kvk slyt dök

Transkript

kvk slyt dök
KURUMLAR VERGĐSĐ KANUNU
MALATYA TESMER
VERGĐNĐN KONUSU
•(1) Aşağıda sayılan kurumların kazançları, kurumlar vergisine tâbidir:
•a)
Sermaye şirketleri.
Kooperatifler.
•c) Đktisadî kamu kuruluşları.
•ç) Dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmeler.
•d) Đş ortaklıkları.
•b)
•(2)
Kurum kazancı, gelir vergisinin konusuna giren gelir unsurlarından oluşur. (KVK-1)
•(1) Sermaye şirketleri: 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre
kurulmuş olan anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler ile benzer
nitelikteki yabancı kurumlar sermaye şirketidir. Bu Kanunun uygulanmasında, Sermaye Piyasası
Kurulunun düzenleme ve denetimine tâbi fonlar ile bu fonlara benzer yabancı fonlar sermaye
şirketi sayılır. (KVK-2)
•SPK’nun
düzenleme ve denetimine tabi başlıca fonlar;
fonları
–Emeklilik yatırım fonları
–Konut finansmanı fonları
–Varlık finansmanı fonları
•YABANCI ŞĐRKETLERĐN DURUMU;
–Türkiye de şirket kurmadan faaliyette bulunmak isteyen Anonim veya sermayesi hisselere
bölünmüş şirketlerin, Ticaret bakanlığından ve ilgili diğer kuruluşlardan izin alarak faaliyet
gösteren yabancı şirketlerde dar mükellef olarak KV ne tabidir.Yabancı bankaların şube açmaları
BDDK nın iznine tabidir ve 5411 sayılı Bankacılık kanununa tabidir.
–Yatırım
• (2) Kooperatifler: 24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa veya özel
kanunlarına göre kurulan kooperatifler ile benzer nitelikteki yabancı kooperatifleri ifade eder.
•(3) Đktisadî kamu kuruluşları: Devlete, il özel idarelerine, belediyelere, diğer kamu idarelerine ve
kuruluşlarına ait veya bağlı olup, faaliyetleri devamlı bulunan ve birinci ve ikinci fıkralar dışında
kalan ticarî, sınaî ve ziraî işletmeler iktisadî kamu kuruluşudur.
•(4)
Yabancı devletlere, yabancı kamu idare ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup, bu maddenin
birinci ve ikinci fıkraları dışında kalan ticarî, sınaî ve ziraî işletmeler, iktisadî kamu kuruluşu gibi
değerlendirilir. (KVK-2)
• (5) Dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmeler: Dernek veya vakıflara ait veya bağlı olup
faaliyetleri devamlı bulunan ve bu maddenin birinci ve ikinci fıkraları dışında kalan ticarî, sınaî
ve ziraî işletmeler ile benzer nitelikteki yabancı işletmeler, dernek veya vakıfların iktisadî
işletmeleridir.
Bu Kanunun uygulanmasında sendikalar dernek; cemaatler ise vakıf sayılır.(KVK-2)
01.01.2008/31.12.2015 tarihleri arasında dernk veya vakıflarca elde edilen, gelir vergisi
kanunu 94/5 bendi ve Geç.67 mad. Kapsamında kesinti suretiyle vergilendirilmiş kazanç ve
iratlar dolayısıyla iktisadi işletme oluşmamış sayılacaktır. (KVK.Geç.2/a)
• (6) Đktisadî kamu kuruluşları ile dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmelerin kazanç amacı
gütmemeleri, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunması, tüzel kişiliklerinin
olmaması, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin
bulunmaması mükellefiyetlerini etkilemez. Mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti
karşılayacak kadar olması, kâr edilmemesi veya kârın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesi bunların
iktisadî niteliğini değiştirmez.(KVK-2)
(7) Đş ortaklıkları: Yukarıdaki fıkralarda yazılı kurumların kendi aralarında veya şahıs
ortaklıkları ya da gerçek kişilerle, belli bir işin birlikte yapılmasını ortaklaşa yüklenmek ve
kazancını paylaşmak amacıyla kurdukları ortaklıklardan bu şekilde mükellefiyet tesis edilmesini
talep edenler iş ortaklıklarıdır. Bunların tüzel kişiliklerinin olmaması mükellefiyetlerini
etkilemez.(KVK-2)
•
ortaklığı; Kanunun 2/7 bendinde sayılan ların kendi aralarında veya şahıs ortaklıkları yada
gerçek kişilerle,belli bir işin birlikte yapılmasını ortaklaşa yüklenmek ve kazancını paylaşmak
amacıyla kurdukları ve KV mükellefiyeti tesisi talep edenler.
•Unsurları;
–Ortaklarından en az birisinin KV mükellefi olması,
–Ortaklığın belli bir işi sonuçlandırmak üzere yazılı bir sözleşme ile kurulması,
–Đş ortaklığının konusunun belli bir iş olması,
–Birlikte yapılacak işin belli bir süre içinde bitirilmesinin öngörülmesi,
–Đş ortaklığı ile işveren arasında bir yüklenim sözleşmesinin olması,
–Tarafların, işverene karşı işin tamamından sorumlu olası,
–Đşin bitiminde kazancın paylaşılması,
–Đşin bitimi ve VUK ‘da belirtilen mükellefiyetle ilgili ödevlerin tamamının yerine getirilmesi ile
mükellefiyetin sona ermesi.
•Đş
•Konsorsiyum(Ortak
girişim Gurubu);Đş ortaklıklarından farklıdır.Konsorsiyumlarda her ortak
işin belli bir bölümünden sorumludur.Đşverenle yapılan sözleşmelerde her ortağın sorumlu olduğu
iş bellidir.Yada ortaklar kendi aralarında bir protokol ile sorumlu oldukları bölümleri
belirlemişlerdir ancak bu protokolün işveren kurumca kabulü ve onayı gereklidir.
TAM VE DAR MÜKELLEFĐYET
Tam mükellefiyet: Kanunun 1 inci maddesinde sayılı kurumlardan kanunî veya iş merkezi
Türkiye'de bulunanlar, gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında elde ettikleri kazançların
tamamı üzerinden vergilendirilirler.
•(1)
•(2)
Dar mükellefiyet: Kanunun 1 inci maddesinde sayılı kurumlardan kanunî ve iş merkezlerinin
her ikisi de Türkiye'de bulunmayanlar, sadece Türkiye'de elde ettikleri kazançları üzerinden
vergilendirilirler. (KVK-3)
• (3) Dar mükellefiyette kurum kazancı, aşağıdaki kazanç ve iratlardan oluşur:
•a)
4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun Türkiye'de iş yeri olan
veya daimî temsilci bulunduran yabancı kurumlar tarafından bu yerlerde veya bu temsilciler
vasıtasıyla yapılan işlerden elde edilen ticarî kazançlar (Bu şartları taşısalar bile kurumların ihraç
edilmek üzere Türkiye'de satın aldıkları malları Türkiye'de satmaksızın yabancı ülkelere
göndermelerinden doğan kazançlar, Türkiye'de elde edilmiş sayılmaz. Türkiye'de satmaktan
maksat, alıcı veya satıcının ya da her ikisinin Türkiye'de olması veya satış sözleşmesinin
Türkiye'de yapılmasıdır.). (KVK-3)
•b)
Türkiye'de bulunan ziraî işletmeden elde edilen kazançlar.
•c) Türkiye'de elde edilen serbest meslek kazançları.
•ç) Taşınır ve taşınmazlar ile hakların Türkiye'de kiralanmasından elde edilen iratlar.
•d) Türkiye'de elde edilen menkul sermaye iratları.
•e) Türkiye'de elde edilen diğer kazanç ve iratlar. (KVK-3)
•(4)
Bu maddede belirtilen kazanç veya iratlar ile gelir unsurlarının Türkiye'de elde edilmesi ve
Türkiye'de daimî temsilci bulundurulması konularında, 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir
Vergisi Kanununun ilgili hükümleri uygulanır.
•(5)
Kanunî merkez: Vergiye tâbi kurumların kuruluş kanunlarında, tüzüklerinde, ana statülerinde
veya sözleşmelerinde gösterilen merkezdir.
•(6)
Đş merkezi: Đş bakımından işlemlerin fiilen toplandığı ve yönetildiği merkezdir. (KVK-3)
MUAFĐYETLER(KVK-4)
idare ve kuruluşları tarafından;
–Hayvancılığı,bilimi,fenni,güzel sanatları öğretmek,yaymak ve geliştirmek amacıyla işletilen
okullar,atölyeler, kütüphaneler, hastaneler, klinikler, aşevleri, öğrenci yurtları ve pansiyonlar,
–Uluslar arası sergiler, fuarlar, panayırlar,
–Sadece kamu görevlilerine hizmet veren kreşler ve konukevleri, askeri kışlalardaki
kantinler,askeri fabrika ve atölyeler,
–Darphane, damga matbaası,
–Đl özel idareleri, belediyeler, köyler ve bunların oluşturdukları birlikler tarafından işletilen
sulama işletme ve tesisleri,yolcu taşıma işletmeleri, mezbahalar,
–Köyler ve köy birlikleri tarafından işletilen hamam,çamaşırhane ve değirmenler,
–Gençlik ve spor gn. Müd. Đle özerk spor federasyonlarına tescilli spor kulüplerinin spor
faaliyetlerinde bulunan iktisadi işletmeleri ile sadece idman ve spor faaliyetlerinde bulunan
Anonim şirketler, v.s
•Kamu
KOOPERATĐFLERDE MUAFĐYET (KVK-4)
muafiyeti unsurlarına ayıracak olursak;
–Tüketim ve taşımacılık kooperatifleri muafiyetten faydalanamazlar.
•Diğer kooperatifler ise aşağıdaki şartları haiz iseler yararlanırlar,
Ana sözleşmelerinde;
–Sermaye üzerinden kazanç dağıtılmamasına,
–Yönetim kur. Başk. Ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesine,
–Yedek akçelerin ortaklara dağıtılmamasına,
–Sadece ortaklarla iş görülmesine
•Kooperatiflerdeki
dair hüküm bulunması ve bu hükümlere uyulması gerekmekte.
Yapı kooperatiflerinde bu şartlara ilave olarak;
–Yapı inşaatlarının sona erdiği tarihe kadar yönetim ve denetim kurullarında,söz konusu inşaat
işini kısmen veya tamamen üstlenen gerçek ve tüzel kişilerle tüzel kişi temsilcilerine ve bunlarla
ilişkili kişilere veya işçi işveren ilişkisi bulunan kişilere yer verilmemesi,
–Yapı ruhsatı ile arsa tapusunun kooperatif tüzel kişiliği adına olması.
ĐSTĐSNALAR (KVK-5)
•(1) Aşağıda belirtilen kazançlar, kurumlar vergisinden müstesnadır:
a) YURT ĐÇĐ ĐŞTĐRAK KAZANÇLARI ĐASTĐSNASI
Kurumların,
•1) Tam mükellefiyete tâbi başka bir kurumun sermayesine katılmaları nedeniyle elde ettikleri
kazançlar (Fonların katılma belgeleri ile yatırım ortaklıklarının hisse senetlerinden elde edilen kâr
payları hariç),
•
•
•2)
Tam mükellefiyete tâbi başka bir kurumun kârına katılma imkânı veren kurucu senetleri ile
diğer intifa senetlerinden elde ettikleri kâr payları.
•Bu
maddedeki düzenleme, yalnızca tam mükellefiyete tabi kurumların sermayelerine iştirak
edilmesi suretiyle kurumlarca elde edilen kâr paylarını kapsamaktadır. Kâr payını alan kurumun
tam veya dar mükellefiyete tabi olmasının istisnanın uygulanmasında bir önemi bulunmamaktadır.
•Dar mükellef bir kurumdan, bir başka ifadeyle kanuni ve iş merkezi Türkiye dışında bulunan bir
kurumdan kâr payı alan kurumlar ise bu bent ile düzenlenen iştirak kazançları istisnasından
yararlanamayacaktır.
•Bu istisna ile mükerrer vergilemenin önlenmesi amaçlanmaktadır. Đstisnaya konu kazanç, esas
itibarıyla kazancın elde edildiği ilk kurumda kurumlar vergisine tabi tutulduğundan, kazancın kâr
dağıtımı yoluyla intikali sağlanan diğer kurumlarda da kurumlar vergisine tabi tutulmasının
önüne geçilmek istenmiştir.
•Kurucu senetleri ile diğer intifa senetlerinden elde edilen kâr payları da kazancın elde edildiği ilk
kurumda vergilendirilmektedir. Bu şekilde kâr payı elde eden kurumlarda da mükerrer
vergilemenin önüne geçmek için öteden beri uygulandığı üzere kurucu senetleri ile diğer intifa
senetlerinden elde edilen kâr payları Kanunda iştirak kazançları arasında sayılmıştır. Aksi
uygulama, aynı kazanç üzerinden mükerrer vergi alınma olasılığı ortaya çıkartır ki bu istisnaya
Kurumlar Vergisi Kanununun lafzında da yer verilmek suretiyle konuya açıklık kazandırılmış
olunmaktadır.
•Aynı
şekilde, Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin ikinci fıkrasının (3) numaralı
bendinde, idare meclisi başkan ve üyelerine verilen kâr payları menkul sermaye iradı sayılmıştır.
Dolayısıyla, kurumların başka bir kuruma iştirak etmeleri nedeniyle bu kurumun yönetim
kurulunda bulunan temsilcileri vasıtasıyla elde etmiş oldukları kâr payları da iştirak kazancı
istisnasından yararlanabilecektir.
b) YURT DIŞI ĐŞTĐRAK KAZANÇLARI ĐSTĐSNASI
Kanunî ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan anonim ve limited şirket niteliğindeki
şirketlerin sermayesine iştirak eden kurumların, bu iştiraklerinden elde ettikleri aşağıdaki şartları
taşıyan iştirak kazançları;
•1)
Đştirak payını elinde tutan şirketin, yurt dışı iştirakin ödenmiş sermayesinin en az % 10'una
sahip olması,
•2)
Kazancın elde edildiği tarih itibarıyla iştirak payının kesintisiz olarak en az bir yıl süreyle elde
tutulması (Rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle veya yurt dışı iştirakin iç kaynaklarından yapılan
sermaye artırımları nedeniyle elde edilen iştirak payları için sahip olunan eski iştirak paylarının
elde edilme tarihi esas alınır.),
•3) Yurt dışı iştirak kazancının kâr payı dağıtımına kaynak olan kazançlar üzerinden ödenen
vergiler dahil iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az %
15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması; iştirak edilen şirketin
esas faaliyet konusunun, finansal kiralama dahil finansman temini veya sigorta
hizmetlerinin sunulması ya da menkul kıymet yatırımı olması durumunda, iştirak edilen
kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az Türkiye'de uygulanan
kurumlar vergisi oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması,
•4)
Đştirak kazancının, elde edildiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin
verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye'ye transfer edilmesi.
•Yurt dışındaki inşaat, onarım, montaj işleri ve teknik hizmetlerin yapılabilmesi için ilgili ülke
mevzuatına göre ayrı bir şirket kurulmasının zorunlu olduğu durumlarda, özel amaç için
kurulduğunun ana sözleşmelerinde belirtilmesi ve fiilen bu amaç dışında faaliyetinin
bulunmaması şartıyla, söz konusu şirketlere iştirak edilmesinden elde edilen kazançlar için bu
bentte belirtilen şartlar aranmaz.
•Bu
bent uyarınca vergi yükü, kanunî veya iş merkezinin bulunduğu ülkede ilgili dönemde
tahakkuk eden ve kâr payı dağıtımına kaynak olan kazançlar üzerinden ödenen vergiler dahil
olmak üzere toplam gelir ve kurumlar vergisi benzeri verginin, bu dönemde elde edilen toplam
dağıtılabilir kurum kazancı ile tahakkuk eden gelir ve kurumlar vergisi toplamına oranlanması
suretiyle tespit edilir.
•Örnek:
V.Yükü= Vergi / Dağıtılabilir kar+ Vergi
•
V.Yükü= 200 / 800 +200 = % 20
•c)Y. DIŞI ĐŞTĐRAK HĐSSESĐ SATIŞ KAZANCI ĐTĐSNASI
•Kazancın elde edildiği tarih itibarıyla aralıksız en az bir yıl süreyle nakit varlıklar dışında kalan
aktif toplamının % 75 veya daha fazlası, kanunî veya iş merkezi Türkiye'de bulunmayan anonim
veya limited şirket niteliğindeki şirketlerin her birinin sermayesine en az % 10 oranında iştirakten
oluşan tam mükellefiyete tâbi anonim şirketlerin, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan
yurt dışı iştirak hisselerinin elden çıkarılmasından doğan kurum kazançları.
•Buna göre, bentte yer alan istisnadan sadece belli şartları taşıyan tam mükellefiyete tabi anonim
şirketler yararlanabilecek olup anonim şirketin;
•Yurt
•Yurt
dışı iştiraklerinin anonim veya limited şirket niteliğinde olması
dışı iştirak kazancının elde edildiği tarih itibarıyla; aralıksız olarak en az bir yıl süreyle
nakit varlıklar dışında kalan aktif toplamının %75 veya daha fazlasının yurt dışı iştirak
hisselerinden oluşması ve yurt dışı iştiraklerinin her birinin sermayesine en az %10 oranında
iştirak etmesi
•Satışa
konu iştirak hisselerini, elden çıkarma tarihi itibarıyla en az iki tam yıl (730 gün) süreyle
aktifinde tutmuş olması
gerekmektedir.
•Örneğin;
(A) A.Ş, 13.01.2008 tar.it.ile aralıksız olarak en az 1 yıldır nakit varlıklar dışındaki
aktif toplamının %80 i, B,C,D şirketlerine iştirakten oluşmakta, iştiraklerin toplam yatırım tutarı
400.000 TL,nakit varlık dışı aktif toplamı ise 500.000 TL dir. Hisseler iki yıl önce alınmış olup
hisse oranları aşağıdaki gibidir.
•(B)
Şirketinin sermayesi 500.000.- YTL, (A) A.Ş.’nin sermaye payı 250.000.- YTL,
Şirketinin sermayesi 200.000.- YTL, (A) A.Ş.’nin sermaye payı 100.000.- YTL,
•(D) Şirketinin sermayesi 1.000.000.- YTL, (A) A.Ş.’nin sermaye payı 50.000.- YTL’dir.
•(C)
•Bu takdirde, (A) A.Ş.’nin (D) Şirketindeki sermaye payı %5 olduğundan ve bu iştirak payı
dışındaki iştiraklerin (A) A.Ş.’nin nakit varlıklar dışındaki aktif toplamına oranı
[(250.000+100.000)/500.000=] %70 olacağından, bu kurum istisna uygulaması için gereken
şartları taşımamaktadır. Bu nedenle, yurt dışı iştirak hisselerinin satışından elde edilecek
kazançlar istisnadan yararlanamayacaktır.
•Şayet, (A) A.Ş.’nin (D) Şirketi dışında kalan diğer şirketlere iştirak etmesi nedeniyle, nakit
varlıklar dışındaki aktif toplamı %75 şartını taşıyor olsaydı, (D) şirketine ait iştirak hisselerinin
elden çıkarılmasından doğan kazançlar için de istisnadan yararlanılabilecekti.
•Nakit
ve benzeri varlıklar olarak; şirketin kasasında veya bankada bulunan nakit varlıklar, şirket
tarafından alınan çekler, altın, Devlet tahvili, Hazine bonosu, Toplu Konut Đdaresince çıkarılan
veya ĐMKB’de işlem gören hisse senetleri, tahvil ve bonoların anlaşılması gerekmektedir.
•ç) EMĐSYON PRĐMĐ ĐSTĐSNASI
•Emisyon
primi istisnası
Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi ile anonim
şirketlerin gerek kuruluşlarında gerekse sermayelerini artırdıkları sırada çıkardıkları payların,
itibari değerin üzerinde bir bedelle elden çıkarılması halinde oluşan kazançlar kurumlar
vergisinden istisna edilmektedir.
•Đstisna, anonim şirketlerin portföylerinde bulunan başka şirketlere ait hisse senetlerinin elden
çıkarılmasından sağlanan kazançları kapsamamaktadır.
•Kurumlar
•d)YATIRIM FON VE ORT.NIN PORTFÖY KAZ.ĐST.
•Türkiye'de
kurulu;
Menkul kıymetler yatırım fonları veya ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan
kazançları,
•1)
•2)
Portföyü Türkiye'de kurulu borsalarda işlem gören altın ve kıymetli madenlere dayalı yatırım
fonları veya ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları,
•3)
Girişim sermayesi yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları,
•4)
Gayrimenkul yatırım fonları veya ortaklıklarının kazançları,
•5)
Emeklilik yatırım fonlarının kazançları,
•6)
Konut finansmanı fonları ile varlık finansmanı fonlarının kazançları.
•e)
TAŞINMAZLAR VE ĐŞT.HĐS ĐLE KUR.SEN. VE RÜÇH. SAT.ĐST
•Kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı
süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan
kazançların % 75'lik kısmı.
•Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı
satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur.
Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil
edilmesi şarttır. Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle
zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaa uğramış sayılır. Esas faaliyet konusu , taşınmaz
ticareti ve menkul kıymet alım satımı olan ve bu amaçla elde tutulan taşınmaz ve iştirak
hisselerinin satışında bu istisna uygulanmaz.
•
•f) BANKALARA VEYA TMSF YE BORÇLU KURUMLAR VE BANKALARA
TANINAN ĐSTĐSNA
•Bankalara borçları nedeniyle kanunî takibe alınmış veya Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna
borçlu durumda olan kurumlar ile bunların kefillerinin ve ipotek verenlerin sahip oldukları
taşınmazlar, iştirak hisseleri, kurucu senetleri ve intifa senetleri ile rüçhan haklarının, bu borçlara
karşılık bankalara veya bu Fona devrinden sağlanan hasılatın bu borçların tasfiyesinde kullanılan
kısmına isabet eden kazançların tamamı ile bankaların bu şekilde elde ettikleri söz konusu
kıymetlerin satışından doğan kazançların %75'lik kısmı.
–Borçlu kurum Kanuni takibe alınmış olmalı ve TMSF ye borçlu olmalı,
–Kefiller ve ipotek verenler KV mükellefi olmalı,
–Devredilen kıymetlerin 2 yıl aktifte tutulma şartı ve fona alınma şartı yok,
–Borçların tasfiyesinde kullanılan kazancın tamamına istisna uygulanır,
–Adı geçen kıymetleri bu şekilde devralan banka bu kıymetleri 2 yıl tutmadan satabilir ancak
karın % 75 i istisna kapsamındadır.
•
•g)YURT DIŞI ŞUBE KAZANÇLARI ĐSTĐSNASI
•Kurumların, yurt dışında bulunan işyerleri ve daimi temsilcileri aracılığı ile elde ettikleri kurum
kazançları aşağıda belirtilen şartları sağlaması kaydıyla K.V den istisnadır.
•1) Bu kazançların, doğduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az % 15 oranında gelir ve kurumlar
vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması,
•2)
Kazançların elde edildiği hesap dönemine ilişkin yıllık kurumlar vergisi beyannamesinin
verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye'ye transfer edilmiş olması,
•3) Ana faaliyet konusu, finansal kiralama dahil finansman temini, sigorta hizmetlerinin
sunulması veya menkul kıymet yatırımı olan kurumlarda, bu kazançların doğduğu ülke vergi
kanunları uyarınca en az Türkiye'de uygulanan kurumlar vergisi oranında gelir ve kurumlar
vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması.
•Bu bent uyarınca toplam vergi yükü, birinci fıkranın (b) bendindeki tanıma göre tespit edilir.
•
•h) YURT DIŞI ĐNŞ.ONAR.MONT. ĐSTĐSNASI
•Yurt
dışında yapılan inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden sağlanarak Türkiye'de
genel sonuç hesaplarına intikal ettirilen kazançlar.
–Bu istisnanın tek şartı, kazancın Türkiye de genel sonuç hesaplarına intikalidir, transferi şart
değildir.
–Teknik hizmetlerden elde edilen kazançların istisnadan yararlanabilmesi için bu hizmetin
yurtdışında bulunan işyeri veya daimi temsilci aracılığı ile yapılmış olması gerekir.
•ı)EĞĐTĐM ÖĞRETĐM KAZANÇLARI ĐSTĐSNASI
• Okul öncesi eğitim, ilköğretim, özel eğitim ve orta öğretim özel okulları ile Bakanlar Kurulunca
vergi muafiyeti tanınan vakıflara veya kamu yararına çalışan derneklere bağlı rehabilitasyon
merkezlerinin işletilmesinden, ilgili Bakanlığın görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığının
belirleyeceği usûller çerçevesinde beş hesap dönemi itibarıyla elde edilen kazançlar.
– Đstisna, belirtilen okulların ve rehabilitasyon merkezlerinin faaliyete geçtiği hesap döneminden
itibaren başlar.
–Đstisna, sadece eğitim öğretim ve rehabilitasyon faaliyetlerinden elde edilen kazançlara uygulanır,
–Kantin,büfe,kafeterya ve kitap satış gelirlerine istisna uygulanmaz,
–Yemek ve konaklama hizmetlerinin okul bünyesinde verildiği durumlarda ve bedelleri okul
ücretine dahil ise istisna kapsamındadır.
•i)RĐSTURN
ĐSTĐSNASI
Kooperatif ortaklarının yönetim gideri karşılığı olarak ödedikleri paralardan harcanmayarak iade
edilen kısımlar ile aşağıda belirtilen kooperatiflerin ortakları için;
•1) Tüketim kooperatiflerinde, ortakların kişisel ve ailevî gıda ve giyecek ihtiyaçlarını karşılamak
için satın aldıkları malların değerine,
•2) Üretim kooperatiflerinde, ortakların üreterek kooperatife sattıkları veya kooperatiften üretim
faaliyetinde kullanmak üzere satın aldıkları malların değerine,
•3) Kredi kooperatiflerinde, ortakların kullandıkları kredilere,
göre hesapladıkları risturnlar.
•Bu risturnların ortaklara dağıtımı, kâr dağıtımı sayılmaz. Risturnun nakden veya aynı değerde
mal ile ödenmesi istisnanın uygulanmasına engel değildir.
•Ortaklardan başka kimselerle yapılan işlemlerden doğan kazançlar ile ortaklarla ortaklık statüsü
dışında yapılan işlemlerden doğan kazançlar hakkında risturnlara ilişkin istisna hükmü
uygulanmaz. Bunların genel kazançtan ayrılmasında, ortaklarla yapılan iş hacminin genel iş
hacmine olan oranı esas alınır.
•
•Örnek;
Bir tüketim kooperatifinin 2009 yılına ilişkin bazı bilgiler aşağıdaki gibidir.
–Toplam satış hasılatı ……………………………………………..400.000 TL
–Ortaklara satış …………………..250.000 TL
–Ortak dışı satış…………………..150.000 TL
–2009 yılı gelir gider farkı……………………………………………50.000 TL
–Ortak ilişkilerinden kaynaklanan kar (50.000x250/400)…………31.250 TL
–Ortak dışı işlemlerden kar ………….(50.000x150/400)…………18.750 TL
Örnekte ortaklarla yapılan işlemlerden kaynaklanan 31.250 TL risturn istisnasına konu
olacaktır.
(2) Bu maddedeki istisnaların uygulanmasına ilişkin usûlleri tespit etmeye Maliye Bakanlığı
yetkilidir.
•
•(3)
Đştirak hisseleri alımıyla ilgili finansman giderleri hariç olmak üzere, kurumların kurumlar
vergisinden istisna edilen kazançlarına ilişkin giderlerinin veya istisna kapsamındaki
faaliyetlerinden doğan zararlarının, istisna dışı kurum kazancından indirilmesi kabul edilmez.
SAFĐ KURUM KAZANCI(KVK-6)
•(1) Kurumlar vergisi, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safî kurum kazancı
üzerinden hesaplanır.
• (2) Safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki
hükümleri uygulanır. Ziraî faaliyetle uğraşan kurumların bu faaliyetinden doğan kazançlarının
tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun 59 uncu maddesinin son fıkra hükmü de dikkate alınır.
KONTROL EDĐLEN YABANCI KURUM KAZANCI(KVK-7)
•(1) Tam mükellef gerçek kişi ve kurumların doğrudan veya dolaylı olarak ayrı ayrı ya da
birlikte sermayesinin, kâr payının veya oy kullanma hakkının en az % 50'sine sahip olmak
suretiyle kontrol ettikleri yurt dışı iştiraklerinin kurum kazançları, dağıtılsın veya dağıtılmasın
aşağıdaki şartların birlikte gerçekleşmesi halinde, Türkiye'de kurumlar vergisine tâbidir:
• a) Đştirakin toplam gayrisafî hasılatının % 25 veya fazlasının faaliyet ile orantılı sermaye,
organizasyon ve eleman istihdamı suretiyle yürütülen ticarî, ziraî veya serbest meslek faaliyeti
dışındaki faiz, kâr payı, kira, lisans ücreti, menkul kıymet satış geliri gibi pasif nitelikli
gelirlerden oluşması.
•b) Yurt dışındaki iştirakin ticarî bilânço kârı üzerinden % 10'dan az oranda gelir ve kurumlar
vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması.
•c)
Yurt dışında kurulu iştirakin ilgili yıldaki toplam gayrisafî hasılatının 100.000 YTL karşılığı
yabancı parayı geçmesi.
• (2) Birinci fıkrada yer alan toplam vergi yükü, Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b)
bendindeki tanıma göre tespit edilir.
(3) Kontrol oranı olarak, ilgili hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte sahip olunan en yüksek
oran dikkate alınır.
•
(4) Birinci fıkradaki şartların gerçekleşmesi durumunda yurt dışında kurulu iştirakin elde etmiş
olduğu kâr, yurt dışı iştirakin hesap döneminin kapandığı ayı içeren hesap dönemi itibarıyla tam
mükellef kurumların, kurumlar vergisi matrahına hisseleri oranında dahil edilir.
•
•(5) Bu maddeye göre Türkiye'de vergilenmiş kazancın yurt dışındaki kurum tarafından sonradan
dağıtılması durumunda, elde edilen kâr paylarının vergilenmemiş kısmı kurumlar vergisine tâbi
tutulur.
•KEYK dan elde edilen kazancın hesaplanmasında, yurtdışı iştirakin ilgili hesap döneminin
kapandığı tarihte sahip olunan iştirak oranı dikkate alınacaktır.
KONTROL EDĐLEN YABANCI KURUM KAZANCI
•Örneğin; yurt dışı iştirakin toplam 100 birim olan gayrisafi hasılatının bileşimi aşağıdaki gibi
olsun;
•-
Faaliyeti ile orantılı sermaye, organizasyon ve eleman istihdamı suretiyle elde edilen ticari
kazanç..............................................
30 birim
•- Kâr payı .............................................................................. 10 birim
•- Faiz ..................................................................................... 50 birim
•- Menkul kıymet alım satım kazancı ...................................... 10 birim
•Bu durumda pasif nitelikli gelirlerin (Kâr payı + faiz + menkul kıymet alım satım kazancı)
toplam gayrisafi hasılata oranı (70/100=) %70 olduğundan kontrol edilen yabancı kurum için
belirtilen şart sağlanmış olacaktır.
•Kontrol edilen yabancı kurumun pasif nitelikli gayrisafi hasılatının niteliğinin belirlenmesinde,
söz konusu şirketin iştiraklerinden elde edeceği kâr paylarının pasif nitelikli gelir vasfı
değişmeyeceğinden, kontrol edilen yabancı kurumun iştiraklerinin aktif ticari faaliyetle
uğraşmasının herhangi bir önemi bulunmamaktadır.
•Örnek 1:
•Yurt dışındaki (CFC) Şirketinin 20/5/2007 tarihi itibarıyla ortaklık yapısı aşağıdaki gibidir:
•
Ortak
Ortaklık payı
Tam mükellef gerçek kişi (A) ................................. %40
Tam mükellef kurum (B) ......................................... %25
Dar mükellef gerçek kişi (C) ................................... %35
•Anılan şirket, bulunduğu ülkede 1 Temmuz - 30 Haziran hesap dönemini kullanmaktadır.
Şirketin hesap dönemi sonu itibarıyla kurum kazancı 200.000 ABD Doları olup bu kazanç
üzerinden bulunduğu ülkede ödemiş olduğu kurumlar vergisi ise 10.000 ABD Dolarıdır. Şirketin
gayrisafi hasılatının tamamı pasif nitelikli gelirlerden oluşmaktadır.
•30
Haziran 2007 tarihi itibarıyla tam mükellef kurum (B)’nin aktifinde söz konusu (CFC) Şirketi
hisselerinin %5’i bulunmaktadır.
•Buna
göre, tam mükellef gerçek kişi (A)’nın elinde bulunan %40’lık ortaklık payı ile tam
mükellef kurum (B)’nin %25’lik ortaklık payı, (CFC) Şirketinin kontrol edilen yabancı kurum
olup olmadığı hususunda birlikte değerlendirilecek olup tam mükellef gerçek kişi (A) ile tam
mükellef kurum (B)’nin (CFC) Şirketine toplam iştirak oranı 20/5/2007 itibarıyla %65
olduğundan (CFC) Şirketinin 1/7/2006-30/6/2007 hesap dönemi için kontrol edilen yabancı
kurum olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.
(CFC) Şirketinin tabi olduğu hesap döneminin kapandığı 30/6/2007 tarihi itibarıyla tam
mükellef kurum (B)’nin aktifinde, anılan şirketin %5 hissesi bulunduğundan, bu tarih itibarıyla
şirketin kazancının %5’i dağıtılsın veya dağıtılmasın tam mükellef kurum (B) tarafından elde
edilmiş sayılacaktır.
•
•Bu oran dahilinde hesaplanan (200.000 x %5 =) 10.000 ABD Doları, tam mükellef kurum (B)
tarafından 30/6/2007 tarihi itibarıyla elde edilmiş kâr payı sayılacak ve ikinci geçici
vergilendirme döneminin vergi matrahına dahil edilecektir. Söz konusu kazanca isabet eden [yurt
dışı iştirakin faaliyette bulunduğu ülkede ödenmiş olan (10.000 x %5 =) 500 ABD Doları] vergi,
Kurumlar Vergisi Kanununun 33 üncü maddesinde yer alan hükümler çerçevesinde Türkiye’de
hesaplanan kurumlar vergisinden mahsup edilebilecektir.
ĐNDĐRĐLECEK GĐDERLER(KVK-8)
•(1) Ticarî kazanç gibi hesaplanan kurum kazancının tespitinde, mükellefler aşağıdaki giderleri de
ayrıca hasılattan indirebilirler:
•a)
Menkul kıymet ihraç giderleri.
Kuruluş ve örgütlenme giderleri.
•c) Genel kurul toplantıları için yapılan giderler ile birleşme, devir, bölünme, fesih ve tasfiye
giderleri.
•ç) Sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde komandite ortağın kâr payı.
•d) Katılım bankalarınca katılma hesabı karşılığında ödenen kâr payları.
•e) Sigorta ve reasürans şirketlerinde bilânço gününde hükmü devam eden sigorta sözleşmelerine
ait olup, aşağıda belirtilen teknik karşılıklar;
•b)
•1)
Muallak hasar ve tazminat karşılıkları; tahakkuk etmiş ve hesaben tespit edilmiş hasar ve
tazminat bedelleri veya bu hesap yapılmamışsa hasar ve tazminatın ve bunlarla ilgili tüm
masrafların tahmini değerleri ile gerçekleşmiş, ancak rapor edilmemiş hasar ve tazminat bedelleri
ve bunlara ilişkin masraflardan, reasürör payı düşüldükten sonra kalan tutar ile saklama payına
isabet eden muallak hasar karşılığı yeterlilik farklarından oluşur.
•2) Kazanılmamış prim karşılıkları; yürürlükte bulunan sigorta sözleşmeleri için tahakkuk etmiş
primlerden, komisyonlar düşüldükten sonra kalan tutarın gün esasına göre bilânço gününden
sonraya sarkan kısmından, aynı esasa göre hesaplanan reasürör payının düşülmesinden sonra
kalan tutardır. 3) Hayat sigortalarında matematik karşılıklar, her sözleşme üzerinden ayrı ayrı
hesaplanır. Karşılıkların, gelirleri vergiden istisna edilmiş olan menkul kıymetlere yatırılan
kısmına ait faiz ve kâr payları, giderler arasında gösterilemez.
•4)
Dengeleme karşılığı; takip eden hesap dönemlerinde meydana gelebilecek tazminat
oranlarındaki dalgalanmaları dengelemek ve katastrofik riskleri karşılamak üzere sadece deprem
ve mühendislik sigorta branşlarında verilen deprem teminatı için hesaplanan dengeleme
karşılıklarından oluşur.
•5)
Bir bilânço döneminde ayrılan sigorta teknik karşılıkları, ertesi bilânço döneminde aynen kâra
eklenir.
ZARAR MAHSUBU(KVK-9)
•(1) Kurumlar vergisi matrahının tespitinde, kurumlar vergisi beyannamesinde her yıla ilişkin
tutarlar ayrı ayrı gösterilmek şartıyla aşağıda belirtilen zararlar indirim konusu yapılır:
•a) Beş yıldan fazla nakledilmemek şartıyla geçmiş yılların beyannamelerinde yer alan zararlar.
•Kanunun 20 nci maddesinin birinci fıkrası çerçevesinde devralınan kurumların devir tarihi
itibarıyla öz sermaye tutarını geçmeyen zararları ile 20 nci maddenin ikinci fıkrası kapsamında
gerçekleştirilen tam bölünme işlemi sonucu bölünen kurumdaki öz sermayesinin devralınan
tutarını geçmeyen ve devralınan kıymetle orantılı zararların indirilmesinde aşağıdaki şartlar
ayrıca aranır:
•1) Son beş yıla ilişkin kurumlar vergisi beyannamelerinin kanunî süresinde verilmiş olması.
•2) Devralınan kurumun faaliyetine devir veya bölünmenin meydana geldiği hesap döneminden
itibaren en az beş yıl süreyle devam edilmesi.
a)Bu şartların ihlâli halinde, zarar mahsupları nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen
vergiler için vergi ziyaı doğmuş sayılır
•b) Türkiye'de kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlarla ilgili olanlar hariç olmak üzere, beş
yıldan fazla nakledilmemek şartıyla yurt dışı faaliyetlerden doğan zararlar;
•1)
Faaliyette bulunulan ülkenin vergi kanunlarına göre beyan edilen vergi matrahlarının zarar
dahil, her yıl o ülke mevzuatına göre denetim yetkisi verilen kuruluşlarca rapora bağlanması,
•2)
Bu raporun aslı ile tercüme edilmiş bir örneğinin Türkiye'deki ilgili vergi dairesine ibrazı,
halinde indirim konusu yapılır.
•Denetim kuruluşlarınca hazırlanacak raporun ekinde yer alan vergi beyanlarının, bilânço ve gelir
tablosunun, o ülkedeki yetkili malî makamlarca onaylanması zorunludur. Faaliyette bulunulan
ülkede denetim kuruluşu olmaması halinde, her yıla ait vergi beyannamesinin, o ülke yetkili
makamlarından alınan birer örneğinin mahallindeki Türk elçilik ve konsoloslukları, yoksa orada
Türk menfaatlerini koruyan ülkenin aynı mahiyetteki temsilcilerine onaylatılarak, aslının ve
tercüme edilmiş bir örneğinin ilgili vergi dairesine ibrazı yeterlidir.
•Türkiye'de indirim konusu yapılan yurt dışı zararın, ilgili ülkede de mahsup edilmesi veya gider
yazılması halinde, Türkiye'deki beyannameye dahil edilecek yurt dışı kazanç, mahsup veya gider
yazılmadan önceki tutardır.
DĐĞER ĐNDĐRĐMLER (KVK-10)
indirimleri
•Sponsorluk Harcamaları
•Bağış ve yardımlar
–AR-Ge harcamaları sonraki yıllara devredebilir,
–Diğerleri kar varsa indirilir,sonraki yıllara devretmez.
•AR-GE
KABUL EDĐLMEYEN ĐNDĐRĐMLER(KVK-11)
Öz sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faizler
Örtülü
sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faiz, kur farkları ve benzeri giderler
Transfer
Her
fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlar
ne şekilde ve ne isimle olursa olsun ayrılan yedek akçeler
Hesaplanan
Menkul
kurumlar vergisi ile her türlü para cezaları ile vergi cezaları ve gecikme zamları
kıymetlerin itibari değerlerinin altında ihracından doğan zararlar
Bazı
taşıtlara ilişkin giderler ve amortismanlar (bazı motorlu deniz taşıtları ile uçak, helikopter
gibi hava taşıtlarından işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili olmayanların giderleri ile
amortismanları)
Kurumun
kendisinin, ortaklarının, yöneticilerinin ve çalışanlarının suçlarından doğan tazminat
giderleri
Basın
yoluyla işlenen fiillerden dolayı ödenen tazminatlar
Bazı
ürünlere ait ilan ve reklam giderleri (Her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün ve tütün
mamullerine ait ilan ve reklam giderlerinin %50’si, bu oran halen %0)
Kurumların
yönetim kurulu başkan ve üyelerine verilen temettü ikramiyeleri
ÖRTÜLÜ SERMAYE(KVK-12)
Kurumların, ortaklarından veya ortaklarla ilişkili olan kişilerden doğrudan veya dolaylı
olarak temin ederek işletmede kullandıkları borçların, hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte
kurumun öz sermayesinin üç katını aşan kısmı, ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye sayılır.
•(1)
•(2) Yukarıda belirtilen karşılaştırma sırasında, sadece ilişkili şirketlere finansman temin eden
kredi şirketlerinden yapılan borçlanmalar hariç olmak üzere, ana faaliyet konusuna uygun olarak
faaliyette bulunan ve ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan banka veya benzeri kredi
kurumlarından yapılan borçlanmalar % 50 oranında dikkate alınır.
• (3) Bu maddenin uygulanmasında;
•a)
Ortakla ilişkili kişi, ortağın doğrudan veya dolaylı olarak en az % 10 oranında ortağı olduğu
veya en az bu oranda oy veya kâr payı hakkına sahip olduğu bir kurumu ya da doğrudan veya
dolaylı olarak, ortağın veya ortakla ilişkili bu kurumun sermayesinin, oy veya kâr payı hakkına
sahip hisselerinin en az % 10'unu elinde bulunduran bir gerçek kişi veya kurumu,
•b) Öz sermaye, kurumun Vergi Usul Kanunu uyarınca tespit edilmiş hesap dönemi başındaki öz
sermayesini,
ifade eder.
•(4)
Kurumların Đstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören hisselerinin edinilmesi
durumunda, söz konusu hisse nedeniyle ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılanlardan temin edilen
borçlanmalarda en az % 10 ortaklık payı aranır.
•(5) Yukarıda belirtilen oranlar, borç veren ortaklar ve ortakların ilişkide bulunduğu kişiler için
topluca dikkate alınır.
• (6) Aşağıda sayılan borçlanmalar örtülü sermaye sayılmaz:
•a)
Kurumların ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin sağladığı gayrinakdî teminatlar
karşılığında üçüncü kişilerden yapılan borçlanmalar.
•b)
Kurumların iştiraklerinin, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin, banka ve finans
kurumlarından ya da sermaye piyasalarından temin ederek aynı şartlarla kısmen veya tamamen
kullandırdığı borçlanmalar.
•c) 5411 sayılı Bankacılık Kanununa göre faaliyette bulunan bankalar tarafından yapılan
borçlanmalar.
•ç)
3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu kapsamında faaliyet gösteren finansal kiralama
şirketleri, 90 sayılı Ödünç Para Verme Đşleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamında
faaliyet gösteren finansman ve faktoring şirketleri ile ipotek finansman kuruluşlarının bu
faaliyetleriyle ilgili olarak ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan bankalardan yaptıkları
borçlanmalar.
• (7) Örtülü sermaye üzerinden kur farkı hariç, faiz ve benzeri ödemeler veya hesaplanan tutarlar,
Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarının uygulanmasında, gerek borç alan gerekse borç veren
nezdinde, örtülü sermaye şartlarının gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış
kâr payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılır.
•Daha önce yapılan vergilendirme işlemleri, tam mükellef kurumlar nezdinde yapılacak
düzeltmede örtülü sermayeye ilişkin kur farklarını da kapsayacak şekilde, taraf olan mükellefler
nezdinde buna göre düzeltilir. Şu kadar ki, bu düzeltmenin yapılması için örtülü sermaye
kullanan kurum adına tarh edilen vergilerin kesinleşmiş ve ödenmiş olması şarttır.
TF YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI(KVK-13)
•(1) Kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel
veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya
kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır.
• Alım, satım, imalat ve inşaat işlemleri, kiralama ve kiraya verme işlemleri, ödünç para alınması
ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler her hal ve şartta mal veya
hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir.
• (2) Đlişkili kişi; kurumların kendi ortakları, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek
kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak
bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade eder.
•Ortakların eşleri, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu ile üçüncü derece dahil yansoy
hısımları ve kayın hısımları da ilişkili kişi sayılır.
•Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme
kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi
hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde veya
bölgelerde bulunan kişilerle yapılmış tüm işlemler, ilişkili kişilerle yapılmış sayılır.
• (3) Emsallere uygunluk ilkesi, ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında
uygulanan fiyat veya bedelin, aralarında böyle bir ilişkinin bulunmaması durumunda oluşacak
fiyat veya bedele uygun olmasını ifade eder.
•Emsallere uygunluk ilkesi doğrultusunda tespit edilen fiyat veya bedellere ilişkin hesaplamalara
ait kayıt, cetvel ve belgelerin ispat edici kâğıtlar olarak saklanması zorunludur.
• (4) Kurumlar, ilişkili kişilerle yaptığı işlemlerde uygulayacağı fiyat veya bedelleri, aşağıdaki
yöntemlerden işlemin mahiyetine en uygun olanını kullanarak tespit eder:
•a)
Karşılaştırılabilir fiyat yöntemi: Bir mükellefin uygulayacağı emsallere uygun satış fiyatının,
karşılaştırılabilir mal veya hizmet alım ya da satımında bulunan ve aralarında herhangi bir şekilde
ilişki bulunmayan gerçek veya tüzel kişilerin birbirleriyle yaptıkları işlemlerde uygulayacağı
piyasa fiyatı ile karşılaştırılarak tespit edilmesini ifade eder.
•b)
Maliyet artı yöntemi: Emsallere uygun fiyatın, ilgili mal veya hizmet maliyetlerinin makul bir
brüt kâr oranı kadar artırılması suretiyle hesaplanmasını ifade eder.
•c) Yeniden satış fiyatı yöntemi: Emsallere uygun fiyatın, işlem konusu mal veya hizmetlerin
aralarında herhangi bir şekilde ilişki bulunmayan gerçek veya tüzel kişilere yeniden satılması
halinde uygulanacak fiyattan, makul bir brüt satış kârı düşülerek hesaplanmasını ifade eder.
•ç) Emsallere uygun fiyata yukarıdaki yöntemlerden herhangi birisi ile ulaşma olanağı yoksa
mükellef, işlemlerin mahiyetine uygun olarak kendi belirleyeceği diğer yöntemleri kullanabilir.
–Kar bölüşüm yöntemi
–Đşleme dayalı net kar marjı yöntemi
• (5) Đlişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanacak fiyat veya
bedelin tespitine ilişkin yöntemler, mükellefin talebi üzerine Maliye Bakanlığı ile anlaşılarak
belirlenebilir. Bu şekilde belirlenen yöntem, üç yılı aşmamak üzere anlaşmada tespit edilen süre
ve şartlar dahilinde kesinlik taşır.
• (6) Tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazanç, Gelir
ve Kurumlar Vergisi kanunlarının uygulamasında, bu maddedeki şartların gerçekleştiği hesap
döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kâr payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan
tutar sayılır. Daha önce yapılan vergilendirme işlemleri, taraf olan mükellefler nezdinde buna
göre düzeltilir. Şu kadar ki, bu düzeltmenin yapılması için örtülü kazanç dağıtan kurum adına
tarh edilen vergilerin kesinleşmiş ve ödenmiş olması şarttır.
• (7) Tam mükellef kurumlar ile yabancı kurumların Türkiye'deki işyeri veya daimi
temsilcilerinin aralarında ilişkili kişi kapsamında gerçekleştirdikleri yurt içindeki işlemler
nedeniyle kazancın örtülü olarak dağıtıldığının kabulü Hazine zararının doğması şartına bağlıdır.
Hazine zararından kasıt, emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen fiyat ve bedeller
nedeniyle kurum ve ilişkili kişiler adına tahakkuk ettirilmesi gereken her türlü vergi toplamının
eksik veya geç tahakkuk ettirilmesidir.
(8) Transfer fiyatlandırması ile ilgili usûller Bakanlar Kurulunca belirlenir.
BEYAN ESASI (KVK-14)
•(1) Kurumlar vergisi, mükellefin veya vergi sorumlusunun beyanı üzerine tarh olunur.
Beyanname, ilgili bulunduğu hesap döneminin sonuçlarını içerir.
(2) Her mükellef vergiye tâbi kazancının tamamı için bir beyanname verir. Ancak, tüzel kişiliği
bulunmayan iktisadî kamu kuruluşları ile dernek ve vakıflara ait iktisadî işletmelerden her biri
için, bunların bağlı olduğu kamu tüzel kişileri ile dernek ve vakıflar tarafından ayrı beyanname
verilir.
• (3) Kurumlar vergisi beyannamesi, hesap döneminin kapandığı ayı izleyen dördüncü ayın
birinci gününden yirmibeşinci günü akşamına kadar mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine
verilir.
•
•(4) Mükelleflerin şubeleri, ajansları, alım-satım büro ve mağazaları, imalâthaneleri veya
kendilerine bağlı diğer iş yerleri için, bunların bağımsız muhasebeleri ve ayrılmış sermayeleri
olsa dahi ayrı beyanname verilmez.
•(5)
Kooperatiflerin gelirlerinin vergi kesintisine tâbi tutulan taşınmaz kira gelirlerinden ibaret
olması halinde, bu gelirler için beyanname verilmez.
• (6) Mükellefin bağlı olduğu vergi dairesi, kurumun kanunî veya iş merkezinin bulunduğu yerin
vergi dairesidir.
•(7) Maliye Bakanlığı, mükelleflerin bağlı oldukları vergi dairelerini, kanunî veya iş merkezlerine
bakmaksızın belirlemeye yetkilidir.
•(8) Beyannamelerin şekil, içerik ve ekleri Maliye Bakanlığınca belirlenir. Mükellefler
beyanlarını bu beyanname ile yapmak veya bu beyannamelerde yazılı bilgilere uygun olarak
bildirmek zorundadır.
VERGĐ KESĐNTĐSĐ(KVK-15)
•(1) Kamu idare ve kuruluşları, iktisadî kamu kuruluşları, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş
ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım
fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı,
ziraî kazançlarını bilânço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler; kurumlara
avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaben yaptıkları aşağıdaki ödemeler üzerinden
istihkak sahiplerinin kurumlar vergisine mahsuben % 15 oranında kesinti yapmak zorundadırlar:
•Yukarıda
sayılan kişi ve kurumlar, tam mükellefiyete tabi kurumlara yapacakları aşağıda
belirtilen ödemelerden karşılarında belirtilen oranlarda tevkifat yapmak zorundadır;
VERGĐ KESĐNTĐSĐ
•Yıllara yaygın inşaat ve onarım işlerinden……………………..% 3
•Kooperatiflere kira ödemeleri…………………………………….% 20
•Devlet Tahvili,hazine bonosu,TOKĐ,ÖĐ men. Kıy.faizlerinde…% 0
•Diğerlerinden……………………………………………………….% 10
•Mevduat faizlerinden………………………………………………% 15
•Katılım bank.katılma hes. Kar payları……………………………% 15
•Repo – Ters repo…………………………………………………..% 15
•Vergiden muaf olan kurumlara dağ kar payları…………………% 15
•Emeklilik
fonu hariç Türkiye de kurulu yat.fonu ve
ortaklıklarının port.işlt.doğ.kazançların kendi bünyelerinde……% 0
VERGĐLENDĐRME DÖNEMĐ VE TARHĐYAT(KVK-16)
Vergilendirme
dönemi hesap dönemidir.
hesap dönemi tayin edilenlerin için ise özel hesap dönemidir.
Kesinti suretiyle ödenen vergilerde, istihkak sahiplerince ayrıca yıllık beyanname verilmeyen
hallerde, vergi kesintisinin ilgili bulunduğu dönemler vergilendirme dönemi sayılır.
Kurumlar vergisi, beyannamenin verildiği vergi dairesince tarh olunur.
KV mükellef olanların tüzel kişiliği adına,
Đktisadi kamu kuruluşları ile derneklere ve vakıflara ait iktisadi işletmelerden tüzel kişiliği haiz
olmayanlar için bağlı oldukları kamu tüzel kişileri ya da dernek veya vakıf adına,
Fonlarda fonun kurucusu adına,
Đş ortaklıklarında ise verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere yönetici ortak
veya ortaklardan herhangi birisi adına tarh olunur.
KV, vergi dairesine beyannamenin verildiği günde, beyanname posta ile gönderilmişse, vergiyi
tarh edecek daireye geldiği tarihi izleyen üç gün içinde tarh olunur.
Özel
TASFĐYE(KVK-17)
Her ne sebeple olursa olsun, tasfiye haline giren kurumların vergilendirilmesinde hesap dönemi
yerine tasfiye dönemi geçerli
Tasfiye,
kurumun tasfiyeye girmesine ilişkin genel kurul kararının tescil edildiği tarihte başlar
ve tasfiye kararının tescil edildiği tarihte sona erer.
Başlangıç tarihinden aynı takvim yılı sonuna kadar olan dönem ile bu dönemden sonraki her
takvim yılı ve tasfiyenin sona erdiği dönem için ilgili takvim yılı başından tasfiyenin bitiş tarihine
kadar olan dönem bağımsız bir tasfiye dönemi sayılır.
Örnek
Kurumun
tasfiyeye giriş tarihi............................: 15/4/2006
Tasfiyenin bitiş tarihi.........................................: 4/6/2008
I. Tasfiye dönemi ...............................................: 15/4/2006-31/12/2006
II. Tasfiye dönemi .............................................: 1/1/2007-31/12/2007
III. Tasfiye dönemi.............................................: 1/1/2008-4/6/2008
Tasfiyenin zararla kapanması halinde tasfiye sonucu, önceki tasfiye dönemlerine doğru
düzeltilir ve önceki dönemlerde fazla ödenen vergiler mükellefe iade edilir.
Tasfiye işlemleri sürerken vergi oranında meydana gelecek değişmeler söz konusu düzeltme
işleminin yapılmasını gerektirmez.
Düzeltme
işlemleri ancak son tasfiye döneminin zararla sonuçlanması halinde yapılır.
Örnek
I.
Tasfiye döneminde ........................20.000.- YTL Kazanç,
Tasfiye döneminde .....................150.000.- YTL Kazanç,
III. Tasfiye döneminde .....................50.000.- YTL Zarar,
Son tasfiye döneminde ise ................25.000.- YTL Zarar,
bildirmiştir. Đlk iki dönemde (4.000 + 30.000 =) 34.000.- YTL KV ödenmiştir.
Oysa nihai sonuca göre kar; [(20.000 + 150.000) – (50.000 + 25.000) =] 95.000.- YTL’dir.
Ödenmesi gereken KV ise 19.000.- YTL, (34.000 – 19.000 =) 15.000.- YTL kuruma iade
olunacaktır.
II.
Bir
yıldan fazla süren tasfiyelerde tarh zamanaşımı, tasfiyenin sona erdiği dönemi izleyen
yıldan başlar.
Tasfiye
beyannamesi, aynı takvim yılı içinde başlayıp sonuçlanma halinde, tasfiyenin
sonuçlandığı tarihten itibaren otuz gün,
Tasfiyeye
giriş tarihi ile tasfiyenin sonuçlanma tarihinin farklı takvim yıllarında gerçekleşmesi
durumunda,
Tasfiye döneminin kapandığı ayı izleyen 4.ayın 1-25. günü akşamına kadar
Tasfiyenin sona erdiği döneme ilişkin tasfiye beyannamesi ise tasfiyenin sonuçlandığı tarihten
itibaren otuz gün içinde.
Tasfiye memurlarının sorumluluğu: Tasfiye memurları, kurumun tahakkuk etmiş vergileri ile
tasfiye beyannamelerine göre hesaplanan vergiler ve diğer itirazlı tarhiyatlar için, uygun bir
karşılık ayırmadan alacaklılara ödeme ve ortaklara paylaştırma yapamazlar. Aksi takdirde bu
vergilerin asıl ve zamları ile vergi cezalarından şahsen ve müteselsilen sorumlu olurlar.
BĐRLEŞME(KVK-18)
•(1) Bir veya birkaç kurumun diğer bir kurumla birleşmesi, birleşme nedeniyle infisah eden
kurumlar bakımından tasfiye hükmündedir. Ancak, birleşmede tasfiye kârı yerine birleşme kârı
vergiye matrah olur.
(2) Tasfiye kârının tespiti hakkındaki hükümler, birleşme kârının tespitinde de geçerlidir. Şu
kadar ki, münfesih kurumun veya kurumların ortaklarına ya da sahiplerine birleşilen kurum
tarafından doğrudan doğruya veya dolaylı olarak verilen değerler, kurumun tasfiyesi halinde
ortaklara dağıtılan değerler yerine geçer. Birleşilen kurumdan alınan değerler Vergi Usul
Kanununda yazılı esaslara göre değerlenir.
•
•(3)
Kanunun 17 nci maddesine göre tasfiye memurlarına düşen sorumluluk ve ödevler, birleşme
halinde birleşilen kuruma ait olur.
DEVĐR,BÖLÜNME VE HĐSSE DEĞĐŞĐMĐ(KVK-19)
•1) Bu Kanunun uygulanmasında aşağıdaki şartlar dahilinde gerçekleşen birleşmeler devir
hükmündedir:
a) Birleşme sonucunda infisah eden kurum ile birleşilen kurumun kanunî veya iş merkezlerinin
Türkiye'de bulunması.
•
•b) Münfesih kurumun devir tarihindeki bilânço değerlerinin, birleşilen kurum tarafından bir
bütün halinde devralınması ve aynen bilânçosuna geçirilmesi.
•(2)
Kurumların yukarıdaki şartlar dahilinde tür değiştirmeleri de devir hükmündedir.
•(3)
Aşağıdaki işlemler bölünme veya hisse değişimi hükmündedir:
Tam bölünme: Tam mükellef bir sermaye şirketinin tasfiyesiz olarak infisah etmek suretiyle
bütün mal varlığını, alacaklarını ve borçlarını kayıtlı değerleri üzerinden mevcut veya yeni
kurulacak iki veya daha fazla tam mükellef sermaye şirketine devretmesi ve karşılığında
devredilen sermaye şirketinin ortaklarına devralan sermaye şirketinin sermayesini temsil eden
iştirak hisseleri verilmesi, bu Kanunun uygulanmasında tam bölünme hükmündedir. Devredilen
şirketin ortaklarına verilecek iştirak hisselerinin itibarî değerinin % 10'una kadarlık kısmının
nakit olarak ödenmesi, işlemin bölünme sayılmasına engel değildir.
•b) Kısmî bölünme: Tam mükellef bir sermaye şirketinin veya sermaye şirketi niteliğindeki bir
yabancı kurumun Türkiye'deki iş yeri veya daimî temsilcisinin bilânçosunda yer alan
taşınmazlar ile en az iki tam yıl süreyle elde tutulan iştirak hisseleri ya da sahip oldukları
üretim veya hizmet işletmelerinin bir veya birkaçını kayıtlı değerleri üzerinden aynî
sermaye olarak mevcut veya yeni kurulacak tam mükellef bir sermaye şirketine devretmesi,
bu Kanunun uygulanmasında kısmî bölünme hükmündedir.
•Ancak, üretim veya hizmet işletmelerinin devrinde, işletme bütünlüğü korunacak şekilde
faaliyetin devamı için gerekli aktif ve pasif kalemlerin tümünün devredilmesi zorunludur.
• Kısmî bölünmede devredilen varlıklara karşılık edinilen devralan şirket hisseleri, devreden
şirkette kalabileceği gibi doğrudan bu şirketin ortaklarına da verilebilir. Taşınmaz ve iştirak
hisselerinin bu bent kapsamında devrinde, devralan şirketin hisselerinin devreden şirketin
ortaklarına verilmesi halinde, devredilen taşınmaz ve iştirak hisselerine ilişkin borçların da devri
zorunludur.
•c) Hisse değişimi: Tam mükellef bir sermaye şirketinin, diğer bir sermaye şirketinin hisselerini,
bu şirketin yönetimini ve hisse çoğunluğunu elde edecek şekilde devralması ve karşılığında bu
şirketin hisselerini devreden ortaklarına kendi şirketinin sermayesini temsil eden iştirak
hisselerini vermesi, bu Kanunun uygulanmasında hisse değişimi hükmündedir. Hisseleri
devralınan şirketin ortaklarına verilecek iştirak hisselerinin itibari değerinin %10'una kadarlık
kısmının nakit olarak ödenmesi, işlemin hisse değişimi sayılmasına engel değildir.
•a)
DEV.BÖL. VE HĐS.DEĞ.HALLERĐNDE VERGĐLENDĐRME(KVK-20)
Devir halinde vergilendirme ve beyan
Münfesih kurumun sadece devir tarihine kadar elde ettiği kazançlar vergilendirilecek,
birleşmeden doğan kârlar ise hesaplanmaz ve vergilendirilmez
Devir tarihi, şirket yetkili kurulunun devre ilişkin kararının Ticaret Sicilinde tescil edildiği
tarihtir.
Devre
ilişkin KV beyannamesi, birleşmenin TS Gazetesinde ilan edildiği tarihten itibaren otuz
gün içinde münfesih kurumun vergi dairesine verilir
Beyanname, münfesih kurum ile birleşilen kurum tarafından devir tarihi itibarıyla hazırlanır ve
müştereken imzalanır
Birleşilen kurum, münfesih kurumun tahakkuk etmiş ve edecek vergi borçlarını ödeyeceğini ve
diğer ödevlerini yerine getireceğini münfesih kurumun birleşme sebebiyle verilecek olan
kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde vereceği bir taahhütname ile taahhüt edecektir.
Verilecek beyannamelerin ekine söz konusu taahhütname ile devre ilişkin bilânçonun ve gelir
tablosunun bağlanması gerekmektedir.
Tam bölünme halinde vergileme ve beyan
bölünmelerde, münfesih kurumun sadece bölünme tarihine kadar elde ettiği kazançlar
vergilendirilir; bölünmeden doğan kârlar ise hesaplanmaz ve vergilendirilmez
Tam bölünme tarihi, şirket yetkili kurulunun bölünmeye ilişkin kararının Ticaret Sicilinde tescil
edildiği tarihtir.
Bölünme işlemine ilişkin KV beyannamesi, bölünmenin TS Gazetesinde ilan edildiği tarihten
itibaren otuz gün içinde bölünme suretiyle infisah eden (bölünen) kurumun bağlı olduğu vergi
dairesine verilir.
Beyanname, bölünen kurum ile bu kurumun varlıklarını devralan kurumlar tarafından bölünme
tarihi itibarıyla hazırlanacak ve müştereken imzalanarak verilir.
Bölünen kurumun varlıklarını devralan kurumlar, bölünen kurumun tahakkuk etmiş ve edecek
vergi borçlarını ödeyeceğini ve diğer ödevlerini yerine getireceğini, bölünen kurumun bölünme
sebebiyle verilecek olan kurumlar vergisi beyannamesinin ekinde verecekleri bir taahhütname ile
taahhüt ederler
Tam
Kısmi
bölünme ve hisse değişimi hallerinde vergileme ve beyan
Kısmi bölünme ve hisse değişimi işlemlerinden doğan kârlar hesaplanmaz ve vergilendirilmez
Kısmi bölünme işlemlerinde, bölünen kurumun bölünme tarihine kadar tahakkuk etmiş ve
edecek vergi borçlarından, bölünen kurumun varlıklarını devralan kurumlar, devraldıkları
varlıkların emsal bedeli ile sınırlı olarak müteselsilen sorumlu olacaklardır.
VERGĐNĐN ÖDENMESĐ(KVK21)
beyannamenin verildiği ayın sonuna kadar ödenir.
KV
Tasfiye
ve birleşme hallerinde, işlemi takip eden otuz gün içinde kurumun bağlı olduğu vergi
dairesine verileceğinden, KV beyanname verme süresi içinde ödenir.
Devir
ve bölünme işlemlerinde ;
Yıl ortasında herhangi bir tarihte gerçekleşmesi halinde devralan veya birleşilen kurumun, devir
veya bölünmenin gerçekleştiği döneme ilişkin beyannamesinin verildiği ayın sonuna kadar ödenir,
Devir veya bölünmenin,hesap döneminin kapandığı aydan KV beyannamesinin verildiği ayın
sonuna kadar gerçekleşmesi halinde beyanname verme süresinde ödenir.(30 gün)
Muhtasar
beyanname ile beyan edilen vergilerin, muhtasar beyannamenin verildiği ayın 26.
günü akşamına kadar ödenir.
DAR MÜKELLEFĐYETTE SAFĐ KURUM KAZANCI(KVK-22)
•1) Dar mükellef kurumların iş yeri veya daimî temsilci vasıtasıyla elde edilen kazançlarının
tespitinde, aksi belirtilmediği takdirde tam mükellef kurumlar için geçerli olan hükümler
uygulanır.
•(2)
Dar mükellefiyete tâbi kurumların ticarî veya ziraî kazançlar dışında kalan kazanç ve iratları
hakkında, Gelir Vergisi Kanununun bu kazanç ve iratların tespitine ilişkin hükümleri uygulanır.
•Ancak, bu kazanç ve iratların Türkiye'de yapılmakta olan ticarî veya ziraî faaliyet kapsamında
elde edilmesi halinde, kurum kazancı bu maddenin birinci fıkrasına göre tespit edilir.
(3) Dar mükellefiyette kurum kazancının tespitinde, ayrıca aşağıdaki indirimlerin yapılması
kabul edilmez:
•
•a)
Bu kurumlar hesabına yaptıkları alım-satımlar için ana merkeze veya Türkiye dışındaki
şubelere verilen faizler, komisyonlar ve benzerleri.
•b)
Türkiye'deki kurumun kazancının elde edilmesi ve idamesi ile ilgili olan ve emsallere
uygunluk ilkesi uyarınca belirlenecek dağıtım anahtarlarına göre ayrılan paylar ile Türkiye'deki
kurumun denetimi için yabancı ülkelerden gönderilen yetkili kişilerin seyahat giderleri hariç
olmak üzere, ana merkezin veya Türkiye dışındaki şubelerin genel yönetim giderlerine veya
zararlarına katılmak üzere ayrılan paylar.
• (4) Dar mükellef kurumların işletmede kullandıkları borçlanmalar için Kanunun 12 nci
maddesinde yer alan hükümlerin uygulanmasında, ortakla ilişkili kişinin tespiti açısından
sermaye veya oy hakkı şartı aranmaz.
•(5) Kanunun tasfiyeye ilişkin hükümleri ile 19 uncu maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendi aynı
şartlarla dar mükellef kurumlar hakkında da uygulanır.
• Şu kadar ki, devralan kurum tarafından devralınan değerlere karşılık olarak verilen iştirak
hisseleri, Türkiye'deki iş yeri veya daimî temsilcinin aktifine kaydedilir.
YAB. ULAŞ. KURUMLARINDA KUR. KAZ. TESBĐTĐ(KVK-23)
Yabancı ulaştırma kurumlarının kazancının belirlenmesinde, Türkiye’de elde edilmiş sayılan
hasılat;
Türkiye sınırları içinde gerçekleşen kara taşımacılığında, bilet bedeli ile birlikte alınan gider
karşılıkları dahil olmak üzere yolcu, yük ve bagaj taşıma ücreti olarak her ne adla olursa olsun
aldıkları tutarlardan,
Türkiye’deki yükleme limanlarından yabancı ülkelerdeki varış limanlarına veya diğer bir
kurumun gemisine aktarma yapılacak yabancı limana kadar gerçekleşen deniz ve hava
taşımacılığında, bilet bedeli ile birlikte alınan gider karşılıkları dâhil olmak üzere yolcu, yük ve
bagaj taşıma ücreti olarak her ne adla olursa olsun aldıkları tutarlardan,
Türkiye dışındaki taşımacılık faaliyeti için diğer kurumlar hesabına Türkiye’de sattıkları yolcu
ve bagaj biletleri ile Türkiye’de yaptıkları navlun sözleşmeleri dolayısıyla kendilerine verilen
komisyonlar ve ücretlerden
Yabancı
ulaştırma kurumlarında kazanç, hâsılatın brüt tutarına ortalama emsal oranları
uygulanmak suretiyle bulunur
Ortalama
emsal oranları;
Kara taşımacılığında
Deniz taşımacılığında
Hava taşımacılığında
%12,
%15,
%5
DAR MÜKELLEFĐYETTE BEYAN ESASI(KVK-24)
dar mükellef kurumun veya vergi sorumlusunun beyanı üzerine tarh olunur.
Kurumlar vergisi,
Beyanname, ilgili
Her
bulunduğu hesap döneminin sonuçlarını içerir.
mükellef vergiye tabi kazancının tamamı için bir beyanname verir.
Vergilendirme dönemi ve beyan (KVK, Md.25)
Vergilendirme dönemi, hesap dönemidir.
Kendilerine özel hesap dönemi tayin edilenlerin
vergilendirme dönemi ise özel hesap
dönemleridir.
Kesinti suretiyle ödenen vergilerde, vergi kesintisinin ilgili bulunduğu dönemler, vergilendirme
dönemidir
Özel beyanname ile bildirilmesi gereken kazançların vergilendirilmesinde, vergilendirme
dönemi yerine kazancın elde edilme tarihi esas alınır
Beyanname dar mükellef kurumun;
Türkiye’deki işyeri veya daimi temsilcisinin bulunduğu yerin,
Türkiye’de işyeri veya daimi temsilci bulunmaması halinde, yabancı kuruma kazanç
sağlayanların bağlı olduğu yerin
vergi dairesine verilir
KV beyannamesi, hesap döneminin kapandığı ayı takip eden 4. ayın 1-25. günü akşamına kadar
mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine verilir.
Özel beyan zamanı tayin olunan gelirler (KVK, Md.26)
Dar mükellef kurumların, vergiye tabi kazancının GVK’da yazılı
telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, marka ve benzeri gayri maddi hakların satışı, devir
ve temliki karşılığında alınan bedeller hariç olmak üzere(KVK-30/2 TEVK.OR.%20)
diğer kazanç ve iratlardan ibaret olması halinde bu kazançların; yabancı kurum veya Türkiye’de
bunlar adına hareket eden kimseler tarafından kazancın elde edildiği tarihten itibaren onbeş gün
içinde, Kurumlar Vergisi Kanununun 27 nci maddesinde belirtilen vergi dairesine beyanname ile
bildirilmesi gerekir
Diğer kazanç ve iratların belirlenmesi konusunda GVK ilgili hükümlerinin uygulanması gerekir
Diğer
kazanç ve iratlara ilişkin hükümlerde yer alan vergilendirilmeme konusunda getirilen
kayıt, şart ve süreler ile istisnalar dar mükellef kurumlarca elde edilen diğer kazanç ve iratların
belirlenmesinde dikkate alınmaz
Yukarıdaki
kuralın tek istisnası, Türkiye’ye bizzat getirilen nakdi ve ayni sermaye karşılığında
elde edilen menkul kıymetler ile iştirak hisselerinin elden çıkarılması sırasında kur farkı
kazancına dair hükümlerdir.
Bu
nedenle, GVK’da yer alan, diğer kazanç ve iratların tespitinde kur farkı kazancı ile ilgili
belirlemeler, dar mükellef kurumlar için de geçerlidir
Beyannamenin verilme yeri (KVK, Md.27)
Özel beyan zamanı tayin olunan gelirlerle ilgili olarak kurumlar vergisi beyannamesinin
verileceği vergi daireleri;
-GM’lerin elden çıkarılmasından doğan diğer kazanç ve iratlarda GM’nin bulunduğu,
-Menkullerin ve hakların elden çıkarılmasından doğan diğer kazanç ve iratlarda mal ve
hakların Türkiye’de elden çıkarıldığı,
-Ticari veya zirai bir işletmenin faaliyetinin durdurulması veya terk edilmesi karşılığında
elde edilen diğer kazanç ve iratlarda işletmenin bulunduğu,
-Arızi olarak ticari işlemlerin yapılmasından veya bu nitelikteki işlemlere aracılıktan elde
edilen kazançlar ile arızi olarak yapılan serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla elde edilen
kazançlarda faaliyetin yapıldığı,
Beyannamenin Verilme
Yeri(KVK-27)
-Arızi olarak Türkiye ile yabancı ülkeler arasında yapılan taşımacılık faaliyetlerinden elde
edilen kazançlarda yolcu veya yükün taşıta alındığı,
-Zarar yazılan değersiz alacaklarla karşılık ayrılan şüpheli alacakların tahsili dâhil olmak
üzere terk edilen işlerle ilgili olarak sonradan elde edilen diğer kazanç ve iratlar ile ticari, zirai
veya mesleki bir faaliyete hiç girişilmemesi veya ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi
karşılığında elde edilen diğer kazanç ve iratlarda ödemenin Türkiye’de yapıldığı,
Diğer
hallerde Maliye Bakanlığınca belirlenen
vergi dairesi
Tarhiyatın muhatabı, T. zamanı ve T. yeri, ödeme süresi (KVK, Md.28, 29)
Dar
mükellefiyete tabi yabancı kurumların vergisi, bu kurumların;
Türkiye’deki müdür ve temsilcileri,
Müdür ve temsilcileri mevcut değilse, kazanç ve iratları yabancı kuruma sağlayanlar
adına tarh olunur.
Kurumlar vergisi,
Vergi dairesine beyannamenin verildiği günde,
Beyanname posta ile gönderilmişse, vergiyi tarh edecek daireye geldiği tarihi izleyen üç gün
içinde
beyannamenin
verildiği veya gönderildiği vergi dairesince tarh olunur.
Tarhiyatın muhatabı, T. zamanı ve T. yeri, ödeme süresi (KVK, Md.28, 29)
Dar mükellefiyette kurumlar vergisi,
Yıllık beyanname ile bildirilenlerde beyannamenin verildiği ayın sonuna kadar,
Muhtasar beyanname ile bildirilenlerde beyannamenin verildiği ayın yirmialtıncı
günü
akşamına kadar,
Özel beyannameyle bildirilenlerde beyanname verme süresi içinde,
Tarhiyatın muhatabının Türkiye’yi terk etmesi halinde beyanname verme süresi içinde,
Tasfiye veya birleşme hallerinde verilecek beyannamelerde ise beyanname verme
süresi içinde ödenir
DAR MÜKELLEFĐYETTE VERGĐ KESĐNTĐSĐ(KVK-30)
Dar mükellefiyete tabi kurumların aşağıda belirtilen kazanç ve iratları üzerinden nakden veya
hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından karşılarında belirtilen oranlarda kesinti
yapılır;
Yıllara yaygın inş. Onarım……………………………………………………% 3
SM Kazançları
Petrol arama faal…………………………………………………………% 5
Diğerleri……………………………………………………………………..% 20
GMS Đratları
Finansal kiralama kapsamında olanlar………………………….% 1
Diğerleri………………………………………………………% 20
D.Tahvili,hazine bonosu,TOKĐ,ÖĐ gelirleri……………………………..% 0
Diğerleri………………………………………………………………….% 10
Her nevi alacak faizleri
Yab.Devlet,Yab.Banka ve uluslar arası kur.öd. Faizler..% 0
Bankaların ikincil sermaye benzer krediler ile Yurt
dışında men.kıymetleştirme yoluyla tem. Et.krd.faiz..%1
Katılım bank.tar. Ödenen kar payları hariç
olmak üzere, mal tedarikinden kaynaklanan
vade farkları üzerinden……………………………………………% 5
Diğerlerinden…………………………………………………….% 10
Mevduat faizlerinden……………………………………………….% 15
Senet iskonto gelirlerinden………………………………………….% 10
Katılım bank. Katılma hes kar payları………………………………% 15
KZOB………………………………………………………………..% 15
Repo-Ters Repo…………………………………………………….% 15
Ticari ve zirai kazanca dahil olup olmadığına bakılmaksızın, telif,
Đmtiyaz,işletme,ticaret ünvanı,ihtira, marka, vs hak ödemeleri……% 15
Yıllık KV bey. Veren dar mükelleflerin, ind. Ve ist. Düşülmeden
Önceki kardan vergiler düştükten sonra kalan kardan ana merk….% 15
DAR MÜK.MUHTASAR BEYANNAME(KVK-31)
•Kanunun
30 uncu maddesi gereğince vergi kesintisi yapmak zorunda olanlar, bu vergileri ödeme
veya tahakkukun yapıldığı yer itibarıyla bağlı oldukları vergi dairesine muhtasar beyanname ile
bildirmek zorundadırlar. Muhtasar beyanname konusunda Gelir Vergisi Kanununda belirlenen
usûl ve esaslar, bu maddeye göre verilecek muhtasar beyannameler hakkında da uygulanır.
KV VE GEÇĐCĐ VERGĐ ORANI(KVK-32)
Kurumlar vergisi, kurum kazancı üzerinden %20 oranında alınır.
Cari
vergilendirme döneminin KV’ne mahsup edilmek üzere GVK’da belirtilen esaslara göre
%20 geçici vergi ödenir.
Türkiye’de
bir işyeri veya daimi temsilci suretiyle faaliyet gösteren dar mükellefiyete tabi
kurumların ticari ve zirai kazançları üzerinden aynı esaslarla geçici vergi ödenir.
TEŞVĐK BELGELĐ YAT.DA ĐNDĐRĐMLĐ KV
1) Finans ve sigortacılık sektöründe faaliyet gösteren yatırımlar,iş ortaklıkları,taahhüt işleri ile
ilgili yatırımlar hariç olmak üzere teşvik belgesine bağlanan yatırımlar,yatırıma katkı tutarına
ulaşıncaya kadar indirimli KV ne tabi tutulurlar,
2) Yatırıma katkı oranı, milli gelir ve sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyine göre iller
guruplandırılarak belirlenir,
3) Bu guruplama doğrultusunda KV oranı %90’a kadar indirimli uygulatmaya B.K
yetkilidir,(KVK-32/A)
Y.DIŞINDA ÖDENEN VERGĐLERĐN MAHSUBU(KVK-33)
Yurt dışında elde edilip de Türkiye’de vergilendirilecek kazançlar için daha önce mahallinde
ödenen vergiler, Türkiye’de bu kazançlar nedeniyle hesaplanacak KV’den mahsup edilir
Yabancı para ile ödenen vergilere, bunların ilgili bulunduğu kazançların genel sonuç
hesaplarına intikali esnasındaki kur uygulanır
Türkiye’deki
beyannamelere dahil edilen yurt dışı kazançlar üzerinden mahallinde ödenen
vergilerin kısmen veya tamamen mahsubuna imkan bulunmazsa, bu mahsup hakkı izleyen
üçüncü hesap dönemi sonuna kadar kullanılabilir
Yurt dışı kazançlar üzerinden ödenip Türkiye’de tarh olunacak vergilerden mahsup edilebilecek
yurt dışında ödenen KV ve benzeri vergiler, bu kazançlara %20 kurumlar vergisi oranının
uygulanmasıyla bulunacak tutarı geçemez
Yurt
Yurt
dışı kazancın vergi öncesi tutarı Türkiye’deki vergi matraha dahil edilir
dışında elde edilen kazançların KV’den istisna olması halinde, yurt dışında ödenen
vergiler mahsup edilemez
KEYK’in ödemiş olduğu gelir ve kurumlar vergisi benzeri vergiler, söz konusu kurumun
Türkiye’de vergilendirilecek kazancı üzerinden hesaplanan KV’den mahsup edilebilir
Tam
mükellef kurumların%25’ine sahip olduğu yurt dışı iştiraklerinden elde ettikleri kâr
payları üzerinden Türkiye’de ödenecek KV’den, iştiraklerin bulunduğu ülkelerdeki kâr payı
dağıtımına kaynak oluşturan kazançlar üzerinden ödenen GV ve KV benzeri vergilerin kâr payı
tutarına isabet eden kısmı mahsup edilebilir
Yurt
dışında ödenen vergilerin geçici vergiden mahsubu mümkündür.
Ödenen
vergilerin yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik veya konsoloslukları,
yoksa mahallinde Türk menfaatlerini koruyan ülkenin aynı nitelikteki temsilcileri tarafından
tasdik olunan belgelerle tevsik olunmadıkça, yabancı ülkede ödenen vergiler Türkiye’de tarh
olunan vergiden indirilemez
Kurumlar vergisinden
indirim konusu yapılan vergilerin yabancı ülkelerde ödendiğini gösterir
belgelerin, tarhiyat sırasında mükellef tarafından ibraz edilememesi halinde, yabancı ülkede
ödenen veya ödenecek olan vergi, %20 KV oranını aşmamak şartıyla o memlekette câri olduğu
bilinen oran üzerinden hesaplanır
Tarhiyatın bu suretle hesaplanan miktara isabet eden kısmının ertelenmesi, ibraz edilmesi
gereken belgelerin, tarh tarihinden itibaren en geç 1 yıl içinde ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi
halinde, bu belgelerde yazılı kesin tutara göre tarhiyatın düzeltilmesi gerekir
Y.ĐÇĐNDE KESĐLEN VERGĐLERĐN MAHSUBU(KVK-34)
KVK’nın 15/1 fıkrası ve 30/1-2 fıkralarına göre, kesilmiş olan vergiler beyannamede
hesaplanan KV’den mahsup edilir
Fon bünyesinde kesilen vergiler, fon ve ortaklıkların katılma belgeleri ile hisse senetlerinden
kâr payı alan kurumlar tarafından, aldıkları kâr payının içerdiği vergi kesintisi miktarı ile sınırlı
olmak üzere hesaplanan KV’den mahsup edilebilir.
KEYK’e
yapılan ödemeler üzerinden kesilen vergiler, bu şirketin Türkiye’deki beyannameye
dâhil edilen kurum kazancı üzerinden hesaplanan KV’den mahsup edilebilir.
Geçici vergilendirme dönemi içinde elde edilen gelir üzerinden kesinti yoluyla ödenmiş
vergiler varsa bu vergilerin, o dönem için hesaplanan geçici vergi tutarlarından mahsubu
mümkündür
Mahsup edilecek vergilerin beyanname üzerinden hesaplanan KV’den fazla olması halinde,
vergi dairesince mükellefe yazı ile bildirilir.Yazıyı tebellüğ tarihinden itibaren bir yıl içinde
başvurması şartıyla kendisine iade edilir.
Yurt
dışında ödenen vergiler, hesaplanan KV’den öncelikle mahsup edilir.Artan tutarın
bulunması halinde yurt içinde kesinti suretiyle ödenen vergiler ve geçici vergi mahsup edilir
ĐNDĐRĐMLĐ KV
•Münhasıran tekstil, konfeksiyon ve hazır giyim, deri ve deri mamulleri sektörlerinde faaliyette
bulunanlardan üretim tesislerini Bakanlar Kurulunca belirlenen illere 31/12/2010 tarihine kadar
nakleden ve asgari 50 kişilik istihdam sağlayan mükelleflerin, bu illerdeki işletmelerinden
sağladıkları kazançlar için nakil tarihini izleyen hesap döneminden itibaren beş yıl süreyle
kurumlar vergisi oranını % 75'i geçmemek üzere indirimli uygulatmaya Bakanlar Kurulu
yetkilidir. Bu madde hükmünden gelir vergisi mükellefleri de yararlanır. Bu maddenin
uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir. (KVK.GEÇ-5)

Benzer belgeler