Yaşlılara seminer

Transkript

Yaşlılara seminer
YIL: 1 SAYI: 78
23 MART 2006 PERÞEMBE
20 YKR
Nevruz
coþkusu
Nevruz Hacýbektaþ'ta büyük bir coþku ile
kutlandý. Mahallelerin çeþitli yerlerinde (Zir
Mahallesi, Babapýnar Çiftliði, 103 Evler,
Erzurumlular ve Bala Mahallesi)
10 kadar Nevruz
ateþi yakýldý.
Fotolar; 3 ve 8’DE
Þakir
Þenol
Dünya Bankasý
ve Eðitime Desteði ?
Dünya Bankasý eðitimden tarýma
bir çok alanda Türkiye’ye destek ve
yardýmda bulunuyor. (Bir zamanlar
da Amerikan eðitim gönüllüleri ve
danýþmanlarýyla gelmiþlerdi. ) Bu
çerçevede ilimiz merkez ve merkeze
baðlý okullarda görev yapan
öðretmenleri sýra
ile hizmet içi
kursuna alýyor.
2’DE
Küçük belediyelere
mali yardým
Maliye Bakanlýðý tarafýndan 2006 yýlý
bütçesinden nüfus kriterine göre 25.000'in
altýnda nüfusa sahip 28 adet ilçe ve belde
belediyesine yardým yapýldýðý bildirildi.
22 Mart Dünya Su Günü’ydü
Okullara yardým
Þehir plancýsý Özbilen: Su hakký
uygulamaya ve yasalara yansýmýyor.
Ekonomik, sosyal, çevre deðerleri
birlikte hesaba katýlmalý. Devletin
su politikasý bu nedenle yok.
Belediyelerin en kârlý olduðu alan
su; ama bu kâr ne açýklanýyor, ne
hizmete yansýyor.
Kýrþehir genelindeki okullara program dýþý
malzemeler gönderildiði bildirildi. Ayrýca
Çiçekdaðý Devlet Hastanesi'ne 150 bin YTL
deðerinde bir ambulans gönderildi.
6’DA
2’DE
Hacýbektaþ Belediyesi 16 Aðustos etkinlikleri çerçevesinde düzenledi
Þiir
ve
Öykü
yarýþmasý
Yaþlýlara
seminer
HACIBEKTAÞ - Hacýbektaþ
Belediye Baþkanlýðý tarafýndan
16 Aðustos 2006 etkinlikleri
çerçevesinde açýklanacak ve
ödülleri daðýtýlacak þiir ve kýsa
öykü yarýþmasý açýldý.
Yaþlýlar Haftasý nedeniyle
Hacýbektaþ'ta seminer
düzenlendi. Yaþlý saðlýðý,
yaþlý beslenmesi ve yaþlýlýk
psikolojisi konusunda
verilen seminer Hacýbektaþ
Rýfat Kartal Huzur Evinde
yapýldý.
6’DA
“Su, insanýn en doðal hakkýdýr”
“Alevi-Bektaþilikte Ýlim ve
Akýl” konulu yarýþmaya þiir
dalýnda hece vezni ve serbest
vezin þiirlerle, öykü dalýnda ise
kýsa öykülerle katýlmak mümkün
olacak.
5’DE
Erdoðan Aydýn
Bu noktada çarpýcý bir tavrý, Bektaþî
geleneðin ikinci önemli ismi Abdal
Musa’dan duymanýn önemi büyük:
Osmanlý’nýn Sünnî yönelimle Kýzýlbaþlarý
kontrol altýna almaya baþladýðý dönemde
Abdal Musa, düzen adýna satýn almak
amacýyla kendisine teklif edilecek olan
Bursa kaplýcalarýna yakýn yerdeki tekkeyi
reddedip Osmanlý arazisini terk ederken,
taraftarlarýna, Kýzýlbaþ geleneðin önemli
sözleri arasýna girecek olan þu öðüdünü
yapacaktýr: "Zahir padiþahýna karip (yakýn)
olma. Dünyalýk için ehl-i mansýba varma
(mevki sahibi kimselere yüzsuyu dökme),
meðerki irþat ola (aydýnlanmýþ ola).
12. Bölüm
4’DE
42. Kütüphane Haftasý
kutlanacak
Bu yýl 42.si 27 Mart-02 Nisan tarihleri arasýnda
kutlanacak olan Kütüphaneler Haftasý’nýn bu
yýlki ana temasýnýn “Türkiye’de Bilgi
Hizmetleri ve Yeni Yaklaþýmlar” olarak
belirlendiði bildirildi.
6’DA
Gazetemizi
internetten günlük
izlemek için
www.hacibektaslilar.com’u
ziyaret edin.
Suluca Karahöyük’ü
týklayýn. Ýlk sayýdan itibaren
gün gün gazetemiz
týpký basým olarak
bilgisayarýnýzda...
GÜNEÞ ECZANESÝ
Ecz. Tel: 441 29 45
Ev Tel: 441 29 45
2 GÖRÜÞLER
23 Mart 2006 Perþembe
22 Mart Dünya Su Günü’ydü
Þakir Þenol
[email protected]
Dünya Bankasý
ve Eðitime Desteði ?
Dünya Bankasý eðitimden tarýma bir çok
alanda Türkiye’ye destek ve yardýmda
bulunuyor. (Bir zamanlar da Amerikan eðitim
gönüllüleri ve danýþmanlarýyla gelmiþlerdi. )
Bu çerçevede ilimiz merkez ve merkeze baðlý
okullarda görev yapan öðretmenleri sýra ile
hizmet içi kursuna alýyor. Seminerler haziran
ayýna kadar tüm öðretmenlere verilecek. Kursta
(stres yönetimi, Türkçenin etkin kullanýmý,sýnýf
yönetimi ) gibi konularda bilgiler veriliyor.Þu
anda merkez köy ve kasabalardaki öðretmenler
kurstalar.Kimi köy okullarý öðretmenler kursta
olduðu için doðal olarak üç gün tatil oldu.
Normalde beþ gün sürmesi gereken kurs
yoðunlaþtýrýlmýþ proðramla üç güne
sýkýþtýrýlýyor. Eðitim sistemimiz zaten uzun
tatilleri(dinlence) ile meþhurdur. Birde böylesi
cabadan tatillerle kaybolan emek ve iþ gücünü
varýn siz hesaplayýn. Ulaþýmýn oldukça geliþtiði
günümüzde böylesi kurs ya da seminirler hafta
sonlarý, yine yoðunlaþtýrýlmýþ ve sýkýþtýrýlmýþ
olarak büyük salonlarda yapýlabilirdi. Kursu
düzenleyen yöneticiler ve eðitimcilere eðitim
verenler de kurs ücretlerini alýrlardý. Böylelikle
eðitim öðretimimizde üç günlük aradan
kurtulurdu.
Zaten Dünya Bankasý’nýn, Dünya Ticaret
Örgütü’nün, Uluslar arasý Para Fonu ÝMF’nin
destek ve yardýmlarýný çok iyi biliriz biz. Tarýma
destek vermek adýna dekar baþýna belirli bir
parayý çiftçilerimize Ziraat Bankasý aracýlýðý
ile ödüyor. 10 yýl sonra nerede ne
yetiþtireceðimize de Dünya Bankasý karar
verecek. Tütünü, çayý, fýndýðý, üzümü, tahýlý,
pancarý, ayçiçeðini, zeytini, pamuðu, pancarý
ve hatta hayvancýlýðý nerede, nasýl ve ne kadar
üreteceðimizin kararýný onlar verecekler…
Kendilerine gelince ulusalcý oluveren geliþmiþ
batýlý ülkeler, az geliþmiþ ya da geliþmekte
olan ülkelere (globalizm hikayeleri, fonlarý ve
örgütleri marifeti ile )hazýr zehir reçetelerini
zorla , desise ile uyguluyorlar… Bu adý geçen
örgütlerin adlarýný duyduðumuz zaman altýndan
bir hinlik çýkacaðýný hiç hatýrdan
çýkarmamamýz gerekir …
Bu ülke ki Hasan Ali Yücel’i, Tonguç
Babasý ile köy enstitülerini Dünya eðitim
sistemine hediye etmiþtir. Bir çok ülke
tarafýndan , çok kýsa bir sürede nasýl böyle bir
baþarý elde edilebildiðinin araþtýrmalarý
yapýlmýþ;köy enstitüleri Dünya’ya model teþkil
teþkil etmiþtir. Ancak sonradan kendisinin de
itiraf ettiði gibi “köy enstitülerini politik
kaygýlarýmýza feda ettik.” rahmetli Ý. Ýnönü’nün
. Gerçektende feda edildiler. O okullardan
yalnýzca öðretmen deðil ayný zamanda bir çok
bilim ve sanat insaný yetiþmiþ, genç
cumhuriyetin Anadolu’da hayat bulmasýný
saðlamýþtýr. “Eðitimdir ki bir milletin hür,
baðýmsýz, þanlý, yüksek bir toplum halinde
yaþatýr veya bir milleti kölelik ve yoksulluða
terk eder.” demesine raðmen M.Kemal’in,
basýndan traji komik bir haberle bitiriyorum.
(Manisa’da bir okulumuz komþu bakkaldan
aldýðý borç para ile turnuvaya katýlmýþ ve kýz
voleybol takýmý þampiyon olmuþ.)
Bizlerin birilerinin desteðine , denetimine
ve aklýna ihtiyacýmýz yok. Yeter ki sevelim
sevilelim, birbirimize güvenelim. Empati
duygumuzu geliþtirelim, tahammülsüz
olmayalým. Þark kurnazlýðýmýzdan kurtulalým
yeter ki; daha nice eðitim kurumu modellerini
yaratýrýz birlikte.
“Su, insanýn en doðal hakkýdýr”
Þehir plancýsý Özbilen: Su hakký uygulamaya ve yasalara
yansýmýyor. Ekonomik, sosyal, çevre deðerleri birlikte hesaba
katýlmalý. Devletin su politikasý bu nedenle yok. Belediyelerin en
kârlý olduðu alan su; ama bu kâr ne açýklanýyor, ne hizmete
yansýyor.
BÝA Haber Merkezi
Tolga Korkut
Þehir ve Bölge Plancýsý Vedat
Özbilen, "Saðlýklý ve temiz suya eriþim
bir insan hakkýdýr. Bu hak Türkiye'de
uygulamaya da yasalara da yansýmýyor"
diyor ve ekliyor.
"Birleþmiþ Milletler suya eriþimin
bir insan hakký olduðunu 2002'de kabul
etti. Bu hak artýk Anayasa'da yer almalý."
Özbilen: Türkiye'nin doðru su
politikasý yok
Þehir Plancýlarý Odasý'nýn Su
Komisyonu'nda yer alan ve odanýn su
politikalarý raporunun yazarlarýndan
Özbilen, "Su politikalarý sadece
uluslararasý ve yerli sermayeye hizmet
etmemeli. Yoksullarýn, güçsüz gruplarýn
durumu deðerlendirilmeli" diyor.
Özbilen, suyun yalnýzca bir meta
olarak ekonomik deðerinin dikkate
alýndýðýna, bunun da su hakkýnýn yaþama
geçmesine engel olduðuna dikkat
çekiyor:
"Suya eriþim hakký þu anlama gelir:
Kiþilerin saðlýklý, temiz, güvenilir ve
ödenebilir fiyatta su hizmeti almasý.
"Suyun ekonomik, sosyal ve çevresel
deðeri vardýr. Ama Türkiye'de suya
yalnýzca meta olarak, ekonomik deðer
açýsýndan bakýlýyor. Bu nedenle doðru
politika kurulamýyor."
Özbilen'e göre, Türkiye'de su
politikalarýnýn en büyük eksikliði bu
bütüncül yaklaþýmdan yoksun olmalarý.
"Eðer su bir kalkýnma motoruysa,
ekonomik deðerinin yanýnda, sosyal
kalkýnma ve çevresel deðerlerden
yararlanmak gerekir: Bu da ilgili
kurumlar arasýnda eþgüdümlü bir
planlama süreci gerektirir.
Oysa þu anda, suya herkes kendi
sektöründen bakýyor. Tarým tarýmsal
perspektiften, Devlet Su Ýþleri barajlar
açýsýndan, ulaþýmcýlar yollar açýsýndan
bakýyor suya."
Havza temelli yaklaþým
Suyun kýt bir kaynak olduðunun fark
edilmesi gerektiðini savunan Özbilen,
þehir plancýlarýnýn su politikalarýnýn
üretiminde havza temelli bir yaklaþýmýn
benimsenmesini savunduðunu söylüyor.
"Havza, nehirlerin kollarýyla birlikte
beslendikleri, suyun toplanýp nehir olarak
aktýðý alandýr" diyor Özbilen ve bir örnek
veriyor: "Örneðin, Fýrat havzasý
Erzurum'dan Basra Körfezi'ne uzanýr.
Ýþte havza planlamasý yapýldýðýnda, bu
havzayý etkileyen tüm sektörler birlikte
ele alýnmalý. Tarýmdan sanayiye, kent
planlamasýndan yerel yönetime kadar."
Özbilen Türkiye'de tescil edilmiþ 26
havzanýn varolduðunu anýmsatýyor.
"Belediyelerin en kârlý olduðu alan
su"
Özbilen, yerel yönetimlerin de suyu
yalnýzca ekonomik bir deðer olarak
gördüðüne iþaret ediyor.
"Suyun sosyal boyutu, çevresel
etkileri hesaplanmayýnca, su hem pahalý
hale geliyor hem de saðlýklý, temiz suya
eriþim gerçekleþmiyor."
Belediyelerin en çok kâr ettiði alanýn
su olduðunu vurgulayan Özbilen, "Ama
bu kamuoyuna duyurulmuyor. Üstelik
bu kârlar hizmete de yansýmýyor. Kâr
baþka alanlara aktarýlýyor. Sonuçta içme
suyu, kanalizasyon ve arýtma, sorunlu
hale geliyor ve su hakký ihlal ediliyor."
Kontörlü su sayaçlarý uygulamasýný
da anýmsatan Özbilen, "Suyu bir hak
olarak tanýmladýðýnýzda, bu tür
uygulamalarý yürürlüðe koymazsýnýz.
Sayaçlarý bu bakýþ açýsýyla tasarlamanýz
gerekir" diyor.
Özbilen'in dikkat çektiði bir baþka
nokta da su hizmetlerinde
uzmanlaþmanýn olmamasý.
"Yerel yönetimlerin su iþletmelerinde
çalýþan uzmanlar, kanalizasyon, katý atýk
hizmeti de veriyor. Oysa su hizmetinde
çalýþanlar kendi konularýnda
uzmanlaþmalý.
"Malatya'da yaþanan ishal vakalarý
bunun örneðidir. Kaynaktan gelen suyun
iþletiminde hata vardý; kanalizasyondan
su karýþýyordu. Bu yalnýzca Malatya'da
rastlanan bir durum deðil. Su iþletme
yönetimindeki aksaklýðýn genel
göstergesi."
KAYIP ÝLANI
Nüfus Cüzdanýmý ve Malül
Asker Emekli Kimlik Kartýmý
Kaybettim. Hükümsüzdür.
ZEYNEL EFENDÝ YILMAZ
GEREKLÝ TELEFONLAR
Kaymakam
Kaymakamlýk Yazý Ýþ.
Sos. Yar. ve Day.
Özel Ýdare
Nüfus
Belediye Baþkaný
Milli Eðitim Müd.
Halk Eðitim Müd.
Askerlik Þubesi
Kapalý Spor Salonu
Devlet Hastanesi
Ýlçe Saðlýk Grup Bþk.
Tapu Sicil
C.Savcýlýðý
Adliye
Adliye
Kütüphane
Müze
Turizm Danýþma
Emniyet Amirliði
Karakol Amirliði
Jandarma
Ýlçe Tarým
Lise
Kýz Meslek Lisesi
Mal Müdürlüðü
Kadastro
Karaburna Belediye
Kýzýlaðýl Belediye
PTT.
T.M.O.
Ziraat Bankasý
Þoförler Cemiyeti
Esnaf Odasý
Tarým Kredi Koop.
TEDAÞ
441 30 09
441 34 10
441 39 77
441 31 01
441 31 02
441 36 51
441 30 16
441 30 48
441 30 10
441 35 20
441 30 15
441 36 32
441 32 49
441 30 18
441 35 38
441 30 18
441 30 19
441 30 22
441 36 87
441 26 97
441 36 66
441 30 52
441 30 20
441 37 74
441 31 08
441 30 56
441 35 37
453 51 30
455 61 29
441 35 55
441 31 42
441 33 26
441 30 74
441 37 42
441 32 76
441 31 42
23 Mart 2006 Perþembe
HABER
3
Hacýbektaþ'ta nevruz coþkusu
HACIBEKTAÞ - Nevroz
Hacýbektaþ'ta büyük bir coþku
ile kutlandý.
Mahallelerin çeþitli yerlerinde
(Zir Mahallesi, Babapýnar
Çiftliði, 103 Evler, Erzurumlular
ve Bala Mahallesi) 10 kadar
Nevroz ateþi yakýldý.
Üç yüzden fazla insanýn
katýlýmý ile gerçekleþen Nevroz
kutlamalarýnda renkli görüntüler
yaþandý.
Yaktýklarý ateþin üzerinden,
atlayan gençler, davul zurna
eþliðinde halaylar çektiler,
zýlgýtlar attýlar.
Orta Asya'dan orta doðuya
kadar bir çok haklarýn kutladýðý
Nevroz, halklar için “Yeni”nin
“güzel”in simgesidir.
Ýnsanlýk her zaman doða ile
iliþkilerini özel ve önemli kýlmýþ,
bu iliþkiyi törensel bir þekilde
kutlamýþtýr.
4 ARAÞTIRMA
23 Mart 2006 Perþembe
Pes ne hacet murdar açup dartasýn
Ayýdursun kim sen oda urayum
Þirkünü bir denk artuk ise göreyim
Erdoðan Aydýn
Batýni-Alevî geleneðin bu çok açýk sol
tutumu, bozulmamýþ, egemene teslim olmamýþ
hemen hemen her temsilcisinde kendini gösterir.
Yunus’ta tipik ifadesini bulduðumuz gibi,
egemenlere de karþý bir duruþtur Alevîliðin din
anlayýþý:
“Danýþman okur tutmaz derviþ yolun
gözetmez
Bu halk öðüt iþitmez ne sarp zaman olýsar
Gitti beyler mürüvveti binmiþler birer ata
Yediði yoksul eti içtiði kan olmuþtur”
Görüldüðü gibi Yunus, “aslýnda öyle
olmadýklarý halde ‘derviþim’ diye ortaya
çýkanlarýn, öðretinin gereklerini gözetmemesini
eleþtirilirken” diðer yandan egemenleri
korkusuzca yargýlar. Bu niteliðiyle Yunus, ayný
zamanda Bedrettin’in de öncüsü sayýlabilir.
Gerçekten de “Þeyh Bedrettin, Yunus Emre’nin
düþünsel çizgisinin ve köktenci dinsel tutuma
karþý geliþtirdiði muhalif tutumun izleyicilerinden
biridir”. (Onur B. Kula, Çoðulcu Düþünce Karþýt
Kültür, s.235 ve 240)[5] Kuþkusuz Bedrettin,
Alevî deðil, Sünnî kökenlidir; ancak týpký Ýmam
Cafer’in oðlu Ýmam Ýsmail, Muhyiddin ibn-i
Arabî, Þehabeddin Sühreverdi gibi, Ortodoks
gelenekten kopup Batýni teolojinin
sistematizasyonunda önemli roller yüklenmiþ,
bu anlamda teolojik olarak Alevîlerle ayný
konuma geçmiþ dini önderlerden biridir.
Alevî deðil, Sünnî kökenlidir; ancak týpký
Ýmam Cafer’in oðlu Ýmam Ýsmail, Muhyiddin
ibn-i Arabî, Þehabeddin Sühreverdi gibi,
Ortodoks gelenekten kopup Batýni teolojinin
sistematizasyonunda önemli roller yüklenmiþ,
bu anlamda teolojik olarak Alevîlerle ayný
konuma geçmiþ dini önderlerden biridir.
Bu noktada çarpýcý bir tavrý, Bektaþî
geleneðin ikinci önemli ismi Abdal Musa’dan
duymanýn önemi büyük: Osmanlý’nýn Sünnî
yönelimle Kýzýlbaþlarý kontrol altýna almaya
baþladýðý dönemde Abdal Musa, düzen adýna
satýn almak amacýyla kendisine teklif edilecek
olan Bursa kaplýcalarýna yakýn yerdeki tekkeyi
reddedip Osmanlý arazisini terk ederken,
taraftarlarýna, Kýzýlbaþ geleneðin önemli sözleri
arasýna girecek olan þu öðüdünü yapacaktýr:
"Zahir padiþahýna karip (yakýn) olma. Dünyalýk
için ehl-i mansýba varma (mevki sahibi kimselere
yüzsuyu dökme), meðerki irþat ola (aydýnlanmýþ
ola). Maslahat (dünya isleri) içün vezir ve ricalin
kapusuna varma. Elden geldikçe yalnýzca nimet
yeme; Tarikat pirdaþýný ve karýndaþýný ayru
görme. Kallaþ ve pirsiz adamlarla yoldaþ olma!"
(Abdal Musa Vilayetnamesi, s.46)
12
Bu direnç geleneðini, Batýniliðin en hümanist
þahsiyetlerinden Yunus’ta bile eksiksiz görürüz.
Nitekim dünyadaki adaletsizlikten dolayý sadece
egemenleri deðil Tanrýyý da sorgulayacak kadar
net bir duruþa sahiptir. Nitekim dünyayý her
düzlemdeki adaletsizlikler ile yaratmýþ
olduðundan dolayý “böyle bir tanrý anlayýþýna
bütünüyle baþ kaldýrýr.” (Ýlhan Baþgöz, Yunus
Emre, Pan Yay. 1990, s.73) Bu kapsamda Kader
inancýna raðmen, insaný, yaptýklarýndan dolayý
sorumlu tutan ve cehennemle tehdit eden Ýslâmcý
Tanrý anlayýþýna karþýlýk, Yunus Emre,
Münacat’ta þöyle seslenir:
“Ya ilâhî ger sual itsen bana
Cevabum iþbu durur anda sana
Ben sana zulmeyledüm itdüm günah
Neyledüm nitdüm sana ey padiþah
Gelmedin didün hakuma kem deyü
Toðmadýn didün asa Âdem deyü
Sen ezelden beni asi yazasun
Toldurasýn âleme avazesun
Ben mi düzdüm beni sen düzdün beni
Pür ayýp niþe getürdün ey Gani
Gözüm açup gördüðüm zindan iþi
Nefs-ü heva pür dolu þeytan iþi
Habs içinde ölmeyeyin diyü aç
Mýmýl-u murdar yidüm bir iki kaç
Nesne eksildi mi mülkünden senün
Geçti mi hükmün ve hükmünden senün
Rýzkuný yiyüp seni aç mý kodum
Ye yiyüp öynuni muhtaç mý kodum
Kýl gibi köprü gerersin geç diyü
Gel seni sen tuzaðumdan seç diyü
Kýl gibi köpriden âdem mi geçer
Ya düþer ya tayanur yahut uçar
Kullarýn köpri yaparlar hayr içün
Hayrý budur kim geçerler seyr içün
Ta gerek bünyadý muhkem ola ol
Ol geçenler ayýda uþ toðrý yol
Terazi korsun hevaset dartmaða
Kast idersin beni oda atmaða
Terazi ana gerek bakkal ola
Ya bazergan tacir-ü atar ola
Çün günah murdarlarýn murdarýdýr
Hazretinde yaramazlar karýdýr
Sen gerek lütf ile aný örtesin
Þerri azatmak elünde hayrý çok
Hayr içün itmek deðül mi hayrý çok
Sen temaþa kýlasýn ben hoþ yanam
Hâþâ lillâh senden ey Rabb-ül-enam
Sen basirsin hod bilürsin halümi
Pes ne hacet dartasýn a’malümi
Geçmedimi intikamun öldürüb
Çürüdüb gözüme toprað doldurub
Hiç Yunus’tan deðdi mi sana ziyan
Sen bilürsin aþikâra-vü-nihan
Bir avuç topraða bunca kýyl-ü kal
Neye gerek ey kerimi Zülcelâl”
Yunus Emre bu þiirinde tanrýya þu sorularý
soruyor: Ey tanrým, ben kendime acý çektirdim,
tatlý canýmý sýkýntýlara soktum, bunlardan sana
ne, neden bana bir de sen ceza vereceksin, beni
acýlara atacaksýn? Sen bana, iyi adam olmadýn,
benim karþýma suçlardan sýyrýlmýþ, pýrýl pýrýl bir
kimse olarak gelmedin, diye beni suçlarsýn. Oysa
beni suçlu yaratan, alýn yazýmý daha önceden
belirleyen, beni sana karþý koyucu nitelikte var
eden gene sen deðil misin? Senin yarattýðýn
insanýn sence suçlu olmasý nedendir? Benim
yaptýðým iþler içinde utanýlacak varsa, beni onlarý
yapacak nitelikte yaratan gene sen deðil misin?
Gözümü kapkaranlýk, içinde þeytanlýklar,
uygunsuzluklar, kötülükler dolu bir dünyaya
açtýðýmda, kendimi günahlarý biçilmiþ kaftan
olarak buldum, bunlarý da yaratan sensin de beni
kendi yarattýðýn eylemlerden dolayý niçin suçlu
tutuyorsun? Sen Kýyamet günü bütün kötülükleri
ortaya koyup tartacaksýn, onlara göre suçlar
vereceksin. Kötülükleri ortaya koymak senin
büyüklüðüne yakýþmaz, bunlarý býrakman gerek.
Ben senin varlýklarýndan ne aldým, neyi eksilttim,
egemenliðini mi elinden aldým, sözünü mü
geçtim sözümle? Seni aç mý susuz mu býraktým?
Kýldan ince köprü yapar da dersin ki ey kullarým
gelin geçin. Oysa kýl gibi köprüden insan
geçemez. Uçmasý ya da düþmesi gerekir. Sonra
köprü baþkalarýnýn kötülükleri için deðil, iyiliði
için yapýlýr. Senin köprün iyi bir köprü olmasa
gerek. Bir de kötülükleri tartmak için ölçeðin
varmýþ. Bunu ancak bakkallar, bir de alýþveriþle
uðraþanlar yapar. Sana yaraþmaz bunlar. Senin
büyüklüðüne bütün suçlarý baðýþlamak,
görmemek yaraþýr. Ben bu yaptýklarýnýn bir tekini
bile, senin bir tanrý olarak yüceliklerine
yakýþtýramýyorum doðrusu.
Yunus Emre’nin sözleri, düþündürdükleri,
sorularý bu ölçüler içinde sürüp gidiyor. Buna,
‘birtakým aþýrý softalýða karþý ileri atýlmýþ
düþüncedir’ diyenler olacaktýr. Oysa burada
sýralananlarýn çoðu Kur’an’da geçen, ileri sürülen
görüþlerdir. Softalýk bunlarý aþýrý ölçüde ileri
götürmüþ, çekilmez duruma düþürmüþtür. Yoksa
Kur’an’da olmayan düþünceler ortaya
atýlmamýþtýr. Kur’an’da ne varsa softa onu
söylemiþ, bir farkla ki aþýrýlýða vardýrmýþtýr” (Ý.
Z. Eyüboðlu, 1991, s.55) Bu anlamda Yunus
doðrudan Kur’an’ý eleþtiriyor. Yer yer eleþtiri
sýnýrlarýný aþarak ironik polemikler yapýyor:
“Sýrat kýldan incedir kýlýçtan keskincedir
Varýp anýn üstünde evler yapasým gelür
Altýnda gayya vardýr içi nar ile pürdür
Varup ol gölgesinde biraz yatasým gelür”
Yunus’ta gördüðümüz bu yaklaþým ve
sorgulamalar, kuþkusuz Alevîliðin bütünüyle
Ýslâm dýþý olduðunu göstermez; ancak dinin
anlamý, felsefesi anlamýnda teolojik olarak Onun
dýþýnda olduðu gerçeðini belirginleþtirir.
Dolayýsýyla salt bu sorgulamalar bile, Alevîlik
ile Ýslâm iliþkisinin, tümüyle onun dýþýnda olmasa
bile, ondan farklý bir muhtevaya sahip olduðunu
göstermektedir. Buna Ali’nin, dahasý insanýn
tanrýlýðý düþüncesi de eklendiðinde, Alevîlik ile
Ýslâm arasýndaki açý farký daha da belirginleþir.
Durum buyken Alevîliðin “Ýslâm'ýn özü” olduðu
iddiasý, bütünüyle dayanaksýz bir iddia, dahasý
koca bir safsata haline gelir.
(SÜRECEK)
23 Mart 2006 Perþembe
Hacýbektaþ Belediyesi 16 Aðustos etkinlikleri çerçevesinde düzenledi
Þiir ve Öykü yarýþmasý
HACIBEKTAÞ - Hacýbektaþ Belediye
Baþkanlýðý tarafýndan 16 Aðustos 2006 etkinlikleri
çerçevesinde açýklanacak ve ödülleri daðýtýlacak
þiir ve kýsa öykü yarýþmasý açýldý.
“Alevi-Bektaþilikte Ýlim ve Akýl” konulu
yarýþmaya þiir dalýnda hece vezni ve serbest vezin
þiirlerle, öykü dalýnda ise kýsa öykülerle katýlmak
mümkün olacak.
Hacýbektaþ Belediyesi web sitesinde yayýnlanan
yarýþma þartnameleri þöyle:
43.ULUSAL 17.ULUSLAR ARASI HACIBEKTAÞ VELÝ
ANMA TÖRENLERÝ VE KÜLTÜR SANAT ETKÝNLÝKLERÝ
ÇERÇEVESÝNDE DÜZENLENEN ÞÝÝR YARIÞMALARI
ÞARTNAMESÝ / 2006
16-20 Aðustos 2006 tarihleri
arasýnda düzenlenecek olan
Hacýbektaþ Veli Anma Törenleri ve
Kültür Sanat Etkinlikleri
çerçevesinde “HECE VEZNÝ ve
SERBEST VEZÝN” dallarýnda þiir
yarýþmalarý düzenlenmiþtir.
Madde-1 Her iki yarýþmanýn
konusu; “Alevi-Bektaþilikte Ýlim
ve Akýl” dýr.
Madde-2 Yarýþmaya Katýlma
Koþullarý;
a) Yarýþmaya katýlan þiirlerin
hiçbiri yayýnlanmamýþ olmasý ve
bir yarýþmaya katýlmamýþ olmasý
gerekir,
b) Yarýþmalara en çok üç þiir ile
katýlýna bilir. (ayrý, ayrý)
c) Yarýþmacýlar þiirlerinde açýk
isim ve mahlaslarýný kullanmayýp
rumuz kullanacaklardýr,
d) Yarýþmacýlar þiirlerini daktilo,
bilgisayar veya okunaklý olarak el
yazýsý ile yazabilirler,
Madde-3 Teslim Þekli;
Yarýþmacýlar ad, soyadý, mahlasý,
özgeçmiþi ve tebligat için açýk
adresi ve telefonunu yazarak bir
zarfa koyup zarfý kapatacaklar ve
üzerine “Rumuzu, Þiirin adýný ve
hangi dalda yarýþmaya katýldýklarýný
yazacaklar, üzerine yine sadece
“Rumuz” yazýlý ikinci bir zarfa
þiirini koyarak kapatacaklar, her iki
zarfý üçüncü bir zarfýn içine koyarak
30 Haziran 2006 tarihine kadar
Hacýbektaþ Belediyesi’ne teslim
edecekler. Þiirlerini posta yolu ile
gönderecek yarýþmacýlarýn bu tarihi
dikkate alarak birkaç gün önceden
göndermeleri önerilir.
Madde-4 Deðerlendirme;
Madde 3’e göre teslim edilmiþ
þiir zarflarý ile rumuz zarflarý
ayrýlarak þiir zarflarý 14 Temmuz
2006 tarihine kadar Jüri Üyelerine
bir tutanakla teslim edilecektir. Jüri
deðerlendirmesini yaparak þiirlerle
1
SOLDAN SAÐA:
2
3
rumuzlarý yazýlý tutanaðý 04
Aðustos 2006 tarihine kadar
Hacýbektaþ Belediyesine teslim
edeceklerdir. Yarýþmanýn sonucu
www.hacibektas.bel.tr Internet
adresinden duyurulacaktýr.
Belediye kendisinde bulunan
rumuz zarflarýný açarak dereceye
girenlere ödüllerin verilmesi
konusunda tebligatta bulunacaktýr.
Madde-5 Ödüller
Her iki yarýþmada birincilik
ödülünü kazanan þiirin sahibi, þiirini
16 Aðustos 2006 tarihinde saat
10’00’da belediye meydanýndaki
açýlýþ programýnda okuyacaklardýr.
1. lik Ödülleri 350.000.000.TL
2. lik Ödülleri 250.000.000.TL
3. lik Ödülleri 200.000.000.TL
YARIN
ÖYKÜ YARIÞMASI
ÞARTNAMESÝ
4
5
6
7
8
9
10
1
1) Yaratýk. -Verme, ödeme. 2) Akarsu yataðý. -Rasyonel. 3)
2
Bir yaz meyvesi. -Bir ucu kýyýya baðlý durumda denize
uzatýlýp býrakýlarak kullanýlan balýk aðý. 4) Tütün dumanýnýn
3
býraktýðý yaðlý kir. -Anlam, mana. 5) Satrançta bir taþ. Hareketsiz kalma. 6) Az piþmiþ et. 7) Bir kýta parçasý. 4
Nazi hücum kýtasý. 8) Açýklýk. 9) Karþýlýksýz yardým. -Bir
çoðul eki. 10) Küçük. -Maun da denilen bir aðaç.
5
YUKARIDAN AÞAÐIYA:
1) Belli bir yöne bakýldýðýnda gözün görebildiði her yer,
her þey. -Parola. 2) Din kitabý. -Akýcý, akar. 3) Alfabeyi
oluþturan iþaretler. -Lanet okuma. 4) Sri Lanka'nýn plaka
iþareti. -Tutumlu. 5) Tümör. -Hatay
yöresinde incirden yapýlan rakýya
verilen ad. 6) Gölgede kalan yan.
-Bir derecenin altmýþta biri. 7)
Japon savaþçýsý. 8) Türlü ruh
karýþýklýklarý, çýrpýnma, kasýlmalar
ve kimi vakit inmelerle kendini
gösteren bir sinir bozukluðu. -Bir
göz rengi. 9) Eksiksiz. -Herhangi
6
7
8
9
10
bir meslek edinecek olan kimsenin geçirdiði uygulamalý
öðrenme dönemi. 10) Kamuflaj. -Yüz, çehre.
1781. Güneþ sisteminin dokuzuncu
gezegeni Uranüs keþfedildi.
1791. Hollandalý kadýn haklarý
savunucusu Etta Palm "Gerçeðin
Dostlarý Konfederasyonu"
olarak bilinen kadýn kulüplerini
kurdu.
1848. Macaristan Avusturya'dan
baðýmsýzlýðýný ilan etti.
1919. Benito Mussolini Ýtalya'da
Faþist Partiyi kurdu.
1931. Ýlköðrenimin Türk
okullarýnda yapýlmasýný zorunlu
kýlan kanun, Türkiye Büyük
Millet Meclisi'nde kabul edildi.
Kanunda, "ilk tahsil çaðýndaki
çocuklarýn bu terbiye ve tahsili
ecnebi mekteplerinde
almalarý"nýn yanlýþ ve zararlý
olduðu ifade ediliyordu.
1933. Alman Milli Meclisi
Reichstag Adolf Hitler'e
kararnamelerle ülkeyi yönetme
yetkisi verdi
1946. Zekeriya ve Sabiha Sertel,
Cami Baykut ve Halil Lütfi
Dördüncü, elli altý yýl önce
bugün, çeþitli hapis cezalarýna
çarptýrýldý. Daha sonra dava
Yargýtayca bozuldu ve
gazeteciler serbest býrakýldýlar.
1949. Büyük Doðu dergisi sahibi
Necip Fazýl Kýsakürek, kumar
oynarken polis tarafýndan
yakalandý.
1959. Ankara'da yayýnlanan Öncü
gazetesi süresiz olarak kapatýldý.
1971. Türkiye Halk Kurtuluþ
Ordusu liderlerinden Deniz
Gezmiþ'in arkadaþlarý Hüseyin
Ýnan ve Mehmet Nakipoðlu
yakalandý.
1972. Cumhurbaþkaný Cevdet
Sunay, Deniz Gezmiþ, Yusuf
Aslan ve Hüseyin Ýnan hakkýnda
Türk Ceza Kanunu'nun 146.
maddesini ihlal ettikleri ileri
sürülerek verilen idam cezalarýný
onayladý.
1974. Hükümet, Ýmralý adasýnda
gömülü olan Adnan Menderes,
Fatin Rüþtü Zorlu ve Hasan
Polatkan'ýn mezarlarýnýn baþka
bir yere taþýnabilmesine izin
verdi.
1977. Liselerde okutulan
"Felsefeye Baþlangýç" adlý
kitabýn yazarý Prof. Nebahat
Küyel, Aleviler'i küçük düþürme
iddiasýyla yargýlandý.
1989. Cizre'nin Yeþilyurt köyünde
köylülere dýþký yedirdiði iddia
edilen Jandarma Tabur
Komutaný Cafer Tayyar
Çaðlayan hakkýnda üç yýla kadar
hapis istemiyle dava açýldý.
1990. Cizre'de binlerce kiþi
yürüyüþ yaptý.
1996. Ankara'da öðrenciler harçlarý
protesto eylemi yaptýlar. Çýkan
olaylar sonrasýnda Dil Tarih
Coðrafya Fakültesi binasýna
giren polis 127 öðrenciyi
gözaltýna aldý. Olaylarda 51 polis
ve 100 öðrenci yaralandý.
Ayný gün Refah Partisi Genel
Baþkan Yardýmcýsý Oðuzhan
Asiltürk, Türk Silahlý
Kuvvetleri'ni din düþmanlýðý
yapmakla suçladý.
2001. NATO, Kosova savaþýnda
"seyreltilmiþ uranyum" mermisi
kullandýðýný itiraf etti. Ayný gün,
Galatasaray futbol takýmý,
Avrupa Futbol Birliði, UEFA
Kupasý çeyrek finalinde
deplasmandaki ilk maçta 4-1
yendikleri Mallorca'yý Ali Sami
Yen Stadý'nda da yenip, yarý
finalist oldu.
Bugün Doðanlar:
1869. Ýspanya ve ABD'e karþý
Filipinlerin baðýmsýzlýk
mücadelesine önderlik eden
Emilio Aguinaldo.
1876. Türk milliyetçi hareketinin
en önemli aydýn ve
sözcülerinden sosyolog yazar
ve þair Ziya Gökalp.
1900. Almanya doðumlu Amerikalý
psikoanalizci ve toplum
felsefecisi Erich Fromm.
1903. Döneminde Yeni Zelanda'nýn
en tanýnmýþ yazarý olan romancý
ve kýsa öykücü Frank Sargeson.
1910. Raþomon, Yedi Samuray gibi
filmleriyle uluslararasý üne
eriþen ilk Japon film yönetmeni
Akira Kurosawa.
1924. 1948'den sonra ilk Sosyalist
Japon Baþbakaný Tomiichi
Murayama.
Bugün Ölenler:
1842. Fransýz yazar Stendhal.
1953. Fransýz ressam Raoul Dufy.
Ayrýntý için:
http://www.bianet.org/diger/arsiv.htm
6
Küçük belediyelere
mali yardým
KIRÞEHÝR - Maliye
Bakanlýðý tarafýndan 2006
yýlý bütçesinden nüfus
kriterine göre 25.000'in
altýnda nüfusa sahip 28
adet ilçe ve belde
belediyesine yardým
yapýldýðý bildirildi. Bu
kapsamda Kýrþehir'e baðlý
ilçe ve beldelere þu
miktarlarda yardým
yapýldý: Merkeze baðlý
Çayaðzý 15.000.ytl,
Dulkadirli 15.000.ytl,
Karahýdýr 15.000.ytl
Özbað 15.000.ytl,
Toklumen 15.000.ytl,
Ulupýnar 15.000.ytl,
Akçakent 15.000.ytl,
Akçakent mahsenli
15.000.ytl, Akpýnar
15.000.ytl, Akpýnar
B.Abdiuþaðý 15.000.ytl,
Akpýnar Homurlu
15.000.ytl, Akpýnar
Köþker 15.000.ytl,
Boztepe 20.000.ytl,
Boztepe Karacaören
15.000.ytl, Çiçekdaðý
20.000.ytl, Çiçekdaðý
Boðazevci 15.000.ytl,
Çiçekdaðý Köseli
15.000.ytl, Kaman Baþköy
15.000.ytl, Kaman
Çaðýrkan 15.000.ytl,
Kaman Demirli 15.000.ytl,
Kaman Hamit 15.000.ytl,
Kaman Ýsahocalý
15.000.ytl, Kaman
Kargýnyenice 15.000.ytl,
Kaman Kurancýlý
15.000.ytl, Kaman
Ömerhacýlý 15.000.ytl,
Kaman S.Büyükoba
15.000.ytl, Kaman Yelek
15.000.ytl, Mucur
25.000.ytl olmlak üzere
toplam 440.000.
(Kýrþehir'in Sesi Radyosu)
Okullara yardým
KIRÞEHÝR – Ýl
genelindeki okullara
program dýþý malzemeler
gönderildiði bildirildi.
Ayrýca Çiçekdaðý Devlet
Hastanesi'ne 150 bin YTL
deðerinde bir ambulans
gönderildi. Çiçekdaðý'nda
bulunan Acýköy Ý.Ö.
Okulu, Osman Þevki Ý.Ö.
Okulu, Turgut Yýlmaz Ý.Ö.
Okulu, Halk Eðitim
Merkezi, Köseli Ý.Ö.
Okulu'na fotokopi
makinesi, fax makinesi,
çok amaçlý lazer yazýcý, 70
ekran tv, DVD player,
projeksiyon cihazý,
tepegöz cihazý gönderildi.
Ayrýca Boztepe Halk
Eðitim Müdürlüðü'ne
müdür odasý takýmý,
öðretmenler odasý takýmý,
3 koltuk, 10 bilgisayar
masasý, 10 bilgisayar
koltuðu verildi. Boztepe
lisesine gönderilen
malzemeler ise þöyle;
öðretmenler odasý takýmý,
müdür odasý takýmý, 3
koltuk, öðrenci bilgisayarý
(10+1), öðretmen
bilgisayarý (11+2).
Kýrþehir'deki ZerniþanVakkas Ý.Ö.Okulu, Vali
Mithat Salyam Ý.Ö.Okulu,
Atatürk Ý.Ö.Okulu ve
Dulkadirli Ý.Ö.Okuluna
paket malzeme (fotokopi
makinesi, 70 ekran tv, fax
makinesi, projeksiyon
cihazý, tepegöz cihazý, çok
amaçlý lazer yazýcý)
gönderileceði bildirildi.
23 Mart 2006 Perþembe
YAÞLILAR HAFTASI etkinlikleri sürüyor
Yaþlýlara
seminer
HACIBEKTAÞ - Yaþlýlar
haftasý nedeniyle Hacýbektaþ'ta
seminer düzenlendi. Yaþlý
saðlýðý, yaþlý beslenmesi ve
yaþlýlýk psikolojisi konusunda
verilen seminer Hacýbektaþ
Rýfat Kartal Huzur Evinde
yapýldý.
Dün saat 13.30'da baþlayan
seminerde; Dr. Ömer Baþbük,
diyetisteyn Ýrem Çelik ve
Sosyal Danýþman Talip Yiðit
bilgiler verdiler. Semineri Rýfat
Karntal Huzurevi&'nde kalan
yaþlýlar ve huzurevi çalýþanlarý
izlediler.
Seminerde, yaþlý saðlýðý
konusunda Dr. Ömer Baþbük,
yaþlý beslenmesi ile ilgili
Diyetisyen Ýrem Çelik, yaþlýlýk
ve yaþlý psikolojisi konusunda
ise Sosyal Danýþman Talip Yiðit
konuþtular.
42. Kütüphane Haftasý kutlanacak
NEVÞEHÝR - Kütüphaneler Haftasý
kutlamalarý çerçevesinde Nevþehir
Kültür ve Turizm Ýl Müdürlüðü
tarafýndan bir açýklama yapýldý.
Bu yýl 42.si 27 Mart-02 zNisan
tarihleri arasýnda kutlanacak olan
Kütüphaneler Haftasý’nýn bu yýlki ana
temasýnýn “Türkiye’de Bilgi Hizmetleri
ve Yeni Yaklaþýmlar” olarak belirlendiði
bildirildi. Nevþehir Kültür ve Turizm
Ýl Müdürlüðü’nün açýklamasýnda þunlar
söylendi: “Kütüphaneleri parçasý
bulunduðu toplumun bilgiye olan
ihtiyaçlarýný karþýlamaya yönelik her
türlü bilgi kaynaðýný bünyesinde
toplayan, onlarý önceden belirlenmiþ
bir takým teknik ve yöntemlerle
Satýlýk Bað
Kayseri yolu üzerinde
Hacýbektaþ’a 2 km uzaklýkta
7 dekar, imarlý.
DENÝZ ÇAY EVÝ
Tel: 441 23 41 - 441 24 49
düzenleyen, onlardan maksimum
yararýn saðlanabilmesi için hizmetlerin
gerçekleþtirildiði, bu hizmetlerþn Din,
Dil, Irk, Cins, Yaþ, Eðitim kültürü,
Ekonomik düzey ve Politik görüþ
gözetmeden ücretsiz yararlanmaya
sunan; çeþitli kültürel etkinlikte
bulunmakla görevli toplumun Sosyoekonomik ver kültürel geliþmelerine
yardýmcý olan toplumsal bir kurum
olarak tanýmlayabiliriz.
Kütüphane Haftasýnýn genel
amaçlarý kýsaca þunlardýr: 1-Ülkemizin
ekonomik, sosyal ve kültürel
kalkýnmasýna geniþ ölçüde katkýda
bulunan, düþünce özgürlüðünün
bayraðý olan ve verdiði hizmetleri ile
yaygýn eðitim kuruluþlarý arasýnda
önemli bir yeri olan kütüphane
hizmetlerini tanýtarak vatandaþlarýmýzýn
bu kuruluþlardan daha çok
faydalanmasýný saðlamak, 2- Kitaba,
Kütüphaneye duyulan ilgiyi topluma
yönelik sosyal ve kültürel çalýþmalarla
pekiþtirmek, 3- Milli kültürümüzün
yaygýnlaþtýrýlmasýna katkýda bulunmak,
4-Kütüphane hizmetlerini
yaygýnlaþtýrmak ve halkýn ayaðýna
kadar ulaþtýrmak.
Hafta süresince Nevþehir Ýl Halk
Kütüphanesi Müdürlüðü ile Þube
Kütüphanelerinde hafta ile ilgili kitap
sergisi alýlacaktýr. Tüm halkýmýz
davetlidir.”
Sahibi: Hacýbektaþlýlar A.Þ. adýna Naci Özçelik Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü: Aydýn Þimþek Genel Yayýn Yönetmeni: Osman Çoban
Yönetim Yeri: Çarþý içi Esnaf Kefalet Koop. binasý kat: 2 Hacýbektaþ/ Nevþehir Tel-Faks: 0384 441 39 47
E-mail: [email protected] Þirket e-mail: [email protected] E-groups: [email protected] Web:
www.hacibektaslilar.com Baský: Hacýbektaþlýlar A.Þ. Matbaasý Bala Mah. Bektaþ Efendi Sk. No: 38 Hacýbektaþ
Tel-Faks: 0384 441 29 16 Pazar günleri yayýnlanmaz. Yayýn Türü: Yerel Süreli Yayýn
Önceki gece
Hacýbektaþ’ta
300’den fazla
insan sokakta
ateþler yaktý.
Baharý geliþini
kutlandý.
Mahallelerde
renkli görüntüler
oluþtu.
Çoðunlukla Güneþli
En Yüksek 0C 18
En Düþük 0C 3
Rüzgar Hýzý 15,84 km/s
Rüzgar Yönü Güney
Nem
30 %
Çið Noktasý -1 0C