GeziYorum dosyasının devamını okumak için tııklayınız

Transkript

GeziYorum dosyasının devamını okumak için tııklayınız
GEZİYORUM
Ahmet Alper KOÇAK
Paris izlenimi
Fransa’nın başkenti
Paris’i her ziyaret edişimde
düşünürüm; acaba bir ülkeyi
büyük yapan ekonomisi,
sanayisi midir? Ordusu,
tankı, topu, tüfeği midir?
Galiba bir ülkeyi büyük
kılan kültür ve
sanat zenginliği…
YENİ YILIN
IŞIKLARI
ALTINDA
PARİS
Paris’teki müzelerin,
sarayların, sanat ve kültür
merkezlerinin onda biri
keşke İstanbul’da da olsa!..
Kültür ve sanat yönüyle
Paris’i ve Fransa’yı
kıskanıyorum.
94
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
D
ünyanın moda başkenti olarak
bilinen Paris, Noel ve yeni yıl eğlenceleri için adeta bir gelin
gibi süslenmiş, Paris'in ünlü
caddesi Champs-Élysées ise bir
ışık seline dönüştürülmüştü. Ünlü
Champs-Élysées Caddesi’nde ve
Concorde meydanında başlayıp caddenin öbür ucundaki Zafer Takına
kadar uzanan mavi, kırmızı ve eflatun
renkleri ve kar tanelerini andıran beyaz
ışıklar muhteşemdi. Işıklandırma çalışmaları Paris Belediyesi tarafından
gerçekleştirilmiş. Champs-Élysées’de
bulunan mağazalar da vitrinlerini cadde
gibi rengârenk süsleyip ışıklandırmışlar.
Fransızlar, “Işıklandırma ücretini biz
ödüyoruz, dışarıdan gelen turistler göz
zevkini tatmin ediyor” deseler de, turistlerin bıraktığı döviz sayesinde Paris
ekonomisinin ayakta durduğu da bir
gerçek.
Ekonomi depremi, Avrupa Birliği’ni
2008 yılından bu yana bir beşik gibi sallıyor. Mali ve siyasi sarsıntının hissedildiği başkentlerden biri de Paris…
Türkiye’ye duyduğu antipati ile bilinen
Nicolas Sarkozy’nin tahtına oturan
Cumhurbaşkanı François Hollande, özel
bir vergi yasası çıkarınca, ünlü Fransızlar
birer ikişer Fransa’yı terk ederek başka ülkelerin vatandaşı olmaya başladı.
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
95
GEZİYORUM / PARİS
Notre Dame Katedrali ve Seine Nehri
Paris’i büyük kılan nedir?
2012 verilerine göre İstanbul’u ziyaret eden turist sayısı yaklaşık 9 milyon.
Paris’i ise geçen yıl yaklaşık 30 milyon turist ziyaret etmiş. Bu rakam,
Türkiye’yi geçen yıl ziyaret eden turist sayısına bedel.
G
ezginler için vazgeçilmez bir şehir olan Paris, yeni yılın romantizmini yaşamak isteyenler için
ideal bir yer. Dünyada en çok tercih
edilen şehirlerden biri olan Paris'i
artık bir çok tur şirketinin uyguladığı ekonomik fiyatlarla ziyaret
edebilirsiniz. Paris, özellikle yeni
yıla girmek için en çok tercih edilen
başkentlerin de başında da geliyor.
Sanatsal ve kültürel zenginliği ile bilinen ve dünya modasının kalbini
oluşturan Paris, Işık Şehir diye anı-
96
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
lıyor. Olağanüstü mimarisi, Seine
Nehri turu, Paris ile özdeşleşmiş
olan Eiffel Kulesi, şehrin kuzeyinde en ilgi çekici merkezlerden biri
olan bohem yaşamın devam ettiği
"Ressamlar Tepesi" adıyla bilinen
Monmartre Tepesi, dünyaca ünlü
Louvre Müzesi, Notre Dame
Katedrali, Versailles Sarayı ve daha yüzlercesi… Paris’ten evinize
dünyadayken yaşanılması gereken
muhteşem anılarla dönmeniz kaçınılmaz.
Yılda 30 milyon
turist Paris’i
ziyaret ediyor
F
ransa’nın başkenti Paris’i her ziyaret edişimde düşünürüm; Acaba bir ülkeyi büyük yapan ekonomisi, sanayisi midir? Ordusu, tankı, topu, tüfeği
midir? Galiba bir ülkeyi büyük kılan kültür ve sanat zenginliği… Paris’te bulunan müzelerin, sarayların, sanat
ve kültür merkezlerinin onda biri keşke İstanbul’da da
olsa!.. Kültür ve sanat yönüyle Paris’i ve Fransa’yı kıskanıyorum.
2012 verilerine göre İstanbul’u ziyaret eden turist
sayısı yaklaşık 9 milyon. Paris’i ise geçen yıl yaklaşık 30
milyon turist ziyaret etmiş. Bu rakam, Türkiye’yi geçen
yıl ziyaret eden turist sayısına bedel.
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
97
GEZİYORUM
PARİS
P
aris’te 7'den 70'e her yaştan insanın
merak ettiği Disneyland eğlence parkına gidip farklı bir deneyim yaşayabilirsiniz. Paris, alışveriş tutkunları için de
çok uygun bir şehir olma özelliği taşıyor.
Paris’in tüm güzelliklerinin yanı sıra bu şehre gidip de görmeden dönmemeniz gereken
en önemli yerlerden biri de dünyanın en
zengin sanat koleksiyonlarına sahip olan
Louvre Müzesi. Leonardo Da Vinci'nin ünlü eseri Mona Lisa tablosunu ve daha birçok önemli eserini burada görme şansına
sahipsiniz.
LOUVRE’DA
SERGİLENEN
TÜRK ÇİNİLERİ
ÇALINTI MI?
İSLAM SANALARI SALONU
Louvre Müzesi’nde 7. ve 9. yüzyıl arası İspanya’dan Hindistan’a kadar bütün
İslam dünyasını kapsayan ve 18 bin parçadan oluşan bir koleksiyon bulunuyor.
Genişleyen İslam eserleri koleksiyonu için
Louvre’un içinde modern bir bina inşa
edildi ve eserler 3 bin metrekarelik yeni bir
galeriye taşındı. Galerinin açılışı geçen yıl
Aralık ayında Fransa Cumhurbaşkanı
François Hollande tarafından yapıldı.
Açılışta Türkiye'nin istediği ve 2. Selim'in
Türbesi'nden çalındığı iddia edilen çini
panonun da yer alması "çalıntı eser sergileniyor" polemiğine yol açtı.
Genişleyen İslam eserleri
koleksiyonu için Louvre’un içinde
modern bir bina inşa edildi ve
eserler 3 bin metrekarelik yeni bir
galeriye taşındı. Galerinin açılışı
geçen yıl Aralık ayında Fransa
Cumhurbaşkanı François Hollande
tarafından yapıldı. Açılışta
Türkiye'nin istediği ve 2. Selim'in
Türbesi ile Piyale Paşa Camii’nden
çalındığı iddia edilen çini
panonun da yer alması "çalıntı eser
sergileniyor" polemiğine yol açtı.
3 bin eserin sergilendiği yeni
İslam Sanatı Salonu için
100 milyon avro harcandı.
98
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
Louvre’da 3 bin metrekarelik alanda sergilenen 3 bin eserlik yeni ‘İslam Sanatları
Salonu’nun açılışına Cumhurbaşkanı
Hollande'ın yanı sıra eşi Valerie Trierweiler,
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev
ve eşi Mihriban Aliyeva, Fas, Katar ve
Umman Sultanlığı temsilcileri, eski ve yeni kültür bakanları ve çok sayıda diplomatik temsilci katıldı. Hollande yaklaşık 100
milyon avroya mal olan İslam Sanatları
Salonu projesine destek veren isimlerin yanısıra, Louvre ile ortak çalışma yürüten
Sabancı Müzesine de teşekkür etti. Müze
müdürü Henri Loyrette, İslam sanatlarının
artık hak ettiği geniş alana kavuşmasından
büyük mutluluk duyduklarını söyledi.
LOUVRE’DA TÜRK ÇİNİLERİ
Paris Louvre Müzesi’nde sergilenen bu çinilerin, İstanbul
Kasımpaşa’daki Tarihi Piyale Paşa Camii’nden çalındığı iddia ediliyor.
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
99
GEZİYORUM
PARİS
AÇILIŞI
HOLLANDE
YAPTI
100 milyon
avro harcandı
Toplam 100 milyon avroya
mal olan projeye Fransız
devleti, Katar Emirliği
destek verirken, Fas Kralı
6. Muhammed, Azerbaycan
Devlet Başkanı İlham Aliyev,
Kuveyt Emiri ve Oman
Sultanı sponsor oldu.
Genişleyen İslam eserleri
koleksiyonu için Louvre’un
içinde modern bir bina inşa
edildi ve eserler 3 bin
metrekarelik yeni bir galeriye
taşındı. Galerinin açılışı
geçen yıl Aralık ayında Fransa
Cumhurbaşkanı François
Hollande tarafından yapıldı.
100
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
L
ouvre’un elinde bulunan İslami sanata ait eserlerin dünyanın en önemli
koleksiyonu olduğu ve ayrı bir bölümde sergilenmeyi hakkettiği düşüncesiyle
2008’de başlayan proje, 5 yılda tamamlandı. Projeye eski Cumhurbaşkanı Jacques
Chirac’ın 2003 yılındaki genelgesiyle,
Louvre’da ‘İslam Sanatları’ adı altında
8’inci departman kurulmasına ilişkin talimatıyla başlandı. Proje mimarlığını İtalyan
mimar Mario Bellini ve Fransız mimar
Rudy Ricciotti yürüttü. Yeni salonun inşaasına 2008 yılında geçildi. Salon inşaatının ilk taşını ise dönemin Cumhurbaşkanı
Nicolas Sarkozy koydu. Kuzey Hindistan’dan İspanya’ya kadar yayılan bir kültürü hem coğrafi hem de 14 yüzyıla ait kronolijik bir sırlama ile temsil eden 3 bin
eser, tek bir salonda sergileniyor.
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
101
GEZİYORUM / PARİS
Louvre İslam Sanatları Salonu'nda
Türkiye'nin çalıntı olduğunu öne sürerek Fransa'dan istediği "Çini Panonun'
da sergilenmesi "çalıntı eser sergileniyor"
polemiği başlattı. Eski Kültür ve Turizm
Bakanı Ertuğrul Günay'ın "Türkiye'ye
getirmek en büyük hayalim" dediği Çini
panonun 2. Selim'in Türbesi'nden çalındığı belirtiliyor. Müzede sergilenen çalıntı çinilerden bir başkasının da İstanbul
Kasımpaşa’daki tarihi Piyale Paşa
Camii’ne ait olduğu iddia ediliyor.
Ancak müze yetkilileri İslam sanatları
koleksiyonunda çalıntı eser olmadığını
dile getiriyor. Tarihçi Murat Bardakçı ise
bu konuda farklı düşünüyor. Bardakçı,
Habertürk gazetesinde yayınlanan
“Louvre’da utanç eserleri” başlıklı makalesinde bu konuyu ayrıntılarıyla gündeme taşımıştı.
102
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
GEZİYORUM
PARİS
EİFFEL KULESİ
PARİS’İN
DEMİR
LADY’Sİ
3 bin işçi 26 ay boyunca
18 bin 38 adet demir parçayı 2,5 milyon perçinle bir araya getirdi ve
Paris’in simgesi Eiffel inşa edildi.
Hiç ölüm vakası yaşanmamış olması,
o günün şartlarında şaşırtıcı bir durumdu. Eiffel 1889’da ziyarete açıldı.
Eiffel Kulesi, dünyanın en güzel
mimari yapılarından biri olarak
kabul ediliyor. Parisliler onu
“Demir Bayan” olarak adlandırıyor.
İşte bu demir bayanı her yıl 7 milyona yakın kişi ziyaret ediyor.
Eiffel’in ziyaretçilerine kestiği fatura
ise yılda yaklaşık 100 milyon avro…
104
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
Makyajında
60 ton boya
kullanılıyor
Eiffel Kulesi her 7 yılda bir,
60 ton boya ile boyanıyor.
Bu çalışmada 25 boyacı görev
yapıyor ve boyama işlemi 15 ay
sürüyor. Bu işlem sırasında bin
500 fırça, 5 bin zımpara kağıdı
ve bin 500 iş tulumu tüketiliyor.
E
iffel, Paris'deki demir kule… Bu kule, aynı zamanda tüm dünyada Fransa'nın sembolü oldu. İsmini, inşa eden firmanın sahibi olan Gustave Eiffel'den alıyor. En büyük turizm cazibelerinden biri olan Eifffel Kulesi, yılda 7 milyon turist çekiyor. 2002 yılında toplam
ziyaretçi sayısı 200 milyona ulaşmıştı.
Eiffel Kulesi 1887 ile 1889 yılları arasında
Gustave Eiffel'in firması tarafından, Fransız
Devrimi'nin 100. yıl kutlamaları çerçevesinde düzenlenen Paris fuarının giriş kapısı olarak inşa
edildi. Aslında kulenin mimarı Gustave Eiffel değil, İsviçreli Maurice Koechlin 'in siparişi üzerine tasarlayan Stephen Sauvestre. Meslektaşı
Emile Nouguier ile beraber ilk tasarımları yapmış. Kulenin, 7.739.401 frank 31 sent tutan inşaat masrafları, Gustave Eiffel'in tahminlerinin
1 milyon frank üstünde. 1889 yılındaki açılış tarihden önceki 5 ayda 1,9 milyon kişi ziyaret edince, yıl sonuna kadar toplam masrafın 3/4'ü çıkartıldı. Böylelikle Eiffel Kulesi, daha başından, kazanç sağlayan bir şirket görünümüne büründü.
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
105
GEZİYORUM / PARİS
Yapımında
3 bin işçi
çalıştı
EİFFEL KULESİ
TEMEL VERİLER
Yer
: Paris
Önemi
: Sembol
Yapımı
: 1887 - 1889
Mimarı
: Stephen Sauvestre
Tasarımcı
: Gustave Eiffel
Yapı tarzı
: Yüksek endüstri
Coğrafi konum
: 48° 51 29" N, 2° 17 40" O
TEKNİK VERİLER
Yükseklik
: 300,51 m
(324,8 m antenle birlikte)
Genişlik
: 124,9 m
Derinlik
: 124,9 m
Katlar
: 3 Manzara katı
İnşaat malzemesi : Demir
Ağırlık
: Çelik konstrüksiyon: 7.300 Ton
Toplam ağırlık
: 10.100 Ton civarı
Basamak
: 1665 (Resmi siteye göre)
Eiffel Kulesi 300 metre yükseklikte. Zirvesindeki televizyon vericileri Eiffel’e
27 metre daha yükseklik kazandırıyor. Eiffel, günümüzde yaygın olarak
kullanılan çelik yerine demirden inşa edildi ve özel teknikler sayesinde
günümüze kadar ayakta kalmayı başardı.
3
bin işçi 26 ay boyunca 18 bin 38
adet demir parçayı 2,5 milyon
perçinle bir araya getirdi ve
Eiffel inşa edildi. Hiç ölüm vakası
yaşanmamış olması, o günün şartlarında şaşırtıcı bir durumdu.
Ancak kule, onu bir utanç lekesi olarak gören Paris halkının tepkisini de çekti. Bazı sanatçılar Eiffel’i
devasa bir sokak lambasına benzetirken, bir fabrika bacası gibi Paris'in
görsel itibarını zedeleyeceğini ileri
sürdüler. Böylelikle devrin sanatçı ve
edebiyatçı çevresinde bir kampanya
başlatıldı. Bu kampanya süresince
ünlü sanatçıların imzaladığı bildiriler dağıtıldı. Bugün ise Eiffel Kulesi,
dünya'nın en güzel mimari yapılarından biri olarak kabul ediliyor.
Parisliler onu “Demir Bayan” olarak
adlandırırlar. İlk başlarda Gustave
106
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
Eiffel, Kule'ye sadece 20 yıl için
müsaade almıştı. Dolayısıyla, 1909 yılında kulenin sökülmesi gerekiyordu.
Ancak kule, iletişim için çok uygun
yüksekliğe ulaştığı ve yeni yüzyılda
Atlantik ötesi haberleşmeye imkân
tanıdığı için kalmasına izin verildi.
avro tutuyor. Zaman içinde kulenin
rengi kırmızımsı kahveden, sarımsı
kahveye, daha sonra kestane kahvesinden bugünkü bronz tonuna dönüşmüş. Kule 3 renk tonunda boyanıyor.
En açık renk zirvede kullanılırken, en
koyusu zeminde kullanılıyor.
EIFFEL’İN TEKNİK
ÖZE LLİKLERİ
400 KİŞİ İNTİHAR ETTİ
200 bin metrekare alanda bulunan Eiffel Kulesi her 7 yılda bir, 60
ton boya ile boyanıyor. Bu çalışmada 25 boyacı görev yapıyor ve boyama işlemi 15 ay sürüyor. Bu işlem sırasında bin 500 fırça, 5 bin zımpara
kağıdı ve bin 500 iş tulumu tüketiliyor. Ayrıca güvenlik maksadıyla toplam 50 km güvenlik halatı, 20 bin
metrekare koruyucu ağ kullanılıyor.
Boyama maliyeti yaklaşık 3 milyon
Eiffel Kulesi’nde intihar olayları da yaşanıyor. Şu ana kadar 400 kişi bunu gerçekleştirdi. Zamanla, intiharların önüne geçmek maksadıyla platformların çıkış noktalarına demir parmaklıklar yerleştirildi. 22
Temmuz 2003 tarihinde, kısa devre
sonucu, kulenin zirvesinde, hemen
en üst ziyaretçi platformunun üstünde yangın çıktı. Yangın bir saat gibi bir sürede kimse yaralanmadan
söndürüldü.
Hitler, Eiffel’in
zirvesine yaya çıktı
E
iffel’in kamuya açık platformlar 57 metre, 115 metre ve 276 metre yükseklikte bulunuyor.
Ziyaretçiler, üç asansörle kuzey, batı ve doğu kanatlarından ilk iki platforma ulaşıyorlar. İlk ve ikinci katlarda lokantalar mevcut. Ayrıca ilk katta, Eiffel Kulesi’nin
tarihinin anlatıldığı bir sergi bulunuyor. En üst platforma
ulaşmak isteyen bir ziyaretçi, ikinci katta aktarma yapmak
ve başka bir asansöre geçmek zorunda. En üst platform hem
çatılı hem de üstü açık bir alana sahip.
Kulenin açılışından sonra, ilk platforma kadar 50 yolcu taşıyan iki hidrolik asansör kullanıma girmiş ve bunlar
için gerekli hidrolik presler 16 sütuna monte edilmişti.
Kuzey kanadından başka bir asansörle ikinci kata ulaşılıyordu. 2. Dünya Savaşı sırasında, işletim sistemindeki hasarlar sebebiyle bunlar devre dışı kalınca, Adolf Hitler kuleye yaya olarak çıkmak zorunda kaldı.
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
107
GEZİYORUM
PARİS
KRAL LOUİS’İN
MUHTEŞEM
SARAYINDA
BANYO VE
TUVALET YOKTU
Tüm ihtişam ve lükse rağmen
Versailles Sarayı’nda tuvalet ve
banyo yoktu. Bunun sebebi o
zamanki asillik anlayışında,
asillerin istediği yerde ihtiyaçlarını
giderebileceği düşüncesiydi.
Versailles Sarayı
P
aris’in ünlü Versailles Sarayı’na, şehir
merkezinden yaklaşık 30 dakikalık
bir banliyö treni yolculuğu ile ulaşılıyor. Trenden inince 5-10 dakikalık bir yürüyüşle sarayın ana giriş kapısındasınız…
Ziyaretçi kalabalığı sebebiyle yaklaşık yarım veya bir saat bekledikten sonra, saraydan içeri girebiliyorsunuz. 2 çeşit bilet uygulaması var. 13 veya 20 avroluk biletler.
Kraliçe Marie Antoinette’nin dairesini görmek isteyenler 20 avro ödüyor. Kraliçe’nin
dairesindeki yatak örtüsü ve perdelerin
rengi solmasın diye, flaşlı fotoğraf çekilmesine izin vermiyorlar. Saraya girerken sesli anlatım cihazı alabiliyorsunuz. Her gezdiğiniz odanın numarasını tuşlayınca, bu
odanın tarihçesini dinleyebiliyorsunuz.
Ayrıca sarayın tarihçesi görüntülü olarak da
anlatılıyor.
SARAYDA BANYO VE
TUVALET YOK
LOUIS XIV
108
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
Odaların duvarlarında bu sarayda yaşamış kraliyet mensuplarının resimleri bulunuyor. Bu tablolar arasında: kraliçe
Marie Antoinette’ye ait olanlar da var.
Yatakların üstünde: devekuşu tüyleri, koridorlar boyunca yine bir sürü heykeller,
mermerden yapılmış şömineler, kristal
avizeler… Tüm ihtişam ve lükse rağmen
Versailles Sarayı’nda tuvalet ve banyo
yoktu. Bunun sebebi o zamanki asillik anlayışında, asillerin istediği yerde ihtiyaçlarını giderebileceği düşüncesiydi.
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
109
GEZİYORUM / PARİS
Fransa Kralı
XIV. Louise
(1643-1715)
1768 yılına kadar da sarayda işleyen tuvalet yoktu. 1789 yılında Fransız Devrimi'nden sonra bütün sarayda sadece 9 tane
tuvalet vardı ve bunlar sadece kral ve yakın aile üyelerine aitti. Sarayın geri kalan çalışanları lazımlık kullanırdı ve bu kokular daire ve genel atmosfer ile çalışanların giysilerini tamamen
sarardı. Yasaklanmış olmasına rağmen lazımlıklar genellikle çalışanlar tarafından oda pencerelerinden dışarı boşaltılırdı.
KRALİÇE BAŞI KESİLEREK ÖLDÜRÜLDÜ
Fransa Kraliçesi Marie Antoinette, Avusturyadan gelin olarak geliyor ve Versailles Sarayı’nda lüks içinde yaşıyor. “Ekmek
bulamıyorlarsa, pasta yesinler” deyişiyle ünlenen ve Paris’teki
yaşamı saraydaki gibi zanneden Kraliçe Marie Antoinette, sefalet içindeki Fransız halkının başlattığı kanlı bir ihtilal sonucunda giyotinde başı kesilerek 38 yaşında öldürüldü.
Versailles Sarayı tarihte bir çok ilginç anlaşmalara sahne oluyor. 1871 yılında Otto Von Bismarc önderliğindeki Prusya;
Napolyon Bonaparte’ı yeniyor ve Frankfurt antlaşması, bu sarayda imzalanıyor ve Almanya birleşiyor. Bu, Fransızlar için küçük düşürücü bir durum olarak tarih sahnesinde yerini alıyor.
Birinci Dünya Savaşı sonunda, Almanya yenilince, Fransızlar
intikam alırcasına, 1919 yılında, burada masaya oturuyorlar ve
Almanya küçük düşürülüyor. Ama, Almanya bunu unutmuyor
ve İkinciDünya Savaşında, Paris işgal edilince, Versay
Antlaşmasının imzalandığı tren vagonu müzeden çıkarılıyor ve
Fransızlarla orada masaya oturuluyor. Yani, yine Fransızlar küçük düşürülüyor. Versailles Sarayı, Fransa ve Almanya arasında diplomaside karşı tarafa üstünlüğü kabul ettirmek için kullanılan simgelerden biri haline geliyor.
Fransa#Kraliçesi#
Marie#Antoinette
(1755-1793)
“Devlet benim” dedi
‘Güneş Kral’
unvanıyla tanındı
Sarayın muhteşem bahçesi
Devlet benim diyen ve “Güneş Kral”
ünvanını alan XIV. Louise, saraydaki
odasını da güneşin ilk ışıklarını
görebilecek şekilde yaptırmış.
Versailles’in bahçesinde; bronz ve kurşundan yapılmış 400’den fazla heykel ve
birçok, süslü çeşme bulunuyor. Sarayın bahçe tarafındaki cephesi Le Vau’un
klasik Fransız mimarisine örnek gösterilen son eseri.
V
ersailles Sarayı’nın, muhteşem
süslemeli yapısı, uygun restorasyonlar sonucu ihtişamından hiçbir şey kaybetmemiş ve günümüze kadar sağlam olarak ayakta kalabilmiş. Versailles’in bahçesinde; bronz
ve kurşundan yapılmış 400’den fazla heykel ve birçok, süslü çeşme bulunuyor. Sarayın bahçe tarafındaki
cephesi Le Vau’un klasik Fransız mimarisine örnek gösterilen son eseri.
Roma imparatorluk çağından bu yana, ilk kez, böyle büyük ölçüler kullanılmış olması ilginç. Bunun nedeni: zengin ve merkezi krallık yöneti-
110
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
mi. İtalya, Almanya ve İngiltere’de,
siyasi ortamlar farklı olduğu için, bu
saray ve benzeri büyüklükte ve lüks
yapılar yapılmadı. Sarayın en büyük
özellik taşıyan yeri bahçesi oldu.
Hanedan prenslerinin, saraylıların daireleri, bakanların büroları,
kabul, eğlence, tapınma ve gezinme
yerleri; güzel bir plana göre düzenlenmiş. Kanatlar arasında geçiş yaparken, heykellerle dolu, uzun koridorlarda yürüyorsunuz. Bu heykeller:
Bourbon hanedanlığı boyunca hüküm sürmüş kralları, kraliçeleri, sanatçıları gösteriyor.
V
ersailles Sarayı’nın yapımına: Kral 13. Louise döneminde
başlanmış. Bu sırada, burada bir av köşkü inşa edilmiş. Kral
XIV. Louise bu küçük köşkü büyüttürüp saraya bugünkü klasik şeklini verdirmiş. Devlet benim diyen ve “Güneş Kral” ünvanını alan Louise, saraydaki odasını da güneşin ilk ışıklarını görebilecek şekilde yaptırmış. Kral Louise, devasa bahçesinin korusunda avlanır, binlerce konuğunu burada ağırlardı.
Son olarak 1760 yılında, Gabriel sarayından, saraya avlu kanatları eklendi. Bunun sonucunda, binanın cephesi 540 metre
uzunluğa ulaştı. Sarayın inşaatında 30.000 işçi çalıştığı ve sarayın inşaatının tam 50 yıl sürdüğü söyleniyor. Sarayın 1300 odası bulunuyormuş. Bir kutlama günü, sarayın bahçesindeki fıskiyelerden akan suyun, 600 bin Parislinin bir günlük su tüketimine eşit olduğu da ilginç söylentiler arasında yer alıyor.
EKOV‹TR‹N ŞUBAT 2013
111

Benzer belgeler