İndir - Işık Üniversitesi Öğrenci Kulüpleri
Transkript
İndir - Işık Üniversitesi Öğrenci Kulüpleri
Atatürk’ün Kariyer ve Meslek seçimi üzerine görüşleri YENİ BİR DANS YENİ BİR SEZON Meslek seçimi ve kariyer hakkında, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün konuyla ilgili deyişleri. “Gençlerin en önemli meselesi, meslek seçimi olmalıdır.” Sayfa 5 Üniversitemizin en aktif ve kalabalık kulüplerinden biri olan Dans Kulübü yeni sezonuna hızlı bir başlangıç yapıyor. Sayfa 6 Sayı 1/ Aralık 2012 Ulu Önder’in huzuruna gittik... Okulumuz kulüplerinden Akut Öğrenci Topluluğu gibi diğer kulüp üyelerinden oluşan toplan 76 (yetmişaltı) kişilik öğrenci arkadaşlarımız , Atatürkçü Düşünce Kulübü önderliğinde , 3 Kasım 2012 günü Anıtkabir’i ziyaret ettiler. 10 Kasım Atatürk ‘ü Anma günü ve Atatürk Haftası kapsamında Ankara ‘ ya giden arkadaşlarımız , Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi huzurunda , Anıtkabir ‘de saat 10.00 ‘daki saygı duruşunun ardından , Atatürk mozolesine çelenk bıraktılar. Prof. Dr. Nafiye Güneç KIYAK Işık Üniversitesi Rektörü Meşale’nin ilk sayısı için sunuşu Sayfa 2 FOTOĞRAFÇILIK KULÜBÜ Aralık ayının ilk haftası cep sinemasında fotoğrafçılık üzerine hazırlanmış olan belgesel içerikli bir fim gösterimini gerçekleştirecekler.Bir sonraki hafta ise Şile ‘de bulunan Foto Kemal Bey ve Ekibi ile tanışma topantısı gerçekleştirip , üçüncü hafta fotoğraf banyolama üzerine bir workshop programı düzenleyecekler.Ayın son haftasında ise stüdyo kullanımında , ilgili arkadaşlara yardımcı olması için bir workshop daha düzenleyecekler . 1 KÜLTÜR-SANAT 14 PSİKOLOJİ 16 İŞ ve KARİYER 5 SPOR 12 2 Rektörden ARALIK 2012 Işık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nafiye Güneç KIYAK Sevgili IŞIK’lılar, Öncelikle bu çalışmayı gerçekleştirmek üzere bir araya gelerek Üniversitemiz yaşamını, ortak kazanımları ve anılarımızı bir anlamda kayıt altına alarak kalıcı kılan Basın-Yayın Kulübü üyelerini bütün kalbimle kutluyorum. KÜNYE Sibel Gül Çetindağ Yayın Kurulu Meltem Ersöyleyen Yayın Kurulu Aysel Aykan Yayın Kurulu Tuğçe Naz Bektaş Yayın Kurulu Figen Kar Yenilmez Yayın Kurulu Özgür Anıl Yıldız Yayın Kurulu Gamze Yarsi Röportaj-Yazar Azade Tekin Kültür-Sanat Editörü Aslı Aydın Kültür-Sanat Editörü Hazal Dayandı Röportaj Murat Can Röportaj Melis Uğurlukol Haber Editörü İrem Sürel Haber Editörü Yusuf Evirgen Haber Editörü Yeşim Öztürk Basım Sorumlusu Hande Özgeldi Grafik Tasarım Duygu Birol Grafik Tasarım Buket Elçi Grafik Tasarım Yayın Türü Süreli Yayın Yayın Mahiyeti Aktüel Yayın Süresi Aralık İnsanların olduğu gibi kurumların da hafızası vardır ve hafıza yaşananların kayıt altına alınmasını ve kalıcı kalmasını sağlar. Kurum belleği insanlardan farklı olarak yazılı malzemelerden oluşur; bu anlamda Basın-Yayın Kulübünün gerçekleştirdiği bu çalışma Işık Üniversitesi’nin kurumsal belleğine önemli bir katkı niteliğindedir. Üniversite yaşamı akademik olduğu kadar kültürel ve sosyal aktivitelerle sizleri bir çok açıdan yaşama hazırlar. Tüm yaşamınız boyunca en çok güveneceğiniz ve en kalıcı arkadaşlıkların kurulmasını sağlar. Özellikle kampüs yaşamı ekip olmayı öğretir. Ekip ruhu kişiye, tek başına yapamayacağı bir çok şeyi yapabilme olanağı ve şansı verir. En büyük motivasyon şüphesiz ekibin birbirine olan desteğidir ve bu atmosfer arkadaşlıkları daha çok kuvvetlendirir. Bu nedenle öğrenci kulüplerini ve onların sizlere kattığı her değeri çok önemsiyoruz. IŞIK Üniversitesi’nin kurumsal hafızası, kurucu vakfımız Feyziye Mektepleri Vakfı’nın uzun geçmişine bağlı olarak oldukça yüklüdür. Türkiye’nin en eski ve en önde gelen eğitim kurumlarından biri olan Feyziye Mektepleri Vakfı, kurulduğundan bu yana tam 127 yıl Türk Eğitim sistemine yapmış olduğu kesintisiz katkılar ile eğitimde kazandığı deneyimini bizlere aktarmış ve 16. yılımızda Üniversitemizi benzerlerinden farklı kılmıştır. Bir gazete çıkarmayı, üniversite yaşamı içinde elde edilen bilgi ve deneyimlerin, ortak anıların ve kazanımların değerlendirilmesi olarak algılıyor, kurumsal hafızamızı, kurumsal kimliğimizi ve ait olma duygumuzu kuvvetlendireceği görüşünü paylaşıyor ve benimsiyoruz. Kuruluşumuzun 16. yılında sahip olduğumuz değerlere katkı veren herkesi bir kez daha kutluyor, verimli ve başarılı bir öğretim yılı dileklerimle sevgilerimi sunuyorum. Yayınlayan Işık Üniversitesi Basın Yayın Kulübü, Kumbaba Mevki, Şile İstanbul 34980 Yapım Çiftkurt Ofset Matbaa Yazılan yazılardan, yazarlar sorumludur. Prof. Dr. Nafiye Güneç KIYAK Röportaj 3 ARALIK 2012 FARKLI BİR ÇAĞDA FARKLI BİR EĞİTİM YAKLAŞIMI: İNSAN VE TOPLUM BİLİMLERİ PROGRAMI Hızla değişen küresel ekonomi ve büyük teknolojik değişimler ortasında, üniversite adayları ve velileri, üniversitede hangi bölümü seçmeleri gerektiği konusunda büyük kararsızlıklar yaşamaktalar. Haklılar. Çünkü öyle bir dönemde yaşıyoruz ki, bir üniversite öğrencisi, bölümünden mezun olana kadar, eğitildiği meslek yok olabiliyor, ya da üniversiteye girdiklerinde henüz bilinmeyen çeşitli çalışma alanları ortaya çıkabiliyor. Üniversite diplomalı işsizler ordusunun tüm dünyada giderek büyüdüğü bu son yıllarda, insan kaynakları uzmanları, öğrencilere önce “kendinizi tanıyın, merakınızı ve tutkunuzu keşfedin”, ondan sonra kendinize uyan bir “iş bulun” önerisinde bulunuyorlar. Çünkü pek çok üniversite mezunu da çalışma alanı olarak kendi mezun olduğu bölümü değil, sonradan keşfettiği ilgi alanına atlıyor ve orada uzmanlaşıyor. İzmir İnsan Kaynakları Genel Müdürü Selçuk Dündar, AA muhabirinin bir sorusunu; ‘’Öğrencilere üniversiteyi sadece ders çalışma yeri olarak görmelerini değil, kendilerinin gerçekten ilgi duyduğu branşlarda başarılı olabilecekleri derslere ve programlara katılmalarını öneriyoruz’’ şeklinde yanıtlıyor ve yeni mezunların iş aramaya başlamadan önce kendilerini tanımaları ve belirledikleri hedefe doğru ‘’bilinçli bir şekilde’’ gitmeleri gerektiğini vurguluyor. Dündar’ın değindiği bir diğer önemli sorun da, gençlerin mülakatlarda sergilediği iletişim yetenekleri ile ilgili: “Gençlerimiz maalesef kendilerini çok iyi ifade etme yeteneğine sahip değiller. Bunun için etkili ve güzel konuşma eğitimi alsınlar, kitap okusunlar. Ama her şeyden önce mülakatta, her şeyi doğru, açık ve net belirtmeleri gerektiğini bilsinler’’. İnsan Kaynakları uzmanlarının ve işverenlerin üzerinde durduğu tüm bu becerileri kazandırmaya yönelik eğitim programı, ABD’de “liberal arts” diye tanınan, çok yönlü ve geniş tabanlı bir müfredat programıdır. Aslında “Liberal arts” müfredatı ABD’de yüzyıllardır yüksek eğitimin önemli bir parçası olmuştur. Bu müfredatta beşeri ve sosyal bilimlerden bir çok dal kapsanır; tarih, sosyoloji, psikoloji, yabancı diller, edebiyat, felsefe bu programın geniş yelpazesi içinde yer alırlar. “Liberal arts” mezunları, eğitimleri sonunda, şu becerilere sahip olurlar : --problemleri yaratıcı ve bütünsel bir şekilde tanımlamak, --çok disiplinli fikir ve çözümler üretmek, --etkili bir şekilde yazılı ve sözlü ifade etmek ve iletişim kurmak, --bilgi-iletişim teknolojilerini kullanmanın ötesinde, yeni teknolojilerin toplumsal etkilerini yorumlayabilmek, --araştırma projelerini tasarlayıp uygulamak. “Liberal arts” mezunları çok boyutlu entellektüel kapasiteleri ve değişen dünyaya ayak uydurma yetenekleri sayesinde,—yani tek bir disiplinin çerçevesi dışına çıkıp, çok yönlü düşünmeyi bildiklerinden, eleştirel düşünme yeteneğine sahip ve problem çözmede başarılı olduklarından, yeni teknolojilere gayet iyi uyum sağlayabildiklerinden ve kendilerini yazılı ve sözlü olarak çok iyi ifade edebildiklerinden dolayı--, özellikle son yıllarda giderek disiplinler arası ya da çokdisiplinli alanlarda gelişen iş dünyasında, tüm sektörlerde çok daha fazla talep edilen insanlar haline geliyorlar. Yakın bir geçmişte, Kanada’da yapılmış bir çalışmanın sonuçlarına göre (http://www. statcan.gc.ca/pub/75-001-x/00701/5883eng.html); “insan ve toplum bilimlerinin çok yönlü eğitim ile sağladığı beceriler, mezunlarına çeşitli sektörler ve meslekler arasında kolaylıkla hareket edebilme olanağı sağlıyor”. 2,000 üniversite mezunu üzerinde yapılan bu çalışmada, “liberal arts- İnsan ve Toplum Bilimleri” mezunları ile belli bir mesleğe yönelik (özellikle mühendislik) eğitim veren bölüm mezunlarının iş olanakları karşılaştırılmış. Çıkan sonuç oldukça ilginç: İnsan ve Toplum Bilimleri mezunlarının, sürekli değişen iş piyasasında iş olanakları uzun vadede mühendislik ve uygulamalı bilimlerdeki mezunlardan çok daha iyi durumda... Mühendislik ve uygulamalı bilimler mezunlarının mezuniyetten hemen sonra saat bazında aldıkları maaş (% 6 kadar) daha yüksek olsa da, bir çok “liberal arts” mezununun ilerki yıllarda daha yüksek maaş kazandıkları saptanmış. Bunun nedeni de, mühendislerin ilk aşamadaki maaş farkları zaman geçtikçe azalmakta ve 45 yaşına geldiklerinde, “liberal arts” mezunları mühendislik ve uygulamalı bilim mezunlarına oranla, daha fazla para kazanır duruma gelmişler. Ekonomik krize bağlı olarak işlerini kaybettiklerinde de “liberal arts” mezunları çok daha kısa süre işsiz kalıyorlar. Ayrıca, “liberal arts” mezunlarının becerilerinin daha taşınabilir olması nedeniyle, mühendislik fakülteleri mezunlarından çok daha fazla sayıda meslekte ya da sektörde çalışabilmekteler. Bu bulgular, “liberal arts” mezunlarının iş dünyasında, uzun vadede daha avantajlı olduklarını gösteriyor. Kısacası, bu araştırmanın sonuçları açıkca şunu gösteriyor ki, “liberal arts ya da insan ve toplum bilimleri” diploması, ‘uzmanlaşmış’ ya da ‘piyasaya uymayan’ bir meslek eğitiminin aksine, mezunlarına çok daha iyi kariyer olanakları sağlamaktadır. ABD’de Northwestern Üniversitesinden, şimdi iş dünyasında önemli bir yerde olan bir mezun, insan ve toplum bilimleri üzerine şunları söylüyor: ‘Ben hep insan ve toplum bilimleri mezunlarını işe almaya çalışırım, çünkü bu mezunlar eleştirel düşünmeyi, önüne gelen malzemeyi derinden analiz etmeyi ve kendilerini açık ve net bir şekilde ifade etmeyi öğreniyorlar. Ayrıca, bu dallarda büyük düşünürlerin önemli temaları ile, -örneğin iyi ve kötü, gerçek ve fantazi, vs.- haşır neşir oluyorlar. İş dünyası etiği için daha iyi bir eğitim düşünemiyorum.’ Bir diğer Northwestern mezunu, Brandywine Asset Management’ın Portfolio Genel Müdürü, Kathy Karth Jones, tamamladığı lisans eğitimi hakkında şunları söylüyor: ‘Öğrenciler bana neden “business” okumayıp ta “liberal arts” okuduğumu ve tarihi seçtiğimi s orduklarında, onlara, “business” öğrenmek için önünüzde bütün hayatınız var’, diyorum. “Business”, bir tür ‘zanaat’ ve hem iş dünyasında, hem de okulda öğrenilebilir. Üniversite eğitimi hayatımızın çok özel bir dönemi. Öğrencilere, ilginç ve cazip buldukları konuları incelemeyi tavsiye ediyorum. Ayrıca, bir “liberal arts” ortamında, fark etmeseler de, öğrenciler, iş dünyasına oldukça değerli olan—sözlü ve yazılı iletişim ve eleştirel düşünme gibi-beceriler kazanıyorlar. İş dünyasında bu becerilerin ne kadar önemli, ama o kadar da ender rastlanır olmaları, çok şaşırtıcı. En önemlisi, benim her gün beraber çalıştığım başarılı CEO ve üst düzey profesyonellerin çoğunun “liberal arts”alanında diplomaları var’(http://www.humanities.northwestern. edu/about/ why.html). Bu çok yönlü eğitim sayesinde ABD’nin en tanınmış “liberal arts” mezunları arasında, John Kennedy’den Barack Obama’ya kadar pek çok devlet başkanı, büyük anonim şirketlerin CEO’ları, üniversite rektörleri (örneğin Carly Fiorina; eski Hewlett-Packard Corporation CEO’su, Catherine Faust; Harvard Rektörü), medya dünyasının dev isimleri, James Cameron and Stephen Spielberg de bulunuyor. Türkiye’de “Liberal Arts” Son yirmi yılda “liberal arts” programları ABD dışına çıkarak tüm dünyada büyük bir hızla yaygınlaşmış bulunmaktadır. Türkiye’de de bu alanda ilk ve tek uygulama, Işık Üniversitesi’nde 2007 yılında açılan İnsan ve Toplum Bilimleri Bölümü’dür (http://itb.isikun.edu.tr). Bu programa kayıtlı öğrenciler, ilk iki yıl içinde, kültürel antropoloji, iktisat, tarih, bilişim teknolojileri, matematik, psikoloji, sosyoloji, uygarlık tarihi gibi bir çok farklı konuyu içeren ortak bir ders programı izlerler. İkinci yılın sonunda ise, tematik bir dal seçerler: “Bilim Teknoloji ve Toplum- yani STS” bilim, teknoloji ve toplum arasındaki ilişkileri incelerken, diğeri, “Sanat Kültür ve Toplum” sanat kültür ve toplum arasındaki dinamik bağlantılar üzerine yoğunlaşır. Bu programın ilk yıllarında öğrenciler, gerçek ilgi alanlarını keşfetme şansı yakalar ve daha sonra öğrenimlerini bu ilgi alanlarına göre seçmeli derslerle tamamen kendileri şekillendirebilirler. Işık Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri programının hedefleri şöyle sıralanabilir: 1. Yerel ve küresel sorunları ele alarak Prof. Dr. Hacer Ansal eleştirel ve analitik düşünmeyi kullanmak. 2. Tarih, toplum, bilim, teknoloji, politika, sanat ve kültür konusunda öğrencilerin bilgisini çok-disiplinli bir biçimde geliştirmek. 3. Entellektüel ilgi alanlarını, etik değerlerini ve sosyal sorumluluklarını geliştirmek, çevresel, toplumsal, ve kültürel çeşitliliğe karşı saygılarını ve bilgilerini arttırmak. 4. Öğrencilerin sözlü ve yazılı iletişim becerilerini geliştirmek; takım çalışmasına açık olmalarını sağlamak; disiplin bazlı araştırma yetilerini zenginleştirmek. 5. Öğrencilerin hayat boyu öğrenme isteklerini beslemek, yaratıcı düşünme, yenilikçi fikirler üretme ve bu fikirleri projelere dönüştürerek hayata geçirebilme yeteneklerini ve motivasyonlarını artırmak. Bu programın ”Bilim Teknoloji ve Toplum” dalını, belki de en iyi bu alanda lisans eğitimi almış olan Ali Yaraş’ın sözleri yansıtıyor: “Bilim Teknoloji ve Toplum alanındaki çalışmam, toplumsal olguların, teknolojik gelişmeleri ve onlara ilişkin politikaları nasıl etkilediklerini anlamama yol açarak, bu konulardaki görüşlerimin derinleşmesini sağladı. Yüksek Lisans derecemi, hidrojen enerjisi üzerine yaptıktan sonra, yenilenebilen ve gelişen enerji danışmanı olarak çalışmaya başladım. Bugün, Bilim Teknoloji ve Toplum alanında eğitim almış olmamı, sadece sunduğu eşsiz iş olanaklarından ötürü değil, geldiğim yerde şimdiki ben olmamı sağladığı için hayatımın en iyi seçimi olduğunu düşünüyorum.” 2010–2011 İnsan ve Toplum Bilimleri “Sanat Kültür ve Toplum” dalından mezun olan Cansu Kuman ise şöyle diyor: “Lise hayatı boyunca üniversitede hangi bölümü okuyacağına ve ileride hangi mesleği seçeceğine karar verememiş biri olarak, Işık Üniversitesinin İnsan ve Toplum Bilimleri Bölümüyle karşılaşmamı hayatımdaki dönüm noktası olarak görüyorum. Mesleki bir eğitim vermeyi hedefleyen günümüzün kalıplaşmış eğitim sürecinin dışında olan ve birçok disiplini içinde barındıran bölümümüz sayesinde kendimi keşfettim diyebilirim. Bölümümüzün tek bir disiplin içerisinde kendini sınırlamak istemeyen öğrencilerin beklentilerine tümüyle karşılık vereceğini düşünüyorum.” Hepimize Folklörlü Günler Işık Folklor ekibi her sene yeni katılımcı arkadaşlarla birlikte daha güçlü ve eğlenceli bir ekip olma yolunda ilerlemekte.Ekip geçen yıl bir çok üniversitede düzenlenen folklor festivallerine katılmış ve çok beğeni toplamıştı. Ayrıca geçen yıl düzenlenen Şile Şakayık Şenliği’ne katılan ekip Şakayık halkının da katılımıyla çok eğlenceli bir gösteriye imza atmıştı. Işık okullarında yapılan etkinlikler ve kendi folklor festivallerine ek olarak bu yıl ki yenilikleri ritim dersleri ve yurtdışı festivali olacak.Eğer sizlerde biraz olsun stresinizi üzerinizden atmak istiyorsanız folklor ekibi bu yıl Roman,Trabzon ve Kırklareli yöreleriyle her çarşamba saat 17:00’de dans salonunda sizlerin de katılımını bekliyor olacak . 4 Haberler ARALIK 2012 İşletme ve Ekonomi Kulübü İşletme ve Ekonomi Kulübü düzenledikleri seminerler ile sadece İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde öğrenci olan arkadaşlarımıza değil tüm fakülte öğrencilerine hitap etmeyi hedefliyor .Amaçları kendi okulumuzda ağırlayacakları misafirler ile birlikte öğrencilerimize , iş dünyasında karşılaşacakları soru işaretlerine şimdiden cevap bulabilmelerini sağlamak Aynı zamanda kulübe yeni katılan arkadaşlarımızda misafir olarak gelecek konuklarla davet öncesi birebir konuşup , tecrübe edinebiliyorlar . Başarıları ile adından söz ettiren İşletme ve Ekonomi Kulübü bu yılda birçok başarılı misafirlerle okulumuzu renklendireceğe benziyor. Sosyal Sorumluluk Projeleri Kulübü Gün geciktikçe etkinliklerini arttıran Sosyal Sorumluluk Projeleri Kulübümüz , dönem başladığından beri süregelen etkinliklerine bu ayda devam edecek. Her hafta Salı günleri, farklı konulara değinecek olan Sosyal Sorumluluk Projeleri Kulübümüz aynı zamanda değerli konuklarda , okulumuz salonlarında misafir edecek. Bu ayın 19 ‘nda TOG Genel Başkanı‘ nı okulumuzda ağırlayacak olan kulüp üyeleri daha nicelerini de büyük firmalardan destek alarak gerçekleştirecek . İnovasyon Kulübü Işık Üniversitesi - İnovasyon ve Girişimcilik Topluluğu 2011-2012 eğitim öğretim yılının bahar döneminde topluluk olarak resmen kuruldu. Kurulduğu dönemde , “Işığa Dönüş Projesi” kapsamında birçok FMV Işık Üniversitesi mezunu girişimcileri okulumuzda ağırladı. Bunlara ek olarak birkaç büyük şirketlerin inovasyon müdürlerini okulumuzda misafir etti. Seminerlerin dışında , “ Işıklı fikirler hayata geçiyor, “İnovasyon , yaratıcılıktan girişimciliğe “ adlı proje yarışmasını düzenledi. Birinci olan grup Silikon Vadisine gitme hakkı kazandı. Bu dönemde etkinliklerine tüm hızıyla devam etmeyi planlayan ekip , geçmiş döneme farklı olarak yıl içinde süregelen inovasyon etkinliklerine katılmayı planlıyor. İnovasyon ile ilgili yapılan çalışmalarda gönüllü çalışarak daha yakın kontaklar kurmak içinde; Uluslararası WEBIT kongresinde gönüllü olarak çalıştılar. Normal de bir öğrenci için pahalı olan bir kongreye bir hem ücretsiz katıldılar , hem dünyaca ünlü isimlerle tanışma fırsatı buldular. Bunun dışında Türkiye İnovasyon Fuarında gönüllü olarak çalıştılar.Sıradaki etkinlikleri ise 6-7-8 Aralık da yapılacak olan “Türkiye İnovasyon Haftası İstanbul’da buluşuyor” ‘da yine gönüllü olarak çalışmak. ICC- İstanbul kongre merkezinde yapılacak olan Türkiye inovasyon Haftasına Dünyaca ünlü isimler de katılacakmış. Gönüllü olan arkadaşlarımızın, İnovasyon ve Girişimcilik Topluluğu üyesi arkadaşlarımız ile iletişime geçmesi yeterlidir. İş - Kariyer ARALIK 2012 5 Atatürk’ün Kariyer ve Meslek seçimi üzerine görüşleri Meslek nasıl intihap olunur ve yapılır (Meslek seçimi ve Kariyer) 1- Çalışmak zorlamayla olacak bir şey değildir. Yeteneklerinize uygun ve gücünüzle orantılı bir meslek bulmalı ve seçmelisiniz. 2- Gençlerin en önemli meselesi meslek seçimi olmalıdır. Herkes yeteneğine göre bir meslek ve mevkide görev yapmalıdır. Gençlerin mesleklerin dıştan görünen faydalarına kapılıp mesleği seçerlerse, mesailerini boşa harcamış olurlar. Bunun sonucunda da başarısız olurlar, kariyerlerinde yükselemezler ve kendilerini başarısız görüp mutsuz olurlar. Ayrıca yeteneklerine uygun bir meslek seçmedikleri için başkasının doldurabileceği bir mevkiyi de işgal ederek o kişinin de hakkını gasp etmiş olurlar. 3- Tüm mesleklerin ortak erdemleri vardır. Bunlar: Üstlerine özen göstermek, Doğru olmak, Saygılı olmak, Astlara güler yüzlü davranmak, Çalışkan Olmak, Hedef Sahibi olmak ve Ağzı sıkı( Sır tutabilen) olmak. Bu faziletleri taşımayan kişi iş yerindeki arkadaşlarıyla geçinemez ve işinde başarılı olamaz. 4- Herkes mesleğinden mutluluk duymalıdır. Mesleği ne olursa olsun bir fayda sağlayacak ve bir görev sahibi olacaktır. İnsan vazifesini, cesaretli, atak, sadık ve namuslu şekilde yapınca elinden geleni ve görevini yapmış olur. 5-Görevinizi diğer kişileri kıskanmadan yapmalısınız. Kariyer yolunda yalnız değilsiniz. Sizinle aynı hedefe sahip başkaları da olacak. Bu hayat karşılaşmasında diğer rakipleriniz yetenekleri ile sizi geçebilirler. Bir başarı elinizden kaçabilir, bundan dolayı rakiplerinize kızmayınız. Eğer elinizden geleni yaptıysanız kendinize de kızmayınız. Asıl önemli olan kariyer yolunda verdiğiniz çaba ve emektir. İnsanın elinde olan ve kendisini mutlu edecek olan şey çabadır. 6- Bazen insanlar tembellikten baba mesleklerini, bilinen meslekleri seçebilir veya ailelerinin meslek isteklerine boyun eğebilirler. Oysa kuşaktan kuşağa dışarıdaki hayatının bütün şart ve kuralları değişebilir. Değişen bu yeni şartlara uymayan, eski geleneklerde ısrar eden, tek başına kalmaya,zayıflamaya ve harap olmaya ve yok “Bende sizler gibi gençken ,dünyayı kendi gözlerimle görüyordum ve başkalarının da benim bildiklerimi bilmediğini düşünüyordum; ama öyle olmadığını gördüm.” Işık Üniversitesi ,İktisadi İdari Bilimler Fakültesi ,İşletme Bölümü Yarı Zamanlı Öğretim Üyesi ve Galatasaray Lisesi ile Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü mezunu Sayın Yüce Uyanık hocamız ile kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. Büyük şirketler için verdiği eğitim programlarının yanı sıra üniversitemizde içinde bulunmak üzere bir çok üniversite de halen ders veren Yüce Uyanık ‘a verdiği derslerde ki eğitim tarzı da olmak üzere öğrenci arkadaşlarımız için tavsiyelerini sorduk. İş dünyasından bir çok kobiye eğitim veren Yüce Uyanık , eğitimlerinde değindiği konuları sorduğumuzda ; genel olarak dış ticaret, finansal matematik, finans, uluslararası faktöring, satış, yönetim, koçluk, iletişim, kişisel gelişim, bütçeleme, zaman yönetimi(planlama) vb . gibi konularda eğitim verdiğini söyledi. Işık Üniversitesi ‘nde de verdiği derslerinde , eğitimlerini baz alarak işleyen Yüce Uyanık hocamıza , bu konu hakkında neler düşündüğünü sorduğumuzda ; “Genel Müdürlük yaparken Üniversite de hocalık yapan bir arkadaşımla konuşmamın sonucunda kendimin de zamanında yaşadığım sıkıntılardan biri gibi öğrenciler mezun olurken dış dünyaya dair bir şey bilmediklerini düşündüm. Bununla birlikte 2000 yılında ithalat ihracat dersini vermeye başladım. Amacım öğrencilerimin sadece teoride kalmamaları nelerin iş yaşamlarında yararlı olabileceğini onlara aktarabilmektir . “ diye yanıtlayan hocamız , ders verdiği öğrencilerini ileride ideallerini gerçekleştiren bireyler olmasını istediğini söyledi. Yüce Uyanık ‘tan ders alan öğrencilerin , ders sırasında öğrencilere gelecekleriyle ilgili tavsiyeleri sırasında sıkça söylediği “ Gençler bilse , yaşlılar yapabilse .” sözünün , onun için ne anlam ifade ettiğini sorduğumuzda ; “Bende sizler gibi gençken ,dünyayı kendi gözlerimle görüyordum ve başkalarının da benim bildiklerimi bilmediğini düşünüyordum; ama öyle olmadığını gördüm. Yanılarak öğrenmeyi doğru şekilde bulsam da Amerika’yı da tekrar olmaya mahkumdur. 7- Her şeyde olduğu gibi kariyerinde de insan kendi gücüne uygun olanı aramalıdır. İnsan atak ve girişken olmalı gerektiğinde tehlike ve riski göze almalıdır. İnsan her yeni girişimde/ yaptığı her yenilikte özel bir mutluluk duyar ve kendi kuvvetinin ve gücünün değerini anlar. O zaman insan kendi kendini takdir edip daha iyi motive olur ve başkalarınca da takdir edilir. Tek kaldığında ve takdir edilmediğinde ise kendi güçsüzlüğünün acısını hisseder. Yüce UYANIK keşfetmenin gerek olmadığını biliyorum. Bu yüzden derslerimde deneyimlerimi paylaşarak kaç öğrencimi kurtarabilirsem benim için kar oluyor.” yanıtını verdi. Biz , öğrencilerine tavsiyeleri olarak ta son cümleleri olarak şunları ekledi ; “Üniversite sadece not alıp geçmek önemli değil, iş hayatına hazırlık yeridir. Hayatın her anında zevk almak gerekir, derslerde buna dahil. Derslerinize önem vermek gerekli , ruhen ve fiziken orda olmanız önemlidir. Derslerinizde hocalarınızın anlattıklarını iyi dinleyin ; emin olun ki öğrendiğiniz her şeyin faydasını bugün yada yarın ellerinize kullanmanız için geçecek, yararını göreceksiniz.Işık Üniversitesi öğrencileri son derece kaliteli öğrenciler ve mezun olduklarında piyasada maksimum düzeyde iyi yerlerde olmalarını istiyorum.Bunun için de kendilerine yatırım yapmaları gerekiyor. Ben bunun için elimden geldiğince yardım edicem ve bunu da en iyi şekilde değerlendirmeniz gerektiğini düşünüyorum .” 6 ARALIK 2012 Haberler Yeni bir dans, yeni bir sezon Üniversitemizin en aktif ve kalabalık kulüplerinden biri olan Dans Kulübü yeni sezonuna hızlı bir başlangıç yapıyor. Mevcut Sosyal Latin (Bachata – Salsa – Rueda ) danslarına ek olarak bu sene , Vals sınıfı açması planlıyor . Asil bir salon dansı olarak bilinen Vals , katılmak isteyenleri şimdiden heyecanlandırdı . Geçtiğimiz sene mezuniyetimizde gösteri yapan Dans Kulübü ‘nün hedeflerinin arasında bu seneki mezuniyet törenimizde Vals ile birlikte daha da güzel bir performans sergilemek ve okulumuzu yurtdışında temsil etmek var. Radyo Juke ailesi genişliyor Hepimizin de bildiği gibi Maslak Kampüsümüzde yayına başlayan Radyo Juke , bir çok değişime uğrayarak 2006 yılında Şile kampüsümüzde Sosyal Merkezdeki yerini almıştı. 2012 -2013 yeni yayın dönemi için etkinlik takvimlerinde yer alacak olan birbirinden farklı tarzlarda radyolardan gelmesini düşündükleri eski radyocularla beraber “Söyleşi Günleri” düzen- leyip “Radyo & Radyoculuk” tanımını insanlara yeniden tanıtmayı düşünen arkadaşlarımız ayrıca workshop tadında keyifli söyleşi günleri de düzenlemeyi hedefliyor. Bu dönem içinde yayınlanması muhtemel programlarının dışında , hedefleri arasında , sabah kuşağı için ve de Basın Yayın Kulübümüzle ortak olarak gerçekleştirecekleri haber saatleri yer alıyor. Sinema Kulübümüz artık her pazartesi seri filmler gecesi yapıyor İçlerinde yeni yayınlarında yer aldığı birbirinden farklı renklerdeki akşam programları ise; Kerem Ali Zavar ile “Dinlemeyen 1000 Pişman” Hacı Şahin ile “İsimsiz” Mehmet Kaldırımoğlu ile “Mavi Yeşil Tonlar” Meriç Özkan ile “Eskici” Ege Sarı &Batu Özk “Off-Topic” Orçun Sözüer & Baran Can Baloğlu&Çağrı Zengin ile “Huzurevi” Deniz Eren Öğretir ile “Kaçak Yayın” Mert Akyüz& Eren Subası ile “Cuk Oturdu” Gece programlarındaki sürpriz konuklarıyla ve olası gece eğlenceleriyle Radyo Juke yeni yayın döneminde sizlerle. .10 Aralık Pazartesinden sonra her Pazartesi saat 21:00 de, Şile Kampüsümüzdeki Cep Sinemasında Lord of The Rings üçlemesi gösterilecektir. Pazartesi günlerindeki seri film gösteriminin dışında her Çarşamba da, öğrencilerin kendi seçimlerine bıraktıkları ve Facebook sayfalarından düzenledikleri anketle karar verecekleri filmler yayınlanacak.Öğrencileri memnun edecek olan bir diğer planları ise , 1 ay boyunca en çok film gösterimine katılan 2 arkadaşımıza , çift kişilik sinema filmine davetiye verilecek. Bununla birlikte sık sık çekiliş yapmayı da planlayan kulüp üyeleri , katılan arkadaşlarımızı , film galalarına da götürmeyi hedefliyor. Haberler 7 ARALIK 2012 Her yerde aktif Psikoloji Kulübü Herkesin aktif olabileceği , öğrencilerin birbirleri ile tanışıp sosyalleşebileceği ve bilgi edinirken aynı zamanda eğlenebileceği aktif bir kulübümüz olan Psikoloji Kulübümüz Kasım ayında gerçekleşen Tohum Otizm Vakfı semineriyle hem eğitim alıp hem de onların gönüllü projelerinde bulunma hakkı elde etti.Bunun yanı sıra diğer üniversitelerin Psikoloji öğrencileri için ortak çalışmalar yapabilmek için TPÖÇG ( Türkiye Psikoloji Öğrencileri Çalışma Grubu ) takımına katıldılar. Edindikleri bilgileri ve gerçekleştirdikleri etkinlikleri diğer bölümlerdeki arkadaşlarımızla da paylaşmak amacıyla kulüp olarak PSİKOMEDYA ‘Psikolojinin Işığı’ adında bir bülten oluşturdular. Tüm bunları yaparken bölüm olarak eğlenmeyi hedefleyen kulüp üyeleri bu sene ilki TPÖÇG tarafından gerçekleştirilecek olan PERSONA (L) adlı Psikologlar partisinde yer alacaklar. Havacılık Kulübü simulatör ile uçuyor! Bugünlerde Havacılık Kulübümüz ‘ Uçmayı seven arkadaşlarımızın gökyüzüne duyduğu hasreti bitiriyoruz ! ‘ sloganları ile tüm ilgilenen arkadaşlarımızın dikkatin çekiyor . Flight Simulatör oyunu ile pilotların neler yaptıgını, bir uçağın olumsuz hava şartlarında yolunu nasıl bulduğunu, uçakların nasıl bu kadar hatasız iniş ve kalkış gerçekletirdiğini, dünyadaki en güvenli taşımacılığın hava taşımacılığı olmasının sebeplerini merak eden, sonuç olarak bir sanal pilot gözüyle havacılığı öğrenmek isteyen herkesi ücretsiz simulatör eğitimlerine çağırıyorlar. Endüstri Mühendisliği Kulübü ile dolu dolu Aralık Endüstri Mühendisliği Kulübümüz Aralık ayınınn ilk haftası , ilgilenen arkadaşlarımıza “ Proje Yönetimi “ konusunda bilgi verecek olan Akbank’tan İmren Tımış BOSNALI’yı okulumuz salonlarından birinde ağırladı. Aralığın ikinci haftası ise, hepimizin tanıdığı bir isim, Hasan VATAN – VATAN COMPUTER’ın Sahibi, bizlerle olacak. Kendisi bize bu günlere nasıl, ne çabalarla geldiğini anlatmanın yanısıra, Elektrik-Elektronik bölümü mezunu ve okuyan arkadaşlarımızdan özgeçmişlerini alıp, kendi iş alımı veya staj alımında kullanılacak olan havuzuna bizleri aktaracak. Aralık ayının 3. Haftasında ise, Endüstri Kulübümüz aracılığı ile Hocalarımızdan Erdal BALABAN, bizlere “Proje Yönetimi ve Başarısı” konulu bir seminer verecek. Prokart takımımız sezonu tamamladı Otomobil ve motor sporlarına ilgi duyan öğrencileri aynı çatı altında toplamayı amaçlayan Motorsporları Kulübü , kurulumundan bu yana yapılan çeşitli etkinlikler ve düzenlenen seminerlerle motor sporlarının daha yakından tanınmasını sağlamıştır. Hepimizinde bildiği üzere , Işık Üniversitesi Motorsporları .Kulübü, 2012 yılında Prokart dayanıklılık yarışına katılarak Türkiye’deki üniversiteler arasında bir ilki gerçekleştirmiştir. Daha güçlü, daha hafif gokart araçları ile yapılan ve her bir ayağı 6 saat süren yarışa üniversitemizden 5 adet lisanslı sporcumuz katılmıştır.Sporcularımız arasında bayan sürücülerimizinde olması bu sporu herkesin yapabileceğini birkez daha göstermiştir. Önümüzdeki dönemlerde de üniversitelere örnek olması planlanan Işık Üniversitesi Prokart Takımımız sayesinde , üniversiteler kategorisi açılması planlanmaktadır. 8 ARALIK 2012 Batıdan doğuya bir Işık da siz yakmaya hazır mısınız? BDI (Batıdan Doğuya Işıklıyız Kulübü) FMV vakfı Işık Üni . öğrencileri öncülüğünde başlayan bir Sosyal Sorumluluk Projesidir. Projenin amacı;Türkiye’nin her bir köşesinde destek bekleyen öğrencilere kendi ışıklarıyla destek olmaktır.Başladığı günden bu güne bir çok yardım projeleri düzenleyip Üniversitemizin en aktif kulüplerinin başında gelmektedir. 2009-2010 yılları arasında pilot bölge olarak seçtikleri , Van’ın Başkale İlçesi Işıklı Köyüne ışık saçmışlardır. Aynı şekilde 2011-2012 yılı içerisinde de diğer pilot köy olarak Hatay’ın Reyhanlı ilçesi Sulu köyü seçilmiştir. Bu bölgede de okulun birçok ihtiyaçlarını topladıkları yardımlar ile gidermişlerdir. Bu sene ilk olarak yaptıkları bağış toplama etkinliğini çiğ köfte satışlarıyla yapan kulüp üyeleri , aralık ayı itibari ile de tatlı satışı gibi bağış toplama etkinlikleri düzenlemeyi hedefliyor. Bu sene hedef bölgeler Ege ve Karadeniz‘de. Gün geçtikçe birçok ihtiyaç sahibine ulaşan kulübümüze, tüm arkadaşlarımızdan desteklerini bekliyoruz. Haberler Haberler ARALIK 2012 9 Türkiye’nin her bir köşesinde destek bekleyen öğrencilere kendi ışıklarıyla destek oluyoruz. BDI (Batıdan Doğuya Işıklıyız) 10 BARIŞ BALCIOĞLU ÖĞRENCİ KONSEYİ BAŞKANI CEM BAYRAM ARALIK 2012 Öncelikle geride bırakmış olduğumuz Öğrenci Konseyi seçimleri sonucunda, beni ve EKİBİMİ bu göreve layık gördüğünüz için teşekkür ederiz. Ayrıca ben ve ekibim gibi seçimlere katılan Efe ÜSTÜNELİ ve Fatih ÇAMAŞ EKİPLERİNİ de dostane rekabetlerinden ötürü kutlarız. Seçim dönemini geride bırakmakla beraber, seçilmiş öğrenci konseyi olarak taşıdığımız sorumlulukların farkındayız ve bu farkındalıkla beraber çalışmalarımıza başlamış bulunmaktayız. Öğrenci Konseyi, öğrenci ile Üniversite Yönetimi arasında iletişimi sağlayan bir mekanizmadır. Öğrenci Konseyi bir karar mercii olmamakla beraber öğrencinin istek ve dileklerini yönetim katına ileterek müzakerelerde bulunmaktadır. Ekibimizin genel duruşu, problem oluşmadan gerekli önlemlerin alınması ve problem çözümlerinin öğrenci men- MUSTAFA CAN IŞIK Haberler faatine olması yönündedir. Konseyimiz döneminde bütün öğrencilerin dilek ve şikayetleriyle ayrım yapılmaksızın ilgilenilip kendilerine geri dönüşler yapılacaktır. Öğrenci Konseyimizin müzakerelerinde şeffaflık esastır ve bu şeffaflığın Öğrenci Konseyine olan güveni arttıracağını düşünmekteyiz. Unutulmamalıdır ki üniversite yıllarında geçirdiğimiz zaman akademik ve sosyal açıdan ne kadar verimli geçerse bizler iş hayatına daha hazır ve donanımlı bir şekilde atılırız. Öğrenci Konseyi olarak üniversite hayatımızın standartlarını yükseltmenin bizimle bir ömür boyu yürüyecek olan diplomalarımızın değerini de arttıracağının bilincindeyiz. En büyük arzumuz bir IŞIKLI ruhu yaratarak gelecek dönemlere her alanda daha ileride bir üniversite bırakmaktır. Güçlü bir Öğrenci Konseyi ile kazanan her zaman FMV IŞIK ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİ olacaktır. EMRE TURAN FEN EDEBİYAT FAKÜLTESİ TEMSİLCİSİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ TEMSİLCİSİ GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ TEMSİLCİSİ Görev ve sorumluluklarımızın gereğince ekibimle birlikte çalışmalarımıza başladık. Öncelikli hedefimiz; fakültemiz çatısı altındaki bütün öğrenci arkadaşlarımıza ulaşıp , onların sorunlarını öğrenmek ve çözümler bulabilmek adına öğrenciler ile gerekli merciler arasında köprü oluşturabilmektir. Bu doğrultuda tüm arkadaşlarımızla iletişim kurabilmek için üniversitemiz sosyal alanlarında ve sosyal paylaşım sitelerinde aktif rol alacağız. Sorunları tespit edip ortadan kaldırmak için çalışacağız. Fakültemizdeki sorunları teker teker çözüme kavuşturduğumuzda, kusursuz bir Fen-Edebiyat Fakültesi görmek en büyük ödülümüz olacaktır. . . Ekip olarak öncelikli amacımız , ‘ erişilebilir temsilcilik ‘ tanımını , fakültemiz içine yerleştirip uygulayabilmek veöğrenci arkadaşlarımızın bize hızlıca ulaşmalarını ve onların bütün sorunlarını çözmektir. Fakültemiz içinde öğrenci arkadaşlarımızı zor durumda bırakan bir çok sorun için şuan gerekli çalışmaları yapmaktayız. Son olarak ,ekibimiz ve ben Mühendislik Fakültemizi bir adım daha ileriye götürebilmek için elimizden gelen her şeyi yapacağımıza söz veriyoruz. GSF Temsilcisi olarak en çok önem verdiğim konu GSF öğrencisi olan arkadaşlarımın sesi olmaktır. Ayrıca fakültedeki sanata duyarlı öğrenci profilinin kendilerini daha iyi bir şekilde ifade edebilmelerinin önünü açmaktır. Bu zamana kadar aktif olmayan sosyal sorumluluk bilincini öğrencilere yaymak ve Işıklı olmanın farkındalığını açığa çıkararak çeşitli platformlarda hissettirmekttir.Tüm temsilci arkadaşlarıma yeni görevlerinde başarılar diliyorum.. Hedeflerimize ulaşmak, sözlerimizi yerine getirmek için ilk günden çalışmaya başladık. Temsilciliğimizin ilk haftasında mobil sitemizi açtık, 4 günde 3 ek ders verdik. Yeni bir Ders Paylaşım platformu için temelleri attık. Biz asıl şimdi bunlarla değil, dönem sonunda, arttırdığımız notlarla, katkıda bulunduğumuz arkadaşlarımızla, bize gelen Teşekkürlerle övüneceğiz. Seçmen arkadaşlarımıza, doğru bir karar ver- diklerini göstermek için her gün, çok çalışıyoruz. Bu arada, biz geliştirmeler, iyileştirmeler yaparken, arkadaşlarımızdan beklediğimiz tek şey, bir sorun yaşadıklarında ilk olarak bize bildirmeleri. Öğretmenlere karşı tek bir kişi olarak gitmenizle, bütün fakültenin desteğini alan bir temsilciyle git- BUĞRA CEM ABDULLAHOĞLU İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ TEMSİLCİSİ meniz arasında fark olması muhtemel. Dolayısıyla, sizlere daha iyi bir fakülte sunabilmek için, bizden maksimum faydayı sağlamanızı, bizim bu çalışma hırsımızı kendiniz için kullanmanızı hepinize tavsiye ediyorum. YAVUZ ASLAN EFL (HAZIRLIK OKULU ) TEMSİLCİSİ Aklımızda olan projeleri hayata geçirebilmek için ekibim ve ben çalışmalarımıza başladık. Sahip olduğum sorumluluğun farkında olup bu 1 yıllık temsilcilik süresini Efl ‘deki tüm arkadaşlarla beraber en iyi şekilde değerlendireceğimize yürekten inanıyorum. Ayrıca seçim öncesinde ve sonrasında bana destek olan Efl’deki tüm arkadaşlara sonsuz teşekkür ederim. Haberler ARALIK 2012 Yeni Medya Paneli izleyenlerde güzel etkiler bıraktı... 9 Kasım 2012 Cuma günü 13:30-15:00 saatleri arasında, Güzel Sanatlar Fakültesi Konferans Salonu’nda, Grafik Sanatlar ve Grafik Tasarım Bölümü ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Enformatik Bölümü işbirliğinde günümüzün popüler tartışma ve uygulama alanı olan “Yeni Medya” konulu bir panel düzenlendi. Panelin düzenlenmesindeki fikir noktası Grafik Sanatlar ve Grafik Tasarım Bölümü’nde yarı zamanlı olarak “Yeni Medya” dersini yürütmekte olan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Enformatik Bölümü öğretim elemanlarından Öğr. Gör. Salih Akkemik’in ders içeriğini hazırlama aşamasında ortaya çıkmıştır. Bu çerçevede panelin organizasyonunu yapan Öğr.Gör. Salih Akkemik’in davetiyle Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Enformatik Bölümü’nden Kemal Şahin, Plato Meslek Yüksel Okulu Görsel İletişim Bölüm Başkanı Bager Akbay ve Egnity (Social Media & Mobile Marketing Company) yöneticisi Murat K.Girgin panele katıldılar. Panelde Bager Akbay tarafından gelişen yeni medya olanakları ve çevrimiçi iletişim yollarıyla yeni eğitim koşulları, eğitimin farklılaşması ve anlık olarak daha geniş kitlelere engelsiz bir şekilde yayılması vurgulandı. Murat K.Girgin ise özellikle sosyal medya aracığılıyla yeni pazarlama ve reklam olanaklarının çok daha ucuz bir yolla, aracı kurumlardan çok direkt olarak kullanıcı vasıtasıyla yapılabileceğini ve bunun ne kadar etkili bir yöntem olduğunun üzerinde durdu. Panelin moderatörü olan Salih Akkemik de katılımcı öğrencilere gelişien teknoloji olanaklarının başta eğitim olmak üzere doğru ve daha etkili bir yolla kullanılması konusunda tavsiyelerde bulundu. 11 Atatürk’ün opera ile ilgili bir anısı Osmanlı İmparatorluğu döneminde Sofya Ataşemiliteri olarak görevli olan Mustafa Kemal, davetli olduğu Carmen’in galasında, zaman zaman durgunlaşarak yapıtı izlemiş ve operanın bitiminde, perdenin en az yirmi kez açılıp kapanmasını, sahneye çiçekler taşınmasını, izleyicinin coşkun alkışlarını, artistlerin sevincini hayranlıkla gözlemlemiştir. Bu arada yüzündeki burukluğun farkına varan Varna Türk Milletvekili Şakir Zümre’ye eğilip şunları söylemekten de geri durmamıştır: “Balkan Savaşı’nda yenik düşmemizin nedenini şimdi daha iyi anlıyorum. Ben Bulgarları çiftçi halk olarak biliyordum. Oysa adamların operaları bile var… Sanatçıları, müzisyenleri, dekoratörleri, hepsi var. Hepsi de eğitimli… Şu opera binalarına bak!” Kokteyl sonrası Mustafa Kemal ve Şakir Zümre Splendid Palas’a gidiyorlar. Yol boyunca hiç konuşmuyor Mustafa Kemal… Durgunluğu sürüyor… Ve odalarına çekiliyorlar… Aradan birkaç dakika geçiyor geçmiyor, Şakir Zümre odasının kapısında Mustafa Kemal’i görüyor… “Uyku tutmadı, biraz konuşalım diye geldim” diyor Gazi heyecanlı bir görünümle… “Ne kadar müthiş bir olaydı..” diye ekliyor… “Çok sesli müzik, çağın gereğidir… Bulgarlar bunu başarmış… Bizim ülkemizde de operaya kavuşacağımız günleri görebilecek miyiz acaba?” Konuşmaların ardından soru-cevap kısmına geçildi ve öğrenciler panelistlere yeni medya ile bağlantılı olarak kariyer planlaması, eğitime bağlı olarak hedeflerin belirlenmesi, yeni medya ortamlarının kullanılmasındaki avantajların yanında risklerin neler olabileceği ve dünyadaki gelişmelerin yanında Türkiye’deki durumun nasıl olduğu gibi çeşitli konularda sorunlarını sordular. Panelistlerin soruları yanıtlamasıyla panel tamamlandı. İşte, her iki anıda da Atatürk’ün müziğe ve sanata verdiği değer çok iyi anlaşılmaktadır. Müziğin insana has bir özellik olduğunu, bu yüzdende hayatta müziğin gerekliliğine işaret eden Atatürk, yaşamının her anında müzikten kopmamaya özenle gayret göstermiştir. Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, ilkbal nurusunuz. Yurdu asıl nura gark edecek sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim ve kıymetli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz. (1922, Bursa) (Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, Atatürk Araştırma Merkezi, C. II, Ankara, 1997, s. 45-46) 12 ARALIK 2012 Spor “ Işıklı Fenerbahçeliler Kulübü olarak misyonumuz insanları Fenerbahçe’nin bir spor kulübü olmasının yanında bir sivil toplum kuruluşu olduğunun da bilincine kavuşturmaktır.” Işıklı Fenerbahçeliler Kulübü Geçtiğimiz yıl, Engelsiz Şile Mesleki Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nin kütüphanesini fazla sayıda kitapla zenginleştiren kulüp üyeleri bu senede yardım organizasyonlarına hız katacağının bilgisini verdi. Bu sene ki kesinleşen etkinliklerinden biri, Türk Kızılay’ı bünyesindeki Zeynep - M. Nedim Ovyar Huzurevi’ne ziyarette bulunmak. Diğeri ise , “Büyüdüm Çocuk Oldum” ekibi ile el ele vererek, Beykoz Ayetullah Keser Eğitim Uygulama Okulu ve İş Eğitim Merkezi’nin restorasyonunu yapmak olacak. Işıklı Galatasaraylılar Kulübü Işıklı Galatasaraylılar Kulübü olarak tüm Galatasaraylı öğrencilerimiz arasında bir bağ oluşturarak , maç etkinliklerinin dışında okulumuzda ki Sosyal Sorumluluk Projeleri ve Batıdan Doğuya Işıklıyız Ekipleri ile ortak çalışmalarda yapmaktır. Yakın tarihlerde de kulüp yemek programları ilanını yapacaklardır. Spor 13 ARALIK 2012 IŞIKLI KARTALLAR Beşiktaşlılığın bizlere verdiği sorumluluk olan takımın için her zaman her Yerde FEDA diyebilmek, Beşiktaş’ın bayrağını her yerde dalgalandırabilmek için Işık üniversitesinde okuyan Beşiktaşlılar olarak Işıklı Kartallar Kulübü altında toplanmış bulunmaktayız. Sporun her dalında siyah beyaz Formamızın taşıdığı asaletin her zaman peşindeyiz ve peşinde olacağız. Işıklı Trabzonsporlular Kulübü Işıklı Trabzonsporlular Kulübü 4 yıllık bir uğraşın ürünü. Taraftar kulüpleri arasındaki yerimizi çok geç de olsa almış olmaktan dolayı gururluyuz. Bu dönem aramıza yeni katılan arkadaşlarımızla birlikte geçen sene yaptığımız maç ve yemek organizasyonlarımızı devam ettireceğiz ve buna ek olarak da Trabzon ve Trabzonspor bünyesinden arkadaşlarımızın ilgisini çekebilecek, bilgi birikimlerinden ve tecrübelerinden yararlanabileceğimiz büyüklerimizi okulumuzda ağırlamaya çalışacağız. Trabzonspor’a gönül veren herkesi aramızda görmekten mutluluk duyarız. Işıklı Trabzonsporlular Kulübü Başkanı Hatice Kübra Çoruhlu 14 Kültür-Sanat ARALIK 2012 Sen Dünyaya Gelmeden Venuto Al Mondo Çakallarla Dans: Hastasıyız Dede Twice Born Yapım: Türkiye Yönetmen: Murat Şeker Tür: Komedi Oyuncular: Şevket Çoruh, İlker Ayrık, Timur Acar Yapım: 2012 – İtalya, İspanya Süre: 127 dakika Yönetmen: Sergio Castellitto Tür: Dram Oyuncular: Penélope Cruz, Emile Hirsch, Mira Furlan, Jane Birkin, Sergio Castellitto, Saadet Işıl Aksoy Ben ve Sen Yapım: İtalya Süre: 97 dakika Yönetmen: Bernardo Bertolluci Tür: Dram Oyuncular: Tea Falco, Jacopo Olmo Antinori, Pippo Delbono Yönetmenin en son filmi olan “Io e Te” (sen ve ben ) bu ay gösterime girecektir.Filmde, filmin ana karakterlerinden biri olan Lorenzo, 14 yaşında ailesiyle arası kötü ve sorunları olan bir tipi canlandırmaktadır.Ailesine bir haftalığına kayak tatiline gideceğini söyleyen Lorenzo kendini birden eroin bağımlısı üvey ablasının bu bağımlılıktan kurtulmak için verdiği çabasının içinde bulacaktır. Yönetmen Bernardo Bertollucci’nin bu son filmiyle de uzun bir aradan sonra dikkatleri üzerine çekeceğini düşünüyoruz.Aslında gizli saklı , aileler içinde yaşanan ve çoğu zaman ortaya çıkmamış çarpık ilişkileri sanatsal bakış açısı ile harmanlayıp ortaya koyan Bertollucci güzel bir filme daha imza atmış gibi görünüyor. BERNARDO BERTOLLUCCI İtalyan yönetmen ve senarist Bernardo Bertollucci 1962 den bu yana ilginç tarzı ve bakış açısıyla dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştır. İlk yönetmenlik denemesine, o zamanın ünlü yönetmeni Pier Paolo Pasolini’nin yanında asistanlık yaparak başlamıştır.1973 yılında Marlon Brando ve Maria Schneinder’in başrollerini paylaştığı “ Last Tango in Paris” büyük başarısıyla ön plana çıkmıştır. Bernardo Bertollucci kariyerine diğer senelerde “La Luna” , “The Sheltering” , “Stealing Beauty” ve en önemli filmlerinden olan “The Dremears” ile devam etmiştir. Yönetmen senaristliğini yaptığı filmlerinde özellikle çarpık aile ilişkileri ve ergen psikolojisi üzerinde durmuştur. MFÖ YILBAŞI KONSERİ Tarih : 31 Aralık 2012 Saat :22:00 - 23:45 Yer : Lütfi Kırdar Rumeli Salonu Hall 2 Şehir : Şişli / İstanbul Martin Grubinger Ferhan & Ferzan Önder Kusursuz stilleri, yakıcı akortları ve virtüöz derecesindeki becerileri önderlerin olağanüstü kalitelerinin kanıtlarını sunuyor. ” Michael Stenger Mehmet Erdem Konseri Tarih - Saat : 07 Aralık 2012 20:00 08 Aralık 2012 13:30 Yer : CRR Konser Salonu Mekan : İstanbul Tarih Saat Yer Şehir : 8 Aralık 2012 : 21:30 - 23:00 : Matine 216 : Kadıköy / İstanbul GERÇEK HAYATTAN UYARLANMIŞ İZLENMESİ GEREKEN 10 FİLM 1-A Beautiful Mind 2-Cindrella Man 3-Goodbye Bafana Nar Ağacı Sen Öyle Çağırmasan Ben Böyle Gelmezdim Yazar: Nazan Bekiroğlu Tür: Roman 4-Milk Grinin Elli Tonu ( Fifty Shades of Grey ) 5-Monster Yazar: E.L . James Tür: Roman 9-Zenne 6-In To The Wild 7-Ed Wood 8-GoodFellas 10-The Diving Bell The Butterfly Reklam ARALIK 2012 15 16 ARALIK 2012 Haberler Işık Üniversitesi 1. Ulusal Öğrenci Ekslibrisleri Yarışması Sergisi Işık Üniversitesi’nin lise öğrencilerine ekslibris sanatını tanıtmak, bu sanat dalıyla kendilerini ifade etmelerine fırsat vermek ve çalışmalarını değerlendirmek amacıyla organize ettiği 1. Ulusal Öğrenci Ekslibrisleri Yarışması Sergisi 18 Ekim’de açıldı. 58 liseden çok sayıda öğrencinin katıldığı yarışmada 25 öğrenci mansiyon, 5 öğrenci başarı ödülü aldı. Başarılı bulunan 350 ekslibris, 18 - 31Ekim 2012 tarihlerinde Maslak’ta Işık Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Galeri Işık İstanbul’da sergilendi. ‘Ekslibris, kitabın büyüleyici sıcaklığını hissettirir’ Kitapseverlerin kitaplarının iç kapağına yapıştırdıkları üzerinde adlarının ve değişik konularda resimlerin yer aldığı küçük boyutlu grafik çalışmalara “Ekslibris” adı veriliyor. ‘Kitabın kartviziti ya da tapusu’’ olarak da ifade edilen Ekslibris, sözcük olarak “...’nın kitabı, ...’nın kitaplığına ait veya ...’nın kütüphanesinden” anlamına geliyor. Işık Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Sanatlar ve Grafik Tasarım Bölümü Başkanı Prof. Dr. Hasip Pektaş, Ekslibris’in önemli bir iletişim aracı olduğuna dikkat çekerek, ‘’Bu çalışmalar estetik kaygılarla yapılan özgün yapıtlardır. Ekslibris, sanatı insanın elleri arasına, kitapların içine kadar getirir, onun büyüleyici sıcaklığını hissettirir” diyor. Başarı Ödülü Kazanan Öğrenciler ve Okulları Aytolun Cansu Ece Gür, FMV Erenköy Işık Lisesi Eda Gizem Uğur, Zübeyde Hanım Anadolu Meslek Lisesi Esra Diken, Mersin Nevit Kodallı Güzel Sanatlar Lisesi Taha Elgün, Konya Çimento Güzel Sanatlar Lisesi Yusuf Ağım, Diyarbakır Güzel Sanatlar ve Spor Lisesi Psikoloji Testi TEMEL DÜRTÜ Sokakta yürürken bir arabanın sizi takip ettiği izlenimine kapıldınız… a) Durur, yanınıza gelmesini bekler ve aniden “Bir şey mi var?” gibisinden bir şey söylersiniz. b) Yavaşlarsınız, tam hizanıza geldiğinde ters yöne doğru yürümeye başlarsınız. c) Göstere göstere cep telefonunuzu tuşlar, ardından yürümeye devam edersiniz. d) Bir dönemeçe yaklaşırken aniden koşmaya başlar ve saparsınız. Ardından bir mağazaya girersiniz. İşten bir an önce çıkıp en sevdiğiniz diziyi seyretmek üzere televizyonun karşısına geçmek istiyorsunuz. Yolda arkadaşlarınız aradı sizi bulundukları yere davet ettiler… a) “Olmaz”, dersiniz. b) Eğer buluşmak istiyorsanız gidersiniz. c) Mutlaka gidersiniz. d) Diziden sonra gideceğinizi söylersiniz. En sevdiğiniz diziyi seyrederken kapı çaldı, samimi bir arkadaşınız gönül yarası yüzünden gözyaşları içinde karşınıza dikildi. a) Onu dinleyip teselli ederken bir yandan da diziyi izlersiniz. b) Kendinizi tamamıyla onu dinlemeye, teselli etmeye adarsınız, televizyonu kapatırsınız. c) Onu dinleyip teselli ederken öce aklınız dizide kalır, beş dakikada sonra ise diziyi unutursunuz. d) Sıcak bir duşun iyi geleceğini söyleterek onu banyoya gönderirir, dizinizi izlemeye devam edersiniz. Hoşlandığınız kişi sizi teknesine davet etti. Marinaya geldiğinizde… a) En külüstür olanının onunki olduğunu düşünürsünüz. b) Hayalinizde canlandırdığınız bir şey yok. c) Hız teknesi hayal ediyorsunuz. d) Lüks bir yat hayal ediyorsunuz. DEĞERLENDİRME (a)’lar çoğunluktaysa KONTROL Sizi durup dururken dürten, yakanızı bırakmayan; adeta temel niteliğindeki dürtünüz kontrol etme dürtüsü. Her şey kontrolunuz altında olmalı. Yamuklar düzeltilmeli, dağınıklıklar düzenlenmeli, sıfır hata olmalı! Gerekirse insanlar da hizaya getirilmeli! (b)’ler çoğunluktaysa UYUM VE DENGE Sizi temelde dürten şey sükunet ve huzura açılan kapı olarak uyumu sağlamak. Bu yolda sorunları çözmek ve insanlar arasında dengeli bir ortam yaratmakta üstünüze yok. Ölçülülük ve sağduyu abidesisiniz. Temel içgüdü olur da temel dürtü olmaz mı? Oluversin! Bakın bakalım sizin temel dürtünüz ne… Var mısınız teste? Sabaha karşı dörtte kapınız çaldı… a) Mutlaka kötü, uğursuz bir şeydir diye düşünürsünüz. Çünkü hiçbir arkadaşınız telefon etmeden size gelmez. b) Yanlış çalmışlardır. c) Mutlaka arkadaşlarınızdan birisidir. d) Mutlaka hasretinizle yanıp tutuşan karşı cinsten biridir… Kuzeninizin çocuğu “Bana masal anlat” diye tutturdu. Ne anlatırsınız? a) Alice Harikalar Diyarında. b) Cinderella. c) Pamuk Prenses. d) Rapunzel. Arkadaşlarınızla her zamanki kafede buluşacaksınız. Arkadaşlarınız sizden önce gelmiş, bir masadaki tartışmayı izliyorlar. Konuyu öğrendiğinizde “Keşke başından beri burada olsaydım” dediniz. Ne olabilir? a) Küresel ısınma. b) Leonardo Da Vinci. c) Astroloji. d) Hollywood ünlüleri. Patronunuzun karısı ile aranızda feci bir iticilik dalgası hükmediyor. Patron, tatildelerken karısının finosuna bakmanızı rica etti… a) Kabul etmezsiniz. Bir aksilik olduğunda patronunuzun şirret karısı köpeğinin tek kılı için bütün saçlarınız yolmaya hazır. b) Kabul edersiniz. Evde köpek iyidir. Misafirse daha da iyidir! Eğleneceğiniz kesin. c) Kabul edersiniz. Köpeğe patronunuzun karısının adıyla hitap edecek, komik numaralar öğreteceksiniz. d) Evde kedilerinizin olması gerekçesiyle köpeği alamayacağınızı söylersiniz. (c)’ler çoğunluktaysa HAFİFLİK Sizin temel dürtünüz; bir yetişkinin hayatının ağırlığından, sorumluluk ve stresten kaçarak, olabildiğince hafilemeyi sağlamak; kısacası hafifliğe kaçmak. Bunun için mizaha ve içinizde bir türlü büyümeyen çocuğun coşkusuna bırakıyorsunuz kendinizi. (d)’ler çoğunluktaysa KAZANIM Sizin temel dürtünüz, bir şeyler elde etmek. Hayatın sunabileceği hiçbir fırsatı kaçırmamakta ve dört ayak üstüne düşmekte üstünüze yok. Elde etme ve ele geçirme arzusu neredeyse yaşam enerjinizin kaynağı. Yazan : Nilgün Gedikoğlu Zeynep İrem SÖZER Yarışmayı organize eden Grafik Sanatlar ve Grafik Tasarım Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hasip Pektaş konuşmasını yaparken...