İşsiz Sendikası ve UCubed Örneği

Transkript

İşsiz Sendikası ve UCubed Örneği
İşsiz Sendikası ve UCubed Örneği
UNION OF UNEMPLOYED AND THE CASE OF UCUBED
Özlem KUŞLU*
Özet
Küreselleşme ile birlikte yeniden yapılanma sürecine giren ülke ekonomileri, içinde bulundukları gelişmişlik seviyesine göre çeşitli sorunlarla karşılaşmaya başlamıştır. Ekonomik sermayenin bu süreçte istihdam yaratmaktan ziyade sermaye akışları ile kar etmeye başlaması, gelişmiş
ülkeler başta olmak üzere tüm ülkelerde işgücü piyasalarında yeni yapılanmaları beraberinde getirmiştir. Bunlardan biri olan İşsiz Sendikası (UCubed) Amerika Birleşik Devletleri’nde
2010 yılından itibaren ortaya çıkmıştır. Bu makale UCubed hareketinin Amerika Birleşik Devletleri’ndeki yapısını inceleyecek ve sosyal medyada örgütlenerek ülkedeki kamuoyunu nasıl
etkilediğini ortaya koymaya çalışacaktır. Ek olarak Türkiye’de benzer amaçla kurulmuş olan
BOŞ-BİR-SEN ele alınacak ve UCubed ile karşılaştırması yapılacaktır.
Anahtar Kelimeler: İşsiz Sendikası, küreselleşme, işgücü piyasası
Abstract
Country economies, which have been restructured with globalization, have begun to face with
various problems with respect to their level of development. Making a profit of economic capital in this process has increased via capital flows rather than job creation, which brought
about new structuring in the labour markets in all countries particularly developing countries.
One of these structures is UCubed-Union of Unemployed has appeared in USA since 2010.
This article will analyze the structure of UCubed and try to suggest how it affects the US
public opinion by organizing in social media. Moreover, BOŞ-BİR-SEN which was established
with the similar aim in Turkey will be addressed and will be compared with UCubed.
Keywords: Union of Unemployed, globalization, labour market
JEL Classification: J5
*
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, AB Uzmanı, [email protected]
ÇSGB Çalışma Dünyası Dergisi / Cilt: 1 / Sayı: 2 / Ekim-Aralık 2013 / Sayfa: 85-104
Labour World / Volume: 1 / Issue: 2 / October-December 2013 / Page: 85-104
85
Giriş
Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler; küreselleşme ile birlikte yeniden yapılanma içerisine
girmişler ve bulundukları gelişmişlik seviyesine göre yeni sorunlar ile yüz yüze gelmişlerdir. Gelişmekte olan ülkelerin çoğu, kendi sorunlarına ek olarak bu yeni konjonktürde,
gelişmiş ülkelerin sorunlarını da sırtlamaya başlamıştır. Bu yük, gelişmekte olan ülkelerin
gelişmiş ülkelere yalnızca ucuz hammadde sağlaması yoluyla değil, aynı zamanda ucuz
işgücü arzı vasıtasıyla da kendini göstermeye başlamıştır.
1970’li yıllarda baş gösteren ekonomik bunalımın üstesinden gelme çabaları yeni liberal
yapılanma modellerini beraberinde getirmiştir. Bu modeller ortaya çıkan bunalıma yanıt
olmamakla beraber uluslararası gelir adaletsizliğini de artırmıştır (Işıklı, 2001:31). Buna ek
olarak üretim, işgücü açısından düşük maliyetli bölgelere kaydırılmış, bir yandan gelişmiş
ülkelerde enformasyon ve bilgi işçisi talebi artarken diğer yandan imalat sanayinde istihdam daralmış ve işsizlik yapısal bir nitelik kazanmıştır (Uyanık, 2008:209). Üretim, iletişim
ve bilgi teknolojisi kullanımındaki hızlı artış esnek üretim yapılanması ve Dünya genelinde
taşeron uygulamaları ile üretim süreçlerinin bölünmesine neden olmuş ve bölünmüş üretim
içerisindeki işgücü payı sürekli olarak azalma eğilimine girmiştir (Uyanık, 2008). Gelişmekte olan ülkeler ise yabancı sermaye yatırımları için cazibe merkezleri haline getirilmeye
çalışılmış ve bu durum söz konusu ülkelerdeki mevcut istihdamın şartlarının kötüleşmesine ve ücretleri aşağıya doğru baskılanmasına yol açmıştır. Böylece üretmeyen, iş alanları
yaratmayan, ama sınırsız kar etme olanağına kavuşmuş bir sermaye türü ortaya çıkmıştır
(Işıklı, 2001:36). Yaşanan bu finansal liberalizasyonla beraber ulaşım, iletişim ve üretim
teknolojisindeki hızlı gelişmeler ve bilginin ekonomik bir değere dönüşmesi, işgücü piyasalarında işsizlik oranlarını artırmış, enformel ekonomik faaliyetlere ve enformel istihdamda artışlara neden olmuştur (Uyanık, 2008).
Yine bu küresel dönüşüm yalnızca gelişmekte olan ülkelerde değil, aynı zamanda Amerika Birleşik Devletleri (ABD) gibi gelişmiş ülkelerde de etkilerini göstermiştir ve göstermeye devam etmektedir. ABD’de işletmeler, rekabet koşullarını düzeltmek gerekçesi ile
çalıştırdıkları işçi sayısında büyük ölçekli kısıtlamalara gitmektedir (Işıklı, 2001:38). İşçiler artık ya sendikasız olarak düşük ücretle çalışacaklardır ya da sendikalı kalarak işsizlik
riskine maruz kalacaklardır (Işıklı, 2001:39).
İşte bu işsizlik ortamında, işçilerin haklarını koruyan sendikaların da yeniden yapılanmaya gitmesi veya yeni sendika türlerinin ortaya çıkması gibi bir durum söz konusudur.
Bu çerçevede, Amerika Birleşik Devletleri’nde sosyal diyalog paydaşlarına yeni bir aktör
eklenmiştir: işsiz sendikası.
Bu makale, Amerika Birleşik Devletlerinde ortaya çıkan bu yeni yapılanmayı ele alacak
ve yapılanmanın kamuoyu üzerindeki etkisini tartışacaktır. Makale, Türkiye’de benzer bir
yapılanmanın varlığını da sorgulayacak ve ABD’deki oluşum ile karşılaştırmasını da yapacaktır.
86
1. UCubed Hareketi
İşçi sendikalarının küreselleşme ile birlikte rollerinin değişmesi gerektiği özellikle 1980’li
yıllardan itibaren sıklıkla tartışılmaya başlamıştır (Sevgi, 2012). Neoliberal politikaların
yürürlüğe konması ile birlikte çalışma ilişkileri bir dönüşüm sürecine girmiştir. Artık sendikalı işçiler ile sendikasız işçilerin çalışma ilişkilerindeki rolleri değişmeye başlamış ve
çalışma hayatında işsiz ama sendikalı olmak isteyen yeni bir aktör doğmuştur.
Amerika Birleşik Devletleri’nde Uluslararası Makinist ve Havacılık Çalışanları Birliği
(IAMAW) tarafından 11 Ocak 2010’da resmen duyurulmuş ve 15 Ocak 2010 tarihinde
toplum hizmeti projesi olarak oluşturulmuş olan “UCubed-Sizin İşsiz Sendikanız”, 31 milyon Amerikalının işsiz olduğunu ve giderek artan işsizliğin hakim olduğu işgücü piyasasında artık işsizlerin umutlarının tükenmeye başladığını öne sürmektedir. Hareket işsiz
ordularını bir araya getirmek üzere eyaletler çapında örgütlenmeyi ve bu şekilde işsizliğe
dikkat çekmeyi amaçlamaktadır. Misyonları oldukça basittir: “İş istiyoruz ve bunu hemen
istiyoruz!”. Artık hükümetin veya hükümetlerin işsizler için önlem almalarını bekleme
vakti geçmiştir ve vakit örgütlenerek haklar için savaşma vaktidir (Lake, 2010).
UCubed işsizlerin, gizli işsizlerin ve onların yanında yer alanların bir araya getirilmesini
amaçlamaktadır (Sloan, 2010). Oluşum, işsiz kalan Amerikalıların ekonomik, sosyal ve
psikolojik sorunlarına vurgu yapmaktadır. Tek başına güçlü olmayan işsizler, bir araya
gelmek için İş Aktivisti denilen bir aktör ve bunlardan oluşan gruplar ile sosyal ağlarda
örgütlenecek ve birbirlerine yardım ederek Amerika’yı yeniden istihdama kavuşturacaklardır. UCubed’a göre (2010a), Amerika’nın 2008 ekonomik krizi ile artmaya başlayan ve
2010’da derinleşen işsizlik rakamlarına bakıldığında, ekonomik durgunluk hangi eğitim
seviyesinde, sektörde, kırda ya da kentte olursa olsun herkesi etkilemiştir.
Bu çerçevede UCubed hareketinin misyonunu, işsizlerin ve gizli işsiz Amerikalıların politik açıdan eğitilmesi ve motive edilmesi, bu kişilerin uzun dönemli işsizliğin yıkıcı etkileri
ile başa çıkabilmelerinin ve etkin iş aramalarının ve hayata yeniden başlamalarının sağlanması, Kongre’yi ikna ederek işsizlere yönelik etkin politikalar üretmesinin sağlanması
ve böylelikle tam istihdamın gerçekleştirilmesi, sosyal platformlar aracılığı ile bir araya
gelerek işsizlerin oy verme farkındalığının artırılması ve tam istihdamı destekleyen özel
sektör girişimlerinin desteklenmesi oluşturmaktadır. Hareket bu misyonu gerçekleştirirken
kendisine hedefler belirlemekte, faaliyet planı ortaya koymakta ve işsizlerin beklentilerini
somutlaştırarak kamuoyuna sunmaktadır. Bir sonraki bölümde hareketin uygulama alanları
ve hedefleri ele alınacaktır.
1.1. UCubed Hareketinin Hedefleri
Hareket ilk kurulduğu yılda Amerikan kamuoyunda önemli ölçüde dikkat çekmiştir. Hareketin kurucularından James Bontempo, 2010 yılının Ağustos ayında örgütün üye sayısının
12 milyonu bulduğunu ve bu anlamda ülkedeki en büyük birliği oluşturduğunu ifade etmektedir. Aynı tarihte Amerikan Emek Federasyonu-Sanayi Örgütleri Kongresi (AFL-CI87
O)’nin üye sayısı 11 milyon, Uluslar arası Hizmet İşçileri Sendikası (SEIU)’nınki ise 2.2
milyon işçidir (Lake, 2010)* . UCubed Hareketinin internet sitesini kuruldukları ilk ayda
19,998 kişi ziyaret etmiş ve siteden 138,000 sayfa görüntülenmiştir (Kelber, 2010). Öte
yandan, örgütün kuruluşuna ilişkin haberler toplam tirajı 12 milyondan fazla olan ve çeşitli
görüşlere hitap eden 62 gazetede yayımlanmıştır (Forrest, 2010).
UCubed hareketi ilk ortaya çıktığında hedeflerini ortaya koyan aşağıdaki bildiriyi sunmuştur (Sloan,2010):
Sayın İş Aktivisti,
İşini mi kaybettin?
Diğer 12.7 milyon Amerikalı da öyle.
Diğer 14 milyon ise evde şanslarının dönmesini bekliyor. Bu Büyük Resesyon kısmen
onları da işsiz bıraktı.
Öyleyse, yalnız değilsin.
27 milyondan fazla Amerikalı senin yükünü paylaşıyor: Faturaların nasıl ödeneceğine
dair uykusuz geceler, iş ilanları arasında ümitsiz günler, ucuz yiyecek aramakla
geçen haftasonları.
Sıkıntını paylaşıyorlar: Borç sahiplerinin çağrıları, işverenlerin aramamaları, ihtiyaçları için yüksek fiyatlar.
Senin yaşama, işe dönme ve hayatını yeniden kurma azmini paylaşıyorlar.
Ama kendi başlarına yapamazlar.
Sen de yapamazsın.
Sana ihtiyaçları var, senin de onlara. Birbirinize ihtiyacınız var.
İşte bu Sizin İşsiz Sendikanızın hedeflerinden biri. İşsizleri tek ve yararlı bir yolda
birleştirmek.
İlk olarak işsizlerin desteğe ihtiyacı olduğunu bildiren bu çağrıda işsizlerin nasıl örgütleneceği de yer almakta ve sinerjinin nasıl ortaya konulması gerektiği belirtilmektedir. Buna
göre UCubed işsizleri posta kodları üzerinden birleştirmekte, her 6 işsiz “İş Aktivisti” bir
küp oluşturmaktadır. Daha sonra mahalleleri/semtleri dokuz küpte toplamakta ve blokları
oluşturmaktadır. Böylelikle işsiz olan tüm Amerikalılara ulaşmayı hedeflemektedir. Peki
hareketin iş aktivisti olarak belirlediği işsizin görevi ne olacaktır? O da kısaca şu şekilde
belirtilmektedir (UCubed, 2010b):
Öncelikle önümüzdeki birkaç yılda birbirine destek olacaktır. Her bir aktivist paylaşılacak yeteneklere ve deneyimlere sahiptir. Birlikte çalışma ortak dayanışma
* Makalenin ilerleyen bölümlerinde üye sayısının birbirine yakın olması dikkate alınarak UCubed
ve AFL-CIO ilişkisi üzerinde durulacaktır.
88
ağının oluşmasını sağlayacaktır.
İkinci olarak federal hükümetin istihdam krizine daha çabuk ve etkin yanıt vermesi
için baskı unsuru oluşturacaktır. Bunları internet sitesi üzerinden ve Kongre üyelerine e-posta göndermek suretiyle gerçekleştirecektir.
Yeni işler bildirgesi, işsizlik ödeneğinin genişletilmesi, COBRA** desteğinin
genişletilmesi, gıda pulu ödeneği, vergi indirimi gibi acil eylem gerektiren hususların
Kongre’de ve Beyaz Saray’da tartışılmasını amaçlayacaktır.
Üçüncü olarak, işsizler sosyal olarak Makinistler Alışveriş Merkezi’nden alışveriş
yapma ve indirimle desteklenme imkanına sahip olacaktır.
UCubed blokları oluştukça yetenekler ve deneyimlerin bir araya geldiği bir havuz
da oluşmuş olacaktır. Böylelikle aktivistler ve potansiyel işverenler bir araya da
getirilebilecektir.
Makinistler Birliği’nin bu şekilde bir örgütlenmeye gitmesinin altında Birliğin 35.000
çalışanından fazlası işten çıkarılması ve diğerleri işlerin azalmasından dolayı her hafta daha
az saatlerle çalışmak zorunda kalması yatmaktadır. O dönemki Uluslararası Başkan olan
ve UCubed Bildirisi’ni sunan R. Thomas Buffenbarger’a (2010) göre ekonomide gerçek
iyileşme seneler sonra gerçekleşecek gibi gözükmektedir. Ekonomi düzelmedikçe bu kişilerin işleri düzelmeyecektir. Dolayısıyla sadece kendi üyeleri için değil tüm Amerikalılar
için işleri geri istenmektedir. Ekonomik resesyonun kişiler üzerinde yıkıcı etkileri bulunmaktadır. UCubed sayesinde bir nebze olsun rahatlama hissi yaratma, yalnız olmadığını
hissettirme ve bir arada olarak durumu iyileştirme umulmaktadır. Örgütlenmenin mahalleler üzerinden olması işsizlerin birbirlerini bulma ve dayanışma imkânlarını kolaylaştırmaktadır.
1.2. UCubed Bildirileri
UCubed örgütlenme esnasında Amerikan kamuoyunda daha çok dikkat çekmek ve politika
yapıcıların kendilerini dikkate almalarını sağlamak amacı ile çeşitli dönemlerde bildiriler
yayımlamaktadır. Bunlardan ilki olan bildiri, sınırlı olmamak kaydıyla temel olarak aşağıdaki talepleri kapsamaktadır (Lake, 2010):
1- İş
6- Sağlık Hizmetleri
2- İş
7- Otomobil
3- İş
8- TV/İnternet
4- Yiyecek
9- Alkol (ve/veya marihuana)
5- Barınma
10-İş, İş, İş!
* COBRA çalışanlara ve ailelerine işsizlik yüzünden sağlık haklarını kaybetmeleri durumunda
grup sağlık planından yararlanmalarını sağlamaktadır. Daha fazla bilgi için bkz. Heathfield,
http://humanresources.about.com/od/glossaryc/g/cobra.htm
89
Bu talepler bakıldığında bir işsizi etkileyebilecek yiyecek, barınma, sağlık hizmetleri gibi
temel ihtiyaçların listeye dâhil edildiği görülmektedir. UCubed bu anlamda işsizleri sınıflandırmamakta ve her türden eğitim seviyesindeki ve vasıftaki işçiye seslenmektedir.
Diğer yandan, işsizlerin sosyal yaşamla bağlantılarını sağlayacak ve örgütlenmelerini kolaylaştıracak internet de listede yer almıştır.
Obama’nın eski Başdanışmanı David Axelrod, bu listede yer alan hususların hükümet
tarafından sağlanması üzerine çalışıldığını belirtmiştir. Axelrod’a göre “İşsizler 2012 yılında Obama için oy vereceklerine dair söz verirlerse 2011 yılı sonundan önce işsizlere istedikleri sağlanacaktır.” ve işsizlerin Obama’yı desteklemeleri karşılığında onlar da hükümet
tarafından desteklenecektir. Axelrod, işsizlere sağlanacak yardımlara ilişkin hükümet planlarını da açıklamıştır: Buna göre gelir ölçeğinde yüzde beşlik dilimde en yüksek ücreti
alan kişilerden alınan vergi oranlarını artıracaklardır. Bu da İşsiz Sendikası’nın taleplerini
karşılamaya yetecektir. Ancak UCubed temsilcileri, Axelrod ile aynı fikirde değildir ve
31 milyon işsizin taleplerinin derhal yerine getirilmesi gerektiğini öne sürmektedir (Lake,
2010).
UCubed hareketinin iş bulmaktan sonra sıklıkla üstünde durduğu hususlardan biri de işsizlik ödenekleridir. Buna göre, Amerika Birleşik Devletleri’nde toplam 99 hafta olan işsizlik ödeneğinden yararlanmış ancak hala iş bulamamış kişileri açıklamak için kullanılan
99’lar (99ers) İşsiz Sendikası’nın üye veya potansiyel üyelerini içermektedir. UCubed
oluşumunun temel eleştiri noktalarından biri olan Amerikan işsizlik ödenekleri aşağıdaki
biçimde kurgulanmıştır:
Tablo 1: Amerikan İşsizlik Ödenekleri
İşsizlik Yardımları
Kaç Hafta Yararlanılabildiği
Düzenli İşsizlik Sigortası Yardımları
26
Acil İşsizlik Ödeneği - 1. Basamak
20
Acil İşsizlik Ödeneği - 2. Basamak
14
Acil İşsizlik Ödeneği - 3. Basamak
13
Acil İşsizlik Ödeneği - 4. Basamak
6
Genişletilmiş Yardımlar (13 Hafta + 7
Hafta Olmak Üzere)
20
Toplam
99
Kaynak: New York Eyaleti İş Kurumu, İşsizlik Ödeneği, http://www.labor.ny.gov/ui/claimantinfo/ExtendedBenefits.shtm ve Amerika Birleşik Devletleri İş Kurumu, İşsizlik Ödeneği Genişletilmiş Yardımlar,
http://ows.doleta.gov/unemploy/extenben.asp
90
UCubed (2010c) yukarıda da belirtilen sorunların çözümü ve taleplerinin yerine getirilmesi
için ilki 2010 yılının Haziran ayı, ikincisi ve uzun versiyonu ise Temmuz ay olmak üzere
21 maddeden oluşan “Amerika Bizi İşe Al!” Planı’nı yayımlamıştır. Plan kısaca aşağıdaki
unsurları içermektedir:
1- Büyük Buhran zamanında Roosevelt’in uyguladığı gibi İş Geliştirme Yönetimi Programı uygulamalıdır. Bu kapsamda federal hükümet işsiz Amerikalıları altyapının,
okulların, ulaşımın, fabrikaların ve ekipmanların yenilenmesi, çocuk bakımı, eğitim
ve sağlık alanlarında kamu hizmeti verilmesi gibi işlerde kullanmalıdır.
2- Ulusal Sanayi Politikası oluşturulmalıdır. UCubed hareketine göre ABD’nin imalat
sektöründe yaşadığı sorunların kaynağı on yıllardır bu alanda uygulanan politikaların başarısızlığıdır. ABD’nin işlerinin diğer ülkelere ihracı ve ticaret politikaları
Amerikan orta sınıfının gelişmesini engellemiştir ve ülke 21. Yüzyıl’ın rekabet ortamı ile başa çıkamaz duruma gelmiştir. Amerikalıların iş bulması sağlanarak ve
Amerikan malları alınarak Ulusal Sanayi Politikası ile iyileşme sağlanmalıdır.
3- Amerikan işlerinin taşerona verilmesine engel olunmalıdır. İşlerini ulus aşırı ülkelere transfer eden işverenler için vergi iadelerinin olması 31 milyon işsizin bulunduğu ABD’de haksızlık ortamı yaratmaktadır. Bu durum on yıllardan beri sürmektedir ve Amerikan halkına ekonomik güvencesini ve refahını yok etmektedir. Ulus
ötesi ülkelere yönelik iş transferine karşı politikalar acilen geliştirilmelidir.
4- NAFTA başta olmak üzere tüm ticaret anlaşmaları yeniden müzakere edilmelidir.
Serbest ticaret anlaşmaları ülkenin refah seviyesini düşürmektedir. Bu anlaşmalar
sayesinde işler ücretlerin düşük olduğu, işçi haklarının neredeyse hiç olmadığı ve
çevreye hiç önem verilmeyen ülkelere kaymaktadır.
5- Çin’in haksız döviz kuru manipülasyonlarına engel olunmalıdır. Çin’in düşük döviz
kuru ile ihracatını artırması ABD’nin ticaret açığını artırmakta ve istihdam artışına
engel olmaktadır. Bu durumun 3 milyon işi azalttığına dair görüşler de mevcuttur. Çin mallarının ithalatına vergi konulmalı ve daha sıkı ticaret politikaları hayata
geçirilmelidir.
6- “Amerikan malı al!” yasası çıkarılmalıdır. Üretim sektörünün canlandırılması ve
işlerin yaratılması için Amerikan malının alınması teşvik edilmelidir.
7- Fabrikaların modernleştirilmesi ve yeni ekipmanların alınması için işletmelere
yatırım vergi kredileri sağlanmalıdır. Yüzde 10 oranında bir kredi teşviki ile fabrikalar modernize edilebilir ve gelecek karlardan feragat ile yeni işler yaratılabilir.
8- Eyaletlere ve yerel yönetimlere ayrılacak yardımların miktarı artırılmalıdır. Krizin
etkisi ile birlikte yerel yönetimler eğitim, güvenlik ve sağlık alanlarında işten çıkarmalara gitmiştir. Mali destekler ile bu durumun önüne geçilip, bu kişilerin yeniden
iş bulmaları sağlanabilir.
9- Obama Kabinesi’nin örtülü ödenek miktarı azaltılmalıdır ve elde edilen kaynak işsizliğin en yüksek olduğu yerlerde acil iş yaratma programlarını finanse etmek için
91
kullanılmalıdır.
10- Wall Street’in mali işlemler vergisine tabi tutulması ve reel sektörlerin desteklenmesi sağlanmalıdır. Az miktarda uygulanacak vergi ile 100 ila 150 milyar dolarlık
kaynak elde edilebilir ve bu kaynakla özel ve kamu sektörleri desteklenebilir, altyapı yatırımları yapılabilir ve yeni işler yaratılabilir.
11- Yeşil işlere yatırım yapılarak yeşil ekonomi canlandırılmalıdır. Bu yatırımlar
sürdürülebilirliği de destekleyecek ve ABD’nin yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği alanlarında lider olmasını sağlayacaktır.
12-Yeni becerilerin kazandırılması ve yüksek öğrenim için teşvikler verilmelidir. Liseden yeni mezunlara ve işsizlere teknik beceriler kazandıracak ücretsiz iki yıllık
mesleki eğitim programının uygulanması yararlı olacaktır. Üniversite harçları da 2.
Dünya Savaşı sonrası Roosevelt’in yaptığı gibi önemli ölçüde sübvanse edilmelidir.
13-İşsizlik sigortası yardımları genişletilmelidir. Milyonlarca Amerikalı kendi isteği
dışında işsiz kalmıştır, onların tek geçim kaynağı olan işsizlik sigortası yardımları
genişletilmelidir.
14-İşsizlik yardımlarına 5. Basamak da eklenmelidir. Mevcut yasalar kişilerin 99 hafta
boyunca işsiz kalacaklarını öngörmeyerek hazırlanmıştır. Şu anda binlerce kişi 99
haftadan uzun süredir işsizdir. Dolayısıyla uzun dönemli bu işsizliğe çare olmak için
işsizlik yardımlarına 5. Basamak da eklenmelidir.
15-COBRA sağlık yardımları ve yüzde 65 oranındaki sağlık sübvansiyonu
genişletilmelidir. COBRA yardımları en fazla 18 ay için işsizlere sağlık hizmetlerinden yararlanma hakkı vermektedir. Ne yazık ki Kongre 2014 yılına kadar bu yardımların uzatılmasını sağlayamamıştır. Yüzde 65’lik yardımlar da politik araftadır.
Bunların sağlanması pek çok işsiz ve ailesi için devamlı koruma sağlayacaktır.
16-İşsizlere verilen gıda pulu miktarını arttırılması ve puldan yararlanma şartlarının
değiştirilmesi gerekmektedir. İşsizler oldukça düşük miktarlarda işsizlik ödeneği
almalarına rağmen gıda pulu yardımlarından yeterince gelirleri olduğu belirtilerek
yararlanamamaktadır. Özellikle uzun dönemli işsizler için bu yardımlardan yararlanmaları sağlanmalıdır.
17-Kapsamlı İstihdam ve Eğitim Yasası yeniden oluşturulmalıdır. Bu yasa çerçevesinde
yapısal işsizleri hedef alan yeni işler yaratılmalıdır. 1973 yılından beri uygulanan
yasa işsizleri eğiterek kamu sektöründe istihdam etmiş ve onların sürekli bir iş sahibi olmalarını amaçlamıştır. Bu şekilde bir program yeniden kurgulanmalıdır.
18-İşsiz Amerikalılar için emeklilik ikramiyelerinden erken yararlandıkları durumda
uygulanan yüzde 10’luk kesinti kaldırılmalıdır. İşsizlerin maddi sıkıntıda olduğu
göz önünde bulundurulduğunda bu kesintinin yapılmaması yararlı olacaktır.
19-İşgücü Kalkınma Yasası yeniden düzenlenmelidir. Amerikan işgücünün bölgesel
olarak yeniden yapılandırılması için bölgesel eğitim programlarının birleştirilme92
sini sağlayacak ve bölgesel ekonomileri dönüştürecek 1998 yılında çıkarılan yasanın işverenler ve eğitim kurumları ile de bir araya gelinerek yeniden düzenlenmesi
işgücü piyasasının taleplerini karşılayan emek gücünün oluşturulmasını sağlayacaktır.
20-Sivil Koruma Birlikleri yeniden kurulmalıdır. Büyük Buhran döneminde kurulan bu
birlikler 18-24 yaş erkeklerin milli parklarda çalışmasını sağlayarak işsizliği azaltmış ve çevreye katkıda bulunmuştur. Bu şekilde bir uygulama yeniden kurgulanabilir.
21-İşsizleri işe alırken işverenlerin başvuru sahibinin bankalarındaki kredi borcu miktarlarını öğrenebilme ve bunu değerlendirme kriteri olarak kullanmaları yasaklanmalıdır. Bu durum bir kısır dönge yaratmaktadır: İşsizler işleri olmadığı için borç
almakta ve bu borçları onların işe alınmasını engellemektedir. Herkes için Eşit İstihdam Yasası bu durumun önüne geçecektir.
Bu liste diğerinden daha kapsamlı ve uzun bir liste olmakla birlikte ilk olarak ortaya konduğunda hükümette ne kadar yankı uyandırdığı muğlâktır. Ancak Obama 2012 seçimleri
yaklaştıkça işsizliğe dikkat çekmekte, işverenlerin ellerini taşın altına koymalarının gerektiğini belirtmekte (Associated Press, 2011) ve UCubed tarafından da işe alınması beklenen
savaş malulleri gibi grupların işe alınmasını talep etmektedir (Bull, 2011). UCubed oluşumunun tüm bu istekleri ILO’nun Philadelphia Bildirgesi’nde yer alan emeğin bir ticari mal
olmaması, ekonomik güvenlik ve saygınlık gibi temel argümanlarına paralellik göstermektedir.
Öte yandan, hareket, 2012 seçimlerine yönelik olarak bir seçim anketi düzenlemiştir
(UCubed, 2011a). Bu çalışma işsizlerin hangi partiyi destekleyeceklerini belirlemek için
atılmış bir adım olarak görülebilir. Bunların sonucunda, 5 Kasım 2012 tarihinde yayımlanan bildirilerinde UCubed kurucuları Obama’nın önderlik ettiği Demokrat Parti’yi
desteklediklerini açıkça ortaya koymuştur (Sloan, 2012a).
UCubed ayrıca hükümetin açıkladığı işsizlik raporlarına ve kanun taslaklarına ilişkin
bildiriler de sunmaktadır. Hareket, Senato’da görüşülen kanunlara ilişkin imza toplayarak
çeşitli protestolar düzenlemekte ve bunları sosyal medya aracılığı ile paylaşmaktadır. Bu
da mevcut hükümet politikalarını etkilemek için işsizler arasında kamuoyunun oluşmasını
sağlayabilmektedir. 2012 yılında yapılan seçimlerde işsizlik ödeneklerinin uzatılmasına
karşı çıkan Cumhuriyetçi Parti’ye yönelik kampanyalarını günde ortalama 2,5 milyon kişi
izlemiştir (Sloan, 2012b). Oluşum bunlara ek olarak, Cumhuriyetçi Parti’nin kazandığı
eyaletlerde işsizlere ve ödeneklerine yönelik yapılan kısıtlamaları ve asgari ödenek alma
şartlarını da sitesinde duyurarak imza kampanyaları düzenlenmiştir (UCubed, 2011b). Öte
yandan, Ekim 2013’te hükümet ve Senato arasında yaşanan, sağlık yardımlarının kısıtlanması hakkındaki anlaşmazlığı temel edinen bütçe krizi de UCubed hareketinin takip ettiği
ve imza kampanyası yürüttüğü konulardan birisi olmuştur (Sloan, 2013). Yaşanan süreçte
Obama hükümeti devlet kurumlarının kapanarak işsizlik rakamlarının artmasının önüne
93
geçmek ve krize son vermek istemiştir. Tüm bu bildiriler ve kampanyalar da işsizlere yönelik kamuoyu bilinci oluşturan hareketin politika yapıcılar tarafından dikkate alınmasına
katkıda bulunmaktadır.
1.3. UCubed Hareketinin İşsizlere Yönelik Faaliyetleri
UCubed daha fazla üyeye sahip olmak için çeşitli danışmanlık ve yönlendirme hizmetleri
de sunmaktadır. Bunlardan ilki olan iş başvurusu desteğinde çeşitli dokümanlarla işsizlerin
yönlendirilmesi hedeflenmektedir. Bu çerçevede IAMAW Emekliler, Toplum ve Üyelik
Hizmetleri tarafından (2010) hazırlanan kitapçıkta bir kişinin işsiz kalmasından itibaren
izlemesi gereken yollar, işsizlik ödeneğinden ve sağlık hizmetlerinden faydalanmak için
başvuru noktaları, yeniden iş bulmak için yöntemler ve bütçe kontrolü gibi geniş bir çerçevede işsize yol göstermek amaçlanmaktadır. İkinci olarak İşsizlik Acil Yardım Hattı işsizlere yaşadıkları bölgedeki işsizlik ofislerinin adresleri, maluliyet yardımları, çocuk bakım
hizmetleri gibi alanlarda rehberlik hizmeti sağlamaktadır.
Öte yandan, ABD İş Kurumu (US Department of Labor) Ticaret Uyum Desteği’nden
yararlanma hibe programından finanse edilmeye hak kazanan UCubed, işsizlere bu destek
altında eğitim programlarından veya gelir desteğinden faydalanma imkânı da sunmaktadır.
Bu hibe programına AFL-CIO*’nun Wisconsin yapılanması, Teknik Koleji, İşgücü Yatırım
Kurulu ve Makinistler Yeniden İstihdam ve Güvenlik Eğitimi Programı ile birlikte başvurulmuştur. İşsizler program sayesinde yeni vasıflar kazanabilmektedir, böylelikle hareketin temel amaçlarından biri olan işsizlere eğitim verilmesi de gerçekleştirilebilmektedir.
Amerikan İş Kurumu’na göre (Department of Labor, 2011), Ticaret Uyum Desteği ve Alternatif Ticaret Uyum Desteği ithalatın fazla artışı ve üretimdeki ticaret kaynaklı sapmalar
sonucunda işsiz kalan kişilere işgücü piyasasında yeniden iş bulmaları için verilen mesleki
eğitim programlarını ifade etmektedir**.
Ek olarak, UCubed Hareketi işsiz kalanlara üç ay boyunca kira yardımı yapabilmektedir.
Gelir desteği olan Ticaret Yeniden Uyum Ödenekleri ise tam zamanlı eğitim programlarına katılan işsizlere verilmektedir. Hareketin internet sitesinde işsizlere yönelik iş arama
portallarına yönlendirmeler de yapılmaktadır. Sonuç olarak UCubed yalnızca kamuoyu
bilincini artırmayı hedeflememekte aynı zamanda işsizlerin kapasitelerinin artırılmasına
da destek olmaktadır.
1.4. UCubed Üyeleri ve Hikâyeleri
UCubed kurulduğunda üyelerinin psikolojik olarak da rahatlamalarını sağlayacağını vaat
etmiş ve birlikten kuvvet doğar anlayışını benimsemiştir. Bu çerçevede, UCubed üyeleri
* Ayrıntılı bilgi için bakınız: Amerikan Emek Federasyonu ve Endüstriyel Örgütler Kongresi (AFLCIO): http://www.aflcio.org/ ve http://www.unemploymentlifeline.com/
** Ayrıntılı bilgi için bkz. Amerikan İş Kurumu : http://www.doleta.gov/tradeact/benefits.cfm
94
internet sitesinde oluşturulan işsiz hikâyeleri kısmında işsizler resesyondan nasıl etkilendiklerini yazabilmekte ve diğer işsizler ile paylaşımda bulunabilmektedir (UCubed, 2010d).
Birbirine benzer sorunları olan ve psikolojik olarak baskı hisseden bu kişilerin söz konusu
gerçek hikâyeler aracılığı ile harekete yönelik aidiyet duygusunun artırılması ve böylelikle
kamuoyu dikkatinin çekilmesi kolaylaşmaktadır.
Yaklaşık 200’den fazla işsizin işsizlik hikâyelerinin yer aldığı sitede hikâyelerini* anlatan
işsizlerin çoğunluğunun kadın ve 45 yaş üstü olduğu görülmektedir. İşsizlerden bazıları
etnik veya yaşa bağlı ayrımcılık yüzünden işlerinden atıldığını, işten atılmalarda hastalık
kaynaklı kısa süreli işe gelememenin bahane edildiğini, işsizlik ödeneği aldıkları ancak
ödeneğin kesilmesine kısa süre kaldığı için veya ödenek yetmediği için evleri ve mal
varlıklarını kaybettiklerini, işsiz kalmadan önce yeterli olarak kabul ettikleri bir gelirleri
olduğunu belirtmektedir. İşsizlerin bir kısmı ise kendi hesabına çalıştıkları için işsizlik
ödeneğine dahi hak kazanamadıklarından yakınmakta ve bu kişilerin istatistiğinin tutulmadığını ve işsiz olarak görülmeleri gerektiğini vurgulamaktadır.
Sağlık yardımları alamamak da işsizler için önemli bir sorun teşkil etmektedir. Buna göre
sağlık yardımlarından yararlanamadığı için psikolojik olarak sınırda yaşayan ve intihara
meyilli olan ve tüm tasarruflarının tükendiğini belirten işsizler mevcuttur. Bir kısım işsizler
ise tek başına yaşayan annelerden oluşmakta ve işverenlerin bu şartlardaki kimseleri işe
almadığından yakınmaktadır. Bazıları ise Wall Street’ten ve Amerikan işlerinin deniz aşırı
ülkelere gönderildiğinden şikayet etmektedir. İşsizlere göre, Amerikan Rüyası yenidünya
düzeninde sona ermektedir. Bir kısmı ise Amerika ürünlerinin Çin ürünlerinden daha uzun
süre kullanılabilindiğini ve kaliteli olduğunu, üretim deniz aşırı ülkelere gitmeden önce
ABD halkının ülkede üretilen ürünleri aldığını ve yeniden ABD’de üretim sektörünün canlandırılması gerektiğini savunmaktadır.
Kimi işsizler politikacılar, toplum veya medya tarafından tembellikle suçlandıklarını ve
kendilerinden utanmaları gerektiği gibi bir baskıya maruz kaldıklarını iddia etmektedir. Sadece şans eseri işsiz kalarak tüm mal varlıklarını kaybettiklerini belirtmektedir. İş ve imkan
verildiğinde azimle çalışacaklarını savunmaktadırlar. İnternet sitesinde ayrımcılığa maruz
kaldıkları için işten atıldıklarını veya işe alınmadıklarını öne süren işsizler de mevcuttur.
Kısacası işsizler işsiz kaldıkları için sistemi suçlama eğilimindedir.
Öte yandan Blumgart’a (2010) göre, örgütlenmenin internet üzerinden olmasının yarattığı
bazı problemler mevcuttur. Sıkıntıdaki işsizlerin gerçek destek alması sanal ortam üzerin* Örnek hikayeler için bkz. Chris, 24 Ağustos 2010 http://www.unionofunemployed.com/stories/
unemployment-story-by-chris/ ; Kelly Stockman, 19 Ağustos 2010 http://www.unionofunemployed.
com/stories/unemployment-story-by-kelly-stockman/ ; Monica Chamberliss , 12 Eylül 2010 http://
www.unionofunemployed.com/stories/page/20/ ; Thomas Ortiz 7 Eylül 2010 http://www.unionofunemployed.com/stories/unemployment-story-by-thomas-ortiz/ ; Eleanor Cade
Busby 4 Aralık 2010 http://www.unionofunemployed.com/stories/unemployment-story-by-eleanorcade-busby/#more-317 ; Donna Gainer, 1 Ekim 2010 http://www.unionofunemployed.com/stories/
unemployment-story-by-donna-gainer/ ; Shay, 28 Aralık 2010 http://www.unionofunemployed.com/
stories/unemployment-story-by-shay/ ; Renee, 13 Eylül 2011 http://www.unionofunemployed.com/
stories/unemployment-story-by-renee/
95
den sürdürülmektedir. Ayrıca işsizlerin maddi açıdan sıkıntıda olduğu düşünülürse internet
için gereken harcamaları için yeterli bütçeye sahip olmadıkları da ortadadır. Örgütlenmenin
tanıtılması da bir diğer önemli unsurdur. Yalnızca internet kanalı değil aynı zamanda insanlara doğrudan ulaşmanın yolları da aranmalıdır. Bunlar Makinistler Birliği’nin toplantıları,
işsizlik ofisleri, işçi merkezleri vb. ile gerçekleştirilebilir. Makinistler bu durumun farkında olduklarını belirtmişlerdir. Blumgart’ın (2010), Larkin ile yaptığı telefon mülakatında bu örgütlenmenin sosyal ağlar aracılığı ile örgütlenmeden pek farklı olmadığı ifade
edilmiştir. Yerel emek yapısı oluşturmaktan ziyade bunun amaç edinilmesi ön plandadır.
Yüz yüze görüşmeler önemini korumaktadır ve onun yerini alacak bir görüşme mevcut
değildir. Dolayısıyla internet ortamı üzerinden yapılan bu paylaşımların psikolojik rahatlama sağlanmasına odaklandığı ve daha nitelikli bir örgütlenme için yüz yüze görüşmelere
ihtiyaç duyulduğu söylenebilir.
1.5. UCubed Hareketi ve AFL-CIO
UCubed Hareketi’nin destekçilerinden olan AFL-CIO’nun Soğuk Savaş yıllarında sendika emperyalizmi olarak adlandırılabilecek faaliyetleri 1990’lı yıllardan itibaren yeni
uluslararası iş bölümünün işçiler üzerindeki etkisi ile birlikte farklılaşmaya başlamıştır.
Erdoğdu’ya göre (2006:107), sendika emperyalizmi, kapitalist Batı’nın sendika enternasyonellerinin Afrika, Asya ve Latin Amerika’daki sendikaları yönlendirmesi ve bu ülkelerdeki işçilerin çıkarlarını kendi çıkarlarına tabi kılmasıdır. Işıklı (2001:40) ise Amerikan
sendikacılığının tarihini, Batılı egemenlerin uluslararası düzeyde komünizmle mücadelelerinin bir aracı olarak kullanmaları olarak değerlendirmektedir. Ancak küreselleşme ile
birlikte daha önceleri Üçüncü Dünya ülkeleri olarak da adlandırılan ülkelere yönelik olarak
bu ülkelerde çalışan işçilerin hakları üzerinde ABD kökenli ulus ötesi şirketler ve ABD’li
işçiler arasında çıkar ortaklığı olduğu yönündeki görüşler yerini ABD’li işçilerin ve sendikaların bu ulus ötesi şirketlere karşı ABD’deki işlerin korunması yönündeki görüşlere
bırakmıştır (Erdoğdu, 2006:110-114).
AFL-CIO’nun bu görüşlere uyumlu olarak UCubed hareketine destek vermesi, önceki
bölümlerde de belirtildiği gibi ortak hareket noktalarının ve eylemlerinin olması, Amerikalı işçilerin istihdamına yönelik eylem planları açıklaması küresel üretim süreçlerinden
etkilendiğinin bir göstergesidir. AFL-CIO’nun (2011) 6 başlıktan oluşan Eylem Planı
Amerikalı işçiler için talep ettikleri hükümet politikalarının yerine getirilmesini beklemektedir. Buna göre,
1- Amerika Birleşik Devletleri’nin okulları, ulaşım ve enerji sistemleri yenilenmeli,
2- ABD imalat sektörü canlandırılmalı ve iyi işlerin denizaşırı ülkelere gitmesine engel
olunmalı,
3- Yerelde işlerin yaratılmasına ilişkin mevzuat düzenlenmeli,
4- Federal düzeyde, eyalet ve yerel düzeylerde kamu sektöründe işten çıkarmalara engel
olunmalı,
96
5- İşsizlik yardımları arttırılarak ve mortgage krizinden etkilenen ev sahiplerine fon
sağlanarak tüketici talebinin düşmesi engellenmeli,
6- Finans piyasalarının finansal spekülasyon vergisi gibi yasalarla üretim sektörlerini finanse etmesi sağlanmalıdır.
AFL-CIO’ya göre tüm bu adımlar gerçekleştirilirken istihdam yaratılmış olacak, finans piyasalarındaki spekülasyonlardan etkilenen reel sektörün finansman kaynağı bulması sağlanacaktır. Görüldüğü gibi bu liste UCubed hareketinin 21 Maddelik “Bizi işe al Amerika!”
manifestosunun küçük bir kopyasıdır. AFL-CIO’nun UCubed desteği ise eski alışkanlıklarını terk etme eğiliminde olan bir sendika için yeni bir açılım olarak yorumlanabilir.
Bildirilerinde de görüldüğü gibi AFL-CIO Amerikan işçilerinin korunması yönündeki çabalarını devam ettirmektedir.
Son olarak, Avrupa’daki eşdeğerlerine kıyasla sendika üyesi Amerikalı işçiler işlerini kaybettiklerinde sendika üyeliklerini de kaybetmektedir. Bu durum, işçilerin dayanışmaya en
çok ihtiyaçları olduğu dönemde onların sendikal hareketin dışında kalmalarına sebep olmaktadır ve Amerikan Emek Federasyonu ve Endüstriyel Örgütler Kongresi gibi işçilerin
örgütlendiği büyük oluşumların üye sayısını azaltmaktadır. AFL-CIO’nun UCubed Hareketi’ne desteği sendikal dayanışmanın devamına da katkıda bulunmak olarak da yorumlanabilir.
2. Türkiye’de Sendikalaşma ve İşsiz Sendikası
Türkiye işgücü piyasasına bakıldığında sendikal hareketlerin ilk adımlarının 19. yüzyılın
sonunda sanayileşmenin başlaması ile atıldığı; hareketin zamanla Türkiye’nin iç dinamiklerinden ve siyasal yapısından önemli ölçüde etkilendiği görülmektedir. Türkiye’de
sendikal hareketin Avrupa’daki kadar köklü ve güçlü bir yapısı bulunmamakla birlikte
sendikal haklardaki ilerlemeler, gerek ILO gerekse Avrupa Birliği tarafından düzenlenen
mevzuattan etkilenmektedir. Türkiye’de 2821 ve 2822 sayılı kanunları tek çatı altında toplayan ve 2012 yılında kabul edilen 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu
da bu mevzuata uyum konusunda atılan önemli bir adımdır. Ancak, mevzuattaki düzenlemeler sendikalı sayısını artırmak için tek başına yeterli olmamaktadır.
Türkiye’de işsizlere yönelik bir örgütlenmenin varlığını incelemeden önce ülkedeki sendikalaşma ve işsizlik oranlarının ele alınması bu şekildeki bir örgütlenmenin kamuoyu bilincine nasıl yansıyacağı hakkında fikir verecektir.
2.1. Türkiye’de ve Dünyada Sendikalaşma ve İşsizlik Oranları
Küresel ekonomik krizin başladığı 2008 yılından itibaren ele alınan ve OECD tarafından
ücretli/ maaşlı çalışan ve sendika üyesi olan kişilerin ücretli/maaşlı tüm çalışanlara oran97
lanması ile oluşturulan sendikal yoğunluk oranlarına göre Türkiye, gerek Avrupa Birliği ve
OECD ülkeleri gerekse ABD’ye kıyasla en düşük yoğunluk oranına sahiptir.
Tablo 2: Sendikal Yoğunluk Oranları
Yıllar
2008
2009
2010
2011
ABD
11,91
11,79
11,38
11,33
Almanya
19,13
18,93
18,56
18,05
Danimarka
67,61
68,84
68,51
-
Finlandiya
67,52
69,17
69,96
69,05
Fransa
7,56
7,87
7,84
-
Hollanda
18,82
19,06
18,63
18,16
İngiltere
27,08
27,08
26,36
25,62
İspanya
14,62
15,82
15,56
-
İsveç
68,31
68,41
68,22
67,50
İtalya
33,43
34,70
35,46
35,61
Norveç
53,33
54,34
54,81
54,56
Portekiz
20,49
20,15
19,34
-
Türkiye
5,80
5,86
5,85
5,39
Yunanistan
23,97
24,51
25,21
25,43
OECD Ülkeleri
17,79
17,91
17,55
17,35
Ülkeler
Kaynak: OECD Verileri, Sendikal Yoğunluk Oranları, http://stats.oecd.org/Index.aspx?QueryId=20167
Öte yandan, sendikal yoğunluğun yüksek olduğu Danimarka, Finlandiya ve İsveç gibi
ülkelerde işsizlik oranlarının da düşük olduğu görülmektedir. Bu ülkelerdeki güçlü sendikacılık işten çıkarmalara engel olmuş olabilir. Ancak Yunanistan, İspanya ve İtalya gibi
ekonomik krizden önemli ölçüde etkilenmiş ülkelerde sendikal yoğunluk işsizlik oranları
ile doğru orantılı olarak artmıştır. Buradan ise söz konusu ülkelerde işlerini kaybetmekten
korkan işçilerin veya çalışanların sendikaya yöneldikleri sonucu çıkarılabilir. Ek olarak,
Amerika Birleşik Devletleri’nde 2008 krizi ve devamında sendikal örgütlenmede görülen
düşüş ile işsizlik oranlarının ters orantılı olması bir önceki bölümde belirtilen Amerikalı
işçilerin işlerini kaybettiklerinde sendika üyeliklerini de kaybetmeleri olgusu ile bağdaşmaktadır. Türkiye’de ise sendikal yoğunluk 2008-2010 döneminde işsizlikten belirgin bir
98
biçimde etkilenmemiştir. Öte yandan, 2011 yılında Türkiye’de sendikal yoğunluk işsizlikteki yaklaşık 2 puanlık azalmaya rağmen düşüş göstermiştir. Bu durum yeni istihdam
edilmiş kişilerin sendikalara üye olmayı tercih etmediği şeklinde yorumlanabilir.
Tablo 3: İşsizlik Oranları
Yıllar
2008
2009
2010
2011
ABD
5,78
9,27
9,62
8,95
Almanya
7,54
7,76
7,08
5,95
Danimarka
3,44
6,02
7,45
7,58
Finlandiya
6,37
8,24
8,38
7,78
Fransa
7,78
9,52
9,73
9,62
Hollanda
3,08
3,73
4,47
4,45
İngiltere
5,65
7,58
7,78
8,03
İspanya
11,33
18,03
20,08
21,64
İsveç
6,17
8,30
8,58
7,77
İtalya
6,73
7,80
8,43
8,38
Norveç
2,55
3,15
3,58
3,30
Portekiz
7,74
9,63
10,97
12,93
Türkiye
9,70
12,55
10,67
8,83
Yunanistan
7,66
9,48
12,57
17,70
OECD Ülkeleri
5,96
8,13
8,33
7,95
Ülkeler
Kaynak: OECD Verileri, İşsizlik Oranları, http://stats.oecd.org/Index.aspx?QueryId=36324#
2.2. Türkiye’de İşsiz Sendikası (BOŞ-BİR-SEN)
Türkiye’de işsizlik sendikasının kurulması mevzuatta mümkün görünmemektedir. 6356
sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’na göre sendikaların işçilerin veya işverenlerin çalışma ilişkilerinde, ortak ekonomik ve sosyal hak ve çıkarlarını korumak ve
geliştirmek için en az yedi işçi veya işverenin bir araya gelerek bir işkolunda faaliyette
bulunmak üzere oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip kuruluşlar olmaları gerekmektedir. Sendikaların işkolunda ve işçiler tarafından kurulması özelliği Türkiye’de işsiz sendikasının
yapılanmasına engel olmaktadır.
99
Bu çerçevede, her ne kadar ABD’de olduğu kadar etkin ve sendikalar tarafından desteklenen
bir yapıda olmasa da Türkiye’de BOŞ-BİR-SEN olarak kendini adlandıran bir örgütlenme
bulunmaktadır. BOŞ-BİR-SEN işsizliğe sosyal tepki vermek amacıyla 26 Aralık 2009’da
bir sosyal paylaşım sitesinde kurulmuştur. Bu hareketin başlangıç noktası sendikalar
tarafından tüm işçilerin haklarının korunduğu ancak işsizlerin haklarını koruyacak bir sivil toplum kuruluşu bulunmadığıdır. Sendikanın sosyal paylaşım (Facebook) sayfasındaki
manifestosuna göre asıl ezilenler az ücret alan işçiler değil, hiç geliri olmayan işsizlerdir,
hatta TEKEL işçileri için yapılan haberlerin hiçbiri işsizler için yapılmamaktadır.
BOŞ-BİR-SEN işsizlerin ve aday işsizlerin sesi olmaya çalıştığını iddia etmektedir. Bu
kapsamda mezun olmayan öğrencileri de sendikalarına dahil etmektedir. NTV Radyo’da
yayımlanan Halkın Sesi Programında Sendika Eş Başkanı’na sendikaya üye olmak için
hangi vasıflara sahip olmak gerektiği sorulduğunda, önemli olanın işsiz veya aday işsiz olması gerektiği, üyelerin yüzde 85’inin üniversite mezunu olduğu belirtilmiştir. Üyelerden
aidat alınmamakta ve üyeler sendikaya gönüllü olarak müracaat etmektedir. Sendikanın
ana görüşü “Biz de varız!” demektir. Örgütlenme, işsizlerin “Ne iş yapıyorsun?” sorusuna
“Boşum” yerine “Benim gibi 12 milyon işsizin sesi BOŞ-BİR-SEN üyesiyim” şeklinde
cevap vermelerini beklemektedir. Oluşumun bazı üyeleri arasında işadamları da yer almaktadır, bu kişiler işveren olarak sendika üyesi işsizleri istihdam etme yönünde sendikaya
destek vermektedir.
İki üniversite mezunu olan Sendika Eş Başkanı Bahtiyar Arslan’ın NTV Radyo Programına verdiği demeçte, üniversite mezunlarının istihdam oranını yüzde 75 olarak açıklandığına dikkat çekilmekte ancak kişilerin aldıkları eğitim dışında istihdam edildiklerini öne
sürülmektedir. Buna örnek olarak kamu yönetimi mezunlarının zabıta olarak, biyologların
tezgahtar olarak istihdam edilmeleri verilmektedir.
Sendika insanların aldıkları eğitim alanında istihdam edilmelerinin sağlanması gerektiğini
vurgulamakta ve Türkiye’de mesleki istihdam oranının araştırılıp ortaya konulmasını talep etmektedir (Arpacık, 2010). Almanya’da uygulanan İkili Çıraklık Sistemi’nin Türkiye’de de uygulanmasını istemektedir. Bu sistemde okulda verilen genel eğitimle işe dayalı
çıraklık eğitimi sistemi birlikte yürütülmektedir. Sistemin iki temel hedefi bulunmaktadır.
Bunlardan ilki gençlere istihdam için gereken bilgi ve tecrübeyi kazandırmak, ikincisi ise
gençlerin işgücü piyasasına girişlerini kolaylaştırmaktır (Gündoğan, 1999:76).
Sendika Çalışma Bakanlığı’nın var olduğu bir durumda Çalışmayanlar Bakanlığı’nın
yoksunluğundan şikayet etmektedir ve bu durumu eşitlik prensibine aykırı olarak algılamakta ve ayrımcılık olarak görmektedir. Sendika sosyal adaletsizlik demokrasisi ile karşı
karşıya olduğunu ileri sürmektedir. Çalışmayanlar Bakanlığı’nın kurularak işsizlere en
azından asgari ücret ile iş bulması gerektiğini savunmaktadır. Çalışanların ücretlerini arttırmadan önce çalışmayanlara iş bulunması önemlidir. Ayda 500 TL maaş veren işlere
işsizlerin yoğun biçimde talip olduğunu belirtmektedir. Eş Başkan’a göre ayda 1500 TL’yi
beğenmeyen işsizler azınlıktadır ve işinin uzmanı kişilerden oluşmaktadır.
Öte yandan, Sendika Eş Başkanı’na işsiz üyelerin en fazla hangi meslek gruplarına dahil
100
olduğu sorulduğunda ise bu şekilde bir kayıt tutulmadığını belirtmiştir. Örgütlenme sistematik bir işleyişten uzaktır.
2.3. UCubed ve BOŞ-BİR-SEN Karşılaştırması
Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri’nde işsizlerin bir araya gelmesini amaçlayan bu iki
oluşum farkındalık ve faaliyetler açısından birbirinden oldukça uzaktır.
İlk olarak, BOŞ-BİR-SEN’in talepleri Türkiye ve dünyada yer alan işgücü piyasası aktörlerine yönelik farkındalığın bulunmadığını göstermektedir. Örneğin Çalışmayanlar
Bakanlığı’nın kurulması ve bu kurumun işsizlere asgari ücretle iş bulması önerisi halihazırda Türkiye İş Kurumu’nun yaptığı iş arama ve yönlendirme faaliyetlerine yönelik
bir bilincin olmadığını göstermektedir. UCubed bildirileri mevcut mevzuatı inceleyerek
işsizlerin ihtiyaçlarına yönelik somut talepleri içermektedir.
İkinci olarak BOŞ-BİR-SEN, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki gibi herhangi bir sendika
tarafından desteklenmemekte ve mali kaynaklara erişimden uzak bulunmaktadır. UCubed
çeşitli projelerle üyelerine iş arama ve kendilerini geliştirme yönünde yol göstermekte ve
hatta kira yardımlarında bulunmaktadır. Üyelerinin hikayelerini paylaşarak kendilerini psikolojik dayanışma içerisinde hissedecekleri, işsizliğe ilişkin gündemi takip edebilecekleri
bir internet altyapısı da yalnızca UCubed hareketinde mevcuttur.
Üçüncü olarak, BOŞ-BİR-SEN’in iddia ettiği gibi 12 milyon kişiye ulaşması da Facebook’ta kurulduğundan bu yana yaklaşık 1700 üye edinebilmesi dikkate alındığında mümkün görünmemektedir. BOŞ-BİR-SEN’in tüm işsizlere ulaşma talebi ise UCubed hareketinin ortaya çıkış sloganının bir taklididir. ABD’deki yapıya kıyasla söz konusu örgütlenmenin yasal bir yapıya sahip olmadığı ve bu anlamda bir sendika olarak değerlendirilemeyeceği de açıktır. Diğer yandan, BOŞ-BİR-SEN henüz üyeleri hakkında bir veritabanına
dahi sahip değildir. Ancak UCubed iş aktivistleri aracılığı ile mahalleler üzerinden işsizleri
örgütlemekte ve onlar hakkında bir veritabanı oluşturmaktadır.
Öte yandan, UCubed sürekli olarak Amerikan hükümet ve meclis gündemini takip etmekte
ve işsizleri olumsuz etkileyecek herhangi bir düzenlemeye karşı pek çok imza kampanyası
düzenlemektedir. Obama’nın seçim kampanyasında Baş Danışman Axelrod’un UCubed
bildirilerine atıfta bulunması hareketin politik düzeyde de takip edildiğinin bir göstergesidir. Ancak BOŞ-BİR-SEN’e yönelik herhangi bir politik farkındalık mevcut değildir.
Özet olarak, BOŞ-BİR-SEN, Amerika’daki UCubed ile karşılaştırıldığında kamuoyunda
çok daha az dikkat çeken ve kısıtlı sayıda kişinin erişiminde kalan, bilimsel bir alt yapıya
sahip olmayan ve politik etki düzeyi oldukça sınırlı olan bir yapıya sahiptir.
101
Sonuç
İşsizlerin örgütlenmesine yönelik oluşumlar, gün geçtikçe birbiri içine geçen küresel
ekonomilerin ve neoliberal politikaların var olduğu bir ortamda yine bu ortamın yarattığı
bir ürün olarak karşımıza çıkmaktadır.
Amerika Birleşik Devletleri’nde 2008 ekonomik krizinden önemli ölçüde etkilenen işgücü
piyasasının bir çıktısı olan UCubed, henüz ILO gibi uluslararası örgütlenmelerde dikkate
alınacak aşamaya gelmese de 2013 yılında 160.000 aktiviste ve 40 milyon kişiye ulaşmıştır.
Türkiye’deki BOŞ-BİR-SEN oluşumunun ise ABD’deki etkiyi gösterecek altyapıya ve
kamuoyu desteğine sahip olmadığı açıktır.
UCubed hareketine yönelik Amerikan kamuoyu için önemli olan soru, bu örgütlenmenin
Amerikan işsizleri için gerçekten amacına ulaşıp ulaşmayacağıdır. ABD’deki işsizlik
mitinglerinde öne sürülen talepler özellikle Obama’nın seçim propagandasında dikkate
alınmıştır. Seçimleri Obama’nın kazandığı göz önüne alındığında önümüzdeki dönemde
UCubed hareketinin Amerikan hükümetinden beklentilerinin devam edeceği ortadadır.
Öte yandan, neredeyse 31 milyona varmış Amerikan işsizliğinin uluslar arası konjonktür
değerlendirildiğinde sihirli değnek olmaksızın çözülmesi mümkün görünmemektedir. Sosyal medyanın çeşitli grupların örgütlenmelerini kolaylaştırdığı ve sosyal medya üzerinden eylemlerin yaygınlaştığı günümüzde de pek çok farklı örnekte görülmektedir. Ancak
burada asıl sorulması gereken soru, Amerikan işsizleri için ortaya atılmış ve Amerikan
sendikalarınca desteklenen bu hareketin, önümüzdeki yıllarda Türkiye ve diğer ülkelerin
işsizlerine veya işçilerine ne ölçüde yansıyacağı ve oradaki işgücü piyasalarını nasıl etkileyeceğidir. Bu sorunun yanıtı da dünyadaki emek-sermaye ilişkisinin ekonomik krizlerle birlikte yeniden yapılanmasının ve bu çerçevede sendikal örgütlenmenin dönüşümünün
analizini içerecektir.
102
Kaynakça
AFL-CIO, (2011), “The AFL-CIO’S Six Pillars to Create and Keep Good Jobs” http://www.aflcio.org/
issues/jobseconomy/jobs/jobsagenda_2011.cfm Erişilme tarihi: 02.01.2012.
AFL-CIO, Unemployment Lifeline, http://www.unemploymentlifeline.com/ Erişilme tarihi: 02.01.2012.
AMERİKAN EMEK FEDERASYONU VE ENDÜSTRİYEL ÖRGÜTLER KONGRESİ (AFL-CIO),
http://www.aflcio.org/ Erişilme tarihi: 02.01.2012
Amerika Birleşik Devletleri İş Kurumu, İşsizlik Ödeneği Genişletilmiş Yardımlar, http://ows.doleta.
gov/unemploy/extenben.asp Erişilme tarihi: 02.01.2012
ARPACIK, C. (28 Ocak 2010) “İnternetteki İşsiz Sendikası Büyüyor”, Milli Gazete, http://www.milligazete.com.tr/haber/internetteki-issizler-sendikasi-buyuyor-151306.htm Erişilme tarihi: 02.01.2012.
ARSLAN, B., (3 Mart 2010). “Halkın Sesi”, İstanbul: NTV Radyo, http://www.facebook.com/video/
video.php?v=110394442304263&ref=nf Erişilme tarihi: 02.01.2012
ASSOCIATED PRESS, (25 Mayıs 2011) Obama: U.S. Businesses Have Responsibility To Hire
American Workers, Pay Decent Wages. Huffington Post. http://www.huffingtonpost.com/2011/02/05/
obama-businesses-are-resp_n_819077.html Erişilme tarihi: 02.01.2012
BLUMGART, J. (2010), “Machinists Organize an On-line Union of the Unemployed”, Talking Union.
http://talkingunion.wordpress.com/2010/02/06/ucubed/ Erişilme Tarihi: 20.12.2011
BOŞ-BİR-SEN (2009) Facebook sayfası https://www.facebook.com/issizlersendikasi Erişilme tarihi:
20.12.2011.
BUFFENBARGER, T. (2010), “Welcome Letter From Tom Buffenbarger”, UCubed http://www.goiam.
org/index.php/news/iam-news/6691-welcome-letter-from-tom-buffenbarger Erişilme tarihi: 02.12.2011
BULL, A. (11 Kasım 2011), “Obama Hails US Veterans, Asks Companies to Hire Them”, Thomson/Reuters http://www.newsmax.com/Newsfront/obama-veterans-jobs/2011/11/11/id/417730 Erişilme Tarihi
30.12.2011
ERDOĞDU, S. (2006), “Küreselleşme Sürecinde Uluslar arası Sendikacılık” Ankara: İmge Kitabevi.
FORREST, K. (24 Şubat 2010), “UCubed - Union of the Unemployed”, The Commonweal Institute
Blog, http://www.commonwealinstitute.org/blog/katherine-forrest/ucubed-union-of-the-unemployed,
Erişilme tarihi: 12.12.2013
GÜNDOĞAN, N. (1999), “Genç İşsizliği ve Avrupa Birliği’ne Üye Ülkelerde Uygulanan Genç İstihdam Politikaları”, Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 54-1.
HEATHFIELD, S. (b.t.), “COBRA”, http://humanresources.about.com/od/glossaryc/g/cobra.htm ,
Erişilme tarihi 03.01.2012
IAMAW, Retirees, Community and Membership Services Department (IAMAW Emekliler, Toplum ve
Üyelik Hizmetleri), (2010), “Decisions and Choices International Association of Machinists and Aerospace Workers”, http://www.unionofunemployed.com/files/2010/06/DecisionsandChoices.pdf Erişilme
tarihi: 20.12.2011.
ILO (1944) “Philadelphia Bildirgesi”, .http://www.ilocarib.org.tt/projects/cariblex/conventions_23.shtml Erişilme tarihi: 20.08.2013
IŞIKLI, A. (2001), “Yeni Dünya Düzeninde Emek Sermaye Çelişkisi”, Mülkiye Dergisi, Cilt XXIV,
Sayı 224, 27-50.
KELBER, H. (2010), “The Unemployed Now Have Their Own Union, and It’s Catching on Quickly”,
Alter Net. http://www.alternet.org/economy/145797/the_unemployed_now_have_their_own_union,_
103
and_it’s_catching_on_quickly Erişilme tarihi: 22.12.2011.
LAKE, F. (19 Ağustos 2010), “The Unemployed Form A Union”, Weekly World News http://weeklyworldnews.com/politics/21128/the-unemployed-form-a-union Erişilme tarihi: 20.12.2011.
NEW YORK EYALETİ İŞ KURUMU, İşsizlik Ödeneği, http://www.labor.ny.gov/ui/claimantinfo/ExtendedBenefits.shtm
Erişilme tarihi: 20.12.2011.
OECD (2013), “Sendikal Yoğunluk Oranları”, http://stats.oecd.org/Index.aspx?QueryId=20167,
Erişilme tarihi 20.08.2013
OECD Verileri (2013), “İşsizlik Oranları”, http://stats.oecd.org/Index.aspx?QueryId=36324# , Erişilme
tarihi 20.08.2013
SEVGİ, H. (2012), “Neo-Liberalizme Karşı Sendikal Mücadele: Toplumsal Hareket Sendikacılığı”,
Ekonomi Bilimleri Dergisi, Cilt 4, No 2, 67-77.
SLOAN, R. (10 Ocak 2010), “Welcome From Rick Sloan”, http://www.unionofunemployed.com/blog/
from-rick-sloan/welcome-from-rick-sloan/ , Erişilme tarihi: 28.08.2013.
SLOAN, R. (5 Kasım 2012), “Election Day: Bee Mad @ the GOP”, http://www.unionofunemployed.
com/blog/homepage/election-day-bee-mad-the-gop , Erişilme tarihi: 12.12.2013.
SLOAN, R. (2012b), “Bee Mad @ the GOP”, http://vimeo.com/54468375 , Erişilme tarihi: 12.12.2013.
SLOAN, R. (16 Ekim 2013), “Coup D’Etat”, http://www.unionofunemployed.com/blog/homepage/5107/, Erişilme tarihi: 12.12.2013.
UCUBED (2010a), “About”, http://www.unionofunemployed.com/about/ , Erişilme tarihi: 20.08.2013.
UCUBED (2010b) http://www.unionofunemployed.com/files/2010/03/stump_speech_pink_slip.pdf ,
Erişilme tarihi: 20.12.2011.
UCUBED (2010c), “Hire Us America”, http://www.unionofunemployed.com/files/2010/07/Hire_Us_
America_21_plan.pdf, Erişilme tarihi: 20.12.2011.
UCUBED (2010d), “UCubed Stories Home”, http://www.unionofunemployed.com/stories/ Erişilme
tarihi: 20.12.2011.
UCUBED (2011a) “Take the UCubed Survey – We Want to Hear from You!”, http://www.unionofunemployed.com/blog/recent-news/take-the-ucubed-survey/ Erişilme tarihi: 12.12.2013.
UCUBED (2011b) “UCubed Map Showcases Broad GOP Attack on Jobless”, http://www.unionofunemployed.com/blog/recent-news/ucubed-map-showcases-broad-gop-attack-on-jobless/ Erişilme tarihi:
12.12.2013.
UNITED STATES DEPARTMENT OF LABOR (2011), “Trade Adjustment Assistance (TAA) and
Alternative Trade Adjustment Assistance (ATAA) Services and Benefits”, http://www.doleta.gov/tradeact/benefits.cfm Erişilme tarihi 03.01.2012
UYANIK, Y. (2008), “Neoliberal Küreselleşme Sürecinde İşgücü Piyasalar”, Gazi Üniversitesi İktisadi
ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 10(2), 209-224.
6356 SAYILI SENDİKALAR VE TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ KANUNU (2012), T.C. Resmi Gazete,
28460, 7 Kasım 2012, http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/11/20121107-1.htm, Erişilme tarihi
20.08.2013
104

Benzer belgeler

1.3. UCubed Hareketinin İşsizlere Yönelik Faaliyetleri 1.4. UCubed

1.3. UCubed Hareketinin İşsizlere Yönelik Faaliyetleri 1.4. UCubed başvuru noktaları, yeniden iş bulmak için yöntemler ve bütçe kontrolü gibi geniş bir çerçevede işsize yol göstermek amaçlanmaktadır. İkinci olarak İşsizlik Acil Yardım Hattı işsizlere yaşadıkları b...

Detaylı