online katalog - Kayseri Ticaret Borsası
Transkript
online katalog - Kayseri Ticaret Borsası
KAYSERİ TİCARET BORSASI 1 KAYSERİ TİCARET BORSASI DERGİSİ Üç Ayda Bir Çıkar/Ücretsizdir 06 İMTİYAZ SAHİBİ Kayseri Ticaret Borsası Adına Yönetim Kurulu Başkanı Şaban ÜNLÜ YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Fatih MERDOĞLU 06 TOBB, İŞ KAZALARININ ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN MESLEKİ YETERLİLİK BELGESİ VERECEK 08 KADİM KENT KAYSERİ 12 BORSA’YA ÜYELİK KAYDI 16 KAYSERİLİLERDEN EKONOMİ BAKANI ELİTAŞ’A ‘HAYIRLI OLSUN’ ZİYARETİ 18 “ÇİĞ SÜT ÜRETİCİMİZE DESTEK VERECEĞİZ” 25 BUĞDAY ÜRETİCİSİ ENDİŞELİ 30 KAYSERİ’NİN GELECEĞİ TOPLANTISI EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ’IN KATILIMIYLA GERÇEKLEŞTİRİLDİ 34 GİLABURU SUYU ZAYIFLATIYOR GENEL YAYIN YÖNETMENİ Fulya KALYONCU YAYIN KURULU Recep BAĞLAMIŞ (Meclis Başkanı) Şaban ÜNLÜ (Yönetim Kurulu Başkanı) Fahrettin ÇALIŞKAN (Yönetim Kurulu Bşk. Yrd.) Mehmet İŞTAHLI (Yönetim Kurulu Bşk. Yrd.) Bekir ÇİZMELİ (Yönetim Kurulu Üyesi) Adem TANÇ (Yönetim Kurulu Üyesi) Fatih MERDOĞLU (Genel Sekreter) YAYINA HAZIRLIK Fulya KALYONCU GRAFİK & DİZGİ & TASARIM İKS MEDYA Reklam ve Tanıtım Hizmetleri www.iksmedya.com BASKI & RENK AYIRIMI M Grup Matbaacılık www.mgrup.com REKLAM & REZERVASYON İKS MEDYA Reklam ve Tanıtım Hizmetleri Sahabiye Mah. Ahmet Paşa Cad. As Apt. No: 57/1 38010 Kocasinan/ KAYSERİ/ TURKEY Tel: +90 352 222 58 72 – 82 Fax: +90 352 222 58 92 KAYSERI TICARET BORSASI Kocasinan Bulvarı No: 70 Kocasinan/ KAYSERİ/ TURKEY Tel: +90 352 336 68 88 Fax: +90 352 336 03 73 Web: www.kayseritb.org.tr E- posta: [email protected] KAYSERI TICARET BORSASI DERGISI Web: www.kayseriticaretborsasi.com E- Posta: [email protected] Dergimiz Basın Yayın Ahlak Kurallarına Uymayı Taahhüt Eder. 2 KAYSERİ TİCARET BORSASI 08 12 36 YÖRESEL ÜRÜNLER VE COĞRAFİ İŞARETLER 54 ORGANİK VE SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIMDA MİKROBİYAL GÜBRE KULLANIMI 38 KAYSERİ TİCARET BORSASI LABORATUVARLARI 58 KTB BAŞKANI ÜNLÜ’DEN, SAKATAT YASAĞINA DESTEK 40 ŞAP (DABAK) HASTALIĞI 60 TİCARET BORSASI YÖNETİM KURULU TURİZM FUARI EMITT 2016’YA KATILDI 45 PASTIRMA VE SUCUK SATIŞINDA %25 DÜŞÜŞ YAŞANDI 61 ‘DEDEMİN FİŞİ’ FİLMİNE KAYSERİ’DEN TEPKİ 46 KAYSERİ ŞEKER’İN ÜRÜN BANKACILIĞI LİSANSLI DEPO YATIRIMLARI HIZ KAZANDI 62 TIBBI VE AROMATIK BITKILERIN DÜNYA VE TÜRKIYE’DE ÜRETIMI VE TICARETI 50 KAYSERİ’DE TARIM SEKTÖRÜ 67 ETİYOPYA HEYETİ KTB ÜYELERİ İLE TİCARİ TEMASLARDA BULUNDU 16 18 KAYSERİ TİCARET BORSASI 3 ÖNSÖZ ŞABAN ÜNLÜ KAYSERİ TİCARET BORSASI BAŞKANI Değerli Üyelerimiz ve Okuyucularımız; Kayseri Ticaret Borsası olarak 2015 yılında şehrimizin ve ülkemizin ekonomisine büyük katkı sağlayan tüm üyelerimizi kutlayarak yazıma başlamak istiyorum. Kayseri Ticaret Borsası olarak, 2015 yılında birçok başarılı çalışmaya imza atmanın haklı gururunu yaşadık. Bu gururu yaşarken İnovasyonu tüm çalışma sistemimize yansıttık. Günümüzde her zamankinden daha çok önem arz eden sürdürülebilirlik, rekabette hep bir adım önde olma gibi kavramlar ışığında başarılı bir inovasyonun; üyelerimizin ihtiyaçlarına cevap veren en yenilikçi çözümler olarak görüyor ve bu şekilde hizmetlerimize devam ediyoruz. Kayseri Ticaret Borsası olarak, üyelerimize verdiğimiz hizmetlerde her zaman kalitemizi arttırmanın gayreti içerisindeyiz. Bu bağlamda ARGE faaliyetlerimize her geçen gün yeni çalışmaları ekleyerek, elde ettiğimiz bilgileri üyelerimize aktarıyoruz. Etkin, yenilikçi, üreten bir Ticaret Borsası olma yolunda attığımız adımlar neticesinde büyük mesafeler kat ettik. Kayseri Ticaret Borsası, yapılan bunca çalışma neticesinde Kayseri ve Türkiye’de oldukça mühim bir noktaya ulaşmıştır. Kurumsallığını tamamlamış, çalışma prensibi ve kuralları ile sürekli kendini yenileyen Kayseri Ticaret 4 KAYSERİ TİCARET BORSASI Borsası, siz değerli üyelerimizden aldığı destekle yoluna emin adımlarla ilerleyecektir. Borsa çalışmalarımızda üyelerimiz için etkinlik ve kaliteye önem verdiğimiz bir yıl olan 2015 yılı gibi 2016 yılı içersinde de üyelerimize hizmet odaklı yaklaşımımızı sürdüreceğimizin bilinmesini istiyorum. Öte yandan, gerçekten ülke olarak zoru başarmanın büyü sıkıntıları atlatarak yeni umutlar ve hedeflerle 2016 yılına girmenin mutluluğunu yaşarken, ülkemizin ve milletimizin canına, malına kast eden terör örgütleri ve onların dış uzantılarının kanlı senaryoları ile karşı karşıyayız. Bu karanlık ve zor dönemde, millet olarak birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyacımız vardır. Devletimizin her kademesi uyum içinde, çalışırken, bize düşen görev her zaman olduğu gibi devletimizin yanında olmak ve ülkemizin güzel günlere ulaşması için çalışmak olmalıdır. İnşallah 2016 yılı ülkemizin bölgesel ve küresel anlamda daha güçlü olduğu, milletimizin de huzurlu bir yaşam sürdüğü yıl olur. Saygılarımla… ÖNSÖZ RECEP BAĞLAMIŞ KAYSERİ TİCARET BORSASI MECLİS BAŞKANI Değerli Üyelerimiz ve Okuyucularımız; Kayseri Ticaret Borsamız üyeleri bitkisel ve hayvansal üretimle iştirak etmektedir. Kayseri tarım üretimini Ticaret Borsamız temsil etmektedir. Zaten ülke çapında da aynı paralellik vardır. Tarım sektörü ülke çapında verimli üretimi gerçekleştiremediği için gıda fiyatları pahalı ve gıda enflasyonu dünya piyasalarına göre önemli miktarda yüksek çıkmaktadır. Et ve et ürünleri sektörümüz bu durumdan en çok etkilenen konumdadır. Besi materyali dâhil ithal etmek gibi bir durumla karşı karşıyayız. Ülkemizde gıda güvenliğini sağlayacak zinciri gerçekleştirecek alt yapı eksikliğimiz önemini koruyarak devam etmektedir. Kırmızı et sektöründe önemli çıkmazlarımız varken, beyaz et üretiminde bu olumsuzluklar aşılmış durumdadır. Beyaz et üretiminde ve pazarında dünya ile yarışır hale geldiğimiz bir gerçektir. Beyaz etteki yapısal değişikliği kırmızı et sektöründe de gerçekleştirebilirsek çözüm yolunda önemli mesafeler alabiliriz. Bu sebep ile çözüm yolunda adımlar atmak için; Et ve et ürünleri sektörünün bitkisel üretimle bağını koparmadan, ilimizde et ve et ürünleri sorununu tartışan ve tespit eden bir Kurultay düzenleyeceğiz. Bu Kurultay Ticaret Borsamız koordinatörlüğünde gerçekleşecektir. Bu Kurultaya; Veteriner Fakültesi, Ziraat Fakültesi, Ziraat Mühendisleri Odası, Veteriner Hekimler Odası, Kasap Odası, Ticaret ve Sanayi odaları katkı sağlayacaktır. Bu Kurultayı uygun bir tarihte gerçekleştireceğiz. Saygılarımla… KAYSERİ TİCARET BORSASI 5 KTBDEN HABERLER TOBB, İŞ KAZALARININ ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN MESLEKİ YETERLİLİK BELGESİ VERECEK TOBB tarafından tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde sınav ve belgelendirme yapmak üzere kurulan Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezleri (MEYBEM), 12 alanda Mesleki Yeterlilik Kurumu’ndan (MYK) sınav ve belgelendirme yetkisini aldı. Çalışma Bakanlığı tarafından yapılan düzenleme ile ilk etapta 40 meslek dalında, mesleki yeterlilik belgesi olmayanlar çalışamayacak. Uygulama 25 Mayıs 2016 tarihinden itibaren geçerli olacak. Tehlikeli işler için uygulanacak sistem, işveren ve çalışan- 6 KAYSERİ TİCARET BORSASI lara herhangi bir maddi yük getirmeyecek. Sınav ücretlerinin tamamı devlet tarafından karşılanacak. TOBB’un girişimleriyle kurulan MEYBEM de bu kapsamda sınav ve belgelendirme yetkisi aldı. TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, hedeflerinin iş kazalarını en aza indirmek ve çalışanların nitelik seviyesini yükseltmek olduğunu bildirdi. Konuyla ilgili bir açıklama yapan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, 2010 yılından bu yana ‘UMEM Be- KTBDEN HABERLER ceri’ 10 Projesi ile işi olmayanlara mesleki eğitim vererek istihdam edilmelerini sağladıklarını hatırlatarak, bu projenin ardından mesleki yeterlilik konusunda yeni bir inisiyatif aldıklarını söyledi. Hisarcıklıoğlu, “MEYBEM Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezleri’ni kurduk. MEYBEM, tehlikeli ve çok tehlikeli işlerden olan inşaat, asansör ve metal sektörlerinde 12 yeterlilikte sınav ve belgelendirme hizmeti sunuyor. 5 Kasım’da TÜRKAK tarafından akredite edilen MEYBEM, 28 Aralık 2015 tarihinde Mesleki Yeterlilik Kurumu’ndan sınav ve belgelendirme yetkisini aldı.” dedi. 40 Meslekte Mesleki Yeterlilik Belgesi Zorunlu Oldu Hedeflerinin zorunluluk getirilen tüm meslek dallarında Türk iş dünyasına belgelendirme hizmeti vermek olduğunu ifade eden TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yayımlanan tebliğ ile ilk etapta 40 meslek dalında mesleki yeterlilik belgesi zorunluluğu geldiğini açıkladı. Hisarcıklıoğlu, 1 yıllık geçiş sürecinin 25 Mayıs 2016 tarihinde dolacağını ve bu tarihten sonra, mesleki yeterlilik belgesi olmayan kişilerin çalıştırılamayacağını söyledi. Hisarcıklıoğlu “Sınav ücretlerinin tamamı devlet tarafından karşılanıyor. Hem işverenlerimizin hem de çalışanlarımızın bu belgeyi alırken herhangi bir maddi gideri olmayacak. Birliğimiz, sınav ve belgelendirme konusundaki yeni hizmetiyle elini taşın altına koydu. Hedefimiz, zorunluluk getirilen mesleklerin tamamında sınav ve belgelendirme hizmeti vererek, iş kazalarını en aza indirmek ve bu mesleklerde çalışanların nitelik seviyesini yükseltmek. Ayrıca önümüzdeki süreçte mesleki yeterlilik sistemini daha çok tanıtacak ve sınavları oda ve borsalarımız kanalıyla 81 ilde yaygınlaştıracağız” dedi. İlk Sınav “İskele Kurulum Elemanı” Alanında Yapıldı mü ve Depolama İşleri’nden oluşan teorik ve pratik sınavları gerçekleştirdi. Sınavlar önümüzdeki günlerde açıklanacak ve sınavın tamamından başarılı olanlar mesleki yeterlilik belgelerini alacak.” dedi. MEYBEM’e Nasıl Başvurulacak? Ankara’da TOBB İkiz Kuleler içerisinde ofisi bulunan MEYBEM’e başvurular www. meybem.com.tr adresi üzerinden bireysel veya kurumsal olarak yapılabilecek. MEYBEM A.Ş tarafından sınav ve belgelendirme hizmeti verilen alanlar ise şunlar: Asansör Bakım ve Onarımcısı Seviye 3, Asansör Bakım ve Onarımcısı Seviye 4, Ahşap Kalıpçı Seviye 3, Betonarme Demircisi Seviye 3, Betoncu Seviye 3, Duvarcı Seviye 3, İskele Kurulum Elemanı Seviye 3, Sıvacı Seviye 3, CNC Programcısı Seviye 4, CNC Programcısı Seviye 5, Metal Sac İşlemeci Seviye 3, Metal Sac İşlemeci Seviye 4. Hisarcıklıoğlu, MEYBEM tarafından ilk sınavın İskele Kurulum Elemanı alanında, inşaatlarda bu görevde çalışan kişilere yapıldığını açıkladı. Hisarcıklıoğlu, “MYK tarafından yetkilendirilen MEYBEM ilk olarak, 2015 yılı tamamlanmadan, inşaatlarda iskele kurulumu yapan kişilere, İş Sağlığı ve Güveliği ile İskele Kurulumu, Kontrolü, Sökü- KAYSERİ TİCARET BORSASI 7 8 KAYSERİ TİCARET BORSASI KAYSERiTARİHİ KADİM KENT KAYSERi İlk Devirler Kayseri çevresindeki en eski yerleşim alanı, şehrin 20 km kuzey doğusunda bulunan Kaniş Höyüğüdür. M.Ö. 2800 tarihinden Hellenistik Çağa kadar önemini koruyan merkezde, eski Tunç Devri, Asur Ticaret Kolonileri ve Hitit Çağları’na ait birçok belge bulunmuştur. Hititler’den sonra bölge Frig hâkimiyetine geçmiş, daha ziyade Kızılırmak havzasında egemen olan frigler zamanında mazaka ön plana çıkmıştır. M.Ö. 676 tarihinde Anadolu’ya gelen Kimmerler’in Kaniş ve Mazaka’yı tahrip ederek, Frig hâkimiyetine son verdikleri tarihi kaynaklarda belirtilmektedir. Kaniş’in önemini kaybetmesinden sonra, bölgenin kutsal dağı kabul edilen Argaios’un (Erciyes) kuzey eteğindeki Mazaka ön plana çıkmıştır. Kimmerler’in Asur ve Lidyalılar tarafından Anadolu’dan atılmaları ile Mazaka, Lidya ve Med hâkimiyetine girmiş ve devrin önemli KAYSERİ’NİN TÜRKLEŞME SÜRECİ NASIL GELİŞTİ? Birçok medeniyete ev sahipliği yapan Kayseri, 1071 Malazgirt Zaferiyle Selçuklu Türklerince fethedilmiş. Kayseri, o tarihten bu yana devamlı Türk devlet ve beyliklerinin hâkimiyeti altında kalmış, eski kültürler unutulmuş ve Kayseri Türk-İslâm kültürü ile yoğrulmuştur. ticaret merkezi olmuştur. M.Ö. 590 yılında Pers Kralı Kyros’un Lidya Kralı Krisos’u yenmesi ile bütün Anadolu ile birlikte Mazaka da Pers hâkimiyetine girmiştir. İran’dan bölgeye göç eden halk, kendi ülkelerine benzettikleri Argaios (Erciyes) ve çevresine yerleşmişlerdir. Kappadokia Krallığı M.Ö. 332 yıllarında Ariarathes I, ilk Kappadokia Kralı olarak bağımsızlığını ilan etmiştir. M.S. 17 tarihine kadar 349 sene hüküm süren bu krallığın başkenti Mazaka iken, Ariarathes V zamanında şehrin adı KAYSERİ TİCARET BORSASI 9 KAYSERiTARİHİ Eusebia olarak değiştirilmiştir. M.Ö. 8 yılı içinde tekrar bir değişiklik yapılarak, Roma İmparatoru Ceasar’ın adına izafeten CEASAREA ismi verilmiştir. O günden beri, 2000 senedir Kayseri ismi ile anılmaktadır. Roma Dönemi M.S.193-211 tarihleri arasında şehir stadyumu yapılmış ve önemli Roma şehirlerinde olduğu gibi birçok yarışmaların merkezi olmuştur. Şehir surları ise, Roma İmparatoru Gordianus III zamanında (M.S.241) yıllarında yaptırılmıştır. Dördüncü yüzyılın başlarında halk tamamen Hıristiyanlaşmış ve Kayseri bu dinin ilmi merkezi haline gelmiştir. Roma İmparatorluğunun Doğu ve Batı olarak ikiye bölünmesi ile Kayseri doğuda kaldığı için Bizans Şehri olmuştur. Bizans zamanında Arap ve İran ordularının yaptığı İstanbul seferleri sırasında Kayseri defalarca işgal edilmiştir. Kayseri’nin Türkleşmesi Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan‘ın 1071 tarihinde Malazgirt’te Bizans ordularını yenmesiyle Anadolu kapıları Türklere açıldı. Bu tarihten 15 sene sonra, 1085 yıllarında Kayseri’yi artık bir Türk ve Müslüman şehri olarak görmekteyiz. Müslüman Türklerin hâkimiyetinde Kayseri’nin eski halkı olan Rum ve Ermenilerin birer mahallede toplandıkları, Çarşı, Pazar ve ticarette yavaş yavaş hâkimiyetlerini kaybettikleri görülmüştür. Şehir, süratle yapılan Camii, Han, Medrese, Hamam ve Çeşmelerle kısa bir sürede tam bir İslam Şehri kimliği kazanmıştır. Bir müddet Danişmendliler’e merkez olan Kayseri özellikle Selçuklu Sultanı Uluğ Keykubad (1. Alaeddin Keykubad) zamanında Türkiye Selçuklu Devletinin Konya ve Sivas‘la beraber üç başşehrinden birisi olmuştur. Danişmendi ve Selçuklu yönetimleri zamanında yapılan görkemli yapıların en önemlileri olarak; Camii Kebir, Güllük Camii ve Hamamı, Hunat Külliyesi, Şifaiye – Gıyasiye Medresesi, Hacı Kılıç Külliyesi, Lala Muhlisiddin Camisi, Sahabiye Medresesi, Kale Surları ve Yoğunburç sayılabilir. Moğol Hâkimiyeti Selçuklu ordusunun 1243 tarihinde yapılan Kösedağ Meydan Savaşı ile Moğol ordusuna yenilmesi, Türk tarihinde bir dönüm noktası olmuş ve artık Anadolu’da Moğol hâkimiyeti başlamıştır. Gönderdikleri Valilerle Anadolu‘yu denetleyen Moğollar, 150 sene müddetle Kayseri ve Anadolu’nun bütün maddi ve manevi kaynaklarını yağmalamışlardır. Moğol sömürüsü altında ezilen Selçuklu Devleti, bütün gücünü kaybetmiş ve II. Mesud’tan sonra dağılarak, yerini beyliklere bırakmıştır. (1308). 10 KAYSERİ TİCARET BORSASI Osmanlı Dönemi Fatih Sultan Mehmet zamanında, Gedik Ahmet Paşa tarafından Karamanoğulları Beyliği’ne son verilerek, Karaman, Konya ve Kayseri Bölgeleri Osmanlı toprağına katıldı. (1474) Kayseri 1476‘dan itibaren Karaman eyaletine bağlı bir sancak merkezi oldu. 1839 tarihinde Bozok Eyaletinde, 1867 tarihinde de bağımsız sancak merkezi olarak Osmanlı idari taksimatında yerini aldı. Yakın Dönem Cumhuriyet Döneminde 1924 tarihinde yapılan yeni anayasa ile vilayet yapıldı. Bilinen en eski dönemlerinden beri ticaret merkezi olan Kayseri’de devletin öncülüğünde sanayileşme başlatıldı. Sırayla Sümerbank Dokuma Fabrikası, Tayyare Fabrikası, Anatamir Bakım Fabrikası, Askeri Dikim Evi kuruldu. 1950‘den sonra Kayserili ticaretten sağladığı tasarruflarını sanayiye dönüştürmeye başladı. Bugün Kayseri, ortalama büyüklükte Kayseri ekonomik, kültürel, sportif ve şehircilik alanında yakaladığı ivme ile Türkiye’nin en hızlı gelişen ve dikkat çeken şehirlerinin başında geliyor. KAYSERİ TİCARET BORSASI 11 KTBDEN HABERLER BORSA’YA ÜYELİK KAYDI 5174 Sayılı Kanunun 32’nci maddesine göre borsalara kayıt zorunluluğu bulunanlar işe başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde bulundukları yerdeki borsaya kaydolmak zorundadır. İşe başlama tarihi, alım veya satımın yapıldığı tarihtir. Borsalara kayıt talep üzerine yapılır. Ancak, bu maddenin birinci fıkrasına göre kayıt zorunluluğunu yerine getirmeyenler hakkında bu Yönetmeliğin 7’nci maddesi hükmü saklıdır. Borsalara talep üzerine veya resen üye kaydı yapılabilmesi için kayıt olmak isteyenlerin “Ticaret Siciline veya Esnaf ve Sanatkârlar Siciline” kayıtlı olması ve bu kayıtlarda iştigal konuları arasında borsaya tabii maddelerin alım veya satımının yer alması şarttır. Kanunun 32’nci maddesinin üçüncü fıkrası hükmü saklıdır. Hakkında üyelikten geçici veya uzun süreli çıkarma cezası verilen ve bu ceza- 12 KAYSERİ TİCARET BORSASI lara ilişkin süreleri tamamlanan üyelerden kayıt zorunluluğu bulunanlar, talep üzerine veya resen borsalara yeniden kaydedilir. tarafından doldurulup imzalanarak aşağıdaki belgelerle birlikte borsaya verilir: Borsalara kaydolmak isteyen gerçek ve tüzel kişiler ile bunların şube, irtibat bürosu, fabrika, temsilcilik, depo, alım-satım yeri ve buna benzer üniteleri doğrudan veya şubeler vasıtasıyla bulundukları yerin borsasına başvurur. Başvuruda bulunanlara borsa kayıt beyannamesi verilir. Bu beyanname; gerçek kişilerde kendisi veya akitle kendisine yetki verilmiş temsilcisi, tüzel kişilerde ise yetkili organları veya yetkili temsilcileri İştigal konuları arasında borsa kotasyonuna dâhil maddelerin alım veya satımının olduğunun tescilini gösterir Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi veya Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Gazetesi aslı veya onaylı örneği ya da sicil tasdiknamesi. a) Gerçek Kişiler İçin; 1. Onaylı veya fotoğraflı nüfus cüzdan örneği. KTBDEN HABERLER 2. Noter tasdikli imza sirküleri. 3. İkametgah ilmühaberi veya tezkeresi. 4. Yeni çekilmiş 3 adet fotoğraf. 5. Vergi levhası veya vergi kaydını gösterir belge. b) Tüzel Kişiler İçin; 1. Tescil ilanının yayınlandığı ticaret sicil gazetesinin aslı veya onaylı örneği ya da ticaret sicil tasdiknamesi. 2. Temsilcilerin noter tasdikli imza sirküleri. 3. Temsilcilerin onaylı ve fotoğraflı nüfus cüzdanı örneği. 4. Temsilcilerin ikametgâh ilmühaberi veya tezkeresi. kiye Esnaf ve Sanatkârlar Sicil Gazetesi’nin aslı veya onaylı örneğini veyahut ilgili ticaret sicili memurluğundan veya esnaf ve sanatkâr sicili müdürlüğünden alınmış bir yazıyı dilekçe ekinde doğrudan veya şubeler vasıtasıyla borsaya ibraz eden üyenin kaydı yönetim kurulu kararıyla silinir. 1. Borsadan kaydının silinmesi hakkında dilekçe. 2. Kaydın Silinmesi için esas teşkil eden belgeler a) Dilekçeye eklenmek üzere Ticaret Sicili veya esnaf ve sanatkarlar sicilindeki kaydının terkin edildiğini gösteren Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi veya Esnaf ve Sanatkarlar Sicil gazetesinin aslı veya onaylı örneğini veyahut ilgili ticaret sicil memurluğundan veya esnaf ve sanatkarlar sicil müdürlüğünden alınmış bir yazı. b) Vergi dairesi yoklama fişi örneği 5. Temsilcilerin yeni çekilmiş 3 adet fotoğrafı. 6. Tescil ilanında yayınlanmamışsa noter tasdikli ana sözleşme örneği. BORSADAN KAYIT SİLME Ticaret sicili veya esnaf ve sanatkârlar sicilindeki kaydının terkin edildiğini gösteren Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi veya Tür- BORSA KAYITLARINDA DÜZELTME Üyelerden ticaret siciline kayıtlı olanlar, durumlarında meydana gelen ve 29.06.1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre tescil ve ilanı gereken her türlü değişikliği, esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı olanlar ise borsa kayıt beyannamesinde beyan edilen hususlarda meydana gelen değişiklikleri gerçekleşme- sinden itibaren bir ay içinde, kayıtlı oldukları borsalara bildirmek zorundadır. Bildirim bir dilekçe ile yapılır. Bildirime esas teşkil eden belgeler de dilekçeye eklenir. Bildirim zorunluluğunu yerine getirmeyenler hakkında Oda ve Borsa Üyelerine Verilecek Disiplin ve Para Cezaları ile Disiplin Kurulu ve Yüksek Disiplin Kurulu Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre işlem yapılır. 1. Bildirime ilişkin dilekçe 2. Bildirime esas teşkil eden değişikliğe ilişkin belgeler a) Esnaf Ticaret Sicil Gazetesi aslı veya taktikli örneği b) Vergi dairesi yoklama fişi örneği KAYSERİ TİCARET BORSASI 13 14 KAYSERİ TİCARET BORSASI KTBDEN HABERLER KAYSERİ TİCARET BORSASI FAALİYETLERİ KAYSERİ TİCARET BORSASI YÖREX FUARINDA Antalya Ticaret Borsası tarafından başta Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve çok sayıda kurum ve kuruluşun desteğiyle bu yıl 6’ncısı düzenlenen Yöresel Ürünler Fuarı (YÖREX)7-11 Ekim 2015 tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirilmiştir. Kayseri Ticaret Borsası’nın da stant açarak katıldığı fuarda her şehir kendi yöresel ürününü ve şehrin marka değeri taşıyan ürünlerini tanıtmıştır. Bu sayede hem profesyonel alıcılarla, hem de yerli ve yabancı turistlerle bir araya gelinmiştir. TOBB Başkanı RifatHisarcıklıoğlu’nun gerçekleştirdiği açılışa üst düzey birçok bürokrat katılmıştır. Protokol üyeleri stantları gezerek yöresel ürünleri incelemiş ve üretim ve pazarlama konularında bilgi almıştır. Kayseri Ticaret Borsası standında ise, Türkiye üretiminin %35’nin karşılandığı birinci kalite kabak çekirdeği sergilenmiş ve gelen ziyaretçilere ikram edilmiştir. TARIM MAKİNALARI DAĞITIM TÖRENİ Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından, tarımsal kalkınmanın sağlanması amacıyla, çiftçiler için alınan tarım araçları düzenlenen törenle dağıtıldı. 20 Ekim 2015 tarihinde Kayseri Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törene, Kayseri Ticaret Borsası adına, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet İştahlı katılmıştır. KAYSERİ TİCARET BORSASI 15 KTBDEN HABERLER KAYSERİLİLERDEN EKONOMİ BAKANI ELİTAŞ’A ‘HAYIRLI OLSUN’ ZİYARETİ Ekonomi Bakanı olarak yeni kabinede görev alan AK Parti Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş’ın ilk ziyaretçileri hemşerileri oldu. 16 KAYSERİ TİCARET BORSASI KTBDEN HABERLER TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu başkanlığındaki heyet, Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş’ı makamında ziyaret ederek, hayırlı olsun dileklerini iletti. Son dönemde Türkiye ekonomisi ve yurtdışı pazarlarda yaşanan gelişmelerin ele alındığı görüşmede, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Ekonomi Bakanlığı ile ilişkilerin kendileri için çok önemli olduğunu, Türkiye’de üretimin, sanayinin ve ticaretin en önemli temsilcilerinden olan TOBB ’un gerçekleştirdiği başta Ticaret ve Sanayi Şurası toplantıları olmak üzere tüm faaliyetlerde Ekonomi Bakanlığıyla beraber hareket etmekten duydukları memnuniyeti ifade etti. Söz konusu ziyarete TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Halim Mete, İbrahim Çağlar, Ali Kopuz, TOBB Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Faik Yavuz, TOBB Yönetim Kurulu Üyeleri ile Kayseri, Nevşehir, Yozgat, Sivas, Kırşehir, Niğde il ve ilçe odaborsa başkanları ve yönetim kurulu üyeleri katıldı. Görüşmeye Kayseri Ticaret Borsası adına, Yönetim Kurulu Başkanı Şaban Ünlü ile beraber Meclis Başkanı Recep Bağlamış, Meclis Başkan Yardımcıları Hüdaverdi Özdemir, Ahmet Onay ile Yönetim Kurulu Üyesi Adem Tanç katıldılar. KAYSERİ TİCARET BORSASI 17 KTBDEN HABERLER E İZ İM İC T E R Ü İN İÇ T “ÇİĞ SÜ ” Z İ Ğ E C E R E V K E ST DE bet lik, “Sanayimizin reka Çe k ru Fa nı ka Ba k ncılı ı ilk kez Gıda, Tarım ve Hayva i destekleme kararın sin ici et ür t sü n içi için gücünü arttırmak tırmak adına çiğ süt ar nü cü gü t be ka re izin alıyoruz. Sanayicim receğiz.” dedi. et ür icimize destek ve 18 KAYSERİ TİCARET BORSASI KTBDEN HABERLER Gıdа, Tаrım vе Hayvancılık Bаkаnı Faruk Çelik, çiftçilere yönelik yeni çаlışmаlаr yaptıklarını bеlirtеrеk,” Türkiye’de 400 bin tanе buzağı doğduktan sonra ölüyor. Yok, öyle yağma. Gеrеkirsе iki kаtı destek vereceğiz. Amа buzаğıyı 4’üncü ayına çiftçimizin getirmesi gerekiyor. Süt üreticisine destek artacak” dеdi. “İç Tüketimde Azalma Var” Süt üreticisini desteklemek için yeni kararlar aldıklarına işaret ede Çelik, şöyle konuştu: “Süt arzımız 18,5 milyon ton. Sütün artması hayvan gelişiminin sağlıklı olduğunu gösteriyor. Sütün arzına baktığımız zaman geçen yılın aynı dönemine göre 225 bin ton süt sanayimize daha fazla gitmiş. Ayrıca önümüzdeki dönem laktasyon dönemi olduğu için süt üretimi daha da artacak. Böylece önümüzdeki 3-5 ay süt üretiminin daha arttığı döneme gireceğimize göre, arz da bir sorun olmadığına göre, talebe odaklanmamız lazım. İç tüketimde azalma var. Çevremiz savaş ortamı ve bundan dolayı ihracatta yüzde 23’lük bir daralma var. Ayrıca süt tozu ihracatında yüzde 80’lik düşüş var. Madem arzla ilgili bir sorun yok o halde taleple ilgili bir düzenlemenin gerçekleşmesi gerekiyor.” “Çiğ Süt İçin Süt Üreticisini Destekleme Kararı” Yerli süt ürünlerinin dünya markaları arasında yer almasını istediklerini belirten Bakan Çelik, “Biz istiyoruz ki Türk yoğurdu, peyniri dünya pazarlarındaki yerini alsın, dünya markaları arasına bizim ürünlerimiz girsin. Sanayimizin rekabet gücünü arttırmak için süt üreticisini destekleme kararını ilk kez alıyoruz. Sanayicimizin rekabet gücünü artırmak adına çiğ süt için üreticimize destek vereceğiz. Böylece sanayicimi- ze, dünyadaki pazarlarda bizim süt ve süt ürünlerimizin bulunmasını, yalnızca Türk markaları değil, dünya markaları arasına girmesi konusunda önemli bir adım atmış oluyoruz.” Destekler konusunda aldıkları kararlara dikkati çeken Çelik, şu bilgileri verdi: “Yağsız süt tozu ihracatının süreklilik kazanması gerekiyor. Burada inişli çıkışlı bir durum var. Bunu gerçekleştirebilmek için arz fazlası sütün alınıp süt tozuna dönüştürülmesini sağlayacağız. Artık üreticimiz ‘Sütüm ne olacak?’ kaygısı içinde olmasın. Bu arz fazlasını süt tozuna dönüştürme konusundaki çalışmaları hemen başlatıyoruz. Okullarla ilgili sütle ilgili programlar aynen devam edecek. Bildiğiniz gibi 1 Ocak 2016’dan itibaren çiğ süt satımının sözleşmeli usulde yapılmasını artık zorunlu hale getirdik. Bu çerçevede arz garantisi var sanayici için artık alacağı süt belli. Süt ihtiyacının karşılanmaması gibi bir durum söz konusu olmayacak. Üretici de pazar sorunu yaşamayacak çünkü bununla ilgili sözleşmeli döneme geçtik.” “Ürünlerde Fiyat İstikrarı Sağlanacak” Çelik, hayvan yetiştiricilerine yönelik buzağı desteğini 4 aylıkken vereceklerini ve gerekirse desteği iki katına çıkararak buzağı ölümlerinin önüne geçmeyi hedeflediklerini vurgulayarak, yem ve gübrede KDV’nin indirilmesiyle süreci takibe aldıklarını ve gerekirse çiftçileri bu konuda destekleyeceklerini kaydetti. Havza bazlı üretime geçişle ilgili tespitler yapıldığına da değinen Çelik, “Türkiye’de suyunuzun durumu ne? Hangi ürünle hangi toprağı buluşturmalıyız? Bunları Orman ve Su İşleri Bakanlığımızla gerçekleştirdiğimiz projeyle masaya yatırıyoruz. Neyin nerede ne zaman ekileceğinin öncülüğünü yapacağız. Havza bazlı üretime geçişle ürünlerde fiyat istikrarı da sağlanacak. Böylece çiftçi emeğinin karşılığını alacak” diye konuştu. KAYSERİ TİCARET BORSASI 19 KTBDEN HABERLER BAKAN ÇELİK, “DESTEKLERDEKİ DEĞİŞİKLİKLER, SÜT VE HAYVAN IRKLARININ KALİTESİNİ ARTTIRACAK” Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, tarımsal üretimde kaliteyi arttırarak AB standartlarına taşıma konusunda, tarım üreticisine yönelik desteklerde değişikliğe gidildiğini ifade etti. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, şu anda bütün alt gruplarıyla beraber 53 kalem olan hayvancılık desteklerinin 5-6 kaleme indirilmesiyle ilgili çalışmaların devam ettiğini belirterek, “Süt ve hayvan ırklarının kalitesini AB standartlarına taşıma konusunda desteklerimiz olacak. Bu konudaki düzenlemeleri de yakında kamuoyuyla paylaşacağız” dedi. “Tarımsal Envanter Yeniden Gözden Geçiriliyor” Hayvan üreticileriyle ile yaptığı telefon görüşmelerinin ardından, hayvancılık sektörü ve desteklerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Bakan Çelik, hayvancılıkla ilgili önemli sorunların aşıldığını ancak bazı sorunların da güncelliğini hala koruduğunu belirtti. Bakan Çelik şunları söyledi: “Mesela kırmızı et hususu bir sorun olarak önümüzde duruyor. Bu nedenle Bakanlık bünyesinde hayvan sayımızın ne kadar olduğu gibi bütün tarımsal envanterin yeniden gözden geçirilmesi noktasındayız. Bu hususla ilgili burada yapılması gereken çalışmaları tamamladık. Bu çerçevede sahada görev alacak personelimizle bizzat her işletmenin sorumluları belirlenecek ve o sorumlular vasıtasıyla işletmeler takip edilecek. Böylelikle sistem artık sağlıklı bir şekilde işleye- 20 KAYSERİ TİCARET BORSASI cek. Hayvan sayısı ne kadar oldu, düştü mü, arttı mı, doğru mudur, eksik midir, yanlış mıdır gibi konulara bakılacak. Sorumlu kişilerin takip edeceği işletmeler belirleniyor şu anda. Önümüzdeki günlerde bu arkadaşları görevlendirmiş olacağız.” “Süt Üretimi Artıyorsa Hayvancılık İyi Noktadadır” Hayvancılığa destek konusunun gündemlerinde olduğunu ve bu konuda yoğun bir şekilde çalışıldığını belirten Bakan Çelik, “Bir tarafta 78 milyon nüfusumuzu, diğer tarafta 30 milyonu aşkın turist ile Suriye’den gelen sığınmacıları da dikkate alırsanız, nüfus dinamiği bakımından hareketli bir bölgedeyiz. Dolayısıyla bu konudaki ihtiyaçlarımız belli. Kırmızı et üretimi 1 milyon tona çıkmış ama halen 300 bin ton civarında açığımız var. Damızlığın yanı sıra süt üretimi de bizim için son derece önemli. Süt üretimi eğer artış gösteriyorsa hayvancılık iyi bir noktada demektir. Eğer damızlık hayvan sayınız azalıyorsa, hayvancılığınızda ciddi bir sıkıntı var demektir. Bu çerçevede baktığı- KTBDEN HABERLER mızda, süt üretimimiz 18,5 milyon tona gelmiş durumda.” diyerek süt üretiminin yıllık 18,5 milyon tona ulaştığının ve bu rakamın çok önemli olduğunun altını çizdi. Bölgesel sıkıntılar nedeniyle süt ve süt mamulleri ihracatında sorun yaşandığını belirten Bakan Çelik bu konuda bazı önlemler aldıklarını vurgulayarak “Özellikle sütün arzının çözümüyle ilgili olarak geçtiğimiz haftalarda yayınladığımız tebliğ değişikliğiyle bazı tedbirleri devreye soktuk. Süt tozu ile çiğ süte destek vererek süt arzının çözümünde belli bir noktaya gelmiş bulunuyoruz, o konuyu takip ediyoruz. Ayrıca üreticilerin talepleri doğrultusunda hayvancılık destekleriyle ilgili de yeni bir model düşünülüyor, o da çok uzun sürmeyecek.” BAKAN ÇELIK: “2016’DA HAYVANCILIĞA 3,2 MILYAR TL DESTEK VERILECEK” Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, kendi Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, 2016 yılında hayvancılığa 3,2 milyar TL destek verileceğini söyledi. Bakan Çelik, sosyal paylaşım sitesi Twitter’da kendi hesabı üzerinden, hayvancılık sektörünü yakından ilgilendirecek değerlendirmelerde bulundu. 2015 yılında 53 kalemde dağıtılan hayvancılık desteklerinin 2016 planlamasında da sektör için büyük önem taşıdığını belirten Bakan Çelik, bu yıl içinde hayvancılığa 3,2 milyar TL destek verileceğini açıkladı. Nakliyat•İnşaat•Turizm•İthalat•İhracat• Sanayi ve Tic.Ltd.Şti Merkez: Hürr yet Mah. Üsküdar Cd. Onur Apt. No:19 Mel kgaz /KAYSERİ Tel: (0.352) 331 15 39 Şube: Kızılağıl Köyü Hacıbektaş/Nevşeh r (0.384) 455 62 14 / GSM: 0533 741 70 74 KAYSERİ TİCARET BORSASI e-Ma l: seyhanca-50@hotma l.com 21 RÖPORTAJ MOLU ET KOMBİNASI Bir İlke Daha İmza Attı… 1997 yılında Kayseri’de ilk OPET-Aygaz bayi olarak hizmet vermeye başlayan MOLU Petrol Ltd. Şti. şimdide Ambar’da yapımı devam eden ve Kayseri’nin AB standartlarına uygun ilk et kombinası olacak “MOLU Et Kombinası” ile adından sıkça söz ettireceğe benziyor. MOLU Petrol Ltd. Şti. sahibi Mesut Molu, 1952 yılından beri akaryakıt işiyle uğraştıklarını dile getirerek, akaryakıt istasyonunun bulunduğu konum itibari ile geniş bir müşteri yelpazesine hitap ettiğini söyledi. Akaryakıt sektörünün dışında Kayseri’nin yöresel lezzetlerini tattırmak amacıyla MOLU Sucuk Evim mağazasını açtıklarını ve müşterilerinin talepleri doğrultusunda www. sucukevim.com internet sitesi üzerinden de ürünlerinin satışını yaptıklarını belirten Molu, yeniliğe ve teknolojiye devamlı açık olduklarını belirterek kaliteli hizmet an- 22 KAYSERİ TİCARET BORSASI RÖPORTAJ layışı ile müşteri odaklı, samimi ve dürüst çalışmayı ilke edindiklerini ifade etti. Anbar mevkiinde 2.500 m2’si kapalı alan toplamda ise 8.500 m2 alanın üzerine yapılan ve yakın zamanda hizmete sunulacak olan “Molu Et Kombinası” hakkında da bilgiler veren Mesut Molu, tesisle ilgili yaptığı açıklamada “2013 yılında hayvancılık işine başladık. 3000 küçükbaş, 150 de büyükbaş hayvan besiciliği ile 1 yıldır et sektöründeyiz. Daha sonra Kayserimize yakışır, hijyen ve AB standartlarına uygun et kombinası açılması gerektiğini düşündük. Bunun üzerine bir proje hazırladık. Projemiz İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylandı. Melikgazi bölgesinde uzun soluklu çalışmalarımız neticesinde, bu planımızı Molu Et Kombinası olarak hayata geçiriyoruz. En yakın zamanda işletmemiz faaliyete geçecektir. Et parçalama, soğuk hava depoları, sakatat işleme gibi daha birçok alanın yapılacağı bu kombinada her türlü gereksinim ve hijyenik şartlar düşünülmüş olup bir çok özelliği ile Kayseri’de bir ilk olacaktır. Kombinamızın Kayseri’de örnek bir kombina olacağını düşünüyorum.” şeklinde konuştu. KAYSERİ TİCARET BORSASI 23 24 KAYSERİ TİCARET BORSASI MAKALE BUĞDAY ÜRETİCİSİ ENDİŞELİ DOÇ. DR. SANCAR BULUT Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü KAYSERİ TİCARET BORSASI 25 MAKALE Son yıllarda Dünyanın birçok kıtasında yağış rejimi ve iklim giderek değişmektedir. Dünya’da küresel ısınma ve iklim değişikliği konusunda mücadeleyi sağlamaya yönelik uluslararası tek çerçeve Kyoto Protokolü’dür. Ülkemizde ve bölgemizde de bu durum bazı yıllarda kendini göstermektedir. Kimi yıllarda yağış yetersizliği sonucu yaz aylarında kimi yıllarda ise kışın karın ya az yağması ya da hiç yağmaması sonucu aşırı kuraklık olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durumların her ikisi de başta buğday olmak üzere birçok bitkide verim kaybına yol açmaktadır. Bitkisel üretim büyük oranda iklim koşullarına bağlı olarak yapılmaktadır. Yetersiz yağış, kuraklık, don vb. iklim kaynaklı riskler bitkisel üretimde verimi sınırlandıran faktörlerdir. İklim değişikliği Dünya’da birçok Ülkede fark edilerek 1997 yılında Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (Kyoto Protokolü) imzalanmış ve iklim değişikliğinin olası etkileri tartışılmıştır (ÇŞB, 1998). Son yıllarda iklim değişikliği, küresel ısınma ya da “Global Warming” gibi adlandırılan iklim kaynaklı değişim bitkisel üretim miktarının ve bitki deseninin değişmesi gibi önemli sonuçları da beraberinde getirmektedir. Bu değişim sonucu kimi yağış almayan yörelerde yağış artarken; yağışı yeterli olan diğer bir takım bölgelerde ise yağış azalmasına yol açmaktadır. Diğer yandan yağışın sadece miktarı değil dönemi de değişmektedir. Örneğin bazı bölgelerde kar erken yağarken bazı bölgelerde de aşırı düşük sıcaklıklara rağmen kar yağışı ya gerçekleşmemekte ya da az olmaktadır (Türkeş vd 2000; Öztürk, 2002; Aksay vd 2005; Kayhan, 2007). BUĞDAYDA SOĞUK ZARARININ ORTAYA ÇIKIŞ SEYRI Orta Anadolu’da hüküm süren soğuk hava, yeterli kar yağışının olmaması sebebiyle kışlık bitkileri tehdit etmeye devam ediyor. Erciyes Kayak Merkezi için büyük önem taşıyan kar yağışı ve kalınlığı çiftçiyi de yakından ilgilendiriyor. Tarım ve hayvancılığın yaygın yapıldığı Kayseri ve çevre illerde buğday, arpa ve mercimek gibi bitkileri kışlık ekim yapan çiftçiler için kar örtüsü olmazsa olmaz önem taşımaktadır. Kar örtüsü kışlık ekilen bitkiler için yorgan vazifesi görmektedir. Şu sıralar kar örtüsünün zayıf olduğu Kayseri, Nevşehir, Aksaray, Niğde, Yozgat ve Sivas gibi illerde özellikle sıcaklıklarının sıfırın altında 20 derecelerde seyretmesi çiftçileri endişelendiriyor. Çünkü kar örtüsü olmayan sıfırın altında 20 derecenin altındaki sıcaklıklar kültür bitkileri için ölümcül olabilmekte ve bu durum ise kışlık ekim yapan çiftçilerde ekonomik zarara yol açmaktadır. Ülkemizde yaklaşık 26 milyon hektar tarım alanı bulunmakta olup bunun yüzde 70’e yakın kısmında kuru tarım yapılmaktadır. Bitkisel üretim miktarı ve ürünün yüksek kaliteli olması yıllık yağış miktarına bağlı olarak değişmektedir. Özellikle kış öncesi ekimi yapılan ve kış boyunca kar altında kalması gereken buğday ve arpa gibi tarım ürünleri, kış mevsiminin neredeyse yarısı geride kalmasına rağmen yeterli kar yağmadığı için soğuk zararı ile karşı karşıya kaldı. 26 KAYSERİ TİCARET BORSASI 2014 yılında sadece Kayseri’de 147.429 hektar alanda buğday ekilmiştir (TUİK, 2015). Kar örtüsü olmadığında sıfırın altında 20 (-20) dereceden daha düşük soğukta buğday, sıfırın altında 15 (-15) dereceden daha düşük soğuklarda da arpa ölüm riski taşımaktadır. Yapılan araştırmalarda; buğdayın kar örtüsünün bulunmadığı sıfırın altında 23 derecede 12 saat dayanabildiği belirtilmekte ve düşük sıcaklığın süresi uza- dıkça zararın da arttığı bilinmektedir (Kün, 1995). Diğer yandan, 10 santimetre kar kalınlığının bulunduğu bir tarlada hava sıcaklığı sıfırın altında 35 derece bile olsa bitkinin hayatiyeti devam edebilmektedir. Kayseri’de merkez ve merkeze yakın ilçelerde şuan 10 cm’nin üzerinde kar yağmış olmasına karşılık özellikle Kayserinin Güney-Doğu sınırlarında başta Sarız ilçesi olmak üzere kar örtüsünün çok az ya da hiç olmadığı yerler bulunmaktadır. Bu durum ise buğday üreticilerini tedirgin etmektedir. Ancak tüm bunlara bağlı olarak kuru tarım alanlarımızda sadece buğday yetiştirilen ve ekimlerin vaktinde yapıldığı durumlarda buğdayın oluşturduğu sağlam kök yapısı ve çim kapağı bu olumsuzlukları bir nebze de olsa aşabilmektedir. Buğdayın don zararı gördüğü durumlar ilimizde ve bölgemizde buğdayın patates ve pancarla ekim nöbetine (sıralı ekimin yapıldığı yerler) alındığı yerlerde daha fazla olmaktadır. Patates ve pancar sökümünün o dönemdeki yağmur yağışına ya da ortak kullanılan hasat makinelerinin sırasına ya da işçi bulamama gibi sebeplere bağlı olarak gecikmesi sonucunda buğday ekimi de zorunlu olarak geciktirilmektedir. Bu durum ise buğdayın başta çıkış yapamaması ve kış öncesi gelişiminin yetersiz olmasına bağlı olarak soğuk zararından daha fazla etkilenmesine yol açmaktadır. “Ülke tarımının bel kemiğini oluşturan buğday üreticisi” bu tür risklere maruz kalmamak için bir takım tedbirler almak zorundadır. Bunlar; başta dayanıklı çeşit seçimi (kurağa ve soğuğa), ekim zamanının iyi ayarlanması ve gübrelemenin vaktinde ve dengeli bir şekilde yapılmasıdır. KAYNAKLAR • Aksay, C. S., Ketenoğlu, O. ve Kurt, L., 2005. Küresel Isınma ve İklim Değişikliği. Selçuk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fen Dergisi, (25), 29-41. • ÇŞB, 1998. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yayınları. Birleşmiş Milletler, İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi- Kyoto Protokolü. http://iklim. cob.gov.tr/iklim/Files/Mevzuat/kyoto_protokol.pdf • • • • • Kayhan, M., 2007. Küresel iklim değişikliği ve Türkiye. I. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi Bildiri Kitapçığı, 81-83. Kün, E., 1996. Serin İklim Tahılları. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları, Yayın Kitabı No: 1451, 332s, Ankara. Öztürk, K., 2002. Küresel İklim Değişikliği ve Türkiyeye Olası Etkileri. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 22 (1). TÜİK, 2015. Türkiye İstatistik Kurumu Verileri, http://www.tuik.gov.tr/PreTablo. do?alt_id=1001 (Erişim Tarihi: 27.01.2016). Türkeş, M., Sümer, U. M. ve Çetiner, G. 2000. ‘Küresel iklim değişikliği ve olası etkileri’, Çevre Bakanlığı, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Seminer Notları (13 Nisan 2000, İstanbul Sanayi Odası), 7-24, ÇKÖK Gn. Md., Ankara. KAYSERİ TİCARET BORSASI 27 HABERLER MECLİS ÜYELERİ BİLGİLENDİRME SEMİNERİ 13/15.11.2015 tarihleri arasında, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bünyesinde düzenlenen Meclis Üyeleri Bilgilendirme Seminer’ine, Kayseri Ticaret Borsası’ndan Meclis Başkanı Recep Bağlamış, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Sayman Üye Fahrettin Çalışkan, Meclis Başkan Yardımcısı Hüdaverdi Özdemir, Meclis Üyeleri Mahmut Polat, Şenel Büyükkutlu, Şahin Çakmakçı ve Avni Solmaz katılmıştır. Gerçekleştirilen ve 3 gün süren Eğitim ve Bilgilendirme Toplantısı’nda ilk gün programın- GÖMEÇ FASULYESİ TANITIM VE TADIM TÖRENİ Gömeç Mahalle meydanında düzenlenen Gömeç Fasulyesi Tanıtım ve Tadım Töreni’ne AK Parti Kayseri Milletvekili İsmail Tamer, AK Parti Kayseri eski Milletvekilleri Yaşar Karayel, Kemal Tekden, Kocasinan Kaymakamı Ali Candan, Melikgazi Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, İncesu Belediye Başkanı Zekeriya Karayol, AK Parti İl Başkanı Hüseyin Cahit Özden, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Mustafa Alan, Kocasinan Ziraat Odası Başkanı Abdulkadir Güneş, Kayseri Ticaret Borsası adına Yönetim Kurulu Başkanı Şaban Ünlü ve çok sayıda protokol üyesi katıldı. 28 KAYSERİ TİCARET BORSASI da TOBB’un kurumsal yapısı ve TOBB’un iştiraklerinden ve teşviklerden nasıl yararlanılacağı ile ilgili sunum yapıldı. İkinci gün programında ise çeşitli kişisel eğitim programları ve tanıtım gezileri yer aldı. Kocasinan Belediyesi’nin ev sahipliğini yaptığı ve geleneksel hale getirdiği Gömeç Fasulyesi Tanıtım ve Tadım Töreni bu yıl da Gömeç Mahallesi’nde yoğun katılımla gerçekleştirildi. AK Parti Kayseri Milletvekili İsmail Tamer, yaptığı açıklamada “Fasulye Türk toplumunun milli yemekleri arasındadır. Fasulyenin faydaları saymakla bitmiyor. Sindirim sistemi, böbrek ve beyin için oldukça yararlı bir besin. İçerdiği vitaminler nedeniyle vücudumuzun yapı taşları arasında diyebiliriz. Kötü kolesterolü engelliyor, stresi önleyici etkide bulunuyor. Kanser hastalığıyla mücadelede antioksidan özelliğiyle dikkatleri çekiyor. Fasulye lezzetinin yanında bir çok derde de deva oluyor.” şeklinde konuştu. Kayseri’nin sahip olduğu değerleri tanıtmak için özel bir gayret göster- diklerini belirten Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar ise yaptığı konuşmada, “Yamula’nın patlıcanı, Cırgalan’ın biberi, Erkilet’in üzümü ve kedibacağı, Gömeç’in fasulyesinin daha büyük kitleler tarafından bilinmesi ve bunun ekonomik bir değer kazanması için öteden beri çalışmalar yürütüyoruz. Bu yöresel değerlerimizin de tıpkı Kayserimizin Erciyes’i, pastırması, sucuğu ve halısı gibi bilinir hale gelmesi için üreticilerimizle birlikte çalışıyor, gayret ediyor ve her türlü çalışmaları destekliyoruz.” diye konuştu. HABERLER MECLİS ÜYELERİ BİLGİLENDİRME SEMİNERİ TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, 27-28-29 Kasım tarihlerini kapsayan Meclis Üyeleri Bilgilendirme Semineri’nin ilk gününde katılımcılarla bir araya geldi. TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, 27-28-29 Kasım tarihlerini kapsayan Meclis Üyeleri Bilgilendirme Semineri’nin ilk gününde katılımcılarla bir araya geldi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin ülkenin en demokratik kurumlarından birisi olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, aynı meslek grubunda rekabet edilen kişilerden oy istemenin güçlüğünü ve demokratikliğini anlattı. Seminere Kayseri Ticaret Borsası adına, Meclis Başkan Yardımcısı Ahmet Onay ile Meclis Üyesi Osman Dörtdudak katılmıştır. Seçilerek gelmenin meclis üyelerini bulundukları meslekte bölgelerinin lideri ve kanaat önderi yaptığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Onun için temsil ettiğiniz kurumu, çalışmalarını, imkânlarını çok iyi bilmeniz gerekir. Yol gösterici olmanız lazım. İl ve ilçelerinizin kanaat önderi olarak size çok önemli görevler düşüyor. İnsanların en ha- yırlısı insana faydalı olandır. Elinizde insanlara faydalı olabilmek için çok önemli bir fırsat var. Bunu iyi değerlendirmemiz lazım.” diye konuştu. ğünü, küresel yarışta Türkiye’nin şehirlerin başarısıyla ön plana çıkacağını belirterek, bu nedenle bu toplantıları düzenlediklerini söyledi. Dünyada artık ülkelerin değil, şehirlerin ön plana çıktığını vurgulayan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, dünya ekonomisinin yüzde 50’sinin 600 büyükşehirde döndü- “Kuş alayıyla uçar.” diyen Hisarcıklıoğlu, TOBB’un başarısında oda ve borsa başkanlarının birlik ve beraberliğinin yattığını sözlerine ekledi. KAYSERİ TİCARET BORSASI 29 HABERLER KAYSERİ’NİN GELECEĞİ TOPLANTISI EKONOMİ BAKANI MUSTAFA ELİTAŞ’IN KATILIMIYLA GERÇEKLEŞTİRİLDİ Kayseri Ticaret Odası, Kayseri Sanayi Odası, Kayseri Ticaret Borsası, Yahyalı, Develi ve Bünyan Ticaret Odaları tarafından ortaklaşa düzenlenen Kayseri’nin Geleceği Toplantısı, Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş’ın katılımıyla gerçekleştirildi. 30 KAYSERİ TİCARET BORSASI HABERLER Toplantıya Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, Enerji ve Tabi Kaynaklar eski Bakanı Taner Yıldız, Vali Orhan Düzgün, AK Parti Kayseri Milletvekilleri, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, İlçe Belediye Başkanları, Ekonomi Bakanlığı bürokratları, Kayseri’deki oda ve borsa yönetimleri ile meslek komiteleri üyelerinin yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. olan yaşayan ekonomidir. Uluslararası doğrudan sermayenin ülkemize gelmesi için gerekli çalışmaları yapacağız. 30 Kasım’dan itibaren bizim pazar ülkelerimizde reklamlarımızı başlattık. Dünyanın çeşitli ülkelerinde Türkiye reklamı yapılıyor. Artık marka bazında da reklam yapacak firmalarımız varsa o ürünlerin marka ve reklam desteğine kaynak transferi yapacağız.” dedi. Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, Kayserili sanayici ve iş adamlarının katıldığı toplantıda üretimde araştırma, geliştirme ve yenilikçi üretime ağırlık vereceklerini; bu tür üretimi devlet olarak daha çok destekleyeceklerini ifade etti. Bakan Elitaş, gelişen teknolojiyle birlikte tüketim alışkanlıklarının değiştiğini belirterek, dünyayla rekabet edebilmek için yeniliklere açık bir üretim modelinin benimsenmesi gerektiğinin altını çizdi. Gündemdeki Rusya krizine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Elitaş, Kayseri’nin bu krizden direkt olarak etkilenme durumunun olmadığını; sorun oluşması muhtemel sektörler ve bölgelerle ilgili olarak da gerekli önlemlerin alınması yönünde çalışma ve toplantıların yapıldığını söyledi. Bakan Elitaş, serbest bölgelerle ilgili de düzenlemelerinin olduğunu kaydederek, “Bizim öncülerimiz sizlersiniz. Siz yaşayan ekonomi, biz okuyan ekonomiyiz. Önemli 60, 61 ve 62’nci hükümetlerde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı görevini yürüten Kayseri Milletvekili Taner Yıldız ise, Kayseri’nin böylesine önemli bir bakanlık ile ilgili görevlendirilmiş olmasının önemine değinerek, Sayın Bakan Elitaş’ı yeni görevinden dolayı tebrik ederek, başarı dileklerinde bulundu. Kayseri’yi ve Türkiye’yi daha ileriye götürme noktasında gayretlerinin daha da artarak devam edeceğini belirten Yıldız, Kayserili sanayiciler, iş adamları ve toplumun her kesimine kapılarının her zaman açık olduğunu sözlerine ekledi. Kayseri Valisi Orhan Düzgün de, Kayseri’nin ihracatçısının, ticaret erbabının ve sanayicisinin yüzünün güldüğünü ifade ederek, “Sanayi bölgelerimize gittiğimizde, ihracatçılarla bir araya geldiğimizde onların bizden talep ettikleri ve ilettikleri hususların önemli bir kısmı Ekonomi Bakanlığı ile ilgili konulardı. Tüm ülke ile birlikte Kayserili ihracatçılarımızın, sanayicilerimizin önünü açacak olan böyle önemli bir Bakanlığın Kayseri Milletvekili Sayın Mustafa Elitaş’a verilmesini ilimiz adına gerçekten büyük bir şans ve fırsat olarak değerlendiriyorum.” dedi. Vali Düzgün, Kayseri’nin ticaret geçmişinin günümüzden 5-6 bin yıl öncesine dayandığını, Kültepe’de yapılan arkeolojik kazılarda ortaya çıkarılan tabletlerde birçok ticari anlaşma ve sözleşme metinlerinin tespit edildiğini, yaklaşık 2 ay kadar önce de Kültepe Tabletleri’nin UNESCO tarafından Dünya Belleği Listesi’ne alındığını hatırlattı. Vali Düzgün, Bakan Elitaş’ın siyasi birikimi, tecrübesi ve iş hayatındaki başarısının da KAYSERİ TİCARET BORSASI 31 HABERLER ülkenin ekonomisine yön vermesi adına önemli olduğunu belirterek, Sayın Elitaş’ın Ekonomi Bakanlığı görevinin Kayseri ve Türkiye adına hayırlı olması temennisinde bulundu. Daha sonra TOBB Başkanı M. Rıfat Hisarcıklıoğlu ise, Ekonomi Bakanlığı’na iş dünyasının içinden biri olan Mustafa Elitaş’ın getirilmesinin iş dünyası, Kayseri ve Türkiye için büyük bir şans olduğunu; Elitaş’ın ihracat rakamlarının yakalanması konusunda en iyi şekilde görevini yerine getireceğine inandığını söyledi. Kayseri Ticaret Odası Başkanı Mahmut Hiçyılmaz, “Siyasi ve ekonomik istikrarın ne kadar önemli olduğu ortaya çıktı. Bizim ticaret yapabilmemiz için huzurlu bir ortamda olmamız gerekiyor. Terörle mücadele konusunda son zamanda yapılan faaliyetlerin aynen devam etmesini özellikle hükümetinizden rica ediyoruz. 64. Hükümet kurulurken, özellikle Sayın Başbakanımızın yaklaşımı ile iş dünyasının görüşlerinin alınması, iş dünyası bakımından sevinçle karşılanacak bir durumdur.” dedi. Hiçyılmaz, 13 yıldır güven ve istikrar adası olan Türkiye’nin bundan sonra da aynı güç ve anlayışla örnek olacağını söyledi. Toplantı’da konuşma yapan Kayseri Ticaret Borsası Başkanı Şaban Ünlü, Kayserili bir bürokratın bakan olmasından duyduğu memnuniyeti belirterek, “Ekonomi Bakanı Sayın Mustafa Elitaş Bey’in makamındaki ilk Kayseri ziyareti olması nedeniyle, sizlerin huzurunda Bakanımızı ve yeni seçilen milletvekillerimizi tebrik ediyor ve başarılarının devamlı olmasını diliyorum. Ayrıca ekonominin kaptanının bir Kayserili olması bizleri gururlandırmaktadır. Kayseri ili bilindiği gibi, Türkiye’nin belli başlı ticaret ve sanayi şehir merkezlerinden biridir. Sanayi, ticaret, tarım, hayvancılık ve turizm alanlarında faaliyet gösteren firmalarımız ekonomimize neredeyse her alanda katkıda bulunmaktadır. Bu büyük üretim kapasitesiyle Kayseri pek çok alanda dünya markası üretmektedir. Bununla birlikte istikrarın hâkim olması, belirsizliklerin en aza çekilmesi, tüccarın, sanayicinin ve üreticinin katma değeri yüksek ürünler üretmesini sağlamaktadır. Destekler de çiftçinin verim kapasitesini arttırmaktadır. Hükümetin yeni döneminde Sayın Bakanımızla birlikte omuz omuza çalışarak, üzerimize düşen vazifeyi yerine getirmeye hazırız.” dedi. 32 KAYSERİ TİCARET BORSASI KÖŞEM TARIM G I D A Ü R Ü N L E R İ İ N Ş . T İ C . LT D . Ş T İ • Tarım Ürünleri • Kabak Çekirdeği • Ayçekirdeği Alım Satımı KAYSERİ TİCARET 33 96 01 Merkez: Hadibey Cd. Tomarza Yolu 1.Km. Tel: 0352. 621 31 91 •BORSASI Fax: 0352. 621 Şube: Belediye Pasajı Elbiz Cd. No: 50 Tel: 0352. 621 31 90 Develi / KAYSERİ GİLABURU SUYU ZAYIFLATIYOR Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Beslenme Bilimleri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nurten Budak, yapılan araştırmaların gilaburu suyunun diyüretik etkileri olduğunu belirterek, bu kapsamda zayıflama diyetine de çok büyük destek olacağını söyledi. Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Beslenme Bilimleri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nurten Budak, gilaburunun Kayseri’ye özgü, özellikle bağlık alanlarda yetişen, kırmızı küçük meyveleri olan bir bitki olduğunu kaydetti. Sonbaharda olgunlaşan gilaburu meyvelerinin toplanarak bir süre su içerisinde bekletildikten sonra, ezilerek çıkarılan suyunun içecek olarak tüketildiğini ifade eden Budak, bu bitkinin başka bölgelerde de bilindiğini ancak, suyunun sadece Kayseri’de içecek olarak tüketildiğini söyledi. Ödem Çözücü ve Böbrekleri Çalıştırıcı “Gilaburu suyu tüketiminin yaygınlaştırılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü, daha çok eski kuşak tarafından alışkanlık kapsamında tüketiliyor. Fakat, yapılan araştırmalar gilaburu suyunun diyüretik, yani vücuttaki şişkinliği, ödemi çözücü, böbrekleri çalıştırıcı, artık ürünlerin vücuttan atılmasına yardımcı etkileri olduğunu ortaya koydu. Bu kapsamda gilaburu suyu zayıflama diyetine de çok büyük destek olacaktır. Çünkü, bol sıvı tüketimi özellikle zayıflama diyetlerinde çok önemli bir unsurdur. Zayıflamak isteyenler, birincisi yeterli ve çok düzenli beslenecekler, ikincisi fiziksel aktivite yapacaklar, üçüncüsü de bol sıvı alacaklar.” 34 KAYSERİ TİCARET BORSASI Gilaburu suyunun ekşi tadı nedeniyle genellikle şeker eklenerek tüketildiğini dile getiren Budak, çok fazla şeker katılmamak şartıyla bunun sakıncası olmadığını ifade etti. Tansiyon Hastaları Mutlaka Tüketmeli Hipertansiyonun en önemli nedenlerinden birisinin de aşırı tuz tüketimi olduğunu vurgulayan Budak, vücuttan fazla tuzun atılması için bol su içilmesi gerektiğini dile getirdi. Budak, gilaburu suyunun tuzun zararlı etkilerini de bir ölçüde engellediğini kaydederek, şöyle devam etti:“Özellikle tansiyon hastalarının gilaburu suyunu tüketmelerini öneriyoruz. Çocuklara ve gençlere de mutlaka tüketim alışkanlığı kazandırılmalıdır. Diğer sağlıklı bireyler de günde mutlaka 1 su bardağı gilaburu suyu içmeliler. Gilaburu suyu özellikle yaz aylarında kola gibi gazlı içecekler için de çok iyi bir alternatif. Çünkü, bu içecekler şeker içerdiği için sıvı ihtiyacını daha çok artırıyor. Onun için sıvı ihtiyacını şeker içermeyen su, ayran, gilaburu suyu ya da sütten karşılayın ya da doğal olarak meyve tüketin diyoruz.” KAYSERİ TİCARET BORSASI 35 MAKALE YÖRESEL ÜRÜNLER VE COĞRAFİ İŞARETLER BİRSEN KOCA Kayseri Ticaret Odası TPE Temsilcisi TÜKO-BİR Kayseri Şube Başkanı Coğrafi işaretler (Cİ), belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri yönünden kökenin bulunduğu yöre, alan, bölge ya da ülke ile özdeşleşmiş bir ürünü gösteren işaretlerdir. Bir coğrafi işaret genellikle bir ürünün elde edildiği yerin isminden oluşmaktadır. Coğrafi köken yer olarak bir köy, kasaba, bir bölge ya da ülke olabilir. Coğrafi işaretler (Cİ) belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri yönünden kökenin bulunduğu yöre, alan, bölge ya da ülke ile özdeşleşmiş bir ürünü gösteren işaretlerdir. Bir coğrafi işaret genellikle bir ürünün elde edildiği yerin isminden oluşmaktadır. Coğrafi köken yer olarak bir köy ya da bir kasaba, bir bölge ya da ülke olabilir. Zengin biyolojik çeşitliliği, geniş tarımsal toprakları ve farklı mikro klimaları ile çok sayıda ve kaliteli bir tarımsal ürün kataloğuna sahip olan ülkemiz, aynı zamanda derin tarihi kökenlerinden gelen, gelişmiş bir mutfak kültürü ve otantik üretim biçimleri ile zengin bir yöresel üretim becerisine de sahiptir. Topraklarımız üzerinde yaşayan çeşitli uygarlıklar kültür mirasımızın bir sentezi olan geleneksel el sanatlarımız ise göz kamaştırıcı bir mozaik oluşturmaktadır. Anadolu’muzun öz varlığını oluşturan tüm bu özellikler Türkiye’ye olağanüstü kalitede ve çok sayıda yöresel ürün kazandırmıştır. 36 KAYSERİ TİCARET BORSASI Ülke kalkınmasına ivme kazandırabilecek bu olağanüstü potansiyele dünyanın belki de hiçbir ülkesi sahip değildir. Coğrafi işaretler AB uygulamasında olduğu gibi “menşe adı koruması” ve “mahreç işareti” olarak ikiye ayrılmıştır: Menşe Adı: coğrafi sınırları belirlenmiş bir yöre, alan, bölge veya çok özel durumlarda ülkeden kaynaklanan bir ürünün tüm veya esas nitelik veya özellikleri bu yöre, alan veya bölgeye özgü doğa ve beşeri unsurlardan kaynaklanması ve ilgili ürünün üretimi, işlenmesi ve diğer işlemlerinin tümüyle bu yöre, alan veya bölge sınırları için yapılması ürünün “menşe adını” belirtir. Menşe adları ait oldukları, coğrafi bölgenin dışında üretilemez. Çünkü ürün, niteliklerini ancak ait olduğu yöre içinde üretildiği takdirde kazanabilir. Menşe adına Kayseri Pastırması, Kayseri Sucuğu, Finike Portakalı, Malatya Kayısısı, Kars Kaşarı örnek gösterilebilir. Mahreç İşareti: coğrafi sınırları belirlenmiş bir yöre, alan veya bölgeden kaynaklanan bir ürünün belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri itibariyle bu yöre, alan veya bölge ile özdeşleşmiş olan ve üretimi, işlenmesi ve diğer işlemlerinden en az birinin belirlenmiş yöre, alan veya bölge sınırları içinde yapılan ürüne mahreç işareti denir. Mahreç işaretlerinin, ürünün özelliklerinden en az biri o yöreye ait olmakla birlikte, yöre dışında da üretilebilmesi söz konusudur. Mahreç işaretine Kayseri Mantısı, Antep Baklavası örnek gösterilebilir. Türkiye, 1995 yılında yürürlüğe giren ve AB 2081 sayılı tüzüğüne dayanarak hazırlanan 555 sayılı “Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname (KHK)” ile tescil uygulamasını başlatmış ve görevli kuruluş olan Türk Patent Enstitüsü günümüze dek 185 ürünün tescilini gerçekleştirmiştir. MAKALE Gölgeli ve son olarak ise ilk defa Kayseri’de işlenen Coğrafi İşaretlerde Kadının Rolü konusunu TOBB Kayseri Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Merve Sarıoğlu sunmuş ve gerek enerjisi gereksekonuya hakimiyeti ile büyük ilgi toplamıştır. Her yıl yapılması planlanan sempozyum, tescilli ürünlerin denetim sistemlerinin çalıştırılarak uygulamaların bir sonraki sempozyumda sunulmasını, Üniversitelerimizde yapılan/yapılacak yeni bilimsel çalışmaların çoğaltılarak sunulmasını ve bu konuda yapılacak yeni projeler ile potansiyel ürünlerin coğrafi işaret başvurusuna Oda olarak öncülük etmeyi amaçlamaktadır,nitekim il dahilinde coğrafi işaretler konusunda çalışmalar yapan tek kurum. Umuyorum ki 2016 yılında yapılacak sempozyumda pastırma, sucuk ve mantının AB nezdinde başvurusu yapılmış olur ve bu süreci de sempozyumda paylaşabiliriz. Türkiye’de en fazla tescil sahibi il 9 tescilli ürün ile Kayseri’dir. 2015 yılında Türk Patent Enstitüsü ödülleri arasına ilk defa Coğrafi İşaretleri de eklemiş ve bu ödülün ilkini “En Fazla Tescilli Ürüne Sahip İl” olarak Kayseri adına, Kayseri Ticaret Odası almıştır. Türk Patent Enstitüsü’nün ödüllerine bu kategoriyi eklemesi çok önemli bir gelişmedir. Tüm ürünleri koruma kapsamına alan KHK, yeni gelişmelere paralel olarak AB Konseyi’nin 510/2006 sayılı tüzüğüne göre yeniden düzenlenmiş ve hazırlanan yasa tasarısı TBMM’ne sunulmuştur. Tescillerdeki hızlı gelişmeye rağmen ürünler üzerinde etiketleme ve amblem uygulamasına henüz geçilememiş olması tüketicilerde bir farkındalık yaratmamaktadır. Yöresel ürünler ve coğrafi işaretler ile ilgili ülkemizde kamu uygulamalarının dışında bilimsel çalışma ve araştırmaların da çoğalmasının kaçınılmaz olduğu bir gerçektir. İşte bu bağlamda ilimizde ilk adımı Kayseri Ticaret Odası 16 Ekim 2015 tarihinde düzenlediği “Coğrafi İşaretler Sempozyumu” ile atmıştır. YÜCİTA (Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı) ile birlikte düzenlenen sempozyuma Kayseri Valiliği, ORAN Kalkınma Ajansı, Kayseri Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, TOBB Kayseri Kadın Girişimciler Kurulu destek vermiştir. Sempozyum; Coğrafi İşaretler’de Türkiye Uygulamaları, Coğrafi İşaretler’de Kayseri Deneyimi, Coğrafi İşaretler’de Son Uluslara- rası Gelişmeler ve Sorunlar olarak üç oturum şeklinde gerçekleştirilmiştir. Oturum Başkanlığını Kayseri Ticaret Odası Başkanı Sayın Mahmut HİÇYILMAZ’ın yaptığı ikinci oturumda;Kayseri Pastırması ve Sucuğunun Kent Ekonomisindeki Yeri ve Değer Zinciri konusunda Kayseri Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Hiçyılmaz, Kayseri’nin Coğrafi İşaret Potansiyeli konusunda Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi Doç. Dr. Mahmut KAPLAN, Coğrafiİşaretlerin Tüketici Tercihlerine Olan Etkilerive Üreticilere Pazarlama Stratejisi Önerileri konusunda Abdullah Gül Üniversitesi’nden Yrd.Doç.Dr. Ebru Genç, Yamula Patlıcanı İyileştirme Çalışmaları “Yemliha Hazırlanıyor Yarınlara” Projesi konusunda Erciyes Üniversitesi Tıp FakültesiFizyoloji Anabilim Dalı/ Prof. Dr. Asuman Kayseri Ticaret Odası ayrıca; tescil sahibi olduğu Kayseri Pastırması, Kayseri Sucuğu ve Kayseri Mantısı’nın üretimlerini yapan ve coğrafi işaret sistemine dahil olmayı talep eden altı firma ile denetim sistemini de oluşturmuştur. Denetimleri tescil belgelerinde yazan kurumlar ile birlikte yapmakta ve denetimlerde; başvuruda bulunan firmaların tescil belgesinde belirtildiği gibi üretim yapıp yapmadığı, hijyeni, etiketleri, ambalajları ve ürünlerden alınan numunelerin İl Gıda Laboratuvarı’ndan analiz sonuçlarına göre raporlarını düzenlemektedir. Denetim sonucunun olumlu olması durumunda ise firmaların coğrafi işaret sistemine dahil olduğunu gösteren etiket ve QR Kode verilmektedir. QR Kode uygulaması ile Kayseri Ticaret Odası coğrafi işaretli ürünler içerisinde tüketicilerin akıllı telefonlar ile orijinallik testini yapabileceği sistemi ilk defa uygulayan kurum olarak da diğer coğrafi işaret denetim sistemlerine örnek oluşturmaktadır. Yine bu uygulama ile tüketicilere kalite güvencesi oluşturulması amaçlanmaktadır. Coğrafi işaret, ürünü tanımlar ve üretimin bu tanımda yer alan kriter ve kurallara göre yapılmasını sağlar. Coğrafi işaret, bir koruma aracıdır; üretici ve tüketicileri haksız rekabete karşı korur. Coğrafi işaret, tüketicileri yönlendirir (piyasalardaki bilgi asimetrisi, niş pazarlar). Coğrafi işaret, üreticilere yüksek fiyat sağlar. Coğrafi işret, etkin bir kırsal kalkınma aracıdır (Katma Değer, İstihdam). Coğrafi işaret turizmi geliştirir. KAYSERİ TİCARET BORSASI 37 KTBDEN HABERLER KAYSERİ TİCARET BORSASI LABORATUVARLARI Kayseri Ticaret Borsası Gıda Analiz Laboratuvarımız, buğday, buğday unu ve ekmek analizlerinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından onaylı olarak sektördeki tüm üyelerimize uygun fiyata ve güvenilir şekilde hizmet vermektedir. Kaliteli ve verimli üretim ancak teknolojik donanımla ve profesyonel kadroların çalıştığı laboratuarlarda yapılan analizle mümkündür. Bu laboratuarların önemi ve sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Bunun bilincinde olan Kayseri Ticaret Borsası; gıda analiz laboratuvarı olmak üzere, bünyesinde bulunan iki özel laboratuvar ile üreticilerimize hizmet vermektedir. 2010 yılında Gıda Laboratuvarı ve 2012 yılında Toprak Laboratuvarını hizmete geçiren Kayseri Ticaret Borsası; 2014 yılında aldığı hızlı analiz cihazıyla, yem ve hububat analizleri yapmaya başlayarak hizmetlerini arttırmıştır. Gıda ve Tarım Hayvancılık Bakanlığı tarafından çalışma izni bulunan laboratuarımız, tecrübeli kadrosu ve gelişmiş cihazları ile üyelerimize, titiz, güvenilir ve gizlilik esnasına dayanan hizmet sunmaktadır. Yapılan analiz çeşitliliğini arttırmak ve yakın zamanda mikrobiyoloji laboratuarı da kurarak hizmete geçirmek, laboratuvarımızın hedefleri arasında bulunmaktadır. Ayrıca, bilimsel ve kalite odaklı çalışma sistemini benimseyen laboratuvarımız, konusunda uzman ve yetkin personeliyle, hassasiyeti yüksek, modern alet ve cihazlar kullanarak hızlı ve güvenilir sonuçlar vermeyi hedeflemiştir. Son teknoloji NIR cihazımız ile de yem, yem hammaddeleri ve hububat ürünleri analizleri 6 saniye gibi kısa bir sürede yapılmaktadır. 38 KAYSERİ TİCARET BORSASI MAKALE KAYSERİ TİCARET BORSASI 39 SAĞLIK ŞAP (DABAK) HASTALIĞI Şap hastalığı nedir ve tedavisi var mıdır? Son günlerde en çok duyduğumuz hastalıkların başında şap hastalığı geliyor. Özellikle çift tırnaklı hayvanlarda görülen ve VİRAL bir hastalık olan şap hastalığı tam olarak nedir? İşte Şap hastalığı hakkında merak edilenler… Şap hastalığı ergin sığırlarda genellikle öldürücü değildir. Ancak; buzağılarda virüsün doğrudan kalp kası üzerinde etki göstermesi sonucu ani ölümler görülür. Şap hastalığı ağız, ayak ve memelerde yaralarla klinik belirti gösterir. Belirtiler önce kabarcık şeklinde olur, sonra kabarcıkların sıyrılması sonucu yaralar ortaya çıkar. Hastalık ağızdan ip gibi salya akması, ağız şapırtısı, topallık ve dişilerde meme uçlarındaki yaralarla karakterize olur. Ergin hayvanlar genellikle iki hafta içinde klinik olarak iyileşirler. Sığırlarda hastalık belirtileri; yüksek ateş, titreme, donuk ve cansız bakışlar, salyalı ve şapırtılı ağız, ağız, dil ve dudaklarda yaralar, diş etlerinde hassasiyet ve içi dolu kabarcıklar, kabarcıklar birkaç saat sonra açılır ve açık kırmızı renkli yaralar meydana gelir. Hassas ve ızdıraplı ayaklar, ağır vakalarda tırnak düşmesi, süt veriminde azalma, buzağılarda ölüm. Koyunlarda klinik belirtiler sığırlarda görülen belirtilere ilave olarak; durgunluk, halsizlik, aniden oluşan topallık, sürüden ayrı yatma isteği, kuzularda ölüm. Şap hastalığı iyileştikten sonra meme ucu yaraları ile ilgili olarak meme iltihapları (mastitis) ve ayaktaki yaralar sonucu topallık gibi kalıcı problemler hayvanların ve işletmenin başına dert olabilir. Şap virü- 40 KAYSERİ TİCARET BORSASI sünün yedi tipi ( A,O, C, Asia 1, SAT1, SAT2, SAT3) ve bunların toplam 60 alt tipi bulunmaktadır. Tipler arasında çapraz bağışıklık söz konusu değildir. Ülkemizde bugünlerde A,O, Asia 1 tipi şap görülmektedir. Şap virüsü kuru ortamlara ve güneş ışığına dayanıksızdır. Ancak kışın hayvan dışkısında altı ay canlı kalabilir. Salyada 14 gün, sütte 9 gün canlı kalabildiği bildirilmektedir. Virüs her türlü yol ile hızla bulaşır. Doğrudan temas en önemli bulaşma yolu olup, araçlarla, insanlarla, rüzgârla, sütle bulaşabilir. Hasta hayvanların idrarı, dışkısı, salyası, sütü ve eti bulaşma kaynağıdır. Virüsün girişi ağız, burun, boğaz yoluyla olur. Yayılmada hayvan pazarları, ortak kullanılan suluklar ve meralar önemli rol oynar. Hastalık çıkmış yerin on kilometre yarıçapındaki bölge en çok tehlikeye maruz kalan bölgedir. Hastalık çıktığı duyulduğunda işletmeler derhal içine kapanmalıdır. Yani hayvan, ot, saman, malzeme ve insan giriş çıkışı, kesinlikle önlenmelidir. Çalışanların zorunlu giriş çıkışı için giysilerin, çizmelerin değiştirilmesi ve dezenfeksiyon yapılması gibi önlemler alınmalıdır. Hastalık etkeni çamaşır suyu, çamaşır sodası ve SAĞLIK sirkeye karşı hassastır. Çamaşır suyunun % 2’lik, çamaşır sodasının %4’lük çözeltilerinin dezenfeksiyonda kullanılması uygun olur. Ağızdaki yaraların %10’luk yemek sodası (sodyum bikarbonat) çözeltisi ile yıkanması da rahatlatıcı ve iyileştirmeyi hızlandırıcı bir etki gösterir. Şap hastalığında bulaşmanın en önemli yolu doğrudan temas olup, buradaki başlıca problem inkübasyon dönemi veya kuluçka dönemi dediğimiz klinik belirtilerin görülmediği zaman dilimidir. Dışarıdan bakıldığında henüz bir belirti görülmediği halde hastalık ilerlemekte ve bulaşma olmaktadır. Klinik belirtiler görüldüğünde ise iş işten geçmiştir. Başka bir yanıltıcı yol klinik iyileşmenin ardından hayvanların bir süre “taşıyıcı” olarak kalmasıdır. Özellikle yutak bölgesinde 6 ay ile 24 ay arasında virüsün canlılığını koruduğu bildirilmektedir. Şap virüsünün kuluçka süresi 2-14 gün arasındadır. Hastalık genellikle 3-5 gün içinde ortaya çıkar. Karantina süresinin bu bilgiler ışığında 15 günden az olmaması gerekir. Çiftliğe yeni getirilecek bir hayvanın, en az 15 gün karantinada tutulduktan sonra, diğerlerinin yanına konulması yerinde olur. Hastalık çıkmış bölgelerden, hastalık sönmüş dahi olsa, hayvan almamak en akılcı önlemdir. Şap hastalığı zoonoz hastalıklar listesinde, yani hayvanlardan insanlara geçebilen hastalıklar arasında sayılmakla birlikte, böyle bir bulaşma çok nadirdir. Çift tırnaklı hayvanların bir hastalığı olduğundan insanlar bu virüse karşı duyarlı değildirler. Bağışıklık sistemi çökmüş, direnci kırılmış insanlara, çocuk ve yaşlılara bulaşma ihtimali olabilir. Ülkenin genel olarak şap hastalığından korunması için alınacak önlemler, hayvan hareketlerinin kontrolü, kordon konulması ve hastalık çıkmış bölgelerdeki yolların hayvan hareketlerine kapatılması olabilir. Şap hastalığının teşhisi klinik belirtilere bakılarak kolayca konulabilir. Kesin teşhis ve tip tayini için laboratuvar testleri gerekir. Hastalığın tedavisi yoktur. Ağız ve ayakların sodyum bikarbonat (yemek sodası) solüsyonu ya da sirkeli suyla silinmesi yararlı olur. İkincil enfeksiyonların önlenmesi için antibiyotik kullanılması yaygın bir uygulamadır. Hastalık daha önce de söylediğimiz gibi iki hafta içinde, belki bir takım hasarlar bırakarak, iyileşir. Hastalığın koruyucu aşıları vardır. Ülkemizde ikili, üçlü, dörtlü karma aşılar satılmaktadır. Bunlar A,O, Asia 1 ve bazen A. İran 96 tip- lerine karşı hazırlanmış aşılardır. Aşılama, buzağılar 4 aylık olduklarında başlamalı sekizinci ve on ikinci aylarda tekrarlandıktan sonra, 6 ayda bir rapellerle devam edilmelidir. Sürekli aşılama bağışıklığın devamlılığını sağlayacaktır. Ülkemizde daha çok sığırlarda sorun olarak görülür. Ekonomik yönden çok büyük kayıplara sebep olur. Ticarete ve dış ticaretimize engeller yaratır. Şap hastalığının meydana getirdiği kayıplar: • Süt ve et verimindeki kayıplar, • Hayvanların gelişmesinde gerilik, • Gebe hayvanlarda yavru atma, • Özellikle genç hayvanlarda görülen oldukça yüksek oranda ölümler, • Dış ticarete getirilen kısıtlamalardan doğan ekonomik kayıplar, • Tedavi masrafındaki maliyet olarak karşımıza çıkar. KAYSERİ TİCARET BORSASI 41 RÖPORTAJ ÜRETİCİDEN TÜKETİCİYE: ÇİZMELİ ET KOMBİNASI Yeni yüzüyle tam gaz yola devam ediyor. Bir aile şirketi olarak Bekir Çizmeli tarafından kurulan ve nesilden nesile devam eden Çizmeli Et Kombinası Mustafa ve Ahmet Çizmeli kardeşlerle birlikte tam gaz yola devam ediyor. “Üreticiden Tüketiciye” sloganıyla şahlanan kombina yeni görünümü ile de dikkat çekiyor. KTB Yönetim Kurulu Üyesi ve Çizmeli Et Kombinası sahibi Bekir Çizmeli, dergimize verdiği demeçte, Çizmeli Et Kombinası’nın; kuruluş, gelişim, modernizasyon, ürünlerde izlenebilirlik belgesi, küpe affı, hayvanların kesimi, şap hastalığı ve besicilerin sorunları hakkında bilgiler verdi: “Çizmeli Et Kombinası’nda hâlihazırda yürütülen işimiz, bizlere 1983 yılında dededen ve babadan miras bırakılan bir meslektir. Ben 3. Kuşağım. Şuanda evlatlarımda bu meslekte kendilerini yetiştirmiş durumdalar. Ben 1983 yılında Develi’de küçük bir kasap dükkânı ile perakende satış yaparak işe başladım. Zamanla kendi bünyemizde işimizi geliştirerek süt inekçiliği yaptık. Hala devam eden süt üretimimiz, Develi 42 KAYSERİ TİCARET BORSASI RÖPORTAJ besi çiftliğimizde devam edip Ülker ve Sütaş grubuna süt vermektedir. Aynı zamanda orada yetiştirdiğimiz hayvanlarımızı keserek anlaşmalı olduğumuz marketlere karkas sevkiyatı yapıyoruz. Karpuzatan’da bulunan Çizmeli Et Kombinası’nda ise 2010 yılından beri sağlıklı ve hijyenik bir şekilde hizmet vermekteyiz. Türkiye geneli dağıtım yapıyor,marketlere sevkiyatımızı sürdürüyoruz. Çizmeli Et Kombinası olarak modernizasyona gittikten sonra oğullarım, Mustafa ve Ahmet Çizmeli ile birlikte bünyemizde parçalama tesisi kurduk ve yeniliklerle yolumuza devam ediyoruz. Çizmeli Et Kombinası’nda Yapılan Modernizasyon Çalışmalarında Ne Gibi Değişiklikler Yapıldı? İşletmemizde, Avrupa Birliği’ne uygun bir şekilde insanlara daha hijyenik ve daha güvenle etini tüketmesi amacıyla bakteri içermeyen malzemeler kullanarak geniş kapsamlı modernizasyon yaptık. Bu çalışmalarımız bizleri çok mutlu etti. Ürünlerde İzlenebilirlik Belgesi Nedir? Üreticiye Ve Tüketiciye Faydaları Nelerdir? İzlenebilirlik Belgesigenel olarak bakıldığında bir ürün veya hizmetin geriye doğru takip edilebilir olmasıdır. Hükümetimizin, İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü nezdinde oluşturulan izlenebilirlik belgesi, işletmeye gelen hayvana bir pasaport görevi sağlamaktadır. Bu sayede her parçanın hangi hayvana ait olduğu bilinmektedir. Denetleme daha kolay ve açıklayıcı olmaktadır. Böylece hatalı işlemler bu sistem yardımıyla rahatlıkla kendi içinde tespit edilmekte ve tekrarını önleyebilmek için tedbirler geliştirilmektedir. KAYSERİ TİCARET BORSASI 43 RÖPORTAJ Zaman Zaman Küpesiz Yani Kayıt Dışı Olan Havyanlar İçin Hükümet Tarafından Küpe Affı Çıkıyor? Sizin Bu Konuya Bakış Açınızı Öğrenebilir miyiz? Hükümetimizin küpe affına gidilmesi yönünde bir çalışması var. Küpe affına gidilmesinin besicilerimiz açısından çok iyi bir karar olacağını düşünüyorum.Geçmişte eksikliği olan,aşısı yapılmayanhayvanlar var. Örneğin; bir besicinin hayvanlarından 10 tanesi kayıt altında, 10 tanesi kayıt altında değil. Küpe affıyla, İl Gıda Tarımve Hayvancılık Müdürlüğü’nün de izniylekesilemeyen o 10 hayvan kesilir. Bu sayede hem kayıt dışı hayvan kesiminin önüne geçilmiş olur, hem de besicilerin yüzü gülmüş olur. Besicilere Büyük Zarar Veren Şap Hastalığı Hakkında Bilgi Verir misiniz? Şap hastalığı, besicinin zararına olan bir hastalıktır. Hayvan hastalanır, güç kaybeder. Bu hastalığı önlemek için İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü nezdinde 3 ayda bir aşı yapılır. Hava akımı, rüzgârla ve hayvan sevkiyatı yapılırken bile kolayca bulaşabilen bir hastalıktır. O nedenle veteriner hekimlerin gözetiminde gerekli tedbirler alınmalı ve tedavi süreci takip edilmelidir. Besicilik ve Süt İnekçiliğinde Ne Gibi Sorunlarla Karşılaşıyorsunuz ve Çözüm Önerileriniz Nelerdir? dalı olacağını düşünüyorum. Böylelikle et fiyatları düşecek, üreticide tüketicide bu durumdan memnun olacaktır. Öte yandan Kayseri’mizin hayvancılıkta önemli bir eksiği olduğu kanaatindeyim: Kayserimizin bir hayvan pazarına ihtiyacı var. Yeni bir hayvan pazarının, besicilere büyük kolaylık sağlayacağı kanaatindeyim. Bunların yanı sıra besi kredisi, besicilerin yüzünü güldüren bir uygulamadır. Besi kredisinin devam etmesi, besiciliği ise işi bilen kişilerin yapması gerekir. Ülkemizde “Süt İnekçiliğinin” de geliştirilmesinin şart olduğunu düşünüyorum. Tarım Bakanımızın süt inekçiliği ile ilgili bir çalışması var. İnşallah bu çalışmalarla ve verilen desteklerle yaşanılan sıkıntılar ortadan kalkacaktır. İthal hayvan alımının ülkemiz için fay- Karpuzatan Mevkii 2.Cad. No:95 38080 KAYSERİ Tel: 0352 351 20 11 44 KAYSERİ TİCARET BORSASI HABERLER PASTIRMA VE SUCUK SATIŞINDA %25 DÜŞÜŞ YAŞANDI Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü, Türkiye’nin en önemli pastırma ve sucuk üretim merkezlerinden Kayseri’de 2015 yılı satışlarında % 25 düşüş yaşandığını bildirdi. Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü, yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü’nün işlenmiş etleri kanserojen olarak tanımlamasının pastırma ve sucuk esnafını zor durumda bıraktığını, satışlarda ciddi anlamda düşüşe yol açtığını söyledi. Türkiye genelinde pastırma ve sucuk satışlarının genel itibarıyla hediyelik şeklinde olduğunu, insanların evlerinde yemek için ancak tadımlık alım yaptığını ifade eden Ünlü, şunları kaydetti: “2015 yılında özellikle arka arkaya yapılan seçimler nedeniyle insanlar çok fazla gezip dolaşma imkânı bulamadı. Şehre gelen giden insan sayısında ister istemez azalma oldu. Bu da bizim satışlarımızı doğrudan etkiledi. 2014 yılında 2 bin ton pastırma, 12 bin ton civarında da sucuk satmıştık. 2015 yılında bin 500 ton pastırma, 9 bin ton da sucuk satışı yapabildik. Satışların azalmasında Dünya Sağlık Örgütü’nün işlenmiş etlere yönelik yaptığı açıklamalar da etkili oldu. Bu konudaki haberler insanlar üzerinde psikolojik baskı oluşturdu. Karar- sız olan insanlar, tamamen almama yönünde eğilim gösterdi ya da insanların daha az miktarlarda almasına neden oldu.” Gıda maddelerine yönelik yapılan herhangi bir olumsuz açıklamanın insanlar tarafından çok dikkatle takip edildiğini ve insanların alım eğilimlerini anında değiştirebildiğine dikkat çeken Ünlü, üretimlerin tamamının bakanlık onayı ve izni dahilinde gerçekleştirilmesine rağmen yine de satışların düşmesinin önüne geçilemediğini vurguladı. Ünlü, gurbetçilerin eskisi kadar alışveriş yapmamasının da satışların düşmesinde etkili olduğunu, birçok Avrupa ülkesinde ekonomik sıkıntılar yaşandığını, bunun gurbetçileri dolayısıyla da Türkiye’deki esnafı etkilediğini dile getirdi. Geçmiş yıllarda gurbetçilerin ülkelerine dönerken kilolarca pastırma, sucuk götürdüğünü ancak son yıllarda gram gram alım yapıldığını anlatan Ünlü, esnafın eski satışları özler hale geldiğini söyledi. 2016’DA PASTIRMA VE SUCUĞA ZAM YOK! Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü bu sene pastırma ve sucuğa zam yapılmayacağını söyledi. Pastırma ve sucuk satışlarında 2016 yılında mecbur kalmamaları durumunda zam yapmayı düşünmediklerini kaydeden Başkan Şaban Ünlü, sözlerini şöyle sürdürdü: “Uzun zamandır sucuk ve pastırmaya zam yapmadık. Şu anda sucuğun toptan kilogramı 30,00 - 34,00, perakende fiyatı ise 40,00 – 45,00 lira arasında. Normal pastırmanın ise toptan fiyatı 55 liradan, perakende fiyatı 70 liradan, sırt pastırmanın toptan fiyatı 65 liradan, perakende fiyatı ise 85 liradan satışa sunuluyor. Satışlarımız zaten düşük. Fiyatın artması halinde satışların, tamamen durması gibi bir tehlikeyle karşı karşıya kalırız. Onun için de fiyatlarda değişiklik yapmayı düşünmüyoruz. Düşük fiyatla sürümden kazanmak istiyoruz.” KAYSERİ TİCARET BORSASI 45 HABERLER KAYSERİ ŞEKER’İN ÜRÜN BANKACILIĞI LİSANSLI DEPO YATIRIMLARI HIZ KAZANDI Kayseri Şeker Fabrikası Boğazlıyan, Şarkışla, Develi Bölgelerinde 40.000.000 TL değerinde bir yatırım yaparak ortaya koyduğu irade ile Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Anonim Şirketi’ni kurdu. Sadece kar etmeyi, yatırım yapmayı değil, asli ve değişmez ilkesi olan, bölge çiftçisine hizmet etmeyi ve sektöründeki gelişmeleri kendi organizasyonuna entegre etmeyi hedef kabul eden Kayseri Şeker Fabrikası lisanslı depoculuk ile tarım ticaretinin kayıt altına alınması; hasat dönemlerinde arz yığılması sonucu yaşanan fiyat düşüşlerinin önüne geçilmesi ve tarım ürünleri ihracatında daha etkin faaliyetler yürütülebilmesi noktasında büyük hamle yaptı. Peki nedir lisanslı depoculuk ve Kayseri’de tarım sektörüne ne gibi artılar sağlar? Lisanslı Depoculuk: Depolamaya uygun nitelikteki; hububat, baklagiller, yağlı tohumlar, pamuk, fındık, zeytin, zeytinyağı ve kuru kayısı gibi standardize edilebilen temel ve işlenmiş tarım ürünlerinin standartlarının belirlenerek gerekli emniyet ve sağlık koşulları sağlanarak muhafaza edilmesi geçmişten günümüze süre gelen temel bir sorun niteliğindedir. 46 KAYSERİ TİCARET BORSASI Bu kapsamda; tarım ürünlerinin ticaretini kolaylaştırmak, ürünlerin depolanması için yaygın bir sistem oluşturmak, ürün sahiplerinin mallarının emniyetini sağlamak ve ürünlerin kalitesini korumak, standartları belirlenmiş tarım ürünlerinin ticaretini geliştirmek üzere, tarım ürünleri lisanslı depoculuk sisteminin kuruluş, işleyiş ve denetimine ilişkin usul ve esasları düzenlemek amacıyla 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu düzenlenmiştir. Lisanslı depoculuk şirketleri; genel itibari ile tarım ürünleri ticaretinin kayıt altına alınması gibi önemli bir görevi üstlenmek üzere ekonomik ihtiyaç ve etkinlik şartları göz önünde bulundurularak Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca verilecek izinle, anonim şirket şeklinde kurulmaktadır. Lisanslı depoculuk faaliyetinde bulunmak için Sanayi ve Ticaret Bakanlığından depoculuk lisansı alınması zorunludur ve alınacak lisansın devredilmesi söz konusu değildir. Bakanlıktan lisans alınmadan lisanslı depoculuk faaliyetinde HABERLER bulunulamaz, lisanslı depo veya lisanslı depo işletmesi izlenimini verecek hiçbir isim, unvan, işaret ve benzeri kullanılamaz. Lisanslı Depoculuk Sistemi İle; 1- Hasat dönemlerinde tarım ürünlerindeki arz yığılması nedeniyle oluşan fiyat düşüşlerinin önlenmesi ve piyasanın dengelenmesi, 2- Özellikle finansman sıkıntısı çeken küçük çiftçiler ile ürün sahiplerinin, lisanslı depolara verdikleri ürünleri karşılığında aldıkları ürün senetleri aracılığıyla bankalardan kredi ve finansman sağlamaları, 3- Tarım ürünleri ticaretinin herkesçe kabul gören standartları belirlenmiş ürünler üzerinden yapılması, kaliteli üretimin teşvik edilmesi, güvenli bir piyasanın oluşturulması, 4- Tarım ürünleri ticaretinin kayıt altına alınması, 5- Ülkemizde hali hazırda uygulanmakta olan tarım reformunun başarılması ve tarım ürünleri ticaretinde özel sektör katılımının artırılması, 6- Üretimde ve fiyatlandırmada devlet müdahalelerinin asgariye indirilmesi, bu alana yönelik yapılan yüksek harcamalardan önemli tasarruf sağlanması, serbest piyasa ve fiyat oluşumunu bozan müdahalelerden uzaklaşılması, 7- Tarım ürünleri üreticileri açısından kolay pazarlanabilen, iyi muhafaza edilen ve nakliye masrafları en aza indirilmiş bir sistemle istikrarlı ve daha yüksek bir gelir seviyesi elde edilmesi, mune gösterilmesine ve teslimine gerek olmaksızın ürün senetleri veya elektronik ürün senetleri aracılığıyla ticaretinin yapılması, 11- Standardı belirlenmiş ürün ve lisanslı depo sistemiyle tarım ürünlerinde vadeli işlem ve opsiyon piyasalarına geçilmesi, 8- Yatırımcılar için dövize, altına, hisse senedine, faize ve benzerlerine alternatif yeni bir yatırım aracı sağlanması, 12- Ürün depolanması, bankacılık ve sigorta sektörü açısından yeni iş alanlarının oluşturulması, 9- Ürün ticareti ile uğraşan tacir ve sanayicilerimizce, kalitesi bilimsel kriterlere göre belirlenmiş ve fiyat istikrarı sağlanmış ürünlerin kolayca temini, 13- Ülkemizin yakınında bulunduğu Orta Doğu, Balkanlar, Türkî Cumhuriyetler ve Asya coğrafyasındaki tarım ürünleri ticaretinde de önemli rol üstlenmesi ve pay sahibi olunması, hedeflenmiştir. Lisanslı Depoculuk ve Vergisel Teşvikler: Lisanslı depoculuk sisteminin teşvik edilmesine ve bu alandaki yatırımların artarak gelişmesine katkı sağlamayı amaçlayan ve vergi mevzuatını ilgilendiren gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Yapılan düzenlemelerin içeriğindeki vergisel teşvikler kapsamında; -Lisanslı depoya tevdi edilen ürün için üreticiye verilen ürün senetlerinin el değiştirmesinden doğan kazançların 31.12.2018 tarihine kadar gelir vergisi ve kurumlar vergisinden istisna tutulması, -Ürünlerin lisanslı depolara ilk tesliminde ve borsadaki alım satımında katma değer vergisi (KDV) istisnası getirilmesi, 10- Tarım ürünlerinin, fizikî mal ve nu- KAYSERİ TİCARET BORSASI 47 HABERLER -Lisanslı depo işletmesi ile mudi arasında yapılan sözleşmeler ve ürün senetleri damga vergisinden istisna tutulması yer almaktadır. Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile yürürlüğe konulan Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar ile birlikte Hazine Müsteşarlığınca çıkarılan tebliğ ile lisanslı depoculuk hizmetleri bölgesel desteklerden yararlandırılacak yatırım konuları arasına dahil edilmiştir. Ürünlerini lisanslı depoculuk faaliyeti sürdüren işletmelere teslim eden üreticilere ise kira ödeneği yardımı yapılmaktadır. Bu vesile ile çiftçinin ödemekle mükellef olduğu kira bedelini nispeten devlet karşılamaktadır. Kayseri Şeker’in Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Anonim Şirketi Kurmasındaki Hedefleri çisinin ürününü pazarlamak istemesi halinde ulusal bazdaki en uygun borsa fiyatları üzerinden ticaretini yaptırmayı amaçlamıştır. 1- Bir pancar çiftçisi kuruluşu olan Kayseri Şeker Fabrikası’nın lisanslı depoculuk faaliyetinde bulunma sebebi çiftçisinden kazandığını yine çiftçisi için kullanmak istemesidir. 3- Sektör analizleri şunu göstermiştir ki; üretici ne kadar kaliteli ve vasıflı ürün elde ederse etsin; uygun koşullarda depolayamadığı ve uygun zamanı yakalayamadığı anda zarar etmesi içten bile değildir. 2- Çiftçisinin pancar üretimi dışındaki ürünleri için (buğday, arpa, mısır, vs.) sektörde faaliyet gösteren TMO, Tarım Kredi Kooperatifi, bölgesel hububatçılar ve tüccarlar gibi kendi çiftçisinin alternatif ürünlerinin öncelikle sağlıklı, hijyenik, şartlarda depolamasını sağlamak; sonrasında ise çift- 4- Lisanslı depoculuğa getirilen ürünler, üreticilerimize depolama noktasında kolaylık sağladığı gibi, depolama öncesinde de ürün için yapılan hizmetlerden faydalanmış olacaklardır. Örneğin, buğdayını depolamak üzere getiren çiftçimizin ürünü görünüş, renk, protein, zararlı haşere yönünden laboratuvar ortamında ve uzman mühendis ve eksperler denetiminde kategori edilecek. Ürünün hektolitresi, proteini ayrı ayrı ölçülecek, uygun depoya alındıktan sonra zararlı mücadelesi için fümügasyon operatörlerince ilaçlanacak. Bu hizmetler standart şekilde her ürün için yapılacak ve ürünün bir nevi karnesi çıkarılacak. Bu karne o ürünün daha hızlı ve daha yüksek fiyattan ticaretini kolaylaştıracak. 5- Depolanan her ürün için elektronik ürün senedi tanzim edilecek. Elektronik ürün senedi bulunan üretici, bu senedi borsa fiyatları üzerinden istediği anda bozdurabilecek ya da herhangi bir ticaret için ipotek gösterebilecektir. 48 KAYSERİ TİCARET BORSASI 6- Depolama tesislerindeki modern aktarma, doldurma ve boşaltma sistemleri sayesinde ürünler fiziksel özellikleri değişmeden işleme tabi tutulmuş olacak, Ürün cidarında makine, helezon sıkıştırmasından dolayı meydana gelebilecek kırılma, tozuma, evsafının bozulması riskleri ortadan kaldırılmış olacaktır. Depo içlerinin sıcaklık değerleri sürekli kontrol altında tutularak, mevsim değişikliklerinde, gece gündüz ısı farklılıklarında depolar sürekli havalandırılarak ya da hava ile irtibatı kesilerek, ürünlerin hava ve sıcaklık şartlarından dolayı zarar görmesi engellenmiş olacaktır. 7- Çiftçilerimiz hasat döneminde ürünlerini lisanslı depolarımıza getirdiklerinde; Toprak Mahsulleri Ofisi’ne teslimatta karşılaştıkları (sıra bekleme, vakit kaybı yaşama, Cumartesi, Pazar ya da mesai sonrası ürün teslim almama gibi) olumsuzluklarla karşılaşmadan, uzman personelimizce hasat döneminde haftanın 7 günü, 24 saat ürün teslim alınarak, çiftçilerimiz modern tesislerimizde işlemlerini tamamlayacaklar. Sonuç olarak Kayseri Şeker Fabrikası Boğazlıyan, Şarkışla, Develi Bölgelerimizde 40.000.000 TL değerinde bir yatırım yaparak ortaya koyduğu iradede ile sadece kar etmek, yatırım yapmak değil, asli ve değişmez ilkesi olan, bölge çiftçisine hizmet etmeyi ve sektöründeki gelişmeleri kendi organizasyonuna entegre etmeyi hedef kabul etmiştir. HABERLER KAYSERİ TİCARET BORSASI FAALİYETLERİ KALİTE YÖNETİM FAALİYETLERİ 02.12.2015 İŞKUR Hizmet Binası toplantı salonunda, İl İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulu kararı gereğince, ilimizde İŞKUR hizmetleri ve istihdam konusunda, kamu ve özel sektör kuruluşlarının katılımıyla SWOT analiz çalışması yapılmıştır. 09.12.2015 tarihinde, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından, Kayseri ilinde yürütülen ‘Kadın Çiftçiler Vermikompost Üretiyor’Projesi kapsamında bir çalıştay düzenlendi. Vermikompost üretiminin Türkiye ve Dünyadaki önemi, organik ve evsel atıkların değerlendirilmesi, kimyasal gübreleme gibi konular ele alındı. BASIN FAALİYETLERİ POLATLI TİCARET ODASININ BORSAMIZA ZİYARETİ 01.12.2015 tarihinde, Polatlı Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan yardımcıları, Şaban Ünlü’yü makamında ziyaret etti. YUVARLAK MASA TOPLANTISI BAŞKAN ÇELİK: KAYSERİ’NİN GELECEĞİNİ PLANLIYORUZ Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik tarafından başlatılan ‘Yuvar- lak Masa Toplantıları’nın üçüncüsü Kayserili sanayici ve iş adamlarının katılımıyla 11 Aralık 2015 tarihinde yapıldı. Büyükşehir Belediyesi Kıranardı Konukevi’nde gerçekleştirilen toplantıya, Kayseri’deki sanayici ve iş adamları dernekleri ile meslek odalarından temsilciler katıldı. Gelecek yıllarda şehircilik planlamasında bir rota belirlenmesi adına, şehrin tüm yönetim dinamiklerinin görüşlerinin alınması için yapılan toplantıya, Kayseri Ticaret Borsası adına Meclis Başkanı Recep Bağlamış ile Yönetim Kurulu Başkanı Şaban Ünlü katılmıştır. Şehrin geleceğine iz vuracak yatırımlar yapacaklarını ifade eden Başkan Çelik, “Kentin geleceğini planlamamız gerekiyor. Bu kentte yaşayan herkesin söyleyeceklerini dikkate alacağız. Bu yüzden yuvarlak masa toplantıları yapıyoruz. 14 grupla toplantı yapacağız. Herkesin, her kesimin katkısını bekliyorum. Bu toplantılarda dile getirilecek tavsiyeleri değerlendirerek, uygulanabilir olanları hayata geçireceğiz. Siz meclis üyelerimizden ilçenizin ve şehrinizin geleceğine yön verecek projeler bekliyoruz.” dedi. Başkan Mustafa Çelik, daha sonra görüş ve öneriler sunan meclis üyelerini dinledi ve ifade edilenleri tek tek not aldı. KAYSERİ TİCARET BORSASI 49 HABERLER KAYSERİ’DE TARIM SEKTÖRÜ Ticaret ve sanayi şehri Kayseri’nin tarımsal alanda da söz sahibi olması hedefiyle son derece planlı ve programlı çalışan Kayseri İl Tarım, Gıda ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün dikkat çeken ve ülke çapında ses getiren faaliyetlerini İl Müdürü Özkan Kayacan dergimiz için değerlendirdi. 50 KAYSERİ TİCARET BORSASI Kendisiyle yaptığımız röportajda Türkiye’nin en büyüğü ünvanına layık Tarım Fuarı, Türkiye’de bir ilk olan Kadın Çiftçiler Vermikompost (Solucan Gübresi) Üretiyor Projesi, Erciyes Üniversitesi işbirliğinde yürütülen çiftçi eğitim etkinlikleri, Elma Çalıştayı, meraların ıslahı ve mezbahaların modernizasyonu gibi tüm ülke genelinde yankı bulan faaliyetleri hakkında bilgiler verdi. HABERLER Tarım Fuarının Gelişimi Hakkında Neler Düşünüyorsunuz? 12-15 Mart 2015 tarihleri arasında Kayseri Dünya Ticaret Merkezi’nde düzenlenen fuarımıza 10. Yılında 1900 firma katılmıştır. 80 ilden yaklaşık 350 bin ziyaretçiyi Kayseri’de buluşturmayı başaran fuarımız, Türk Dünyası ve Avrupa toplulukları ile birlikte organize edilmiştir. Fuarın amacı tarım ve hayvancılık alanındaki yeni gelişmeleri; alet, makine ve teçhizatı üreticiye tanıtmak, teminini sağlamak ve takip etmelerine olanak yaratmaktır. rım memleketi olması için çalışıyoruz. Bu anlamda fuarımız bizim en önemli etkinliklerimizden birisidir. Türkiye’de İlk Defa Uygulanan “Kadın Çiftçiler Vermikompost (Solucan Gübresi) Üretiyor Projesi” Büyük Yankı Buldu. Konu Hakkında Neler Söylersiniz? 2015 yılında “Kadın Çiftçiler Vermikompost Üretiyor” Projemiz Türkiye’de ilk defa il müdürlüğümüzce uygulandı. 04.03.2015 tarihinde düzenlenen açılış ve tanıtım toplantısıyla projemizin ulusal ve yerel alanda pan üreticilerin, daha ucuz ve daha kolay üretim yapmalarına katkı sağlanacaktır. Proje ile bu yeni gübreleme sisteminin benimsetilmesi yolu ile üreticinin verimini ve gelir seviyesini arttırması beklenmektedir. Kadir Has Kongre Merkezi’nde Erciyes Üniversitesi İşbirliğinde Yürütülen Çiftçi Eğitim Etkinlikleri Düzenlendi. Bu Etkinliklerin İçeriği Hakkında Bilgi Verebilir misiniz? Çiftçi Eğitim ve Yayım faaliyetleri, her yıl Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube Tarımsal üretimde verimlilik ve kaliteyi önemli ölçüde etkileyen modern alet ve makineler ile diğer tarımsal girdilerin sergilendiği; alım, satım ve bilgi alışverişinin sağlandığı fuarımızda çiftçilerimiz yeni teknoloji ürünleri traktör, biçerdöver, toprak işleme, ekim dikim makineleri, modern sulama alet ve makineleri; hayvancılıkla ilgili süt sağım makineleri, yem karma makineleri, tohum ve yem katkı maddeleri, ilaç, gübre, örtü altı alet ve makineleri vb. ekipmanları görme ve değerlendirme ve alım-satım imkânını bulmuştur. Bu yılki fuarımızın ana teması “DİLDE BİRLİK, FİKİRDE BİRLİK, TARIMDA BİRLİK”tir. Sanayi ve ticaret şehri olan Kayseri’nin aynı zamanda da önemli bir tatanıtımı yapıldı. 30 Mart - 7 Nisan tarihlerinde öncelikle eğitim çalışmaları gerçekleştirilerek 41 kadın çiftçimize katılım sertifikaları verildi. Projemizde, ilimizde girişimci özellikleri olan kadın çiftçilerimize yeni bir istihdam oluşturmak amaçlanmaktadır. Ayrıca bu proje ile her türlü organik atığın solucanlar vasıtasıyla topraklarımıza organik gübre olarak geri dönmesi ile çevrenin korunması sağlanacak ve suni gübre ithal eden ülkemize milli bir katkı sağlanacaktır. Projenin uygulaması ve takibi il müdürlüğümüz teknik elemanlarınca bizzat yapılacaktır. Proje kapsamında düzenlediğimiz Avrupa gezisi ile 9 kadın girişimcimiz ve 3 teknik elemanımız bu yeni uygulamayı yerinde görme ve inceleme fırsatı da bulmuştur. Vermikompost üretimi modelinin çiftçilere benimsetilmesi ile organik üretim ya- Müdürlüğümüz tarafından hazırlanmakta ve Bakanlığımız tarafından onaylandıktan sonra ilçe ve merkez teşkilatlarımızca uygulanmaktadır. Bu eğitim faaliyetlerine yeni bir bakış açısı getirmek, bilgiyi kaynağından ve ilk elden çiftçimize ulaştırmak için farklı bir etkinliğe imza attık: Bu kapsamda İl Müdürlüğümüz ve Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi işbirliği ile sektörün tüm sivil toplum örgütlerinin katılım sağladığı Çiftçi Eğitim Etkinlikleri düzenledik. Organizasyonunu Müdürlüğümüzün yaptığı bu etkinliklerde Üniversitemiz Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi hocalarımızı üreticilerimiz ve sektörün paydaşları ile buluşturarak bilginin doğrudan kaynağından uygulayıcısına ulaşmasını sağladık. Böylece bu etkinlik sayesinde çiftçimize ilimiz için önem arz eden çerezlik kabak, hububat, patates, bağ, yemeklik tane baklagiller, tıbbi bitkiler gibi ürünlerin yetiştiricilikleri ve hastalık ve zararlı yönetimleri konusunda bilgi akışı sağ- KAYSERİ TİCARET BORSASI 51 HABERLER landı. Ayrıca arıcılık ve arı ürünleri, manda ve koyun yetiştiricilikleri ile TARSİM konusunda da çiftçilerimiz eğitildi. Kayseri Elma Üretiminde Türkiye’nin Neresinde Yer Almaktadır? Elma üretimi ile ilgili çalışmalarınız nelerdir? İlimiz Türkiye elma üretiminde önemli bir yere ve potansiyele sahiptir. Elma üretim alanlarımızda eski çeşitler ile tesis edilmiş klâsik bahçeler ve piyasa taleplerine göre kurulmuş yeni modern bahçeler bir arada yer almaktadır. Diğer taraftan sulama alanında yürütülen projelerle il genelinde %17 olan sulanabilir alanın %30’a yükselmesi, sulamaya açılacak bu alanlarda çiftçimizin elma bahçesi tesis etme istekleri, eski bahçe tesislerinin modernizasyonu, ürünün pazarlama ve kalite problemleri, hastalık ve zararlı yönetimi, çeşit seçimi ve bahçe tesis aşamasındaki sorunların yanı sıra üründe verimliliği arttırma, tarım ve sanayi entegrasyonunu sağlama, üreticimizin gelir düzeyini arttırma sorumluluğumuz bizim Kayseri’de elmanın geleceğini doğru şekilde planlamamız gerektiğini ortaya koydu. Bunun için öncelikle konunun uzmanı arkadaşlarımız bilimsel kriterlere göre saha çalışması yaparak üreticilerimizin sosyoekonomik yapısından, alet ekipman varlığına, çeşit seçiminden hastalık ve zararlı yönetimine, pazarlama yapısından hasat ve depolama koşullarına, yetiştiricilik uygulamalarından, desteklemelere (İTU ve ÇATAK) kadar elmanın her yönden mevcut durumunu ortaya koydular. Bu mevcut duruma uygun strateji ve hedefleri belirlediler. Arkasından elma üzerine çalışma yapan bilim adamları ve uzmanların, çiftçilerin ve sektö- 52 KAYSERİ TİCARET BORSASI rün tüm paydaşlarının katılım sağladığı bir “ÇALIŞTAY” plânladık. Yaptığımız çalışma neticesinde Türkiye’de “Elma”da söz sahibi olan üniversiteler, araştırma enstitüleri ve özel sektörden farklı disiplinlerde konunun uzmanı 32 bilim insanının katılımıyla Kayseri’de elmanın yol haritasını ortaya koyduk. Böylece Kayseri’de elmanın üreticisinden, teknik personeline, sanayicisinden bilim insanına herkesin faydalanacağı strateji ve hedefleri belirlenmiş oldu. Ayrıca çiftçimizin üretim aşamasında karşılaştığı sorunlara çözüm önerileri sunuldu. Kırsal kalkınma ile ilgili çalışmalarınızdan da bahseder misiniz? Bugün 9. ve 10. Etabını gerçekleştirmekte olduğumuz 57 adet projeye 67.198.564,00 TL harcama yapılacaktır. 9. etapta hibe sözleşmesi imzalanarak uygulanmaya başla- nan 13 adet projeye 7.666.936,00 TL ödenecektir. 10. etapta Bakanlık’a yatırım için teklif edilen 36 adet projemize toplamda 24.201.425,00 TL ödenmesi öngörülmektedir. Buna ilaveten 8 adet sulama projemiz kabul edilmiştir. Son zamanlarda ilimiz mezbahaları üzerindeki denetim çalışmaları dikkatimizi çekmektedir. Bu konuda yapılan çalışmalarınız hakkında kamuoyuna ne söylemek istersiniz? Kocasinan Karpuzatan mevkiinde bulunan mezbaha ve üretim yerlerinin mevzuata uygun şartlarda çalışmalarını sağlamak amacıyla, 3 yıldır yürütmekte olduğumuz çalışmalar netice verdi ve sonuçlarını görmeye başladık. İlk etapta modernizasyonunu sağlamayı hedeflediğimiz 6 tesisimizde hijyenik ve sağlığa uygun şartların oluşturulduğunu belirtmek isterim. Artık vatandaşlarımızın gönül rahatlığı ile bu ürünleri alıp tüketebileceği şartları sağladık. Toplam 17 tesisin bulunduğu Karpuzatan’da şu an kalan tesislerin de denetim ve modernizasyon çalışmaları devam etmektedir. İlimizde yılda ortalama 110-120 bin büyükbaş, 3540 bin küçükbaş hayvan kesiminin yapıldığını düşünürsek, burada yaklaşık 32.000 ton büyükbaş ve 700 ton küçükbaş hayvan eti üretilmektir. Bu etlerden 1.110 ton pastırma, 9.453 ton sucuk ve 2.860 ton salam ve sosis olmak üzere toplam 13.432 ton et ve et ürünleri üretilmektedir. Bu rakamları gördüğümüzde kurumumuzca yapılan denetim ve modernizasyon işlerinin önemi daha iyi anlaşılmaktadır. ‘Kayseri Sucuğunun Hası’ SALAM • SOSİS • PASTIRMA • SUCUK • KAVURMA Mimarsinan Organize Sanayi Böl. 11. Cad. No:7 Melikgazi/KAYSERİ Tel. 0352 294 29 69 - 70 Fax. 0352 294 29 73 www.mercansucuk.com.tr | [email protected] KAYSERİ TİCARET BORSASI 53 MAKALE ORGANİK VE SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIMDA MİKROBİYAL GÜBRE KULLANIMI YRD. DOÇ. DR. ADEM GÜNEŞ Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Tarımsal faaliyetler içerisinde yer alan bitkisel üretimde elde edilecek ürün miktarı birçok faktörden olumsuz olarak etkilenebilmektedir. Ülkemizde artan gıda ihtiyacını karşılamak için tarıma elverişli yeni alanların olmaması veya kullanım kabiliyetini kaybetmesi nedeniyle, bitkisel üretimde birim alandan daha fazla ürün almak amacıyla fazla miktarda kimyasal gübreler uygulanmaktadır. Ayrıca bilimsel çalışmalar ve teknolojideki son gelişmeler, tarımsal faaliyetlerin şeklini ve elde edilen ürün miktarını önemli ölçüde değiştirmiştir. Bu değişimin en önemli kısmı, daha fazla ürün almaya yönelik yönetim planları olduğundan dola- 54 KAYSERİ TİCARET BORSASI yı, tarımda kimyasal girdi ve ilaç kullanımını artırmıştır. Artan girdilere rağmen zamanla, ürün miktarındaki artışın devamlılığı ve sürdürülebilirliği ile toprak kalite parametrelerindeki değerler tam anlamıyla korunamamıştır. tarımsal uygulamaların başarılı olup olmadığı, sadece üretim miktarlarında sağladığı artışla değil, çevre, insan sağlığı ve hayvansal üretim üzerindeki etkileriyle birlikte bir bütün olarak değerlendirildikten sonra ortaya konulması gerekmektedir. Aşırı ve özellikle bilinçsiz yapılan gübre uygulamalarının oluşturduğu olumsuz etkiler göz önünde bulundurularak, kimyasal gübre kullanımının en aza indirilerek, çevreye dost ve toprakta ekolojik dengeyi bozmayan tarımsal uygulamaların gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Modern tarım işletmelerinde geliştirilmeye çalışılan bu tur Organik tarım, hayvansal ve bitkisel üretimi bir bütün olarak ele alan; yani toprağın yapısını bozmadan birim alandan alınan ürün miktarını artırıp, hayvan beslenmesini ve sağılığını esas alan, işletme kaynaklı organik girdileri kullanmayı hedefleyen bir üretim sistemidir. Bu tarım sistemi, en son güncel teknoloji ve bilgiden yararlanır- MAKALE ken topraktan tohuma, uygulanan girdilerden ürün işlemeye kadar belirli kurallar dâhilinde denetim ve belgelendirme yapılmasını gerektirir. Organik tarım, sürdürülebilir bir ekosistem ve tüm canlılar için sağlıklı ve kaliteli bir yaşam anlayışının hâkim olduğu bir üretim sistemidir. tanısı ve biyolojik mücadele, bitki büyümesini sınırlandıran stres koşulları ve tolerans mekanizmaları, bitki besleme ve gübreleme, su ve gübre kullanım etkinliği gibi parametreler arasında dinamik bir dengenin sağlanması işletmelerin devamlılığı ve karlılığı açısından oldukça önem arz etmektedir. Tarımsal üretimde önemli olan, yetişme ortamının bitkisel üretime uygun ve sürdürülebilir olmasıdır. Ülkemiz topraklarında organik madde yetersizliği başta olmak üzere arazilerin kullanım kabiliyetlerine göre kullanılmaması nedeniyle, yüksek girdi uygulanarak düşük miktarlarda ürün elde edilmektedir. Elde edilen ürün miktarı bakımından değerlendirildiğinde optimum ürün eşikleri dünya ortalamasının çok altında kalmaktadır. Bu durum, üreticilerin rekabet gücünü ve sürdürülebilir üretimi sınırlandırmaktadır. Tarımsal alanlarda kullanılan bazı gübrelerin, toprak özelliklerine ve diğer faktörlere bağlı olarak etkinlik parametrelerinin düşük olması nedeniyle, daha yüksek verimli ürün için birim alana daha fazla gübre atılarak, topraktaki bitki besin elementi dengesinin bozulmasına neden olunmaktadır. Bu nedenle gıda üretimi amacıyla yapılan tarımsal üretimlerde elde edilen değerler dikkate alındığında, gelişmekte olan ülkelerde gelişmiş ülkelere oranla 3 kat daha fazla gübre uygulanmasına rağmen, verim miktarları aynı oranda artış göstermemiş ve kalite açısından önemli düşüşler meydana gelmiştir. Tarımsal üretimin tüm aşamalarında karşılaşılan sorunların çözümüne yönelik önerilerde biyoteknolojik yaklaşımların ortaya konması, elde edilecek ürünün kalite ve sürdürülebilirliği açısından çok önemli olacaktır. Bitkisel üretimde üretim sürecini etkileyen nitelikli tohum, fide ve fidan üretiminden başlayarak bitki hastalıklarının Tarımsal açıdan değeri olan bir toprak doğal, dinamik ve canlı ortam özelliğine sahip olmalıdır. Bu özelliklerini kaybetmiş topraklar biyo çeşitliliğini, tamponluk sistemini, direncini, verimliliğini ve üretkenliğini kaybetmiş bir materyale dönüşmektedir. Uluslararası Gıda Politikaları Araştırma Enstitüsü’ne (IFPRI) göre, dünyada gıda güvencesinin sağlanabilmesi ve açlık sorununun ortaya çıkmaması için önümüzdeki 20 yıl içinde dünyadaki tahıl üretiminin en az 1 milyon ton daha artırılması gerektiği öngörülmektedir. Dünyada tarım yapılan toprakların artması söz konusu olamayacağına göre bu düzeydeki verim artışının mevcut tarım alanlarında ve yıllara bağlı olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bu yüzden, toprakların verimliliğinin yanı sıra üretim gücünün artırılmasına yönelik yaklaşımların geliştirilmesi, daha az kimyasal gübre tüketilmesini ve mücadele ilaçlarının daha az kullanılmasını sağlayacaktır. Ülkemizde böyle bir iyileştirme için gerekli organik girdi kaynaklarının yeterli düzeylerde bulunmaması ve tarımsal işletmelerin yönetiminde yeterli düzeyde yer bulamaması, bu sorunun artarak devam etmesine neden olmuştur. Ancak günümüzde toprağın verimlilik ve üretkenlik gücünü artırmaya yönelik biyo teknolojik yaklaşım ve biyo gübre kullanımı ile organik ve inorganik gübrelerin gübre kullanım etkinliğinde artış sağlanması, bu sorunun aşılmasında önemli dönüm noktalarından biri olacağı düşünülmektedir. MIKROBIYAL GÜBRELERIN TARIMDA KULLANIMI Bitkisel üretimde verimliliğin artırılması, toprakların fiziksel ve kimyasal yapısının iyileştirilmesi, insan sağlığının korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla biyolojik gübrelerin kullanımı önem arz etmektedir. Toprakların doğal yapılarında bulunan ve toprakta yetişen bitki türleri ile simbiyotik ve nonsimbiyotik yaşayarak havanın serbest azotunu konukçu olduğu bitkinin hizmetine sunan rhizobium bakterileri ile azotobakteriler gibi bakterilerin yanında toprak fosforunu elverişli hale getiren fos- fat çözücü bakteriler ve mavi-yeşil algler vb. gibi mikroorganizmaların hepsi biyogübre olarak adlandırılmaktadırlar. Tarımda biyogübre veya kontrol ajanı olarak biyogübrelerin tarımda kullanılması 1990’lı yıllardan sonra yaygınlaşmıştır. Son yıllarda biyolojik gübrelemenin kapsamı genişlemiş, serbest yaşayan, bitkisel gelişimi teşvik eden, biyolojik savaş, ajanı veya biyogübre olarak kullanılan bitki büyümesini teşvik eden rizobakteriler (PGPR) kullanılmaya başlanmıştır. Söz konusu bakteriler Serratia, Pseudomonas, Burkholderia, Agrobacterium, Erwinia, Xanthomonas, Azospirillum, Bacillus, Enterobacter, Rhizobium, Alcanigenes, Arthrobacter, Acetobacter, Acinetobacter, Achromobacter, Aerobacter, Artrobacter, Azotobacter, Clostridium, Klebsiellla, Micrococcus, Rhodobacter, Rhodospirrilum ve Flavobacterium cinslerindeki ırkları içermektedir. KAYSERİ TİCARET BORSASI 55 MAKALE Bitkilerin tohumdan hasata kadar olan dönemde optimum olarak gelişim gösterebilmesi için ihtiyaç duyduğu besin elementlerinin sağlanması ve bitkiler tarafından alınmasında önemli rol oynayan mikroorganizmaların tarımsal üretimde kullanılmak üzere hazırlanan formülasyonlarına mikrobiyal gübre adı verilmektedir. Biyogübre olarak kullanılan bu mikroorganizmalar bitki gelişmesi için gerekli olan besin elementlerinin döngüsünde görev aldıkları için toprak verimliliğinin önemli unsurlarıdırlar. Gerek organik tarım gerekse sürdürülebilir tarımda kullanılan gübrelerin etkinliklerinin artması ve optimum ürünün eldesi için oldukça önemlidir. Bu mikroorganizmalar; topraktaki organik atıkları parçalayarak veya bitki metabolitleri ile besle- nerek toprağın kimyasal ve fiziksel yapısının düzelmesinde rol oynarlar. Böylece besin döngülerinin tamamlanması için gerekli biyoçeşitliliğin oluşumu ve devamlığına katkıda bulunurlar. Ayrıca bazı organizmalar, özellikle erken dönemde bitki gelişmesini teşvik edici olmaları, fitohormon üreterek, inorganik fosforu çözündürerek, demir-şelat sideroforlarını üretip demir alımını artırarak; oksin, sitokinin, giberellin gibi bitki hormonlarının üretimini ya da bakteri tarafından üretilen veya çevreden besinlerin alımını kolaylaştıran bir bileşiği bitkiye sağlayarak bitki gelişimini doğrudan ve dolaylı olarak artırıcı etkiye sahiptirler. PGPR’ler genellikle kök sisteminde kolonize olarak bitki gelişimini düzenlemekte ve zararlı rizosfer mikroorganizmalarını baskı altında tutmaktadırlar. PGPR’ler tohum çimlenmesi, kök gelişimi ve bitkinin sudan yararlanmasına da çok önemli katkılar sağlamaktadır. Bu rhizobakteriler büyüme hormonlarını üreterek ve faydalı mikroorganizmalar lehine rizosferde mikrobiyal dengeyi değiştirerek doğrudan veya mineral madde oranını düzenleyerek dolaylı olarak bitki gelişimini etkileyebilmektedir. Bakteriyel, fungal ve nematod hastalıklarını geniş ölçüde baskılamakta, ayrıca viral hastalıklara karşı koruma sağlamaktadırlar. Yapılan çeşitli bilimsel çalışmalarda, biyogübre olarak kullanılan mikroorganizmaalrın çimlenme oranı, kök büyümesi, verim, yaprak alanı, klorofil içeriği, Mg, N içeriği, protein, hidrolik aktivite, kurağa dayanım, sürgün ve kök ağırlıkları ve yaprakta absisyon tabakasının oluşumunun gecikmesi suretiyle bitki büyümesine fayda sağladığı belirlenmiştir. Günümüzde biyogübreleme ile tüm dünyada bitkilere yapılan azot desteğinin yaklaşık %65’ini oluşturduğu tahmin edilmektedir. Ayrıca fosfat çözücü özellikleri ile toprakta bulunan bağlı ve bitki tarafından alınamayan fosforu, bitki tarafından alınabilir forma dönüştürerek, bitki gelişimini önemli düzeyde teşvik etmektedirler. Bu mikrobiyal/organik karakterli gübreler bitkileri stres koşullarına karşı da dayanıklı kılan mekanizmaları sayesinde ürünlerin raf ömrünü daha da uzatıp kaliteli ürünlerin alınması mümkün kılmaktadır. Bu nedenle bu tür gübrelere, doğal çevre – biyo çeşitlilik kuramı içerisinde sürdürülebilir tarım uygulamalarına duyulan ilginin son yıllarda artmasına yol açmıştır. SONUÇ Ülkemiz önemli toprak ve su kaynaklarına ile benzersiz biyolojik çeşitliliğe sahiptir. Bu kaynakların korunması, geliştirilmesi, ulusal ve uluslararası politikalara uygun olarak verimli kullanılması gelecek kuşakların refahı ve mutluluğu için de önemlidir. Doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir kullanımı için, sadece üretim miktarlarındaki sağlanan artışla değil, toprak kalitesi, insan ve hayvan sağlığı üzerindeki etkileriyle birlikte değerlendirildikten sonra, elde edilen sonuçlar kapsamında uygun yönetim planları oluşturulmalıdır. 56 KAYSERİ TİCARET BORSASI Fazla ve bilinçsizce kullanılan girdiler sonucunda hem ürün kalitesinde azalma, hem de çevre kirliliği meydana gelebilmektedir. Ancak biyogübrelerin kullanımı tarımsal üretimde besin etkinliğine doğrudan ve dolaylı katkılar sağlamaktadır. Dolaylı etkileri içinde ile hem toprakta var olan mevcut kaynakların etkinliğini artırması ve ilave edilen mineral gübrelerin etkinliklerini artırılması yer alırken, salgıladıkları organik ve inorganik asitler, hormonlar ve vitaminler gibi maddelerle bitkisel üretime doğrudan katkı sağlamaktadırlar. Biyogübre olarak kullanılacak mikroorganizmaların; üretilmesinin ve uygulanmasının basit, ucuz, yüksek metabolik aktivite göstermesi ve uzun süre depolanma imkânı sağlaması gerekmektedir. Ayrıca birden fazla yararlı organizma içermesi için araştırmalar yapılmalı ve yeni kombinasyonlarının oluşturulması ile ilgili çalışmalara ağırlık verilmelidir. Daha fazla bilimsel çalışma ile çevreye dost olan bu mikroorganizmaların ve metabolitlerinin, endüstriyel olarak büyük miktarlarda üretilerek tarımda kullanılması, gerek sürdürülebilir tarım ve ge- MAKALE rekse organik tarım için oldukça önemli bir potansiyeldir. Ayrıca kullanılacak olan bu biyogübrelerin ekonomik olması, tarımsal alanlarda biyogübrelerin kullanımının ve gübreleme programında yer almasının gerekli olduğunu göstermektedir. Dünya’da yaşanan gelişmeler, geleceğin en önemli sektörünün tarım, stratejik ürününün ise gıda olacağını göstermektedir. Bu durumda ülkemizde yapılan tarımsal üretimlerde, Dünyada yaşanan değişim ve gelişmelerin ışığında sağlıklı beslenme- yi sürdürülebilir bir şekilde güvence altına alabilmek için iyi tarım uygulamaları ile başlayan ve organik üretime uzanan bir yol haritasında organik tarımı ve mikrobiyal gübre kullanımını yaygınlaştırarak sürdürmek durumundayız. KAYNAKLAR • Antoun, H., Prevost, D., 2006. Ecology of Plant Growth Promoting Rhizobacteria. PGPR: Biocontrol and Biofertlization. Edited by Zaki A. Sıddıqui. S 1-38, Springer, The Netherlands. • Çakmakçı, R., 2006. Bitki Gelişme Promotörü Rizobakteri Kullanımındaki Son Gelişmeler :Organik Tarım Perspektif ve Uygulamaları. Organik Tarım Kong., Yalova. • • Çakmakçı, R., Erdoğan, Ü.G., 2005. Organik Tarım. Atatürk Üniv. İspir Hamza Polat M.Y.O. Yayın No:2, 214s. Erzurum • Eşitken, A., Ercisli, s., Sevik, İ., Sahin, F., 2003b. Effect of Indole-3- Butyric Acid and Different Strains of Agrobacterium rubi on Adventitive Root Formation from Softwood and Semi-Hardwood Wild Sour Cherry Cuttings. Turk J Agric For 27, 37-42. • Eşitken, A., Kalidag, H., Ercisli, S., Turan, M., Sahin., F., 2003a. The Effects of Spraying a Growth Promoting Bacterium on the Yield, Growth and Nutrient Element Composition of Leaves of apricot(Prunus armeniaca L.cv. Hacıhaliloglu). Australian Journal of Agricultural Research, 54, 377-380. • Gaur, A.C., and Ostwal, K.P. 1972. Influence of phosphate dissolving Bacilli on yield and phosphate Uptake of wheat crop. Indian J Exp Biol. 10: 393-394. • Güneş, A., Esringü, A., Uzun, O., Ataoğlu, N., Ata, S., Turan, M. 2010. Organik tarımda biyogübrelerin kullanımı. IV. Organik Tarım Sempozyumu, Erzurum. • Kloepper, J.W., Lifshitz, K., and Zablotowicz, R.M. 1989. Free-Iiving bacterial inokula for enhancing crop productivity. Trends Biotechnol 7: 39-43. • Kloepper, J.W., Lifshitz, K., and Schroth, M.N. 1988. Pseudomonas inoculants to bcnefıt plant production.ISI Atlas Sci Anim Plant Sci. pp. 60-64. • Kucey, R.M.N,, Janzen, H.H., and Leggett, M.E. 1989. Microbially mediated increases in plant-available phosphorus. Adv Agron., 42, 199228. • Lucy, M., Reed, E., Glick, B.R., 2004. Application of Free Living Plant Growth-Promoting Rhizobacteria. Antonie van Leeuwenhoek 86: 1-25, Kluwer Academic Publishers. Printed in Netherlands. • Özturk, A., Caglar, O., Sahin, F., 2003. Yield Response of Wheat and Barley to İnoculation of Plant Growth Promoting Rhizobacteria at Various Levels of Nitrogen Fertlization. J. Plant Nutr. Soil Sci. 166,262-266. • Ping, L., Boland, W., 2004. Signals From the Underground: Bacterial Volatiles Promote Growth in Arabidopsis. TRENDS in Plant Science Vol.9 No.6 Germany. • Rodriguez, H., Fraga, R., 1999. Phosphate solubilizing Bacteria and Their Role in Plant Growth Promotion. Biotechnology Advances, 17:319-339. • Sturz, A.V., Nowag, J.,2000. Endophytic Communities of Rhizobacteria and the Strategies Required to Create Yield Enhancing Associations with Crops. Applied Soil Ecology15, 183-190. • Subba, R.N.S. 1982. Advances in agricultural microbiology. in: Subba Rao NS, editör. studies inthe Agricultura and Food Sciences. London: Buttenvorth Scientific, pp.295- 303. • Sudhakar, P., Chattopadhyay, G.N., Gangwar, S.K., Ghosh, J.K., 2000. Effect of Foliar Application of Azotobacter, Azospirillum and Beijerinckia on Leaf Yield and Quality of Mulberry(Morus Alba). Journal of Agricultural Sci., Cambridge, 134, 227-234. • Turan, M., Ataoglu, N., Sahin, F, 2006. “Evaluation of the Capacity of Phosphate Solubilizing Bacteria and Fungi on Different Forms of Phosphorus in Liquid Culture” Journal of Sustainable Agriculture, 28, 99-108. • Turan, M., Kıtir, N., Güneş, A., Dal, A., Şahin, F. 2015. Organik tarım ve sürdürülebilir tarımda biyoteknoloji ve mikrobiyal gübre gerçeği. Agromedya Dergisi, Yıl:3, Sayı:15. 84-86. Elsheikh, E.A.E., Elzidany, A.A., 1997. Effects of Rhizobium İnoculation, Organic and Chemical Fertilizers on Yield and Physical Properties of Faba Bean Seeds. Plant Foods for Human Nutrition 51: 137-144. KAYSERİ TİCARET BORSASI 57 HABERLER KTB BAŞKANI ÜNLÜ’DEN, SAKATAT YASAĞINA DESTEK Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın Aralık 2012 tarihli Türk Gıda Kodeksi Et ve Et Ürünleri Tebliği’nde ‘Sakatat-karkas et’ düzenlemesinin yürürlüğe girmesi ile birlikte, döner, sucuk ve köfteye sakatat karıştırılması yasaklandı. Kayseri Ticaret Borsası Başkanı Şaban Ünlü, söz konusu tebliğin zaten yürürlükte olduğunu belirtti. Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü, döner, sucuk ve köfteye sakatat karıştırılmasına yasak getirileceğine dair haberlerin yeni olmadığını söyledi. Ünlü, “Bu tebliğ zaten yürürlükteydi. Sadece tanım genişletilmiş ve ürünlerin adı ayrı ayrı yazılmıştır” dedi. Uygulamayı desteklediklerini ifade eden Ünlü, “İnşallah piyasada gerekli denetimler ciddiyetle yapılır ve böylece özellikle ucuz sucuklar ortadan kalkar, kaliteli iş yapan kazanır.” dedi. Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü, döner, sucuk ve köfteye sakatat karıştırılmasına yasak getirileceğine dair haberlerin yeni olmadığını söyledi. Başkan Ünlü sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Ortada yeni bir uygulama yok, zaten bu tebliğle birlikte yasak vardı. Tebliğin 7’nci maddesinin ikinci fıkrası ‘Et ürünleri karkas etinden veya sakatattan hazırlanır. Ancak dilli salam hariç olmak üzere fermente sucuk, ısıl işlem görmüş sucuk, pastırma, kavurma, jambon, köfte, kanatlı köfte, döner, kanatlı döner ve emülsifiye et ürünleri gibi karkas etinden üretilen et ürünlerine sakatat katılamaz. Sakatattan hazırlanan et ürünlerine ise karkas eti katılabilir’ şeklinde değiştirildiği ifade ediliyor. Yani uygulama var ama sadece tanım genişletilmiş ve ürün adları ayrı ayrı yazılmış.” “Ucuz etin yahnisi yenmez.” atasözünü hatırlatan Başkan Ünlü, “Sakatat yani hayvanın baş ve bazı iç organlarından oluşan etin yasaklanması bizim için iyi. Bu tebliğ umarız tam manasıyla uygulanır. Çünkü sakatat konusu genelde ucuz satılan ürünlerde kullanılıyor. Bu uygulamayı bizler, 58 KAYSERİ TİCARET BORSASI sonuna kadar destekliyoruz. Eğer üzerinde kararlılıkla durulursa, piyasada satılan özellikle ucuz sucuklar da ortadan kalkar. Ucuz sucuk ortadan kalkarsa, kaliteli iş yapanlar kazanır. Böylece vatandaş kaliteli sucuk yer. Ucuz işlerle yapılan ürünler, piyasadan sili- nir. Böylece haksız rekabet durumu da ortadan kalkar. Çünkü kaliteli iş yapan ile kalitesiz yapan arasındaki fark ortaya çıkar.” açıklamasında bulunarak bu işte en önemli konunun ‘sağlık’ olduğuna ve bu açıdan da vatandaşın karlı çıkacağına vurgu yaptı. KAYSERİ TİCARET BORSASI 59 HABERLER TİCARET BORSASI YÖNETİM KURULU TURİZM FUARI EMITT 2016’YA KATILDI Kayseri Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Şaban Ünlü, Kayseri’nin Türkiye ve Dünyanın her alanda sayılı şehirlerinden birisi olduğunu söyledi. Yönetim Kurulu üyeleri Fahrettin Çalışkan, Mehmet İştahlı, Adem Tanç ve Bekir Çizmeli ile birlikte katıldıkları “20. Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı-EMITT 2016” hakkında izlenimlerini aktaran Ticaret Borsası Başkanı Şaban Ünlü, Kayseri’nin tanıtımı için herkesin üzerine düşen görevi en iyi şekilde yaptığını kaydetti. Fuarda açılan Kayseri standını da ziyaret ettiklerini ifade eden Başkan Şaban Ünlü, “Kayserimizin turizm değerlerini tanıtmak için açılan standımız gerçekten çok güzel olmuş. Fuarın en dikkat çekici stantlarından birisiydi. Başta Sayın Valimiz olmak üzere şehrimizin tanıtımı için çaba harcayan tüm kurum, kuruluşlarımıza ve halkımıza teşekkür ederiz. Kayseri’nin, Büyükşehir Belediyemizin yaptığı muhteşem tesis ile dünyanın sayılı kayak merkezlerinden birisi haline gelen Erciyes gibi bir markası var. Sultan Sazlığı, Kapuzbaşı Şelaleleri, tarihi eserlerimiz gibi turizm değerlerimiz oldukça fazla. Bunların tanıtımı için yoğun bir çaba var. Kayseri, Türkiye’nin ve Dünya’nın sayılı şehirlerinden birisi. İnşallah turizm alanında hak ettiği yere gelecek. Biz de Kayseri Ticaret Borsası olarak Kayseri’nin tanıtımı için üzerimize düşen ne varsa, bundan önce yaptığımız gibi, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz.” dedi. 60 KAYSERİ TİCARET BORSASI HABERLER ‘DEDEMİN FİŞİ’ FİLMİNE KAYSERİ’DEN TEPKİ Kayseri Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Şaban Ünlü, ‘Dedemin Fişi’ adlı filmde, Kayseri esnafını rencide eden ve şehrin imajını zedeleyen ifadelere yer verildiğini ileri sürerek, yapımcıları kınadıklarını söyledi. KTB Başkanı Şaban Ünlü, Kayseri esnafının, her zaman çalışkanlığı ve dürüstlüğü ile Türkiye’de saygın bir yer edindiğini, bu nedenle şehre ve esnafına yakıştırılmaya çalışılan imajı kabul etmelerinin mümkün olmadığını kaydetti. Ünlü, konuya ilişkin basın açıklamasında: “Özellikle dünyaya mal olmuş Kayseri sucuğunu kötüleyen bir algı oluşturmaya çalışılan bu filmi izleyen hemşerilerimizin haklı tepkilerini nazara alarak, filmi ve yapımcılarını esefle kınıyoruz. Bilindiği gibi Kayseri’de üretilen sucukların hepsi sağlıklı ve dana etinden üretilmektedir. Böyle bir durum karşısında sessiz kalmamız ve bu yapılan hakareti sineye çekmemiz beklenemez. Biz de bu tür yakıştırmaları asla kabul etmeyeceğimizi belirterek, uzmanlarca incelenip değerlendirildikten sonra tüm yasal haklarımızı sonuna kadar kullanacağımızı bildiririz. Kayseri Ticaret Borsası olarak bu tür durumlar karşısında üyelerimizin, Kayserili hemşerilerimizin ve şehrimizin menfaatleri doğrultusunda asla sessiz kalmayacağız. Ayrıca, siyasetçilerimizin de konuyla alakalı girişimlerde bulunmalarını bekliyoruz.” ifadelerine yer verdi. Ünlü, konuyu kendisine Kayseri Valisi Orhan Düzgün’ün ilettiğini ve kamuoyunun bilgilendirilmesi noktasında kendilerini desteklediklerini iletti. KAYSERİ TİCARET BORSASI 61 MAKALE TIBBI VE AROMATIK BITKILERIN DÜNYA VE TÜRKIYE’DE ÜRETIMI VE TICARETI PROF. DR. MEHMET ASLAN Erciyes Üniversitesi Seyrani Ziraat Fakültesi Tıbbi ve aromatik bitkilerin hastalıkları önlemek, tedavi etmek ve sağlığı sürdürmek amacı ile kullanımları insanlık tarihi kadar eskidir. Tıbbi ve aromatik bitkiler aynı zamanda besin takviyesi, bitkisel çay, tat ve çeşni verici, kozmetik ve parfümeri sanayinde, vücut bakım ürünlerinde, tütsü ve dini törenlerde yaygın olarak kullanılmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’nce yapılan bir çalışmaya göre tedavi amacıyla kullanılan tıbbi bitkilerin toplam miktarı dünya genelinde yaklaşık 21.000 civarındadır. Dünyada yayılış gösteren mevcut 422.000 kadar çiçekli bitki türünden yaklaşık %17’sine karşılık ge- 62 KAYSERİ TİCARET BORSASI len 72.000 bitki türünün tıbbi değer taşıdığı sanılmaktadır. Tıbbi ve aromatik değer taşıyan bu bitkilerden yaklaşık 5.000 türün dünya ticaretinde dış alımı ve dış satımının yapıldığı kaydedilmiştir. Dünya pazarlarında tıbbi ve aromatik bitkilere olan talep her geçen gün biraz daha artmaktadır. Yakın yazanlarda yapılan araştırmalar Dünya genelinde tıbbi bitki pazarının yıllık %15 oranında arttığını göstermektedir. Dünyada tıbbi ve aromatik bitkiler dış satım değeri yaklaşık 11.9 milyar dolar ile 20.6 milyar dolar arasında, dış alım değeri ise 13.2 milyar dolar ile 23.8 milyar dolar arasında değişim göstermiştir. Üretim bakımından en önemli bitki türlerini; soğanyumru, çay-kahve, baharat, çeşni, kök ve diğer bitki grupları oluşturmuştur. Dünyada tıbbi ve aromatik bitki dış alımını yapan ülkeler içerisinde ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, Hollanda, Çin ve Hindistan gibi ülkeler aynı zamanda birçok bitkinin de dış satımını yapan ülkeler arasında yer almaktadır (Çizelge 1-2). Dünya genelinde 2008-2014 yılları arasında en çok ticareti yapılan tıbbi ve aromatik bitkiler; kırmızı biber, yenibahar, karabiber, vanilya, zencefil ve yeşil çaydır. Son yıllarda gelişmiş ülkelerde gıda katkı maddeleri ve gıda tamamlayıcılarında aromatik bitkilerin kullanımları yaklaşık iki kat artmış olup gelişmiş ülkeler, gelişmekte olan ülkelerden tıbbi ve aromatik bitkilerin dış alımını gerçekleştirmişlerdir. Diğer taraftan gelişmiş ülkelerde gıda ve ilaç endüstrisinde yaygın olarak kullanılan sentetik kimyasalların yan etkileri ve beslenmede tuz ve yağın azaltılması eğilimi bitkisel kökenli ilaç hammaddelerine ve gıdalara tat ve çeşni veren baharat bitkilerine olan talebi arttırmıştır. En az yılda bir kez alternatif tıbbi yöntemlerden yararlanan insanların oranı Fransa’da %49, Avustralya’da %48, Finlandiya’da %33, Kanada’da %17 ve Danimarka’da %10’dur. Çin’de geleneksel tıp tüm sağlık hizmetlerinin yaklaşık %40’ını oluştururken; Hindistan’da nüfusun %65’inin, Şili’de nüfusun %71’inin ve Kolombiya’da nüfusun %40’ının temel sağlık hizmetleri ihtiyaçlarını karşılamak için geleneksel tıp yöntemlerini kullandığı bilinmektedir. Türkiye Asya ve Avrupa arasında köprü durumunda olması, Ülkeler Miktar (ton) Dolar (1000$) Çin 139 750 298 650 Hindistan 36 750 57 400 Almanya 15050 Amerika Şili Ülkeler Miktar (ton) Dolar (1000$) Hong Kong 73 650 314000 Japonya 56 750 146650 72 400 Amerika 56 000 133350 11 950 114450 Almanya 45 850 113900 11 850 29100 Kore Cum. 31 400 52550 Mısır 11 350 13700 Fransa 20 800 50400 Singapur 11 250 59850 Çin 12 400 41750 Meksika 10 600 10050 İtalya 11 450 42250 Bulgaristan 10 150 14850 Pakistan 11 350 11850 Pakistan 8 100 5300 İspanya 8 600 27450 Arnavutluk 7 350 14050 İngiltere 7 600 25550 7 250 13200 Singapur 6 550 55500 281 550 643200 TOPLAM 342 550 1015200 Fas TOPLAM Çizelge 1. Dünya’da en çok tıbbi bitki ihracatı yapan ülkeler. Çizelge 2. Dünya’da en çok tıbbi bitki ithalatı yapan ülkeler KAYSERİ TİCARET BORSASI 63 sahip olduğu toprak, iklim ve bitki çeşitliliği sayesinde tıbbi ve aromatik bitki ticaretinde eski çağlardan beri önde gelen ülkeler arasında yer almıştır. Yaklaşık 11.700 biyolojik bitki çeşitliliğine sahip ülkemizde tedavi amaçlı kullanılan tıbbi bitki sayısının 500 ile 700 civarında olduğu tahmin edilmekte olup bunlardan 150 kadarının da dış satımı yapılmaktadır. Türkiye tıbbi bitki ihracatı yapan 110 ülke arasında 18. sırada bulunmaktadır. Birçok tıbbi ve aromatik bitkinin dış satımını yapan Türkiye (Çizelge 3), aynı zamanda bazı bitki türlerinin dış alımını da yapmaktadır (Çizelge 4). Ticareti yapılan tıbbi ve aromatik bitki türleri içerisinde yağ gülü, kimyon, kekik, anason, rezene, çemen, kişniş, nane ve çörekotunun kültürü yapılmaktadır (Çizelge 5). Defne, mahlep, ıhlamur çiçeği, adaçayı, biberiye, meyan kökü ve ardıç kabukları doğadan toplanan bitkiler arasında yer almaktadır. Türkiye dünya genelinde yaklaşık 100 ülkeye tıbbi 2011 Bitki Adı Miktar (Ton) 2012 Değer (1000 $) Miktar (Ton) 2013 Değer (1000 $) Miktar (Ton) Değer (1000 $) Kekik 9.573 22.996 10.053 28.976 9.755 38.953 Defneyaprağı 9.345 26.143 10.483 29.951 10.677 32.231 Adaçayı - - - - - - Anason 982 3.907 1.752 6.002 1.828 7.405 Kişniş 67 81 34 137 108 337 Kimyon 5.108 15.715 1.855 5.943 6.168 16.635 Rezene 831 2.302 - - - - Çemen 77 105 49 80 67 107 Mahlep 72 886 129 1.574 87 1.557 Keçiboynuzu 1.448 1.045 876 662 1.416 1.085 Ihlamur 80 865 55 736 - - Meyan kökü 315 637 434 811 621 1.260 Biberiye 96 236 95 234 72 205 Çörekotu 28 127 45 170 65 219 Sumak 332 690 362 731 593 1.090 Nane 327 1.143 166 806 - - Çizelge 3. Türkiye’nin ihraç ettiği tıbbi ve aromatik bitkiler 64 ve aromatik bitki dış satımı gerçekleştirmektedir. Dış satımının önemli bir kısmını Kuzey Amerika, Avrupa Birliği, Latin Amerika, Uzak Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerine yapmaktadır. Bu ülkelerden ABD, Almanya, Vietnam, Hollanda, Polonya, Brezilya, Kanada, İtalya, Belçika, Yunanistan, Fransa ve Japonya listenin başında yer almaktadır. Türkiye’nin tıbbi bitki ihracatında ABD değerce %49, miktarca %63 pay ile en ön sırada yer almaktadır. KAYSERİ TİCARET BORSASI Tıbbi ve aromatik bitki ihracat miktarlarında son yıllarda kayda değer artış gerçekleşmiştir. Türkiye’den 2015 yılında ihraç edilen tıbbi ve aromatik bitkiler arasında ilk sırada, 37 milyon 351 bin dolarlık ihracatla, kekik yer almaktadır. Türkiye, dünya kekik ihtiyacının % 60’dan fazlasını karşılamaktadır. Kekik ihracatını 22 milyon 271 bin dolarlık ihracatla defneyaprağı takip etmektedir. Kekik ve defneyaprağı toplam ihracatın % 80’inden fazlasını oluşturmaktadır. Kekik ve defneyaprağını 5 milyon 657 bin dolarla adaçayı, 1 milyon 366 bin dolarla biberiye, 1 milyon 265 bin dolarla meşe palamudu 401 bin dolar ile ıhlamur çiçeği ihracatı izlemiştir. Tıbbi ve aromatik bitkilerde sürdürülebilir üretim ve pazar potansiyelini yeterince değerlendirmek için bu ürünlerin istenen miktar ve kalitede olması gerekmektedir. Türkiye’de tıbbi bitkilerin öneminin artmasına paralel olarak tarımsal çalışmalara başlanmış, özellikle son yıllarda bu bitkilerde çeşit geliştirmeye yönelik ıslah çalışmalarında artışlar gözlenmiştir. Kekik, anason, kişniş gibi birçok tıbbi ve aromatik bitkide standarda uygun çeşitler geliştirilmiştir. Tüketici ve sanayici taleplerine cevap veren kaliteli ve standart ürün için ıslah edilmiş çeşitlerin geliştirilmesi, uygun ekolojik koşulların belirlenmesi, doğal bitkilerin doğaya zarar vermeden zamanında toplanması, hasat sonrası işlemler ve işleme teknolojisinin belirlenmesi tıbbi ve aromatik bitkilerde üretim ve pazar olanaklarının artışına büyük katkı sağlayacaktır. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi ülkemizde de tıbbi ve aromatik bitkilere dayalı sanayi sektöründe gelişmeler ve çeşitlen- 2011 Bitki Adı Miktar (Ton) meler dikkat çekmektedir. Fitoterapi, aromaterapi, parfümeri, kozmetik, bitkisel çaylar, sağlıklı yaşam kürleri, etken maddeler ve diğer bitkisel droglara dayalı irili ufaklı işletmeler kurulmaktadır. Bu işletmeler sayesinde tıbbi ve aromatik bitkilerin katma değeri de artmaktadır. Günümüzde bu tip bitkisel üretim ve sanayiye olan ilgiye, yurt içi ve yurt dışı talepler de dikkate alınarak, desteklerin artırılması gerekmektedir. 2012 Değer (1000 $) Miktar (Ton) 2013 Değer (1000 $) Miktar (Ton) Değer (1000 $) Kekik 904 1.783 1.679 3.318 1.656 4.092 Defne yaprağı 85 158 716 1.274 882 1.538 Zencefil 742 648 1.146 915 1.160 1.010 Anason 412 898 1.752 3.519 770 1.829 Kişniş 235 165 44 27 94 64 Kimyon 325 856 301 824 590 1.616 Rezene 161 161 Çemen 69 44 898 564 312 172 Mahlep - - - - - - Zerdeçal 382 620 379 480 390 667 Karanfil 180 406 174 382 94 166 Meyan kökü 161 156 2 57 80 Biberiye 423 465 532 573 634 669 Çörekotu 1.995 1.467 2.218 1.731 2.288 1.910 Sumak 41 4 124 14 218 22 Tarçın 457 402 1.036 864 1.233 1.007 Kakule 17 88 14 23 17 39 Çizelge 4. Türkiye’nin ithal ettiği tıbbi ve aromatik bitkiler KAYSERİ TİCARET BORSASI 65 MAKALE Bitki adı Yıl Alan (da) Anason 2013 152.431 2014 140.506 2013 247.045 2014 224.421 2013 89.137 2014 92.959 2013 1.678 2014 1.979 2013 11 Kimyon Kekik Çemen Kişniş Çörekotu TOPLAM 2014 11 2013 3.261 2014 1.717 281 550 643200 Çizelge 5. Türkiye’de üretimi yapılan tıbbi ve aromatik bitkiler 66 KAYSERİ TİCARET BORSASI Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 2013 yılında tıbbi ve aromatik bitkilerin üretimlerinin artırılması, ürünlerin çeşitlendirilmesi, kalitenin iyileştirilmesi için bir proje hazırlanmıştır. İlk yıl Antalya, Konya, Eskişehir, Tokat, Denizli ve Muğla illerinde uygulanmaya başlanan projeye 2014 yılında Ağrı, Aydın, Balıkesir, Bartın, Bilecik, Bingöl, Çankırı, Diyarbakır, Elazığ, Hatay, Isparta, İzmir, Kahramanmaraş, Karabük, Kayseri, Kütahya, Malatya, Niğde ve Trabzon illeri de dâhil edilmiştir. Proje kapsamında kekik, kimyon, kişniş, karabuğday, safran, çörekotu, çemen, anason, fesleğen ve tıbbi adaçayı gibi bitkilerde iyi tarım yapan çiftçilere bakanlık dekar başına 100 lira destekleme ödemesi yaparak destekleme kapsamına alınan tıbbi ve aromatik bitkilerin üretim artışını teşvik etmiştir. İlaç sanayi, gıda, kozmetik gibi bir çok sektörde kullanılan tıbbi ve aromatik bitkilerin üretiminde artış sağlamayı hedefleyen Bakanlık aynı zamanda Türkiye’ye özgü çeşitlerin dünya pazarına sunulmasına destek verme kararı almıştır. HABERLER ETİYOPYA HEYETİ KTB ÜYELERİ İLE TİCARİ TEMASLARDA BULUNDU Kayseri Ticaret Borsası olarak Kayseri’nin dış ticaret hacminin genişlemesi noktasında da girişimlerde bulunduklarını ifade eden Başkan Yardımcısı Mehmet İştahlı Etiyopya’dan gelen heyet ile temaslarda bulunduklarını ve yapılan görüşmelerin son derece olumlu geçtiğini kaydetti. Federal Demokratik Etiyopya Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Siyasi Başdanışmanı Goitom Kahsay Hagos ve Etiyopya Ticari Müşaviri Terefe Haile Eggu, 3-5 Şubat 2016 tarihleri arasında şehrimizi ziyaret ederek Kayseri Ticaret Borsası öncülüğünde bazı temaslarda bulundular. Kayseri Ticaret Borsası Başkan Yardımcısı Mehmet İştahlı’ya ait Buğdaylıdaki Yeşilkent Tarım Ürünleri Fabrikası’nı ziyaret eden heyetle, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesine yönelik görüşmelerde bulunuldu. Mart ayında düzenlenmesi planlanan Kayseri Tarım Fuarı’na Etiyopya’dan gelen ihracatçı ve ithalatçılardan oluşan bir heyetin de katılması sağlanarak ticari temasların arttırılması yönünde kararlar alındı. Ayrıca Kayseri’nin önde gelen tahin üreticilerinden İnci Gıda’nın sahibi Seyfi Büyükince’yi de fabrikasında ziyaret ederek iki ülke arasında devam eden susam ticareti ve fiyatlarıyla ilgili fikir alış verişinde bulunuldu. Düzenlenen bu temasla ilgili değerlendirmelerde bulunan KTB Başkan Yardımcısı Mehmet İştahlı, görüşmenin çok verimli geçtiğini belirterek, “Yaptığımız görüşmeler neticesinde iki ülke arasında gerçekleşen ticari ilişkilerin artacağını ve yeni işbirliklerinin doğacağını söyleyebilirim” dedi. KAYSERİ TİCARET BORSASI 67 BİRAZ DA GÜLELİM! KAYSERILI İLE TERZI Kayserili Ali’ye babası hayat dersi veriyormuş.”Oğlum senden ne kadar isterlerse istesinler yarısından fazla verme.” Ali bir gün terzide takım elbise diktirmiş. Kayserili sormuş “Borcum nedir?” Terzi cevap vermiş; “6 Lira.” Kayserili; “Mümkün değil, 3 Lira.” demiş. Terzi; “Kurtarmaz. 4 Lira.” demiş. Kayserili; “Mümkün değil, 2 Liradan fazla vermem” demiş. Terzi; “Lanet olsun. Tamam.” demiş. Bu sefer Kayserili; “1 milyondan fazla vermem” demiş. Terzi sinirlenmiş; “Para falan istemiyorum, al elbiseni defol!” demiş. Kayseri`li; “Bir takım elbise daha dikmezsen şuradan şuraya gitmem” demiş. KAYSERILININ İNEĞI Kayserilinin ineği hastalanır. “Allah’ım ineğim iyileşsin 15 gün oruç tutacağım” der. Bir süre sonra ineği iyileşir. Kayserili vaadini tutmak için oruç tutar, sapasağlam olan inek 16. gün düşer ölür. Kayserili “Allah’ım bu garip kulunu kandırdın sanma; ineği kurbana sayarım. Orucu da Ramazan’dan düşerim” der. KAYSERILININ PRENSIBI Kayserili bir genç yeni işe başlamış. 1 aylık çalışma süresinin sonunda ilk maaşını almak için bankamatiğe gittiğinde anlaştıkları maaşın 300 TL fazla bir ücret yatırıldığını görmüş. Hiç sesini çıkarmadan sevinerek maaşı çekmiş. Aradan bir ay daha geçmiş. Tekrar maaşını çekmeye gitmiş, bakmış bu sefer de 150 TL eksik yatmış. Hemen muhasebeye gidip itiraz etmiş. “Neden maaşım eksik yattı?” diye. Bunun üzerine muhasebeci “Neden geçen ay 300 TL fazla para yatırdığımızda itiraz etmediniz de, şimdi eksik yatınca itiraz ediyorsunuz” demiş. Adam sakince cevap vermiş: “Prensibimdir ilk hatayı her zaman affederim” :) 68 KAYSERİ TİCARET BORSASI VEFAT İLANI Kayserilinin eşi vefat etmiş, ilan vermek için reklam ajansını aramış. “Emine öldü. Allah rahmet eylesin” ilanı vermek istiyorum demiş. Karşı taraf, “Amca bu çok kısa oldu. 3 kelime daha ekleyebilirsin. Merak etme aynı ücret eder. Kayserili ücretten emin olduktan sonra ekleme yaptırır. “SATILIK TOYOTA VAR”. İŞ ARAYAN GAYSERILI Bir gün Kayserilinin biri İstanbul’a iş aramaya gider ve gezerken fabrikanın birinde iş ilanı görür. Güvenliğe gider. O da müdürün yanına gönderir. “Selamünaleyküm” der ve müdürün odasına girer. Müdür de “Aleykümselam. Buyur, nasıl yardımcı olabilirim?” diye adama sorar. Adam; “Ben iş müracaatı için geldim” der. Müdür adamın konuşmasından Kayserili olduğunu anlar, “Ne iş yaparsın?” diye sorar. Adam da “Ne iş olursa yaparım, yeter ki iş olsun” der. Müdür gülmeye başlar. Adam müdür gülünce ‘acaba yanlış bir şey mi söyledim?’ der, kendi kendine. Müdür “Hemşerim sen nerelisin?” der. Adam “Gayseriliyim” deyince müdür yine güler. Adam “Niye gülüyorsunuz?” deyince müdür “Ben de Gayseriliyim de ondan gülüyorum” der. Adam dayanamaz sorar “Müdürüm sen kaç senedir burada müdürsün?” Müdür “3 senedir niye sordun?” der. Adam, “Daha bu fabrikayı 3 senedir üstüne yürütemedin mi? Sen nasıl Gayserilisin?” deyince, müdür “Yürütmeye yürütecektim de fabrikanın sahibi de Gayserili.” der. KAYSERILI MÜŞTERI Kayserili bir müşteri İstanbul’da bir taksiye binmiş. Taksi yokuş aşağı giderken birden freni patlamış. Şoför panik içerisinde; araba hızla yokuş aşağı iniyormuş. Kayserili taksimetreye bakıp panik içinde “Durdur şu arabayı” diyerek bağırmış. Şoför; “Durduramıyorum fren patladı!” Kayserili; “Taksimetreyi kapat o zaman.” TEMEL KAYSERI’DE Bir gün Temel Kayseri’yi çok merak edip Kayseri’ye gider. Kayseri’ye varınca yüksek bir bina Temel’in dikkatini çeker ve bakmaya başlar. O sırada uyanık bir Kayserili Temel’in yabancı olduğunu görür, yanına gelir ve sorar: “Nereye bakıyorsun sen?” Temel cevap verir; “Ha şu pinaya bakayrum.” Kayserili de derki; “O bina benim, kaçıncı kata baktıysan o kadar para vereceksin bana” der. Temel de düşünür sonra “5. kata baktım” der ve 5 milyon verir. Kayserili parayı alıp hemen gider. Temel de kendi kendine; “Bi de bu Kayserililere uyanık derler; 13. kata baktım 5. kat parası verdim enayiye.” ŞİKAYET ve ÖNERİ FORMU Doküman No Yayın Tarihi Revizyon No Revizyon Tarihi Sayfa No : F 8.2.1-05 : 03.06.2015 : 00 : :1/1 Syn Üyemiz ; Kayseri Ticaret Borsası olarak; sizlere daha iyi hizmet verebilmemiz için Borsa hizmetlerimizle alakalı şikayetleriniz ve önerileriniz, üye memnuniyeti açısından bizim için önemlidir. Şikayet ve Önerilerinizi bizlerle paylaşmanız halinde en kısa sürede değerlendirilerek gerekli düzeltici ve önleyici faaliyetler başlatılacaktır. 1 Firma 2 Adı Soyadı 3 Adres 4 E -Mail Adresi 5 Telefon Numarası Belirtmek İstediğiniz Dilek, Şikayet ve Önerileriniz: Not: Eğer isminizin gizli kalmasını istiyorsanız: Yalnız 3,4,5 numaralı satırları doldurunuz.Unutmayınız ki birebir yapılan görüşmelerimiz daha etkili olacaktır. KAYSERİ TİCARET BORSASI 69 Doküman No : F 8.2.1-01 Yayın Tarihi : 02.05.2012 Revizyon No : 01 Revizyon Tarihi : 03.06.2015 Sayfa No : 1/2 ÜYE MEMNUNİYETİ ÖLÇME VE BEKLENTİLERİ BELİRLEME ANKETİ Tarih: ……/……./….. Üye Memnuniyet Anketi Kayseri Ticaret Borsası olarak siz değerli üyelerimize vermiş olduğumuz hizmetlerimizi ne kadar faydalı bulduğunuzu ve memnuniyet durumlarınızı izlemek, ölçmek ve geliştirmek İçin bu anket çalışması düzenlenmiştir. Anketimize vereceğiniz cevaplar ışığında, Sizlerin beklentilerini daha net anlayarak hizmet kalitemizi artırmaya, dolaysıyla isteklerinizi karşılamaya yönelik düzenlemeleri yapmamıza kılavuz olacaktır. Kuruluşunuzun Statüsü : Şahıs Firması Limited Şirket Anonim Şirket Diğer 10-49 Kişi 50-249 Kişi 250 Kişi ve Üzeri 5001-10.000 Ton 10.001 - 50.000 Ton 50.000 Ton Üzeri 2-5 Yıl 6-10 Yıl 10 Yıl ve üzeri Orta Temsil Etmiyor Kuruluşunuzun Çalışan Sayısı : 1-9 Kişi İşletmenin Ölçeği (Yıllık İşlem Hacmi) : 0-5000 Ton Borsaya Kaç Yıldır Üyesiniz : 0-1 Yıl 1. Borsamızın sizi ne düzeyde temsil ettiğine inanıyorsunuz? Çok İyi İyi 2. Borsa faaliyetleri sizce sektör sorunlarının çözümüne önemli katkı ve girişimlerde bulunuyor mu? Çok Ciddi Katkısı Var Oluyor Tabi Çok Olmasa da Arada Oluyor Hiç Faydası yok 3. İhtiyaç durumunda üst yönetime ulaşılabilme durumu hakkında görüşünüz nedir? Çok Rahat Ulaşabiliyorum Ulaşabiliyorum Zor Ulaşıyorum Ulaşamıyorum 4. Borsa yöneticilerimizin siz üyelerimiz ile olan iletişimini değerlendiriniz. Çok İyi İyi Orta Kötü 5. Borsamız hizmet binasının çalışma ortamının fiziksel yapısı (havalandırma, düzen vb.) hakkındaki görüşünüz. Çok İyi İyi Orta Kötü 6. Sunduğu hizmetin kalitesini artırmaya yönelik yaptığı çalışmaları değerlendiriniz. Çok İyi İyi Orta Kötü 7. Hizmet aldığınız birime ilişkin görüşlerinizi (Çok İyi, İyi, Orta, Kötü ) olarak belirtiniz. Çok İyi İyi Orta Kötü 1. Personelin davranışı 2. Süre 3. Bilgi Yeterliliği 4. İletişim Kurma Becerisi 5. Talebin Karşılanma Düzeyi Çok İyi İyi Orta Kötü 8. Borsamızdan almakta olduğunuz hizmetler ile ilgili önerileriniz ve şikayetlerinizin dikkate alınmasını ve çözümlenmesini değerlendiriniz. Çok Memnunum Memnunum İdare Eder Yeterli Değil 9. Borsamız tarafından düzenlenen Seminer, Eğitim ve Toplantı programlarına işletmenizin ve sizin katılım sıklığınızı belirtiniz. Çok Sık Ara Sıra Katılmıyorum Haberim Olmuyor 10. Borsamız tarafından düzenlenen Seminer, Eğitim ve Toplantı programlarına katıldıysanız memnuniyet düzeyinizi belirtiniz. Çok Memnunum Memnunum İdare Eder Yeterli Değil Eğitimleri günün hangi zamanlarında almak istersiniz? Hafta İçi Hafta Sonu Hafta İçi Akşam Hafta Sonu Akşam Borsamızın duyuruları ve yeni faaliyetleri hakkındaki bilgilerin size hangi kaynaktan ulaşmasını tercih edersiniz? Telefon Dergi Basın E- Posta SMS İşletmenizin hangi konularda eğitime ihtiyacı olduğunu düşünüyorsunuz? Diğer görüş ve önerileriniz: 70 KAYSERİ TİCARET BORSASI Web Sayfası Fax BAŞKANIN DERLEDİĞİ DEYİMLER • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • Çalışmak bizi şu üç beladan kurtarır; can sıkıntısı, kötü alışkanlıklar ve yoksulluk. Taşı delen suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir. Gezen tilki yatan aslandan nasiplidir. Kurtlarla arkadaş ol, yalnız elinden baltayı bırakma. Sabırlı adam iğne ile kuyu kazar. Ümidini yitirmiş olanın başka kaybedecek şeyi yoktur. Tembele kapını ört demişler, yel eser örter demiş. Deve kuşu yüke gelince kuşum, uçmaya gelince deveyim der. Evlatlarınızı devriniz için değil, onların devirleri için yetiştiriniz. Cesurun bakışı korkağın kılıcından keskindir. Sular yükselince balıklar karıncaları yer, sular çekilince karıncalar balıkları.. Ana baba ahı alma. Ana baba ahının zehrini içen kurtulamaz. Ey akıl sahibi, ilim yüksek bir makamdır. Ona nail olduğun zaman, diğer bütün makamlar yok olur. Dört şeyi dört şeyden temizle; dilini gıybetten, kalbini kıskançlıktan, mideni haram lokmadan, davranışlarını riyadan. Lokman Hekim oğluna dedi ki: ‘Yapacağın işi daha önce bunu denemiş, tecrübeli kimselere danış! Çünkü onlar kendilerine pahalıya mal olmuş doğru görüşleri sana bedavaya verirler. İlim cehaletin karşıtı ve düşmanıdır. Birbirine taban tabana zıt iki unsurdur. Dostlarınızı sıkça ziyaret ediniz. Çünkü üzerinde yürünmeyen yollar, dikenler ve çalılıkla kaplanır. Yardım et ki, yardım olunasın. Kötülük edene iyilik et ki, ona sahip olasın. Kendine razı olduğun sözü insanlara söyle. Dünyada ki en sağır edici ses, acı çeken mazlumun suskunluğudur. Rızık ve dünyalık hususunda kanaat sahibi ol. Çünkü kanaat tükenmez bir hazinedir. Hakiki dost senin sıkıntılı zamanlarında senin gurur ve izzet-i nefsini kırmadan sana yardım edendir. İhtiyarlık gençliğin sonu ve neticesidir. Netice ise başa bağlıdır. Gençliğini iyi geçirenin, ihtiyarlığını da iyi geçireceği umulur. Eğer düşmanın sana zarar vermesinden korkuyorsan, iyilikle onun gözünü bağlamalısın. Cimrilerin hali ne gariptir. Fakirler gibi yaşarlar, zenginler gibi hesap verirler. Sıradan otlar bir ayda yetişir. Fakat kırmızı gül ancak bir yılda yetişir. Sana söz getiren senden de söz götürür. Babasına ve annesine itaatli olan, evladını da kendisine itaatli bulur. Oğlum ananı, atanı say, bereket büyüklerle beraber olmadadır. Büyüğünü bilmeyen Allah’ını da bilmez. Düşünceye zaman ayır: düşünceler gücün kaynağıdır. Oyuna zaman ayır: oyun gençliğin sırrıdır. Sevmeye zaman ayır: Sevmek yaşamı yaşamaya, değer hale getiren şeydir. Dostun olmaya zaman ayır: arkadaşlık yaşamı renklendirir. Gülmeye zaman ayır: gülmek ruhun müziğidir. Vermeye zaman ayır: günler bencillik için kısadır. Okumaya zaman ayır: okumak aklın çeşmesidir. KAYSERİ TİCARET BORSASI 71 72 KAYSERİ TİCARET BORSASI