14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24

Transkript

14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
1
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Konuşma Özetleri
2
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
AŞI İLE KORUMAK: BAĞIŞIKLAMA ÖNEMLİ
sorumludur. İlk 8 ayda tamamlanması gereken
Mİ?
2 veya 3 dozluk rota aşılarının uygulanması,
Prof. Dr. Nejat Narlı
hastaneye
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi
mortalitede düşüşe neden olmuştur.
yatışta
%70-80
azalma
ve
Neonatoloji Bilim Dalı
Aşı; bir hastalığa karşı spesifik koruma
sağlamak
amacıyla
hazırlanmış
immuno-
biyolojik materyaldir. Aşı antijeniktir ancak
Neisseria
meningitidis’in
olduğu
meningokok hastalık, tüm dünya için önemli
bir halk sağlığı sorunudur. Hastalığın nadir
görüldüğü
patojenik değildir.
neden
ülkelerde
kapalı
topluluklarda
yaşayan çocuk ve genç erişkinlerin aşılanması
İlk aşı, 1796’da Edward Jenner tarafından inek
önerilir.
çiçeği olan bir hastasının vezikül sıvısını sağlıklı
ülkelerde ise; seyahat edenler ve immün
bir
yetmezliği olanlara aşılama önerilir:Yüksek risk
kişiye
inoküle
etmesi
ile
ilk
aşıyı
Yüksek
grubunda
geliştirmiştir.
endemik
olanlara
bölgeleri
İnfluenza
olan
aşısı
uygulanmalıdır.HPV aşıları cinsel ilişki yaşından
Dünyada; aşılandığı için 3 milyon çocuğun
hayatı kurtulmakta iken, aşılanmadığı için 2
milyon çocuk ölmektedir.
önce uygulanmalıdır. Prematüre bebekler aşı
ile önlenebilir hastalıklar açısından risklidir.
Aşıya yanıtları term bebeklere benzer ve
Ülkemizde her yıl yalnızca aşılama ile 40-50 bin
Hepatit
B
aşısı
dışında
aşılama
term
bebeklerdeki gibidir. Doz azaltılmaz ve aşılar
bebek daha yaşamaktadır.
kronolojik yaşa göre uygulanır
Ulusal aşı proğramında olmayan aşıların da
yaygınlaşması ile morbidite ve mortalite daha
da azalacaktır. Bu aşılar: Rota, Menengokok,
İnfluenza ve HPV aşılarıdır. Ayrıca erişkin tipi
Boğmaca
(KOZA
aşısının ebeveynlerde kullanımı
stratejisi),
bebeklerde
boğmaca
insidansını azaltacaktır.
Rotavirus, tüm dünyada 5 yaş altı çocuklarda
Gebelik yaşı 29 haftanın altında doğmuş olan,
RSV sezonu başlangıcında 1 yaşından küçük
olan kronik akciğer hastalığı tanılı veya tanısız
tüm
prematüre
bebeklere
palivizumab
profilaksisi yapılmalıdır.
Yeni aşıların Ulusal takvime eklenmesi ile ilgili
olarak epidemiyolojik çalışmalar sürmektedir.
ve bebeklerde en yaygın akut gastroenterit
etkenidir. Türkiye’de beş yaş altı çocuklarda
görülen ishallerin %15-50’sinden rotavirüsler
3
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Aşılamak Önemli mi? Güncel Yaklaşımlar
YENİDOĞAN BEBEK BESLENMESİ
Prof. Dr. Hacer Yapıcıoğlu Yıldızdaş
Aşılama aktif immünizasyonla immun sistem
cevabını düzenlemek
amacıyla antijenleri
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi
Neonatoloji Bilim Dalı
vücuda verme yöntemidir
Edward Jennerʼin çiçek aşısı uygulaması
döneminde ortalama yaşam beklentisi 35-40
yıl civarında iken, günümüzde, en azından
gelişmiş ülkeler için 80ʼli yaşlarda olmasının
önemli bir nedeni aşılamanın yaygınlaşmasıdır.
Anne Sütü
Anne sütü, içerdiği biyoaktif maddelerle ve
üstün özellikleri ile bebek beslenmesinde ilk
tercih edilecek besindir.
İçeriği sabit olmayıp çocuğunun gebelik
haftasına, doğum sonrası yaşına ve fizyolojik
Aşılama, çocuk ve erişkin sağlığını koruma ve
durumuna uygun bir değişim gösterir.
bulaşıcı hastalıkları önlemede en etkin, en
Ayrıca,
güvenli ve en düşük giderli yaklaşımdır. Etkin
emzirmenin başında ya da sonunda olmasına,
ve güvenilir aşısı olan hastalıklara karşı
gün içindeki alındığı zaman dilimine göre
bağışıklanmak her çocuğun hakkıdır.
değişiklik gösterir.
bileşimi
laktasyon
dönemine,
Anne sütü alan bebeklerde çöliak, ülseratif
kolit, atopik hastalıkların gelişme riski daha
azdır. Yaşamın ilk aylarında inek sütü veya
mama ile beslenen çocuklarda diyabetes
mellitus
gelişme
riski
daha
yüksek
bulunmuştur. Nekrotizan Enterokolit (NEK)
gelişme sıklığının anne sütü ile beslenen
prematüre bebeklerde daha az görüldüğü
bilinmektedir ve yenidoğan yoğun bakım
ünitelerinde özellikle prematüre bebeklere
anne sütü verilmesi çok önemlidir.
Anne sütü ile beslenmenin ileri yaşlarda da
birçok olumlu etkisi vardır. Anne sütü alan
bebeklerde çene ve ağız gelişimine ait
bozukluklar, diş çürükleri, otitis mediya,
şişmanlık, koroner kalp hastalıkları gelişimi,
4
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
atopi insidansı daha azdır.
Anne sütü
Anne sütünün saklanma süresi
alanlarda zeka düzeyi daha yüksek, kavrama
Anne sütü oda ısısında 3 saat, buzdolabı
fonksiyonları daha iyi, konuşma problemleri
rafında 3 gün, derin dondurucuda 3 ay
daha azdır.
saklanabilir. Anne sütü -17 derecenin altında
Bu nedenle doğduktan sonraki ilk 30 dakikada
saklanmak kaydıyla derin dondurucuda 6 ay,
bebeklerin
hatta 12 ay saklanabilir.
annelerini
emzirmeleri
sağlanmalıdır.
Saklanan sütün kullanılması
Emzirmeye
başlayamama
başarısızlıkların
en
emzirmedeki
önemli
nedenidir.
Bebekleri doğumdan sonraki ilk 30 dakika
Benmari yöntemi ile ılıtılmalı ve eritilen süt
tekrar
dondurulmamalı,
24
saat
içinde
tüketilmelidir.
içerisinde göğüslerine çıplak şekilde konulan
annelerin laktasyonlarının daha başarılı olduğu
Enteral beslenmeye başlama zamanı
ve bebeklerini daha uzun süre kendi sütleri ile
Emme
besleme
koordinasyonu 34. gebelik haftasında veya
eğiliminde
oldukları
yapılan
çalışmalarla gösterilmiştir.
1500
ve
gramın
yutma
fonksiyonlarının
üzerinde
gelişir.
Büyük
prematüre bebeklerde (>2000 gr) yaşamın ilk
Bebek Dostu Hastane
saatlerinde beslenmeye başlanabilir. Küçük
Doğum kliniklerinde Innocenti Bildirgesi’yle
prematüre bebeklerde ise prematüriteye ait
saptanan “Başarılı bir Emzirme İçin On
sorunlar
Basamak” uygulanmalıdır. Bu uygulamayı
başlanmayabilir. Özellikle aşırı düşük doğum
nedeni
ile
beslenmeye
erken
yapan hastanelere “Bebek Dostu Hastane”
ünvanı
(Baby-friendly
hospital
initative)
verilmektedir.
beslenmeye başlanmanın gecikmesi sepsis
tehlikesini artırmaktadır. Bu nedenle, çok az
miktarda da olsa beslenmeye başlanması
Anne sütünün sağılması
tercih edilmelidir. Bu şekildeki beslenme
Anne sütü el ile veya süt pompaları ile
amaçlı olmayan beslenmeye ‘minimal enteral
sağılabilir.
beslenme’ adı verilmektedir. Minimal enteral
beslenme, bağırsak hormonlarının salınımını
Anne sütünün saklanması
uyarmak ve GİS maturasyonunu hızlandırmak
Anne sütü polipropilen veya cam kaplarda
için yapılır.
saklanabilir.
Polipropilen
torbalarda
da
saklanabilir.
5
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Enteral
beslenmeye
anne
sütü
ile
Anne sütü destekleyicileri anne sütünün
başlanmalıdır
immünolojik
özelliklerini
bozmamaktadır.
Trofik faktörleri içeren ve GİS mukozal
Piyasada mevcut preparat olan Eoprotinin 4
defansın gelişimini arttıran anne sütü, NEK
ölçeğinde enerji 15 kkal, protein 1.1 gr,
sıklığını ve allerji gelişimini azaltır.
karbonhidrat 2.6 gr, Ca 66 mg, P 38 mg, Mg 5
mg, ayrıca Na, K, Cl, multivitamin vardır. Anne
Anne sütü olmadığı takdirde mamalar tercih
sütü zenginleştirici-destekleyicisine- doğum
edilmelidir.
3
ağırlığı 1500 gramın altında veya gebelik
yoğunlukta başlanmalı, daha sonra tedricen
haftası 32’nin altında olanlara anne sütü yanı
tam yoğunluğa çıkılmalıdır.
sıra mutlaka başlanmalı ve 2500-3000 gram
Mama
seyreltilerek
1:
ağırlığa erişinceye veya düzeltilmiş yaşları 52
Anne sütünün desteklenmesi
hafta olana dek verilmelidir. Her 25 cc anne
Prematüre doğum yapan annelerin sütleri
sütüne 1 ölçek Eoprotin ilave edilmelidir.
yaşamın ilk 2-3 haftasında bebeklerin tüm
Bebek
gereksinimlerini karşılayabilir. Bu haftalardan
düzeltilmiş yaşı 40 hf olana dek prematüre
sonra, özellikle yaşamın ilk iki ayında anne
maması ile, düzeltilmiş yaşı 40-52 hf olana dek
sütünün protein, enerji, sodyum, kalsiyum ve
taburculuk
fosfor içeriği çok düşük doğum ağırlıklı
mama, PDC mama) veya preterm mama ile
sadece
mama
sonrası
ile
mama
besleniyorsa
(postdischarge
beslenmelidir. Sonra tek başına AS veya term
karşılamayacak kadar azdır.
mamaya geçilebilir.
Tabloda anne sütü, desteklemiş anne sütü
Kendi annelerinin sütüyle beslenen prematüre
içeriği, prematüre maması, taburculuk sonrası
bebeklerde büyümenin yetersiz olduğu, baş
mama ve matür bebek maması karşılaştırmalı
çevresindeki büyüme normal olsa bile vücut
olarak verilmiştir.
ağırlığı
Enteral beslenmenin veriliş yolu
ve
boyunun
yetersiz
olduğu
bildirilmiştir. Bu gözlemler anne sütünün
Emme-yutma ve solunum koordinasyonunun
‘desteklenmesi’
gündeme
tam gelişmesi 34. haftayı bulduğundan, 34
getirmiştir. Kalsiyum, fosfor, sodyum, protein
gestasyon haftanın üzerinde oral beslenme, bu
ve enerjinin eklenmesi bir yandan kalsiyum,
gestasyon yaşının altında ise tüple besleme
fosfor ve serum sodyumunun biyokimyasal
(orogastrik veya nazogastrik) yapılmalıdır.
düşüncesini
göstergelerini normalleştirir iken, bir yandan
da kilo alımında artma ve protein nutrisyonel
durumunun göstergelerinde düzelme sağlar.
6
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
100 ml için
Anne sütü
4.4
Eoprotin
gr AS
+ 4.4 gr
Preterm
Matür
*Tab.sonrası
mama
mama
mama
Eoprotin
Kalori Kcal
67
15
80
80
66
75
Protein, gr
1.4
1.1
2.6
2,6
1,4
2,0
Yağ, gr
3.9
0
3.9
3,9
3,5
4,1
Karbonhid.,gr
6.6
2.7
9.6
8,4
7,0
7,4
Vit A µg
83
232
315
361
70
Vit D µg
2
5
5.2
3
1,2
Vit E µg
0.2
2.6
2.8
3,5
0,87
Vit K µg
0.8
6.4
7.2
6
5,1
Ca, mg
25
66
91
100
50
P, mg
13
38
52
56
30
Mg, mg
3.1
5
8.1
8
6,0
Fe, mg
0.12
0
0.12
1,6
6,0
Osmolarite
290
244
1,6
290
Mosm/kg/H2O
Tablo: Anne sütü, anne sütü destekleyicisi,
preterm, taburculuk sonrası ve term formüla
içerikleri
7
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Otuz dört haftadan sonra bebeğin
GEÇ PRETERM BEBEKLER
maturasyonunun tamamlandığına dair yanlış
Doç. Dr. Ferda ÖZLÜ
algılama sonucunda bu grup bebeklerde riskler
Çukurova Üniversitesi
artmaktadır. Geç doğumlardan sonra doğum
Neonatoloji BD
sonu komplikasyonlar da term doğumlara göre
artmaktadır.
Prematüre
doğumlar
Doğum
odasında
uygulanan
bebek
canlandırma oranı bu grup bebeklerde daha
ölümlerinin en sık nedenidir. < 37 gestasyon
fazladır. Solunum sorunları, apne, hipoglisemi,
haftasında
olarak
sepsis, sarılık, ısı düzensizlikleri, beslenme
adlandırılır. Morbidite ve mortalite riskinin
problemleri, ventrikül içi kanamalar ve hatta
hesaplanması,
ölüm
doğanlar
prematüre
araştırmaların
ve
sağlık
olabilecek
komplikasyonlardır.
politikalarının planlanması açısından 2005
Respiratuar distres sendromu geç preterm
yılında NIH (Ulusal Sağlık Enstitüsü) annenin
bebeklerde en sık (% 5.2) görülen solunum
son âdet tarihine göre 32 0/7-33 6/7 hafta
sorunudur
arasını orta derecede prematürelik (ODP), 34
yeterince gelişmemesi nedeniyle bradikardi de
0/7-36 6/7 hafta arasını ise geç prematürelik
apneye eşlik etmektedir. Bu bebeklerde ani
(GP) olarak tanımlamıştır
bebek ölümü de 2 kat daha fazladır
Preterm doğum
sinir
sisteminin
gelişmiş
Geç prematüre bebekler için emme-
ülkelerde %5-7 canlı doğum oranındadır. Geç
yutma koordinasyonunun yeterli değil Bu
preterm
hızlı
zorluklar hastanede başarılsa bile evde sorun
büyüyen alt grubu olup, preterm doğumların
çıkabilir, emmeme, hipoglisemi, anne sütü ve
yaklaşık
emzirme sorunları artabilir
bebekler,
yenidoğanın
%70-75’ini
Koryoamniyonit,
hızı
Parasempatik
en
oluşturmaktadır
erken
Geç preterm bebeklerin hastaneye
prematüre
tekrar yatışları da term bebeklere göre 2-3 kat
doğumlar, gebelikler arasının kısa olması (<12
daha fazladır. Geç preterm bebeklerde daha
ay) ve erken dönem kanamaları prematüre
fazla
doğumlar için önemli risk faktörleridir. Elektif
gelişimsel ve davranışsal sorunlar, düşük zeka
indüksiyonlar, sezaryen doğumlarda artış,
düzeyi görülebilmektedir. Geç prematüre
anne olma yaşının ilerlemesi, çoğul gebelikler,
bebekler okul çağına geldiklerinde özellikle
hekimler açısından malpraktis (tıpta yanlış,
sınıf tekrarı, okuma ve yazmada sorunlar term
özensiz tedavi) endişesi ve hasta isteğine göre
bebeklere göre daha fazla gözlenmektedir
hareket edilmesi gibi daha sosyal nedenler de
Taburcu edilen geç preterm bebekleri de
artışta rol oynamaktadır.
nörolojik açıdan çok yakın izlemek gereklidir.
membran
hipertansiyon,
rüptürü,
önceki
okul
sorunları,
psikiyatrik,
sosyal,
8
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Sonuç olarak geç preterm bebeklerin uzun
İNFANTİL KOLİK
soluklu izlemlerinin yapılması gerektiği ve Aile
Prof. Dr. Nejat Narlı
Hekimlerine bu konuda çok görev düştüğü
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi
ortadadır. Bu grup bebeklerin izlenmesi ortaya
Neonatoloji Bilim Dalı
çıkabilecek sorunların erken fark edilmesine ve
gerekli
önlemlerin
alınmasına
fayda
sağlayacaktır.
1.
ilk 3 ayında, diğer dönemlerine göre daha fazla
Referanslar:
ağlarlar. Ağlamanın ortalama süresi; 42 dk-2
Luís Carlos Machado Júniora,Renato
saat’tir:
Rodrigues

İlk 6 hafta: 110-118 dakika
Machado Rosa. Late prematurity: a

10-12. hafta: 72 dakika
Passini
Júniora,
systematic
2.
3.
4.
Kolik olsun olmasın tüm bebekler, hayatlarının
Izilda
review.
J
Pediatr.
Ağlama süresi kadar içerik ve kalitesi de
2014;90(3):221---231.
önemlidir. İnfantil kolik, normal ağlamanın üst
Simonetta Picone, Roberto Aufieri,
ucu olarak da tanımlanmaktadır. İnfantil kolik;
Piermichele Paolillo. Infection in late
benign, kendini sınırlayan ve zamanla düzelen
preterm
bir durumdur. Wessel’in 3’ler kuralı olarak
infants.
Early
Human
Development 2014; 90S1:71–74.
bilinen; 3 haftadan fazla, haftada en az 3 gün,
Luis C. Machado Jr, Renato Passini Jr,
günde 3 saati aşan huzursuzluk ve ağlama
Izilda R. Rosa, Heráclito B. Carvalho.
nöbetleri vardır.
Neonatal outcomes of late preterm
Hekimlere önemli bir ziyaret nedeni olup,
and early term birth. European Journal
sıklığı
of Obstetrics & Gynecology and
erkeklerde eşit görülür.
Reproductive Biology 2014,179: 204–
Etiyolojide
208.
Psikososyal faktörler sorumludur.
Tutku Özdoğan, Esin Yıldız Aldemir,
İnfantil koliğin tanısı; karakteristik özellikleri ve
Sultan Kavuncuoğlu. Orta Derece ve
seyri ile konulur. Bebeğin sosyal durumu ve
Geç Prematüre Bebekler ve Sorunları
aile-bebek ilişkisi araştırılmalıdır.
İKSST Derg 2014,6(2):57-64.
Fizik muayenede; büyüme ve hidrasyon
%5-40
durumuna,
olmadığına
arasında
değişir,
Gastrointestinal,
dil
bağı
kızlarla
Biyolojik
(ankiloglossi)
ve
olup
bakılmalı, uzamış ağlamanın
ortaya çıkarılabilir nedenleri değerlendirilmeli
ve
diğer
sistemlere
ait
patolojiler
dışlanmalıdır.
Tam idrar tahlili, batın USG istenmelidir.
9
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Koliğe yaklaşım, öykü, fizik muayene ve
OLGULARLA DİYABET YÖNETİMi
çevresel faktörlere göre bireyselleştirilmelidir.
Prof.Dr.Ertuğrul Taşan
Kolik tüm aileyi etkiler, ağlamayı azaltma
Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi,
kadar bebek-aile ilişkisi de desteklenmelidir.
Endokrinoloji ve Diyabet Bilim Dalı
Tedaviler çeşitli ve çelişkili olup hiçbirinin
Olgu : Bilinen herhangi bir hastalık öyküsü
etkisi
olmayan 52 yaşında, kadın hasta polikliniğe
şimdiye
kadar
kesin
olarak
kanıtlanmamıştır.
başvuruyor.
Annesinin tip 2 DM hastası
Tedavide özetle:
olduğunu ve kendisinin şeker ölçüm aletiyle

Aile desteğine önem verilmeli
rastlantısal olarak evde ölçtüğü kan şekerinin

Anne diyeti gözden geçirilmeli
225 mg/dl çıktığını ifade ediyor.

Probiyotik desteği yapılabilir
dönemde ağız kurumasının olduğunu ve sık sık

Mama alanlarda hidrolize mamalar
su içtiğini belirtiyor.
düşünülebilir
Özgeçmiş: Özellik yok Soygeçmiş: Annede 25
İlaç kullanılmamalıdır.
yıldır Tip 2 DM, insülin kullanıyor.Fizik

Muayene:
Son
Kan Basıncı: 130/75 mmHg
Nabız:78 /dk, düzenli Boy: 165 cm Kilo:79 kg
BMI :29 kg/m2.Bel çevresi: 96 cm. Diğer
sistem bakıları olağan.
Tip
2
diyabet
komplikasyon
açısından
saptanmayan
herhangi
bu
bir
hastada
tedavi hedefi nasıl olmalıdır? Hasta odaklı
yaklaşım ilkesi gereğince yeni tanı, genç,
kardiyovasküler
tedaviye
bağlı
hastalığı
bulunmayan
hipoglisemi
ve
yaşamayan
hastalarda HbA1c’nin <%6,5 hedeflenmesini
önerilmektedir. Diğer taraftan uzun süreli
diyabet öyküsü olup şiddetli hipoglisemi
öyküsü olan, yaşam beklentisi kısa ve diyabet
komplikasyonları
oturmuş
olan,
glukoz
takibinin güç olduğu hastalarda HbA1c<%8’in
yeterli olacağı belirtilmektedir.
Bu hastaya metformin monoterapisi mi
kombinasyon tedavisi mi başlanmalıdır? Tip 2
10
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
diyabet
tanısı
alan
hastaların
başlangıç
düşük
doz
diüretik
ve
tuz
kısıtlaması
tedavisinde herhangi bir komplikasyon yoksa
uygulanabilir. Bununla beraber bilinen kalp
ilk uygulanacak ilaç metformindir.
yetmezliği
Bununla
veya
riski
olan
hastalarda
beraber TEMD-2013 kılavuzu hastanın HbA1c
hospitalizasyonu arttırabileceği için dikkatli
değerine göre tedavi algoritması yapılmasını
olunmalıdır.
önermektedir.
hastada
hastalarda ise kontrendikedir. Hastaya yaşam
HbA1c>%8 olduğu için metformin tedavisi sıkı
tarzı değişikliklerine ilave olarak metfromin
yaşam
beraber
1000 mg 2*1 ve pioglitazon 30 mg 1*1
uygulanabilir ve üç ay sonra HbA1c kontrol
başlanmıştır. Bu kombinasyon tedavisinden
edilip
beklenen faydalar nelerdir? Metformin ve
tarzı
Buna
değişiklikleri
gereğinde
geçilebilir.
Ancak
sağlanamaması
TEMD-2013
göre
bu
ile
kombinasyon
üç
ay
kuvvetle
kılavuzu
tedavisine
sonra
hedefin
muhtemeldir
HbA1c>%8
ve
olan
Karaciğer
yetmezliği
olan
pioglitazon kombinasyonu kullanılması diyabet
patogenezine
karaciğerde,
uygundur.
pioglitazon
Metformin
ise
periferik
hastalarda başlangıçta kombinasyon tedavisini
dokularda insülin direncinin kırılmasında rol
önermektedir.
oynar. Obezitesi ve kalp yetmezliği öyküsü
Pioglitazon ile beklenen fayda ve riskler
olmayan ve yeni tanı diyabet olan bu vakada
nelerdir? Pioglitazon halihazırda ülkemizde
metformin ve pioglitazon kullanılması mevcut
mevcut tek tiazolidindion grubu ilaçtır ve
pankreas beta hücre rezervinin korunması ve
PPAR- γ modulasyonu ile insülin duyarlılığını
glisemik etkinliğin uzun dönem devam etmesi
arttırarak etki gösterir. Özellikle diyabet
adına da yerinde bir kombinasyondur.
tedavisinde erken dönem başlandığında beta
hücre üzerine koruyuculuğu olduğu gösterilen
bir antidiyabetiktir. Dahası diyabet tedavisinde
uzun dönemde HbA1c üzerine sürdürülebilir
etkinliği gösterilmiştir. HbA1c üzerine etkisi
ortalama olarak %1-1,5’tur. Pioglitazon LDL-K,
HDL-K ve trigliseridler üzerine olumlu etkiye
sahiptir ve kardiyovasküler olaylarda anlamlı
azalma sağlar. Tedaviyi kısıtlayan en önemli
faktör
ise kilo alımı ve ödemdir. Dikkatli
takiple beraber sıvı retansiyonu tedaviyi
kesmek için tek başına yeterli bir sebep
değildir. Özellikle insülin kullanımı ile beraber
ödem gelişimi daha belirgindir. Bu durumda
11
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Lipit Tedavisi 2015: Statinlerde son karar ne
Hekim her hastasını diyabet başta olmak üzere
oldu? Kolesterol hastasına ne yapalım, ne
tüm risk faktörleri açısından değerlendirmeli
verelim? Güncel kılavuzlar ne diyor ?
ve kolesterol tedavi kararını buna göre
Prof. Dr. Mustafa Cankurtaran
vermelidir. Bir çok hastanın hatta MI öyküsü
Hacettepe Üniversitesi İç Hastalıkları AD
olan, diyabetik ve hatta
Geriatri Bilimdalı
hastaların dahi ilaçlarını bırakabildiği bir
bypass geçirniş
medyatik etkilenme sonucunda ölümler ve
Tıptaki
gelişmeler,
kılavuzlardaki
yeni kardiyovasküler olaylar gelişmesindeki
güncellemeler devam ederken ülkemizde
sorumlulugun kime ait olacağı belli değildir. Bu
maalesef kolesterol tedavisi tartışması medya
sebeple 2013 ve 2014 kılavuzlarında da
üzerinden şekillenmektedir.
belirtildiği üzere riskli hastada kolesterol
2013 ve 2014 de yenilenen hem Avrupa hem
tedavisinin mutlaka verilmesi gerekliliği ve her
Amerika kılavuzları riskli hastayı orta plana
hastanın
anamnez
daha fazla çıkartmaktadır.
yeterince
vakit
Hiç risk faktörü
ve
değerlendirmeye
ayrılarak
değerlenirmesinden
olarak saptanmıştır. Diyabet vasküler hastalık
tedaviyi alması hekimin sorumluğundadır.
kabul edilmesi sonucunda Diyabetik her
Riskleri sormazsak o zaman risksiz veya az
hastada LDL değerine bakılmaksızın 70’in
riskli gibi görünen bir hastanın iyi bir
altına
belirleyici
anamnezle kardiyovasküler hastalık risklerine
faktörlerden olarak dikkat çekmektedir. DM
sahip olduğu çalışmalarda ortaya konmuş
dışlında kardiyovasküler risk faktörlerinin bir
durumda. Hiç risk faktörü olmayan hasta oranı
veya birkaçının varlığı ile hastanın risk
çalışmalarda sadece %15-20 dolaylarındadır.
durumunun belirlenmesi ve riskli hastalarda
Bu
kolesterol
önemli
serebrovasküler yararlanma, stroke ve MI
olarak göze çarpmaktadır. Koroner
onlenmesi yanı sıra; endotel etkileri ve
arter hastaları, periferik vasküler hastalığı
pleitropik etkileri ve demans dahil koruyucu
olanlar, karotis arter darlıkları, sigara öyküsü,
etkileri sebebi ile halen onemli bir tedavi
yaş,
seçeneği olam noktasında devam etmektedir.
strateji
hedefi
tedavisinin
hipertansiyon,
en
başlanması
obesite,
metabolik
sebeple
lipid
tedavisi
ve
lipid
olmayan hastada LDL tedavi değerini 190
düşürülme
geçmesi
bir
uygun
kardiyo
ve
sendorm diğer onemli risk faktörleri olarak
SGK da geri ödemede önemli değişiklikler
dikkati çekmektedir. Ailede kardiyovasküler
yapmıştırr. Bunların bir kısmı hastanın tedavi
hastalık
tedavisği
almasını engeller, bir kısmı destekler yönünde
başlanmasında önemli faktörlerden bir tanesi
değerlendirmelerdir. Hastalar risk açısından
olarak yer almaktadır.
değerlendirildiğinde SGK geri ödemeli dahi
öyküsü
yine
loesterol
birçok hasta tedaviye ulaşabilecektir. Alması
12
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
gerektiği halde tedavi geri ödemesi alamayan
Aile Hekimlerinde tükenmişliği nasıl önleriz?
hastalarda hekim kolesterol ilacını kullanması
Doç. Dr. Kenan TOPAL
yönünde önerilerde bulunmalıdır.
Adana Numune Eğitim Araştırma Hastanesi
Kolesterol tedavisine karar verdikten sonra
Aile Hekimliği Anabilim Dalı
atorvastatin veya
rosuvastatin tartışması;
Tükenmişlik terimi Amerikan psikolog
değerlendirilmelidir.
Herbert Freudenberger tarafından 1970'li
Atorvastatin ile diyabetik hastalarda yapılmış
yıllarda ortaya atılmıştır. Freudenberger bu
çalışma ve hasta sayısı rosuvastatinden daha
terimi özellikle sağlık alanında çalışanların
fazladır. Statinlerin ülkemizde son donemde
yaşadığı ağır stresin ve işiyle ilgili yüksek
fiyatlarının düşmesi ile 10 mg atrovastatin
beklentilerinin
fiyatlarının
tanımlamak
hasta
bazında
10Tl
li
rakamlara
düşmesi
sebep
için
olduğu
kullanmıştı.
sonuçları
Günümüzde
sonucunda; tedavi vermek istediğimiz riskli
tükenmişlik özellikle insanlarla yoğun ilişki
hastalarda geriödeme olmayan durumlarda
kurmayı gerektiren mesleklerdeki, iş yüküne
hastalar tedavileri günlük 30-40 kuruş gibi
bağlı olarak duygusal tükenme, duyarsızlaşma
maliyetlerle alabilmektedir. Bu da hekimin
ve düşük kişisel başarı hissini tanımlamak için
tedavi olması gereken hastaya sunabileceği
kullanılan bir terimdir. Örneğin başkaları için
bir
kendilerini feda eden doktorlar ve hemşireler
seçenek
olarak
giderek
onem
kazanmaktadır.
kendilerini sıklıkla tükenmiş, bitkin, ilgisiz ve
Bu sunumda farklı olgu örnekleri ile hastalarda
yaşamla baş edemez halde bulurlar. İşyerinde
risk tespiti pratik yönleriyle ele alınacak, hangi
yaşanılan baskı ve stres aynı zamanda fiziksel
hastada kolesterol tedavisi gerekliliği örnekleri
ve
ile tartışılacaktır.
Tükenmişlik
zihinsel
belirtilere
durumu
neden
olabilir.
yorgunluk,
halsizlik,
umutsuzluk ve isteksizlik, işine ve çevresine
yönelik olumsuz davranışlar, olumsuz benlik
kavramı
ve
kendine
güvensizlik
ile
karakterizedir. Kişi mesleğinden ve hizmet
verdiği insanlardan uzaklaşır. Bu durum
sunulan hizmetin kalitesini olumsuz yönde
etkiler, iş kaybına, aile içi sorunlara, ruhsal
hastalıklara, madde ve sigara kullanımına yol
açar.
Aslında bitkinlik strese karşı normal bir
tepkidir ve hastalık belirtisi değildir. Öyleyse
tükenmişlik normal bir bitkinlik duygusundan
13
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
daha fazlasını ifade eden bir belirtiler kümesini
sınırlı
mi tarif eder? Yaygın olarak kabul gören ve iyi
yayılmıştır. Bundan başka depresyonda düşük
çalışılmış bir hastalık olan depresyonun aksine
benlik saygısı, umutsuzluk ve intihar eğilimleri
"tükenmişlik" tanısını koymak zordur. Ancak
bulunur. Aslında benzer özellikleri olsa da
tükenmişliğin yol açtığı fiziksel tükenme
tükenmişliğin bazı belirtileri depresyondan çok
belirtileri, ruhsal ve sosyal sonuçlarıyla her
farklıdır. Bunlar içinde özellikle işe karşı
meslekten
yabancılaşma sayılabilir.
çalışanın
sağlığını
doğrudan
değildir,
yaşamın
tüm
alanlarına
etkilemekte ve dolayısıyla tıbbın ilgi alanına
Tükenmişliğin tanısı için en yaygın olarak farklı
girmektedir.
meslek grupları için kullanılabilen ‘Maslach
Tükenmişliğin bir dizi belirti ve bulguya sahip
Tükenmişlik Envanteri’ kullanılır. Bu anket
olduğu kabul edilir. Tükenmişlik sendromu ile
klinik uygulama için değil daha çok tükenmişlik
ilgili şimdiye kadar üzerinde ortak karara
üzerine
varılan tek konu belirti ve bulguların işyerinde
kullanılmak üzere geliştirilmiştir. Tükenmişlik
ya da başka bir yerde oluşan bir stres sonucu
çalışanın
olduğudur. İş dışındaki strese bir örnek olarak
bozulma ve uykusuzluk, alkol ve madde
aile üyelerinin bakımını üstlenmek verilebilir.
kullanımında artış, evlilik ve aile sorunları ile
Tükenmişlik sendromunun belirti ve bulguları
ilişkili fiziksel tükenme ile sonuçlanabilir. Aile
üç alanda toplanır: 1. Duygusal tükenme:
Hekimlerinin
İnsanlar, tükenmiş ve bitkin, aşırı yüklenmiş,
geliştirilmesi, hem hekimler hem de hastaları
yorgun ve kötü hissederler ve yeterli enerjileri
açısından da kritik bir öneme sahiptir. Aile
yoktur.
faaliyetlere
Hekimleri ve diğer sağlık çalışanlarındaki
işlerinden
tükenmişliğin olası sonuçlarından biri de
duygusal olarak uzaklaşırlar. 3. İş veriminin
hastaların memnuniyetindeki düşüştür. Aile
azalması: Tükenmişlik iş yerinde günlük olarak
Hekimlerinin artan iş yükü ve yaşadıkları stres
yapılan görevleri olumsuz etkiler. Tükenmişlik
ve buna bağlı gelişen tükenmişlik riski
sonucu görülen bazı belirtiler aynı zamanda
kendileriyle ilgili alınan kararlara katılımlarının
depresyonda
sağlanması ve çözüm önerilerinin dikkate
2.
İş
yabancılaşma:
yorgunluk,
ile
ilişkili
İnsanlar giderek
ortaya
çökkünlük
çıkar.
hissi
Bunlar
ve
aşırı
düşük
yapılan
bilimsel
sunduğu
araştırmalarda
hizmetin
sağlığının
kalitesinde
korunması
ve
alınması ile azaltılabilir.
performans olarak sayılabilir. Belirtiler benzer
olduğu için bazı kişilerde gerçekte depresyon
olduğu halde yanlışlıkla tükenmişlik tanısı
konulabilir. Bu yüzden kişilere çok hızlı
tükenmişlik tanısı koymamalıdır. Depresyonda,
olumsuz düşünceler ve duygular sadece işle
14
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Kronik Kalp Yetersizliği Yönetiminde Aile
Böylece
Hekimliğinin Rolü ve Yeri
evrelerinde
Prof. Dr. Yeltekin Demirel
karşılaşılması mümkün olabilecektir. Özellikle
Cumhuriyet
Üniversitesi
Aile
Hekimliği
yaşamın
daha
ve
hastalığın
iyileştirilmiş
ilerleyen
sonuçlarla
kronik ve komorbid hastalıklarda, poliklinik
Anabilim Dalı
muayenelerine bu tartışmaların dahil edilmesi,
Kalp yetersizliği (KY), kalpteki yapısal veya
tıbbi bakımda hedeflenen sonuca ulaşma
işlevsel bozukluktan dolayı, kalbin doku ve
sürecindeki en önemli adımı oluşturmaktadır
organlara
(4).
gerekli
ve
yeterli
kanı
gönderememesi sonucu ortaya çıkan klinik bir
KY
tanı
ve
tedavisindeki
tüm
tablodur. Sıklıkla kalp damar hastalığı, kalp
belirsizlikleriyle tıp dünyasının ilgi odağı
krizi, hipertansiyon, kalp kapak hastalığı gibi
olmaya daha uzun bir süre devam edecek gibi
kalp performansını bozan ya da kalbin iş
görünmektedir. Konu ile ilgili tartışmalar,
yükünü arttıran durumlar sonucu gelişir (1).
ülkemizde de tüm dünyada olduğu gibi devam
KY; nefes darlığı, ayak bileğinde şişme ve
etmekte, yeni klinik deneyler ve kontrol
halsizlik gibi tipik belirtiler ile artmış juguler
çalışmaları
ven basıncı, akciğerde krepitasyon ve kalp
maliyetlerinin azalması ve prognozun kontrol
tepe atımının yer değiştirmesi gibi bulguların
altında tutulması amacıyla uzmanların fikir
görüldüğü klinik bir sendromdur (2).
birliğinde olduğu hususlar, hasta eğitimi,
Kalp
yetersizliği
genellikle
ileri
safhada
tedavi
sürdürülmektedir.
uyumunun
takibi,
Tedavi
yaşam
saptanır. KY belirtilerinin çoğu ayırt edici
değişiklikleri,
değildir, bu yüzden sınırlı tanısal değer taşırlar.
değerlendirilmesi, hasta odaklı ve bütüncül
KY tanısı koymak oldukça güç olabilir. Aynı
yaklaşım gibi maddeleri içermektedir (5).
zorluk tedavinin planlanması, devamlılığının
Aile
risk
tarzı
hekimliği,
faktörlerinin
kalp
yetersizliğinin
sağlanması, risk faktörleri ve komorbiditelerin
sadece takibinde değil, tanısında, tanı öncesi
kontrolü için de söz konusudur (3)..
izlemde, tedavinin planlanmasında, uzmana
Birinci basamak hekimleri, hastanın tedaviden
yönlendirme ve taburculuk sonrası takibin
beklentisini ortaya çıkarmak ve şikayetlerine
devamlılığının
yönelik tedavi bileşenlerini sunmak hususunda
üstlenmektedir. Aile hekiminin bu alandaki
merkezi
görevini yerine getirmesi, KY prevelansında,
bir
konumdadır.
Aile
hekimliği
sağlanmasında
ve
ekonomik
kilit
görev
sisteminde hedeflenen hasta odaklı sağlık
prognozunda
yükündeki
hizmeti ve tedavide devamlılık sağlandığı
ürkütücü rakamlarda anlamlı iyileşmelerle
takdirde hastanın tedaviden beklentileri ve
sonuçlanacaktır. Aile hekiminin çalışabilmesi
hekimin tedavi hedeflerini ortak paydada
için de aile hekimliğinin konum ve işlevinin
buluşturabilecek tartışmaların önü açılacaktır.
hem hekim hem hasta hem de yönetim
15
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
cephelerinde tam olarak anlaşılması gerektiği
açıktır.
1.http://old.tdk.org.tr (erişim; 10/05/2015)
2.ESC Guidelines for the diagnosis and
treatment of acute and chronic heart failure
EVDE BAKIM: YAŞLI ve AİLE HEKİMİ
Doç. Dr. Nil Tekin,
ASPB Narlıdere Huzurevi Yaşlı Bakım ve
Rehabilitasyon Merkezi
2012
Dünya nüfusu giderek yaşlanmaktadır. Türkiye
3.Oudejans I, Mosterd A, Bloemen JA, Valk MJ,
ise hızla yaşlı toplum seviyelerine ulaşmış, çok
van Velzen E, Wielders JP, Zuithoff NP, Rutten
yaşlı seviyesine ilerlemektedir. Yaşlı hastalar
FH, Hoes AW. Clinical evaluation of geriatric
birinci basamak sağlık hizmeti sunumunda
outpatients with suspected heart failure: value
gittikçe artan oranda yer almaktadır. Kronik
of symptoms, signs, and additional tests. Eur J
hastalıklar hızla artmakta, tedavilerindeki
Heart Fail 2011;13:518–527
gelişmeler nedeniyle bu hastalıklar tam olarak
4.Chad L. Ahia, MPH,1 Christopher M. Blais,
iyileşme ile sonuçlanmasa da yaşam süresi
MD, MPH, FACP; Primary Palliative Care for
uzamaktadır.
the General Internist: Integrating Goals of
hastanede kalma eğilimi gösterirken, hastane
Care Discussions into the Outpatient Setting;
sonrası
The Ochsner Journal 14:704–711, 2014.
kazanılması için kısa ve uzun süreli bakıma ve
5. Transitions of Care in Heart Failure A
rehabilitasyona gereksinim duymaktadırlar.
Scientific Statement From the American Heart
Yaşlılara yaşadıkları ortamda, bulundukları
Association, Circ Heart Fail. 2015;8:384-409.
çevreden
DOI: 10.1161/HHF.0000000000000006.
önerilmektedir. DSÖ raporuna göre “evde
Yaşlılar
dönemde
daha
öz
koparmaksızın
uzun
bakımın
hizmet
süre
tekrar
sunumu
uzun süreli bakım, var olan sağlık ve sosyal
sistemlerin bir parçası olarak ifade edilirken,
bakıma
gereksinim
arkadaşlar
ve
duyan
komşular
gibi
kişiye
aile,
geleneksel
bakıcılar, gönüllüler ve asıl mesleği evde bakım
olan
kişiler
ile
bakıma yardımcı kişiler
tarafından sağlanan bakım etkinlikleri’’ olarak
tanımlanmaktadır.
Evde bakım hizmetinin temel amacı;
yaşlının kendi yaşadığı ortamda kendine değer
verme duygusunu sürdürebilen bir birey
olarak
gereksinimlerinin
en
iyi
şekilde
16
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
karşılanması,
yaşlıya
ve
ailesine
destek
Ülkemizde Resmi Gazete’ de 10.03.2005 tarih
verilmesi, işlevselliğinin arttırılması, gücünün
ve 25751 sayı ile yayınlanan Evde Bakım
imkanlar
bağımsız
Hizmetleri Sunumu Hakkında Yönetmelik ile
yaşamasına yardımcı olarak tam iyilik halinin
bu hizmet sunumu düzenlenmiştir. Gelişmiş
sağlanmasının çalışılması olarak özetlenebilir.
ülke uygulamalarında evde bakım kararı
Dünyadaki örneklerde uzun süreli verilen evde
yaşlının ev ortamı, yaşadığı yerdeki toplum
bakım hizmetlerinin hem tıbbi, hem de sosyal
kaynakları, tıbbi yardıma ulaşabilme durumu
bakımı içerdiği, sosyal bakım ağırlığının çoğu
değerlendirilerek alınmaktadır. Karar sonrası
zaman yüksek olduğu değerlendirilmektedir.
kişiye yönelik bir bakım planı yapılmaktadır.
Yaşlının bağımsızlık derecesi bilinmeli,
Hizmet sunumunda ekip önemlidir, ev
dahilinde
korunması,
her
yaşlının bireysel gereksinimleri belirlenmelidir.
ziyaretleri yapan birinci basamak sağlık
Bağımlılığın giderek artması ve buna bağlı
ekiplerinde, aile hekimlerinin ve hemşirelerin
gereksinimlerin
yanı sıra sosyal hizmet uzmanlarının da yer
bakım
oluşmasıyla
hizmetlerinin
alıcılarıdır.
en
Sağlığın
sürdürülmesine
yaşlılar
büyük
evde
hizmet
korunması
yönelik
evde
ve
bakım
alması gerektiği gelişmiş ülke uygulamalarında
yıllar önce ortaya konulmuştur. Ülkemizde
artan yaşlı sayısı ile birlikte evde bakım
hizmetlerinin sunumu, hastanede daha kısa
hizmetlerinin öneminin de artacağı açıktır.
süre yatışa ve uzun süreli bakımın evinde ya da
Yaşlılar için evde bakımı da kapsayan sağlık,
yaşadığı
olanak
ekonomik ve toplumsal politikaların
bakım
belirlenmesi, genel olarak yaşlı bakımının
yerde
verilmesine
tanımaktadır.
Yaşlıların
gereksinimleri
ana
evde
değerlendirdiğimizde nörolojik,
hatlarıyla
ortopedik,
çeşitli yönleriyle tartışılması ve çözüm
yollarının aranması önerilmektedir. Evde
kardiyak, solunum problemleri ile diyabet gibi
bakım hizmet sunumunda bakım
kronik hastalıklar ve kanser hastalıkları sık
standartlarının oluşturulması gerekmektedir.
görülen sorunlar arasındadır. Evde uzun süreli
Evde bakım hizmetlerinin etkin sunumunda
bakım var olan sağlık ve sosyal hizmet
sağlık sistemi içinde yer alan koruyucu, tedavi
sunumunun bir parçasıdır. Bu kapsamda
edici, rehabilite edici hizmetler ile sosyal
verilen hizmetler, daha çok kronik hastalıkları
destek hizmetlerinin entegre edilmesi anahtar
olan veya yaşam sonu evrede bulunanlara
rolü oynayacaktır. Avrupa ülkelerinde, evde
temel günlük yaşam aktivitelerine destek
bakım hizmetleri devlet güvencesi altındadır.
olma, tıbbi bakım ve tedavi içeren hemşirelik
Ülkemizin sosyal yapısına uygun çözümler
uygulamaları ile sosyal bakım gereksinimi olan,
üretilmelidir.
iyileşme sürecinde veya yetersizlikleri olan
kişilere ev ortamında verilen hizmetlerdir.
17
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
OBEZİTEDE SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİNİN ÖNEMİ
olmayan tedavi yaklaşımlarını da
içerir.
Prof. Dr. Benal BÜYÜKGEBİZ
Çocuklarda farmakolojik tedavi yaklaşımlarının
kullanılması sınırlıdır. Farmakolojik olmayan
Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi gelişmekte olan
tedavi
ülkelerde de obezite bir halk sağlığı sorunu
koşullarının değiştirilmesi gelir. Öncelikle de
haline gelmiştir. Bu nedenle obezite konuyla
beslenme tercihleri üzerinde durulmalıdır. Süt
ilgili
ve süt ürünleri ile obezite arasındaki ilişkinin
otoriteler
tarafından
global
pandemi/global epidemi olarak anılmaktadır.
yaklaşımlarının
başında
yaşam
detayları her gün daha iy ianlaşılmakta ve
önemi
açıkça
ortaya
konmaktadır.
Obezite, birbiri ile etkileşen çok sayıda genetik
Gerçekleştirilen kesitsel çalışmalarda çocuk ve
ve genetik olmayan faktörler etkisiyle ortaya
adölesanlarda süt ürünleri ve süt tüketimi ile
çıkan kompleks bir hastalıktır. Tedavisi ise her
vücut kitlesi veya yağ kitlesi arasında ters bir
yaş grubunda zordur. Bu nedenle obezite
ilişki olduğu gösterilmiştir. Diyetteki kalsiyum,
gelişimini önlenmesi çok önemlidir. Okul yaş
enerji
grubu
Obezitenin
temel rol oynar. Enerjiden zengin diyet ile
önlenmesi için erken tanımlanması gerekir. Bu
beslenildiğinde diyetteki yüksek kalsiyum, -
nedenle
değerlendirilmesi”
adiposit lipid birikimini arttırır, - kilo alımını
yaklaşımına entegrasyonu çok kıymetli bir
arttırır. Enerji kısıtlaması yapıldığında ise,
yaklaşımdır.
alınacak
diyetteki yüksek kalsiyum, -lipolizi arttırır , -
anne-
termogenezi korur, -kilo kaybını belirgin
gelişmesi
derecede hızlandırır. Diyetteki kalsiyumun
konusunda bilinçlendirilmelidir. Aile düzeyinde
arttırılması ile ‘’calcitriol’’ salınımının süprese
başlayan önlemler kurumsal (okul) ve toplum
edilmesi, obezite tedavisinde ve korunmasında
düzeylerinde de alınmalı ve gereklerinin
ilgi çekici bir yaklaşımdır. Kalsiyumun bu anti-
sürdürülmesi sağlanmalıdır. Çocuklarda tedavi
obezite
endikasyonları ve tercih edilecek tedavi
mukayese edildiğinde süt ürünleri kaynaklı
yaklaşımları da belirlenmiştir. 1.) BMI ≥ 95th
olduğunda daha belirgindir. Bunun nedeninin
pörsentil 2.) BMI ≥ 85th pörsentil + ko-
süt
morbidite (hipertansiyon, hiperlipidemi, glikoz
bileşikler» olduğu düşünülmektedir. Benzer
tolerans bozukluğu)
şekilde, nütrient alımı ile vücut kompozisyonu
hedef
kitle
olmalıdır.
“büyümenin
Ayrıca
bu
amaçla
önlemler aile düzeyinde başlamalı;
babalar
çocuklarında
obezite
varlığı söz konusu
olduğunda tedavisi gerekir.
metabolizmasının
etkisi,
içerisinde
kalsiyum
yer
alan
regülasyonunda
takviyeleri
diğer
ile
«bioaktif
arasındaki ilişkiyi araştıran çalışmalarda da
kalsiyum alımı ile ileri yaşlarda vücut ağırlığı ve
Sürdürülecek olan tedavi, farmakolojik tedavi
çocuklukta kalsiyum alımı ile vücut yağ birikimi
yaklaşımlarından
arasında negatif ilişki ortaya konmuştur.
daha
çok
farmakolojik
18
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Günde iki porsiyon süt /süt ürünü tüketiminin
ERKEK CİNSEL VE ÜREME SAĞLIĞI
arttırılması, gürbüzlük riskini % 70 oranında
Prof. Dr. Selahittin Çayan
düşüreceği ön görülmektedir.
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi, Üroloji
Anabilim Dalı
Sonuç olarak, 1.Süt ve süt ürünleri günde en az
3 porsiyon olmak üzere tüketilmelidir. 2.
ERKEK İNFERTİLİTESİ DEĞERLENDİRME VE
Tüketilen süt ve süt ürünlerinin yağsız veya az
TEDAVİSİ:
yağlı olması tercih edilmelidir. 3.Kaloriden
Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin %
yüksek ancak besleyici değeri düşük (junk
30-40’ında neden olarak erkek faktörü rol
food) atıştırmalıkların ve tatlandırılmış
oynar. Erkek infertilitesine yol açan faktörler
içeceklerin yerine süt, yoğurt, ayran ve
başlıca 4 başlık altında toplanır:
meyveli süt bazlı atıştırmalıkların tüketilmesi
1. Hipotalomo-hipofizer
desteklenmelidir.
hastalıklar
(sekonder hipogonadizm) (% 1-2)
2. Testiküler
hastalıklar
testiküler
(primer
yetmezlik
ve
hipogonadizm) (% 30-40)
3. Post-testiküler hastalıklar (% 1020)
4. Açıklanamayan (% 40-50)
Erkek
infertilitesinin
başlangıç
değerlendirmesi; dikkatli bir anamnez ve
Dünya Sağlık Örgütü kriterlerine uygun olarak
birer ay arayla yapılmış iki adet semen
analizini içermelidir. Semen analizi erkeğin
fertilite değerlendirilmesinde en önemli tetkik
olmakla birlikte, azospermi hali dahil, semen
analizi ile kişiler fertil veya infertil olarak
tanımlanamaz.
Erkek faktörü etkenlerinin çoğunluğu
medikal
veya
cerrahi
yolla
tedavi
edilebilmektedir. Tedavinin başarısız veya
mümkün olmadığı olgularda üremeye yardımcı
tedavi
yöntemleri
kullanılır.
Erkek
19
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
infertilitesinde medikal tedavi nedene yönelik
ruhsat
(spesifik) ve ampirik olarak uygulanabilir.
tedavisinde kullanılmaktadır. Bu ilaç cinsel
Ejakülasyonun
dapoksetin,
erken
boşalma
olan
ilişkiden 1-3 saat önce kullanılmakta, her gün
anejakülasyon,
kullanım zorunluluğunun olmaması ve bu
diyabet, multipl skleroz, abdominal-pelvik
sayede yan etkilerin daha az görülmesi hasta
cerrahi ve spinal kordon yaralanmasına bağlı
memnuniyetini
pelvik sinirlerin hasarı sonucu veya psikojenik
artırmaktadır.
ejakülatör
yetmezlik
olmaması
alan
veya
ve
tedavi
başarısını
nedenlerden dolayı oluşabilir. Penil titreşimli
stimulasyon
ve
rektal
prob
elektroejakülasyon,
yardımıyla
anejakülasyonun
ERKEK CİNSEL FONKSİYON BOZUKLUĞU VE
TEDAVİSİ
tedavisinde sıklıkla uygulanan yöntemlerdir.
Erektil işlev bozuklukları yaşa ve çeşitli
demografik
özelliklere
bağlı
değişmekle
ERKEN BOŞALMA SORUNU VE GÜNCEL
birlikte yurdumuzda erkeklerin % 36-70’ini
TEDAVİSİ
etkileyen
önemli
bir
sağlık
ve
toplum
Erken boşalma, meninin daima veya
sorunudur (4). Erektil işlev bozukluklarında
çoğu zaman vajinal penetrasyon öncesi veya
tanı koymak için gerekli değerlendirme;
yaklaşık bir dakika süresinde gerçekleşmesidir.
ayrıntılı tıbbi ve psiko-seksüel öykü, ereksiyon
Vajinal penetrasyonların tümü veya tama
fonksiyonlarını
yakınında
geciktirememe
sorgulama formu, fizik muayene ve gereğinde
durumudur. Erken boşalma sorunu olan
laboratuvar ve radyolojik testlerini içermelidir.
erkeklerde sıkıntı, rahatsızlık ve/veya cinsel
Erkek ereksiyon işlev bozukluklarının
ilişkiden kaçınma gibi negatif kişisel etkiler
tedavisi medikal (oral ajanlar: Sildenafil,
görülür. Türk Androloji Derneği tarafından
vardenafil, tadalafil ve udenafil), hormonal
Türkiye’de 17 ilde 2875 çift üzerinde yapılan
(testosteron
araştırma sonucunda erken boşalma görülme
transüretral
sıklığı % 20 olarak saptanmıştır.
injeksiyon tedavisi) ve cerrahi (vasküler cerrahi
meni
gelişini
Günümüzde erken boşalmanın güncel
tedavisinde en etkin yöntemler ağızdan alınan
ve
penil
sorgulayan
tedavisi),
tedavi
protez
ve
bir
vakum
standart
cihazı,
intrakavernozal
implantasyonu)
olarak
sınıflandırılır.
ilaçlardan olan selektif serotonin geri alım
inhibitörleri
(SSRI)
ve
topikal
anestetik
ajanların kullanımıdır. Dapoksetin, Avrupa ilaç
Birliği
(EMA)
tarafından
erken
boşalma
tedavisinde onaya sahip tek ilaçtır. Ülkemizde
de 2013 yılında Sağlık Bakanlığı tarafından
20
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Prostat Hastalıkları
(akut idrar retansiyonu, tekrarlayan üriner
Prof. Dr. Murat Bozlu
enfeksiyon, mesane taşı ve böbrek işlevlerinde
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji
bozulma)
Anabilim Dalı
mesane
görülebilmektedir. BPH’ nin
çıkımında
obstrüksiyon
yapması,
prostat büyümesine bağlı mekanik bası ve
Prostat bezi erkeklerde üreme fizyolojisinde
prostatik düz kasların otonomik sinirlerle
önemli yere sahip olan organlardan biridir.
uyarılmasındaki
Yerleşim olarak mesanenin hemen distalinde
açıklanmaktadır.
olup; ejakülat hacminin önemli bir kısmını
Prostat kanseri erkeklerde en sık görülen
oluşturmaktadır. Prostat hastalıklarından en
kanserlerden biridir. Otopsi verilerine göre 50
sık görülenleri benign prostat hiperplazisi
yaşındaki bir erkekte yaşam boyunca prostat
(BPH), prostat kanseri ve prostatitlerdir.
kanseri gelişme riski ortalama % 42 olup, klinik
Prostata ait patolojilerde hastalar sıklıkla alt
olarak bunun saptanma oranı % 17.8 olarak
üriner sistem yakınmalarıyla hekime gelirler.
bildirilmektedir.
Bu
hastalıkları
yakınmalar
mesanenin
fonksiyonuna
(irritatif
boşaltım
fonksiyonuna
depolama
semptomlar)
veya
değişikliklerle
Prostatitler
içerisinde
patolojilerdendir.
de
sık
Değişik
prostat
görülen
çalışmalarda
(obstrüktif
semptomatik prostatit prevalansı % 5-11 olup,
semptomlar) bağlıdır. İrritatif semptomlar
bu oran prostat rezeksiyonu ve biyopsi
başlıca sık idrara çıkma, noktüri, dizüri ve acil
materyallerinde daha fazladır.
işeme hissidir. Obstrüktif semptomlar ise idrar
Prostata bağlı alt üriner sistem yakınmalarıyla
akım hızında azalma, kesik kesik işeme, uzamış
başvuran hastalar anamnez, fizik muayene
işeme zamanı ve idrar retansiyonudur.
(özellikle parmakla rektal muayene), Türk
Benin
prostat
hiperplazisi
(BPH),
yaşlı
Prostat
Sağlığı
Konseyi’nin
önerdiği
erkeklerde sık görülen hastalıklardan biridir.
uluslararası prostat sempom skoru formu,
Özellikle 50 yaşın üzerindeki erkeklerin %50’
idrar analizi, idrar kültürü, böbrek fonksiyon
sinde BPH’ ya bağlı alt üriner sistem
testleri, idrar akım hızı ölçümü, rezidüel idrar
yakınmaları gözlenmekte ve yaşam kalitesi
miktarı, prostat spesifik antijen (PSA) ve üriner
bozulmaktadır. BPH gelişiminde hormonlar,
sistem
stroma/epitel ilişkisi, büyüme faktörleri ve
değerlendirilmektedir.
onkogenler sorumlu tutulmaktadır. Bilinen en
bağlı alt üriner sistem yakınmaları olan
önemli iki faktör yaşlanma ve ortamdaki
hastalar medikal ve cerrahi yöntemlerle tedavi
androjenik hormonlardır. Tedavi görmeyen
edilmektedir.
hastalarda
yakınmaların
ciddiyeti
ultrasonografisi
Günümüzde
ile
BPH’ya
sıklıkla
artmakta ve BPH’ ya bağlı komplikasyonlar
21
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Kaybolan Erkekler: Erkek Cinsel ve Üreme
çalışmalarda biyokimyasal olarak 40 yaşından
Sağlığına Yaklaşım
itibaren erkeklerde yıllık olarak serum total
testosteronun %0.8 ve biyoaktif testosteronun
Prof.Dr. Sadık GÖRÜR
ise %1.6 oranında azaldığı gösterilmiştir (1). Bu
Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi
azalmanın adrenal ve testislerdeki androjen
Üroloji Anabilim Dalı, Hatay
hormonu
Modern tıbbın daha geniş kitlelere yayılması
ve sağlık sunucularına ulaşımda elde edilen
gelişmelere parelel olarak insan ömründe son
birkaç dekatta ciddi iyileşme ve toplumların
ortalama
yaş
edilmiştir.
değerlerinde
Modern
artışlar
tarama
ve
elde
tanı
yöntemlerinin artması ile özellikle kanser gibi
erken tanı konulduğunda küratif tedavi elde
etme
şansının
yüksek
olduğu
hastalık
durumlarında da ciddi ilerlemeler ve başarılar
elde edilmiş ve bu da hastalığa özgü veya
genel
sağkalımda
belirgin
bir
iyileşme
sağlamıştır.
meydana
üretimindeki
geldiği
ve
azalmaya
yine
bağlı
testosteronun
diürinal ritmik salınımında bozulma sonucu
oluştuğu gösterilmiştir. Yaşlanan erkekleri
fiziksel, psiko-sosyal ve bilişsel olarak olumsuz
etkileyebilen bu durum hakkında çok sayıda
araştırmalar yapılmıştır. Bu araştırmaların
temelinde
testosteron
yetersizliğinin
erkekte
rahatsızlıkların
nedeni
eksikliği
yaratmış
ve
yerine
veya
olduğu
koyma
tedavisi ile elde edilecek başarının derecesi
değerlendirilmiştir.
GBH’li
olguların
değerlendirilmesinde klinik semptomlar ve
bunu destekleyen biyokimyasal test sonuçları
mutlaka olmalıdır. Libido azalması, kas kitlesi
Elde edilen bu başarılı sonuçlar yaşlı nüfusta
ve gücüne azalma, kemik mineral dansitesinde
artmaya neden olmuştur. Yaşlanma ile birlikte
azalma, osteoporoz, yaşama gücü ve isteğinde
birçok organ sistemlerinde olduğu gibi erkek
azalma,
cinsel ve üreme sağlığında da bozulmalar
yağlanmasında artma GBH’li olgularda en sık
meydana
geç
görülen semptomlardır. GBH’in tanısı için
başlayan hipogonadizm (GBH) yaşlanmaya
yukarıda bahsedilen semptomlardan en az
bağlı erkeklerde oluşan klinik ve biyokimyasal
birisinin olması ve serum testosteron düzeyi
bir
düşüklüğü yeterli olarak kabul edilmektedir.
gelebilmektedir.
sendrom
Biyokimyasal
olarak
olarak
Özellikle
tanımlanmıştır.
serum
testosteron
depresif
Testosteron
ruh
düzeyindeki
hali
ve
azalma
vücut
en
sık
düzeyinin azalması sonucu meydana gelen bu
libidoda azalmaya neden olurken, bununla
sendrom sonucunda birden fazla organ veya
birlikte cinsel aktiviteye teşebbüste ve sabah
organ sistemleri olumsuz yönde etkilenmekte
ereksiyonunda azalmaya da neden olarak
ve
erektil disfonksiyona neden olabilmektedir (2).
yaşlanan
bozulmalara
erkekte
neden
yaşam
kalitesinde
olmaktadır.
Yapılan
22
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
GBH’in tedavisinde vücutta azalmış olan
OBEZİTE
testosterunun yerine koyma tedavisi (TRT) ana
Uzm.Dr.Umut GÖK BALCI
tedavi yöntemini oluşturmaktadır. Burada
İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi
amaç azalmış olan testosteronun replasmanını
Aile Hekimliği Bölümü
sağlayarak
semptomlarda
ve
yaşam
kalitesinde iyileşme elde etmektir. Bu amaçla
Obezite,
oral
tarafından “sağlığı bozacak ölçüde vücutta
(testosteron
undekanoat),
(testosteron
önantat),
(testosteron
sipiyonat),
bukkal
intramüsküler
yağ
Sağlık
Örgütü
birikmesi”
(DSÖ)
olarak
ve
tanımlanmaktadır.İlk çağlarda insanoğlu % 96
testosteron
kas gücü ile işlerini yapmakta iken teknolojinin
preparatları mevcuttur. TRT ile hastanın
ilerlemesi ile bu durum değişmiştir. Kentlerde
kendini
hissetmesi
hemen hemen tüm oyun sahaları işgal
sağlanabilir. Ayrıca, duygu durumunda ve
edilmiştir. Çocuklar da vaktini bilgisayar
seksüel
gelen
başında geçirmektedir. Son on yıl içinde dünya
bozulmalar da giderilebilir. Bunun yanında,
üzerindeki hemen bütün ülkelerde obezitede
TRT’nin kemik mineral dansitesine, vücut
belirgin bir artış olmuştur
transdermal
yolla
daha
subkutan
aşırı
Dünya
kullanılan
iyi
ve
enerjik
fonksiyonda
meydana
kitlesine ve kas yapısına, kardivasküler sisteme
Obezitede Risk Faktörleri
ve eritropoiezise de olumlu etkileri vardır.
Yaş,
Cinsiyet
(kadın),
Eğitim
Düzeyi,
Evlilik,Doğum sayısı ve doğumlar arası süre
Kaynaklar
beslenme alışkanlıkları,Sigaranın bırakılması ve
1. Feldman HA, Longcope C, Derby C,
Johannes C, Araujo AB, Coviello A, et
alkol alışkanlığı, Sosyo-kültürel ve sosyoekonomik durum,Genetik faktörler
al. Age trends in the level of serum
Obezite Tedavisi
testosterone and other hormones in
Gerçekçi bir hedef olarak 6 ayda %5-10 kilo
middle-aged men: longitudinal results
kaybı amaçlanmalıdır. Obezite tedavisinde
from the Massachusetts male aging
diyet (sağlıklı beslenme) tedavisi, fiziksel
study.
aktivite (egzersiz), davranış tedavisi, ilaç
J
Clin
Endocrinol
Metab
2002;87:589-98.
tedavisi, kombine tedavi ve cerrahi gibi çeşitli
2. Nieschlag E, Swerdloff R, Behre HM,
Gooren LJ, Kaufman JM, Legros JJ, et
al.
Investigation,
monitoring
of
treatment
and
late-onset
hypogonadism in males. Aging Male
2005;8:56-8.
tipte tedavi yöntemleri uygulanmaktadır.
Diyet tedavisi ile zayıflama BKİ’i 25-30
kg/m2 olup komorbiditesi olan kişiler ile BKİ’i
>30 kg/m2 olan kişileri kapsar.
İlaçla tedavi ise BKİ’i 27-30 kg/m2 olan ve
komorbid hastalığı olan kişiler yada tek başına
23
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
diyetle kilo kontrolü sağlanamayan kişiler için
Palyatif Bakımda Beslenme Desteği:
düşünülmelidir.
Tanju Yılmazer
Başlangıçta haftada 3-5 gün günde 30-45
dakika süren orta derecede fiziksel aktivite için
İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Aile Hekimliği Bölümü
hastalar teşvik edilmelidir. Devamlı fiziksel
aktivite
yeniden
kilo
almayı
Kökeni ne olursa olsun, ilerlemiş hastalığı
önlemektedir.Fiziksel aktiviteyi artırmak ve
olanlarda
diyet önerilerine uyma zorluğu yaşayan
sorunlar sıklıkla görülebilir. Bunlar arasında
kişilerde
davranış
ağızda oluşan problemler, yemede bozulma,
Davranış
inatçı bulantı ve konstipasyon sayılabilir. Aynı
tedavisi kişinin motivasyonunu artırır. BKİ>40
zamanda kaşeksi ve anoreksi de ilerlemiş
kg/m2 ve BKİ’i 35-40 arasında ancak obezite
malign ve malign olmayan hastalarda sıktır.
ile ilişkili komorbid hastalık için yüksek risk
Toplumda kanserli hastaların %10’unda vücut
taşıyan kişiler cerrahi tedavi için adaydır.
kitle indeksi 20 kg/m2 nin altındadır. Bu
uyumu
artırmak
için
tedavilerinden de yararlanılır.
Sağlık hizmetlerinin ilk ayağı olan birinci
basamak
aile
hekimliğinin
obezitenin
önlenmesi ve tedavisinde önemli sorumluluğu
vardır.
gastrointestinal
sistemle
ilgili
durumlarla bağlantılı sıkıntı fazla olup yaşam
kalitesini etkileyecek düzeydedir.
Terminal dönemde olmayan hastalarda
beslenme desteği yaşam kalitesine olumlu
katkı yapacaktır. Bu şekilde etkilenmiş olan
hastalarda; beslenme desteği, somatik, psişik,
sosyal ve fonksiyonel faktörlerin de içine
alındığı entegre çok disiplinli tedavi planının
bir parçasıdır. Tedavi planının da hedefleri
vardır. Bunların başında; beslenme içeriği ve
aralıklarının planlanması gelir.
Fizyolojik olan enteral yoldur. Böylece
gastrointestinal sistem normal fonksiyonunu
devam ettirebilir.
Enteral ürünler arasında en sık tercih
edilmesi gerekenler, besin ögeleri yönünden
eksiksiz olup makul ozmolaritede olan ve
mL'sinde
1 kcal enerji içeren standart
ürünlerdir.
hastalıklarda
Çeşitli
özel
spesifik
durumlarda
enteral
ve
beslenme
24
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
ürünleri verilebilir. Örneğin; yüksek enerji açığı
ishal, distansiyon gibi belirtiler varsa rezidü
olduğunda veya sıvı kısıtlaması gereken
kontrolü yapılmalıdır.
durumlarda yüksek enerji içerikli ürünler (1.5
Parenteral yoldan beslenme desteği
kcal/mL), diyabetik hastalar için düşük glisemik
verilmesi ise fizyolojik olmayıp aynı zamanda
indeksli
karbonhidratlar
diyabetik
bazı riskleri de içermektedir. Parenteral
ürünler,
yaşlı
gastrointestinal
beslenme hiç bir zaman acil bir uygulama
sistem fonksiyonlarını destekleyen lif içerikli
olarak kabul edilmemeli; ancak elektrolit ve
ürünler, kanser hastaları için geliştirilmiş
mikronitrüent
immünnütrientler içeren ürünler, protein
kullanılmalıdır. Parenteral tedavinin yaşam
katabolizmasının olduğu olgularda açığı yerine
kalitesini düzelttiği ya da hayatta kalma
koyabilecek proteinden zengin ürünler ve
süresini
malabsorpsiyona sebep olan bazı hastalıklar
bulunmamaktadır ve oluşturabileceği riskler
varlığında semielementer/elementer ürünler
yararlarını aşmaktadır. Barsakların fonksiyon
içeren preparatlar sayılabilir. Tüm bu ürünlere
görmedikleri
ek olarak iştah artırıcılar olarak adlandırılan
birlikte; kaşeksi durumunda dahi parenteral
bazı ilaçlar (özellikle steroid, megestrol asetat,
beslenme desteği verilmesinin yararı olmadığı
Omega-3 yağ asitleri) tedaviye eklenebilir.
belirtilmektedir ve bu ikilem palyatif bakım
hastalarda
içeren
açığının
uzattığına
Enteral nütrisyonun enterokütan yolla
uygulandığı bireylerde, beslenmede kullanılan
önümüzdeki
dair
durumda
uygulamaları
sırasında
yıllarda
önlenmesinde
bir
kanıt
kullanılabilmekle
daha
sıklıkla
karşımıza
çıkacağa
benzemektedir.
enjektörler ve beslenme torbaları 24 saatte bir
değiştirilmeli, enjektör ve torbalar deterjan
kullanmadan ılık su ile temizlenmeli, tablet
şeklinde olan ilaçlar toz haline getirilip,
sulandırılarak enjektörle verilmeli, sonrasında
PEG'in tıkanmaması için en az 50 mL su
verilmelidir.
Hasta
pompa
ile
sürekli
besleniyorsa her 2-3 saatte bir en az 50 mL su
verilmelidir. Aralıklı öğün şeklinde beslenen
hastalarda her mamadan sonra en az 50 mL su
verilmelidir. Pompa ile sürekli beslenen
hastalarda ilaç verilecekse hem ilaç öncesi
hem de ilaç sonrası mutlaka su verilmelidir.
Beslenme sonrası hastada bulantı, kusma,
25
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
PALYATİF
BAKIMDA
SIVI
ELEKTROLİT
Palyatif bakım servislerinde en sık rastlanan
BOZUKLUKLARI
semptomlar
ağrı,
beslenme
Uzm. Dr. Yasemin KILIÇ ÖZTÜRK
bulantı kusma, kabızlık, solunum sıkıntısı ve
İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi
psikolojik
Aile Hekimliği Bölümü
bozuklukları tüm bu yakınmaların nedenleri
yakınmalardır.
bozuklukları,
Sıvı
elektrolit
arasında yer alabileceği gibi; bu semptomlar
İnsan vücudunda sıvı elektrolit düzeyleri nöro-
nedeniyle
endokrin sistem, üriner sistem, sinir sistemi,
izlenmekte olan hastaların izlem sürecinde de
kardiyovasküler
gastrointestinal
ortaya çıkabilmektedir. Bu açıdan palyatif
sistem, solunum sistemi, lenfatik sistem ve
bakım hastası ile temas edilen her noktada sıvı
cildin değişen düzeylerdeki etkileri tarafından
elektrolit
düzenlenmekte; tüm sistemlerin ahenk içinde
hususu önem kazanmaktadır. Zira bu yönde
çalışmasıyla ve bir sorunla karşılaşıldığında
yapılacak gözlemler, hem tedavi ve bakımı
farklı sistemlerin birbirini kompanse etmesiyle
yönlendirmede
hassas bir şekilde dengelenmektedir. İnsan
yaklaşımların etkinliğini değerlendirmede yol
vücudunun yaklaşık %60’ı belirli özellikleri
göstericidir. İnterdisipliner yaklaşımın ana
sabit olarak dengelenmiş sıvılardan oluşmakta;
prensip olduğu palyatif bakım servislerinde
bu sıvı miktarı ve içeriğinde ortaya çıkacak
tüm çalışanların sıvı elektrolit dengesindeki
değişiklikler yaşamsal ya da yaşamsal olmayan
değişiklikler konusunda teorik bilgi ve bulguları
tüm vücut fonksiyonlarını farklı şekillerde
erken fark edebilmek açısından klinik pratikte
etkilemektedir. Ayrıca sıvı elektrolit dengesi
uygulayabilecek
yaş, cinsiyet, vücut yapısı, yaşam biçimi,
gerekmektedir. Sıvı elektrolit bozukluklarında
çevresel faktörler, gastrointestinal kayıplar,
erken evrede sıklıkla susama hissi ve fizik
beslenme bozuklukları ve kronik hastalıklar
muayenede ortaya çıkan nabız değişiklikleri,
gibi birçok faktörden etkilenmektedir.
dilde kuruma, idrar çıkışındaki değişiklikler gibi
Palyatif
Bakım
sistem,
kronik
hastalıklarda
tanı
palyatif
bakım
bozukluklarının
ve
servislerinde
değerlendirilmesi
hem
de
uygulanan
yeterlilikte
olmaları
kolay tanı alabilecek bulgularla seyrederken,
anından itibaren hastalıkların seyri sırasında
ilerleyen evrelerde bilinç
ortaya çıkan ihtiyaçlara yönelik destekleyici
komaya uzanan ağır tablolara hatta ölüme yol
tedavileri kapsadığı, bireyin yaşam kalitesini
açabilmektedir.
Bu
artırmayı
semptomlarının
önemle
hedeflediği
bilinmektedir.
Bu
yönüyle çoğu organ sistemlerini etkileyen
muayene
kronik hastalıkların farklı evrelerinde değişen
değerlendirilmesi
oranlarda
yönelik
sıvı
elektrolit
gözlenebileceği açıktır.
bozuklukları
açıdan
bulgularının
ve
laboratuar
bulanıklığından,
hastanın
ele
alınması,
hassasiyetle
gereğinde
incelemenin
şüpheye
hızla
planlanması erken destek tedavisi ve hastanın
26
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
yaşam kalitesini sürdürmede anahtar rol
Palyatif Bakımı ve Yaşam Sonu Kimsesiz
oynamaktadır.
Hasta Kurum Bakımı
Palyatif
bakım
hastalarında
oral
alım
Uzm. Dr. Yusuf Adnan Güçlü
yetersizliği sıvı elektrolit bozukluklarında en sık
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile
rastlanan nedenlerdendir. Bunun yanı sıra
Hekimliği Kliniği Palyatif Bakım Servisi
ağızdan gıda ve sıvı alabilmek hem hasta hem
de yakınları açısından hastanın iyilik halinin
Palyatif bakım, evde bakım, gündüz bakım
göstergesidir. Hastanın ağızdan beslenmesinin
evleri
desteklenmesi
elektrolit
terimlerdir. Palyatif bakım; yaşamı tehdit eden
bozukluklarını önlemede, hem de hasta ve
hastalık varlığında hasta ve hasta yakınlarının
yakınlarının tedavi sürecine bakış açısını
yaşam kalitesini artırmak amaçlı fiziksel,
olumlu
ideal
psikolojik, sosyal ve manevi destekleri kapsar.
yaklaşımdır. Ancak her şeye rağmen zaman
Palyatif Bakım servisinde kronik hastalık izlem
zaman gerek primer tanı, gerekse ilerleyen
ve kontrolü, evde bakım hastalarına destek
kronik hastalıklar sonucu ortaya çıkan yutma
tedavisi, kanser hastalarında ağrı palyasyonu
güçlüğü veya diğer nedenler hastanın ağızdan
ve beslenme desteği, geriatrik hastalarda
beslenmesini ve sıvı alımını imkansız hale
beslenme ve destek tedavisi, morbid obez
getirir. Bu durumda farklı yollardan sıvı ve
hastaların eğitim ve izlemi sağlanmaktadır.
hem
noktada
elektrolit
tutabilmekte
kimsesiz
bakım
içiçe
geçmiş
verilmesi
gündeme
Evde Bakım Hizmetleri, bireyin farklı
bakım
yaklaşımı
nedenlerle kendi sosyal ortamında tıbbi,
açısından bakıldığında, farklı çevrelerce doğal
sosyal yada rehabilite edici destek alması
olmadığı kabul gören bu uygulamalar değişik
durumudur.
gelmektedir.
desteği
sıvı
ve
Palyatif
görüş ve çelişkileri de gündeme getirir. Hekim,
Gündüz Bakım Merkezleri gelişmiş
hasta ya da yakınlarının ölümün yaşamın doğal
ülkelerde yaygın kendi evlerinde tek başlarına
seyri ve sonucu olduğu kabulü ile ilgili
ya da çocuklarıyla yaşayan gündüz kendisine
güçlükler, palyatif ve yaşam sonu bakım
bakacak
kavramlarının ülkemizde yeni yeni uygulamaya
gereksinimlerinin
girmesi, palyatif bakım konusundaki yasal
gündüz saatleri içerisinde bakım ve destek
düzenlemelerdeki eksiklikler bu tedavileri
hizmetleri, kişisel temizlik, tıbbi takipler, öğle
zorunlu kılsa da; hastaların eve taburculuk
yemeği,
oranlarını ve evde bakımlarını güçleştirdiği;
hizmetleri, hukuksal ve mali sorunlarla ilgili
medikal tedavinin palyatif bakımın önüne
yardım, sosyal aktivite ve gezi imkanları ile
geçtiği tartışmaları da süregelmektedir.
ilgilenir.
kimsesi
fizik
olmayan
karşılanmasına
tedavi
ve
yaşlılara,
yönelik
rehabilitasyon
27
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Kimsesiz bakıma muhtaç hastaların
Tıbbi Sosyal Hizmet, ayakta ya da yatarak
tuvalet, kişisel temizlik, beslenme ve diğer
tedavi gören sosyal sağlığının korunması ve
gereksinimlerinin
için birçok
geliştirilmesi, tedavi sürecinde hastanın ailesi
tedavi kurumunda hasta bakıcı veya bakım
ve çevresi ile ilişkilerinin düzenlenmesi, tedavi
işinden sorumlu kadro bulunmaması nedeniyle
sürecini etkileyen psiko-sosyal ve sosyo-
tedavi sürecinde problem yaşanmaktadır,
ekonomik
zaman ve dikkat gerektiren hasta bakımı
çözümlenerek sosyal işlevselliğini yeniden
hemşire ve diğer sağlık personelinin yükünü
kazanması amacıyla yürütülen sosyal hizmet
artırıp hizmet kalitesini düşürmektedir.
uygulamasıdır.
karşılanması
Sağlık Bakanlığı 2012’de bu kişilerin
tuvalet,
temizlik
ve
beslenme
gibi
sorunların
zamanında
Sosyal Hizmet Uzmanı(SHU)
unvanı almış olan meslek elemanı tarafından
yürütülür.
ihtiyaçlarının karşılanmasına yardımcı olacak
Sosyal Hizmet Uzmanları tarafından
''hasta bakım personeli'' görevlendirme kararı
hastanede ayakta veya yatarak muayene,
aldı. Bu kararnameye göre tedavi gören
tetkik ve tedavi olan hastaların tıbbi tedaviden
kimsesiz ve bakıma muhtaç hasta sayısı göz
etkin bir biçime yararlanmaları amacıyla
önünde
bulundurularak
ekonomik,
temizlik
personeli
her
hastanenin
kadrosundan
sosyal,
psikolojik,
eğitici,
ihtiyaç
destekleyici ve geliştirici hizmetlerin yanında
duyulan sayıda ''hasta bakım personeli'',
hastanın ailesi ve çevresi ile ilişkilerinin
sosyal hizmet uzmanı tarafından belirlenerek,
düzenlenmesi
ve
başhekimlikçe görevlendirilmesi planlandı. Bu
Kuruluşlarıyla
işbirliği
personele sosyal hizmet uzmanları ve eğitim
çözümlenmesi için yapılan tıbbi sosyal hizmet
hemşirelerinden
müdahaleleri yürütülür. Kimsesiz ve bimekan
oluşan
ekip
tarafından,
diğer
Sosyal
yaparak
Hizmet
sorunların
hastanın genel ve fiziksel bakımı, engellilere
hastanın
taburculuğunun
yaklaşım, ilk yardım, hastane içi hijyen, hasta
birlikte;
hasta
ve hasta yakını ile sağlıklı iletişim konularında
sağlayabilecek
eğitim verildiği kaydedilmektedir. Tuvalet,
Hizmetler
kişisel temizlik, beslenme, malzeme temini,
Darülaceze Müessesi Müdürlüğü ile irtibata
hastane işlemlerinin yürütülmesi ve hastane
geçilir ve hastaya ait sosyal inceleme raporu
içi
eşliğinde
ihtiyaçlarının
karşılanmasını
sağlamak,
için
SHÇEK
Müdürlüğü,
hastanın
planlanmasıyla
kurum
İstanbul
İçişleri
kurum
bakımı
İl
Sosyal
Bakanlığı
bakımından
hastanın refakatinden sorumlu olmak gibi
yararlandırılması için hasta adına ilk müracaat
görevleri var. İlaç ve beslenme desteği verecek
gerçekleştirilir, hastanın herhangi bir kuruma
ve kıyafetlerinin değişimine kadar yardımcı
kabulünün gerçekleşmesi halinde hastaneden
olacaklar.
kabulü yapılan kuruma nakli sağlanır ve teslimi
gerçekleştirilir.
28
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Öneriler;
Yapılan
çalışmaların
PALYATİF AİLE HEKİMLİĞİ SERVİSİNDE TAKİP
geliştirilerek devamı sağlanmalı, yaşlı ve
EDİLEN
kimsesiz bakım evlerinin sayısı arttırılmalı,
SERİSİ
ÜÇ MORBİD OBEZ HASTA: OLGU
hospisler (Yaşam sonu bakım birimi-Destek
evi) hayata geçirilmeli, palyatif bakım ve evde
Uzm.Dr.Umut GÖK BALCI
bakım hizmetleri tam bir entegrasyon halinde
İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi
çalıştırılmalı,
Aile Hekimliği Bölümü
tüm
bu
hizmetlerin,
özel
kurumlarınki dahil, ödeneklerinin bir an önce
düzenlenmesi
gerekmektedir.
ve
uygulamaya
konulması
TEKHARF çalışmasına göre ülkemizde
her beş kişiden biri obez ya da fazla kilolu olup
metabolik
sendrom
kriterlerini
karşılamaktadır. Bu sunumda Palyatif Aile
Hekimliği Servisi’ nde yatan morbid obezitesi
ve ek hastalıkları olan 3 olgu sunulmaya
çalışılmıştır.

Olgu 1: 34 yaşında kadın hasta. Bilinen
diabetes mellitus ve hipertansiyon
tanıları mevcut. Morbid obez olan
hastanın dört yıldır immobil olduğu
öğrenildi. Gluteal bölgede bası yarası
olması acil servise başvurmuş. Acil
serviste değerlendirilen hasta obezite
tedavisi ve bası yaralarının tedavisi
amacıyla
Palyatif
Aile
Hekimliği
Servisi’ ne yatırıldı.

Olgu 2: 35 yaşında kadın hastanın 20
yıldır sürekli kilo alımı mevcutmuş. 20
yıl önce 80 kg civarında olduğunu
belirten hastanın 5 yıl önce sol
ayağında fraktür oluşumu sonrası kilo
alımı hızlanmış. Diabetes mellitus ve
hipertansiyon öyküsü mevcut. Kilo
verme isteği olan hasta Palyatif Aile
Hekimliği Servisi’ ne yatırıldı.
29
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana

Olgu3: 42 yaşında erkek. Bilinen
Ergen , Cinsellik ve Aile Hekimi
kronik hastalık öyküsü ve ilaç kullanımı
Dr. Obengül Ejder
öyküsü
Çağ Üniversitesi,
yok.
hareketlerinde
Son
1,5
azalma
aydır
yakınması
Fen Edebiyat Fakültesi
Psikoloji Bölümü Öğretim Görevlisi
mevcut. Morbid obez olan ve evde

bakım hizmetleri tarafından evinde
Ergenlik
değerlendirilen hasta Palyatif Aile
Rousseau’nun tanımladığı gibi “ yeniden
Hekimliği Servisi’ ne yatırıldı.
doğuş “ dönemi olarak tanımlanabilir. ( 1 )
Tartışma:
Obezite
tedavisi,
dönemi
,
18
inci
yüzyılda
obez
Çünkü bu dönemde ergen, bir yandan hızla
kalp
büyüyen bedenine ve cinsel kimlik tanımını
apne
yapabileceği cinsel organlarına adapte olmaya
sendromu ve metabolik sendrom gibi
çalışırken, bir yandan da bilişsel ve sosyal
ek
yeteneğini fark edip, duygusal ve sosyal
hastaların
immobilizasyon,
yetmezliği,
obstrüktif
hastalıkları
multidisipliner
uyku
nedeniyle
bir
yaklaşım
olgunlaşmayla beraber
gerektirmekle birlikte kişinin diyet
davranabileceğini
uyumsuzluğu,
telaşındadır.
kilo
verme
bağımsız düşünüp,
çevresine
ispat
etme
motivasyonunun artırılması, aile ve
sosyal desteği ile birlikte bütüncül bir
Yaklaşık 2 yaşlarında gelişen erkeklik ya da
yaklaşım
dişilik duygusu olan cinsiyet kimliği , ergenlik
gerektirmektedir.
Temel
ilkeleri arasında hastaya bütüncül
deneyimleriyle
yaklaşmak
yönelimini cinsel kimliğine entegre eder. ( 2)
obezite
olan
aile
hekimliğinin
hastalarının
tedavisinde
belirginleşir
ve
cinsel
önemli bir rolü olabilir. Hastaların
Cinsel Kimlik Gelişim Evrelerini üç dönemde
multidisipliner ve bütüncül olarak
özetleyebiliriz.
değerlendirilebileceği
merkezlerde
morbid obez hastaların tedavi şansı
artabilir.
1. Erken
Ergenlik
(Pubertal
Faz):
Pubertenin fizyolojik değisimleri ile
baslayan bu faz, 2 yıl sürer, bu fazda
dürtü gücü yüksektir. Bu dönemdeki
erkekler her türlü yoğun duygulanım
sırasında
ereksiyon
yasayabilir.
Bedenin hızlı gelişim ve değişimin
kontrol dışı olması ergenlerde kontrol
30
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
kaybı duygusu ve hatta ruhsal denge
ülkemizde gençlerin cinsel konulardaki tutum
bozulması kaygısına yol açabilir (1).
ve davranışlarını biçimlendirmeye yönelik
2. Orta Faz (Geçis Fazı):
Puberte
planlı bir cinsel sağlık eğitim programı
başladıktan 2 yıl sonra baslar. Soyut
bölgesel boyutta yürütülen ve sürekliliği
düşünce
olmayan eğitim çalışmalarından yaygın bir
kapasitesi
gelişir.
Kimlik
arayışı ve özdeşim kuracağı bir model
arar. Ebeveynin değer yargıları onlar
için
anlam
İçsellestirdiği
taşımaktan
ebeveyn
çıkar.
figüründen
ayrılarak dıs dünyaya yönelir. Kendi
cinsinden özel bir arkadas edinir. Bu
dönemde cinsellik sıklıkla fantazilerde
yasanır.
erkekler
Özellikle
arası
bu
dönemde
geçici
escinsel
yakınlasmalar görülebilir (1).
3. Üçüncü Dönem (Asıl Faz): Puberteden
4 yıl sonra baslar. 2 - 3 yıl sürer, genç
eriskin iliski ve yasantısı oturduktan
sonra sona erir. Kuvvetli duyguların
olduğu, karsı cins iliskilerinin önemli
düzeyde basladığı, romantizmin ön
planda olduğu, bir iliski sona erdiğinde
yoğun acının yasandığı dönemdir(1).
sağlıklı geçirebilmesi için sağlıklı ve doğru bilgi
aile
ve
çevre
ilişkileri
Türkiye’de her beş kişiden birisi 10-24 yaş
grubunda olup, üreme sağlığına yönelik yüksek
risk altındadır.Yetersiz ve yanlış bilgilerle cinsel
deneyimi yaşamak zorunda olan ergenler,
cinsel yolla bulaşan hastalıklar (CYBH),(4)
erken gebelikler, istemli düşükler ve bunların
getireceği birçok sorunlarla karşı karşıya
bırakılmaktadır. Yapılan çalışmalar ergen ve
gençlerin özellikle de sağlık personelinden
olmak üzere, üreme sağlığına yönelik sağlık
eğitimi almak istediklerini saptamıştır (5).
AİLE HEKİMİNİN ERGENE YAKLAŞIMI
Çocuklukla yetişkinlik arasında sıkışıp kalmış
olan ergenler için ; onların yaşadığı bu hızlı
biopsikososyal değişimde rehberlik edecek
özel sağlık hizmeti alabilecekleri kuruluşlara
Bir gencin cinsel kimlik arayışındaki bu evreleri
alabileceği
hükümet politikası halini alabilmelidir.
ile
desteklenmelidir.
ihtiyaç vardır. ( 7)
Günümüzde ailesiyle iyi ilişkiler kuramayan,
yeterli ve doğru bilgilenemeyen ergenler için
tek doğru bilgi kaynağı Aile Hekimleridir.
üreme
Ergenle cinsellik konusunu konuşabilecekleri
organlarıyla ilgili biyolojik bir eylem olarak
uygun zemin hazırlayarak ergen ve ailesine
bakıldığından ne yazık ki cinsel eğitimden
yönlendirici
korkulmakta ve ergenlerin doğru zamanda
yaklaşım içinde olmalıdır (3).
Ülkemizde
doğru
cinselliğe
bilgi
sadece
ile
rehberlik
yaparak
öncü
bir
buluşmaları
gerçekleşememektedir. ( 3, 6 ) Oysa ki
31
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Ergene güven ortamı sağlayabilmeli, açık, içten
www.cetad.org.tr/doc/abilgilendirme
ve
_dosyasi_1.pdf.
samimi
bir
şekilde
iletişimi
başlatabilmelidir. Her ne konuda olursa olsun
4. UNICEF Türkiye. Evet deyin, Şubat
yargılamadan dinlemeli , açık ve somut
2002: Ergenlerin korunması [serial
örneklerle doğru bilgilendirmelidir. Cinselliği
online].
konuşmak bir ergen için utanç verici bir eylem
http://www.unicef.org/turkey/sy1/_a
olabileceği için Aile Hekiminin rahat ve
h1.html.
problemlere
çözüm
getiren
bir
üslupla
2002.
5. Ersay AR, Tortumluoğlu G. Türkiye’de
ergen ve gençlerde üreme sağlığı.
konuşabilmelidir.
Erken ergenlik dönemindeki kaygılar tipik
olarak beden görünümü ve fiziksel ve sosyal
olarak neyin normal olduğu üzerine olduğu
için , Pubertal değişiklikler hakkında daha fazla
bilgilendirme yapılarak, gerek cinsellik gerekse
beden görüntüsü, akne ve şişmanlık gibi
konulardan şüphelerinden arındırılmalıdır.( 3 )
Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi
2006;2:1-13.
6. Kaplan HI, Sadock BJ,Grebb JA. Human
development through the life cycle.
Kaplan Sadock’s Synopsis of Psychiatry
seventh
edition.
William
&
Wilkins;1994. p.16-86.
7. YILDIRIM Tolga, Üniversite Çağındaki
Ergenlerin Cinsel Bilgi, Tutum ve
Davranışları
KAYNAKLAR:
,
Uzmanlık
Tezi
,
Edirne,2008
1. MN Mukaddes. Çocuk ve ergen
psikiyatrisi.
Polvan
Ö.
(Editör).
İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri;2000.
s.17-20.
2. Nusbaum MRH. Ergen cinselliği (çeviri:
N. Dağdeviren). Kut A, Tokalak Đ,
Eminsoy MG (Editörler). Current aile
hekimliği tanı ve tedavi’de. Ankara:
Güneş Tıp Kitabevleri;2007. s.160-9.
3. CETAD Cinsel yaşam ve sorunları
bilgilendirme dosyası. Şahin D, Şimşek
F, Seyisoğlu H. (Editörler) [serial
online].
2006.
32
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Özçekimden Hikayeye: Kendini Anlatmak ve
Sağlık İletişiminde İÇGÖRÜ
İşitilmek
Filiz ŞENER
Çağrı KALAÇA
Yönetim Danışmanı & Bütünsel Gelişim Koçu
Sağlık Bahçesi Eğitim Danışmanlık
(Integral Koç)
Kendimizi ifade etmek, kendimize ilişkin
İnsan denilen canlı sırf bedenden ibaret
akıllarda
değildir. İnsanlarla çalışırken
kalacak
dillendirmek...
“o”
hikayeyi
Dinlendiğimizi,
kurmak,
işitildiğimizi
duygusal varlıklar olduklarını unutulmamalıdır.
bilmek, hissetmek...
Siz Aile Hekimleri ve ben bakış açısı anlamında
Neden bu kadar önemli? Neden bu kadar zor?
birbirimize çok benzeriz.
Sizler holistik ve bütüncül bakıyorsunuz , bizler
( İntegral koçlar )
integral yani bütünsel diyoruz.
Sizler insanların daha sağlıklı olması için çaba
sarfediyorsunuz. Ve
biliyoruz ki Dünya Sağlık Örgütünün SAĞLIK
Tanımı; Bedenen ,ruhen ve sosyal
olarak tam bir İYİLİK halidir.
Bizde , insanların Beden, Ruh, Zihin ve sosyal
olarak İYİ OLMASI için
çalışıyoruz.
Birşey değişir, herşey değişir.....
Sağlık iletişiminde farkındalık için sizlerle
buluşmak üzere buradayız. Bu
konuda sizlerde de bir farkındalık yaratacak
Belki de bir ergen tarafından çekilerek
olan bİr "FARKINDALIK " sumunu
arkadaşları ile paylaşılan ilk “selfie” (özçekim).
olacak...
Tarih, 1914…
Öğrendik ki,
Yaşam bir ilişki,
İlişki bir uyum,
Uyum bir empati,
Empati bir idrak,
İdrak bir anlama,
Anlama bir aydınlanma,
Aydınlanma BİR OLMA halidir...
33
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
AİLE HEKİMLİĞİNDE KARDİYOVASKÜLER RİSK
 Belirlenen risk ilaç tedavisi
DEĞERLENDİRMESİNDE YENİ PARAMETRELER
seçimini nasıl etkiler? Risk
Dilek TOPRAK
belirlemeyle
Şişli Hamidiye Etfal EAH Aile Hekimliği Kliniği
değişimi nasıl ilişkilendirilmeli?
biçimi
 Kişinin KVR düşük ise ilaç
Eğitim ve İdari Sorumlusu
tedavisi
Kardiyovasküler
yaşam
hastalıklar
midir?
ve
Hastanın risk derecesi ile ilaç
gelişmekte olan ülkelerde en önemli morbidite
başlama kararı ne düzeyde
ve
olmalı?
mortalite
nedenidir.
gelişmiş
gerekli
Erken
gençlik
yaşlarından itibaren başlayan ateroskleroz
Halen çok sayıda risk hesaplama sistemi vardır.
süreci yavaş ve sinsi gelişmesi nedeniyle
Bunlardan en eskisi ve en çok kullanılanı
belirtiler ortaya çıktığında genellikle bir hayli
Framingham sistemidir. Diğer en çok bilinen ve
ilerlemiş bir evresindedir. Bu toplumsal
kullanılanlar:
sorunundan
faktörlerini
WHO/ISH, Reynolds Risk Score ve diğer çeşitli
belirleme ve bunların en aza indirgenmesi tıp
ulusal risk hesaplama sistemleridir. Bunlar
dünyasında önem kazanmıştır. Aterosklerotik
çizelge veya tablolar şeklinde kullanılabilir ve
hastalık genellikle birden çok risk faktörünün
çoğunlukla mutlak kardiyovasküler olay riskini
etkisiyle
göstermek üzere düzenlenmişlerdir.
korunma,
gelişir
ve
risk
belirtiler
klasik
SCORE,
PROCAM,
QRISK,
kardiyovasküler risk (KVR) faktörleri olarak
Bu sistemlerin her bireyde, her olguda
kabul edilen sigara kullanımı hipertansiyon,
mükemmel sonuç vermez. Bu nedenle, klasik
dislipidemi
damar
risk faktörlerine ek yeni risk faktörlerinin
fazlasının
katılması, ömür boyu riskin hesaplanması, risk
sorumlusudur. DSÖ toplam KVRi, tanımlanan
yaşının hesaplanması, görece risk tabloları
belirli bir zaman diliminde, kardiyovasküler
yaratılması
hastalık
kullanılabilmektedir. Önemli olan hangi risk
ve
hastalıklarının
diyabet
kalp
%80-90’dan
gelişme
olasılığı
şeklinde
ifade
gibi
yöntemler
de
etmektedir.
hesaplama sisteminin daha iyi olduğu değil, bu
Risk hesaplama sistemlerinin aterosklerotik
sistemlerin günlük uygulamalarda ne sıklıkla
risk faktörlerinin değerlendirilmesine dayanır
kullanıldığı ve korunma ve tedavi kılavuzlarına
ve şu soruların yanıtlarını arar:
ne kadar uyulabildiğidir.
 KVR fazla olan kişileri nasıl
belirleyebiliriz?
 Belirlenen risk faktörlerinin
Klasik KVR faktörleri şunlardır:
 Yaş ve cinsiyet (Erkek >45; kadın >55
yaş)
kişideki etkileri nedir ve nasıl
ölçülebilir?
34
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
 Birinci derece akrabalarda erkek <55;
kadın <65 yaş kalp damar hastalığı
Son yıllarda birçok çalışma ve metaanalizlere
göre
–
homosistein,
 Sigara kullanımı
–
Lipoprotein(a),
 Hipertansiyon
–
trombotik
öyküsü
 Dislipidemi
ve
inflamatuar
faktörler
 Diyabet
–
Hs-CRP
 Hareketsiz yaşam
–
Fibrinojen
 Aşırı kilo
–
Asimetrik dimetilarjinin
Bu risklere göre Toplam Riskin Hesaplanması
–
Ürik Asit
KAH’dan
hedeflerini
–
Kurşun (Pb)
sınıflamasının
–
Mikroalbuminüri
–
Ayak bileği basınç indeksi,
–
Karotis İntima Media Kalınlığı,
varlığı
–
Koroner kalsiyum skorlaması,
Orta Risk: ≥3 risk faktörü varlığı, <50
–
Ekokardiyografi,
yaş Metabolik sendrom
–
BT-anjiyografi,
Yüksek Risk: Aterosklerotik damar
–
Molekuler görüntüleme
korunmada
belirlerken,
kişinin
tedavi
risk
yapılması, en kritik basamaktır. Sınıflama:
Düşük Risk:
En fazla 2 risk faktörü
hastalığı, DM, ≥50 yaş Metabolik
gibi
yeni
risk
sendrom
başlangıcında ve progresyonunda önemli rol
aterosklerozun
Yakın zamanlarda aile öyküsü, etnik köken,
oynadığı
antihipertansif ilaç kullanımı, sosyal yoksunluk
parametrelerin en büyük sorunu henüz birinci
gibi
basamak
özellikler;
C-reaktif
protein,
HDL-
iddia
faktörleri
edilmektedir.
şartlarında
bakılma
Bu
yeni
olanağının
kolesterol, HbA1c gibi ölçütlerin de risk
olmamasıdır.
hesaplanmasında kullanılması düşünülmüştür.
Kardiyovasküler
Ancak, yeni parametreler eklendikçe sistemin
bilinmesi yeterli olmayıp hastaların toplam risk
daha karmaşık ve kullanımı zor hale geleceği
düzeyinin belirlenmesi ve değiştirilebilir risk
ve sağlayacağı ek yararın giderek azalacağı da
faktörlerine özellikle birinci basamakta ve
göz önünde tutulmalıdır. Bu tür eklemelerin
koruyucu hekimlik ilkeleri doğrultusunda yeni,
ancak orta derecede riskli grupta anlamı
uygulanabilir projeler geliştirilmelidir.
risklerin
ne
olduğunun
olabileceği öne sürülmektedir. Ölçümlerin
azaltılması yönünde bir eğilim de vardır (lipit
parametrelerinin ölçülmesi yerine beden kütle
indeksinin kullanılması gibi).
35
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
BİRİNCİ BASAMAKTA RİSK YAKLAŞIMI İLE
sağlamak, sorunları saptamak ve oluşabilecek
ÇOCUK İZLEMİ
komplikasyonları
Yrd. Doç. Dr. Hava ÖZKAN
tedavilerle girişimde bulunmak, bebek/çocuk
Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi
hastalık-sakatlıkları
Hemşirelik Bölümü Öğretim Üyesi
önlemek ve ebeveynlerin sağlıklı bir çocuk
önlemek
için
azaltarak
erken
ölümleri
Dünya Sağlık Örgütü’nün benimsediği
yetiştirebilmesi için desteklenmesidir. Çocuk
sağlık tanımı çocukluk dönemine uyarlanacak
sağlığı hizmetleri toplum sağlığı düzeyinin
olursa; çocuk sağlığını, “çocukların bedensel,
yükseltilmesinde özel bir öneme sahiptir.
ruhsal ve sosyal açıdan tam bir iyilik halinde
Çocuk sağlığının olumsuz yönde etkilendiği her
bulunmaları için verilmesi gereken hizmetlerin
durumda, çocuğun büyüme ve gelişmesi de
tamamı” olarak tanımlamak mümkündür.
etkilenmektedir. Bu dönemin en önemli
Aslında, çocuk sağlığı hizmetlerinin hedefi, bu
sorunları
tanımda belirtilenlerden daha da geniştir.
enfeksiyon
Çocuk sağlığının bir başka önemli yanı da,
önlenebilir veya zamanında tedavi edildiğinde
çocukluk dönemlerindeki sorunların büyük
tam iyileşme ile sonuçlanabilir. Çocuk sağlığını
çoğunluğunun kolay önlenebilir ve kolay
etkileyen ve çocuk ölümlerinin üçte biri
tedavi edilebilir olmasıdır. Birinci basamakta
kadarında beslenme yetersizliklerinin rolü
verilmesi gereken çocuk izlem hizmetleri
olduğu tahmin edilmektedir. Akut solunum
vazgeçilmez bir koruyucu
sağlık hizmetidir.
yolu enfeksiyonları çocukluk döneminde en
Çocuk izleminin temelini, sağlık desteği, aile ile
önemli morbidite ve mortalite nedenlerinden
ortak
biridir.
yaklaşım,
iletişim
ve
izlemlerin
olan
beslenme
hastalıkları
Enfeksiyonlara
sorunları
genellikle
bağlı
ve
kolay
ishalli
olan
devamlılığı oluşturur. Çocuk izlemleri, öykü-
çocuklarda dehidratasyonla mücadele önem
fizik muayene, taramalar ve aşılamadan ibaret
kazanır. Yeni doğan döneminde, fizik muayene
değildir. Aynı zamanda sağlıklı beslenme,
bulguları normal olsa dahi, her izlemde
psikomotor gelişim basamaklarının izlemi, aile-
gelişimsel kalça displazisi açısından çocuğun
çocuk ilişkisinin gözlemlenmesi, olası sağlık
değerlendirilmesi
problemlerinin erken tespiti ve aileye ileriye
cinsiyet
dönük danışmanlık hizmetinin verilmesini de
izlemlerde risk faktörleri değerlendirilmelidir.
kapsar. İzlemler esnasında aileye verilen bilgi,
Ayrıca görme, işitme, anemi, çocuk ihmali
destek ve eğitim, ailelerin çocuk sağlığını
yönünden de izlemlerinin yapılması ve riskli
korumadaki rollerinde kendilerini daha başarılı
olan
hissetmelerini sağlar. Çocuk sağlığı izleminin
taşımaktadır.
özellikleri
çocukların
önemlidir.
de
Çocukların
dikkate
belirlenmesi
alınarak
önem
amaçları; sağlıklı olma halini sürdürmek,
Birinci basamakta çocuk sağlığı izlemi,
sağlığın geliştirilmesini ve desteklenmesini
çocuk sağlığı ve hastalıkları hizmetinin temelini
36
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
oluşturmakta olup bu hizmetten yararlanmak
RİSK YAKLAŞIMI İLE ADOLESAN İZLEMİ
her çocuğun en doğal hakkıdır. Koruyucu sağlık
Yrd. Doç. Dr. Funda Özdemir
hizmetlerini
Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi
sunan
sağlık
profesyonelleri,
çocuklarda risk faktörü olabilecek durumları
Hemşirelik Bölümü
erken tanılayıp önlemlerin alınmasında büyük
rolü olduğunu unutmamalıdır.
Adolesan dönem, çocukluktan erişkinliğe geçiş
KAYNAKLAR
dönemidir ve 10-19 yaş arasını kapsamaktadır.
Acunaş B, Baş AY, Uslu S, Dilli D, Özbaş S, Tezel
Türkiye İstatistik Kurumu 2014 yılı verilerine
B, Aydın Ş. Yüksek Riskli Bebek İzlem Rehberi,
göre, ülkemizde 15-19 yaş arası adolesan
Sağlık Bakanlığı, Ankara, 2014.
sayısı yaklaşık 6,5 milyondur.
Çavuşoğlu
H.
Çocuk
Sağlığı
Hemşireliği.
Bu dönem
fizyolojik ve hormonal gelişim dönemi olmanın
Ankara: Sistem Ofset Basımevi; 2011.
yanı sıra, eğitim, olgunlaşma ve gelişim
Gür E, İzlemi SÇ. İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
sürecinin tamamlanmasını beklemeyi içeren,
Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri. Sağlam Çocuk
toplumda sorumluluk yüklenme dönemidir.
İzlemi Sempozyum Dizisi. (35):9-16.
Bireyin kendini ifade etme ihtiyacının en fazla
Öztürk Y, Günay O. Halk Sağlığı Genel Bilgileri.
olduğu, arkadaşlıkların daha köklü ve derin,
Erciyes Üniversitesi Yayınları, Kayseri, 2011;
duygusal iniş-çıkışların yoğun yaşandığı bir
627-704.
dönemdir. Bu geçiş süreci risklidir ve olumsuz
T.C. Sağlık Bakanlığı Birinci Basamağa Yönelik
etkilenmelere açıktır. Ancak aynı zamanda da
Tanı ve Tedavi Rehberleri, 2012.
bir
Vitrinel A, Erdağ GÇ. Sağlam Çocuk İzlemi.
gelişmeye en açık olan bu yaş grubuna, doğru
Türkiye Aile Hekimliği Dergisi. 2008;11(3):101-
yaklaşım ile adolesan sağlığına büyük katkı
106.
yapılmış olacaktır.
http://sbu.saglik.gov.tr/Ekutuphane/kitaplar/b
fırsat
dönemidir. Yeniliğe,
değişime,
Bazı sağlık sorunlarının gençlerde,
ebek%C3%A7ocuk%20izlem%20protokolleri.p
çocuk ve erişkinlere göre daha sık görüldüğü,
df. Erişim Tarihi: 01.05.2015
gençlerin bazı hastalıklar için sahip oldukları
risk faktörlerinin erişkinlere göre daha farklı
olduğu, gençlerin sağlık hizmetini en az
kullanan gruplar arasında yer aldığı göz önüne
alındığında
risk
yaklaşımı
ile
adolesan
izleminin önemi ortaya çıkmaktadır.
Adolesan dönemde sağlığı olumsuz
olarak etkileyen sorunlardan bazıları, meme
sorunları
ve
hastalıkları,
adet
döngüsü
37
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
sorunları, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar,
BİRİNCİ BASAMAKTA RİSK YAKLAŞIMI İLE
adolesan
ERİŞKİN İZLEMİ
gebelikler,
cilt
problemleri
ve
kıllanma ile ilgili sorunlar, madde kullanımı,
Serap Ejder Apay
beslenme ile ilgili sorunlar ve psikolojik
Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi
sorunlardır.
Doğum,
Adolesanların gelişimlerinin sağlıklı olabilmesi
Hemşireliği AD. Öğretim Üyesi
Kadın
Sağlığı
ve
Hastalıkları
ve sağlıklı bir yaşam biçimi geliştirmelerinde
koruyucu sağlık hizmetleri büyük öneme
Ülkeden
ülkeye,
kültürden
kültüre
sahiptir. Adolesanlar pek çok riskli davranışı
farklılıklar göstermekle birlikte Dünya Sağlık
bir arada gösterebildiklerinden ve bu riskli
Örgütü’nün
davranışlar birbirleriyle ilişkili olabildiğinden
üzerindekileri tanımlamaktadır. Ülkemizde,
koruyucu programların tek bir riskli davranış
zihinsel bir engel bulunmaması koşuluyla 18
üzerine odaklanması yerine pek çok alanı eş
yaşını geçen birey yasal olarak yetişkin
zamanlı olarak ele alması önerilmektedir.
sayılmaktadır.
Multidisipliner yaklaşım ve iletişim adolesana
verilecek
sağlık
öğelerindendir.
hizmetinin
Hizmet
vazgeçilmez
sunumu
sadece
Yaş
ve
yetişkin
yetişkin
çevresel
bireyde
artmaktadır.
tanımı
24
faktörlerin
yaş
etkisiyle
hastalık
risk/riskleri
Sağlığın
korunup
adolesan üzerine odaklanmamalı, aileyi de
sürdürülmesinde ilk sorumluluğun bireyin
kapsayacak şekilde organize edilmelidir.
kendisine ait olduğu da
göz önünde
bulundurulduğunda; Bireysel İzlem- Kendi
Kendine Muayeneler (Kendi Kendine Meme
Muayenesi, Kendi Kendine Vulva Muayenesi,
Kendi Kendine Testis Muayenesi) ön plana
çıkmaktadır. Bunun yanında
kapsamında;
15-49
yaş
risk izlemi
kadın
izlemleri,
antenatal bakım, acil kontrasepsiyon, cinsel
yolla
bulaşan
hastalıklar,
AIDS,
genetik
danışmanlık, madde kullanımı, şiddet ön plana
çıkmaktadır. Bu öncelikli konular göz önüne
alındığında birinci basamakta çalışan ebehemşireler;
•
Sağlık merkezlerine gelen bireylere
bireysel izlemin önemini ve yapılma
tekniklerini göstermeli,
38
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
•
15-49 yaş kadın izlemlerinin yapılması,
•
Doğum öncesi ve doğum sonrası
öncelikle
dönemde gebenin ve yenidoğanın
değerlendirip,
takibinin
belirlenmesinde ve çözümünde destek
yapılarak
•
anne-bebek
sağlığının yükseltilmesi,
•
İstenmeyen
•
isteyerek
önlenmesi
planlaması
için
yönü
ile
sorunların
eğitimlerinin
•
Çocuğu olmayan yada engelli çocuğa
sahip olan ailelere uygun genetik
ve
danışmanlığın yapılması ve uygun tanı
yöntemlerinin sunulması,
testlerinin
Evlilik dışı doğumlar, genç anne baba,
önerilerde bulunması,
•
Madde
yapılması
kullanımına
için
gerekli
başlamayı
engellilik gibi şiddeti oluşturabilecek
engellemek, kullananların bırakması
risklerin belirlenmesi,
için gerekli danışmanlık ve tedavi
Yüksek
riskli
ailelere
destek
ziyaretlerinin yapılması,
•
riskler
aile
anne babanın ruh sağlığı ve ailede
•
aileyi
olması,
gebelik,
düşüklerin
Ebe ve hemşire ev ziyaretlerinde
olanaklarının
sağlanması
gerekmektedir.
Genç anne babalara çocuk yetiştirme
konusunda
eğitim
programlarının
sunulması,
•
Anne baba ayrı ya da ekonomik
sorunları bulunan aileler için sosyal
hizmet uzmanları ve psikologlar ile
işbirliği yapılarak, psikososyal destek
programlarının geliştirilmesi,
•
Ev
ziyareti
yaparak
şiddetin
belirlemesi,
•
Sağlık merkezlerinde çalışan ebe ve
hemşireler, şiddet mağdurlarının ilk
iletişim
kurduğu
kaynağıdırlar
ve
temel
aile
yardım
içi
şiddeti
tanılamada önemli bir rol üstlenmesi,
•
Aile
içi
şiddet
çoğunlukla
gizli
tutulduğu için hemşire ve ebenin
şiddetin farkına varması ve şiddet
olasılığını değerlendirmesi,
39
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
BİRİNCİ BASAMAKTA RİSK YAKLAŞIMI İLE
gerektirir. Özellikle birinci basamak sağlık
YAŞLI İZLEMİ
hizmetlerinde çalışan sağlık personeli, yaşlı
Prof. Dr. Ayfer TEZEL
sağlığının
Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi
önemli rol oynar. Birinci basamak sağlık
Hemşirelik Bölümü
hizmetlerinde çalışan sağlık personeli yaşlının
korunması
ve
geliştirilmesinde
günlük yaşam aktivitelerini gerçekleştirebilme
Yaşlılık, yetişkinliğin bir uzantısı olarak, yaşam
durumunu,
süresinin ileriki döneminde fiziksel ve ruhsal
sağlığını,
değişimlerin görüldüğü bir evre olarak bilinir.
ekonomik düzeyini inceleyip, bu faktörlerin
Dünya
yaşlının
Sağlık
Örgütü
yaşlılığı;
“çevresel
faktörlere uyum sağlayabilme yeteneğinin
fiziksel/ruhsal/sosyal
bilişsel durumunu,
yaşam
kalitesi
açıdan
kültürel ve
üzerine
etkisini
değerlendirebilme becerisine sahip olmalıdır.
azalması” olarak tanımlamıştır.
Yaşlı nüfusun sağlığının korunması ve
Yaşlılık dönemi beraberinde önemli
geliştirilmesi son derece önemlidir.
Yaşlı
sorunları birlikte getirmektedir. İleri yaşlarda
sağlığının birinci basamakta belirli periyotlarla
yaşamı tehdit eden hastalıklar; kanser, kalp
değerlendirilmesi ve izlenmesi, erken tanı ve
yetmezliği, böbrek yetmezliği, anemi, KOAH,
tedavi sürecine katkıda bulunacaktır. Böylece
DM, demans iken, yaşamsal önemi yanında
yaşlı
yeti
fonksiyonlarının
kaybına
neden
olanlar;
kognitif
bireylerin
sağlığı
korunması
ve
organ
ile
kronik
bozukluklar, inme, diyabet, KOAH, koroner
hastalıklara bağlı oluşan kaybın en aza
arter hastalığı, hipertansiyon ve osteoporoz,
indirilmesi sağlanabilecektir.
sadece yeti kaybına neden olanlar ise;
KAYNAKLAR
Parkinson
hastalığı,
görme
sorunları
ve
artritler olarak sıralanmaktadır.
Aslan D, Ertem M
(2012). Yaşlı Sağlığı:
Sorunlar ve Çözümler . HASUDER Yayın
Yaşlı nüfusun sağlığı, öncelikle birinci
basamak sağlık hizmetinin görevidir. Birinci
No: 2012-1, Palme Yayıncılık.
Gökçe Kutsal Y, Biberoğlu K, Atlı T, Aslan
basamak sağlık kuruluşları, bireylere kendi
D(2010)
yerleşim alanlarında kolay ulaşılabilir, etkin,
Hizmetlerinde Çalışan Hekimler İçin
ucuz sağlık hizmeti sağlayan, periyodik sağlık
Yaşlı Sağlığı Tanı ve Tedavi Rehberi
bakımı, kronik hastaların izlem ve tedavisini
T.C. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık
gerçekleştiren
Hizmetleri
sağlık sisteminin geniş bir
parçası olduğu için
yaşlı hastalar öncelikle
birinci basamaktan sağlık hizmeti
almayı
tercih ederler. Yaşlı sağlığının korunması ve
geliştirilmesi multidisipliner ekip yaklaşımı
Birinci
Basamak
Genel
Sağlık
Müdürlüğü
ISBN:978-975-590-307, Yayın No : 781,
Koza Matbaası.
Özvarış ŞB, Aslan D(2011) Yaşlı Sağlığı
Modülleri
Eğitimciler İçin Eğitim
40
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Rehberi
Temel
T.C. Sağlık Bakanlığı
Sağlık
Müdürlüğü
Hizmetleri
Genel
Sağlık Bakanlığı
ISBN :
978-975-590-339-2,
Yayın
No:810,
HEMŞİRELİKTE FİZİKSEL DEĞERLENDİRME
Yrd. Doç. Dr. Serap TORUN
Çukurova Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu
Hemşirelik Bölümü Öğretim Üyesi
Anıl Matbaacılık A.Ş.
Samancıoğlu S, Karadakovan A (2010) Yaşlı
Hastalığı tanılama tıp uygulamalarında mihenk
Sağlığının Korunması ve Geliştirilmesi.
taşı olarak değerlendirilmektedir. Tedavi şekli,
Fırat Sağlık Hizmetleri Dergisi 5(13):
sonuçları
125-140.
tanılamayla ilişkilidir. Tıbbi tanılamada iyi bir
ve
hasta
prognozu
doğrudan
Turaman C ( 2001) Yaşlı Sağlığı Hizmetlerinin
hasta öyküsü alma, hastayı dinleme ve fiziksel
Birinci Basamakta Planlanması. Geriatri 4(1):
muayene ile ön tanı saptanabilmektedir.
22-27,
Çeşitli radyolojik ve laboratuar tetkiklerinden
destek alınarak kesin tanı saptanmaktadır.
Hemşirelik bakım sürecinde tıbbi tanı
ve tanı testlerinin sonuçları yol gösterici
olmakla
beraber
saptanması
hemşirelik
gerekmektedir.
tanılarının
Hemşirelik
tanılarını saptamak; hastayı rahatlatacak,
kötüye gidişi önleyecek, sağaltacak girişimleri
uygulamada yol göstericidir. Hemşirelik tanısı
bakım sürecinin ilk aşaması olan veri toplama
aşamasına
dayanmaktadır.
Fiziksel
değerlendirme bu aşamada yapılmaktadır ve
toplanan veriler objektif gruba girmektedir.
Hasta öyküsü alma sonrası yapılan fiziksel
değerlendirmenin temel amacı hemşirelik
bakımının
kalitesini
arttırmaktır.
Fiziksel
değerlendirme; hemşirenin kapsamlı bir veri
tabanı oluşturmasını, elde edilen subjektif
verilerin teyit edilmesini, hasta sorunlarının
belirlenmesini, hemşirelik bakımının etkin
şekilde planlanmasını, bakımının etkinliğinin
değerlendirilmesini, hasta hemşire iletişiminin
41
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
gelişmesini, sağlık bakım ekibinde işbirliğinin
değerlendirme sırasında saçlı deriden ayak
gelişmesini sağlamaktadır.
tırnağına kadar tüm vücut sıralı ve simetrik bir
Fiziksel değerlendirmede hemşirenin
şekilde
uygun
muayene
yöntemleri
gözlemsel beceri ve deneyimi, spontan dikkat
kullanılarak değerlendirilmelidir. Ağrı vereceği
yeteneği, mesleki deneyimi ve bilgi birikimi
düşünülen girişimler sona bırakılmalıdır. Veri
önemli faktörlerdir.
toplama
Değerlendirmeyi yapan
formları
kullanılmalıdır.
Fiziksel
hemşire görme, işitme, dokunma ve koklama
değerlendirme süresini kısaltmak ve hastanın
duyularını iyi kullanabilmelidir. İnspeksiyon,
sıkılmasını önlemek için kısa notlar alınarak
palpasyon, perküsyon, oskültasyon, olfaksiyon
muayene sonrası tam kayıt yapılabilir. Kayıtta
yöntemleri değerlendirmede kullanılmaktadır.
ekipçe kullanılan ve bilindiğinden emin olunan
Hastanın
fiziksel
değerlendirmeye
kısaltmalar kullanılabilir.
hazırlanmasında hemşirenin rolü önemlidir.
Sunum kapsamında ayrıntılı olarak
Hekime muayenede eşlik edebildiği gibi
üzerinde durulacak olan öykü alma ve fiziksel
hemşirelik tanılaması içinde hastayı bizzat
tanılamada ana hedef hastaya olabildiğince
değerlendirmesi
Fiziksel
hızlı, doğru, güvenli bakım verebilmek ve
fiziksel
dolayısıyla hastanede kalış süresi kısaltmaktır.
değerlendirme
gerekmektedir.
sırasında
hastanın
gizliliğinin sağlanmasına yönelik önlemler
(muayene gömleği giydirme, üzerini örtme,
perde ya da paravan)
hastanın güvenini
kazanmada önemli bir faktördür.
Fiziksel
değerlendirme esnasında dil sorunu, duyu
kaybı,
bilinç düzeyi, yaş, kültürel durum,
eğitim durumu ve aile bireyleri ilgili bir takım
engellerle
karşılaşılabilir.
Hemşireler
bu
engellere karşı gerekli önlemleri ve destekleri
almalıdır.
Hastadan
alınmadan
önce
ölçümsel
hastanın
veriler
durumu
değerlendirilerek gerekirse muayene öncesi
bir süre dinlenmesi için zemin hazırlanmalıdır.
Uygun hazırlıklar yapıldıktan sonra hasta
değerlendirilmelidir.
görünümü,
davranışları,
Hastanın
genel
yaşam
bulguları,
vücut ağırlığı ve boyu, beden kitle indeksi gibi
değerlendirmeler mutlaka yapılmalıdır. Fiziksel
42
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
MEME KANSERİNDE KORUNMA VE ERKEN
4. Çevresel faktörler (30 yaşından önce toraks
TANI
bölgesine radyoterapi, hormon replasman
Doç.Dr.Sevban ARSLAN
tedavisi,
ASYO HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ
düzey, vb.)
alkol
kullanımı,
sosyoekonomik
5. Diğer faktörler (Kişisel meme kanseri
Meme kanseri, tüm toplumlarda görülme
öyküsü, meme biyopsi sayısı, atipik hiperplazi
sıklığı giderek artan, bugün dünyanın birçok
veya lobüler karsinoma in situ, dens meme
ülkesinde ve Türkiye’de kalp hastalıklarından
yapısı, vücut kitle indeksi [BMI])
sonra ikinci sırada yer alan, özellikle kadın
sağlığını
tehdit
eden
önemli
sağlık
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Daire
problemidir. Globocan 2012 verilerine göre
Başkanlığınca uygulanmaya konulmuş olan
2012 yılında Dünya’da toplam 14,1 milyon
Ulusal kanser tarama programı önerilerine
yeni kanser vakası gelişmiş ve 8,2 milyon
göre ülkemizde uygulanan meme kanseri
kansere bağlı ölüm olmuştur. Dünya’da en çok
tarama
tanı konulan kanserler akciğer (%13,0), meme
kadınların ayda bir kendi kendine meme
(%11,9) ve kolon (%9,7) kanseri olarak
muayenesi,
belirtilmiştir.
tüm
muayenesi, 40-69 yaş arasındaki kadınlara
kanserlerin % 45.1’inden sorumlu olan meme
ayda bir kendi kendine meme muayenesi,
kanseri, kansere bağlı ölümlerde ise akciğer
yılda bir klinik meme muayenesi, iki yılda bir
kanserinden sonra 2. sırada gelmektedir.
mamografi çekilmesi önerilmektedir.
Kadınlarda
bir
görülen
Kanserle mücadele etmenin en iyi yolu risk
faktörlerini
kontrol
iki
Literatürlerde
yılda
20-40
bir
kanserden
yaş
klinik
arası
meme
korunma
üç
oluşmadan
basamakta ele alınmaktadır. Bu doğrultuda
önlemektir. Meme kanseri gelişiminde etkili
meme kanserinden korunma basamakları şu
olan risk faktörlerini şu şekilde sıralayabiliriz;
şekildedir.
1.
I)Primer
Demografik
ederek
protokolünde
özellikler
(cinsiyet,
yaş,
korunma;
bir
korunma
Memem
kanserinde
ırk/etnisite gibi)
primer
2. Reprodüktif öykü (menarş yaşı, doğum
edilmemektedir. Ancak değiştirilebilir risk
yapma ve sayısı, ilk tam dönem hamilelik yaşı,
faktörleri ortadan kaldırıldığında (30 yaş
menapoz yaşı, laktasyon, infertilite, düşük
sonrası
yapma)
obesitenin engellenmesi, uygun egzersiz) risk
3. Ailesel/genetik faktörler (aile öyküsü,
azaltılabilmektedir.
gebeliklerin
yaklaşımından
minimal
söz
olması,
bilinen veya şüphe edilen BRCA1/2, p53, PTEN
veya meme kanseri riski ile ilişkili diğer gen
II)
Sekonder
mutasyonları)
faktörlerine
korunma;
maruz
Bireylerin,
kaldıktan
risk
sonra,
43
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
vücutlarında
biyolojik
olarak
hastalığın
SERVİKS KANSERİNDE KORUNMA VE ERKEN
başladığı, klinik olarak semptomların ortaya
TANI
çıkmadığı dönemde, hastalığın erken tanı ve
Doç. Dr. Evşen NAZİK
tedavisi
Çukurova Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu
Mamografi
yaklaşımıdır.
KKMM,
uygulamaları
KMM,
sekonder
Hemşirelik Bölümü Öğretim Üyesi
korunmada yer alır.
III) Tersiyer korunma; Bu aşamada, hastalığın
Kanser
hem
dünyada
hem
de
klinik olarak ortaya çıkmasından sonra,
ülkemizde %22’lik oran ile kardiyovasküler
bireylerin
ve/veya
yaşam
yaşam
sürelerinin
uzatılması
hastalıklardan sonra ikinci ölüm nedenidir.
kalitelerinin
artırılması
2030
hedeflenmektedir.Meme
rekonstrüksiyonu,
yılında
yakalanacağı,
24
milyon
insan
kansere
17 milyon insanın aynı yıl
ameliyat sonu kol egzersizleri uygulamaları
yaşamını kanser nedeniyle yitireceği tahmin
tersiyer korunmada yer alır.
edilmektedir.
Sonuç olarak, sağlık çalışanları ve hemşirelerin
kadınlarda en sık görülen dördüncü kanser tipi
meme kanseri ve tarama yöntemleri hakkında
olup önemli bir halk sağlığı sorunudur.
bilgi sahibi olmaları, kadınların meme kanseri
Globacan 2012 verilerine göre; Türkiye, serviks
ile ilgili farkındalıklarının artması konusunda
kanseri insidansının en düşük olduğu Batı Asya
etkin rol almalarını sağlayacaktır.
grubu ülkeleri içinde yer almaktadır. Serviks
Serviks
kanseri
dünyada
kanseri ülkemizde yaşa göre standardize
edilmiş
4.3/100.00’lük
insidans
ve
1.7/100.000’lik mortalite oranları ile on ikinci
sırada yer almaktadır. GLOBOCAN verilerine
göre 2015 yılı için tahmin edilen yeni vaka
sayısı ise 1885’dir.
Birçok kanserde olduğu gibi serviks
kanserinde
de
etyoloji
kesin
olarak
bilinmemektedir. Aslında tüm kadınlar serviks
kanseri yönünden risk altındadırlar. Ancak
bireysel risk faktörleri bu riskin artmasına
neden olur. Bu risk faktörlerinin çoğu olumsuz
sağlık davranışlarıyla yakından ilişkilidir. Erken
yaşta koitusun olması (<16 yaş), çok eşli cinsel
yaşamın olması, çok eşli cinsel yaşamı olan kişi
ile cinsel ilişkide bulunulması,
ilk gebelik
44
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
yaşının 20 ve altında olması, ilk doğum yaşının
Literatürde kanserden korunma üç
20 ve altında olması, doğum sayısının üç ve
basamakta ele alınmaktadır. Bu doğrultuda
üzeri olması, cinsel yolla bulaşan hastalığa
Serviks kanserinde korunma basamakları şu
sahip olunması (özellikle Human Papilloma
şekildedir.
Virüs tip 16-18, Herpes Simpleks tip II ve HIV),
Birincil
Korunma;
farkındalığı
tedavi edilmemiş diğer vajinal enfeksiyonların
davranışlardan uzak durma, sağlıklı yaşam stili
olması, immunosupresyon durumunun olması
(sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz yapma),
servikal kanser riskini artıran durumlardır.
bariyer kontraseptif kullanımını tercih etmeyi
ile
önlenebilecek
aşısı,
riskli
İkincil Korunma; Servikal kanser için
başında
tarama testleri yaptırma (PAP Smear Testi,
gelmektedir. Servikal kanserin preinvaziv bir
HPV-DNA testi gibi), servikal kanser yönünden
evresinin olması, bu dönemde hastaların
riskli grupları belirlemeyi ve
yakalanabilmesi
ve
kanserlerin
HPV
kanseri
sigara kullanılması, yaş, ırk (Siyah kadınlar),
Serviks kanseri kadınlarda erken tanı
oluşturma,
Serviks
etkin
olarak
tedavi
Üçüncül Korunma ise; uygun tedavi
edilebilmesi bu hastalığa özgü önemli bir
yönetimi ve rehabilitasyon hizmetini sağlamayı
özellik olup tarama ve erken tanıya imkan
içermektedir.
vermektedir. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu
Kanser
Daire
Başkanlığınca
uygulanmaya
Hemşireler serviks kanseri ile ilişkili
faktörleri bilerek; kapsamlı bir tanılama ve risk
konulmuş olan Kanser Tarama Programları
belirleme
çerçevesinde 30-65 yaş arası kadınlara KETEM’
yapabilecek bilgiye sahip olmalıdır. Bütün
lerde yapılan serviks kanseri taramasında 2
uygulama alanlarında kadını bireysel olarak
farklı test uygulanmaktadır. Bunlar Pap smear
değerlendirmeli,
testi
vermeli, korunma ve tarama planı hazırlayıp
ile HPV-DNA testi (Hybrid capture 2
yöntemi ile) dir. Ülkemizde de 1 Ağustos 2014
konularında
bireye
analiz
özel
ve
sentez
danışmanlık
uygulamalıdır
tarihi itibariyle tüm ülkede kullanılmaya
başlanan HPV kitlerinin (kitler illere dağıtıldı)
okumaları Ankara ve İstanbul’da 2 merkeze
yapılmakta ve kullanıma başlanan bir yazılım
sistemi üzerinden sonuçlar smear alınan
merkezlere gönderilmektedir.
45
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
İSTİSMAR VE İHMALİN OLASI FİZİKSEL VE
eğilim, toplumsal dışlanma ve diğer sosyal
RUHSAL
sorunların
BELİRTİLERİ
ÇALIŞANLARININ
VE
SAĞLIK
YASAL
BİLDİRİM
sıkça
görüldüğü
bilinmektedir.
Cinsel istismar sonrası vajinal kanama, vajinal
ZORUNLULUĞU
enfeksiyonlar, azalmış cinsel istek, genital
Yrd. Doç. Dr. Sunay FIRAT
irritasyon, disparoni, kronik pelvik ağrı, üriner
Çukurova
Üniversitesi,
Adana
Sağlık
Yüksekokulu
sistem
enfeksiyonları
komplikasyonlar ve
ve
benzerleri
cinsel
gibi
yolla bulaşan
hastalıklar görülmektedir.
Anayasamız ile güvence altına alınan,
kişinin
yaşaması,
ruhsal
ve
fiziksel
Anksiyete
bozuklukları,
depresyon,
bütünlüğünü koruyabilme hakkı İnsan Hakları
yeme bozuklukları, uyku bozuklukları, özkıyım
Evrensel Bildiri’si ve Avrupa İnsan Hakları
girişimleri, kişilik bozuklukları, duygudurum
Sözleşme’lerinde de yer almaktadır. Hasta
bozuklukları, travma sonrası stres bozukluğu
haklan, temel dayanağını insan haklarıyla ilgili
gibi psikiyatrik bozukluklar istismar ve ihmal
noktalardan almaktadır.
sonrası
bireylerde
görülebilmektedir.
Toplumsal dışlanma ve diğer sosyal problemler
Bir bireyin sağlıklı diyebileceğimiz
olarak özellikle cinsel istismara uğrayan
sınırlardan çıkıp fiziksel ya da ruhsal olarak
bireylerde damgalanma, mağduru suçlu bulan
hasta
toplumsal
kabul
edilebilecek
bir
duruma
söylemler,
tecavüzcü
ile
gelmesinde, başka kişi ya da kişilerin kasıtlı,
evlendirme, tecavüze uğrayan kadının eşi
isteyerek,
tarafından reddedilmesi, namus cinayetleri
bilerek
yaptıkları
davranışlar
sorumlu ise, ya da kişi başkalarının tedbirsiz,
sıkça görülmektedir.
dikkatsiz ya da ihmalkar davranışları nedeniyle
sağlığını kaybetmiş ise, yasalar çerçevesinde
Sağlık
çalışanları,
adli
bildirim
bu hastalık hali adli bir yön içermektedir. Yasa,
zorunluluğu ile ilgili uygulamada yasalara
bu
birçok nedenden dolayı uymamaktadırlar.
tür
olgularla
karşılaşıldığında
adli
makamlara bildirimi zorunlu kılmıştır.
Dava edilme veya olumsuz karşılık görme
korkusu, klinik kanıt veya bildirilmiş kanıtın
İstismar ve ihmal, bireylerin tüm
yetersiz
olduğunu
düşünme,
çocuk
yaşam boyu kalıcı ve ağır işlev kaybı ile
koruma/kadın koruma servislerine yeterli
sonuçlanan ciddi bir durumdur. İstismar ve
güven duyulmaması, mağdurun ve ailenin
ihmal
jinekolojik
zarar göreceği ile ilgili kaygılar bulunmaktadır.
bulaşan
Bu kaygıların her biri olguya göre haklı ya da
hastalıklar, ruh sağlığının bozulması, intihara
yersiz olabilir. İstismar için kesin kanıtların
sonrasında;
komplikasyonlar,
gebelik
cinsel
ve
yolla
46
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
bulunmaması sağlık çalışanlarının en son
İstismarcıların çoğunun aile içinden ya da
düşüneceği durum olmalıdır. Görevini yaptığı
tanıdık biri olduğu bilinir. Aile içinde ya da
sırada bir suçun işlendiği yönünde bir belirti ile
yakın çevre ortamında istismar edilen ve
karşılaşmasına
kendini koruyamayan mağdurun ortamdan
rağmen,
durumu
yetkili
makamlara bildirmeyen veya bu hususta
uzaklaştırılması
gecikme gösteren sağlık mesleği mensubu, bir
önceliklidir. Bu nedenle adli bildirimin tedaviye
yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (TCK.
doğrudan katkısı olduğu düşünülmektedir.
madde
280).
Ayrıca
gerçeğin
tedaviden
çok
daha
meydana
çıkmasını engellemek amacıyla, bir suçun
Sağlık çalışanları, zamana, bireye ve
delillerini yok eden, silen, gizleyen, değiştiren
olaya göre, adalet, yarar, zarar vermeme ve
veya bozan kişi, altı aydan beş yıla kadar hapis
özerklik ilkesi ışığında soruna yaklaşması bu
cezası ile cezalandırılır (TCK. madde 281).
konuda çözümü getirecektir. Ancak yasalar
çerçevesinde sorumlu tutulmasını engellemek
Hastaya ait bilgilerin açıklanabileceği
için (yetişkin, kendini ifade edebilen ve
hukuka uygun durumlar olarak ise: sır sahibi
bağımsız olarak karar verebilen) hastanın
hastanın rızası ve izni, bilimsel ve eğitim amaçlı
onamı alınmadıkça bildirimin yapılma yasağı
toplantılar (hastanın kimliğinin saklanmasına
yönünde
gerekli özen gösterilerek), halk sağlığının
gerekmektedir.
korunmasına
yönelik
bildirimi
zorunlu
yasa
değişikliğinin
tartışılması
Sağlık çalışanlarının bireysel önyargılarını
hastalıklar (ilgili resmi kuramlara), suç teşkil
sorgulayarak,
eden durumları bildirme (TCK. madde 278-
hastaları ele almalarını öğretecek tutum ve
281),
davranış değişikliğini hazırlayacak eğitimler
yetkili
makamların
emri
olarak
belirtilmektedir.
tavsiye
edilmeli
makamların
Sağlık çalışanları için adli olguların
bilimsel
ve
yaklaşımlarla
bu
konuda
bu
yetkili
uyarılması/bilgilendirilmesi
de
sağlanmalıdır.
bildirimi tartışmasız koruyucu bir yaklaşımdır.
47
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Bildiriler
48
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
E01- Bifid Uvula
Uz.Dr.M.Erol YAYLA
Adana Sarıçam Mehmet Akif Ersoy Aile
Sağlığı Merkezi
Uvula, dilin gerisinde sarkan yumuşak damağın
aşağı doğru uzanan parçasıdır. Öksürme veya
hapşurma gibi yumuşak damağın, nazofarenks
veya ağız içine doğru zorlanmasını, bunlar ve
farenksin oral parçası arasında basınç farkına
direnç sağlayarak önler. (1)
Bifid uvula, uvulanın ikiye ayrık olması,
toplumda %7,5 gibi bir prevelansa sahiptir.
Erkeklerde 2,5 katı daha fazla görülür.(2)
Herhangi bir patolojiye işaret etmez. Ancak
çoğunlukla
muayenede
hekim
tarafından
farkedilebilecek bu durum, hastada kaygıya
neden olabilir.
1. Romanes GJ. Cunningham’s Manual of
Practical Anatomy Volume Three. 15th edn,
Oxford Medical Publications; 2003: p 137.
2. Rivron RP. Bifid uvula: prevalence and
association in otitis media with effusion in
children
admitted
for
routine
otolaryngological operations. J Laryngol Otol.
1989 Mar;103(3):249-52.
49
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
E02 Güven Ve Ahlak
Aile hekimleri misafir hastalardan dolayı çok
Uz.Dr. M. Erol YAYLA
sıkıntı çeker. Sebebi de bu misafir hastaların
Adana Mehmet Akif Ersoy Aile Sağlığı
bir daha o ASMye gelmeyecek olmaları veya
Merkezi
kendilerinde o küçük çevreden olmamanın
bağımsızlığını hissetme ve bireysel ahlak
Simmel’e(1969) göre güven, birine ya da bir
anlayışından çok, “etraf ne der” ahlaklarının
ilkeye inandığımız zaman vardır. Hekim hasta
onları
ilişkisi karşılıklı güvene dayalı bir ilişkidir.
sorumsuzluk rol oynamaktadır. Küçük bir
Ancak günümüzde hekimler hastalarına karşı
mahalledeki ASMde o bölge halkının hekime
çok büyük bir güvensizlik hissetmektedir.
şiddet uygulayanlarıyla, şehir merkezinde ve
Hekim hastayla, en azından insani bir ilişki
misafir hastaların çok hekime başvurduğu
kurabileceğini
etmek
bölgeler karşılaştırılsaydı, şehir merkezindeki
istemekte ancak, her an kendine şiddet
doktorların çok daha fazla şiddete uğradığı, ya
uygulanabileceğini ya da asılsız bir şekilde
da hastaneler gibi şehrin her bölgesinden
suçlanabileceğini bilmek , hekimin ruh halini
hasta kabul eden yerlerde hekimlerin çok daha
etkilemektedir. Hekimler kapıdan girecek
fazla şiddete uğradığı görülebilirdi. "etraf ne
hastadan
göreceğini
der" ahlakı, insanların ne dedikleri nin karar
bilmediğinden, hastayla ilişkilerinde mesafeli
verirken de kendi ahlak seslerini değil,
bile
kötü
insanların ne diyeceğini daha önemseyerek
zamanlarında hastaya söylenecek birkaç güzel
karar verirler. Türkiye’yi anlama klavuzunda
söz, hastanın moralini düzeltebilecekken,
kadınların %63’ü, erkeklerin %60’ı başkalarının
hastanın kliniğinde sonradan gelişecek hızlı
kendisi hakkındaki düşüncelerini önemsiyor,
kötüye
istenmeyen
kadınların %56’sı erkeklerin %55’i kendi mutlu-
komplikasyonların hekime şiddete dönüşme
luğunu çevresindekilerin mutluluğuna bağlı
olasılığı,
mahrum
görüyor, kadınların %76’sı , erkeklerin %74’ü
kendini
ise çevresinde uyumu korumayı kendisi için
sorumluluklar-hasta
önemli görüyor.(1) Küçük bir mahalleden daha
şikayeti veya şiddeti cenderesi içinde sıkışmış
geniş kesimlerle haşır neşir olanlar (siyaset,
hissetmesi; tedavide, takipte risk alma, sonuca
ideolojik inanışlar ve sosyal medya aracılığıyla)
ulaşma isteğini de baltalamaktadır. Tüm
ise bu dar çerçeveden biraz daha geniş bir
bunlar
maliyeti
paradigmayla bakabilirler her şeye. Örneğin
arttırmakta, hastanın şifa arama yolunda
hekiminiz hakkında güven duyuyor musunuz
çözümsüzlüğe neden olmakta, hekime karşı
sorusuna, "şimdi aksini dersem, ayıp olur"
şiddete de dönüşebilmektedir.
şeklinde
düşünerek
ne
tür
hareket
muamele
davranmaktadırlar.
gidiş
veya
hastayı
bundan
bırakmaktadır.
Ayrıca
malpraktis-ağır
cezayi
da
Hastanın
sağlık
da
hekimin
sisteminde
bağımsız
kılmasından
düşünerek
yanıtlar
kaynaklı
insanlar.
50
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Birbirlerine güveni %4 lerde olan Türk insanı
E03 Lökonişi Vaka Sunumu
(2) hekimlerine %75 oranında güvenmekteler.
Uz.Dr. M. Erol YAYLA
(3)Bence
Adana Mehmet Akif Ersoy Aile Sağlığı
bu
o
kadar
da
gerçeği
yansıtmamaktatır.
1.Türkiye’yi
Anlama
Merkezi
Klavuzu
sayfa
45.
http://www.radyom.biz/images/turkiyeyi_anl
Lökonişi, tırnak plağının beyaz renk almasıdır.
ama_kilavuzu.pdf Erişim tarihi:22.01.2015
Tırnak plağı yüzeyi normaldir ancak, ön
2. Ertong G. Sağlık Sisteminde Hekim Hasta
kısmında
İlişkisi Ve Güven Unsuru, doktora tezi. 2011.
nedeniyle
Ankara
Parakeratotik hücreler, keratohyalin içeren
3. Blendon RJ, Benson JM, Hero JO. Public
immatür büyük nukleuslara sahiptir, bu
Trust in Physicians — U.S. Medicine in
nedenle de beyaz görünürler. Keratohyalinler
International Perspective. N Engl J Med 2014;
ışığı
371:1570-1572October
görünür.Lökonişi 5 çeşit olur; Lökonişia totalis
10.1056/NEJMp1407373
23,
2014DOI:
parakeratotik
ışık
hücrelerin
geçirgenliğini
yansıttığı
için
tırnak
varlığı
yitirmiştir.
beyaz
(tüm tırnak tutulumu), lökonişia parsiyalis
(kısmi tırnak tutulumu), lökonişia striata
(tırnak
vertikalinde
çizgiler),
lökonişia
transversalis (tırnak vertikalini boydan boya
geçen çizgiler), lökonişia punktata ( noktasal
tutulum). Lökonişi konjenital veya akkiz
olabilir. Konjenital lökonişiler tek başına veya
diğer hastalıklarla birlikte olabilir.
Akkiz lökonişilerin bir çok sebebi olabilir.
Punktat lökonişiler en sık tiptir ve normal
bireylerde görülür.(1)
Tırnak plağında bulunan beyazlanma tırnak
büyümesiyle tırnak ucuna doğru ilerler ve
zamanla kaybolur.
Punktat
lökonişi
sadece
anormal
keratinizasyonla açıklanamaz. Parakeratozisin
yanında hücreler arasına giren hava da bu
görünüme neden olabilir.Ayrıca travma da bu
görünüme neden olabilir. Punktat lökonişi
alopesya areatada da görülebilir. (2)
51
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Vaka sunumu: Vakamız, 34 yaşında kadın
E04 Aile Hekimlerinin Tükenmişlik ve Çalışma
hasta.Özgeçmişinde
Koşulları
herhabgi
bir
hastalık
öyküsü yok ve aile sağlığı merkezimize sadece
Uz.Dr. M. Erol YAYLA
her iki tırnakta da görülen punktat lökonişiler
Adana Mehmet Akif Ersoy Aile Sağlığı
nedeniyle
Merkezi
başvurdu.
Tırnaklarındaki
beyazlıkların kendisinde ölümcül bir hastalığa
sahip olabileceği yönünde kaygılara neden
Amerika’da aile hekimlerinin, tükenmişlik,
olduğunu söylüyordu.Bu durumun iyi huylu
çalışma yaşamı-hayat dengesinde tatminsizlik
olduğu kendisine anlatıldı.
gibi
ruh
sağlığı
bozukluğunun,
genel
populasyona göre daha fazla görüldüğü(1) ve
1.Şendur N, Karaman G, Şavk E.Tırnak
yine hekimlerde genel populasyona göre
Hastalıkları, Dermatoloji. Ed:Yalçın Tüzün,
intihar
Mehmet Ali Gürer, Server Serdaroğlu, Oya
gösterilmiş (6,7). Bozulmuş ruh sağlığının, iş-
Oğuz,
hayat dengesizliği gibi sadece kişisel sonuçları
Varol
L.
Aksungur.3.
oranlarının
daha
yüksek
olduğu
baskı,İstanbul.Nobel Tıp,2008:2; 1365
olmamakta, ayrıca hastalar ve aile üyelerini de
2. Tüzün Y, Karakuş Ö. Leukonychia. Turk Acad
etkileyebilmektedir. Aile hekimlerinde, kendini
Dermatol 2009; 3 (1): 93101r
kötü hissetme ve yüksek tükenmişlik skorları,
örneğin hastalarla daha düşük seviyeli empati
kurma
(2)
ve,
daha
fazla
hasta
memnuniyetsizliği (3) ve iş-aile çatışması da
kötü iş performansı ve iletişim tatminsizliğine
yol açmaktadır (4). Bu nedenle kötü akıl sağlığı
ve
iş-hayat
dengesi
aile
hekimleri
için
kendileri, iş ve özel çevresi için kritik
konulardır. Hekimler arasında tükenmişlik ve iş
karakteristikleri arasındaki ilişkilerin bir meta
analizinde, iş yükünün, tükenmişliğin çekirdek
boyutu olan duygusal tükenmişlikle en güçlü
ilişkiye sahip olduğu gösterilmiştir.(5)
İş saatleri ve iş planı üstünde hakimiyetin,
stresi, tükenmişliği azaltma ve kariyer tatmini
sağlamada önemli bir rol oynadığı, giderek
artan bir şekilde gösterilmektedir.(8,9,10) Bir
52
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
pilot çalışmada iş ve kişisel hayat arası
medicine residents. J Gen Intern Med 2005;
dengeleme ve önceliklendirmeyi sağlamak
20: 559–64.
amaçlı
arttırmaya
3. Haas JS, Cook EF, Puopolo AL et al. Is the
odaklanılmış; çalışma ile hekimler, sınırlarını
professional satisfaction of general internists
belirlemenin kendilerini iyi hissettirdiğini ve
associated with patient satisfaction? J Gen
üretkenliklerini arttırdığını bildirmişlerdir.(11)
Intern Med 2000; 15: 122–8.
2007 yılına ait kadın hastalıkları ve doğum
4. Amstad FT, Meier LL, Fasel U, Elfering A,
çalışmasında da tükenmişlik ve ev hayatı-iş
Semmer NK. A meta-analysis of work-family
hayatı dengesinin en iyi göstergesi olarak iş
conflict and various outcomes with a special
planı ve çalışılan saatler üzerinde kontrol
emphasis on cross-domain versus matching-
sahibi olma olarak gösterilmiştir.(9) 2014 yılına
domain relations. J Occup Health Psychol
ait bir başka çalışmada, hekimlerin %81’inin
2011; 16: 151–69.
aşırı veya tam kapasite ile çalıştığı ve sadece
5. Lee RT, Seo B, Hladkyj S, Lovell BL,
%19’unda daha fazla hasta görmeye vakitleri
Schwartzmann L. Correlates of physician
kaldığı gösterilmiştir.(12)
burnout across regions and specialties: a
hekimlerde
uyumu
meta-analysis. Hum Resour Health 2013; 11:
Bizim ülkemizde ise aile hekimlerinin diğer
48.
ülkedeki aile hekimliği uygulamalarına göre
6. Hampton T. Experts address risk of
oldukça yoğun iş yüküne sahip olması ve bu iş
physician suicide. JAMA. 2005;294:1189-1191.
yüküne bir de nöbet uygulamasının eklenerek
7. Gold KJ, Sen A, Schwenk TL. Details on
daha da arttırılması düşünülmektedir. Ayrıca
suicide among US physicians: data from the
aile hekimlerinden sürekli poliklinik yapmaları
National Violent Death Reporting System. Gen
beklenmekte,
Hosp Psychiatry. 2013;35:45-49.
yazı
içinde
bahsettiğim
sakıncalar gözardı edilmektedir.
8. Ruotsalainen JH1, Verbeek JH, Mariné A,
Serra C. Preventing occupational stress in
healthcare workers. Cochrane Database Syst
1. Shanafelt TD, Boone S, Tan L et al. Burnout
Rev. 2014 13;11:CD002892.
and satisfaction with work-life balance among
9.Keeton K, Fenner DE, Johnson TR, Hayward
US physicians relative to the general US
RA. Predictors of physician career satisfaction,
population. Arch Intern Med 2012; 172: 1377–
work-life
85.
Gynecol. 2007;109:949-955.
2. Shanafelt TD, West C, Zhao X et al.
10.Tucker P, Bejerot E, Kecklund G, Aronsson
Relationship between increased personal well-
G, Akerstedt T. The impact of work time
balance,
and
burnout.
Obstet
being and enhanced empathy among internal
53
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
control on physicians' sleep and well-being.
E05 Defansıf Tıp
Appl Ergon. 2015;47:109-116.
Uz.Dr. M. Erol YAYLA
11. Jensen PM, Trollope-Kumar K. Building
Adana Mehmet Akif Ersoy Aile Sağlığı
physician resilience. Can Fam Physician.
Merkezi
2008;54:722-729.
Hekimlerin
12. 2014 Survey of America's Physicians. The
geliştirmek için motivasyonları, hastalardan
Physicians
aldığı iyi geri bildirimler ve işinden zevk
Foundation.
September
2014.
öğrenmek
ve
kendilerini
http://www.physiciansfoundation.org/upload
alabilmektir. Bir hastanın hastalığına eklenen
s/default
yeni semptomları araştırmak, bilinmeyen bir
/2014_Physicians_Foundation_Biennial_Physi
hastalık durumunu keşfetmek ya da yeni tıbbi
cian_Survey_Report.pdf
bilgileri uygulamak bu motivasyonun bir
parçasıdır. Daha bir tıp fakültesi öğrencisiyken
hekim adayları bu motivasyonları sayesinde
yeni şeyler öğrenirler. Ama malpraktis korkusu
hekimlerdeki bu “yeni”den uzak durmayı
teşvik
eder.
Komplike
durum
kötüdür,
anlaşılmayan klinik durum kötüdür, hemen
sevk edilmelidir. Buradaki motive edici tek şey
demotive
edici
malpraktis
korkusudur.
Motivasyon ve yeniye duyulacak merak yerini
kapkara
bir
malpraktis
korkusuna
bırakmaktadır. Defansif tıbbın bu yönüne
negatif defansif tıp denir
Yeni olarak yapacakları tek şey olduğundan
daha geniş bir tetkik istemi yaparak bilinen
durumları,hastalıkları ekarte etmektir. Bundan
ötesi onu
aşmakta, ilgilendirmemektedir.
Hasta insandan çok her an elde patlayacak
saatli bomba gibi görülür. Defansif tıbbın bu
yönüne de pozitif defansif tıp denir. Her ne
kadar defansif tıp uygulamalarını tam olarak
hesaplamak zor olsa da, araştırmacılar istenen
tanı testinin ve yapılan tedavi girişimlerinin
%5-10’unun, tıbbi hata endişeleri yüzünden
54
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
olduğunu belirlemişlerdir.(1,2) Sanıyorum bu
ilişkisi kötü hekimlerle iletişimlerinden tatmin
yüzde,
olmadıkları ve bu hekimleri dava ettikleri de
kurumların
birbirinden
ayrıldığı,
performans sistemi getirilerek hekimlerden
hastanelerin
gelirini
arttırmak
için
bilinen bir gerçektir.(8)
çok
müdahaleci olması beklendiği, çok müdahale
ve harcama beklendiği yeni sistemde, çok çok
daha fazladır.
1. Defensive Medicine and Medical Practice.
Her gün bir sağlık skandalı haberi yapılsa, 365
Publication OTA-H-602. Washington, DC:
günün her gününde bir haber olsa, yıllık 100
Office of Technology Assessment, US
milyona yaklaşmış muayene sayısında
Congress, Jul 1994.
bu
“skandal” durum 365/100.000.000 dur. Ama
2. Anderson RE. Billions for defense. Arch
hastanın gözünde bu, %100’dür. Bu yanılgı
Intern Med. 1999; 159:2399- 2402.
hekimlerde de mevcuttur.Hekimler de tıbbi
3. Carrier ER, Reschovsky JD, Mello MM,
hata riskini olduğundan daha sık olarak
Mayrell RC, Katz D. Physicians’ fears of
hesaplar ve nadir olayları sık olaylar olarak
malpractice lawsuits are not assuaged by
görür. (3) 2008 Amerikan Hekim Sigortacı
tort reforms. Health Aff (Millwood) 2010;
Birliğinin hesaplarına göre şikayetlerin sadece
29:1585–1592.
%5’i mahkemeye gidiyor ve bunların da %90’ı
4. Kane CK. Policy research perspectives:
hekim tarafından kazanılıyor olsa da(4),
medical liability claim frequency: a 2007–
hekimin nadir olarak olan bu olayları gözünde
2008 snapshot of physicians. American
büyütmeye hakkı var sanırım. Çünkü dava
Medical Association, 2010. Available at
edilmek bir çok hekim için duygusal ve fiziksel
www.ama-assn.org. Accessed July 2, 2014.
olarak
aşırı
derecede
strese
neden
5.
Charles SC, Pyskoty CE, Nelson A.
olmaktadır.(5,6)
Physicians on trial—self-reported reactions to
Hekimlerin hepsi de tedavi belgelerini detaylı
malpractice trials. West J Med 1988; 148:358–
tutmanın
360.
önemi
konusunda
hemfikirdir.
Özellikle talepkar, duygusal ve sağı-solu belli
6.
olmayan hastalar hekimleri tedirgin etmekte,
malpractice suit. West J Med 2001;174:55–58.
hekim
7.
hasta
ile
arasında
kötü
iletişim
Charles SC. Coping with a medical
Ridic G, Howard T, Ridic O.Medical
hissettiğinde veya hastanın hekimden istekleri
Malpractice
fazla ise gereksiz pahalı tetkikleri devreye
Medicine, Real Problem or a Red Herring –
girmekte ya da doktorlar yüksek
Example of Assessment of Quality Outcomes
riskli
in
Connecticut:
prosedürlerden kaçınmaktadır.(7) Bu arada
Variables
hastaların özellikle iletişim ve kişilerarası
Acta Inform Med. 2012; 20(1): 32-39
Defensive
55
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
8.
Studdert DM, Mello MM, Brennan TA.
E06 Aşırı Teknoloji ve Sonuçları
Medical malpractice. N Engl J Med 2004;
Uz.Dr. M. Erol YAYLA
350:283–292.
Adana Sarıçam Mehmet Akif Ersoy Aile
Sağlığı Merkezi
British Medical Journal dergisinde 13 Şubat
2015 tarihinde yayınlanan Aşırı Teknoloji
başlıklı makalede yer alan tablo teknoloji ve
aşırı tanı konusundaki durumu çok iyi
özetliyor:
Hastalık
Teknoloji
değişiklik
Pulmone Pulmoner
Mortalitede
r Emboli
anjiyografi(1930),
minimal
ventilasyon
azalma
perfüzyon
1998’den
sintigrafi(1964),
2006’ya
komputirize
pulmoner
tomografi
emboli
pulmoner
tanısında %80
anjiyografi(1998)
artış
Tiroid
Boyun
Küçük papiller
Kanseri
ultrasonografi(198 kanserlerin ve
0),
ile,
gaydlı nodüllerin
(guided)biyopsi(1
tanısının
ve
990),
çıkarılmasının
CT,MRI(1996),
artışı.Birçok
ultrason eşliğinde hasta
tiroid
nodül semptomatik
aspirasyonu(2002)
ve
palpabl
nodülün
değerlendiril
mesinden
ziyade
56
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
tesadüfi
Karotid
Doppler sonografi, Tanıda
(insidental)
Veya
manyetik
bulgu ile tanı
Vertebra
rezonans
almaktadır
l
3-10
kat artış
Arter anjiografi,
CT
Gestasy
İki aşamalı testten Sonuçlar
Disseksi
onel
, azaltılmış eşik üzerinde net
yonu
Diyabet
değerli tek glukoz bir
Meme
Fizik muayeneden 50
Kanseri
dijital
her
tanı kriterleri
mammografik
Amerikalı
gestasyonel
taramaya
kadının
değerine
etkisi
olmadan yeni
anjiyografi
diyabet
tanısını
üçe
490-
yanlış alarmı
olacaktır,
3-
14’ü aşırı tanı
Prediyab
Glukoz
tolerans Eşik
et
testi ile bozulmuş değerlerin
ve
glukoz
tedavi
tolerans azaltılması ile
plazma
1000
670 i en az bir
katladı
testi(1979),
yaşında
gereksiz
almış
olacak,
açlık teknolojik
40
yaşından
glukoz değişikliğin
testi ile bozulmuş birleşimi
sonra
yıllık
glukoz
tolerans prevelansta 2
olarak
takip
(1997),
glikozile ila 3 kat artışa
edildiğinde
hemoglobin(2009)
neden
0,3 ila 3,2’si
olmuştur
ancak
ölümden
Kolon
Sigmoidoskopi,
Riskli
Kanseri
kolonoskopi,
olmasına
modern
sonuçları
Kronik
Serum sistatin C Amerikalıların
iyileştirme
hakkında bilgi
Böbrek
veya
Hastalığı
seviyeleri
böbrek
hastalığına
teknolojisi
kurtulacaktır
ve
ile sahibi
kreatinin %14’ü kronik
yüksek
olunmamasın
(glomerüler
çözününürlüklü
a karşın, villöz
filtrasyon oranını sahip
endoskopi
poliplerin
hesaplamak için), damgalanmışt
tespiti
çıkarılması
ve
olarak
böbrek hasarının ır
derecelendirilmesi
57
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
(ör:albuminüriyi
edilmemelidir
test ederek)
Astım
Osteopo
Dual Enerji X-Ray Tedavi eşiğini
roz
absorbsiyometri
Steteskop,spirom
Astım olarak
etri
tanı
alan
değiştirmek(T
hastaların
skoru ≤2) 65
%30’u
yaş ve üzeri
aşırı(gereksiz)
kadınların
tanı almıştır
yarısından
fazlasının
hasta
olarak
kabul
edilmesine
yolaçtı
Prostat
Prostat
Spesifik Tarama testi
Kanseri
antijen
ile aşırı tanı
alanların
oranı %22 ila
%67 arasında
değişiyor
Hipertan
Kan basıncı ölçüm Tedavi
siyon
cihazı
seçimleri
klinik veya ev
kan
basıncı
ölçümüne
dayandığında
oldukça fazla
aşırı
tanı,
Kan
basıncı
ölçümü
olmadan
hipertansiyon
bir
hastalık
kabul
58
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
E07 Dünyada Engellilik
durumları arasında, belirgin olarak benzer
Uz Dr M. Erol YAYLA
olduğunu göstermiştir. 10 ülkeyi kapsayan bir
Adana Sarıçam Mehmet Akif Ersoy Aile
çalışmada
genel
halkın,
entelektüel
Sağlığı Merkezi
bozuklukları
olan
insanların
kabiliyetleri
hakkında
Dünya nüfusunun yaklaşık %10’u engellidir.
Engelli
bireylerin
%80’i
yardımcı
anlama
eksikliği
olduğunu
hakkında
olumsuz
tavır
bulmuştur.
araç
gereçlerinden yoksun ve sosyal dışlanmışlık
Engelliler
yaşadıkları, gelişmekte olan ülkelerde yaşar.
davranışlar,
Bu ülkelerde yaşayan engellilerin ancak %2’si
üzerinde ters etkiye sahipolup, düşük benlik
okula gidebilir. (1)
saygısı ve azalmış katılımcılık gibi negatif
engelli
çocuk
ve
ve
erişkinler
sonuçlara yol açar. Tacize uğramış hisseden
Engelli bireylerin bir çoğu sağlık hizmetine,
insanlar, engellilikleri yüzünden, bir yerlere
eğitime, ve iş olanaklarına eşit erişim hakkına
gidemeyebilir, rutinlerini değiştirmek zorunda
sahip değildir ve ihtiyaçları olan engelli
kalabilir, hatta evlerinden taşınabilirler. (2)
hizmetleri
almamakta
ve
günlük
yaşam
aktivitelerinden dışlanmaktadırlar. Birleşmiş
Milletler Engelli Bireylerin Hakları Anlaşması
(United Nations Convention on the Rights of
1. Stein MA. Disability Human Rights. College
Persons with Disabilities (CRPD))Kurultayını
of William & Mary Law School William & Mary
takiben, engellilik artan bir şekilde bir insan
Law School Scholarship Repository Faculty
hakları meselesi olarak anlaşılmaya başlandı.
Publications. 2007;95(75) 264
Ayrıca engellilik, gittikçe artan kanıtlara göre,
http://scholarship.law.wm.edu/facpubs/264
engelli bireylerin, engelli olmayan bireylere
göre en kötü sosyoekonomik sonuçları ve
fakirliği
gelişimsel
2.WHO.World Report On Disability.2011
yaşamaları nedeniyle önemli bir
mesledir.
Ayrımcılık
kasten
yapılmasa da, sistem dolaylı olarak engelli
insanların ihtiyaçlarını gözönüne almayarak
onları dışlamaktadır.
Engellilik genellikle yetersizlikle eşdeğer kabul
edilmektedir. Bir sağlıkla ilişkili damgalanma
derlemesi, etkinin farklı ülkelerde, sağlık
59
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
E08 AİLE SAĞLIĞI MERKEZİNE BAŞVURAN
Merkezine başvuran 101 hasta oluşturdu.
HASTALARIN
ODAĞI
Araştırmanın
SAĞLIK
özellikler, sağlık davranışı ve Çok Boyutlu
SAĞLIK
DENETİM
ALGILAMADÜZEYLERİ
VE
verileri
DAVRANIŞLARINA ETKİSİ
Sağlık
Levent Hekimoğlu1, Nazlı Şensoy2
(Multidimensional Health Locus of Control
1
Scales -MHLC Scales) sorularının yer aldığı
Bursa
anket formu ile toplandı. MHLC ölçeği, iç ve dış
2
denetim odakları ile kaderci yaklaşıma yönelik
Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Afyonkarahisar
algılamaları
Amaç: Denetim odağı sağlık davranışının
oluşmaktadır.
temelini açıklamaya yönelik kavramlardan
faktörlerinin
biridir ve kişinin olumlu ya da olumsuz
katsayısı
kendisini etkileyen olayları, kendi yetenek ve
İstatistiksel analizlerde, tanımlayıcı istatistikler
davranışlarının sonuçları ya da şans, kader,
ve ki-kare testi kullanıldı. Anlamlılık düzeyi
güçlü başkaları gibi kendisi dışındaki güçlerin
p<0.05 kabul edildi.
işi
Denetim
Bulgular: Katılımcıların yaş ortancası 49 (18-
odağını kendi davranış ve yeteneklerinde
84), %52,5’i kadın, %47,5’i erkek, %56,4’ü
algılayan kişiler içten denetimli, sonucun genel
ilköğretim mezunu, %44,6’sı ev
olarak kendi davranışlarından bağımsız ve
%16,8’i
denetimin de kendi kontrolü dışındaki güçlü
Araştırmamızda 101 kişinin sağlık inancı
kimselerin
olduğuna
modeli denetim merkezlerine göre dağılımı
inananlar dıştan denetimli, kontrolün şans,
%49,5 içsel, %13,9 dışsal (şans), %36,6 diğer
talih, kader ve benzeri kaynaklara bağlı
olarak belirlendi. Katılımcıların cinsiyet, yaş
olduğuna
olarak
grubu, eğitim durumu, gelir düzeyi ile sağlık
tanımlanmaktadır. Bu araştırmanın amacı
inancı kontrol merkezleri karşılaştırıldığında
kişilerin
algılama
anlamlı bir farklılık yoktu. Katılımcıların sigara
düzeylerini belirlemek, denetim odaklarının
içme, alkol kullanımı, fizik egzersiz yapma, fast
demografik özelliklerle ilişkisini ve sağlık
food yeme alışkanlığı, meyve-sebze tüketimi,
davranışlarına etkisini belirlemek, olumlu
kahvaltı yapma alışkanlığı ve sağlıkla ilgili bilgi
sağlık davranışı geliştirmek yönünde yapılacak
alma konularındaki sağlık davranışlarından
diğer çalışmalara ışık tutmaktır.
aldıkları ortalama puan 100 üzerinden 70,86
Gereç ve Yöntem: Kesitsel-analitik olarak
bulundu. Katılımcıların sağlık davranışlarından
yapılan araştırmanın örneklemini Şubat-Mayıs
aldıkları puanlar ile sağlık inancı modeli
2012 tarihlerinde Zeytinbağı Aile Sağlığı
kontrol merkezleri arasındaki ilişki istatistiksel
Bursa Nilüfer İhsaniye Aile Sağlığı Merkezi,
Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi,
olarak
algılaması
kontrolü
inananlar
sağlık
eğilimidir.
altında
da
denetim
kaderci
odağı
Denetim
sosyo-demografik
Odağı
değerlendiren
18
Çalışmamızda
Cronbach
0,71-0,78
emekli,
Ölçeği
sorudan
ölçeğin
alpha
güvenilirlik
arasında
%83,2’si
alt
bulundu.
hanımı,
evli
idi.
60
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
olarak
anlamlı
bulundu
(p=0,002)
İçsel
E09 GİLBERT HASTALIĞI TEŞHİSİNİ NASIL
denetleyici tipte olanların aldıkları toplam
KOYALIM?
puan daha yüksekti (Tablo 1).
Dr. Selma Pekgör1, Uzm. Dr. Orkide Kutlu2
Sonuç: Araştırma sonuçları iç kontrol odağına
sahip kişilerin fiziksel sağlıklarını koruma,
hastalık ve kazalara karşı önlem alma,
sağlıklarını korumak için daha fazla bilgi arama
1
Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile
Hekimliği
2
Kliniği,
Konya
Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Dahiliye Kliniği, Konya
ve rahatsızlık durumunda hastalık hakkında
daha
fazla
bilgi
edinmeye
çalıştıklarını
Giriş:
göstermiştir. Bizim araştırma sonucumuz,
Gilbert hastalığı, karaciğer hastalığı veya
sağlık kontrol odağı ile koruyucu sağlık
hemoliz bulguları olmadan, düşük düzeyde
uygulamalarına ilişkin içten denetimli kişilerin
indirek bilirubin yüksekliği ile seyreden bir
daha
klinik tablodur. Temel bozukluk glukronil
fazla
sorumluluk
aldığı
yönünde
saptanmıştır.
transferaz enzimindeki kısmi bir yetersizlikle
Anahtar kelimeler: Sağlık Kontrol Odağı, Sağlık
birlikte
Davranışı, Çok Boyutlu Sağlık Denetim Odağı
azalmadır. Burada indirek biluribin değeri 4.4
Ölçeği
mg/dl olarak gelen ve bir hafta sonra aynı
bilirubinin
hepatik
uptake’inde
değerin 0.7 mg/dl gerilediğini gördüğümüz
Tablo 1. Katılımcıların Sağlık İnancı Modeli
hastada kolaylıkla Gilbert hastalığı teşhisi
Kontrol Merkezi ve Sağlıkla İlgili Davranış
koyduğumuzu bildirmek istedik.
Puanlarına Göre Dağılımı
Olgu Sunumu:
52 yaşında bayan, gözlerde sararma, halsizlik,
Sağlık
İnancı n
Modeli Kontrol
Sağlık
Davranış
Puanı ortalaması
yorgunluk şikayetleri ile acil polikliniğimize
başvurdu. Öyküsünden zaman zaman benzer
şikayetleri yaşamış olan hastanın sarılığının bir
Merkezi
İçsel
50
75,90
süre
sonra
düzeldiği
öğrenildi.
Fizik
Dışsal (Şans)
14
64,82
muayenesinde genel durumu iyi, TA:120/90
Diğer
37
66,35
mmHg, nabız 70 /dk. Skleralarında belirgin
Toplam
101
70,86
ikter dışında sistem muayeneleri doğaldı. Total
biluribin 4.9 mg/dl (0.3-1.2), direk biluribin 0.5
mg/dl (0-0.2), indirek biluribin 4.4 mg/dl. AST,
ALT, GGT, ALP, LDH, Hemogram, TSH, vitamin
B12, TİT normal sınırlardaydı.
61
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Fizik
muayenesinde
laboratuarında
sarılık
indirek
dışında
ve
hiperbilirubinemi
tedavisi yoktur. Hastalar sıklıkla spontan
remisyona girer.
dışında patolojik bulgu olmayan hastada,
Sonuç:
Gilbert hastalığı düşünerek hastayı bir hafta
Birinci basamak hekimleri olarak bizler sarılık
sonra kontrole çağırdık. Hastada kontrol total
şikayetiyle gelip indirek hiperbilirubinemi
biluribin 0.9 mg/dl, indirek bilirubin 0.7 mg/dl
dışında başka patolojik bir bulgu tespit
tespit edildi.
etmediğimiz durumlarda, hastayı sevk etmeyi
Tartışma:
düşünmeden, bir hafta sonra kontrol total
Gilbert hastalığı; herediter, benign ve kronik
biluribin ve indirek bilirubin düzeylerine
indirekt hiperbiluribineminin toplumda en sık
bakabiliriz. Değerlerde belirgin düşme ya da
rastlanan sebebidir, görülme sıklığı % 5
normale dönme bize durumun ileri tetkik
civarındadır. Otozomal dominant kalıtılan
gerektirmediğini gösterecektir. Bu sayede
patoloji, doğuştan olmakla birlikte daha çok
hastada hastaneye sevk gerektiren ciddi
15-45 yaşlar arası dikkati çeker, erkekler daha
hastalık varlığı kaygısı oluşturmadan ayırıcı
sık etkilenmiştir. Enfeksiyonlar, yorgunluk,
tanı için planlanabilecek gereksiz tetkiklerin
uykusuzluk, açlık, heyecan, üzüntü gibi fiziksel
sağlık
ve psişik stresler indirek hiperbilirubinemi
gereksiz işlemlerden kurtulmuş oluruz.
ortaya
Anahtar Kelimeler: Gilbert hastalığı, indirek
çıkmasına
veya
var
olan
hiperbilirubineminin artmasına sebep olabilir.
Hiperbilirubinemi
dönemlerinde
sistemine
getireceği
maliyetli
ve
hiperbilirubinemi.
halsizlik,
yorgunluk semptomlarına ilave olarak bulantı,
karın ağrısı, kabızlık veya ishal gibi GİS
semptomları
da
görülebilir.
Genellikle
yoktur.
Karaciğerin
hepatosplenomegali
histolojik
tetkiklerinde
patolojik
bulguya
rastlanmaz. Karaciğer fonksiyon testleri total
ve
indirek
biluribin
yüksekliği
dışında
normaldir. Hastaların total bilirubin değerleri
1-4 mg/dl arasında seyreder, 5 mg/dl’yi geçen
vakalar nadirdir. Aç kalındığında veya 400
kalorilik diyet uygulandığında 48 saat içinde
kan biluribin düzeyleri 3-4 kata varan artışlar
gösterebilir. Gilbert hastalığının spesifik bir
62
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
E10 Aile Hekimlerinin İş Yükü
Türkiye’de ise aile hekimlerine hekim başına
Uz Dr M.Erol YAYLA
3500-4000
Adana Sarıçam Mehmet Akif Ersoy Aile
bulunduğum ancak henüz yayınlanmayan
Sağlığı
2014 yılına ait çok merkezli bir çalışmada
Merkezi
hasta
düşmektedir.
İçinde
Erdinç Yavuz ve arkadaşlarının bulduğu gibi,
22.03.1974 tarihli ve 14993 sayılı Resmi
aile hekimlerinin günlük ortalama hasta sayısı
Gazete’de
Uzmanlık
46’dır. Yıllık hasta ziyaret ortalamasının da 3,3
Yönetmeliği’nin 10. maddesinde “Her servisin
(3) olduğu düşünülürse, hekimlerin ve özellikle
normal polikliniğinde günde bir uzman 20 'den
aile hekimlerinin iş yoğunluğu adı geçen
fazla hastaya bakamaz. Ancak, daha fazla
çalışmada
hastanın başvurması halinde o poliklinikte aynı
hesaplandığında, olması gerekenin neredeyse
esas üzerine uzman görevlendirilerek o günkü
6 (altı) katıdır.
tüm
yayınlanan
hastaların
Tababet
muayeneleri
bulunan
tablo
kullanılarak
sağlanır”
denilmektedir. Bu konu hakkında yönetmelik
1.
Justin
Altschuler
veya kanun veya genelge adına başka bir kayıt
Bodenheimer T, Grumbach K. Estimating a
bulunmamaktır. Bu sayının neden 20 olduğuna
Reasonable Patient Panel Size for Primary
dair de herhangi bir gerekçe yoktur. Zaten
Care
halihazırda bu yönetmelikte bırakılan açık uçla,
Delegation. Ann Fam Med. 2012; 10(5): 396-
hekimin günlük bakacağı hasta sayısının da
400
Physicians
With
J,
MargoliusD,
Team-Based
Task
aslında sınırı yoktur.
2. Murray M, Davies M, Boushon B.Panel Size,
Amerika’da aile hekimleri ortalama 2300 kişilik
How Many Patients Can One Doctor Manage?.
nüfusa sağlık hizmeti vermektedir. Yapılan bir
AAFP; 2007 :47-48
çalışmada bu hastaların akut, kronik ve
3. Erol H, Özdemir A.Türkiye’de Sağlık
koruyucu bakımlarının tamamını yapabilmek
Reformları
için her hekimin günde 21,7 saat çalışması
Değerlendirilmesi.Sosyal
gerekmektedir.(1)
2014; 4(1): 21
Toplam
hasta sayısı,
ve
Sağlık
Harcamalarının
Güvenlik
Dergisi.
bireylerin hekime yıllık başvuru sayısı, hekimin
yıllık çalıştığı gün sayısı ve hekimin günlük
hasta bakma sayısı arası bir denklem içeren bir
başka çalışmaya göre ise, hekim günde 20
hasta baktığında, ve her hasta yılda sadece bir
kez hekime başvurduğunda ancak 4000 kadar
hastanın bakımını yapabilmektedir. (2)
63
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
E11 MAYER ROKİTANSKY KÜSTER HAUSER
SENDROMLU
BİR
OLGU
SUNUMU
ÖZGEÇMİŞ: Özellik yok
Hümeyra Yaka*, Hayriye Şentürk**, Fatma
Gökşin
Konya
Cihan
Eğitim
veAraştırma
Hekimliği
***
Hastanesi
Kliniği,
SOYGEÇMİŞ: Özellik yok
Aile
Konya
FİZİK MUAYENE VE LABORATUVAR: Vücut ağırlığı
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp
55kg,
boy
163
cm
idi.
Yapılan
puberte
Fakültesi Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı, Konya
evrelendirmesinde telarş evre 4, pubarş evre 4
olarak izlendi. Jinekolojik muayenesinde vagen
GİRİŞ:
Müllerian
kanallarının
embriyonik
derinliği 8 cm ve hipoplazik, hymen normal olarak
gelişiminde duraksama sonucu ortaya çıkan,
değerlendirildi. Eksternal genital organlar normal
vagenin üst 2/3 kısmının ve uterusun olmayışı ya
görünümdeydi. Pelvik ultrasonografisinde normal
da gelişmemiş olması Mayer Rokitansky Küster
uterus yapısı izlenmedi, her iki over normal
Hauser Sendromu olarak bilinir. Bu hastaların
boyutlarda, vaginal kanal hipoplazik olarak
tanısı genellikle ergenlik dönemine, hatta cinsel
değerlendirildi.
olarak aktif döneme gelinceye kadar gecikir.
hemogram
Çünkü hastaların dış görünüşü tamamen normal
sınırlarda idi. Hormonal incelemesinde FSH:
görünümdedir ve çoğunlukla herhangi bir şikayeti
5,31mIU/ml
olmaz. Bazı hastalarda siklik pelvik ağrı olabilir.
ng/ml(1,9-25), LH:5,4mIU/ml (1,1-11,6), Estradiol:
Hastalarda
genitalya
36,35 pg/ml(20-160) ve androjen düzeyleri
normaldir. Adölesan dönemde sekonder seks
normal sınırlarda idi. Hastanın karyotip analizinde
karakterleri gelişir. Over fonksiyonları normaldir.
kromozom yapısı 46,XX olarak tespit edildi.
Karyotip 46, XX tir. Beraberinde renal, kardiyak,
Yapılan
iskelet sistemi anomalileri, pulmoner ve işitsel
Hastada uterus yokluğu, vagen hipoplazisi olması
kusurlar olabilir. Bu olgumuzda polikliniğe evlilik
ve overlerin normal görünümde ve fonksiyonda
planlayan ve adet görememe şikayeti olup Mayer
olmasından dolayı hasta Mayer Rokitansky Küster
Rokitansky
Hauser Sendromu olarak değerlendirildi.
genellikle
eksternal
Küster Hauser
Sendromu tanısı
ve
Laboratuvar
biyokimya
(2,8-11,3),
diğer
sistem
incelemesinde
değerleri
Prolaktin:
muayaneleri
normal
17,69
doğaldı.
konulan bir hasta sunulacaktır.
TARTIŞMA-SONUÇ: Mayer Rokitansky Küster
OLGU: 22 yaşında bayan hasta polikliniğe adet
Hauser
Sendromunda
görememe şikayeti ile başvurdu. Hasta bu yaşına
psikolojik destek sağlanması, normal seksüel
kadar hiç adet görmemiş ve evlilik planlıyormuş.
fonksiyonların kazanılması, tedavi ve yardımcı
Evlilik öncesi jinekolojik muayene kontrolüne
üreme tekniklerine yönelik danışmanlık verilmesi
geldi.
açısından
oldukça
tanının
önemlidir.
doğruluğu,
Bu
olgular
64
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
çoğunlukla sporadik olarak görülse de ailevi
E12
olguların saptanmasındaki artış hastalığın genetik
SPONDİLODİSKİT
özelliklerine ilgiyi artırmıştır. Birinci basamak
1
sağlık hizmetlerine primer amenore şikayeti ile
1
başvuran hastaları ayrıntılı bir sistemik muayene
Tekin
ile değerlendirmek ve bu konuda üst basamaklara
1
yönlendirmek önemlidir. Bu olgularda eşlik eden
Ana Bilim Dalı, Yrd Doc Dr
diğer
2
sistem
anomalilerin
varlığına
yönelik
ayrıntılar ihmal edilmemelidir.
VAKA
SUNUMU:
BRUSELLAR
Ahmet yılmaz, 2Mehmet Güli Çetinçakmak,
Hamza
1
Aslanhan,
Necmi
Arslan,3Recep
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Ana
Bilim Dalı, Yrd Doc Dr
3
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon
ANAHTAR KELİME: Primer amenore, vaginal
Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Doc Dr
hipoplazi, Mayer Rokitansky Küster Hauser
Bruselloz;
Sendromu
kokobasilin yol açtığı, retiküloendotelyal ve
kapsülsüz,
aerobik,
gram
(-)
kas iskelet sisteminin tutulduğu zoonotik,
sistemik enfeksiyon hastalığıdır1. Hayvancılık,
tarım işçileri, süt ve ürünleri üreticileri,
veteriner, laboratuar çalışanlarının özellikle
risk
grubunda
bulunduğu,
mesleksel
maruziyetle gelişebilen , ülkemiz ve bölgemiz
kırsal kesimlerinde endemik olarak görülen
brusellozis; önemli bir halk sağlığı sorunudur2.
Polikliniğimize 2611432 protokol numarasıyla ;
sırt ve bel ağrısı, yaygın halsizlik , eklem
ağrıları ve yürümede zorlanma şikayetleri ile
başvuran 55 yaşında bayan hastanın bir ay
önce daha çok geceleri ateş, üşüme ,titreme,
yaygın eklem ağrıları olması üzerine o
dönemde başvurduğu sağlık merkezinden ağrı
kesici alarak şikayetlerinin gerilediğini ama
tamamen
kaybolmadığını
şikayetlerinin
polikliniğimize
eklenmesi
başvurduğunu
,
mevcut
üzerine
ifade
etti.
Hastanın muayenesinde ;
65
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Genel durumu kötü. Ateş:38 Nabız: 110 TA:
takip altına alındı, doksisiklin (200 mg/gün) ,
150/90 . Nörolojik muayenesinde sol tarafta
rifampisin (20 mg/kg/gün) başlanan hasta
güç kaybı ve paraparezi mevcuttu. Diğer
Fizik Tedavi Rehabilitasyon bölümünce yapılan
sistem
olarak
konsültasyonda neticesinde eklem tutulumuna
değerlendirildi. Biyokimyasal tetkileri; Brucella
yönelik etol fort tb 2x1, tiorelax tb2x1, gerofen
Capt. (1/320 Tit.Poz.), Brucella Rose Bengal
jel 3x1 başlandı. Tedavisinin 3. Gününde
:Pozitif. Glukoz (Kan) 81, Üre :36, Kreatinin:
itibaren ateşi 37 0C, Nabız: 80, TA: 100/60 ,
0,67, Sodyum (Na): 140, Potasyum (K): 4,9 ,
eklem ağrıları devam etmekteydi
Klor (CL) :105, Kalsiyum (Ca): 9.5, T.Bilirubin
tedavisine streptomisin tb 3x1 eklendi.Servis
:0.5, D.Bilirubin : 0.24, İD.Bilirubin : 0.26, ALT
takibibinin 13. gününde ateşi36
:80, AST: 37 , LDH : 268, CK :491 , T.Protein:
geriledi, eklem ağrısı azaldı, biyokimyasal
7.7, Albümin : 3.3, Globulin: 4.4 , HSV1 IgM
tetkiklerinde
:NEGATİF, HSV1
yüksek görülen, ASO Crp düzeyleri normal
muayeneleri
IgG,
normal
Antı Mıtokondrıyal
Brucella
gerileyen
hastanın
0
C lere
hemaglütinasyonu
Antıkor (AMA): Negatif, Anti Nükleer Antikor
sınırlara
hasta;
(ANA) : Negatif, P-ANCA :Negatif, C- ANCA:
rifcap,streptomisin
Negatif, Anti Ds Dna: Negatif, Anti Düz Kas
streptomisin i 21 güne, monodox ve rifcap ı 3
Antikoru (ASMA) :Negatif , Anti CCP :5, ASO
aya tamamlamak , 15 gün sonra poliklinik
(Nefelometrik): 202, Sedimantasyon: 35 ,CRP
kontrolüne gelmek üzere taburcu edildi.
(Nefolemetrik) : 2.34, Romatoid Faktör (RF)
Resim 1
reçete
monodox,
edilerek
,
<10.0 (Pozitif), WBC : 8.21, RBC: 4.48, HGB
:13.3, HCT :39.6.
Hastanın
lomber
manyetik
rezonans
görüntüleme (MRG)’sinde L4-L5 vertebra end
platelerde T1 A gürünltülerde (resim 1)
hipointens,
T2 A görüntülerde (resim 2)
hiperintens
intravenöz kontrast madde
enjeksiyonu
sonrasında
kontrastlanma artışı olup;
(resim
3)
bu düzeyde
Resim 2
paravertebral alanda periferik kontrast tutan
13x6 mm boyutunda sıvı koleksiyonu (apse)
izlenmekteydi.
epidural abse
L4-5
spondilodiskitis
ve
olarak tanımlandı. Hasta
bruselloz ve bağlı gelişen spondilodiskitis,
paravertebral abse olarak ön tanısıyla serviste
66
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
gösterdiği
tüm klinik patern aydınlatılmalı,
olası geç
tanı alma/tedavinin gecikmesi
durumunda
cerrahi
müdahalenin
gerekebileceği3, neticesinde kalıcı nörolojik
defisitlerin
gelişebileceği
unutulmamalıdır.
Çalışmamız; aile hekimliği uygulamalarında
hekimlerimizin sağlık hizmeti sunumunda
belirtileriyle karşılaşmaları durumunda gözden
Resim 3
kaçırmamaları
gereken
klinik
bir
vakayı
yansıtmaktadır.
Referanslar:
1) Namiduru M, Karaoğlan İ, Gürsoy S,
Bayazıt N, Şirikçi A. Brucellosis of the
spine: evaluation of the clinical,
laboratory, and radiological findings
of
intervertebral
omurgayı
diskin
tercih
(MRG)’dir3.
ve
vertebraların
A, Sarı I, Simşek M. Lumbar epidural
spondiliti
brucellar abscess causing nerve root
tutan herhangi bir hastalıkla
edilen
Int
2) Özateş M, Özkan Ü, Bükte Y, Ceviz
Brusella
karışabilir. Brusellar
Rheumatol
gösteren
tutulum
inflamasyonudur.
patients.
2004;24:125-9
TARTIŞMA ve SONUÇ:
Spondilodiskit;
14
spondilitin teşhisinde
görüntüleme
Brusellozisin
yöntemi
endemik olduğu
compression.
Spinal
Cord
1999;37(6):448-9.
3) Harman M, Unal O, Onbaşi KT,
Kiymaz
N,
Arslan
H.
Brucellar
bölgelerde hastalığın tüm organ ve sistem
spondylodiscitis: MRI diagnosis. Clin
tutulumunun bilinmesinin yanında endemik
Imaging 2001; 25: 421-7.
olan
bölgelerde
mutlaka
osteoartiküler
4) Quinones-Hinojosa A, Jun P, Jacobs
bulguları olan hastalarda ayırıcı tanıda akla
R,
spondilodiskit gelmelidir. Vaka örneğimizde
General principles in the medical and
olduğu gibi semptomların varlığında uygun
surgical
görüntüleme
gerekirse
infections:
a
konsultasyon uygulamaları ile brusellozisin
approach.
Neurosurg
yöntemleri,
Rosenberg
WS,
Weinstein PR.
management
of
spinal
multidisciplinary
Focus
2004;17(6).
67
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
E13 TİNEA İNKOGNİTO: OLGU SUNUMU
2
Mantara yönelik yapılan direk mikroskop
1
H. Seda Küçükerdem ,
2
Rahime İnci , Hilal
bakısında yoğun miçel ve sporlara rastlandı.
1
Hastaya klinik ve laboratuar olarak tinea
İkbal Bilyay , Ali Karakuzu , Hüseyin Can
2
inkognito tanısı koyularak topikal ve sistemik
1.
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk
antifungal tedavi verildi.
Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Dermatoloji
Kliniği
Tartışma
2
Tinea
Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği
tedavisinin immün cevabı ve inflamatuar
Kliniği
reaksiyonu baskıladığı, mantara karşı direnci
. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk
inkognitonun
patogenezinde;steroid
düşürdüğü ve bu nedenle de dermatofit
Amaç
enfeksiyonunun daha yaygın bir alanda ve
Tineainkognito,
yanlış
dermatolojik
tanı
daha
değişik
bir
klinikle
ortaya
çıktığı
nedeniyle topikal ya da sistemik steroid
düşünülmektedir.3,4
kullanımı
fungal
Kortizon baskısı altındaki “tinea”nın klasik
görünüm
sentrifugal vezikülopüstüller gösteren kliniği;
bir
egzema, impetigo, psoriasis, rozasea gibi
enfeksiyondur.1,2Bildirideki amacımız egzema
başka klinik tablolara dönüşebilmektedir.
benzeri klinikle başvuran bir tinea inkognito
Dikkatli bir gözlem ile sınırlı bir bölgede
olgusunu sunmaktır.
tinea’yı düşündüren bir alan görülebilir. Bu
sonucu
enfeksiyonun
ortaya
farklı
kazandığı
bir
çıkan,
klinik
dermatofitik
skuamlı
alanlardan
kullanarak
55 yaşında hayvancılıkla uğraşan erkek hasta
incelemeyle, fungal hifaların izlenmesiyle ve
yaklaşık 3 aydır olan,kolda kızarıklık ve kaşıntı
Sabouraud besi yerinde etkenin üretilmesiyle
şikayetiylepolikliniğine başvurdu. Öyküsünden
tanı konulur.1,2Etkilenen olgularda en çok izole
daha önce egzema tanısı ile dış merkezde
edilen ajan T. rubrum’dur. Bunun sebebi T.
topikalsteroid
ancak
rubrum’un en sık rastlanan dermatofitoz
öğrenildi.
etkeni olmasıdır.5Tineainkognito olgularının
Dermatolojik muayenesinde sağ ön kolda yer
tedavisinde ise sistemik antifungal ajanlara
alan yaklaşık 10x8 cm çapında eritemli plak
gereksinim duyulmaktadır.
üzerinde yer yer milimetrik püstüller ve
Dermatofit şüphesi uyandıran lezyonlarda tüm
ekskoriasyonlar, yer yer alopesik alanlar
hekimlerinkolay ve ucuz bir işlem olan
bulunmaktaydı(Resim
mikolojik direkt bakı yöntemine başvurması,
şikayetlerinin
başlandığı
gerilemediği
1).
Plak
üzerindeki
tüyler çekmekle kolaylıkla ele geliyordu.
tıp
fakültelerinde
direk
hidroksit
Olgu Sunumu:
tedavisi
yapılan
potasyum
bu
mikroskopik
konu
üzerinde
68
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
dahanitelikli eğitim verilmesi doktor kaynaklı
Resim 1:Sağ ön kolda yer alan yaklaşık 10x8
tinea
cm çapında eritemli plak üzerinde yer yer
inkognito
olgularında
azalma
sağlayacaktır.
milimetrik püstüller ve ekskoriasyonlar, yer
yer alopesik alanlar
Anahtar
kelimeler:
dermatofit,
egzema,
Tineainkognito.
Turkiye
steroid kullanımı
Kaynaklar
1. Gul
U.
Klinikleri J MedSci 1997, 17:430-1.
2. Dereli
T.
Tineainkognito,
http://infeksiyon.dergisi.org/pdf/pdf_I
NF_231.pdf, 26.03.2015
3. Romano
C,
Asta
F,
Massai
L:
Tineaincognitoduetomicrosporumgyps
eum
in
threechildren.
Pediatr
Dermatol 2000;17:141-4.
4. Feder
HM
.Tineaincognitomisdiagnosed
Jr
as
erythemamigrans. N Engl J Med
2000;343(1):69
5. Romano C, Maritati E, Gianni C.
Tineaincognito in Italy: a 15-year
survey. Mycoses 2006; 49: 383–7
69
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
E14 MİLİER TÜBERKÜLOZ VE TÜBERKÜLOZ
edildi.Hastanın toraks yüksek rezolüsyonlu
MENENJİT BİRLİKTELİĞİ GÖSTEREN BİR OLGU
bilgisayarlı
SUNUMU
kranialManyetik
Hamza Aslanhan1, Özcan Deveci2, Erkan
(MRG)’si çekildi.Torax HRCT sonucu her iki
Kıbrıslı¹,Ahmet Yılmaz¹,Necmi Arslan¹
akciğer üst alanda tbc olduğu düşünülen
¹
Dicle
Üniversitesi
Tıp
Fakültesi
Aile
tomografi(HRCT)
Rezonans
ve
Görüntüleme
nodülerinfiltrasyon tespit edildi. Tbc menenjit
Hekimliği Anabilim Dalı
öntanısıyla hastaya lomber ponksiyon(LP)
²Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon
yapıldı.LP sonucu 130 lökosit(%50 lenfosit,%50
Hastalıkları Ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim
PNL),Bos şekeri:31,4 mg/dLveBOS
Dalı
1600mg/L(referans:150-400)
Giriş:
MiliyerTüberküloz
(Tbc),
defansının
konakçı
yetersizliğinde
primerTbc’ninhematojen
olarak
proteini
tespit
edildi.Retroperitoneal kitle eksizyonu sonrası
alınan
materyalin
patoloji
yayılımından
sonucunekrotizangranulomatözolarak gelmesi
kaynaklanır. Bu hematojen yayılım sonucu
üzerine hastaya miliertbc, tbc menenjit ve
santral sinir sistemi (SSS)’nin etkilenmesi;
retroperitonealtbc tanıları ile 4’lü anti tbc
menenjit, solitertüberküloma, apse, infarkt
tedavisi (İzoniyazid,Rifampisin,Pirazinamid ve
veya
Streptomisin) başlandı.Hasta tedaviye yanıt
miliyerparankimal
hastalık
olarak
karşımıza çıkabilir. Miliyer akciğer tüberkülozu
verdi. 4’lü tedavi devam etmektedir.
ile birlikte nadir de olsa menenjit birlikteliği
Sonuç:Hastamızda
olabileceğini hatırlatmak amacıyla bu olguyu
retroperitoneal kitlenin miliertbc’ye bağlı
sunduk.
olarak
Olgu:29 yaşında,kadın hasta, 6 ay önce
düşünülen olgularda akciğer dışı yayılım
sezeryan ile doğum öyküsü mevcut, 3 aydır
olasılığı olduğu düşünülerek hastalar ayrıntılı
karın ve baş ağrısı olan hastanın
son 15
bir şekilde irdelenmelidir.
günden
ateşleri
beri
gece
geliştiği
şuur
bulanıklığının
ve
görülmüştür.Miliertbc
başlamış.Hastanemizebaşvurulduğundayapılan
tetkiklerde
WBC:7.63
10³/µl
(NEU%:91.5,LIN%:3.7) ,CRP:2.68 mg/dl olarak
gözlendi.Hastanın çekilen batın bilgisayarlı
tomografi(BT)’sinderetroperitoneal
kitle
saptanması üzerine kitle eksize edildi.Postop.
3. gününde hastada ateş ve bilinç bulanıklığı
olması üzerine meropenem 3x1 gr başlandı.PA
Akciğer grafisinde sol apikal kitle tespit
70
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
E15 Günümüzün salgını '' KOAH' a Aile
olarak KOAH hastalığının olması, hastane yatış
Hekimliği Bakışı ''
sürelerini uzatmakta ve komplikasyon gelişme
riskinde artış olmasına neden olmaktadır.
Mustafa Düldül * , Murat Yıldız *, Özge Sak
KOAH’da
tanıve
tedavi harcamaları
gibi
Aydın *, Fatih Yıldız *, Asuman Dolğun* , M.
doğrudan ve sakatlığın ekonomik sonuçları,
Nedim Tıraş * , Ersin Akpınar *
kaybedilen iş gücü, erken ölüm, hastalık
* Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile
nedeni ile yapılan aile harcamaları gibi dolaylı
Hekimliği Anabilim Dalı - ADANA
maliyetler, oldukça yüksek düzeylerdedir.
Gelişmiş ülkelerde KOAH alevlenmelerinin
Kronik obstrüktif akciğer hastalığı(KOAH); tam
maliyeti, sağlık bütçesi içinde önemli bir yere
olarak geri dönüşümlü olmayan, ilerleyici hava
sahiptir. Avrupa Birliği ülkelerinde; solunum
akımı kısıtlanması ile karakterize bir hastalıktır.
hastalıklarına bağlı ikincil toplam doğrudan
Ayrıca Kronik obstrüktif akciğer hastalığı
maliyetin toplam sağlık hizmeti bütçesinin
(KOAH) tüm dünya ülkelerinde önemli ölçüde
%6’sını
mortalite ve morbidite nedeni olan bir
harcamaların da bu maliyetin %56’sı olduğu
hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütü(DSÖ)’nün
(38.6 milyar euro) bildirilmiştir. ABD'de yapılan
2014 yılında güncellenmiş raporuna göre
çalışmalarda KOAH’a bağlı hastane yatışları
KOAH dünya genelinde önde gelen ölüm
yıllık 6.1 milyar $ maliyete neden olmaktadır.
nedenleri içinde dokuzuncu sırada yer almakla
KOAH Hollanda’da 256 milyon $, İsveç’te 179
birlikte
hastalığın
milyon $ doğrudan sağlık harcamasına neden
mortalitesinin daha da artacağı ve 2020 yılında
olmaktadır.Bununla birlikte KOAH maliyeti
dünya genelinde yukarı sıralarda ölüm nedeni
yüksek bir hastalıktır. Ülkemiz genelinde
olarak karşımıza çıkması beklenmektedir .
KOAH'ın getirdiği maliyete dair bir veri henüz
Günümüzde KOAH’ın %80-90 nedeni sigara
bulunmamaktadır.
önümüzdeki
yıllarda
oluşturduğu,
KOAH’a
ikincil
içimi olarak kabul edilmektedir. KOAH’nin
diğer
yeri
Bizler Aile Hekimleri ilkelerimiz doğrultusunda
ortamındaki tozlar ve kimyasal maddeler
; hastaların hem akut hemde kronik sorunları
(buhar, iritan maddeler, dumanlar) ve iyi
ile
havalanmayan evlerde yemek pişirme ve
populasyonumuzu
ısınma amacıyla kullanılan organik yakıtların
dönemden
(odun, tezek vb) yol açtığı iç ortam hava
gerektirmektedir.
kirliliğidir.
beraberinde ortalama yaşam sürelerini de
Yapılan
kanıtlanmış
araştırmalar
nedenleri;
farklı
iş
hastalıklar
nedeniyle hastane yatışlarında hastaların ek
ilgilenmekle
birlikte,
mevcut
prekonsepsiyonel
ölüme
kadar
Sağlıkta
takibimizi
iyileşmeler
etkilemekte ve yaşam süresinin uzaması kronik
hastalıkları
da
beraberinde
71
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
getirmektedir.Diyabet,
Hipertansiyon,Astım
E16 ÇOCUKLARIMIZI BEKLEYEN TEHLİKELER:
,KOAH, Romatizmal hastalıklar gibi... KOAH da
YÜKSEK
bu
ÇARPMASI:OLGU SUNUMU
hastalıkların
tanesidir.
önde
gelenlerinden
bir
Biz Aile Hekimleri olarak sadece
Ayşe
VOLTAJ
Neslin
ELEKTRİK
Akkoca1,Fatma
sigara ile mücadele ettiğimizde hem KOAH
Cihan2,Ebru Sivaslıoğlu3,Gülay Kuş4
hemde
1
sigaraya
bağlı
gelişen
diğer
Kliniği,İskenderun, Hatay
koruyucu
2
olarak
hastalarımızı
Gökşin
İskenderun Devlet Hastanesi Aile Hekimliği
hastalıkların önüne geçmiş oluruz. Bu da hem
hekimlik
AKIMI
Necmettin Erbakan Üniversitesi,Meram Tıp
korumuş olur hem de maliyet etkinlik adına
Fakültesi Aile Hekimliği AD,Konya
sağlık giderlerinin daha verimli kullanılmasını
3
sağlamış oluruz.
İskenderun, Hatay
İskenderun 2 nolu Aile Sağlığı Merkezi,
4
İskenderun Devlet Hastanesi,Çocuk Sağlığı
Anahtar Kelimeler : Aile Hekimliği , KOAH ,
ve Hastalıkları Kliniği İskenderun, Hatay
Sigara
Giriş
Elektrik yaralanmaları (EY) yanık, ortopedik
sorunlar, kardiyak problemler gibi farklı klinik
durumlar oluşturabilen ve tüm yaş gruplarının
risk altında olduğu bir travma türü olarak
değerlendirilebilir. Ev kazalarında kendini
savunma bilincine sahip olmayan çocukları bu
tür tehlikelerden ve kazalardan korumak
ebeveynlerine düşmektedir.Çocukları sadece
ev
ortamındaki
değil
sosyal
hayattaki
tehlikelerden korumak ise ebeveynlerin yanı
sıra devletin de sorumluluğudur.
Amaç:
Belediyeye ait çocuk parkında oynarken, su
birikintisindeki ucu açıkta bırakılan bir elektrik
kablosu nedeniyle elektrik akımına kapılan bir
çocuk olgu irdelenerek elektik çarpması ve
korunma hakkında bilgilendirme amaçlandı.
Olgu:
4 yaşında erkek çocuk acil servise kardiak
arrest halinde getirildi.Elektrik çarpmasına
72
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
bağlı olarak sağ ayak tabanı ve sol el
nedeni ile yaralanan hastalar ancak hızlı ve
başparmağında yaklaşık 1 cm’lik yanık izlerine
uygun tedavi ile iyileşebilmektedir. Elektrik
rastlandı.Yaklaşık 15 dakika kardiyopulmoner
çarpması sonucu yaralanan hasta tespit
resüsitasyon uygulandıktan sonra dönen hasta
edildiğinde,
entübe
ventilatöre
sonra, hasta ölü gibi görünse bile erken
bağlandı.Kan basıncı düşük olan hastaya
defibrilasyon ve ileri yaşam desteği ile hastalar
Dopamin başlandı. Potasyum düzeyi 7,4
kurtarılabilmektedir.
mmol/L bulunan hastaya NaHCO3 ve kan
hastalarda oluşabilecek komplikasyonlar ise
glukozunun 413 mg/dL olması nedeniyle
uygun
insülin tedavisi başlandı.EKG si çekildi. Yoğun
edilebilir. Evde ve tüm ortamlarda güvenlik
bakıma alınan hastanın 1.saat biyokimya
tedbirlerinin alınması, açıkta kablo ve priz
sonuçları: kan glukozu 238 mg/dL, AST 12 U/L,
bulundurulmaması korunma açısından çok
ALT 23U/L, LDH 305U/L, CK 316U/L, CK-MB
önemlidir.
edilerek
mekanik
çevre
yoğun
güvenliği
Daha
bakım
sağlandıktan
ileri
desteği
dönemde
ile
tedavi
54U/L, Amilaz 221U/L, Troponin T 0,011U/L,
Ca 10,5 mg/dl şeklindeydi. 2.saat biyokimya
sonucunda kan glukozu 296mg/dL, AST 44U/L,
ALT 135U/L, LDH 471U/L, CK 4334U/L, CK-MB
346U/L, Amilaz 622U/L, Ca 7,6mg/dl bulundu.
1.saat kan gazı pH:7,016, pO2:202, pCO2:15.1,
HCO3 3.9 bulundu. 2.saat kan gazı sonucunda
pH: 7.11, pO2:165, PCO2:43.5, HCO3:13,3 idi.
1.saat hemogram sonuçlarına göre Hgb:11
gr/dL, Hct:34.2%, WBC:11.6 K/uL, PLT 270
K/uL idi. 2.saat hemogram sonucunda Hgb:9.8
gr/dL, Hct:28.8%, WBC:27.68 K/uL, PLT:515
K/uL bulundu. Hastanın 3.basamağa sevki
uygun
görülerek
entübe
şekilde
Kahramanmaraş’a sevk edildi.
Sonuç:
Hastanede kalış süresi ile lökosit, CK-MB ve
yanık dereceleri arasında da ilişki mevcuttu.
Bu
nedenle,
laboratuar
bulgularının
kullanılması, hastaların klinik gidişi ile ilgili
prognostik değer taşıyabilir. Elektrik çarpması
73
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
E17
SEKONDER
POLİSİTEMİ:
OLGU
nebül 2*1, Duocid 3*1 gr IV, Asist ampül 3*1
SUNUMU
IV, Diltizem SR 90 mg 1*1 tb ile tedavi
Hayriye Şentürk* , Orkide Kutlu**, Hümeyra
başlandı. Hastaya gün aşırı olmak üzere
Yaka*,
toplamda 7 kez flebotomi yapıldı (eş zamanlı
Yasemin
Alagöz*,
Fatma
Selek
Demirel*
hidrasyonu sağlandı). Kontrol hemogramda
* Konya Eğitim Ve Araştırma Hastanesi, Aile
Hgb:16.7g/dL, HCT:%52 geldi. Hasta düzenli
Hekimliği Kliniği
flebotomi programına alındı.
**Konya Eğitim Ve Araştırma Hastanesi,
Tartışma: Polisitemiler nadir görülen primer-
Dahiliye
Polisitemia vera ve sekonder
kliniği
başlıca
Amaç-Giriş:
Polisitemi
birinci
basamak
iki
grupta
polistemiler
olmak üzere
incelenir.
Sekonder
konjenital
olarak
pratiğinde
karşımıza çıkabilecek önemli bir
hemoglobinopatilerde, sağdan sola şantlı kalp
durumdur.
Polisitemisi
hastalıklarında; ayrıca yüksek irtifada yaşama
saptanan
hastada
ayırıcı tanı yapılarak, tedavinin sebebe göre
ve
düzenlenmesi
kronik
memenjioma, serebellar hemanjioblastoma);
hipoksemisi olan hastada ciddi polisitemi ve
en sık olarak da KOAH hastalarında karşımıza
tedavi yaklaşımlarını bildirmek istedik.
gelebilir. Primer ve sekonder polistemilerin
Olgu Sunumu: 65 yaşında erkek hasta baş
ayırıcı tanısında EPO düzeyi ve O2 saturasyonu
ağrısı ve nefes darlığı şikayetleri ile Dahiliye
yol
polikliniğine başvurdu. KOAH ve HT tanıları ile
saturasyonu
medikal tedavi altında olan hastanın dispneik,
trombositoz ve/veya lökositoz olan hastalarda
siyanotik ve pletorik
primer-polisitemia
gereklidir.
Burada
görünümü mevcuttu.
bazı
tümörlerde
göstericidir.
(renoselüler
EPO
normal
düzeyi
,
vera
CA,
düşük,
splenomegali,
araştırılmalı,
TA:140/90 mmHg, Nabız: 110/dk, SaO2: %88.
karakteristik JAK2 (V617F) gen mutasyonu
Akciğer
bakılmalıdır (2).
oskültasyonunda
bilateral
yaygın
Vakamızda olduğu gibi
ronküsler, kalpte taşikardi mevcuttu. EKG de
saturasyonu düşük, KOAH olan hastalarda
sinüs taşikardisi ve göğüs derivasyonlarında
sekonder polisitemi düşünülmelidir. KOAH’da
düşük voltaj vardı. PA grafide kardiotorasik
gelişen
oran artmış, sağ parakardiak konsolidasyon
juxtaglomeruler aparattta EPO üretiminde
saptandı. Hgb: 21.1g/dL (12-16), HCT: %65
artışa ve sekonder polisitemiye neden olur (4).
6
noktürnal
desatürasyon
polisitemi
gözlenen
renal
(35-55), RBC: 7.36 *10 /µl (3.8-5.1) Kan
Sekonder
KOAH
gazında PH: 7.42, pCO2: 47.3 mmHg, pO2:
hastalarında flebotomiler ile hematokritin %50
56.7 mmHg, SaO2: %88 idi. Hastada sekonder
düzeylerine indirilmesinin pulmoner vasküler
polisitemi düşünülerek servise yatırıldı. O2
direnci azaltarak,
inhalasyonu, Combivent nebül 4*1, Flixotide
kapasitesini artırdığı gösterilmiştir (4,5).
oksijenasyon ve egzersiz
74
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
KAYNAKLAR
E18 BİR OLGU SUNUMU: İSHALLE GELEN
1. Johansson PL, Safai-Kutti S, Kutti J. An
HASTADA TİROTOKSİKOZ
elevated venous haemoglobin concentration
Hayriye Şentürk*, Saliha Tokgöz**, Hümeyra
cannot be used as a surrogate marker for
Yaka*, Şule Erayman Demirbaş*, Selma
absolute erythrocytosis: a study of patients
Pekgör*
with
*Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile
polycythaemia
vera
and
apparent
polycythaemia. Br J Haematol 2005; 129:701.
Hekimliği Kliniği
2. Percy MJ, Jones FG, Green AR, Reilly JT,
**Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi
McMullin MF. The incidence of the JAK2
Dahiliye Kliniği
V617F mutation in patients with idiopathic
erythrocytosis. Haematologica 2006; 91:413-
Amaç-Giriş: Tirotoksikoz, farklı nedenlere bağlı
414.
olabilen dolaşımdaki fazla tiroit hormonu
3.McCord J, Borzak S. Multifocal atrial
nedeniyle oluşan hipermetabolizmanın neden
tachycardia. Chest 1998; 113: 203-9.
olduğu
4. Ringstedt CV, Eliasen K, Andersen JB, et al.
semptomlarla karşımıza çıkabilir. Tirotoksikoz
Ventilation-perfusion distributions and central
önemli sonuçlara yol açabilen bir durum
hemodynamics
olduğu
in
chronic
obstructive
hastalık
için
durumudur.
Çok
tanı koyulması ve
çeşitli
tedavisi
pulmonary disease. Effects of terbutaline
önemlidir. Bu olguda ishal gibi tek bir
administration. Chest 1989; 96: 976-83.
semptomla gelen hastada tirotoksikozun da
5. McMullin MF, Bareford D, Campbell P, et al.
akılda bulundurulması, tirotoksikoza yaklaşım
Guidelines for the diagnosis, investigation and
ve tanı konulabilmesi amaçlanmıştır.
management
of
Olgu: 83 yaşında kadın hasta 2-3 aydır ara ara
polycythaemia/erythrocytosis. Brit J Haematol
olan ishal şikayeti ile başvurdu. İshali kanlı
2005; 130: 174-95.
değildi. Özgeçmişinde osteoporoz ve HT vardı.
Soygeçmişinde özellik yoktu. Hastanın fizik
muayenesinde TA:140/80 mmHg, Nabız:80/dk,
Vücut
sıcaklığı
36.5ºC
ölçüldü.
Batın
muayenesi ve diğer sistemik muayeneler
doğaldı. Tiroit ağrısız palpabl idi. Gayta
mikroskobisi normal geldi. TSH<0.005 µIU/mL
(0.27-4.2), serbestT4: 1.65 ng/dL (0.85-1.7)
serbest T3: 4,9 pg/ml(2-4,4) AntiTPO:5.26
IU/mL (0-34) idi. Diğer laboratuar testleri
normal saptandı. Hastanın boyun USG’sinde
75
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
tiroit bezi boyutları artmış ve multinodüler
oxidative stress in rat tissues. J Endocrinol
guatr ile uyumlu idi. Tiroit iyot uptake’i %47
1997; 155: 151- 157.
(%25-45)
Hastada
2. Goswami K, Nandakumar DN, Koner BC,
tirotoksikoz düşünüldü; ve antitiroid tedavi
Bobby Z, Sen SK. Oxidative changes and
başlandı. Kontrole geldiğinde ishali geçmişti.
desialylation
Kontrol TSH<0.01 serbest t4:1,2 st3:3,2 geldi.
hyperthyroidism. Clin Chim Acta 2003; 337:
Hastanın ishali tirotoksikoza bağlandı.
163-168.
Tartışma: Tiroid hormonları, çeşitli metabolik
3. Gooding GAW. Sonography of the thyroid
olayları
tiroid
and paratyhroid. Radiol Clin Am 1993; 5:967-
çeşitli
989.
olarak
etkiler.
hastalıklarında
organların
tespit
Bu
edildi.
nedenle
organizmadaki
fonksiyonlarında
of
serum
proteins
in
değişiklik
4. Gooding GAW, Clark Oll. Use of color
olmaktadır. Tiroid hormonları birçok dokudaki
Doppler imaging in the distinction between
bazal
thyroid and parathyroid lesions. The Am J of
metabolik
metabolizmasını
oranı
ve
hızlandırmaktadır
enerji
(1,2)
Surg 1992;164:51-56.
Halsizlik, sinirlilik, çarpıntı, kilo kaybı, nefes
darlığı, sıcağa tahammülsüzlük, iştah artışı,
oligomenore, terleme, yumuşak dışkılama
veya ishal, göz belirtileri, ellerde ince tremor
gibi semptomlar görülebilir. En sık nedeni
Graves hastalığıdır (3,4). Toksik nodüler guatr,
toksik multinodüler guatr ve tiroidit de
nedenler arasındadır. Tanıya gitmek için ilk
yapılacak laboratuar testi TSH ve serbest T4
olmalıdır. Hipertiroidi tanısının doğrulanması
sonrasında, etyolojiye yönelik ayırıcı tanı
testlerinin başında RAIU (veya Tc uptake)
gelmelidir. Vakamızda olduğu gibi sadece
kronik ishal gibi tek bir semptomla da
gelebileceği
unutulmamalı
tirotoksikoza
yönelik incelemeler de atlanmamalıdır.
Kaynaklar
1.Venditti P, Balestrieri M, Di Meo S, De Leo T.
Effect of thyroid state on lipid peroxidation,
antioxidant defences and susceptibility to
76
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P 01
PALYATIF AILE HEKIMLIĞI SERVISINDE
B12:2000,
TSH:1.38,
BK:3700,
CRP:0.233,
YATAN ALZHEIMER TANILI OLGUDA YETERSIZ
şeklindeydi. Demans tedavisi devam eden, son üç
BESLENME
gündür bu tedavisi de verilememiş hastayla hiç
iletişim kurulamamaktaydı. Nazogastrik sonda ile
Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Arş.Gör.Dr. Duygu
beslenmek istenen hastaya, koopere olamadığından
Çam1, Arş.Gör.Dr. Bahar Aydoğdu Kocadağ1,
ve yutma refleksi bozuk olduğundan, sonda
Uzm. Dr. Tevfik Tanju Yılmazer1, Doç.Dr.
takılamadı. Damarları beslenme için uygun olmayan
Kurtuluş Öngel2
hastaya supklavian kateder ve bunun ardından PEG
1
takılmak istendiyse de hasta yakını girişimi kabul
Hekimliği Kliniği, İzmir
etmedi. Hastaya pozisyon verilerek, kaşıkla oral
2
olarak su ve mama verilmeye başlandı. Pozisyon
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Aile Hekimliği
Anabilim Dalı, İzmir
verildiğinde yutma refleksindeki problemin azaldığı
görüldü. Birkaç günlük sürede oral alımın kısmen
düzeldiği, göz temasının kurulabildiği gözlendi.
Giriş: Yaşlılıkta demans, kronik hastalıklar içinde
Hastanın yakınına beslenmeyi hangi pozisyon ve
giderek önem kazanmaktadır. Alzheimer hastalığı
sıklıkta yapacağı eğitimi verildi. Hastanın eve gitmek
ise demansın en sık görülen nedenidir. Bu
isteğini devamlı ve düzensiz ifadelerle mırıldanması
hastalarda beslenme bozuklukları sık görülmekte
üzerine, kızının isteği ile hasta taburcu edildi.
ve palyatif bakım servislerine temel yatış
Tartışma: Birinci basamakta çalışan hekimlerin
nedenlerinin başında gelmektedir.
alacağı basit tedbirlerle, yaşlıda, Alzheimer
hastalığın olumsuz etkileri hafifletebilecektir.
Olgu: Oral alım güçlüğü uzun süredir devam eden ve
Hekim yaşlı muayenesi sırasında iştah durumu,
üç gündür hiç beslenemeyen Alzheimer tanılı hasta
öğün sayısı, beslenme alışkanlıkları, son 3-4 ay
İzmir Tepecik eğitim Araştırma Hastanesi Palyatif
içinde vücut ağırlığında artış ya da azalma, günlük
Aile Hekimliği Servisi’ne palyasyon için yatırıldı. 81
sıvı alım miktarı gibi soruları ayrıntılı sormalı. Her
yaşında ileri evre Alzheimer tipi demans kadın hasta
muayenede mutlaka boy ve vücut ağırlığı ölçümü
yaklaşık iki yıldır kızı tarafından bakılmaktaydı. Bu
yapmalı, malnutrisyon varsa ikinci ve üçüncü
hastalığı dışında ek kronik hastalığı olmayan yaşlının
basamak
üriner ve fekal inkontinansı vardı. Fizik muayenede
Yaşlılara, varsa bakımında yardımcı olan ailelerine
vital bulguları stabil olan hastanın dili kuru,
ve bakıcılarına, bakımevinde kalan yaşlılar içinde
dehidratasyon bulguları ve kontraktürleri mevcut
yaşlı bakımında görevli tüm personele beslenme
idi. Tamamen yatağa bağımlı olan hastanın
ile ilgili eğitim vermelidir.
anormal laboratuvar tetkikleri; üre:118, kre:0.9,
Anahtar Kelimeler: Alzheimer hastalığı, beslenme
AST:40, ALT:18; Prot:5.8, alb:3; KŞ:59, folat:4.6,
bozukluğu, aile hekimliği.
sağlık
kurumuna
yönlendirmeli.
77
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P02 AİLE HEKİMLİĞİ PALYATİF BAKIM SERVİSİNDE
TAKİP EDİLEN GLİOBLASTOM MULTİFORME OLGUSU
Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Arş.Gör.Dr. Duygu Çam1,
Uzm.Dr. Yasemin Kılıç Öztürk
1
,Doç.Dr. Kurtuluş
Öngel2.
1
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği
Kliniği, İzmir
2
Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği
Anabilim Dalı, İzmir
Giriş: Glioblastoma multiforme, erişkinlerde primer
beyin tümörleri arasında en sık görülendir. Tümör azda
olsa yavaş büyüse de sıklıkla hızlı büyüme eğilimindedir
ve tedavisi zordur. Bu bildiri ile bu tarzda bir vaka
sunularak,
hastalığın
ciddi
seyri
vurgulanmaya
çalışılmıştır.
Olgu: Şubat 2015 tarihinde İzmir Tepecik Eğitim
Araştırma Hastanesi Palyatif Bakım Servisi’ne
yatırılan glioblastoma multiforme olgusu, 3 ay
önce tanı konularak opere olmuş. Radyoterapi ve
kemoterapi uygulanmış olup, hastanın yutma
güçlüğü gelişmesi üzerine yapılan tetkiklerinde
serebral
iskemi
Elektromiyelografisinde
güçlüğü
saptanan
saptanmıştır.
supranükleer
hastada
oral
yutma
beslenme
kesilmiş, nazogastrik ile enteral beslenmeye
geçilmiştir. Bilinç bulanıklığı ile acil servis
başvurusunda
kan
şekeri:568
mg/dl
olan
hastanın insülin tedavisi düzenlenip eve taburcu
edilmiştir.
Evde
ajitasyonunun
artması
ve
solunum sıkıntısı olması üzerine servisimize
yatırılmıştır.
Muayenesinde,
sağ
akciğer
basalinde ralleri mevcut; akciğer grafisinde sağ
akciğer alt zonda infiltrasyon vardı. Beraberinde
78
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
CRP yüksekliğide olması üzerine hasta aspirasyon
hekimleri
tarafından
pnömonisi
olgularda
sık
açısından
enfeksiyon
hastalıkları
yapılmalıdır.
tekrarlayan
Bu
tip
komplikasyonlar
kliniğine konsülte edildi. Ertapenem 1x1 gr
sonucu aile hekimleri, evde bakım hizmetleri ve
başlandı. HRCT'de plevral effüzyon görülmesi
palyatif bakım servisleri koordineli çalışmalıdır.
üzerine, göğüs cerrahisi tarafından torasentez
Anahtar
yapılarak 1000cc sıvı alındı. Karaciğer fonksiyon
konvülzyon, aile hekimliği.
testlerinde
yüksek
olması
üzerine
kelimeler:
glioblastom
multiforme,
hepatit
markerları ve otoimmun hepatit açısından
tetkikleri yapıldı. HbsAg(+), AntiHbs(-), HBVDNA(),
HbeAg(-),
AntiHAVIgM(-),
AntiHbe(+),
AntiHDV(-),
AntiHAVIgG(+),
AntiHIV(-),
AntiHCV(-), ASMA 1/80, AntiLKM(-), ANA(-),
AMA(-) bulundu. Enfeksiyon hastalıkları hepatit
açısından poliklinik kontrolü önerdi. Takiplerinde
yüzün sol yarısında klonik tarzda 15-20 saniye
süren konvülzyonları başladı. Nöroloji kliniği ile
konsülte edilerek tedavisi düzenlendi. Hasta
genel
durumunun
kötüleşmesi
ve
konvülzyonlarının artması üzerine Nöroloji ve
Beyin cerrahisi kliniklerine rekonsülte edildi.
Yoğun bakımlarda yer olmadığından dolayı hasta
Eptantoin amp (18mg/kg hesapla ve 50mg/dk)
yüklenmesine, Dekort amp 4x8 mg, Keppra
3x1gr, Depakin amp 4x1 ve gereğinde Dormicum
amp tedavisi ile palyatif bakımda izlenmeye
devam ediliyor.
Sonuç: Özellikle beyin tümörlerinde operasyon
sonrası
kemoterapi,
tamamlandıktan
radyoterapi
sonra
süreci
hastanın
komplikasyonlara bağlı şikayetlerinin artması
sonucu palyatif bakım servislerinde takipleri
gerekebilir. Beslenme sorunları, konvülzyon
kontrolü v.b. gibi komplikasyonlar kontrol altına
alındıktan sonra birinci basamaktaki takipleri aile
79
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
2 katını aldığını belirterek İzmir Tepecik Eğitim
Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Obezite
Polikliniği’ne
obezite
cerrahisi
açısından
başvurmuştur. Hasta palyatif bakım servisine
tetkik ve tedavi amaçlı yatırılmıştır. İlk
muayenesinde, genel durumu iyi, oryante, fizik
muayenesi normal sınırlarda bulunmuştur.
P03
OBEZİTE
DÜŞÜNÜLEN
CERRAHİ
MORBİD
OPERASYONU
OBEZ
OLGUYA
Tetkiklerinde
insülin:35,76
kortizol:1.96,
HbA1c:6,
(2,6-24,9),
TSH:2.78,
KŞ:120,
YAKLAŞIM
üre:33, kre:1, LDH:276, CK:224, LDL-Kol:157,
Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Uzm.Dr. Umut
trig:188, sed:21, Hb:13.9, MCV:81.6, Plt:
Gök Balcı1, Arş.Gör.Dr. Merve Erpala1, Doç.
346000, lök:9.1, mikroalbumin:0.56, tam idrar
Dr. Kurtuluş Öngel2.
tahlili normal bulunmuştur. Homa testine göre
1
(35.76x120)/405:10.6; hastada, insülin direnci
İzmir Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi
Aile Hekimliği Kliniği, İzmir
bulunmaktadır.
2
hastaya
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi
Aile Hekimliği Anabilim Dalı, İzmir
Co-morbiditesi
Metformin
başlanmıştır.
2x1,
Batın
Lasix
olmayan
tb
1x1
ultrasografisinde
karaciğerde grade-3 yağlanma saptanmıştır.
Giriş: Obezite, bireyde aşırı vücut yağ birikmesi
Akciğer grafisi ile elektrokardiografisi normal
olup, hayat beklentisinin azaldığı tıbbi bir
bulunmuştur. Hasta, kısa sürede 4 kilo verince
durumdur. Obezite cerrahisi ise ileri teknoloji
diyet
gerektiren bir cerrahi girişim türü olup morbid
önerileriyle taburcu edildi. Kontrol programına
obezitenin tedavisinde kullanılmaktadır. Türk
alınan hastanın; Obezite Cerrahisi, Anestezi,
Endokrinoloji ve Metabolizma Derneğinin
Endokrinoloji ve Psikiyatri konsültasyonları
2009 yılında yayınladığı “Obezite Tedavi
sonrası
Kılavuzu ve Yaşam Tarzı Önerileri” raporunda;
hedeflenmektedir.
BKİ>40 veya BKİ=35-39.9 ve ciddi medikal
Sonuç: Obez nüfusun artışı göz önünde
koşulları
bulundurulduğunda ekonomik yükün ileriki
olan
hastalarda
cerrahi
tedavi
listesi
ve
obezite
tarzı
konseyine
çıkarılması
yıllarda
için müracaat eden bir olguya yaklaşım
öngörülebilmektedir. Bu açıdan morbid obez
tartışılmıştır.
hastalar,
Olgu: Morbid obez olan 37 yaşındaki hasta,
değerlendirilerek; takip ve tedavilerine özen
daha
gösterilmelidir.
diyetisyen
gözetiminde
kilo
verdiğini ardından da verdiği kiloların yaklaşık
palyatif
da
değişikliği
önerilmektedir . Bu bildiri ile, obezite cerrahisi
önce
daha
hayat
bakım
artacağı
kapsamında
Anahtar kelimeler: Palyatif, obez, cerrahi.
80
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P04 SUBDURAL HEMATOM SONUCU AMELİYAT
OLAN BİR OLGUNUN PALYATİF BAKIMDA İZLEMİ
Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Araş.Gör.Dr. Müge
Akiz1, Uzm.Dr. Tevfik Tanju Yılmazer1, Doç.Dr.
Haluk Mergen1, Doç.Dr. Kurtuluş Öngel2
1
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile
Hekimliği Kliniği, İzmir.
2
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile
Hekimliği Anabilim Dalı, İzmir.
Giriş: İş kazaları sonucu yapılan tedavilere rağmen
yaşamını
vakaların
kendi
başına
beslenme
devam
desteği,
ettiremeyen
fizik
tedavi
yaklaşımları ve bunun gibi idame edilecek
durumlara
alışma
dönemlerini
palyatif
bakımlarında geçirmeleri gerekmektedir. Bu olgu
bu yaklaşıma örnek teşkil etmektedir.
Olgu: Altı ay önce geçirmiş olduğu iş kazası
sonucu subdural hematom gelişen hasta beyin
cerrahisi
tarafından
opere
edilmiş;
sol
frontotemparoparietal bölgeden dekompresyon
amacıyla çıkarılan kemik doku, karın cildi altına
yerleştirilmiştir. Operasyondan 2 ay sonra genel
durumda kötüleşme, yememe, yutamama, sözel
iletişim kuramama gibi yakınmaları gelişen hasta
anestezi yoğun bakım tarafından takip edilmiş;
Gastroenteroloji kliniği tarafından PEG açılmış; iki
ay önce karın cildi altına yerleştirilmiş olan kemik
doku beyin cerrahisi tarafından kranioplasti
yapılarak opere edilmiş. Hasta genel durum
bozukluğu nedeniyle Aile Hekimliği Palyatif Bakım
Servisi’ne yatış yapıldı. Batın içinden ve greft için
alınan kemik dokuda metisilin dirençli koagülaz
negatif stafilokok (MRKNS) üremesi olan hastaya
targocid tedavisi başlandı. Uzun süredir mobilize
81
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
olamayan hastanın sakral bölgesinde oluşan yatak
Anahtar
yarasına gerekli tedavi yapılmaya başlandı. İdrar
postoperatif dönem, palyatif.
yolu
enfeksiyonu
gelişen
hastanın
kelimeler:
Subdural
hematom,
idrar
kültüründe proteus üremesi üzerine enfeksiyon
hastalıkları tarafından tazocin başlandı. Hasta PEG
ile beslenmesine devam edildi. Yatak yarası
pansumanları yapıldı. Fizik tedaviye danışılarak
yatak içi egzersiz programına alındı. Ateş
yüksekliği gelişen hastanın idrar kültüründe
candida tropicalis üredi. Flukonazol tedavisine
başlanıp 14 güne tamamlanması planlandı. Bu
dönemde idrar yolu enfeksiyonu kaynaklı gelişen
ateş yüksekliği sebebiyle 2 kez çenede kilitlenme,
bakışlarda
donuklaşma,
kollarda
myoklonik
kasılma şeklinde nöbetleri olan, zaten fenitoin
kullanan hasta nörolojiye danışıldı. Epdantoin
başlandı;
elektroensefalografi
çekildi.
Sol
hemisfer fronto temparo parietal alanda zemin
aktivitesi
bozukluğu
uygulaması
düştükten
devam
sonra
saptandı.
edildi.
tekrar
Epdantoin
Ateşi
nöbet
normale
geçirmedi.
Lumbosakral bölgedeki sekresyonlu yatak yarası
şu an için VAC kullanımının uygun olmadığı
değerlendirilerek
Klorhexidinli/
baticonlu
nemlendirilmiş spanclar ile günlük pansuman
uygun bulundu.
Sonuç: İş kazaları sonucu multitravmalar gelişen
hastaların
postoperatif
bağımlılığının
dönemde
azaltılması,
yatağa
beslenme
ve
psikososyal destek verilebilmesi için palyatif
bakım servislerinde multidisipliner bir yaklaşım
sergilenir.
Evdeki
yaşamına
geçiş
sürecinin
yaşandığı palyatif bakım servisinde aileye de bu
sürede hazırlık eğitimi verilmelidir.
82
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P05 UYGUNSUZ ANTİDİÜRETİK HORMON
refleksi
SENDROMU
ALZHEİMER
görünümlü. Subaraknoid kanama ile ilgili
DEMANSLI VE SEREBROVASKÜLER OLAYI
değerlendirilmeler için beyin cerrahisi kliniğine
BULUNAN OLGU
danışıldı.
Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Arş.Gör.Dr.
herhangi bir müdahale gerektirecek durum
Duygu
ŞÜPHESİ
Çam1,
OLAN
Uzm.Dr.
Yasemin
Kılıç
+/+
pupillalar
İstenen
NİK.
bilgisayarlı
Kaşektik
tomografide
görülmedi ve tedavisinin devam etmesi
Öztürk1,Doç.Dr. Kurtuluş Öngel2
önerildi.
1
Alb:3.4, Prt:6, Akş:102, Üre:36 , Kre: 0.6,
Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi, Aile
Laboratuvar
tetkikleri;
LDH:807,
Hekimliği Kliniği, İzmir
ALT:16, AST:54 , Alp:101, K:5.64, Na:135.
2
TİT:7.5 pH, Dan:1011, Eri:+++ şeklindeydi.
Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile
Hekimliği Anabilim Dalı, İzmir
Koagülasyon
Giriş: Yaşlı nüfusun artması ile Alzheimer
Tr:336000,
hastalığı gibi bu yaş grubunu ilgilendiren
bulundu.
hastalıklarda görülen beslenme bozukluğu,
Aldactazide 25mg, Amlokard 5mg, izotonik
serebrovasküler olay gibi durumlardan dolayı
500 cc, ringerlaktat 1000 cc, mucinac 300 mg
palyatif bakım ihtiyaçları artmaktadır. Palyatif
amp, Recouce protein şeklinde başlandı. Hasta
bakım servisine yatırılan uygunsuz antidiüretik
Fizik
hormon (ADH) sendromu düşünülen bir
değerlendirilerek,
hastaya yaklaşımımız örneklendirilmiştir.
nörolojik rehabilitasyon programına alındı.
Olgu:
74
yaşında
hipertansiyon
(HT),
tetkikleri normal;
Bk:11400,
Hb:12,
MCV:87.4.
CRP:1.69
Hastaya
Carvelax
6.25mg,
Tedavi
uzmanı
tarafından
ambulasyon
eğitim
ve
Hatanın aldığı-çıkardığı takiplerinde >2000 cc
serebrovasküler olay (SVO) ve beslenme
açıkları
bozukluğu olan Alzheimer hastası bayan olgu,
uygunsuz antidiüretik hormon sendromu ve
15 gün önce halsizlik ve vücutta morluk
Tip
şikayetleri
başvurmuş.
Hastanın idrar dansitesi normal olduğundan
Subaraknoid kanama şüphesi ve İNR yüksekliği
diyabetes insipidus tanısından uzaklaşıldı.
ile yoğun bakıma interne edilmiş. Nöroloji
Hiponatremisi bulunduğundan uygunsuz ADH
kliniğindeki
hasta
düşünülerek idrar sodyumu istendi, yine
beslenme desteği amacıyla Aile Hekimliği
hiponatremi etyolojisine yönelik FT4, TSH,
Palyatif Bakım Servisi’ne yatırılmıştır. 2 yıl
Anti-T ve sabah açlık kortizol, ACTH bakıldı.
önce subdural hematom nedeniyle opere
İdrarda
olmuş
bulundu.
olan
ile
acil
tedavisi
hasta
servise
tamamlanan
sonrasında
yardımcı
2
mevcuttu.
diyabet
sodyum:
Diyabetes
açısından
88
insipidus,
değerlendirildi.
mmol/L(26.6-146)
eşliğinde işlerini görebildiği söyleniyor. İlk
Sonuç: Hiponatremi klinik pratikte en sık
muayenesinde; hastanın bilinci açık, koopere,
rastlanan
oryante olarak palyatif serivse nakil alındı. Işık
Normovolemik hiponatreminin en sık nedeni
elektrolit
bozukluğudur.
83
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
olan uygunsuz antidiüretik hormon salınım
P06 ÇOCUKLARIMIZI BEKLEYEN TEHLİKELER:
sendromu
YÜKSEK
özellikle
yatan
hastalarda
VOLTAJ
ELEKTRİK
morbidite ve mortalite riskini artıran ve
ÇARPMASI:OLGU SUNUMU
primer hastalığın şiddetini gösteren önemli
Ayşe
bir unsurdur.
Cihan2,Ebru Sivaslıoğlu3,Gülay Kuş4
Anahtar
kelimeler:
antidiüretik hormon
Alzheimer,
palyatif,
Neslin
Akkoca1,Fatma
AKIMI
Gökşin
1
İskenderun Devlet Hastanesi Aile Hekimliği
Kliniği,İskenderun, Hatay
2
Necmettin Erbakan Üniversitesi,Meram Tıp
Fakültesi Aile Hekimliği AD,Konya
3
İskenderun 2 nolu Aile Sağlığı Merkezi,
İskenderun, Hatay
4
İskenderun Devlet Hastanesi,Çocuk Sağlığı
ve Hastalıkları Kliniği İskenderun, Hatay
Giriş
Elektrik yaralanmaları (EY) yanık, ortopedik
sorunlar, kardiyak problemler gibi farklı klinik
durumlar oluşturabilen ve tüm yaş gruplarının
risk altında olduğu bir travma türü olarak
değerlendirilebilir. Ev kazalarında kendini
savunma bilincine sahip olmayan çocukları bu
tür tehlikelerden ve kazalardan korumak
ebeveynlerine düşmektedir.Çocukları sadece
ev
ortamındaki
değil
sosyal
hayattaki
tehlikelerden korumak ise ebeveynlerin yanı
sıra devletin de sorumluluğudur.
Amaç:
Belediyeye ait çocuk parkında oynarken, su
birikintisindeki ucu açıkta bırakılan bir elektrik
kablosu nedeniyle elektrik akımına kapılan bir
çocuk olgu irdelenerek elektik çarpması ve
korunma hakkında bilgilendirme amaçlandı.
Olgu:
4 yaşında erkek çocuk acil servise kardiak
arrest halinde getirildi.Elektrik çarpmasına
84
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
bağlı olarak sağ ayak tabanı ve sol el
nedeni ile yaralanan hastalar ancak hızlı ve
başparmağında yaklaşık 1 cm’lik yanık izlerine
uygun tedavi ile iyileşebilmektedir. Elektrik
rastlandı.Yaklaşık 15 dakika kardiyopulmoner
çarpması sonucu yaralanan hasta tespit
resüsitasyon uygulandıktan sonra dönen hasta
edildiğinde,
entübe
ventilatöre
sonra, hasta ölü gibi görünse bile erken
bağlandı.Kan basıncı düşük olan hastaya
defibrilasyon ve ileri yaşam desteği ile hastalar
Dopamin başlandı. Potasyum düzeyi 7,4
kurtarılabilmektedir.
mmol/L bulunan hastaya NaHCO3 ve kan
hastalarda oluşabilecek komplikasyonlar ise
glukozunun 413 mg/dL olması nedeniyle
uygun
insülin tedavisi başlandı.EKG si çekildi. Yoğun
edilebilir. Evde ve tüm ortamlarda güvenlik
bakıma alınan hastanın 1.saat biyokimya
tedbirlerinin alınması, açıkta kablo ve priz
sonuçları: kan glukozu 238 mg/dL, AST 12 U/L,
bulundurulmaması korunma açısından çok
ALT 23U/L, LDH 305U/L, CK 316U/L, CK-MB
önemlidir.
edilerek
mekanik
çevre
yoğun
güvenliği
Daha
bakım
sağlandıktan
ileri
desteği
dönemde
ile
tedavi
54U/L, Amilaz 221U/L, Troponin T 0,011U/L,
Ca 10,5 mg/dl şeklindeydi. 2.saat biyokimya
sonucunda kan glukozu 296mg/dL, AST 44U/L,
ALT 135U/L, LDH 471U/L, CK 4334U/L, CK-MB
346U/L, Amilaz 622U/L, Ca 7,6mg/dl bulundu.
1.saat kan gazı pH:7,016, pO2:202, pCO2:15.1,
HCO3 3.9 bulundu. 2.saat kan gazı sonucunda
pH: 7.11, pO2:165, PCO2:43.5, HCO3:13,3 idi.
1.saat hemogram sonuçlarına göre Hgb:11
gr/dL, Hct:34.2%, WBC:11.6 K/uL, PLT 270
K/uL idi. 2.saat hemogram sonucunda Hgb:9.8
gr/dL, Hct:28.8%, WBC:27.68 K/uL, PLT:515
K/uL bulundu. Hastanın 3.basamağa sevki
uygun
görülerek
entübe
şekilde
Kahramanmaraş’a sevk edildi.
Sonuç:
Hastanede kalış süresi ile lökosit, CK-MB ve
yanık dereceleri arasında da ilişki mevcuttu.
Bu
nedenle,
laboratuar
bulgularının
kullanılması, hastaların klinik gidişi ile ilgili
prognostik değer taşıyabilir. Elektrik çarpması
85
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P07
NADİR
BİR
OLGU:
BİLATERAL
SUBMANDİBULER BEZ TAŞI
kesitlerde her iki submandibuler bez içinde
taşa ait dansiteler saptandı (Resim 3).
1
2
Fatma Can , Yasemin Korkut , Mehmet
Korkmaz 1, Bekir Şanal 1
Dumlupınar
Üniveristesi
Tıp
Fakültesi,
Radyoloji AD1
Dumlupınar Üniveristesi Tıp Fakültesi, Aile
Hekimliği AD2
GİRİŞ
Submandibuler bez taşları en sık görülen
tükrük bezi taşıdır. Genellikle tek taraflı,
yemek yerken artan ağrılı şişliğe neden olurlar.
Bilateral görülmeleri oldukça nadirdir ve
literatürde yaklaşık % 3 sıklıkta bildirilmiştir.
Posterimizde bilateral submandibuler bez
taşının ultrasonografi (USG) ve bilgisayarlı
TARTIŞMA-SONUÇ
Submandibuler bez taşlarının USG, BT gibi
görüntüleme yöntemleri ile lokalizasyonu ve
eşlik eden bulguların doğru tanımlanması
hastaya
tedavi
şeklini
etkilemektedir. Cerrahi uygulanacak olgularda
intra oral yaklaşım veya submandibuler bez
eksizyonu
tomografi (BT) bulgularını sunuyoruz.
uygulanacak
planlanmasında
görüntüleme
yöntemleri yol göstericidir.
GEREÇ-YÖNTEM
Bilateral submandibuler bölgede şişlik, ağrı
şikayeti ile polikliniğe başvuran 52 yaşında
Anahtar kelimeler: Submandibuler Bez, Taş,
Ultrasonografi, Bilgisayarlı Tomografi
erkek olguya gerekli fizik muayene ve
labaratuar tetkiklerinden sonra USG istendi.
Tetkikler sonrası
radyolojinin de önerisiyle
hastaya BT çekildi.
BULGULAR
USG tetkikinde her iki submandibuler bez
boyutu
artmış
ve
parankim
ekojenitesi
heterojen görünümdeydi. Sağ submandibuler
bez içinde 10 mm., sol submandibüler bez
içinde 4 mm. boyutta distalindeki kanallarda
dilatasyona yol açan taşlar saptandı(Resim
1,2). Bez vaskülaritesi enflamasyona sekonder
artmıştı(Resim
2).
BT
tetkikinde
ardışık
86
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P08 Afyonkarahisar İlinde Evlerinde Yaşayan
sonra, anket formları üniversite hastanesinde
85 Yaş ve Üstü İleri Yaşlıların Genel Yaşam
çalışan sertifikalı hasta bakım elemanları
Koşullarının Değerlendirilmesi
tarafından
Şengül ŞİŞE*, Aclan ÖZDER**
kullanılarak uygulanmıştır. Çalışmanın amacı,
* Yrd.Doç.Dr., Süleyman Demirel Üniversitesi,
anket soruları ve görüşme esnasında dikkat
Sağlık Bilimleri Fakültesi
edilmesi gerekenler konusunda personele
** Yrd.Doç.Dr., Bezmialem Vakıf Üniversitesi
önceden
Tıp FakültesiAile Hekimliği AD
analizler SPSS v17.0 programı kullanılarak
yüz
eğitim
yüze
görüşme
verilmiştir.
tekniği
İstatistiksel
AMAÇ
yapılmıştır. İstatistiksel analizlerde yüzde,
Bu çalışma Afyonkarahisar ilinde yaşayan 85
ortalama ve standart sapma, ölçüm verilerinin
yaş üstü
yaşlıların genel yaşam
koşullarını belirlemek amacıyla yapılmıştır.
GEREÇ VE YÖNTEM
ise
ki-kare
testi
kullanılmıştır. Anlamlılık düzeyi p < 0.05 olarak
tanımlanmıştır.
Araştırma tanımlayıcı tipte bir araştırma
olup, Mart–Eylül 2012 tarihleri arasında
yürütülmüştür.
karşılaştırılmasında
Araştırmanın
evreni,
BULGULAR
Yaşlıların yarıdan fazlası (% 58.7) temel
eğitimden yoksundu. Kadınlarda okuma yazma
Afyonkarahisar ilinde yaşayan 85 yaş ve üzeri
bilmeyenlerin
2857 yaşlıdır. İlçeler bazında yaşlı nüfusun
bulundu (p<0.001). Yaşlıların %65’i kadındı,
dağılımı Şekil 2’de verilmiştir. Gelişigüzel
%75,6’sının eşi vefat etmiş veya boşanmıştı.
olarak seçilen 1000 ileri yaşlıdan, evinde
Evli olanların yüzdesinin özellikle 85 yaş ve
bulamama, tekrar gitmeme, hastanede yatma
üzerindeki nüfusta belirgin olarak düştüğü
gibi
saptandı. Ayrıca eşi ölen kadınların yüzdesi
çeşitli
813’üne
nedenlerden
ulaşılmış
ve
ötürü
yaşlıların
yerlerinde
ziyaret
oranı,
erkeklerden
yüksek
erkeklere göre yüksek bulundu (p<0.001).
edilerek görüşülmüştür. Ankete katılmayı
Ortalama yaş ve çocuk sayısı sırasıyla 88,5 ±
kabul eden yaşlıların sayısı ise 722’dir.
3,4 yıl ve 4,4 ± 2,0 idi. Yaşlıların %20,2’sinin
Huzurevinde kalan hastalar bu çalışmanın
herhangi bir sosyal güvencesi yoktu ve
kapsamı dışında tutulmuştur.
%54,6’sının geliri-giderinden azdı. En çok
Hazırlanan
anket
formunda
sosyodemografik özellikler, yaşam şekli, sağlık
kullanılan yardımcı cihaz ve araç, baston ve
tekerlekli sandalye idi.
durumu, hastalık durumu, fiziksel durum, ilaç
Yaşlıların %29,2’si kişisel bakımını kendisi
kullanımı, çocukların varlığı, günlük aktiviteleri
yapamamakta ve %52,1’i ilaçların kullanım
içeren sorular, algılanan aile ve çevre sosyal
şeklini bilmemekteydi. Şehir dışına yolculuk,
desteği yer almaktadır. Valilik ve İl Sağlık
ev dışı (fatura yatırma, hastaneye gitme, vb.)
Müdürlüğü’nden gerekli izinler alındıktan
işleri yapma, alış veriş yapma ve günlük ev
87
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
işleri yapmakta yaşlıların yarısının tamamen
başkalarına bağımlı oldukları bulundu.
SONUÇ
Yaşlıların çoğunluğu evde sağlık hizmeti
konusunda bilgi sahibi değildir. Yaşlıların
günlük ev içi aktivitelerin bir kısmını ve ev dışı
aktivitelerin
tamamını
kendi
başlarına
yapamamaktadırlar.
Şekil 2. Kişisel aktivitelerin yapılma zorluğuna
göre yüzde dağılımı
Şekil 1. 2012 verilerine göre Afyonkarahisar
ilçelerindeki 85 yaş üstü yaşlı nüfusun dağılımı
88
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P09 İKÇÜ Palyatif Bakım ve Destek Servisinde
Verilere hastane veri tabanından ulaşılmış
Yatan
olup, SPSS 16.0 demo istatistik programı
Kanser
Ürünleri
Hastalarına
Yapılan
Transfüzyonlarının
Kan
Retrospektif
kullanılarak veriler analiz edildi.
İncelenmesi
Bulgular: Servisimize son 1 yıl içerisinde yatan
Aslı Saçlı1, Zühre Karslı1, Hüseyin Can1
ve kan ürünleri takılan kanser hastalarının
1
sayısı 105 olup, olguların %55,2’si erkek
ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Kliniği
(n=58), yaş ortalaması 59,5±11 (37-97) yıl idi.
Amaç: Kan transfüzyonu özel bir doku
Transfüzyon ihtiyacı olan hastaların %12,4’ü
transplantasyonu olarak tanımlanabilir. Kan
(n=13) kolon kanseri, %11,4’ü (n=12) meme
ürünleri kandan hazırlanan tüm terapötik
kanseri, %10,5’i (n=11) mide kanseri idi.
materyaller yani hem kan komponentleri hem
Hastaların %92,0’ı (n=97) ERT almış olup,
de plazma fraksinasyon ürünlerini kapsarken,
bunların %22,0’ına (n=24) 1 ünite, %40,0’ına
kan
(n=42) 2 ünite,%8,6’sına (n=9) 3 ünite ve
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim
komponentleri
trombosit
ile
eritrosit,
konsantreleri,
kriyopresipitat
transfüzyon
lökosit,
plazma
anlaşılmaktadır.
endikasyonları
ve
Başlıca
geriye kalan %17,5’ine (n=20) ise 4 ve üzeri
ünite
eritrosit
transfüzyonu
yapıldığı
arasında
kan
gözlemlendi. Hastaların %11,4’ünün (n=12)
eksik
kan
trombosit aldığı ve bunların %2,9’unun (n=3) 1
komponentlerinin yerine konması (eritrosit,
ünite, %1,9’unun (n=2) 2 ünite, %6,6’sının
trombosit,
faktörleri,
(n=7) ise 5 ünite ve üzerinde olduğu görüldü.
plazma proteinleri), kan değişimi ve vücut dışı
Toplamda hastaların %19,0’ı (n=20) TDP almış
dolaşım
olup, %1,0’ının (n=1) 1 ünite, %8,6’sının (n=9)
volümünü
yerine
lökosit,
koymak,
pıhtılaşma
uygulanması,
transportunu
dokulara
sağlamak,
oksijen
ve
2 ünite, %9,4’ünün (n=10) ise 4 ünite ve
koagülasyon bozukluklarını ve immunolojik
üzerinde aldığı tespit edildi.1 hastanın ise (%1)
yetersizlikleri
5 ünite kriyopresipitat aldığı saptandı.
düzeltmek
kanama
sayılabilir
(1).
Çalışmamızda servisimizde yatarak tedavi alan
Sonuç: Kanser hastaları gerek oluşan kanama
kanser hastalarının kan ürünleri transfüzyon
gerekse
ihtiyacını
gelişen çeşitli kanama bozuklukları açısından
retrospektif
olarak
incelemeyi
hastalığın
komplikasyonu
olarak
amaçlamaktayız.
kan ve kan ürünleri transfüzyonu oldukça sık
Yöntem: Retrospektif dosya taraması şeklinde
yapılan hasta grubudur. Transfüzyon kararı
yapılan çalışmada; 2014-2015 yılları arasında,
alırken hastada gerçekten transfüzyon ihtiyacı
İKÇÜ Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
olup olmadığı, eğer bu ihtiyaç var ise gerek
Kanser Hastalarında Palyatif Bakım ve Destek
duyulan komponentin hangisi olduğu, hastaya
Servisinde yatan kanser hastalarına yapılan
yaklaşık kaç ünite transfüzyon yapılması
kan ürünleri transfüzyon bilgileri incelendi.
gerektiği ve verilecek kan veya kan ürününün
89
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
hastaya yararı/zararının ne olduğu mutlaka
P10 BATMAN İLİ SAĞLIK ÇALIŞANLARININ
gözden geçirilmelidir (2).
ÇOCUKLARINDA
Kaynakça
SIKLIĞININ İNCELENMESİ
1.Sarı İ, Altuntaş F. Transfüzyon İlkeleri ve
P.
Erken
([email protected]; GSM: 05333667480)
Komplikasyonlar.
Türk
Hematoloji
DEPRESİF
GAMZE
ERTEN
Derneği- Hematolojide Destek Tedavileri ve
SERCAN BULUT ÇELİK²
İnfeksiyon
ELIF DEĞİRMEN³
Kursu.
SEMPTOM
BUCAKTEPE¹
http://www.thd.org.tr/thdData/userfiles/file/
COŞKUN ÖZTEKİN²
HEM_DES_2007_16.pdf
TAHSIN ÇELEPKOLU¹
2. Vengelen-Tyler V (ed). Noninfectious
¹DICLE ÜNIVERSITESI TIP FAKÜLTESI AILE HEKIMLIĞI
Complications of
AD, DIYARBAKIR
Blood
Transfusion.
In:
Technical Manual. 12th ed. Bethesda, MD:
²BATMAN 11 NO’LU ASM
American Association of Blood Banks, 1996:
³BATMAN BÖLGE DEVLET HASTANESI, BIYOKIMYA
558-559.
BÖLÜMÜ
AMAÇ
DEPRESYON, ÖZELLIKLE ÇOCUK VE ADÖLESANLARDA
ERKEN TANI VE MÜDAHALE GEREKTIREN CIDDI BIR RUH
SAĞLIĞI PROBLEMIDIR. ÇOCUK VE ERGEN DEPRESYONU
ILE ILGILI ARAŞTIRMALAR ERGENLIKTE DEPRESYONUN
ORTAYA ÇIKMA RISKININ ARTMIŞ OLDUĞUNU VE
DEPRESYONUN
ILK
EPIZOTLARININ
ÖNCEDEN
SANILDIĞINDAN DAHA ERKEN YAŞLARDA ORTAYA ÇIKTIĞINI
BELIRTMEKTEDIR.
ÇOCUĞUN FIZIKSEL VE
PSIKOLOJIK GELIŞIMINDE ILK VE EN ÖNEMLI UNSUR
AILESIDIR.
BU ARAŞTIRMADA, OLDUKÇA AĞIR VE
STRESLI
KOŞULLARDA
ÇALIŞAN
SAĞLIK
PERSONELLERININ ÇOCUKLARINDA DEPRESIF BELIRTI
SIKLIĞI
VE
BU
ÖZELLIKLERLE
DURUMUN
SOSYODEMOGRAFIK
ILIŞKISININ
INCELENMESI
AMAÇLANMIŞTIR.
GEREÇ VE YÖNTEM
TANIMLAYICI VE KESITSEL TIPTEKI ÇALIŞMAMIZ 15
HAZIRAN-17 TEMMUZ 2014 TARIHLERI ARASINDA
BATMAN ILINDE GERÇEKLEŞTIRILMIŞ, 6-17 YAŞ
90
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
GRUBUNDA ÇOCUĞU OLAN, ÇALIŞMAYA KATILMAYI
VARLIĞI (R=0.138, P=0.162) ARASINDA KORELASYON
KABUL EDEN VE ANKETLERI TAM OLARAK DOLDURAN
SAPTANMADI.
106
SONUÇ
SAĞLIK
PERSONELININ
VERILERI
DEĞERLENDIRILMIŞTIR.
KATILIMCILAR,
Sağlık çalışanı çocuklarında skorların yüksek
SOSYODEMOGRAFIK VERI FORMUNU VE ÇOCUKLARI ILE
olması oldukça düşündürücüdür. Bu konuda
ÇOCUK-ERGEN
sağlık personelinin özellikle de birinci basamak
BIRLIKTE
DE
ARAŞTIRMADA
KULLANILAN
DEPRESYONUNU
ÇOCUK
DEPRESYON
ÖLÇEĞINI DOLDURMUŞLARDIR.
ARAŞTIRMA
bilgilendirilip
VERILERININ
SPSS
DEĞERLENDIRMESINDE
KULLANILMIŞTIR.
hekiminin duyarlı ve bilgili olması, ailelerin
ISTATISTIKSEL
18.0
PROGRAMI
İSTATISTIKSEL ANLAMLILIK SINIRI
bilinçlendirilerek
farkındalık
oluşturulması, çocuklar için daha fazla sosyal
ortam
yaratılması,
okullardaki
rehberlik
hizmetlerine ağırlık verilmesi, sürekli ve
OLARAK P<0,05 VE %95 GÜVEN ARALIĞI ALINMIŞTIR.
nitelikli ebeveyn, özellikle de anne-çocuk
BULGULAR
ilişkisi kurulması, ölçek taramaları ile riskli
KATILIMCILARIN 64’Ü KADIN (%60.4) ILE 42’SI ERKEK
çocuk veya grupların belirlenmesi, riskli olan
(%39.6); YAŞ ORTALAMALARI 38.1±4.3;
çocukların
21’I
izlenmesi,
multidisipliner
(%17.9) EBE VE 27’SI (%25.5) SAĞLIK PERSONELIYDI.
faydalı olacağı görüşündeyiz.
ÇOCUKLARININ YAŞ ORTALAMASI 13.2±3.7 IDI, 57’SI
YINE DE ÇDÖ’DEN YÜKSEK PUAN ALMANIN BIR KLINIK
(%53.8) KIZ, 49’U (%46.2) ERKEKTI. DEPRESYON
TANI OLMADIĞI VE DEPRESYONU OLMANIN DIŞINDAKI
19 VE ÜSTÜ
BIR TAKIM NEDENLERLE BAZI ÇOCUKLARIN BU DÜZEYDE
(%99.1). SKOR ORTALAMALARI
BIR PUAN ALMIŞ OLABILECEĞININ GÖZ ÖNÜNDE
OLARAK TESPIT EDILDI
24.4±3.5’TI (%95 GA=23.9-25.1), MEDYAN DEĞERI
takım
tecrübeli
(%19.8) DOKTOR, 39’U (%36.8) HEMŞIRE, 19’U
ÖLÇEĞI SKORLARI BIRI HARIÇ HEPSINDE
bir
tanıda
kullanılmasının
BULUNDURULMASI GEREKMEKTEDIR.
25 (MIN:3, MAKS:35), MODU 26 OLARAK SAPTANDI.
KADIN
SAĞLIK
ÇALIŞANLARININ
ÇOCUKLARININ
ORTALAMA ÖLÇEK SKORU DAHA YÜKSEK OLARAK TESPIT
EDILDI (P=0.027).
EBEVEYNLERIN MESLEK GRUPLARI
ILE ANKET SKOR SONUÇLARI ARASINDA ANLAMLI FARK
BULUNMADI
(P=0.294) ANCAK EBELERINKI BIRAZ
DAHA YÜKSEKTI.
SKORLARI
ILE
ÇOCUKLARIN DEPRESYON ÖLÇEK
EBEVEYNLERIN
ÇALIŞTIKLARI
BIRIM
(R=0.050, P=0.621), NÖBET TUTMA DURUMLARI
(R=0.178,
P=0.071),
DEPRESYON
ÖYKÜLERI
(R=0.100, P=0.315), AILELERIN ÇOCUK SAYILARI
(R=0.001, P=0.994), ÇOCUKTA KRONIK HASTALIK
91
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P11 BETA TALASEMİ MİNÖR HASTALARINDA
ilaç kullanmayan hastalardan bilgilendirilmiş
DEPRESYON SIKLIĞI
ve yazılı onamları alınarak gönüllü olanlar ve
*
Dr.Zeynep BAKIR , Yrd.Doç.Dr. Aclan ÖZDER*
18-65 yaşlar arasında sağlıklı kişiler dahil
*Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi,
edildi.
Aile Hekimliği AD
Hastalara
Aclan Özder, Adnan Menderes Bulvarı (Vatan
sorgulayan bir anketle birlikte Beck Depresyon
Caddesi), 34093 Fatih, İstanbul
Ölçegi uygulandı. Hastalardan rutin biyokimya,
AMAÇ
hemogram ve Hb elektroforezi için kan
Beta Talasemi Minör tanısı almış hastalarda
örnekleri alındı.
depresyon
saptanması,
Hastaların Beck Depresyon Ölçegi skorları ve
depresyon varlığı yönünden riskli bulunan
sosyo-demografik özellikleri benzer yaş ve
hastaların farkedilmesi, birinci basamakta
cinsiyetteki kontrol grubuyla kıyaslandı.
tedavi ve takip edilerek gerektiğinde psikiyatri
Araştırmadan elde edilen veriler SPSS 16 paket
konsültasyonlarının yapılması sonucunda daha
programında analiz edilmiştir. Tanımlayıcı
sonradan
istatistikler
durumlarının
oluşabilecek
komplikasyonların
sosyo-demografik
açısından
özelliklerini
vaka
ve
kontrol
önlenmesi ve hastaların yaşam kalitelerinin
grubunun değerleri ortalama standart sapma,
artırılması
medyan ve yüzde cinsinden belirlendi.
öngörülebilir.
Psikiyatrik
tedavilerinin etkin biçimde sürdürülebilmesi
Normal dağılım göstermeyen ve ordinal
ile muhtemel suisid riski de azaltılabilir.
değişkenler
Bu
çalışmada,
hastalarında,
Beta
Beck
Mann-Whitney-U
Talasemi
Minör
değerlendirildi.
Depresyon
Ölçeği
değişkenler
Normal
ise
dağılım
Student
t
testi
ile
gösteren
testi
ile
kullanarak, belirlenen depresyon skorlarının
değerlendirildi. Kategorik veriler ki-kare testi
benzer yaş ve cinsiyete sahip kontrol grubuyla
ve Fisher’s Exact testi ile kıyaslandı. Tüm
yaş, medeni hal, eğitim düzeyi, meslek,
testlerde anlamlılık sınırı p<0,05 olarak kabul
ekonomik durumu yönünden ilişkisini tespit
edildi.
etmeyi amaçladık.
BULGULAR
GEREÇ VE YÖNTEM
Çalışmaya alınan hastaların 35(70%)’i kadın,
Bu
kesitsel
çalışmaya
Bezmialem
Vakıf
15(30%)’i
erkek,
kontrol
grubunda
ise
Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Aile
28(56%)’i kadın, 22(44%)’si erkek idi. (p>0.05)
Hekimliği ve Hematoloji polikliniğine Nisan
Yaş ortalaması hasta grubunda 34,72 ± 11.08
2014-Kasım 2014 tarihleri arasında başvuran
yıl, kontrol grubunda ise 36,20 ± 11,37.
WHO 2008 tanı kriterlerine göre Talasemi
(p>0.05)
Minor tanısı alan 18-65 yaşlar arasında ve
Aile bireylerinde talasemi taşıyıcı varlığı
bilinen depresyonu olmayan ve antidepresan
sorgulandığında,
hasta
grubunda
92
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
32(64%)’sinde ailede başka talasemi taşıyıcı
açısından kontrol ve hasta grubu arasında
olduğu, 18(36%)’inde talasemi taşıyıcılığının
istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu.
olmadığı; kontrol grubunda ise 7(14%)’sinde
(p<0,05)
talasemi taşıyıcılığı olduğu, 43(86%)’ünde
SONUÇ
talasemi taşıyıcılığı olmadığı saptandı. Aile
Beta Talasemi Minörlü hastalarda depresyon
bireylerinde talasemi taşıyıcılığı yönünden
durumlarının
hasta ve kontrol grubunda istatistiksel açıdan
hastaların
anlamlı fark saptandı. (p<0,05)
öngörülebilir. Psikiyatrik tedavilerinin etkin
Hb düzeyi ortalaması hasta grubunda 11,46 ±
biçimde sürdürülebilmesi ile muhtemel suisid
1,0 gr/dL, kontrol grubunda ise 13,96 ± 1,51
riski de azaltılabilir.
gr/dL idi. Hb düzeyi açısından hasta ve kontrol
Evlilik öncesi taramaların birinci basamak
grubunda istatistiksel olarak anlamlı fark
aracılığıyla etkin şekilde yapılması doğacak
saptandı. (p<0,05)
bireylerde
MCV düzeyi ortalaması hasta grubunda 61,08
belirlenmesi yönünden önem taşımaktadır.
saptanması
yaşam
ve
kalitelerinin
Talassemi
yönünden
tedavisiyle
artırılması
risklerin
± 3,48 fL, kontrol grubunda ise 84,65 ± 7,29 fL
idi. MCV düzeyi açısından hasta ve kontrol
grubunda istatistiksel olarak anlamlı fark
saptandı. (p<0,001)
HbA2 düzeyi ortalaması hasta grubunda yüzde
cinsinden 5,44 ± 0,80, kontrol grubunda ise,
4,67 ± 13,30 idi. HbA2 düzeyi açısından hasta
ve kontrol grubunda istatistiksel olarak anlamlı
fark saptandı. (p<0,001)
Ferritin düzeyinin ortalaması hasta grubunda
85,20 ± 80,12 ng/ml, kontrol grubunda ise
48,75 ± 44,65 ng/ml idi. Feritin düzeyi
açısından
hasta
ve
kontrol
grubunda
istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı.
(p<0,05)
Beck depresyon ölçeği kullanılarak yapılan
değerlendirilmede, hasta grubunda depresyon
ortalaması 13,10 ± 9,0, kontrol grubunda ise
9,28 ± 9,66 olarak saptandı. Beck depresyon
ölçeği
kullanılarak
araştırılan
depresyon
93
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P12
STERNUM
HEPATOSELLÜLER
METASTAZI
OLAN
lezyon, sağ adrenal bezde 15*8 mm, sol
KARSİNOM:
OLGU
adrenal
bezde
75*51
mm
boyutlarında
SUNUMU
metastaz ile uyumlu kitle lezyonu saptandı.
Burçak Bilgin1, Şeyma Atsız1, Serhan Uslu1,
Serum AFP düzeyi 2.8 ng/mL (normal aralık <
Sercan Turan1, Hüseyin Can1
8.1 ng/mL) idi. HbsAg: >1000.00 (pozitif), Anti
1
Hbc IgG >8.00 (pozitif), Anti Hbc IgM: 0.23
ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Kliniği
(negatif), Anti Hbs < 3.10 (negatif), Anti HIV:
GİRİŞ
<0.050 (negatif), Anti HCV: 0.10 (negatif) idi.
Hepatosellüler karsinom (HCC), karaciğerin en
Ağrı yakınması olan hastanın, ağrı palyasyonu
sık rastlanan primer malign tümörüdür. En sık
Tramadol Hcl 100 mg 2*1 tedavisi ile sağlandı.
görülen 5. kanserdir ancak kanser ilişkili
HbsAg
ölümlerde 2. sıradadır (1). HCC en büyük risk
Disoproksil 245 mg 1*1 tedavisi almakta.
faktörü sirozdur. Ülkemizde sirozun en sık
Hastanın servisimizde yatarak tedavisi ve
nedenleri viral hepatitler (HBV, HCV) ve
izlemi halen devam etmektedir.
alkoldür (2). HCC metastazlarının büyük
TARTIŞMA
çoğunluğu sırasıyla akciğer, lenf nodları, kemik
HCC’nin kemik metastazı insidansı %1-20
ve adrenal bezlerde görülmektedir (3).
arasında değişmekte ve çoğunlukla vertebra,
OLGU SUNUMU
kaburgalar ve uzun kemiklerde görülmektedir.
İki yıl önce HBV enfeksiyonuna bağlı HCC
Sternum metastazı oldukça nadirdir. Sternum
öyküsü olan, 10 kür radyoterapi ve 2 kez
metastazlı HCC olgularında klinik olarak ağrı,
Transarteriyel
(TAKE)
cilt altında şişlik ya da kitle, nörolojik
tedavisi uygulanan 70 yaşında erkek olgu, İKÇÜ
semptomlar ve patolojik kırıklar görülebilir.
Atatürk EAH Kanser Hastalarında Palyatif
Tipik görüntülemede hipervasküler, genişleyen
Bakım ve Destek Servisi’ne öksürük ve
bir yumuşak doku kitlesi ile birlikte osteolitik
sternum
lezyonlar izlenmektedir (3).
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim
Kemoembolizasyon
üzerinde
ağrı
yakınmalarıyla
pozitifliği
olan
hasta,
başvurdu. Fizik muayenede ksifoid çıkıntı
Klinisyenler
üzerinde yaklaşık 3 cm çapında sert kıvamlı,
metastazlarına, hastalardaki çok kısa sağ kalım
hareketsiz, palpasyonla hassas olmayan bir
süreleri nedeniyle dikkat etmemektedirler.
kitle saptandı. PA akciğer grafisinde pnömoni
Birçok
ile uyumlu infiltrasyonlar saptanan hastaya
gelişiminden
Piperasilin 4 gr ve Tazobaktam 500 mg 2*1
Ancak, tanısal terapötik yöntemlerdeki ve
tedavisi
BT
yüksek riskli grupların takibindeki gelişmeler
kemik
prognozda iyileşme sağlamıştır. Klinisyenler,
metastazı ile uyumlu 3*4 cm boyutlarında litik
radyoterapi, cerrahi rezeksiyon, TAKE ve
başlandı.
görüntülemelerinde
Toraks
sternumda
HCC’nin
Tenofovir
olgu,
ekstrahepatik
ekstrahepatik
önce
hayatını
metastaz
yitirmektedir.
94
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
sistemik
kemoterapi
gibi
tedavi
P13 Türkiye’nin İlk Vasco da Gama Hareketi
yöntemlerinden faydalanmalı ve ekstrahepatik
Konferans
metastazlı
Adana’da!
bu
olgularda
mortalite
ve
Öncesi
Değişim
Programı
morbiditeyi azaltma yönünde etkileri göz
Halil Volkan TEKAYAK1, Sezen İNGİLOK1,
önünde bulundurmalıdır (3).
A.Melike
KAYNAKLAR
COŞKUN2,
1. Parkin DM, Bray F, Ferlay J, et al.
Estimating the World Cancer Burden:
GLOBOCAN 2000. Int J Cancer. 2001
Tedavisi,
F.Merter
1. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi
2. Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi
Aile Hekimliği Anabilim Dalı, İstanbul
3. Tepecik
145-148.
Eğitim
ve
Araştırma
Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği, İzmir
3. Chia-Yun Wu, Chien-Wei Su and Fa-
4. Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile
Yauh Lee, Hepatocellular Carcinoma
Sternal
GEROĞLU3,.
Elifcan HALICI1
Güncel
Gastroenteroloji 14/3, Eylül 2010,
with
MERDER
Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Adana
2. Adnan Taş, Hepatosellüler Karsinom
ve
Berk
Demet
ALANYALI3, Canan TUZ4, F.Sada ZEKEY5,
Oct 15;94(2):153-156.
Tanı
ERASLAN1,
Metastasis,
Gastroenterology
and
Hekimliği Anabilim Dalı, Ankara
Clinical
5. Ümraniye
Hepatology,
Hastanesi
2011;9;e46-e47.
Eğitim
Aile
ve
Araştırma
Hekimliği
Kliniği,
İstanbul
Giriş: Vasco da Gama Hareketi (VdGM), Dünya
Aile Hekimliği Birliği Avrupa (WONCA Avrupa)
çatısı
altında
genç
aile
hekimlerinin
oluşturduğu bir çalışma grubudur. İlk kez 2004
yılında temelleri atılan VdGM, 10 yılı aşkın bir
süredir değişim, araştırma, eğitim-öğretim,
Avrupa ötesi ve imaj alt çalışma grupları ile
faaliyetlerini sürdürmektedir.
Değişim grubu, genç aile hekimlerine farklı
ülkelerdeki
aile
hekimliği
uygulamalarını
yaşayarak öğrenme ve globalleşen dünyada
aile hekimliği disiplinine farklı bir pencereden
bakma imkanı sağlayan ve süresi 3 gün-1 ay
arasında değişen çeşitli değişim programları
yürütmektedir. Bunlar arasında en çok ilgiyi,
95
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
farklı ülkelerden genç aile hekimlerinin katılımı
Gonzales; Fransa’dan Philippe Eren; Çek
ile 3-4 gün gibi kısa bir sürede gerçekleştirilen
Cumhuriyeti’nden Dusan Zhor kabul edilmiştir.
konferans
programları
Değişim programı kapsamında aile sağlığı
çekmektedir. Avrupa çapında yaygın olarak
merkezi, toplum sağlığı merkezi, okul hekimliği
düzenlenen
programlarında
uygulamalarını yerinde gözlemlemek amacıyla
ülkemizden pek çok genç aile hekimi katılımcı
klinik ve ofis gezileri; ülkemiz aile hekimliği
olarak yer almış olmasına rağmen ülkemizde
modeli/sağlık
sisteminin
katılımcılara
henüz
aktarıldığı
katılımcıların
da
öncesi
bu
böyle
değişim
değişim
bir
değişim
programı
ve
kendi
düzenlenmemiştir.
ülkelerindeki aile hekimliği uygulamalarını
Amaç: VdGM Türkiye ekibi olarak amacımız
tanıttığı sunumlar ve çok çeşitli sosyal
ülkemizin
programlar planlanmıştır.
ilk
konferans
öncesi
değişim
programını gerçekleştirmek ve bu sayede hem
Sonuç: Türkiye’de ilk kez yapılacak olan bu
ülkemizdeki
değişim
aile
hekimliği
uygulamasını
programı
ile
programa
katılan
tanıtmak, hem de katılımcılarında da katkısı ile
Avrupalı meslektaşlarımıza ülkemizdeki aile
Avrupadaki farklı uygulamalar hakkında bilgi
hekimliği uygulaması ve uzmanlık eğitimi
paylaşımı ve Avrupalı genç aile hekimleri
sürecini
arasındaki
uygulamalar hakkında da bilgi edineceğiz.
sosyo-kültürel
ilişkilerin
tanıtacak,
Böylece
Yöntem: VdGM Türkiye ekibi ve 14. Doğu
ülkelerinden genç aile hekimlerinin bilimsel,
Akdeniz
Sempozyumu
sosyal ve kültürel paylaşımlarda bulunarak aile
organizasyon komitesinin iş birliği ile ülkemizin
hekimliği vizyonlarını geliştirmelerine katkıda
ilk konferans öncesi değişim programının 18-
bulunacaktır. VdGM Türkiye ekibi olarak
21 Mayıs 2015 tarihleri arasında Adana’da
disiplimizi daha iyi yerlere taşıyabilmek adına
gerçekleştirilmesi planlanmıştır.
yeni faaliyetler gerçekleştirmek ümidiyle…
Hekimliği
program,
ülkelerindeki
geliştirilmesini sağlamaktır.
Aile
bu
onların
Avrupa’nın
farklı
Şubat ayı içerisinde VdGM’nin sosyal medya
organları aracılığı ile duyurular yapılmıştır.
VdGM Değişim Grubu ülke temsilcileri aracılığı
ile yapılan başvurular arasından başvuru
sırasına göre ilk 5 katılımcı değişim programına
kabul
edilmiştir.
düzenlenen
Ülkemizde
değişim
ilk
defa
programına
farklı
ülkelerden birçok başvuru yapılmış ve başvuru
sırasına göre Portekiz’den Raquel Salgado
Sousa ve Alexandra Pinho; İspanya’dan Ines
96
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P14 İyileşmeyen Yaralar İle Başvuran Hastada
şekeri: 436 mg/dl, HBA1c: %13, kan gazı
Diyabetes Mellitus Tanısı: Olgu Sunumu
pH:7,42 PCO2:44,5 HCO3: 27,1; tam idrar
1
1
Sercan Turan , Havva Polatçı , Mehmet
tetkikinde glukoz:+3, protein negatif, keton
Sonbahar2, Hüseyin Can1
eser miktarda, dansite: 1037; sedimantasyon:
1.
79mm, CRP: 10,56 mg/dl idi. Tetkik sonuçları
İKÇÜ Atatürk EAH Aile Hekimliği Kliniği
2.
İKÇÜ Atatürk EAH Aile Dahiliye Kliniği
ile DM tanısı alan hasta ileri tetkik ve tedavi
amacıyla servise yatırılmak üzere Endokrinoloji
GİRİŞ:
Diyabetes
Mellitus
(DM),
insülin
ve Metabolizma Kliniğine yönlendirildi.
eksikliği ya da insülin etkisindeki defektler
SONUÇ: Diyabetin kişiye ve topluma yükünü
nedeniyle organizmanın karbonhidrat (KH),
azaltmak için hastalığın olabildiğince erken
yağ
yeterince
dönemde tanınması, böylece uygun şekilde
bakım
tedavi edilmesi şarttır. Takip etmiş olduğumuz
ve
proteinlerden
yararlanamadığı,
sürekli
tıbbi
gerektiren, kronik bir metabolizma hastalığıdır
hastaların
(1).
yatış
yapılması oldukça önem arz etmektedir.
kronik
Özellikle iyileşmeyen ayak yaraları ile başvuran
Diyabetiklerin
nedenlerinin
hastaneye
yaklaşık
komplikasyonlardır.
%50'si
Ayak
ülserleri
ve
hastalarda
DM
açısından
mutlaka
DM
taramalarının
açısından
ileri
amputasyonlar diyabetik hastalarda morbidite
tetkikleri yapılmalıdır.
ve
Anahtar Kelimeler: Diyabetes Mellitus, yara,
yeti
kaybının
ana
sebeplerindendir.
Diyabete özgü bir komplikasyon olan nöropati
komplikasyon
ve diyabete sıklıkla eşlik eden periferik arter
Kaynaklar:
hastalığının sonucu olan iskemi zemininde,
1. Dİyabetes Mellitus ve Komplikasyonlarının
aşırı
Tanı ve Tedavi Klavuzu. Türkiye Endokrinoloji
basınç
yükü
ve
infeksiyonun
da
katılmasıyla oluşan diyabetik ayak, organ
ve
kaybına götürebilen, ruhsal, bedensel, sosyal
http://www.turkendokrin.org/files/file/DIYAB
ve ekonomik yönden ayrıcalığı olan bir
ET_TTK_web.pdf (erişim tarihi 06/03/2015)
komplikasyondur(2).
2.İlhan SATMAN. Diyabetes Mellitusun Tanı ve
OLGU SUNUMU: 61 yaşında kadın hasta son 1
Sınıflaması. Turkiye Klinikleri J Endocrin
aydır sağ ayak başparmakta yara şikayeti ile
2003;1(3):157-68.
polikliniğine
başvurdu.
Hastanın
Metabolizma
Derneği.
bilinen
hastalık ve ilaç kullanım öyküsü yok. Fizik
muayenede vital bulgular stabil,
sağ ayak
başparmak distal falanks dorsal yüzde 1,3x1,5
cm ebatında ülsere enfekte büllöz deri lezyonu
mevcuttu. Hastanın yapılan tetkiklerinde kan
97
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P15 Metastastik Kolon Kanseri Tanılı Hastada
tedavi
Derin Ven Trombozu: Olgu Sunumu
Hastanın
1
1
Havva Polatçı , Sercan Turan , Hüseyin Can
1
protokolü
vital
uygulandığı
bulguları
muayenesinde;
pretibial
öğrenildi.
stabil,
ödem
fizik
+++/+++,
1
.İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk
skrotal ödemi mevcut ve batın distandü
Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği
görünümdeydi. Laboratuar bulgularında üre:
Kliniği
15 mg/dl, kreatinin: 0.6 mg/dl, protein: 5.9
Giriş: Venöz tromboembolizm (VTE), kanser
g/dl, albumin: 2.6 idi. Hastaya ağrı şikayeti için
hastalarında mortalite ve morbidite üzerine
tramadol 100 mg 3x1, bulantı şikayeti için
önemli
komplikasyonlardan
granisetron 3 mg 2x1 ve beslenme amaçlı
birisidir (1). İmmobilizasyon, obezite, gebelik,
enteral beslenme solüsyonu 3x1 başlandı.
cerrahi, kanser, kalp yetmezliği, santral kateter
Çekilen
takılması
insidansını
ultrasonografisinde bilateral alt ekstremitede
arttırırlar (2). Bu olguda bacaklarda şişlik
ana femoral ven (yüzeyel ve derin dallarında)
şikayeti olan metastatik kolon kanseri tanılı bir
ve solda popliteal vende akut trombüs izlendi.
hastada derin ven trombozunun ayırıcı tanıda
Kalp Damar Cerrahisi Kliniği’nin önerisiyle
akılda tutulması gerektiği vurgulanmıştır.
enoksaparin sodyum 0,6 cc 2x1 SC başlandı.
Olgu Sunumu:
Skrotal ödem açısından elevasyon uygulandı.
etkileri
gibi
olan
faktörler
VTE
alt
ekstremite
venöz
doppler
Hastanın çekilen abdomen ultrasonografisinde
batında
serbest
sıvı
izlendi.
Girişimsel
Radyoloji Kliniği’nce drenaj kateteri takılarak
2000 cc asit mayi boşaltıldı. Bacaklarda şişlik
şikayeti gerileyen hasta komplikasyonsuz bir
şekilde halen servisimizde yatmaktadır.
Tartışma:
kanserli
Venöz
tromboembolizm(VTE),
hastalarda
en
sık
görülen
57 yaşında metastatik kolon kanseri tanılı
komplikasyonlardan biridir. Bacaklarda ödem
hasta oral alım bozukluğu, bulantı, bacaklarda
şikayetiyle başvuran kanserli hastalarda VTE
şişlik ve ağrı nedeniyle Kanser Hastalarında
ön
Palyatif Bakım ve Destek Servisimize yatırıldı.
bulundurulmalıdır. Palyatif bakım sağlanırken
Hastaya 2013 yılında kanlı ishal nedeniyle
kanser
yapılan kolonoskopik biopsi sonucu kolon
komplikasyonlar açısından dikkatli olunmalı ve
kanseri teşhisi konularak 24 kür kemoterapi
acil müdahale gecikmeden yapılmalıdır.
tanısı
mutlaka
hastalarında
göz
önünde
oluşabilecek
98
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Kaynaklar:
1. Levitan N, Dowlati A, Remick SC,
P16 Kadın Hastada Edinsel Faktör 8 Eksikliği:
Olgu Sunumu
Tahsildar HI, Sivinski LD, Beyth R.
Sercan Turan1, Mehmet Sonbahar2, Hüseyin
Medicine (Baltimore) 1999;78(5):285-
Can1
91.
1.
2. Şennur U,Fatma S,Varol Ç. Türkiye
Klinikleri J Med.Sci 2007,27(6)853-61
İKÇÜ Atatürk EAH Aile Hekimliği Kliniği
2.
İKÇÜ Atatürk EAH Aile Dahiliye Kliniği
GİRİŞ: Edinsel hemofili A (EHA) daha önceden
hemostaz sistemi normal olan bireylerde,
faktör VIII’e (F8) karşı gelişen otoantikor
sonucu F8’in işlevinin inhibisyonuna bağlı
nadir görülen bir kanama hastalığı olarak
tanımlanır (1). Sıklığı yaşla birlikte artan, basit
bir
yumuşak
doku
kanamasından,
uzuv
kayıplarına ve ölüme kadar değişen morbidite
ve mortalite yüksekliği gösteren bir tablodur
(1). Otoantikor oluşumuna yol açan neden,
hastaların
yaklaşık
yarısında
saptanamaz
(idiyopatik). Otoantikor oluşumuna kolajenvasküler (RA, SLE) hastalıklar, kan hastalıkları
(KLL, HDL, MM),
solid tümörler (prostat,
akciğer, kolon, mide, baş-boyun, serviks,
meme),
gebelik (özellikle doğum sonrası
dönemde
yaklaşık
(penisilin
ve
%10 hastada),
ilaçlar
türevleri,
sülfon
grubu
fenitoin,
metil
dopa,
antimikrobikler,
kloramfenikol) neden olabilir (2).
OLGU: 24 yaşında kadın hasta son 2 aydır
kollarda, bacaklarda ve gövdenin çeşitli
yerlerinde
gezici
karakterde
morluklar
oluşması yakınması ile başvurdu. Ağız içi
kanama,
kanlı
idrar
ve
dışkılamasının
olmadığını belirtti. Herhangi bir ilaç kullanım
öyküsü veya hastalığı yoktu.
Hastanın
99
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
özgeçmişinde 4 ay önce normal vajinal yolla
1. Türk Hematoloji Derneği Tanı Ve Tedavi
sorunsuz
Kklavuzu.
doğum
yaptığı
öğrenildi.
Fizik
muayenede genel durum iyi, bilinç açık,
http://www.thd.org.tr/thdData/Books/119/kil
oryante koopere, vital bulgular stabildi. Ön kol
avuzu-tek-parca-halinde-goruntulemek-icin-
mediali ½ proksimalde 3x4cm ebatında, sol diz
tiklayiniz.pdf (Erişim Tarihi 06/03/2015)
posteriorunda
2.Cem AR. Edinsel Nedenli Koagulasyon
hematomla
3x3cm
uyumlu
büyüklüğünde
görünüm
mevcuttu.
Laboratuvar analizinde; Hb: 12.1 gr/dl, MCV:
Bozuklukları. Kanama ve Tromboza Eğilim
Sempozyum dizisi No:36 Kasım 2003; s.87-92.
85.8 fl, WBC: 9330 K/uL, PLT: 396000 K/uL,
INR: 1, aPTT:99.5 sn, D-Dimer: 805, Fibrinojen:
395mg/dl,
LDH:
229md/dl,
Protrombin
Zamanı: 6 dk 45 sn, Kanama Zamanı: 1 dk,
ANA:
negatif,
Anti-CCP:
negatif,
Sedimantasyon: 32 mm, TSH: 0.83 uIU/mL,
Ferritin: 49ng/dl, Vitamin B12: 249pg/dl, Folat:
14,9ng/dl, Faktör 9: % 66,9, Faktör 8: % 0,1,
Protein C: %127 Protein S: %65,9, Von
Willebrant Faktör Antijeni: % 81,9, Lupus
Antikoagülan Oranı: 0,97 sn, DRVVTC: 29,5 sn,
DRVVTC: 36,7 sn şeklindeydi. Hasta mevcut
klinik ve laboratuar bulgularına göre edinsel
hemofili A olarak değerlendirildi. Hasta halen
serviste yatarak tedavi görmektedir.
SONUÇ: Edinsel hemofili nadir görülen ancak
morbidite ve mortalitesi yüksek bir tablodur.
Özellikle gebelik sonrasında başlayan peteşi,
purpura veya ekimozlarda mutlaka EHA
düşünülmelidir.
EHA’da en önemli sorun
tanının geç konulması ve hastaların genellikle
hematoloji dışı kliniklere yatırılmış olmasıdır.
EHA’da
hastaların
ivedilikle
hematoloji
bölümlerine danışılması gerekmektedir.
Anahtar Kelimeler: Hemofili, vajinal doğum,
kanama
100
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P17 VAKA SUNUMU – ERİTEMA NODOZUM
1
1
Eminegül Yavuzsan , Dilek Toprak , Dr.Canan
Hasbal Akkuş
2
Özgeçmiş ve soygeçmişte özellik yoktu. Fizik
muayenesinde, genel durumu orta, başboyun, akciğer, kalp ve batın muayeneleri
Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma
doğal; nöromotor gelişimi yaşına uygundu. Sol
Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği
diz
Bakırköy Dr Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma
hareket kısıtlılığı; hassasiyet, ısı artışının yanı
Hastanesi, Pediatri Kliniği
sıra her iki pretibial bölgede en büyüğü 4x4cm
Giriş: Eritema Nodozum (EN) nadir görülen,
olan 10-15 adet çeşitli büyüklükte ağrılı,
genellikle
kırmızı-mor noduler lezyonlar mevcuttu.
alt
ekstremitelerin
ekstansör
ekleminde
hareketle
ağrı
nedeniyle
yüzlerinde lokalize, ısı artışı, kızarıklık, ağrılı ve
Hasta eritema nodozum ön tanısı ile interne
endüre
edilerek rutin kan tetkikleri, viral markerları
noduler
lezyonlarla
karakterize
subkutan dokunun enflamatuar bir lezyonu
istendi.
olup
Brucella, Hepatit Markerları yanısıra boğaz
gecikmiş
tipte
bir
hipersensitivite
EBV,
Parvovirus,
Mycoplazma,
reaksiyonudur. Septal pannikülitin en sık
kültürü alındı ve PPD planlandı.
görülen tipi olup, genellikle 2. -3. dekatlarda
WBC:8900
ve kadınlarda (K/E =4/1) rastlanır.
EN
olarak gelen hastaya Seftriakson 75mg/kg/gün
enfeksiyoz (streptokokal farenjit, tüberküloz,
2 dozda başlandı. A grubu Beta Streptokok
Ebstein Barr virüs enfeksiyonları, mikotik
testi negatif olarak bulundu. Anti Hbs, HCV,
enfeksiyonlar) ve non enfeksiyoz (sarkoidoz,
AntiHIV negatifti. Parvovirus B 19 IgM pozitif
inflamatuar barsak hastalıkları (IBH), kollajen
olarak bulundu (36.8). ASO:349.00 IU/mL, RF:
doku hastalıkları, bazı ilaçlar ve maligniteler)
9.9 IU/mL idi. Yapılan PPD’nin 72 saat sonra
hastalıkların ilk belirtisi olarak görülebileceği
değerlendirmesi 0 olarak okundu. Parvovirus
gibi idiopatik olarak da ortaya çıkabilir. Bu
B19’a bağlı Eritema nodozum tanısı ile klinik
çalışmada Parvovirus enfeksiyonu sonrası
düzelme sağlanarak taburcu edildi.
10^3/mm^3,ESR:
102mm/saat
görülen bir eritema nodozum vakası sunuldu.
Olgu Sunumu: 5.5 yaşında erkek çocuk. 3 gün
önce başlayan bacaklarda ağrı, her iki bacakta
döküntü ve ısı artışı şikayetleri ile Bakırköy Dr
Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi,
Pediatri
polikliniği’ne
başvuran
hastanın
başvurudan bir ay önce yaklaşık iki hafta süren
üst solunum yolu enfeksiyonu öyküsü ve bu
nedenle bir hekim tarafından verilen oral
antibiyotik tedavisi öyküsü mevcuttu.
101
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P18
EVDE
SAĞLIK
HİZMETLERİ
BİRİMİ
Bulgular:
Son
bir
yıllık
verilere
göre
TARAFINDAN TAKİP EDİLEN HASTALARIN
birimimizden hizmet alan kayıtlı hasta sayısı
DEĞERLENDİRİLMESİ
966 olup ayda ortalama 127 hastaya 156
Dilek Toprak1, Aycan Topaloğlu1, Memet
ziyaret gerçekleştirilmektedir. Ayda ziyaret
Taşkın Eğici1
edilen hastaların 101’ini (%64) kadın, 55’ini
1-Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma
(%36) erkek hastalar oluşturmaktaydı. Bu
Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği
hastaların %54’u 66-85 yaş grubunda,%31’i
Amaç: Sağlık Bakanlığınca sunulan Evde Sağlık
85+ yaş %11’i ise 46-65 yaş grubundadır. En
Hizmetlerinin Uygulama Usul ve Esaslari
fazla nörolojik ve psikiyatrik tanılarla izlenen
Hakkinda Yönerge’ye göre evde sağlık hizmeti:
hastaların tanılara göre dağılımı ise %30
çeşitli hastalıklara bağlı olarak evde sağlık
Alzheimer, %22 Serebrovasküler olay, %14
hizmeti sunumuna ihtiyacı olan bireylere
Hemipleji, %14 Demans ve %4 Parkinson
evinde ve aile ortamında sosyal ve psikolojik
hastalığı
danışmanlık
Kardiyovasküler
hizmetlerini
de
kapsayacak
şeklindeydi.
Bunu
izleyen
hastalıkların
%64’ü
şekilde verilen muayene, tetkik, tahlil, tedavi,
Hipertansiyon,
tıbbi
Metabolik hastalıkların %75’i Diyabet %10’u
bakım,
takip
ve
rehabilitasyon
%25’i
yetmezliğidir.
hizmetlerini ifade eder. Bu kapsamda Şişli
Hiperlipidemi
Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
hastalıklarının %83’ü KOAH’tır
evde sağlık hizmetleri, Aile Hekimliği Kliniği’ne
Sonuç: Günümüzde giderek artan yaşlı nüfusu
bağlı olarak 2013 yılından bu yana devam
beraberinde kronik hastalıkları ve bakım
etmektedir. Birimimiz 1 uzman doktor, 1
hizmeti gerektiren büyük bir hasta grubunu da
asistan doktor, 2 hemşire, 1 şoför ve 1
ön
sekreterden
çalışmanın
hizmetlerinin yaygınlaştırılması veya başta
amacı; hastanemiz Aile Hekimliği Kliniği’ne
nörolojik, psikiyatrik hastalar olmak üzere
bağlı Evde Sağlık Hizmetleri Birimi’ne kayıtlı
diğer
hastaların
alabilecekleri
oluşmaktadır.
Bu
sosyodemografik
özelliklerini
değerlendirmektir.
plana
yatağa
iken
Kalp
solunum
çıkarmaktadır.
bağımlı
Evde
hastaların
sağlık
sistemi
sağlık
hizmet
merkezlerinin
yaygınlaştırılması gerekmektedir.
Gereç ve Yöntem : Bu araştırmada Ocak 2014 Şubat 2015 tarihleri arasında Evde Sağlık
Hizmetleri birimimizden hizmet alan hastaların
retrospektif
kayıtları
değerlendirilerek
hastaların yaş, hastalık tanıları ve ziyaret
sayılarının analizleri yapılmıştır.
102
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P19 İLERİ YAŞTA TANI ALAN FMF OLGUSU
Merve
Hatice
1
Güvercin ,
Aşkın
hastanın bu şikayetlerinin çocukluktan beri var
Harmanda , Hüseyin Can , Barış Önder
olduğu, senede 4-5 defa tekrarladığı öğrenildi.
Pamuk2
Daha önce pek çok kez gittiği hastanelerde
1
yapılan tetkiklerinde ANA (-), ASMA (- ), Anti-
ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği
LKM 1(-), IgG, IgM, hepatit paneli, hemoglobin
2
elektroferezinin normal olduğu öğrenildi.
ve Araştırma Hastanesi, İç Hastalıkları Kliniği
Farklı
2
Ayşin
esnasında karın ağrısı ve eklem ağrıları da olan
1
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim
seferlerde
splenomegali
yapılan
saptanan
splenomegali
GİRİŞ VE AMAÇ: Ailevi Akdeniz Ateşi (Familyal
açısından
Mediterrian Fever; FMF) ülkemizde binde bir
operasyonu kabul etmediği öğrenildi. Bu
oranında
%5),
bulgular neticesinde hastadan brucella ve
otozomal resesif olarak 16p kromozomu ve
plasmodium açısından tetkikler ve FMF gen
MEFV geni ile iletilen bir hastalıktır. Hastalar
analiz testi istendi. Brucella ve plasmodium
genellikle ataklarla pek çok birime başvurma;
negatif ve M694V geni homozigot mutant
apandisit, peritonit, barsak düğümlenmesi ön
olarak
tanılarıyla opere edilme, sonrasında tekrar
doğrulanmasıyla
karın ağrısı atakları yaşama gibi tipik öyküleri
başlandı. Hasta kontrol altında tedavisine
ile
devam etmekte.
görülen
(taşıyıcılık
oranı
tanı almaktadır. Bildirideki amacımız
operasyon
ve
USG’lerde
önerilen
saptandı.
FMF
hastaya
teşhisinin
kolşisin
TARTIŞMA:
seferinde farklı ek şikayetlerle yıllarca hastane
bilinmeyen tekrarlayan ve kendini sınırlayan
acillerine başvurmuş olan, tarafımızca yalnızca
ateş, peritonit, sinovit, plörit atakları ile
anamnezden şüphelenilerek bakılan M694V
karakterize
geninin homozigot mutant saptanması ile tanı
olgularda deri lezyonları vaskülit ve özellikle
alan ileri yaşta FMF hastasının sunulmasıdır.
tedavide geç kalınan olgularda amiloidoz
OLGU:
hastanın
görülebilir. FMF ile splenomegali görülme
polikliniğimize başvurusundaki fizik muayenesi
sıklığı %40’tır. Tanı alma yaşı genellikle 20’nin
tamamen
ve
altında olup çoğunlukla ilk dekattadır. Ancak
hastanın
olgumuz ilkokul çağından beri semptomları
anamnezinde son 1 haftada 5 kilo kaybettiği
olmasına rağmen 49 yaşında tanı almış olup,
ama her hastalandığında bu şekilde ateşli
buna rağmen amiloidoz gelişmemiştir. FMF’in
dönemlerinin
kilo
2 fenotipinden ilki sıklıkla çocukluk veya
kaybıyla seyrettiği, ateşli dönemleri bittiğinde
adölesan çağda başlayan peritonit, sinovit
yeniden kilo aldığı öğrenildi. Ateşlenme
veya plöritin kısa süreli febril epizodları
soygeçmişinde
yaşında
olağandı.
özellik
olduğu,
erkek
Özgeçmiş
olmayan
beraberinde
kronik
etyolojisi
tedavisi
tekrarlayan ateş, karın ağrısı, halsizlik ve her
49
FMF
hastanın
bir
tam
hastalıktır.
olarak
Bazı
103
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
şeklinde olan fenotip 1, ikincisi kendini başlıca
P20 KARS
İLİ MERKEZ
nefropati ile gösteren AA amiloidoz tablosu ile
ÇİFTÇİLERİN
BİYO-PSİKO-SOSYAL SAĞLIK
seyreden fenotip 2 dir. Bu durumda hasta
DURUMLARI (
fenotip 1 ile uyumludur. Öte yandan hastalıkta
Yrd. Doç. Dr. Hülya Çakmur
görülen
Kafkas
splenomegalinin
amiloidozdur.
Ancak
temel
bizim
nedeni
hastamızda
Üniversitesi
Tıp
KÖYLERİNDE
Fakültesi,
Aile
Hekimliği Anabilim Dalı
splenomegali olmasına rağmen amiloidoz
Amaç Tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlayan
yoktu
bireyler, bedensel ve ruhsal çeşitli sağlık
ve
splenomegalinin
etyolojisi
bulunamadı. Bu vakada hastanın FMF atağı
riskleriyle
tablosunu yıllardır yaşamasına rağmen geç
özellikleri nedeniyle tarım ve hayvancılığın
tanı
fizik
yaygın olarak yapıldığı bölge ilinde çiftçilerin
muayenenin ne kadar önemli olduğu ve bu
sağlık durumlarını inceleyen araştırmaların
konunun
eksikliği nedeniyle bu çalışma planlanmıştır.
alması,
ayrıntılı
daha
çok
anamnez
üzerinde
ve
durulması
karşılaşırlar.
Coğrafi
ve
iklim
gerektiğini vurgulamaktadır.
Çalışmanın amacı; Kars ili merkez köylerinde,
Anahtar kelimeler: FMF, splenomegali, geç
çiftçilerin bedensel, ruhsal, sosyal sağlık
tanı
durumlarını
değerlendirmek
ve
sosyo-
demografik özelliklerine göre karşılaştırarak
incelemektir.
Gereç ve Yöntem Araştırmanın tipi kesitseldir.
Çalışma, Mart-Mayıs 2013 tarihleri arasında
Kars iline bağlı 11 merkez köyde, geçimini
tarım ve hayvancılıkla sağlayan 177 bireyde
yürütülmüştür. Örnek
büyüklüğü Epi-Info
Statcalc programı ile belirlenerek, non-random
örneklem yöntemi uygulanmıştır. Bedensel ve
sosyal sağlığın sorgulanmasında; açık ve kapalı
uçlu sorulardan oluşan 38 maddeli anket
formu kullanılmıştır. Bedensel sağlık; akut
sağlık sorunlarından geçirilen ameliyat, kaza,
kronik hastalık, ilaç kullanımı ve sağlık
alışkanlıklarının sorgulanmasıyla incelenmiştir.
Sosyal sağlığın araştırılmasında; kendini aidiyet
ve güvende hissetme, işlerde paylaşım ve
yardımlaşma, ortak makine ve alet kullanımını
104
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
inceleyen soru örnekleri kullanılmıştır. Anket
Sonuç Bu çalışmada, sağlıksızlığın en belirgin
formu, Kopenhag sağlık ölçümü kriterlerine
nedeninin
göre
Health,
saptanmıştır. Cinsiyetin, dağılımı homojen
sağlığın
olmamasına karşın, sağlık sorunları için fark
hazırlanmıştır
(Measuring
Copenhagen).
Ruhsal
değerlendirilmesinde
durumu
yalnız
incelenmiştir.
Bu
depresyon
amaçla,
21
öğrenim
oluşturmadığı
tersine,
durumu
görülmüştür.
bölgede
düşük
olduğu
Beklenilenin
olan
ekonomik
maddeden oluşan Beck Depresyon Ölçeği
gelişmişlik düzeyi ile, ölçülen bedensel, ruhsal,
kullanılmıştır. Ölçeğin en düşük puanı 0, en
sosyal
yüksek puanı 63 tür. Değerlendirmede 14
bulunmamıştır. Klinik olarak anlamlı boyutta
puan, klinik anlamlılığı göstermektedir. Veri
olmasa da katılımcıların depresyon puanları
analizi için SPSS 20.0 (IP no: 194.27.41.6)
yüksek oranda saptanmıştır.
programı kullanılmıştır.
Bu ilde elde edilen bulgular ışığında, bölge
Bulgular Çalışma grubunun yaş aralığı 15-85
çiftçilerinin sosyo-demografik özelliklerini ve
(37.66±15.01),
kadındır.
sağlık durumlarını anlamak kolaylaşmaktadır.
%
62.1,
Bu çalışmanın bölge gereksinimlerine yönelik
bedensel sağlık sorunu oranı % 40.6, sosyal
koruyucu-geliştirici halk sağlığı hizmetlerinin
olarak iyi olmama oranı % 46.6 olarak
planlanmasında kanıta dayalı veri olarak, katkı
saptanmıştır. Otuz beş yaş ve üzerinde
sunması umulmaktadır.
depresyon sıklığı, <34 yaş grubuna göre
Bu çalışma “Health risk faced by Turkish
anlamlı
bulunmuştur.
agricultural workers” adıyla Hindawi, The
Depresyon ölçek puanları; ileri yaş, düşük
Scientific World Journal’ da yayınlanmıştır (
öğrenim durumu, fazla çocuk sayısı (≥3), evin
2014, Article ID 185342, 8 pages, DOI:
olumsuz fizik koşulları ve bedensel sağlıksızlık
10.1155/2014/185342).
Katılımcılarda;
%77.4’ü
depresyon
olarak
durumunda,
oranı
yüksek
istatistiksel
olarak
sağlık
durumları
arasında
ilişki
anlamlı
düzeyde yüksek bulunmuştur. Katılımcıların
beden sağlığının; ileri yaş, düşük öğrenim
durumu, fazla çocuk sayısı ve sosyal sağlıksızlık
durumunda,
anlamlı
ölçüde
bozulduğu
saptanmıştır. Öğrenim düzeyi yüksek ve
bedensel olarak sağlıklı olan katılımcıların
sosyal sağlığının istatistiksel olarak anlamlı
düzeyde iyi olduğu gözlenmiştir. Sosyal sağlık
durumu ile yaş arasında istatistiksel olarak
anlamlı ilişki bulunmamıştır (Tablo 1,2).
105
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Table I. Katılımcıların sosyo-demografik özellikleri ve Beck Depresyon Ölçeği ile ilişkisi
Değişkenler
Yaş
Cinsiyet
Medeni Durum
Çocuk Sayısı
Öğrenim Düzeyi
Bedensel Sağlık
n
%
min
max
ort
≤34
91
51.4
15.00
85.00
37.65
≥35
86
48.6
Kadın
137
77.4
Erkek
40
22.6
Evli
124
70.1
Diğer
53
29.9
≤2
84
47.5
≥3
93
52.5
<5
134
75.7
≥5
43
24.3
Iyi
104
59.4
71
40.6
89
53.4
65
46.6
67
37.9
110
62.1
99
55.9
78
44.1
İyi değil
Ekonomik Destek
Alıyor
Almıyor
Beck Skoru
≤8
≥9
Aylık Gelir
≤500 TL
≥501 TL
Aylık gelir değişimi
Arttı
43
24.3
(son on yılda)
Azaldı
63
35.6
Değişmedi
71
40.1
Var
44
24.9
Yok
133
75.1
≤2
80
45.2
≥3
97
54,8
Evet
76
42.9
Hayır
101
57.1
≤9
95
53.7
≥10
82
46.3
Evet
38
21.5
Hayır
139
78.5
Evet
70
39.5
Hayır
107
60.5
Evet
99
55.9
Hayır
78
44.1
Evet
75
42.4
Hayır
102
57.6
Devlet desteği
Evin oda sayısı
Toprak sahibi olma
Sahip olunan hayvan sayısı
Tarım ilacı kullanımı
Suni gübre kullanımı
Tarım makinesi kullanımı
Çocuklar tarımda çalışyor
Çocukların çalışmaya başlama
yaşı
Yalnız akrabalarla yakın sosyal
≤14
49
65.3
≥15
26
34.7
Evet
70
39.5
Hayır
107
60.5
Sigara ve alkol
Evet
21
11.9
kullanımıe
Hayır
156
88.1
ilişkiler
SD
Beck (p)
15.019
0.491
0.983
0.00
9.00
2.80
2.039
0.218
0.00
45.00
13.18
10.579
150.00
3000.00
766.10
490.197 0.634
0.551
0.814
1.00
7.00
2.89
1.234
0.095
0.00
60.00
16.40
19.719
0.848
0.329
0.479
0.870
0.690
2.00
17.00
n: sıklık; %: yüzde; SD: Standart deviasyon; p: istatistiksel anlamlılık düzeyi; Veri,ort ±1 SD olarak gösterilmiştir
11.28
4.210
0.975
0.154
106
0.158
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Table 2. Katılımcıların sağlık durumlarının sosyo-demografik değişkenlerle ilişkisi
Bedensel Sağlık*
Değişkenler
2
Sosyal Sağlık**
2
Ruhsal Sağlık***
2
χ
p
χ
p
χ
p
29.038
<0.001
3.196
0.061
7.034
0.008
1.875
0.171
0.280
0.597
0.474
0.491
4.996
0.025*
4.565
0.033
4.277
0.039
0.256
0.613
0.648
0.421
0.000
0.983
13.577
<0.001
0.867
0.352
14.343
<0.001
0.029
0.865
0.002
0.967
0.227
0.634
0.788
0.375
3.371
0.066
5.142
0.023
-
5.173
0.016
4.853
0.024
-
-
0.329
0.463
Yaş
≤34
≥35
Cinsiyet
Kadın
Erkek
Öğrenim Düzeyi
<5
≥5
Medeni Durum
Evli
Diğer
Çocuk Sayısı
<2
≥3
Aylık Gelir
≤500 TL
≥501 TL
Evin Oda Sayısı
≤2
≥3
Bedensel Sağlık
-
Sosyal Sağlık
-
*: Günlük yaşamı etkilemeyecek düzeyde geçici sağlık sorunları olan, ya da bedensel sağlık sorunu
olmayan bireyler, bedensel sağlıklı olarak işaretlendi **:Yaşadığı ortamda kendini emniyet ve güvende
hisseden, aidiyet duygusu olan, çevresiyle yakın ilişkiler kuran ve çalışmasa bile köyde yaşamını
107
sürdürebileceğine inanan bireyler sosyal olarak sağlıklı kabul edildi. ***: Ruhasl sağlık için yalnız
depresyon durumu değerlendirildi. Beck Depresyon Ölçeği ≥9 değerler, depresyon olarak işaretlendi.
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P21
Kızamık
Hastalığında
Anamnez
Bulgularının Önemi
kullanıldı. İstatistiksel analizlerde p<0,005
anlamlı kabul edildi.
1
2
Uzm.Dr. Giray Kolcu , Dr. Taner Demirbaş ,
Bulgular: Çalışmaya toplam 82 anamnez dâhil
Dr. Aykut Emre Yıldırım2, Meryem Gökgöz2,
edildi.
Doç.Dr. Kurtuluş Öngel3
ortalaması 11,7±12,61 (min:3 ay, max:40 yaş)
Anamnezlerdeki
hastaların
yaş
yaş idi. Kızamık şüpheli vakaların %37,8’inin
1
Konya Karatay 12 nolu Uluırmak Aile Sağlığı
(n:31) bir yaş altı olduğu görüldü. Hastaların
Merkezi
33’ü (%40,2) erkek, 49’u (%59,8) kadındı.
2
Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi
Vakaların
3
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi
Aile Hekimliği Anabilim Dalı
%64,6’sında
bölgesinden
döküntü
başlamaktaydı.
yüz
Vakaların
semptomları değerlendirildiğinde döküntünün
ardından en sık yüksek ateşin görüldüğü tespit
edilmiştir. Semptomlar arası yapılan çapraz
Giriş: Kızamık şüpheli vakalar için her sağlık
tabloda; ateş ve öksürük arasında istatistiksel
kuruluşunda
çeşitli
inceleme
formları
anlamlı ilişki tespit edildi (p:0.014). Vakaların
Bu
formlarda
hastanın
24’ünde (%29,3) kızamık hastalığı şüpheli vaka
bulunmaktadır.
tanımlayıcı bilgileri, klinik bilgileri, laboratuvar
ile temas öyküsü, 9’unda (%11,0)
verileri ve olası enfeksiyon kaynağı gibi çeşitli
seyahat öyküsü vardı. Şüpheli vaka teması ile
bilgiler toplanır. Bu çalışmada kızamık hastalığı
vaka nedeniyle aşılanan kişi sayısı arasındaki
şüpheli vakalar için düzenlenmiş anamnez
ilişki istatistiksel olarak anlamlı bulundu
tutanakları
hastalıkların
(p:0,048). Vakaların %28’i kesin tanı aldı. 82
önlenmesinde anamnezin önemine ve asgari
vakada ortalama 5,96±18,42 ( min:0, max:156)
içeriğine dikkat çekmek amaçlanmıştır.
kişi aşılandı, 2,48±2,52 (min:0, max:15) kişi ise
Materyal metod: Çalışma retrospektif veri
sağlık kuruluşuna yönlendirildi.
analizi olarak tasarlandı. Etik kurul ve Konya
Tartışma: Çalışmada vakaların çoğunluğunun 1
Halk
yaş
Sağlığı
ışığında
salgın
Müdürlüğü
onayı
sonrası
altı
olduğu
görüldü.
Bu
il dışına
nedenle
çalışmaya başlandı. Çalışmada Konya Selçuklu
anamnezde bir yaş altı çocuklar kızamık
Toplum Sağlığı Merkezi Bulaşıcı Hastalıklar
hastalığı
Şubesi
değerlendirilmelidir. Anamnezlerde döküntü
personeli
tarafından
düzenlenmiş
semptomları
ve
yönünden
başlangıç
anamnezler incelendi. 2013-2014 yıllarında
varlığı
kızamık şüphelisi hastalar için düzenlenmiş 82
sorgulanmalıdır. Çalışmada literatür ile uyumlu
adet anamnez formuna ulaşıldı. İstatistiksel
olarak vakaların çoğunluğunda döküntü yüz
analiz için MS Excel ve SPSS 20.0 programı
bölgesinden
başlamaktaydı.
şekli
dikkatle
mutlaka
Anamnezlerde
semptomların varlığı kaydedilmelidir. Kızamık
108
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
hastalığının
seyrinde
komplikasyonların
P22 Kemik Sintigrafisinde Nazal Aktiviteyi
görülmesi de oldukça önemlidir. Özellikle
Taklit Eden Klival kitle: Tanıda SPECT’nin
kulak
Katkısı
enfeksiyonları,
ve
lenfadenopati
yönünden vakalar sorgulanmalıdır. Kızamık
İlknur Işık 1, Yasemin Korkut2, Mahmut Işık 3
salgınlarının etkin önlenmesinde şüpheli vaka
Dumlupınar
ile temas ve il dışı seyahat bilgileri çok
Nükleer Tıp AD1
değerlidir. Bu durum hareketli vakalarda
Dumlupınar Üniveristesi Tıp Fakültesi, Aile
aşılamaya daha fazla dikkat edilmesi gerektiği
Hekimliği AD2
şeklinde
Kütahya Kent Hastanesi Nöroloji Bölümü3
yorumlanabilir.
salgınlarının
hastalık
toplum
sağlığı
önlenmesi
Bulaşıcı
Üniveristesi
Tıp
Fakültesi,
açısından oldukça önemlidir. Bu amaçla
GİRİŞ
“bulaşıcı hastalık şüphesi” olan her vakaya
Klivusta kitleler ya kafa tabanından orjin alır
zaman
yada intrakranial bir kitlenin uzanımı şeklinde
vakalara
kaybedilmeden
ulaşıldığında
ulaşılmasının,
ilk
olarak
bu
asgari
görülür.
Ayırıcı
tanıda,
kordoma
ve
niteliklere sahip anamnezin alınmasının ve
kordosarkoma sık görülmektedir. Genellikle
sağlık personelinin bu konudaki farkındalığının
30’lu yaşlarda görülür, yavaş büyürler ve lokal
geliştirilmesinin önemli olduğu kanaatindeyiz.
invaziv
Anahtar kelimeler: Anamnez, aşı, kızamık,
bulgular lezyonun çevre dokulara yaptığı
salgın.
etkilere bağlı ortaya çıkar. Diplopi en sık
özellik
gösterirler.
Semptom
ve
görülen semptomdur ve olguların %90’nında
mevcuttur. Fronto-oksipital başağrısı, olguların
en az %75’inde görülür. Görme alanı defekti ve
burun
tıkanıklığı
sık
rastlanan
diğer
semptomlardır.
OLGU
31 yaşında bayan hasta, polikliniğimize bir
yıldır mevcut olan başağrısı yakınması ile
müracaat
etti,
bu
şikayetlerle
pekçok
polikliniğe gittiğini fakat kesin bir tanı
konulamadığını, bu süre içerisinde sinüzit
tanısıyla medikal tedaviler aldığını, ancak
yakınmalarının şiddetlenerek devam ettiğini
bildirdi.
109
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Fizik muayenesi ve labaratuar tetkiklerinde
belirgin bir
SONUÇ
özellik bulunmayan hastadan
Nöroloji konsültasyonu doğrultusunda istenen
Kemik sintigrafisinde planar görüntülemede
kraniyal MR incelemesinde, klivusta solda
kraniyal kitlenin değerlendirmesini güçleştiren
yaklaşık 3x2 cm boyutlarında solid kitle
nazal aktivite gibi fizyolojik tutulumların SPECT
lezyonu görünümü mevcuttu. Metastaz yada
görüntüleme
diğer etyolojiler açısından hastanın sintigrafi
bulguların
ile değerlendirilmesi istendi. Hastanın yapılan
sağlamaktadır.
ile
doğru
anatomik
korelasyon
yorumlanmasında
katkı
Tc-99m MDP tüm vücut kemik sintigrafisinde
nazal bölgeye uyan alanda fizyolojik olduğu
düşünülen aktivite tutulumu izlendi. Ancak
kitle ön tanısı ile gelen hastaya kafa
odaklanarak alınan SPECT görüntülemesinde
MR’da tanımlanan kitle
lokalizasyonunda
radyofarmösotik tutulumu izlenmiştir. Olguya
bu klinik ve radyolojik bulgular eşliğinde beyin
cerrahisine takip amaçlı gönderildi.
TARTIŞMA
Tüm vücut kemik sintigrafisi primer hastalığın
iskelet sistemi metastazlarını araştırmak için
kullanılan en sık yöntemdir. Fizyolojik tutulum
yerleri arasında nazal aktivite hastalarda sık
görülmektedir. Kemik sintigrafisinde SPECT
görüntülemenin
planar
görüntülemeye
eklenmesi, osteoblastik aktivite tutulumlarına
karşılık gelen kemik lezyonlarının saptanarak
fizyolojik
tutulumların
yanlış
negatiflik
nedenlerini de ayırt etmede faydalı olup;
tetkikin özgüllüğünü arttırmaktadır.
Olgumuzda olduğu gibi, bu tür baş ağrısı
şikayetiyle gelen bir hastada baş ağrısının
ayırıcı
tanısında
intrakranial
bir
kitlenin
varlığının akla gelmesi hastanın erken tanısı ve
tedavisi açısından önem arz etmektedir.
110
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P23
Konya
Selçuklu
İlçesi’ndeki
Kuran
Kursları’nda Obezite Sıklığı
istatistiksel olarak karşılaştırıldı.
1
2
Bulgular: Çalışmada Kuran Kurslarında eğitim
Emre
alan 346 çocuk değerlendirildi. RVKİ değerleri
Uzm.Dr. Giray Kolcu , Dr. Ebru Özoğul , Dr.
Sema
Kurucu
Ödük2,
cinsiyet açısından chi-square yöntemi ile
Dr.
Aykut
Yıldırım2, Doç.Dr. Kurtulus Öngel3
için yapılan normalite testine göre verilerin
normal dağılışa uyduğu görüldü (p: 0,000).
1
Konya Karatay 12 nolu Uluırmak Aile Sağlığı
Çalışmaya alınan 346 çocuğun %51,7’si (n:179)
Merkezi
erkek, %48,3’ü (n:167) kızdı. Çalışmaya katılan
2
Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi
çocukların yaş ortalaması 14,6±2,56 (min: 2,5,
3
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi
max:17); yaş dağılımları incelendiğinde 2-7 yaş
Aile Hekimliği Anabilim Dalı
arasında 8 çocuk (%2,7), 8-10 yaş arasında 5
çocuk (%1,3), 11-13 yaş arasında 64 çocuk
Amaç: Obezite besinlerle alınan enerjinin
(%16), 14-17 yaş arasında 266 çocuk (%80)
harcanan
olmasından
bulunmaktaydı. RVKI değerlerine göre tüm
kaynaklanan bu nedenle vücut yağ kitlesinin
çocukların %16,2’sinin (n:56) obez olduğu
artmasıyla karakterize bir kronik hastalıktır.
saptandı. RVKI değerlerine göre bütün erkek
Erişkinlerdeki obezitenin çocukluk çağında
çocukların %8,9’i, bütün kız çocukların %24’ü
başladığı
obezite
enerjiden
fazla
bilinmektedir.
Bu
dönemlerde
tanısı
aldı.
Diğer
yandan
RVKI
başlayan obezite ilerleyen yaşlarda çeşitli
değerlerine göre obezite sıklığı 6-11 yaş arası
hastalıklara neden olmaktadır. Bu araştırmada
çocuklarda %4, 12-17 yaş arası çocuklarda
kuran
%16,9 olarak saptandı. Obezite saptanan
kurslarındaki
çocuklarda
obezite
sıklığının belirlenmesi amaçlanmıştır.
olgular arasında cinsiyet açısından istatistiksel
Gereç ve yöntem: Bu araştırmada Konya İli
anlamlı fark saptandı (p:0,000), yaş grupları
Selçuklu İlçesi’ndeki 7 adet kuran Kursu’ndaki
yönünden
346 çocuğun boy, ağırlık ve bel çevresi
(p:0,421). Çocukların antropometrik ölçümleri
ölçümleri yapıldı. Alınan ağırlık ve boy
Neyzi standartlarına göre değerlendirildiğinde
ölçümleri kullanılarak her çocuğun vücut kitle
erkek çocukların %2,23’ünün, kız çocukların ise
indeksi [VKI=Ağırlık/boy² (kg/m²) ] ve rölatif
%8,98’inin
vücut kitle indeksi (RVKI) hesaplandı. RVKI
üzerindeydi. Obez çocukların %64,3’ünün RVKI
değerlerine göre 121.0’ın üzerinde olanlar
değerlerine göre 121-140, %35,7’sinin ise
obez, 140’ın üzerinde olanlar ise morbid obez
140’tan büyük değerlere sahip olduğu görüldü.
olarak değerlendirildi. RVKI değerlerine göre
Bel çevresi de obezite değerlendirilmesinde
obez olan ve obez olmayan çocuklar yaş ve
önemli parametrelerden biridir. Çalışmada bel
ise
anlamlı
ağırlık
fark
saptanmadı
persantilleri
97’nin
111
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
çevresi ile RVKI arasındaki ilişki istatistiksel
P24 MEME KANSERİNİN KUTANE METASTAZI:
olarak anlamlı bulunmuştur (p:0,028).
OLGU
SUNUMU
1
2
Sonuç: Obezite çocukluk döneminde başlayan
Rahime İNCİ , Hilal İkbal BİLYAY , Fatma
ve tüm yaşamı etkileyen önemli bir kronik
Şule
hastalıktır. Çalışmada kuran kurslarındaki
1.İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk
çocuklarda obezitenin ülke genelinin üzerinde
Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Dermatoloji
olduğu ve özellikle kız çocuklarda yaygın
Kliniği
olduğu gösterilmiştir. Çalışma doğrultusunda
2. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk
kuran
Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği
kurslarındaki
egzersiz
çocukların
aktivitelerinin
değerlendirilmesinin
uygun
diyet
ve
yeniden
KÖŞKDERELİOĞLU1,
Hüseyin
CAN2
Kliniği
olacağı
kanaatindeyiz.
AMAÇ
Anahtar kelimeler: Çocuk, obezite, standart.
Kutane
Teşekkürler; Selçuklu Müftülüğü, Aşkın Ülgen,
bölgelerinden orjin alan malign hücrelerin
Songül Küçük, Elif Altıntaş, Merve Eraslan,
deriye
Gamze Güleçoğlu, Beyza Öz, Funda Karataş.
malignitelerde deri metastazı yaklaşık %0.7-
metastazlar
yayılması
sonucu
vücudun
oluşur
başka
(1).Tüm
%10 oranında görülür ve primer tümörün
görülme sıklığına, evresine, yaş ve cinsiyete
bağlı olarak değişir(2-4). Meme kanseri,
kadınlarda en sık deri metastazı yapan
tümördür(5).Bu posterdeki amacımız opere
meme
kanserli
hastada
gelişen
kutane
metastazı olgusunu sunmaktır.
OLGU SUNUMU
3 yıl önce sağ memede ele gelen kitle
nedeniyle genel cerrahi polikliniğine başvuran
68 yaşında kadın hastaya invaziv duktal
karsinom
tanısı
konularak
mastektomi
yapıldığı öğrenildi. Hasta 3 aydır olan,
mastektomi yeri üzerinde kızarıklık ve yara
şikayetiylepolikliniğine başvurdu. Dermatolojik
muayenesinde mastektomi alanı üzerinde
eritemli zeminde yer yer erode ve yer yer
112
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
krutlu papüler ve nodüler lezyonları olduğu
gösteren, eritemli, deri renginde, sert, ağrısız,
saptandı. Yapılan punch biyopsi sonucu invaziv
atipik
duktal karsinom kutan metastazı olarak
nodülermetastatikkarsinomdur
gelmesi üzerine hasta Onkoloji Kliniği’ne
yayılım sonucu oluşmaktadır(2-7). Lezyonlar
konsulte
çoğunlukla tutulan meme üzerinde, bölge
edildi
ve
radyoterapi
kararı
papülo
nodüllerle
sağlayan
karakterize
ve
alındı.Hasta radyoterapi tedavisi planlanması
drenajını
aşamasında exitus oldu.
lenfatiklerin ya da lenf nodlarının tümör
hücreleriyle
oluşur
yüzeyel
lenfojen
invazyonla
(4-8).
ve
derin
tıkanması
Deri
sonucu
metastazlarının
prognozuprimer tümörün tipine, özelliklerine
ve tedavi yanıtına bağlı olmakla birlikte,
genellikle ileri evre tümörlere eşlik etmesi
nedeniyle kötüdür(3).Bilinen kanser tanılı
hastalarda görülen cilt lezyonlarında kutane
metastaz
ihtimalinin
de
göz
önünde
bulundurulması,hastanın cilt lezyonlarını ihmal
etmemesi konusunda bilgilendirilmesi erken
tanı ve tedavi açısından önem taşımaktadır.
Resim 1:Mastektomi alanı üzerinde eritemli
Anahtar Kelimeler: Cilt metastazı, Meme
zeminde
kanseri
yer
yer
erode
ve
yer
yer
krutlupapüler ve nodüler lezyonlar
KAYNAKLAR
TARTIŞMA
1. Yu KJ, Lee HE, Ho HC, Lee JC, Chang WC,
Hematojen, lenfojen veya komşuluk yoluyla
Hong HS, Yang CH. Carcinomaerysipelatoides
yayılan malign hücreler deride üç farklı klinik
from
görünüm oluşturur. Bunlar; eritemli veya deri
unknownorigin.
renginde nodüller, erizipel benzeri eritemli
ClinicalPractice. 2005; 59: 1104-6.
makül veya plaklar, telenjiektazi benzeri
2. Schwartz RA: Cutaneous metastatic disease.
lezyonlar ve diskoid lupus eritematozus veya
J AmAcad Dermatol 1995;33:161-82.
morfea benzeri skatrisyel lezyonlardır (1-6).
3. Schwartz RA: Histopathologicalaspects of
Meme kanserlerinin deri metastazları değişik
cutaneousmetastaticdisease.JAmAcadDermat
klinik formlar gösterir. En sık görüleni göğüs
ol 1995;33:649-57.
squamouscell
carcinoma
International
Journal
of
of
ön duvarında dağınık yerleşimli, hızlı gelişim
113
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
4. Lookingbill DP, Splanger N, Helm KF:
P25 ALKOL DIŞI KARACİĞER YAĞLANMASI İLE
Cutaneousmetastases
METABOLİK
in
patients
with
SENDROM
BİLEŞENLERİNİN
metastatic carcinoma: A retrospectivestudy of
İLİŞKİSİ
4020
*Ahmet Ferit Erdoğan, *Suheyl Asma, *Aydan
patients.
J
AmAcad
Dermatol
1993;29:228-36
Aksöyek, *A. Kürşat Özşahin
5. Johnson WC: Metastaticcarcinoma of the
*Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile
skin. Lever’sHistopathology of theSkin.Elder D,
Hekimliği AD, Ankara
Elenitsas R, Jaworsky C, Johnson B. 8th ed.
Amaç:
Philadelphia, Lippincott-Raven ,1997:1011-8.
hepatosteatoz arasındaki ilişkinin gösterilmesi
6.Mackie RM. Soft-TissueTumors. Champion
Gereç ve Yöntem: Başkent Üniversitesi Adana
RH, Burton JL. Burns DA Breathnach SM. eds.
Uygulama ve Araştırma Merkezi Aile Hekimliği
Textbook
Polikliniğine aralık 2011- şubat 2015 tarihleri
of
Dermatology
6th
ed.
Blachwellscienceltd. USA. 2347-72.
7.McLean
D,
Cutaneousmanifestations
sendrom
kriterleri
ile
arasında check up amaçlı başvuran kişilerin
Haynes
of
Metabolik
H:
internal
dosyaları geriye dönük olarak incelendi.
Düzenli
alkol
alanlar,
test
sonuçlarını
malignant disease. Dermatology in General
etkileyecek hastalığı ve ilaç kullanımı olanlar
Medicine. Fitzpatrick TB, Eisen AZ, Wolff K,
çalışma dışı bırakıldı. Demografik bilgiler ve
Freedberg IM, Austen KF. 4th ed. New
klinik bilgiler, laboratuvar test sonuçları, batın
York,McGraw-Hill,Inc,1993;2227-49
usg sonuçları kaydedildi.
8. Spencer PS, helm TN. Skin metastases in
Metabolik sendrom tanısı, NCEP (National
cancerpatients. Cutis. 1987; 39: 119-21.
Cholesterol Education Program) tarafından
2005 yılında gözden geçirilen ATP III ( Adult
Treatment Panel III) metabolik sendrom tanı
kriterlerine göre kondu.
Gözden geçirilmiş ATP III tanı kriterleri;
1) Bel çevresi erkeklerde ≥ 102 cm, kadınlarda
≥ 88 cm
2) Serum trigliserid ≥ 150 mg/dl veya trigiserid
düşürü ilaç kullanmak
3) HDL Kolesterol erkeklerde < 40 mg/dl ve
kadınlarda < 50 mg/dl veya HDL kolesterol
düşüklüğü için ilaç tedavisi almak
4) Kan basıncının ≥ 130/85 mmhg olması veya
kan basıncı yüksekliği için ilaç tedavi almak
114
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
5) Açlık Kan şekerinin ≥ 100 mg/ dl olması veya
Metabolik
sendromu
olanların
artmış kan şekeri için ilaç tedavisi almak
p<0,0001) hepatosteatoz saptandı.
Üç ve üzeri tanı kriterine sahip kişilerde
Sonuç: Check up yaptıran kişilerde metabolik
metabolik sendrom tanısı kondu.
sendrom ve hepatosteatoz sıklığı yüksektir.
Bulgular SPSS 17.0 ile analiz edildi. Sıklık ve
Metabolik sendromun HDL düşüklüğü kriteri
tanımlayıcı analizleri yapıldı. Gruplar ki-kare
dışındaki diğer kriterleri ile hepatosteatoz
testi ile karşılatırıldı. P<0,05 anlamlı kabul
arasında anlamlı bir ilişki bulunmaktadır.
edildi.
Sonuçlarımız
Bulgular: Belirtilen tarihler arasında çalışmaya
sendromun önemli bir bileşeni olduğunu
alınma kriterlerine 198 kişinin dosya bilgileri
düşündürmektedir.
hepatosteatozun
%75,7
(
metabolik
kaydedildi. Başvuranların 66(%33,3)’sı kadın,
132
(%66,6)’i erkek
idi. Erkeklerin yaş
ortalaması 43,7 ± 11,6 (20-76), kadınların yaş
ortalaması 45,3 ± 13,9 (19-71) idi.
Çalışmaya alınan kişilerde BMI değerlerinin
dağılımı; 18,5-24,99: %13,8, 25-29,99: %40,8,
30-39,99: %40,8, 40 ve üzeri: %4,6 idi.
Başvuranların %60,6 (120) ‘ında hepatosteatoz
saptanmıştır.
Erkeklerin
kadınların %50,5
%65,9’unda,
hepatosteatoz bulundu.
Aradaki fark anlamlıdır (p=0,031).
Başvuranların
%54
(107)’inde
metabolik
sendrom saptandı. Kadınların %53, erkeklerin
%54,5’inde
metabolik
sendrom
bulundu.
Aradaki fark anlamlı değildi (p=0,840).
Hepatosteatozu
olanlarda
metabolik
sendromun kan basıncı kriterini karşılayanların
oranı %72,6 (p=0,001), trigliserid yüksekliği
kriterini karşılayanların oranı %71,8 (p<0,05),
HDL düşüklüğü kriterini karşılayanların oranı
%58,0(p=0,398),kan şekeri yüksekliği kriterini
karşılayanların oranı %82,8 (p<0,0001), bel
çevresi kriterini karşılayanların oranı % 73,4
(p<0,0001) idi.
115
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P26 MESLEKİ BECERİ: İDEAL NAZOGASTRİK
SONDA UYGULAMASI BASAMAKLARI
4. Kendini iyi hissetmediğini belirtmesi
için
1
Asis.Dr. Hakan MUT , Uzm.Dr. Umut Gök
BALCI1, Doç.Dr. Kurtuluş ÖNGEL2
hastayla
birlikte
bir
işaret
belirleyiniz.
5. Nonsteril eldiven giyiniz.
1
İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi,
Aile Hekimliği Kliniği
6. Kullanılacak
sondanın
yeterli
uzunluğunu ölçünüz.
2
Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile
7. Burun deliklerinin açıklığını kontrol
Hekimliği Anabilim Dalı
ederek hastaya hangisinden daha
Amaç: Nazogastrik (NG) sonda uygulaması
rahat nefes alabildiğini sorunuz.
burundan mideye bir lümen uygulaması olup
8. Hastaya böbrek küvet veriniz.
Aile Hekimliği pratiğinde acil durumlar dışında
9. Sondayı distalin 5-6 cm gerisinden 1, 2
palyatif servislerde enteral besleme, ilaç
ve 3. parmaklarınızla tutunuz.
tedavisi vb. amaçla kullanılmaktadır. NG sonda
10. Sondanın ucuna kayganlaştırıcı jel
uygulaması hem hekim, hem de hasta için can
sürüp orofarenkse anestezik sprey
sıkıcı ve zor bir uygulamadır. Bu nedenle
sıkınız.
çalışmamızda ideal bir NG sonda uygulaması
için literatür tarayarak algoritma oluşturmayı
amaçladık.
ilerletiniz.
12. Sondanın
Gereç ve Yöntem: NG sonda uygulaması için
gerekli
11. Sondayı yavaşça burun deliğinden içeri
malzemeler:
nonsteril
eldiven,
orofarenkste
olup
olmadığını kontrol ediniz.
13. Sonda
orofarenkste
ise
hastanın
kayganlaştırıcı jel/sprey, topikal anestezik
boynunu hafif fleksiyona getiriniz.
sprey, flaster, böbrek küvet, dil basacağı, ışık
14. Hastaya bilinç açıksa yarım bardak su
kaynağı, steteskop/pH indikatör, enjektör
vererek suyu yavaşça içmesini ve
(20/50 ml), serum fizyolojik/irrigasyon sıvısı,
yutkunmasını
işleme uygun sonda, drenaj torbası, içme suyu.
söyleyiniz,
sondayı
ilerletmeye başlayınız.
15. Yutkunmayla sondayı hızlı ve nazik bir
Bulgular:
İdeal
NG
sonda
uygulama
basamakları:
16. Sondanın yerini onaylamak için mide
1. Ellerinizi yıkayıp gerekli malzemeleri
hazırlayınız.
oturtunuz,
ekstansiyona getiriniz.
içeriği aspire edip pH indikatörle
onaylayınız.
2. Hastayı/yakınını bilgilendiriniz.
3. Hastayı
şekilde işaretlenen yere ilerletiniz.
başını
17. 20-30
hafif
ml
epigastriyumdaki
hava
sesi
vererek
steteskopla
dinleyiniz.
116
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
18. Şüphe varsa X-Ray çektiriniz.
P27
Okul
Aşılama
Çalışmalarında
Aile
19. Sondayı buruna flasterle sabitleyiniz.
Hekimlerinin Entegrasyonunun Önemi
20. Sondanın gerilmesini önlemek için
Uzm.Dr. Giray Kolcu1, Dr. Taner Demirbaş2,
sondayı farklı bir noktadan daha
Dr. Aykut Emre Yıldırım2, Meryem Gökgöz2,
sabitleyiniz.
Doç.Dr. Kurtuluş Öngel3
21. Proksimal uca drenaj torbası/kapak
1
takınız.
Konya Karatay 12 nolu Uluırmak Aile Sağlığı
Merkezi
22. Eldivenlerinizi çıkarınız.
23. Ellerinizi yıkayınız.
24. Yapılan işlemi kaydediniz.
25. Aldığı çıkardığı takiplerini yapınız.
2
Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi
3
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi
Aile Hekimliği Anabilim Dalı
Sonuç: NG sonda uygulaması sırasında, bu
işlem basamakları uygulandığında hem hasta
Amaç:
hem de hekim için işlem kolaylığı sağlaması
yayınladığı son çocukluk dönemi aşı takvimine
bakımından
palyatif
göre çocuklara 48-66 ay arası veya 66 ay
serviste yatan hastaların şartları ve psikolojik
üzerinde kızamık-kızamıkçık-kabakulak (KKK)
durumları da göz önüne alınırsa bu işlem
aşısının rapeli ve difteri-asellüler boğmaca-
basamakları onlar için daha çok önem
tetanoz-inaktif polio (DaBT-İPA) (dörtlü karma
taşımaktadır.
yaptığımız
aşı) ve 15 yaşında erişkin tip difteri tetanoz
hekimlerimize
aşısı yapılmaktadır (1). Ülkemizde bu aşılama
çalışmanın
önemlidir.
Bu
Özellikle
nedenle
hastalarımız
ve
katkıda bulunacağı düşünülmektedir.
hizmetleri
Ülkemizde
“okul
Sağlık
Bakanlığı’nın
aşılamaları”
olarak
isimlendirilmektedir. Okul aşılamaları, halk
Anahtar kelimeler: Beceri, nazogastrik sonda,
sağlığı müdürlüğü bulaşıcı hastalık kontrol
palyatif bakım
programları şubesine bağlı toplum sağlığı
merkezlerindeki (TSM) bulaşıcı hastalıklar
birimleri
tarafından
hizmet
bölgelerinde
planlanmakta ve uygulanmaktadır. Kızamık
hastalığı eliminasyon programına göre kızamık
aşısı için hedef nüfus 9 ay-14 yaş grubu olarak
saptanmıştır. Bu grupta 9 ay-6 yaş, ilkokul
birinci sınıflar, okul çağında olup da okula
gitmeyen çocuklar bulunmaktadır. Çalışmada
okul aşılama çalışmalarında toplum sağlığı
117
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
merkezi ile aile hekimlerinin entegrasyonunun
ıf
aşılama hizmetine etkisinin değerlendirilmesi
KKK
amaçlanmıştır.
(%94,6) (%4,4)
(%99)
1.Sın 8438
8423
8437(%9
Materyal metod: Çalışma retrospektif veri
ıf
(%99,8) (%0,1)
9,9)
analizi olarak tasarlandı. Çalışmada Konya
DaB
Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi Bulaşıcı
T
Hastalıklar Şubesi personeli tarafından 2013
8.Sın 1029
9164
9288
ve 2014 yıllarında yapılmış olan aşılama
ıf Td
(%88,9) (%3,1)
çalışmalarının
verileri
değerlendirildi.
Formlardaki bilgiler veri haline dönüştürülerek
9
14
324
(%92)
Tablo 1. Her bir aşı için hedef nüfuslar, TSM ve
ASM’lerde yapılan aşıların sayıları ile oranları
değerlendirildi. İstatistiksel analiz için MS Excel
ve SPSS 20.0 programı kullanıldı. İstatistiksel
Tartışma:
analizlerde p<0,005 anlamlı kabul edildi.
çalışmalarında toplum sağlığı merkezi ile aile
Bulgular: Çalışmada toplum sağlığı merkezi
hekimlerinin
entegrasyonunun
tarafından
hizmetine
olumlu
planlanan
okul
aşılamaları
Çalışmada
okul
etkisi
aşılama
aşılama
olabileceği
hizmetinin ilk turu ile hedefin %95’ine
kanaatindeyiz.
ulaşılabilmektedir. Bu aşamada ulaşılamayan
Anahtar kelimeler: Aşı, entegrasyon, kızamık,
çocukların aile hekimlerine yönlendirilmesi
okul.
yolu ile aşılama faaliyetinin %99 düzeylerine
ulaştığını görebilmekteyiz. Tablo 1’de her bir
Kaynaklar:
aşı için hedef nüfuslar, TSM ve aile sağlığı
1- Çocukluk Dönemi Aşı Takvimi. T.C. Sağlık
merkezlerinde (ASM) yapılan aşıların sayıları
Bakanlığı.
ile oranları gösterilmektedir.
[http://thsk.saglik.gov.tr/Dosya/halk_saglig
ina_yonelik_bilgiler/asi_takvimi_07022014.
Ana
HED
TSM
ASM
EF
taraınd
tarafınd
an
an
yapılan
yapılan
İşçisi Olan Ve Olmayan Kadınlarda Tetanoz
aşı
aşı
Aşılama Durumu ve İlişkili Diğer Faktörler.
4242
178
4420(
(%95)
(%4)
%99)
4352
202
4554
4465
sınıfı
TOPLAM
pdf] adresinden 11/02/2015 tarihinde
erişilmiştir.
2- Koruk İ, Şimşek Z. Göçebe Mevsimlik Tarım
Türkiye Halk Sağlığı Dergisi 2010;8(3)
KKK
1.Sın 4599
118
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P28 Tinnitus
Etiyolojisinde Psikosomatik
muayenesi doğal, her iki hemitoraks solunuma
Faktörler: Hipertansif Hasta olgusu
eşit
Dr. Zeki Kavuzlu*
muayenesi doğal, kalp sesleri doğal, batın
*Reşatbey Aile Sağlığı Merkezi, Adana
doğal ,genitoüriner sistem ve ekstremiteler
Giriş
doğal. Bilinç açık, psikoz, demans, amnezi
Tinnitus, kulak, burun boğaz pratiğinde sık
bulgusu yok, çağrışımları doğal. Duygulanımı
karşılaşılan bir hastalıktır. Tinnitus oluşumuna
hafif çökkün. Valsartan, Tiazid, atenolol,
sadece musküler, vasküler, nöronal, odyolojik
sertralin ve ara ara proton pompa inhibitörü
ve kulak ile ilgili patolojiler değil, aynı zamanda
ve NSAID kullanıyor.
psikolojik
Laboratuvar bulgularında, Hct:36.6,
parametreler
de
katkı
katılıyor solunum sesleri doğal, meme
Alt:28,
sağlamaktadır.
Alt:19, Glukoz:96,
Olgu :
BUN:23 Kreatinin: 0.61, LDL:142, Trigliserid:
E.S, 55 yaşında evli, 2 çocuklu ev kadını. Kulak
188, Ürik asit:4.8, Sedimantasyon:4,
çınlaması, zaman zaman huzursuzluk ve bazen
normal idi.
baş ağrısı şikâyetiyle polikliniğimize başvurdu.
Tinnitus Engellilik Anketinin değerlendirilmesi
Hastanın
kulak
20 puan idi. Bu sonuç Orta düzeyde (çevredeki
çınlamaları başlamış. Kulak çınlamaları gündüz
gürültü ile kolayca maskelenebilir ve aktivite
oluşmakta gece yattığında uykusuna engel
ile kolayca unutulabilir) engellilik olduğunu
olmamaktadır. Hasta rutin günlük işlerini
tanımladı.
rahatlıkla yaptığını belirtmekte ancak çeşitli
Klinik izlemde, hastanın mevcut hastalıkları
vücut ağrılarından da yakınmaktadır. Hastaya,
aldığı ilaçlar ile kontrol altında ve regüle idi.
Wilson et al. tarafından geliştirilen ve Aksoy ve
Son
ark. tarafından Türkçe geçerlilik ve güvenilirlik
profilinde bozulmalar gözlemlendi ve hastaya
çalışması yapılan Tinnutus Handicap Inventory
yaşam
tarzı
önerileri
uygulandı.
düzenlemelere
uyması
Özgeçmişinde, Hipertansiyon (12 yıldır), C/S,
çınlamasının
Depresyon
nüksetmesi hastanın süreklilik içinde izlemi ve
bir
aya
(5
yakın
yıldır),
süredir
Sigara
içimi
4-5
sigara/gün/20 yıl.
laboratuvar
HbA1C:5.9, HDL:46,
sonuçlarına
olması
ve
ve
göre
TİT
lipit
gıdasındaki
önerildi.
Kulak
zaman
zaman
tıbbi kayıtlar ile kulak çınlamasını psikosomatik
Fizik muayenesinde, Kan basıncı :145 / 80
o
faktör kökenli olduğu ön tanısı içinde hastaya
mmHg, nabız: 78/dk, ateş: 36.9 C, solunum:
betahistidin
14/dk, boy: 165 cm, kilo : 71kg, bel çevresi: 83
başlandı. Hasta 2 hafta sonra kontrole çağrıldı.
cm. Genel durum iyi ,koopere kulak haricen
Sonuç
doğal, otoskopik muayene normal, pupiller
Aile hekimleri hastalarına sürekli ve kapsamlı
normokorik,
sağlık hizmeti sunarak holistik bakış açısı içinde
konjoktivalar
doğal,
boyun
dihidroklorür
2x16
mg/gün
119
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
hastasını bütüncül değerlendirir. Retrospektif
P29 Erişkinde Pika Öyküsü: Bir Sağlık Çalışanı
ve prospektif olarak zamanı tanı aracı olarak
Engin Burak Selçuk1, Hilal Baltacı2, Burcu
kullanan aile hekimi hastalarındaki tüm belirti
Kayhan Tetik1
ve kaygıları biyopsikososyal olarak ele alır ve
1.Yrd. Doç. Dr. İnönü Üniversitesi Tıp
yöneterek sağlığın geliştirilmesini sağlar.
Fakültesi
Anahtar kelimeler: Tinnitus, aile hekimi,
Malatya
kapsamlı bakım
2.Arş. Gör. İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi
Aile Hekimliği Anabilim Dalı,
Aile Hekimliği Anabilim Dalı, Malatya
GİRİŞ: Anemi; hemoglobilin (Hb) miktarının yaş
ve cinsiyete göre belirlenen değerlerin altında
olmasıdır.
Anemili
hastalarda
halsizlik,
iştahsızlık, dikkat azalması, irritabilite, çarpıntı,
mukoza-konjuktivada solukluk, kaşık tırnak,
glossit ve angular stomatit görülebilmektedir.
Pika, bir ay boyunca besleyici değeri olmayan
maddelerin
tiksinmeksizin
ısrarcı
şekilde
yenilmesidir ve aneminin en dikkat çekici
bulgusudur.
OLGU: Otuz dört yaşında ki bayan hasta,
hastanemizde
sağlık
personeli
olarak
çalışmakta olup polikliniğimize halsizlik, çabuk
yorulma yakınmaları ile başvurdu. Alınan
öyküsünde 2006 ve 2009 yıllarında yaptığı iki
doğumdan
sonra
da
benzer
şikayetleri
olduğunu ve anemi tanısı ile tedavi aldığını
ancak
adet
kanamalarının
fazla
olması
nedeniyle kan değerlerinin normal düzeylere
gelemediğini belirtti. Son 5 yıldır yoğun toprak
yeme isteği olduğunu ve pazardan topraklı
patates alıp bunları yaladığını, özellikle son 6
aydır da baharatçıdan kil alıp yediğini ifade
etti. Ancak bu durumunun şimdiye kadar ki
muayenelerinde sorgulanmadığı için hiçbir
120
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
hekimle
paylaşmadığını
belirtti.
Hastanın
P30 VÜCUT KİTLE İNDEKSİ İLE KİLO /BOY
özgeçmiş ve soygeçmişinde herhangi bir
İNDEKSİNİN VÜCUT KOMPOZİSYONALARIYLA
özellik yoktu. Yapılan fizik muayenesinde genel
KORELASYONUNUN KARŞILAŞTIRILMASI
durumu iyi, ateş: 36.7°C, TA:120/80 mmHg,
*Ahmet Ferit Erdoğan,
nabız:82/dk (taşikardik) idi. Konjuktiva ve
*Suheyl Asma, *Aydan Aksöyek, *A. Kürşat
mukozalarda solukluk dışında diğer sistem
Özşahin
muayeneleri doğal idi. Laboratuvar bulguları;
*Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile
Hb:8.9 g/dL (13.6-17.2),
Hekimliği AD, Ankara
Rbc:4.3 ML (4.38-
**Beyza Yurtcan,
5.77), MCV: 64.8 fL (80.7-95.5), MCHC:31.6
**Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve
g/dL (32.7-35.6), MCH:20.5 pg (27.2-33.5),
Araştırma
RDW:16.4 % (11.8-14.3),
diyetisyen
PLT:291.000 (150-
400) ML, HCT:28.1 % (39.5-50.3),
Merkezi
Diyet
Polikliniği,
Fe: 14
Amaç: Vücut Kitle İndeksi (BMI ) ile Kilo / Boy
Fe Bağlama: 404.5 μg/Dl
indeksinin Tanita cihazı kullanılarak vücut
(110-370), Ferritin:3 μg/Dl idi. Hastaya anemi
kompozisyonlarını göstermedeki başarısının
tedavisi başlanarak hipermenoresi için kadın
karşılaştırılması amaçlanmıştır.
doğum polikliniğine konsülte edildi ve bir ay
Gereç ve Yöntem: Eylül 2013- Şubat 2015
sonra kontrole çağırıldı.
tarihleri arasında Başkent Üniversitesi Adana
SONUÇ: Olgumuzun sağlık çalışanı olması ve
Uygulama
şimdiye kadar ki muayenelerinde yüzeysel
Polikliniğine kilo problemi nedeniyle başvuran
öykü
kronik hastalığı veya malignitesi olmayan 239
μg/Dl (25-1569,
alınarak
Pika
hikayesinin
hiç
ve
Araştırma
Merkezi
Diyet
sorgulanmaması nedeniyle paylaşmak istedik.
kişinin dosya bilgileri
Özellikle birinci basamakta alınacak ayrıntılı
kaydedildi. Dosya bilgilerinden yaşı, cinsiyeti,
öykü ve yapılacak fizik muayenenin hekimin
boyu, kilosu ve vücut kompozisyonlarının
karar vermesinde %90 oranında yeterli olduğu
dağılımı gösteren Tanita (Tanita Inc,Tokyo,
düşünüldüğünde meslek ayırımı yapmaksızın
Japan,
herkesin öyküsünün ayrıntılı alınmasının tanı
sonuçları kaydedildi. Tanita çıktısı olarak Fat %
ve tedavi sürecini olumlu yönde etkileyeceği,
(vücut yağ dokusu yüzdesi), BMR (bazal
hasta memnuniyeti ve uyumunu artıracağı
metabolizma oranı), Fat Mass (yağ kitlesi),
kanaatindeyiz.
FFM (yağsız vücut kitlesi), TBW (toplam vücut
Model
geriye dönük olarak
TBF-300M/300MA)
ölçüm
suyu) değerleri kaydedildi.
Kesitsel çalışmada veriler SPSS 17.0 istatistik
programı ile analiz edildi. Tanımlayıcı ve sıklık
analizleri yapıldı. Değişkenler arası ilişki
pearson korelasyon analizi ile saptandı.
121
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Bulgular: Çalışmaya dahil edilen kişi sayısı 239
BMI
idi. Bunlardan 215’i kadın, 24‘ü erkekti.
(n=215)
Kadınların yaş ortalaması: 36,8 ± 11,5 (16-71)
(17-58) yıl idi. Hastaların BMI değerlerine göre
29,9: %24,6, 30-34,9: %30,8, 35-39,99: %23,9,
40 ve üzeri: %14,3 idi. Tanita ile ölçülen vücut
kompoziyonları ile BMI ve Kilo / Boy
indekslerinin korelasyonu tablo1 ve tablo 2’de
gösterilmiştir.
(n=24)
fat
P
Pearson
Korelasy
on
on
0,885
P<0,00
0,914
01
0,920
ma
P<0,00
P
01
0,569
P<0,00
0,657
P<0,00
01
0,777
01
P<0,00
0,812
P<0,00
01
01
0,613
P<0,00
0,691
P<0,00
01
0,603
01
P<0,00
r
0,717
P<0,00
01
0,003
01
P=0.96
0,008
P=0,91
7
1
P<0,00
P<0,00
Tablo2. Erkeklerde vücut kompozisyonlarının
BMI ve Kilo / Boy indeksi ile korelasyonu
Sonuç: Bulgularımız kadın ve erkeklerde Kilo /
0,749
0,822
r
tbw
on
01
P<0,00
0,764
01
bm
on
P
ss
tbw
01
0,944
Korelasy
ma
bm
ss
ffm
fat
Pearson
Korelasy
/
Boy (n=24)
Korelasy
%
fat
Kilo
P
%
ffm
BMI
Pearson
fat
/
Boy (n=215)
Pearson
yıl, erkeklerin yaş ortalaması ise 31,1 ± 11,2
dağılımı: 18,5 altı: %1,3, 18,5-24,9: %24,6, 25-
Kilo
P<0,00
01
0,855
01
0,752
P<0,00
01
P<0,00
P<0,00
01
0,766
P<0,00
01
Boy indeksinin vucut kompozisyonları ile
korelasyon değerinin BMI’den daha yüksek
olduğunu göstermektedir.
BMI’in vücut yağ dağılımını iyi yansıtmadığı
şeklindeki tartışmalar uzun süredir devam
etmektedir. Belcika’lı matematikci, istatistikci
Adolphe
Tablo1. Kadınlarda vücut kompozisyonlarının
BMI ve Kilo / Boy indeksi ile korelasyonu
Quetelet
tarafından
hiçbir
görüntüleme yönteminin olmadığı 1800’lü
yıllarda
ortaya
konulan
BMI
hesaplama
yönteminin
fizik ve biyoloji kurallarına
uymadığını
düşünmekteyiz.
Formülün
122
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
bileşenlerinde kilo ve boy olması nedeniyle
P31 Radyoterapi Sonrası Görülen Kemik
vücut kitlesi ile korele gibi görünmektedir.
Osteonekrozu: Olgu Sunumu
Kilo/Boy
indeksinin
daha
kolay
uygulanabilir olduğunu düşünmekteyiz.
ve
İlknur Işık 1, Yasemin Korkut 2, Aziz Gültekin 3
Dumlupınar
Üniveristesi
Tıp
Fakültesi,
Nükleer Tıp AD1
Dumlupınar Üniveristesi Tıp Fakültesi, Aile
Hekimliği AD2
Kütahya Evliya Çelebi Eğitim Araştırma
Hastanesi Nükleer Tıp Bölümü3
GİRİŞ
Renal hücreli karsinom, böbreğin en sık
görülen malign tümörüdür ve yetişkinlerdeki
böbrek tümörlerinin %90’ını oluşturmaktadır.
Tanı sırasında hastaların %30’unda uzak organ
yayılımı
vardır.
Malign
plevral
ve/veya
peritoneal effüzyon ilerlemiş malign hastalığın
kötü prognozu ile ilişkilidir. Kanserli hastalarda
tedavi
amaçlı
olarak
yapılan
radyoterapinin(RT), kemikte görülen primer
etkisi atrofidir.
OLGU
Renal hücreli karsinom tanısı ile izlenen 62
yaşındaki
erkek
hasta,
Aile
Hekimliği
polikliniğine yaygın vücut ağrısı şikayeti ile
gelmiş ve rutin tetkiklerinin yanısıra hastadan
kemik sintigrafisi de istenmiştir. 5 yıl önce sağ
radikal nefrektomi ve 1 yıl önce lomber
radyoterapi uygulanan hastaya yapılan kemik
sintigrafisinde; radyoterapiye sekonder olduğu
düşünülen lomber vertebraların sağ yarısı ile
sakrum ve sağ hemipelvik bölge kemiklerinde
123
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
azalmış
radyofarmasötik
tutulumu
olacaktır. Renal hücreli karsinomda, diğer
izlenmektedir. Ayrıca batın içerisinde mevcut
kanser
türlerinden
asite bağlı artmış zemin aktivitesi izlenmiştir.
osteolitik kemik metaztazı izlenir. Hastamızda,
lumbosakral
farklı
bölgede
olarak
izlenen
tutulumun
sıklıkla
azalmış
TARTIŞMA
radyofarmasötik
radyoterapi
Renal hücreli karsinom böbreğin en sık
alanındaki kemiklerde sınırlı olması metaztaz
görülen malign tümörüdür ve yetişkinlerdeki
olarak değil de RT‘ye sekonder olduğunu
böbrek tümörlerinin %90-95’ini oluşturur. Tanı
göstermektedir.
sırasında hastaların %30’unda uzak organ
yayılımı vardır. Tanı anında uzak yayılım olması
Anahtar
Kelimeler;
Böbrek,
kötü prognozun güçlü bir göstergesidir.
Osteonekroz, Radyoterapi
Karsinom,
Yayılım kan yoluyla ya da lenf yoluyla olabilir.
Akciğerler, kemikler, karaciğer, lenf nodları ve
mediasten en sık yayılım görülen bölgelerdir.
Radikal nefrektomi, uzak yayılımı olmayan
böbrek
hücreli
tedavisidir.
karsinomun
Küratif
en
amaçla
etkili
kemiğe
uygulanacak yüksek doz radyoterapinin uzun
dönemde en önemli yan etkilerinden birisi
osteonekrozdur. RT'nin; sintigrafik
kemik
metabolizmasını
olarak
bozduğu
ve
dansitometrik olarak gerek lokal gerekse tüm
vücut
kemik
yoğunluğunu
bozduğu
gösterilmiştir. Bizim olgumuzda da kemik
sintigrafisindeki
litik
görünüm
RT‘ye
bağlanmıştır.
Renal hücreli karsinom olguları çok değişik
klinik tablolarla doktora başvurabilirler ve
farklı klinik seyir gösterebilirler. Bu açıdan,
böbrek hücreli karsinom sıra dışı ve şaşırtıcı bir
kanser türüdür. Sık rastlanmayan belirtileri
olan olguların tanınması ve renal hücreli
karsinomun
klinik
seyrinin
öğrenilmesi
mortalite ve morbiditenin azaltılmasında etkili
124
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P32 Asetil Salisilik Asit Kullanımı Sonrasında
hastalığı yoktu. Zaman zaman düzensiz ASA
Gelişen
kullanımı olduğu ve herhangi bir travma
Nontravmatik
Retroperitoneal
Hematom:Olgu Sunumu
öyküsünün
Sercan Turan1, Mehmet Sonbahar2, Hüseyin
muayenede hasta oryante koopere, bilinç açık,
Can1
vital bulgular stabildi. Batın muayenesinde
1.
hassasiyet, defans, rebound, organomegali
İKÇÜ Atatürk EAH Aile Hekimliği Kliniği
2.
İKÇÜ Atatürk EAH Aile Dahiliye Kliniği
GİRİŞ:
Retroperitoneal
öğrenildi.
Fizik
saptanmadı. Rektal tuşe normal gaita bulaş
sıklıkla
şeklinde idi. Laboratuvar analizinde; WBC:
travma, vasküler lezyonlar, tümörler, cerrahi
7,01 K/uL, Hb: 10,5 gr/dl, PLT: 184 K/uL, INR:
girişim ve antikoagülan tedaviye bağlı olarak
1,06 IU APTT:28,1sn PT:11,7 sn, Glukoz: 102
retroperitoneal
md/dl, Amilaz:20 U/L, Lipaz:18U/L, AST: 16
sonucunda
alana
meydana
hematom
olmadığı
oluşan
kanamalar
Asetil
U/L, ALT:14 U/L, Üre:24mg/dl, kreatinin: 0,75
salisilik asit (ASA) temel etki mekanizması,
mg/dl idi. Endoskopik bakısı normal iken batın
COX-1 ve COX-2 enzim aktivitelerini geri
BT’de;
dönüşümsüz olarak inhibe etmesidir (1).
duedonumun 3 - 4. kıtasının sınırlarından
Genel olarak ASA kullanımı sonrasında en sık
ayrılamayan, lens şeklinde yaklaşık 9.5x3.5 cm
görülen yan etkileri, sindirim sistemi üzerine
ebatta bir kitle lezyonu - kolleksiyon dikkati
olan etkileri ve deri kanamalarıdır. Düşük riski
çekmekteydi.
bireylerde (sağlıklı ve damarsal hastalıklar için
retroperitonial yağ planlarında da kalınlaşma -
yatkınlık
olmaması
fululaşma - çizgilenmeler görülmekteydi. Her
durumu) fazla bir etkinliği yok iken, yüksek
iki yanda gerota fasiası ve lateral konal fasia da
riskli grupta ise (kararsız anjina, miyokard
kalınlaşmıştı.
infarktüsü veya iskemik inme öyküsünün
USG’de Abdominal aorta anterior kesimde
varlığı)
10x2.5
oluşturan
etkin
gelmektedir.
etmenlerin
olduğu
gösterilmiştir
(2).
Retroperitonial
cm
Bunun
alanda
etrafında
Abdominal
renkli
boyutlarda hipoekoik
sınırları
kalan
doppler
lezyon
Literatürde travma, cerrahi girişimler ve
saptandı. Hastanın lezyonu naturü itibariyle
warfarin kullanımı sonrasında retroperitoneal
tam tanı konulamadığı için endoskopik USG
kanamaya sekonder çokça olgu bildirilmiştir.
yapıldı ve ‘’retroperitoneal anekoik kitle (
ASA kullanımı sonrasında bildirilen olgu sayısı
retroperitoneal
nadirdir.
raporlandı. Servise yatılan ve aktif kanama
hematom
)’’
şeklinde
bulgusu olmayan hasta halen yatarak tedavi
OLGU: 67 yaş erkek hasta 3 gün önce başlayan
görmektedir.
karın ağrısı bulantı ve kusma şikayetiyle acil
SONUÇ:
Dahiliye polikliniğine başvurdu. Anamnezinden
retroperitoneal
elde edilen bilgilere göre hastanın bilinen bir
nonspesifik semptom ve bulguları olan tanı ve
ASA kullanımına bağlı görülen
hematom
nadir
görülen
125
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
tedavisinin
geçikmesi
durumunda
hayatı
P33 YARI YARIYA TIRNAK (HALF AND HALF
tehdit eden bir durumdur. Özellikle bilinçsiz
NAİLS)
İLE
POLİKLİNİĞİMİZE
antikoagülan kullanan hastalarda mutlaka
HASTA: OLGU SUNUMU
BAŞVURAN
akılda bulundurulması gerekmektedir.
Anahtar Kelimeler: Asetil salisilik asit, kanama,
E.Esra Yavaşbatmaz¹ , Muhammed Harun
hematom
Ünal², İrep Karataş Eray ¹, Göknur Kalkan³,
Kaynaklar:
Mehmet Uğurlu²
1. Muzaffer DEMİR. Antitrombisiter Tedavi.
1 Ankara Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi
Türk
Aile Hekimliği Kliniği
Hematoloji
Derneği.
http://www.thd.org.tr/thdData/userfiles/file/
2 Ankara Yıldırım Bayezid Üniversitesi Tıp
2007thtk_07.pdf (erişim tarihi 06/03/2015)
Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı
2. Awtry EH, Loscalozo J. Aspirin. Circulation
3 Ankara Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi
2000;101:1206-18.
Dermatoloji Kliniği
Giriş:
Hastaların ilk tıbbi temas noktası olan aile
hekimlerinin hasta yönetiminde son noktaları
her zaman tanı değildir. Gerektiğinde hastaları
ikinci ya da üçüncü basamağa yönlendirip
hastanın yönetimine yönelik bir yol haritası
çizmek ve daha sonra gelen sonuçları koordine
etmek
aile
hekimlerinin
primer
görevlerindendir. Hastaları ve hasta yakınlarını
hekime getiren en önemli sebeplerinden biri
kaygıdır ve bazen bu kaygıyı gidermek için de
diğer
basamaklarla
koordineli
çalışmak
gerekebilir. Burada Dermatoloji Polikliniğine
Aile Hekimliğinin konsülte ettiği nadir görülen
hastalıklar içinde yer alan "yarı yarıya tırnak"
olgusunu sunmak istedik.
Olgu:
14
yaşında
bayan
hasta
dermatoloji
polikliniğimize her iki el tırnaklarında beyazlık
şikayetiyle
başvurdu.
Hasta
ve
hasta
yakınlarının bu şikayetin karaciğer ve böbrek
126
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
rahatsızlıklarından kaynaklanabileceğine dair
half nail) tanısı kondu. Hastaya ve yakınlarına
kaygıları vardı. Hastanın alınan anamnezinde
bunun
bu şikayetlerle kendi aile hekimine başvurduğu
hekimleri
ancak orada yapılan tahlillerinin normal
yapıldığı ve bunun endişelenecek bir durum
gelmesi sonucunda bunun yapısal olduğunun
olmadığı anlatıldı.
yapısal
bir
durum
tarafından
olduğu,
gerekli
aile
tahlillerinin
söylendiği; ancak, kaygılarının giderilemediği
farkedilince
dermatoloji bölümüne yönlendirildiği
öğrenildi. Hastanın tırnağa yönelik kozmetik
ürün
kullanımı
ve
mesleki
özellikleri
sorgulandı. Tırnaklarındaki bu beyazlıkların
çocukluğundan beri devam ettiği eşlik eden
başka bir şikayetinin olmadığı sadece kozmetik
amaçlı başvurduğu, hastanın herhangi bir
kozmetik madde kullanımının olmadığı ve
öğrenci olduğu öğrenildi. Genel durumu iyi,
ateş: 36.6 'C TA: 125/70 mm/hg Nbz: 75/dk idi.
Yeterli ışık altında yapılan fizik muayenede her
iki el tırnaklarının proksimalinde kalan kısmı
beyaz distalde kalan kısmı pembeydi. Lunula
seçilemiyordu(Şekil1). Hastanın öz geçmiş ve
soy geçmişinde özellik yoktu. Diğer sistem
muayeneleri
doğaldı.
incelemesinde
K/ul
Yapılan
laboratuvar
g/dl,
wbc:8000
Hg:12.7
,plt:271.000K/ul
,
demir:75mcg/dl,
ferritin:35.76ng/dl
tsh:1.4uUl/dl
,
,vitb12:142.8pg/dl
,
folik
asit:5.32ng/dl , çinko:100 olarak saptandı. Bu
değerler
normal
sınırlardaydı.
Hastanın
şikayetlerinin olduğu süre zarfında bakılan üre,
kreatinin, AST, ALT değerlerinin normal olması
nedeniyle
tekrar
biyokimya
değerleri
istenmedi. Eldeki veriler ve fizik muayene
eşliğinde hastaya "yarı yarıya tırnak" (Half and
Tartışma:
Yarı yarıya tırnak ilk defa 1963 yılında Bean
tarafından tanımlanmıştır(1).Tırnak iki renk
alır;
proksimal
yarısı beyaz
ve
mat
görünümdeyken; distal yarısı kırmız, pembe
veya kahverengi olabilir, lunula seçilemez.Tüm
tırnaklar
etkilenir. Bizim
olgumuzda
da
hastanın el tırnaklarının proksimal yarısı beyaz
distal yarısı pembe renkteydi. Bu bulgunun
nasıl oluştuğu tam olarak açıklanamamıştır.
Sıklıkla
idiyopatik
olmakla
birlikte
hastaların %10 unda böbrek yetmezliği bu
bulguya eşlik etmektedir. Bunun yanında
karaciğer
yetmezliğine,
kemoterapötik
ilaçlardan
5-
ve
florourasil
androjen
127
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
kullanımına
bağlı
olarak
da
P34
Status
Epilepticusla
Gelen
oluşabilmektedir(2).
Nörofibromatozis Tip 1 Vakası Olgu Sunumu
Sonuç:
Nazmiye
Birinci basamak sağlık kuruluşlarında çok
Arıca*,ÖzlemÇokar**
sayıda
*Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile
ayrışmamış
hasta
ile
Mehtap
Hatunkız*,Seçil
karşılaşmaktayız. Çoğu hastanın başvurusu
Hekimliği ,İstanbul,Türkiye
birinci basamakta sonuçlandırılırken, bazı
**Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi
hastalıkların yönetiminde; bazen hasta ve
Nöroloji Kliniği,İstanbul,Türkiye
yakınlarının
GİRİŞ:Bu
durumlarda
kaygılarının
diğer
giderilemediği
branşlarla
koordineli
vakamızda
acil
servise
status
epilepticusla getirilen ve sonrasında yapılan
çalışmaktayız . Böyle durumlar karşılıklı güven
muayene
ve
tetkikler
ortamının oluşmasını sağlarken hastaların
Nörofibromatozis(NF)
sadece biyolojik değil; psikolojik açıdan da
olgumuzu irdeledik.
desteklenmesini sağlar.
OLGU:32 yaşında,kadın hasta.Evde gece yarısı
KAYNAKLAR:
aniden
1.Bolognia Jorizzo Rapini Dermatoloji second
,gözlerinde kayma,bilinç bulanıklığı, kollarında
edition Volume One sections 1-12 syf 1029
ve bacaklarında kasılma şeklinde tekrarlayan
2.Dermatoloji Atlası Can Baykal syf 330 resim
nöbetler geçirmesi sonucunda 112 ile acil
804
servise getirilmiş.Acil servistede nöbetleri
başlayan
tip
sonucunda
1
tanısı
ellerinde
alan
kilitlenme
tekrarlayan ve status tablosunda olan hasta
antiepileptik
tedavisi
başlanarak
Nöroloji
kliniğine yatırıldı.Hastanın fizik muayenesinde
vücudunda
çok
renginde
sayıda sütlü
geniş
lekeler,axillasında
kahverengi
maküler
tarzda
çillenmeler,sırtında
ve
kollarında nörofibromlar olduğu görüldü.Hasta
sorgulandığında bu lezyonların çocukluğundan
beri mevcut olduğunu söyledi.Hastanın son 1
yıldır depresyon tedavisi gördüğü , son 3 aydır
unutkanlıklarının
arttığı
öğrenildi.Hastada
nörokütanöz
sendromdan
şüphelenildi.Dermatoloji ve Göz kliniklerine
danışılan
hastada
gözde
bilateral
iris
128
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
hamartomu tesbit edildi,cilt bulguları da NF ile
uyumlu bulundu.Kranial MRI normal idi.
TARTIŞMA-SONUÇ: NF tip 1’in fizik muayene
ile tesbit edilen klinik tanısal kriterlerinin sıklığı
iyi
bir
fizik
muayenenin
göstermektedir.Erken
önemini
tanı
hem
komplikasyonların izlem ve tedavisi hem de
ailelere
genetik
danışmalık
sağlayacaktır.NF
tip
verilmesini
1
Otozomal
Dominant,1/4000 sıklıkta görülen 17 nolu
kromozomdaki bir mutasyon sonucu gelişen
Resim 1.Axiller çillenme
bir hastalıktır.Aşağıdaki kriterlerin ikisinin
varlığı NF tip 1 tanısı koydurtur.
1)Cafe au lait lekeleri 2)Koltuk altı ve
kasıklarda
çillenme
3)İris
hamartomu
4)Nörofibromlar
5)Kemik lezyonları 6)Optik gliomlar 7)Birinci
derece yakınında NF tip 1 varlığı.
NF
tip
1
‘in
komplikasyonları:Kifoskolyoz,görme
kaybı,öğrenme
güçlüğü,hipertansiyon,zeka
geriliği,epilepsi,beyin
Resim 2.Nörofibromlar
tümörleri,major
depresyon
Anahtar
kelimeler:NF
tip
1,iris
hamartomu,nörofibromlar
Resim 3.İris hamartomu
129
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P35 NADİR BİR İNTESTİNAL DİSMOTİLİTE
SEBEBİ;
MEGASİSTİTİS
MİKROKOLON
İNTESTİNAL HİPOPERİSTALSİS SENDROMU:
OLGU SUNUMU
Tahsin ÇELEPKOLU1, İlyas YOLBAŞ2, Selvi
KELEKÇİ2, M. Halis TANRIVERDİ1, Muhammed
ASENA2, Bahattin AYDOĞDU3
1
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği
Anabilim Dalı, Diyarbakır
2
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı
ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Diyarbakır
3
Dicle
Üniversitesi
Tıp
Fakültesi
Çocuk
Cerrahisi Anabilim Dalı, Diyarbakır
GİRİŞ:
Megasistis
Mikrokolon
İntestinal
Hipoperistalsis
Sendromu
(MMIHS)
yenidoğanlarda
fonksiyonel
intestinal
obstrüksiyonun nadir ve en ağır görülen
formudur. Konjenital, otozomal resesif geçişli
ve genellikle fatal seyreden bu hastalığın en sık
birlikte olduğu klinik bulgular arasında tüm
gastrointestinal
aperistaltizm,
malrotasyon,
kanalda
abdominal
safralı
hipo
veya
distansiyon,
kusma,
mesanenin
mekanik tıkanıklığı olmadan ileri derecede
genişleme ve kistleşmesidir.
OLGU: 29 yaşındaki annenin 4. gebeliğinden,
4. canlı, 4. yaşayan olarak normal spontan
vajinal yolla 38 haftalık olarak doğan bebeğin
anne baba anamnezinde akraba evliliği yoktu.
Doğumundan sonra safralı kusma, abdominal
distansiyon, gaz gayta çıkışının olmaması
üzerine
ileus,
hirschprung
ve
bilateral
hidronefroz ön tanıları ile hasta yatırıldı.
Doğduğundan beri gayta çıkışı olmayan
130
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
hastanın yapılan fizik muayenesinde 2400 gr
segmentten sonra geçiş zonu vardı. Bu zon
doğum ağırlığı, 43 cm boy, batın distansiyonu,
jejunostomi olarak batın sol üst kadrana açıldı.
periumblikal herni saptandı. Yapılan rutin kan
Patolojik incelemesinde ganglion hücreleri
tetkiklerinde
g/dl,
mevcut olmakla beraber sinir hücrelerinde
Htc:%22.4) hastaya aralıklı olarak eritrosit
proliferasyon saptandı. Mesanenin çok büyük
süspansiyonu
boyutlarda
anemisi
olan
verildi.
(HB:9.7
Hematüri
piyürisi
saptanan hastaya antibiyoterapi başlandı.
olduğu
görüldü.
Hastaya
bu
bulgularla MMIHS tanısı konuldu.
Batın ve üriner USG incelemesinde sağ böbrek
pelvikaliksiyel yapılar grade 3, sol böbrek
SONUÇ: Sonuç olarak karında ileri derecede
pelvikaliksiyel yapılar grade 2 ektazik, sağ
şişliği bulunan, gayta çıkışı olmayan, ileus
üreter dilate, mesane duvar kalınlığı artmış
öntanısı ile opere olan megasistis saptanan
(4.5mm) mesane ileri derecede distandü
hastalarda ayırıcı tanıda MMIHS gibi nadir,
görünümde
batını
ancak kalıtsal temeli bulunan bir hastalık
doldurmuş şekilde izlendi. Karaciğer ve diğer
ayırıcı tanıda düşünülmelidir. İleri yaşlarda
batın içi organlar normal idi. Kontrollerde
nadir
prerenal azotemi üre kreatinin yüksekliği
obstrüksiyon nedeniyle opere olan kısa barsak
saptandı. Dört gün gayta çıkışı olmayan hasta
sendromu
ile
duodenal web öntanısı ile opere edildi. Genel
megasistis
varlığında
anestezi altında göbek üstü sağ transvers kesi
nedeniyle
yapılmış olup batına girildi. Duodenum tüm
Disiplinimiz 5 ay çocuk, 4 ay kadın-doğum
kısımlarında Ladd Bandları görüldü, giderildi.
rotasyonu bulunuan bir disiplin olduğu için
Duodenum ve ileum arasında da görülen tüm
asistanlarımıza faydalı olacağı düşüncesiyle
yapışıklıklar giderildi. Apendektomi yapıldı.
nadir görülen bu olguyu sunmak istedik.
Apendix frozen olarak gönderildi. Patolojik
Anahtar sözcükler: Aperistaltism, megasistitis,
incemede ganglion hücresi pozitif apendix
mikrokolon
dokusu saptandı. Postop gaita deşarjı hala
KAYNAKLAR
mevcut
1. Berdon WE, Baker DH, Blanc W A, Gay B,
olup
olmayan
neredeyse
hastanın
tüm
beslenmesi
görülse
de
takip
Santulli
Hasta
microcolon-intestinal
Hastalığı
öntanısı
ile
TV,
hastalığın
Donavan
ciddiyeti
gerekmektedir.
C:
Megacystishypoperistalsis
syndrome:
göbek üstü sağ transvers eski insizyon
obstruction in newborn. Re port of radiologic
yerinden
findings in five newborn girls. Am J Roentge
girildi.
Tüm
barsak
yapışıklıkları serbestlendi. Total uzunluğu 50
new
hastalarda
reopere edildi. Ameliyat genel anestezi altında
batına
a
intestinal
edilen
atlanmaması
stoplanıp Total Parenteral Nutrisyon başlandı.
Hirschprung
tekrarlayan
cause
of
intestinal
nol, 126:957-964, 1976.
cm olan ince barsak saptandı. 15cmlik jejuneal
131
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
2. Anneren G, Meurling S, Olsen L: Megacystismicrocolon-
intestinal
hypoperistalsis
syndrome, an autosomal recessive disor der.
Clinical reports and review of the literature.
Am J Med Genet, 41:251-254,1991.
3. Vintzileos AM, Eisenfeld MD, Herson VC,
Ingardia CJ, Fe- instein SJ, Loderio JG:
Megacystis-microcolon-intestinal
hypo
peristalsis syndrome: Prenatal sonographic
findings and review of the literature. Am J
Perinatal, 3:297-302,1986.
4. Piotrowska AP, Rolle U, Solari V, Puri P.
Interstitial cells of Cajal in the human normal
urinary bladder and in the bladder of patients
with
megacystis-microcolon
hypoperistalsis
intestinal
syndrome.
BJU
Int
2004;94:143-146.
5. Anneren G, Meurling S, Olsen L. Megacystismicrocolon-
intestinal
hypoperistalsis
syndrome (MMIHS), and autosomal recessive
disorder: clinical reports and review of the
literature. Am J Med Genet 1991;41:251-254.
6. Winter RM, Knowles SAS. Megacystismicrocolonintestinal
syndrome:
recessive
hypoperistalsis
confirmation
inheritance.
of
J
autosomal
Med
Genet
1986;23:360-362.
7. Levin TL, Soghier L, Blitman NM, Vega-Rich
C, Nafday S. Megacystis-microcolon-intestinal
hypoperistalsis and prune belly: overlapping
syndromes. Pediatr Radiol 2004; 34: 995-998.
132
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P36 ADANA NUMUNE VE EĞİTİM ARAŞTIRMA
açısından farkı olup olmadığını araştırmayı
HASTANESİNDE HEMODİYALİZ VE PERİTON
amaçladık.
DİYALİZ
GEREÇ ve YÖNTEM: Kesitsel tipte yapılan bu
TEDAVİSİ
ANKSİYETE
VE
ALAN
HASTALARDA
DEPRESYON
RİSKİNİN
KARŞILAŞTIRILMASI
çalışma
01.07.2014-31.01.2015
tarihleri
arasında ANEAH Hemodiyaliz Merkezinde
takip edilen 89 hemodiyaliz hastası ve Periton
Tuba Dilek Ateş¹, Sibel Ada², Kenan Topal¹,
Diyaliz Biriminde takip edilen 103 periton
Ebubekir Özata¹
diyalizi hastası üzerinde yapıldı. Her iki
¹Adana
Numune
Hastanesi,
Eğitim
Aile
ve
Araştırma
gruptaki hastaların demografik verileri elde
Kliniği,
edildi. Hastalara Hastane Anksiyete Depresyon
Hekimliği
Yüreğir/ADANA
Ölçeği(HAD)
uygulanarak
depresyon
ve
² Adana Numune Eğitim ve Araştırma
anksiyete riski belirlendi.
Hastanesi, Nefroloji Kliniği, Yüreğir/ADANA
BULGULAR: Çalışmaya alınan 192 hastanın
89’u hemodiyaliz tedavisi (%46.4), 103’ü
AMAÇ: Kronik Böbrek Yetmezliği (KBY) olan
periton diyaliz tedavisi (%53.6) almaktaydı.
hastalarda
Hastaların
ruhsal
hastalık
belirtileri
sık
94’ü
kadın
(%49)
idi,
yaş
görülmekte olup bu durum onların tedavi ve
ortalamaları 19.59±16.09 yıl (en küçük 20-en
takiplerinin olumsuz olarak etkilenmesine
büyük 81 yaş), ortalama diyaliz süreleri
neden olmaktadır. KBY hastalarında depresyon
5.25±4.21 yıl (en küçük 0.5-en büyük 21 yıl)
insidansı yüksektir, depresyon ile birlikte
idi. Uygulanan HAD ölçeğine göre hemodiyaliz
anksiyete de çok sık olarak görülmektedir. Son
tedavisi alan hastalardan 24 kişide (%27)
Dönem
tedavi
anksiyete riski yüksek ve 58 kişide (%65.2)
seçenekleri hemodiyaliz, periton diyalizi ve
depresyon riski yüksekti. Periton diyaliz
transplantasyondan oluşan Renal Replasman
tedavisi alan hastalardan anksiyete riski 12
Tedavileridir (RRT). Türk Nefroloji Derneği
kişide (%11.7) yüksek ve depresyon riski 47
2013 verilerine göre en sık uygulanan RRT tipi
hastada (%45.6) yüksek bulundu. Hemodiyaliz
hemodiyaliz
hastalarında
Böbrek
Yetmezliğinde
(%79.28)
olup
bunu
anksiyete
puan
ortalaması
transplantasyon (%12.97) takip etmektedir,
8.0±4.4 iken periton diyaliz hastalarında ise
periton diyalizi (%7.75) ise üçüncü sırada
6.7±3.0 idi ve her iki grup arasındaki fark
gelmektedir. Biz bu çalışmada Adana Numune
istatistiksel
Eğitim ve Araştırma Hastanesinde (ANEAH)
(t=2.465,p=0.015). Hemodiyaliz hastalarında
hemodiyaliz ve periton diyalizi tedavisi alan
depresyon riski puan ortalaması 9.4±4.9 iken
hastaların
periton diyaliz hastalarında ise 6.4±3.8 idi ve
anksiyete
ve
depresyon
riski
olarak
anlamlıydı
fark anlamlıydı (t= 4.742, p=0,000).
133
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
SONUÇ:
Çalışmamızda
periton
diyalizi
P37 Geriatrik hastada karın ağrısı ayırıcı
hastalarında anksiyete ve depresyon riski
tanısı: Kendini sınırlayan abdominal aort
hemodiyaliz
anevrizması rüptürü
hastalarına
göre
düşük
bulunmuştur. Periton diyalizi tedavisi evde
Hüseyin Elbi1, Yalçın Gölcük2, Adnan Bilge2,
uygulanabilen hastayı sosyal ve iş yaşamından
Mehmet İrik2
uzaklaştırmayıp, diyet ve sıvı kısıtlamaları daha
1
az olup rezidüel renal fonksiyonları koruyan ve
Hekimliği Anabilim Dalı, Manisa
hemodiyalize göre maliyeti daha düşük olan
2
bir renal replasman tedavisidir. Bunların
Tıp Anabilim Dalı, Manisa
yanında
GİRİŞ
periton
diyalizi
tedavisinin
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi, Acil
hemodiyalize göre hastaların ruhsal hastalık
Acil servislerde giderek yaşlanan nüfus yapısı
riski yönünden daha avantajlı olduğu da
değişiminden etkilenmekte ve her geçen gün
görülmektedir. Bu da daha çok önerilmesi için
daha fazla sayıda yaşlı hastaya hizmet
önemli bir başka sebep teşkil etmektedir.
vermektedirler. Bir araştırmada acil servise
başvuruların
%12-24'ünü
yaşlı
hastaların
oluşturduğu belirtilmiştir. Geriatrik hastalar
acil servisler için özel bir topluluğu temsil
etmektedir. Çünkü yaşlı insanlar genellikle
gençlere
göre daha
ağır
durumda
acil
servislere başvurmaktadır.
Abdominal Aort Anevrizması (AAA) 60 yaşın
üzerindeki
popülasyonda
%4-11
sıklıkla
görülen, tedavisi çoğunlukla cerrahi olarak
yapılan ve tedavisinin zamanında yapılmadığı
durumlarda yüksek oranlarda mortaliteye
neden olan bir patolojidir. AAA gelişmiş
ülkelerdeki
ölümlerin
yaklaşık
%1’inden
sorumludur. Yaşlı erkeklerde bu oran %2’ye
ulaşmaktadır.
Rüptüre
abdominal
aort
anevrizması
günümüzde hala yüksek oranlarda mortalite
ve morbiditeye neden olmaktadır. Mortalite
rüptüre sahip olgularda %50-60 civarındadır.
134
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
İntraperitoneal rüptür hemen daima çok hızlı
Olgu kalp damar cerrahisi bölümüne konsülte
hemodinamik
bozulma
cerrahi
edildi. Değerlendirmeler sonucunda olguya
müdahaleye
gereksinim
de,
endovasküler greft operasyonu uygulandı.
ve
acil
gösterse
retroperitoneal rüptür bizim olgu da olduğu
Hasta
gibi
komplikasyonsuz olarak evine gönderildi. Sol
çok
nadiren
spontan
tromboze
olmaktadır.
izleminin
üçüncü
gününde
pelvikalisyel ektazi içinse poliklinik kontrol
önerildi.
OLGU SUNUMU
TARTIŞMA
Acil servise başvuran geriatrik hastaların %3-
80 yaşında kadın hasta şuuru açık, koopere ve
6’sında karın ağrısı şikayeti mevcuttur. Yapılan
normotansif olarak acil servise getirildi. Diğer
çalışmalar göstermiştir ki; geriatrik hastaların
vital bulguları da stabildi. Yaklaşık 2 haftadır
yönetiminde acil servis hekimlerini en çok
aralıklı olan ve zaman zaman sırtavuran karın
zorlayan ciddi semptomlardan birisidir. Ciddi
ağrısı ve sol yan ağrısı şikayeti mevcuttu. Son 2
hastalığın olmasına rağmen hastalarda sıklıkla
hafta içinde farklı merkezlerde yapılan karın
klasik semptomlar, bulgular ve laboratuvar
ultrasonu,
sonuçları yoktur. Örneğin akut apandisitli yaşlı
ayakta
direkt
batın
grafisi,
kontrastsız karın tomografisi ve kolonoskopi
hastalara
öyküsü alındı. Bu tetkikler sonucunda sol
perforasyon oranı yüksektir.
böbrekte kist olduğu belirtilip hastanın evine
Sonuç olarak AAA’da atipik tablo genellikle
gönderildiği öğrenildi. Olguya iv kontrastlı
oldukça sık olduğu ve hatalı tanının %50'ye
batın BT çekilmesi planlandı.
varan oranlardadır; aynı zamanda ayırıcı
Tomografi
değerlendirmesinde;
sıklıkla
geç
tanı
konulur
ve
proksimal
tanıda en sık konulan yanlış tanı renal kolik
üreter seviyesine kadar devam eden sol
olduğu unutulmamalıdır. Acil serviste çalışan
pelvikalisyel sistemde grade 2 ektazi, bu
hekimlerin
seviyede
basamaklarında çalışan meslektaşlarımızın da
abdominal
aortada
infrarenal, paraaortik alana
uzanan yaklaşık 1,5
tamamen
yanısıra
tüm
sağlık
hizmeti
yaşlı hastada karın ağrısına yaklaşımda daha
cm çapında aortu
çevreleyen
ve
dikkatli olması gerekmektedir.
6,5-7
cm'lik kraniokaudal segmentte devam
eden, kalınlığı 1,5
cm'ye
varan
aortun etrafını çevreleyen yumuşak doku dans
itesi, ekstravazasyon, aorttan kanama olarak
yorumlanmıştır.
135
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P38 GENÇ ERİŞKİNDE ÖNEM KAZANAN
danışılmadan ilaç almaması, alkol ve sigara
HASTALIK:HEPATİT A
kullanmaması, yağlı yiyeceklerden, kafeinli
GİRİŞ:
içeceklerden uzak durması önerilerek hasta
Hepatit A infeksiyonu (HAV) tüm dünyada
kontrole
yaygın olan, toplum sağlığı ve ülke ekonomisi
enzimlerinde düşme (ALT: 948 U/L, AST: 294
açısından önemli sağlık sorunu olan bir
U/L) ve kliniğinde düzelme saptandı.
hastalıktır.
Gelişmekte
genellikle
gelişmiş
olan
çağında
görülürken,
ülkelerde
yaşam
koşullarının
olarak,
enfeksiyonla
bağlı
Takiplerinde
karaciğer
ülkelerde
çocukluk
düzelmesine
çağırıldı.
karşılaşma yaşı erişkin çağa kaymaktadır.
Hepatit A özellikle karaciğerde kendini sınırlar
ve kronikleşmez. Çocukluk çağında genellikle
asemptomatik seyrederken, yaş ilerledikçe
nadir de olsa fulminan hepatite ilerleyebilir.
Hastalığın prognozunu etkileyen en önemli
faktör yaştır.
TARTIŞMA:
OLGU:
19 yaşında erkek hasta halsizlik, yorgunluk,
iştahsızlık, yemek kokusu ile artan bulantı
şikayeti ile aile hekimliği polikliniğe başvurdu.
Anamnezinde
kan
veya
kan
ürünleri
transfüzyonu, son altı ayda diş çekimi, bilinen
hepatitli olgu ile temas öyküsü yoktu. Hastanın
yapılan fizik muayenesinde hafif sağ üst
kadran hassasiyeti ve ikterik görünüm dışında
Yakın zamanda yapılan tetkiklerinde karaciğer
enzimleri normal olması üzerine hasta akut
hepatit A kabul edildi. Hastanın genel
iyi
olması
enfeksiyonu görüldüğü tahmin edilmekte ve
önemli bir sağlık sorunu olmaya devam
etmektedir. Ülkemizde %7.8 ile %87.5 sıklıkta,
daha çok sonbahar ve kış aylarında görülür,
yaşa ve bölgelere göre değişlikler gösterir.
HAV enfeksiyonu geri kalmış ve gelişmekte
olan ülkelerde daha sık görülmekte olup aşı ile
korunabilen
patoloji tespit edilmedi.
durumunun
Her yıl dünyada yaklaşık 1.4 milyon kişide HAV
ve
normal
beslenebilmesi üzerine hastaya, aşırı fiziksel
aktiviteden kaçarak günlük işlerini görebilecek
şekilde yatak istirahati, gerek olmadıkça ve
bir
enfeksiyon
hastalığıdır.
Gelişmekte olan ülkelerde, genç erişkinlerin
%90’ı hepatit A geçirirken, gelişmiş ülkelerde
aşılamanın
düzgün
yapılması
sonucu
çocukların
ancak
%10’u
etkenle
karşılaşmaktadır. Geri kalmış ülkelerde daha
fazla görülmesinin nedeni, eğitim ve korunma
yöntemlerinin
yetersizliği,
kalabalık
136
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
ortamlarda yaşamak ve kötü hijyen şartlarıdır.
%96’dan fazlasında koruyucu antikorlar oluşur.
Hijyen ve sanitasyon koşullarının düzelmesi
Rapel dozdan sonra aşılanan hemen herkeste
vaka
koruyucu antikor gelişmiş olur. Koruyuculuk
sayısını
düşürürken
temas
yaşını
yükseltmektedir.
Anti
HAV
süresi tam bilinmemekle birlikte hayat boyu
pozitifliği
İsviçre’de
%95,
süreceği tahmin edilmektedir.
Yugoslavya’da %96, Norveç’te %17, İsveç’te
SONUÇ:
%13, Batı Almanya’da %55, Hollanda’da %52,
Bu olguda erişkin yaşta, sarılıkla gelen
Fransa’da %75, Yunanistan’da %82 olarak
vakalarda hepatit A enfeksiyonunun da göz
bulunmuştur. Benzer bir çalışma ülkemizde de
önüne alınıp, ayırıcı tanıda düşünülmesi
yapılmış olup bölgelere göre seroprevelans
gerektiğine,
ayrıca
farklılıkları
bilinmeyen,
endemik
göstermiştir.
arkadaşlarının
Konya’da
Atabek
yapmış
ve
bağışıklık
bölgelere
durumu
seyahat
olduğu
edecek bireylerde Anti HAV IgG düzeyi kontrol
çalışmada 6-18 yaş arası çocuklarda Anti HAV
edilerek, negatif saptananlarda aşılamanın
pozitifliğini kırsal alanda
önemine dikkat çekilmek istenmiştir.
%67.8 , kentsel
alanda %25.8 olarak bulunurken; Öztürk ve
arkadaşlarının
İstanbul’da
yapmış
olduğu
çalışmada 7-14 yaş grubunda %48 olarak
bulunmuştur. Cesur ve arkadaşları Ankara’da
yaptıkları çalışmada ise 15-30 yaş arası
erişkinlerde %72 olarak bulmuşlardır.
Yapılan çalışmalar, tüm dünyada olduğu gibi
ülkemizde de hepatit A ile temas yaşının erken
çocukluktan daha ileri yaşlara doğru kaydığını
göstermektedir. HAV ile temasın ileri yaşlara
kayması hepatit A’ya duyarlı nüfusun artışına,
erişkinlerde morbiditeye hatta mortaliteye
neden olabilecek HAV epidemisi potansiyel
riskinin artışına yol açabilir. Bu nedenle
aşılanma
erişkin
dönemde
de
önemini
korumaktadır.
Hepatit A aşısı inaktif bir aşıdır ve 2 doz
şeklinde (2-6 ay ara ile) uygulanır. Erişkinlerin
%80-90’ında 15 gün içinde koruyucu antikorlar
gelişmeye başlar, 30 gün sonra aşılananların
137
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P39 TOKSİK HEPATİT OLGUSU
FM’sinde TA:130/75 mmHg boy:178 cm
Merve Güzeldülger, Ruhuşen Kutlu, Fatma
kilo:82 kg VKİ(Vücut Kitle İndeksi) :25,9 kg/m²
Gökşin
batın
Cihan
hafif bombe görünümde ikter yok,
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp
barsak sesleri normoaktif, palpasyonla
Fakültesi, Aile Hekimliği AD, Konya
subkostal bölgede hafif hassasiyet mevcut ve
AMAÇ
karaciğer kot altından 2 cm ele geliyordu.
Toksik hepatit nedenleri ilaçlar, doğal toksik
Bunun dışında patolojik bulgu yoktu. Yapılan
ajanlar ve kimyasal maddeler olarak üç başlık
tahlillerinde AST:195 u/L, ALT:302 u/L gelen
altında incelenir. Toksik hepatit genetik ve
hasta toksik hepatit ön tanısıyla takip edildi.
çevresel etmenler zemininde doza bağımlı
Hastadan
veya idyosenkrazik olarak gelişen bir süreçtir.
bilirubinler),
Giderek her iki durumda da immünolojik
markırları, lipid profili ve batın USG istendi.
mekanizmalar devreye girmekte ve sonuçta
Kolesterol: 121 mg/dl , Trigliserid: 62 mg/dl ,
akut veya kronik gidiş gösterebilen ve
HDL:37 mg/dl , LDL:71,6 mg/dl , Total
mortalite riski taşıyan bir karaciğer hastalığı
bilirubin:1,24 mg/dl ,
Direk bilirubin:0,59,
ortaya çıkmaktadır. Toksik hepatitin yıllık
mg/dl , ALP:130 u/L,
GGT:559 u/L gelen
insidansı yaklaşık 1/10,000-100,000'dir. % 90’ı
hastanın
tekli % 10’u çoklu ilaç kullanımına bağlıdır.
hepatosteatoz
Günümüzde hepatotoksik olarak saptanmış
olması nedeniyle hasta toksik hepatit +
600’den
kolestaz
fazla
ajanın
bulunduğu
sağ
kolestaz enzimleri (GGT, ALP,
PT (INR) ve
aPTT ,
batın USG' sinde de
ve
hepatit
Grade 2-3
hepatomegali (18 cm)
ön tanısıyla ileri tetkik ve tedavi
bildirilmektedir
amaçlı
OLGU SUNUMU
yönlendirildi. Hastaya toksik madde almaması
42 yaşında erkek hasta yaklaşık 3 aydır
ve anti HBs negatifliği nedeniyle hepatit B için
süregelen halsizlik, yorgunluk ve kas ağrıları
aşılanması önerildi.
nedeniyle
TARTIŞMA:
aile
hekimliği
polikliniğine
gastroenteroloji
başvurmuştu. Hastanın özellikle sabahları olan
Toksik
geniz akıntısı ve ara sıra olan baş ağrısı için,
bozukluğuna sık neden olan bir patolojidir.
son 1 hafta içinde toplam 4 adet parasetamol
Hafif
kullandığı öğrenildi. Sistem sorgulamasında
karaciğer yetmezliğine kadar değişen tablo ile
başka bir patoloji yoktu. Hastanın sarılık
karşımıza
öyküsü, bitkisel ilaç kullanma öyküsü, şüpheli
çekilmesinin en sık nedenlerinden biridir.
cinsel ilişki öyküsü yoktu. Ailesinde ve
Karaciğerde toksik etkiye yol açabilen başlıca
çevresinde hepatit geçiren yoktu.
mekanizmalardan ilki intrinsik mekanizmadır.
kullanmıyordu.
Alkol
hepatit
karaciğerde
polikliniğine
biyokimyasal
çıkabilir.
fonksiyon
anormallikten
İlaçların
akut
piyasadan
Bu mekanizma önceden tahmin edilebilir, doza
138
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
bağımlıdır, aşırı dozda bazı ilaç alımı ile ortaya
P40
çıkması karakteristiktir. İkinci mekanizma ise
Gastrointestinal Tutulum: Olgu Sunumu
idiyosenkrazik
Emine Özlük1, Esra Saatçı2
tip
olarak
tanımlanıp,
Henoch-Schonlein
Purpurası
hepatotoksisitenin en sık görülen formu olup,
1
kişiye göre önceden tahmin edilemeyecek
Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı
reaksiyonlarla
2
karakterlidir.
İlaç
Asistan Dr., Çukurova Üniversitesi
ve
Tıp
Prof. Dr., Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi
metabolizmasında bireye göre değişen genetik
Aile Hekimliği Anabilim Dalı
farklılıklar yanı sıra çevresel faktörler de
GİRİŞ VE AMAÇ: Henoch-Schonlein Purpurası,
önemlidir.
çocukluk çağının en sık görülen vaskülitidir.
SONUÇ
HSP sıklıkla gastrointestinal kanalı tutar ve
Kronik yorgunluk ve halsizlik şikayetiyle gelen
gastrointestinal kanamaya yol açabilir. Bu olgu
hastalarda
kullandığı
anamnezin
ilaçların
ve
detaylı
alınması,
sunumunda, yedi yaşında bir erkek çocuğunda
bitkisel
ürünlerin
üst solunum yolu enfeksiyonunu takiben
mutlaka sorgulanması, tam kan ve AST, ALT’yi
gelişen
de içeren rutin biyokimya bakılması poliklinik
sunulmuştur.
şartlarında ayırıcı tanı açısından önemlidir.
OLGU: Yedi yaşında erkek hasta, bacaklarında
Bitkisel olduğu için doğal ve zararsız kabul
ve kalçasında döküntü, karın ve eklem ağrısı ve
edilen besin takviyelerinin de toksik hepatite
şişliği
yol
tarihindeÇukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi
açabileceği
konusunda
bilinçlendirilmesi önemlidir.
toplumun
Henoch-Schonlein
şikâyetleri
ile
24
Purpurasıolgusu
Mart
2015
Çocuk Acil Servisi’nebaşvurdu. Yılda 15-20 kez
kriptik tonsillitgeçiren hasta,Henoch-Schonlein
Purpurasıön tanısıyla 5 gün hastanede yatarak
tedavi
görmüş.
Döküntülerinin
azalması
üzerine taburcu edilmiş.Taburcu olduktan 3-4
gün sonra karınağrısı ve döküntüleri yeniden
başlayan hasta ileri tetkik ve tedavi amacıyla
hastanemize yönlendirilmiş. Fizik muayenede
alt ekstremitede ve gluteal bölgede basmakla
solmayan, deriden kabarık olmayan purpurik
döküntüleri,
laboratuvarda
CRP,
lökosit,
trombosit ve IgE yüksekliği, gaytada gizli kan
GGK ve Strongyloides Stercoralispozitifliği var.
HastayaHenoch-Schonlein
Purpurasıabdominal tutulum düşünülerek 1
139
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
mg/kg prednol başlandı. GGK negatif olan ve
P41 MÜKERRER SEZARYEN SONRASI NORMAL
şikayetleri gerileyen hasta önerilerletaburcu
DOĞUM : OLGU SUNUMU
edildi.
Necmi Arslan¹, Erkan Kıbrıslı¹,Fatih Mehmet
TARTIŞMA: Henoch-Schönlein Purpurası küçük
Fındık²,Ahmet Yılmaz¹,Hamza Aslanhan1,
çaplı damarların tutulumu ile karakterize,
¹
çocukluk çağının en sık görülen sistemik
Hekimliği Anabilim Dalı
vaskülitidir.Gastrointestinal sistem bulguları
²Dicle
hastaların yaklaşık %50-70’inde vardır ve
Hastalıkları ve DoğumAnabilim Dalı
çocuklarda
Giriş:Sezaryendoğum,karın duvarına ve rahim
erişkinlere
göre
daha
sıktır.
Dicle
Üniversitesi
Üniversitesi
yapılan
Tıp
Tıp
Fakültesi
Fakültesi
insizyonlarla
Aile
Kadın
Çocuklarda ÜSYE sonrası HSP gelişebileceği
duvarına
fetusun
akılda tutulmalıdır.
abdominal yolla doğurtulmasına denir. En sık
sezaryen endikasyonları daha önceki sezaryen,
doğum eylemi distosisi, fetal distres ve makat
prezantasyondur.Dünya’da ve Türkiye ‘deki
sezaryenle doğum oranı hızla artmaya devam
etmektedir.Bu
oranlar
1993’te%7,1998’de%21, 2003’te 21, 2005’te
%37. Üniversite hastanelerinde doğumların
%70
kadarı
sezaryen
ile
olurken
özel
hastanelerdebu oran %90’dır. Ayrıca Türkiye
‘de ilk doğumların %45’i sezaryenledir.Vajinal
doğumla
karşılaştrılıdığında
sezaryen
doğumun maternal morbiditeyi anlamlı şekilde
arttırdığı bilinen bir gerçektir. En sık morbidite
sebepleri endometriozis, hemoraji ,idrar yolu
infeksiyonu ve tromboembolizmdir. Ayrıca
tedavi zamanı uzadığından bununla ilişkili
olarak morbidite riski ve tedavi maliyetleri
artmaktadır. Geçirilmiş sezaryen sayısı ile
birlikte uterus rüptürü riski artmaktadır.
Yapılan bir çalışmada uterus rüptürü riski bir
sezaryen geçirmiş olanlarda %0.6, iki sezaryen
geçirmiş olanlarda %1.8 olarak bulunmuştur.
140
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Olgu: Bizim vakamızda 32 yaşında bayan hasta
P
G5P3A1Y3 daha önce 3 defa sezaryen olmuş
HEKİMLİK: TİP 1 DİABETES MELLİTUS OLGU
miad gebe sancıları olması üzerine kadın
SUNUMU
doğum
Yapılan
Fatih Yıldız*, Murat Yıldız*, Özge Sak Aydın*,
muayenesinde tam açıklık olduğu ve fetüsün
Asuman Dolğun* Mustafa Düldül* M.Nedim
vertex
Tıraş*
servisine
geliş
başvurdu.
olduğu
tespit
edildi.USG
42
AİLE
HEKİMLİĞİNDE
Ersin
KORUYUCU
Akpınar*
incelemesi yapılamadı.Hastanın ameliyathane
*Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile
şartlarında takibi yapıldı. Normal spontan
Hekimliği Anabilim dalı
vajinal yol ile epizyotomi açılarak 3280 gr
Giriş
ağırlığında, 50 cm boyunda, 1. ve 5. dakika
Aile hekimliğinin ilkelerinde temel nokta, aile
APGAR skoru 6-8 olan canlı erkek bebek
hekimlerinin uygun ve etkin girişimlerle
doğurtuldu. Açılan epizyotomi onarıldı. Yapılan
bireyin ve/veya toplumun sağlık ve iyilik
laboratuvar tetkiklerinde kan grubu A Rh(+)
durumunu geliştirmesidir. Aile hekimlerinin
Wbc:11.21 htc:28.01
hb:9.48 Rbc:3.47 idi.
tedavi etmenin yanında koruyucu hekimlik
Postpartum takiplerinde anneye yapılan batın
(birincil, ikincil, üçüncül, dördüncül koruma) ve
muayenesinde uterusun toplu olduğu tespit
rehabilitasyon görevleri de vardır.
edildi,
özellik
hekimleri bu görevi yaparken diğer hekimlerle
saptanmadı, yapılan ultrasonografide uterus
ve diğer sağlık merkezleriyle koordinasyon
konturlerinin normal olduğu ve batında
içinde çalışır. Bu olgu sunumunun amacı yeni
serbest sıvı olmadığı gözlendi. Postpartum 1.
tanı konulan Tip 1 Diabetes Mellitus hastanın
günde hb:8.71, htc:25.64 olarak geldi.Vvital
tanı öncesi ve sonrasındaki yönetimi ve
bulguları normal olan hasta postpartum 2.
hastalığının farkındalığını irdelemektir.
günde taburcu edildi.
Olgu:
Sonuç:
vajinal
Son
muayenesinde
zamanlarda
sezaryen
Aile sağlığı merkezine miadında 3800 gr
oranları ve buna bağlı morbidite, mortalite
normal yolla doğan, immünizasyonu tam ve
sonuçlarını azaltmak, hastanede kalış süresini
beslenmesi düzenli olan 15 kg (%75-90p), 101
kısaltmak ve maliyetleri düşürmek için, daha
cm (%75-90 p) 3 yaşındaki erkek çocuk, 2-3
önce
haftadır çok su içme, sık idrara gitme
sezaryen
ameliyathane
artan
Aile
olmuşuygungebelerde
koşullarının
bulunduğu
şikayetiyle başvurdu. Fizik muayenede, bilinci
merkezlerde normal spontan doğum seçeneği
açık, ağızda kuruluk dışında tüm sistemler
gözardı edilmemelidir.
doğaldı. Kan basıncı 100/60 mmHg, nabız
84/dak. WBC:9710 1/ul, Hb:16.1g/dl, hct:47.9
%,
serum
glikoz
480mg/dl.Yapılan
ileri
tetkiklerinde HbA1c:9.71 C-peptit:0.524ng/dl,
141
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
insülin:1.61uÜ/ml aseton:+++ tit:glukoz+++,
P43
kan
YÖNETME BECERİLERİ: OLGU SUNUMU
gazı
:ph
7.31
hco3
AİLE
HEKİMLİĞİNDE
17.9mmol/l,TSH:1.63mlU,AST/ALT: 17/16 U/L,
Emrah Ersoy1, Esra Saatçı2
NA/K
1
:128/4.7
mmol/l,
BUN/kre
:
YÜKSEK
Araştırma Görevlisi, Çukurova Üniversitesi
12mg/dl/0.28 mg/dl saptandı. Hastaya tip1
Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı
diabetes mellitus-diyabetik ketoasidoz tanısı
2
konarak tedavisine başlandı.
Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı
Takipler
RİSK
Prof.
Dr.,
Çukurova Üniversitesi
Tıp
sonucunda insülin dozu ayarlandı. Hastanın
Giriş
beslenmesi düzenlendi. Diyabet eğitimi verildi.
Aile hekimi, konvülziyon, kardio-pulmoner
3*2 ü kısa etkili, 5 ü uzun etkili insülin tedavisi
resüsitasyon gibi ivedi girişim gerektirebilen
reçete edildi ve önerilerle taburcu edildi.
rahatsızlıkları
Sonuç
sunumunun amacı, febril konvülziyonu olan
Tip 1 diabetes mellitusta mutlak insülin
hastanın tanısı, tedavisi ve takibinde hasta ve
eksikliği vardır. Genellikle erken yaşlarda tanı
hasta
konur.
irdelemektir.
Hiperglisemiye
kuruluğu,polidipsi,açlık
ilişkin(ağız
hissi,poliüri,kilo
yönetebilmelidir.
yakınlarının
eğitiminin
Bu
olgu
önemini
Olgu
kaybı,halsizlik gibi) semptom ve bulgular
Daha önce bilinen bir hastalığı olmayan üç
aniden ortaya çıkabilir. Bu durumlar aile
yaşında erkek hasta Çocuk Acil Servisi’ne
hekiminin dikkati ve iyi sorgulamalarıyla daha
yükselen ateşle beraber bilincinde kapanma,
erken fark edilip tanı konabilir. Böylece koma
tüm vücutta kasılma ve titreme şikayetleriyle
gibi komplike durumlar ortaya çıkmadan
getirildi. Nöbet ön tanısıyla ilk müdahale
hastalık kontrol altına alınabilinir. Ayrıca aile
yapıldı. Öyküde iki gündür yüksek ateşinin
hekimi diyabetik hastanın yönetiminde( ilaç
olduğu öğrenildi. Hastanın ateşi 39.5°C, kan
dozunun
komplikasyonları
basıncı 100/60 mmHg, nabız: 95, solunum
sorgulama, rehabilitasyon sağlama gibi) istekli
sayısı: 30, tonsilleri hipertrofik ve kızarık,
olmalı ve sağlık davranışı geliştirebilmelidir.
oksijen saturasyonu: %95, lökosit 11.000 idi.
Anahtar kelimeler: Aile hekimliği, Tip 1
Hastada febril konvülziyon düşünüldü ve 0.1
diyabet, Koruyucu hekimlik
mg/kg dormicum IV verildi. Hastanın nöbeti
ayarlanması,
kısa süre sonra sona erdi, ateşi düştü.
Hastanın yakınlarına eğitim verildi. Mevcut üst
solunum yolu enfeksiyonu ve ateş kontrolü
için reçete yazıldı.
142
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Sonuç
P44
BÜYÜME
GERİLİĞİ
ETİYOLOJİSİNDE
Febril konvülziyon çocukluk çağının en sık
MALABSORBSİYON OLGUSU: MONOZİGOT
görülen konvülziv bozukluğu olup 5 ay - 5 yaş
İKİZ ÇÖLYAK HASTALIĞI
arasında sıktır. Aile hekimi yüksek risk beceri
yetisi
gerektiren
tanıyabilmeli,
acil
febril
müdahale
konvülziyonu
Asuman Dolğun, Mustafa Düldül, Murat
edebilmeli,
Yıldız, Özge Sak Aydın, Fatih Yıldız, M. Nedim
hastayı komplikasyonlardan koruyabilmeli ve
Tıraş,
Ersin
Akpınar
hasta yakınlarını kendi kendine yönetim
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile
konusunda eğitebilmelidir.
Hekimliği Anabilim Dalı
Giriş
Çölyak hastalığı (gluten enteropatisi) genetik
olarak duyarlı kişilerde başlıca buğdaydaki
gluten ve arpa, çavdar, yulaf gibi tahıllardaki
gluten benzeri diğer tahıl proteinlerine karşı
kalıcı intolerans olarak gelişen proksimal ince
bağırsak
hastalığıdır.
Glutene
duyarlı
enteropati (gluten sensitif enteropati; GSE),
çölyak “sprue” (nontropical sprue) olarak da
adlandırılır. Hastalığın oluşmasında genetik
faktörlerin
önemli
rolü
olmakla
birlikte
çevresel faktörler de önemlidir. Genetik
yatkınlık monozigotik ikizlerde hemen hemen
%100’dür. Çölyak hastalığı belli HLA grupları
taşıyan bireylerde daha sık görülmekle birlikte
(B8, DR7, DR3 ve DQw2) HLA bağımlı olmayan
başka
genetik
patogenezinde
faktörlerin
de
etkili
hastalığın
olabileceği
düşünülmektedir. HLA uyumluluğu %100 olan
kardeşlerin ancak %30-50’sinde hastalığın
ortaya çıkması bunun önemli bir göstergesidir.
Otoimmün
mekanizmalar
ile
gelişir.
Bir
enteropati olarak bilinmesine rağmen son
yıllarda ortaya konulan ve belirginleşen
143
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
gastrointestinal sistem dışı bulguları ile her
Özgeçmişinde monozigot ikiz olduğu öğrenildi.
sistemin hastalığı haline gelmiştir. Çocukluk
Annenin
çağının en yaygın malabsorbsiyon nedeni olan
hastalık öyküsü mevcut değildi. Miadında 3000
bu hastalık, çocukları ve erişkinleri yaşam boyu
gr C/S ile doğan hastanın küvezde yatış öyküsü
etkilemekte
ortaya
yoktu. Bronşit tanısıyla bir kez hastanede yatış
çıkabilmektedir. Çoğu hastada atipik ya da
öyküsü var. Tüm immunizasyonu tamdı. İlk 5-
sessiz bir klinik seyir söz konusudur. Olgumuz
6 ay anne sütüyle beslenen hastaya 6 aylıkken
9 yaşında büyüme geriliği şikayetiyle başvuran
ek gıda başlanmış. Soygeçmişinde özellik yok.
ve çölyak hastalığı tanısı alan bir hastadır.
Fizik muayenede; Nabız 85 vuru/dakika, kan
Olgu
basıncı 90/60 mmHg, vücut ağırlığı:30 kg (25-
9 yaşındaki olan kız hasta, boy kısalığı ve
50p), boy:130 cm (10-25p) idi. Ek patolojik
büyüme geriliğinin fark edilmesi üzerine
bulgu yoktu.
başvurdu. Hastanın başka şikayeti yoktu.
Laboratuar bulguları incelendiğinde;
Glukoz:83 mg/dl BUN:16 mg/dl Kreatin:0,5
olgularda
mg/dl Klor:109 mmol/L Kalsiyum:10 mg/dl
yapılarak pozitif antikor aranmalıdır. Bu
Fosfat:5.3 mg/dl
AST:23 U/L ALT:14 U/L
testlerle besinlerdeki proteinlere (gluten) ve
Na:140 mmol/L K:4,3 mmol/L ALP:273 U/L
bağırsak mukozasındaki yapısal proteinlere
Hct:%37.4 Hgb:11,5 g/dl FSH:8,38 U/L LH:0,65
(endomisyum, retikülin, transglutaminaz) karşı
U/L TSH:2,01mU/L sT4:1,34 pg/ml Folat:18,9
oluşmuş
ng/ml Ferritin:5,5 ng/ml Vit B12:388 pg/ml
hekimliği, hastalık paternlerinin toplumdaki
Anti
Anti
hastalık paternleri ile en çok örtüştüğü klinik
Endomisyum Antikoru:133,5 U/ml IgA:184
bir uzmanlık olduğu için kısa süren ve geçici,
mg/dl
kendini
Hastanın monozigot ikizi de boy kısalığı ve
yüksektir.
büyüme geriliği nedeniyle çölyak ve olası diğer
toplumda nadir görülen hastalıkların tanısını
nedenler açısından araştırılacak.
da koyabilme yetisine sahip olduğundan aynı
SONUÇ
zamanda düşük prevelans hekimliğinde de
Çölyak hastalığı kliniği oldukça farklı ve
yetkindir.
değişken olabilir. Tanı koymada hastalığı
Anahtar
düşünmemek en önemli engeldir; tanı koymak
malabsorsiyon, büyüme geriliği, aile hekim
doku
ve
her
yaşta
transglutaminaz
>300
gebeliği
ilk
sırasında
aşamada
antikorlar
sınırlayan
Bunun
herhangi
serolojik
testler
aranmaktadır.
problemlerin
yanında
kelimeler:
aile
Çölyak
bir
Aile
insidansı
hekimi
hastalığı,
için önce çölyak hastalığının tanısının akla
gelmesi gerekir. Klinik tablonun değişkenliği
tanı koymada önemli bir sorundur. Tipik veya
atipik bulgularla çölyak hastalığı düşündüren
144
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P45 HEMŞİRELİKTE YENİ BİR ALAN: ADLİ
HEMŞİRELİK!
Ülkemizde adli hemşirelik yeni bir kavram
Hem. Sevi ÜNAL*, Yrd. Doç. Dr. Sunay FIRAT*
olmakla
*
sürdürmektedir.7
Ülkemizde
Yüksekokulu, Hemşirelik Bölümü, Adana
yapılmış,
olarak
GİRİŞ
hemşireler bulunmamaktadır. Bu nedenle adli
Suç ve şiddet olaylarının arttığı günümüzde hem
olguların değerlendirilmesi çoğunlukla uzmanlık
mağdurların hem de faillerin ilk karşılaştıkları
eğitimi ve özel eğitim almamış hemşireler
sağlık ekibi üyeleri hemşirelerdir. Bu nedenle
tarafından yapılmaktadır.3 Bu alanda kapsamlı
adli tıp konularında uzmanlık eğitimi ve özel
bilgi be beceriye sahip olmayan hemşireler,
eğitim almış adli hemşirelerin adli ekip içinde
kanıtların farkına varmamaktadırlar. Kanıtları ta-
birçok adli olayın çözümüne katkı sağlayacakları
nımlama, toplama ve saklama prosedür ve
düşünülmektedir.(1,2)
tekniklerini bilmemeleri sonucu, tedavi ve bakım
Çukurova
Üniversitesi,
Adana
Sağlık
birlikte
sırasında
yasal
günümüzde
kanıtların
gelişmesini
görev
tanımı
tanımlanmış
gözden
adli
kaçmasına,
Hemşireler karşılaştıkları adli olgularda bireyi ilk
kaybolmasına ya da yok olmasına neden
gören, ailesi ya da yakınlarıyla ilk iletişime giren,
olmaktadırlar.8
muayene sırasında eşyalarına dokunan ve
bireyden alınan laboratuvar örnekleri ile ilk
Adli hemşireler, klinik adli hemşirelik, cinsel
temas eden kişilerdir.3
saldırı muayenesinde
adli hemşirelik,
adli
psikiyatri hemşirelği, olay yeri incelemesinde
Dünyada, Dr. Harry McNamara (1987), adli tıp
adli hemşirelik, adli pediatri hemşireliği, adli
bilgisi
personellerinin
geriatri hemşireliği, nezarethane ve cezaevinde
bilimsel araştırma sonuçlarını ve uygun şekilde
adli hemşirelik ve benzeri alanlarda görev
kanıt toplanmasını olumsuz yönde etkilediğini
alabilmektedirler.(5,9,7,10,8,11)
yetersiz
olan
sağlık
belirterek, adli hemşireliğin klinik hemşirelik
uygulamaları içinde yeni bir alan olarak yer
Ancak Türkiye’de hemşireler, adli tıp ve adli
alması gerektiğini ileri sürmüştür. Adli hemşirelik
hemşirelik konularında yeterli bilgi birikimine
1995’te Amerikan Hemşireler Birliği (American
sahip
Nurses Association) tarafından hemşireliğin bir
laşımlarda bulunamamaktadırlar.3 Oysa ki adli
uzmanlık dalı olarak tanınmış ve 1997’de
hemşirelik
kapsam ve standartları onaylanmıştır.(4,5,6)
profesyonellerinin, adli olguların hemşirelik
olmamaları
nedeniyle
alanında
gerekli
yetişecek
yak-
sağlık
145
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
bakımında yeterli bilgi birikimine sahip nitelikli
4) Lynch V.A. (2011). Forensic Nursing Science:
sağlık elemanları olması öngörülmektedir.
Global Strategies in Health And Justice, gyptian
Journal of Forensic Sciences. 1, 69–76.
TARTIŞMA VE SONUÇ
Sonuç
olarak,
adli
5) Eşiyok B., Hancı İ.H, Özdemir Ç., Yelken N.,
hemşireliğin
ilke
ve
Zeyfeoğlu Y. (2004). Adli Hemşirelik, Sted.13;5
kavramlarının daha kapsamlı farkına varılması ve
169-171.
kavranması ile bilgi ve becerilerin kapsamının
6) Simmons B. (2014). Graduate Forensic
geliştirilmesi, ulusal ve uluslararası ölçekte etik,
Nursing Education How to Better Educate
adli olgulara bütüncül hemşirelik yaklaşımını
Nurses to Care for This Patient Population,
uygulayabilecek, profesyonel liderlik ve sorun
Nurse Educator. 39;4 : 184-187.
çözme
hemşirelik
7)
gereksinim
Hemşireliğin
becerilerine
uzmanlarının
sahip
adli
yetiştirilmesine
duyulmaktadır.
Çilingir
D,
Hintistan
Kapsamı
S.
ve
(2012).
Yasal
Adli
Boyutu.
Hemşirelikte Eğitim ve Araştırma Dergisi, 9;1 :
10-15.
8) Lynch V.A. (2006). Forensic Nursing A
KAYNAKLAR
Handbook for Practice.
1) Wilkinson- Kent A. (2011). Forensic Nursing
Mosby.
Educational Development: An İntegrated Review
https://books.google.com.tr/books?id=APgVX1
of The Literature, Journal of Psychiatric and
WcuYcC&printsec=frontcover&hl=tr&source=gb
Mental Health Nursing, 18, 236–246.
s_ge_summary_r&cad=0#v=onepage&q&f=false
2) Constantino R,Crane P,Young S. (2013).
9) Lynch V.A. (2011). Evolution of Forensic
Forensic Nursing Evidence Based Principles and
Nursing Science. Chapter one. Forensic Nursing
Practice,
Science, 2nd. Edition. 1-16. Erişim: 13 Aralık
Chapter
contemporary
one
Fundamentals
forensic
of
nursing
Erişim:
St. Louis: Elsevier
20
Nisan
2015.
2014.
practice,education and research.Philadelphia:
10) Çevik Akköz S., Başer M. (2012). Adli
F.A Davis Co, 3-26.
Hemşirelik ve Çalışma Alanları Sağlık Bilimleri
3) Şentürk S., Büyükaslan B. (2013). Hemşirelik
Dergisi, 21;2 :143-152.
Son
Hemşirelik
11) Arabacı Baysan L, Çam M.O. (2011).
Konusundaki Bilgi ve Görüşlerinin Belirlenmesi,
Psikiyatri Hastalarına Yönelik Hemşire Tutum
Bozok Tıp Dergisi, 3(3):19-26.
Ölçeği Geliştirme, Nöropsikiyatri Arşivi. 48: 175-
Sınıf
Öğrencilerinin
Adli
83.
146
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P46
ORGAN
NAKLİNDE
YASAL
VE
ETİK
halde, organ bağışının yetersiz olması sebebiyle
nakil sayıları yetersiz kalmaktadır.3
SORUNLAR
Hem. Ayşe GÜLER*, Yrd. Doç. Dr. Sunay FIRAT*,
Yrd. Doç. Dr. Serap TORUN*
*
Çukurova
Üniversitesi,
Organ naklinin yasal, etik ve dini boyutları
Adana
Sağlık
bulunmaktadır. Türkiye’de organ nakline yönelik
Yüksekokulu, Hemşirelik Bölümü, Adana
ilk yasal düzenleme 03.06.1979 tarihinde 16655
GİRİŞ
sayılı resmi gazetede yayınlanan 29.05.1979
Organ nakli;
doku ve organların işlevsel
bozukluklarına bağlı olarak bireyin hayatta
tarihli 2238 sayılı Organ ve Doku Alınması,
Saklanması
ve
Nakli
Hakkında
Kanunla
4
kalma yeteneğinin ciddi şekilde etkilendiği
yapılmıştır. Bu kanunda; ’18 yaşından büyük ve
durumlarda başvurulan bir çözüm yöntemidir.
akli dengesi yerinde olan herkes organlarının
Organ nakilleri artık risk taşıyan operasyonlar
tamamını veya bir bölümünü bağışlayabilir.’
olmaktan
iyileşmeler
denmektedir.5 Bu yasa 1982 yılında yeniden
sağlayan, yaşam kalitesini artıran, güvenli,
düzenlenmiş şeklinin yürürlüğe girmesi ile organ
başarılı ve giderek yaygınlaşan cerrahi bir
bağışı konusuna hukuki yönden bir zemin
uygulama halini almıştır.1 Nakil sonrası sağlık
hazırlanmıştır.6 Türk Ceza Kanunu’nun 91-93.
durumunu etkileyebilecek risk faktörlerinin en
maddelerinde organ ve doku naklinin ve
az düzeye indirilmesi beklenen yaşam süresine
ticaretinin hangi hallerde suç sayılacağına ilişkin
ulaşılmasını hatta aşılmasını da sağlamaktadır.
düzenlemeler yer almaktadır ve hukuka aykırı
çıkarak
uzun
süreli
olarak geçerli rıza alınmadan, kişilerden organ
Çalışmanın amacı, organ ve doku naklinin
alanlar için hapis cezası öngörülmüştür.
beraberinde getirdiği sorunları, yasal ve etik
açıdan ele alınarak aydınlatılmasına katkıda
Organ naklinin etik boyutunda, en önemli
bulunmaktır.
konular arasında verici açısından yaşamın sonu
tartışmaları yer almaktadır. Bununla birlikte
Türkiye’de de organ bağışı yetersizliği organ
organ nakli bağış sistemine dayandığından ve
naklinin önündeki en büyük engellerden biridir.
genellikle bağışta bulunanların organların kime
2010 yılında Türkiye’deki toplam beyin ölümü
tahsis edileceğini bilmemesi, uygun organların
sayısı 1036 olup, kullanılan donör sayısı 246’dır.2
kime, nasıl nakledileceği konusunda adil ve
Ülkemizde
hakkaniyete dayanan sürecinin işlemesi ve
yeterli
donanıma
sahip
nakil
merkezleri ve deneyimli bilim adamları olduğu
147
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
toplumun bu sürece tam güveni büyük bir önem
tartışmalı konulardır. Yasalarla tüm bu konuların
taşımaktadır.7
düzenlenmesi, yapılan işlemlerin etik açıdan
uygun olduğu anlamına gelmez, ancak hukuka
Bağışlanan organların dağıtımında en adil çözüm
uygunluk sağlandığı için cezai veya hukuki
merkezi organ koordinasyon sistemidir. Ulusal
sorumlulukların sınırları da çizilmiş olmaktadır.
Koordinasyon Sistemi ile temin edilen, Türkiye
Organ Denetim Sistemi ile denetimi yapılan
Sonuç olarak, gereksinim duyulan organlara
organlar, yasal olarak, tıbben en acil ve en çok
ulaşmak için ulusal ve uluslararası organ nakli
gereksinimi
koordinasyon merkezlerinin sayıları arttırılarak
olan
uygun
hastaya,
öncelikli sırasına göre verilmelidir.
listedeki
8
ve birbirleriyle iletişimleri güçlendirilerek, organ
ve doku nakillerinin daha hızlı ve kolay yapılması
Dini açıdan ise İslam dini organ nakli konusuna
sağlanmalı, devlet tarafından gerekli her türlü
olumlu yaklaşmakla birlikte vericilerin ya da
yasal ve maddi teşvik gerçekleştirilmelidir.
beyin ölümü gerçekleşmiş bireylerin vasi ve
velilerinin dini yaklaşımları sonucunda organ
KAYNAKLAR
nakilleri yetersiz kalabilmektedir. 9, 10
1. Parlak Ş. (2009). Organ Bağışı ve Organ
Naklinde Ortaya Çıkan Sorunlar. TBB Dergisi,
Sayı 83:189-216.
TARTIŞMA VE SONUÇ
2. Tarhan M, Dalar L, Yıldırımoğlu H, Sayar A,
Organ nakli diğer tıbbi uygulamaların tümünden
Altın S. (2013). Hasta Yakınlarının Organ Bağışı
farklı, özel, son derece karmaşık, arkasında
ve Nakli ile İlgili Tutumları ve Sosyal Profilleri
organ bulmak ve bulunan bu organların efektif
Arasındaki İlişki. Bakırköy Tıp Dergisi, Cilt 9, Sayı
paylaşımını sağlamak gibi ciddi organizasyonları
4:153-156.
barındıran, tıbbi alan dışında olağanüstü geniş
3. Tokalak İ., Erdal R. (2004). Birinci Basamakta
sosyal, hukuki ve etik boyutları da bulunan bir
Organ Bağışınana Yaklaşım: Aile Hekiminin Rolü.
alandır.11
Diyaliz
Transplantasyon
ve
Yanık/Dialysis,
Transplantation and Burns (Eylül/September, 15
Organ naklindeki ana amaç yaşama saygı
(3) ) 109-115 Erişim tarihi:10.04.2015
ilkesine uyarak yarar sağlamaktır. Ölüm anının
4. Yücetin L., Keçecioğlu N., Ersoy F.F. (2003).
tespiti, vericinin rızası, organ naklinin para
Türkiye’de Organ Bağışı ve Nakline Bir Bakış.
karşılığı yapılması tüm dünyada etik açıdan
Diyaliz
Transplantasyon
ve
Yanık/Dialysis,
148
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Transplantation and Burns (Mayıs/May 14 (2) )
P47MULTİPL CİLT HEMANJİOMLARI OLAN 2
115-118.
AYLIK İNFANT: OLGU SUNUMU
5. Koçak Süren Ö. (2007). Organ ve Doku
Meryem
Naklinin Yasal ve Etik Açıdan İncelenmesi. TBB
Mustafa Haki Sucaklı1, Can Acıpayam2, Ayşegül
Dergisi, Sayı 73:174.
Erdoğan3, Mustafa Çelik1
6. Özkan S, Yılmaz E. (2009). Aile ve Toplum
1
Eğitim Kültür ve Araştırma Dergisi Nisan-Mayıs
Fakültesi Aile Hekimliği AD.
Haziran cilt:5 sayı:17:19-25.
2
7.
Fakültesi Çocuk Hematoloji-Onkoloji BD.
http://www.ankarabarosu.org.tr/Siteler/2012ya
3
yin/2011sonrasikitap/v-saglik-hk-kurultayi-
Fakültesi Halk Sağlığı AD.
web.pdf Erişim Tarihi: 04.04.2015.
GİRİŞ:
8. http://www.dicle.edu.tr/Contents/f32a3010-
Hemanjiyomlar infant döneminin en sık görülen
4654-4855-a061-0d01d833a6b6.pdf
tümörleridir. Yenidoğan bebeklerde %1.1-2.6
Erişim
Karabörk1,
Solak
Yaşar
Koşar1,
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp
Tarihi :06.04.2015.
oranında görülürken, bir yaşına kadar olan
9. EL-Shahat,. (1999). Islamic Viewpoint Of
bebeklerde yapılan araştırmalarda görülme
Organ
sıklığının %10-12’lere kadar çıktığı belirtilmiştir.
Transplantation.
Transplantation
Proceedings; December,31(8); 3271- 3274.
Yaygın
10. Dontlu A. Ç. (2004).
kendiliğinden gerileyen ve ek tedavi ihtiyacı
Organ Bağışı ve
cilt
hemanjiomları
Naklinde Etik, Dinsel ve Yasal Yaklaşımlar. Diyaliz
gerektirmeyen
Transplantasyon
Yanık/Dialysis,
rağmen iç organ tutulumunun eşlik ettiği,
Transplantation and Burns Haziran/June. 15 (2)
yüksek mortalite hızına sahip yaşamı tehdit
) 69-76.
eden formları da literatürde tanımlanmıştır.
11. Bozoklar A. Türkiye'de organ bağışı;
Hemanjiomların cilt ile sınırlı olduğu fakat iç
2008:Koordinatör perspektifi, Türkiye Klinikleri J
organ etkileniminin olmadığı formu Benign
Gen Surg- Special Topics Perspektifi 2009;2(1):5-
Neonatal
9.
tanımlanırken,
ve
bir
karakter
çoğunlukla
Hemanjiomatozis
semptomatik
cilt
iç
göstermelerine
(BNH)
tutulumuyla
organ
olarak
birlikte
tutulumunun
da
bulunduğu hayatı tehdit eden formu Diffüz
Neonatal
Hemanjiyomatozis
(DNH)
olarak
adlandırılmaktadır. Birinci basamakta yenidoğan
149
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
ve infant takipleri açısından önemli bir nüfusa
çok olmak üzere gövde ön-arka yüzünde,
hizmet veren aile hekimliği poliklinikleri ise
bacaklarda ve kollarında çapları 0,1-0,3 mm ve
bahsedilen hemajiom bulgulu olgular açısından
0,1-0,5 mm arasında değişen 35-40 adet kırmızı
alert
sağlık
yer yer kurutlanmış bazıları eroze, yüzeyden
sunucularından biridir. Bu çalışmada yaygın cilt
hafif kabarık peteşial tarzda papüller saptandı.
hemanjiomları olan 2 aylık bir infant olgusu
Oral mukozada 2-3 adet kırmızı renkli papül
sunulmaktadır.
vardı. Genital mukoza tutulumu yoktu. Klinik ve
OLGU:
dermoskopik inceleme sonucunda lezyonlar
Annesi tarafından vücudunda çok sayıda toplu
hemanjiom olarak değerlendirildi. Laboratuvar
iğne başından daha büyük kırmızı kabarıklıklar
incelemesinde; biyokimya tetkiklerinde herhangi
nedeniyle polikliniğimize 2 aylık erkek bebek
bir sorun bulunmadı. Hemogram sonucunda
getirildi. Annesi bebeğin vücudundaki kırmızı
WBC: 6.70 K/uL, HGB: 11.2 g/dl, HTC: 32.3%
kabarıklıkların doğumundan beri olduğunu bu
saptandı. Koagülasyon tetkiklerinde; APTT: 28.3
kabarıklıkların zaman zaman çoğalıp arttığını ve
sn, PT:13.4 sn, INR:1.11 bulundu. Periferik
büyüdüğünü zaman zamanda küçülüp azaldığını
yaymasında; eritrositler normal morfolojide,
ifade ediyordu. Bebeğin beslenmesinin iyi
trombositler bol kümeli, %38 PMNL, %62
olduğu, ateşinin olmadığı öğrenildi.
Lenfosit hâkimiyeti görüldü. Tam idrar tetkiki
Özgeçmişinde; 33 yaşındaki sağlıklı anneden 5.
sonucu 1-2 lökosit ve bakteri tespit edildi,
gebeliğinden 5. canlı doğum olarak 32 haftalık
hematüri saptanmadı. Seroloji tetkiklerinde CRP:
doğduğu, doğumundan sonra 10 gün yenidoğan
3.48 mg/L olarak geldi. Tüm abdomen USG sinde
yoğun bakım servisinde yatış öyküsü olduğu
yoğun gaz artefakları ve hasta ajitasyonu
annesinden öğrenildi.
nedeniyle
suboptimal
değerlendirilmesinde
Fizik muayenesinde; genel durumu iyi, oral
karaciğer
(KC)
lobu
mukozada 2-3 adet kırmızı renkli papül vardı.
değerlendirilememekle birlikte KC sol lobta
Farenks doğal, lenfadenopati palpe edilmedi.
parankim içerisinde multipl mikro ekojeniteler
Solunum sistemi doğal, ral yok, ronküs yok,
ve KC sağ lobunda ise ekojenite artışı dikkati
retraksiyon yoktu. Kardiyovasküler sistem doğal,
çekmiştir. Safra kesesi, pankreas dalak, böbrek
ek ses ve üfürüm saptanmadı. Batın rahat,
normal izlenmiştir. Hasta pediatrik hematoloji
organomegali palpe edilmedi. Nöromüsküler ve
ve dermatoloji bölümleriyle konsülte edildi.
santral sinir sistem muayenesi doğaldı. Ciltte
Bu bulgular ışığında hastamızda diffüz neonatal
ayak tabanında ve her iki el avuç içlerinde daha
hemanjiomatozis
olunması
gereken
önemli
sol
ve
tam
benign
olarak
neonatal
150
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
hemanjiomatozis ön tanıları düşünüldü. Ayırıcı
yenidoğan, infant ve çocukluk dönemi sağlık
tanı
organ
izlemleri aile hekimliklerince tüm nüfusa ücretsiz
tutulumunun araştırılması ve hastanın klinik
ve kolay ulaşılabilir olarak verilmektedir. Aile
olarak takibe alınması kararlaştırıldı. Hastanın
hekimliği pratiğinde yapılacak tam fizik muayene
klinik ve laboratuar takiplerinde herhangi bir
ile doğum sırasında veya izleyen ilk birkaç ayda
anormallik saptanmazken cilt lezyonlarında
bulgu verebilen cilt hemanjiomları kolaylıkla
azalma
kontrol
saptanabilecektir. Aynı şekilde tespit edilen bu
ultrasonografilerinde karaciğerde tespit edilen
olgular semptomatik bir iç organ tutulumu olup
şüpheli alanların ise tamamen normale olduğu
olmaması ve hemanjiyomların seyri açısından
tespit edildi. 4 ay süresince takiplerinde klinik ve
dikkatlice
laboratuar açıdan bir problemi olmayan, kontrol
multidisipliner bir yaklaşımla ilgili branşlarla
ultrasonografilerinde
konsulte edilerek birinci basamaktan itibaren
için
sistemik
açıdan
izlendi.
saptanmayan
çoklu
Yapılan
herhangibir
pataloji
benign
neonatal
olgu,
gözden
geçirilmeli
gerekirse
takip ve tedavisi düzenlenmelidir.
hemanjiyomatozis olarak değerlendirilerek DNH
tanısı dışlandı. Hemanjiomların tam olarak
gerilemediği fakat azaldığı hastanın tedavisiz
izlemlerle poliklinik kontrol takibine devam
edilmesi uygun görüldü.
SONUÇ:
BNH birkaç veya çok daha fazla sayıda
hemanjiyomun cilde sınırlı olduğu, iç organ
tutulumunun olmadığı, iyi prognozlu, kendi
kendini sınırlayan, genelde 2 yaşına kadar
lezyonların tamamen gerilediği bir hastalıktır.
Diğer taraftan DNH, cilt ve iç organ tutulumunun
birlikte görüldüğü erken müdahale edilmediği
takdirde
mortalite
seviyesinde bulunan,
hızı
yaklaşık
%50-70
kötü prognozlu bir
hastalıktır. Her iki hemanjiyomatozis formu da
birinci basamakta rastlayabileceğimiz erken
tespiti sağlanabilir hastalıklardandır. Ülkemizde
151
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P48 COUVADE SENDROMU: OLGU SUNUMU
P49
Celal Kuş1, Yaşar Koşar2, Fatma Uncu1, Mustafa
ASPERGİLLOMA: OLGU SUNUMU
Çelik3
Esengül Ünal1, Nurhan Atilla2, Yaşar Koşar3,
1
Oğuz Işık1, Mustafa Çelik4
Arş. Gör. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam
TÜBERKÜLOZ
KAVİTESİNDE
Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği AD.
1
2
Üniversitesi Aile Hekimliği AD.
Yrd. Doç. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam
Arş. Gör. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam
Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği AD.
2
3
Üniversitesi Göğüs Hastalıkları AD.
Prof. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam
3
Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği AD.
Yrd. Doç. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam
Yrd. Doç. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam
Üniversitesi Aile Hekimliği AD.
Özet:
Baba
adaylarının
yaşamış
oldukları
4
Prof. Dr., Kahramanmaraş Sütçü İmam
gebeliğin psikosomatik yakınmalarıyla seyreden
Üniversitesi Aile Hekimliği AD.
klinik tablo “couvade sendromu” veya “sempatik
Giriş:
gebelik”
Baba
genellikle tüberküloz (Tbc) kavitesi gibi nekrotik
adaylarında büyük oranda gastro intestinal
alanlarda aspergillus hifleri ve çeşitli kan
semptomlar olmak üzere, baş ağrısı, diş ağrısı ve
elemanlarından oluşan, radyolojik olarak top
benzeri
bu
şeklinde bir görüntü veren hastalık formudur.
şikâyetlere anksiyete, uykusuzluk, depresyon da
Kavite genellikle üst lobda bulunur. Yıllarca
eşlik edebilmektedir. Nadir olarak psikotik
asemptomatik olarak kalabilir. Aspergilloma
bozukluklar bildirilmiştir. Bu hastalarda doğum
semptomları
sonrası
düzeldiği
hemoptizi bulunur. Olguların %50-80’i hemoptizi
bildirilmektedir. Bu çalışmada 4-5 aydır çeşitli
ile başvurur. Bunların da %30’u hayatı tehdit
tedaviler
edici masif hemoptizi olup cerrahi için en sık
olarak
yakınmalar
tüm
tanımlanmaktadır.
görülebildiği
semptomlar
almasına
rağmen
gibi
devam
eden
gastrointestinal, bacak krampları yakınmaları
Aspergilloma (mantar topu, miçetom)
arasında
ateş,
öksürük
ve
endikasyon nedenidir.
olan 31 yaşındaki couvade sendromu tanısı
Hemoptizi ile gelen hastalarda mutlaka
koyduğumuz bir olgu sunulmuştur. Birinci
tüberkülozun sorgulanmasının gerektiğine, klinik
basamakta eşi gebe olan ve tekrarlayan
olarak
şikayetlerle başvuran hastalarda gereksiz tetkik
hastalarda da tüberküloz kavitesi içerisinde
ve
aspergilloza bağlı mantar topu olabileceğinin
tedavileri
engellemek
sendromu akılda tutulmalıdır.
için
couvade
aktif
tüberküloz
düşünülmeyen
akılda tutulmasına dikkat çekmek için bu olgu
sunulmaktadır.
152
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Olgu:
Ellibeş yaşında erkek hasta öksürmekle
gerilediği görüldü. Sedimentasyon 18 mm/saat,
ağzından balgamla karışık kan gelmesi nedeniyle
CRP 32 mg/L düzeylerine geriledi. Mevcut
polikliniğimize başvurdu. Genel durumu iyi olan
miçetom odağı nedeniyle hasta göğüs cerrahisi
hasta
bölümüne rezeksiyon amacıyla yönlendirildi.
göğüs
ağrısı,
nefes
darlığı,
ateş
tariflemiyordu. Özgeçmişi sorgulandığında ek
Sonuç: Hemoptizi ile gelen hastalarda mutlaka
hastalığı olmadığı ancak 1995 yılında akciğer
Tbc sorgulanmalıdır. Klinik olarak aktif tbc
Tbc’si tanısı ile 9 ay dörtlü anti tüberküloz tedavi
düşünülmeyen hastalarda da Tbc kavitesi
uygulandığı öğrenildi. Hasta çiftçilik yapıyor ve
üzerine gelişebilecek aspergilloma olabileceği
60 paket/yıl sigara kullanmıştı ancak 3 yıldır
akılda tutulmalı, hastalar semptomsuz bile
kullanmıyordu. Solunum sistemi muayenesinde
olsalar ileride olması muhtemel hayatı tehdit
bilateral krepitan raller mevcut olup diğer
edebilecek komplikasyonları önlemek ve ayrıca
sistem
Laboratuar
acil operasyonun morbidite ve mortalitesini
bulgularında C reaktif protein (CRP) 172 mg/L,
minimuma indirebilmek için elektif koşullarda
sedimentasyon 68 mm/saat, beyaz küre 14000
hastalar gecikmeden ileri tetkik amaçlı mutlaka
K/uL, rutin biyokimya değerleri normaldi.
göğüs
Posteroanterior akciğer grafisinde sağ akciğer
Ülkemizde
apikal bölgede mantar topu görünümü vardı. Ön
hastalarının takip ve tedavileri verem savaş
tanı
miçetom,
dispanserleri ve aile hekimliği birimlerinin
anaerob ve Gram negatifler başta olmak üzere
koordineli çalışmalarıyla sağlanmaktadır. Bu tür
bakteriyel enfeksiyonlar düşünüldü. Ayırıcı tanı
olguların erken tanısı ve tedavilerinin erken
için balgamda ARB, mikobakteri kültürü, Gram
dönemde organize edilebilmesi için birinci
boyama ve balgam kültürü istendi. Kontrastlı
basamakta
toraks bilgisayarlı tomografi (BT) incelemesinde,
çalışanlarına ciddi bir sorumluluk düşmektedir.
muayeneleri
olarak
Tbc
doğaldı.
reaktivasyonu,
hastalıklarına
halen
hizmet
birinci
sunan
yönlendirilmelidir.
basamakta
aile
Tbc
hekimliği
sağ akciğer üst lobta yaklaşık 3x4x5 cm
çaplarında düzgün sınırlı öncelikle aspergilloma
ile uyumlu olduğu düşünülen mantar topu
görünümlü kistik lezyon tespit edildi. Hasta
hastaneye yatırıldı. Eş zamanlı abse odakları
nedeniyle anaerob ve Gram negatif etkisi olan
geniş spektrumlu antibiyotik başlandı. Bir hafta
sonra çekilen akciğer grafisinde abse odaklarının
153
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P50 Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile
uzmanlarının veya dal uzmanlarının yaptığı ek
Hekimliği Polikliniğinde Son 18 Ay İçinde
ultrasonografik inceleme ile doğrulanmıştır.
Yapılan
Ultrasonografi
İncelemelerinin
Değerlendirilmesi
Bulgular
Ultrasonografi cihazında ve elektronik tıbbi
*
*
*
Esra AKKOCA , Damla DEMİRAY , Yücel UYSAL ,
Ertan MERT
*
*
kayıtlarda toplam 407 vakaya ait ultrasonografik
inceleme kaydı bulundu. Bu vakalardan 48'ine
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği
Anabilim Dalı
obstetrik ultrasonografi yapıldığı, 197'sinde
patolojik bulgu tespit edildiği ve 162 vakada
ultrasonografi
incelemesinin
'doğal'
olarak
Amaç
kaydedildiği tespit edildi. Patolojik bulgu tespit
Çalışmanın amacı; Eylül 2013 ve Şubat 2015
edilen vakaların tamamının radyoloji uzmanına
arasındaki dönemde Mersin Üniversitesi Tıp
veya ilgili dal uzmanına refere edildiği belirlendi.
Fakültesi Aile Hekimliği Polikliniğine farklı
Refere edilen bu vakalardan 169'unun kendi
şikayetlerle başvurmuş olan vakalara Aile
geribildirimleri
Hekimliği Anabilim Dalı öğretim üyeleri ve
incelenmesi
araştırma
yapılmış
polikliniğindeki ön tanılarının refere edilen
incelemelerinin
radyoloji uzmanı veya dal uzmanı tarafından
görevlileri
tarafından
ultrasonografi
değerlendirilmesi.
veya
tıbbi
sonucu
aile
kayıtlarının
hekimliği
doğrulandığı tespit edildi. Patolojik bulgu tespit
edilen vakalara ait tanıların veya durumların
Gereç ve Yöntem
dağılımı şu şekilde belirlendi; 58 vakada böbrek
Aile Hekimliği Polikliniğinde öğretim üyelerinin
taşı, 29 vakada hepatosteatoz, 25 vakada safra
ve
kullandığı
kesesi taşı, 15 vakada tiroid nodülü, 14 vakada
poliklinik
memede kitle, 13 vakada over kisti, 12 vakada
elektronik kayıtlarındaki veriler, tanılar, resimler
guatr, 11 vakada uterusta kitle, 6 vakada böbrek
ve video görüntüleri incelenmiş ve tespit edilen
kisti, 5 vakada polikistik over, 5 vakada
tanılar
sınıflandırılmıştır.
karaciğerde kist veya kitle, 3 vakada overde
Değerlendirmeye dahil edilen ve bu çalışmada
kitle, 1 vakada mesane divertikülü. Resim 1-6'da
pozitif bulgu olarak yayınlanan vakaların büyük
vaka örnekleri görülmektedir.
araştırma
ultrasonografi
veya
görevlilerinin
cihazındaki
durumlar
ve
bölümünde ön tanılar refere edilen radyoloji
154
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
Resim 3: Safra kesesi taşı.
Resim 1: Böbrek taşı.
Resim 4: Over kisti.
Resim 2: Obstetrik usg
Resim 5: Myom.
.
Resim 6: Böbrek kisti.
155
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P51 Olgu sunumu: Mesane Divertikülü
incelemede
Damla DEMİRAY *, Esra AKKOCA*, Yücel UYSAL*,
saptandı.
Ertan MERT*
Tartışma ve Sonuç
*
Vakaya üriner sistem enfeksiyonuna yönelik
Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği
Anabilim Dalı
tedavi
postmiksiyonel
verildi.
Biyokimyasal
rezidü
idrar
parametreler,
ultrasonografide tespit edilen hidronefroz ve
Amaç
Aile
mesane divertikülü açısından değerlendirilmek
hekimliği
polikliniğine
üriner
sistem
üzere nefroloji ve ürolojiye konsülte edildi.
şikayetleri ile başvuran hastada ultrasonografi
Mesane divertikülleri doğumsal veya edinsel
incelemesi ile seyrek görülen bir durum olan
olabilmektedir. Etyolojik etken olarak Waldayer
mesane divertikülünün tespiti sonrası vakaya
kılıfındaki
ilişkin
sürülmektedir. Edinsel olgularda işlevsel(nörojen
ultrasonografik
bulguların
ve
diğer
musküler
yetersizlik
ileri
bulguların ortaya konması ve tartışılması.
mesane) veya anatomik(arka üretral valv)
Bulgular
mesane çıkım obstrüksiyonu araştırılmalıdır.
66 yaşında erkek hasta polikliniğimize disüri,
Mesanenin posterolateral duvarında yerleşmiş
idrar yaparlen zorlanma ve sık idrara çıkma
vezikal divertiküller over kistleri, pelvik sıvı
şikayetleri
koleksiyonları,
ile
başvurdu. Fizik
muayenede
hidrosalpinks
genişlemiş
suprapubik bölgede ağrı ve hassasiyet tespit
intestinal kıvrımlar, seminal yol kistleri ve
edildi. Biyokimyasal incelemede pozitif bulgu
hidroüreterden ayrılmalıdır. Sunulan vakaya ait
olarak kreatinin 1,3 mg/dL ve üre 58 mg/dL
ultrasonografi görüntüleri Resim 1 ve 2'de
tespit edildi. İdrar incelemesinde her sahada 173
görülmektedir.
HPF bakteri, 220 uL lökosit, her sahada 33 HPF
lökosit belirlendi. Yapılan rektal tuşede prostat
tam olarak değerlendirilemedi. Aile hekimliği
polikliniğinde yapılan ultrasonografide; her iki
böbrek parankim ekojeniteleri doğal olup her iki
böbrekte kaliksler ve renal pelvik dilate izlendi,
mesane sağ yan duvarında içerisinde internal
ekojeniteler içeren dar bir boynu bulunan
108x65 cm boyutunda divertikül ile uyumlu
anekoik alan izlendi. Miksiyon sonrası yapılan
156
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
P52 Afyonkarahisar İlinde Evlerinde Yaşayan 85
Yaş ve Üstü İleri Yaşlıların Genel Yaşam
Koşullarının Değerlendirilmesi
Şengül ŞİŞE*, Aclan ÖZDER**
* Yrd.Doç.Dr., Süleyman Demirel Üniversitesi,
Sağlık Bilimleri Fakültesi
** Yrd.Doç.Dr., Bezmialem Vakıf Üniversitesi
Tıp FakültesiAile Hekimliği AD
Aclan Özder, Adnan Menderes Bulvarı (Vatan
Resim 1.
Caddesi), 34093 Fatih, İstanbul
[email protected]
AMAÇ
Bu çalışma Afyonkarahisar ilinde yaşayan 85
yaş üstü
yaşlıların genel yaşam koşullarını
belirlemek amacıyla yapılmıştır.
GEREÇ VE YÖNTEM
Araştırma tanımlayıcı tipte bir araştırma
olup,
Resim 2.
Mart–Eylül
yürütülmüştür.
2012
tarihleri
arasında
Araştırmanın
evreni,
Afyonkarahisar ilinde yaşayan 85 yaş ve üzeri
2857 yaşlıdır. İlçeler bazında yaşlı nüfusun
dağılımı Şekil 2’de verilmiştir. Gelişigüzel olarak
seçilen 1000 ileri yaşlıdan, evinde bulamama,
tekrar gitmeme, hastanede yatma gibi çeşitli
nedenlerden ötürü yaşlıların 813’üne ulaşılmış
ve yerlerinde ziyaret edilerek görüşülmüştür.
Ankete katılmayı kabul eden yaşlıların sayısı ise
722’dir.
Huzurevinde
kalan
hastalar
bu
çalışmanın kapsamı dışında tutulmuştur.
Hazırlanan
anket
formunda
sosyodemografik özellikler, yaşam şekli, sağlık
157
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
durumu, hastalık durumu, fiziksel durum, ilaç
kullanılan yardımcı cihaz ve araç, baston ve
kullanımı, çocukların varlığı, günlük aktiviteleri
tekerlekli sandalye idi.
içeren sorular, algılanan aile ve çevre sosyal
Yaşlıların %29,2’si kişisel bakımını kendisi
desteği yer almaktadır. Valilik ve İl Sağlık
yapamamakta ve %52,1’i ilaçların kullanım
Müdürlüğü’nden gerekli izinler alındıktan sonra,
şeklini bilmemekteydi. Şehir dışına yolculuk, ev
anket formları üniversite hastanesinde çalışan
dışı (fatura yatırma, hastaneye gitme, vb.) işleri
sertifikalı hasta bakım elemanları tarafından yüz
yapma, alış veriş yapma ve günlük ev işleri
yüze görüşme tekniği kullanılarak uygulanmıştır.
yapmakta
Çalışmanın amacı, anket soruları ve görüşme
başkalarına bağımlı oldukları bulundu.
yaşlıların
yarısının
tamamen
esnasında dikkat edilmesi gerekenler konusunda
SONUÇ
personele
verilmiştir.
Yaşlıların çoğunluğu evde sağlık hizmeti
İstatistiksel analizler SPSS v17.0 programı
konusunda bilgi sahibi değildir. Yaşlıların günlük
kullanılarak yapılmıştır. İstatistiksel analizlerde
ev içi aktivitelerin bir kısmını ve ev dışı
yüzde, ortalama ve standart sapma, ölçüm
aktivitelerin
verilerinin karşılaştırılmasında ise ki-kare testi
yapamamaktadırlar.
önceden
eğitim
tamamını
kendi
başlarına
kullanılmıştır. Anlamlılık düzeyi p < 0.05 olarak
tanımlanmıştır.
BULGULAR
Yaşlıların yarıdan fazlası (% 58.7) temel
eğitimden yoksundu. Kadınlarda okuma yazma
bilmeyenlerin
oranı,
erkeklerden
yüksek
bulundu (p<0.001). Yaşlıların %65’i kadındı,
%75,6’sının eşi vefat etmiş veya boşanmıştı. Evli
olanların
yüzdesinin
özellikle
85
yaş
ve
üzerindeki nüfusta belirgin olarak düştüğü
saptandı. Ayrıca eşi ölen kadınların yüzdesi
erkeklere göre yüksek bulundu (p<0.001).
Ortalama yaş ve çocuk sayısı sırasıyla 88,5 ±
3,4 yıl ve 4,4 ± 2,0 idi. Yaşlıların %20,2’sinin
herhangi
%54,6’sının
bir
sosyal
güvencesi
geliri-giderinden
azdı.
yoktu
ve
En
çok
158
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
S01 HIV POZİTİF NON-HODGKİN LENFOMA
tetkiklerinde karaciğer, sürrenal bez ve batın içi
TANILI OLGU
diğer alanlarda kitle lezyonları saptandığı, diffüz
büyük b hücreli lenfoma tanısı ile 8 kür R-CHOP
Uzm.Dr. Yusuf Adnan Güçlü1, Araş.Gör.Dr.
tedavisi
Müge Akiz1, Uzm.Dr. Yasemin Kılıç Öztürk1,
hastanın yapılan genel tarama testlerinde HIV
1
Doç.Dr. Haluk Mergen , Doç.Dr. Kurtuluş
Öngel
1
2
gördüğü
öğrenildi.
Bu
dönemde
pozitif olduğu saptanmış. Enfeksiyon hastalıkları
tarafından Truvada 1x1 ve Isentres 2x1 tedavisi
Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi, Aile
başlanmış.
Hastanın
manyetik
Hekimliği Kliniği, İzmir
görüntülemesinde
2
lenfomanın dural infiltrasyonu ile uyumlu
Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile
Hekimliği Anabilim Dalı, İzmir
(MR)
rezonans
cervical
spinal
görüntü beraberinde proximal ve distal kordda
myelomalazi ile uyumlu sinyal tespit edilmiş.
Giriş: Lenfatik sistem infeksiyonlar ve diğer
Cerebral lenfoma olarak kabul edilen hastaya 5
hastalıklarla
bağışıklık
kür MVP (metotrexate, vincristi, prokarbazin)
sisteminin bir parçasıdır. Lenfoma, lenfatik
tedavisi uygulanmış. Bu sırada hastanın sacral
sistemde başlayan bir kanser türüdür. Zayıf bir
bölgesinde yatak yarası oluşması üzerine günlük
bağışıklık sistemine sahip olmak genetik geçişli
yara bakımına başlanmış. Kemoterapi sonrası
bir durumdan, human immunodeficiency virus
çekilen kontrol cervical MR'da lenfoma bulguları
(HIV) infeksiyonundan veya belli ilaçlardan
ile uyumlu olan görüntülerin düzeldiği tespit
kaynaklanan zayıf bir bağışıklık sistemine sahip
edilmiş; üst ekstremitelerde hafif hareket
olmak, non-hodgkin lenfoma (NHL) gelişme
başlamış.
riskini artırır. Bu olgu ile Non-hodgkin lenfoma
radyasyon onkolojisine konsülte edildi. Oral
ve HIV pozitif olan ve palyatif bakım merkezinde
alımı iyi olmadığı için parenteral beslenen
takip edilen bir hastanın tedavi sürecinin
hastaya nazogastrik sonda takılarak enteral yol
paylaşılması amaçlanmıştır.
açık
Olgu: Bir yıldır non-hodgkin lenfoma tanısıyla
servisindeki izleminde nötropeni gelişen hastaya
takip ve tedavisi devam eden hasta; kollarında
hematoloji
uyuşma ve ağrı şikayeti ile Tepecik Eğitim
tedavisine başlandı. Halen serviste takip edilen
Araştırma Hastanesi Palyatif Bakım Servisi’ne
hastanın nötrofil düzeyi 2000, WBC 3,00 K/mm3
yatırıldı. Anamnezinden; bir sene önce karın
oluncaya kadar tedavisine devam edilmesi ve
savaşan
vücudun
Hasta,
tutulmaya
palyatif
çalışıldı.
birimine
radyoterapi
Palyatif
danışılarak
için
bakım
neupogen
ağrısı ve şişlik şikayetinin başladığı, yapılan
159
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
sonrasında
radyoterapinin
düzenlenmesi
S02 AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNDEKİ HEKİM-
planlandı.
HASTA İLİŞKİLERİ ÜZERİNDEN AİLE HEKİMLİĞİ
Sonuç: Kanser vakalarının zorluğu ortada iken
UYGULAMASINA BAKMAK
buna bir de HIV gibi yıpratıcı enfeksiyon eklenen
Balacan Ayar
olgunun evde bakımı iyice güçleşmektedir.
Koç Üniversitesi Karşılaştırmalı Tarih ve Toplum
Bunun için bu tip vakaların radyoterapi yada
Çalışmaları Programı Yüksek Lisans 1. Sınıf
kemoterapi gibi durumlarda palyatif bakım
Öğrencisi
servislerinde takip edilmesi gerekmektedir.
Rumelifeneri Yolu 34450 Sarıyer, İstanbul /
Tedavi tamamlandıktan sonra evde bakım
Türkiye
hizmetlerinin desteğiyle evde takibe alınır.
Anahtar kelimeler: Non-hodgkin lenfoma, aids,
Bu araştırma, Aile Sağlığı Merkezleri’nde çalışan
nöropati, palyatif.
hekimlerin, hastalarla yaşadıkları ilişkilenmelere
bakarak
sosyolojik
amaçlamaktadır.
bir
2010
bakış
sunmayı
senesinden
beri
faaliyette olan Aile Hekimliği Uygulaması,
neoliberal
politikaların
sağlık
alanındaki
tezahürü olan Sağlıkta Dönüşüm Projesi’nin
önemli bir ayağıdır. Bu sebeple, Aile Sağlığı
Merkezleri,
içindeki
neoliberal
işlerliğini
gözlemlenebilir
bir
mantığın
göstermesi
alan
kamunun
açısından
sunmaktadır.
Uygulamaya geçildiği günden itibaren, aile
hekimleri ve sağlık çalışanları, fazla iş yükü,
görev tanımı belirsizlikleri, iş güvencesizliği ve
şiddete maruz kalma gibi birçok etmenle baş
etmeye
çalışmaktadır.
Bu
sayılan
olumsuzlukların bir takım ekonomik ve politik
kaygılardan hareketle, sürdürülebilirliği sıkıntılı
bir durum yarattığı, aile hekimleri tarafından
160
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
tartışılmaktadır.1 Bu noktadan bakıldığında,
yararlanarak, daha da derinleştirilecek ve
sağlık hizmeti alan vatandaş ile hekimin kurmuş
araştırmanın kapsamı genişletilecektir.
olageldiği ilişkilenme şekilleri de bir dönüşüme
Yeni iş etiği (Sennett, 2003), çalışanın bütün
uğramaktadır. Bu araştırmanın amacı, Sağlıkta
zamanını işe ayırması beklentisi ile doludur.
Dönüşüm sürecinin, hasta-aile hekimi ilişkileri
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu’nun, aile hekimlerinin
bağlamında neleri yeniden ürettiğine ve neleri
nöbet
dönüştürdüğüne aile hekimlerinin gözünden
konuşmasındaki hafta sonunu ve hafta içi
bakarak, sosyolojik bir bakış açısıyla süreci analiz
akşamları
düzenlemeleri
da
üzerine
kapsayıcı
2
sağlık
uygulamaları
Araştırmanın verileri, aile hekimleriyle yapılan
destekleyecek şekildedir. Sağlık Bakanlığı, halkın
yarı yapılandırılmış mülakat tekniği üzerinden,
sağlık hizmetine her an ulaşabilir olması adına
niteliksel
yöntemiyle
Cumartesi ve Pazar çalışmanın yanı sıra, esnek
toplanacaktır. Sağlık bilimlerinde daha çok tercih
mesai gibi 24 saatin içindeki çalışma saatini
edilen anket yönteminin aksine, daha etnografik
belirsizleştirerek, aile hekimini daha fazla hizmet
bir araştırma pratiği sunmaya çalışarak, Sağlık
verdirmeye zorlayıcı bir sistem planlaması
Bilimleri’nde
yapmaktadır. Aile hekimleri de bu gayri-insanı
metodu
farklı
araştırma
metotları
koşullara
sorusuna
çalışacaktır.
örgütleniyor, seslerini çıkarıyorlar ve iş bırakma
Araştırmanın, saha araştırmasının ilk adımı
eylemleri gibi birçok eylem yapıyorlar. Hükümet
olarak, İstanbul’un farklı semtlerindeki birinci
tarafından bu durum, ‘’hekimler işini hekimlik
basamak sağlık hizmetinin verildiği Aile Sağlığı
anlayışına
Merkezleri’nde bulunan yaklaşık 10 hekimle
gösteriliyor. Bu durumun yarattığı sonuçlardan
görüşmeyi içermesi planlanmaktadır. Böylece
biri
hekimlerin
karşılanamıyor
cevap
bulmaya
hikâyelerine,
anlatılarına
de,
sesini
argümanı
üzerinden, farklı okumalar mümkün kılınabilir mi
da
karşı
bu
hizmeti
etmeye çalışmaktır.
araştırma
vurgusu ,
yaptığı
uygun
çıkarmak
yapmıyor’’3
hekimden
olması
beklenen
gibi
adına
şeklinde
beklentinin
bir
tutum
odaklanılarak, mikro ölçekten Sağlıkta Dönüşüm
oluşturulmasıdır. Gece nöbeti tutmaya zorlanan
Projesi’nin Aile Sağlığı Merkezleri’ne nasıl sirayet
hekimlerin, ’hekimleri acillerde eğiteceğiz ’den
ettiğinin analizi yapılacaktır. Daha sonrasında
başlayan macerası, ‘nöbetsiz aile hekimi olmaz’
araştırma,
ilk
adımdaki
sonuçlardan
2
1
"ANKAHED: Aile Hekimliği, Sürdürülebilir Bir Sağlık
Sistemi Için Elzemdir."Asistanhekim.org. N.p., 29 Dec.
2014. Web.
"Aile Hekimlikleri De Acil Gibi Olacak." Sabah. N.p., 18
Sept. 2014. Web.
3
"Sokağa çıkacak Aile Hekimlerine Sağlık Bakan'ndan
Uyarı - #Sağlık." Radikal. N.p., 11 Dec. 2014. Web.
161
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
üzerinden
devam
ettirilmeye
çalışılıyor.4Bu
S03 KANSER HASTALARINDA PALYATİF BAKIM
nöbetler yasal düzenlemelerle aile hekimliğinin
Dr. Sercan TURAN1, Dr. Zeynep AY1, Dr. Alp
bir pratiği gibi gösterilmeye çalışılırken oluşan
ŞENER1, Dr. Havva POLATÇI1, Dr. Serhan USLU2,
tablo, hekimlere devlet tarafından uygulanan bir
Yrd. Doç. Dr. Hüseyin CAN1
çeşit şiddet olarak okumayı mümkün kılıyor.
1
Bütün
ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği Kliniği
bu
yaşanan
süreçler,
yukarda
da
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim
belirtildiği üzere, çeşitli kanallarca hizmet alan
2
kişilere aksettirilirken çarptırılıyor. Şu andaki
ve Araştırma Hastanesi, Aile Hekimliği Anabilim
mevcut durumun yansımalarını, hasta-hekim
Dalı
ilişkileri
üzerinden,
etnografik
bir
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim
çalışma
yaparak okumak, oluşturulmaya çalışılan yeni iş
ahlakının ne gibi süreçler doğurduğunu anlamak
GİRİŞ VE AMAÇ
açısından bir analiz imkânı verecektir.
Dünya Sağlık Örgütü'nün tanımlamasına göre
palyatif bakım; yaşamı tehdit eden bir hastalıkla
yüz yüze kalan, hasta ve hasta yakınlarının,
Kaynakça:
yaşam kalitesinin artırılmasına yönelik bir
Sennett, Richard. ‘’Karakter Aşınması’’.
yaklaşım olup, başta ağrı olmak üzere fiziksel,
Çev: Barış Yıldırım. Ayrıntı Yayınları,
psikososyal ve ruhani problemlerin erken tespit
2002. Print.
ve tedavisini hedefler. Bildirideki amacımız
-
Asistanhekim.org
kanser hastalarında palyatif bakım ve destek
-
Hurriyet.com.tr
servisimizin verilerini sunmaktır.
-
Radikal.com.tr
-
Sabah.com.tr
-
GEREÇ VE YÖNTEM
Araştırma
İzmir
Katip
Çelebi
Üniversitesi
Atatürk Eğitim ve Araştırma
Hastanesi, Kanser Hastalarında Palyatif Bakım ve
Destek Servisi' nde yapıldı. Araştırmanın
evrenini yaklaşık iki yıllık sürede servise yatırılan
hastalar
oluşturmaktaydı.
Hastaların
yaş,
cinsiyet, şikayet, tanı, hastanede yattığı gün
4
"Aile Hekimleri Iş Bıraktı." Hürriyet. N.p., 12 Dec. 2014.
Web.
162
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
sayısı, çıkış tipi verileri kullanılarak tanımlayıcı
etmektedir. Bu süreçte hastanemizde kanser
veriler elde edildi.
hastaları için palyatif bakım birimi kurulmuş ve
Aile Hekimliği Kliniği’nce hizmete sunulmaktadır.
BULGULAR
Evde bakım ve birinci basamak hekimleri ile
Yaklaşık iki yıllık sürede servisimize toplam 453
koordineli bir şekilde çalışılmakta olup, 12 yatak
hasta yatırılarak palyatif ve destek bakımı
kapasitesi
verilmiştir.
sağlamaktadır. Ülkemiz için son derece önemli
Bu
incelemelerinde
hastaların
hastaların
retrospektif
%48.1’i
ile
kanser
hastalarına
destek
kadın
bir hizmet olan palyatif bakımın ülke genelinde
(n=218), % 51.9’u (n=235) erkek olup hastaların
yaygınlaştırılması ve hizmet veren servislerin
yaş ortalaması 60.84±11.45 (37-97) yıl idi.
sayı ve kalitelerinin artırılması hedeflenmelidir.
Hastaların % 34.2‘sinin (n=155) asıl yatış sebebi
beslenme problemleri iken, % 31.1‘inde (n=141)
ağrı, %23.8‘inde (n=108) ise hem beslenme
problemi hem de ağrı asıl yatış semptomunu
oluşturmaktaydı.
Yatan
hastaların
tanıları
incelendiğinde en sık meme tümörü %11,9 (
n:54) izlenmekte
ve bunu sırasıyla bronş ve
akciğer malign neoplazmı (%11.3), kolon malign
neoplazmı (%7.9), pankreas malign neoplazmı
(%7.5) ve mide malign neoplazmı (%6.6) takip
etmekteydi. Hastaların ortalama 10,02±7,89 (161) gün serviste yatarak tedavi aldığı saptandı.
Hastaların akıbetleri incelendiğinde %27.2’sinin
(n=123) vefat ettiği , %67.5’inin (n=306 ) taburcu
edildiği , %5.3’ünün (n=24) başka servise nakil
verildiği saptandı.
SONUÇ
Ülkemizde palyatif ve destek bakımı ile ilgili son
yıllarda hızlı bir ilerleme kaydedilmiş olup,
hospis
(destek
evi)
planlamaları
devam
163
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
S04
TIP
FAKÜLTESİ
ÖĞRENCİLERİNDE
5.
ve
FLÖRT
6.
SINIF
Tanımlayıcı özellikteki bu araştırmada; Mayıs-
ŞİDDETİNİN
Haziran 2014 tarihleri arasında Bülent Ecevit
DEĞERLENDİRİLMESİ
Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğrenim gören
dönem 5 ve 6
Bilgehan Açıkgöz1, Ali Rıza Karakoyun1, Nehir
1
2
Aslan Yüksel , Ayşe Semra Demir Akca , Fatih
3
sınıf öğrencisi 105 kişiden
çalışmaya katılmayı kabul eden 88(%83,8)’inde
yapılmıştır. Araştırmacılar tarafından hazırlanan
Akca
anket formuyla öğrencilerin sosyo-demografik
1
özellikleri, flört içinde şiddet uygulama ve maruz
Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk
Sağlığı
Zonguldak
kalma durumları sorgulanmıştır. Tokat atmak,
2
Anabilim
Dalı
Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile
itip kakmak, üzerine cisim fırlatmak, cisimle
Hekimliği Anabilim Dalı Zonguldak
vurmak ve evden atmak gibi eylemler fiziksel
3
şiddet, istenmediği halde dokunmak, öpmek ve
Hastanesi Zonguldak
cinsel ilişkiye zorlamak gibi eylemler cinsel
Uzun Mehmet Göğüs ve Meslek Hastalıkları
şiddet, azarlamak, sesini yükselterek konuşmak,
Giriş ve amaç:
aşırı
Dünya Sağlık Örgütü’nün şiddet tanımı “kişinin
görüşmesinin engellenmesi gibi durumlar da
kendisine, başkasına, bir gruba ya da topluma
duygusal şiddet kapsamında değerlendirilmiştir.
yönelik olarak yaralanma, ölüm, psikolojik zarar,
Veriler SPSS 13.0 aktarılarak değerlendirilmiştir.
gelişme bozukluğu veya gelişmede gerileme ile
Bulgular:
sonlanan ya da sonlanma olasılığı yüksek şekilde
Çalışmaya katılan 88 öğrencinin yaş ortancası 24
istemli olarak fiziksel güç/kuvvetin tehdit yoluyla
yıl
ya da fiili kullanılmasıdır” şeklindedir. Şiddet
76(%86,4)’sı sigara, 41(%47,1)’i haftada 2 kez ve
fiziksel, cinsel veya duygusal özellikte olabilir,
üzerinde
yaşamımızın gerçeklerinden biridir ve en önemli
kullanmaktadır. Öğrencilerin 69 (%78.4)’unun
sosyal sorunların başında gelmektedir. Flört
daha önce veya şimdi flört ilişkisi olmuştur. İlk
şiddeti
araştırılma
flört yaş ortancası 17(min:10, max:24)’dir. Daha
yapılmamış bir alandır. Bu çalışmada Tıp
önce flört yaşayanların 15(%22)’i flört şiddetine
Fakültesi 5. ve 6. sınıf öğrencileri arasında flört
maruz kalmamış ve uygulamamıştır. Fiziksel
şiddetinin
10(% 14,7)’u, 51(%75.0)’i duygusal, 9(%13.2)’u
de
üzerinde
sıklığı
ve
yeterince
türünün
belirlenmesi
derecede
ve
kıskanmak,
33(%37,5)’ü
alkol,
arkadaşları
erkektir.
4(%4,6)’ü
ile
Öğrencilerin
halen
madde
amaçlanmıştır.
cinsel flört şiddetine maruz kalmıştır. Şiddet
Gereç ve yöntem:
uygulayanların
ise
16(%20,6)’sı
fiziksel,
164
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
45(%66,2)’i duygusal, 5(%7,4)’i cinsel şiddet
S05
HUMAN
PAPİLLOMA
uygulamıştır (bazı kişiler birden fazla şiddet türü
FARKINDALIĞI
uygulamış ya da maruz kalmıştır). En sık maruz
LÜTFULLAH ÇAKIR1, AYDIN ÇİLTAŞ2, ŞAHİKA
kalınan (%33,0) ve uygulanan (%28,4) şiddet
ALTAŞ
şekli ise sesini yükselterek konuşmadır.
ENGİNYURT5,
ÇAKIR3,
VİRÜS
AŞI
CAN4, ÖZGÜR
HÜSEYİ
ERDEM6
BAKİ
Sonuç:
Bu çalışmada en sık uygulanan ve maruz kalınan
YENİMAHALLE AİLE SAĞLIĞI MERKEZİ / ORDU1
şiddet
SAĞLIK BAKANLIĞI ORDU ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM
şeklinin
partnerine
karşı
sesini
VE
duygusal şiddet olduğu belirlenmiştir. Şiddet ve
AKYAZI AİLE SAĞLIĞI MERKEZİ / ORDU3
şiddeti
KATİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ AİLE
etkileyen
faktörlerin
ortaya
ARAŞTIRMA
HASTANESİ
ORDU2
yükseltmek, en sık görülen şiddet tipinin
HEKİMLİĞİ
değişik gruplarda yapılan çalışmalara gereksinim
ORDU
vardır ve şiddetin niteliksel ve niceliksel
HEKİMLİĞİ
boyutunun
ARNAVUTKÖY DEVLET HASTANESİ / İSTANBUL6
değerlendirilmesi
ÜNİVERSİTESİ
ANABİLİM
DALI
İZMİR4
konulabilmesi için daha detaylı, uzun süreli ve
birlikte
ANABİLİM
/
TIP
/
FAKÜLTESİ
DALI
AİLE
ORDU5
/
gerekmektedir.
GİRİŞ ve AMAÇ :
Anahtar kelimeler: Flört, şiddet, tıp öğrencileri
Serviks kanseri, gelişmekte olan ülkelerde
görülme sıklığı açısından ilk sıradaki jinekolojik
kanserdir. Servikal kanser için birçok risk faktörü
vardır. Bunlar; Human Papilloma Virüs (HPV)
enfeksiyonu (tip 16,18), erken yaşta ilk koitus
(<18 yaş), birden fazla cinsel partner varlığı,
sigara içimi (aktif veya pasif), diyet, ırk, yüksek
parite,
düşük
kontraseptif
sosyoekonomik
kullanımı
(>5yıl)
düzey,
dır.
oral
Servikal
kanserden korunma, yaşam tarzına dikkat
edilmesi ve aşı ile sağlanabilir. HPV (human
papilloma
virüs)
servikal
kanserin
ana
nedenlerinden biridir. Çoğu düşük riskli tipler
olup, yüksek riskli HPV Tip 16 ve 18, serviks
kanseri olgularının % 70' inde görülmüştür. Biz
165
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
bu
çalışmada
popülasyonundaki
serviks
kanseri
kişilerde
risk
risk
faktörleri
oranı %34.3, olmayan kadınların oranı %65.7
bulundu.
yanında bu kanser türünden korunmada hayati
SONUÇ:
önemi olan HPV aşısı bakımından bilgi düzeyi,
Çalışmamızda; eğitim düzeyi ile rahim ağzı
tavır ve tutumları değerlendirmeye çalıştık.
kanserinden aşı veya başka yolla korunacağını
HASTALAR ve YÖNTEM:
bilme anlamlı, eğitim seviyesi arttıkça anlamlı,
Bu çalışma Mart-Mayıs 2013 tarihleri arasında
kadınların çalışma durumu ile rahim ağzı
Ordu Yenimahalle Aile Sağlığı Merkezi (ASM1) ve
kanserinden aşı veya başka yolla korunacağını
Akyazı Aile Sağlığı Merkezine (ASM2) başvuran
bilme anlamlı çıktı. Düzenli jinekolojik muayene
18-69 yaşları arasında, geçmişte veya halen
ile rahim ağzı kanserinden aşı veya başka yolla
cinsel yönden aktif, histerektomi ameliyatı
korunacağını bilme anlamlı çıktı.
geçirmemiş, testleri anlayıp yanıt verecek
Daha önce pap smear testi yaptırma ile rahim
düzeyde olan kişilere başvuru sırasında yüz yüze
ağzı
anket uygulanarak yapılmıştır. katılıcımlarla yüz
korunacağını bilme anlamlı çıkmadı. Meslek ile
yüze görüşülerek öncelikle çalışma anlatılmış ve
rahim ağzı kanserinden aşı veya başka yolla
sözlü onamları alınmıştır.
korunacağını bilme anlamlı çıkmadı. Yaş grubu
BULGULAR:
ile rahim ağzı kanserinden aşı veya başka yolla
Çalışmaya ASM1'den 270, ASM2'den 147 olmak
korunacağını bilme anlamlı çıkmadı.
üzere 417 kadın dahil edilmiştir. HPV 'ün rahim
Kadınların eğitim düzeyi, çalışma durumları ve
ağzı kanserine sebep olduğunu bilen kadın oranı
düzenli jinekolojik muayene yaptırmaları ile HPV
%53.3, bilmeyen kadın oranı %46.7 bulundu.
aşısı
Rahim ağzı kanserinden aşı veya başka yolla
göstermekte ancak bilenler arasında dahi aşı
korunacağını bilen kadın oranı %33.3, bilmeyen
yaptırma
kadın
ağzı
gözlenmiştir. Düzenli jinekolojik muayenenin
kanserinden aşı ile korunacağını bilen kadınlar
özendirilmesi, sağlık çalışanlarının risk grubunda
arasında
iken
karşılaştıkları her kadına eğitim planlayarak,
yaptırmama oranı %97.9 bulundu. Rahim ağzı
uygulamaları ve daha çok kadına ulaşabilmek
kanserinden aşı ile korunacağını bilseydim aşı
adına ulusal yazılı ve görsel basında kamu
yaptırırdım diyen kadınların oranı %82.5 iken,
spotları oluşturularak HPV aşısı farkındalığının
yaptırmazdım diyenlerin oranı %17.5 bulundu.
arttırılması kanaati oluşmuştur.
oranı
aşı
%66.7
bulundu.
yaptırma
oranı
Rahim
%2.1
kanserinden
aşı
farkındalıkları
oranının
veya
pozitif
çok
başka
yolla
korelasyon
düşük
olduğu
Düzenli jinekolojik muayene olan kadınların
166
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
S06 Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi Hizmet
İstatistiksel analiz için MS Excel ve SPSS 20.0
Alanındaki Mevsimlik İşçi Popülasyonunun
programı
Değerlendirilmesi - Retrospektif Çalışma
p<0,005 anlamlı kabul edildi.
kullanıldı.
İstatistiksel
analizlerde
Bulgular: Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi
Uzm. Dr. Giray Kolcu1, Dr. Taner Demirbaş2, Dr.
2
2
Aykut Emre Yıldırım , Meryem Gökgöz , Doç.
Dr. Kurtuluş Öngel
3
hizmet bölgesine güneydoğu illerinden gelen
mevsimlik tarım işçileri Güvenç ve Yazıbelen
köylerinde
belediye
tarafından
kendilerine
tahsis edilen alanlarda konaklamaktadırlar. 2014
1
Konya Karatay 12 nolu Uluırmak Aile Sağlığı
yılı içinde Mayıs ve Haziran aylarında iki kez bu
Merkezi
işçiler
2
Konya Selçuklu Toplum Sağlığı Merkezi
vatandaşlardan sıtma için periferik yayma ve
3
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi
kalın damla preparatların alınması, gebe-bebek
Aile Hekimliği Anabilim Dalı
ve
aileleri
ziyaret
takibi, bağışıklama işlemi,
edilmiştir.
Bu
aile planlaması
malzemesi dağıtımı, D vitamini ve demir
Amaç:
Ülkemizde
1950’li
yıllarda
tarımda
makineleşmenin gelişmesi ile tarımsal alanlarda
preparatları dağıtımı yapılmıştır. Bu faaliyetlerin
dökümü aşağıdaki tablodaki gibidir (tablo 1).
iş imkânları azalmıştır. Bu durum bir mevsimlik
iç
göç
hareketini
“mevsimlik
başlatmış
çalışma”
kavramı
ve
tarımda
tartışılmıştır.
Göçebe mevsimlik tarım işçileri önemli bir risk
grubudur. Bu çalışmada mevsimlik işçilerde
asgari toplum sağlığı hizmetlerinin önemine
dikkat çekmek amaçlanmıştır.
Materyal metod: Çalışma retrospektif veri
analizi olarak tasarlandı. Çalışmada Konya
Selçuklu
Toplum
Sağlığı
Merkezi
Bulaşıcı
Hastalıklar Şubesi personeli tarafından mayıs ve
haziran 2014 aylarında 2 kez yapılmış olan saha
çalışmasının verileri değerlendirildi. Sahada 134
kişiye ulaşıldı (n:134). Formlardaki bilgiler veri
haline
dönüştürülerek
değerlendirildi.
167
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
DAĞITILAN MALZEMELER
1
1
2
--
1
--
1
--
Haziran
51
4
1
1
--
--
3
100
5
5
5
5
TOPLAM
93
8
2
2
2
1
5
100
6
5
6
5
Demir
Bebek
Gebe
1
Vit
Gebe
Kondom
1
D-Vit
Hepatit A
4
(Gebe)
Hepatit B
42
Tetanoz
KPA
İZLEM
Mayıs
KANI
Demir
GEBE
DaBT
SITMA
YAPILAN AŞILAR
Bebek D-
ALINAN
Tablo 1. Saha faaliyet tablosu
Çalışmanın sıtma hastalığı tanısı için 15 yaş üzeri
aile planlaması eğitimi verildi ve 100 adet
93 kişiden sıtma araştırması için kan örneği
kondom dağıtıldı.
alındı. Bu kişilerin yaş ortalaması 29,15±13,14
Tartışma: Bir toplum sağlığı merkezinin hizmet
(min:15, max:64 yaş) idi. İşçilerin 46’sı (%49,5)
bölgesinde mevsimlik işçi göçü toplum sağlığı
erkek, 47’si (%50,5) kadındı. Çalışmanın gebelik
açısından oldukça önemlidir. Çalışmamız küçük
hizmetleri aşamasında 8 kişi dâhil edildi (n:8).
bir popülasyonda dahi birçok sağlık hizmeti
Yaş ortalaması 21,62 olarak tespit edildi. Gebelik
ihtiyacı olduğunu ve bu benzeri özellikli
haftaları ortalama 19,5 hafta idi. Gebelerin kilo
popülasyonların çeşitli sağlık hizmeti ihtiyaçları
ortalamaları 59,25 kg ve arteryel tansiyonları
olduğunu
98/56 mmHg olarak ölçüldü. Tüm gebelerin
toplum sağlığı merkezinin, mevsimlik işçi göçü
çocuk kalp sesi (ÇKS) pozitifti ve tüm gebelere
olduğu
aile planlaması desteği verildi. 6 gebeye demir
ulaşmasının toplum sağlığı yönünden önemli
desteği verildi, 6 gebeye tetanoz aşısı yapıldı. 2
olduğu kanaatindeyiz.
gebe 16 haftalıktan erken gebelik olduğu için
Anahtar kelimeler: Göçebe, işçi, sağlık, tarama.
göstermektedir.
dönemlerde
Bu
hizmet
durumlarda
bölgesine
demir desteği verildi ve ilk doz gebelik tetanoz
aşısı için yönlendirildi. Çalışmanın çocukluk çağı
bağışıklama aşamasında 8 çocuğa ulaşıldı. 1
çocuğa Hep A aşısı, 2 çocuğa Hep B, KPA VE
DaBT aşısı yapıldı, 5 çocuğa demir desteği ve D
vit desteği verildi. Çalışmaya katılanların tümüne
168
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
S07 AİLE HEKİMLİĞİ UZMANLIK ÖĞRENCİLERİ
Gereç ve Yöntem: 12.03.2015 tarihinde İzmir
VE PORTFOLYO HAKKINDAKİ İLK İZLENİMLERİ
Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile
Ass.Dr. Hakan MUT1, Uzm.Dr. Umut Gök
Hekimliği Kliniği’nin eğitim saatinde niteliksel bir
BALCI1, Doç.Dr. Kurtuluş ÖNGEL2
çalışma olarak planlanmıştır. Salonda hazır
1
bulunan 32 asistana portfolyonun tanımı,
Aile Hekimliği Kliniği
özellikleri,
2
uygulanabileceği
Hekimliği Anabilim Dalı
hazırlanmış ve anlatılmıştır. Sunum öncesi her
İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi,
Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Aile
artıları,
eksileri
konusunda
ve
bir
nasıl
sunum
asistana dağıtılan küçük not kâğıtlarına sunum
Amaç: Ülkemizde tıp eğitiminde değerlendirme
yöntemi olarak yeni bir kavram olan portfolyo,
sonrası portfolyo hakkındaki ilk izlenimleri
içeren üç kelime yazması istenmiştir.
bir veya birden fazla alanda öğrencilerin
performansını, gelişimini ve başarısını yansıtan
öğrenci
çalışmalarının
amaçlı
bir
şekilde
toplanması; performans kanıtlarını seçme ve
içeriğini belirlemede öğrencilerin aktif katılımı
ve kendi kendini değerlendirmesini sağlaması
olarak
tanımlanabilir(1).
Hekimliği
Uzmanlık
eğitimlerinde
özellikle
Portfolyonun
Aile
Öğrencilerinin(asistan)
Eğitim
Aile
Sağlığı
Merkezlerinde (E-ASM) kullanımıyla, asistan
eğitimin kalitesini arttırması bakımından faydalı
olacağı
düşünülmektedir.
Bu
nedenle
çalışmamızda portfolyo hakkında bilgilendirme
yapılan
asistanlara,
izlenimleri
sorulup,
öğrenilmesi
ve
konu
hakkındaki
ilk
ne
düşündüklerinin
bunların
değerlendirilmesi
Bulgular: Sunum sonrası asistanların %65’i
(n:21) kağıtları dolu olarak teslim etmiş, bunların
da %62’si (n: 13) üç kelimelik, %19’u (n:4) iki
kelimelik ve %19’u (n: 4) bir kelimelik yanıt
vermiştir. Elde edilen yanıtların (n: 51) %14’ü
(n:7)
“uygulanması
gerekli”;
%14’ü
(n:7)
“uygulanması zor ve subjektif”; %12’si (n:6)
“yenilikçi ve orijinal”; %10’u (n:5) “etkili ve
güvenilir”; %8’i (n:4) “aile hekimliği pratiğine
uygun”; %6’sı (n:3) “bilimsel ve eğitici”; %6’sı
(n:3) “asistan karnesi benzeri” gibi yanıtlardan
oluşmaktaydı.
Bunların
dışında
diğer
bazı
yanıtlar ise “hazır değiliz”(n:2), “ütopik”(n:1),
“teorik”(n:1) şeklindeydi.
amaçlanmıştır.
Sonuç: Elde edilen bulgular değerlendirildiğinde
asistanların ilk izlenimleri portfolyonun yeni,
169
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
uygulanabilir ve faydalı olabileceğini ancak
S08 Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetin
değerlendirilmesinin zor olmasının da akılda
Değerlendirilmesi
tutulması
Aile
Ramazan Tetikçok 1, Erdal Özer 2, Lütfullah
hekimliği pratiğinde uygulanabilir olduğunu
Çakır 3, Özgür Enginyurt 4, M. Doğan İşcanlı 5,
düşünenlerin olması kadar, ütopik olduğunu
Soner Çankaya 6, Filiz Özer7
belirten bir tek yanıt olması da portfolyonun aile
1. Gaziosmanpaşa
gerektiğini
göstermektedir.
hekimliği uygulamasında, özellikle de E-ASM’de
asistanların performanslarını ölçmede önemli bir
yöntem
olabileceği
kalitesinde
artışa
ve
asistan
katkıda
düşünülmüştür.
Tıp
Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı
2. Karadeniz
eğitiminin
bulunabileceği
Üniversitesi
Teknik
Üniversitesi
Tıp
Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı
3. Ordu Yenimahalle Aile Sağlığı Merkezi
4. Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile
Hekimliği Anabilim Dalı
5. Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp
Anahtar kelimeler: Aile hekimliği, asistan,
değerlendirme, portfolyo
Anabilim Dalı
6. Ordu
Yöntemi Olarak “Portfolyo”, Ankara Üniversitesi
Tıp Fakültesi Mecmuası 2009, 62(1).
Tıp
Fakültesi
Biyoistatistik ve Tıbbi Bilişim Anabilim
Kaynaklar: 1- Demirören M, Koşan AMA,
Palaoğlu Ö. Bir Öğrenme ve Değerlendirme
Üniversitesi
Dalı
7. Ordu
Üniversitesi
Sosyal
Bilimler
Enstitüsü
Amaç
Aile içi şiddet(AİŞ) toplum sağlığını tehdit eden,
önemli bir sağlık sorunudur. Bu nedenle sağlık
bakımından kaygılanılacak önemli bir sorun
olarak ele alınması gerekmektedir. AİŞ dünyanın
her yerinde ırk, dil, din ve etnik grup ayırmadan
tüm kadınların yaşadıkları ortak bir sorundur.
Kadına yönelik AİŞ'in dünyadaki sıklığının %1069 ve Türkiye'deki sıklığının %25-30 arasında
değiştiği
belirtilmektedir.
Şiddet
fiziksel,
duygusal, cinsel veya ekonomik olmak üzere
geniş bir yelpazeye yayılır. AİŞ'in en önemli
170
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
sonuçlarından biri, şiddetin kadının fiziksel ve
kullanılmıştır.
ruhsal sağlığını olumsuz etkilemesidir. AİŞ
anlamlı olarak değerlendirilmiştir.
mağduru
Bulgular
olan
kadınların
belirlenmesi
ve
Sonuçlar
P<0,05
düzeyinde
desteklenmesinde sağlık personelinin önemli bir
Çalışmada Doğu Anadolu Bölgesi’nde, özellikle
rolü
vardır.
kapsamında
yönünden
Ülkemizde,
sağlık
hizmetleri
kırsal alanda, gelir ve eğitim düzeyleri düşük
kadınların
şiddet
deneyimi
bayanların diğer hemcinslerine göre daha fazla
taranmasına
ilişkin
çalışmalar
cinsel, fiziksel ve duygusal şiddete maruz
yapılmakta ancak gerek kadınlara ait; mağdurun
kaldıkları ortaya konulmuştur (P<0,05).
sindirilmesi, utanma duygusu, aile içi sorun
Sonuç
olarak görme gibi, gerek sağlık personeline ait;
Kadına
AİŞ hakkında tanı koyma veya adli rapor
sürekliliğini
hazırlama konusunda isteksizlik, kanunları ve
yaygınlığı, mağdurun fiziksel ve ruhsal sağlığını
yetkisini
nedenler
bozması nedeniyle sağlık personeli tarafından
tekrarlayan şiddet olaylarına sebep olmaktadır.
ciddi bir halk sağlığı problemi olarak ele alınması
Bu makalede aile içi şiddetin en sık rastlanılan
gerekmektedir. Bu nedenle aile içi şiddeti
boyutu olan kadına yönelik şiddete karşı tedbir,
azaltmak için ilgili birimlerde görev yapan sağlık
tanımlama ve müdahalede karar vericilere
personeline
alınması gereken tedbirler konusunda bir fikir
bilinçlendirme yapılması oldukça önemlidir.
oluşturmak amaçlanmıştır.
Anahtar Kelimeler: Sağlık personeli; sağlık
Gereç ve Yöntem
hizmeti sunumu; aile içi şiddet.
yeterli
bilmeme
gibi
yönelik
şiddet
azaltılabilmesi
yönelik
eğitim
uygulamalarının
için,
şiddetin
faaliyetleri
ile
Yayınımızda kullanılan veriler Türkiye İstatistik
Kurumunun
resmi
internet
sitesindeki
veritabanında kayıtlı olan 2007 ile 2012 tarihleri
arasındaki şiddet verileri kullanılarak elde
edilmiştir.
Araştırma
verilerinin
değerlendirilmesinde SPSS 11.0 istatistik paket
programından yararlanıldı. Kategorik verilere ait
tanımlayıcı istatistikler, frekans (n) ve yüzde (%)
değerler olarak ifade edildi. Niteliksel verilerin
karşılaştırılmasında
ise
Ki-Kare
testi
171
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
S09
TÜBERKÜLOZ
FARKINDALIK
DEĞERLENDİRMESİ
ölçmeyi, elde edilen bulgularında hastane
çalışanlarında tüberküloz enfeksiyon risk oranını
en aza indirmek adına yol gösterici olmasını
Yrd.
Doç.
Dr.
Özgür
Üniversitesi
Tıp
Fakültesi
Enginyurt,
Aile
Ordu
Hekimliği
hedefledik.
Gereç ve Yöntem; Bu araştırmaya Ağustos-
Anabilim Dalı
Kasım 2014 tarihlerinde Ordu Eğitim Araştırma
Yrd. Doç. Dr. Murat Doğan İşcanlı, Ordu
Hastanesinde görev yapan ve araştırmaya
Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı
katılmaya gönüllü olmuş,172 si kadın (%77.5), 50
Hemşire Münevver Kılıç, Sağlık Bakanlığı Ordu
si erkek(%22.5) toplam 222 sağlık çalışanı alındı.
Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Katılımcılara, araştırmacıların literatür taraması
Yrd. Doç. Dr. Lütfullah Çakır, Ordu Üniversitesi
ve kendi gözlem ve mülakatlarından yola çıkarak
Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı
oluşturdukları 15 soruluk tüberküloz farkındalığı
Ebe Hatice Öztürk, Sağlık Bakanlığı Ordu
ve demografik özelliklere yönelik, ölçeğin
Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
oluşturulmasında
Tıbbi Teknolog Yılmaz Depe, Sağlık Bakanlığı
toplamda 26 sorudan oluşan anket uygulandı.
Ordu
Bulgular ve Sonuç; TFA(Tüberküloz Farkındalık
Üniversitesi
Eğitim
ve
Araştırma
esas
olan
11
soruluk,
Hastanesi
Anketi)’da cevapların veriliş şekline göre yanlış
Hemşire Derya Kelem, Sağlık Bakanlığı Ordu
cevaplara 0 puan, doğru cevaplara 1 puan
Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
verilmiştir. Geliştirilen ölçek kriterlerine göre
Sağlık Memuru Mustafa Tomakin,
Sağlık
anket uygulanan sağlık çalışanlarının 15 soru
Bakanlığı Ordu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma
üzerinden almış olduğu toplam puan 12-15
Hastanesi
arasındaysa “tam bilinçli”, 7-11 arasındaysa
Doç. Dr. Soner Çankaya, Ordu Üniversitesi Tıp
“bilinçli”, 0-6 arasındaysa “bilinçsiz” olarak
Fakültesi Bioistatistik Anabilim Dalı
adlandırılmıştır. Ankete katılanların tüberküloz
Ebe Nevin Güresçi, Sağlık Bakanlığı Ordu
konusunda
Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
bakıldığında, toplam sağlık çalışanının % 20.7
Hemşire Fatma Aydın, Sağlık Bakanlığı Ordu
(n=46)’si
Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
“bilinçli”, % 22.5 (n=50)’i “bilinçsiz” olarak
farkındalık
dağılımlarına
“tam bilinçli”, % 56.8 (n=126)’i
bulundu. Ordu Eğitim-Araştırma hastanesi sağlık
Amaç; Biz bu çalışmamızda sağlık çalışanlarında
çalışanları üzerinde uygulamış olduğumuz TFA
tüberküloz farkındalığını ve bilinç düzeyini
sonuçlarına göre; mesleki bir eğitim almanın,
172
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
meslek
yaşantısında
TBC
hastası
ile
S10 6-16 YAŞ ARASI OBEZ ÇOCUKLARDA
karşılaşmanın, TBC hastası takibi ve tedavisi
ANTROPOMETRİK
sırasında aktif görev yapmanın, TBC’yi mesleki
BİYOKİMYASAL
hastalık olarak görmenin, bayan olmanın ve
DEĞERLENDİRİLMESİ
doktor olmanın daha yüksek farkındalığa neden
Bahriye Bahar Yücel*, Dilek Toprak**
olduğu görülmüştür. Bunun yanı sıra; aile
*Uzm.Dr. **Doç. Dr. Şişli Hamidiye Etfal EAH,
bireyleri
Aile Hekimliği Kliniği
arasında
tüberküloz
hastalığı
ÖLÇÜMLERİN
VE
PARAMETRELERİN
geçirenlerin, meslekte yeni olanların (0-4 yıl),
AMAÇ:Obezite,dünyada şiddeti ve prevalansı
yaşı 20-29 arasında olanların ve 0-4 yıl arasında
artan bir sağlık sorunudur.Bu çalışmada,obezite
sigara kullananların daha düşük farkındalığa
nedeniyle
sahip olduğu
antropometrik,biyokimyasal
çalışanlarının
ortaya konulmuştur. Sağlık
anket
sorularına
başvuran
olguların
parametrelerini
verdikleri
retrospektif olarak değerlendirilmeyi,bunların
cevapların kendi iç tutarlılığını ortaya koymak
hipertansiyon,dislipidemi,hepatosteatoz,metabo
amacıyla yapılan güvenirlik analizi (Cronbach's
lik sendrom ve insülin direnci arasındaki ilişkiyi
Alpha) sonucunda güvenirlik katsayısı 0,783
araştırmayı amaçladık.
olarak bulunmuştur. Geçerlik ve güvenirlik
GEREÇ VE YÖNTEM:Okmeydanı Eğitim Ve
çalışmalarına ilişkin bulgular, TFA’nın geçerli ve
Araştırma Hastanesi Çocuk Polikliniği’ne,Ocak-
güvenilir bir araç olduğunu göstermektedir.
Ağustos 2012 tarihlerinde kilo fazlalığı ile
Anahtar Kelimeler; Tüberküloz, sağlık çalışanı,
başvurmuş 6-16 yaş arası ve kriterlerimize uyan
bilgi düzeyi, anket
122
hastanın
dosyaları;yaş,cinsiyet,antropometrik
ölçümler,kan
muayene
basıncı,puberte
bulguları,biyokimya
durumları,fizik
ve
hormonal
parametreleri,karaciğer yağlanması açısından
retrospektif olarak değerlendirildi.Vücut kitle
indeksi ≥95 persentil olan hastalar obez kabul
edildi.Metabolik
sendrom,dislipidemi,hipertansiyon,hepatosteat
oz ve insülin direnci sıklıkları incelendi.
BULGULAR:Çalışmadaki
erkek,77’si
122
kızdı.Olgularda
olgunun
yaş
45’i
ortalaması
173
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
10,7±2,8 yıl,VKİ ortalaması 28,3±4,5 kg/m2
kol-kalça
idi.Obezite ile ilişkili bozukluklar açısından
oranı,trigliserit,VLDL,AKŞ,insülin,kortizol,HOMA-
değerlendirildiğinde
dislipidemi
IR değeri yüksek;HDL ve AST değeri düşük
%39,3,hipertansiyon
bulundu.Kızlarda erkeklere göre insülin direnci
%36,1,hepatosteatoz
çevreleri,stria
varlığı
%49,2 olarak saptandı.Kızlar ve erkeklerin
hastalarda prepubertal olanlara göre insülin
karşılaştırmasında
direnci
değeri,bel
çevresi,bel/kalça
ağırlık,VKİ
oranı,akantozis
olarak
lipomasti
%21,3,metabolik sendrom %14,8,insülin direnci
erkeklerin
anlamlı
ve
yüksekti.Pubertal
varlığı,hipertansiyon
ve
metabolik
sendrom görülme sıklığı daha yüksekti.
nigrigans oranı,üre ve HDL değerleri kızlara göre
SONUÇ:Sonuçta,bu
anlamlı olarak yüksek bulundu.Olgular obezite
görünümlerinin ardında metabolik bozuklukların
ile
açısından
sıklığının fazla olduğu dikkat çekmektedir.Yıllar
olanların
içinde metabolik sendrom için önemli bir
ilgili
metabolik
bozukluklar
karşılaştırıldığında,dislipidemisi
olmayanlara
göre
boy,ağırlık,VKİ,bel
parametre
hastalarda
olan
bel
sağlıklı
çevresinin
çevresi,kolesterol,trigliserit,LDL,VLDL,insülin,kor
artması,kardiyovasküler hastalıklar için koruyucu
tizol,HOMA-IR değeri yüksek;HDL değeri düşük
olan
bulundu.Hepatosteatozu
sıklığının
yaş,boy,ağırlık,VKİ,SKB-DKB
olanların
değerleri,bel-kol-
kalça
çevreleri,stria
oranı,AKŞ,insülin,ALT,HbA1c,HOMA-IR
HDL
değerinin
düşmesi,hepatosteatoz
artması
çocuklarda
morbiditesinin
artan
bir
sorun
obezite
olduğunu
göstermektedir.
değeri
yüksek saptandı.İnsülin direnci olanlarda yaş,kız
hasta
oranı,boy,ağırlık,VKİ,SKB
değerleri,bel-kol-kalça
ve
DKB
çevreleri,stria
oranı,trigliserid,VLDL,AKŞ,insülin,HbA1c, HOMAIR ve kortizol değerleri yüksek;HDL değeri düşük
bulundu.Hipertansif
olanlarda
yaş,boy,ağırlık,VKİ,SKB-DKB
değerleri,bel-kol-
kalça
çevreleri,stria
oranı,trigliserid,VLDL,insülin,kortizol ve HOMAIR değerleri yüksek;lipomasti oranı düşük
saptandı.Metabolik
sendromu
olanlarda
yaş,boy,ağırlık,VKİ değeri,SKB-DKB değerleri,bel-
174
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
175
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
176
14. Doğu Akdeniz Aile Hekimliği Sempozyumu 22 – 24 Mayıs 2015 / Adana
177

Benzer belgeler