EYLÜL 2013 SAYI

Transkript

EYLÜL 2013 SAYI
“Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini
veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız.”
Mustafa Kemal Atatürk
Bir milli eğitim programından söz ederken, eski devrin boş
inançlarından ve yaradılış niteliklerimizle hiç de ilgisi olmayan
yabancı fikirlerden, doğudan ve batıdan gelebilen bütün
etkilerden tamamen uzak, milli karakterimiz ve tarihimizle uyumlu
bir kültür kasdediyorum. Çünkü milli dehamızın tam olarak
gelişmesi ancak böyle bir kültür ile sağlanabilir. Herhangi bir
yabancı kültür, şimdiye kadar takip edilen yabancı kültürlerin
yıkıcı sonuçlarını tekrar ettirebilir. Kültür (fikri kültür) ortama da
uyumludur. O ortam milletin karakteridir.
Mustafa Kemal Atatürk
(Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Cilt:II, 1952)
Türk Eğitim Vakfı,
2013-2014 eğitim öğretim yılında,
tüm öğrencilere başarılar diler…
TEV ailesinin sevgili üyeleri,
2013 yılına başlarken yıllık stratejik planımızı hazırlamış ve dört konu başlığı altında hedeflerimizi
belirlemiştik: Finansal hedeflerimiz, süreç iyileştirme hedeflerimiz, teknoloji geliştirme hedeflerimiz ve iletişim hedeflerimiz. Yılın dörtte üçünü tamamlarken sizlere hedeflerimiz doğrultusundaki uygulamalarımız
hakkında bilgi vermek ve ektiklerimizi biçmeye başlamanın heyecanını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Son üç ayımızda, büyük ailemizi harekete geçirmek, gerek bağış gerek gönüllülük desteğiyle bir
gencin hayatına umut olmanın, ışık olmanın mümkün olduğu mesajını vermek ve TEV’e ulaşım kanallarını
tanıtmak için reklam filmimizi, bütünüyle yenilenmiş web sitemizi ve ivme kazandırdığımız sosyal medya
çalışmalarımızı içeren geniş kapsamlı iletişim kampanyamızı hayata geçirdik.
Reklam filmimizin eğitimin önemi konusunda daha fazla farkındalık yaratacağına ve bu sayede daha
fazla öğrenciye destek vermek için bizlere güç vereceğine yürekten inanıyoruz. Öte yandan, global olarak iletişimde önemli bir dönüşüm sürecinde olduğumuzun farkındayız. Bu doğrultuda dijital dünyanın
gücünü sosyal faydaya dönüştürecek, bu platformda ‘iyi örnekler’ oluşturacak, tüm Türkiye ile buluşma
noktalarımız sosyal mecralarımızı: yeni web sitemizi ve dinamikleşen Facebook ve Twitter hesaplarımızı
takip etmenizi, bu ortamlarda bizlerle beraber olmanızı, çalışmalarımızla ilgili geribildirimlerinizi paylaşmanızı gönülden istiyoruz.
Teknolojik altyapı çalışmalarımız devam ediyor, kurumsal kaynak planlama sistemi projemizde analiz
ve tasarım süreçlerini tamamlayarak, uygulamaya geçmek üzereyiz. Çözüm ortaklarımız Microsoft ve
ETG ile verimli bir işbirliği içinde çalışıyor, merkezi teknoloji platformumuzu çağa örnek olacak şekilde
kuruyor, geliştiriyoruz.
Eylül ayı bizim için çok anlamlı ve önemli bir aydı...
Vakfımızın kıymetli bağışçılarından, eşsiz sanatçı Zeki Müren, vefatının 17’inci yıldönümünde 24 Eylül günü hem doğduğu şehir Bursa’da Emirsultan Mezarlığındaki kabrinin başında, TEV-TSK Mehmetçik
Vakfı Zeki Müren Güzel Sanatlar Anadolu Lisesi’nde hem de çok sevdiği Bodrum’da, Zeki Müren Sanat
Müzesi haline getirilen evinde dualarla ve eserleriyle anıldı. Türk Eğitim Vakfı (TEV), TSK Mehmetçik Vakfı ve Bodrum Kaymakamlığı tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen “Hatıralarda Zeki Müren”
anma konserinde sevenlerinin yoğun ilgisiyle, sevgisiyle hatıralamızda yer edecek bir gece yaşadık.
Anma törenlerinin yanı sıra bu yıl ilk defa Zeki Müren’in çocukluğundan itibaren tüm hayatını belgeleyen
fotoğrafları da ‘Bir Demet Zeki Müren Sergisi’ ile ziyaretçileriyle buluştu. Zeki Müren’in anıları kalplerimizdeki yerini ilk günkü canlılığı ile korurken, onun bağışları sonsuzluğa uzanıyor... Her yıl katlanarak
büyüyor, gençlerimize eğitim, öğrencilerimize binlerce burs, geleceğimize ışık, aydınlık bir Türkiye için,
hepimiz için, umut olmaya devam ediyor...
Türk Eğitim Vakfı, Türk Gençliğini bilgi
üreten ve kullanan bir konuma getirmek
için 46 yıldır inançla çalışıyor.
Eylül ayının gurur veren haberlerinden bir diğeri Turkcell ve Türk Eğitim Vakfı’nın (TEV) Milli Eğitim
Bakanlığı (MEB) himayesinde tüm Türkiye’nin desteğini alarak başlattığı “Van İçin Türkiye Kumbarası”
projesi kapsamında inşa edilen Öğretmen Kampüsü’nün 30 Eylül’de yapılan resmi açılışı oldu. Proje
sayesinde bugün 192 öğretmenimiz sıcak yuvalarına kavuştu. Bölgedeki 100 öğrenci bu proje kapsamında burs almaya devam ediyor. Ayrıca Türk Eğitim Vakfı olarak ailesi depremde zarar görmüş 250
öğrenciye burs tahsis ederek destek verdik, bu yıl Van’da toplam 400 öğrenciye burs veriyoruz.
Hayatlarına dokunduğumuz gençlerimizin ihtiyaçlarının çağın gelişimiyle beraber değiştiği bir dönem
içindeyiz ve bu yıl tamamladığımız Bursiyer Konumlandırma ve Algı Araştırmamızla bu konuya eğildik,
strateji ve proje geliştirmek üzere çalışmalar içindeyiz. Değişmeyen amacımız öğrencilerimize etkin katkı
sağlamak ve onların hayallerine umut, eğitimlerine ışık olmak... Bu yolda, savunduğumuz ilkelerimiz,
yenilikçi yaklaşımımız ve en önemlisi sizlerin desteği ile her gün daha büyük başarılara ve mutluluklara
vesile olacağımıza inancımız tam...
Saygı ve sevgilerimle,
Yıldız Günay
Genel Müdür
içindekiler
8
TEV’in yurt dışı burslarıyla 73 genç daha aydınlık yarınlara adım atıyor!
10
Zeki Müren severler, ‘Hatıralarda Zeki Müren’ konseri için
Bodrum Antik Tiyatro’da buluştu
14
Van seferberliğinde mutlu bir son daha yaşandı
16
Eğitim için Türkiye için siz de umut olun…
18
Web sitemiz yenilendi!
19
İzmir Eski Valisi Hüseyin Öğütçen ölümünün birinci yılında saygıyla anıldı
20
UNESCO Türkiye’nin düzenlediği çalıştayda TEV’in tanıtımı yapıldı
21
TEV’in kuruluş yıldönümü İzmir’de coşkuyla kutlandı
25
Antalyalı TEV’liler yemekte buluştu
26
TEV Kocaeli Şube, bursiyerlerini hayata hazırlanıyor
31
Garing Vakfı okullarında öğrenim gören öğrenciler Danimarka’dan
unutamayacakları anılarla döndüler
34
Türk Eğitim Vakfından geleceğin lideri olacak üniversite öğrencilerine
Üstün Başarı Bursu
35
TEV 2013-2014 öğretim yılında 9.500 öğrenciye burs verecek
36
TEV Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurtları yeni eğitim öğretim yılına hazır
TEVİTÖL’den haberler
48
TEVİTÖL’de her yılsonunda sıra dışı başlangıçlara da adım atılır…
38
“TEV de çok samimi bir ortam var”
42
STK olarak sosyal medyada
yer edinmek
İnsanlar, kurum ve kuruluşlar sosyal medyayı nasıl kullanıyor? Hedef
kitlelerine ne kadar hitap edebiliyorlar? Beklentiler yeteri kadar
karşılanabiliyor mu? Geri dönüş alınabiliyor mu? Kurumlar hedef kitlelerine,
kişiler de iletişime geçmek istediği kaynaklara, sosyal platformlar üzerinden
artık kolaylıkla ulaşabiliyorlar.
58
TEV dergi
Eylül 2013
TEV Genel Müdürlük Bilgi
İşlem Departmanında hummalı
bir çalışma var. Zamanın
teknolojilerine göre kurulan
sistem altyapı yenileme
çalışmalarına başlayan
Genel Müdürlükte artık tüm
departmanlar birbirleriyle daha
uyumlu çalışmaya başlayacak.
1967
İmtiyaz Sahibi
Türk Eğitim Vakfı İnanç Türkeş Özel Lisesi İktisadi
İşletmesi adına
Ömer M. Koç
Mualim Köy Mevkii P.K.125 41490 Gebze-Kocaeli
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Eda Noyan
Büyükdere Cd. Kocabaş İşhanı No: 111
Kat: 6-7-8 34349 Gayrettepe / İstanbul
“Mühendislerimizin kendilerini geliştirecekleri
proje ülkemizde çok sınırlı”
60
Dr. A. Umut Genç çok genç bir yönetici.
Dünyanın en büyük mühendislik
firmalarından biri olan AVL’nin Türkiye
ofisini 2008 yılında kuruyor. Kısa sürede
mühendis sayısını artırarak, önemli
projelere imza atan Dr. A. Umut Genç,
aynı zamanda TEV bursiyeri. Motor
tasarımı konusunda yetkin mühendislerin
olduğunu belirten Dr. Genç, ülkemizdeki
projelerin azlığı nedeniyle pek çok genç
mühendisin yurt dışına gitmek istediğini
söylüyor.
Yayın Kurulu
Ali İhsan Yalçın, Bahattin Öztuncay,
Güsel Bilal, Eda Noyan, Günseli Özen Ocakoğlu
Danışma Kurulu
Davut Ökütçü, Ali İhsan Yalçın,
Abbas Güçlü, Prof. Dr. M. Şükrü Tekbaş,
Bahattin Öztuncay
Yazı İşleri
Şengül Küpücü (TEV), Serpil Kaya
Fotoğraf
Savaş Batmaz
Görsel Tasarım
Murat Helvacı
Reklam
Gülşah Marhan
Yayın Türü
Yaygın Süreli Yayın
“Yaşlılık çaresizlik dönemi değildir”
“Yeni sistemle bilgiye daha hızlı ve kolay erişim
imkanı sağlanacak”
52
Türkiye’nin Eğitim Vakfı
TÜRK EĞİTİM VAKFI
Dr. Ayşe Atalay ve Rabia Atalay emeklilik
günlerini keyifle geçiren iki kız kardeş.
Bu ülkenin havasını soluduk, suyunu
içtik bizim de bu ülkeye borcumuz var
diyerek hem anne-babalarından kalan
birikimi hem de kendi birikimlerini TEV’e
bağışladılar.
Pelin, Sezin ve Buse, TEV yaz dönemi stajerleri… Yaz tatillerini ‘gönüllerince’
geçirmek varken onlar Vakfımızda ‘gönüllü’ çalışmayı tercih ettiler.
Eğlendiler, öğrendiler, TEV ailesinin bir parçası oldular. Vakfımızın farklı
bölümlerinde görev alan stajerlerimize sorduk onlar anlattı.
dergi
“Bu ülkeye borcumuzu TEV’in aracılığıyla
ödemekten mutluluk duyuyoruz”
Şubat 2013 Sayı: 17
TEV’den haberler
64
TEV Dr. Orhan Birman Tıp Bursuyla
hayallerini gerçekleştiren Dr. Gülüstü
Kaptanoğlu, herkesin korktuğu çok
özel bir alanda çalışıyor: Alzheimer ve
Parkinson hastalıkları… Dr. Kaptanoğlu,
yaşlılığın tüm sorunlarıyla ilgilenerek,
hem hastaların hem de hasta yakınlarının
gündelik hayatlarını daha iyi ve daha
huzurlu geçirmeleri için çözümler
buluyor, hayatlarında fark yaratmaya
çalışıyor. Dr. Kaptanoğlu, yaşlılık
çaresizlik dönemi değildir derken,
yaşlılığın da hazırlanılması gereken bir
dönem olduğunu söylüyor.
Yapım:
Rota Yayın Yapım Tanıtım Tic. Ltd. Şti.
Prof. N. Mazhar Ökten Sok. No:1
Rota Binası 34360 Şişli-İstanbul
Tel: 0 212 224 01 44 Faks: 0 212 233 72 43
www.rotaline.com
Baskı Tarihi
Ekim 2013
Baskı ve Cilt
Tor Ofset San. Tic. Ltd. Şti.
Hadımköy Yolu Akçaburgaz Mahallesi
4. Bölge 9 Cadde 116. Sokak No: 2 Esenyurt/İstanbul
Tel : 0 212 886 34 74 (Pbx) Fax: 0 212 886 34 80
E-Posta : [email protected]
Yönetim Yeri
Türk Eğitim Vakfı (TEV)
Büyükdere Cad. Kocabaş İş Hanı No:111
K:6-7-8 34349 Gayrettepe / İstanbul
Tel: 0212 318 68 00
8
TEV’den haberler
TEV’in yurt dışı burslarıyla
73 genç daha aydınlık
yarınlara adım atıyor!
1967 yılından bu yana Türkiye’nin aydınlık geleceği için eğitime destek veren Türk Eğitim
Vakfı (TEV), 2013-2014 öğretim yılında yurt dışı yüksek lisans ve üst ihtisas bursu almaya
hak kazanan 73 yeni bursiyerini tanıttı.
TEV’den haberler
Y
urt dışı bursiyerleri tanıtmak amacıyla, 19 Haziran 2013 tarihinde, TEV Yönetim Kurulu Başkanı
Ömer M. Koç ve TEV Yönetim Kurulu
Üyeleri ev sahipliğinde gerçekleştirilen
basın toplantısına, yurt dışı bursları için
işbirliği yapılan ülkelerin konsolosları,
bağışçılar ve TEV gönüllüleri de katıldı.
TEV Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M.
Koç konuşmasına, “Tam 46 yıl önce
4 Mayıs 1967 yılında Merhum Vehbi
Koç’un önderliğinde eğitime gönül veren
205 Türk aydını tarafından kurulan Türk
Eğitim Vakfı’nın bugün de aynı kararlılık
ve adanmışlıkla Türkiye’nin aydınlık geleceği için eğitime katkı verdiğini gururla
belirtmek isterim.” cümleleriyle başladı.
Ömer M. Koç, sözlerini şöyle
sürdürdü:“Vakfımız kuruluşundan bu
yana, başarılı ve maddi desteğe ihtiyacı olan teknik ve endüstri meslek
lisesi, meslek yüksekokulu, yüksekokul,
üniversite, master ve doktora öğrencilerine verdiği 200 bin bursla çağdaş ve
büyüyen Türkiye’ye sağladığı desteği
sürdürmektedir. Türk Eğitim Vakfı, geleceğimizin liderlerini desteklemek üzere,
2007 yılından itibaren ‘TEV Üstün Başarı Bursu’ vermeye başlamıştır. Halen
216 öğrenci TEV Üstün Başarı Bursu
almaktadır. Üniversitede ilk 2 bine giren ve liderlik vasıfları olan öğrenciler
arasından seçilen Üstün Başarı Bursiyerleri, ayrıca çeşitli sosyal etkinliklerle de
desteklenmektedir.”
73 genç daha yurt dışında
geleceğe hazırlanacak…
TEV Yönetim Kurulu Üyeleri, bursiyer öğrencilerle birlikte
TEV dergi
Eylül 2013
9
TEV’in 1969 yılından bu yana üst düzey yönetici, tıp doktoru, bilim adamı
ve sanatçı gibi Türkiye’nin geleceğine
yön verecek değerleri yetiştirmek üzere
başarılı gençlere yurt dışında yüksek li-
“Bu yıl da 73 başarılı
gencimiz yurt dışına
yüksek lisans ve üst
ihtisas eğitimine
gönderilmek üzere
seçildi. Böylece, 20132014 öğretim yılında
toplam 161 gencimiz
yurt dışı burslarımızdan
yararlanacak.”
sans ve üst ihtisas eğitimi imkanı sağlamak için dokuz ülke ile işbirliği yapan
Türkiye’deki tek sivil toplum kuruluşu olduğunu belirten Ömer M. Koç; “Bugün
yurt dışında 88 gencimiz eğitimlerine
devam ediyor. Bu yıl da 73 başarılı
gencimiz yurt dışına yüksek lisans ve
üst ihtisas eğitimine gönderilmek üzere
seçildi. Böylece, 2013-2014 öğretim
yılında toplam 161 gencimiz yurt dışı
burslarımızdan yaralanacak. Yurt dışın-
da yüksek lisans ve üst ihtisas yapan
gençlerimize Türk Eğitim Vakfı olarak
her yıl toplam 1,5 milyon dolarlık burs
fonu ayırıyoruz. İşbirliği yaptığımız kurumların da destekleriyle yurt dışı bursiyerlerimize 3 milyon dolarlık bir katkıda
bulunuyoruz” dedi.
2013- 2014 eğitim döneminde;
TEV kaynaklarından master öğrenimi
için ABD’ye 5, İngiltere’ye 2, TEVİngiltere Hükümeti Chevening burslarından İngiltere’ye 3, TEV-DAAD burslarından Almanya’ya 35, TEV Fransız
Büyükelçiliği burslarından Fransa’ya
5, TEV-Garring Vakfı Burs Fonu’ndan
Danimarka’ya 2, TEV-IE Business School Madrid burslarından İspanya’ya 2,
TEV-TOFAŞ Burs Fonu’ndan İtalya’ya
2, TEV-TÜSİAD 40.Yıl Burs Fonundan
İngiltere’ye 1 genç ayrıca doktora öğrenimi için TEV-SINGA burslarından
Singapur’a 14 genç ile araştırma çalışmaları için Dr. Orhan Birman Burs
Fonu’ndan ABD’ye 2 uzman tıp doktoru
gönderildi.
10
TEV’den haberler
Zeki Müren severler,
‘Hatıralarda Zeki Müren’ konseri için
Bodrum Antik Tiyatro’da buluştu
Türk Eğitim Vakfı (TEV), TSK Mehmetçik Vakfı ve Bodrum Kaymakamlığı tarafından her
yıl geleneksel olarak düzenlenen “Hatıralarda Zeki Müren” anma konseri, Zeki Müren’in
vefatının 17. yıldönümünde, Bodrum Antik Tiyatro’da gerçekleşti. 24 Eylül 2013 tarihinde
düzenlenen ve Ayşe Egesoy’un sunumuyla gerçekleşen konserde, Türk Sanat Müziği
sanatçısı Gökhan Sezen ve “Zeki Müren’in Sanatını ve Müziğini Koruma ve Yaşatma
Derneği Korosu” sanat güneşinin unutulmayan eserlerini seslendirdiler.
TEV’den haberler
Z
eki Müren’in tüm mal varlığını
bağışladığı, başarılı ve ihtiyaç
sahibi gençlere eğitim imkânı
sağlayan Türk Eğitim Vakfı (TEV), şehit
ve gazi çocuklarına, yakınlarına destek
veren TSK Mehmetçik Vakfı ve Bodrum
Kaymakamlığının her yıl düzenlediği
Zeki Müren anma konserleri, bu yıl 24
Eylül Salı günü Bodrum Antik Tiyatro’da
gerçekleştirildi. Her yıl olduğu gibi bu
yıl da tüm Zeki Müren hayranları, “Hatıralarda Zeki Müren’’ konserini ücretsiz
olarak izledi.
Hatıralarda Zeki Müren Konseri,
Bodrum Kaymakamı Dr. Mehmet Gödekmerdan, Türk Eğitim Vakfı Genel
Müdürü Yıldız Günay, Türk Eğitim Vakfı
Genel Müdür Yardımcısı Güsel Bilal ve
TSK Mehmetçik Vakfı Genel Müdürü
Tümg. Tamer Büyükkantarcıoğlu’nun konuşmalarıyla başladı.
Gecede Sanat Güneşi Zeki Müren’in
hayatından kesitlerin yer aldığı fotoğraflar için bir slayt gösterisi de gerçekleştirildi. Ahmet Sabancı Korosu’nun seslendirdiği Zeki Müren şarkıları, dinleyenleri
yıllar öncesine götürdü. Koronun ardından Gökhan Sezen performansıyla,
Zeki Müren hayranlarına bir müzik ziyafeti yaşattı. Seyirciler arasında bulunan
Türk müziğinin önemli sesi Seçil Heper’i
sahneye davet eden Gökhan Sezen, iki
şarkıyı Seçil Heper ile birlikte seslendirdi. Hatıralarda Zeki Müren Konseri plaket töreniyle sona erdi.
Anma konserinin yanı sıra bu yıl ilk
defa Zeki Müren’in çocukluğundan itibaren tüm hayatını belgeleyen fotoğrafları da Bodrum Kale Kafe’de sergilendi.
Zeki Müren hayranları tarafından sergi,
17 – 25 Eylül tarihleri arasında ziyaret
edildi.
TEV dergi
Eylül 2013
11
Zeki Müren, gençlere ışık olmaya
devam ediyor
Zeki Müren, ölümünün 17. yılında da
gençlere umut olmaya, ışık olmaya devam ediyor. Zeki Müren’in mal varlığını
bağışladığı Türk Eğitim Vakfının Zeki
Müren Burs Fonu’ndan bugüne kadar
toplam 2251 öğrenciye burs verildi.
2013-2014 öğretim yılında da TEV
Zeki Müren Burs Fonu ile 201 öğrenciye ayda 400 TL ödeme yapılacak.
Zeki Müren’in mal varlığını bağışladığı diğer vakıf olan TSK Mehmetçik Vakfı
da bu bağışlar sayesinde bugün itibariy-
le, şehit olan veya herhangi bir nedenle hayatını kaybeden bir Mehmetçik’in
ailesine bir defaya mahsus olmak üzere 34 bin TL, birinci derece bir gaziye aylık 945 TL ve üniversite öğrencisi
Mehmetçik çocuğuna ise ayda 600 TL
yardımda bulunuyor.
TEV bağışçısı olan Merhume Safiye
Ayla Targan ile TEV ve TSK Mehmetçik
Vakfı bağışçısı Zeki Müren adına isimlerinin ve hatıralarının yaşatılması, Türk
Musikisine genç sesler kazandırılması
amacıyla her üç yılda bir ses yarışması
da düzenleniyor.
12
TEV’den haberler
TEV’den haberler
‘Bir Demet Zeki Müren’
Zeki Müren ölümünün 17.
yılında, çeşitli etkinliklerle
anıldı. Gerçekleştirilen
etkinliklerden biri de
Türk Eğitim Vakfı ve
Mehmetçik Vakfı tarafından
Bodrum Kaymakamlığı
ve belediyenin desteğiyle,
Bodrum Kalesi Sualtı
Arkeoloji Müzesi’nde ‘Bir
Demet Zeki Müren’ fotoğraf
sergisi açıldı.
Ö
lümünün 17. yılında çeşitli etkinliklerle anılan Zeki Müren’in,
çoğu evlerindeki kasalarda
bulunan ve henüz gün yüzüne çıkmamış 150 fotoğraftan oluşan fotoğraf
sergisi, Bodrum Kalesi Sualtı arkeoloji
Müzesi’nde açıldı.
Serginin açılışını Bodrum
Kaymakamı Mehmet Gödekmerdan, Türk Eğitim Vakfı Genel Müdür Yardımcısı
Güsel Bilal, Mehmetçik Vakfı İzmir Temsilcisi Emekli Tuğamiral Ufuk Aslan ve Zeki
Müren Müzesi Müdürü Ayser Özbulut birlikte yaptı.
Açılışta konuşan Bodrum Kaymakamı Mehmet
Gödekmerdan, sanatçının öldüğü 24 Eylül’de
düzenlenecek
konserin
TEV dergi
Eylül 2013
13
Zeki Müren
mezarı başında anıldı
Türk müziğinin ‘Sanat Güneşi’ Zeki Müren, ölümünün 17’inci yılında Bursa’da Emir Sultan
Mezarlığı’ndaki kabri başında düzenlenen törenle anıldı.
S
katılımın yoğun olması sebebiyle Antik
Tiyatro’da düzenleneceğini söyledi.
Türk Eğitim Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Güsel Bilal ise Zeki Müren’in
Türkiye’nin yetiştirdiği önemli sanatçılardan biri olduğunu belirterek, “Zeki
Müren’i anmak, anlamak, geleceğe
bu güzel ve çok anlamlı bağışından
bahsetmek hepimiz için mutluluk ola-
cak. Türk Eğitim Vakfı ve Mehmetçik
Vakfı, Zeki Müren’i yaşatmak için çalışıyor. Zeki Müren ölmedi daima yaşayacak” dedi. Zeki Müren Müzesi
Müdürü Ayser Özbulut, serginin amacının, Zeki Müren’in sanatın birçok
dalıyla ilgilenen özelliğinin, hayranlarıyla bir kez daha buluşturulması ve
Zeki Müren Sanat Müzesi’nin arşivinin
artırılması olduğunu ifade
etti.
Açılışın ardından güftesi Sabih Gözen’e bestesi
de Zeki Müren’e ait olan
“Benden evvel başkası seni
görüp sevmesin” adlı şarkı
eşliğinde tango gösterisi yapıldı. Sergiyi bir saat içinde
sanatçının hayranlarından
500 kişi gezdi. Hayranları
Zeki Müren’in maketi ile birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi.
anatçı için ilk tören, Zeki Müren
Güzel Sanatlar ve Spor Lisesi’nde
gerçekleştirildi. Emirsultan Mezarlığı’ndaki törene ise sanatçının yeğenleri Sevtuğ Olgaç, Özlem Olgaç Güner eşi İlknur Güner, din görevlisi Yusuf
Akçay, Devlet sanatçısı Kutlu Payaslı ile
Müren’in modacı ve tasarımcısı Muzaffer Çaha, Türk Eğitim Vakfı ve Mehmetçik Vakfı üyeleri ile Zeki Müren Güzel
Sanatlar Anadolu Lisesi öğrencilerinin
yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı.
Öğrenciler ve konuklar yapılan duanın ardından Zeki Müren’in kabri başına karanfil bıraktı.
Törende duygusal anlar yaşayan sanatçının yeğeni Özlem Olgaç Güner,
“Şu an, kabri başında Bursalılara sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Tarihe sa-
hip çıkmak istiyorsak böyle sanatçıları
yaşatmalıyız” dedi.
Türk Eğitim Vakfı ve Mehmetçik Vak-
fı 24 Eylül’deki ölüm yıldönümünde
sanatçının Emirsultan Mezarlığı’ndaki
anma töreninin ardından Emirsultan
Camisi’nde mevlit okuttu.
14
TEV’den haberler
TEV’den haberler
Van seferberliğinde
mutlu bir son daha yaşandı
Turkcell ve Türk Eğitim Vakfının (TEV) Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) himayesinde tüm
Türkiye’nin desteğini alarak başlattığı “Van İçin Türkiye Kumbarası” projesi kapsamında
inşa edilen Öğretmen Kampüsü’nün resmi açılışı yapıldı.
T
urkcell ve Türk Eğitim Vakfı (TEV),
Ekim 2011’de Van’da meydana
gelen ve tüm ülkeyi sarsan deprem felaketinin ikinci yılında kente ve
bölgeye desteğini sürdürüyor. Depremin hemen ardından harekete geçilerek başlatılan ve Turkcell’in 5 milyon
TL bağışladığı, TEV işbirliği ve Milli
Eğitim Bakanlığı (MEB) himayesinde
hayata geçirilen, tüm Türkiye’nin de el
ele verip sahiplendiği, “Van İçin Türkiye Kumbarası” projesinde, mutlu bir son
daha yaşandı. Yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla birlikte öğretmenlerin
sıcak yuvalarına kavuştuğu Öğretmen
Kampüsü’nün resmi açılışı, Van Valisi
Aydın Nezih Doğan, Turkcell Genel
Müdür Yardımcısı Koray Öztürkler, TEV
Genel Müdürü Yıldız Günay, TEV Genel Müdür Yardımcısı Güsel Bilal ve TEV
Yönetim Kurulu Başkan Vekili Av. Zuhal
Dönmezer’in katılımıyla gerçekleşti. Açılışa kampüste yaşayan öğretmenler ev
sahipliği yaptı ve tören sırasında yaptıkları konuşmalarda duygularını paylaştı.
“Tüm Türkiye el ele verdi, Van
yeniden güneşli günlere kavuştu”
Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Koray Öztürkler; “Van’da TEV ile birlikte
başlattığımız eğitim seferberliği Van
İçin Türkiye Kumbarası’nın amacı, bir
TEV dergi
Eylül 2013
Öğretmen Kampüsü ve Öğrenci Yurdu
inşa etmek, maddi olanaklardan yoksun
başarılı öğrencilere burs vermekti. Çağrımız sonrasında tüm Türkiye tek yürek
oldu. Daha çok öğretmene ve öğrencimize yuva sağlayabildik. Bunun yanı
sıra istihdam alanında da şehre nasıl
bir katkı sağlarız dedik ve Van Erciş’te
hayata geçirilen MEB İletişim Merkezi
(MEBİM 147) ile 100 gencimize istihdam olanağı sunduk. Hem Türkiye’den
hem de uluslararası camiadan aldığımız
destek bize büyük bir motivasyon sağladı. Birleşmiş Milletler, Turkcell’i Van
depreminde iletişim altyapısına yönelik
çalışmaları ve öncülük ettiği şeffaf bağış
kampanyası Van İçin Türkiye Kumbarası
ile dünyaya örnek gösterdi. Bugün çalışmalarımızda mutlu bir sona daha ulaşıyor ve Öğretmen Kampüsü’müzün resmi
açılışını yapıyoruz. Tüm öğretmen ve
öğrencilerimize güzel bir eğitim-öğretim
yılı diliyorum. Van’a verdiğimiz desteği
sürdüreceğiz. Çok yakında girişimcilik
alanında da güzel işlere imza atmanın
hazırlığı içindeyiz.” dedi.
“Amacımız aydınlık geleceklere
umut ve ışık olmak”
Törende daha sonra Türk Eğitim Vakfı
(TEV) Genel Müdürü Yıldız Günay söz
aldı. Günay konuşmasında şunları söyledi: “Türk Eğitim Vakfı olarak, Van’da yaşanan deprem felaketi sonrasında bölgenin yaralarını sarabilmek amacıyla,
hızla harekete geçtik. Turkcell ile birlikte
“Van İçin Türkiye Kumbarası” projesini
hayata geçirdik ve ne mutlu ki; oluşturduğumuz bu kumbara tüm Türkiye’nin
destekleriyle, eğitim için doldu. Proje
sayesinde bugün 192 öğretmenimiz
sıcak yuvalarına kavuştu. Bölgedeki
100 öğrenci de bu proje kapsamında
burs almaya devam ediyor. Ayrıca Türk
Eğitim Vakfı olarak, ailesi depremde zarar görmüş 300 öğrenciye burs tahsis
ederek, destek verdik. Bugüne kadar
Van’da yaklaşık 3.750 gencimize burs
sağladık. Türkiye’nin en köklü vakıflarından biri olarak, en büyük amacımız
aydınlık geleceklere umut ve ışık olmak.
Şunu çok iyi biliyoruz ki; herkes bir umut
ışığı yakabilir ve 3 bin 500’ün üzerinde
katılımla bu proje de, bunun en güzel
örneklerinden biridir. Türk Eğitim Vakfı olarak Van’da umut olmaya devam
edeceğiz ” dedi.
Van Valisi Aydın Nezih Doğan, “Van
depremlerinde 76 öğretmenimizi kaybettik. Onlar bizim umut ışığımızdı, ge-
leceğimizdi. Şimdi öğretmenlerimiz için
bu güzel kampüsün açılışını yapıyor
olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Van’ın
her alanda desteğe ihtiyacı var ama
en çok gönül desteğine ihtiyacı var.
Bu güzel tesisi, Öğretmen Kampüsü’nü
hayata geçiren Turkcell ve TEV’e çok
teşekkür ediyorum. Bu yardımlaşmanın
devamını diliyorum” dedi.
Öğrencilere hem yurt hem burs
sağlandı
Van İçin Türkiye Kumbarası’nda biriken bağışlarla Van merkezinde inşa
edilen Öğrenci Yurdu, 1500 metrekarelik bir alana yayılıyor ve 132 kişi
kapasiteli. İçinde öğrenciler için sosyal
alanları da barındıran Öğrenci Yurdu;
genç dostu, depreme dayanıklı güvenli
bir yapı şeklinde tasarlandı. Turkcell Superonline yurda fiber internet altyapısını
sağladı.
Yurtta lisede okuyan erkek öğrenciler
kalıyor. Öğrencilerin seçimi, Milli Eğitim Bakanlığı koordinasyonunda ihtiyaç
sahipliği göz önünde bulundurularak
gerçekleştiriliyor. Van İçin Türkiye Kumbarası kapsamında Endüstri Meslek
Liseleri’nde okuyan 100 öğrenciye de
eğitim bursu sağlandı.
Tüm Türkiye destek verdi,
daha çok öğretmen yuva
sahibi oldu
Turkcell’in 5 milyon TL bağışı
ile başlayan Van İçin Türkiye
Kumbarası’na 350 bin bağış
SMS’i geldi, 1500 bağış havalesi
yapıldı ve 35 hayırsever kişi ve
kurum ev bağışında bulundu.
İlk etapta 100 öğretmene sıcak
bir ev sağlama hedefiyle yola
çıkılan ve bağışlarla büyüyebilir
şekilde tasarlanan Öğretmen
Kampüsü, 192 öğretmene yuva
oldu.
Turkcell-TEV Öğretmen
Kampüsü, sosyalleşme ve aktivite alanlarıyla tam bir yaşam
merkezi şeklinde tasarlandı ve
hayata geçirildi. Kampüs 11 bin
metrekareyi aşan bir alan üzerine kurulu. 712 ton çeliğin kullanıldığı evler 2+1 dairelerden
oluşuyor. Turkcell grup şirketi
Superonline da öğretmenlere
ücretsiz fiber internet kullanımı
sağlıyor.
15
16
TEV’den haberler
TEV’den haberler
Eğitim için Türkiye için
siz de umut olun…
17
TEV’in daha geniş kitlelere
tanıtımı için hazırlanan
kamu spotunun ilk gösterimi,
TEV yöneticileri, bağışçıları
ve çalışanlarıyla birlikte
seyredildi.
Türk Eğitim Vakfı yaptığı çalışmaları kamuoyuna duyurmak, daha fazla gence eğitim
desteği vermek ve daha çok eğitim kurumu açabilmek için hazırladığı radyo ve televizyon
spotunu, yayımlanmadan önce bağışçıları, çalışanları ve TEV dostlarıyla paylaştı.
Daha sonra söz alan TEV Genel Müdürü Yıldız Günay, bir yıl önce 2013
yılı hedeflerini belirlediklerini ve gerçekleşen hedeflerinden birini de bu toplantıyla paylaşacaklarını duyurdu. Günay;
“Geçen yılın sonunda bu yıl için planlarımızı yaptığımızda, ayrı ayrı alanlarda
hedeflerimizi koyduk. İletişim, teknoloji, eğitim alanı için hedefler belirledik.
Bugün iletişim alanının hedeflerinden
birinin gerçekleşmesini göreceğiz. Aynı
zamanda web sitemizi de yeniledik,
aktif ve daha dinamik hale getirerek,
yeniden yapılandırdık. Birazdan reklam
filmimizi sizlerle paylaşacağız. Yazılı ve
görsel medyada kamu spotunu izleyip
dinlerken, İstanbul’un pek çok noktasında bilboardlarda yerimizi alacağız.”
dedi.
T
EV Genel Merkezinde, ilk kez izlenilen TEV tanıtım filmi gösterimine, bağışçılar, TEV Genel Müdürlük çalışanları ve TEV dostları katıldı. 2 Eylül 2013
tarihinde gerçekleşen etkinlikte, TEV Genel Müdür Yardımcısı Güsel Bilal
açılış konuşması gerçekleştirdi. Bağışçılarına, ‘iyi ki varsınız’ diye seslenen Bilal,
TEV olarak yapılan çalışmaları bağışçılarına göstermekten, görüşlerini almaktan ve
değerli bağışçılarına hizmet etmekten mutluluk duyduklarını belirterek, gönül dostlarının görüşlerini almak üzere tanıtım filminin gösteriminin yapılacağını söyledi.
TEV dergi
Eylül 2013
TEV’i daha geniş kitlelere tanıtmak
ve bireysel bağışçıları da Vakıfla ilişkilendirmek için bir çalışma yaptıklarını
sözlerine ekleyen Günay, konuşmasını
şöyle sürdürdü: “İçimize sinen bir kamu
spotu hazırlandı. Mekan bizim için
özel bir mekan, müzik bağışçılarımız
ve çalışanlarımız tarafından icra edildi.
Bu güzel çalışmayı tüm Türkiye ile paylaşmanın heyecanını taşıyoruz. Tanıtım
filmimizin hazırlanmasında bizi destekleyen Yönetim Kuruluna, bağışçılarımıza, çalışanlarımıza, bu kamu spotunun
müziği için gönüllü çalışan Ömer Ahunhay ve Jingle House ekibine, bütün bu
çalışmaları yöneten ajansımız Çözüm
Ajansa çok teşekkür ediyorum. Bu ortak
çalışma olmasaydı bugün bir araya gelemezdik. Hepiniz sağolun, var olun.”
Etkinlikte son sözü TEV Kurumsal İletişim Müdürü Eda Noyan aldı. Noyan
tanıtım fimi kampanyasıyla ilgili bir sunum yaptı. Sunumda Noyan şunları
söyledi: “Daha önce hazırladığımız tanıtım filmimizde, TEV bağışçılarının yer
aldığı ve onların TEV hakkında duygu
ve düşüncelerini anlattığı bir kampanya
yapmıştık. Bu sayede güçlü bir kurumsal
imaj yaratıldı ve bağışlarımız da ciddi
oranda arttı. Biz şimdi daha ulaşılabilir olmayı hedefliyoruz. TEV’e bireysel
bağışçıların da katkılarının olabileceğini anlatmak istiyoruz. Üç hedefimiz
vardı: Ailemizi genişletmek, imajımızı
güçlendirmek ve aktif olarak web sitemizi ve sosyal medyayı kullanabilmek.
Bu amaçla web sitemizi yenileyerek,
daha dinamik bir yapıya kavuşturduk.
Bununla birlikte konseptimizi de oluşturduk. Sloganımız: Türkiye için eğitim
için umut olmak ışık olmak… Biz büyük
bir aileyiz ve herkes bu aileye dahil
olabilir dedik. Bu film müziğinin bestelenmesinde Ömer Ahunbay ve Jingle
House ekibi gönüllü olarak çalıştı. Bağışçılarımız, çalışanlarımız, TEVİTÖL’lü
öğrencilerimiz şarkımızı seslendirdiler.
Hepsine buradan bir kez daha teşekkür
ediyorum.”
Konuşmalardan sonra tanıtım filmi konuklarla birlikte izlenildi. Çok beğenilen
filmin gösterime girmesi, pasta kesilerek
kutlandı. TEV yaptığı çalışmaları, kamuoyuna duyurmak, daha fazla gence
eğitim desteği verebilmek ve daha çok
eğitim kurumu açabilmek için hazırlanan radyo ve televizyon spotu 2 Eylül
2013 tarihi itibariyle, tüm ulusal görsel
medyada gösterilmeye başlandı.
18
TEV’den haberler
TEV’den haberler
Öğrencilerimiz, bağışçılarımız TEV tanıtım
filmi çekimlerinde eğlenceli vakit geçirdi
19
İzmir Eski Valisi Hüseyin
Öğütçen ölümünün birinci
yılında saygıyla anıldı
İzmir Eski Valisi ve TEV İzmir Şube Onursal Başkanı Hüseyin Öğütçen, ölümünün birinci
yılında, sevenleri, ailesi ve TEV dostlarıyla birlikte anıldı.
T
ürk Eğitim Vakfını daha geniş kitlelere tanıtmak ve bireysel bağışçıları da Vakıfla ilişkilendirmek amacıyla hazırlanan radyo ve televizyon
spotu, ulusal TV ve radyolarda yayımlanmaya başladı. Filmde, TEVİTÖL’lü
öğrencilerimiz, bağışçılarımız rol alırken, film müziğini de yine bağışçılarımızla birlikte TEV çalışanları seslendirdi.
Bir gün süren çekim hem öğrencilerimiz
hem de bağışçılarımıza farklı bir deneyim yaşattı. Keyifli ve eğlenceli vakit
geçirilen çekimde, 35 kişiden oluşan
teknik ekip görev aldı. TEVİTÖL’de çe-
kilen filmin müziğini, Ömer Ahunbay ve
Jingle House ekibi besteledi. Tüm bu
çalışmalarıysa, TEV’in iletişim ajansı,
Çözüm Ajans yönetti.
Reklam Ajansı: Çözüm Reklam
Reklamveren Yetkilileri:
Eda Noyan
Yaratıcı Ekip: Mithat Aksüyek,
Murat Egemen
Müşteri İlişkileri: Yusuf Ziya
Erdönmez, Billur Göncü
Stratejik Planlama:
Ahmet Yener
Yapımevi-Yönetmen: Spark
Film Collective-Nadir Bekar
Jingle: Jingle House
Web sitemiz yenilendi!
T
ürk Eğitim Vakfı, geniş kitlelere ulaşmak amacıyla belirlediği, web
sitesini daha dinamik hale getirmek ve aktif olarak sosyal medyayı
kullanmak hedefini de başarıyla yerine getirdi. TEV web sitesini daha çok kullanıcının ziyaret etmesini sağlamak amacıyla yapılan
çalışmayla, web sitesi yeniden yapılandırıldı ve kullanıcıların bilgiye
daha kolay ulaşması sağlandı. TEV’in dinamik görünümü, sayfalarda
kullanılan renkler ve görsellerle vurgulandı. Ayrıca daha çok gençlerin
rağbet ettiği sosyal medya mecralarından biri olan facebook sayfası da
geliştirilerek, TEV’in gerçekleştirildiği faaliyetlerin hızlı bir şekilde duyurulması sağlanıyor.
TEV dergi
Eylül 2013
www.tev.org.tr
T
ürkiye’nin dört bir yanına verdiği hizmetler ve bıraktığı eserlerle
saygınlık kazanan aynı zamanda
Türk Eğitim Vakfı içinde yaptığı başarılı
çalışmalarla binlerce gencin hayatına
ışık olan Hüseyin Öğütçen, bir yıl önce
aramızdan ayrıldı.
Türk Eğitim Vakfında Genel Müdürlük görevi ve sonrasında uzun yıllar
TEV İzmir Şube Onursal Başkanı görevini yürüten Hüseyin Öğütçen, son
nefesine kadar TEV için hizmet verdi.
Ailesi, sevenleri ve TEV dostları Hüseyin Öğütçen’i ölümünün birinci yılında
sevgi ve saygıyla andı.
Hüseyin Öğütçen’in İzmir’de bıraktığı
önemli projelerden biri olan ve İzmir
için çok büyük öneme sahip olan Balçova Termal Otel’de gerçekleşen anma
töreni, İzmirliler Derneği Başkanı ve Hüseyin Öğütçen’in kadim dostu Sancar
Maruflu tarafından organize edildi. Balçova Termal Otel’inin bahçesinde yer
alan Hüseyin Öğütçen anıtı önünde düzenlenen törende, sevenleri kendisiyle
ilgili yaşadığı güzel anıları ve öğretileri
paylaştı.
TEV Genel Müdür Yardımcısı Güsel
Bilal “Hüseyin Öğütçen’in vakfa yaptığı
hizmetler her zaman minnetle anılacaktır.” dedi. İzmir Şube Gönüllü Çalışma
Grubunun da bulunduğu törende, görevi ondan sonra devralan İzmir Şube
Başkanı Gülnur Soybayraktar’da bir
konuşma yaptı. Soybayraktar; “Biliyorum ki, benim işim bu kadar başarılı bir
insandan sonra ne kadar zor ama ben
kendisine söz verdim. Ona ve onun hizmetlerine layık olacağım. Her yıl ölüm
yıldönümün de kendisini anacağımız,
hatıralarını paylaşacağımız gibi, kendisinin kutlamayı çok arzu ettiği 100.
doğum gününü de sevenleri ve öğrencileriyle kutlayacağız.” dedi. Tören
sonrası Hüseyin Öğütçen için lokma
döktürüldü.
TEV’den haberler
20
TEV’den haberler
TEV Ankara Şube Akademik
Kariyer Günlerine katıldı
TEV’in kuruluş yıldönümü
İzmir’de coşkuyla kutlandı
A
Türk Eğitim Vakfı İzmir Şubesi, Vehbi Koç ve eğitime gönül veren 205 Türk aydını
tarafından kurulan TEV’in 46. yılını coşkulu bir törenle kutladı.
nkara Gazi Üniversitesi İktisadi
ve İdari Bilimler Fakültesi, 1416 Mayıs tarihleri arasında, VI.
Akademi Kariyer Günleri (VI. AKG’13)
etkinliği düzenledi. Etkinlik süresince
tanıtım standı açan TEV Ankara Şube,
kamu kurumları, özel sektör kuruluşları,
sivil toplum kuruluşları yetkilileri ile öğrencilere çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Üç gün süren Kariyer Günlerinde, üç
de panel düzenlendi. Oturum Başkanlığını İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
Dekanı Prof. Dr. Mithat Üner’in yaptığı
üçüncü günkü panele, TEV Ankara Şube
Başkanı Ömer Turna, TED Genel Baş-
T
EV İzmir Şube, TEV’in 46. kuruluş
yıldönümünü bursiyerlerin, gönüllülerin, bağışçıların ve TEV İzmir
Şube çalışanlarının katılımıyla kutladı. 7
Mayıs 2013 tarihinde düzenlenen kutlama töreni, büyük kurtarıcı Atatürk’ün
anıtına çelenk koyarak ve saygı duruşunda bulunarak başladı.
kanı ve TEDÜ Mütevelli Heyet Başkanı
Selçuk Pehlivanoğlu, TEMA Onursal
Başkanı Hayrettin Karaca ve Türk Kızılay Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar ko-
nuşmacı olarak katıldı. Yaklaşık 1500
öğrenci ve akademisyenin katıldığı panel, Gazi Üniversitesi 100. Yıl Kültür ve
Kongre Merkezi’nde yapıldı.
UNESCO Türkiye’nin düzenlediği
çalıştayda TEV’in tanıtımı yapıldı
B
irleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve
Kültür Teşkilatı (UNESCO), uluslararası alanda eğitim, bilim, kültür ve iletişim sektöründe nitelikli çalışmalar yapan Sivil Toplum Kuruluşluları
(STK) ile karşılıklı bilgi paylaşımı ve
işbirliği yapma kararı aldı.
Bu kapsamda; UNESCO Türkiye
Milli Komisyonu, 31 Mayıs 2013 tarihinde, Ankara Hilton Otel’de, ‘Sivil
Toplum Kuruluşları Bilgi Paylaşımı ve İşbirliği Çalıştayı’ düzenledi. Toplantıya,
eğitim, kültür, çevre, gençlik ve somut
TEV dergi
Eylül 2013
21
olmayan miras alanında çalışan 46
dernek ve vakıf davet edildi. Çalıştayda, TEV Ankara Şube Yürütme Kurulu
Başkanı Ömer Turna, Vakfın tanıtımına
ilişkin bir sunum yaptı ve STK temsilcile-
riyle komisyon üyeleri tarafından yöneltilen soruları yanıtladı. Ömer Turna, toplantının öneriler bölümünde, Türk Eğitim
Vakfını, UNESCO yönetiminde görmek
istediğini belirti.
Akşamsa Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi’nde bir gece gerçekleştirildi. Kutlama töreni Özcan Akçagül ve
Blue Note Orkestra’sının müzik ziyafeti
ile başladı. TEV İzmir Şubesi’nin 42. yılının da kutlandığı bu özel gecede, TEV
bursiyerlerinin mezuniyet töreni de yapıldı. Gecede TEV İzmir Şube Başkanı
Gülnur Soybayraktar yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Bu gece, bu kıvancı
bizimle paylaşan bütün TEV dostlarına,
seçkin varlıkları için şükranlarımı sunuyorum. Ne iyi ettiniz de geldiniz! TEV’in
yanında olmak, TEV’e destek olmak
ve bu yolla birçok öğrencinin hayatına
katkıda bulunabilmek
isteğidir, bizleri bir
araya getiren asıl
sebep. TEV’i yaklaşık
yarım yüzyıl sonra bu
noktaya ulaştıran herkesi minnet ve vefa ile
anıyorum. Bir idealle
atan bu dev kalbe can
veren, eli değen, gönlü
değen, fikri değen herkesi, bütün içtenliğimle kucaklıyorum, sağ olsunlar, var
olsunlar.” Gecede TEV bursu ile tanışmasının ardından hayatının değiştiğini
vurgulayan bursiyer Özüm Ceren Altuğ
da duygu dolu bir konuşma yaptı. Altuğ
yaptığı konuşmada; “TEV bana her şeyin maddi olmadığını, maddiyat kadar
maneviyatın da önemini gösterdi. TEV,
benim için bir aile olmayı, sendelediğimde elimden tutup
kaldıran bir kardeş
olmayı, acıktığımda
önüme
yemeğimi
koyan bir anne olmayı, üzüldüğümde
beni dinleyen akıl
veren bir abla olmayı, başım sıkıştığında
yardımıma
koşan
hep arka çıkan abi
olmayı ve ihtiyacım olduğunda arkamda dağ gibi ihtişamıyla dikilen, her zaman beni cesaretlendiren, yaptığım her
şeyde onun varlığını hissettiğim baba
olmayı başardı.” dedi. Altuğ’un konuşmasını, “herkesin bir öğrenci okutması” dileğiyle bitirmesi ise salonda alkış
seline neden oldu. TEV ve TEV İzmir
Şubesi’nin kuruluş kutlamalarının, her yıl
geleneksel hale geleceği müjdesinin verildiği geceden herkes mutlu ve gururlu
olarak ayrıldı.
22
TEV’den haberler
TEV’den haberler
TEV İzmir Şubesi’nin gönüllü
kadınları gezide buluştu
TEV İzmir Şubesi Gönüllü Kadınlar Kolu, uzun yıllardır Şubenin organizasyonlarında aktif rol alarak TEV’in tanıtılmasına katkı sağlıyor.
Kadınlar gerek bağışçılarla kurulan ilişkilerde gerekse bursiyerlerle
yapılan çalışmalarda çok büyük özverilerde bulunuyor. Gönüllü Kadınlar Kolu üyeleri, profesyonel rehber eşliğinde uzun yıllardır yaşadıkları İzmir’i tarihi ve kültürel açıdan gezme fırsatı buldular. 8 Nisan
tarihinde gerçekleşen geziye katılan üyeler, İzmir şehir turunun kendilerine yeni bakış açıları kazandırdığını ifade ettiler.
^
TEV İzmir Şube yetkilileri bağışçılarının
Ramazan Bayramını kutladılar
Dini bayramlar inançla, milli bayramlar ise ulusal değerlerle ilgili ortak
sevinçlerin paylaşıldığı günler. TEV İzmir Şube bu özel günleri, bağışçıları, gönüllü çalışanları ve bursiyerleriyle birlikte kutluyor. Geçtiğimiz Ramazan Bayramında, huzurevlerinde kalan bağışçılarının yanında olan İzmirli
TEV’liler, bu güzel ve anlamlı günde birlikte olmanın mutluluğunu yaşadılar.
Ziyarette, eğitim alanında büyük fayda sağlayan onursal başkan ve eski
İzmir Valisi Hüseyin Öğütçen de rahmetle anıldı. TEV İzmir Şube Başkanı Gülnur Soybayraktar ziyarette; “Bu bayram boynumuz bükük olsa da,
hayatına dokunduğumuz her bursiyerlerimizin ışığıyla onursal başkanımız
Hüseyin Öğütçen’in yolundan yürümeye devam edeceğiz.” dedi.
Beyin Gücüyle Başarılı, Sağlıklı ve Mutlu Olmak
TEV İzmir Şubesi çalışanları ve gönüllüleri 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü Beyin Gücüyle Başarılı, Sağlıklı ve Mutlu Olmak konulu seminerle kutladı. Seminer öncesinde kadınlar, Atatürk anıtına
çelenk bırakarak, saygı duruşunda bulundular. Daha sonra TEV
İzmir Şube Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Nurselen Toygar tarafından
verilen, ‘Beyin Gücüyle Başarılı, Sağlıklı ve Mutlu Olmak’ başlıklı
seminerine, EÇEV (Ege Çağdaş Eğitim Vakfı) gönüllüleriyle birlikte
katıldılar. Seminerde, kadının en önemli gücü olan beyin gücünü
doğru kullanmasıyla ilgili keyifli ve öğretici bilgiler verildi.
TEV dergi
Eylül 2013
23
RYLA seminerleriyle bursiyerlerimize
liderlik eğitimi verildi
Rotary Youth Leadership Awards (RYLA) semineri, liderlik potansiyeline sahip gençlerin, liderlik becerilerini geliştirdikleri, tartıştıkarı ve
uyguladıkları bir program. TEV İzmir Şubesi yurt ve eğitim bursiyerlerinin yararlanacağı RYLA seminerini TEV-Rotary Bostanlı Kulüp sponsorluğunda gerçekleştirdi.
Özel TEV Cumhuriyet Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurdunda, 2324 Şubat 2013 tarihlerinde gerçekleşen seminer, eğitmen Gül Kırçıl
tarafından verildi. Eğitim sonunda, Rotary Bostanlı Kulüp yetkilisi ile
TEV İzmir Şube Başkanı Gülnur Soybayraktar, TEV bursiyerlerine özel
RYLA liderlik eğitimlerinin her yıl tekrarlanıp geleneksel olması konusunda işbirliği içinde olacaklarının müjdesini verdiler. İkinci günün en
anlamlı etkinliklerinden biri de yurt yemekhane duvarının bursiyerler
tarafından ‘barış’ temasıyla boyanması oldu. Böylece Özel TEV Cumhuriyet Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurdunun yaşayan ve yaşanan
bir ortama dönüşmesine olanak verdi.
Başarının Sırrı ve
Hayatınızın Lideri Olmak
Hata Üzerine Çeşitlemeler
Türk Eğitim Vakfı İzmir Şube Başkanlığı, burs verdiği
öğrencilerin akademik başarılarını desteklemek, geleceğe
daha güçlü ve donanımlı girmelerini desteklemek, mezun
olduklarında hayata birkaç adım önde başlayabilmelerini
sağlayabilmek için bir dizi kişisel gelişim eğitimleri düzenliyor. Bu eğitimler sayesinde öğrenciler, özgüvenli ve
daha bilinçli olarak yollarına devam ediyor. TEV İzmir
Şube Yürütme Kurulu Üyesi, Eğitim ve Yaşam Danışmanı
Nihat Demirkol tarafından 200’den fazla bursiyer öğrenciye, ‘Hata Üzerine Çeşitlemeler’ konulu eğitim semineri
verildi. 24 Mart 2013 tarihinde gerçekleşen seminerden
katılımcılar oldukça memnun ayrıldı.
TEV İzmir Şube, bursiyerlerinin hayatlarını kolaylaştırmak, yollarını açmak ve ayrıcalıklı olduklarını hissettirmek
amacıyla gerçekleştirdikleri gelişim çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Yaşam koçları Aykut ve Esra Oğut tarafından verilen, ‘Başarının Sırrı ve Hayatınızın Lideri Olmak’ başlıklı seminer, 29 Nisan 2013 tarihinde D.E.Ü.
DESEM Bordo Salonda gerçekleşti. Bursiyerler seminerle
düşüncelerini sadeleştirmelerini ve böylece yaşamlarını kolaylaştırmanın yollarını öğrendiler.
24
TEV’den haberler
TEV’den haberler
25
Bursiyerlerle İzmir turu
TEV İzmir Şube, bursiyer öğrencilerle birlikte pek
çok faaliyet gerçekleştirerek, hem kişisel gelişimlerine
katkıda bulunuyor hem de kültürel zenginlik katıyor.
Bu kültürel gezilerden biri de, 27 Mayıs 2013 tari-
hinde, Efes, Meryem Ana ve Şirince’ye düzenlendi.
Bursiyerler hem İzmir’in tarihi güzellikleri hakkında bilgi alırken hem de bir yılın yorgunluğunu atma fırsatı
buldular.
TEV bursiyeri olmak ayrıcalıktır
İzmir’de İngilizce Öğretmenliği, Mütercim-Tercümanlık
Bölümlerinde okuyan bursiyer öğrenciler, İngilizce eğitim almak isteyen bursiyer arkadaşlarına destek oldular. İngilizce bilen bursiyerler hocalarının eşliğinde hazırladıkları seviye tespit sınavıyla, üç sınıf oluşturdular.
Oluşturulan sınıflarda da bir yıl süresince ders verdiler.
Yılsonunda yapılan anketteyse, öğrencilerin dil eğitimlerinde başarı sağladıkları ve öğrencilerin daha kolay
kaynaşıp, diğer konularda birbirlerine destek oldukları
görüldü.
Antalyalı TEV’liler yemekte buluştu
TEV Antalya Şube, 28 Nisan 2013 tarihinde Divan Talya
Kongre Merkezinde bursiyer, vasiyetçi ve bağışçı kaynaşma
yemeği düzenledi. Yemek, TEV Antalya Şube Başkanı Emin
Demirörs’ün açılış konuşmasıyla başladı. Demirörs yaptığı konuşmada, hem eski hem de yeni bursiyerlerinin zor günlerinde TEV’i yanlarında bulduklarını ve bu sayede eğitimlerine
devam etiklerini söylediklerini belirtti. Daha sonra sözü alan
TEV vasiyetçisi Tomris Serpil Coşkun ise şunları söyledi: “Bir
zaman işiniz, eşiniz oluyor sonra bir bakıyorsunuz ki yalnız
kalmışsınız. Size değer veren, bir dediğinizi iki etmeyen bir
kurumla, güler yüzlü personel size minnet duygusu ile bakan
yüzlerce Atatürkçü gençle karşılaşıyorsunuz. Sonunda diyorsu-
nuz ki, iyi ki TEV’e gelmişim.” Yemek sonrası bursiyer öğrenciler tarafından mini bir konser de verildi. Antalya Devlet Konservatuarı öğrencileri olan; piyanoda Cihan İnçukur, sazda
Veli Yöntem ve solist Arzu Özen konuklara unutamayacakları
bir gece yaşattı.
Ayrıca, Antalya Büyükşehir Belediyesi billboardlarında ve
raketlerinde, 4 – 18 Mart 2013 tarihleri arasında, TEV tanıtım ve reklamı yapıldı. 58 Üniversitenin katılımıyla, Antalya Cam Piramit Kongre ve Fuar Merkezinde gerçekleştirilen,
“Üniversite Tanıtım Günlerinde”, TEV Antalya Şubesi tarafından açılan stantta, TEV’in ve TEV yurtlarının tanıtımı yapıldı.
İzmir’de yaşayan mezun bursiyerler buluştu
İzmir Kitap Fuarı’nda TEV standı açıldı
20 – 28 Nisan 2013 tarihleri arasında düzenlenen 18. İzmir
Kitap Fuarı’nda, bursiyer öğrenciler ve gönüllülerin desteğiyle
TEV standı açıldı. İzmir için oldukça önem taşıyan ve ziyaretçi
sayısının diğer fuarlara oranla çok yüksek olduğu İzmir Kitap
Fuarı’nda, pek çok ziyaretçi, TEV standında TEV ve TEV yurtları
hakkında bilgi aldı.
TEV dergi
Eylül 2013
TEV İzmir Şubesi, İzmir’de yaşayan bursiyerlerini yapılan etkinlikle bir araya getirdi. İlk kez gerçekleştirilen etkinliğe katılan 20
TEV’li, birbiriyle tanışıp bir aile olmanın mutluluğunu yaşadılar.
Etkinlikte konuşan TEV İzmir Şube Başkanı Gülnur Soybayraktar,
mezun 100 TEV’li bursiyerin İzmir’de yaşadığını belirterek, mezun ve yeni bursiyerlerin bir araya gelmesinin önemine değindi.
Soybayraktar; “TEV’li mezun bursiyerlerimizi bir araya getirip,
yeni bursiyerlerimize destek ve rol model olmalarını sağlamak
istiyoruz. Mezun bursiyerlerimizin deneyimlerini aktarmaları, öğrencilerimizin ufkunu açıyor ve onları yüreklendiriyor.” dedi.
26
TEV’den haberler
TEV’den haberler
TEV Kocaeli Şube,
bursiyerlerini hayata hazırlıyor
TEV bursiyerleri Kocaeli’deki
TÜPRAŞ Rafinerisini ve
Sarkuysan Fabrikasını gezdi
T
ürk Eğitim Vakfı, bursiyerlerinin
mesleki bilgilerini pekiştirebilmeleri
amacıyla her yıl olduğu gibi bu yıl
da büyük fabrikalara teknik geziler düzenledi. Bu amaçla ilk gezi 19 Nisan2013
tarihinde, Sarkuysan A.Ş. Kocaeli Fabrikasına düzenlendi. Bursiyerlerle tesislerde
yenilen öğle yemeğinin ardından fabrika
tanıtım toplantısı başladı.
T
EV Kocaeli Şube,bursiyerlerinin kişisel, mesleki ve sosyal alanlarda
gelişimlerine destek olacak iki eğitim programı gerçekleştirdi. “Yaşamsal
Başarı Yolu” konulu eğitim programı Kişisel Gelişim Uzmanı, Profesyonel Koç,
Eğitmen Rana Kaplan tarafından, “Kişiliği Anlamak ve Yönetmek” başlıklı ikinci
eğitim programıysa, İstanbul’dan Baltaş
Yönetim Eğitim Danışmanlık şirketi adına Eğitim Program Yöneticisi, Danışman
Yasemin Başar tarafından verildi.
TEV bursiyeri üniversite öğrencilerinin
yaşamlarında elde etmek istediklerine
ulaşmakta, içsel mutluluğu ve motivasyonu yüksek bireyler olmalarında, başarılı
ilişkilere liderlik edebilmeleri, kişilik özelliklerini tanımak, sahip oldukları bilgi
ve becerilerini hayata geçirmelerinde,
yetkinliklerinin ortaya çıkmasına destek
sağlayacak yedi temel özellik ve yansımalarına yönelik ipuçlarının verildiği bu
programlar, interaktif katılımla bursiyerler tarafından heyecanla izlendi.
Emrah Erkoç: Koçluk seanslarına
başladığım andan itibaren hayatımda
çok şey değişti ve bu değişiklikler beni
harekete geçirdi. En imkansız olduğunu
düşündüğüm konularda bile yapacak
bir şey, bir çıkış yolu olduğunu gördüm.
Bütün çözümlerin bende olduğunu bilmek çok güzel bir farkındalık.
Mehmet Fatih Aslan: Koçluk çalışmaları bana, hayata pozitif olarak
TEV dergi
Eylül 2013
bakmamı, kendi eksik yönlerimin neler
olduğunu ve bu eksik yönlerimi nasıl
geliştirebileceğimi, hedeflerimi nasıl
oluşturabileceğimi ve bu hedeflere neler
yaparak ulaşabileceğimi ve en önemlisi
kendimi daha fazla sevmeyi fark ettirdi.
Burcu Duymaz: Koçluk çalışmaları
beni bir yerden başlamak konusunda
teşvik ederek harekete geçirdi. Ben geleceği düşünmeyi zamanın akışına bırakmışken aslında geleceğe de benim
yön verdiğimi idrak etmemi sağladı.
Nurfunda Küçük: Koçluk eğitiminden
önce kendimde hep eksik yanlarımı
görürdüm. Bu eğitimden sonra aslında
sandığımdan çok daha güçlü biri olduğumun farkına vardım. Hayatımın her
alanında bu süreçte yaşadığım bütün
çalışmaların, tüm konuşmaların bana
çok yararlı olacağını biliyorum ve bunun için Yaşam Koçuma ve Türk Eğitim
Vakfına çok teşekkür ederim.
27
Bursiyerlerle birlikte Sarkuysan A.Ş.’nin
tanıtım filmi izlendi ve bursiyerlere staj
olanağı hakkında bilgiler aktarıldı. Sarkuysan A.Ş.’de staj yapmak isteyenlerin
başvuruları alındı. Tanıtım toplantısının
sonrasında fabrika gezildi. Metallerin
işlendiği dev üretim yerlerinin gözlemlendiği fabrikada bursiyerler, merak ettikleri
konularla ilgili soruları teknik ekibe iletme ve bilgilenme olanağı buldular. Gezi
sona ererken şeref defterine, Sarkuysan
A.Ş.’nin Türk Eğitim Vakfına ve bursiyerlerine verdiği teknik gezi fırsatı için teşekkürünü içeren düşünceleri yazıldı.
İkinci teknik gezi, 17 Mayıs 2013
tarihinde, Kocaeli’deki TÜPRAŞ Rafinerisine düzenlendi. TÜPRAŞ Kurumsal
İletişim Müdürü ve ekibi, TEV bursiyerlerini ve görevlilerini sıcak bir ilgiyle
karşıladılar. TÜPRAŞ yetkilileri ile birlikte
yenilen öğle yemeğinin ardından konferans salonuna geçildi. TÜPRAŞ, detaylı
bir sunumla TEV bursiyerlerine tanıtıldı.
TÜPRAŞ Kurumsal İletişim Müdürü Seval
Kızılcan TÜPRAŞ’ı tanıtmanın yanı sıra
gençlere iş hayatına geçişle ilgili tavsiyelerini aktardı. Gençler de bu bilgilendirmeleri can kulağıyla dinlediler ve
teknik ekipten merak ettikleri konularla
ilgili bilgi edindiler. Daha sonra Maket
Salonuna geçildi. Teknik Ekip maketler
üzerinde, materyaller ve tesisin çalışma
sistemiyle ilgili anlatım yaparak, verilen
bilgileri pekiştirdiler. Teknik gezi tesisin
otobüs ile dolaşılmasının ardından sona
erdi. TEV bursiyerleri TÜPRAŞ’a ve çalışanlarına hayran bir şekilde geziden
ayrıldılar.
TÜPRAŞ, TEV için ayrı bir öneme
sahip. TÜPRAŞ, TEV ile birlikte çeşitli
projelere imza atarak, örnek bir kurum
olduğunu her zaman gösterdi. TEV önderliğinde düzenlenen 1. Uluslararası
Nuri İyicil Keman Yarışması, TÜPRAŞ’ın
desteğiyle düzenlendi. TEVİTÖL GüherSüher Müzik Bölümünün 2013 konserleri yine TÜPRAŞ’ın sponsorluğunda gerçekleşti. Ayrıca TÜPRAŞ A.Ş., TÜPRAŞ
çalışanları ve eşleri, TEV bünyesinde
burs fonları açarak, 100’e yakın öğrenciye burs olanağı da sağladı.
28
TEV’den haberler
TEV’den haberler
STK’lara TEV Kocaeli Şubenin tanıtımı yapıldı
K
ocaeli’nde faaliyet gösteren dernek ve sivil toplum kuruluşları her
ay bir araya gelerek, çalışmaları
hakkında bilgi veriyor. 11 Mart 2013
tarihinde TEV Kocaeli Şubesinin ev sahipliğinde gerçekleşen toplantı, İzmit
Belediyesi toplantı salonunda yapıldı.
TEV Kocaeli Şube Başkanı Selma Bilgisu, toplantıya katılan sivil toplum kuruluşu yetkililerine, Vakfın çalışmaları ve
projeleri hakkında bilgi verdi. Bilgisu,
daha çok öğrenciye burs verebilmek
için kaynağa ihtiyaçları olduğunu söyledi. Bilgisu sözlerine şöyle devam etti:
“Vakfımızın ilimizdeki şubesi, 2006
yılında açıldı. Yaklaşık bir yıldır şube
başkanlığı görevini ben yürütmekteyim.
Vakfımızın amacı üniversite ve meslek liselerindeki öğrencilere burs verebilmek
için kaynak yaratmak. Kocaeli’de toplam 204 öğrenciye burs veriyoruz. Cenaze ve mutlu günlerde çelenk hizmeti
vererek burs geliri elde etmeye çalışıyoruz. Gelir kaynaklarımızı; hibe yoluyla
yapılan bağışlar, vasiyet yoluyla yapılan bağışlar, şahıs ve kurum bağışları ile
çelenk gelirlerimiz olarak sıralayabiliriz.
Burs vermenin yanı sıra sosyal faaliyetler de yapmayı amaçlıyoruz. Bu şekilde
aidiyet duygusu geliştiriyoruz. Bugüne
kadar vakfımız tarafından 27 eğitim kurumu yapıldı. KSO ve KOTO ile ortak
projeler üretmeyi hedefliyoruz. Bursiyer
sayımızı arttırmayı amaçlıyoruz.”
29
TEV Ankara Şube,
Ankara Üniversitesi’nde
TEV burslarını anlattı
Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğü, akademisyenlerle, yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin katıldığı yurt içi ve yurt dışı burs olanaklarıyla ilgili bir seminer düzenledi.
29 Mayıs 2013 tarihinde gerçekleşen ve Enstitü Müdürü Prof. Dr. İbrahim
Demir ile Rektör Prof. Dr. Erkan İbiş tarafından yapılan açış konuşmasından
sonra başlayan seminerde; Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu
(TÜBİTAK), Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), Alman
Akademik Mübadele Servisi (DAAD), Türkiye-Amerika Birleşik Devletleri Kültürel
Mübadele Komisyonu (FULBRIGHT) ve İngiltere Kültür ve Eğitim İlişkilerinden
Sorumlu Kuruluş (BRITISH COUNCİL) ile Türk Eğitim Vakfı (TEV) temsilcileri sunum yaptılar. Türk Eğitim Vakfı adına sunumu, Ankara Şube Yürütme Kurulu
Başkanı Ömer Turna gerçekleştirdi. Seminer sonunda katılımcılar, TEV’i yakından tanıma fırsatı bulduklarını belirterek, teşekkür ettiler.
Türk Eğitim Vakfına Kırşehir’den ödül
K
TEVİTÖL Güher & Süher Pekinel Müzik Bölümü
öğrencilerinden ‘Biz Müziğiz’ konseri
T
ürk Eğitim Vakfı İnanç Türkeş Özel
Lisesi (TEVİTÖL) Güher & Süher Pekinel Müzik Bölümü öğrencileri 2013
yılını görkemli ve anlamlı bir konserle kutTEV dergi
Eylül 2013
ladı. TÜPRAŞ İzmit Sosyal Tesisleri’nde,
29 Nisan 2013 tarihinde ‘Biz Müziğiz’
konseri gerçekleşti. Yoğun ilgi gören konsere, TÜPRAŞ çalışanlarının yanı sıra TEV
Kocaeli Şube yöneticileri, çalışanları, TEV
dostları ve bursiyerleri katıldı. Konserden
elde edilen gelir, müzik eğitimi alan öğrenciler için oluşturulan fona aktarılıyor.
ırşehir’in tanıtılması, sorunlarının belirlenmesi ve çözüm önerilerin
geliştirilmesi amacıyla, Ankara Ticaret Odası (ATO)’nda, ‘Kırşehir Zirvesi’ düzenlendi. 26 Nisan 3013 tarihinde gerçekleşen
Zirve’ye, Kırşehir valisi, Kırşehir milletvekilleri ile Kırşehir’de görev yapan
veya bu il doğumlu olup başka yerlerde çalışan yönetici ve işverenlerle,
çok sayıda dinleyici katıldı. Zirve’de, valisiyle birlikte milletvekilleri, ilçe
kaymakamları, belediye başkanları, ticaret ve sanayi odası başkanları,
sivil toplum kuruluşları ve il yöneticileriyle, davetliler konuyla ilgili görüş ve
önerilerini dile getirdiler. Aynı gün verilen akşam yemeğinde, Kırşehir’in
gelişiminde ve kalkınmasında katkısı bulunanlara plaket verildi. Yemeğe,
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan
Yardımcısı Beşir Atalay ve kalabalık davetli grubu katıldı. Kırşehir Çayağzı Kasabası’nda yaptırdığı TEV Zehra Zahide Garring İlköğretim Okulu
nedeniyle Vakfımıza da bir plaket verildi. Plaketi, Vakıf adına Ankara
Şube Başkanı Ömer Turna, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in elinden aldı.
TEV’den haberler
30
TEV’den haberler
TEV Kayseri Şubesi beşinci kuruluş
yıldönümünü kutladı
T
ürk Eğitim Vakfının 46., TEV Kayseri Şubesi’nin beşinci kuruluş yıldönümü 3 Mayıs 2013 tarihinde coşkuyla kutlandı. Kutlama dolayısıyla, ERÜ Sabancı Kültür Merkezi’nde
Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim elemanları Cavid Asadov,
Ayna Isababayeva Apaydın ve Nargiz Eminova tarafından
Klasik Batı Müziği Konseri verildi.
Garring Vakfı okullarında öğrenim
gören öğrenciler Danimarka’dan
unutamayacakları anılarla döndüler
Zahide Zehra Garring Vakfı, her yıl TEV adına kurduğu TEV Zahide Zehra Garring
Ümraniye İlkokulu, TEV Zahide Zehra Garring Çayağzı İlkokulu ve TEV Zahide Zehra
Garring Akyazı Atatürk Ortaokulu öğrencilerini Danimarka’da ağırladı. Bu yıl 14.’sü
düzenlenen geziden öğrenciler, unutamayacakları anılarla döndüler.
Konseri takiben TEV bursiyerleri ve Güzel Sanatlar Fakültesi
öğrencileri Serap Keskin ve Oktay Tarhan’ın resim ve gravür
sergileri açıldı. Kokteylle sonlandırılan etkinliklere TEV Genel
Müdürü Yıldız Günay, TEV Kayseri Şubesi Yürütme Kurulu üyeleri, ERÜ Öğretim Üyeleri, bağışçılar ve TEV bursiyerleri katıldı.
Düzenlenen kutlama etkinliği, bağışçıların bursiyerlerin kaynaştığı bir ortamda, başarılı bir konser ve sergiyle bitirildi.
DLD Kıvılcımlar Programıyla kız
öğrenciler liderlik becerileri kazanıyor
A
kademik başarısını kanıtlamış
bursiyerlerin öz-saygı ve özgüvenini geliştirmek, kendileri
hakkında farkındalık yaratmak, liderlik
becerileri kazandırmak, Türkiye’de kadın olmak konusunda kişisel bir perspektif oluşturmalarını sağlamak, sosyal
değişim projesiyle yerel topluma karşı
sorumluluk ve bağlılık sağlamak, rol modeller kanalıyla, kariyer hedefleri için
ilham vermek amacıyla başlatılan, Değişim Liderleri Derneği (DLD) Kıvılcımlar
Programı’na, yedi öğrenci katıldı. İzmir
Balçova TEV Özel Cumhuriyet Yüksek
Öğrenim Kız Öğrenci Yurdu’nda kalan
öğrencilerin üçü hemşirelik, diğerleri güzel sanatlar moda ve aksesuar tasarımı,
fizik, odyometri ve tıbbi dokümantasyon
eğitimi alıyor.
TEV dergi
Eylül 2013
Programın en önemli özelliği, katılımcılar tarafından yürütülüyor olması. Sosyal değişim projesi yapmak, kadın rol
modellerle tanışmak, liderlik becerileri
geliştirmek, programın temel öğelerini
oluşturuyor. Oluşturulan proje katılımcıların somut olarak beceri geliştirmelerine de yardımcı oluyor.
Her hafta iki saat kolaylaştırıcı eşliğinde toplanarak, programı yürüten
yedi öğrenci, yedi ayın sonunda diğer Kıvılcımlar Programı katılımcılarıyla bir araya gelerek, projelerini sunuyor ve deneyimlerini paylaşıyor. Yeni
katılımcılar mezuniyet belgelerini alarak, DLD (Değişim Liderleri Derneği)
yönetimi, kurucusu ve destekçileriyle
tanışıyor.
31
Z
ahide Zehra Garring Vakfı her yıl TEV adına kurduğu okullarından bir grup öğrenciyi
Danimarka’da ağırlıyor. Bu yıl 14.’sü gerçekleşen geziye, TEV Zahide Zehra Garring
Ümraniye İlkokulu, TEV Zahide Zehra Garring Çayağzı İlkokulu ve TEV Zahide Zehra Garring Akyazı Atatürk Ortaokulu’ndan bir grup öğrenciyle, her okuldan görevli öğretmenler katıldı.
Gezide, TEV Eğitim Danışmanı ve bağışcısı Necmettin Bağcı ve eşi Nurten Bağcı ile TEV Eğitim
Ekibinden Refik Öztaş da yer aldı. Geziye katılanların unutamayacakları anılarla döndükleri
gezinin izlenimlerini, TEV Zahide Zehra Garring Ümraniye İlkokulu sınıf öğretmeni Ece İnceoğlu,
TEV Zahide Zehra Garring Vakfı Akyazı Atatürk Ortokulu öğretmeni Ramazan Gürek ile TEV Zahide Zehra Garring Çayağzı İlkokulu sınıf öğretmeni Fethiye Beydoğan paylaştı.
32
TEV’den haberler
TEV’den haberler
Danimarka gezisinden
izlenimler…
Danimarka´ya Bir
Gezinti
Ramazan Gürek
TEV Zahide Zehra Garring Akyazı
Atatürk Ortaokulu
Fethiye Beydoğan
TEV Zahide Zehra Garring Çayağzı
İlköğretim Okulu
G
ezimiz iki bölümden oluşmuştu.
TEVİTÖL’e gittiğimizde ben de yatılı okul günlerimin hatıraları canlandı.
Okul gerçekten özel bir okul. Kırşehir ve
Ümraniye’den gelen öğretmen ve öğrencilerle tanıştık. Diyebilirim ki hemen
hemen ilk gün öğretmen ve öğrenciler
arasında bir kaynaşma oldu. Haftanın
sonunda sanki birbirimizi daha önceden
tanıyormuşuz gibi bir bağ oluştu aramızda. Yapılan İngilizce ders ve etkinlikleri
öğrencilere faydalı oldu. Necmettin Bey
bütün kafilenin babası, Nurten Hanım da
annesi oldu. Refik Bey ağabeylik yaptı
çocuklara. Öğretmenler olarak bizlerde
öğrencilerin canlarının sıkılmaması, herhangi bir konuda sıkıntı yaşamamaları
için yardımcı olduk. Okulda bize yardımcı olan, zaman ayırıp ders veren Özlem
öğretmene, kız öğrencilere ablalık yapan
Sena kızımıza ve bütün okul personeline
çok teşekkür ederim.
Gezimizin birinci amacı olan, farklı okullardan gelen öğrenciler ve öğretmenler arasında dostluk, arkadaşlık
bağı kurulmasını sağlamak bu bölümde
gerçekleştiği kanaatindeyim. Kurulan bu
bağ, bütün gezimiz boyunca devam etti.
Bundan sonra da devam edeceğini kuvvetle muhtemel görüyorum.Uçağa bindiğimizde, çocukların gözlerindeki heyecan
okunabiliyordu. Uçak korkusundan değil,
bir başka ülkeye gidiyor olmanın heyecanıydı. Kopenhang hava alanından çıkıp
otobüse bindiğimizde bütün öğrencilerin
camdan dışarıyı seyretmelerindeki istek
TEV dergi
Eylül 2013
ne kadar meraklı olduklarını gösteriyordu.
Bu geziyi öğrenciler açısından değerlendirmek gerekirse: Garring Vakfı’nın okuluna (Kildergarden Privat Skol) gittiğimizde, Danimarkalı öğrenciler bizi bahçede
güler yüzle karşıladılar. Orada kaldığımız
iki saat boyunca her iki öğrenci gurubu
birlikte okulu dolaştılar, futbol maçı bile
yaptılar. Yapılan performanslarda her iki
gurup da oldukça eğlendi. Birbirlerinin facebook adreslerini alanlar oldu. Garring
Vakfı yetkilileri de memnun olduklarını
ifade ettiler. Bizim için en önemli bölüm
burasıydı.
Öğrencilerle yaptığımız konuşmalarda, öğrencilerin yaptıkları konuşmalarda
birkaç ortak fikir ön plana çıktı. Buradaki
insanlar kurallara uyuyor. Her taraf yeşil.
Herkes bisiklet kullanıyor. Bisiklet yolları
var. İnsanlar bize gülümsüyor, selam veriyor, sıcakkanlı insanlar. Bu görüşler hemen hemen her konuşmada belirtildi. Öğrencilerin görüşlerine ben de katılıyorum.
Orada kaldığımız bir hafta boyunca
iyi planlanmış bir gezi programı vardı.
Hiçbir aksama olmadığını söyleyebilirim.
Gezdiğimiz park, bahçe, müze, saray,
kale, kilise, çocuk eğlence merkezlerinde derli toplu gurup halinde davranmayı
başaran öğrencilerimizi, tebrik ediyorum.
Danimarka’da geçen günlerimiz boyunca
Necmettin Hocamızın babalık, Nurten
Hanımında annelik görevleri devam etti ve
bunları severek yaptılar. Ben her ikisini de
gittiğimiz her yere gelmeleri, hiç üşenmeden bizimle birlikte yürümeleri ve buna dayanabildikleri için tebrik ediyorum. Öğretmenler arasında da çok iyi bir uyum oluştu.
İsmail Beye, Fethiye Hanıma Ece Hanıma
teşekkür ediyor sağlık ve mutluluklar diliyorum. Bize Danimarka’da katılan ve rehberliğimiz yapan Türk kızı Canan Hanıma
da gösterdiği uyum ve harcadığı gayret
için teşekkür ve tebrik ediyorum. Umarım
gelecek senelerde de bu görevi üstlenir.
Buradan gidecek olanlara çok faydalı olacağına inanıyorum. Refik kardeşimiz de
çok çalıştı, işlerin yolunda gitmesi, hiçbir
şeyin aksamaması için gayret sarf etti. Ayrıca çocuklarla çok iyi bir diyalog kurdu.
Gerçekten de ağabeyleri gibiydi.
Garring Vakfı yöneticilerinin bize gösterdiği ilgi gerçekten övgüye değerdi.
Büyükelçiliğimize yaptığımız ziyarete, son
gün düzenlenen yemeğe katıldılar. Vakıf
başkanı otelimize kadar gelip bizi hava
alanına uğurladı. Tümüne teşekkür ediyorum. Büyükelçimiz bizi kabul edip, zaman
ayırdı. İkram edilen yemekler, çocukların
en beğendiği bölüm oldu. Kendilerine
çok teşekkür ediyorum. Gelecek yıllarda
bu geziye katılacak olan öğretmen ve
öğrencilerin İngilizce bilmeleri çok önemli
ve gerekli. Biz bu gerekliliği yaşayarak
gördük.
Z
amanlardan bir zaman okyanusların en derin en mavi köşesinde
bir şato varmış. Duvarları mercandan
yapılmış bu şatoda yaşarmış Denizler
Kralı…’ diye başlayan masal ülkesi Danimarka’daydım.
Aslında bu seyahate çıkarken; biraz
önyargı, biraz da çocuklarımı bırakacağım 15 günlük bir zamanın içimde
yarattığı pişmanlıkla gergindim. Önyargıdan kastım; bizim sıcaklığımızdan ve
misafirperverliğimizden uzak, her şeyin
programlı olduğu, yaşam tarzı, kültürü,
iklimi gibi insanlarının da soğukluğuyla
bilinen Danimarka.
Geziye dair izlenimlerimi sizlere aktarırken Gebze kısmını kısaca anlatacağım. Öğrencilerimiz burada sıkı bir
İngilizce kampına alındı. Bu esnada
hepsi birbiriyle kaynaştı ve kendilerini
kurtaracak kadar bir İngilizceyle Danimarka yolculuğuna başlandı.
Gelelim bana; uçaktan indiğim o
anda temiz ve serin havanın yorgun
bedenime nasıl iyi geldiğini itiraf etmeliyim. İçimdeki kasvetli hava bu coğrafyanın iklimiyle adeta aydınlandı. Tanrının, yemyeşil tabiatı ve tertemiz serin
havasıyla bu coğrafyaya hayli cömert
davrandığına tanık oldum.
Danimarka insanının fiziksel olarak
bizden farklı olduğunu tahmin edebilirsiniz sanırım. Hepsi sarışın ve uzun boylu.
Farklı alışkanlıkları var. Bizdeki gibi her
yere hatta bakkala bile arabayla gitme
lüksünün aksine pedal çevirerek giden
insanların ülkesi. Böylece önyargımda
dönen pedallarla kırılmış oluyordu.
Danimarka insanıyla ilgili gözlemlerimden biri de kalabalığı çok sevmemeleri ve çalışkan insan olmaları.
Danimarka gibi ülkeler neden gelişmiş
insanlarını gözlemleyince anladım.
Aslında gezi ile ilgili yazılacak çok
şey var ama bu seyahatten büyük keyif almama vesile olan takım ruhunun
kahramanlarından yaramaz bir çocuk
ruhuna sahip sevgili Refik’in, anne ve
baba şefkatine fazlasıyla vakıf sevgili
Necmettin ve Nurten Bağcı’nın, manevi
sohbetleriyle ruhumu aydınlatan sevgili
İsmail’in, Danimarka’da yaşayan küçük
Türk deniz kızı sevgili Canan’ın, kıpır
kıpır sevgili Ece’nin, ağır abimiz sevgili Ramazan’ın dergide yayınlanacak
yazılarına yer kalsın anlayışıyla yazımı
bitiriyorum.
Bavulumda Danimarka’nın soğuk iklimine uygun giysilerimin yanında önyargımla ve pişmanlığımla evime dönerken
şunu tecrübe ettim ki; “Seyahat ruhun bütün dertlerine devadır.” Her zaman gezginci ruhuna sahip olmanız dileğiyle.
33
34
TEV’den haberler
35
Türk Eğitim Vakfı, 2007
yılından bu yana verdiği
Üstün Başarı Bursunu 20132014 yılında da vermeye
devam ediyor. TEV, Üstün
Başarı Bursunu almaya hak
kazanacak öğrencilerin her
birine yeni eğitim döneminde
toplam 10.000 TL burs veriyor.
Türk Eğitim Vakfından geleceğin
lideri olacak üniversite öğrencilerine
Üstün Başarı Bursu
T
ürk Eğitim Vakfı Türkiye’de ilk defa
geleceğin liderlerinin desteklenmesi amacıyla 40. kuruluş yılı olan
2007 yılından itibaren Üstün Başarı
Bursları vermeye başladı. 2013-2014
öğretim yılında da Türkiye’nin geleceğini şekillendirecek, liderlik vasfı taşıyan
üniversite öğrencilerine, yapılacak değerlendirmelerden geçmeleri durumunda Üstün Başarı Bursu verecek. Uygulanan bu özel burs çerçevesinde Üstün
Başarı Bursunu almaya hak kazanacak
öğrencilerin her birine, yeni eğitim döneminde toplam 10.000 TL burs veriyor.
Üstün Başarı Bursuna başvurmak isteyen adayların, LYS sıralamasında MF1,
MF2, MF3, MF4, TM1, TM2, TM3,
TS1, TS2 puan türlerine göre bölüme
yerleştirildiği puan türü ile ilk 2000’e
girmesi, Mühendislik-Mimarlık, Sağlık
Bilimleri, İdari Bilimler, Temel Bilimler,
Sosyal Bilimler ve Hukuk alanlarını seçmiş olması gerekiyor. Temel bilimler
TEV dergi
Eylül 2013
alanında öğrenim görecek öğrencilerden ilk 3000’e girenlerin müracaatı da
kabul ediliyor.
Üstün Başarı Bursuna hazırlık sınıfından 1. sınıfa geçen öğrenciler ile 2.
sınıfa geçen öğrencilerin de müracaatı
mümkün olabiliyor. Bu öğrencilerin başvuruda bulunabilmesi için, üniversiteye
girdiği yıl LYS’de ilk 2000’e girmesi,
hazırlık sınıfını en az 4 üzerinden 2,80,
(100 üzerinden en az 70) 1. sınıftan 2.
sınıfa geçenlerin, birinci sınıf genel not
ortalamalarının en az 3,50 (100 üzerinden not verilen üniversitelerde en az
87,5) olması koşulu aranıyor. Sanat alanında ise Piyano, Arp, Gitar, Yaylı Çalgılar, Üflemeli ve Vurmalı Çalgılar Ana
Bilim Dallarından ikinci sınıfa geçmiş
öğrenciler üniversiteleri tarafından aday
gösterilerek başvuru yapabilecekler.
Üstün Başarı Bursu için adaylar, öncelikle dosya üzerinden değerlendiril-
mekte ve ön elemeye tabi tutuluyor. Ön
elemeyi geçen adaylar kompozisyon
sınavına davet edilerek, kompozisyon
yazımı sonrası yapılan değerlendirmeden geçiriliyor ve adaylar mülakata
çağrılıyor. Çeşitli üniversitelerden davet
edilen öğretim üyeleri tarafından oluşturulan jüri, adayları liderlik vasıflarını
göz önünde bulundurarak değerlendirmede bulunuyor ve mülakatlar sonucunda Üstün Başarı Bursu alacak öğrenciler
belirleniyor.
Sanat alanındaki adaylar ise yine
konusunda uzman öğretim üyeleri huzurunda gerçekleşen dinleti programıyla
değerlendiriliyor ve Üstün Başarı Sanat
Bursunu almaya hak kazanacak gençler belirleniyor. Üstün Başarı Bursuna
hak kazan gençler, bursun yanı sıra
konferanslar, eğitimlerle de destekleniyor ve başarı kriterlerini sağladıkları sürece bursları, öğrenim hayatları sonuna
kadar devam ediyor.
TEV 2013-2014 öğretim yılında
9.500 öğrenciye burs verecek
T
ürk Eğitim Vakfı, 2013-2014 öğretim yılında yurt içinde toplam
9.500 öğrenciye burs verecek.
Bursiyerlerin 1900’ünü meslek lisesi,
7220’sini üniversite, 190’ını master ve
doktora, 190’ını ise üstün başarı bursiyerleri oluşturacak.
TEV burslarından yararlanmak isteyen
başarılı ve maddi desteğe ihtiyacı olan
öğrenciler, TEV Eğitim (Yüksek Öğrenim)
Bursu ve TEV Teknik ve Meslek Lisesi bursu için 20 Eylül-20 Ekim tarihleri arasında Türk Eğitim Vakfının www.tev.org.tr
web adresinden form doldurup çıktısını
alarak, istenilen belgelerle birlikte öğretim kurumlarına teslim etmeleri gerekiyor.
Bursiyerler, öğretim kurumlarının oluşturduğu burs komisyonları ve TEV’den de
bir temsilcinin katılımıyla, TEV’in burs
şartları doğrultusunda seçiliyor.
Öğretim kurumlarınca seçilenlerin
yanı sıra her yıl, engellilere, yetiştirme
yurdunda barınarak yüksek öğrenim
görmeye hak kazanan öğrencilere ve
doğal afetlerde zarar gören ailelerin
öğrenim gören çocuklarına da burs vermeye devam ediliyor. TEV, burs miktarlarını her öğretim yılı başında enflasyon
ve bütçe koşullarını dikkate alarak artırıyor. Yönetim Kurulunun almış olduğu
karar doğrultusunda; 2013-2014 öğretim yılında ekim-haziran ayları arasında
Meslek Liselerine aylık 150.-TL., yüksek
öğrenim öğrencilerine aylık 400.-TL.,
yüksek lisans öğrencilerine aylık 700.TL., doktora öğrencilerine aylık 1.000.TL ödenecek.
TEV bursiyerlerine parasal destek
vermenin yanı sıra onların sosyal yönden de gelişmelerine katkıda bulunmak
amacıyla çeşitli faaliyetlerde de bulunuyor. Bu amaçla bursiyerlere; staj yeri
temin etmekte, dizi toplantılar yaparak
rehberlik ve psikolojik danışmanlık hizmeti vermekte, ücretsiz İngilizce kursları
sağlamakta, ağaç dikme kampanyaları
organize etmekte, teknik ve moral gezileri düzenlenmekte.
“TEV Yükseköğrenim Üstün Başarı Belgesi” ve ayrıca bir aylık burs tutarıyla,
• Sınıf veya bölümünü birincilikle tamamlayanlara, “TEV Yükseköğrenim
Sınıf/Bölüm Birincisi Belgesi” ve ayrıca
iki aylık burs tutarıyla,
• Yükseköğrenimini birincilikle bitiren burslu, “TEV Yükseköğrenim Onur
Belgesi”, üç aylık burs tutarı ve istediği
takdirde TEV Yüksek Lisans bursuyla,
• Yüksek lisans öğrenimini bitirme genel not ortalaması 4 üzerinden en az 3
olan TEV burslusu, “TEV Yüksek Lisans
Onur Belgesi”, üç aylık burs tutarı ve
istediği takdirde TEV doktora bursuyla,
Türk Eğitim Vakfı binlerce gence
ödül verdi
• Doktora öğrenimini tamamlayan
ve doktora derslerinden genel başarı
ortalaması 4 üzerinden en az 3.5 olan
TEV burslusu, “TEV Doktora Onur Belgesi” ve dört aylık burs tutarıyla,
Ayrıca TEV, bursiyerlerini başarıya
teşvik etmek amacıyla, başarı ödülleri
de veriyor. Bugüne kadar 20.744 bursiyer ödül almaya hak kazandı.
• Genel not ortalaması 4 üzerinden
en az 3 (100 üzerinden 75) olanlara,
• Ortaöğrenimini okul birincisi olarak
tamamlayan TEV burslusu, TEV Ortaöğrenim Birincilik Belgesi, üç aylık burs tutarı
ve öğrenimine devam ettiği takdirde yüksek öğrenim bursuyla, ödüllendiriliyor.
36
TEV’den haberler
TEV’den haberler
TEV Yükseköğrenim
Kız Öğrenci Yurtları
TEV tarafından verilen
Yüksek Öğrenim
Kız Öğrenci Yurtları
Bursu’na hak kazanan
öğrenciler ücretsiz
barınma imkanından
faydalanabiliyor.
yeni eğitim öğretim yılına hazır
Üniversite öğrencisi genç kızların çağdaş, güvenli ve konforlu barınma ihtiyaçlarını
karşılamak üzere kız öğrenci yurtları projesini hayata geçiren TEV, bu amaçla İzmir ve
Trabzon’da iki kız öğrenci yurdunu hizmete açtı. TEV yurtlarına ücretli kayıt yaptırıldığı
gibi, TEV tarafından verilen Yüksek Öğrenim Kız Öğrenci Yurtları Bursu’na hak kazanan
öğrenciler ücretsiz barınma imkanından faydalanabiliyor.
T
ürk Eğitim Vakfı, büyük kentlere
üniversite öğrenimi için gelen
genç kızların çağdaş, güvenli ve
konforlu barınma ihtiyaçlarını karşılamak
üzere kız öğrenci yurtları projesini hayata geçirdi. Bu amaçla İzmir-Balçova’da
ve Trabzon’da olmak üzere iki Kız Öğrenci Yurdunu hizmete açtı.
TEV, açılan yurtlarında ücretli ve burslu barınma imkanı sunuyor. Öğrenciler,
belirlenen yurt ücretini ödeyerek TEV’in
yurtlarında, sağlıklı, güvenli barınma ve
çalışma koşulları imkanına sahip oluyorlar. Ayrıca, başarılı ve maddi desteğe
ihtiyacı olan öğrenciler, burs kriterlerini
sağladıkları takdirde yurt ücreti ödemeden burslu olarak kalmak üzere yurtlara
başvuru yapabiliyor.
TEV tarafından verilecek olan Yüksek Öğrenim Kız Öğrenci Yurtları
Bursu’ndan yararlanmak isteyen, devlet üniversitelerinde öğrenim gören ve
yüksek öğrenime yeni kayıt yaptıran
öğrencilerin, fakülte veya yüksekokula
giriş puan sırasına göre önde olmaları;
TEV dergi
Eylül 2013
37
eğitimine devam eden öğrencilerin ise
başarısız dersi olmaması veya genel
başarı ortalaması 4 üzerinden en az
2,5 (100 üzerinden 65) olması ile bir
üst sınıfa geçiş hakkı kazanmış olmaları gerekiyor. Yurt Bursu, her ders yılı
sonunda başarılı olduğu belgelenen
öğrencilere, öğrenim süreleri boyunca
devam edilecek.
Devlet ve vakıf üniversitelerinde öğrenim gören öğrenciler ücret ödeyerek,
TEV yurtlarında kalabilmekteler. Yurtlara
başvurular ve Yurt Bursu ile ilgili detaylı
bilgiye www.tev.org.tr adresinden ulaşabilinir.
İzmir Balçova TEV Özel
Cumhuriyet Yüksek Öğrenim Kız
Öğrenci Yurdu
Genel ulaşım hatlarına, Dokuz Eylül,
İzmir ve İzmir Ekonomi Üniversitelerine
yakın mesafede olan Ege Üniversitesine
sabah ulaşım servisi bulunan yurdumuz,
373 kız öğrenci kapasitesine sahip. Yurtta odalar üç kişilik olup, her odada banyo, tuvalet ve kablosuz internet bulunuyor.
Yurtta 124 adet üç kişilik oda ile 1
adet engelli odası mevcut. Kız öğrencilere modern bir yaşam alanı sunulan
yurtta, yemekhane, bilgisayar laboratuvarı, çalışma odaları, TV ve serbest
zaman geçirme alanı, teras, ziyaretçi
odası, revir, son teknoloji donanımlı
ankesörlü telefon, çamaşır ve kurutma
makinelerinin bulunduğu çamaşırhane
gibi birçok birim yer alıyor. Yurtta 24
saat görev yapan profesyonel güvenlik
ekibi ve kamera güvenlik sisteminin yanı
sıra her öğrenci için ferdi kaza sigortası
da yapılıyor.
Ayrıca yurt yakınındaki spor kompleksinden faydalanma imkanı bulunup, pilates vb. aktiviteler yapılabiliniyor. Yurtlarımızda yemek imkanı da sunuluyor.
TEV Trabzon Özel Yüksek
Öğrenim Kız Öğrenci Yurdu
Trabzon’da Karadeniz Teknik Üniversitesine 1,5 km uzaklıkta bulunan ve
öğrencilere servis hizmeti sunan Türk
Eğitim Vakfı Trabzon Kız Öğrenci Yurdu, 250 kız öğrenci yatak kapasitesine
sahip. Yurtta 63 adet dört kişilik, kendine özel banyo ve lavabosu bulunan
oda ile iki adet engelli odası bulunuyor.
Kız öğrencilere modern bir yaşam
alanı sunulan yurtta, kafeterya, mutfak,
kantin, hobi ve oyun odası, çok amaçlı
salon, görüşme ve toplantı salonu, lobi
TV odası, ortak çalışma odası, bilgisayar odası gibi birçok birim yer alıyor.
Yurtlarda 24 saat profesyonel güvenlik
ekibi görev yapıyor. Ayrıca yurtta kalan
öğrencilerin aileleri tarafından ziyaret
edilmelerini sağlamak için apart misafir
odası da bulunuyor.
Yurtlarımızda kalan gençlere sosyal
gelişim açısından da destek olunarak;
bu kapsamda toplu yaşam kültürü, mesleki hedef belirleme, İngilizce, liderlik,
kişisel ve sosyal beceri geliştirme konularında eğitimler veriliyor. Yurtlarımızda
yemek imkanı sunuluyor.
Yurtlarda kalan
öğrencilerin aileleri
tarafından ziyaret
edilmelerini sağlamak
için misafir odaları da
bulunuyor.
38
TEV’den haberler
“TEV de çok samimi bir
ortam var”
TEV’den haberler
Pelin, Sezin ve Buse, TEV yaz dönemi stajerleri… Pırıl pırıl, sosyal sorumluluk bilinçleri
gelişmiş, gelecek vadeden üç başarılı üniversite öğrencisi… Yaz tatillerini ‘gönüllerince’
geçirmek varken onlar Vakfımızda ‘gönüllü’ çalışmayı tercih ettiler. Eğlendiler, öğrendiler,
TEV ailesinin bir parçası oldular. Vakfımızın farklı bölümlerinde görev alan stajerlerimize
sorduk onlar anlattı.
Öncelikle kısaca sizi tanıyabilir
miyiz?
Sezin: Sezin Nurlu, 22 yaşındayım.
İngiltere’de University of Essex Sosyoloji bölümü, 3. sınıf öğrencisiyim. Yaz
döneminde TEV’de İnsan Kaynakları
Bölümü’nde staj yaptım.
Pelin: Pelin Nurlu, 22 yaşındayım,
Sezin ile ikiz kardeşiz. İngiltere’de University of Essex Sosyoloji ve Medya bölümü son sınıf öğrencisiyim. Ben de iki
ay boyunca Kurumsal İletişim alanında
staj yaptım.
Buse: Buse Kalkan, 22 yaşındayım.
Yıldız Teknik Üniversitesi İktisat Bölümü
son sınıf öğrencisiyim. Vakıfta, Varlık
Yönetimi Direktörlüğünde staj yaptım.
Pelin Nurlu, Buse Kalkan, Sezin Nurlu
TEV dergi
Eylül 2013
39
Seçtiğiniz bu alanlarla ilgili TEV’de
staj yapma fikri nasıl doğdu?
Sezin: TEV’e başlamadan önce,
bana en yakın alanlar insan kaynakları
ve iletişim diye düşünüyordum. Yanılmamışım. Okuduğum alanın da getirdiği
merak ve hevesle toplum ilişkilerine dair
çalışmak benim için önemliydi ama sahada bu tecrübeyi edinmek çok daha
cazip bir fikir olarak gözüktü. Bana
getirisi olacak bu sürecin, hem sosyal
hem de sorumluluk tarafını düşündüm ve
STK’da olmaya karar verdim. Araştırmalarımda Türk Eğitim Vakfı duruşu, çalışmaları ile bir adım öndeydi. Kısacası
Vakfı daha iyi tanımak hem kendime
hem de buraya bir şeyler katmak amacıyla staj dönemim için TEV’i seçtim.
Pelin: Üniversitede birçok projede
gönüllü olarak çalışmıştım. Çocuklarla
doğrudan iletişimde olduğum çalışmalardı. Onların eğitim hayatına katkıda
bulunmak, yüzlerinde tebessüm yaratmak inanılmaz bir keyifti ve bu süreç sorumluluk duygumu epeyce geliştirmişti.
Yazın Türkiye’ye döndüğümde stajımı
hem iletişim alanında performansımı
göreceğim hem de fayda esaslı bir işle
değerlendirmek hep aklımdaydı. TEV’in
bu anlamda en doğru seçimlerden biri
olduğunu düşündüm.
Buse: Yaz döneminde gönüllü olarak
bir vakıfta çalışmak istiyordum; bunun
üzerine internetten, farklı kaynaklardan
TEV’i araştırdım ve staj için burada olmaya karar verdim. Okuduğum bölümle
ilişkili olarak ve Vakıfta bana en uygun
alan olduğunu düşündüğüm ve varlık
yönetimi diğer alanlara göre daha fazla ilgimi çektiği için bu bölümü seçtim.
Gelecek ile ilgili planlarınız neler?
TEV’de staj yapmak hedeflerinizi
etkiledi mi?
Sezin: Üniversitenin bitmesine henüz
bir sene var. Yine gönüllü çalışmalarda yer almaya devam edeceğim,
bir de yüksek lisans planım var. Tabi
bunlar kariyerim anlamında çok yüzeysel planlar. Aslında TEV’e gelmeden
önce belirli bir kariyer planına sahip
olduğum söylenemezdi. Hala kafamda
kendimi görmek istediğim yeri netleştirmeye çalışıyorum. Fakat şunu rahatlıkla
söyleyebilirim ki, insan kaynaklarında
başlayıp, aynı süreçte ara ara iletişim
bölümüne destek vermek, potansiyelimi
iki farklı alanda da görmemi sağladı
ve TEV hedeflerimin yönü konusunda
çok etkili oldu. Ne yapmak istediğim
konusunda hala tereddütlerim olsa da,
neyi yapmak istemediğimi kesinlikle biliyorum.
Pelin: Gönüllü olarak çalışmak, birilerine umut olmak beni hep mutlu etmiştir. Tüm bunları iletişimin temelinde,
iletişimi de hayatımın merkezinde görüyorum diyebilirim. O yüzden kariyer
planım konusunda kafam rahat ve net.
TEV’in bu alanda ne kadar profesyonel ve üretken olduğunu da gördükten
sonra Kurumsal İletişim özellikle Sosyal
Medya uzmanlığı alanında ilerlemek
hedeflerim arasında oldu. Staj süresi
boyunca tüm Vakıf çalışanlarından öğrendiklerimin mesleki hayatıma katkıda
bulunacağını düşünüyorum. Üniversite
bittikten sonra Türkiye’ye dönüp, iş hayatına kendi ülkemde başlamayı planlıyorum.
Buse: Gelecekle ilgili planlarım henüz
kesinleşmemiş olsa da şunu rahatlıkla
söyleyebilirim ki, Vakıfta çalışmak özellikle sosyal sorumluluk konusunda kendimi geliştirmemi sağladı ve çok önemli
deneyimler edindim. İlerisi için TEV ve
benzeri vakıflarda çalışmak öncelikli
tercihim olacak. Verim alabilmek ve verimli olmak adına, fayda odaklı işlerde
kendimi görmek istiyorum.
40
TEV’den haberler
TEV’den haberler
Vakıf ortamında ilk tecrübem olduğu
için kendimi farklı kurumlarda da keşfetmek isterim.
Pelin: Burada iki ayım enerji ve tecrübe doluydu. Yeni yeni insanlar tanımak,
teşvik edici bir ortamda bulunmak mutluluk veren bir duyguydu. Vakıf nedir,
ortamı nasıldır, işleyişi nasıl olmalıdır
gibi aklımdaki birçok soru cevaplandı.
Burada çalışmak isterim ama farklı sektörlerde de kendimi denemek isterim.
Buse: Çok güzel ve benim için faydalı
iki ay geçirdim. Çalışma hayatına dair
bilmediğim birçok tecrübe edindim.
Vakıfta staj yapmanın bir sürü artıları
olduğunu düşünüyorum. Sosyal sorumluluk açısından büyük bir gelişim sağlıyor, iyi bir amaç uğruna çalıştığınızı
bilmek daha mutlu hissetmenize yarıyor.
Öğretici bir staj süresi oldu benim için.
İleride iş seçmem konusunda kafamda
bazı şeyler daha netleşti. Mezun olunca Vakıfta çalışmak güzel olabilir diye
düşünüyorum.
“Bizler de Vakfın bir parçası
olduk”
TEV’in eğitime bakışını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizin ağzınızdan
TEV’i dinlemek istersek…
Sezin: TEV, uzun yıllardır gençlerin
eğitimini desteklemiş, ülkemizin çağdaş ve uygar olabilmesine önemli ölçüde emek vermiş bir kurum. Vakfın artık
ben de bir parçasıyım ve bundan gurur
duyuyorum. Yapılan tüm çalışmaların,
verilmek istenen mesajın günden güne
yayılarak, başka kurum ve kuruluşlara
da örnek olmasını çok isterim. Yakından
tanıma şansım olunca, gözlemlediğim
önemli bir şey var; burs verdikleri öğrencilere sadece maddi destekte bulunmuyor, onları sosyal ve kültürel anlamda
da besleyip, hayatlarına ikinci bir aile
TEV dergi
Eylül 2013
kazandırıyor. Vakfın nice başarılara
imza atacağından ve süreklilik sağlayacağından hiç şüphem yok.
Pelin: TEV yüzlerce gence eğitim hayatlarında ışık olmuş köklü bir Vakıf. Staj
yaptığım süre içinde Vakfa daha geniş
bir pencereden bakma şansım oldu.
Bağışçıları ve bursiyerleriyle araları çok
iyi, bir STK’nın güvenilir ve sürdürülebilir
olması için bence çok önemli bir yaklaşım. Burada tüm çalışanlar mutlu ve üretmek peşinde olan insanlar, en dikkatimi
çeken şey de pazartesi sendromunun
bile olmaması.
Buse: Burayı eğitime destek anlamında, bu işi layığıyla yerine getiren en
önemli kurumlardan biri olarak görüyorum. Çok samimi bir ortamı var, kısa
bir vakit geçirdikten sonra bile uzun bir
süredir burada olduğunuz hissini yara-
tıyor. Her işin ucu bir faydaya, birinin
yüzünde tebessüme dönüşüyor. Daha
gelişmiş ve çağdaş bir ülkeye destek demek o ülkenin gençlerine destek demektir ve TEV bu tanımlamaya çok uyuyor.
TEV’de staj beklentileriniz karşılandı
mı? Mesela mezun olduktan sonra
burada çalışmak ister misiniz?
Sezin: Performansımın bir iş, ofis ortamında nasıl olacağını hep merak etmiştim. Burası bana bu fırsatı verdi. Uyum
sağlayabilecek miyim, iş anlamında
beslenebilecek miyim gibi belirsizlikler
vardı. İlk bir hafta bunun gerginliğini
yaşasam da, bu duygu çok çabuk geçti. Vakfın iş anlayışı, çalışanlarının koordinasyonu ve bana verilen görevler,
benim beklentilerimle tamamen örtüştü.
Burada çalışmak tabii ki isterim, fakat
“Her STK bir farkındalıktır”
Ülkemizde gençler yeteri kadar
hedefleri için destekleniyor mu?
Bu alanda sizce STK’ların rolü ne
olmalı?
Sezin: Desteklerin bizlerin beklentileriyle örtüştüğünü düşünmüyorum. Yurt dışında eğitimini sürdüren biri olarak orada eğitim anlamında birçok şey daha
doyurucu. STK sayısı daha fazla çünkü
desteklenme sayıları fazla. Vakfı daha
yakından tanıdıktan sonra bu anlamda
umutlandığımı söyleyebilirim. Binlerce
gence dokunabildilerse, yüz binlercesine de dokunabilirler. Bir kurum imkanlarla desteklenip bunu yapabiliyorsa
başka kurumlarda yapabilir.
Pelin: Yeteri kadar destekleniyorlar
diyemeyeceğim ama burada beklentile-
“Arkadaşlarımıza, doğrudan
kişilerle iletişimde olmak,
araştırmak, üretmek
adına bir STK’da tecrübe
edinmelerini tavsiye
ediyorum.”
rim vücut buldu. TEV gibi eğitimle ilgilenen STK’lar olduktan sonra bu çıtanın
yükseleceğine inanıyorum. Her STK bir
farkındalıktır, bu nedenle STK’ların bir
arada olması gençlerin hedefleri için
önemli bir kaynaktır.
Buse: Bu konuda biraz eksiklik olduğunu görüyorum. Gençlerin daha fazla
desteğe ihtiyacı var. Sivil toplum örgütlerinin bu konuda gençleri teşvik edici
olması gerekir. Bunu sırf sivil toplum örgütünden de beklememeliyiz. Herkesin
biraz daha duyarlı olmasıyla hedeflerimizin kolaylıkla gerçekleşebileceğini
düşünüyorum.
Peki siz eğitim hayatınızda destekleniyor musunuz? Rol/modeliniz var
mı?
Sezin: Herhangi bir kurumu kendime
örnek alma adına görmüyorum. Ailem,
şu anki olduğum kişinin hammaddesi
diyebilirim; gerek verdikleri desteklerle gerek bana olan inançlarıyla... Kişi
olarak ise hayatta hep bir adım önde
ve bana örnek olan, karşılaşabileceğim
zorlukları önceden görmemi sağlayan,
düşüncelerine ve fikirlerine her konuda
önem verdiğim ablam diyebilirim.
Pelin: Eğitim hayatımda okulum yeteri
kadar destekçi oluyor aslında. Kariyer
günlerinde yapılan meslek tanıtımları
bizlere geleceğimizi daha iyi görmemi-
41
zi sağlıyor. Fakat geleceğim konusunda
en büyük destekçim ailem. Onların manevi desteği olduğu sürece geleceğimle
ilgili hedeflerimi başarabileceğimi düşünüyorum.
Buse: Genel olarak desteklendiğimi
düşünüyorum, okuduğum okullar, hocalarım, ailem bu konuda hep yardımcı
oldu. Fakat insanın kendisi özverili olmadığı zaman dışardan desteğin işe
yaramadığını gördüm. Rol/model olarak aldığım bir kurum veya kişi var diyemem. Her dönemde örnek aldığınız
olgular değişiyor.
Son olarak, alanlarınızda kariyer
yapmak isteyenlere ne mesajlar
vermek istersiniz?
Sezin: Doğrudan kişilerle iletişimde
olmak, araştırmak, üretmek adına bir
STK’da tecrübe edinmelerini tavsiye
ediyorum. Aynı zamanda yeteneklerinizi de keşfetme şansı yakalıyorsunuz.
Hem kendilerini yetenekli buldukları
alanda hem de riskli buldukları alanlarda denemelerini öneriyorum.
Pelin: Ben iletişim alanında kendimi
geliştirmek isteyen biri olarak bu alanda
tavsiyem, iletişim ve sosyal medya fazlasıyla araştırma ve yaratıcılık gerektiren
bir iş olduğundan, okuma alışkanlıkları
edinmeleri, ilgili mecraları takip etmelerini söyleyebilirim. Ve kesinlikle sevdiği
ve keyif aldığı işi yapmalılar.
Buse: İnsan çalışma hayatına girmeden ne istediğine karar veremiyor. Hangi alana yöneleceğini bilemiyor. İktisat
bölümünde öğrenim gördüğüm için birçok alanda çalışabilirim ama tecrübe
edinirseniz gerçekten karar vermeniz
kolaylaşıyor. Ne isteyip ne istemediğinizi daha net anlıyorsunuz. Bu yüzden
farklı kurumlarda staj yapmalarını, alanında uzman kişilerden destek almalarını öneririm.
42
eğitim
eğitim
STK olarak sosyal
medyada yer edinmek
T
Zeynep Canan Sülün
Sosyal Medya Uzmanı
TEV / Kurumsal İletişim
eknolojinin hızlı yükselişiyle
beraber son yıllarda kendimizi
dijital dünyanın tam ortasında
bulduk. Facebook, twitter, youtube,
bloglar ve diğer sosyal platformlar hedef kitlemizle doğrudan ilişki kurmak
için önemli fırsatlar sunmaya başladı.
Paylaşmak ve farkındalık yaratmak
istenilen tüm bilgileri doğrudan verebilir hale geldik. Peki, insanlar, kurum
ve kuruluşlar sosyal medyayı nasıl
kullanıyor? Hedef kitlelerine ne kadar
hitap edebiliyorlar? Beklentiler yeteri
kadar karşılanabiliyor mu? Geri dönüş alınabiliyor mu?
Faydalanıcılara değer verilen içerikler yaratmak, onları doğru bilgiler-
le beslemek, gereksinimlerini karşılamak, güvenilir bir kaynak olmak çok
önemli. Kurumlar hedef kitlelerine,
kişiler de iletişime geçmek istediği
kaynaklara sosyal platformlar üzerinden artık kolaylıkla ulaşabiliyorlar.
Televizyon ya da benzeri yayınlar
bizden sadece pasif bir şekilde oturup izlememizi beklerken, dijital dünya bizden aktif olmamızı ve sunduğu
içeriklerle sohbet etmemizi istiyor.
Haklılar çünkü sosyal medya takipçileri artık uzun ve sıkıcı metinler yerine
anlaşılabilir olanları görmek istiyor,
karışık değil basitleştirilmiş fikirler arıyor, kaostan sıyrılıp rahatlık ve netlik
arzu ediyorlar. Dolasıyla kurumlar da
içeriklerini yaratırken artık bunları dik-
kate almaları gerektiğinin farkına vardılar. Empati kuruluyor, karşı tarafın
bakış açısı uyarlanıyor ve ihtiyaçlar
dikkate alınıyor. Sosyal medyanın popüleritesinden önce bireylerin ilgisini
çekmek için kurumların reklam vermek ve basının kendilerinden bahseden yazılara yer vermesini sağlamak
gibi seçenekleri vardı. Web içeriklerinin aktif kullanımıyla bu kurallar da
değişti. İnsanlar bilgi sahibi olma konusunda hızlı geri dönüşler edinmek
istediklerinden, çevrimiçi kaynaklara
başvuruyorlar. Mevcut ve potansiyel
kitlenizle doğrudan bir sohbete girme
şansınız oluyor. Yani klasik söylemi
ile aslında teknoloji amacına uygun
ve doğru kullanıldığında çok güzel
bir şey! Doğru ve amacına uygun kullanmaktaki kastımızı spesifik olarak
açıklayacak olursak;
• Hedef kitlenizi çekmek,
• Edinmek istediği bilgi hakkında
karşı tarafı tatmin etmek,
• Krizin üstesinden gelmek,
• Sektörünüzde güvenirliliğinizi
ve itibarınızı oluşturmak,
• Yayılmayı ve akabinde hayran
tabanı sağlamak,
• Fikrinizi, ürününüzü hikaye konsepti ile sunmak.
Evet, tüm bu maddeleri kurumunuz
ve fikrinizle doğru orantılı uyguladığınızda yaratmak istenilen marka da
vücut bulur. Marka olma özelliğinden
farklı bir yapı barındıran, kar amacı
gütmeyen kurumlar/STK’lar için ise
sosyal medya harika bir fırsat. Sosyal
medyanın en etkili ve iyi kullanıcıları olan bazı Sivil Toplum Kuruluşları
yani NGO’lar, dünya genelinde de
bu alanda çok büyük ve başarılı işlere
imza atıyorlar.
Diyaloğa dayalı iletişim kullanarak, etkileşim yaratma avantajını en
somut biçimde kullanan kesim olmalıdır STK’lar. Böylelikle destekçilerini
çoğaltmaları, mesajlarını ulaştırabilmeleri ve kaynak yaratabilmeleri için
sosyal mecrada kendilerini konumlandırabilirler.
Kısacası, sosyal medya çağının
verimliliğinden hepimiz öğrenen
ve öğreten olarak yararlanıyo-
TEV dergi
Eylül 2013
43
ruz. Biz Vakıf olarak dijital dünyanın
gücünü kullanmayı, bu platformda
‘’iyi örnekler’’ yaratabilmek olarak
görüyoruz. Yenilikçi düşüncelerimiz,
hizmet anlayışımız ve yükselen bilincimizle TEV iletişim kanallarında var
olmaya devam edecek. Umuyoruz ki,
bu kanalları doğru ve amacına uygun
kullanan kişi, kurum ve kuruluşlar da
çoğalıp, aydınlık yarınlara destek olacaklardır.
Sevgi ve iletişimin hayatınızdan eksik olmaması temennisiyle...
44
sosyal medya
sosyal medya
45
www.twitter.com/TEVKurumsal
www.facebook.com/TurkEgitimVakfi
TEV dergi
Eylül 2013
46
TEV dostlarından mesajlar
TEV dostlarından mesajlar
Türk Eğitim Vakfı Yöneticileri,
Sayın TEV Yetkilisi,
B
Sayın TEV Yetkilisi,
en Kafkas Üniversitesi PDR böl
ümü mezunu Fatma
Çelik. Kurumunuza birinci sını
fta iken başvurmuştum. Başvurum kabul edildi ve
dört yıl boyunca gerek normal gerekse ödül burslar
ını alarak desteğinizle
eğitimimi tamamlamış bulunuyor
um. Bu süre zarfında
katkılarınızdan dolayı başta Vak
fınıza ve burslara katkı sağlayanlara yürekten teşekkü
rü bir borç biliyorum.
Alanında yeni mezun biri ola
rak mesleğime başladığım zaman TEV’e ben de elimden
geldiği kadar katkıda bulunmak isterim. Her şey için
teşekkürler.
B
en Ezgi Günay, Anadolu Üniversitesi İletişim
Tasarımı ve Yönetimi Bölümü’nden yeni mezun olum. TEV ailesine teşekkür etmek istiyorum.
Çağdaş bir ülke olabilmek için en büyük yatırım
bir öğrencisinin okumasına yardımcı olmaktır.
TEV bursiyeri olamasaydım bu kadar rahat ve özgür okuyamazdım emeği geçen burs bağışında
bulunan ve aracı olan herkese teşekkür ediyorum.
Fatma Çelik
Kafkas Üniversitesi Eğitim Fakülte
si Rehberlik ve
Psikolojik Danışmanlık Bölümü
Mezunu
Ezgi Günay
Anadolu Üniversitesi İletişim Tasarımı ve
Yönetimi Bölümü Mezunu
Sayın TEV Yetkilisi,
beri TEV buren Mücahit Kırköse, 2008 yılından
umu alarak
siyeriyim. Bu ay son TEV öğretim burs
ktayım.Üniversite
üniversite eğitimimi bitirmiş bulunma
vi olarak deskariyerim boyunca bana maddi-mane
ederim. Okurtekte bulunan TEV ailesine çok teşekkür
mliydi. Benden
ken manevi destek almak çok öne
si aynı zamanda
maddi yardımını kesmeyen TEV aile
layacak, öncü
beni ülkemize ve insanlığa katkılar sağ
un bir mühendis
genç olarak görmüştür.Şu an mez
i arkadaşlarıma
olarak, benden sonra gelen öğrenc
ak görüyorum,
yardım etmeyi vicdani yükümlülük olar
im hayatlarınumarım en kısa zamanda onlara eğit
a yaptığı yarda yardım edebilirim.Tekrardan ban
yı Türk Eğitim
dımlardan ve kattığı değerlerden dola
arım.
Vakfı’na çok teşekkür ederim, minnett
B
Mücahit Kırköse
Gaziantep Üniversitesi
disliği
Mühendislik Fakültesi Endüstri Mühen
Bölümü Mezunu
TEV dergi
Eylül 2013
Sayın TEV Yetkilisi,
Ö
ncelikle bana sunmuş olduğunuz maddi ve manevi destekten dolayı sizlere çok teşekkür ederim. 2012-2013
eğitim-öğretim yılında, sizin verdiğiniz destek sayesinde herhangi bir sıkıntı çekmeden rahatlıkla okulumu bitirdim. Bu rahatlık, dört yıllık lisans hayatımın en güzel ve ekonomik anlamda en tasasız yılı oldu. Bunun böyle olmasında sizlerin
sizlerin payı çok büyük. İlk olarak, üç ay birikmiş olan bursumla, hastanede yatan babamın sigorta parasını yatırarak
hastane masraflarını karşıladık. Daha sonra verdiğiniz burslarla, eğitim hayatıma yararlı olacak birçok kitap, araç-gereç
ve kişisel giderlerimi karşıladım. Bu sayede ekonomik açıdan
aileme yük olmayarak, kendi ihtiyaçlarımı karşılayabildim.
Dört yıl süren lisans hayatımı üç yılda tamamlayarak, 3,36
diploma notu ile Yüksek Şeref Belgesi alarak mezun oldum.
Eğitim hayatımda bana bu güzellikleri yaşatan Türk Eğitim
Vakfı ailesine bu kısa mektupla teşekkürlerimi dile getirmek
istedim. Bundan sonraki iş ve eğitim hayatımda bana bu
desteği sunan TEV ailesine her türlü desteği sunmayı borç
bilir, desteklerinden dolayı TEV başkanından her kademe
görevli çalışanlarına tek tek teşekkür ederim.
İskender Korkmaz
Gaziantep Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve
Edebiyatı Bölümü Mezunu
47
Sayın TEV Yetkilisi,
B
ugün bölümümden birincilikle mezun olmanın gururunu yaşıyorum. Üç yıl önce burs mülakatında söylediğim, ‘bu bursu
alırsam fark yaratabilmek için bir şansım olacak’ sözümü gerçekleştirebilmek için elimden gelenin hep en iyisini ortaya koymaya
çalıştım. Hayattaki hedefim, insana hem mühendis hem de tıp
doktoru gözüyle bakabilmek. Mevcut problemlere farklı açılardan yaklaşabilmek için kendime edindiğim bu görevin ilk kısmında desteğinizi daima yanımda hissettim ve adımlarımı daha
emin atabildim. Hedefimin ikinci kısmını Tıp Fakültesini okumak
oluşturuyor. İyi geçen Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ve Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS)’nin ardından Eylül 2013 tarihinde
tıp eğitimime başlayacağımı ümit ediyorum.
TEV ailesinden ayrılıyor olmanın derin üzüntüsünü yaşıyor olsam da bunun geçici olduğunun farkındayım. Çünkü ileride ihtiyaç sahibi öğrencilere, elimden gelen yardımın en iyisini vermek
üzere geri döneceğim. Bana sunduğunuz fırsatlar, hayatıma sağladığınız katkı, kelimelerle ifade edemeyeceğim kadar değerli.
Tüm TEV ailesine, isimlerini belki de hiç bilemeyeceğim ancak
yardımlarından dolayı hayatım boyunca kendilerine minnettar
kalacağım saygıdeğer bağışçılara teşekkürü bir borç biliyorum.
Kübra Gülgönül
Ege Üniversitesi Biyomühendislik Bölümü Mezunu
B
undan üç sene önce desteğinizle başladığım lisans
eğitimimde üçüncü sınıfımı da başarıyla tamamlayarak son yılıma girmiş bulunmaktayım. Eğitim dönemlerim
boyunca nitelikli kurumlarda staj yapma ihtiyacını Türk
Eğitim Vakfı ayrıcalığı ile gerçekleştirmiş bulunmaktayım.
Bu konuda ayrıca teşekkürü bir borç bilirim. Ayrıca yine
bu yıl içerisinde TÜBİTAK 2209-Üniversite Öğrencileri
Yurt İçi/Yurt Dışı Araştırma Projeleri Destekleme Programı
- A (1. Dönem) kapsamında Proje Yürütücüsü kapsamında
başvurduğumuz proje desteklemeye değer görüldü. Başarılara ulaşmamda maddi, manevi arkamda destekçim
olan Türk Eğitim Vakfı ailesine teşekkür etmek istiyorum.
Faruk Hakan Canbaz
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği
4. Sınıf Öğrencisi
Sayın TEV Yetkilisi,
7
-14 Temmuz 2013 tarihleri arasında, Fransa’nın
Orleans şehrinde düzenlenen Müzik Festivali’ne
ve Pianist Ludmil Raytchev’in masterclass programına
aktif olarak katıldım ve başarıyla tamamladım. Bu süre
içerisinde Fransa’da iki konser verdim, çok güzel beğeniler ve yorumlar alarak Türkiye’ye döndüm. Bana
sağladığınız katkılar ve manevi destek için Yönetim
Kuruluna ve TEV ailesine sonsuz saygılarımı sunarım.
Gözde Gülce Dağhan
Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuarı
Piyano Bölümü Öğrencisi
48
TEVİTÖL’den haberler
TEVİTÖL’den haberler
TEVİTÖL’de her yılsonunda
sıra dışı başlangıçlara da
adım atılır…
49
Edirne Gezisi
Öğrencilerinin yaptığı her çalışmayla adından söz ettiren TEVİTÖL, 2012-2013 eğitimöğretim yılında 47 öğrencisini mezun etti. Bu öğrencilerin 14’ü yurt dışında, 33 öğrenci de
ülkemizin en iyi üniversitelerinde öğrenimlerine devam edecekler.
Gözlem Kampı
Mezunlar Günü
MF-1 Türkiye 94.’sü, MF-2 Türkiye
63.’sü, MF-3 Türkiye 60.’sı, MF-4 Türkiye 89.’su oldu. Mezun öğrencilerimizi, YGS-LYS’deki başarılarından dolayı
kutluyoruz.
Mezuniyet Töreni
T
EVİTÖL’lü öğrenciler üniversite sınavlarında yani YGS ve LYS’de
aldıkları puanlarla başarılarına
bir yenisini daha eklediler. Buse Danışment DİL-1 Türkiye 5.’si, DİL-2 Türkiye
9.’su, DİL-3 Türkiye 33.’sü, Dağhan
Koyuncu DİL-1 Türkiye 42.’si, DİL-2 Türkiye 29.’su, DİL-3 Türkiye 31.’si, Fatihan Pınarlık MF-1 Türkiye 91.’si, MF-2
Türkiye 85.’si, MF-3 Türkiye 91.’si,
MF-4 Türkiye 94.’sü, Kaan Uğurlu
TEV dergi
Eylül 2013
Bu yıl TEVİTÖL’den mezun olan 47
öğrenciden 14’ü öğrenimlerini yurt
dışında sürdürecek. Eğitimlerini yurt
dışında sürdürecek olan öğrencilerin
tercih ettikleri üniversiteler şöyle: Colorado College, Dalhousie University,
Drexel University (2), Franklin W. Olin
College of Engineering, Macalaster
College, Stanford University, St Olaf
College, Swarthmore College, Universita Bocconi, University of Manchester,
University of Pennsylvania, Wesleyan
University ve Yale University. Öğrenimlerine Türkiye’de devam edecek 33
öğrenciden 32’si, Koç Üniversitesi (8),
Özyeğin Üniversitesi (6), ODTÜ (4), İTÜ
(3), Boğaziçi Üniversitesi (2), Akdeniz
Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Bilgi
Üniversitesi, Bilkent, Ege Üniversitesi,
Galatasaray Üniversitesi, İzmir Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, TOBB Üni-
versitesini tercih etti.Ayrıca 2012-2013
öğretim yılında, 16 öğrenci IB (Uluslararası Bakalorya) diploması almaya
hak kazandı. IB DP diploma notu dünya
ortalaması 29.81 olurken, TEVİTÖL’lü
mezunların not ortalaması ise 36,25.
Mezunlar Günü renkli görüntülere
sahne oldu
Her yıl Mayıs ayının üçüncü Cumartesi günü TEVİTÖL’de Mezunlar Günü kutlaması yapılıyor. Bu yıl 25 Mayıs 2013
tarihinde gerçekleşen etkinlik, renkli görüntülere sahne oldu.
Ayrıca 6 Haziran 2013 tarihinde de
TEVİTÖL’de mezuniyet töreni de gerçekleştirildi. Öğrenciler aileleriyle birlikte
mezun olmanın coşkusunu yaşarken, arkadaşlarıyla da eski günleri yad ettiler.
TEVİTÖL Mezunu olan öğrencilerimizi,
dünyanın seçkin üniversitelerine göndermekten gurur duyuyor ve öğrencilerimizin başarılarını kutluyoruz.
Şiir Gecesi’nin teması ‘tanımak’ oldu
TEVİTÖL’de geleneksel hale gelen Şiir
Gecesi, 21 Mayıs 2013 tarihinde gerçekleşti. Bu yılki teması ‘tanımak’ olan
gecede öğrenciler, tema çerçevesindeki şiirleri dans, müzik ve videolarla
zenginleştirerek, yorumladılar. Tanıma
yolculuğunun devam edeceği yeni bir
Şiir Gecesi’nde buluşmak üzere diyerek
herkesi selamlayan tüm ekibe teşekkür
ederiz.
Öğrenciler Bilim Sanat Haftası’na
yoğun ilgi gösterdi
31 Mayıs - 2 Haziran 2013 tarihleri
arasında gerçekleşen, ‘TEVİTÖL Bilim
Sanat Haftası’, bilimin, sanatın, sporun,
yarışmaların, yer aldığı birçok eğlenceli
aktiviteyle ve geniş bir katılımla gerçekleşti. Fotoğraf çekimleriyle, hatıra defterine anılarını ekleyen öğrenciler, TEVİTÖL dostlarıyla bir sonraki buluşmada
bir araya gelmek üzere vedalaştılar.
GEZGİNİN GÜNLÜĞÜ
Hazırlık sınıfı öğrencileri Edirne
gezisinde…
TEVİTÖL’lü hazırlık sınıfı öğrencilerinin
50
TEVİTÖL’den haberler
TEVİTÖL’den haberler
51
TEVİTÖL’de yeni
eğitim-öğretim yılı başladı
Şiir Gecesi
TEVİTÖL’de yeni eğitim-öğretim yılı, 9 Eylül 2013 tarihinde gerçekleşen açılış dersiyle
başladı. Bu yıl açılış dersinin konuğu işadamı Hüsnü Özyeğin oldu. Hüsnü Özyeğin, ‘Hayat
Maratonu’ başlıklı söyleşisiyle, öğrencilerle deneyimlerini paylaşma fırsatı buldu.
Ayaküstü
katıldığı Edirne gezisi, 4 Haziran 2013
tarihinde gerçekleşti. Gün boyunca
Edirne’nin tarihi yerlerini gezen, kentin
havasını soluyan, Darüşşifa’da huzur
arayan öğrenciler, bir kır bahçesinde
de çaylarını yudumladılar. Tuzcular
Ford Bayii’nde yenilen akşam yemeğiyle Edirne gezisini tamamlayan öğrenciler, gezinin organize edilmesinde
destek olan velilerden Leman Mert ve
Coşkuner Başar ile Tuzcular Ford Bayii
yetkililerine teşekkür ettiler.
Bursa’nın tarihine yolculuk…
TEVİTÖL’lü 9. sınıf öğrencilerinin katıldığı gezide, öğrenciler Bursa’nın tarihine kısa bir yolculuk yaptılar.
10. sınıf öğrencileri Ege
gezisinde…
Bu yıl 10. sınıf öğrencileri için Ege’ye
bir gezi düzenlendi. Ege sahillerini,
kültürünü yakından tanıma fırsatı bulan
öğrenciler, organizasyonun usta ellerce
hazırlandığını belirterek, eğitmenlerine
yaşadıkları güzel anlar için teşekkür ettiler.
Karadeniz’in eşsiz güzellikleri
gözleri kamaştırdı
11. sınıf öğrencileriyle çıkılan KaradeTEV dergi
Eylül 2013
niz gezisinde öğrenciler, Karadeniz’in
eşsiz güzelliklerini görmen fırsatı yakaladılar. Öğrencilerin bu keşif yolculuğu,
gözlerini kamaştıran yeşilin ve doğal
güzelliklerin içinde gerçekleşti. Hoşça
vakit geçirilen Karadeniz gezisi için öğrenciler, organizasyon ekibine ve eğitmenlerine teşekkür ettiler.
2013 Gözlem Kampı’nda
öğrenciler yaratıcılıklarını
sergileme fırsatı buldular
Merak, bilim, sanat, düşünce, hareket, anlayış ve özverinin olduğu 2013
Gözlem Kampı’nda bu yıl, çok kültürlülük teması işlendi. Tüm Türkiye’den 30
kız, 30 erkek toplam 60 öğrencinin
buluştuğu kampta, 22 farklı ilden öğrenci yer aldı. Beş gün süren kampta
öğrenciler, yaratıcılıklarını sergileyerek,
hafızalarından silinmeyecek deneyimler
elde ettiler.
TEVİTÖL’DE YILIN YAYINLARI
Ahtapot
2012-2013 öğretim yılında yayınlanmaya başlayan ve ne zaman yazılar
toplansa, o zaman çıkan fanzin edebiyat dergisi ‘Ahtapot’, bu yıl altı sayı
yayınlandı.
Tasarımı, yayına hazırlanışı tamamen
öğrenciler tarafından yapılan ve yine
öğrencilerin yazdığı edebi ürünlerin yer
aldığı ‘Ayaküstü’ edebiyat dergisinin,
bu yıl 22. sayısı yayınlandı.
Emporium
Bu yıl, 3. sayısını çıkaran ‘Scientia
Emporium’ dergisi, yıl içerisinde yapılan projeler, başarılar, konuklar, öğrencilerden gelen yazılar gibi Fen Bölümü
adına yapılan tüm çalışmaların bulunduğu, yıllık TEVİTÖL Fen dergisidir.
Nota Bene
Nota Bene hazırlık sınıfından, 12. sınıfa kadar birçok öğrencinin yazdığı bir
İngilizce gazetedir. Hikayeler, okuldaki
ilgi çekici olaylardan ve okul profilinden
konu alınarak yazılan Nota Bene, bu yıl
iki baskı çıkardı.
Parantez
Sosyal Bilimler Bölüm bünyesinde,
2008 yılından bu yana çıkarılan ‘Parantez’ dergisi, öğrencilerin sosyal bilimler
alanında yazma ve araştırma isteklerinin neticesinde yayın hayatına başladı.
Her yıl üstüne yeni bir şeyler ekleyerek
ve kendini geliştirerek kısa sürede nitelikli bir dergi olmayı başaran derginin
bu yıl yedinci sayısı yayınlandı.
TEVİTÖL’de 2013-2014 eğitim-öğretim yılı 9 Eylül 2013 tarihinde gerçekleşen açılış dersiyle başladı. Konuk
işadamı Hüsnü Özyeğin’le yapılacak
söyleşiye geçmeden önce TEVİTÖL Kurucu Temsilcisi Kaya Şener bir konuşma
yaparak, TEVİTÖL’ün önemine değindi
ve öğrencilere yeni ders yılında başa-
rılar diledi. Daha sonra işadamı Hüsnü
Özyeğin, ‘Hayat Maratonu’ adını verdiği bir söyleşi gerçekleştirdi. Özyeğin öğrencilere, geçmişten günümüze
başka yerlerde öğrenemeyecekleri sıra
dışı yaşam deneyimlerini aktardı. Arkadaşlığın çok önemli olduğunu ve yaşam
boyu kendilerine lokomotif olacak kişi-
leri arkadaş olarak seçmeleri ve sahip
çıkmaları gerektiğini söyleyen Özyeğin
ayrıca öğrencilere önlerine çıkan fırsatları da iyi değerlendirmenin önemli
olduğunu vurguladı. Konuşmasıyla öğrencileri yüreklendiren Özyeğin’e, öğrenciler yoğun ilgi gösterdi ve katkılarından dolayı teşekkür ettiler.
52
biz ne yapıyoruz?
biz ne yapıyoruz?
“Yeni sistemle bilgiye daha
hızlı ve kolay erişim imkanı
sağlanacak”
Öncelikle Bilgi İşlem departmanını
kısaca tanıtır mısınız? Kaç kişi çalışıyor? Uzmanlık alanları neler? Görev
tanımlarından bahseder misiniz?
Merkezde dört, TEVİTÖL’de bir kişi
olmak üzere toplam beş kişi TEV Bilgi
İşlem merkezinde görev yapıyor. Halil
Altunel kendisine bağlı çalışan Orkun
Civelek ile birlikte daha çok donanım
ağırlıklı çalışıyor. Tüm donanımların
desteğini, tüm Microsoft ürünlerin desteğini, firewall, antivirüs gibi programların desteğini, web sitesi ve intranet desteğini veriyor. İp Santral Yönetimi, çağrı
merkezi yönetimi ve kullanıcı desteği de
verilmekte. TEVİTÖL’de görev yapan Hicabi Yeniay ise okuldaki donanımlarla
ilgili ihtiyaçları karşılıyor.
TEV Bilgi İşlem Ekibi olarak, Genel
Müdürlük ve 13 şubemizdeki tüm altyapı, donanım, yazılım, kullanıcı desteğiyle birlikte Trabzon ve İzmir’de kurulan kız yurtlarının tüm bilgi işlem ve
altyapı desteğini veriyoruz. Üç ayrı ilde
bulunan Garring Vakfı ile beraber çalıştığımız üç ilköğretim okuluna tüm bilgi
işlem ve altyapı desteği sunuyoruz.
Halil Altunel, Mustafa Meral, Kadir Kaya, Orkun Civelek
TEV Genel Müdürlük Bilgi İşlem Departmanında hummalı bir çalışma var. Zamanın
teknolojilerine göre kurulan sistem altyapı yenileme çalışmalarına başlayan Genel
Müdürlükte artık tüm departmanlar birbirleriyle daha uyumlu çalışmaya başlayacak. Hem
bilgiye erişim kolay olacak hem zamandan kazanılacak. Sisteme 13 TEV şubesi de dahil
olabilecek. Konuyla ilgili sorularımızı TEV Bilgi İşlem Müdürü Mustafa Meral yanıtladı.
TEV dergi
Eylül 2013
Ayrıca çeşitli projeler için hazırlanan
web siteleri veya uygulamalarında desteği Bilgi İşlem birimi tarafından veriliyor. Örnek ÖPYEP Projesi web sitesi,
Van İçin Türkiye Kumbarası Projesi web
sitesi ve SMS bağış hatları desteği
gibi…
TEV’de yeni bir sistem kuruldu. Bu
ihtiyaç nasıl ortaya çıktı?
Genel Müdürlükte kullanılan elektrik
ve data kablolama altyapısı yaklaşık
15 yıl önce, o zamanın teknolojilerine
göre kurulmuş, fakat şu an için yetersiz
kalan bir altyapıydı. UPS yetersiz kalıyordu ve çok basit bir sistem odamız
“Departmanların
programları birbirleriyle
entegre olacağı için
departmanlar arası bilgi
aktarımı hızlı ve sorunsuz
yapılabilecek.”
vardı. Geçen yıl tüm altyapının yenilenmesine karar verildi ve bu konuda çalışmalara başlandı. Tüm Vakfı bir saat
kadar kesintisiz çalıştırabilecek yeni bir
UPS alındı. Bununla birlikte tüm elektrik ve UPS kablolaması yeniden yapıldı. Data hattı kablolaması daha önce
10/100 MB olarak çalışıyorken yeni
kablolama ile 1 GB çalışır hale getirildi
ve tam anlamıyla şartları uygun yeni bir
sistem odası kuruldu.
Yine geçen yılın sonunda kararı alınan ve TEV’de kurulması düşünülen ERP
(Kurumsal Kaynak Planlama) projesi
oluşturuldu. TEV’de bursiyerlerle ilgilenen Eğitim Birimi, bağışçılarla ilgilenen
Bağışçılarla İlişkiler Birimi, Emlak, İnşaat, Hukuk, İnsan Kaynakları, Bilgi İşlem,
Kurumsal İletişim, Muhasebe gibi birçok
birim var ve tüm bu birimlerin kullandığı ve kendi işlerini yaptıkları programlar veya çeşitli ofis uygulamaları (Excel
gibi) bulunuyor. Hepsi tek tek gayet güzel, çalışan programlar fakat maalesef
entegre bir yapıda değillerdi. Bu da
aynı bilginin farklı birimlerde farklı programlara mükerrer şekilde girilmesi anlamına geliyordu. Bu hem zaman kaybına yol açıyor hem de zaman zaman
hata oranını artırıyordu. Bu sebeple bir
ERP projesi hazırlayıp, bu konuda çalışmalara başlandı. Dışarıdan bir firmaya,
53
Vakfımızda yapılan işlerin bir analizi
yaptırıldı ve bu analiz ile beraber, çeşitli görüşmeler yapılarak, çalışılacak
firmaya karar verildi. Kapsamlı bir tasarım çalışması yapıldı ve geliştirme aşamasına geçildi.
“Sistemle departmanlar arası
bilgi aktarımı hızlı ve sorunsuz
yapılabilecek”
Bu sistem TEV’e ne gibi avantajlar
sağlıyor? Sistemin özellikleri nelerdir?
ERP projesi sayesinde tüm programlar
tek bir çatı altında toplanacak, bu sayede veri bir yerden girilecek ve tüm modüllere dağılabilecek. Şu an olmayan
Hukuk, İnsan Kaynakları gibi modüller
ilave olacak. ERP’ye ek olarak yapılan
CRM projesi ile tam bir Müşteri İlişkileri
Yönetimi sağlanmış olacak. Tüm departmanların programları yani modüller
birbirleriyle entegre olacağı için departmanlar arası bilgi aktarımı hızlı ve
sorunsuz yapılabilecek. Modüller arası
entegrasyon olacağı için veri tutarlılığı
olacak ve iç denetimi kolaylaştıracak.
Raporlamalar tek tuşla ve anlık olarak
alınabilecek. Kişi bazlı, program bazlı
hatta ekran bazlı yetkilendirme yapılabileceği için veri güvenliği daha üst
düzeyde olacak. Açık kaynak kodlu
bir sistem olduğu için sürekli geliştirmeye açık olacak. İş akışı uygulamasıyla,
kağıt kullanımı en aza indirilerek, onay
işlemlerinin sistem üzerinden hareketi
sağlanacak. Bütçe planlaması ve kontrolü sistem üzerinden yapılabileceği
için daha hızlı ve sorunsuz olacak. Bilgi İşlem Yazılım çalışanımıza Development eğitimi verilecek. Ayrıca sistemin
açık kaynak kodu kullanması sayesinde
firmaya bağımlı kalmadan bazı geliştirmeleri kendimiz yapabileceğiz.
54
bursiyerlerimiz
biz ne yapıyoruz?
Bu sistem TEV’de çalışanlara ne gibi
kolaylıklar sağlayacak?
Bilgiye daha hızlı ve kolay erişim imkanı olacak. Veri tek yerden ve mümkün
olduğunca otomize girileceği için veri
girişinde sorunlar yaşanmayacak, kişi
bazlı, program bazlı hatta ekran bazlı
yetkilendirme yapılabileceği için herkes
sadece kendisiyle ilgili alana girebilecek ve bu sayede daha sorunsuz çalışabilecek. Sistem ofis programlarıyla
entegre çalıştığı için kullanım kolaylığı
sağlıyor. Böyle bir yapıyı kullanmak,
çalışanlarımızın özgeçmişlerine yazabilecekleri önemli bir ayrıntı olacaktır.
“Sistemi TEV şubeleri de kullanabilecek”
Bu sistemi diğer TEV şubeleri de kulTEV dergi
Eylül 2013
55
Mavi ve Kırmızı
lanabilecek mi?
Tüm şubeler hatta iktisadi işletmeler
aynı sistemi online kullanabilecek. Bu
da bilgiye hızlı erişimi ve yönetim raporlarını anlık ve tek tuşla alma kolaylığı
sağlayacaktır.
Bu sistemi kullanan çalışanlara eğitimleriniz oldu mu?
Dynamics Ax ile ilgili genel bir eğitim
verildi. Eğitim sonrası belirlenen ‘Anahtar’ kullanıcılarla tasarım çalışmaları
yapıldı ve tasarım dokümanları hazırlandı. Programlar hazırlanıp, canlıya
alınmadan önce anahtar kullanıcılara
program başında eğitimler verilecek ve
daha sonra bu eğitimleri tüm kullanıcılar
alacak. Bilgi işlem yazılım çalışanımıza
Development eğitimi verilecek. Bu saye-
de firmaya bağımlı kalmadan geliştirmeler yapılabilecek.
Eklemek istedikleriniz var mı?
ERP projesi ile tüm sunucularımız sanallaştırılarak, yönetim daha hızlı ve
kolay yapılabilecek. Bu sayede elektrik
gibi kaynaklar daha az tüketileceği için
hem kurumumuz hem de ülkemiz açısından enerji tasarrufu sağlanmış olacak.
Felaket yönetimi senaryoları için ön
çalışmalar da yapıldı. Sanallaştırma ile
birlikte felaket yönetimi için sistemimizin kopyasının bir ISP’nin bulut alt yapısına replikasyonu sağlanacak ve bu
sayede merkezi sunucularımız dursa
bile ISP üzerinden çalışmalar devam
edebilecek.
ODTÜ Elektrik-Elektronik
Mühendisliği Bölümü’nü
2011 yılında bitiren Halil
Alper Tokel, aynı yıl TEV/
DAAD Yüksek Lisans
Bursunu alarak Almanya’ya
Aachen’a geliyor. RWTH
Aachen’da Haberleşme
Mühendisliği Yüksek
Lisansına devam eden
Tokel, hem mezun olduğu
okulu hem de okumakta
olduğu okulu bir dostluk
maçında buluşturuyor.
Organizasyonu nasıl
yaptığını ve neler
yaşandığını Halil Alper
Tokel’den dinleyelim.
M
avi ve Kırmızı, Almanya ve
Türkiye, Aachen ve Ankara,
RWTH ve ODTÜ… Çok uzaktı bu sözcükler birbirlerine o zaman.
Bundan 15 ay önce, ODTÜ’den mezun olup yüksek lisansımı Aachen’da
yapmak için Ankara’dan Köln’e doğru
yola çıktığımda hayatımda yeni bir sayfanın açıldığını düşünüyordum, tabi bir
sayfanın da kapanmak üzere olduğunu.
Doğduğum, büyüdüğüm Ankara ve çok
sevdiğim okulum ODTÜ’yü arkamda bırakacak, ailem ve arkadaşlarımla vedalaşacak, yeni bir ülkeye, yeni bir kültüre,
Maç sonunda takımların birbirlerine imzalı forma hediye edişi
(Halil Alper Tokel, Aachen Emperors’tan Lukas Föhr ile birlikte)
56
bursiyerlerimiz
bursiyerlerimiz
büyük bir tecrübeye doğru yola çıkacaktım. Bir de çok sevdiğim, üniversite yıllarıma en büyük anılarımı ve tecrübelerimi
kazandıran ODTÜ Buz Hokeyi Takımları da bu kararımla Ankara’da kalacaktı
ben Esenboğa’da uçağa bindiğimde.
Yıllar boyunca ODTÜ erkek takımında
oynamış, kaptanlık ve altyapı takımlarında antrenörlük yapmıştım. Almanya’ya
gidişimle artık ODTÜ Hokey’e de veda
edecektim.
Zordu başlarda, bir yandan özlemek
Ankara’yı diğer yandan da yeni bir hayat kurmaya çalışmak Aachen’da. Her
ne kadar uzun süredir Almanca öğreniyor olsam da, Almanya’ya daha önceden gelmiş olsam da, bu sefer çok
farklıydı her şey. Geri dönüş bileti olmadan Ankara’ya veda etmek benim
için çok da sıradan değildi. Ancak ülkeye, şehre, yeni bir eğitim sistemine
alışırken beni yalnız bırakmayan bir şey
vardı Aachen’da: Buz hokeyi. RWTH
Aachen’ın bir buz hokeyi takımı olduğunu öğrendiğimde çok sevinmiştim,
hemen iletişime geçtim ve takıma dahil
oldum. Yeniden buz hokeyi oynuyor olmak, hem de üniversite takımında oynamak güzeldi. Bu sırada RWTH/FH
Aachen buz hokeyinden sorumlu olan
kalecimiz Fabian’a ve bazı arkadaşlarıma ODTÜ’deki üniversite takımımdan
ve oradaki tecrübemden bahsetmiştim.
Aachen’daki üçüncü ayımda ise -8
Aralık 2011’de- ilk kez Uni-Cup ile tanıştım. Yazılanlardan ve anlatılanlardan
sonra çok meraklıydım ancak buz pistini doldurup çılgınca eğlenen yaklaşık
3000 öğrencinin önünde buza çıktığımda şaşkın ve bir o kadar da heyecanlıydım. Her sene düzenlenen ve Aachen
öğrenci yaşamı için kült olmuş etkinliğin
açılış maçında, Aachen Emperors olarak daha önceki senelerde bu takımda
TEV dergi
Eylül 2013
57
Maç sonu iki takım birlikte
Maç sonu takımlar birbirini tebrik ederken
oynayanlara karşı bir gösteri maçı yapıyorduk. O günlerde, bir sene sonra,
6 Aralık 2012’de aynı müthiş atmosferde, bu sefer ODTÜ formasıyla buza çıkacağımı söyleseler, asla inanmazdım.
Uni-Cup her sene RWTH Aachen ve
FH Aachen Spor Merkezi tarafından
düzenlenen ve çoğu öğrencinin sabırsızlıkla beklediği, satışa sunulan 3000
biletin bir saat içinde tükendiği bir buz
hokeyi şöleni. Aachen’daki üç büyük fakülte olan Makine Mühendisliği, Elektrik Mühendisliği ve Tıp fakültelerinin
deneyimsiz buz hokeyi oyuncuları, buz
hokeyi malzemeleriyle değil kendi hazırladıkları eğlenceli kostümleri ile izleyenleri coştururken, Amerikan kolej filmlerini aratmayan cheerleader gösterileri
de görsel bir şölen sunuyor seyircilere.
ODTÜ Buz Hokeyi Takımı
Aachen’a davet ediliyor
Aachen’daki
Spor
Merkezi’nde
buz hokeyinden sorumlu olan ve aynı
zamanda takım arkadaşım Fabian
Schongen’in Uni-Cup’tan aylar önce
attığı bir e-mail ile başladı her şey. Fabian Ankara’daki üniversite takımımın
Uni-Cup’taki gösteri maçı için Aachen’a
gelmek isteyip istemeyeceğini soruyordu. Yani ODTÜ Buz Hokeyi Takımı bu
şölen için Aachen’a davet ediliyordu.
ODTÜ’deki arkadaşlarım bu teklifi büyük bir heyecanla karşıladılar. Ancak
halledilmesi gereken çok şey vardı.
Uçak biletleri, finansman, kalacak yer
ve vize… Üç dört ay boyunca iki taraf
arasındaki iletişimi sağlamak ise bana
düşmüştü. Davet mektubu yazıldı, uçak
biletleri alındı ve Spor Merkezi’nde kalınacak yer ayarlandı. RWTH/FH Aachen konaklama, havaalanından transfer
gibi ihtiyaçları karşılarken, ODTÜ ise seyahat için maddi destekte bulunmuştu.
Sonunda zaman geldi ve ODTÜ Buz
Hokeyi takımı 5 Aralık 2012 günü, UniCup’tan bir gün önce Aachen’daydı.
Aynı akşam her iki takım tanışmak için
Maçtaki ilk face-off (hakem atışı), 10 numaralı oyuncu Halil Alper Tokel
bir Kegelbahn çevresinde toplandığında ise benim için ilginç bir o kadar da
güzel bir manzarayla karşı karşıyaydım. Uzun yıllarımı birlikte geçirdiğim
ODTÜ’lü arkadaşlarım ile Aachen’da
birlikte oynadığım ve nispeten daha
kısa bir süre önce tanıştığım arkadaşlarım birlikte gülüyor, eğleniyor, Weißbier
ve Jägermeister içiyordu. Almanya’ya
ilk geldiğim günlerde geride bıraktığımı
sandığım ve benim için çok şey ifade
eden ODTÜ Hokey Aachen’daydı. İki
ayrı ülkedeki iki ayrı takımım ve okulum
benim de aracılığımla bir araya gelmişti. Benim için daha güzel ne olabilirdi
ki Aachen’da?
Tanışıldı, kaynaşıldı… Aachen Emperors biraz endişeliydi organizasyon öncesinde. Çünkü Türk misafirlerinin bira
içmeyeceklerini düşünüyorlardı. Hatta
organizasyon ile ilgilenen Christian
bana “Kola mı, bira mı içersiniz?” diye
sorduğunda tamamen ciddiydi. Ancak
Alman arkadaşlarım Türk arkadaşlarımın
Jägermeister ve bira içtiğini, hatta kendi-
lerine daha çok ikram ettiklerini gördükçe şaşırdı, herkes güldü, eğlendi.
Ertesi gün maç saati geldiğinde ise
heyecan doruktaydı. ODTÜ tarafında
heyecan çok daha fazlaydı. Öyle ya,
Türkiye’de 3500 kişinin izlediği bir buz
hokeyi maçı şu ana kadar görülmemişti.
Küçük bir Avrupa şehri olan Aachen’da
üniversite içinde bir etkinlik olan UniCup 25. kez düzenlenirken, Türkiye’de
buz hokeyinin tarihi 23 sene önceye
dayanıyordu. İlk üniversite takımı da
2006’da ODTÜ’de kurulmuştu.
Maç saati gelip de pak yere düştüğünde buzda iki renk vardı: Mavi ve kırmızı: Ya da benim için Aachen Emperors ve ODTÜ Hokey, RWTH Aachen
ve ODTÜ, Aachen ve Ankara, Almanya
ve Türkiye. 25. Uni-Cup’ta açılış maçı
böyle oynanırken tribünlerde ise eğlence en üst düzeydeydi. Ben bir yandan
RWTH öğrencisiydim ancak yıllarca taşıdığım ODTÜ formasıyla maça çıktım.
Ne de olsa ikisi de benim takımımdı.
Buz üzerinde Aachen açıkça daha
iyiydi ve maçı 11-1 Aachen Emperors
kazandı. Ben ise maç bittiğinde hangi
tarafta yer aldığımı bilmiyordum, kazanan ya da kaybeden. Ne de olsa bu
Uni-Cup’tı ve amaç hep eğlenceydi.
Ama hiç unutmayacağım anlar yaşadığımın farkındaydım. Maçtan sonra
iki takımın birlikte seyircileri selamlayıp
coşturmaları ise görülmeye değerdi.
Hep bir ağızdan “We are the Champions” söylenirken Uni-Cup 25. kez
müthiş bir start almıştı bile. İki takımın
eğlencesi maç sonrasında buz pistinde,
sonrasında ise Uni-Cup’ın büyük partisinde sürdü. Her iki takım birbirlerine
imzalı birer formalarını hediye ederek
bu maçı ölümsüzleştirdiler.
Her şey bitip arkadaşlarımı havaalanına yolcu ettiğimdeyse, böyle bir
organizasyonda aracı olmanın mutluluğunu hissediyordum. Ankara’dan
gelen arkadaşlarım için de, benim için
de çok keyifli birkaç gün olmuştu. Maç
günü iki takımın birlikte eğlencesi ise
yurt dışındaki ilk günlerimde aklıma
bile gelmeyecek güzellikte akıllarda
kaldı. Bir kez daha ODTÜ Hokey’i,
Aachen Emperors’ı neden bu kadar
sevdiğimi biliyordum: Çünkü buz hokeyi benim sporumdu ve ODTÜ ile
RWTH da iki üniversitem, Ankara ve
Aachen iki şehrim, Almanya ve Türkiye
de iki ülkem.
58
bağışçılarımız
bağışçılarımız
59
Dr. Ayşe Atalay ve Rabia Atalay emeklilik günlerini keyifle geçiren iki kız kardeş.
Bu ülkenin havasını soluduk, suyunu içtik bizim de bu ülkeye borcumuz var diyerek
hem anne-babalarından kalan birikimi hem de kendi birikimlerini TEV’e bağışladılar.
Eğitimin önemine inanan Atalay kardeşler, dedelerinin Cumhuriyet dönemi ilk
öğretmenlerinden biri olduğunu aynı zamanda annelerinin de öğretmen olduğunu
belirterek, TEV’i seçmelerinin en büyük nedenlerinden birinin, TEV’in Atatürk’ün
bıraktığı değerlere bağlı olması olduğunu söylüyorlar.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Rabia Atalay (R.A.): Güzel Sanatlar
Tekstil Bölümünden mezun oldum. 20
yıl özel sektörde çalıştıktan sonra emekli
oldum.
Dr. Ayşe Atalay (A.A.): Marmara
Üniversitesi’nden emekli öğretim üyesiyim. Siyaset ve sosyal bilimler dalında
doktora yaptım.
Dr. Ayşe Atalay ve Rabia Atalay
u
z
u
m
u
c
r
o
b
e
y
e
lk
ü
u
B
“
n
te
k
e
m
e
d
ö
la
ıy
ığ
ıl
c
a
TEV’in ar
mutluluk duyuyoruz”
TEV dergi
Eylül 2013
Sizi TEV ile buluşturan ne oldu? Daha
önce Vakıfla ilgili bilgi sahibi miydiniz?
A.A: TEV’i biliyordum ama bizi TEV
ile buluşturan asıl kamu spotları oldu.
Ayrıca emekli bir öğretmen olarak eğitimin önemine çok inanıyorum. Bu ülkeye borçlarımız var, bu ülkenin havasını
soluduk, suyunu içtik. Bu borcumuzu ve
Atatürk’e olan borcumuzu TEV’e sunacağımız katkıyla ödemek istedik.
R.A.: Televizyonlarda bağışçılarla ilgili kamu spotunu izlemeden önce de
TEV hakkında bilgi sahibiydik. Sonrasında internet aracılığıyla da bazı bilgilere
ulaştık. Yazılı basında da TEV’in haberlerini takip ediyorduk.
“TEV bizlere topluma yararlı olma
imkanı tanıdı”
Vakfa gelip buradaki yetkililerle ta-
nıştıktan sonra duygularınız ne oldu?
Vakıf beklentilerinizi karşıladı mı?
R.A.: Bizim için kurumsal bir yapı
olması çok iyiydi. Vakfın kime hizmet
ettiği, ne amaca yöneldiği, eğitim gören çocuklara nasıl hizmet verdiği gibi
kriterlere önem veriyorduk. TEV’i tercih
etmemizin en büyük sebebi de bu saydığım kriterler oldu. Kardeşimin dediği
gibi, bizim bu ülkeye borcumuz var en
başta Atatürk’e. Bizler kadın olarak bu
ülkede bu şekilde yaşayabiliyorsak,
Atatürk sayesindedir. O nedenle, Atatürk değerlerine bağlı bu Vakfa küçük
de olsa bir katkımız olmasını istedik. Bu
katkı için aileme de minnettarım çünkü
onlardan gelen birikimle bağışı gerçekleştirdik. Nur içinde yatsınlar, onların
birikimlerini de bağışlama olanağı bulduk. Ayrıca annem-babam Semiha ve
Kemal Atalay’ın isimlerinin de geçeceği
için de çok mutluyum. Annem, dedem
öğretmendi, ben aynı zamanda Cumhuriyet dönemi ilk öğretmenlerinden birinin torunuyum.
A.A: TEV güvendiğimiz bir kurum,
ayrıca bizlere topluma yararlı olabilme imkanı tanıdığı için de çok teşekkür ediyorum. Ben özellikle üstün zekalı öğrencilerin eğitimine çok önem
veriyorum. Bizim en büyük yaralarımızdan biri, beyin göçü. TEV’in üstün
zekalı öğrencilere sahip çıkmasını,
bir okul açarak eğitim vermesini, başarılı öğrenciler yetiştirmesini ayrıca
kutluyorum.
Bağışınızla ilgili yakın çevrenizden
tepki aldınız mı? Çevreniz sizi nasıl
karşıladı?
R.A.: Biz iki kardeş bağışımızla ilgili
birlikte karar aldık, kimseye danışmadık. Dolayısıyla çevremizin yaptığımız
bağışla ilgili çok fazla bilgisi yok şu
anda. Arkadaşlarımızın haberi oldu,
onlar da memnuniyetle karşıladılar.
Vakfın çeşitli faaliyetleri oluyor, katılma fırsatınız oluyor mu? Bursiyerlerle
bir araya gelebiliyor musunuz?
A.A: Ben kaçırmamaya gayret ediyorum. Bağışçıları buluşturan yemekli
toplantıların yapılmasını, piknikler düzenlenip, yakın çevreye geziler düzenlenebilir. Böylece daha sık bir araya
gelebiliriz. Bu vesileyle bağışçılar ve
öğrencilerle birlikte daha sıkı bir iletişim
içine girebiliriz. Bursiyer öğrencilerle de
daha sık bir araya gelmek, onlarla tanışmak isteriz.
60
portre
portre
“Mühendislerimizin
kendilerini geliştirecekleri
proje ülkemizde çok sınırlı”
Dr. A. Umut Genç çok genç bir yönetici. Dünyanın en büyük mühendislik firmalarından biri
olan AVL’nin Türkiye ofisini 2008 yılında kuruyor. Kısa sürede mühendis sayısını artırarak,
önemli projelere imza atan Dr. A. Umut Genç, aynı zamanda TEV bursiyeri. Motor tasarımı
konusunda yetkin mühendislerin olduğunu belirten Dr. Genç, ülkemizdeki projelerin azlığı
nedeniyle pek çok genç mühendisin yurt dışına gitmek istediğini söylüyor.
Dr. A. Umut Genç
A
VL ve AVL Türkiye’yi bize kısaca tanıtır mısınız? AVL neden
Türkiye’de ofis açmaya karar
verdi? AVL dünyanın en büyük güç aktarım organlarını yapan bir firma. Güç
aktarım organları derken; motorlar, içten yanmalı motorlar, şanzıman, son yıllarda çıkan elektrikli araçların bataryaları, elektrik motorları, kontrol sistemleri
aksamlarından bahsedebiliriz. AVL tüm
saydığım aksamların mühendisliğini yapıp, üretim aşamasına kadar getiriyor.
Kendi üretimi olmayan AVL, 1940 yılında kurulmuş. Daha sonra AVL uluslararası alana açılıyor ve şu an 26 ülkede
faaliyetlerini sürdürüyor.
AVL, gerçekleştirdiği 1500’den fazla mühendislik, araştırma ve geliştirme
projesi ve 4000’den fazla test odası
kurulumuyla, dünyanın önde gelen araç
ve motor mühendisliği firmalarından
biri. AVL, günümüzde motor üreticilerine ve teknoloji firmalarına mühendislik
hizmetleri sağlamanın yanı sıra her türlü güç aktarım, ölçüm ve test sisteminin
geliştirilmesi ve iyileştirilmesine destek
veriyor. Merkezi Avusturya’nın Graz
kentinde olan AVL’nin dünya genelinde
6000’den fazla mühendisi bulunuyor.
Ben TEV bursuyla İngiltere’ye gittim.
Eğitimimi tamamladıktan sonra 2005
yılında AVL İngiltere’de çalışmaya başladım. 2007 yılında Türkiye’ye gelme
kararı alındı. İngiltere’de Türkiye’deki
sanayiyle ilgili pek çok proje vardı. Karar alındı ve 2008 yılında AVL Türkiye
kuruldu. En önemli müşterimizin yakınına
ofisimizi açtık. Büyük oyuncular, ülkemize yatırım yaptığı için AVL’de Türkiye’ye
gelip, yatırımını yaptı. 2007 yılından
bu yana TÜBİTAK MAM kampüsündeki,
Teknoloji Serbest Bölgesi’ndeyiz. 2008
yılında ofisimizi biraz daha büyüttük.
TEV dergi
Eylül 2013
Ben İngiltere’den tek başıma gelip, 5-6
kişiyle işe başladık. Şimdi 50 çalışana
ulaştık. AVL Türkiye’nin ekibi, elektrikelektronik, makine, mekatronik ve kontrol mühendislerinden oluşuyor. Akademik eğitim geçmişi güçlü olan ekibin
yüzde 10’u doktora, yüzde 70’i yüksek
lisans dereceli mühendisler oluştururken, çoğunluğunun yurt dışı profesyonel
veya eğitim tecrübesi bulunuyor. Çok
iddialı bir ekibimiz var. Bu da AVL’nin
DNA’sını veriyor. Müşteriler bizimle
çalışmak istediklerinde çok iyi hizmet
almak istiyor. Türkiye’de de bizim en
iyi mühendislerimizi almamızı istiyordu.
Bunu da başardık, çok iyi mühendislerle
çalışıyoruz.
“En büyük gücümüz uluslararası
bir firma olmamız”
AVL Türkiye’yi diğer mühendislik fir-
malarından ayıran özellikleri neler?
Türkiye’den bakarsanız AVL’nin en
büyük gücü uluslararası bir firma olması. Türkiye’de belki 50 mühendisle çalışıyorsunuz fakat AVL gibi bir kurumda
arkanızda, 6000 mühendisin olduğunu biliyorsunuz. Ben burada bir proje
yaparken, bu projenin Almanya’da,
Amerika’da, Japonya’da nasıl yapıldığını biliyorum. Bu bize çok büyük
avantaj sağlıyor. Bizimle çalıştığınızda hata yapma oranınız, yanlış yola
girme şansınız çok az. Çünkü genelde
sizin bizden istemiş olduğunuz şeyi biz
zaten yapmış oluyoruz. Aynı zamanda 73 yıllık bir geçmişe sahibiz. Çok
güçlü müşterilerimiz var ve birlikte çok
fazla proje üretiyoruz. Kısaca, 150
otomotiv firması varsa ben 150’siyle iş
yapıyorum. Türkiye’de pek çok doğru
projede doğru ortak olduğumuzu düşünüyorum.
“TEV Bursuyla İngiltere’de eğitimimi tamamladım”
TEV bursundan nasıl haberdar
oldunuz ve başvurdunuz? Uzmanlık alanınızla ilgili nerede eğitim
gördünüz?
TEV bursundan ODTÜ Elektrik-Elektronik Bölümü üçüncü sınıfta okurken
haberim oldu. Yurt dışına gitmek istiyordum ve bu konuda burs araştırıyordum. TEV’in burs verdiğini öğrendim.
Vakfa gidip hedeflerimi, neler yapmak
istediğimi anlattım. Notlarım fena değildi, İngilizce sınavını geçtim sonrasında mülakata geldim ve mülakatım da
iyi geçti. 1997 Eylül’ünde İngiltere’ye
gittim. Manchester Üniversitesinde bir
yıllık master programına devam ettim.
Orada dereceye girdim. Akademisyen
olma hedefim vardı ve sonrasında
61
İngiltere’de doktora burslarına başvurdum. Cambridge Üniversitesinde motor elektrik-elektroniği alanında burs
buldum. TEV bu konuda da bana destek oldu. Dört yılda Cambridge Üniversitesinde doktoramı aldım. Sonra bir
süre orada iş tecrübesi edindikten sonra Türkiye’ye geldim. Kendi ülkeme de
faydalı olmak ve başarmak istiyordum.
Döndüğüme memnunum. Fırsat buldukça TEV’in organizasyonlarına katılmaya çalışıyorum. TEVİTÖL ofisimize
çok yakın. AVL Türkiye olarak onları
desteklemeye çalışıyoruz. Mühendis
arkadaşlarımızla okula gidip, arkadaşlarımıza alanımızla ilgili bilgi veriyor ya
da buraya geliyorlar ve biz de onlara
işimizin ustalıklarını anlatıyoruz.
62
portre
portre
söz sahibi olabilirsiniz. Ben binek araç
yapayım demekle olmuyor. Piyasada
bu işi yıllardır yapan ülkeler varken, onlarla ticari anlamda yarışmak çok mümkün değil.
Önceki açıklamalarınızda ana sanayiyi tasarım konusunda desteklediğinizi belirtiyorsunuz. Türkiye’de bu
konuda nasıl ortaklıklar kuruyorsunuz? Projeleri mühendislik hizmetlerinden tasarıma kadar anahtar teslim
projeler mi üretiyorsunuz?
Burada da iki model var. Bazı müşteriler anahtar teslim çalışmamızı istiyorlar. Kendi ekiplerini oluşturuyor ve
AVL’ye geliyor. Proje yönetilmesinde ve
hedeflerin desteklenmesinde yardımcı
olacaklarını belirtip, nasıl bir motor istediklerini söylüyor ve geri kalan işi size
bırakıyorlar. Bu işi öğrenmek isteyen
müşterilerse, sen uzmanlığını getir ben
de uzmanlığımı getireyim her işi birlikte
yapalım hem de ben bu işi sizden biraz
öğreneyim diyor. Türkiye’de genellikle
işler ortak yapılıyor çünkü sanayimiz
yeni gelişiyor. Amerika’daki, Almanya’daki müşteriler yoğunluklarından dolayı projeyi bizim yapmamızı istiyorlar.
Ayrıca mühendislik firmalarına projelerini vermelerinin diğer iki nedeni de,
kapasite ve esneklik sorunudur. Çünkü
her firmanın çok yoğun ya da az yoğun
olduğu yıllar olabiliyor. Çok yoğun olduğu yıllarda bir anda tasarım ekibinizi
iki katına çıkaracağınıza, bu işi çok iyi
bilen firmalarla çalışıp güvenli destek
alıyorsunuz.
Bizim de yerli bir otomobilimiz
olur mu?
Ülke gündemimizde yerli otomotiv
üretme konusu hep oldu. Sizin bu
konudaki düşünceleriniz neler? Bizim
yerli bir otomotivimiz olur mu? Olursa nasıl olur?
Yerli otomotiv üretiminde sıkıntımız
teknoloji ya da mühendislik değil. Ticari
modelin doğru oturtulması, böyle bir işe
girilirse buradan nasıl kazanç elde ediTEV dergi
Eylül 2013
Bir niş alanda ilerlesek olabilir dediniz. Bu alana girmek zor mu?
Teknik olarak zor değil. Mühendislik
anlamında dışarıdan destek alabilirsiniz. Ayrıca bahsettiğim proje için ciddi bir koordinasyon, planlama lazım.
Uzun soluklu bir hedef. Biz bu konuda
da hala öğrenmekte olan bir ülkeyiz.
5-10 yıllık bir proje yapalım dediğinizde, koordinasyon için devlet, hükümet,
belediye yerel yetkilileri, özel sektörü bir
araya getirmek gerek.
“Mühendis kaynağımız çok
zengin”
leceği, bu işi nasıl uzun soluklu başarılacağı konularında sıkıntılar var. Bir marka yaratacaksınız, bu marka sadece
Türkiye’de değil dünyada iyi bir marka
olacak. Arabayı aldınız, aldığınız arabada bir sorun yaşadığınızda servisinin
olması lazım. Bunu hem Türkiye’de hem
dünyada yayılması, işin satış pazarlama boyutu, yedek parçası derken proje
çok büyüyor. Yerli otomotiv üretememenin bir nedeni de ticari modelinin
olmaması. Bunu eskiden yapsaydık,
otomobil ticari modeli konusunda belli
bir noktaya gelecektik. Piyasada çok rekabet var ve kapasite fazlası araç üretiliyor. Böyle bir pazara girdiğinizde,
ticari olarak bocalarsınız. Buradan bir
çıkış olabilir mi diye düşündük. Bizim
‘niş’ bir alana girmeniz lazım. Mesela,
öncelikle elektrikli taksi markası yaratabilirsiniz. Büyükşehirlerde, kamu, özel
sektör desteğiyle tüm taksileri elektrikli
bir markaya çevirebilirsiniz. 40-50 bin
araçlık hacme ulaşıp, bu özel pazarda
Üretim ve tasarım konusunda ülkemiz hangi noktada, neler yapılması
gerekir? Hükümet, sanayiciler vs.
neleri yapmalı? Bu konuda sizin
hükümetten, sanayicilerden beklentileriniz var mı?
Dünya pazarına baktığımızda Türkiye
küçük bir pazar. AVL’nin 26 ofisi var
içinde küçük ama büyüyen bir pazarız.
Bunun sebebi de sanayi anlamında
hala global bir oyuncu olmamamız. Bütün dünyaya sanayi ürünü üreten markalarımız az ama mühendislik kaynağımız
çok zengin. Ciddi sayıda mühendis yetiştiriyoruz. O nedenle mühendislerimizin Alman ya da Amerikalı mühendislerden geri kalan bir yanı yok. Yalnız
mühendislerimizin kendilerini geliştirecekleri proje çok sınırlı. ArGe yatırımlarına bakarsanız, Avrupa ortalaması
toplam gayri safi milli hasılanın yüzde
2’siyken, Türkiye yüzde 1’in altında.
Daha iddialı ülkeler olan Almanya ve
Japonya’ya bakarsanız bu oran yüzde
3 seviyesinde. Potansiyelimiz yüksek
ama hala işin çok başındayız.
Üretimde Türkiye çok önemli bir noktaya geldi. Mühendislikte hala işi öğreniyoruz ama üretimde işi öğrendik ve
çok iddialıyız. Sanayi olarak, üretimde
ciddi bir tecrübemiz var. Hükümet, teşvikler projeler anlamında destekliyor.
Yalnız sanayicilerimizin yeni teknolojilerden kazanmayı öğrenmeleri gerekiyor. Sanayiciler, yüksek teknolojiye
yatırım yaparsam, bunun geri dönüşünü
alacak mıyım diye soruyorlar. Yüksek
teknolojiden iyi kazanç elde edilir, buna
inanmalılar ve ileri teknoloji alanlarına
yatırım yapmalılar diye düşünüyorum.
Piyasada, benzerini yapalım, maliyet
konusunda yarışalım yaklaşımı yaygın.
Geldiğimiz noktada daha iyisini yapıp,
piyasaya katma değerli ürünlerle girmeliyiz, sanayicilerden bunu bekliyoruz.
İddialı projeleri desteklemeliyiz ki, buradaki mühendisleri Türkiye’de tutabilelim.
Motor tasarımı ve elektronik sistemler konusunda AVL’nin iddialı olduğunu ve Türk pazarında adından söz
ettirdiğini görüyoruz. AVL Türkiye’nin
büyüme hedefi nedir? AVL Türkiye
pazarında nerede olmak istiyor?
5 yıl içinde 50 kişiye ulaştık. İkinci bir
beş yıl içinse, 100 kişiye ulaşmayı hedefliyoruz. Aslında büyürken şu sayıya
ulaşarak büyümek değil de, projelerle
büyümeyi hedefliyoruz çünkü biz burada kalıcıyız. Kendi ArGe merkezimizi
kurma planımız var. Kendi ArGe merkezimizi kurup, özellikle motor ve transmisyon tasarımındaki Türk mühendislik yeteneğini uluslararası seviyeye getirmek
AVL içindeki hedefimiz.
Gelecek beş yılda yüzde 100 Türk
63
mühendisleriyle, bir motoru, bir şanzımanı tamamen yapabilmek istiyoruz.
Elektronikte bunu yapabiliyoruz. Elektrik
motorunu yüzde 80-90 oranında AVL
Türkiye’den tasarlayabiliyoruz. Gelecek
beş yılda Türkiye’de bir motor tasarımı,
bir şanzıman projesi oldu mu, bunu yüzde 90 yerli mühendislerle yapabileceğiz.
Motor tasarımını yaptıktan sonra
üretim aşamasında da bulunuyor
musunuz? Nasıl bir süreç bu?
Öncelikle bir konseptle başlıyorsunuz. Bir motorun kabaca parametreleri
çıkıyor. Boyutu, gücü, torku ne olacak
sorularını yanıt aldıktan sonra tasarlama
aşamasına geliniyor. İki yıl içinde de
tasarımı yapılıp, üçüncü yılda prototipini görürsünüz. Üretime, dördünce yılda geçilir. Biz bütün safhalarda olmak
zorundayız. Hatta ilk üretim anında da
bulunmak durumundayız çünkü hatalar
çıkıyor, bu işin doğasında var. Tasarımcının orada olup, hatayı görüp, düzeltmesi gerekiyor. Tasarımdan üretime
kadar işin başında duruyoruz.
Dr. A. Umut Genç
Doktorasını Cambridge
Üniversitesi’nden Motor Elektroniği ve Kontrolü üzerine
aldıktan sonra uzun yıllar
İngiltere’de Otomotiv Mühendisliği üzerine çalıştı. 2005
yılından beri AVL Mühendislik
firmasında çalışan Dr. A. Umut
Genç, 2008 yılında AVL’nin
Türkiye ofisini kurdu. Dr. Genç
endüstriyel ve ArGe içerikli
projelerde yöneticilik yapıyor ve
IEEE Kontrol Sistemleri dergisinin de aktif hakemliği devam
ediyor.
sağlık
k
i
l
z
i
s
e
r
a
ç
k
ı
l
ı
l
ş
“Ya
”
r
i
d
l
i
ğ
e
d
i
m
e
n
ö
d
64
TEV Dr. Orhan Birman Tıp Bursuyla hayallerini
gerçekleştiren Dr. Gülüstü Kaptanoğlu, herkesin korktuğu
çok özel bir alanda çalışıyor: Alzheimer ve Parkinson
hastalıkları… Dr. Kaptanoğlu, yaşlılığın tüm sorunlarıyla
ilgilenerek, hem hastaların hem de hasta yakınlarının
gündelik hayatlarını daha iyi ve daha huzurlu
geçirmeleri için çözümler buluyor, hayatlarında fark
yaratmaya çalışıyor. Dr. Kaptanoğlu, yaşlılık çaresizlik
dönemi değildir derken, yaşlılığın da hazırlanılması
gereken bir dönem olduğunu söylüyor.
TEV dergi
Eylül 2013
sağlık
Kendinizden kısaca bahseder misiniz?
Kompetitif nörologum. Tıp eğitimi
aldım, onun üzerine nöroloji ihtisası
sonra kompetitif nöroloji alanında üst
ihtisas yaptım. Bu üst ihtisası, TEV’den
aldığım Dr. Orhan Birman Tıp Bursu ile
gerçekleştirdim. Chicago’da bu alanın
dünya çapındaki en önemli ismi Dr.
Marsel Mesulam’ın yanında yaptım.
TEV Dr. Orhan Birman Bursunu, 1998
yılında aldım ve 3,5 yıl Amerika’da kaldım. 2002 yılında Türkiye’ye döndüm.
Geldiğimden bu yana kompetitif ve demans alanlarında çalışıyorum. Genel
nöroloji pek yapmıyorum. Daha çok
Alzheimer, Parkinson hastaları gibi ileri
yaş grubunun hastalıklarıyla ilgileniyorum. Çok özel bir hasta grubuna hizmet
veriyorum. Klinik hizmetlerinin yanı sıra
çeşitli eğitim ve araştırma alanlarında
da çalışıyorum. İnsan davranışı ve zihniyle ilgili her gün yeni bir şey öğrenerek, çalışmalarıma devam ediyorum.
Kompetitif nöroloji, beynin nasıl çalıştığıyla, bizim zihinsel işlevlerimizi nasıl
yürüttüğümüzle ilgili bir alan. Nöroloji
dediğimizde insanlar genellikle felç geçiren hastaları tahayyül ediyorlar ama
bizim zihinsel melekelerimiz, duygularımız, davranışlarımız nasıl oluyor da
organik bir yapıda vücut buluyor ve her
birimiz farklı bireyler oluyor. Bu alanla
üst nöroloji ilgileniyor.
Alzheimer hasta için de aileleri için
de kabul edilecek, tedavi edilip geçecek bir hastalık değil. Böyle bir alanı
seçmek sizin için de zor değil mi?
Zor ama ben alanımı seçtim. Ben kendimi bildim bileli doktor olmak isterdim.
Ortaokul yıllarımdan beri de, nörolojik
bilimlerle ilgili hayallerim vardı. Tıp fakültesini bitirip, nöroloji eğitimime başladığımda, beynin nasıl çalıştığını, bunu
65
Dr. Gülüstü Kaptanoğlu
çözümlemenin matematiksel bir yanı
olduğunu gördüm ve bu çok hoşuma
gitmişti. Önce kompetitif nöroloji yani
beyin işlevleriyle ilgilendim. O işlevlerin
bozulduğu hastalıklar da demanslar.
Demansların da en sık görülen hastalığı Alzheimer. Uzmanlık tezimi Alzheimer ve Parkinson hastalıkları üzerine
yaptım. İnsanları seviyorsanız, onların
dertlerinin ne kadar ağır olduğu değil,
onlar için ne yapabileceğiniz sizi daha
çok ilgilendiriyor. Aslında bir yaraya
merhem olmak için hekim oluyorsunuz.
Bu yaranın hangi yara olduğu seçme iddiasında bulunmak, saygısızlık olur diye
düşünüyorum. Kendimi Alzheimer hastalığı ve hasta yakınlarıyla meşgul buluverdim. Bu alanın çok önemli hocasından
ve merkezinden eğitim aldım. Önce
araştırmaların içinde bulundum öyle de
olunca insan sevdiği işi yapmak istiyor
ve öğrendiği işi de daha çok seviyor.
Dolayısıyla zor da olsa yaptığım işi seviyorum. Alzheimer hastaları için reçete
yazıp, ilaç vermek gibi ameliyat edip,
hastaya şifa vermek gibi bir çare yok.
Bu alanda çalışan doktorlar, hem ailelerin hem hastaların gündelik hayatlarını
daha iyi ve daha huzurlu geçirmeleri
için çözümler buluyor, hayatlarında fark
yaratmaya çalışıyor.
Sizin alanınızla ilgili ülkemizdeki durum ne? Bunun için özel hastaneler
ya da özel çalışmalar yapılıyor mu?
Alzheimer ya da demans hastalıklarının bir özelliği var. Bunlar hayatın bütün
boyutlarını etkileyen hastalıklar ve tabi
yaşlı nüfusun hastalıkları. Bir tek Alzheimer hastalığına yönelik hastaneler yok.
Hastanelerde özelleşmiş klinikler son
15 yıl içinde oluşmaya başladı. Bir takım bakım merkezleri açılmaya başladı.
Gittikçe yalnızlaşan ve yaşlanan nüfusta
herkesin evde bakılmasına imkan olmayabiliyor. Hastalığın özellikle ileri evrelerinde bu ihtiyaç artabiliyor. Alzheimer
hastalarıyla karşı karşıya geldiğimizde,
daha bütüncül tedaviden söz etmekteyiz. Nedir bu? Bu tıbbi durumdur bazı
ilaçlar kullanılması bazı tahliller yapılması gerekir. Yapılması gereken en
66
sağlık
önemli şey, hastanın yalnız yaşamayacağı, sosyal, tıbbi ve manevi desteğin
yüksek olduğu bir yaşam kurmasıdır.
Aslında ben giderek demans hastalığı sorunlarından çok genel yaşlılık sorunlarına daha çok kafa yoran doktor
olmaya, son 10 yıllık pratiğim içinde
evrildim. Hastaya sadece hastalığıyla
değil daha bütüncül yaklaşmak lazım.
Bu bütüncüllük içinde 70-80 yaş üstü
kişilerin pek çok sağlık sorunu olabiliyor. Yani biraz bir geriatrist (Yaşlı Tıbbı)
yaklaşımına ihtiyaç var. Nasıl pediatrist
bebek doktoruysa, geriatrist yaşlı doktorudur. Bu bütüncül yaklaşım içinde
yaşlılığın bütün sorunlarıyla ilgileniyorsunuz. O zaman Türkiye’de yaşlılıkla ilgili
yapılması gerekenlere daha çok kafa
yoruyor, her gün yapılması gerekenleri
görüyorsunuz.
Ülkemizde yaşlıların ihtiyaçlarının belirlenmesi ve buna yönelik toplumsal ve
hukuki hatta idari destek mekanizmalarının daha iyi oturtulması gerekiyor. Hayatın içinde huzurlu hatta üretken nasıl
olacaklarına kafa yormak gerekiyor.
Bu da bir yaşam biçimi meselesi sağlık değil. Hepimizin her yaşta hastalığı
olabilir.
“Alzheimer hastaları mutlu
ikinci bir çocukluk evresi
yaşayabilmeli”
Korkulan hastalıklardan biridir Alzheimer. Unutma hastalığı da dersek,
her şeyi ve herkesi unutarak bu dünyadan gitmek korkutucu gelebiliyor.
Siz ne dersiniz?
Size şunu sorayım. Bir bebek doğduğunda hiçbir şey bilmeden doğuyor.
Bu onu sevmemize birey olarak değer
vermemize engel değil. Dolayısıyla
bir büyüğümüzün de bir yaşlımızın da
TEV dergi
Eylül 2013
sağlık
bir şeyleri unutmaya başlaması, kendi
kendine bakamıyor olması ona değer
vermemize, ona saygı duymamıza
onun bir birey olarak onurunu korumasına, ona şefkat göstermemize kesinlikle engel değil. O varoluş döngümüzün
tamamlandığı ikinci bir çocukluk evresi
olarak da ele alınabilir. Eğer çocuklaşıyorsa bu onun ikinci mutlu bir çocukluk
evresi yaşamasına neden engel olsun.
Bunu sağlamak da mümkün. İnsanların
sevgi ve saygı gördükleri şekilde bakılıyor olması önemli. Bunu sağlamak bizim toplum olarak görevimiz.
Bu hastalığa yakalanmamak için
neler yapmak gerekiyor? Hastalık
öncesi önlem almak mümkün mü?
Her şeyden önce insan ömrü uzadıkça kaçınılmaz bir hastalık bu, bir. İkincisi gelişmiş ülkelerde yaşlı nüfusu çoğaldığı için üzerinde en çok araştırma
yapılan hastalıklardan da biri. Bu araştırmalara rağmen çok faktörlü bir hastalık ve bundan oluyor demek bunun üstüne gidersek çözeriz diye bir tek ışığın
peşinde koşarak çözülecek bir hastalık
değil. Çok faktörlü olduğu için çaresini
bulmak zaman alabilir. Üstelik bu hastalık bizde, klinik belirtiler başlamadan
belki 20 sene önce başlamış olabiliyor.
Onun için klinik araştırmalar yapılmak
durumunda. Hastalık yerleştikten sonra
beyinde ciddi bir hasar oluşmuş oluyor,
beyin söz konusu olduğunda bunu tersine çevirmek çok gerçekçi bir beklenti
olmayabiliyor. Onun için önleyici bir
tedavi gerçek umut olacaktır. Şu anda
da tek bir mekanizma olmadığı için önleyici tedavinin çok yakınında görünmüyoruz. O zaman ne yapacağız. Genel
sağlığımızla, kalp, damar sağlığımızla
ilgili yapacağımız her şey beyin sağlığımız için olumlu etki taşıyacaktır. Her
yıl yeni araştırmalar gösteriyor ki, kalp,
damar hastalığına yakalananlarda demans hastalıkları daha yüksek ya da demansın daha kötü seyretme oranı daha
yüksek. Hareket etmek yani yürümek her
derde devadır. Yürümek her şeyin ilacı.
Bir de beynimizin kullanmak gerekiyor.
Yemek pişirmek, arkadaşlarla tartışma
yapmak, kitap okumak, hayatın içinde
olmak zaten beyni kullanmak demek.
Bir köşeye oturup hiçbir şey yapmamak
olmaz. Televizyon izlemek de beyni
kullanmak ama TV’de seyrettiğiniz bir
şeyi biriyle konuşur, tartışırsanız o beyni
daha iyi kullanmak anlamına geliyor.
Onun için tek bir reçetesi yok. Alkol,
tütün beyne ve damarlara dost değil.
Yanlış beslenme, bir doktorun size ihtiyacınız var demeden çok ilaç kullanmak
dost değil. Birçok insan kendi kendine
ilaç kullanıyor bunlar beyne dost değil.
Bedenimize ve ruhumuza dost değil.
“Yaşlılık, hazırlanılması gereken
bir hayat dönemidir”
Yaşlılık denilince çaresizlik, yalnızlık
akla geliyor. Yaşlılığa nasıl hazırlanmalı, bunun da bir reçetesi var mı?
Yaşlıların yalnız kalması, onların sağlıkları önündeki mutlu dengeli yaşamları
önündeki en büyük tehdit. Yaşlılık, bir
çaresizlik dönemi değildir. İnsan yaşlandığında bazı iktidar alanlarında
kayıplar olabilir. Çalışan bir insan artık
çalışmıyor olabilir, eskiden rahat yaptığı işleri zihinsel ya da bedensel olarak
artık rahat yapamıyor olabilir ama buna
rağmen yaşlılığa iyi hazırlanılırsa, yine
tadı çıkarılacak bir ömür onu bekliyordur. Bir çocuk doğduğunda anne-baba
ona bir oda hazırlıyor, çalışıyorlarsa
ona bir bakıcı buluyor, doktorunu seçiyor ve onu her koşulda seviyor ve kolluyor. Yaşlılık, hazırlanılması gereken bir
hayat dönemidir. Yaşlılığa nasıl hazırla-
67
“TEV’in ışığıyla fark yaratacak işler
yapma sevdasındayım”
TEV bursundan nasıl ve ne zaman bilginiz
oldu?
Alzheimer ve Parkinson hastalığıyla ilgili
tez hazırlamıştım. İstanbul Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalında ihtisasımı bitirmek
üzereydim, uzmanlık sınavına henüz girmemiştim. Amerika’da çalışma yapacağım Marsel Mesulam’la görüşmüş ama sana maaş
veremeyiz demişlerdi. Ben de nasıl kaynak
bulurum diye düşünüyordum. Bu arada kürsü
başkanımız TEV’den gelen burs duyurusunu
bana iletti. Burs listesinde, Alzheimer konu
başlığı olarak yazılmıştı. Burs başvuru tarihinin geçtiği gün bilgi sahibi olmama rağmen
hemen TEV Genel Müdür Yardımcısı Güsel
Hanımı aradım. Güsel Hanım, başvurumu değerlendirebileceklerini söyleyip, çok yardımcı
oldu, bu bursa seçildim. Böylece TEV ailesinin bir üyesi oldum. Burs aldım, benim için
zor görünen eğitimimi tamamladım. Taahhüdüm gelmek ve bu alanda çalışmaktı. Bütün
bağışçıları ve bursiyerleri, çalışanlarıyla aynı
dili konuşan, aynı ruhu taşıyan ve gerçek bir
aile olduğunu hissettiğim TEV’in bir parçası
olmaktan mutluyum ve her yerde onurla TEV
bursiyeri olduğumu söylüyorum. Bu hiç kaybolmayacağını bildiğim bir aidiyet duygusu.
Başka bir şey var ki, ben alanımla ilgili bir
STK yapılanması içindeyim. TEV’in başardığı bu özel model, hepimize ışık tutuyor. Ben
de uzmanlaştığım alanda onun ışığıyla fark
yaratacak bir şeyler yapma sevdasındayım.
Bunun hayal olarak görmememin en büyük
nedeni, TEV’in başardıklarını görmüş olmam.
Ben, yarın, öbür gün Türkiye’de yaşlanmayla
ilgili bir projede nefer olursam ve bunu başarırsam, o maya TEV’in mayasındandır, bunu
da eklemek isterim.
nılır konusunda da her kişinin her sosyal grubun her ailenin kendi
gerekleri olabilir. Yani hiç çocuğu olmayan kişilerle, çocuğu olan
çocuklarıyla yaşayan insanın yaşlılığa hazırlanması aynı olmayabilir. Bir kadının ya da erkeğin yaşlılığa hazırlanması aynı olmayabilir. Bu değişen ihtiyaçlara göre yaşlılarımızın destek alabilecekleri bu hazırlığın yapabilecekleri mekanizmalara ihtiyaç var.
Hastalarımda çok fazla görüyorum ve en önemli ihtiyaç, yaşam
düzenindeki değişikliklere adapte olmakla oluyor. Artık bir evi
yalnız başına çevirmekte zorlandığı halde bir yardımcı kabul etmemekte ya da çocuğu ile birlikte ya da bir kurumda yaşamakta
çok geç kalanlar görmekteyiz. Bu da aslında mutlu olabilecek
bireyin büyük kaygılarla gününü geçirmesine ya da bir gece su
içmek için kalktığında ayağı takılıp düşüp, kalçasını kırıp, hastanelik olmasına neden oluyor. Halbuki bu sırada seslenebileceği
yakınında biri olsa, suyunu da içecektir, dengesi bozuksa biri
elinden tutacaktır. Yaşlanmakta olan insanlar, sosyal yoksunluk
duyuyorlar. Artık akranlarımız birer birer öldüler, hastalandılar,
hepsi eve kapandı diyorlar. Bir televizyonun karşısında ya da koltukta zamanlarını uyuklayarak geçiriyorlar. Bu nedenle yaşlı sosyalleşmesi çok önemli. Yaşlı yalnızlığının, çaresizliğinin hemen
gölgesinde kalan çok önemli bir sorun da büyüklerine bakmakla
mükellef çocuklarının çaresizlikleri. Bazen eşlerin yaşadıkları çaresizlikler. Hasta yaşlı insana bakmak, 7 gün 24 saat bir iş.
Çalışmak zorunda olup da bu hizmeti vermek çok zor olabiliyor.
Bu hizmeti vermek ve bu sorunlara çözüm bulmak için toplumsal
destek mekanizmaları gerekiyor.
68
kültür-sanat
kültür-sanat
Anish Kapoor İstanbul’da
S.Ü. Sakıp Sabancı Müzesi, Akbank’ın işbirliğinde,
önde gelen uluslararası sanatçı Anish Kapoor’un Türkiye’deki ilk kapsamlı sergisine ev sahipliği yapıyor.
Akbank’ın 65. yılı kapsamında sponsor olduğu sergide, Anish Kapoor’un eserleri 10 Eylül 2013 – 5 Ocak
2014 tarihleri arasında SSM’de ziyaret edilebilecek.
Sir Norman Rosenthal’in küratörlüğünü yaptığı sergi,
sanatçının mermer, kaymaktaşı gibi malzemelerle yapılan, çoğu daha önce sergilenmemiş taş eserlerine odaklanan ilk sergi olma özelliğini taşıyor. Gök Ayna ve
Sarı gibi heykel, mimari, mühendislik ve teknolojiyi bir
araya getiren ikonik eserleri içeren sergi, Sakıp Sabancı Müzesi’nin galerileri ve bahçesinde görülebilecek.
Beyoğlu’nun En Güzel Abisi
Edebiyatımızın usta kalemlerinden Ahmet Ümit‘in yeni romanı
Beyoğlu’nun En Güzel Abisi, 21
Ekim’de raflardaki yerini aldı.
Ümit, yeni romanındaki olayın, eski Yeşilçam filmleri gibi
Beyoğlu’nda geçtiğini belirtiyor. “Macera var. Bir cinayetle
başlıyoruz yine. Kentsel dönüşümün yapıldığı Tarlabaşı
diye bir yer var. O kentsel
dönüşümden nemalanmaya
çalışan insanlar, yoksul insanlar, bir pavyon ve o pavyonda bir melek
var adı Azize.”
Tek Kanatlı Bir Kuş
Halkının neden terk ettiği
bilinmeyen, gizemi karanlık
bir kasaba, bu kasabaya
atandığı halde gidemeyen
bir posta müdürü, yalnızlığı
timsali bir istasyon şefi, “Alamancı” bir genç kadın… Ve
bütün fantastikliğine karşın
son derece gerçekçi gelen
bir dünya… Metafor mu? Alegori mi yoksa? Yaşar Kemal,
Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan yeni romanı Tek Kanatlı Bir Kuş’da toplumda bulaşıcı bir hastalık gibi yayılan korkuyu anlatıyor.
TEV dergi
Eylül 2013
Başak Yavuz’un ilk albümü
çıktı
Başak Yavuz’un New York’ta kaydettiği ilk albümü
Things Kalan Müzik’ten çıktı. New York’ta, New School for Jazz and Contemporary Music’te lisans eğitimi aldıktan sonra Manhattan School of Music’te caz performans dalında Master’ını tamamlayan Başak Yavuz’un,
İstanbul’a dönmeden hemen önce New York’ta kaydettiği ilk albümünde, yaşayan caz efsanelerinden David
Liebman ve Peter Eldridge de dahil olmak üzere yirmiye
yakın Amerikalı, Avrupalı ve Afrikalı müzisyen yer alıyor. Things’deki parçaların çoğu ve aranjmanların tümü
kendisine ait.
2008 yılında yapılan 4. Nardis Caz Vokal
Yarışması’nda oy birliğiyle birincilik kazanan sanatçı, İstanbul Caz Festivali, New York, Montreal ve İstanbul’un
caz kulüplerinde defalarca sahne almış, beste ve aranjmanlarını seslendirmiş.
69
Yakın Menzil
İstanbul Modern Fotoğraf Galerisi, Türkiye’de güncel fotoğrafa odaklanan “Yakın Menzil” sergisine ev
sahipliği yapıyor. Sergi, kişisel bir belgeleme fikrinin
etrafında, İstanbul Modern Fotoğraf Danışma Kurulu
tarafından seçilmiş 18 sanatçıyı bir araya getiriyor. Basılı fotoğrafla sınırlı kalmaksızın, video ve enstalasyon
gibi farklı sunumlar barındıran sergide, tekil çalışmalar
bir yerleştirmeye dönüşerek, kendi bütünlüğü içerisinde
yeni anlamlar kazanıyor.
9 Mayıs – 17 Kasım 2013 tarihleri arasında gezilebilecek, “Yakın Menzil” sergisi, kişisel ve olağanın sıra
dışı bir kaydı. Sanatçının, fotoğraf çekmek için uzakları
keşfetmek yerine kendi yaşantısına ve temas ettiği durumlara odaklanıyor. Belgesel fotoğrafın tarafsız olma
iddiasından ve kurgulanmış sahnelerden uzak, bireysel
anlatının izini süren çalışmalarda, sanatçının yaşamı,
yakın çevresi, anıları, özenle tutulan bir günlük gibi fotoğrafla şekil buluyor.
70
TEV iletişim
TEV İLETİŞİM BİLGİLERİ
TEV MERKEZ VE ŞUBELER BANKA HESAP NUMARALARI VE İLETİŞİM BİLGİLERİ (TL)
TÜRK EĞİTİM VAKFI GENEL MÜDÜRLÜK
Büyükdere Cad. T.E.V. Kocabaş İşhanı No: 111 K: 6-7-8 34349
Gayrettepe-İSTANBUL
Tel: (0212) 318 68 00 Faks: (0212) 217 56 90
E-Posta: [email protected] Çelenk Tel: (0212) 444 0 838
Çelenk Faks: (0212) 217 58 57 Çelenk E-Posta: [email protected]
Eğitim-Burs Tel: (0212) 444 0 838 Eğitim-Burs Faks: (0212) 272 62 17
Eğitim-Burs E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası Esentepe Özel Bankacılık Mrk. (Şube Kodu:375)
TR80 0006 7010 0000 0000 0619 99
Vakıflar Bankası Mecidiyeköy Şubesi (Şube Kodu: 153)
TR42 0001 5001 5800 7286 4847 62
İş Bankası Gayrettepe Şubesi (Şube Kodu: 1080) TR03 0006 4000 0011 0800 3027 23
Garanti Bankası Mecidiyeköy Şubesi (Şube Kodu:119)
TR65 0006 2000 1190 0006 2997 85
Akbank Zincirlikuyu Şubesi (Şube Kodu:436)
TR50 0004 6004 3688 8000 0568 83
ADANA
Kayalıbağ Mah. 26004. Sok. No:2 Aydın Apt. Kat:1 D:2 Seyhan-ADANA
Tel: (0322) 453 11 14 - (0322) 457 33 99 Faks: (0322) 459 32 21
E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası Atatürk Bulvarı Şubesi (Şube Kodu:380)
TR75 0006 7010 0000 0085 1216 80
ANKARA
Akay Caddesi, No:22/5 Bakanlıklar - ANKARA
Tel: (0312) 417 41 90 Faks: (0312) 418 79 99 E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası Akay Şubesi (Şube Kodu:301)
TR27 0006 7010 0000 0085 1184 70
ANTALYA
Memur Evleri Mah. Anafartalar Cad. No:115/1 / ANTALYA 07100
Tel: (0242) 343 32 08 Faks: (0242) 343 32 09 E-Posta: [email protected]
YapI Kredi Bankası 100.Yıl Şubesi (Şube Kodu:669)
TR98 0006 7010 0000 0085 0927 48
BALIKESİR
Anafartalar Caddesi No: 15 Mortaş İşhanı, B Blok. BALIKESİR 10100
Tel: (0266) 241 54 45 Faks: (0266) 241 20 27 E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası 6 Eylül Şubesi (Şube Kodu:991)
TR67 0006 7010 0000 0085 1185 26
BURSA
Atatürk Caddesi Çataloğlu İşhanı No:55, Kat:6 BURSA 16010
Tel: (0224) 221 18 10 Faks: (0224) 222 46 06 E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası Bursa Şubesi (Şube Kodu:013)
TR42 0006 7010 0000 0085 1184 91
DENİZLİ
Çaybaşı Cad. No:32 Küçüksaray Apt. Zemin Kat, D:2 DENİZLİ 20010
Tel: (0258) 264 65 99 Faks: (0258) 265 10 54 E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası Çınar Şubesi (Şube Kodu:560)
TR47 0006 7010 0000 0085 1189 83
ESKİŞEHİR
Sakarya Cd. Porsuk İşhanı No:1 Kat: 6 ESKİŞEHİR 26130
Tel ve Faks: (0222) 231 16 06 E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası Sakarya Cad. Şubesi (Şube Kodu:542)
TR03 0006 7010 0000 0085 1206 48
HATAY
İnönü Cd. Marmara Apt. altı No: 37/B ANTAKYA 31070
Tel: (0326) 215 66 88 Faks: (0326) 213 55 77 E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası Antakya Şubesi (Şube Kodu:151)
TR90 0006 7010 0000 0080 8557 38
İZMİR
Akdeniz Cad. TEV Birsel İş Merkezi No:14/102 Kat:1 Pasaport / İZMİR
Tel: (0232) 44 121 44 (Pbx) Faks: (0232) 44 121 45 E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası İzmir Merkez Şubesi (Şube Kodu:927)
TR12 0006 7010 0000 0084 7353 96
KAYSERİ
İstasyon Mah. Kocasinan Bul. Depo Cad. No: 3-B Kocasinan / KAYSERİ
Tel: (0352) 221 09 85 Faks: (0352) 221 09 87 E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası Kayseri Şubesi (Şube Kodu:917)
TR64 0006 7010 0000 0082 3640 71
KOCAELİ
Karabaş Mah. Hafız Binbaşı Cd. İGSAŞ Mensupları İş Merkezi No:1 Kat:2 D.89
İzmit/KOCAELİ
Tel: (0262) 325 85 41 Faks: (0262) 325 44 77 E-Posta: [email protected]
Hesap No: Yapı Kredi Bankası İzmit Şubesi (Şube Kodu: 084)
TR39 0006 7010 0000 0084 5481 85
KONYA
Musalla Bağları Mah. Ankara Cad. Gürel Sok. Onur Sitesi No: 6/D
SELÇUKLU/KONYA 42060
Tel: (0332) 233 99 32 Faks: (0332) 320 77 73 E-Posta: [email protected]
Halk Bankası Konya Şubesi (Şube Kodu: 510) TR05 0001 2009 5100 0016 0000 42
TRABZON
1 Nolu Çömlekçi Mah. Yavuz Selim Bulvarı N:26 Baro Başkanlığı yanı
TRABZON 62200 Tel: (0462) 326 78 84 Faks: (0462) 326 78 83 E-Posta: [email protected]
Yapı Kredi Bankası Trabzon Şubesi (Şube Kodu:110)
TR11 0006 7010 0000 0085 1210 86
Türk Eğitim Vakfı,
2013-2014 eğitim öğretim yılında,
tüm öğrencilere başarılar diler…
TEV BANKA HESAP NUMARALARI (DÖVİZ)
Yapı Kredi Bankası Esentepe Özel Bankacılık Mrk. (Şube Kodu:375)
Yapı Kredi Bankası Esentepe Özel Bankacılık Mrk. (Şube Kodu:375
Yapı Kredi Bankası Esentepe Özel Bankacılık Mrk. (Şube Kodu:375)
Vakıflar Bankası Mecidiyeköy Şubesi (Şube Kodu: 153) Vakıflar Bankası Mecidiyeköy Şubesi (Şube Kodu: 153) Vakıflar Bankası Mecidiyeköy Şubesi (Şube Kodu: 153) TEV dergi
Eylül 2013
TR04
TR22
TR97
TR84
TR69
TR51
0006
0006
0006
0001
0001
0001
7010
7010
7010
5001
5001
5001
0000
0000
0000
5804
5804
5804
0080
0080
0012
8011
8000
8000
5005
8042
8571
4439
4584
3387
20
91
57
62
97
35
USD
AVRO
GBP
CHF
SEK
DKK