye son 2 y›ld›r
kal›c› yabanc› sermaye çok az
girmeye bafllad›. Di¤er taraftan
ülkemizde tasarruf oran› çok düflük
(GSMH’n›n %13 ü civar›nda) bu
nedenle cari a盤›n finansman› k›sa
vadeli yabanc› kaynaklarla olacak…
Hepimizin bildi¤i gibi s›cak para
dedi¤imiz k›sa vadeli döviz
girifllerinin hem risk oran› yüksek,
hem de maliyeti.
Merkez Bankas›’n›n yüksek faiz,
düflük kur politikas›; enflasyonu
frenlemede önemli bir araç olarak
kullan›lm›flt›r.
2010 y›l› enflasyonu ortalama da
%6.40 olarak hedef yakalanm›flt›r.
2011 y›l›na temkinli bir iyimserlik
içerisinde girdik.
‹thalata dayal› afl›r› iç tüketimin
yaratt›¤› tehlikeyi y›lsonuna do¤ru,
geç de olsa gören Merkez
Bankas›’n›n aktif rol oynayarak; hem
politika faiz oranlar›nda düflüfl, hem
de bankalar›n zorunlu karfl›l›k
enstrümanlar›n› kullanarak ald›¤›
önlemler etkisini göstermeye
bafllam›flt›r.
Bir taraftan dünya ekonomisinde
belirsizlikler devam ederken, di¤er
yandan baz› bask›c› Kuzey Afrika
ve Arap ülkelerindeki halk
hareketleri gittikçe yayg›nlaflmakta,
özellikle petrol fiyatlar›ndaki
yükselme enflasyon ve cari aç›k
riskini art›rmaktad›r...
Dövizde yükselifl olurken; iç talepte
de daralma bafllam›flt›r. Bu durum
ihracata olumlu etki yaparken,
ithalat› da olumsuz etkileyecektir.
Fakat sadece para politikalar› ile
ekonomiyi iyilefltirmemiz mümkün
de¤ildir.
Ayr›ca, seçim sath-› mailine girdik.
Ama hükümetin bütçe disiplininden
vazgeçip, seçim ekonomisi
uygulama yanl›fll›¤›na düflece¤ine
inanm›yoruz…
‹flsizlik oranlar› 2009 y›l›na oranla
hafif düflse de 2010 y›l› ortalamas›
olan % 11,9 çok ciddi bir orand›r.
Özellikle genç nüfusumuz dikkate
al›nd›¤›nda…
Yap›lmas› gereken; Türk
ekonomisinin rekabet gücünün
art›r›lmas›, ortaya konan Sanayi
Strateji Belgesi’nin alt›n›n
doldurularak yap›sal reformlar›n
yap›lmas›d›r.
Yat›r›m iklimi iyilefltirilmeden; fabrika
kuran, istihdam yaratan, ihracat
yapan kal›c› yabanc› sermayeyi
çekmek kolay de¤ildir.
05 Bak›fl 116
Baflkan
Yard›mc›s›ndan
Oya Yöney
Baflkan Yard›mc›s›
H
er yeni y›l ile birlikte beklentiler
dile getiriyor, tahminler
yap›yoruz.
Büyüme oran› aç›s›ndan bakt›¤›m›zda
% 9’a yaklaflan büyüme ile tahminleri
yan›ltan, beklentileri neredeyse aflan
bir y›l› geride b›rakt›k. 2011 bafl›nda
da büyüme, bütçe a盤›, cari aç›k
ve kur tahminleri yap›ld›. Tahminlere
göre; Türkiye daha düflük bir büyüme
ile ama istikrar içinde bir y›l geçirecek
gözüküyor. Yine de, istikrarl› bir y›l
beklentisi, büyüme tahminlerini
2011’de de aflabilece¤imizin en
önemli dayana¤› kanaatimce. Yüzde
11’ler seviyesindeki iflsizlik oran› ise
hala sosyal bir yaram›z olarak
gündemde. Bu oran›n geliflmifllik
düzeyimizle orant›l› bir düflüfl
göstermesi 2011 için en büyük
öncelli¤imiz olmal›.
Sadece büyüme ve iflsizlik de¤il,
ekonomik ve toplumsal pek çok
alanda beklentilerin ötesinde
performans gösterebilmemiz için
gerekli olan stratejik dönüflüm, yeni
y›l ile birlikte gündeme geldi.
Aç›klanan Sanayi Stratejisi Belgesi,
küresel krizin yol açt›¤› belirsizlik
ortam›ndan sonra yap›sal dönüflüm
üzerinde do¤ru bir yol haritas› çiziyor.
Stratejide; Türk sanayisinin rekabet
edebilirli¤inin ve verimlili¤inin
yükseltilerek, dünya ihracat›ndan
daha fazla pay alan, a¤›rl›kl› olarak
yüksek katma de¤erli ve ileri teknolojili
ürünlerin üretildi¤i, nitelikli iflgücüne
sahip ve ayn› zamanda çevreye ve
topluma duyarl› bir sanayi yap›s›na
dönüflümü amaçlan›yor. Bu dönüflüm
için; tüm özel sektörün verimlili¤i
önündeki engellerin kald›r›lmas›
hedeflenirken; yat›r›m ve ifl ortam›,
uluslararas› ticaret ve yat›r›m, beceri
ve insan kayna¤›, KOB‹’lerin
finansmana eriflimi, firmalar›n
teknolojik geliflimi, altyap› sektörleri
ve girdi maliyetleri, çevre ve bölgesel
kalk›nma alan›nda 8 ana yatay sanayi
politikas›n›n hayata geçirilmesi
bekleniyor. Ayn› zamanda sektörler
özelinde rekabet gücünü k›s›tlayan
engellere yönelik politikalar da öne
ç›k›yor.
Mahkemeleri Usulünün ç›kmas› oldu.
Yap›lan de¤iflikliklerle saydaml›¤›n
artaca¤›, haks›z rekabetin
önlenece¤i, kay›t d›fl›n›n azalaca¤›
ve yat›r›m ortam›n›n dünya
standartlar›nda oluflaca¤›
beklenebilir.
Geliflmekte olan ülkeler içinde
Türkiye’nin konumunu farkl›laflt›rarak
yükseltmek için uygun ortam ve
koflullar mevcut. Seçim atmosferinin
her geçen gün daha fazla hissedildi¤i
günümüzde, bahsetti¤imiz politikalar›
toplumsal uzlaflma ve kollektif irade
ile hayata geçirmek, Türkiye'nin
dünya liginde yükselmesini ve kal›c›
büyüme rotas›na oturmas›n›
sa¤layacakt›r.
Küresel krizden ç›k›fl sürecinde,
Türkiye ekonomisi; büyüme h›z› ve
güçlü bankac›l›k sistemimiz aç›s›ndan
yüksek performans sergiliyor, kamu
maliyesi aç›s›ndan Avrupa ülkelerine
göre nispeten olumlu. Gittikçe
büyüyen cari a盤›m›z ise temel
k›r›lganl›¤›m›z. 2011-14 sanayi
stratejisi ve eylem plan› ile hedeflenen
yüksek teknolojili üretim, Türkiye’nin
cari aç›k sorununu orta ve uzun
vadede gidererek, büyümemizin
sürdürülebilirli¤ini sa¤layacakt›r.
K›r›lganl›klar›m›z›n, yap›sal
zaaflar›m›z›n giderilmesi aç›s›ndan
bir olumlu geliflme de uzun bir süredir
bekledi¤imiz Türk Ticaret Kanunu,
Borçlar Kanunu Yasas› ve Hukuk
07 Bak›fl 116
Baflkan
Yard›mc›s›ndan
Prof. Dr. Ali Ceylan
Baflkan Yard›mc›s›
Otomasyona yatırım zamanı
az› giriflimciler veya yöneticiler,
uygulaman›n içerisinde olduklar›
için, orman›n tamam›n›
göremeyebilir. Bu nedenle, içinde
bulundu¤umuz dönem itibariyle,
giriflimci veya yöneticileri, iki konuda
ayd›nlatmak istiyorum.
B
menkul k›ymet borsalar›nda ifllem
görüyor. Halka aç›k olduklar› için spor
klüplerinin yönetimleri istikrara
kavufluyor. Halka aç›k spor klüpleri,
ligin üst s›ralar›nda yer al›yor. Halka
aç›k flirketlerin muhasebeleri düzenli
olarak tutuluyor.
Konulardan birisi, halka aç›lmayla
ilgilidir.
Türkiye’de spor klüplerinin halka
aç›lmalar›n› destekliyorum. Böylece,
klüplerin kurumsallaflma süreçleri
h›zlan›r. Ancak, klüplerin, halka aç›lma
süreci kadar, halka aç›ld›ktan sonraki
süreci de çok iyi yönetmeleri
gerekti¤ini düflünüyorum. Çünkü bu
süreç, iyi yönetilmezse, Bursal›
flirketlerin halka aç›lmalar› da çok ileri
bir tarihe ertelenebilir.
Bir kaç ay önce, SPK taraf›ndan,
Bursa’da halka aç›lma ile ilgili bir
toplant› düzenlenmiflti. Bu toplant›dan
çok ümitliydim. Çünkü birçok konuda
oldu¤u gibi, Bursa’l› flirketlerin, halka
aç›lma konusunda da Türkiye’ye
öncülük yapaca¤›n› düflünüyordum.
Ancak, yapt›¤›m araflt›rmalar
yan›ld›¤›m› gösteriyor. Bursa’da halka
aç›lma konusunda hiçbir ilerleme yok.
Oysa giriflimcilerin halka aç›lma
zamanlar›n›n geldi¤ini düflünüyorum.
Çünkü gelece¤in küresel flirketleri,
ancak, halka aç›lma ile ortaya
ç›kacakt›r.
‹flin ilginç yan›, geçenlerde
gazetelerde çok hofluma giden bir
haber okudum.
Bursaspor Baflkan›, Bursaspor’un
halka aç›lmas›ndan söz ediyordu.
Çok sevindim.
Bilindi¤i gibi, Türkiye’de ve Dünya’da
baz› spor klüpleri halka aç›k faaliyet
gösteriyor. Bu klüplerin hisse senetleri
Sonuç olarak, Bursaspor’un halka
aç›lmas› kötü bir örnek oluflturursa,
Bursa’daki halka aç›k flirket say›s› bir
elin parmaklar›n› geçemez.
Üzerinde durmak istedi¤im bir di¤er
konu, otomasyonla ilgilidir.
Küresel krizden sonra, Türkiye’de
yeniden yat›r›m zaman›n›n geldi¤ini
düflünüyorum. Yap›lacak olan
yat›r›mlar, komple yeni veya büyük
yat›r›mlar olmayabilir. Ancak,
flirketlerimizin otomasyon veya
modernizasyon konusunda yat›r›m
yapmalar› için zaman›n geldi¤ini
düflünüyorum.
yapmayan giriflimcilerin, rekabet
güçlerini artt›rmalar› mümkün de¤ildir.
Bilindi¤i gibi, Türkiye,2023 y›l›nda
500 milyar Dolar ihracat›
hedeflemifltir. Ancak, bu hedefe,
katma de¤ersiz ürünlerle ulaflmak
mümkün de¤ildir. Bunun için,
flirketlerimizin yenilikçilik kapsam›nda
ileri teknoloji içeren otomasyon
yat›r›mlar›na yönelmeleri gerekti¤ini
düflünüyorum.
Öte yandan, otomasyon konusunda
yap›lacak olan yat›r›mlar, hükümetimiz
taraf›ndan da teflvik edilmektedir. Bu
nedenle, otomasyon konusunda
yap›lacak olan yat›r›mlar için, zaman›n
çok uygun oldu¤unu düflünüyorum.
E¤er, Türkiye, 2023 y›l›nda, ihracat
hedefine ulaflacaksa, Bursa’n›n
ihracat› 75 milyar dolar olmal›d›r. Bu
hedefe ulaflman›n yolu, otomasyon
konusunda yap›lacak olan
yat›r›mlardan geçmektedir.
Sonuç olarak, giriflimcileri ve
yöneticileri, halka aç›lma ve
otomasyonla ilgili olarak, zaman›n
geldi¤i konusunda uyarmak istedim.
‹çinde bulundu¤umuz dönem
itibariyle, otomasyona yat›r›m
09 Bak›fl 116
Bülent Parlamıfl
Baflkan Yard›mc›s›
Krizlerin ardından
ncelikle yaflad›¤›m›z global
krizin ard›ndan, genel foto¤raf›
görmek anlam›nda Avrupa
ekonomisinin son durumuna bir göz
atmak istiyorum; Malum en fazla
ihracat yapt›¤›m›z pazar Avrupa
oldu¤undan bu bölge bizim için çok
önemli. Fakat maalesef, Avrupa her
aç›dan çok kar›fl›k. Birlik deseniz
çat›rd›yor, siyaseten birlik ülkeleri
aras›nda bir mutabakat sa¤lanam›yor.
Ö
Ekonomik büyüme çok düflük,
enflasyon artma e¤iliminde. Hele bu
Ortado¤u krizinden sonra, enflasyon
daha da ciddi bir sorun olarak
karfl›lar›na ç›kacak. Zincirin gücünü,
zay›f halkan›n gücü belirledi¤inden,
özellikle, Yunanistan, ‹spanya,
Portekiz gibi s›k›nt›l› ülkelere yönelik
kal›c› ve inand›r›c› bir çözümün ortaya
konamam›fl olmas›, Almanya hariç,
Avrupa'n›n borç sorunu olmayan
ülkelerini de olumsuz etkiliyor. Günlük
müdahalelerle Avrupa Merkez
Bankas› Euro Bölgesi'nde olas› bir
karmaflay› önleme peflinde.
Avrupa'n›n büyük ülkeleri ise bir
uzlaflmaya varamad›klar›ndan zaman
kazanmaya çal›fl›yorlar. Alman
Merkez Bankas› Baflkan›'n›n görev
süresi bitmeden ayr›lma karar›
Avrupa'da kal›c› çözümün kolay
olmad›¤›n› ve zaman alaca¤›n›
gösteriyor.
Ayr›ca, Avrupa Merkez Bankas›'n›n
Euro Bölgesi için gelifltirdi¤i modele
10 Bak›fl 116
dayal› olarak, 3 ayl›k tahminler
›fl›¤›nda haz›rlad›¤› rapora göre; 2011
için de, Avrupa Ekonomisi umut vaat
etmiyor. Avrupa Euro Bölgesi
ekonomisinde, 2011 y›l›nda gayri safi
milli has›la art›fl› % 1,4 seviyesinde
kalarak ekonomisinde yavafllama
görülecek.
Avrupa’ya k›saca bir göz gezdirdikten
sonra, Ortado¤u co¤rafyas›nda
yaflananlar›n Türkiye ekonomisi için
olumlu ve olumsuz yans›malar› neler
olabilir diye düflünmeden
edemiyorum; Hepimizin çok iyi bildi¤i
gibi, Dünyada petrolün bulundu¤u
co¤rafyalar daima gerilime aç›k
olmufllard›r. Bu bilgiden yola ç›karsak;
Kuzey Afrika ülkelerinde yaflananlar,
Halk hareketi fleklinde, bir sosyal
hareket fleklinde bafllam›fl olsa da,
M›s›r ve Libya’n›n sahip oldu¤u yer
alt› zenginlikleri düflünüldü¤ünde, bu
kargaflan›n sadece bir demokrasi
aray›fl› olarak kalmayaca¤› ak›llara
geliyor.
Dolay›s›yla, bu co¤rafyada yaflanan
olaylar, baflta petrol fiyatlar›n›
artt›r›rken, dünyada girdisi petrol olan
tüm sektörlerde spekülatif hareketler
beklemek gerekir, örne¤in nakliye
giderleri artacak, petrokimya ürünleri
zamlanacak, bunun neticesinde
sadece bu co¤rafya ve komflular›nda
de¤il global ekonomide enflasyonist
bir tak›m hareketler beklemek sürpriz
olmayacakt›r. Dolay›s›yla bizi de çok
ciddi etkilemesi mümkündür. Bu
süreçte, M›s›r’da, Libya’da yat›r›mlar›
olan Türk flirketlerini s›k›nt›l› bir süreç
bekleyebilir. Ki, Libya Ticaret
Müflavirli¤imiz verilerine göre, Türk
müteahhitlik firmalar› 2009-2010 y›llar›
aras›nda Libya'da 7 milyar 627,2
milyon dolar tutar›nda 124 proje
yap›m iflini ald›lar.
M›s›r Büyükelçili¤imiz M›s›r’a yat›r›m
yapan Türk flirketlerinin toplam yat›r›m
miktar›n› 1,2 milyar dolar. ticaret
hacmimizi de 1 milyar dolar›n
üzerinde olarak bildiriyorlar.
Her musibetin bir olumlu yan›
olabilece¤i gibi, bu yaflananlar
neticesinde tekstil ve haz›r giyim
sektörü için de bir olumlu sonuç
ç›kabilir, flöyle ki:
Türkiye’nin son 6 y›ld›r, tekstilin
özellikle emek yo¤un taraflar›ndan
yani konfeksiyon ve haz›r giyim den
uzaklaflmas›yla, lojistik ve ekonomik
aç›dan bu ülkelere dünyan›n belli
bafll› tekstil al›c›lar› ifl vermeye
bafllam›flt›. Bu siparifller bize
dönebilir.
***
Bu arada bunca olumsuz geliflmeyle
birlikte art›k komflu kap›s› yapt›¤›m›z
Hindistan izlenimlerimi de aktarmak
ve Uzakdo¤u pazar›n›n tehditleriyle
birlikte f›rsat olarak da
de¤erlendirilebilecek iflaretlerini
paylaflmak istiyorum;
Baflkan
Yard›mc›s›ndan
Tekstil sektörümüzün yaflamakta
oldu¤u spesifik sorunlarla birlikte,
de¤iflmekte olan yeni ekonomik
düzen içerisinde, büyük bir tehdit
oluflturan Uzakdo¤u ülkeleri; baflta,
giderek büyüyen ve zenginleflen
Çin’in ve Hindistan’›n, kendi üretti¤i
ürünleri dünyaya pazarlamas›yla
birlikte 1,5 milyara yaklaflan
nüfuslar›yla, artan iç talebi
karfl›lamakta zorland›klar› ortaya
ç›km›flt›r. Ve bu iç talebin daha da
artmas›yla birlikte bu ülkelerin, Türkiye
gibi y›ld›z› parlayan ülkeler için
dikkate de¤er bir Pazar olaca¤›na
da hiç flüphe yoktur. 2015 y›l›na
kadar, zenginleflen Uzakdo¤u
ülkelerinin Türk tekstil sektörü için
cazip pazarlar olaca¤›na inanc›m
oldukça fazlad›r.
01-07 Aral›k tarihleri aras›nda,
Hindistan Tekstil Bakanl›¤›n›n davetlisi
olarak gerçeklefltirdi¤imiz Hindistan
ziyaretinde de bu düflüncelerimi
do¤rular nitelikte örneklerle karfl›laflt›k.
01 Aral›k tarihinde Hindistan
hükümetinin pamuk ipli¤i ihracat›n›
durdurdu¤unu aç›klad›¤› gün, biz
Hindistan’a uçtuk ve bu seyahati
önemli k›lan orada kat›laca¤›m›z
fuardan çok bu durdurma karar›n›
alan üst düzey devlet yetkilileriyle
yapaca¤›m›z temaslard›. Ve bu
temaslarda gördük ki;
Öncelikle Hindistan, pamuk ipli¤i
ihracat› sebebiyle, iç pazardaki iplik
talebini karfl›layamamakta, dolay›s›yla
iç piyasada artan iplik fiyatlar›
sebebiyle, kumafl üreticilerinin Çin
ile rekabet etmekte zorlanmas›. Bir
di¤er ve en önemli sebep de;
Hindistan pamuk ipli¤i üretiminin
%75’ini baflta Çin olmak üzere, di¤er
Pasifik Ülkelerinin sat›n almas› ve
Hindistan’›n özellikle Çin’i
hammaddesiz b›rakarak, bir ders
vermek istemesi. Fakat Hindistan
Tekstil Bakan›, yard›mc›s› ve
müflavirleriyle ve Hindistan’›n önde
gelen Tekstilci ifladamlar›yla
yapt›¤›m›z ikili görüflmelerde, bu
karar›n k›sa vadede global Tekstil
piyasas›nda önemli bir hareketlenme
yarataca¤›, fakat çok güçlü olan
Hindistan tekstilcilerinin ve
oluflturduklar› lobi sebebiyle Hindistan
Hükümeti’nin bu karar› uzun uzad›ya
sürdüremeyece¤i ve geri ad›m
ataca¤›. Yani sözün özü, tekstil
sektörümüzü bugüne kadar tehdit
eden, Uzakdo¤u, baflta Hindistan ve
Çin olmak üzere ki bunlar 3 milyara
yaklaflan nüfuslar› ile inan›lmaz
pazarlar, yak›n bir gelecekte, bize,
f›rsat yaratacaklar diye
düflünmekteyim
gerek insana, gerek bilgi ve
teknolojilere yat›r›mlar› zaman›nda
yapmak kayd›yla.
Sözün özü:
“Gidece¤iniz yeri bilmiyorsan›z,
vard›¤›n›z yerin önemi yoktur”.
Peter F. Drucker
En içten sayg› ve sevgilerimle…
Bu sebeple geçmiflte oldu¤u gibi,
bundan böyle de, Tekstil sektörüne
umutla bakmaya devam edilmesi
gerekti¤ini düflünmekteyim, ancak
de¤iflen dünya konjonktüründe, tekstil
sektöründeki h›zl› de¤iflimlere zaman
geçirmeden ayak uydurman›n bir
zorunluluk oldu¤unu unutmadan,
11 Bak›fl 116
Makale
Ahmet Kurtcebe Alptemoçin
Erkurt Holding Yönetim Kurulu Baflkanı
De¤erli dostlar›m,
eni bir y›la büyük umutlarla girdik.
2011 y›l›n›n ülkemize ve tüm
dünyaya hay›rl› u¤urlu olmas›n›,
bar›fl ve refah getirmesini diliyorum.
2011 y›l›nda, son iki y›l›n kriz
yorgunlu¤unu atm›fl olmam›z›; yoksul
say›m›z›n da iflsiz say›m›z›n da
azalmas›n› umuyorum. Zira her ne
kadar küresel krizden ucuz
kurtuldu¤umuza yönelik yorumlar
yap›l›yor olsa da, hem ciddi olarak
fakirlefltik hem de iflsizlik sorunumuz
katland›.
Y
De¤erli dostlar›m,
2001 krizinden önce iflsizlik oran›
yüzde 8 dolay›nda seyrediyordu. Bu
krizden sonra yüzde 10’lara yükselen
iflsizlik oran›n› maalesef düflüremedik.
Üstüne tüm dünyay› etkileyen küresel
kriz geldi ve iflsizlik oran›m›z yüzde
14’lere yükseldi. Tüm iyileflmeye
ra¤men iflsizlik oran› 2010 y›l›nda
yüzde 12 oldu. Birçok ekonomi yazar›
2011 y›l›nda da bu oran›n
de¤iflmeyece¤i görüflünde…
‹flsizli¤in art›fl›, ülkenin yoksul say›s›n›
da art›rmakta. Türkiye ‹statistik
Kurumu’nun verilerine göre 2008
y›l›nda yoksul say›s› 11.9 milyondu.
2009 y›l›nda ise 12,7’ye yükseldi. Yani
ülkemizde neredeyse 13 milyon insan
temel ihtiyaçlar›n› karfl›layam›yor ve
açl›k tehlikesi yafl›yor.
Bu iki veri Türkiye’nin üretime dayal›
büyüme stratejisini ciddiyetle
uygulamas› gerekti¤ini
göstermektedir.
De¤erli dostlar›m,
Muhakkak ki büyük emek verilerek
haz›rlanm›fl bu strateji belgesi 20112014 y›llar›na yönelik ciddi bir hedef
ortaya koyuyor.
Y›l›n ilk günlerinde böyle bir belgenin
gündeme getirilmifl olmas›n›
önemsiyor ve bu belgenin kalk›nma
stratejisi ile birlikte gündeme
getirilerek, k⤛t üzerinde
kalmamas›n› diliyorum…
Üretime dayal› büyüme stratejisi için
olmazsa olmaz diye nitelenebilecek
temel konu sanayidir. Bunun içinde
de sanayi envanterinin ç›kart›lmas›,
yani ülke varl›klar›n›n ortaya konulmas›
ve buna göre sanayi stratejisi
yap›lmas› gerekir. Bu da yetmez,
sanayi stratejisi kalk›nma plan› ile
birlikte yürütülmelidir.
Sanayi ve Ticaret Bakanl›¤›,
geçti¤imiz günlerde Strateji Belgesini
aç›klad›. Çal›flman›n amac›, “Türk
sanayinin rekabet edebilirli¤inin ve
verimlili¤inin yükseltilmesi, ihracata
dönük yüksek katma de¤erli ve ileri
teknolojiye dayal› üretimin
gerçeklefltirilmesi” ifadesiyle
özetlendi. Orta ve yüksek teknolojili
sektörlerin üretim ve ihracat içindeki
pay›n›n art›r›lmas›, düflük teknolojili
sektörlerde ise katma de¤eri yüksek
ürünlere geçiflin sa¤lanmas›
hedefleniyor.
13 Bak›fl 116
Kuflaklar BUS‹AD’da bulufltu
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i’nin geleneksel hale
gelen Ebeveynler ve Çocuklar›
toplant›s› Ekim 2010 tarihinde
Almira Otel’de yap›ld›.
oplant›n›n aç›l›fl›nda konuflan
BUS‹AD Baflkan› Arif Özer, ifl
dünyas›n›n ebeveyn ve
çocuklar›n› bir araya getirerek iliflkileri
kuvvetlendirmeye çal›flt›klar›n› söyledi.
T
Özer, bu toplant›lara 5 y›l önce
bafllad›klar›n› hat›rlatarak,
“Organizasyona kat›l›m her y›l art›yor.
Bu çok güzel bir durum.
Çocuklar›m›z, torunlar›m›z hepimiz
için çok önemli. Sanayicilerin iflyerleri
onlara kalacak. Arkadan yeni bir nesil
geliyor. Bu jenerasyon bizleri
gelece¤e tafl›yacak” dedi. Özer,
çocuklar›na haz›r iflveren firmalar›n
14 Bak›fl 116
çok baflar›l› olamad›klar›na dikkati
çekerek, çocuklara aile de¤erlerinin
afl›lanmas› gerekti¤ini kaydetti.
TEB Genel Müdür Yard›mc›s› Turgut
Boz da, Türkiye'de iflletmeci olman›n
zor oldu¤unu belirterek, flirketlerin
gelece¤i için profesyonel kararlar›n
önemli oldu¤unu söyledi. Türkiye'nin
Bursa ile gurur duydu¤unu kaydeden
Boz, aile flirketlerinde profesyonelli¤in
önemine iflaret etti. ‹flletmecilerin çok
büyük fedakârl›klarla firmalar›n›
kurarak bir yere getirdi¤ini dile getiren
Boz, flirketlerdeki aile fertlerinin
profesyonel anlamda yetiflmesinin
iflletmelerin ömrünü uzatt›¤›n›
kaydetti. Boz, "Esas›nda bu noktadaki
giriflimci flunu çok net olarak biliyor.
Önünde iki tane seçenek var. Birisi,
BUS‹AD’dan
iflletmesini giriflimci olarak
yetifltirece¤i çocuklar›na b›rakmak
veya kurumsallaflma ad›na
profesyonellere b›rakmak. Giriflimcilik
çok önemli. Çocuklar›m›za e¤itim
veriyoruz. Yurt d›fl›nda e¤itiyoruz.
E¤er kurumsallaflma yolunu
seçiyorsan›z, bu kadar fedakarl›klarla,
zorluklarla büyüttü¤ünüz küçük veya
orta boy iflletmenizi aile d›fl›nda
birtak›m kiflilere b›rakmak zorunda
kalabilirsiniz.
Gerçekten bakt›¤›m›zda bu kadar
eme¤in arkas›nda profesyonellik
önemli bir unsur. ‹flletmemizin ayakta
kalmas›n› istiyorsak bu kararlar›
vermek zorunday›z" dedi.
Özer, konuflman›n ard›ndan Boz'a
plaket hediye etti. Program›n sonunda
Prof. Dr. Acar Baltafl, 'De¤iflen
dünyay› Türk kültürüyle yönetmek'
konulu konferans verdi.
15 Bak›fl 116
Dr. Bahad›r Kalea¤as›
TUS‹AD Uluslararası Koordinatörü ve AB Temsilcisi
AB sürecinde kobiler ne yapmalı?
on zamanlarda AB konusunda
sertleflen siyasal üsluplar dikkat
çekiyor. Müzakere süreçlerinde
çeflitli mesaj dalgalanmalar› olabilir.
Fakat Türkiye’nin AB sürecinden
mevcut uluslararas› ortamda
vazgeçmesi ulusal ç›karlar›m›z›n
aleyhine olur. Zaten bu yönde bir
resmi tutum da söz konusu de¤il. AB
sürecinden kopan bir Türkiye kobiler
için çok olumsuz etkiler yarat›r. Bu
çerçevede siyasetçiler flu noktalarda
tüm giriflimcilere ve de genelde
kamuoyuna karfl› aç›k ve dürüst
olmal›lar:
S
1. AB Türkiye’nin en önemli ticaret,
yat›r›m, sermaye, turist ve teknoloji
orta¤›d›r. Son y›llarda geliflen dünya
ekonominse paralel olarak Türkiye’nin
de d›fl iliflkileri çeflitlendi. Bu son
derece do¤al ve yararl› bir geliflme.
Bizi AB gözünde güçlendiriyor. D›fl
dünyan›n gözünde ise, AB ile üyelik
sürecimiz Türkiye’nin çekim gücünü
artt›r›yor.
2. Türk ekonomisinin tabi oldu¤u
mevzuat ve politikalar›n karar oda¤›
artan bir oranda AB’dir. Bu oran AB
üyesi ülkeler için yüzde 80 civar›nda.
Türk ekonomik yaflam› için de yüzde
50’yi geçti¤i tahmin edilmekte. Bunun
nedeni gümrük birli¤i, mevzuat uyum
süreci ve uluslararas› ekonomik
gerçekler.
16 Bak›fl 116
3. Bu bir ulusal egemenlik ve
demokratik meflruiyet sorunudur.
AB politikalar› genelde toplumun
yaflam standartlar›n› yukar› çeken ve
kobileri dünya ölçe¤inde rekabet
aç›s›ndan güçlendiren uygulamalar.
Bu politikalar›n karar oda¤›
Brüksel’deki Bakanlar Konseyi ve
Avrupa Parlamentosu.
fiirket stratejileri
Üç kilit var: bilgi, yarat›c›l›k ve
pazarlama. Birincisi Avrupa ve
dünyay› iyi takip etmeyi, ikincisi
teknolojik yenilikçili¤i, üçüncüsü ise
imaj, marka ve iletiflim ça¤›na ayak
uydurmay› gerekli k›l›yor. AB 2020
Stratejisi’nde önceliklerini aç›klad›:
giriflimcilik, teknoloji, çevre ve e¤itim.
Türkiye bu sistemde AB üyesi olarak
yer almal›. AB üyeli¤inden vazgeçilse,
geri plana at›lsa, ötelense veya tam
üyelik d›fl›nda geçici bir statü fiilen
kabul edilse dahi, bu sorun uzun bir
süre de¤iflmeyecek.
AB’nin küresel rekabet gücünün
art›r›lmas› için özellikle yenilikçi
ürün/hizmetler ve daha ileri dijital
hizmetlere gereksinim duyuluyor. Bu
kapsamda do¤a ile uyumlu “yeflil”
ürün ve hizmetlerin yayg›nlaflmas›n›n
AB’yi küresel rakiplerinden daha
ayr›cal›kl› bir konuma tafl›yaca¤›
öngörülüyor. Bu çerçevede kobilerin
ne denli önemli oldu¤u çok iyi
biliniyor.
Çünkü Türkiye’nin ekonomik profili
ve demokratik niteli¤i AB dayan›flma
sistemine iflaret ediyor.
4. Çözüm h›zla AB üyeli¤i için bir
tarih belirlemek ve bu yönde
çal›flmakt›r. Zaman ve küresel
geliflmeler Türkiye’nin lehine h›zla
iflleyebilir.
5. Bunu yaparken, de¤iflen Dünya
koflullar›nda AB’nin siyasal birli¤inin
gevflemesi veya farkl› entegrasyon
çemberlerinin ortaya ç›kmas› olas›l›¤›
dikkate al›nmal›. Bu tür bir geliflme
karfl›s›nda Türkiye için en güçlü
konum, AB üyeli¤ine haz›r ve
uluslararas› ekonomik aç›l›mlar› çok
baflar›l› bir ülke olmakt›r.
Kobilerin ifl ortamlar›n›n iyilefltirilmesi,
bürokrasinin azalmas›, ifl piyasas›
reformu ve en önemlisi finansmana
erifliminin kolaylaflt›r›lmas› ana
hedefler. Türk kobilerin de siyaset
dünyas›ndan somut eylem talepleri
bu yönde yo¤unlaflmal›. Gerekirse
sokaklara dökülmeli, sivil toplumsal
bask› artmal›. Ekonomimizin istikbali
söz konusu.
Di¤er bir stratejik konu Euro’nun
gelece¤idir. Yunanistan’da yaflanan
mali kriz sonras› spekülasyonlar
Brüksel’den
Makale
do¤al. fiu anda 17 AB üye ülkesinin
para birimi olan Euro, di¤er AB
üyeleri için de cazibesini korumaya
devam ediyor. Estonya 1 Ocak 2011
tarihinden itibaren gerekli koflullar›
yerine getirerek Euro’ya geçti. Tabii
ki AB ülkeleri önümüzdeki dönemde
mali disiplin ve konsolidasyonun yan›
s›ra üye ülkeler aras›nda ekonomik
eflgüdüme önem vererek s›k›nt›lar›n
tekrarlanmamas› için bir s›nav
dönemine girdiler. Euro’nun siyasal
olgunlaflmas› önemi bafllad› bu kriz
sayesinde.
Di¤er yandan Pekin, Tokyo veya
Washington da Euro konusunda
olumsuz senaryolar pek ra¤bet
görmüyor. Türk flirketler Euro’ya
eskiden oldu¤u kadar güvenmemeli
fakat zaten bu ABD Dolar›, Türk Liras›
veya Japon Yeni için de geçerli olan
bir temkinlilik gere¤idir.
Kobiler için f›rsatlar
2010 y›l›nda Türkiye’nin toplam
ihracat›nda AB’nin pay› %46,2
düzeyinde. 2010 y›l›nda Türkiye’nin
AB’ye ihracat›n›n %92,6’s›n› sanayi
sektörleri gerçeklefltirdi: otomotiv ve
yan sanayi, makine, tekstil, beyaz
eflya, elektronik...
Kobilerin bu ticarette pay› giderek
art›yor. 2009 y›l›nda Türkiye’nin
toplam ihracat›n›n yaklafl›k %60’›n›
kobiler gerçeklefltirmiflti. Kobiler
gerçek anlamda ekonomik büyüme
ve istihdam motorular.
AB’de bu alanda son at›l›m Küçük
‹flletmeler Yasas› (“Small Business
Act”) oldu. Kobilerin kamu
kaynaklar›ndan hem teknik bilgi
anlam›nda hem de maddi olarak
daha etkin yararlanmas›, finansmana
eriflimin kolaylaflt›r›lmas›, ar-genin
desteklenmesi ve yeni mevzuatlar
gelifltirilmesi öngörülüyor. TÜS‹AD’›n
da üyesi bulundu¤u Avrupa özel
sektörünün en üst düzey temsil
kuruluflu BUSINESSEUROPE da bu
yasama sürecinde çok etkili oldu.
pazarlar›nda etkili olaca¤› alanlar
aras›nda hizmet sektörlerinin ayr› bir
yeri var. Avrupa’da bu alanda bir
gerileme var. Türkler giriflimci ve
yarat›c› ruhla daha iyi rekabet
edebiliyorlar.
Tabii Türk kobilerin baflar›s› için ana
formül de¤iflmiyor: destekleyici bir
mevzuat ortam›, kay›t d›fl› ekonomi
tuza¤›ndan kurtulmak, cesur bir
finansmana eriflim kolayl›¤› sistemi,
teknolojik yenilikçilik, insan sermayesi
ve marka.
Avrupa genelinde yenilikçilik, “yeflil”
ekonomi ve dijital toplum projelerinin
ön plana ç›kt›¤› bir dönem yaflan›yor.
AB gelece¤in sektörlerine ve
teknolojilerine yat›r›m yap›yor. Türkiye
de AB’nin sadece bugününe de¤il,
as›l gelece¤ine ayak uydurmal›. Bu
bak›mdan dijital ve daha yeflil bir
ekonomiye do¤ru giden yolda yarat›c›
ve yenilikçi projeler Türkiye’deki
kobiler için de önem kazan›yor.
Bunun yan› s›ra, Avrupa Yat›r›m
Bankas› (AYB) Türkiye’deki kobiler
için proje finansman› sa¤l›yor. AYB
bu kredileri yerel bankalar arac›l›¤›yla
kobilere ulaflt›r›yor.
Di¤er bir konu, Avrupa’da yeni
f›rsatlar. Türk flirketlerin AB
17 Bak›fl 116
‹rfan: Patentte s›n›fta kald›k
BAKIfi’›n bu say›s›nda söylefli
sayfalar›m›za, Bursa’n›n
tan›nm›fl sanayici ve
ifladamlar›ndan N. Coflkun
‹rfan’› konuk ettik. Hayat
görüflünü “Tabiat› bozulmam›fl
haliyle özlerim. Aile kutsal bir
yap›d›r, ona gere¤i gibi
davranmak prensibimdir”
fleklinde özetleyen ‹rfan,
söyleflimizde patent ve buluflun
önemine dikkat çekti.
BAKIfi: Özgeçmiflinizi k›saca anlat›r
m›s›n›z?
N. COfiKUN ‹RFAN:1952 y›l›nda Keles’te
do¤dum. Bir ö¤retmen ailenin 3 erkek
çocu¤undan biriyim. 1961 y›l›nda
Bursa’ya geldik. Çünkü Arifiye’de
okuma, ilerleme flans› yoktu.
Hiç unutmam biz tabi küçü¤üz,
a¤abeyim benden 2,5 yafl büyük.
Babam “o¤lum” dedi; “benim imkân›m
burada bu kadar, evimiz, bahçelerimiz
var. E¤er siz okuyacaksan›z, ben
yurdumdan flehre göç ederim sizin
için. Okuyup baflar›l› olaca¤›z sözünü
bana verirseniz buradan göçerim
flehre.” Biz de o küçücük yaflta o sözü
verdik babam›za. Küçük kardeflim de
geldi. fiimdi difl hekimi, Bursa’da
çal›fl›yor. A¤abeyim jeoteknik doktoru
‹ngiltere’de bir flirketin orta¤›. Ve
okuduk hepimiz üniversiteleri bitirdik.
Belli yerlere geldik. Ben Erkek Lisesini
1968 – 1969 döneminde okul birincisi
olarak bitirdim. Ondan sonra da
Makine Mühendisi olmay› çok istedim.
Maalesef o dönem bir flans›zl›k oldu.
Türkiye’de ‹stanbul Teknik Üniversitesi
ve di¤er Teknik Üniversitelere o
zamanlar tek tek s›navla giriliyordu.
Matematik, fizik, kimya vs. derslerinden
s›nava girilerek kazan›l›yordu. Yani her
üniversite s›nav›n› kendi aç›yordu. Ama
bizim dönemimizde ilk defa test
usulüne geçildi. Biz tabi o test usulüne
al›fl›k olmad›¤›m›z için ve o dönemlerde
dershaneler, test kitaplar› falan olmad›¤›
için çok arzulamama ra¤men ‹stanbul
18 Bak›fl 116
Teknik Üniversitesini kazanamad›m,
giremedim. Puan›m yetmedi. Karadeniz
Teknik Üniversitesinde Makine
Fakültesi aç›ld› oraya girdim. Fakültenin
ilk ö¤rencilerindenim. 1969 y›l›nda
girdim, 1974 y›l›nda Makine Yüksek
Mühendisi olarak oradan mezun
oldum. Daha sonra Yedek
Subayl›¤›m›z… ‹nflaat Bafl Mühendisi
olarak, Uluda¤ Üniversitesinin
kuruluflunda bulundum, o günlerde
Bursa Üniversitesiydi san›yorum.
1976 y›l›nda tesisat grubu baflkan›
oldum, 3 y›l çal›flt›m orda.
1979 y›l›nda serbest mühendislik firmas›
kurdum, 1980 y›l›nda ‹NOKSAN A.fi.
Kurucu Orta¤› olarak çal›flma hayat›na
devam ettim. 1982 y›l›nda EV‹NOKS
Firmas›n› (Otel servis ekipmanlar› ve
mobilyas› üretimi), 1992 y›l›nda
POL‹TET Mühendislik ve Taahhüt
firmas›n›, 2002 y›l›nda POL‹TET ve
V‹TEKS Tekstil firmalar›n› kurdum.
Yöneticilikte daima matematiksel
sonuçlara dikkat eden, realist, aç›k
sözlü, samimi yaklafl›mlardan hofllanan
biriyim. Hayat görüflümü “Tabiat›
bozulmam›fl haliyle özlerim. Estetik ve
sanatsal katk›lardan yoksun çözümler
çabuk demode olur. Aile kutsal bir
yap›d›r, ona gere¤i gibi davranmak
prensibimdir” fleklinde özetleyebilirim.
Çal›flma prensiplerim; “Özverili, düzenli,
h›zl›, kararl› ve çok yönlü yenilikçi ama
hiç durmadan yenilikçi yaklafl›mlar›
desteklemektir” diyebilirim.
BAKIfi: Yak›n geçmiflte yaflanan küresel
kriz EV‹NOKS’u nas›l etkiledi?
Halen kriz bitti diyebiliyor musunuz?
N. COfiKUN ‹RFAN: Evinoks,
müflterilerinin ihtiyaç ve beklentilerini,
beklentilerinden daha kaliteli, hatta
beklentilerinin ötesinde ürün ve
hizmetleri sunmaktad›r. Sürekli iletiflim,
iyilefltirme ve verimlilik anlay›fl› ile
teknolojinin tüm imkânlar›n›
müflterilerinin yarar›na sunmak,
yarat›c›l›k kavram› ile bütünleflmifl olan
Evinoks’un tercih sebebi olmas›na
neden olmufltur. Endüstriyel servis
ekipmanlar› alan›nda, en çok ürün
çeflidini tek çat› alt›nda toplayan ve
ald›¤› patent ve sertifikalar› ile
ürünlerinin kalite ve güvencesini
müflterisine sunan Evinoks’un sektörde
farkl› yerde olmas›na neden olmufltur.
Yurt içi ve yurt d›fl› müflteri portföyünü
artt›rm›fl olan Evinoks, yaflanan krize
ra¤men iç ve d›fl sat›fllar›n› %60
oran›nda artt›rm›fl durumdad›r.
Söylefli
BAKIfi: Bursa’n›n ve Türkiye’nin bulufllar
ve patent alma aç›s›nda bulundu¤u yer ve
olmas› gereken durum nedir, iyilefltirilmesi
gereken hususlar nelerdir, düflüncelerinizi
ö¤renebilir miyiz?
N. COfiKUN ‹RFAN: Bursa, kentin
geliflmifl sanayisine ra¤men patent
baflvuru ve tescilinde geri kalm›flt›r.
Türkiye’nin 2’nci büyük ihracat kenti
olarak Bursa’da sanayiciler 2009 y›l›nda
sadece 23 patent onay› alm›flt›r.
Bursa marka, faydal› model tescilinde
4.’üncü, endüstriyel tasar›m ve patent
tescilinde ise 3.’üncü s›rada yer al›yor.
Araflt›rmalara göre kentteki sanayici
en çok patent almada izlenecek
yöntemleri bilmemekten yak›nmakta.
Türkiye, dünya patent s›ralamas› içinde
yok. Türkiye’de milyon nüfus bafl›na
patent üretebilme kabiliyeti y›ll›k 14
adet. Kore için bu say› y›lda 2 bin 500,
Japonya’da ise y›lda 2 bin 600
civar›ndad›r. ABD’de bu say› y›lda
800’e düflmekte. Çin’de 150’li rakamlar
s›n›r›nda. ‹rlanda’n›n bile y›ll›k milyon
nüfus bafl›na patent üretme kabiliyeti
300’dür. Patent, faydal› model ve
tasar›m tescil alanlar›nda yayg›n olan
taklitçili¤e karfl› aç›lan davalar›n uzun
sürmesi de sanayiciler için ayr› bir
sorun niteli¤inde.
‹fl çevreleri, bu süreçte Ar-Ge ve
inovasyon çal›flmalar›na daha çok
yat›r›m yap›lmas› ve üniversitelerde bu
tür bölümler aç›lmas› gerekmektedir.
Toplumca yeni bir e¤itim politikas› ve
bak›fl aç›s› içinde rekabete h›zla
haz›rlanmam›z gerekmektedir. Patent
olmazsa olmaz. Amerika’da her türlü
ayr›nt›n›n patenti var. Patentli ürün taklit
edilmiyor. Patent say›n›z ne kadar fazla
ise de¤eriniz artar.
ilk 3 fley ne olurdu?
N. COfiKUN ‹RFAN: Bir, e¤itimde farkl›
bir politika izlerdim. Sorgucu,
araflt›rmac›, düflünebilen toplum
yetifltirilmeli. ‹ki, dünya topraklar›nda
çok nadir bulunan ve ülkemizde
fazlas›yla mevcut olan madenleri
satmak yerine nihai teknoloji haline
getiririm. Mesela paslanmaz çelik
üretebilece¤imiz halde ithal ediyoruz.
Paslanmaz %100 katma de¤erli bir
üründür.
Üç, ilk iki maddenin oluflturdu¤u alt
yap› ile patentleri ile güçlü, sanayisi ile
markalaflm›fl ülke olunur. ‹sveç gibi bir
ülke haline geliriz. Baflbakan›n da yolda
korumas›z yürüyebilece¤i, yollar›n
kapat›lmadan hareket edece¤i bir ülke
haline geliriz.
Çok h›zl› (5-10 y›l) bir de¤iflim içerisinde
olmal›y›z. Mevcut kaynaklar›m›z
kendimiz iflle hale gelmeliyiz.
BAKIfi: Politet firman›z hakk›nda da bilgi
verir misiniz?
N. COfiKUN ‹RFAN: 1992 y›l›nda kurduk
Politet’i. Politet bana ve eflime ait bir
flirket. Önce mühendislik, müteahhitlik
yap›yordu Politet. 2002 tarihinden
itibaren haz›r giyim iflleri yapmaya
bafllad›. Bugün konfeksiyonda modern
yönetimle yönetilen, Türkiye’de de¤il,
Dünyada parmakla gösterilebilen,
yüksek kalitede üretim yapan ve her
fleyin dijital ortamda, herkesin, her
ürünün barkotla yönetildi¤i bir fabrika.
Konfeksiyonda çok farkl› bir program
uyguluyoruz. Bu program birçok
firmada uygulan›yor MRP program›
ama bizim flirketimizde bir farkl›l›k var.
Çal›flan her kifli, büyük bir dijital
ekranda, flirketin içinde 25 tane büyük
dijital ekran var, bu dijital ekranlarda
üretim hatt›ndaki her kiflinin ismi yazar,
karfl›s›nda da o ürünle ilgili hedef say›
bellidir. Hedefin üstünde ve alt›nda
mavi ve k›rm›z› ›fl›k yanar. Barkodu
okudu¤u ve bir sonrakine üretimi
aktard›¤› anda, oradaki üretim say›s›n›
her saniye görme flans› var. Onu
gördükçe de program her an hedefini
yakalay›p, yakalayamad›¤›n› gösterir.
Üretimin gerisinde, ortas›nda veya
ilerisinde oldu¤unu o kifliye gösterir.
Dolay›s›yla, üretim performanslar›
aç›s›ndan, kiflilerin kendi verimlili¤i
aç›s›ndan ve bunlar›n
de¤erlendirilebilmesi, ölçülebilmesi
aç›s›ndan fevkalade modern bir
yöntem.
Üretim yönetimleri sistemleri d›fl›nda
da do¤rudan do¤ruya, an›nda
bilgilendiren bir sistemle yönetiyoruz.
Bunun çok büyük faydalar›n› gördük.
Dijital ekranlarla birlikte, her saniye,
görüp, okuyup kendi kendinin oto
kontrolünü yapabildi¤i fleklini ben
istedim. Bu program› oturtmak epey
uzun bir zaman sürdü. Bir buçuk y›ldan
fazla zaman ald›. Tepeden t›rna¤a,
yani bir kumafl girdi¤i andan itibaren,
BAKIfi: Sizce Türkiye Dünya’n›n neresinde?
N. COfiKUN ‹RFAN: Refah s›rlamas›nda
81. s›raday›z. Ülkenin kalk›nabilmesi
için kültürel-fikri zenginlik, yarat›c›l›k,
öne geçebilme kabiliyetlerine sahip
nitelikli toplum yarat›lmal›. Refah
seviyesi dengelenmeli. Maddi zenginlik
önemli de¤ildir. Kendi öz kaynaklar›m›z
var. Kültürel miras olmal›, sahip ç›k›lmal›.
BAKIfi: Ülkeyi yönetiyor olsan›z yapaca¤›n›z
19 Bak›fl 116
kesiminden, barkot sistemiyle,
üretiminden, paketlenmesine kadar,
kalite kontrol aflamalar›nda hepsinde
barkotla okutulur. Herhangi bir hata
yakaland›¤› anda, o parçan›n, diyelim
ki kol manfletinde bir ar›za var veya
dikiflinde bir fley var, o parça hangi
kifli taraf›ndan, hangi dakikada üretildi¤i
görülür. Geri döner ve o kifli kendi
hatas›n›, kendi üretim süreçleri
içerisinde düzeltir. Bu çok modern bir
üretim. Eflim makine mühendisi, son
derece titiz ve konfeksiyonda son
derece baflar›l›d›r.
BAKIfi: Çocuklar›n›z var m›?
N. COfiKUN ‹RFAN: ‹ki k›z›m var. Büyük
k›z›m ‹stanbul Teknik Üniversitesi ve
Amerika’daki Newyork Devlet
Üniversitesi Teknoloji Bölümünü bitirdi.
‹ki y›l ‹stanbul’da, iki y›l Newyork’ta
okudu. Her iki Üniversitenin de
diplomas›na sahip. Bir y›l Newyork’ta
staj yapt›. ‹ki y›ld›r da Los Angeles’te
bay – bayan gömlek üreten bir firman›n
moda tasar›mc›s› olarak çal›fl›yor. O
firmaya biz de buradan Bursal› olarak
üretim yap›yoruz Amerika’ya.
Çok fl›k gömlekler yap›yorlar. De¤iflik
fleyler yap›yorlar. Bunun d›fl›nda yine
Türkiye’de çok nitelikli ve yüksek
ücretlerle sat›lan, çok bilenen, büyük
bir grubun üretimini biz yap›yoruz.
Onun d›fl›nda yine ‹ngiltere’de Marks
& Spencer gibi ‹ngiliz firmalar›na
çal›fl›yoruz. Konfeksiyonla ilgili uzun
süreli krizler do¤du. Ama biz bu
krizlerden etkilenmedik. Bu MRP
sayesinde her fley elimizde, hem
maliyet kontrolü, hem kalite kontrolü
elimizde, ayr›ca bunda çal›flanlar da
son derece memnun.
BAKIfi: Bir de EV‹NOKS var. EV‹NOKS’un
öyküsünü de anlat›r m›s›n›z?
N. COfiKUN ‹RFAN: Evinoks firmas› da
1982 y›l›nda kuruldu. Önce ev
araçlar›yla ilgili, mutfak birleflerek, Ev
ve ‹noks kelimesinin birleflmesiyle
olufltu. Biz bafllang›çta Vehbi Bey’le
birlikte kurduk Evinoks’u. Zaman içinde
1995 y›l›nda ortakl›ktan ayr›lmak
durumunda kald›k. Evinoks benim
yönetimimde devam ediyor.
Bugün patent konusunda son 5 y›ll›k
20 Bak›fl 116
patent s›ralamas›nda, ilk 5’in içinde yer
alan ve önümüzdeki y›l bu say›, tahmin
ediyorum daha da yukar›larda yer
alacakt›r. Bu sene 5 tane daha patent
baflvurumuz oldu. Çok önem veriyoruz.
Teknolojik yeniliklere çok önem
veriyoruz. Markaya çok önem veriyoruz.
Tabi bunu destekleyen en önemli
unsur, ürünün kendi farkl›l›klar› ve gücü
olmas› laz›m.
Ürününüzün gücü yoksa, özgünlü¤ü
yoksa, bunu yaln›zca reklamla marka
konumland›rmas› yapamazs›n›z. Geçici
bir süre için belki talep yarat›rs›n›z,
daha sonra bu kaybolur. Biz bugün
‹srail’den, Arap Ülkelerinden, Almanya,
‹ngiltere, ‹talya, Amerika, Kuzey
Amerika, Avrupa Ülkelerinin birço¤una
ihracat yap›yoruz.
Proje ihraç ediyoruz. Yani bir
hastanenin da¤›t›m üniteleri, servis
üniteleri ile ilgili bir proje geliyor,
flekillendiriliyor, çiziliyor, ince detaylara
iniliyor, müflteri isteklerine göre yeniden
flekillendiriliyor ve son flekli verilip,
montaj›n› da yerinde yap›yoruz. Böyle
bakt›¤›n›zda mühendislik hizmeti art›
katma de¤er üreten bir firmay›z.
Kulland›¤›m›z ürünlerin baz›lar› ithal
ürünler söz konusu. Ama markas›yla,
üretimde kulland›¤› malzemelerle,
a¤›rl›kla yerli malzeme kullanan ve
katma de¤er üreten bir firmay›z. Bütün
distribütörlerimiz Evinoks markas›yla
dünyada mal›m›z› sat›yorlar. Zaten
Evinoks çok özgün tasar›mlara sahip
oldu¤u için yani siz ona Evinoks
markas› demeseniz de modelini gören
hemen bu Evinoks’un ürünü diye
herkesin alg›layabildi¤i bir özgün ürün
tasar›mlar›na sahibiz. Ekibime bu
yönden gerçekten teflekkür ediyorum.
Mühendis olarak 36. y›l›m› bitirdim. Bu
kadar süre içersinde hayat›m boyunca
hep iflimle ve evimle ilgim oldu.
Dünyan›n her yerindeki her türlü fuarda,
yaln›zca sektörümle ilgili fuarda de¤il
her fuar› gezerim, fuarda da bin stand
olsun binine de bakar›m nerde ne var
diye. Bir kumafl parças›, bir fleyin kulpu
bir baflka yerde bir cam parçan›n
sehpayla uyumu, içimde yeni ›fl›klar›n
yanmas›na, fikirlerin do¤mas›na sebep
oluyor. Yan›mda bu iflle ilgili, getirilmesi
gereken arkadafllar varsa onlar›
getiririm. Bu bir birikim iflidir tasar›m
meselesi. Sadece e¤itim ve ö¤retimle
olacak bir fley de¤il, e¤itim flart ama
üstünde kendinizin de bir aray›fl içinde
olmas› laz›m. Ummad›¤›n›z bir
dönemde akl›n›za öyle bir flafl fikir gelir
ki bunun üstünde iki üç y›l u¤rafl›rs›n›z,
belki o gün imkânlar yetmez, teknolojik
yeterlilikte yoktur, bir müddet sonra
tekrar dönerim ben ona ve bir kenara
yazar›m üç befl y›l sonra hayata
geçiririm ki patent bizde öyle
do¤mufltur.
BAKIfi: ‹NOKSAN nas›l kuruldu?
N. COfiKUN ‹RFAN: ‹noksan kendi
Söylefli
alan›nda gerçekten bugün Türkiye’deki
mutfak sektörünü çekip götüren, bugün
kutup y›ld›z› diye bahsedilen,
sektörünün lokomotifi diye bahsedilen,
ekol yaratan bir flirket ‹noksan. Sektörde
Türkiye’de 200’e yak›n irili ufakl› firma
vard›r. Hemen hemen her firman›n
do¤uflunda temelinde, ‹noksan’dan ya
çal›fl›p da ayr›lma, ya bir fleyler al›nm›fl
al›nt›lar vard›r. ‹noksan bir afl›lama
firmas›d›r ayn› zamanda. Oda çok
büyük bir marka. Kendi alan›nda ve
uluslar aras› büyük dev rakipleriyle
hem Türk pazar›nda hem de di¤er
pazarlarda iyi bir mücadele veren, iyi
bir yere sahip, teknolojik olarak birçok
ilkleri olan, bir firma.
Say›n Kemal Yamankaradeniz
arkadafllar›m›z ile birlikte kurduk. ‹lk
Baflkan›m›z Say›n Kemal
Yamankaradeniz’di. 8 sene bu
arkadafl›m›z yönetti. 3 y›ld›r da ben
yönetiyorum. Patent hususunda bilgi
ve bilinç yaratmak üzere bu konular›
yayg›nlaflt›rmay› istiyoruz. Ayr›ca
Bursa’da bir taklit müzesi
kurdurulmas›n› sa¤lamak niyetindeyiz.
Burada tabi yerel yönetimler olarak
Belediyemizin, Bursa Ticaret ve Sanayi
Odam›z›n ve Valili¤imizin çok önemli
katk›lar› olmas› gerekir. Bu Türkiye’de
bir ilk olacakt›r.
Bunun ötesinde Dünya’da da çok az
ülkede taklit müzesi var. Taklit Müzesi
ne ifle yarar derseniz; ben bunu Paris’te
gittim gördüm, gezdim. ‹lkokul
ö¤rencilerine bu müzeyi gezdiriyorlar,
oradaki taklidin kötü ve yarat›c›l›¤›n
yeni bir fleyler bulman›n faydalar›
anlat›l›yor. Bunun katma de¤eri
anlat›l›yor. Biliyorsunuz Fransa, Paris’te
En çok önem verdi¤im ürünlerden biri,
caml› döner piflirme cihaz›. Bu cihaz
piflirme tekni¤inde dünyan›n en iyi
cihaz›d›r. fiu anda hala geçmifl ve var
olan aras›nda en iyisidir. Hem yüksek
hijyene sahip, hem yüksek ›s›tma
piflirme verimlili¤ine sahip, hem yüksek
oranda homojen ve lezzetli piflirme
tekni¤ine sahip bir üründür. Bizim bu
konuda afla¤› yukar› 3 – 4 y›ll›k bir
deneyim ve çabam›z oldu. Say›n Yavuz
‹skendero¤lu ile de fiili olarak
kullan›mda neler olmas› gerekti¤i
fleklinde ciddi çal›flmalar›m›z oldu.
Ondan da destek ald›k. Ürün kendisine
patentlidir ama içinde ayr›ca 2 – 3 tane
daha patent bar›nd›r›r. Yani çok
fonksiyonlu bir üründür. Gerçekten
gurur duyaca¤›m›z bir üründür. Bir
Türk firmas›n›n en iyisini üretmesi çok
gurur duyulacak bir olayd›r. Bunda
benim pay›m›n büyük olmas› da flahsen
mühendis olarak beni her zaman mutlu
etmifl ve sevindirmifltir.
BAKIfi: Ayn› zamanda Uluslararas› Patent
Birli¤i’nin baflkanl›¤›n› yap›yorsunuz.
Uluslararas› Patent Birli¤i’ni anlatabilir
misiniz?
N. COfiKUN ‹RFAN: Baflkanl›¤›n› yapt›¤›m
Uluslararas› Patent Birli¤i, Bursa’da
kurulmufl, Bakanlar Kurulunun özel
izniyle kurulmufl, yurt d›fl› iliflkilerini
do¤rudan do¤ruya yapabilen bir
birliktir. Dernek gibi alg›lanabilir ama
bir dernek de¤il, özel statü ile kurulmufl
bir birliktir. Çeflitli sanayici
arkadafllar›m›z, Say›n Mevci Ergün,
21 Bak›fl 116
Söylefli
markalar, modalar dünyas›. Burada 5
y›lda üretti¤iniz bir ürün, vitrinlerde 50
y›la yak›n sat›l›yor. 1’e 10 katma de¤er
kazand›r›l›yor. Markan›n oluflmas›nda
ve bunlar›n korunmas›nda yine Patent
dedi¤imiz fikri ve mülkiyet haklar›n›n
korunmas› ve yayg›nlaflt›r›lmas› ile ilgili
çal›flmalar› biz toplumla, iflletmelerle
paylaflarak, gelifltirmeye çal›fl›yoruz.
Ayn› zamanda Türk Patent
Enstitüsünün açm›fl oldu¤u s›navlar
için Patent ve Marka ile ilgili insan
yetifltirmek üzere haz›rl›k kurslar›
aç›yoruz.
Çal›flmalar›m›zda flirketlerden gönüllü
olan insanlardan oluflan çal›flma
gruplar›m›z var. Onlar patent ve tescille
ilgili, marka ve hukuksal derinliklere
iniyorlar. Burada iflletmelerimizin daha
çok ilgi göstermelerini arzu ediyoruz.
60 üyemiz var ama ben Bursa gibi bir
sanayi kentinde, Türkiye’de ihracat
ikincisi olan sanayi kentinde, 150 – 200
üyemizin olmas›n› arzu ediyoruz. Bu
üyelerin iflletmelerindeki elemanlar›n›
burada e¤itmek ve patent bilincini
oluflturmak, gelifltirmek ve artt›rmak
istiyorum.
Bir projemiz de Bulufl Fuar› aç›lmas›.
Say›n Valimiz bu konuda çok büyük
destek verdi. Say›n Valimizin
Baflkanl›¤›nda, Vali Yard›mc›lar›m›zla
birlikte, yine Bursa Ticaret ve Sanayi
Odam›z, Belediyemiz, Sivil Toplum
Örgütleri temsilcileriyle birlikte iki toplant›
yap›ld›. En k›sa zamanda Bursa’da bir
Bulufl Fuar› aç›lmas› yönünde
çal›flmalar yap›yoruz. Biraz yavafl
ilerliyor ama bir kere yol ald›ktan sonra
gerisinin gelece¤ine inan›yorum. Bu
da Türkiye’de bir ilk olacakt›r.
Almanya’da bir Bulufl Fuar›’n› ziyaret
ettim. Lumberk flehrinde. Lumberk
küçük bir flehir fakat buluflçuluk
anlam›nda bir zemin oluflturmufl. Bu
sene fuar›n 73.cüsü yap›lacak. Burada
ö¤renci kategorisi var, amatörler
kategorisi var, profesyoneller kategorisi
var, üniversiteler kategorisi var, fakat
her kategoride de¤iflik ödüller veriliyor.
Küçük yaflta ö¤renciler, buluflçulu¤a
al›flt›r›l›yor. Onlar›n ayn› zamanda belirli
bir arenada sunum içinde kamuoyuna
22 Bak›fl 116
tan›t›lmas›, flereflendirilmesi ve
gelece¤in bulufllar›na altyap›
haz›rlamas› çok önemli ve güzel bir
çal›flma. Bizde, Bulufl Fuar›nda böyle
yar›flmalar›n da yap›lmas›n› ve
önemsenmesini çok arzu ediyoruz.
Patent Birli¤i olarak bizim patent
karnemize gelince Bursa’dan bafllarsak
e¤er, 2009 y›l›nda 23, 2010 y›l›nda 27
patent tescili var Bursa’da al›nm›fl.
Tescil derken bu incelemeli patent tabiî
ki. ‹ncelemeli patent flu demek; bir
buluflun bir y›ll›k ön araflt›rma raporu
ile e¤er dünyada yenilik oldu¤u ön
tespitlerle, yap›labiliyorsa o süreç
içersinde hangi ülkelerde bu
buluflunuzu tescil edilmesini
istiyorsan›z, tek tek o ülkelerle ilgili
seçiminizi yap›yorsunuz, o ülkelere
göre de maliyetler ç›k›yor ortaya.
Buradaki tescili için Türk Patent
Enstitüsüne müracaat ediyorsunuz, bir
y›l içinde de Avrupa Patent
organizasyonuna baflvuruyor ve
d›flar›daki ofisler Avusturya Patent
ofisiyle, Rusya Patent Ofisi arac›l›¤›yla
tescil yoluna gidiyorsunuz. Ama her
ülkede ayr› ayr› tescil ediliyor. E¤er bir
fley patent olarak tescil edilmiflse, siz
istedi¤iniz ülkede edinebilirsiniz o
önemli de¤il ama tüm Dünyada farkl›
ve ilk defa kurulmufl bir fley midir onun
araflt›r›lmas› mutlaka yap›l›yor ve o
dünyada ilk oluyor.
Yani Bursa’n›n dünyada tescil edilen
ilkleri 2010 y›l› itibariyle 27 adet. Burada
Evinoks’un 3 adet patenti var. Bu sene
5 tane daha ekleniyor. Tabi tescil süreci
bir y›l içinde bitme. En az 2 – 3 y›l› aflk›n
süreler oluyor. Önümüzdeki 2 – 3 y›l
içersinde Evinoks’un kendine ait 10
adet uluslararas› patente sahip
olaca¤›n› düflünüyorum.
Türkiye’de ‹stanbul 1. S›rada, 250 küsür
civar›nda patentle, Bursa’n›n 27. ‹kinci
s›rada Ankara var, Bursa’dan sonra
da ‹zmir dördüncü s›rada geliyor.
Toplam Türkiye’nin tescilli patent say›s›
2009 y›l› itibariyle yanl›fl hat›rlam›yorsam
547 civar›nda. Bunlar Türk firmalar›na
aittir. Fakat yabanc› firmalar›na ait
patent tescilleri 5.500 civar›nda. Bunlar
dünyada oldu¤u gibi burada yani
Türkiye’de de al›nan koruma patentleri.
Türklerin kendi bulup yapabildikleri ise
2009 y›l› itibariyle 457 civar›ndad›r. Çok
küçük rakamlar. Bu rakamlar›n küçük
oldu¤unu flöyle anlatay›m; sadece
Alman Philips firmas›n›n 2.000 tane
patent tescili var. Yani bir Philips firmas›
2.000 patent al›yor, 72 milyon nüfuslu
Türkiye toplam 547 civar›nda. Bu ne
kadar daha önümüzde al›nacak yol
oldu¤unu gösteriyor.
BAKIfi: Bize zaman ay›rd›¤›n›z için teflekkür
ederiz.
Panel
Bursa 4 üniversiteyi kaldırır
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i (BUS‹AD) taraf›ndan
'Nas›l bir teknik üniversite
istiyoruz?' konulu panel
düzenlendi. Panel, 9 Kas›m
2010 Sal› günü saat 16:30 ‘da
BUS‹AD Evi’nde gerçeklefltirildi.
anele; YÖK Üyesi Prof. Dr. Atilla
Erifl, Anadolu Üniversitesi Rektör
Yard›mc›s› Prof. Dr. Hasan
Mandal, Uluda¤ Üniversitesi
Mühendislik ve Mimarl›k Fakültesi
Dekan› Prof. Dr. ‹rfan Karagöz, Global
Education flirketi kurucusu Prof. Dr.
Ruhi Kaykayo¤lu konuflmac› olarak
kat›ld›.
P
önemli bir de¤er kazand›raca¤›na
iflaret ederek, "Buradan ç›kan
sonuçlar› yetkililere sunaca¤›z. Bizim
kaynaklar›m›z s›n›rl›. Oysa bu
kaynaklar› çok iyi kullanmal›y›z.
Sanayinin eleman ihtiyac› var. Vas›fl›
eleman için üniversiteler önemli.
Teknik üniversite Bursa'ya gerekliydi"
dedi.
Panelin aç›l›fl›nda konuflan BUS‹AD
Yönetim Kurulu Baflkan› Arif Özer,
Bursa Teknik Üniversitesi'nin flehre
BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan
Yard›mc›s› Oya Coflkunöz Yöney de
flu konuflmay› yapt›:
23 Bak›fl 116
“BUS‹AD olarak dünyadaki de¤iflim
ve geliflmeleri yak›ndan takip ederek
ifl dünyas›n›n araflt›rma, gelifltirme,
inovasyon faaliyetlerini artt›rmas›,
teknoloji üreten ve hatta ihraç eden
bir konuma gelmesi için sanayi ve
üniversite iflbirli¤inin sürekli
gelifltirilmesini hedefliyoruz.
BUS‹AD olarak, kurulufl aflamas›ndaki
üniversitemizden beklentilerimizi çok
özetle flu flekilde s›ralayabiliriz;
- Sanayiciler olarak ilk beklentimiz
“yenilikçi bir üniversite”dir,
- Üniversite, gelece¤in ihtiyaçlar›n›
göz önüne alan, sanayi ile iç içe olup
sinerji yaratan, üniversite-sanayi
iflbirli¤ini en verimli flekilde yönetecek
yap›ya sahip olmal›d›r,
- Üniversite, dünya literatürünü ve
teknolojiyi takip ederek mükemmeliyet
merkezlerini yönetebilecek
donan›mda olmal›d›r,
- Üniversitede, de¤iflimi tetikleyecek
inovatif araflt›rmalar için, öncelikli ve
a¤›rl›kl› olarak, “yüksek lisans” ve
“doktora” programlar›na önem
verilmelidir, ARGE çal›flmalar›
aç›s›ndan sanayicilerimizle en yüksek
iflbirli¤ini sa¤layacak flekilde
donan›m› kavuflturulmal›d›r.
- Üniversitede, ça¤dafl bir ‹ngilizce
ö¤retimi hedeflenmeli, günün
teknolojilerine uygun derslik ve di¤er
araç gereçlerle e¤itim
desteklenmelidir.
Davetimizi kabul ederek “panelist”
olarak aram›zda bulunan çok de¤erli
akademisyenler var. YÖK üyesi Prof.
Dr. Atilla ER‹fi, Anadolu Üniversitesi
Rektör Yard›mc›s›, Prof. Dr. Hasan
Mandal, Uluda¤ Üniversitesi
Mühendislik-Mimarl›k Fakültesi
Dekan›, Prof. Dr. ‹rfan Karagöz ve
Global Education Ltd. fiti. kurucusu
ve CEO’su Prof. Dr. Ruhi Kaykayo¤lu.
Panelimizin, Bursam›z için fayda
sa¤lamas›n› diliyorum.”
24 Bak›fl 116
Panelde, Dünya’da yeni nesil
üniversitelerin duvarlar›n› kald›rd›¤›n›
dile getiren Global Education Ltd.
fiti. kurucusu ve CEO’su Prof. Dr.
Ruhi Kaykayo¤lu ise, "Bu
üniversitelerden biri de Bursa'da
olmal›. Biz Bursa'da duvars›z
üniversite istiyoruz. Üniversiteler art›k
sanayinin ihtiyac›n› karfl›lamal›.
Donan›ml› ve sanayinin problemlerine
cevap verecek gençleri sektöre
kazand›rmak üniversitelerin en önemli
görevidir. Bursa kendini ispatlad›"
diye konufltu.
YÖK Üyesi Prof. Dr. Atilla Erifl de,
Bursa'n›n 4 devlet üniversitesini
kald›rabilece¤ini dile getirdi. Bursa'da
vak›f üniversitesinin olmay›fl›n›n
önemli bir eksiklik oldu¤unun alt›n›
çizen Erifl, "Bursa'ya ikinci üniversite
kuruluyor. Asl›nda Bursa 3 ya da 4
üniversiteyi bile kald›r›r. Art›k Bursa'ya
vak›f üniversitesi flart. Bu zamana
kadar Bursa'da vak›f üniversitesinin
kurulmamas› büyük eksiklik. Daha az
potansiyele sahip di¤er flehirlerde
vak›f üniversiteleri kuruldu" ifadelerini
kulland›.
Kurulmas› planlanan Bursa Teknik
Üniversitesi'nde olmas› gereken her
özelli¤in bulundu¤unu kaydeden Erifl,
2 bine yak›n kadroya sahip
üniversitenin baflar›l› olmas› için
herkesin elinden geleni yapmas›n›
istedi.
araflt›rmalar yap›larak en yüksek
düzeyde bilginin üretildi¤i ve yay›ld›¤›,
buna paralel olarak e¤itim-ö¤retimin
faaliyetleri ile bilginin ö¤rencilere
aktar›larak yetiflmifl insan gücü
ihtiyac›n›n karfl›land›¤› ve topluma
katk› sa¤land›¤› kurumlard›r.
Günümüz dünyas›nda ve rekabetçi
ortamda üniversitelerden beklenen
ve gittikçe artan bir talep bilgi üretimi
ve yetifltirilen insan gücüyle bir an
önce ekonomik geliflmeye ve yeni ifl
imkanlar›na katk›da bulunmalar›d›r.
Hal böyle olunca özellikle baflar›l›
olan ABD üniversitelerinin gittikçe
özel sektör mant›¤› ile birer iflletme
gibi yönetildi¤ini görüyoruz. Bu hem
üniversitelerin kamu ve özel sektörle
iliflkilerin artmas›na hem de kaynak
sorununa bir çözüm getirmifltir.
Sonuçta da bilgi üretimi ve teknolojik
geliflim h›zlanm›fl inovasyon ve patent
faaliyetleri artm›flt›r. Ancak bu
geliflimin sürekli ve do¤as›nda gitmesi
için temel araflt›rmalara devam
edilmesi ve sa¤lanan özgür çal›flma
ortam›na zarar verilmemesi
gerekmektedir.
Prof. Dr. ‹rfan Karagöz ise flu
konuflmay› yapt›:
Dünya’da yap›lan kamuoyu
araflt›rmalar› ve piyasa analizleri
yüksek ö¤renime talebin artarak
devam edece¤ini göstermektedir.
Çünkü yüksekö¤renimin büyümeyi
tetikleyece¤i, ekonomik geliflmeyi
art›raca¤›, toplumda bilinçlenmeyi
art›raca¤›, üretimin daha verimli hale
gelmesine vesile olaca¤›
düflünülmektedir.
“Bilindi¤i gibi, kelime anlam› evren
kent olan üniversiteler ilim yuvalar›d›r.
Özünde bilim insan›n›n bilim için
çal›flmas›, elde edece¤i sonuçlar›
insanl›¤›n hizmetine sunmas› yatar.
Bunun için de kendisine özgür,
bask›dan uzak bir ortam›n sa¤lanmas›
gerekir. Günümüzde üniversiteler,
sa¤lanan özgür ortamda bilimsel
Türkiye’de de benzer bir durum
vard›r. Üstelik ülkemizde genç
nüfusun fazlal›¤› yüksek ö¤renime
talebi daha da art›rmaktad›r.
Dolay›s›yla daha fazla üniversite
aç›lmas› talebi do¤ald›r. Kald› ki
dünyada geliflmifl ülkelerle mukayese
edildi¤inde ülkemizdeki üniversite
say›s›n›n düflük oldu¤u görülecektir.
Panel
Bursa sahip oldu¤u nüfusu, sanayi,
tar›m ve ekonomisindeki geliflmifllik
seviyesi aç›s›nda en az üç üniversite
olabilecek bir flehirdir. Bu
üniversitelerden birinin teknik
üniversite olmas› gerekliydi. Bu
bak›mdan Bursa’da ikinci bir
üniversite olarak teknik üniversite
aç›lmas› çok do¤ru ancak ayn›
zamanda çok gecikmifl bir karard›r.
Mevcut yap›laflmas› tart›fl›labilir olsa
da bu karar›n al›nmas›nda eme¤i
geçenleri kutlamak gerekir.”
Panelin bir di¤er konuflmac›s› olan
Prof. Dr. Hasan Mandal ise,
konuflmas›nda flu görüfllere yer verdi:
“Nas›l bir Bursa teknik üniversite
olmal› derken üçüncü nesil veya
üçüncü kuflak üniversite dedi¤imiz,
üniversitelerden beklenen mezun
niteli¤inde yenilikçi ve giriflimci
mezunlar için diye ben o bafll›¤›
kulland›m. Tabi burada tüm
arkadafllar›m›z ortak ç›karlar›ndan bir
tanesi bu olacak. Yenilikçi mezunlar
için nas›l bir üniversite olmal›?
Yenilikçi ve giriflimci bir mühendis
veya insan kayna¤›, hangi disiplinden
olacaksa olsun bunu söyleyebilmek
için gerçekten küresel boyutta
bakabilmesi laz›m. Ve benim burada
konuflaca¤›m büyük ço¤unluk ülke
gerçeklerinde ve örnek derseniz soru
cevap k›sm›nda daha fazla örnek
verebilme lüksüne sahibim. Zaman
k›s›nt›ndan dolay› belki biraz h›zl›
geçece¤im ama bunlar bizim küresel
sorunlar›m›z. Küresel derken yani
kürenin dünyan›n küresel sorunlar›.
K›rm›z›yla iflaretlenmifl olanlarda
bugün yüksek kurulda kabul edilmifl
say›n baflbakan›n ülkemizin en yak›n
zamanda acilen tüm ülke bununla
ilgili çal›fls›n dedi¤i, g›da su ve temiz
enerji. Ve tabloya bakt›¤›m›zda her
alan bugün de¤ilse de yak›n
zamanda ülkenin öncelikli konular›
aras›nda olacak konuda.
Üniversitelerin türlerine bak›ld›¤›
zaman birinci nesil, ikinci nesil,
üçüncü nesil üniversiteleri
konufluyoruz. Bunlar›n aras›nda
ç›kt›n›n ne oldu¤una bakarsak önce
e¤itim odakl›, daha sonrada ikinci
nesil üniversitelerde araflt›rma,
üçüncü nesilde de yenilik ve
inovasyon. Ama bunlar› hepsi bir
bütün. Bu yans› ile bafllayaca¤›m ve
bu yans› ile bitirece¤im ve bunlar›n
aras›ndaki nedir soru iflaretini Bursa
teknik Üniversitesi bunu çözebilir mi
diye, katk›da bulunabilir mi diye, ki
tek bafl›na bunu çözmesi mümkün
de¤il, onlar› bulmaya çal›flaca¤›m.
Dolay›s›yla bu üniversitenin üç
fonksiyonu ve oklar› da karfl›l›kl›
koydum, bunlar tek bafl›na yap›lacak
fleyler de¤il. Bir üniversite kendi
bafl›na araflt›rma yapaca¤›m diyorsa,
kendi bafl›na e¤itim yapaca¤›m
diyorsa bu üçüncü nesil bir
üniversiteyim diyorsa, bu üç ad›m›
kesinlikle düflünmesi gerekiyor. Ve
dünya gerçeklerine olaylar bazen
hep bat›dan veya yak›n çevremizden
örnek almaya çal›fl›yorum, yüksek
ö¤retim kurulundan bir özelefltirme
yap›ld›¤›nda rapor 2004 y›l› raporu
ama hala Avrupa Birli¤i
Komisyonunda geçerli ama flunu
söylüyor üst düzey exper kurulu, bir
taraftan bilim ve e¤itimin toplum temel
problemlerimizin büyük ço¤unlu¤unu
çözmesi beklenirken, di¤er taraftan
bunun verimli olarak yerine
getirilmesinde kütle kayb› olumsuzluk
sapland›. Dolay›s›yla gerçekten
yüksek ö¤renim kurumlar›na olan
yüksek bir beklenti var fakat ayn›
zamanda da bir kayb› var. Gerçekleri
göz önüne koymakta fayda var
sadece bu ülkenin de¤il evrensel
boyutta da yüksek ö¤renim kuruluna
gerçekten fluan özellikle üçüncü öz
görevi olan yenilikçilik, yapt›¤›
çal›flman›n daha do¤rusu kullan›labilir
bilgi diyorum üreticiler bilginin
kullan›labilir bilgi olmas› için bir gayret
ve çaba içerisinde. Biraz daha
yak›n›m›zda yine Avrupa ve bizimde
Avrupa ‹mza Haklar›m›z alt yap› ve
kültür alan› oluflturulmas› bizim
gerçekten üniversitenin oluflumunda
yüksek ö¤renim sisteminde kabul
etsin etmesin bunun alt›na imza
atarak bafll›yor. Çünkü bunun yüksek
ö¤retim kurulu alt›na imza atm›fl, Milli
E¤itim Bakan› imza atm›fl ve 2010 ve
sonras›nda Polonya finali kapsam›nda
Avrupa yüksekokulu alan› oluflturmas›
için öncelikle ve ö¤renme sisteminin
de¤ifltirilmesi. Yani art›k hocan›n
merkezden ç›k›p ö¤rencinin merkeze
yerleflebilece¤i bir sistem. Bu
gerçekten ülke boyutunda az çok
35lerin bafl›nda yer al›yor
yüksekö¤retim kurulunda zor bir
süreç çünkü yüksekö¤retim
sürecinde baflar›n›n öncesi var.
Geleneklerimiz kültürlerimiz var
baz›lar› bunlar›n çok güzel ama
baz›lar› da en baflta inovasyonu yok
edeci flekilde gelifltirilmifl. Öncelikle
ülke ç›karlar›na adapte edilmifl
ö¤renim sistemi ülkenin öncelikli
gündemi.
Bizim çok al›flagelmedi¤imiz hatta
örnekler bile vermeye çekindi¤imiz
veya veremedi¤imiz konu e¤itimin
s›n›rl› olmad›¤› ve dolay›s›yla bilim
formal laboratuarlar yeterliliklerinin
formal e¤itime tan›nmas›. Dolay›s›yla
sanayi ile üniversitenin ifl birli¤inin
en önemli eksiklerinden bir tanesi
budur. Bu sa¤lamda sürekli
gerçekten üniversite sanayi ifl
birli¤inin önü aç›lacakt›r. Bu konuda
da yüksek ö¤retim kurumlar›n›n kendi
bafl›na yapaca¤› bir fley yok.
Gerçekten yasal düzenlemeler
gerekiyor.”
25 Bak›fl 116
Eker: Krizin bitti¤ini söyleyebiliriz
Süt ve süt ürünleri sektörünün
lider kurulufllar›ndan EKER Süt
Ürünleri G›da Sanayi ve Ticaret
A.fi’nin genç Genel Müdürü
Ahmet Eker’i söylefli
sayfalar›m›za konuk ettik.
Küresel krizin bitti¤ini söyleyen
Ahmet Eker, “Krizi en az hasarla
kapatan ülkelerden birisiyiz”
dedi.
BAKIfi: Özgeçmiflinizi k›saca anlat›r
m›s›n›z?
AHMET EKER: 28 Aral›k 1973 tarihinde
Bursa’da do¤dum. ‹lkö¤renimimi
Bursa’da Özel ‹nal Ertekin Okulu’nda
tamamlad›ktan sonra ikincilik
derecesiyle girdi¤im Amerikan Robert
Koleji’nde orta ve lise ö¤renimimi
bitirip 1992 y›l›nda yüksek tahsilimi
yapmak üzere Amerika’ya gittim.
Amerika’da Lehigh Üniversitesi’ndeki
Bilgisayar Bilimleri konusundaki lisans
e¤itimimi 1996’da tamamlayarak yine
ayn› üniversitede ‹flletme üzerine
yüksek lisans yapt›m.
1996 y›l›nda babam Altan Eker’in
beklenmedik kayb›ndan sonra, aile
firmas› olan Eker Süt Ürünleri A.fi.’de
Genel Müdür olarak üstlendi¤im
görevimi halen sürdürüyorum. Evli
ve 2 çocuk babas›y›m. Bafll›ca
hobilerim aras›nda kayak ve yelken
sporlar› bulunuyor.
BAKIfi: Firman›z›n geliflimi, ortakl›¤›n›z,
üretim konusu ve kapasitesi hakk›nda bilgi
verir misiniz?
AHMET EKER: Bursa’da 1977 y›l›nda
bir aile flirketi olarak kurulan firmam›z
2006 y›l›nda Frans›z Andros Grubu’na
dahil süt ürünleri firmas› Novandie ile
yüzde 50 oran›nda ortakl›k yaparak
büyümesine ivme katt›. Bu ortakl›k
sayesinde 2007 y›l›nda Türkiye’de
sütlü tatl› grubu oluflturarak sektörde
bir ilke imza att›k. Böylece sak›zl›
muhallebi, supangle, keflkül, sütlaç,
26 Bak›fl 116
f›nd›kl› krem flokola, tavukgö¤sü ile
Eker marka sütlü tatl›lar sofralardaki
yerini almaya bafllad›. 2011 y›l›
içerisinde yeni çeflitlerin de üretimine
bafllayaca¤›z.
Türkiye’nin süt endüstrisinde
teknolojisi en yüksek birkaç
fabrikas›ndan birini bu y›l faaliyete
sokmaya haz›rlan›yoruz. Bursa
Mustafakemalpafla’da 120 dönümlük
arazi içinde 25 bin metrekare kapal›
alana sahip yeni fabrikam›z›n inflaat›
sürüyor. 30 milyon Euro tutar›ndaki
yat›r›mla flu anda 200 ton/gün olan
günlük süt iflleme kapasitemizi ürün
grubuna göre de¤ifliklik göstermek
üzere 600 ton/gün kapasiteye
ç›karaca¤›z. Kapasite art›fl›yla birlikte
yeni pazarlar yarat›lmas› halinde flu
an 630 olan çal›flan say›m›z›n, 3 y›l
içinde yüzde 30 civar›nda artaca¤›n›
düflünüyoruz. Tesisimiz; al›nan
ekipmanlar, kullan›lan teknoloji ve
proses hatlar›yla Türkiye’nin en
yüksek teknolojisine sahip
iflletmelerinden biri olacak.
2011 y›l›n› bir yandan yat›r›m, di¤er
yandan da sat›fl ve pazarlama a¤›n›
tamamlayarak geçirmeyi planl›yoruz.
Kurmaya bafllad›¤›m›z cep depolarla
bu y›l›n sonunda Türkiye nüfusunun
yüzde 70’ine ulaflmay› hedefliyoruz.
Söylefli
fiu anda ‹stanbul’da iki, Ankara, ‹zmir
ve Bursa’da birer olmak üzere Türkiye
genelinde 5 bölge müdürlü¤ümüz;
Adana, Antalya, Konya, ‹zmit,
Samsun, Kayseri, Eskiflehir, Mu¤la
ve Bodrum’da ise cep depolar›m›z
bulunuyor. Açaca¤›m›z cep depolarla
da¤›t›m a¤›m›z› geniflletmeyi ve
da¤›t›m anlam›nda avantaj sa¤lamay›
hedefliyoruz.
BAKIfi: Yer ald›¤›n›z sektörün özellikleri
nelerdir, rakipleriniz kimlerdir, Türkiyedeki
konumunuz nedir?
AHMET EKER: Sütün temin
edilmesinden tüketicinin raftan ürünü
almas›na kadar geçen süreç oldukça
meflakkatli. Bu yüzden de çok iyi
planlanmas› gerekiyor. Bu döngü
günlük olarak devam ediyor. Yani süt
her gün süt toplama merkezlerinden
temin edilip fabrikaya ulaflt›r›l›yor.
Fabrikada gerekli mikrobiyolojik
incelemeler yap›ld›ktan sonra
üretilecek ürünler günlük olarak talep
edilen miktarlar›na göre paylaflt›r›l›yor
ve süt ürünlerine dönüfltürülüyor.
Daha sonra da bu ürünler so¤uk hava
depolar›ndan so¤utuculu araçlara
yüklenerek bölgelere, oradan da
müflterilere ulaflt›r›l›yor. Tüm bu süreç
her gün ayn› flekilde devam ediyor.
Dolay›s›yla bu süreçle bafl
edebilmenin en önemli noktas›; sahip
oldu¤umuz planlama ve sistem alt
yap›s› ile konusunda uzman insan
kayna¤› gücümüz.
100 farkl› ürün çeflidini, 200 civar›nda
frigofrik da¤›t›m arac›yla 10 bine yak›n
sat›fl noktas›na günlük olarak
ulaflt›r›yoruz. Bizim sektörümüzde
da¤›t›m, sat›fl ve pazarlama fazlas›yla
iç içe; bu nedenle kaliteli ürünü,
uygun fiyata tüketiciye ulaflt›rmak için
sat›fl ve da¤›t›m operasyonunu da iyi
yönetmek, verimlilik için öncelikli bir
flart.
Eker’in sektörde bilinen bir firma
olmas›na en büyük katk› sa¤layan
ürünü ise “Ayran”.
Y›llard›r de¤iflmeyen lezzeti, k›vam›
ve kalitesiyle Türkiye’nin en be¤enilen
ayran› olma özelli¤ini koruyor. Bu
nedenle markam›z ayranla
özdefllemifl durumda. Ayran
tüketiminde Türkiye’de yüzde 10’a
yak›n bir pazar pay›m›z var. Tabi yeni
ç›kan sütlü tatl›lar›m›z da Eker’in ulusal
anlamda marka bilinirli¤ini artt›rmada
önemli rol oynuyor.
Eker’in ev içi tüketim haricinde
yerinde tüketim noktalar› olarak tabir
etti¤imiz restoran, fast food, lokanta
gibi ev d›fl› tüketiminde de güçlü bir
pazar pay› var. Ayran›m›zla
Türkiye’nin 2. büyük firmas›
konumunda bulunuyoruz.
BAKIfi: Türkiye'de sektörünüzün gelece¤i
hakk›ndaki düflüncelerinizi ö¤renebilir
miyiz? Sektörün s›k›nt›lar› var m›,
sürdürülebilirlik aç›s›ndan hükümetten
beklentileriniz nelerdir?
AHMET EKER: Türkiye’de süt
endüstrisinin en büyük sorunu kay›t
d›fl›, merdiven alt› yap›lan sat›fl. 10
milyon ton civar›nda üretilen y›ll›k süt
miktar›n›n yüzde 40’› aç›k süt/sokak
sütü olarak sat›l›yor, yüzde 35’i ise
ne denli uygun flartlarda üretim
yap›ld›¤› bilinmeyen mand›ralarda
üretiliyor. Kay›t alt›ndaki modern
iflletmelerde ifllenen süt miktar› ise
yüzde 25 civar›nda.
Ayr›ca Türkiye’de sütün kalitesiyle
ilgili bir tak›m problemler söz konusu.
Modern çiftliklerde yap›lan hayvan
yetifltiricili¤i ülkemizde henüz yayg›n
27 Bak›fl 116
de¤il. Dolay›s›yla çi¤ sütün ortalama
kalitesi bakteri say›s› aç›s›ndan
oldukça düflük, bu da ürünlerin
kalitesini olumsuz etkiliyor. Tek bir
merkez yerine köylerden toplanan
sütlerin kalitelerinde ayn› standart
sa¤lanam›yor. Bu durum ayn›
zamanda süt al›m› için navlun
maliyetlerinin de oldukça
yükselmesine neden oluyor. Üreticiye
yeterli bilinçlendirme çal›flmalar›
yap›lm›yor. Hayvanlara yap›lan
antibiyotikli i¤neleri veteriner
kontrolünde yapan üretici çok az.
Ayr›ca antibiyotikli gelen süt e¤er
üretici taraf›ndan süt toplama
sorumlular›na söylenmeyip di¤er
sütün içine kar›flt›r›l›rsa hepsi
kullan›lamaz hale geliyor. Biz bunu
önleyebilmek ad›na antibiyotikli sütü
de üreticiden alarak ayr› bir yerde
topluyor ve fabrikaya geldi¤inde de
üretime sokmadan döküyoruz.
Son dönemde hükümetimiz
hayvanc›l›¤›n geliflmesi için büyük
çaba gösteriyor. Özellikle geçen y›l
bafllayan k›rm›z› et krizi ile piyasaya
müdahale eden devlet, hayvanc›l›¤›n
geliflmesi için Ziraat Bankas›
hayvanc›l›k kredilerinin faizini yüzde
0’a çekti. Bu destek hayvanc›l›k
yat›r›mlar›n›n önünü açt›. Önümüzdeki
y›llarda bu yat›r›mlar›n etkisini
görmeye bafllayaca¤›z. Hem sütün
maliyeti düflecek hem de kalitesi
artacak. Bu konuda hükümetimizden
beklentimiz; k›sa vadeden çok, uzun
vadeli politikalara daha fazla mesai
harcamas›.
Sektörün en önemli konular›n›n
bafl›nda “g›da güvenli¤i” geliyor. Bu
konu toplum sa¤l›¤› aç›s›ndan,
dolay›s›yla Eker için oldukça önemli
ve hassas bir konu. Bu konuda Eker
Süt Ürünleri olarak G›da Güvenli¤i
Yönetim Sitemimizi Uluslararas›
Standartlara tafl›yarak TS EN ISO
22000 belgesini ald›k.
BAKIfi: Yak›n geçmiflte yaflanan küresel
kriz firman›z› nas›l etkiledi? Halen kriz bitti
diyebiliyor musunuz?
AHMET EKER: Ülke olarak daha önce
yaflam›fl oldu¤umuz büyük krizler,
bizi son küresel krizle bafl etme
konusunda güçlendirdi. Ayr›ca
Türkiye’nin içinde bulundu¤u
ekonomik istikrar da bu krizden fazla
etkilenmememizi sa¤lad›.
28 Bak›fl 116
Bu nedenlerle krizi en az hasarla
kapatan ülkelerden birisiyiz. Ancak
özellikle otomotiv ve tekstil sektöründe
krizin etkileri çok daha fazla hissedildi.
2010 y›l›nda krizin etkileri bitmeye
bafllad› ve tekrar h›zl› büyüme
trendine girildi. 2011 y›l›nda
büyümenin devam edece¤ini
öngörüyoruz. Krizin bitti¤ini
söyleyebiliriz.
Türkiye bu krizden gerçekten aln›n›n
ak›yla ç›kt›. Faizler yüzde 7-8’lere
düfltü, bankalar›n TL olarak verdi¤i
kredilerin vadesi artmaya bafllad›.
Sanayici son 20 y›ld›r TL cinsinden
uzun vadeli kredi kullanam›yordu.
Art›k bu krediler yavafl yavafl
oluflmaya bafll›yor. Enflasyon
canavar›n› Türkiye biraz da bu krizle
birlikte yendi. Ocak sonuna itibariyle
30 y›ld›r görmedi¤imiz bir enflasyon
rakam› otaya ç›kt›: Yüzde 5.
Tabi ki her fley tozpembe de¤il.
Özellikle Türkiye’nin d›fl ticaret ve
toplam cari a盤› uzun vadede
Türkiye’nin önünü t›kayabilecek bir
engel olarak duruyor. Bunu aflabilmek
için uzun vadeli politikalar gelifltirmek,
stratejik sektörler seçerek ihracata
daha fazla teflvik vermek gerekiyor.
Söylefli
BAKIfi: Global ›s›nma ve çevre sorunu ile
ilgili flirketinizin stratejileri var m›?
AHMET EKER: Firma olarak üzerimize
düfleni en do¤ru flekilde yapmaya
çal›fl›yoruz. Özellikle yeni
fabrikam›zda kurdu¤umuz biyolojik
ar›tma tesisi bu konuda ne kadar
hassas davrand›¤›m›z›n en büyük
göstergesi. Yeni fabrikam›zda enerji
tüketimini en aza indirmek için hep
en verimli makinalar› seçtik. Ayr›ca
fabrikam›zda kullan›lan su tüketimini
en aza indiren teknolojik yat›r›m› da
yapm›fl bulunuyoruz. Türkiye’de
ortalama bir süt fabrikas› iflledi¤i süt
miktar›n›n 8-10 kat› su kullan›rken biz
bunu yeni fabrikam›zda 2,5 kat afla¤›
çektik.
BAKIfi: Bursa'n›n g›da sektörü aç›s›ndan
yat›r›m iklimi yabanc› sermaye taraf›ndan
nas›l bulunuyor, iyilefltirilmesi gereken
hususlar var m›, düflüncelerinizi ö¤renebilir
miyiz?
AHMET EKER: Bursa co¤rafik konumu
sebebiyle g›da sektörü için oldukça
avantajl› bir il. Ege ve Marmara
bölgeleri aras›nda bir köprü görevi
görüyor olmas› lojistik olarak flehre
büyük önem kat›yor. Bu nedenle de
bir çok g›da üreticisi bu flehirde
fabrika kurarak yat›r›m yap›yor. Do¤al
olarak yabanc› yat›r›mc›lar›n da ilgisini
çekiyor. Ancak bu konumu daha da
güçlendirmek için flehrin özellikle
Avrupa ülkelerinde bilinirli¤inin
artt›r›lmas› için bir tak›m çal›flmalar
yap›lmas› ve yabanc› yat›r›mc›n›n
dikkatini çekecek, flehrin özelliklerini
vurgulayacak tan›t›m kitlerinin
oluflturulmas› gerekiyor. Bu anlamda
flehrin tüm paydafllar›yla birlikte ortak
projeler gelifltirilebilir.
BAKIfi: Bu ülkeyi yönetiyor olsayd›n›z, ilk
üç icraat›n›z ne olurdu?
AHMET EKER: Öncelikle Türkiye’nin en
önemli problemlerinden biri olan
iflsizlik oran›n›n düflürülmesiyle ilgili
çal›flmalar yapmak,
Türkiye ekonomisinin güçlenmesini
sa¤layacak ve Türk halk›n›n refah
seviyesini artt›racak ekonomik
at›l›mlar yapmak,
E¤itim seviyesinin yükseltilmesiyle
ilgili çal›flmalar yapmak.
BAKIfi: Sosyal sorumluluk projeleriniz var
m›, anlat›r m›s›n›z?
AHMET EKER: Süt ve süt ürünleri
üretimi konusunda 30 y›l› aflk›n süredir
Bursal›lar› lezzet ve tazelikle
buluflturan firmam›z; ticari
yat›r›mlar›n›n yan› s›ra kurumsal sosyal
sorumluluk çerçevesindeki projelerini
de hayata geçiriyor. Bu kapsamda
Nilüfer Belediyesi ile birlikte
yapt›rd›¤›m›z ve Türkiye’nin en büyük
modüler oyun alan›n› da içerisinde
bulunduran park, 2003 y›l›nda
hizmete aç›ld›. 9 dönüm alan üzerine
kurulan Eker Çiftli¤i Süt Park›’nda
susuz kayd›rak olarak tan›mlanan
modüler oyun park›n›n yan› s›ra 5 yafl
alt›ndaki küçükler için de ayr› oyun
park› bulunuyor. ‹zmir Yolu Orhaneli
kavfla¤›ndaki parkta yürüyüfl ve
bisiklet yollar› ile kafeterya da yer
al›yor. Süt Park› olarak
nitelendirdi¤imiz bu parkta her y›l
çocuklarla birlikte “21 May›s Dünya
Süt Günü”nü kutluyor, hem e¤leniyor
hem de sütün faydalar› konusunda
bilinçlenmelerine katk› sa¤l›yoruz.
Ayr›ca tiyatronun çocuklar›n beyinsel
geliflimine sa¤lad›¤› deste¤e çok
inan›yoruz. Bu nedenle de özellikle
çocuklara yönelik tiyatrolara sponsor
olarak bu oyunlar›n çocuklara
ulaflmas›na yard›mc› oluyoruz.
“Hansel ve Gratel” (2003),
“Ormandaki Sürpriz Konuk” (2007)
daha önce sponsor oldu¤umuz
oyunlardan baz›lar›. Bursa’n›n en
önemli karikatüristlerinden Kemal
Akkoç taraf›ndan yaz›lan ve 2009
y›l›ndan bu yana sahnelenen “Sütlaç
fiov” isimli oyuna destek oluyoruz.
‹stanbul ve Bursa’da sahnelenen
oyun ve flu s›ralar Ankara’daki okullar›
gezerek çocuklarla bulufluyor. Bu
oyun sayesinde flimdiye kadar 100
bin çocu¤a ulaflt›k ve onlar› tiyatroyla
buluflturduk. Bu say› h›zla artmaya
devam ediyor.
BAKIfi: Bize zaman ay›rd›¤›n›z için teflekkür
ederiz.
BAKIfi: Türk ekonomisinin önümüzdeki on
y›lda dünya ekonomik s›ralamas›nda
eriflebilece¤i yer sizce neresidir?
AHMET EKER: Türkiye en son verilere
göre dünyan›n en büyük 17.
ekonomisine sahip. Özellikle
önümüzdeki befl y›l Türkiye’nin
büyüme trendinin h›zla yükselece¤ini
düflünüyorum.
Türkiye’nin ekonomik büyüklü¤ünün
artmas› için iki temel girdi var; birincisi
GSMH büyümesi, ikincisi de Türk
Liras›’n›n de¤er kazanmas›. Elbette
her ikisinin de birbirine paralel olarak
geliflmesi gerekiyor. Türkiyenin bu
aç›dan do¤ru yolda oldu¤unu
düflünüyorum.
29 Bak›fl 116
fierif Ar›
Yeminli Mali Müflavir
Damga vergisi
amga Vergisi Kanunu’na göre
sözleflme, taahhütname,
temlikname, kira
mukavelenameleri, kefalet, teminat ve
rehin senetleri, fesihnameler,
sulhnameler, kararlar, ticari ka¤›t ve
makbuzlar gibi çok say›da ka¤›t
DAMGA VERG‹S‹NE tabidir.
D
Son tarihlerde, vergi mükelleflerinin
iflleriyle ilgili olarak yapt›klar›
sözleflmelerin damga vergisinin yat›r›l›p,
yat›r›lmad›¤› ile ilgili vergi incelemeleri
yap›lmakta, sonuçta vergi ile ceza ile
karfl›lafl›lmaktad›r. Dolay›s›yla damga
vergisi ile ilgili önemli hususlar›
maddeler halinde sizlere hat›rlatmak
istedim.
1-) B‹R KA⁄ITTA B‹RB‹R‹NDEN TAMAMEN
AYRI AK‹T VE ‹fiLEM BULUNMASI HAL‹NDE
DAMGA VERG‹S‹
Damga Vergi Kanununun 6.
maddesinin 1. f›kras›nda, bir ka¤›tta
birbirinden tamamen ayr› birden fazla
akit ve ifllem bulundu¤u takdirde
bunlar›n her birinden ayr› ayr› vergi
al›naca¤› hüküm alt›na al›nm›flt›r.
Örne¤in, kifli ile kurulufllar aras›nda
tafl›nmazlara iliflkin düzenlenen kira
mukavelenameleri binde 1,65
nispetinde damga vergisine tabidir.
Ancak, kira mukavelenamesi üzerinde
üçüncü flahs›n kirac› lehine kefalet
vermesi halinde; iki durum söz konusu
olabilmektedir.
- Kefaletin, as›l borçlu hakk›nda yap›lan
takibat sonucu alaca¤›n tahsil
edilememesi halinde hüküm ifade
edecek nitelikte adi kefalet fleklinde
olmas› halinde, kefalet flerhi as›l akitten
ayr› müstakil bir ifllem, bir hukuki
muamele niteli¤inde oldu¤undan
mukavele süresine göre kiralama
bedelinden hesaplanacak binde 1,65
nispetindeki damga vergisine ilaveten
30 Bak›fl 116
kefalet flerhinden de binde 8,25
oran›nda damga vergisi
hesaplanacakt›r.
- Kira mukavelesine konan flerhin
“müteselsil kefil” veya müteselsil kefil
ve müflterek borçlu” s›fat›yla konulmas›
halinde, kefalet flerhi as›l akitle birbirine
ba¤l› ve bir as›ldan do¤ma akit ve
ifllemler niteli¤inde
de¤erlendirildi¤inden, ka¤›tta yer alan
akit ve ifllemler içerisinde en yüksek
vergi al›nmas›n› gerektiren tutar›n
dikkate al›nmas› gerekmektedir.
2-) B‹R KA⁄ITTA B‹RB‹R‹NE BA⁄LI VE B‹R
ASILDAN DO⁄MA B‹RDEN FAZLA AK‹T VE
‹fiLEM BULUNMASI HAL‹NDE DAMGA
VERG‹S‹ HESABI
Damga Vergi Kanununun 6.
maddesinin 2. f›kras›nda; “bir ka¤›tta
toplanan akit ve ifllemler birbirine ba¤l›
ve bir as›ldan do¤ma olduklar› takdirde
damga vergisi, en yüksek vergi
al›nmas›n› gerektiren akit veya ifllem
üzerinden al›n›r.” Hükmüne yer
verilmifltir.
Düzenlenen mukavelenamelerde,
mukavele konusu esas iflin bedelinden
ayr› damga vergisi al›nmas›n› gerektiren
teminat, ceza flart› ve sigorta yapt›rma
bedellerine de yer verilmektedir. Bu
durumda da verginin bunlardan en
yüksek vergi al›nmas›n› gerektiren akit
ve ifllem bedeli üzerinden al›nmas›
gerekmektedir.
Örne¤in, bir kafeteryan›n iflletilmesi
karfl›l›¤›nda ayl›k 2.000,00 TL kira bedeli
üzerinden befl y›ll›k bir sözleflme
yap›lm›flt›r. Kiraya veren kiran›n
bafllang›c›ndan itibaren 1 ay içinde
iflyerinin çat›s›n› yeniden yapt›raca¤›n›
taahhüt etmifl, yapt›rmad›¤› takdirde
30.000,- TL ceza ödemeyi kabul
etmifltir.
Bu sözleflmede bir as›ldan (kira ifllemi)
do¤ma ve birbirine ba¤l› iki ayr› akit
vard›r. Kira sözleflmesi ve ceza ödeme
taahhüdü. Kira sözleflmesi binde 1,65,
ceza flart› ise binde 8,25 oran›nda
damga vergisine tabiidir. Kira
sözleflmesine göre damga vergisi
matrah› (2.000,00 TL/ay x 12) x 5 y›l =
120.000,- TL’dir. Damga vergisi ise
72,72,- TL’dir. Ceza flart› iflleminin ise
damga vergisi matrah› 30.000,- TL’dir.
Damga vergisi ise 247,50 TL’dir.
Kanunun yukar›da belirtilen hükmü
gere¤i damga vergisi olarak 247,50
TL’ nin beyan edilip ödenmesi
gerekmektedir.
3-) EK SÖZLEfiME DÜZENLENEREK
SÖZLEfiME SÜRES‹N‹N UZATILMASI
Damga Vergisi Kanunu’nun 14.
maddesinde; “mukavelenamelerin
müddetinin uzat›lmas› halinde ayn›
miktar veya nispette vergi al›n›r.”
hükmüne yer verilmifltir.
Sürenin asli unsur oldu¤u
sözleflmelerde, bunlar›n ayn› flartlarla
bir süre daha uzat›lmas› ile ilave olunan
veya tekerrür eden bir mebla¤ ortaya
ç›km›fl bulunuyorsa bu mebla¤
üzerinden ve sözleflmeye uygulanan
oranda damga vergisinin ödenmesi
gerekir.
Örne¤in, 01.01.2009-31.12.2009
tarihleri aras›nda ayl›k 500,- USD ile
verilen bilgisayar bak›m ve onar›m
hizmetleri sözleflmesinin, 25.12.2009
tarihinde düzenlenen ek bir sözleflme
ile 01.01.2010-31.12.2010 tarihlerini
kapsayacak flekilde ayn› flartlarla
uzat›lmas› halinde, sözleflme süresince
ödenecek olan 6.000,- USD üzerinden
ek sözleflmenin imzaland›¤› tarihteki
T.C. Merkez Bankas› döviz sat›fl kuru
dikkate al›narak bulunacak TL karfl›l›¤›
üzerinden binde 8,25 oran›nda
hesaplanacak damga vergisinin
ödenmesi gerekir.
Makale
4-) SÜRES‹ KEND‹L‹⁄‹NDEN UZAYAN
SÖZLEfiMELERDE DAMGA VERG‹S‹
Ancak sözleflmelere sözleflme süresinin
kendili¤inden uzamas›na dair hükümler
konulabilmektedir. Bu durumda
sözleflmenin içerdi¤i bir hükümden
yararlan›larak süre kendili¤inden
uzamaktad›r. Sözleflme hükümlerinden,
kendili¤inden uzayan süre içinde
yararlanma durumunun do¤du¤u ve
süre uzamas›na iliflkin damga vergisinin
konusunu teflkil eden yeni bir sözleflme
ile sözleflme yerine geçecek bir ka¤›t
düzenlenmedi¤i için sürenin uzad›¤›
gerekçesi ile uzayan süre için ayr›ca
damga vergisi beyan edilip ödenmesi
gerekmez.
Bunun içinde düzenlenen sözleflmelerin
sürelerinin bitiminden itibaren süresinin
uzat›lmas›n›n uygun olaca¤›n›n
düflünülmesi halinde sözleflmelerin
süre maddesine ayr› bir paragraf
olarak;
“‹flbu sözleflmenin bitim tarihinden en
az 30 gün önce taraflardan biri karfl›
tarafa sözleflme süresinin uzat›lmas›n›
istemedi¤ini bildirmedi¤i takdirde
sözleflme süresi kendili¤inden …..ay/y›l
daha uzar.” hükmünün konmas›n›
tavsiye ederiz .
5-) YABANCI MEMLEKETLERLE
TÜRK‹YE’ DEK‹ YABANCI ELÇ‹L‹K VE
KONSOLOSLUKLARDA DÜZENLENEN
KA⁄ITLARIN DAMGA VERG‹S‹
Damga Vergisi Kanununun 3’ üncü
maddesinin son paragraf›nda; “Yabanc›
memleketlerle Türkiye’deki yabanc›
elçilik ve konsolosluklarda düzenlenen
ka¤›tlar›n vergisini, Türkiye’ de bu
ka¤›tlar› resmi dairelere ibraz eden,
üzerlerinde devir veya ciro ifllemleri
yapanlar veya her hangi bir suretle
hükümlerinden faydalananlar öderler.
……” hükmüne yer verilmifltir.
Yukar›daki kanun hükmünden yabanc›
memleketlerde düzenlenen ka¤›tlar›n
resmi dairelere ibraz edilmedi¤i,
üzerlerinde devir veya ciro ifllemleri
yap›lmad›¤› sürece damga vergisinin
do¤mayaca¤› anlafl›lmaktad›r. Ancak,
f›kran›n sonunda yer alan “her hangi
bir suretle hükümlerinden faydalanma”
cümlesini Maliye yurtd›fl›nda
düzenlenen sözleflmelere iliflkin olarak,
sözleflmede yer alan baz› haklardan
ya da hususlardan Türkiye'de
yararlan›lmas› veyahut o ka¤›da
dayan›larak Türkiye'de baz› ifllemler
yap›lmas› o ka¤›d›n hükümlerinden
Türkiye'de yararlan›ld›¤› sonucunu
do¤urdu¤u görüflleriyle, faydalanma
flart›n› çok genifl yorumlamaktad›r. Ayn›
flekilde, Dan›fltay Dava Daireleri Genel
Kurulu ise ald›¤› bir karar›nda; “Damga
vergisinin konusunu oluflturan her ka¤›t,
taraflara haklar yaratan ya da borç ve
yükümlülükler getiren, böylelikle akit
taraflar›n hukuki durumunu belli eden
veya ispat imkan› sa¤layan belgedir.
Ka¤›d›n hükmünden yararlanma da;
onun herhangi bir hukuki ticari ya da
benzer bir amaca ba¤l› olarak
kullan›lmas› sözleflmeyle öngörülen hak
ve yükümlülüklere ifllerlik kazand›r›lmas›
olarak tan›mlanabilir. Yurtd›fl›nda
düzenlenen ka¤›da Türkiye’ de ifllerlik
kazand›r›lmas› sonucu vergiyi do¤uran
olay gerçekleflmifl olmaktad›r.” fieklinde
karar vermifltir.
Bu nedenle, yabanc› memleketlerde
düzenlenen ka¤›tlar resmi dairelere
ibraz edilmese, üzerlerinde devir veya
ciro ifllemleri yap›lmasa dahi
hükümlerinden faydalan›nca yani
sözleflmede bahsedilen mal, hizmet
al›nmas›, avans veya bedel ödenmesi
gibi durumlarda damga vergisine tabi
tutulmas› gerekmektedir.
6-) TAAHHÜT ‹fiLER‹NDE DAMGA VERG‹S‹
‹hale ‹flleri;
Bir taahhüt ifli bafllamadan önce ilk
önce ilgili idare taraf›ndan taahhüt ifli
yapt›r›lmas› için karar al›n›r. ‹hale
kararlar›na iliflkin damga vergisini
do¤uran olay, ihale karar›n›n ihale
yetkilisi taraf›ndan onayland›¤› and›r.
Her türlü ‹hale Kararlar›; binde 4,95
nispetinde damga vergisine tabidir.
Genel bütçeli daireler taraf›ndan al›nan
ihale kararlar›na ait damga vergisinin,
ihale karar›n›n müteahhide tebli¤inden
itibaren en geç 15 gün içinde, verginin
mükellefi olan müteahhitlerce, genel
bütçeli idarelere hizmet veren
saymanl›klara veya mükellefin gelir
veya kurumlar vergisi yönünden ba¤l›
oldu¤u vergi dairesine, ihale karar›n›n
tebli¤inden itibaren en geç 15 gün
içinde, beyanname verilmeksizin,
makbuz karfl›l›¤› ödenmesi
gerekmektedir.
a-) Sözleflmeler;
488 say›l› Damga Vergisi Kanunu’na
ekli (1) say›l› Tablo’nun I- Akitlerle ‹lgili
Ka¤›tlar Bölümünün A/1 f›kras›na göre,
ihale kararlar›n›n uygulanmas›na iliflkin
olarak düzenlenen sözleflmeler; binde
8,25 oran›nda damga vergisine tabidir.
Ancak sözleflmenin noterde
düzenlenmesi halinde, damga vergisi
noter taraf›ndan makbuz karfl›l›¤› tahsil
edilir ve vergi dairesine ödenir.
b-) Hakedifl Ödemeleri;
488 say›l› Damga Vergisi Kanunu’nun
1 ve 14. maddeleri uyar›nca resmi
daireler taraf›ndan yap›lan mal ve
hizmet al›mlar›na iliflkin hakedifl
ödemelerinden damga vergisi kesintisi
yap›lmas› gerekmektedir. Hakedifl
ödemelerinde uygulanacak olan oran;
binde 8,25’ dir.
c-) ‹lave ‹fl Oluru ve Sözleflmelerin
Devri;
Damga vergisi kesintisi
uygulamalar›nda dikkat edilmesi
gereken hususlardan birisi, ilave ifl
olurudur. ‹lave ifl olurunda, belirli bir
miktar› ihtiva eden sözleflme tutar›n›n
art›fl› yönünde bir de¤ifliklik olmaktad›r.
‹lave ifl oluru al›nd›¤›nda ilave ifl
tutar›ndaki ihale bedeli üzerinden
Damga Vergisi Kanunu’na ekli (1) say›l›
tablonun “I-Akitlerle ‹lgili Ka¤›tlar”
k›sm›n›n (1-a) f›kras› uyar›nca binde
8,25 oran›nda damga vergisi kesintisi
yap›lmas› gerekir.
Di¤er bir husus ise, sözleflmenin baflka
bir yükleniciye devri halinde
sözleflmenin asl›ndan al›nacak olan
verginin 1/4’ü oran›nda damga vergisi
kesintisi yap›lmas› gereklidir. Damga
vergisi KDV’siz tutar üzerinden
hesaplan›r.
7-) DÖV‹Z KAZANDIRICI FAAL‹YETLERDE
DAMGA VERG‹S‹ ‹ST‹SNASI
5035 say›l› Baz› Kanunlarda De¤ifliklik
Yap›lmas› Hakk›nda Kanunun 28 inci
maddesi ile 488 say›l› Damga Vergisi
Kanununa eklenen Ek-2 nci maddesi
ile döviz kazand›r›c› faaliyetlere iliflkin
ifllemlerle ilgili damga vergisi istisnas›
uygulamas›n›n usul ve esaslar›
belirtilmifltir.
Kanunun yay›m› tarihinden sonra hangi
ifllemler için düzenlenen ka¤›tlar›n
damga vergisinden istisna olaca¤›
de¤iflik tarihlerde yay›mlanan 1, 2, 3
ve 4 Seri No’ lu Döviz Kazand›r›c›
Faaliyetlerde Damga Vergisi ve Harç
‹stisnas› Uygulamas› Hakk›nda
tebli¤lerde aç›klanm›flt›r.
Tebli¤lerle yap›lan düzenlemede Döviz
kazand›r›c› faaliyetlerle ilgili
istisna;“‹hracat ‹fllemleri” ve “Di¤er
Döviz Kazand›r›c› Faaliyetler” olmak
üzere iki ana bafll›k alt›nda toplanm›flt›r.
‹hracat karfl›l›¤› yap›lacak ödemeler
(Katma de¤er vergisi iadesi ile bu
iadenin mükellefin veya mükellefe ihraç
edilen mal› teslim edenlerin vergi ve
Sosyal Sigortalar Kurumu prim borçlar›
ile genel ve katma bütçeli idarelere
31 Bak›fl 116
olan borçlar›na mahsubu dahil),
- ‹hracattan do¤an alaca¤›n ihracatç›
taraf›ndan temliki,
- ‹hracat ba¤lant›lar› için düzenlenecek
anlaflmalar,
- Transit ticarete konu mal›n sat›n
al›nmas› ve sat›lmas›,
- Tedarik edildikleri flekliyle ihraç
edilmek üzere mal al›m›,
- 4458 say›l› Gümrük Kanununun 131
inci maddesine istinaden ithalat
vergilerinden tam muafiyet suretiyle
geçici ithalat rejimine tabi ambalaj
maddeleri ithali,
- Dahilde ‹flleme ‹zni kapsam›nda
yap›lan ithalat,
- Dahilde ‹flleme ‹zin Belgesi
kapsam›nda yap›lan ithalat veya yurt
içi al›mlar
ile ilgili ifllemler ve bu ifllemler sebebiyle
düzenlenen ka¤›tlara (gümrük
idarelerine verilen beyannameler dahil)
ihracata iliflkin oldu¤unun tevsik
edilmesi kayd›yla, ifllem yapan
kurulufllarca re'sen damga vergisi ve
harç istisnas› tatbik edilecektir.
Di¤er döviz kazand›r›c› faaliyetlerin
neler oldu¤u tebli¤lerde tek tek
belirtilmifltir.
8- ELEKTR‹K P‹YASASI KANUNUNA GÖRE
TANINAN ‹ST‹SNA
4628 say›l› Elektrik Piyasas› Kanununun
14/c maddesi ile 31.12.2012 tarihine
kadar iflletmeye girecek üretim ve
otoprodüktör lisans› sahibi tüzel kiflilerin;
Üretim tesislerinin yat›r›m döneminde,
üretim tesisleriyle ilgili yapacaklar›
ifllemler ve düzenleyecekleri ka¤›tlar
damga vergisi ve harçtan müstesna
tutulmufltur.
9-) SERBEST BÖLGELERDE DAMGA
VERG‹S‹ ‹ST‹SNASI
3218 say›l› Serbest Bölgeler Kanununun
Geçici 3 üncü maddesinin ikinci
f›kras›n›n (c) bendi ile; Avrupa Birli¤ine
tam üyeli¤in gerçekleflti¤i tarihi içeren
y›l›n vergilendirme döneminin sonuna
kadar, serbest bölgelerde
gerçeklefltirilen faaliyetlerle ilgili olarak
yap›lan ifllemler ve düzenlenen ka¤›tlar
damga vergisi ve harçlardan müstesna
tutuldu¤u belirtilmifltir.
10- ÜCRETLERDE DAMGA VERG‹S‹
Damga Vergisi Kanununa ekli I Say›l›
Tablonun IV-1/b bendinde, maafl, ücret,
gündelik, huzur hakk›, aidat, ihtisas
zamm›, ikramiye, yemek ve mesken
bedeli, harc›rah, tazminat ve benzeri
her ne adla olursa olsun hizmet karfl›l›¤›
32 Bak›fl 116
al›nan paralar (avans olarak ödenenler
dahil) binde 6,6 oran›nda damga
vergisine tabidir.
11- TEKL‹F MEKTUPLARI
fiirketler imal ettikleri ya da al›m sat›m›n›
yapt›klar› mallar veya yapaca¤›
hizmetler için di¤er firmalara teklif
vermektedirler. Bu tekliflerde genelde
yaz›l› yap›lmaktad›r. Bu flekilde teklif
mektubu düzenlenmesi ve teklifi alan
firma taraf›ndan da yaz›l› olarak cevap
verilmesi halinde, sözleflme
düzenlendi¤i kabul edilerek, teklif
mektubu ve cevab›nda yer alan
bilgilerden hareketle damga vergisi
hesaplanmas› gerekmektedir.
Siparifl Formlar›nda da siparifl formunun
siparifli veren ve siparifli alan taraf›ndan
imzalanmas› halinde sözleflmenin
düzenlendi¤i kabul edildi¤inden, siparifl
formunda siparifl edilen mal bedeli
toplam› üzerinden binde 8,25 oran›nda
damga vergisi ödenmesi
gerekmektedir.
12-) DAMGA VERG‹S‹ MATRAHININ
TESP‹T‹NDE KDV’ N‹N MATRAHA DAH‹L
ED‹LMEYECE⁄‹
Damga vergisinin katma de¤er vergisi
hariç olmak üzere sadece iflin bedeli
üzerinden hesaplanmas› gerekmektedir.
Dolay›s›yla, Katma De¤er Vergisi dahil
edilerek düzenlenen ka¤›tlardan
yat›r›lmas› icabeden damga vergisinin
ise katma de¤er vergisi tutar›
düflüldükten sonra kalan mebla¤
üzerinden hesaplanmas› gerekmektedir.
13-) AZAM‹ DAMGA VERG‹S‹
Ka¤›tlar›n Damga Vergisi bu kanuna
ekli (1) say›l› tabloda yaz›l› nispet veya
miktarlarda al›n›r. fiu kadar ki her bir
ka¤›t için hesaplanacak vergi tutar› (1)
say›l› tabloda yer alan s›n›rlamalar sakl›
kalmak üzere (2010 y›l› için)
1.136.904,10 Türk Liras›n› aflamaz. Bir
önceki y›lda uygulanan bu azami tutar,
her takvim y›l› bafl›ndan geçerli olmak
üzere, o y›l için tespit ve ilan olunan
yeniden de¤erleme oran›nda art›r›l›r.
14-) SÜREKL‹ DAMGA VERG‹S‹
MÜKELLEF‹YET‹
Katma bütçeli idareler, il özel idareleribelediyeler, döner sermayeli kurulufllar,
bankalar kamu iktisadi teflebbüsleri,
devlet ve kamu iktisadi teflebbüsleri
ifltirakleri, özerk kurulufllar, di¤er kamu
kurumlar› ve anonim flirketler damga
vergisini makbuz karfl›l›¤› vergi
dairesine ödemek zorundad›rlar. Bunun
içinde damga vergisi defterleri tutmalar›
zorunludur. Makbuz karfl›l›¤› ödenecek
vergi bulunmamas› halinde damga
vergisi beyannamesi verilmesine gerek
olmad›¤› gibi bu hususun vergi
dairesine bir dilekçe ile bildirilmesine
de gerek yoktur. Ödenecek vergi
oldu¤u ayda beyanname verilmesi
yeterlidir.
Bunlar d›fl›nda yer alan Kurumlar
Vergisi Kanununa tabi olan di¤er
mükellefler, kollektif ve adi komandit
flirketler, bilanço ve iflletme hesab›
esas›na göre defter tutan gerçek kifliler
ile serbest meslek erbab› da damga
vergilerini vergi dairesine makbuz
karfl›l›¤› ödeyebilirler. Yukar›daki
uygulamadan faydalanabilmek için,
uygulamaya bafllamadan önce damga
vergisi defterlerini notere tasdik
ettirmeleri ve ba¤l› bulunduklar› vergi
dairelerine damga vergisi
mükellefiyetlerini tesis ettirmeleri
gerekmektedir. Sürekli damga vergisi
mükellefiyeti bulunmayan gelir veya
kurumlar vergisi mükelleflerinin
düzenledikleri ka¤›tlara iliflkin damga
vergisini, gelir veya kurumlar vergisi
yönünden ba¤l› olduklar› vergi
dairelerine, 488 say›l› Kanunun 22 nci
maddesinin birinci f›kras›n›n (b) bendi
kapsam›nda olan ve gelir veya kurumlar
vergisi yönünden mükellefiyeti
bulunmayan mükelleflerin süreksiz
mükellefiyet çerçevesinde
düzenledikleri ka¤›tlara iliflkin damga
vergisini,
- Tek vergi dairesi bulunan il ve ilçelerde
mevcut vergi dairelerine,
- Ba¤›ms›z vergi dairesi olmayan
ilçelerde ba¤l› vergi dairesine
(Malmüdürlüklerine),
- Birden fazla vergi dairesi bulunan il
ve ilçelerde bu vergi dairelerinden
herhangi birine,
ka¤›d›n düzenlendi¤i tarihi izleyen
onbefl gün içinde damga vergisi
beyannamesi ile beyan edip ayn› süre
içinde ödemeleri gerekmektedir.
15-) KA⁄ITLARDA BELL‹ B‹R PARA
BULUNMAMASI
Damga Vergisi Kanununun 10’ uncu
maddesinin son f›kras›nda; belli para
deyiminin, ka¤›tlar›n ihtiva etti¤i veya
ka¤›tlarda yaz›l› rakamlar›n has›l
edece¤i paray› ifade edece¤i hükme
ba¤lanm›flt›r. 4’ üncü madde hükmüne
göre, ka¤›tlar›n mahiyetinin tayininde,
at›f yap›lan ka¤›d›n mahiyeti nazara
al›naca¤›ndan, ka¤›t ekleri ve at›f yapt›¤›
di¤er ka¤›tlardaki rakamlar da, as›l
Makale
ka¤›ttaki rakamlar yerine geçer. Damga
vergisine matrah olacak tutar,
gerekti¤inde bu rakamlar›n has›l
edece¤i tutara göre bulunur. Ka¤›tta
verginin hesab›na esas al›nacak
mebla¤›n özel flekilde belirtilmemifl
olmas› vergilemeyi etkilemez. Örne¤in,
bir tafl›ma sözleflmesinde, on bin ton
kömürün toplam 400.000,- TL’ ye
tafl›naca¤› yaz›l› oldu¤unda, vergi,
halen geçerli olan binde 8,25 oran› ile
400.000,- TL üzerinden hesaplan›r.
3.300,- TL olarak bulunur. Sözleflmede
toplam tafl›ma bedeli gösterilmeyip on
bin ton kömürün tonu 40,- TL’ ye
tafl›naca¤› belirtildi¤inde, vergi gene
400.000,- TL üzerinden ayn› tutarda
3.300,- TL olarak hesaplanabilmektedir.
Tafl›ma sözleflmesinde miktardan
bahsedilmemekle beraber, miktar›n on
bin ton oldu¤unun tespit edildi¤i baflka
bir ka¤›da at›f yap›ld›¤›nda da; tonunun
40,- TL’ den tafl›naca¤›n›n kay›tl› olmas›
halinde de; sonuç ayn›d›r. Zira bu halde
de, sözleflmede ve at›f yap›lan ka¤›tta
yer alan rakamlarla tespit olunan tutar
400.000,- TL’ dir.
Bu konuyla ilgili, örne¤in bir televizyon
kanal›nda yay›nlanacak bir reklamla
ilgili sözleflmede, reklam›n belli bir süre
ile her gün yay›nlanaca¤› ve yay›n
bafl›na ödenecek para tespit edilmiflse,
belli para yay›n say›s› ile birim fiyat
çarp›larak bulunur ve damga vergisine
tabi tutulur. Baz› hallerde, belli bir
mebla¤›n oluflaca¤› anlafl›lmakla
beraber, bunun, ka¤›d›n düzenlendi¤i
anda hesab› mümkün olmayabilir.
Yukar›daki bir televizyon kanal›ndaki
yay›n örne¤inde, yay›n süresi ve birim
fiyat belirtildikten sonra, reklam›n, belli
programlar öncesi veya aras›nda
yap›lmas› halinde, ayr›ca belli bir miktar
fark al›naca¤›, ancak bunun kaç defa
gerçeklefltirilece¤i konusunda yay›n
kuruluflunun taahhütte bulunmamas›
halinde, ileride az veya çok tutarda
oluflaca¤› kesin olmad›¤›ndan, bu ek
mebla¤, sözleflmenin düzenlendi¤i
anda bilinmedi¤inden nazara al›nmaz.
Baz› hallerde, sözleflmede, miktarda
fiyat da görülmeyebilir. Örne¤in, bir
özel okulun, bir y›l süre ile ihtiyac›
oldukça sat›n alaca¤› ekme¤i;
müteahhit durumundaki sat›c›n›n, istek
üzerine, günün fiyat› ile derhal
karfl›layaca¤› fleklinde düzenlenmifl
sözleflmede, belli paray› bulmaya
yarayacak rakamlarda yoktur. Bu gibi
durumlarda müteahhidin, sözleflme
hükümlerine uymamas› halinde ödemek
mükellefiyetinde oldu¤u tazminat
miktar› varsa, bu mebla¤, belli para
olarak vergilemede esas al›n›r.
Tazminatta yoksa vergi do¤maz.
Yerine getirilmeyen herhangi bir hata
için cezay› rakam yerine gelecek y›l
cirosunun %10’ u fleklinde yaz›l›rsa,
imza tarihinde ciro bilinemedi¤inden
vergi do¤maz. Ancak geçmifl y›l
cirosunun %10’ u kadar yaz›l›rsa,
geçmifl y›l cirosu bilindi¤inden %10
kolayca hesaplanarak vergi tutar›
bulunabilir. Sözleflmede sat›n al›nacak
mal›n birim fiyat belli olmas›na ra¤men,
mallar ileride al›c›n›n verece¤i
siparifllere göre sat›n al›naca¤›
belirtilmiflse bu flekilde düzenlenen
sözleflmelerde de belli para yani
sözleflme bedeli olmad›¤›ndan damga
vergisi hesaplanmaz. Ayr›ca, sat›fl
sözleflmelerinde, sat›fl bedelinin vadeli
tahsil edilecek olmas›na ba¤l› olarak
al›naca¤› öngörülen vade fark› veya
faiz, sat›fl bedelinin unsuru say›l›r ve
belli para tutar›na dahil edilerek toplam
tutar üzerinden damga vergisi
hesaplanmas› gerekir. Sözleflmede
sat›n al›nacak adet yaz›l› oldu¤u halde
fiyat yaz›l› de¤ilse bile basit bir
matematiksel ifllemle matrah
hesaplanabilirse damga vergisi do¤ar.
Örnek; Sözleflmeye 1000 adet
buzdolab› sat›laca¤› yaz›lm›fl fiyat
yaz›lmam›fl olabilir. Ancak o flirketin
sitesinde veya fiyat listelerinde o tip
buzdolab›n›n fiyat› yaz›l› oldu¤una göre
matrah› da hesaplamak mümkündür.
16-) KA⁄IT ÜZER‹NDEK‹ BEDEL‹N DÖV‹Z
C‹NS‹NDEN BEL‹RLENM‹fi OLMASI
Damga vergisine tabi ka¤›tlar
üzerindeki bedellerin yabanc› para cinsi
ile belirlenmifl olmas› halinde, damga
vergisi, ka¤›d›n imzaland›¤› tarihteki
T.C. Merkez Bankas› döviz sat›fl kuru
esas al›narak bulunacak TL karfl›l›¤›
üzerinden hesaplanmas› gerekir.
17-) DAMGA VERG‹S‹NE TAB‹ KA⁄IT
‹MZALANDIKTAN SONRA ‹fiLEMDEN VAZ
GEÇ‹LMES‹
Damga vergisine tabi ka¤›t imzalan›p
damga vergisi ödendikten sonra
ifllemden vazgeçilmesi halinde ödenen
verginin iadesi mümkün de¤ildir.
18-) BELL‹ PARAYI ‹HT‹VA EDEN
SÖZLEfiMELER‹N DE⁄‹fiT‹R‹LMES‹
Damga Vergisi Kanununun 14’ üncü
maddesinin ikinci f›kras›nda; “belli
paray› ihtiva eden mukavelenamelerin
de¤ifltirilmesi halinde, artan miktar ayn›
nispette damga vergisine tabidir”
hükmü yer almaktad›r. Bir sat›fl
sözleflmesi düzenlendikten sonra
sözleflme süresi içinde ek bir sözleflme
düzenlenerek, sözleflme süresi sonuna
kadar sat›lacak ürünlerin birim
fiyatlar›n›n belli bir tutarda art›r›lmas›
halinde artan tutar üzerinden damga
vergisi hesaplanarak ödenmesi gerekir.
Sözleflmelerdeki belli para tutar›nda
art›fl olmaks›z›n yap›lan de¤ifliklikler,
damga vergisine tabi tutulmaz.
Örne¤in, bir sözleflme düzenlendikten
sonra sat›fla konu mallar›n bedellerinin
faturan›n düzenledi¤i tarihteki kur
üzerinden ödenece¤ine iliflkin hükmün,
ödemenin yap›ld›¤› tarihteki kur
üzerinden fleklinde de¤ifliklik yap›lmas›
halinde damga vergisi do¤maz.
19-) SÖZLEfiMELER‹N DEVR‹
Devir, sözleflmenin taraflar›nda
de¤iflikli¤i ifade eder. 14’ üncü
maddenin ikinci f›kras› hükmüne göre,
belli paray› ihtiva eden sözleflmelerin
devri halinde, asl›ndan al›nan verginin
dörtte biri ödenecektir.
Örne¤in, taahhüt suretiyle yap›lan
inflaat onar›m ifllerinde, birinci
müteahhidin ifli ve sözleflmeyi iflverenin
onay› ile baflka bir müteahhide
devretmesi halinde asl›ndan al›nan
verginin dörtte birinin ödenmesi gerekir.
20-) HER NÜSHANIN AYRI AYRI AYNI
ORANDA DAMGA VERG‹S‹NE TAB‹ OLDU⁄U
Damga Vergisi Kanununun 5 inci
maddesinde; bir nüshadan fazla
düzenlenen ka¤›tlar›n her nüshas›n›n
ayr› ayr› ayn› nispette Damga Vergisine
tabi oldu¤u belirtilmifltir. Yani bir nüsha
düzenlenecek sözleflmeden ka¤›d›
imzalayan taraflara sözleflmeden ›slak
imzal› birer nüsha verilmek istenirse
her nüsha için ayr› ayr› ayn› miktarda
damga vergisi ödenmesi gerekir.
Damga vergisine tabi birden fazla
nüsha olarak düzenlenmek istenen
ka¤›tlar›n bir nüsha düzenlenerek, asl›n›
muhafaza edecek taraf›n imzalanan
sözleflmenin fotokopisini “asl› gibidir”
flerhiyle tasdik ederek karfl› tarafa
vermesi mümkündür.
Bunun içinde sözleflmelere son
paragraf olarak; "‹fl bu sözleflme
taraflar›n r›zalar› do¤rultusunda
..../.../2010 tarihinde 1 (bir) nüsha olarak
tanzim edilmifltir. Sözleflme asl› .............
'nde ................... (asl› kendisinde
kalacak olan) taraf›ndan 'asl› gibidir'
flerhiyle tasdik edilmifl fotokopisi ise
........... taraf›ndan muhafaza
edilecektir.” ibaresinin eklenmesi faydal›
olur.
33 Bak›fl 116
Mizah
Ahmet Altekin’in kaleminden
Güzel sözler
Haddini bilmedikten sonra çok fley bilmek birfleye
yaramaz. Suskunluk kimseyi yanıltmasın, Çünkü
susan konuflursa kimse kaldıramaz.
W. Butler
Yalanla 'iletiflim' kurmak ve yalanı 'yutturmak' bir
bafları de¤ildir. Sadece yenilginin ertelenmesidir.
Neale Donald Walsch
Küçük ifllerle u¤raflanlar ço¤u zaman büyük iflleri
göremeyecek hale gelirler.
Benjamin Franklin
“‹yi olmak asilliktir ama baflkalarına iyi olmayı
ö¤retmek, daha büyük asilliktir...ve daha az dertlidir."
Mark Twain
Sen kendini biliyorsan, bil ki kendini bilmezlerin
söyledikleri anlamsızdır. Unutma gereksiz elefltiri
sadece gizli hayranlıktır.
Cengiz Aytmatov
Zirvelerde kartallar da bulunur, yılanlar da. Ancak
birisi oraya süzülerek, di¤eri ise sürünerek gelmifltir.
Önemli olan nereye gelmifl oldu¤unuzdan çok,
nereden ve nasıl geldi¤inizdir.
Cenap fiahabettin
Dün rüya, yarın hayaldir. Dünü mutlu, yarını umutlu
yapan bugündür. Onun için bugüne iyi bak,
Gülümse…
Fontenelle
Genel kural fludur;Bir insanın do¤ufltan
getirdiklerinin pek önemi yoktur. ‹nsanı insan
yapan, kendisini nasıl de¤ifltirdi¤idir.
Alexander Graham Bell
35 Bak›fl 116
Ahmet Altekin
TOFAfi Projeler Direktörü
OECD yenileflim stratejisi:
Gelecek yarıflında önü almak
O
ECD, 2010 y›l›nda yenileflim
stratejisini gözden geçirdi. Yeni
strateji, bafll›¤›ndan da anlafl›laca¤›
gibi, OECD ülkelerinin gelece¤i
yakalamakta avantajl› duruma
geçmeleri için neler yapmalar›
gerekti¤ine yönlendirmeler içeriyor. (1)
Özeti afla¤›da verilen belgedeki öneriler
flafl›rt›c› veya fark› de¤il; ancak, her
ülke, bilinen önlemleri hayata
geçirmede organize olabildi¤i ölçüde,
yapmas› gerekenleri
gerçeklefltirebilecek; böylece daha
avantajl› veya dezavantajl› duruma
geçecek. Pek çok tafl›n yerinden
oynad›¤› bu dönemde, Türkiye için
ortaya ç›km›fl görünen avantajlar›
yakalamak amac›yla yar›fltaki di¤er
ülkelerin neler yapt›klar›na göz atmak
ve bunlardan pay ç›kartmak yararl›
olacakt›r. Yeni EOCD yenileflim
stratejisinin temelini oluflturan
saptamalar ana hatlar› ile flöyle ifade
edilmektedir:
Yenileflim büyümeyi güçlendirir ve
toplumsal sorunlara yan›tlar yarat›r
Son iki y›ld›r büyümedeki gözlenmekte
olan zay›fl›k, artan iflsizlik ve patlayan
kamu borçlar›n›n yaratt›¤› sorunlar›n
giderilebilmesi için, geleneksel büyüme
araçlar›n›n önemini kaybetti¤i bu
dönemde, büyümeyi sa¤layacak yeni
kaynaklar›na acilen ihtiyaç
duyulmaktad›r. Azalan geri dönüfllere
yol açt›¤› dikkate al›nd›¤›nda, maddi
yat›r›mlar, özellikle geliflmifl
ekonomilerde, uzun vadeli büyümeyi
desteklemeyebilir. Yenileflim baz›
36 Bak›fl 116
ülkelerde flimdiden büyümenin ana
kayna¤›n› oluflturmaktad›r. ‹lk
araflt›rmalar, fikri mülkiyet ve “knowhow” gibi elle tutulamayan de¤erlere
yap›lan yat›r›mlar›n ve çok unsurlu
verimlilikte (MFP) (2) kaydedilen
iyileflmelerinin 1995 ile 2006 y›llar›
aras›nda Avusturya, Finlandiya, ‹sveç,
‹ngiltere ve ABD’deki verimlilik
art›fllar›n›n üçte ikisinden fazlas›na yol
açt›¤› göstermektedir. Bu nedenle
yenileflimin, büyümenin esas nedeni
oldu¤u söylenebilir. Geliflmifl ve
geliflmekte olan ülkeler aras›nda fark›n
büyük k›sm›na MFP’daki farkl›l›klar yol
açmaktad›r. Bu nedenle, yenileflim
geliflmekte olan ülkeler için de
gelecekteki büyümenin ana kayna¤›
olacakt›r.
ortaya ç›kt›¤› baflka birçok alan
olmas›na karfl›n bilim, yenili¤in esas
içeri¤ini oluflturmaktad›r. Politikalar,
karfl›l›kl› etkileflimi ve çok disiplinli
süreçleri ve geniflleyen bir paydafllar
flebekesinin, kurumlar› ve kullan›c›lar›n
iflbirliklerini desteklemelidir.
Yenileflim için harekete geçmek, krizden
ç›k›fl için öncelik oluflturmal›d›r
Harcamalarda k›s›tlamalar gereklili¤i
bir zorunluluk olarak ortaya ç›km›fl
olmakla birlikte, hükümetler e¤itim, alt
yap› ve araflt›rma gibi gelece¤in
büyüme kaynaklar›na yat›r›m yapmaya
devam etmelidirler. Yenileflime ayr›lan
kaynaklar›n azalt›lmas› k›sa vadeli
finansal rahatlama yaratabilir, ancak
uzun vadeli büyümeye zarar verecektir.
Bilginin yarat›lmas›, yay›lmas› ve
uygulanmas› kritiktir
Bilim, yenileflimin merkezindedir ve
birçok OECD ülkesindeki kamu
araflt›rma kurumlar›n›n,
mükemmelliklerini devam ettirebilmeleri
ve ifl dünyas› ile iflbirliklerini
gelifltirebilmeleri için reformlar
geçirmeye ihtiyaçlar› bulunmaktad›r.
Politikalar yenileflimin bugün ald›¤› flekle
uygun olmal›d›r
Bulufllar›, pazara uygulanm›fl olan
yenilikler haline dönüflebilmeleri için
kurumsal de¤ifliklikler, flirket düzeyinde
e¤itimler, testler, pazarlama ve tasar›m
dahil tamamlay›c› faaliyetlere ihtiyaç
duyulur. Yenileflimin, Ar-Ge d›fl›nda
‹nsanlar yenilikler için yetkilendirilmelidiler
‹nsan sermayesi yenileflimin özüdür.
Politikalar bu gerçe¤i dikkate alarak
tan›mlanmal›d›r
fiirketlerdeki yenileflimin önü aç›lmal›d›r
‹yi fikirlerin ifle ve zenginli¤e
dönüflmesinde esas unsurlar
flirketlerdir. Uygun politikalarla,
flirketlerdeki uygulamalar
desteklenerek, önleri aç›lmal›d›r.
Yenileflim, küresel ve toplumsal zorluklar›
gö¤üslemek için uygulanabilir
Uluslararas› bilim, teknoloji ve
yenileflimde çok yanl› eflgüdüm
sa¤layabilmek amac›yla, yeni bir
yönetiflim modeli araflt›r›lmal›d›r.
Önceliklerin belirlenmesi, fon
sa¤lanmas›, kurumsal düzenlemeler
yap›lmas›, bilgiye eriflilmesi ve teknoloji
aktar›m› için prosedürler oluflturulmas›,
Makale
kapasite gelifltirilmesi ve yenileflimin
genifl çapl› kullan›ma konulmas›
üzerinde odaklan›labilir.
Gelecek – yenileflim politikalar›nda
de¤iflen vurgular
OECD Yenileflim Stratejisi taraf›ndan
benimsenmifl olan yenileflimin genel
kavram›, pazarlar›n rolü dahil olmak
üzere, arz ile talep taraf› girdileri
aras›nda daha iyi bir denge
kurulmas›na ihtiyaç göstermektedir.
Ayr›ca, yenileflimin de¤iflen do¤as›n›
yans›tacak flekilde politikalar
oluflturulmas›na ihtiyaç bulunmaktad›r.
Bu, afla¤›daki alanlarda vurgu
yap›lmas› anlam›na gelmektedir:
• Daha kuvvetli, temiz ve adaletli
büyüme elde edilmesi için, yenileflim
politikalar›na stratejik bir rol tan›yacak
flekilde odaklan›lmas›,
• Yenileflimin, fikri mülkiyet ve “knowhow” gibi elle tutulamayan de¤erleri
ve unsurlar› içerdi¤ini dikkate alarak,
yenileflimi, bilim ve teknolojinin ötesine
tafl›mak için uygulama alan›n›
geniflleten politikalar tan›mlanmas›
• Toplumun tüm kesimlerinin yarat›c›
olmalar›, yenileflimle ilgilenmeleri ve
ç›kt›lar›ndan yararlanmalar› için
yetkelendirilmelerini sa¤layacak e¤itim
ve ö¤renim politikalar›n›n
benimsenmesi
• Politikalarda, yeni firmalar›n
yarat›lmas› ve büyümelerine ve yeni
flirketlerin, s›çramal› yenileflimler ortaya
konmas› ve yeni ifller yarat›lmas›ndaki
rollerine daha fazla dikkat edilmesi
• Köklü yenilikler yap›lmas›na izin
verecek ve gelecekteki yeniliklerin
kayna¤›n› sa¤layacak olan bilimsel
araflt›rmalar›n temel rolünün, yeterli
flekilde dikkat al›nmas›
• Etkin olarak iflleyen a¤lar ve pazarlar
vas›tas› ile bilginin daha iyi yay›lmas›
ve uygulanmas›n› destekleyecek
iyilefltirilmifl mekanizmalar
• Yenileflim için, yüksek h›zl› genifl bant
a¤lar›n›n gelifltirilmesi örne¤inde oldu¤u
gibi, yeni platformlar kurulmas›nda
hükümetlerin rolüne dikkat edilmesi
• Küresel zorluklar› gö¤üslemek,
maliyet ve riskleri paylaflmak amac›yla
bilim ve teknolojide uluslararas› iflbirli¤i
için yeni yaklafl›mlar ve yönetim
mekanizmalar› oluflturulmas›
• Politikalar› yönlendirmek amac›yla,
yenileflimin a¤lar içinde daha fazla
yap›lmas› ve yayg›nlaflt›r›lmas› gibi
kavramlar› ve bu yaklafl›mlar›n
sonuçlar›n›n ölçülmesi için çerçevelerin
tan›mlanmas›
PISA-Uluslararas› Ö¤renci De¤erlendirme Program›
Sonuçlar›
(1) Strateji belgesinin tamam›na afla¤›daki adreste eriflilebilir:
The OECD Innovation Strategy: Getting a Head Start on
Tomorrow;
http://www.oecd.org/document/15/0,3746,en_2649_34273_
45154895_1_1_1_1,00.html
Türkiye (s›ra/toplam ülke) 423(29/30) 423(29/30) 464(31/33)
(2) Çok unsurlu verimlilik (Multifactor Productivity, MFP): Emek
verimlili¤i, birim emek girdisine göre ç›kt›lar› ölçer; çok unsurlu
verimlilik (MFP) ise yeni teknolojiler, ölçek ekonomisi, yönetsel
beceriler ve üretim organizasyonundaki de¤ifliklikleri de içeren
çoklu unsurlar›n toplam etkisini yans›tan verimlilik ölçütüdür.
PISA-Uluslararas› Ö¤renci De¤erlendirme
Program› ve Türkiye’nin konumu
E¤itimin önemi uzun vadede ülke
ekonomisi için çok fazlad›r ve
yenileflimin de temel girdilerinden
biridir. Bu nedenle OECD, farkl›
ülkelerdeki e¤itimin düzeyinin
de¤erlendirmesi amac›yla, PISAUluslararas› Ö¤renci De¤erlendirme
Program› adl› bir program
yürütmektedir. Program, 15
yafl›ndakilerin okuma, matematik ve
fen bilimlerindeki “okur yazarl›klar›”n›
de¤erlendirmektedir. PISA, ayn›
zamanda, problem çözme gibi,
müfredatlar ötesi yetkinlikleri ölçümler;
zorunlu e¤itim dönemlerinin sonuna
yaklafl›rken, ö¤rencilerin kazanm›fl
olduklar› ifllevsel becerileri ortaya koyar.
De¤erlendirmeler, 2000 y›l›nda
bafllam›fl olup, her üç y›lda bir yap›l›r.
Her dönemde tüm alanlar
de¤erlendirilmesine ra¤men, her y›l bir
alan üzerinde odaklan›l›r. 2009
de¤erlendirmesinde okuma becerileri
derinlemesine araflt›r›lm›flt›r. Bütünleflik
okuma becerisi bilgiye eriflme ve
edinme, bütünlefltirme ve yorumlama,
düflünme ve de¤erlendirme
boyutlar›nda ele al›n›r.
Türkiye’nin 2003 y›l›ndan beri kat›ld›¤›
program›n 2009 sonuçlar› geçenlerde
aç›kland› (1). Türkiye, 2009 y›l›nda
de¤erlendirilen 33 OECD ülkesi
aras›nda 31. s›rada yer ald›. Türkiye’nin
alt›nda kalan iki OECD ülkesi fiili ve
Meksika oldu. 2006 y›l›nda matematik
becerilerine odaklan›lm›fl, OECD
ortalamas› 500 iken Türkiye 30 ülke
içinde 29. s›rada yer alm›flt›r. Fen
bilimlerinin ele al›nd›¤› 2003 y›l›nda ise
OECD ortalamas› 500 puanken, Türkiye
30 ülke aras›nda 29. s›ray› alm›flt›r.
OECD Ortalamas›
2003
2006
2009
500
500
483
Türkiye, 2009 y›l›nda de¤erlendirmeye
kat›lm›fl olan 65 ülke içinde 41. s›ray›
alm›flt›r; bu s›ralamaya göre
Avrupa’daki 5 ülkeden daha iyi
durumda oldu¤u görülmektedir. Bu
ülkeler S›rbistan, Bulgaristan, Romanya,
Karada¤ ve Arnavutluk’tur. G. Amerika,
baz› Asya ülkeleri ve tüm ‹slam ülkeleri
Türkiye’nin alt›nda yer almaktad›rlar.
PISA-Uluslararas› Ö¤renci De¤erlendirme Program›
2009 Sonuçlar›
• Türkiye
• Türkiye’den yüksek puan alan ülkeler
• Türkiye’den düflük puan alan ülkeler
S›kl›kla dünyan›n en büyük ekonomileri
aras›nda oldu¤umuzu dinliyoruz.
Geliflmiflli¤in ve daha önemlisi
sürdürülebilir geliflmenin tek ölçütünün,
iktisadi büyüklük olmad›¤› biliniyor.
Hatta iktisadi büyüklü¤ün di¤er
göstergelerle desteklenmemesi, yak›n
gelecekte geliflmenin süreklili¤inin
sekteye u¤rama riskinin yüksek
oldu¤una iflaret etmektedir.
E¤itim, bu göstergelerden en
önemlisidir ve gelece¤imizi
flekillendirmektedir. E¤itimimizin di¤er
dünya ülkelerine göre düzeyi,
önümüzdeki y›llardaki geliflme
potansiyelimizin en önemli
göstergelerinden biridir. Özellikle,
Yenileflim Göstergelerinde Türkiye’nin
en zay›f oldu¤u alan›n insan kayna¤›
oldu¤u dikkate al›nd›¤›nda, di¤er
ülkelerle aradaki fark›n daha da
aç›lmas› riski büyümektedir. E¤itim’de
OECD ülkelerindeki ölçütlere uygun
iyilefltirmelerin h›zla hayata geçirilmesi
acil bir ihtiyaç olarak ele al›nmal›d›r.
(1) PISA- Uluslar aras› Ö¤renci De¤erlendirme Program› ve
2009 sonuçlar› hakk›nda fazla bilgi ve de¤erlendirme sonuçlar›
afla¤›daki siteden bilgi al›nabilir:
http://nces.ed.gov/surveys/pisa/pisa2009highlights.asp
37 Bak›fl 116
Emniyet Müdürü Halil Yılmaz:
Kalite yolculu¤una baflladık
Polislik mesle¤inin risk
yönetim sanat› oldu¤unu
belirten Bursa ‹l Emniyet
Müdürü Halil Y›lmaz, en k›sa
zamanda ‹SO 9001 ve 10002
müflteri memnuniyeti kalite
belgesini alan ilk kurumlardan
birisi olmak istediklerini
söyledi.
B
ursa Sanayici ve ‹fladamlar›
Derne¤i'nin (BUS‹AD) Çekirge
toplant›lar›na konuk olan ‹l
Emniyet Müdürü Halil Y›lmaz, teflkilat
çal›flmalar› ile ilgili ifladamlar›na bilgi
verdi.
Suç iflleme oran›n›n artmas› ve
suçlar›n kontrol edilemez duruma
gelmesi sebebiyle demokrasinin
kesintiye u¤rad›¤›n› kaydeden
Y›lmaz, Türkiye'de demokrasinin
kesintiye u¤ramamas› için kolluk
faaliyetlerinin s›f›r hatayla görev
yapmas›n›n önemine iflaret etti.
38 Bak›fl 116
Y›lmaz, "E¤er polis görevini yapamaz
ise anarfli olur. 'Görevimi yap›yorum'
diyerek abart›rsa o zaman da
vatandafllara zulmedilir. O halde
polis, öyle denge bir içinde görevini
yapmal› ki, ne ülkede anarfli olsun,
ne de vatandafla zulmetsin. Onun
için ben polisli¤i risk yönetim sanat›
olarak de¤erlendiriyorum. Aynen bir
ip cambaz› gibi iflinizi do¤ru
yapamazsan›z sonuç hüsran olur.
Dolay›s›yla yap›lan hatalardan herkes
etkilenir" dedi.
Müflteri memnuniyeti süreci baflladı
‹fl dünyas› için müflteri
memnuniyetinin önemli oldu¤unu
belirten Y›lmaz, Emniyet Müdürlü¤ü
Çekirge
Toplantıları
olarak ‹SO 9001 kalite belgesi ve
10001 müflteri memnuniyeti kalite
belgesini en k›sa zamanda almay›
hedeflediklerini kaydetti. Y›lmaz, "Biz
bu ilkeden güç alarak yolumuza
devam ediyoruz. Maalesef geçmifl
dönemlerde bir talihsizlik oldu. ‹SO
kalite belgesini almak için gereken
her fley yerine getirilmesine ra¤men
son anda vazgeçildi. Biz bu yanl›fltan
dönmek, ‹SO belgesini almak ve
daha da ilerisine gitmek için
çal›fl›yoruz. Müflteri yönetimi kalite
belgesini de ayn› süreçte almay›
hedefliyoruz. Bu konuda
çal›flmalar›m›z bafllad›. Umar›m en
k›sa zamanda ‹SO 9001 ve 10002
belgesini alan ilk kurumlardan birisi
oluruz" diye konufltu.
Komitesi'nden denetleme heyetleri
kolluk birimlerinde inceleme ve
denetlemelerde bulabiliyor. Bu
çerçeveden bak›ld›¤›nda, emniyet
teflkilat›n›n çok uluslu bir flirket mant›¤›
içerisinde olmas› gerekti¤i ortadad›r"
Polislerin mesai saatlerinde
düzenleme yapt›klar›n› belirten
Y›lmaz, Konya'dan sonra Bursa
Emniyet Müdürlü¤ü'ndeki polislerin
çal›flma saatlerinde ergonomik
vardiyaya geçmeye baflland›¤›n›
söyledi.
Y›lmaz, "12 saat çal›fl›p 24 saat
istirahat eden polislerin, adeta sürekli
takla atan bir kifli gibi organizmas›
bundan olumsuz etkileniyor. Polislerin
sunaca¤› hizmetlerin kusurlarla dolu
olaca¤›n› bildi¤imiz için, Polis
"Polislik çok uluslu bir flirket gibidir"
21. yüzy›lda kolluk hizmetinin
kesinlikle demokratik uygulamalar
içerisinde olmas› gerekti¤ini ifade
eden Y›lmaz, emniyet teflkilat›n›
onlarca ülkeyle yapt›¤› diyaloglar
sebebiyle çok uluslu bir flirkete
benzetti. Y›lmaz, sözlerini flu flekilde
sürdürdü:
"Kamu hizmetlerinin denetime aç›k
oldu¤unu ve yap›lan her ifl sonunda
hesap verebilecek oldu¤u ortadad›r.
Karakoldaki bir göz alt› uygulamas›,
A‹HM'ye dava konusu olabiliyor.
Avrupa ‹flkenceyi Önleme
39 Bak›fl 116
Çekirge
Toplantıları
Akademisi ö¤retim üyelerinin
deste¤iyle bu projeyi Konya'dan
sonra ikinci defa Bursa'da
uygulamaya bafllad›k. fiu anda 3
polis merkezimizde ergonomik
vardiya sistemi faaliye geçti"
ifadelerini kulland›.
Y›lmaz, Avrupa'daki birçok ülkede
emniyet mensuplar›n›n kulland›¤›
teknolojik imkanlar›n hepsini
kulland›klar›n› anlatarak, "Geçenlerde
kesik bacak cinayetinin
ayd›nlat›lmas›nda teknolojiden
faydaland›k. Sessiz ve sedas›z birçok
kiflinin DNA örnekleri incelenerek,
tamamen delilden san›¤› tespit etmeyi
baflard›k. Bunu gerçeklefltirebilecek
teknolojik ekipmana sahibiz" dedi.
"Faili meçhul cinayet yok"
Y›lmaz, görevde oldu¤u 4 ayda 11
cinayet ifllendi¤ini, bunlar›n faillerinin
yakaland›¤›n› kaydetti. Y›lmaz,
"Kaçakç›l›k ve Organize Suçlarla
Mücadele Amirli¤i, son 4 ayda 8 tane
planl› operasyon yapt›. Bu, günlük
ortaya ç›kan polisiye faaliyetlerin
d›fl›nda olan operasyonlard›r. Bunlar
en az 6 ayl›k bir süreyle takip sonucu
neticelendirilen operasyonlard›r.
61 kifli gözalt›na al›nd› ve 38 kifli de
tutukland›. 4 ayda 11 cinayetin failleri
yakaland›. Pek çok gasp, h›rs›zl›k ve
yan kesicilik olay› da ayd›nlat›ld›.
Mesela kesik bacak cinayeti de planl›
bir projelendirmenin ard›ndan
sonuçland›. Burada bütün
meselelerin sonlanaca¤› söylenemez.
Bütün gayretlerimizin mutlu sona
ulaflmak için önceden at›lm›fl
ad›mlardan birisi oldu¤unu
söyleyebilirim" fleklinde konufltu.
Program›n sonunda, BUS‹AD Baflkan›
Arif Özer Y›lmaz'a çini bir vazo hediye
etti.
40 Bak›fl 116
Makale
Tu¤rul Dirimtekin
Yeminli Mali Müflavir
Emlak vergisinde zamanaflımı
bafllangıcı yönünden farklılık
1
319 say›l› Emlak Vergisi
Kanununun 30. maddesinin son
f›kras›nda, “Devir ve fera¤› yap›lan
bina ve arazinin, devir ve fera¤›n
yap›ld›¤› y›l ile geçmifl y›llara ait
ödenmemifl Emlak Vergisinin
ödenmesinden devreden ve devralan
müteselsilen sorumlu tutulurlar.
Devralan›n mükellefe rücu hakk›
sakl›d›r.” ifadesine yer verilmifltir.
Yer alan bu hükme göre, sat›fl› yap›lan
gayrimenkule ait sat›fl›n yap›ld›¤› y›l
ile geçmifl y›llara iliflkin ödenmemifl
Emlak Vergisinden sat›c› ve al›c›
müteselsilen sorumlu olup bu
verginin, sat›c›dan istenebilece¤i gibi
sat›n alan mükelleflerden de
istenmesi mümkün k›l›nm›flt›r.
Vergi Kanunlar›nda zamanafl›m›, tarh
zamanafl›m› ve tahsil zamanafl›m›
olarak düzenlenmifltir.
Tarh zamanafl›m›, 213 say›l› Vergi
Usul Kanununun 114. maddesinde
belirlenmifl olup buna göre vergi
alaca¤›n›n do¤du¤u takvim y›l›n›
takip eden y›l›n bafl›ndan bafllayarak
5 y›l içinde tarh ve mükellefe tebli¤
edilmeyen vergiler zamanafl›m›na
u¤ramaktad›r.
Ancak, mülk sat›n alan mükelleflerin
sat›n ald›klar› tafl›nmaz için sat›c›
taraf›ndan ödenmesi gerekti¤i halde
ödenmemifl Emlak Vergisini
ödemeleri halinde sat›c›dan talep
etmeleri mümkün bulunmaktad›r.
Emlak Vergisi Kanununun 40 .
maddesinde; “Bildirim d›fl› kalan bina
ve arazinin vergi ve cezalar›nda
zamanafl›m›, bu bina ve arazinin
bildirim d›fl› b›rak›ld›¤›n›n idarece
ö¤renildi¤i tarihi takip eden y›l›n
bafl›ndan itibaren bafllar”
denilmektedir.
Ancak, Emlak Vergisi Kanununda,
Emlak Vergisinde zamanafl›m›n›n
bafllang›c› yönünden farkl› bir hükme
yer verilmifltir. Emlak Vergisi
Kanununun yukar›da belirtilen 40.
maddesi hükmüne göre zamanafl›m›
süresinin bafllang›c›, vergi alaca¤›n›n
do¤du¤u takvim y›l›n› takip eden y›l›n
bafl›ndan de¤il, belediyenin bina ve
arazinin bildirilmedi¤ini ö¤rendi¤i
tarihi takip eden y›l›n bafl›ndan
itibaren bafllamaktad›r. Bina, arsa
ve arazi vergileri için kesilecek
cezalar›n zamanafl›m›nda da ayn›
esas›n geçerli olaca¤› tabiidir.
Dolay›s›yla, Emlak Vergisi ile buna
ba¤l› cezalar›n bina ve arazinin
belediyenin bilgisi d›fl›nda kald›¤›
hallerde zamanafl›m›na u¤ramas›
mümkün bulunmamaktad›r.
213 say›l› Vergi Usul Kanununun 113
üncü maddesinde, zamanafl›m› süre
geçmesi nedeniyle vergi alaca¤›n›n
kalkmas› olarak tan›mlanm›fl olup
Tahsil zamanafl›m› ise 6183 say›l›
Amme Alacaklar›n›n Tahsil Usulü
Hakk›nda Kanunun 102.
maddesinde; “Amme alaca¤›n›n,
vadesinin rastlad›¤› takvim y›l›n› takip
eden takvim y›l› bafl›ndan itibaren
5 y›l içinde tahsil edilmezse
zamanafl›m›na u¤rar...” fleklinde
tan›mlanm›flt›r.
Bu tan›ma göre, amme alaca¤›,
vadesinin rastlad›¤› takvim y›l›n› takip
eden y›l›n bafl›ndan itibaren 5 y›l
içinde tahsil edilmedi¤i takdirde
zamanafl›m›na u¤ramaktad›r. Ayn›
Kanunun 103. maddesinde
zamanafl›m›n›n hangi flartlarda
kesilece¤i bentler halinde s›ralanm›fl
olup, flartlardan birinin gerçekleflmesi
durumunda zamanafl›m› süresi,
kesilmenin rastlad›¤› takvim y›l›n› takip
eden takvim y›l› bafl›ndan itibaren
yeniden ifllemeye bafllayacakt›r.
Bu yaz›m›zda, emlak sahibi olanlar›n
ya da emlak sahibi olmak isteyenlerin
emlak al›rken dikkat edecekleri
al›m – sat›ma konu emlakin geçmifl
y›llardan gelen ödenmemifl borcu
olup olmad›¤› hususunun önemi
anlat›lmaya çal›fl›lm›flt›r.
Emlak vergi borcu olan mükelleflerin
af yasas›ndan yararlanmalar›n›
tavsiye ederim.
41 Bak›fl 116
Erdem: Leoni Türkiye hedefledi¤i
“2020 Plan›”na emin ad›mlarla ilerliyor
Bak›fl okurlar›yla
buluflturdu¤umuz Leoni Kablo
Genel Müdürü, baflar›l› yönetici
fiükrü Erdem, “Yüzde yüz
Almanya sermayeli firmam›z
LEONI TÜRK‹YE her geçen y›l
artan ifllem hacmi ve cirosuyla
hedefledi¤i “2020 Plan›na”
emin ad›mlarla ilerliyor” dedi.
Erdem; Geçti¤imiz ay temelini
att›klar› ek üretim ve hizmet
binas›n›n ise önümüzdeki
haziran ay›nda
tamamlanmas›yla hedeflenen
2020 Plan›n›n son aflamas›na
geleceklerini söyledi.
BAKIfi: Say›n fiükrü Erdem öncelikle sizi
tan›yabilir miyiz?
fiÜKRÜ ERDEM:1956 y›l›nda Yozgat’ta
do¤dum. 4 yafl›mda geldi¤im
Bursa’da ilkö¤retimimi takiben
‹stanbul Erkek Lisesi’nde yat›l›
okudum. Y›ld›z Teknik Üniversitesi
Makine Mühendisli¤ini bitirdikten
sonra 1978 y›l›nda ifl hayat›na at›ld›m.
1980 y›l›nda girdi¤im Türk SIEMENS
Kablo Fabrikas›’nda çeflitli görevlerde
ve yöneticiliklerde bulunduktan sonra
1989 y›l›nda yat›r›mlar direktörlü¤üne;
1996 y›l›nda da Otomotiv Tekni¤i
Direktörlü¤ü’ne atand›m.
1998 - 2001 y›llar› aras›nda
kuruluflunu yapt›¤›m SIEMENS
Otomotiv Sistemleri ve SIEMENS
Kablo Sistemleri genel müdürlüklerini
ayn› anda yürüttüm. 2001- 2004 aras›
ise hem SY WIRING Technologies
Türkiye hem de LEONI Kablo ve
Teknolojileri flirketlerinin Genel
Müdürlüklerini yürüttüm.
2004 y›l›ndan beri LEONI Kablo
Türkiye Genel Müdürü ve flirket orta¤›
olarak yürüttü¤üm görevimi 2008
y›l›ndan itibaren de ek olarak Leoni
Holding Otomotiv Kablolar› Afrika
/Orta Do¤u /Hindistan Direktörlü¤ü
42 Bak›fl 116
ile birlikte yürütmekteyim.
BAKIfi: Leoni AG’ nin kurumsal kimli¤i ve
dünyadaki konumu hakk›nda bilgi verir
misiniz?
fiÜKRÜ ERDEM: Leoni AG 1516 y›l›nda
Fransa’daki Lion kentinden göç eden
bir ailenin Nürnberg civar›nda
yerleflmesi ile kurulmufl ve çeflitli ifller
ile meflgul olduktan sonra 1930’lu
Söylefli
y›llarda dünyan›n ilk otomobil
kablosunu üreten firma Unvan›’na
sahip olmufltur. Bugün LEONI AG
merkezi Almanya’n›n Nürnberg
sehrinde olan Dünyan›n 32 ülkesinde
üretim ve sat›fl ofislerinin bulundu¤u,
her türlü tafl›tlar›n elektrik tesisat›n›
ve kablosunu üreten ve dünya
genelinde 55 bin çal›flan› olan bir
holdingdir.
Otomotiv yan sanayinin getirdi¤i
dünya çap›nda tedarikçi s›fat›yla
Amerika, Asya, Avrupa ve Afrika
k›talar›nda kurulu fabrikalar› ile
sektörün önde gelen
temsilcilerindendir. Leoni Holding
ayn› zamanda Uçak sanayi,
Demiryolu, Gemi ve Denizalt›
kablolar›, Otomasyon Tekni¤i, Robotik
sistemler, yüksek ›s›ya dayan›kl› özel
kablo ve sistemleri ile Medical
ekipmanlar baflta olmak üzere pek
çok baflka çeflitli sektörlere de hizmet
vermektedir. Ayr›ca kurulufl y›llarından
gelen geleneksel dünya pazar›nda
bu konuda bir numara olarak alt›n,
gümüfl gibi de¤erli madenlerin tel ve
sim halinde üretimi de nostaljik
anlamda devam etmektedir. Her y›l
Kâbe’ nin üzerindeki simler (alt›n
teller) Leoni taraf›ndan
yollanmaktad›r.
BAKIfi: Leoni Kablo’nun kuruluflu hakk›nda
k›sa bilgi verir misiniz?
fiÜKRÜ ERDEM: Leoni Kablo nun
kurulmas› 1997 y›l›nda Siemens
AG’nin tüm kablo faaliyetlerini dünya
genelinde Pirelli’ye devretmesi ile
Türk Siemens Afi.’den ayr›larak
Otomotiv kablosu üretimine devam
etmek için kurdu¤umuz Siemens
Kablo Sistemlerini sat›n almas›yla
gerçekleflmifltir. Leoni AG taraf›ndan
sat›n al›nan Siemens Kablo Sistemleri,
2000 y›l›ndan itibaren Leoni Kablo
ve Teknolojileri Ltd. Sti ad› ile ticari
faaliyetlerine devam etmifltir.
fiirketimiz 2000 – 2005 y›llar› aras›nda
faaliyetini Mudanya da sürdürmüfl ve
2005 y›l› Haziran ay› içerisinde Bursa
Serbest Bölge’deki yeni fabrikas›na
tafl›nm›flt›r.
BAKIfi: Öncelikle Mudanya’dan Gemlik’e
gelifl sürecinizden bahsedelim.
fiÜKRÜ ERDEM: Serbest Bölge’lerin
avantajlar›n› dikkate alarak 2003
y›l›nda faaliyet ruhsat›m›z› al›p, 2005
y›l›nda ise tüm üretim faaliyetlerimizi
Serbest Bölge’ye aktard›k. Bu süreci
h›zland›ran faktörlerin bafl›nda da
ana müflterimizin Serbest Bölge de
faaliyet göstermesiydi. Ayn› zamanda
ilave yeni yat›r›mlar›m›z ile hem
kapasitemizi büyüttük hem de
üretimimizdeki iyilefltirmeler ile
verimlili¤imizi artt›rarak Balkanlar,
Iran ve Avrupa ya ihracatlara
bafllad›k.
BAKIfi: Bir anlamda bahsetti¤iniz genifl
co¤rafya için üretim ve da¤›t›m üssü mü
oldunuz?
fiÜKRÜ ERDEM: Evet, öyle denebilir.
‹lk y›llarda daha küçük bir bölge ile
s›n›rl› olan ihracat›m›z ilerleyen y›llarda
geliflerek daha farkl› ülkelere de ulaflt›.
Dünya Otomotiv Devlerinin yer ald›¤›
Avrupa’da Polonya, Romanya,
Bulgaristan, Uzakdo¤u’da Hindistan,
Çin, ‹ran, Endonezya; Amerika da ise
Meksika ve ara ara Brezilya’ya
sevkiyatlar yapmaktay›z. Afrika
k›tas›nda Tunus’ta ve M›s›r’da
kurdu¤umuz konsinye depolar›m›z
üzerinden hizmet veriyoruz.
Otomotive tesisat yapan firmalar›n,
eme¤in ucuz oldu¤u Kuzey Afrika
ülkelerine yat›r›m yapmalar› nedeniyle
biz tedarikçilerin pazar yönünü
de¤ifltirmifltir. Bu vesile ile Fas’a da
kablo vermeye bafllad›k. 2010 y›l›
sonunda ciromuz 100 Milyon USD
ye üretimimiz de 1.500.000 km
dayand›.
Türkiye’de ise Otomotiv sektörünün
önde gelen firmalar›n %60’n› ve
Beyaz eflya firmalar›n›n da %30’u
nun kablo ihtiyac›n› karfl›lamaktay›z.
43 Bak›fl 116
Söylefli
Otomotiv kablolar› toplam ciromuzun
yüzde 90’n›n› olufltururken beyaz
eflya sektörü de yüzde 10’luk bir
k›sm›n› oluflturuyor.
A¤›rl›kl› olarak bugüne kadar araçlar›n
iç kompart›man›n›n kablolar›n›
yap›yorduk. Sonra yapt›¤›m›z Ar-Ge
çal›flmalar› ard›ndan TUB‹TAK
deste¤i ile yeni bir malzeme
gelifltirdik. 150oC ›s›ya dayan›kl›
formülü de flirketimize ait olan motor
ve akü kablolar› üretimine bafllad›k.
Dayan›kl› tüketim mallar› olarak veya
beyaz eflya olarak bilinen sektörde
etkin de¤ildik. Bu konuda Avrupa n›n
ve ülkemizin önde gelen üreticileri ile
iflbirli¤ine bafllad›k. 2010 y›l›nda
bafllayan üretim önümüzdeki y›l
artarak devam edecek. Az da olsa
çok damarl› ve özel kablolar da
yap›yoruz. Ama esas önemli art›fl
düflük halojenli motor kablolar›na
yönelik .
“2 M‹LYON KM KABLO ÜRET‹M‹NE
YAKLAfiTIK”
BAKIfi: Peki 2008 y›l›nda Türkiye’nin
üzerine karabulut gibi çöken kriz sürecinde
flirketinizin seyri nas›l oldu?
fiÜKRÜ ERDEM: Bugünkü duruma
bakt›¤›m›zda 2008 y›l›nda kriz bizi
çok etkiledi. 2009 y›l›nda da devam
eden krizle bafl edebilmek için s›k›
bir kemer s›kma politikas› izledik. Ve
kriz sonras› oluflabilecek ifl art›s›n›
göz önünde alarak krizde
yat›r›mlar›m›za devam ettik ve
neredeyse kay›ps›z atlatt›k. Yeni
makine park› ile kapasitemizi %40
art›rarak da kriz sonras›na haz›rlanm›fl
olduk. Geçmifl y›llarda ise
hedeflerimizi yakalayabilir miyiz
derken fluan ki duruma bakt›¤›m›zda
ise %100 art›fl ile hedeflerimizin
üzerine ç›kt›k.
BAKIfi: Önümüzdeki dönemi nas›l
de¤erlendiriyorsunuz?
fiÜKRÜ ERDEM: Aç›kças› biz bu y›l
kadar yo¤un bir sene sonu siparifl
patlamas› yaflamad›k. Herkes yüzde
100 kapasitesiyle çal›fl›yor. ‹lerleyen
aylarda bu durum arz fazlas›na
dönüflüp talepler azald›¤›nda
firmalara s›k›nt› yaratabilir. Bu nedenle
bu ifl art›fllar›n›n daha da artarak
gidece¤ine inanarak ilave yeni
yat›r›ma girmeden de cok dikkatli
olmak ve gelece¤i çok iyi
yorumlamak sart. Biz Leoni Türkiye
44 Bak›fl 116
olarak 2012’ye kadar mevcut
ifllerimizle devam edece¤imizi
düflünerek tekrar bir yat›r›m
düflünmüyoruz. Baflta Avrupa olmak
üzere dünya piyasalar›n› yak›ndan
takip ederek temkinli olmakta yarar
var. Bu arada emtia fiyatlar›ndaki
art›fllar ve de¤erli TL dikkatle takip
edilmesi gereken iki konu...özellikle
Tl nin de¤erli konumunu devam
ettirmesi hatta daha da de¤erlenme
ihtimali ihracatç›lar için cok önemli
büyük s›k›nt› yaratabilir. Bu nedenle
iyimser olabilmek için en az›ndan
2012 y›l›n› görmemiz gerekir diye
düflünüyorum.
BAKIfi: “Bizi di¤er firmalardan ay›ran
özelli¤imiz kalitemizdir” diyorsunuz. ArGe çal›flmalar›na oldukça önem
veriyorsunuz. Artan kapasite ve talepler
ürün çeflitlili¤ine nas›l yans›d›?
fiÜKRÜ ERDEM: Öncelikli prensibimiz
“Koflulsuz Müflteri Memnuniyeti”
olarak kabul ettik ve AR-GE
çal›flmalar›m›za da büyük ölçüde
önem vererek geliflen teknolojiye
ayak uydurdu¤umuzu ve pazar›n
gerektirdi¤i yenilikler de öncülük
yapan firmalardan biri oldu¤umuza
inan›yorum. Merkez Ar-Ge’miz
Almanya’da Kurulu. Kablo sektöründe
belirleyici olan müflteri özellikleri ve
buna uygun yal›tkan malzemesinin
tasar›m› burada yap›l›yor. Zaten
yal›tkan malzemesinin tamam›na
yak›n›n› da Almanya’dan almaktay›z.
“fi‹RKET‹ GELECEK NESLE
HAZIRLIYORUZ”
BAKIfi: Biraz da geçti¤imiz ay temellerini
att›¤›n›z yeni bina ve ilave yat›r›mlara
de¤inirsek.
fiÜKRÜ ERDEM: Sektördeki talep
art›fl›n› karfl›lamak için mevcut yerimizi
5 bin metrekare daha büyütmek için
22 Kas›m’da ek binam›z›n temellerini
att›k. Ek fabrikan›n bitifli May›s 2011
gibi olacak. Önümüzdeki y›l yaz
aylar›nda makinelerimizi yeni
binam›za aktarmam›zla mevcut
yerimizi de biraz daha
güzellefltirece¤iz. Y›l içerisinde ilave
gelecek makineleri de yerine
koydu¤umuzda Leoni Türkiye’nin
2020 plan›na ulaflm›fl olaca¤›z. Bu
alandaki büyümemizle hedef planda
sona yaklaflaca¤›z. Hatta daha da
büyümeye karfl› hemen karfl›m›zdaki
araziyi de rezerve ettik. fiirketi
gelecek nesillere haz›rlamaya
çal›fl›yoruz.
BAKIfi: Ülkemizde otomotiv sektörüne
bak›ld›¤›nda sat›fllar›n iyi durumda
oldu¤unu ve hatta her y›l artarak devam
etti¤ini tespit ediyoruz. Bu durum sizi nas›l
etkiliyor ve nas›l de¤erlendiriyorsunuz?
fiÜKRÜ ERDEM: Evet, bu iyi bir haber.
Avrupa’da alt›nc› s›rada yer ald›¤›m›z›
görüyoruz. Bizim için arabalarda
kullan›lan kablo demetleri önemli.
Araçlarda ortalama 400 ile 600 metre
civar›nda kablo kullan›l›yor, araç
üretimleri ne kadar artarsa bizim de
kablo sat›fllar›m›z o oranda art›yor
tabii… Ne yaz›k ki kendi
markalar›m›zla de¤il tafleron olarak
üretiyoruz. Umar›m yak›n gelecekte
ulusal bir marka ile piyasalara ç›kar›z.
BAKIfi: Son olarak neler söylemek
istersiniz?
fiÜKRÜ ERDEM: Kablonun iki önemli
hammaddesi var, Bunlar; yüzde 75
ile bak›r yüzde 25 ile de yal›tkan
malzeme Ancak piyasalarda
emtialara yönelik ilgi ve çeflitli
kurulufllar›n fon oluflturarak
malzemeler üzerinde sanayi harici
al›m sat›m yapmalar› piyasalarda fiyat
istikrars›zl›¤› yaratmakta ve gerçek
sanayiciyi ve sermayederleri
zorlamaktad›r. Örne¤in kulland›¤›m›z
bak›r›n y›ll›k ortalama fiyat› 2009’da
5.147 $/ton iken 2010’da yüzde 46
artarak 7.548,8 $/ton seviyelerine
geldi. Hal böyle olunca alternatif
iletkenler ve alafl›mlar nas›l ve ne
flekilde sektöre girer flimdiden çeflitli
araflt›rmalar yap›yoruz.
Otomotiv sektöründe Mart ay›n›n
öneminden bahsediliyor. Finans
piyasalar›ndaki Avrupa ülkelerinin
yarataca¤› krizlerden ve emtia
fiyatlar›ndaki bu geliflmelerden Mart
ve Nisan aylar› s›k›nt›l› geçebilir
deniliyor. Bekleyip hep birlikte
görece¤iz.
Türkiye’nin yap›lan yenilikler ve
yap›lacak Ar-Ge çal›flmalar› ve
yat›r›mlar›yla otomotiv sektöründe
daha da öne ç›kaca¤›na inan›yorum.
Bunun için mevcut insan kayna¤›m›z
kalifiye iflgücümüz çok müsait. Biraz
devlet teflvi¤ine ihtiyac›m›z var.
Özellikle Ar-Ge ve vergi konular›nda
ilave teflvikler gelirse sektör dünyada
rekabetçi bir güce sahip olabilir.
Bursa’m›z aç›s›ndan bakt›¤›m›zda
otomotiv sektörünün can damar›
oldu¤unu Ford’un sat›n alma merkezi
için Bursa’y› seçti¤ini biliyoruz ve
sektörün de bunlar› iyi
de¤erlendirmesi gerekti¤ine
inan›yoruz.
Bir de 2011 y›l›n› önemli k›lan baflka
bir konu var ki ona de¤inmeden
geçmek olmaz. 2011 y›l› Türkiye için
seçim y›l›... Türkiye ekonomisi seçim
sonuçlar›nda etkilenebilir diye
düflünüyorum. E¤er sonuçlar mevcut
iktidar›n devam› fleklinde olursa da
farkl›; yeni bir koalisyon olursa da
farkl› bir duruma gelebilir. Yani
Türkiye’nin ikinci yar›y›l› biraz daha
de¤iflik olabilir. Ancak en önemlisi
ulu önder Atatürk’ün ilke ve
ink›lâplar›ndan ayr›lmadan refah
düzeyi yüksek geliflmifl medeniyetler
aras›nda yer almam›z gerekir.
2011 y›l›n›n tüm insanl›¤a bar›fl, huzur
ve güzellikler getirmesini ve biz
sanayicilere de bol kazançl› ve hay›rl›
ifller getirmesini diliyorum.
Teflekkürlerimle.
45 Bak›fl 116
Makale
Uzm. Dr. Erol Kılıç
Her faydalı yiyecek sizin için de
faydalı mı? (York testi)
‹
lginç bir soru oldu¤unu kabul
etmekle beraber cevab›n›n “hay›r”
oldu¤unu hatta bu “hay›r”da birçok
hay›r oldu¤unu söyleyebilirim.
Aç›klay›c› olmas› bak›m›ndan hemen
ifade etmeliyim ki bedeniniz parmak
iziniz kadar size has, size özgüdür.
Bunun içindir ki sizinle ilgili beslenme
dâhil birçok sa¤l›k verisinin oluflmas›,
de¤erlendirilmesi, tedavi
uygulamalar› da size hast›r.
Doktorunuzdan duymufl olabilir hatta
flahs›n›zla ilgili bir tedaviyi sorgulam›fl
olabilirsiniz. Bir baflkas›yla ayn›
sorunlar› yafl›yor olman›za ra¤men
doktorunuzca baflka tedavi
uygulamalar›na tabi tutulmufl
olabilirsiniz. Bu durum sonuçlar›
itibariyle ayn› verilere sahip olsan›z
da sebepleri itibariyle ayn› verilere
sahip olmad›¤›n›z anlam›na
gelmektedir. Bu kadar›n› yeni yeni
kavrayabilmiflken benzer konunun
son bir y›ld›r g›dalarda ve beslenme
yöntemlerinde de geçerli oldu¤u
gerçe¤i ile karfl› karfl›yay›z. Herkes
için faydas› pek de tart›fl›lmayan bir
g›dan›n kimileri için birçok sa¤l›k
sorununun kayna¤› olabilece¤i art›k
biliniyor.
T›p bilimindeki geliflmeleri yak›ndan
takip etmek, bilinçli bir sa¤l›k hizmeti
al›c›s› olmak ad›na, BUS‹AD
camias›n›n t›p dünyas› içindeki bir
üyesi olarak sizleri sa¤l›kla ilgili
geliflmelerden haberdar etmek,
sa¤l›kla yaflam›n›za katk›da bulunmak
beni sevindirecektir. Bu nedenledir
ki yaz›mda siz de¤erli Bak›fl okurlar›n›
önemli oldu¤una inand›¤›m “G›da
‹ntolerans›” ile tan›flt›rmay›
düflündüm. Önümüzdeki günlerde
s›k s›k karfl›laflaca¤›n›z› sand›¤›m
G›da ‹ntolerans› ya da bunun testi
nedir ve ne anlama gelmektedir?
G›da ‹ntolerans› Dünya Sa¤l›k
Örgütünce “hastal›k” olarak
tan›mlanmaktad›r. Meslektafllar›m ve
t›p dünyas› art›k sa¤l›k sorunlar›na
klinik bulgular›n yan› s›ra bu aç›dan
da bakabilmektedirler.
“G›da intolerans›” (York testi, ImuPro
testi, Cambridge testi olarak da
bilinir) ; en basit anlat›m›yla
bedeninize uygun beslenme biçimini
ortaya koyan, tavsiye eden bir test
biçimidir. Yaflad›¤›n›z, fliflkinlik,
sindirim, kilo kontrol zorlu¤u,
uykusuzluk, afl›r› uyku, migren,
kafl›nt›, halsizlik, eklem a¤r›lar› gibi
sorunlar›n sebebi “faydas›
tart›fl›lmayan” bir g›dan›n sizin
taraf›n›zdan sürekli tüketilmesinden
kaynaklan›yor olabilir. Bunlar›n
tüketti¤iniz g›dalardan oldu¤unu
tahmin etseniz bile hangisinden
oldu¤unu anlamak oldukça zor ifltir.
Böylesi bir merak› gidermek uzun
deneme yan›lma yöntemleri
gerektirebilece¤i gibi bu t›bbi bir
yaklafl›m da olmayabilecektir. Oysa
günümüzde konuyla ilgili
uzmanlaflm›fl laboratuarlarda
parmak ucundan ya da damardan
al›nan kan yard›m›yla yap›lan G›da
‹ntolerans› testi bu merak›n›z› kökten
gideren, yaflam ve beslenme
biçiminize köklü de¤iflimler getiren
çözümler sunacakt›r. Bu testle
yaklafl›k 200 ila 300 aras› g›daya karfl›
hassasiyetiniz araflt›r›l›r. Söz konusu
g›dan›n kullan›m›ndan vazgeçilmesi
halinde ise tüketti¤iniz g›dalardan
kaynaklanan rahats›zl›klardan
kurtulma flans›n›z ortalama %90’d›r.
G›da ‹ntolerans› ve onun sa¤l›kl›
yaflam ad›na sa¤lad›¤› geliflmeler,
tüm dünyan›n sa¤l›k alan›ndaki en
önemli konular›ndan olan koruyucu
sa¤l›k ve obezite ile savaflta
insano¤luna büyük katk›lar
sa¤layacakt›r. Bu nedenledir ki
Dünya Sa¤l›k Örgütü konuyu oldukça
önemsemifl ve ilgili istatistikler de
yay›nlamaya bafllam›flt›r.
Bu istatistiklere göre günümüzde
bir milyar kiflide tan›s› konulmufl
G›da ‹ntolerans› hastal›¤›
bulunmaktad›r. Bu rakam›n 2015
y›l›na kadar 2,5 milyar kifliyi bulaca¤›
öngörülmektedir. Bu bir milyar kiflinin
içinde olup olmad›¤›n›z ya da
potansiyel bir G›da ‹ntolerans› hastas›
olup olmad›¤›n›z; muhtemelen
hergün tüketti¤imiz yiyeceklerin
hangisinin sizlere zarar verdi¤i
sorusunun cevab› ile mümkündür.
T›p dünyas› art›k bu cevab› tüm
insanlar›m›za verebiliyorken, siz
okurlar›m›za da t›p dünyas›n›n
sundu¤u bu imkânlardan yine sa¤l›kl›
yaflam ad›na istifade etmek
düflmektedir. Bu nedenle g›da
‹ntolerans testini yapt›rman›z› sa¤l›kl›
yaflam için öneriyorum.
Sa¤l›cakla kal›n.
47 Bak›fl 116
BUS‹AD
Evi’nde
makine
zirvesi
Bursa’da bulunan ve Türkiye’nin önde
gelen makine üreticileri, sektörün
sorunlar›n› tart›flmak ve bu sorunlar›
hükümete anlatmak amac› ile BUS‹AD
Evi’nde bir araya geldi.
oplant›ya, BUS‹AD Yönetim
Kurulu Baflkan› Mehmet Arif
Özer ve Baflkan Yard›mc›s› Oya
Coflkunöz Yöney ev sahipli¤i yapt›lar.
T
BUS‹AD Yönetim Kurulu Üyelerinden
EMKO A.fi. Yönetim Kurulu Baflkan›
Ayhan Ispalar’›n yan› s›ra
DURMAZLAR A.fi. Yönetim kurulu
Baflkan› Hüseyin Durmaz, BAYKAL
MAK‹NA A.fi. Yönetim Kurulu Üyesi
Murat Baykal, BUTEK Yönetim Kurulu
Baflkan› Nam›k Kemal Memifl‘in de
kat›ld›¤› toplant›n›n moderatörlü¤ü
DÜNYA Gazetesi Genel Yay›n
Müdürü Hakan Gülda¤ taraf›ndan
yap›ld›.
Toplant›da, 100 milyar dolar ihracat
hedefi için sektörün, sektör
oyuncular›n›n ve sürecin
gerçeklefltirmesi gereken de¤iflimler,
hedefleri ve çözüm önerileri de ele
al›nd›.
Orta Anadolu Makine ‹hracatç›lar
Birli¤i Baflkan› Adnan Dalgak›ran ise
bu toplant› için Ankara’dan özel olarak
geldi.
Makine sektörünün tüm sektörler için
kilit öneme sahip oldu¤unu ifade
eden kat›l›mc›lar, makine
sektöründeki geliflmenin ve teknolojik
ilerlemenin tüm sektörlere yans›d›¤›n›,
bu nedenle makine sektörünü çok
stratejik bir sanayi kolu olarak
gördüklerini kaydettiler.
Toplant›da sektörün “stratejik” ilan
edilmesine karfl›n, bunun altyap›s›n›n
sa¤lanmad›¤›n› kaydeden kat›l›mc›lar,
emek yo¤un bir sektör olduklar›n›n
alt›n› çizdiler.
Tekstildeki de¤iflimi do¤ru okuyan Türkiye,
Hong Kong modeli organizatör ülke olmay› hedefliyor
“Made in Turkey” moda oldu,
tekstil flahlan›yor
Dünya Gazetesi ve Bursa Sanayicileri
ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) tekstil
ve haz›r giyim sektör temsilcilerini bir
araya getirdi.
ünya Gazetesi Genel Yay›n
Yönetmeni Hakan Gülda¤’›n
moderatörlü¤ünde BUS‹AD
binas›nda düzenlenen toplant›ya
‹stanbul Haz›r giyim ve Konfeksiyon
‹hracatç›lar› Birli¤i (‹HK‹B) Baflkan›
Hikmet Tanr›verdi, ‹stanbul Tekstil ve
Hammadde ‹hracatç›lar› Birli¤i
(‹TH‹B) Baflkan› ‹smail Gülle, Yeflim
Tekstil Ceo`su ve U‹B Koordinatör
D
48 Bak›fl 116
Baflkan› fienol fiankaya, Bursa
Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i
(BUS‹AD) Baflkan› ve Etay Giyim
Genel Müdürü Arif Özer, Bursal›
Havlu Yönetim Kurulu Baflkan› Fuat
Bursal›, E.S.C. Tekstil Genel Müdürü
Günal Baylan ile Femteks Ltd.fiti.
Genel Müdürü Fehmi Osanmaz
kat›ld›. Dünya Gazetesi Bursa
Temsilcimiz Ömer Faruk Çiftçi de
sektör temsilcilerine sorular yöneltti.
Sektör sorunlar›n›n ve çözüm
önerilerinin masaya yat›r›ld›¤›
toplant›da, Türkiye’de birkaç spesifik
alan d›fl›nda korumac›l›k
önlemlerinden vazgeçilmesi gerekti¤i
vurgulan›rken, tekstil ve haz›r giyimin
bütünlüklü bir sanayi politikas› içinde
konumland›r›larak geliflimine olanak
sa¤lanmas› gerekti¤i belirtildi.
Türkiye’nin 2023 vizyonunda 60
milyar dolarl›k tekstil ve haz›r giyim
ihracat› hedeflediklerini belirten
sanayiciler, Türkiye’nin tekstil
altyap›s›, üretim kabiliyeti, verimlilik
ve kalite anlay›fl› nedeniyle art›k
organizatör ülke konumunda olmas›
ve Hong Kong gibi ticari üs olarak
farkl› ülkelerden al›nan mallar› Türkiye
üzerinden satman›n yollar›n› aramas›
Yuvarlak Masa
Toplatıları
gerekti¤ini savundu. Türkiye’de tekstil
ve haz›r giyim sektörünün bitti¤i
yönündeki söylemlerin gerçe¤i
yans›tmad›¤›n› ifade eden tekstilciler,
düflük döviz kuru ve yüksek faizin
sektör için tehlike yaratt›¤›n›n alt›n›
çizdi. Ülkeye giren s›cak paran›n bir
gün geri gidece¤i tehlikesine karfl›
uyar›da bulunan sektör temsilcileri,
2009 krizi sonras› sanayi yap›lanmas›
zarar gören Avrupa’n›n düfltü¤ü
duruma düflülmemesi için üretimden
vazgeçilmemesi gerekti¤ine de dikkat
çekti. Tekstil ve haz›r giyimcilerin
taleplerinin baflbakanl›¤a aktar›lmas›
konusunda s›k›nt›lar yafland›¤›n› da
kaydeden sanayiciler, ihracat
flampiyonu ve istihdam deposu tekstil
ve haz›r giyim sektörünün krizlerin
ard›ndan yaflanan dönüflüm sürecini
do¤ru de¤erlendirerek uluslar aras›
rekabette avantajl› konuma geçti¤ini
söyledi. Toplant›da, ‘Made in
Turkey’in art›k dünyada bafll› bafl›na
bir marka oldu¤u da ifade edildi.
“Spesifik alanlarda korumac›l›k sürmeli”
‹stanbul Haz›rgiyim ve Konfeksiyon
‹hracatç›lar› Birli¤i (‹HK‹B) Baflkan›
Hikmet Tanr›verdi, Türkiye’de özellikle
pamuk ipli¤inde koruma tedbiri
bulundu¤un alt›n› çizerek, “Dünyada
en yüksek özellikli makineyi de alsan›z
bir yere kadar rekabet
edebileceksiniz. Ölçek ekonomisinde
düz üründe yenilmek zorundas›n›z.
Spesifik üründe, teknik tekstile yönelik
ürün noktas›nda da çok az yat›r›m
var. Ancak yat›r›mlar daha çok
standart ölçülere uygun yat›r›mlar
olarak flekilleniyor. Ne kadar do¤ru
yat›r›mlar olduklar›n› sorgulamak
gerek. 2011 Kas›m’da antidamping
süresi doluyor. Kalkmas› laz›m ama
ifllerde hafifleme oldu¤u anda,
‘fabrikalar kapan›yor ithal mal geliyor’
diye yine problemler bafllayacak.
Türkiye art›k birçok üründe dünyaya
aç›k bir ülke. Konfeksiyonda özellikle
aramal› ve hammadde k›sm›nda elini
daha ucuz, kalitesini yakalayabildi¤i
ürünlerle kuvvetlendirmesi laz›m.
Korumac›l›k önlemlerinden
kaçmal›y›z. Bunun gayriahlaki taraf›
da var. Ciddi oranda kay›td›fl› ortaya
ç›k›yor. Türkiye’de art›k hammadde
konusunda belki birkaç spesifik alan
seçilebilir ama genel olarak serbest
b›rakmak laz›m. Türkiye’nin
üretmedi¤i ya da üretim kalitesinin
yetmedi¤i noktalarda art›k korumac›l›k
kalkmal›. Ama mesela ev tekstili
Türkiye’nin dinamosu oldu. Onu çok
da ayakland›rmadan koruma alt›nda
tutmak laz›m. Ölçek ekonomisine
yenilece¤imiz alanlarda korumac›l›k
yaparsak ondan sonra gelen sektörü
bitiririz. Ölçek ekonomisiyle ürün
kalitesini farkl›laflt›racak önlemler
almak laz›m” dedi.
“Sektörde eliminasyon olacak, verimli
olan kalacak”
Siyasilerin tekstil sektöründen
ç›k›lmas› gibi bir görüfle sahip
oldu¤una dikkat çeken Tanr›verdi,
Türkiye’nin tekstili hala ö¤renme
sürecinde oldu¤unu, bürokratlar›n bu
görüflünün ka¤›t üzerinde do¤ru
ancak uygulamada hatalar içerdi¤ini
söyledi. Hikmet Tanr›verdi, sanayi
üretimine tekstille bafllay›p ard›ndan
baflka sektörlerde ilerleyen ülkelere
bak›ld›¤›nda ülkelerin tekstil
üretiminden vazgeçmediklerini ancak
teknik tekstil gibi spesifik alanlarda
kendilerini gelifltirdiklerini aktard›.
Örnek olarak Türkiye’nin 50 milyar
dolarl›k pazara sahip Rusya’da en
kuvvetli ülkelerden biri oldu¤unu
belirten Tanr›verdi, “Böyle büyük bir
sektörü bir anda yok edemezsiniz.
Ama tabii bir eliminasyon olacak.
Verimlili¤i yapamayan, elenecek.
Ama Türkiye bu ifli daha uzun y›llar
yapacak. Bunu yaparken belki marka
yaratma veya tasar›mla, e¤itimle
birlikte yapmam›z gereken fleyler var.
Bugün marka da yaratsak ayn›
kalitedeki ürünleri yapan firmalar›m›z
var. Kendi ürünlerini, etiketlerini
üreten, satan birçok firmam›z var.
Yurtd›fl›nda 2000’e yak›n Türk
konfeksiyon sat›fl ma¤azas› var. Bu
rakamlara gelmek önemliydi. Bunu
art›rabiliriz. Bir senede 4 bin 8 bin
olur. Beklentimiz bu yönde” diye
konufltu.
“Yurtd›fl› fuar ve ma¤aza deste¤i
verilmeli”
Türkiye’nin haz›r giyimde dünyan›n
her yerine mal satabilme kapasitesine
sahip oldu¤una de¤inen Tanr›verdi,
fuar ve yurtd›fl› ma¤azalaflma
teflvikleri ile ilgili çal›flmalar
yürütülmesi gerekti¤ini kaydetti. ‹HK‹B
Baflkan› Hikmet Tanr›verdi flunlar›
söyledi;
“Büyük ma¤azalardan birine 200
ma¤aza deste¤i verelim, Çin’de gider
ve 1 y›lda 200 ma¤aza açar veya bir
markay› sat›n al›r. Çin’de bir ucuz bir
de ‹talyan pahal› markalar› var. Ara
seviyede büyük boflluk var.
Türkiye’den hangi marka gitse o ara
seviyeyi doldurur. Bir çok yerde
asl›nda ürün satabilecek kapasitemiz
var. ABD bizim için büyük pazar ama
girmek için destek laz›m. Buralara
tek bafl›na birilerinin kendi
maliyetleriyle gitmesi çok zor. Orada
da pazarlama ve da¤›t›m a¤› var. Bu
noktada devlet olarak destek olmam›z
gerek. Tasar›m noktas›nda da ciddi
destekler vermemiz laz›m. Bugün 27
üniversitede tekstil konfeksiyon
dersleri var ama ça¤›n gereklerine
ne kadar uygun sorgulamak laz›m.
Moda foto¤rafç›s›ndan
pazarlamac›s›na kadar yeni dallar
var. Kendi dar imkanlar›m›zla bunlara
destek veriyoruz ama yeterli de¤il.”
49 Bak›fl 116
kapand›¤›n› hat›rlatan Gülle, buna
ra¤men hiçbir dönemde tekstil ve
haz›r giyim ihracat›nda 2009 y›l›
haricinde düflüfl yaflanmad›¤›na
dikkat çekti. ‹plik fabrikalar›n›n
kapanma nedenini de aç›klayan
Gülle, 1996’dan sonra ifli bilmeyen
kiflilerin sektöre girdi¤ini ve ciddi
yat›r›mlar yapt›klar›n›, kapanan
tesislerinde ‘tekstil sektöründe misafir
olan üreticiler’ oldu¤unu söyledi.
“Tekstil ve haz›r giyimde organizatör
ülke olmal›y›z”
Türkiye’nin Hindistan’dan sonra
organik pazarda dünyan›n en büyü¤ü
oldu¤unun alt›n› çizen Tanr›verdi,
“Ama buradan büyük pay alamad›k.
Bu bilgi birikimiyle biz çok rahat
yapabiliriz ama deste¤imiz yok.
Firmalar kendi kendine yapmaya
çal›fl›yor. Buralarda da özendirmenin
rolü ortaya ç›k›yor. Markalar›n,
etiketlerin h›zl› bir flekilde
özendirilmesi ve desteklenmesi
gerekiyor. Ben konfeksiyon ve tekstil
sektörünün var olaca¤›na, ikisinin
birbirini büyütece¤ine inan›yorum.
‹hracat›n 2023 vizyonunda 60 milyar
dolarl›k ihracat hedefi koyduk. Bunu
nas›l yapaca¤›z dedi¤imizde anahtar
kelime organizatör ülke olmam›zd›r.
Firmalar›m›z burada yapt›¤› üretimi,
know howu sayesinde dünyan›n
herhangi bir yerinde yapabilir ve
satabilir. Afrika yar›n ciddi bir üretim
pazar› olacak. Know howu
organizatör ülke olarak yapabiliriz.
Do¤ru desteklerle do¤ru motivasyon
moralle yapabiliriz. Devlet büyükleri
bu sektör bitti gözüyle bakt›¤›
müddetçe insanlar çocuklar›n›
e¤itime yollam›yor. Bu söylemeleri
daha dikkatli yapmal›y›z ki sektör
yoluna devam etsin” diye konufltu.
“Baflbakan› yan›lt›yorlar”
Kay›td›fl› üretime de de¤inen
Tanr›verdi; “3. ve 4. bölgelerde biraz
daha tafl›nmay› destekleyecek
destekler verilse kay›td›fl›l›k azal›yor.
Bizim haziran-temmuz verilerine göre
800 bine yak›n tekstil ve haz›r giyim
konfeksiyon iflçimiz var. Ama sektörel
ayr›mlar yap›l›rken sadece üretim
50 Bak›fl 116
bazl› bak›l›yor. Bunun yan›nda
yaklafl›k 500 bin kiflilik perakende
sektöründe çal›flan tekstille ilgili insan
var. Toptanc›lar var. Bunlar›n hepsi
ayr›m yap›l›rken ticaret kategorisine
giriyor. Bununla birlikte rakam tekstil
ve haz›r giyim istihdam› 1.5 milyonu
geçiyor. Bu konuda Baflbakan›
yan›ltt›klar› nokta flu; ‘700 bin kay›tl›
çal›flan var. Sektör temsilcileri 2
milyon diyor’, deniyor. Geri kalan›
kay›t d›fl› gibi görülüyor. Tekstil ve
konfeksiyon bugün 1.5-2 milyon
insan›n sigortal› olarak çal›flt›¤›
sektördür. SGK kayd›na bakarak
kestirip at›lmas› yanl›fl. Bizim
anlatamad›¤›m›z da bu” ifadesini
kulland›.
“Sektör de¤iflimi d›fl etkenlere ra¤men
iyi yönetti”
Sektörde 2005 y›l›ndan sonra
yaflanan de¤iflim ve dönüflümü baz›
firmalar›n iyi okudu¤unu ve analiz
etti¤ini düflündü¤ünü söyleyen
‹stanbul Tekstil ve Hammadde
‹hracatç›lar› Birli¤i (‹TH‹B) Baflkan›
‹smail Gülle, “Kimse Çin’le rekabet
edemeyece¤ini gördü ve kendini
farkl› kulvara tafl›ma gere¤i gördü.
De¤iflimi dönüflümü iyi okudu. Sektör
de¤iflimi d›fl etkenlere ra¤men iyi
yönetti ve kendi içinde iyi uygulad›.
Teknik tekstiller totalde çok
görünmese de dünya ticaretinin
yüzde 15’i teknik tekstillerle dönüyor.
Türkiye’nin teknik tekstil ihracat› 1
milyar dolar. Bu az gibi görünse de
önceden bu kadar da yap›lmad›¤›
hat›rlanmal›. Pek çok tekstilci bu
dönüflüme uyum sa¤lad›” dedi. 2005
ve sonras›nda tekstil sektöründe
sadece iplikte 200 fabrikan›n
Sanayici iflçi, üniversiteler de tekstil
ö¤rencisi bulam›yor
“As›l önemli olan maç›n içerisinde
kalmak” diyen Gülle, sözlerini flöyle
sürdürdü; 2 sene önce deselerdi ki,
2010 senesinde pamuk 140 y›ll›k bir
rekor k›racak, hammadde
bulunamayacak, kapal› fabrikalar
aç›lacak ve sen çal›flt›racak iflçi
bulamayacaks›n, inanmazd›k. Ama
bugün kapal› iplik fabrikalar› aç›ld›,
çal›fl›yor. Pamuk toplanmadan
sat›l›yor. Bu dönem içinde kendi
iflletmemde dahil en büyük
sorunumuz çal›flacak eleman bulmak.
Sektörün bitti¤ine dair öyle bir hava
yarat›ld› ki, biz de bu söylem içinde
‘bat›yoruz’ diye feryat ettik. fiimdi iflçi
bulmakta zorlan›yoruz, üniversiteler
ö¤renci bulam›yor. Gelecekle ilgili
çok iyi bir vizyon çizmemiz laz›m.
Çocuklar›m›za bu enerjiyi b›rakmam›z
laz›m. Tekstil sektörünün gelece¤e
ihtiyac› var.”
“Çin’de art›k kimse bir tas pilava
çal›flm›yor”
Krizlerin tekstil sektörünün
geliflmesinde itici bir güç
oluflturdu¤unu dile getiren ‹smail
Gülle, 2009 krizinde yaklafl›k 1 milyon
i¤ iplik yat›r›m› yap›ld›¤›n›, bunun da
Türkiye’nin bugünkü kapasitesinin
yaklafl›k yüzde 15’ine yak›n oldu¤unu
belirtti.
Yat›r›mlar›n 2010’da da devam etti¤i
bilgisini veren Gülle; “2009’da iplik
üreten fabrika iflçilerinin yar›s›n›
ç›kard›, üretimi düflürdü, neredeyse
kapatacakt›. Di¤er ülkelerden gelen
yat›r›mlarla yeniden üretime bafllad›.
100 y›ll›k örgü makinesi üreticisi
Mayer konkordato ilan etti, flimdi 8
ay sonras›na tarih veriyor. Oyun
içerisinde kalmaktan kast›m buydu.
Çevremizdeki geliflmeler bize farkl›
bir gelecek haz›rl›yor. Herkes
Türkiye’nin gitti¤i yolu kendine model
Yuvarlak Masa
Toplatıları
al›yor bugün. Yani hammadde
satmak yerine katma de¤erli ifllenmifl
ürün satmaya yönelik bir e¤ilimi var.
Yanl›fllar da var ama biz köklü
sanayisi olan bir ülke de¤iliz.
Sanayicili¤i yapa yapa, boza boza
ö¤reniyoruz. Ben Mart ay›nda iplik
siparifli verdim. 2011’in 8. ay›nda
teslim edecekler. Kriz öncesinde
siparifller 4 ayda teslim ediliyordu.
Tekstil öldü bitti, diyenlerin bunu iyi
analiz etmesi laz›m. Tekstilde yarat›lan
bu psikoloji sadece bize mahsus
de¤il. Hindistan ve Çin’de de ayn›
problem var. Bugün kimse Çin’i tehdit
olarak alm›yor. 5 y›lda öyle büyük
de¤iflim yaflad› ki Çin bile Bangladefl,
Kamboçya, Vietnam’dan rekabette
flikayetçi. Çin de al›c› hale geldi art›k.
Art›k kimse bir tas pilava çal›flm›yor”
fleklinde konufltu.
“Made in Turkey art›k bafll› bafl›na bir
marka oldu”
Sözlerine Avrupa’n›n içinde
bulundu¤u durumu de¤erlendirerek
bafllayan Yeflim Tekstil Ceo`su ve
U‹B Koordinatör Baflkan› fienol
fiankaya, bir çok ülkenin neredeyse
bonolar›n› ödeyemez duruma
geldi¤ine dikkat çekti. Afl›r› de¤erli
Euro politikas›yla üretim gücünü
yavafl yavafl kaybeden Avrupa’n›n
bugün düfltü¤ü duruma düflmemek
için baz› tedbirler al›nmas› gerekti¤ini
savunan fiankaya, “Bu durum
Avrupa’y› ithalata itti, ülkeler
flantiyelere döndü. Her yerde
inan›lmaz ucuz ithalat. Avrupa
böylece bütün üretim kabiliyetini
kaybetti. 2009 krizinde de da¤›ld›.
Yunanistan Nike’taki en büyük
rakibimizdi. 2005-2009 döneminde
rekabet gücünü kaybetti. fiu anda
öyle bir firma yok. Bu noktada
Avrupa’dan ders almal›y›z.
Sanayicinin Türkiye’deki üretimi her
flekilde desteklenmeli. Her ülkenin
kendine has sektörleri vard›r.
Türkiye’de bu sektör 50 y›ll›k tekstil
ve haz›r giyimdir” dedi. Avrupa’n›n
tekstilden uzaklaflmas›n›n nedenini
‘hammadde s›k›nt›s› çekmesi’ olarak
aç›klayan fienol fiankaya, Türkiye’nin
geçmiflteki en büyük flans›n›n pamuk
üreticisi bir ülke olmas›ndan
kaynakland›¤›n› ancak bugün
uygulanan yanl›fl politikalardan dolay›
pamuk üretiminin 900 bin tonlardan
300 bin tona geriledi¤ini bildirdi.
“Çin bile art›k Türk mal› istiyor”
“Kendi kendimizin rekabetini yok
ettik” diyen fiankaya, flu ifadeleri
kulland›; “Ama hem istihdamda hem
de ihracatta Türkiye’nin tutundu¤u
sektör tekstildir. Bugün Avrupa’n›n
tercih edilen en büyük üretim merkezi
haline geldik. Krizden sonra Türkiye
üretim yap›lmas› istenen bir ülke. Çin
bile art›k Türk mal› istiyor. Çünkü
kimse etiketlerde Made in China
görmek istemiyor. Made in Turkey
görmek istiyor. Biz ülke olarak üretici
marka olduk. Bunu iyi kullanmam›z
laz›m. Made in Turkey art›k bafll›
bafl›na dünyada bir marka oldu. ‹talya
belki bizim biraz üstümüzde ama
di¤er ülkelerle aram›zda ciddi fark
var. Bugün Çin tek bafl›na bu sektörü
besleyemez. 10 sene dünyaya üretti,
flimdi en büyük tüketici oldu. Avrupa
kadar tüketen bir nüfus oldu. Her
sene bu tüketim pazar› artacak.
Üretmeyi de¤il art›k almay›
isteyecekler. Nike art›k bugün Çin’e
mal yetifltiremedi¤i için Türkiye’den
tedarik edip yolluyor. Bu sektör kamu
gözünde de canlanmas› gereken bir
de¤er olmal›. Gelecek için önemli bir
de¤er. Bizden sonra gidecek bir yer
de yok. Biz Hong Kong gibi ciddi bir
ticari üs olaca¤›z ve di¤er ülkelerden
mal› al›p Türkiye’den sat›yor olaca¤›z.
Bugün bir kalemde çizilecek bir
birikim yok Türkiye’de. Tüm
bürokratlar›n da bu gerçe¤i görmesi
laz›m. Bu sektör gitmiyor, yeni
bafll›yor.”
“Türkiye s›cak paran›n kurban› oluyor”
De¤erli Türk Liras›, Euro’nun de¤er
kaybetmesi ve ülkeye giren s›cak
paran›n yüzde 20 oran›nda
performans kayb›na neden
oldu¤unun alt›n› çizen fiankaya
sözlerini flöyle sürdürdü; “Net elinize
geçen paran›n her gün eridi¤ini
düflünün, ne hissedersiniz. Sektörün
de yaflad›¤› bu. Türkiye s›cak paran›n
kurban› oluyor. Bugün gelen s›cak
para bir gün gidecek. Giderken
Avrupa’n›n düfltü¤ü duruma
düflmememiz laz›m. Ali Babacan bir
toplant›da ‘GSMH içinde ihracat›n
pay› yüzde 15, kalk›nmak için yüzde
35 olmas› gerek’ derken, ‘Türkiye’nin
s›cak paraya ihtiyac› var’ da demiflti.
Peki, s›cak paran›n geliflinin kura
yapt›¤› etkiden dolay› ihracat nas›l
artacak? Kurlar bu flekilde kal›rsa
Türkiye’de hedeflerin tutturulmas›
mümkün de¤il. Türkiye’de dalgal› kur
yok, dalgal› sabit kur var. Büyük
ihtimalle s›cak para için kontrol edilen
bir kur var. Sanayicinin maliyetleri 10
y›lda yüzde 130 artm›fl, kur sabit
kalm›fl. Buradan rekabetin nas›l gitti¤i
görülüyor.”
BUS‹AD Baflkan› ve Etay Giyim Genel
Müdürü Arif Özer:
“Sektöre iadei itibar yapal›m”
“Türkiye’nin özellikle son 8 y›l içinde
yürüttü¤ü para politikalar›, yüksek
faiz, düflük kur politikalar› emek yo¤un
sektör oldu¤u için haz›r giyimi çok
fazla etkiliyor. Çin örne¤inde oldu¤u
gibi geliflmekte olan ülkeler istihdam
deposu olan bu sektörü teflvik ederek
rekabet güçlerini art›r›yorlar. 2001
y›l›nda bin dolara 7 eleman
çal›flt›r›rken flimdi 1.6 eleman
çal›flt›rabiliyoruz. Bu da haz›r giyim
sektöründeki sorunlar› ortaya koyuyor.
Türkiye 1980’den sonra haz›r giyimde
büyük bir ivme kazand›. Ancak ayn›
oranda e¤itim ve bilimsel çal›flma
sektöre adapte olamad›. Son y›llarda
51 Bak›fl 116
Yuvarlak Masa
Toplatıları
bu sektör geri kalm›fl ülkeler sektörü
gibi nitelendiriliyor. Oysa sektöre iadei
itibar yapal›m. Yerine yeni bir sektör
koymadan bir sektörü silmeye
çal›fl›yorsunuz. Çünkü kas›m sonu
itibariyle haz›r giyim ve tekstilin
ihracat› 21 milyar dolar oldu.
Gözbebe¤imiz otomotiv ise 17
milyarda kald›.
Öte yandan Ar-Ge, tasar›m, moda ve
markalaflmadan bahsediyoruz.
Özellikle teknik tekstil ülkeyi
kurtaracakm›fl gibi bir hava yarat›ld›
ama volümü az bir bölüm bu.
Türkiye’de yüzde 3.5 civar›nda bir
paya sahip. Dünya’da da bu rakam
çok fazla de¤il. Oysa volüm yapan,
istihdam yaratan alanlara
yo¤unlafl›lmal›. Bu alanlarda da
marka yaratma, Ar-Ge öne ç›kmal›.
Burada da Ar-Ge yapmaya, tasar›m
yapacak kaynaklar› yaratmaya,
paralar› kazanmaya sistem mani
oluyor. Her fleyden önce para
politikas›n›n yat›r›ma, üretime, ihracata
yönelik politikalar üretmeden
sorunlara çare bulmak mümkün de¤il.
Öncelikle genel politikalar gözden
geçirilerek bütünlüklü bir sanayi
politikas› içinde tekstilin haz›r giyimin
konumland›r›larak geliflimine olanak
sa¤lamak gerekir.”
Bursal› Havlu Yönetim Kurulu Baflkan›
Fuat Bursal›:
“‹flletme verimlili¤ini ö¤renmeliyiz”
“Emtia fiyatlar› ve kur politikalar›nda
sanayicilerin ciddi s›k›nt›lar› var ancak,
burada sanayicilerin eksi¤i de var.
Özellikle küçük ve orta ölçekli
sanayici ihracatç› arkadafllar›m›z›n
kendi bünyelerinde finans yap›lar›n›n
do¤ru yönetilmedi¤i, bu konuda
yeterli bilgiye sahip olmad›klar›n›
görüyorum. Bu anlamda derneklerin
ve bas›n›n Kobi ölçekli sanayicilere
para enstrümanlar›n›n nas›l
kullan›lmas› gerekti¤i, ithalat ve
ihracat konusunda bilgi vermesi,
destek olmas› gerekiyor. Ayr›ca
tekstilin bitti¤i söylemleri gençlerin
bu alana yönelmesini engelliyor.
Tekstilcilerin bir k›sm› da farkl›
alanlarda faaliyet göstermeye
bafll›yor. Üretimi kesemezsiniz.
Tekstilciler olarak birilerine ra¤men
hala ayaktay›z. Ancak iflletme
verimlili¤i de sa¤lamay› ö¤renmemiz
gerek.”
52 Bak›fl 116
E.S.C. Tekstil Genel Müdürü Günal
Baylan:
“Tekstil envanteri ç›karmam›zda fayda
var”
“Bugün tekstilciler olarak ayakta
kald›ysak yaratt›¤›m›z katma de¤er
yüzünden kalm›fl›zd›r. Verimli olun
diyorlar. Verimli olmasayd›k bugün
burada olmazd›k. ‹nsanlar ç›plak
dolaflmad›kça, tafllar›n üzerine
oturmad›kça biz bu ifli yapaca¤›z.
Biz kalite ve verimlili¤i geçtik. Art›k
marka olduk. Bursa’n›n tekstil merkezi
olmas›ndan dolay› çok mutluyum.
Bölgesel kalk›nma için baz› illere
teflvikler veriliyor. Ama Bursa’n›n
tekstil geçmifli 100 seneden fazlad›r.
Bu kadar y›l ve emekten sonra baz›
para politikalar› nedeniyle ‘gidin
baflka yerde üretim yap›n’ denmesi
yersiz. Neden bu kenti tekstilden
uzaklaflt›ral›m. Bursa gibi Denizli,
Uflak da tekstilde kümelenme olmufl
illerdir. Biz art›k tekstilin özenti bir
sektör oldu¤una inanm›yoruz. O k›s›m
bitti. Bugün ifl yapanlar bilgili insanlar.
‹hracata, ihracat›n kalite ve katma
de¤er getirdi¤ine, bizi kay›t alt›na
ald›¤›na inan›yoruz. Bu nedenle
ihracat gerekli. S›cak para bizim için
en büyük sorun. Dolay›s›yla ne kadar
katma de¤eri yüksek olan mallar
satarsak satal›m kay›p yine de fazla.
Üretimin durmas›yla tehlikeli çanlar
çalmaya bafllayacak. Para ak›fl›
kesildi¤i zaman bir borçlar› nas›l
ödeyece¤iz. Üreterek kazanaca¤›z.
Üretimi kesmemekte fayda var. Bizim
bir tekstil envanteri ç›karmam›zda
fayda var. Öte yandan taleplerimizin
hükümet kanad›nda dan›flmanlar
taraf›ndan yanl›fl aksettirildi¤ini, baz›
konular›n anlafl›lmad›¤›n›
hissediyoruz. ‹nsanlar baflbakana
ç›kt›klar›nda isteklerle ç›k›yor. Önemli
olan sorunlar›n iyi yans›t›lmas›. Ben
sorunlar›n iyi yans›t›ld›¤›n›
düflünmüyorum. Baflbakan›n d›fl›nda
da ekonomiyle ilgili merciler topu
aralar›nda gezdiriyorlar.”
Femteks Ltd.fiti. Genel Müdürü Fehmi
Osanmaz:
“Hükümet sanayicisine güvenmiyor”
“Önceki y›llarda empirme, desen,
tasar›m konusunda Avrupal›
firmalardan randevu alamazd›k.
Bugün fuarlarda ‹talyanlarla karfl›l›kl›
bulunuyoruz. Ayn› ayarda kumafl
üreten bir ülke olduk. Tasar›m
konusunda iyi yerdeyiz. Dünyada
volüm yapan firmalar›n üreticisiyiz.
Desenlerimizi sat›yoruz. Altlarda
de¤iliz, çok üstte de de¤iliz. Eskiden
desenleri onlar getiriyordu. fiimdi
bizden al›yorlar. Kumafl ithal ediyoruz.
Hükümet destek olmas› gerekirken
1 dolarl›k kumafl› referans fiyat› diye
belirledi¤i 1.30 üzerinden tahsil
ediyor. Sanayicisine güvenmiyor.
Asl›nda serbest olmas› gerekiyor.
Yoksa burada üretip satmam›z
mümkün de¤il. Bu nedenle ara
ürünler ve hammaddede referans
fiyat› kalkmal›. Tekstilin gelece¤ine
yat›r›m yapmam›z laz›m. Bugün tekstil
okuyan ö¤rencileri umutsuz.
Hindistan bizim 70’li y›llar›m›z gibi.
Ama inan›lmaz bir organizasyon
içindeler. Bizim gibi Türkiye’den,
‹talya’dan Bangladefl’ten sanayicileri
davet ederek a¤›rl›yorlar, fuar
organizasyonu yap›yorlar.”
Baylan: Mikro reformlarla yatırım
iklimi oluflturulmalıdır
Bursa'daki sanayici ve ifl
adamlar› dernekleri, Uluda¤
Üniversitesi ö¤retim üyeleri ile
birlikte, 2001-2010 y›llar›
aras›nda Türk liras›ndaki de¤er
art›fl›n› rapor haline getirdi.
2001'den bu yana kur
oranlar›n›n da yer ald›¤›
raporda, akademisyenler ve
sanayiciler, Türkiye'deki kur
politikas›n› ve ekonomideki
beklentileri de¤erlendirdi.
B
US‹AD Evi'nde düzenlenen bas›n
toplant›s›nda konuflan
MAKS‹FED Baflkan› Günal
Baylan, krizden sonra dünya
ekonomilerinin toparlanma sürecinin
gecikti¤ini belirterek, Türkiye'nin en
büyük pazar› olan Almanya
haricindeki AB ülkeleri ve ABD'nin
ekonomilerinin düzelmesinin zaman
alaca¤›n› söyledi. Baylan flu
konuflmay› yapt›:
“Federasyonumuz, bölgesel
sürdürülebilir kalk›nma yaklafl›m›yla,
ülkemizin ça¤dafl yaflama düzeyine
ulaflmas› için çal›flan, rekabetçi
kurulufllar yarat›lmas›na katk›da
bulunan, etkili, ba¤›ms›z ve sayg›n
bir örgüt olmak vizyonuyla hareket
etmektedir.
Krizden sonra dünya ekonomilerinin
toparlanma süreci gecikmektedir.
Gerek Avrupa Birli¤i’nde, gerekse
ABD’de ifller yolunda gitmiyor. En
büyük pazar›m›z olan Avrupa
Birli¤i’nde (Almanya d›fl›nda) AB
ülkelerinin ekonomilerinin düzelmesi
zaman alaca¤a benziyor.
Türkiye’de Kriz sonras›, siyasal,
ekonomik istikrar, bütçe disiplini ve
risk priminin azalmas›, d›flar›dan s›cak
54 Bak›fl 116
döviz giriflini daha da h›zland›rd›.
Bunun sonucunda Türk Liras› afl›r›
de¤erli hale gelmifltir. Kal›c› sermaye
giriflleri dramatik olarak azalmaktad›r.
‹thalat ihracat› katlayarak artmakta
ve cari aç›k, y›lsonu itibariyle 40 milyar
dolar civar›na oturaca¤›
öngörülmektedir.
Gerçek anlamda ülke paras›n›n
de¤erlenmesi; ülke ekonomisinde
verimlili¤in (iflgücü ve sermaye)
teknolojik ilerlemenin tasar›m ve
marka yarat›m› gibi geliflmelerin
sonunda olur. Bu yollarla rekabet
gücünün artmas› ihracat›n ve
dolay›s›yla da d›fl ticaret piyasas›nda
döviz arz›n›n atmas›yla, döviz kuru
denge fiyat›n›n yine daha düflük bir
noktada belirlenmesine yol açar.
Ancak bu durum, bir afl›r› de¤erlenme
de¤il, ülke paras›n›n daha de¤erli
hale gelmesidir. Dünya’da döviz
savafllar› devam ederken, ülkeler
ulusal paralar›n›n de¤erini
artt›rmamak için çaba gösterirken
geliflmekte olan ülkemizin, param›z›
de¤erli tutma çabas›; ne denli
do¤rudur.
Baflbakan›m›z›n “S›cak para ak›fl›n›
kontrol alt›na almak flart. Kontrol d›fl›
MAKS‹FED
tutarsan›z ondan sonra siz kontrole
girersiniz. Sizin durumunuz daha
felaket olur.” fieklindeki Lübnan’da
yapt›¤› aç›klamas› son derece olumlu
ve gerçe¤i yans›tmaktad›r.
Ülke ekonomisi sadece rant ve hizmet
sektörüyle de¤il, üretim ve ihracat ile
büyümelidir.
Önemli olan, s›cak paradan ziyade
kal›c› yat›r›m yapan ve istihdam
yaratan yabanc› sermayenin
Türkiye’ye getirilmesidir. Bunun için
de mikro reformlar yap›larak yat›r›m
iklimi oluflturulmal›d›r.
sanayi politikas› oluflturulmal›.
Yabanc› yat›r›mc› flu an Bursa'ya az
geliyor. Önemli olan, geçici de¤il,
kal›c› yat›r›m yapan yabanc›
sermayedir. Yeni stratejiler hayata
geçirilmeli" diye konufltu.
Bursal› ifl adamlar›n›n yeni gözdesinin
M›s›r oldu¤unu kaydeden Özer, "fiu
an Türkiye için en cazip yer M›s›r.
M›s›r ile AB aras›nda özel anlaflmalar
var. fiu anda bölgede parlayan ülke
M›s›r diyebiliriz. Sanayicilerimiz de
M›s›r ile ticari iliflkilerini art›rmak için
ziyaretlerine h›z verdi" fleklinde
konufltu.
GES‹AD Baflkan› Bahad›r Özgün ise,
Türkiye'nin yerli kaynaklar›n› tam
anlam›yla kullanamad›¤›n› belirterek,
"Üretiyoruz, ama para
kazanam›yoruz. Ortada bir fley yok.
Yerli kaynaklar›m›z› yabanc›
yat›r›mc›lar çok iyi kullan›yor. Ama
biz de¤erlendiremiyoruz. Yabanc›
sermayeler paralar›na para kat›yor"
ifadelerini kulland›.
T‹M taraf›ndan her ay aç›klanan
ihracat rakamlar› ihracatç›lar› motive
etmektedir. Fakat önemli olan ihracat
rakamlar›ndaki art›flla birlikte kar›n
artmas›d›r. Kar olacak ki yat›r›mlar
yap›labilsin, istihdam yarat›labilsin,
arge ve inovasyona bütçe ayr›labilsin.
Ekonomik sürdürülebilirli¤in temel
noktas› budur.
Bu görüfllerden yola ç›karak Uluda¤
Üniversitesi ö¤retim üyeleri ile
yapt›¤›m›z raporda Ekim ay› sonu
itibariyle, Türk Liras›n›n Dolar
karfl›s›nda %24, Euro karfl›s›nda %11
afl›r› de¤erli oldu¤u sonucuna
ulafl›lm›flt›r. Bu tespitimizin hükümetin
ekonomi aktörleri taraf›ndan
de¤erlendirilmesini, rekabete day›l›
bir kur politikas›n›n oluflturulmas›n›
istiyoruz.”
BUS‹AD Baflkan› Arif Özer de, cari
aç›k meselesinin bir an önce afl›lmas›
gerekti¤ini söyledi. fiu anda 40 milyar
dolarl›k cari aç›k oldu¤unu kaydeden
Özer, 110 milyarl›k ihracat yapan
Türkiye'nin 2023 y›l›ndaki ihracat
hedefine ulaflmas› durumunda cari
a盤›n ne kadar olaca¤›n› merak
etti¤ini belirtti. Özer, "Cari aç›k
meselesi afl›lmal›. Genifl çapl› bir
55 Bak›fl 116
‹fl dünyas› TÜRKONFED zirvesi için
Diyarbak›r’da topland›
TÜRKONFED Baflkan› Celal Beysel,
Zirve’de yapt›¤› konuflmada
“Tafllar art›k yerinden oynad›. Art›k
hiçbir fley eskisi gibi olmayacak”
dedi.
T
ürkiye’nin en büyük ifl dünyas›
örgütlerinden TÜRKONFED,
14.Giriflim ve ‹fl Dünyas› Zirvesi’ni
Diyarbak›r’da gerçeklefltirdi.
‹fl dünyas›ndan çok say›da kat›l›m
olan Zirve’nin aç›l›fl konuflmac›lar›
aras›nda TÜS‹AD Baflkan› Ümit
Boyner, Diyarbak›r Belediye Baflkan›
56 Bak›fl 116
Osman Baydemir, Vali Mustafa
Toprak ve Devlet Bakan› Cevdet
Y›lmaz da vard›.
TÜRKONFED Baflkan› Celal Beysel
10 y›l içinde gerçeklefltirdikleri zirveler
aras›nda demokratikleflmeye katk›
aç›s›ndan en önemlisinin Diyarbak›r
Zirvesi oldu¤unu söyledi.
Beysel konuflmas›nda flöyle dedi:
“Birçok konuda tafllar yerinden
oynad› ve hiçbir fley eskisi gibi
olmayacak. Evet, Kürt aç›l›m› süreci
uzuyor ama bu süreç, belli düzeyde
bir tart›flma içinde ve gözler önünde
oluyor. Taraflar art›k sadece
TÜRKONFED
karfl›s›ndakini suçlam›yor, biraz da
dönüp kendine bak›yor. Bu flimdiye
kadar görmedi¤imiz bir durum.”
Zirveden bir gün önce TÜRKONFED
taraf›ndan Dicle Üniversitesi
Konferans Merkezi’nde
gerçeklefltirilen “Türkiye ve
Avrupa’da Bölgesel Kalk›nma ve
Kalk›nma Ajanslar›n›n Rolü Paneli”,
ilk kez kalk›nma ajanslar› konusunda
tüm taraflar› bir araya getirdi.
Ajans temsilcilerinin kat›l›m›n›n yüksek
oldu¤u panelde DPT ad›na konuflan
Nahit Bingöl, ajanslar›n hedefleri ve
bugüne kadar gerçeklefltirdiklerini
anlat›rken, Çukurova Kalk›nma Ajans›
Kalk›nma Kurulu Baflkan› Süleyman
Onatça ise ajanslar›n daha iyi
tan›t›lmas›, yetkilerinin art›r›lmas› ve
ajans yap›s›n›n revize edilmesi gibi
konularda yeni yap›sal
düzenlemelerin gereklili¤ine de¤indi.
Zirvenin Brüksel’den gelen konu¤u,
Avrupa Kalk›nma Ajanslar› Birli¤i
Direktörü Christian Saublens Avrupa
Kalk›nma ajanslar›n›n deneyimlerini
ve Türkiye’deki sürecin de birçok
aç›dan Avrupa’dakilerle benzeflti¤ini,
anlat›rken, Sabanc› Üniversitesi
ö¤retim üyesi Doç. Dr. Alpay
Filiztekin kalk›nma ajanslar›
yap›lanmas›na bilgi aktar›m›
eksikli¤inin vurgulad›.
57 Bak›fl 116
III. Rekabet ve Teknoloji Sempozyumu
Uluslararas› Rekabet ve Teknoloji
Birli¤i (URTEB) taraf›ndan
düzenlenen '3. Rekabet ve
Teknoloji Sempozyumu', Merinos
Atatürk Kongre ve Kültür
Merkezi'nde yap›ld›.
M
erinos Atatürk Kongre Kültür
Merkezi, Hüdavendigar
Salon'da düzenlenen ve yo¤un
ilgiyle kat›l›m sa¤lanan
Sempozyumda aç›l›fl konuflmas›n›
URTEB Konsey Baflkan› Zeki Zorlu
yapt›.
URTEB Konseyi Baflkan› Zeki Zorlu
haks›z rekabete tamamen karfl›
olduklar›n› belirtti. Yo¤un insan
gücüne sahip baz› ülkelerin son
y›llarda yo¤un sanayileflme
temposuna girdi¤ini ifade eden Zorlu,
bu ülkelerin bütün dünyan›n
tedarikçisi olma yoluna gittiklerini
vurgulad›. Ucuz insan gücüyle,
ihracata destek primleriyle, farkl›
piyasadan kur fark› belirleyerek,
Türkiye sanayisi ve teknolojisinin
önünde engel olmaya çal›flt›klar›na
dikkati çeken Zorlu, flunlar› kaydetti:
'Hep birlikte el ele gelecek nesillere
bir fleyler b›rakabilmek için
çal›flmal›y›z. Sanayi ve teknoloji
kavgas› mutlakta olacak. Var olan
de¤erlerimiz neyse tar›m, sanayi
bunlar› korumal›y›z. Bunlar› korumak
için siyasi otoritenin deste¤i ve
e¤itimle baflarmal›y›z. Gelecek
nesillerin aç kalmamas› için bunu
yapmak zorunday›z.'
Ana tema konuflmac›s›, ‹stanbul
Milletvekili Prof. Dr. Naz›m Ekren’in
“Rekabetin Yeni Kurallar› ve
Ekonominin Yeniden Yap›land›r›lmas›"
konu bafll›¤›n› içeren sunumunun
ard›ndan gerçekleflen ilk oturum;
TCMB Meclis Üyesi Prof. Dr. ‹lker
Paras›z'›n baflkanl›¤›nda devam etti.
Birinci oturumda, UPB Konsey
Baflkan› N.Coflkun ‹rfan "Rekabette
Patentin Önemi", BUS‹AD Baflkan›
M.Arif Özer de "Türk Tekstilinin
Rekabet Gücü" konulu birer konuflma
yapt›.
UPB Konsey Baflkan› Coflkun ‹rfan,
baflkanl›¤›n› Merkez Bankas› Meclis
58 Bak›fl 116
Üyesi Prof. Dr. ‹lker Paras›z'›n yapt›¤›
oturumda, ilk olarak Bursa'n›n s›nai
mülkiyet alan›ndaki durumuna iliflkin
bilgi verdi.
Bursa'da 2009 y›l›nda yaklafl›k 2 bin
159 marka baflvurusuna bin 500
civar›nda tescil al›nd›¤›n› ifade eden
‹rfan, 221 faydal› model
baflvurusunda ise 150 tescil
bulundu¤unu söyledi. ‹rfan,
Bursa'dan yap›lan 170 patent
baflvurusuna 23 tescil al›nabildi¤ini
belirterek, flöyle devam etti:
'Sanayisiyle güçlü, ihracatta ikinci
s›rada yer alan Bursa gibi bir kentte
ancak 23 uluslararas› yenili¤e tescil
al›nm›fl durumda. Her flirketin bir
yenili¤i olsa binli rakamlar elde
edilebilir. Türkiye'de marka
tescillerinde 4. s›rada bulunan Bursa,
patentlerde 3. s›rada yer al›yor.
Patentte ilk s›rada ‹stanbul ve Ankara
var.'
Türkiye olarak ele al›nd›¤›nda geçen
URTEB
y›l patent baflvuru 2 bin 588 iken 456
tescil al›nd›¤›n› dile getiren ‹rfan,
Türkiye'de yabanc›lar›n ise 4 bin 653
baflvuruya karfl›l›k olarak 5 bin 154
tescilinin bulundu¤unu anlatt›.
Türk Patent Enstitüsüne müracaat
eden ülkelerde Almanya'n›n ilk s›rada
geldi¤ini vurgulayan ‹rfan, flöyle
konufltu:
'Bu ülkeyi s›ras›yla ABD, Fransa,
‹sviçre ve Türkiye izliyor. Türkiye 5.
s›rada. Almanya bin 343 tescil ile ilk
s›rada geliyor. Avrupa ülkeleri içindeki
durumuma bak›ld›¤›nda ise yine
Almanya 40 binden fazla tescille ilk
s›rada bulunuyor. Türkiye 577
rakam›yla 20. s›ralarda. Türkiye'de
patent baflvurusu giderek art›yor.
Sadece bir Japon firmas› 2 binden
fazla patent üretirken Türkiye, 72
milyonluk nüfusuyla 500 patentte
kal›yor.'
S›n›rlamalar", Kocaeli Üniversitesi
Ö¤retim Üyesi Doç. Dr. Pelin Güven
de "Rekabet Hukukunda Yapt›r›mlar"
konu bafll›kl› sunum yapt›.
‹rfan, milyon nüfus bafl›na düflen
patent say›s›na bak›ld›¤›nda ise Kore,
Almanya, Finlandiya, Danimarka ve
Çin'in ciddi rakipler oldu¤unu ifade
ederek, 'Japonya'da 1 milyon Japon,
2 bin 500 patent üretiyor. ABD'de bu
rakam 750 civar›nda. Milyarl›k
nüfusuyla Çin'de bu rakam 300350'ye ulaflm›fl durumda. 'Bir Türk
dünyaya bedel' denilir ama 1 milyon
Türk ancak 20 patent üretebiliyor.
Rekabette etkili olabilmesi için
Türkiye'nin çok daha fazla patent
üretmesi gerekiyor' diye konufltu.
Sempozyumun ikinci oturumu ise
BUS‹AD Baflkan Yard›mc›s› Prof. Dr.
Ali Ceylan baflkanl›¤›nda gerçekleflti.
Bu oturumda Jur. Dr. Mevci Ergün
"Rekabet Hukukunda Yan
59 Bak›fl 116
Lami Ya¤cılarlıo¤lu
BOSCH ‹nsan Kaynakları Direktörü
Ö¤renme’nin yeni yolu
flim içerden seslendi¤inde
saat gece yar›s›n› çoktan
geçmiflti. Bunu s›k s›k yap›yorum.
Neredeyse bütün geceyi bilgisayar
bafl›nda geçiriyorum. Bir arama
motorundan bir baflkas›na atlarken
zaman›n nas›l da geçti¤ini insan fark
edemiyor. Buna ra¤men ulaflt›¤›n›z
bilgilerin açt›¤› yeni ufuklar, mavi
okyanuslara do¤ru yol alman›z›
sa¤larken, uyanan yeni meraklar›n›z
sizi yeni bilgilere do¤ru yelken
açmaya zorluyor. Yeni ça¤›n insanl›¤a
sa¤lad›¤› en büyük nimet; internet.
E
Baz›lar›na göre “yaz›k, tüm zaman›n›
internet bafl›nda geçiriyor” diye bir
hay›flanma arac› iken, baz›lar›na göre
ise yeni ça¤da bilgiye en h›zl› ve en
genifl flekilde ulaflma arac› olarak
addediliyor.
Ya çocuklar! Ço¤umuz “çocuklar›m›z
zaman›n›n ço¤unu bilgisayar bafl›nda
geçiriyor” diye yaz›klan›rken, çok
az›m›z, bilgisayar bafl›nda, ister
internetteyken, isterse bir oyun
program›ndan binlerce bilgi
toplad›¤›m›z›n, bunlara çok h›zl›
tepkiler verdi¤imizin ay›rd›nday›z.
Bilgiye tek odaktan de¤il, çok de¤iflik
kaynaklardan ulaflman›n inan›lmaz
hazz›n› yafl›yor, karfl›laflt›rmalar
yap›yor sonunda istedi¤imiz konuda
60 Bak›fl 116
fikir sahibi oluyoruz.
“Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi”
olunamayaca¤›na inanan insanlar
için bulunmaz nimet; internet.
Önümüzde bizi bekleyen yepyeni bir
dönem var. Tar›m ça¤›, sanayi ça¤›,
bilgi ça¤› derken flimdi bir “siber”
devrinden söz ediyoruz. Tar›m
devrinden sanayi toplumuna geçmek
2500 y›l ald›. Sanayi devrinden bilgi
devrine geçmek 250 y›l sürdü. Bilgi
toplumundan siber devrine geçmenin
sinyallerini almaya bafllad›k bile. Belki
bir 30 y›l, belki daha yak›n. Hiçbirimiz
2050 y›l›n›n nas›l olaca¤›n›
kestiremiyoruz. Böyle olunca çok
uzak gibi görünse de yeni bir ça¤›n
hemen yan›bafl›m›zda oldu¤unu
hissediyor insan. Art›k gazetelerde
genetik biliminden de¤iflik haberler
günlük olaylar haline geldi. Nano
Teknoloji’deki ilerlemeler yeni
ekonomi ve sanayisine yön veriyor.
Ülkemiz 2023 vizyonuna ”Nano
Teknoloji”yi alarak ileriye umutla
haz›rlan›yor.
Peki, toplum olarak bu yeni döneme
haz›r m›y›z? Yeni dönemin gerektirdi¤i
unsurlar›n neler olaca¤› konusunda
kaç araflt›rma yap›lm›fl? Bu konuda
üretti¤imiz politikalar var m›? Baz›
kurumlar›n ve siyasilerin demeçlerine
bakarsak, evet baz› çal›flmalar
yap›lm›fl. Genetik ve nano teknoloji
üzerinde çal›flan araflt›rma
merkezlerinin kuruldu¤unu, bunlar›n
çal›flmalar yapt›¤›n› söyleyebiliriz.
Y›ll›k konferanslar düzenleyerek çeflitli
kurumlar›n, bilim adamlar›n›n ve
sanayimizin ileri gelenlerinin karfl›l›kl›
konuyu tart›flt›¤› ortak platformlar
oluflturuluyor. Yeterli mi peki? Son
otuz y›ld›r her fleyi basit ve kolay
gören bir toplumun düflüneni olarak
bunlar›n yeterli olmad›¤›
görüflündeyim.
Çünkü yeni ça¤a haz›rlan›rken
kendimizi de¤ifltirmemiz gerekiyor.
Hala daha çocuklar›m›z›n baflar›l›
olmalar›n›, okuyup “mühendis” ya
da “doktor” olma baflar›s›yla
ölçüyoruz. Geçenlerde NTV radyo’da
Prof. Sedat Küçükay’›n sundu¤u “NTV
soruyor” program›nda iflsizli¤in
gençler aras›nda % 40 düzeylerine
ulaflt›¤›, mühendisler aras›nda bile
iflsizli¤in yayg›n oldu¤u
vurgulan›yordu.
Eskiden ifle baflvuranlar› ayr›flt›rmak
için “lisan bilme “ flart› ekliyorduk.
Ama gençlerimiz lisan ö¤rendiler.
Sonra “iki lisan bilen” istedik,
gençlerimiz onu da ö¤rendi, ama
hala iflsiz gezen çok. Bunun yan›nda
Makale
bir çok iflyeri de aç›k kadrolar›n›
doldurmak için ilan üzerine ilan
veriyor. Çünkü art›k sanayi devrinin
gerektirdi¤i iflgücü ile yeni dönemin
gerektirdi¤i nitelikler farkl›. Hala
çocuklar›m›z› kendi bildi¤imiz
do¤rulara göre yönlendirmeye
çal›fl›yoruz. Üniversite üzerine
üniversite aç›yoruz, niteli¤ine
ald›rmadan. 2023 vizyonumuza
uygun olarak ne kadar gencimizi
haz›rl›yoruz. Zaman›n› doldurdu¤una
inand›¤›m›z hangi ö¤renim dallar›n›n
say›s›n› azalt›yor, ya da kapat›yoruz?
‹lerde buradan mezun olan
gençlerimizin iflsiz kalaca¤›na
ald›rmadan hala bu kurumlar›n
ö¤renimlerine devam etmesine göz
yumdu¤umuzda iflsiz ordusunun
büyümesi vicdan›m›z› s›zlatm›yor. Ya
da görmezlikten geliyoruz. Çünkü
tart›flm›yoruz. Tart›flmayan toplumlar
politika üretemez.
Sadece e¤itim kurumlar›m›z›
düzenlemek de¤il tabii s›k›nt›m›z bu
yeni döneme haz›rlan›rken.
Davran›fllar›m›z›n da de¤iflmesi
gerekiyor. Daha çok ö¤renmeliyiz.
Bu yeni ça¤a klasik ö¤renme
metotlar› ile haz›rlanabilece¤imizi
düflünmüyorum. Ö¤renmeyi bir
toplum vizyonu haline getirmemiz
laz›m. Kurumlar›m›z› buna göre evrim
geçirmeye yönlendirmek gerekiyor.
Mesela e¤itim: Fütüristler Derne¤i
Baflkan› Sn Ufuk Tarhan’›n TRT2’de
bir söyleflisinde art›k bilgisayar
oyunlar›n›n özel sektör taraf›ndan da
e¤itim amac›yla kullan›ld›¤›ndan
bahsetmiflti. Buna örnek olarak da
bir firman›n yeni ifle ald›¤› gençleri
e¤itmek için oyun programlar›ndan
yararland›¤›ndan bahsetmiflti. Konu
firman›n kendi bilgi sistemlerinin
hacker’lar karfl›s›nda nas›l güvence
alt›na al›nabilece¤ini anlatan
bilgisayar oyunuyla sistem
uzmanlar›n› çok daha etkin olarak
e¤ittikleriydi.
Demek istedi¤im bizi önümüzde
bekleyen yepyeni bir ça¤a sadece
klasik ö¤renme metodlar› ile
ulaflmam›z imkâns›z. Ö¤renme
kanallar›n› çeflitlendirmek gerekir.
Toplum bilincinin bugünkü düzeye
gelmesinde televizyonun büyük etkisi
oldu. ‹nsan›m›z, gençlerimiz,
çocuklar›m›z sadece kendisine
dayat›lan› de¤il, baflka kaynaklardan
da birçok fleyler ö¤rendi ve yeni bir
bak›fl aç›s› kazand›. Ama flimdilerde
soru TV’nin gelece¤i ne olacak?
‹nsanlar internet gibi bir araç varken
art›k haber veya film için internetten
faydalanmay› daha kolay ve eriflilebilir
buluyor.
B›rak›n, çocuklar›m›z, efllerimiz,
insan›m›z bilgisayar bafl›nda zaman
geçirsin, internet bafl›nda daha fazla
zaman harcas›nlar. Korkmam›z
gereken onlar›n bilgisayar bafl›nda
zaman harcamas› de¤il,
bilgisayardan etkin bir ö¤renme arac›
olarak faydalanamamak olmal›d›r.
61 Bak›fl 116
12. TEKSTİL TASARIMCILARI KUMAŞ DESENİ YARIŞMASI
2010
DESEN
YARIŞMASI
Birincilik ödülü
İkincilik ödülü
Üçüncülük ödülü
Mansiyon (4. ve 5. eserler)
3.000
2.000
1.500
750
TL.
TL.
TL.
TL.
SON KATILIM TARİHİ: 28/02/2011
Konu: “CIVIL CIVIL İLKBAHAR” TEMASININ ÖZGÜN SANATÇI POTASINDA SERBEST YORUMU
Makale
Emin Direkçi
KalDer Bursa fiubesi Yönetim Kurulu Baflkan›
Sempozyum ve Bursa
Kalite Ödülü çal›flmalar› devam ediyor
De¤erli Kalite Dostlar›,
B
US‹AD ve KalDer Bursa fiubesi
taraf›ndan Bursa’ya kazand›r›lan
ve Bursa için çok önemli iki
etkinlik olan Sempozyum ve Bursa
Kalite Ödülü’nde yeni dönem
çal›flmalar› devam ediyor. Toplam
kalite çal›flmalar›n› Bursa’da
yayg›nlaflt›rmak, ça¤dafl kalite
anlay›fl›n› kazand›rmak amac›yla
yürüttü¤ümüz Bursa için art›k marka
olmufl olan bu iki önemli faaliyete her
geçen gün daha fazla kurumun ilgi
göstermesi bizlere do¤ru yolda
oldu¤umuzu bir kez daha gösteriyor.
2003 y›l›nda bu yana BUS‹AD
iflbirli¤inde, Bursa Valili¤i, Uluda¤
Üniversitesi ve Aiesec Bursa fiubesi
destekleriyle gerçeklefltirdi¤imiz
sempozyumun 9. su için içerik
kurulumuz haz›rl›¤› tamamlad›. 13
Aral›k 2010 tarihinde BUS‹AD ve
KalDer olarak yapt›¤›m›z toplant›da
etkinli¤e iliflkin detaylar› bir kez daha
görüfltük. Yap›lan çal›flma sonucunda
9. Kalite ve Baflar› Sempozyumu’nun
temas› “Yenileflim ve Gelecek” olarak
belirlendi. Günümüzde Yenileflim
sürekli rekabet avantaj› için kilit
stratejik çözüm olarak ortaya ç›km›flt›r.
Yenileflim; sanayi, tar›m, kültür-sanat
alan› ve akademik dünyada, özel
sektör, kamu, sivil toplum kurulufllar›
ve medyan›n küresel ve yerel
düzeyde tan›ml› programlarla ve
do¤ru politikalar›n uygulanmas›yla
gerçekleflebilir. Bu anlamda toplam
kalite yaklafl›mlar›n›n da
benimsenmesi ve yayg›n flekilde
uygulanmas›na da ihtiyaç
görülmektedir. Sempozyumda
rekabet, insan kaynaklar›, teknoloji,
e¤itim gibi farkl› konular alt›nda
yenileflimi tart›flmaya açaca¤›z.
Geçen y›l 3285 kiflinin kat›ld›¤›
sempozyuma bu y›l da yaklafl›k 3000
kiflinin kat›l›m›n› bekliyoruz.
Sempozyum süresince 1 ana oturum,
7 paralel oturum, Yaflam Kalitesi
Paneli yer alacak, ayn› zamanda
Kalite ve Baflar› Fuar› da iki gün
boyunca kat›l›mc›lara aç›k olacak.
Sempozyum ikinci günü ise 2010
Bursa Kalite Ödülü’nün sonucu
aç›klanacak.
Bursa Kalite Ödülü’nün k›saca tarihine
bakt›¤›m›zda; 1996 y›l›nda Bursa’daki
baflar›lar› takdir etmek amac›yla
BUS‹AD taraf›ndan kalite ödülü
verilmeye bafllanm›flt›r. 1998 y›l› için,
BUS‹AD ve KalDer Bursa fiubesi
iflbirli¤i ile ve KOB‹’ler için ‹fl
Mükemmelli¤i Modeli esas al›narak
BUS‹AD üyelerine aç›k olarak
düzenlenmifltir. Her y›l düzenli olarak
Bursal› kurulufllara aç›k olarak
düzenlenen Bursa Kalite Ödülü’nün
2010 y›l› sürecinde kurulufllar›m›z›n
heyecanl› haz›rl›¤› devam ediyor.
Kurulufllar›m›z e¤itimlerini tamamlad›
ve Ocak ay› itibari ile baflvuru
dokümanlar›n› KalDer’e teslim ettiler.
Bundan sonraki süreçte
de¤erlendiricilerin e¤itimlerinin
ard›ndan dokümanlar›n teslim
edilmesi, de¤erlendirici uzlafl›m
toplant›lar› ve kurumlara saha
ziyaretleri gerçekleflecek. Ard›ndan
de¤erlendirici raporlar› Bursa Kalite
Ödülü Yürütme Kurulu’na sunulacak
ve kurulun, sonuçlar› Bursa Kalite
Ödülü Jürisi’ne bildirmesiyle
de¤erlendirme süreci tamamlanacak.
16 Nisan 2011 Cumartesi akflam›
ödül sonucunun aç›klanmas›yla 2010
Bursa Kalite Ödülü sahiplerini
bulacak. Ödül töreni nin ard›ndan
kurumlara geri besleme raporlar›n›n
teslimi sonras›, 2010 ödül gözden
geçirme çal›fltay› ile süreç
tamamlanacak.
KalDer Bursa fiubesi olarak Bursa’da
bu etkinli¤in gerçeklefltirilmesinde
yer almaktan ve BUS‹AD ile iflbirli¤i
yap›yor olmaktan gurur
duydu¤umuzu bir kez daha ifade
etmek istiyorum.
BUS‹AD’›n “toplumumuzun ekonomik,
kültürel ve sosyal yap›s›na katk›da
bulunmak”, KalDer’in “mükemmellik
kültürünü yaflam biçimine
dönüfltürerek, ülkemizin rekabet
gücünün ve refah düzeyinin
yükseltilmesine katk›da bulunmak”
misyonu ›fl›¤›nda Bursa için ve Bursal›
kurulufllar›m›z için örnek çal›flmalara
imza atmaya devam edece¤iz.
Son olarak tüm kurum ve kiflileri
bugün rekabet olgusunun en önemli
niteliklerinden olan kalite kavramlar›
ile tan›flmaya davet ederken, herkesin
yeni y›l›n› bir kez daha içtenlikle
kutluyor; sa¤l›k, baflar› diliyorum.
63 Bak›fl 116
9. Kalite ve Baflar› Sempozyumu’nda
geri say›m
bafllad›
BUS‹AD ve KalDer Bursa fiubesi
iflbirli¤inde T.C. Bursa Valili¤i,
Uluda¤ Üniversitesi ve Aiesec
Bursa fiubesi destekleriyle 2003
y›l›ndan bu yana düzenlenen
Kalite ve Baflar›
Sempozyumu’nun 9.su 15-16
Nisan 2011 tarihlerinde
“Yenileflim ve Gelecek” temas›
ile Bursa’da kat›l›mc›lar›yla
buluflacak.
T
oplam kalite bilinç ve kültürünün
Bursa ve çevresindeki tüm kurum
ve kurulufllarda yay›l›m›, genifl
bir bilgi ve düflünce paylafl›m
platformu oluflturulmas› amac›yla
düzenlenen Kalite ve Baflar›
Sempozyumu her y›l 3000’nin
üzerinde kat›l›mc›y› a¤›rl›yor.
Düzenlendi¤i ilk y›ldan bu yana
sürekli yenilenen içeri¤i ve
organizasyon yap›s› ile Bursal›lar›n
yo¤un ilgi gösterdi¤i sempozyum son
y›llarda Bursa d›fl›ndan kat›l›mc›lar›
da a¤›rlamaya bafllad›.
Bursa için marka bir organizasyon
haline gelen Sempozyumda bu y›l
da kat›l›mc›lar birbirinden farkl›
aktivitelere kat›lma olana¤› bulacak.
BUS‹AD ve KalDer Yönetimi’nin
13 Aral›k 2010 Pazartesi günü
BUS‹AD’ta yapt›klar› toplant›da
9. Kalite ve Baflar› Sempozyumu'nun
içeri¤ine iliflkin detaylar
görüflüldükten sonra, Sempozyum
Düzenleme Kurulu haz›rl›klar›n›
yaparak çal›flmalar›n› tamamlad›.
64 Bak›fl 116
Çal›fltaylar
14 Nisan 2011 Perflembe
9. Kalite ve Baflar› Sempozyumu
15 Nisan 2011 Cuma
16 Nisan 2011 Cumartesi
9. Kalite ve Baflar› Fuar›
15 Nisan 2011 Cuma
16 Nisan 2011 Cumartesi
“Randy Olson’dan Azalan Dünya
Kaynaklar›” Foto¤raf Sergisi
15 Nisan 2011 Cuma
16 Nisan 2011 Cumartesi
Kitap ‹mza Saati
15 Nisan 2011 Cuma
Gazeteci-Yazar fiafak Altun,
16 Nisan 2011 Cumartesi
Porof. Zihni Sinir’in Yarat›c›s›
‹rfan Sayar
Yaflam Kalitesi Paneli
16 Nisan 2011 Cumartesi
Bursa Kalite Ödülü Töreni
16 Nisan 2011 Cumartesi
Ritm Gösterisi
16 Nisan 2011 Cumartesi
2010 Bursa Kalite Ödülü’nde sonuçlar
16 Nisan’da aç›klan›yor
Ça¤dafl kalite anlay›fl›n›n
yayg›nlaflmas›, kalite çal›flmalar›n›n
teflvik edilmesi ve ödüllendirilmesi
amac›yla 1998 y›l›ndan bu yana
BUS‹AD ve KalDer Bursa fiubesi
iflbirli¤i ile yürütülen Bursa Kalite Ödül
süreci, 16 Eylül 2010 Perflembe günü
bafllam›flt›. Kurumlar›n heyecanla
sürdürdükleri örnek kalite yolculu¤u
16 Nisan 2011 Cumartesi akflam›
taçlanacak.
Bursa Kalite Ödülü;
• Kalite bilincini ve Toplam Kalite
Yönetimini Bursa çap›nda
yayg›nlaflt›rmak ve Ulusal Kalite
Hareketine destek vermek, Bursa’da
ifl mükemmelli¤ine ulaflma çabas›nda
olan firmalar› ödüllendirmek ve
onurland›rmak,
• Konusunda iyi uygulamalar›n di¤er
firmalar taraf›ndan da paylafl›l›p
uygulanmas›n› teflvik etmek, Bursal›
firmalar›n ifl baflar›lar›n›n ve
sürdürülebilir rekabet gücünün ulusal
ve uluslararas› düzeyde artmas›na
yard›mc› olmak,
• Bursa’n›n tan›t›m›na katk›da
bulunmak amac›yla
gerçeklefltirilmektedir.
Kalite ve Bafları
Sempozyumu
Sempozyum Program›
Sempozyumda yer alacak konuflmacılar
15 Nisan 2011 Cuma
10:00-10:30
Aç›l›fl Konuflmalar›
10:30-12:30
Ana Oturum
"Yenileflim ve Gelecek"
12:30-14:00
Ö¤le Yeme¤i
14:00-15:30
Paralel Oturumlar
1A "Yenileflim Politikalar› ‹le
Rekabet"
1B "Yenileflim Kültüründe
Liderlik ve ‹nsan Kaynaklar›"
Muharrem YILMAZ
Alphan MANAS
Müjdat ALTAY
TÜS‹AD,Yön. Kur.Üyesi,
SÜTAfi, Yön. Kur. Bflk.
BRIGHTWELL HOLD‹NGS BV,
Yön. Kur.Bflk.
NETAfi,
Genel Müdür
Faruk SARAÇ
Münir KUNDAKÇI
Rasim ÖZTEK‹N
Tasarımcı
MICROSOFT TÜRK‹YE,
Genel Müdür Yrd.
Sanatçı
Ece ÜNER
Dr. Ekber ‹. N. ONUK
M. Rauf ATEfi
HABERTURK TV,
Sunucu-Editör
YONCA ONUK,
Yön. Kur. Bflk. Yrd.
CAP‹TAL& EKONOM‹ST
&PCNET, Yayın Direktörü
Tarcan K‹PER
Yusuf AZOZ
Selen KOCABAfi
infoTRON,
Yön. Kur. Bflk.
KAR‹YER.NET,
Genel Müdür
PERYÖN, Baflkan
TURKCELL, Gen. Müd. Yrd.
15:30-16:00
Kahve Aras›
16:00-17:30
Paralel Oturumlar
2A "Teknolojinin Yenileflim
Üzerindeki Etkisi"
2B "Yenileflimle Baflar›y›
Yakalayanlar"
16 Nisan 2011 Cumartesi
10:30-12:30
"E¤itimde Yenileflim Stratejileri"
12:30-14:00
Ö¤le Yeme¤i
14:00-15:30
Paralel Oturumlar
4A "Mükemmellik Modeli ile
Fark Yaratmak"
4B "Yenileflim için Tasar›m"
15:30-16:00
Kahve Aras›
16:00-18:00
Yaflam Kalitesi Paneli
19:00-21:00
Bursa Kalite Ödül Töreni
65 Bak›fl 116
Türev piyasalar, kur, faiz ve korunma
yöntemleri
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i taraf›ndan gerçeklefltirilen
‘Türev piyasalar, kur, faiz ve korunma
yöntemleri' konulu konferans, 6 Aral›k
2010 Pazartesi günü saat 17:30 da
BUS‹AD Evinde yap›ld›.
“Tarihsel olarak oynakl›¤› en yüksek
ve küresel risk ifltah›na en duyarl›
para birimlerinden biri olan Türk
Liras›'n›n küresel kriz boyunca
sergiledi¤i göreli istikrarl› seyir 2010
y›l›nda da devam etti.
onferansta konuflan T.C. Merkez
Bankas› Meclis Üyesi Prof. Dr.
Turalay Kenç, kur geliflmeleri,
piyasa riski, faizlerdeki geliflmeler
hakk›nda bilgiler verdi.
K
Kenç, 2011 y›l› para politikas›
raporunu aral›k ay› içerisinde
aç›klayacaklar›n› belirterek, “Para
politikam›z› mümkün oldu¤unca
öngörülebilir bir flekile sokmaya
çal›fl›yoruz. Para politikas›ndaki
gidiflat› enflasyona göre ayarl›yoruz.
Bizim as›l görevimiz fiyat istikrar›n›
sa¤lamak” diye konufltu.
66 Bak›fl 116
Merkez Bankas› olarak kurlar
konusunda reel sektör ve
ihracatç›lardan çok flikayet ald›klar›n›
ifade eden Kenç, TL'deki
de¤erlenmenin birçok ülkeye göre
daha s›n›rl› oldu¤unu kaydetti. Kenç,
di¤er geliflmekte olan ülkelerle
k›yasland›¤›nda, Türk Liras›’n›n
de¤erinde önemli bir de¤iflim
gözlenmedi¤ine dikkat çekerek,
BUS‹AD’dan
Haberler
Türkiye'nin para birimi di¤er ülkelerin
para birimine göre çok az oynakl›k
gösteriyor. Çünkü birçok ülkeye göre
kamu borç sto¤umuz daha düflük,
bütçe a盤›m›z iyi, d›fl borç sto¤umuz
da düflük” dedi.
Riskten korunma yöntemleri hakk›nda
da de¤erlendirmelerde bulunan
Turalay Kenç, flunlar› kaydetti:
“Piyasa riski flirketlerin kar, zararlar›n›
ve hatta ayakta kalmalar›n› belirler.
Piyasa riskinin içinde döviz kuru, faiz,
emtia fiyatlar›, hisse senedi riskleri
vard›r. Risklerle birlikte türev ürünlerin
kullan›m› da art›yor. 1973'ten beri
türev ürünlerin kullan›m› h›zla
yükseldi.
Türev piyasalar spot piyasalardan
daha büyük. Küresel finansal krizle
birlikte türev piyasalar›n
düzenlenmesi ve denetlenmesi
gündeme geldi.”
Prof. Dr. Turalay Kenç’in özgeçmifli
1963 y›l›nda do¤an Turalay Kenç, lisans e¤itimini 1985 y›l›nda Gazi
Üniversitesi Maliye Bölümünde birincilikle tamamlad›. Gazi Üniversitesi’nde
Maliye, Ankara Üniversitesi ve York Üniversitesi’nde Ekonomi alan›nda Yüksek
Lisans yapt›. York Üniversitesi’nde çal›flmalar›na devam eden Kenç, 1993
y›l›nda Ekonomi Doktoras›n› tamamlad›.
Kenç 1993-1998 y›llar› aras›nda Cambridge ve Londra üniversitelerinde
araflt›rma uzman› olarak çal›flt›. 1998 y›l›nda Yard›mc› Doçent, 2002 y›l›nda
Doçent, 2006 y›l›nda Profesör ünvan› ald›. Durham, Machester, Imperial
College ve Bradford üniversitelerinde ö¤retim üyesi olarak görev yapan Turalay
Kenç, ayr›ca misafir ö¤retim üyesi olarak dünyan›n çeflitli üniversitelerinde
dersler vermifl veya araflt›rmalarda bulunmufltur.
Kenç, 14 Nisan 2009 tarihinde TCM Banka Meclisi Üyesi olarak seçilmifltir.
67 Bak›fl 116
BUS‹AD’dan
Haberler
Tekstilde üniversite - sanayi iflbirli¤i
Tekstil sektörüne katk›da
bulunmay› hedefleyen BUS‹AD
yönetimi, üniversite-sanayi
iflbirli¤ini gelifltirmek amac›yla
toplant› düzenledi.
B
US‹AD Yönetim Kurulu Baflkan›
ve Uluda¤ Haz›rgiyim Ve
Konfeksiyon ‹hracatç›lar› Birli¤i
Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s›
Mehmet Arif Özer ve BUS‹AD Yönetim
Kurulu Üyesi Fehmi Osanmaz’›n
organize etti¤i toplant›ya Uluda¤ Tekstil
‹hracatç›lar› Birli¤i Yönetim Kurulu
Baflkan› ‹brahim Burkay, Uluda¤
Üniversitesi Tekstil Mühendisli¤i Bölüm
Baflkan› Prof. Dr. Binnaz Meriç
Kaplangiray, Doç. Dr. Dilek
Toprakkaya, Yrd. Doç. Dr. Yasemin
Kavuflturan ile Zorlu Tekstil üst düzey
yöneticisi, Elvin Tekstil Yönetim Kurulu
Baflkan Yard›mc›s› Osman Canik ve
U‹B araflt›rmac›lar› kat›ld›.
Tekstil ve haz›r giyim sektöründe üretim
yapan firmalar›n kulland›klar› ve ihtiyaç
duyacaklar› test cihazlar›n›n temin
edilerek Uluda¤ Üniversitesinde
kurulacak bir laboratuarda hizmete
sunulmas› gündeme gelen toplant›da,
bu konuda devlet deste¤i sa¤lanmas›
için araflt›rma yap›lmas›na karar verildi.
“Sanata ve sanatçıya sahip çıkmak görevimiz”
Comtemporary ‹stanbul Ça¤dafl
Sanat Buluflmas›, Bursal›
sanatseverleri, Bursa Sanayicileri
ve ‹fladamlar› Derne¤i’nde
(BUS‹AD) bir araya getirdi.
A
kbank Özel Bankac›l›k deste¤iyle
ça¤dafl sanat›n geliflmesi, yurtiçi
ve yurtd›fl›nda tan›t›lmas› ve
Türkiye’nin bafll›ca uluslararas› sanat
merkezleri aras›nda yerini alabilmesi
amac›yla çal›flmalar›n› sürdüren
Comtemporary ‹stanbul, sanata
duyulan ilgiyi ve deste¤i ‹stanbul’un
d›fl›nda da art›rmak için ‹zmir ve
Adana’da gerçeklefltirilen ‘Ça¤dafl
Sanat Buluflmalar›’n› bu kez Bursa’ya
tafl›d›.
Comtemporary ‹stanbul Direktörü Emin
Mahir Balc›o¤lu, her geliflinde farkl› bir
Bursa ile karfl›laflt›¤›n› belirtti¤i
konuflmas›nda çal›flmalar›n›n detaylar›n›
aktard›. Sanat›n yaflam kalitesini olumlu
yönde art›rd›¤›na dikkat çeken
Balc›o¤lu’nun ard›ndan Akbank Özel
Bankac›l›k’tan Sorumlu Genel Müdür
Yard›mc›s› Fikret Önder, Türkiye’de
sanat›n geliflmesine önem verdiklerini
ifade etti. Önder, organizasyona 4. kez
sponsor olduklar›n› kaydederek,
68 Bak›fl 116
çal›flman›n ça¤dafl sanat anlay›fl›n›n
Anadolu’ya yay›lmas› konusuna katk›
sa¤lad›¤›n› kaydetti.
Büyükflehir Belediye Baflkan› Recep
Altepe, Comtemporary ‹stanbul’un
Bursa’da da hayata geçirilmesinin
sevincini yaflad›¤›n› söyleyerek,
“Sanat›n geliflmesi ve tan›t›m› için
yap›lan çal›flmalar sanata duyulan ilgiyi
günden güne artt›rmaktad›r. Özellikle
kentler, sanat›n ve medeniyetin
befli¤idir. ‹stanbul ve Bursa her zaman
sanat›n befli¤i olmufl ve sanat›n en
güzel örneklerinin verildi¤i kentlerdir.
Sanat evrenseldir. Sürekli yükselen bir
de¤er olan sanata ve sanatç›ya sahip
ç›kmak, görevimizdir. Biz de her zaman
sanat›n ve sanatç›n›n yan›nday›z.
Sanatkar olmak zordur” diye konufltu.
Baflkan Altepe, sanat›n insan yaflam›n›
zenginlefltirdi¤ini ve anlaml› k›ld›¤›n›
da sözlerine ekledi.
Aç›l›fl konuflmalar›n›n ard›ndan ‘Estetik
De¤er Tutku’ bafll›kl› seminerin
konuflmac›lar›ndan Mimar Sinan
Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Baflkan›,
sanat elefltirmeni ve küratör Prof. Dr.
Ali Akay, ‘Türkiye’de ça¤dafl sanat›n
dünü ve bugünü’ konulu sunumunu
yapt›.
Seminerde ayr›ca, ‹stanbul Bilgi
Üniversitesi Ekonomi Bölümü Ö¤retim
Görevlisi Doç. Dr. Aylin Seçkin,
‘Türkiye’de sanat piyasas›, ekonomik
göstergeler’ ve Sotheby’s Müzayede
Evi Türkiye Yöneticisi Oya Delahaye
de ‘Koleksiyon nas›l kurgulanmal, ne
al›nmal›?’ konular›nda görüfllerini
kat›l›mc›larla paylaflt›lar.
Baflkan Özer’den,
mühendis adaylar›na konferans
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i Yönetim Kurulu Baflkan›
M. Arif Özer, Uluda¤ Üniversitesi
Mühendislik Fakültesi Tekstil
Bölümü son s›n›f ö¤rencilerine,
fakülte konferans salonunda “etik”
konulu sunum yapt›.
Ulusal Meslek Yüksekokullar›
Ö¤renci Kongresi kapsam›nda
3 Aral›k 2010 tarihinde ‹znik-DS‹
tesislerinde gerçekleflen konferansa
yo¤un kat›l›m oldu.
1.
Bu y›l ilk kez ulusal kat›l›mla
gerçekleflen ve “sosyal sorumluluk
bilinci” temas›yla gerçekleflen kongre,
meslek yüksek okulu ö¤rencilerinin
ve mezunlar›n›n sosyal sorumluluk
bilinci kapsam›nda bilgi, beceri ve
yeteneklerinin gelifltirilmesi amac›yla
organize edildi.
Kongreye “etik” konulu sunumu ile
kat›lan Bursa Sanayicileri ve
‹fladamlar› Derne¤i Yönetim Kurulu
Baflkan› M. Arif Özer, kat›l›mc›lar
taraf›ndan büyük ilgi ile dinlendi.
69 Bak›fl 116
Yeflilova:
Rekabet gücümüz mutlaka korunmal›
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i (BUS‹AD) Yüksek Dan›flma
Kurulu Baflkan› Ali ‹hsan Yeflilova,
dünyada döviz savafllar› devam
ederken, ülkeler ulusal paralar›n›n
de¤erini art›rmamak için çaba
gösterirken, geliflmekte olan
Türkiye'nin paras›n› de¤erli tutma
çabas›n› anlamakta güçlük
çektiklerini bildirdi.
ursa ve Türkiye ekonomisine
büyük katma de¤er sa¤layan,
üyeleri ile sivil ve ekonomik
toplumun güç birli¤inin ifadesi olan
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i’nin Yüksek Dan›flma Kurulu
Baflkanl›¤›n› yapan Ali ‹hsan Yeflilova,
Aral›k ay›nda toplanan Yüksek
Dan›flma Kurulu toplant›s›n›n
ard›ndan flu aç›klamay› yapt›:
B
Krizden sonra dünya ekonomilerinin
toparlanma süreci gecikmektedir.
Gerek Avrupa Birli¤i’nde, gerekse
ABD’de ifller yolunda gitmiyor. En
büyük pazar›m›z olan Avrupa
Birli¤i’nde (Almanya d›fl›nda) AB
ülkelerinin ekonomilerinin
düzelmesinin zaman alaca¤›
ortadad›r… Özellikle son zamanlara
AB de Yunanistan, ‹rlanda, Portekiz
ve hatta ‹spanya finansal sorunlar›
olan ülkeler. Bu ülkelerin afl›r›
borçlanmas› AB’nin yap›s›nda
s›k›nt›lara sebep olacak gibi
gözüküyor.
70 Bak›fl 116
Geçen sene % 4.6 oran›nda küçülen
Türkiye Ekonomisi bu y›l h›zla
büyüyerek son üç çeyrekte ortalama
%8,9 ‘luk büyüme¤e ulaflm›flt›r.
Y›lsonunda %8 civar›nda bir büyüme
olaca¤›n› tahmin ediyoruz.
Türkiye’de kriz sonras›, siyasal,
ekonomik istikrar, bütçe disiplini ve
risk priminin azalmas›, d›flar›dan s›cak
döviz giriflini daha da h›zland›rd›.
Bunun sonucunda Türk Liras› afl›r›
de¤erli hale gelmifltir. Kal›c› sermaye
giriflleri dramatik olarak azalmaktad›r.
‹thalat ihracat› katlayarak artmakta
ve cari a盤›n, y›lsonu itibariyle 42 45 milyar dolar civar›na oturaca¤›
öngörülmektedir.
Gerçek anlamda ülke paras›n›n
de¤erlenmesi; ülke ekonomisinde
verimlili¤in (iflgücü ve sermaye)
teknolojik ilerlemenin tasar›m ve
marka yarat›m› gibi geliflmelerin
sonunda olur. Bu yollarla rekabet
gücünün artmas› ihracat›n ve
dolay›s›yla da d›fl ticaret piyasas›nda
döviz arz›n›n atmas›yla, döviz kuru
denge fiyat›n›n yine daha düflük bir
noktada belirlenmesine yol açar.
Ancak bu durum, bir afl›r› de¤erlenme
de¤il, ülke paras›n›n daha de¤erli
hale gelmesidir.
Dünyada döviz savafllar› devam
ederken, ülkeler ulusal paralar›n›n
de¤erini artt›rmamak için çaba
gösterirken geliflmekte olan
ülkemizin, param›z› de¤erli tutma
çabas›; ne denli do¤rudur, anlamakta
güçlük çekiyoruz.
Baflbakan›m›z›n “S›cak para ak›fl›n›
kontrol alt›na almak flart. Kontrol d›fl›
tutarsan›z ondan sonra siz kontrole
girersiniz. Sizin durumunuz daha
felaket olur.” fieklindeki Lübnan’da
yapt›¤› aç›klamas› son derece olumlu
ve gerçe¤i yans›tmaktad›r.
Türk Liras›’n›n de¤erlenmesi ve döviz
kurunun düflmesinin en önemli
nedenlerinden biri olan, kal›c› yat›r›ma
yönlenmeyen s›cak paran›n elini
kolunu sallayarak ülkeye giriflinin
kontrol alt›na al›nmas› gerekmektedir.
Ülke ekonomisi sadece rant ve hizmet
sektörüyle de¤il, üretim ve ihracat
ile büyümelidir.
Önemli olan, s›cak paradan ziyade
kal›c› yat›r›m yapan ve istihdam
yaratan “do¤rudan yabanc›
yat›r›mlar›n” Türkiye’ye getirilmesidir.
Bunun için de mikro reformlar
yap›larak yat›r›m iklimi
oluflturulmal›d›r…
Türk Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu
ve ‹cra ‹flas Kanunu gibi kanunlar›n
bir an önce yasalaflt›r›lmas›
konusundaki çal›flmalar› takdirle
karfl›l›yoruz. Ancak 4-5 y›ld›r Mecliste
bekleyen bu yasalar art›k
ç›kart›lmal›d›r.
Yüksek Danıflma
Kurulu
Türkiye bir süredir, de¤erli para
politikas›n›n sonucu olarak ara mal›
ithal eden bir konuma gelmifltir.
Halbuki kalk›nma ve istihdam art›fl›n›n
sa¤lanmas› için üretim yapan, ara
mal› üreten bir ülke olma zorundad›r.
Y›l sonunda 112 milyar dolar
civar›nda gerçekleflecek olan
ihracat›m›z Gayri Safi Milli Has›lam›z›n
% 15 i kadard›r. Ben ihracatla
büyüyece¤im diyen bir ülkede bu
oran›n % 25 in alt›na düflmemesi
gerekmektedir. Fakat önemli olan
ihracat rakamlar›ndaki art›flla birlikte
karl›l›¤›n artmas›d›r. Kar olacak ki
yat›r›mlar yap›labilsin, istihdam
yarat›labilsin, arge ve inovasyona
bütçe ayr›labilsin. Ekonomik
sürdürülebilirli¤in temel noktas›
budur.
Son dönemde uygulanan s›cak para
ve kur politikalar›yla ihracat yapan
sanayiciler son derece zor duruma
düflmüfller, kars›z hatta zarar›na
ihracat yapar duruma gelmifllerdir.
As›l olan rekabetçili¤in korunmas›d›r.
E¤er kurlar konusunda hiçbir fley
yap›lmayacaksa, sanayicinin rekabet
gücünü art›r›c› farkl› ad›mlar at›lmal›,
en az›ndan dünyadaki rakiplerine
göre fazladan s›rt›nda tafl›d›¤›, enerji,
akaryak›t ve istihdam yükleri mutlaka
hafifletilmeli, vergi ve sigortas›n›
zaman›nda ödeyenlere indirim
getirilmesi sa¤lanmal›, dünyadaki
rakipleri ile eflit duruma
getirilmelidirler.
aktörleri taraf›ndan de¤erlendirilmeli,
sanayici ve ihracatç›lar›m›z›n rekabet
gücü mutlaka korunmal›d›r.
Özellikle seçim sonras› yeni küresel
flartlara uyumlu bir büyüme stratejisi
düzenlenmelidir.
Yine seçim sonras› genifl kat›l›m ve
temel ilkelerde konsensüse dayal›
yeni bir Sivil Anayasa yap›lmal›d›r.
Avrupa Birli¤i’ne girsek de girmesek
de halk›m›z için reformlar›n
yap›lmas›na devam edilmelidir.
Bu tespitimizin hükümetin ekonomi
71 Bak›fl 116
BUS‹AD’dan
Haberler
Kurucu Baflkan›m›z
Do¤an Ersöz’ü and›k
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i Kurucu Baflkan› Do¤an
Ersöz, ölümünün 16. y›l dönümünde kabri bafl›nda an›ld›.
örene Ersöz’ün ailesinin ve
yak›nlar›n›n yan› s›ra BUS‹AD
Baflkan› M. Arif Özer, BUS‹AD
Yönetim Kurulu üyeleri ve BUS‹AD
üyeleri kat›ld›.
T
Anma töreninde konuflma yapan
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i Yönetim Kurulu Baflkan›
M. Arif Özer, “Rahmetli Ersöz’ü kendi
sözleriyle anmak istiyorum. ‘Önemli
olan varl›kl› olmak de¤il, var olmak’
derdi. Hayat›n özeti de bu.
Ölümünden sonra da rahmetli
Ersöz’ün varl›¤› devam ediyor” dedi.
Merhum Do¤an Ersöz’ün efli Hitay
Ersöz de, anma gününde yapt›¤›
konuflmada, Do¤an Ersöz’ün
unutulmad›¤›n› görmenin, ailelerini
mutlu etti¤ini söyledi.
E¤itime BUS‹AD katk›s›
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i, e¤itime katk›da
bulunmay› amaçlayan
hay›rseverler taraf›ndan kurulan
Ça¤dafl E¤itim Kooperatifi’ne
destek oldu.
Ç
72 Bak›fl 116
a¤dafl E¤itim Kooperatifi
‹lkö¤retim Okulu’nun s›n›f tefrifline
destek olan BUS‹AD, 25 bin TL
yard›mda bulundu.
BUS‹AD’dan
Haberler
Microsoft-BUS‹AD iflbirli¤i
Microsoft Genel Müdürü Tamer
Özmen, Genel Müdür Yard›mc›lar›
Mustafa Ça¤an ve Münir Kundakç›,
Bursa’da düzenledikleri “Gelecek
flirketlere neler getirecek?” konulu
toplant› öncesinde BUS‹AD Evinde
Baflkan Mehmet Arif Özer ile
Yönetim Kurulu Üyelerini ziyaret
ederek, Bursa’n›n biliflim
aç›s›ndan yat›r›m iklimi hakk›nda
bilgi ald›.
B
ursa’da “biliflim vadisi”
kurulmas› hususunda çal›flmalar›
Microsoft yöneticilerine aktaran
Baflkan Özer, sektörün dünyadaki en
önemli firmalar›ndan biri olan
Microsoft’un bu çal›flmaya destek
vermesi düflüncesini dile getirdi ve
otomotiv, tekstil – haz›r giyim, makine
74 Bak›fl 116
üretiminde global pazarda söz sahibi
olan Bursa’n›n alt yap›s› ve donan›m›
ile biliflimde de global pazarda ismini
duyuraca¤›na inand›¤›n›, bu amaca
eriflmek için yap›lacak çal›flmalarda
Microsoft gibi bir dünya devinin
deste¤inin büyük önem tafl›d›¤›ndan
söz etti.
Yeni kurulan Bursa Teknik
Üniversitesi’nde özellikle “yaz›l›m
mühendisli¤i” bölümünün yer
almas›n› istediklerini söyleyen Baflkan
Özer, bu bölümden mezun olacak
mühendislerin, Bursa’da biliflim
sektörüne büyük geliflim
sa¤layaca¤›na inand›¤›n› sözlerine
ekledi.
Bursa’da biliflim konusunda önemli
bir potansiyel gördüklerini, bunun
de¤erlendirilmesi ve gelifliminin
sa¤lanmas› için bölgeye önem
verdiklerini belirten Microsoft Genel
Müdürü Tamer Özmen, 1970 y›llar›n
sonunda Bursa Erkek Lisesinden
mezun oldu¤unu anlatarak, Bursa’ya
olan tutkusundan bahsetti ve BUS‹AD
ile yak›n zamanda, önce üyelerden
bafllayarak güzel bir iflbirli¤i
gerçeklefltirebileceklerinden söz etti.
BUS‹AD Yönetim Kurulu Üyeleri daha
sonra, Microsoft taraf›ndan Çelik
Palas Otelinde düzenlenen, biliflim
alan›nda Microsoft’un eriflti¤i son
teknolojinin kat›l›mc›larla paylafl›ld›¤›
toplant›ya kat›larak yenilikleri ilgi ile
izlediler.
Üye
Ziyaretleri
BUS‹AD Yönetimi üyelerinin yan›nda
BUS‹AD Yönetim Kurulu, baflkan
ve üyeleri ile birlikte “üyelere
ziyaretlerde” bulundu.
A
rif Özer Baflkanl›¤›ndaki BUS‹AD
Yönetimi, Olay Medya'y› ziyaret
etti. Olay Medya Yönetim Kurulu
Baflkan› Cavit Ça¤lar'›n yan› s›ra Olay
Medya Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet
Ali ‹nan ve Olay Gazetesi Genel Yay›n
Müdürü Erol Bilenser'in de haz›r
bulundu¤u görüflmede, Arif Özer
baflar› dileklerinde bulundu.
Özer, Olay TV ve Olay Gazetesi'nin
Bursa'n›n bir markas› oldu¤unu ifade
ederek, “Bizim de evlad›m›z.
Dolay›s›yla bu durum baban›n
evlad›na kavuflmas› gibi oldu. Bunun
mutlulu¤unu biz de BUS‹AD olarak
yafl›yoruz” diye konufltu.
Olay Medya'n›n önümüzdeki
dönemde büyük bir ata¤a
geçece¤ine inand›¤›n› dile getiren
Özer, “Yap›n›zda at›l›mc›l›k var.
Dolay›s›yla bunun Bursa'ya büyük
katk›s› olacak. At›l›ma devam... Biz
sizi takip etmeye devam edece¤iz”
dedi.
4 Aral›k 2010 tarihinde ise BUTT‹M
Fuar Alan›nda gerçeklefltirilen
“Makine Fuar›”nda Coflkunuz Makine,
fiahinler Makine ve Baykal Makine
stantlar›n› ziyaret eden BUS‹AD
Yönetim Kurulu Baflkan› Mehmet Arif
Özer ve Baflkan Yard›mc›s› Oya
Yöney, sektörün durumu ve fuar›n
verimlili¤i konular›nda üyelerinden
bilgi ald›.
Ayn› gün Orhan Holding ‹dare
Merkezinde düzenlenen “Orhan
Holding 6. Uluslararas› Foto¤raf
Yar›flmas›” ödül törenine kat›lan
BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› ve
Baflkan Yard›mc›s›, hem ödül alan
sanatç›lara ödüllerini verdi, hem de
renkli bir üye ziyaretinde daha
gerçeklefltirdiler.
Olay Medya Yönetim Kurulu Baflkan›
Cavit Ça¤lar da, mutlulu¤unu dile
getirerek, “‹çinde bulundu¤um
BUS‹AD’›n, Olay Medya'y› bir Bursa
markas› olarak kabullenmesi bize ayr›
bir keyif veriyor. Olay bizim mal›m›z
de¤il, Bursal›lar'›n mal›. Biz nöbete
tekrar geldik. Herkes bizi izlemeye
devam etsin. Güzel fleyler olacak”
dedi.
75 Bak›fl 116
Yenileflim sürecinde
araflt›rma kurumlar› ve
KOB‹’ler aras›nda bilgi
aktar›m›
BUS‹AD Yenilikçilik ve Yarat›c›l›k
Uzmanl›k Grubu taraf›ndan
08 Aral›k 2010 Çarflamba günü
BUS‹AD toplant› salonunda
3. Yuvarlak Masa Toplant›s›
düzenlendi.
enileflim Sürecinde Araflt›rma
Kurumlar› ve KOB‹’ler Aras›nda
Bilgi Aktar›m›” bafll›kl› toplant›,
yarat›c›l›k ve yenilikçilik konular›nda
sanayi kurulufllar›nda, ifl dünyas›nda,
kamuda ve akademik dünyada
çal›flan kiflilerin, belirlenmifl konu
hakk›nda, serbest düflünce ak›fl›n›
sa¤layacak bir ortamda görüfl al›fl
veriflinde bulunmalar›n› sa¤lamak;
böylece, Bursa’da ana kavramlar ve
yaklafl›mlar hakk›nda ortak dilin
oluflmas›na ve bilgi düzeyinin
geliflmesine katk›da bulunmak
amac›yla organize edildi.
Y
Toplant›da önce yenileflim sürecinde
KOB‹’lere Bilgi Aktar›m› konusunda,
AB 6. Çerçeve araflt›rmalar›
kapsam›nda 30 Ekim 2009 tarihinde,
TRUEFOOD taraf›ndan yay›nlanm›fl
olan araflt›rma sonuçlar›n›n özeti
okundu. Ard›ndan kat›l›mc›lar,
Bursa’daki deneyimlerinden yola
ç›karak, bilgi aktar›m› süreci
üzerindeki düflüncelerini paylaflt›lar.
76 Bak›fl 116
Sürecin önündeki engeller
Toplant›da paylafl›lan düflünceler,
AB araflt›rmas›nda ortaya ç›kan
zorluklar›n büyük oranda Bursa’da
da yafland›¤›n› ve bu alanda tüm
taraflar aç›s›ndan at›lmas› gereken
önemli ad›mlar bulundu¤unu
do¤rulad›lar. Ortaya ç›kan bafll›ca
görüfller afla¤›da özetlenmifltir.
Bilgi aktar›m›n›n etkin olarak yürümesi
için bunun sanayin ihtiyaçlar›ndan
kaynaklanan bir çekme süreci olarak
yürümesi gerekir. Ancak çekme
ifllevinin sanayi taraf›ndan beklenen
düzeyde yerine getirilemedi¤i
görülmektedir. Hatta üniversite
taraf›nda çok say›da flirketin ziyaret
edilmesine karfl›l›k, ciddi bir bilgi
aktar›m talebinin oluflmam›fl olmas›,
bu sorunum önemli bir göstergesi
olarak de¤erlendirildi. ‹htiyac›n
oluflmas›nda sanayiin yap›s›n›n da
önemli oldu¤unun ve lisans alt›na
üretim yap›lan sektörlerde, bilgi
üretimine ihtiyac›n zay›f kalaca¤› da
ifade edildi.
Sanayi ve üniversite aras›ndaki güven
ortam›n›n oluflmam›fl olmas› önemli
bir sorun olarak ortaya ç›km›flt›r.
Güven oluflumunu engelleyen en
önemli unsur, bilginin nas›l
korunaca¤›n›n ve bu yöndeki yasal
zeminin aç›k olmamas› dahil olmak
üzere, sanayi kurulufllar›n›n knowhow ile ilgili bilginin korunmas›na
yönelik endifleleridir.
KOB‹’lerin kendi deneyimlerinden
do¤an bilginin bulundu¤unun ve
bunun da korunmas› gerekti¤inin,
anlafl›lmam›fl veya yeterince dikkate
al›nm›yor olmas› da güven ortam›n
sa¤lanmamas›n›n önemli
nedenlerinden biri olarak
görünmektedir. Mevcut e¤itim
politikas› sonucu, üniversitelerin
araflt›rma misyonlar›n›n zay›flat›lm›fl
olmas›, ana amac›n daha çok ö¤renci
yetifltirilmesi haline gelmifl olmas›n›n
nedeniyle araflt›rma potansiyelinin
kullan›lmamas›na uygun bir çal›flma
ortam›n›n yarat›lam›yor olmas›.
Etkin bir iflbirli¤inin önündeki di¤er
sorunlar da afla¤›daki gibi
özetlenebilir:
- Üniversitedeki araflt›rmac›lar›n
sanayi deneyimlerinin eksikli¤i;
sanayide bilimsel verilerin
kullan›lmas›na yönelik deneyim ve
bilgi eksikli¤i,
- Say›lar› k›s›tl› olsa da, Bursa’da
gerçeklefltirilen sempozyum, kongre
gibi bilimsel etkinliklere kat›l›m›n
III. Yuvarlak Masa
Toplantısı
düflüklü¤ü; etkinliklerin duyurulmas›
için yeterli bir altyap› ve sanayi
üniversite ba¤lant›s›n›n kurulmam›fl
olmas›,
- Bu konuda düzenlenmifl olan birçok
etkinli¤e ra¤men, mevcut teflvik
kanallar›n›n KOSGEB uygulamalar›
dahil, yeterince bilinmemesi;
- Belirli konularda uzmanlaflm›fl olan
araflt›rma üniversitelerinin, üniversite
ve sanayiin ortak olarak kurduklar›
araflt›rma enstitülerinin bulunmamas›,
- Sanayi ve üniversite elemanlar›n›n
ortak araflt›rmalarda görev
almalar›n›n, mevzuat eksiklikleri ve
yeterli iste¤in bulunmamas›
nedenleriyle sa¤lanamamas›,
- Üniversitedeki mevcut uzmanl›klar›n
bilinememesi ve baflvuru için uygun
referanslar›n oluflmam›fl olmas›
Bilgi paylafl›m› konusunda güven
art›r›c› bir program›n bulunmamas›;
bilgi ak›fl› modellerinin düflünülmemifl
olmas›; rekabet öncesi ve sonras›
iflbirli¤i kavramlar› ve modellerinin
tan›nm›yor olmas›,
- Sanayi ve üniversitelerde
önceliklerin ve çal›flmalara yönelik
zaman boyutunun farkl› olmas›;
karfl›l›kl› ortak dil oluflmas›, yayg›n
bilgi aktar›m›na uygun platformlar›n
geliflmemesi,
- Bilgi için ödeme yapma kavram›n›n
geliflmemifl olmas› ve bilginin bir meta
olarak görülmemesi,
- ArGe çal›flmalar›n›n ve teflviklerin
finansal yönetimi ile ilgili risklerin ve
yöntemlerin yeterince bilinememesi
ve bu nedenle önemli kay›plar›n
oluflmas›,
- Staj yönetimi, doktora master
ö¤rencilerinin uygun projelerde
çal›flmas› gibi ortak çal›flma
yöntemlerinin eksikli¤i ve bu
çal›flmalar›n yönetilmesi için
dan›flmanl›k desteklerinin yetersiz
olmalar›.
AB‘de karfl›lafl›lan sorunlar›n önemli
ölçüde paralellik gösterdi¤i
anlafl›lmaktad›r. Bunlara ek olarak,
Türkiye’de üniversiteler yüklenmifl
olan tek yönlü, yayg›n e¤itim
misyonunun, bilgi üretimi için ortak
çal›flmalar› ve bilgi aktar›m›n› daha
da zorlaflt›rd›¤› anlafl›lmaktad›r.
‹yileflme için hem özel sektör hem de
üniversitede al›nmas› gereken
önlemler bulunmaktad›r; ancak,
KOB‹’ler ile üniversite aras›nda güveni
sa¤lamak amac›yla at›lacak ad›mlar›n
ve yayg›n e¤itimle araflt›rma aras›nda
do¤ru dengelerin kurulmas›na yol
açacak bir kamu politikas›n›n hayata
geçirilmesinin en önemli bafllang›ç
ad›mlar› oldu¤u aç›kça görülmüfltür.
Bu alanda tüm paydafllar›n, ortak
faaliyetleri ve birlikte çal›flmaya
devam etmeleri zorunludur.
Sonuç
Üniversite ile özel kurulufllar ve
özellikle KOB‹ ler aras›nda bilgi
aktar›m›n›n önündeki engellerle,
77 Bak›fl 116
Karbon emisyonu yönetiminde
tehdit ve f›rsatlar
Çevre ile ilgili en önemli gündem
maddelerinden biri olan iklim
de¤iflikli¤i ve bu kapsamdaki
uygulamalar ve yöntemlere dikkat
çekmek amac› ile BUSIAD Çevre
ve ‹fl Güvenli¤i Uzmanl›k Grubu
taraf›ndan organize edilen Karbon
Emisyonu Yönetiminde Tehdit ve
F›rsatlar Paneli 15 Aral›k 2010
tarihinde Kültürpark BUSIAD
Evi’nde yap›ld›.
anel, BUS‹AD Yönetim Kurulu
Baflkan› Mehmet Arif Özer’in
afla¤›daki aç›l›fl konuflmas› ile
bafllad›:
“De¤erli konuklar, Karbon Emisyonu
Yönetiminde Tehdit Ve F›rsatlar
Panelimize hofl geldiniz. Kyoto
Protokolü, küresel iklim de¤iflikli¤iyle
mücadele etmek için, Birleflmifl
Milletlerin 1997'de Japonya'n›n
Kyoto flehrinde düzenledi¤i çevre
toplant›s›nda kat›l›mc› hükümetler
taraf›ndan kabul edilen bir
anlaflmad›r. Protokole göre geliflmifl
ülkelerin sera etkisi yaratan gazlar›n
sal›n›m›n› 2008-2012 döneminde
1990 de¤erlerinin %5,2 alt›na
indirilmesi öngörülmektedir.
P
Türkiye’nin de kat›lmas›na taraf
oldu¤u Kyoto Protokolüne iliflkin
kanun tasar›s›, 05/02/2009 da TBMM
Genel Kurulunda kabul edilerek,
17.02.2009 da resmi gazetede
yay›mlanm›flt›r.
Anlaflman›n baz› esnek
mekanizmalar› da bulunuyor. Örne¤in
belirli oranda sal›n›m ticareti
yap›labilecektir.
• Temiz ve verimli enerji kulland›¤›
için iznin alt›nda sal›n›m
gerçeklefltiren kurulufllar,
kullanmad›klar› sal›n›m iznini, daha
yüksek sal›n›ml› enerji
kullanmalar›ndan dolay› izninin üstüne
ç›kan kurulufllara satabilecek.
• Yani, bir ülke para karfl›l›¤›nda, az
gaz sal›n›m› olan bir ülkeden gaz
78 Bak›fl 116
sal›n›m› yapma hakk› sat›n alabilecek.
Söz konusu sal›n›m izninin belli bir
bedelle el de¤ifltirmesi olarak
görebiliriz.
• Bir di¤er yöntem de, ülkeler, baflka
ülkelerin karbondioksit gaz›n› yutan
bir tak›m projelere imza atmas›yla da
sal›n›m ticaretinden faydalanabilecek.
(A¤açland›rma, yenilenebilir enerji
santralleri gibi).
Bu durumda, ‘temiz enerji’ kullanan
veya çevreyi kirletmeyen kurulufllar›n
elinde, ‘sat›labilir’ daha az sal›n›m
izni kal›rken, ‘kirli enerji’ kullanan ve
çevreyi kirleten kurulufllar›n mevcut
sal›n›m düzeyiyle ‘sat›n almalar›’
gereken hacim art›yor
Böylelikle düflük sal›n›ml› enerji
teflvik edilirken, yüksek sal›n›ml›
‘kirli’ enerjiler ise cezaland›r›lm›fl
oluyor.
Plan›n bu mekanizma üzerinden
genel amac›;
Çevreye zararl› Sera Gaz› sal›n›m›n›
minimuma indirmektir.
Ekonomi biliminin diliyle konuflursak,
‘izin verilen’ sal›n›m hacminin arz›
azal›rken, talebi art›yor. Bu da arztalep yasalar›na göre izin verilenin
üstündeki sal›n›m›n maliyetinin
artmas› anlam›na geliyor. Yani zaman
içerisinde çevreyi kirletmenin
maliyeti artm›fl olacakt›r.
Kyoto ile neler de¤iflecek?
- Daha az enerji ile ›s›nma, daha az
enerji tüketen araçlarla uzun yol alma,
daha az enerji tüketen teknoloji
sistemlerini endüstriye yerlefltirme,
ulafl›mda, çöp depolamada
çevrecilik, temel ilke olacak.
- Atmosfere b›rak›lan metan ve
karbondioksit oran›n›n düflürülmesi
için alternatif enerji kaynaklar›na
yönelinecek.
- Fosil yak›tlar yerine örne¤in, bio
dizel yak›t kullan›lacak.
- Çimento, demir çelik ve kireç
fabrikalar› gibi yüksek enerji tüketen
iflletmelerde at›k ifllemleri yeniden
düzenlenecek.
- Termik santrallerde daha az karbon
ç›kartan sistemler, teknolojiler
devreye al›nacak.
- Günefl enerjisinin önü aç›lacak.
Nükleer enerjide karbon oran› s›f›r
oldu¤u için dünyada bu enerji ön
plana ç›kar›lacak.
- Fazla yak›t tüketen ve fazla karbon
üretenden daha fazla vergi al›nacak.
Türkiye’deki durum;
- A¤ustos 2009 da Kyoto Protokolüne
taraf oldu,
- Türkiye’nin Kyoto Protokolü’nün ilk
yükümlülük döneminde (2008-2012)
say›sallaflt›r›lm›fl sera gaz› azalt›m
veya s›n›rlama yükümlülü¤ü yoktur.
Bu nedenle Türkiye, Protokol’ün
emisyon ticaretine konu olan esneklik
Panel
mekanizmalar›ndan
yararlanamamaktad›r. Ancak; bu
mekan›zmalardan ba¤›ms›z olarak
iflleyen, çevresel ve sosyal sorumluluk
ilkesi çerçevesinde kurulmufl Gönüllü
Karbon Piyasas›na yönelik projeler
Türkiye’de gelifltirlmekte ve
uygulanmaktad›r.
- 2012 sonras› için müzakereler
devam ediyor.
‹fl dünyas› ve sanayi, üretimi
do¤rudan yönlendiren, do¤al kaynak
kullan›m›n› yöneten ve bu kullan›m
sonucunda, pazar› oluflturan
koflullar›n önemli bir bölümünün
denetimini elinde bulunduran aktör
konumundad›r. Bu aç›dan
bak›ld›¤›nda enerji kullan›m›nda
sanayi, sürdürülebilirlik kavram›n›n
oda¤›nda yer almaktad›r.
Kyoto’yu imzalayan bir ülke olmak,
en az›ndan küresel ›s›nmadaki pay›n›
kabul etmenin ve önlem almaya
bafllaman›n ilk ad›m› olacakt›r.
Bugün burada gerçeklefltirece¤imiz
panelde ifl dünyas› için ‘Karbon
Emisyonu Yönetiminde Tehdit ve
F›rsatlar” konular›, de¤erli
panelistlerce de¤erlendirilecektir.
De¤erli konuklar, panelimizin baflar›l›
geçmesi dile¤iyle, hepinize sayg›lar
sunuyorum.”
Panelde daha sonra s›ras›yla Bureau
Veritas Belgelendirme Bölüm Müdürü
Mahmut Genç ve Çevre Mühendisi
Bade Cebeci ile Bursa Çimento
Çevre Uzman› ‹brahim Ço¤al söz
ald›lar.
Oturum baflkanl›¤›n› BUSIAD Çevre
ve ‹fl Güvenli¤i Uzmanl›k Grubu
üyelerinden Tamer Atalay’›n
gerçeklefltirdi¤i panel, Mahmut
Genç’in gönüllü karbon piyasalar› ve
ürün standartlar› hakk›ndaki
konuflmas› ile bafllad›. Genç
konuflmas›nda, uluslar aras›
piyasalarda sürdürülen karbon ticareti
ve ülkemizde bu konuda yap›lan
çal›flmalar ve geliflmeleri hakk›nda
bilgi verdi.
Daha sonra Bade Cebeci söz alarak
ISO14064-1 Standard› ve 16001
Enerji Yönetim Sistemi Standard›
hakk›nda bilgi verdi. Sera gazlar›n›n
azalt›lmas› ve kontrol alt›na
al›nmas›nda enerji yönetiminin
önemine dikkat çeken Cebeci,
standartlarla ilgili temel gereklilikler
ve izlenecek süreçler hakk›nda bilgi
vererek konuflmas›n› tamamlad›.
Panelin ikinci bölümünde söz alan
Bursa Çimento Çevre fiefi ‹brahim
Ço¤al çimento sektöründe karbon
emisyonlar› yönetimi hakk›nda bilgi
verdi. Sera gazlar›n›n dünya
ölçe¤inde geliflimi ve çimento
sektörünün sera gazlar›na katk›
pay›ndan bahseden Ço¤al, ülkemizin
de taraf oldu¤u ve 2012’den itibaren
yürürlü¤e girecek olan Kyoto
Protokolü ve getirece¤i
yükümlülüklere de¤indi. Sektörün
sera gaz› emisyonlar›n›n azalt›lmas›na
yönelik önerilerini aktaran Ço¤al,
Bursa Çimento’da enerji verimlili¤i
ve CO2 emisyonlar›n›n azalt›lmas›
çal›flmalar› hakk›nda bilgi verdi.
‹klim de¤iflikli¤i kapsam›nda
yürürlü¤e girecek olan yönetmeliklerin
sektörler üzerindeki etkilerinin ve
önceden haz›rl›kl› olunmas›n›n
getirece¤i avantajlar›n tart›fl›ld›¤›
panel, izleyicilerden gelen sorular›n
yan›tlanmas› panelistlere plaket
verilmesiyle tamamland›.
79 Bak›fl 116
Açık Kapı
Toplantıları
Ticaret ve etik
BUS‹AD Düflünce Kulübü’nün
markas› olan “Aç›k Kap›
Toplant›lar›” devam ediyor. Bu
kapsamda Hacettepe Üniversitesi
Felsefe Bölümü ö¤retim üyesi Prof.
Dr. Harun Tepe, “Ticaret ve etik”
konulu konferans› ile
BUS‹AD’l›larla birlikte oldu.
onuflmas›nda ticaret hayat›nda
etik davran›fl›n k›sa vadede sorun
teflkil edebilece¤ini ancak uzun
vadede etik bilincini yerlefltiren
firmalar›n kazançl› ç›kaca¤›n›
kaydeden Tepe, “Kriz dönemlerinde
etik davranmak güçleflebiliyor. Ancak
bu dönemlerde ifl yerindeki
çal›flanlarla etik iliflki kuran firmalar,
çal›flanlar›n da fedakârl›¤›yla krizi
daha çabuk atlatabiliyor. ‹nsana
verilen de¤er, iflletmeye art› de¤er
kazand›r›r. Firmalar bilançolar›nda
etik davranmaya da pay ay›rmal›”
diye konufltu.
K
hayatta etik de¤erlerin katk›s› için
sab›rl› davranmak gerekti¤inin de
alt›n› çizdi.
‹nsan›n iflletmelerin asli unsuru
oldu¤unu kaydeden Tepe, flöyle
devam etti: “Patron etik olman›n
de¤erini ancak güçsüz kald›¤› zaman
ö¤renir. En alt çal›flan›n›z›n da insan
oldu¤unu unutmay›n. Bu de¤eri
unuttu¤unuz zaman patron-iflçi,
ö¤renci-ö¤retmen gibi içi bofl
kavramlar ortaya ç›k›yor.”
Baz› flirketlerin bünyelerinde etik
kurullar oluflturdu¤unu dile getiren
Harun Tepe, ancak yap›lan
araflt›rmalara göre bu de¤erlerin ihlal
edildi¤ini ifade etti. Tepe, ticari
Özürlü istihdam›, düflünce kulübünde
tart›fl›ld›
Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar›
Derne¤i üyesi Ahmet Özenalp
taraf›ndan haz›rlanan “Gümrük
ifllemlerinde esnek çal›flma
sistemleri ›fl›¤›nda özürlü
istihdam›” konulu proje ile ilgili
Düflünce Kulübü toplant›s›
BUS‹AD Evi’nde yap›ld›.
oplantı 27 Kas›m Cumartesi
günü saat 13:00’de, Ahmet
Özenalp, Prof. Dr. Ali Ceylan,
Erdem Saker, Ayhan Zenbilci, Prof.
Dr. Serpil Aytaç, Doç. Dr. Nuran
Bayram, Ö¤rt. Gör. Ebru Yeniman
T
80 Bak›fl 116
Y›ld›r›m, Araflt. Gör. Sanem Börkün
ve Araflt. Gör. Serhat Özgökçeler’in
kat›l›m›yla gerçekleflti. Kat›l›mc›lar›n
konu hakk›ndaki görüfl ve
düflüncelerinin paylafl›ld›¤ı toplant›da
al›nan kararlar, Doç. Dr. Nuran
Bayram taraf›ndan “tutanak” fleklinde
haz›rland›.
Makale
Ahmet Özenalp
MCV Projeler Direktörü
Gümrük ifllemlerinde esnek çalıflma
sistemleri ıflı¤ında özürlü istihdamı
zürlüler ile ilgili istihdama katk›da
bulunulmas› amac›yla, gümrük
müflavirli¤i firmalar› bünyesinde
bafllatmay› planlam›fl oldu¤umuz
sosyal sorumluluk projemizle; engelli
çal›flanlar›n hem ifl hayat›na hem de
sosyal hayata kat›l›m›n›
planlamaktay›z.
Ö
Projenin pilot ili Bursa, pilot firmalar›
ise Bursa firmalar› olacakt›r. Projenin
temeli esnek çal›flma sistemlerine
dayanmaktad›r. Gümrük ifllemlerinde
düzenlenmesi gerekli olan evraklar›n;
bir çeflit evden-tele çal›flma yöntemi
uygulamas› ›fl›¤›nda özürlü
çal›flanlara yapt›r›larak; yap›lan ifllem
bafl›na para ödeme yolu ile teflvik
edici bir çal›flma sistemi planlad›k.
Proje biliflim sistemlerindeki
geliflmeleri kullanarak, sosyal
sorumluluklar›m›z› yerine getirmek
üzerine kuruludur.
Proje nas›l iflleyecek; projenin ilk
aflamas›, ihracat gümrük
ifllemlerinden oluflacakt›r.
Konu hakk›nda yeterli bilgi ve e¤itime
tabi tutaca¤›m›z, esnek çal›flma
sistemi içine al›nan engelli
vatandafllar›m›za belge ve bilgiler
elektronik ortamda gönderilecek. Bu
bilgileri, ihracat (ç›k›fl) beyannamesi
üzerinde gerekli veri haline getirecek
olan engelli çal›flanlar, ayn› yolla
beyannameleri gümrük müflavirli¤i
firmalar›na gönderecekler. Bu firmalar
gerekli kontrolleri yapacak, sonra iflin
ak›fl› gere¤i di¤er ifllemler gerekli
flifre yetkisine sahip çal›flanlar
taraf›ndan sonuçland›r›lacakt›r.
De¤erli Bursal›lar;
Bu projemi ilk kez, BUS‹AD Düflünce
Kulübü’ne geçti¤imiz y›l gündeme
getirdim. Düflünce Kulübü’nden
arkadafllar›m uygulanabilir buldular.
Kulüp Baflkan›m›z Prof. Dr. Hasan
Ertürk Bey, projeye üniversiteden
destek ald›.
Prof. Dr. Serpil Aytaç, Doç. Dr. Nuran
Bayram Han›mefendi ve di¤er
görevliler, Engelliler Kültür Sanat
Derne¤i Baflkan›, Ayhan Zenbilci Bey,
BUS‹AD Baflkan Yrd. Prof Dr Ali
Ceylan, Erdem Saker bey Alper
Da¤deviren’ le ilk çal›flma gurubu
toplant›s›n› BUS‹AD evinde yapt›k.
Bunu di¤erleri takip etti.
2011 y›l›nda ise toplant› ve
yaz›flmalar›m›z devam etti.
Anlayaca¤›n›z; proje start ald›. Bu
projede öncelikle, üniversite mezunu
gençler yer alacak, daha sonra ç›tay›
lise seviyesine indirece¤iz. fiirket
bünyesindeki genel giderleri
azaltacak olan bu proje; (elektrik,
servis, yemek vb.) SSK ve iflçilik
maliyetlerini de düflürecektir.
11 fiubat Cuma akflam› yine proje
ekibi olarak topland›k. Konuyu
Uluda¤ Üniversitesi’ nden tez konusu
olarak iflleyen Serhat Özgökçeler ve
Sanem Berkün taraf›ndan özürlüler
ile yap›lan görüflmeler hakk›nda proje
ekibine bilgi aktar›ld›. Bu genç
arkadafllar bilim ad›na onlarca bireyle
görüfltüler onlar›n proje hakk›ndaki
sorular›na cevap verdiler. Örne¤in;
Ne zaman çal›flmaya bafllayabiliriz?
Sunulan ifl daimi mi? Ücretlendirme
nas›l olacak? Hem çal›fl›p hem
akflamlar› formlar› doldurup ek
kazanç sa¤layabilirler mi? Bu çal›flma
sistemi özürlülerin devlet deste¤ini
nas›l etkiler gibi? Bu proje hakk›nda
ilerleyen zamanlarda, siz
okuyucular›m›zla geldi¤imiz noktay›
paylaflaca¤›m. Sadece Bursam›zda
y›ll›k üretilen gümrük beyannamesi
miktar› üç yüz bine yak›nd›r. Ülke
genelinde üç dört milyon
beyannameden söz ediyorum. Müthifl
bir proje, bu ifli organize etti¤imizde,
inflallah engelli vatandafllar›m›za
müthifl bir ifl kap›s› aç›lacakt›r.
De¤erli okuyucular; Bu proje sadece
gümrük ifllemleriyle s›n›rl› olmayacak
baflka ifl kollar›na örne¤in muhasebe
sistemlerinde veri girifli yap›lan bir
çok ifl kolunda bu projeden
yaralan›lacak. Bu projeye destek
veren çal›flma guruplar›na kat›lan
herkesi candan kutluyorum. Bu proje
benimle birlikte bana destek veren
BUS‹AD Düflünce Kulübü’nden
arkadafllar›m›n Bursam›za yeni y›l
hediyesidir.
Sayg›lar›mla.
81 Bak›fl 116
Uzmanlık
Gruplarından
Trafi¤in çözümü toplu ulafl›mda
26 Kas›m, 4 Aral›k ve 21 Aral›k
2010 tarihlerinde BUS‹AD Evinde
üç toplant› yapan “‹nflaat Uzmanl›k
Grubu” üyeleri önemli kararlar
ald›lar.
Bu kararlar do¤rultusunda flehir
içi ulafl›m sorununun çözümü
amac›yla panel düzenlendi.
ursa Sanayici ve ‹fladamlar›
Derne¤i (BUS‹AD) ‹nflaat
Sektörü Uzmanl›k Grubu
taraf›ndan flehir içi ulafl›m meselesi
masaya yat›r›ld›. BUS‹AD Evi'nde
düzenlenen panelde, Bursa
Büyükflehir Belediyesi eski Baflkan›
Erdem Saker, ‹MO Bursa fiubesi
Baflkan› Necati fiahin, Bursa
Büyükflehir Belediyesi Genel Sekreter
Yard›mc›s› Mustafa Alt›n, Mimarlar
Odas› Bursa fiubesi Baflkan›
Nizamettin Kaya, ‹MO Ulafl›m
Komitesi Baflkan› Müjgan Elmas ve
Bursa Platformu Derne¤i 2. Baflkan›
Suat Gülçimen, flehir içi ulafl›m
konusunda alternatif tekliflerde
bulundu.
B
‹nflaat mühendislerinin ana bilim
dalar›ndan birisinin ulafl›m oldu¤unu
hat›rlatan fiahin, flehir içindeki araç
trafi¤inin azalt›lmas› gerekti¤ine dikkat
çekti. fiehir merkezinin yayalar için
daha kullan›fll› hale gelmesinin ulafl›m
meselesini çözece¤ini belirten fiahin,
"Bugün araçlar›m›z yerine
insanlar›m›z› bir yerden bir yere do¤ru
tafl›mal›y›z. Yeni aç›lan kavflak ve
batç›klar›n önemli olmad›¤›n›
söylemek isterim. Bursa'n›n omurgas›
olan Bursaray'›n kapasiteli olarak
çal›flt›r›lmas› laz›m. Bursa hafif rayl›
sistemin kapasitesi sürekli afla¤›ya
do¤ru düflüyor. ‹lk aç›ld›¤›nda
kapasite yüzde 70 iken, bugün yüzde
40'l› seviyelerine düfltü. Yürekli ve
radikal kararlar›n al›nmas› laz›m.
Bursa'n›n ulafl›mda operasyona
ihtiyac› var. Yollar›n yayalaflt›r›lmas›
bizim destekledi¤imiz bir yöntemdir.
Yavafllat›lm›fl kent modelleri
82 Bak›fl 116
bafllamal›d›r. Toplu tafl›ma araçlar›
özendirilmeli" diye konufltu.
Bursa'n›n en önemli problemlerinin
bafl›nda ulafl›m oldu¤una iflaret eden
Büyükflehir Belediyesi eski Baflkan›
Erdem Saker, flehir içi ulafl›m için
herkese güç birli¤i ça¤r›s›nda
bulundu. Bursa'n›n flehir içi ulafl›m
probleminin çözülmedi¤ini dile
getiren Saker, ulafl›m için temel
iskeletin kuruldu¤unu ifade etti. Saker,
"Herkes flehir içi ulafl›m için kol kola
girmeli. Bir flehirde rayl› sistem, hakim
olan yerlere do¤ru ba¤lanmal›.
Bursa'da 4 tane hakim yön var.
Bat›da Mudanya ve ‹zmir yollar›.
Kuzeyde ‹stanbul, do¤uda Ankara
Yolu'dur. Öncelikli yerler plana dahil
edilmeli. Terminal istikametindeki
yolcu yo¤unlu¤u di¤erlerinin yan›nda
çok az. Dolay›s›yla di¤er yönlerin
bitirilmesi laz›m. Ard›ndan terminale
geçilmesi laz›m. Bursa'n›n sorunlar
çözülmedi. Ama ulafl›m›n temel
iskeleti kuruldu. Ama flu iyi bilinmeli.
Ça¤dafl flehirlerde herkes toplu tafl›m
araçlar›n› kullan›yor. Bu yüzden toplu
ulafl›m› özendirmeliyiz" fleklinde
konufltu.
BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› Arif
Özer, Bursa'n›n geliflmifllik seviyesiyle
ulafl›m›n ters orant›l› oldu¤unu
vurgulayarak, "Türkiye'nin ikinci büyük
ihracat flehri olan Bursa'da ulafl›m›n
gelece¤i düflünülmeli. Bursa turizm
konusundaki iddias›n› sürdürmesi
için ulafl›m› çözmeli" ifadelerini
kulland›.
Konuflmalar›n ard›ndan program,
panelistlerin sunumlar›yla devam etti.
Soru ve cevaplar›n ard›ndan panel
sona erdi.
Makale
Cem Süren
Oyak-Renault ‹fl Güvenli¤i Mühendisi
‹fl kazalar› nas›l analiz edilir?
‹
fl kazalar›nda tüm iflyerlerinin,
fabrikalar›n, küçük atölyelerin
hedefi sıfır ifl kazas›d›r. Bu her
zaman istenen ve asl›nda olmas›
gerekendir. Bu düflünceden yola
ç›karak hedefler belirlenir, önlemler
al›n›r ve kaza olmamas› için e¤itimler
organize edilir.
Yaflanan her kaza sonras› al›nan
tedbirler/yap›lan iyilefltirmeler biz ifl
güvenli¤i mühendislerine tecrübe
olarak geri dönmektedir. Keflke
bunun bir ilac› olsa da içip tüm
önlemleri alabilsek ve herkese
ö¤retebilsek. Ama maalesef her ifl,
yap›lan her çal›flma kendi içinde farkl›
riskler tafl›maktad›r. Hedef bu riskleri
daha önceden bulabilmektir.
‹fl kazas› oldu¤unda ne yapmam›z
gerekir? ‹flte olay bu noktada
bafllamaktad›r. Öncelikle kaza, kaza
yerinde; kazal›, flahit, yöneticisi ve
gerekiyorsa yan birimlerin temsilcisi
ile incelenir. Kaza, küçük bir s›yr›k ile
atlat›lm›fl olsa bile daha sonra bu tip
bir kazan›n daha a¤›r sonuçlarla
tekrar karfl›m›za gelmemesi için (sanki
a¤›r bir kazaym›fl gibi davranarak)
olay yerinde koruyucu önlemler
almam›z gerekmektedir.
Kaza sonras› olay yerinde nas›l
davranmak gerekir? Kaza sonras›
veya analiz için toplan›ld›¤›nda o
bölgede birçok kifli olaca¤› için
bölgede kalabal›k bir ortam bulmak
mümkündür. Soruyu ilk önce kazal›ya
sormak gerekir. Çünkü olayda can›
yanan tek kiflidir. Kimsenin can› onun
yerine ac›mam›flt›r. Yöneticisinden,
kaza ortam›ndan biraz uzak bir
bölgede nas›l oldu¤unu yorum
84 Bak›fl 116
katmadan anlatmas›n› istememiz
gerekir. Hatta kazaya tekrar sebebiyet
vermeden canland›rma da yapmak
kazay› çözmekte büyük yarar
sa¤layacakt›r. Olaya objektif
yaklaflarak ona baflka soru sormadan
dinlemek ve izlemek gerekir.
Genellikle suçu baflka fleylerde
aramak ve kendimizi hiç suçlu
görmemek belirgin bir hastal›¤›m›zd›r.
Kaza sonucunda da flu cümleyi de
birçok kez duyar›z :”Buras› zaten
böyleydi, ben söylemifltim ama kimse
dikkate almad›.” Ya da; “Zaten biz
bu flekilde hep çal›fl›yoruz.” ‹flte flimdi
olay su yüzüne ç›kmaya bafllad›.
Kazal› ve tan›klar› dinledikten sonra
yap›lacak ilk fley çal›flma bölgesinin
risk analizlerine bakmakt›r. Kazan›n
sebebi, ilgili risk analizlerinde tespit
edilmifl mi, edilmemifl mi? Tespit
edilmemiflse derhal bu bölge ile ilgili
risk analizlerinin yenilenmesi hatta
bir ifl güvenli¤i mühendisi olarak
oradakilerle beraber risk analizini
gerçeklefltirmemiz gerekir. Böylece
onlar›n bu konuda görüfl aç›s›n› hem
de baflka bölgelerde yapacaklar› risk
analizleri için etkinliklerini artt›rm›fl
olursunuz.
Peki, her fley bittimi? Tabiî ki hay›r.
fiahitler, yöneticisi, yan birimlerin de
yorumlar› dinlenir ve sonunda siz de
yorumunuzu kimseyi direkt olarak
suçlamadan iletir kesin çözümü ortak
karar alarak tatl›ya ba¤lars›n›z.
Kazalarda her zaman hemen kesin
çözüm üretilemeyebilir. Yat›r›m da
gerekebilir. Bu durumda geçici
çözümü bulmam›z ve kesin çözüm
tarihini de belirlememiz
gerekmektedir.
Peki, kaza ihmalkârl›k sonucu oldu
ise? Gerekli tedbirleri konuyu
bilmesine ra¤men almam›fl ise?
Kiflisel koruyucu malzemesini
kullanmadan çal›fl›p, kaza yapm›fl ve
risk analizlerinde - ifl tan›m›nda
kullan›lacakt›r diye tan›mlanm›fl
olmas›na ra¤men kullan›lmam›fl ise,
kifliye ihtar verilmesi gerekir. Bu di¤er
operatörlere de örnek olarak geri
dönecektir ve olaya daha ciddi
bakmalar›n› sa¤layacakt›r.
Süreç kaynakl› bir kaza ise hemen
mühendislik bölümü ile acil bir toplant›
düzenleyip kesin çözüm aksiyonlar›n›,
bütçesini acilen ç›kar›p üst yönetime
bu konunun önem arz etti¤ini
resimlerle gerekirse k›sa bir film ile
aktarman›z gerekir.
Oyak-Renault’da kaza analizini
yaparken 5 neden analizi ve QC Story
yöntemleri kullan›larak kök nedenleri
bulunmaktad›r. Ayr›ca al›nan
aksiyonlar›n yayg›nlaflt›r›lmas›
amac›yla, kaza bilgileri haftal›k
bültenler kanal›yla tüm fabrika ile
paylafl›l›r. Düzenli yap›lan ifl güvenli¤i
kurul ve çal›flma tak›mlar›n›n haftal›k
toplant›lar›nda görüflülerek baflka
atölyelerde de benzer risklerin
kald›r›lmas› sa¤lan›r.
Son olarak “Gerekli tüm önlemler
al›nd›¤› takdirde önlenemeyecek ifl
kazas› yoktur.” cümlesini her zaman
ilke olarak al›p sahalarda ifl kazalar›n›
önlemek “hepimiz için, hepimizin
önceli¤idir” cümlesiyle sat›rlar›ma
son vermek istiyorum. Kazalar hiç
olmas›n, bizler de baflka ifllerde görev
alal›m.
Borçelik tedarikçileriyle bulufltu
Borçelik, Bursa'da gerçeklefltirdi¤i
“Tedarikçi Zirvesi”nde
tedarikçileriyle bulufltu. Borçelik’in
Türkiye çap›nda iflbirlikteli¤i
yapt›¤› tüm tedarikçilerinin davetli
oldu¤u etkinli¤e yaklafl›k 300 kifli
kat›ld›. Aç›l›fl konuflmas›n› Borçelik
Genel Müdürü Erkan Kafadar yapt›.
T
ürkiye’nin ilk özel ve en büyük
ikinci yass› çelik üreticisi
Borçelik, 9 Aral›k 2010 Perflembe
günü Bursa Almira Otel'de “Tedarikçi
Zirvesi” gerçeklefltirdi. Borçelik’in bu
etkinli¤ine Türkiye’nin çeflitli
bölgelerinden 150 firmay› temsilen
yaklafl›k 300 davetli kat›ld›.
Aç›l›fl konuflmas›n› yapan Borçelik
Genel Müdürü Erkan Kafadar flunlar›
söyledi:
"Sektörümüzde Türkiye'nin önemli
oyuncular› aras›nda, Bursa'n›n da en
büyük flirketleri aras›nda yer al›yoruz.
Otomotiv Ana ve Yan Sanayii, Beyaz
Eflya, Radyatör ve Yap› sektörlerine
sundu¤umuz yüksek kalitedeki
ürünler ve hizmetler ile her zaman
fark yaratmaya devam ediyoruz. Bu
zorlu ama kararl› yolculu¤umuzda
mevcut durumumuzu, flirketimizdeki
geliflmeleri, hedeflerimizi
tedarikçilerimiz ile birlikte böyle bir
günde paylaflmay› arzu etttik. Biz
kendilerini ifl orta¤›m›z olarak görüyor
ve her zaman onlar›n bize sa¤lad›¤›
deste¤i hissediyoruz. Tedarikçilerimiz
ile birlikte yürüttü¤ümüz bu ifl
birli¤imizin çok daha güçlenerek
devam edece¤ine inan›yor, kaliteli
ürün ve hizmetleriyle ifl süreçlerimizi
destekleyen tüm tedarikçi
dostlar›m›za teflekkür ediyorum."
86 Bak›fl 116
Prof. Dr. Deniz Gökçe'nin de konuk
konuflmac› olarak yer ald›¤› zirvede
ekonominin mevcut durumuna ve
gelece¤e yönelik trendlere de¤inildi.
Bimsa Grubu’nun da kat›ld›¤›
etkinlikte, elektronik ortamdaki ticaret
ve bu konuda Borçelik ile birlikte
yürüttükleri proje hakk›ndaki
sunumlar›na yer verildi. Borçelik
Sat›nalma Departman›n kendi
süreçlerini ve faaliyetlerini anlatt›¤›
sunumlarla devam eden etkinlik
hediye çekilifli ve toplu foto¤raf çekimi
ile sonland›.
Borçelik Hakk›nda
Borçelik, 1990 y›l›nda 200 milyon
USD yat›r›m karar› ile Türkiye'nin ilk
özel ve en büyük ikinci yass› çelik
üreticisi olarak kurulmufltur. 1994
y›l›nda ise “so¤uk haddelenmifl rulo
sac” üretmek üzere faaliyetlerine
bafllayarak arka arkaya yapt›¤›
yat›r›mlarla ürün ve hizmet
kapasitesini art›rm›flt›r. Borusan
Holding ve ArcelorMittal, flirket
yönetimini birlikte yürütmektedirler.
Uzunca bir süredir sektöründe
Türkiye’nin önemli oyuncular›
aras›nda bulunan Borçelik ayn›
zamanda Bursa’n›n da en büyük
flirketleri aras›nda yer almaktad›r.
Borçelik, üretimini Gemlik’te
sürdürmektedir. 118 bin m2’si kapal›
toplam 240 bin m2 alana sahiptir.
Türkiye’nin önemli sanayi ve ticaret
merkezlerine olan yak›nl›¤› ve liman
avantaj› ile konum olarak stratejik
önemi bulunmaktad›r.
2001 y›l›nda 140 milyon USD
de¤erinde ikinci faz yat›r›m›na
bafllayan Borçelik, bu yat›r›m›n birinci
ad›m› olan sürekli s›cak dald›rma
galvaniz hatt›n› 2003 y›l›nda, ikinci
ad›m› olan “2. Tersinir Hadde“
yat›r›m›n› ise 2004 y›l›nda devreye
alm›flt›r.
2006 Temmuz ay›nda yat›r›m karar›
al›nan 3. So¤uk Haddeleme ve
3. S›cak Dald›rma Galvaniz Hatlar›
yat›r›m› 140 milyon dolara mal
olmufltur. Bu yat›r›m ile Borçelik'in
üretim kapasitesi % 50 oran›nda
artarak 1 milyon tondan 1,5 milyon
Üyelerden
Haberler
tona ç›km›flt›r. Galvanizleme
kapasitesi ise 900 bin tona ulaflm›flt›r.
Borçelik, bu yat›r›m sonucunda
Türkiye’nin en modern ve en yüksek
üretim kapasitesine sahip galvanizli
sac üreticisi haline gelmifltir.
ArcelorMittal’den ald›¤› lisans ile
Borçelik özellikle otomotivde
kullan›lan iç ve d›fl yüzey saclar için,
yüksek katma de¤erli Extragal
galvanizleme teknolojisini
kullanmaktad›r. Türkiye’de otomotiv
görünür yüzeyi için sac üretebilen
tek firma olarak, otomotiv sektörüne
Avrupa Birli¤i standartlar›nda sanayi
girdisi sa¤layan flirket, Türkiye'nin bu
alandaki d›fla ba¤›ml›l›¤›n›
azaltmaktad›r.
2002 y›l›ndan itibaren Yal›n 6 Sigma
metodolojisini kullanan Borçelik, tüm
iyilefltirme faaliyetlerini bu
metodolojiden faydalanarak
yönetmektedir.
Borçelik, tamam› sektöründe ilk olmak
üzere, 1997 y›l›nda ISO 9001 Kalite
Yönetim Sistemi, 1998 y›l›nda ISO
14001 Çevre Yönetim Sistemi, 2000
y›l›nda OHSAS 18001 ‹fl Sa¤l›¤› ve
‹fl Güvenli¤i Yönetim Sistemi, 2003
y›l›nda ISO TS 16949 Kalite Yönetim
Sistemi, 2007y›l›nda ISO 27001 Bilgi
Güvenli¤i Yönetim Sistemi belgelerini
alm›flt›r. 2007 y›l› Haziran ay›nda, ISO
10002 Müflteri fiikayetleri Yönetim
Sistemi Belgesini almaya hak
kazanan Borçelik, bu belgeyi imalat
sektöründe alan ilk, tüm sektörlerde
ise 3. kurulufl olmufltur. Borçelik’in
bu baflar›s›nda, kuruldu¤u günden
by yana uygulamakta oldu¤u
“Müflterinin Sesi (Voice of CustomerVoC) sisteminin önemli pay›
bulunmaktad›r.
Kalite belgelerinin yan› s›ra, 2001
y›l›nda TÜS‹AD KalDer Büyük Ölçekli
Kurulufllar Kategorisi’nde EFQM
Mükemmellik Modeli Ulusal Kalite
Baflar› Ödülü’ne, 2006 y›l› sonunda
ISO taraf›ndan Çevre Teflvik
Ödülü’ne, 2008 y›l› sonunda 2005'ten
bu yana baflar›yla sürdürdü¤ü
Toplam Verimli Bak›m Yönetimi (TPM)
çal›flmalar› sonucunda Japon Planl›
Bak›m Enstitüsü taraf›ndan JIPM
Mükemmellik Ödülü'ne ve 2009
y›l›nda BUS‹AD Çevre Ödülü'ne lay›k
bulunmufltur.
Tüm üretim faaliyetlerinde çevrenin
korunmas›na büyük önem veren
Borçelik; üretim kapasitesi, modern
teknolojisi, dinamik insan gücü, ifl
güvenli¤ine verdi¤i önem, yenilikçi
düflünce yap›s› ve müflterilerine özel
hizmet sunabilme yetene¤iyle,
sektörün öncü flirketi olmaya devam
etmektedir.
87 Bak›fl 116
Bursa Çimento’dan çevre ata¤ı
44 y›ld›r Bursa ve yöresine kaliteli
çimento üreten Bursa Çimento
faaliyetlerini çevre odakl› olarak
sürdürmek amac›yla bir dizi
çal›flma bafllatt›.
irmadan konuya iliflkin olarak
yap›lan yaz›l› aç›klamada flu
bilgilere yer verildi:
Bursa Çimento kaliteli ürünleri ile
Marmara Bölgesi’nin %13, Türkiye’nin
%4’lük çimento talebini karfl›layan,
ayr›ca beton, liman iflletme, çelik ve
uçucu kül konular›nda faaliyette
bulunan ba¤l› ortakl›klar›yla 44 y›ll›k
köklü geçmifli olan bir flirkettir.
Bursa Çimento; üretime bafllad›¤›
1969 y›l›ndan beri, Bursa ve
çevresinin çimento ihtiyac›n› ve 1986
y›l›ndan beri haz›r beton ihtiyac›n›
karfl›lamak için gereken yat›r›mlar›
yapm›flt›r.
F
Geliflen zaman içerisinde piyasan›n
talebini yerine getirmek için kapasite
art›fllar›n› gerçeklefltirmifl ve bunu en
yeni teknolojileri kullanarak elde
etmifltir. Bugün 1.400.000 ton klinker
üretim, 2.850.000 ton çimento ö¤ütme
kapasitesi ve kaliteli ürünleri ile
talepleri karfl›lamaktad›r. Ayr›ca
bafllang›çtan beri Dünya
standartlar›na uygun çeflitli tip ve
ambalajlarda, yirmiyi aflk›n ülkeye
çimento ihracat› gerçeklefltirmifltir.
Çimento sektörünün gerektirdi¤i tüm
modern yat›r›mlar›n› geçmiflte oldu¤u
gibi bugün de gerçeklefltiren Bursa
Çimento yat›r›mlar›na h›z kesmeden
devam etmektedir. Yap›lan kapasite
art›fllar› ve yat›r›mlar ile bugün, flirket
tarihindeki en yüksek sat›fl
rakamlar›na ulafl›lm›fl, kriz
dönemindeki baflar›l› politikalar
etkisini pazarda göstermifltir.
Enerji Verimlili¤i Çal›flmalar› ile CO2
Tasarrufu
Bursa Çimento’nun enerji verimlili¤i
Avrupa Birli¤i ortalamas›n›n çok
üstündedir. Üretim hatlar›nda yak›t
kullan›m› ve hammadde kaynakl›
88 Bak›fl 116
özgül ›s› enerjisi tüketim de¤eri
s›ras›yla 735 kcal/kg-klinker ve 820
kcal/kg-klinker’dir. Avrupa Birli¤i
ortalamas› olan 860 kcal/kg-klinker
seviyesinin alt›ndad›r. Benzer flekilde,
elektrik enerjisi tüketimi 90 Kwh/tonçimento ile AB ortalamas› olan 105
Kwh/ton-çimento seviyesinin alt›nda
seyretmektedir. Kuruldu¤u günden
bugüne kadar yap›lan yat›r›mlar ve
modernizasyon çal›flmalar›
neticesinde toplam 60.000 ton/y›l
CO2 emisyonu tasarrufu sa¤lanm›flt›r.
Son olarak planlanan ve 7.5 MW l›k
kurulu gücü olaca¤› etüd edilen at›k
›s›dan enerji eldesi projesi
gerçekleflti¤i durumda y›lda 22.500
ton CO2 emisyonu tasarrufu
sa¤lanacakt›r.
Katk›l› çimento kullan›m›n›n art›r›lmas›
Ülkemizde 1 ton çimento üretmek
Üyelerden
Haberler
için ortalama 0,84 ton klinker ve 0,16
ton katk› maddesi kullan›lmaktad›r.
Bursa Çimento 1 ton çimento üretmek
için 0,73 ton klinker ve 0,27 ton katk›
maddesi kullanmaktad›r. Bu oranlar
AB’ nin 2020 y›l› için belirledi¤i 0,74
ton-klinker/ton-çimento hedefine çok
yak›n bir orand›r. Uçucu kül, alç› tafl›,
kalker tozu, fllam alç› ve tras katk›
malzemesi olarak kullan›lmaktad›r.
Bu kapsamda Bursa Çimento bugüne
kadar 6.600.000 ton katk› malzemesi
kullanm›flt›r. Tasarruf edilen CO2
miktar› yaklafl›k 3.500.000 ton
üzerinde olmufltur. Ayr›ca beher ton
çimento için daha az yak›t kullanarak
ülkemiz ekonomisine de çok önemli
katk›larda bulunulmufltur.
Alternatif hammadde ve alternatif yak›t
kullan›m oran›n›n art›r›lmas›
At›klar›n çimento sektöründe alternatif
yak›t veya hammadde olarak
kullan›m› mümkündür. Alternatif yak›t
ile enerji ikamesi, ülkemizde ortalama
%1 civar›ndad›r. Bursa Çimento’da
alternatif yak›t kullan›m oran› % 3-4
mertebelerinde seyretmektedir.
Temin edilen at›klar: At›k Ya¤, At›k
Araç Lasti¤i, Ar›tma Çamuru, Boya
Çamuru, Ya¤l› Üstübü Bez vs.
de¤erini yitirmifl, geri kazan›m imkan›
kalmayan, kalorifik de¤ere sahip kat›
at›klar parçalan›p, döner f›r›nlarda
yak›larak enerji geri kazan›m›
sa¤lanacakt›r.
Bursa Çimento’nun kuruluflundan
bugüne kadar, terk edilen
hammadde ocaklar›n›n
rehabilitasyonu için 100.000 adetten
fazla fidan dikilmifltir. Bu say› her y›l
artmaktad›r.
Bursa Çimento her zaman bir Bursa
firmas› olarak ilimize, çevremize ve
ülkemize katk› sa¤lamaya devam
edecektir.
Alternatif yak›t kullan›m› konusunda
hedefimiz ilk etapta toplam yak›t
ihtiyac›m›z›n % 20’si mertebelerine
gelinmesi, sonras›nda bu oran›n %
40 seviyelerine ç›kar›lmas›d›r. Bu
rakamlara ulafl›labilmesi için at›k
haz›rlama ve besleme sistemi
yat›r›mlar›na ihtiyaç duyulmaktad›r.
Bursa Çimento 2011 y›l›nda 40.000
ton/y›l at›¤› parçalayarak döner
f›r›nlar›na otomatik olarak besleyecek
tesis yat›r›m› için haz›rl›k çal›flmalar›n›
tamamlam›flt›r. Parçalama tesisi 2011
y›l› ilk yar›s›nda iflletmeye al›nacakt›r.
Bu tesis ile Bursa ve bölgesinde
faaliyet gösteren endüstriyel
tesislerden kaynaklanan ve ekonomik
89 Bak›fl 116
Coflkunöz E¤itim Vakfı
M. Kemal Coflkunöz taraf›ndan
4 Mart 1988 tarihinde kurulan
Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf›,
23. kurulufl y›ldönümünü
kutlamaya haz›rlan›yor.
O
tomotiv sanayine kalifiye eleman
yetifltirmek, gençlerin iflsizlik
sorununa çözüm getirmek
amac›yla kurulan vakf›n çal›flmalar›na
iliflkin olarak yap›lan yaz›l› aç›klamada
flu bilgilere yer verildi:
“20 y›l› aflk›n süredir Bursa sanayisine
kesintisiz hizmet veren vak›f, 3 kattan
oluflan 1.454 m2’lik kurulu alanda teorik
ve pratik uygulamaya yönelik derslikler,
atölyeler, bilgisayar salonlar›, konferans
salonlar›, kütüphane ve di¤er sosyal
yaflam alanlar› ile ça¤dafl e¤itim
standartlar›na uygun bir donan›mla
faaliyetlerini sürdürmektedir. Vak›f,
“Kamu Yarar›na Vak›f” statüsünde olup
gelirlerini Coflkunöz Holding
fiirketleri’nin kar paylar›ndan elde
etmekte ve bunun %80’ini teknik
e¤itime harcamaktad›r.
Coflkunöz E¤itim Vakf› kuruldu¤u
günden itibaren; mesleki e¤itimde
yaflanan de¤iflimleri takip ederek
ülkenin kalk›nmas›na katk›da
bulunmakta; özel sektör, kamu ve
toplumun ihtiyaç duydu¤u teknik e¤itim
taleplerine cevap vermekte; ulusal ve
uluslararas› platformlarda da örnek bir
kurulufl olarak faaliyetlerini
sürdürmektedir. Teknik e¤itimle ilgili
bir çok alanda, bir çok ilke imza atan
Coflkunöz E¤itim Vakf›’n›n faaliyetleri
3 ana grupta özetlenebilir;
1) Meslek edindirme ve uzmanl›k
kazand›rma e¤itimleri:
Coflkunöz E¤itim Vakf›, öncelikli olarak
mesleki e¤itimin gerçeklefltirilmesi,
sürdürülebilirli¤inin sa¤lanmas› ve
gelifltirilmesi ile ilgili toplumun,
ö¤rencilerin ve sanayinin beklentileri
üzerine çal›flmalar gerçeklefltirmek
üzerine stratejisini belirlemifltir. Bu
strateji ›fl›¤›nda vakf›n ana faaliyetleri
afla¤›daki gibidir.
a. Meslek Edindirme Program›:
Meslek Edindirme Program›, Coflkunöz
E¤itim Vakf›’n›n kuruluflundan bu yana
90 Bak›fl 116
devam eden ilk ve en önemli projesidir.
Bu programda amaç, düz lise mezunu
gençlere meslek edindirerek topluma
kazand›rmak ve ayn› zamanda
sanayinin yetiflmifl personel ihtiyac›n›
karfl›lamakt›r. “Meslek Edindirme
Program›” kapsam›ndaki e¤itimler,
fabrika içerisinde yer alan atölye ve
s›n›flarda on sekiz ay boyunca haftada
befl gün süre ile 07:30-17:30 saatleri
aras›nda verilmektedir. Bu program
süresince ö¤renciler toplam 3600 saat
e¤itim almaktad›r.
Bugüne kadar 17. dönem boyunca
düzenlenen programlardan 248 kifli
mezun olmufl, 18. ve 19. dönemde de
32 ö¤renci e¤itimlerine devam
etmektedir.
Milli E¤itim Bakanl›¤› onay› ile Bursa
Coflkunöz E¤itim Vakf› ve Tophane
Endüstri Meslek Lisesi aras›nda yap›lan
protokol ile birlikte Meslek Edindirme
Program›’n› baflar› ile tamamlayan
ö¤renciler M.E.B onayl› Meslek Lisesi
diplomas› alabilmektedir.
b. Uzmanlaflt›rma E¤itimi Program›:
Uzmanlaflt›rma E¤itimi uygulamas›
2004 – 2005 ö¤retim y›l›nda bafllam›fl
olup program›n
amac› meslek lisesi veya meslek
yüksek okulundan mezun olmufl ancak
teorik bilgilerini uygulamaya
dönüfltürme imkan› bulamam›fl
gençleri makine ve kal›pç›l›k
alanlar›nda uzmanlaflt›rarak ifl hayat›na
haz›rlamakt›r. “Uzmanlaflt›rma E¤itimi”
kapsam›nda ö¤renciler, fabrika
içerisinde yer alan atölye ve s›n›flarda
haftada befl gün süre ile 07:30-17:30
saatleri aras›nda verilmektedir. Bu
program süresince ö¤renciler toplam
2400 saat e¤itim almaktad›r.
Bugüne kadar düzenlenen
programlardan 16 kifli mezun
olmufltur.
Uzmanlaflt›rma ve Meslek Edindirme
Programlar›n› baflar›yla tamamlayan
ö¤rencilere Coflkunöz Holding
flirketlerinde ve vakf›n iliflki a¤›
içerisindeki Bursa’n›n di¤er büyük ve
önemli sanayi kurumlar›nda ifl imkan›
sa¤lanmakta, bununla birlikte mecburi
hizmet aranmamaktad›r.
2) E¤itim kalitesini yükseltmeye yönelik
iflbirlikler
a. Bursa sanayisi ‹ile yap›lan
iflbirlikleri:
Coflkunöz E¤itim Vakf›, 20 y›ld›r mesleki
e¤itim konusunda gerçeklefltirdi¤i
hizmetler ile Bursa ve ülke genelinde
mesleki e¤itim konusunda örnek model
olmak amac›yla çeflitli çal›flmalarda
da bulunmaktad›r. Bursa sanayisi ile
yap›lan iflbirlikleri aç›s›ndan örnek baz›
çal›flmalar afla¤›da özetlenmifltir.
i) A¤›r ve Tehlikeli ‹fllerde Çal›flacak
Personelin E¤itimi:
Coflkunöz E¤itim Vakf›, “A¤›r ve
Tehlikeli ‹fllerde Çal›flt›r›lacak ‹flçilerin
Mesleki E¤itimlerine Dair Tebli¤”
çerçevesinde; Bursa’daki yedi Meslek
Lisesi ile protokol imzalam›fl, Mesleki
E¤itim alacak kifli ve kurulufllara Milli
E¤itim Bakanl›¤› onayl› belge vermek
üzere haz›rl›klar›n› tamamlayarak bu
alandaki e¤itimleri gerçeklefltirmeye
bafllam›flt›r.
Bilindi¤i üzere tebli¤in ç›kmas› ile
birlikte, a¤›r ve tehlikeli iflkolunda
bulunan ifllerde çal›flan tüm personelin
ilgili e¤itimlerden geçirilmesi kanuni
bir zorunluluk haline geldi. Bu konuda
Bursa’da ve çevre illerdeki pek çok
iflletme de kanuni zorunluluklar› yerine
getirmek üzere hareket geçmifl
durumda. A¤›r ve Tehlikeli ‹fller
kapsam›nda yer alan Gazalt›
Kaynakç›l›¤› (Mig-Mag, Tig
Kaynakç›l›¤›), Direnç Kaynakç›l›¤›
(Punta Kaynakç›l›¤›), Pres
Operatörlü¤ü, CNC Operatörlü¤ü,
Hidrolik ve Pnömatik Sistemler,
Mekatronik, Plastik ve Kauçuk ‹fllemler,
Montaj, Lojistik, Plastik Kal›pç›l›¤›, Sac
Kal›pç›l›¤›, Bak›m Onar›m, Vinç
Operatörlü¤ü, Tekstil gibi alanlarda
e¤itim veren Vak›f, bu e¤itim alanlar›
d›fl›nda firmalardan gelen ve sanayinin
ihtiyac› olan farkl› e¤itim taleplerini de
geliflmifl üretim atölyeleri, bilgisayarl›
e¤itim salonlar› (Catia, Solidworks,
Autocad vb.), yeni mekatronik atölyesi
ve kapsaml› dersliklerinde karfl›lamaya
devam ediyor. E¤itimler talebe göre
iflletmelerde de verilebilmektedir.
ii) Çimtafl Kaynakç›l›k Program›:
Son 2 y›ld›r yap›lan program ile Lise
ve dengi mezunu 80 kifliye, uygulamal›
Mig-Mag ve Tig Kaynakç›l›¤› e¤itimi
verilmifltir. E¤itim sonunda baflar›l› olan
Üyelerden
Haberler
kursiyerler Çimtafl firmas›nda istihdam
edilmifltir.
iii) Bosch Engelli ‹stihdam› Program›:
Bursa sanayisinin önde gelen ve
Türkiye’nin ilk 500 firmas› listesinde
bulunan Bosch A.fi.’nin kanunen
istihdam etmesi gereken engelli
kadrosu için nitelik konusunda yaflad›¤›
sorunlar görüflülerek hem engellilerin
e¤itim seviyesini yükseltmek hem de
istihdama kazand›rmak amac›yla
program düzenlenmifltir. Program 3
ayr› grup olarak 20’fler kiflilik
kontenjanla düzenlemifl, program›
baflar›yla tamamlayan 60 kifli istihdam
edilmifltir.
iv) MESS E¤itim Vakf› Kaynakç›l›k
E¤itim Program›:
MESS E¤itim Vakf› ile Coflkunöz E¤itim
Vakf› iflbirlikleri halen devam etmekte,
vakf›m›z taraf›ndan gerçeklefltirilen
“‹fl’te F›rsat” isimli AB Hibe Projesi’nde
de MESS ile ortak çal›flma
yap›lmaktad›r. MESS ile geçmifl
dönemlerde otomotiv ve metal
sanayinin ve di¤er sektörlerde de
bak›m vb. iflkollar›nda en çok ihtiyaç
duyulan mesleklerden olan kaynakç›l›k
üzerine proje gerçeklefltirilmifl olup 22
kifli kaynak operatörü olarak
sertifikaland›r›lm›flt›r.
b. Kamu Kurumlar› ‹le Yap›lan
‹flbirlikleri:
Coflkunöz E¤itim Vakf›, mesleki
e¤itimde geliflimin tüm kurumlar ve
toplumun katk›s› ile gerçekleflece¤ini
olan inanc› ile mesleki e¤itimde kritik
öneme sahip kamu kurumlar› ile de
çeiitli iflbirlikleri yapmaktad›r. Bu
iflbirlikleri konular› iflsizlere meslek
edindirme, mesleki e¤itim sonras›
istihdam ve e¤iticilerin e¤itimini
sa¤lamak gibi çeflitli alanlarda
gerçeklefltirilmektedir.
i) ‹MEM Mesleki E¤itim Program›:
Coflkunöz E¤itim Vakf› ,Milli E¤itim
Bakanl›¤›na ba¤l› ‹MEM-‹kili Meslek
E¤itim Merkezi ile ortaklafla yürüttü¤ü
e¤itim projesini Eylül 2007 itibari ile
uygulamaya alm›flt›r. Programdan
bugüne kadar 32 kifli yararlanm›flt›r.
ii) ‹flkur CNC Operatörlü¤ü Program›:
‹flkur ile birlikte lise ve dengi mezunu
20 kifliye ÖSDP 2 projesi ad› alt›nda
‹flsizlere yönelik CNC Operatörlü¤ü ve
Programlama e¤itimi verilmifltir. 3,5
ay süren e¤itim sonunda kursiyerlerin
% 70’i Coflkunöz E¤itim Vakf› vas›tas›
ile uygun ifllere yerlefltirilmifltir.
iii) Milli E¤itim Bakanl›¤› Hizmet ‹çi
E¤itimleri:
Erkek Teknik Ö¤retim Genel
Müdürlü¤ü ile yap›lan protokolle,
MEB’na ba¤l›, farkl› illerde görev yapan
teknik ö¤retmenlerimize Haziran
2007’de CNC Programlama E¤itimi
verilmifltir. Baflka bir programda, Bursa
Coflkunöz E¤itim Vakf›, ‹l Milli E¤itim
Müdürlü¤ü Mesleki E¤itim Bölümünce
haz›rlanan proje kapsam›nda Makine
Teknolojisi Alan ö¤retmenlerine,
Makine ve Kal›p Üretimi konusunda
Endüstriyel E¤itim çerçevesinde 5
günlük uygulamal› e¤itsel gezi organize
etmifltir.Bu programlardan toplam 84
kifli yararlanm›flt›r.
iv) Milli E¤itim Bakanl›¤› Kalite Modülü
Tasar›m› ve Uygulanmas›:
Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf›, Meslek
lisesi son s›n›f ö¤rencilerine verilmek
üzere kalite e¤itim modülünü
tasarlam›fl, plan ve içerikleri Milli E¤itim
Bakanl›¤›’na sunmufltur. Plan ve
içerikler do¤rultusunda ilk pilot
uygulama, Coflkunöz Anadolu Teknik
Lisesinde uygulanm›flt›r. Programda
yer alan e¤itimler Coflkunöz Holding
bünyesinde çal›flan konusunda uzman
olan kifliler taraf›ndan verilmifltir.
v) AB ‹fl’te F›rsat Projesi:
Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf› 2009
senesinde, BUS‹AD, MESS E¤itim
Vakf›, Uluda¤ Üniversitesi Teknik
Bilimler Meslek Yüksekokulu ortakl›¤›
ile “Avrupa Birli¤i Aktif ‹stihdam
Tedbirleri - Kad›nlara ve Gençlere Yeni
F›rsatlar Hibe Plan› II” çerçevesinde
“‹fi’TE FIRSAT” projesini uygulam›flt›r.
Bu proje kapsam›nda 150 iflsiz gence,
yerel iflgücü piyasas›nda aranan
niteliklere göre, Mekatronik, Bak›mOnar›m, Kalite, Gazalt› Kaynakç›l›¤› ve
CNC Operatörlü¤ü alanlar›nda temel
ve mesleki bilgi-beceri kazand›r›larak
yetkinliklerinin gelifltirilmesi
sa¤lanm›flt›r. E¤itimini baflar› ile
tamamlam›fl olan 141 yararlan›c›n›n
%70’i istihdam edilmifltir.
3) Burslar ve Destekler
i) Coflkunöz E¤itim Vakf› Burs Fonu:
Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf›, her y›l
ihtiyac› olan ortalama 50 baflar›l› lise
ve üniversite ö¤rencisine nakit burs,
25 ö¤renciye de konaklama bursu
vermektedir.
Ayr›ca Üniversite ve Lise ö¤rencilerine
staj imkan› sunmaktad›r.
ii) Bilimsel Araflt›rma Projelerine
Destek:
Uluda¤ Üniversitesi T›p Fakültesi
Gastroentroloji Klini¤inin bugünkü
modern yüzüne kavuflmas›n›
sa¤lam›flt›r. Kongre sponsorluklar›,
bilimsel eser yay›nlama ve benzeri
konularda birçok bilim adam›n›
desteklemifltir. Halen birçok
akademisyene destek olmakta ve
Ar-Ge projelerinin sponsorlu¤unu
yürütmektedir.
iii) E¤itim Kurumlar›na Destek:
Coflkunöz E¤itim Vakf›, 1993 y›l›nda
Bursa Nilüfer ilçesinde
M. Kemal COfiKUNÖZ Anadolu Teknik
Lisesi’ni yapt›rarak Milli E¤itim
Bakanl›¤›’na devretmifltir. Okul halen
Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf› korumas›
alt›nda, vakf›n kaynaklar› ile
geliflmesine devam etmektedir.
Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf›, Uluda¤
Üniversitesi’nde bulunan birçok
bölüme teknik destekte bulunmaktad›r.
Bunun d›fl›nda Bursa Tophane Endüstri
Meslek Lisesi Güçlendirme Vakf›’n›n
Yönetim Kurulu’nda yer alarak e¤itime
deste¤ini sürdürmektedir.
Ayr›ca, Bursa Ça¤dafl E¤itim
Kooperatifi’nin, Görükle’deki 300 yatakl›
yurt binas› yap›m›na maddi anlamda
destek vermifl, M.Kemal Coflkunöz
Erkek Ö¤renci blo¤unu e¤itim
dünyam›za hediye etmifltir.
Kimsesiz çocuklar›n›n
rehabilitasyonunu sa¤lamak amac›yla
Bursa Sevgi Köyü kompleksinin,
kaynakç›l›k ve s›hhi tesisatç›l›k atölyesi
kurulum ve donan›m› Bursa Coflkunöz
E¤itim Vakf› taraf›ndan
gerçeklefltirilmifltir.”
91 Bak›fl 116
Dünya ligi markası “Airtech” artık
Turquality kapsamında!
Aktafl Group bünyesinde faaliyet
gösteren, Aktafl Hava ve Süspansiyon
Sistemleri Sanayi ve Ticaret A.fi’nin
dünya körük yedek parça piyasas›nda
dünyan›n en genifl ürün gam›na sahip
markas› “Airtech”, T.C. Baflbakanl›k D›fl
Ticaret Müsteflarl›¤› taraf›ndan yap›lan
denetimler sonucunda TURQUALITY
Destek Program› kapsam›na al›nd›.
D
ünyan›n dört bir yan›nda üretim
tesisleri bulunan, 80’den fazla
ülkede ürünleri sat›lan, dünyan›n
yan sanayide en genifl ürün gam›na
sahip, küresel güveni, yerel samimiyetle
birlefltiren hava süspansiyon körü¤ü
sektöründe Türkiye’de lider, dünyada
da ilk üç firma aras›nda bulunan Aktafl
Group ve flirketleri markalaflma
çal›flmalar› ile de Türkiye’ye örnek
olmaya devam ediyor.
Aktafl Group bünyesinde bulunan Aktafl
Hava Süspansiyon Sistemleri Sanayi
ve Ticaret A.fi’nin tescilli markas›
“Airtech” bu markalaflma çal›flmalar›n›n
bir baflar›s› olarak art›k Türkiye’nin de
dünyaya sunmak istedi¤i markalar
aras›nda yerini alacak.
“Türkiye’nin en iyileri, TURQUALITY®
ile dünyan›n zirvesine oynuyor” slogan›
ve “10 Y›lda 10 Dünya Markas›”
yaratmak vizyonu ile 2003 y›l›nda T.C.
Baflbakanl›k D›fl Ticaret Müsteflarl›¤›
bünyesinde hayata geçen
TURQUALITY® Destek Program›
çerçevesinde, Aktafl Group’un yapt›¤›
baflvuru neticesinde müsteflarl›¤›n
uluslararas› uygulama standartlar›n›
dikkate alarak yapt›¤› denetimler
sonucunda “Airtech” markas› resmen
TURQUALITY® Destek Program›
kapsam›na al›nd›. BMC, Temsa,
KordsaGlobal, Atasay, Duru, Efes, P›nar,
Damat, ‹pekyol ve Beko gibi dünya
liginde mücadele eden markalar›n da
kapsam içinde bulundu¤u program›n
Airtech ile ilgili inceleme sürecinde
marka ve flirket 3 ana bölümde
incelendi;
- fiirketin operasyonel ve organizasyonel
yetkinli¤i,
92 Bak›fl 116
- fiirketin finansal performans›,
- TURQUALITY® Program› kapsam›nda
incelenen markan›n elde etmifl oldu¤u
uluslararas› gücü ve y›llar baz›nda
göstermifl oldu¤u performans›.
fiahap Aktafl: “Hedefimiz dünya lideri
olmak!”
Aktafl Group’un kendi de¤erleri ve
ilkeleri do¤rultusunda, sürekli de¤iflimi
hedefleyen, rekabetçi yönetim anlay›fl›
ile Türkiye’nin kendi konusunda lider
firma olmas›ndan kaynaklanan
sorumlulu¤un, Airtech markas›n›n
TURQUALITY® kapsam›na al›nmas›yla
daha da artt›¤›n› söyleyen Aktafl Group
Yönetim Kurulu Baflkan› fiahap Aktafl
“Global anlamda güveni temel alan
dünya kalitesindeki üretimimizi,
dünyan›n 6 ayr› bölgesinde
gerçeklefltirerek, 80’den fazla ülkede
bulunarak, müflterilerimizle,
çal›flanlar›m›zla, tedarikçilerimizle bir
büyük aile gibi bu ülkenin bayra¤›n›
dünyan›n her yerinde dalgaland›rmay›
hedefliyoruz” dedi. “Hedefimiz dünya
lideri olmak ve bu anlamda Airtech
markam›z›n kendi ülkemizin dünya
markas› vizyonu içinde olmas› bizi hem
gururland›r›yor, hem de daha fazla
motive ediyor” fleklinde sözlerine devam
eden Aktafl Group Yönetim Kurulu
Baflkan› fiahap Aktafl, “Global
anlamdaki ifl yap›fl biçimlerimizi,
bulundu¤umuz ülkenin de¤erleri ile
birlefltirerek yerel bir samimiyet dili
oluflturuyoruz. Bu anlay›fl› gelifltirerek
bir dünya markas› konumumuzu daha
da sa¤lamlaflt›raca¤›z” dedi.
Aktafl Group hakk›nda
1938 y›l›nda Bursa / Heykel'de ufak bir
atölyede lastik tamirat iflleri ile bafllayan
Sait Aktafl, araflt›ran sorgulayan yap›s›
ile elastik malzeme konusunda
uzmanlafl›r.1950'li y›llarda Bursa'da
profil lastik eklemede tek isim Sait
Aktafl't›r. 50'li y›llardan 70'li y›llara
otomotiv sanayinde yaflanan geliflmeler
Sait Aktafl'›n de¤iflime aç›k, çal›flkan
yap›s› ile birleflince büyümenin temelleri
at›l›r ve çal›flmalar üç atölyede devam
eder. 1972 y›l›nda, Sait Aktafl Türkiye'nin
ilk hava süspansiyon körü¤ünü ürettir.
Böylece Türk otomotiv sanayine bir imza
da Sait Aktafl taraf›ndan at›l›r.
1972 y›l›nda ilk Türk körü¤ünü imal
ederek sektörde öncü bir rol üstlenen
Sait Aktafl yeni kufla¤›nda deste¤i ile
de¤iflim yaratma ve yönetme
misyonunu benimseyerek geliflimin bu
yönde sürmesini sa¤lar. fiahap Aktafl
bayra¤› devral›r ve Aktafl'›n körük
üretimindeki liderli¤inin ve kalitesinin
entegre bir yap›lanmada gerçekleflmesi
için gerekli at›l›mlar› bafllat›r.
Aktafl Group flu anda Aktafl, Airtech,
Powertech, Airkraft, Flexytech, Lineflex,
Aircomfort, NBS markalar›, dünyaya
yay›lm›fl 11 flirket, 2 ifltirak ve Türkiye
(Bursa, Ad›yaman), Bulgaristan,
Brezilya, Çin üretim merkezleri,
dünyan›n dört bir yan›nda bulunan sat›fl
a¤› ile hava süspansiyon körü¤ü
sektöründe dünya lideri olma yolunda
ilerlemektedir.
Airtech Hakk›nda
Dünya devlerinin, otomotiv sanayinde
özellikle t›r, kamyon, otobüs gibi a¤›r
vas›talar›n süspansiyon sistemlerinde
tercih etti¤i Airtech markas› halen kendi
sektöründe dünyada “Premium bir
marka” olarak alg›lanmakta, dünya
körük yedek parça piyasas›nda
dünyan›n en genifl ürün gam›yla dünya
liderlerinden biri olma özelli¤inde
rakiplerinden farkl›laflmaktad›r.
Üyelerden
Haberler
Barıflçı Network kuruluflları,
WWF-Türkiye/ Do¤al Hayatı Koruma
Vakfı projelerine destek vermeye
devam ediyor
WWF-Türkiye/Do¤al Hayat›
Koruma Vakf› destekçisi olan ve
daha önce “Türkiye’nin Can›
Kampanyas›”na kat›lan Bar›flç›
Network kurulufllar› bu defa da ayn›
kurumun farkl› bir küresel çal›flmas›
olan “Earth Hour” (Dünya Saati)
kampanyas›na destek veriyor.
W
WF’in (World Wild Fund For
Nature-Dünya Do¤ay›
Koruma Vakf›) 2007 y›l›ndan
beri düzenledi¤i ve tüm dünyan›n bir
saatli¤ine ›fl›klar›n› kapatarak destek
verdi¤i “Dünya Saati” uygulamas›,
küresel iklim de¤iflikli¤ine dikkat
çekmeyi ve fark›ndal›k oluflturmay›
amaçl›yor.
Geçti¤imiz dört y›lda büyük yank›
uyand›ran “Dünya Saati”nde; ülkeleri
temsil eden büyük ve görkemli yap›lar
baflta olmak üzere, kentlerdeki kamu
ve özel kurulufllar›n binalar›nda, vb.
alanlarda ›fl›klar bir saatli¤ine
kapat›larak, küresel iklim de¤iflikli¤i
ile mücadele için sembolik bir hareket
gerçeklefltirildi.
Dünya Saati Kampanyas› bu y›l,
de¤iflime ayak uyduruyor. Kampanya
çerçevesinde, sürdürülebilir bir
gelecek için bir saatin ötesinde neler
yap›labilece¤inin tart›fl›laca¤› bir
zemin oluflturuluyor.
2011 y›l›nda tüm dünyada bir milyon
flehrin ve bir milyar insan›n kat›lmas›
beklenen Dünya Saati
Kampanyas›’n›n, ülkemizde de yo¤un
bir kat›l›mla gerçeklefltirilmesi
bekleniyor.
WWF-Türkiye, Dünya Saati hareketine
destek vermek isteyen tüm bireyler,
kamu ve özel sektör kurulufllar›
26 Mart 2011 Cumartesi günü
20:30-21:30 saatleri aras›nda
güvenli¤i tehdit etmeyen alanlarda
›fl›klar›n› söndürmeye ve bu süre
içinde sürdürülebilir bir gelecek için
hayatlar›nda neleri
de¤ifltirebileceklerini düflünecekler.
WWF-Türkiye
Do¤al Hayat› Koruma Vakf›
93 Bak›fl 116
Ceylan Elektronik’ten anahtar teslim
Likit Gıda Fabrikaları
Y›llard›r elektronik ve otomasyon
malzemesi ticareti yapan Ceylan
Elektronik’te çok önemli
de¤ifliklikler yaflan›yor.
C
eylan Elektronik yetkilisi Efe
Ceylan, yapt›¤› aç›klamada,
“Frans›z STEAP STAILOR firmas›
ile anahtar teslim likit fabrikas› kuran
flirketimiz, 2010 y›l›nda, likit g›da
firmalar›na ar-ge ve yenilikçili¤e
yönelik pilot tesisler kuran Hollanda
firmas› OMVE’nin Türkiye temsilcili¤ini
ald›. fiirketimizdeki di¤er iki önemli
geliflme ise, Fransa’da 1856 y›l›ndan
beri tereya¤› makineleri üreten
SIMON firmas› ile, peynir makineleri
94 Bak›fl 116
üreten ve
komple
peynir
prosesi
kuran
CHALON
MEGARD
firmalar›n›n
da Türkiye
temsilcisi
olmas›d›r”
dedi. De¤iflime ayak uyduran Ceylan
Elektronik’in, giderek büyüyen ifl
hacmi, genç, dinamik kadrosu ve
müflteri odakl› hizmet anlay›fl› ile
gelecek y›llara haz›rland›¤›na dikkat
çeken Efe Ceylan flöyle devam etti:
“Amac›m›z, Türk sanayine ve Türk
sanayicisine en iyi hizmeti
verebilmektir. Ortakl›k kurdu¤umuz
firmalar› büyük bir hassasiyetle seçip,
uzun vadeli iliflkiler kuruyoruz. Burada
amac›m›z, sanayicimize en son
teknolojiyi en k›sa sürede sa¤lamakt›r.
Ortakl›k kurdu¤umuz firmalar›n knowhow’› ile sanayicimize fark yaratt›rmak
en büyük amac›m›zd›r.”
Türkiye’nin gelecek y›llarda g›da
üretiminde dünyan›n say›l›
ülkelerinden birisi olaca¤›na
inand›¤›n› söyleyen Ceylan, bunun
altyap›s›n› kurduklar›n›, likit g›da
üreten firmalar ile çal›flmalar›n›n
gelecek y›llarda h›zla artarak devam
edece¤ine inand›¤›n› belirtti.
Üyelerden
Haberler
Çemtafl’dan yeni yat›r›m
Uzel A.fi.’nin denge çubuk fabrikas›
Çemtafl A.fi. taraf›ndan sat›n al›nd›
ve makineler Bursa Çemtafl
arazisinde 4000m2’lik kapal›
alanda kuruldu.
D
enge çubuk fabrikas› yat›r›m›na
iliflkin olarak Çemtafl’tan yap›lan
aç›klamada flu bilgiler verildi:
Tesisin y›ll›k kapasitesi 750.000 adettir.
Denge çubu¤u hatt›n›n yeniden montaj›
yap›l›rken tesis yenilenmifltir:
- Is›l ifllem hatt› Sistem Teknik
taraf›ndan modernize edilmifltir.
- Toz boya ve yüzey ifllem (7 banyolu)
tesisi tamamen yenilendi, kurutma ve
piflirme hatt› en son teknoloji ile
Botersan taraf›ndan modernize
edilmifltir.
- Kumlama hatt› yenilendi ve yeni toz
tutma filter sistemi kuruldu.
- Bütün preslerin bak›m› yap›ld› ve
gerekli parçalar de¤ifltirildi.
- Eski f›r›nlar›n yerine yeni endüksiyon
f›r›nlar› Teknoheat firmas› taraf›ndan
kuruldu.
- Verimlili¤i artt›rmak için mümkün olan
bölgelere robot uygulamas›
yap›lacakt›r.
30mm. çapa kadar test yapabilen
yorulma test makinesi modernize edildi.
80mm.’ye kadar denge çubu¤unu test
yapabilen özel yorulma test makinesi
servotest taraf›ndan modernize edildi.
Art›k gerilim ve kal›nt› osteniti ölçen
özel dizayn edilmifl X-stress portative
X-›fl›nlar› difraktometresinin yaz›l›m›n›n
yenilenmesi Stresstech Group’a siparifl
edilmifltir.
Tesiste 15mm.-80mm. çaplar›nda
denge çubu¤u üretilebilir.
Denge çubu¤unda kullan›lacak
malzemeler orijinal Çemtafl malzemesi
olup, hassas toleranslarda en son
dizayn SMS-Schumag kabuk soyma
makinesinde soyulacakt›r.
Denge çubu¤u hatt› 2011 y›l›n›n
bafl›nda üretime bafllayacak ve müflteri
teknik flartnamelerine göre üretim
yap›lacakt›r.
95 Bak›fl 116
III. Uluslararas› AR-GE Proje Pazar›
UT‹B Tekstil ve Konfeksiyon
Sektöründe AR-GE Proje Pazar›
Etkinli¤i’nin üçüncüsü, ilk defa
uluslararas› düzeyde, Uluda¤
Tekstil ‹hracatç›lar› Birli¤i
organizasyonu alt›nda ve
BUTEKOM, Uluda¤ Üniversitesi,
Kuzey Carolina Devlet Üniversitesi
iflbirli¤i ile 10-11 fiubat 2011
Perflembe-Cuma günlerinde
Merinos Atatürk Kültür Kongre
Merkezi’nde gerçeklefltirildi.
E
Etkinlik öncesi yap›lan yaz›l›
aç›klamada flu bilgilere yer
verildi:
“AR-GE Proje Pazar› vas›tas›yla Tekstil
ve Konfeksiyon Sektörü’nün yüksek
katma de¤erli üretim yapabilmesi,
ihracat›n sürdürülebilir k›l›nmas›
amaçlanmaktad›r. Bu amaçla yerli ve
yabanc› üniversite ö¤retim üyeleri,
önemli AR-GE merkezleri ve teknopark
çal›flanlar›, araflt›rmac›lar ile sanayi
kurulufllar›n›n temsilcileri biraraya
getirilerek proje fikirleri, ortakl›klara
dönüfltürülmeye çal›fl›lmakta ve bu
olas› ortakl›klar›n AR-GE destek
programlar›na sanayi-üniversite ortak
proje önerisi sunmalar›
amaçlanmaktad›r. Gün boyunca
panolarda Proje “Poster” Sunumlar›
ve ilgili salonlarda Proje “Sözlü”
Sunumlar› gerçeklefltirilecek, bu
sayede üniversite-sanayi-akademisyen
ile araflt›rma kurumlar›n›n ikili ve üçlü
görüflmeleri sürdürülecektir.
Bu y›l ilk defa, konusunda uzman
Institute für Textiltechnik RWTH Aachen
University (Almanya), Auburn
University (ABD), Loughborough
University (‹ngiltere),UMIST-University
of Manchester Institute of Science and
Technology (‹ngiltere), Ghent
University (Belçika), Technical
University of Liberec (Çek
Cumhuriyeti), Department of National
Defence (Kanada),EMPA St Gall
(‹sviçre),University of Minho
(Portekiz),North Carolina State
University (ABD) gibi dünyan›n dört
bir taraf›ndan davet edilen yabanc›
akademisyen ve araflt›rmac›lar da
etkinli¤e kat›lacakt›r.
96 Bak›fl 116
Proje fikirlerinin Sanayi-üniversite
ortakl›¤›na dönüflerek hayata
geçirilebilmesi bak›m›ndan TÜB‹TAK,
Sanayi ve Ticaret Bakanl›¤›, Türkiye
Teknoloji Gelifltirme Vakf›, Savunma
Sanayi Müsteflarl›¤›, KOSGEB
desteklerinin önemine dikkat çekmek
üzere, bu kurumlar etkinlik süresince
açt›klar› standlarda sanayici ve
araflt›rmac›lar› ar-ge destekleri
hakk›nda bilgilendirecektir. Ayr›ca,
Devlet Planlama Teflkilat›, Ulusal Bor
Araflt›rma Enstitüsü, Ulusal Hidrojen
Teknolojileri Merkezi ve Türkiye
Fütüristler Derne¤i gibi kurumlara
faaliyetlerini/proje fon desteklerini
tan›tmalar› amac›yla akademisyen ve
sanayicileri Bilgilendirme Masalar›
açmak suretiyle tan›t›m yapma imkan›
sa¤lanacakt›r.
Etkinlik s›ras›nda konuflma yapmak
üzere baz› önemli isimler kat›l›m
sa¤layacakt›r. Bunlar›n bafl›nda
Fortune,Time, Business Week gibi
yay›nlar taraf›ndan “dünyan›n en etkili
tasar›mc›s›”,“tasar›m›n üstad›”, “y›l›n
gurusu” seçilen ve hükümetlere,
flirketlere yeni ürün ve hizmetler ile
organizasyonel süreçler hakk›nda
dan›flmanl›k yapan Valeria Casey
gelmektedir. Valeria Casey p.
Microsoft, Samsung,
Johnson&Johnson gibi pek çok büyük
flirketin tasar›m ve inovasyon
çal›flmalar›na destek olmufltur. Türkiye
Fütürist Derne¤i Onursal Baflkan›
Alphan Manas da ilk günkü panelde
“‹novasyon” hakk›nda sunum
yapacakt›r.
‹kinci gün program›nda, Araflt›rmac›Tasar›mc› Michel Guglielmi, ABD
Drexel Üniversitesi Biyomedikal
Mühendislik, Bilim ve Sa¤l›k Sistemleri
Fakültesi Dekan› Prof. Dr. Banu Onaral
panel fleklinde konuflma yapacaklard›r.
Etkinli¤in ikinci gününde ilave olarak,
yenilikçi teknolojileri içeren “Teknik
Tekstiller” ve “Ak›ll› Giysiler” ile
“Konvensiyonel Tekstiller”deki yenilikçi
proje fikirleri Ar-Ge Ödülleri
kapsam›nda ödüllendirilecektir.
Ba¤›ms›z Ödül Kurulu taraf›ndan
de¤erlendirilecek Projeler, her üç
kategoride de birinciye 3.000 USD,
ikinciye 2.000 USD, üçüncüye 1.000
USD olmak üzere nakden
ödüllendirilecektir.
Etkinli¤in ikinci gününde ihracatç›
firmalara ücretsiz olarak “Proje Yazma
E¤itimi” ile “Tekstilde At›k Su
Rehabilitasyonu E¤itimi” verilecektir.
Bünyesinde Tekstil Mühendisli¤i
Bölümü bulunan Türkiye’nin 13
üniversitesinden Bölüm Baflkanlar›yla
birlikte en baflar›l› üçer son s›n›f
ö¤rencilerinden oluflan Ö¤renci
Toplulu¤u’nun sanayicilerle “Kariyer
Saatleri Görüflmeleri” arac›l›¤›yla
görüflmeleri sa¤lanarak gerek
ö¤rencilerin sektördeki yenilik ve
geliflmelerle ilgili bilgi düzeylerini
artt›rmas› gerekse baflar›l› ö¤rencilerin
sektörde istihdam›na katk›da
bulunmas› amaçlanmaktad›r.
Etkinlik program› ve daha detayl› bilgi
için: www.uibargeprojepazari.com
adresinden bilgi al›nabilir.”
Üyelerden
Haberler
ArcFlow döküman arflivleme ve
yönetim sistemi test edildi, onayland›
Monitor Digital Ltd. ile Uluda¤
Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek
Yüksek Okulu birlikte yürüttükleri
doküman arflivleme ve görev
yönetimi projesi imza ile
sonuçland›. Konuya iliflkin olarak
flu aç›klama yap›ld›:
luda¤ Üniversitesi Teknik
Bilimler Meslek Yüksek Okulu,
1986 y›l›nda kurulmufl 2 y›ll›k ön
lisans veren bir kurumdur. Halen 16
programda yaklafl›k 3000 ö¤rencinin
ö¤renim gördü¤ü, YÖK/Dünya Bankas›
II. Endüstriyel E¤itim Projesi ile
desteklenen modern bina, laboratuarlar›
ve konusunda yetkin genç ve dinamik
akademik kadrosuyla Türkiye’de teknik
e¤itimde seçkin bir yere sahiptir.
U
Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu
ülkemizin en yo¤un sanayi kentlerinden
biri olan Bursa’da kuruludu¤u tarihten
beri önde gelen sanayi kurulufllar›n›n
yan› s›ra, KOB‹’lerin de geliflimine teknik
dan›flmanl›k ve sertifikasyon e¤itimleri
ile destek olmaktad›r. Uluslararas›
akreditasyon kuruluflu olan EDEXCEL
yetkinlik merkezine sahip olan
yüksekokul, TS EN ISO 9001:2008
Toplam Kalite Yönetim Sistemini
uygulamaktad›r. Teknik Bilimler Meslek
Yüksek Okulu, bu üstünlü¤ünü ve kabul
edilmiflli¤ini, teknolojiyi çok yak›ndan
takip ederek her geçen gün daha da
pekifltirmektedir. Yüksek Okul Müdürü
Say›n Prof. Dr. R›dvan Ezentafl,
dökümanlar›n saklanmas› ve yönetilmesi
ile birlikte görev ak›fl sistemlerinin de
elektronik ortamda takip edilmesi fikrini
getirmifl ve Ö¤retim Görevlileri Say›n
Cafer Kaplan ile Say›n Basri Kul’a bu
konuda mevcut sistemleri inceleme
görevini vermifltir. Monitor Digital Ltd.’in
sundu¤u ArcFlow Doküman Arflivleme
ve Yönetim Sistemi de, dökümanlar›n
verimli saklanmas› ve
Toplam Kalite Yönetim
Sistemine uygunlu¤u
yönünden incelenmifltir.
‹ki ö¤retim görevlisi ile
yap›lan testler ve uzun
soluklu deneme
çal›flmalar›ndan sonra,
ArcFlow’un Teknik
Bilimler Meslek Yüksek
Okulu için uygun oldu¤u
kanaatine var›larak
bünyede kullan›lmas›na karar verilmifltir.
Bu karar, Okul Yönetimi ve Monitor
Digital Ltd. ile yap›lan imza töreniyle
iflleme konulmufl ve 1 Aral›k 2010 tarihi
itibar› ile çal›flmalar resmen bafllat›lm›flt›r.
Bu çal›flmalar çerçevesinde, Monitor
Digital Ltd. Meslek Yüksek Okulu’na
dan›flmanl›k hizmetleri de sunacakt›r.
Okul Müdürü Say›n Prof. Dr. R›dvan
Ezentafl, bu çal›flman›n günümüzde
kaç›n›lmaz oldu¤unu ve böyle bir
sistemin baflar›lar›na katk›da
bulunaca¤›n› belirterek flöyle devam
etmifltir: “Okulumuz son derece modern
ve demokratik bir anlay›flla
yönetilmektedir. Toplam Kalite Yönetim
Sistemimiz bizi hep do¤ruya iletmekte
ve benzer iflleri hep ayn› kalitede ve
güvenilirlikte yapmam›z› sa¤lamaktad›r.
Ancak aranan dökümanlar›n farkl›
yerlerde ve farkl› versiyonlarda
bulunmas›, bize karar an›nda,
dökümanlar›n bulunup güncel hale
getirilmesi çal›flmalar›ndan dolay›
gereksiz zaman kayb›na neden olmakta
idi. ArcFlow sistemi ile art›k bütün
dökümanlar›m›z hep ayn› yerde duracak
ve yetkisi olan herkes döküman›n en
son haline ulaflabilecektir. Tabii ki en
önemlisi de döküman›n en son haline
gelinceye kadar geçirdi¤i bütün evreler
de otomatik olarak ArcFlow bünyesinde
tutulacakt›r. Biz bunu daha önce farkl›
isimlerde saklad›¤›m›z dosyalar halinde
tutuyorduk, ancak isimleri de sadece
dosya sahibi biliyordu. Bu sistem görev
yönetimi konusunda da destek olacakt›r.
Art›k görev yönetimi modülü ile birlikte,
bütün görev atamalar›n› ekranlarda
yapabilece¤iz. Tabii ki yetkisi olan bütün
kullan›c›lar da görevlerini takip
edebileceklerdir. Örne¤in bir sat›nalma
ifllemi bafllat›ld›¤›nda, ifllemin hangi
Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr.
R›dvan Ezentafl ile Monitor Digital Ltd. fiirket Müdürü
Fahri Erbakan, e¤itim kurumundaki ArcFlow’un temelini
imzalar› ile atarken, Yüksekokul Genel Sekreteri Hikmet
fien, Ö¤retim Görevlileri Cafer Kaplan ve Doç. Dr. Yücel
Tekin ile flirket yetkilileri Yeflim Erbakan, Murat Ergen ve
Hasan Ifl›kcan da haz›r bulundular.
safhada oldu¤unu yetkili herkes
görebilecektir.
Ulutek Teknoloji Gelifltirme Bölgesinde
yerleflik Monitor Digital Ltd., konusunda
uzman bir AR&GE flirketidir. Yapt›¤›m›z
anlaflmalar sonucunda kendilerinden,
sürekli dan›flmanl›k ve destek alaca¤›z.
fiirket görevlileri, ö¤retim görevlisi
arkadafllar›m›z ile çok iyi bir tak›m
oluflturdular ve bu çal›flmalar›n çok
verimli geçece¤ini düflünmekteyim.”
Monitor Digital Ltd. yöneticisi Fahri
Erbakan da ürünleri ArcFlow’un Meslek
Yüksek Okulu bünyesinde çal›fl›yor
olmas›ndan büyük gurur duyduklar›n›,
bu projenin mutlaka baflar›ya
ulaflaca¤›n›, bunun için her türlü deste¤i
vereceklerini belirtmifltir.
Fahri Erbakan ayr›ca “E¤itime, sanayiye
ve KOBI’lere bu denli özveri ile destek
veren okulumuza bizim de deste¤imizin
olmas› çok anlaml›d›r. Biz de kurum
olarak 26 y›ld›r hep KOBI’nin ve e¤itim
kurumlar›n›n yan›nda olduk ve bu
ürünümüzle de yine KOBI’nin ve e¤itim
kurumlar›n›n yan›nda olaca¤›z. Bunun
bafllang›c›n› yapm›flt›k ama art›k
çal›flmalar›m›z› daha da h›zland›rmak
istiyoruz. Dökümanlar›n› arflivlemeyen,
arad›¤›n› en k›sa zamanda bulamayan
KOBI ve e¤itim kurumu art›k rekabet
gücünden kaybetmektedir. Çünkü
rekabette en önemli unsur h›zl› karar
verebilmek, karar için gerekli bütün
dökümanlara h›zl› ulaflabilmektir”
demifltir.”
97 Bak›fl 116
Üyelerden
Haberler
SAIL: fleffafl›k, sadelik ve zariflik
Grammer’in son ürünü SAIL,
sanayici ve ifladamlar›n›n be¤enisine
sunuldu.
Y
eni ürün SAIL ile ilgili olarak
yap›lan aç›klamada flu bilgilere
yer verildi: “fieffafl›k, sadelik ve
zariflik, bu 3 anahtar kelime etraf›nda
tan›mlanmas› SAIL’in en önemli
özelli¤i. Esnek arkal›k tasar›m› ve
çeflitli fonksiyonlara ek olarak, hareket
ve konfor özgürlü¤ü SAIL’de önemli
bir rol oynamakta.
SAIL farkl› donan›m ve opsiyonel
seçenekler ile sunulmakta; Dünya
çap›nda patentli Glide-Tec
mekanizmam›za ek olarak, senkron
ve comfort senkron mekanizmalar›
da üründe kullan›labilmekte. Di¤er
donan›m özellikleri olarak, yükseklik
ve derinlik ayarl› çok fonksiyonlu
kolçaklar, yükseklik ayarl› kafal›k,
oturak derinlik ayar›, oturak e¤im
ayar›, benzersiz “CatBack”
fonksiyonu ile yükseklik ve derinlik
ayarl› bel deste¤i sunulmakta.
Amerikal› tasar›mc› Ray Carter’›n
tasarlad›¤› SAIL ürün ailesi, zengin
kumafl seçenekleri ile döflemeli veya
file (mesh) arkal›k ile pazara
sunulmakta.”
98 Bak›fl 116
Gökçelik Euroshop’da gövde gösterisi
yapacak
Raf sektörünün öncü kurulufllar›ndan
Gökçelik, üç y›lda bir Almanya’n›n
Dusseldorf kentinde gerçeklefltirilen
ve perakende sektörünün en büyük
fuar› olarak kabul edilen Euroshop
Fuar›’na, her dönem oldu¤u gibi bu
y›l da kat›lmak için haz›rl›klar›n›
sürdürüyor.
Yalç›n Aras, Gökçelik’i örnek
göstererek global ekonomik krizin
yafland›¤› dönemde dahi yat›r›mlar›na
devam ettiklerini ve Türk sanayicisinin
bugün dünyan›n en cesur insanlar›
oldu¤unu ispat etti¤ini söyledi.
2
6 fiubat – 2 Mart 2011 tarihleri
aras›nda gerçekleflecek olan bu
önemli fuarda, tüm dünyadan,
perakende sektörünün hemen her
dal›nda faaliyette bulunan firmalar
boy göstermek için aylar öncesinden
haz›rl›klara bafll›yor. 2008 y›l›nda 48
ülkeden 1.895 firman›n kat›ld›¤› fuar›
yüz binin üzerinde ziyaretçi gezerek
kendi rekorunu k›rm›flt›. Türkiye’den
54 firman›n kat›laca¤› önümüzdeki
fuar›n da ziyaretçi say›s›yla yeni bir
rekora sahne olmas› bekleniyor.
Fuar hakk›nda düflüncelerini
paylaflan Gökçelik Yönetim Kurulu
Baflkan› Yalç›n Aras uzun y›llar
kat›ld›klar› Euroshop fuar›n›n sektörün
en önemli fuarlar› oldu¤unu
hat›rlatarak, bu fuarda yer alabilmenin
bafll› bafl›na bir prestij oldu¤unu
belirtti. Türk sanayisinin h›zl› bir at›l›m
içerisinde oldu¤una da de¤inen
100 Bak›fl 116
2007 y›l›ndan beri yapt›klar› pek çok
teknoloji yat›r›m›n›n yan›s›ra krizin
belirsiz dönemlerinde, 1.5 milyon
Euro tutar›ndaki otomatik backpan
hatt› ile girdikleri üretim teknolojisi
yat›r›m›n›n bugün tam kapasite ile
çal›flt›¤›n› söyleyen Aras, Türkiye’de
benzeri olmayan bu üretim park› ile
dünya pazarlar›nda Türk sanayisinin
bayra¤›n› gururla dalgaland›rmakta
kararl› olduklar›n› vurgulad›.
“Raf›n oldu¤u her yerde” slogan›yla
1976 y›l›nda ç›kt›klar› yolculu¤a
teknoloji ve insan yat›r›mlar› ile devam
ettiklerini kaydeden Aras, bugün a¤›r
yük depolama sistemlerinden kitap
raf›na, k›rtasiye dükkan›ndan oyuncak
ma¤azas›na, hiper marketlerden
teknoloji marketlerine kadar çok genifl
bir yelpazede ürün ve hizmet
verdiklerini belirterek, her fuarda
oldu¤u gibi Euroshop 2011’den de
önemli ifl ba¤lant›lar›na imza atarak
döneceklerini söyledi.
Üyelerden
Haberler
M.E.B. onayl› halkla iliflkiler
kursu ilk mezunlar›n› veriyor
25 Ekim 2010 tarihinde e¤itime
bafllayan Halkla ‹liflkiler Kursu’nun
ilk dönem kursiyerleri e¤itimlerini
tamamlad›. 80 saatlik 2,5 ay süren
e¤itim program› içerisinde Milli
E¤itim müfredat›nda öngörülen
e¤itim içeriklerinin yan› s›ra
uygulamal› derslere ve meslek
temsilcileri paylafl›m
toplant›lar›na, firma ziyaretlerine
yer verildi.
nerede ve nas›l yer almal›y›m
sorular›na cevap almak isteyen kifliler
için haz›rlanm›fl bir meslek edindirme
program›d›r. Kursiyerlerimizin
ço¤unlu¤u, mesle¤e yeni at›lacak
olan gençlerimizin yan› s›ra ifl
yaflam›na at›lm›fl, farkl› ancak yak›n
meslek gruplar›nda çal›flmakta olan,
mesle¤e ilgi duyan veya bu mesle¤i
icra etmek isteyen kiflilerden
olufluyor”. Bursa’da pek çok
kurumda halkla iliflkiler veya kurumsal
iletiflim ad› alt›nda faaliyet gösteren
departmanlar›n olmad›¤›n› ifade eden
Yi¤it, bu ifl kolundaki istihdam›n da
kurumlar aç›s›ndan lüks olarak
alg›land›¤›n›n alt›n› çiziyor. Yi¤it, bu
nedenle firmalarda kurumsal iletiflimin
yönetici asistan›, insan kaynaklar›,
sat›n alma, müflteri hizmetleri gibi
departmanlarda görevli kiflilerce
üstlenildi¤ini aktar›yor.
ursa’da M.E.B. onayl› halkla
iliflkiler e¤itimi veren tek kurs
program›n› açan Gönül Uman
Yi¤it, Bursa Halkla ‹liflkiler Derne¤i
ve Bursa Reklamc›lar Derne¤i eski
baflkanlar›ndan. Söz konusu
derneklerde üyelikleri devam eden
Yi¤it, Limon ‹letiflim Grubu’ndaki
yöneticilik görevinin yan› s›ra iletiflim
dan›flmanl›¤› ve e¤itmenlik görevlerini
sürdürüyor. Halkla ‹liflkiler Kursu’nun
e¤itimleri ise Gönül Uman Yi¤it
taraf›ndan, M.E.B. özel e¤itim
kurumlar› yönetmeli¤ine uygun
koflullara sahip ve di¤er yasal flartlar›
sa¤layan çözüm orta¤› Smart
Lingua’da veriliyor.
B
Yi¤it kursla ilgili olarak flu bilgileri
veriyor: “MEB onayl› kursumuz; halkla
iliflkiler mesle¤i ile ilgili temel
kavramlar› ö¤renmek ve sektörde
101 Bak›fl 116
“E Tipi Mutfark”ta sertifika heyecanı
Akademi ‹noksan ve Bursa Osmangazi
Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi
iflbirli¤i ile Bursa'da E Tipi Kapal›
Cezaevi'nde kalan tutuklu ve
hükümlülere yönelik verilen Temel
Mutfak Hizmetleri ve Aflç›l›k kursunu
tamamlayanlar sertifikalar›n› ald›.
B
ursa E Tipi Ceza ‹nfaz Kurumu'nda
imzalanan protokol kapsam›nda 2
ay önce bafllat›lan e¤itimde 12'si
tutuklu, 12'si ceza infaz memuru olmak
üzere toplam 24 kifliye mutfak e¤itimi
verildi. Cezaevinde kalan hükümlü ve
tutuklular›n tahliye sonras› topluma
kazand›r›lmalar›, hayatta kendileri için
f›rsatlar yaratabilme, donan›m ve
kabiliyetlerini gelifltirme hedefiyle
bafllat›lan e¤itimin di¤er önemli bir amac›
ise günde 4000- 5000 kifliye yemek ç›kan
Bursa E Tipi Kapal› Ceza ‹nfaz
Kurumunda g›da güvenli¤i konusunda
bilinci artt›rmakt›. Endüstriyel mutfak
hijyeni, g›da güvenli¤i, servis hizmetleri,
temel beslenme ilkeleri, menü planlama
ve yemek haz›rlama uygulamalar›ndan
oluflan e¤itime Diversey ve Bursa G›da
Mühendisleri Odas› da destek verdi.
Bursa E Tipi Ceza ‹nfaz Kurumu spor
salonunda düzenlenen sertifika töreni
çocuk mahkumlar taraf›ndan haz›rlanan
folklor gösteri ile bafllad›. 90 saatlik e¤itim
hakk›nda bilgilendirme sunumu
yap›ld›ktan sonra konuflma yapan
‹noksan Yönetim Kurulu Baflkan› Vehbi
Varl›k, Bursa'n›n uluslararas› bir markas›
olarak, bu kursu sosyal sorumluluk
çerçevesinde kendimize bir görev
adlettik. Bu kapsamda düzenlenen
kursun çok faydal› oldu¤unu
düflünüyorum, bu etkinli¤in di¤er kurum
ve kurulufllara da örnek olmas›n› temenni
ediyorum." dedi.
Tutuklu ve gardiyanlar birlikte e¤itim aldı
Cumhuriyet Baflsavc›s› Sait Gürlek
e¤itimin çok yararl› oldu¤unu belirterek
bafllad›¤› konuflmas›nda, görevli infaz
koruma memurlar›n›n da tutuklu ve
hükümlülerle birlikte e¤itim ald›¤›n›n alt›n›
çizdi. "Bu arkadafllar›m›z içiçe bu kurstan
yararland›lar. Zaten onlar birlikte yafl›yorlar
ama birlikte ilk kez bir meslek ö¤renmeyi
gerçeklefltirdiler. Bu yönüyle de takdire
de¤er bir e¤itim gerçeklefltirildi." dedi.
E¤itime kat›lan 12'si tutuklu, 12'si ceza
infaz memuru olmak üzere toplam 24
kifliye M.E.B.’dan onayl› sertifikalar›,
102 Bak›fl 116
törene kat›lan Vali Yard›mc›s› Hüseyin
Demirciler, Cumhuriyet Baflsavc›s› Sait
Gürlek, Jandarma Kurmay Albay Mustafa
Sakao¤lu, Büyükflehir Belediye Baflkan
Vekili Abdullah Karada¤, ‹l Milli E¤itim
fiube Müdürü Mehmet Ekiz ve ‹noksan
Yönetim Kurulu Baflkan› Vehbi Varl›k
taraf›ndan verildi.
Sertifika töreninin ard›ndan, davetlilere
ikram edilen ö¤le yeme¤i, kursa kat›lan
hükümlü ve tutuklular taraf›ndan
haz›rlanarak servis edildi. Haz›rlanan
yemeklerde süs olarak kullan›lan
detaylar›n cezaevini temsil eden 'demir
parmakl›k' fleklinde dizayn edilmesi
anlaml› bulundu.
E Tipi Mutfark projesi y›lda 2 dönem
düzenlenecek.
Üyelerden
Haberler
‹noksan, Güneydo¤u Bölge Bayili¤ini
Diyarbakır’da açtı
Endüstriyel Mutfak Sektörünün
Kutup Y›ld›z› ‹noksan, Güneydo¤u
Bölge Bayi aç›l›fl›n› ‹l Valisi
Mustafa Toprak, ‹l Emniyet Müdürü
Mustafa Sa¤lam, ‹noksan Yönetim
Kurulu Baflkan› Vehbi Varl›k ve çok
say›da davetlinin kat›l›m›yla açt›.
ç›l›fl öncesi konuflan ‹noksan
Yönetim Kurulu Baflkan› Vehbi
Varl›k “Diyarbak›r’›n geliflmesini
istedi¤imiz için Güneydo¤u Bölge
Bayimizi burada açt›k” dedi. Varl›k,
“ifl orta¤›m›z olan Ar›z So¤utma,
bölgedeki hastanelere, okullara,
üniversitelere, lokantalara ve
iflletmelere hizmet verecek. ‹nflallah
Diyarbak›r’a mutfak keyfini
yaflataca¤›z. Aç›l›fl›m›z› onurland›ran
Vali Bey’e ve tüm misafirlerimize
teflekkür ediyorum” dedi.
A
‹noksan, Diyarbak›r’da ayr›ca sa¤l›kl›
f›r›n teknolojisini ve mutfaklardaki
kullan›m sonuçlar›n› paylaflmak için
yiyecek içecek sektörü temsilcileri ile
de bir araya geldi. ‹noksan E¤itmen
ve Dan›flman Aflç›s› R›fat S›nmaz,
tüm piflirim örneklerini uygulamal›
olarak kat›l›mc›lara aktard›. S›nmaz
ayr›ca, mutfaklardaki telafl› önlemenin
verimlili¤i artt›rman›n yan› s›ra
teknolojinin mutfaklara sa¤lad›¤›
kolayl›klardan da bahsetti.
Diyarbak›r Valisi Mustafa Toprak ise
yapt›¤› konuflmada “Diyarbak›r
gelifliyor, kalk›n›yor. Böyle güzel bir
tesis flehrimize kazand›r›ld›¤› için çok
mutluyum” dedi. Birçok insana afl ve
ifl kap›s› olacak olan ‹noksan
Güneydo¤u Bölge Bayi’nin aç›l›fl›n›
yapmaktan dolay› mutlu oldu¤unu
da belirten Toprak, istihdam
geliflecek, herkes mutlu olacak o
yüzden de böyle aç›l›fllara muhakkak
kat›ld›¤›n› belirtti.
103 Bak›fl 116
Güleryüz-Evobus iflbirli¤i
Güleryüz Otomotiv, Evobus Bayileri
için Mercedes-Benz flaseli lüks tip
otobüs üretimine baflladı.
üleryüz A.fi, Dünya otomotiv
sektörünün önde gelen
kurulufllar›ndan “DA‹MLER AG”
otobüs grubu EVOBUS-Viyana ile
birlikte gelifltirdi¤i projede, 9,40 mt.
uzunlu¤unda, Mercedes-Benz flaseli,
Güleryüz Cobra GL9 serisi lüks tip
otobüs üretimine bafllad›. DA‹MLER’in
‹spanya/samano kentinde MercedesBenz fabrikas›nda üretilen otobüs
flasesi üzerine, Güleryüz otobüs
fabrikas›nda arac›n üst yap› gövdesi
üretiliyor.
G
Sadece ihraç pazarlar için üretilen
otobüsler, DA‹MLER AG otobüs
bölümünün Avrupa sat›fl/servis
yap›lanmas›n› yürüten Evobus
organizasyonunda, Mercedes-Benz
bayileri taraf›ndan Avrupa ve Türk
Cumhuriyetleri ülkelerinde
pazarlan›yor. Turizm sektörü ve
flehirleraras› ulafl›mda konforlu ve
ekonomik bir çözüm getiren “Cobra
GL9” 35+1 yolcu ve 6 m3 bagaj
kapasitesine sahip.
“Güleryüz Cobra GL9” modelinin
proje süreciyle ilgili de¤erlendirmede
bulunan Güleryüz otomotiv Yönetim
Kurulu Baflkan› ‹smail Hakk› Keskin,
baflar›l› bir dönem geçirdiklerini, az
sürede çok ifl baflard›klar›n› belirtti.
Evobus-Viyana grubu ile ilk temaslar›n
2009 y›l› fiubat ay›nda bafllad›klar›n›
aktaran Keskin, Evobus yetkililerinin,
Güleryüz’ün yaklafl›k 2 y›l önce
hizmete geçen yeni üretim tesislerini
ziyaret ederek firmalar›n›n imalat
kapasitelerini, proses ve kalitelerini
inceleme yapt›klar›n› söyledi. 2009
y›l› sonlar›nda Almanya merkez’den
bu üretim projesine onay geldikten
sonra prototip araç çal›flmalar›na
bafllad›klar›n› ifade etti. Yo¤un teknik
çal›flmalar ve ifl birli¤i neticesinde
ise 8 ay gibi k›sa bir sürede prototip
Mercedes flaseli GL9 serisi lüks tip
otobüs üretimini gerçeklefltirdiklerini
belirten Keskin, bu süre içinde arac›n
tüm test ve homoglasyon
104 Bak›fl 116
belgelendirme sürecininde
tamamland›¤›n› ve arac›n sat›fla haz›r
oldu¤unu bildirdi.
‹lk tanıtım Evobus Macaristan’da yapıldı
‹lk araç tan›t›m›n›n geçti¤imiz
günlerde Evobus-Macaristan’da
ard›ndan Bulgaristan, Makedonya,
Bosna Hersek ve H›rvatistan
ülkelerinde Mercedes-Benz bayi ve
müflterilerinin be¤enisine
sunuldu¤unu belirtti. Arac›n Evobus
müflterileri taraf›ndan be¤enilmesi
firmalar›n› olumlu motive etti¤ini
söyleyen Keskin, roadshow arac›n›n
s›ras›yla tüm güney do¤u Avrupa
ülkelerinde Evobus organizasyonu
ile bayi müflterilerine tan›t›mlar›n›n
devam etti¤ini belitti.
Daimler’in üst yapı partneriyiz
Güleryüz ismi ile Mercedes-Benz
y›ld›z›n›n bir arada yer almas›n›n
önemli oldu¤unu vurgulayan Keskin,
“Firmam›z›n imalat kalitesi, teknoloji
takibi ve üretim prosesleri bak›m›ndan
geldi¤i nokta gurur vericidir” diye
konufltu. 8 ay gibi k›sa süre içinde
üretilen arac›m›z, “Daimler AG’nin 4
aflamal› tüm teknik analiz ve
kontrollerinden baflar›yla geçmifl,
Mercedes-Benz y›ld›z›n› tafl›maya
resmi olarak hak kazanm›flt›r”
fleklinde konufltu.
Keskin, konuflmas›n›n devam›nda
Daimler AG’nin ‹spanya’da
Mercedes-Benz fabrikas›nda üretilen
flaselerin deniz yolu ile Gemlik
Liman›’na gönderildi¤ini, yaklafl›k 6
hafta süren üretim surecinden sonra,
otobüslerin Evobus ve Mercedes
Benz bayilerine ihracat›n›
gerçeklefltirdiklerini dile getirdi.
Evobus-Slovenya bayisinin ilk 10 adet
sipariflinin ard›ndan H›rvatistan,
S›rbistan, Bosna Hersek ve
Bulgaristan ülkelerinden gelen
siparifllerin Evobus taraf›ndan
Guleryüz’e iletildi¤ini belirten Keskin,
özellikle araç tan›t›m› yap›lmadan
müflterilerden sipariflleri al›nmas›,
arac›n ne kadar baflar›l› ve güvenilir
bir araç oldu¤unu gösterdi¤ini
söyledi. Keskin, arac›n, sat›fl ve sat›fl
sonras› hizmetlerinin Daimler
servisleri taraf›ndan yap›lacak olmas›,
müflteri taraf›ndan büyük avantaj
oldu¤unu tekrar vurgulad›.
Teknik özellikler
Otobüs, Mercedes-Benz OM 926 LA
serisi 7,2 lt. hacimli, 285 Hp Euro 5
emisyonlu dizel motorla mücehhez,
G-86-6 mekanik tip flanz›manl›,
Mercedes Aks ve di¤er
kompanentlerden oluflan komple
flase üzerine, Güleryüz taraf›ndan
üretilen karoseri 9,40 mt.
uzunlu¤unda, 35+1+1 yolcu koltuklu
ve 6 m3 bagaj kapasitesine sahip.
GL9 serisi otobüste, Klima, Webasto,
Buzdolab› ve lüks tip koltuklar
standart ekipman olarak sunulmakta
olup, yolcu rahatl›¤› ve sürüfl emniyeti
ön planda tutulmufltur.
Baflyapıt’da yaflamak
Üyelerden
Haberler
Her sabah “günayd›n” diyen zeytin
a¤ac›n›n da, soylu ailenin bir ferdi
oldu¤u ayr›cal›¤›n› hissetmektir.
Modern Türk Mimarisi’nin Aga
Khan ödüllü mimar› Emre Arolat’›n
hayat verdi¤i bu sofistike esere
sahip olmak demektir.
ademli’nin en gözde arazisinde
projelendirilen ve Bursa’n›n en özel
yaflam alan› olmay› hedefleyen
OLEA 43’te geri say›m bafllad›. Mimari
projesi mimar Emre Arolat taraf›ndan
çizilen Olea43, 44 bin metrekare arsa
içinde 43 villadan oluflmaktad›r. Zeytin
a¤açlar›yla kapl› bir arazide infla edilen
bu projenin 43 villa ile s›n›rl› tutulmas›n›n
sebebi do¤aya sayg› çerçevesinde
zeytin a¤açlar›n› koruyarak binalar›n
konumland›r›lmas›d›r. 600 metrekarelik
kapal› alanlar›yla beklentilere ve iste¤e
göre seçilebilecek üç farkl› tipte
tasarlanan villalar ortalama 700
metrekarelik bahçeler içinde yer
alacakt›r. Olea43 sizlere yüksek bahçe
duvarlar›yla çevrili evinizin içinde özel
yaflam›n›z›n tad›n› ç›kart›rken soka¤a
ve sosyal alanlara ç›kt›¤›n›zda
komflulu¤un, dostlu¤un s›cak havas›n›
teneffüs ettirecektir. Detaylarla
bütünleflen yaflam kalitesi villalar›n
ortak özelli¤ini oluflturmaktad›r. Projede
yer alan sauna ve hobi alanlar› gibi
sahiplerini fl›martacak özelliklerden
bina otomasyonuna kadar tüm detaylar
rahat ve konforlu bir yaflam için
düflünülmüfltür.
B
Hem do¤ayla hem kentle iç içe…
Bademli’ nin merkezinde infla edilen
Olea43 kendi içinde zeytin a¤açlar›yla,
çevresinde de do¤ayla kucaklafl›rken;
Bursa kent merkeze 10, Bursa’y›
Yalova, ‹zmir ve Ankara’ya ba¤layan
çevre yoluna 4, bölgedeki organize
sanayi bölgesine 5 kilometre uzakl›kta
yer almakta ve kent yaflam›ndan
kopmamaktad›r. Site ayn› zamanda
‹DO ile ‹stanbul’a 75 dakikada ulaflma
imkan› sa¤layan feribot iskelesine de
10 kilometre mesafede bulunmaktad›r.
10 bin metrekareyi aflan ve zeytin
a¤açlar›n›n gölgesinde yer alan içinden
küçük bir derenin akt›¤› ortak yeflil
alanlar sizlere seçkin bir yaflam tarz›
sunmaktad›r. Olea43 sosyal tesisleri
içerisinde ise aç›k ve kapal› yüzme
havuzu, aç›k spor alanlar›, fitness clup,
restoran, kafe, sinema, çocuk parklar›
ve çocuk bak›m ünitesi, kuaför, kuru
temizleme ve misafir otopark› gibi
birimlere ve ihtiyaç duyuldu¤unda
hizmete haz›r olacak özel sa¤l›k
dan›flmanlar›na yer verilmektedir.
Olea43’ün öne ç›kan ve içindeki
yaflant›n›z için büyük önem tafl›yan bir
baflka özelli¤i site giriflinden itibaren
alan›n ve evlerin profesyonel güvenlik
ekipleri taraf›ndan 7/24 izlenen 3
güvenlik duvar›yla çevrelenmifl
olmas›d›r.
Seçkin yaflam alanlar›nda yaflamak
Özgün bir peyzaj düzenlemesiyle ve
mevcut zeytin a¤açlar› korunarak
oluflturulacak olan Olea43 evlerindeki
kiflisel bahçeler ve onlar›n yan› s›ra
Bu özgün proje Bademli’ de hayata
geçmeye bafllad›. Son teknolojiler
kullan›larak titizlikle yürütülen inflaat
h›zla hayallerinizi gerçe¤e
dönüfltürüyor.
‹çinde yaflamaya haz›r durumda tüm
sistemleri çal›fl›r olarak teslim edilecek
olan evinizde mutfak ve alt zemin katlar
tamamen sizin yaflam tarz›n›z›
yans›tacak. ‹steklerinize göre yeniden
dizayn edilecek ve oluflturulacakt›r.
Do¤ayla bütünleflen villalar
Zeytin a¤açlar›yla kapl› bir arazide infla
edilen Olea43’te , do¤aya sayg›
çerçevesinde evlerin projelendirilmesi
tamamen a¤açlara göre yap›lm›flt›r.
Olea43 dünyan›n yeni gözdesi olan
ahflab›n ve do¤al tafl›n binalar›n d›fl
detaylar›nda kullan›lmas›yla mimariye
yeni bir bak›fl getirmektedir.
105 Bak›fl 116
Madenciler MADS‹AD
çatısı altında birleflti
Bursa’da kısa adı MADS‹AD olan
Maden-Mermer Üretici ve Sanayici
‹fl Adamları Derne¤i, BUS‹AD
Üyelerinden Nurullah Altınsoy
Baflkanlı¤ında kuruldu.
bulunan firma yöneticileridir.
Madenler günlük hayatımızın
vazgeçilmez eflyalarının
hammaddeleridir. Madencilik olmasa
idi, modern yaflamın kaynaklarından
insanlarımız faydalanamayacaktı.
aden-Mermer Üretici Ve
Sanayici ‹fl Adamları
Derne¤i’ne iliflkin bilgi veren
MADS‹AD Yönetim Kurulu Baflkanı
Nurullah Altınsoy flu açıklamayı yaptı:
Madenlerimizin ve yeraltı
zenginliklerimizin iflletmesini yapan
firmalarımızın bu cevherleri en iyi
flekilde israf etmeden çalıfltırmaları,
dengeli bir üretim politikası
izlemelerini, çevreye duyarlı,
sürdürülebilir üretim teknolojileriyle
çalıflmalarını devam ettirmelerini
sa¤lamak ve dünyadaki son
geliflmeleri izleyerek üyelerine
kazandırmak üzere derne¤imizin
M
“Bilinmelidir ki, yer altı zenginlikleri
bir ülkenin bitmez tükenmez
de¤erleridir. Madenciler de bu
de¤erleri topluma kazandıran ülkenin
ekonomisine ve ihracatına katkıda
kuruluflu yapılmıfltır. Derne¤imiz
bölgemizdeki maden, mermer, tafl
ocakları, agrege ve mıcır ocakları
iflletmelerinin sorunlarını bir çatı
altında toplamak, ortak bir platform
oluflturarak bunları tek elden resmi
ve özel kurum ve kurulufllara iletmek,
çözüm üretmek, topluma, çevreye
ve bölgemize faydalı olmak üzere
kurulmufl bir sivil toplum örgütüdür.”
Havaland›rmada uzman isim: ‹S-ME
‹s-Me Ltd fiti. kuruluflunun
51. y›l›n› yeni projelerle kutlamaya
devam ediyor. Geliflime aç›k
kurumsal ve yenilikçi yap›s›yla
çal›flan ‹s-Me, yeni al›nan
taahhütlerle de baflar›s›n›
kan›tl›yor.
B
olu'da inflaat› halen devam eden
Avrupa’n›n en büyük dinlenme
tesisi olmas› planlanan Bolu
Highway Outlet’in, May›s ay›nda
Baflbakan Erdo¤an’›n kat›l›m›yla
hizmete girmesi amaçlan›yor.
‹s-Me bu önemli yat›r›mda ‹s-Me
havaland›rma sistemiyle yerini ald›.
Bolu Hifgway Outlet’de ‹s-Me duct ve
P3 pitre kanallar kullan›ld›.
106 Bak›fl 116
Bursa Hilton, Özdilek Eskiflehir AVM
ve Rollmech ise, ‹s-Me’nin devam
etmekte olan taahhütleri aras›nda yer
al›yor.
‹s-Me’nin çal›flmalar›na iliflkin olarak
yap›lan aç›klamada, “Havaland›rma ve
izolasyon konusunda Bursa ve Türkiye
genelinde sayg›n bir yere sahip olan
Is-Me 51. y›l›nda etkinli¤ini sürdürüyor.
Is-Me grubu olarak hedefimiz
yapt›¤›m›z iflin, ‹s-Me sisteminin fark›n›
ortaya koymakt›r” denildi.
Üyelerden
Haberler
Radyoaktif 2011’e adı gibi aktif girdi
Bar›flç› Network bünyesindeki iki
seçkin radyodan biri olan
Radyoaktif, ayn› zamanda
Bursa’n›n ilk özel radyosudur.
Uluda¤ FM’in Bursa’daki tek Türk
Sanat Müzi¤i Radyosu olmas› gibi
Radyoaktif de yerli - yabanc› müzik
marketteki hit parçalar›n çal›nd›¤›
tek bölgesel frekanst›r.
Hürriyet Bursa Gazetesi ve Korupark
Al›flverifl Merkezi’nin katk›lar› ile
gerçekleflen etkinli¤in sonunda
hediyelerin küçüklere sunulmas› herkes
aç›s›ndan mutluluk verici tablolar›n
oluflmas›n› sa¤lad›.
2
010 y›l›n›n son çeyre¤inde
gerçeklefltirilen teknik alt yap›n›n
yenilenmesi ve Bursa’da en
sevilen radyo y›ld›zlar›n›n mikrofon
bafl›na geçmesi süreçleri, Radyoaktif’in
araflt›rmalarda yine ön s›ralarda yer
almas›na olanak sa¤l›yor.
Digitürk, Peugeot, Rota Ofset gibi
büyük firma ve markalar›n
sponsorlu¤unda programlar›n yer ald›¤›
RADYOAKT‹F, sosyal sorumluluk
projelerine de çok önem veriyor.
40 yafl›nda 8 çocuk babas› Mufllu fiamil
fiener’in tüm varl›¤› olan 20 ine¤ini
satarak çocuklar› 4 km. yürümesinler
diye yapt›rd›¤› ilkö¤retim okuluna; Bursa
Kükürtlü Ticaret ve Sanayi Odas›
‹lkö¤retim Okulu ile birlikte yüzlerce
kitap ve k›rtasiye malzemesi toplanmas›
etkinli¤i de 2011 y›l› bafllar›nda hayata
geçirildi. Toplanan kitaplar duyarl›
Radyoaktif dinleyicilerinin destekleriyle
Mufl’un Buzlu Göze Ziyaret Mezras› ‹lk
Ö¤retim Okulu’ na gönderildi.
14 fiubat Sevgililer Günü’nde
verece¤imiz yurt d›fl› seyahati hediyesi
için 15 gün boyunca kalbi aflkla dolu
dinleyiciler tüm dikkatleri ile Radyoaktif
dinlediler. Günlük yay›n ak›fl› içerisinde
programc›lar taraf›ndan verilen flifreleri
toplad›lar. Ard›ndan büyük finalde
sorulan soruyu do¤ru olarak
cevaplayan talihli Ritmix Travel ile
ortaklafla organize edilen 4 günlük
Dubrovnik seyahatinin sahibi oldu.
8 Mart Dünya
Kad›nlar
Günü’nde ise,
Kent Meydan›
AVM’de;
Radyoaktif ve
Uluda¤ FM
stickerlar›yla
kurdelelenmifl
karanfiller ile
karfl›laflan
han›mlar, bu
küçük jest ile mutlu oldular.
Son olarak halen çal›flmalar› sürdürülen;
Ac›badem Bursa Hastanesi, Hürriyet
Bursa Gazetesi ve Radyoaktif iflbirli¤i
ile Onko - Day Çocuk Kulübü yarar›na
düzenlenecek“Sa¤l›k için sanat” resim
sergisi, 1 Nisan 2011 Cuma akflam›
saat 18: 30’da gerçeklefltirilecek kokteyl
ile Ac›badem Hastanesi Sanat
Galerisi’nde ziyarete aç›lacak.
Onko - Day Çocuk Kulübü’ndeki
küçüklerin resimlerinden oluflan ve
7 Nisan 2011 tarihine kadar aç›k
kalacak sergideki eserlerin sat›fl›ndan
elde edilecek gelir, yine bu çocuklar›n
tedavi ve
bak›m
ihtiyaçlar›
için
kullan›lacak.
Yeni y›la girmeden önce hayata
geçirdi¤i “50 Dilek A¤ac›” projesiyle
yaklafl›k 1 ay süre içerisinde 50
çocu¤un yeni y›l dileklerini yerine
getirmek için etkinlik bafllatan
Radyoaktif ve proje orta¤› di¤er firmalar;
31 Aral›k günü tam 165 çocu¤un
hayalinin gerçeklefltirilmesini sa¤lad›lar.
107 Bak›fl 116
Mustafa Ulusoy
‹letiflim Bilgisayar
ERP’ler neden etkin
kullan›lam›yor?
RP (Kurumsal Kaynak Planlamas›
Yaz›l›mlar›), bir kurumun tüm
bölümlerinde ihtiyaç duyulan tüm
bilgileri, bir veri taban› alt›nda
toplayarak, farkl› departmanlar›n
ortaklafla veri paylafl›m› yapmas›n›
sa¤layan uygulamalard›r. Bu
bütünleflik yap› yaklafl›m› e¤er baflar›
ile kurulur ve uygulan›rsa, iflletmelere
son derece önemli getirileri olacakt›r.
E
‹fl ak›fl süreçleri ve çözümleri
birbirlerinden farkl› olan çok say›da
bölümün, tek bir platform ve
veritaban›n› kullanarak, bütünleflik bir
yap›da entegrasyonu ile güvenilir,
sa¤l›kl›, h›zl› bilgi paylafl›m› kurum
içindeki operasyonlar›n›z›n baflar› ile
sonuçlanmas› aç›s›ndan son derece
önemlidir. Bu sistem bütünlü¤ü,
kurumsal kaynak verimlili¤inin
sa¤lanmas›, ifl performans›n›n
art›r›lmas›, bölümler aras› sa¤l›kl› veri
al›flverifli ile verilecek kararlar›n h›zl›
ve do¤ru al›nmas›na yard›mc› olarak,
hizmet ve ürün kalitesini art›racakt›r.
Bu do¤rultuda özellikle imalat
sürecinden sa¤l›kl› bilgi toplanmas›
çok önem arz etmektedir. ‹flletmelerin
bir çok bölümündeki (finans,
muhasebe, ‹K, vb.) süreçler, resmi
prosedürler arac›l›¤› ile belli bir
108 Bak›fl 116
çerçeve alt›na al›nm›fl olmas›na
karfl›l›k, imalat sürecinin takibinde bu
flekilde bir çerçeve çizilememektedir.
Gerek farkl› sektörlerde, gerekse ayn›
sektör içerisindeki bir çok fabrikada
imalat süreçleri ve takip flekilleri
de¤iflkenlikler arz etmektedir. Bu
sürekli de¤iflkenlik gösteren üretim
süreçleri, ERP’lerin sahadan üretim
verileri toplama noktas›ndan (gerek
operatör ile manuel, gerekse PLCSCADA sistemleri ile otomatik)
zorlanmalar›na neden olmakt›r. Di¤er
departmanlarda çal›flan ofis
personeline karfl›l›k, sahada çal›flan
personellerin, e¤itim seviyesine göre
haz›rlanm›fl, sadece kendi ifliyle ilgili
veri girifli yapabilmesini sa¤layacak
bilgi girifl ekranlar› haz›rlanmas› ve
yönetilmesi noktas›nda ciddi s›k›nt›lar
yaflanmaktad›r. Ayr›ca firmalar›n
imalatta kulland›klar› makinelerin, ayn›
fabrika içerisinde de¤iflkenlikler
göstermesi, direkt makine üzerinden
toplanacak bilgilerin toplanmas› ve
yönetilmesi noktas›nda da ERP’ler
zorlanmaktad›r.
Tüm bu zorluklar nedeni ile, Üretim
Yürütme Sistemleri olarak adland›r›lan
Manufacturing Execution Systems
(MES) yaz›l›mlar› ihtiyac› do¤mufl ve
bu kapsamda uygulamalar
gelifltirilmeye bafllanm›flt›r. Bu
uygulamalar, ERP ile shopfloor olarak
da adland›r›lan imalat sahas› aras›na
konumlanarak firmalar›n dikey
entegrasyonunu sa¤lamaktad›r.
‹malat atölyelerinde ara stoklar›,
yap›lmakta olan otomatik ve manuel
imalat ifllemlerini ve bak›m
faaliyetlerini yönetme ve izleme
fonksiyonlar›n› üstlenen MES
yaz›l›mlar›, ayn› zamanda vardiyalar
aras›ndaki bilgi al›flverifllerini,
müflterilerin siparifllerinin
tamamlanma düzeylerini
görebilmelerini, kalite düzeylerinin,
Makale
üretim çizelgelerinin izlenmelerini ve
sorgulanmalar›n› da sa¤lamaktad›rlar.
Dünya genelinde yap›lan
araflt›rmalarda, flirketlerin bafll›ca
afla¤›daki nedenlerle MES yat›r›mlar›
yapt›klar›n› ortaya ç›kart›lm›flt›r:
- Ürün ve hammadde takibi,
- Reçetelerin otomatik yönetimi,
- Üretim çizelgelemeleri,
- ‹zlenebilirlik,
- Üretim raporlar›n›n al›nmas›,
- Kritik performans göstergelerinin
(KPI) izlenmesi,
- Saha personelinin yönetimimin
kolaylaflt›r›lmas›,
- OEE [Overall Equipment
Effectiveness] büyüklü¤ünün
hesaplanmas› ve iyilefltirilmesine
yönelik uygulamalar,
- Üretim ve maliyet tasarrufu
uygulamalar›na iliflkin kararlar›n
ak›ll›ca ve h›zl› verilmesi için destek,
MES Yaz›l›mlar›, art›k standartlar›
oturmaya bafllam›fl uygulamalard›r.
Üretimden veri toplama, MES’in
sadece bir parças› konumundad›r.
MES Yaz›l›mlar›; ifl emirlerinin
yürütülmesinden, durufllar›n takibine,
kaliteden bak›m yönetimine kadar
üretim süreçleri ile her konuyu ele
almaktad›rlar.
MES Uygulamalar› toplad›¤› tüm
verileri, ERP’lerin ihtiyaç duydu¤u
seviyede, ERP’lere
aktarabilmektedirler. ERP’ler ile
sa¤lanan entegrasyon, sadece tek
tarafl› ERP’lere bilgi aktar›m› fleklinde
de¤il, ayn› zamanda ERP’den bilgi
alacak flekilde sa¤lanmaktad›r.
ERP’lerden üretim süreçlerinin
yönetimi için gerekli olan ürünlerin,
ürün a¤açlar›n›n, üretim rotalar›n›n,
(ERP üzerinden oluflturuluyor ise)
üretim emirlerinin al›nmas›
sa¤lanmaktad›r.
MES Uygulamalar›, hem otomatik
hem de manuel olarak girilen verileri
alabilmelidir. Kontrol sistemlerinden
(PLC, SCADA, DCS) gerçek zamanl›
bilgi toplanabilmelidir. Otomasyon,
operatör bilgi girifllerini minimuma
indirebilmeli ve daha derin analiz için
sürekli olarak veri toplayabilmelidir.
maliyetlerinin analiz edilmesi
- Üretim amirleri aç›s›ndan; üretim
miktarlar›n›n takip edilmesi, fire
miktarlar› ve nedenlerinin izlenmesi,
üretim onaylar›n›n izlenmesi, proses
parametrelerinin izlenmesi,
- Bak›m departman› aç›s›ndan;
ar›zalar›n izlenmesi, planl› bak›m
süreçlerinin izlenmesi, müdahale
sürelerinin analiz edilmesi, kullan›lan
kal›p ve malzeme sarfiyatlar›n›n
izlenmesi, gibi bir çok konuda
kullan›lmak üzere bilgi toplanmalar›n›
sa¤lamaktad›rlar.
MES Uygulamalar›
- ‹flletme operatörleri aç›s›ndan; bir
makinenin neden çal›flmad›¤›,
makinenin h›z›n›n do¤ru olup
olmad›¤›, gerçekleflen durufllar›n
analiz edilmesi,
- Ar-Ge aç›s›ndan; operasyonel
çal›flma kriterlerinin do¤ruluklar›, alt
ve üst limitlerin do¤ru tan›mlanmas›,
operatörleri uyarma mekanizmalar›n›n
yeterlili¤i,
- Süreç Mühendisli¤i aç›s›ndan;
hangi makinede dar bo¤az
yafland›¤›, darbo¤az› aflma yollar›,
malzeme stok yeterlilikleri,
- Kalite aç›s›ndan; ürün reçetelerinde
yap›lan de¤iflikliklerin etkileri, bak›m
sonras› kalite de¤erlerindeki
de¤iflkenlikler, gerçekleflen kalite
hatalar›n›n analiz edilmesi, kalitesizlik
109 Bak›fl 116
Maysan Mando bayileri
K›br›s’ta bulufltu
Otomotiv yan sanayinin önde gelen
kurulufllar›ndan, amortisördeki ilk
isim Maysan Mando, verimli geçen
2010 y›l›n› bayileriyle birlikte
K›br›s’ta düzenledi¤i toplant› ile
de¤erlendirdi.
010 y›l›nda sektörde ve Maysan
Mando’daki yenilikler ile ilgili
bilgilendirmenin yap›ld›¤›, ayr›ca
pazar ve mevcut sistemin
de¤erlendirildi¤i “Geleneksel Bayi
‹letiflim Toplant›s›” bu y›l K›br›s’ta
gerçeklefltirildi. Maysan Mando Genel
Müdürü Erdal Elbay, Genel Müdür
Yard›mc›s› Kyeong Sun Choi ve Sat›fl
Pazarlama Müdürü Erdi Ceyhan’›n
ev sahipli¤inde gerçekleflen
organizasyona kat›l›m yo¤un oldu.
2
Genel Müdür Erdal Elbay bayilere
hitaben yapt›¤› konuflmada “de¤iflen
ve geliflen yenileme pazar›nda,
Maysan Mando ailesinin önemli bir
parças› olan bayilerimizle birlikte elde
etti¤imiz sürekli büyümenin devam›
için en önemli unsur olan karfl›l›kl›
110 Bak›fl 116
iletiflimi pekifltirme imkan› olan
toplant›lar›n ayn› zamanda tak›m
ruhunu pekifltirmek ve aidiyet
duygusunu gelifltirmek için son
derece önemli oldu¤unu” söyledi.
Krizle geçen 2009 y›l›n›n ard›ndan
2010 y›l›nda sektörde yakalanan
pozitif ivmelenmenin herkese moral
verdi¤ini söyleyen Elbay, 2011 y›l›
için de beklentilerin olumlu oldu¤unu
hat›rlatarak, Türkiye’de ve dünyada
bir marka haline gelen Maysan
Mando çat›s› alt›nda birlikte daha çok
çal›flmaya odaklan›lmas› gerekti¤ini
söyledi.
Üyelerden
Haberler
“Tahkim” Ticaret Kanunu’nda
mutlaka yer almal›
“Tahkim Kurulu”nun mutlaka Türk
Ticaret Kanunu’na girmesi gerekti¤inin
alt›n› çizen Mustafa Barutçuo¤lu, flirket
kapan›fllar›n›n “aç›l›fl” gibi
kolaylaflt›r›lmas›n› istedi. Barutçuo¤lu.
Eximbank’›n ihracatç›ya verdi¤i
deste¤in de artmas› gerekti¤ini
kaydetti.
armak Barutçuo¤lu fiirketler Grubu
Yönetim Kurulu Baflkan› Mustafa
Barutçuo¤lu, Türk sanayicisinin önünün
aç›lmas› noktas›nda çok önemli tespitlerde
bulundu.
B
TBMM’de görüflülmeyi bekleyen Türk
Ticaret Kanunu’nda mutlaka “Tahkim
Kurulu”nun da yer almas› gerekti¤ini
kaydeden Barutçuo¤lu, Eximbank’›n,
ihracatç›n›n riskinin minimuma indirilmesi
noktas›nda daha fazla sorumluluk
üstlenmesini istedi.
Kanunlar günün koflullar›na göre düzenlenmeli
Hukuk sistemi ile kanunlar›n, günün
ihtiyaçlar›na cevap verecek tarzda
düzenlenmesinin, ifl dünyas› için çok önemli
oldu¤unu belirten Barutçuo¤lu, bu olmad›¤›
takdirde adalet da¤›tan kurumlar›n tam
tersini yapar hale gelebildi¤ine dikkat çekti.
Türk Ticaret Kanunu’nun 1956, Borçlar
Kanunu’nun 1926, Hukuk Usulü
Muhakemeleri Kanunu’nun ise 1927
y›l›ndan beri yürürlükte bulundu¤unu
an›msatan Barutçuo¤lu, Meclis’te bekleyen
tasar›lar›n kanunlaflmas›n›n, Türk ifl
dünyas›n›n yolunu açaca¤›n› ifade etti.
Barutçuo¤lu, “Bu üç kanun da Türk ticaret
hayat› için son derece önemli. Biz de¤iflik
platformlarda bunlarla ilgili görüfllerimizi
ifade ettik. Türk Ticaret Kanunu; flirketler
hukuku, sigorta, çek ve poliçe gibi bin
500’den fazla bafll›¤› içeriyor. Bu kanunda
tahkimin mutlaka yer almas› gerekiyor.
Tahkim, keyfi de¤il kanun gere¤i olmal›.
Ben 2004 y›l›nda BTSO Meclisi’ne verdi¤im
önergeyle tahkim kurulunun oluflturulmas›
konusunda karar ald›rm›flt›m. Ancak bu
konuda bugüne kadar herhangi bir somut
ad›m at›lmad›. Tahkimin, mutlaka yeni
Ticaret Kanunu’nda yer almas› laz›m. Ülke
olarak uluslararas› tahkimi kabul etti¤imiz
için, iç tahkimle ilgili yasal zeminin de paralel
biçimde oluflturulmas› laz›m” dedi.
Barutçuo¤lu, tahkim konusu üzerinde niye
›srarla durdu¤unu ise flöyle anlatt›: “Ticari
davalar çok masrafl› ve yüksek harçlara
tabi… Bu bak›mdan hem süre aç›s›ndan
hem de daha az masrafla ve kararlar›n da
isabetli olabilmesi için baz› davalar tahkimin
içinde halledilmeli. Tahkimin yetkisizlik
verdi¤i veya karar veremedi¤i davalarda
ise adli yarg›ya gidilmeli. Aksi takdirde iki
taraf aras›ndaki her türlü uyumsuzlu¤un
direkt adli mercilere tafl›nmas› pahal› bir
yarg›lama… Ayr›ca uzmanlaflmam›fl
mahkemeler, sadece bilirkifli kararlar›na
dayanmak ve yo¤un dosya yükü nedeniyle
adaletin tecellisi gecikiyor… Dolay›s›yla
tahkimin, görüflmeleri yap›l›rken mutlaka
Türk Ticaret Kanunu’na eklenmesi
gerekiyor. ‹fl dünyas›n›n beklentisi bu
yönde… Tahkim, yabanc› sermayenin
ülkemize daha fazla gelmesine ortam
yaratacak ve Türkiye, uluslararas› oyuncu
olacak. Uluslar aras› markalar, gidece¤i
ülkenin hukuki altyap›s›na çok önem
veriyor…”
Türkiye “flirket çöplü¤ü”ne döndü
Tahkimin “kurul” olarak Türk Ticaret
Kanunu’na girmesi gerekti¤inin alt›n› çizen
Mustafa Barutçuo¤lu, üye say›s› 5 bin kifliyi
aflan ticaret ve sanayi odalar› bünyesinde
kurulmas› gereken tahkim kurulunun; biri
hukukçu, biri muhasebeci, üçüncüsü de o
konuyla ilgili uzman teknik kifliden oluflmas›
gerekti¤ini belirtti.
Ticaret mahkemelerinde görevli hakimlerin
mutlaka uzmanlaflmas›n›, çek, bono, poliçe
ve faturaya dayanmayan hiçbir alacakla
ilgili takip yapma ve dava açma hakk›n›n
tan›nmamas›n›, elektronik ticaret ile ilgili
gerekli yasal düzenlemelerin yap›lmas›n›
beklediklerini de anlatan Barutçuo¤lu,
Ticaret Kanunu’nda “flirketler” ile ilgili
yap›lmas› gereken düzenlemelere de
de¤indi. Barutçuo¤lu, “Bir flirketin kuruluflu
kadar kapan›fl› da çok kolay olmal›. Bu
böyle olamad›¤› için Türkiye, hiçbir faaliyeti
bulunmad›¤› halde kapan›fl›
gerçekleflemedi¤i için ka¤›t üzerinde
aç›km›fl gibi duran çok say›da flirketin
bulundu¤u bir ülke haline geldi. Yani Türkiye
deyim yerindeyse flirket çöplü¤üne döndü”
diye konufltu.
Eximbank’tan beklentiler…
‹hracatç›n›n desteklenmesi anlam›nda
Eximbank’a daha fazla görev düfltü¤ünü,
kurumun kaynaklar›n› ihracat›n sigortas›na
ve sektörel bazda projelerin gelifltirilmesine
aktarmas› gerekti¤ini söyleyen Mustafa
Barutçuo¤lu, son dönemin “y›ld›z” sektörü
“makine”nin de uygulanacak teflviklerle
Türkiye’nin önümüzdeki dönem ihracat›n›
s›rtlayabilecek kapasitede oldu¤una dikkat
çekti. Eximbank’›n, ihracat kredi sigortas›,
ihracatç›n›n ihraç etti¤i mal bedellerinin
ticari-politik risklere karfl› belirli oranlarda
teminat alt›na al›nmas› ve ihracatç›n›n
riskinin minimuma indirilmesi noktas›nda
daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerekti¤ini
belirten Barutçuo¤lu, de¤iflik platformlarda
dile getirdikleri desteklerin, geçti¤imiz
günlerde Orta Anadolu Makine ‹hracatç›lar›
Birli¤i ile Eximbank aras›nda imzalanan
“Ülke Al›c› Kredisi Program›" ile nispeten
hayata geçirildi¤ini vurgulad›. Söz konusu
anlaflma kapsam›nda Eximbank’›n, orta ve
uzun vadeli kredi uygulamas›n› yürürlü¤e
sokaca¤›n› ifade eden Barutçuo¤lu,
“Eximbank’›n ifli para kazanmak olmamal›…
Eximbank’›n görevi, d›fl ticareti finanse
etmek ve geliflimini sa¤lamak olmal›.
Eximbank mutlaka, bütün kaynaklar›n›
ihracat›n sigortas›na ve sektörel bazda
uygulamalar›n-projelerin gelifltirilmesine
aktarmal›. Eximbank makine sektöründe
ticari risk sigorta süresini, rakiplerimizde
oldu¤u gibi 10-15 y›la kadar uzatmal›” diye
konufltu…
Makine sektörünün, gerekli destek ve
teflviklerle, Türkiye’nin önümüzdeki
dönemde ihracat›n› büyük ölçüde
s›rtlayabilecek kapasitede oldu¤unu da
vurgulayan Barutçuo¤lu flöyle devam etti:
“Türkiye’de verildi¤i ifade edilen destek ve
teflviklerin tam olarak yerine gitti¤i
noktas›nda tereddütlerim var. Bu
desteklerin, masa bafl› de¤il bizzat sahaya
inilerek düzenlenmesi gerekti¤ini
düflünüyorum. Teknoloji yenileme yat›r›mlar›
ve istihdam› art›rma projelerine ciddi
anlamda katk› sa¤lanmal›. Genel teflvikler
yerine sektörel hatta firma ve proje bazl›
teflviklerin büyümeye, üretim ve istihdama
daha fazla katk› sa¤layaca¤› konusunda
herkes hem fikir hale geldi… Bunun tam
anlam›yla gerçekleflti¤ini görmek istiyoruz.
Türk makine sektörü son dönemde, sac
iflleme makineleri alan›nda dünyada söz
sahibi bir konuma yükseldi. Türkiye, a¤›r
ve emek-yo¤un makine üretiminde
Avrupa’n›n Çin’i oldu. Makine, yat›r›m
mal›d›r. Dolay›s›yla bu alanda özel teflvik
uygulanmal›.”
111 Bak›fl 116
Üyelerden
Haberler
Gece ve y›ld›zlara dört pencere:
Meccaniche Veloci Nite Lite
Meccaniche Veloci, NITE LITE ile
her zaman seçkin, ayr›cal›kl› ve
fl›k olma imkan› sunuyor. Kendine
has ve iddial› kifliliklere göre bir
model. Bile¤inde çok özel bir saat
görmek isteyenler için bir
gereklilik.
‹
smini Amerikan Sokak dilinden
alan NITE LITE, gece, y›ld›zlar ve
baflar›y› ça¤r›flt›r›yor.
Meccaniche Veloci, eflsiz yar›fl
arabalar›n›n ve motosikletlerin
kalbinde çarpan dört zamanl›
motorlardan do¤an bir prestij objesi
tasarlama hayaliyle do¤du. Bu hayal,
motor ve lüks saat yap›m
mühendisliklerinin harman› olarak
kiflili¤ini bulan, markan›n baflyap›t›
Quatro Valvole’ye hayat verdi.
Bu modelde ise 48mm çapl› sadece
87 graml›k alüminyum kasan›n tüm
yüzeyi, toplamda 2.2 karat› bulan 388
adet p›rlanta ile donat›ld›. Saat,
‹sviçreli ETA otomatik makine ile
çal›fl›yor.
‹ki versiyonu mevcut:
- Aç›k renk anotlanm›fl ergal kasal›
102 NL Nite Lite
- Siyah anotlanm›fl ergal kasal› 103
NL Nite Lite
112 Bak›fl 116
102 NL Nite Lite ile 103 NL Black
Nite Light modellerini birbirinden
ay›ran en önemli özellik iste¤e göre
de¤ifltirilebilir karakter. Öyle ki, dört
ayr› kadran›n renkleri ve kay›fl talep
üzerine de¤ifltirilebiliyor.
QUATTRO VALVOLE Meccaniche
Veloci markas›n›n bir ürünü olarak
‹talya’da üretiliyor ve sadece belirli
birkaç seçkin noktada sat›l›yor. P›rlant
ma¤azalar› da bu seçkin yerlerden.
www.pirlant.com,
www.facebook.com/MeccanicheVeloci
Plaza’dan bir ilk daha
Say›s›z organizasyona imza atan
Plaza Turizm, çelik dünyas›n›n
dünya markas› olan Posco
Otomotiv’in Bursa’daki fabrika
aç›l›fl törenini Ekim ay›nda
gerçeklefltirdi.
P
laza Turizmden yap›lan
aç›klamada, “Dünya Çelik devi
Posco fabrikas›n›n aç›l›fl törenine
hizmet sunarak farkl› bir tecrübe
yaflad›¤›m›z› siz de¤erli Bak›fl dergisi
okurlar› ile paylaflmak istiyoruz.
Dekorasyon ve Teknik düzenin
sa¤lanmas›, Ses & Ifl›k &Görüntü
düzeni, VIP davetlilerin a¤›rlanmas›,
‹kramlar, toplant› ve aç›l›fl törenin
yap›laca¤› alanlar›n haz›rlanmas›
firmam›z taraf›ndan takip edilmifltir.
Aç›l›fla, Bursa Valisi fiahabettin
Harput, Koreden gelen Posco
grubunun üst düzey yöneticileri,
Nilüfer Belediye Baflkan› Mustafa
Bozbey haz›r bulunarak törene
kat›lm›fllard›r. Hasana¤a köyünde
bulunan Kore menfleli firman›n
Bursa’da faaliyet sürdürmesi, marka
fiehri Bursa’ya istihdam sa¤layacak
olmas› ülkemiz ve flehrimiz ad›na
önemli bir yat›r›m oldu¤unu
düflünüyoruz” denildi.
Dünyan›n turizm zirvesi Londra turizm
fuar›nda bulufltu
Dünya’n›n 2. büyük turizm fuar›
kabul edilen WTM (World Travel
Market) 8/11 Kas›m tarihleri
aras›nda Londra’da Excel Fuar
alan›nda gerçekleflti.
T
ürkiye’den birçok otel ve seyahat
acentesinin kat›ld›¤› fuara
Bursa’dan Plaza Turizm de stand
alarak kat›ld›.
Plaza Turizm Genel Müdürü Serdal
Can ve Incoming Müdürü Turabi
Ayd›n’›n dört gün boyunca Bursa ve
Türkiye tan›t›m›n› gerçeklefltirdi¤i
fuarda özellikle k›fl dönemi olmas›
nedeniyle Uluda¤’a oldukça yo¤un
ilgi oldu¤unu izlenimleri al›nd›.
Fuarda, Bursa’n›n de¤iflen ve geliflen
vizyonu ile, özellikle Kültür miras›n›n
yeniden ön plana ç›kar›lmas›
nedeniyle Bursa’n›n Kültür gruplar›n›n
rotas›na oturaca¤› da gözlemlendi.
114 Bak›fl 116
Plaza Turizm’den konuyla ilgili olarak
yap›lan aç›klamada, “Fuar süresinde
yap›lan ikili görüflmelerde orta ve
uzun vadede Bursa ad›na yapt›¤›m›z
tan›t›mlar›n yerini bulaca¤›
görüflündeyiz” denildi.
Üyelerden
Haberler
Prestij Yaz›l›m Türkiye’yi temsil etti
KasperskyLab taraf›ndan 13-16
Ekim 2010 tarihleri aras›nda
Rusya’n›n baflkenti Moskova’da
düzenlenen organizasyona,
Türkiye’yi temsilen Prestij Yaz›l›m
Ar-Ge’den sorumlu Genel Müdür
Yard›mc›s› Ali Cambaz kat›ld›.
P
restij Yaz›l›m’dan konuyla ilgili
olarak yap›lan aç›klamada flu
bilgilere yer verildi:
Global olarak yeni nesil güvenlik
tehditleri ve KasperskyLab ifl
ortaklar›n›n görüfllerinin konufluldu¤u
toplant›da, ilk gün KasperskyLab’›n
dünya çap›nda sundu¤u genifl ürün
yelpazesi, ileriye dönük yeni nesil
teknolojiler ve trendlerden bahsedilen
yuvarlak masa toplant›s›ndan sonra,
ikinci gün ifl ortaklar›na KasperskyLab
Üst yönetimi taraf›ndan panelde
sorular yöneltildi.
Türkiye ve dünya aç›s›ndan sosyal
a¤lar›n yaratt›¤› tehlikelere vurgu
yapan ifl ortaklar›, gelecekte ak›ll›
telefonlar›n kullan›m›n›n giderek
artmas› ile birlikte, siber suçlular›n
bu alanda daha da aktif olarak tehdit
oluflturaca¤› ifade edildi.
Özellikle IDC Analisti EricDomage
taraf›ndan yap›lan sunumda, her bir
a¤a dahil olan cihaz›n, potansiyel
olarak uzaktan eriflilebilir ve kötü
amaçlara hizmet edebilir konuma
geldi¤i, bu flekilde genifllemeye
devam eden a¤larda
yaflanabileceklere örnek olarak
StuxNetBot’u gösterildi.
StuxNet özel endüstri sistemlerine
sald›rarak, ulusal düzeyde etki
yaratmas› ile biliniyor.
Art›k siber suçlular›n organize ve
daha büyük kapsamda sald›r›lar
düzenledi¤i, uluslararas› alanda
önlemlerin al›nmaz ise çok büyük
zararlarla sonuçlanabilecek
durumlar›n oluflmas›n›n mümkün
oldu¤u ifade edildi.
global olarak görüfllerin paylafl›m› üst
düzey fayda sa¤lam›flt›r.
Prestij Yaz›l›m olarak global ve yerel
pazarda teknolojik trendleri yerinde
takip eden ekibimiz, Kaspersky’nin
genel merkezinde gelifltirme tak›m›
ile de görüfl al›flveriflinde bulunma
flans› elde etti.
EEMEA Bölgesi olarak birebir
düzenlenen toplant›larda ‹ran, Güney
Afrika ve Türkiye temsilcileri fikir ve
görüfllerini KasperskyLab üst düzey
yöneticilerine birebir ifade etti.
Ülkemizin temsili için oldukça önem
arz eden bu toplant› neticesinde
115 Bak›fl 116
Anahtar teslimi çiftlikler
GB Grup, anahtar teslimi çiftlik
yap›m›na bafllad›. SÜTAfi baflta
olmak üzere bir çok firmaya hizmet
veren GB Grup’tan konuya iliflkin
olarak flu aç›klama yap›ld›:
7
Kas›m 2010 tarihinde aç›l›fl›
yap›lan “SÜTAfi Orta Anadolu
Sütçülük Projesi Aksaray Entegre
Tesisleri”nin inflaat ifllerini yapmaktan
dolay› GB GRUP olarak büyük onur ve
gurur duymaktay›z.
Bu entegre tesis kapsam›nda yer alan
Süt Fabrikas›, Süt S›¤›r› Çiftlikleri, Dam›zl›k
Yetifltirme Çiftlikleri, E¤itim Merkezi,
Uygulama Çiftli¤i, Yem Fabrikas›, Ar›tma
ve Geri Dönüflüm Tesisleri inflaatlar›
grubumuz firmalar›nca yap›lm›flt›r.
Günümüzde, gerek flehrimiz Bursa’da
gerekse ülkemizde hayvanc›l›¤a karfl›
çok yo¤un bir talep bulunmaktad›r. Bu
talebe yönelik olarak sektördeki ana
hedefimiz, hem süt ürünleri tesisleri ile
ilgili hem de süt ve besi amaçl› büyük
ve küçük bafl hayvan çiftliklerine yönelik
deneyimimizi entegre tesisler kuracak
flekilde üretici ve iflleyici firmalarla
paylaflmakt›r.
Kolay üretilip, yerinde iyi bir
koordinasyonla, k›sa sürede, uygun
fiyatta, modüler (yani ileride büyütülebilir
ya da tafl›nabilir), ifllevselli¤i yüksek
çiftlikler kurulmas›n› ülkemiz
hayvanc›l›¤›n›n daha ileri gitmesini
sa¤layacak çok önemli bir giriflim olarak
görmekte ve uygulamaktay›z. Ayr›ca,
henüz yeterli destek verilmemesinden
dolay› fazla talep görmeyen biogaz
tesislerinin kurulmas› konusu da ilgi
alan›m›zdad›r. Bu konudaki inflaat
deneyimimizi uzman teknolojik yurt içi,
yurt d›fl› firma iflbirliklerimizle
116 Bak›fl 116
bütünlefltirerek talepte bulunacak
firmalara her an sunabiliriz.
Hayvanc›l›k alan›ndaki uzmanl›¤›m›z,
g›da sektöründe bulunan Sütafl, SEK
Süt, Tat ve TAMEK gibi firmalar›n üretim,
ambalajlama ve depolama tesislerini
gerçeklefltirerek bafllad›. Sütafl’›n Bursa
tesisleri ile Aksaray tesislerinin tamam›,
SEK Süt’ün Bursa Mustafakemalpafla
tesisleri inflaatlar› grubumuzca yap›lm›flt›r.
‹lk süt çiftli¤i iflimiz olan SÜTAfi’›n
Karacabey dam›zl›k süt s›¤›r› çiftli¤ini
2004 y›l›nda gerçeklefltirdik. Bugüne
kadar 50 bafll›k hayvan çiftli¤inden 1.800
bafll›k çiftli¤e kadar büyüklü küçüklü 9
çiftlik tesisi kurmufl bulunmaktay›z. Halen
dördü büyük ölçekli ikisi küçük ölçekli
alt› projemiz devam etmektedir.
Ruhsat ve uygulama projeleri ile tüm
inflaat ifllerinin yan› s›ra elektrik ve
mekanik tesisatlar› ile ekipmanlar›n tedarik
ve montaj›n› da üstlenerek gerek
koordinasyon gerekse kalite, süre ve
maliyet aç›s›ndan her türlü süt ürünleri
fabrikas›, yem fabrikas›, dam›zl›k süt s›¤›r›
çiftli¤i, ar›tma ve geri kazan›m tesisi ile
biogaz tesislerine yönelik en uygun
çözümleri sunmaktay›z. Hizmet
panelimizdeki çeflitli¤i koruyarak,
ülkemizde son birkaç y›lda destek ve
ilginin yo¤unlaflt›¤› büyük ve küçükbafl
süt ve besi hayvanc›l›¤› ile tavukçuluk
sektörü üzerine çal›flmalar›m›z›
yönlendirmifl bulunuyoruz.
SÜTAfi için Bursa Karacabey’de
gerçeklefltirdi¤imiz süt s›¤›r› çiftliklerinin
yan› s›ra flu anda hem Karacabey’de
hem de Aksaray’da yine SÜTAfi için çiftlik
inflaatlar›m›z devam etmektedir. Ayr›ca
Tar›m Kredi Kooperatifleri Kayseri Bölge
Müdürlü¤ü için de Yozgat Bo¤azl›yan’da
ilave süt s›¤›r› çiftli¤i inflaatlar›m›z
sürmektedir. Üzerinde çal›flt›¤›m›z ruhsat
ve etüt aflamas›nda olan onlarca yeni
proje de hayata geçmeyi beklemektedir.
Ayn› flekilde Bursa’da Matl› Yem ve
Öztavuk, Bal›kesir’de EDS G›da ve
Öncüler G›da firmalar›na kümes inflaatlar›
yap›lm›fl ve yap›lmaktad›r. Bu konuda
50.000 m2’den fazla kümes
gerçeklefltirmifl bulunuyoruz.
GB GRUP bünyesindeki firmalar›m›z;
GBC ‹nflaat Turizm San. ve Tic. A.fi. ve
PB Prefabrike Beton ‹nflaat San. ve Tic.
A.fi. ile tüm yönetsel, teknik, sosyal ve
mali konularda mühendislik, dan›flmanl›k
ve kontrollük hizmetlerini uzman
kadrolar›m›z ile h›zl›, kaliteli ve güvenilir
bir flekilde vererek, projelerin
haz›rlanmas›ndan yap›n›n anahtar teslimi
bitirilmesine kadar uzanan süreçte etkinlik
göstermeye devam etmekteyiz.
Üyelerden
Haberler
‹nflaat sektöründe Sinta farkı
Küreselleflen Dünya çok h›zl› bir
flekilde de¤iflim ve geliflim süreci
içerisindedir. Rekabet flartlar›
yo¤un flekilde artmaktad›r. Zorlu
rekabet ortam›nda tüm sektörlerde
oldu¤u gibi, inflaat sektörü de
kendini de¤ifltirmek ve gelifltirmek
zorundad›r.
nflaat sektörünün içinde hakl› bir
yere sahip olan S‹NTA Afi, bu
geliflmeleri yak›ndan takip ederek,
sektöre katma de¤er ve istihdam
olanaklar›yla artan bir ivme
kazand›rmaktad›r. Genel olarak zaten
inflaat sektörü, ülke ekonomileri için
lokomotif görevini üstlenen ayr› bir
öneme sahiptir. Sektörde 2008 y›l›n›n
ilk çeyre¤inden itibaren bafllayan
küçülme, 2010 y›l›nda sona ermifl ve
yeniden yükselifle geçilmifltir.
‹
S‹NTA taraf›ndan yap›lan aç›klamada,
2010 y›lfl› sonu itibariyle firma
taraf›ndan yap›m›na bafllanan ve
devam eden inflaat projelerinden
baz›lar flöyle özetlendi:
- Nestle Türkiye G›da San.A.fi.’nin
Bursa, Karacabey’deki mevcut
tesislerine ilave olarak At›k Ar›tma
Binas› inflaat›n›n yap›m›na
Firmam›zca bafllanm›flt›r.
- Askon ‹nflaat A.fi.’nin taahhüdü
alt›nda bulunan Borusan A.fi.’nin
Gemlik tesislerinde bulunan yat›r›m›na
ilave olarak yap›lan Boru Kaplama
Binas›’n›n Çelik Karkas ifllerinin imalat
ve montaj›na Firmam›zca
bafllanm›flt›r.
- Nestle Türkiye G›da San.A.fi.’nin
Bursa, Karacabey’deki mevcut
tesislerine ilave olarak yap›lan
Kahvalt›l›k Gevrek Binas› inflaat›n›n
yap›m› Firmam›zca devam
etmektedir.
- Akifl Boya San.Tic.A.fi.’nin Bursa,
Mustafakemalpafla’daki mevcut
arsas›na Fabrika Binas› inflaat›n›n
yap›m› Firmam›zca devam
etmektedir.
- Polyteks Tekstil San.A.fi.’nin
Demirtafl Organize Sanayi
Bölgesi’ndeki mevcut binas›na ilave
olarak Prefabrik Betonarme Fabrika
Binas› inflaat›n›n yap›m› Firmam›zca
devam etmektedir.
- ‹zmir Büyükflehir Belediyesi
taraf›ndan yap›lacak ilave ‹zmir Rayl›
Tafl›ma Sistem Projesi için
kullan›lacak 16.500 Adet Öngermeli
Beton Traverslerin üretimine
Firmam›zca devam edilmektedir.
- Bursaray’›n 2. aflamas›nda
kullan›lacak olan Öngermeli Beton
Travers’lerin üretimi Firmam›zca
devam etmektedir.
- ‹smail Hakk› Do¤anc›’ya ait Bursa
‹li, Nilüfer ‹lçesi, Fethiye
Mahallesi’ndeki 2.722,03 m2 arsaya
Bina Kaba ‹nflaat› yap›m› Firmam›zca
devam etmektedir. ‹nflaat sektöründe
2010 y›l› toparlanma y›l› olarak
de¤erlendirilmektedir.
2011 y›l›nda ise sektörün beklentileri
istikrarl› büyümeyi ve yarat›lacak ilave
istihdam› göstermektedir. Dünyada
geliflmifl ülkelerde konut piyasas›
daralmaya devam ederken,
Türkiye’de ise sektörün kuvvetli bir
performans göstermesi
beklenmektedir.
117 Bak›fl 116
58 yafl›ndaki gence bir ödül daha!
SYK Gümrük Müflavirli¤i, Tofafl
Türk Otomobil Fabikas› A.fi.’nin
Geleneksel 6. Ödül Töreni’nde
‘Kalite Ödülü 2010’a lay›k görüldü.
T
ürkiye’nin en eski gümrükleme
firmalar›ndan biri olan SYK
Gümrük Müflavirli¤i, 58. yafl›n›
kutlarken, en önemli hediyesini Tofafl
Türk Otomobil Fabikas› A.fi.’nin
düzenledi¤i Geleneksel 6. Ödül
Töreni’nde ‘Kalite Ödülü 2010’ ile ald›.
Koflulsuz müflteri memnuniyetine
inanan SYK, gümrükleme
ifllemlerinde standart hizmet
anlay›fl›ndan s›yr›larak, müflterileriyle
kurdu¤u ifl iliflkisini önemli ifl
ortakl›klar› haline getiriyor.
Bu bak›fl aç›s› sayesinde A’dan Z’ye
tüm birimleriyle Avrupa
standartlar›nda bir firma haline
geliyor. Geliflmifl arfliv sistemiyle
müflterilerine ait tüm belgeleri dijital
ortamda arflivleyerek geriye dönük
bilgilere ulaflma; Gümrük Online
hizmeti sayesinde ise firmalara, ithalat
ve ihracat ifllemlerinin her aflamas›n›
internet üzerinden do¤rudan takip
etme imkân› sunuyor.
Mesleki ahlâka azami de¤er veren
SYK, ISO 9001:2008 Kalite Yönetim
Sistemi Belgesine sahip olup; bunu
harfiyen uygulayan kurumlaflm›fl bir
yönetim anlay›fl› ile faaliyetlerini
sürdürüyor.
SYK ‹stanbul Merkez olmak üzere;
Bursa, ‹zmir, Eskiflehir flubeleri
yan›nda yayg›n
Gümrük Ofisleri a¤›yla ve konusunda
uzmanlaflm›fl 160 kiflilik personeliyle
müflterilerinin ihtiyaçlar›na an›nda
cevap veriyor.
118 Bak›fl 116
‹fl alan›yla ilgili faaliyetlerinin yan›nda
birçok sosyal sorumluluk projesine
de gönüllü gruplar› ile hayat veriyor.
Türkiye’deki a¤açland›rma
faaliyetlerine katk›da bulunup,
ifllemlerinin %80’ini dijital ortamda
gerçeklefltirerek, k⤛t tüketimini ve
at›k miktar›n› azalt›yor.
K›saca SYK Gümrük Müflavirli¤i;
müflterileri, gümrük sektörü, Türkiye
ve dünya için için büyük bir özveriyle
çal›fl›yor. Y›lland›kça artan enerjisi ile
daha pek çok ödül alacak gibi
görünüyor.
Üyelerden
Haberler
TNT Ekspres h›z kesmiyor
Türkiye’nin önde gelen ekspres
da¤›t›m flirketi TNT Ekspres
Türkiye, Bursa bölgesindeki
büyümesine devam ediyor.
B
ursa Bölgesi’nde 2009 y›l›nda
yüzde 20 büyüme gösteren TNT
Ekspres Türkiye, 2010 y›l›nda da
benzer bir büyüme kaydetti. 2010
y›l›nda ekspres da¤›t›mda yüzde 20
büyüyen TNT, 2011 y›l›nda da Bursa
ve çevresine gerçeklefltirdi¤i ekspres
da¤›t›m hizmetinde büyümeye devam
edecek. TNT Ekspres Türkiye Bursa
Bölge Müdürlü¤ü Sabiha Gökçen
Havaliman›’nda hizmet vermeye
bafllan›lmas›n›n ard›ndan ihracat
numune ç›k›fllar›nda Bursa'dan en
geç ç›k›fl yapan, ithalatta da en erken
teslimat yapan uluslararas› ekspres
firmas› olarak faaliyet gösteriyor.
2010 y›l›nda Bursa’daki büyümeyi
ithalat portföyünü gelifltirmeye
ba¤layan TNT Ekspres Bursa Bölge
Müdürü Cenker Ural; “Tekstil ve
otomotivde a¤›r kilo numune
gönderilerine yöneldik. Tüm
sektörlerde beyannameli hava kargo
projelerine odakland›k. Bunun
sonucunda gönderi say›m›z› 2009’a
göre yüzde 12, tafl›d›¤›m›z a¤›rl›¤›
ise yüzde 27 oran›nda art›rd›k. TNT
Ekspres Türkiye’nin Bursa’daki günlük
ç›k›fl a¤›rl›¤› yaklafl›k 4 ton olarak
gerçeklefliyor.” dedi.
2010 y›l›nda Bal›kesir ve Eskiflehir
flubelerini de yenileyen TNT, toplam
48 personeli ile tüm Güney
Marmara’ya servis sa¤l›yor. TNT,
flubelerinden toplad›¤› gönderilerin
yurtd›fl› ç›k›fl›n› da ayn› gün yap›yor.
firma kat›l›yor. Her y›l oldu¤u gibi bu
y›l da TNT Türkiye'yi temsilen
kalabal›k bir sat›fl ve operasyon grubu
fuar süresince müflterilerin ihtiyaçlar›n›
bizzat karfl›layacak. TNT ekibi,
gönderileri müflterilerin kap›lar›ndan
al›p, fuar alan›nda standlar›na kadar
teslim edecek.
Havayoluyla gelen gönderiler ve
Avrupa Karayolu Hizmet a¤›
dahilindeki TIR’lardaki gönderiler
burada bulunan operasyon
merkezinde ifllem görüyor.
‹stanbul’un en büyük organize sanayi
ve üretim bölgeleri olan Gebze ve
Tuzla Organize Sanayi içinde yer
alan TNT’nin yeni operasyon merkezi,
Atatürk Havaliman›’nda yaflanan
yo¤unluk ve artan trafi¤in olumsuz
etkilerini de ortadan kald›rm›fl oldu.
TNT’den Heimtextil Fuar›’nda Bursal›
tekstil firmalar›na özel hizmet
12-15 Ocak 2011 tarihleri aras›nda
Frankfurt’ta gerçekleflecek Heimtextil
2011 Fuari'na bu y›l Türkiye’den 152
firma kat›lacak. 60 ülkeden yaklafl›k
2 bin 500 firman›n yer ald›¤›
Heimtextil'e sadece Bursa’dan 47
TNT Hakk›nda
TNT dünya çap›nda flirketlere ve tüketicilere posta
ve ekspres gönderileri için çok genifl bir yelpazede
hizmet sunuyor. Merkezi Hollanda’da bulunan TNT,
Avrupa ve Asya’da etkin altyap› a¤›yla hizmet verirken
global a¤ performans›n› sürekli gelifltiriyor.
TNT, 200’den fazla ülkede yaklafl›k 160,000
çal›flan›yla faaliyet gösteriyor. fiirket 2009 y›l›nda
10,4 milyar Euro ciro ve 648 milyon Euro faaliyet
kâr› elde etti. TNT hisseleri Amsterdam Borsas›’nda
ifllem görüyor. Sosyal sorumluluk anlay›fl›
çerçevesinde Birleflmifl Milletler Dünya G›da Program›
ve Birleflmifl Milletler Çevre Program›’yla iflbirli¤i
yapan TNT, dünya çap›nda açl›k ve çevre kirlili¤ine
karfl› mücadeleye katk›da bulunuyor.
Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi’nde yer alan
bütün flirketler aras›nda 2010 y›l›nda en yüksek puan›
yine TNT’nin almas› çal›flmalar›m›z›n takdir edildi¤ine
dair bir gösterge oluflturuyor.
TNT hakk›nda ayr›nt›l› bilgi için lütfen internet
sitesini ziyaret edin.
http://group.tnt.com
Sabiha Gökçen Havaliman› TNT
Ekspres’in dünyaya aç›lan kap›s› olacak
May›s ay›nda hizmet vermeye
bafllayan TNT Ekspres’in Sabiha
Gökçen Havaliman› operasyon
merkezi hem müflterilere hem de
TNT’ye ekstra h›z kazand›r›yor. TNT
Ekspres’in Liege’de bulunan ana
merkezinden Türkiye’ye gelen ve
Türkiye’den Liege’ye giden TNT
uçaklar› Sabiha Gökçen
Havaliman›’na inip buradan kalk›yor.
119 Bak›fl 116
Çinli firmalarla dünya üretimine girebiliriz
Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçisi
Xiaosheng Gong Yeflim’i ziyaret
ederek, firman›n CEO’su fienol
fiankaya’dan tekstil sektörü ve
sektörün Çin’e bak›fl› ile ilgili bilgi
ald›.
Y
eflim Tekstil'i ziyaret eden Çin
Halk Cumhuriyeti Büyükelçisi
Xiaosheng Gong fienol
fiankaya’n›n eflli¤inde fabrikay›
gezerek, incelemelerde bulundu.
Gong gezi sonunda gördü¤ü tesisten
çok etkilendi¤ini belirterek, “Dünya
çap›nda birçok fabrika gezmifltim
ama Yeflim kadar büyük, ileri
teknolojiyle çal›flan güçlü bir fabrika
görmedim. Türkiye'nin tekstilde
dünyan›n ön s›ralar›nda oldu¤unu
biliyordum. Ancak buray› gezdikten
sonra Türkiye'de tekstilin beklentimin
üzerinde oldu¤unu gördüm” dedi.
Çin ile Türkiye aras›nda tekstil
sektöründe güçlü bir rekabet
oldu¤unu ifade eden Gong, bundan
sonraki dönemde Çinli ve Türk
firmalar› aras›nda iflbirliklerinin
artabilece¤ini kaydetti. Yeflim'in
sektörde örnek bir firma oldu¤unu
belirten Gong, “Türkiye'de
ö¤renmeye de¤er çok fley var. Türk
ifladamlar›n› f›rsat bulurlarsa Çin'e
davet ediyoruz” diye konufltu.
Yeflim Tekstil CEO'su fienol fiankaya,
Çin'in son on y›lda dünya üretimine
soyundu¤unu belirterek, “Art›k Çin'i
daha farkl› izlememiz laz›m. Çin'deki
büyük firmalarla iflbirli¤i yaparak
dünya üretimine girebiliriz” dedi.
Çin'in üretimdeki gücüne ra¤men son
dönemde ciddi bir perakende ve
tüketim pazar› haline geldi¤ini belirten
fiankaya, art›k Çin'e farkl› bir gözle
bakt›klar›n› ifade ederek, Çin'deki
büyük firmalarla iflbirli¤ine
girebileceklerini kaydetti...
Çin Halk Cumhuriyeti'nin son on y›ld›r
yak›ndan izledikleri bir ülke oldu¤unu
ifade eden fienol fiankaya, “Çin son
on y›lda dünyan›n üretim merkezi
olma yolunda çok ciddi yol katetti.
120 Bak›fl 116
Her y›l bizim g›pta ile bakt›¤›m›z çift
haneli büyüme rakamlar› kaydettiler”
diye konufltu. Çin'in üretimdeki
gücünün yan›s›ra son dönemde ciddi
bir perakende ve tüketim pazar›
haline de geldi¤ini dile getiren
fiankaya, Çin'in k›sa zaman içerisinde
kendi tüketimlerine mal yetifltirmekte
zorlanaca¤›n› söyledi. fiankaya flöyle
devam etti: “Onun için Çin'i farkl›
gözle incelememiz laz›m. Hepimiz
için çok de¤erli bir pazar. Çin'deki
büyük firmalar zaten sektörlerinde
dünyan›n en büyük firmalar›. Belki
onlarla beraber dünya üretimine
girebiliriz.”
Üyelerden
Haberler
Yeflim ‹letiflim’deki yol haritas›n›
BH‹D’le paylaflt›
Tecrübe, bilgi ve mesleki paylafl›m
amac›yla BH‹D yönetimi taraf›ndan
organize edilen “Mesleki
Paylafl›m” toplant›lar›n›n bu ayki
konu¤u Yeflim Tekstil Kurumsal
‹letiflim Departman› oldu.
Y
eflim Tekstil’de bir araya gelen
BH‹D üyelerine Kurumsal ‹letiflim
Departman Müdürü Dilek Cesur
ve Kurumsal ‹letiflim fiefi Özlem
fienkoyuncu Yeflim Tekstil’in 15 y›ll›k
kurumsal iletiflim yolculu¤unu ve
iletiflim stratejilerini anlatt›.
Dilek Cesur kurumsal iletiflim
departman›n›n 15 y›ll›k geçmiflinde
yap› tafl› özelli¤inde olan, firman›n ve
departman›n vizyonunu yans›tan,
katma de¤eri yüksek çal›flmalar
hakk›nda bilgi verdi. Bugüne kadar
iç ve d›fl iletiflimde yüzlerce
organizasyona imza att›klar›n› belirten
Cesur, kurumsal iletiflim
departman›n›n firman›n vizyonu
do¤rultusunda belirledi¤i iletiflim
stratejilerini hayata geçirirken edindi¤i
tecrübeleri paylaflarak özellikle
mesle¤e yeni bafllayan
meslekdafllara feyz verecek an›lar›n›
dinleyicilerle paylaflt›.
Özlem fienkoyuncu da sunumunda
hayat›n büyük k›sm›n›n ifl yerinde
geçirildi¤ini bu yüzden ifli ve çal›fl›lan
firmay› sevmenin çok önemli
oldu¤unu vurgulayarak, bu aflamada
kurumlarda iç iletiflim faaliyetlerinin
tafl›d›¤› rolü anlatt›. Yeflim Tekstil’in
çal›flanlar aras›ndaki iletiflimi ve
motivasyonu art›rmak amac›yla iç
iletiflim faaliyetlerine büyük önem
verdi¤ini söyleyen fienkoyuncu, bu
çal›flmalar› da çal›flanlar›n ilgi,
beklenti ve hobi alanlar›na göre
grupland›rd›klar› 8 ayr› kulüp ile
hayata geçirdiklerini belirtti.
BH‹D Yönetim Kurulu Baflkan› Ebru
Koçanal› dernek üyeleri aras›nda
bilgi ve tecrübe paylafl›m› amac›yla
bafllatt›klar› “Mesleki Paylafl›m”
toplant›lar›n›n sektörde çal›flanlar için
güzel bir paylafl›m ortam› oldu¤unu
vurgulayarak gelecek günlerde de
örnek çal›flmalar› olan kurumlarda bu
etkinli¤e devam edeceklerini söyledi.
121 Bak›fl 116
Valeo gecesinde büyük coflku
Valeo Otomotiv Sistemleri End.
A.fi’nin geleneksel olarak her y›l
çal›flanlar› ile birlikte düzenledi¤i
VALEO GECES‹, bu sene 17-18
Aral›k tarihlerinde Kültürpark Alt›n
Ceylan tesislerinde
gerçeklefltirildi.
V
aleo Türkiye Direktörü Say›n
Hakan DO⁄U gecenin aç›l›fl
konuflmas›nda, çal›flanlar›m›za
hitaben; zorlu oldu¤u kadar bizim
için baflar›l› say›labilecek bir y›l› geride
b›rakt›¤›m›z› belirterek, “Tüm
çal›flanlar›m›za 2010 y›l›nda
gösterdikleri azim ve baflar› için
teflekkürlerimi sunuyorum.
Özellikle bu noktaya ulaflmam›zda
çal›flanlar›m›z›n efllerinin de
personelimize verdi¤i destek
sebebiyle önemli bir pay› var. Hepsini
yürekten kutluyorum” dedi.
Valeo Bursa çal›flanlar› sanatç›
Seçil’in flark›lar› eflli¤inde 2010 y›l›n›n
yorgunlu¤unu üzerlerinden atmaya
çal›flt›lar...
122 Bak›fl 116
Üyelerden
Haberler
Yeflilova Grubu’nda
sürekli geliflim haftası
Yeflilova Grubu flirketleri, 27-31
Aral›k tarihlerini kapsayan y›l›n
son haftas›nda gerçeklefltirdi¤i
“Sürekli Geliflim Haftas›” ile
geçti¤imiz y›l› büyük bir coflku ile
sonland›rd›.
eflitli e¤itimler, ifl güvenli¤i
yar›flmalar› ve kaizen
sunumlar›n›n gerçeklefltirildi¤i
“Sürekli Geliflim Haftas›”n›n
sonunda; tepe yönetimin, çal›flanlar›n
ve birçok tedarikçi ile ana sanayi
temsilcisinin kat›ld›¤› ödül töreni
gerçeklefltirildi. Törende çal›flanlar
y›l›n en iyi kaizenleri, en iyi önerileri,
ifl güvenli¤i flampiyonlar›, üretim ve
kalite flampiyonlar› gibi birçok alt
bafll›kta ödüllerine sahip oldu.
Sürekli Geliflimin, Yeflilova Grubu
Kurumsal Yönetim ‹lkelerinin ana
dinamiklerinden birisi oldu¤unu ifade
eden Kurumsal ‹letiflim ve ‹nsan
Kaynaklar› Müdürü Ayhan Yazar;
birkaç y›l önce, çal›flmalar›n
bafllang›ç noktas›nda, yöneticilerin
geliflim sürecinin ana yüklenicisi
oldu¤unu, fakat gelinen noktada bu
Ç
çal›flmalar›n büyük oranda tabana
yay›ld›¤›n› ve birçok geliflim sürecin
art›k ihtiyaçtan uygulamaya kadar
“kendi kendini yöneten” bir düzlemde
yürüdü¤ünü ifade etti. “Geliflim için
de¤iflim” ilkesi ile bafllayan
çal›flmalar›n, grup firmalar›n›n stratejik
hedefleri ile de entegre, önemli bir
ateflleyici unsur oldu¤unu ifade eden
Yazar, geliflim kültürünün grup
flirketlerindeki olgunlaflma sürecinde
çal›flmalara h›z kesmeden devam
edeceklerini ifade etti.
123 Bak›fl 116
Utku Kaynar
BUFSAD Yönetim Kurulu Baflkanı
Foto¤raf
arflivlerine
neden
ihtiyac›m›z
var?
ir ülke düflünün, geçmifle
bakt›¤›nda zihninde bir fleyler
canlanm›yor. Geçmiflten gelen
imgeler, fikirler, tarihi öyküler
zihinlerdeki görsel birikimde gerçe¤e
dayanan izdüflümler bulam›yor.
B
Bir toplum duflunun ki, folklorik
simgelerinin ötesinde kendi atalar›n›n,
geleneklerinin, savafllar›n›n, üretti¤i
sanat›n neye benzedi¤ini bilmesin.
Çocukluklar›m›z›n en güzel an›lar›,
aile foto¤raflar›n›n yani s›ra oyun
s›ras›nda veya do¤um günlerinde
çekilmifl foto¤raflardan oluflur. Elbette
her zaman güzel an›lar olamaz, o
nedenle kederli zamanlar› da
belgelemek, sayg› ve metanetle
hat›rlamak gerekir.
Peki, toplumlar›n belle¤i nas›l oluflur?
Sevinçlerimiz veya kederlerimizin
görsel imgelerinden ve canl›
an›lar›ndan bugüne kadar milletçe
yapt›¤›m›z yolculuk, bizden önceki
kuflaklar›n al›flkanl›klar›, yaflam
biçimleri ve davran›fllar›, yaflayan
kültürel miras›m›z bizlere nas›l ulafl›r?
124 Bak›fl 116
Bu ancak, o miras›n belgelerinin
biriktirilmesi ile oluflturulacak bir arfliv
ile mümkün olabilir.
Bursa Kent Müzesi bünyesinde 2008
y›l›nda aç›lan, Suna & ‹nan K›raç
Vakf›n›n koleksiyonunda yer alan yüz
y›ll›k Bursa foto¤raflar›n›n hepimizde
yaratt›¤› karmafl›k duygular, bizlerden
önce hiç bir insan kufla¤›na nasip
olmam›fl, kendi geçmiflimizi bütün
ç›plakl›¤› ile seyredebilme, ondan
ö¤renerek gelece¤e bakabilme
kudretinin bir sonucudur.
Bu nedenle Amerikan Kongre
Kütüphanesi, Amerikan ‹ç
Foto¤raf
Savafl›ndan bu yana toplumu
belgeleyen bütün foto¤raflar› nükleer
sald›r›ya dayan›kl› yer alt›
madenlerinde muhafaza etmektedir.
Belle¤imize ihtiyac›m›z var.
Belleksiz toplumlar, karfl›lar›na ç›kan
her olguyu yeni gibi alg›lamaya, bu
vesileyle de eski öykülerin, eski
baflar›s›zl›klar›n, eski dolambaçlar›n
yeni müflterileri olmaya mahkûm.
Üretti¤i iyinin k›ymetinin bilmemesi
de olas›l›k dahilinde...
Belle¤imize ihtiyac›m›z var, ancak
ülkemizin, ecdad›m›z›n, kültürümüzün
k›ymetini bilmemiz mümkün olaca¤›
için. Yanl›fllar›m›zdan ders al›p, daha
yüksek bir tevazu ve erdeme
ulaflabilmemiz, kimseyi
ötekilefltirmeden karfl›m›zdakini
anlamaya çal›flabilmemiz için.
Bu bellek, toplumun kolektif bilincinde
yer alm›fl imgelerin, yani foto¤raflar›n
bir arflivde saklanmas› ile mümkün
ancak.
Sadece geçmifli de¤il, bugünü de
arflivlemek gerek elbette, gelece¤e
kalacak miras›n önemli bir parças›
da bugünden oluflacak. Bursa'da yüz
y›l sonra do¤acak kuflaklar›n bugün
bizlerin içinden geçti¤i zamanlar›
anlayabilmesi, bizlerle bir ba¤
kurabilmesi için.
Toplumlar, dünü, bugünü ve yar›n›
ile bir bütündür. Kendi kültürüne
yabanc›, geçmiflinden habersiz,
bugünü okuma kabiliyetinden yoksun
halklar›n sonu, daima yar›ns›zl›k
olmufltur.
‹ste arflivlere, bir foto¤raf arflivine bu
nedenle ihtiyac›m›z var; anmak,
hat›rlamak, anlamak ve yar›n› kurmak
icin...
125 Bak›fl 116
“Müzik ve
Çocuk”
Merhaba De¤erli Bak›fl Okurlar›,
ünler birbiri ard›na h›zla ak›p
giderken, yaflam göz aç›p
kapay›ncaya kadar geçerken, p›r›l
p›r›l genç bir kufla¤›n yetiflti¤ini görmek,
bir önceki kuflak için en büyük teselli olsa
gerek. Elbette bu yeni kufla¤›n
olabildi¤ince güzel, hem sosyokültürel
hem imkânlar baz›nda geliflmifl, refah
içinde ça¤dafl bir toplumda yaflamas› en
büyük arzumuz. Ne de olsa hepimizin
Anne ve Babalar› bunun için yaflamlar›n›
bizlere adamad›lar m›?
E¤itim, bu hedefte en önemli unsur. Zira
e¤itimli birey, önce kendini gelifltirse de,
bir süre içinde engellenemeyecek flekilde
içinde bulundu¤u sosyal toplumu da
etkileyecek ve geliflime zorlayacakt›r.
Ancak bu geliflim çok yönlü oldu¤u
takdirde toplum hayat› ça¤dafl bir
standarda ulaflabilecektir. ‹flte bu nedenle
geliflmifl toplumlar, bilimsel ve mesleki
e¤itim, ard›ndan gelen maddi özgürlük
haricinde, felsefi ve sanatsal e¤itim
sonucu düflünsel geliflmiflli¤i de
hedeflerler. Büyük bilim insan› Albert
Einstein “‹nsano¤lunun geliflimindeki en
büyük s›n›r, hayalgücümüzün s›n›rlar›d›r”
der. Düflünsel kapasiteyi ve yarat›c›l›¤›
artt›racak en büyük faktör, elbette ki sanat
dallar›d›r. Çünkü sanat soyuttur, sanat
hayalgücüyle orant›l›d›r, sanat felsefidir.
‹steseniz de istemeseniz de sanat, hayata
bak›fl aç›n›zda size yepyeni kap›lar açar,
bak›fl aç›n›z› geri dönülmez flekilde
de¤ifltirir. ‹flte bu yüzden bask›c›
toplumlar, tarih boyunca “günah” “yasak”
gibi kavramlarla toplum bireylerinin geliflip
kendi otoritelerini sarsmas›ndan
ürkmüfller, resmi, müzi¤i, heykeli ve daha
bir çok sanat dal›n› yasaklam›fllard›r.
Bu nedenle, genç kufla¤›n gelifliminde
ve düflünce yap›s›n›n ça¤dafllaflmas›nda,
sanat dallar› çok büyük önem tafl›r. Resim
ve heykel gibi sanat dallar› yaln›zca göz
arac›l›¤› ile bireye ulafl›rken, tiyatro, opera,
bale, sinema ve müzik gibi sanat dallar›
ise hem görsel hem iflitsel bir bütünlükle
bireye ulafl›r. Bu dallar›n bireyle buluflmas›
ne kadar erken yaflta gerçekleflirse
bireyin düflünce yap›s› da o oranda
geliflerek artacakt›r.
Müzik bu dallar aras›nda en kolay
ulafl›labileni olmakla beraber, en kolay
deforme edilebilir olma özelli¤ini de tafl›r.
Bu anlamda, bireye ne kadar geliflmifl
ve iyi örnekler sunarsan›z, birey de kendi
G
126 Bak›fl 116
Burç Balc›
BBDSO Viyolonsel Sanatç›s›
[email protected]
düflünce yap›s› ve zevk ç›tas›n› o kadar
yüksek tutarak, çevresini de geliflime
zorlayacakt›r. Ruhsal yararlar›ndan ise
bu yaz›da bahsetmeye gerek dahi
duymuyorum, zira çiçeklerden tutun
hastalara, tavuklardan tutun, ineklere
kadar tüm canl›lara faydalar› konusunda
yüzlerce makale ve haber, deney ve teori
okumuflsunuzdur. Ne yaz›k ki; kapitalist
düzenle ortakl›¤a giren popülist kültür,
hemen her yerde “ayn› ve tekdüze”
örneklerle beynimize adeta tecavüzde
bulunmaktad›r. Unutmamal› ki, kötü bir
resmi gördü¤ünüzde kafan›z› çevirip
geçebilirsiniz, kötü bir filmi
kapatabilirsiniz, ya da kötü bir kitab›
okumayabilirsiniz, kimse sizin bafl›n›z›
tutup kötü bir resme zorla bakt›rtamaz,
ama sorar›m size, kaç›m›z müzi¤i
be¤enmeyince o mekan› terk ediyoruz,
ya da kaç›m›z bundan flikayetçi
oldu¤umuzu belirtiyoruz. Pek ço¤umuz
boyun büküp o müzi¤in zorla beynimize
sokulmas›na izin veriyoruz. Sonucunda
ise, uyufluyor tepkisiz hale geliyor ve o
müzi¤i yaflam›n bir parças› olarak kabul
ediyoruz. En kötüsü ise “al›fl›yoruz” !
Lütfen size zorla dinletilen müziklere
teslim olmay›n, lütfen müzi¤inizi seçin!
‹yi müzik dinlemek için çaba harcay›n,
inan›n yaflam›n›zda ve çevrenizde çok
fleyi de¤ifltirebilirsiniz.
‹flte bu nedenle, çocuklar›m›z›n
gelifliminde “iyi” müzikle olabildi¤ince
erken yaflta tan›flmas›, ve bu tan›flman›n
bilinçli biçimde olabildi¤ince sempatik
flekilde yap›lmas› çok önemli hale geliyor
asl›nda. Benim de sanatç›s› oldu¤um
Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestras›
kuruluflundan bu yana çocuklara yönelik
çok önemli projeler yürütüyor. Üstelik
destek almadan, tek bafl›na, kendi
sanatç›lar›n›n çabalar›yla.
2003 y›l›nda Kültür Bakanl›¤› orkestralar›
aras›nda göreve gelen en genç Müdür
oldu¤um dönemde, benim gibi aktivist
olan genç yönetim kurulumuzla
Cumhuriyetimizin 80.y›l›n› kutlarken,
“80.Y›lda 80 Okulla senfonik buluflma”
adl› bir kampanya bafllatm›flt›k. Bu
kampanya asl›nda baz› orkestralar›m›z›n
yapt›¤› gibi, orkestran›n konser öncesi
son genel provas›na ilkö¤retim
ö¤rencilerinin davet edilmesi ve onlara
eserlerle ilgili bilgi verilmesini içeriyordu.
Ancak biz bu etkinli¤i gelifltirmifl, içine
enstrüman tan›t›m›n› ve çocuklara
orkestray› yönetme deneyiminin
yaflat›lmas› gibi ilginç unsurlar› da
eklemifltik. Hatta bu etkinlikle ilgili ilginç
bir an›m› da paylaflmak isterim;
Orkestra Korno sanatç›lar›m›zdan fiahin
Uçar ve ben, çocuklar›n en büyük sorusu
olan “fief hiçbifley çalm›yor, ne ifle yarar,
neden elini sallar, o elini sallamasa
orkestra çalamaz m›?” gibi sorulara
k›smen bir örnekle yan›t vermek amac›yla,
salona dönüyor ve “Hepiniz ayn› anda
BOM diyin” diyorduk. Elbette bir yerden
iflaret almayan çocuklar farkl›
zamanlamalarla bom diyor, do¤al olarak
ayn› anda olmuyordu. Biz de “fiimdi fiahin
abinizin el iflaretiyle yap›n” dedi¤imizde,
iflareti alan çocuklar ayn› anda bom
diyorlard›. “‹flte bu yüzden flef var, ayn›
anda çalabilmemiz ve ayn› ses
yüksekliklerini ayarlamak için” diyerek
kabaca flefin sahnedeki ifllevini tarif
etmeye çal›fl›yorduk. Bir gün yine salona
döndük, iflaret vermeden ayn› anda bom
diyin dedik ve çocuklar hepbir a¤›zdan
ayn› anda BOM dediler! fiok olmufltuk!
Tekrar yap›n dedik bir umutla, ama nafile!
fiefe ihtiyaçlar› yoktu, kurulmufl saat gibi
ayn› anda Bom diyorlard›! ‹flte o an flefin
ifllevini aç›klamakta zorland›¤›m›z bir and›,
ne diyece¤imizi bilemedik, neyse ki,
gösteriye devam ederek bu garip ama
Müzik
komik olay› geride b›rakt›k…
Valili¤in kampanyay› çok yararl› bularak
desteklemesi sonucu, bir y›l içinde 4000
çocu¤a ulaflmay› baflarm›fl, okullardan
otobüslerle konsere gelen ö¤renciler
sayesinde birfleyleri de¤ifltirebilece¤imizi
görmeye bafllam›flt›k.
Aradan y›llar geçti ve 2008 senesinde,
orkestra yöneticisi arkadafllar›m›z ve
Çocuk Oyunlar› Yazar› Sevgili Hayal
fiahin, bambaflka bir fikirle ç›kageldiler.
Dokuz gönüllü oyuncunun orkestra ile rol
alaca¤› bir tiyatro oyunu! Herkes çok
heyecanland›, rejisörümüz Say›n ‹brahim
fiahin’in denetiminde aylarca provalar
yap›ld› ve iflte bugün, onikibin, hay›r
yanl›fl okumad›n›z tam 12.000 çocu¤a
ulaflm›fl bulunan “Yaramaz Notalar” adl›
oyun böyle ortaya ç›kt›. Gönüllü oyuncular
her hafta rutin konser ve provalar›n
haricinde, saatler süren tiyatro provalar›
yaparak, hiçbir karfl›l›k ya da teflekkür
beklemeden oyunu haz›rlad›lar.
Oyunda benim canland›rd›¤›m “Bay
Besteci”, enstrümanlar› sesleri ve
yap›lar›yla e¤lenceli bir flekilde tan›t›yor,
ard›ndan beste yapmaya çal›fl›yor.
Notalar›n kendi aralar›nda anlaflmazl›¤a
düflmeleri ve baflka meslekleri seçmeleri
sonucu müzik dünyadan yok oluyor. Bir
süre sonra, notalar hatalar›n› anlayarak
bar›flmalar› sonucunda, müzik yeniden
oluflmaya bafll›yor. Oyunda çocuklar,
notalar›n sahnedeki komik kavgalar›na
gülerken, bir yandan da nota adlar›n› ve
enstrümanlar› ö¤reniyorlar, bu arada
orkestran›n seslendirdi¤i senfonik müzi¤in
en güzel ve ünlü eserlerinden k›sa
bölümler çal›n›yor. Bu sayede, çizgi
filmlerden cep telefonlar›na kadar
duyduklar› ünlü bestecilerin ünlü eserlerini
de ö¤renip dinliyorlar.
Oyun içinde besteci, notalar›n
anlaflmazl›¤a düflmesi yüzünden beste
yapamaz ve onlara farkl›l›klar›na ra¤men,
bir arada sayg›yla yaflaman›n ve birlikte
çal›flarak büyük ifller yapabilmenin
öneminden bahseder. Bu sayede genç
kuflaklar toplumda farkl› kültüre dahi sahip
olsalar bile, bar›fl içinde birlikte yaflay›p
çal›flman›n önemini ö¤reniyorlar.
Görüldü¤ü üzere, çocuklar bu etkinlikte,
Senfoni Orkestras›, enstrümanlar, notalar,
klasik müzik gibi bilgileri almalar›n›n
yan›s›ra, toplumsal uzlafl› ve bar›fl, medeni
yaflam, birbirlerinin farkl›l›klar›na sayg›
gibi demokratik ve sosyal yaflam
al›flkanl›klar›n› da artt›rmay› hedefleyen
sosyo-kültürel bir paylafl›mda da
bulunuyorlar.
Yaramaz Notalar bugün 12000’in
üzerinde çocu¤a ulaflt›. Dünyada da
örne¤ini duymad›m ama, ülkemizde ilk
ve tek oldu¤u kesin olan bu ücretsiz oyun,
her 15 günde bir gönüllü oyuncularla
sahneleniyor. Pek çok makam baflar›y›
sahiplenmeye çal›flsa, gönüllü idealist
sanatç›lara teflekkür etmekten bile
kaç›nsa da, bu özverili çal›flma öncelikle
gönüllü sanatç›lar›m›z›n bir eseri. Bu
konuda ben flehrimizin, flehrin ileri
gelenlerinin, Valili¤imizin onlara bir
teflekkür borçlu oldu¤unu düflünüyorum.
fiehri flehir yapan, sanayisi ve ödül ard›na
ödül verilen ifladamlar› oldu¤u kadar, hiç
mecbur olmad›klar› halde, ek bir gelir
kazanmad›klar› halde, sadece gelecek
kuflaklar için özveriyle gönüllü ifller yapan
sanatç›lar›d›r. Unutmamal› ki, özverinin
de¤eri takdir edilmezse, b›rak›n
örneklerinin olmas›n›, bir süre sonra
yokolur. Siz de tutun çocuklar›n elinden,
getirin konserlere, oyunlara, senfoni
çoksesli düflünce, ça¤dafl dünya müzi¤i
onlar› bekliyor!
Bu say›daki yaz›ma son vermeden önce
bir duyuru da yapmak isterim. Orkestra
sanatç›s› arkadafl›m Sevgili Hande Taban
ile birlikte, kendi arflivimizden karfl›l›ks›z
olarak tam onbir y›ld›r radyo programlar›
haz›rl›yoruz. Bugüne dek Bursa’n›n en
büyük yerel radyo kanallar›nda “Rapsodi,
Senfoni, Allegro” gibi oldukça be¤enilen
programlar yapt›k. Hatta “Sanat
Odas›”adl› bir televizyon program› da
yapt›k. Tüm amac›m›z, klasik müzi¤in tüm
di¤er türlerle ne kadar yak›n iliflkili
oldu¤unu gösterebilmekti. Halen 106.5
RadyoPark frekans›ndan her Perflembe
“Allegro” adl› program› haz›rlay›p
sunuyoruz. Ancak, Ocak ay›ndan bu
yana, Bursa ad›na da sevindirici bir
at›l›mda bulundu¤umuzu düflünüyorum.
Zira art›k 91.1 frekans›ndan yay›n yapan
ülkemizin bir “okul” olan radyosu TRT3’te
“KARMA” adl› program› haz›rlay›p
sunuyoruz. Film müziklerinden
müzikallere, klasikten jazz’a, rock’tan new
age’a uzanan genifl bir yelpazesi var
program›n. Farkl› türlerin ortak noktalar›n›
buluflturdu¤umuz ve her Pazar saat
15.00’te TRT Radyo 3’te yay›nlanan bu
programa dair düflüncelerinizi
[email protected] adresine bekliyoruz.
(Tam 12 y›ld›r Radyo-TV programlar›m›z›
gece gündüz demeden birlikte çal›flarak
haz›rlad›¤›m, orkestram›z›n 10.y›l kitab›n›
ortakl›¤› sayesinde haz›rlad›¤›m,
orkestram›z›n de¤erli Viyola sanatç›s›,
Prusa Yayl› Çalg›lar Dörtlümüzün viyola
sanatç›s› ve kurucular›ndan sevgili Hande
Taban, 17 fiubat 2011 tarihi itibariyle
‹zmir Devlet Senfoni Orkestras›’na atand›.
Her ne kadar özverili görev arkadafl›m›
baflka bir orkestraya gönderdi¤ime
üzülsem de, kendisinin yeni yaflam›nda
daha büyük ifller yapaca¤›na ve daha
mutlu olaca¤›na olan inanc›m sonsuz.
Kendisine “yolun aç›k olsun” derken,
Bursa’da y›llard›r birlikte yapt›¤›m›z pek
çok güzel iflin yan›nda, ve flehrimizin bir
de¤eri olan “Allegro” ve “Karma” adl›
programlar›n haz›rlan›p sunulmas›nda
beni yaln›z b›rakmayaca¤› için flimdiden
teflekkür ediyorum.
‹yi ki vars›n “Ortak” …)
Bir sonraki say›da buluflmak üzere,
iyi müziklerle kal›n!
127 Bak›fl 116
BBDSO 2011 SEZONU
PER‹YOD‹K KONSER PROGRAMI
24-25 MART 2011
GENÇ KUfiAK SOL‹STLER‹
BURSA BÜYÜKfiEH‹R BELED‹YES‹
H‹MAYELER‹ ‹LE
YER: MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE
KÜLTÜR MERKEZ‹ (Osmangazi Salonu)
SAAT: 20.00
fiEF: ENDER SAKPINAR
SOL‹ST: LEJLA JUS‹C
"Soprano"
PROGRAM:
Anadolu ve Balkan Ezgileri
YER:FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹
SAAT: 20.00
fiEF: Stanislav USHEV
SOL‹STLER:
ARSLAN BÜYÜKKAYA " Keman"
DO⁄Ufi ERG‹N "Viyolonsel"
HANDE KÜDEN " Keman"
EVREN B‹LGENO⁄LU "Viyola"
GÜLÜMSER G‹ZEM AYTÜRE "Keman"
‹D‹L ONARAN "Viyolonsel"
PROGRAM:
1- Keman Konçertosu "Re Majör"
Beste: Johannes BRAHMS
2- Viyolonsel Konçertosu "Si Majör"
Beste: Luigi BOCCHER‹N‹
3- Keman Konçertosu
Beste: Jean S‹BEL‹US
4- Çigan
Stanislav USHEV
Beste: Mourice
RAVEL
5- Viyola Konçertosu
Beste: Necil Kaz›m
AKSES
6- Viyolonsel
Konçertosu
Beste: Edward LALO
Lejla JUS‹C
………….........................
10 MART 2011
DÜNYA KADINLAR GÜNÜ
KONSER‹
YER : MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE
KÜLTÜR MERKEZ‹ (Orhangazi salonu)
SAAT: 20.00
fiEF: MEHPARE KARAMENDERES
SOL‹STLER: BAYRAM KARAMENDERES
"Piyano"
1- Piyano Konçertosu No:1
Beste: Peter ‹lyiç ÇAYKOVSK‹
PROGRAM: 2- Orkestra Süiti"No:3"
Beste: Peter ‹lyiç ÇAYKOVSK‹”
Mehpare
KARAMENDERES
Bayram
KARAMENDERES
Arslan BÜYÜKKAYA
Evren B‹LGENO⁄LU
………….........................
17 MART 2011
17 MART ÇANAKKALE
fiEH‹TLER‹N‹ ANMA KONSER‹
YER : FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹
SAAT: 20:00
fiEF: ‹NC‹ ÖZD‹L
SOL‹ST: TUNCER TARCAN"BAS-BAR‹TON"
PROGRAM: TURGAY ERDENER
"YEMEN TÜRKÜSÜ
CEM ‹D‹Z "‹ZM‹R'‹N KAVAKLARI,
EFELER‹N EFES‹, ÇÖKERTME, ÇANAKKALE
TÜRKÜSÜ"
ONUR ÖZMEN "AYDINLIK YEN‹DEN,
ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ "ORKESTRA ‹Ç‹N
VARYASYON"
128 Bak›fl 116
………….................................................................................................………….................……
03 MART 2011
BOSNA HERSEK HAFTASI
31 MART 2011
YER: FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹
SAAT: 20.00
fiEF: ÖMER YÖNDEM
SOL‹STLER:
GÜLGÜN SARISÖZEN "Viyolonsel"
PROGRAM:
1- Viyolonsel Konçertosu "Re Majör"
Beste: Joseph Haydn 2- Senfoni No:9
Beste: Antonin Dvorak
Ömer YÖNDEM
Gülgün SARISÖZEN
………….........................
07 N‹SAN 2011
YER: FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹
SAAT: 20.00
fiEF: ENDER SAKPINAR
SOL‹STLER:
TATIANA MASURENKO "Viyola"
1- Viyola Konçertosu
Beste: Bela Bartok
2- Enigma Varyasyonlar
Beste: Edward Elgar
Ender SAKPINAR
Tatiana MASURENKO
………….........................
14 N‹SAN 2011
Hande KÜDEN
Do¤ufl ERG‹N
G. Gizem AYTÜRE
‹dil ONARAN
YER: FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹
SAAT: 20.00
fiEF: YOSHIANO OSAWA
SOL‹ST: HWANG SEUNG -SOON "Piyano"
PROGRAM:
1- Piyano Konçertosu No:1
Beste:
Frédéric François Chopin
2- Senfoni No:4
Beste:
Peter Ilyiç Çaykovski
BBDSO
Program
Ahmet TAV‹LO⁄LU
………….................................................................................................………….................……
Hwang SEUNG
………….................................................................................................………….................……
Yoshiano OSAWA
Gökhan AYPULUS
…………......................... …………......................... ………….........................
21 N‹SAN 2011
ULUSAL EGEMENL‹K VE ÇOCUK
BAYRAMI KONSER‹
YER: MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE
KÜLTÜR MERKEZ‹ (Orhangazi salonu)
SAAT: 20.00
fiEF: ORHUN ORHON
SOL‹ST: MÜJDAT GEZEN
Orhun ORHON
Müjdat GEZEN
………….........................
28 N‹SAN 2011
BAHAR KONSER‹
YER:MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE
KÜLTÜR MERKEZ‹ (Orhangazi salonu)
SAAT: 20.00
fiEF: AHMET TAV‹LO⁄LU
SOL‹STLER:
AYDIN KAHYA "Tenor"
S‹BEL GÜRSOY
TOLGA TAV‹fi "Piyano"
ANIL EDEBALE
"Kontrabas"
ERHAN SEÇK‹N "Davul"
TOLGA B‹LG‹N
"Trompet"
SERKAN ALTINOK
"Saksafon"
PROGRAM:
Pop ve jazz
klasiklerinden
seçmeler
Sibel GÜRSOY
05 MAYIS 2011
NEC‹L KAZIM AKSES'‹ ANMA
KONSER‹
YER: FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹
SAAT: 20.00
fiEF: ‹NC‹ ÖZD‹L
SOL‹ST: AYHAN UfiTUK "Tenor"
PROGRAM:
1- Bir Divandan Gazel
Beste: Necil Kaz›m Akses
2- Ballade
Beste: Necil Kaz›m Akses
‹nci ÖZD‹L
19 MAYIS 2011
GENÇL‹K VE SPOR BAYRAMI
KONSER‹
YER: MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE
KÜLTÜR MERKEZ‹ (Orhangazi salonu)
SAAT: 20:00
fiEF: KIVANÇ TEPE
SOL‹ST: OSMAN MUSAO⁄LU "Tenor"
PROGRAM:
1- Bu Vatan Bizim
Beste : K›vanç TEPE
2- Atatürk'e Övgü
Beste : Kiril LAMBOV
Kıvanç TEPE
Ayhan UfiTUK
………….........................
12 MAYIS 2011
YER: MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE
KÜLTÜR MERKEZ‹ (Orhangazi salonu)
SAAT: 20:00
fiEF: EMIL TABAKOV
SOL‹ST:
GÖKHAN AYBULUS
"Piyano"
PROGRAM
1- Piyano Konçertosu
No:3
Beste :
Sergey Rahmaninov
2- Romeo ve Juliet
"2.Süit"
Emil TABAKOV
Beste: Sergey Prokofiev
Osman MUSAO⁄LU
………….........................
26 MAYIS 2011
Kapan›fl Konseri
YER: Uluda¤ Üniversitesi Konser Salonu
SAAT: 20:00
fiEF: SUNAY MURATOV
PROGRAM:
Leroy Anderson ”Blue Tango”
Buglers Holiday
Rimsky KORSAKOV
”‹spanyol Kapriçyosu”
My Way
Johann Strauss
”Pizzicato Polca”
Starwars
Tango for Band
Blues Brothers
We Are The Champions Sunay MURATOV
129 Bak›fl 116
Yeni Üyeler
Dört yeni üye BUS‹AD’a kat›ld›. Bu kat›l›m ile ailemiz biraz daha büyüdü ve güçlendi.
Yeni üyelerimize hofl geldiniz diyoruz.
Nefle YILDIRIM
1959 da Bursa’da do¤du. 1982 y›l›nda Uluda¤ Üniversitesi ‹ktisadi ve ‹dari Bilimler Fakültesi ‹flletme Bölümünden
mezun oldu. 1982-1985 y›llar› aras›nda özel bir kurumda ‹hracat Müdürü olarak çal›flan Y›ld›r›m, Bursa’n›n ilk
kad›n gümrük müflaviri olarak kendi iflini kurdu. Halen, kurucusu oldu¤u CNC Gümrük Müflavirli¤i Ltd. fiti.’nde
fiirket Müdürü olarak ifl yaflam›na devam eden Y›ld›r›m, Lions Kulüp üyesi ve Genel Yönetmen Birinci Yard›mc›s›
olup iki çocuk annesidir.
Mustafa EK‹NC‹
1959 y›l›nda Bursa’da do¤du. 1980 y›l›nda ‹stanbul Yüksek Teknik Ö¤retmen Okulu’nun Elektronik Ö¤retmenli¤i
Bölümünden mezun oldu. Bir y›l ö¤retmenlik yapan Ekinci 1982-2001 y›llar› aras›nda Nergis Tekstil A.fi.’de de¤iflik
kademelerde çal›flt›. Mutafa Ekinci, 1999 y›l›nda flah›s firmas› olarak kurdu¤u firmas›n› 2001 y›l›nda Limitet fiirket
haline getirdi. Halen, kurucusu oldu¤u Ekin Pano’nun Genel Müdürü’dür.
Serdar TAHTAKIRAN
1971 y›l›nda Bursa’da do¤du. ‹lk-orta ve lise e¤itimini Bursa’da tamamlayan Tahtak›ran, ‹stanbul Üniversitesi
Hukuk Fakültesi’ni bitirdi ve daha sonra Uluda¤ Üniversitesi’nde Mali Hukuk alan›nda Yüksek Lisans yapt›. 2009
y›l›nda ‹stanbul Üniversitesi’nden Hukuk Doktoras› da alan Tahtak›ran, 1994 y›l›ndan beri Bursa’da avukatl›k
yapmakta. Serdar Tahtak›ran halen, Tahtak›ran Patent Ltd.fiti’nin ve Tahtak›ran Metal Ltd. fiti’nin kurucusu ve
orta¤›d›r.
Ayvaz fiENOL
1968 y›l›nda Bulgaristan’›n K›rcaili ilinde do¤du. 1977 y›l›nda Türkiye’ye göç eden fienol, ilk-orta-lise ve üniversite
e¤itimini Bursa’da tamamlad›. Uluda¤ Üniversitesi Elektronik Mühendisli¤i Bölümünden mezun olan fienol, ifl
hayat›na Aroma’da bafllad›. 1998 y›l›nda Stok Endüstriyel Tasar›m Dan›flmanl›k Ticaret Ltd. fiti.’ni kuran fienol,
Anonim fiirket statüsünde faaliyetlerini sürdüren firmas›n›n Yönetim Kurulu Baflkan›d›r. Ayvaz fienol, evli ve iki
çocuk babas›d›r.
131 Bak›fl 116
Kaybettiklerimiz
RAHMETLE ANIYORUZ
2010 yılında yitirdi¤imiz
de¤erli üyelerimiz
ÖZHAN CANAYDIN ve TALAT D‹N‹Z’i
rahmetle anıyoruz.
132 Bak›fl 116

Benzer belgeler