FEB-Tez2001 - Doç. Dr. F. Erkal Bilen

Transkript

FEB-Tez2001 - Doç. Dr. F. Erkal Bilen
T.C.
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ
İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ
ORTOPEDİ ve TRAVMATOLOJİ
ANABİLİM DALI
FEMURDA İNTRAMEDÜLLER ÇİVİ
YARDIMLI UZATMA TEKNİĞİ ve
SONUÇLARI
(UZMANLIK TEZİ)
Dr. F. Erkal BİLEN
İSTANBUL, 2001
ÖNSÖZ VE TEŞEKKÜR
Uzun kemikleri uzatmak amacÙyla birçok yeni teknik geliştirilmiştir. Ancak asetabuler
displazi, eklemlerde fikse deformiteler, periferik vasküler veya metabolik kemik
hastalÙklarÙ
gibi
bazÙ
durumlarÙn
kontrendikasyon
teşkil
edebileceği
akÙldan
çÙkarÙlmamalÙdÙr. AyrÙca uzatmalar birçok komplikasyona yol açabilmektedir. Özellikle
kaynamama, eklem subluksasyonlarÙ, kas kontraktürleri ve nörolojik komplikasyonlarÙn
önceden tahmin edilmesi ve önlenmesi çok önemlidir.
Çok çeşitli sebeplerle oluşan ekstremite kÙsalÙklarÙ çeşitli yöntemlerle giderilmeye
çalÙşÙlmÙştÙr. Subepifizer yabancÙ cisim implantasyonu, periostal sÙyÙrma yöntemi,
tekrarlayan osteotomiler, drilleme ve küretaj, kÙsa dalga diyatermi, arteriovenöz fistül
oluşturma, intraosseöz dolaşÙmÙn redistribüsyonu ve sempatektomi gibi
yöntemlerle
kemik uzamasÙ uyarÙlmaya çalÙşÙlmÙştÙr. Ancak bunlarÙn hiçbiri ile büyüme miktarÙ
kontrol edilememiştir. 20.yy’Ùn başÙnda Codivilla ile başlayan cerrahi yöntemler
günümüzde rutin hale gelmiştir.
Bir asÙrÙ aşan kemik uzatma ameliyatlarÙ tarihçesinde önemli dönüm noktalarÙndan biri de
kuşkusuz Dr. Dror Paley ve arkadaşlarÙ tarafÙndan geliştirilen “intramedüller çivi
üzerinden uzatma” ameliyatlarÙdÙr. Bu teknik, ülkemizde, ilk olarak Anabilim DalÙmÙzda
Doç. Dr. Mehmet Kocaoğlu öncülüğünde 1997 yÙlÙnda uygulanmaya başlanmÙş, cücelik
ve ekstremite boy eşitsizliği tedavisinde sirküler fiksatörlere göre hasta için çok daha
konforlu olmasÙ ve yüz güldürücü sonuçlarÙyla günümüzde en çok tercih edilen yöntem
haline gelmiştir.
Bu tezi hazÙrlarken amacÙm dünyada yeni olan ve ülkemizde de hemen aynÙ anda
uygulanmaya başlanan bu yöntemin uygulanmasÙnda kliniğimizin tecrübesini, ilk
başlanan dönemde yaşanan zorluklarÙ ve günümüzde gelinen seviyeyi aktararak Türk
Ortopedi ve Travmatoloji bilimine katkÙda bulunmaktÙr.
İstanbul Üniversitesi İstanbul TÙp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim
DalÙndaki uzmanlÙk eğitimim süresince, yarattÙklarÙ hoşgörülü ve bilimsel ortam içinde
bana ve diğer arkadaşlarÙma sunduklarÙ bilgi, deneyim ve olanaklar sebebiyle SayÙn
İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu’na, SayÙn Ortopedi ve
Travmatoloji Anabilim DalÙ BaşkanÙ Prof. Dr. Aziz K. Alturfan’a, tez çalÙşmam ve
asistanlÙk eğitimim boyunca bana çok şey öğreten, çalÙşma azmi ve ciddiyetini örnek
aldÙğÙm tez hocam Doç. Dr. Mehmet Kocaoğlu’na ve gerek teorik, gerekse pratik
eğitimime büyük katkÙsÙ olan ağabeyim Op. Dr. Levent Eralp’e teşekkürü bir borç
bilirim.
İyi birer bilim adamÙ olmalarÙnÙn yanÙnda, insanlÙklarÙ ile de ön plana çÙkan ağabeylerim
Doç. Dr. Mehmet AşÙk ve Doç. Dr. Ufuk Talu’ya saygÙ ve teşekkürlerimi sunarÙm.
Bana İlizarov yöntemini ve deformite kavramÙnÙ öğreten, üstün ortopedik bilgi ve
deneyimini benimle paylaşan, bitmek bilmeyen çalÙşma azmi ve ortopedik tartÙşma
platformlarÙndaki performansÙnÙ her zaman örnek aldÙğÙm SayÙn Hocam Prof. Dr.
Mehmet Çakmak’a sonsuz teşekkürlerimi sunarÙm.
4.5 yÙllÙk ortopedik kariyerim boyunca, her aşamada destek ve yardÙmlarÙnÙ benden
esirgemeyen, hayata bakÙş açÙmÙ geliştirme sürecinde hep örnek aldÙğÙm, verdiğim
kararlar ve yaptÙğÙm tüm çalÙşmalarda kendisinden ilham aldÙğÙm SayÙn Hocam Prof. Dr.
Azmi Hamzaoğlu’na saygÙ ve şükranlarÙmÙ sunmayÙ bir borç bilirim.
YaşamÙm boyunca bana her zaman özveriyle destek olan, kendilerine layÙk olmaya
çalÙştÙğÙm annem Pembe Bilen ve babam Ferit Bilen’e ve ailemin diğer üyelerine sonsuz
teşekkür ederim.
DamarlarÙmÙzdaki asil kanÙ borçlu olduğumuz, her zaman izinde yürümekten şeref
duyduğum ve duyacağÙm ulu önder M.Kemal Atatürk’ü saygÙyla anarÙm.
Dr. F. Erkal Bilen, 2001
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
1 ― GİRİŞ ve AMAÇ ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ...
2
2 ― TARİHÇE
... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... .. . ... ..
3
3 ― GENEL BİLGİLER ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ..
8
3.1 ANATOMİ
........................................................................... 8
3.2 BİYOMEKANİK
............................................................... 11
3.3 TERMİNOLOJİ
............................................................... 14
3.4 GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ
......................................... 18
3.4.1 – Teleradyografi
.......................................................... 18
3.4.2 – Ortoröntgenografi
.......................................................... 18
3.4.3 – Skenografi
...................................................................... 18
3.4.4 – BilgisayarlÙ Tomografi .......................................................... 20
3.4.5 – Ultrasonografi ...................................................................... 21
3.4.6 – Kserogram
...................................................................... 21
3.5 İM ÇİVİ YARDIMLI UZATMADA KULLANILAN CİHAZLAR .... 22
3.5.1 – İntramedüller Çivi
.......................................................... 22
3.5.2 – Tek TaraflÙ Eksternal Fiksatör
.................................. 23
3.5.3 – Sirküler Tipte Eksternal Fiksatör
.................................. 24
4 ― GEREÇ ve YÖNTEM ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ...
4.1 PREOPERATİF HAZIRLIK
26
................................................... 26
4.2 CERRAHİ TEKNİK .................................................................
28
4.2.1 – İntramedüller Çivinin UygulanÙşÙ ve Osteotomi
........... 28
4.2.2 – Eksternal Fiksatörün UygulanÙşÙ ve Distraksiyon Testi ...... 32
4.3 POSTOPERATİF TAKİP
..................................................... 34
4.3.1 – Latent Faz (Bekleme Dönemi)
.................................. 34
4.3.2 – Distraksiyon FazÙ
.......................................................... 34
4.3.3 – Konsolidasyon FazÙ .......................................................... 35
4.4 KİLİTLEME ve FİKSATÖRÜN ÇIKARILMASI
................... 35
5 ― HASTALAR ve SONUÇLAR ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ...
37
6 ― OLGU ÖRNEKLERİ ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ...
41
7 ― TARTIŞMA ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ..
60
8 ― ÖZET ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ...
70
9 ― KAYNAKLAR ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ... ...
71
1
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
1 ― GİRİŞ ve AMAÇ
Ekstremite boylarÙndaki eşitsizlik ve cücelik, ortopedi bilimini ilgilendiren ve
tedavisi gerek hasta gerekse cerrah için oldukça sÙkÙntÙlÙ olan patolojilerdir. Bu
problemlerin çözümüne yönelik, dünyada çeşitli ülkelerde çeşitli merkezlerde birçok
kemik uzatma yöntemi günümüze dek geliştirilmiş ve uygulanmÙştÙr. Bir asÙrÙ aşan bu
süreç, teknolojinin gelişmesine paralel olarak her geçen gün daha iyi ve yeni yöntemlerle
zenginleşmektedir.
Dr. Dror Paley ve arkadaşlarÙnÙn 1990 yÙlÙndan itibaren 100’ün üzerinde olguda
uyguladÙklarÙ intramedüller çivi yardÙmlÙ uzatma yöntemi, 1997’de cerrahi teknik ve
prensiplerini ayrÙntÙlÙ olarak tarif ettikleri yayÙnlarÙ ile popülarize olmuş ve ekstremite
uzatma yöntemlerinin gelişme sürecinde büyük bir aşama elde edilmiştir (33, 50). Bu
yeni yöntem ile eksternal fiksasyon süresi kÙsaltÙlmÙş ve sirküler fiksatörlere göre çok
daha yüksek bir düzeyde hasta konforu elde edilmiştir.
Ülkemizde Dr. Mehmet Kocaoğlu’nun öncülüğünde 1997’den beri İstanbul
Üniversitesi İstanbul TÙp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim DalÙnda
uyguladÙğÙmÙz intramedüller çivi yardÙmlÙ uzatma yöntemi, az komplikasyon, yüksek
hasta konforu ile yüz güldürücü sonuçlar vermiştir (38, 39).
Bu tezin amacÙ, anabilim dalÙmÙzda intramedüller çivi yardÙmlÙ uzatma yöntemi
uyguladÙğÙmÙz olgularÙn literatür ÙşÙğÙnda incelenerek, diğer yöntemlerden üstünlüğünü
ve cerrahi teknik, biyomekanik ve fonksiyonel özelliklerini vurgulayarak ekstremite
uzatma konusundaki gelişme sürecine katkÙda bulunmaktÙr.
2
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
2 ― TARİHÇE
Ortopedi ile ilgili ilk kayÙtlara 5000 yÙl öncesine ait MÙsÙr papirüslerinde
rastlanmaktadÙr. Daha sonra Hintli Suśruta, Yunan Hippocrates, Çinli Confucius’dan İbni Sina’ya birçok isim ortopediyi ilgilendiren çalÙşmalarda bulumuştur (42, 55).
1741 yÙlÙ ise Nicolas Andry’nin “L’Orthopédia” adÙnÙ verdiği eseriyle çocuklarda
rastlanan
şekil
bozukluklarÙnÙn
(deformite)
düzeltilmesi ve önlenmesi sürecinde önemli bir aşama
olmuştur (45). Yunan dilinde orthos düzgün, paidion
ise çocuk anlamÙna gelmektedir.
Andry bu iki
sözcüğü birleştirerek pratikte yüzlerce yÙldÙr varolan
bu bilim dalÙnÙn isim babasÙ ve çizdiği şekil ise
ortopedinin sembolü olmuştur (42) (Resim-1). Daha
önce
ve
daha
sonra
kullanÙlan
hiçbir
isim
(Paedotrophia 1584, Callipaedia 1656, Orthomorphy
1828, Orthopraxy 1862 gibi) ne bu kadar popüler ne
de bu kadar kalÙcÙ olmuştur. Günümüzdeyse, “hareket
yaşamdÙr” olarak şekillenen ortopedinin söylemi ile
belki de daha iyi bir sembole duyulan ihtiyacÙ dile
getirmektedir (55).
Resim-1: Nicholas Andry’nin ortopedi ağacÙ.
Ekstremite boy eşitsizliği aşikar bir deformite olduğu kadar, kemiklerin uzatÙlmasÙ
ile çözüme kavuşulacağÙ da o kadar aşikar olduğundan, büyük olasÙlÙkla uzatma ile ilgili
çalÙşmalar literatürde yer aldÙğÙndan çok daha fazla olmuştur (45).
Von Langenbeck (1869), Penrose (1889), Hopkins (1889) ve von Eiselberg
(1897) tek seanslÙ (akut) uzatma ile ilgili çalÙşmalarda bulunmuşlardÙr (67).
3
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Traksiyon uygulayarak (tedrici) uzatma ile ilgili kabul gören ilk yayÙn
Codivilla’nÙn 1905 yÙlÙna ait çalÙşmasÙdÙr. Codivilla osteotomiyi takiben alçÙ ile
ekstremite dizilimini koruyor ve traksiyon uygulayarak kemiği uzatÙyordu. Cilt ve ciltaltÙ
dokularda nekroz gelişmesi nedeniyle tekniğini kalkaneustan bir çivi geçirerek alçÙya
koopere ederek uygulama şekline dönüştürdü ve bu şekilde kemikte 3-8cm kadar uzama
elde etti (67).
Magnuson 1908’de Z şeklinde yaptÙğÙ osteotomiyle uzatma yapmÙş ve bu şekilde
uygulanan osteotominin endosteum ve periosteuma daha az zarar vermesi nedeniyle daha
biyolojik bir uzatmaya olanak sağladÙğÙnÙ öne sürmüştür (67).
Eksternal fiksatör kullanÙlarak ilk uzatma Bosworth tarafÙndan Lambret olarak
site edilmekte ise de (45, 67) yayÙnlanan ilk çalÙşma Ombredanne’a aittir ve 1912’de
yapÙlmÙştÙr (45, 67). YaklaşÙk 8cm uzunluğunda oblik bir osteotomi yapmÙş ve günde 0.5
cm distraksiyon uygulamÙş, 6.günde ciltteki dolaşÙm bozukluğu nedeniyle uzatmayÙ
durdurmak zorunda kalmÙş ve enfeksiyon komplikasyonu ile karşÙlaşmÙştÙr.
Kuzey Amerika literatüründeki ilk uzatma ise Putti’ye ait 1921 yÙlÙnda yayÙnlanan
çalÙşmadÙr (45). 1910’lardan itibaren başlangÙçta Kirschner tellerini daha sonra tek taraflÙ
bir eksternal fiksatörden ibaret olan “Osteoton” adÙnÙ verdiği cihazÙ kullanarak femur
uzatmalarÙ uygulamÙştÙr. Ancak birçok olgusunda açÙlanma veya cihazÙn yetersizliği ile
karşÙlaşmÙş ve kendisi de bu tekniği terketmiştir (45, 67).
Yine 1921 yÙlÙnda Abbott geliştirdiği uzatma cihazÙyla poliomiyelitli hastalarda
tibiayÙ uzatmÙştÙr (45, 67). Dickson ve Diveley 1932’de K-tellerini gererek kullandÙklarÙ
bir eksternal fiksatörle yavaş distraksiyon uygulamÙşlardÙr (45).
1935’te Anderson uzatma cihazÙnda ilk yarÙm halka benzeri tutucularÙ kullandÙ
(67).
4
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
mekanizma ile çalÙşan bir çivi geliştirdiler. Fakat bunlarÙn her ikisi de enfeksiyon riskini
artÙran eksternal bir komponent içermekteydiler (45, 60).
Tam olarak implante edilebilen ve uzatma amacÙna yönelik ilk çivi 1977’de Witt
ve Jaeger tarafÙndan geliştirildi. Distraksiyon elektronik olarak kontrol edilmekteydi.
Hayvan deneylerini takiben yapÙlan iki olgudan birinde teknik problemler çÙkmasÙ
sonrasÙnda çalÙşmalarÙnÙ yarÙda bÙraktÙlar (36, 45, 68).
1985’te Kempf ve arkadaşlarÙ intramedüller çivi yardÙmlÙ akut tek aşamalÙ uzatma
tekniğini yayÙnladÙlar (45).
1996 yÙlÙnda Tayvan’dan Lin ve arkadaşlarÙ günümüzde kullanÙlan intramedüller
çivi yardÙmlÙ uzatma tekniğini kullandÙklarÙ hayvan ve insan olgularÙnÙ yayÙnladÙlar (43).
1997’de ise Paley (Resim-3)
ve arkadaşlarÙ ayrÙntÙlÙ cerrahi teknik
ve prensipleri tarif ettikleri, sirküler
fiksatör uygulanan olgularla birebir
karşÙlaştÙrmalÙ
yayÙnlarÙyla
bu
tekniği popülarize ettiler (32, 33, 50).
Resim-3:
Dr.
Dror
Paley
negatoskop
üzerinde
opere
bir
olguyu
incelerken
görülüyor.
Ülkemizde ilk kemik uzatma çalÙşmalarÙ arasÙnda 1968 yÙlÙnda ÇakÙrgil ve
1979’da Girgin tarafÙndan yapÙlmÙş, 1985’te Dr. Mehmet Çakmak ve Dr. Ünsal Domaniç
tarafÙndan distraksiyon epifizyolizi oluşturarak yapÙlan uzatma çalÙşmalarÙyla devam
etmiştir (10, 13, 17).
İntramedüller çivi yardÙmlÙ uzatma tekniği ülkemizde ilk kez 1997’de Dr.
Mehmet Kocaoğlu ve arkadaşlarÙ tarafÙndan uygulanarak yayÙnlanmÙştÙr (18, 38).
6
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Çivi yardÙmlÙ uzatmalarda gelecek vadeden Dr. Guichet‘nin geliştirdiği Albizzia
çivisi, Dr. Baumgart ve arkadaşlarÙnÙn geliştirdiği “Munich Gradual Limb Lengthening
Nail” (MGLLN) (Resim-4) gibi, erken sonuçlarÙ bazÙ teknik aksaklÙklar dÙşÙnda
problemsiz ve başarÙlÙ olan, fakat rutin uygulama için yeterli güvenirlikte olmayan
intramedüller çiviler mevcuttur (6, 7, 8, 27, 28).
Böylelikle
intramedüller
eksternal
çiviler
fiksatör
yardÙmÙyla
uygulanmaksÙzÙn
kemik
uzatÙlmasÙ
amaçlanmaktadÙr. Bunlar, pompa sistemi ve mekanik sistem
olmak üzere iki tipte dizayn edilmişlerdir.
Resim-4: Dr. Baumgart ve arkadaşlarÙnÙn geliştirdiği pompalÙ tam
implante edilen ve oldukça başarÙlÙ klinik sonuçlarÙyla gelecek vadeden
intramedüller çivi.
7
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
3 ― GENEL BİLGİLER
3.1
ANATOMİ
Burada cerrahi tekniğin daha iyi anlaşÙlabilmesi amacÙyla kÙsaca femurun
anatomisine değinilecektir.
Resim-6: Femur proksimalinde trokanterlerarasÙ
bölgede trokanter minör seviyesinde özellikle
posteriorda Schanz vidalarÙ için yeterli kemik
stoğu bulunmamaktadÙr (50).
Resim-5: Femur başÙ ve trokanter majör ossifikasyonu (Graf’tan, Ultrasonography of the Hip, 1991).
Femur vücuttaki en büyük kemiktir. Fetal yaşamÙn 7.haftasÙnda femurun primer
ossifikasyon merkezi görülmeye başlar. Femur başÙ doğumda ossifiye değildir. YaklaşÙk
11 aylÙktan itibaren femur başÙ ve her iki trokanter, büyük ve tek bir fiz olarak belirir
(Resim-5, 6). Büyük trokanter 5 ve küçük trokanter 9 yaş civarÙnda ayrÙ birer yapÙ haline
gelir ve her ikisi de 16 yaşÙnda kapanÙrlar. Femur başÙ epifizi ise 18 yaşÙnda füze olur.
Distal femur fizisi ise doğumda vardÙr ve 19 yaşÙnda kapanÙr. Distal femur epifizi alt
ekstremite uzunluğunun % 37’sinden, femur uzunluğunun ise % 70’inden sorumludur.
Femur üst ucunda baş, boyun ve posteriorda bir krista ile birleşen iki trokanter
bulunur. Baş ve boyun arasÙnda koronal planda fetüste 141º, erişkinde ise normalde
8
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
ortalama 127º’ lik bir açÙ vardÙr. Aksiyel planda ise, femur boynunda ortalama 14º’lik
anteversiyon vardÙr (Resim-7) (IA Kapandji, 1977).
Sagittal planda da femur boynu ile diyafizi
arasÙnda yaklaşÙk 10-15º’lik açÙlanma vardÙr (Resim­
8). Distal uçta ise medial ve lateral olmak üzere iki
adet kondil bulunmaktadÙr.
Resim-7: Frontal ve sagital planda eklem
yönelimleri görülüyor (30).
Resim-8: Aksiyel planda kalça eklemi yönelimi ve normal
değerleri görülüyor (IA Kapandji, The Physiology of the
Joints, 1977).
Femur medial kondili lateral kondile göre daha büyüktür (Resim-9). Femurun
anatomik ekseni (diyafiz ortasÙndan geçen çizgi) proksimalde fossa piriformisten, distalde
ise diz ekleminin ortasÙnÙn yaklaşÙk 4 milimetre medialinden geçer (femur distal eklem
oryantasyon çizgisi seviyesinde bu yaklaşÙk 1cm kadardÙr). Her iki femoral kondile
çizilen teğet ile anatomik eksen arasÙnda koronal planda lateralde ortalama 81º’ lik bir açÙ
vardÙr (Resim-10, Resim-11) (30, 50).
Femurun mekanik ekseni anatomik ekseni ile aynÙ değildir. Mekanik eksen femur
başÙnÙn merkezinden diz ekleminin orta noktasÙna çizilen çizgidir. Femur mekanik ekseni
9
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
ile anatomik ekseni arasÙnda erkeklerde 6, bayanlarda 7º’ lik bir açÙ vardÙr (Resim-10,
Resim-11) (30, 50, 62).
Resim-9: Femur kondillerinin önden,
arkadan
ve
yandan
Kapandji, 1977).
Resim-10: Femurda mekanik
ve anatomik eksenler arasÙndaki 6-7º’lik
açÙyÙ gösteren çizim.
10
görünüşü
(IA
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-11: Femurda koronal ve sagittal planda eksenler ve aralarÙndaki açÙlar (Standart ölçümler, Dr. Dror
Paley, Maryland Limb Lengthening and Reconstruction Center, Amerika Birleşik Devletleri, Baltimore)
(50).
3.2
BİYOMEKANİK
Femur baş, boyun ve diyafizi mühendislikte iyi bilinen askÙ sisteminin yapÙsÙyla
benzerlik gösterir. Gerçekten de femur başÙna uygulanan bir kuvvet diyafize bir kuvvet
kolu ile, ki bunu oluşturan da femur boynudur, iletilmektedir (Resim-12).
Resim-12: Solda askÙ sistemi, ortada ve sağda femur başÙndan yük verildiğinde oluşan tansil ve kompresif
kuvvetlerin dağÙlÙmÙ görülüyor (IA Kapandji, 1977).
11
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Femur başÙ merkezi ile trokanter majördeki
abduktor adalelerin yapÙşma yeri arasÙnda yer alan bu
kuvvet kolu abduktor adalelerin pelvis seviyesinin
devamlÙlÙğÙnÙ sağlamalarÙnda çok önemlidir. Bunu
sağlayamadÙğÙnda karşÙ taraf pelvis aşağÙya düşerek
Trendelenburg yürüyüşü gelişecektir. Yürüme esnasÙna
abduktor kaslarÙn oluşturmasÙ gereken kuvvet vücut
ağÙrlÙğÙnÙn 3 ila 5 katÙyken, bu, koşma ve sÙçrama gibi
aktiviteler sÙrasÙnda vücut ağÙrlÙğÙnÙn 10 katÙna kadar
çÙkabilmektedir.
Alt ekstremitedeki her üç eklemi ortalayarak
geçen alt ekstremite mekanik ekseni ayak bileğine
uzanan çekül hattÙna göre valgustadÙr (Resim-13).
İntramedüller çivi yardÙmlÙ uzatma yöntemi ile
femur, anatomik ekseni üzerinden uzatÙlmaktadÙr. Bunun
sonucunda
alt
ekstremite
mekanik
ekseninde
lateralizasyon meydana gelir (50).
Ancak uzatma miktarÙ veya anatomik-mekanik
eksen arasÙnda normalden fazla açÙ olsa dahi pratikte
bunun
anlamlÙ
bir
valgus
etkisiyle
sonlanmadÙğÙ
görülmüştür.
Paley ve arkadaşlarÙ yaptÙklarÙ faktöryel analizde
bunu teorik olarak da ispat ettiler.
Resim-13: Alt ekstremite mekanik ekseninin vertikal eksen ile
ilişkisini gösteren çizim.
12
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Dr. Baumgart ve arkadaşlarÙ, 1997’de yayÙnladÙklarÙ tam implante edilebilen özel
intramedüller çivileri ile ilgili klinik sonuçlarÙnÙ sunduklarÙ çalÙşmada profilaktik olarak
distal fragmanÙn lateralize edilmesini önermişlerdir. Böylelikle mekanik eksende
meydana gelecek olan sapma telafi edileceğini düşünmüşlerdir (Resim-14) (7).
Resim-14: Suprakondiler osteotomi ile anatomik eksen üzerinden uzatma yapÙlÙrken oluşacak olan
mekanik eksen sapmasÙ distal parçanÙn lateralize edilmesi ile önlenebilir (Baumgart etal, Clin Orthop 343,
1997).
Ancak daha önce de belirtildiği gibi, bu, mekanik eksende önemli bir sapma
oluşturmadÙğÙ için çivi yardÙmlÙ uzatma olgularÙnda gerekli değildir (Resim-15) (18, 50).
13
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-15: Solda anatomik, sağda mekanik eksene göre uzatma görülüyor. Mekanik eksen üzerinden
uzatmalarda eksende sapma görülmezken, anatomik eksen üzerinden uzatmalarda eksende laterale sapma
görülmektedir (50) (Paley et al, Femoral lengthening over an IM nail, J Bone Joint Surg 79-A, 1997).
3.3
TERMİNOLOJİ
Burada uzatma cerrahisinde kullanÙlan terminolojiden kÙsaca bahsedilecektir.
Anatomik eksen: Uzun kemiklerde diyafizin orta noktalarÙnÙ birleştirerek
oluşturulan eksene anatomik eksen denir. Femurda mekanik ve anatomik eksenler
tamamen farklÙdÙr, aralarÙnda 6-7º’ lik açÙ bulunur. Femur anatomik ekseni proksimalde
fossa piriformisten, distalde ise diz eklemi çizgisinin ortalama 1cm medialinden
geçmektedir (30).
Distraksiyon epifizyolizi: Bir çeşit epifizer distraksiyon yöntemidir. HÙzlÙ
distraksiyonu takiben epifiz plağÙ hipertrofik bölgeden ayrÙşmakta ve oluşan boşluğa
14
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
hematom dolmaktadÙr. Bu hematomun içinde membranöz osteogenezis ile yeni trabeküler
kemik oluşmaktadÙr (2, 3, 9).
Distraksiyon histiyogenezi: Cilt, kas, tendon, damar ve sinir gibi kemik dÙşÙ
yumuşak dokularÙn ve tüm ekstremitenin distraksiyona yanÙtÙdÙr (16, 34, 40, 41, 59).
Distraksiyon osteogenezi: Osteotomi ile oluşturulan vasküler kemik yüzleri
arasÙnda, tedrici distraksiyon sonucu yeni kemik oluşumudur (21, 37, 46, 63).
Dizilim (Alignment): Uzun kemiklerin anatomik ve mekanik eksenlerle ilişkisini
tarif eder (30).
Eksternal fiksasyon indeksi: UzatmanÙn her 1cm’si için kaç ay eksternal
fiksasyon gerektiğini gösterir (50).
Eksternal fiksasyon süresi: Ameliyatla eksternal fiksatörün uygulanmasÙndan
çÙkarÙlmasÙna kadar geçen süredir. Sirküler tipte fiksatörlerde bu süre distraksiyon ve
konsolidasyon fazlarÙndan her ikisinin ve ameliyatla distraksiyonun başlandÙğÙ tarihe
kadar geçen sürenin (bekleme dönemi, cerrahÙn tercihine göre 3 ila 15 gün kadar bir
süredir) toplamÙnÙ içerirken, intramedüller çivi yardÙmlÙ uzatmalarda bu süre distraksiyon
fazÙ ve bekleme döneminin toplamÙna eşittir (50).
Epifizer distraksiyon: Osteotomi yapÙlmaksÙzÙn fizis hattÙndan yapÙlan uzatma
işlemidir. İlk kez 1958’de Ring ve Riley tarafÙndan tarif edilmiştir. Distraksiyon
epifizyolizi ve kondrodiataz olmak üzere iki şekilde yapÙlabilir (Resim-16) (44, 47, 58).
15
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-16: Femur alt uç epifizine epifizer distraksiyon uygulanÙşÙnÙ gösteren şematik çizim. Bu işlem iki
şekilde gerçekleştirilebilir: 1-İntramembranöz ossifikasyona yol açan distraksiyon epifizyolizi, 2-Enkondral
ossifikasyona yol açan kondrodiyatazis. Kondrodiyataziste günde 0.5 mm hÙzla distraksiyon uygulanÙr ve
epifizyoliz gerçekleşmez.
Kalloklazi: KÙrÙk veya osteotomi sonrasÙnda her iki kemik fragmanÙ arasÙnda
kallus oluşur. Tedavi amacÙyla bu kallus dokusunun kÙrÙlmasÙ işlemine kalloklazi denir.
Genellikle kötü kaynama (malunion) gelişen yeni
kÙrÙklarda veya erken konsolidasyon durumlarÙnda
uygulanÙr.
Kallotazis: Kallus distraksiyonu ile uzatma
yöntemidir. Kortikotomi yapÙldÙktan sonra fiksatör
yardÙmÙyla kÙrÙk hattÙnda oluşan kallus dokusuna
kontrollü, yavaş distraksiyon uygulanÙr (30, 59).
Kompaktotomi (Kortikotomi): İlizarov’un
tarif ettiği, medüller kanalÙn korunarak sadece
kortikal kemiğin kesilmesine özen gösterilen bir
osteotomi şeklidir (Resim-17) (5, 35).
Resim-17: Kompaktotomi yöntemini gösteren şematik çizim.
16
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Kondrodiatazis: Yavaş, kontrollü ve simetrik yapÙlan epifizer distraksiyondur.
1979’da DeBastiani ve arkadaşlarÙ tarafÙndan tarif edilmiştir. (Aldegheri) Bu şekilde
yapÙlan epifizer distraksiyonda, distraksiyon epifizyolizinin aksine epifizer ayrÙşma
olmaz. Gerek epifiz plağÙnÙndaki kÙkÙrdak hücrelerde metabolik aktivitenin artÙşÙ gerekse
oluşan mikrokÙrÙklar sonrasÙnda enkondral ossifikasyon ile osteogenezis uyarÙlmÙş olur.
DeBastiani ve arkadaşlarÙ tek taraflÙ bir eksternal fiksatör yardÙmÙyla 2 x 0,25mm/gün
hÙzÙnda yaptÙklarÙ distraksiyon ile epifiz plağÙnÙn hipertrofik tabakasÙnda hücresel
hipertrofi oluştuğunu ve matriks üretiminin arttÙğÙnÙ göstermişlerdir (DeBastiani 1988) (2,
3, 25, 26).
Konsolidasyon: Distraksiyon fazÙnÙn bitiminde başlayan ve distraksiyon
aralÙğÙnda oluşan kemiğin yeteri kadar güçlendiği, yani anteroposterior ve lateral direk
grafilerde 4 korteksten üçünün görünür hale geldiğinde biten döneme konsolidasyon fazÙ
adÙ verilir. Konsolidasyon fazÙ çocuklarda distraksiyon fazÙnÙn 2 katÙ uzun sürerken, bu
oran erişkinlerde 3-4/1’e kadar yükselir (30, 50).
Konsolidasyon indeksi: Distraksiyon aralÙğÙnÙn her 1cm’sinde
radyografik
konsolidasyon görülene kadar kaç ay süre geçtiğini gösterir (50).
Latent dönem: Osteotomiyi takiben distraksiyona başlanana dek geçen süredir.
Bunda amaç endosteal dolaşÙmÙn toparlanmasÙna izin vermek ve kallus oluşumunu
beklemektir. KÙrÙk iyileşmesinin enflamasyon fazÙna uyan bir dönemdir. CerrahÙn
tercihine göre 7-10 gün kadardÙr (Ilizarov 5-7 gün, DeBastiani 2 hafta beklemekteydi).
Bekleme dönemi olarak da adlandÙrÙlÙr (19, 23, 65, 66).
Mekanik eksen: Üst ve alt eklemlerin ortasÙnÙ birleştiren çizgi mekanik eksendir.
Örneğin alt ekstremite mekanik ekseni, nötral rotasyonda çekilen ortoröntgenografide
femur başÙ merkezi ile ayak bileği eklemi ortasÙnÙ birleştiren çizgidir (30).
17
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Osteotomi: Kemiğin osteotom veya benzeri bir aletle cerrahi olarak kesilmesine
osteotomi denir. Rhinelander ve arkadaşlarÙ medüller dolaşÙmÙn 2 hafta sonra yeterli
düzeye eriştiğini göstermişlerdir (57).
Yönelim (Oryantasyon): Her ekstremite segmentinin ait olduğu eklem yüzeyi
ile olan ilişkisini tarif eder (30).
3.4
GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ
3.4.1 – Teleradyografi
183cm uzaklÙktan (6 ayak, feet) (1 feet (ft) = 30.48cm = 12 inch) 35x90cm veya
35x135cm’lik filmlere tek defada çekilir. Ortalama %6 magnifikasyona yol açmasÙ
başlÙca dezavantajÙdÙr. Boyu bilinen radyoopak bir madde (magnifikasyon işaretleyicisi,
metal bir çubuk vd) kemik seviyesinde ve uzun ekseni ekstremiteye paralel olarak
yerleştirilirse daha sonradan magnifikasyon kolaylÙkla hesaplanabilir (4, 60).
3.4.2 – Ortoröntgenografi
YaklaşÙk 183cm uzaklÙktan her ekleme aynÙ anda ve santralize (kalça, diz ve ayak
bileği) ve dik olarak X-ÙşÙnÙ gönderilerek tek uzun bir kasede çekilen filme
ortoröntgenografi adÙ verilir. Böylelikle magnifikasyon önlenmiş olur. 1946 yÙlÙnda ilk
olarak tanÙmlanmÙş ve günümüzde halen kullanÙlmaktadÙr (Resim-18, 19) (1, 22, 24, 60).
3.4.3 – Skenografi
Ortoröntgenografiye benzer bir teknikle, fakat daha küçük filme çekilir. Her üç
eklem ÙşÙn tüpü kaydÙrÙlarak ayrÙ ayrÙ ÙşÙnlanarak çekilir. Ancak bu esnada hastanÙn
hareketsiz kalmasÙ gereklidir (Resim-20) (10, 60).
18
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-18: Her üç ekleme dik olarak aynÙ anda ÙşÙn gönderilmesini şematize eden çizim (10).
Resim-19:Örnek ortoröntgenogram.
(İÜ İTF Ortopedi İlizarov arşivinden).
Resim-20: Alt ekstremite skenogramÙ (İÜ İTF Ortopedi İlizarov arşivinden).
19
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
3.4.4 – BilgisayarlÙ Tomografi
Resim-21: Ameliyat öncesi ve sonrasÙnda BT ile kÙsalÙk ve dizilim ölçümleri kolaylÙkla yapÙlabilmektedir
(İÜ İTF Ortopedi İlizarov arşivinden).
Bundan önceki yöntemlerin hiçbiri kalça veya diz ekleminde sabit fleksiyon
deformitesi varsa doğru bir ölçüme olanak veremez. BilgisayarlÙ tomografi ise sabit
fleksiyon deformiteli hastalarda dahi doğru ölçüme olanak sağlamaktadÙr (Resim-21,
Resim-22).
Sadece 0,2mm hata ile ölçüme olanak vermesi ve sadece 5 dakikada ölçümün
yapÙlabilmesi avantajlarÙna sahiptir. AyrÙca alÙnan radyasyon ortoröntgenografiye göre
50-100 kat daha azdÙr. Ancak maliyeti diğer yöntemlere oranla daha fazladÙr (örneğin
teleradyografiden 5 kat daha pahalÙdÙr) ve birçok hastanede randevulu yapÙlmasÙ
nedeniyle 2. bir vizite gerek duyulmasÙ da diğer bir dezavantajÙdÙr (1, 11, 31, 60).
20
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-22: BT’de çok daha ayrÙntÙlÙ görüntü elde
edilebilmektedir
(İÜ
İTF
Ortopedi
İlizarov
arşivinden).
3.4.5 – Ultrasonografi
İyonize edici
bÙrakmamasÙ
radyasyona maruz
avantajÙna sahip
olmasÙna
rağmen standart görüntüleme yöntemlerine
göre doğruluk oranÙnÙn çok daha düşük
olmasÙ nedeniyle rutinde kullanÙlmamaktadÙr
(61).
3.4.6 – Kserogram
Geleneksel
radyografik
direk
yöntemin
selenyum tozu ile kaplÙ
aluminyum
plağÙ
ile
değiştirildiği bir yöntemdir.
Kenar
bölgelerdeki
kontrastÙ daha fazla hale
getirdiği için bazÙ anatomik
yapÙlarÙn
sÙnÙrlarÙnÙ
belirginleştirir (Resim-23).
Ancak rutinde yeri yoktur.
Resim-23: Diz AP ve lateral kserogramÙ.
21
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
3.5 İM ÇİVİ YARDIMLI UZATMADA KULLANILAN
CİHAZLAR
3.5.1 – İntramedüller Çivi
Anabilim dalÙmÙzda uyguladÙğÙmÙz tüm çivi yardÙmlÙ uzatma olgularÙnda RussellTaylor Delta Femoral (Smith and Nephew Orthopaedics, Amerika Birleşik Devletleri)
tipinde kilitli intramedüller (İM) çiviler kullanÙldÙ (Resim-24).
Resim-24: Russell-Taylor Delta Femoral intramedüller çivi.
Tayvan’dan Lin ve arkadaşlarÙ tibiada 9mm, femurda ise 9 veya 10mm GrosseKempf kilitli İM çivileri, Amerika Birleşik Devletlerinden Paley ve arkadaşlarÙ ise
Russell-Taylor delta femoral tipi İM çivileri tercih etmişlerdir (43, 50).
Russell-Taylor intramedüller kilitli çivileri ASTM F-138 paslanmaz çelikten
üretilmektedir. Bu civiler kanüle yapÙdadÙr. Delta tiplerinde duvar kalÙnlÙğÙ artÙrÙlarak
çapÙ küçük olsa da stabil ve sağlam olmalarÙ sağlanmÙştÙr.
KÙrÙk hattÙnÙn proksimali ve distalinden kilitlemeye olanak veren delikleri vardÙr.
Böylece kemikte kÙsalma ve rotasyonel instabilite gelişmesini önlemektedir. Proksimal
kilitleme standart ve rekonstrüksiyon tipinde olmak üzere iki tiptedir (Resim-25, Resim­
26).
22
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-25: Solda rekonstrüksiyon tipinde,
sağda ise standart tipte proksimal kilitleme
şekilleri görülüyor.
Resim-26: Solda rekonstrüksiyon tipi, sağda ise
standart tipteki İM çivilerin yeterli stabilite sağladÙğÙ
alanlar görülüyor.
3.5.2 – Tek TaraflÙ Eksternal Fiksatör
Kliniğimizde uyguladÙğÙmÙz tüm tek taraflÙ dinamik aksiyel eksternal fiksatör
yardÙmÙyla çivi üzerinden uzatma olgularÙnda LRS tipi (Limb Reconstruction System,
Orthofix, İtalya) tek taraflÙ eksternal fiksatör kullanÙldÙ. Femur olgularÙnda tek taraflÙ
23
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
eksternal fiksatör tercih edildi ve 6mm Schanz vidalarÙ kullanarak tesbit sağlandÙ (Resim­
27).
Resim-27: Erişkin tipi Orthofix LRS seti.
Tek taraflÙ fiksatör olarak, diğer tek taraflÙ fiksatörlere göre çok daha stabil olmasÙ
nedeniyle LRS tipi tercih edildi. Bir ray sistemi üzerinde ona adapte edilen bağlantÙlardan
oluşan bu fiksatör, sirküler fiksatörlerle karşÙlaştÙrÙldÙğÙnda, femurda yeterli stabilite
sağlamasÙ yanÙnda, hem hasta konforu hem de uygulama kolaylÙğÙ avantajlarÙna sahiptir.
AyrÙca modüler olmasÙ sayesinde çeşitli konfigürasyonlar oluşturulabilmesi de diğer bir
avantajÙdÙr (12, 29, 48, 54).
3.5.3 – Sirküler Tipte Eksternal Fiksatör
Femoral İM çivi yardÙmlÙ uzatma (ÇYU) olgularÙnda genellikle gerek kalmamakla
birlikte tibial ÇYU olgularÙnda sirküler tipte fiksatör kullanÙlmaktadÙr. Çünkü tibial ÇYU
olgularÙnda tek taraflÙ eksternal fiksatörlerin yeterli stabiliteyi sağlayamadÙklarÙ
görülmüştür (33).
Gerekli durumlarda femur ÇYU uygulamalarÙnda da sirküler eksternal fiksatör
uygulanabilir (Resim-28) (32).
24
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-28: Femurda sirküler eksternal fiksatörle ÇYU uygulamasÙ (Herzenberg et al, Femoral lengthening
over nails, Tech in Orthop, 1997.
25
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
4 ― GEREÇ ve YÖNTEM
Burada femoral ÇYU uygulanan bir olgu başÙndan sonuna kadar cerrahi
ayrÙntÙlarÙyla anlatÙlacaktÙr.
4.1
PREOPERATİF HAZIRLIK
Ameliyat öncesi hazÙrlÙkta ilk aşama uygun hasta seçimidir. Çivi yardÙmlÙ uzatma
uygulanabilmesi için medulla çapÙnÙn en dar yerde 7mm veya daha fazla olmasÙ gerekir
(32, 50).
Tüm uzatmalarda olduğu gibi hasta uyumundan emin olunmalÙ ve hastaya
olabilecek tüm komplikasyonlar hakkÙnda bilgi verilmelidir. Nikotin alÙmÙnÙn kemik
iyileşmesi üzerindeki olumsuz etkileri vurgulanmalÙ ve tedavi sonlanana dek nikotin
ürünlerinden uzak durulmasÙ için hasta telkin edilmelidir.
Ameliyat öncesinde hastalar klinik ve radyografik olarak ayrÙntÙlÙ bir şekilde
değerlendirilir. Klinik olarak kÙsalÙk miktarÙ mezüre ve tahta blok testi ile ölçülür (Resim­
29, 30) (40, 49).
UzatÙlacak olan kemiğin üst ve alt eklemlerinin hareket açÙklÙğÙ gonyometre ile
ölçülerek kaydedilir. OrantÙlÙ cüceliklerde (büyüme hormonu eksikliği gibi) uzatma
sonrasÙnda vücut kÙsÙmlarÙnÙn oranÙ bozulacağÙ hastaya açÙklanmalÙ, tercihan fotomontaj
yöntemi ile görsel olarak hasta bilgilendirilerek onayÙ alÙnmalÙdÙr (40).
Radyolojik olarak en sÙk ortoröntgenografi kullanÙlÙr. Ancak en uygun yöntem,
pahalÙ olmasÙ ve genellikle 2.bir vizite gerek kalmasÙna rağmen bilgisayarlÙ tomografi
yöntemidir (60).
26
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-29: KÙsalÙğÙn tahta blok testi ile ölçülmesi, her blok
1cm yüksekliğindedir (İÜ İTF Ortopedi İlizarov arşivinden).
Resim-30: Solda orantÙlÙ cücelik olgusu ve
sağda fotomontajla her iki alt ekstremitenin
uzatÙlmasÙ
ile
vücut
oranÙnÙn
bozulduğu
görülüyor (İÜ İTF Ortopedi İlizarov arşivinden).
27
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
4.2
CERRAHİ TEKNİK
Cerrahi uygulama iki aşamada gerçekleştirilir: Birincisi intramedüller çivinin
uygulanÙşÙ ve osteotomi, ikincisi ise eksternal fiksatörün uygulanÙşÙ ve distraksiyonun test
edilmesi.
Hasta ameliyat masasÙna supin pozisyonda yatÙrÙlÙr. Skopi ile görüntülemeye
olanak vermesi için radyolusen masa kullanÙlmalÙdÙr. Opere olacak taraf üstte kalacak
şekilde hasta 30-45º döndürülür.
Böylece hem İM çivinin giriş yerine
ulaşÙm kolaylaşÙr hem de skopi ile
kalça lateral görüntülemesi mümkün
olur. Klasik kalça örtülme prensipleri
uygulanÙr (Resim-31).
Resim-31: Hasta oblik olarak yatÙrÙlÙr ve
skopi ile kalça AP ve lateral görüntüleri
kontrol edilir.
4.2.1 – İntramedüller Çivinin UygulanÙşÙ ve Osteotomi
Trokanter major palpe edilerek uzunlamasÙna küçük bir insizyonla girilir (Resim­
32). Kuğu boynu yerleştirilir, AP ve lateral grafilerde giriş yeri kontrol edilir (Resim-33).
Femur
boynuna
yakÙn
girilmemesine özen gösterilir.
Aksi takdirde boyuna doğru
kÙrÙk
gelişmesine
neden
olunabilir.
Resim-32: Üstte trokanter major
tipinden
insizyon.
28
başlayan
mini
lateral
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-33: Solda kuğu boynunun yerleştirilmesi, sağda kÙlavuz telin AP ve lateralde uygun yerden
girdiğinin ve santralize olduğunun kontrolü.
AçÙlan delikten kÙlavuz tel gönderilir ve üzerinden fleksibl oyucu ile kanal açÙlÙr.
Oyma işlemi esnasÙnda distal bölgeden kanüle bir dril ile, yağ embolisine neden
olabileceği için kanal içi basÙncÙn yükselmesi önlenmelidir (Resim-34) (32, 50, 69).
Resim-34: Medulla oyulurken distalden kanüle dril ile intramedüller basÙncÙn artÙşÙnÙn önlenmesi çok
önemlidir.
29
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-35: Boy ölçme kÙlavuzu yardÙmÙyla
uygun boyda İM çivinin seçimi yapÙlÙr.
KÙlavuz tel distale diz ekleminin ortasÙna doğru itilir. Medulla, kullanÙlmasÙ
planlanan İM çivinin çapÙndan 1,5mm daha geniş çapa kadar her defasÙnda 0,5mm
artÙrÙlarak oyulur. Bundaki amaç, uzatma esnasÙnda kemiğin çivi üzerinden kolaylÙkla
kayabilmesini sağlamaktÙr. İM çivinin proksimali daha kalÙn olduğu için kanalÙn
proksimal kÙsmÙ daha fazla oyulur (32, 50).
Özel boy ölçme kÙlavuzu yardÙmÙyla ne uzunlukta çivi kullanÙlacağÙ ölçülür ve
uygun boydaki İM çivi gönderilir (Resim-35).
Skopi ile özellikle distal kÙsmÙn diz eklemine zarar vermediğinden emin olunur ve
kÙlavuz tel osteotomi yapÙlacak seviyenin proksimaline kadar geri çekilir (Resim-36).
Osteotomi seviyesinin seçiminde dikkat edilmesi gereken uzatma sonrasÙnda İM çivinin
yeterli stabiliteye sahip olabilmesi için osteotomi hattÙndan en az 8cm distale kadar
uzanmasÙ gerektiğidir. Yani osteotomi seviyesi, çivinin alt ucundan 8cm ve planlanan
uzatma miktarÙnÙn en az toplamÙ kadar proksimalde seçilmelidir.
Bu sebeple fazla uzatma yapÙlacaksa osteotomi daha proksimalden, az uzatma
yapÙlacaksa middiyafizer yapÙlmalÙdÙr. Fazla proksimalden yapÙlan osteotominin varus
deformitesine yol açabileceği unutulmamalÙdÙr.
30
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-36: Osteotomi yapÙlÙrken kÙlavuz tel
geri çekilir. Multipl dril delikleri açÙldÙktan
sonra dikkatlice osteotomi yapÙlÙr (50).
Osteotomiyi
takiben
osteotomla translasyon yaptÙrÙlarak
osteotominin tam olup olmadÙğÙ
kontrol edilir (Resim-37).
Resim-37:
Osteotomla
translasyon
yaptÙrÙlarak
osteotominin tam olup olmadÙğÙnÙn skopi altÙnda
kontrolü (İÜ İTF Ortopedi İlizarov arşivinden).
Osteotominin tam yapÙldÙğÙ görüldükten sonra İM kÙlavuz tel tekrar distale
gönderilir ve ardÙndan çivi gönderilerek proksimalden kilitlenir (Resim-38). Şimdi sÙra
eksternal fiksatörün uygulanmasÙna, yani ikinci aşamaya gelmiştir.
31
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-38: İM çivi gönderildikten sonra proksimal kilitlemesi
yapÙlÙr. Eğer osteotomi çok proksimaldeyse rekonstrüksiyon tipi,
aksi takdirde standart tipte kilitleme modu ve ona uygun çivi tercih
edilir.
4.2.2 – Eksternal Fiksatörün UygulanÙşÙ ve Distraksiyon Testi
Eksternal fiksatör uygulanÙrken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta,
fiksatörün vida ve tellerinin, İM çivi ile kesinlikle temas etmemesi ve arada en az 1mm
mesafe bÙrakÙlmasÙna dikkat edilmesi gerektiğidir (Resim-39). Aksi takdirde basitçe
antibiyoterapi ile giderilebilen tel dibi enfeksiyonlarÙ panosteomiyelit gibi ağÙr bir
komplikasyonla sonuçlanabilir (32, 50).
Resim-39: Solda proksimal, ortada distal femoral Schanz vidalarÙnÙn gönderildikten sonra İM çivi ile
aralarÙnda yeterli mesafe olup olmadÙğÙnÙn skopi ile kontrolü görülüyor. Sağda ise eksternal fiksatör
çÙkarÙlan bir olguda Schanz vidalarÙnÙn çÙktÙğÙ yerde izlerinin İM çivi ile arada mesafesini gösteren direk
grafi (İÜ İTF Ortopedi İlizarov arşivinden).
32
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Tek taraflÙ eksternal fiksatör, (Orthofix LRS) anatomik eksene, yani uzatma
eksenine dik olarak gönderilen Schanz vidalarÙ ile tesbit edilir. Bu amaçla osteotominin
her iki tarafÙnda üçer adet Schanz vidasÙ kullanÙlmasÙ uygundur. Femurda 6mm, (tibiada
ise 5mm) çapÙndaki Schanz vidalarÙ tercih edilir (52, 53).
Femurda Schanz vidalarÙ tercihan İM çivinin posteriorundan gönderilmelidir.
Ancak anatomik özellikler ve İM çivinin yerleşimine göre gerekirse anteriordan da
gönderilebilir (Resim-40, Resim-41) (32, 50).
Resim-40:
Femurda
eksternal
fiksatörün vidalarÙ tercihan İM çivinin
posteriorundan
gönderilmelidir.
Ancak İM çivinin yerleşimine göre
gerekirse
önden
YukarÙdaki
gönderilebilir.
şekilde
kombinasyonlardan
olabilecek
üçü
şematize
edilmiştir (32).
Eksternal
vidalara
fiksatörün
tesbitini
takiben
osteotominin tam olduğu akut
distraksiyon uygulanarak test
edilmelidir.
olduğu
görüldükten
komprese
Distraksiyon
skopi
cihazÙyla
sonra
edildikten
tekrar
sonra
pansumanÙ takiben ameliyat sonlandÙrÙlmalÙdÙr. Eğer distraksiyon testi yapÙlmaz ise
inkomplet osteotomi durumunda ikinci bir seansta rekortikotomi gerekebileceği
unutulmamalÙdÙr.
33
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-41:
Solda
proksimal,
üstte
distal
femurdan Schanz vidasÙ gönderilirken çivi ile
arada mesafe bÙrakÙlmasÙ ve tercihan çivinin
posteriorundan gönderilmesi görülüyor (32).
4.3
POSTOPERATİF TAKİP
4.3.1 – Latent Faz (Bekleme Dönemi)
Tüm hastalarda osteotomiyi takiben distraksiyona başlamadan 7 gün
beklendi. Bu bekleme dönemine latent faz adÙ da verilmektedir.
4.3.2 – Distraksiyon FazÙ
7.günde tüm hastalara 4 x 0,25mm hÙzÙnda günde 1mm distraksiyon başlandÙ.
Hastalara L anahtarÙ yardÙmÙyla nasÙl distraksiyon yapÙlacağÙ öğretildi ve distraksiyon
fazÙ boyunca 2 haftalÙk aralarla anteroposterior ve lateral direk grafilerle radyolojik
kontrolleri yapÙldÙ. Çivi diplerindeki nekrotik dokular temizlendi. Hastalara kÙzarÙklÙk,
hassasiyet ve akÙntÙ durumlarÙnda başlamalarÙ üzere oral antibiyotik (1.kuşak
sefalosporin) reçete edildi, eğer 24 saat içinde belirtilerde gerileme olmazsa rutin dÙşÙ
kontrole gelmeleri tembih edildi. Hastalar bir çift koltuk deyneği ile tam yük vererek
yürütüldü (Resim-42).
34
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-42: Distraksiyon fazÙnda paten kayan bir olgu
görülüyor.
4.3.3 – Konsolidasyon FazÙ
İstenilen
miktarda
uzatma
elde
edildikten sonra intramedüller çivinin diğer
ucu da kilitlenerek konsolidasyon fazÙnda
olasÙ uzunluk kaybÙnÙn önlenmesi, aynÙ
seansta
eksternal
planlandÙ.
fiksatörün
Konsolidasyon
fazÙ
çÙkarÙlmasÙ
boyunca
hastalar ayda bir radyolojik ve klinik kontrole
çağÙrÙldÙlar.
4.4
KİLİTLEME ve FİKSATÖRÜN ÇIKARILMASI
İstenilen miktarda distraksiyonu takiben, önce intramedüller çivi kilitlenir, sonra
eksternal fiksatör çÙkarÙlÙr. Eğer intramedüller çivi kilitlenmeden fiksatör çÙkarÙlÙrsa
distraksiyon kaybÙ, yani kÙsalma meydana gelebilir. Eğer intramedüller çivinin distal kilit
delikleri eksternal fiksatörün pinlerine yakÙnsa enfeksiyon riski nedeniyle kilitleme işlemi
Schanz vidalarÙnÙn karşÙ tarafÙndan yani medialden yapÙlmalÙdÙr. Eğer 3cm veya daha
fazla mesafe varsa, o zaman İM çivi lateralden kilitlenebilir. Bu, özellikle femur distal
1/3 bileşkede medialdeki femoral damarlarÙn yaralanma riski nedeniyle tercih
edilmektedir (Resim-43, Resim-44) (32, 50).
Kilitlenme işlemi bittikten sonra aynÙ seansta eksternal fiksatör çÙkarÙlÙr.
Anteroposterior ve lateral grafilerde 4 korteksten ikisinde köprüleşme gözlenene dek
hasta koltuk değneği yardÙmÙyla tam yük vererek yürümelidir. İki korteks oluştuktan
sonra koltuk değneksiz tam yüke geçilir.
35
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-43: Solda distrak­
siyon fazÙ bitimi, ortada
distal medial kilitleme ve
sağda kilitlemeyi takiben
fiksatörün
(32).
Resim-44: İM çivi, eksternal
fiksatörün vidalarÙnÙn girdiği
taraftan,
değil,
yani
lateralden
medialden
kilit­
lenmelidir (Soldaki resim:
İÜ İTF Ortopedi İlizarov
arşivinden).
36
çÙkarÙlmasÙ
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
5 ― HASTALAR ve SONUÇLAR
27 hastanÙn 30 femuru ortalama 6.16 cm (3.5-10 cm) uzatÙldÙ. 3 hastada her iki,
15 hastada yalnÙz sağ, 9 hastada ise yalnÙz sol femur uzatÙldÙ. Femoral uzatma yapÙlan 27
hastada yaş ortalamasÙ 24.4 yÙl (12-61) idi. Ortalama eksternal fiksasyon süresi 3.5 ay
(1.5-7 ay) olarak bulundu. Ortalama eksternal fiksasyon indeksi uzatÙlan santimetre
başÙna 0.57 ay olarak hesaplandÙ. Radyolojik konsolidasyon indeksi ise uzatÙlan
santimetre başÙna ortalama 1.36 ay idi (Tablo-1).
Ortalama uzatma miktarÙ
6.16 cm
Ortalama eksternal fiksasyon süresi
3.5 ay
Ortalama eksternal fiksasyon indeksi
0.57 ay/cm
Ortalama radyolojik konsolidasyon indeksi
1.36 ay/cm
Tablo-1: Femoral ÇYU olgularÙnda bazÙ istatistik değerler. 30 femurda toplam uzatma miktarÙ 185 cm,
toplam eksternal fiksasyon süresi 106 ay ve toplam radyolojik konsolidasyon süresi 252 ay idi.
Etiyoloji
SayÙ
A-Poliomiyelit sekeli kÙsalÙk
11 (% 40.7)
B-Posttravmatik
3 (% 11.1)
C-Büyüme hormonu eksikliği-cücelik
2 (% 7.4)
D-Konjenital femoral yetersizlik
2 (% 7.4)
E-Septik artrit-osteomiyelit sekeli
2 (% 7.4)
F-Konjenital hemihipertrofi
1 (% 3.7)
G-Akondroplazi-cücelik
1 (% 3.7)
H-Hipofosfatemik raşitizm
1 (% 3.7)
I-Osteogenezis imperfekta
1 (% 3.7)
J-Psödartroz
1 (% 3.7)
K-İdiyopatik
1 (% 3.7)
L-HatalÙ epifizyodeze bağlÙ kÙsalÙk
1 (% 3.7)
Tablo-2: Femoral ÇYU uyguladÙğÙmÙz olgularÙmÙzda kÙsalÙk sebeplerinin dağÙlÙmÙ ve yüzdeleri.
Serimizde kÙsalÙk nedeni 11 hastada poliomiyelit sekeli (% 40.7), 3 hastada
travma sekeli (% 11.1), 2 hastada büyüme hormonu eksikliğine bağlÙ cücelik (% 7.4), 2
37
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
hastada konjenital femoral yetersizlik (% 7.4), 1 hastada septik artrit ve 1 hastada
osteomiyelite bağlÙ olmak üzere 2 hastada enfeksiyon sekeli (% 7.4) ve hepsi birer tane
olmak
üzere
konjenital
hemihipertrofi,
akondroplazi,
hipofosfatemik
raşitizm,
osteogenezis imperfekta, psödartroz, hatalÙ epifizyodez ve idiyopatik olarak bulundu (her
biri % 3.7) (Tablo-2).
AyrÙca ameliyat öncesi ve sonrasÙ lateral distal femoral açÙlar ölçüldü ve anlamlÙ
bir
değişiklik
olmadÙğÙ
saptandÙ.
Ameliyat
öncesinde
yere
basarak
çekilen
ortoröntgenogram üzerinden yapÙlan dizilim ölçümlerinde 30 alt ekstremitenin 6’sÙnda
mekanik eksende normal değerler dÙşÙna sapma olduğu görüldü. Ameliyat sonrasÙ son
takip ortoröntgenogramlarda bunlardan 6’sÙnda da mekanik eksendeki sapmanÙn
düzeldiği, buna karşÙlÙk ameliyat öncesi normal olan bir mekanik eksende ise klinik
açÙdan önemli miktarda sapma meydana geldiği belirlendi (normal sÙnÙrdaki değerlerin 1
santimetre dÙşÙna sapma). Bu hastada oluşan mekanik eksen sapmasÙ intramedüller
çivinin kÙrÙlmasÙna bağlÙydÙ (Tablo-3, Tablo-4).
Preop MAD
Postop MAD
Preop LDFA
Postop LDFA
35 mm lateral
10 mm medial
90º
87º
25 mm medial
Nötral
93º
88º
50 mm medial
10 mm medial
102º
91º
21 mm medial
5 mm medial
92º
89º
170 mm medial
Nötral
125º
90º
25 mm medial
10 mm lateral
92º
84º
Tablo-3: Ameliyat öncesi alt ekstremite mekanik ekseninde sapma olup son takipte mekanik eksen
sapmasÙnÙn düzeldiği görülen hastalarda ölçülen değerler. MAD-mekanik aks deviasyonu, LDFA-lateral
distal femoral açÙ (Hasta no: 6, 12, 13, 20, 23, 25).
Preop MAD
Postop MAD
Preop LDFA
Postop LDFA
10 mm medial
25 mm medial
87º
90º
Tablo-4: Ameliyat öncesi alt ekstremite mekanik ekseninin normal sÙnÙrlarda olup son takipte mekanik
eksende sapma görülen hastalar ve ölçülen değerler (Hasta no : 16).
38
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Femoral uzatma olgularÙnda sirküler fiksatörlerde olduğu gibi, miktar olarak daha
az da olsa, diz eklemi hareket açÙklÙğÙnda kayÙp olduğu gözlendi. Ancak, fiksatör
çÙkarÙldÙktan ortalama 1 ay sonra hastalarÙn % 80’inde ameliyat önceki diz fleksiyon
miktarÙ geri kazanÙldÙ. Son kontrollerde ise tüm hastalarda ameliyat öncesindeki eklem
hareket açÙklÙğÙna ulaşÙldÙğÙ saptandÙ.
Ortalama ameliyat süresi 150 dakika, ortalama kan kaybÙ ise 500 ml (100-1000
ml) idi. 3 hastada ameliyat sonrasÙ kan transfüzyonu gerekti.
Üç hastada çivi dibi enfeksiyonu gelişti. BunlarÙn tümü antibiyoterapiye yanÙt
verdi. Hiçbirinde enfeksiyon intramedüller çiviye ulaşarak panosteomiyelit ile
sonuçlanmadÙ. Bir hastamÙzda da distraksiyon esnasÙnda diz ekleminde hareket
açÙklÙğÙnÙn 45º’nin altÙna düşmesi nedeniyle distraksiyona 3 hafta ara verildi ve geri
kazanÙldÙktan sonra uzatmaya devam edildi. Bu hastada son kontrolde diz eklem hareket
açÙklÙğÙnÙn tam olduğu görüldü.
2 hastada erken konsolidasyon saptandÙ ve genel anestezi altÙnda kalloklazi
yapÙldÙ (Hasta no : 8, 20). Daha sonra her ikisinde de planlanan miktarda uzatma
gerçekleştirildi.
2 hastada proksimal Schanz vidalarÙnÙn uygun yerleştirilmemesine bağlÙ olarak
distraksiyon fazÙnda sÙyÙrma meydana geldi ve revizyon gerekti (Hasta no : 10, 24). Daha
sonra distraksiyon önceden planlanan miktarda problemsiz olarak yapÙldÙ.
Bir hastada intramedüller çivi kÙrÙldÙ ve revize edildi (Hasta no : 16). Bu hastada
daha sonra yapÙlan kontrollerde ameliyat öncesi normal sÙnÙrlarda olan mekanik eksenin
son kontrolde 25 mm medialde olduğu görüldü.
Bir hastada postop 3.yÙlda osteotomi yerinde gelişen psödartroz nedeniyle İM çivi
revize edildi. HastalarÙn genel dökümü Tablo-5’te verilmiştir.
39
Yaş
Cins
Taraf
TanÙ kodu (Tablo-2’den)
Preop kÙsalÙk (cm)
Uzatma miktarÙ (cm)
Eksternal fiksasyon süresi (ay)
Konsolidasyon süresi (ay)
Preop LDFA (°)
Postop LDFA (°)
Preop diz ROM (eks-fleks) (°)
Postop diz ROM (eks-fleks) (°)
1
22
E
L
L
7
5.5
3
10
-15
-10
91
90
Tam
Tam
2
2
22
K
R
D
4.5
4
1.5
4
-5
0
87
88
Tam
Tam
3
3
28
K
R
B
5
5
3
5
0
0
87
89
Tam
Tam
4
4
24
E
L
A
7
7
3
7
-5
0
92
89
15-140
7-135
5
5
15
K
R
K
4
4
2.5
6
0
0
87
87
Tam
Tam
6
6
31
K
R
A
4.5
4.5
3
6
-35
10
90
87
Tam
Tam
7
7
19
K
R
D
10
11.5
5
10
0
0
87
89
0-120
0-120
8
8
12
E
L
E
5
5
2
9
50
15
83
92
Tam
Tam
9
9
34
K
R
A
5
5
2
6
-5
10
88
87
Tam
Tam
10
10
24
E
R
A
10
10
3
10
-5
5
92
87
Tam
Tam
11
11
26
E
R
A
5
5
5
10
0
-15
86
83
Tam
Tam
12
12
22
E
R
I
10
9
5
14
25
0
93
88
Tam
Tam
13
13
61
E
R
B
5
3
2
6
50
10
102
91
Tam
Tam
14
14
60
K
R
E
6
6
4
6
11
0
89
89
Tam
Tam
15
15
26
E
L
A
5
5
2.5
6
0
0
Tam
Tam
16
16
22
E
L
B
3.5
4
2
10
10
25
Tam
Tam
17
19
K
R
C
9
7
14
Tam
Tam
18
19
K
L
C
9
7
14
Tam
Tam
19
16
K
R
F
4
3
7
Tam
Tam
20
22
E
R
G
8
5
10
Tam
Tam
21
22
E
L
G
8
5
10
Tam
Tam
20
22
13
E
L
A
4
4
3.5
8
Tam
Tam
21
23
25
E
R
J
3.5
3.5
3
7
12
22
24
16
K
L
A
4
3
2
5
-10
-15
23
25
18
K
R
H
7
7
5
10
170
0
26
19
K
R
C
9
4
27
19
K
L
C
9
25
28
16
E
R
A
4
26
29
26
K
L
A
5
27
30
21
E
L
A
5
17
18
19
24
X
4
X
X
8
21
Postop MAD (mm medial)
Femur no
1
Preop MAD (mm medial)
Hasta no
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
-15
87
90
89
92
89
88
87
Tam
Tam
84
88
20-120
20-120
125
90
Tam
Tam
9
86
87
Tam
Tam
4
9
86
87
Tam
Tam
4
2
9
92
84
5
3
6
5
4
9
25
5
5
87
-10
5
93
87
Tam
Tam
Tam
Tam
Tam
Tam
Tablo-5: Genel hasta dökümü. (0-135 derece diz hareketi tam olarak kaydedildi). MAD (-) = lateral.
40
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
6 ― OLGU ÖRNEKLERİ
OLGU 1
A.K. 22 yaşÙnda erkek hasta.
R alt ekstremite poliomiyelit sekeli. L tarafa yapÙlan hatalÙ epifizyodez nedeniyle
sağlam olan sol tarafta 7 cm kÙsalÙk var (Resim-45,46,47,48).
Resim-45: HastanÙn ameliyat öncesi fotoğrafÙ. 7cm blok ile hasta kendini konforlu hissediyor ve pelvis
seviyeleri eşitleniyor.
41
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-46: Solda proksimal femurdan yapÙlan osteotomi, sağda distraksiyonun 40. gününde çekilen
röntgenogramlar görülüyor.
Resim-47: Solda distraksiyonun bitimindeki, sağda eksternal fiksatörün çÙkarÙldÙğÙ ve konsolidasyonun
tamamlandÙğÙndaki röntgenogramlar görülüyor.
42
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-48: Üstte distraksiyon fazÙnda diz eklem hareketinin kÙstlandÙğÙ, altta ise tedavinin sonunda normal
hareket açÙklÙğÙnÙn tekrar kazanÙldÙğÙ görülüyor.
43
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
OLGU 2
D.A. 15 yaşÙnda bayan hasta. R femurda 4cm’lik idiyopatik kÙsalÙk mevcut (Resim-49,50,51,52,53). Resim-49: Solda ortoröntgenogram, sağda ise BT ile kÙsalÙk tayini.
44
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-50: Pelviste kÙsalÙk nedeniyle oluşan tiltin kÙsalÙk miktarÙ kadar eklenen bloklar ile düzeldiği
görülüyor.
Resim-51: Solda uzatma esnasÙnda fiksatör çÙkarÙlmadan çekilen klinik fotoğraf, ortada ve sağda uzatma
bitip fiksatör çÙkarÙldÙktan sonra pelvisteki tiltin kaybolduğu görülüyor.
45
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-52: Üstte distraksiyon, altta konsolidasyon fazlarÙnda diz eklemi hareket açÙklÙğÙnÙn tam olduğu
görülüyor.
46
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-53: Solda distraksiyonun erken döneminde, sağda ise fiksatörün çÙkarÙlmasÙnÙ takiben
konsolidasyon fazÙnda direk grafiler görülüyor.
47
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
OLGU 3
E.S.D. 19 yaşÙnda bayan hasta.
R femurda konjenital femoral yetersizliğe bağlÙ 10 cm kÙsalÙk mevcut. (Resim-54,55,56,57)
Resim-54: BilgisayarlÙ Tomografi ile kÙsalÙk tayini.
48
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-55: Üstte solda tedavi öncesi klinik fotoğraf, üstte sağda blok testi, altta solda uzatma sonuna yakÙn
ve altta sağda tedavinin bitimindeki klinik fotoğraflar görülüyor.
49
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-56: Üstte solda uzatma fazÙnÙn erken döneminde, üstte sağda ve altta solda ilerleyen dönemlerde ve
altta sağda uzatma fazÙnÙn sonundaki direk grafiler görülüyor.
50
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-57: Konsolidasyon fazÙnda AP ve lateral grafiler.
51
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
OLGU 4
İ.Y. 61 yaşÙnda erkek hasta. R femurda çocuk yaşta geçirilmiş travmaya bağlÙ “fractura mal sanata” ve kÙsalÙk.
(Resim-58,59,60). Resim-58: R femurda FMS sonucu gelişen oblik plan deformitesi ve kÙsalÙk ortoröntgenogramda
görülüyor.
52
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-59: Solda ön-arka, sağda yandan çekilen grafilerde deformite görülüyor.
Resim-60: Solda distraksiyon, ortada konsolidasyon fazlarÙnda ve sağda tedavi bitimindeki grafiler. Ortada
ve yanda distal kilit vidalarÙnÙn kÙrÙldÙğÙ ve buna bağlÙ olarak 1.5 cm kadar distraksiyon kaybÙ olduğu
görülüyor.
53
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
OLGU 5
N.T. 22 yaşÙnda erkek hasta.
Akondroplaziye bağlÙ cücelik.
(Resim-61,62,63,64,65).
Resim-61: Her iki femurun çok kÙsa ancak medullanÙn erişkin boyutlarÙnda olduğu görülüyor.
54
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-62: Distraksiyonun 3. haftasÙndaki röntgenografiler. Kilitleme işleminin distalden yapÙldÙğÙnÙ ve
çivinin retrograd yerleştirildiğine dikkat ediniz.
Resim-63: Distraksiyon devam ederken intramedüller çivinin trokanter majörden içeriye girdiğine dikkat
ediniz.
55
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-64: Solda distraksiyon fazÙnÙn bitimi, sağda tedavi sonrasÙ grafiler görülüyor.
Resim-65: Tedavinin bitiminde intramedüller çvinin distale kaydÙğÙ ve konsolidasyonun tamamlandÙğÙ
görülüyor. Hastada elde edilen uzama 8 cm.
56
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
OLGU 6
S.Y. 18 yaşÙnda bayan hasta.
Hipofosfatemik raşitizme bağlÙ genu vara ve kÙsalÙk.
(Resim-66,67,68,69). Resim-66: HastanÙn preoperatif ortoröntgenografisi.
57
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Resim-67: HastanÙn ameliyat öncesinde görünümü.
Resim-68: HastanÙn postoperatif distraksiyon fazÙndaki klinik fotoğrafÙ.
58
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Resim-69: Solda, ileri derecede varus deformitesi nedeniyle çift osteotomi yapÙlan olgunun distraksiyon
fazÙndaki direk grafisi, sağda konsolidasyon fazÙndaki direk grafi.
59
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
7 ― TARTIŞMA
Ekstremite boy eşitsizliği aşikar bir deformite olduğu kadar, kemiklerin uzatÙlmasÙ
ile çözüme kavuşulacağÙ da o kadar aşikar olduğundan, uzatma ile ilgili çalÙşmalar çok
fazla olmuştur (45). Uzun kemiklerin cerrahi yöntemlerle uzatÙlmasÙ gelişim süreci bir
asÙrÙ aştÙğÙ günümüzde çok çeşitli alternatif yöntemlerle zenginleşmiştir. Teknolojideki
yenilikler ve kullanÙlan implantlardaki gelişmelere paralel olarak sürekli daha da
zenginleşmektedir (39, 60).
Tezin konusunu oluşturan çivi yardÙmlÙ uzatma yöntemi uzun kemiklerin
uzatÙlmasÙnda yeni bir çÙğÙr açmÙştÙr. Birçok avantajÙ olduğu gibi bazÙ dezavantajlarÙ da
bulunmaktadÙr.
Uzatma esnasÙnda dizilimin korunmasÙ, uzatma sonrasÙ uzunluk kaybÙ ve
refraktürün önlenmesi, kÙsalmÙş eksternal fiksasyon süresi, femurda uygulandÙğÙnda dahi
oldukça yüksek hasta konforu sağlamasÙ, diz eklemi hareket açÙklÙğÙnÙn sirküler
fiksatörlere göre hem eksternal fiksasyon süresince hem de tedavinin sonunda daha fazla
olmasÙ avantajlarÙ arasÙndadÙr (18, 32, 38, 50, 56).
BazÙ cerrahi teknik zorluklarÙ, daha yüksek maliyet ve daha fazla kanama miktarÙ
ise dezavantajlarÙ arasÙndadÙr. Ancak, kanÙmÙzca ÇYU yöntemi, kar zarar hesabÙ
yapÙldÙğÙnda, femur uzatmalarÙnda tercih edilebilecek yöntemlerin başÙnda gelmektedir.
Uzatma
olgularÙnda,
uzatÙlan
miktarÙn
ve
diziliminin
korunmasÙ
için
intramedüller kilitli çivi ile eksternal fiksatörü kombine kullanmayÙ tercih ettik.
İntramedüller çivi, eksternal fiksasyon süresini kÙsaltmasÙ ve yeni oluşan kemiği kÙrÙğa
karşÙ korumasÙnÙn yanÙnda, uzatma sÙrasÙnda femura etki eden kuvvetleri nötralize etmesi
açÙsÙndan da çok faydalÙ olmaktadÙr.
60
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Femurda anatomik ve mekanik eksenler farklÙdÙr, aralarÙnda yaklaşÙk 6-7
derecelik bir açÙ vardÙr. Femur uzatÙlÙrken alt ekstremite mekanik ekseninde sapma
oluşmamasÙ için teorik olarak mekanik ekseni üzerinden uzatÙlmalÙdÙr (7, 18, 32, 50).
ÇYU anatomik eksen üzerinden uzatma yöntemi olduğundan, teorik olarak alt ekstremite
mekanik ekseninde valgus oluşturmasÙ, yani lateralize etmesi beklenir. Ancak, ÇYU
yöntemi femurda uygulandÙğÙnda, anatomik eksen üzerinden uzatma olmasÙnÙn pratikte
bir dezavantaj oluşturmadÙğÙ, alt ekstremite mekanik ekseninde anlamlÙ miktarda
lateralizasyon, yani valgus oluşturmadÙğÙ saptanmÙştÙr. Hatta, uzatma miktarÙ veya
anatomik-mekanik eksen arasÙnda normalden fazla açÙ olsa dahi pratikte bunun anlamlÙ
bir valgus etkisiyle sonlanmadÙğÙ görülmüştür. Paley ve arkadaşlarÙ yaptÙklarÙ faktöryel
analizde bunu teorik olarak da ispat ettiler (32, 50).
Biz de, kendi olgu serimizde ameliyat öncesi ve sonrasÙ lateral distal femoral
açÙlarÙ ölçtük ve lateralizasyon açÙsÙndan anlamlÙ bir değişiklik olmadÙğÙnÙ saptadÙk.
AyrÙca bunu teorik olarak da göstermek için normal bir ortoröntgenogram
üzerinden şablon çÙkararak 46 cm’lik bir femurun distal 1/3 bileşkesinden, anatomik
eksen üzerinden 10 cm uzattÙk ve alt ekstremite mekanik ekseninde yalnÙzca 5mm
lateralizasyon olduğunu gördük.
Fazla miktarda uzatma yapÙlan olgularda, uzatma sonrasÙnda osteotomi hattÙ ile
intramedüller çivi alt ucu arasÙnda yeterli mesafe kalabilmesi için osteotomi yeri olarak
femur proksimali seçilmektedir. Çünkü intramedüller çivinin stabiliteye yeterince katkÙda
bulunabilmesi için yukarÙda bahsedilen mesafenin femurda en az 8cm olmasÙ gerektiği
hesaplanmÙştÙr (32, 50).
Osteotomi yeri olarak subtrokanterik bölgenin seçimi, uzatma sÙrasÙnda önemsiz
miktarda varus ile sonuçlanabilmektedir (32, 38, 50). Olgu serimizde hiçbir hastamÙzda
buna bağlÙ olarak mekanik eksende sapma ile karşÙlaşmadÙk.
61
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Osteotomi yapÙlmasÙndan distraksiyonun başlatÙlmasÙna kadar geçen süre, yani
latent faz ya da bekleme fazÙnÙn uzunluğu, üzerinde tam anlamÙyla görüş birliği olmayan
konulardan biridir (49, 65, 66).
Wagner, osteotomiyi takiben herhangi bir bekleme dönemi olmaksÙzÙn hemen
günde 1.5mm distraksiyona başlÙyor ve distraksiyonun bitiminde grefonaj ve plak vida ile
osteosentez yapÙyordu (45, 60).
BaşlangÙçta çok başarÙlÙ olarak nitelendirilen bu yöntem, İlizarov ve
DeBastiani’nin, bekleme dönemini takiben arada oluşan kallusun distrakte edilmesi yani
kallotazisi kullanmaya başlamalarÙ ile yerini bu yeni yönteme bÙraktÙ. Çünkü bu yeni
yöntemde distraksiyonun bitiminde ne grefonaja ne de internal fiksasyona gereksinim
duyulmamaktaydÙ. Daha yavaş bir hÙzda, günde 1mm distraksiyon yapÙlÙyor ve arada yeni
kemik oluşumuna olanak tanÙnÙyordu (14, 15).
Peki distraksiyona ne zaman başlanmalÙydÙ? Beklemedeki amaç neydi?
Abbott, distraksiyona 7-10 gün sonra başlÙyor ve ameliyat sonrasÙ oluşan şişliğin
inmesi gerektiğini buna neden olarak gösteriyordu. Bosworth ise 15-18.günlerde, yani
dikişlerin alÙnmasÙndan 2-3 gün sonra distraksiyona başlÙyordu. Ancak, sÙkça erken
konsolidasyon sorunu ile karşÙ karşÙya kaldÙ (60).
1939 yÙlÙnda Abbott ve Saunders uzatma planladÙklarÙ bir hastada ameliyat
tarihinden bir hafta önce travma ile femur kÙrÙğÙ gelişmesi üzerine planladÙklarÙ tarihte
operasyonu gerçekleştirdiler ve distraksiyona altÙncÙ gün, yani kÙrÙktan 13 gün sonra
başladÙlar ve kallus oluşumunun masif olduğunu gözlemlediler. Bu, onlarda bekleme ile
oluşan aktif osteojenik dokunun traksiyonla daha da hÙzlÙ ve fazla prolifere olacağÙ fikrini
doğurdu. Böylece daha sonra İlizarov tarafÙndan ortaya atÙlan gerim-stres teorisinin
temelleri atÙlmÙş oldu (60).
62
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
1991 yÙlÙna ait fareler üzerinde yapÙlan deneysel bir çalÙşmada osteotomiyi
takiben farelerin yarÙsÙnda hemen, diğer yarÙsÙnda ise yedi gün sonra distraksiyona
başlandÙ ve tibialarÙ günde 0,5mm hÙzla % 10 oranÙnda uzatÙldÙ. 6 hafta sonra yapÙlan
otopsiler değerlendirildiğinde 7 gün beklenen farelerde oluşan mineralize kallusun
anlamlÙ derecede daha fazla hacimde olduğu görüldü. Hemen distraksiyona başlanan
tibialarda ise oluşan kallusun kum saati gibi konik ve zayÙf olduğu gözlendi. AyrÙca
bekleme dönemi uygulanan tibialarda ekstra- ve intraosseöz dolaşÙmÙn çok daha iyi
durumda olduğu farkedildi (66).
İntramedüller vaskülaritenin önemi konusunda bir görüş birliği yoktur.
İlizarov ve bazÙ diğer otörler minimal travmalÙ perkütan subperiostal osteotomi,
bekleme dönemi gibi yöntemlerle
bu vaskülariteyi korumaya ve yeniden oluşmasÙ,
kendini toparlamasÙ için zaman vermeye önem vermişlerdir. İlizarov eğer intramedüller
dolaşÙm korunursa bekleme döneminin önemi olmadÙğÙnÙ öne sürmüştür (34, 60).
Ancak intramedüller dolaşÙmÙn % 100 oranÙnda korunmasÙ pratikte mümkün
olmadÙğÙ, osteotominin komplet olup olmadÙğÙnÙ test ederken uygulanan 20º angulasyon,
rotasyon veya translasyon gibi manevralarÙn dahi tek başÙna dolaşÙmÙ olumsuz etkilediği
için, İlizarov da hastalarÙna 5-7 gün bekleme dönemi uygulamaktaydÙ (16, 34, 60, 63).
Kawamura, minimal disseksiyonun önemini vurgulamÙş ve latent fazÙn önemsiz
olduğunu öne sürmüştür (35). Kojimoto ve arkadaşlarÙ ise yaptÙklarÙ deneysel çalÙşmada
10 günlük bekleme dönemi ile endosteal dolaşÙmÙn tekrar oluşumuna zaman verilmesinin
önemini vurgulamÙşlardÙr (35, 60).
Bekleme dönemi için optimal süre her hasta için ayrÙ ayrÙ değerlendirilmelidir.
HastanÙn yaşÙ, osteotominin yeri, hücresel ve vasküler yanÙt bu süreyi direk olarak
etkilemektedir. Metafizer osteotomi yapÙlan bir çocukta 4.gün distraksiyona başlanmasÙ
problem oluşturmazken, deplase diyafizer osteotomi sonrasÙ erişkinde distraksiyona
10.günde başlanmasÙ çok daha güvenli olacaktÙr (19, 65, 66).
63
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Sonuç olarak biz tüm hastalara 7 günlük bekleme dönemini takiben distraksiyona
başlayarak endosteal dolaşÙmÙn toparlanmasÙ, yeterli kallus oluşumuna olanak
sağlanmasÙnÙ amaçladÙk. 2 hastamÙzda erken konsolidasyona rastladÙk ve genel anestezi
altÙnda kalloklazi yaparak tedaviye kaldÙğÙmÙz yerden devam ettik. Her ikisinde de
tedavinin sonucu değişmedi ve femur planlanan miktarda uzatÙldÙ.
Her ne kadar Paley ve arkadaşlarÙ distraksiyon fazÙnda bir çift koltuk değneğiyle
kÙsmi yük vererek yürümeye izin verseler de, biz tüm hastalarda bir çift koltuk değneği
ile tam yük vererek mobilizasyona izin verdik (32, 50). Hiçbir hastada buna bağlÙ bir
sorunla karşÙlaşmadÙk.
Distraksiyon fazÙnda kÙsmen kaybedilen diz eklemi hareket açÙklÙğÙnÙn, fiksatör
çÙkarÙldÙktan ortalama 1 ay sonra, hastalarÙn % 80’inde, son kontrollerde ise tüm
hastalarda ameliyat öncesindeki düzeyine ulaşÙlmasÙ, fizik tedaviye daha erken
başlanabilmesi, eksternal fiksasyon süresinin daha kÙsa olmasÙ ve fiksatörün sirküler
olmamasÙ sayesinde gerçekleşmektedir.
Femura sirküler eksternal fiksatör uygulanan hastalarda fiksatörün hacimsel
olarak fazla yer kaplamasÙ ve kuadrisepsin içinden geçmesi nedeniyle eksternal fiksasyon
süresince mekanik olarak diz fleksiyonu kÙsÙtlanmaktadÙr. Tek taraflÙ eksternal fiksatör
lateralden uygulandÙğÙnda ise bu dezavantaj en aza indirildiği gibi, erken mobilizasyon ve
daha kÙsa eksternal fiksasyon sayesinde bu etkiye, süre olarak da daha kÙsa maruz
kalÙnmaktadÙr. Femurda, tibianÙn aksine tek taraflÙ eksternal fiksatörler uzatma tedavisi
amacÙyla kullanÙldÙklarÙnda yeterli stabilite sağlayabilmektedirler (32, 49, 50).
AyrÙca sirküler eksternal fiksatör çÙkarÙldÙğÙnda refraktür riski nedeniyle
mobilizasyona dikkatli bir şekilde tedricen izin verilirken, ÇYU yönteminde
intramedüller çivinin verdiği stabilite katkÙsÙ sayesinde hemen agresif mobilizasyon
mümkün olmaktadÙr. Bütün bunlar sayesinde tedavi sonunda ameliyat öncesi diz eklem
hareket açÙklÙğÙna ulaşÙlabilmektedir.
64
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
OlgularÙmÙzda hesapladÙğÙmÙz ortalama 6.16cm uzatma miktarÙna eşlik eden
ortalama 3.5 aylÙk eksternal fiksasyon süresi, ortalama santimetre başÙna 0.57 aylÙk
eksternal fiksasyon indeksi ve santimetre başÙna 1.36 aylÙk radyolojik konsolidasyon
indeksi değerlerimizin, Dr. Dror Paley ve arkadaşlarÙnÙn bulduklarÙ değerler ile paralel
olduğu görülmektedir. Onlar da 1997’de yayÙnladÙklarÙ çalÙşmada ortalama 5.8 cm
uzattÙklarÙ femurlarda ortalama eksternal fiksatör süresini 4 ± 2.5 ay, ortalama eksternal
fiksasyon indeksini 0.7 ± 0.4 ay ve ortalama radyolojik konsolidasyon indeksini
santimetre başÙna 1.4 ay olarak bildirmişlerdir (50).
Paley ve arkadaşlarÙ, çalÙşmalarÙnda ÇYU yöntemi ile İlizarov ile uzatma
yöntemini karşÙlaştÙrmÙş ve bu sürelerin (eksternal fiksasyon süresi, eksternal fiksasyon
indeksi ve radyolojik konsolidasyon indeksi) ÇYU yöntemi uygulandÙğÙnda istatistiksel
olararak anlamlÙ oranda kÙsaldÙğÙnÙ göstermişlerdir (32).
ÇYU yönteminin dezavantajlarÙ ise ameliyat sÙrasÙndaki kan kaybÙnÙn ve tedavi
masraflarÙnÙn yalnÙz sirküler fiksatör yardÙmÙyla uzatma uygulanan olgulara göre daha
fazla olmasÙdÙr (32, 38, 50).
Yağ embolisi ve panosteomiyelit en fazla korkulan komplikasyonlardÙr. Biz hiçbir
olgumuzda bu iki komplikasyonla karşÙlaşmadÙk. Bunu, medulla oyulurken distal
metafizodiyafizer bölgeye yerleştirdiğimiz kanül sayesinde yağ parçacÙklarÙnÙn medulla
dÙşÙna alÙnmasÙ ve basÙnç artÙşÙnÙn önlenmesi ve eksternal fiksatörün çivilerinin
yerleştirilmesinde İM çivi ile temas etmemesine, arada en az 1mm mesafe bÙrakÙlmasÙna
azami özen göstermemize bağladÙk (32, 69).
Ortalama 150 dk olarak bulduğumuz ameliyat süresi, anestezi açÙsÙndan ek risk
getirmeyecek uzunlukta olduğu gibi, özellikle son olgularda, cerrahi tekniğe alÙşÙlmasÙna
paralel olarak daha da kÙsalmÙştÙr.
65
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Olgulardaki ortalama 500ml kan kaybÙ tekniğin diğer bir dezavantajÙ olarak
görünmekle birlikte, sadece üç hastada kan transfüzyonu gerekti ve bu hastalarÙn
hiçbirinde transfüzyona bağlÙ bir sorunla karşÙlaşÙlmadÙ.
Mevcut dezavantajlar içinde en fazla göze çarpanÙ, maliyetin diğer yöntemlere
göre daha fazla oluşudur. ÇYU yönteminde kullanÙlan çivi ve fiksatörün maliyeti
2.449.500.000 TL (2130 ABD dolarÙ) olarak saptandÙ.
AşağÙda diğer uzatma yöntemleri ve yaklaşÙk maliyetleri görülmektedir (Tablo-6).
Sadece İlizarov sirküler eksternal fiksatörü ile uzatmanÙn maliyeti klasik ÇYU
maliyetinin yarÙsÙndan biraz fazladÙr (% 56).
Sadece Orthofix LRS veya İlizarov tipi sirküler eksternal fiksatör kullanÙlarak
uygulanan ÇYU maliyetleri ise bu ikisinin arasÙnda yer almaktadÙr.
Yöntem
Maliyet
Oran
Klasik ÇYU (LRS, Russell-Taylor İM çivi)
2130$ + 540$ = 2670$
% 100
İlizarov ile ÇYU
1500$ + 540$ = 2040$
% 76
Sadece İlizarov
1500$
% 56
Sadece Orthofix LRS
2130$
% 80
Tablo-6: Uzatma amacÙyla kullanÙlabilen implant ve fiksatörlerin maliyetleri ve klasik ÇYU maliyeti ile
oranlarÙ.
Femurda ÇYU yöntemi uyguladÙğÙmÙz serimizde karşÙlaşÙlan zorluklar Paley’in
tarif ettiği şekilde sorun (problem), engel (obstacle) ve gerçek komplikasyonlar olarak
sÙnÙflandÙrÙldÙ (Tablo-7, 8) (49).
66
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
Sorun (Problem)
Konservatif yöntemlerle giderilebilir
Engel (Obstacle)
Cerrahi olarak giderilebilir ve sonucu etkilemez
Gerçek komplikasyon
Tedavi sonucunu etkiler
Tablo-7: Paley’ye göre komplikasyonlarÙn sÙnÙflandÙrÙlmasÙ: sorun, engel ve gerçek komplikasyonlar.
Sorun
Engel
3 çivi dibi enfeksiyonu
2 erken konsolidasyon
Diz ROM azalmasÙna bağlÙ
distraksiyona 3 hafta ara
2 Schanz vidasÙ revizyonu
Sekel (Gerçek
komplikasyon)
İntramedüller çivinin kÙrÙlmasÙ
Osteotomi yerinde
psödartroz
Tablo-8: KarşÙlaşÙlan sorun, engel ve gerçek komplikasyonlar.
Paley’ye göre tedavi sÙrasÙnda karşÙlaşÙlan ve konservatif yöntemlerle giderilen
zorluklar sorun, (örneğin: minör tel dibi enfeksiyonu), ancak cerrahi olarak
giderilebiliyorsa engel, (örneğin: erken konsolidasyon sonucu rekortikotomi, kalloklazi
gerekmesi), tedavi sÙrasÙnda veya sonrasÙnda görülebilen, tedavi bitiminde halen var olan
ve sekel bÙrakabilen zorluklar ise gerçek komplikasyonlar olarak değerlendirilmelidir.
Gerçek komplikasyonlar da, majör ve minör olarak ikiye ayÙrÙlabilir.
Komplikasyonlar cerrahi ile düzeltilebiliyorsa minör (örneğin: rezidüel ekinizm
kontraktürü), eğer cerrahi ile de düzeltilemiyorsa majör (örneğin: kalÙcÙ sinir felci) olarak
kabul edilir.
HastalarÙmÙzdan üçünde antibiyoterapiye cevap veren çivi dibi enfeksiyonuna
rastladÙk. Hiçbirinde enfeksiyon intramedüller çiviye ulaşarak panosteomiyelit ile
sonuçlanmadÙ. Tedavi sÙrasÙnda karşÙlaştÙğÙmÙz ve konservatif yöntemlerle düzelttiğimiz
bu zorluklar “sorun” olarak değerlendirildi.
67
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
Bir hastamÙzda da distraksiyon esnasÙnda diz ekleminde hareket açÙklÙğÙnÙn
45º’nin altÙna düşmesi nedeniyle distraksiyona 3 hafta ara verildi ve geri kazanÙldÙktan
sonra uzatmaya devam edildi. Bu hastada son kontrolde diz eklem hareket açÙklÙğÙnÙn
tam olduğu görüldü. Bu problem de konservatif olarak düzeltilebildiği için sorun olarak
değerlendirildi.
2 hastamÙzda erken konsolidasyon nedeniyle kalloklazi gerekti, kalloklazi
sonrasÙnda her ikisinde de istenen miktarda uzatma problemsiz olarak gerçekleştirildi.
Tedavinin sonucu etkilenmeyen ve cerrahi olarak giderilen bu zorluklar “engel” olarak
değerlendirildi.
2 hastada proksimal Schanz vidalarÙnÙn uygun yerleştirilmemesine bağlÙ olarak
distraksiyon fazÙnda sÙyÙrma meydana geldi ve revizyon gerekti. AynÙ şekilde bu
olgularda da daha sonra distraksiyon önceden planlanan miktarda problemsiz olarak
yapÙldÙ. Cerrahi olarak giderilen ve tedavi sonucunu etkilemeyen bu zorluklar da engel
olarak değerlendirldi.
Bir hastamÙzda henüz konsolidasyon tamamlanmadan aşÙrÙ yüklenmeye bağlÙ
olarak (sportif faaliyet) intramedüller çivi kÙrÙldÙ ve revize edildi. Bu hastada daha sonra
yapÙlan kontrollerde ameliyat öncesi normal sÙnÙrlarda olan mekanik eksenin son
kontrolde 25 mm medialde olduğu görüldü. Bu, sonucu etkileyen zorluk, dolayÙsÙyla tek
gerçek komplikasyon olarak değerlendirildi.
Bir hastada osteotomi yerinde psödartroz gelişmesi nedeniyle ameliyat sonrasÙ
üçüncü yÙlÙnda 10mm çapÙndaki İM çivi 14mm çaplÙ bir İM çivi ile revize edildi (Hasta
no : 13).
AyrÙca, konsolidasyon fazÙnda travmaya bağlÙ suprakondiler kÙrÙk gelişen ve alçÙ
ile tedavi edilen diğer bir hasta, komplikasyon grubuna dahil edilmedi.
68
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
ÇYU yönteminin, hasta konforunu anlamlÙ oranda artÙrmasÙ, uzatma cerrahisi ile
ilgilenen birçok otörde, uzatmaya olanak sağlayan, eksternal fiksatöre gerek duyulmayan
İM çivilerin geliştirilmesi fikrini doğurmuştur. Böylelikle, eksternal fiksatöre bağlÙ
dezavantajlarÙn ortadan kaldÙrÙlmasÙ amaçlanmaktadÙr.
Bu amaçla, Fransa’dan Dr.Guichet ve Albizzia çivisi, Almanya’da tasarlanan
Munich Gradual Limb Lengthening Nail ve benzeri çiviler geliştirildi. Bunlar mekanik ve
dÙşarÙdan pompalÙ olmak üzere iki tipte uzatma düzeneğine sahiptirler. Henüz hiçbiri
klinik açÙdan yeterli güvenirlik düzeyine ulaşmamÙş olsalar dahi gelecekte uzatma
cerrahisinde yeni bir çÙğÙr açacaklarÙ kuşkusuzdur.
69
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
8 ― ÖZET
20. yüzyÙlÙn son dekadÙnda geliştirilen ve ülkemizde de 4 yÙldÙr uygulanan
intramedüller çivi yardÙmlÙ uzatma tekniği birçok avantajlarÙ da birlikte getirmiştir
(Tablo-9).
İntramedüller Çivi YardÙmlÙ UzatmanÙn AvantajlarÙ
Eksternal Fiksasyon Süresi KÙsa
Refraktüre KarşÙ Korunma (İntramedüller Çivi İle) Erken Rehabilitasyon İmkanÙ
Maksimal ROM KazancÙ
Yaşam Konforu
Tablo-9: ÇYU tekniğinin başlÙca avantajlarÙ.
Bununla birlikte diğer uzatma yöntemlerine oranla daha yüksek maliyet, daha
fazla kan kaybÙ ve cerrahi tekniğin daha zor olmasÙ gibi bazÙ dezavantajlara da sahiptir.
Ancak deformiteli hastalarda aynÙ anda deformitenin düzeltilip uzatma
yapÙlabilmesi ve intramedüller çivi ile refraktür riskinin ortadan kaldÙrÙlmasÙ, femuru çok
kÙsa akondroplazik hastalarda retrograd gönderilerek başlangÙçta trokanter majörün
proksimaline
uzanÙrken
distrakte
edildikçe
distale
kaydÙrÙlmasÙ
gibi
çeşitli
kombinasyonlara da olanak sağlamaktadÙr.
Anatomik eksen üzerinden uzatma yapÙlmasÙ teorik olarak alt ekstremite eksenini
valgusa almakta, ancak bu klinik olarak anlamlÙ boyutlarda olamamaktadÙr. 10cm
uzatÙldÙğÙnda dahi alt ekstremite mekanik ekseni 0.5 cm lateralize olmaktadÙr.
İntramedüller
çivi
ve
eksternal
fiksatörün
birbiriyle
temas
etmemesi,
distraksiyonun sonunda osteotomi hattÙ ile intramedüller çivi arasÙnda en az 8 cm kalmasÙ
hesap edilerek osteotomi seviyesinin uygun seçimi gibi püf noktalarÙna dikkat edildiğinde
oldukça düşük komplikasyon oranlarÙ bulunmaktadÙr.
70
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
9 ― KAYNAKLAR
1.
Aaron A, Weinstein D, Thickman D, Eilert R (1992). Comparison of
orthoroentgenography and computed tomography in the measurement of limb length
discrepancy. J Bone Joint Surg 74-A: 897-902.
2.
Aldegheri R, Trivella G, Renzi-Brivio L, Tessari G, Agostini S, Lavini F (1988).
Lengthening of the lower limbs in achondroplastic patients. A comparative study of four
techniques. J Bone Joint Surg 70-B:69-73.
3.
Aldegheri R, Trivella G, Lavini F (1989). Epiphyseal distraction: Chondrodiatasis. Clin
Orthop 241: 117-127.
4.
Altongy JF, Harcke HT, Bowen JR (1987). Measurement of leg length inequalities by
micro-dose digital radiographs. J Pediatr Orthop 7:311-317.
5.
Arrien A, Canadell J (1987). Open osteotomy versus percutaneous osteotomy in bone
lengthening: Comparative study. In Abstracts of SIROT IVth World Congress, Munich.
6.
Baumann F, Harms J (1977). Der Verlaengerungsnagel. Arch Orthop Unfallchir 90: 139­
146.
7.
Baumgart R, Betz A, Schweiberer L (1997). A fully implantable motorized intramedullary
nail for limb lengthening and bone transport. Clin Orthop 343: 135-143.
8.
Bost FC, Larsen LJ (1956). Experience with lengthening of the femur over an
intramedullary rod. J Bone Joint Surg 38-A : 567-84.
9.
Boyer MI, Bray PW, Bowen CVA (1994). Epiphyseal plate transplantation: A historical
review. J Plast Surg 47-B: 563-569.
10.
Boynuk B (1999). Alt ekstremite uzatma cerrahisi ve komplikasyonlarÙ. UzmanlÙk tezi,
Istanbul.
11.
Carey RPL, De Campo JF, Menelaus MB (1987). Measurement of leg length by
computerised tomographic scanography. J Bone Joint Surg 69-B: 846-847.
12.
Chao E, Hein T (1988). Mechanical performance of the standard Orthofix external
fixator. Orthopaedics 11:1057-1069.
13.
Çakmak M, AşÙk M, Baştürk S, Yavuzer Y (1991). Kallotazis yöntemi ile ekstremite
uzatma. Milli Türk Ortopedi ve Travmatoloji Kongre KitabÙ XII: 478.
14.
DeBastiani G, Aldegheri R, Renzi-Brivio L, Trivella G (1987) Limb lengthening by callus
distraction (callotasis). J Pediatr Orthop 7: 129-34.
15.
DeBastiani G, Aldegheri R, Renzi-Brivio L, Trivella G (1986). Limb lengthening by
distraction of the epiphyseal plate. J Bone Joint Surg 66-B: 545.
16.
Delloye C, Delefortrie F, Coutelier L, Vincent A (1990). Bone regenerate formation in
cortical bone during distraction lengthening. Clin Orthop 250: 34-42.
17.
Domaniç Ü, Çakmak M, ÜçÙşÙk H, Karamehmetoğlu M, Zeytin S, Taşer Ö (1985).
Distraksiyon epifizyolizi ile ekstremite uzatÙlmasÙ-I (Deneysel çalÙşma). Acta Orthop
Traumatol Turc 19: 40-59.
18.
Eralp İL, Kocaoğlu M, Atalar AC, Çakmak M (2000). Lengthening over an intramedullary
nail. Israel Orthopaedic Association Annual Meeting.
19.
Fischgrund J, Paley D, Suter C (1994). Variables affecting time to bone healing during
limb lengthening. Clin Orthop 301: 31-37.
20.
Fishbane BM, Riley LH Jr (1978). Continuous transphyseal traction: Experimental
observations. Clin Orthop 136: 120.
71
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
21.
Goodship AE, Kenwright J (1985). The influence of induced micromovement upon the
healing of experimental tibia fractures. J Bone Joint Surg 67-B: 650-655.
22.
Grayhack JJ, Carroll NC (1991). Projected limb length inequality: Selecting patients for
surgery. Orthop Clin North Am, 22: 581-587.
23.
Green SA (1991). Postoperative management during limb lengthening. Orthop Clin
North Am, 22: 723-734.
24.
Green WT, Wyatt GM, Anderson M (1946). Orthoroentgenography as a method of
measuring the bones of the lower extremity. J Bone Joint Surg 28: 60-65.
25.
Grill F (1984). Case report: Distraction of the epiphyseal cartilage as a method of limb
lengthening. J Pediatr Orthop, 4: 105-108.
26.
Grill F, Dungl P (1991). Lengthening for congenital short femur. Results of different
methods: J Bone Joint Surg 73-B: 439-447.
27.
Guichet JM, Grammont PM, Trouilloud P (1991). Intramedullary nail for gradual limb
lengthening. Trans Orthop Res Soc 16: 657.
28.
Guichet JM, Deromedis B, Lascombes P, Peretti G (1998). Gradual elongation nail
(Albizzia): A prospective study with an average of two year follow-up in 41 cases.
ASAMI 1th Annual Meeting, New Orleans.
29.
Guidera KJ, Hess WF, Highhouse KP, Ogden JA (1991). Extremity lengthening: Results
and complications with the Orthofix system. J Pediatr Orthop 11: 90-94.
30.
Gülşen M (1999). Deformite Düzeltilmesi Prensipleri. In Ilizarov Cerrahisi ve Prensipleri.
Eds Çakmak M, Kocaoğlu M.
31.
Helms CA, McCarthy S (1984). CT scanograms for measuring leg length discrepancy.
Radiology 151: 80.
32.
Herzenberg JE, Paley D (1997). Femoral lengthening over nails (LON). Tech in Orthop
12 (4): 240-249.
33.
Herzenberg JE, Paley D (1997). Tibial lengthening over nails (LON). Tech in Orthop
12(4): 250-259.
34.
Ilizarov G (1990). Clinical applications of tension-stress effect for limb lengthening. Clin
Orthop 259: 8-26.
35.
Kawamura B, Hosono S, Takahashi T, et al (1968). Limb lengthening by means of
subcutaneous osteotomy. J Bone Joint Surg 50-A : 851-878.
36.
Kim OA, Bliskunov AI, Kondrashin MN (1989). Lengthening of the hip stump by an
intramedullary distractor. Ortoped Travmat Protez 2: 57-58.
37.
Kocaoğlu M, Yavuzer Y, YazÙcÙoğlu Ö, Tuncay İ, Çakmak M (1995). Femoral
uzatmalarda unilateral dinamik aksiyel fiksatörün yeri. Acta Orthop Traumatol Turc 29:
6-9.
38.
Kocaoğlu M, Eralp L, Boynuk B, Göğüş A (1998). Alt ekstremite eşitsizliklerinin
tedavisinde intramedüller çivi üzerinden uzatmanÙn erken sonuçlarÙ. Acta Orthop
Traumatol Turc 32: 185-193.
39.
Kocaoğlu M, Bilen FE (1999). Yeni Gelişmeler ve Gelecek. In. İlizarov Cerrahisi ve
Prensipleri, Eds. Çakmak M, Kocaoğlu M, s255-262, Istanbul.
40.
Kocaoğlu M (2000). Konjenital femoral yetersizliklerde rekonstrüktif tedavi alternatifleri.
Acta Orthop Traumatol Turc 34: 535-546.
41.
Lamoureux J, Verstreken L (1986). Progressive upper limb lengthening in children: A
report of two cases. J Pediatr Orthop 6: 481-485.
72
Dr. F.Erkal Bilen, 2001
42.
LeVay D (1990). The history of orthopaedics. Pp230-231.
43.
Lin CC, Huang SC, Liu TK, Chapman MW (1996). Limb lengthening over an
intramedullary nail. Clin Orthop 330: 208-216.
44.
Mezhenina EP, Roulla EA, Pechersky AG, Babich VD, Shadrina EL, Mizhevich TV
(1984). Methods of limb elongation with congenital inequality in children. J Pediatr
Orthop 4: 201-207.
45.
Moseley CF (1991). Leg lengthening: the historical perspective. Orthop Clin North Am
22: 555-561.
46.
Murray JH, Fitch RD (1996). Distraction histiogenesis: Principles and indications. J Am
Acad Orthop Surg 4: 317-327.
47.
Paley D (1988). Current techniques of limb lengthening. J Pediatr Orthop 8: 73-92.
48.
Paley D, Fleming B, Catagni M, et al (1990). Mechanical evaluation of external fixators
used in limb lengthening. Clin Orthop 250: 50-57.
49.
Paley D (1990). Problems, obstacles, and complications of limb lengthening by the
Ilizarov technique. Clin Orthop 250: 81-111.
50.
Paley D, Herzenberg JE, Paremain G, Bhave A (1997). Femoral lengthening over an
intramedullary nail. J Bone Joint Surg 79-A: 1464-1480.
51.
Paterson D (1990). Leg lengthening procedures. A historical review. Clin Orthop 250:
27-33.
52.
Price CT, Mann JW (1991). Limb lengthening with pin fixators. In Behrens F (ed):
External Fixation: Basic Concepts and Clinical Applications. Philadelphia, WB Saunders.
53.
Price CT, Mann JW (1991). Pediatric applications of pin fixators. In Chapman MW (ed):
Operative Orthopaedics, Philadelphia, JB Lippincott.
54.
Price CT, Mann JW (1991). Experience with the Orthofix device for limb lengthening.
Orthop Clin North Am 22: 651-661.
55.
Rang M (2000). The story of orthopaedics. Sayfa 8, 13.
56.
Raschke MJ, Mann JW, Oedekoven G, Claudi BF (1992). Segmental transport after
unreamed intramedullary nailing: Preliminary report of a “Monorail” system. Clin Orthop
282: 233-240.
57.
Rhinelander FW, Nelson CL (1973). The vascular and histologic response of diaphyseal
cortex to experimental intramedullary nailing and reaming. J Bone Joint Surg 55-A:
1767.
58.
Ring PA (1958). Experimental bone lengthening by epiphyseal distraction. J Bone Joint
Surg B-46: 169-173.
59.
Seitz WH, Froimson AI (1991). Callotasis lengthening in the upper extremity: Indications,
techniques, and pitfalls. J Hand Surg 16-A: 932-939.
60.
Stanitski DF (1999). Limb length inequality: Assessment and treatment options. J Am
Acad Orthop Surg, 7: 143-153.
61.
Terjesen T, Benum P, Rossvoll I, et al (1991). Leg length discrepancy measured by
ultrasonography. Acta Orthop Scand 62: 121-124.
62.
Tetsworth K, Krome J, Paley D (1991). Lengthening and deformity correction of the
upper extremity by the Ilizarov technique. Orthop Clin North Am 22: 689-713.
63.
Tetsworth K, Paley D (1995). Basic sciense of distraction histogenesis. Current opinion
in Orthopaedics 6, 61-68.
73
Femurda İntramedüller Çivi Yardımlı Uzatma Tekniği ve Sonuçları
64.
Wagner H (1978). Operative lengthening of the femur. Clin Orthop 136: 125.
65.
White SH, Kenwright J (1990). The timing of distraction of an osteotomy. J Bone Joint
Surg 72-B : 356-361.
66.
White SH, Kenwright J (1991). The importance of delay in distraction of osteotomies.
Orthop Clin North Am 22: 569-579.
67.
Wiedemann M (1996). Callus distraction: A new method? A historical review of limb
lengthening. Clin Orthop 327: 291-304.
68.
Witt AN, Jaeger M (1978). Die operative Oberschenkelverlaengerung mit einem voll
implantierbaren Distraktionsgeraet. Arch Orthop Unfallchir 92: 291-296.
69.
Wozasek GE, Simon P, Redl H, Schlag G (1994). Intramedullary pressure changes and
fat extravasation during intramedullary nailing: an experimental study in sheep. J
Trauma. 36: 202-207.
74
21.11.1971’de
Adana’da
doğdum. 1978 yÙlÙnda Ankara’da
KavaklÙdere İlkokulunda başladÙğÙm ilköğrenimimi İstanbul’da
Karaahmetpaşa İlkokulunda bitir­
dim. Orta ve lise öğrenimimi
1983-1990
yÙllarÙ
arasÙnda
İstanbul
Cağaloğlu
Anadolu
Lisesinde tamamladÙm.
1990
yÙlÙnda
girdiğim
İstanbul
TÙp
Fakültesinden
1996’da mezun oldum ve aynÙ yÙl
İÜ
İstanbul
TÙp
Fakültesi
Ortopedi
ve
Travmatoloji
Anabilim DalÙnda asistan olarak
göreve başladÙm.
AsistanlÙk eğitimim boyunca kliniğimizin desteğiyle yurt içi ve dÙşÙnda
(1998’de Avusturya’da kalça ultrasonografi kursu, 1999’da Amerika
Birleşik Devletleri’nde 9. ekstremite uzatma ve rekonstrüksiyon kursu)
çeşitli kurslara katÙlma fÙrsatÙnÙ buldum.
1998-1999 sezonunda Türkiye Ümit Milli Futbol TakÙmÙ Doktorluğu ile
görevlendirildim.
2000 yÙlÙ Ocak ve Şubat aylarÙnda bedelli askerlikten faydalanarak
İstanbul Kartal’da askerlik görevimi yerine getirdim.
2000 yÙlÙ Eylül ayÙndan başlayarak 3 ay boyunca Amerika Birleşik
Devletleri’nde Dr.John S. Gould’un yanÙnda ayak ve ayak bileği
cerrahisi üzerine eğitim gördüm.
MayÙs 2001 tarihinde 4.5 yÙllÙk asistanlÙk eğitimimin sonuna gelmiş
bulunuyorum. Eğitimim boyunca bana yol gösteren ve destek olan tüm
hocalarÙma saygÙ ve teşekkürlerimi sunarÙm.
Dr. F. Erkal Bilen
İstanbul, 2001

Benzer belgeler