pdf

Transkript

pdf
Şangay
Şangay kayıtsız kalınması imkânsız bir şehir. Geleneklerinden ve
kültüründen beslenerek geçmişten bugüne taşıdığı değerler ve bugünkü
vizyonu, farklı algısı bir araya geldiğinde ortaya çıkan eklektik ve tarif
edilmesi zor sonuç ancak birebir deneyimlenebilir. Biraz da bu yüzden,
Şangay her ziyaretçide başka bir his ve başka bir izlenim bırakıyor. Üzerine
bir etiket koyup, beklentileri ona göre hizaya getirmek pek mümkün değil.
En iyisi sizin Şangay’dan ne beklediğinize odaklanın. Burası nasıl bir yer
olabilir diye düşünün. Ve buraya geldikten sonra her köşede şaşırmaya ve
büyülenmeye hazır olun, tabii böyle bir şeye hazırlanmak ne kadar
mümkünse... Tam şehri artık tanıdığınızı ve anladığınızı düşündüğünüz
anda, Şangay sizi şaşırtmaya devam edecektir. Doğrusunu söylemek
gerekirse aralarında kötü sürprizler de olmuyor değil. Ama bunlar da şehirle
aranızdaki baş döndürücü birlikteliğin tuzu biberi olabiliyor ancak...
>>NEREDE KALMALI?
En İyiler
 The Peninsula: Peninsula belli bir çizgiye sahip lüks zincir otellerden
biri olduğundan, hangi şehirde olursanız olun bir sürprizle
karşılaşmayacağınızı bilirsiniz. Neyle karşılaşacağınızdan emin olmak
güzel bir duygu elbette. Ancak Peninsula, Şangay şubesinde
dayanamayarak bir sürpriz yapıyor ve her zamankinden daha şık ve
daha gösterişli bir şekilde çıkıyor karşımıza. Huangpu Nehri’ne ve
şehir siluetine nazır manzarasıyla da nefes kesiyor. Otelin restoranı Yi
1
Şangay
Long Court, Kanton mutfağından lezzetler sunuyor. Otelin mutlaka
görülmesi gereken barının ismi ise Salon de Ning. Bir odası tamamen
baş aşağı dönmüş gibi tasarlanan bar, ilginç detaylarla işlenmiş. Otelin
spa’sı da antik medeniyetleri andıran dekorunda, geleneksel masaj ve
terapilerden oluşan programlar sunuyor.
 Mandarin Oriental Pudong: Mandarin Oriental, Huangpu Nehri’ne
nazır gösterişli gökdelenlerin arasında yerini almış. 2013’ün en yeni
otellerinden biri olması gerçekten heyecan uyandırıcı. 44 odası ve 318
süiti bulunduğunu duyuran otelin Presidential Suite’i 788 m2’lik bir
alana yayılmış durumda. Toplam altı restoran ve bar seçeneği, 13 özel
spa odasıyla yine her geleni kendine hayran bırakacak gibi görünüyor.
 Pudong Shangri-La: Lüks otellerin sıra sıra dizildiği Pudong’da,
Shangri-La da Huangpu Nehri’ne bakan ihtişamlı kulelerden birinde.
952 odası ve süiti bulunan otelin restoran zengini. Fook Lam Moon,
Kanton mutfağını, çok özel şaraplarla bir arada sunuyor. Gui Hua Lou
ise Çin mutfağından otantik lezzetler sunuyor. Nadaman ve Sushi by
Nadaman sizi Japon mutfağında keşfe çıkmaya davet ediyor. Tatlı
atıştırmalıklar için Gourmet’yi tercih edebilirsiniz. Jade on 36 Bar’ın
da caz severlere kaçırılmaması gereken bir atmosfer sunduğunun altını
çizelim. Otelin spa’sı Chi, tabii ki şehirdeki en büyük ve en gösterişli
spa’lardan biri.
 Waldorf Astoria Shanghai On The Bud: Klasik çizgisini ne
tasarımında ne de hizmet kalitesinde bozmayan Waldorf, Şangay
şubesiyle eleştirmenlerden tam not alıyor ve ödülleri de beraberinde
topluyor. Şef Bruno Bruesch’in Fransız mutfağına getirdiği yaratıcı
yorumun yanı sıra, 500’ün üzerinde şarap ve şampanya seçeneği
2
Şangay
sunan Pelham’s, otelin en iddialı restoranı. Aynı şarap mahzenini
kullanan Wei Jing Ge ise Çin mutfağının en gurme tatlarını sunuyor.
Grand Brasserie’yi, öğlen iş yemekleriniz için tercih etmekten
çekinmeyin. Caz, Küba purosu ve istiridye çeşitlerini bir arada
bulabileceğiniz 34 metrelik masif barıyla göz dolduran Long Bar’ı da
unutmak olmaz. Ve son olarak tatlı atıştırmalıklar ve akşamüstü
çayları için, Şangay’ın eski seçkin kulüplerini andıran Salon de Ville’i
not etmenizi öneririz. Waldorf’un ilginç özelliklerinden biri olan
butiğini de hatırlatmak isteriz. Burada otelin imzasını taşıyan tatlılar,
özel çaylar ve otelde kullanılan çay takımlarından alabiliyorsunuz.
 Puli Hotel & Spa: Yüksek tavanları ve geniş alanları minimal ve sade
bir şekilde kullanarak Japon mimarisinin temel prensiplerini başarılı
bir şekilde yansıtıyor. Binanın yapımında kullanılan malzemelerin
yarattığı endüstriyel stilini değiştiremese de, buradan da zen bir
atmosfer elde etmeyi başarmış. Herhangi bir şehirde 26 katlı binası ve
bu tasarımıyla en lüks oteller listesinde yer alabilecekken,
Şangay’daki büyük lüks otellerin yanında nispeten butik kalıyor. 229
odasının her biri çağdaş ve düz hatlı tasarımını yansıtıyor. Odalarda da
loft tarzı bir tasarım hâkim ve bu tasarım Puli’yi çok daha dingin bir
ortam haline getiriyor. Otelin en etkileyici özelliklerinden biri ise
spa’sı elbette. Çin, Tayland ve Hindistan’dan derlenmiş hem
geleneksel hem de çağdaş masaj teknikleri kullanılıyor. Bu detaylı ve
uzman spa deneyimini mutlaka denemelisiniz.
3
Şangay
Bunlara Da Bakmaya Değer
 Park Hyatt Shanghai: Otellerin yüksekliklerini ve manzaralarını
yarıştırdıkları, sıkı bir rekabet ortamının yaşandığı Şangay gibi bir
şehirde yükseklik korkusu olanlar için çok fazla seçenek yok. En
yüksekteki otellerden biri olan Park Hyatt 79-93. katlar arasında yer
aldığından, ufak çaplı vertigolara sebep olabiliyor. 174 odası bulunan
otelin beyaz ağırlıklı minimal dekoru otele oldukça modern bir
görünüm kazandırmış. Odaların en küçüğünde bile giyinme odası ve
kahve makinesi gibi ayrıntılar bulunuyor. Şehre geliş nedeninize göre
özel spa alanı veya çizim masası bulunan bir oda tercih
edebiliyorsunuz. 100 Century Avenue adlı restoran Çin, Japon ve batı
mutfaklarını bir araya getiriyor. Music Room, canlı performansların
gerçekleştiği çok şık bir bar. Burada her Çarşamba 20:30-22:30 arası
Ladies
Night
yapılıyor.
Bar
Level
87
ise
görüşmelerinizi
yapabileceğiniz, teleskopla şehri seyredebileceğiniz şık bir atmosfere
sahip.
 Jia Shanghai: 1920’lerden bir binada bulunan Jia, eklektik ve çarpıcı
tasarımıyla etkileyici bir otel. Jia kelimesi Mandarin’de ev anlamına
geliyor ve otel odalarından çok apart daireler sunuyor. Stüdyosunda
tam teşekküllü bir mutfak bulunuyor. Süitlerde buna ek olarak tam
kapasite bir bar var ve dilerseniz özel barmeniniz size servis yapıyor.
İki Michelin yıldızlı Şef Stefano Pace’in İtalyan lezzetleri sunduğu
restoran İssimo, rustik ve sakin bir atmosfere sahip. Dilerseniz 7/24
devam eden ‘evlere servis’ hizmetinden de yararlanabilirsiniz.
4
Şangay
 The Waterhouse at South Bund: 1920’lerden bu yana üretim atölyesi,
depo ve ordu karargâhı olarak kullanılmış olan bina dışarıdan
bakıldığında köhne ve terk edilmiş gibi duruyor. Ancak içeri adım
attığınız andan itibaren her bir köşesi ince ince düşünülerek restore
edilmiş bir tasarım harikasıyla karşılaşıyorsunuz. Minimalizmin
doruklarında, urban bir şıklığa sahip. Toplam 19 odası bulunan otelin,
çatıda ve lobi barlarında kokteyl, akşamüstü çayı ve ufak
atıştırmalıklar bulabilirsiniz. Table No.1 ise, otelin endüstriyel stilini
başarılı bir şekilde yansıtıyor. Şefleri Atherson ve Melvin, Avrupa
mutfaklarından yemekler sunuyor.
 Urbn: Eski binalardan birini restore eden otellerden Urbn, çevre
duyarlılığıyla ön plana çıkıyor. Enerji tasarrufu yapabilmek adına bir
dizi önlem almış olan otel, organik ürünler kullanıyor ve Çin’in ilk
‘carbon-neutral’ oteli olma özelliğini taşıyor. Odaların tasarımında da
binanın kendi taş duvarlarının yanı sıra ahşap ve bambu malzeme
kullanımı dikkat çekiyor. Otelin restoranı Downstairs, organik
menüsüyle ağırlıyor misafirlerini. Çatıdaki barı Upstairs, şampanya
çeşitleriyle dikkat çekiyor. 60’ların ‘gentlemen’s club’ stilini yansıtan
barı The Social ise hem iş hem arkadaş görüşmeleri için tercih
edilebilecek bir atmosfere sahip.
>>NEREDE YEMELİ?
Öğle Yemeği İçin En İyi Adresler
5
Şangay
 Kabb: Günün her öğününde servis veren Kabb, daha çok kahvaltı ve
öğlen yemekleri için tercih ediliyor. Fransız kahvaltılarının en ağır ve
en lezzetli seçeneklerini sunuyor. Tatlıları ve kokteylleri de oldukça
başarılı olan mekânın pazar brunch’ı da çok popüler.
 Kommune: Taikang Lu’daki bu sokak kafesi, şehrin genç ve yaratıcı
kitlesini bir araya getiriyor. Şehirde yaşayan pek çok yeni yazar,
tasarımcı ve müzisyen buranın barbekülerinden yemek veya sadece
arkadaşlarıyla kahve içmek için geliyor. Siz de Uzakdoğu
mutfağından sıkıldıkça buraya saklanabilirsiniz.
 Lynn: Çin atıştırmalıklarından ‘dim sum’ için en iyi adres, Lynn.
30’lu yaşlarındaki şık Şangaylıların geldiği restoran, stil sahibi ve
çağdaş bir ortama sahip. Hafta sonları özel paketler sunuyorlar.
Akşam Yemeği
 Fu 1088: 1920’lerde yapılmış üç katlı bir konakta bulunan restoran
2007 yılında açılmış. Konağın özel odalarında küçük gruplar halinde
yemek yeniyor. Şömine etrafındaki ahşap masaları ve vintage
avizeleri şık bir atmosfer yaratıyor. Şef Tony Lu, Şangay ve
çevresindeki bölgelerin mutfaklarından tatlar sunuyor. Spesiyali olan
yemeklerin çoğunda domuz eti bulunuyor.
 Sushi Oyama: Oyama şık ve gurme bir sushi restoranı. Oldukça
popüler ve rezervasyonsuz kimseyi almıyorlar. Sade dekoru ve belli
belirsiz duyulan caz müziğiyle hoş bir atmosfer yaratıyor. İçeriği
günlük olarak değişen fiks bir şef menüsü var. 800 Yen’lik bu menüde
6
Şangay
Tokyo ve Nagasaki’den ithal edilen deniz ürünleriyle hazırlanmış
nefis sushiler yer alıyor.
 Lost Heaven: Otantik heykellerin, büyük bitkilerin ve duvar
kabartmalarının kullanıldığı dekor egzotik bir atmosfer yaratıyor.
Buna bir de loş ışıklar ve mumlar eklenince tablo tamamlanıyor. Hun,
Burma ve Tayland mutfağı ağırlıklı menüsü, müthiş bir gastronomi
yolculuğu vaat ediyor. Şehrin şık sakinleri ve ünlüleri akşam
yemeklerinde burayı tercih ediyor.
 Shintori: Bambuların arasından geçerek varılan bu endüstriyel depo,
yağmur ormanlarında modern bir sığınak keşfetmişsiniz duygusunu
veriyor. Julu Road 803 numarada bulunan restoranın dışarıdan görülen
bir tabelası olmadığı için yola çıkmadan adres tarifi almanızda fayda
var. Japon mutfağının en lezzetli hali ve baştan çıkaran sushileri
nedeniye popüler ve kalabalık bir restoran.
 Table No.1: Otel önerilerimizde değindiğimiz The Waterfront’da
bulunan restoran, şehrin hip mekânlarından biri. Rustik bistro
dekoruyla hoş bir ortam yaratan restoran, modern Avrupa lezzetlerini
Asya malzemeleri kullanarak yeniden yorumluyor.
Atıştırmalıklar
Yerli Lokmalar
 Xiao Yang Sheng Jian: Çin mantısı çeşitleri başta olmak üzere
lokmalık atıştırmalıkların adresi Xiao Yang, baş döndürücü bir lezzete
7
Şangay
sahip. Sokakta ayaküstü yenen bu atıştırmalıklar, insanı mest eden
cinsten.
 Xin Xiang Hui / Spicy Joint: Şehirde 7 şubesi bulunuyor ancak çoğu
şehir dışında. K Wah Center’dakini kolayca bulabilirsiniz. Anlatılmaz
yaşanır lezzeti ve çok çok ucuz fiyatları nedeniyle önündeki kuyruk
alıp başını gidiyor. Beklemeye değer.
 Old Jesse: Pek çok şubesi var ama Huaihai Xi Lu’daki en başarılı
olanı. Basık tavanlı mekâna birkaç masa zor sığmış gibi.
Rezervasyonsuz girilemeyen restoran hem yerel hem de uluslararası
üne sahip isimlerin de tercih ettiği bir yer. Menüde yalnızca
geleneksel Şangay yemekleri bulunuyor.
Tatlı mı Tatlı
 HoF: El yapımı çikolatalar üzerine uzmanlaşan HoF, butik
çikolataları, tatlıları ve şaraplarıyla gastronomik bir haz vaat ediyor.
Seçkin atmosferiyle tam bir çikolata lounge’u.
 Baker & Spice: Türk usulü pideden tutun da Danimarka işi tatlılara
kadar, pek çok ekmek çeşidi, meyveli ve çikolatalı kekler
bulabilirsiniz. Ahşap ağırlıklı ve bol güneş ışığı alan dükkân hamurun
en keyifli halini sunuyor.
 Whisk: Whisk’in asıl uzmanlık alanı çikolata. Ancak hatırı sayılır bir
kafe mutfağına da sahip. Sandviç ve salata çeşitleri oldukça başarılı.
Öğlen sağlıklı bir şeyler yeme bahanesiyle gelip, çikolatalarıyla
tanışmanızı öneririz.
8
Şangay
>>GECE KUŞLARINA
Bar
 Char: Hotel Indigo’nun 29-30. katlarında bulunan Char, hem bar hem
de restoran. Restoranın ızgara ağırlıklı menüsü için gerekli
malzemeler
Avustralya’nın
ödüllü
çiftliklerinden
birinden
ve
geleneksel Japon çiftçiliğinin kurallarını uygulayan 70 yıllık bir
çiftlikten geliyor. Izgara ıstakozu da oldukça meşhur. Saatler
ilerledikçe üst kattaki kalabalık artıyor. Klasik kokteyl barlarının çok
modern bir yorumu olan bar, manzarası ve kokteylleriyle büyüleyici
bir akşam vaat ediyor.
 El Coctel: Birbirinden farklı koltuklarla oluşturulmuş köşelere
arkadaşlarınızla çekilebilir ve eğlenceli bir akşam geçirebilirsiniz.
Yiyecek menüsü İspanyol atıştırmalıklarından oluşuyor. Kokteyllerini
ise, Jazz Age döneminin eğlenceli tarifleriyle hazırlıyorlar. Zelda
Fitzgerald’ın zamanında Cosmo’nun tadı nasıldı merak ediyorsanız,
El Coctel’e buyurun.
 The Glamour Bar: Şangay trendlerini belirleyen dergiler, Şangay’ın
en hip barı olarak burayı işaret ediyor. İnsan merak ediyor haliyle.
Şehrin ünlü restoranlarından M on the Bund’ın yanında bulunuyor
olması beklentileri yükseltiyor. Hollywood filmlerinden fırlamış gibi
bir duran dekoruyla iyi bir ilk izlenim bırakıyor. Tüm kokteylleri
başarılı ancak kendi isimlerini taşıyan “Glamour”ı denememek olmaz.
9
Şangay
Clubs
 Kee Club: Evet, Hong Kong’dan tanıdığımız o meşhur Kee Club’ın
Şangay versiyonu! Maalesef, yine üyelik sistemiyle çalışıyorlar. Ama
işte kötü gün konsierji de böyle günlerde belli oluyor. Bakarsınız
sizinki, içeri girmenizin bir yolunu bulur.
 M1NT: M1NT’de de Kee Club’ınkine benzer koşullar var. Ancak şık
kıyafetiniz
ve
kendinizden
emin
duruşunuzla
üyelik
şartını
atlatabiliyorsunuz. Yine de otel görevlilerine önceden aratmakta faya
var.
Caz Severlere
 House of Blues and Jazz: Şangay’ın ilk blues ve caz barı olan House,
dünyanın dört bir yanından müzisyenlerin canlı performanslarının yer
aldığı
samimi
bir
atmosfere
sahip.
Arkalarda
bir
masada
arkadaşlarınızla sohbet ederek müziğin tadını çıkarabileceğiniz gibi,
sahne önünde dans da edebilirsiniz.
 Shanghai Jazz: Dünyanın en iyi caz barlarından biri olan Shanghai
Jazz, haftanın altı günü canlı performansların yer aldığı bir adres.
Asya usulü ızgaralar, bira ve şarap çeşitleri menünün öne çıkanları.
>>YA BAŞKA?
10
Şangay
Alışveriş
 Suzhou Cobblers: Gerçek bir Asya kadınının ‘olmazsa olmaz’ı ipek
terlik, patik ve babetleridir. Suzhou Cobblers, bu eksiğinizi gidermek
üzere, hem erkek hem kadın için elde yaptığı özel tasarımlarıyla
karşınızda.
 Blue Shanghai White: Çin porseleni için en iyi adreslerden biri.
Geleneksel Çin porseleninin zanaattan çıkarak sanat haline geldiği
dükkânda, pek çok seramik tasarımcısının ürünlerini bulabiliyorsunuz.
 Uma Wang: Çin’in en ünlü tasarımcısı olan Uma Wang, Paris ve
Londra Moda Haftaları’nda da fırtına gibi esen bir modacı. Gotik
esintili tasarımlarının elde örülmüş olan parçaları oldukça değerli.
 Tali Wu’s Flying Scissors: Aksesuar tasarımı yapan Tali Wu’nun
ünlü markası Flying Scissors, moda dergilerinde büyük övgüler alıyor.
Punk ve rock cazibesini taşıyan tasarımları Çin’de büyük ilgi görüyor.
 Mary Ching: Ayakkabı tasarımlarıyla ismini duyuran Ching, henüz
ayakkabı çılgınlığı olmayanları dahi çıldırtabilecek tasarımlara imza
atıyor. Aynı anda hem çok klasik hem de çok uçlarda olmayı
başararak ilginç bir tarz yaratıyor.
 Shang Xia: Geleneksel çizgilerin modern ve minimal bir uyarlamasını
sunan Shang Xia’nın tasarımları gerçekten büyüleyici. Ahşap,
porselen ve bambu gibi materyallerle keçe ve kaşmir gibi kumaşları
kullanıyor. Takılar, fincan takımları ve go takımları gibi objeler
bulabilirsiniz.
 Urban Tribe: Urban Tribe butik, galeri ve çayevi. Doğal yaşama
duyduğu hayranlıktan yola çıkarak, Çin’in tenha köylerinde yaşayan
11
Şangay
insanların kıyafetlerinden aldıkları ilhamla yapılan giysiler ve takılar
bulabiliyorsunuz. Kumaş, keten ve yün gibi doğal kumaşlar
kullanıyorlar. Nefis çaylarından tadınca, bavulunuzu çay paketleriyle
doldurmamak için kendinizi zor tutacaksınız.
Müzeler
 Minsheng Art Museum: Modern binasıyla ilginç mimari özellikler
taşıyan müze, Çinli çağdaş sanatçıların eserlerine yer veriyor.
 Shanghai Gallery of Art: Şangay’ın sanat çevrelerindeki en prestijli
galerisi. Çin’in çağdaş sanatçılarının çarpıcı tablolarını, video
çalışmalarını ve enstalasyonlarını burada görebilirsiniz.
 M50: Tam adı 50 Moganshan Road olan M50, Şangay’ın çağdaş sanat
merkezi. Burada 100 civarında sanatçının halka açık atölyeleri
bulunuyor. New York – Soho ve Pekin – 798 Art Zone ile çok sık
karşılaştırılır. Eğer modern sanat tutkunuysanız kaçırmamanız gereken
bir deneyim.
 ShanghART: Şehirdeki sanatçılara destek vermek amacıyla 1996
yılında kurulmuş. Her daldan ve her yaştan umut vaat eden sanatçılara
destek veriyor. Bu sayede özgür ve yenilikçi eserlerin oluşumuna
tanıklık ediyor.
 Rockbund Art Museum (RAM): Çağdaş görsel sanatlar üzerinde
yoğunlaşan RAM, altı katlı binasında hem Çin’den hem de diğer
ülkelerden sanatçıların eserlerini bir araya getiriyor. Müzenin kafesini
ve mağazasını da öneririz.
12
Şangay
 Suzhou Kaçamağı: Suzhou, Şanghay’a çok yakın bir şehir. Trenle bir
saatten az bir sürede ve arabayla iki saatte varılabiliyor. Bahçeleri,
tapınakları ve kanalları için görülmeye değer bir şehir. Gitmişken
Suzhou Museum’daki kaligrafi eserlerini görmek hoş olacaktır. Eğer
geceyi burada geçirmeyi düşünürseniz Archi-Garden Hotel’de
kalmanızı tavsiye ederiz.
Gitmeden Göz Atılacaklar
 ‘When We Were Orphan’s: Ünlü İngiliz-Japon yazar Kazuo
Ishiguro’nun romanı, 20. yüzyılın başlarında Şangay’da geçen bir
dedektiflik romanı. Ishiguro’nun en iyi eserlerinden biri değil belki
ama
halihazırda
yazarı
tanıyor
ve
seviyorsanız,
seyahatiniz
bahanesiyle bu kitabını da okuyabilirsiniz.
 ‘Lust, Caution’: ‘Brokeback Mountain’ filmiyle popülerleşen başarılı
yönetmen Ang Lee’nin filmi, aynı adlı romandan sinemaya
uyarlanmış. Filmin bir kısmı 1938 yılında Hong Kong’da, bir kısmı da
1942 yılında Şangay’da geçiyor. Film, Lee’nin başyapıtlarından biri.
 ‘The Painted Veil’: 1925 yılında Somerset Maugham’ın aynı adlı
romanından 2006 yılında uyarlanan filmde Edward Norton ve Naomi
Watts oynuyor. Şangay’ın eski sosyal yaşamı hakkında ipuçları veren
sahneler var.
 ‘Code 46’: Michael Winterbottom’u ve bilim kurgu filmlerini
sevenlerin kaçırmaması gereken bir film.
13
Şangay
 Suzhou River: Eğer Suzhou kaçamağını yapmayı düşünüyorsanız,
filmi mutlaka izlemenizi öneririz.
 Eileen Chang: 1920 doğumlu yazarın romanlarının çoğu 1940’lı
yıllar Şangay’ını ve Hong Kong’unu anlatıyor. En ünlü romanları
‘Lust, Caution’ ve ‘Love in a Fallen City’.
Tarih
Çin tarihi hakkında bilgi edinmek isteyenler Jung Chang’ın ‘Mao: The
Unknown Story’, Jon Halliday’in ‘Wild’ Swans adlı kitaplarını tercih
edebilirler.
Aman Aman!
Göz göze geldiğiniz, karşılaştığınız insanlara başınızla selam vermeniz hoş
karşılanacaktır. Size selam verildiğinde de mutlaka karşılık vermeniz
beklenir.
Sıkıcı Bilgiler
Pudong Havaalanı’ndan şehre taksiyle varmak yaklaşık 50 dakika ve 260
Yen tutuyor. Trafiğin azaldığı saatlerde 160 Yen’e kadar düşebiliyor.
Şehirde taksi bulmak çok kolay. Üstelik çok da ucuzlar. Gene de kimliğini
kontrol etmenizde fayda var. Dört yıldızlıysa mesele yok. Ancak kimlik
14
Şangay
numarası 30 ile başlıyorsa sizi çok dolaştırabilir. Ayrıca çoğu şoför sadece
yerel dili konuşuyor. Konsierj numarasını ve otelin hem Çince hem
Mandarin adresini yanınızda bulundurun.
Bahşiş hiçbir yerde beklenmiyor. Ancak bazı restoranlar hesaba servis ücreti
ilave edebiliyor.
Küçük işletmelerde kredi kartı geçmiyor.
Giderken, Şangay’dan alacaklarınız için bavulunuzda geniş yer bırakmayı
ihmal etmeyin.
15

Benzer belgeler

NEREDE KALMALI? En İyiler

NEREDE KALMALI? En İyiler  Miralto: Şehre tepeden bakan müthiş bir manzaraya sahip olan Miralto, restoran ve bar olarak hizmet veriyor. Meksikolu şefi Abraham Ruvalcaba, İtalyan ve Fransız mutfağının tekniklerini kullanara...

Detaylı

pdf - WINGS

pdf - WINGS ise Şef Peter Doyle, Fransa ve Asya mutfaklarından esinlenmiş bir Avustralya mutfağı deneyimi sunuyor. Sushi E ise, zen dekoru ve lezzetli sushi’leriyle reddetmesi zor bir alternatif. Otelin barı E...

Detaylı

pdf - Wings

pdf - Wings en keyifli halini sunuyor.  Whisk: Whisk’in asıl uzmanlık alanı çikolata. Ancak hatırı sayılır bir kafe mutfağına da sahip. Sandviç ve salata çeşitleri oldukça başarılı. Öğlen sağlıklı bir şeyler ...

Detaylı

Nerede Kalmalı?

Nerede Kalmalı?  Kabb: Günün her öğününde servis veren Kabb, daha çok kahvaltı ve öğlen yemekleri için tercih ediliyor. Fransız kahvaltılarının en ağır ve en lezzetli seçeneklerini sunuyor. Tatlıları ve kokteylle...

Detaylı