BUSİAD
Transkript
BUSİAD
Ekim/ Kasım/ Aralık 2010 116 Kuflaklar BUS‹AD’da bulufltu Bursa 4 üniversiteyi kaldırır Emniyet Müdürü Halil Yılmaz: Kalite yolculu¤una baflladık “Made in Turkey” moda oldu, tekstil flahlan›yor ‹fl dünyas› TÜRKONFED zirvesi için Diyarbak›r’da topland› Ekim/ Kasım/ Aralık Say›:116 Mehmet Arif Özer (Baflkan) Oya Yöney (Baflkan Yard›mc›s›) Ali Ceylan (Baflkan Yard›mc›s›) Bülent Parlam›fl (Baflkan Yard›mc›s›) Tu¤rul Dirimtekin (Sayman) Ahmet Altekin (Üye) Ayhan Ispalar (Üye) Ayflegül Donat (Üye) Erol K›l›ç (Üye) Fehmi Osanmaz (Üye) ‹hsan Karademirler (Üye) Mehmet Ali Yormazo¤lu (Üye) Mürsel Öztürk (Üye) 23 16 BRÜKSEL’DEN MAKALE Bahadır Kalea¤ası 18 SÖYLEfi‹ N. Coflkun ‹rfan 23 PANEL Bursa 4 üniversiteyi kaldırır 26 SÖYLEfi‹ Ahmet Eker 30 MAKALE fierif Arı 05 BAfiKAN’IN MEKTUBU M. Arif Özer 07 BAfiKAN YARDIMCISINDAN Oya Yöney 09 BAfiKAN YARDIMCISINDAN Prof. Dr. Ali Ceylan 10 BAfiKAN YARDIMCISINDAN Bülent Parlam›fl 56 13 MAKALE Ahmet Kurtcebe Alptemoçin 14 Kuflaklar BUS‹AD’da bulufltu Mehmet Arif Özer Oya Yöney Prof. Dr. Ali Ceylan Ayflegül Donat ‹hsan Karademirler Mürsel Öztürk Dr. Murat Kuter 35 M‹ZAH 36 MAKALE Ahmet Altekin 38 ÇEK‹RGE TOPLANTILARI Emniyet Müdürü Halil Yılmaz: Kalite yolculu¤una baflladık 41 MAKALE Tu¤rul Dirimtekin 42 SÖYLEfi‹ fiükrü Erdem Kapak 12. Desen yar›flmas› birincisi Mustafa Erkek’in “ROMA” adlı eseri 38 Barıflçı Ajans ve Rota Ofset Barıflçı Network kurulufllarıdır. 56 47 MAKALE Erol Kılıç 47 - BUS‹AD Evi’nde makine zirvesi - “Made in Turkey” moda oldu, tekstil flahlan›yor 54 Baylan: Mikro reformlarla yatırım iklimi oluflturulmalıdır 56 ‹fl dünyas› TÜRKONFED zirvesi için Diyarbak›r’da topland› 58 58 III. Rekabet ve Teknoloji Sempozyumu 60 MAKALE Lami Ya¤cılarlıo¤lu 63 MAKALE Emin Direkçi 64 9. Kalite ve Baflar› Sempozyumu’nda geri say›m bafllad› 66 Türev piyasalar, kur, faiz ve korunma yöntemleri 66 68 - Tekstilde üniversite - sanayi iflbirli¤i - “Sanata ve sanatçıya sahip çıkmak görevimiz” 69 Baflkan Özer’den, mühendis adaylar›na konferans 70 Yeflilova: Rekabet gücümüz mutlaka korunmal› 72 - Kurucu Baflkan›m›z Do¤an Ersöz’ü and›k - E¤itime BUS‹AD katk›s› 74 Microsoft-BUS‹AD iflbirli¤i 75 81 MAKALE Ahmet Özenalp 82 Trafi¤in çözümü toplu ulafl›mda 60 MAKALE Cem Süren 86 ÜYELERDEN HABERLER 124 FOTO⁄RAF Utku Kaynar 126 MÜZ‹K Burç Balcı 75 BUS‹AD Yönetimi üyelerinin yan›nda 76 Yenileflim sürecinde araflt›rma kurumlar› ve KOB‹’ler aras›nda bilgi aktar›m› 78 Karbon emisyonu yönetiminde tehdit ve f›rsatlar 80 - Ticaret ve etik - Özürlü istihdam›, düflünce kulübünde tart›fl›ld› 78 74 128 BBDSO 2011 konser programı 131 YEN‹ ÜYELER 132 KAYBETT‹KLER‹M‹Z Baflkan’›n Mektubu Mehmet Arif Özer Yönetim Kurulu Baflkan› rizden sonra dünya ekonomilerinin toparlanma süreci gecikmektedir. Buna karfl›l›k; 2010 y›l›nda Türkiye’de güven ortam› h›zl› bir flekilde toparlanm›fl ve y›lsonu itibariyle y›ll›k ortalama % 8 civar›nda büyümüfltür. (Bu yaz›y› haz›rlarken 4.çeyrek büyüme rakamlar› aç›klanmam›flt›.) K Bankalar kredi hacimlerini geniflletmifl, dövizin düflüklü¤ü de ithalatta cazibe yaratarak iç tüketimi beklenenin üzerinde art›rm›flt›r. Tüketim mallar›n›n yan›nda ara mallar› ithalat› da artm›fl, ihracat 113 milyar 900 milyon Dolar olurken; ithalat 185 milyar 500 milyon olmufl, 71 milyar Dolar civar›nda çok ciddi bir d›fl ticaret a盤› oluflmufltur. Bu rakamlar›n ›fl›¤›nda cari aç›k da 48 milyar 500 milyon Dolar olmufltur. Maalesef Türkiye’ye son 2 y›ld›r kal›c› yabanc› sermaye çok az girmeye bafllad›. Di¤er taraftan ülkemizde tasarruf oran› çok düflük (GSMH’n›n %13 ü civar›nda) bu nedenle cari a盤›n finansman› k›sa vadeli yabanc› kaynaklarla olacak… Hepimizin bildi¤i gibi s›cak para dedi¤imiz k›sa vadeli döviz girifllerinin hem risk oran› yüksek, hem de maliyeti. Merkez Bankas›’n›n yüksek faiz, düflük kur politikas›; enflasyonu frenlemede önemli bir araç olarak kullan›lm›flt›r. 2010 y›l› enflasyonu ortalama da %6.40 olarak hedef yakalanm›flt›r. 2011 y›l›na temkinli bir iyimserlik içerisinde girdik. ‹thalata dayal› afl›r› iç tüketimin yaratt›¤› tehlikeyi y›lsonuna do¤ru, geç de olsa gören Merkez Bankas›’n›n aktif rol oynayarak; hem politika faiz oranlar›nda düflüfl, hem de bankalar›n zorunlu karfl›l›k enstrümanlar›n› kullanarak ald›¤› önlemler etkisini göstermeye bafllam›flt›r. Bir taraftan dünya ekonomisinde belirsizlikler devam ederken, di¤er yandan baz› bask›c› Kuzey Afrika ve Arap ülkelerindeki halk hareketleri gittikçe yayg›nlaflmakta, özellikle petrol fiyatlar›ndaki yükselme enflasyon ve cari aç›k riskini art›rmaktad›r... Dövizde yükselifl olurken; iç talepte de daralma bafllam›flt›r. Bu durum ihracata olumlu etki yaparken, ithalat› da olumsuz etkileyecektir. Fakat sadece para politikalar› ile ekonomiyi iyilefltirmemiz mümkün de¤ildir. Ayr›ca, seçim sath-› mailine girdik. Ama hükümetin bütçe disiplininden vazgeçip, seçim ekonomisi uygulama yanl›fll›¤›na düflece¤ine inanm›yoruz… ‹flsizlik oranlar› 2009 y›l›na oranla hafif düflse de 2010 y›l› ortalamas› olan % 11,9 çok ciddi bir orand›r. Özellikle genç nüfusumuz dikkate al›nd›¤›nda… Yap›lmas› gereken; Türk ekonomisinin rekabet gücünün art›r›lmas›, ortaya konan Sanayi Strateji Belgesi’nin alt›n›n doldurularak yap›sal reformlar›n yap›lmas›d›r. Yat›r›m iklimi iyilefltirilmeden; fabrika kuran, istihdam yaratan, ihracat yapan kal›c› yabanc› sermayeyi çekmek kolay de¤ildir. 05 Bak›fl 116 Baflkan Yard›mc›s›ndan Oya Yöney Baflkan Yard›mc›s› H er yeni y›l ile birlikte beklentiler dile getiriyor, tahminler yap›yoruz. Büyüme oran› aç›s›ndan bakt›¤›m›zda % 9’a yaklaflan büyüme ile tahminleri yan›ltan, beklentileri neredeyse aflan bir y›l› geride b›rakt›k. 2011 bafl›nda da büyüme, bütçe a盤›, cari aç›k ve kur tahminleri yap›ld›. Tahminlere göre; Türkiye daha düflük bir büyüme ile ama istikrar içinde bir y›l geçirecek gözüküyor. Yine de, istikrarl› bir y›l beklentisi, büyüme tahminlerini 2011’de de aflabilece¤imizin en önemli dayana¤› kanaatimce. Yüzde 11’ler seviyesindeki iflsizlik oran› ise hala sosyal bir yaram›z olarak gündemde. Bu oran›n geliflmifllik düzeyimizle orant›l› bir düflüfl göstermesi 2011 için en büyük öncelli¤imiz olmal›. Sadece büyüme ve iflsizlik de¤il, ekonomik ve toplumsal pek çok alanda beklentilerin ötesinde performans gösterebilmemiz için gerekli olan stratejik dönüflüm, yeni y›l ile birlikte gündeme geldi. Aç›klanan Sanayi Stratejisi Belgesi, küresel krizin yol açt›¤› belirsizlik ortam›ndan sonra yap›sal dönüflüm üzerinde do¤ru bir yol haritas› çiziyor. Stratejide; Türk sanayisinin rekabet edebilirli¤inin ve verimlili¤inin yükseltilerek, dünya ihracat›ndan daha fazla pay alan, a¤›rl›kl› olarak yüksek katma de¤erli ve ileri teknolojili ürünlerin üretildi¤i, nitelikli iflgücüne sahip ve ayn› zamanda çevreye ve topluma duyarl› bir sanayi yap›s›na dönüflümü amaçlan›yor. Bu dönüflüm için; tüm özel sektörün verimlili¤i önündeki engellerin kald›r›lmas› hedeflenirken; yat›r›m ve ifl ortam›, uluslararas› ticaret ve yat›r›m, beceri ve insan kayna¤›, KOB‹’lerin finansmana eriflimi, firmalar›n teknolojik geliflimi, altyap› sektörleri ve girdi maliyetleri, çevre ve bölgesel kalk›nma alan›nda 8 ana yatay sanayi politikas›n›n hayata geçirilmesi bekleniyor. Ayn› zamanda sektörler özelinde rekabet gücünü k›s›tlayan engellere yönelik politikalar da öne ç›k›yor. Mahkemeleri Usulünün ç›kmas› oldu. Yap›lan de¤iflikliklerle saydaml›¤›n artaca¤›, haks›z rekabetin önlenece¤i, kay›t d›fl›n›n azalaca¤› ve yat›r›m ortam›n›n dünya standartlar›nda oluflaca¤› beklenebilir. Geliflmekte olan ülkeler içinde Türkiye’nin konumunu farkl›laflt›rarak yükseltmek için uygun ortam ve koflullar mevcut. Seçim atmosferinin her geçen gün daha fazla hissedildi¤i günümüzde, bahsetti¤imiz politikalar› toplumsal uzlaflma ve kollektif irade ile hayata geçirmek, Türkiye'nin dünya liginde yükselmesini ve kal›c› büyüme rotas›na oturmas›n› sa¤layacakt›r. Küresel krizden ç›k›fl sürecinde, Türkiye ekonomisi; büyüme h›z› ve güçlü bankac›l›k sistemimiz aç›s›ndan yüksek performans sergiliyor, kamu maliyesi aç›s›ndan Avrupa ülkelerine göre nispeten olumlu. Gittikçe büyüyen cari a盤›m›z ise temel k›r›lganl›¤›m›z. 2011-14 sanayi stratejisi ve eylem plan› ile hedeflenen yüksek teknolojili üretim, Türkiye’nin cari aç›k sorununu orta ve uzun vadede gidererek, büyümemizin sürdürülebilirli¤ini sa¤layacakt›r. K›r›lganl›klar›m›z›n, yap›sal zaaflar›m›z›n giderilmesi aç›s›ndan bir olumlu geliflme de uzun bir süredir bekledi¤imiz Türk Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu Yasas› ve Hukuk 07 Bak›fl 116 Baflkan Yard›mc›s›ndan Prof. Dr. Ali Ceylan Baflkan Yard›mc›s› Otomasyona yatırım zamanı az› giriflimciler veya yöneticiler, uygulaman›n içerisinde olduklar› için, orman›n tamam›n› göremeyebilir. Bu nedenle, içinde bulundu¤umuz dönem itibariyle, giriflimci veya yöneticileri, iki konuda ayd›nlatmak istiyorum. B menkul k›ymet borsalar›nda ifllem görüyor. Halka aç›k olduklar› için spor klüplerinin yönetimleri istikrara kavufluyor. Halka aç›k spor klüpleri, ligin üst s›ralar›nda yer al›yor. Halka aç›k flirketlerin muhasebeleri düzenli olarak tutuluyor. Konulardan birisi, halka aç›lmayla ilgilidir. Türkiye’de spor klüplerinin halka aç›lmalar›n› destekliyorum. Böylece, klüplerin kurumsallaflma süreçleri h›zlan›r. Ancak, klüplerin, halka aç›lma süreci kadar, halka aç›ld›ktan sonraki süreci de çok iyi yönetmeleri gerekti¤ini düflünüyorum. Çünkü bu süreç, iyi yönetilmezse, Bursal› flirketlerin halka aç›lmalar› da çok ileri bir tarihe ertelenebilir. Bir kaç ay önce, SPK taraf›ndan, Bursa’da halka aç›lma ile ilgili bir toplant› düzenlenmiflti. Bu toplant›dan çok ümitliydim. Çünkü birçok konuda oldu¤u gibi, Bursa’l› flirketlerin, halka aç›lma konusunda da Türkiye’ye öncülük yapaca¤›n› düflünüyordum. Ancak, yapt›¤›m araflt›rmalar yan›ld›¤›m› gösteriyor. Bursa’da halka aç›lma konusunda hiçbir ilerleme yok. Oysa giriflimcilerin halka aç›lma zamanlar›n›n geldi¤ini düflünüyorum. Çünkü gelece¤in küresel flirketleri, ancak, halka aç›lma ile ortaya ç›kacakt›r. ‹flin ilginç yan›, geçenlerde gazetelerde çok hofluma giden bir haber okudum. Bursaspor Baflkan›, Bursaspor’un halka aç›lmas›ndan söz ediyordu. Çok sevindim. Bilindi¤i gibi, Türkiye’de ve Dünya’da baz› spor klüpleri halka aç›k faaliyet gösteriyor. Bu klüplerin hisse senetleri Sonuç olarak, Bursaspor’un halka aç›lmas› kötü bir örnek oluflturursa, Bursa’daki halka aç›k flirket say›s› bir elin parmaklar›n› geçemez. Üzerinde durmak istedi¤im bir di¤er konu, otomasyonla ilgilidir. Küresel krizden sonra, Türkiye’de yeniden yat›r›m zaman›n›n geldi¤ini düflünüyorum. Yap›lacak olan yat›r›mlar, komple yeni veya büyük yat›r›mlar olmayabilir. Ancak, flirketlerimizin otomasyon veya modernizasyon konusunda yat›r›m yapmalar› için zaman›n geldi¤ini düflünüyorum. yapmayan giriflimcilerin, rekabet güçlerini artt›rmalar› mümkün de¤ildir. Bilindi¤i gibi, Türkiye,2023 y›l›nda 500 milyar Dolar ihracat› hedeflemifltir. Ancak, bu hedefe, katma de¤ersiz ürünlerle ulaflmak mümkün de¤ildir. Bunun için, flirketlerimizin yenilikçilik kapsam›nda ileri teknoloji içeren otomasyon yat›r›mlar›na yönelmeleri gerekti¤ini düflünüyorum. Öte yandan, otomasyon konusunda yap›lacak olan yat›r›mlar, hükümetimiz taraf›ndan da teflvik edilmektedir. Bu nedenle, otomasyon konusunda yap›lacak olan yat›r›mlar için, zaman›n çok uygun oldu¤unu düflünüyorum. E¤er, Türkiye, 2023 y›l›nda, ihracat hedefine ulaflacaksa, Bursa’n›n ihracat› 75 milyar dolar olmal›d›r. Bu hedefe ulaflman›n yolu, otomasyon konusunda yap›lacak olan yat›r›mlardan geçmektedir. Sonuç olarak, giriflimcileri ve yöneticileri, halka aç›lma ve otomasyonla ilgili olarak, zaman›n geldi¤i konusunda uyarmak istedim. ‹çinde bulundu¤umuz dönem itibariyle, otomasyona yat›r›m 09 Bak›fl 116 Bülent Parlamıfl Baflkan Yard›mc›s› Krizlerin ardından ncelikle yaflad›¤›m›z global krizin ard›ndan, genel foto¤raf› görmek anlam›nda Avrupa ekonomisinin son durumuna bir göz atmak istiyorum; Malum en fazla ihracat yapt›¤›m›z pazar Avrupa oldu¤undan bu bölge bizim için çok önemli. Fakat maalesef, Avrupa her aç›dan çok kar›fl›k. Birlik deseniz çat›rd›yor, siyaseten birlik ülkeleri aras›nda bir mutabakat sa¤lanam›yor. Ö Ekonomik büyüme çok düflük, enflasyon artma e¤iliminde. Hele bu Ortado¤u krizinden sonra, enflasyon daha da ciddi bir sorun olarak karfl›lar›na ç›kacak. Zincirin gücünü, zay›f halkan›n gücü belirledi¤inden, özellikle, Yunanistan, ‹spanya, Portekiz gibi s›k›nt›l› ülkelere yönelik kal›c› ve inand›r›c› bir çözümün ortaya konamam›fl olmas›, Almanya hariç, Avrupa'n›n borç sorunu olmayan ülkelerini de olumsuz etkiliyor. Günlük müdahalelerle Avrupa Merkez Bankas› Euro Bölgesi'nde olas› bir karmaflay› önleme peflinde. Avrupa'n›n büyük ülkeleri ise bir uzlaflmaya varamad›klar›ndan zaman kazanmaya çal›fl›yorlar. Alman Merkez Bankas› Baflkan›'n›n görev süresi bitmeden ayr›lma karar› Avrupa'da kal›c› çözümün kolay olmad›¤›n› ve zaman alaca¤›n› gösteriyor. Ayr›ca, Avrupa Merkez Bankas›'n›n Euro Bölgesi için gelifltirdi¤i modele 10 Bak›fl 116 dayal› olarak, 3 ayl›k tahminler ›fl›¤›nda haz›rlad›¤› rapora göre; 2011 için de, Avrupa Ekonomisi umut vaat etmiyor. Avrupa Euro Bölgesi ekonomisinde, 2011 y›l›nda gayri safi milli has›la art›fl› % 1,4 seviyesinde kalarak ekonomisinde yavafllama görülecek. Avrupa’ya k›saca bir göz gezdirdikten sonra, Ortado¤u co¤rafyas›nda yaflananlar›n Türkiye ekonomisi için olumlu ve olumsuz yans›malar› neler olabilir diye düflünmeden edemiyorum; Hepimizin çok iyi bildi¤i gibi, Dünyada petrolün bulundu¤u co¤rafyalar daima gerilime aç›k olmufllard›r. Bu bilgiden yola ç›karsak; Kuzey Afrika ülkelerinde yaflananlar, Halk hareketi fleklinde, bir sosyal hareket fleklinde bafllam›fl olsa da, M›s›r ve Libya’n›n sahip oldu¤u yer alt› zenginlikleri düflünüldü¤ünde, bu kargaflan›n sadece bir demokrasi aray›fl› olarak kalmayaca¤› ak›llara geliyor. Dolay›s›yla, bu co¤rafyada yaflanan olaylar, baflta petrol fiyatlar›n› artt›r›rken, dünyada girdisi petrol olan tüm sektörlerde spekülatif hareketler beklemek gerekir, örne¤in nakliye giderleri artacak, petrokimya ürünleri zamlanacak, bunun neticesinde sadece bu co¤rafya ve komflular›nda de¤il global ekonomide enflasyonist bir tak›m hareketler beklemek sürpriz olmayacakt›r. Dolay›s›yla bizi de çok ciddi etkilemesi mümkündür. Bu süreçte, M›s›r’da, Libya’da yat›r›mlar› olan Türk flirketlerini s›k›nt›l› bir süreç bekleyebilir. Ki, Libya Ticaret Müflavirli¤imiz verilerine göre, Türk müteahhitlik firmalar› 2009-2010 y›llar› aras›nda Libya'da 7 milyar 627,2 milyon dolar tutar›nda 124 proje yap›m iflini ald›lar. M›s›r Büyükelçili¤imiz M›s›r’a yat›r›m yapan Türk flirketlerinin toplam yat›r›m miktar›n› 1,2 milyar dolar. ticaret hacmimizi de 1 milyar dolar›n üzerinde olarak bildiriyorlar. Her musibetin bir olumlu yan› olabilece¤i gibi, bu yaflananlar neticesinde tekstil ve haz›r giyim sektörü için de bir olumlu sonuç ç›kabilir, flöyle ki: Türkiye’nin son 6 y›ld›r, tekstilin özellikle emek yo¤un taraflar›ndan yani konfeksiyon ve haz›r giyim den uzaklaflmas›yla, lojistik ve ekonomik aç›dan bu ülkelere dünyan›n belli bafll› tekstil al›c›lar› ifl vermeye bafllam›flt›. Bu siparifller bize dönebilir. *** Bu arada bunca olumsuz geliflmeyle birlikte art›k komflu kap›s› yapt›¤›m›z Hindistan izlenimlerimi de aktarmak ve Uzakdo¤u pazar›n›n tehditleriyle birlikte f›rsat olarak da de¤erlendirilebilecek iflaretlerini paylaflmak istiyorum; Baflkan Yard›mc›s›ndan Tekstil sektörümüzün yaflamakta oldu¤u spesifik sorunlarla birlikte, de¤iflmekte olan yeni ekonomik düzen içerisinde, büyük bir tehdit oluflturan Uzakdo¤u ülkeleri; baflta, giderek büyüyen ve zenginleflen Çin’in ve Hindistan’›n, kendi üretti¤i ürünleri dünyaya pazarlamas›yla birlikte 1,5 milyara yaklaflan nüfuslar›yla, artan iç talebi karfl›lamakta zorland›klar› ortaya ç›km›flt›r. Ve bu iç talebin daha da artmas›yla birlikte bu ülkelerin, Türkiye gibi y›ld›z› parlayan ülkeler için dikkate de¤er bir Pazar olaca¤›na da hiç flüphe yoktur. 2015 y›l›na kadar, zenginleflen Uzakdo¤u ülkelerinin Türk tekstil sektörü için cazip pazarlar olaca¤›na inanc›m oldukça fazlad›r. 01-07 Aral›k tarihleri aras›nda, Hindistan Tekstil Bakanl›¤›n›n davetlisi olarak gerçeklefltirdi¤imiz Hindistan ziyaretinde de bu düflüncelerimi do¤rular nitelikte örneklerle karfl›laflt›k. 01 Aral›k tarihinde Hindistan hükümetinin pamuk ipli¤i ihracat›n› durdurdu¤unu aç›klad›¤› gün, biz Hindistan’a uçtuk ve bu seyahati önemli k›lan orada kat›laca¤›m›z fuardan çok bu durdurma karar›n› alan üst düzey devlet yetkilileriyle yapaca¤›m›z temaslard›. Ve bu temaslarda gördük ki; Öncelikle Hindistan, pamuk ipli¤i ihracat› sebebiyle, iç pazardaki iplik talebini karfl›layamamakta, dolay›s›yla iç piyasada artan iplik fiyatlar› sebebiyle, kumafl üreticilerinin Çin ile rekabet etmekte zorlanmas›. Bir di¤er ve en önemli sebep de; Hindistan pamuk ipli¤i üretiminin %75’ini baflta Çin olmak üzere, di¤er Pasifik Ülkelerinin sat›n almas› ve Hindistan’›n özellikle Çin’i hammaddesiz b›rakarak, bir ders vermek istemesi. Fakat Hindistan Tekstil Bakan›, yard›mc›s› ve müflavirleriyle ve Hindistan’›n önde gelen Tekstilci ifladamlar›yla yapt›¤›m›z ikili görüflmelerde, bu karar›n k›sa vadede global Tekstil piyasas›nda önemli bir hareketlenme yarataca¤›, fakat çok güçlü olan Hindistan tekstilcilerinin ve oluflturduklar› lobi sebebiyle Hindistan Hükümeti’nin bu karar› uzun uzad›ya sürdüremeyece¤i ve geri ad›m ataca¤›. Yani sözün özü, tekstil sektörümüzü bugüne kadar tehdit eden, Uzakdo¤u, baflta Hindistan ve Çin olmak üzere ki bunlar 3 milyara yaklaflan nüfuslar› ile inan›lmaz pazarlar, yak›n bir gelecekte, bize, f›rsat yaratacaklar diye düflünmekteyim gerek insana, gerek bilgi ve teknolojilere yat›r›mlar› zaman›nda yapmak kayd›yla. Sözün özü: “Gidece¤iniz yeri bilmiyorsan›z, vard›¤›n›z yerin önemi yoktur”. Peter F. Drucker En içten sayg› ve sevgilerimle… Bu sebeple geçmiflte oldu¤u gibi, bundan böyle de, Tekstil sektörüne umutla bakmaya devam edilmesi gerekti¤ini düflünmekteyim, ancak de¤iflen dünya konjonktüründe, tekstil sektöründeki h›zl› de¤iflimlere zaman geçirmeden ayak uydurman›n bir zorunluluk oldu¤unu unutmadan, 11 Bak›fl 116 Makale Ahmet Kurtcebe Alptemoçin Erkurt Holding Yönetim Kurulu Baflkanı De¤erli dostlar›m, eni bir y›la büyük umutlarla girdik. 2011 y›l›n›n ülkemize ve tüm dünyaya hay›rl› u¤urlu olmas›n›, bar›fl ve refah getirmesini diliyorum. 2011 y›l›nda, son iki y›l›n kriz yorgunlu¤unu atm›fl olmam›z›; yoksul say›m›z›n da iflsiz say›m›z›n da azalmas›n› umuyorum. Zira her ne kadar küresel krizden ucuz kurtuldu¤umuza yönelik yorumlar yap›l›yor olsa da, hem ciddi olarak fakirlefltik hem de iflsizlik sorunumuz katland›. Y De¤erli dostlar›m, 2001 krizinden önce iflsizlik oran› yüzde 8 dolay›nda seyrediyordu. Bu krizden sonra yüzde 10’lara yükselen iflsizlik oran›n› maalesef düflüremedik. Üstüne tüm dünyay› etkileyen küresel kriz geldi ve iflsizlik oran›m›z yüzde 14’lere yükseldi. Tüm iyileflmeye ra¤men iflsizlik oran› 2010 y›l›nda yüzde 12 oldu. Birçok ekonomi yazar› 2011 y›l›nda da bu oran›n de¤iflmeyece¤i görüflünde… ‹flsizli¤in art›fl›, ülkenin yoksul say›s›n› da art›rmakta. Türkiye ‹statistik Kurumu’nun verilerine göre 2008 y›l›nda yoksul say›s› 11.9 milyondu. 2009 y›l›nda ise 12,7’ye yükseldi. Yani ülkemizde neredeyse 13 milyon insan temel ihtiyaçlar›n› karfl›layam›yor ve açl›k tehlikesi yafl›yor. Bu iki veri Türkiye’nin üretime dayal› büyüme stratejisini ciddiyetle uygulamas› gerekti¤ini göstermektedir. De¤erli dostlar›m, Muhakkak ki büyük emek verilerek haz›rlanm›fl bu strateji belgesi 20112014 y›llar›na yönelik ciddi bir hedef ortaya koyuyor. Y›l›n ilk günlerinde böyle bir belgenin gündeme getirilmifl olmas›n› önemsiyor ve bu belgenin kalk›nma stratejisi ile birlikte gündeme getirilerek, k⤛t üzerinde kalmamas›n› diliyorum… Üretime dayal› büyüme stratejisi için olmazsa olmaz diye nitelenebilecek temel konu sanayidir. Bunun içinde de sanayi envanterinin ç›kart›lmas›, yani ülke varl›klar›n›n ortaya konulmas› ve buna göre sanayi stratejisi yap›lmas› gerekir. Bu da yetmez, sanayi stratejisi kalk›nma plan› ile birlikte yürütülmelidir. Sanayi ve Ticaret Bakanl›¤›, geçti¤imiz günlerde Strateji Belgesini aç›klad›. Çal›flman›n amac›, “Türk sanayinin rekabet edebilirli¤inin ve verimlili¤inin yükseltilmesi, ihracata dönük yüksek katma de¤erli ve ileri teknolojiye dayal› üretimin gerçeklefltirilmesi” ifadesiyle özetlendi. Orta ve yüksek teknolojili sektörlerin üretim ve ihracat içindeki pay›n›n art›r›lmas›, düflük teknolojili sektörlerde ise katma de¤eri yüksek ürünlere geçiflin sa¤lanmas› hedefleniyor. 13 Bak›fl 116 Kuflaklar BUS‹AD’da bulufltu Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i’nin geleneksel hale gelen Ebeveynler ve Çocuklar› toplant›s› Ekim 2010 tarihinde Almira Otel’de yap›ld›. oplant›n›n aç›l›fl›nda konuflan BUS‹AD Baflkan› Arif Özer, ifl dünyas›n›n ebeveyn ve çocuklar›n› bir araya getirerek iliflkileri kuvvetlendirmeye çal›flt›klar›n› söyledi. T Özer, bu toplant›lara 5 y›l önce bafllad›klar›n› hat›rlatarak, “Organizasyona kat›l›m her y›l art›yor. Bu çok güzel bir durum. Çocuklar›m›z, torunlar›m›z hepimiz için çok önemli. Sanayicilerin iflyerleri onlara kalacak. Arkadan yeni bir nesil geliyor. Bu jenerasyon bizleri gelece¤e tafl›yacak” dedi. Özer, çocuklar›na haz›r iflveren firmalar›n 14 Bak›fl 116 çok baflar›l› olamad›klar›na dikkati çekerek, çocuklara aile de¤erlerinin afl›lanmas› gerekti¤ini kaydetti. TEB Genel Müdür Yard›mc›s› Turgut Boz da, Türkiye'de iflletmeci olman›n zor oldu¤unu belirterek, flirketlerin gelece¤i için profesyonel kararlar›n önemli oldu¤unu söyledi. Türkiye'nin Bursa ile gurur duydu¤unu kaydeden Boz, aile flirketlerinde profesyonelli¤in önemine iflaret etti. ‹flletmecilerin çok büyük fedakârl›klarla firmalar›n› kurarak bir yere getirdi¤ini dile getiren Boz, flirketlerdeki aile fertlerinin profesyonel anlamda yetiflmesinin iflletmelerin ömrünü uzatt›¤›n› kaydetti. Boz, "Esas›nda bu noktadaki giriflimci flunu çok net olarak biliyor. Önünde iki tane seçenek var. Birisi, BUS‹AD’dan iflletmesini giriflimci olarak yetifltirece¤i çocuklar›na b›rakmak veya kurumsallaflma ad›na profesyonellere b›rakmak. Giriflimcilik çok önemli. Çocuklar›m›za e¤itim veriyoruz. Yurt d›fl›nda e¤itiyoruz. E¤er kurumsallaflma yolunu seçiyorsan›z, bu kadar fedakarl›klarla, zorluklarla büyüttü¤ünüz küçük veya orta boy iflletmenizi aile d›fl›nda birtak›m kiflilere b›rakmak zorunda kalabilirsiniz. Gerçekten bakt›¤›m›zda bu kadar eme¤in arkas›nda profesyonellik önemli bir unsur. ‹flletmemizin ayakta kalmas›n› istiyorsak bu kararlar› vermek zorunday›z" dedi. Özer, konuflman›n ard›ndan Boz'a plaket hediye etti. Program›n sonunda Prof. Dr. Acar Baltafl, 'De¤iflen dünyay› Türk kültürüyle yönetmek' konulu konferans verdi. 15 Bak›fl 116 Dr. Bahad›r Kalea¤as› TUS‹AD Uluslararası Koordinatörü ve AB Temsilcisi AB sürecinde kobiler ne yapmalı? on zamanlarda AB konusunda sertleflen siyasal üsluplar dikkat çekiyor. Müzakere süreçlerinde çeflitli mesaj dalgalanmalar› olabilir. Fakat Türkiye’nin AB sürecinden mevcut uluslararas› ortamda vazgeçmesi ulusal ç›karlar›m›z›n aleyhine olur. Zaten bu yönde bir resmi tutum da söz konusu de¤il. AB sürecinden kopan bir Türkiye kobiler için çok olumsuz etkiler yarat›r. Bu çerçevede siyasetçiler flu noktalarda tüm giriflimcilere ve de genelde kamuoyuna karfl› aç›k ve dürüst olmal›lar: S 1. AB Türkiye’nin en önemli ticaret, yat›r›m, sermaye, turist ve teknoloji orta¤›d›r. Son y›llarda geliflen dünya ekonominse paralel olarak Türkiye’nin de d›fl iliflkileri çeflitlendi. Bu son derece do¤al ve yararl› bir geliflme. Bizi AB gözünde güçlendiriyor. D›fl dünyan›n gözünde ise, AB ile üyelik sürecimiz Türkiye’nin çekim gücünü artt›r›yor. 2. Türk ekonomisinin tabi oldu¤u mevzuat ve politikalar›n karar oda¤› artan bir oranda AB’dir. Bu oran AB üyesi ülkeler için yüzde 80 civar›nda. Türk ekonomik yaflam› için de yüzde 50’yi geçti¤i tahmin edilmekte. Bunun nedeni gümrük birli¤i, mevzuat uyum süreci ve uluslararas› ekonomik gerçekler. 16 Bak›fl 116 3. Bu bir ulusal egemenlik ve demokratik meflruiyet sorunudur. AB politikalar› genelde toplumun yaflam standartlar›n› yukar› çeken ve kobileri dünya ölçe¤inde rekabet aç›s›ndan güçlendiren uygulamalar. Bu politikalar›n karar oda¤› Brüksel’deki Bakanlar Konseyi ve Avrupa Parlamentosu. fiirket stratejileri Üç kilit var: bilgi, yarat›c›l›k ve pazarlama. Birincisi Avrupa ve dünyay› iyi takip etmeyi, ikincisi teknolojik yenilikçili¤i, üçüncüsü ise imaj, marka ve iletiflim ça¤›na ayak uydurmay› gerekli k›l›yor. AB 2020 Stratejisi’nde önceliklerini aç›klad›: giriflimcilik, teknoloji, çevre ve e¤itim. Türkiye bu sistemde AB üyesi olarak yer almal›. AB üyeli¤inden vazgeçilse, geri plana at›lsa, ötelense veya tam üyelik d›fl›nda geçici bir statü fiilen kabul edilse dahi, bu sorun uzun bir süre de¤iflmeyecek. AB’nin küresel rekabet gücünün art›r›lmas› için özellikle yenilikçi ürün/hizmetler ve daha ileri dijital hizmetlere gereksinim duyuluyor. Bu kapsamda do¤a ile uyumlu “yeflil” ürün ve hizmetlerin yayg›nlaflmas›n›n AB’yi küresel rakiplerinden daha ayr›cal›kl› bir konuma tafl›yaca¤› öngörülüyor. Bu çerçevede kobilerin ne denli önemli oldu¤u çok iyi biliniyor. Çünkü Türkiye’nin ekonomik profili ve demokratik niteli¤i AB dayan›flma sistemine iflaret ediyor. 4. Çözüm h›zla AB üyeli¤i için bir tarih belirlemek ve bu yönde çal›flmakt›r. Zaman ve küresel geliflmeler Türkiye’nin lehine h›zla iflleyebilir. 5. Bunu yaparken, de¤iflen Dünya koflullar›nda AB’nin siyasal birli¤inin gevflemesi veya farkl› entegrasyon çemberlerinin ortaya ç›kmas› olas›l›¤› dikkate al›nmal›. Bu tür bir geliflme karfl›s›nda Türkiye için en güçlü konum, AB üyeli¤ine haz›r ve uluslararas› ekonomik aç›l›mlar› çok baflar›l› bir ülke olmakt›r. Kobilerin ifl ortamlar›n›n iyilefltirilmesi, bürokrasinin azalmas›, ifl piyasas› reformu ve en önemlisi finansmana erifliminin kolaylaflt›r›lmas› ana hedefler. Türk kobilerin de siyaset dünyas›ndan somut eylem talepleri bu yönde yo¤unlaflmal›. Gerekirse sokaklara dökülmeli, sivil toplumsal bask› artmal›. Ekonomimizin istikbali söz konusu. Di¤er bir stratejik konu Euro’nun gelece¤idir. Yunanistan’da yaflanan mali kriz sonras› spekülasyonlar Brüksel’den Makale do¤al. fiu anda 17 AB üye ülkesinin para birimi olan Euro, di¤er AB üyeleri için de cazibesini korumaya devam ediyor. Estonya 1 Ocak 2011 tarihinden itibaren gerekli koflullar› yerine getirerek Euro’ya geçti. Tabii ki AB ülkeleri önümüzdeki dönemde mali disiplin ve konsolidasyonun yan› s›ra üye ülkeler aras›nda ekonomik eflgüdüme önem vererek s›k›nt›lar›n tekrarlanmamas› için bir s›nav dönemine girdiler. Euro’nun siyasal olgunlaflmas› önemi bafllad› bu kriz sayesinde. Di¤er yandan Pekin, Tokyo veya Washington da Euro konusunda olumsuz senaryolar pek ra¤bet görmüyor. Türk flirketler Euro’ya eskiden oldu¤u kadar güvenmemeli fakat zaten bu ABD Dolar›, Türk Liras› veya Japon Yeni için de geçerli olan bir temkinlilik gere¤idir. Kobiler için f›rsatlar 2010 y›l›nda Türkiye’nin toplam ihracat›nda AB’nin pay› %46,2 düzeyinde. 2010 y›l›nda Türkiye’nin AB’ye ihracat›n›n %92,6’s›n› sanayi sektörleri gerçeklefltirdi: otomotiv ve yan sanayi, makine, tekstil, beyaz eflya, elektronik... Kobilerin bu ticarette pay› giderek art›yor. 2009 y›l›nda Türkiye’nin toplam ihracat›n›n yaklafl›k %60’›n› kobiler gerçeklefltirmiflti. Kobiler gerçek anlamda ekonomik büyüme ve istihdam motorular. AB’de bu alanda son at›l›m Küçük ‹flletmeler Yasas› (“Small Business Act”) oldu. Kobilerin kamu kaynaklar›ndan hem teknik bilgi anlam›nda hem de maddi olarak daha etkin yararlanmas›, finansmana eriflimin kolaylaflt›r›lmas›, ar-genin desteklenmesi ve yeni mevzuatlar gelifltirilmesi öngörülüyor. TÜS‹AD’›n da üyesi bulundu¤u Avrupa özel sektörünün en üst düzey temsil kuruluflu BUSINESSEUROPE da bu yasama sürecinde çok etkili oldu. pazarlar›nda etkili olaca¤› alanlar aras›nda hizmet sektörlerinin ayr› bir yeri var. Avrupa’da bu alanda bir gerileme var. Türkler giriflimci ve yarat›c› ruhla daha iyi rekabet edebiliyorlar. Tabii Türk kobilerin baflar›s› için ana formül de¤iflmiyor: destekleyici bir mevzuat ortam›, kay›t d›fl› ekonomi tuza¤›ndan kurtulmak, cesur bir finansmana eriflim kolayl›¤› sistemi, teknolojik yenilikçilik, insan sermayesi ve marka. Avrupa genelinde yenilikçilik, “yeflil” ekonomi ve dijital toplum projelerinin ön plana ç›kt›¤› bir dönem yaflan›yor. AB gelece¤in sektörlerine ve teknolojilerine yat›r›m yap›yor. Türkiye de AB’nin sadece bugününe de¤il, as›l gelece¤ine ayak uydurmal›. Bu bak›mdan dijital ve daha yeflil bir ekonomiye do¤ru giden yolda yarat›c› ve yenilikçi projeler Türkiye’deki kobiler için de önem kazan›yor. Bunun yan› s›ra, Avrupa Yat›r›m Bankas› (AYB) Türkiye’deki kobiler için proje finansman› sa¤l›yor. AYB bu kredileri yerel bankalar arac›l›¤›yla kobilere ulaflt›r›yor. Di¤er bir konu, Avrupa’da yeni f›rsatlar. Türk flirketlerin AB 17 Bak›fl 116 ‹rfan: Patentte s›n›fta kald›k BAKIfi’›n bu say›s›nda söylefli sayfalar›m›za, Bursa’n›n tan›nm›fl sanayici ve ifladamlar›ndan N. Coflkun ‹rfan’› konuk ettik. Hayat görüflünü “Tabiat› bozulmam›fl haliyle özlerim. Aile kutsal bir yap›d›r, ona gere¤i gibi davranmak prensibimdir” fleklinde özetleyen ‹rfan, söyleflimizde patent ve buluflun önemine dikkat çekti. BAKIfi: Özgeçmiflinizi k›saca anlat›r m›s›n›z? N. COfiKUN ‹RFAN:1952 y›l›nda Keles’te do¤dum. Bir ö¤retmen ailenin 3 erkek çocu¤undan biriyim. 1961 y›l›nda Bursa’ya geldik. Çünkü Arifiye’de okuma, ilerleme flans› yoktu. Hiç unutmam biz tabi küçü¤üz, a¤abeyim benden 2,5 yafl büyük. Babam “o¤lum” dedi; “benim imkân›m burada bu kadar, evimiz, bahçelerimiz var. E¤er siz okuyacaksan›z, ben yurdumdan flehre göç ederim sizin için. Okuyup baflar›l› olaca¤›z sözünü bana verirseniz buradan göçerim flehre.” Biz de o küçücük yaflta o sözü verdik babam›za. Küçük kardeflim de geldi. fiimdi difl hekimi, Bursa’da çal›fl›yor. A¤abeyim jeoteknik doktoru ‹ngiltere’de bir flirketin orta¤›. Ve okuduk hepimiz üniversiteleri bitirdik. Belli yerlere geldik. Ben Erkek Lisesini 1968 – 1969 döneminde okul birincisi olarak bitirdim. Ondan sonra da Makine Mühendisi olmay› çok istedim. Maalesef o dönem bir flans›zl›k oldu. Türkiye’de ‹stanbul Teknik Üniversitesi ve di¤er Teknik Üniversitelere o zamanlar tek tek s›navla giriliyordu. Matematik, fizik, kimya vs. derslerinden s›nava girilerek kazan›l›yordu. Yani her üniversite s›nav›n› kendi aç›yordu. Ama bizim dönemimizde ilk defa test usulüne geçildi. Biz tabi o test usulüne al›fl›k olmad›¤›m›z için ve o dönemlerde dershaneler, test kitaplar› falan olmad›¤› için çok arzulamama ra¤men ‹stanbul 18 Bak›fl 116 Teknik Üniversitesini kazanamad›m, giremedim. Puan›m yetmedi. Karadeniz Teknik Üniversitesinde Makine Fakültesi aç›ld› oraya girdim. Fakültenin ilk ö¤rencilerindenim. 1969 y›l›nda girdim, 1974 y›l›nda Makine Yüksek Mühendisi olarak oradan mezun oldum. Daha sonra Yedek Subayl›¤›m›z… ‹nflaat Bafl Mühendisi olarak, Uluda¤ Üniversitesinin kuruluflunda bulundum, o günlerde Bursa Üniversitesiydi san›yorum. 1976 y›l›nda tesisat grubu baflkan› oldum, 3 y›l çal›flt›m orda. 1979 y›l›nda serbest mühendislik firmas› kurdum, 1980 y›l›nda ‹NOKSAN A.fi. Kurucu Orta¤› olarak çal›flma hayat›na devam ettim. 1982 y›l›nda EV‹NOKS Firmas›n› (Otel servis ekipmanlar› ve mobilyas› üretimi), 1992 y›l›nda POL‹TET Mühendislik ve Taahhüt firmas›n›, 2002 y›l›nda POL‹TET ve V‹TEKS Tekstil firmalar›n› kurdum. Yöneticilikte daima matematiksel sonuçlara dikkat eden, realist, aç›k sözlü, samimi yaklafl›mlardan hofllanan biriyim. Hayat görüflümü “Tabiat› bozulmam›fl haliyle özlerim. Estetik ve sanatsal katk›lardan yoksun çözümler çabuk demode olur. Aile kutsal bir yap›d›r, ona gere¤i gibi davranmak prensibimdir” fleklinde özetleyebilirim. Çal›flma prensiplerim; “Özverili, düzenli, h›zl›, kararl› ve çok yönlü yenilikçi ama hiç durmadan yenilikçi yaklafl›mlar› desteklemektir” diyebilirim. BAKIfi: Yak›n geçmiflte yaflanan küresel kriz EV‹NOKS’u nas›l etkiledi? Halen kriz bitti diyebiliyor musunuz? N. COfiKUN ‹RFAN: Evinoks, müflterilerinin ihtiyaç ve beklentilerini, beklentilerinden daha kaliteli, hatta beklentilerinin ötesinde ürün ve hizmetleri sunmaktad›r. Sürekli iletiflim, iyilefltirme ve verimlilik anlay›fl› ile teknolojinin tüm imkânlar›n› müflterilerinin yarar›na sunmak, yarat›c›l›k kavram› ile bütünleflmifl olan Evinoks’un tercih sebebi olmas›na neden olmufltur. Endüstriyel servis ekipmanlar› alan›nda, en çok ürün çeflidini tek çat› alt›nda toplayan ve ald›¤› patent ve sertifikalar› ile ürünlerinin kalite ve güvencesini müflterisine sunan Evinoks’un sektörde farkl› yerde olmas›na neden olmufltur. Yurt içi ve yurt d›fl› müflteri portföyünü artt›rm›fl olan Evinoks, yaflanan krize ra¤men iç ve d›fl sat›fllar›n› %60 oran›nda artt›rm›fl durumdad›r. Söylefli BAKIfi: Bursa’n›n ve Türkiye’nin bulufllar ve patent alma aç›s›nda bulundu¤u yer ve olmas› gereken durum nedir, iyilefltirilmesi gereken hususlar nelerdir, düflüncelerinizi ö¤renebilir miyiz? N. COfiKUN ‹RFAN: Bursa, kentin geliflmifl sanayisine ra¤men patent baflvuru ve tescilinde geri kalm›flt›r. Türkiye’nin 2’nci büyük ihracat kenti olarak Bursa’da sanayiciler 2009 y›l›nda sadece 23 patent onay› alm›flt›r. Bursa marka, faydal› model tescilinde 4.’üncü, endüstriyel tasar›m ve patent tescilinde ise 3.’üncü s›rada yer al›yor. Araflt›rmalara göre kentteki sanayici en çok patent almada izlenecek yöntemleri bilmemekten yak›nmakta. Türkiye, dünya patent s›ralamas› içinde yok. Türkiye’de milyon nüfus bafl›na patent üretebilme kabiliyeti y›ll›k 14 adet. Kore için bu say› y›lda 2 bin 500, Japonya’da ise y›lda 2 bin 600 civar›ndad›r. ABD’de bu say› y›lda 800’e düflmekte. Çin’de 150’li rakamlar s›n›r›nda. ‹rlanda’n›n bile y›ll›k milyon nüfus bafl›na patent üretme kabiliyeti 300’dür. Patent, faydal› model ve tasar›m tescil alanlar›nda yayg›n olan taklitçili¤e karfl› aç›lan davalar›n uzun sürmesi de sanayiciler için ayr› bir sorun niteli¤inde. ‹fl çevreleri, bu süreçte Ar-Ge ve inovasyon çal›flmalar›na daha çok yat›r›m yap›lmas› ve üniversitelerde bu tür bölümler aç›lmas› gerekmektedir. Toplumca yeni bir e¤itim politikas› ve bak›fl aç›s› içinde rekabete h›zla haz›rlanmam›z gerekmektedir. Patent olmazsa olmaz. Amerika’da her türlü ayr›nt›n›n patenti var. Patentli ürün taklit edilmiyor. Patent say›n›z ne kadar fazla ise de¤eriniz artar. ilk 3 fley ne olurdu? N. COfiKUN ‹RFAN: Bir, e¤itimde farkl› bir politika izlerdim. Sorgucu, araflt›rmac›, düflünebilen toplum yetifltirilmeli. ‹ki, dünya topraklar›nda çok nadir bulunan ve ülkemizde fazlas›yla mevcut olan madenleri satmak yerine nihai teknoloji haline getiririm. Mesela paslanmaz çelik üretebilece¤imiz halde ithal ediyoruz. Paslanmaz %100 katma de¤erli bir üründür. Üç, ilk iki maddenin oluflturdu¤u alt yap› ile patentleri ile güçlü, sanayisi ile markalaflm›fl ülke olunur. ‹sveç gibi bir ülke haline geliriz. Baflbakan›n da yolda korumas›z yürüyebilece¤i, yollar›n kapat›lmadan hareket edece¤i bir ülke haline geliriz. Çok h›zl› (5-10 y›l) bir de¤iflim içerisinde olmal›y›z. Mevcut kaynaklar›m›z kendimiz iflle hale gelmeliyiz. BAKIfi: Politet firman›z hakk›nda da bilgi verir misiniz? N. COfiKUN ‹RFAN: 1992 y›l›nda kurduk Politet’i. Politet bana ve eflime ait bir flirket. Önce mühendislik, müteahhitlik yap›yordu Politet. 2002 tarihinden itibaren haz›r giyim iflleri yapmaya bafllad›. Bugün konfeksiyonda modern yönetimle yönetilen, Türkiye’de de¤il, Dünyada parmakla gösterilebilen, yüksek kalitede üretim yapan ve her fleyin dijital ortamda, herkesin, her ürünün barkotla yönetildi¤i bir fabrika. Konfeksiyonda çok farkl› bir program uyguluyoruz. Bu program birçok firmada uygulan›yor MRP program› ama bizim flirketimizde bir farkl›l›k var. Çal›flan her kifli, büyük bir dijital ekranda, flirketin içinde 25 tane büyük dijital ekran var, bu dijital ekranlarda üretim hatt›ndaki her kiflinin ismi yazar, karfl›s›nda da o ürünle ilgili hedef say› bellidir. Hedefin üstünde ve alt›nda mavi ve k›rm›z› ›fl›k yanar. Barkodu okudu¤u ve bir sonrakine üretimi aktard›¤› anda, oradaki üretim say›s›n› her saniye görme flans› var. Onu gördükçe de program her an hedefini yakalay›p, yakalayamad›¤›n› gösterir. Üretimin gerisinde, ortas›nda veya ilerisinde oldu¤unu o kifliye gösterir. Dolay›s›yla, üretim performanslar› aç›s›ndan, kiflilerin kendi verimlili¤i aç›s›ndan ve bunlar›n de¤erlendirilebilmesi, ölçülebilmesi aç›s›ndan fevkalade modern bir yöntem. Üretim yönetimleri sistemleri d›fl›nda da do¤rudan do¤ruya, an›nda bilgilendiren bir sistemle yönetiyoruz. Bunun çok büyük faydalar›n› gördük. Dijital ekranlarla birlikte, her saniye, görüp, okuyup kendi kendinin oto kontrolünü yapabildi¤i fleklini ben istedim. Bu program› oturtmak epey uzun bir zaman sürdü. Bir buçuk y›ldan fazla zaman ald›. Tepeden t›rna¤a, yani bir kumafl girdi¤i andan itibaren, BAKIfi: Sizce Türkiye Dünya’n›n neresinde? N. COfiKUN ‹RFAN: Refah s›rlamas›nda 81. s›raday›z. Ülkenin kalk›nabilmesi için kültürel-fikri zenginlik, yarat›c›l›k, öne geçebilme kabiliyetlerine sahip nitelikli toplum yarat›lmal›. Refah seviyesi dengelenmeli. Maddi zenginlik önemli de¤ildir. Kendi öz kaynaklar›m›z var. Kültürel miras olmal›, sahip ç›k›lmal›. BAKIfi: Ülkeyi yönetiyor olsan›z yapaca¤›n›z 19 Bak›fl 116 kesiminden, barkot sistemiyle, üretiminden, paketlenmesine kadar, kalite kontrol aflamalar›nda hepsinde barkotla okutulur. Herhangi bir hata yakaland›¤› anda, o parçan›n, diyelim ki kol manfletinde bir ar›za var veya dikiflinde bir fley var, o parça hangi kifli taraf›ndan, hangi dakikada üretildi¤i görülür. Geri döner ve o kifli kendi hatas›n›, kendi üretim süreçleri içerisinde düzeltir. Bu çok modern bir üretim. Eflim makine mühendisi, son derece titiz ve konfeksiyonda son derece baflar›l›d›r. BAKIfi: Çocuklar›n›z var m›? N. COfiKUN ‹RFAN: ‹ki k›z›m var. Büyük k›z›m ‹stanbul Teknik Üniversitesi ve Amerika’daki Newyork Devlet Üniversitesi Teknoloji Bölümünü bitirdi. ‹ki y›l ‹stanbul’da, iki y›l Newyork’ta okudu. Her iki Üniversitenin de diplomas›na sahip. Bir y›l Newyork’ta staj yapt›. ‹ki y›ld›r da Los Angeles’te bay – bayan gömlek üreten bir firman›n moda tasar›mc›s› olarak çal›fl›yor. O firmaya biz de buradan Bursal› olarak üretim yap›yoruz Amerika’ya. Çok fl›k gömlekler yap›yorlar. De¤iflik fleyler yap›yorlar. Bunun d›fl›nda yine Türkiye’de çok nitelikli ve yüksek ücretlerle sat›lan, çok bilenen, büyük bir grubun üretimini biz yap›yoruz. Onun d›fl›nda yine ‹ngiltere’de Marks & Spencer gibi ‹ngiliz firmalar›na çal›fl›yoruz. Konfeksiyonla ilgili uzun süreli krizler do¤du. Ama biz bu krizlerden etkilenmedik. Bu MRP sayesinde her fley elimizde, hem maliyet kontrolü, hem kalite kontrolü elimizde, ayr›ca bunda çal›flanlar da son derece memnun. BAKIfi: Bir de EV‹NOKS var. EV‹NOKS’un öyküsünü de anlat›r m›s›n›z? N. COfiKUN ‹RFAN: Evinoks firmas› da 1982 y›l›nda kuruldu. Önce ev araçlar›yla ilgili, mutfak birleflerek, Ev ve ‹noks kelimesinin birleflmesiyle olufltu. Biz bafllang›çta Vehbi Bey’le birlikte kurduk Evinoks’u. Zaman içinde 1995 y›l›nda ortakl›ktan ayr›lmak durumunda kald›k. Evinoks benim yönetimimde devam ediyor. Bugün patent konusunda son 5 y›ll›k 20 Bak›fl 116 patent s›ralamas›nda, ilk 5’in içinde yer alan ve önümüzdeki y›l bu say›, tahmin ediyorum daha da yukar›larda yer alacakt›r. Bu sene 5 tane daha patent baflvurumuz oldu. Çok önem veriyoruz. Teknolojik yeniliklere çok önem veriyoruz. Markaya çok önem veriyoruz. Tabi bunu destekleyen en önemli unsur, ürünün kendi farkl›l›klar› ve gücü olmas› laz›m. Ürününüzün gücü yoksa, özgünlü¤ü yoksa, bunu yaln›zca reklamla marka konumland›rmas› yapamazs›n›z. Geçici bir süre için belki talep yarat›rs›n›z, daha sonra bu kaybolur. Biz bugün ‹srail’den, Arap Ülkelerinden, Almanya, ‹ngiltere, ‹talya, Amerika, Kuzey Amerika, Avrupa Ülkelerinin birço¤una ihracat yap›yoruz. Proje ihraç ediyoruz. Yani bir hastanenin da¤›t›m üniteleri, servis üniteleri ile ilgili bir proje geliyor, flekillendiriliyor, çiziliyor, ince detaylara iniliyor, müflteri isteklerine göre yeniden flekillendiriliyor ve son flekli verilip, montaj›n› da yerinde yap›yoruz. Böyle bakt›¤›n›zda mühendislik hizmeti art› katma de¤er üreten bir firmay›z. Kulland›¤›m›z ürünlerin baz›lar› ithal ürünler söz konusu. Ama markas›yla, üretimde kulland›¤› malzemelerle, a¤›rl›kla yerli malzeme kullanan ve katma de¤er üreten bir firmay›z. Bütün distribütörlerimiz Evinoks markas›yla dünyada mal›m›z› sat›yorlar. Zaten Evinoks çok özgün tasar›mlara sahip oldu¤u için yani siz ona Evinoks markas› demeseniz de modelini gören hemen bu Evinoks’un ürünü diye herkesin alg›layabildi¤i bir özgün ürün tasar›mlar›na sahibiz. Ekibime bu yönden gerçekten teflekkür ediyorum. Mühendis olarak 36. y›l›m› bitirdim. Bu kadar süre içersinde hayat›m boyunca hep iflimle ve evimle ilgim oldu. Dünyan›n her yerindeki her türlü fuarda, yaln›zca sektörümle ilgili fuarda de¤il her fuar› gezerim, fuarda da bin stand olsun binine de bakar›m nerde ne var diye. Bir kumafl parças›, bir fleyin kulpu bir baflka yerde bir cam parçan›n sehpayla uyumu, içimde yeni ›fl›klar›n yanmas›na, fikirlerin do¤mas›na sebep oluyor. Yan›mda bu iflle ilgili, getirilmesi gereken arkadafllar varsa onlar› getiririm. Bu bir birikim iflidir tasar›m meselesi. Sadece e¤itim ve ö¤retimle olacak bir fley de¤il, e¤itim flart ama üstünde kendinizin de bir aray›fl içinde olmas› laz›m. Ummad›¤›n›z bir dönemde akl›n›za öyle bir flafl fikir gelir ki bunun üstünde iki üç y›l u¤rafl›rs›n›z, belki o gün imkânlar yetmez, teknolojik yeterlilikte yoktur, bir müddet sonra tekrar dönerim ben ona ve bir kenara yazar›m üç befl y›l sonra hayata geçiririm ki patent bizde öyle do¤mufltur. BAKIfi: ‹NOKSAN nas›l kuruldu? N. COfiKUN ‹RFAN: ‹noksan kendi Söylefli alan›nda gerçekten bugün Türkiye’deki mutfak sektörünü çekip götüren, bugün kutup y›ld›z› diye bahsedilen, sektörünün lokomotifi diye bahsedilen, ekol yaratan bir flirket ‹noksan. Sektörde Türkiye’de 200’e yak›n irili ufakl› firma vard›r. Hemen hemen her firman›n do¤uflunda temelinde, ‹noksan’dan ya çal›fl›p da ayr›lma, ya bir fleyler al›nm›fl al›nt›lar vard›r. ‹noksan bir afl›lama firmas›d›r ayn› zamanda. Oda çok büyük bir marka. Kendi alan›nda ve uluslar aras› büyük dev rakipleriyle hem Türk pazar›nda hem de di¤er pazarlarda iyi bir mücadele veren, iyi bir yere sahip, teknolojik olarak birçok ilkleri olan, bir firma. Say›n Kemal Yamankaradeniz arkadafllar›m›z ile birlikte kurduk. ‹lk Baflkan›m›z Say›n Kemal Yamankaradeniz’di. 8 sene bu arkadafl›m›z yönetti. 3 y›ld›r da ben yönetiyorum. Patent hususunda bilgi ve bilinç yaratmak üzere bu konular› yayg›nlaflt›rmay› istiyoruz. Ayr›ca Bursa’da bir taklit müzesi kurdurulmas›n› sa¤lamak niyetindeyiz. Burada tabi yerel yönetimler olarak Belediyemizin, Bursa Ticaret ve Sanayi Odam›z›n ve Valili¤imizin çok önemli katk›lar› olmas› gerekir. Bu Türkiye’de bir ilk olacakt›r. Bunun ötesinde Dünya’da da çok az ülkede taklit müzesi var. Taklit Müzesi ne ifle yarar derseniz; ben bunu Paris’te gittim gördüm, gezdim. ‹lkokul ö¤rencilerine bu müzeyi gezdiriyorlar, oradaki taklidin kötü ve yarat›c›l›¤›n yeni bir fleyler bulman›n faydalar› anlat›l›yor. Bunun katma de¤eri anlat›l›yor. Biliyorsunuz Fransa, Paris’te En çok önem verdi¤im ürünlerden biri, caml› döner piflirme cihaz›. Bu cihaz piflirme tekni¤inde dünyan›n en iyi cihaz›d›r. fiu anda hala geçmifl ve var olan aras›nda en iyisidir. Hem yüksek hijyene sahip, hem yüksek ›s›tma piflirme verimlili¤ine sahip, hem yüksek oranda homojen ve lezzetli piflirme tekni¤ine sahip bir üründür. Bizim bu konuda afla¤› yukar› 3 – 4 y›ll›k bir deneyim ve çabam›z oldu. Say›n Yavuz ‹skendero¤lu ile de fiili olarak kullan›mda neler olmas› gerekti¤i fleklinde ciddi çal›flmalar›m›z oldu. Ondan da destek ald›k. Ürün kendisine patentlidir ama içinde ayr›ca 2 – 3 tane daha patent bar›nd›r›r. Yani çok fonksiyonlu bir üründür. Gerçekten gurur duyaca¤›m›z bir üründür. Bir Türk firmas›n›n en iyisini üretmesi çok gurur duyulacak bir olayd›r. Bunda benim pay›m›n büyük olmas› da flahsen mühendis olarak beni her zaman mutlu etmifl ve sevindirmifltir. BAKIfi: Ayn› zamanda Uluslararas› Patent Birli¤i’nin baflkanl›¤›n› yap›yorsunuz. Uluslararas› Patent Birli¤i’ni anlatabilir misiniz? N. COfiKUN ‹RFAN: Baflkanl›¤›n› yapt›¤›m Uluslararas› Patent Birli¤i, Bursa’da kurulmufl, Bakanlar Kurulunun özel izniyle kurulmufl, yurt d›fl› iliflkilerini do¤rudan do¤ruya yapabilen bir birliktir. Dernek gibi alg›lanabilir ama bir dernek de¤il, özel statü ile kurulmufl bir birliktir. Çeflitli sanayici arkadafllar›m›z, Say›n Mevci Ergün, 21 Bak›fl 116 Söylefli markalar, modalar dünyas›. Burada 5 y›lda üretti¤iniz bir ürün, vitrinlerde 50 y›la yak›n sat›l›yor. 1’e 10 katma de¤er kazand›r›l›yor. Markan›n oluflmas›nda ve bunlar›n korunmas›nda yine Patent dedi¤imiz fikri ve mülkiyet haklar›n›n korunmas› ve yayg›nlaflt›r›lmas› ile ilgili çal›flmalar› biz toplumla, iflletmelerle paylaflarak, gelifltirmeye çal›fl›yoruz. Ayn› zamanda Türk Patent Enstitüsünün açm›fl oldu¤u s›navlar için Patent ve Marka ile ilgili insan yetifltirmek üzere haz›rl›k kurslar› aç›yoruz. Çal›flmalar›m›zda flirketlerden gönüllü olan insanlardan oluflan çal›flma gruplar›m›z var. Onlar patent ve tescille ilgili, marka ve hukuksal derinliklere iniyorlar. Burada iflletmelerimizin daha çok ilgi göstermelerini arzu ediyoruz. 60 üyemiz var ama ben Bursa gibi bir sanayi kentinde, Türkiye’de ihracat ikincisi olan sanayi kentinde, 150 – 200 üyemizin olmas›n› arzu ediyoruz. Bu üyelerin iflletmelerindeki elemanlar›n› burada e¤itmek ve patent bilincini oluflturmak, gelifltirmek ve artt›rmak istiyorum. Bir projemiz de Bulufl Fuar› aç›lmas›. Say›n Valimiz bu konuda çok büyük destek verdi. Say›n Valimizin Baflkanl›¤›nda, Vali Yard›mc›lar›m›zla birlikte, yine Bursa Ticaret ve Sanayi Odam›z, Belediyemiz, Sivil Toplum Örgütleri temsilcileriyle birlikte iki toplant› yap›ld›. En k›sa zamanda Bursa’da bir Bulufl Fuar› aç›lmas› yönünde çal›flmalar yap›yoruz. Biraz yavafl ilerliyor ama bir kere yol ald›ktan sonra gerisinin gelece¤ine inan›yorum. Bu da Türkiye’de bir ilk olacakt›r. Almanya’da bir Bulufl Fuar›’n› ziyaret ettim. Lumberk flehrinde. Lumberk küçük bir flehir fakat buluflçuluk anlam›nda bir zemin oluflturmufl. Bu sene fuar›n 73.cüsü yap›lacak. Burada ö¤renci kategorisi var, amatörler kategorisi var, profesyoneller kategorisi var, üniversiteler kategorisi var, fakat her kategoride de¤iflik ödüller veriliyor. Küçük yaflta ö¤renciler, buluflçulu¤a al›flt›r›l›yor. Onlar›n ayn› zamanda belirli bir arenada sunum içinde kamuoyuna 22 Bak›fl 116 tan›t›lmas›, flereflendirilmesi ve gelece¤in bulufllar›na altyap› haz›rlamas› çok önemli ve güzel bir çal›flma. Bizde, Bulufl Fuar›nda böyle yar›flmalar›n da yap›lmas›n› ve önemsenmesini çok arzu ediyoruz. Patent Birli¤i olarak bizim patent karnemize gelince Bursa’dan bafllarsak e¤er, 2009 y›l›nda 23, 2010 y›l›nda 27 patent tescili var Bursa’da al›nm›fl. Tescil derken bu incelemeli patent tabiî ki. ‹ncelemeli patent flu demek; bir buluflun bir y›ll›k ön araflt›rma raporu ile e¤er dünyada yenilik oldu¤u ön tespitlerle, yap›labiliyorsa o süreç içersinde hangi ülkelerde bu buluflunuzu tescil edilmesini istiyorsan›z, tek tek o ülkelerle ilgili seçiminizi yap›yorsunuz, o ülkelere göre de maliyetler ç›k›yor ortaya. Buradaki tescili için Türk Patent Enstitüsüne müracaat ediyorsunuz, bir y›l içinde de Avrupa Patent organizasyonuna baflvuruyor ve d›flar›daki ofisler Avusturya Patent ofisiyle, Rusya Patent Ofisi arac›l›¤›yla tescil yoluna gidiyorsunuz. Ama her ülkede ayr› ayr› tescil ediliyor. E¤er bir fley patent olarak tescil edilmiflse, siz istedi¤iniz ülkede edinebilirsiniz o önemli de¤il ama tüm Dünyada farkl› ve ilk defa kurulmufl bir fley midir onun araflt›r›lmas› mutlaka yap›l›yor ve o dünyada ilk oluyor. Yani Bursa’n›n dünyada tescil edilen ilkleri 2010 y›l› itibariyle 27 adet. Burada Evinoks’un 3 adet patenti var. Bu sene 5 tane daha ekleniyor. Tabi tescil süreci bir y›l içinde bitme. En az 2 – 3 y›l› aflk›n süreler oluyor. Önümüzdeki 2 – 3 y›l içersinde Evinoks’un kendine ait 10 adet uluslararas› patente sahip olaca¤›n› düflünüyorum. Türkiye’de ‹stanbul 1. S›rada, 250 küsür civar›nda patentle, Bursa’n›n 27. ‹kinci s›rada Ankara var, Bursa’dan sonra da ‹zmir dördüncü s›rada geliyor. Toplam Türkiye’nin tescilli patent say›s› 2009 y›l› itibariyle yanl›fl hat›rlam›yorsam 547 civar›nda. Bunlar Türk firmalar›na aittir. Fakat yabanc› firmalar›na ait patent tescilleri 5.500 civar›nda. Bunlar dünyada oldu¤u gibi burada yani Türkiye’de de al›nan koruma patentleri. Türklerin kendi bulup yapabildikleri ise 2009 y›l› itibariyle 457 civar›ndad›r. Çok küçük rakamlar. Bu rakamlar›n küçük oldu¤unu flöyle anlatay›m; sadece Alman Philips firmas›n›n 2.000 tane patent tescili var. Yani bir Philips firmas› 2.000 patent al›yor, 72 milyon nüfuslu Türkiye toplam 547 civar›nda. Bu ne kadar daha önümüzde al›nacak yol oldu¤unu gösteriyor. BAKIfi: Bize zaman ay›rd›¤›n›z için teflekkür ederiz. Panel Bursa 4 üniversiteyi kaldırır Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) taraf›ndan 'Nas›l bir teknik üniversite istiyoruz?' konulu panel düzenlendi. Panel, 9 Kas›m 2010 Sal› günü saat 16:30 ‘da BUS‹AD Evi’nde gerçeklefltirildi. anele; YÖK Üyesi Prof. Dr. Atilla Erifl, Anadolu Üniversitesi Rektör Yard›mc›s› Prof. Dr. Hasan Mandal, Uluda¤ Üniversitesi Mühendislik ve Mimarl›k Fakültesi Dekan› Prof. Dr. ‹rfan Karagöz, Global Education flirketi kurucusu Prof. Dr. Ruhi Kaykayo¤lu konuflmac› olarak kat›ld›. P önemli bir de¤er kazand›raca¤›na iflaret ederek, "Buradan ç›kan sonuçlar› yetkililere sunaca¤›z. Bizim kaynaklar›m›z s›n›rl›. Oysa bu kaynaklar› çok iyi kullanmal›y›z. Sanayinin eleman ihtiyac› var. Vas›fl› eleman için üniversiteler önemli. Teknik üniversite Bursa'ya gerekliydi" dedi. Panelin aç›l›fl›nda konuflan BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› Arif Özer, Bursa Teknik Üniversitesi'nin flehre BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› Oya Coflkunöz Yöney de flu konuflmay› yapt›: 23 Bak›fl 116 “BUS‹AD olarak dünyadaki de¤iflim ve geliflmeleri yak›ndan takip ederek ifl dünyas›n›n araflt›rma, gelifltirme, inovasyon faaliyetlerini artt›rmas›, teknoloji üreten ve hatta ihraç eden bir konuma gelmesi için sanayi ve üniversite iflbirli¤inin sürekli gelifltirilmesini hedefliyoruz. BUS‹AD olarak, kurulufl aflamas›ndaki üniversitemizden beklentilerimizi çok özetle flu flekilde s›ralayabiliriz; - Sanayiciler olarak ilk beklentimiz “yenilikçi bir üniversite”dir, - Üniversite, gelece¤in ihtiyaçlar›n› göz önüne alan, sanayi ile iç içe olup sinerji yaratan, üniversite-sanayi iflbirli¤ini en verimli flekilde yönetecek yap›ya sahip olmal›d›r, - Üniversite, dünya literatürünü ve teknolojiyi takip ederek mükemmeliyet merkezlerini yönetebilecek donan›mda olmal›d›r, - Üniversitede, de¤iflimi tetikleyecek inovatif araflt›rmalar için, öncelikli ve a¤›rl›kl› olarak, “yüksek lisans” ve “doktora” programlar›na önem verilmelidir, ARGE çal›flmalar› aç›s›ndan sanayicilerimizle en yüksek iflbirli¤ini sa¤layacak flekilde donan›m› kavuflturulmal›d›r. - Üniversitede, ça¤dafl bir ‹ngilizce ö¤retimi hedeflenmeli, günün teknolojilerine uygun derslik ve di¤er araç gereçlerle e¤itim desteklenmelidir. Davetimizi kabul ederek “panelist” olarak aram›zda bulunan çok de¤erli akademisyenler var. YÖK üyesi Prof. Dr. Atilla ER‹fi, Anadolu Üniversitesi Rektör Yard›mc›s›, Prof. Dr. Hasan Mandal, Uluda¤ Üniversitesi Mühendislik-Mimarl›k Fakültesi Dekan›, Prof. Dr. ‹rfan Karagöz ve Global Education Ltd. fiti. kurucusu ve CEO’su Prof. Dr. Ruhi Kaykayo¤lu. Panelimizin, Bursam›z için fayda sa¤lamas›n› diliyorum.” 24 Bak›fl 116 Panelde, Dünya’da yeni nesil üniversitelerin duvarlar›n› kald›rd›¤›n› dile getiren Global Education Ltd. fiti. kurucusu ve CEO’su Prof. Dr. Ruhi Kaykayo¤lu ise, "Bu üniversitelerden biri de Bursa'da olmal›. Biz Bursa'da duvars›z üniversite istiyoruz. Üniversiteler art›k sanayinin ihtiyac›n› karfl›lamal›. Donan›ml› ve sanayinin problemlerine cevap verecek gençleri sektöre kazand›rmak üniversitelerin en önemli görevidir. Bursa kendini ispatlad›" diye konufltu. YÖK Üyesi Prof. Dr. Atilla Erifl de, Bursa'n›n 4 devlet üniversitesini kald›rabilece¤ini dile getirdi. Bursa'da vak›f üniversitesinin olmay›fl›n›n önemli bir eksiklik oldu¤unun alt›n› çizen Erifl, "Bursa'ya ikinci üniversite kuruluyor. Asl›nda Bursa 3 ya da 4 üniversiteyi bile kald›r›r. Art›k Bursa'ya vak›f üniversitesi flart. Bu zamana kadar Bursa'da vak›f üniversitesinin kurulmamas› büyük eksiklik. Daha az potansiyele sahip di¤er flehirlerde vak›f üniversiteleri kuruldu" ifadelerini kulland›. Kurulmas› planlanan Bursa Teknik Üniversitesi'nde olmas› gereken her özelli¤in bulundu¤unu kaydeden Erifl, 2 bine yak›n kadroya sahip üniversitenin baflar›l› olmas› için herkesin elinden geleni yapmas›n› istedi. araflt›rmalar yap›larak en yüksek düzeyde bilginin üretildi¤i ve yay›ld›¤›, buna paralel olarak e¤itim-ö¤retimin faaliyetleri ile bilginin ö¤rencilere aktar›larak yetiflmifl insan gücü ihtiyac›n›n karfl›land›¤› ve topluma katk› sa¤land›¤› kurumlard›r. Günümüz dünyas›nda ve rekabetçi ortamda üniversitelerden beklenen ve gittikçe artan bir talep bilgi üretimi ve yetifltirilen insan gücüyle bir an önce ekonomik geliflmeye ve yeni ifl imkanlar›na katk›da bulunmalar›d›r. Hal böyle olunca özellikle baflar›l› olan ABD üniversitelerinin gittikçe özel sektör mant›¤› ile birer iflletme gibi yönetildi¤ini görüyoruz. Bu hem üniversitelerin kamu ve özel sektörle iliflkilerin artmas›na hem de kaynak sorununa bir çözüm getirmifltir. Sonuçta da bilgi üretimi ve teknolojik geliflim h›zlanm›fl inovasyon ve patent faaliyetleri artm›flt›r. Ancak bu geliflimin sürekli ve do¤as›nda gitmesi için temel araflt›rmalara devam edilmesi ve sa¤lanan özgür çal›flma ortam›na zarar verilmemesi gerekmektedir. Prof. Dr. ‹rfan Karagöz ise flu konuflmay› yapt›: Dünya’da yap›lan kamuoyu araflt›rmalar› ve piyasa analizleri yüksek ö¤renime talebin artarak devam edece¤ini göstermektedir. Çünkü yüksekö¤renimin büyümeyi tetikleyece¤i, ekonomik geliflmeyi art›raca¤›, toplumda bilinçlenmeyi art›raca¤›, üretimin daha verimli hale gelmesine vesile olaca¤› düflünülmektedir. “Bilindi¤i gibi, kelime anlam› evren kent olan üniversiteler ilim yuvalar›d›r. Özünde bilim insan›n›n bilim için çal›flmas›, elde edece¤i sonuçlar› insanl›¤›n hizmetine sunmas› yatar. Bunun için de kendisine özgür, bask›dan uzak bir ortam›n sa¤lanmas› gerekir. Günümüzde üniversiteler, sa¤lanan özgür ortamda bilimsel Türkiye’de de benzer bir durum vard›r. Üstelik ülkemizde genç nüfusun fazlal›¤› yüksek ö¤renime talebi daha da art›rmaktad›r. Dolay›s›yla daha fazla üniversite aç›lmas› talebi do¤ald›r. Kald› ki dünyada geliflmifl ülkelerle mukayese edildi¤inde ülkemizdeki üniversite say›s›n›n düflük oldu¤u görülecektir. Panel Bursa sahip oldu¤u nüfusu, sanayi, tar›m ve ekonomisindeki geliflmifllik seviyesi aç›s›nda en az üç üniversite olabilecek bir flehirdir. Bu üniversitelerden birinin teknik üniversite olmas› gerekliydi. Bu bak›mdan Bursa’da ikinci bir üniversite olarak teknik üniversite aç›lmas› çok do¤ru ancak ayn› zamanda çok gecikmifl bir karard›r. Mevcut yap›laflmas› tart›fl›labilir olsa da bu karar›n al›nmas›nda eme¤i geçenleri kutlamak gerekir.” Panelin bir di¤er konuflmac›s› olan Prof. Dr. Hasan Mandal ise, konuflmas›nda flu görüfllere yer verdi: “Nas›l bir Bursa teknik üniversite olmal› derken üçüncü nesil veya üçüncü kuflak üniversite dedi¤imiz, üniversitelerden beklenen mezun niteli¤inde yenilikçi ve giriflimci mezunlar için diye ben o bafll›¤› kulland›m. Tabi burada tüm arkadafllar›m›z ortak ç›karlar›ndan bir tanesi bu olacak. Yenilikçi mezunlar için nas›l bir üniversite olmal›? Yenilikçi ve giriflimci bir mühendis veya insan kayna¤›, hangi disiplinden olacaksa olsun bunu söyleyebilmek için gerçekten küresel boyutta bakabilmesi laz›m. Ve benim burada konuflaca¤›m büyük ço¤unluk ülke gerçeklerinde ve örnek derseniz soru cevap k›sm›nda daha fazla örnek verebilme lüksüne sahibim. Zaman k›s›nt›ndan dolay› belki biraz h›zl› geçece¤im ama bunlar bizim küresel sorunlar›m›z. Küresel derken yani kürenin dünyan›n küresel sorunlar›. K›rm›z›yla iflaretlenmifl olanlarda bugün yüksek kurulda kabul edilmifl say›n baflbakan›n ülkemizin en yak›n zamanda acilen tüm ülke bununla ilgili çal›fls›n dedi¤i, g›da su ve temiz enerji. Ve tabloya bakt›¤›m›zda her alan bugün de¤ilse de yak›n zamanda ülkenin öncelikli konular› aras›nda olacak konuda. Üniversitelerin türlerine bak›ld›¤› zaman birinci nesil, ikinci nesil, üçüncü nesil üniversiteleri konufluyoruz. Bunlar›n aras›nda ç›kt›n›n ne oldu¤una bakarsak önce e¤itim odakl›, daha sonrada ikinci nesil üniversitelerde araflt›rma, üçüncü nesilde de yenilik ve inovasyon. Ama bunlar› hepsi bir bütün. Bu yans› ile bafllayaca¤›m ve bu yans› ile bitirece¤im ve bunlar›n aras›ndaki nedir soru iflaretini Bursa teknik Üniversitesi bunu çözebilir mi diye, katk›da bulunabilir mi diye, ki tek bafl›na bunu çözmesi mümkün de¤il, onlar› bulmaya çal›flaca¤›m. Dolay›s›yla bu üniversitenin üç fonksiyonu ve oklar› da karfl›l›kl› koydum, bunlar tek bafl›na yap›lacak fleyler de¤il. Bir üniversite kendi bafl›na araflt›rma yapaca¤›m diyorsa, kendi bafl›na e¤itim yapaca¤›m diyorsa bu üçüncü nesil bir üniversiteyim diyorsa, bu üç ad›m› kesinlikle düflünmesi gerekiyor. Ve dünya gerçeklerine olaylar bazen hep bat›dan veya yak›n çevremizden örnek almaya çal›fl›yorum, yüksek ö¤retim kurulundan bir özelefltirme yap›ld›¤›nda rapor 2004 y›l› raporu ama hala Avrupa Birli¤i Komisyonunda geçerli ama flunu söylüyor üst düzey exper kurulu, bir taraftan bilim ve e¤itimin toplum temel problemlerimizin büyük ço¤unlu¤unu çözmesi beklenirken, di¤er taraftan bunun verimli olarak yerine getirilmesinde kütle kayb› olumsuzluk sapland›. Dolay›s›yla gerçekten yüksek ö¤renim kurumlar›na olan yüksek bir beklenti var fakat ayn› zamanda da bir kayb› var. Gerçekleri göz önüne koymakta fayda var sadece bu ülkenin de¤il evrensel boyutta da yüksek ö¤renim kuruluna gerçekten fluan özellikle üçüncü öz görevi olan yenilikçilik, yapt›¤› çal›flman›n daha do¤rusu kullan›labilir bilgi diyorum üreticiler bilginin kullan›labilir bilgi olmas› için bir gayret ve çaba içerisinde. Biraz daha yak›n›m›zda yine Avrupa ve bizimde Avrupa ‹mza Haklar›m›z alt yap› ve kültür alan› oluflturulmas› bizim gerçekten üniversitenin oluflumunda yüksek ö¤renim sisteminde kabul etsin etmesin bunun alt›na imza atarak bafll›yor. Çünkü bunun yüksek ö¤retim kurulu alt›na imza atm›fl, Milli E¤itim Bakan› imza atm›fl ve 2010 ve sonras›nda Polonya finali kapsam›nda Avrupa yüksekokulu alan› oluflturmas› için öncelikle ve ö¤renme sisteminin de¤ifltirilmesi. Yani art›k hocan›n merkezden ç›k›p ö¤rencinin merkeze yerleflebilece¤i bir sistem. Bu gerçekten ülke boyutunda az çok 35lerin bafl›nda yer al›yor yüksekö¤retim kurulunda zor bir süreç çünkü yüksekö¤retim sürecinde baflar›n›n öncesi var. Geleneklerimiz kültürlerimiz var baz›lar› bunlar›n çok güzel ama baz›lar› da en baflta inovasyonu yok edeci flekilde gelifltirilmifl. Öncelikle ülke ç›karlar›na adapte edilmifl ö¤renim sistemi ülkenin öncelikli gündemi. Bizim çok al›flagelmedi¤imiz hatta örnekler bile vermeye çekindi¤imiz veya veremedi¤imiz konu e¤itimin s›n›rl› olmad›¤› ve dolay›s›yla bilim formal laboratuarlar yeterliliklerinin formal e¤itime tan›nmas›. Dolay›s›yla sanayi ile üniversitenin ifl birli¤inin en önemli eksiklerinden bir tanesi budur. Bu sa¤lamda sürekli gerçekten üniversite sanayi ifl birli¤inin önü aç›lacakt›r. Bu konuda da yüksek ö¤retim kurumlar›n›n kendi bafl›na yapaca¤› bir fley yok. Gerçekten yasal düzenlemeler gerekiyor.” 25 Bak›fl 116 Eker: Krizin bitti¤ini söyleyebiliriz Süt ve süt ürünleri sektörünün lider kurulufllar›ndan EKER Süt Ürünleri G›da Sanayi ve Ticaret A.fi’nin genç Genel Müdürü Ahmet Eker’i söylefli sayfalar›m›za konuk ettik. Küresel krizin bitti¤ini söyleyen Ahmet Eker, “Krizi en az hasarla kapatan ülkelerden birisiyiz” dedi. BAKIfi: Özgeçmiflinizi k›saca anlat›r m›s›n›z? AHMET EKER: 28 Aral›k 1973 tarihinde Bursa’da do¤dum. ‹lkö¤renimimi Bursa’da Özel ‹nal Ertekin Okulu’nda tamamlad›ktan sonra ikincilik derecesiyle girdi¤im Amerikan Robert Koleji’nde orta ve lise ö¤renimimi bitirip 1992 y›l›nda yüksek tahsilimi yapmak üzere Amerika’ya gittim. Amerika’da Lehigh Üniversitesi’ndeki Bilgisayar Bilimleri konusundaki lisans e¤itimimi 1996’da tamamlayarak yine ayn› üniversitede ‹flletme üzerine yüksek lisans yapt›m. 1996 y›l›nda babam Altan Eker’in beklenmedik kayb›ndan sonra, aile firmas› olan Eker Süt Ürünleri A.fi.’de Genel Müdür olarak üstlendi¤im görevimi halen sürdürüyorum. Evli ve 2 çocuk babas›y›m. Bafll›ca hobilerim aras›nda kayak ve yelken sporlar› bulunuyor. BAKIfi: Firman›z›n geliflimi, ortakl›¤›n›z, üretim konusu ve kapasitesi hakk›nda bilgi verir misiniz? AHMET EKER: Bursa’da 1977 y›l›nda bir aile flirketi olarak kurulan firmam›z 2006 y›l›nda Frans›z Andros Grubu’na dahil süt ürünleri firmas› Novandie ile yüzde 50 oran›nda ortakl›k yaparak büyümesine ivme katt›. Bu ortakl›k sayesinde 2007 y›l›nda Türkiye’de sütlü tatl› grubu oluflturarak sektörde bir ilke imza att›k. Böylece sak›zl› muhallebi, supangle, keflkül, sütlaç, 26 Bak›fl 116 f›nd›kl› krem flokola, tavukgö¤sü ile Eker marka sütlü tatl›lar sofralardaki yerini almaya bafllad›. 2011 y›l› içerisinde yeni çeflitlerin de üretimine bafllayaca¤›z. Türkiye’nin süt endüstrisinde teknolojisi en yüksek birkaç fabrikas›ndan birini bu y›l faaliyete sokmaya haz›rlan›yoruz. Bursa Mustafakemalpafla’da 120 dönümlük arazi içinde 25 bin metrekare kapal› alana sahip yeni fabrikam›z›n inflaat› sürüyor. 30 milyon Euro tutar›ndaki yat›r›mla flu anda 200 ton/gün olan günlük süt iflleme kapasitemizi ürün grubuna göre de¤ifliklik göstermek üzere 600 ton/gün kapasiteye ç›karaca¤›z. Kapasite art›fl›yla birlikte yeni pazarlar yarat›lmas› halinde flu an 630 olan çal›flan say›m›z›n, 3 y›l içinde yüzde 30 civar›nda artaca¤›n› düflünüyoruz. Tesisimiz; al›nan ekipmanlar, kullan›lan teknoloji ve proses hatlar›yla Türkiye’nin en yüksek teknolojisine sahip iflletmelerinden biri olacak. 2011 y›l›n› bir yandan yat›r›m, di¤er yandan da sat›fl ve pazarlama a¤›n› tamamlayarak geçirmeyi planl›yoruz. Kurmaya bafllad›¤›m›z cep depolarla bu y›l›n sonunda Türkiye nüfusunun yüzde 70’ine ulaflmay› hedefliyoruz. Söylefli fiu anda ‹stanbul’da iki, Ankara, ‹zmir ve Bursa’da birer olmak üzere Türkiye genelinde 5 bölge müdürlü¤ümüz; Adana, Antalya, Konya, ‹zmit, Samsun, Kayseri, Eskiflehir, Mu¤la ve Bodrum’da ise cep depolar›m›z bulunuyor. Açaca¤›m›z cep depolarla da¤›t›m a¤›m›z› geniflletmeyi ve da¤›t›m anlam›nda avantaj sa¤lamay› hedefliyoruz. BAKIfi: Yer ald›¤›n›z sektörün özellikleri nelerdir, rakipleriniz kimlerdir, Türkiyedeki konumunuz nedir? AHMET EKER: Sütün temin edilmesinden tüketicinin raftan ürünü almas›na kadar geçen süreç oldukça meflakkatli. Bu yüzden de çok iyi planlanmas› gerekiyor. Bu döngü günlük olarak devam ediyor. Yani süt her gün süt toplama merkezlerinden temin edilip fabrikaya ulaflt›r›l›yor. Fabrikada gerekli mikrobiyolojik incelemeler yap›ld›ktan sonra üretilecek ürünler günlük olarak talep edilen miktarlar›na göre paylaflt›r›l›yor ve süt ürünlerine dönüfltürülüyor. Daha sonra da bu ürünler so¤uk hava depolar›ndan so¤utuculu araçlara yüklenerek bölgelere, oradan da müflterilere ulaflt›r›l›yor. Tüm bu süreç her gün ayn› flekilde devam ediyor. Dolay›s›yla bu süreçle bafl edebilmenin en önemli noktas›; sahip oldu¤umuz planlama ve sistem alt yap›s› ile konusunda uzman insan kayna¤› gücümüz. 100 farkl› ürün çeflidini, 200 civar›nda frigofrik da¤›t›m arac›yla 10 bine yak›n sat›fl noktas›na günlük olarak ulaflt›r›yoruz. Bizim sektörümüzde da¤›t›m, sat›fl ve pazarlama fazlas›yla iç içe; bu nedenle kaliteli ürünü, uygun fiyata tüketiciye ulaflt›rmak için sat›fl ve da¤›t›m operasyonunu da iyi yönetmek, verimlilik için öncelikli bir flart. Eker’in sektörde bilinen bir firma olmas›na en büyük katk› sa¤layan ürünü ise “Ayran”. Y›llard›r de¤iflmeyen lezzeti, k›vam› ve kalitesiyle Türkiye’nin en be¤enilen ayran› olma özelli¤ini koruyor. Bu nedenle markam›z ayranla özdefllemifl durumda. Ayran tüketiminde Türkiye’de yüzde 10’a yak›n bir pazar pay›m›z var. Tabi yeni ç›kan sütlü tatl›lar›m›z da Eker’in ulusal anlamda marka bilinirli¤ini artt›rmada önemli rol oynuyor. Eker’in ev içi tüketim haricinde yerinde tüketim noktalar› olarak tabir etti¤imiz restoran, fast food, lokanta gibi ev d›fl› tüketiminde de güçlü bir pazar pay› var. Ayran›m›zla Türkiye’nin 2. büyük firmas› konumunda bulunuyoruz. BAKIfi: Türkiye'de sektörünüzün gelece¤i hakk›ndaki düflüncelerinizi ö¤renebilir miyiz? Sektörün s›k›nt›lar› var m›, sürdürülebilirlik aç›s›ndan hükümetten beklentileriniz nelerdir? AHMET EKER: Türkiye’de süt endüstrisinin en büyük sorunu kay›t d›fl›, merdiven alt› yap›lan sat›fl. 10 milyon ton civar›nda üretilen y›ll›k süt miktar›n›n yüzde 40’› aç›k süt/sokak sütü olarak sat›l›yor, yüzde 35’i ise ne denli uygun flartlarda üretim yap›ld›¤› bilinmeyen mand›ralarda üretiliyor. Kay›t alt›ndaki modern iflletmelerde ifllenen süt miktar› ise yüzde 25 civar›nda. Ayr›ca Türkiye’de sütün kalitesiyle ilgili bir tak›m problemler söz konusu. Modern çiftliklerde yap›lan hayvan yetifltiricili¤i ülkemizde henüz yayg›n 27 Bak›fl 116 de¤il. Dolay›s›yla çi¤ sütün ortalama kalitesi bakteri say›s› aç›s›ndan oldukça düflük, bu da ürünlerin kalitesini olumsuz etkiliyor. Tek bir merkez yerine köylerden toplanan sütlerin kalitelerinde ayn› standart sa¤lanam›yor. Bu durum ayn› zamanda süt al›m› için navlun maliyetlerinin de oldukça yükselmesine neden oluyor. Üreticiye yeterli bilinçlendirme çal›flmalar› yap›lm›yor. Hayvanlara yap›lan antibiyotikli i¤neleri veteriner kontrolünde yapan üretici çok az. Ayr›ca antibiyotikli gelen süt e¤er üretici taraf›ndan süt toplama sorumlular›na söylenmeyip di¤er sütün içine kar›flt›r›l›rsa hepsi kullan›lamaz hale geliyor. Biz bunu önleyebilmek ad›na antibiyotikli sütü de üreticiden alarak ayr› bir yerde topluyor ve fabrikaya geldi¤inde de üretime sokmadan döküyoruz. Son dönemde hükümetimiz hayvanc›l›¤›n geliflmesi için büyük çaba gösteriyor. Özellikle geçen y›l bafllayan k›rm›z› et krizi ile piyasaya müdahale eden devlet, hayvanc›l›¤›n geliflmesi için Ziraat Bankas› hayvanc›l›k kredilerinin faizini yüzde 0’a çekti. Bu destek hayvanc›l›k yat›r›mlar›n›n önünü açt›. Önümüzdeki y›llarda bu yat›r›mlar›n etkisini görmeye bafllayaca¤›z. Hem sütün maliyeti düflecek hem de kalitesi artacak. Bu konuda hükümetimizden beklentimiz; k›sa vadeden çok, uzun vadeli politikalara daha fazla mesai harcamas›. Sektörün en önemli konular›n›n bafl›nda “g›da güvenli¤i” geliyor. Bu konu toplum sa¤l›¤› aç›s›ndan, dolay›s›yla Eker için oldukça önemli ve hassas bir konu. Bu konuda Eker Süt Ürünleri olarak G›da Güvenli¤i Yönetim Sitemimizi Uluslararas› Standartlara tafl›yarak TS EN ISO 22000 belgesini ald›k. BAKIfi: Yak›n geçmiflte yaflanan küresel kriz firman›z› nas›l etkiledi? Halen kriz bitti diyebiliyor musunuz? AHMET EKER: Ülke olarak daha önce yaflam›fl oldu¤umuz büyük krizler, bizi son küresel krizle bafl etme konusunda güçlendirdi. Ayr›ca Türkiye’nin içinde bulundu¤u ekonomik istikrar da bu krizden fazla etkilenmememizi sa¤lad›. 28 Bak›fl 116 Bu nedenlerle krizi en az hasarla kapatan ülkelerden birisiyiz. Ancak özellikle otomotiv ve tekstil sektöründe krizin etkileri çok daha fazla hissedildi. 2010 y›l›nda krizin etkileri bitmeye bafllad› ve tekrar h›zl› büyüme trendine girildi. 2011 y›l›nda büyümenin devam edece¤ini öngörüyoruz. Krizin bitti¤ini söyleyebiliriz. Türkiye bu krizden gerçekten aln›n›n ak›yla ç›kt›. Faizler yüzde 7-8’lere düfltü, bankalar›n TL olarak verdi¤i kredilerin vadesi artmaya bafllad›. Sanayici son 20 y›ld›r TL cinsinden uzun vadeli kredi kullanam›yordu. Art›k bu krediler yavafl yavafl oluflmaya bafll›yor. Enflasyon canavar›n› Türkiye biraz da bu krizle birlikte yendi. Ocak sonuna itibariyle 30 y›ld›r görmedi¤imiz bir enflasyon rakam› otaya ç›kt›: Yüzde 5. Tabi ki her fley tozpembe de¤il. Özellikle Türkiye’nin d›fl ticaret ve toplam cari a盤› uzun vadede Türkiye’nin önünü t›kayabilecek bir engel olarak duruyor. Bunu aflabilmek için uzun vadeli politikalar gelifltirmek, stratejik sektörler seçerek ihracata daha fazla teflvik vermek gerekiyor. Söylefli BAKIfi: Global ›s›nma ve çevre sorunu ile ilgili flirketinizin stratejileri var m›? AHMET EKER: Firma olarak üzerimize düfleni en do¤ru flekilde yapmaya çal›fl›yoruz. Özellikle yeni fabrikam›zda kurdu¤umuz biyolojik ar›tma tesisi bu konuda ne kadar hassas davrand›¤›m›z›n en büyük göstergesi. Yeni fabrikam›zda enerji tüketimini en aza indirmek için hep en verimli makinalar› seçtik. Ayr›ca fabrikam›zda kullan›lan su tüketimini en aza indiren teknolojik yat›r›m› da yapm›fl bulunuyoruz. Türkiye’de ortalama bir süt fabrikas› iflledi¤i süt miktar›n›n 8-10 kat› su kullan›rken biz bunu yeni fabrikam›zda 2,5 kat afla¤› çektik. BAKIfi: Bursa'n›n g›da sektörü aç›s›ndan yat›r›m iklimi yabanc› sermaye taraf›ndan nas›l bulunuyor, iyilefltirilmesi gereken hususlar var m›, düflüncelerinizi ö¤renebilir miyiz? AHMET EKER: Bursa co¤rafik konumu sebebiyle g›da sektörü için oldukça avantajl› bir il. Ege ve Marmara bölgeleri aras›nda bir köprü görevi görüyor olmas› lojistik olarak flehre büyük önem kat›yor. Bu nedenle de bir çok g›da üreticisi bu flehirde fabrika kurarak yat›r›m yap›yor. Do¤al olarak yabanc› yat›r›mc›lar›n da ilgisini çekiyor. Ancak bu konumu daha da güçlendirmek için flehrin özellikle Avrupa ülkelerinde bilinirli¤inin artt›r›lmas› için bir tak›m çal›flmalar yap›lmas› ve yabanc› yat›r›mc›n›n dikkatini çekecek, flehrin özelliklerini vurgulayacak tan›t›m kitlerinin oluflturulmas› gerekiyor. Bu anlamda flehrin tüm paydafllar›yla birlikte ortak projeler gelifltirilebilir. BAKIfi: Bu ülkeyi yönetiyor olsayd›n›z, ilk üç icraat›n›z ne olurdu? AHMET EKER: Öncelikle Türkiye’nin en önemli problemlerinden biri olan iflsizlik oran›n›n düflürülmesiyle ilgili çal›flmalar yapmak, Türkiye ekonomisinin güçlenmesini sa¤layacak ve Türk halk›n›n refah seviyesini artt›racak ekonomik at›l›mlar yapmak, E¤itim seviyesinin yükseltilmesiyle ilgili çal›flmalar yapmak. BAKIfi: Sosyal sorumluluk projeleriniz var m›, anlat›r m›s›n›z? AHMET EKER: Süt ve süt ürünleri üretimi konusunda 30 y›l› aflk›n süredir Bursal›lar› lezzet ve tazelikle buluflturan firmam›z; ticari yat›r›mlar›n›n yan› s›ra kurumsal sosyal sorumluluk çerçevesindeki projelerini de hayata geçiriyor. Bu kapsamda Nilüfer Belediyesi ile birlikte yapt›rd›¤›m›z ve Türkiye’nin en büyük modüler oyun alan›n› da içerisinde bulunduran park, 2003 y›l›nda hizmete aç›ld›. 9 dönüm alan üzerine kurulan Eker Çiftli¤i Süt Park›’nda susuz kayd›rak olarak tan›mlanan modüler oyun park›n›n yan› s›ra 5 yafl alt›ndaki küçükler için de ayr› oyun park› bulunuyor. ‹zmir Yolu Orhaneli kavfla¤›ndaki parkta yürüyüfl ve bisiklet yollar› ile kafeterya da yer al›yor. Süt Park› olarak nitelendirdi¤imiz bu parkta her y›l çocuklarla birlikte “21 May›s Dünya Süt Günü”nü kutluyor, hem e¤leniyor hem de sütün faydalar› konusunda bilinçlenmelerine katk› sa¤l›yoruz. Ayr›ca tiyatronun çocuklar›n beyinsel geliflimine sa¤lad›¤› deste¤e çok inan›yoruz. Bu nedenle de özellikle çocuklara yönelik tiyatrolara sponsor olarak bu oyunlar›n çocuklara ulaflmas›na yard›mc› oluyoruz. “Hansel ve Gratel” (2003), “Ormandaki Sürpriz Konuk” (2007) daha önce sponsor oldu¤umuz oyunlardan baz›lar›. Bursa’n›n en önemli karikatüristlerinden Kemal Akkoç taraf›ndan yaz›lan ve 2009 y›l›ndan bu yana sahnelenen “Sütlaç fiov” isimli oyuna destek oluyoruz. ‹stanbul ve Bursa’da sahnelenen oyun ve flu s›ralar Ankara’daki okullar› gezerek çocuklarla bulufluyor. Bu oyun sayesinde flimdiye kadar 100 bin çocu¤a ulaflt›k ve onlar› tiyatroyla buluflturduk. Bu say› h›zla artmaya devam ediyor. BAKIfi: Bize zaman ay›rd›¤›n›z için teflekkür ederiz. BAKIfi: Türk ekonomisinin önümüzdeki on y›lda dünya ekonomik s›ralamas›nda eriflebilece¤i yer sizce neresidir? AHMET EKER: Türkiye en son verilere göre dünyan›n en büyük 17. ekonomisine sahip. Özellikle önümüzdeki befl y›l Türkiye’nin büyüme trendinin h›zla yükselece¤ini düflünüyorum. Türkiye’nin ekonomik büyüklü¤ünün artmas› için iki temel girdi var; birincisi GSMH büyümesi, ikincisi de Türk Liras›’n›n de¤er kazanmas›. Elbette her ikisinin de birbirine paralel olarak geliflmesi gerekiyor. Türkiyenin bu aç›dan do¤ru yolda oldu¤unu düflünüyorum. 29 Bak›fl 116 fierif Ar› Yeminli Mali Müflavir Damga vergisi amga Vergisi Kanunu’na göre sözleflme, taahhütname, temlikname, kira mukavelenameleri, kefalet, teminat ve rehin senetleri, fesihnameler, sulhnameler, kararlar, ticari ka¤›t ve makbuzlar gibi çok say›da ka¤›t DAMGA VERG‹S‹NE tabidir. D Son tarihlerde, vergi mükelleflerinin iflleriyle ilgili olarak yapt›klar› sözleflmelerin damga vergisinin yat›r›l›p, yat›r›lmad›¤› ile ilgili vergi incelemeleri yap›lmakta, sonuçta vergi ile ceza ile karfl›lafl›lmaktad›r. Dolay›s›yla damga vergisi ile ilgili önemli hususlar› maddeler halinde sizlere hat›rlatmak istedim. 1-) B‹R KA⁄ITTA B‹RB‹R‹NDEN TAMAMEN AYRI AK‹T VE ‹fiLEM BULUNMASI HAL‹NDE DAMGA VERG‹S‹ Damga Vergi Kanununun 6. maddesinin 1. f›kras›nda, bir ka¤›tta birbirinden tamamen ayr› birden fazla akit ve ifllem bulundu¤u takdirde bunlar›n her birinden ayr› ayr› vergi al›naca¤› hüküm alt›na al›nm›flt›r. Örne¤in, kifli ile kurulufllar aras›nda tafl›nmazlara iliflkin düzenlenen kira mukavelenameleri binde 1,65 nispetinde damga vergisine tabidir. Ancak, kira mukavelenamesi üzerinde üçüncü flahs›n kirac› lehine kefalet vermesi halinde; iki durum söz konusu olabilmektedir. - Kefaletin, as›l borçlu hakk›nda yap›lan takibat sonucu alaca¤›n tahsil edilememesi halinde hüküm ifade edecek nitelikte adi kefalet fleklinde olmas› halinde, kefalet flerhi as›l akitten ayr› müstakil bir ifllem, bir hukuki muamele niteli¤inde oldu¤undan mukavele süresine göre kiralama bedelinden hesaplanacak binde 1,65 nispetindeki damga vergisine ilaveten 30 Bak›fl 116 kefalet flerhinden de binde 8,25 oran›nda damga vergisi hesaplanacakt›r. - Kira mukavelesine konan flerhin “müteselsil kefil” veya müteselsil kefil ve müflterek borçlu” s›fat›yla konulmas› halinde, kefalet flerhi as›l akitle birbirine ba¤l› ve bir as›ldan do¤ma akit ve ifllemler niteli¤inde de¤erlendirildi¤inden, ka¤›tta yer alan akit ve ifllemler içerisinde en yüksek vergi al›nmas›n› gerektiren tutar›n dikkate al›nmas› gerekmektedir. 2-) B‹R KA⁄ITTA B‹RB‹R‹NE BA⁄LI VE B‹R ASILDAN DO⁄MA B‹RDEN FAZLA AK‹T VE ‹fiLEM BULUNMASI HAL‹NDE DAMGA VERG‹S‹ HESABI Damga Vergi Kanununun 6. maddesinin 2. f›kras›nda; “bir ka¤›tta toplanan akit ve ifllemler birbirine ba¤l› ve bir as›ldan do¤ma olduklar› takdirde damga vergisi, en yüksek vergi al›nmas›n› gerektiren akit veya ifllem üzerinden al›n›r.” Hükmüne yer verilmifltir. Düzenlenen mukavelenamelerde, mukavele konusu esas iflin bedelinden ayr› damga vergisi al›nmas›n› gerektiren teminat, ceza flart› ve sigorta yapt›rma bedellerine de yer verilmektedir. Bu durumda da verginin bunlardan en yüksek vergi al›nmas›n› gerektiren akit ve ifllem bedeli üzerinden al›nmas› gerekmektedir. Örne¤in, bir kafeteryan›n iflletilmesi karfl›l›¤›nda ayl›k 2.000,00 TL kira bedeli üzerinden befl y›ll›k bir sözleflme yap›lm›flt›r. Kiraya veren kiran›n bafllang›c›ndan itibaren 1 ay içinde iflyerinin çat›s›n› yeniden yapt›raca¤›n› taahhüt etmifl, yapt›rmad›¤› takdirde 30.000,- TL ceza ödemeyi kabul etmifltir. Bu sözleflmede bir as›ldan (kira ifllemi) do¤ma ve birbirine ba¤l› iki ayr› akit vard›r. Kira sözleflmesi ve ceza ödeme taahhüdü. Kira sözleflmesi binde 1,65, ceza flart› ise binde 8,25 oran›nda damga vergisine tabiidir. Kira sözleflmesine göre damga vergisi matrah› (2.000,00 TL/ay x 12) x 5 y›l = 120.000,- TL’dir. Damga vergisi ise 72,72,- TL’dir. Ceza flart› iflleminin ise damga vergisi matrah› 30.000,- TL’dir. Damga vergisi ise 247,50 TL’dir. Kanunun yukar›da belirtilen hükmü gere¤i damga vergisi olarak 247,50 TL’ nin beyan edilip ödenmesi gerekmektedir. 3-) EK SÖZLEfiME DÜZENLENEREK SÖZLEfiME SÜRES‹N‹N UZATILMASI Damga Vergisi Kanunu’nun 14. maddesinde; “mukavelenamelerin müddetinin uzat›lmas› halinde ayn› miktar veya nispette vergi al›n›r.” hükmüne yer verilmifltir. Sürenin asli unsur oldu¤u sözleflmelerde, bunlar›n ayn› flartlarla bir süre daha uzat›lmas› ile ilave olunan veya tekerrür eden bir mebla¤ ortaya ç›km›fl bulunuyorsa bu mebla¤ üzerinden ve sözleflmeye uygulanan oranda damga vergisinin ödenmesi gerekir. Örne¤in, 01.01.2009-31.12.2009 tarihleri aras›nda ayl›k 500,- USD ile verilen bilgisayar bak›m ve onar›m hizmetleri sözleflmesinin, 25.12.2009 tarihinde düzenlenen ek bir sözleflme ile 01.01.2010-31.12.2010 tarihlerini kapsayacak flekilde ayn› flartlarla uzat›lmas› halinde, sözleflme süresince ödenecek olan 6.000,- USD üzerinden ek sözleflmenin imzaland›¤› tarihteki T.C. Merkez Bankas› döviz sat›fl kuru dikkate al›narak bulunacak TL karfl›l›¤› üzerinden binde 8,25 oran›nda hesaplanacak damga vergisinin ödenmesi gerekir. Makale 4-) SÜRES‹ KEND‹L‹⁄‹NDEN UZAYAN SÖZLEfiMELERDE DAMGA VERG‹S‹ Ancak sözleflmelere sözleflme süresinin kendili¤inden uzamas›na dair hükümler konulabilmektedir. Bu durumda sözleflmenin içerdi¤i bir hükümden yararlan›larak süre kendili¤inden uzamaktad›r. Sözleflme hükümlerinden, kendili¤inden uzayan süre içinde yararlanma durumunun do¤du¤u ve süre uzamas›na iliflkin damga vergisinin konusunu teflkil eden yeni bir sözleflme ile sözleflme yerine geçecek bir ka¤›t düzenlenmedi¤i için sürenin uzad›¤› gerekçesi ile uzayan süre için ayr›ca damga vergisi beyan edilip ödenmesi gerekmez. Bunun içinde düzenlenen sözleflmelerin sürelerinin bitiminden itibaren süresinin uzat›lmas›n›n uygun olaca¤›n›n düflünülmesi halinde sözleflmelerin süre maddesine ayr› bir paragraf olarak; “‹flbu sözleflmenin bitim tarihinden en az 30 gün önce taraflardan biri karfl› tarafa sözleflme süresinin uzat›lmas›n› istemedi¤ini bildirmedi¤i takdirde sözleflme süresi kendili¤inden …..ay/y›l daha uzar.” hükmünün konmas›n› tavsiye ederiz . 5-) YABANCI MEMLEKETLERLE TÜRK‹YE’ DEK‹ YABANCI ELÇ‹L‹K VE KONSOLOSLUKLARDA DÜZENLENEN KA⁄ITLARIN DAMGA VERG‹S‹ Damga Vergisi Kanununun 3’ üncü maddesinin son paragraf›nda; “Yabanc› memleketlerle Türkiye’deki yabanc› elçilik ve konsolosluklarda düzenlenen ka¤›tlar›n vergisini, Türkiye’ de bu ka¤›tlar› resmi dairelere ibraz eden, üzerlerinde devir veya ciro ifllemleri yapanlar veya her hangi bir suretle hükümlerinden faydalananlar öderler. ……” hükmüne yer verilmifltir. Yukar›daki kanun hükmünden yabanc› memleketlerde düzenlenen ka¤›tlar›n resmi dairelere ibraz edilmedi¤i, üzerlerinde devir veya ciro ifllemleri yap›lmad›¤› sürece damga vergisinin do¤mayaca¤› anlafl›lmaktad›r. Ancak, f›kran›n sonunda yer alan “her hangi bir suretle hükümlerinden faydalanma” cümlesini Maliye yurtd›fl›nda düzenlenen sözleflmelere iliflkin olarak, sözleflmede yer alan baz› haklardan ya da hususlardan Türkiye'de yararlan›lmas› veyahut o ka¤›da dayan›larak Türkiye'de baz› ifllemler yap›lmas› o ka¤›d›n hükümlerinden Türkiye'de yararlan›ld›¤› sonucunu do¤urdu¤u görüflleriyle, faydalanma flart›n› çok genifl yorumlamaktad›r. Ayn› flekilde, Dan›fltay Dava Daireleri Genel Kurulu ise ald›¤› bir karar›nda; “Damga vergisinin konusunu oluflturan her ka¤›t, taraflara haklar yaratan ya da borç ve yükümlülükler getiren, böylelikle akit taraflar›n hukuki durumunu belli eden veya ispat imkan› sa¤layan belgedir. Ka¤›d›n hükmünden yararlanma da; onun herhangi bir hukuki ticari ya da benzer bir amaca ba¤l› olarak kullan›lmas› sözleflmeyle öngörülen hak ve yükümlülüklere ifllerlik kazand›r›lmas› olarak tan›mlanabilir. Yurtd›fl›nda düzenlenen ka¤›da Türkiye’ de ifllerlik kazand›r›lmas› sonucu vergiyi do¤uran olay gerçekleflmifl olmaktad›r.” fieklinde karar vermifltir. Bu nedenle, yabanc› memleketlerde düzenlenen ka¤›tlar resmi dairelere ibraz edilmese, üzerlerinde devir veya ciro ifllemleri yap›lmasa dahi hükümlerinden faydalan›nca yani sözleflmede bahsedilen mal, hizmet al›nmas›, avans veya bedel ödenmesi gibi durumlarda damga vergisine tabi tutulmas› gerekmektedir. 6-) TAAHHÜT ‹fiLER‹NDE DAMGA VERG‹S‹ ‹hale ‹flleri; Bir taahhüt ifli bafllamadan önce ilk önce ilgili idare taraf›ndan taahhüt ifli yapt›r›lmas› için karar al›n›r. ‹hale kararlar›na iliflkin damga vergisini do¤uran olay, ihale karar›n›n ihale yetkilisi taraf›ndan onayland›¤› and›r. Her türlü ‹hale Kararlar›; binde 4,95 nispetinde damga vergisine tabidir. Genel bütçeli daireler taraf›ndan al›nan ihale kararlar›na ait damga vergisinin, ihale karar›n›n müteahhide tebli¤inden itibaren en geç 15 gün içinde, verginin mükellefi olan müteahhitlerce, genel bütçeli idarelere hizmet veren saymanl›klara veya mükellefin gelir veya kurumlar vergisi yönünden ba¤l› oldu¤u vergi dairesine, ihale karar›n›n tebli¤inden itibaren en geç 15 gün içinde, beyanname verilmeksizin, makbuz karfl›l›¤› ödenmesi gerekmektedir. a-) Sözleflmeler; 488 say›l› Damga Vergisi Kanunu’na ekli (1) say›l› Tablo’nun I- Akitlerle ‹lgili Ka¤›tlar Bölümünün A/1 f›kras›na göre, ihale kararlar›n›n uygulanmas›na iliflkin olarak düzenlenen sözleflmeler; binde 8,25 oran›nda damga vergisine tabidir. Ancak sözleflmenin noterde düzenlenmesi halinde, damga vergisi noter taraf›ndan makbuz karfl›l›¤› tahsil edilir ve vergi dairesine ödenir. b-) Hakedifl Ödemeleri; 488 say›l› Damga Vergisi Kanunu’nun 1 ve 14. maddeleri uyar›nca resmi daireler taraf›ndan yap›lan mal ve hizmet al›mlar›na iliflkin hakedifl ödemelerinden damga vergisi kesintisi yap›lmas› gerekmektedir. Hakedifl ödemelerinde uygulanacak olan oran; binde 8,25’ dir. c-) ‹lave ‹fl Oluru ve Sözleflmelerin Devri; Damga vergisi kesintisi uygulamalar›nda dikkat edilmesi gereken hususlardan birisi, ilave ifl olurudur. ‹lave ifl olurunda, belirli bir miktar› ihtiva eden sözleflme tutar›n›n art›fl› yönünde bir de¤ifliklik olmaktad›r. ‹lave ifl oluru al›nd›¤›nda ilave ifl tutar›ndaki ihale bedeli üzerinden Damga Vergisi Kanunu’na ekli (1) say›l› tablonun “I-Akitlerle ‹lgili Ka¤›tlar” k›sm›n›n (1-a) f›kras› uyar›nca binde 8,25 oran›nda damga vergisi kesintisi yap›lmas› gerekir. Di¤er bir husus ise, sözleflmenin baflka bir yükleniciye devri halinde sözleflmenin asl›ndan al›nacak olan verginin 1/4’ü oran›nda damga vergisi kesintisi yap›lmas› gereklidir. Damga vergisi KDV’siz tutar üzerinden hesaplan›r. 7-) DÖV‹Z KAZANDIRICI FAAL‹YETLERDE DAMGA VERG‹S‹ ‹ST‹SNASI 5035 say›l› Baz› Kanunlarda De¤ifliklik Yap›lmas› Hakk›nda Kanunun 28 inci maddesi ile 488 say›l› Damga Vergisi Kanununa eklenen Ek-2 nci maddesi ile döviz kazand›r›c› faaliyetlere iliflkin ifllemlerle ilgili damga vergisi istisnas› uygulamas›n›n usul ve esaslar› belirtilmifltir. Kanunun yay›m› tarihinden sonra hangi ifllemler için düzenlenen ka¤›tlar›n damga vergisinden istisna olaca¤› de¤iflik tarihlerde yay›mlanan 1, 2, 3 ve 4 Seri No’ lu Döviz Kazand›r›c› Faaliyetlerde Damga Vergisi ve Harç ‹stisnas› Uygulamas› Hakk›nda tebli¤lerde aç›klanm›flt›r. Tebli¤lerle yap›lan düzenlemede Döviz kazand›r›c› faaliyetlerle ilgili istisna;“‹hracat ‹fllemleri” ve “Di¤er Döviz Kazand›r›c› Faaliyetler” olmak üzere iki ana bafll›k alt›nda toplanm›flt›r. ‹hracat karfl›l›¤› yap›lacak ödemeler (Katma de¤er vergisi iadesi ile bu iadenin mükellefin veya mükellefe ihraç edilen mal› teslim edenlerin vergi ve Sosyal Sigortalar Kurumu prim borçlar› ile genel ve katma bütçeli idarelere 31 Bak›fl 116 olan borçlar›na mahsubu dahil), - ‹hracattan do¤an alaca¤›n ihracatç› taraf›ndan temliki, - ‹hracat ba¤lant›lar› için düzenlenecek anlaflmalar, - Transit ticarete konu mal›n sat›n al›nmas› ve sat›lmas›, - Tedarik edildikleri flekliyle ihraç edilmek üzere mal al›m›, - 4458 say›l› Gümrük Kanununun 131 inci maddesine istinaden ithalat vergilerinden tam muafiyet suretiyle geçici ithalat rejimine tabi ambalaj maddeleri ithali, - Dahilde ‹flleme ‹zni kapsam›nda yap›lan ithalat, - Dahilde ‹flleme ‹zin Belgesi kapsam›nda yap›lan ithalat veya yurt içi al›mlar ile ilgili ifllemler ve bu ifllemler sebebiyle düzenlenen ka¤›tlara (gümrük idarelerine verilen beyannameler dahil) ihracata iliflkin oldu¤unun tevsik edilmesi kayd›yla, ifllem yapan kurulufllarca re'sen damga vergisi ve harç istisnas› tatbik edilecektir. Di¤er döviz kazand›r›c› faaliyetlerin neler oldu¤u tebli¤lerde tek tek belirtilmifltir. 8- ELEKTR‹K P‹YASASI KANUNUNA GÖRE TANINAN ‹ST‹SNA 4628 say›l› Elektrik Piyasas› Kanununun 14/c maddesi ile 31.12.2012 tarihine kadar iflletmeye girecek üretim ve otoprodüktör lisans› sahibi tüzel kiflilerin; Üretim tesislerinin yat›r›m döneminde, üretim tesisleriyle ilgili yapacaklar› ifllemler ve düzenleyecekleri ka¤›tlar damga vergisi ve harçtan müstesna tutulmufltur. 9-) SERBEST BÖLGELERDE DAMGA VERG‹S‹ ‹ST‹SNASI 3218 say›l› Serbest Bölgeler Kanununun Geçici 3 üncü maddesinin ikinci f›kras›n›n (c) bendi ile; Avrupa Birli¤ine tam üyeli¤in gerçekleflti¤i tarihi içeren y›l›n vergilendirme döneminin sonuna kadar, serbest bölgelerde gerçeklefltirilen faaliyetlerle ilgili olarak yap›lan ifllemler ve düzenlenen ka¤›tlar damga vergisi ve harçlardan müstesna tutuldu¤u belirtilmifltir. 10- ÜCRETLERDE DAMGA VERG‹S‹ Damga Vergisi Kanununa ekli I Say›l› Tablonun IV-1/b bendinde, maafl, ücret, gündelik, huzur hakk›, aidat, ihtisas zamm›, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harc›rah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karfl›l›¤› 32 Bak›fl 116 al›nan paralar (avans olarak ödenenler dahil) binde 6,6 oran›nda damga vergisine tabidir. 11- TEKL‹F MEKTUPLARI fiirketler imal ettikleri ya da al›m sat›m›n› yapt›klar› mallar veya yapaca¤› hizmetler için di¤er firmalara teklif vermektedirler. Bu tekliflerde genelde yaz›l› yap›lmaktad›r. Bu flekilde teklif mektubu düzenlenmesi ve teklifi alan firma taraf›ndan da yaz›l› olarak cevap verilmesi halinde, sözleflme düzenlendi¤i kabul edilerek, teklif mektubu ve cevab›nda yer alan bilgilerden hareketle damga vergisi hesaplanmas› gerekmektedir. Siparifl Formlar›nda da siparifl formunun siparifli veren ve siparifli alan taraf›ndan imzalanmas› halinde sözleflmenin düzenlendi¤i kabul edildi¤inden, siparifl formunda siparifl edilen mal bedeli toplam› üzerinden binde 8,25 oran›nda damga vergisi ödenmesi gerekmektedir. 12-) DAMGA VERG‹S‹ MATRAHININ TESP‹T‹NDE KDV’ N‹N MATRAHA DAH‹L ED‹LMEYECE⁄‹ Damga vergisinin katma de¤er vergisi hariç olmak üzere sadece iflin bedeli üzerinden hesaplanmas› gerekmektedir. Dolay›s›yla, Katma De¤er Vergisi dahil edilerek düzenlenen ka¤›tlardan yat›r›lmas› icabeden damga vergisinin ise katma de¤er vergisi tutar› düflüldükten sonra kalan mebla¤ üzerinden hesaplanmas› gerekmektedir. 13-) AZAM‹ DAMGA VERG‹S‹ Ka¤›tlar›n Damga Vergisi bu kanuna ekli (1) say›l› tabloda yaz›l› nispet veya miktarlarda al›n›r. fiu kadar ki her bir ka¤›t için hesaplanacak vergi tutar› (1) say›l› tabloda yer alan s›n›rlamalar sakl› kalmak üzere (2010 y›l› için) 1.136.904,10 Türk Liras›n› aflamaz. Bir önceki y›lda uygulanan bu azami tutar, her takvim y›l› bafl›ndan geçerli olmak üzere, o y›l için tespit ve ilan olunan yeniden de¤erleme oran›nda art›r›l›r. 14-) SÜREKL‹ DAMGA VERG‹S‹ MÜKELLEF‹YET‹ Katma bütçeli idareler, il özel idareleribelediyeler, döner sermayeli kurulufllar, bankalar kamu iktisadi teflebbüsleri, devlet ve kamu iktisadi teflebbüsleri ifltirakleri, özerk kurulufllar, di¤er kamu kurumlar› ve anonim flirketler damga vergisini makbuz karfl›l›¤› vergi dairesine ödemek zorundad›rlar. Bunun içinde damga vergisi defterleri tutmalar› zorunludur. Makbuz karfl›l›¤› ödenecek vergi bulunmamas› halinde damga vergisi beyannamesi verilmesine gerek olmad›¤› gibi bu hususun vergi dairesine bir dilekçe ile bildirilmesine de gerek yoktur. Ödenecek vergi oldu¤u ayda beyanname verilmesi yeterlidir. Bunlar d›fl›nda yer alan Kurumlar Vergisi Kanununa tabi olan di¤er mükellefler, kollektif ve adi komandit flirketler, bilanço ve iflletme hesab› esas›na göre defter tutan gerçek kifliler ile serbest meslek erbab› da damga vergilerini vergi dairesine makbuz karfl›l›¤› ödeyebilirler. Yukar›daki uygulamadan faydalanabilmek için, uygulamaya bafllamadan önce damga vergisi defterlerini notere tasdik ettirmeleri ve ba¤l› bulunduklar› vergi dairelerine damga vergisi mükellefiyetlerini tesis ettirmeleri gerekmektedir. Sürekli damga vergisi mükellefiyeti bulunmayan gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerinin düzenledikleri ka¤›tlara iliflkin damga vergisini, gelir veya kurumlar vergisi yönünden ba¤l› olduklar› vergi dairelerine, 488 say›l› Kanunun 22 nci maddesinin birinci f›kras›n›n (b) bendi kapsam›nda olan ve gelir veya kurumlar vergisi yönünden mükellefiyeti bulunmayan mükelleflerin süreksiz mükellefiyet çerçevesinde düzenledikleri ka¤›tlara iliflkin damga vergisini, - Tek vergi dairesi bulunan il ve ilçelerde mevcut vergi dairelerine, - Ba¤›ms›z vergi dairesi olmayan ilçelerde ba¤l› vergi dairesine (Malmüdürlüklerine), - Birden fazla vergi dairesi bulunan il ve ilçelerde bu vergi dairelerinden herhangi birine, ka¤›d›n düzenlendi¤i tarihi izleyen onbefl gün içinde damga vergisi beyannamesi ile beyan edip ayn› süre içinde ödemeleri gerekmektedir. 15-) KA⁄ITLARDA BELL‹ B‹R PARA BULUNMAMASI Damga Vergisi Kanununun 10’ uncu maddesinin son f›kras›nda; belli para deyiminin, ka¤›tlar›n ihtiva etti¤i veya ka¤›tlarda yaz›l› rakamlar›n has›l edece¤i paray› ifade edece¤i hükme ba¤lanm›flt›r. 4’ üncü madde hükmüne göre, ka¤›tlar›n mahiyetinin tayininde, at›f yap›lan ka¤›d›n mahiyeti nazara al›naca¤›ndan, ka¤›t ekleri ve at›f yapt›¤› di¤er ka¤›tlardaki rakamlar da, as›l Makale ka¤›ttaki rakamlar yerine geçer. Damga vergisine matrah olacak tutar, gerekti¤inde bu rakamlar›n has›l edece¤i tutara göre bulunur. Ka¤›tta verginin hesab›na esas al›nacak mebla¤›n özel flekilde belirtilmemifl olmas› vergilemeyi etkilemez. Örne¤in, bir tafl›ma sözleflmesinde, on bin ton kömürün toplam 400.000,- TL’ ye tafl›naca¤› yaz›l› oldu¤unda, vergi, halen geçerli olan binde 8,25 oran› ile 400.000,- TL üzerinden hesaplan›r. 3.300,- TL olarak bulunur. Sözleflmede toplam tafl›ma bedeli gösterilmeyip on bin ton kömürün tonu 40,- TL’ ye tafl›naca¤› belirtildi¤inde, vergi gene 400.000,- TL üzerinden ayn› tutarda 3.300,- TL olarak hesaplanabilmektedir. Tafl›ma sözleflmesinde miktardan bahsedilmemekle beraber, miktar›n on bin ton oldu¤unun tespit edildi¤i baflka bir ka¤›da at›f yap›ld›¤›nda da; tonunun 40,- TL’ den tafl›naca¤›n›n kay›tl› olmas› halinde de; sonuç ayn›d›r. Zira bu halde de, sözleflmede ve at›f yap›lan ka¤›tta yer alan rakamlarla tespit olunan tutar 400.000,- TL’ dir. Bu konuyla ilgili, örne¤in bir televizyon kanal›nda yay›nlanacak bir reklamla ilgili sözleflmede, reklam›n belli bir süre ile her gün yay›nlanaca¤› ve yay›n bafl›na ödenecek para tespit edilmiflse, belli para yay›n say›s› ile birim fiyat çarp›larak bulunur ve damga vergisine tabi tutulur. Baz› hallerde, belli bir mebla¤›n oluflaca¤› anlafl›lmakla beraber, bunun, ka¤›d›n düzenlendi¤i anda hesab› mümkün olmayabilir. Yukar›daki bir televizyon kanal›ndaki yay›n örne¤inde, yay›n süresi ve birim fiyat belirtildikten sonra, reklam›n, belli programlar öncesi veya aras›nda yap›lmas› halinde, ayr›ca belli bir miktar fark al›naca¤›, ancak bunun kaç defa gerçeklefltirilece¤i konusunda yay›n kuruluflunun taahhütte bulunmamas› halinde, ileride az veya çok tutarda oluflaca¤› kesin olmad›¤›ndan, bu ek mebla¤, sözleflmenin düzenlendi¤i anda bilinmedi¤inden nazara al›nmaz. Baz› hallerde, sözleflmede, miktarda fiyat da görülmeyebilir. Örne¤in, bir özel okulun, bir y›l süre ile ihtiyac› oldukça sat›n alaca¤› ekme¤i; müteahhit durumundaki sat›c›n›n, istek üzerine, günün fiyat› ile derhal karfl›layaca¤› fleklinde düzenlenmifl sözleflmede, belli paray› bulmaya yarayacak rakamlarda yoktur. Bu gibi durumlarda müteahhidin, sözleflme hükümlerine uymamas› halinde ödemek mükellefiyetinde oldu¤u tazminat miktar› varsa, bu mebla¤, belli para olarak vergilemede esas al›n›r. Tazminatta yoksa vergi do¤maz. Yerine getirilmeyen herhangi bir hata için cezay› rakam yerine gelecek y›l cirosunun %10’ u fleklinde yaz›l›rsa, imza tarihinde ciro bilinemedi¤inden vergi do¤maz. Ancak geçmifl y›l cirosunun %10’ u kadar yaz›l›rsa, geçmifl y›l cirosu bilindi¤inden %10 kolayca hesaplanarak vergi tutar› bulunabilir. Sözleflmede sat›n al›nacak mal›n birim fiyat belli olmas›na ra¤men, mallar ileride al›c›n›n verece¤i siparifllere göre sat›n al›naca¤› belirtilmiflse bu flekilde düzenlenen sözleflmelerde de belli para yani sözleflme bedeli olmad›¤›ndan damga vergisi hesaplanmaz. Ayr›ca, sat›fl sözleflmelerinde, sat›fl bedelinin vadeli tahsil edilecek olmas›na ba¤l› olarak al›naca¤› öngörülen vade fark› veya faiz, sat›fl bedelinin unsuru say›l›r ve belli para tutar›na dahil edilerek toplam tutar üzerinden damga vergisi hesaplanmas› gerekir. Sözleflmede sat›n al›nacak adet yaz›l› oldu¤u halde fiyat yaz›l› de¤ilse bile basit bir matematiksel ifllemle matrah hesaplanabilirse damga vergisi do¤ar. Örnek; Sözleflmeye 1000 adet buzdolab› sat›laca¤› yaz›lm›fl fiyat yaz›lmam›fl olabilir. Ancak o flirketin sitesinde veya fiyat listelerinde o tip buzdolab›n›n fiyat› yaz›l› oldu¤una göre matrah› da hesaplamak mümkündür. 16-) KA⁄IT ÜZER‹NDEK‹ BEDEL‹N DÖV‹Z C‹NS‹NDEN BEL‹RLENM‹fi OLMASI Damga vergisine tabi ka¤›tlar üzerindeki bedellerin yabanc› para cinsi ile belirlenmifl olmas› halinde, damga vergisi, ka¤›d›n imzaland›¤› tarihteki T.C. Merkez Bankas› döviz sat›fl kuru esas al›narak bulunacak TL karfl›l›¤› üzerinden hesaplanmas› gerekir. 17-) DAMGA VERG‹S‹NE TAB‹ KA⁄IT ‹MZALANDIKTAN SONRA ‹fiLEMDEN VAZ GEÇ‹LMES‹ Damga vergisine tabi ka¤›t imzalan›p damga vergisi ödendikten sonra ifllemden vazgeçilmesi halinde ödenen verginin iadesi mümkün de¤ildir. 18-) BELL‹ PARAYI ‹HT‹VA EDEN SÖZLEfiMELER‹N DE⁄‹fiT‹R‹LMES‹ Damga Vergisi Kanununun 14’ üncü maddesinin ikinci f›kras›nda; “belli paray› ihtiva eden mukavelenamelerin de¤ifltirilmesi halinde, artan miktar ayn› nispette damga vergisine tabidir” hükmü yer almaktad›r. Bir sat›fl sözleflmesi düzenlendikten sonra sözleflme süresi içinde ek bir sözleflme düzenlenerek, sözleflme süresi sonuna kadar sat›lacak ürünlerin birim fiyatlar›n›n belli bir tutarda art›r›lmas› halinde artan tutar üzerinden damga vergisi hesaplanarak ödenmesi gerekir. Sözleflmelerdeki belli para tutar›nda art›fl olmaks›z›n yap›lan de¤ifliklikler, damga vergisine tabi tutulmaz. Örne¤in, bir sözleflme düzenlendikten sonra sat›fla konu mallar›n bedellerinin faturan›n düzenledi¤i tarihteki kur üzerinden ödenece¤ine iliflkin hükmün, ödemenin yap›ld›¤› tarihteki kur üzerinden fleklinde de¤ifliklik yap›lmas› halinde damga vergisi do¤maz. 19-) SÖZLEfiMELER‹N DEVR‹ Devir, sözleflmenin taraflar›nda de¤iflikli¤i ifade eder. 14’ üncü maddenin ikinci f›kras› hükmüne göre, belli paray› ihtiva eden sözleflmelerin devri halinde, asl›ndan al›nan verginin dörtte biri ödenecektir. Örne¤in, taahhüt suretiyle yap›lan inflaat onar›m ifllerinde, birinci müteahhidin ifli ve sözleflmeyi iflverenin onay› ile baflka bir müteahhide devretmesi halinde asl›ndan al›nan verginin dörtte birinin ödenmesi gerekir. 20-) HER NÜSHANIN AYRI AYRI AYNI ORANDA DAMGA VERG‹S‹NE TAB‹ OLDU⁄U Damga Vergisi Kanununun 5 inci maddesinde; bir nüshadan fazla düzenlenen ka¤›tlar›n her nüshas›n›n ayr› ayr› ayn› nispette Damga Vergisine tabi oldu¤u belirtilmifltir. Yani bir nüsha düzenlenecek sözleflmeden ka¤›d› imzalayan taraflara sözleflmeden ›slak imzal› birer nüsha verilmek istenirse her nüsha için ayr› ayr› ayn› miktarda damga vergisi ödenmesi gerekir. Damga vergisine tabi birden fazla nüsha olarak düzenlenmek istenen ka¤›tlar›n bir nüsha düzenlenerek, asl›n› muhafaza edecek taraf›n imzalanan sözleflmenin fotokopisini “asl› gibidir” flerhiyle tasdik ederek karfl› tarafa vermesi mümkündür. Bunun içinde sözleflmelere son paragraf olarak; "‹fl bu sözleflme taraflar›n r›zalar› do¤rultusunda ..../.../2010 tarihinde 1 (bir) nüsha olarak tanzim edilmifltir. Sözleflme asl› ............. 'nde ................... (asl› kendisinde kalacak olan) taraf›ndan 'asl› gibidir' flerhiyle tasdik edilmifl fotokopisi ise ........... taraf›ndan muhafaza edilecektir.” ibaresinin eklenmesi faydal› olur. 33 Bak›fl 116 Mizah Ahmet Altekin’in kaleminden Güzel sözler Haddini bilmedikten sonra çok fley bilmek birfleye yaramaz. Suskunluk kimseyi yanıltmasın, Çünkü susan konuflursa kimse kaldıramaz. W. Butler Yalanla 'iletiflim' kurmak ve yalanı 'yutturmak' bir bafları de¤ildir. Sadece yenilginin ertelenmesidir. Neale Donald Walsch Küçük ifllerle u¤raflanlar ço¤u zaman büyük iflleri göremeyecek hale gelirler. Benjamin Franklin “‹yi olmak asilliktir ama baflkalarına iyi olmayı ö¤retmek, daha büyük asilliktir...ve daha az dertlidir." Mark Twain Sen kendini biliyorsan, bil ki kendini bilmezlerin söyledikleri anlamsızdır. Unutma gereksiz elefltiri sadece gizli hayranlıktır. Cengiz Aytmatov Zirvelerde kartallar da bulunur, yılanlar da. Ancak birisi oraya süzülerek, di¤eri ise sürünerek gelmifltir. Önemli olan nereye gelmifl oldu¤unuzdan çok, nereden ve nasıl geldi¤inizdir. Cenap fiahabettin Dün rüya, yarın hayaldir. Dünü mutlu, yarını umutlu yapan bugündür. Onun için bugüne iyi bak, Gülümse… Fontenelle Genel kural fludur;Bir insanın do¤ufltan getirdiklerinin pek önemi yoktur. ‹nsanı insan yapan, kendisini nasıl de¤ifltirdi¤idir. Alexander Graham Bell 35 Bak›fl 116 Ahmet Altekin TOFAfi Projeler Direktörü OECD yenileflim stratejisi: Gelecek yarıflında önü almak O ECD, 2010 y›l›nda yenileflim stratejisini gözden geçirdi. Yeni strateji, bafll›¤›ndan da anlafl›laca¤› gibi, OECD ülkelerinin gelece¤i yakalamakta avantajl› duruma geçmeleri için neler yapmalar› gerekti¤ine yönlendirmeler içeriyor. (1) Özeti afla¤›da verilen belgedeki öneriler flafl›rt›c› veya fark› de¤il; ancak, her ülke, bilinen önlemleri hayata geçirmede organize olabildi¤i ölçüde, yapmas› gerekenleri gerçeklefltirebilecek; böylece daha avantajl› veya dezavantajl› duruma geçecek. Pek çok tafl›n yerinden oynad›¤› bu dönemde, Türkiye için ortaya ç›km›fl görünen avantajlar› yakalamak amac›yla yar›fltaki di¤er ülkelerin neler yapt›klar›na göz atmak ve bunlardan pay ç›kartmak yararl› olacakt›r. Yeni EOCD yenileflim stratejisinin temelini oluflturan saptamalar ana hatlar› ile flöyle ifade edilmektedir: Yenileflim büyümeyi güçlendirir ve toplumsal sorunlara yan›tlar yarat›r Son iki y›ld›r büyümedeki gözlenmekte olan zay›fl›k, artan iflsizlik ve patlayan kamu borçlar›n›n yaratt›¤› sorunlar›n giderilebilmesi için, geleneksel büyüme araçlar›n›n önemini kaybetti¤i bu dönemde, büyümeyi sa¤layacak yeni kaynaklar›na acilen ihtiyaç duyulmaktad›r. Azalan geri dönüfllere yol açt›¤› dikkate al›nd›¤›nda, maddi yat›r›mlar, özellikle geliflmifl ekonomilerde, uzun vadeli büyümeyi desteklemeyebilir. Yenileflim baz› 36 Bak›fl 116 ülkelerde flimdiden büyümenin ana kayna¤›n› oluflturmaktad›r. ‹lk araflt›rmalar, fikri mülkiyet ve “knowhow” gibi elle tutulamayan de¤erlere yap›lan yat›r›mlar›n ve çok unsurlu verimlilikte (MFP) (2) kaydedilen iyileflmelerinin 1995 ile 2006 y›llar› aras›nda Avusturya, Finlandiya, ‹sveç, ‹ngiltere ve ABD’deki verimlilik art›fllar›n›n üçte ikisinden fazlas›na yol açt›¤› göstermektedir. Bu nedenle yenileflimin, büyümenin esas nedeni oldu¤u söylenebilir. Geliflmifl ve geliflmekte olan ülkeler aras›nda fark›n büyük k›sm›na MFP’daki farkl›l›klar yol açmaktad›r. Bu nedenle, yenileflim geliflmekte olan ülkeler için de gelecekteki büyümenin ana kayna¤› olacakt›r. ortaya ç›kt›¤› baflka birçok alan olmas›na karfl›n bilim, yenili¤in esas içeri¤ini oluflturmaktad›r. Politikalar, karfl›l›kl› etkileflimi ve çok disiplinli süreçleri ve geniflleyen bir paydafllar flebekesinin, kurumlar› ve kullan›c›lar›n iflbirliklerini desteklemelidir. Yenileflim için harekete geçmek, krizden ç›k›fl için öncelik oluflturmal›d›r Harcamalarda k›s›tlamalar gereklili¤i bir zorunluluk olarak ortaya ç›km›fl olmakla birlikte, hükümetler e¤itim, alt yap› ve araflt›rma gibi gelece¤in büyüme kaynaklar›na yat›r›m yapmaya devam etmelidirler. Yenileflime ayr›lan kaynaklar›n azalt›lmas› k›sa vadeli finansal rahatlama yaratabilir, ancak uzun vadeli büyümeye zarar verecektir. Bilginin yarat›lmas›, yay›lmas› ve uygulanmas› kritiktir Bilim, yenileflimin merkezindedir ve birçok OECD ülkesindeki kamu araflt›rma kurumlar›n›n, mükemmelliklerini devam ettirebilmeleri ve ifl dünyas› ile iflbirliklerini gelifltirebilmeleri için reformlar geçirmeye ihtiyaçlar› bulunmaktad›r. Politikalar yenileflimin bugün ald›¤› flekle uygun olmal›d›r Bulufllar›, pazara uygulanm›fl olan yenilikler haline dönüflebilmeleri için kurumsal de¤ifliklikler, flirket düzeyinde e¤itimler, testler, pazarlama ve tasar›m dahil tamamlay›c› faaliyetlere ihtiyaç duyulur. Yenileflimin, Ar-Ge d›fl›nda ‹nsanlar yenilikler için yetkilendirilmelidiler ‹nsan sermayesi yenileflimin özüdür. Politikalar bu gerçe¤i dikkate alarak tan›mlanmal›d›r fiirketlerdeki yenileflimin önü aç›lmal›d›r ‹yi fikirlerin ifle ve zenginli¤e dönüflmesinde esas unsurlar flirketlerdir. Uygun politikalarla, flirketlerdeki uygulamalar desteklenerek, önleri aç›lmal›d›r. Yenileflim, küresel ve toplumsal zorluklar› gö¤üslemek için uygulanabilir Uluslararas› bilim, teknoloji ve yenileflimde çok yanl› eflgüdüm sa¤layabilmek amac›yla, yeni bir yönetiflim modeli araflt›r›lmal›d›r. Önceliklerin belirlenmesi, fon sa¤lanmas›, kurumsal düzenlemeler yap›lmas›, bilgiye eriflilmesi ve teknoloji aktar›m› için prosedürler oluflturulmas›, Makale kapasite gelifltirilmesi ve yenileflimin genifl çapl› kullan›ma konulmas› üzerinde odaklan›labilir. Gelecek – yenileflim politikalar›nda de¤iflen vurgular OECD Yenileflim Stratejisi taraf›ndan benimsenmifl olan yenileflimin genel kavram›, pazarlar›n rolü dahil olmak üzere, arz ile talep taraf› girdileri aras›nda daha iyi bir denge kurulmas›na ihtiyaç göstermektedir. Ayr›ca, yenileflimin de¤iflen do¤as›n› yans›tacak flekilde politikalar oluflturulmas›na ihtiyaç bulunmaktad›r. Bu, afla¤›daki alanlarda vurgu yap›lmas› anlam›na gelmektedir: • Daha kuvvetli, temiz ve adaletli büyüme elde edilmesi için, yenileflim politikalar›na stratejik bir rol tan›yacak flekilde odaklan›lmas›, • Yenileflimin, fikri mülkiyet ve “knowhow” gibi elle tutulamayan de¤erleri ve unsurlar› içerdi¤ini dikkate alarak, yenileflimi, bilim ve teknolojinin ötesine tafl›mak için uygulama alan›n› geniflleten politikalar tan›mlanmas› • Toplumun tüm kesimlerinin yarat›c› olmalar›, yenileflimle ilgilenmeleri ve ç›kt›lar›ndan yararlanmalar› için yetkelendirilmelerini sa¤layacak e¤itim ve ö¤renim politikalar›n›n benimsenmesi • Politikalarda, yeni firmalar›n yarat›lmas› ve büyümelerine ve yeni flirketlerin, s›çramal› yenileflimler ortaya konmas› ve yeni ifller yarat›lmas›ndaki rollerine daha fazla dikkat edilmesi • Köklü yenilikler yap›lmas›na izin verecek ve gelecekteki yeniliklerin kayna¤›n› sa¤layacak olan bilimsel araflt›rmalar›n temel rolünün, yeterli flekilde dikkat al›nmas› • Etkin olarak iflleyen a¤lar ve pazarlar vas›tas› ile bilginin daha iyi yay›lmas› ve uygulanmas›n› destekleyecek iyilefltirilmifl mekanizmalar • Yenileflim için, yüksek h›zl› genifl bant a¤lar›n›n gelifltirilmesi örne¤inde oldu¤u gibi, yeni platformlar kurulmas›nda hükümetlerin rolüne dikkat edilmesi • Küresel zorluklar› gö¤üslemek, maliyet ve riskleri paylaflmak amac›yla bilim ve teknolojide uluslararas› iflbirli¤i için yeni yaklafl›mlar ve yönetim mekanizmalar› oluflturulmas› • Politikalar› yönlendirmek amac›yla, yenileflimin a¤lar içinde daha fazla yap›lmas› ve yayg›nlaflt›r›lmas› gibi kavramlar› ve bu yaklafl›mlar›n sonuçlar›n›n ölçülmesi için çerçevelerin tan›mlanmas› PISA-Uluslararas› Ö¤renci De¤erlendirme Program› Sonuçlar› (1) Strateji belgesinin tamam›na afla¤›daki adreste eriflilebilir: The OECD Innovation Strategy: Getting a Head Start on Tomorrow; http://www.oecd.org/document/15/0,3746,en_2649_34273_ 45154895_1_1_1_1,00.html Türkiye (s›ra/toplam ülke) 423(29/30) 423(29/30) 464(31/33) (2) Çok unsurlu verimlilik (Multifactor Productivity, MFP): Emek verimlili¤i, birim emek girdisine göre ç›kt›lar› ölçer; çok unsurlu verimlilik (MFP) ise yeni teknolojiler, ölçek ekonomisi, yönetsel beceriler ve üretim organizasyonundaki de¤ifliklikleri de içeren çoklu unsurlar›n toplam etkisini yans›tan verimlilik ölçütüdür. PISA-Uluslararas› Ö¤renci De¤erlendirme Program› ve Türkiye’nin konumu E¤itimin önemi uzun vadede ülke ekonomisi için çok fazlad›r ve yenileflimin de temel girdilerinden biridir. Bu nedenle OECD, farkl› ülkelerdeki e¤itimin düzeyinin de¤erlendirmesi amac›yla, PISAUluslararas› Ö¤renci De¤erlendirme Program› adl› bir program yürütmektedir. Program, 15 yafl›ndakilerin okuma, matematik ve fen bilimlerindeki “okur yazarl›klar›”n› de¤erlendirmektedir. PISA, ayn› zamanda, problem çözme gibi, müfredatlar ötesi yetkinlikleri ölçümler; zorunlu e¤itim dönemlerinin sonuna yaklafl›rken, ö¤rencilerin kazanm›fl olduklar› ifllevsel becerileri ortaya koyar. De¤erlendirmeler, 2000 y›l›nda bafllam›fl olup, her üç y›lda bir yap›l›r. Her dönemde tüm alanlar de¤erlendirilmesine ra¤men, her y›l bir alan üzerinde odaklan›l›r. 2009 de¤erlendirmesinde okuma becerileri derinlemesine araflt›r›lm›flt›r. Bütünleflik okuma becerisi bilgiye eriflme ve edinme, bütünlefltirme ve yorumlama, düflünme ve de¤erlendirme boyutlar›nda ele al›n›r. Türkiye’nin 2003 y›l›ndan beri kat›ld›¤› program›n 2009 sonuçlar› geçenlerde aç›kland› (1). Türkiye, 2009 y›l›nda de¤erlendirilen 33 OECD ülkesi aras›nda 31. s›rada yer ald›. Türkiye’nin alt›nda kalan iki OECD ülkesi fiili ve Meksika oldu. 2006 y›l›nda matematik becerilerine odaklan›lm›fl, OECD ortalamas› 500 iken Türkiye 30 ülke içinde 29. s›rada yer alm›flt›r. Fen bilimlerinin ele al›nd›¤› 2003 y›l›nda ise OECD ortalamas› 500 puanken, Türkiye 30 ülke aras›nda 29. s›ray› alm›flt›r. OECD Ortalamas› 2003 2006 2009 500 500 483 Türkiye, 2009 y›l›nda de¤erlendirmeye kat›lm›fl olan 65 ülke içinde 41. s›ray› alm›flt›r; bu s›ralamaya göre Avrupa’daki 5 ülkeden daha iyi durumda oldu¤u görülmektedir. Bu ülkeler S›rbistan, Bulgaristan, Romanya, Karada¤ ve Arnavutluk’tur. G. Amerika, baz› Asya ülkeleri ve tüm ‹slam ülkeleri Türkiye’nin alt›nda yer almaktad›rlar. PISA-Uluslararas› Ö¤renci De¤erlendirme Program› 2009 Sonuçlar› • Türkiye • Türkiye’den yüksek puan alan ülkeler • Türkiye’den düflük puan alan ülkeler S›kl›kla dünyan›n en büyük ekonomileri aras›nda oldu¤umuzu dinliyoruz. Geliflmiflli¤in ve daha önemlisi sürdürülebilir geliflmenin tek ölçütünün, iktisadi büyüklük olmad›¤› biliniyor. Hatta iktisadi büyüklü¤ün di¤er göstergelerle desteklenmemesi, yak›n gelecekte geliflmenin süreklili¤inin sekteye u¤rama riskinin yüksek oldu¤una iflaret etmektedir. E¤itim, bu göstergelerden en önemlisidir ve gelece¤imizi flekillendirmektedir. E¤itimimizin di¤er dünya ülkelerine göre düzeyi, önümüzdeki y›llardaki geliflme potansiyelimizin en önemli göstergelerinden biridir. Özellikle, Yenileflim Göstergelerinde Türkiye’nin en zay›f oldu¤u alan›n insan kayna¤› oldu¤u dikkate al›nd›¤›nda, di¤er ülkelerle aradaki fark›n daha da aç›lmas› riski büyümektedir. E¤itim’de OECD ülkelerindeki ölçütlere uygun iyilefltirmelerin h›zla hayata geçirilmesi acil bir ihtiyaç olarak ele al›nmal›d›r. (1) PISA- Uluslar aras› Ö¤renci De¤erlendirme Program› ve 2009 sonuçlar› hakk›nda fazla bilgi ve de¤erlendirme sonuçlar› afla¤›daki siteden bilgi al›nabilir: http://nces.ed.gov/surveys/pisa/pisa2009highlights.asp 37 Bak›fl 116 Emniyet Müdürü Halil Yılmaz: Kalite yolculu¤una baflladık Polislik mesle¤inin risk yönetim sanat› oldu¤unu belirten Bursa ‹l Emniyet Müdürü Halil Y›lmaz, en k›sa zamanda ‹SO 9001 ve 10002 müflteri memnuniyeti kalite belgesini alan ilk kurumlardan birisi olmak istediklerini söyledi. B ursa Sanayici ve ‹fladamlar› Derne¤i'nin (BUS‹AD) Çekirge toplant›lar›na konuk olan ‹l Emniyet Müdürü Halil Y›lmaz, teflkilat çal›flmalar› ile ilgili ifladamlar›na bilgi verdi. Suç iflleme oran›n›n artmas› ve suçlar›n kontrol edilemez duruma gelmesi sebebiyle demokrasinin kesintiye u¤rad›¤›n› kaydeden Y›lmaz, Türkiye'de demokrasinin kesintiye u¤ramamas› için kolluk faaliyetlerinin s›f›r hatayla görev yapmas›n›n önemine iflaret etti. 38 Bak›fl 116 Y›lmaz, "E¤er polis görevini yapamaz ise anarfli olur. 'Görevimi yap›yorum' diyerek abart›rsa o zaman da vatandafllara zulmedilir. O halde polis, öyle denge bir içinde görevini yapmal› ki, ne ülkede anarfli olsun, ne de vatandafla zulmetsin. Onun için ben polisli¤i risk yönetim sanat› olarak de¤erlendiriyorum. Aynen bir ip cambaz› gibi iflinizi do¤ru yapamazsan›z sonuç hüsran olur. Dolay›s›yla yap›lan hatalardan herkes etkilenir" dedi. Müflteri memnuniyeti süreci baflladı ‹fl dünyas› için müflteri memnuniyetinin önemli oldu¤unu belirten Y›lmaz, Emniyet Müdürlü¤ü Çekirge Toplantıları olarak ‹SO 9001 kalite belgesi ve 10001 müflteri memnuniyeti kalite belgesini en k›sa zamanda almay› hedeflediklerini kaydetti. Y›lmaz, "Biz bu ilkeden güç alarak yolumuza devam ediyoruz. Maalesef geçmifl dönemlerde bir talihsizlik oldu. ‹SO kalite belgesini almak için gereken her fley yerine getirilmesine ra¤men son anda vazgeçildi. Biz bu yanl›fltan dönmek, ‹SO belgesini almak ve daha da ilerisine gitmek için çal›fl›yoruz. Müflteri yönetimi kalite belgesini de ayn› süreçte almay› hedefliyoruz. Bu konuda çal›flmalar›m›z bafllad›. Umar›m en k›sa zamanda ‹SO 9001 ve 10002 belgesini alan ilk kurumlardan birisi oluruz" diye konufltu. Komitesi'nden denetleme heyetleri kolluk birimlerinde inceleme ve denetlemelerde bulabiliyor. Bu çerçeveden bak›ld›¤›nda, emniyet teflkilat›n›n çok uluslu bir flirket mant›¤› içerisinde olmas› gerekti¤i ortadad›r" Polislerin mesai saatlerinde düzenleme yapt›klar›n› belirten Y›lmaz, Konya'dan sonra Bursa Emniyet Müdürlü¤ü'ndeki polislerin çal›flma saatlerinde ergonomik vardiyaya geçmeye baflland›¤›n› söyledi. Y›lmaz, "12 saat çal›fl›p 24 saat istirahat eden polislerin, adeta sürekli takla atan bir kifli gibi organizmas› bundan olumsuz etkileniyor. Polislerin sunaca¤› hizmetlerin kusurlarla dolu olaca¤›n› bildi¤imiz için, Polis "Polislik çok uluslu bir flirket gibidir" 21. yüzy›lda kolluk hizmetinin kesinlikle demokratik uygulamalar içerisinde olmas› gerekti¤ini ifade eden Y›lmaz, emniyet teflkilat›n› onlarca ülkeyle yapt›¤› diyaloglar sebebiyle çok uluslu bir flirkete benzetti. Y›lmaz, sözlerini flu flekilde sürdürdü: "Kamu hizmetlerinin denetime aç›k oldu¤unu ve yap›lan her ifl sonunda hesap verebilecek oldu¤u ortadad›r. Karakoldaki bir göz alt› uygulamas›, A‹HM'ye dava konusu olabiliyor. Avrupa ‹flkenceyi Önleme 39 Bak›fl 116 Çekirge Toplantıları Akademisi ö¤retim üyelerinin deste¤iyle bu projeyi Konya'dan sonra ikinci defa Bursa'da uygulamaya bafllad›k. fiu anda 3 polis merkezimizde ergonomik vardiya sistemi faaliye geçti" ifadelerini kulland›. Y›lmaz, Avrupa'daki birçok ülkede emniyet mensuplar›n›n kulland›¤› teknolojik imkanlar›n hepsini kulland›klar›n› anlatarak, "Geçenlerde kesik bacak cinayetinin ayd›nlat›lmas›nda teknolojiden faydaland›k. Sessiz ve sedas›z birçok kiflinin DNA örnekleri incelenerek, tamamen delilden san›¤› tespit etmeyi baflard›k. Bunu gerçeklefltirebilecek teknolojik ekipmana sahibiz" dedi. "Faili meçhul cinayet yok" Y›lmaz, görevde oldu¤u 4 ayda 11 cinayet ifllendi¤ini, bunlar›n faillerinin yakaland›¤›n› kaydetti. Y›lmaz, "Kaçakç›l›k ve Organize Suçlarla Mücadele Amirli¤i, son 4 ayda 8 tane planl› operasyon yapt›. Bu, günlük ortaya ç›kan polisiye faaliyetlerin d›fl›nda olan operasyonlard›r. Bunlar en az 6 ayl›k bir süreyle takip sonucu neticelendirilen operasyonlard›r. 61 kifli gözalt›na al›nd› ve 38 kifli de tutukland›. 4 ayda 11 cinayetin failleri yakaland›. Pek çok gasp, h›rs›zl›k ve yan kesicilik olay› da ayd›nlat›ld›. Mesela kesik bacak cinayeti de planl› bir projelendirmenin ard›ndan sonuçland›. Burada bütün meselelerin sonlanaca¤› söylenemez. Bütün gayretlerimizin mutlu sona ulaflmak için önceden at›lm›fl ad›mlardan birisi oldu¤unu söyleyebilirim" fleklinde konufltu. Program›n sonunda, BUS‹AD Baflkan› Arif Özer Y›lmaz'a çini bir vazo hediye etti. 40 Bak›fl 116 Makale Tu¤rul Dirimtekin Yeminli Mali Müflavir Emlak vergisinde zamanaflımı bafllangıcı yönünden farklılık 1 319 say›l› Emlak Vergisi Kanununun 30. maddesinin son f›kras›nda, “Devir ve fera¤› yap›lan bina ve arazinin, devir ve fera¤›n yap›ld›¤› y›l ile geçmifl y›llara ait ödenmemifl Emlak Vergisinin ödenmesinden devreden ve devralan müteselsilen sorumlu tutulurlar. Devralan›n mükellefe rücu hakk› sakl›d›r.” ifadesine yer verilmifltir. Yer alan bu hükme göre, sat›fl› yap›lan gayrimenkule ait sat›fl›n yap›ld›¤› y›l ile geçmifl y›llara iliflkin ödenmemifl Emlak Vergisinden sat›c› ve al›c› müteselsilen sorumlu olup bu verginin, sat›c›dan istenebilece¤i gibi sat›n alan mükelleflerden de istenmesi mümkün k›l›nm›flt›r. Vergi Kanunlar›nda zamanafl›m›, tarh zamanafl›m› ve tahsil zamanafl›m› olarak düzenlenmifltir. Tarh zamanafl›m›, 213 say›l› Vergi Usul Kanununun 114. maddesinde belirlenmifl olup buna göre vergi alaca¤›n›n do¤du¤u takvim y›l›n› takip eden y›l›n bafl›ndan bafllayarak 5 y›l içinde tarh ve mükellefe tebli¤ edilmeyen vergiler zamanafl›m›na u¤ramaktad›r. Ancak, mülk sat›n alan mükelleflerin sat›n ald›klar› tafl›nmaz için sat›c› taraf›ndan ödenmesi gerekti¤i halde ödenmemifl Emlak Vergisini ödemeleri halinde sat›c›dan talep etmeleri mümkün bulunmaktad›r. Emlak Vergisi Kanununun 40 . maddesinde; “Bildirim d›fl› kalan bina ve arazinin vergi ve cezalar›nda zamanafl›m›, bu bina ve arazinin bildirim d›fl› b›rak›ld›¤›n›n idarece ö¤renildi¤i tarihi takip eden y›l›n bafl›ndan itibaren bafllar” denilmektedir. Ancak, Emlak Vergisi Kanununda, Emlak Vergisinde zamanafl›m›n›n bafllang›c› yönünden farkl› bir hükme yer verilmifltir. Emlak Vergisi Kanununun yukar›da belirtilen 40. maddesi hükmüne göre zamanafl›m› süresinin bafllang›c›, vergi alaca¤›n›n do¤du¤u takvim y›l›n› takip eden y›l›n bafl›ndan de¤il, belediyenin bina ve arazinin bildirilmedi¤ini ö¤rendi¤i tarihi takip eden y›l›n bafl›ndan itibaren bafllamaktad›r. Bina, arsa ve arazi vergileri için kesilecek cezalar›n zamanafl›m›nda da ayn› esas›n geçerli olaca¤› tabiidir. Dolay›s›yla, Emlak Vergisi ile buna ba¤l› cezalar›n bina ve arazinin belediyenin bilgisi d›fl›nda kald›¤› hallerde zamanafl›m›na u¤ramas› mümkün bulunmamaktad›r. 213 say›l› Vergi Usul Kanununun 113 üncü maddesinde, zamanafl›m› süre geçmesi nedeniyle vergi alaca¤›n›n kalkmas› olarak tan›mlanm›fl olup Tahsil zamanafl›m› ise 6183 say›l› Amme Alacaklar›n›n Tahsil Usulü Hakk›nda Kanunun 102. maddesinde; “Amme alaca¤›n›n, vadesinin rastlad›¤› takvim y›l›n› takip eden takvim y›l› bafl›ndan itibaren 5 y›l içinde tahsil edilmezse zamanafl›m›na u¤rar...” fleklinde tan›mlanm›flt›r. Bu tan›ma göre, amme alaca¤›, vadesinin rastlad›¤› takvim y›l›n› takip eden y›l›n bafl›ndan itibaren 5 y›l içinde tahsil edilmedi¤i takdirde zamanafl›m›na u¤ramaktad›r. Ayn› Kanunun 103. maddesinde zamanafl›m›n›n hangi flartlarda kesilece¤i bentler halinde s›ralanm›fl olup, flartlardan birinin gerçekleflmesi durumunda zamanafl›m› süresi, kesilmenin rastlad›¤› takvim y›l›n› takip eden takvim y›l› bafl›ndan itibaren yeniden ifllemeye bafllayacakt›r. Bu yaz›m›zda, emlak sahibi olanlar›n ya da emlak sahibi olmak isteyenlerin emlak al›rken dikkat edecekleri al›m – sat›ma konu emlakin geçmifl y›llardan gelen ödenmemifl borcu olup olmad›¤› hususunun önemi anlat›lmaya çal›fl›lm›flt›r. Emlak vergi borcu olan mükelleflerin af yasas›ndan yararlanmalar›n› tavsiye ederim. 41 Bak›fl 116 Erdem: Leoni Türkiye hedefledi¤i “2020 Plan›”na emin ad›mlarla ilerliyor Bak›fl okurlar›yla buluflturdu¤umuz Leoni Kablo Genel Müdürü, baflar›l› yönetici fiükrü Erdem, “Yüzde yüz Almanya sermayeli firmam›z LEONI TÜRK‹YE her geçen y›l artan ifllem hacmi ve cirosuyla hedefledi¤i “2020 Plan›na” emin ad›mlarla ilerliyor” dedi. Erdem; Geçti¤imiz ay temelini att›klar› ek üretim ve hizmet binas›n›n ise önümüzdeki haziran ay›nda tamamlanmas›yla hedeflenen 2020 Plan›n›n son aflamas›na geleceklerini söyledi. BAKIfi: Say›n fiükrü Erdem öncelikle sizi tan›yabilir miyiz? fiÜKRÜ ERDEM:1956 y›l›nda Yozgat’ta do¤dum. 4 yafl›mda geldi¤im Bursa’da ilkö¤retimimi takiben ‹stanbul Erkek Lisesi’nde yat›l› okudum. Y›ld›z Teknik Üniversitesi Makine Mühendisli¤ini bitirdikten sonra 1978 y›l›nda ifl hayat›na at›ld›m. 1980 y›l›nda girdi¤im Türk SIEMENS Kablo Fabrikas›’nda çeflitli görevlerde ve yöneticiliklerde bulunduktan sonra 1989 y›l›nda yat›r›mlar direktörlü¤üne; 1996 y›l›nda da Otomotiv Tekni¤i Direktörlü¤ü’ne atand›m. 1998 - 2001 y›llar› aras›nda kuruluflunu yapt›¤›m SIEMENS Otomotiv Sistemleri ve SIEMENS Kablo Sistemleri genel müdürlüklerini ayn› anda yürüttüm. 2001- 2004 aras› ise hem SY WIRING Technologies Türkiye hem de LEONI Kablo ve Teknolojileri flirketlerinin Genel Müdürlüklerini yürüttüm. 2004 y›l›ndan beri LEONI Kablo Türkiye Genel Müdürü ve flirket orta¤› olarak yürüttü¤üm görevimi 2008 y›l›ndan itibaren de ek olarak Leoni Holding Otomotiv Kablolar› Afrika /Orta Do¤u /Hindistan Direktörlü¤ü 42 Bak›fl 116 ile birlikte yürütmekteyim. BAKIfi: Leoni AG’ nin kurumsal kimli¤i ve dünyadaki konumu hakk›nda bilgi verir misiniz? fiÜKRÜ ERDEM: Leoni AG 1516 y›l›nda Fransa’daki Lion kentinden göç eden bir ailenin Nürnberg civar›nda yerleflmesi ile kurulmufl ve çeflitli ifller ile meflgul olduktan sonra 1930’lu Söylefli y›llarda dünyan›n ilk otomobil kablosunu üreten firma Unvan›’na sahip olmufltur. Bugün LEONI AG merkezi Almanya’n›n Nürnberg sehrinde olan Dünyan›n 32 ülkesinde üretim ve sat›fl ofislerinin bulundu¤u, her türlü tafl›tlar›n elektrik tesisat›n› ve kablosunu üreten ve dünya genelinde 55 bin çal›flan› olan bir holdingdir. Otomotiv yan sanayinin getirdi¤i dünya çap›nda tedarikçi s›fat›yla Amerika, Asya, Avrupa ve Afrika k›talar›nda kurulu fabrikalar› ile sektörün önde gelen temsilcilerindendir. Leoni Holding ayn› zamanda Uçak sanayi, Demiryolu, Gemi ve Denizalt› kablolar›, Otomasyon Tekni¤i, Robotik sistemler, yüksek ›s›ya dayan›kl› özel kablo ve sistemleri ile Medical ekipmanlar baflta olmak üzere pek çok baflka çeflitli sektörlere de hizmet vermektedir. Ayr›ca kurulufl y›llarından gelen geleneksel dünya pazar›nda bu konuda bir numara olarak alt›n, gümüfl gibi de¤erli madenlerin tel ve sim halinde üretimi de nostaljik anlamda devam etmektedir. Her y›l Kâbe’ nin üzerindeki simler (alt›n teller) Leoni taraf›ndan yollanmaktad›r. BAKIfi: Leoni Kablo’nun kuruluflu hakk›nda k›sa bilgi verir misiniz? fiÜKRÜ ERDEM: Leoni Kablo nun kurulmas› 1997 y›l›nda Siemens AG’nin tüm kablo faaliyetlerini dünya genelinde Pirelli’ye devretmesi ile Türk Siemens Afi.’den ayr›larak Otomotiv kablosu üretimine devam etmek için kurdu¤umuz Siemens Kablo Sistemlerini sat›n almas›yla gerçekleflmifltir. Leoni AG taraf›ndan sat›n al›nan Siemens Kablo Sistemleri, 2000 y›l›ndan itibaren Leoni Kablo ve Teknolojileri Ltd. Sti ad› ile ticari faaliyetlerine devam etmifltir. fiirketimiz 2000 – 2005 y›llar› aras›nda faaliyetini Mudanya da sürdürmüfl ve 2005 y›l› Haziran ay› içerisinde Bursa Serbest Bölge’deki yeni fabrikas›na tafl›nm›flt›r. BAKIfi: Öncelikle Mudanya’dan Gemlik’e gelifl sürecinizden bahsedelim. fiÜKRÜ ERDEM: Serbest Bölge’lerin avantajlar›n› dikkate alarak 2003 y›l›nda faaliyet ruhsat›m›z› al›p, 2005 y›l›nda ise tüm üretim faaliyetlerimizi Serbest Bölge’ye aktard›k. Bu süreci h›zland›ran faktörlerin bafl›nda da ana müflterimizin Serbest Bölge de faaliyet göstermesiydi. Ayn› zamanda ilave yeni yat›r›mlar›m›z ile hem kapasitemizi büyüttük hem de üretimimizdeki iyilefltirmeler ile verimlili¤imizi artt›rarak Balkanlar, Iran ve Avrupa ya ihracatlara bafllad›k. BAKIfi: Bir anlamda bahsetti¤iniz genifl co¤rafya için üretim ve da¤›t›m üssü mü oldunuz? fiÜKRÜ ERDEM: Evet, öyle denebilir. ‹lk y›llarda daha küçük bir bölge ile s›n›rl› olan ihracat›m›z ilerleyen y›llarda geliflerek daha farkl› ülkelere de ulaflt›. Dünya Otomotiv Devlerinin yer ald›¤› Avrupa’da Polonya, Romanya, Bulgaristan, Uzakdo¤u’da Hindistan, Çin, ‹ran, Endonezya; Amerika da ise Meksika ve ara ara Brezilya’ya sevkiyatlar yapmaktay›z. Afrika k›tas›nda Tunus’ta ve M›s›r’da kurdu¤umuz konsinye depolar›m›z üzerinden hizmet veriyoruz. Otomotive tesisat yapan firmalar›n, eme¤in ucuz oldu¤u Kuzey Afrika ülkelerine yat›r›m yapmalar› nedeniyle biz tedarikçilerin pazar yönünü de¤ifltirmifltir. Bu vesile ile Fas’a da kablo vermeye bafllad›k. 2010 y›l› sonunda ciromuz 100 Milyon USD ye üretimimiz de 1.500.000 km dayand›. Türkiye’de ise Otomotiv sektörünün önde gelen firmalar›n %60’n› ve Beyaz eflya firmalar›n›n da %30’u nun kablo ihtiyac›n› karfl›lamaktay›z. 43 Bak›fl 116 Söylefli Otomotiv kablolar› toplam ciromuzun yüzde 90’n›n› olufltururken beyaz eflya sektörü de yüzde 10’luk bir k›sm›n› oluflturuyor. A¤›rl›kl› olarak bugüne kadar araçlar›n iç kompart›man›n›n kablolar›n› yap›yorduk. Sonra yapt›¤›m›z Ar-Ge çal›flmalar› ard›ndan TUB‹TAK deste¤i ile yeni bir malzeme gelifltirdik. 150oC ›s›ya dayan›kl› formülü de flirketimize ait olan motor ve akü kablolar› üretimine bafllad›k. Dayan›kl› tüketim mallar› olarak veya beyaz eflya olarak bilinen sektörde etkin de¤ildik. Bu konuda Avrupa n›n ve ülkemizin önde gelen üreticileri ile iflbirli¤ine bafllad›k. 2010 y›l›nda bafllayan üretim önümüzdeki y›l artarak devam edecek. Az da olsa çok damarl› ve özel kablolar da yap›yoruz. Ama esas önemli art›fl düflük halojenli motor kablolar›na yönelik . “2 M‹LYON KM KABLO ÜRET‹M‹NE YAKLAfiTIK” BAKIfi: Peki 2008 y›l›nda Türkiye’nin üzerine karabulut gibi çöken kriz sürecinde flirketinizin seyri nas›l oldu? fiÜKRÜ ERDEM: Bugünkü duruma bakt›¤›m›zda 2008 y›l›nda kriz bizi çok etkiledi. 2009 y›l›nda da devam eden krizle bafl edebilmek için s›k› bir kemer s›kma politikas› izledik. Ve kriz sonras› oluflabilecek ifl art›s›n› göz önünde alarak krizde yat›r›mlar›m›za devam ettik ve neredeyse kay›ps›z atlatt›k. Yeni makine park› ile kapasitemizi %40 art›rarak da kriz sonras›na haz›rlanm›fl olduk. Geçmifl y›llarda ise hedeflerimizi yakalayabilir miyiz derken fluan ki duruma bakt›¤›m›zda ise %100 art›fl ile hedeflerimizin üzerine ç›kt›k. BAKIfi: Önümüzdeki dönemi nas›l de¤erlendiriyorsunuz? fiÜKRÜ ERDEM: Aç›kças› biz bu y›l kadar yo¤un bir sene sonu siparifl patlamas› yaflamad›k. Herkes yüzde 100 kapasitesiyle çal›fl›yor. ‹lerleyen aylarda bu durum arz fazlas›na dönüflüp talepler azald›¤›nda firmalara s›k›nt› yaratabilir. Bu nedenle bu ifl art›fllar›n›n daha da artarak gidece¤ine inanarak ilave yeni yat›r›ma girmeden de cok dikkatli olmak ve gelece¤i çok iyi yorumlamak sart. Biz Leoni Türkiye 44 Bak›fl 116 olarak 2012’ye kadar mevcut ifllerimizle devam edece¤imizi düflünerek tekrar bir yat›r›m düflünmüyoruz. Baflta Avrupa olmak üzere dünya piyasalar›n› yak›ndan takip ederek temkinli olmakta yarar var. Bu arada emtia fiyatlar›ndaki art›fllar ve de¤erli TL dikkatle takip edilmesi gereken iki konu...özellikle Tl nin de¤erli konumunu devam ettirmesi hatta daha da de¤erlenme ihtimali ihracatç›lar için cok önemli büyük s›k›nt› yaratabilir. Bu nedenle iyimser olabilmek için en az›ndan 2012 y›l›n› görmemiz gerekir diye düflünüyorum. BAKIfi: “Bizi di¤er firmalardan ay›ran özelli¤imiz kalitemizdir” diyorsunuz. ArGe çal›flmalar›na oldukça önem veriyorsunuz. Artan kapasite ve talepler ürün çeflitlili¤ine nas›l yans›d›? fiÜKRÜ ERDEM: Öncelikli prensibimiz “Koflulsuz Müflteri Memnuniyeti” olarak kabul ettik ve AR-GE çal›flmalar›m›za da büyük ölçüde önem vererek geliflen teknolojiye ayak uydurdu¤umuzu ve pazar›n gerektirdi¤i yenilikler de öncülük yapan firmalardan biri oldu¤umuza inan›yorum. Merkez Ar-Ge’miz Almanya’da Kurulu. Kablo sektöründe belirleyici olan müflteri özellikleri ve buna uygun yal›tkan malzemesinin tasar›m› burada yap›l›yor. Zaten yal›tkan malzemesinin tamam›na yak›n›n› da Almanya’dan almaktay›z. “fi‹RKET‹ GELECEK NESLE HAZIRLIYORUZ” BAKIfi: Biraz da geçti¤imiz ay temellerini att›¤›n›z yeni bina ve ilave yat›r›mlara de¤inirsek. fiÜKRÜ ERDEM: Sektördeki talep art›fl›n› karfl›lamak için mevcut yerimizi 5 bin metrekare daha büyütmek için 22 Kas›m’da ek binam›z›n temellerini att›k. Ek fabrikan›n bitifli May›s 2011 gibi olacak. Önümüzdeki y›l yaz aylar›nda makinelerimizi yeni binam›za aktarmam›zla mevcut yerimizi de biraz daha güzellefltirece¤iz. Y›l içerisinde ilave gelecek makineleri de yerine koydu¤umuzda Leoni Türkiye’nin 2020 plan›na ulaflm›fl olaca¤›z. Bu alandaki büyümemizle hedef planda sona yaklaflaca¤›z. Hatta daha da büyümeye karfl› hemen karfl›m›zdaki araziyi de rezerve ettik. fiirketi gelecek nesillere haz›rlamaya çal›fl›yoruz. BAKIfi: Ülkemizde otomotiv sektörüne bak›ld›¤›nda sat›fllar›n iyi durumda oldu¤unu ve hatta her y›l artarak devam etti¤ini tespit ediyoruz. Bu durum sizi nas›l etkiliyor ve nas›l de¤erlendiriyorsunuz? fiÜKRÜ ERDEM: Evet, bu iyi bir haber. Avrupa’da alt›nc› s›rada yer ald›¤›m›z› görüyoruz. Bizim için arabalarda kullan›lan kablo demetleri önemli. Araçlarda ortalama 400 ile 600 metre civar›nda kablo kullan›l›yor, araç üretimleri ne kadar artarsa bizim de kablo sat›fllar›m›z o oranda art›yor tabii… Ne yaz›k ki kendi markalar›m›zla de¤il tafleron olarak üretiyoruz. Umar›m yak›n gelecekte ulusal bir marka ile piyasalara ç›kar›z. BAKIfi: Son olarak neler söylemek istersiniz? fiÜKRÜ ERDEM: Kablonun iki önemli hammaddesi var, Bunlar; yüzde 75 ile bak›r yüzde 25 ile de yal›tkan malzeme Ancak piyasalarda emtialara yönelik ilgi ve çeflitli kurulufllar›n fon oluflturarak malzemeler üzerinde sanayi harici al›m sat›m yapmalar› piyasalarda fiyat istikrars›zl›¤› yaratmakta ve gerçek sanayiciyi ve sermayederleri zorlamaktad›r. Örne¤in kulland›¤›m›z bak›r›n y›ll›k ortalama fiyat› 2009’da 5.147 $/ton iken 2010’da yüzde 46 artarak 7.548,8 $/ton seviyelerine geldi. Hal böyle olunca alternatif iletkenler ve alafl›mlar nas›l ve ne flekilde sektöre girer flimdiden çeflitli araflt›rmalar yap›yoruz. Otomotiv sektöründe Mart ay›n›n öneminden bahsediliyor. Finans piyasalar›ndaki Avrupa ülkelerinin yarataca¤› krizlerden ve emtia fiyatlar›ndaki bu geliflmelerden Mart ve Nisan aylar› s›k›nt›l› geçebilir deniliyor. Bekleyip hep birlikte görece¤iz. Türkiye’nin yap›lan yenilikler ve yap›lacak Ar-Ge çal›flmalar› ve yat›r›mlar›yla otomotiv sektöründe daha da öne ç›kaca¤›na inan›yorum. Bunun için mevcut insan kayna¤›m›z kalifiye iflgücümüz çok müsait. Biraz devlet teflvi¤ine ihtiyac›m›z var. Özellikle Ar-Ge ve vergi konular›nda ilave teflvikler gelirse sektör dünyada rekabetçi bir güce sahip olabilir. Bursa’m›z aç›s›ndan bakt›¤›m›zda otomotiv sektörünün can damar› oldu¤unu Ford’un sat›n alma merkezi için Bursa’y› seçti¤ini biliyoruz ve sektörün de bunlar› iyi de¤erlendirmesi gerekti¤ine inan›yoruz. Bir de 2011 y›l›n› önemli k›lan baflka bir konu var ki ona de¤inmeden geçmek olmaz. 2011 y›l› Türkiye için seçim y›l›... Türkiye ekonomisi seçim sonuçlar›nda etkilenebilir diye düflünüyorum. E¤er sonuçlar mevcut iktidar›n devam› fleklinde olursa da farkl›; yeni bir koalisyon olursa da farkl› bir duruma gelebilir. Yani Türkiye’nin ikinci yar›y›l› biraz daha de¤iflik olabilir. Ancak en önemlisi ulu önder Atatürk’ün ilke ve ink›lâplar›ndan ayr›lmadan refah düzeyi yüksek geliflmifl medeniyetler aras›nda yer almam›z gerekir. 2011 y›l›n›n tüm insanl›¤a bar›fl, huzur ve güzellikler getirmesini ve biz sanayicilere de bol kazançl› ve hay›rl› ifller getirmesini diliyorum. Teflekkürlerimle. 45 Bak›fl 116 Makale Uzm. Dr. Erol Kılıç Her faydalı yiyecek sizin için de faydalı mı? (York testi) ‹ lginç bir soru oldu¤unu kabul etmekle beraber cevab›n›n “hay›r” oldu¤unu hatta bu “hay›r”da birçok hay›r oldu¤unu söyleyebilirim. Aç›klay›c› olmas› bak›m›ndan hemen ifade etmeliyim ki bedeniniz parmak iziniz kadar size has, size özgüdür. Bunun içindir ki sizinle ilgili beslenme dâhil birçok sa¤l›k verisinin oluflmas›, de¤erlendirilmesi, tedavi uygulamalar› da size hast›r. Doktorunuzdan duymufl olabilir hatta flahs›n›zla ilgili bir tedaviyi sorgulam›fl olabilirsiniz. Bir baflkas›yla ayn› sorunlar› yafl›yor olman›za ra¤men doktorunuzca baflka tedavi uygulamalar›na tabi tutulmufl olabilirsiniz. Bu durum sonuçlar› itibariyle ayn› verilere sahip olsan›z da sebepleri itibariyle ayn› verilere sahip olmad›¤›n›z anlam›na gelmektedir. Bu kadar›n› yeni yeni kavrayabilmiflken benzer konunun son bir y›ld›r g›dalarda ve beslenme yöntemlerinde de geçerli oldu¤u gerçe¤i ile karfl› karfl›yay›z. Herkes için faydas› pek de tart›fl›lmayan bir g›dan›n kimileri için birçok sa¤l›k sorununun kayna¤› olabilece¤i art›k biliniyor. T›p bilimindeki geliflmeleri yak›ndan takip etmek, bilinçli bir sa¤l›k hizmeti al›c›s› olmak ad›na, BUS‹AD camias›n›n t›p dünyas› içindeki bir üyesi olarak sizleri sa¤l›kla ilgili geliflmelerden haberdar etmek, sa¤l›kla yaflam›n›za katk›da bulunmak beni sevindirecektir. Bu nedenledir ki yaz›mda siz de¤erli Bak›fl okurlar›n› önemli oldu¤una inand›¤›m “G›da ‹ntolerans›” ile tan›flt›rmay› düflündüm. Önümüzdeki günlerde s›k s›k karfl›laflaca¤›n›z› sand›¤›m G›da ‹ntolerans› ya da bunun testi nedir ve ne anlama gelmektedir? G›da ‹ntolerans› Dünya Sa¤l›k Örgütünce “hastal›k” olarak tan›mlanmaktad›r. Meslektafllar›m ve t›p dünyas› art›k sa¤l›k sorunlar›na klinik bulgular›n yan› s›ra bu aç›dan da bakabilmektedirler. “G›da intolerans›” (York testi, ImuPro testi, Cambridge testi olarak da bilinir) ; en basit anlat›m›yla bedeninize uygun beslenme biçimini ortaya koyan, tavsiye eden bir test biçimidir. Yaflad›¤›n›z, fliflkinlik, sindirim, kilo kontrol zorlu¤u, uykusuzluk, afl›r› uyku, migren, kafl›nt›, halsizlik, eklem a¤r›lar› gibi sorunlar›n sebebi “faydas› tart›fl›lmayan” bir g›dan›n sizin taraf›n›zdan sürekli tüketilmesinden kaynaklan›yor olabilir. Bunlar›n tüketti¤iniz g›dalardan oldu¤unu tahmin etseniz bile hangisinden oldu¤unu anlamak oldukça zor ifltir. Böylesi bir merak› gidermek uzun deneme yan›lma yöntemleri gerektirebilece¤i gibi bu t›bbi bir yaklafl›m da olmayabilecektir. Oysa günümüzde konuyla ilgili uzmanlaflm›fl laboratuarlarda parmak ucundan ya da damardan al›nan kan yard›m›yla yap›lan G›da ‹ntolerans› testi bu merak›n›z› kökten gideren, yaflam ve beslenme biçiminize köklü de¤iflimler getiren çözümler sunacakt›r. Bu testle yaklafl›k 200 ila 300 aras› g›daya karfl› hassasiyetiniz araflt›r›l›r. Söz konusu g›dan›n kullan›m›ndan vazgeçilmesi halinde ise tüketti¤iniz g›dalardan kaynaklanan rahats›zl›klardan kurtulma flans›n›z ortalama %90’d›r. G›da ‹ntolerans› ve onun sa¤l›kl› yaflam ad›na sa¤lad›¤› geliflmeler, tüm dünyan›n sa¤l›k alan›ndaki en önemli konular›ndan olan koruyucu sa¤l›k ve obezite ile savaflta insano¤luna büyük katk›lar sa¤layacakt›r. Bu nedenledir ki Dünya Sa¤l›k Örgütü konuyu oldukça önemsemifl ve ilgili istatistikler de yay›nlamaya bafllam›flt›r. Bu istatistiklere göre günümüzde bir milyar kiflide tan›s› konulmufl G›da ‹ntolerans› hastal›¤› bulunmaktad›r. Bu rakam›n 2015 y›l›na kadar 2,5 milyar kifliyi bulaca¤› öngörülmektedir. Bu bir milyar kiflinin içinde olup olmad›¤›n›z ya da potansiyel bir G›da ‹ntolerans› hastas› olup olmad›¤›n›z; muhtemelen hergün tüketti¤imiz yiyeceklerin hangisinin sizlere zarar verdi¤i sorusunun cevab› ile mümkündür. T›p dünyas› art›k bu cevab› tüm insanlar›m›za verebiliyorken, siz okurlar›m›za da t›p dünyas›n›n sundu¤u bu imkânlardan yine sa¤l›kl› yaflam ad›na istifade etmek düflmektedir. Bu nedenle g›da ‹ntolerans testini yapt›rman›z› sa¤l›kl› yaflam için öneriyorum. Sa¤l›cakla kal›n. 47 Bak›fl 116 BUS‹AD Evi’nde makine zirvesi Bursa’da bulunan ve Türkiye’nin önde gelen makine üreticileri, sektörün sorunlar›n› tart›flmak ve bu sorunlar› hükümete anlatmak amac› ile BUS‹AD Evi’nde bir araya geldi. oplant›ya, BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› Mehmet Arif Özer ve Baflkan Yard›mc›s› Oya Coflkunöz Yöney ev sahipli¤i yapt›lar. T BUS‹AD Yönetim Kurulu Üyelerinden EMKO A.fi. Yönetim Kurulu Baflkan› Ayhan Ispalar’›n yan› s›ra DURMAZLAR A.fi. Yönetim kurulu Baflkan› Hüseyin Durmaz, BAYKAL MAK‹NA A.fi. Yönetim Kurulu Üyesi Murat Baykal, BUTEK Yönetim Kurulu Baflkan› Nam›k Kemal Memifl‘in de kat›ld›¤› toplant›n›n moderatörlü¤ü DÜNYA Gazetesi Genel Yay›n Müdürü Hakan Gülda¤ taraf›ndan yap›ld›. Toplant›da, 100 milyar dolar ihracat hedefi için sektörün, sektör oyuncular›n›n ve sürecin gerçeklefltirmesi gereken de¤iflimler, hedefleri ve çözüm önerileri de ele al›nd›. Orta Anadolu Makine ‹hracatç›lar Birli¤i Baflkan› Adnan Dalgak›ran ise bu toplant› için Ankara’dan özel olarak geldi. Makine sektörünün tüm sektörler için kilit öneme sahip oldu¤unu ifade eden kat›l›mc›lar, makine sektöründeki geliflmenin ve teknolojik ilerlemenin tüm sektörlere yans›d›¤›n›, bu nedenle makine sektörünü çok stratejik bir sanayi kolu olarak gördüklerini kaydettiler. Toplant›da sektörün “stratejik” ilan edilmesine karfl›n, bunun altyap›s›n›n sa¤lanmad›¤›n› kaydeden kat›l›mc›lar, emek yo¤un bir sektör olduklar›n›n alt›n› çizdiler. Tekstildeki de¤iflimi do¤ru okuyan Türkiye, Hong Kong modeli organizatör ülke olmay› hedefliyor “Made in Turkey” moda oldu, tekstil flahlan›yor Dünya Gazetesi ve Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) tekstil ve haz›r giyim sektör temsilcilerini bir araya getirdi. ünya Gazetesi Genel Yay›n Yönetmeni Hakan Gülda¤’›n moderatörlü¤ünde BUS‹AD binas›nda düzenlenen toplant›ya ‹stanbul Haz›r giyim ve Konfeksiyon ‹hracatç›lar› Birli¤i (‹HK‹B) Baflkan› Hikmet Tanr›verdi, ‹stanbul Tekstil ve Hammadde ‹hracatç›lar› Birli¤i (‹TH‹B) Baflkan› ‹smail Gülle, Yeflim Tekstil Ceo`su ve U‹B Koordinatör D 48 Bak›fl 116 Baflkan› fienol fiankaya, Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) Baflkan› ve Etay Giyim Genel Müdürü Arif Özer, Bursal› Havlu Yönetim Kurulu Baflkan› Fuat Bursal›, E.S.C. Tekstil Genel Müdürü Günal Baylan ile Femteks Ltd.fiti. Genel Müdürü Fehmi Osanmaz kat›ld›. Dünya Gazetesi Bursa Temsilcimiz Ömer Faruk Çiftçi de sektör temsilcilerine sorular yöneltti. Sektör sorunlar›n›n ve çözüm önerilerinin masaya yat›r›ld›¤› toplant›da, Türkiye’de birkaç spesifik alan d›fl›nda korumac›l›k önlemlerinden vazgeçilmesi gerekti¤i vurgulan›rken, tekstil ve haz›r giyimin bütünlüklü bir sanayi politikas› içinde konumland›r›larak geliflimine olanak sa¤lanmas› gerekti¤i belirtildi. Türkiye’nin 2023 vizyonunda 60 milyar dolarl›k tekstil ve haz›r giyim ihracat› hedeflediklerini belirten sanayiciler, Türkiye’nin tekstil altyap›s›, üretim kabiliyeti, verimlilik ve kalite anlay›fl› nedeniyle art›k organizatör ülke konumunda olmas› ve Hong Kong gibi ticari üs olarak farkl› ülkelerden al›nan mallar› Türkiye üzerinden satman›n yollar›n› aramas› Yuvarlak Masa Toplatıları gerekti¤ini savundu. Türkiye’de tekstil ve haz›r giyim sektörünün bitti¤i yönündeki söylemlerin gerçe¤i yans›tmad›¤›n› ifade eden tekstilciler, düflük döviz kuru ve yüksek faizin sektör için tehlike yaratt›¤›n›n alt›n› çizdi. Ülkeye giren s›cak paran›n bir gün geri gidece¤i tehlikesine karfl› uyar›da bulunan sektör temsilcileri, 2009 krizi sonras› sanayi yap›lanmas› zarar gören Avrupa’n›n düfltü¤ü duruma düflülmemesi için üretimden vazgeçilmemesi gerekti¤ine de dikkat çekti. Tekstil ve haz›r giyimcilerin taleplerinin baflbakanl›¤a aktar›lmas› konusunda s›k›nt›lar yafland›¤›n› da kaydeden sanayiciler, ihracat flampiyonu ve istihdam deposu tekstil ve haz›r giyim sektörünün krizlerin ard›ndan yaflanan dönüflüm sürecini do¤ru de¤erlendirerek uluslar aras› rekabette avantajl› konuma geçti¤ini söyledi. Toplant›da, ‘Made in Turkey’in art›k dünyada bafll› bafl›na bir marka oldu¤u da ifade edildi. “Spesifik alanlarda korumac›l›k sürmeli” ‹stanbul Haz›rgiyim ve Konfeksiyon ‹hracatç›lar› Birli¤i (‹HK‹B) Baflkan› Hikmet Tanr›verdi, Türkiye’de özellikle pamuk ipli¤inde koruma tedbiri bulundu¤un alt›n› çizerek, “Dünyada en yüksek özellikli makineyi de alsan›z bir yere kadar rekabet edebileceksiniz. Ölçek ekonomisinde düz üründe yenilmek zorundas›n›z. Spesifik üründe, teknik tekstile yönelik ürün noktas›nda da çok az yat›r›m var. Ancak yat›r›mlar daha çok standart ölçülere uygun yat›r›mlar olarak flekilleniyor. Ne kadar do¤ru yat›r›mlar olduklar›n› sorgulamak gerek. 2011 Kas›m’da antidamping süresi doluyor. Kalkmas› laz›m ama ifllerde hafifleme oldu¤u anda, ‘fabrikalar kapan›yor ithal mal geliyor’ diye yine problemler bafllayacak. Türkiye art›k birçok üründe dünyaya aç›k bir ülke. Konfeksiyonda özellikle aramal› ve hammadde k›sm›nda elini daha ucuz, kalitesini yakalayabildi¤i ürünlerle kuvvetlendirmesi laz›m. Korumac›l›k önlemlerinden kaçmal›y›z. Bunun gayriahlaki taraf› da var. Ciddi oranda kay›td›fl› ortaya ç›k›yor. Türkiye’de art›k hammadde konusunda belki birkaç spesifik alan seçilebilir ama genel olarak serbest b›rakmak laz›m. Türkiye’nin üretmedi¤i ya da üretim kalitesinin yetmedi¤i noktalarda art›k korumac›l›k kalkmal›. Ama mesela ev tekstili Türkiye’nin dinamosu oldu. Onu çok da ayakland›rmadan koruma alt›nda tutmak laz›m. Ölçek ekonomisine yenilece¤imiz alanlarda korumac›l›k yaparsak ondan sonra gelen sektörü bitiririz. Ölçek ekonomisiyle ürün kalitesini farkl›laflt›racak önlemler almak laz›m” dedi. “Sektörde eliminasyon olacak, verimli olan kalacak” Siyasilerin tekstil sektöründen ç›k›lmas› gibi bir görüfle sahip oldu¤una dikkat çeken Tanr›verdi, Türkiye’nin tekstili hala ö¤renme sürecinde oldu¤unu, bürokratlar›n bu görüflünün ka¤›t üzerinde do¤ru ancak uygulamada hatalar içerdi¤ini söyledi. Hikmet Tanr›verdi, sanayi üretimine tekstille bafllay›p ard›ndan baflka sektörlerde ilerleyen ülkelere bak›ld›¤›nda ülkelerin tekstil üretiminden vazgeçmediklerini ancak teknik tekstil gibi spesifik alanlarda kendilerini gelifltirdiklerini aktard›. Örnek olarak Türkiye’nin 50 milyar dolarl›k pazara sahip Rusya’da en kuvvetli ülkelerden biri oldu¤unu belirten Tanr›verdi, “Böyle büyük bir sektörü bir anda yok edemezsiniz. Ama tabii bir eliminasyon olacak. Verimlili¤i yapamayan, elenecek. Ama Türkiye bu ifli daha uzun y›llar yapacak. Bunu yaparken belki marka yaratma veya tasar›mla, e¤itimle birlikte yapmam›z gereken fleyler var. Bugün marka da yaratsak ayn› kalitedeki ürünleri yapan firmalar›m›z var. Kendi ürünlerini, etiketlerini üreten, satan birçok firmam›z var. Yurtd›fl›nda 2000’e yak›n Türk konfeksiyon sat›fl ma¤azas› var. Bu rakamlara gelmek önemliydi. Bunu art›rabiliriz. Bir senede 4 bin 8 bin olur. Beklentimiz bu yönde” diye konufltu. “Yurtd›fl› fuar ve ma¤aza deste¤i verilmeli” Türkiye’nin haz›r giyimde dünyan›n her yerine mal satabilme kapasitesine sahip oldu¤una de¤inen Tanr›verdi, fuar ve yurtd›fl› ma¤azalaflma teflvikleri ile ilgili çal›flmalar yürütülmesi gerekti¤ini kaydetti. ‹HK‹B Baflkan› Hikmet Tanr›verdi flunlar› söyledi; “Büyük ma¤azalardan birine 200 ma¤aza deste¤i verelim, Çin’de gider ve 1 y›lda 200 ma¤aza açar veya bir markay› sat›n al›r. Çin’de bir ucuz bir de ‹talyan pahal› markalar› var. Ara seviyede büyük boflluk var. Türkiye’den hangi marka gitse o ara seviyeyi doldurur. Bir çok yerde asl›nda ürün satabilecek kapasitemiz var. ABD bizim için büyük pazar ama girmek için destek laz›m. Buralara tek bafl›na birilerinin kendi maliyetleriyle gitmesi çok zor. Orada da pazarlama ve da¤›t›m a¤› var. Bu noktada devlet olarak destek olmam›z gerek. Tasar›m noktas›nda da ciddi destekler vermemiz laz›m. Bugün 27 üniversitede tekstil konfeksiyon dersleri var ama ça¤›n gereklerine ne kadar uygun sorgulamak laz›m. Moda foto¤rafç›s›ndan pazarlamac›s›na kadar yeni dallar var. Kendi dar imkanlar›m›zla bunlara destek veriyoruz ama yeterli de¤il.” 49 Bak›fl 116 kapand›¤›n› hat›rlatan Gülle, buna ra¤men hiçbir dönemde tekstil ve haz›r giyim ihracat›nda 2009 y›l› haricinde düflüfl yaflanmad›¤›na dikkat çekti. ‹plik fabrikalar›n›n kapanma nedenini de aç›klayan Gülle, 1996’dan sonra ifli bilmeyen kiflilerin sektöre girdi¤ini ve ciddi yat›r›mlar yapt›klar›n›, kapanan tesislerinde ‘tekstil sektöründe misafir olan üreticiler’ oldu¤unu söyledi. “Tekstil ve haz›r giyimde organizatör ülke olmal›y›z” Türkiye’nin Hindistan’dan sonra organik pazarda dünyan›n en büyü¤ü oldu¤unun alt›n› çizen Tanr›verdi, “Ama buradan büyük pay alamad›k. Bu bilgi birikimiyle biz çok rahat yapabiliriz ama deste¤imiz yok. Firmalar kendi kendine yapmaya çal›fl›yor. Buralarda da özendirmenin rolü ortaya ç›k›yor. Markalar›n, etiketlerin h›zl› bir flekilde özendirilmesi ve desteklenmesi gerekiyor. Ben konfeksiyon ve tekstil sektörünün var olaca¤›na, ikisinin birbirini büyütece¤ine inan›yorum. ‹hracat›n 2023 vizyonunda 60 milyar dolarl›k ihracat hedefi koyduk. Bunu nas›l yapaca¤›z dedi¤imizde anahtar kelime organizatör ülke olmam›zd›r. Firmalar›m›z burada yapt›¤› üretimi, know howu sayesinde dünyan›n herhangi bir yerinde yapabilir ve satabilir. Afrika yar›n ciddi bir üretim pazar› olacak. Know howu organizatör ülke olarak yapabiliriz. Do¤ru desteklerle do¤ru motivasyon moralle yapabiliriz. Devlet büyükleri bu sektör bitti gözüyle bakt›¤› müddetçe insanlar çocuklar›n› e¤itime yollam›yor. Bu söylemeleri daha dikkatli yapmal›y›z ki sektör yoluna devam etsin” diye konufltu. “Baflbakan› yan›lt›yorlar” Kay›td›fl› üretime de de¤inen Tanr›verdi; “3. ve 4. bölgelerde biraz daha tafl›nmay› destekleyecek destekler verilse kay›td›fl›l›k azal›yor. Bizim haziran-temmuz verilerine göre 800 bine yak›n tekstil ve haz›r giyim konfeksiyon iflçimiz var. Ama sektörel ayr›mlar yap›l›rken sadece üretim 50 Bak›fl 116 bazl› bak›l›yor. Bunun yan›nda yaklafl›k 500 bin kiflilik perakende sektöründe çal›flan tekstille ilgili insan var. Toptanc›lar var. Bunlar›n hepsi ayr›m yap›l›rken ticaret kategorisine giriyor. Bununla birlikte rakam tekstil ve haz›r giyim istihdam› 1.5 milyonu geçiyor. Bu konuda Baflbakan› yan›ltt›klar› nokta flu; ‘700 bin kay›tl› çal›flan var. Sektör temsilcileri 2 milyon diyor’, deniyor. Geri kalan› kay›t d›fl› gibi görülüyor. Tekstil ve konfeksiyon bugün 1.5-2 milyon insan›n sigortal› olarak çal›flt›¤› sektördür. SGK kayd›na bakarak kestirip at›lmas› yanl›fl. Bizim anlatamad›¤›m›z da bu” ifadesini kulland›. “Sektör de¤iflimi d›fl etkenlere ra¤men iyi yönetti” Sektörde 2005 y›l›ndan sonra yaflanan de¤iflim ve dönüflümü baz› firmalar›n iyi okudu¤unu ve analiz etti¤ini düflündü¤ünü söyleyen ‹stanbul Tekstil ve Hammadde ‹hracatç›lar› Birli¤i (‹TH‹B) Baflkan› ‹smail Gülle, “Kimse Çin’le rekabet edemeyece¤ini gördü ve kendini farkl› kulvara tafl›ma gere¤i gördü. De¤iflimi dönüflümü iyi okudu. Sektör de¤iflimi d›fl etkenlere ra¤men iyi yönetti ve kendi içinde iyi uygulad›. Teknik tekstiller totalde çok görünmese de dünya ticaretinin yüzde 15’i teknik tekstillerle dönüyor. Türkiye’nin teknik tekstil ihracat› 1 milyar dolar. Bu az gibi görünse de önceden bu kadar da yap›lmad›¤› hat›rlanmal›. Pek çok tekstilci bu dönüflüme uyum sa¤lad›” dedi. 2005 ve sonras›nda tekstil sektöründe sadece iplikte 200 fabrikan›n Sanayici iflçi, üniversiteler de tekstil ö¤rencisi bulam›yor “As›l önemli olan maç›n içerisinde kalmak” diyen Gülle, sözlerini flöyle sürdürdü; 2 sene önce deselerdi ki, 2010 senesinde pamuk 140 y›ll›k bir rekor k›racak, hammadde bulunamayacak, kapal› fabrikalar aç›lacak ve sen çal›flt›racak iflçi bulamayacaks›n, inanmazd›k. Ama bugün kapal› iplik fabrikalar› aç›ld›, çal›fl›yor. Pamuk toplanmadan sat›l›yor. Bu dönem içinde kendi iflletmemde dahil en büyük sorunumuz çal›flacak eleman bulmak. Sektörün bitti¤ine dair öyle bir hava yarat›ld› ki, biz de bu söylem içinde ‘bat›yoruz’ diye feryat ettik. fiimdi iflçi bulmakta zorlan›yoruz, üniversiteler ö¤renci bulam›yor. Gelecekle ilgili çok iyi bir vizyon çizmemiz laz›m. Çocuklar›m›za bu enerjiyi b›rakmam›z laz›m. Tekstil sektörünün gelece¤e ihtiyac› var.” “Çin’de art›k kimse bir tas pilava çal›flm›yor” Krizlerin tekstil sektörünün geliflmesinde itici bir güç oluflturdu¤unu dile getiren ‹smail Gülle, 2009 krizinde yaklafl›k 1 milyon i¤ iplik yat›r›m› yap›ld›¤›n›, bunun da Türkiye’nin bugünkü kapasitesinin yaklafl›k yüzde 15’ine yak›n oldu¤unu belirtti. Yat›r›mlar›n 2010’da da devam etti¤i bilgisini veren Gülle; “2009’da iplik üreten fabrika iflçilerinin yar›s›n› ç›kard›, üretimi düflürdü, neredeyse kapatacakt›. Di¤er ülkelerden gelen yat›r›mlarla yeniden üretime bafllad›. 100 y›ll›k örgü makinesi üreticisi Mayer konkordato ilan etti, flimdi 8 ay sonras›na tarih veriyor. Oyun içerisinde kalmaktan kast›m buydu. Çevremizdeki geliflmeler bize farkl› bir gelecek haz›rl›yor. Herkes Türkiye’nin gitti¤i yolu kendine model Yuvarlak Masa Toplatıları al›yor bugün. Yani hammadde satmak yerine katma de¤erli ifllenmifl ürün satmaya yönelik bir e¤ilimi var. Yanl›fllar da var ama biz köklü sanayisi olan bir ülke de¤iliz. Sanayicili¤i yapa yapa, boza boza ö¤reniyoruz. Ben Mart ay›nda iplik siparifli verdim. 2011’in 8. ay›nda teslim edecekler. Kriz öncesinde siparifller 4 ayda teslim ediliyordu. Tekstil öldü bitti, diyenlerin bunu iyi analiz etmesi laz›m. Tekstilde yarat›lan bu psikoloji sadece bize mahsus de¤il. Hindistan ve Çin’de de ayn› problem var. Bugün kimse Çin’i tehdit olarak alm›yor. 5 y›lda öyle büyük de¤iflim yaflad› ki Çin bile Bangladefl, Kamboçya, Vietnam’dan rekabette flikayetçi. Çin de al›c› hale geldi art›k. Art›k kimse bir tas pilava çal›flm›yor” fleklinde konufltu. “Made in Turkey art›k bafll› bafl›na bir marka oldu” Sözlerine Avrupa’n›n içinde bulundu¤u durumu de¤erlendirerek bafllayan Yeflim Tekstil Ceo`su ve U‹B Koordinatör Baflkan› fienol fiankaya, bir çok ülkenin neredeyse bonolar›n› ödeyemez duruma geldi¤ine dikkat çekti. Afl›r› de¤erli Euro politikas›yla üretim gücünü yavafl yavafl kaybeden Avrupa’n›n bugün düfltü¤ü duruma düflmemek için baz› tedbirler al›nmas› gerekti¤ini savunan fiankaya, “Bu durum Avrupa’y› ithalata itti, ülkeler flantiyelere döndü. Her yerde inan›lmaz ucuz ithalat. Avrupa böylece bütün üretim kabiliyetini kaybetti. 2009 krizinde de da¤›ld›. Yunanistan Nike’taki en büyük rakibimizdi. 2005-2009 döneminde rekabet gücünü kaybetti. fiu anda öyle bir firma yok. Bu noktada Avrupa’dan ders almal›y›z. Sanayicinin Türkiye’deki üretimi her flekilde desteklenmeli. Her ülkenin kendine has sektörleri vard›r. Türkiye’de bu sektör 50 y›ll›k tekstil ve haz›r giyimdir” dedi. Avrupa’n›n tekstilden uzaklaflmas›n›n nedenini ‘hammadde s›k›nt›s› çekmesi’ olarak aç›klayan fienol fiankaya, Türkiye’nin geçmiflteki en büyük flans›n›n pamuk üreticisi bir ülke olmas›ndan kaynakland›¤›n› ancak bugün uygulanan yanl›fl politikalardan dolay› pamuk üretiminin 900 bin tonlardan 300 bin tona geriledi¤ini bildirdi. “Çin bile art›k Türk mal› istiyor” “Kendi kendimizin rekabetini yok ettik” diyen fiankaya, flu ifadeleri kulland›; “Ama hem istihdamda hem de ihracatta Türkiye’nin tutundu¤u sektör tekstildir. Bugün Avrupa’n›n tercih edilen en büyük üretim merkezi haline geldik. Krizden sonra Türkiye üretim yap›lmas› istenen bir ülke. Çin bile art›k Türk mal› istiyor. Çünkü kimse etiketlerde Made in China görmek istemiyor. Made in Turkey görmek istiyor. Biz ülke olarak üretici marka olduk. Bunu iyi kullanmam›z laz›m. Made in Turkey art›k bafll› bafl›na dünyada bir marka oldu. ‹talya belki bizim biraz üstümüzde ama di¤er ülkelerle aram›zda ciddi fark var. Bugün Çin tek bafl›na bu sektörü besleyemez. 10 sene dünyaya üretti, flimdi en büyük tüketici oldu. Avrupa kadar tüketen bir nüfus oldu. Her sene bu tüketim pazar› artacak. Üretmeyi de¤il art›k almay› isteyecekler. Nike art›k bugün Çin’e mal yetifltiremedi¤i için Türkiye’den tedarik edip yolluyor. Bu sektör kamu gözünde de canlanmas› gereken bir de¤er olmal›. Gelecek için önemli bir de¤er. Bizden sonra gidecek bir yer de yok. Biz Hong Kong gibi ciddi bir ticari üs olaca¤›z ve di¤er ülkelerden mal› al›p Türkiye’den sat›yor olaca¤›z. Bugün bir kalemde çizilecek bir birikim yok Türkiye’de. Tüm bürokratlar›n da bu gerçe¤i görmesi laz›m. Bu sektör gitmiyor, yeni bafll›yor.” “Türkiye s›cak paran›n kurban› oluyor” De¤erli Türk Liras›, Euro’nun de¤er kaybetmesi ve ülkeye giren s›cak paran›n yüzde 20 oran›nda performans kayb›na neden oldu¤unun alt›n› çizen fiankaya sözlerini flöyle sürdürdü; “Net elinize geçen paran›n her gün eridi¤ini düflünün, ne hissedersiniz. Sektörün de yaflad›¤› bu. Türkiye s›cak paran›n kurban› oluyor. Bugün gelen s›cak para bir gün gidecek. Giderken Avrupa’n›n düfltü¤ü duruma düflmememiz laz›m. Ali Babacan bir toplant›da ‘GSMH içinde ihracat›n pay› yüzde 15, kalk›nmak için yüzde 35 olmas› gerek’ derken, ‘Türkiye’nin s›cak paraya ihtiyac› var’ da demiflti. Peki, s›cak paran›n geliflinin kura yapt›¤› etkiden dolay› ihracat nas›l artacak? Kurlar bu flekilde kal›rsa Türkiye’de hedeflerin tutturulmas› mümkün de¤il. Türkiye’de dalgal› kur yok, dalgal› sabit kur var. Büyük ihtimalle s›cak para için kontrol edilen bir kur var. Sanayicinin maliyetleri 10 y›lda yüzde 130 artm›fl, kur sabit kalm›fl. Buradan rekabetin nas›l gitti¤i görülüyor.” BUS‹AD Baflkan› ve Etay Giyim Genel Müdürü Arif Özer: “Sektöre iadei itibar yapal›m” “Türkiye’nin özellikle son 8 y›l içinde yürüttü¤ü para politikalar›, yüksek faiz, düflük kur politikalar› emek yo¤un sektör oldu¤u için haz›r giyimi çok fazla etkiliyor. Çin örne¤inde oldu¤u gibi geliflmekte olan ülkeler istihdam deposu olan bu sektörü teflvik ederek rekabet güçlerini art›r›yorlar. 2001 y›l›nda bin dolara 7 eleman çal›flt›r›rken flimdi 1.6 eleman çal›flt›rabiliyoruz. Bu da haz›r giyim sektöründeki sorunlar› ortaya koyuyor. Türkiye 1980’den sonra haz›r giyimde büyük bir ivme kazand›. Ancak ayn› oranda e¤itim ve bilimsel çal›flma sektöre adapte olamad›. Son y›llarda 51 Bak›fl 116 Yuvarlak Masa Toplatıları bu sektör geri kalm›fl ülkeler sektörü gibi nitelendiriliyor. Oysa sektöre iadei itibar yapal›m. Yerine yeni bir sektör koymadan bir sektörü silmeye çal›fl›yorsunuz. Çünkü kas›m sonu itibariyle haz›r giyim ve tekstilin ihracat› 21 milyar dolar oldu. Gözbebe¤imiz otomotiv ise 17 milyarda kald›. Öte yandan Ar-Ge, tasar›m, moda ve markalaflmadan bahsediyoruz. Özellikle teknik tekstil ülkeyi kurtaracakm›fl gibi bir hava yarat›ld› ama volümü az bir bölüm bu. Türkiye’de yüzde 3.5 civar›nda bir paya sahip. Dünya’da da bu rakam çok fazla de¤il. Oysa volüm yapan, istihdam yaratan alanlara yo¤unlafl›lmal›. Bu alanlarda da marka yaratma, Ar-Ge öne ç›kmal›. Burada da Ar-Ge yapmaya, tasar›m yapacak kaynaklar› yaratmaya, paralar› kazanmaya sistem mani oluyor. Her fleyden önce para politikas›n›n yat›r›ma, üretime, ihracata yönelik politikalar üretmeden sorunlara çare bulmak mümkün de¤il. Öncelikle genel politikalar gözden geçirilerek bütünlüklü bir sanayi politikas› içinde tekstilin haz›r giyimin konumland›r›larak geliflimine olanak sa¤lamak gerekir.” Bursal› Havlu Yönetim Kurulu Baflkan› Fuat Bursal›: “‹flletme verimlili¤ini ö¤renmeliyiz” “Emtia fiyatlar› ve kur politikalar›nda sanayicilerin ciddi s›k›nt›lar› var ancak, burada sanayicilerin eksi¤i de var. Özellikle küçük ve orta ölçekli sanayici ihracatç› arkadafllar›m›z›n kendi bünyelerinde finans yap›lar›n›n do¤ru yönetilmedi¤i, bu konuda yeterli bilgiye sahip olmad›klar›n› görüyorum. Bu anlamda derneklerin ve bas›n›n Kobi ölçekli sanayicilere para enstrümanlar›n›n nas›l kullan›lmas› gerekti¤i, ithalat ve ihracat konusunda bilgi vermesi, destek olmas› gerekiyor. Ayr›ca tekstilin bitti¤i söylemleri gençlerin bu alana yönelmesini engelliyor. Tekstilcilerin bir k›sm› da farkl› alanlarda faaliyet göstermeye bafll›yor. Üretimi kesemezsiniz. Tekstilciler olarak birilerine ra¤men hala ayaktay›z. Ancak iflletme verimlili¤i de sa¤lamay› ö¤renmemiz gerek.” 52 Bak›fl 116 E.S.C. Tekstil Genel Müdürü Günal Baylan: “Tekstil envanteri ç›karmam›zda fayda var” “Bugün tekstilciler olarak ayakta kald›ysak yaratt›¤›m›z katma de¤er yüzünden kalm›fl›zd›r. Verimli olun diyorlar. Verimli olmasayd›k bugün burada olmazd›k. ‹nsanlar ç›plak dolaflmad›kça, tafllar›n üzerine oturmad›kça biz bu ifli yapaca¤›z. Biz kalite ve verimlili¤i geçtik. Art›k marka olduk. Bursa’n›n tekstil merkezi olmas›ndan dolay› çok mutluyum. Bölgesel kalk›nma için baz› illere teflvikler veriliyor. Ama Bursa’n›n tekstil geçmifli 100 seneden fazlad›r. Bu kadar y›l ve emekten sonra baz› para politikalar› nedeniyle ‘gidin baflka yerde üretim yap›n’ denmesi yersiz. Neden bu kenti tekstilden uzaklaflt›ral›m. Bursa gibi Denizli, Uflak da tekstilde kümelenme olmufl illerdir. Biz art›k tekstilin özenti bir sektör oldu¤una inanm›yoruz. O k›s›m bitti. Bugün ifl yapanlar bilgili insanlar. ‹hracata, ihracat›n kalite ve katma de¤er getirdi¤ine, bizi kay›t alt›na ald›¤›na inan›yoruz. Bu nedenle ihracat gerekli. S›cak para bizim için en büyük sorun. Dolay›s›yla ne kadar katma de¤eri yüksek olan mallar satarsak satal›m kay›p yine de fazla. Üretimin durmas›yla tehlikeli çanlar çalmaya bafllayacak. Para ak›fl› kesildi¤i zaman bir borçlar› nas›l ödeyece¤iz. Üreterek kazanaca¤›z. Üretimi kesmemekte fayda var. Bizim bir tekstil envanteri ç›karmam›zda fayda var. Öte yandan taleplerimizin hükümet kanad›nda dan›flmanlar taraf›ndan yanl›fl aksettirildi¤ini, baz› konular›n anlafl›lmad›¤›n› hissediyoruz. ‹nsanlar baflbakana ç›kt›klar›nda isteklerle ç›k›yor. Önemli olan sorunlar›n iyi yans›t›lmas›. Ben sorunlar›n iyi yans›t›ld›¤›n› düflünmüyorum. Baflbakan›n d›fl›nda da ekonomiyle ilgili merciler topu aralar›nda gezdiriyorlar.” Femteks Ltd.fiti. Genel Müdürü Fehmi Osanmaz: “Hükümet sanayicisine güvenmiyor” “Önceki y›llarda empirme, desen, tasar›m konusunda Avrupal› firmalardan randevu alamazd›k. Bugün fuarlarda ‹talyanlarla karfl›l›kl› bulunuyoruz. Ayn› ayarda kumafl üreten bir ülke olduk. Tasar›m konusunda iyi yerdeyiz. Dünyada volüm yapan firmalar›n üreticisiyiz. Desenlerimizi sat›yoruz. Altlarda de¤iliz, çok üstte de de¤iliz. Eskiden desenleri onlar getiriyordu. fiimdi bizden al›yorlar. Kumafl ithal ediyoruz. Hükümet destek olmas› gerekirken 1 dolarl›k kumafl› referans fiyat› diye belirledi¤i 1.30 üzerinden tahsil ediyor. Sanayicisine güvenmiyor. Asl›nda serbest olmas› gerekiyor. Yoksa burada üretip satmam›z mümkün de¤il. Bu nedenle ara ürünler ve hammaddede referans fiyat› kalkmal›. Tekstilin gelece¤ine yat›r›m yapmam›z laz›m. Bugün tekstil okuyan ö¤rencileri umutsuz. Hindistan bizim 70’li y›llar›m›z gibi. Ama inan›lmaz bir organizasyon içindeler. Bizim gibi Türkiye’den, ‹talya’dan Bangladefl’ten sanayicileri davet ederek a¤›rl›yorlar, fuar organizasyonu yap›yorlar.” Baylan: Mikro reformlarla yatırım iklimi oluflturulmalıdır Bursa'daki sanayici ve ifl adamlar› dernekleri, Uluda¤ Üniversitesi ö¤retim üyeleri ile birlikte, 2001-2010 y›llar› aras›nda Türk liras›ndaki de¤er art›fl›n› rapor haline getirdi. 2001'den bu yana kur oranlar›n›n da yer ald›¤› raporda, akademisyenler ve sanayiciler, Türkiye'deki kur politikas›n› ve ekonomideki beklentileri de¤erlendirdi. B US‹AD Evi'nde düzenlenen bas›n toplant›s›nda konuflan MAKS‹FED Baflkan› Günal Baylan, krizden sonra dünya ekonomilerinin toparlanma sürecinin gecikti¤ini belirterek, Türkiye'nin en büyük pazar› olan Almanya haricindeki AB ülkeleri ve ABD'nin ekonomilerinin düzelmesinin zaman alaca¤›n› söyledi. Baylan flu konuflmay› yapt›: “Federasyonumuz, bölgesel sürdürülebilir kalk›nma yaklafl›m›yla, ülkemizin ça¤dafl yaflama düzeyine ulaflmas› için çal›flan, rekabetçi kurulufllar yarat›lmas›na katk›da bulunan, etkili, ba¤›ms›z ve sayg›n bir örgüt olmak vizyonuyla hareket etmektedir. Krizden sonra dünya ekonomilerinin toparlanma süreci gecikmektedir. Gerek Avrupa Birli¤i’nde, gerekse ABD’de ifller yolunda gitmiyor. En büyük pazar›m›z olan Avrupa Birli¤i’nde (Almanya d›fl›nda) AB ülkelerinin ekonomilerinin düzelmesi zaman alaca¤a benziyor. Türkiye’de Kriz sonras›, siyasal, ekonomik istikrar, bütçe disiplini ve risk priminin azalmas›, d›flar›dan s›cak 54 Bak›fl 116 döviz giriflini daha da h›zland›rd›. Bunun sonucunda Türk Liras› afl›r› de¤erli hale gelmifltir. Kal›c› sermaye giriflleri dramatik olarak azalmaktad›r. ‹thalat ihracat› katlayarak artmakta ve cari aç›k, y›lsonu itibariyle 40 milyar dolar civar›na oturaca¤› öngörülmektedir. Gerçek anlamda ülke paras›n›n de¤erlenmesi; ülke ekonomisinde verimlili¤in (iflgücü ve sermaye) teknolojik ilerlemenin tasar›m ve marka yarat›m› gibi geliflmelerin sonunda olur. Bu yollarla rekabet gücünün artmas› ihracat›n ve dolay›s›yla da d›fl ticaret piyasas›nda döviz arz›n›n atmas›yla, döviz kuru denge fiyat›n›n yine daha düflük bir noktada belirlenmesine yol açar. Ancak bu durum, bir afl›r› de¤erlenme de¤il, ülke paras›n›n daha de¤erli hale gelmesidir. Dünya’da döviz savafllar› devam ederken, ülkeler ulusal paralar›n›n de¤erini artt›rmamak için çaba gösterirken geliflmekte olan ülkemizin, param›z› de¤erli tutma çabas›; ne denli do¤rudur. Baflbakan›m›z›n “S›cak para ak›fl›n› kontrol alt›na almak flart. Kontrol d›fl› MAKS‹FED tutarsan›z ondan sonra siz kontrole girersiniz. Sizin durumunuz daha felaket olur.” fieklindeki Lübnan’da yapt›¤› aç›klamas› son derece olumlu ve gerçe¤i yans›tmaktad›r. Ülke ekonomisi sadece rant ve hizmet sektörüyle de¤il, üretim ve ihracat ile büyümelidir. Önemli olan, s›cak paradan ziyade kal›c› yat›r›m yapan ve istihdam yaratan yabanc› sermayenin Türkiye’ye getirilmesidir. Bunun için de mikro reformlar yap›larak yat›r›m iklimi oluflturulmal›d›r. sanayi politikas› oluflturulmal›. Yabanc› yat›r›mc› flu an Bursa'ya az geliyor. Önemli olan, geçici de¤il, kal›c› yat›r›m yapan yabanc› sermayedir. Yeni stratejiler hayata geçirilmeli" diye konufltu. Bursal› ifl adamlar›n›n yeni gözdesinin M›s›r oldu¤unu kaydeden Özer, "fiu an Türkiye için en cazip yer M›s›r. M›s›r ile AB aras›nda özel anlaflmalar var. fiu anda bölgede parlayan ülke M›s›r diyebiliriz. Sanayicilerimiz de M›s›r ile ticari iliflkilerini art›rmak için ziyaretlerine h›z verdi" fleklinde konufltu. GES‹AD Baflkan› Bahad›r Özgün ise, Türkiye'nin yerli kaynaklar›n› tam anlam›yla kullanamad›¤›n› belirterek, "Üretiyoruz, ama para kazanam›yoruz. Ortada bir fley yok. Yerli kaynaklar›m›z› yabanc› yat›r›mc›lar çok iyi kullan›yor. Ama biz de¤erlendiremiyoruz. Yabanc› sermayeler paralar›na para kat›yor" ifadelerini kulland›. T‹M taraf›ndan her ay aç›klanan ihracat rakamlar› ihracatç›lar› motive etmektedir. Fakat önemli olan ihracat rakamlar›ndaki art›flla birlikte kar›n artmas›d›r. Kar olacak ki yat›r›mlar yap›labilsin, istihdam yarat›labilsin, arge ve inovasyona bütçe ayr›labilsin. Ekonomik sürdürülebilirli¤in temel noktas› budur. Bu görüfllerden yola ç›karak Uluda¤ Üniversitesi ö¤retim üyeleri ile yapt›¤›m›z raporda Ekim ay› sonu itibariyle, Türk Liras›n›n Dolar karfl›s›nda %24, Euro karfl›s›nda %11 afl›r› de¤erli oldu¤u sonucuna ulafl›lm›flt›r. Bu tespitimizin hükümetin ekonomi aktörleri taraf›ndan de¤erlendirilmesini, rekabete day›l› bir kur politikas›n›n oluflturulmas›n› istiyoruz.” BUS‹AD Baflkan› Arif Özer de, cari aç›k meselesinin bir an önce afl›lmas› gerekti¤ini söyledi. fiu anda 40 milyar dolarl›k cari aç›k oldu¤unu kaydeden Özer, 110 milyarl›k ihracat yapan Türkiye'nin 2023 y›l›ndaki ihracat hedefine ulaflmas› durumunda cari a盤›n ne kadar olaca¤›n› merak etti¤ini belirtti. Özer, "Cari aç›k meselesi afl›lmal›. Genifl çapl› bir 55 Bak›fl 116 ‹fl dünyas› TÜRKONFED zirvesi için Diyarbak›r’da topland› TÜRKONFED Baflkan› Celal Beysel, Zirve’de yapt›¤› konuflmada “Tafllar art›k yerinden oynad›. Art›k hiçbir fley eskisi gibi olmayacak” dedi. T ürkiye’nin en büyük ifl dünyas› örgütlerinden TÜRKONFED, 14.Giriflim ve ‹fl Dünyas› Zirvesi’ni Diyarbak›r’da gerçeklefltirdi. ‹fl dünyas›ndan çok say›da kat›l›m olan Zirve’nin aç›l›fl konuflmac›lar› aras›nda TÜS‹AD Baflkan› Ümit Boyner, Diyarbak›r Belediye Baflkan› 56 Bak›fl 116 Osman Baydemir, Vali Mustafa Toprak ve Devlet Bakan› Cevdet Y›lmaz da vard›. TÜRKONFED Baflkan› Celal Beysel 10 y›l içinde gerçeklefltirdikleri zirveler aras›nda demokratikleflmeye katk› aç›s›ndan en önemlisinin Diyarbak›r Zirvesi oldu¤unu söyledi. Beysel konuflmas›nda flöyle dedi: “Birçok konuda tafllar yerinden oynad› ve hiçbir fley eskisi gibi olmayacak. Evet, Kürt aç›l›m› süreci uzuyor ama bu süreç, belli düzeyde bir tart›flma içinde ve gözler önünde oluyor. Taraflar art›k sadece TÜRKONFED karfl›s›ndakini suçlam›yor, biraz da dönüp kendine bak›yor. Bu flimdiye kadar görmedi¤imiz bir durum.” Zirveden bir gün önce TÜRKONFED taraf›ndan Dicle Üniversitesi Konferans Merkezi’nde gerçeklefltirilen “Türkiye ve Avrupa’da Bölgesel Kalk›nma ve Kalk›nma Ajanslar›n›n Rolü Paneli”, ilk kez kalk›nma ajanslar› konusunda tüm taraflar› bir araya getirdi. Ajans temsilcilerinin kat›l›m›n›n yüksek oldu¤u panelde DPT ad›na konuflan Nahit Bingöl, ajanslar›n hedefleri ve bugüne kadar gerçeklefltirdiklerini anlat›rken, Çukurova Kalk›nma Ajans› Kalk›nma Kurulu Baflkan› Süleyman Onatça ise ajanslar›n daha iyi tan›t›lmas›, yetkilerinin art›r›lmas› ve ajans yap›s›n›n revize edilmesi gibi konularda yeni yap›sal düzenlemelerin gereklili¤ine de¤indi. Zirvenin Brüksel’den gelen konu¤u, Avrupa Kalk›nma Ajanslar› Birli¤i Direktörü Christian Saublens Avrupa Kalk›nma ajanslar›n›n deneyimlerini ve Türkiye’deki sürecin de birçok aç›dan Avrupa’dakilerle benzeflti¤ini, anlat›rken, Sabanc› Üniversitesi ö¤retim üyesi Doç. Dr. Alpay Filiztekin kalk›nma ajanslar› yap›lanmas›na bilgi aktar›m› eksikli¤inin vurgulad›. 57 Bak›fl 116 III. Rekabet ve Teknoloji Sempozyumu Uluslararas› Rekabet ve Teknoloji Birli¤i (URTEB) taraf›ndan düzenlenen '3. Rekabet ve Teknoloji Sempozyumu', Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde yap›ld›. M erinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi, Hüdavendigar Salon'da düzenlenen ve yo¤un ilgiyle kat›l›m sa¤lanan Sempozyumda aç›l›fl konuflmas›n› URTEB Konsey Baflkan› Zeki Zorlu yapt›. URTEB Konseyi Baflkan› Zeki Zorlu haks›z rekabete tamamen karfl› olduklar›n› belirtti. Yo¤un insan gücüne sahip baz› ülkelerin son y›llarda yo¤un sanayileflme temposuna girdi¤ini ifade eden Zorlu, bu ülkelerin bütün dünyan›n tedarikçisi olma yoluna gittiklerini vurgulad›. Ucuz insan gücüyle, ihracata destek primleriyle, farkl› piyasadan kur fark› belirleyerek, Türkiye sanayisi ve teknolojisinin önünde engel olmaya çal›flt›klar›na dikkati çeken Zorlu, flunlar› kaydetti: 'Hep birlikte el ele gelecek nesillere bir fleyler b›rakabilmek için çal›flmal›y›z. Sanayi ve teknoloji kavgas› mutlakta olacak. Var olan de¤erlerimiz neyse tar›m, sanayi bunlar› korumal›y›z. Bunlar› korumak için siyasi otoritenin deste¤i ve e¤itimle baflarmal›y›z. Gelecek nesillerin aç kalmamas› için bunu yapmak zorunday›z.' Ana tema konuflmac›s›, ‹stanbul Milletvekili Prof. Dr. Naz›m Ekren’in “Rekabetin Yeni Kurallar› ve Ekonominin Yeniden Yap›land›r›lmas›" konu bafll›¤›n› içeren sunumunun ard›ndan gerçekleflen ilk oturum; TCMB Meclis Üyesi Prof. Dr. ‹lker Paras›z'›n baflkanl›¤›nda devam etti. Birinci oturumda, UPB Konsey Baflkan› N.Coflkun ‹rfan "Rekabette Patentin Önemi", BUS‹AD Baflkan› M.Arif Özer de "Türk Tekstilinin Rekabet Gücü" konulu birer konuflma yapt›. UPB Konsey Baflkan› Coflkun ‹rfan, baflkanl›¤›n› Merkez Bankas› Meclis 58 Bak›fl 116 Üyesi Prof. Dr. ‹lker Paras›z'›n yapt›¤› oturumda, ilk olarak Bursa'n›n s›nai mülkiyet alan›ndaki durumuna iliflkin bilgi verdi. Bursa'da 2009 y›l›nda yaklafl›k 2 bin 159 marka baflvurusuna bin 500 civar›nda tescil al›nd›¤›n› ifade eden ‹rfan, 221 faydal› model baflvurusunda ise 150 tescil bulundu¤unu söyledi. ‹rfan, Bursa'dan yap›lan 170 patent baflvurusuna 23 tescil al›nabildi¤ini belirterek, flöyle devam etti: 'Sanayisiyle güçlü, ihracatta ikinci s›rada yer alan Bursa gibi bir kentte ancak 23 uluslararas› yenili¤e tescil al›nm›fl durumda. Her flirketin bir yenili¤i olsa binli rakamlar elde edilebilir. Türkiye'de marka tescillerinde 4. s›rada bulunan Bursa, patentlerde 3. s›rada yer al›yor. Patentte ilk s›rada ‹stanbul ve Ankara var.' Türkiye olarak ele al›nd›¤›nda geçen URTEB y›l patent baflvuru 2 bin 588 iken 456 tescil al›nd›¤›n› dile getiren ‹rfan, Türkiye'de yabanc›lar›n ise 4 bin 653 baflvuruya karfl›l›k olarak 5 bin 154 tescilinin bulundu¤unu anlatt›. Türk Patent Enstitüsüne müracaat eden ülkelerde Almanya'n›n ilk s›rada geldi¤ini vurgulayan ‹rfan, flöyle konufltu: 'Bu ülkeyi s›ras›yla ABD, Fransa, ‹sviçre ve Türkiye izliyor. Türkiye 5. s›rada. Almanya bin 343 tescil ile ilk s›rada geliyor. Avrupa ülkeleri içindeki durumuma bak›ld›¤›nda ise yine Almanya 40 binden fazla tescille ilk s›rada bulunuyor. Türkiye 577 rakam›yla 20. s›ralarda. Türkiye'de patent baflvurusu giderek art›yor. Sadece bir Japon firmas› 2 binden fazla patent üretirken Türkiye, 72 milyonluk nüfusuyla 500 patentte kal›yor.' S›n›rlamalar", Kocaeli Üniversitesi Ö¤retim Üyesi Doç. Dr. Pelin Güven de "Rekabet Hukukunda Yapt›r›mlar" konu bafll›kl› sunum yapt›. ‹rfan, milyon nüfus bafl›na düflen patent say›s›na bak›ld›¤›nda ise Kore, Almanya, Finlandiya, Danimarka ve Çin'in ciddi rakipler oldu¤unu ifade ederek, 'Japonya'da 1 milyon Japon, 2 bin 500 patent üretiyor. ABD'de bu rakam 750 civar›nda. Milyarl›k nüfusuyla Çin'de bu rakam 300350'ye ulaflm›fl durumda. 'Bir Türk dünyaya bedel' denilir ama 1 milyon Türk ancak 20 patent üretebiliyor. Rekabette etkili olabilmesi için Türkiye'nin çok daha fazla patent üretmesi gerekiyor' diye konufltu. Sempozyumun ikinci oturumu ise BUS‹AD Baflkan Yard›mc›s› Prof. Dr. Ali Ceylan baflkanl›¤›nda gerçekleflti. Bu oturumda Jur. Dr. Mevci Ergün "Rekabet Hukukunda Yan 59 Bak›fl 116 Lami Ya¤cılarlıo¤lu BOSCH ‹nsan Kaynakları Direktörü Ö¤renme’nin yeni yolu flim içerden seslendi¤inde saat gece yar›s›n› çoktan geçmiflti. Bunu s›k s›k yap›yorum. Neredeyse bütün geceyi bilgisayar bafl›nda geçiriyorum. Bir arama motorundan bir baflkas›na atlarken zaman›n nas›l da geçti¤ini insan fark edemiyor. Buna ra¤men ulaflt›¤›n›z bilgilerin açt›¤› yeni ufuklar, mavi okyanuslara do¤ru yol alman›z› sa¤larken, uyanan yeni meraklar›n›z sizi yeni bilgilere do¤ru yelken açmaya zorluyor. Yeni ça¤›n insanl›¤a sa¤lad›¤› en büyük nimet; internet. E Baz›lar›na göre “yaz›k, tüm zaman›n› internet bafl›nda geçiriyor” diye bir hay›flanma arac› iken, baz›lar›na göre ise yeni ça¤da bilgiye en h›zl› ve en genifl flekilde ulaflma arac› olarak addediliyor. Ya çocuklar! Ço¤umuz “çocuklar›m›z zaman›n›n ço¤unu bilgisayar bafl›nda geçiriyor” diye yaz›klan›rken, çok az›m›z, bilgisayar bafl›nda, ister internetteyken, isterse bir oyun program›ndan binlerce bilgi toplad›¤›m›z›n, bunlara çok h›zl› tepkiler verdi¤imizin ay›rd›nday›z. Bilgiye tek odaktan de¤il, çok de¤iflik kaynaklardan ulaflman›n inan›lmaz hazz›n› yafl›yor, karfl›laflt›rmalar yap›yor sonunda istedi¤imiz konuda 60 Bak›fl 116 fikir sahibi oluyoruz. “Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi” olunamayaca¤›na inanan insanlar için bulunmaz nimet; internet. Önümüzde bizi bekleyen yepyeni bir dönem var. Tar›m ça¤›, sanayi ça¤›, bilgi ça¤› derken flimdi bir “siber” devrinden söz ediyoruz. Tar›m devrinden sanayi toplumuna geçmek 2500 y›l ald›. Sanayi devrinden bilgi devrine geçmek 250 y›l sürdü. Bilgi toplumundan siber devrine geçmenin sinyallerini almaya bafllad›k bile. Belki bir 30 y›l, belki daha yak›n. Hiçbirimiz 2050 y›l›n›n nas›l olaca¤›n› kestiremiyoruz. Böyle olunca çok uzak gibi görünse de yeni bir ça¤›n hemen yan›bafl›m›zda oldu¤unu hissediyor insan. Art›k gazetelerde genetik biliminden de¤iflik haberler günlük olaylar haline geldi. Nano Teknoloji’deki ilerlemeler yeni ekonomi ve sanayisine yön veriyor. Ülkemiz 2023 vizyonuna ”Nano Teknoloji”yi alarak ileriye umutla haz›rlan›yor. Peki, toplum olarak bu yeni döneme haz›r m›y›z? Yeni dönemin gerektirdi¤i unsurlar›n neler olaca¤› konusunda kaç araflt›rma yap›lm›fl? Bu konuda üretti¤imiz politikalar var m›? Baz› kurumlar›n ve siyasilerin demeçlerine bakarsak, evet baz› çal›flmalar yap›lm›fl. Genetik ve nano teknoloji üzerinde çal›flan araflt›rma merkezlerinin kuruldu¤unu, bunlar›n çal›flmalar yapt›¤›n› söyleyebiliriz. Y›ll›k konferanslar düzenleyerek çeflitli kurumlar›n, bilim adamlar›n›n ve sanayimizin ileri gelenlerinin karfl›l›kl› konuyu tart›flt›¤› ortak platformlar oluflturuluyor. Yeterli mi peki? Son otuz y›ld›r her fleyi basit ve kolay gören bir toplumun düflüneni olarak bunlar›n yeterli olmad›¤› görüflündeyim. Çünkü yeni ça¤a haz›rlan›rken kendimizi de¤ifltirmemiz gerekiyor. Hala daha çocuklar›m›z›n baflar›l› olmalar›n›, okuyup “mühendis” ya da “doktor” olma baflar›s›yla ölçüyoruz. Geçenlerde NTV radyo’da Prof. Sedat Küçükay’›n sundu¤u “NTV soruyor” program›nda iflsizli¤in gençler aras›nda % 40 düzeylerine ulaflt›¤›, mühendisler aras›nda bile iflsizli¤in yayg›n oldu¤u vurgulan›yordu. Eskiden ifle baflvuranlar› ayr›flt›rmak için “lisan bilme “ flart› ekliyorduk. Ama gençlerimiz lisan ö¤rendiler. Sonra “iki lisan bilen” istedik, gençlerimiz onu da ö¤rendi, ama hala iflsiz gezen çok. Bunun yan›nda Makale bir çok iflyeri de aç›k kadrolar›n› doldurmak için ilan üzerine ilan veriyor. Çünkü art›k sanayi devrinin gerektirdi¤i iflgücü ile yeni dönemin gerektirdi¤i nitelikler farkl›. Hala çocuklar›m›z› kendi bildi¤imiz do¤rulara göre yönlendirmeye çal›fl›yoruz. Üniversite üzerine üniversite aç›yoruz, niteli¤ine ald›rmadan. 2023 vizyonumuza uygun olarak ne kadar gencimizi haz›rl›yoruz. Zaman›n› doldurdu¤una inand›¤›m›z hangi ö¤renim dallar›n›n say›s›n› azalt›yor, ya da kapat›yoruz? ‹lerde buradan mezun olan gençlerimizin iflsiz kalaca¤›na ald›rmadan hala bu kurumlar›n ö¤renimlerine devam etmesine göz yumdu¤umuzda iflsiz ordusunun büyümesi vicdan›m›z› s›zlatm›yor. Ya da görmezlikten geliyoruz. Çünkü tart›flm›yoruz. Tart›flmayan toplumlar politika üretemez. Sadece e¤itim kurumlar›m›z› düzenlemek de¤il tabii s›k›nt›m›z bu yeni döneme haz›rlan›rken. Davran›fllar›m›z›n da de¤iflmesi gerekiyor. Daha çok ö¤renmeliyiz. Bu yeni ça¤a klasik ö¤renme metotlar› ile haz›rlanabilece¤imizi düflünmüyorum. Ö¤renmeyi bir toplum vizyonu haline getirmemiz laz›m. Kurumlar›m›z› buna göre evrim geçirmeye yönlendirmek gerekiyor. Mesela e¤itim: Fütüristler Derne¤i Baflkan› Sn Ufuk Tarhan’›n TRT2’de bir söyleflisinde art›k bilgisayar oyunlar›n›n özel sektör taraf›ndan da e¤itim amac›yla kullan›ld›¤›ndan bahsetmiflti. Buna örnek olarak da bir firman›n yeni ifle ald›¤› gençleri e¤itmek için oyun programlar›ndan yararland›¤›ndan bahsetmiflti. Konu firman›n kendi bilgi sistemlerinin hacker’lar karfl›s›nda nas›l güvence alt›na al›nabilece¤ini anlatan bilgisayar oyunuyla sistem uzmanlar›n› çok daha etkin olarak e¤ittikleriydi. Demek istedi¤im bizi önümüzde bekleyen yepyeni bir ça¤a sadece klasik ö¤renme metodlar› ile ulaflmam›z imkâns›z. Ö¤renme kanallar›n› çeflitlendirmek gerekir. Toplum bilincinin bugünkü düzeye gelmesinde televizyonun büyük etkisi oldu. ‹nsan›m›z, gençlerimiz, çocuklar›m›z sadece kendisine dayat›lan› de¤il, baflka kaynaklardan da birçok fleyler ö¤rendi ve yeni bir bak›fl aç›s› kazand›. Ama flimdilerde soru TV’nin gelece¤i ne olacak? ‹nsanlar internet gibi bir araç varken art›k haber veya film için internetten faydalanmay› daha kolay ve eriflilebilir buluyor. B›rak›n, çocuklar›m›z, efllerimiz, insan›m›z bilgisayar bafl›nda zaman geçirsin, internet bafl›nda daha fazla zaman harcas›nlar. Korkmam›z gereken onlar›n bilgisayar bafl›nda zaman harcamas› de¤il, bilgisayardan etkin bir ö¤renme arac› olarak faydalanamamak olmal›d›r. 61 Bak›fl 116 12. TEKSTİL TASARIMCILARI KUMAŞ DESENİ YARIŞMASI 2010 DESEN YARIŞMASI Birincilik ödülü İkincilik ödülü Üçüncülük ödülü Mansiyon (4. ve 5. eserler) 3.000 2.000 1.500 750 TL. TL. TL. TL. SON KATILIM TARİHİ: 28/02/2011 Konu: “CIVIL CIVIL İLKBAHAR” TEMASININ ÖZGÜN SANATÇI POTASINDA SERBEST YORUMU Makale Emin Direkçi KalDer Bursa fiubesi Yönetim Kurulu Baflkan› Sempozyum ve Bursa Kalite Ödülü çal›flmalar› devam ediyor De¤erli Kalite Dostlar›, B US‹AD ve KalDer Bursa fiubesi taraf›ndan Bursa’ya kazand›r›lan ve Bursa için çok önemli iki etkinlik olan Sempozyum ve Bursa Kalite Ödülü’nde yeni dönem çal›flmalar› devam ediyor. Toplam kalite çal›flmalar›n› Bursa’da yayg›nlaflt›rmak, ça¤dafl kalite anlay›fl›n› kazand›rmak amac›yla yürüttü¤ümüz Bursa için art›k marka olmufl olan bu iki önemli faaliyete her geçen gün daha fazla kurumun ilgi göstermesi bizlere do¤ru yolda oldu¤umuzu bir kez daha gösteriyor. 2003 y›l›nda bu yana BUS‹AD iflbirli¤inde, Bursa Valili¤i, Uluda¤ Üniversitesi ve Aiesec Bursa fiubesi destekleriyle gerçeklefltirdi¤imiz sempozyumun 9. su için içerik kurulumuz haz›rl›¤› tamamlad›. 13 Aral›k 2010 tarihinde BUS‹AD ve KalDer olarak yapt›¤›m›z toplant›da etkinli¤e iliflkin detaylar› bir kez daha görüfltük. Yap›lan çal›flma sonucunda 9. Kalite ve Baflar› Sempozyumu’nun temas› “Yenileflim ve Gelecek” olarak belirlendi. Günümüzde Yenileflim sürekli rekabet avantaj› için kilit stratejik çözüm olarak ortaya ç›km›flt›r. Yenileflim; sanayi, tar›m, kültür-sanat alan› ve akademik dünyada, özel sektör, kamu, sivil toplum kurulufllar› ve medyan›n küresel ve yerel düzeyde tan›ml› programlarla ve do¤ru politikalar›n uygulanmas›yla gerçekleflebilir. Bu anlamda toplam kalite yaklafl›mlar›n›n da benimsenmesi ve yayg›n flekilde uygulanmas›na da ihtiyaç görülmektedir. Sempozyumda rekabet, insan kaynaklar›, teknoloji, e¤itim gibi farkl› konular alt›nda yenileflimi tart›flmaya açaca¤›z. Geçen y›l 3285 kiflinin kat›ld›¤› sempozyuma bu y›l da yaklafl›k 3000 kiflinin kat›l›m›n› bekliyoruz. Sempozyum süresince 1 ana oturum, 7 paralel oturum, Yaflam Kalitesi Paneli yer alacak, ayn› zamanda Kalite ve Baflar› Fuar› da iki gün boyunca kat›l›mc›lara aç›k olacak. Sempozyum ikinci günü ise 2010 Bursa Kalite Ödülü’nün sonucu aç›klanacak. Bursa Kalite Ödülü’nün k›saca tarihine bakt›¤›m›zda; 1996 y›l›nda Bursa’daki baflar›lar› takdir etmek amac›yla BUS‹AD taraf›ndan kalite ödülü verilmeye bafllanm›flt›r. 1998 y›l› için, BUS‹AD ve KalDer Bursa fiubesi iflbirli¤i ile ve KOB‹’ler için ‹fl Mükemmelli¤i Modeli esas al›narak BUS‹AD üyelerine aç›k olarak düzenlenmifltir. Her y›l düzenli olarak Bursal› kurulufllara aç›k olarak düzenlenen Bursa Kalite Ödülü’nün 2010 y›l› sürecinde kurulufllar›m›z›n heyecanl› haz›rl›¤› devam ediyor. Kurulufllar›m›z e¤itimlerini tamamlad› ve Ocak ay› itibari ile baflvuru dokümanlar›n› KalDer’e teslim ettiler. Bundan sonraki süreçte de¤erlendiricilerin e¤itimlerinin ard›ndan dokümanlar›n teslim edilmesi, de¤erlendirici uzlafl›m toplant›lar› ve kurumlara saha ziyaretleri gerçekleflecek. Ard›ndan de¤erlendirici raporlar› Bursa Kalite Ödülü Yürütme Kurulu’na sunulacak ve kurulun, sonuçlar› Bursa Kalite Ödülü Jürisi’ne bildirmesiyle de¤erlendirme süreci tamamlanacak. 16 Nisan 2011 Cumartesi akflam› ödül sonucunun aç›klanmas›yla 2010 Bursa Kalite Ödülü sahiplerini bulacak. Ödül töreni nin ard›ndan kurumlara geri besleme raporlar›n›n teslimi sonras›, 2010 ödül gözden geçirme çal›fltay› ile süreç tamamlanacak. KalDer Bursa fiubesi olarak Bursa’da bu etkinli¤in gerçeklefltirilmesinde yer almaktan ve BUS‹AD ile iflbirli¤i yap›yor olmaktan gurur duydu¤umuzu bir kez daha ifade etmek istiyorum. BUS‹AD’›n “toplumumuzun ekonomik, kültürel ve sosyal yap›s›na katk›da bulunmak”, KalDer’in “mükemmellik kültürünü yaflam biçimine dönüfltürerek, ülkemizin rekabet gücünün ve refah düzeyinin yükseltilmesine katk›da bulunmak” misyonu ›fl›¤›nda Bursa için ve Bursal› kurulufllar›m›z için örnek çal›flmalara imza atmaya devam edece¤iz. Son olarak tüm kurum ve kiflileri bugün rekabet olgusunun en önemli niteliklerinden olan kalite kavramlar› ile tan›flmaya davet ederken, herkesin yeni y›l›n› bir kez daha içtenlikle kutluyor; sa¤l›k, baflar› diliyorum. 63 Bak›fl 116 9. Kalite ve Baflar› Sempozyumu’nda geri say›m bafllad› BUS‹AD ve KalDer Bursa fiubesi iflbirli¤inde T.C. Bursa Valili¤i, Uluda¤ Üniversitesi ve Aiesec Bursa fiubesi destekleriyle 2003 y›l›ndan bu yana düzenlenen Kalite ve Baflar› Sempozyumu’nun 9.su 15-16 Nisan 2011 tarihlerinde “Yenileflim ve Gelecek” temas› ile Bursa’da kat›l›mc›lar›yla buluflacak. T oplam kalite bilinç ve kültürünün Bursa ve çevresindeki tüm kurum ve kurulufllarda yay›l›m›, genifl bir bilgi ve düflünce paylafl›m platformu oluflturulmas› amac›yla düzenlenen Kalite ve Baflar› Sempozyumu her y›l 3000’nin üzerinde kat›l›mc›y› a¤›rl›yor. Düzenlendi¤i ilk y›ldan bu yana sürekli yenilenen içeri¤i ve organizasyon yap›s› ile Bursal›lar›n yo¤un ilgi gösterdi¤i sempozyum son y›llarda Bursa d›fl›ndan kat›l›mc›lar› da a¤›rlamaya bafllad›. Bursa için marka bir organizasyon haline gelen Sempozyumda bu y›l da kat›l›mc›lar birbirinden farkl› aktivitelere kat›lma olana¤› bulacak. BUS‹AD ve KalDer Yönetimi’nin 13 Aral›k 2010 Pazartesi günü BUS‹AD’ta yapt›klar› toplant›da 9. Kalite ve Baflar› Sempozyumu'nun içeri¤ine iliflkin detaylar görüflüldükten sonra, Sempozyum Düzenleme Kurulu haz›rl›klar›n› yaparak çal›flmalar›n› tamamlad›. 64 Bak›fl 116 Çal›fltaylar 14 Nisan 2011 Perflembe 9. Kalite ve Baflar› Sempozyumu 15 Nisan 2011 Cuma 16 Nisan 2011 Cumartesi 9. Kalite ve Baflar› Fuar› 15 Nisan 2011 Cuma 16 Nisan 2011 Cumartesi “Randy Olson’dan Azalan Dünya Kaynaklar›” Foto¤raf Sergisi 15 Nisan 2011 Cuma 16 Nisan 2011 Cumartesi Kitap ‹mza Saati 15 Nisan 2011 Cuma Gazeteci-Yazar fiafak Altun, 16 Nisan 2011 Cumartesi Porof. Zihni Sinir’in Yarat›c›s› ‹rfan Sayar Yaflam Kalitesi Paneli 16 Nisan 2011 Cumartesi Bursa Kalite Ödülü Töreni 16 Nisan 2011 Cumartesi Ritm Gösterisi 16 Nisan 2011 Cumartesi 2010 Bursa Kalite Ödülü’nde sonuçlar 16 Nisan’da aç›klan›yor Ça¤dafl kalite anlay›fl›n›n yayg›nlaflmas›, kalite çal›flmalar›n›n teflvik edilmesi ve ödüllendirilmesi amac›yla 1998 y›l›ndan bu yana BUS‹AD ve KalDer Bursa fiubesi iflbirli¤i ile yürütülen Bursa Kalite Ödül süreci, 16 Eylül 2010 Perflembe günü bafllam›flt›. Kurumlar›n heyecanla sürdürdükleri örnek kalite yolculu¤u 16 Nisan 2011 Cumartesi akflam› taçlanacak. Bursa Kalite Ödülü; • Kalite bilincini ve Toplam Kalite Yönetimini Bursa çap›nda yayg›nlaflt›rmak ve Ulusal Kalite Hareketine destek vermek, Bursa’da ifl mükemmelli¤ine ulaflma çabas›nda olan firmalar› ödüllendirmek ve onurland›rmak, • Konusunda iyi uygulamalar›n di¤er firmalar taraf›ndan da paylafl›l›p uygulanmas›n› teflvik etmek, Bursal› firmalar›n ifl baflar›lar›n›n ve sürdürülebilir rekabet gücünün ulusal ve uluslararas› düzeyde artmas›na yard›mc› olmak, • Bursa’n›n tan›t›m›na katk›da bulunmak amac›yla gerçeklefltirilmektedir. Kalite ve Bafları Sempozyumu Sempozyum Program› Sempozyumda yer alacak konuflmacılar 15 Nisan 2011 Cuma 10:00-10:30 Aç›l›fl Konuflmalar› 10:30-12:30 Ana Oturum "Yenileflim ve Gelecek" 12:30-14:00 Ö¤le Yeme¤i 14:00-15:30 Paralel Oturumlar 1A "Yenileflim Politikalar› ‹le Rekabet" 1B "Yenileflim Kültüründe Liderlik ve ‹nsan Kaynaklar›" Muharrem YILMAZ Alphan MANAS Müjdat ALTAY TÜS‹AD,Yön. Kur.Üyesi, SÜTAfi, Yön. Kur. Bflk. BRIGHTWELL HOLD‹NGS BV, Yön. Kur.Bflk. NETAfi, Genel Müdür Faruk SARAÇ Münir KUNDAKÇI Rasim ÖZTEK‹N Tasarımcı MICROSOFT TÜRK‹YE, Genel Müdür Yrd. Sanatçı Ece ÜNER Dr. Ekber ‹. N. ONUK M. Rauf ATEfi HABERTURK TV, Sunucu-Editör YONCA ONUK, Yön. Kur. Bflk. Yrd. CAP‹TAL& EKONOM‹ST &PCNET, Yayın Direktörü Tarcan K‹PER Yusuf AZOZ Selen KOCABAfi infoTRON, Yön. Kur. Bflk. KAR‹YER.NET, Genel Müdür PERYÖN, Baflkan TURKCELL, Gen. Müd. Yrd. 15:30-16:00 Kahve Aras› 16:00-17:30 Paralel Oturumlar 2A "Teknolojinin Yenileflim Üzerindeki Etkisi" 2B "Yenileflimle Baflar›y› Yakalayanlar" 16 Nisan 2011 Cumartesi 10:30-12:30 "E¤itimde Yenileflim Stratejileri" 12:30-14:00 Ö¤le Yeme¤i 14:00-15:30 Paralel Oturumlar 4A "Mükemmellik Modeli ile Fark Yaratmak" 4B "Yenileflim için Tasar›m" 15:30-16:00 Kahve Aras› 16:00-18:00 Yaflam Kalitesi Paneli 19:00-21:00 Bursa Kalite Ödül Töreni 65 Bak›fl 116 Türev piyasalar, kur, faiz ve korunma yöntemleri Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i taraf›ndan gerçeklefltirilen ‘Türev piyasalar, kur, faiz ve korunma yöntemleri' konulu konferans, 6 Aral›k 2010 Pazartesi günü saat 17:30 da BUS‹AD Evinde yap›ld›. “Tarihsel olarak oynakl›¤› en yüksek ve küresel risk ifltah›na en duyarl› para birimlerinden biri olan Türk Liras›'n›n küresel kriz boyunca sergiledi¤i göreli istikrarl› seyir 2010 y›l›nda da devam etti. onferansta konuflan T.C. Merkez Bankas› Meclis Üyesi Prof. Dr. Turalay Kenç, kur geliflmeleri, piyasa riski, faizlerdeki geliflmeler hakk›nda bilgiler verdi. K Kenç, 2011 y›l› para politikas› raporunu aral›k ay› içerisinde aç›klayacaklar›n› belirterek, “Para politikam›z› mümkün oldu¤unca öngörülebilir bir flekile sokmaya çal›fl›yoruz. Para politikas›ndaki gidiflat› enflasyona göre ayarl›yoruz. Bizim as›l görevimiz fiyat istikrar›n› sa¤lamak” diye konufltu. 66 Bak›fl 116 Merkez Bankas› olarak kurlar konusunda reel sektör ve ihracatç›lardan çok flikayet ald›klar›n› ifade eden Kenç, TL'deki de¤erlenmenin birçok ülkeye göre daha s›n›rl› oldu¤unu kaydetti. Kenç, di¤er geliflmekte olan ülkelerle k›yasland›¤›nda, Türk Liras›’n›n de¤erinde önemli bir de¤iflim gözlenmedi¤ine dikkat çekerek, BUS‹AD’dan Haberler Türkiye'nin para birimi di¤er ülkelerin para birimine göre çok az oynakl›k gösteriyor. Çünkü birçok ülkeye göre kamu borç sto¤umuz daha düflük, bütçe a盤›m›z iyi, d›fl borç sto¤umuz da düflük” dedi. Riskten korunma yöntemleri hakk›nda da de¤erlendirmelerde bulunan Turalay Kenç, flunlar› kaydetti: “Piyasa riski flirketlerin kar, zararlar›n› ve hatta ayakta kalmalar›n› belirler. Piyasa riskinin içinde döviz kuru, faiz, emtia fiyatlar›, hisse senedi riskleri vard›r. Risklerle birlikte türev ürünlerin kullan›m› da art›yor. 1973'ten beri türev ürünlerin kullan›m› h›zla yükseldi. Türev piyasalar spot piyasalardan daha büyük. Küresel finansal krizle birlikte türev piyasalar›n düzenlenmesi ve denetlenmesi gündeme geldi.” Prof. Dr. Turalay Kenç’in özgeçmifli 1963 y›l›nda do¤an Turalay Kenç, lisans e¤itimini 1985 y›l›nda Gazi Üniversitesi Maliye Bölümünde birincilikle tamamlad›. Gazi Üniversitesi’nde Maliye, Ankara Üniversitesi ve York Üniversitesi’nde Ekonomi alan›nda Yüksek Lisans yapt›. York Üniversitesi’nde çal›flmalar›na devam eden Kenç, 1993 y›l›nda Ekonomi Doktoras›n› tamamlad›. Kenç 1993-1998 y›llar› aras›nda Cambridge ve Londra üniversitelerinde araflt›rma uzman› olarak çal›flt›. 1998 y›l›nda Yard›mc› Doçent, 2002 y›l›nda Doçent, 2006 y›l›nda Profesör ünvan› ald›. Durham, Machester, Imperial College ve Bradford üniversitelerinde ö¤retim üyesi olarak görev yapan Turalay Kenç, ayr›ca misafir ö¤retim üyesi olarak dünyan›n çeflitli üniversitelerinde dersler vermifl veya araflt›rmalarda bulunmufltur. Kenç, 14 Nisan 2009 tarihinde TCM Banka Meclisi Üyesi olarak seçilmifltir. 67 Bak›fl 116 BUS‹AD’dan Haberler Tekstilde üniversite - sanayi iflbirli¤i Tekstil sektörüne katk›da bulunmay› hedefleyen BUS‹AD yönetimi, üniversite-sanayi iflbirli¤ini gelifltirmek amac›yla toplant› düzenledi. B US‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› ve Uluda¤ Haz›rgiyim Ve Konfeksiyon ‹hracatç›lar› Birli¤i Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› Mehmet Arif Özer ve BUS‹AD Yönetim Kurulu Üyesi Fehmi Osanmaz’›n organize etti¤i toplant›ya Uluda¤ Tekstil ‹hracatç›lar› Birli¤i Yönetim Kurulu Baflkan› ‹brahim Burkay, Uluda¤ Üniversitesi Tekstil Mühendisli¤i Bölüm Baflkan› Prof. Dr. Binnaz Meriç Kaplangiray, Doç. Dr. Dilek Toprakkaya, Yrd. Doç. Dr. Yasemin Kavuflturan ile Zorlu Tekstil üst düzey yöneticisi, Elvin Tekstil Yönetim Kurulu Baflkan Yard›mc›s› Osman Canik ve U‹B araflt›rmac›lar› kat›ld›. Tekstil ve haz›r giyim sektöründe üretim yapan firmalar›n kulland›klar› ve ihtiyaç duyacaklar› test cihazlar›n›n temin edilerek Uluda¤ Üniversitesinde kurulacak bir laboratuarda hizmete sunulmas› gündeme gelen toplant›da, bu konuda devlet deste¤i sa¤lanmas› için araflt›rma yap›lmas›na karar verildi. “Sanata ve sanatçıya sahip çıkmak görevimiz” Comtemporary ‹stanbul Ça¤dafl Sanat Buluflmas›, Bursal› sanatseverleri, Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i’nde (BUS‹AD) bir araya getirdi. A kbank Özel Bankac›l›k deste¤iyle ça¤dafl sanat›n geliflmesi, yurtiçi ve yurtd›fl›nda tan›t›lmas› ve Türkiye’nin bafll›ca uluslararas› sanat merkezleri aras›nda yerini alabilmesi amac›yla çal›flmalar›n› sürdüren Comtemporary ‹stanbul, sanata duyulan ilgiyi ve deste¤i ‹stanbul’un d›fl›nda da art›rmak için ‹zmir ve Adana’da gerçeklefltirilen ‘Ça¤dafl Sanat Buluflmalar›’n› bu kez Bursa’ya tafl›d›. Comtemporary ‹stanbul Direktörü Emin Mahir Balc›o¤lu, her geliflinde farkl› bir Bursa ile karfl›laflt›¤›n› belirtti¤i konuflmas›nda çal›flmalar›n›n detaylar›n› aktard›. Sanat›n yaflam kalitesini olumlu yönde art›rd›¤›na dikkat çeken Balc›o¤lu’nun ard›ndan Akbank Özel Bankac›l›k’tan Sorumlu Genel Müdür Yard›mc›s› Fikret Önder, Türkiye’de sanat›n geliflmesine önem verdiklerini ifade etti. Önder, organizasyona 4. kez sponsor olduklar›n› kaydederek, 68 Bak›fl 116 çal›flman›n ça¤dafl sanat anlay›fl›n›n Anadolu’ya yay›lmas› konusuna katk› sa¤lad›¤›n› kaydetti. Büyükflehir Belediye Baflkan› Recep Altepe, Comtemporary ‹stanbul’un Bursa’da da hayata geçirilmesinin sevincini yaflad›¤›n› söyleyerek, “Sanat›n geliflmesi ve tan›t›m› için yap›lan çal›flmalar sanata duyulan ilgiyi günden güne artt›rmaktad›r. Özellikle kentler, sanat›n ve medeniyetin befli¤idir. ‹stanbul ve Bursa her zaman sanat›n befli¤i olmufl ve sanat›n en güzel örneklerinin verildi¤i kentlerdir. Sanat evrenseldir. Sürekli yükselen bir de¤er olan sanata ve sanatç›ya sahip ç›kmak, görevimizdir. Biz de her zaman sanat›n ve sanatç›n›n yan›nday›z. Sanatkar olmak zordur” diye konufltu. Baflkan Altepe, sanat›n insan yaflam›n› zenginlefltirdi¤ini ve anlaml› k›ld›¤›n› da sözlerine ekledi. Aç›l›fl konuflmalar›n›n ard›ndan ‘Estetik De¤er Tutku’ bafll›kl› seminerin konuflmac›lar›ndan Mimar Sinan Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Baflkan›, sanat elefltirmeni ve küratör Prof. Dr. Ali Akay, ‘Türkiye’de ça¤dafl sanat›n dünü ve bugünü’ konulu sunumunu yapt›. Seminerde ayr›ca, ‹stanbul Bilgi Üniversitesi Ekonomi Bölümü Ö¤retim Görevlisi Doç. Dr. Aylin Seçkin, ‘Türkiye’de sanat piyasas›, ekonomik göstergeler’ ve Sotheby’s Müzayede Evi Türkiye Yöneticisi Oya Delahaye de ‘Koleksiyon nas›l kurgulanmal, ne al›nmal›?’ konular›nda görüfllerini kat›l›mc›larla paylaflt›lar. Baflkan Özer’den, mühendis adaylar›na konferans Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i Yönetim Kurulu Baflkan› M. Arif Özer, Uluda¤ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Tekstil Bölümü son s›n›f ö¤rencilerine, fakülte konferans salonunda “etik” konulu sunum yapt›. Ulusal Meslek Yüksekokullar› Ö¤renci Kongresi kapsam›nda 3 Aral›k 2010 tarihinde ‹znik-DS‹ tesislerinde gerçekleflen konferansa yo¤un kat›l›m oldu. 1. Bu y›l ilk kez ulusal kat›l›mla gerçekleflen ve “sosyal sorumluluk bilinci” temas›yla gerçekleflen kongre, meslek yüksek okulu ö¤rencilerinin ve mezunlar›n›n sosyal sorumluluk bilinci kapsam›nda bilgi, beceri ve yeteneklerinin gelifltirilmesi amac›yla organize edildi. Kongreye “etik” konulu sunumu ile kat›lan Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i Yönetim Kurulu Baflkan› M. Arif Özer, kat›l›mc›lar taraf›ndan büyük ilgi ile dinlendi. 69 Bak›fl 116 Yeflilova: Rekabet gücümüz mutlaka korunmal› Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) Yüksek Dan›flma Kurulu Baflkan› Ali ‹hsan Yeflilova, dünyada döviz savafllar› devam ederken, ülkeler ulusal paralar›n›n de¤erini art›rmamak için çaba gösterirken, geliflmekte olan Türkiye'nin paras›n› de¤erli tutma çabas›n› anlamakta güçlük çektiklerini bildirdi. ursa ve Türkiye ekonomisine büyük katma de¤er sa¤layan, üyeleri ile sivil ve ekonomik toplumun güç birli¤inin ifadesi olan Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i’nin Yüksek Dan›flma Kurulu Baflkanl›¤›n› yapan Ali ‹hsan Yeflilova, Aral›k ay›nda toplanan Yüksek Dan›flma Kurulu toplant›s›n›n ard›ndan flu aç›klamay› yapt›: B Krizden sonra dünya ekonomilerinin toparlanma süreci gecikmektedir. Gerek Avrupa Birli¤i’nde, gerekse ABD’de ifller yolunda gitmiyor. En büyük pazar›m›z olan Avrupa Birli¤i’nde (Almanya d›fl›nda) AB ülkelerinin ekonomilerinin düzelmesinin zaman alaca¤› ortadad›r… Özellikle son zamanlara AB de Yunanistan, ‹rlanda, Portekiz ve hatta ‹spanya finansal sorunlar› olan ülkeler. Bu ülkelerin afl›r› borçlanmas› AB’nin yap›s›nda s›k›nt›lara sebep olacak gibi gözüküyor. 70 Bak›fl 116 Geçen sene % 4.6 oran›nda küçülen Türkiye Ekonomisi bu y›l h›zla büyüyerek son üç çeyrekte ortalama %8,9 ‘luk büyüme¤e ulaflm›flt›r. Y›lsonunda %8 civar›nda bir büyüme olaca¤›n› tahmin ediyoruz. Türkiye’de kriz sonras›, siyasal, ekonomik istikrar, bütçe disiplini ve risk priminin azalmas›, d›flar›dan s›cak döviz giriflini daha da h›zland›rd›. Bunun sonucunda Türk Liras› afl›r› de¤erli hale gelmifltir. Kal›c› sermaye giriflleri dramatik olarak azalmaktad›r. ‹thalat ihracat› katlayarak artmakta ve cari a盤›n, y›lsonu itibariyle 42 45 milyar dolar civar›na oturaca¤› öngörülmektedir. Gerçek anlamda ülke paras›n›n de¤erlenmesi; ülke ekonomisinde verimlili¤in (iflgücü ve sermaye) teknolojik ilerlemenin tasar›m ve marka yarat›m› gibi geliflmelerin sonunda olur. Bu yollarla rekabet gücünün artmas› ihracat›n ve dolay›s›yla da d›fl ticaret piyasas›nda döviz arz›n›n atmas›yla, döviz kuru denge fiyat›n›n yine daha düflük bir noktada belirlenmesine yol açar. Ancak bu durum, bir afl›r› de¤erlenme de¤il, ülke paras›n›n daha de¤erli hale gelmesidir. Dünyada döviz savafllar› devam ederken, ülkeler ulusal paralar›n›n de¤erini artt›rmamak için çaba gösterirken geliflmekte olan ülkemizin, param›z› de¤erli tutma çabas›; ne denli do¤rudur, anlamakta güçlük çekiyoruz. Baflbakan›m›z›n “S›cak para ak›fl›n› kontrol alt›na almak flart. Kontrol d›fl› tutarsan›z ondan sonra siz kontrole girersiniz. Sizin durumunuz daha felaket olur.” fieklindeki Lübnan’da yapt›¤› aç›klamas› son derece olumlu ve gerçe¤i yans›tmaktad›r. Türk Liras›’n›n de¤erlenmesi ve döviz kurunun düflmesinin en önemli nedenlerinden biri olan, kal›c› yat›r›ma yönlenmeyen s›cak paran›n elini kolunu sallayarak ülkeye giriflinin kontrol alt›na al›nmas› gerekmektedir. Ülke ekonomisi sadece rant ve hizmet sektörüyle de¤il, üretim ve ihracat ile büyümelidir. Önemli olan, s›cak paradan ziyade kal›c› yat›r›m yapan ve istihdam yaratan “do¤rudan yabanc› yat›r›mlar›n” Türkiye’ye getirilmesidir. Bunun için de mikro reformlar yap›larak yat›r›m iklimi oluflturulmal›d›r… Türk Ticaret Kanunu, Borçlar Kanunu ve ‹cra ‹flas Kanunu gibi kanunlar›n bir an önce yasalaflt›r›lmas› konusundaki çal›flmalar› takdirle karfl›l›yoruz. Ancak 4-5 y›ld›r Mecliste bekleyen bu yasalar art›k ç›kart›lmal›d›r. Yüksek Danıflma Kurulu Türkiye bir süredir, de¤erli para politikas›n›n sonucu olarak ara mal› ithal eden bir konuma gelmifltir. Halbuki kalk›nma ve istihdam art›fl›n›n sa¤lanmas› için üretim yapan, ara mal› üreten bir ülke olma zorundad›r. Y›l sonunda 112 milyar dolar civar›nda gerçekleflecek olan ihracat›m›z Gayri Safi Milli Has›lam›z›n % 15 i kadard›r. Ben ihracatla büyüyece¤im diyen bir ülkede bu oran›n % 25 in alt›na düflmemesi gerekmektedir. Fakat önemli olan ihracat rakamlar›ndaki art›flla birlikte karl›l›¤›n artmas›d›r. Kar olacak ki yat›r›mlar yap›labilsin, istihdam yarat›labilsin, arge ve inovasyona bütçe ayr›labilsin. Ekonomik sürdürülebilirli¤in temel noktas› budur. Son dönemde uygulanan s›cak para ve kur politikalar›yla ihracat yapan sanayiciler son derece zor duruma düflmüfller, kars›z hatta zarar›na ihracat yapar duruma gelmifllerdir. As›l olan rekabetçili¤in korunmas›d›r. E¤er kurlar konusunda hiçbir fley yap›lmayacaksa, sanayicinin rekabet gücünü art›r›c› farkl› ad›mlar at›lmal›, en az›ndan dünyadaki rakiplerine göre fazladan s›rt›nda tafl›d›¤›, enerji, akaryak›t ve istihdam yükleri mutlaka hafifletilmeli, vergi ve sigortas›n› zaman›nda ödeyenlere indirim getirilmesi sa¤lanmal›, dünyadaki rakipleri ile eflit duruma getirilmelidirler. aktörleri taraf›ndan de¤erlendirilmeli, sanayici ve ihracatç›lar›m›z›n rekabet gücü mutlaka korunmal›d›r. Özellikle seçim sonras› yeni küresel flartlara uyumlu bir büyüme stratejisi düzenlenmelidir. Yine seçim sonras› genifl kat›l›m ve temel ilkelerde konsensüse dayal› yeni bir Sivil Anayasa yap›lmal›d›r. Avrupa Birli¤i’ne girsek de girmesek de halk›m›z için reformlar›n yap›lmas›na devam edilmelidir. Bu tespitimizin hükümetin ekonomi 71 Bak›fl 116 BUS‹AD’dan Haberler Kurucu Baflkan›m›z Do¤an Ersöz’ü and›k Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i Kurucu Baflkan› Do¤an Ersöz, ölümünün 16. y›l dönümünde kabri bafl›nda an›ld›. örene Ersöz’ün ailesinin ve yak›nlar›n›n yan› s›ra BUS‹AD Baflkan› M. Arif Özer, BUS‹AD Yönetim Kurulu üyeleri ve BUS‹AD üyeleri kat›ld›. T Anma töreninde konuflma yapan Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i Yönetim Kurulu Baflkan› M. Arif Özer, “Rahmetli Ersöz’ü kendi sözleriyle anmak istiyorum. ‘Önemli olan varl›kl› olmak de¤il, var olmak’ derdi. Hayat›n özeti de bu. Ölümünden sonra da rahmetli Ersöz’ün varl›¤› devam ediyor” dedi. Merhum Do¤an Ersöz’ün efli Hitay Ersöz de, anma gününde yapt›¤› konuflmada, Do¤an Ersöz’ün unutulmad›¤›n› görmenin, ailelerini mutlu etti¤ini söyledi. E¤itime BUS‹AD katk›s› Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i, e¤itime katk›da bulunmay› amaçlayan hay›rseverler taraf›ndan kurulan Ça¤dafl E¤itim Kooperatifi’ne destek oldu. Ç 72 Bak›fl 116 a¤dafl E¤itim Kooperatifi ‹lkö¤retim Okulu’nun s›n›f tefrifline destek olan BUS‹AD, 25 bin TL yard›mda bulundu. BUS‹AD’dan Haberler Microsoft-BUS‹AD iflbirli¤i Microsoft Genel Müdürü Tamer Özmen, Genel Müdür Yard›mc›lar› Mustafa Ça¤an ve Münir Kundakç›, Bursa’da düzenledikleri “Gelecek flirketlere neler getirecek?” konulu toplant› öncesinde BUS‹AD Evinde Baflkan Mehmet Arif Özer ile Yönetim Kurulu Üyelerini ziyaret ederek, Bursa’n›n biliflim aç›s›ndan yat›r›m iklimi hakk›nda bilgi ald›. B ursa’da “biliflim vadisi” kurulmas› hususunda çal›flmalar› Microsoft yöneticilerine aktaran Baflkan Özer, sektörün dünyadaki en önemli firmalar›ndan biri olan Microsoft’un bu çal›flmaya destek vermesi düflüncesini dile getirdi ve otomotiv, tekstil – haz›r giyim, makine 74 Bak›fl 116 üretiminde global pazarda söz sahibi olan Bursa’n›n alt yap›s› ve donan›m› ile biliflimde de global pazarda ismini duyuraca¤›na inand›¤›n›, bu amaca eriflmek için yap›lacak çal›flmalarda Microsoft gibi bir dünya devinin deste¤inin büyük önem tafl›d›¤›ndan söz etti. Yeni kurulan Bursa Teknik Üniversitesi’nde özellikle “yaz›l›m mühendisli¤i” bölümünün yer almas›n› istediklerini söyleyen Baflkan Özer, bu bölümden mezun olacak mühendislerin, Bursa’da biliflim sektörüne büyük geliflim sa¤layaca¤›na inand›¤›n› sözlerine ekledi. Bursa’da biliflim konusunda önemli bir potansiyel gördüklerini, bunun de¤erlendirilmesi ve gelifliminin sa¤lanmas› için bölgeye önem verdiklerini belirten Microsoft Genel Müdürü Tamer Özmen, 1970 y›llar›n sonunda Bursa Erkek Lisesinden mezun oldu¤unu anlatarak, Bursa’ya olan tutkusundan bahsetti ve BUS‹AD ile yak›n zamanda, önce üyelerden bafllayarak güzel bir iflbirli¤i gerçeklefltirebileceklerinden söz etti. BUS‹AD Yönetim Kurulu Üyeleri daha sonra, Microsoft taraf›ndan Çelik Palas Otelinde düzenlenen, biliflim alan›nda Microsoft’un eriflti¤i son teknolojinin kat›l›mc›larla paylafl›ld›¤› toplant›ya kat›larak yenilikleri ilgi ile izlediler. Üye Ziyaretleri BUS‹AD Yönetimi üyelerinin yan›nda BUS‹AD Yönetim Kurulu, baflkan ve üyeleri ile birlikte “üyelere ziyaretlerde” bulundu. A rif Özer Baflkanl›¤›ndaki BUS‹AD Yönetimi, Olay Medya'y› ziyaret etti. Olay Medya Yönetim Kurulu Baflkan› Cavit Ça¤lar'›n yan› s›ra Olay Medya Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Ali ‹nan ve Olay Gazetesi Genel Yay›n Müdürü Erol Bilenser'in de haz›r bulundu¤u görüflmede, Arif Özer baflar› dileklerinde bulundu. Özer, Olay TV ve Olay Gazetesi'nin Bursa'n›n bir markas› oldu¤unu ifade ederek, “Bizim de evlad›m›z. Dolay›s›yla bu durum baban›n evlad›na kavuflmas› gibi oldu. Bunun mutlulu¤unu biz de BUS‹AD olarak yafl›yoruz” diye konufltu. Olay Medya'n›n önümüzdeki dönemde büyük bir ata¤a geçece¤ine inand›¤›n› dile getiren Özer, “Yap›n›zda at›l›mc›l›k var. Dolay›s›yla bunun Bursa'ya büyük katk›s› olacak. At›l›ma devam... Biz sizi takip etmeye devam edece¤iz” dedi. 4 Aral›k 2010 tarihinde ise BUTT‹M Fuar Alan›nda gerçeklefltirilen “Makine Fuar›”nda Coflkunuz Makine, fiahinler Makine ve Baykal Makine stantlar›n› ziyaret eden BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› Mehmet Arif Özer ve Baflkan Yard›mc›s› Oya Yöney, sektörün durumu ve fuar›n verimlili¤i konular›nda üyelerinden bilgi ald›. Ayn› gün Orhan Holding ‹dare Merkezinde düzenlenen “Orhan Holding 6. Uluslararas› Foto¤raf Yar›flmas›” ödül törenine kat›lan BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› ve Baflkan Yard›mc›s›, hem ödül alan sanatç›lara ödüllerini verdi, hem de renkli bir üye ziyaretinde daha gerçeklefltirdiler. Olay Medya Yönetim Kurulu Baflkan› Cavit Ça¤lar da, mutlulu¤unu dile getirerek, “‹çinde bulundu¤um BUS‹AD’›n, Olay Medya'y› bir Bursa markas› olarak kabullenmesi bize ayr› bir keyif veriyor. Olay bizim mal›m›z de¤il, Bursal›lar'›n mal›. Biz nöbete tekrar geldik. Herkes bizi izlemeye devam etsin. Güzel fleyler olacak” dedi. 75 Bak›fl 116 Yenileflim sürecinde araflt›rma kurumlar› ve KOB‹’ler aras›nda bilgi aktar›m› BUS‹AD Yenilikçilik ve Yarat›c›l›k Uzmanl›k Grubu taraf›ndan 08 Aral›k 2010 Çarflamba günü BUS‹AD toplant› salonunda 3. Yuvarlak Masa Toplant›s› düzenlendi. enileflim Sürecinde Araflt›rma Kurumlar› ve KOB‹’ler Aras›nda Bilgi Aktar›m›” bafll›kl› toplant›, yarat›c›l›k ve yenilikçilik konular›nda sanayi kurulufllar›nda, ifl dünyas›nda, kamuda ve akademik dünyada çal›flan kiflilerin, belirlenmifl konu hakk›nda, serbest düflünce ak›fl›n› sa¤layacak bir ortamda görüfl al›fl veriflinde bulunmalar›n› sa¤lamak; böylece, Bursa’da ana kavramlar ve yaklafl›mlar hakk›nda ortak dilin oluflmas›na ve bilgi düzeyinin geliflmesine katk›da bulunmak amac›yla organize edildi. Y Toplant›da önce yenileflim sürecinde KOB‹’lere Bilgi Aktar›m› konusunda, AB 6. Çerçeve araflt›rmalar› kapsam›nda 30 Ekim 2009 tarihinde, TRUEFOOD taraf›ndan yay›nlanm›fl olan araflt›rma sonuçlar›n›n özeti okundu. Ard›ndan kat›l›mc›lar, Bursa’daki deneyimlerinden yola ç›karak, bilgi aktar›m› süreci üzerindeki düflüncelerini paylaflt›lar. 76 Bak›fl 116 Sürecin önündeki engeller Toplant›da paylafl›lan düflünceler, AB araflt›rmas›nda ortaya ç›kan zorluklar›n büyük oranda Bursa’da da yafland›¤›n› ve bu alanda tüm taraflar aç›s›ndan at›lmas› gereken önemli ad›mlar bulundu¤unu do¤rulad›lar. Ortaya ç›kan bafll›ca görüfller afla¤›da özetlenmifltir. Bilgi aktar›m›n›n etkin olarak yürümesi için bunun sanayin ihtiyaçlar›ndan kaynaklanan bir çekme süreci olarak yürümesi gerekir. Ancak çekme ifllevinin sanayi taraf›ndan beklenen düzeyde yerine getirilemedi¤i görülmektedir. Hatta üniversite taraf›nda çok say›da flirketin ziyaret edilmesine karfl›l›k, ciddi bir bilgi aktar›m talebinin oluflmam›fl olmas›, bu sorunum önemli bir göstergesi olarak de¤erlendirildi. ‹htiyac›n oluflmas›nda sanayiin yap›s›n›n da önemli oldu¤unun ve lisans alt›na üretim yap›lan sektörlerde, bilgi üretimine ihtiyac›n zay›f kalaca¤› da ifade edildi. Sanayi ve üniversite aras›ndaki güven ortam›n›n oluflmam›fl olmas› önemli bir sorun olarak ortaya ç›km›flt›r. Güven oluflumunu engelleyen en önemli unsur, bilginin nas›l korunaca¤›n›n ve bu yöndeki yasal zeminin aç›k olmamas› dahil olmak üzere, sanayi kurulufllar›n›n knowhow ile ilgili bilginin korunmas›na yönelik endifleleridir. KOB‹’lerin kendi deneyimlerinden do¤an bilginin bulundu¤unun ve bunun da korunmas› gerekti¤inin, anlafl›lmam›fl veya yeterince dikkate al›nm›yor olmas› da güven ortam›n sa¤lanmamas›n›n önemli nedenlerinden biri olarak görünmektedir. Mevcut e¤itim politikas› sonucu, üniversitelerin araflt›rma misyonlar›n›n zay›flat›lm›fl olmas›, ana amac›n daha çok ö¤renci yetifltirilmesi haline gelmifl olmas›n›n nedeniyle araflt›rma potansiyelinin kullan›lmamas›na uygun bir çal›flma ortam›n›n yarat›lam›yor olmas›. Etkin bir iflbirli¤inin önündeki di¤er sorunlar da afla¤›daki gibi özetlenebilir: - Üniversitedeki araflt›rmac›lar›n sanayi deneyimlerinin eksikli¤i; sanayide bilimsel verilerin kullan›lmas›na yönelik deneyim ve bilgi eksikli¤i, - Say›lar› k›s›tl› olsa da, Bursa’da gerçeklefltirilen sempozyum, kongre gibi bilimsel etkinliklere kat›l›m›n III. Yuvarlak Masa Toplantısı düflüklü¤ü; etkinliklerin duyurulmas› için yeterli bir altyap› ve sanayi üniversite ba¤lant›s›n›n kurulmam›fl olmas›, - Bu konuda düzenlenmifl olan birçok etkinli¤e ra¤men, mevcut teflvik kanallar›n›n KOSGEB uygulamalar› dahil, yeterince bilinmemesi; - Belirli konularda uzmanlaflm›fl olan araflt›rma üniversitelerinin, üniversite ve sanayiin ortak olarak kurduklar› araflt›rma enstitülerinin bulunmamas›, - Sanayi ve üniversite elemanlar›n›n ortak araflt›rmalarda görev almalar›n›n, mevzuat eksiklikleri ve yeterli iste¤in bulunmamas› nedenleriyle sa¤lanamamas›, - Üniversitedeki mevcut uzmanl›klar›n bilinememesi ve baflvuru için uygun referanslar›n oluflmam›fl olmas› Bilgi paylafl›m› konusunda güven art›r›c› bir program›n bulunmamas›; bilgi ak›fl› modellerinin düflünülmemifl olmas›; rekabet öncesi ve sonras› iflbirli¤i kavramlar› ve modellerinin tan›nm›yor olmas›, - Sanayi ve üniversitelerde önceliklerin ve çal›flmalara yönelik zaman boyutunun farkl› olmas›; karfl›l›kl› ortak dil oluflmas›, yayg›n bilgi aktar›m›na uygun platformlar›n geliflmemesi, - Bilgi için ödeme yapma kavram›n›n geliflmemifl olmas› ve bilginin bir meta olarak görülmemesi, - ArGe çal›flmalar›n›n ve teflviklerin finansal yönetimi ile ilgili risklerin ve yöntemlerin yeterince bilinememesi ve bu nedenle önemli kay›plar›n oluflmas›, - Staj yönetimi, doktora master ö¤rencilerinin uygun projelerde çal›flmas› gibi ortak çal›flma yöntemlerinin eksikli¤i ve bu çal›flmalar›n yönetilmesi için dan›flmanl›k desteklerinin yetersiz olmalar›. AB‘de karfl›lafl›lan sorunlar›n önemli ölçüde paralellik gösterdi¤i anlafl›lmaktad›r. Bunlara ek olarak, Türkiye’de üniversiteler yüklenmifl olan tek yönlü, yayg›n e¤itim misyonunun, bilgi üretimi için ortak çal›flmalar› ve bilgi aktar›m›n› daha da zorlaflt›rd›¤› anlafl›lmaktad›r. ‹yileflme için hem özel sektör hem de üniversitede al›nmas› gereken önlemler bulunmaktad›r; ancak, KOB‹’ler ile üniversite aras›nda güveni sa¤lamak amac›yla at›lacak ad›mlar›n ve yayg›n e¤itimle araflt›rma aras›nda do¤ru dengelerin kurulmas›na yol açacak bir kamu politikas›n›n hayata geçirilmesinin en önemli bafllang›ç ad›mlar› oldu¤u aç›kça görülmüfltür. Bu alanda tüm paydafllar›n, ortak faaliyetleri ve birlikte çal›flmaya devam etmeleri zorunludur. Sonuç Üniversite ile özel kurulufllar ve özellikle KOB‹ ler aras›nda bilgi aktar›m›n›n önündeki engellerle, 77 Bak›fl 116 Karbon emisyonu yönetiminde tehdit ve f›rsatlar Çevre ile ilgili en önemli gündem maddelerinden biri olan iklim de¤iflikli¤i ve bu kapsamdaki uygulamalar ve yöntemlere dikkat çekmek amac› ile BUSIAD Çevre ve ‹fl Güvenli¤i Uzmanl›k Grubu taraf›ndan organize edilen Karbon Emisyonu Yönetiminde Tehdit ve F›rsatlar Paneli 15 Aral›k 2010 tarihinde Kültürpark BUSIAD Evi’nde yap›ld›. anel, BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› Mehmet Arif Özer’in afla¤›daki aç›l›fl konuflmas› ile bafllad›: “De¤erli konuklar, Karbon Emisyonu Yönetiminde Tehdit Ve F›rsatlar Panelimize hofl geldiniz. Kyoto Protokolü, küresel iklim de¤iflikli¤iyle mücadele etmek için, Birleflmifl Milletlerin 1997'de Japonya'n›n Kyoto flehrinde düzenledi¤i çevre toplant›s›nda kat›l›mc› hükümetler taraf›ndan kabul edilen bir anlaflmad›r. Protokole göre geliflmifl ülkelerin sera etkisi yaratan gazlar›n sal›n›m›n› 2008-2012 döneminde 1990 de¤erlerinin %5,2 alt›na indirilmesi öngörülmektedir. P Türkiye’nin de kat›lmas›na taraf oldu¤u Kyoto Protokolüne iliflkin kanun tasar›s›, 05/02/2009 da TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek, 17.02.2009 da resmi gazetede yay›mlanm›flt›r. Anlaflman›n baz› esnek mekanizmalar› da bulunuyor. Örne¤in belirli oranda sal›n›m ticareti yap›labilecektir. • Temiz ve verimli enerji kulland›¤› için iznin alt›nda sal›n›m gerçeklefltiren kurulufllar, kullanmad›klar› sal›n›m iznini, daha yüksek sal›n›ml› enerji kullanmalar›ndan dolay› izninin üstüne ç›kan kurulufllara satabilecek. • Yani, bir ülke para karfl›l›¤›nda, az gaz sal›n›m› olan bir ülkeden gaz 78 Bak›fl 116 sal›n›m› yapma hakk› sat›n alabilecek. Söz konusu sal›n›m izninin belli bir bedelle el de¤ifltirmesi olarak görebiliriz. • Bir di¤er yöntem de, ülkeler, baflka ülkelerin karbondioksit gaz›n› yutan bir tak›m projelere imza atmas›yla da sal›n›m ticaretinden faydalanabilecek. (A¤açland›rma, yenilenebilir enerji santralleri gibi). Bu durumda, ‘temiz enerji’ kullanan veya çevreyi kirletmeyen kurulufllar›n elinde, ‘sat›labilir’ daha az sal›n›m izni kal›rken, ‘kirli enerji’ kullanan ve çevreyi kirleten kurulufllar›n mevcut sal›n›m düzeyiyle ‘sat›n almalar›’ gereken hacim art›yor Böylelikle düflük sal›n›ml› enerji teflvik edilirken, yüksek sal›n›ml› ‘kirli’ enerjiler ise cezaland›r›lm›fl oluyor. Plan›n bu mekanizma üzerinden genel amac›; Çevreye zararl› Sera Gaz› sal›n›m›n› minimuma indirmektir. Ekonomi biliminin diliyle konuflursak, ‘izin verilen’ sal›n›m hacminin arz› azal›rken, talebi art›yor. Bu da arztalep yasalar›na göre izin verilenin üstündeki sal›n›m›n maliyetinin artmas› anlam›na geliyor. Yani zaman içerisinde çevreyi kirletmenin maliyeti artm›fl olacakt›r. Kyoto ile neler de¤iflecek? - Daha az enerji ile ›s›nma, daha az enerji tüketen araçlarla uzun yol alma, daha az enerji tüketen teknoloji sistemlerini endüstriye yerlefltirme, ulafl›mda, çöp depolamada çevrecilik, temel ilke olacak. - Atmosfere b›rak›lan metan ve karbondioksit oran›n›n düflürülmesi için alternatif enerji kaynaklar›na yönelinecek. - Fosil yak›tlar yerine örne¤in, bio dizel yak›t kullan›lacak. - Çimento, demir çelik ve kireç fabrikalar› gibi yüksek enerji tüketen iflletmelerde at›k ifllemleri yeniden düzenlenecek. - Termik santrallerde daha az karbon ç›kartan sistemler, teknolojiler devreye al›nacak. - Günefl enerjisinin önü aç›lacak. Nükleer enerjide karbon oran› s›f›r oldu¤u için dünyada bu enerji ön plana ç›kar›lacak. - Fazla yak›t tüketen ve fazla karbon üretenden daha fazla vergi al›nacak. Türkiye’deki durum; - A¤ustos 2009 da Kyoto Protokolüne taraf oldu, - Türkiye’nin Kyoto Protokolü’nün ilk yükümlülük döneminde (2008-2012) say›sallaflt›r›lm›fl sera gaz› azalt›m veya s›n›rlama yükümlülü¤ü yoktur. Bu nedenle Türkiye, Protokol’ün emisyon ticaretine konu olan esneklik Panel mekanizmalar›ndan yararlanamamaktad›r. Ancak; bu mekan›zmalardan ba¤›ms›z olarak iflleyen, çevresel ve sosyal sorumluluk ilkesi çerçevesinde kurulmufl Gönüllü Karbon Piyasas›na yönelik projeler Türkiye’de gelifltirlmekte ve uygulanmaktad›r. - 2012 sonras› için müzakereler devam ediyor. ‹fl dünyas› ve sanayi, üretimi do¤rudan yönlendiren, do¤al kaynak kullan›m›n› yöneten ve bu kullan›m sonucunda, pazar› oluflturan koflullar›n önemli bir bölümünün denetimini elinde bulunduran aktör konumundad›r. Bu aç›dan bak›ld›¤›nda enerji kullan›m›nda sanayi, sürdürülebilirlik kavram›n›n oda¤›nda yer almaktad›r. Kyoto’yu imzalayan bir ülke olmak, en az›ndan küresel ›s›nmadaki pay›n› kabul etmenin ve önlem almaya bafllaman›n ilk ad›m› olacakt›r. Bugün burada gerçeklefltirece¤imiz panelde ifl dünyas› için ‘Karbon Emisyonu Yönetiminde Tehdit ve F›rsatlar” konular›, de¤erli panelistlerce de¤erlendirilecektir. De¤erli konuklar, panelimizin baflar›l› geçmesi dile¤iyle, hepinize sayg›lar sunuyorum.” Panelde daha sonra s›ras›yla Bureau Veritas Belgelendirme Bölüm Müdürü Mahmut Genç ve Çevre Mühendisi Bade Cebeci ile Bursa Çimento Çevre Uzman› ‹brahim Ço¤al söz ald›lar. Oturum baflkanl›¤›n› BUSIAD Çevre ve ‹fl Güvenli¤i Uzmanl›k Grubu üyelerinden Tamer Atalay’›n gerçeklefltirdi¤i panel, Mahmut Genç’in gönüllü karbon piyasalar› ve ürün standartlar› hakk›ndaki konuflmas› ile bafllad›. Genç konuflmas›nda, uluslar aras› piyasalarda sürdürülen karbon ticareti ve ülkemizde bu konuda yap›lan çal›flmalar ve geliflmeleri hakk›nda bilgi verdi. Daha sonra Bade Cebeci söz alarak ISO14064-1 Standard› ve 16001 Enerji Yönetim Sistemi Standard› hakk›nda bilgi verdi. Sera gazlar›n›n azalt›lmas› ve kontrol alt›na al›nmas›nda enerji yönetiminin önemine dikkat çeken Cebeci, standartlarla ilgili temel gereklilikler ve izlenecek süreçler hakk›nda bilgi vererek konuflmas›n› tamamlad›. Panelin ikinci bölümünde söz alan Bursa Çimento Çevre fiefi ‹brahim Ço¤al çimento sektöründe karbon emisyonlar› yönetimi hakk›nda bilgi verdi. Sera gazlar›n›n dünya ölçe¤inde geliflimi ve çimento sektörünün sera gazlar›na katk› pay›ndan bahseden Ço¤al, ülkemizin de taraf oldu¤u ve 2012’den itibaren yürürlü¤e girecek olan Kyoto Protokolü ve getirece¤i yükümlülüklere de¤indi. Sektörün sera gaz› emisyonlar›n›n azalt›lmas›na yönelik önerilerini aktaran Ço¤al, Bursa Çimento’da enerji verimlili¤i ve CO2 emisyonlar›n›n azalt›lmas› çal›flmalar› hakk›nda bilgi verdi. ‹klim de¤iflikli¤i kapsam›nda yürürlü¤e girecek olan yönetmeliklerin sektörler üzerindeki etkilerinin ve önceden haz›rl›kl› olunmas›n›n getirece¤i avantajlar›n tart›fl›ld›¤› panel, izleyicilerden gelen sorular›n yan›tlanmas› panelistlere plaket verilmesiyle tamamland›. 79 Bak›fl 116 Açık Kapı Toplantıları Ticaret ve etik BUS‹AD Düflünce Kulübü’nün markas› olan “Aç›k Kap› Toplant›lar›” devam ediyor. Bu kapsamda Hacettepe Üniversitesi Felsefe Bölümü ö¤retim üyesi Prof. Dr. Harun Tepe, “Ticaret ve etik” konulu konferans› ile BUS‹AD’l›larla birlikte oldu. onuflmas›nda ticaret hayat›nda etik davran›fl›n k›sa vadede sorun teflkil edebilece¤ini ancak uzun vadede etik bilincini yerlefltiren firmalar›n kazançl› ç›kaca¤›n› kaydeden Tepe, “Kriz dönemlerinde etik davranmak güçleflebiliyor. Ancak bu dönemlerde ifl yerindeki çal›flanlarla etik iliflki kuran firmalar, çal›flanlar›n da fedakârl›¤›yla krizi daha çabuk atlatabiliyor. ‹nsana verilen de¤er, iflletmeye art› de¤er kazand›r›r. Firmalar bilançolar›nda etik davranmaya da pay ay›rmal›” diye konufltu. K hayatta etik de¤erlerin katk›s› için sab›rl› davranmak gerekti¤inin de alt›n› çizdi. ‹nsan›n iflletmelerin asli unsuru oldu¤unu kaydeden Tepe, flöyle devam etti: “Patron etik olman›n de¤erini ancak güçsüz kald›¤› zaman ö¤renir. En alt çal›flan›n›z›n da insan oldu¤unu unutmay›n. Bu de¤eri unuttu¤unuz zaman patron-iflçi, ö¤renci-ö¤retmen gibi içi bofl kavramlar ortaya ç›k›yor.” Baz› flirketlerin bünyelerinde etik kurullar oluflturdu¤unu dile getiren Harun Tepe, ancak yap›lan araflt›rmalara göre bu de¤erlerin ihlal edildi¤ini ifade etti. Tepe, ticari Özürlü istihdam›, düflünce kulübünde tart›fl›ld› Bursa Sanayicileri ve ‹fladamlar› Derne¤i üyesi Ahmet Özenalp taraf›ndan haz›rlanan “Gümrük ifllemlerinde esnek çal›flma sistemleri ›fl›¤›nda özürlü istihdam›” konulu proje ile ilgili Düflünce Kulübü toplant›s› BUS‹AD Evi’nde yap›ld›. oplantı 27 Kas›m Cumartesi günü saat 13:00’de, Ahmet Özenalp, Prof. Dr. Ali Ceylan, Erdem Saker, Ayhan Zenbilci, Prof. Dr. Serpil Aytaç, Doç. Dr. Nuran Bayram, Ö¤rt. Gör. Ebru Yeniman T 80 Bak›fl 116 Y›ld›r›m, Araflt. Gör. Sanem Börkün ve Araflt. Gör. Serhat Özgökçeler’in kat›l›m›yla gerçekleflti. Kat›l›mc›lar›n konu hakk›ndaki görüfl ve düflüncelerinin paylafl›ld›¤ı toplant›da al›nan kararlar, Doç. Dr. Nuran Bayram taraf›ndan “tutanak” fleklinde haz›rland›. Makale Ahmet Özenalp MCV Projeler Direktörü Gümrük ifllemlerinde esnek çalıflma sistemleri ıflı¤ında özürlü istihdamı zürlüler ile ilgili istihdama katk›da bulunulmas› amac›yla, gümrük müflavirli¤i firmalar› bünyesinde bafllatmay› planlam›fl oldu¤umuz sosyal sorumluluk projemizle; engelli çal›flanlar›n hem ifl hayat›na hem de sosyal hayata kat›l›m›n› planlamaktay›z. Ö Projenin pilot ili Bursa, pilot firmalar› ise Bursa firmalar› olacakt›r. Projenin temeli esnek çal›flma sistemlerine dayanmaktad›r. Gümrük ifllemlerinde düzenlenmesi gerekli olan evraklar›n; bir çeflit evden-tele çal›flma yöntemi uygulamas› ›fl›¤›nda özürlü çal›flanlara yapt›r›larak; yap›lan ifllem bafl›na para ödeme yolu ile teflvik edici bir çal›flma sistemi planlad›k. Proje biliflim sistemlerindeki geliflmeleri kullanarak, sosyal sorumluluklar›m›z› yerine getirmek üzerine kuruludur. Proje nas›l iflleyecek; projenin ilk aflamas›, ihracat gümrük ifllemlerinden oluflacakt›r. Konu hakk›nda yeterli bilgi ve e¤itime tabi tutaca¤›m›z, esnek çal›flma sistemi içine al›nan engelli vatandafllar›m›za belge ve bilgiler elektronik ortamda gönderilecek. Bu bilgileri, ihracat (ç›k›fl) beyannamesi üzerinde gerekli veri haline getirecek olan engelli çal›flanlar, ayn› yolla beyannameleri gümrük müflavirli¤i firmalar›na gönderecekler. Bu firmalar gerekli kontrolleri yapacak, sonra iflin ak›fl› gere¤i di¤er ifllemler gerekli flifre yetkisine sahip çal›flanlar taraf›ndan sonuçland›r›lacakt›r. De¤erli Bursal›lar; Bu projemi ilk kez, BUS‹AD Düflünce Kulübü’ne geçti¤imiz y›l gündeme getirdim. Düflünce Kulübü’nden arkadafllar›m uygulanabilir buldular. Kulüp Baflkan›m›z Prof. Dr. Hasan Ertürk Bey, projeye üniversiteden destek ald›. Prof. Dr. Serpil Aytaç, Doç. Dr. Nuran Bayram Han›mefendi ve di¤er görevliler, Engelliler Kültür Sanat Derne¤i Baflkan›, Ayhan Zenbilci Bey, BUS‹AD Baflkan Yrd. Prof Dr Ali Ceylan, Erdem Saker bey Alper Da¤deviren’ le ilk çal›flma gurubu toplant›s›n› BUS‹AD evinde yapt›k. Bunu di¤erleri takip etti. 2011 y›l›nda ise toplant› ve yaz›flmalar›m›z devam etti. Anlayaca¤›n›z; proje start ald›. Bu projede öncelikle, üniversite mezunu gençler yer alacak, daha sonra ç›tay› lise seviyesine indirece¤iz. fiirket bünyesindeki genel giderleri azaltacak olan bu proje; (elektrik, servis, yemek vb.) SSK ve iflçilik maliyetlerini de düflürecektir. 11 fiubat Cuma akflam› yine proje ekibi olarak topland›k. Konuyu Uluda¤ Üniversitesi’ nden tez konusu olarak iflleyen Serhat Özgökçeler ve Sanem Berkün taraf›ndan özürlüler ile yap›lan görüflmeler hakk›nda proje ekibine bilgi aktar›ld›. Bu genç arkadafllar bilim ad›na onlarca bireyle görüfltüler onlar›n proje hakk›ndaki sorular›na cevap verdiler. Örne¤in; Ne zaman çal›flmaya bafllayabiliriz? Sunulan ifl daimi mi? Ücretlendirme nas›l olacak? Hem çal›fl›p hem akflamlar› formlar› doldurup ek kazanç sa¤layabilirler mi? Bu çal›flma sistemi özürlülerin devlet deste¤ini nas›l etkiler gibi? Bu proje hakk›nda ilerleyen zamanlarda, siz okuyucular›m›zla geldi¤imiz noktay› paylaflaca¤›m. Sadece Bursam›zda y›ll›k üretilen gümrük beyannamesi miktar› üç yüz bine yak›nd›r. Ülke genelinde üç dört milyon beyannameden söz ediyorum. Müthifl bir proje, bu ifli organize etti¤imizde, inflallah engelli vatandafllar›m›za müthifl bir ifl kap›s› aç›lacakt›r. De¤erli okuyucular; Bu proje sadece gümrük ifllemleriyle s›n›rl› olmayacak baflka ifl kollar›na örne¤in muhasebe sistemlerinde veri girifli yap›lan bir çok ifl kolunda bu projeden yaralan›lacak. Bu projeye destek veren çal›flma guruplar›na kat›lan herkesi candan kutluyorum. Bu proje benimle birlikte bana destek veren BUS‹AD Düflünce Kulübü’nden arkadafllar›m›n Bursam›za yeni y›l hediyesidir. Sayg›lar›mla. 81 Bak›fl 116 Uzmanlık Gruplarından Trafi¤in çözümü toplu ulafl›mda 26 Kas›m, 4 Aral›k ve 21 Aral›k 2010 tarihlerinde BUS‹AD Evinde üç toplant› yapan “‹nflaat Uzmanl›k Grubu” üyeleri önemli kararlar ald›lar. Bu kararlar do¤rultusunda flehir içi ulafl›m sorununun çözümü amac›yla panel düzenlendi. ursa Sanayici ve ‹fladamlar› Derne¤i (BUS‹AD) ‹nflaat Sektörü Uzmanl›k Grubu taraf›ndan flehir içi ulafl›m meselesi masaya yat›r›ld›. BUS‹AD Evi'nde düzenlenen panelde, Bursa Büyükflehir Belediyesi eski Baflkan› Erdem Saker, ‹MO Bursa fiubesi Baflkan› Necati fiahin, Bursa Büyükflehir Belediyesi Genel Sekreter Yard›mc›s› Mustafa Alt›n, Mimarlar Odas› Bursa fiubesi Baflkan› Nizamettin Kaya, ‹MO Ulafl›m Komitesi Baflkan› Müjgan Elmas ve Bursa Platformu Derne¤i 2. Baflkan› Suat Gülçimen, flehir içi ulafl›m konusunda alternatif tekliflerde bulundu. B ‹nflaat mühendislerinin ana bilim dalar›ndan birisinin ulafl›m oldu¤unu hat›rlatan fiahin, flehir içindeki araç trafi¤inin azalt›lmas› gerekti¤ine dikkat çekti. fiehir merkezinin yayalar için daha kullan›fll› hale gelmesinin ulafl›m meselesini çözece¤ini belirten fiahin, "Bugün araçlar›m›z yerine insanlar›m›z› bir yerden bir yere do¤ru tafl›mal›y›z. Yeni aç›lan kavflak ve batç›klar›n önemli olmad›¤›n› söylemek isterim. Bursa'n›n omurgas› olan Bursaray'›n kapasiteli olarak çal›flt›r›lmas› laz›m. Bursa hafif rayl› sistemin kapasitesi sürekli afla¤›ya do¤ru düflüyor. ‹lk aç›ld›¤›nda kapasite yüzde 70 iken, bugün yüzde 40'l› seviyelerine düfltü. Yürekli ve radikal kararlar›n al›nmas› laz›m. Bursa'n›n ulafl›mda operasyona ihtiyac› var. Yollar›n yayalaflt›r›lmas› bizim destekledi¤imiz bir yöntemdir. Yavafllat›lm›fl kent modelleri 82 Bak›fl 116 bafllamal›d›r. Toplu tafl›ma araçlar› özendirilmeli" diye konufltu. Bursa'n›n en önemli problemlerinin bafl›nda ulafl›m oldu¤una iflaret eden Büyükflehir Belediyesi eski Baflkan› Erdem Saker, flehir içi ulafl›m için herkese güç birli¤i ça¤r›s›nda bulundu. Bursa'n›n flehir içi ulafl›m probleminin çözülmedi¤ini dile getiren Saker, ulafl›m için temel iskeletin kuruldu¤unu ifade etti. Saker, "Herkes flehir içi ulafl›m için kol kola girmeli. Bir flehirde rayl› sistem, hakim olan yerlere do¤ru ba¤lanmal›. Bursa'da 4 tane hakim yön var. Bat›da Mudanya ve ‹zmir yollar›. Kuzeyde ‹stanbul, do¤uda Ankara Yolu'dur. Öncelikli yerler plana dahil edilmeli. Terminal istikametindeki yolcu yo¤unlu¤u di¤erlerinin yan›nda çok az. Dolay›s›yla di¤er yönlerin bitirilmesi laz›m. Ard›ndan terminale geçilmesi laz›m. Bursa'n›n sorunlar çözülmedi. Ama ulafl›m›n temel iskeleti kuruldu. Ama flu iyi bilinmeli. Ça¤dafl flehirlerde herkes toplu tafl›m araçlar›n› kullan›yor. Bu yüzden toplu ulafl›m› özendirmeliyiz" fleklinde konufltu. BUS‹AD Yönetim Kurulu Baflkan› Arif Özer, Bursa'n›n geliflmifllik seviyesiyle ulafl›m›n ters orant›l› oldu¤unu vurgulayarak, "Türkiye'nin ikinci büyük ihracat flehri olan Bursa'da ulafl›m›n gelece¤i düflünülmeli. Bursa turizm konusundaki iddias›n› sürdürmesi için ulafl›m› çözmeli" ifadelerini kulland›. Konuflmalar›n ard›ndan program, panelistlerin sunumlar›yla devam etti. Soru ve cevaplar›n ard›ndan panel sona erdi. Makale Cem Süren Oyak-Renault ‹fl Güvenli¤i Mühendisi ‹fl kazalar› nas›l analiz edilir? ‹ fl kazalar›nda tüm iflyerlerinin, fabrikalar›n, küçük atölyelerin hedefi sıfır ifl kazas›d›r. Bu her zaman istenen ve asl›nda olmas› gerekendir. Bu düflünceden yola ç›karak hedefler belirlenir, önlemler al›n›r ve kaza olmamas› için e¤itimler organize edilir. Yaflanan her kaza sonras› al›nan tedbirler/yap›lan iyilefltirmeler biz ifl güvenli¤i mühendislerine tecrübe olarak geri dönmektedir. Keflke bunun bir ilac› olsa da içip tüm önlemleri alabilsek ve herkese ö¤retebilsek. Ama maalesef her ifl, yap›lan her çal›flma kendi içinde farkl› riskler tafl›maktad›r. Hedef bu riskleri daha önceden bulabilmektir. ‹fl kazas› oldu¤unda ne yapmam›z gerekir? ‹flte olay bu noktada bafllamaktad›r. Öncelikle kaza, kaza yerinde; kazal›, flahit, yöneticisi ve gerekiyorsa yan birimlerin temsilcisi ile incelenir. Kaza, küçük bir s›yr›k ile atlat›lm›fl olsa bile daha sonra bu tip bir kazan›n daha a¤›r sonuçlarla tekrar karfl›m›za gelmemesi için (sanki a¤›r bir kazaym›fl gibi davranarak) olay yerinde koruyucu önlemler almam›z gerekmektedir. Kaza sonras› olay yerinde nas›l davranmak gerekir? Kaza sonras› veya analiz için toplan›ld›¤›nda o bölgede birçok kifli olaca¤› için bölgede kalabal›k bir ortam bulmak mümkündür. Soruyu ilk önce kazal›ya sormak gerekir. Çünkü olayda can› yanan tek kiflidir. Kimsenin can› onun yerine ac›mam›flt›r. Yöneticisinden, kaza ortam›ndan biraz uzak bir bölgede nas›l oldu¤unu yorum 84 Bak›fl 116 katmadan anlatmas›n› istememiz gerekir. Hatta kazaya tekrar sebebiyet vermeden canland›rma da yapmak kazay› çözmekte büyük yarar sa¤layacakt›r. Olaya objektif yaklaflarak ona baflka soru sormadan dinlemek ve izlemek gerekir. Genellikle suçu baflka fleylerde aramak ve kendimizi hiç suçlu görmemek belirgin bir hastal›¤›m›zd›r. Kaza sonucunda da flu cümleyi de birçok kez duyar›z :”Buras› zaten böyleydi, ben söylemifltim ama kimse dikkate almad›.” Ya da; “Zaten biz bu flekilde hep çal›fl›yoruz.” ‹flte flimdi olay su yüzüne ç›kmaya bafllad›. Kazal› ve tan›klar› dinledikten sonra yap›lacak ilk fley çal›flma bölgesinin risk analizlerine bakmakt›r. Kazan›n sebebi, ilgili risk analizlerinde tespit edilmifl mi, edilmemifl mi? Tespit edilmemiflse derhal bu bölge ile ilgili risk analizlerinin yenilenmesi hatta bir ifl güvenli¤i mühendisi olarak oradakilerle beraber risk analizini gerçeklefltirmemiz gerekir. Böylece onlar›n bu konuda görüfl aç›s›n› hem de baflka bölgelerde yapacaklar› risk analizleri için etkinliklerini artt›rm›fl olursunuz. Peki, her fley bittimi? Tabiî ki hay›r. fiahitler, yöneticisi, yan birimlerin de yorumlar› dinlenir ve sonunda siz de yorumunuzu kimseyi direkt olarak suçlamadan iletir kesin çözümü ortak karar alarak tatl›ya ba¤lars›n›z. Kazalarda her zaman hemen kesin çözüm üretilemeyebilir. Yat›r›m da gerekebilir. Bu durumda geçici çözümü bulmam›z ve kesin çözüm tarihini de belirlememiz gerekmektedir. Peki, kaza ihmalkârl›k sonucu oldu ise? Gerekli tedbirleri konuyu bilmesine ra¤men almam›fl ise? Kiflisel koruyucu malzemesini kullanmadan çal›fl›p, kaza yapm›fl ve risk analizlerinde - ifl tan›m›nda kullan›lacakt›r diye tan›mlanm›fl olmas›na ra¤men kullan›lmam›fl ise, kifliye ihtar verilmesi gerekir. Bu di¤er operatörlere de örnek olarak geri dönecektir ve olaya daha ciddi bakmalar›n› sa¤layacakt›r. Süreç kaynakl› bir kaza ise hemen mühendislik bölümü ile acil bir toplant› düzenleyip kesin çözüm aksiyonlar›n›, bütçesini acilen ç›kar›p üst yönetime bu konunun önem arz etti¤ini resimlerle gerekirse k›sa bir film ile aktarman›z gerekir. Oyak-Renault’da kaza analizini yaparken 5 neden analizi ve QC Story yöntemleri kullan›larak kök nedenleri bulunmaktad›r. Ayr›ca al›nan aksiyonlar›n yayg›nlaflt›r›lmas› amac›yla, kaza bilgileri haftal›k bültenler kanal›yla tüm fabrika ile paylafl›l›r. Düzenli yap›lan ifl güvenli¤i kurul ve çal›flma tak›mlar›n›n haftal›k toplant›lar›nda görüflülerek baflka atölyelerde de benzer risklerin kald›r›lmas› sa¤lan›r. Son olarak “Gerekli tüm önlemler al›nd›¤› takdirde önlenemeyecek ifl kazas› yoktur.” cümlesini her zaman ilke olarak al›p sahalarda ifl kazalar›n› önlemek “hepimiz için, hepimizin önceli¤idir” cümlesiyle sat›rlar›ma son vermek istiyorum. Kazalar hiç olmas›n, bizler de baflka ifllerde görev alal›m. Borçelik tedarikçileriyle bulufltu Borçelik, Bursa'da gerçeklefltirdi¤i “Tedarikçi Zirvesi”nde tedarikçileriyle bulufltu. Borçelik’in Türkiye çap›nda iflbirlikteli¤i yapt›¤› tüm tedarikçilerinin davetli oldu¤u etkinli¤e yaklafl›k 300 kifli kat›ld›. Aç›l›fl konuflmas›n› Borçelik Genel Müdürü Erkan Kafadar yapt›. T ürkiye’nin ilk özel ve en büyük ikinci yass› çelik üreticisi Borçelik, 9 Aral›k 2010 Perflembe günü Bursa Almira Otel'de “Tedarikçi Zirvesi” gerçeklefltirdi. Borçelik’in bu etkinli¤ine Türkiye’nin çeflitli bölgelerinden 150 firmay› temsilen yaklafl›k 300 davetli kat›ld›. Aç›l›fl konuflmas›n› yapan Borçelik Genel Müdürü Erkan Kafadar flunlar› söyledi: "Sektörümüzde Türkiye'nin önemli oyuncular› aras›nda, Bursa'n›n da en büyük flirketleri aras›nda yer al›yoruz. Otomotiv Ana ve Yan Sanayii, Beyaz Eflya, Radyatör ve Yap› sektörlerine sundu¤umuz yüksek kalitedeki ürünler ve hizmetler ile her zaman fark yaratmaya devam ediyoruz. Bu zorlu ama kararl› yolculu¤umuzda mevcut durumumuzu, flirketimizdeki geliflmeleri, hedeflerimizi tedarikçilerimiz ile birlikte böyle bir günde paylaflmay› arzu etttik. Biz kendilerini ifl orta¤›m›z olarak görüyor ve her zaman onlar›n bize sa¤lad›¤› deste¤i hissediyoruz. Tedarikçilerimiz ile birlikte yürüttü¤ümüz bu ifl birli¤imizin çok daha güçlenerek devam edece¤ine inan›yor, kaliteli ürün ve hizmetleriyle ifl süreçlerimizi destekleyen tüm tedarikçi dostlar›m›za teflekkür ediyorum." 86 Bak›fl 116 Prof. Dr. Deniz Gökçe'nin de konuk konuflmac› olarak yer ald›¤› zirvede ekonominin mevcut durumuna ve gelece¤e yönelik trendlere de¤inildi. Bimsa Grubu’nun da kat›ld›¤› etkinlikte, elektronik ortamdaki ticaret ve bu konuda Borçelik ile birlikte yürüttükleri proje hakk›ndaki sunumlar›na yer verildi. Borçelik Sat›nalma Departman›n kendi süreçlerini ve faaliyetlerini anlatt›¤› sunumlarla devam eden etkinlik hediye çekilifli ve toplu foto¤raf çekimi ile sonland›. Borçelik Hakk›nda Borçelik, 1990 y›l›nda 200 milyon USD yat›r›m karar› ile Türkiye'nin ilk özel ve en büyük ikinci yass› çelik üreticisi olarak kurulmufltur. 1994 y›l›nda ise “so¤uk haddelenmifl rulo sac” üretmek üzere faaliyetlerine bafllayarak arka arkaya yapt›¤› yat›r›mlarla ürün ve hizmet kapasitesini art›rm›flt›r. Borusan Holding ve ArcelorMittal, flirket yönetimini birlikte yürütmektedirler. Uzunca bir süredir sektöründe Türkiye’nin önemli oyuncular› aras›nda bulunan Borçelik ayn› zamanda Bursa’n›n da en büyük flirketleri aras›nda yer almaktad›r. Borçelik, üretimini Gemlik’te sürdürmektedir. 118 bin m2’si kapal› toplam 240 bin m2 alana sahiptir. Türkiye’nin önemli sanayi ve ticaret merkezlerine olan yak›nl›¤› ve liman avantaj› ile konum olarak stratejik önemi bulunmaktad›r. 2001 y›l›nda 140 milyon USD de¤erinde ikinci faz yat›r›m›na bafllayan Borçelik, bu yat›r›m›n birinci ad›m› olan sürekli s›cak dald›rma galvaniz hatt›n› 2003 y›l›nda, ikinci ad›m› olan “2. Tersinir Hadde“ yat›r›m›n› ise 2004 y›l›nda devreye alm›flt›r. 2006 Temmuz ay›nda yat›r›m karar› al›nan 3. So¤uk Haddeleme ve 3. S›cak Dald›rma Galvaniz Hatlar› yat›r›m› 140 milyon dolara mal olmufltur. Bu yat›r›m ile Borçelik'in üretim kapasitesi % 50 oran›nda artarak 1 milyon tondan 1,5 milyon Üyelerden Haberler tona ç›km›flt›r. Galvanizleme kapasitesi ise 900 bin tona ulaflm›flt›r. Borçelik, bu yat›r›m sonucunda Türkiye’nin en modern ve en yüksek üretim kapasitesine sahip galvanizli sac üreticisi haline gelmifltir. ArcelorMittal’den ald›¤› lisans ile Borçelik özellikle otomotivde kullan›lan iç ve d›fl yüzey saclar için, yüksek katma de¤erli Extragal galvanizleme teknolojisini kullanmaktad›r. Türkiye’de otomotiv görünür yüzeyi için sac üretebilen tek firma olarak, otomotiv sektörüne Avrupa Birli¤i standartlar›nda sanayi girdisi sa¤layan flirket, Türkiye'nin bu alandaki d›fla ba¤›ml›l›¤›n› azaltmaktad›r. 2002 y›l›ndan itibaren Yal›n 6 Sigma metodolojisini kullanan Borçelik, tüm iyilefltirme faaliyetlerini bu metodolojiden faydalanarak yönetmektedir. Borçelik, tamam› sektöründe ilk olmak üzere, 1997 y›l›nda ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi, 1998 y›l›nda ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi, 2000 y›l›nda OHSAS 18001 ‹fl Sa¤l›¤› ve ‹fl Güvenli¤i Yönetim Sistemi, 2003 y›l›nda ISO TS 16949 Kalite Yönetim Sistemi, 2007y›l›nda ISO 27001 Bilgi Güvenli¤i Yönetim Sistemi belgelerini alm›flt›r. 2007 y›l› Haziran ay›nda, ISO 10002 Müflteri fiikayetleri Yönetim Sistemi Belgesini almaya hak kazanan Borçelik, bu belgeyi imalat sektöründe alan ilk, tüm sektörlerde ise 3. kurulufl olmufltur. Borçelik’in bu baflar›s›nda, kuruldu¤u günden by yana uygulamakta oldu¤u “Müflterinin Sesi (Voice of CustomerVoC) sisteminin önemli pay› bulunmaktad›r. Kalite belgelerinin yan› s›ra, 2001 y›l›nda TÜS‹AD KalDer Büyük Ölçekli Kurulufllar Kategorisi’nde EFQM Mükemmellik Modeli Ulusal Kalite Baflar› Ödülü’ne, 2006 y›l› sonunda ISO taraf›ndan Çevre Teflvik Ödülü’ne, 2008 y›l› sonunda 2005'ten bu yana baflar›yla sürdürdü¤ü Toplam Verimli Bak›m Yönetimi (TPM) çal›flmalar› sonucunda Japon Planl› Bak›m Enstitüsü taraf›ndan JIPM Mükemmellik Ödülü'ne ve 2009 y›l›nda BUS‹AD Çevre Ödülü'ne lay›k bulunmufltur. Tüm üretim faaliyetlerinde çevrenin korunmas›na büyük önem veren Borçelik; üretim kapasitesi, modern teknolojisi, dinamik insan gücü, ifl güvenli¤ine verdi¤i önem, yenilikçi düflünce yap›s› ve müflterilerine özel hizmet sunabilme yetene¤iyle, sektörün öncü flirketi olmaya devam etmektedir. 87 Bak›fl 116 Bursa Çimento’dan çevre ata¤ı 44 y›ld›r Bursa ve yöresine kaliteli çimento üreten Bursa Çimento faaliyetlerini çevre odakl› olarak sürdürmek amac›yla bir dizi çal›flma bafllatt›. irmadan konuya iliflkin olarak yap›lan yaz›l› aç›klamada flu bilgilere yer verildi: Bursa Çimento kaliteli ürünleri ile Marmara Bölgesi’nin %13, Türkiye’nin %4’lük çimento talebini karfl›layan, ayr›ca beton, liman iflletme, çelik ve uçucu kül konular›nda faaliyette bulunan ba¤l› ortakl›klar›yla 44 y›ll›k köklü geçmifli olan bir flirkettir. Bursa Çimento; üretime bafllad›¤› 1969 y›l›ndan beri, Bursa ve çevresinin çimento ihtiyac›n› ve 1986 y›l›ndan beri haz›r beton ihtiyac›n› karfl›lamak için gereken yat›r›mlar› yapm›flt›r. F Geliflen zaman içerisinde piyasan›n talebini yerine getirmek için kapasite art›fllar›n› gerçeklefltirmifl ve bunu en yeni teknolojileri kullanarak elde etmifltir. Bugün 1.400.000 ton klinker üretim, 2.850.000 ton çimento ö¤ütme kapasitesi ve kaliteli ürünleri ile talepleri karfl›lamaktad›r. Ayr›ca bafllang›çtan beri Dünya standartlar›na uygun çeflitli tip ve ambalajlarda, yirmiyi aflk›n ülkeye çimento ihracat› gerçeklefltirmifltir. Çimento sektörünün gerektirdi¤i tüm modern yat›r›mlar›n› geçmiflte oldu¤u gibi bugün de gerçeklefltiren Bursa Çimento yat›r›mlar›na h›z kesmeden devam etmektedir. Yap›lan kapasite art›fllar› ve yat›r›mlar ile bugün, flirket tarihindeki en yüksek sat›fl rakamlar›na ulafl›lm›fl, kriz dönemindeki baflar›l› politikalar etkisini pazarda göstermifltir. Enerji Verimlili¤i Çal›flmalar› ile CO2 Tasarrufu Bursa Çimento’nun enerji verimlili¤i Avrupa Birli¤i ortalamas›n›n çok üstündedir. Üretim hatlar›nda yak›t kullan›m› ve hammadde kaynakl› 88 Bak›fl 116 özgül ›s› enerjisi tüketim de¤eri s›ras›yla 735 kcal/kg-klinker ve 820 kcal/kg-klinker’dir. Avrupa Birli¤i ortalamas› olan 860 kcal/kg-klinker seviyesinin alt›ndad›r. Benzer flekilde, elektrik enerjisi tüketimi 90 Kwh/tonçimento ile AB ortalamas› olan 105 Kwh/ton-çimento seviyesinin alt›nda seyretmektedir. Kuruldu¤u günden bugüne kadar yap›lan yat›r›mlar ve modernizasyon çal›flmalar› neticesinde toplam 60.000 ton/y›l CO2 emisyonu tasarrufu sa¤lanm›flt›r. Son olarak planlanan ve 7.5 MW l›k kurulu gücü olaca¤› etüd edilen at›k ›s›dan enerji eldesi projesi gerçekleflti¤i durumda y›lda 22.500 ton CO2 emisyonu tasarrufu sa¤lanacakt›r. Katk›l› çimento kullan›m›n›n art›r›lmas› Ülkemizde 1 ton çimento üretmek Üyelerden Haberler için ortalama 0,84 ton klinker ve 0,16 ton katk› maddesi kullan›lmaktad›r. Bursa Çimento 1 ton çimento üretmek için 0,73 ton klinker ve 0,27 ton katk› maddesi kullanmaktad›r. Bu oranlar AB’ nin 2020 y›l› için belirledi¤i 0,74 ton-klinker/ton-çimento hedefine çok yak›n bir orand›r. Uçucu kül, alç› tafl›, kalker tozu, fllam alç› ve tras katk› malzemesi olarak kullan›lmaktad›r. Bu kapsamda Bursa Çimento bugüne kadar 6.600.000 ton katk› malzemesi kullanm›flt›r. Tasarruf edilen CO2 miktar› yaklafl›k 3.500.000 ton üzerinde olmufltur. Ayr›ca beher ton çimento için daha az yak›t kullanarak ülkemiz ekonomisine de çok önemli katk›larda bulunulmufltur. Alternatif hammadde ve alternatif yak›t kullan›m oran›n›n art›r›lmas› At›klar›n çimento sektöründe alternatif yak›t veya hammadde olarak kullan›m› mümkündür. Alternatif yak›t ile enerji ikamesi, ülkemizde ortalama %1 civar›ndad›r. Bursa Çimento’da alternatif yak›t kullan›m oran› % 3-4 mertebelerinde seyretmektedir. Temin edilen at›klar: At›k Ya¤, At›k Araç Lasti¤i, Ar›tma Çamuru, Boya Çamuru, Ya¤l› Üstübü Bez vs. de¤erini yitirmifl, geri kazan›m imkan› kalmayan, kalorifik de¤ere sahip kat› at›klar parçalan›p, döner f›r›nlarda yak›larak enerji geri kazan›m› sa¤lanacakt›r. Bursa Çimento’nun kuruluflundan bugüne kadar, terk edilen hammadde ocaklar›n›n rehabilitasyonu için 100.000 adetten fazla fidan dikilmifltir. Bu say› her y›l artmaktad›r. Bursa Çimento her zaman bir Bursa firmas› olarak ilimize, çevremize ve ülkemize katk› sa¤lamaya devam edecektir. Alternatif yak›t kullan›m› konusunda hedefimiz ilk etapta toplam yak›t ihtiyac›m›z›n % 20’si mertebelerine gelinmesi, sonras›nda bu oran›n % 40 seviyelerine ç›kar›lmas›d›r. Bu rakamlara ulafl›labilmesi için at›k haz›rlama ve besleme sistemi yat›r›mlar›na ihtiyaç duyulmaktad›r. Bursa Çimento 2011 y›l›nda 40.000 ton/y›l at›¤› parçalayarak döner f›r›nlar›na otomatik olarak besleyecek tesis yat›r›m› için haz›rl›k çal›flmalar›n› tamamlam›flt›r. Parçalama tesisi 2011 y›l› ilk yar›s›nda iflletmeye al›nacakt›r. Bu tesis ile Bursa ve bölgesinde faaliyet gösteren endüstriyel tesislerden kaynaklanan ve ekonomik 89 Bak›fl 116 Coflkunöz E¤itim Vakfı M. Kemal Coflkunöz taraf›ndan 4 Mart 1988 tarihinde kurulan Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf›, 23. kurulufl y›ldönümünü kutlamaya haz›rlan›yor. O tomotiv sanayine kalifiye eleman yetifltirmek, gençlerin iflsizlik sorununa çözüm getirmek amac›yla kurulan vakf›n çal›flmalar›na iliflkin olarak yap›lan yaz›l› aç›klamada flu bilgilere yer verildi: “20 y›l› aflk›n süredir Bursa sanayisine kesintisiz hizmet veren vak›f, 3 kattan oluflan 1.454 m2’lik kurulu alanda teorik ve pratik uygulamaya yönelik derslikler, atölyeler, bilgisayar salonlar›, konferans salonlar›, kütüphane ve di¤er sosyal yaflam alanlar› ile ça¤dafl e¤itim standartlar›na uygun bir donan›mla faaliyetlerini sürdürmektedir. Vak›f, “Kamu Yarar›na Vak›f” statüsünde olup gelirlerini Coflkunöz Holding fiirketleri’nin kar paylar›ndan elde etmekte ve bunun %80’ini teknik e¤itime harcamaktad›r. Coflkunöz E¤itim Vakf› kuruldu¤u günden itibaren; mesleki e¤itimde yaflanan de¤iflimleri takip ederek ülkenin kalk›nmas›na katk›da bulunmakta; özel sektör, kamu ve toplumun ihtiyaç duydu¤u teknik e¤itim taleplerine cevap vermekte; ulusal ve uluslararas› platformlarda da örnek bir kurulufl olarak faaliyetlerini sürdürmektedir. Teknik e¤itimle ilgili bir çok alanda, bir çok ilke imza atan Coflkunöz E¤itim Vakf›’n›n faaliyetleri 3 ana grupta özetlenebilir; 1) Meslek edindirme ve uzmanl›k kazand›rma e¤itimleri: Coflkunöz E¤itim Vakf›, öncelikli olarak mesleki e¤itimin gerçeklefltirilmesi, sürdürülebilirli¤inin sa¤lanmas› ve gelifltirilmesi ile ilgili toplumun, ö¤rencilerin ve sanayinin beklentileri üzerine çal›flmalar gerçeklefltirmek üzerine stratejisini belirlemifltir. Bu strateji ›fl›¤›nda vakf›n ana faaliyetleri afla¤›daki gibidir. a. Meslek Edindirme Program›: Meslek Edindirme Program›, Coflkunöz E¤itim Vakf›’n›n kuruluflundan bu yana 90 Bak›fl 116 devam eden ilk ve en önemli projesidir. Bu programda amaç, düz lise mezunu gençlere meslek edindirerek topluma kazand›rmak ve ayn› zamanda sanayinin yetiflmifl personel ihtiyac›n› karfl›lamakt›r. “Meslek Edindirme Program›” kapsam›ndaki e¤itimler, fabrika içerisinde yer alan atölye ve s›n›flarda on sekiz ay boyunca haftada befl gün süre ile 07:30-17:30 saatleri aras›nda verilmektedir. Bu program süresince ö¤renciler toplam 3600 saat e¤itim almaktad›r. Bugüne kadar 17. dönem boyunca düzenlenen programlardan 248 kifli mezun olmufl, 18. ve 19. dönemde de 32 ö¤renci e¤itimlerine devam etmektedir. Milli E¤itim Bakanl›¤› onay› ile Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf› ve Tophane Endüstri Meslek Lisesi aras›nda yap›lan protokol ile birlikte Meslek Edindirme Program›’n› baflar› ile tamamlayan ö¤renciler M.E.B onayl› Meslek Lisesi diplomas› alabilmektedir. b. Uzmanlaflt›rma E¤itimi Program›: Uzmanlaflt›rma E¤itimi uygulamas› 2004 – 2005 ö¤retim y›l›nda bafllam›fl olup program›n amac› meslek lisesi veya meslek yüksek okulundan mezun olmufl ancak teorik bilgilerini uygulamaya dönüfltürme imkan› bulamam›fl gençleri makine ve kal›pç›l›k alanlar›nda uzmanlaflt›rarak ifl hayat›na haz›rlamakt›r. “Uzmanlaflt›rma E¤itimi” kapsam›nda ö¤renciler, fabrika içerisinde yer alan atölye ve s›n›flarda haftada befl gün süre ile 07:30-17:30 saatleri aras›nda verilmektedir. Bu program süresince ö¤renciler toplam 2400 saat e¤itim almaktad›r. Bugüne kadar düzenlenen programlardan 16 kifli mezun olmufltur. Uzmanlaflt›rma ve Meslek Edindirme Programlar›n› baflar›yla tamamlayan ö¤rencilere Coflkunöz Holding flirketlerinde ve vakf›n iliflki a¤› içerisindeki Bursa’n›n di¤er büyük ve önemli sanayi kurumlar›nda ifl imkan› sa¤lanmakta, bununla birlikte mecburi hizmet aranmamaktad›r. 2) E¤itim kalitesini yükseltmeye yönelik iflbirlikler a. Bursa sanayisi ‹ile yap›lan iflbirlikleri: Coflkunöz E¤itim Vakf›, 20 y›ld›r mesleki e¤itim konusunda gerçeklefltirdi¤i hizmetler ile Bursa ve ülke genelinde mesleki e¤itim konusunda örnek model olmak amac›yla çeflitli çal›flmalarda da bulunmaktad›r. Bursa sanayisi ile yap›lan iflbirlikleri aç›s›ndan örnek baz› çal›flmalar afla¤›da özetlenmifltir. i) A¤›r ve Tehlikeli ‹fllerde Çal›flacak Personelin E¤itimi: Coflkunöz E¤itim Vakf›, “A¤›r ve Tehlikeli ‹fllerde Çal›flt›r›lacak ‹flçilerin Mesleki E¤itimlerine Dair Tebli¤” çerçevesinde; Bursa’daki yedi Meslek Lisesi ile protokol imzalam›fl, Mesleki E¤itim alacak kifli ve kurulufllara Milli E¤itim Bakanl›¤› onayl› belge vermek üzere haz›rl›klar›n› tamamlayarak bu alandaki e¤itimleri gerçeklefltirmeye bafllam›flt›r. Bilindi¤i üzere tebli¤in ç›kmas› ile birlikte, a¤›r ve tehlikeli iflkolunda bulunan ifllerde çal›flan tüm personelin ilgili e¤itimlerden geçirilmesi kanuni bir zorunluluk haline geldi. Bu konuda Bursa’da ve çevre illerdeki pek çok iflletme de kanuni zorunluluklar› yerine getirmek üzere hareket geçmifl durumda. A¤›r ve Tehlikeli ‹fller kapsam›nda yer alan Gazalt› Kaynakç›l›¤› (Mig-Mag, Tig Kaynakç›l›¤›), Direnç Kaynakç›l›¤› (Punta Kaynakç›l›¤›), Pres Operatörlü¤ü, CNC Operatörlü¤ü, Hidrolik ve Pnömatik Sistemler, Mekatronik, Plastik ve Kauçuk ‹fllemler, Montaj, Lojistik, Plastik Kal›pç›l›¤›, Sac Kal›pç›l›¤›, Bak›m Onar›m, Vinç Operatörlü¤ü, Tekstil gibi alanlarda e¤itim veren Vak›f, bu e¤itim alanlar› d›fl›nda firmalardan gelen ve sanayinin ihtiyac› olan farkl› e¤itim taleplerini de geliflmifl üretim atölyeleri, bilgisayarl› e¤itim salonlar› (Catia, Solidworks, Autocad vb.), yeni mekatronik atölyesi ve kapsaml› dersliklerinde karfl›lamaya devam ediyor. E¤itimler talebe göre iflletmelerde de verilebilmektedir. ii) Çimtafl Kaynakç›l›k Program›: Son 2 y›ld›r yap›lan program ile Lise ve dengi mezunu 80 kifliye, uygulamal› Mig-Mag ve Tig Kaynakç›l›¤› e¤itimi verilmifltir. E¤itim sonunda baflar›l› olan Üyelerden Haberler kursiyerler Çimtafl firmas›nda istihdam edilmifltir. iii) Bosch Engelli ‹stihdam› Program›: Bursa sanayisinin önde gelen ve Türkiye’nin ilk 500 firmas› listesinde bulunan Bosch A.fi.’nin kanunen istihdam etmesi gereken engelli kadrosu için nitelik konusunda yaflad›¤› sorunlar görüflülerek hem engellilerin e¤itim seviyesini yükseltmek hem de istihdama kazand›rmak amac›yla program düzenlenmifltir. Program 3 ayr› grup olarak 20’fler kiflilik kontenjanla düzenlemifl, program› baflar›yla tamamlayan 60 kifli istihdam edilmifltir. iv) MESS E¤itim Vakf› Kaynakç›l›k E¤itim Program›: MESS E¤itim Vakf› ile Coflkunöz E¤itim Vakf› iflbirlikleri halen devam etmekte, vakf›m›z taraf›ndan gerçeklefltirilen “‹fl’te F›rsat” isimli AB Hibe Projesi’nde de MESS ile ortak çal›flma yap›lmaktad›r. MESS ile geçmifl dönemlerde otomotiv ve metal sanayinin ve di¤er sektörlerde de bak›m vb. iflkollar›nda en çok ihtiyaç duyulan mesleklerden olan kaynakç›l›k üzerine proje gerçeklefltirilmifl olup 22 kifli kaynak operatörü olarak sertifikaland›r›lm›flt›r. b. Kamu Kurumlar› ‹le Yap›lan ‹flbirlikleri: Coflkunöz E¤itim Vakf›, mesleki e¤itimde geliflimin tüm kurumlar ve toplumun katk›s› ile gerçekleflece¤ini olan inanc› ile mesleki e¤itimde kritik öneme sahip kamu kurumlar› ile de çeiitli iflbirlikleri yapmaktad›r. Bu iflbirlikleri konular› iflsizlere meslek edindirme, mesleki e¤itim sonras› istihdam ve e¤iticilerin e¤itimini sa¤lamak gibi çeflitli alanlarda gerçeklefltirilmektedir. i) ‹MEM Mesleki E¤itim Program›: Coflkunöz E¤itim Vakf› ,Milli E¤itim Bakanl›¤›na ba¤l› ‹MEM-‹kili Meslek E¤itim Merkezi ile ortaklafla yürüttü¤ü e¤itim projesini Eylül 2007 itibari ile uygulamaya alm›flt›r. Programdan bugüne kadar 32 kifli yararlanm›flt›r. ii) ‹flkur CNC Operatörlü¤ü Program›: ‹flkur ile birlikte lise ve dengi mezunu 20 kifliye ÖSDP 2 projesi ad› alt›nda ‹flsizlere yönelik CNC Operatörlü¤ü ve Programlama e¤itimi verilmifltir. 3,5 ay süren e¤itim sonunda kursiyerlerin % 70’i Coflkunöz E¤itim Vakf› vas›tas› ile uygun ifllere yerlefltirilmifltir. iii) Milli E¤itim Bakanl›¤› Hizmet ‹çi E¤itimleri: Erkek Teknik Ö¤retim Genel Müdürlü¤ü ile yap›lan protokolle, MEB’na ba¤l›, farkl› illerde görev yapan teknik ö¤retmenlerimize Haziran 2007’de CNC Programlama E¤itimi verilmifltir. Baflka bir programda, Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf›, ‹l Milli E¤itim Müdürlü¤ü Mesleki E¤itim Bölümünce haz›rlanan proje kapsam›nda Makine Teknolojisi Alan ö¤retmenlerine, Makine ve Kal›p Üretimi konusunda Endüstriyel E¤itim çerçevesinde 5 günlük uygulamal› e¤itsel gezi organize etmifltir.Bu programlardan toplam 84 kifli yararlanm›flt›r. iv) Milli E¤itim Bakanl›¤› Kalite Modülü Tasar›m› ve Uygulanmas›: Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf›, Meslek lisesi son s›n›f ö¤rencilerine verilmek üzere kalite e¤itim modülünü tasarlam›fl, plan ve içerikleri Milli E¤itim Bakanl›¤›’na sunmufltur. Plan ve içerikler do¤rultusunda ilk pilot uygulama, Coflkunöz Anadolu Teknik Lisesinde uygulanm›flt›r. Programda yer alan e¤itimler Coflkunöz Holding bünyesinde çal›flan konusunda uzman olan kifliler taraf›ndan verilmifltir. v) AB ‹fl’te F›rsat Projesi: Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf› 2009 senesinde, BUS‹AD, MESS E¤itim Vakf›, Uluda¤ Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu ortakl›¤› ile “Avrupa Birli¤i Aktif ‹stihdam Tedbirleri - Kad›nlara ve Gençlere Yeni F›rsatlar Hibe Plan› II” çerçevesinde “‹fi’TE FIRSAT” projesini uygulam›flt›r. Bu proje kapsam›nda 150 iflsiz gence, yerel iflgücü piyasas›nda aranan niteliklere göre, Mekatronik, Bak›mOnar›m, Kalite, Gazalt› Kaynakç›l›¤› ve CNC Operatörlü¤ü alanlar›nda temel ve mesleki bilgi-beceri kazand›r›larak yetkinliklerinin gelifltirilmesi sa¤lanm›flt›r. E¤itimini baflar› ile tamamlam›fl olan 141 yararlan›c›n›n %70’i istihdam edilmifltir. 3) Burslar ve Destekler i) Coflkunöz E¤itim Vakf› Burs Fonu: Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf›, her y›l ihtiyac› olan ortalama 50 baflar›l› lise ve üniversite ö¤rencisine nakit burs, 25 ö¤renciye de konaklama bursu vermektedir. Ayr›ca Üniversite ve Lise ö¤rencilerine staj imkan› sunmaktad›r. ii) Bilimsel Araflt›rma Projelerine Destek: Uluda¤ Üniversitesi T›p Fakültesi Gastroentroloji Klini¤inin bugünkü modern yüzüne kavuflmas›n› sa¤lam›flt›r. Kongre sponsorluklar›, bilimsel eser yay›nlama ve benzeri konularda birçok bilim adam›n› desteklemifltir. Halen birçok akademisyene destek olmakta ve Ar-Ge projelerinin sponsorlu¤unu yürütmektedir. iii) E¤itim Kurumlar›na Destek: Coflkunöz E¤itim Vakf›, 1993 y›l›nda Bursa Nilüfer ilçesinde M. Kemal COfiKUNÖZ Anadolu Teknik Lisesi’ni yapt›rarak Milli E¤itim Bakanl›¤›’na devretmifltir. Okul halen Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf› korumas› alt›nda, vakf›n kaynaklar› ile geliflmesine devam etmektedir. Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf›, Uluda¤ Üniversitesi’nde bulunan birçok bölüme teknik destekte bulunmaktad›r. Bunun d›fl›nda Bursa Tophane Endüstri Meslek Lisesi Güçlendirme Vakf›’n›n Yönetim Kurulu’nda yer alarak e¤itime deste¤ini sürdürmektedir. Ayr›ca, Bursa Ça¤dafl E¤itim Kooperatifi’nin, Görükle’deki 300 yatakl› yurt binas› yap›m›na maddi anlamda destek vermifl, M.Kemal Coflkunöz Erkek Ö¤renci blo¤unu e¤itim dünyam›za hediye etmifltir. Kimsesiz çocuklar›n›n rehabilitasyonunu sa¤lamak amac›yla Bursa Sevgi Köyü kompleksinin, kaynakç›l›k ve s›hhi tesisatç›l›k atölyesi kurulum ve donan›m› Bursa Coflkunöz E¤itim Vakf› taraf›ndan gerçeklefltirilmifltir.” 91 Bak›fl 116 Dünya ligi markası “Airtech” artık Turquality kapsamında! Aktafl Group bünyesinde faaliyet gösteren, Aktafl Hava ve Süspansiyon Sistemleri Sanayi ve Ticaret A.fi’nin dünya körük yedek parça piyasas›nda dünyan›n en genifl ürün gam›na sahip markas› “Airtech”, T.C. Baflbakanl›k D›fl Ticaret Müsteflarl›¤› taraf›ndan yap›lan denetimler sonucunda TURQUALITY Destek Program› kapsam›na al›nd›. D ünyan›n dört bir yan›nda üretim tesisleri bulunan, 80’den fazla ülkede ürünleri sat›lan, dünyan›n yan sanayide en genifl ürün gam›na sahip, küresel güveni, yerel samimiyetle birlefltiren hava süspansiyon körü¤ü sektöründe Türkiye’de lider, dünyada da ilk üç firma aras›nda bulunan Aktafl Group ve flirketleri markalaflma çal›flmalar› ile de Türkiye’ye örnek olmaya devam ediyor. Aktafl Group bünyesinde bulunan Aktafl Hava Süspansiyon Sistemleri Sanayi ve Ticaret A.fi’nin tescilli markas› “Airtech” bu markalaflma çal›flmalar›n›n bir baflar›s› olarak art›k Türkiye’nin de dünyaya sunmak istedi¤i markalar aras›nda yerini alacak. “Türkiye’nin en iyileri, TURQUALITY® ile dünyan›n zirvesine oynuyor” slogan› ve “10 Y›lda 10 Dünya Markas›” yaratmak vizyonu ile 2003 y›l›nda T.C. Baflbakanl›k D›fl Ticaret Müsteflarl›¤› bünyesinde hayata geçen TURQUALITY® Destek Program› çerçevesinde, Aktafl Group’un yapt›¤› baflvuru neticesinde müsteflarl›¤›n uluslararas› uygulama standartlar›n› dikkate alarak yapt›¤› denetimler sonucunda “Airtech” markas› resmen TURQUALITY® Destek Program› kapsam›na al›nd›. BMC, Temsa, KordsaGlobal, Atasay, Duru, Efes, P›nar, Damat, ‹pekyol ve Beko gibi dünya liginde mücadele eden markalar›n da kapsam içinde bulundu¤u program›n Airtech ile ilgili inceleme sürecinde marka ve flirket 3 ana bölümde incelendi; - fiirketin operasyonel ve organizasyonel yetkinli¤i, 92 Bak›fl 116 - fiirketin finansal performans›, - TURQUALITY® Program› kapsam›nda incelenen markan›n elde etmifl oldu¤u uluslararas› gücü ve y›llar baz›nda göstermifl oldu¤u performans›. fiahap Aktafl: “Hedefimiz dünya lideri olmak!” Aktafl Group’un kendi de¤erleri ve ilkeleri do¤rultusunda, sürekli de¤iflimi hedefleyen, rekabetçi yönetim anlay›fl› ile Türkiye’nin kendi konusunda lider firma olmas›ndan kaynaklanan sorumlulu¤un, Airtech markas›n›n TURQUALITY® kapsam›na al›nmas›yla daha da artt›¤›n› söyleyen Aktafl Group Yönetim Kurulu Baflkan› fiahap Aktafl “Global anlamda güveni temel alan dünya kalitesindeki üretimimizi, dünyan›n 6 ayr› bölgesinde gerçeklefltirerek, 80’den fazla ülkede bulunarak, müflterilerimizle, çal›flanlar›m›zla, tedarikçilerimizle bir büyük aile gibi bu ülkenin bayra¤›n› dünyan›n her yerinde dalgaland›rmay› hedefliyoruz” dedi. “Hedefimiz dünya lideri olmak ve bu anlamda Airtech markam›z›n kendi ülkemizin dünya markas› vizyonu içinde olmas› bizi hem gururland›r›yor, hem de daha fazla motive ediyor” fleklinde sözlerine devam eden Aktafl Group Yönetim Kurulu Baflkan› fiahap Aktafl, “Global anlamdaki ifl yap›fl biçimlerimizi, bulundu¤umuz ülkenin de¤erleri ile birlefltirerek yerel bir samimiyet dili oluflturuyoruz. Bu anlay›fl› gelifltirerek bir dünya markas› konumumuzu daha da sa¤lamlaflt›raca¤›z” dedi. Aktafl Group hakk›nda 1938 y›l›nda Bursa / Heykel'de ufak bir atölyede lastik tamirat iflleri ile bafllayan Sait Aktafl, araflt›ran sorgulayan yap›s› ile elastik malzeme konusunda uzmanlafl›r.1950'li y›llarda Bursa'da profil lastik eklemede tek isim Sait Aktafl't›r. 50'li y›llardan 70'li y›llara otomotiv sanayinde yaflanan geliflmeler Sait Aktafl'›n de¤iflime aç›k, çal›flkan yap›s› ile birleflince büyümenin temelleri at›l›r ve çal›flmalar üç atölyede devam eder. 1972 y›l›nda, Sait Aktafl Türkiye'nin ilk hava süspansiyon körü¤ünü ürettir. Böylece Türk otomotiv sanayine bir imza da Sait Aktafl taraf›ndan at›l›r. 1972 y›l›nda ilk Türk körü¤ünü imal ederek sektörde öncü bir rol üstlenen Sait Aktafl yeni kufla¤›nda deste¤i ile de¤iflim yaratma ve yönetme misyonunu benimseyerek geliflimin bu yönde sürmesini sa¤lar. fiahap Aktafl bayra¤› devral›r ve Aktafl'›n körük üretimindeki liderli¤inin ve kalitesinin entegre bir yap›lanmada gerçekleflmesi için gerekli at›l›mlar› bafllat›r. Aktafl Group flu anda Aktafl, Airtech, Powertech, Airkraft, Flexytech, Lineflex, Aircomfort, NBS markalar›, dünyaya yay›lm›fl 11 flirket, 2 ifltirak ve Türkiye (Bursa, Ad›yaman), Bulgaristan, Brezilya, Çin üretim merkezleri, dünyan›n dört bir yan›nda bulunan sat›fl a¤› ile hava süspansiyon körü¤ü sektöründe dünya lideri olma yolunda ilerlemektedir. Airtech Hakk›nda Dünya devlerinin, otomotiv sanayinde özellikle t›r, kamyon, otobüs gibi a¤›r vas›talar›n süspansiyon sistemlerinde tercih etti¤i Airtech markas› halen kendi sektöründe dünyada “Premium bir marka” olarak alg›lanmakta, dünya körük yedek parça piyasas›nda dünyan›n en genifl ürün gam›yla dünya liderlerinden biri olma özelli¤inde rakiplerinden farkl›laflmaktad›r. Üyelerden Haberler Barıflçı Network kuruluflları, WWF-Türkiye/ Do¤al Hayatı Koruma Vakfı projelerine destek vermeye devam ediyor WWF-Türkiye/Do¤al Hayat› Koruma Vakf› destekçisi olan ve daha önce “Türkiye’nin Can› Kampanyas›”na kat›lan Bar›flç› Network kurulufllar› bu defa da ayn› kurumun farkl› bir küresel çal›flmas› olan “Earth Hour” (Dünya Saati) kampanyas›na destek veriyor. W WF’in (World Wild Fund For Nature-Dünya Do¤ay› Koruma Vakf›) 2007 y›l›ndan beri düzenledi¤i ve tüm dünyan›n bir saatli¤ine ›fl›klar›n› kapatarak destek verdi¤i “Dünya Saati” uygulamas›, küresel iklim de¤iflikli¤ine dikkat çekmeyi ve fark›ndal›k oluflturmay› amaçl›yor. Geçti¤imiz dört y›lda büyük yank› uyand›ran “Dünya Saati”nde; ülkeleri temsil eden büyük ve görkemli yap›lar baflta olmak üzere, kentlerdeki kamu ve özel kurulufllar›n binalar›nda, vb. alanlarda ›fl›klar bir saatli¤ine kapat›larak, küresel iklim de¤iflikli¤i ile mücadele için sembolik bir hareket gerçeklefltirildi. Dünya Saati Kampanyas› bu y›l, de¤iflime ayak uyduruyor. Kampanya çerçevesinde, sürdürülebilir bir gelecek için bir saatin ötesinde neler yap›labilece¤inin tart›fl›laca¤› bir zemin oluflturuluyor. 2011 y›l›nda tüm dünyada bir milyon flehrin ve bir milyar insan›n kat›lmas› beklenen Dünya Saati Kampanyas›’n›n, ülkemizde de yo¤un bir kat›l›mla gerçeklefltirilmesi bekleniyor. WWF-Türkiye, Dünya Saati hareketine destek vermek isteyen tüm bireyler, kamu ve özel sektör kurulufllar› 26 Mart 2011 Cumartesi günü 20:30-21:30 saatleri aras›nda güvenli¤i tehdit etmeyen alanlarda ›fl›klar›n› söndürmeye ve bu süre içinde sürdürülebilir bir gelecek için hayatlar›nda neleri de¤ifltirebileceklerini düflünecekler. WWF-Türkiye Do¤al Hayat› Koruma Vakf› 93 Bak›fl 116 Ceylan Elektronik’ten anahtar teslim Likit Gıda Fabrikaları Y›llard›r elektronik ve otomasyon malzemesi ticareti yapan Ceylan Elektronik’te çok önemli de¤ifliklikler yaflan›yor. C eylan Elektronik yetkilisi Efe Ceylan, yapt›¤› aç›klamada, “Frans›z STEAP STAILOR firmas› ile anahtar teslim likit fabrikas› kuran flirketimiz, 2010 y›l›nda, likit g›da firmalar›na ar-ge ve yenilikçili¤e yönelik pilot tesisler kuran Hollanda firmas› OMVE’nin Türkiye temsilcili¤ini ald›. fiirketimizdeki di¤er iki önemli geliflme ise, Fransa’da 1856 y›l›ndan beri tereya¤› makineleri üreten SIMON firmas› ile, peynir makineleri 94 Bak›fl 116 üreten ve komple peynir prosesi kuran CHALON MEGARD firmalar›n›n da Türkiye temsilcisi olmas›d›r” dedi. De¤iflime ayak uyduran Ceylan Elektronik’in, giderek büyüyen ifl hacmi, genç, dinamik kadrosu ve müflteri odakl› hizmet anlay›fl› ile gelecek y›llara haz›rland›¤›na dikkat çeken Efe Ceylan flöyle devam etti: “Amac›m›z, Türk sanayine ve Türk sanayicisine en iyi hizmeti verebilmektir. Ortakl›k kurdu¤umuz firmalar› büyük bir hassasiyetle seçip, uzun vadeli iliflkiler kuruyoruz. Burada amac›m›z, sanayicimize en son teknolojiyi en k›sa sürede sa¤lamakt›r. Ortakl›k kurdu¤umuz firmalar›n knowhow’› ile sanayicimize fark yaratt›rmak en büyük amac›m›zd›r.” Türkiye’nin gelecek y›llarda g›da üretiminde dünyan›n say›l› ülkelerinden birisi olaca¤›na inand›¤›n› söyleyen Ceylan, bunun altyap›s›n› kurduklar›n›, likit g›da üreten firmalar ile çal›flmalar›n›n gelecek y›llarda h›zla artarak devam edece¤ine inand›¤›n› belirtti. Üyelerden Haberler Çemtafl’dan yeni yat›r›m Uzel A.fi.’nin denge çubuk fabrikas› Çemtafl A.fi. taraf›ndan sat›n al›nd› ve makineler Bursa Çemtafl arazisinde 4000m2’lik kapal› alanda kuruldu. D enge çubuk fabrikas› yat›r›m›na iliflkin olarak Çemtafl’tan yap›lan aç›klamada flu bilgiler verildi: Tesisin y›ll›k kapasitesi 750.000 adettir. Denge çubu¤u hatt›n›n yeniden montaj› yap›l›rken tesis yenilenmifltir: - Is›l ifllem hatt› Sistem Teknik taraf›ndan modernize edilmifltir. - Toz boya ve yüzey ifllem (7 banyolu) tesisi tamamen yenilendi, kurutma ve piflirme hatt› en son teknoloji ile Botersan taraf›ndan modernize edilmifltir. - Kumlama hatt› yenilendi ve yeni toz tutma filter sistemi kuruldu. - Bütün preslerin bak›m› yap›ld› ve gerekli parçalar de¤ifltirildi. - Eski f›r›nlar›n yerine yeni endüksiyon f›r›nlar› Teknoheat firmas› taraf›ndan kuruldu. - Verimlili¤i artt›rmak için mümkün olan bölgelere robot uygulamas› yap›lacakt›r. 30mm. çapa kadar test yapabilen yorulma test makinesi modernize edildi. 80mm.’ye kadar denge çubu¤unu test yapabilen özel yorulma test makinesi servotest taraf›ndan modernize edildi. Art›k gerilim ve kal›nt› osteniti ölçen özel dizayn edilmifl X-stress portative X-›fl›nlar› difraktometresinin yaz›l›m›n›n yenilenmesi Stresstech Group’a siparifl edilmifltir. Tesiste 15mm.-80mm. çaplar›nda denge çubu¤u üretilebilir. Denge çubu¤unda kullan›lacak malzemeler orijinal Çemtafl malzemesi olup, hassas toleranslarda en son dizayn SMS-Schumag kabuk soyma makinesinde soyulacakt›r. Denge çubu¤u hatt› 2011 y›l›n›n bafl›nda üretime bafllayacak ve müflteri teknik flartnamelerine göre üretim yap›lacakt›r. 95 Bak›fl 116 III. Uluslararas› AR-GE Proje Pazar› UT‹B Tekstil ve Konfeksiyon Sektöründe AR-GE Proje Pazar› Etkinli¤i’nin üçüncüsü, ilk defa uluslararas› düzeyde, Uluda¤ Tekstil ‹hracatç›lar› Birli¤i organizasyonu alt›nda ve BUTEKOM, Uluda¤ Üniversitesi, Kuzey Carolina Devlet Üniversitesi iflbirli¤i ile 10-11 fiubat 2011 Perflembe-Cuma günlerinde Merinos Atatürk Kültür Kongre Merkezi’nde gerçeklefltirildi. E Etkinlik öncesi yap›lan yaz›l› aç›klamada flu bilgilere yer verildi: “AR-GE Proje Pazar› vas›tas›yla Tekstil ve Konfeksiyon Sektörü’nün yüksek katma de¤erli üretim yapabilmesi, ihracat›n sürdürülebilir k›l›nmas› amaçlanmaktad›r. Bu amaçla yerli ve yabanc› üniversite ö¤retim üyeleri, önemli AR-GE merkezleri ve teknopark çal›flanlar›, araflt›rmac›lar ile sanayi kurulufllar›n›n temsilcileri biraraya getirilerek proje fikirleri, ortakl›klara dönüfltürülmeye çal›fl›lmakta ve bu olas› ortakl›klar›n AR-GE destek programlar›na sanayi-üniversite ortak proje önerisi sunmalar› amaçlanmaktad›r. Gün boyunca panolarda Proje “Poster” Sunumlar› ve ilgili salonlarda Proje “Sözlü” Sunumlar› gerçeklefltirilecek, bu sayede üniversite-sanayi-akademisyen ile araflt›rma kurumlar›n›n ikili ve üçlü görüflmeleri sürdürülecektir. Bu y›l ilk defa, konusunda uzman Institute für Textiltechnik RWTH Aachen University (Almanya), Auburn University (ABD), Loughborough University (‹ngiltere),UMIST-University of Manchester Institute of Science and Technology (‹ngiltere), Ghent University (Belçika), Technical University of Liberec (Çek Cumhuriyeti), Department of National Defence (Kanada),EMPA St Gall (‹sviçre),University of Minho (Portekiz),North Carolina State University (ABD) gibi dünyan›n dört bir taraf›ndan davet edilen yabanc› akademisyen ve araflt›rmac›lar da etkinli¤e kat›lacakt›r. 96 Bak›fl 116 Proje fikirlerinin Sanayi-üniversite ortakl›¤›na dönüflerek hayata geçirilebilmesi bak›m›ndan TÜB‹TAK, Sanayi ve Ticaret Bakanl›¤›, Türkiye Teknoloji Gelifltirme Vakf›, Savunma Sanayi Müsteflarl›¤›, KOSGEB desteklerinin önemine dikkat çekmek üzere, bu kurumlar etkinlik süresince açt›klar› standlarda sanayici ve araflt›rmac›lar› ar-ge destekleri hakk›nda bilgilendirecektir. Ayr›ca, Devlet Planlama Teflkilat›, Ulusal Bor Araflt›rma Enstitüsü, Ulusal Hidrojen Teknolojileri Merkezi ve Türkiye Fütüristler Derne¤i gibi kurumlara faaliyetlerini/proje fon desteklerini tan›tmalar› amac›yla akademisyen ve sanayicileri Bilgilendirme Masalar› açmak suretiyle tan›t›m yapma imkan› sa¤lanacakt›r. Etkinlik s›ras›nda konuflma yapmak üzere baz› önemli isimler kat›l›m sa¤layacakt›r. Bunlar›n bafl›nda Fortune,Time, Business Week gibi yay›nlar taraf›ndan “dünyan›n en etkili tasar›mc›s›”,“tasar›m›n üstad›”, “y›l›n gurusu” seçilen ve hükümetlere, flirketlere yeni ürün ve hizmetler ile organizasyonel süreçler hakk›nda dan›flmanl›k yapan Valeria Casey gelmektedir. Valeria Casey p. Microsoft, Samsung, Johnson&Johnson gibi pek çok büyük flirketin tasar›m ve inovasyon çal›flmalar›na destek olmufltur. Türkiye Fütürist Derne¤i Onursal Baflkan› Alphan Manas da ilk günkü panelde “‹novasyon” hakk›nda sunum yapacakt›r. ‹kinci gün program›nda, Araflt›rmac›Tasar›mc› Michel Guglielmi, ABD Drexel Üniversitesi Biyomedikal Mühendislik, Bilim ve Sa¤l›k Sistemleri Fakültesi Dekan› Prof. Dr. Banu Onaral panel fleklinde konuflma yapacaklard›r. Etkinli¤in ikinci gününde ilave olarak, yenilikçi teknolojileri içeren “Teknik Tekstiller” ve “Ak›ll› Giysiler” ile “Konvensiyonel Tekstiller”deki yenilikçi proje fikirleri Ar-Ge Ödülleri kapsam›nda ödüllendirilecektir. Ba¤›ms›z Ödül Kurulu taraf›ndan de¤erlendirilecek Projeler, her üç kategoride de birinciye 3.000 USD, ikinciye 2.000 USD, üçüncüye 1.000 USD olmak üzere nakden ödüllendirilecektir. Etkinli¤in ikinci gününde ihracatç› firmalara ücretsiz olarak “Proje Yazma E¤itimi” ile “Tekstilde At›k Su Rehabilitasyonu E¤itimi” verilecektir. Bünyesinde Tekstil Mühendisli¤i Bölümü bulunan Türkiye’nin 13 üniversitesinden Bölüm Baflkanlar›yla birlikte en baflar›l› üçer son s›n›f ö¤rencilerinden oluflan Ö¤renci Toplulu¤u’nun sanayicilerle “Kariyer Saatleri Görüflmeleri” arac›l›¤›yla görüflmeleri sa¤lanarak gerek ö¤rencilerin sektördeki yenilik ve geliflmelerle ilgili bilgi düzeylerini artt›rmas› gerekse baflar›l› ö¤rencilerin sektörde istihdam›na katk›da bulunmas› amaçlanmaktad›r. Etkinlik program› ve daha detayl› bilgi için: www.uibargeprojepazari.com adresinden bilgi al›nabilir.” Üyelerden Haberler ArcFlow döküman arflivleme ve yönetim sistemi test edildi, onayland› Monitor Digital Ltd. ile Uluda¤ Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu birlikte yürüttükleri doküman arflivleme ve görev yönetimi projesi imza ile sonuçland›. Konuya iliflkin olarak flu aç›klama yap›ld›: luda¤ Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu, 1986 y›l›nda kurulmufl 2 y›ll›k ön lisans veren bir kurumdur. Halen 16 programda yaklafl›k 3000 ö¤rencinin ö¤renim gördü¤ü, YÖK/Dünya Bankas› II. Endüstriyel E¤itim Projesi ile desteklenen modern bina, laboratuarlar› ve konusunda yetkin genç ve dinamik akademik kadrosuyla Türkiye’de teknik e¤itimde seçkin bir yere sahiptir. U Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu ülkemizin en yo¤un sanayi kentlerinden biri olan Bursa’da kuruludu¤u tarihten beri önde gelen sanayi kurulufllar›n›n yan› s›ra, KOB‹’lerin de geliflimine teknik dan›flmanl›k ve sertifikasyon e¤itimleri ile destek olmaktad›r. Uluslararas› akreditasyon kuruluflu olan EDEXCEL yetkinlik merkezine sahip olan yüksekokul, TS EN ISO 9001:2008 Toplam Kalite Yönetim Sistemini uygulamaktad›r. Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu, bu üstünlü¤ünü ve kabul edilmiflli¤ini, teknolojiyi çok yak›ndan takip ederek her geçen gün daha da pekifltirmektedir. Yüksek Okul Müdürü Say›n Prof. Dr. R›dvan Ezentafl, dökümanlar›n saklanmas› ve yönetilmesi ile birlikte görev ak›fl sistemlerinin de elektronik ortamda takip edilmesi fikrini getirmifl ve Ö¤retim Görevlileri Say›n Cafer Kaplan ile Say›n Basri Kul’a bu konuda mevcut sistemleri inceleme görevini vermifltir. Monitor Digital Ltd.’in sundu¤u ArcFlow Doküman Arflivleme ve Yönetim Sistemi de, dökümanlar›n verimli saklanmas› ve Toplam Kalite Yönetim Sistemine uygunlu¤u yönünden incelenmifltir. ‹ki ö¤retim görevlisi ile yap›lan testler ve uzun soluklu deneme çal›flmalar›ndan sonra, ArcFlow’un Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu için uygun oldu¤u kanaatine var›larak bünyede kullan›lmas›na karar verilmifltir. Bu karar, Okul Yönetimi ve Monitor Digital Ltd. ile yap›lan imza töreniyle iflleme konulmufl ve 1 Aral›k 2010 tarihi itibar› ile çal›flmalar resmen bafllat›lm›flt›r. Bu çal›flmalar çerçevesinde, Monitor Digital Ltd. Meslek Yüksek Okulu’na dan›flmanl›k hizmetleri de sunacakt›r. Okul Müdürü Say›n Prof. Dr. R›dvan Ezentafl, bu çal›flman›n günümüzde kaç›n›lmaz oldu¤unu ve böyle bir sistemin baflar›lar›na katk›da bulunaca¤›n› belirterek flöyle devam etmifltir: “Okulumuz son derece modern ve demokratik bir anlay›flla yönetilmektedir. Toplam Kalite Yönetim Sistemimiz bizi hep do¤ruya iletmekte ve benzer iflleri hep ayn› kalitede ve güvenilirlikte yapmam›z› sa¤lamaktad›r. Ancak aranan dökümanlar›n farkl› yerlerde ve farkl› versiyonlarda bulunmas›, bize karar an›nda, dökümanlar›n bulunup güncel hale getirilmesi çal›flmalar›ndan dolay› gereksiz zaman kayb›na neden olmakta idi. ArcFlow sistemi ile art›k bütün dökümanlar›m›z hep ayn› yerde duracak ve yetkisi olan herkes döküman›n en son haline ulaflabilecektir. Tabii ki en önemlisi de döküman›n en son haline gelinceye kadar geçirdi¤i bütün evreler de otomatik olarak ArcFlow bünyesinde tutulacakt›r. Biz bunu daha önce farkl› isimlerde saklad›¤›m›z dosyalar halinde tutuyorduk, ancak isimleri de sadece dosya sahibi biliyordu. Bu sistem görev yönetimi konusunda da destek olacakt›r. Art›k görev yönetimi modülü ile birlikte, bütün görev atamalar›n› ekranlarda yapabilece¤iz. Tabii ki yetkisi olan bütün kullan›c›lar da görevlerini takip edebileceklerdir. Örne¤in bir sat›nalma ifllemi bafllat›ld›¤›nda, ifllemin hangi Teknik Bilimler Meslek Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. R›dvan Ezentafl ile Monitor Digital Ltd. fiirket Müdürü Fahri Erbakan, e¤itim kurumundaki ArcFlow’un temelini imzalar› ile atarken, Yüksekokul Genel Sekreteri Hikmet fien, Ö¤retim Görevlileri Cafer Kaplan ve Doç. Dr. Yücel Tekin ile flirket yetkilileri Yeflim Erbakan, Murat Ergen ve Hasan Ifl›kcan da haz›r bulundular. safhada oldu¤unu yetkili herkes görebilecektir. Ulutek Teknoloji Gelifltirme Bölgesinde yerleflik Monitor Digital Ltd., konusunda uzman bir AR&GE flirketidir. Yapt›¤›m›z anlaflmalar sonucunda kendilerinden, sürekli dan›flmanl›k ve destek alaca¤›z. fiirket görevlileri, ö¤retim görevlisi arkadafllar›m›z ile çok iyi bir tak›m oluflturdular ve bu çal›flmalar›n çok verimli geçece¤ini düflünmekteyim.” Monitor Digital Ltd. yöneticisi Fahri Erbakan da ürünleri ArcFlow’un Meslek Yüksek Okulu bünyesinde çal›fl›yor olmas›ndan büyük gurur duyduklar›n›, bu projenin mutlaka baflar›ya ulaflaca¤›n›, bunun için her türlü deste¤i vereceklerini belirtmifltir. Fahri Erbakan ayr›ca “E¤itime, sanayiye ve KOBI’lere bu denli özveri ile destek veren okulumuza bizim de deste¤imizin olmas› çok anlaml›d›r. Biz de kurum olarak 26 y›ld›r hep KOBI’nin ve e¤itim kurumlar›n›n yan›nda olduk ve bu ürünümüzle de yine KOBI’nin ve e¤itim kurumlar›n›n yan›nda olaca¤›z. Bunun bafllang›c›n› yapm›flt›k ama art›k çal›flmalar›m›z› daha da h›zland›rmak istiyoruz. Dökümanlar›n› arflivlemeyen, arad›¤›n› en k›sa zamanda bulamayan KOBI ve e¤itim kurumu art›k rekabet gücünden kaybetmektedir. Çünkü rekabette en önemli unsur h›zl› karar verebilmek, karar için gerekli bütün dökümanlara h›zl› ulaflabilmektir” demifltir.” 97 Bak›fl 116 Üyelerden Haberler SAIL: fleffafl›k, sadelik ve zariflik Grammer’in son ürünü SAIL, sanayici ve ifladamlar›n›n be¤enisine sunuldu. Y eni ürün SAIL ile ilgili olarak yap›lan aç›klamada flu bilgilere yer verildi: “fieffafl›k, sadelik ve zariflik, bu 3 anahtar kelime etraf›nda tan›mlanmas› SAIL’in en önemli özelli¤i. Esnek arkal›k tasar›m› ve çeflitli fonksiyonlara ek olarak, hareket ve konfor özgürlü¤ü SAIL’de önemli bir rol oynamakta. SAIL farkl› donan›m ve opsiyonel seçenekler ile sunulmakta; Dünya çap›nda patentli Glide-Tec mekanizmam›za ek olarak, senkron ve comfort senkron mekanizmalar› da üründe kullan›labilmekte. Di¤er donan›m özellikleri olarak, yükseklik ve derinlik ayarl› çok fonksiyonlu kolçaklar, yükseklik ayarl› kafal›k, oturak derinlik ayar›, oturak e¤im ayar›, benzersiz “CatBack” fonksiyonu ile yükseklik ve derinlik ayarl› bel deste¤i sunulmakta. Amerikal› tasar›mc› Ray Carter’›n tasarlad›¤› SAIL ürün ailesi, zengin kumafl seçenekleri ile döflemeli veya file (mesh) arkal›k ile pazara sunulmakta.” 98 Bak›fl 116 Gökçelik Euroshop’da gövde gösterisi yapacak Raf sektörünün öncü kurulufllar›ndan Gökçelik, üç y›lda bir Almanya’n›n Dusseldorf kentinde gerçeklefltirilen ve perakende sektörünün en büyük fuar› olarak kabul edilen Euroshop Fuar›’na, her dönem oldu¤u gibi bu y›l da kat›lmak için haz›rl›klar›n› sürdürüyor. Yalç›n Aras, Gökçelik’i örnek göstererek global ekonomik krizin yafland›¤› dönemde dahi yat›r›mlar›na devam ettiklerini ve Türk sanayicisinin bugün dünyan›n en cesur insanlar› oldu¤unu ispat etti¤ini söyledi. 2 6 fiubat – 2 Mart 2011 tarihleri aras›nda gerçekleflecek olan bu önemli fuarda, tüm dünyadan, perakende sektörünün hemen her dal›nda faaliyette bulunan firmalar boy göstermek için aylar öncesinden haz›rl›klara bafll›yor. 2008 y›l›nda 48 ülkeden 1.895 firman›n kat›ld›¤› fuar› yüz binin üzerinde ziyaretçi gezerek kendi rekorunu k›rm›flt›. Türkiye’den 54 firman›n kat›laca¤› önümüzdeki fuar›n da ziyaretçi say›s›yla yeni bir rekora sahne olmas› bekleniyor. Fuar hakk›nda düflüncelerini paylaflan Gökçelik Yönetim Kurulu Baflkan› Yalç›n Aras uzun y›llar kat›ld›klar› Euroshop fuar›n›n sektörün en önemli fuarlar› oldu¤unu hat›rlatarak, bu fuarda yer alabilmenin bafll› bafl›na bir prestij oldu¤unu belirtti. Türk sanayisinin h›zl› bir at›l›m içerisinde oldu¤una da de¤inen 100 Bak›fl 116 2007 y›l›ndan beri yapt›klar› pek çok teknoloji yat›r›m›n›n yan›s›ra krizin belirsiz dönemlerinde, 1.5 milyon Euro tutar›ndaki otomatik backpan hatt› ile girdikleri üretim teknolojisi yat›r›m›n›n bugün tam kapasite ile çal›flt›¤›n› söyleyen Aras, Türkiye’de benzeri olmayan bu üretim park› ile dünya pazarlar›nda Türk sanayisinin bayra¤›n› gururla dalgaland›rmakta kararl› olduklar›n› vurgulad›. “Raf›n oldu¤u her yerde” slogan›yla 1976 y›l›nda ç›kt›klar› yolculu¤a teknoloji ve insan yat›r›mlar› ile devam ettiklerini kaydeden Aras, bugün a¤›r yük depolama sistemlerinden kitap raf›na, k›rtasiye dükkan›ndan oyuncak ma¤azas›na, hiper marketlerden teknoloji marketlerine kadar çok genifl bir yelpazede ürün ve hizmet verdiklerini belirterek, her fuarda oldu¤u gibi Euroshop 2011’den de önemli ifl ba¤lant›lar›na imza atarak döneceklerini söyledi. Üyelerden Haberler M.E.B. onayl› halkla iliflkiler kursu ilk mezunlar›n› veriyor 25 Ekim 2010 tarihinde e¤itime bafllayan Halkla ‹liflkiler Kursu’nun ilk dönem kursiyerleri e¤itimlerini tamamlad›. 80 saatlik 2,5 ay süren e¤itim program› içerisinde Milli E¤itim müfredat›nda öngörülen e¤itim içeriklerinin yan› s›ra uygulamal› derslere ve meslek temsilcileri paylafl›m toplant›lar›na, firma ziyaretlerine yer verildi. nerede ve nas›l yer almal›y›m sorular›na cevap almak isteyen kifliler için haz›rlanm›fl bir meslek edindirme program›d›r. Kursiyerlerimizin ço¤unlu¤u, mesle¤e yeni at›lacak olan gençlerimizin yan› s›ra ifl yaflam›na at›lm›fl, farkl› ancak yak›n meslek gruplar›nda çal›flmakta olan, mesle¤e ilgi duyan veya bu mesle¤i icra etmek isteyen kiflilerden olufluyor”. Bursa’da pek çok kurumda halkla iliflkiler veya kurumsal iletiflim ad› alt›nda faaliyet gösteren departmanlar›n olmad›¤›n› ifade eden Yi¤it, bu ifl kolundaki istihdam›n da kurumlar aç›s›ndan lüks olarak alg›land›¤›n›n alt›n› çiziyor. Yi¤it, bu nedenle firmalarda kurumsal iletiflimin yönetici asistan›, insan kaynaklar›, sat›n alma, müflteri hizmetleri gibi departmanlarda görevli kiflilerce üstlenildi¤ini aktar›yor. ursa’da M.E.B. onayl› halkla iliflkiler e¤itimi veren tek kurs program›n› açan Gönül Uman Yi¤it, Bursa Halkla ‹liflkiler Derne¤i ve Bursa Reklamc›lar Derne¤i eski baflkanlar›ndan. Söz konusu derneklerde üyelikleri devam eden Yi¤it, Limon ‹letiflim Grubu’ndaki yöneticilik görevinin yan› s›ra iletiflim dan›flmanl›¤› ve e¤itmenlik görevlerini sürdürüyor. Halkla ‹liflkiler Kursu’nun e¤itimleri ise Gönül Uman Yi¤it taraf›ndan, M.E.B. özel e¤itim kurumlar› yönetmeli¤ine uygun koflullara sahip ve di¤er yasal flartlar› sa¤layan çözüm orta¤› Smart Lingua’da veriliyor. B Yi¤it kursla ilgili olarak flu bilgileri veriyor: “MEB onayl› kursumuz; halkla iliflkiler mesle¤i ile ilgili temel kavramlar› ö¤renmek ve sektörde 101 Bak›fl 116 “E Tipi Mutfark”ta sertifika heyecanı Akademi ‹noksan ve Bursa Osmangazi Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi iflbirli¤i ile Bursa'da E Tipi Kapal› Cezaevi'nde kalan tutuklu ve hükümlülere yönelik verilen Temel Mutfak Hizmetleri ve Aflç›l›k kursunu tamamlayanlar sertifikalar›n› ald›. B ursa E Tipi Ceza ‹nfaz Kurumu'nda imzalanan protokol kapsam›nda 2 ay önce bafllat›lan e¤itimde 12'si tutuklu, 12'si ceza infaz memuru olmak üzere toplam 24 kifliye mutfak e¤itimi verildi. Cezaevinde kalan hükümlü ve tutuklular›n tahliye sonras› topluma kazand›r›lmalar›, hayatta kendileri için f›rsatlar yaratabilme, donan›m ve kabiliyetlerini gelifltirme hedefiyle bafllat›lan e¤itimin di¤er önemli bir amac› ise günde 4000- 5000 kifliye yemek ç›kan Bursa E Tipi Kapal› Ceza ‹nfaz Kurumunda g›da güvenli¤i konusunda bilinci artt›rmakt›. Endüstriyel mutfak hijyeni, g›da güvenli¤i, servis hizmetleri, temel beslenme ilkeleri, menü planlama ve yemek haz›rlama uygulamalar›ndan oluflan e¤itime Diversey ve Bursa G›da Mühendisleri Odas› da destek verdi. Bursa E Tipi Ceza ‹nfaz Kurumu spor salonunda düzenlenen sertifika töreni çocuk mahkumlar taraf›ndan haz›rlanan folklor gösteri ile bafllad›. 90 saatlik e¤itim hakk›nda bilgilendirme sunumu yap›ld›ktan sonra konuflma yapan ‹noksan Yönetim Kurulu Baflkan› Vehbi Varl›k, Bursa'n›n uluslararas› bir markas› olarak, bu kursu sosyal sorumluluk çerçevesinde kendimize bir görev adlettik. Bu kapsamda düzenlenen kursun çok faydal› oldu¤unu düflünüyorum, bu etkinli¤in di¤er kurum ve kurulufllara da örnek olmas›n› temenni ediyorum." dedi. Tutuklu ve gardiyanlar birlikte e¤itim aldı Cumhuriyet Baflsavc›s› Sait Gürlek e¤itimin çok yararl› oldu¤unu belirterek bafllad›¤› konuflmas›nda, görevli infaz koruma memurlar›n›n da tutuklu ve hükümlülerle birlikte e¤itim ald›¤›n›n alt›n› çizdi. "Bu arkadafllar›m›z içiçe bu kurstan yararland›lar. Zaten onlar birlikte yafl›yorlar ama birlikte ilk kez bir meslek ö¤renmeyi gerçeklefltirdiler. Bu yönüyle de takdire de¤er bir e¤itim gerçeklefltirildi." dedi. E¤itime kat›lan 12'si tutuklu, 12'si ceza infaz memuru olmak üzere toplam 24 kifliye M.E.B.’dan onayl› sertifikalar›, 102 Bak›fl 116 törene kat›lan Vali Yard›mc›s› Hüseyin Demirciler, Cumhuriyet Baflsavc›s› Sait Gürlek, Jandarma Kurmay Albay Mustafa Sakao¤lu, Büyükflehir Belediye Baflkan Vekili Abdullah Karada¤, ‹l Milli E¤itim fiube Müdürü Mehmet Ekiz ve ‹noksan Yönetim Kurulu Baflkan› Vehbi Varl›k taraf›ndan verildi. Sertifika töreninin ard›ndan, davetlilere ikram edilen ö¤le yeme¤i, kursa kat›lan hükümlü ve tutuklular taraf›ndan haz›rlanarak servis edildi. Haz›rlanan yemeklerde süs olarak kullan›lan detaylar›n cezaevini temsil eden 'demir parmakl›k' fleklinde dizayn edilmesi anlaml› bulundu. E Tipi Mutfark projesi y›lda 2 dönem düzenlenecek. Üyelerden Haberler ‹noksan, Güneydo¤u Bölge Bayili¤ini Diyarbakır’da açtı Endüstriyel Mutfak Sektörünün Kutup Y›ld›z› ‹noksan, Güneydo¤u Bölge Bayi aç›l›fl›n› ‹l Valisi Mustafa Toprak, ‹l Emniyet Müdürü Mustafa Sa¤lam, ‹noksan Yönetim Kurulu Baflkan› Vehbi Varl›k ve çok say›da davetlinin kat›l›m›yla açt›. ç›l›fl öncesi konuflan ‹noksan Yönetim Kurulu Baflkan› Vehbi Varl›k “Diyarbak›r’›n geliflmesini istedi¤imiz için Güneydo¤u Bölge Bayimizi burada açt›k” dedi. Varl›k, “ifl orta¤›m›z olan Ar›z So¤utma, bölgedeki hastanelere, okullara, üniversitelere, lokantalara ve iflletmelere hizmet verecek. ‹nflallah Diyarbak›r’a mutfak keyfini yaflataca¤›z. Aç›l›fl›m›z› onurland›ran Vali Bey’e ve tüm misafirlerimize teflekkür ediyorum” dedi. A ‹noksan, Diyarbak›r’da ayr›ca sa¤l›kl› f›r›n teknolojisini ve mutfaklardaki kullan›m sonuçlar›n› paylaflmak için yiyecek içecek sektörü temsilcileri ile de bir araya geldi. ‹noksan E¤itmen ve Dan›flman Aflç›s› R›fat S›nmaz, tüm piflirim örneklerini uygulamal› olarak kat›l›mc›lara aktard›. S›nmaz ayr›ca, mutfaklardaki telafl› önlemenin verimlili¤i artt›rman›n yan› s›ra teknolojinin mutfaklara sa¤lad›¤› kolayl›klardan da bahsetti. Diyarbak›r Valisi Mustafa Toprak ise yapt›¤› konuflmada “Diyarbak›r gelifliyor, kalk›n›yor. Böyle güzel bir tesis flehrimize kazand›r›ld›¤› için çok mutluyum” dedi. Birçok insana afl ve ifl kap›s› olacak olan ‹noksan Güneydo¤u Bölge Bayi’nin aç›l›fl›n› yapmaktan dolay› mutlu oldu¤unu da belirten Toprak, istihdam geliflecek, herkes mutlu olacak o yüzden de böyle aç›l›fllara muhakkak kat›ld›¤›n› belirtti. 103 Bak›fl 116 Güleryüz-Evobus iflbirli¤i Güleryüz Otomotiv, Evobus Bayileri için Mercedes-Benz flaseli lüks tip otobüs üretimine baflladı. üleryüz A.fi, Dünya otomotiv sektörünün önde gelen kurulufllar›ndan “DA‹MLER AG” otobüs grubu EVOBUS-Viyana ile birlikte gelifltirdi¤i projede, 9,40 mt. uzunlu¤unda, Mercedes-Benz flaseli, Güleryüz Cobra GL9 serisi lüks tip otobüs üretimine bafllad›. DA‹MLER’in ‹spanya/samano kentinde MercedesBenz fabrikas›nda üretilen otobüs flasesi üzerine, Güleryüz otobüs fabrikas›nda arac›n üst yap› gövdesi üretiliyor. G Sadece ihraç pazarlar için üretilen otobüsler, DA‹MLER AG otobüs bölümünün Avrupa sat›fl/servis yap›lanmas›n› yürüten Evobus organizasyonunda, Mercedes-Benz bayileri taraf›ndan Avrupa ve Türk Cumhuriyetleri ülkelerinde pazarlan›yor. Turizm sektörü ve flehirleraras› ulafl›mda konforlu ve ekonomik bir çözüm getiren “Cobra GL9” 35+1 yolcu ve 6 m3 bagaj kapasitesine sahip. “Güleryüz Cobra GL9” modelinin proje süreciyle ilgili de¤erlendirmede bulunan Güleryüz otomotiv Yönetim Kurulu Baflkan› ‹smail Hakk› Keskin, baflar›l› bir dönem geçirdiklerini, az sürede çok ifl baflard›klar›n› belirtti. Evobus-Viyana grubu ile ilk temaslar›n 2009 y›l› fiubat ay›nda bafllad›klar›n› aktaran Keskin, Evobus yetkililerinin, Güleryüz’ün yaklafl›k 2 y›l önce hizmete geçen yeni üretim tesislerini ziyaret ederek firmalar›n›n imalat kapasitelerini, proses ve kalitelerini inceleme yapt›klar›n› söyledi. 2009 y›l› sonlar›nda Almanya merkez’den bu üretim projesine onay geldikten sonra prototip araç çal›flmalar›na bafllad›klar›n› ifade etti. Yo¤un teknik çal›flmalar ve ifl birli¤i neticesinde ise 8 ay gibi k›sa bir sürede prototip Mercedes flaseli GL9 serisi lüks tip otobüs üretimini gerçeklefltirdiklerini belirten Keskin, bu süre içinde arac›n tüm test ve homoglasyon 104 Bak›fl 116 belgelendirme sürecininde tamamland›¤›n› ve arac›n sat›fla haz›r oldu¤unu bildirdi. ‹lk tanıtım Evobus Macaristan’da yapıldı ‹lk araç tan›t›m›n›n geçti¤imiz günlerde Evobus-Macaristan’da ard›ndan Bulgaristan, Makedonya, Bosna Hersek ve H›rvatistan ülkelerinde Mercedes-Benz bayi ve müflterilerinin be¤enisine sunuldu¤unu belirtti. Arac›n Evobus müflterileri taraf›ndan be¤enilmesi firmalar›n› olumlu motive etti¤ini söyleyen Keskin, roadshow arac›n›n s›ras›yla tüm güney do¤u Avrupa ülkelerinde Evobus organizasyonu ile bayi müflterilerine tan›t›mlar›n›n devam etti¤ini belitti. Daimler’in üst yapı partneriyiz Güleryüz ismi ile Mercedes-Benz y›ld›z›n›n bir arada yer almas›n›n önemli oldu¤unu vurgulayan Keskin, “Firmam›z›n imalat kalitesi, teknoloji takibi ve üretim prosesleri bak›m›ndan geldi¤i nokta gurur vericidir” diye konufltu. 8 ay gibi k›sa süre içinde üretilen arac›m›z, “Daimler AG’nin 4 aflamal› tüm teknik analiz ve kontrollerinden baflar›yla geçmifl, Mercedes-Benz y›ld›z›n› tafl›maya resmi olarak hak kazanm›flt›r” fleklinde konufltu. Keskin, konuflmas›n›n devam›nda Daimler AG’nin ‹spanya’da Mercedes-Benz fabrikas›nda üretilen flaselerin deniz yolu ile Gemlik Liman›’na gönderildi¤ini, yaklafl›k 6 hafta süren üretim surecinden sonra, otobüslerin Evobus ve Mercedes Benz bayilerine ihracat›n› gerçeklefltirdiklerini dile getirdi. Evobus-Slovenya bayisinin ilk 10 adet sipariflinin ard›ndan H›rvatistan, S›rbistan, Bosna Hersek ve Bulgaristan ülkelerinden gelen siparifllerin Evobus taraf›ndan Guleryüz’e iletildi¤ini belirten Keskin, özellikle araç tan›t›m› yap›lmadan müflterilerden sipariflleri al›nmas›, arac›n ne kadar baflar›l› ve güvenilir bir araç oldu¤unu gösterdi¤ini söyledi. Keskin, arac›n, sat›fl ve sat›fl sonras› hizmetlerinin Daimler servisleri taraf›ndan yap›lacak olmas›, müflteri taraf›ndan büyük avantaj oldu¤unu tekrar vurgulad›. Teknik özellikler Otobüs, Mercedes-Benz OM 926 LA serisi 7,2 lt. hacimli, 285 Hp Euro 5 emisyonlu dizel motorla mücehhez, G-86-6 mekanik tip flanz›manl›, Mercedes Aks ve di¤er kompanentlerden oluflan komple flase üzerine, Güleryüz taraf›ndan üretilen karoseri 9,40 mt. uzunlu¤unda, 35+1+1 yolcu koltuklu ve 6 m3 bagaj kapasitesine sahip. GL9 serisi otobüste, Klima, Webasto, Buzdolab› ve lüks tip koltuklar standart ekipman olarak sunulmakta olup, yolcu rahatl›¤› ve sürüfl emniyeti ön planda tutulmufltur. Baflyapıt’da yaflamak Üyelerden Haberler Her sabah “günayd›n” diyen zeytin a¤ac›n›n da, soylu ailenin bir ferdi oldu¤u ayr›cal›¤›n› hissetmektir. Modern Türk Mimarisi’nin Aga Khan ödüllü mimar› Emre Arolat’›n hayat verdi¤i bu sofistike esere sahip olmak demektir. ademli’nin en gözde arazisinde projelendirilen ve Bursa’n›n en özel yaflam alan› olmay› hedefleyen OLEA 43’te geri say›m bafllad›. Mimari projesi mimar Emre Arolat taraf›ndan çizilen Olea43, 44 bin metrekare arsa içinde 43 villadan oluflmaktad›r. Zeytin a¤açlar›yla kapl› bir arazide infla edilen bu projenin 43 villa ile s›n›rl› tutulmas›n›n sebebi do¤aya sayg› çerçevesinde zeytin a¤açlar›n› koruyarak binalar›n konumland›r›lmas›d›r. 600 metrekarelik kapal› alanlar›yla beklentilere ve iste¤e göre seçilebilecek üç farkl› tipte tasarlanan villalar ortalama 700 metrekarelik bahçeler içinde yer alacakt›r. Olea43 sizlere yüksek bahçe duvarlar›yla çevrili evinizin içinde özel yaflam›n›z›n tad›n› ç›kart›rken soka¤a ve sosyal alanlara ç›kt›¤›n›zda komflulu¤un, dostlu¤un s›cak havas›n› teneffüs ettirecektir. Detaylarla bütünleflen yaflam kalitesi villalar›n ortak özelli¤ini oluflturmaktad›r. Projede yer alan sauna ve hobi alanlar› gibi sahiplerini fl›martacak özelliklerden bina otomasyonuna kadar tüm detaylar rahat ve konforlu bir yaflam için düflünülmüfltür. B Hem do¤ayla hem kentle iç içe… Bademli’ nin merkezinde infla edilen Olea43 kendi içinde zeytin a¤açlar›yla, çevresinde de do¤ayla kucaklafl›rken; Bursa kent merkeze 10, Bursa’y› Yalova, ‹zmir ve Ankara’ya ba¤layan çevre yoluna 4, bölgedeki organize sanayi bölgesine 5 kilometre uzakl›kta yer almakta ve kent yaflam›ndan kopmamaktad›r. Site ayn› zamanda ‹DO ile ‹stanbul’a 75 dakikada ulaflma imkan› sa¤layan feribot iskelesine de 10 kilometre mesafede bulunmaktad›r. 10 bin metrekareyi aflan ve zeytin a¤açlar›n›n gölgesinde yer alan içinden küçük bir derenin akt›¤› ortak yeflil alanlar sizlere seçkin bir yaflam tarz› sunmaktad›r. Olea43 sosyal tesisleri içerisinde ise aç›k ve kapal› yüzme havuzu, aç›k spor alanlar›, fitness clup, restoran, kafe, sinema, çocuk parklar› ve çocuk bak›m ünitesi, kuaför, kuru temizleme ve misafir otopark› gibi birimlere ve ihtiyaç duyuldu¤unda hizmete haz›r olacak özel sa¤l›k dan›flmanlar›na yer verilmektedir. Olea43’ün öne ç›kan ve içindeki yaflant›n›z için büyük önem tafl›yan bir baflka özelli¤i site giriflinden itibaren alan›n ve evlerin profesyonel güvenlik ekipleri taraf›ndan 7/24 izlenen 3 güvenlik duvar›yla çevrelenmifl olmas›d›r. Seçkin yaflam alanlar›nda yaflamak Özgün bir peyzaj düzenlemesiyle ve mevcut zeytin a¤açlar› korunarak oluflturulacak olan Olea43 evlerindeki kiflisel bahçeler ve onlar›n yan› s›ra Bu özgün proje Bademli’ de hayata geçmeye bafllad›. Son teknolojiler kullan›larak titizlikle yürütülen inflaat h›zla hayallerinizi gerçe¤e dönüfltürüyor. ‹çinde yaflamaya haz›r durumda tüm sistemleri çal›fl›r olarak teslim edilecek olan evinizde mutfak ve alt zemin katlar tamamen sizin yaflam tarz›n›z› yans›tacak. ‹steklerinize göre yeniden dizayn edilecek ve oluflturulacakt›r. Do¤ayla bütünleflen villalar Zeytin a¤açlar›yla kapl› bir arazide infla edilen Olea43’te , do¤aya sayg› çerçevesinde evlerin projelendirilmesi tamamen a¤açlara göre yap›lm›flt›r. Olea43 dünyan›n yeni gözdesi olan ahflab›n ve do¤al tafl›n binalar›n d›fl detaylar›nda kullan›lmas›yla mimariye yeni bir bak›fl getirmektedir. 105 Bak›fl 116 Madenciler MADS‹AD çatısı altında birleflti Bursa’da kısa adı MADS‹AD olan Maden-Mermer Üretici ve Sanayici ‹fl Adamları Derne¤i, BUS‹AD Üyelerinden Nurullah Altınsoy Baflkanlı¤ında kuruldu. bulunan firma yöneticileridir. Madenler günlük hayatımızın vazgeçilmez eflyalarının hammaddeleridir. Madencilik olmasa idi, modern yaflamın kaynaklarından insanlarımız faydalanamayacaktı. aden-Mermer Üretici Ve Sanayici ‹fl Adamları Derne¤i’ne iliflkin bilgi veren MADS‹AD Yönetim Kurulu Baflkanı Nurullah Altınsoy flu açıklamayı yaptı: Madenlerimizin ve yeraltı zenginliklerimizin iflletmesini yapan firmalarımızın bu cevherleri en iyi flekilde israf etmeden çalıfltırmaları, dengeli bir üretim politikası izlemelerini, çevreye duyarlı, sürdürülebilir üretim teknolojileriyle çalıflmalarını devam ettirmelerini sa¤lamak ve dünyadaki son geliflmeleri izleyerek üyelerine kazandırmak üzere derne¤imizin M “Bilinmelidir ki, yer altı zenginlikleri bir ülkenin bitmez tükenmez de¤erleridir. Madenciler de bu de¤erleri topluma kazandıran ülkenin ekonomisine ve ihracatına katkıda kuruluflu yapılmıfltır. Derne¤imiz bölgemizdeki maden, mermer, tafl ocakları, agrege ve mıcır ocakları iflletmelerinin sorunlarını bir çatı altında toplamak, ortak bir platform oluflturarak bunları tek elden resmi ve özel kurum ve kurulufllara iletmek, çözüm üretmek, topluma, çevreye ve bölgemize faydalı olmak üzere kurulmufl bir sivil toplum örgütüdür.” Havaland›rmada uzman isim: ‹S-ME ‹s-Me Ltd fiti. kuruluflunun 51. y›l›n› yeni projelerle kutlamaya devam ediyor. Geliflime aç›k kurumsal ve yenilikçi yap›s›yla çal›flan ‹s-Me, yeni al›nan taahhütlerle de baflar›s›n› kan›tl›yor. B olu'da inflaat› halen devam eden Avrupa’n›n en büyük dinlenme tesisi olmas› planlanan Bolu Highway Outlet’in, May›s ay›nda Baflbakan Erdo¤an’›n kat›l›m›yla hizmete girmesi amaçlan›yor. ‹s-Me bu önemli yat›r›mda ‹s-Me havaland›rma sistemiyle yerini ald›. Bolu Hifgway Outlet’de ‹s-Me duct ve P3 pitre kanallar kullan›ld›. 106 Bak›fl 116 Bursa Hilton, Özdilek Eskiflehir AVM ve Rollmech ise, ‹s-Me’nin devam etmekte olan taahhütleri aras›nda yer al›yor. ‹s-Me’nin çal›flmalar›na iliflkin olarak yap›lan aç›klamada, “Havaland›rma ve izolasyon konusunda Bursa ve Türkiye genelinde sayg›n bir yere sahip olan Is-Me 51. y›l›nda etkinli¤ini sürdürüyor. Is-Me grubu olarak hedefimiz yapt›¤›m›z iflin, ‹s-Me sisteminin fark›n› ortaya koymakt›r” denildi. Üyelerden Haberler Radyoaktif 2011’e adı gibi aktif girdi Bar›flç› Network bünyesindeki iki seçkin radyodan biri olan Radyoaktif, ayn› zamanda Bursa’n›n ilk özel radyosudur. Uluda¤ FM’in Bursa’daki tek Türk Sanat Müzi¤i Radyosu olmas› gibi Radyoaktif de yerli - yabanc› müzik marketteki hit parçalar›n çal›nd›¤› tek bölgesel frekanst›r. Hürriyet Bursa Gazetesi ve Korupark Al›flverifl Merkezi’nin katk›lar› ile gerçekleflen etkinli¤in sonunda hediyelerin küçüklere sunulmas› herkes aç›s›ndan mutluluk verici tablolar›n oluflmas›n› sa¤lad›. 2 010 y›l›n›n son çeyre¤inde gerçeklefltirilen teknik alt yap›n›n yenilenmesi ve Bursa’da en sevilen radyo y›ld›zlar›n›n mikrofon bafl›na geçmesi süreçleri, Radyoaktif’in araflt›rmalarda yine ön s›ralarda yer almas›na olanak sa¤l›yor. Digitürk, Peugeot, Rota Ofset gibi büyük firma ve markalar›n sponsorlu¤unda programlar›n yer ald›¤› RADYOAKT‹F, sosyal sorumluluk projelerine de çok önem veriyor. 40 yafl›nda 8 çocuk babas› Mufllu fiamil fiener’in tüm varl›¤› olan 20 ine¤ini satarak çocuklar› 4 km. yürümesinler diye yapt›rd›¤› ilkö¤retim okuluna; Bursa Kükürtlü Ticaret ve Sanayi Odas› ‹lkö¤retim Okulu ile birlikte yüzlerce kitap ve k›rtasiye malzemesi toplanmas› etkinli¤i de 2011 y›l› bafllar›nda hayata geçirildi. Toplanan kitaplar duyarl› Radyoaktif dinleyicilerinin destekleriyle Mufl’un Buzlu Göze Ziyaret Mezras› ‹lk Ö¤retim Okulu’ na gönderildi. 14 fiubat Sevgililer Günü’nde verece¤imiz yurt d›fl› seyahati hediyesi için 15 gün boyunca kalbi aflkla dolu dinleyiciler tüm dikkatleri ile Radyoaktif dinlediler. Günlük yay›n ak›fl› içerisinde programc›lar taraf›ndan verilen flifreleri toplad›lar. Ard›ndan büyük finalde sorulan soruyu do¤ru olarak cevaplayan talihli Ritmix Travel ile ortaklafla organize edilen 4 günlük Dubrovnik seyahatinin sahibi oldu. 8 Mart Dünya Kad›nlar Günü’nde ise, Kent Meydan› AVM’de; Radyoaktif ve Uluda¤ FM stickerlar›yla kurdelelenmifl karanfiller ile karfl›laflan han›mlar, bu küçük jest ile mutlu oldular. Son olarak halen çal›flmalar› sürdürülen; Ac›badem Bursa Hastanesi, Hürriyet Bursa Gazetesi ve Radyoaktif iflbirli¤i ile Onko - Day Çocuk Kulübü yarar›na düzenlenecek“Sa¤l›k için sanat” resim sergisi, 1 Nisan 2011 Cuma akflam› saat 18: 30’da gerçeklefltirilecek kokteyl ile Ac›badem Hastanesi Sanat Galerisi’nde ziyarete aç›lacak. Onko - Day Çocuk Kulübü’ndeki küçüklerin resimlerinden oluflan ve 7 Nisan 2011 tarihine kadar aç›k kalacak sergideki eserlerin sat›fl›ndan elde edilecek gelir, yine bu çocuklar›n tedavi ve bak›m ihtiyaçlar› için kullan›lacak. Yeni y›la girmeden önce hayata geçirdi¤i “50 Dilek A¤ac›” projesiyle yaklafl›k 1 ay süre içerisinde 50 çocu¤un yeni y›l dileklerini yerine getirmek için etkinlik bafllatan Radyoaktif ve proje orta¤› di¤er firmalar; 31 Aral›k günü tam 165 çocu¤un hayalinin gerçeklefltirilmesini sa¤lad›lar. 107 Bak›fl 116 Mustafa Ulusoy ‹letiflim Bilgisayar ERP’ler neden etkin kullan›lam›yor? RP (Kurumsal Kaynak Planlamas› Yaz›l›mlar›), bir kurumun tüm bölümlerinde ihtiyaç duyulan tüm bilgileri, bir veri taban› alt›nda toplayarak, farkl› departmanlar›n ortaklafla veri paylafl›m› yapmas›n› sa¤layan uygulamalard›r. Bu bütünleflik yap› yaklafl›m› e¤er baflar› ile kurulur ve uygulan›rsa, iflletmelere son derece önemli getirileri olacakt›r. E ‹fl ak›fl süreçleri ve çözümleri birbirlerinden farkl› olan çok say›da bölümün, tek bir platform ve veritaban›n› kullanarak, bütünleflik bir yap›da entegrasyonu ile güvenilir, sa¤l›kl›, h›zl› bilgi paylafl›m› kurum içindeki operasyonlar›n›z›n baflar› ile sonuçlanmas› aç›s›ndan son derece önemlidir. Bu sistem bütünlü¤ü, kurumsal kaynak verimlili¤inin sa¤lanmas›, ifl performans›n›n art›r›lmas›, bölümler aras› sa¤l›kl› veri al›flverifli ile verilecek kararlar›n h›zl› ve do¤ru al›nmas›na yard›mc› olarak, hizmet ve ürün kalitesini art›racakt›r. Bu do¤rultuda özellikle imalat sürecinden sa¤l›kl› bilgi toplanmas› çok önem arz etmektedir. ‹flletmelerin bir çok bölümündeki (finans, muhasebe, ‹K, vb.) süreçler, resmi prosedürler arac›l›¤› ile belli bir 108 Bak›fl 116 çerçeve alt›na al›nm›fl olmas›na karfl›l›k, imalat sürecinin takibinde bu flekilde bir çerçeve çizilememektedir. Gerek farkl› sektörlerde, gerekse ayn› sektör içerisindeki bir çok fabrikada imalat süreçleri ve takip flekilleri de¤iflkenlikler arz etmektedir. Bu sürekli de¤iflkenlik gösteren üretim süreçleri, ERP’lerin sahadan üretim verileri toplama noktas›ndan (gerek operatör ile manuel, gerekse PLCSCADA sistemleri ile otomatik) zorlanmalar›na neden olmakt›r. Di¤er departmanlarda çal›flan ofis personeline karfl›l›k, sahada çal›flan personellerin, e¤itim seviyesine göre haz›rlanm›fl, sadece kendi ifliyle ilgili veri girifli yapabilmesini sa¤layacak bilgi girifl ekranlar› haz›rlanmas› ve yönetilmesi noktas›nda ciddi s›k›nt›lar yaflanmaktad›r. Ayr›ca firmalar›n imalatta kulland›klar› makinelerin, ayn› fabrika içerisinde de¤iflkenlikler göstermesi, direkt makine üzerinden toplanacak bilgilerin toplanmas› ve yönetilmesi noktas›nda da ERP’ler zorlanmaktad›r. Tüm bu zorluklar nedeni ile, Üretim Yürütme Sistemleri olarak adland›r›lan Manufacturing Execution Systems (MES) yaz›l›mlar› ihtiyac› do¤mufl ve bu kapsamda uygulamalar gelifltirilmeye bafllanm›flt›r. Bu uygulamalar, ERP ile shopfloor olarak da adland›r›lan imalat sahas› aras›na konumlanarak firmalar›n dikey entegrasyonunu sa¤lamaktad›r. ‹malat atölyelerinde ara stoklar›, yap›lmakta olan otomatik ve manuel imalat ifllemlerini ve bak›m faaliyetlerini yönetme ve izleme fonksiyonlar›n› üstlenen MES yaz›l›mlar›, ayn› zamanda vardiyalar aras›ndaki bilgi al›flverifllerini, müflterilerin siparifllerinin tamamlanma düzeylerini görebilmelerini, kalite düzeylerinin, Makale üretim çizelgelerinin izlenmelerini ve sorgulanmalar›n› da sa¤lamaktad›rlar. Dünya genelinde yap›lan araflt›rmalarda, flirketlerin bafll›ca afla¤›daki nedenlerle MES yat›r›mlar› yapt›klar›n› ortaya ç›kart›lm›flt›r: - Ürün ve hammadde takibi, - Reçetelerin otomatik yönetimi, - Üretim çizelgelemeleri, - ‹zlenebilirlik, - Üretim raporlar›n›n al›nmas›, - Kritik performans göstergelerinin (KPI) izlenmesi, - Saha personelinin yönetimimin kolaylaflt›r›lmas›, - OEE [Overall Equipment Effectiveness] büyüklü¤ünün hesaplanmas› ve iyilefltirilmesine yönelik uygulamalar, - Üretim ve maliyet tasarrufu uygulamalar›na iliflkin kararlar›n ak›ll›ca ve h›zl› verilmesi için destek, MES Yaz›l›mlar›, art›k standartlar› oturmaya bafllam›fl uygulamalard›r. Üretimden veri toplama, MES’in sadece bir parças› konumundad›r. MES Yaz›l›mlar›; ifl emirlerinin yürütülmesinden, durufllar›n takibine, kaliteden bak›m yönetimine kadar üretim süreçleri ile her konuyu ele almaktad›rlar. MES Uygulamalar› toplad›¤› tüm verileri, ERP’lerin ihtiyaç duydu¤u seviyede, ERP’lere aktarabilmektedirler. ERP’ler ile sa¤lanan entegrasyon, sadece tek tarafl› ERP’lere bilgi aktar›m› fleklinde de¤il, ayn› zamanda ERP’den bilgi alacak flekilde sa¤lanmaktad›r. ERP’lerden üretim süreçlerinin yönetimi için gerekli olan ürünlerin, ürün a¤açlar›n›n, üretim rotalar›n›n, (ERP üzerinden oluflturuluyor ise) üretim emirlerinin al›nmas› sa¤lanmaktad›r. MES Uygulamalar›, hem otomatik hem de manuel olarak girilen verileri alabilmelidir. Kontrol sistemlerinden (PLC, SCADA, DCS) gerçek zamanl› bilgi toplanabilmelidir. Otomasyon, operatör bilgi girifllerini minimuma indirebilmeli ve daha derin analiz için sürekli olarak veri toplayabilmelidir. maliyetlerinin analiz edilmesi - Üretim amirleri aç›s›ndan; üretim miktarlar›n›n takip edilmesi, fire miktarlar› ve nedenlerinin izlenmesi, üretim onaylar›n›n izlenmesi, proses parametrelerinin izlenmesi, - Bak›m departman› aç›s›ndan; ar›zalar›n izlenmesi, planl› bak›m süreçlerinin izlenmesi, müdahale sürelerinin analiz edilmesi, kullan›lan kal›p ve malzeme sarfiyatlar›n›n izlenmesi, gibi bir çok konuda kullan›lmak üzere bilgi toplanmalar›n› sa¤lamaktad›rlar. MES Uygulamalar› - ‹flletme operatörleri aç›s›ndan; bir makinenin neden çal›flmad›¤›, makinenin h›z›n›n do¤ru olup olmad›¤›, gerçekleflen durufllar›n analiz edilmesi, - Ar-Ge aç›s›ndan; operasyonel çal›flma kriterlerinin do¤ruluklar›, alt ve üst limitlerin do¤ru tan›mlanmas›, operatörleri uyarma mekanizmalar›n›n yeterlili¤i, - Süreç Mühendisli¤i aç›s›ndan; hangi makinede dar bo¤az yafland›¤›, darbo¤az› aflma yollar›, malzeme stok yeterlilikleri, - Kalite aç›s›ndan; ürün reçetelerinde yap›lan de¤iflikliklerin etkileri, bak›m sonras› kalite de¤erlerindeki de¤iflkenlikler, gerçekleflen kalite hatalar›n›n analiz edilmesi, kalitesizlik 109 Bak›fl 116 Maysan Mando bayileri K›br›s’ta bulufltu Otomotiv yan sanayinin önde gelen kurulufllar›ndan, amortisördeki ilk isim Maysan Mando, verimli geçen 2010 y›l›n› bayileriyle birlikte K›br›s’ta düzenledi¤i toplant› ile de¤erlendirdi. 010 y›l›nda sektörde ve Maysan Mando’daki yenilikler ile ilgili bilgilendirmenin yap›ld›¤›, ayr›ca pazar ve mevcut sistemin de¤erlendirildi¤i “Geleneksel Bayi ‹letiflim Toplant›s›” bu y›l K›br›s’ta gerçeklefltirildi. Maysan Mando Genel Müdürü Erdal Elbay, Genel Müdür Yard›mc›s› Kyeong Sun Choi ve Sat›fl Pazarlama Müdürü Erdi Ceyhan’›n ev sahipli¤inde gerçekleflen organizasyona kat›l›m yo¤un oldu. 2 Genel Müdür Erdal Elbay bayilere hitaben yapt›¤› konuflmada “de¤iflen ve geliflen yenileme pazar›nda, Maysan Mando ailesinin önemli bir parças› olan bayilerimizle birlikte elde etti¤imiz sürekli büyümenin devam› için en önemli unsur olan karfl›l›kl› 110 Bak›fl 116 iletiflimi pekifltirme imkan› olan toplant›lar›n ayn› zamanda tak›m ruhunu pekifltirmek ve aidiyet duygusunu gelifltirmek için son derece önemli oldu¤unu” söyledi. Krizle geçen 2009 y›l›n›n ard›ndan 2010 y›l›nda sektörde yakalanan pozitif ivmelenmenin herkese moral verdi¤ini söyleyen Elbay, 2011 y›l› için de beklentilerin olumlu oldu¤unu hat›rlatarak, Türkiye’de ve dünyada bir marka haline gelen Maysan Mando çat›s› alt›nda birlikte daha çok çal›flmaya odaklan›lmas› gerekti¤ini söyledi. Üyelerden Haberler “Tahkim” Ticaret Kanunu’nda mutlaka yer almal› “Tahkim Kurulu”nun mutlaka Türk Ticaret Kanunu’na girmesi gerekti¤inin alt›n› çizen Mustafa Barutçuo¤lu, flirket kapan›fllar›n›n “aç›l›fl” gibi kolaylaflt›r›lmas›n› istedi. Barutçuo¤lu. Eximbank’›n ihracatç›ya verdi¤i deste¤in de artmas› gerekti¤ini kaydetti. armak Barutçuo¤lu fiirketler Grubu Yönetim Kurulu Baflkan› Mustafa Barutçuo¤lu, Türk sanayicisinin önünün aç›lmas› noktas›nda çok önemli tespitlerde bulundu. B TBMM’de görüflülmeyi bekleyen Türk Ticaret Kanunu’nda mutlaka “Tahkim Kurulu”nun da yer almas› gerekti¤ini kaydeden Barutçuo¤lu, Eximbank’›n, ihracatç›n›n riskinin minimuma indirilmesi noktas›nda daha fazla sorumluluk üstlenmesini istedi. Kanunlar günün koflullar›na göre düzenlenmeli Hukuk sistemi ile kanunlar›n, günün ihtiyaçlar›na cevap verecek tarzda düzenlenmesinin, ifl dünyas› için çok önemli oldu¤unu belirten Barutçuo¤lu, bu olmad›¤› takdirde adalet da¤›tan kurumlar›n tam tersini yapar hale gelebildi¤ine dikkat çekti. Türk Ticaret Kanunu’nun 1956, Borçlar Kanunu’nun 1926, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun ise 1927 y›l›ndan beri yürürlükte bulundu¤unu an›msatan Barutçuo¤lu, Meclis’te bekleyen tasar›lar›n kanunlaflmas›n›n, Türk ifl dünyas›n›n yolunu açaca¤›n› ifade etti. Barutçuo¤lu, “Bu üç kanun da Türk ticaret hayat› için son derece önemli. Biz de¤iflik platformlarda bunlarla ilgili görüfllerimizi ifade ettik. Türk Ticaret Kanunu; flirketler hukuku, sigorta, çek ve poliçe gibi bin 500’den fazla bafll›¤› içeriyor. Bu kanunda tahkimin mutlaka yer almas› gerekiyor. Tahkim, keyfi de¤il kanun gere¤i olmal›. Ben 2004 y›l›nda BTSO Meclisi’ne verdi¤im önergeyle tahkim kurulunun oluflturulmas› konusunda karar ald›rm›flt›m. Ancak bu konuda bugüne kadar herhangi bir somut ad›m at›lmad›. Tahkimin, mutlaka yeni Ticaret Kanunu’nda yer almas› laz›m. Ülke olarak uluslararas› tahkimi kabul etti¤imiz için, iç tahkimle ilgili yasal zeminin de paralel biçimde oluflturulmas› laz›m” dedi. Barutçuo¤lu, tahkim konusu üzerinde niye ›srarla durdu¤unu ise flöyle anlatt›: “Ticari davalar çok masrafl› ve yüksek harçlara tabi… Bu bak›mdan hem süre aç›s›ndan hem de daha az masrafla ve kararlar›n da isabetli olabilmesi için baz› davalar tahkimin içinde halledilmeli. Tahkimin yetkisizlik verdi¤i veya karar veremedi¤i davalarda ise adli yarg›ya gidilmeli. Aksi takdirde iki taraf aras›ndaki her türlü uyumsuzlu¤un direkt adli mercilere tafl›nmas› pahal› bir yarg›lama… Ayr›ca uzmanlaflmam›fl mahkemeler, sadece bilirkifli kararlar›na dayanmak ve yo¤un dosya yükü nedeniyle adaletin tecellisi gecikiyor… Dolay›s›yla tahkimin, görüflmeleri yap›l›rken mutlaka Türk Ticaret Kanunu’na eklenmesi gerekiyor. ‹fl dünyas›n›n beklentisi bu yönde… Tahkim, yabanc› sermayenin ülkemize daha fazla gelmesine ortam yaratacak ve Türkiye, uluslararas› oyuncu olacak. Uluslar aras› markalar, gidece¤i ülkenin hukuki altyap›s›na çok önem veriyor…” Türkiye “flirket çöplü¤ü”ne döndü Tahkimin “kurul” olarak Türk Ticaret Kanunu’na girmesi gerekti¤inin alt›n› çizen Mustafa Barutçuo¤lu, üye say›s› 5 bin kifliyi aflan ticaret ve sanayi odalar› bünyesinde kurulmas› gereken tahkim kurulunun; biri hukukçu, biri muhasebeci, üçüncüsü de o konuyla ilgili uzman teknik kifliden oluflmas› gerekti¤ini belirtti. Ticaret mahkemelerinde görevli hakimlerin mutlaka uzmanlaflmas›n›, çek, bono, poliçe ve faturaya dayanmayan hiçbir alacakla ilgili takip yapma ve dava açma hakk›n›n tan›nmamas›n›, elektronik ticaret ile ilgili gerekli yasal düzenlemelerin yap›lmas›n› beklediklerini de anlatan Barutçuo¤lu, Ticaret Kanunu’nda “flirketler” ile ilgili yap›lmas› gereken düzenlemelere de de¤indi. Barutçuo¤lu, “Bir flirketin kuruluflu kadar kapan›fl› da çok kolay olmal›. Bu böyle olamad›¤› için Türkiye, hiçbir faaliyeti bulunmad›¤› halde kapan›fl› gerçekleflemedi¤i için ka¤›t üzerinde aç›km›fl gibi duran çok say›da flirketin bulundu¤u bir ülke haline geldi. Yani Türkiye deyim yerindeyse flirket çöplü¤üne döndü” diye konufltu. Eximbank’tan beklentiler… ‹hracatç›n›n desteklenmesi anlam›nda Eximbank’a daha fazla görev düfltü¤ünü, kurumun kaynaklar›n› ihracat›n sigortas›na ve sektörel bazda projelerin gelifltirilmesine aktarmas› gerekti¤ini söyleyen Mustafa Barutçuo¤lu, son dönemin “y›ld›z” sektörü “makine”nin de uygulanacak teflviklerle Türkiye’nin önümüzdeki dönem ihracat›n› s›rtlayabilecek kapasitede oldu¤una dikkat çekti. Eximbank’›n, ihracat kredi sigortas›, ihracatç›n›n ihraç etti¤i mal bedellerinin ticari-politik risklere karfl› belirli oranlarda teminat alt›na al›nmas› ve ihracatç›n›n riskinin minimuma indirilmesi noktas›nda daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerekti¤ini belirten Barutçuo¤lu, de¤iflik platformlarda dile getirdikleri desteklerin, geçti¤imiz günlerde Orta Anadolu Makine ‹hracatç›lar› Birli¤i ile Eximbank aras›nda imzalanan “Ülke Al›c› Kredisi Program›" ile nispeten hayata geçirildi¤ini vurgulad›. Söz konusu anlaflma kapsam›nda Eximbank’›n, orta ve uzun vadeli kredi uygulamas›n› yürürlü¤e sokaca¤›n› ifade eden Barutçuo¤lu, “Eximbank’›n ifli para kazanmak olmamal›… Eximbank’›n görevi, d›fl ticareti finanse etmek ve geliflimini sa¤lamak olmal›. Eximbank mutlaka, bütün kaynaklar›n› ihracat›n sigortas›na ve sektörel bazda uygulamalar›n-projelerin gelifltirilmesine aktarmal›. Eximbank makine sektöründe ticari risk sigorta süresini, rakiplerimizde oldu¤u gibi 10-15 y›la kadar uzatmal›” diye konufltu… Makine sektörünün, gerekli destek ve teflviklerle, Türkiye’nin önümüzdeki dönemde ihracat›n› büyük ölçüde s›rtlayabilecek kapasitede oldu¤unu da vurgulayan Barutçuo¤lu flöyle devam etti: “Türkiye’de verildi¤i ifade edilen destek ve teflviklerin tam olarak yerine gitti¤i noktas›nda tereddütlerim var. Bu desteklerin, masa bafl› de¤il bizzat sahaya inilerek düzenlenmesi gerekti¤ini düflünüyorum. Teknoloji yenileme yat›r›mlar› ve istihdam› art›rma projelerine ciddi anlamda katk› sa¤lanmal›. Genel teflvikler yerine sektörel hatta firma ve proje bazl› teflviklerin büyümeye, üretim ve istihdama daha fazla katk› sa¤layaca¤› konusunda herkes hem fikir hale geldi… Bunun tam anlam›yla gerçekleflti¤ini görmek istiyoruz. Türk makine sektörü son dönemde, sac iflleme makineleri alan›nda dünyada söz sahibi bir konuma yükseldi. Türkiye, a¤›r ve emek-yo¤un makine üretiminde Avrupa’n›n Çin’i oldu. Makine, yat›r›m mal›d›r. Dolay›s›yla bu alanda özel teflvik uygulanmal›.” 111 Bak›fl 116 Üyelerden Haberler Gece ve y›ld›zlara dört pencere: Meccaniche Veloci Nite Lite Meccaniche Veloci, NITE LITE ile her zaman seçkin, ayr›cal›kl› ve fl›k olma imkan› sunuyor. Kendine has ve iddial› kifliliklere göre bir model. Bile¤inde çok özel bir saat görmek isteyenler için bir gereklilik. ‹ smini Amerikan Sokak dilinden alan NITE LITE, gece, y›ld›zlar ve baflar›y› ça¤r›flt›r›yor. Meccaniche Veloci, eflsiz yar›fl arabalar›n›n ve motosikletlerin kalbinde çarpan dört zamanl› motorlardan do¤an bir prestij objesi tasarlama hayaliyle do¤du. Bu hayal, motor ve lüks saat yap›m mühendisliklerinin harman› olarak kiflili¤ini bulan, markan›n baflyap›t› Quatro Valvole’ye hayat verdi. Bu modelde ise 48mm çapl› sadece 87 graml›k alüminyum kasan›n tüm yüzeyi, toplamda 2.2 karat› bulan 388 adet p›rlanta ile donat›ld›. Saat, ‹sviçreli ETA otomatik makine ile çal›fl›yor. ‹ki versiyonu mevcut: - Aç›k renk anotlanm›fl ergal kasal› 102 NL Nite Lite - Siyah anotlanm›fl ergal kasal› 103 NL Nite Lite 112 Bak›fl 116 102 NL Nite Lite ile 103 NL Black Nite Light modellerini birbirinden ay›ran en önemli özellik iste¤e göre de¤ifltirilebilir karakter. Öyle ki, dört ayr› kadran›n renkleri ve kay›fl talep üzerine de¤ifltirilebiliyor. QUATTRO VALVOLE Meccaniche Veloci markas›n›n bir ürünü olarak ‹talya’da üretiliyor ve sadece belirli birkaç seçkin noktada sat›l›yor. P›rlant ma¤azalar› da bu seçkin yerlerden. www.pirlant.com, www.facebook.com/MeccanicheVeloci Plaza’dan bir ilk daha Say›s›z organizasyona imza atan Plaza Turizm, çelik dünyas›n›n dünya markas› olan Posco Otomotiv’in Bursa’daki fabrika aç›l›fl törenini Ekim ay›nda gerçeklefltirdi. P laza Turizmden yap›lan aç›klamada, “Dünya Çelik devi Posco fabrikas›n›n aç›l›fl törenine hizmet sunarak farkl› bir tecrübe yaflad›¤›m›z› siz de¤erli Bak›fl dergisi okurlar› ile paylaflmak istiyoruz. Dekorasyon ve Teknik düzenin sa¤lanmas›, Ses & Ifl›k &Görüntü düzeni, VIP davetlilerin a¤›rlanmas›, ‹kramlar, toplant› ve aç›l›fl törenin yap›laca¤› alanlar›n haz›rlanmas› firmam›z taraf›ndan takip edilmifltir. Aç›l›fla, Bursa Valisi fiahabettin Harput, Koreden gelen Posco grubunun üst düzey yöneticileri, Nilüfer Belediye Baflkan› Mustafa Bozbey haz›r bulunarak törene kat›lm›fllard›r. Hasana¤a köyünde bulunan Kore menfleli firman›n Bursa’da faaliyet sürdürmesi, marka fiehri Bursa’ya istihdam sa¤layacak olmas› ülkemiz ve flehrimiz ad›na önemli bir yat›r›m oldu¤unu düflünüyoruz” denildi. Dünyan›n turizm zirvesi Londra turizm fuar›nda bulufltu Dünya’n›n 2. büyük turizm fuar› kabul edilen WTM (World Travel Market) 8/11 Kas›m tarihleri aras›nda Londra’da Excel Fuar alan›nda gerçekleflti. T ürkiye’den birçok otel ve seyahat acentesinin kat›ld›¤› fuara Bursa’dan Plaza Turizm de stand alarak kat›ld›. Plaza Turizm Genel Müdürü Serdal Can ve Incoming Müdürü Turabi Ayd›n’›n dört gün boyunca Bursa ve Türkiye tan›t›m›n› gerçeklefltirdi¤i fuarda özellikle k›fl dönemi olmas› nedeniyle Uluda¤’a oldukça yo¤un ilgi oldu¤unu izlenimleri al›nd›. Fuarda, Bursa’n›n de¤iflen ve geliflen vizyonu ile, özellikle Kültür miras›n›n yeniden ön plana ç›kar›lmas› nedeniyle Bursa’n›n Kültür gruplar›n›n rotas›na oturaca¤› da gözlemlendi. 114 Bak›fl 116 Plaza Turizm’den konuyla ilgili olarak yap›lan aç›klamada, “Fuar süresinde yap›lan ikili görüflmelerde orta ve uzun vadede Bursa ad›na yapt›¤›m›z tan›t›mlar›n yerini bulaca¤› görüflündeyiz” denildi. Üyelerden Haberler Prestij Yaz›l›m Türkiye’yi temsil etti KasperskyLab taraf›ndan 13-16 Ekim 2010 tarihleri aras›nda Rusya’n›n baflkenti Moskova’da düzenlenen organizasyona, Türkiye’yi temsilen Prestij Yaz›l›m Ar-Ge’den sorumlu Genel Müdür Yard›mc›s› Ali Cambaz kat›ld›. P restij Yaz›l›m’dan konuyla ilgili olarak yap›lan aç›klamada flu bilgilere yer verildi: Global olarak yeni nesil güvenlik tehditleri ve KasperskyLab ifl ortaklar›n›n görüfllerinin konufluldu¤u toplant›da, ilk gün KasperskyLab’›n dünya çap›nda sundu¤u genifl ürün yelpazesi, ileriye dönük yeni nesil teknolojiler ve trendlerden bahsedilen yuvarlak masa toplant›s›ndan sonra, ikinci gün ifl ortaklar›na KasperskyLab Üst yönetimi taraf›ndan panelde sorular yöneltildi. Türkiye ve dünya aç›s›ndan sosyal a¤lar›n yaratt›¤› tehlikelere vurgu yapan ifl ortaklar›, gelecekte ak›ll› telefonlar›n kullan›m›n›n giderek artmas› ile birlikte, siber suçlular›n bu alanda daha da aktif olarak tehdit oluflturaca¤› ifade edildi. Özellikle IDC Analisti EricDomage taraf›ndan yap›lan sunumda, her bir a¤a dahil olan cihaz›n, potansiyel olarak uzaktan eriflilebilir ve kötü amaçlara hizmet edebilir konuma geldi¤i, bu flekilde genifllemeye devam eden a¤larda yaflanabileceklere örnek olarak StuxNetBot’u gösterildi. StuxNet özel endüstri sistemlerine sald›rarak, ulusal düzeyde etki yaratmas› ile biliniyor. Art›k siber suçlular›n organize ve daha büyük kapsamda sald›r›lar düzenledi¤i, uluslararas› alanda önlemlerin al›nmaz ise çok büyük zararlarla sonuçlanabilecek durumlar›n oluflmas›n›n mümkün oldu¤u ifade edildi. global olarak görüfllerin paylafl›m› üst düzey fayda sa¤lam›flt›r. Prestij Yaz›l›m olarak global ve yerel pazarda teknolojik trendleri yerinde takip eden ekibimiz, Kaspersky’nin genel merkezinde gelifltirme tak›m› ile de görüfl al›flveriflinde bulunma flans› elde etti. EEMEA Bölgesi olarak birebir düzenlenen toplant›larda ‹ran, Güney Afrika ve Türkiye temsilcileri fikir ve görüfllerini KasperskyLab üst düzey yöneticilerine birebir ifade etti. Ülkemizin temsili için oldukça önem arz eden bu toplant› neticesinde 115 Bak›fl 116 Anahtar teslimi çiftlikler GB Grup, anahtar teslimi çiftlik yap›m›na bafllad›. SÜTAfi baflta olmak üzere bir çok firmaya hizmet veren GB Grup’tan konuya iliflkin olarak flu aç›klama yap›ld›: 7 Kas›m 2010 tarihinde aç›l›fl› yap›lan “SÜTAfi Orta Anadolu Sütçülük Projesi Aksaray Entegre Tesisleri”nin inflaat ifllerini yapmaktan dolay› GB GRUP olarak büyük onur ve gurur duymaktay›z. Bu entegre tesis kapsam›nda yer alan Süt Fabrikas›, Süt S›¤›r› Çiftlikleri, Dam›zl›k Yetifltirme Çiftlikleri, E¤itim Merkezi, Uygulama Çiftli¤i, Yem Fabrikas›, Ar›tma ve Geri Dönüflüm Tesisleri inflaatlar› grubumuz firmalar›nca yap›lm›flt›r. Günümüzde, gerek flehrimiz Bursa’da gerekse ülkemizde hayvanc›l›¤a karfl› çok yo¤un bir talep bulunmaktad›r. Bu talebe yönelik olarak sektördeki ana hedefimiz, hem süt ürünleri tesisleri ile ilgili hem de süt ve besi amaçl› büyük ve küçük bafl hayvan çiftliklerine yönelik deneyimimizi entegre tesisler kuracak flekilde üretici ve iflleyici firmalarla paylaflmakt›r. Kolay üretilip, yerinde iyi bir koordinasyonla, k›sa sürede, uygun fiyatta, modüler (yani ileride büyütülebilir ya da tafl›nabilir), ifllevselli¤i yüksek çiftlikler kurulmas›n› ülkemiz hayvanc›l›¤›n›n daha ileri gitmesini sa¤layacak çok önemli bir giriflim olarak görmekte ve uygulamaktay›z. Ayr›ca, henüz yeterli destek verilmemesinden dolay› fazla talep görmeyen biogaz tesislerinin kurulmas› konusu da ilgi alan›m›zdad›r. Bu konudaki inflaat deneyimimizi uzman teknolojik yurt içi, yurt d›fl› firma iflbirliklerimizle 116 Bak›fl 116 bütünlefltirerek talepte bulunacak firmalara her an sunabiliriz. Hayvanc›l›k alan›ndaki uzmanl›¤›m›z, g›da sektöründe bulunan Sütafl, SEK Süt, Tat ve TAMEK gibi firmalar›n üretim, ambalajlama ve depolama tesislerini gerçeklefltirerek bafllad›. Sütafl’›n Bursa tesisleri ile Aksaray tesislerinin tamam›, SEK Süt’ün Bursa Mustafakemalpafla tesisleri inflaatlar› grubumuzca yap›lm›flt›r. ‹lk süt çiftli¤i iflimiz olan SÜTAfi’›n Karacabey dam›zl›k süt s›¤›r› çiftli¤ini 2004 y›l›nda gerçeklefltirdik. Bugüne kadar 50 bafll›k hayvan çiftli¤inden 1.800 bafll›k çiftli¤e kadar büyüklü küçüklü 9 çiftlik tesisi kurmufl bulunmaktay›z. Halen dördü büyük ölçekli ikisi küçük ölçekli alt› projemiz devam etmektedir. Ruhsat ve uygulama projeleri ile tüm inflaat ifllerinin yan› s›ra elektrik ve mekanik tesisatlar› ile ekipmanlar›n tedarik ve montaj›n› da üstlenerek gerek koordinasyon gerekse kalite, süre ve maliyet aç›s›ndan her türlü süt ürünleri fabrikas›, yem fabrikas›, dam›zl›k süt s›¤›r› çiftli¤i, ar›tma ve geri kazan›m tesisi ile biogaz tesislerine yönelik en uygun çözümleri sunmaktay›z. Hizmet panelimizdeki çeflitli¤i koruyarak, ülkemizde son birkaç y›lda destek ve ilginin yo¤unlaflt›¤› büyük ve küçükbafl süt ve besi hayvanc›l›¤› ile tavukçuluk sektörü üzerine çal›flmalar›m›z› yönlendirmifl bulunuyoruz. SÜTAfi için Bursa Karacabey’de gerçeklefltirdi¤imiz süt s›¤›r› çiftliklerinin yan› s›ra flu anda hem Karacabey’de hem de Aksaray’da yine SÜTAfi için çiftlik inflaatlar›m›z devam etmektedir. Ayr›ca Tar›m Kredi Kooperatifleri Kayseri Bölge Müdürlü¤ü için de Yozgat Bo¤azl›yan’da ilave süt s›¤›r› çiftli¤i inflaatlar›m›z sürmektedir. Üzerinde çal›flt›¤›m›z ruhsat ve etüt aflamas›nda olan onlarca yeni proje de hayata geçmeyi beklemektedir. Ayn› flekilde Bursa’da Matl› Yem ve Öztavuk, Bal›kesir’de EDS G›da ve Öncüler G›da firmalar›na kümes inflaatlar› yap›lm›fl ve yap›lmaktad›r. Bu konuda 50.000 m2’den fazla kümes gerçeklefltirmifl bulunuyoruz. GB GRUP bünyesindeki firmalar›m›z; GBC ‹nflaat Turizm San. ve Tic. A.fi. ve PB Prefabrike Beton ‹nflaat San. ve Tic. A.fi. ile tüm yönetsel, teknik, sosyal ve mali konularda mühendislik, dan›flmanl›k ve kontrollük hizmetlerini uzman kadrolar›m›z ile h›zl›, kaliteli ve güvenilir bir flekilde vererek, projelerin haz›rlanmas›ndan yap›n›n anahtar teslimi bitirilmesine kadar uzanan süreçte etkinlik göstermeye devam etmekteyiz. Üyelerden Haberler ‹nflaat sektöründe Sinta farkı Küreselleflen Dünya çok h›zl› bir flekilde de¤iflim ve geliflim süreci içerisindedir. Rekabet flartlar› yo¤un flekilde artmaktad›r. Zorlu rekabet ortam›nda tüm sektörlerde oldu¤u gibi, inflaat sektörü de kendini de¤ifltirmek ve gelifltirmek zorundad›r. nflaat sektörünün içinde hakl› bir yere sahip olan S‹NTA Afi, bu geliflmeleri yak›ndan takip ederek, sektöre katma de¤er ve istihdam olanaklar›yla artan bir ivme kazand›rmaktad›r. Genel olarak zaten inflaat sektörü, ülke ekonomileri için lokomotif görevini üstlenen ayr› bir öneme sahiptir. Sektörde 2008 y›l›n›n ilk çeyre¤inden itibaren bafllayan küçülme, 2010 y›l›nda sona ermifl ve yeniden yükselifle geçilmifltir. ‹ S‹NTA taraf›ndan yap›lan aç›klamada, 2010 y›lfl› sonu itibariyle firma taraf›ndan yap›m›na bafllanan ve devam eden inflaat projelerinden baz›lar flöyle özetlendi: - Nestle Türkiye G›da San.A.fi.’nin Bursa, Karacabey’deki mevcut tesislerine ilave olarak At›k Ar›tma Binas› inflaat›n›n yap›m›na Firmam›zca bafllanm›flt›r. - Askon ‹nflaat A.fi.’nin taahhüdü alt›nda bulunan Borusan A.fi.’nin Gemlik tesislerinde bulunan yat›r›m›na ilave olarak yap›lan Boru Kaplama Binas›’n›n Çelik Karkas ifllerinin imalat ve montaj›na Firmam›zca bafllanm›flt›r. - Nestle Türkiye G›da San.A.fi.’nin Bursa, Karacabey’deki mevcut tesislerine ilave olarak yap›lan Kahvalt›l›k Gevrek Binas› inflaat›n›n yap›m› Firmam›zca devam etmektedir. - Akifl Boya San.Tic.A.fi.’nin Bursa, Mustafakemalpafla’daki mevcut arsas›na Fabrika Binas› inflaat›n›n yap›m› Firmam›zca devam etmektedir. - Polyteks Tekstil San.A.fi.’nin Demirtafl Organize Sanayi Bölgesi’ndeki mevcut binas›na ilave olarak Prefabrik Betonarme Fabrika Binas› inflaat›n›n yap›m› Firmam›zca devam etmektedir. - ‹zmir Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan yap›lacak ilave ‹zmir Rayl› Tafl›ma Sistem Projesi için kullan›lacak 16.500 Adet Öngermeli Beton Traverslerin üretimine Firmam›zca devam edilmektedir. - Bursaray’›n 2. aflamas›nda kullan›lacak olan Öngermeli Beton Travers’lerin üretimi Firmam›zca devam etmektedir. - ‹smail Hakk› Do¤anc›’ya ait Bursa ‹li, Nilüfer ‹lçesi, Fethiye Mahallesi’ndeki 2.722,03 m2 arsaya Bina Kaba ‹nflaat› yap›m› Firmam›zca devam etmektedir. ‹nflaat sektöründe 2010 y›l› toparlanma y›l› olarak de¤erlendirilmektedir. 2011 y›l›nda ise sektörün beklentileri istikrarl› büyümeyi ve yarat›lacak ilave istihdam› göstermektedir. Dünyada geliflmifl ülkelerde konut piyasas› daralmaya devam ederken, Türkiye’de ise sektörün kuvvetli bir performans göstermesi beklenmektedir. 117 Bak›fl 116 58 yafl›ndaki gence bir ödül daha! SYK Gümrük Müflavirli¤i, Tofafl Türk Otomobil Fabikas› A.fi.’nin Geleneksel 6. Ödül Töreni’nde ‘Kalite Ödülü 2010’a lay›k görüldü. T ürkiye’nin en eski gümrükleme firmalar›ndan biri olan SYK Gümrük Müflavirli¤i, 58. yafl›n› kutlarken, en önemli hediyesini Tofafl Türk Otomobil Fabikas› A.fi.’nin düzenledi¤i Geleneksel 6. Ödül Töreni’nde ‘Kalite Ödülü 2010’ ile ald›. Koflulsuz müflteri memnuniyetine inanan SYK, gümrükleme ifllemlerinde standart hizmet anlay›fl›ndan s›yr›larak, müflterileriyle kurdu¤u ifl iliflkisini önemli ifl ortakl›klar› haline getiriyor. Bu bak›fl aç›s› sayesinde A’dan Z’ye tüm birimleriyle Avrupa standartlar›nda bir firma haline geliyor. Geliflmifl arfliv sistemiyle müflterilerine ait tüm belgeleri dijital ortamda arflivleyerek geriye dönük bilgilere ulaflma; Gümrük Online hizmeti sayesinde ise firmalara, ithalat ve ihracat ifllemlerinin her aflamas›n› internet üzerinden do¤rudan takip etme imkân› sunuyor. Mesleki ahlâka azami de¤er veren SYK, ISO 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi Belgesine sahip olup; bunu harfiyen uygulayan kurumlaflm›fl bir yönetim anlay›fl› ile faaliyetlerini sürdürüyor. SYK ‹stanbul Merkez olmak üzere; Bursa, ‹zmir, Eskiflehir flubeleri yan›nda yayg›n Gümrük Ofisleri a¤›yla ve konusunda uzmanlaflm›fl 160 kiflilik personeliyle müflterilerinin ihtiyaçlar›na an›nda cevap veriyor. 118 Bak›fl 116 ‹fl alan›yla ilgili faaliyetlerinin yan›nda birçok sosyal sorumluluk projesine de gönüllü gruplar› ile hayat veriyor. Türkiye’deki a¤açland›rma faaliyetlerine katk›da bulunup, ifllemlerinin %80’ini dijital ortamda gerçeklefltirerek, k⤛t tüketimini ve at›k miktar›n› azalt›yor. K›saca SYK Gümrük Müflavirli¤i; müflterileri, gümrük sektörü, Türkiye ve dünya için için büyük bir özveriyle çal›fl›yor. Y›lland›kça artan enerjisi ile daha pek çok ödül alacak gibi görünüyor. Üyelerden Haberler TNT Ekspres h›z kesmiyor Türkiye’nin önde gelen ekspres da¤›t›m flirketi TNT Ekspres Türkiye, Bursa bölgesindeki büyümesine devam ediyor. B ursa Bölgesi’nde 2009 y›l›nda yüzde 20 büyüme gösteren TNT Ekspres Türkiye, 2010 y›l›nda da benzer bir büyüme kaydetti. 2010 y›l›nda ekspres da¤›t›mda yüzde 20 büyüyen TNT, 2011 y›l›nda da Bursa ve çevresine gerçeklefltirdi¤i ekspres da¤›t›m hizmetinde büyümeye devam edecek. TNT Ekspres Türkiye Bursa Bölge Müdürlü¤ü Sabiha Gökçen Havaliman›’nda hizmet vermeye bafllan›lmas›n›n ard›ndan ihracat numune ç›k›fllar›nda Bursa'dan en geç ç›k›fl yapan, ithalatta da en erken teslimat yapan uluslararas› ekspres firmas› olarak faaliyet gösteriyor. 2010 y›l›nda Bursa’daki büyümeyi ithalat portföyünü gelifltirmeye ba¤layan TNT Ekspres Bursa Bölge Müdürü Cenker Ural; “Tekstil ve otomotivde a¤›r kilo numune gönderilerine yöneldik. Tüm sektörlerde beyannameli hava kargo projelerine odakland›k. Bunun sonucunda gönderi say›m›z› 2009’a göre yüzde 12, tafl›d›¤›m›z a¤›rl›¤› ise yüzde 27 oran›nda art›rd›k. TNT Ekspres Türkiye’nin Bursa’daki günlük ç›k›fl a¤›rl›¤› yaklafl›k 4 ton olarak gerçeklefliyor.” dedi. 2010 y›l›nda Bal›kesir ve Eskiflehir flubelerini de yenileyen TNT, toplam 48 personeli ile tüm Güney Marmara’ya servis sa¤l›yor. TNT, flubelerinden toplad›¤› gönderilerin yurtd›fl› ç›k›fl›n› da ayn› gün yap›yor. firma kat›l›yor. Her y›l oldu¤u gibi bu y›l da TNT Türkiye'yi temsilen kalabal›k bir sat›fl ve operasyon grubu fuar süresince müflterilerin ihtiyaçlar›n› bizzat karfl›layacak. TNT ekibi, gönderileri müflterilerin kap›lar›ndan al›p, fuar alan›nda standlar›na kadar teslim edecek. Havayoluyla gelen gönderiler ve Avrupa Karayolu Hizmet a¤› dahilindeki TIR’lardaki gönderiler burada bulunan operasyon merkezinde ifllem görüyor. ‹stanbul’un en büyük organize sanayi ve üretim bölgeleri olan Gebze ve Tuzla Organize Sanayi içinde yer alan TNT’nin yeni operasyon merkezi, Atatürk Havaliman›’nda yaflanan yo¤unluk ve artan trafi¤in olumsuz etkilerini de ortadan kald›rm›fl oldu. TNT’den Heimtextil Fuar›’nda Bursal› tekstil firmalar›na özel hizmet 12-15 Ocak 2011 tarihleri aras›nda Frankfurt’ta gerçekleflecek Heimtextil 2011 Fuari'na bu y›l Türkiye’den 152 firma kat›lacak. 60 ülkeden yaklafl›k 2 bin 500 firman›n yer ald›¤› Heimtextil'e sadece Bursa’dan 47 TNT Hakk›nda TNT dünya çap›nda flirketlere ve tüketicilere posta ve ekspres gönderileri için çok genifl bir yelpazede hizmet sunuyor. Merkezi Hollanda’da bulunan TNT, Avrupa ve Asya’da etkin altyap› a¤›yla hizmet verirken global a¤ performans›n› sürekli gelifltiriyor. TNT, 200’den fazla ülkede yaklafl›k 160,000 çal›flan›yla faaliyet gösteriyor. fiirket 2009 y›l›nda 10,4 milyar Euro ciro ve 648 milyon Euro faaliyet kâr› elde etti. TNT hisseleri Amsterdam Borsas›’nda ifllem görüyor. Sosyal sorumluluk anlay›fl› çerçevesinde Birleflmifl Milletler Dünya G›da Program› ve Birleflmifl Milletler Çevre Program›’yla iflbirli¤i yapan TNT, dünya çap›nda açl›k ve çevre kirlili¤ine karfl› mücadeleye katk›da bulunuyor. Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi’nde yer alan bütün flirketler aras›nda 2010 y›l›nda en yüksek puan› yine TNT’nin almas› çal›flmalar›m›z›n takdir edildi¤ine dair bir gösterge oluflturuyor. TNT hakk›nda ayr›nt›l› bilgi için lütfen internet sitesini ziyaret edin. http://group.tnt.com Sabiha Gökçen Havaliman› TNT Ekspres’in dünyaya aç›lan kap›s› olacak May›s ay›nda hizmet vermeye bafllayan TNT Ekspres’in Sabiha Gökçen Havaliman› operasyon merkezi hem müflterilere hem de TNT’ye ekstra h›z kazand›r›yor. TNT Ekspres’in Liege’de bulunan ana merkezinden Türkiye’ye gelen ve Türkiye’den Liege’ye giden TNT uçaklar› Sabiha Gökçen Havaliman›’na inip buradan kalk›yor. 119 Bak›fl 116 Çinli firmalarla dünya üretimine girebiliriz Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçisi Xiaosheng Gong Yeflim’i ziyaret ederek, firman›n CEO’su fienol fiankaya’dan tekstil sektörü ve sektörün Çin’e bak›fl› ile ilgili bilgi ald›. Y eflim Tekstil'i ziyaret eden Çin Halk Cumhuriyeti Büyükelçisi Xiaosheng Gong fienol fiankaya’n›n eflli¤inde fabrikay› gezerek, incelemelerde bulundu. Gong gezi sonunda gördü¤ü tesisten çok etkilendi¤ini belirterek, “Dünya çap›nda birçok fabrika gezmifltim ama Yeflim kadar büyük, ileri teknolojiyle çal›flan güçlü bir fabrika görmedim. Türkiye'nin tekstilde dünyan›n ön s›ralar›nda oldu¤unu biliyordum. Ancak buray› gezdikten sonra Türkiye'de tekstilin beklentimin üzerinde oldu¤unu gördüm” dedi. Çin ile Türkiye aras›nda tekstil sektöründe güçlü bir rekabet oldu¤unu ifade eden Gong, bundan sonraki dönemde Çinli ve Türk firmalar› aras›nda iflbirliklerinin artabilece¤ini kaydetti. Yeflim'in sektörde örnek bir firma oldu¤unu belirten Gong, “Türkiye'de ö¤renmeye de¤er çok fley var. Türk ifladamlar›n› f›rsat bulurlarsa Çin'e davet ediyoruz” diye konufltu. Yeflim Tekstil CEO'su fienol fiankaya, Çin'in son on y›lda dünya üretimine soyundu¤unu belirterek, “Art›k Çin'i daha farkl› izlememiz laz›m. Çin'deki büyük firmalarla iflbirli¤i yaparak dünya üretimine girebiliriz” dedi. Çin'in üretimdeki gücüne ra¤men son dönemde ciddi bir perakende ve tüketim pazar› haline geldi¤ini belirten fiankaya, art›k Çin'e farkl› bir gözle bakt›klar›n› ifade ederek, Çin'deki büyük firmalarla iflbirli¤ine girebileceklerini kaydetti... Çin Halk Cumhuriyeti'nin son on y›ld›r yak›ndan izledikleri bir ülke oldu¤unu ifade eden fienol fiankaya, “Çin son on y›lda dünyan›n üretim merkezi olma yolunda çok ciddi yol katetti. 120 Bak›fl 116 Her y›l bizim g›pta ile bakt›¤›m›z çift haneli büyüme rakamlar› kaydettiler” diye konufltu. Çin'in üretimdeki gücünün yan›s›ra son dönemde ciddi bir perakende ve tüketim pazar› haline de geldi¤ini dile getiren fiankaya, Çin'in k›sa zaman içerisinde kendi tüketimlerine mal yetifltirmekte zorlanaca¤›n› söyledi. fiankaya flöyle devam etti: “Onun için Çin'i farkl› gözle incelememiz laz›m. Hepimiz için çok de¤erli bir pazar. Çin'deki büyük firmalar zaten sektörlerinde dünyan›n en büyük firmalar›. Belki onlarla beraber dünya üretimine girebiliriz.” Üyelerden Haberler Yeflim ‹letiflim’deki yol haritas›n› BH‹D’le paylaflt› Tecrübe, bilgi ve mesleki paylafl›m amac›yla BH‹D yönetimi taraf›ndan organize edilen “Mesleki Paylafl›m” toplant›lar›n›n bu ayki konu¤u Yeflim Tekstil Kurumsal ‹letiflim Departman› oldu. Y eflim Tekstil’de bir araya gelen BH‹D üyelerine Kurumsal ‹letiflim Departman Müdürü Dilek Cesur ve Kurumsal ‹letiflim fiefi Özlem fienkoyuncu Yeflim Tekstil’in 15 y›ll›k kurumsal iletiflim yolculu¤unu ve iletiflim stratejilerini anlatt›. Dilek Cesur kurumsal iletiflim departman›n›n 15 y›ll›k geçmiflinde yap› tafl› özelli¤inde olan, firman›n ve departman›n vizyonunu yans›tan, katma de¤eri yüksek çal›flmalar hakk›nda bilgi verdi. Bugüne kadar iç ve d›fl iletiflimde yüzlerce organizasyona imza att›klar›n› belirten Cesur, kurumsal iletiflim departman›n›n firman›n vizyonu do¤rultusunda belirledi¤i iletiflim stratejilerini hayata geçirirken edindi¤i tecrübeleri paylaflarak özellikle mesle¤e yeni bafllayan meslekdafllara feyz verecek an›lar›n› dinleyicilerle paylaflt›. Özlem fienkoyuncu da sunumunda hayat›n büyük k›sm›n›n ifl yerinde geçirildi¤ini bu yüzden ifli ve çal›fl›lan firmay› sevmenin çok önemli oldu¤unu vurgulayarak, bu aflamada kurumlarda iç iletiflim faaliyetlerinin tafl›d›¤› rolü anlatt›. Yeflim Tekstil’in çal›flanlar aras›ndaki iletiflimi ve motivasyonu art›rmak amac›yla iç iletiflim faaliyetlerine büyük önem verdi¤ini söyleyen fienkoyuncu, bu çal›flmalar› da çal›flanlar›n ilgi, beklenti ve hobi alanlar›na göre grupland›rd›klar› 8 ayr› kulüp ile hayata geçirdiklerini belirtti. BH‹D Yönetim Kurulu Baflkan› Ebru Koçanal› dernek üyeleri aras›nda bilgi ve tecrübe paylafl›m› amac›yla bafllatt›klar› “Mesleki Paylafl›m” toplant›lar›n›n sektörde çal›flanlar için güzel bir paylafl›m ortam› oldu¤unu vurgulayarak gelecek günlerde de örnek çal›flmalar› olan kurumlarda bu etkinli¤e devam edeceklerini söyledi. 121 Bak›fl 116 Valeo gecesinde büyük coflku Valeo Otomotiv Sistemleri End. A.fi’nin geleneksel olarak her y›l çal›flanlar› ile birlikte düzenledi¤i VALEO GECES‹, bu sene 17-18 Aral›k tarihlerinde Kültürpark Alt›n Ceylan tesislerinde gerçeklefltirildi. V aleo Türkiye Direktörü Say›n Hakan DO⁄U gecenin aç›l›fl konuflmas›nda, çal›flanlar›m›za hitaben; zorlu oldu¤u kadar bizim için baflar›l› say›labilecek bir y›l› geride b›rakt›¤›m›z› belirterek, “Tüm çal›flanlar›m›za 2010 y›l›nda gösterdikleri azim ve baflar› için teflekkürlerimi sunuyorum. Özellikle bu noktaya ulaflmam›zda çal›flanlar›m›z›n efllerinin de personelimize verdi¤i destek sebebiyle önemli bir pay› var. Hepsini yürekten kutluyorum” dedi. Valeo Bursa çal›flanlar› sanatç› Seçil’in flark›lar› eflli¤inde 2010 y›l›n›n yorgunlu¤unu üzerlerinden atmaya çal›flt›lar... 122 Bak›fl 116 Üyelerden Haberler Yeflilova Grubu’nda sürekli geliflim haftası Yeflilova Grubu flirketleri, 27-31 Aral›k tarihlerini kapsayan y›l›n son haftas›nda gerçeklefltirdi¤i “Sürekli Geliflim Haftas›” ile geçti¤imiz y›l› büyük bir coflku ile sonland›rd›. eflitli e¤itimler, ifl güvenli¤i yar›flmalar› ve kaizen sunumlar›n›n gerçeklefltirildi¤i “Sürekli Geliflim Haftas›”n›n sonunda; tepe yönetimin, çal›flanlar›n ve birçok tedarikçi ile ana sanayi temsilcisinin kat›ld›¤› ödül töreni gerçeklefltirildi. Törende çal›flanlar y›l›n en iyi kaizenleri, en iyi önerileri, ifl güvenli¤i flampiyonlar›, üretim ve kalite flampiyonlar› gibi birçok alt bafll›kta ödüllerine sahip oldu. Sürekli Geliflimin, Yeflilova Grubu Kurumsal Yönetim ‹lkelerinin ana dinamiklerinden birisi oldu¤unu ifade eden Kurumsal ‹letiflim ve ‹nsan Kaynaklar› Müdürü Ayhan Yazar; birkaç y›l önce, çal›flmalar›n bafllang›ç noktas›nda, yöneticilerin geliflim sürecinin ana yüklenicisi oldu¤unu, fakat gelinen noktada bu Ç çal›flmalar›n büyük oranda tabana yay›ld›¤›n› ve birçok geliflim sürecin art›k ihtiyaçtan uygulamaya kadar “kendi kendini yöneten” bir düzlemde yürüdü¤ünü ifade etti. “Geliflim için de¤iflim” ilkesi ile bafllayan çal›flmalar›n, grup firmalar›n›n stratejik hedefleri ile de entegre, önemli bir ateflleyici unsur oldu¤unu ifade eden Yazar, geliflim kültürünün grup flirketlerindeki olgunlaflma sürecinde çal›flmalara h›z kesmeden devam edeceklerini ifade etti. 123 Bak›fl 116 Utku Kaynar BUFSAD Yönetim Kurulu Baflkanı Foto¤raf arflivlerine neden ihtiyac›m›z var? ir ülke düflünün, geçmifle bakt›¤›nda zihninde bir fleyler canlanm›yor. Geçmiflten gelen imgeler, fikirler, tarihi öyküler zihinlerdeki görsel birikimde gerçe¤e dayanan izdüflümler bulam›yor. B Bir toplum duflunun ki, folklorik simgelerinin ötesinde kendi atalar›n›n, geleneklerinin, savafllar›n›n, üretti¤i sanat›n neye benzedi¤ini bilmesin. Çocukluklar›m›z›n en güzel an›lar›, aile foto¤raflar›n›n yani s›ra oyun s›ras›nda veya do¤um günlerinde çekilmifl foto¤raflardan oluflur. Elbette her zaman güzel an›lar olamaz, o nedenle kederli zamanlar› da belgelemek, sayg› ve metanetle hat›rlamak gerekir. Peki, toplumlar›n belle¤i nas›l oluflur? Sevinçlerimiz veya kederlerimizin görsel imgelerinden ve canl› an›lar›ndan bugüne kadar milletçe yapt›¤›m›z yolculuk, bizden önceki kuflaklar›n al›flkanl›klar›, yaflam biçimleri ve davran›fllar›, yaflayan kültürel miras›m›z bizlere nas›l ulafl›r? 124 Bak›fl 116 Bu ancak, o miras›n belgelerinin biriktirilmesi ile oluflturulacak bir arfliv ile mümkün olabilir. Bursa Kent Müzesi bünyesinde 2008 y›l›nda aç›lan, Suna & ‹nan K›raç Vakf›n›n koleksiyonunda yer alan yüz y›ll›k Bursa foto¤raflar›n›n hepimizde yaratt›¤› karmafl›k duygular, bizlerden önce hiç bir insan kufla¤›na nasip olmam›fl, kendi geçmiflimizi bütün ç›plakl›¤› ile seyredebilme, ondan ö¤renerek gelece¤e bakabilme kudretinin bir sonucudur. Bu nedenle Amerikan Kongre Kütüphanesi, Amerikan ‹ç Foto¤raf Savafl›ndan bu yana toplumu belgeleyen bütün foto¤raflar› nükleer sald›r›ya dayan›kl› yer alt› madenlerinde muhafaza etmektedir. Belle¤imize ihtiyac›m›z var. Belleksiz toplumlar, karfl›lar›na ç›kan her olguyu yeni gibi alg›lamaya, bu vesileyle de eski öykülerin, eski baflar›s›zl›klar›n, eski dolambaçlar›n yeni müflterileri olmaya mahkûm. Üretti¤i iyinin k›ymetinin bilmemesi de olas›l›k dahilinde... Belle¤imize ihtiyac›m›z var, ancak ülkemizin, ecdad›m›z›n, kültürümüzün k›ymetini bilmemiz mümkün olaca¤› için. Yanl›fllar›m›zdan ders al›p, daha yüksek bir tevazu ve erdeme ulaflabilmemiz, kimseyi ötekilefltirmeden karfl›m›zdakini anlamaya çal›flabilmemiz için. Bu bellek, toplumun kolektif bilincinde yer alm›fl imgelerin, yani foto¤raflar›n bir arflivde saklanmas› ile mümkün ancak. Sadece geçmifli de¤il, bugünü de arflivlemek gerek elbette, gelece¤e kalacak miras›n önemli bir parças› da bugünden oluflacak. Bursa'da yüz y›l sonra do¤acak kuflaklar›n bugün bizlerin içinden geçti¤i zamanlar› anlayabilmesi, bizlerle bir ba¤ kurabilmesi için. Toplumlar, dünü, bugünü ve yar›n› ile bir bütündür. Kendi kültürüne yabanc›, geçmiflinden habersiz, bugünü okuma kabiliyetinden yoksun halklar›n sonu, daima yar›ns›zl›k olmufltur. ‹ste arflivlere, bir foto¤raf arflivine bu nedenle ihtiyac›m›z var; anmak, hat›rlamak, anlamak ve yar›n› kurmak icin... 125 Bak›fl 116 “Müzik ve Çocuk” Merhaba De¤erli Bak›fl Okurlar›, ünler birbiri ard›na h›zla ak›p giderken, yaflam göz aç›p kapay›ncaya kadar geçerken, p›r›l p›r›l genç bir kufla¤›n yetiflti¤ini görmek, bir önceki kuflak için en büyük teselli olsa gerek. Elbette bu yeni kufla¤›n olabildi¤ince güzel, hem sosyokültürel hem imkânlar baz›nda geliflmifl, refah içinde ça¤dafl bir toplumda yaflamas› en büyük arzumuz. Ne de olsa hepimizin Anne ve Babalar› bunun için yaflamlar›n› bizlere adamad›lar m›? E¤itim, bu hedefte en önemli unsur. Zira e¤itimli birey, önce kendini gelifltirse de, bir süre içinde engellenemeyecek flekilde içinde bulundu¤u sosyal toplumu da etkileyecek ve geliflime zorlayacakt›r. Ancak bu geliflim çok yönlü oldu¤u takdirde toplum hayat› ça¤dafl bir standarda ulaflabilecektir. ‹flte bu nedenle geliflmifl toplumlar, bilimsel ve mesleki e¤itim, ard›ndan gelen maddi özgürlük haricinde, felsefi ve sanatsal e¤itim sonucu düflünsel geliflmiflli¤i de hedeflerler. Büyük bilim insan› Albert Einstein “‹nsano¤lunun geliflimindeki en büyük s›n›r, hayalgücümüzün s›n›rlar›d›r” der. Düflünsel kapasiteyi ve yarat›c›l›¤› artt›racak en büyük faktör, elbette ki sanat dallar›d›r. Çünkü sanat soyuttur, sanat hayalgücüyle orant›l›d›r, sanat felsefidir. ‹steseniz de istemeseniz de sanat, hayata bak›fl aç›n›zda size yepyeni kap›lar açar, bak›fl aç›n›z› geri dönülmez flekilde de¤ifltirir. ‹flte bu yüzden bask›c› toplumlar, tarih boyunca “günah” “yasak” gibi kavramlarla toplum bireylerinin geliflip kendi otoritelerini sarsmas›ndan ürkmüfller, resmi, müzi¤i, heykeli ve daha bir çok sanat dal›n› yasaklam›fllard›r. Bu nedenle, genç kufla¤›n gelifliminde ve düflünce yap›s›n›n ça¤dafllaflmas›nda, sanat dallar› çok büyük önem tafl›r. Resim ve heykel gibi sanat dallar› yaln›zca göz arac›l›¤› ile bireye ulafl›rken, tiyatro, opera, bale, sinema ve müzik gibi sanat dallar› ise hem görsel hem iflitsel bir bütünlükle bireye ulafl›r. Bu dallar›n bireyle buluflmas› ne kadar erken yaflta gerçekleflirse bireyin düflünce yap›s› da o oranda geliflerek artacakt›r. Müzik bu dallar aras›nda en kolay ulafl›labileni olmakla beraber, en kolay deforme edilebilir olma özelli¤ini de tafl›r. Bu anlamda, bireye ne kadar geliflmifl ve iyi örnekler sunarsan›z, birey de kendi G 126 Bak›fl 116 Burç Balc› BBDSO Viyolonsel Sanatç›s› [email protected] düflünce yap›s› ve zevk ç›tas›n› o kadar yüksek tutarak, çevresini de geliflime zorlayacakt›r. Ruhsal yararlar›ndan ise bu yaz›da bahsetmeye gerek dahi duymuyorum, zira çiçeklerden tutun hastalara, tavuklardan tutun, ineklere kadar tüm canl›lara faydalar› konusunda yüzlerce makale ve haber, deney ve teori okumuflsunuzdur. Ne yaz›k ki; kapitalist düzenle ortakl›¤a giren popülist kültür, hemen her yerde “ayn› ve tekdüze” örneklerle beynimize adeta tecavüzde bulunmaktad›r. Unutmamal› ki, kötü bir resmi gördü¤ünüzde kafan›z› çevirip geçebilirsiniz, kötü bir filmi kapatabilirsiniz, ya da kötü bir kitab› okumayabilirsiniz, kimse sizin bafl›n›z› tutup kötü bir resme zorla bakt›rtamaz, ama sorar›m size, kaç›m›z müzi¤i be¤enmeyince o mekan› terk ediyoruz, ya da kaç›m›z bundan flikayetçi oldu¤umuzu belirtiyoruz. Pek ço¤umuz boyun büküp o müzi¤in zorla beynimize sokulmas›na izin veriyoruz. Sonucunda ise, uyufluyor tepkisiz hale geliyor ve o müzi¤i yaflam›n bir parças› olarak kabul ediyoruz. En kötüsü ise “al›fl›yoruz” ! Lütfen size zorla dinletilen müziklere teslim olmay›n, lütfen müzi¤inizi seçin! ‹yi müzik dinlemek için çaba harcay›n, inan›n yaflam›n›zda ve çevrenizde çok fleyi de¤ifltirebilirsiniz. ‹flte bu nedenle, çocuklar›m›z›n gelifliminde “iyi” müzikle olabildi¤ince erken yaflta tan›flmas›, ve bu tan›flman›n bilinçli biçimde olabildi¤ince sempatik flekilde yap›lmas› çok önemli hale geliyor asl›nda. Benim de sanatç›s› oldu¤um Bursa Bölge Devlet Senfoni Orkestras› kuruluflundan bu yana çocuklara yönelik çok önemli projeler yürütüyor. Üstelik destek almadan, tek bafl›na, kendi sanatç›lar›n›n çabalar›yla. 2003 y›l›nda Kültür Bakanl›¤› orkestralar› aras›nda göreve gelen en genç Müdür oldu¤um dönemde, benim gibi aktivist olan genç yönetim kurulumuzla Cumhuriyetimizin 80.y›l›n› kutlarken, “80.Y›lda 80 Okulla senfonik buluflma” adl› bir kampanya bafllatm›flt›k. Bu kampanya asl›nda baz› orkestralar›m›z›n yapt›¤› gibi, orkestran›n konser öncesi son genel provas›na ilkö¤retim ö¤rencilerinin davet edilmesi ve onlara eserlerle ilgili bilgi verilmesini içeriyordu. Ancak biz bu etkinli¤i gelifltirmifl, içine enstrüman tan›t›m›n› ve çocuklara orkestray› yönetme deneyiminin yaflat›lmas› gibi ilginç unsurlar› da eklemifltik. Hatta bu etkinlikle ilgili ilginç bir an›m› da paylaflmak isterim; Orkestra Korno sanatç›lar›m›zdan fiahin Uçar ve ben, çocuklar›n en büyük sorusu olan “fief hiçbifley çalm›yor, ne ifle yarar, neden elini sallar, o elini sallamasa orkestra çalamaz m›?” gibi sorulara k›smen bir örnekle yan›t vermek amac›yla, salona dönüyor ve “Hepiniz ayn› anda BOM diyin” diyorduk. Elbette bir yerden iflaret almayan çocuklar farkl› zamanlamalarla bom diyor, do¤al olarak ayn› anda olmuyordu. Biz de “fiimdi fiahin abinizin el iflaretiyle yap›n” dedi¤imizde, iflareti alan çocuklar ayn› anda bom diyorlard›. “‹flte bu yüzden flef var, ayn› anda çalabilmemiz ve ayn› ses yüksekliklerini ayarlamak için” diyerek kabaca flefin sahnedeki ifllevini tarif etmeye çal›fl›yorduk. Bir gün yine salona döndük, iflaret vermeden ayn› anda bom diyin dedik ve çocuklar hepbir a¤›zdan ayn› anda BOM dediler! fiok olmufltuk! Tekrar yap›n dedik bir umutla, ama nafile! fiefe ihtiyaçlar› yoktu, kurulmufl saat gibi ayn› anda Bom diyorlard›! ‹flte o an flefin ifllevini aç›klamakta zorland›¤›m›z bir and›, ne diyece¤imizi bilemedik, neyse ki, gösteriye devam ederek bu garip ama Müzik komik olay› geride b›rakt›k… Valili¤in kampanyay› çok yararl› bularak desteklemesi sonucu, bir y›l içinde 4000 çocu¤a ulaflmay› baflarm›fl, okullardan otobüslerle konsere gelen ö¤renciler sayesinde birfleyleri de¤ifltirebilece¤imizi görmeye bafllam›flt›k. Aradan y›llar geçti ve 2008 senesinde, orkestra yöneticisi arkadafllar›m›z ve Çocuk Oyunlar› Yazar› Sevgili Hayal fiahin, bambaflka bir fikirle ç›kageldiler. Dokuz gönüllü oyuncunun orkestra ile rol alaca¤› bir tiyatro oyunu! Herkes çok heyecanland›, rejisörümüz Say›n ‹brahim fiahin’in denetiminde aylarca provalar yap›ld› ve iflte bugün, onikibin, hay›r yanl›fl okumad›n›z tam 12.000 çocu¤a ulaflm›fl bulunan “Yaramaz Notalar” adl› oyun böyle ortaya ç›kt›. Gönüllü oyuncular her hafta rutin konser ve provalar›n haricinde, saatler süren tiyatro provalar› yaparak, hiçbir karfl›l›k ya da teflekkür beklemeden oyunu haz›rlad›lar. Oyunda benim canland›rd›¤›m “Bay Besteci”, enstrümanlar› sesleri ve yap›lar›yla e¤lenceli bir flekilde tan›t›yor, ard›ndan beste yapmaya çal›fl›yor. Notalar›n kendi aralar›nda anlaflmazl›¤a düflmeleri ve baflka meslekleri seçmeleri sonucu müzik dünyadan yok oluyor. Bir süre sonra, notalar hatalar›n› anlayarak bar›flmalar› sonucunda, müzik yeniden oluflmaya bafll›yor. Oyunda çocuklar, notalar›n sahnedeki komik kavgalar›na gülerken, bir yandan da nota adlar›n› ve enstrümanlar› ö¤reniyorlar, bu arada orkestran›n seslendirdi¤i senfonik müzi¤in en güzel ve ünlü eserlerinden k›sa bölümler çal›n›yor. Bu sayede, çizgi filmlerden cep telefonlar›na kadar duyduklar› ünlü bestecilerin ünlü eserlerini de ö¤renip dinliyorlar. Oyun içinde besteci, notalar›n anlaflmazl›¤a düflmesi yüzünden beste yapamaz ve onlara farkl›l›klar›na ra¤men, bir arada sayg›yla yaflaman›n ve birlikte çal›flarak büyük ifller yapabilmenin öneminden bahseder. Bu sayede genç kuflaklar toplumda farkl› kültüre dahi sahip olsalar bile, bar›fl içinde birlikte yaflay›p çal›flman›n önemini ö¤reniyorlar. Görüldü¤ü üzere, çocuklar bu etkinlikte, Senfoni Orkestras›, enstrümanlar, notalar, klasik müzik gibi bilgileri almalar›n›n yan›s›ra, toplumsal uzlafl› ve bar›fl, medeni yaflam, birbirlerinin farkl›l›klar›na sayg› gibi demokratik ve sosyal yaflam al›flkanl›klar›n› da artt›rmay› hedefleyen sosyo-kültürel bir paylafl›mda da bulunuyorlar. Yaramaz Notalar bugün 12000’in üzerinde çocu¤a ulaflt›. Dünyada da örne¤ini duymad›m ama, ülkemizde ilk ve tek oldu¤u kesin olan bu ücretsiz oyun, her 15 günde bir gönüllü oyuncularla sahneleniyor. Pek çok makam baflar›y› sahiplenmeye çal›flsa, gönüllü idealist sanatç›lara teflekkür etmekten bile kaç›nsa da, bu özverili çal›flma öncelikle gönüllü sanatç›lar›m›z›n bir eseri. Bu konuda ben flehrimizin, flehrin ileri gelenlerinin, Valili¤imizin onlara bir teflekkür borçlu oldu¤unu düflünüyorum. fiehri flehir yapan, sanayisi ve ödül ard›na ödül verilen ifladamlar› oldu¤u kadar, hiç mecbur olmad›klar› halde, ek bir gelir kazanmad›klar› halde, sadece gelecek kuflaklar için özveriyle gönüllü ifller yapan sanatç›lar›d›r. Unutmamal› ki, özverinin de¤eri takdir edilmezse, b›rak›n örneklerinin olmas›n›, bir süre sonra yokolur. Siz de tutun çocuklar›n elinden, getirin konserlere, oyunlara, senfoni çoksesli düflünce, ça¤dafl dünya müzi¤i onlar› bekliyor! Bu say›daki yaz›ma son vermeden önce bir duyuru da yapmak isterim. Orkestra sanatç›s› arkadafl›m Sevgili Hande Taban ile birlikte, kendi arflivimizden karfl›l›ks›z olarak tam onbir y›ld›r radyo programlar› haz›rl›yoruz. Bugüne dek Bursa’n›n en büyük yerel radyo kanallar›nda “Rapsodi, Senfoni, Allegro” gibi oldukça be¤enilen programlar yapt›k. Hatta “Sanat Odas›”adl› bir televizyon program› da yapt›k. Tüm amac›m›z, klasik müzi¤in tüm di¤er türlerle ne kadar yak›n iliflkili oldu¤unu gösterebilmekti. Halen 106.5 RadyoPark frekans›ndan her Perflembe “Allegro” adl› program› haz›rlay›p sunuyoruz. Ancak, Ocak ay›ndan bu yana, Bursa ad›na da sevindirici bir at›l›mda bulundu¤umuzu düflünüyorum. Zira art›k 91.1 frekans›ndan yay›n yapan ülkemizin bir “okul” olan radyosu TRT3’te “KARMA” adl› program› haz›rlay›p sunuyoruz. Film müziklerinden müzikallere, klasikten jazz’a, rock’tan new age’a uzanan genifl bir yelpazesi var program›n. Farkl› türlerin ortak noktalar›n› buluflturdu¤umuz ve her Pazar saat 15.00’te TRT Radyo 3’te yay›nlanan bu programa dair düflüncelerinizi [email protected] adresine bekliyoruz. (Tam 12 y›ld›r Radyo-TV programlar›m›z› gece gündüz demeden birlikte çal›flarak haz›rlad›¤›m, orkestram›z›n 10.y›l kitab›n› ortakl›¤› sayesinde haz›rlad›¤›m, orkestram›z›n de¤erli Viyola sanatç›s›, Prusa Yayl› Çalg›lar Dörtlümüzün viyola sanatç›s› ve kurucular›ndan sevgili Hande Taban, 17 fiubat 2011 tarihi itibariyle ‹zmir Devlet Senfoni Orkestras›’na atand›. Her ne kadar özverili görev arkadafl›m› baflka bir orkestraya gönderdi¤ime üzülsem de, kendisinin yeni yaflam›nda daha büyük ifller yapaca¤›na ve daha mutlu olaca¤›na olan inanc›m sonsuz. Kendisine “yolun aç›k olsun” derken, Bursa’da y›llard›r birlikte yapt›¤›m›z pek çok güzel iflin yan›nda, ve flehrimizin bir de¤eri olan “Allegro” ve “Karma” adl› programlar›n haz›rlan›p sunulmas›nda beni yaln›z b›rakmayaca¤› için flimdiden teflekkür ediyorum. ‹yi ki vars›n “Ortak” …) Bir sonraki say›da buluflmak üzere, iyi müziklerle kal›n! 127 Bak›fl 116 BBDSO 2011 SEZONU PER‹YOD‹K KONSER PROGRAMI 24-25 MART 2011 GENÇ KUfiAK SOL‹STLER‹ BURSA BÜYÜKfiEH‹R BELED‹YES‹ H‹MAYELER‹ ‹LE YER: MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZ‹ (Osmangazi Salonu) SAAT: 20.00 fiEF: ENDER SAKPINAR SOL‹ST: LEJLA JUS‹C "Soprano" PROGRAM: Anadolu ve Balkan Ezgileri YER:FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹ SAAT: 20.00 fiEF: Stanislav USHEV SOL‹STLER: ARSLAN BÜYÜKKAYA " Keman" DO⁄Ufi ERG‹N "Viyolonsel" HANDE KÜDEN " Keman" EVREN B‹LGENO⁄LU "Viyola" GÜLÜMSER G‹ZEM AYTÜRE "Keman" ‹D‹L ONARAN "Viyolonsel" PROGRAM: 1- Keman Konçertosu "Re Majör" Beste: Johannes BRAHMS 2- Viyolonsel Konçertosu "Si Majör" Beste: Luigi BOCCHER‹N‹ 3- Keman Konçertosu Beste: Jean S‹BEL‹US 4- Çigan Stanislav USHEV Beste: Mourice RAVEL 5- Viyola Konçertosu Beste: Necil Kaz›m AKSES 6- Viyolonsel Konçertosu Beste: Edward LALO Lejla JUS‹C …………......................... 10 MART 2011 DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KONSER‹ YER : MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZ‹ (Orhangazi salonu) SAAT: 20.00 fiEF: MEHPARE KARAMENDERES SOL‹STLER: BAYRAM KARAMENDERES "Piyano" 1- Piyano Konçertosu No:1 Beste: Peter ‹lyiç ÇAYKOVSK‹ PROGRAM: 2- Orkestra Süiti"No:3" Beste: Peter ‹lyiç ÇAYKOVSK‹” Mehpare KARAMENDERES Bayram KARAMENDERES Arslan BÜYÜKKAYA Evren B‹LGENO⁄LU …………......................... 17 MART 2011 17 MART ÇANAKKALE fiEH‹TLER‹N‹ ANMA KONSER‹ YER : FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹ SAAT: 20:00 fiEF: ‹NC‹ ÖZD‹L SOL‹ST: TUNCER TARCAN"BAS-BAR‹TON" PROGRAM: TURGAY ERDENER "YEMEN TÜRKÜSÜ CEM ‹D‹Z "‹ZM‹R'‹N KAVAKLARI, EFELER‹N EFES‹, ÇÖKERTME, ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ" ONUR ÖZMEN "AYDINLIK YEN‹DEN, ÇANAKKALE TÜRKÜSÜ "ORKESTRA ‹Ç‹N VARYASYON" 128 Bak›fl 116 ………….................................................................................................………….................…… 03 MART 2011 BOSNA HERSEK HAFTASI 31 MART 2011 YER: FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹ SAAT: 20.00 fiEF: ÖMER YÖNDEM SOL‹STLER: GÜLGÜN SARISÖZEN "Viyolonsel" PROGRAM: 1- Viyolonsel Konçertosu "Re Majör" Beste: Joseph Haydn 2- Senfoni No:9 Beste: Antonin Dvorak Ömer YÖNDEM Gülgün SARISÖZEN …………......................... 07 N‹SAN 2011 YER: FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹ SAAT: 20.00 fiEF: ENDER SAKPINAR SOL‹STLER: TATIANA MASURENKO "Viyola" 1- Viyola Konçertosu Beste: Bela Bartok 2- Enigma Varyasyonlar Beste: Edward Elgar Ender SAKPINAR Tatiana MASURENKO …………......................... 14 N‹SAN 2011 Hande KÜDEN Do¤ufl ERG‹N G. Gizem AYTÜRE ‹dil ONARAN YER: FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹ SAAT: 20.00 fiEF: YOSHIANO OSAWA SOL‹ST: HWANG SEUNG -SOON "Piyano" PROGRAM: 1- Piyano Konçertosu No:1 Beste: Frédéric François Chopin 2- Senfoni No:4 Beste: Peter Ilyiç Çaykovski BBDSO Program Ahmet TAV‹LO⁄LU ………….................................................................................................………….................…… Hwang SEUNG ………….................................................................................................………….................…… Yoshiano OSAWA Gökhan AYPULUS …………......................... …………......................... …………......................... 21 N‹SAN 2011 ULUSAL EGEMENL‹K VE ÇOCUK BAYRAMI KONSER‹ YER: MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZ‹ (Orhangazi salonu) SAAT: 20.00 fiEF: ORHUN ORHON SOL‹ST: MÜJDAT GEZEN Orhun ORHON Müjdat GEZEN …………......................... 28 N‹SAN 2011 BAHAR KONSER‹ YER:MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZ‹ (Orhangazi salonu) SAAT: 20.00 fiEF: AHMET TAV‹LO⁄LU SOL‹STLER: AYDIN KAHYA "Tenor" S‹BEL GÜRSOY TOLGA TAV‹fi "Piyano" ANIL EDEBALE "Kontrabas" ERHAN SEÇK‹N "Davul" TOLGA B‹LG‹N "Trompet" SERKAN ALTINOK "Saksafon" PROGRAM: Pop ve jazz klasiklerinden seçmeler Sibel GÜRSOY 05 MAYIS 2011 NEC‹L KAZIM AKSES'‹ ANMA KONSER‹ YER: FETH‹YE KÜLTÜR MERKEZ‹ SAAT: 20.00 fiEF: ‹NC‹ ÖZD‹L SOL‹ST: AYHAN UfiTUK "Tenor" PROGRAM: 1- Bir Divandan Gazel Beste: Necil Kaz›m Akses 2- Ballade Beste: Necil Kaz›m Akses ‹nci ÖZD‹L 19 MAYIS 2011 GENÇL‹K VE SPOR BAYRAMI KONSER‹ YER: MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZ‹ (Orhangazi salonu) SAAT: 20:00 fiEF: KIVANÇ TEPE SOL‹ST: OSMAN MUSAO⁄LU "Tenor" PROGRAM: 1- Bu Vatan Bizim Beste : K›vanç TEPE 2- Atatürk'e Övgü Beste : Kiril LAMBOV Kıvanç TEPE Ayhan UfiTUK …………......................... 12 MAYIS 2011 YER: MER‹NOS ATATÜRK KONGRE VE KÜLTÜR MERKEZ‹ (Orhangazi salonu) SAAT: 20:00 fiEF: EMIL TABAKOV SOL‹ST: GÖKHAN AYBULUS "Piyano" PROGRAM 1- Piyano Konçertosu No:3 Beste : Sergey Rahmaninov 2- Romeo ve Juliet "2.Süit" Emil TABAKOV Beste: Sergey Prokofiev Osman MUSAO⁄LU …………......................... 26 MAYIS 2011 Kapan›fl Konseri YER: Uluda¤ Üniversitesi Konser Salonu SAAT: 20:00 fiEF: SUNAY MURATOV PROGRAM: Leroy Anderson ”Blue Tango” Buglers Holiday Rimsky KORSAKOV ”‹spanyol Kapriçyosu” My Way Johann Strauss ”Pizzicato Polca” Starwars Tango for Band Blues Brothers We Are The Champions Sunay MURATOV 129 Bak›fl 116 Yeni Üyeler Dört yeni üye BUS‹AD’a kat›ld›. Bu kat›l›m ile ailemiz biraz daha büyüdü ve güçlendi. Yeni üyelerimize hofl geldiniz diyoruz. Nefle YILDIRIM 1959 da Bursa’da do¤du. 1982 y›l›nda Uluda¤ Üniversitesi ‹ktisadi ve ‹dari Bilimler Fakültesi ‹flletme Bölümünden mezun oldu. 1982-1985 y›llar› aras›nda özel bir kurumda ‹hracat Müdürü olarak çal›flan Y›ld›r›m, Bursa’n›n ilk kad›n gümrük müflaviri olarak kendi iflini kurdu. Halen, kurucusu oldu¤u CNC Gümrük Müflavirli¤i Ltd. fiti.’nde fiirket Müdürü olarak ifl yaflam›na devam eden Y›ld›r›m, Lions Kulüp üyesi ve Genel Yönetmen Birinci Yard›mc›s› olup iki çocuk annesidir. Mustafa EK‹NC‹ 1959 y›l›nda Bursa’da do¤du. 1980 y›l›nda ‹stanbul Yüksek Teknik Ö¤retmen Okulu’nun Elektronik Ö¤retmenli¤i Bölümünden mezun oldu. Bir y›l ö¤retmenlik yapan Ekinci 1982-2001 y›llar› aras›nda Nergis Tekstil A.fi.’de de¤iflik kademelerde çal›flt›. Mutafa Ekinci, 1999 y›l›nda flah›s firmas› olarak kurdu¤u firmas›n› 2001 y›l›nda Limitet fiirket haline getirdi. Halen, kurucusu oldu¤u Ekin Pano’nun Genel Müdürü’dür. Serdar TAHTAKIRAN 1971 y›l›nda Bursa’da do¤du. ‹lk-orta ve lise e¤itimini Bursa’da tamamlayan Tahtak›ran, ‹stanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi ve daha sonra Uluda¤ Üniversitesi’nde Mali Hukuk alan›nda Yüksek Lisans yapt›. 2009 y›l›nda ‹stanbul Üniversitesi’nden Hukuk Doktoras› da alan Tahtak›ran, 1994 y›l›ndan beri Bursa’da avukatl›k yapmakta. Serdar Tahtak›ran halen, Tahtak›ran Patent Ltd.fiti’nin ve Tahtak›ran Metal Ltd. fiti’nin kurucusu ve orta¤›d›r. Ayvaz fiENOL 1968 y›l›nda Bulgaristan’›n K›rcaili ilinde do¤du. 1977 y›l›nda Türkiye’ye göç eden fienol, ilk-orta-lise ve üniversite e¤itimini Bursa’da tamamlad›. Uluda¤ Üniversitesi Elektronik Mühendisli¤i Bölümünden mezun olan fienol, ifl hayat›na Aroma’da bafllad›. 1998 y›l›nda Stok Endüstriyel Tasar›m Dan›flmanl›k Ticaret Ltd. fiti.’ni kuran fienol, Anonim fiirket statüsünde faaliyetlerini sürdüren firmas›n›n Yönetim Kurulu Baflkan›d›r. Ayvaz fienol, evli ve iki çocuk babas›d›r. 131 Bak›fl 116 Kaybettiklerimiz RAHMETLE ANIYORUZ 2010 yılında yitirdi¤imiz de¤erli üyelerimiz ÖZHAN CANAYDIN ve TALAT D‹N‹Z’i rahmetle anıyoruz. 132 Bak›fl 116