ağaçlandırma - dikim tekniği - Anadolu Yakası Park ve Bahçeler

Transkript

ağaçlandırma - dikim tekniği - Anadolu Yakası Park ve Bahçeler
AĞAÇLANDIRMA DİKİM TEKNİĞİ
H A Z I R L AYA N
Nihat ŞİMŞEK
Orman Endüstri Mühendisi
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
1. FIDANLARIN DIKIM ÖNCESI TABII OLACAĞI İŞLEMLER
Fidanların söküm, depolama ve nakillerinde gereken teknik hususlar ve ihtimam
gösterilmemiş ise dikilen fidanlardan başarı beklenemez. Özellikle dikim mevsiminde
kuraklık, sıcaklık ve don etkilerinin memleketimizin çeşitli yörelerinde kuvvetle görülmesi, dikim öncesi teknik hataları ortaya çıkarır. Dikim öncesi başarısızlıklar, fidanlıkta
sökümle başlar.
Kaplı fidanlar dışında çıplak köklü hatta topraklı fidanların sökümü, fidanların tam
latent (uyku) devresinde yapılması gerekir. Sökümün erken veya geç yapıldığı, yani tam
latent devre içinde gerçekleştirilmediği durumlarda sökülen fidanlar kurumaya ve diğer
dış etkilere hatta soğuk hava depolarında depolanmaya karşı daha hassas olurlar. Hâlbuki tam latent halde sökülen fidanlar, gömüde veya soğuk hava depolarında kökleri büyüme gücünü kaybetmeden uzun süre depolanabilir.
Ocak-Mart arası sökülen fidanların araziye dikildiklerinde gelişim güçlerinin en yüksek olduğu kanıtlanmıştır. Aksi halde tutma nispeti önemli ölçüde düşmektedir. Ancak
toprak don halinde iken söküm söz konusu olmaz. Donlar başlamadan veya hemen çözülür çözülmez söküm yapılmalıdır. Fidanın, fidanlıkta sökümünden sonra, rutubet içeriğinin dikim anına kadar mümkün olduğu kadar muhafaza etmesi fizyolojik açıdan çok
önemlidir. Bu itibarla fidanda aranacak en önemli niteliklerden birisi onun tazeliğidir.
2.3. FIDANLARIN GÖMÜYE ALINMASI
Dikim çalışmalarının 3-4 günü aşan bir süre gecikmesi halinde çıplak köklü fidanların serin ve gölge bir yerde kazılan hendeklerde, gevşetilmiş demetler halinde ve kökler
toprakla kapatılmış olarak dikim zamanına kadar bekletilme işlemine “GÖMÜ” denir.
Gömü çıplak köklü fidanların nemli topraklar içinde kurumadan taze kalmasını sağlar.
Çıplak Köklü Fidanların Dikim Öncesinde Gömüye Alınması
Gömü yerinin seçilmesinde aşağıdaki hususlara dikkat etmek gerekir
• Gömü yerinin, dikim yapılacak sahanın merkezi bir yerinde veya mümkün olduğu kadar yakınında olmalıdır.
• Gömü yeri rüzgâr ve öğle güneşinden korunaklı bir yer olmalıdır.
• Gömü için fidanların kök kitlelerine uygun hacimde eğik ve birbirine paralel olarak kanallar açılmalı, fidanlar bu kanallara eğik olarak yerleştirilerek kökleri kumlu geçirgen toprakla örtülerek sulanmalıdır
435
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
• Özellikle güney bakıların seçilmemesi, zorunluluk halinde çardak v.s, ile suni gölgelemeye başvurulması gerekir.
• Gömü yeri su tutmamalı, fakat yeteri kadar nemli kalmalıdır.
Taşıma, Gömü ve Bekletme Koşulları
• Fidanlar fidanlıktan dikim alanına uygun koşullarda taşınmalıdır.
• Taşıma esnasında yaralanma, dal ve sürgün kırılmamalı, çiçek ve yapraklar koparılmamalı.
• Kuvvetli hava hareketleri veya havasızlığa bağlı kızışmalardan kaynaklanan hasarlar oluşmamalı.
• Topraklı fidanlarda kök sistemi ile onu saran toprak kitlesi arasındaki bağın bozulmaması ya da balyanın dağılmaması.
• Kaplı fidanlarda kökler ile kap ortamı arasındaki bağ ya da ilişkilerin bozulmaması.
• Çıplak köklü fidanlarda köklerin açıkta kalmaması ve tazeliğini yitirmemeli.
• Kok tazeliğini koruma amacıyla yapılan gömü süresi 1 hafta-10 günü aşmamalıdır.
• Gömüye alınan fidanların kökleri tamamen güneş, rüzgâr ve don etkilerinden uzak
kalacak şekilde kumlu ve geçirgen bir toprakla kapatılmalıdır.
3. FIDANLARIN BUDANMASI
Budama, kök ve tepe budaması şeklinde olur. Fidanlıkta sökülen ve dikim sahasına
nakledilecek olan çıplak köklü fidanların kökleri kısaltılması gerekir. Aksi halde bunlar dikimde katlanır ve kök gelişmesi zorlaşır. Hâlbuki kesilen köklerde oluşan yeni kesim yüzeyleri, zengin kök teşekkülüne yol açar. Köklerin budanmasıyla, zarar görmüş fidan kökleri uzaklaştırılır. Boylu yapraklı fidanlarda gövde ve kök dengesini sağlamak üzere tepe ve
gövde budaması da yapılır. Bununla aynı zamanda fidanın tepesine uygun şekil de verilir.
Genellikle küçük fidanlarda tek tek budama yerine, demet halinde kalan kök kısmı dikim
çukuruna uyacak ve genellikle 18-20 cm kalacak şekilde keskin bir makasla kesilmelidir.
Büyük fidanlarda, özelikle park ve bahçeler için kulanım söz konusu olduğunda tepeye piramit şekli veren bir budama metodu piramidal budama” uygulanır. Fidanları gömüye alma esnasında budama tercih edilmelidir. Böylelikle gömüden alınan fidanlar süratle dikim yerlerine sevk edilebilir.
436
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Dikim öncesinde kök ve gövde budaması yapılışı
4. FIDANLARIN NAKLI
Fidanların fidanlıktan dikim yerlerine nakli esnasında, dikim sırasında olduğu gibi,
köklerin güneş ve kurutucu rüzgârlardan etkilenmemesine itina gösterilir. Bunun için; fidanın türüne, yaşına, boyuna, dikim sahasının uzaklığına, sevk süresine, bekleme süresine ve hallerine göre bir ambalaj şekli seçilir. Bundaki amaç dikimden evvel fidanların
su kaybını asgariye indirmektir. Fidanların taşıma esnasında soğuktan, dondan sıcaktan
ve rüzgârdan korunması gerekir. Fidanların sevki esnasında ambalaj malzemesi olarak;
polietilen, çuval bezi, yosun ve saman kullanılır. Küçük ve çıplak köklü fidanlar kök ambalajı, küçük balya ambalajı, sandık ambalajı, sepet ambalajı ve polietilen torba ambalajı ile sevk edilir.
Çıplak köklü fidanların sevk edilmeden önce daha dikkatli ambalajlanması gerekir.
Yapraklı ağaçların fidanları büyük mesafe nakilleri emniyetli bir şekilde sağlanabilir. Bu
fidanlar, kamyona kökler ortaya gelecek ve iç içe girecek şekilde yerleştirilir ve üzerleri
rüzgârdan, soğuktan, sıcaktan korunacak şekilde kapatılarak nakledilir.
Topraklı ve kaplı fidanların nakli ise daha kolaydır. Topraklı fidanların toprak kitlesi çuval veya jüt içerisine alınarak kök boğazından ip veya demir tel ile bağlanarak nakledilirler. Nakledilecek bütün fidanlar nakledilmeden önce hava şartlarına bağlı olarak
sulanmalarında fayda vardır.
Seçkin ve Ekstra Boylu Fidanların Vinçler Yardımı ile Dikilmesi
437
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
5. FIDANLARIN DIKIM ZAMANI
Fidan dikiminde başarıyı etkileyen en önemli faktörlerden biride dikim zamanıdır.
Dikim, genel olarak vejetasyon mevsiminin dışında yani bitkilerin latent devresi dışında
yapılır. Ancak dikim zamanı, sulama imkânı olan uygulamalarda ve kaplı fidan kullanma
durumunda bütün yıla dağıtılabilir. Bununla birlikte yapraklı ve çıplak köklü fidanların
sonbaharda, iğne yapraklı ve daimi yeşil yapraklıları da erken sonbaharda veya geç ilkbaharda dikmek gerekir. Aynı şekilde ılıman iklimlerde yaprağını döken türler içinde en
iyi dikim zamanı toprağın don periyodunun dışındaki ilkbahar ve sonbahardır.
Kaplı fidanlar aşırı sıcak, donlu, fırtınalı ve yağışlı günler dışında her mevsim dikilebilir. Topraklı fidanlar dikim mevsimi bakımından çıplak köklü ve kaplı fidanlar arasında bir
değerde olup, kaplı fidanlara daha yakındır. Ancak büyük materyallerde, yeterli kök terbiyesi görmemiş olanlarda, balya boyutu yetersiz olanlarda ve kök toprak teması zayıf ya da
bozulmuş olanlarda uyku döneminin tercih edilmesi dikim başarısı açısından önemlidir.
Çıplak köklü fidanların ise, prensip olarak büyüme dönemi dışında ya da uyku döneminde dikilmeleri zorunludur.
6. DIKIM ZAMANINI ETKILEYEN FAKTÖRLER
6.1. Dikim Sahasının Genel İklim Şartları
Özellikle yazları kurak ve yağışların daha ziyade sonbahar ve kışa rastladığı Akdeniz
Bölgesinde dikimler sonbaharda yapılır.
6.2.Dikim Sahasının Yerel İklim Şartları
Rüzgârdan çok etkilenen sahalarda, özellikle iğne yapraklılarda ilkbahar dikimleri
tercih edilmelidir.
6.3.Toprak Nitelikleri
Gevşek ve kumlu sahalarda sonbaharda, ağırca ve verimli sahalarda ilkbahar dikimleri tercih edilmelidir.
6.4.Türler ve Fidan Materyalleri
Genellikle yapraklılar için sonbahar, ibreliler için ilkbahar dikimi daha uygun olur.
Türlerin kök büyümesinin seyri de dikim zamanının tespiti açısından önemli bir faktördür. Yapılan araştırmalar köklerin mart ortasına kadar gelişme bakımından durgun bir
devre geçirdiği ve bu tarihten itibaren ilkbaharda en faal devresini yaşadığı, yazın durgunlaştığını ve sonbaharda ikinci faal devreye ulaştığını ve kışın tekrar durgunlaştığını göstermiştir. Binaenaleyh tomurcuklar kabarmadan 2/3 hafta önceye kadar yapılan dikimler en uygundur.
Topraklı ve kaplı fidanların dikimi büyük ölçüde mevsime bağlı değildir. Mahalli iklim şartlarına bağlı olarak erken sonbahardan geç ilkbahara kadar dikilebilir.
6.5.Dikim Esnasındaki Hava Şartları
Hangi mevsimde dikim yapılırsa yapılsın havanın kapalı olduğu, rüzgârsız ve aşırı soğuğun olmadığı günler tercih edilmelidir. Bu konuda dikkate alınması gereken diğer
bir hususta söküm tarihi ile dikim tarihi arasında geçen sürenin mümkün olduğu kadar
kısa tutulması gereğidir.
438
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
7. ÜLKEMIZ ŞARTLARININ DIKIM MEVSIMLERINE GÖRE
DEĞERLENDIRILMESI
7.1.İlkbahar Dikimi
Genellikle kışları sert geçen ve ilkbahar ile yaz ayları başlarında bol yağış alan yöreler için önerilir. Bu dikim zamanı mart ayının başından mayıs ortasına kadar sürer. Türler itibariyle geç süren fidanlar, bilhassa kızılçam. Fıstıkçamı hariç diğer çamlar, ladin,
köknar gibi önemli ibreliler için ilkbahar dikimi esas dikim mevsimidir.
7.2.Yaz Dikimi
Kaplı veya topraklı fidanlarda, sulama imkânları var olduğu sürece yaz dikimi yapılabilir. Mecbur olmadıkça tercih edilmemelidir.
7.3Sonbahar Dikimi
Genellikle ilkbaharda erken süren yapraklı türler için uygundur. Ekim ayından, Aralık ve Ocak ayının ortasına kadar devam eder. Kavak ve söğütlerde geç sonbahar dikimi
yapılmalıdır.
7.4.Kış Dikimi
Esas itibari ile Akdeniz ile Batı Anadolu ‘da denizden yüksek olmayan, kışları mutedil olan yerler için uygundur. İstanbul ve çevresi de buna dâhildir.
8. GENEL DIKIM YÖNTEMLERI
Bir dikimin başarıya ulaşmasında buraya kadar gördüklerimizi de dikkate alarak şu
genel kurallara uyulmalıdır:
1- Dikim için yetişme ortamı şartlarına özellikle iklim şartlarına uyum gösteren türler seçilmelidir.
2- Daha önce belirtilen esaslara uygun olarak iyi bir saha hazırlığı ve toprak işleme
yapılmalı, gerektiğinde drenaj ve toprak ıslah yöntemlerine başvurulmalıdır.
3- Kök/gövde dengesi olan selekte edilmiş fidanlar kullanılmalıdır.
4- Fidanlar kökler ve fidanın bütünü zedelenmeden sökülmeli, uygun kök ve gövde
budaması yapılmalıdır.
5- Fidanların sökümleri ile dikimleri arasında geçen süre mümkün olduğu kadar kısa tutulmalıdır.
6- Dikim esnasında fidanlar özellikle kökleri güneş ve rüzgârın kurutucu etkisinden, don ve soğuk zararlarından korunacak şekilde ambalajla veya örtülü olarak getirilmeli ve dikime kadar sahada korunaklı bir yerde bekletilmelidir. Kökler açıkta kaldığı takdirde, kuvvetli güneş, rüzgâr ve soğuk (don) ince kılcal kökleri kurutarak fidanları öldürebilir.
7- Şartlara uygun dikim zamanı seçilmelidir. Bulutlu kapalı havalar tercih edilmeli,
donlu, rüzgârlı ve yağışlı havalar tercih edilmemelidir.
8- Uygun dikim yöntemi seçilmelidir.
• Seçilecek yöntem dikilecek bitki türlerine uygun olmalıdır.
• Yetişme ortamı, özellikle toprak niteliklerine uygun olmalıdır. Örn. Kurak ve meyilli yörelerde teras yöntemleri yağmurun yüzeysel akışını azaltarak toprağın rutubet alı439
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
mını artırabilir veya ıslak yörelerde tepe dikimleri (arazinin tepecik haline dönüştürülmesi) uygulanabilir.
• Kullanılacak fidan materyalinin yaşına, fidanlıkta gördüğü işlemlere göre (replikaj,
çıplak köklü veya tüplü oluşuna) yöntem seçilmelidir.
• Aynı zamanda dikim yöntemi emniyeti yanında kolay, ekonomik ve hızlı bir yöntem olmalıdır.
9- Bitkilerin latent devrede olmalarına dikkat edilmelidir. Çıplak köklü fidanların dikim mevsimi, fidanların uykuda olduğu Kasım-Nisan ayları arasında olmalıdır.
10- Diğer hususlar:
Peyzaj ve çevre düzenleme çalışmalarında ağaçlar, binalar ve mekânlarla uyum halinde olmalıdır. Seçilecek tür yalnız estetik ve hâlihazır fonksiyonlar açısından değil, ilerde
ulaşacağı boyutlarda dikkate alınarak seçilmelidir. Örneğin bir ev alçak ve düz ise dikilecek ağaç onun boyunu aşmalıdır. Ön bahçeler için piramidal ve sütun formlar seçilmelidir. Yapraklarını döken türler iğne yapraklılara çok yakın dikilirse onu bastırabilir.
Ağaçların 5 m’ den yakın dikilmemesine dikkat etmek gerekir.
Dikim yapılan sahada önce boylu ağaçlar, sonra orta, sonra sıra ile küçük boylu ağaçlar ve çalılar dikilir. Drenaj ve sulama şebekesi yapıldıktan sonra çim alanlar tesis edilip
ve en son çiçekler proje sahasına dikilir.
Dikim esnasında kökler bir tarafa toplanmamalı, U ve J şeklinde kıvrılmamalı ve kök
sert dikim çukurunun kenarlarına her taraftan fidanın büyüklüğüne göre değişmekle beraber, ortalama 20cm.den daha fazla açıklık kalacak şekilde çukur geniş açılmalı ve kazık kök çukurun dibine dokunmamalıdır. Arada yumuşatılmış bir toprak tabakası bulunmalıdır.
Normal şartlar altında fidanların dikimi, kök boğazı (gövdenin toprakla birleştiği kısım) fidanlıktan çıkarıldığı hizada olacak şekilde yapılmalıdır.
Fidan derin dikildiğinde diri diri gömülmüş sayılır ve fidan ölür. Kök boğazı yüzeyde kalacak şekilde, sığ bir dikimde uygun olmaz.
Hangi yöntemle açılırsa açılsın dikim çukuru veya yarığı en az kökü bütünüyle alabilecek büyüklükte olmalıdır.
Dikimlerde kimyevi ve ticari gübre kullanılmaması gübrenin bu aşamada daha ziyade olgunlaşmış organik gübre olarak verilmesi öngörülmektedir. Kökler dikim çukurunda toprakla tam bir temas içinde olmalı ve arada bir boşluk kalmamalıdır. Yani kökler
toprakla iyice sıkıştırılmalıdır. Dikimden sonra fidanlar mutlaka dik durumda olmalıdır.
9. GENEL DIKIM ŞEKILLERI
Dikimler, düzensiz dikim, düzenli dikim ve karışık dikim şekillerinden birine göre
uygulanır. Ancak peyzaj uygulamalarında daha çok düzensiz dikim şekilleri uygulanır.
Geniş ağaçlandırma sahalarında düzenli dikim uygulanır.
Düzenli dikim şu avantajları içerir; Her fidana eşit büyüme yeri sağlanmış ve böylece yetişme yerinden azami ölçüde faydalanılmış olur, Dikim işi muntazam tempoda gider, kontrol kolaydır, Kullanılacak ve kullanılan fidanların miktarı ve dikim giderlerinin
tahmini işin her safhasında çok basit olarak hesaplanabilir. Kâğıt üzerinde tespit karı440
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
şım şekli ve oranını araziye tatbik kolaydır. Fidan yerleri belli olduğu için ufak fidanlarda da diri örtü mücadelesi süratlendirilebilir. Tamamlama çok basittir. Makine ile çalışma kolaydır.
Geniş ağaçlandırmalarda düzenli dikim uygulanır. Geometrik şekle göre esas düzenli dikim şekilleri; eşkenar üçgen dikimi, dikdörtgen dikimi, beşgen dikimi söz konusudur. Karışık dikimlerde karışıma girecek diğer türler, esas türün dikimi yapılmadan evvel sahaya getirilir ve dikilir. Parklarda çimler üzerinde fazla gölge yapmayan türler tercih edilir.
10. GENEL DIKIM METOTLARI
Dikim metotları dikim yeri açısından ikiye ayrılır:
• Yarma dikim
• Çukur dikim
Yarma dikim metotları çeşitli tipte plantuar veya çapalarla gerçekleştirilir. Yarma dikimler küçük, topraksız fidanlar için söz konusudur. Çukur dikim metotları ise hem çıplak köklü ve hem de topraklı fidan dikimlerinde kullanılır.
Dikim metotları, kullanılan fidan materyallerinin nitelikleri bakımından da ikiye ayrılır:
Çıplak köklü fidanların dikimi
Topraklı fidanların dikimi.
10.1.Yarma Dikim Metotları
15/20 cm büyüklüğündeki fidanlar için söz konusu olan bir dikim metodudur. İyi
işlenmiş gevşek ve nemli topraklarda uygulanır. Bu küçük fidanların dikiminde kökler
henüz küçük olduğundan klasik manada bir çukur açmaya gerek olmayabilir. Bu metotlarda çeşitli tipte el, ayak plantuarları ile kama, bel veya çeşitli tipte çapa aletleri kullanılarak yapılır.
441
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
El plantuarı ile dikim.
Plantuar çekilip topraktan çıkartılırken bir elle fidan bu deliğe kökleri kıvrılmayacak
şekilde sarkıtılır. Sonra diğer elle plantuar ikinci defa, fakat bu sefer plantuar ucu açılmış
olan deliğin alt ucuna ulaşacak şekilde toprağa meyilli olarak batırılır ve plantuar sapı resimde görüldüğü gibi fidana doğru çekilerek, dikim deliğine girmiş olan kökler toprakla sıkıştırılır bu ikinci batırma Sığ yapılıp plantuarın ucu dikim deliğinin alt ucuna kadar
ulaşmazsa, bu sefer dikim deliğinin üstü kapanır ve altında bodrum” tabir edilen bir boşluk kısım kalır. Böylece altta kökler toprakla iyi temas etmemiş olur. Bu durum kuruma
veya gelişme güçlüklerine neden olur. Dikim deliğinde fidanın kökünün bükülmesi ve
kıvrılması da dikim zayiatını arttırır veya fidanın iyi gelişmesini engeller. Bunun için önceden köklerin dikim deliği boylarına uygun uzunlukta budanması gerekir. Kökler dikim
esnasında, istenen dikim derinliğinden daha derin olarak deliğe sarkıtılmalı ve ondan
sonra yeterince yukarı çekilerek dipte kök kıvrılmasına engel olunmalıdır.
Türkiye’de Dikimlerde Kullanılan Çeşitli Tip El Ve Ayak Plantuarları
Gene yarma dikimi içinde, ayak plantuarı ile dikim de söz konusudur.
Burada biraz daha farklı bir dikim aleti kullanılır. Halen memleketimizde de çok yaygın olan bu yöntemde kullanılan ayak veya dikim plantuarı uzun saplıdır.
442
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Dikimin başarısı için bu hususlara ve özellikle dikim esnasında toprağın tavda olmasına önem verilmelidir. Toprağın fazla rutubetli veya aksine fazla kuru olması çalışmayı güçleştirdiği gibi dikim yarığının da muntazam açılmasını engeller. Yarık duvarlarında
kopmalar, altta dar boğaz oluşturabilir. Bu durumda kök, yarığın altına kadar ulaşamaz,
kök kıvrımları, toplanmaları olur.
Yarma dikimi yöntemleri içinde yeterli yağış alan rejyonlarda daha ziyade plantuar
dikimi uygulanırken, daha kurakça yörelerde çapa dikimi ön planda tercih edilir.
(1)
Ayak plantuarı
gösterilen açıda sokulur ve ileri iterek
dikey pozisyona
getirir.
(5)
Bu sefer de
dikimplantuarını, ileri doğru iter, bu suretle toprağın
üst tarafındaki
kökler sıkıştırır.
(2)
Ayak plantuarı
çıkartılır ve fidan
yarığa uygun derinlikte yerleştirir.
(6)
Son açılan yarıktan 5 cm.
öteye dikim
plantuarını sokar.
(3)
Dikim plantuarı fidandan 5 cm. kadar öteye tekrar
batırılır.
(7)
Dikim plantuarını önce öne
sonra geriye
iter ve böylece
bundan evvel
açılmış yarık
tamamen dolar.
(8)
Son açılan deliğe ayak topuğu ile toprak
itilerek doldurulur.
(4)
Dikim plantuarını
kendine doğru çeker, böylece kökler
alt taraftan sıkıştırılmış olur.
(9)
Fidanın etrafındaki toprak,
ayak darbeleriyle sıkıştırılır.
Ayak Plantuarı ile Dikim Safhaları
443
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Dikimde Fidanın Kök Ve Gövde Pozisyonundaki Hatalar
10.2.Çıplak Köklü Fidan Dikimi
Dikim Hazırlığı
Çıplak köklü fidanlar sahaya gelmeden çukurlar açılmalı ve gelir gelmez kökler kurumadan dikilmelidir. Eğer Kökler biraz kurumuş ise dikimden evvel demet halinde birkaç saat suda tutulur. Eğer dikim 2-3 gün kadar gecikecekse, fidan demetlerini gevşeterek gölge, serin fakat don olmayan bir yerde birkaç gün bekletebiliriz. Eğer dikim işi daha fazla gecikecekse daha önce genel kısımda görüldüğü tarzda, usulüne uygun şekilde
gömüye alınırlar. Şayet fidanlar uyanmaya başlıyorsa çıplak köklü çalıları bir haftaya kadar zarar oluşmadan gömüde tutabiliriz. Henüz uyku halinde sefer ve hava da nemli ise
daha uzun süre emniyetle gömüde kalabilirler.
Topraklı ve kaplı fidan yöntemlerine nazaran başarı oranı daha azdır. Başlangıçta az
çok bir büyüme duraklaması nedeniyle de gelişme daha yavaştır. Çıplak köklü fidanlar,
özellikle dikim zamanı nispi hava rutubeti yüksek olan ve iyi gevşek topraklarda emniyetle uygulanır. Sulamada yapıldığında başarı oranı yüksek olur. Genellikle kışın yaprağını döken türler için uygundur. Dikim esnasında toprağın rutubet muhteviyatının, toprak tanecikleri arasında boşluklarda tutulabilecek suyun maksimum miktarı olan tarla
kapasitesinin 20/30 altında olması başarı şansını yükselten bir faktördür. Çıplak köklü fidan dikim metotlarında, dikim esnasında kökler az veya çok kıvrılma bir araya toplanma ve sıkışma ihtimalleri ile karşı karşıyadır. Genellikle bu yöntemler, dikim esnasında
444
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
toprağın sıkışmasına sebep olurlar. Bu nedenle toprağın önceden işlenmesi gerekir.
Daha öncede söylendiği gibi, dikim öncesi köklerde budama işlemi yukarıda şekilde
gösterildiği gibi yapılır. Budama, kök ve tepe budaması şeklinde olur. Fidanlıkta sökülen
ve dikim sahasına nakledilecek olan çıplak köklü fidanların kökleri kısaltılması gerekir. Aksi halde bunlar dikimde katlanır ve kök gelişmesi zorlaşır. Hâlbuki kesilen köklerde oluşan yeni kesim yüzeyleri, zengin kök teşekkülüne yol açar. Köklerin budanmasıyla,
zarar görmüş fidan kökleri uzaklaştırılır. Boylu yapraklı fidanlarda gövde ve kök dengesini sağlamak üzere tepe ve gövde budaması da yapılır. Daha sonra dikim işlemine geçilir.
Çıplak Köklü Bir Çalının Dikim Yöntemi Ve Tekniği
Fidan çukuru çıplak kökü rahatça içine alınabilecek ve kökler her taraftan çukur duvarlarına ve tabanına 15cm.den daha fazla yaklaşmayacak büyüklükte açılır. Çukurun dibinde köklerin üzerine oturacağı, 2/3 oranında üst toprak ve 1/3 kompost, torf ve gübre
karışımından oluşturulan bir tepecik şekillendirilir. Fidan kökleri bu tepeciğin üzerine
serilir oturtulur ve yan kökler çukur kenarlarına doğru her muntazam dağıtılır.
Çukurun 1/3’ü üst toprak karışımı ile doldurulur ve ayakla basılarak köklerin toprakla iyi teması sağlanır. Bu durumda çalı, desteksiz olarak dik durumunu muhafaza edebilecek kadar kökler sıkışmış olmalıdır. Geri kalan kısım su ile doldurularak, toprağın köklerin arasına daha
iyi yerleşmesi ve köklerin toprakla temasını engelleyen
büyük hava boşluklarının toprakla dolması sağlanır.
Su toprak tarafından drene edildikten sonra çukurun geri kalan kısmı çukur altından çıkan toprakla doldurulur ve kök boğumu dibinde 5cm. kadar derinlikte
bir çanak oluşturularak tekrar su verilir.
Gövde ve dalların 1/3’ü kesilerek, fidanın fidanlıkta sökümde kaybettiği kök kısımları yüzünden bozulan
tepe/kök dengesi tekrar kök lehine sağlanmış olur. Ancak bu budama çalının doğal formunu bozmayacak şekilde yapılmalıdır.
10.3.Çukur Dikim Metotları
Bu metotlar minimal 20 cm’ den daha boylu çıplak köklü fidanlarda uygulanan daha ihtimamlı metotlardır. Kışın yapraklarını döken çıplak köklü fidanlar da bu yöntemle dikilirler. Bu dikim yöntemi fidanın yaşına, kök sistemine göre, bundan evvelki metotlara kıyasla daha büyük hacimde açılan çukurlara yapılan dikimdir. Çukurda iyi bir toprak işlenmesi sağlandığından geçirgenliği az, çok taşlı ve kayalık topraklarda bakımlı bir
dikim metodudur.
Yalnız çukur dikiminde de bazı hususları göz önünde tutmak gerekir. Bunların başında, çukur ebatlarının, fidan köklerini tabii durumda tutacak ve kökleri sıkıştırmayacak, eğip bükmeyecek büyüklükte olması gerekir. Bu konuda klasik ağaçlandırmalardan
daha ihtimamlı çalışmaları gerektiren peyzaj uygulamalarında, fidan çukurunun genişliği, çukura oturtulan fidanın köklerinin çukur kenarından ve dibinden 20 cm’ den fazla
açıklık kalacak şekilde, çukurun mümkün olduğu kadar geniş ve derin açılması, alt kı445
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
sımlarda bu genişliğin daha artırılarak çukura bir kazandibi şekli verilmesi kök gelişimi
bakımından çok uygun olur.
1- Bir çapa yardımıyla takriben 50x50 cm.lik bir alan, üst toprak açığa çıkana kadar
diri ve ölü örtüden temizlenir.
2- Temizlenen alanın ortasında, en azdan köklerin tabi durumlarını bozmadan onları alabilecek büyüklükte (daha büyük olması tercih edilir) bir çukur açılır. Bu çukur tekrar gevşetilmiş toprakla doldurulur veya şekilde görüldüğü gibi kökleri kapayacak genişlik ve derinlikte, toprak bir çapa veya bel kürekle bellenerek işlenip gevşetilir, içindeki
taş ve kök parçaları alınır. Sonra çapa ile bir çukur oluşturulur.
3- Çapa işlenmiş topraktan çıkarılmadan işçi çapayı kendine doğru çeker, diğer eli
ile de fidanı çapanın açtığı çukura tutar.
4- Çapayı kaldırdığında arkasında birikmiş olan toprak kısmen çukuru doldurulur.
Bu sırada fidanı hafif yukarı doğru çekerek köklerin kıvrılmamasını ve fidanın fazla gömülmemesini sağlar, sonra geri kalan toprak yığınını da çapa ile iterek dikimi tamamlar.
Önce çapa ve kürek ile, dikilecek
tüplü veya kaplı fidanın kök boğazı
seviyesine gelecek
derinlik ve genişlikte bir çukur açılır.
Fidan düzgün bir
biçimde çukura
yerleştirilir.
Toprak yavaş yavaş
çukura doldurulur.
Son olarak fidan
çukuru tamamen
toprakla doldurulur. Ayak ile fiden
çevresine basılarak
toprak sıkıştırılır
ve can suyu verilir.
5- Son olarak fidanları ayakları arasına alarak ve Çepe çevre toprağa basarak köklerin toprakla daha iyi temasını Sağlar.
Dikimden sonra fidan çevresinde toprak genişletilerek veya gevşek toprak serilerek
su tutabilecek bir çanak oluşturulmalıdır.
Büyük çukurlarda bu işlemi yapmadan, dikim esnasında çukur kademe kademe değil bir etapta doldurulursa genellikle fidan daha derin dikilmiş olur, hatta toprak bastırılınca fidanın alttaki sürgün ve ibreleri dahi toprak içinde kalabilir. Buna uygulamada, fidanı diri diri gömme diye tabir edilir. Bu duruma imkân vermeyecek şekilde tedrici olarak çukuru tabaka tabaka bastırarak doldurmak lazımdır. Ancak en üst tabaka bastırılmamalıdır. Zira gevşek kalan bu üst tabaka malç etkisi yapar ve suyu iyi absorbe eder.
Toprağın çukura tabaka tabaka konma işi, özellikle büyük çukur açılması halinde
çok daha önemlidir. Aksi halde çukurda toprak, zamanla yerleşerek çukurun üst kısmı açık kalır.
446
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
10.4.Topraklı Fidan Dikimi
Topraklı Fidan Dikimi Şu Etaplardan Oluşur
1. Etap: Topraklı fidanın en azdan kökü saran toprak kitlesini alacak büyüklükte,
altı daha geniş, kazan gibi bir çukur açılır. Çukur ne kadar geniş açılırsa fidanın gelişmesi o kadar iyi olacağı unutulmamalıdır. Çukurdan çıkan üst toprak ayrı, alt toprak
ayrı konmalıdır. Ayrıca çukurun dibi bel kürekle yerinde mümkün olduğunca derin
olarak işlenmeli ve üst toprakla, topraklı fidanın üstüne oturtulacağı bir tümsek oluşturulmamalıdır.
2. Etap: Topraklı fidan, kök boğazı toprak seviyesinde kalacak (kurak yörelerde 3
5cm derin olabilir) çukur dibinde oluşturulan tümseğe dik duracak tarzda oturtulur ve
fidan kıpırdatılmadan etrafındaki boşluk dışarıda kalan toprakla doldurulur. Kötü toprak koşullarında dışardan alınan üst toprakla çukur toprağı takviye edilir. Büyük çukurlarda iyi bir oturma sağlamak için bir seferde değil, kat kat doldurma yapılır ve her kat
çiğnenerek sıkıştırıldıktan sonra bir üst katın toprağı konur.
3. Etap: Fidan iki ayak arasına alınıp etrafında dönülerek yeteri kadar sıkıştırılır ve
sonra fidan etrafında bir çanak oluşturulur (bu çanak oluşturma işi soğuk mıntıkalarda
sonbahar dikiminde su birikmesi ve buzlanma dolayısıyla gövdenin yaralanabileceği nedeni ile önerilmez).
Dikimi takiben fidana yeterli miktarda, örneğin büyük bir çukura 1/2 - 1 teneke can
suyu verilmesi köklerin toprakla daha iyi temasını da sağlar. Bu suyun bir kısmını büyük çukurlarda toprak yarısına kadar doldurulduğu vakit vermek ve sonra devam etmek
de toprağın oturması bakımından faydalıdır.
10.5.Kaplı Veya Tüplü Fidan Dikimi
Kaplı veya tüplü fidanlar da topraklı fidan dikimine benzer şekilde dikilir. Ancak
topraklı fidanda saz, plastik veya çuval bezi ambalaj tamamen çıkarılarak fidan serbest
hale getirilip dikilirken, kaplı fidanlarda kaba uygun işlem yapılarak dikim gerçekleştirilir. Örneğin kesme veya prese turba kaplar alt yarısı alınarak teneke ile dikilebilir. Bu suretle fidanlar derin kök yapmaya zorlandığı gibi dikim esnasında tenekeyi çıkartırken
toprakların dağılma tehlikesi olmaz. Zaten toprak içinde kalan tenekenin üst yarısı kolaylıkla 1 - 2 yılda özellikle rutubetli yerlerde çürüyüp dağılır. Ancak bu tarz, kuvvetli
yan ve sığ kökler geliştiren türlerde (güller gibi) hatalıdır, bunlarda teneke kap tamamen
çıkarılmalıdır.
Eğer kap dibinde kök kıvrılmaları görülüyorsa toprak kitlesinin az miktarda dip tarafının kıvrılmış köklerle birlikte kesilip alınması da fayda sağlar. Ancak çok kesip kök
dengesini bozmaya da neden olunmamalıdır.
10.6.Büyük Ağaçların Dikim Tekniği
Kentlerimizde cadde, meydan ve yollarda parmak kalınlığındaki fidanlarla yapılan
dikimler çeşitli tahripkâr etkilerle yeterli bir boya ve güce ulaşmadan yok olup gitmekte
birkaç yılda yenilenmesi gerekmektedir. Aralarında yer yer kendini kurtarabilenler kalmakta ve düzenli bir bulvar görünümünü oluşturamamaktadır.
Arazi kullanımındaki değişim, inşaatlar, cadde ve yol yapımları ile bunların genişle447
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
tilmesi çalışmaları sonucu, ortada kalan ağaçların kesilip yok edilmeden tekniğine uygun
sökme, nakil ve dikimler ile baka yerlerde kullanma mümkün olur.
Bu durumda peyzajda boylu ağaç kullanımı 2 yoldan gerçekleşir.
1- Fidanlıklarda yetiştirilen ağaçlar kullanılarak,
2- Kentte bir yerden kaldırılması gereken yaşlı ağaçların başka bir yere nakli yapılıp
dikilerek.
Türkiye’de 1 yöntemle yetiştirilmiş boylu ağaç kullanımı son yıllarda ithal ve yerli
yollarla gerçekleştirilmektedir. Son yıllarda ağaç ithalleri, İstanbul Büyükşehir Belediyesi
başta olmak üzere diğer Büyükşehir belediyeleri tarafından yapılmaktadır.
Kentlerimizin kısa zamanda görünümlerini değiştirecek ve gelişmiş ülkelerde görüldüğü gibi görkemli bulvar ve parklara ulaştıracak bu tip girişimler, yeşil kentlerimizi
oluşturma açısından büyük bir kazançtır. Ancak bu değerli ağaçların bakım ve korunması daha büyük dikkat ve itina gerektirmektedir.
İkinci yoldan da kentlerde arazi kullanımındaki değişimler dolayısı ile sökülüp çıkarılmaları gereken ağaçlar. Ağaç sökme araçları ile yerlerinden sökülerek başka yerlere
nakledilir.
Genel kaide o ince ve kompakt bir kök teşekkülüne sahip sığ köklü ağaç türleri,
uzun ve derine inen, kazık köklere veya seyrek bir kök sistemine sahip türlere nazaran
nakilleri daha başarılıdır.
Nakli en kolay olan ağaç cinsleri; Çiçek elmaları, Dişbudak, Karaağaç, Çitlembik, Ihlamur, Kestane, Kızılağaç, Çınar, Kavak, Söğüt, Akçaağaç, Pavlonya ve yalancı akasya ile
mutedil ve sıcak iklim ağaçları olan palmiye ve zeytinlerdir.
Cevizler, meşeler, Amerikan Cevizleri, Kayınlar nakilleri güç ağaç türleri olarak belirlenmektedir
10.7.İki Sıralı Bir Çitin Dikim Tekniği
Çalıların Seçimi Ve Dikimi
Çalı türlerini seçerken;
1- Soğuğa dayanıklılığı hakkında kesin bilgimiz olmayan çalıları tercih edilmemelidir
2- Kış ve ilkbahar rüzgârlarına hassas türleri rüzgâra maruz yerlerde kullanmamalıyız
3- Çalıları dikerken verilecek aralık, fidanın büyüklüğüne göre değil ilerde alacağı
büyüklüğe göre tespit edilmelidir.
4- Dikilecek çalı türü fidanın ne zaman, çiçek ve meyve vereceği ve bunların ne kadar kalacağını bilmek gerekir.
Çalıların çit olarak dikilmesi
Eğer çalılar tek tek değil de gruplar halinde çit olarak değerlendirilecekse, kullanılan
türlerin dikim ve budama işleri tek tek dikilenlerden farklı olur. En kısa zamanda kesif
bir çit tesisi öngörüldüğünde açılan bir hendeğe 2 sıra üçgen dikimi tarzında çit fidanları dikilmelidir.
448
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Bu konuda alçak çit olarak; artemisya, berberis, buxus, erica, euonymus, hypericum,
lavandula, potentilla. rosa, rosmarinus, santolina düşünülebilir. Bunlardan potentilla ve
rosa türleri dışındakilerinin hepsi herdem yeşildirler ve 45-90cm boyunda çitler oluşturabilirler.25-30cm aralıklarla dikilmeleri önerilir. Yalnız artemisia ve rosa türlerine 4045cm aralık vermek isabetli olur.
Tırmanıcı ve Sarılıcı Odunsu Bitkilerin Dikim Tekniği
Tırmanıcı ve sarılıcı bitkilerin bazıları helezoni olarak bükülüp sarılarak(yasemin ve
wisterialar), bazıları uzayan filizlerinin uçlarıyla tutunarak (clematisler), bazıları havai
kökler geliştirerek (hederalar) veya sülükler oluşturarak (ampelopsisler) gibi sarılır veya
tırmanırlar. Bu niteliklere göre hazırlık yapılır, tırmanma ve sarılma kolaylıkları sağlanabilir(duvar, parmaklık, tel kafes vb).
Bir tırmanıcı veya sarılıcı türü seçerken; sarılma amacı (gölge, örtü, yaz-kış fonksiyonelliği, dekoratif görünümü), yörenin temel iklimi dikkate alınır.
Dikim için derin köklü odunsu tırmanıcı ve sarılıcı türler için fidan büyüklüğüne göre değişmekle beraber dip çukurları açılır ve klasik dikim tekniği uygulanır. Bu türlerde
sık sulama yapmak gerekir.
SOĞANLI BİTKİLERDE DİKİM
SÜMBÜL (Hyacintus)
Zarafeti ve güzel kokusuyla eskiden beri şiirlere,
şarkılara konu olan sümbüller geleneksel çiçeklerimizdendir. Ülkemizde tabii olarak bulunan bu çiçek
zamanla Avrupa’ya götürülmüş, özellikle Hollandalı çiçekçiler tarafından aşılanarak pek çok çeşidi elde
edilmiştir.
Tabii sümbüller uçuk pembe, mavi ve beyaz renklerde, yalınkat olur. Ağır ve tatlı bir kokusu vardır. Dikildiği yerde sürekli çoğalır ve yetiştirilmesi kolaydır.
Hollanda sümbülleri ise çok zengin renklere sahiptir. Çiçekleri kalın bir sapın çevresinde katmerli ve çok sayıdadır. Cinsine göre ağır veya hafif kokulu olabilir. Sümbül soğanları eylül-ekim aylarında iyi gübrelenmiş toprağa 15cm. derinlik ve 20-30cm. aralıklarla dikilir. Tabii sümbüller mart- nisan, Hollanda
sümbülleri ise nisan-mayıs aylarında açar. Soğanları
topraktan çıkarmaya gerek yoktur.
ZAMBAK (Lilium)
Zambak çiçeği insanlık tarihinde çok eski bir geçmişe sahiptir. Öyle ki bundan 3000 yıl önce yetiştirildiğine dair kayıtlar vardır. Çok fazla çeşidi üretilmiştir. Zambak yetiştirmek kolay değildir. Sabır ve bilgi
gerektirir.
Zambak soğanları genellikle Ekim ayında dikilir.
İyi drenajlı, rüzgâr almayan ve güneşli bir yer seçilir.
449
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Humus veya gübreyle zenginleştirilmiş toprakta 20cm. derinliğinde bir çukur açılır. Çukurun dibine biraz iri kum serpilir. Kökler yaygın bir şekilde yerleştirilir. İyi toprakla çukur doldurulur. Hafifçe bastırılır.
NERGİS (Narcissus)
Nergisler şüphesiz soğanlı bitkilerin en tanınmış üyelerinden biridir. Yetiştirilmesi çok kolaydır.
Soğanları bir kere dikildikten sonra topraktan çıkarılmaz. Yıldan yıla çoğalarak olduğu yerde yayılır.
Nergislerin ana rengi sarı olmakla beraber beyaz,
portakal rengi veya iki renkli olanları da vardır. Çiçeklerin farklı boyut ve biçimlerde, kokulu ve kokusuz çeşitleri bulunur.
Nergisler normal bahçe toprağında, güneşte veya hafif gölgede yetişebilir.
Soğanlar Eylül başlarında 10- 15cm. derinliğinde dikilir. Çiçekler cinsine göre Şubat ve Nisan arasında açar. Bitkinin yaprakları kuruyana kadar kesilmemelidir.
LALE (Tulip)
Bir devre adını veren birçok sanat dalının değişmez motifi olan lale aynı zamanda milli çiçeklerimizdendir. Ne yazık ki bu zarif çiçeği park ve
bahçelerde eskisi kadar sık göremiyoruz.
Lale bahçede olduğu kadar saksılarda da yetiştirilebilir. Farklı zamanlarda açan yüzlerce çeşidiyle
Mart’tan Mayıs sonuna kadar göz zevkimizi okşayan çiçeklerini eksik etmez.
Lale soğanları mümkün olduğu kadar geç dikilmelidir. Soğanlar, çeşidin çok olduğu Eylül- Ekim
aylarında satın alınır. Serin ve karanlık bir yerde
muhafaza edilir. Kasım sonlarında toprağa dikilir.
Soğanlar 15cm. derinlik ve 10-15cm. aralıklarla dikilir. İyi işlenmiş bahçe toprağı ve
bol güneş ister. Düzenli sıralar halinde olabileceği gibi soğanları toprağa serperek tabii bir
manzara da elde edebilirsiniz. Özellikle çim alanlarda böylesi göze daha hoş görünür.
11. KENT İÇI AĞAÇLANDIRMALAR
Kentsel Yeşil Alanlar;
• Parklar, Korular ve Mesire Alanları
• Kent İçi Yol, Cadde, Sokak ve Meydanlar
• Açık Otopark Alanları
• Şehirlerarası Otoyol Alanları
• Mezarlıklar
450
• Su Havzaları
• Okul- Hastane Bahçeleri
• Hayvanat-Botanik Bahçeleri
• Toplu Konut Bahçeleri
• Spor Alanları
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
12. DIKIME UYGUN AĞAÇLARDA ARANAN FIZIKSEL ÖZELLIKLER
• Tomurcukların canlı, şişkin iyi gelişmiş olması,
• Yaprakların diri parlak ve sık olması,
• Gövde ve dallarda kabukların buruşuk olmaması,
• Dallanmanın türe özgü bir formda gelişmiş olması,
• Özellikle son yıla ait terminal ve subterminal sürgünlerin iyi bir gelişme göstermiş
olması,
• Kök sisteminin sak ile orantılı yan ve kılcal köklerce zengin olması,
• Kaplı fidanların en az 1 vejetasyon dönemi öncesinden kaplara alınmış olması, buna karşılık kap değişimindeki gecikmeler ya da kap hacminin yetersizliğinden kaynaklanan kök dönmeleri olmaması,
• Topraklı fidanlarda kil içeriği yüksek tekstürdeki topraklarla kök toprak temasının
sağlam kurulmuş ve bozulmamış olması,
• Genel olarak kök, gövde, dal ve yapraklarda patolojik oluşumların, hastalık belirtilerinin ve mekanik yaralanmaların bulunmaması gerekir.
Köklerinin durumuna göre başlıca fidan tipleri; çıplak köklü, topraklı ve kaplı fidanlar
Fidanlıkta istiflenmiş dikimi ya da kaba alınmayı bekleyen Topraklı (Rutbalı) Ağaçlar
451
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Topraklı (rutbalı) Fidanları Yakından İnceleyelim
Uygun Kök Oluşumlu Kaplı Fidan
Kök Dönmesi ve Yumak Oluşumuna Bir Örnek
452
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Eski ve Yeni Kaba Alınmış Fidanlar
Fidanın, Toprağın ve Kabın Blok Halinde
Dağılmasının Önlenmesi İçin Alınan Tedbirler
Kaplı Fidanlarda Yabani Otlar ve
Eski Kaplı Olma Durumu
Peyzaj Çalışmalarında Dikkat Edilecek Hususlar
Peyzaj ve çevre düzenleme çalışmalarında ağaçlar, binalar ve mekânlarla uyum halinde olmalıdır. Seçilecek tür yalnız estetik ve hâlihazır fonksiyonlar açısından değil, ilerde
ulaşacağı boyutlarda dikkate alınarak seçilmelidir. Örneğin bir ev alçak ve düz ise dikilecek ağaç onun boyunu aşmamalıdır. Ön bahçeler için piramidal ve sütun formlar seçilmelidir.
Yapraklarını döken türler iğne yapraklılara çok yakın dikilirse onu bastırabilir. Ağaçların 5m den yakın dikilmemesine dikkat etmek gerekir.
Dikim yapılan sahada önce boylu ağaçlar, sonra orta, sonra sıra ile küçük boylu ağaçlar ve çalılar dikilir. Drenaj ve sulama şebekesi yapıldıktan sonra çim alanlar tesis edilip
ve en son çiçekler proje sahasına dikilir.
453
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Çukur Dikimi
Açılan çukurdan çıkan alt toprak ile üst toprak arasında organik madde içeriği bakımından belirgin farklılık varsa toprak ayrı ayrı yerlerde toplanmalı ve çukurun doldurulması aşamasında üst toprak alta, alt toprak ta üste konmalıdır.
Toprak seviyesinin yetersiz olduğu kayalık ve kırsal alan ağaçlandırmalarında
mutlak küçük ağaçlar tercih edilmeli
454
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Dikim esnasında kökler bir tarafa toplanmamalı, U ve J şeklinde kıvrılmamalı ve kök
dikim çukurunun kenarlarına her taraftan fidanın büyüklüğüne göre değişmekle beraber,
ortalama 20cm.den daha fazla açıklık kalacak şekilde çukur geniş açılmalı ve kazık kök
çukurun dibine dokunmamalıdır. Arada yumuşatılmış bir toprak tabakası bulunmalıdır.
Normal şartlar altında fidanların dikimi, kök boğazı (gövdenin toprakla birleştiği kısım)
açıkta kalacak şekilde yapılmalıdır. Fidan derin dikildiğinde diri diri gömülmüş sayılır ve
fidan ölür. Kök boğazı çok yüzeyde kalacak şekilde, sığ bir dikimde uygun olmaz.
Derin Dikim neticesinde kuruyan bir
mazı fidanı
Gövdenin etrafının sonradan çevrelenmesi, kök boğumunun üzerinde toprak konulması
sonrası gövdenin çürümesi ve ağacın devrilmesi
455
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Derin Dikim Neticelerinde Kurumaların Önüne Geçmek İçin Alınan Tedbirler
Hangi yöntemle açılırsa açılsın dikim
çukuru veya yarığı en az kökü bütünüyle
alabilecek büyüklükte olmalıdır.
Dikimlerde kimyevi ve ticari gübre kullanılmaması gübrenin bu aşamada daha ziyade olgunlaşmış organik gübre olarak verilmesi öngörülmektedir. Kökler dikim çukurunda toprakla tam bir temas içinde olmalı ve arada bir boşluk kalmamalıdır. Yani
kökler toprakla iyice sıkıştırılmalıdır. Dikimden sonra fidanlar mutlaka dik durumda olmalıdır.
Ağaç fidanlarının dikimle birlikte desKök Boğumunun Toprak Altında
Kalmasının Önlenmesi
teklenmesi zorunludur. Küçük fidanlarda
bu işlem dikim çukurunun tabanına yeterli derinlikte çakılan hereklerle sağlanabilir. Herekler çukur tabanındaki işlenmemiş toprağa 50cm derinlikte çakılmalı ve toprak üstünde kalan uzunluğu fidan boyunun 1/3 1/2 si oranında olmalıdır.
456
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
3lü Bağlama Yöntemi ve Drenfleks
Boru Tatbiki
Yürüme Yolu Ağaçlandırması 3 lü Kazık Kullanımı
457
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Hiç kazık kullanmadan yapılan dikimler
Dörtlü kazık kullanılarak sabitleme
458
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Dörtlü metal kazıkla sabitleme
Yaprağını Döken Türlerde Büyük Fidan Materyallerinin 3lü Germe Yöntemi ile
Desteklenmesinin Şematik Gösterimi
459
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Yoğun tahribattan Gövdeyi Korumak İçin Alınan Tedbirler
Ağaç Gövdesinin Darbe Emici Malzemeler
Yardımıyla Korunması
Ağaç gövdelerinin çalışmalar sırasında
zarar görmemesi için yapılan uygulamalar
Aynı Tür Fidanlarda Farklı Formlar (Dipten Dallı ve Tijli)
460
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
13. AĞAÇÇIK VE ÇALI FIDANLARININ DIKIMI
Standart ağaççık ve çalı fidanlarında dikim çukurlarının genel olarak 50 * 50 * 40
cm boyutlarda açılması uygundur. Bu boyutlar özel boylu fidanlarda daha büyük açılabilir. Çıplak köklü çalı fidanlarının dikim öncesinde 5 - 8 saat süre ile akarsuda bekletilmesi ve organik gübre, torf ve toprak karışımından hazırlanan bir bulamaca batırılarak
dikilmesi tutma başarılarını artırır. Torf, yaprak çürüğü ve kompost gibi özel harç ortamlarında yetiştirilen kaplı fidanların da dikim öncesinden10 dakika süre ile su içinde bekletilmesi kök aktivitesini artırmaktadır. Torf ortamında yetişmiş fidanların kaplarından
çıkarıldıktan sonra kenar yüzeylerinin keskin bir bıçakla çizilmesi kök gelişimi açısından
faydalıdır.
Ağaççık ve çalı türleri genellikle üst toprak katmanlarında yayılış gösteren sığ kök
sistemi geliştirirler. Bu nedenle dikim çukurlarının geniş açılarak organik besin maddeleri bakımından zenginleştirilmiş harç materyali ile doldurulması yararlıdır. Harç materyali, bitkisel toprağa organik gübre yada N, P, K elementleri bakımından zenginleştirilmiş
torf veya kompost katılarak hazırlanabilir. Gerektiğinde azot içeriği yüksek yavaş yararyışlı gübrelerle taban gübrelemesi de yapılabilir. Diğer türlerde olduğu gibi çalı türlerinde de fidanların kök boğazı hizası toprak yüzeyinde kalacak şekilde dikim çukuruna yerleştirilmeleri ve harç materyalinin etap etap sıkıştırılarak doldurulması ihmal edilmemelidir.
Çıplak köklü çalı fidanlarının uyku döneminde, topraklı ve kaplı fidanların ise aşırı
hava koşulları dışında her mevsimde dikilmeleri mümkündür. Ancak her 3 fidan tipinde de başarılı bir dikim için kış sonu ya da erken ilkbahar dilimleri tercih edilmelidir. Dikimlerde fidanlara verilecek aralık ve mesafeler ağaççık ve çalı türlerine göre ayrı ayrı belirlenmelidir. Genel olarak küçük boylu çalı türlerinin 40 - 50 cm, orta boylu çalı türlerinin 60 - 80 cm, büyük boylu çalı türlerinin 90 - 100 cm, ağaççık türlerinin de 100 250 cm aralık ve mesafelerle dikilmesi uygundur.
Çıplak köklü gülfidanlarının kök budaması sonrası kök kuvvetlendirici,
mantar ilacı dolu kaba daldırılarak bekletilmesi
461
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Dikime dayalı bir bitkilendirmenin başarı koşulları
• Yetişme ortamı koşullarına uygun türlerin seçilmesi,
• Bitkilendirme alandan yabani bitkilerin uzaklaştırılması, toprak işleme ve toprak
ıslahı gibi hazırlık çalışmalarının yeterli düzeyde yapılması,
• Kaliteli fidan materyali kullanılması,
• Fidanların dikim sürecinde (söküm, taşıma, gömü) uygun koşullarda tutulması,
• Uygun dikim zamanı,
• Uygun dikim yöntem ve teknikleri,
• Dikilen türlere göre yeterli aralık mesafelere, karşılıklı büyüme ilişkilerine ve ışık gölge istekleri gözetilerek yapılması,
• Dikim sonrasında gerekli bakım önlemlerinin titizlikle uygulanması
Yoğun yerleşim alanında yüksek boylu ağaçlar yardımıyla yeşil alanın soyutlanması
Sağlıklı çınar ağaçları ile yol ağaçlandırmas
462
1856 yıllarında dikilen Çırağan Sarayı
önündeki Sağlıksız Çınar ağaçları
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Yol Ağaçlandırmalarını İki Esas Guruba Ayırabiliriz.
• Kent İçi Yol (Cadde, Sokak, Bulvar) Ağaçlandırmaları
• Kırsal Alandaki Karayolu Ağaçlandırmaları
14. KENT İÇI YOL AĞAÇLANDIRMALARINDA TESIS TEKNIĞI
Kent içi yol ağaçlandırmaları, etraftaki yapılar, ön bahçeler, aydınlatma, alt yapı donatımları gibi çeşitli tesisler ve bunların ilerideki gelişme hedefleri ve çevre ile ilişkileri
dikkate alınarak, estetik ve peyzaj esasına göre planlanır ve düzenlenir.
Cadde ve yol ağaçlandırmalarında ağaçların yüksek yapılara yakınlığı veya uzaklığı ışık
alımını etkiler. Bu ağaçlar bina yönünden yeterli ışık alamadıkları için caddeye veya yola
doğru asimetrik bir gelişme gösterirler. Geniş tretuvarlı caddelerde mümkün olduğu kadar
binaların uzağına dikilen yol ağaçları daha simetrik ve sağlıklı bir gelişme gösterirler.
Ağaçlandırılmak istenen cadde, sokak, ya da bulvarda ağaçlandırılacak alanın genişliğine göre tür seçimi farklılık gösterir.
Her ağaç her sokağa dikilmez. Dar kaldırımlarda daha küçük taç yapan türler seçilmeli.
15. KENT İÇI YOL AĞAÇLANDIRMALARININ ÖNEMI VE İŞLEVI
Genelde cadde refüj ve meydan ağaçlandırmalarını kapsar.
Kentin görünümünü etkileyerek kent yaşayan insanların uzak kaldıkları doğa özlemini bir ölçüde de olsa giderir. Monotonluğu kırar. Çirkin görüntüleri maskeler. Yol
ağaçları kentlerde gölge ve cezp edici bir ortam yaratarak monotonluğu kırar. Yollara derinlik kazandırır.
463
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Yaya ve araç yollarını gölgeler, bunların aşırı ısınmaları sonucu oluşturdukları yüksek sıcaklıkların insanları rahatsız etmelerini önleyerek çevredeki havanın nemini yükseltir. Fotosentez esnasında oksijen üreterek havayı temizlerler. Araçların seyri sırasında
oluşturdukları tozları tutar, Yaya ve araç trafiğini ayırarak güvenliği arttırır.
16. AĞAÇLANDIRMANIN ORTAM SICAKLIĞINA ETKISI
Genel olarak yeşil alanların kent iklimine etkileri, ısıma bilânçosu dolayısıyla sıcaklık üzerine düşürücü etkileri, havanın bağıl nemini yükseltmeleri, rüzgar gücünü azaltmaları, oksijen üretimi ve havayı filtre etmeleri ile önemlidir.
Yeşil alanlar ve bunlara bağlı yol ağaçlarının bulundukları mekânlarda, sıcaklık çevrelerine göre 2-7 °C daha düşük ölçülmektedir. Bu ağaçlandırmalarla, taş veya beton kaplama yolları gölgelenerek buraların aşırı ısınmaları ve bunun sonucu yükselen sıcaklığın
insanları rahatsız etmesi de önlenmektedir. Bu ağaçlandırma sayesinde 8 °C ‘ye kadar varan bir sıcaklık düşüşü de söz konusu olmaktadır. Çevrelerinde hava nemini yükseltir,
rüzgârın insanları taciz edici etkilerini de azaltırlar.
Sık Ağaçlandırma Yapılarak Gölge Alanı Oluşturma
17. KENT İÇI YOL AĞAÇLANDIRMALARINDA UYGUN FIDAN
NITELIKLERI VE STANDARTLARI
Yaya yürüme alanlarında 2-2.5m yol güzergahlarında 5m dalsız gövde yüksekliğine
sahip, sarkık formlu olmamalı tek ve düzgün gövdeli, simetrik ve dikey dallanan tepe tacı geliştirmiş, gövde çapı 5cm den kalın, en az 3 kez şaşırtma ya da transplantasyon işlemleri ile kök terbiyesi yapılmış, Tercihen kaplı, ya da topraklı tipteki fidan özelliklerine sahip olması gerekir.
464
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Dikilecek olan bölgenin ekolojik koşullarına uyumlu olmalı, Düzgün çatalsız ve silindirik bir gövde geliştirmeli, simetrik tepe tacı oluşturabilmeli, asimetrik tepe tacı oluşturma eğilimi olmamalı, gövde dal, yaprak ve meyve oluşumları ile estetik bir değer taşımalı, kök sürgün oluşumuna meyilli olmamalı, Kuvvetli hava hareketlerine, kar yükü
buzlanma gibi olumsuzluklara dayanıklı olmalı, Hava kirliğine, topraktaki toksin maddelere sahile yakın alanlarda tuz serpintilerine dayanıklı olmalı, Etkili gölgeleme yapabilmeli, Uzun ömürlü olmalı
Mekanik yaralanmalara dirençli olmalı, Düşen meyveleri hasarlara yol açmamalı, kötü kokmamalı, Tarihi kentlerde kent dokusuyla bütünleşmiş türler seçilmelidir.
Yol, cadde ve bulvarlarda dikimi gerçekleştirilen yol ağaçları, yol üzerinde üçüncü bir
boyut olarak algılanmaktadır. Bu özellikleri yanında farklı türlerle oluşturulabilecek
kompozisyonlar; yaya geçitlerinin vurgulanması, sokak ayrımlarının ortaya çıkarılması,
taşıt ve yaya arasındaki güvenliği sağlaması ve trafiği tehlikeye sokacak far lambalarının
şiddetini azaltması gibi sayılabilecek pek çok faydalar sağlamaktadır
Cadde ve refüj ağaçlandırmalarına çeşitli örnekler
Cadde ve refüj ağaçlandırmalarına çeşitli örnekler
465
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Geniş bulvarlarda ağaçlandırma
Dar ve Geniş kaldırım ağaçlandırması
466
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Yüzeysel Köklenme Neticesinde Kuvvetli Rüzgârla Beraber Devrilmeler
Zamanında Müdahale Edilmemiş Yoğun Kovuk Neticesinde Tehlikeli Kırılmalar
467
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Binaların Soğuk Yapılarını Gölgeleyici Ağaçlandırma
Altyapının Uygun Olmadığı ve Yoğun İnsan
Tahribatı Olabilecek Sokak Ağaçlandırması
468
Merdiven Ağaçlandırması
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Kent Ağaçlandırmasına Tepeden Bakış (Eiffel - Paris)
469
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
18. KIRSAL ALAN YOL AĞAÇLANDIRMALARI
Kırsal alanlardaki yol tesislerinde en büyük ağırlık karayollarındadır. Yollar insan hayatında büyük etkinliğe sahiptir. Karayollarını sadece ekonomik acıdan değerlendirerek,
yalnızca insan ve mal taşıma aracı olarak görmek ve buna göre doğada yapay ve yabancı
bir elemen olarak kabul etmek zamanımız anlayışına çok ters düşer. Karayolu tesis edilirken gözetilmesi gereken belirli temel faktörler vardır. Bunlar,
• Yararlılık
• Güvenlik
• Ekonomi
• Estetik
19. KARAYOLU AĞAÇLANDIRMALARININ FONKSIYONEL FAYDALARI
• Yolun her iki tarafındaki yamaç ve şevlerin oturmasını sağlar. Kaymaları önler.
• Çevreden taş ve kaya düşmesini önler.
• Park ve dinlenme yerleri rekreasyönel alanlar sağlaması.
• Kara ve rüzgâra karşı yolu koruması, gürültü ve toz perdeleri oluşturarak, çevredeki çirkin görüntüleri maskelemesi.
• Orta refüjlerde yolun karşılıklı iki tarafındaki far ışıklarına karşı perde oluşturması.
• Özellikle gündüz seyahatlerinde yolun ilerisi hakkında fikir verir.
• Vasıtaların kaza yapması halinde uçuruma uçmasını engeller, orta refüjlerden diğer
istikamete geçmelere engel olurlar.
20. OTOPARK ALANLARININ AĞAÇLANDIRILMA TEKNIĞI
• Otopark alanlarına ağaçların sıralı dikimi etkin bir gölge alanı oluşumu sağlar.
• Otopark alanı ile binalar arasındaki ağaçlandırma ile toz ve gürültüye karşı binayı
korumuş oluruz.
• Seçilen tür seçimi ve ne sıklıkla dikimin yapılacağı önem taşır.
• Vasıtaların ağaçların dibine çok sokulmaları neticesinde köklerin barındığı topraklar sıkışır ve köklerin hava almaları güçleşir.
• Dikilen ağaçların dibinde havalandırma, sulama ve gübreleme yapılabilecek borular döşenmeli
• Ağaçların dibine bordür ya da ızgaralar konulmalı.
• Alanda ağır toprak mevcutsa drenaj sağlanmalı
• Ağaçlara araç çarpmaması ve araç yakıtı, yağ vb. gibi maddelerin sahaya dökülmemesi için önlemlerin alınması.
21. RÜZGAR ETKILERINE KARŞI YEŞIL KUŞAK TESISLERI
Esasta rüzgârın hızını azaltarak insanları rüzgârın yarattığı yazın toz, kışın ise soğuk
etkilerinden koruyarak yaşama şartlarını rahatlatan rüzgâr kırıcılar, rüzgâr perdeleri ve
koruyucu orman kuşakları özellikle kırsal peyzajda önemli bir yere sahiptir.
470
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Yeşil kuşak tesisi planlanırken kurutucu, kavurucu yahut dondurucu vasıflara haiz
olan rüzgârların yönlerini tayin etmede ya meteorolojik kayıtlardan ya da mahalli inceleme ve soruşturmalardan yararlanılarak rüzgâr yönüne dik kurulmalıdır. Dikim tekniği
olarak 1-3 ve 5 sıralı rüzgâr perdesi oluşturulur. Bunlardan en dar olanı, en az yer kaplayanı ve en çok tercih edileni tek sıradan oluşanıdır. Tek sıralı rüzgâr perdelerinde gövde boşlukları birkaç sıralı ağaççık ve çalılarla kapatılırsa perde yarı yarıya geçirgen müsait bir hal alır.
22. GÜRÜLTÜYE KARŞI YEŞIL KUŞAK TESISLERI VE TEKNIĞI
Gürültüye karşı koruyucu yeşil kuşak tesisleri ve ağaçlandırmalar özellikle trafiğin ve
sanayi tesislerinin oluşturduğu gürültü sonucu, bugün kavram olarak yerleşmeye başlayan gürültü kirlenmesi ne karşı etkin ve çevreci bir önlem olarak sıkça kullanılmaktadır.
Yapılan araştırmalar göstermiştir ki 10m genişlikte tesis edilmiş bir yeşil kuşağın ölçülebilir bir gürültü azalmasına neden olduğu tespit olunmuştur. Böylece insanların işitme
organları üzerinde önemli ölçüde fizyolojik tahribat yapan gürültü bir nebze de olsa azaltılabilir.
Gürültü şeridinin tesisine önce çalılarla başlanmalı, içe doğru ağaççıklar ve en içte de
boylu yapraklı veya iğne yapraklı ağaç türleri seçilmelidir.
Yerden başlayarak sık dallanma gösteren değişik boylardaki ağaç ve çalıların bir arada kullanılması, yapraklarının oluşturduğu şemsiye biçimindeki taç örtüsünün birbiri
içine kısmen geçerek daha sık bir yapı oluşturması gerekir.
Tesise yola mümkün olduğunca yakından başlanmalı, Yeterli etki sağlanması için en
az 30m genişlik ve boylu ağaçların uzunluğu da hiç olmazsa14 m ye ulaşmalıdır.
Ağaç ve çalı perdesi gürültü kaynağına ne kadar yakın ve korunacak sahaya ne kadar
uzak olursa o ölçüde en uygun sonuç elde edilir.
Daimi yeşiller ve koniferler gürültüyü önlemede yıl boyunca etkilidirler.
Ağaç ve ağaççık dikimlerinde sıklıkla birlikte uygun gelişme aralıkları gözetilmelidir.
Mümkün olduğunca uzun boylara ulaşabilen, sık yapraklanan türler seçilip bu türlerle iyi birleşim oluşturan çalılar seçilmelidir.
471
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
Ses ve görüntü perdesi oluşturulması
Ses ve görüntü perdesi oluşturulması
472
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
Ses ve görüntü perdesi oluşturulması
Ses ve görüntü perdesi oluşturulması
473
BAHÇIVANLIK EL KİTABI
23. MEYVE FIDANLARININ PARK VE BAHÇELERDE DIKIMI
Meyve ağacı türleri kentsel peyzaj düzenlemelerinde bazı sınırlı koşullarda yer verilen hobi ya da tamamlayıcı niteliklerdeki bitkisel materyallerdir.
Park bahçe düzenlemelerinde kullanımları özellikle rengârenk çiçekleri, çiçeklerinin
kokuları ve kış döneminde ortaya çıkan ilginç gövde formları ile meyvece kısırlaştırılmış
türleri (süs elması, süs eriği, süs armudu, süs şeftalisi ) kullanılır. Ancak meyve ağaçları
genellikle;
• Uzun ömürlü değillerdir,
• Düzenli olarak budama ve ilaçlama gereği duyarlar,
• Böcek kuş ve zararlıları kendilerine cezp ederler,
• Altlarını kirletirler,
• Meyve toplama amacıyla insan baskılarına maruz kalırlar.
Tüm bu olumsuzlukları sebebiyle park, bahçe, yol, meydan ve kamu bahçelerinde
kullanılmaya uygun olmayıp daha çok ev bahçesi ve çiftlik gibi özel alanlarda belli ölçüde yer alırlar.
Doğal Yetişme Alanlarında Ağaçların Gelişmesi Engel Tanımaz
474
AĞAÇLANDIRMA - DİKİM TEKNİĞİ
KAYNAKLAR
DİRİK, H, Kentsel Peyzaj Düzenlemelerinde Dikimin Genel İlkeleri Ve Materyal Tiplerine Göre Uygulama Teknikleri
ALTINÇEKİÇ, H Kentsel Yeşil Alanlarda Bitkisel Tasarım Ve Bitkilerin Kullanım Olanakları
UZUN, A., Kent içi Ağaçlandırmaları ve İstanbul Kent İçi Yol Ağaçlandırmaları Kritiği
Nimet EZBER, Ahmet TEMEL, “Bitki dikim tekniği ve çim saha tesisi” Bahçıvan ve Çevre bilinci kitabı ders notları
475
NOTLAR
NOTLAR
NOTLAR
NOTLAR
NOTLAR
NOTLAR

Benzer belgeler

1 BAHÇİVAN BURHAN KARAGOZ TEL: 0555 763 35 49 Tohum Ekimi

1 BAHÇİVAN BURHAN KARAGOZ TEL: 0555 763 35 49 Tohum Ekimi • Aynı zamanda dikim yöntemi emniyeti yanında kolay, ekonomik ve hızlı bir yöntem olmalıdır. 9- Bitkilerin latent devrede olmalarına dikkat edilmelidir. Çıplak köklü fidanların dikim mevsimi, fidan...

Detaylı