online katalog - Kayseri Ticaret Borsası

Transkript

online katalog - Kayseri Ticaret Borsası
KAYSERİ TİCARET BORSASI
1
KAYSERİ TİCARET BORSASI DERGİSİ
Üç Ayda Bir Çıkar/Ücretsizdir
06
İMTİYAZ SAHİBİ
Kayseri Ticaret Borsası Adına
Yönetim Kurulu Başkanı Şaban ÜNLÜ
YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Fatih MERDOĞLU
06
TOBB, İŞ KAZALARININ ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN
MESLEKİ YETERLİLİK BELGESİ VERECEK
08
KADİM KENT KAYSERİ
12
BORSA’YA ÜYELİK KAYDI
16
KAYSERİLİLERDEN EKONOMİ BAKANI ELİTAŞ’A
‘HAYIRLI OLSUN’ ZİYARETİ
18
“ÇİĞ SÜT ÜRETİCİMİZE DESTEK VERECEĞİZ”
25
BUĞDAY ÜRETİCİSİ ENDİŞELİ
30
KAYSERİ’NİN GELECEĞİ TOPLANTISI EKONOMİ
BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ’IN KATILIMIYLA
GERÇEKLEŞTİRİLDİ
34
GİLABURU SUYU ZAYIFLATIYOR
GENEL YAYIN YÖNETMENİ
Fulya KALYONCU
YAYIN KURULU
Recep BAĞLAMIŞ (Meclis Başkanı)
Şaban ÜNLÜ (Yönetim Kurulu Başkanı)
Fahrettin ÇALIŞKAN (Yönetim Kurulu Bşk. Yrd.)
Mehmet İŞTAHLI (Yönetim Kurulu Bşk. Yrd.)
Bekir ÇİZMELİ (Yönetim Kurulu Üyesi)
Adem TANÇ (Yönetim Kurulu Üyesi)
Fatih MERDOĞLU (Genel Sekreter)
YAYINA HAZIRLIK
Fulya KALYONCU
GRAFİK & DİZGİ & TASARIM
İKS MEDYA Reklam ve Tanıtım Hizmetleri
www.iksmedya.com
BASKI & RENK AYIRIMI
M Grup Matbaacılık
www.mgrup.com
REKLAM & REZERVASYON
İKS MEDYA Reklam ve Tanıtım Hizmetleri
Sahabiye Mah. Ahmet Paşa Cad.
As Apt. No: 57/1 38010
Kocasinan/ KAYSERİ/ TURKEY
Tel: +90 352 222 58 72 – 82
Fax: +90 352 222 58 92
KAYSERI TICARET BORSASI
Kocasinan Bulvarı No: 70
Kocasinan/ KAYSERİ/ TURKEY
Tel: +90 352 336 68 88
Fax: +90 352 336 03 73
Web: www.kayseritb.org.tr
E- posta: [email protected]
KAYSERI TICARET BORSASI DERGISI
Web: www.kayseriticaretborsasi.com
E- Posta: [email protected]
Dergimiz Basın Yayın Ahlak Kurallarına Uymayı
Taahhüt Eder.
2
KAYSERİ TİCARET BORSASI
08
12
36
YÖRESEL ÜRÜNLER VE COĞRAFİ İŞARETLER
54
ORGANİK VE SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIMDA
MİKROBİYAL GÜBRE KULLANIMI
38
KAYSERİ TİCARET BORSASI LABORATUVARLARI
58
KTB BAŞKANI ÜNLÜ’DEN, SAKATAT YASAĞINA
DESTEK
40
ŞAP (DABAK) HASTALIĞI
60
TİCARET BORSASI YÖNETİM KURULU TURİZM
FUARI EMITT 2016’YA KATILDI
45
PASTIRMA VE SUCUK SATIŞINDA %25 DÜŞÜŞ
YAŞANDI
61
‘DEDEMİN FİŞİ’ FİLMİNE KAYSERİ’DEN TEPKİ
46
KAYSERİ ŞEKER’İN ÜRÜN BANKACILIĞI LİSANSLI
DEPO YATIRIMLARI HIZ KAZANDI
62
TIBBI VE AROMATIK BITKILERIN DÜNYA VE
TÜRKIYE’DE ÜRETIMI VE TICARETI
50
KAYSERİ’DE TARIM SEKTÖRÜ
67
ETİYOPYA HEYETİ KTB ÜYELERİ İLE TİCARİ
TEMASLARDA BULUNDU
16
18
KAYSERİ TİCARET BORSASI
3
ÖNSÖZ
ŞABAN ÜNLÜ
KAYSERİ TİCARET BORSASI BAŞKANI
Değerli Üyelerimiz ve Okuyucularımız;
Kayseri Ticaret Borsası olarak 2015 yılında
şehrimizin ve ülkemizin ekonomisine büyük katkı
sağlayan tüm üyelerimizi kutlayarak yazıma başlamak istiyorum.
Kayseri Ticaret Borsası olarak, 2015 yılında
birçok başarılı çalışmaya imza atmanın haklı gururunu yaşadık. Bu gururu yaşarken İnovasyonu
tüm çalışma sistemimize yansıttık.
Günümüzde her zamankinden daha çok
önem arz eden sürdürülebilirlik, rekabette hep
bir adım önde olma gibi kavramlar ışığında başarılı bir inovasyonun; üyelerimizin ihtiyaçlarına
cevap veren en yenilikçi çözümler olarak görüyor
ve bu şekilde hizmetlerimize devam ediyoruz.
Kayseri Ticaret Borsası olarak, üyelerimize
verdiğimiz hizmetlerde her zaman kalitemizi arttırmanın gayreti içerisindeyiz. Bu bağlamda ARGE faaliyetlerimize her geçen gün yeni çalışmaları ekleyerek, elde ettiğimiz bilgileri üyelerimize
aktarıyoruz.
Etkin, yenilikçi, üreten bir Ticaret Borsası olma
yolunda attığımız adımlar neticesinde büyük mesafeler kat ettik. Kayseri Ticaret Borsası, yapılan
bunca çalışma neticesinde Kayseri ve Türkiye’de
oldukça mühim bir noktaya ulaşmıştır.
Kurumsallığını tamamlamış, çalışma prensibi ve
kuralları ile sürekli kendini yenileyen Kayseri Ticaret
4
KAYSERİ TİCARET BORSASI
Borsası, siz değerli üyelerimizden aldığı destekle yoluna emin adımlarla ilerleyecektir.
Borsa çalışmalarımızda üyelerimiz için etkinlik ve kaliteye önem verdiğimiz bir yıl olan 2015
yılı gibi 2016 yılı içersinde de üyelerimize hizmet
odaklı yaklaşımımızı sürdüreceğimizin bilinmesini istiyorum.
Öte yandan, gerçekten ülke olarak zoru başarmanın büyü sıkıntıları atlatarak yeni umutlar ve
hedeflerle 2016 yılına girmenin mutluluğunu yaşarken, ülkemizin ve milletimizin canına, malına
kast eden terör örgütleri ve onların dış uzantılarının kanlı senaryoları ile karşı karşıyayız.
Bu karanlık ve zor dönemde, millet olarak
birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok
ihtiyacımız vardır.
Devletimizin her kademesi uyum içinde, çalışırken, bize düşen görev her zaman olduğu gibi
devletimizin yanında olmak ve ülkemizin güzel
günlere ulaşması için çalışmak olmalıdır.
İnşallah 2016 yılı ülkemizin bölgesel ve küresel
anlamda daha güçlü olduğu, milletimizin de huzurlu bir yaşam sürdüğü yıl olur.
Saygılarımla…
ÖNSÖZ
RECEP BAĞLAMIŞ
KAYSERİ TİCARET BORSASI MECLİS BAŞKANI
Değerli Üyelerimiz ve Okuyucularımız;
Kayseri Ticaret Borsamız üyeleri bitkisel ve
hayvansal üretimle iştirak etmektedir. Kayseri
tarım üretimini Ticaret Borsamız temsil etmektedir. Zaten ülke çapında da aynı paralellik
vardır.
Tarım sektörü ülke çapında verimli üretimi
gerçekleştiremediği için gıda fiyatları pahalı
ve gıda enflasyonu dünya piyasalarına göre
önemli miktarda yüksek çıkmaktadır. Et ve et
ürünleri sektörümüz bu durumdan en çok etkilenen konumdadır. Besi materyali dâhil ithal
etmek gibi bir durumla karşı karşıyayız.
Ülkemizde gıda güvenliğini sağlayacak zinciri gerçekleştirecek alt yapı eksikliğimiz önemini
koruyarak devam etmektedir. Kırmızı et sektöründe önemli çıkmazlarımız varken, beyaz et
üretiminde bu olumsuzluklar aşılmış durumdadır. Beyaz et üretiminde ve pazarında dünya
ile yarışır hale geldiğimiz bir gerçektir. Beyaz
etteki yapısal değişikliği kırmızı et sektöründe
de gerçekleştirebilirsek çözüm yolunda önemli
mesafeler alabiliriz.
Bu sebep ile çözüm yolunda adımlar atmak
için;
Et ve et ürünleri sektörünün bitkisel üretimle
bağını koparmadan, ilimizde et ve et ürünleri
sorununu tartışan ve tespit eden bir Kurultay
düzenleyeceğiz. Bu Kurultay Ticaret Borsamız
koordinatörlüğünde gerçekleşecektir. Bu Kurultaya; Veteriner Fakültesi, Ziraat Fakültesi,
Ziraat Mühendisleri Odası, Veteriner Hekimler
Odası, Kasap Odası, Ticaret ve Sanayi odaları
katkı sağlayacaktır. Bu Kurultayı uygun bir tarihte gerçekleştireceğiz.
Saygılarımla…
KAYSERİ TİCARET BORSASI
5
KTBDEN HABERLER
TOBB, İŞ KAZALARININ ÖNÜNE
GEÇMEK İÇİN MESLEKİ
YETERLİLİK BELGESİ VERECEK
TOBB tarafından tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde sınav ve belgelendirme yapmak üzere
kurulan Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezleri (MEYBEM), 12 alanda Mesleki
Yeterlilik Kurumu’ndan (MYK) sınav ve belgelendirme yetkisini aldı.
Çalışma Bakanlığı tarafından yapılan düzenleme ile ilk etapta 40 meslek dalında,
mesleki yeterlilik belgesi olmayanlar çalışamayacak. Uygulama 25 Mayıs 2016 tarihinden itibaren geçerli olacak. Tehlikeli işler
için uygulanacak sistem, işveren ve çalışan-
6
KAYSERİ TİCARET BORSASI
lara herhangi bir maddi yük getirmeyecek.
Sınav ücretlerinin tamamı devlet tarafından
karşılanacak.
TOBB’un girişimleriyle kurulan MEYBEM
de bu kapsamda sınav ve belgelendirme
yetkisi aldı. TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, hedeflerinin iş kazalarını en aza
indirmek ve çalışanların nitelik seviyesini
yükseltmek olduğunu bildirdi. Konuyla ilgili
bir açıklama yapan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, 2010 yılından bu yana ‘UMEM Be-
KTBDEN HABERLER
ceri’ 10 Projesi ile işi olmayanlara mesleki
eğitim vererek istihdam edilmelerini sağladıklarını hatırlatarak, bu projenin ardından mesleki yeterlilik konusunda yeni bir
inisiyatif aldıklarını söyledi. Hisarcıklıoğlu,
“MEYBEM Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezleri’ni kurduk. MEYBEM, tehlikeli ve çok tehlikeli işlerden olan inşaat, asansör ve metal sektörlerinde 12 yeterlilikte
sınav ve belgelendirme hizmeti sunuyor. 5
Kasım’da TÜRKAK tarafından akredite edilen MEYBEM, 28 Aralık 2015 tarihinde Mesleki Yeterlilik Kurumu’ndan sınav ve belgelendirme yetkisini aldı.” dedi.
40 Meslekte Mesleki Yeterlilik Belgesi
Zorunlu Oldu
Hedeflerinin zorunluluk getirilen tüm
meslek dallarında Türk iş dünyasına belgelendirme hizmeti vermek olduğunu ifade
eden TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yayımlanan tebliğ ile ilk etapta 40 meslek dalında mesleki yeterlilik belgesi zorunluluğu
geldiğini açıkladı. Hisarcıklıoğlu, 1 yıllık geçiş
sürecinin 25 Mayıs 2016 tarihinde dolacağını ve bu tarihten sonra, mesleki yeterlilik
belgesi olmayan kişilerin çalıştırılamayacağını söyledi. Hisarcıklıoğlu “Sınav ücretlerinin tamamı devlet tarafından karşılanıyor.
Hem işverenlerimizin hem de çalışanlarımızın bu belgeyi alırken herhangi bir maddi
gideri olmayacak. Birliğimiz, sınav ve belgelendirme konusundaki yeni hizmetiyle elini
taşın altına koydu. Hedefimiz, zorunluluk
getirilen mesleklerin tamamında sınav ve
belgelendirme hizmeti vererek, iş kazalarını
en aza indirmek ve bu mesleklerde çalışanların nitelik seviyesini yükseltmek. Ayrıca
önümüzdeki süreçte mesleki yeterlilik sistemini daha çok tanıtacak ve sınavları oda
ve borsalarımız kanalıyla 81 ilde yaygınlaştıracağız” dedi.
İlk Sınav “İskele Kurulum Elemanı”
Alanında Yapıldı
mü ve Depolama İşleri’nden oluşan teorik
ve pratik sınavları gerçekleştirdi. Sınavlar
önümüzdeki günlerde açıklanacak ve sınavın tamamından başarılı olanlar mesleki yeterlilik belgelerini alacak.” dedi.
MEYBEM’e Nasıl Başvurulacak?
Ankara’da TOBB İkiz Kuleler içerisinde
ofisi bulunan MEYBEM’e başvurular www.
meybem.com.tr adresi üzerinden bireysel
veya kurumsal olarak yapılabilecek. MEYBEM A.Ş tarafından sınav ve belgelendirme
hizmeti verilen alanlar ise şunlar: Asansör
Bakım ve Onarımcısı Seviye 3, Asansör Bakım ve Onarımcısı Seviye 4, Ahşap Kalıpçı
Seviye 3, Betonarme Demircisi Seviye 3,
Betoncu Seviye 3, Duvarcı Seviye 3, İskele
Kurulum Elemanı Seviye 3, Sıvacı Seviye 3,
CNC Programcısı Seviye 4, CNC Programcısı
Seviye 5, Metal Sac İşlemeci Seviye 3, Metal
Sac İşlemeci Seviye 4.
Hisarcıklıoğlu, MEYBEM tarafından ilk
sınavın İskele Kurulum Elemanı alanında,
inşaatlarda bu görevde çalışan kişilere yapıldığını açıkladı. Hisarcıklıoğlu, “MYK tarafından yetkilendirilen MEYBEM ilk olarak,
2015 yılı tamamlanmadan, inşaatlarda iskele kurulumu yapan kişilere, İş Sağlığı ve Güveliği ile İskele Kurulumu, Kontrolü, Sökü-
KAYSERİ TİCARET BORSASI
7
8
KAYSERİ TİCARET BORSASI
KAYSERiTARİHİ
KADİM KENT
KAYSERi
İlk Devirler
Kayseri çevresindeki en eski yerleşim
alanı, şehrin 20 km kuzey doğusunda bulunan Kaniş Höyüğüdür. M.Ö. 2800 tarihinden Hellenistik Çağa kadar önemini koruyan merkezde, eski Tunç Devri, Asur Ticaret
Kolonileri ve Hitit Çağları’na ait birçok belge
bulunmuştur. Hititler’den sonra bölge Frig
hâkimiyetine geçmiş, daha ziyade Kızılırmak havzasında egemen olan frigler zamanında mazaka ön plana çıkmıştır. M.Ö. 676
tarihinde Anadolu’ya gelen Kimmerler’in
Kaniş ve Mazaka’yı tahrip ederek, Frig
hâkimiyetine son verdikleri tarihi kaynaklarda belirtilmektedir. Kaniş’in önemini
kaybetmesinden sonra, bölgenin kutsal
dağı kabul edilen Argaios’un (Erciyes) kuzey eteğindeki Mazaka ön plana çıkmıştır.
Kimmerler’in Asur ve Lidyalılar tarafından
Anadolu’dan atılmaları ile Mazaka, Lidya ve
Med hâkimiyetine girmiş ve devrin önemli
KAYSERİ’NİN TÜRKLEŞME SÜRECİ NASIL GELİŞTİ?
Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Kayseri, 1071 Malazgirt
Zaferiyle Selçuklu Türklerince fethedilmiş. Kayseri, o tarihten
bu yana devamlı Türk devlet ve beyliklerinin hâkimiyeti altında
kalmış, eski kültürler unutulmuş ve Kayseri Türk-İslâm kültürü
ile yoğrulmuştur.
ticaret merkezi olmuştur. M.Ö. 590 yılında
Pers Kralı Kyros’un Lidya Kralı Krisos’u yenmesi ile bütün Anadolu ile birlikte Mazaka
da Pers hâkimiyetine girmiştir. İran’dan
bölgeye göç eden halk, kendi ülkelerine
benzettikleri Argaios (Erciyes) ve çevresine
yerleşmişlerdir.
Kappadokia Krallığı
M.Ö. 332 yıllarında Ariarathes I, ilk Kappadokia Kralı olarak bağımsızlığını ilan
etmiştir. M.S. 17 tarihine kadar 349 sene
hüküm süren bu krallığın başkenti Mazaka iken, Ariarathes V zamanında şehrin adı
KAYSERİ TİCARET BORSASI
9
KAYSERiTARİHİ
Eusebia olarak değiştirilmiştir. M.Ö. 8 yılı
içinde tekrar bir değişiklik yapılarak, Roma
İmparatoru Ceasar’ın adına izafeten CEASAREA ismi verilmiştir. O günden beri, 2000
senedir Kayseri ismi ile anılmaktadır.
Roma Dönemi
M.S.193-211 tarihleri arasında şehir
stadyumu yapılmış ve önemli Roma şehirlerinde olduğu gibi birçok yarışmaların merkezi olmuştur. Şehir surları ise, Roma İmparatoru Gordianus III zamanında (M.S.241)
yıllarında yaptırılmıştır. Dördüncü yüzyılın
başlarında halk tamamen Hıristiyanlaşmış
ve Kayseri bu dinin ilmi merkezi haline
gelmiştir. Roma İmparatorluğunun Doğu
ve Batı olarak ikiye bölünmesi ile Kayseri
doğuda kaldığı için Bizans Şehri olmuştur.
Bizans zamanında Arap ve İran ordularının
yaptığı İstanbul seferleri sırasında Kayseri
defalarca işgal edilmiştir.
Kayseri’nin Türkleşmesi
Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan‘ın 1071
tarihinde Malazgirt’te Bizans ordularını
yenmesiyle Anadolu kapıları Türklere açıldı.
Bu tarihten 15 sene sonra, 1085 yıllarında
Kayseri’yi artık bir Türk ve Müslüman şehri olarak görmekteyiz. Müslüman Türklerin
hâkimiyetinde Kayseri’nin eski halkı olan
Rum ve Ermenilerin birer mahallede toplandıkları, Çarşı, Pazar ve ticarette yavaş yavaş
hâkimiyetlerini kaybettikleri görülmüştür.
Şehir, süratle yapılan Camii, Han, Medrese,
Hamam ve Çeşmelerle kısa bir sürede tam
bir İslam Şehri kimliği kazanmıştır. Bir müddet Danişmendliler’e merkez olan Kayseri
özellikle Selçuklu Sultanı Uluğ Keykubad
(1. Alaeddin Keykubad) zamanında Türkiye
Selçuklu Devletinin Konya ve Sivas‘la beraber üç başşehrinden birisi olmuştur. Danişmendi ve Selçuklu yönetimleri zamanında
yapılan görkemli yapıların en önemlileri
olarak; Camii Kebir, Güllük Camii ve Hamamı, Hunat Külliyesi, Şifaiye – Gıyasiye Medresesi, Hacı Kılıç Külliyesi, Lala Muhlisiddin
Camisi, Sahabiye Medresesi, Kale Surları ve
Yoğunburç sayılabilir.
Moğol Hâkimiyeti
Selçuklu ordusunun 1243 tarihinde yapılan Kösedağ Meydan Savaşı ile Moğol ordusuna yenilmesi, Türk tarihinde bir dönüm
noktası olmuş ve artık Anadolu’da Moğol
hâkimiyeti başlamıştır. Gönderdikleri Valilerle Anadolu‘yu denetleyen Moğollar, 150
sene müddetle Kayseri ve Anadolu’nun bütün maddi ve manevi kaynaklarını yağmalamışlardır. Moğol sömürüsü altında ezilen
Selçuklu Devleti, bütün gücünü kaybetmiş
ve II. Mesud’tan sonra dağılarak, yerini beyliklere bırakmıştır. (1308).
10
KAYSERİ TİCARET BORSASI
Osmanlı Dönemi
Fatih Sultan Mehmet zamanında, Gedik
Ahmet Paşa tarafından Karamanoğulları
Beyliği’ne son verilerek, Karaman, Konya ve
Kayseri Bölgeleri Osmanlı toprağına katıldı.
(1474) Kayseri 1476‘dan itibaren Karaman
eyaletine bağlı bir sancak merkezi oldu.
1839 tarihinde Bozok Eyaletinde, 1867 tarihinde de bağımsız sancak merkezi olarak
Osmanlı idari taksimatında yerini aldı.
Yakın Dönem
Cumhuriyet Döneminde 1924 tarihinde yapılan yeni anayasa ile vilayet yapıldı.
Bilinen en eski dönemlerinden beri ticaret
merkezi olan Kayseri’de devletin öncülüğünde sanayileşme başlatıldı. Sırayla Sümerbank Dokuma Fabrikası, Tayyare Fabrikası, Anatamir Bakım Fabrikası, Askeri
Dikim Evi kuruldu. 1950‘den sonra Kayserili
ticaretten sağladığı tasarruflarını sanayiye dönüştürmeye başladı. Bugün Kayseri,
ortalama büyüklükte Kayseri ekonomik,
kültürel, sportif ve şehircilik alanında yakaladığı ivme ile Türkiye’nin en hızlı gelişen ve
dikkat çeken şehirlerinin başında geliyor.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
11
KTBDEN HABERLER
BORSA’YA ÜYELİK KAYDI
5174 Sayılı Kanunun 32’nci maddesine göre borsalara kayıt
zorunluluğu bulunanlar işe başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde
bulundukları yerdeki borsaya kaydolmak zorundadır. İşe başlama
tarihi, alım veya satımın yapıldığı tarihtir.
Borsalara kayıt talep üzerine yapılır.
Ancak, bu maddenin birinci fıkrasına göre
kayıt zorunluluğunu yerine getirmeyenler
hakkında bu Yönetmeliğin 7’nci maddesi
hükmü saklıdır. Borsalara talep üzerine
veya resen üye kaydı yapılabilmesi için kayıt olmak isteyenlerin “Ticaret Siciline veya
Esnaf ve Sanatkârlar Siciline” kayıtlı olması
ve bu kayıtlarda iştigal konuları arasında
borsaya tabii maddelerin alım veya satımının yer alması şarttır. Kanunun 32’nci maddesinin üçüncü fıkrası hükmü saklıdır.
Hakkında üyelikten geçici veya uzun
süreli çıkarma cezası verilen ve bu ceza-
12
KAYSERİ TİCARET BORSASI
lara ilişkin süreleri tamamlanan üyelerden kayıt zorunluluğu bulunanlar, talep
üzerine veya resen borsalara yeniden
kaydedilir.
tarafından doldurulup imzalanarak aşağıdaki belgelerle birlikte borsaya verilir:
Borsalara kaydolmak isteyen gerçek ve
tüzel kişiler ile bunların şube, irtibat bürosu, fabrika, temsilcilik, depo, alım-satım yeri
ve buna benzer üniteleri doğrudan veya şubeler vasıtasıyla bulundukları yerin borsasına başvurur. Başvuruda bulunanlara borsa
kayıt beyannamesi verilir. Bu beyanname;
gerçek kişilerde kendisi veya akitle kendisine yetki verilmiş temsilcisi, tüzel kişilerde
ise yetkili organları veya yetkili temsilcileri
İştigal konuları arasında borsa kotasyonuna dâhil maddelerin alım veya satımının
olduğunun tescilini gösterir Türkiye Ticaret
Sicil Gazetesi veya Esnaf ve Sanatkârlar Sicil
Gazetesi aslı veya onaylı örneği ya da sicil
tasdiknamesi.
a) Gerçek Kişiler İçin;
1. Onaylı veya fotoğraflı nüfus cüzdan
örneği.
KTBDEN HABERLER
2. Noter tasdikli imza sirküleri.
3. İkametgah ilmühaberi veya tezkeresi.
4. Yeni çekilmiş 3 adet fotoğraf.
5. Vergi levhası veya vergi kaydını gösterir belge.
b) Tüzel Kişiler İçin;
1. Tescil ilanının yayınlandığı ticaret sicil gazetesinin aslı veya onaylı örneği ya da ticaret sicil tasdiknamesi.
2. Temsilcilerin noter tasdikli imza sirküleri.
3. Temsilcilerin onaylı ve fotoğraflı nüfus cüzdanı örneği.
4. Temsilcilerin ikametgâh ilmühaberi
veya tezkeresi.
kiye Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Gazetesi’nin
aslı veya onaylı örneğini veyahut ilgili ticaret sicili memurluğundan veya esnaf ve
sanatkâr sicili müdürlüğünden alınmış bir
yazıyı dilekçe ekinde doğrudan veya şubeler vasıtasıyla borsaya ibraz eden üyenin
kaydı yönetim kurulu kararıyla silinir.
1. Borsadan kaydının silinmesi hakkında dilekçe.
2. Kaydın Silinmesi için esas teşkil
eden belgeler
a) Dilekçeye eklenmek üzere Ticaret
Sicili veya esnaf ve sanatkarlar sicilindeki
kaydının terkin edildiğini gösteren Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi veya Esnaf ve Sanatkarlar Sicil gazetesinin aslı veya onaylı
örneğini veyahut ilgili ticaret sicil memurluğundan veya esnaf ve sanatkarlar sicil
müdürlüğünden alınmış bir yazı.
b) Vergi dairesi yoklama fişi örneği
5. Temsilcilerin yeni çekilmiş 3 adet fotoğrafı.
6. Tescil ilanında yayınlanmamışsa noter tasdikli ana sözleşme örneği.
BORSADAN KAYIT SİLME
Ticaret sicili veya esnaf ve sanatkârlar
sicilindeki kaydının terkin edildiğini gösteren Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi veya Tür-
BORSA KAYITLARINDA DÜZELTME
Üyelerden ticaret siciline kayıtlı olanlar, durumlarında meydana gelen ve
29.06.1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre tescil ve ilanı gereken
her türlü değişikliği, esnaf ve sanatkâr
siciline kayıtlı olanlar ise borsa kayıt beyannamesinde beyan edilen hususlarda
meydana gelen değişiklikleri gerçekleşme-
sinden itibaren bir ay içinde, kayıtlı oldukları borsalara bildirmek zorundadır. Bildirim
bir dilekçe ile yapılır. Bildirime esas teşkil
eden belgeler de dilekçeye eklenir. Bildirim zorunluluğunu yerine getirmeyenler
hakkında Oda ve Borsa Üyelerine Verilecek
Disiplin ve Para Cezaları ile Disiplin Kurulu
ve Yüksek Disiplin Kurulu Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre işlem yapılır.
1. Bildirime ilişkin dilekçe
2. Bildirime esas teşkil eden değişikliğe ilişkin belgeler
a) Esnaf Ticaret Sicil Gazetesi aslı veya
taktikli örneği
b) Vergi dairesi yoklama fişi örneği
KAYSERİ TİCARET BORSASI
13
14
KAYSERİ TİCARET BORSASI
KTBDEN HABERLER
KAYSERİ TİCARET BORSASI
FAALİYETLERİ
KAYSERİ TİCARET BORSASI YÖREX
FUARINDA
Antalya Ticaret Borsası tarafından başta
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve
çok sayıda kurum ve kuruluşun desteğiyle
bu yıl 6’ncısı düzenlenen Yöresel Ürünler
Fuarı (YÖREX)7-11 Ekim 2015 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirilmiştir.
Kayseri Ticaret Borsası’nın da stant açarak katıldığı fuarda her şehir kendi yöresel
ürününü ve şehrin marka değeri taşıyan
ürünlerini tanıtmıştır. Bu sayede hem profesyonel alıcılarla, hem de yerli ve yabancı
turistlerle bir araya gelinmiştir.
TOBB Başkanı RifatHisarcıklıoğlu’nun
gerçekleştirdiği açılışa üst düzey birçok bürokrat katılmıştır. Protokol üyeleri stantları
gezerek yöresel ürünleri incelemiş ve üretim ve pazarlama konularında bilgi almıştır.
Kayseri Ticaret Borsası standında ise, Türkiye üretiminin %35’nin karşılandığı birinci
kalite kabak çekirdeği sergilenmiş ve gelen
ziyaretçilere ikram edilmiştir.
TARIM MAKİNALARI DAĞITIM TÖRENİ
Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından, tarımsal kalkınmanın sağlanması
amacıyla, çiftçiler için alınan tarım araçları
düzenlenen törenle dağıtıldı. 20 Ekim 2015
tarihinde Kayseri Cumhuriyet Meydanı’nda
düzenlenen törene, Kayseri Ticaret Borsası
adına, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet İştahlı katılmıştır.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
15
KTBDEN HABERLER
KAYSERİLİLERDEN EKONOMİ
BAKANI ELİTAŞ’A ‘HAYIRLI
OLSUN’ ZİYARETİ
Ekonomi Bakanı olarak yeni kabinede görev alan AK Parti Kayseri
Milletvekili Mustafa Elitaş’ın ilk ziyaretçileri hemşerileri oldu.
16
KAYSERİ TİCARET BORSASI
KTBDEN HABERLER
TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu
başkanlığındaki heyet, Ekonomi Bakanı
Mustafa Elitaş’ı makamında ziyaret ederek,
hayırlı olsun dileklerini iletti.
Son dönemde Türkiye ekonomisi ve
yurtdışı pazarlarda yaşanan gelişmelerin
ele alındığı görüşmede, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Ekonomi Bakanlığı ile
ilişkilerin kendileri için çok önemli olduğunu, Türkiye’de üretimin, sanayinin ve
ticaretin en önemli temsilcilerinden olan
TOBB ’un gerçekleştirdiği başta Ticaret ve
Sanayi Şurası toplantıları olmak üzere tüm
faaliyetlerde Ekonomi Bakanlığıyla beraber
hareket etmekten duydukları memnuniyeti
ifade etti.
Söz konusu ziyarete TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Halim Mete, İbrahim Çağlar, Ali Kopuz, TOBB Yönetim
Kurulu Sayman Üyesi Faik Yavuz, TOBB Yönetim Kurulu Üyeleri ile Kayseri, Nevşehir,
Yozgat, Sivas, Kırşehir, Niğde il ve ilçe odaborsa başkanları ve yönetim kurulu üyeleri
katıldı. Görüşmeye Kayseri Ticaret Borsası
adına, Yönetim Kurulu Başkanı Şaban Ünlü
ile beraber Meclis Başkanı Recep Bağlamış, Meclis Başkan Yardımcıları Hüdaverdi
Özdemir, Ahmet Onay ile Yönetim Kurulu
Üyesi Adem Tanç katıldılar.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
17
KTBDEN HABERLER
E
İZ
İM
İC
T
E
R
Ü
İN
İÇ
T
“ÇİĞ SÜ
”
Z
İ
Ğ
E
C
E
R
E
V
K
E
ST
DE
bet
lik, “Sanayimizin reka
Çe
k
ru
Fa
nı
ka
Ba
k
ncılı
ı ilk kez
Gıda, Tarım ve Hayva
i destekleme kararın
sin
ici
et
ür
t
sü
n
içi
için
gücünü arttırmak
tırmak adına çiğ süt
ar
nü
cü
gü
t
be
ka
re
izin
alıyoruz. Sanayicim
receğiz.” dedi.
et
ür icimize destek ve
18
KAYSERİ TİCARET BORSASI
KTBDEN HABERLER
Gıdа, Tаrım vе Hayvancılık Bаkаnı Faruk Çelik,
çiftçilere yönelik yeni çаlışmаlаr yaptıklarını
bеlirtеrеk,” Türkiye’de 400 bin tanе buzağı
doğduktan sonra ölüyor. Yok, öyle yağma.
Gеrеkirsе iki kаtı destek vereceğiz. Amа
buzаğıyı 4’üncü ayına çiftçimizin getirmesi gerekiyor. Süt üreticisine destek artacak” dеdi.
“İç Tüketimde Azalma Var”
Süt üreticisini desteklemek için yeni kararlar aldıklarına işaret ede Çelik, şöyle konuştu: “Süt arzımız 18,5 milyon ton. Sütün artması hayvan gelişiminin sağlıklı olduğunu
gösteriyor. Sütün arzına baktığımız zaman
geçen yılın aynı dönemine göre 225 bin
ton süt sanayimize daha fazla gitmiş. Ayrıca önümüzdeki dönem laktasyon dönemi
olduğu için süt üretimi daha da artacak.
Böylece önümüzdeki 3-5 ay süt üretiminin
daha arttığı döneme gireceğimize göre, arz
da bir sorun olmadığına göre, talebe odaklanmamız lazım. İç tüketimde azalma var.
Çevremiz savaş ortamı ve bundan dolayı ihracatta yüzde 23’lük bir daralma var. Ayrıca
süt tozu ihracatında yüzde 80’lik düşüş var.
Madem arzla ilgili bir sorun yok o halde taleple ilgili bir düzenlemenin gerçekleşmesi
gerekiyor.”
“Çiğ Süt İçin Süt Üreticisini Destekleme Kararı”
Yerli süt ürünlerinin dünya markaları arasında yer almasını istediklerini belirten
Bakan Çelik, “Biz istiyoruz ki Türk yoğurdu,
peyniri dünya pazarlarındaki yerini alsın,
dünya markaları arasına bizim ürünlerimiz
girsin. Sanayimizin rekabet gücünü arttırmak için süt üreticisini destekleme kararını ilk kez alıyoruz. Sanayicimizin rekabet
gücünü artırmak adına çiğ süt için üreticimize destek vereceğiz. Böylece sanayicimi-
ze, dünyadaki pazarlarda bizim süt ve süt
ürünlerimizin bulunmasını, yalnızca Türk
markaları değil, dünya markaları arasına
girmesi konusunda önemli bir adım atmış
oluyoruz.”
Destekler konusunda aldıkları kararlara
dikkati çeken Çelik, şu bilgileri verdi: “Yağsız
süt tozu ihracatının süreklilik kazanması gerekiyor. Burada inişli çıkışlı bir durum var.
Bunu gerçekleştirebilmek için arz fazlası
sütün alınıp süt tozuna dönüştürülmesini
sağlayacağız. Artık üreticimiz ‘Sütüm ne olacak?’ kaygısı içinde olmasın. Bu arz fazlasını
süt tozuna dönüştürme konusundaki çalışmaları hemen başlatıyoruz. Okullarla ilgili
sütle ilgili programlar aynen devam edecek.
Bildiğiniz gibi 1 Ocak 2016’dan itibaren çiğ
süt satımının sözleşmeli usulde yapılmasını artık zorunlu hale getirdik. Bu çerçevede
arz garantisi var sanayici için artık alacağı
süt belli. Süt ihtiyacının karşılanmaması gibi
bir durum söz konusu olmayacak. Üretici
de pazar sorunu yaşamayacak çünkü bununla ilgili sözleşmeli döneme geçtik.”
“Ürünlerde Fiyat İstikrarı Sağlanacak”
Çelik, hayvan yetiştiricilerine yönelik buzağı desteğini 4 aylıkken vereceklerini ve gerekirse desteği iki katına çıkararak buzağı
ölümlerinin önüne geçmeyi hedeflediklerini vurgulayarak, yem ve gübrede KDV’nin
indirilmesiyle süreci takibe aldıklarını ve gerekirse çiftçileri bu konuda destekleyeceklerini kaydetti. Havza bazlı üretime geçişle
ilgili tespitler yapıldığına da değinen Çelik,
“Türkiye’de suyunuzun durumu ne? Hangi ürünle hangi toprağı buluşturmalıyız?
Bunları Orman ve Su İşleri Bakanlığımızla
gerçekleştirdiğimiz projeyle masaya yatırıyoruz. Neyin nerede ne zaman ekileceğinin
öncülüğünü yapacağız. Havza bazlı üretime
geçişle ürünlerde fiyat istikrarı da sağlanacak. Böylece çiftçi emeğinin karşılığını alacak” diye konuştu.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
19
KTBDEN HABERLER
BAKAN ÇELİK, “DESTEKLERDEKİ DEĞİŞİKLİKLER, SÜT VE HAYVAN IRKLARININ KALİTESİNİ ARTTIRACAK”
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik,
tarımsal üretimde kaliteyi arttırarak AB standartlarına taşıma konusunda, tarım üreticisine yönelik desteklerde değişikliğe gidildiğini
ifade etti.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, şu anda bütün alt gruplarıyla beraber 53
kalem olan hayvancılık desteklerinin 5-6 kaleme indirilmesiyle ilgili çalışmaların devam
ettiğini belirterek, “Süt ve hayvan ırklarının
kalitesini AB standartlarına taşıma konusunda desteklerimiz olacak. Bu konudaki
düzenlemeleri de yakında kamuoyuyla paylaşacağız” dedi.
“Tarımsal Envanter Yeniden Gözden
Geçiriliyor”
Hayvan üreticileriyle ile yaptığı telefon görüşmelerinin ardından, hayvancılık sektörü
ve desteklerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Bakan Çelik, hayvancılıkla ilgili önemli
sorunların aşıldığını ancak bazı sorunların
da güncelliğini hala koruduğunu belirtti.
Bakan Çelik şunları söyledi: “Mesela kırmızı et hususu bir sorun olarak önümüzde
duruyor. Bu nedenle Bakanlık bünyesinde
hayvan sayımızın ne kadar olduğu gibi bütün tarımsal envanterin yeniden gözden
geçirilmesi noktasındayız. Bu hususla ilgili burada yapılması gereken çalışmaları
tamamladık. Bu çerçevede sahada görev
alacak personelimizle bizzat her işletmenin
sorumluları belirlenecek ve o sorumlular
vasıtasıyla işletmeler takip edilecek. Böylelikle sistem artık sağlıklı bir şekilde işleye-
20
KAYSERİ TİCARET BORSASI
cek. Hayvan sayısı ne kadar oldu, düştü mü,
arttı mı, doğru mudur, eksik midir, yanlış
mıdır gibi konulara bakılacak. Sorumlu kişilerin takip edeceği işletmeler belirleniyor şu
anda. Önümüzdeki günlerde bu arkadaşları
görevlendirmiş olacağız.”
“Süt Üretimi Artıyorsa Hayvancılık İyi
Noktadadır”
Hayvancılığa destek konusunun gündemlerinde olduğunu ve bu konuda yoğun bir
şekilde çalışıldığını belirten Bakan Çelik, “Bir
tarafta 78 milyon nüfusumuzu, diğer tarafta 30 milyonu aşkın turist ile Suriye’den gelen sığınmacıları da dikkate alırsanız, nüfus
dinamiği bakımından hareketli bir bölgedeyiz. Dolayısıyla bu konudaki ihtiyaçlarımız
belli. Kırmızı et üretimi 1 milyon tona çıkmış ama halen 300 bin ton civarında açığımız var. Damızlığın yanı sıra süt üretimi de
bizim için son derece önemli. Süt üretimi
eğer artış gösteriyorsa hayvancılık iyi bir
noktada demektir. Eğer damızlık hayvan sayınız azalıyorsa, hayvancılığınızda ciddi bir
sıkıntı var demektir. Bu çerçevede baktığı-
KTBDEN HABERLER
mızda, süt üretimimiz 18,5 milyon tona gelmiş durumda.” diyerek süt üretiminin yıllık
18,5 milyon tona ulaştığının ve bu rakamın
çok önemli olduğunun altını çizdi.
Bölgesel sıkıntılar nedeniyle süt ve süt mamulleri ihracatında sorun yaşandığını belirten Bakan Çelik bu konuda bazı önlemler
aldıklarını vurgulayarak “Özellikle sütün
arzının çözümüyle ilgili olarak geçtiğimiz
haftalarda yayınladığımız tebliğ değişikliğiyle bazı tedbirleri devreye soktuk. Süt tozu
ile çiğ süte destek vererek süt arzının çözümünde belli bir noktaya gelmiş bulunuyoruz, o konuyu takip ediyoruz. Ayrıca üreticilerin talepleri doğrultusunda hayvancılık
destekleriyle ilgili de yeni bir model düşünülüyor, o da çok uzun sürmeyecek.”
BAKAN ÇELIK: “2016’DA HAYVANCILIĞA
3,2 MILYAR TL DESTEK VERILECEK”
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, kendi Twitter hesabı üzerinden yaptığı
açıklamada, 2016 yılında hayvancılığa 3,2
milyar TL destek verileceğini söyledi.
Bakan Çelik, sosyal paylaşım sitesi
Twitter’da kendi hesabı üzerinden, hayvancılık sektörünü yakından ilgilendirecek değerlendirmelerde bulundu. 2015
yılında 53 kalemde dağıtılan hayvancılık
desteklerinin 2016 planlamasında da
sektör için büyük önem taşıdığını belirten Bakan Çelik, bu yıl içinde hayvancılığa
3,2 milyar TL destek verileceğini açıkladı.
Nakliyat•İnşaat•Turizm•İthalat•İhracat•
Sanayi ve Tic.Ltd.Şti
Merkez: Hürr yet Mah. Üsküdar Cd. Onur Apt. No:19 Mel kgaz /KAYSERİ Tel: (0.352) 331 15 39
Şube: Kızılağıl Köyü Hacıbektaş/Nevşeh r (0.384) 455 62 14 / GSM: 0533 741 70 74
KAYSERİ TİCARET BORSASI
e-Ma l: seyhanca-50@hotma l.com
21
RÖPORTAJ
MOLU ET KOMBİNASI
Bir İlke Daha İmza Attı…
1997 yılında Kayseri’de ilk OPET-Aygaz bayi olarak hizmet vermeye
başlayan MOLU Petrol Ltd. Şti. şimdide Ambar’da yapımı devam eden
ve Kayseri’nin AB standartlarına uygun ilk et kombinası olacak “MOLU Et
Kombinası” ile adından sıkça söz ettireceğe benziyor.
MOLU Petrol Ltd. Şti. sahibi Mesut Molu,
1952 yılından beri akaryakıt işiyle uğraştıklarını dile getirerek, akaryakıt istasyonunun
bulunduğu konum itibari ile geniş bir müşteri yelpazesine hitap ettiğini söyledi. Akaryakıt sektörünün dışında Kayseri’nin yöresel lezzetlerini tattırmak amacıyla MOLU
Sucuk Evim mağazasını açtıklarını ve müşterilerinin talepleri doğrultusunda www.
sucukevim.com internet sitesi üzerinden
de ürünlerinin satışını yaptıklarını belirten
Molu, yeniliğe ve teknolojiye devamlı açık
olduklarını belirterek kaliteli hizmet an-
22
KAYSERİ TİCARET BORSASI
RÖPORTAJ
layışı ile müşteri odaklı, samimi ve dürüst
çalışmayı ilke edindiklerini ifade etti. Anbar
mevkiinde 2.500 m2’si kapalı alan toplamda
ise 8.500 m2 alanın üzerine yapılan ve yakın zamanda hizmete sunulacak olan “Molu
Et Kombinası” hakkında da bilgiler veren
Mesut Molu, tesisle ilgili yaptığı açıklamada “2013 yılında hayvancılık işine başladık.
3000 küçükbaş, 150 de büyükbaş hayvan
besiciliği ile 1 yıldır et sektöründeyiz. Daha
sonra Kayserimize yakışır, hijyen ve AB
standartlarına uygun et kombinası açılması gerektiğini düşündük. Bunun üzerine bir
proje hazırladık. Projemiz İl Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylandı.
Melikgazi bölgesinde uzun soluklu çalışmalarımız neticesinde, bu planımızı Molu
Et Kombinası olarak hayata geçiriyoruz. En
yakın zamanda işletmemiz faaliyete geçecektir. Et parçalama, soğuk hava depoları,
sakatat işleme gibi daha birçok alanın yapılacağı bu kombinada her türlü gereksinim
ve hijyenik şartlar düşünülmüş olup bir çok
özelliği ile Kayseri’de bir ilk olacaktır. Kombinamızın Kayseri’de örnek bir kombina
olacağını düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
23
24
KAYSERİ TİCARET BORSASI
MAKALE
BUĞDAY
ÜRETİCİSİ
ENDİŞELİ
DOÇ. DR. SANCAR BULUT
Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi
Tarla Bitkileri Bölümü
KAYSERİ TİCARET BORSASI
25
MAKALE
Son yıllarda Dünyanın birçok kıtasında yağış rejimi ve iklim giderek değişmektedir. Dünya’da küresel ısınma ve iklim
değişikliği konusunda mücadeleyi sağlamaya yönelik uluslararası tek çerçeve Kyoto
Protokolü’dür. Ülkemizde ve bölgemizde de
bu durum bazı yıllarda kendini göstermektedir. Kimi yıllarda yağış yetersizliği sonucu
yaz aylarında kimi yıllarda ise kışın karın ya
az yağması ya da hiç yağmaması sonucu
aşırı kuraklık olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu durumların her ikisi de başta buğday olmak üzere birçok bitkide verim kaybına yol
açmaktadır.
Bitkisel üretim büyük oranda iklim koşullarına bağlı olarak yapılmaktadır. Yetersiz
yağış, kuraklık, don vb. iklim kaynaklı riskler
bitkisel üretimde verimi sınırlandıran faktörlerdir. İklim değişikliği Dünya’da birçok
Ülkede fark edilerek 1997 yılında Birleşmiş
Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (Kyoto Protokolü) imzalanmış ve iklim değişikliğinin olası etkileri tartışılmıştır (ÇŞB,
1998). Son yıllarda iklim değişikliği, küresel
ısınma ya da “Global Warming” gibi adlandırılan iklim kaynaklı değişim bitkisel üretim
miktarının ve bitki deseninin değişmesi gibi
önemli sonuçları da beraberinde getirmektedir. Bu değişim sonucu kimi yağış almayan yörelerde yağış artarken; yağışı yeterli
olan diğer bir takım bölgelerde ise yağış
azalmasına yol açmaktadır. Diğer yandan
yağışın sadece miktarı değil dönemi de değişmektedir. Örneğin bazı bölgelerde kar
erken yağarken bazı bölgelerde de aşırı
düşük sıcaklıklara rağmen kar yağışı ya gerçekleşmemekte ya da az olmaktadır (Türkeş vd 2000; Öztürk, 2002; Aksay vd 2005;
Kayhan, 2007).
BUĞDAYDA SOĞUK ZARARININ ORTAYA ÇIKIŞ SEYRI
Orta Anadolu’da hüküm süren soğuk
hava, yeterli kar yağışının olmaması sebebiyle kışlık bitkileri tehdit etmeye devam
ediyor. Erciyes Kayak Merkezi için büyük
önem taşıyan kar yağışı ve kalınlığı çiftçiyi
de yakından ilgilendiriyor. Tarım ve hayvancılığın yaygın yapıldığı Kayseri ve çevre
illerde buğday, arpa ve mercimek gibi bitkileri kışlık ekim yapan çiftçiler için kar örtüsü
olmazsa olmaz önem taşımaktadır. Kar örtüsü kışlık ekilen bitkiler için yorgan vazifesi
görmektedir.
Şu sıralar kar örtüsünün zayıf olduğu
Kayseri, Nevşehir, Aksaray, Niğde, Yozgat
ve Sivas gibi illerde özellikle sıcaklıklarının sıfırın altında 20 derecelerde seyretmesi çiftçileri
endişelendiriyor. Çünkü kar örtüsü olmayan
sıfırın altında 20 derecenin altındaki sıcaklıklar
kültür bitkileri için ölümcül olabilmekte ve bu
durum ise kışlık ekim yapan çiftçilerde ekonomik zarara yol açmaktadır. Ülkemizde yaklaşık 26 milyon hektar tarım alanı bulunmakta
olup bunun yüzde 70’e yakın kısmında kuru
tarım yapılmaktadır. Bitkisel üretim miktarı ve
ürünün yüksek kaliteli olması yıllık yağış miktarına bağlı olarak değişmektedir. Özellikle kış
öncesi ekimi yapılan ve kış boyunca kar altında kalması gereken buğday ve arpa gibi tarım
ürünleri, kış mevsiminin neredeyse yarısı geride kalmasına rağmen yeterli kar yağmadığı
için soğuk zararı ile karşı karşıya kaldı.
26
KAYSERİ TİCARET BORSASI
2014 yılında sadece Kayseri’de 147.429
hektar alanda buğday ekilmiştir (TUİK,
2015). Kar örtüsü olmadığında sıfırın altında 20 (-20) dereceden daha düşük soğukta
buğday, sıfırın altında 15 (-15) dereceden
daha düşük soğuklarda da arpa ölüm riski
taşımaktadır. Yapılan araştırmalarda; buğdayın kar örtüsünün bulunmadığı sıfırın
altında 23 derecede 12 saat dayanabildiği
belirtilmekte ve düşük sıcaklığın süresi uza-
dıkça zararın da arttığı bilinmektedir (Kün,
1995). Diğer yandan, 10 santimetre kar kalınlığının bulunduğu bir tarlada hava sıcaklığı sıfırın altında 35 derece bile olsa bitkinin
hayatiyeti devam edebilmektedir. Kayseri’de
merkez ve merkeze yakın ilçelerde şuan 10
cm’nin üzerinde kar yağmış olmasına karşılık
özellikle Kayserinin Güney-Doğu sınırlarında
başta Sarız ilçesi olmak üzere kar örtüsünün
çok az ya da hiç olmadığı yerler bulunmaktadır. Bu durum ise buğday üreticilerini tedirgin etmektedir. Ancak tüm bunlara bağlı olarak kuru tarım alanlarımızda sadece buğday
yetiştirilen ve ekimlerin vaktinde yapıldığı
durumlarda buğdayın oluşturduğu sağlam
kök yapısı ve çim kapağı bu olumsuzlukları
bir nebze de olsa aşabilmektedir.
Buğdayın don zararı gördüğü durumlar
ilimizde ve bölgemizde buğdayın patates
ve pancarla ekim nöbetine (sıralı ekimin
yapıldığı yerler) alındığı yerlerde daha fazla
olmaktadır. Patates ve pancar sökümünün
o dönemdeki yağmur yağışına ya da ortak
kullanılan hasat makinelerinin sırasına ya
da işçi bulamama gibi sebeplere bağlı olarak gecikmesi sonucunda buğday ekimi de
zorunlu olarak geciktirilmektedir. Bu durum
ise buğdayın başta çıkış yapamaması ve kış
öncesi gelişiminin yetersiz olmasına bağlı
olarak soğuk zararından daha fazla etkilenmesine yol açmaktadır. “Ülke tarımının bel
kemiğini oluşturan buğday üreticisi” bu tür
risklere maruz kalmamak için bir takım tedbirler almak zorundadır. Bunlar; başta dayanıklı çeşit seçimi (kurağa ve soğuğa), ekim
zamanının iyi ayarlanması ve gübrelemenin
vaktinde ve dengeli bir şekilde yapılmasıdır.
KAYNAKLAR
•
Aksay, C. S., Ketenoğlu, O. ve Kurt, L., 2005. Küresel Isınma ve İklim Değişikliği. Selçuk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fen Dergisi,
(25), 29-41.
•
ÇŞB, 1998. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yayınları. Birleşmiş Milletler, İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi- Kyoto Protokolü. http://iklim.
cob.gov.tr/iklim/Files/Mevzuat/kyoto_protokol.pdf
•
•
•
•
•
Kayhan, M., 2007. Küresel iklim değişikliği ve Türkiye. I. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi Bildiri Kitapçığı, 81-83.
Kün, E., 1996. Serin İklim Tahılları. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları, Yayın Kitabı No: 1451, 332s, Ankara.
Öztürk, K., 2002. Küresel İklim Değişikliği ve Türkiyeye Olası Etkileri. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 22 (1).
TÜİK, 2015. Türkiye İstatistik Kurumu Verileri, http://www.tuik.gov.tr/PreTablo. do?alt_id=1001 (Erişim Tarihi: 27.01.2016).
Türkeş, M., Sümer, U. M. ve Çetiner, G. 2000. ‘Küresel iklim değişikliği ve olası etkileri’, Çevre Bakanlığı, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Seminer Notları (13 Nisan 2000, İstanbul Sanayi Odası), 7-24, ÇKÖK Gn. Md., Ankara.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
27
HABERLER
MECLİS ÜYELERİ BİLGİLENDİRME SEMİNERİ
13/15.11.2015 tarihleri arasında, Türkiye
Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bünyesinde düzenlenen Meclis Üyeleri Bilgilendirme
Seminer’ine, Kayseri Ticaret Borsası’ndan
Meclis Başkanı Recep Bağlamış, Yönetim
Kurulu Başkan Yardımcısı ve Sayman Üye
Fahrettin Çalışkan, Meclis Başkan Yardımcısı Hüdaverdi Özdemir, Meclis Üyeleri
Mahmut Polat, Şenel Büyükkutlu, Şahin
Çakmakçı ve Avni Solmaz katılmıştır. Gerçekleştirilen ve 3 gün süren Eğitim ve Bilgilendirme Toplantısı’nda ilk gün programın-
GÖMEÇ FASULYESİ TANITIM
VE TADIM TÖRENİ
Gömeç Mahalle meydanında düzenlenen
Gömeç Fasulyesi Tanıtım ve Tadım Töreni’ne
AK Parti Kayseri Milletvekili İsmail Tamer, AK
Parti Kayseri eski Milletvekilleri Yaşar Karayel, Kemal Tekden, Kocasinan Kaymakamı Ali
Candan, Melikgazi Belediye Başkanı Memduh
Büyükkılıç, İncesu Belediye Başkanı Zekeriya
Karayol, AK Parti İl Başkanı Hüseyin Cahit Özden, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Mustafa Alan, Kocasinan Ziraat Odası Başkanı Abdulkadir Güneş, Kayseri
Ticaret Borsası adına Yönetim Kurulu Başkanı
Şaban Ünlü ve çok sayıda protokol üyesi katıldı.
28
KAYSERİ TİCARET BORSASI
da TOBB’un kurumsal yapısı ve TOBB’un
iştiraklerinden ve teşviklerden nasıl yararlanılacağı ile ilgili sunum yapıldı. İkinci gün
programında ise çeşitli kişisel eğitim programları ve tanıtım gezileri yer aldı.
Kocasinan Belediyesi’nin ev sahipliğini yaptığı
ve geleneksel hale getirdiği Gömeç Fasulyesi
Tanıtım ve Tadım Töreni bu yıl da Gömeç
Mahallesi’nde yoğun katılımla gerçekleştirildi.
AK Parti Kayseri Milletvekili İsmail Tamer,
yaptığı açıklamada “Fasulye Türk toplumunun milli yemekleri arasındadır. Fasulyenin
faydaları saymakla bitmiyor. Sindirim sistemi,
böbrek ve beyin için oldukça yararlı bir besin.
İçerdiği vitaminler nedeniyle vücudumuzun
yapı taşları arasında diyebiliriz. Kötü kolesterolü engelliyor, stresi önleyici etkide bulunuyor.
Kanser hastalığıyla mücadelede antioksidan
özelliğiyle dikkatleri çekiyor. Fasulye lezzetinin yanında bir çok derde de deva oluyor.”
şeklinde konuştu. Kayseri’nin sahip olduğu
değerleri tanıtmak için özel bir gayret göster-
diklerini belirten Kocasinan Belediye Başkanı
Ahmet Çolakbayrakdar ise yaptığı konuşmada, “Yamula’nın patlıcanı, Cırgalan’ın biberi,
Erkilet’in üzümü ve kedibacağı, Gömeç’in fasulyesinin daha büyük kitleler tarafından bilinmesi ve bunun ekonomik bir değer kazanması
için öteden beri çalışmalar yürütüyoruz. Bu
yöresel değerlerimizin de tıpkı Kayserimizin
Erciyes’i, pastırması, sucuğu ve halısı gibi bilinir
hale gelmesi için üreticilerimizle birlikte çalışıyor, gayret ediyor ve her türlü çalışmaları destekliyoruz.” diye konuştu.
HABERLER
MECLİS ÜYELERİ
BİLGİLENDİRME SEMİNERİ
TOBB Başkanı M. Rifat
Hisarcıklıoğlu, 27-28-29
Kasım tarihlerini kapsayan
Meclis Üyeleri Bilgilendirme
Semineri’nin ilk gününde
katılımcılarla bir araya geldi.
TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu,
27-28-29 Kasım tarihlerini kapsayan Meclis
Üyeleri Bilgilendirme Semineri’nin ilk gününde katılımcılarla bir araya geldi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin ülkenin en
demokratik kurumlarından birisi olduğunu
vurgulayan Hisarcıklıoğlu, aynı meslek grubunda rekabet edilen kişilerden oy istemenin güçlüğünü ve demokratikliğini anlattı.
Seminere Kayseri Ticaret Borsası adına,
Meclis Başkan Yardımcısı Ahmet Onay ile
Meclis Üyesi Osman Dörtdudak katılmıştır.
Seçilerek gelmenin meclis üyelerini bulundukları meslekte bölgelerinin lideri ve
kanaat önderi yaptığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Onun için temsil ettiğiniz kurumu,
çalışmalarını, imkânlarını çok iyi bilmeniz
gerekir. Yol gösterici olmanız lazım. İl ve
ilçelerinizin kanaat önderi olarak size çok
önemli görevler düşüyor. İnsanların en ha-
yırlısı insana faydalı olandır. Elinizde insanlara faydalı olabilmek için çok önemli bir fırsat var. Bunu iyi değerlendirmemiz lazım.”
diye konuştu.
ğünü, küresel yarışta Türkiye’nin şehirlerin
başarısıyla ön plana çıkacağını belirterek,
bu nedenle bu toplantıları düzenlediklerini
söyledi.
Dünyada artık ülkelerin değil, şehirlerin
ön plana çıktığını vurgulayan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, dünya ekonomisinin
yüzde 50’sinin 600 büyükşehirde döndü-
“Kuş alayıyla uçar.” diyen Hisarcıklıoğlu,
TOBB’un başarısında oda ve borsa başkanlarının birlik ve beraberliğinin yattığını sözlerine ekledi.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
29
HABERLER
KAYSERİ’NİN GELECEĞİ TOPLANTISI
EKONOMİ BAKANI MUSTAFA
ELİTAŞ’IN KATILIMIYLA
GERÇEKLEŞTİRİLDİ
Kayseri Ticaret Odası, Kayseri Sanayi Odası, Kayseri Ticaret Borsası,
Yahyalı, Develi ve Bünyan Ticaret Odaları tarafından ortaklaşa
düzenlenen Kayseri’nin Geleceği Toplantısı, Ekonomi Bakanı
Mustafa Elitaş’ın katılımıyla gerçekleştirildi.
30
KAYSERİ TİCARET BORSASI
HABERLER
Toplantıya Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, Enerji ve Tabi Kaynaklar eski Bakanı
Taner Yıldız, Vali Orhan Düzgün, AK Parti
Kayseri Milletvekilleri, Büyükşehir Belediye
Başkanı Mustafa Çelik, İlçe Belediye Başkanları, Ekonomi Bakanlığı bürokratları,
Kayseri’deki oda ve borsa yönetimleri ile
meslek komiteleri üyelerinin yanı sıra çok
sayıda davetli katıldı.
olan yaşayan ekonomidir. Uluslararası doğrudan sermayenin ülkemize gelmesi için
gerekli çalışmaları yapacağız. 30 Kasım’dan
itibaren bizim pazar ülkelerimizde reklamlarımızı başlattık. Dünyanın çeşitli ülkelerinde Türkiye reklamı yapılıyor. Artık marka
bazında da reklam yapacak firmalarımız
varsa o ürünlerin marka ve reklam desteğine kaynak transferi yapacağız.” dedi.
Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, Kayserili sanayici ve iş adamlarının katıldığı toplantıda üretimde araştırma, geliştirme ve
yenilikçi üretime ağırlık vereceklerini; bu
tür üretimi devlet olarak daha çok destekleyeceklerini ifade etti. Bakan Elitaş, gelişen
teknolojiyle birlikte tüketim alışkanlıklarının
değiştiğini belirterek, dünyayla rekabet edebilmek için yeniliklere açık bir üretim modelinin benimsenmesi gerektiğinin altını çizdi.
Gündemdeki Rusya krizine ilişkin
de değerlendirmelerde bulunan Elitaş,
Kayseri’nin bu krizden direkt olarak etkilenme durumunun olmadığını; sorun oluşması
muhtemel sektörler ve bölgelerle ilgili olarak da gerekli önlemlerin alınması yönünde
çalışma ve toplantıların yapıldığını söyledi.
Bakan Elitaş, serbest bölgelerle ilgili de
düzenlemelerinin olduğunu kaydederek,
“Bizim öncülerimiz sizlersiniz. Siz yaşayan
ekonomi, biz okuyan ekonomiyiz. Önemli
60, 61 ve 62’nci hükümetlerde Enerji
ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı görevini yürüten Kayseri Milletvekili Taner Yıldız ise,
Kayseri’nin böylesine önemli bir bakanlık
ile ilgili görevlendirilmiş olmasının önemine
değinerek, Sayın Bakan Elitaş’ı yeni görevinden dolayı tebrik ederek, başarı dileklerinde bulundu. Kayseri’yi ve Türkiye’yi daha
ileriye götürme noktasında gayretlerinin
daha da artarak devam edeceğini belirten
Yıldız, Kayserili sanayiciler, iş adamları ve
toplumun her kesimine kapılarının her zaman açık olduğunu sözlerine ekledi.
Kayseri Valisi Orhan Düzgün de,
Kayseri’nin ihracatçısının, ticaret erbabının
ve sanayicisinin yüzünün güldüğünü ifade
ederek, “Sanayi bölgelerimize gittiğimizde,
ihracatçılarla bir araya geldiğimizde onların
bizden talep ettikleri ve ilettikleri hususların önemli bir kısmı Ekonomi Bakanlığı ile
ilgili konulardı. Tüm ülke ile birlikte Kayserili ihracatçılarımızın, sanayicilerimizin önünü açacak olan böyle önemli bir Bakanlığın
Kayseri Milletvekili Sayın Mustafa Elitaş’a
verilmesini ilimiz adına gerçekten büyük bir
şans ve fırsat olarak değerlendiriyorum.”
dedi. Vali Düzgün, Kayseri’nin ticaret geçmişinin günümüzden 5-6 bin yıl öncesine
dayandığını, Kültepe’de yapılan arkeolojik
kazılarda ortaya çıkarılan tabletlerde birçok
ticari anlaşma ve sözleşme metinlerinin
tespit edildiğini, yaklaşık 2 ay kadar önce de
Kültepe Tabletleri’nin UNESCO tarafından
Dünya Belleği Listesi’ne alındığını hatırlattı.
Vali Düzgün, Bakan Elitaş’ın siyasi birikimi,
tecrübesi ve iş hayatındaki başarısının da
KAYSERİ TİCARET BORSASI
31
HABERLER
ülkenin ekonomisine yön vermesi adına
önemli olduğunu belirterek, Sayın Elitaş’ın
Ekonomi Bakanlığı görevinin Kayseri ve
Türkiye adına hayırlı olması temennisinde
bulundu.
Daha sonra TOBB Başkanı M. Rıfat Hisarcıklıoğlu ise, Ekonomi Bakanlığı’na iş dünyasının içinden biri olan Mustafa Elitaş’ın
getirilmesinin iş dünyası, Kayseri ve Türkiye
için büyük bir şans olduğunu; Elitaş’ın ihracat rakamlarının yakalanması konusunda
en iyi şekilde görevini yerine getireceğine
inandığını söyledi.
Kayseri Ticaret Odası Başkanı Mahmut
Hiçyılmaz, “Siyasi ve ekonomik istikrarın ne
kadar önemli olduğu ortaya çıktı. Bizim ticaret yapabilmemiz için huzurlu bir ortamda
olmamız gerekiyor. Terörle mücadele konusunda son zamanda yapılan faaliyetlerin
aynen devam etmesini özellikle hükümetinizden rica ediyoruz. 64. Hükümet kurulurken,
özellikle Sayın Başbakanımızın yaklaşımı ile iş
dünyasının görüşlerinin alınması, iş dünyası
bakımından sevinçle karşılanacak bir durumdur.” dedi. Hiçyılmaz, 13 yıldır güven ve istikrar adası olan Türkiye’nin bundan sonra da
aynı güç ve anlayışla örnek olacağını söyledi.
Toplantı’da konuşma yapan Kayseri Ticaret Borsası Başkanı Şaban Ünlü, Kayserili
bir bürokratın bakan olmasından duyduğu
memnuniyeti belirterek, “Ekonomi Bakanı
Sayın Mustafa Elitaş Bey’in makamındaki
ilk Kayseri ziyareti olması nedeniyle, sizlerin
huzurunda Bakanımızı ve yeni seçilen milletvekillerimizi tebrik ediyor ve başarılarının
devamlı olmasını diliyorum. Ayrıca ekonominin kaptanının bir Kayserili olması bizleri gururlandırmaktadır. Kayseri ili bilindiği
gibi, Türkiye’nin belli başlı ticaret ve sanayi
şehir merkezlerinden biridir. Sanayi, ticaret,
tarım, hayvancılık ve turizm alanlarında faaliyet gösteren firmalarımız ekonomimize
neredeyse her alanda katkıda bulunmaktadır. Bu büyük üretim kapasitesiyle Kayseri
pek çok alanda dünya markası üretmektedir. Bununla birlikte istikrarın hâkim olması, belirsizliklerin en aza çekilmesi, tüccarın, sanayicinin ve üreticinin katma değeri
yüksek ürünler üretmesini sağlamaktadır.
Destekler de çiftçinin verim kapasitesini
arttırmaktadır. Hükümetin yeni döneminde Sayın Bakanımızla birlikte omuz omuza
çalışarak, üzerimize düşen vazifeyi yerine
getirmeye hazırız.” dedi.
32
KAYSERİ TİCARET BORSASI
KÖŞEM TARIM
G I D A Ü R Ü N L E R İ İ N Ş . T İ C . LT D . Ş T İ
• Tarım Ürünleri
• Kabak Çekirdeği
• Ayçekirdeği Alım Satımı
KAYSERİ
TİCARET
33 96 01
Merkez: Hadibey Cd. Tomarza Yolu 1.Km. Tel:
0352. 621
31 91 •BORSASI
Fax: 0352. 621
Şube: Belediye Pasajı Elbiz Cd. No: 50 Tel: 0352. 621 31 90 Develi / KAYSERİ
GİLABURU SUYU ZAYIFLATIYOR
Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Beslenme
Bilimleri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nurten Budak, yapılan araştırmaların
gilaburu suyunun diyüretik etkileri olduğunu belirterek, bu kapsamda zayıflama
diyetine de çok büyük destek olacağını söyledi.
Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü
Beslenme Bilimleri Ana Bilim Dalı Öğretim
Üyesi Doç. Dr. Nurten Budak, gilaburunun
Kayseri’ye özgü, özellikle bağlık alanlarda
yetişen, kırmızı küçük meyveleri olan bir
bitki olduğunu kaydetti. Sonbaharda olgunlaşan gilaburu meyvelerinin toplanarak
bir süre su içerisinde bekletildikten sonra,
ezilerek çıkarılan suyunun içecek olarak tüketildiğini ifade eden Budak, bu bitkinin başka bölgelerde de bilindiğini ancak, suyunun
sadece Kayseri’de içecek olarak tüketildiğini
söyledi.
Ödem Çözücü ve Böbrekleri Çalıştırıcı
“Gilaburu suyu tüketiminin yaygınlaştırılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü,
daha çok eski kuşak tarafından alışkanlık
kapsamında tüketiliyor. Fakat, yapılan araştırmalar gilaburu suyunun diyüretik, yani
vücuttaki şişkinliği, ödemi çözücü, böbrekleri çalıştırıcı, artık ürünlerin vücuttan atılmasına yardımcı etkileri olduğunu ortaya
koydu. Bu kapsamda gilaburu suyu zayıflama diyetine de çok büyük destek olacaktır.
Çünkü, bol sıvı tüketimi özellikle zayıflama
diyetlerinde çok önemli bir unsurdur. Zayıflamak isteyenler, birincisi yeterli ve çok düzenli beslenecekler, ikincisi fiziksel aktivite
yapacaklar, üçüncüsü de bol sıvı alacaklar.”
34
KAYSERİ TİCARET BORSASI
Gilaburu suyunun ekşi tadı nedeniyle genellikle şeker eklenerek tüketildiğini dile getiren Budak, çok fazla şeker katılmamak şartıyla bunun sakıncası olmadığını ifade etti.
Tansiyon Hastaları Mutlaka Tüketmeli
Hipertansiyonun en önemli nedenlerinden
birisinin de aşırı tuz tüketimi olduğunu vurgulayan Budak, vücuttan fazla tuzun atılması için
bol su içilmesi gerektiğini dile getirdi. Budak,
gilaburu suyunun tuzun zararlı etkilerini de
bir ölçüde engellediğini kaydederek, şöyle
devam etti:“Özellikle tansiyon hastalarının
gilaburu suyunu tüketmelerini öneriyoruz.
Çocuklara ve gençlere de mutlaka tüketim
alışkanlığı kazandırılmalıdır. Diğer sağlıklı
bireyler de günde mutlaka 1 su bardağı gilaburu suyu içmeliler. Gilaburu suyu özellikle yaz aylarında kola gibi gazlı içecekler
için de çok iyi bir alternatif. Çünkü, bu içecekler şeker içerdiği için sıvı ihtiyacını daha
çok artırıyor. Onun için sıvı ihtiyacını şeker
içermeyen su, ayran, gilaburu suyu ya da
sütten karşılayın ya da doğal olarak meyve
tüketin diyoruz.”
KAYSERİ TİCARET BORSASI
35
MAKALE
YÖRESEL
ÜRÜNLER
VE COĞRAFİ
İŞARETLER
BİRSEN KOCA
Kayseri Ticaret Odası TPE Temsilcisi
TÜKO-BİR Kayseri Şube Başkanı
Coğrafi işaretler (Cİ), belirgin bir niteliği,
ünü veya diğer özellikleri yönünden
kökenin bulunduğu yöre, alan, bölge
ya da ülke ile özdeşleşmiş bir ürünü
gösteren işaretlerdir. Bir coğrafi işaret
genellikle bir ürünün elde edildiği yerin
isminden oluşmaktadır. Coğrafi köken
yer olarak bir köy, kasaba, bir bölge ya
da ülke olabilir.
Coğrafi işaretler (Cİ) belirgin bir niteliği,
ünü veya diğer özellikleri yönünden kökenin bulunduğu yöre, alan, bölge ya da ülke
ile özdeşleşmiş bir ürünü gösteren işaretlerdir. Bir coğrafi işaret genellikle bir ürünün elde edildiği yerin isminden oluşmaktadır. Coğrafi köken yer olarak bir köy ya da
bir kasaba, bir bölge ya da ülke olabilir.
Zengin biyolojik çeşitliliği, geniş tarımsal
toprakları ve farklı mikro klimaları ile çok
sayıda ve kaliteli bir tarımsal ürün kataloğuna sahip olan ülkemiz, aynı zamanda derin tarihi kökenlerinden gelen, gelişmiş bir
mutfak kültürü ve otantik üretim biçimleri
ile zengin bir yöresel üretim becerisine de
sahiptir. Topraklarımız üzerinde yaşayan
çeşitli uygarlıklar kültür mirasımızın bir
sentezi olan geleneksel el sanatlarımız ise
göz kamaştırıcı bir mozaik oluşturmaktadır.
Anadolu’muzun öz varlığını oluşturan tüm
bu özellikler Türkiye’ye olağanüstü kalitede
ve çok sayıda yöresel ürün kazandırmıştır.
36
KAYSERİ TİCARET BORSASI
Ülke kalkınmasına ivme kazandırabilecek
bu olağanüstü potansiyele dünyanın belki
de hiçbir ülkesi sahip değildir.
Coğrafi işaretler AB uygulamasında olduğu gibi “menşe adı koruması” ve “mahreç
işareti” olarak ikiye ayrılmıştır:
Menşe Adı: coğrafi sınırları belirlenmiş bir
yöre, alan, bölge veya çok özel durumlarda
ülkeden kaynaklanan bir ürünün tüm veya
esas nitelik veya özellikleri bu yöre, alan
veya bölgeye özgü doğa ve beşeri unsurlardan kaynaklanması ve ilgili ürünün üretimi,
işlenmesi ve diğer işlemlerinin tümüyle bu
yöre, alan veya bölge sınırları için yapılması
ürünün “menşe adını” belirtir. Menşe adları
ait oldukları, coğrafi bölgenin dışında üretilemez. Çünkü ürün, niteliklerini ancak ait olduğu yöre içinde üretildiği takdirde kazanabilir.
Menşe adına Kayseri Pastırması, Kayseri Sucuğu, Finike Portakalı, Malatya Kayısısı, Kars
Kaşarı örnek gösterilebilir.
Mahreç İşareti: coğrafi sınırları belirlenmiş bir yöre, alan veya bölgeden kaynaklanan bir ürünün belirgin bir niteliği, ünü
veya diğer özellikleri itibariyle bu yöre, alan
veya bölge ile özdeşleşmiş olan ve üretimi,
işlenmesi ve diğer işlemlerinden en az birinin belirlenmiş yöre, alan veya bölge sınırları içinde yapılan ürüne mahreç işareti
denir. Mahreç işaretlerinin, ürünün özelliklerinden en az biri o yöreye ait olmakla
birlikte, yöre dışında da üretilebilmesi söz
konusudur. Mahreç işaretine Kayseri Mantısı, Antep Baklavası örnek gösterilebilir.
Türkiye, 1995 yılında yürürlüğe giren ve
AB 2081 sayılı tüzüğüne dayanarak hazırlanan 555 sayılı “Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname
(KHK)” ile tescil uygulamasını başlatmış ve
görevli kuruluş olan Türk Patent Enstitüsü
günümüze dek 185 ürünün tescilini gerçekleştirmiştir.
MAKALE
Gölgeli ve son olarak ise ilk defa Kayseri’de
işlenen Coğrafi İşaretlerde Kadının Rolü
konusunu TOBB Kayseri Kadın Girişimciler
Kurulu Başkanı Merve Sarıoğlu sunmuş ve
gerek enerjisi gereksekonuya hakimiyeti
ile büyük ilgi toplamıştır. Her yıl yapılması
planlanan sempozyum, tescilli ürünlerin
denetim sistemlerinin çalıştırılarak uygulamaların bir sonraki sempozyumda sunulmasını, Üniversitelerimizde yapılan/yapılacak yeni bilimsel çalışmaların çoğaltılarak
sunulmasını ve bu konuda yapılacak yeni
projeler ile potansiyel ürünlerin coğrafi işaret başvurusuna Oda olarak öncülük etmeyi
amaçlamaktadır,nitekim il dahilinde coğrafi
işaretler konusunda çalışmalar yapan tek
kurum. Umuyorum ki 2016 yılında yapılacak
sempozyumda pastırma, sucuk ve mantının
AB nezdinde başvurusu yapılmış olur ve bu
süreci de sempozyumda paylaşabiliriz.
Türkiye’de en fazla tescil sahibi il 9 tescilli ürün ile Kayseri’dir. 2015 yılında Türk
Patent Enstitüsü ödülleri arasına ilk defa
Coğrafi İşaretleri de eklemiş ve bu ödülün
ilkini “En Fazla Tescilli Ürüne Sahip İl” olarak
Kayseri adına, Kayseri Ticaret Odası almıştır.
Türk Patent Enstitüsü’nün ödüllerine bu kategoriyi eklemesi çok önemli bir gelişmedir.
Tüm ürünleri koruma kapsamına alan
KHK, yeni gelişmelere paralel olarak AB
Konseyi’nin 510/2006 sayılı tüzüğüne göre
yeniden düzenlenmiş ve hazırlanan yasa
tasarısı TBMM’ne sunulmuştur. Tescillerdeki hızlı gelişmeye rağmen ürünler üzerinde
etiketleme ve amblem uygulamasına henüz
geçilememiş olması tüketicilerde bir farkındalık yaratmamaktadır.
Yöresel ürünler ve coğrafi işaretler ile
ilgili ülkemizde kamu uygulamalarının dışında bilimsel çalışma ve araştırmaların da
çoğalmasının kaçınılmaz olduğu bir gerçektir. İşte bu bağlamda ilimizde ilk adımı Kayseri Ticaret Odası 16 Ekim 2015 tarihinde
düzenlediği “Coğrafi İşaretler Sempozyumu” ile atmıştır. YÜCİTA (Yöresel Ürünler ve
Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı) ile
birlikte düzenlenen sempozyuma Kayseri
Valiliği, ORAN Kalkınma Ajansı, Kayseri Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, TOBB Kayseri Kadın Girişimciler Kurulu destek vermiştir.
Sempozyum; Coğrafi İşaretler’de Türkiye
Uygulamaları, Coğrafi İşaretler’de Kayseri
Deneyimi, Coğrafi İşaretler’de Son Uluslara-
rası Gelişmeler ve Sorunlar olarak üç oturum şeklinde gerçekleştirilmiştir. Oturum
Başkanlığını Kayseri Ticaret Odası Başkanı
Sayın Mahmut HİÇYILMAZ’ın yaptığı ikinci
oturumda;Kayseri Pastırması ve Sucuğunun Kent Ekonomisindeki Yeri ve Değer
Zinciri konusunda Kayseri Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Hiçyılmaz,
Kayseri’nin Coğrafi İşaret Potansiyeli
konusunda Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi Doç. Dr. Mahmut KAPLAN,
Coğrafiİşaretlerin Tüketici Tercihlerine
Olan Etkilerive Üreticilere Pazarlama Stratejisi Önerileri konusunda Abdullah Gül
Üniversitesi’nden Yrd.Doç.Dr. Ebru Genç,
Yamula Patlıcanı İyileştirme Çalışmaları
“Yemliha Hazırlanıyor Yarınlara” Projesi konusunda Erciyes Üniversitesi Tıp FakültesiFizyoloji Anabilim Dalı/ Prof. Dr. Asuman
Kayseri Ticaret Odası ayrıca; tescil sahibi
olduğu Kayseri Pastırması, Kayseri Sucuğu
ve Kayseri Mantısı’nın üretimlerini yapan
ve coğrafi işaret sistemine dahil olmayı talep eden altı firma ile denetim sistemini de
oluşturmuştur. Denetimleri tescil belgelerinde yazan kurumlar ile birlikte yapmakta ve denetimlerde; başvuruda bulunan
firmaların tescil belgesinde belirtildiği gibi
üretim yapıp yapmadığı, hijyeni, etiketleri,
ambalajları ve ürünlerden alınan numunelerin İl Gıda Laboratuvarı’ndan analiz
sonuçlarına göre raporlarını düzenlemektedir. Denetim sonucunun olumlu olması
durumunda ise firmaların coğrafi işaret
sistemine dahil olduğunu gösteren etiket
ve QR Kode verilmektedir. QR Kode uygulaması ile Kayseri Ticaret Odası coğrafi
işaretli ürünler içerisinde tüketicilerin akıllı
telefonlar ile orijinallik testini yapabileceği
sistemi ilk defa uygulayan kurum olarak da
diğer coğrafi işaret denetim sistemlerine
örnek oluşturmaktadır. Yine bu uygulama
ile tüketicilere kalite güvencesi oluşturulması amaçlanmaktadır.
Coğrafi işaret, ürünü tanımlar ve üretimin bu tanımda yer alan kriter ve kurallara göre yapılmasını sağlar. Coğrafi işaret,
bir koruma aracıdır; üretici ve tüketicileri
haksız rekabete karşı korur. Coğrafi işaret,
tüketicileri yönlendirir (piyasalardaki bilgi asimetrisi, niş pazarlar). Coğrafi işaret,
üreticilere yüksek fiyat sağlar. Coğrafi işret,
etkin bir kırsal kalkınma aracıdır (Katma
Değer, İstihdam). Coğrafi işaret turizmi geliştirir.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
37
KTBDEN HABERLER
KAYSERİ TİCARET BORSASI
LABORATUVARLARI
Kayseri Ticaret Borsası Gıda Analiz Laboratuvarımız, buğday, buğday
unu ve ekmek analizlerinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı
tarafından onaylı olarak sektördeki tüm üyelerimize uygun fiyata ve
güvenilir şekilde hizmet vermektedir.
Kaliteli ve verimli üretim ancak teknolojik donanımla ve profesyonel kadroların
çalıştığı laboratuarlarda yapılan analizle
mümkündür. Bu laboratuarların önemi ve
sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Bunun bilincinde olan Kayseri Ticaret Borsası; gıda
analiz laboratuvarı olmak üzere, bünyesinde bulunan iki özel laboratuvar ile üreticilerimize hizmet vermektedir. 2010 yılında
Gıda Laboratuvarı ve 2012 yılında Toprak
Laboratuvarını hizmete geçiren Kayseri Ticaret Borsası; 2014 yılında aldığı hızlı analiz
cihazıyla, yem ve hububat analizleri yapmaya başlayarak hizmetlerini arttırmıştır.
Gıda ve Tarım Hayvancılık Bakanlığı tarafından çalışma izni bulunan laboratuarımız, tecrübeli kadrosu ve gelişmiş cihazları
ile üyelerimize, titiz, güvenilir ve gizlilik esnasına dayanan hizmet sunmaktadır.
Yapılan analiz çeşitliliğini arttırmak ve
yakın zamanda mikrobiyoloji laboratuarı da
kurarak hizmete geçirmek, laboratuvarımızın hedefleri arasında bulunmaktadır.
Ayrıca, bilimsel ve kalite odaklı çalışma
sistemini benimseyen laboratuvarımız,
konusunda uzman ve yetkin personeliyle,
hassasiyeti yüksek, modern alet ve cihazlar
kullanarak hızlı ve güvenilir sonuçlar vermeyi hedeflemiştir.
Son teknoloji NIR cihazımız ile de yem,
yem hammaddeleri ve hububat ürünleri
analizleri 6 saniye gibi kısa bir sürede yapılmaktadır.
38
KAYSERİ TİCARET BORSASI
MAKALE
KAYSERİ TİCARET BORSASI
39
SAĞLIK
ŞAP
(DABAK)
HASTALIĞI
Şap hastalığı nedir ve tedavisi
var mıdır? Son günlerde en çok
duyduğumuz hastalıkların başında
şap hastalığı geliyor. Özellikle çift
tırnaklı hayvanlarda görülen ve
VİRAL bir hastalık olan şap hastalığı
tam olarak nedir? İşte Şap hastalığı
hakkında merak edilenler…
Şap hastalığı ergin sığırlarda genellikle
öldürücü değildir. Ancak; buzağılarda virüsün doğrudan kalp kası üzerinde etki göstermesi sonucu ani ölümler görülür. Şap
hastalığı ağız, ayak ve memelerde yaralarla klinik belirti gösterir. Belirtiler önce
kabarcık şeklinde olur, sonra kabarcıkların sıyrılması sonucu yaralar ortaya çıkar.
Hastalık ağızdan ip gibi salya akması, ağız
şapırtısı, topallık ve dişilerde meme uçlarındaki yaralarla karakterize olur. Ergin
hayvanlar genellikle iki hafta içinde klinik
olarak iyileşirler.
Sığırlarda hastalık belirtileri; yüksek
ateş, titreme, donuk ve cansız bakışlar, salyalı ve şapırtılı ağız, ağız, dil ve dudaklarda
yaralar, diş etlerinde hassasiyet ve içi dolu
kabarcıklar, kabarcıklar birkaç saat sonra
açılır ve açık kırmızı renkli yaralar meydana
gelir. Hassas ve ızdıraplı ayaklar, ağır vakalarda tırnak düşmesi, süt veriminde azalma,
buzağılarda ölüm.
Koyunlarda klinik belirtiler sığırlarda
görülen belirtilere ilave olarak; durgunluk,
halsizlik, aniden oluşan topallık, sürüden
ayrı yatma isteği, kuzularda ölüm.
Şap hastalığı iyileştikten sonra meme
ucu yaraları ile ilgili olarak meme iltihapları (mastitis) ve ayaktaki yaralar sonucu
topallık gibi kalıcı problemler hayvanların
ve işletmenin başına dert olabilir. Şap virü-
40
KAYSERİ TİCARET BORSASI
sünün yedi tipi ( A,O, C, Asia 1, SAT1, SAT2,
SAT3) ve bunların toplam 60 alt tipi bulunmaktadır. Tipler arasında çapraz bağışıklık
söz konusu değildir. Ülkemizde bugünlerde
A,O, Asia 1 tipi şap görülmektedir.
Şap virüsü kuru ortamlara ve güneş
ışığına dayanıksızdır. Ancak kışın hayvan
dışkısında altı ay canlı kalabilir. Salyada
14 gün, sütte 9 gün canlı kalabildiği bildirilmektedir. Virüs her türlü yol ile hızla bulaşır. Doğrudan temas en önemli bulaşma
yolu olup, araçlarla, insanlarla, rüzgârla,
sütle bulaşabilir. Hasta hayvanların idrarı,
dışkısı, salyası, sütü ve eti bulaşma kaynağıdır. Virüsün girişi ağız, burun, boğaz
yoluyla olur. Yayılmada hayvan pazarları,
ortak kullanılan suluklar ve meralar önemli
rol oynar. Hastalık çıkmış yerin on kilometre yarıçapındaki bölge en çok tehlikeye
maruz kalan bölgedir. Hastalık çıktığı duyulduğunda işletmeler derhal içine kapanmalıdır. Yani hayvan, ot, saman, malzeme ve
insan giriş çıkışı, kesinlikle önlenmelidir. Çalışanların zorunlu giriş çıkışı için giysilerin,
çizmelerin değiştirilmesi ve dezenfeksiyon
yapılması gibi önlemler alınmalıdır. Hastalık etkeni çamaşır suyu, çamaşır sodası ve
SAĞLIK
sirkeye karşı hassastır. Çamaşır suyunun
% 2’lik, çamaşır sodasının %4’lük çözeltilerinin dezenfeksiyonda kullanılması uygun
olur. Ağızdaki yaraların %10’luk yemek
sodası (sodyum bikarbonat) çözeltisi ile
yıkanması da rahatlatıcı ve iyileştirmeyi
hızlandırıcı bir etki gösterir.
Şap hastalığında bulaşmanın en önemli
yolu doğrudan temas olup, buradaki başlıca problem inkübasyon dönemi veya kuluçka dönemi dediğimiz klinik belirtilerin
görülmediği zaman dilimidir. Dışarıdan
bakıldığında henüz bir belirti görülmediği halde hastalık ilerlemekte ve bulaşma
olmaktadır. Klinik belirtiler görüldüğünde
ise iş işten geçmiştir. Başka bir yanıltıcı yol
klinik iyileşmenin ardından hayvanların bir
süre “taşıyıcı” olarak kalmasıdır. Özellikle yutak bölgesinde 6 ay ile 24 ay arasında virüsün canlılığını koruduğu bildirilmektedir. Şap
virüsünün kuluçka süresi 2-14 gün arasındadır. Hastalık genellikle 3-5 gün içinde ortaya
çıkar. Karantina süresinin bu bilgiler ışığında
15 günden az olmaması gerekir. Çiftliğe yeni
getirilecek bir hayvanın, en az 15 gün karantinada tutulduktan sonra, diğerlerinin yanına konulması yerinde olur. Hastalık çıkmış
bölgelerden, hastalık sönmüş dahi olsa, hayvan almamak en akılcı önlemdir.
Şap hastalığı zoonoz hastalıklar listesinde, yani hayvanlardan insanlara geçebilen
hastalıklar arasında sayılmakla birlikte,
böyle bir bulaşma çok nadirdir. Çift tırnaklı
hayvanların bir hastalığı olduğundan insanlar bu virüse karşı duyarlı değildirler.
Bağışıklık sistemi çökmüş, direnci kırılmış
insanlara, çocuk ve yaşlılara bulaşma ihtimali olabilir.
Ülkenin genel olarak şap hastalığından
korunması için alınacak önlemler, hayvan
hareketlerinin kontrolü, kordon konulması
ve hastalık çıkmış bölgelerdeki yolların hayvan hareketlerine kapatılması olabilir. Şap
hastalığının teşhisi klinik belirtilere bakılarak kolayca konulabilir. Kesin teşhis ve tip
tayini için laboratuvar testleri gerekir.
Hastalığın tedavisi yoktur. Ağız ve ayakların sodyum bikarbonat (yemek sodası)
solüsyonu ya da sirkeli suyla silinmesi
yararlı olur. İkincil enfeksiyonların önlenmesi için antibiyotik kullanılması yaygın
bir uygulamadır. Hastalık daha önce de
söylediğimiz gibi iki hafta içinde, belki bir
takım hasarlar bırakarak, iyileşir. Hastalığın koruyucu aşıları vardır. Ülkemizde ikili,
üçlü, dörtlü karma aşılar satılmaktadır.
Bunlar A,O, Asia 1 ve bazen A. İran 96 tip-
lerine karşı hazırlanmış aşılardır. Aşılama,
buzağılar 4 aylık olduklarında başlamalı
sekizinci ve on ikinci aylarda tekrarlandıktan sonra, 6 ayda bir rapellerle devam
edilmelidir. Sürekli aşılama bağışıklığın
devamlılığını sağlayacaktır.
Ülkemizde daha çok sığırlarda sorun olarak görülür. Ekonomik yönden çok büyük
kayıplara sebep olur. Ticarete ve dış ticaretimize engeller yaratır.
Şap hastalığının meydana getirdiği kayıplar:
•
Süt ve et verimindeki kayıplar,
•
Hayvanların gelişmesinde gerilik,
•
Gebe hayvanlarda yavru atma,
•
Özellikle genç hayvanlarda görülen
oldukça yüksek oranda ölümler,
•
Dış ticarete getirilen kısıtlamalardan
doğan ekonomik kayıplar,
•
Tedavi masrafındaki maliyet olarak
karşımıza çıkar.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
41
RÖPORTAJ
ÜRETİCİDEN TÜKETİCİYE:
ÇİZMELİ ET KOMBİNASI
Yeni yüzüyle tam gaz yola devam ediyor.
Bir aile şirketi olarak Bekir Çizmeli tarafından kurulan ve nesilden nesile devam
eden Çizmeli Et Kombinası Mustafa ve Ahmet Çizmeli kardeşlerle birlikte tam
gaz yola devam ediyor. “Üreticiden Tüketiciye” sloganıyla şahlanan kombina yeni
görünümü ile de dikkat çekiyor.
KTB Yönetim Kurulu Üyesi ve Çizmeli Et
Kombinası sahibi Bekir Çizmeli, dergimize
verdiği demeçte, Çizmeli Et Kombinası’nın;
kuruluş, gelişim, modernizasyon, ürünlerde
izlenebilirlik belgesi, küpe affı, hayvanların
kesimi, şap hastalığı ve besicilerin sorunları
hakkında bilgiler verdi:
“Çizmeli Et Kombinası’nda hâlihazırda
yürütülen işimiz, bizlere 1983 yılında dededen ve babadan miras bırakılan bir meslektir. Ben 3. Kuşağım. Şuanda evlatlarımda
bu meslekte kendilerini yetiştirmiş durumdalar. Ben 1983 yılında Develi’de küçük bir
kasap dükkânı ile perakende satış yaparak
işe başladım. Zamanla kendi bünyemizde işimizi geliştirerek süt inekçiliği yaptık.
Hala devam eden süt üretimimiz, Develi
42
KAYSERİ TİCARET BORSASI
RÖPORTAJ
besi çiftliğimizde devam edip Ülker ve Sütaş grubuna süt vermektedir. Aynı zamanda orada yetiştirdiğimiz hayvanlarımızı
keserek anlaşmalı olduğumuz marketlere
karkas sevkiyatı yapıyoruz. Karpuzatan’da
bulunan Çizmeli Et Kombinası’nda ise 2010
yılından beri sağlıklı ve hijyenik bir şekilde
hizmet vermekteyiz. Türkiye geneli dağıtım
yapıyor,marketlere sevkiyatımızı sürdürüyoruz. Çizmeli Et Kombinası olarak modernizasyona gittikten sonra oğullarım, Mustafa ve Ahmet Çizmeli ile birlikte bünyemizde
parçalama tesisi kurduk ve yeniliklerle yolumuza devam ediyoruz.
Çizmeli Et Kombinası’nda Yapılan Modernizasyon Çalışmalarında Ne Gibi Değişiklikler Yapıldı?
İşletmemizde, Avrupa Birliği’ne uygun
bir şekilde insanlara daha hijyenik ve daha
güvenle etini tüketmesi amacıyla bakteri
içermeyen malzemeler kullanarak geniş
kapsamlı modernizasyon yaptık. Bu çalışmalarımız bizleri çok mutlu etti.
Ürünlerde İzlenebilirlik Belgesi Nedir?
Üreticiye Ve Tüketiciye Faydaları Nelerdir?
İzlenebilirlik Belgesigenel olarak bakıldığında bir ürün veya hizmetin geriye doğru
takip edilebilir olmasıdır. Hükümetimizin,
İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü
nezdinde oluşturulan izlenebilirlik belgesi, işletmeye gelen hayvana bir pasaport
görevi sağlamaktadır. Bu sayede her parçanın hangi hayvana ait olduğu bilinmektedir. Denetleme daha kolay ve açıklayıcı
olmaktadır. Böylece hatalı işlemler bu sistem yardımıyla rahatlıkla kendi içinde tespit edilmekte ve tekrarını önleyebilmek için
tedbirler geliştirilmektedir.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
43
RÖPORTAJ
Zaman Zaman Küpesiz Yani Kayıt Dışı
Olan Havyanlar İçin Hükümet Tarafından Küpe Affı Çıkıyor? Sizin Bu Konuya
Bakış Açınızı Öğrenebilir miyiz?
Hükümetimizin küpe affına gidilmesi
yönünde bir çalışması var. Küpe affına gidilmesinin besicilerimiz açısından çok iyi bir
karar olacağını düşünüyorum.Geçmişte eksikliği olan,aşısı yapılmayanhayvanlar var.
Örneğin; bir besicinin hayvanlarından 10
tanesi kayıt altında, 10 tanesi kayıt altında
değil. Küpe affıyla, İl Gıda Tarımve Hayvancılık Müdürlüğü’nün de izniylekesilemeyen
o 10 hayvan kesilir. Bu sayede hem kayıt
dışı hayvan kesiminin önüne geçilmiş olur,
hem de besicilerin yüzü gülmüş olur.
Besicilere Büyük Zarar Veren Şap Hastalığı Hakkında Bilgi Verir misiniz?
Şap hastalığı, besicinin zararına olan bir
hastalıktır. Hayvan hastalanır, güç kaybeder. Bu hastalığı önlemek için İl Gıda Tarım
ve Hayvancılık Müdürlüğü nezdinde 3 ayda
bir aşı yapılır. Hava akımı, rüzgârla ve hayvan sevkiyatı yapılırken bile kolayca bulaşabilen bir hastalıktır. O nedenle veteriner
hekimlerin gözetiminde gerekli tedbirler
alınmalı ve tedavi süreci takip edilmelidir.
Besicilik ve Süt İnekçiliğinde Ne Gibi
Sorunlarla Karşılaşıyorsunuz ve Çözüm
Önerileriniz Nelerdir?
dalı olacağını düşünüyorum. Böylelikle et
fiyatları düşecek, üreticide tüketicide bu
durumdan memnun olacaktır. Öte yandan
Kayseri’mizin hayvancılıkta önemli bir eksiği olduğu kanaatindeyim: Kayserimizin bir
hayvan pazarına ihtiyacı var. Yeni bir hayvan pazarının, besicilere büyük kolaylık sağlayacağı kanaatindeyim. Bunların yanı sıra
besi kredisi, besicilerin yüzünü güldüren
bir uygulamadır. Besi kredisinin devam etmesi, besiciliği ise işi bilen kişilerin yapması
gerekir. Ülkemizde “Süt İnekçiliğinin” de geliştirilmesinin şart olduğunu düşünüyorum.
Tarım Bakanımızın süt inekçiliği ile ilgili bir
çalışması var. İnşallah bu çalışmalarla ve
verilen desteklerle yaşanılan sıkıntılar ortadan kalkacaktır.
İthal hayvan alımının ülkemiz için fay-
Karpuzatan Mevkii 2.Cad. No:95 38080 KAYSERİ
Tel: 0352 351 20 11
44
KAYSERİ TİCARET BORSASI
HABERLER
PASTIRMA VE
SUCUK SATIŞINDA
%25 DÜŞÜŞ YAŞANDI
Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü,
Türkiye’nin en önemli pastırma ve sucuk üretim
merkezlerinden Kayseri’de 2015 yılı satışlarında
% 25 düşüş yaşandığını bildirdi.
Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü, yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık
Örgütü’nün işlenmiş etleri kanserojen olarak tanımlamasının pastırma ve sucuk esnafını zor durumda bıraktığını, satışlarda
ciddi anlamda düşüşe yol açtığını söyledi.
Türkiye genelinde pastırma ve sucuk satışlarının genel itibarıyla hediyelik şeklinde olduğunu, insanların evlerinde yemek için ancak tadımlık alım yaptığını ifade eden Ünlü,
şunları kaydetti: “2015 yılında özellikle arka
arkaya yapılan seçimler nedeniyle insanlar
çok fazla gezip dolaşma imkânı bulamadı.
Şehre gelen giden insan sayısında ister istemez azalma oldu. Bu da bizim satışlarımızı
doğrudan etkiledi. 2014 yılında 2 bin ton
pastırma, 12 bin ton civarında da sucuk satmıştık. 2015 yılında bin 500 ton pastırma, 9
bin ton da sucuk satışı yapabildik. Satışların
azalmasında Dünya Sağlık Örgütü’nün işlenmiş etlere yönelik yaptığı açıklamalar da
etkili oldu. Bu konudaki haberler insanlar
üzerinde psikolojik baskı oluşturdu. Karar-
sız olan insanlar, tamamen almama yönünde eğilim gösterdi ya da insanların daha az
miktarlarda almasına neden oldu.”
Gıda maddelerine yönelik yapılan herhangi bir olumsuz açıklamanın insanlar
tarafından çok dikkatle takip edildiğini ve
insanların alım eğilimlerini anında değiştirebildiğine dikkat çeken Ünlü, üretimlerin
tamamının bakanlık onayı ve izni dahilinde
gerçekleştirilmesine rağmen yine de satışların düşmesinin önüne geçilemediğini
vurguladı. Ünlü, gurbetçilerin eskisi kadar
alışveriş yapmamasının da satışların düşmesinde etkili olduğunu, birçok Avrupa
ülkesinde ekonomik sıkıntılar yaşandığını,
bunun gurbetçileri dolayısıyla da Türkiye’deki esnafı etkilediğini dile getirdi. Geçmiş yıllarda gurbetçilerin ülkelerine dönerken kilolarca pastırma, sucuk götürdüğünü
ancak son yıllarda gram gram alım yapıldığını anlatan Ünlü, esnafın eski satışları özler
hale geldiğini söyledi.
2016’DA PASTIRMA VE SUCUĞA ZAM
YOK!
Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü bu sene pastırma ve sucuğa zam
yapılmayacağını söyledi. Pastırma ve sucuk
satışlarında 2016 yılında mecbur kalmamaları durumunda zam yapmayı düşünmediklerini kaydeden Başkan Şaban Ünlü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Uzun zamandır sucuk
ve pastırmaya zam yapmadık. Şu anda
sucuğun toptan kilogramı 30,00 - 34,00,
perakende fiyatı ise 40,00 – 45,00 lira arasında. Normal pastırmanın ise toptan fiyatı
55 liradan, perakende fiyatı 70 liradan, sırt
pastırmanın toptan fiyatı 65 liradan, perakende fiyatı ise 85 liradan satışa sunuluyor.
Satışlarımız zaten düşük. Fiyatın artması
halinde satışların, tamamen durması gibi
bir tehlikeyle karşı karşıya kalırız. Onun için
de fiyatlarda değişiklik yapmayı düşünmüyoruz. Düşük fiyatla sürümden kazanmak
istiyoruz.”
KAYSERİ TİCARET BORSASI
45
HABERLER
KAYSERİ ŞEKER’İN ÜRÜN BANKACILIĞI
LİSANSLI DEPO YATIRIMLARI HIZ KAZANDI
Kayseri Şeker Fabrikası Boğazlıyan, Şarkışla, Develi Bölgelerinde 40.000.000
TL değerinde bir yatırım yaparak ortaya koyduğu irade ile Tarım Ürünleri
Lisanslı Depoculuk Anonim Şirketi’ni kurdu.
Sadece kar etmeyi, yatırım yapmayı değil, asli ve değişmez ilkesi olan, bölge çiftçisine hizmet etmeyi ve sektöründeki gelişmeleri kendi organizasyonuna entegre
etmeyi hedef kabul eden Kayseri Şeker Fabrikası lisanslı depoculuk ile tarım ticaretinin
kayıt altına alınması; hasat dönemlerinde
arz yığılması sonucu yaşanan fiyat düşüşlerinin önüne geçilmesi ve tarım ürünleri
ihracatında daha etkin faaliyetler yürütülebilmesi noktasında büyük hamle yaptı. Peki
nedir lisanslı depoculuk ve Kayseri’de tarım
sektörüne ne gibi artılar sağlar?
Lisanslı Depoculuk:
Depolamaya uygun nitelikteki; hububat,
baklagiller, yağlı tohumlar, pamuk, fındık,
zeytin, zeytinyağı ve kuru kayısı gibi standardize edilebilen temel ve işlenmiş tarım
ürünlerinin standartlarının belirlenerek gerekli emniyet ve sağlık koşulları sağlanarak
muhafaza edilmesi geçmişten günümüze
süre gelen temel bir sorun niteliğindedir.
46
KAYSERİ TİCARET BORSASI
Bu kapsamda; tarım ürünlerinin ticaretini
kolaylaştırmak, ürünlerin depolanması için
yaygın bir sistem oluşturmak, ürün sahiplerinin mallarının emniyetini sağlamak ve
ürünlerin kalitesini korumak, standartları
belirlenmiş tarım ürünlerinin ticaretini geliştirmek üzere, tarım ürünleri lisanslı depoculuk sisteminin kuruluş, işleyiş ve denetimine ilişkin usul ve esasları düzenlemek
amacıyla 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı
Depoculuk Kanunu düzenlenmiştir.
Lisanslı depoculuk şirketleri; genel itibari
ile tarım ürünleri ticaretinin kayıt altına alınması gibi önemli bir görevi üstlenmek üzere ekonomik ihtiyaç ve etkinlik şartları göz
önünde bulundurularak Sanayi ve Ticaret
Bakanlığınca verilecek izinle, anonim şirket
şeklinde kurulmaktadır. Lisanslı depoculuk
faaliyetinde bulunmak için Sanayi ve Ticaret
Bakanlığından depoculuk lisansı alınması
zorunludur ve alınacak lisansın devredilmesi söz konusu değildir. Bakanlıktan lisans
alınmadan lisanslı depoculuk faaliyetinde
HABERLER
bulunulamaz, lisanslı depo veya lisanslı depo işletmesi izlenimini verecek hiçbir
isim, unvan, işaret ve benzeri kullanılamaz.
Lisanslı Depoculuk Sistemi İle;
1- Hasat dönemlerinde tarım ürünlerindeki arz yığılması nedeniyle oluşan fiyat
düşüşlerinin önlenmesi ve piyasanın dengelenmesi,
2- Özellikle finansman sıkıntısı çeken küçük çiftçiler ile ürün sahiplerinin, lisanslı depolara verdikleri ürünleri karşılığında aldıkları ürün senetleri aracılığıyla bankalardan
kredi ve finansman sağlamaları,
3- Tarım ürünleri ticaretinin herkesçe
kabul gören standartları belirlenmiş ürünler üzerinden yapılması, kaliteli üretimin
teşvik edilmesi, güvenli bir piyasanın oluşturulması,
4- Tarım ürünleri ticaretinin kayıt altına
alınması,
5- Ülkemizde hali hazırda uygulanmakta
olan tarım reformunun başarılması ve tarım ürünleri ticaretinde özel sektör katılımının artırılması,
6- Üretimde ve fiyatlandırmada devlet
müdahalelerinin asgariye indirilmesi, bu
alana yönelik yapılan yüksek harcamalardan önemli tasarruf sağlanması, serbest
piyasa ve fiyat oluşumunu bozan müdahalelerden uzaklaşılması,
7- Tarım ürünleri üreticileri açısından
kolay pazarlanabilen, iyi muhafaza edilen
ve nakliye masrafları en aza indirilmiş bir
sistemle istikrarlı ve daha yüksek bir gelir
seviyesi elde edilmesi,
mune gösterilmesine ve teslimine gerek
olmaksızın ürün senetleri veya elektronik
ürün senetleri aracılığıyla ticaretinin yapılması,
11- Standardı belirlenmiş ürün ve lisanslı
depo sistemiyle tarım ürünlerinde vadeli işlem ve opsiyon piyasalarına geçilmesi,
8- Yatırımcılar için dövize, altına, hisse
senedine, faize ve benzerlerine alternatif
yeni bir yatırım aracı sağlanması,
12- Ürün depolanması, bankacılık ve sigorta sektörü açısından yeni iş alanlarının
oluşturulması,
9- Ürün ticareti ile uğraşan tacir ve sanayicilerimizce, kalitesi bilimsel kriterlere
göre belirlenmiş ve fiyat istikrarı sağlanmış
ürünlerin kolayca temini,
13- Ülkemizin yakınında bulunduğu Orta
Doğu, Balkanlar, Türkî Cumhuriyetler ve
Asya coğrafyasındaki tarım ürünleri ticaretinde de önemli rol üstlenmesi ve pay sahibi olunması, hedeflenmiştir.
Lisanslı Depoculuk ve Vergisel Teşvikler:
Lisanslı depoculuk sisteminin teşvik edilmesine ve bu alandaki yatırımların artarak
gelişmesine katkı sağlamayı amaçlayan ve
vergi mevzuatını ilgilendiren gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Yapılan düzenlemelerin
içeriğindeki vergisel teşvikler kapsamında;
-Lisanslı depoya tevdi edilen ürün için
üreticiye verilen ürün senetlerinin el değiştirmesinden doğan kazançların 31.12.2018
tarihine kadar gelir vergisi ve kurumlar vergisinden istisna tutulması,
-Ürünlerin lisanslı depolara ilk tesliminde ve borsadaki alım satımında katma değer vergisi (KDV) istisnası getirilmesi,
10- Tarım ürünlerinin, fizikî mal ve nu-
KAYSERİ TİCARET BORSASI
47
HABERLER
-Lisanslı depo işletmesi ile mudi arasında yapılan sözleşmeler ve ürün senetleri
damga vergisinden istisna tutulması yer
almaktadır.
Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile yürürlüğe konulan Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar ile birlikte Hazine
Müsteşarlığınca çıkarılan tebliğ ile lisanslı
depoculuk hizmetleri bölgesel desteklerden yararlandırılacak yatırım konuları arasına dahil edilmiştir.
Ürünlerini lisanslı depoculuk faaliyeti
sürdüren işletmelere teslim eden üreticilere ise kira ödeneği yardımı yapılmaktadır.
Bu vesile ile çiftçinin ödemekle mükellef
olduğu kira bedelini nispeten devlet karşılamaktadır.
Kayseri Şeker’in Tarım Ürünleri Lisanslı
Depoculuk Anonim Şirketi Kurmasındaki
Hedefleri
çisinin ürününü pazarlamak istemesi halinde ulusal bazdaki en uygun borsa fiyatları
üzerinden ticaretini yaptırmayı amaçlamıştır.
1- Bir pancar çiftçisi kuruluşu olan Kayseri Şeker Fabrikası’nın lisanslı depoculuk
faaliyetinde bulunma sebebi çiftçisinden
kazandığını yine çiftçisi için kullanmak istemesidir.
3- Sektör analizleri şunu göstermiştir ki;
üretici ne kadar kaliteli ve vasıflı ürün elde
ederse etsin; uygun koşullarda depolayamadığı ve uygun zamanı yakalayamadığı
anda zarar etmesi içten bile değildir.
2- Çiftçisinin pancar üretimi dışındaki
ürünleri için (buğday, arpa, mısır, vs.) sektörde faaliyet gösteren TMO, Tarım Kredi
Kooperatifi, bölgesel hububatçılar ve tüccarlar gibi kendi çiftçisinin alternatif ürünlerinin öncelikle sağlıklı, hijyenik, şartlarda
depolamasını sağlamak; sonrasında ise çift-
4- Lisanslı depoculuğa getirilen ürünler,
üreticilerimize depolama noktasında kolaylık sağladığı gibi, depolama öncesinde de
ürün için yapılan hizmetlerden faydalanmış
olacaklardır.
Örneğin, buğdayını depolamak üzere
getiren çiftçimizin ürünü görünüş, renk,
protein, zararlı haşere yönünden laboratuvar ortamında ve uzman mühendis ve
eksperler denetiminde kategori edilecek.
Ürünün hektolitresi, proteini ayrı ayrı ölçülecek, uygun depoya alındıktan sonra zararlı mücadelesi için fümügasyon operatörlerince ilaçlanacak.
Bu hizmetler standart şekilde her ürün
için yapılacak ve ürünün bir nevi karnesi çıkarılacak. Bu karne o ürünün daha hızlı ve
daha yüksek fiyattan ticaretini kolaylaştıracak.
5- Depolanan her ürün için elektronik
ürün senedi tanzim edilecek. Elektronik
ürün senedi bulunan üretici, bu senedi
borsa fiyatları üzerinden istediği anda bozdurabilecek ya da herhangi bir ticaret için
ipotek gösterebilecektir.
48
KAYSERİ TİCARET BORSASI
6- Depolama tesislerindeki modern aktarma, doldurma ve boşaltma sistemleri
sayesinde ürünler fiziksel özellikleri değişmeden işleme tabi tutulmuş olacak, Ürün
cidarında makine, helezon sıkıştırmasından
dolayı meydana gelebilecek kırılma, tozuma, evsafının bozulması riskleri ortadan
kaldırılmış olacaktır.
Depo içlerinin sıcaklık değerleri sürekli
kontrol altında tutularak, mevsim değişikliklerinde, gece gündüz ısı farklılıklarında
depolar sürekli havalandırılarak ya da hava
ile irtibatı kesilerek, ürünlerin hava ve sıcaklık şartlarından dolayı zarar görmesi engellenmiş olacaktır.
7- Çiftçilerimiz hasat döneminde ürünlerini lisanslı depolarımıza getirdiklerinde;
Toprak Mahsulleri Ofisi’ne teslimatta karşılaştıkları (sıra bekleme, vakit kaybı yaşama,
Cumartesi, Pazar ya da mesai sonrası ürün
teslim almama gibi) olumsuzluklarla karşılaşmadan, uzman personelimizce hasat
döneminde haftanın 7 günü, 24 saat ürün
teslim alınarak, çiftçilerimiz modern tesislerimizde işlemlerini tamamlayacaklar.
Sonuç olarak Kayseri Şeker Fabrikası
Boğazlıyan, Şarkışla, Develi Bölgelerimizde
40.000.000 TL değerinde bir yatırım yaparak ortaya koyduğu iradede ile sadece kar
etmek, yatırım yapmak değil, asli ve değişmez ilkesi olan, bölge çiftçisine hizmet etmeyi ve sektöründeki gelişmeleri kendi organizasyonuna entegre etmeyi hedef kabul
etmiştir.
HABERLER
KAYSERİ
TİCARET
BORSASI
FAALİYETLERİ
KALİTE YÖNETİM FAALİYETLERİ
02.12.2015 İŞKUR Hizmet Binası toplantı salonunda, İl İstihdam ve Mesleki Eğitim
Kurulu kararı gereğince, ilimizde İŞKUR hizmetleri ve istihdam konusunda, kamu ve
özel sektör kuruluşlarının katılımıyla SWOT
analiz çalışması yapılmıştır.
09.12.2015 tarihinde, Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığı tarafından, Kayseri
ilinde yürütülen ‘Kadın Çiftçiler Vermikompost Üretiyor’Projesi kapsamında bir çalıştay düzenlendi. Vermikompost üretiminin
Türkiye ve Dünyadaki önemi, organik ve
evsel atıkların değerlendirilmesi, kimyasal
gübreleme gibi konular ele alındı.
BASIN FAALİYETLERİ
POLATLI TİCARET ODASININ BORSAMIZA
ZİYARETİ
01.12.2015 tarihinde, Polatlı Ticaret
Odası Yönetim Kurulu Başkan yardımcıları,
Şaban Ünlü’yü makamında ziyaret etti.
YUVARLAK MASA TOPLANTISI
BAŞKAN ÇELİK: KAYSERİ’NİN GELECEĞİNİ PLANLIYORUZ
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı
Mustafa Çelik tarafından başlatılan ‘Yuvar-
lak Masa Toplantıları’nın üçüncüsü Kayserili sanayici ve iş adamlarının katılımıyla 11
Aralık 2015 tarihinde yapıldı. Büyükşehir
Belediyesi Kıranardı Konukevi’nde gerçekleştirilen toplantıya, Kayseri’deki sanayici
ve iş adamları dernekleri ile meslek odalarından temsilciler katıldı.
Gelecek yıllarda şehircilik planlamasında
bir rota belirlenmesi adına, şehrin tüm yönetim dinamiklerinin görüşlerinin alınması
için yapılan toplantıya, Kayseri Ticaret Borsası adına Meclis Başkanı Recep Bağlamış
ile Yönetim Kurulu Başkanı Şaban Ünlü katılmıştır.
Şehrin geleceğine iz vuracak yatırımlar yapacaklarını ifade eden Başkan Çelik,
“Kentin geleceğini planlamamız gerekiyor.
Bu kentte yaşayan herkesin söyleyeceklerini dikkate alacağız. Bu yüzden yuvarlak masa toplantıları yapıyoruz. 14 grupla
toplantı yapacağız. Herkesin, her kesimin
katkısını bekliyorum. Bu toplantılarda dile
getirilecek tavsiyeleri değerlendirerek, uygulanabilir olanları hayata geçireceğiz. Siz
meclis üyelerimizden ilçenizin ve şehrinizin
geleceğine yön verecek projeler bekliyoruz.” dedi.
Başkan Mustafa Çelik, daha sonra görüş
ve öneriler sunan meclis üyelerini dinledi
ve ifade edilenleri tek tek not aldı.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
49
HABERLER
KAYSERİ’DE TARIM SEKTÖRÜ
Ticaret ve sanayi şehri Kayseri’nin tarımsal
alanda da söz sahibi olması hedefiyle son
derece planlı ve programlı çalışan Kayseri İl
Tarım, Gıda ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün
dikkat çeken ve ülke çapında ses getiren
faaliyetlerini İl Müdürü Özkan Kayacan
dergimiz için değerlendirdi.
50
KAYSERİ TİCARET BORSASI
Kendisiyle
yaptığımız
röportajda
Türkiye’nin en büyüğü ünvanına layık Tarım
Fuarı, Türkiye’de bir ilk olan Kadın Çiftçiler
Vermikompost (Solucan Gübresi) Üretiyor
Projesi, Erciyes Üniversitesi işbirliğinde yürütülen çiftçi eğitim etkinlikleri, Elma Çalıştayı, meraların ıslahı ve mezbahaların modernizasyonu gibi tüm ülke genelinde yankı
bulan faaliyetleri hakkında bilgiler verdi.
HABERLER
Tarım Fuarının Gelişimi Hakkında Neler Düşünüyorsunuz?
12-15 Mart 2015 tarihleri arasında Kayseri Dünya Ticaret Merkezi’nde düzenlenen fuarımıza 10. Yılında 1900 firma katılmıştır. 80 ilden yaklaşık 350 bin ziyaretçiyi
Kayseri’de buluşturmayı başaran fuarımız,
Türk Dünyası ve Avrupa toplulukları ile birlikte organize edilmiştir. Fuarın amacı tarım
ve hayvancılık alanındaki yeni gelişmeleri;
alet, makine ve teçhizatı üreticiye tanıtmak,
teminini sağlamak ve takip etmelerine olanak yaratmaktır.
rım memleketi olması için çalışıyoruz. Bu
anlamda fuarımız bizim en önemli etkinliklerimizden birisidir.
Türkiye’de İlk Defa Uygulanan “Kadın
Çiftçiler Vermikompost (Solucan Gübresi) Üretiyor Projesi” Büyük Yankı Buldu.
Konu Hakkında Neler Söylersiniz?
2015 yılında “Kadın Çiftçiler Vermikompost Üretiyor” Projemiz Türkiye’de ilk defa
il müdürlüğümüzce uygulandı. 04.03.2015
tarihinde düzenlenen açılış ve tanıtım toplantısıyla projemizin ulusal ve yerel alanda
pan üreticilerin, daha ucuz ve daha kolay
üretim yapmalarına katkı sağlanacaktır.
Proje ile bu yeni gübreleme sisteminin benimsetilmesi yolu ile üreticinin verimini ve
gelir seviyesini arttırması beklenmektedir.
Kadir Has Kongre Merkezi’nde Erciyes
Üniversitesi İşbirliğinde Yürütülen Çiftçi
Eğitim Etkinlikleri Düzenlendi. Bu Etkinliklerin İçeriği Hakkında Bilgi Verebilir
misiniz?
Çiftçi Eğitim ve Yayım faaliyetleri, her
yıl Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube
Tarımsal üretimde verimlilik ve kaliteyi
önemli ölçüde etkileyen modern alet ve makineler ile diğer tarımsal girdilerin sergilendiği; alım, satım ve bilgi alışverişinin sağlandığı fuarımızda çiftçilerimiz yeni teknoloji
ürünleri traktör, biçerdöver, toprak işleme,
ekim dikim makineleri, modern sulama alet
ve makineleri; hayvancılıkla ilgili süt sağım
makineleri, yem karma makineleri, tohum
ve yem katkı maddeleri, ilaç, gübre, örtü altı
alet ve makineleri vb. ekipmanları görme ve
değerlendirme ve alım-satım imkânını bulmuştur.
Bu yılki fuarımızın ana teması “DİLDE BİRLİK, FİKİRDE BİRLİK, TARIMDA
BİRLİK”tir. Sanayi ve ticaret şehri olan
Kayseri’nin aynı zamanda da önemli bir tatanıtımı yapıldı. 30 Mart - 7 Nisan tarihlerinde öncelikle eğitim çalışmaları gerçekleştirilerek 41 kadın çiftçimize katılım sertifikaları verildi. Projemizde, ilimizde girişimci
özellikleri olan kadın çiftçilerimize yeni bir
istihdam oluşturmak amaçlanmaktadır.
Ayrıca bu proje ile her türlü organik atığın
solucanlar vasıtasıyla topraklarımıza organik gübre olarak geri dönmesi ile çevrenin
korunması sağlanacak ve suni gübre ithal
eden ülkemize milli bir katkı sağlanacaktır.
Projenin uygulaması ve takibi il müdürlüğümüz teknik elemanlarınca bizzat yapılacaktır.
Proje kapsamında düzenlediğimiz Avrupa gezisi ile 9 kadın girişimcimiz ve 3 teknik elemanımız bu yeni uygulamayı yerinde
görme ve inceleme fırsatı da bulmuştur.
Vermikompost üretimi modelinin çiftçilere benimsetilmesi ile organik üretim ya-
Müdürlüğümüz tarafından hazırlanmakta
ve Bakanlığımız tarafından onaylandıktan
sonra ilçe ve merkez teşkilatlarımızca uygulanmaktadır. Bu eğitim faaliyetlerine yeni
bir bakış açısı getirmek, bilgiyi kaynağından
ve ilk elden çiftçimize ulaştırmak için farklı
bir etkinliğe imza attık: Bu kapsamda İl Müdürlüğümüz ve Erciyes Üniversitesi Seyrani
Ziraat Fakültesi işbirliği ile sektörün tüm
sivil toplum örgütlerinin katılım sağladığı
Çiftçi Eğitim Etkinlikleri düzenledik. Organizasyonunu Müdürlüğümüzün yaptığı bu
etkinliklerde Üniversitemiz Ziraat Fakültesi
Öğretim Üyesi hocalarımızı üreticilerimiz ve
sektörün paydaşları ile buluşturarak bilginin doğrudan kaynağından uygulayıcısına
ulaşmasını sağladık. Böylece bu etkinlik
sayesinde çiftçimize ilimiz için önem arz
eden çerezlik kabak, hububat, patates, bağ,
yemeklik tane baklagiller, tıbbi bitkiler gibi
ürünlerin yetiştiricilikleri ve hastalık ve zararlı yönetimleri konusunda bilgi akışı sağ-
KAYSERİ TİCARET BORSASI
51
HABERLER
landı. Ayrıca arıcılık ve arı ürünleri, manda
ve koyun yetiştiricilikleri ile TARSİM konusunda da çiftçilerimiz eğitildi.
Kayseri Elma Üretiminde Türkiye’nin
Neresinde Yer Almaktadır? Elma üretimi
ile ilgili çalışmalarınız nelerdir?
İlimiz Türkiye elma üretiminde önemli bir yere ve potansiyele sahiptir. Elma
üretim alanlarımızda eski çeşitler ile tesis
edilmiş klâsik bahçeler ve piyasa taleplerine göre kurulmuş yeni modern bahçeler
bir arada yer almaktadır. Diğer taraftan
sulama alanında yürütülen projelerle il genelinde %17 olan sulanabilir alanın %30’a
yükselmesi, sulamaya açılacak bu alanlarda
çiftçimizin elma bahçesi tesis etme istekleri, eski bahçe tesislerinin modernizasyonu,
ürünün pazarlama ve kalite problemleri,
hastalık ve zararlı yönetimi, çeşit seçimi ve
bahçe tesis aşamasındaki sorunların yanı
sıra üründe verimliliği arttırma, tarım ve
sanayi entegrasyonunu sağlama, üreticimizin gelir düzeyini arttırma sorumluluğumuz
bizim Kayseri’de elmanın geleceğini doğru
şekilde planlamamız gerektiğini ortaya koydu. Bunun için öncelikle konunun uzmanı
arkadaşlarımız bilimsel kriterlere göre saha
çalışması yaparak üreticilerimizin sosyoekonomik yapısından, alet ekipman varlığına, çeşit seçiminden hastalık ve zararlı
yönetimine, pazarlama yapısından hasat ve
depolama koşullarına, yetiştiricilik uygulamalarından, desteklemelere (İTU ve ÇATAK)
kadar elmanın her yönden mevcut durumunu ortaya koydular. Bu mevcut duruma
uygun strateji ve hedefleri belirlediler. Arkasından elma üzerine çalışma yapan bilim
adamları ve uzmanların, çiftçilerin ve sektö-
52
KAYSERİ TİCARET BORSASI
rün tüm paydaşlarının katılım sağladığı bir
“ÇALIŞTAY” plânladık. Yaptığımız çalışma
neticesinde Türkiye’de “Elma”da söz sahibi
olan üniversiteler, araştırma enstitüleri ve
özel sektörden farklı disiplinlerde konunun uzmanı 32 bilim insanının katılımıyla
Kayseri’de elmanın yol haritasını ortaya
koyduk. Böylece Kayseri’de elmanın üreticisinden, teknik personeline, sanayicisinden bilim insanına herkesin faydalanacağı
strateji ve hedefleri belirlenmiş oldu. Ayrıca
çiftçimizin üretim aşamasında karşılaştığı
sorunlara çözüm önerileri sunuldu.
Kırsal kalkınma ile ilgili çalışmalarınızdan da bahseder misiniz?
Bugün 9. ve 10. Etabını gerçekleştirmekte
olduğumuz 57 adet projeye 67.198.564,00
TL harcama yapılacaktır. 9. etapta hibe sözleşmesi imzalanarak uygulanmaya başla-
nan 13 adet projeye 7.666.936,00 TL ödenecektir. 10. etapta Bakanlık’a yatırım için
teklif edilen 36 adet projemize toplamda
24.201.425,00 TL ödenmesi öngörülmektedir. Buna ilaveten 8 adet sulama projemiz
kabul edilmiştir.
Son zamanlarda ilimiz mezbahaları
üzerindeki denetim çalışmaları dikkatimizi çekmektedir. Bu konuda yapılan
çalışmalarınız hakkında kamuoyuna ne
söylemek istersiniz?
Kocasinan Karpuzatan mevkiinde bulunan mezbaha ve üretim yerlerinin mevzuata uygun şartlarda çalışmalarını sağlamak
amacıyla, 3 yıldır yürütmekte olduğumuz
çalışmalar netice verdi ve sonuçlarını görmeye başladık. İlk etapta modernizasyonunu sağlamayı hedeflediğimiz 6 tesisimizde
hijyenik ve sağlığa uygun şartların oluşturulduğunu belirtmek isterim. Artık vatandaşlarımızın gönül rahatlığı ile bu ürünleri
alıp tüketebileceği şartları sağladık. Toplam
17 tesisin bulunduğu Karpuzatan’da şu an
kalan tesislerin de denetim ve modernizasyon çalışmaları devam etmektedir. İlimizde
yılda ortalama 110-120 bin büyükbaş, 3540 bin küçükbaş hayvan kesiminin yapıldığını düşünürsek, burada yaklaşık 32.000
ton büyükbaş ve 700 ton küçükbaş hayvan
eti üretilmektir. Bu etlerden 1.110 ton pastırma, 9.453 ton sucuk ve 2.860 ton salam
ve sosis olmak üzere toplam 13.432 ton et
ve et ürünleri üretilmektedir. Bu rakamları
gördüğümüzde kurumumuzca yapılan denetim ve modernizasyon işlerinin önemi
daha iyi anlaşılmaktadır.
‘Kayseri Sucuğunun Hası’
SALAM • SOSİS • PASTIRMA • SUCUK • KAVURMA
Mimarsinan Organize Sanayi Böl. 11. Cad. No:7 Melikgazi/KAYSERİ
Tel. 0352 294 29 69 - 70 Fax. 0352 294 29 73
www.mercansucuk.com.tr | [email protected]
KAYSERİ TİCARET BORSASI
53
MAKALE
ORGANİK VE SÜRDÜRÜLEBİLİR
TARIMDA MİKROBİYAL GÜBRE
KULLANIMI
YRD. DOÇ. DR. ADEM GÜNEŞ
Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi
Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü
Tarımsal faaliyetler içerisinde yer alan
bitkisel üretimde elde edilecek ürün miktarı
birçok faktörden olumsuz olarak etkilenebilmektedir. Ülkemizde artan gıda ihtiyacını
karşılamak için tarıma elverişli yeni alanların olmaması veya kullanım kabiliyetini kaybetmesi nedeniyle, bitkisel üretimde birim
alandan daha fazla ürün almak amacıyla
fazla miktarda kimyasal gübreler uygulanmaktadır. Ayrıca bilimsel çalışmalar ve teknolojideki son gelişmeler, tarımsal faaliyetlerin şeklini ve elde edilen ürün miktarını
önemli ölçüde değiştirmiştir. Bu değişimin
en önemli kısmı, daha fazla ürün almaya
yönelik yönetim planları olduğundan dola-
54
KAYSERİ TİCARET BORSASI
yı, tarımda kimyasal girdi ve ilaç kullanımını
artırmıştır. Artan girdilere rağmen zamanla, ürün miktarındaki artışın devamlılığı ve
sürdürülebilirliği ile toprak kalite parametrelerindeki değerler tam anlamıyla korunamamıştır.
tarımsal uygulamaların başarılı olup olmadığı, sadece üretim miktarlarında sağladığı
artışla değil, çevre, insan sağlığı ve hayvansal üretim üzerindeki etkileriyle birlikte bir
bütün olarak değerlendirildikten sonra ortaya konulması gerekmektedir.
Aşırı ve özellikle bilinçsiz yapılan gübre
uygulamalarının oluşturduğu olumsuz etkiler göz önünde bulundurularak, kimyasal gübre kullanımının en aza indirilerek,
çevreye dost ve toprakta ekolojik dengeyi
bozmayan tarımsal uygulamaların gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Modern tarım işletmelerinde geliştirilmeye çalışılan bu tur
Organik tarım, hayvansal ve bitkisel üretimi bir bütün olarak ele alan; yani toprağın
yapısını bozmadan birim alandan alınan
ürün miktarını artırıp, hayvan beslenmesini ve sağılığını esas alan, işletme kaynaklı
organik girdileri kullanmayı hedefleyen
bir üretim sistemidir. Bu tarım sistemi, en
son güncel teknoloji ve bilgiden yararlanır-
MAKALE
ken topraktan tohuma, uygulanan girdilerden ürün işlemeye kadar belirli kurallar
dâhilinde denetim ve belgelendirme yapılmasını gerektirir. Organik tarım, sürdürülebilir bir ekosistem ve tüm canlılar için sağlıklı ve kaliteli bir yaşam anlayışının hâkim
olduğu bir üretim sistemidir.
tanısı ve biyolojik mücadele, bitki büyümesini sınırlandıran stres koşulları ve tolerans
mekanizmaları, bitki besleme ve gübreleme, su ve gübre kullanım etkinliği gibi parametreler arasında dinamik bir dengenin
sağlanması işletmelerin devamlılığı ve karlılığı açısından oldukça önem arz etmektedir.
Tarımsal üretimde önemli olan, yetişme
ortamının bitkisel üretime uygun ve sürdürülebilir olmasıdır. Ülkemiz topraklarında
organik madde yetersizliği başta olmak
üzere arazilerin kullanım kabiliyetlerine
göre kullanılmaması nedeniyle, yüksek girdi uygulanarak düşük miktarlarda ürün
elde edilmektedir. Elde edilen ürün miktarı
bakımından değerlendirildiğinde optimum
ürün eşikleri dünya ortalamasının çok altında kalmaktadır. Bu durum, üreticilerin
rekabet gücünü ve sürdürülebilir üretimi
sınırlandırmaktadır.
Tarımsal alanlarda kullanılan bazı gübrelerin, toprak özelliklerine ve diğer faktörlere bağlı olarak etkinlik parametrelerinin düşük olması nedeniyle, daha yüksek verimli
ürün için birim alana daha fazla gübre atılarak, topraktaki bitki besin elementi dengesinin bozulmasına neden olunmaktadır.
Bu nedenle gıda üretimi amacıyla yapılan
tarımsal üretimlerde elde edilen değerler
dikkate alındığında, gelişmekte olan ülkelerde gelişmiş ülkelere oranla 3 kat daha
fazla gübre uygulanmasına rağmen, verim
miktarları aynı oranda artış göstermemiş
ve kalite açısından önemli düşüşler meydana gelmiştir.
Tarımsal üretimin tüm aşamalarında
karşılaşılan sorunların çözümüne yönelik
önerilerde biyoteknolojik yaklaşımların ortaya konması, elde edilecek ürünün kalite
ve sürdürülebilirliği açısından çok önemli
olacaktır. Bitkisel üretimde üretim sürecini
etkileyen nitelikli tohum, fide ve fidan üretiminden başlayarak bitki hastalıklarının
Tarımsal açıdan değeri olan bir toprak
doğal, dinamik ve canlı ortam özelliğine
sahip olmalıdır. Bu özelliklerini kaybetmiş
topraklar biyo çeşitliliğini, tamponluk sistemini, direncini, verimliliğini ve üretkenliğini
kaybetmiş bir materyale dönüşmektedir.
Uluslararası Gıda Politikaları Araştırma
Enstitüsü’ne (IFPRI) göre, dünyada gıda güvencesinin sağlanabilmesi ve açlık sorununun ortaya çıkmaması için önümüzdeki 20
yıl içinde dünyadaki tahıl üretiminin en az
1 milyon ton daha artırılması gerektiği öngörülmektedir. Dünyada tarım yapılan toprakların artması söz konusu olamayacağına
göre bu düzeydeki verim artışının mevcut
tarım alanlarında ve yıllara bağlı olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
Bu yüzden, toprakların verimliliğinin
yanı sıra üretim gücünün artırılmasına yönelik yaklaşımların geliştirilmesi, daha az
kimyasal gübre tüketilmesini ve mücadele
ilaçlarının daha az kullanılmasını sağlayacaktır. Ülkemizde böyle bir iyileştirme için
gerekli organik girdi kaynaklarının yeterli
düzeylerde bulunmaması ve tarımsal işletmelerin yönetiminde yeterli düzeyde yer
bulamaması, bu sorunun artarak devam
etmesine neden olmuştur. Ancak günümüzde toprağın verimlilik ve üretkenlik
gücünü artırmaya yönelik biyo teknolojik
yaklaşım ve biyo gübre kullanımı ile organik ve inorganik gübrelerin gübre kullanım
etkinliğinde artış sağlanması, bu sorunun
aşılmasında önemli dönüm noktalarından
biri olacağı düşünülmektedir.
MIKROBIYAL GÜBRELERIN TARIMDA KULLANIMI
Bitkisel üretimde verimliliğin artırılması,
toprakların fiziksel ve kimyasal yapısının iyileştirilmesi, insan sağlığının korunması ve
çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla biyolojik gübrelerin kullanımı önem arz etmektedir. Toprakların doğal yapılarında bulunan
ve toprakta yetişen bitki türleri ile simbiyotik ve nonsimbiyotik yaşayarak havanın
serbest azotunu konukçu olduğu bitkinin
hizmetine sunan rhizobium bakterileri ile
azotobakteriler gibi bakterilerin yanında
toprak fosforunu elverişli hale getiren fos-
fat çözücü bakteriler ve mavi-yeşil algler vb.
gibi mikroorganizmaların hepsi biyogübre
olarak adlandırılmaktadırlar.
Tarımda biyogübre veya kontrol ajanı
olarak biyogübrelerin tarımda kullanılması
1990’lı yıllardan sonra yaygınlaşmıştır. Son
yıllarda biyolojik gübrelemenin kapsamı
genişlemiş, serbest yaşayan, bitkisel gelişimi teşvik eden, biyolojik savaş, ajanı veya
biyogübre olarak kullanılan bitki büyümesini teşvik eden rizobakteriler (PGPR) kullanılmaya başlanmıştır. Söz konusu bakteriler
Serratia, Pseudomonas, Burkholderia, Agrobacterium, Erwinia, Xanthomonas, Azospirillum, Bacillus, Enterobacter, Rhizobium,
Alcanigenes, Arthrobacter, Acetobacter,
Acinetobacter, Achromobacter, Aerobacter, Artrobacter, Azotobacter, Clostridium,
Klebsiellla, Micrococcus, Rhodobacter, Rhodospirrilum ve Flavobacterium cinslerindeki ırkları içermektedir.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
55
MAKALE
Bitkilerin tohumdan hasata kadar olan
dönemde optimum olarak gelişim gösterebilmesi için ihtiyaç duyduğu besin elementlerinin sağlanması ve bitkiler tarafından
alınmasında önemli rol oynayan mikroorganizmaların tarımsal üretimde kullanılmak üzere hazırlanan formülasyonlarına
mikrobiyal gübre adı verilmektedir. Biyogübre olarak kullanılan bu mikroorganizmalar bitki gelişmesi için gerekli olan besin
elementlerinin döngüsünde görev aldıkları
için toprak verimliliğinin önemli unsurlarıdırlar. Gerek organik tarım gerekse sürdürülebilir tarımda kullanılan gübrelerin
etkinliklerinin artması ve optimum ürünün
eldesi için oldukça önemlidir. Bu mikroorganizmalar; topraktaki organik atıkları parçalayarak veya bitki metabolitleri ile besle-
nerek toprağın kimyasal ve fiziksel yapısının
düzelmesinde rol oynarlar. Böylece besin
döngülerinin tamamlanması için gerekli
biyoçeşitliliğin oluşumu ve devamlığına katkıda bulunurlar. Ayrıca bazı organizmalar,
özellikle erken dönemde bitki gelişmesini
teşvik edici olmaları, fitohormon üreterek,
inorganik fosforu çözündürerek, demir-şelat sideroforlarını üretip demir alımını artırarak; oksin, sitokinin, giberellin gibi bitki
hormonlarının üretimini ya da bakteri tarafından üretilen veya çevreden besinlerin
alımını kolaylaştıran bir bileşiği bitkiye sağlayarak bitki gelişimini doğrudan ve dolaylı
olarak artırıcı etkiye sahiptirler.
PGPR’ler genellikle kök sisteminde kolonize olarak bitki gelişimini düzenlemekte ve
zararlı rizosfer mikroorganizmalarını baskı altında tutmaktadırlar. PGPR’ler tohum
çimlenmesi, kök gelişimi ve bitkinin sudan
yararlanmasına da çok önemli katkılar sağlamaktadır. Bu rhizobakteriler büyüme hormonlarını üreterek ve faydalı mikroorganizmalar lehine rizosferde mikrobiyal dengeyi
değiştirerek doğrudan veya mineral madde
oranını düzenleyerek dolaylı olarak bitki gelişimini etkileyebilmektedir. Bakteriyel, fungal ve nematod hastalıklarını geniş ölçüde
baskılamakta, ayrıca viral hastalıklara karşı
koruma sağlamaktadırlar.
Yapılan çeşitli bilimsel çalışmalarda, biyogübre olarak kullanılan mikroorganizmaalrın çimlenme oranı, kök büyümesi, verim,
yaprak alanı, klorofil içeriği, Mg, N içeriği,
protein, hidrolik aktivite, kurağa dayanım,
sürgün ve kök ağırlıkları ve yaprakta absisyon tabakasının oluşumunun gecikmesi
suretiyle bitki büyümesine fayda sağladığı
belirlenmiştir.
Günümüzde biyogübreleme ile tüm
dünyada bitkilere yapılan azot desteğinin
yaklaşık %65’ini oluşturduğu tahmin edilmektedir. Ayrıca fosfat çözücü özellikleri ile
toprakta bulunan bağlı ve bitki tarafından
alınamayan fosforu, bitki tarafından alınabilir forma dönüştürerek, bitki gelişimini
önemli düzeyde teşvik etmektedirler.
Bu mikrobiyal/organik karakterli gübreler bitkileri stres koşullarına karşı da
dayanıklı kılan mekanizmaları sayesinde
ürünlerin raf ömrünü daha da uzatıp kaliteli ürünlerin alınması mümkün kılmaktadır.
Bu nedenle bu tür gübrelere, doğal çevre –
biyo çeşitlilik kuramı içerisinde sürdürülebilir tarım uygulamalarına duyulan ilginin son
yıllarda artmasına yol açmıştır.
SONUÇ
Ülkemiz önemli toprak ve su kaynaklarına ile benzersiz biyolojik çeşitliliğe sahiptir.
Bu kaynakların korunması, geliştirilmesi,
ulusal ve uluslararası politikalara uygun
olarak verimli kullanılması gelecek kuşakların refahı ve mutluluğu için de önemlidir.
Doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir kullanımı için, sadece üretim miktarlarındaki sağlanan artışla değil, toprak
kalitesi, insan ve hayvan sağlığı üzerindeki
etkileriyle birlikte değerlendirildikten sonra, elde edilen sonuçlar kapsamında uygun
yönetim planları oluşturulmalıdır.
56
KAYSERİ TİCARET BORSASI
Fazla ve bilinçsizce kullanılan girdiler
sonucunda hem ürün kalitesinde azalma,
hem de çevre kirliliği meydana gelebilmektedir. Ancak biyogübrelerin kullanımı tarımsal üretimde besin etkinliğine doğrudan ve
dolaylı katkılar sağlamaktadır. Dolaylı etkileri içinde ile hem toprakta var olan mevcut kaynakların etkinliğini artırması ve ilave
edilen mineral gübrelerin etkinliklerini artırılması yer alırken, salgıladıkları organik ve
inorganik asitler, hormonlar ve vitaminler
gibi maddelerle bitkisel üretime doğrudan
katkı sağlamaktadırlar.
Biyogübre olarak kullanılacak mikroorganizmaların; üretilmesinin ve uygulanmasının basit, ucuz, yüksek metabolik aktivite
göstermesi ve uzun süre depolanma imkânı
sağlaması gerekmektedir. Ayrıca birden
fazla yararlı organizma içermesi için araştırmalar yapılmalı ve yeni kombinasyonlarının oluşturulması ile ilgili çalışmalara ağırlık
verilmelidir. Daha fazla bilimsel çalışma ile
çevreye dost olan bu mikroorganizmaların ve metabolitlerinin, endüstriyel olarak
büyük miktarlarda üretilerek tarımda kullanılması, gerek sürdürülebilir tarım ve ge-
MAKALE
rekse organik tarım için oldukça önemli bir
potansiyeldir. Ayrıca kullanılacak olan bu
biyogübrelerin ekonomik olması, tarımsal
alanlarda biyogübrelerin kullanımının ve
gübreleme programında yer almasının gerekli olduğunu göstermektedir.
Dünya’da yaşanan gelişmeler, geleceğin
en önemli sektörünün tarım, stratejik ürününün ise gıda olacağını göstermektedir.
Bu durumda ülkemizde yapılan tarımsal
üretimlerde, Dünyada yaşanan değişim
ve gelişmelerin ışığında sağlıklı beslenme-
yi sürdürülebilir bir şekilde güvence altına
alabilmek için iyi tarım uygulamaları ile başlayan ve organik üretime uzanan bir yol haritasında organik tarımı ve mikrobiyal gübre kullanımını yaygınlaştırarak sürdürmek
durumundayız.
KAYNAKLAR
•
Antoun, H., Prevost, D., 2006. Ecology of Plant Growth Promoting Rhizobacteria. PGPR: Biocontrol and Biofertlization. Edited by Zaki A.
Sıddıqui. S 1-38, Springer, The Netherlands.
•
Çakmakçı, R., 2006. Bitki Gelişme Promotörü Rizobakteri Kullanımındaki Son Gelişmeler :Organik Tarım Perspektif ve Uygulamaları.
Organik Tarım Kong., Yalova.
•
•
Çakmakçı, R., Erdoğan, Ü.G., 2005. Organik Tarım. Atatürk Üniv. İspir Hamza Polat M.Y.O. Yayın No:2, 214s. Erzurum
•
Eşitken, A., Ercisli, s., Sevik, İ., Sahin, F., 2003b. Effect of Indole-3- Butyric Acid and Different Strains of Agrobacterium rubi on Adventitive
Root Formation from Softwood and Semi-Hardwood Wild Sour Cherry Cuttings. Turk J Agric For 27, 37-42.
•
Eşitken, A., Kalidag, H., Ercisli, S., Turan, M., Sahin., F., 2003a. The Effects of Spraying a Growth Promoting Bacterium on the Yield,
Growth and Nutrient Element Composition of Leaves of apricot(Prunus armeniaca L.cv. Hacıhaliloglu). Australian Journal of Agricultural Research, 54, 377-380.
•
Gaur, A.C., and Ostwal, K.P. 1972. Influence of phosphate dissolving Bacilli on yield and phosphate Uptake of wheat crop. Indian J Exp
Biol. 10: 393-394.
•
Güneş, A., Esringü, A., Uzun, O., Ataoğlu, N., Ata, S., Turan, M. 2010. Organik tarımda biyogübrelerin kullanımı. IV. Organik Tarım Sempozyumu, Erzurum.
•
Kloepper, J.W., Lifshitz, K., and Zablotowicz, R.M. 1989. Free-Iiving bacterial inokula for enhancing crop productivity. Trends Biotechnol
7: 39-43.
•
Kloepper, J.W., Lifshitz, K., and Schroth, M.N. 1988. Pseudomonas inoculants to bcnefıt plant production.ISI Atlas Sci Anim Plant Sci. pp.
60-64.
•
Kucey, R.M.N,, Janzen, H.H., and Leggett, M.E. 1989. Microbially mediated increases in plant-available phosphorus. Adv Agron., 42, 199228.
•
Lucy, M., Reed, E., Glick, B.R., 2004. Application of Free Living Plant Growth-Promoting Rhizobacteria. Antonie van Leeuwenhoek 86:
1-25, Kluwer Academic Publishers. Printed in Netherlands.
•
Özturk, A., Caglar, O., Sahin, F., 2003. Yield Response of Wheat and Barley to İnoculation of Plant Growth Promoting Rhizobacteria at
Various Levels of Nitrogen Fertlization. J. Plant Nutr. Soil Sci. 166,262-266.
•
Ping, L., Boland, W., 2004. Signals From the Underground: Bacterial Volatiles Promote Growth in Arabidopsis. TRENDS in Plant Science
Vol.9 No.6 Germany.
•
Rodriguez, H., Fraga, R., 1999. Phosphate solubilizing Bacteria and Their Role in Plant Growth Promotion. Biotechnology Advances,
17:319-339.
•
Sturz, A.V., Nowag, J.,2000. Endophytic Communities of Rhizobacteria and the Strategies Required to Create Yield Enhancing Associations with Crops. Applied Soil Ecology15, 183-190.
•
Subba, R.N.S. 1982. Advances in agricultural microbiology. in: Subba Rao NS, editör. studies inthe Agricultura and Food Sciences. London: Buttenvorth Scientific, pp.295- 303.
•
Sudhakar, P., Chattopadhyay, G.N., Gangwar, S.K., Ghosh, J.K., 2000. Effect of Foliar Application of Azotobacter, Azospirillum and Beijerinckia on Leaf Yield and Quality of Mulberry(Morus Alba). Journal of Agricultural Sci., Cambridge, 134, 227-234.
•
Turan, M., Ataoglu, N., Sahin, F, 2006. “Evaluation of the Capacity of Phosphate Solubilizing Bacteria and Fungi on Different Forms of
Phosphorus in Liquid Culture” Journal of Sustainable Agriculture, 28, 99-108.
•
Turan, M., Kıtir, N., Güneş, A., Dal, A., Şahin, F. 2015. Organik tarım ve sürdürülebilir tarımda biyoteknoloji ve mikrobiyal gübre gerçeği.
Agromedya Dergisi, Yıl:3, Sayı:15. 84-86.
Elsheikh, E.A.E., Elzidany, A.A., 1997. Effects of Rhizobium İnoculation, Organic and Chemical Fertilizers on Yield and Physical Properties
of Faba Bean Seeds. Plant Foods for Human Nutrition 51: 137-144.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
57
HABERLER
KTB BAŞKANI ÜNLÜ’DEN,
SAKATAT YASAĞINA DESTEK
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın Aralık 2012 tarihli Türk Gıda Kodeksi Et ve Et Ürünleri
Tebliği’nde ‘Sakatat-karkas et’ düzenlemesinin yürürlüğe girmesi ile birlikte, döner, sucuk ve köfteye
sakatat karıştırılması yasaklandı. Kayseri Ticaret Borsası Başkanı Şaban Ünlü, söz konusu tebliğin
zaten yürürlükte olduğunu belirtti.
Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü, döner, sucuk ve köfteye sakatat
karıştırılmasına yasak getirileceğine dair
haberlerin yeni olmadığını söyledi. Ünlü,
“Bu tebliğ zaten yürürlükteydi. Sadece tanım genişletilmiş ve ürünlerin adı ayrı ayrı
yazılmıştır” dedi. Uygulamayı desteklediklerini ifade eden Ünlü, “İnşallah piyasada
gerekli denetimler ciddiyetle yapılır ve böylece özellikle ucuz sucuklar ortadan kalkar,
kaliteli iş yapan kazanır.” dedi.
Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü, döner, sucuk ve köfteye sakatat
karıştırılmasına yasak getirileceğine dair
haberlerin yeni olmadığını söyledi. Başkan
Ünlü sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Ortada
yeni bir uygulama yok, zaten bu tebliğle birlikte yasak vardı. Tebliğin 7’nci maddesinin
ikinci fıkrası ‘Et ürünleri karkas etinden veya
sakatattan hazırlanır. Ancak dilli salam hariç olmak üzere fermente sucuk, ısıl işlem
görmüş sucuk, pastırma, kavurma, jambon,
köfte, kanatlı köfte, döner, kanatlı döner ve
emülsifiye et ürünleri gibi karkas etinden
üretilen et ürünlerine sakatat katılamaz.
Sakatattan hazırlanan et ürünlerine ise karkas eti katılabilir’ şeklinde değiştirildiği ifade ediliyor. Yani uygulama var ama sadece
tanım genişletilmiş ve ürün adları ayrı ayrı
yazılmış.”
“Ucuz etin yahnisi yenmez.” atasözünü
hatırlatan Başkan Ünlü, “Sakatat yani hayvanın baş ve bazı iç organlarından oluşan
etin yasaklanması bizim için iyi. Bu tebliğ
umarız tam manasıyla uygulanır. Çünkü
sakatat konusu genelde ucuz satılan ürünlerde kullanılıyor. Bu uygulamayı bizler,
58
KAYSERİ TİCARET BORSASI
sonuna kadar destekliyoruz. Eğer üzerinde
kararlılıkla durulursa, piyasada satılan özellikle ucuz sucuklar da ortadan kalkar. Ucuz
sucuk ortadan kalkarsa, kaliteli iş yapanlar
kazanır. Böylece vatandaş kaliteli sucuk yer.
Ucuz işlerle yapılan ürünler, piyasadan sili-
nir. Böylece haksız rekabet durumu da ortadan kalkar. Çünkü kaliteli iş yapan ile kalitesiz yapan arasındaki fark ortaya çıkar.”
açıklamasında bulunarak bu işte en önemli
konunun ‘sağlık’ olduğuna ve bu açıdan da
vatandaşın karlı çıkacağına vurgu yaptı.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
59
HABERLER
TİCARET BORSASI YÖNETİM
KURULU TURİZM FUARI EMITT
2016’YA KATILDI
Kayseri Ticaret Borsası Yönetim
Kurulu Başkanı Şaban Ünlü,
Kayseri’nin Türkiye ve Dünyanın
her alanda sayılı şehirlerinden
birisi olduğunu söyledi.
Yönetim Kurulu üyeleri Fahrettin Çalışkan, Mehmet İştahlı, Adem Tanç ve Bekir
Çizmeli ile birlikte katıldıkları “20. Doğu
Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı-EMITT 2016” hakkında izlenimlerini aktaran Ticaret Borsası Başkanı Şaban Ünlü,
Kayseri’nin tanıtımı için herkesin üzerine
düşen görevi en iyi şekilde yaptığını kaydetti.
Fuarda açılan Kayseri standını da ziyaret
ettiklerini ifade eden Başkan Şaban Ünlü,
“Kayserimizin turizm değerlerini tanıtmak
için açılan standımız gerçekten çok güzel
olmuş. Fuarın en dikkat çekici stantlarından
birisiydi. Başta Sayın Valimiz olmak üzere
şehrimizin tanıtımı için çaba harcayan tüm
kurum, kuruluşlarımıza ve halkımıza teşekkür ederiz.
Kayseri’nin, Büyükşehir Belediyemizin
yaptığı muhteşem tesis ile dünyanın sayılı
kayak merkezlerinden birisi haline gelen
Erciyes gibi bir markası var. Sultan Sazlığı,
Kapuzbaşı Şelaleleri, tarihi eserlerimiz gibi
turizm değerlerimiz oldukça fazla. Bunların tanıtımı için yoğun bir çaba var. Kayseri, Türkiye’nin ve Dünya’nın sayılı şehirlerinden birisi. İnşallah turizm alanında hak
ettiği yere gelecek. Biz de Kayseri Ticaret
Borsası olarak Kayseri’nin tanıtımı için üzerimize düşen ne varsa, bundan önce yaptığımız gibi, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz.” dedi.
60
KAYSERİ TİCARET BORSASI
HABERLER
‘DEDEMİN
FİŞİ’ FİLMİNE
KAYSERİ’DEN
TEPKİ
Kayseri Ticaret Borsası (KTB)
Başkanı Şaban Ünlü, ‘Dedemin
Fişi’ adlı filmde, Kayseri
esnafını rencide eden ve şehrin
imajını zedeleyen ifadelere
yer verildiğini ileri sürerek,
yapımcıları kınadıklarını söyledi.
KTB Başkanı Şaban Ünlü, Kayseri esnafının, her zaman çalışkanlığı ve dürüstlüğü
ile Türkiye’de saygın bir yer edindiğini, bu
nedenle şehre ve esnafına yakıştırılmaya
çalışılan imajı kabul etmelerinin mümkün
olmadığını kaydetti. Ünlü, konuya ilişkin basın açıklamasında: “Özellikle dünyaya mal
olmuş Kayseri sucuğunu kötüleyen bir algı
oluşturmaya çalışılan bu filmi izleyen hemşerilerimizin haklı tepkilerini nazara alarak,
filmi ve yapımcılarını esefle kınıyoruz. Bilindiği gibi Kayseri’de üretilen sucukların hepsi sağlıklı ve dana etinden üretilmektedir.
Böyle bir durum karşısında sessiz kalmamız ve bu yapılan hakareti sineye çekmemiz beklenemez. Biz de bu tür yakıştırmaları asla kabul etmeyeceğimizi belirterek,
uzmanlarca incelenip değerlendirildikten
sonra tüm yasal haklarımızı sonuna kadar
kullanacağımızı bildiririz. Kayseri Ticaret
Borsası olarak bu tür durumlar karşısında üyelerimizin, Kayserili hemşerilerimizin
ve şehrimizin menfaatleri doğrultusunda
asla sessiz kalmayacağız. Ayrıca, siyasetçilerimizin de konuyla alakalı girişimlerde
bulunmalarını bekliyoruz.” ifadelerine yer
verdi. Ünlü, konuyu kendisine Kayseri Valisi Orhan Düzgün’ün ilettiğini ve kamuoyunun bilgilendirilmesi noktasında kendilerini
desteklediklerini iletti.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
61
MAKALE
TIBBI VE AROMATIK
BITKILERIN DÜNYA VE
TÜRKIYE’DE ÜRETIMI VE TICARETI
PROF. DR. MEHMET ASLAN
Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi
Tıbbi ve aromatik bitkilerin hastalıkları
önlemek, tedavi etmek ve sağlığı sürdürmek amacı ile kullanımları insanlık tarihi
kadar eskidir. Tıbbi ve aromatik bitkiler aynı
zamanda besin takviyesi, bitkisel çay, tat ve
çeşni verici, kozmetik ve parfümeri sanayinde, vücut bakım ürünlerinde, tütsü ve dini
törenlerde yaygın olarak kullanılmaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü’nce yapılan bir çalışmaya göre tedavi amacıyla kullanılan tıbbi
bitkilerin toplam miktarı dünya genelinde
yaklaşık 21.000 civarındadır. Dünyada yayılış gösteren mevcut 422.000 kadar çiçekli
bitki türünden yaklaşık %17’sine karşılık ge-
62
KAYSERİ TİCARET BORSASI
len 72.000 bitki türünün tıbbi değer taşıdığı sanılmaktadır. Tıbbi ve aromatik değer
taşıyan bu bitkilerden yaklaşık 5.000 türün
dünya ticaretinde dış alımı ve dış satımının
yapıldığı kaydedilmiştir. Dünya pazarlarında tıbbi ve aromatik bitkilere olan talep her
geçen gün biraz daha artmaktadır.
Yakın yazanlarda yapılan araştırmalar
Dünya genelinde tıbbi bitki pazarının yıllık %15 oranında arttığını göstermektedir. Dünyada tıbbi ve aromatik bitkiler dış
satım değeri yaklaşık 11.9 milyar dolar ile
20.6 milyar dolar arasında, dış alım değeri
ise 13.2 milyar dolar ile 23.8 milyar dolar
arasında değişim göstermiştir. Üretim bakımından en önemli bitki türlerini; soğanyumru, çay-kahve, baharat, çeşni, kök ve
diğer bitki grupları oluşturmuştur. Dünyada tıbbi ve aromatik bitki dış alımını yapan
ülkeler içerisinde ABD, İngiltere, Almanya,
Fransa, Hollanda, Çin ve Hindistan gibi ülkeler aynı zamanda birçok bitkinin de dış
satımını yapan ülkeler arasında yer almaktadır (Çizelge 1-2).
Dünya genelinde 2008-2014 yılları arasında en çok ticareti yapılan tıbbi ve aromatik
bitkiler; kırmızı biber, yenibahar, karabiber,
vanilya, zencefil ve yeşil çaydır. Son yıllarda
gelişmiş ülkelerde gıda katkı maddeleri ve
gıda tamamlayıcılarında aromatik bitkilerin
kullanımları yaklaşık iki kat artmış olup gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkelerden
tıbbi ve aromatik bitkilerin dış alımını gerçekleştirmişlerdir. Diğer taraftan gelişmiş
ülkelerde gıda ve ilaç endüstrisinde yaygın
olarak kullanılan sentetik kimyasalların yan
etkileri ve beslenmede tuz ve yağın azaltılması eğilimi bitkisel kökenli ilaç hammaddelerine ve gıdalara tat ve çeşni veren baharat bitkilerine olan talebi arttırmıştır. En
az yılda bir kez alternatif tıbbi yöntemlerden yararlanan insanların oranı Fransa’da
%49, Avustralya’da %48, Finlandiya’da
%33, Kanada’da %17 ve Danimarka’da
%10’dur. Çin’de geleneksel tıp tüm sağlık
hizmetlerinin yaklaşık %40’ını oluştururken; Hindistan’da nüfusun %65’inin, Şili’de
nüfusun %71’inin ve Kolombiya’da nüfusun
%40’ının temel sağlık hizmetleri ihtiyaçlarını
karşılamak için geleneksel tıp yöntemlerini
kullandığı bilinmektedir. Türkiye Asya ve
Avrupa arasında köprü durumunda olması,
Ülkeler
Miktar (ton)
Dolar (1000$)
Çin
139 750
298 650
Hindistan
36 750
57 400
Almanya
15050
Amerika
Şili
Ülkeler
Miktar (ton)
Dolar (1000$)
Hong Kong
73 650
314000
Japonya
56 750
146650
72 400
Amerika
56 000
133350
11 950
114450
Almanya
45 850
113900
11 850
29100
Kore Cum.
31 400
52550
Mısır
11 350
13700
Fransa
20 800
50400
Singapur
11 250
59850
Çin
12 400
41750
Meksika
10 600
10050
İtalya
11 450
42250
Bulgaristan
10 150
14850
Pakistan
11 350
11850
Pakistan
8 100
5300
İspanya
8 600
27450
Arnavutluk
7 350
14050
İngiltere
7 600
25550
7 250
13200
Singapur
6 550
55500
281 550
643200
TOPLAM
342 550
1015200
Fas
TOPLAM
Çizelge 1. Dünya’da en çok tıbbi bitki ihracatı yapan ülkeler.
Çizelge 2. Dünya’da en çok tıbbi bitki ithalatı yapan ülkeler
KAYSERİ TİCARET BORSASI
63
sahip olduğu toprak, iklim ve bitki çeşitliliği
sayesinde tıbbi ve aromatik bitki ticaretinde
eski çağlardan beri önde gelen ülkeler arasında yer almıştır. Yaklaşık 11.700 biyolojik
bitki çeşitliliğine sahip ülkemizde tedavi
amaçlı kullanılan tıbbi bitki sayısının 500
ile 700 civarında olduğu tahmin edilmekte
olup bunlardan 150 kadarının da dış satımı
yapılmaktadır. Türkiye tıbbi bitki ihracatı
yapan 110 ülke arasında 18. sırada bulunmaktadır. Birçok tıbbi ve aromatik bitkinin
dış satımını yapan Türkiye (Çizelge 3), aynı
zamanda bazı bitki türlerinin dış alımını da
yapmaktadır (Çizelge 4). Ticareti yapılan
tıbbi ve aromatik bitki türleri içerisinde yağ
gülü, kimyon, kekik, anason, rezene, çemen, kişniş, nane ve çörekotunun kültürü
yapılmaktadır (Çizelge 5). Defne, mahlep,
ıhlamur çiçeği, adaçayı, biberiye, meyan
kökü ve ardıç kabukları doğadan toplanan
bitkiler arasında yer almaktadır. Türkiye
dünya genelinde yaklaşık 100 ülkeye tıbbi
2011
Bitki Adı
Miktar (Ton)
2012
Değer
(1000 $)
Miktar (Ton)
2013
Değer
(1000 $)
Miktar (Ton)
Değer
(1000 $)
Kekik
9.573
22.996
10.053
28.976
9.755
38.953
Defneyaprağı
9.345
26.143
10.483
29.951
10.677
32.231
Adaçayı
-
-
-
-
-
-
Anason
982
3.907
1.752
6.002
1.828
7.405
Kişniş
67
81
34
137
108
337
Kimyon
5.108
15.715
1.855
5.943
6.168
16.635
Rezene
831
2.302
-
-
-
-
Çemen
77
105
49
80
67
107
Mahlep
72
886
129
1.574
87
1.557
Keçiboynuzu
1.448
1.045
876
662
1.416
1.085
Ihlamur
80
865
55
736
-
-
Meyan kökü
315
637
434
811
621
1.260
Biberiye
96
236
95
234
72
205
Çörekotu
28
127
45
170
65
219
Sumak
332
690
362
731
593
1.090
Nane
327
1.143
166
806
-
-
Çizelge 3. Türkiye’nin ihraç ettiği tıbbi ve aromatik bitkiler
64
ve aromatik bitki dış satımı gerçekleştirmektedir. Dış satımının önemli bir kısmını
Kuzey Amerika, Avrupa Birliği, Latin Amerika, Uzak Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerine
yapmaktadır. Bu ülkelerden ABD, Almanya, Vietnam, Hollanda, Polonya, Brezilya,
Kanada, İtalya, Belçika, Yunanistan, Fransa
ve Japonya listenin başında yer almaktadır. Türkiye’nin tıbbi bitki ihracatında ABD
değerce %49, miktarca %63 pay ile en ön
sırada yer almaktadır.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
Tıbbi ve aromatik bitki ihracat miktarlarında son yıllarda kayda değer artış gerçekleşmiştir. Türkiye’den 2015 yılında ihraç
edilen tıbbi ve aromatik bitkiler arasında ilk
sırada, 37 milyon 351 bin dolarlık ihracatla,
kekik yer almaktadır. Türkiye, dünya kekik
ihtiyacının % 60’dan fazlasını karşılamaktadır. Kekik ihracatını 22 milyon 271 bin dolarlık ihracatla defneyaprağı takip etmektedir. Kekik ve defneyaprağı toplam ihracatın
% 80’inden fazlasını oluşturmaktadır. Kekik
ve defneyaprağını 5 milyon 657 bin dolarla
adaçayı, 1 milyon 366 bin dolarla biberiye,
1 milyon 265 bin dolarla meşe palamudu
401 bin dolar ile ıhlamur çiçeği ihracatı izlemiştir.
Tıbbi ve aromatik bitkilerde sürdürülebilir üretim ve pazar potansiyelini yeterince
değerlendirmek için bu ürünlerin istenen
miktar ve kalitede olması gerekmektedir.
Türkiye’de tıbbi bitkilerin öneminin artmasına paralel olarak tarımsal çalışmalara
başlanmış, özellikle son yıllarda bu bitkilerde çeşit geliştirmeye yönelik ıslah çalışmalarında artışlar gözlenmiştir. Kekik, anason,
kişniş gibi birçok tıbbi ve aromatik bitkide
standarda uygun çeşitler geliştirilmiştir. Tüketici ve sanayici taleplerine cevap veren
kaliteli ve standart ürün için ıslah edilmiş
çeşitlerin geliştirilmesi, uygun ekolojik koşulların belirlenmesi, doğal bitkilerin doğaya zarar vermeden zamanında toplanması,
hasat sonrası işlemler ve işleme teknolojisinin belirlenmesi tıbbi ve aromatik bitkilerde üretim ve pazar olanaklarının artışına
büyük katkı sağlayacaktır.
Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de tıbbi ve aromatik bitkilere dayalı
sanayi sektöründe gelişmeler ve çeşitlen-
2011
Bitki Adı
Miktar (Ton)
meler dikkat çekmektedir. Fitoterapi, aromaterapi, parfümeri, kozmetik, bitkisel çaylar, sağlıklı yaşam kürleri, etken maddeler
ve diğer bitkisel droglara dayalı irili ufaklı
işletmeler kurulmaktadır. Bu işletmeler sayesinde tıbbi ve aromatik bitkilerin katma
değeri de artmaktadır. Günümüzde bu tip
bitkisel üretim ve sanayiye olan ilgiye, yurt
içi ve yurt dışı talepler de dikkate alınarak,
desteklerin artırılması gerekmektedir.
2012
Değer
(1000 $)
Miktar (Ton)
2013
Değer
(1000 $)
Miktar (Ton)
Değer
(1000 $)
Kekik
904
1.783
1.679
3.318
1.656
4.092
Defne yaprağı
85
158
716
1.274
882
1.538
Zencefil
742
648
1.146
915
1.160
1.010
Anason
412
898
1.752
3.519
770
1.829
Kişniş
235
165
44
27
94
64
Kimyon
325
856
301
824
590
1.616
Rezene
161
161
Çemen
69
44
898
564
312
172
Mahlep
-
-
-
-
-
-
Zerdeçal
382
620
379
480
390
667
Karanfil
180
406
174
382
94
166
Meyan kökü
161
156
2
57
80
Biberiye
423
465
532
573
634
669
Çörekotu
1.995
1.467
2.218
1.731
2.288
1.910
Sumak
41
4
124
14
218
22
Tarçın
457
402
1.036
864
1.233
1.007
Kakule
17
88
14
23
17
39
Çizelge 4. Türkiye’nin ithal ettiği tıbbi ve aromatik bitkiler
KAYSERİ TİCARET BORSASI
65
MAKALE
Bitki adı
Yıl
Alan (da)
Anason
2013
152.431
2014
140.506
2013
247.045
2014
224.421
2013
89.137
2014
92.959
2013
1.678
2014
1.979
2013
11
Kimyon
Kekik
Çemen
Kişniş
Çörekotu
TOPLAM
2014
11
2013
3.261
2014
1.717
281 550
643200
Çizelge 5. Türkiye’de üretimi yapılan tıbbi ve aromatik bitkiler
66
KAYSERİ TİCARET BORSASI
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı
tarafından 2013 yılında tıbbi ve aromatik
bitkilerin üretimlerinin artırılması, ürünlerin çeşitlendirilmesi, kalitenin iyileştirilmesi
için bir proje hazırlanmıştır. İlk yıl Antalya,
Konya, Eskişehir, Tokat, Denizli ve Muğla
illerinde uygulanmaya başlanan projeye
2014 yılında Ağrı, Aydın, Balıkesir, Bartın,
Bilecik, Bingöl, Çankırı, Diyarbakır, Elazığ,
Hatay, Isparta, İzmir, Kahramanmaraş, Karabük, Kayseri, Kütahya, Malatya, Niğde ve
Trabzon illeri de dâhil edilmiştir. Proje kapsamında kekik, kimyon, kişniş, karabuğday,
safran, çörekotu, çemen, anason, fesleğen
ve tıbbi adaçayı gibi bitkilerde iyi tarım yapan çiftçilere bakanlık dekar başına 100 lira
destekleme ödemesi yaparak destekleme
kapsamına alınan tıbbi ve aromatik bitkilerin üretim artışını teşvik etmiştir. İlaç sanayi, gıda, kozmetik gibi bir çok sektörde
kullanılan tıbbi ve aromatik bitkilerin üretiminde artış sağlamayı hedefleyen Bakanlık aynı zamanda Türkiye’ye özgü çeşitlerin
dünya pazarına sunulmasına destek verme
kararı almıştır.
HABERLER
ETİYOPYA HEYETİ KTB
ÜYELERİ İLE TİCARİ
TEMASLARDA BULUNDU
Kayseri Ticaret Borsası olarak
Kayseri’nin dış ticaret hacminin
genişlemesi noktasında da
girişimlerde bulunduklarını
ifade eden Başkan Yardımcısı
Mehmet İştahlı Etiyopya’dan
gelen heyet ile temaslarda
bulunduklarını ve yapılan
görüşmelerin son derece
olumlu geçtiğini kaydetti.
Federal Demokratik Etiyopya Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Siyasi Başdanışmanı Goitom Kahsay Hagos ve Etiyopya
Ticari Müşaviri Terefe Haile Eggu, 3-5 Şubat
2016 tarihleri arasında şehrimizi ziyaret
ederek Kayseri Ticaret Borsası öncülüğünde bazı temaslarda bulundular. Kayseri Ticaret Borsası Başkan Yardımcısı Mehmet
İştahlı’ya ait Buğdaylıdaki Yeşilkent Tarım
Ürünleri Fabrikası’nı ziyaret eden heyetle,
iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesine yönelik görüşmelerde bulunuldu.
Mart ayında düzenlenmesi planlanan Kayseri Tarım Fuarı’na Etiyopya’dan gelen ihracatçı ve ithalatçılardan oluşan bir heyetin
de katılması sağlanarak ticari temasların
arttırılması yönünde kararlar alındı. Ayrıca
Kayseri’nin önde gelen tahin üreticilerinden
İnci Gıda’nın sahibi Seyfi Büyükince’yi de
fabrikasında ziyaret ederek iki ülke arasında devam eden susam ticareti ve fiyatlarıyla ilgili fikir alış verişinde bulunuldu.
Düzenlenen bu temasla ilgili değerlendirmelerde bulunan KTB Başkan Yardımcısı Mehmet İştahlı, görüşmenin çok verimli
geçtiğini belirterek, “Yaptığımız görüşmeler
neticesinde iki ülke arasında gerçekleşen
ticari ilişkilerin artacağını ve yeni işbirliklerinin doğacağını söyleyebilirim” dedi.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
67
BİRAZ DA GÜLELİM!
KAYSERILI İLE TERZI
Kayserili Ali’ye babası hayat dersi
veriyormuş.”Oğlum senden ne kadar isterlerse istesinler yarısından fazla verme.” Ali
bir gün terzide takım elbise diktirmiş. Kayserili sormuş “Borcum nedir?” Terzi cevap
vermiş; “6 Lira.” Kayserili; “Mümkün değil,
3 Lira.” demiş. Terzi; “Kurtarmaz. 4 Lira.”
demiş. Kayserili; “Mümkün değil, 2 Liradan
fazla vermem” demiş. Terzi; “Lanet olsun.
Tamam.” demiş. Bu sefer Kayserili; “1 milyondan fazla vermem” demiş. Terzi sinirlenmiş; “Para falan istemiyorum, al elbiseni
defol!” demiş. Kayseri`li; “Bir takım elbise
daha dikmezsen şuradan şuraya gitmem”
demiş.
KAYSERILININ İNEĞI
Kayserilinin ineği hastalanır. “Allah’ım ineğim iyileşsin 15 gün oruç tutacağım” der. Bir
süre sonra ineği iyileşir. Kayserili vaadini tutmak için oruç tutar, sapasağlam olan inek 16.
gün düşer ölür. Kayserili “Allah’ım bu garip
kulunu kandırdın sanma; ineği kurbana sayarım. Orucu da Ramazan’dan düşerim” der.
KAYSERILININ PRENSIBI
Kayserili bir genç yeni işe başlamış. 1 aylık
çalışma süresinin sonunda ilk maaşını almak
için bankamatiğe gittiğinde anlaştıkları maaşın 300 TL fazla bir ücret yatırıldığını görmüş.
Hiç sesini çıkarmadan sevinerek maaşı çekmiş. Aradan bir ay daha geçmiş. Tekrar maaşını çekmeye gitmiş, bakmış bu sefer de 150
TL eksik yatmış. Hemen muhasebeye gidip itiraz etmiş. “Neden maaşım eksik yattı?” diye.
Bunun üzerine muhasebeci “Neden geçen ay
300 TL fazla para yatırdığımızda itiraz etmediniz de, şimdi eksik yatınca itiraz ediyorsunuz”
demiş. Adam sakince cevap vermiş: “Prensibimdir ilk hatayı her zaman affederim” :)
68
KAYSERİ TİCARET BORSASI
VEFAT İLANI
Kayserilinin eşi vefat etmiş, ilan vermek için reklam ajansını aramış. “Emine
öldü. Allah rahmet eylesin” ilanı vermek istiyorum demiş. Karşı taraf, “Amca bu
çok kısa oldu. 3 kelime daha ekleyebilirsin. Merak etme aynı ücret eder. Kayserili
ücretten emin olduktan sonra ekleme yaptırır. “SATILIK TOYOTA VAR”.
İŞ ARAYAN GAYSERILI
Bir gün Kayserilinin biri İstanbul’a iş aramaya gider ve gezerken
fabrikanın birinde iş ilanı görür. Güvenliğe gider. O da müdürün yanına gönderir. “Selamünaleyküm” der ve müdürün odasına girer.
Müdür de “Aleykümselam. Buyur, nasıl yardımcı olabilirim?” diye
adama sorar. Adam; “Ben iş müracaatı için geldim” der. Müdür adamın konuşmasından Kayserili olduğunu anlar, “Ne iş yaparsın?” diye
sorar. Adam da “Ne iş olursa yaparım, yeter ki iş olsun” der. Müdür
gülmeye başlar. Adam müdür gülünce ‘acaba yanlış bir şey mi söyledim?’ der, kendi kendine. Müdür “Hemşerim sen nerelisin?” der.
Adam “Gayseriliyim” deyince müdür yine güler. Adam “Niye gülüyorsunuz?” deyince müdür “Ben de Gayseriliyim de ondan gülüyorum”
der. Adam dayanamaz sorar “Müdürüm sen kaç senedir burada
müdürsün?” Müdür “3 senedir niye sordun?” der. Adam, “Daha bu
fabrikayı 3 senedir üstüne yürütemedin mi? Sen nasıl Gayserilisin?”
deyince, müdür “Yürütmeye yürütecektim de fabrikanın sahibi de
Gayserili.” der.
KAYSERILI MÜŞTERI
Kayserili bir müşteri İstanbul’da bir taksiye binmiş. Taksi yokuş aşağı giderken birden freni patlamış. Şoför panik içerisinde; araba hızla yokuş aşağı
iniyormuş. Kayserili taksimetreye bakıp panik içinde “Durdur şu arabayı” diyerek bağırmış. Şoför; “Durduramıyorum fren patladı!” Kayserili; “Taksimetreyi kapat o zaman.”
TEMEL KAYSERI’DE
Bir gün Temel Kayseri’yi çok merak edip Kayseri’ye gider. Kayseri’ye
varınca yüksek bir bina Temel’in dikkatini çeker ve bakmaya başlar.
O sırada uyanık bir Kayserili Temel’in yabancı olduğunu görür, yanına gelir ve sorar: “Nereye bakıyorsun sen?” Temel cevap verir; “Ha şu
pinaya bakayrum.” Kayserili de derki; “O bina benim, kaçıncı kata baktıysan o kadar para vereceksin bana” der. Temel de düşünür sonra “5.
kata baktım” der ve 5 milyon verir. Kayserili parayı alıp hemen gider.
Temel de kendi kendine; “Bi de bu Kayserililere uyanık derler; 13. kata
baktım 5. kat parası verdim enayiye.”
ŞİKAYET ve ÖNERİ FORMU
Doküman No
Yayın Tarihi
Revizyon No
Revizyon Tarihi
Sayfa No
: F 8.2.1-05
: 03.06.2015
: 00
:
:1/1
Syn Üyemiz ;
Kayseri Ticaret Borsası olarak; sizlere daha iyi hizmet verebilmemiz için Borsa hizmetlerimizle alakalı şikayetleriniz
ve önerileriniz, üye memnuniyeti açısından bizim için önemlidir.
Şikayet ve Önerilerinizi bizlerle paylaşmanız halinde en kısa sürede değerlendirilerek gerekli düzeltici ve önleyici
faaliyetler başlatılacaktır.
1
Firma
2
Adı Soyadı
3
Adres
4
E -Mail Adresi
5
Telefon Numarası
Belirtmek İstediğiniz Dilek, Şikayet ve Önerileriniz:
Not: Eğer isminizin gizli kalmasını istiyorsanız: Yalnız 3,4,5 numaralı satırları doldurunuz.Unutmayınız ki birebir yapılan
görüşmelerimiz daha etkili olacaktır.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
69
Doküman No : F 8.2.1-01
Yayın Tarihi : 02.05.2012
Revizyon No : 01
Revizyon Tarihi : 03.06.2015
Sayfa No : 1/2
ÜYE MEMNUNİYETİ ÖLÇME VE
BEKLENTİLERİ BELİRLEME ANKETİ
Tarih: ……/……./…..
Üye Memnuniyet Anketi Kayseri Ticaret Borsası olarak siz değerli üyelerimize vermiş olduğumuz hizmetlerimizi ne kadar faydalı bulduğunuzu ve memnuniyet durumlarınızı
izlemek, ölçmek ve geliştirmek İçin bu anket çalışması düzenlenmiştir. Anketimize vereceğiniz cevaplar ışığında, Sizlerin beklentilerini daha net anlayarak
hizmet kalitemizi artırmaya, dolaysıyla isteklerinizi karşılamaya yönelik düzenlemeleri yapmamıza kılavuz olacaktır.
Kuruluşunuzun Statüsü :
Şahıs Firması
Limited Şirket
Anonim Şirket
Diğer
10-49 Kişi
50-249 Kişi
250 Kişi ve Üzeri
5001-10.000 Ton
10.001 - 50.000 Ton
50.000 Ton Üzeri
2-5 Yıl
6-10 Yıl
10 Yıl ve üzeri
Orta
Temsil Etmiyor
Kuruluşunuzun Çalışan Sayısı :
1-9 Kişi
İşletmenin Ölçeği (Yıllık İşlem Hacmi) :
0-5000 Ton
Borsaya Kaç Yıldır Üyesiniz :
0-1 Yıl
1. Borsamızın sizi ne düzeyde temsil ettiğine inanıyorsunuz?
Çok İyi
İyi
2. Borsa faaliyetleri sizce sektör sorunlarının çözümüne önemli katkı ve girişimlerde bulunuyor mu?
Çok Ciddi Katkısı Var
Oluyor Tabi
Çok Olmasa da Arada Oluyor
Hiç Faydası yok
3. İhtiyaç durumunda üst yönetime ulaşılabilme durumu hakkında görüşünüz nedir?
Çok Rahat Ulaşabiliyorum
Ulaşabiliyorum
Zor Ulaşıyorum
Ulaşamıyorum
4. Borsa yöneticilerimizin siz üyelerimiz ile olan iletişimini değerlendiriniz.
Çok İyi
İyi
Orta
Kötü
5. Borsamız hizmet binasının çalışma ortamının fiziksel yapısı (havalandırma, düzen vb.) hakkındaki görüşünüz.
Çok İyi
İyi
Orta
Kötü
6. Sunduğu hizmetin kalitesini artırmaya yönelik yaptığı çalışmaları değerlendiriniz.
Çok İyi
İyi
Orta
Kötü
7. Hizmet aldığınız birime ilişkin görüşlerinizi (Çok İyi, İyi, Orta, Kötü ) olarak belirtiniz.
Çok İyi
İyi
Orta
Kötü
1.
Personelin davranışı
2.
Süre
3.
Bilgi Yeterliliği
4.
İletişim Kurma Becerisi
5.
Talebin Karşılanma Düzeyi
Çok İyi
İyi
Orta
Kötü
8. Borsamızdan almakta olduğunuz hizmetler ile ilgili önerileriniz ve şikayetlerinizin dikkate alınmasını ve çözümlenmesini değerlendiriniz.
Çok Memnunum
Memnunum
İdare Eder
Yeterli Değil
9. Borsamız tarafından düzenlenen Seminer, Eğitim ve Toplantı programlarına işletmenizin ve sizin katılım sıklığınızı belirtiniz.
Çok Sık
Ara Sıra
Katılmıyorum
Haberim Olmuyor
10. Borsamız tarafından düzenlenen Seminer, Eğitim ve Toplantı programlarına katıldıysanız memnuniyet düzeyinizi belirtiniz.
Çok Memnunum
Memnunum
İdare Eder
Yeterli Değil
Eğitimleri günün hangi zamanlarında almak istersiniz?
Hafta İçi
Hafta Sonu
Hafta İçi Akşam
Hafta Sonu Akşam
Borsamızın duyuruları ve yeni faaliyetleri hakkındaki bilgilerin size hangi kaynaktan ulaşmasını tercih edersiniz?
Telefon
Dergi
Basın
E- Posta
SMS
İşletmenizin hangi konularda eğitime ihtiyacı olduğunu düşünüyorsunuz?
Diğer görüş ve önerileriniz:
70
KAYSERİ TİCARET BORSASI
Web Sayfası
Fax
BAŞKANIN DERLEDİĞİ DEYİMLER
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Çalışmak bizi şu üç beladan kurtarır; can sıkıntısı, kötü alışkanlıklar ve yoksulluk.
Taşı delen suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir.
Gezen tilki yatan aslandan nasiplidir.
Kurtlarla arkadaş ol, yalnız elinden baltayı bırakma.
Sabırlı adam iğne ile kuyu kazar.
Ümidini yitirmiş olanın başka kaybedecek şeyi yoktur.
Tembele kapını ört demişler, yel eser örter demiş.
Deve kuşu yüke gelince kuşum, uçmaya gelince deveyim der.
Evlatlarınızı devriniz için değil, onların devirleri için yetiştiriniz.
Cesurun bakışı korkağın kılıcından keskindir.
Sular yükselince balıklar karıncaları yer, sular çekilince karıncalar balıkları..
Ana baba ahı alma. Ana baba ahının zehrini içen kurtulamaz.
Ey akıl sahibi, ilim yüksek bir makamdır. Ona nail olduğun zaman, diğer bütün makamlar
yok olur.
Dört şeyi dört şeyden temizle; dilini gıybetten, kalbini kıskançlıktan, mideni haram lokmadan, davranışlarını riyadan.
Lokman Hekim oğluna dedi ki: ‘Yapacağın işi daha önce bunu denemiş, tecrübeli kimselere danış! Çünkü onlar kendilerine pahalıya mal olmuş doğru görüşleri sana bedavaya
verirler.
İlim cehaletin karşıtı ve düşmanıdır. Birbirine taban tabana zıt iki unsurdur.
Dostlarınızı sıkça ziyaret ediniz. Çünkü üzerinde yürünmeyen yollar, dikenler ve çalılıkla
kaplanır.
Yardım et ki, yardım olunasın. Kötülük edene iyilik et ki, ona sahip olasın. Kendine razı
olduğun sözü insanlara söyle.
Dünyada ki en sağır edici ses, acı çeken mazlumun suskunluğudur.
Rızık ve dünyalık hususunda kanaat sahibi ol. Çünkü kanaat tükenmez bir hazinedir.
Hakiki dost senin sıkıntılı zamanlarında senin gurur ve izzet-i nefsini kırmadan sana yardım edendir.
İhtiyarlık gençliğin sonu ve neticesidir. Netice ise başa bağlıdır. Gençliğini iyi geçirenin,
ihtiyarlığını da iyi geçireceği umulur.
Eğer düşmanın sana zarar vermesinden korkuyorsan, iyilikle onun gözünü bağlamalısın.
Cimrilerin hali ne gariptir. Fakirler gibi yaşarlar, zenginler gibi hesap verirler.
Sıradan otlar bir ayda yetişir. Fakat kırmızı gül ancak bir yılda yetişir.
Sana söz getiren senden de söz götürür. Babasına ve annesine itaatli olan, evladını da
kendisine itaatli bulur.
Oğlum ananı, atanı say, bereket büyüklerle beraber olmadadır. Büyüğünü bilmeyen Allah’ını da bilmez.
Düşünceye zaman ayır: düşünceler gücün kaynağıdır.
Oyuna zaman ayır: oyun gençliğin sırrıdır.
Sevmeye zaman ayır: Sevmek yaşamı yaşamaya, değer hale getiren şeydir.
Dostun olmaya zaman ayır: arkadaşlık yaşamı renklendirir.
Gülmeye zaman ayır: gülmek ruhun müziğidir.
Vermeye zaman ayır: günler bencillik için kısadır.
Okumaya zaman ayır: okumak aklın çeşmesidir.
KAYSERİ TİCARET BORSASI
71
72
KAYSERİ TİCARET BORSASI

Benzer belgeler