Makale - Mall Report

Transkript

Makale - Mall Report
DOSYA
www.mallreport.com.tr
3
DOSYA
4
www.mallreport.com.tr
DOSYA
www.mallreport.com.tr
5
DOSYA
6
www.mallreport.com.tr
DOSYA
www.mallreport.com.tr
7
DOSYA
8
www.mallreport.com.tr
DOSYA
www.mallreport.com.tr
9
MALL REPORT
“KDV indirimi tüketiciye yarar”
Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) Başkanı Mustafa Altunbilek; manav,
kırmızı et, bakliyat, unlu mamuller, zeytin ve zeytinyağı ürünlerinde KDV
oranının toptanda olduğu gibi perakendede de yüzde 8’den yüzde 1’e
düşürülmesi çağrısında bulundu.
Türkiye’nin istihdamda en büyük üçüncü sektörü olan perakende, istikrarlı
büyümesini perçinlemek ve tüketicilerin daha ucuza alışveriş yapabilmeleri için KDV indirimini gündeme aldı.
Yerel perakende zincirlerinin 377 üye
ve 4 bine yakın satış noktasıyla yılda
10 milyar dolarlık ciroya imza attığını
belirten TPF Başkanı Mustafa Altunbilek,
sektörün sürdürülebilir başarı yakalaması, 2023 yılına kadar 70 milyar TL
cirosal büyüklüğe ulaşabilmesi için KDV
gibi düzenlemelere ihtiyaç olduğunu
söyledi.
“YILSONU YÜZDE 14 BÜYÜMEYİ
HEDEFLİYORUZ”
Organize yerel perakendenin hedeflerine ulaşabilmesi için devlet tarafından
desteklenme ihtiyacı olduğuna dikkat
10
çeken Altunbilek, “Yılsonu itibari ile ortalama yüzde 14 büyümeyi hedefliyoruz.
Cumhuriyetimizin 100. Yılında ciromuzu
70 milyar TL’ye ulaşmaya çabalayan
sektörümüz yalnız başına bırakılmamalı. Bu nedenle toptanda olduğu gibi
yerel perakende de KDV düzenlemesi
bekliyoruz. Bu ürünler tüketicilerin en çok
ihtiyaç duyduğu ürünler olup geri dönüşümün en hızlı alınacağı ürünlerdir” dedi.
“REKABET ETMEK VE UCUZA
SATMAK İÇİN İNDİRİM İSTİYORUZ”
Yerel perakendenin agresif bir büyüme
beklentisinde olmadan, istikrara dayalı
bir şekilde çalışmalarını sürdürdüğünü
belirten Altunbilek, şu bilgileri verdi: “KDV
indirimi ile kayıt dışılık, haksız rekabet
gibi önemli konuların önüne geçilirken, tüketiciler Türkiye genelinde daha
ucuza alışveriş yapabilecek. Peki nasıl?
Örneğin, pirinci ele alalım. Bu ürün için
alım yapıldığında 5.05 TL +0.05 KDV
olduğunda 5,10 TL’lik maliyet oluşuyor.
Satarken KDV yüzde 1 yerine yüzde 8
olduğunda maliyetimiz 5.05 TL+0.40 TL
KDV olduğunda maliyet 5.45 TL olmaktadır. Dolayısıyla tüketici yüzde 7 indirimli
ürünler alabilecek. Depolama, taşıma,
iletişim, market kirası, istihdam, eğitim ve
diğer giderler için de işletme karı olarak
bu ürünü satmaya kalksanız 5,9 TL’ye
geliyor ki, 1 kilo pirinci bu fiyata satmanız
mümkün değil. Minimum kârlarla tüketicilerimizi memnun etmemiz, rekabet
ederek gücü kendimizde bulmamız
gerekiyor. Yüzde 8 yerine yüzde 1 KDV
tüketicide alım gücünü, bizlerde de
rekabet gücünü; büyüme gücünü destekleyecek.”
www.mallreport.com.tr
DOSYA
www.mallreport.com.tr
11
Sunus
Sektörde hareketli
günler başlıyor
Sonbahara adım attığımız şu günlerde Mall Report Dergimizin Eylül sayısını
sizlerle buluşturmanın sevincini yaşıyoruz. Okula dönüş kampanyaları ile hareketlenen AVM ve perakende sektörünün yanı sıra, yeni AVM projelerinin de
açıklandığı hareketli bir döneme giriyoruz. Bu sayıda da birbirinden özel konu
ve konukları sizlerle buluşturmaya devam ediyoruz.
TÜRKİYE ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ POTANSİYELİ RAPORU 2015 – 2017
Türkiye’de AVM enflasyonu var mı?”, “Hangi şehirlerde AVM fazlalığı var?”,
“Fonksiyonunu yitiren AVM alanları ne kadar?”, “Yatırım için doğru şehirler
hangileri?”, “Rekabet hangi şehirlerde artacak?”, “AVM dünyasında büyük yer
tutan İstanbul’da neler yaşanıyor?”, “AVM haritası nasıl biçimleniyor?”, “Nerede,
nasıl bir AVM konsepti oluşturulmalı?”, “Geliştirici, perakendeci ne yapmalı?”
ve benzeri soruları Türkiye genelinde mercek altına alan Akademetre ve Eva
Gayrimenkul’ün kapsamlı araştırması, ülke genelinde mevcut AVM haritasını
gözler önüne seriyor.
BANU NOYAN’IN KONUĞU BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANI AHMET
MİSBAH DEMİRCAN
Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Beyoğlu ve İstanbul’a
sunduğu katkıların yanı sıra genç yaşta sahip olduğu başarılı kariyeri ile de
dikkat çekiyor. Banu Noyan’ın dergimize özel gerçekleştirdiği röportajda özel
açıklamalar yapan Başkan Demircan, “Gerçek hayatın içerisinde aktör olmayı
tercih edenlerdenim” sözleriyle siyasete olan aşkını bir kez daha dile getirdi. Bu
keyifli sohbetin detaylarını sayfalarımızda bulabilirsiniz.
AVM YATIRIMLARI DEĞİŞİYOR MU?
AVM sayısının artmasıyla birlikte rekabet zorlaşıyor. Rekabet ortamında fark
yaratmak isteyen alışveriş merkezi geliştiricileri yenilikçi arayışlara yöneliyor.
AVM yatırımcıları ve yöneticilerine göre tüm dünyada ve Türkiye’de tüketicinin
ihtiyacını doğru okuyarak buna cevap verebilen AVM’ler, bulundukları bölgenin merkezi konumuna geliyor. Dosyamız kapsamında AVM geliştiricilerinin
yeni nesil yatırımlara ilişkin görüşlerine yer verdik.
ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ MARKA OLABİLİR Mİ?
Sayısı giderek artmaya devam eden alışveriş merkezleri, rekabet ortamında
öne çıkmak adına marka algısını güçlendirmeye çalışıyor. Tecrübeli AVM yöneticilerine göre, marka kimliği olan ve güçlü bir marka algısı yaratan alışveriş
merkezleri uzun vadede müşteri sadakatine de sahip oluyor.
PERAKENDE SEKTÖRÜNÜN HEDEFİ SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
Sürdürülebilirlik son yıllarda perakende sektörünün önemle üzerinde durduğu
bir konu… Perakende sektörünün önde gelen markaları daha iyi bir gelecek
ve sürdürülebilir çevre için bu konudaki politikalarına ağırlık veriyor. Perakende
sektörünün önemli aktörlerinden sürdürülebilirlik stratejileri ve sektördeki faaliyetleri konusunda bilgiler aldık.
Keyifle okuyacağınız bir sayı olması dileğiyle…
Metin Tahnal
Genel Yayın Yönetmeni
12
Demircan Reklam Ajansı Yayıncılık ve
Matbaa Hiz. San. Tic. Ltd. Şti Adına
Genel Yayın Yönetmeni
Metin Tahnal
Yazı İşleri Müdürü
Adem Ünce
Genel Koordinatör
Turgut Tahnal
Editör
Derya Çağan Çakırlar
[email protected]
Reklam Müdürü
Fisun Dilek
Reklam ve Pazarlama Uzmanı
Aylin Demirci
Elif Sayın
İkbal Demirok
Nilgün Döker
Görsel Yönetmen
Medine Baki
Grafik Tasarım
Aylin Küçükislamoğlu
İngiltere Sorumlusu: Suzan Doğan
Ankara Sorumlusu: M. Serdar Burkan
Abone
[email protected]
Bu Sayıda Katkıda Bulunan
Akademetre Research & Strategic Planning
Banu Noyan
Doç. Dr. Hülya Bakırtaş
Dr. M. Vahit İpekçi
Baskı
Yeni Devir Matbaacılık ve Gazetecilik A.Ş.
Cemal Ulusoy Cd. Bahçelievler / İstanbul
Tel : 0212 697 10 00
Yönetim Merkezi
Mareşal Fevzi Çakmak Cd. İncesu Sk. No:2
Kat:1 Daire:10 Şirinevler-Bahçelievler/İstanbul
T: 0212 451 51 60 - 63 F: 0212 451 51 64
E-Mail: [email protected]
Web: www.mallreport.com.tr
www.demircanmedya.com.tr
Yayın Türü
Yerel süreli yayın. Her hakkı saklıdır. Dergimizde
yayımlanan yazı ve fotoğraflardan yayıncının izni
alınmadan kaynak belirtmeden tam veya özet
alıntı yapılamaz. Basılan ilanların sorumluluğu ilan
verene, makalelerin sorumluluğu yazarlarına aittir.
ISSN 1307 66 47
www.mallreport.com.tr
DOSYA
www.mallreport.com.tr
13
İÇİNDEKİLER
İÇİNDEKİLER
12 ARAŞTIRMA
Rekabet İçinde Farklılaşma;
“Türkiye Alışveriş Merkezleri
Potansiyeli Raporu 2015 – 2017”
14 BANU NOYAN’IN KONUĞU
Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet
Misbah Demircan, “Gerçek
hayatın içerisinde aktör olmayı
tercih edenlerdenim”
14
34
24 YATIRIM
Hulusi Belgü: “Tüketici evine
yakın AVM istiyor”
30 DOSYA
Kulesite AVM Müdürü Mustafa
Totan “Marka olmak bir süreçtir”
40 KAPAK
Sivas’ın ilk AVM’si
“Primemall SivasPark”
52 PERAKENDE
Gayrimenkul ve perakende
devleri MAPIC’de buluşuyor
76 YEME İÇME ALANLARI
Köfteci Ramiz lezzeti 1928’den
beri korunuyor
40
90 ÜRÜN&HİZMET
TESHİAD Başkanı Bülent
Doğru; Türkiye’nin ve dünyanın
geleceğini önemsiyoruz”
126 EĞLENCE
FunLab Eğlence Dünyası
franchising’le büyüyor
136 ORGANİZASYON
YEPUD Başkanı Yavuz Özdel;
“Kendinizi müşteri yerine koyabiliyor ve eleştirebiliyorsanız,
iyi iş çıkmıştır”
38
14
125
www.mallreport.com.tr
DOSYA
www.mallreport.com.tr
15
ARAŞTIRMA
Rekabet İçinde Farklılaşma
“Türkiye Alışveriş Merkezleri Potansiyeli
Raporu 2015 – 2017”
“Türkiye’de AVM enflasyonu var mı?”, “Hangi şehirlerde AVM fazlalığı var?”,
“Fonksiyonunu yitiren AVM alanları ne kadar?”, “Yatırım için doğru şehirler hangileri?”,
“Rekabet hangi şehirlerde artacak?”, “AVM dünyasında büyük yer tutan İstanbul’da
neler yaşanıyor?”, “AVM haritası nasıl biçimleniyor?”, “Nerede, nasıl bir AVM konsepti
oluşturulmalı?”, “Geliştirici, perakendeci ne yapmalı?” ve benzeri soruları Türkiye
genelinde mercek altına alan Akademetre’nin ve Eva Gayrimenkul’ün kapsamlı
araştırması, ülke genelinde mevcut AVM haritasını gözler önüne seriyor.
Türkiye Alışveriş Merkezleri Potansiyeli
Raporu 2015 – 2017 Türkiye’de AVM
enflasyonu var mı? Kronolojik olarak AVM
sektörü kurulduğunda bu yana nasıl bir
sayı ve alan gelişimi izledi? Hangi illerde
AVM gereksinimi var, hangi iller doygunluğa ulaşmış? İstanbul’da durum nedir?
başlıklarını inceliyor. Tamamen bilimsel
içerikteki yaklaşımlarla hazırlanan raporda
dikkate alınan parametreler ve bunların
neden seçildikleri doğru yaklaşım olarak
nasıl bir sonuca varıldığı açıklanıyor. Açıklamada şu bilgilere yer veriliyor;
“Avrupa’daki güncel durum bu durumun
bizi ne kadar ilgilendirdiği doğru karşılaştırma yaklaşımının ne olduğu sorgulanmıştır.
Çalışma sonucunda sadece 2015 değil,
2016 ve 2017 senesi Türkiye AVM haritası
çıkartılmış, gerçekte yatırım için uygun
bölgelerin nereleri olduğu, rekabetin
özellikle bugün için yoğunlaştığı iller tespit
edilmiştir. Rekabetin yoğun algılandığı ama aslında öyle olmadığı ortaya
çıkan iller de göze çarpmıştır. Bugün için
AVM eksiği olan ama 2016’da yoldaki
gelişimler nedeni ile fazla AVM alanına
sahip olacak iller tespit edilmiştir. Ayrıca
bugün AVM fazlası olup korkulabilecek
ama 2017 senesine kadar yeni gelişim
16
yapılmadığı takdirde ilave alana ihtiyaç
duyacak illerde çalışma ile tespit edilmiştir.
Fonksiyonunu yitiren AVM alanları belirlenmiştir. Bugün neredeyse ufak mağazalar
bile kendilerini AVM diye isimlendirebiliyor.
Bu çalışmamızda AVM olarak Uluslararası
Alışveriş Merkezleri (ICSC) Derneği’nin kabulleri alınmıştır. 5 bin metrekare üstünde
kiralanabilir alanı olan, en az 15 bağımsız
bölümü bulunan, tek elden, organize şekilde işletilen, sinerji yaratan organize alışveriş
alanlarını AVM olarak sayılmıştır.”
Sektör AVM’lerinin yüzde 90’ının yerinde
incelenmesi ile
yapılan çalışmada
AVM’lerle ilgili şu
detaylar yer alıyor:
“ Türkiye AVM’lerle
1988 Galeria ile
tanışmıştır.1995’e
gelinceye kadar sadece 12 AVM geliştirilmiştir. 1995-2006
senesi arasında 100
‘ün üzerinde AVM
açılmıştır. Maalesef
o gün açılan bazı
AVM’lerin kapandığını veya fonksiyon
değiştirdiği görülmektedir. 2000’li yıllar bu
sektörde ülkemiz için dönüm noktasıdır.
Bu yıllar AVM projesi dizaynetme, işletme,
kiralamanın öğrenildiği yıllardır. 2012
senesinde 32 AVM açılmıştır, bugün toplam 349 AVM faaliyettedir. Bu çalışmada
göze çarpan en önemli noktalardan biri
fonksiyonunu yitiren veya fonksiyon değiştiren AVM’lerdir. Üç büyük ile bakıldığında
İstanbul, Ankara ve İzmir toplamı, toplam
kiralanabilir alanın yüzde 60’ına sahip.
www.mallreport.com.tr
ARAŞTIRMA
TÜRKİYE’DE AVM GERÇEĞİ
Rapora göre, İstanbul’da fonksiyonunu
yitiren AVM’ler 2014 öncesinde Beylikdüzü ve Büyükçekmece’de iken, 20142015 döneminde Kartal, Ümraniye,
Küçükçekmece, Beylikdüzü, Başakşehir,
Sancaktepe ve Esenyurt’ta karşımıza
çıkıyor.
Raporda belirtilen bir diğer değerlendirmede ise, “Bugün itibarı ile İstanbul
Türkiye’deki alışveriş merkezlerinin sayı
olarak yüzde 30’unu kapsamaktadır.
İstanbul’da yakalara göre bu dağılıma
baktığımız zaman yüzde 25’inin Anadolu
yakasında yüzde 75’inin ise Avrupa
yakasında bulunduğunu görüyoruz. AVM
kiralanabilir alanına göre Avrupa yakası,
Anadolu yakasından daha büyük bir
hacme sahip. Nüfusla ağırlıklandırıldığında Anadolu yakası Avrupa yakasından
güçsüz kalmaktadır. İstanbul’da bin
kişiye düşen alan 230 metrekaredir.
Buna rağmen nüfus dağılımı, GSMH ve
endeks figürleri halen AVM’ye ihtiyaç
olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır”
ifadelerine yer verildi.
NASIL BİR AVM?
Yeni nesil AVM’lere yönelik tespitlere de
yer verilen raporda, “Çok sayıda AVM
yapılması yerine doğru lokasyonda AVM
yapılmasının verimlilik ve karlılık açısından uygundur. İhtiyaçların planlanan arz
ile eşleşmesi gerekmektedir. Aksi durumda doymuş gibi görünen pazarlarının
aslında doymamış olacağı aşikardır.
Plansız proje geliştirmenin olumsuz
sonuçları ölçülebilmektedir, gelecekte
de fonksiyonunu yitiren AVM’ler olacak
ancak kayıpların geri dönüşünün de
mümkün olduğu bilinmelidir. Son yıllarda ortalama AVM büyüklükleri artış trendi
gösteriyor. Önem gösteren gelişmelerden biri de yeni nesil AVM’lerdir. Yeni
nesil AVM’ler, tüm yaşam alanı ile birlikte
tasarlanıyor. Sürdürülebilirlik ve rekabet,
AVM sektörünün ulaştığı düzey itibariyle
daha da zorlaştı. Bu noktada kimliği
olan, doğru konsept ve bileşenle öne
çıkan AVM projeleri başarılı olabiliyor. Diğer yandan araştırma, istikrarlı gelişimin
www.mallreport.com.tr
önemli bir parametresi olan yeni nesil
AVM’lerin cirosal büyümeye ciddi katkı
sağladığını ortaya koyuyor. Bu kapsamda, cadde AVM’leri, AVM bit pazarları,
açık hava AVM’leri, tematik AVM’ler, ihtisas çarşıları ve karma kullanım AVM konseptlerinin farklılık yaratarak farklı taleplere
cevap verebildiği, AVM sayısının artışı ve
rekabetin zorlaşmasına paralel olarak
geliştiricilerin yenilikçi arayışlara yöneldiği
belirleniyor. Bu yönde mimaride farklılık,
sosyal aktivitelerde çeşitlilik, ölçeklerde
büyüme ve çocuklara verilen değer öne
çıkan faktörlerin başında geliyor” açıklamasına yer verildi.
Akademetre’nin yürüttüğü AVM araştırmalarında, farklılaşma alanlarının ziyaret
sayısı üzerindeki etkisine bakıldığında
sosyal etkinliklerin ve eğlencenin en büyük katkıyı sağlayan iki konsept olduğunu
görülüyor.
GELİŞMENİN DOĞAL SONUCU
“FONKSİYONUNU YİTİREN
AVM’LER”
Araştırmanın metodolojisine göre kiralanabilir bağımsız birimlerde yüzde 50’den
fazla boşluk oranı ya da yapının AVM
fonksiyonu dışında kullanılmaya başlanması veya kapanması ‘fonksiyonunu
yitirme’ olarak tanımlanıyor. Buna göre
2011 ve öncesi dönemde İstanbul’da
264.202 m2, 2012 yılında 194.158 m2,
2013 yılında 14.588 m2, 2014 yılında 154.594 m2 olmak üzere toplam
627.542 m2; Ankara’da 2011 ve öncesi
dönemde 48.178 m2, 2012 yılında
28.814 m2, 2013 yılında 9.000 m2, 2014
yılında 40.700 m2 olmak üzere toplam
126.692 m2; diğer tüm şehirlerde 2011
ve öncesinde 32.263 m2, 2012 yılında
131.800 m2, 2013 yılında 79.642 m2,
2014 yılında 57.179 m2 olmak üzere
toplam 300.884 m2 ve genel toplamda
1.075.118 m2 AVM alanının fonksiyonunu
yitirdiği kaydediliyor.
Rapora göre, bugüne kadar sisteme
dahil olan AVM alanlarının yaklaşık
yüzde 10’u sistemden çıkmış bulunuyor.
Bunların bir bölümü yanlış geliştirmeden,
bir kısmı ise gelişen piyasa dinamiklerine
uyum sağlayamamaktan kaynaklanıyor.
Kayıplar AVM’lerin metrekare büyüklüğüne göre dağıldığında ise 5-10 bin
metrekare büyüklüğünde olan AVM’lerde
2011 ve öncesi itibariyle kaybın yüzde
27, 2012’de yüzde 17, 2013’te yüzde 30,
2014’te yüzde 16; 10 bin -20 bin metrekare büyüklüğünde olan AVM’lerde 2011
ve öncesi kaybın yüzde 42, 2012’de
yüzde 51, 2013’te yüzde 32, 2014’te
yüzde 36; 20 bin metrekarenin üstündeki
AVM’lerde 2011 ve öncesi kaybın yüzde
31, 2012’de yüzde 32, 2013’te yüzde
38, 2014’te yüzde 48 olduğu belirtiliyor.
Verilere göre 2011 ve öncesi ile 2012
yılları arasındaki dönemde en büyük kayıp 10-20 bin metrekare büyüklüğündeki
AVM’lerde görülürken, son iki yılda en
büyük kayıp 20 bin metrekare üstündeki
AVM’lerde yaşanıyor. Raporda ortaya çıkan diğer önemli bulgular ise şu şekilde;
Plansız geliştirmenin olumsuz sonuçları
artık ölçülebilmektedir. Gelecekte fonksiyonunu yitiren AVM’ler olacaktır. Ama
kayıpların geri dönüşü de mümkündür.
Tematik AVM’ler ve destekleyici konseptlere ihtiyaç duyulmaktadır. Ortalama
AVM büyüklükleri artmaktadır. Sürdürülebilirlik ve rekabet zorlaşmıştır. Artık kimliği
olan, konsepti ile öne çıkartabilen,
doğru bileşenlerle geliştirilmiş AVM‘ler başarılıdır. Anadolu “ihtiyaç” ve “planlanan
arz” lokasyon olarak eşleşmemektedir
17
BANU NOYAN’IN KONUĞU
“Gerçek hayatın içerisinde
aktör olmayı tercih edenlerdenim”
Türkiye’nin en dikkat çekici ve en genç belediye başkanlarından biri Beyoğlu Belediye
Başkanı Ahmet Misbah Demircan… Gerçekleştirdiğimiz bu özel sohbette tümüyle
belediye başkanı unvanı ile değil aynı zamanda arkadaş, eş, baba olarak geçmişten
bugüne yaşam hikâyesi ile Ahmet Misbah Demircan’ı tanıdık.
B.N: Karşımda çok bakımlı karizmatik genç bir
siyasetçi var bu ne özen
böyle? Hep mi böyleydiniz? Giyim tarzınızla ilgili
destek alır mısınız kendi
tercihleriniz var mı?
A.M.D: Ekstra bir özen
göstermiyorum, öyle olduğumu söylüyorlar. Aslında
normal klasik, herkesin
asgariden yaptığı şeyler
Sabah duşumu almadan
evden çıkmam, saçımı
taramam da aslında ama
giydiklerimi uydurma vs. bu
içten gelen bir şey, insanın
doğasından kaynaklanıyor
Aslında çok büyük bir özen
göstermediğimi düşünenlerdenim.
B.N: Ama çok yakıştırıyorsunuz, ne giyseniz
yakışıyor valla…
A.M.D: Böyle düşünmenize
sevindim.
B.N: Gençlikte, yani eğitim sürecinde
de mi böyleydiniz? Hep dikkat çeker
miydiniz?
A.M.D: Hep dikkat çekerdim. Yani şöyle;
insan ilişkilerim iyidir, insanları severim, her
gittiğim yerde de kendimi sevdirmişimdir.
Yani diyalog noktasında sıkıntı yaşadığım
bir dönemi hatırlamıyorum.
B.N: Nasıl bir gençlik yaşadınız?
A.M.D: Kendiyle barışık, mutlu, ailesinin,
18
babasının, annesinin sevgisini kazanmış,
motivasyonunu almış, heyecanlı, yerinde duramayan, idealleri olan, ideallerinin peşinden koşan bir adam olarak
yaşadım ve geçirdim gençliğimi.
B.N: Kaç kardeşsiniz?
A.M.D: Dokuz… 2 erkek, 7 kız.
B.N: Kalabalık bir aileye sahip olmak
hakkında ne düşünüyorsunuz?
A.M.D: Şimdi biliyorsunuz
çocukların kendilerini geliştirdikleri dönem 3 yaşında başlıyor.
Zihninin açıldığı ve bütün
zekâsını geliştirdiği dönem 3
yaşında başlar ve bizim kültürümüzde, Anadolu kültüründe
yüzyıllardır, sübyan mektepleri
vardır. Bugünün anaokulları.
Anaokullarına çocuklarımızı göndermemizin sebebi;
oradaki kalabalıkta sosyal aklını
geliştirmiş olmasıdır. Düşünün ki
Türkiye’nin şartları anaokullarını
daha son 10-15 yıldır tanıyor,
ondan evvel ataerkil babaerkil
ailelerde dedenin de olduğu
büyük konaklarda yaşamak,
kalabalıkla yaşamak çocuklar
için kıymetliydi. Bugün de eğer
aynı evde 3-4 çocuk varsa o
çocuğun kendisini geliştirmesi
daha iyi oluyor. Dolayısıyla kalabalık ailelerin böyle bir avantajı
var. Dikkat edin kalabalık ailede
yetişmiş çocukların sosyal
tarafları çok güçlüdür çünkü yaş
aralıklarıyla her boydan ablasıyla kardeşiyle muhatap olduğu için çabuk yetişkin
olurlar. Hayata çabuk intikal ederler. Böyle bir avantajı var. İnsan sosyal bir varlık.
Sosyal varlıkta, bütün insanların problemi
ilişki kurmak ve çevre yapmaktan geçer
ve ailesi daha başlarken genişse bu da
bir avantaj olabilir, ama kötü tarafı nedir?
Anne-baba için zordur, çok çocukla
uğraşır. En iyi örnek annem, hayatını 9
çocukla geçirdi, onlarla uğraştı. Dolayı-
www.mallreport.com.tr
BANU NOYAN’IN KONUĞU
sıyla onlar için bir eziyet, bizim için kar
olduğunu düşünüyorum.
B.N: Peki, kaç yaşında evlendiniz,
eşinizle nasıl tanıştınız? Gördüğünüzde
evleneceğim kişi bu dediniz mi?
B.N: 9 kardeşin arasından siz sıyrıldınız. En medyatik en ünlü sizsiniz.
A.M.D: Evet, dedim. 29 yaşındaydım.
A.M.D: O anlamda doğru. Evet.
B.N: Çokta erken evlenmemişsiniz.
Gayet güzel, ideal bir yaş.
B.N: Peki, aileniz ne diyor bu üne
bu şöhrete? Herkesin tanıdığı bir
çocukları var.
A.M.D:10 yaşından beri bir gün önemli
işler yapacağıma inandıkları biriyim
ben… Antalya’da olan ablam mesela
o bana böyle bir rüya gördüğünü söylerdi. Babam böyle bir adam olacağımı zaten hep söyledi. Dolayısıyla zaten
beklenti buydu, o beklentiye ulaştık mı
ulaşmadık mı? İşte konu bu…
B.N: Bence ulaştılar… Türkiye’de sizi
tanımayan zannederim yoktur.
A.M.D: Aslında peder de böyle bir
adam.
B.N: Evet, ben fan’ıyım. Bunu özellikle belirtiyorum, Ali Rıza Demircan
Hoca konuşsun hep beraber dinleyelim.
A.M.D: Evet, peder de böyle birisi olduğu için dolayısıyla bizim evde bu durum
normal. Fakat anneler oğullarıyla gurur
duyar, bende kendi annemde bunu
hissediyorum.
B.N: Peki, siyasete girmeden önceki
mesleğiniz neydi Başkanım?
A.M.D: Turizm.
B.N: Dolayısıyla yine çok insan ilişkisinin olduğu bir iş yapıyordunuz.
A.M.D: Doğru, evet.
B.N: Çok dominant bir babaya
sahipsiniz. İlişkiniz nasıl? Sizi siyasete
babanız mı yönlendirdi?
A.M.D: Yani iddia sahibi insanlarda
mutlaka bir dominantlık oluyor biliyorsunuz. Çünkü yöneten, yönetici olanlar,
insan sevk edenlerde bu taraf olması
gerekiyor. Dolayısıyla babam benimle
birlikte bir sürü talebesini de domine
etmiş, yani yönlendirmiştir. Elbette ki
benim üzerimdeki en büyük etki sahibi
babamdır.
www.mallreport.com.tr
A.M.D: Evet evet, tam da vaktinde. Yani
işim her şeyim yoluna girmişti. Ondan
sonra evlendim. Eşimi gördüm, ama o
beni görmedi. Ben onu gördüm, beğendim ve ‘evet bu olabilir’ diye düşündüm.
Hem ailesi itibari ile hem yakınlıklarımız
itibari ile hem de kişiliği ile bana uyabileceğini düşündüm. Harekete geçen ben
olmuş oldum.
B.N: Peki, hanımlar sizi çok beğeniyorlar, eşinizin sizi kıskandığı oluyor mu?
A.M.D: Yani benim cenahıma pek
yansımıyor sanki. O da beni beğeniyor ki
evlendi. O halde sorun yok.
B.N: İyi bir eş ve baba olduğunuzu
düşünüyor musunuz?
A.M.D: Eksiğim var, yani çocuklarla daha
fazla vakit harcayabilirim, eşime daha
fazla vakit ayırabilirim ama onlarda benim yaptığım işi çok sevdiğimi biliyorlar.
Sonuçta sadece kendime çalışıyor olsaydım tepki gösterirlerdi ama insanlığa
çalıştığım için onlar da gurur duyuyorlar.
B.N: Peki, evde son söz kimin?
A.M.D: Eee tabii hanımın. Zaten evde 4
kız 1 erkek yaşıyoruz. Hanım ve 3 kız, bir
erkek ben, onlar çoğunluktalar.
‘‘ÇOCUKLARIMA EN BÜYÜK
NASİHATİM TEVAZU SAHİBİ
OLMALARI’’
B.N: Çocuklarınızın siyasete girmesini
ister misiniz ileride?
A.M.D: Olabilir niye olmasın?
B.N: Samimi sözler değil mi Başkanım?
A.M.D: Tabii tabii, kesinlikle.
B.N: Sizin baba olarak çocuklarınıza
verdiğiniz en önemli nasihat nedir?
A.M.D: Tevazu sahibi olmak. İçinde
bulunduğumuz olanaklar geçici olabilir
ama insanı insan yapan tevazudur. Statü
sahibi oldum diyerek yukarından
bakmak hiçbir insanın kabullenmediği,
sevmediği ruh halidir. Dolayısıyla eğer
tevazu varsa her şeyin kapısı açılıyor
demektir.
B.N: En önemli nasihatiniz bu mu?
A.M.D: Bizim evdeki en büyük tartışma
budur çocuklarla.
B.N: Yani, bu babanın çocuğu olmaktan şımarmayın, tevazu sahibi olun
çünkü özel bir durum.
A.M.D: Bu babanın çocuğu olmaktan
çok, imkan sahibi olmaktan dolayı…
Hatta bu ruh hali bazen hiçbir şeye sahip
olmadığı halde de bir kişide olabiliyor.
Yani o ruh şeytani duruş, ben üstünüm
duygusu. Bu her şeyi yakıp yok ediyor. Bu
duygu insanlığın problemidir. Belki içinde
bulunduğumuz coğrafyanın da problemi ve insanlar bundan hoşlanmıyorlar.
Elbette gerektiğinde tepki verirsiniz fakat
bu sistematik bir ruh haline asla dönüşmemeli.
B.N: Evet, peki sosyal hayatınız olabiliyor mu bilemiyorum ama hobileriniz
varsa bunları duymak istiyoruz.
A.M.D: Benim işim hobim zaten. İş hobi
olur mu? Normalde profesyonel hayatta
herkes bir işle uğraşır. Dolayısıyla o tek iş
insanı sıkar ve alternatif arayışı her zaman
vardır ama belediyecilik farklı dalları
olan bir iş. Yani bir yandan yeni doğmuş
çocuğa, öte yandan onun parkına, beri
taraftan gençlikte üniversiteye hazırlık
kursuna, öteki taraftan ihtiyacı olan insanlara sosyal yardım yapmaya, çocuklara
yüzme öğretmeye, kamp yapmaya,
kentsel dönüşüm yapmaya, tarihi eserlere restorasyon yapmaya, uluslararası
ilişkiler kurgulamaya kadar varan yelpazesi geniş bir iş. Dolayısıyla bunların her
biriyle ilgilendiğinde çok güçlü bir tatmin
yaşıyorsunuz. Benim işim ve hobim iç içe
girmiş durumda. İşlerimi hobi mantığıyla
yapıyorum. Dolayısıyla hayatımın işini
yapıyorum, severek yapıyorum. Onun dışında bir şeye ihtiyaç hissediyor muyum?
Tek ihtiyacım çocuklarla zaman geçirmek ve küçük kızla oyun oynamak.
B.N: En büyük zevkiniz, eğlenceniz o
mu?
A.M.D: En büyük zevkim şu anda o.
19
BANU NOYAN’IN KONUĞU
B.N: Peki, dans ediyor musunuz Başkanım? Böyle şeyler var mı sizin hayatınızda? Spor, dans, müzik….
A.M.D: Bu işin içerisindeyiz ya, hepsini
yaşıyoruz zaten.
B.N: Ama belli bir protokol çerçevesinde yaşıyorsunuz.
A.M.D: Yoo öyle değil, dışarıya yansıyan o.
B.N: Yani siz de arkadaşlarınızla müzik
dinlemeye gidip eğleniyor musunuz?
A.M.D: Ee şimdi mesela Kefken’e gidiyorum, iş gibi duruyor değil mi? Ama gelin
bana sorun, o tabiatın içerisine haftada bir
kere gitmek, o çocukların müzik programını dinlemek, onların arasında olmak beni
de eğlendiriyor, dinlendiriyor.
B.N: İnsanlarda iz bırakıyorsunuz. Bakın
ben az önce kuaföre gittim, bu röportaj için hazırlandım ve sizinle röportajım
olduğunu söyledim. Oradaki asistan
arkadaşlardan bir tanesi geldi ve çok
heyecanlı bir şekilde; ‘Ahmet Misbah
Demircan’la mı?’ dedi, ‘evet’ dedim.
‘Ben küçükken bizleri Kefken’e götürdü.
Bize orada tiyatrolar yaptırdı, şarkılar
söyletti, denize girdik. O kadar güzel
günler geçirdik ki ben hiç unutamıyorum onu’ dedi. İnsanlarda iz bırakmışsınız. Ne alaka, Etiler’de bir kuaför salonunda, artık büyümüş bir genç kız…
A.M.D: İşte bu tip işleri ben severek yaptım.
Zaten onlar benim yapmak istediğim
şeylerdi. Beyoğlu’na yaptığım her şeyi aslında yapmak istediğim şey olarak yaptım,
severek yaptım. Onların içerisindeyim,
onları yaşadım. Mesela geleneksel festivaller yapıyoruz “Yerel Tatlar Festivali”, orada
diyelim ki Sivaslılar veya Karadenizliler var.
Halay mı çekiyorlar, horon mu yapıyorlar,
gittiğimde hemen o horonun, halayın
içerisine girerim ve bunu büyük keyifle
yapıyorum.
B.N: Eğlenceli biri misiniz? Eğleniyor
musunuz?
A.M.D: Eğlenceli biriyim. Aslında şikayet ettiğim konu zaman zaman alışık olmadığım
halde resmi durmak zorunda olmak.
B.N: Hep hareketleriniz kısıtlı tabii…
A.M.D: O kısıtlıyor bizi. Eğer mümkünse
kravat takmak istemem. Mümkünse bulunduğum ortamı gergin, resmi, ağır protokolden çıkarmaya, sempatik ve sevecen
20
hale getirmeye çalışırım. Kişiliğim buna
uygun.
B.N: Sinemaya gidiyor musunuz?
A.M.D: Sinemaya da gidiyorum. Ama
hepsini takip edebiliyor muyum? Hayır.
B.N: Peki, dinlemekten zevk aldığınız
sanatçılar kimler?
A.M.D: Hiç değişmedi, hep Sezen
Aksu’yu sevdim. Bazen düşünürüm
hepsini beğenirim ama aklıma hep
o geliyor. Çünkü Sezen Hanım’da işin
hem modern tarafı var, hem klasik tarafı
var hem de güfteleri anlamlı. Dinlerken
‘bak bunu söyledi’ diye algılıyorum. Barış
Manço’yu da vefat ettikten sonra daha
iyi anladım. İz bıraktılar. Bugün bana
göre Ajda Pekkan da çok iyi, onu da çok
akıllı bir sanatçı olarak görüyorum. Hangi
işi yaparsanız yapın içinde bulunduğunuz
coğrafyanın, kültürün kodlarını algıladınız mı, söylediğinizi bir yere, bir zemine
bastırabiliyor musunuz? Benim gibi birine
bu hitap ediyor. Eğer bir anlamı yoksa bir
kökü yoksa günlük bir mırıldanma olarak
iz bırakabilir ama kalıcı hale gelmiyor.
Dolayısıyla bu tür sanatçıları daha çok
seviyorum.
B.N: Arabama atlayayım, müziğin de
sesini açayım, yollara çıkayım dediğiniz oluyor mu?
A.M.D: Aslında oluyor.
B.N: Çünkü çok gençsiniz Başkanım.
A.M.D: Olmuyor diyemem. Özellikle
çocuklar varken yapmaya çalışıyorum
ama hemen öte yandan başkanlığın
getirdiği kontrol ve çevredeki insanların
rahatsız olma endişesi beni kontrol altında tutuyor.
B.N: Kim görür, ne der meselesi değil
mi?
A.M.D: Kim görür değil de, yani bir
başkası rahatsız olur mu? O hudutlarımızı iyi bilmemiz gerekiyor. Bir başkasına
rahatsızlık verdiğimiz noktada ondan
kaçınmak lazım. Mesela belediyede
etrafta koyduğumuz kurallar var ya;
birinci uygulayıcısı kendim oluyorum.
Asla kendime ayrıcalık yapmam, asla.
Bu toplumun ihtiyaçları, hayatın çok
içerisinde, son 12 yılımız hep bunlarla
geçti ama şunu söyleyeyim; kendimi
ifade edemediğim “mış” gibi yaptığım
bir iş yapmadım. Yaptığım her iş aslında
kendimi de temsil ediyor.
B.N: Evet ve ‘aşk ile yapıyorsunuz’
günümüzü popüler sözüyle.
A.M.D: Zaten aşksız hiçbir şey olmaz.
Yani işe anlam katan aşktır, işinizi severek
yapacaksınız. Hz. Mevlana da böyle
söylüyor ya; aşksız hayat olmaz.
B.N: Siz tabi babadan da gelen üstün
bir konuşma yeteneğine sahipsiniz.
A.M.D: Öyle miyim?
B.N: Acaba siyaset yapmasaydınız,
siyasetin içinde olmasaydınız nasıl biri
olurdunuz bu yaşlarda?
A.M.D: Çok zor bir soru çünkü çocukluğumdan beri siyaset yapma aşkıyla dolu
biriydim. Hedefsiz bir insan olmadım. Nasıl bir adam olurdum? Sanırım eğlenceli
bir adam olurdum.
B.N: Sanatçı olur muydunuz acaba?
A.M.D: Yok sanatçı olmazdım. Yani gerçek hayatın içerisinde aktör olmayı tercih
edenlerdenim. Bu aslında büyük bir oyun
ve oyunun içerisinde gerçek aktör olmak,
benim kumaşımda o var diye düşünüyorum.
B.N: İstanbul’un en önemli en büyük
en karmaşık ilçesinin başkanısınız.
Yorulduğunuzu hissediyor musunuz
zaman zaman?
A.M.D: Asla! Eğer bunu düşünmüş olsam
bu işi yapamam.
B.N: Sizden önce ekibinizle biraz
sohbet ettim; ‘Başkanımızı çok yoruyoruz, her an, hepimiz, onu bir yerlere
çekiştiriyoruz ve hep bir şey istiyoruz’
dediler. Hiç; ‘Aaaah!!! Yeter demiyor
mu?’ dedim. ‘Demiyor’ dediler.
A.M.D: Ee tabii, gelmezlerse problem
var. Eğer boş kalırsak bir gün, ne oluyoruz
derim, nerde bu millet derim.
B.N: Siz tabi gülümsemeyle otoriteyi
de çok iyi ayarlıyorsunuz. Ben, aynı
zamanda sizin organizasyonlarınızı
yapmak kısmet olmuş biri olduğum
için bazı şeyleri daha iyi gözlemliyorum. Hem size hayranlıkla bakıyorlar
hem seviyorlar hem de çok çekiniyorlar. Bu gülümsemeyle bu sertliği nasıl
böyle ayarlayabiliyorsunuz?
A.M.D: Yani artık insanları tanıyorum, ba-
www.mallreport.com.tr
BANU NOYAN’IN KONUĞU
şarmak önemli, iyi işler yaptıkça insanlar
size inanıyorlar. Eğer insanlar size inandıysa, inançla bağlandıysa sizin sözünüzün
değeri yükseliyor. O zaman söylediklerinizi zaten yapıyorlar ve itişmeye kakışmaya
gerek kalmıyor. O kabul çok önemli,
o kabul eşiğini geçtikten sonra her şey
doğrudur. Bir de insanı iyi tanımak lazım,
yaş kategorilerinde, tecrübelerinde çok
küçük diyaloglarla insanları anlayabilirsiniz. Mükemmel insan yok, biz dahil…
Ama insanların farklı farklı kabiliyetleri var.
Kişinin kabiliyetini algılarsanız, oradan
yürürseniz, başaracağı işi doğru kişiye
verirseniz zaten başarı gelecektir. Orada
patinaj çektirtmeyeceksiniz. O da zamanla olan bir şey ve problem kalmıyor.
B.N: Sonuç odaklısınız.
A.M.D: Kesinlikle. Yani hiçbir işi, sonuca
girmeyecek işi iş diye konuşmam, adım
atmam. Projeyi baştan sona çok iyi düşünürüm. Sonra yola çıkarım. Beyoğlu’nda
yaptığımız projelerin geçmişi en az 5
yıldır. Yani kamuoyuna bunu yaptım
diye çıktığım işle 5 sene uğraşmışımdır.
Bütün simülasyonları, bütün neticeleri
test edilmiş, tamam bu olur denmiş ve
adım atılmıştır. Sorgulanacağını bilerek iş
yapmayı arzu ederim ve test edilmeden
asla duyurmam.
B.N: Peki, evde otoriter misiniz? Sert bir
baba mısınız?
A.M.D: Hiç değilim, aslında olması gerektiği kadar, çünkü bunun dengesi önemli.
Hayat bir dengedir. Ne çok gevşek, ne
de çok sert olmak gerekir. Bunların hepsi
lazım ama bunları yerli yerinde yapmak
önemli. Tamam ben çok iyi bir adamım,
böyle bir dünya yok, o zaman saygınlığınızı kaybediyorsunuz ama sürekli de
bu da olmaz. Dolayısıyla ben bir denge
adamıyım.
B.N: Peki, böyle erkek arkadaşlarınızla
toplanıp bir yere gidiyor musunuz?
Böyle bir vaktiniz olmuyor muhtemelen ama vakit yaratıyor musunuz?
A.M.D: Çocukluğumdan hatırlıyorum,
arkadaşlarım vardı oyunumuz politikaydı.
B.N: Hadi canım!!
A.M.D: Kesinlikle. Rahmetli Özal’ı çok
beğenirdim, Recep Tayyip Erdoğan’ı çok
www.mallreport.com.tr
beğenirdim. Onların yaptığı işleri akşam ekip olarak
teftişe giderdik. Mesela benim
dönemimde Fatih Sultan
Mehmet köprüsü yapılıyordu,
oraya giderdik. Recep Tayyip
Erdoğan, Okmeydanı kavşağını yaparken, kaç akşam
gidip oraya; ne güzel kavşak
oluyor dediğimizi hatırlıyorum.
B.N: Bu konuyla hiç alakanız yokken!
A.M.D: Yoktu ama vardı…
O gün ki arkadaşlarım hala
siyasette arkadaşlarım. Derler
ya; bir insanın ne olacağı
içine malum olurmuş. İnsanı
bilgisayara benzetiyorum. Tuşları var, içinde bir yazılımı var,
o yazılım bir çalışmaya başladığında,
nasıl programlandıysa o programı tatbik
ediyor. Bir kader çizgisi var.
B.N: Sezen Aksu ile tanıştınız mı? Bir
araya geldiniz mi? Biliyor mu hayranlığınızı?
A.M.D: Tanıştım. Bence biliyordur. Yani
biliyordur diye tahmin ediyorum.
B.N: 1967 doğumluydunuz değil mi?
Burcunuz neydi?
A.M.D: 1967 doğumluyum, burcum
İkizler.
B.N: Taşıyor musunuz burcunuzun
özelliklerini?
A.M.D: Yani ikizler için yanlış tanımlamalar
yapıyorlar, kesinlikle protesto ediyorum
bunu. Diyorlar ki; bir gün öyle bir gün
böyle.
B.N: Evet, çift karakterli derler.
A.M.D: Bence bunu yanlış tarif ediyorlar.
İkizler burcundaki insanlar zeki insanlardır.
İntikalleri güçlü. Mesela diyelim ki bugün
bir düğün ortamında eğlenirken eğer bir
haber geldiyse, o haber çabuk intikal
ettiği için modları değişebilir. Gelen
haberlere göre, bir iklimden öteki iklime
geçme zorluğu yoktur. Bir iklimden diğer
iklime hızlı intikal ediyorlar ve onu ağırkanlı
insanlar anlayamıyorlar. İkizler burcunun
insanlarının işlemcileri hızlı olduğundan
intikalleri hızlı ve o intikalleri farklı karakter
çiziyor gibi algılanıyor, aslında öyle değil.
Yani bir haber geliyor size; hızlı düşünüyorsunuz, o haberin neticelerinin ne
olduğunu analiz yapıp bir anda pozisyon
değiştirebiliyorsunuz. Gülerken somurtan
bir ifadeye dönebilirsiniz çünkü tehdit algılarsınız veya sevinç algılarsınız. O algılar
hızlı çalışıyor diye düşünüyorum.
B.N: Peki. Tahammül edemediğiniz
insan nasıl?
A.M.D: Yalan söyleyen adam. Sizi yanlış
yönlendirmeye çalışan insanlar… Bu
tembellikle de alakalı bir şeydir. Yani bazı
insan vardır tembeldir, eksikliğini yalan
söyleyerek kapatır. Sizi iyi niyetle onu sonuna kadar taşırsınız ve ondan sonra artık
tahammülünüz bitmiştir ona.
B.N: Evet. Yalancıya ve tembele tahammülünüz yok.
A.M.D: Asla! Eksik yapabilir, hiç önemli
değil. Bir adam ben eksiksizim diyorsa
zaten yalan söylüyordur. Eksik, insanlar
için. Yani açık zihinli olmak ve çalışmak.
Yani samimi olmak. Zaten samimiyet
orada başlıyor. Samimiyet, gayret ve
dürüstlük çok önemli. Bütün felsefelerin,
bütün dinlerin söylediği şeylerdir bunlar.
Yalan her şeyi ters düz edebilir. Sonuçta
gerçek hayatın içerisinde bütün bunlar
çıkıyor. Hangi insanı severiz biz? Samimi
ve dürüst. İşi çok iyi beceremiyor olabilir,
ama kendinin farkında ise benim için
tamamdır. Sahne ve samimiyetsiz olunca
tahammülüm olamaz.
21
BANU NOYAN’IN KONUĞU
doğru bildiğini söyleyen biriyim,
alışveriş merkezleri bir ihtiyaç oldu
ki çıktı ortaya. İnsanlar bunu talep
ettiler. Peki, dünyada var mı?
Dünyanın her yerinde bu alışveriş
merkezleri var, formatları başka.
B.N: Bu kadar çok olması sizce
doğru mu?
B.N: Dünyada hayran olduğunuz bir
lider var mı?
A.M.D: Putin, iyi bir adam. Kaliteli, karizmatik bir adam çünkü… Ben onu bir
televizyon programında hatırlıyorum; bir
zaman Ruslar dünyanın dört bir tarafında
fakirliğin getirdiği zafiyetle dolaşıyorlardı.
O televizyon programında ağlayarak,
onları bu durumdan kurtarmaya söz
verdiğini gördüm, bu çok etkiledi beni.
Milliyetçi, vatanını seven bir adam olarak
algıladım onu. Güçlü bir adam ve ülkesi
için fedakârlık yapabilecek bir kişilik olarak
tanıdım, yanılabilirim bilmiyorum ama
böyle düşünüyorum. Recep Tayyip Erdoğan gibi.
B.N: Tabi, onu özellikle sormadım.
Hemen oraya çekerler, zaten politik
cevap verdi derler.
A.M.D: Ona inanmasam, onunla aynı yolda olur muyum? Kasımpaşa insanı. Çocukluğumdan beri tanırım onu. Doğma,
büyüme; Kasımpaşalı ve İstanbulluyum.
Hayatım burada geçti.
B.N: Ve o kadar yıldır da tanıyorsunuz
Sayın Cumhurbaşkanını.
A.M.D: Tabi tabi, ben 10 yaşımdan beri
tanırım onu. Beğendiğim ve takdir ettiğim
de aşikardır.
B.N: Alışveriş merkezlerinin bu kadar
çoğalmaları konusunda ne düşünüyorsunuz?
A.M.D: Şimdi bakın; arz-talep var. Ben
22
A.M.D: Arz-talep. Eğer talep bir gün
biterse o da bitecek. Peki, böyle mi
olmalı? Hayır, böyle olmamalı. Yani
İstiklal Caddesi’nde benim yapmaya çalıştığım da aslında açık AVM
gibi… Ama burada bütün problem
nereden kaynaklanıyor, çok derin
felsefi şeylere girmiş olacağız ama
sanayii devrimini biz büyük kentlerde başlatabildik. İstanbul’dan
başlatabildik. Yolumuz, lojistiğimiz
Türkiye’nin her yerine gidilemediği
için İstanbul’da çok fazla bir yüklenme
oldu. 15 milyonluk bir kente döndü.
Bu kentte doğru bir planlama yapıp;
mahalleler, mahallelerin merkezlerinde
alışveriş mekanları mantığıyla gidemediğimiz için bu sefer belediyeler de İstiklal
Caddesi gibi alanları yayalaştırıp, trafiğe
kapatıp güvenliği, temizliği, kaliteyi üst
seviyeye çekecek mekanizmaları tam
kuramadılar. Çünkü Türkiye geçen 10
yılda başka başka problemlerle uğraştı.
Alt yapıyla uğraştı. Gündemine bunlar
yeni geldi ama bu arada hayat devam
ediyor ve beklentiler var. Bu dönemin bir
ürünü olarak AVM’ler ortaya çıktı. Şimdi
kentler, kentsel dönüşümle birlikte doğru
planlarla, çevre planlarıyla, yeşiliyle, otoparkıyla dengesini buldukça bu tersine
dönecektir. Ama bugün ihtiyaç olduğu
için bu kadar açıldı.
B.N: Alışveriş merkezlerine gidip alışveriş yapıyor musunuz?
A.M.D: Yaparım.
B.N: Yani bu şıklığınızın ortağı onlar
mı? Gidiyorsunuz, seçiyorsunuz. Dolaşabiliyor musunuz?
A.M.D: Dolaşırım. Yani kendime vakit
ayırdığım an, evimin dışında kendime
alışveriş yapmasını severim. Kendime
alışveriş yaptığımda kendim için bir şey
yaptığımı düşünürüm. Kombinler seçer,
gider, bakarım, ilgilenirim.
B.N: Modayı takip ediyor musunuz?
A.M.D: Hayır, öyle moda takip etmem.
Kendi modam var zaten. Biliyorsunuz
moda bir şekilde üreticilerin algıyla bize
dayattıkları çizgiler. O zaten önümüze
geliyor. Kendime göre orada zaten
seçenekler var, tabii bir de şu var; çok
alışık olunan şeyler insanı sıkıyor. Yenilikleri kumaşın deseninde zaten yakalıyorsunuz fakat modacılarda işlerini biliyorlar
tabi. Onu da söyleyelim.
B.N: Beğeniyor musunuz vitrinlerimizi,
Türklerin modaya bakışını beğeniyor
musunuz?
A.M.D: Avrupa’dan daha başarılı. Hatta
Amerika’dan daha başarılı.
B.N: Kesinlikle aynı fikirdeyim!
A.M.D: Kesinlikle. Ama bu bir yandan bu
alanda bizim iyi olduğumuzu gösteriyor
ama onlar tatminlerini başka yerde
buluyorlar. Biz modayla tatmin olurken,
onlar yaptıkları binalarla, ürettikleri makinalarla tatmin olduklarını da gözlemliyorum. Onu da söyleyeyim. Bu bir tercih
meselesi. Yani burayı geçmişler sanki
başka bir yerdeler. Ama biz ne olursak
olalım Akdeniz insanları iletişimi, komünikasyonu güçlü insanlarız yani konuşarak
mutlu oluruz. İnsan ilişkilerimiz iyi olduğu
için kendimizi beğendirme duygumuz
da var.
B.N: Ekibiniz, ‘Başkanımız bakımlı,
temiz ve şık insan sever’ diyorlar?
A.M.D: Kesinlikle. Bakımsız kimseye
tahammül edemem.
B.N: ‘İki kiloyu fark eder, saçını fark
eder’ diyorlar. Gerçekten bu kadar
yoğun insan ilişkisi içerisinde nasıl
böyle dikkatli olabiliyorsunuz?
A.M.D: Başarı detaylarda gizli. Zaten detayı görüyorsanız işlerinizi başarıyorsunuz
demektir. Başaracak insanı da kendi iç,
ruh, beden dengesi içerisinde anlayabilirsiniz. İş tutuşu, bakışı, kendine özeni
işine özeni anlamına gelir. Dolayısıyla,
insanları gözlemlerken bu taraflarına
dikkat ederim.
B.N: Bütün personeliniz aynı şeyi
söyledi; ‘Biz Başkanımızın yanına
girerken hep derli toplu olmak, hep
bakımlı olmak zorundayızdır’. Öyle
düşünüyorlar sizinle ilgili.
www.mallreport.com.tr
BANU NOYAN’IN KONUĞU
A.M.D: Evet
çünkü, insan eğer
kendi temizse
eğer kendi sağlıklıysa, kendine
bakıyorsa bilin ki
size de bakacaktır, çevresine de
bakacaktır. Her
şey kişisel terbiyeden başlıyor.
Düşünün ki üstü
başı dağınık,
kendini taşıyamamış birine acaba
müdürlük teslim
edebilir misiniz, iş
verebilir misiniz?
Dolayısıyla, bütün
gençlerin aslında
buradan başlaması gerekiyor.
Kendini sevmesi,
kendine özenmesi karşısındakine
de özenmesi ve
sevmesi anlamına gelir. Kendini boş vermiş
birisinin başkasına
faydası olmayacaktır.
BAŞKAN’IN BİLİNMEYEN
GİRİŞİMCİLİK ÖYKÜSÜ
B.N: Peki, son soru. Sağlıklı besleniyor
musunuz, beslenmenize dikkat ediyor
musunuz?
A.M.D: Çok!
B.N: Gerçekten mi?
A.M.D: Ooo ooo hem de nasıl?
B.N: Bravo.
A.M.D: Şimdi şöyle söyleyeyim, hiçbir
yerde söylemediğim bir şekilde hiç
bilinmedik bir tarafımdan bahsedeyim;
Ben aslen Rizeliyim. Son 5 yıldır köyümde
çayın dışında başka bir ürün üretebilir
miyim derdine düştüm. “Mavi Yemiş”
diye bir ürün var. Bilmeyenlere tavsiye
ediyorum, bütün önemli hastalıklara
ilaç. Bütün Amerika’da, İngiltere’de,
Avrupa’da çok yaygın bir meyve. Bizim
www.mallreport.com.tr
Başkanımızı da çok takdir
ediyorum, biliyorsunuz “Halk
Ekmek” üzerinden özellikle
sağlıklı ekmek üretmek konusunda çok çabası vardır.
Sağlıklı yaşam ve beslenmeye emek veren insanları,
mesela Canan Karatay’ı çok
iyi dinlerim, takip ederim.
İnsanların kişisel hayatına
önem katkı veren doktorlarımız; Ender Saraç gibi insanlar, benim için kıymetlidir.
B.N: Siz de ona göre mi
besleniyorsunuz?
A.M.D: Çalışıyorum evet,
çok dikkat ederim. Etmeye
çalışıyorum.
B.N: Aaa bravo! Mutfağa
giriyor musunuz peki bu
arada?
A.M.D: Sadece yemek yemek için. Benim annem yedirmeyi çok sever. Dolayısıyla
yemek yapmayı çok sever.
Annemin yemekleri de çok
güzeldir. Zaten Türk hanımları
güzel yemek yaparlar.
B.N: Teşekkürler Başkanım.
Karadeniz hattında yetişiyor. Eski ismi
“Likapa”. Bunun için enstitü kurdurdum
ve bugün dünyadaki bütün üreticilerle
bir araya geldim. Artvin’den, Rize’ye,
Giresun, Ordu, Trabzon, Zonguldak,
Sakarya, İstanbul, Çanakkale’ye kadar
bütün Karadeniz ve çam ikliminin hakim olduğu yerlerde, toprak değeri Ph
5.5 olan yerlerde üretilen bir ürün. Bu
ürün Türkiye’ye gelsin, bizde yiyelim,
insanlar da yesinler, sağlıklı olsunlar.
“Stevia” diye bir bitki var. Bir yaprak
ama şeker. İçinde glikozu olmayan,
karbonhidrat içermeyen ama ağız
tadı veren bir ürün. Bu tip ürünleri
Türkiye’ye katalım. Bu bir hobi. Zaman
zaman insanlığa iyi gelecek, şekere,
tansiyona, kanser hastalıklarına hatta
obezite’ye... Çünkü bütün bunlar
aslında fabrikasyon ürün tüketmekten kaynaklanan şeyler. Dolayısıyla,
bunlara kafayı yormaya çalışıyorum.
Bu anlamda da Büyükşehir Belediye
Canım Başkan
ım;
Sizinle sohbet
benim için da
ima keyif
oldu. Bugün
Mall Report ok
ur
ları için buluştuk, beledi
ye binasını re
st
or
e ederek
yarattığınız ha
rika ortamda
so
hb
etimizi
yaptık. Yaptığ
ınız iş aslında
in
sa
na
hizmet olunca ge
rçekten anla
ttığınız gibi,
ancak yürekt
en yapılırsa bu
başarılı
sonuçlar alın
abiliyor. İşinizi
ne
kadar
sevdiğinizi iyi
bilenlerdenim
.
İn
an
ıyorum
ki sizi yakın bi
r gelecekte İst
an
bu
l’u
n
başında göre
ceğiz. Doğm
a büyüme
İstanbul’lu olar
ak, siyaseti bu
kadar
samimiyetle
yapan bir Ba
şk
an
’ın İstanbul
için de çalışm
ası gerekir di
ye
dü
şünüyorum. Yolunuz
açık, şansınız
bol olsun…
23
YATIRIM
“AVM’ler toplum için
iyi bir alternatif halini aldı”
Türkiye’de perakende pazarı gün
geçtikçe büyüyor, bunun AVM
yatırımlarına etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Nilüfer Özlem
Alışveriş merkezlerinin
günümüzdeki
konumunu
değerlendiren
Mallexpert Kurucu
Ortağı Nilüfer Özlem,
ziyaretçilerine her
alanda en iyi hizmeti
vermeye çalışan
alışveriş merkezlerinin
toplum için iyi birer
alternatif haline
geldiğine vurgu yaptı.
24
Türkiye’de perakende, yeniliklere açık,
dünyayı yakından takip eden çok dinamik bir sektör. Markalaşma konusunda çok ciddi adımlar atılıyor. Sadece
Türkiye’de değil, Rusya, Ortadoğu, Türk
Cumhuriyetleri başta olmak üzere yurtdışında da markalaşmak adına önemli
fırsatlar kovalıyorlar. Şu an 99 ülkede
4 binin üzerinde satış noktasında Türk
markalarını görebiliyoruz. Alışveriş merkezlerinin kronolojik gelişimine bakıldığında ise; 1995 yılında 12 olan AVM
sayısı, 2011 yılında 264’e, 2014 yılında
345’e yükselmiş bulunuyor. 2015 Mayıs
ayı itibariyle 349 olan AVM sayısının ise
2015 sonunda 411’e, 2016’da 444’e,
2017’de 454’e yükseleceği öngörülüyor. Söz konusu gelişme, 1990’lı ve
2000’li yıllarda yaşanan hızlı büyüme
ivmesinin 2020’ye doğru yerini daha
stabil bir çizgiye bırakacağını ortaya
koyuyor. Son üç yıllık analizlere bakıldığında ise sektörün hem alan hem
de adet bazında ortalama yüzde 10
büyüdüğü belirleniyor. İki sektörü ortak
paydada birleştirdiğimizde, Türkiye’de
alışveriş merkezleri organize perakende pazarının gelişimine katkı sağlıyor.
AVM’lerin gelişmesi ve artması, marka
ekonomisinin gelişimini destekliyor ve
tetikliyor.
Yeni, nesil AVM yatırımlarında öne
çıkan en önemli özellik nedir? Gelecekte AVM’ler nasıl şekillenecek?
Alışveriş merkezleri bugün hem günlük
yaşamımızın bir parçası haline gelmiş
hem de ülke ekonomisinin gelişiminde
önemli bir yere sahip bulunan yatırımlar olarak dikkati çekiyor. Bu nedenle
tüm dünyada ve Türkiye’de tüketicinin
ihtiyacını doğru okuyarak buna cevap
verebilen AVM’ler, bulundukları bölgenin merkezi konumuna geliyor. AVM
sayısının artışı ve rekabetin zorlaşmasına paralel olarak alışveriş merkezleri geliştiricilerin yenilikçi arayışlara
yönelmesine sebep oluyor. Bu yönde
mimaride farklılık, sosyal aktivitelerde
çeşitlilik, ölçeklerde büyüme ve çocuklara verilen değer öne çıkan faktörlerin başında geliyor. Özellikle yeni
nesil alışveriş merkezleri, oluşturdukları
konseptlerde ziyaretçilerin ihtiyaçlarına
cevap verebilecek sosyal ve kültürel
unsurlara yer vererek birer destinasyon
olmayı başarıyor. Alışveriş merkezleri
sadece bu konseptleri sunmakla kalmıyor, ziyaretçilerine her alanda en iyi
hizmeti, vermeye çalışıyor. Dolayısıyla
ziyaretçilerinin konforunu artırmak için
çaba sarf eden alışveriş merkezleri,
toplum için iyi birer alternatif oluyor.
Yeni yatırımların odak noktası büyük
şehirler mi yoksa AVM kültürünün
henüz yaygınlaşmadığı, şehirler mi?
2015 yılı itibariyle, sayı ve kişi başına düşen kiralanabilir alan sayısı en
yüksek şehir başta İstanbul olmak
üzere, Ankara, İzmir, Antalya ve Bursa
olarak sıralanıyor. Avrupa’da bin kişi
başına düşen kiralanabilir alan 196
metrekareyken, Türkiye ortalaması 128
metrekare. Türkiye’de henüz alışveriş
merkezi olmayan 24 şehir bulunuyor.
AVM sektöründe artık Anadolu’da
da uluslararası çapta örnek gösterilebilecek projeler hayata geçiriliyor.
Yatırımcılar rekabetin daha az olduğu
Anadolu şehirlerini hedef alıyor. Tüketici ise, AVM’leri hayatının bir parçası
olarak görüyor ve yaşadığı yere yakın
olmasını istiyor.
www.mallreport.com.tr
YATIRIM
www.mallreport.com.tr
25
YATIRIM
Yatırım faaliyetlerinde
yavaşlama yok
JLL Türkiye Ülke Başkanı Avi Alkaş, AVM Partners ile birleşmelerinin perakende
sektörüne yansımaları ve yeni nesil AVM yatırımlarındaki dönüşüm
hakkındaki sorularımızı yanıtladı.
sektöründeki bilgimizi ve deneyimimizi
geliştiriyor olmak bizim için son derece
memnuniyet verici. Yeni güç birliğinin
müşterilerimize ve perakende sektörüne ciddi katkısı olacağını düşünüyoruz.
500’ü aşkın çalışanımız ve yeni hizmet
modelimiz ile AVM yönetiminde ezber
bozacak çalışmalar yapacağız. Hedefimiz, hizmet verdiğimiz her alanda
müşteri odaklı yaklaşımımız ile beklentilerin üzerine çıkmak ve sektörde ses
getirecek yeniliklere imza atmak.
Avi Alkaş
Avi Alkaş
Sektörün en önemli oyuncularından
JLL Türkiye ve AVM Partners, JLL çatısı
altında birleşti. Bu satın alma JLL Türkiye organizasyonu tarafından uzun
süredir planlanan bir adım mıydı?
JLL olarak büyüme stratejimiz kapsamında yatırım yapmak istediğimiz
alanları önceden belirlemiştik. Buradaki
stratejimiz de cazip, alanında güçlü
ve düzgün yönetilen şirketler. Hizmet
anlayışımız, müşteri yaklaşımımız ve
büyüme stratejimizin kesişim kümesi bizi
AVM Partners ile buluşturdu. JLL ile AVM
Partners arasındaki görüşmeler bu yıl
başladı ve mümkün olan en kısa sürede
sonuçlandı.
Bu birleşmeden doğan bu güçlü
işbirliği Türkiye perakende sektörüne
nasıl yansıyacak?
Bu önemli gelişme ile perakende
26
Türkiye’de perakende pazarındaki
büyümenin AVM yatırımlarına etkisini
nasıl değerlendiriyorsunuz?
AYD tarafından yayınlanan Alışveriş Merkezi Endeksi, perakende talebi bakımından pozitif bir görünüm sergiliyor. Nisan
2015 için ciro değerleri, 2014 yılının aynı
dönemiyle karşılaştırıldığında, yaklaşık
yüzde 20 oranında bir artış olduğu görülüyor. Türkiye’deki alışveriş merkezlerinin
toplam kiralanabilir alanı (TKA), 350 merkezde 10,3 milyon metrekareye ulaşmış
durumda. 2015-2018 dönemi boyunca
alışveriş merkezi geliştirme projelerinin
güçlü bir şekilde devam etmesi ve 2018
yılsonu itibariyle toplam stokun 420 alışveriş merkezinde 12,8 milyon metrekareye ulaşması bekleniyor. İnşaat halindeki
stokun ağırlıklı olarak dördüncü kuşak üst
bölgesel merkezlerden oluştuğu görülüyor. Ayrıca Türkiye perakende pazarına
girmek isteyen uluslararası markaların
ilgisinin güçlü bir şekilde devam ettiği
ve yatırım faaliyetlerinde herhangi bir
yavaşlama olmadığı da görülüyor.
Yeni nesil AVM yatırımlarında neler
ön plana çıkıyor? Alışveriş merkezlerinin değişim ve dönüşümü nasıl bir
çizgide ilerliyor?
Günlük hayatın önemli bir parçası
haline gelen AVM’ler de tıpkı günlük
yaşamımız gibi zaman içinde değişim
ve dönüşüm kaydediyor. Tüketicilerin değişen beklenti ve ihtiyaçlarına
tam anlamıyla karşılık vermek üzere
gerçekleşen bu değişim ve dönüşüm,
AVM’lerin farklı konseptlere geçmesini
de beraberinde getiriyor. Hatırlanacağı gibi, ülkemizde hizmete giren
ilk AVM’ler “kapalı kutu” diye tanımlayabileceğimiz şekildeydi. 1990’lı
yılların ortasından sonra, içinde büyük
bir hipermarketin veya yapı marketin
olduğu, onların önünde de mağazaların konuşlandırıldığı AVM’ler yapılmıştı.
Bu AVM’leri üçüncü nesil AVM’ler, yani
kendini dışarıya açan merkezler takip
etti. Kapalı alanlarda sigara içmeyi
yasaklayan kanunun da etkisi ile birlikte, AVM’ler ziyaretçilerinin açık havada
oturabilecekleri mekanlar oluşturdular.
Günümüzün dördüncü nesil AVM
konseptinde ise, eski tip mimariye
sahip AVM’ler yenilenerek çağa ayak
uyduruyor. Artık şehrin bir uzantısı olan,
alışveriş caddesi ruhunu veren, otel, rezidans ve ofis binalarının da yer aldığı
karma kullanımlı projelerin parçası olan
AVM’ler hayatımıza girmeye başladı.
Yani içe dönük cepheler dışa dönük
hale getiriliyor; yeme-içme alanları
AVM’nin terası ile birleştiriliyor ya da bu
alanlar dışarı taşınıyor.
www.mallreport.com.tr
YATIRIM
www.mallreport.com.tr
27
YATIRIM
“Tüketici evine yakın AVM istiyor”
Multi Turkey Yönetim Kurulu Üyesi
Hulusi Belgü, tüketici ihtiyaçları
doğrultusunda şekillenen yeni
nesil AVM trendini Mall Report’a
değerlendirdi.
Hulusi Belgü
Türkiye’de müşteri potansiyeli ve
tercihleri değişiyor, perakende pazarı
büyüyor. Bu durumun AVM yatırımlarına etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Alışveriş merkezleri günlük yaşamın bir
parçası haline gelmiş durumda. Aynı
zamanda ülke ekonomisinin gelişiminde
önemli bir yere sahip yatırımlar olarak da
büyük önem taşıyor. Bugün Türkiye genelinde 340 AVM var. Geçen yılı gerek büyüme gerekse yabancı sermaye, ciro, ziyaretçi sayısı ve istihdam oranlarında son
derece başarılı bir tabloyla kapatmıştık.
Bu yıl da organize perakende sektörünün
yüzde 9 büyüyeceğini ve 120 milyar
dolara ciroya ulaşacağını öngörüyoruz.
Bugün, Forum Alışveriş Merkezleri’ne
baktığınızda, bu anlayışın izlerini görebilirsiniz. Örneğin; Forum Bornova, palmiye
ağaçları, ahşap pergola ve tenteleri, her
biri özgün nitelikteki çeşme ve havuzlarıyla Ege ve Akdeniz mimarisinin eşsiz
özelliklerini yansıtıyor. Akdeniz Bölgesi’nin
ilk açık hava alışveriş merkezi olan Forum
Mersin’i de yine bölge iklim ve mimarisinden ilham alarak açık hava konseptli
olarak tasarladık. Son yatırımımız Forum
Diyarbakır da yine diğer alışveriş merkezlerimizde olduğu gibi şehrin dokusuna
uyumlu mimari detaylar taşıyor. Üç katlı
yapı, geleneksel kent duvarlarını simgeleyen bazalt taşlarından oluşan cephesi,
iç avlusu ve kemerleri ile yerel özellikler
28
sergileyen Forum Diyarbakır, şehrin ikonik
simgelerinden biri olmaya aday…
Yeni, nesil AVM yatırımlarında öne
çıkan en önemli özellik nedir?
Bugün AVM’ler açısından baktığımızda
lokasyonun son derece önemli hale
geldiğini görüyoruz. Ya tüketicinin yanı
başına gideceksiniz ya da tüketicinin
her şeyi bulduğu büyük AVM yapacaksınız. Tüketici şu anda evine yakın
AVM istiyor. Markete gittiği zaman diğer
ihtiyaçlarını giderebileceği ABD’deki gibi
küçük AVM’lere yöneliyor. Bu nedenle
çok yakında semt AVM’lerinin kurulmaya başlayacağını öngörüyoruz. Diğer
yandan AVM’ler alışverişin yanı sıra ailecek
keyifli ve eğlenceli saatler geçirme fırsatı
da sunan mekanlar. Eğlencenin giderek
alışveriş merkezlerinde başrole yerleştiğini
rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu nedenle yeni
kurulan alışveriş merkezlerinde eğlence
alanlarına daha fazla yer ayrılıyor. Canlı,
eğlenceli, düzenli etkinlikler ve gösteriler
düzenleyen alışveriş merkezleri giderek ön
plana çıkıyor. Son olarak sektörümüzün
doğru bir profille büyümesi için birbirini
tekrar eden alışveriş merkezleri yerine;
sektörümüze yeni konseptler kazandıran
yatırımlar gerektiğini vurgulamak isterim.
Geçmişte önemsenmeyen ancak bugün yatırımcıların odağında yer alan
konular neler?
Günümüz dünyasında hemen herkesin
dilinde olan bir kavram var; “Sürdürülebilirlik”. Artık iş dünyası, kaynakları
sürdürülebilir şekilde kullanmanın önemine vakıf olmaya başladı. Bu nedenle
de enerjisini verimli kullanan, çevreye
saygılı yatırımların sayısı hızla artıyor.
Yatırımlar eskiden İstanbul ve çevresine yapılırken bugün yatırımcıların
Anadolu kentlerine olan ilgisini nasıl
yorumluyorsunuz?
Türkiye’nin her üç AVM’sinden biri,
İstanbul’da. Anadolu’da ise ticaret
sürekli bir artış trendinde… Anadolu’nun
çeşitli şehirlerinde ihracat ve güçlü
üretim yapan şirketler var. Bu nedenle
Anadolu’da AVM yapmak cazip. Bir
diğer önemli neden de bu şehirlerde
rekabetin daha az olması. Bu şehirlerde
yatırımın getirisi, AVM yoğun kentlere
oranla daha fazla oluyor. Üstelik arsa
fiyatları daha ekonomik. Daha ucuza
mal edip daha ucuza perakendecilere
kiraya verebiliyorsunuz. AVM kiracıları
da mutlu oluyor. Anadolu’da metrekare verimliliği büyük şehirlere göre
daha düşük ama kiralar uygun. Bu da
cazibeyi artırıyor. Bugün Anadolu’da
AVM’si olmayan 22-23 şehir kaldı. Artık
büyük kasabalara da AVM yapılıyor.
Anadolu’daki şehirlerde AVM’lerin hızlı
bir şekilde yapıldığını ve yapılacağını
görüyoruz.
www.mallreport.com.tr
YATIRIM
www.mallreport.com.tr
29
YATIRIM
“Çok amaçlı projeler
ön plana çıkacak”
Yüksek metrekareli AVM yatırımlarının gün geçtikçe
arttığını gözlemlediklerini belirten Bayraktar
Gayrimenkul Geliştirme A.Ş. Genel Müdürü K.
Osman İllez, yeni AVM yatırımları içerisinde tüketiciyi
daha çok cezbedecek büyük aktivite alanları
yaratıldığına dikkat çekti.
tikçe arttığını gözlemliyoruz. Bu büyük AVM
yatırımlarının içerisinde de tüketiciyi daha
çok cezbedecek büyük aktivite alanları
yaratılabiliyor. Böylece AVM’lerin içinde
yer alan çocuk, aktivite ve eğlence alanları ile yiyecek-içecek bölümleri de gün
geçtikçe artıyor. Buradaki amaç; AVM’ye
gelen tüketicileri, AVM içinde daha uzun
süre kalmaya teşvik ederek, müşterinin
her türlü talebini tek yerden karşılamasını sağlamak, müşteri sirkülasyonunu
artırmak, dolayısıyla merkez içerisindeki
mağazaların cirolarının artmasını sağlayacak bir ortam oluşturmak.
Yeni nesil AVM yatırımlarında öne
çıkan en önemli özellik nedir? Gelecekte AVM’ler nasıl şekillenecek?
K. Osman İllez
Türkiye’de perakende pazarı gün geçtikçe büyüyor, bunun AVM yatırımlarına etkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yatırımcılar; son dönemlerde AVM
yatırımlarını, tüketicilerin taleplerinin tamamını karşılayabilmek amacıyla daha
büyük metrekarelere çıkartmayı tercih
etmeye başladılar. Günümüzde; kiralanabilir alanları daha fazla olan, yüksek
metrekareli AVM yatırımlarının gün geç-
30
Yoğunlaşan nüfus ve giderek genişleyen
metropoller, insanların zamanını en iyi
şekilde kullanmaya zorluyor. Bu nedenle,
önümüzdeki süreçte özellikle yoğunluğun
fazla olduğu kentlerde, diğer gayrimenkul
yatırımlarının değerini arttıran ve satışını
kolaylaştıran AVM’nin de bulunduğu çok
amaçlı projelerin ön plana çıkmaya
başlayacağını öngörüyoruz. Bu projelerin
içerisinde yer alan AVM’ler diğerlerinden
farklılaşmak için ya çok farklı markaları
yurtdışından getirip bünyelerine alacaklar
ya da çok farklı bir eğlence mekânına
içlerinde yer verecekler.
Yeni yatırımların odak noktası büyük
şehirler mi yoksa AVM kültürünün
henüz yaygınlaşmadığı şehirler mi?
AVM’ler, kuruldukları alanların çevresine
hareketlilik getirirler, çeşitli ticari alanların
oluşmasını ve çevre düzeninin oturmasını sağlarlar. Bu anlamda AVM’ler bulundukları bölgelerde istihdam yaratarak
kentleşmeye katkıda bulunurlar. İnsanlar
yoğun iş yaşamlarının dışındaki boş
vakitlerini ailece; gezmek, dolaşmak,
alışveriş yapmak gibi sosyal aktiviteler ile
değerlendirmek ve eğlenmek isterler.
Tam bu noktada tüm bu aktiviteleri
gerçekleştirebilecekleri mekânlar olarak
AVM’ler öne çıkıyor. Ticari alanların
gelişmesi, istihdamın sağlanması ve
AVM’lerin kentleşmeye katkıda bulunması ve kentin canlanmasını sağlamak
için AVM yatırımlarının diğer bölgelere
kaymasının faydalı olacağına inanıyorum. Halen daha 25’in üzerindeki ilde
AVM yatırımı bulunmuyor.
Alışveriş merkezlerinin bugünün
yükselen değeri haline gelen
yanları neler?
AVM’ler bünyelerinde bulundurdukları
yerel ve ulusal markalarla, her türlü
modern ürünü müşterilerinin beğenisine
sunarken; çocuk bakım alanlarından
oto yıkamaya, çiçekçiden bowling
salonuna, kuaförden kuru temizlemeye
kadar her türlü hizmeti vererek insanların
hayatını kolaylaştırıyor, boş vakitlerini verimli ve en güzel şekilde değerlendirmelerini sağlıyor. Artık AVM’ler farklılaşmak
için bünyelerinde daha farklı markaları bulundurmak istiyorlar. Uluslararası
markaların yanında, yöresel markalara
da daha fazla yer veriyorlar. Gitgide yoğunlaşan yaşam nedeniyle, AVM içinde
özellikle gençlerin toplanma mekânları,
cafe ve restoranların sayısı artıyor. Ayrıca
son dönemde doğal ürünlerin satıldığı
mağazalar ve restoranlar AVM’lerde
giderek daha fazla yer alıyor. Bu da yeni
yerel girişimcilerin önünü açarak onlara
da imkanlar yaratıyor.
www.mallreport.com.tr
YATIRIM
www.mallreport.com.tr
31
Makale
Alışveriş merkezleri
marka olabilir mi?
Doç.Dr. Hülya Bakırtaş
Ülkemizde AVM’lerin
sayısına her geçen gün
yenileri eklenmektedir.
Sayıları giderek artan
ve birbirlerine marka
konseptleri ve önerileri
açısından benzeyen
AVM’ler de birer marka
olabilir mi? AVM’ler de,
elbette bir marka olabilir.
Ancak bir gecede değil.
32
Bilindiği üzere marka; sadece bir isim, bir logo, bir işaret değil, müşterilerin duygularını
okşayan, çevresindeki insanlara yaşam tarzı ve statüsüne ilişkin olarak işaretler veren
somut ve soyut unsurların birleşimidir. Marka olmak, müşterinin zihninde gerçekleşen bir
durumdur; zaman içerisinde, yavaş yavaş, disiplinli ve planlı bir çalışmayı/yatırımı gerektirir. Peki, o halde AVM’ler nasıl marka olabilir? Bunun için AVM’lerin; i) hedef kitlelerini
çok iyi analiz etmeleri, ihtiyaçlarını ve beklentilerini öngörmeleri ve sorunlarını/şikâyetlerini
çözümlemeleri; ii) bünyelerinde barındırdığı markalarla bir anlam ve değer yaratmaları
gerekmektedir. Aslında resmin bütününe bakıldığında, mağazalar ile AVM yönetimleri
bir iş ortağıdır. Bu bağlamda AVM yöneticilerinin, mağaza yöneticileriyle birlikte hareket
etmesi, hedef kitle göz önünde bulundurularak yeni fikirler üretmesi ve bu fikirleri hayata
geçirmesi gerekmektedir. AVM’ler, yapacakları çevre analizleriyle rakip AVM’lerden ne
kadar farklılaşabilirlerse, ne kadar müşteri odaklı hareket edebilirlerse, müşterisi tarafından o kadar çok tercih edilir ve o kadar çok müşteri tatmini sağlar. Bu süreçte iç müşteri
(çalışanlar) tatmininin de ihmal edilmemesi gerekir. Çünkü çalışanlar, AVM’nin hizmet
kalitesinin algılanmasında çok önemli bir role sahiptir.
Bilindiği gibi, AVM’ler düzenledikleri yarışmalar, çekilişler ya da etkinlikler yardımıyla,
müşteri zihninde belli bir imaj yaratmaktadır. Ancak bu etkinlikler AVM’lerin marka olması
için tek başına yeterli değildir. Marka olma yolunda markanın özü, kişiliği, değerleri,
yararları ve niteliklerinin birlikte değerlendirilmesi gerekir. Ayrıca AVM içerisinde uzun
süren ve pahalı olan uygulamalardan ziyade pahalı olmayan, çok küçük detaylara
odaklanma müşterinin heyecanını sıcak tutmak açısından daha önemli olabilmektedir.
Çünkü müşteriler, duygusal varlıklardır ve güdüleriyle hareket ederler. AVM’lerin, işlevsel
fonksiyonlarını aksatmaksızın, müşterileri harekete geçiren güdüler temelinde farklılaşan
vaatlerde bulunması ve iletişim sürecini bu doğrultuda başarılı bir şekilde yönetmesi
gerekir. AVM’ler, gerçekleştirdikleri bütünleşik pazarlama iletişimi çalışmalarıyla, AVM’nin
marka kişiliğini müşteri zihninde oluşturabilir. Marka kişiliği, markaların insanlar gibi kişilik
özelliklerine sahip olduğu düşüncesine dayanır ve beş boyutu vardır. Bunlar; samimiyet,
heyecan, yetkinlik, gelişmişlik/sofistike ve sağlamlıktır (Aaker, 1997). Bir AVM’nin marka
kişiliği oluşturulurken, hedef müşterilerin kişiliklerinin göz önünde tutulması gerekir. Çünkü
müşteriler, kendi kimliklerini yansıtan markaları tercih eder.
Sonuç olarak, AVM’ler marka olmak için; ekip ruhu içerisinde mağaza yöneticileriyle
birlikte hedef müşterilerine uygun, tutarlı ve planlı bir iş/faaliyet modeli geliştirmeli, bu
modeli uygulamalı ve belli aralıklarla uygulamalar ışığında modelin geçerliliğini ve yapılması gereken yeni eklentileri değerlendirmelidir.
Kaynak: Aaker, J. L. (1997). Dimensions of brand personality. Journal of Marketing Research, 34(3), 347-356.
www.mallreport.com.tr
MAKALE
www.mallreport.com.tr
33
DOSYA
“Marka olmak
bir süreçtir”
Bir alışveriş merkezinin marka olabilmesindeki en önemli adımlar nelerdir? Kulesite AVM açılışından bu yana
marka olmak adına nasıl bir yol kat
etti?
Mustafa Totan
Kulesite AVM Müdürü
Mustafa Totan, AVM’lerin
markalaşmasını
güven, sadakat ve
kalite üçlemesinde
gelişen bir süreç olarak
değerlendirirken,
Kulesite’nin bir AVM
olmaktan öteye geçerek
Konya’nın yıldızı parlayan
markası haline geldiğine
vurgu yaptı.
34
Marka olmak bir süreçtir. İnsanların bilinçli
ve severek tercih ettiği, satın aldığı ürün
veya hizmeti, mutlulukla edindiği bir
süreç. Bir AVM’nin marka olabilmesi de
tamamen bu süreçte verdiği hizmetlere
bağlıdır. Giderek artan rekabet ortamında neden tercih edildiğidir. AVM’nin
marka olması; mağaza karmasını uygun
şekillendirmesi, ziyaretçilerin alışveriş
yapmak için tercih etmesinin yanında,
doyasıya eğlenmelerini sağlama, yeme
içme gereksinimlerini gönül rahatlığıyla
giderebilmeleri, sosyo-kültürel faaliyetlere
katılabilmeleri ve tercih edilebilirlik markalaşma için önemli unsurlardır. Marka
olmanın en önemli adımlarını güven,
sadakat, kalite olarak sıralayabilirim.
Kulesite AVM, açılışından bu yana hep
müşteri odaklı hizmet sunma gayesinde
bulunduğu için ziyaretçilerini memnun
etme konusunda oldukça başarılı bir süreç geçirmiş olup, her geçen gün daha
fazla faydalı hizmet eğiliminde faaliyetlerini ortaya koymaktadır. Hizmet vermeye
başladığımız günden beri bu kriterleri göz
önünde bulundurarak ve hep üzerine bir
şeyler katarak daha iyisi, en iyisi olmak
için yol alıyoruz. Kulesite Konya’da bir AVM
olmaktan öteye geçmiş, Konya şehrinin
yıldızı parlayan bir markası olmuştur.
Kulesite AVM’nin yer verdiği etkinlik ve
kampanyalar, müşteri odaklı çalışmaları ve marka karması markanızın
bilinirliğine nasıl etki ediyor?
Kulesite olarak yer verdiğimiz etkinlikleri ve
kampanyaları ziyaretçilerimizin istek ve
beklentilerine göre düzenleyip, içerisinde
ziyaretçilerimizin aktif rol aldığı organizasyonlara yer vermekteyiz. Bu çerçevede
gerçekleşen etkinliklerimiz ziyaretçilerimiz
severek katılım göstermekte, dilediğince
eğlenip vakit geçirmektedirler.Oluşan
bu doğal atmosferde, ziyaretçilerimizden olumlu dönüşlerin gelmesi, marka
karmamızın akılda kalıcı hale geldiğinin
en iyi göstergesi olup, bizi müşteri odaklı
çalışmalarda daha iyisi için çalışmaya
teşvik etmekte.
Marka bir AVM olmanın, AVM yönetimine getirdiği sorumluluklar nelerdir?
Siz markanızın devamlılığı için çalışmalarınızda nelere özen gösteriyorsunuz?
Günümüzde insanlar bir markadan güven
ve kalite istemektedir. Kulesite olarak var
olan durumu ve trendleri iyi analiz etmeye, çalışanlarımızla ve ziyaretçilerimizle
sağlıklı iletişim kurmaya, kalite ve güven
konularında en iyi eğilimi göstermeye
özen gösteriyoruz.
www.mallreport.com.tr
DOSYA
www.mallreport.com.tr
35
DOSYA
“Ziyaretçilerimize
keyifli anlar vaadediyoruz”
Forum İstanbul’un markalaşma çalışmaları hakkında sorularımızı
yanıtlayan Forum İstanbul Alışveriş Merkezi Müdürü Hakan Elmastaş,
ziyaretçilerine yalnızca keyifli bir alışveriş ortamı değil aynı zamanda fark
yaratan değerler de sunmak için çalıştıklarını söyledi.
Forum İstanbul’u bir marka olarak
nasıl tanımlarsınız? Bilinen ve tercih edilen bir marka olmanızda en
önemli çalışmalarınız nelerdir?
İstanbul’un Bayrampaşa ilçesinde 2009
yılından bu yana misafirlerini ağırlayan
Forum İstanbul’u, adı İstanbul ile özdeşleşmiş bir marka olarak tanımlayabiliriz.
Sadece Türkiye’nin değil aynı zamanda Avrupa’nın da en büyük alışveriş
merkezlerinden biriyiz. Bu dev alışveriş
ve eğlence ortamıyla ziyaretçilerimize beklentilerinin ötesinde keyifli anlar
vaadediyoruz. Forum İstanbul, 16 adet
anchor mağazasıyla eğlence, çocuk
ve aile, elektronik, spor, ev dekorasyonu
alanlarında zengin bir marka karmasına
sahip. Ulusal ve uluslararası 292 firmadan oluşan seçkin marka karmamız
ziyaretçilerimizi mutlu ediyor.
Alışveriş merkezimizi ziyaret eden kişilerin,
çatımız altında ihtiyacı olan her şeyi
bulabilmesine büyük önem veriyoruz.
Forum İstanbul olarak, ziyaretçilerimize
yalnızca keyifli alışveriş ortamı değil, fark
yaratan değerler de sunmak için çalışıyoruz. Bu yaklaşımla 176 bin 380 metrekarelik toplam kiralanan alanımızın yüzde 20’si eğlence mekânı olarak hizmet
veriyor. 360 derece hizmet anlayışımızla
sezona ve takvime göre planlanan
etkinliklerimizin yanı sıra Forum İstanbul’a
özel festival ve kampanyalara büyük
önem veriyoruz. Bu yıl 7’ncisi gerçekleştirdiğimiz Dünya Basın Fotoğrafları Ser-
36
gisi, İstanbul Extreme Fest bu anlamda
Forum İstanbul ile bütünleşmiş ve farklı
kitleleri merkezimize taşıyan etkinlikler
arasında yer alıyor. En büyük etkinliklerden biri olan Forum Fashion Week de
diğer Forum Alışveriş Merkezleri ile aynı
anda Forum İstanbul’da düzenleniyor.
Ziyaretçilerimizi yeni trendler ve modayla buluştururken özel kampanyalarla
alışveriş keyfini doyasıya yaşamalarını
sağlıyoruz. Son olarak 350 bine yakın takipçimizle sosyal medyayı oldukça aktif
kullandığımızı söyleyebilirim. Dolayısıyla
tüm bu çalışmalarımız Forum İstanbul
markasının Türkiye ve dünya çapında
tanınır olmasına katkı sağlıyor.
Marka bir AVM olmanın, AVM
yönetimine getirdiği sorumluluklar
nelerdir? Siz markanızın devamlılığı
için çalışmalarınızda nelere özen
gösteriyorsunuz?
Türkiye ve dünya çapında tanınan bir
marka olmak elbette omuzlarımıza
önemli sorumluluklar yüklüyor. AVM yönetimi olarak, her gün “Çıtayı nasıl biraz
daha yukarıya taşıyabiliriz?” diye düşünüyor ve kurguluyoruz. Bu doğrultuda
iletişim, etkinlik ve hizmet bazında tüm
aksiyonlarımızı geniş kitlelere ulaşmak,
ziyaretçilerimizin memnuniyetini artırmak
ve sürekli kılmak üzere planlıyoruz. Diğer
yandan alışveriş merkezimize gelen
kiralama talepleri karşısında da titizlikle
çalışıyor ve sonuçlandırıyoruz.
Hakan Elmastaş
Bilinen bir marka olmak AVM’nin
ziyaretçi sayısı, kiralama çalışmaları ve cirolarına nasıl etki ediyor?
Forum İstanbul’un ziyaretçi sayısı
istikrarlı bir şekilde yükseliyor. Geçen
yıl toplam 27 milyonun üzerinde
misafir ağırladık, bu yılı da yine bu
rakamların üzerinde bir ziyaretçi sayısıyla yılı tamamlamayı öngörüyoruz.
İstanbullular’ın yanı sıra Ortadoğu’dan
Avrupa’ya, Kuzey Afrika’dan
Balkanlar’a kadar uzanan çok geniş
bir coğrafyadan konuklar ağırlıyoruz.
Forum İstanbul’a gösterilen yoğun
ilgiyi, alışveriş merkezimize gelen
kiralama talepleri ve bünyemizdeki
markaların cirolarındaki artış da teyit
ediyor.
www.mallreport.com.tr
DOSYA
www.mallreport.com.tr
37
DOSYA
Forum Bornova bölgenin çekim merkezi
Marka AVM nasıl yaratılır? Bir alışveriş
merkezinin marka olabilmesindeki
en önemli adımlar nelerdir?
Doğan Alpan
Bir marka haline gelen
Forum Bornova’nın,
kiralamada sunduğu
uygun stratejiler, artan
marka çeşitliliği ve
pazarlama etkinlikleriyle
bulunduğu bölgenin
çekim alanı haline
geldiğini belirten Forum
Bornova Alışveriş Merkezi
Müdürü Doğan Alpan,
alternatif pazarlama
uygulamaları hakkında
da bilgiler verdi.
38
Günümüzde alışveriş merkezleri günlük
yaşamımızın bir parçası haline geldi.
Dünyada ve ülkemizde, marka AVM
yaratmak için öncelikle bulunduğunuz şehri, çevreyi ve hedef kitlenizi iyi
tanımanız gerekiyor. Biz Forum Bornova
olarak alışveriş merkezimizin bulunduğu şehirle organik bağı bulunmasına
büyük önem veriyoruz. Stratejilerimizi
şekillendirirken bunu göz önünde
bulunduruyoruz. Yaratmış olduğumuz
bu çekim gücünün süreklilik kazanması
için sunduğumuz hizmet kalitesini hep
yüksek tutmaya özen gösteriyoruz.
Ayrıca zamanın ruhunu yakalayan ve
değişime açık bir AVM olarak müşterilerimize her ziyaretlerinde hizmet ve
etkinlik açısından bir yenilik sunmaya
gayret ediyoruz. Tüm bu çalışmalarımız
bir araya geldiğinde Forum Bornova’yı
bir marka AVM haline getiriyor.
Marka haline gelmek AVM’nin ziyaretçi sayısı, kiralama çalışmaları ve
cirolarına nasıl etki ediyor?
Marka haline gelmek, alışveriş merkezleri açısından kesinlikle olumlu gelişmeleri beraberinde getiriyor. Bu alışveriş
merkezleri, cirolarını sektördeki diğer rakiplerine göre çok daha fazla büyütme
şansına sahip oluyor. Biz marka haline
gelmiş bir alışveriş merkezi olarak, kirala-
mada bölgeye uygun stratejiler, artan
marka çeşitliliğimiz ve sunduğumuz pazarlama etkinlikleriyle, bulunduğumuz
bölgenin çekim alanı haline geliyoruz.
Alışveriş merkezlerine sık sık yolu düşen
ziyaretçilerimizin talep ettiği alışveriş ve
eğlence ortamını sunmak için çalışıyor
ve karşılığında artan ziyaretçi sayımız
ve artan kalış süreleri ile daha yüksek
ortalama gelir elde ediyoruz.
Marka bir AVM olmanın, AVM
yönetimine getirdiği sorumluluklar
nelerdir? Siz markanızın devamlılığı
için çalışmalarınızda nelere özen
gösteriyorsunuz?
Teknoloji, mobil yaşam, gelişen çevre
bilinci tüketici davranışlarını farklılaştırdığı
için, AVM ve perakende sektörünün
kendini yenilemesi ve dünya trendlerini
yakından takip etmesi gerekiyor. Biz
Forum Bornova olarak sürekli yenilenmeye ve kendimizi geliştirmeye önem
veriyoruz. Bu kapsamda ‘ForumBox’ uygulamasıyla Türkiye’de AVM sektöründe
bir ilki hayata geçirdik. Ziyaretçilerimiz
ForumBox uygulamasını akıllı telefonlarına indirerek ya da web üzerinden
ulaşabilecekleri uygulamayla kendilerine ait bir hesap oluşturabiliyor. Google
Store veya AppStore’dan ücretsiz olarak
indirilen uygulamayla ziyaretçilerimiz,
Forum Bornova bünyesindeki mağazalardan yaptıkları her alışveriş karşılığında
puan ve çeşitli hediyeler kazanıyor.
www.mallreport.com.tr
DOSYA
“Marka, müşterinizin isminizi
duyunca hissettikleri ile ilgilidir”
Kardiyum Alışveriş ve Yaşam Merkezi Genel Müdürü Dr. Aydoğan Süer marka
yaratmanın yalnızca teorik bir oluşum değil, müşterilere ve işe karşı duyulan sevgi ve
samimiyet olduğunu vurgulayarak “Adınız geçtiğinde sizden alışveriş yapan kişilerin
gönlünden geçen his, sizin gerçek marka algınızı oluşturur.” sözlerine yer verdi.
Bir alışveriş merkezinin marka olabilmesindeki en önemli adımlar
nelerdir? Kardiyum AVM markalaşma
adına neler yapıyor?
Markalaşma, bir şirketin logosundan
konumlandırmasına, bugünkü hedef
kitlesinin değerlendirilmesinden gelecekte müşterilerinin kimler olacağı sorusuna,
tanıtımından reklamına kadar uzanan
oldukça kapsamlı bir süreç. Müşterilerin
gözünde bir marka olarak algılanabilmenin çeşitli kriterleri var. Bu kriterlerin
başında ise farklılaşma geliyor. Farklılığınız
sayesinde tüketicinin zihninde farklı bir
yere oturmanız, adeta bir insan gibi size
özel bir kişilikle algılanmanız mümkün.
Öte yandan alışveriş merkezleri bünyelerinde büyük ölçüde aynı markaları ve
benzer etkinlik planlarını barındırdığından
farklılık yaratmanın kolay olmadığını kabul
etmek gerekiyor. Bu noktada, hedef kitleniz, ziyaretçileriniz ne istiyorsa onu bulmalı
ve hayata geçirmelisiniz. Biz Kardiyum’da
Türkiye’nin en başarılı butik alışveriş merkezini hayata geçirmek için yola çıktık.
Bir “Semt AVM’si” olarak Çekmeköylüler
için ulaşımı en yakın, en konforlu alışveriş
ve sosyal yaşam alanını tasarlayıp, tüm
hizmetlerimizi profesyonellikle sunuyoruz. Çekmeköy’de alışveriş, eğlence ve
yemek için ilk akla gelen yerlerden biriyiz.
Bu ilgiyi sürekli kılmak için çalışmalarımızı
sürdürüyoruz.
Kardiyum AVM’nin yer verdiği etkinlik&
kampanyalar, müşteri odaklı çalışmaları ve marka karması markanızın
bilinirliğine nasıl etki ediyor?
Ziyaretçilerimiz bünyemizdeki markaların koleksiyonlarını görmek, kişisel ve ev
için gereksinimlerini tamamlamak ya
da sadece keyifli vakit geçirmek için
Kardiyum’a konuk oluyorlar. Bünyemizdeki
markalar, etkinlik ve kampanyalar cazibe
yaratıyor. Müşteri odaklılık ise yoğun
rekabetin hüküm sürdüğü sektörümüzde bir zorunluluk halini almış durumda.
Bilinirliği artırmak adına bölgemizde spor
kulüpleriyle gerçekleştirdiğimiz sponsorluk anlaşmaları, cazip koşullar sunan
kampanyalarımız, dizi ve
film çekimlerine yaptığımız
ev sahiplikleri de yaptığımız
çalışmalardan bazıları.
Marka bir AVM olmanın,
AVM yönetimine getirdiği
sorumluluklar nelerdir?
İlk sorumluluğumuz tüm faaliyetlerimizi bir kalite çizgisinde yürütmek. Kalite söz
konusu değilse markadan
www.mallreport.com.tr
Dr. Aydoğan Süer
ve markalaşmaktan bahsedilemez. Markalaşma konusunda doğru konumlandırma, farklılaşma, bilinirlik için reklam ve
tanıtım çalışmaları ile markanızın ruhuna,
kişiliğine uygun tutarlı çalışmalara imza
atmak yönetilmesi gereken önemli işler.
Kurumların marka kimliğini güçlendirmekte, o kurumlarla özdeşleşen kişilerin
istikrarlı şekilde marka ile tutarlı mesajlar
vermesi de büyük önem taşıyor. Ben
kişisel olarak, bir AVM yöneticisi sıfatıyla tüketicilerin bilinçlendirilmesini çok
önemsiyorum. Katıldığım tüm televizyon programlarında, bilinçli tüketim ve
sürdürülebilirlik konusunda pek çok mesaj
aktarıyorum. Televizyon programları ve
yazdığım kitaplar ya da bireysel olarak
yaptığımız tüm çalışmalar ile AVM’deki
istikrarlı çizgimiz bir araya geldiğinde
Kardiyum AVM’nin müşterisine duyarlı,
onların iyiliğini gözeten kimliği, daha da
netlik kazanıyor.
39
DOSYA
“Marka kimliği olan işletmeler
her zaman tercih edileceklerdir”
Agora Alışveriş Merkezi İcra Kurulu Başkanı Hasan
Noyan, marka kimliği olan ve güçlü bir marka algısı
yaratan işletmelerin uzun vadede her zaman tercih
edileceğini belirterek, AVM’lerde markalaşma sürecinin
önemine değindi.
Hasan Noyan
Bir alışveriş merkezinin marka olabilmesindeki en önemli adımlar nelerdir? Marka AVM nasıl yaratılır?
Güçlü bir marka oluşturabilmek için;
kaliteli hizmet, herkese ulaşabilme, hedef
kitlede bilinirlik yaratmak ve müşteri
ilişkilerini etkin kullanarak marka sadakatini daimi kılabilmek gerekiyor. Alışveriş
merkezleri son yıllarda hızla artarken,
aralarında farklılaşabilen projeler başarı
konusunda daha ön sıralarda dikkat
çekmektedir. Rekabet, her sektörde
olduğu gibi perakende sektöründe de
artmakta, dolayısıyla farklı olmak, ayrışmak, farkındalık yaratmak da bir o kadar
önemli hale gelmiştir. AVM’ler bulundukları bölgenin yaşam tarzı, mimari dokusu,
müşteri tüketim alışkanlıkları ve ihtiyaçlarını gözetip bu taleplerin nabzını tuttukları,
bölgenin tüketim alışkanlıklarına göre
doğru marka karmasını oluşturdukları ve
müşteri memnuniyet ve sadakatini odak
noktasını aldıkları sürece farklılık yaratacaklardır.
nin her birinin keyifli vakit geçirebileceği
sosyal bir yaşam merkezi olmalıdır.
Agora Alışveriş Merkezi olarak bünyemizde birçok seçkin markayı, modern ve
son teknolojik sinema salonlarına sahip
Agora Sinemaları’nı, 7’den 70’e tüm
aile bireylerinin keyifli vakit geçirebildiği
Agora Eğlence Merkezi’ni, kapalı alan
alternatifine ilave olarak açık ve tropik
bahçelere sahip cafe ve restoranlarımız
bulunmaktadır. AVM’lerin sosyal çevresi,
fiziksel çevrenin tasarımında belirleyici bir
rol üstlenir. AVM’lerin mekan tasarımlarının, farklı gruptan kullanıcıların mümkün
olduğunca güvenli bir atmosferde bir
araya getirmeyi hedefleyen, mimari
olarak konforu iç mekanlarla birleştiği uygulamalar olması gerekir. Sonuç olarak
AVM’lerin modern fiziksel yapıları ve çeşitli
işlevsel unsurları müşteri algısını olumlu
etkilemektedir.
Marka haline gelmek AVM’nin ziyaretçi sayısı, kiralama çalışmaları ve
cirolarına nasıl etki ediyor?
Marka kimliği olan ve güçlü bir marka
algısı yaratan işletmeler uzun vadede her
zaman tercih edileceklerdir. Dolayısıyla;
zorlu rekabet koşullarında tercih edilen bir
alışveriş merkezi olabilmek için markalaşma süreci önem arz etmektedir.
Agora Alışveriş Merkezi 12 yıldır; kaliteli
ve müşteri odaklı hizmet anlayışı ile tüm
Ege Bölgesi’nde olumlu bir marka algısı
yaratarak 12 yıldır tercih sebebi olmuştur. Agora Alışveriş Merkezi’nin yeni projeleri de güçlü marka kimliği ile olumlu
geri dönüşler almaya devam ediyor.
Marka bir AVM olmanın, AVM
yönetimine getirdiği sorumluluklar
nelerdir? Siz markanızın devamlılığı
için çalışmalarınızda nelere özen
gösteriyorsunuz?
Agora Alışveriş Merkezi olarak, Ege
Bölgesi’nin en iyi ve en çok tercih edilen
alışverişi merkezi olmamızın en büyük
sebebi; 2003 yılından bu yana, 12 yıldır
müşteri odaklı hizmet anlayışımız ve kalitemizden ödün vermeden ziyaretçilerimizi 5 yıldızlı bir otel konfor ve kalitesinde
ağırlayarak, kendilerini çok daha özel
hissetmelerini sağlamamızdır. Ziyaretçilerimizin beklenti ve memnuniyetlerine
göre stratejiler belirleyerek marka sürdürülebilirlik çalışmalarımıza özen gösterdik
ve yeni projelerimize de bu doğrultuda
devam edeceğiz.
AVM’lerin fiziksel ve işlevsel özellikleri
markalaşmayı ve müşteri algısını nasıl
etkiliyor?
İyi bir marka kimliği yaratan alışveriş
merkezleri; sadece alışveriş yapılacak
bir alan olmaktan ziyade, aile bireyleri-
40
www.mallreport.com.tr
DOSYA
www.mallreport.com.tr
41
DOSYA
Marka olmanın ilk adımı
müşteri ihtiyaçlarına cevap verebilmek
Pendorya Alışveriş Merkezi Pazarlama Müdürü Zarife Baran, alışveriş merkezlerinin
marka olabilmesinde ihtiyaçlara cevap verebilmenin önemli olduğunu belirtti.
Pendorya Alışveriş Merkezi olarak ziyaretçilerin tüm ihtiyaçlarını tek bir noktadan
karşılaması için zengin bir marka karmasına sahip olduklarını belirten Pendorya
Alışveriş Merkezi Pazarlama Müdürü Zarife
Baran, alışveriş merkezlerinin marka olabilmesinde ihtiyaçlara cevap verebilmenin önemli bir konu olduğuna değindi.
Baran, konuyla ilgili olarak şu sözlere
yer verdi: “Bir alışveriş merkezinin marka
olabilmesi için hem sektörde yerini belirlemesi hem de bulunduğu coğrafyada
potansiyel ve mevcut müşterilerinin ihtiyaçlarını tanımlayıp bu ihtiyaçlara cevap
verebilmesi gerekir. Pendorya AVM de
bulunduğu coğrafyanın önemli ihtiyaçlarına cevap verebilen bir yapıda ve
mağaza karmasını buna göre şekillendirmiş durumda. Gerek restoran ve cafeleri,
gerek tekstil markaları, gerek elektronik
dünyasının dev markaları ve ev ile ilgili
tüm ihtiyaçların giderilebileceği markaları
bünyesinde barındırmakta.”
Pendorya AVM’nin yer verdiği etkinlik
ve kampanyalarla marka bilinirliğini
desteklediğini bildiren Zarife Baran, ürün
ve hizmetlerin, düzenlenen kampanyalar
ve etkinliklerin marka bilinirliliğini etkileyen
faktörler olduğuna vurgu yaptı.
KALİTE DÜŞÜRÜLMEDEN
DEVAMLILIK
SAĞLANMALI
Marka bir AVM olmanın
mevcut kalitenin devamlılığının sağlanması konusunda
sorumluluğuna da değine
42
Zarife Baran
Baran, “Marka bir AVM olmanın sorumluluğu mevcut kalitenin devamlılığını sağlamaktır. AVM’ler hem markalarını hem
de ziyaretçilerini korumak için ihtiyaçlara
göre marka karmasını gerek gördüğünde çeşitlendirebilmeli. Temizlik, güvenlik,
iklimlendirme, reklam ve pazarlama ile
tüm operasyonel hizmetlerinde kendini
yenileyerek kalitesini düşürmeden devamını sağlamalıdır” sözlerine yer verdi.
www.mallreport.com.tr
DOSYA
Yenilenen yüzüyle Ankaralılar’ın
Nimet Erdem
yeni gözdesi Arcadium
Arcadium AVM Müdür Yardımcısı Sevda Adalı Akbaşoğlu, Arcadium’un bölgesel bir
AVM iken tüm Ankaralılar’ın uğrak noktası haline gelmesiyle birlikte ziyaretçi sayısı ve ciro
grafiğini artırdığını dile getirdi.
Marka AVM nasıl yaratılır? Bir alışveriş merkezinin marka olabilmesindeki en önemli adımlar
nelerdir?
Marka AVM olmanın en önemli
unsurlarından birisi ziyaretçilerinizle
yıllar içerisinde oluşturmuş olduğunuz sevgi ve güven ilişkisidir. Marka
olabilmek ve marka kalabilmek için
uzun vadeli düşünmek, yarını inşa
etmek gerekir. Tercih edilen olmak,
benzerler arasından sıyrılmak, farklılaşmak ve daima dinamik kalmak,
gerektiği her noktada kaliteyi ve değişen trendleri takip etmek önceliklerimiz
arasında gelmekte.
Arcadium AVM, yarattığı marka
değeri ile Ankaralılar’dan nasıl ilgi
görüyor? Marka olmak ziyaretçi sayısı, kiralama çalışmaları ve cirolarına
nasıl etki ediyor?
Arcadium yenilenen mimari yapısı,
www.mallreport.com.tr
sayıları, ciro grafiği ve markalar
tarafından talep edilirliği arttı.
Marka bir AVM olmanın, AVM
yönetimine getirdiği sorumluluklar
nelerdir? Siz markanızın devamlılığı için çalışmalarınızda nelere
özen gösteriyorsunuz?
Arcadium cadde markaları, tamamen
butik lezzetler sunan food court katı,
içerisine katmış olduğu uluslararası
markaları ve tamamen değişen hizmet
ve kalite anlayışı ile Ankaralılar’dan tam
not almış bulunuyor. Bölgesel bir AVM
iken tüm Ankaralılar’ın uğrak noktası
haline gelmesiyle birlikte her yıl ziyaretçi
Değişen ve artan beklentilere cevap
verebilmek büyük sorumluluklar istiyor. Devamlılık için verimliliği artıracak stratejiler üretiyor, iş ortaklarımız
ve ziyaretçilerimize daima yenilikler
sunmaya özen gösteriyoruz. Yenilikçi
ve kişiye dokunan bir marka olmaya,
güvenilir, temiz ve konforlu hizmetler
sunmaya özen gösteriyoruz. Kuşkusuz
hiçbir başarı tesadüf değildir. Unutulmaması gereken mutlu ve değer gören
yönetim ekipleri, bilgi, beceri ve özverili
çalışmalarıyla daima başarıyı tetikleyenler olmuştur. Bu anlamda da güçlü bir
takım olduğumuzu eklemek isterim.
43
44
www.mallreport.com.tr
Sivas’ın ilk AVM’si
“Primemall SivasPark”
Prime Development ve Sivas Yatırım Ortaklığı AŞ işbirliğiyle 200 milyon TL’lik bir
yatırımla hayata geçirilecek Primemall SivasPark AVM, Sivas şehrinin ilk AVM’si
olacak. 35 bin metrekare kiralanabilir alana sahip Primemall SivasPark’ın 2016
yılının üçüncü çeyreğinde 120 mağaza ile hizmet vermesi hedefleniyor.
www.mallreport.com.tr
45
Anadolu’nun zengin ve köklü kentlerinden Sivas’ın ilk alışveriş merkezi olacak Primemall SivasPark hakkında bilgiler veren
Prime Development CEO’su Artuğ Çetin,
projenin hem kendileri hem de Sivas için
büyük önem taşıdığını belirtti. “200 milyon TL’lik yatırım bedeli bulunan yeni AVM
projemizi hızla tamamlayarak 2016 yılının
3. çeyreğinde açmayı hedefliyoruz”
diyen Çetin, toplam perakende hacmi
711 milyon Euro civarında olan Sivas’ta,
Primemall SivasPark Alışveriş Merkezi’nin
kapsadığı hizmet alanıyla 650 bin kişiye
ulaşacağını kaydetti.
Primemall SivasPark Alışveriş Merkezi’nin
lokasyonu ve proje özellikleri hakkında
da bilgi veren Çetin, şu sözlere yer verdi:
“Proje şehrin güney batısında, iki önemli
ana arter arasında, Ankara-Erzincan
çevreyolu ile Muhsin Yazıcıoğlu Bulvarı’nın
ortasında, Farabi Caddesi üzerinde yer
alıyor. Kentin son dönemde gelişmekte
olan bölgesinde yer alan alışveriş merkezimiz, stratejik bir noktada yer almaktadır.
Projenin yakın çevresinde adalet sarayı,
spor ve kongre merkezi, okullar bölgesi,
üniversite, yerleşim alanları bulunmakta
olup; yeni şehir stadyumu ve şehrin ilk
uluslararası otelinin (Hilton Garden Inn)
inşaatı devam etmektedir. Tüm bu sosyal
çevrenin ortasında yepyeni bir buluşma
noktası olacak olan Primemall SivasPark,
şehrin sosyal hayatına önemli bir katkı
sağlayacak. Primemall SivasPark, Sivas
şehrinin simgesi haline gelen Selçuklu
mimarisine ait motiflerden esinlenerek
46
tasarlandı. Özellikle projenin dış cephesinde yerel mimariye ait izler görmek
mümkün. Görkemli bir girişle ziyaretçilerini selamlayacak olan proje, iki farklı
kotta alternatif giriş imkanı sağlıyor. Ortak
alanlarda iç bahçeleri, teras alanları,
doğal gün ışığı alan koridorları ile ferah
ve konforlu bir ortam sunacağız.”
PERAKANDECİLERDEN PRİMEMALL
SİVASPARK’A YOĞUN İLGİ
35 bin metrekare kiralanabilir alana sahip olacak projenin detaylarını açıklayan
Artuğ Çetin, “4 katlı alışveriş merkezimizde yaklaşık 120 mağaza ile hizmet vereceğiz. 2016 yılının üçüncü çeyreğinde
açılışını gerçekleştireceğiz. Diğer Primemall alışveriş merkezlerinde olduğu gibi
Primemall SivasPark projesinin
de yönetim ve kiralaması Prime
Development olarak bizim
tarafımızdan yapılıyor” dedi.
Projenin şimdiden perakendecinin yoğun ilgisi ile karşılaştığını
kaydeden Çetin, ‘‘Projenin
kiralamaları başladı, perakendecilerin çok yoğun ilgisi ile karşılaştık. Projemizin şu an yüzde
45’i kiralanmış durumda. 2016
yılının 3. çeyreğinde açılışımızı
yüzde 100 doluluk oranı ile
gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.”
sözlerine yer verdi.
“İLK KEZ BİR ORTAKLIĞA
İMZA ATIYORUZ”
Prime Development ve Sivas Yatırım AŞ
arasındaki işbirliğine de değinen Prime
Development CEO’su Artuğ Çetin, “Prime
Development olarak dördüncü yatırımımız olan Primemall SivasPark projesinde bizim için de bir ilk gerçekleşiyor.
İskenderun, Antakya ve Gaziantep’teki
projelerimizin yatırımı bize aitti. Sivas
projemizde ilk kez bir ortaklığa imza atıyoruz. Prime Development olarak yıllardır
perakende alım gücü oldukça yüksek
olan Sivas’ta bir AVM projesi gerçekleştirmek için arayış içindeydik. Bu arayışın
sonunda Sivas Yatırım Ortaklığı ile karşılıklı
anlaşarak güzel bir ortaklığa imza attık.
Sivas’ın ilk AVM’si olacağımız için öncü
olarak tüm özelliklerimizle fark yaratmak
ve bol ödüllü bir çalışmaya imza atmak
istiyoruz. Sivas Ticaret ve Sanayi Odası
ile yaptığımız işbirliği hem bizim hem de
Türkiye için çok önemli. Almanya merkezli
uluslararası bir şirket olarak yerel ortaklarla
yaptığımız işbirliğinin sektöre örnek olacağını düşünüyoruz. Sivas Yatırım Ortaklığı,
bizim deneyimimizden, bilgi birikimimizden ve yatırım kabiliyetimizden yararlanırken; biz de Prime Development olarak
yerel anlamda güç kazanmış olacağız”
açıklamasında bulundu.
Sivas Yatırım Ortaklığı AŞ ile kurdukları
güçlü işbirliğinin farklı şehirlerde, farklı
www.mallreport.com.tr
gayrimenkul projeleri ile de sürebileceğinin sinyallerini veren Çetin, Primemall
SivasPark AVM’nin Sivas’ın yerel yatırımcılarının güçlenmesi adına da önemli bir
işleve sahip olacağını vurguladı. Çetin,
“Sivas Yatırım Ortaklığı işbirliği ile yerel
yatırımcılara da yeni yatırım imkanları
sunuyoruz. Önceliklerimiz arasında
Primemall SivasPark projemiz ile kent
ekonomisinin, yerel yatırımcıların güçlenmesi de yer alıyor. Prime Development
olarak şirket politikamız gereği yatırım
yaptığımız illerde yerel yatırımcıların da
mağaza kiralaması yapabilmeleri amacıyla düzenlediğimiz Franchise Günleri’ni
Sivas’ta da sürdürüyor olacağız. Sanayi ve
Ticaret Odası’nın da desteği ile mağaza
kiralamak isteyen yerel yatırımcılarla ulusal
markaları buluşturup bayilik almak isteyen
yatırımcılara yepyeni imkanlar yaratacağız.” sözlerine yer verdi.
İLK YILDA 7,5 MİLYON ZİYARETÇİ
HEDEFLENİYOR
Şehrin ilk alışveriş merkezi Primemall
SivasPark projesi, Sivas ili ve
çevre illerde yaşayan tüm
gelir gruplarından ziyaretçileri hitap edecek marka
karmasına sahip olacak.
Şehrin perakende hacminin
711 milyon Euro olduğuna
değinen ve şehir nüfusunun
yüzde 64,3’ünün kent merkezinde yaşadığına vurgu
yapan Artuğ Çetin, “Bu çok
önemli bir oran. İlk yıl yaklaşık
7,5 milyon ziyaretçi ağırlamayı hedefliyoruz” dedi.
“SİVAS YATIRIM İÇİN ÇOK DEĞERLİ
BİR LOKASYON”
Sivas halkının satın alma davranışları ve
tüketim oranı hakkında da çeşitli araştırmalara yer verdiklerini belirten Çetin, “Yapılan araştırmalarda, Sivas ili Türkiye’deki
hane halkı satın alma gücü ortalaması
ile paralellik gösteriyor. Dolayısıyla şehrin
alım gücü Türkiye ortalamalarını yakalamış durumda. Perakende bazlı talep
yoğunluğu ise 711 milyon Euro. Sivas
www.mallreport.com.tr
önemli bir maden kenti. Başta maden
olmak üzere pek çok sektörde ihracat yapan şehrin, son 10 yılda ihracat büyüme
hızı 10 katı aşmıştır. Ek olarak şehirde bin
aileye düşen otomobil sayısı 802; Türkiye
ortalamasına baktığımızda bunun yaklaşık
2 katı olduğunu görüyoruz. Tüm bu veriler
ışığında, Sivas yatırım yapmak açısından
bizim için çok değerli bir lokasyon diye
düşünerek Sivas’a yatırım kararı aldık”
açıklamasına yer verdi.
“PRİMEMALL SİVASPARK BÖLGEYE
BÜYÜK BİR HAREKET GETİRECEK”
Primemall SivasPark AVM’ye ulaşım için de
farklı alternatifler düşünülmüş durumda.
Araçlarıyla gelmeyi tercih etmeyen müşterilerin ulaşımını kolaylaştırmak için müşteri servisleri yer alacak. Belli semtlerden
belli saat aralıklarıyla müşterilerin rahat
ve konforlu bir şekilde alışveriş merkezine
gelmesi sağlanacak. Şehre ilk kez girecek
olan ulusal ve uluslararası markalara ev
sahipliği yapacak olan proje, Sivaslılar’ı
sineması, eğlence alanları, kafeleri, bu-
luşma alanları, etkinlikleri, konserleri ile pek
çok ilkle buluşturacak.
Primemall SivasPark’ın gerek altyapısı
gerekse şehre yaratacağı işgücü ile istihdam ve kentleşmeye sunacağı katkıya
da değinen Artuğ Çetin sözlerini şöyle
sürdürdü; “Her aşamasını titizlikle planladığımız Primemall SivasPark projemiz
bölgeye büyük bir hareket getirecek. AVM
projemiz, yatırımcıların ve perakendecilerin ilgisini Sivas’a çekeceği gibi çevre iller
için de Sivas bir alışveriş merkezi haline
Artuğ Çetin
gelecek. Hareketlenen ekonomik ve sosyal yaşam kentin çehresini değiştirecek.
Projenin bölge ekonomisine sağlayacağı katkılara dikkat çeken Artuğ Çetin,
‘‘Anadolu’da artan AVM talebine yanıt
vermek için attığımız önemli adımlardan
biri olan Primemall SivasPark projesi, pek
çok perakende markası için yepyeni bir
pazar açmış olacak. İstihdam açısından
bakıldığında da AVM’de yer alan birçok
mağaza pek çok insana istihdam sağlayacak. Bu durum da bölge ekonomisine
hareket kazandıracak” diye konuştu. AVM
ziyaretçilerine aynı zamanda bir sosyal
yaşam alanı sunmak adına da önemli
çalışmalara yer verdiklerini kaydeden
Çetin, diğer AVM’lerinde olduğu gibi
özellikle çocuklara yönelik alanlara
ve aktivitelere ağırlık vereceklerini dile
getirerek, “Çocukların hayal dünyalarının
gelişmesi ve fiziki olarak yeni kabiliyetler
kazanabilmeleri için alışveriş merkezimiz
içinde diğer projelerimizde olduğu gibi
rutin aktiviteler gerçekleştireceğiz. Çocuk
kulübü adı altında yapılacak bu etkinliklerde; meslek atölyeleri, el işi faaliyetleri,
drama oyunları, doğum günü kutlamaları, koro çalışmaları, gösteriler, çizgi film
karakterleri ile buluşmalar gerçekleştireceğiz. Ayrıca alışveriş merkezimizin içerisinde
farklı noktalarda yer alacak olan çocuk
oyun alanları da çocuklara keyifli saatler
sunacak” sözlerine yer verdi.
47
AVM
MarkAntalya 2 yaşında
Açılışınızdan bu yana ziyaretçi sayınız
nasıl bir noktaya ulaştı? Ziyaretçilerinizin
AVM’ye olan sadakatini oluşturacak ne
gibi çalışmalara yer verdiniz?
MarkAntalya, ziyaretçi sayısı ve ciro skalası
anlamında çok kısa sürede çok iyi bir
büyüme trendi yakaladı. Her ay, hem bir
önceki aya, hem de bir önceki yılın aynı
ayına göre azımsanamayacak büyüme
oranlarıyla bu noktalara geldi. Ziyaretçi
sadakati şüphesiz her AVM gibi bizim de
en çok önemsediğimiz nokta. Bu sadakatin oluşması da birçok parametreye bağlı.
Bu parametrelerin başında da müşteriye
yaşattığınız deneyim geliyor. Çünkü artık
alışveriş merkezleri, alışveriş yapılan komplekslerin ötesinde birer sosyalleşme alanı
aynı zamanda. İkinci önemli bir husus
da CRM yönetimi. Mevcut ve potansiyel
müşterilerin nabzını iyi tutmak gerekiyor.
Müşteriyi ve kendimizi iyi tanımamız gerekiyor. İyi tanıdığınız bir müşteriye daha iyi
hizmet sunar, daha çok şey üretir, daha
doğru bir pazarlama planı ile daha doğru
bir bütçe yönetirsiniz.
Yönetim ve kiralaması JLL Türkiye tarafından yapılan
MarkAntalya’nın AVM Müdürü Ceyda Gamzeli, 2. yılın
sonunda MarkAntalya’nın sergilediği büyümenin doğru
yolda olduklarının en büyük göstergesi olduğunu söyledi.
Uzun yıllardır AVM sektörüne hizmet
veren bir AVM yöneticisisiniz. Yılda
12 milyon yabancı ziyaretçi alan bir
turizm şehrinde Antalya’da AVM yönetmenin ne gibi farklı yanları var?
Bu kadar çok turist alan bir şehirde,
pazarlama planlarınızı da ona göre
oluşturmanız gerekiyor. Biz pazarlama
planımızı ikiye ayırıyoruz Antalya’da. Yerli
ziyaretçiler için planımız ayrı, yabancı
ziyaretçi odaklı planlamalar ayrı. Şüp-
Trip Advisor tarafından 2015’de
mükemmellik sertifikasına layık görüldünüz. Bu konuda görüşlerinizi alabilir
miyiz?
Tripadvisor özellikle yabancı ziyaretçilerin
çok kullandığı bir mecra. TripAdvisor Mükemmellik Sertifikası, sürekli olarak mükemmel bir hizmet taahhüdü sergileyen belirli
konaklama yeri, gezilecek yer ve restoranları onurlandırmaktadır. Bu sertifikayı almak
için işletmenin TripAdvisor’daki gezginlerin
yorumlarıyla yaptıkları değerlendirmede
özel bir algoritmayla hesaplanan yeterli
puanı almış olması gerekmektedir. Yani
müşteri deneyiminin uluslararası platformda geçerliliği olan bir mecra tarafından
ölçümlenmesi ve onaylanması diyebiliriz.
Aldığımız mükemmellik sertifikası, açıldığımız günden bu yana ağırladığımız milyonlarca yerli yabancı ziyaretçinin alışveriş
merkezimizden mutlu ayrıldığını gösteriyor.
Ki bu da; sürdürülebilir başarının en önemli
temel taşı bence.
48
Ceyda Gamzeli
hesiz ikisini de hedef alan çalışmalar da
yapıyoruz. Ama en nihayetinde; yapılan
her çalışma özellikle yaz sezonunda
iki farklı hedef kitleyi hesaba katarak
yapılıyor. Basılı malzemeler, yılın farklı
dönemlerinde farklı dillerde de basılıyor.
Hatta yabancı ziyaretçileri bile kendi
aralarında gruplandırmak mümkün. Her
uyruktan gelen yabancı ziyaretçinin farklı
alışveriş alışkanlıkları var. Hangi dönemde
neyi, kimi hedeflediğiniz çok önemli.
Örneklemek gerekirse; turizm sezonunun
gayet düşük olduğu Mart ayı dönemi,
Antalya için İranlı turist potansiyelinin çok
yüksek olduğu bir aydır. Ve İranlı turist,
satın alma gücü ve motivasyonu yüksek
bir kitledir. Bu sene Mart ayında, Nevruz
Bayramı dolayısıyla Antalya’ya gelen
50 bini aşkın İranlı turiste özel bir alışveriş
festivali planladık. Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilen bu festival kapsamında İranlı
sanatçılarla imza günleri ve mini konserler
yaptık. Ülkenin koşullarından dolayı İran’da
yaşayamayan bu sanatçıları belki de ilk
defa onların dokunabilecekleri mesafelere getirdik, fotoğraf çektirme imkanı
sunduk. Yaklaşık 50 mağazada sadece
onlara özel indirim ve promosyonlar
hazırladık. Bütün bu aktiviteleri, İran’da en
çok izlenen TV kanallarında reklamlarla ve
acenteler aracılığıyla duyurduk. Acentelerle anlaşmalar yaptık. Sonuç olarak, ülke
genelinde çok da parlak geçmeyen bir
sezonda, hem ziyaretçi sayıları hem de
ciro rakamları olarak beklediğimizin de
çok üstünde sonuçlar aldık. Ayrıca, İran
pazarındaki bilinirliğimizin artması sonucu,
İranlı ziyaretçi girişlerimiz yaz sezonunda
da aynı hızda devam etmekte. Özetle;
Antalya’nın turistik bir şehir olması avantajını en iyi şekilde kullanmak ve AVM’nin performansı üzerindeki etkisini maksimuma
çıkarabilmek için ekstra planlamalar gerekiyor. Anadolu’da herhangi bir şehirde
aklınıza gelmeyecek etkinlikler planlamak,
başka şehirler için çok da zaruri olmayan
alternatif reklam mecralarını (Havayolu
dergileri, acenta katalogları, otel dergileri
reklamları vb. ) yoğun bir şekilde kullanmak ve gerek pazarlama planını gerekse
de medya planını buna göre şekillendirmek gerekiyor. Her AVM her lokasyon, biz
AVM yöneticileri için başka bir deneyim,
tabiri caizse başka bir okul… Geçmiş birikimlerimizi, lokasyona özel farklı dinamiklerle birleştirerek çalıştığımız projeye değer
katmaya çalışıyoruz.
www.mallreport.com.tr
AVM
www.mallreport.com.tr
49
AVM
Nimet Erdem
212 İstanbul Power
Outlet ödüle doymuyor
212 İstanbul Power Outlet gerçekleştirdiği projeler özelinde
başarılarını uluslararası ödüllerle taçlandırmaya devam
ediyor. 212 İstanbul Power Outlet son olarak uluslararası iş
dünyasının en önemli ödülleri arasında yer alan International
Business Stevie Awards’da “Askıda Kitap” projesi ile gümüş,
“Erdoder Projesi” ile bronz ödüle layık görüldü.
Edip Uluslararası Gayrimenkul ve
Turizm AŞ’nin yatırımcılığını yaptığı, JLL
Türkiye’nin kiralamasını ve yönetimini
üstlendiği 212 İstanbul Power Outlet,
Hermes’ten gelen 10 ödülden sonra
“International Business Stevie Awards”
yarışmasında 2 ödüle layık görüldü.
212 İstanbul Power Outlet, “Askıda
Kitap” projesi ile gümüş, “Erdoder
Projesi” ile bronz ödüle layık görüldü.
Bu yıl her sektörden 3 bin 700 adayın
katıldığı yarışmada, 212 İstanbul Power
Outlet,“Kurumsal Sosyal Sorumluluk”
kategorisinde yılın projesi ödüllerinin
sahibi oldu.
50
212 AVM SOSYAL SORUMLULUK
PROJELERİNE ÖNEM VERİYOR
“Her Kitap Anadolu’da Yeni Bir Hayat”
sloganı ile ünlü yazarları kitapseverler ile
buluşturan, ’Askıda Kitap’ sosyal sorumluluk projesi ve ünlü isimlerin bir araya
gelerek kurulan standlarda satış yaptığı
ve gelirinin Erdoder’e bağışlandığı sosyal
sorumluluk projesine başından beri çok
inandıklarını belirten 212 İstanbul Power
Outlet Bölge Müdürü Zehra Tümkaya,
bu özgün ve yaratıcı projeler ile sektörde farklılaştıklarını ve markaları ile hedef
kitleleri arasında güçlü bir bağ oluşturduklarını ifade etti.
Uluslararası iş dünyasının en itibarlı ödülleri arasında gösterilen Stevie Awards,
2002 yılından beri kurum ve kişilerin
başarılanı ödüllendirmek ve teşvik etmek
amacı ile ‘Yılın Şirketi’, ‘Yılın Pazarlama
Kampanyası’, ‘En iyi Ürün ve Hizmet’, Yılın
Kurumsal Sosyal Sorumluluk Projesi’ni de
içeren birçok kategoride ödül veriyor.
Bu yıl 60’dan fazla ülkeden 3 bin 700
adayın bulunduğu ve iş dünyasındaki
en seçkin ve yaratıcı projelerin ödüllendirildiği ‘Stevie Awards’a Türkiye’den
de birçok proje katılım gösterdi. Ödül sahipleri ekim ayında düzenlenecek özel
gecede ödüllerine kavuşacaklar.
www.mallreport.com.tr
AVM
www.mallreport.com.tr
51
AVM
Akmerkez’e 3 ödül birden
Akmerkez, 2015 yılbaşı etkinliğiyle, dünyanın
en saygın iş ödülleri arasında gösterilen
Stevie Uluslararası İş Ödülleri kategorisinde,
biri altın olmak üzere üç ödülün sahibi oldu.
Küresel ölçekteki en itibarlı ödül organizasyonlarından biri olan Stevie Ödülleri’nde
Akmerkez, yılbaşı organizasyonu ile ‘Communications or PR Campaign of the Year –
Sponsorship’ kategorisinde altın, ‘Best Public
Relations Event’ kategorisinde gümüş ve
‘Communications or PR Campaign of the
Year - Events & Observances’ kategorisinde
bronz ödüle layık görüldü. Her yıl 50’nin üzerinde ülkeden binlerce proje ve markanın
başvuru yaptığı Stevie Ödülleri’nde 200’den
fazla yönetici jüri olarak görev yapıyor. 23
Ekim’de Toronto, Kanada’da yapılacak olan
törenle Stevie Ödülleri, kazanan kurumlara
takdim edilecek.
2015 Internatıonal Business Awards’dan
Akasya Acıbadem’e 2 ödül
Dünyanın en başarılı kurumlarının ödüllendirildiği
2015 International Business Awards’da Akasya Acıbadem,
“Markalı İçerik Kampanyası” ve “En İyi Sergi Sunumu” kategorilerinde Stevie Award’a layık görüldü. Uluslararası seçkin
ödül platformları arasında önemli bir yeri olan ve dünyanın en
başarılı kurumlarını ödüllendirmek amacıyla hayata geçirilen
Stevie Awards tarafından düzenlenen, Stevie Uluslararası İş
Ödülleri değerlendirmesinin 2015 sonuçları açıklandı. Gerçekleştirdiği sıra dışı etkinlikleri ve sosyal aktiviteleri ile adından
sıkça söz ettiren Akasya Acıbadem “Markalı İçerik Kampanyası” kategorisinde ve dünya prömiyeri Akasya Acıbadem’de
yapılan “ Big Names - Canlı Heykeller” sergisiyle “En İyi Sergi
Sunumu” kategorisinde olmak üzere toplam iki bronz ödül kazanarak dünyanın en saygın ödül organizasyonlarından Stevie
Uluslararası İş Ödülleri’nde büyük bir başarı sergiledi.
52
www.mallreport.com.tr
DOSYA
Van AVM’ye
Avrupa’dan 2 ödül
Global Yatırım Holding’in 50 milyon
dolar maliyetle yapımına başladığı
Van Alışveriş Merkezi projesi, 20151016 Uluslararası Emlak Ödülleri’nde
(International Property Awards) iki ödül
kazandı. Global Yatırım Holding’in
50 milyon dolar maliyetle yapımına
başladığı Van Alışveriş Merkezi projesi,
Avrapa’da ‘mimari ve proje
geliştirme’ kategorilerinde iki
ödül kazandı. Van AVM’nin
gösterdiği bu başarı ile
ilgili Global Yatırım Holding
Yönetim Kurulu Üyesi Ayşegül Bensel yaptığı açıklamada; “Van
AVM projemiz ile yenilikçi ve alanında
öne çıkan projelerin değerlendirildiği
Uluslararası Emlak Ödülleri’ den iki
ödül birden kazanmak bizim için çok
gurur verici. Van halkına, uluslararası
arenada kendini kanıtlamış bir proje ile
ilk alışveriş merkezini kazandıracak olmanın sevincini yaşıyoruz.” dedi. Katı-
lımcıların çok sıkı kriterlerden geçirildiği
bu yarışmada kazanılan her iki ödülün
de Global Yatırım Holding için büyük
başarı olduğunu belirten Bensel, “Global Yatırım Holding, en yüksek sonucu
aldığı takdirde bu sene sonuna doğru
yapılacak yarışmada Avrupa’yı temsil
etme hakkını kazanacak. Şirket, eğer
mimari veya geliştirme kategorilerinde en yüksek puanı almayı başarırsa
diğer bölgelerle yarışarak ‘Dünyanın
en iyi geliştiricisi veya dünyanın en
iyi mimarı’ ödüllerini alma yolunda
ilerleyecek.” sözlerine yer verdi.
Kanyon’a Stevie Ödülleri’nden
6 yeni ödül
Uluslararası İş Ödülleri olarak bilinen Stevie
Ödülleri’nin açıklanan kazananları arasında
bulunan Kanyon bu sene 6 yeni ödül sahibi
oldu. Uluslararası İş Ödülleri olarak bilinen
Stevie Ödülleri’nin bu yıl 60 farklı ülkeden 3
bin 700 projenin katılımının sonunda açıklanan kazananları arasından Kanyon, “Bonjour
Kanyon” projesi ile “Yılın iletişim ve Halkla
İlişkiler Kampanyası” dalında gümüş ve “En İyi
Etkinlik” dalında bronz, “Çiçeklerin En Güzeline”
projesi ile “Yılın iletişim ve Halkla İlişkiler Kampanyası” ve “En İyi Etkinlik” dalında gümüş, “Aşk
Kanyon’da” projesi ile “Yılın İletişim ve Halkla
İlişkiler Kampanyası” dalında bronz ve “En İyi
Etkinlik” dalında gümüş olarak toplam 6 yeni
ödül sahibi oldu.
www.mallreport.com.tr
53
Makale
Perakende sektöründe
ilginç yenilikler
Dr. M. Vahit İPEKÇİ
ABD’nin, perakendenin
beşiği olduğunu ve her
türlü yeniliğin genellikle
burada doğduğunu
biliyoruz. Sektörümüz de
her ne kadar Avrupa’daki
rakipleriyle zaman
zaman at başı gitse de,
henüz Kuzey Amerika
ile rekabet etmekte
zorlanıyor.
54
ABD’nin, perakendenin beşiği olduğunu ve her türlü yeniliğin genellikle burada doğduğunu biliyoruz. Sektörümüz de her ne kadar Avrupa’daki rakipleriyle zaman zaman
at başı gitse de, henüz Kuzey Amerika ile rekabet etmekte zorlanıyor. Bu ay sizlerle
perakende sektörü ile ilgili belli başlı merkezlerdeki son gelişmeleri paylaşacağım;
İngiliz perakende devi Selfridges, Noel tatilinden tam 143 gün öncesinde Londra
merkezinde bulunan mağazasında 300 metrekarelik bir bölümü muhteşem bir dekorasyon ile Noel malzemeleri ve hediyeliklerine ayırdı. Söz konusu erken manevranın
sebebi ise çok basit; sayıları yıllık 20 milyona yaklaşan turistlere satış yapmak.
Avrupa yönetim merkezini Amsterdam’dan Londra’ya taşıyan kahve devi Starbucks,
rekabette bir adım daha öne geçmek adına İngiltere pazarı için 30 milyon GBP’lık
teknoloji yatırımına gidiyor. Yatırım tamamlandığında müşteriler mağazaya giderken mobil cihazları ile siparişi ve ödemeyi birlikte gerçekleştirecekler. Bunun yanı sıra
mağaza içinde olabilecek en hızlı Wi-Fi servisi verileceği gibi mobilyaların içine mobil
cihazlara yönelik şarj üniteleri monte edilecek. Ne diyelim darısı ülkemizdekilerinde
başına olsun.
Fransız Parlamentosu’nun Temmuz 2015 tarihinde yürürlüğe giren kanun maddesi
uyarınca süpermarketler, satılmayan gıda ürünlerini ya bağışlayacaklar ya da hayvan
besini olarak tüketilmesini sağlayacaklar. Bu insani uygulama ne yazık ki yıllık 7.1
milyon ton gıda atığının sadece yüzde 11’ni kapsıyor ve hala yüzde 67 atık evlerden
çöpe gidiyor.
Son bir yaratıcılık örneği de Kanada’dan; 800 Sq.Ft. adlı dizayn şirketi ev-dekorasyon
ürünlerini Toronto’da bir rezidanstaki 80 metrekarelik bir dairede sergiliyor. Buraya
“Alışveriş Apartmanı” da deniliyor. Yatırımcı müşterilerini randevu ile kabul ediyor ve
uygulamanın ilham noktasını da geleneksel mağazalarda üst üste duran ürünlerin evimizde nasıl görüneceğinin avantajı olarak açıklıyor. Daha önce Berlin ve N.Y.’ta bu tip
uygulamaları duymuştuk, ne diyelim, havalı bir AVM’de mağaza kiralamaya bütçesi
yetmeyen yatırımcılar için uygun bir çözüm gibi duruyor.
Sayfayı bizi mutlu edecek bir gelişme ile tamamlamak istiyorum. ABD’li güçlü gıda
perakendecisi, KFC (Yum Brands)yönetim merkezinden yapılan açıklamada Türkiye’yi
Rusya’nın ardından en iyi gelişme gösteren pazar olarak tanımlayıp önümüzdeki 5 yıl
içinde 400 mağaza açma kararı almışlar, darısı tüm rakiplerinin başına.
Hoşçakalın
www.mallreport.com.tr
MAKALE
www.mallreport.com.tr
55
PERAKENDE
Gayrimenkul ve perakende
devleri MAPIC’de buluşuyor
Dünyanın en büyük perakende ve gayrimenkul fuarı MAPIC 2015, 74 ülkenin
katılımıyla Fransa’nın Cannes şehrinde gerçekleştirilecek. Alkaş’ın Türkiye
temsilciliğini yaptığı, bu yıl 21’incisi gerçekleşecek MAPIC Fuarı ile ilgili Alkaş Genel
Müdürü Yonca Aközer’den bilgiler aldık.
Bu yıl 21.’si gerçekleştirilecek MAPIC
Fuarı, katılımcılara neler sunuyor?
MAPIC trendlerin yakalandığı bir fuar
olarak önem taşıyor. Perakende sektörü
ve dünyadaki alışveriş merkezlerinde
bulunan trendleri görebildiğiniz önemli bir
ortam. Bu yıl ki konsepti “Dijitalin Perakende Sektörüne Etkisi” olarak belirlenen
MAPIC 2015’te 74 ülke ve 100 şehir
temsil edilirken, 700 standla 2 bin 400
perakendeci, 2 bin 300 geliştirici ve 340
yatırımcı şirket bir araya gelecek. 8 bin
400’ün üzerinde ziyaretçinin ağırlanması
beklenen fuarda çarpıcı gelişmeler söz
konusu. İran, MAPIC 2015’e İran Mall ile
katılıyor. Türkiye dahil Batı ülkelerinin İran’a
MAPIC sırasında büyük bir ilgi göstermesi
bekleniyor. Yurtdışı adımlarını hızlandıran Türkiye perakende sektörü için bir
diğer önemli gelişme de MAPIC 2015’te
56
onur ülkesi olarak seçilen ABD’nin en
büyük karma projesi Hudson Yards
ile katılımı. İran dışında MAPIC 2015’e
katılan büyük AVM yatırımcıları arasında ayrıca BAE’den Majid Al Futtaim,
Katar’dan Place Vendome, Nijerya’dan
South Energy, Çin’den Wanda Group, Singapur’dan CapitaMalls Asia,
Avrupa’dan Hammerson, Westfield,
Klepierre, Unibail-Rodamco ve Sonae
Sierra da bulunuyor.
MAPIC 2015’te ayrıca her yıl olduğu
gibi Türkiye’ye özel 2 oturum gerçekleşecek. Türk markalarının yer alacağı bir
oturumun konusu; “Türkiye Ekonomisinin Gizli Gücü Ortaya Çıkıyor” olacak.
İlk oturumda Türkiye ekonomisi ve
perakendecilerden bahsederken diğer
oturumumuzda da yatırım fırsatlarını
konuşacağız.
Geçen yıl Türk markaları MAPIC’de
çıkarma yaptı diyebiliriz. Bu yıl katılım
nasıl olacak?
Perakendeci gözüyle baktığınızda alışveriş merkezleri büyümek için kanallardan
biri. 2014’te ilk kez kurulan Turkish Brands
standına 8 firma katıldı ve markalar,
520’den fazla birebir randevuyla uluslararası yatırımcı ve master franchisee’ler
ile görüştü. Şu anda hedefimizi 20 marka
katılımı olacak şekilde organize ettik.
Şu an itibariyle BMD’nin öncülüğünde
markalar 12’ye ulaştı. Turkish Brands standında yerini alan firmalar arasında; Avva,
Chakra, Collezione, Damat Tween, Faik
Sönmez, Hatem Saykı, Karaca Porselen,
Kiğılı, Mavi, Penti, Mudo ve So CHIC…
bulunuyor.
Perakendeci gözüyle artı değeri şu, Türk
markası olarak tek başınıza katılsanız
fuara belki arada kaybolabilme ihtimaliniz var. Ya da daha çok pazarlama
yapabilmek gerekiyor. Biz Türk markaları
olarak bir bütün olmaya çalıştık ve o bütünlüğün içerisinde “Turkish Brands” olarak
dikkat çekiyoruz. Kısa vadede yurt dışına
mağaza açmayı düşünen markalar için
MAPIC mutlaka görülmesi gereken bir
yer. Yurtdışında mağazası olup katılan
markalar da büyüyen pazarlara hakim
olmak ve değişen pazarları takip ederek
bu pazarlarda yer almak adına katılım
gösteriyor. Perakende sektörü çok dinamik ve işinin gereği dinamik de olmak
zorunda. Trendleri takip etmek zorunda-
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
sınız. Bu trendleri yakalamak için MAPIC
önemli bir fırsat. Geçen yılki deneyimimiz
bize şunu gösterdi; Türk markalarının
yurtdışında büyümesinin yolu mutlaka
MAPIC’den geçiyor.
Türk markalarına yurtdışında olan ilgi
nasıl?
Türk markalarının kalitesine çok güveniyorlar. Dinamikliğine ve Türk markalarının
çeşitliliğine güveniyorlar. Başka kültürlerde
mağaza açmak çok kolay değil. Bizde
Türkiye’ye özel bir enerji var ve bu da işe
yansıyor diye düşünüyorum. Alışveriş merkezi yatırımcıları Türk markalarını alışveriş
merkezlerinde görmeyi istiyorlar.
Alkaş olarak MAPIC’de sunduğunuz
networking fırsatları neler?
MAPIC 2014’teki 520’den fazla birebir
randevunun Türk markalarının uluslararası
hedeflerine ulaşmasında önemli bir rol
üstlendiğini gördük. Türk ekonomisinin
giderek yükselen gücünü ortaya koyabilmek kadar markalarımızın eriştiği üretim
ve kalite gücüyle yurtdışına açılımlarına
destek olabilmek için bu yıl da pek çok
randevu alacağız.
Randevularımızı belirlerken markalara
neyi hedeflediklerini soruyoruz. Bugün
için öngördükleri 3-4 ülkeyi belirlemelerini
istiyoruz. Ülkeyi seçtikten sonra o ülkenin
yatırımcısı mı yoksa masterfranchisee
firması ile mi görüşmek istiyor buna göre
onlara randevular alıyoruz. Markalar
kendileri de bu görüşmeleri organize
www.mallreport.com.tr
edebiliyor ancak bu işi organize etmek
hem zahmetli hem de hangisinin doğru
firma olduğunu bulmak bilgi ve deneyim işi. Sahip olduğumuz know-how
ile bu konuda görüşmeleri firmaların
tercihlerine göre indirgeyerek onlara
kolaylık sağlıyoruz.
Bu yıl ne gibi network aktivitelerine
yer verilecek?
MAPIC’de fuarın kendi içindeki networkun haricinde Cannes’daki bir çok otel
bugünden dolu. Konaklamasının yanı
sıra restoranları ve toplantı salonları da
dolu. Bu da şunu gösteriyor MAPIC fuar
alanında network imkanı yeterli gelmeyip otellerin toplantı odalarına başvuruyorlar. Bu çok önemli. Alışveriş Merkezleri
ve Yatırımcıları Derneği’nin gelenekselleştirdiği akşam yemeğinin yanı sıra JLL,
Yonca Aközer
bilmediği ama yurt dışına ihracatta güçlü
olan markaların da orada tanıtılmasını
hedefliyoruz. Bu markalar da uluslararası platformlarda bilinen Türk markaları
olarak o platformda yer almalı. İkincisi
Avrupa’da konumlanmış, Türkiye’de belki
çoğumuzun bilmediği ama Avrupa’da
marka olmuş Türk markaları var. Onları bu
fuara dahil etmek, bu markalarla sinerji
yaratmak istiyoruz. Yatırımcı ve perakendeciler yurt dışı ziyaretlerinde mutlaka bir
know-how ediniyorlar ama bu tür fuarlarda hepsini bir arada görebilme şansına
sahipler. Bu platform perakendeciler ve
yatırımcıların yanı sıra mimarlar için de
büyük önem taşıyor. Örneğin, Ekonomi Bakanlığı gayrimenkul sektörünün
değerini mimarların artıracağı görüşüyle
mimarların da bu tür fuarlarda yer almasını teşvik ediyor.
Multi, Cefic, ECE gibi büyük yatırımcılar
da çeşitli network yemekleri organize
ediyor.
Bu yıl ilk kez hazırlanacak MAPIC Türkiye kataloğu hakkında da bilgi alabilir
miyiz?
Alkaş olarak MAPIC’de yer alacak
markalara nasıl bir vizyon
çiziyorsunuz?
Perakende markaları ve gayrimenkul
firmaların detaylı bilgilerinin ve firma
projelerinin yer aldığı bir katalog olacak.
MAPIC’teki tüm katılımcılara dağıtılacak.
Biz Alkaş olarak uluslararası platformlardaki vizyonu sektöre aktarmak istiyoruz.
Hem perakende hem gayrimenkul
sektörüne yurt dışı açılımları ve gelecek vizyonlarını anlatmak, göstermek
istiyoruz. En önemli özeliklerimizden biri
bu. MAPIC’de hedeflediğimiz 2 aşama
daha var. Birincisi, Türkiye’nin yerel markaları olan, Türk halkının belki de çok
Katılımcılara ve hala katılımı netleşmemiş olanlara neler söylemek istersiniz?
Hem yatırımcılar için hem perakendeciler
için iyi bir fırsat. Dünyadaki perakendeciler ve yatırımcılarla buluşma şansını sağlaması açısından oldukça önemli bir fuar.
Hem yatırımcı hem perakendecilerin
kaçırmamaları gerektiğini düşünüyorum.
57
PERAKENDE
“Döviz borcu olmayan AVM
Kategori Mağazacılığı
Derneği Yönetim Kurulu
Başkanı Alp Önder
Özpamukçu, dövizdeki
artışa karşı tüm alışveriş
merkezi yatırımcılarına
çağrıda bulundu.
Özpamukçu, “Döviz borcu
bulunmayan, yatırım
kredisinin ödemesini
tamamlamış AVM’lerin TL
bazlı kiraya dönmelerini
bekliyoruz. Diğer AVM’ler
de mutlaka kur sabitlemeli”
dedi.
2014 yılında 100 milyar dolar ciroya
ulaşan modern perakende sektörü, 770
bin kişilik istihdam oranı ile ekonomiye
önemli bir katkı sunuyor. Yurt çapında 3
bin mağazada 115 bin çalışanı ile 26
milyar dolar ciro yaratan gıda ve hazır
giyim dışında kalan modern perakendecileri temsil eden Kategori Mağazacılığı Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı
Alp Önder Özpamukçu, 2015 yılında
58
kirada TL’ye dönmeli”
kontrol edilemez hale gelmiş durumda.
Bu konuda perakende sektörünün tüm
tarafları elini taşın altına koymalı” dedi.
Perakende sektöründe AVM’ler ve perakendeciler olarak aynı gemide olunduğunun altını çizen Özpamukçu, KMD
üyelerinin Türkiye’deki AVM kiralanabilir
alanının yaklaşık yüzde 30’unu kapladığını belirterek; “Döviz borcu bulunmayan,
yatırım kredisinin ödemesini tamamlamış
AVM’lerin TL bazlı kiraya dönmelerini
bekliyoruz. Diğer AVM’ler de mutlaka kur
sabitlemeli” önerisinde bulundu.
Alp Önder Özpamukçu
2014’e göre daha iyi bir büyüme beklemekle beraber, döviz kurlarındaki artış ve
hareketlilik nedeniyle sektörde hedeflerin
ve karlılığın olumsuz etkilendiğini belirtti.
“DÖVİZDEKİ ARTIŞA KARŞI
SEKTÖRÜN TÜM TARAFLARI ELİNİ
TAŞIN ALTINA KOYMALI”
Özpamukçu; “Cirolara baktığımızda yarıyıl hedeflerinin korunduğunu ve yıl sonu
hedeflerinde büyük sapmalar olmadığını görüyoruz. Ancak karlılıklar düşüyor.
Dövizdeki dalgalanmalar maliyetlerimizi
olumsuz etkiliyor. Özellikle kira maliyetleri
KİRA-CİRO ORANTISIZLIĞI
KARLILIĞI ÇOK OLUMSUZ
YÖNDE ETKİLİYOR
Tüketici güven endeksinin son 6 yılın
en düşük seviyesine gerilediği içinde
bulunduğumuz dönemde bile sektördeki
mağaza yatırımlarının ve Haziran itibariyle
yüzde 10 seviyelerindeki istihdam artışlarının devam ettiğini belirten Özpamukçu, mobilya ve birçok ürün grubunun
ithalatına getirilen ani ve beklenmeyen
ek gümrük vergileri ve kurlardaki hesaplanamayan değişiklikler nedeniyle kira/ciro
oranının bozulmasının karlılığı çok olumsuz yönde etkilediğini sözlerine ekledi.
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
www.mallreport.com.tr
59
PERAKENDE
BİST Sürdürülebilir
Endeksi’nde
perakendenin tek
temsilcisi Migros
‘Migros size iyi gelecek’ mottosu ile Türkiye’nin
farklı coğrafyalarında faaliyet gösteren Migros,
çevre alanında da kaynakların verimli ve
tasarruflu kullanımına yönelik çalışmaları ile Borsa
İstanbul’un ‘BİST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde yer
alan 15 şirketten biri oldu.
Konuyla ilgili Migros Ticaret A.Ş tarafından yapılan değerlendirmede şu
bilgilere yer verildi: ‘Sürdürülebilirlik,
üzerinde titizlikle durduğumuz bir konu.
Sürdürülebilirlik komitemiz çerçevesinde ele aldığımız konular içerisinde
sera gazı salınımı, kirletici emisyonların
ölçümlenmesi, soğutucu yönetimi,
tedarik zincirinde atık yönetimi, iş gücü
çekme ve yaratma, yatırımcı ilişkileri,
çalışan sağlığı ve güvenliği, risk analiz-
60
leri gibi pek çok başlığımız mevcut. Bu
çalışmalarımız sonucu, Borsa İstanbul’un
BİST 30’daki şirketler arasında yaptığı
incelemede Türkiye’nin ilk ‘BİST Sürdürülebilirlik Endeksi’nde yer alan 15 şirketten
biri olduk. BIST Sürdürülebilirlik Endeksi,
bağımsız kriterlerle ölçümlenerek şirketlerin çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim
sorumluluklarını ve bunların performanslarını kamuoyuyla şeffaf bir şekilde
paylaşılmasını baz alıyor.”
YEŞİL PERAKENDECİLİĞİN
ÖNCÜSÜ MİGROS
Çevre alanında da, kaynakların verimli
ve tasarruflu kullanımına yönelik birçok
çalışma yürüten Migros, iyi tarım uygulamaları ile hem Türk tarımı hem de perakende sektörü için çok önemli bir adım
atıyor. Söz konusu uygulama, üretimde,
çevre yönetiminde sağlık ve güvenlik
önemlerini içermenin yanında, kullanılan
enerjinin, suyun azaltılması ve zirai ilaçların kullanılmasının önüne geçilmesiyle
biyo çeşitlilik üzerindeki etkinin düşürülmesini amaçlıyor. Migros çalışma kapsamında ayrıca İTU’lu tarımı teşvik etmek
için üreticilere danışmanlık ve eğitimler
de veriyor. Çevreci çalışmaları hakkında
bilgi paylaşan Migros Ticaret A.Ş Yetkilileri,
“Geri Dönüşüm Kiosk’ları ile mağazalarımızda bugüne kadar 8,3 milyon adet
atığı geri dönüşüme kazandırdık. ‘Entegre
Atık Yönetim Planı’ doğrultusunda sıfır atık
hedefi ile mağazalarımızda operasyon
esnasında çıkan her türlü atığı atık depolama alanlarına göndermeyip, sürdürülebilir çevre politikası ile çeşitli enerji
kaynaklarına dönüştürülmesi ve ekonomiye kazandırılmasına çalışıyoruz. Bugüne
kadar 22 bin 965 ton organik atık ile 2
milyon 296 bin 500 metreküp biogaz
elde edildi. Bertaraf edilen toplam 244
ton kağıt atık sayesinde, 4 bin 150 adet
yetişkin ağacın kesilmesi önlendi. Ayrıca
çevre alanında yaptığımız bir diğer
çalışma; Ege’de yanmış ve tahrip olmuş
binlerce ağacın yerine; Ege Orman Vakfı
aracılığı ile Dikili, Torbalı, Şirince, Çeşme,
Seferihisar ve Urla’ya 9 yılda 529 bin 450
fidanlık orman kazandırdık. Ege Orman
Vakfı’nın yetiştirdiği zeytinler raflara taşınarak, geliri zarar görmüş ormanlık alanların
tekrar hayata geçirilmesi için kullanılıyor.”
Migros’un sürdürülebilir yeşil perakende
çalışmaları kapsamında, tam çevreci
olarak tasarlanan Bodrum Maya Migros
Mağazası ise yenilenebilir enerji kaynaklarından sağladığı elektrik ile 2013 yılında
aldığı Leed Gold sertifikası kapsamında
Türk perakende sektöründe bir ilke imza
atmış oldu.
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
www.mallreport.com.tr
61
PERAKENDE
Real’in hedefi ilk 3 arasında olmak
Beğendik İcra Kurulu Başkanı ve Real
Genel Müdürü Hacı D. Beğendik, indirim
marketleri hariç sektörün dördüncü büyük
perakendecisi konumunda yer aldıklarını
belirterek hedeflerinin ilk üç arasında yer
almak olduğunu söyledi.
Hacı D. Beğendik
Real Hipermarketleri, Türk perakende
pazarında nasıl bir konumda? Bugün
kaç mağaza ile nerelerde hizmet
veriyorsunuz?
Real Hipermarketleri, nasıl bir
büyüme stratejisi izliyor? 2015 yılı
için büyüme hedeflerinizde neler
bulunuyor?
Real’in Türkiye operasyonlarını 2014 yılı
Temmuz ayında Alman Metro Group’tan
satın aldık. Gerçekleştirmiş olduğumuz
satın almanın Anadolu’da doğmuş ve
Anadolu’da büyümüş yerel bir markanın
gelebileceği noktayı ve daha da ilerisini
göstermek açısından iyi bir örnek olduğunu düşünüyorum. Real ve Beğendik
toplamında 12 şehirde, 58 mağazamız
bulunuyor. Bu mağazaların 45’i Beğendik, 13’ü ise Real. Her iki kuruluşumuzda
da büyümeye bağlı olarak çalışan
sayımız gün geçtikçe artıyor. Real ve
Beğendik olarak Toplamda 4 bin 600
kişilik bir aileyiz. Özellikle altını çizmek
isterim ki, Real satın almasıyla amacımız
hiçbir zaman Real’i Beğendik bünyesinde
eritmek olmadı. Aksine, biz Real’e nasıl
entegre olabiliriz diye düşündük, hala da
bu yönde çalışmalarımız devam ediyor.
Satın almayı gerçekleştirdiğimiz Haziran
2014’ten 2015 yılı başına kadar geçen
dönemi adaptasyon süreci olarak tanımlıyoruz. 2015 yılı itibariyle de adaptasyon
sürecimiz sona erdi ve yeni projelerimiz
için düğmeye bastık. Şu an indirim
marketleri hariç sektörün dördüncü büyük
perakendecisi konumundayız. Hedefimiz
ilk üç arasında yer almak.
2015 yılı içerisinde, Real’le minimum 2
adet hipermarket açacağız diye hedef
koymuştuk. İlkini Mayıs ayı sonunda
Gebze Center’da açtık. Öncelikli illerimiz
İstanbul, Ankara, İzmir fakat farklı opsiyonlara da açığız. 2015 sona ermeden
orta büyüklükte bir hipermarket zinciri
daha satın almayı planlıyoruz. Şu anda
bu yönde görüşmelerimiz devam ediyor. 2015 yılı bitmeden tamamlamayı
düşündüğüm bir başka satın alım ise bir
süpermarket zinciri. Şu an alternatiflere
bakıyoruz. Hipermarketin yanında bir de
süpermarketin olmazsa olmaz olduğunu düşünüyorum. 2016 yılı için ise, bir
süpermarket zinciri daha alma
planımız var.
62
ve farklılık sunmak önemli. Perakende
sektöründe özellikle zincir marketlerde
rekabetin sadece fiyat odaklı olduğunu görüyoruz. Herkes en ucuzunun
kendisi olduğu iddiasında. Doğal olarak
sektörde oyuncu sayısının azalacağını
düşünüyoruz. Sektör oyuncularını ayakta
tutacak karlılığın farklılıktan geleceği
görüşündeyim. Tüketicilere artık farklı
vaatler sunmak önemli. Bunu başaran
işletmelerin rakipleri arasından sıyrılacağını ve önce ulusal daha sonra da
uluslararası alanda başarıyı yakalayacağı görüşündeyim. Bizim de önemle
üzerinde çalıştığımız bir konu bu. Bunun
yanı sıra, sosyal sorumluluk anlamında
hem Beğendik, hem de Real tarafında oldukça yoğun çalışmalarımız var.
Birçok farklı projeye imza atıyoruz.
Real, sürdürülebilir bir
marka olmak adına ürün
grupları, pazarlama stratejileri ve sosyal sorumluluk
projeleri kapsamında ne gibi
çalışmalara yer veriyor?
Perakende sektöründe oyunun
kuralları artık çok değişti. Sürdürülebilir bir marka olmak, yoğun
rekabet ortamında ayakta kalabilmek için eskiye oranla çok
daha dikkatli hareket etmek
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
www.mallreport.com.tr
63
PERAKENDE
“Kaliteyi daima
yüksek tutmaya
odaklanıyoruz”
BİM İcra Kurulu Üyesi ve CFO Haluk Dortluoğlu, yüksek
kaliteyi düşük fiyatla veren bir hizmet anlayışıyla
çalıştıklarını belirterek “BİM’de kaliteyi daima yüksek
tutmaya odaklanıyoruz” sözlerine yer verdi.
Haluk Dortluoğlu
Türkiye’yi 365 gün indirim kavramıyla
tanıştıran BİM, Türk perakende pazarında nasıl bir konumda? Şu anda
kaç mağaza ile nerelerde hizmet
veriyorsunuz?
2014 yılı cirosu 14,5 milyar TL olarak
gerçekleşen BİM, hem ciro hem de
mağaza bazında Türkiye perakende
pazarının lideri. 20 Ağustos 2015 itibarı
ile Türkiye’nin tüm bölgelerine yayılmış
4 bin 860 mağazamız bulunuyor. Yılsonuna kadar bu sayıyı 5 bine çıkarmayı
hedefliyoruz.
BİM Birleşik Mağazalar A.Ş. kendi markaları ve Türkiye geneline
yayılan zincir mağazaları ile nasıl bir
büyüme stratejisi izliyor?
BİM Türkiye’nin koşullarına ve tüketicilerin
ihtiyaçlarına uygun bir şekilde oluşturulan özgün iş modeli sayesinde sürdürülebilir bir büyüme gerçekleştiriyor. Bunun
temelinde yüksek kaliteli ve düşük fiyatlı
ürünleri tüketici ile buluşturmamız yer
alıyor. Mağazalarımızda müşterilerimize
sunduğumuz ürünleri, bir hane halkının
günlük temel ihtiyacının yüzde 80’ini
karşılayacak şekilde seçiyoruz. Bunların
önemli bir kısmını da sadece bizim için
üretilen ve kalitesini sıkı bir şekilde denetlediğimiz özel markalı ürünler oluşturuyor. Bu sayede ürünlerde uzmanlaşma sağlıyoruz. Ciromuz içerisindeki payı
yaklaşık yüzde 70 düzeyinde olan özel
markalı ürünler yüksek kaliteleriyle müş-
64
teri memnuniyetinin artmasında çok
önemli rol oynuyorlar. Ürün kalitesinin
yanı sıra, maliyetlerimizi düşük tutmaya
da büyük önem veriyoruz. Ürünün tedarik edilmesinden mağazalarda satışa
sunulmasına kadar olan süreçte asgari
harcama yöntemlerini benimsiyor,
lojistik imkânları en akılcı ve ekonomik
şekilde kullanıyor ve başarılı bir stok
yönetimi yapıyoruz. Böylece hizmet
kalitesinden taviz vermeden maliyetleri düşük tutuyoruz. Koşulsuz müşteri
memnuniyeti temel prensiplerimizden
biridir. Tamamen müşteri memnuniyetini artırmaya odaklanan bu iş modelini
aksatmadan uygulayan ve geliştiren
stratejiler büyümemizi mümkün kılıyor.
BİM’in kalite güvencesi ve hizmet
anlayışınızı hangi kriterler oluşturuyor? Kalite ve hizmet anlayışınız müşterilerin markanıza olan bağlılığına
nasıl yansıyor?
zü kaybetmek istemiyoruz. Bizim iş
değerlerimize ve kalite anlayışımıza
uygun üreticilerle uzun vadeli olarak
çalışıyoruz. Markalı ürünleri üreten
firmalarla irtibat halindeyiz ve sektörü
yakından takip ediyoruz. Sattığımız
ürünlerin kalite kontrollerini hiç aksatmadan düzenli bir şekilde yapıyoruz.
Yeni ürünler geliştirmeye çalışıyor,
uygun bir ürün piyasaya çıktığında
inceleyip, değerlendiriyoruz. Mağazalarımıza girecek bütün ürün ve
markalar için temel kriterimiz ürünün
kalitesinden ve bu kaliteyi denetleyebileceğimizdenemin olmaktır.
Kaliteye verdiğimiz önem tüketiciler tarafından büyük bir kabul ve
takdir görüyor. BİM mağazalarından
alışveriş eden günlük 4 milyona yakın
müşterimiz, tüketicinin bu takdirini
ve BİM’e olan teveccühünü her gün
yeniden ortaya koyuyor.
Bize göre en güçlü
sadakat yüksek kaliteyi
düşük fiyatla veren bir
hizmet anlayışıyla olur.
Biz BİM’de kaliteyi daima
yüksek tutmaya odaklanıyoruz. Bu kapsamda
mağazalarımızdaki ürün
çeşidi sayısını yaklaşık
600 ile sınırlıyoruz. Çok
sayıda ürün sunup kalite
üzerindeki kontrolümü-
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
Koçtaş’tan çevreye
‘iyi gelecek’ projeler
Ev geliştirme
perakendeciliği
sektörünün lider kuruluşu
Koçtaş, çevreye duyarlı
projeleriyle sektöre yön
veriyor. Çevre bilincini
şirket politikasının
merkezine yerleştiren
Koçtaş, yürüttüğü ve
destek verdiği projelerle
doğal kaynakların
kullanımını azaltan
stratejileri hayata
geçiriyor.
Koçtaş, “Daha Güzel Evler, Daha
Güzel Hayatlar” sloganıyla çevreye
duyarlı proje ve yatırımlara devam
ediyor. Anel Doğa işbirliğiyle, Türkiye
genelindeki Koçtaş mağazalarında
oluşturulan atık toplama noktaları ile
ilk 6 ayda 17,10 ton elektronik atığın
geri dönüşümünü sağlayan Koçtaş;
39,57 ton tehlikeli atık imhasını da
gerçekleştirdi. Koçtaş, ÇEVKO Vakfı ile
birlikte 2011 yılından bu yana yürüttüğü
‘Atık Ambalaj Geri Dönüşüm Projesi’
kapsamında da bugüne kadar 66 bin
572 ağaca bedel atık topladı.
SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇEVRE İÇİN
ÖNEMLİ PROJELERE İMZA
ATILIYOR
Koçtaş’ın Anel Doğa işbirliği ile Koçtaş
mağazalarında oluşturduğu elektro-
www.mallreport.com.tr
nik atık toplama noktalarında kullanım
süreleri dolmuş tüm elektronik ürünler
herhangi bir ücret talep edilmeden
tüketiciden alınarak geri dönüştürülüyor.
6. ayını tamamlayan projeyle bugüne
kadar 17,10 ton elektronik atığın geri
dönüşümü sağlanırken; 39,57 ton tehlikeli atık da imha edildi. Böylelikle hem
atık malzemelerin çevreye saçılmasının önüne geçildi, hem de elektronik
malzemelerdeki insan ve çevre sağlığını
tehdit eden unsurlar bertaraf edildi.
Koçtaş’ın ÇEVKO Vakfı ile birlikte yürüttüğü ‘Atık Ambalaj Geri Dönüşüm Projesi’
kapsamında ise tüm Koçtaş mağazalarına atık kutuları yerleştirildi. Ayrıca
projenin başarısı ve etki alanını artırmak
için tüm Koçtaş çalışanlarına eğitimler
verildi. Projenin sağladığı fayda ile tam
tamına 66 bin 572 ağacın kesilmesi
önlendi. Ayrıca 6 binin üzerinde ailenin
yıllık elektrik tüketimine denk gelen bir
tasarruf sağlandı. ÇEVKO Vakfı ile yapılan işbirliğiyle 4 futbol sahası büyüklüğünde depolama alanı kullanımı kazanılırken, 581 ailenin yıllık su tüketimine
denk gelen su tasarrufu gerçekleşti.
Koçtaş, çevreye duyarlı yatırımları ve
işbirlikleriyle; doğanın korunmasına ve
çalışmalarına devam ettiği sürdürülebilir üretim ile ülke ekonomisine katkı
sağlamaya devam edecek.
65
PERAKENDE
CarrefourSA’ya
LEED Gold Sertifikası
Onur Ehliz
Sürdürülebilirlik odağı kapsamında
marketlerinde ve genel merkezinde
fotovoltaik pil uygulamasından atık
yönetimi projelerine kadar doğa dostu
birçok çalışmaya imza atan CarrefourSA,
Genel Müdürlük Binası ile LEED BD+C:
Core and Shell kategorisinde 67 puanla
LEED Gold Sertifikası alma hakkı kazandı.
Yeşil bina sertifikalandırma sistemleri
içerisinde uluslararası alanda en fazla
tercih edilen LEED Gold Sertifikası’nı alan
şirket, sorumlu iş anlayışıyla bundan sonra
geliştireceği projelerinde LEED Platinum
Sertifikası’nı alma hedefiyle yeşil çalışmalarına devam ediyor. CarrefourSA Genel
Müdürlük Binası’nın LEED Gold Sertifikası
sahibi olmasına ilişkin değerlendirmede
bulunan CarrefourSA Yatırım ve İnşaat
Direktörü Onur Ehliz, sertifikanın genel
müdürlük binalarının uluslararası platformlarda tanınmasını ve sürdürülebilirlik
anlamında markaya değer katacağını
belirterek “LEED Gold Sertifikası ile Genel
Müdürlük binamız, daha az su ve elektrik
tüketen, çalışanlarına iç hava kalitesi
açısından yüksek verimle çalışma ortamı
sunan ve bunun gibi daha birçok
anlamda katma değer sağlayan bir
bina olarak tescillendi. Bugüne kadar
marketlerimizde ışıklandırmadan soğutma sistemlerine kadar birçok alanda çevreyi koruyan ve enerji tasarrufu
sağlayan sistemler kullanmaya özen
gösterdik. Enerji verimliliğini sağlamak
için bireyden sivil toplum kuruluşlarına, toplumun her unsuruna büyük
görev düşüyor. Sanayi kuruluşları da
bu zincirin en önemli halkalarından
biri... Bu sertifikayla enerji verimliliğine
katkıda bulunarak aynı zamanda
hitap ettiğimiz kitlenin farkındalığının
artmasına katkıda bulunmak bizler için
gurur verici.” sözlerine yer verdi.
Tekzen’den doğa dostu
uygulamalar
Yapı market sektörünün öncüsü Tekzen,
doğa dostu uygulamalarıyla sektöre
öncülük ediyor. Tüketiciye, doğaya ve
çevreye gösterdiği duyarlılığı kendisine
misyon edinen Tekzen, doğal kaynakların
sürdürülebilmesine verdiği önemle her
ay yüzbinlerce müşterisiyle buluşturduğu
insert’lerinde endüstriyel ormanlardan
üretilen FSC sertifikalı kağıtları kullanmayı
tercih ediyor. FSC sertifikalı ürünleri kullanarak sürdürülebilir orman yönetimine
destek veren Tekzen, doğal ormanların
biyolojik çeşitliliğine, verimliliğine ve ekolojik süreçlerine zarar verilmesini önleyerek ormanlara sahip çıkıyor. Aynı zaman-
66
da, grup şirketleri ile Gökçeada’nın
organik ada özelliğini koruyarak
kalıcı girişimlerle markalaşmasına
da destek vermeye devam eden
Tekzen, İmbroz Üretim, Ekozey
İmalat, Temarı Pazarlama şirketleri
olarak kendi hammaddelerini
üretip, pazarlamasını yapıyor.
Saklı Cennet markasıyla da
tüketicilere daha sağlıklı, organik
ve standart kalitede ürünler sunarak
bu bilinci yaymaya çalışıyor. Çevrede
yaşayanlara istihdam yaratarak, üretim
yerlerinde özellikle kadınlara eğitimler
vererek sürece dahil ediyor. “Herkes için
sağlıklı ve doğal yaşam mümkün
”diyen Tekzen, çevreye olan duyarlığını sürdürmeye devam ediyor.
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
www.mallreport.com.tr
67
PERAKENDE
“3,2 milyar dolarlık
markalı ihracatı uçuracağız”
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sami Kariyo,
bugün 141 Türk markasının 100 kadar ülkede 4 bin
200’den fazla satış noktası (mağaza, corner vb.)
bulunduğuna dikkat çekerek, “İran’da yaklaşık bin
mağaza açıp, 3,2 milyar dolarlık markalı ihracatı
uçuracağız” dedi.
Sami Kariyo
141 Türk markasının 100 kadar ülkede
faaliyet gösterdiğine değinen BMD
Başkanı Sami Kariyo, BMD üyesi 84 markanın ise 90 ülkede 3 bin’den fazla satış
noktası bulunduğunu ifade etti. Özellikle
İran’ın uluslararası genişleme stratejisi
içinde özel bir yerinin olduğunu belirten
Kariyo, “Son kayıtlara göre İran’da bugün 29 BMD markasının 135 satış noktası
bulunuyor. Pazara yeni girecek 20 Türk
markası daha önümüzdeki 3 yılda 500
mağaza açabilecek. Zaten pazarda
var olan markalarımızın da açacağı
yeni mağazalarla 3 yılda toplam bin
kadar satış noktasına ulaşacağız. Böylece halen 3,2 milyar dolar olan markalı
ihracatımız bu süre içinde 5 milyar doları
yakalayacak” dedi. BMD markalarının
operasyonlarının en büyük olduğu ülkeler sıralamasında Rusya, Ukrayna, Kazakistan ve Azerbaycan’ın geldiğini bildiren
Kariyo şöyle devam etti: “Rusya’da 36
markanın 707 mağazası, Ukrayna’da 20
markanın 239 mağazası, Kazakistan’da
29 markanın 178 mağazası ve
Azerbaycan’da ise 48 markanın 149
mağazası bulunuyor. Bölgesel olarak
bakıldığında yurtdışı mağazaların yüzde
68
50’si Bağımsız Devletler Topluluğu’nda,
yüzde 21’i Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da,
yüzde 20 kadarı Avrupa’da ve yüzde
9’u da Kuzey Amerika ve dünyanın
diğer bölgelerinde bulunuyor. Sektörel
dağılımda ise hazır giyim yüzde 75
ile en önde geliyor. Bunu yüzde 12 ile
mobilya-ev dekorasyonu, ev tekstilimutfak ürünleri sektörleri izliyor. Ayakkabı
sektöründeki satış noktalarının oranı
yüzde 8. Mücevher-aksesuar sektörü
yüzde 2 ve diğer sektörler de yüzde 3
oranında yer alıyor.”
HAZIR GİYİM VE KONFEKSİYONDA
3,2 MİLYAR DOLARLIK İHRACAT
Sami Kariyo, firmaların yurtdışındaki mağazalarına yaptıkları markalı ihracatın,
ülke ekonomisine katkı sağladığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Markalarımız açısından özellikle önem taşıyan
husus, hazır giyim ve konfeksiyonda
markalı ihracatın 2014 yılında yaklaşık
3,2 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiş olması. Firmaların yurtdışındaki
mağazalarına yaptıkları markalı ihracat,
yüksek katma değerli ürün satışı yoluyla
ülke ekonomisine katkı sağlıyor. Uluslararası genişleme stratejimizin bir parçası
olarak, öncelikle yakın coğrafyalara
odaklanmayı sürdürüyoruz. Eski Sovyet
Cumhuriyetleri, Ortadoğu, Kuzey Afrika,
İran, Irak gibi ülkeler hala Türk markaları için önemli potansiyel barındırıyor.
Ardından Avrupa ve Amerika pazarları
hedefimiz içinde yer alıyor. Bugün tüm
bu ülkeler içinde İran büyük önem taşıyor. Çünkü İranlı için İstanbul ve Dubai
çok önemli moda merkezleri.”
BMD olarak Eylül ayında Tahran ticaret
turu düzenleyeceklerini anlatan Sami
Kariyo, 32 markadan 40 kadar temsilci
ile İran’a gidecek ve bu ülkedeki fırsatları inceleyeceklerini anlattı. Kariyo,
ziyaret sırasında şehirdeki AVM’leri, AVM
projelerini, pasaj vb. alışveriş mekanlarını ve caddeleri inceleyeceklerini;
mevzuat, lojistik, gümrük, perakende
vb. konularda sunumları izleyeceklerini
söyledi. İranlı 14 yatırım ve franchise
firmasıyla 300’den fazla b2b görüşme
olacağını belirten Kariyo, 5 yıl boyunca
yüz 8’lik büyüme öngören İran’ın önemli
bir fırsat kapısı olduğunu dile getirdi.
2015 VE 2016 YURTDIŞINDA
HIZLANMA YILI
Kariyo, “2015 ve 2016 yıllarını yurtdışında hızlanma yılı olarak kabul ediyoruz.
Büyüme ve yatırım için gerekli finansmanın sağlanması, yurtdışında en
uygun iş yapış modelinin belirlenmesi,
yine yurtdışı için kritik önemdeki insan
kaynağı havuzunun eğitimle genişletilmesi sonucunda 2016 yılı sonunda
BMD markalarının 3 bin 750-4 bin
aralığında, belki de bunun da üstünde
bir yurtdışı mağaza sayısına ulaşmanın
mümkün olacağına inanıyoruz” diye
konuştu.
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
www.mallreport.com.tr
69
PERAKENDE
Karaca Home
mağazalaşma
çalışmalarına hız veriyor
AVM’lerde mağazalaşma sürecine 2015
yılında hız veren Karaca Home, sürdürdüğü
sosyal sorumluluk projeleri ve tüketici odaklı
kampanyaları ile dikkat çekiyor. Karaca
Home Genel Müdürü Bahadır Örsoğlu,
mağazalaşma ve sürdürülebilirlik çalışmaları
kapsamında sorularımızı yanıtladı.
Karaca Home olarak sürdürülebilir
bir marka olmak adına ürün grupları,
pazarlama stratejileri, sosyal sorumluluk projelerinizle nasıl bir politika
izliyorsunuz?
Düzenli olarak tüketiciye yenilikler sunuyoruz, genç ve dinamik bir marka olmak
için sosyal medya tarafında uygulamalar
kurguluyoruz ve tüketici beklentilerini
karşılayan koleksiyonları yılda 2 kez yeniliyoruz. Bu çalışmaların yanı sıra Toplum
Gönüllüleri Vakfı ile bir sosyal sorumluluk
projesi yürütüyoruz. “Çantamda Gelecek
Var” adlı projemizde Karaca Home kumaşlarından tasarladığımız çantalardan
elde edilen geliri TOG vakfına genç ve
gelecek nesillere katkı sağlıyoruz.
Karaca Home nasıl bir büyüme
stratejisi belirledi? Büyüme hedeflerinizde yılsonuna kadar kaç mağazaya
ulaşmak bulunuyor?
Perakende müşterisine daha yakın
olabilmek için AVM’lerde merkeze
bağlı mağaza açma hedefi belirlendi.
70
yılsonuna kadar hedefimiz 7 mağazaya
ulaşmak.
Mağazalaşmanın markanıza etkilerini
nasıl değerlendiriyorsunuz? Müşteri
sadakatinde köklü bir marka olmanın
veya mağaza sayısının etkisi var mı?
Bahadır Örsoğlu
Önümüzdeki 5 yıl için mağaza açma
hedefleri değerlendirilmiş olup, Karaca
Home markasıyla 5 yıl sonrasında 80-100
mağazaya ulaşmayı hedefliyoruz. Bu
hedefe ulaşırken öncelikle yeni faaliyete
geçecek AVM’ler dikkate alınıyor. Zira
Karaca Home ürünlerinin tüketiciye sergilenmesinde büyük metrekarelere ihtiyaç
duyuyor. Şu an 5 AVM mağazamız var ve
Tüketiciye dokunmada en etkili yollardan
birinin AVM mağazası açmak olduğunu
düşünüyoruz. Bu da verdiğiniz hizmetin
kalitesini ön plana çıkarıyor. Tüketici
sadakatini oluşturmak ve Karaca Home
markasını tercih eden hedef kitleyi
arttırmak için Premium Kart üyelik sistemi
oluşturuldu. Bu sisteme üye olan tüketiciler, Karaca Home’un indirim dönemlerinden önceden haberdar olabilmekte ve
tüm fırsat kampanyalarından yararlanabilmekteler. Henüz yeni olan bu sistem
tüketicinin mağazayı ziyaret sıklığının
takibi ve alışveriş alışkanlıklarının bilinip
devamında yönlendirilebilmesi açısından
faydalı olacak ve Karaca Home tüketici
kitlesine daha yönlendirici ve kaliteli
hizmet sağlayacaktır.
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
Okula dönüş alışverişinde
pazarın lideri NT
NT, eğitim perakendeciliğinde kitap,
kırtasiye ve teknoloji kategorilerinde
Türkiye’de 67 ilde 148, yurtdışında
ise 6 ülkede 17 mağaza ile hizmet
veriyor. NT Genel Müdürü Murat
Kara, okula dönüş döneminde
kırtasiye alışverişinde pazarın lideri
olduklarını ifade etti.
NT, kitap kırtasiye alanında Türk perakende pazarında nasıl bir konumda?
Bugün kaç mağaza ile nerelerde
hizmet veriyorsunuz?
NT olarak eğitim perakendeciliğinde
kitap, kırtasiye ve teknoloji kategorilerinde
hizmet veriyoruz. Türkiye’de 67 ilde 148,
yurtdışında 6 ülkede 17 mağaza olmak
üzere 7 ülkede 165 mağazamız bulunuyor. Türkiye’de Edirne’den Hakkari’ye
kadar her bölgemizde bulunan mağazalarımızla eğitim perakendeciliğinde
Türkiye’nin en yaygın markasıyız. Okula
dönüş döneminde kırtasiye alışverişinde
pazarın lideriyiz.
NT olarak “back to school” dönemine
nasıl hazırlanıyorsunuz? Bu döneme
özgü kampanyalarınız ve ürünleriniz
neler?
Ailelerin beklentilerinin ve sektördeki
gelişmelerin analizleri doğrultusunda
okula dönüş sezonu için mağazalarımızı
hazırlıyoruz. Bu hazırlıklar sonucunda müşterilerimiz yerli ve yabancı pek çok seçkin
markanın 40 bini aşkın ürün çeşidine yer
verdiğimiz mağazalarımızda zengin çeşit
ve uygun fiyatlarla alışveriş yapabiliyor.
Akademetre araştırma firmasının son 5
yıldır İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Bursa, Erzurum, Gaziantep, Konya,
Samsun, Trabzon olmak üzere 11 şehirde
gerçekleştirdiği fiyat araştırmasına göre
www.mallreport.com.tr
NT olarak bu yıl da en hesaplı okul alışverişinin adresi olmaya devam ediyoruz.
Mağazalarımızda Sağlık Bakanlığı onaylı,
CE ve İSO belgeli ürünlere yer veriyoruz.
Sağlık ve kalite standartlarımız bağımsız
kuruluşlar tarafından da onaylanmış
durumda. Tüm Kırtasiyeciler Derneği’nin
(TÜKİD) eğitim ve denetim programlarının sonucunda kırtasiyede sağlıklı
ve güvenilir alışveriş anlamına gelen
K* Lisansını almaya hak kazandık. NT
olarak sektörün standartlarının yükselmesini, tüketicilerin eğitimli ve denetimli
kırtasiyecilerden alışveriş yapmalarını
önemsiyoruz.
Okula dönüş dönemindeki alışveriş yoğunluğunu karşılamak için her yıl olduğu
gibi bu yıl da 800 destek personeli istihdam ediyoruz. Destek personellerimizi
yoğun bir eğitim programıyla okula dönüş dönemine hazırlıyoruz.
Yıl boyunca devam eden
eğitim ve gelişim programlarımızla personelimizi eğitim danışmanları
olarak hazırlıyoruz. Aileler
ve öğrenciler sağlıklı, kaliteli ürünlerin bulunduğu
mağazalarımızda eğitimli
personellerimizin desteğiyle güvenilir bir alışveriş
imkânına sahip oluyor.
NT Türkiye geneline yayılan mağazaları ile nasıl bir büyüme stratejisi
izliyor? 2015 yılı için büyüme hedeflerinizde neler bulunuyor?
Türkiye’de mağazamızın olmadığı 14
ilimiz bulunuyor. Mağazamızın olmadığı
illerde ve hali hazırda mağazamızın bulunduğu illerde yeni mağazalar açmayı
planlıyoruz. Tüm Türkiye’yi kapsayan bir
mağaza olarak gördüğümüz e-ticaret
sitemiz www.nt.com.tr’ye olan yatırımlarımız da sürüyor. E-ticaret sitemiz hem
ürün gruplarında hem de ürün çeşitliliğinde zenginleşecek. E-ticarette büyümemizi hızlandıracağız. Mevcut e-ticaret
sitemiz yenilenerek kullanımı, görünümü
ve zengin çeşitliliğiyle eğitim ve kültür
severleri memnun edecek. 2015 ve
2016 yılında e-ticaret ve alternatif satış
kanallarında büyümeyi hedefliyoruz.
Murat Kara
71
PERAKENDE
Crispino’dan müşterilerin
hayatını kolaylaştıran ürünler
Sürdürülebilir bir marka olmak için tüketicinin hayatını kolaylaştıran inovatif
ürünler sunmaya çalıştıklarını belirten Crispino Genel Müdürü Günseli
Oral “Rahat ve kullanışlı ürünlerle hem tüketiciyi memnun etmiş hem de
aramızdaki bağı güçlendirmiş oluyoruz” diyor.
Gültekin Grup’un yatırımlarıyla büyüyen Crispino, müşteri odaklı hizmet
anlayışı kapsamında ne tür çalışmalara yer veriyor?
Günümüzde sadık müşteri yaratabilen,
müşterilerine katma değer sağlayabilen markalar büyümelerini sürdürerek
sektörde yer almaya devam edebiliyorlar. Biz de bunun farkındalığıyla müşteri
memnuniyetine önem vererek adımlar
atıyor ve müşterilerimizi tanımak için
çaba gösteriyoruz. Özellikle trendler ve
fiyatların müşteri için etkili olan unsurların
başında geldiğinin bilincindeyiz. Bunu
marka bilinirliliğimiz ve ürün kalitemizle desteklediğimizde tüketicimizi de
memnun ederek amacımıza ulaşmış
oluyoruz. Hedef kitlemiz olan erkeklerin
alışveriş alışkanlıklarını ele alarak bu
doğrultuda hizmet anlayışı sunuyoruz. Alışveriş esnasında erkeklerin hazır
kombinlere yöneldiklerini ve çabuk karar
verdiklerini göz önünde bulundurarak
onlara birbiriyle tamamlayıcı ürünler
sunuyoruz. Erkeğin yaşamının her anında
giyebileceği bol alternatifli koleksiyonumuzun olması da hizmetimizde bizim bir
adım daha önde olmamızı ve müşteri
memnuniyetini kazanmamızı sağlıyor.
Sürdürülebilir bir marka olmak adına
ürün gruplarınız ve pazarlama stratejiniz ile ilgili ne tür çalışmalar yürütüyorsunuz?
Diğer sektörlerde olduğu gibi perakende sektöründe de rekabetin artmasıyla
daha zorlu rakiplerle mücadele ortamı
72
Ayrıca müşterilerimizin bize istedikleri her
an ve her konumda ulaşabilmeleri için
online ticaret sayfamızı hayata geçirdik.
Yaklaşık iki aydır aktif olan sayfamız
sayesinde mağazalarımızın bulunmadığı bölgelerden tüketiciyle de buluşarak
sürdürülebilirliğimizi arttırıyoruz.
Büyüme hedeflerinizde yılsonuna
kadar kaç mağazaya ulaşmak
bulunuyor?
Günseli Oral
var olmuştur. Böylece tüketiciye ulaşırken imkanları zorlamak ve en iyi hizmeti
verebilmek için olanak yaratıldığına inanıyorum. Biz de Crispino olarak günümüz
şartlarının gerektirdiği şekilde planlamamızı oluşturuyoruz. Pazarlama stratejimizde önem verdiğimiz bir diğer nokta
da “doğru ürün yönetimi”. Ürünleri doğru
zaman, doğru lokasyon, doğru fiyatlarla
müşteriye ulaştırma ve müşterinin zihninde doğru algıyı korumak adına yazılı ve
görsel iletişim yollarını kullanıyoruz, böylece hizmette farklılaşma sağlıyoruz. Bunların hepsi bir araya geldiğinde tercih edilir
bir marka haline geliyorsunuz. Sürdürülebilir bir marka olmak için ürün grubunun
müşterinizi tatmin etmesi de önemli bir
husus. Biz de ürün gamımızı oluştururken
erkeğin yaşamının her anında kullanabileceği alternatifli koleksiyon sunuyoruz.
Gerek cadde mağazalarımız gerek
AVM mağazalarımız için doğru lokasyona önem veriyoruz ve bu doğrultuda
karara varıyoruz. Bayi ağlarımızın sayısını
da artırarak daha fazla tüketiciye ulaşmayı hedefliyoruz. Şu an yurtiçinde
30 mağazamız bulunmakta, ayrıca
30 kadar corner’ımız mevcut. 2015
bitmeden yurtiçinde gerçekleştireceğimiz 6 projemiz daha var. Yılsonuna
kadar mağaza sayımızı da bu doğrultuda artırmış olacağız. Yurtdışında Erbil
ve Bakü’de satış noktamız bulunuyor.
Irak’ta da değerlendirmeye başladığımız projemiz mevcut ve Türk Cumhuriyetleri ile de görüşmelerimiz sürüyor,
oralarda yakın zamanda mağaza
açmayı planlıyoruz. Almanya, Avusturya
ve Rusya da mercek altına aldığımız
ülkeler arasında. Bunların haricinde hızla
gelişen online pazarda da çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. 2015
yılında bir önceki yıla göre ciromuz
yüzde 40 oranında önde gidiyor. 2016
yılında da aynı istikrarla yolumuza devam edeceğiz.
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
www.mallreport.com.tr
73
PERAKENDE
“Misyonumuz kaliteli ve oyun
değeri yüksek oyuncaklar üretmek”
Avrupa’nın ve dünyanın önde gelen oyuncak üreticilerinden olan Simba, Türkiye’de
de tercih edilen en önemli oyuncak markaları arasında yerini aldı. Simba Toys Türkiye
Genel Müdürü Sayıl Afyonlu, oyuncak sektöründeki faaliyetlerini dergimizle paylaştı.
Simba Toys dünyadaki en köklü
oyuncak firmalarından biri. Bu
köklü firmanın Türkiye’deki faaliyetleri ne zaman başladı?
sağlık açısından iç rahatlığı ile oynayacağı, kaliteli ve oyun değeri yüksek
oyuncaklar üretmek. Tüm oyuncaklarımız Türkiye’de de geçerli olan Avrupa
Birliği standartlarında ve hatta bu
standartların da üstünde üretilmekte.
Ayrıca hali hazırda tüm markalarımızın
arkasında olduğumuzu gösteren ve
çocuklarımızı güvence altına alan ürün
sorumluluk sigortamız bulunmakta.
Türkiye’deki şirketimizi büyük bir
gururla 1999 senesinin sonunda
Simba Oyuncak Pazarlama Limited
Şirketi adı altında kurduk. Şu anda
şirketimiz üzerinden tüm ithalat, ihracat, satış ve pazarlama faaliyetlerini
sürdürmekteyiz.
Sayıl Afyonlu
Portföyünüzde hangi markalar ve
ürünler yer alıyor?
Portföyümüzde başta Simba markası
olmak üzere, Dickie, Majorette, Smoby,
Maerklin, Eichhorn, Heros, Big, Nicotoy,
Schuco, Noris, Schipper, Zoch, Carson ve
Aquaplay markaları yer almakta. Bu sayılan markalarımız içinde uzaktan kumandalı ürünlerden bahçe evlerine kadar,
A’dan Z’ye tüm yaş gruplarına hitap eden
74
ve tüm kategorilerden oluşan büyük bir
ürün gamımız mevcut.
Simba, oyuncaklarında kalite ve
sağlık standartları konusunda nasıl
bir politika izliyor? Oyuncak sektöründe köklü bir marka olmak bu konuda size nasıl bir misyon yüklüyor?
Simba markası olarak misyonumuz;
her daim çocuklarımızın ve velilerimizin
Simba’nın dünya satışları göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye
oyuncak pazarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye’deki oyuncak pazarı bizim için
her açıdan büyük önem taşıyor. Özellikle ülkemizdeki genç nüfus ve doğum
sayısı göz önünde bulundurulduğunda,
Türkiye; Avrupa’daki büyük bir gelecek
vadeden nadir ülkelerden biri.
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
“Büyümemizi hizmetlerimizin
kalitesini arttırarak sağlayacağız”
Erhan Aslantürk
Nimet Erdem
Levent Menteşe
Müşterilerine fiyatın yanı sıra satış öncesi ve
sonrasında sunduğu teknik destekle de
avantajlar sağlayan İstanbul Bilişim,
hizmet kalitesini arttırarak büyümeyi hedefliyor.
Genel Müdür Yardımcısı Levent Menteşe,
İstanbul Bilişim’in faaliyetleri hakkında
sorularımızı yanıtladı.
İstanbul Bilişim A.Ş. olarak 2002 yılında
Cebit Bilişim Fuarı’na katılarak sektöre giriş
yaptık.
Günümüzde tüketici elektroniği, cep telefonu, bilgisayar, küçük ev aletleri, beyaz
eşya, saat, kozmetik ve kişisel bakım,
spor/ outdoor, anne/bebek/oyuncak, yapı
market ve bahçe kategorilerinde toplamda 250 bini aşkın çeşit ürünü
www.istanbulbilisim.com.tr üzerinden
müşterilerimize sunmaktayız. İlk göz
ağrımız Sony olduğundan dolayı geçmişten gelen bir Sony kullanıcısı müşteri
portföyümüz var. Tüm ürün gruplarında
orta segment ve high end modeller daha
fazla satılmakta sepet ortalamamız yaklaşık 900 TL civarında. Geçtiğimiz yılsonunda İstanbul Style markasını oluşturduk. Bu
marka altında ayakkabı, giyim, kozmetik,
mobilya, dekorasyon ve aksesuar ürünlerini müşterilerimizin beğenisine sunduk.
imkanı sunan web sitemizi yeniledik ve 1
Ağustos 2015 tarihi itibariyle testlere başladık. Yeni ara yüz daha kısa zamanda
kolay alışveriş imkanı sağlıyor. İstanbul’da
2 tane mağazamız var. Mağazalarımıza
gelen müşterilerimiz genellikle ürünleri teslim almaya geliyorlar. Gelmeden önce
çağrı merkezimizden ihtiyaç duydukları
bilgileri öğreniyorlar. Dolayısıyla her iki
mağazamızı ürün teslim noktası gibi kullanıyoruz. Haftanın 7 günü hizmet veren
bir çağrı merkezimiz var. Çağrı merkezini ikiye ayırdık. Ürün almak için arayan
müşterilere teknik bilgi ve donanım olarak
eğitim verdiğimiz arkadaşlarımız yardımcı
oluyorlar. Bir de müşteri ilişkileri departmanımız var ki burada müşterilerimiz bizlere
daha kolay ulaşabilmeleri için alanında
eğitim almış ayrı bir ekip kurduk. Zaman
zaman bizden alışveriş yapmış müşterilerimizi arıyor ve memnuniyet
araştırmaları yapıyoruz. Bu araştırmaların sonucuna göre çeşitli
aksiyonlar almaktayız.
İstanbul Bilişim e-ticaret sitesi ile müşterilerine ne tür avantajlar sunuyor?
Online satış faaliyetleriniz mağaza
satışlarınıza nasıl etki ediyor?
İstanbul Bilişim nasıl bir büyüme stratejisi izliyor? Büyüme
hedeflerinizde neler var?
Günümüzde sadece fiyatta değil satış
öncesinde, satış esnasında ve sonrasındaki hizmette de rekabet var. Bundan
dolayı kolay ve güvenli bir şekilde alışveriş
Bizim hedefimiz e-ticarette
daha da büyümek. Satışpazarlama ekibinden yazılım
ekibine, teknik servisten lojistik
İstanbul Bilişim ürün grupları ve pazarlama stratejileri ile sektörde nasıl bir
müşteri kitlesine hitap ediyor?
www.mallreport.com.tr
kısmına kadar pek çok yatarımlar yaptık
ve ihtiyaç doğrultusunda yapmaya
devam ediyoruz. Biz müşterilerimizi
mağazalarımıza getirmek yerine onların
ayağına gitmeyi hedefliyoruz. Bununla
ilgili önümüzdeki günlerde somut çalışmalarımızı hayata geçireceğiz. Özellikle
İstanbul trafiğinde insanlar evlerinden ya
da iş yerlerinden çıkıp mağaza mağaza
dolaşmak istemiyorlar. Müşterilerimiz bizi
aradıklarında kolay ulaşmaları adına
çağrı merkezi kalitemizi ve personel
sayımızı sürekli arttırıyoruz. Şu an, hatta
bekleme süresini 15 saniyeye kadar
düşürdük. Teknik serviste arızalı ürünlerin
bekleme sürelerini piyasa ortalamasının çok çok altına indirdik. Büyümemizi
sunmuş olduğumuz hizmetlerin kalitesini
arttırarak sağlayacağız.
75
YEME - İÇME ALANLARI
Abide’nin lezzeti ve hizmet kalitesi
franchise ile büyüyecek
Abide Etli Ekmek Kebap Genel Koordinatörü Ahmet Gündüz, büyüme stratejilerini
franchise ortaklıkları ve kendi yatırımları ile hizmet kalitesinden ödün vermeden
sürdüreceklerini ifade etti.
Abide Etli Ekmek ve Kebap olarak geleneksel Türk mutfağının eşsiz lezzetlerini nasıl bir konseptle birleştirdiniz?
Abide Etli Ekmek Kebap adından da
anlaşıldığı üzere Konya’nın etli ekmek
grubuyla Anadolu’nun kebap ve ızgara
çeşitlerini kapsayarak hizmet veren bir
marka. İç Anadolu ve Doğu Anadolu kültüründeki lezzetleri kendi yöresel sunumları
ve tatları ile Abide misafirleri ile buluşturduğumuz bir ortam yaratmaya çalışıyoruz. Pide ve lahmacun grubunu kendine
özgü tahta sunumlarıyla, etli ekmeği ise
1.20 boyutundaki özel tahta sunumlarla müşterilerimiz ile buluşturuyoruz. Bu
da lezzeti ve sunumu ile misafirlerimizin
gözünde güzel bir algı oluşturuyor. Ayrıca
her ay yaptığımız özel kampanyalarla da
müşterilerimizi markamızın ayrıcalıklarını
yaşatmaya devam ediyoruz.
Şu anda kaç şubeye ulaştınız?
Şu anda 18 şubeye ulaştık. Şimdiye dek
1 şube açılışı yaptık. 2 mağazamızda
ise tam anlamıyla konsept değişikli-
yerine olumsuz eleştirilere sebebiyet vermek kaçınılmaz. Markamızın kurucularının,
daha önceki franchise ortakları doğru
seçmediklerini gözlemledik. Biz oluşturduğumuz stratejilerimizle sistem içine dahil
olmuş yatırımcıları eğitip yetiştirerek Abide
kriterlerine uygun hale getirmeyi tercih
ediyoruz.
Franchise şartlarınız arasında neler
bulunuyor?
Ahmet Gündüz
ği gerçekleştirdik. Konsept değişikliği
uyguladığımız mağazalarda da hizmet
kalitesinin ve çalışan personel kalitesinin
yatırımcıya yansıyan cironun yüzde 40
arttığını gözlemledik. Diğer şubelerimizde
de konsept değişikliğini hızla uygulamaya
devam ediyoruz.
Markanızın büyüme hedeflerinde
franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz?
Franchise ortaklarınızın markanızın
büyümesine etkisi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Franchise sistemini markamızın büyüme
faaliyetlerinde çok fazla kullanıyoruz.
Markamıza ait 1 şubeyi Efemay Gıda
olarak biz işletiyoruz, diğer 17 şubemiz
ise franchise yatırımcılara ait. Bundan
sonraki hedeflerimizde de Efemay
Gıda’nın işlettiği karlı mağazalar olacak
ancak önceliğimiz franchise yatırımcılarla
hareket edip birlikte büyümek. Franchise
ortakların markaya katkısı bizim için yüzde
100’dür. Yanlış bir franchise yatırımcı
seçtiğiniz zaman, markanızın büyümesi
76
Bizim için en önemli kriter bizimle iş birliği
yapacak olan yatırımcının işinin başında
duruyor olması. Bununla beraber, yatırım
gücünün ve sermaye gücünün olması
lazım. Franchise bedeli yanı sıra aylık ciro
üzerinden royalty bedeli alıyoruz. Mimari
projeleri tarafımızdan yapılıyor. Tüm franchise şubelerimizin tedariklerini merkezi
sistemle yönetiyoruz. Yanı sıra reklam
stratejilerini ve çalışmalarını marka danışmanımız ve reklam ajansı ile yürütüyoruz.
Mağaza metrekarelerine göre 250 bin TL
ile 600 bin TL arası değişen yatırım bedeli
bulunuyor. Bu bedel dahilinde, açılacak
olan şubeyi anahtar teslim hale getirilip, hiçbir eksiği olmadan hizmete hazır
halde yatırımcılarımıza teslim ediyoruz.
Açılış sonrası ise merkez kadrosu en az 10
gün eğitim desteği veriyor. Devamında
da belli periyotlarda destek vermeye
ve işbirliğinin dinamik kalması için istikrar
sağlanmaya devam ediyor.
Ayrıca franchisee olarak ekibimize
katılmak isteyen girişimci ve yatırımcıları
“Bayim olur musun?” fuarında kuracağımız
özel standa hem markamızı hem lezzetlerimizi yakından tanımaları için bekliyoruz.
www.mallreport.com.tr
YEME - İÇME ALANLARI
www.mallreport.com.tr
77
YEME - İÇME ALANLARI
“İnsanlara balığı daha da çok
sevdirmeyi amaçlıyoruz”
Türkiye’nin ilk balık ekmek zinciri olarak hizmet veren
ve hatırı sayılır bir üne ulaşan Dardenia’nın online
sipariş uygulaması ve franchise fırsatlarını Genel
Koordinatör Selin Daniyel’den dinledik.
za ilk siparişlerinde yüzde 20 indirim, her
siparişlerinde de yüzde 10 indirim imkanı
sağlıyoruz. Böylece insanlara balığı daha
da çok sevdirmeyi amaçlıyoruz.
Selin Daniyel
Dardenia müşterilerine hangi özel
lezzetlerle hizmet veriyor? Şu anda kaç
restorana ulaştınız?
Ürünlerinde hiçbir katkı maddesi ve koruyucu kullanmayan Dardenia, birbirinden
lezzetli balık-ekmek çeşitleri, gurme balık
lezzetleri, fish&chips ve tempura usulü
sağlıklı kızartma yöntemiyle hazırlanmış
atıştırmalıkları, fish burgerleri, wrap çeşitleri, sushi, kalamar tava gibi farklı seçeneklerin olduğu geniş bir menü ile hizmet
veriyor. Buyaka AVM, Mecidiyeköy,
Maslak, Göktürk ve Bağdat Caddesi
olmak üzere şu anda 5 şubemiz var.
Markanızın büyüme hedeflerinde
franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz?
Franchise koşullarınız neler?
Markamızı büyütürken franchise sisteminden yararlanıyoruz ancak büyümeye devam ederken merkeze ait kendi şubelerimizi açmayı da sürdüreceğiz. İlk 5 yılda
sadece İstanbul’da var olmayı planlıyoruz
ve İstanbul’da şube açılabilecek yerler
üzerine çalışıyoruz. Dardenia Ailesi’ne
katılacak franchise’lar ile birlikte Dardenia
şubelerimizin
Dardenia’nın bir de mobil uygulaması mevcut. Online sipariş verilebilen bu uygulamayı tanıyabilir miyiz?
Uygulamamız 2015 Haziran ayında açıldı, müşterilerimize tanıtmaya daha çok
yeni başladık. Çok kısa bir sürede, 2 bin
müşterimiz kayıt oldu ve 4 bin kez sipariş
alındı. Web sitesi ve mobil uygulamamız
üzerinden müşteri sayımız her geçen gün
hızla artıyor. Uygulama Googleplay ve
Apple Store’da yer alıyor. Bugüne kadar
bine yakın indirme gerçekleştirildi. Herkesin kolaylıkla üye olup, kolaylıkla sipariş
edebileceği bir sistemimiz var. Web sitemiz www.dardenia.com’dan ya da mobil
uygulama ile sipariş veren kullanıcılarımı-
78
sayısını 5 yıl içinde 50’ye yükseltmeyi
hedefledik. Dardenia Fish&Bread konsepti
ile büyümeye devam edeceğiz. Bu yıl
3 yeni şube açmayı planlıyoruz. Bugün
için bir Dardenia Fish&Bread açmak,
isim hakkı, tüm mimari projelendirme ve
uygulama, tüm mutfak ekipman parkı,
yazılım ve donanım, tüm reklam ve imaj
uygulamaları, şirket kurulumu gibi yatırım
kalemleri dahil olmak üzere 100-120
metrekare için 160 bin dolar+KDV’dir.
Dardenia Fish& Bread‘in isim hakkı 15
bin dolardır ve yatırım maliyeti olan 160
bin dolar’a dahildir. Franchise anlaşma süresi, dükkan açıldığı günden
itibaren 5 yıldır. İşletme esnasında tüm
franchise’lar yerel pazarlama fonu için
kendi şubeleri için hazırlanan pazarlama planının uygulamasında kullanmak
üzere yüzde 2’den az olmamak kaydı
ile yerel pazarlama bedeli (kendileri
tarafından yönetilen) ve yüzde 6 Royalty
bedeli öderler. Dardenia Fish&Bread
şubelerinde hizmete sunulan her ürün
Dardenia Merkez Lojistik Birimi’nden
şubelere sevk edilir ve aylık olarak
ürünlerin satışı gerçekleştikten sonra
fatura edilir. Çalışmalarımız sonucunda İstanbul’da Dardenia Fish&Bread
şubesi açılabilecek lokasyonları tespit
ettik. Avrupa Yakası’nda Güneşli, Bebek,
Şişli, Ulus, Nişantaşı, Kabataş, 4.Levent,
Ortaköy, Bahçeşehir ve Fulya. Anadolu
Yakası’nda ise Acıbadem, Kavacık,
Kozyatağı ve Fenerbahçe franchise
verebileceğimiz başlıca lokasyonlar.
Dardenia Fish&Bread için franchise
başvurusu yapmak isteyen adaylar
http://www.dardenia.com adresindeki
başvuru formunu doldurabilirler.
www.mallreport.com.tr
YEME - İÇME ALANLARI
www.mallreport.com.tr
79
YEME - İÇME ALANLARI
Köfteci Ramiz lezzeti
1928’den beri korunuyor
Ürünlerinin hiçbirinde katkı maddesi kullanılmadığını, yörenin lezzetli etlerinin
işlemden geçerek dondurulmadan günlük olarak şubelere dağıtımının sağlandığını
ve lezzetini buradan aldığını belirten Köfteci Ramiz Kurumsal İletişim Direktörü Pınar
Taşkınlar “Markamızı diğerlerinden farklı kılan 1928’den beri aynı lezzeti günümüze
kadar ulaştırmış olmamız” diyor.
Neredeyse asırlık tarihi ile müşterilerine
hizmet vermeye devam eden Köfteci
Ramiz kuruluşundan bugüne önemli bir
büyüme performansı sergiledi. Markanın
kuruluşu ve bugünki konumu hakkında
bilgiler veren Kurumsal İletişim Direktörü
Pınar Taşkınlar, markanın 2006 yılından
itibaren franchise vererek büyümeye
başladığını dile getirdi. Taşkınlar, şu
sözlere yer verdi: “1928 yılında Manisa
Akhisar’daki ilk dükkânımızın açılmasından sonra İstanbul-İzmir karayolu
üzerindeki restoranımızla daha da bilinir
olduk. Gelen ısrarlar üzerine 2006 yılında
ilk franchise şubemizi açarak Türkiye genelinde 30 ilde yer aldık ve yeni açılacak
şubelerimizle birlikte 138 şubeye ulaştık.
1928’den 2006’ya kadar iki üç dükkânı
olan kendi halinde bir işletmeyken ilk
2006 yılında ilk franching’in verilmesinden sonra hem bilinirliğimiz arttı hem
de çok hızlı bir büyüme sürecine girdik.
2007-2011 yılları en hızlı büyüme gösterdiğimiz zaman dilimi oldu. Şimdi ise
80
hedeflerimiz yurtdışı ağırlıklı. Almanya,
Hollanda, Belçika, Kıbrıs ve Azerbaycan
büyümemizi devam ettireceğimiz ülkeler arasında. Yurtdışında açılacak olan
şubelerimizden bazıları merkeze bağlı,
bazıları ise franchise ve master franchise
olarak işletilecek.”
“MARKAMIZI DEĞERLİ KILABİLECEK
BÖLGELER ÖNCELİĞİMİZ”
Köfteci Ramiz’in markalaşma sürecinde
franchise sisteminin etkisinin çok büyük
olduğunu belirten Taşkınlar, “Türkiye
genelindeki 138 şubemizin yüzde 80’i
franchising sistemiyle işletiliyor. Büyüme
hedeflerimizi yine bu doğrultuda devam
ettireceğiz. Franchise koşullarımız diğer
franchise veren markalarla aynı özellikleri
taşıyor. Başlangıçta alınan franchise
bedeli ile aylık cirodan alınan katkı payı
lokasyona göre değişim göstermekte.
Yeni açılacak şubelerimizin yerini AVM
ya da cadde konsepti olarak belirlemektense, araç ve yaya trafiğinin yoğun
olduğu, markamızı değerli kılabilecek
bölgelerde açmak önceliğimiz.” sözlerine yer verdi. Köfteci Ramiz markasının
franchise konusundaki en önemli kriterinin
ise yatırımcı adayının işin başında durması ve bu işi severek yapması olduğunu
söyleyen Pınar Taşkınlar, “Yatırımcının bir
markayı temsil ettiğini unutmadan, bizi
bir ortak olarak görerek çalışması gerekli”
sözlerine yer verdi.
Köfteci Ramiz olarak kurdukları operasyon ekipleri ile şubelerle yakın bir şekilde
çalışarak onların danışmanlık, eğitim
gibi ihtiyaçlarını hemen karşılamaya
çalıştıklarını dile getiren Taşkınlar, “Şube
çalışanlarımıza sürekli eğitimlerle Ramiz
kalitesini her şubede aynı seviyede tutuyoruz. Düzenli olarak yapılan denetimlerle ve tüketicilerimizden gelen talepler
doğrultusunda daha iyi hizmet anlayışıyla
kalitemizin devamlılığını sağlıyoruz. Geçmişimizden gelen bu lezzeti, günümüzün
profesyonel imkânlarıyla sağlıklı ve kaliteli
hizmet anlayışıyla sunuyoruz” dedi.
www.mallreport.com.tr
YEME - İÇME ALANLARI
www.mallreport.com.tr
81
YEME - İÇME ALANLARI
Domino’s franchise
ile en çok
büyüyen firma
Domino’s Pizza’nın hızlı servis restoranları
pazarında franchise ile en çok büyüyen firma
olduğunu belirten Domino’s Pizza İş Geliştirme
Müdürü Ebru Ersoy Aksüt, Türkiye’deki büyüme
faaliyetlerini anlattı.
Domino’s Pizza’nın 2017 yılına ilişkin büyüme hedeflerinde 600 şubeye ulaşmak
olduğunu belirten Domino’s Pizza İş Geliştirme Müdürü Ebru Ersoy Aksüt, Türkiye’deki
büyüme hedefleri hakkında şu bilgilere
yer verdi: “Domino’s Pizza Türkiye, 1996
yılında Ulus’taki ilk restoran ile başlayan
yolculuğunu şu an 455 şubesi ile sürdürüyor. 2017 yılı için hedef 600 şube ile tüm
Türkiye’de pizza severlere en iyi kalitede
ve lezzette pizza servisi yapmak.
Domino’s Pizza’nın Türkiye’de büyüme stratejisinde franchising sisteminin
önemli olduğuna değinen Ebru Ersoy
Aksüt, “Franchise sistemi Türkiye’deki
büyümesindeki en önemli etkendir. 455
tane restoranın yüzde 70’i iş ortaklarımız
(Franchisee’ler) tarafından, yüzde 30’u ise
şirket tarafından yönetilmektedir. Franchisee adayında aradığımız en önemli
özellikler işinin başında durması, girişimci
ruha sahip, büyüme ve müşteri odaklı
olmasıdır. Bunun dışında adayların, franchise olmak için gerekli olan 3 aylık eğitimi
başarı ile tamamlaması bizim için önemli.
Yeni bir dükkanın ortalama maliyeti olan
550 bin TL+ KDV’lik yatırımı yapabilecek
finansal güce sahip olması gerekmektedir.” sözlerine yer verdi.
82
“FRANCHISING SİSTEMİ MARKANIN
BÜYÜMESİNDE BELKEMİĞİ
KONUMUNDA”
Domino’s Pizza’nın Türkiye’de hızlı servis
restoranları pazarında franchise ile
en çok büyüyen firma olduğuna da
dikkat çeken İş Geliştirme Müdürü
Ebru Ersoy Aksüt, “455 şubemizin 300’ü
franchisee’lerimize ait. Bundan sonraki
büyümemizin de en büyük kısmı franchisee’lerimiz ile gerçekleşecek. Franchising sistemi markanın büyümesinde
belkemiği konumundadır. Restoran
içindeki operasyonun sahiplenilmesi ve
müşteriye doğru hizmetin götürülmesinde, iş ortaklarımızın payı çok büyük.
Domino’s Pizza Türkiye, şu anda 95 iş or-
tağı ile birlikte 455 restoranda müşterisiyle
buluşuyor. Markanın büyüme hedefleri
önümüzdeki yıllarda da yine iş ortaklarıyla
birlikte devam edecek. Markanın çatısı
altında büyümek isteyen bütün franchisee adaylarıyla görüşmeleri kabul etmekteyiz” açıklamasına yer verdi.
www.mallreport.com.tr
YEME - İÇME ALANLARI
Bursa Kebap Evi
lezzet ve kalite
standartlarını
koruyarak büyüyor
Standartların korunması konusunda
son derece hassas olduklarını
vurgulayan Bursa Kebap Evi Yönetim
Kurulu Başkanı Mustafa Cem Helvacı,
Bursa Kebap Evi’nin 55 şubesinde
aynı tabela, aynı dekorasyon ve aynı
lezzetle hizmet verdiklerinin altını çizdi.
Bursa Kebap Evi nasıl bir büyüme
stratejisi ile hareket ediyor? Şu anda
Türkiye’de şube sayınız kaça ulaştı?
Bursa Kebap Evi 2003 yılında kurulmuş,
2010 yılında Helvacı Grup tarafından
3 şubesi ile birlikte tüm hakları satın
alınmıştır. 5 yıl içerisinde yüzde 300’lük bir
büyüme kaydederek şu anda Türkiye’de
26 ilde 55 şubeye ulaştık. Türkiye’deki
55 Bursa Kebap Evi şubesinin 46 noktası
franchise, 9 noktası ise grup şirketimize ait.
Bunun yanında Almanya’nın Saarbrücken
kentindeki masterfranchise şubemizle de
hizmet vermekteyiz.
Markanızın büyüme hedeflerinde
franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz?
Büyüme hedeflerinizde bu yıl kaç şube
açmak bulunuyor?
Bursa Kebap Evi markası 5 yıl gibi bir
www.mallreport.com.tr
sürece 55 şubeye ulaştı. 55 şubenin 46
noktası franchise olarak hizmet veriyor.
2015 yılsonuna kadar imzalı ve mimari
aşamadaki projelerimiz ile yurtiçinde 65
şubeye ulaşmayı hedefliyoruz.
Franchise koşullarınız neler?
40 bin dolar + KDV isim hakkı karşılığında Bursa Kebap Evi ailesinin bir üyesi
olabilirsiniz. Metrekare maliyetimiz 2 bin
750-3 bin TL arasında değişiyor. AVM
şubelerinde 100 metrekarenin üzerinde,
cadde şubelerinde ise 200 metrekarenin üzerinde, araç trafiğine kapalı ve
yaya trafiğinin yoğun olduğu bölgeler ile
bahçe alanı yaratılabilecek mekânları
tercih ediyoruz. Mimari proje aşamasında, anahtar teslim modeli olarak
çalışıyoruz. Bursa Kebap Evi şubeleri 1
ayda 250 bin İskender severi ağırlıyor.
Tüm ürünler için sevkiyatlar, şubelerin
kapısına kadar teslim ediliyor. Bunun
yanında personel desteği de sağlanıyor. Personeller merkez binadaki BKE
Akademi’de uzman ekiplerce 15 günlük bir eğitimle yetiştiriliyor. Türk markalarının büyük sorunu olan standartların
korunması alanında son derece başarı-
Mustafa Cem Helvacı
lı olan Bursa Kebap Evi’nin 55 şubesinde
aynı tabela, aynı dekorasyon ve aynı
lezzet bulunuyor.
Bursa Kebap Evi olarak yurtdışı yatırımlarınıza Almanya ile start verdiniz.
Yeni yatırımlar hangi ülkelerle devam
edecek?
Almanya’nın Saarbrücken kentindeki
masterfranchise şubemiz ile İskender
severleri ağırlamaya devam ediyoruz.
Bununla beraber; yine Almanya’da
Köln, Fransa’da Metz, Arabistan
Yarımadası’nda ise Kuveyt ve Katar için
projelerimiz devam ediyor. Tüm Avrupa
ve Ortadoğu ülkelerinde en az 1 şube
hedeflemekteyiz.
83
YEME - İÇME ALANLARI
KFC Türkiye’den
franchise ortaklarına tam destek
KFC Türkiye Pazarlamadan Sorumlu Yönetim
Kurulu Üyesi Zeliha Şener, iş ortaklarına
sürdürülebilir bir büyüme ve başarı sağlamak için
pazar planlama ve stratejik büyüme, restoran
lokasyonu belirleme, mağaza içi tasarım,
çalışan eğitimi, yerel pazarlama stratejileri, insan
kaynakları ve işletme yönetimi gibi alanlarda tüm
birimlerle destek sağladıklarını belirtti.
Zeliha Şener
KFC sunduğu özel lezzetleri ile
müşterilerden nasıl ilgi görüyor? Şu
anda kaç şube ile nerelerde hizmet
veriyorsunuz?
Bir Yum Brands markası olan dünyanın
en büyük tavuk restoran zinciri KFC’nin
toplam 21 şehirde 100 restoranı bulunuyor. (İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa,
Kocaeli, Eskişehir, Muğla, Samsun,
Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Balıkesir,
Adana, Gaziantep, Hatay, İskenderun,
Bolu, Denizli, Sakarya, Antalya, Mersin,
Diyarbakır) Dünya üzerinde ise 120 ülkede 20 binin üzerinde restoranla hizmet
veriyor. KFC olarak müşterilerimize her
damak tadına uygun alternatifler sunuyoruz. Tavuk, KFC’nin uzmanı olduğu bir
konu. Tüm ürünlerimiz yüzde 100 taze
tavuk etinden, bu işin uzmanları tarafından hazırlanıyor. Özel reçetemizle hazırlanan ve 75. yılını kutlayan 11 baharatlı
karışımımız ise lezzette efsane olmayı
sürdürüyor. Kanat ve kovalarımızın yanı
sıra yeni ürünlerimiz arasında bulunan
tavuklu Double Zinger Burger ve lansmanı geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Twister Tavuk Dürüm yenilikçi ürünlerimiz arasında öne çıkanlar. Sandviçler,
burger’ler, tavuk dürüm, gravy sos gibi
84
çok özel lezzetlerimiz de menümüzde
dikkat çeken ürünler arasında yer alıyor.
KFC’de ayrıca salata, patates kızartması, coleslaw, tatlı ve farklı içeceklerden
oluşan geniş bir yan ürün seçeneği
de sunuluyor. Acılı tavuk kanadı olarak
bilinen hot wings ve atıştırmalık acı sever
olarak bilinen hot shot en çok tüketilen
ürünler arasında.
Markanızın büyüme hedeflerinde siz
franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz?
Büyüme hedeflerinizde bu yıl kaç
franchise şube açmak bulunuyor?
Franchise koşullarınız neler?
Türkiye’de fast food restoranlarının
toplam pazardaki payı 5 yılda yüzde
30’dan 50’ye yükseldi. Türkiye’de yeme
içme sektörü yılda yüzde 2-3 büyürken
hızlı yemek sektöründe yüzde 25’lik ciddi
bir büyüme yaşanıyor. Türkiye’deki bu
ciddi potansiyeli gören KFC, sadece
restorana değil, mutfak teknolojisine ve
insan kaynaklarına da yatırım yapıyor.
Ayrıca Türkiye genelinde tüm bölgelerde
franchise vererek büyümek istiyoruz.
Özellikle Anadolu’daki potansiyeli bu
iş modeli ile değerlendireceğiz. Şu
an hizmet vermekte olan 100 resto-
ranımızdan 99’u Yum Brands’e ait.
İlk franchise restoranımız temmuz
ayında Diyarbakır’da açıldı. KFC, 5
yılda toplam 400 yeni restoran daha
açmayı hedefliyor. KFC Türkiye, franchise verirken yatırım yapmak için yeterli
sermayeye ve sağlam girişimcilik
ruhuna sahip, 3 yıl içerisinde minimum
10 restoran açabilecek yatırımcıları
tercih ediyor. Franchise için başlangıç
bedelimiz 48 bin 800 dolar. Bir şube
için yapılacak ortalama yatırım mülkün
türüne, konuma ve diğer faktörlere
bağlı olarak 700 bin ile 1.2 milyon TL
arasında değişiyor.
www.mallreport.com.tr
YEME - İÇME ALANLARI
www.mallreport.com.tr
85
YEME - İÇME ALANLARI
Pizza House Gourmet 2020 yılına kadar
100 şube hedefliyor
Konsepti ve menüsüyle dikkat
çeken Pizza House, yeni konsepti ile
büyümesine hız verdi. Pizza House
Gourmet Kurucusu Cem Koşmaz,
Gourmet konsepti ile 2020 yılına
kadar en az 100 şubeye ulaşmayı
hedefledikleri söyledi.
Markanız sunduğu özel lezzetler ile
müşterilerden nasıl ilgi görüyor? Şu
anda kaç şube ile nerelerde hizmet
veriyorsunuz?
Pizza House markası altında menümüzde
pizzalar dışında salata, sandviç, başlangıçlar vb. geniş bir ürün çeşidi sunuyoruz.
Pizzalarımız ince hamur olarak elle açılıp
(Napoli), günlük taze ürünlerle, sosunda
ve hamurunda extra sızma zeytinyağıyla,
lav taşlı özel fırınlarda pişirilerek misafirlerimize sunuluyor ve beğeni ile tüketiliyor. Yeni konseptimiz olan Pizza House
Gourmet’ler de ise ürün gamımızı pizza,
salata, sandviç, tatlı ve içecekler olarak
sınırlayıp daha küçük dükkanlarda (70-90
metrekare) paket ağırlıklı olmakla birlikte
masa müşterisiyle de hizmet vermekte.
Bu konseptimizdeki en önemli yeniliklerimiz ise pizzalarımızı Napoli (elle açılan
ince hamur) ve Roma (merdane ile açılan ince hamur) tarzında seçenekli olarak
sunarak, standart olarak reçetelendirilmiş
pizzaların da misafirlerimizin beğenisine
sunulması oldu. Ayrıca salatalar pizza
hamurundan yapılan özel tacolar içinde,
sandviçlerde yine pizza hamurundan
yapılan özel baget tarzı ekmeklerle sunularak bu konseptimiz içerisinde bir yenilik
oluşturdu. Şu anda 30 şube ile Türkiye’nin
86
Markanızın büyüme hedeflerinde siz
franchise’ı ne kadar kullanıyorsunuz?
Büyüme hedeflerinizde bu yıl kaç
franchise şube açmak bulunuyor?
Franchise koşullarınız neler?
Cem Koşmaz
hemen hemen her bölgesindeyiz. Ayrıca
Kıbrıs’ta bulunan bir şubemizle de misafirlerimize hizmet vermekteyiz.
Artan rekabet ortamında firmaların
büyümesi ve kar sağlaması konusunda franchise sisteminin etkisini nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Son 6 yıldır her yıl çift haneli büyüyen
pizza sektörünün gelişen ekonomi ve
dışarıda yeme alışkanlıklarının da artmasıyla 2018’e kadar çift haneli büyümeye
devam etmesi bekleniyor. Bu sektörde
yer alan firmaların büyük çoğunluğunun franchise sistemiyle hareket ettiğini
bildiğimiz için, olumlu yönde büyüme ve
kar sağlanması konusunda franchise sisteminin katkısı yadsınamaz.
Pizza House olarak franchisee’lerimize
daha iyi hizmet verebilmek için var olan
restoranlarımızı da franchisee’lerimize
devrettik ve bütün konsantrasyonumuzu franchisee’lerimize vermek için 100
bu sistemi kullanmaya başladık. Bu yılki
hedefimiz en az 8 şube açmaktı. Bunlardan 5 tanesi açıldı. Bunlar Kuşadası’nda
2 adet olmak üzere, Orhangazi, Kıbrıs
ve Sancaktepe şubelerimiz. Adapazarı
şubemiz ise Eylül ayı içerisinde açılacak.
Yılsonuna kadar en az 2 şube daha
açmayı hedefliyoruz. Ayrıca yeni konseptimiz olan Pizza House Gourmet’ler için
hedefimiz 2020 yılına kadar en az 100
şubeye ulaşabilmek. Pizza House Gourmet konseptimiz için, franchise bedeli
olarak 24 bin 500 dolar (mimari çizim,
yerleşim planları ve uygulama projeleri,
yazılım sistemi, belirlenen bir şubede
açılış öncesi personelin eğitimi, şubenin
belirli periyodlarla eğitim ve denetimi sipariş ekranı ve stok vb. hizmetlerle birlikte)
royality bedeli olarak ise yüzde 6 talep
etmekteyiz.
www.mallreport.com.tr
YEME - İÇME ALANLARI
www.mallreport.com.tr
87
YEME - İÇME ALANLARI
Döner Market lezzeti
franchise ile yayılacak
Türk mutfağının meşhur lezzeti döneri,
birbirinden farklı soslarla, kendine
özgü bir konseptte servis eden
Döner Market, pek yakında franchise
şubelerle büyümesine devam
edecek. Döner Market Kurucu Ortağı
Özüm Sönmezalp, marka hakkında
sorularımızı yanıtladı.
Döner Market’i kurmaya nasıl karar
verdiniz? Türklerin geleneksel lezzeti
döneri nasıl bir konseptle birleştirdiniz?
Ani bir kararla profesyonel yaşantıma
nokta koymamın ardından gurme burger
segmentinde Burger House markasının kurucuları arasında yer aldım. Beş yıl sonra
yeni bir marka yaratma fikriyle girişimlere
başladım. Böylece markanın temellerini
2013 yılının son aylarında Cenk Kazancı,
Barkın Pınar ve Ümit Alpaslan ile birlikte
attık. Geleneksel lezzetimiz döneri, klasik
halinin dışında, birbirinden lezzetli çeşitli
soslarla da sunuyoruz. Benzersiz lezzetinin
dışında bahaus etkisi ve ikonik bir hava
taşıyan konsept oluşturularak doğallığın
ön planda tutulduğu iç mimarimiz ile
farklılaşıyoruz.
Şu anda kaç şubeye ulaştınız?
Altı ay gibi kısa bir sürede Ataşehir ve
88
Ümraniye Meydan AVM olmak üzere iki
şubeye ulaştık.
Markanızın büyüme hedeflerinde
franchise vermek bulunuyor mu?
Franchising sistemi ile büyüme kararımızı geçen ay netleştirdik. 2015
yılında İstanbul içinde 1, 2016 yılında
İstanbul içinde 4 franchise şube açmak
istiyoruz.
Franchise koşullarınız neler? Bu
konuda iş ortaklarınızdan neler talep
ediyor ve neler sunuyorsunuz?
Franchise verilirken restoran lokasyonu
için yaya sirkülasyonunun yoğun olduğu, ana arterler, araç girişi olmayan
çarşılar, alışveriş merkezleri dikkat
edilecek kriterler arasında yer alıyor.
Minimum 100 metrekare, minimum 5
metre ön cephe genişliği ve minimum
2,90 metre tavan yüksekliği restoranın
Özüm Sönmezalp
fiziksel koşullarını oluştururken, franchise
adayında başarılı iş geçmişi yatırımın
gerektirdiği finans kaynaklarına sahip olmasını bekliyoruz. İş ortaklarımıza lokasyon
seçimi, ürün tedariği, eğitim konularında
destekler veriyoruz.
www.mallreport.com.tr
YEME - İÇME ALANLARI
“Dünyanın en hızlı
büyüyen pizza zinciriyiz”
Little Caesars Türkiye İş Geliştirme Müdürü Barış Memiş, en çok tercih edilen pizza
zinciri markalarından biri olarak, tecrübelerini yenilikçi yaklaşımla birleştirdiklerini
ve bugün dünyanın en hızlı büyüyen pizza zinciri olduklarını söyledi.
Artan rekabet ortamında firmaların
büyümesi ve kar sağlaması konusunda franchise sisteminin etkisini
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Barış Memiş
Little Caesars sunduğu özel lezzetler
ile müşterilerden nasıl ilgi görüyor?
Şu anda kaç şube ile nerelerde yer
alıyorsunuz?
ABD’de 1959 yılında Mike ve Marion Ilitch
tarafından faaliyete başlayan, Türkiye’de
ise 1996 yılından bu yana Çelebi Holding
güvencesi ile çalışmalarını sürdüren
bir markayız. Bugün dünyanın en hızlı
büyüyen pizza zinciriyiz ve ülkemizde hali
hazırda özel karışımla günlük hamurdan
gelen pizza lezzetini sunan 80 şube ile
hizmet veriyoruz. Hali hazırda İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Kocaeli, Muğla, Mersin
ve Tekirdağ’daki şubelerde tüketicimizle
buluşuyoruz.
www.mallreport.com.tr
Fast food sektörü özellikle 2005 yılından
sonra hızlı bir büyüme sürecine girdi.
Türkiye’de hazır gıda sektörünün 33
milyar TL’lik bir hacme sahip olduğu
biliniyor. Her yıl ortalama yüzde 5
oranında büyüyen bu pazarda fast
food ise 4,5 milyar TL’lik bir pay sahibi.
Pizza kategorisi ise 520 milyon TL’lik bir
ciro yaratıyor. Bu elbette son derece
büyük bir rakam ve dolayısıyla firmalar
arasında yoğun bir rekabeti de beraberinde getiriyor. Söz konusu rekabette
diğer firmaların önüne geçebilmenin
en önemli koşullarından biri de etkili
bir franchise sistemine sahip olmak.
Little Caesars Türkiye olarak bütün
planlamalarımızı yatırımcılarımızın tüm
ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak
yapıyoruz. 2014 yılı içerisinde bir önceki
yıla göre satış alanında yüzde 32’lik bir
büyüme elde etmemizin en önemli
nedenlerinden birisi de bu yaklaşımımız.
Geçtiğimiz yıla kadar şubelerimizin 4’te
1’i franchisee’ler tarafından işletiliyordu.
Son iki yılda yaptığı atılımla bu oranı
yüzde 69’a çıkartmayı başardık.
Büyüme hedeflerinizde bu yıl kaç
franchise şube açmak bulunuyor?
Franchise koşullarınız neler?
Franchisee’lerimiz profesyonel hayattan
gelen veya bizde müdürlük yaptıktan
sonra kariyerine kendi işinin sahibi olarak
devam eden kişilerden oluşuyor. Kişiler
eğer aileleriyle bu işe başlıyorlarsa başarıları da artıyor. Bu kişilerin içinde aile
fertleriyle birlikte çalışanların oranı yüzde
70 civarında. Bu yıl Türkiye genelinde
sadece restoran açmak için ayırdığımız
bütçe yaklaşık 4 milyon dolar. Hedef
kentlerimiz arasında Tekirdağ, Edirne,
Adapazarı, Eskişehir, Adana ve Antalya
gibi iller yer alıyor. Yeni şube yatırımları
dışında pazarlama, teknoloji, eğitim,
insan kaynakları, Ar-Ge, lojistik ve üretim
için de yatırımlar yapmaya devam
edeceğiz. Little Caesars Türkiye’nin tüm
şubelerinin büyüklüğü 120-180 metrekare arasında değişiyor. Bu sene hedef
şehirlerimiz için 370-400 bin TL arasında
değişen bir yatırım maliyeti belirledik.
Her bir şubeye yapılan yatırımın geri
dönüşü de ortalama 24 - 36 aylık bir
süre içerisinde tamamlanıyor. Bununla
birlikte, hem royalty payı hem de reklam
katkı bedeli (pazarlama payı) olarak
yüzde 6 alıyoruz.
89
YEME - İÇME ALANLARI
TAB Gıda başarılı büyümesini
2015’de de sürdürüyor
TAB Gıda Franchise Müdürü İlhan Erkan,
bünyelerindeki 5 markanın franchise faaliyetleri ile
Türkiye genelinde toplamda bine yakın restoran
sayısına ulaştıklarını söyledi.
TAB Gıda bünyesinde hangi markaları
bulunduruyor? Markalarınızın şube
sayısı kaça ulaştı?
1995 yılından bu yana, hızlı servis restoran zinciri sektöründe dünya markalarıyla faaliyet gösteren TAB Gıda olarak;
dünyaca ünlü Burger King®, Sbarro®,
Popeyes® ve Arby’s® markalarının
Türkiye’deki Master Franchisee’siyiz. TAB
Gıda olarak, hızlı servis restoran zincirleri
konusundaki deneyim ve birikimlerimizi
Türk Mutfağı kulvarında yeni markamız
olan Usta Dönerci çatısı altında toplamış,
Türk mutfağı tatlarını Usta Dönerci’nin
misafirperverliğiyle Türk halkına sunmaktayız. 2015 itibariyle TAB Gıda bünyesinde
28 restorana ulaşan ve yeni restoran
açılışları ile büyümeye devam edecek
olan Usta Dönerci markamızla da çok
yakında yatırımcılara franchise vermek
için çalışmalarımız sürüyor. TAB Gıda
olarak, bünyemizdeki 5 marka ile Türkiye genelindeki toplamda bine yakın
restoran adedine ulaştık.
Franchise sisteminin sektöre etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye’de son yıllarda hızla açılan
AVM’lerin hızlı servis restoran zincirlerine
olumlu katkılar sağladığını düşünüyoruz. Aslında, bunun bizim markalarımız
açısından geçerli olduğunu açıklıkla
söyleyebiliriz. Franchising sisteminin
yaygınlaşması, yatırımcılar açısından
kendi yaratmaya çalıştıkları iş modellerine göre, riskleri ortadan kaldırması
ve sağladığı birçok avantajları ile tercih
edilen bir yatırım modeli. TAB Gıda
olarak bünyemizde hizmet gösteren
bütün markalarımıza ait restoranların adetlerini artırmamızın yanında,
aldığımız ödüllerle 2014’e damga
vurduk ve bu başarılı ivmeyi 2015’de
de sürdürüyoruz.
Markanızın büyüme hedeflerinde siz franchise’ı ne kadar
kullanıyorsunuz?
Franchising yolculuğumuza,
TAB Gıda olarak 1995 yılında ilk
Burger King Restoran’ımızı açarak
başladık. 2001 yılında ise Burger
King markamızla Sub-Franchise
(Alt Franchise) vermeye başladık. TAB Gıda olarak Master
Franchisee olduğumuz Burger
90
İlhan Erkan
King, Sbarro, Popeyes ve Arby’s ve Usta
Dönerci’de toplam restoran sayımızda
bine yakın restorana ulaşırken, bu sayımız
Sub-Franchise restoranlarımızda 2015
üçüncü çeyreği itibari ile 230’a ulaştı.
TAB Gıda olarak, girişimci bir ruha ve
başarma hırsına sahip, başarılı bir iş
geçmişi ve yönetim tecrübesi olup, yatırımın gerektirdiği finansal kaynaklara
sahip olabilen işletmeci franchisee
adayları tercih ediyoruz. Seçilen işletmeci adayı, TAB Gıda tarafından verilen
eğitim programına katılarak işletmeci
olabilme hakkını kazanır. Lisans alanın
kendisi işletmeci olabildiği gibi restoranın
yönetimini tayin edeceği bir işletmeci ile de yürütebilir. İşletmecilerimize,
restoranın açılış hazırlıkları süresince ve
açılışın ilk gününden itibaren pazarlama,
reklam, satın alma, lojistik, eğitim, insan
kaynakları, operasyon, kalite kontrol
gibi yoğun destek hizmetleri verilmekte.
Yatırım bedeli, Burger King® için 700 bin
dolar+KDV ’den başlamakta. Popeyes®
için 400 bin dolar+KDV, Sbarro® için
300 bin dolar +KDV, Arby’s® için ise 500
bin dolar +KDV ’den başlamakta. Usta
Dönerci markamızla da çok yakında
yatırımcılarımıza franchisee vermek için
çalışmalarımız sürüyor. TAB Gıda’nın Sub
franchisee’lere verdiği restoran işletmeciliği süreleri ise Burger King® için 20 yıl,
Sbarro® için 10 yıl, Arby’s® için 20 yıl ve
Popeyes® için ise 10 yıl.
www.mallreport.com.tr
YEME - İÇME ALANLARI
www.mallreport.com.tr
91
YEME - İÇME ALANLARI
Kervan Gıda Bebeto
Eğlence Adası ile büyüyor
Bebeto Eğlence Adaları Franchising
Sorumlusu Kemal Tarık, Kervan Gıda olarak
yumuşak şeker grubunda Bebeto markası ile
dünyada 80 ülkeye satış gerçekleştirdiklerini,
İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere
tüm illerden gelecek franchise taleplerine ise
olumlu yaklaştıklarını dile getirdi.
Kemal Tarık
Kervan Gıda’yı ve Bebeto Eğlence
Adası konseptini tanıyabilir miyiz? Şu
anda kaç şube ile hizmet
veriyorsunuz?
Türkiye’nin en önde gelen şekerleme
üretici ve ihracatçılarından biri olan
Kervan Gıda A.Ş ileri üretim teknolojileriyle donatılmış, günlük 80 tonluk üretim
kapasitesi ile şekerli ve şekersiz sakızların
yanında, jelly, marşmelov, licorice grubu
yumuşak şeker üretimi yapıyor. Kervan
Gıda olarak yumuşak şeker grubunda
Bebeto markası ile ürünlerimizin dünyada 80 ülkeye satışını gerçekleştiriyoruz.
Kervan Gıda’nın perakende satış kanalı
olarak 2007 yılında faaliyete başlayan
Bebeto Eğlence Adası, bugün Türkiye’de
30 satış noktasına ulaştı. Yurtdışında ise
Ortadoğu’dan, Balkan ülkelerine kadar
değişik coğrafyalarda satış noktalarımız
bulunuyor. Bebeto Eğlence Adası yumuşak şekerler ve special çikolata grupları ile
her yaştan bireye hitap eden eğlenceli bir
stand konseptine sahip. Yatırımcılarımıza
92
farklı özellikteki alanlara
uygun, farklı büyüklüklerde
şeker standı modellerini
sunabiliyoruz. Son dönemde şeker dükkanı konseptine yönelik çalışmalar da
yapıyoruz. Yakın gelecekte
isteyen işletmecilerimize
dükkan konseptimizi de sunabiliyor
olacağız. Ürün çeşitliliği olarak muazzam
bir seçeneğe sahibiz, bir yumuşak şeker
standında olması gereken hangi çeşit ve
aromada ürün varsa, tüm bu ürünleri satış noktalarımıza ulaştırabiliyoruz. Örneğin,
Candy Crush lisanslı şekerler, sakızlar ve
lolipoplar ürettik. Eğlence adalarımızın bu
tarz özel projelere ait ürünlerin satışlarını
yapma imkanı var.
Kervan Gıda Türkiye ve dünyada nasıl
bir büyüme stratejisi izliyor? Açılmayı
hedeflediğiniz yeni pazarlar var mı?
Türkiye’de öncelikle İstanbul, Ankara ve
İzmir olmak üzere tüm illerden yatırımcıların Bebeto Eğlence Adası taleplerine
olumlu yaklaşıyoruz. Konum olarak
popüler alışveriş merkezleri, havaalanları,
otogarlar, çocuk eğlence merkezleri gibi
insan trafiğinin yoğun olduğu noktalar
önceliklerimiz arasında. Yurt dışı olarak
bayi ve distribütörümüzün bulunduğu
tüm ülkelerde talepleri değerlendiriyoruz.
Bayilerinizde aradığınız özellikler
nelerdir?
Franchising sistemimiz kapsamında bize
başvuran işletmeci adaylarımızın alan
kiralamalarını yapmış veya portföyünde potansiyel stand açılabilecek yeri
olmasına dikkat ediyoruz. Bunun yanında
işe yaklaşımları, kazan-kazan felsefesine
uygun, dürüst, güvenilir işletmeci adayları
bizim için ön planda.
Firmanızın franchise fırsatlarınızdan
bahseder misiniz?
Öncelikle bu iş ile ilgilenen yatırımcı adaylarımıza franchise bedeli almadığımızın
haberini vermek isterim. Bu anlamda
özellikle küçük yatırımcılara hitap eden
bir sistemimiz bulunuyor. Bunun yanında
dünyanın hemen her yerinde satılan helal
sertifikalı, en yüksek kaliteli şekerleme ve
sakızlarını uygun fiyatlarla temin edecekler. Böylece hem yatırım maliyetleri çok
uygun hem de karlılık oranları yüksek bir
işe sahip olacaklar. Bunun için tek yapmaları gereken bize başvurmaları. Açılış
sürecinde işletmecilerimizin sahip oldukları
alana en uygun stand modelini anahtar
teslimi işletmecilerimize teslim edebiliyoruz. Personellerinin giyebileceği logolu
t-shirt ve şapkalardan açılış gününe özel
müşterilerine dağıtabilecekleri promosyonlara kadar desteklerimiz olabiliyor.
www.mallreport.com.tr
YEME - İÇME ALANLARI
Franchising sektörü
“Bayim olur musun” ile büyüyor
Medyafors Fuarcılık A.Ş Genel Müdürü Aycan Helvacıoğlu, Bayim olur
musun franchising fuarı ile Türk markalarının global pazarlarda yer alması ve
yeni markaların Türkiye’ye girmelerine önayak olarak, Türkiye ekonomisi ve
tanıtımına daha fazla katkı sağlamayı hedeflediklerini söyledi.
yayılmak istiyor. Fuar, yerel markaların
markalaşma süreçlerini hızlandırarak
dünya pazarına açılmalarına önayak
oluyor. Markalar, fuar alanında binlerce girişimciyle 4 gün boyunca birebir
görüşme fırsatını yakalayarak, bayilik
vermek istediği girişimci profiline daha
kolay ulaşabiliyor. Fuar süresince, organize edilen UFRAD Seminerleri her sene
geniş kapsamlı olarak gerçekleşmekte
olup, bu seminerlerde katılımcı firmalar
tecrübelerini dinleyiciler ile paylaşıyor.
Aycan Helvacıoğlu
Firmaların büyümesi ve kar sağlaması
konusunda franchise sisteminin etkisini
nasıl değerlendiriyorsunuz?
Franchising, sağlam bir iş sahibi olmanın
sihirli formülü olarak algılanıyor. Ekonominin en son trendi franchise iş modeli,
her geçen yıl sektörel anlamda daha da
zenginleşir durumda. Son yıllarda alışveriş
merkezlerinin hızlı yayılmasının da etkisi
ve yeni iş kollarının önem kazanmasıyla birlikte Türkiye’de franchise markası
patlaması yaşanıyor. Franchise sistemi
kendi işini kurmak isteyen ve markasını
büyüterek zincir haline gelmek isteyenler
için kılavuz niteliğinde…
“Bayim olur musun franchising fuarı”
franchise vermek isteyen markalar ve
girişimcilere ne tür fırsatlar sunuyor?
Türkiye piyasasında franchising sektöründe genişleyen Türk markalarının, 2015
planlarında Türkiye geneline yayılmak
olduğu gibi, birçoğu da dünyaya
www.mallreport.com.tr
Son yıllarda Türk markalarının franchise ile yakaladıkları başarıyı nasıl
değerlendiriyorsunuz?
2014 yılı sonu itibari ile franchising
sektörünün büyüklüğü 43 milyar dolara
ulaştı. Markalaşma ve kurumsallaşmanın önemini kavramış firmalar
franchise ile birlikte hem yurt içinde
hem de uluslararası alanda faaliyet
göstermeye başladı. Başarılı bir şekilde
büyümek için gerekli sermaye,
denenmiş bir sistem, başarısı
kanıtlanmış bir işletme/marka
ve en önemlisi disiplin sistemin
en önemlileri arasında. 2014
fuarımızda, 22 bin metrekare alanda 300 markanın
katılımıyla gerçekleştiği fuar
franchise sektörünün her
geçen yıl giderek geliştiğini
gösteriyor. Bu durum sektörün
pozitif yönde ilerlediğinin ise
en büyük kanıtı.
Fuarda bu yıl ağırlıklı olarak hangi
sektörler yer alacak?
Fuarda öne çıkan sektörler arasında;
gıda, hizmet, cafe-restoran, kozmetik,
takı-aksesuar, tekstil-hazır giyim, eğitim ve
enerji sektörü yer alıyor. Bu yıl da yaklaşık
400 yerli yabancı markanın katılımcı
olacağı büyük bir organizasyon olacak.
Türk markaları ile görüşmek üzere Suudi
Arabistan, BAE, Belçika’dan gelecek
olan heyetler fuarı ziyaret edecek.
Ayrıca Malezya, İspanya, Birleşik Arap
Emirlikleri, İngiltere, Romanya fuara
katılımcı olan ülkeler arasında yer alıyor.
Bu yıl çok önemli bir organizasyona ev
sahipliği yapacağız. Avrupa Franchise
Federasyonu’nun *(EFF) her yıl düzenlenen Yönetim Kurulu Toplantısı, 15–16
Ekim tarihlerinde fuar ile eş zamanlı olarak Avrupa derneklerine üye markaların
katılacağı Franchising Deneyim paylaşım
günü UFRAD ve Medyafors ev sahipliğinde fuar alanında gerçekleşecek.
93
ÜRÜN & HİZMET
“Türkiye’nin ve dünyanın
geleceğini önemsiyoruz”
Temizlik ve Servis Hizmetleri İşadamları Derneği (TESHİAD) Yönetim Kurulu Başkanı
Bülent Doğru, temizlik sektörünü dünya standartlarında ve kalitesinde bir yapıya
kavuşturmak için çalışmalarını hızla sürdürdüklerini kaydetti.
ulaşırken, web sitemizden okunarak
sektörün izlenebilirliğini arttırıyor. Son
dönemde yayın hayatına soktuğumuz
TESHİAD TV’de tesis yönetimi ve temizlik
sektörü konuşulmaya devam ediyor.
Temizlik sektörünün bugününü nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Bülent Doğru
TESHİAD’ın faaliyetlerinden ve
hizmetlerinden kısaca bahseder
misiniz?
TESHİAD olarak sektöre liderlik yaparak;
dernek üyelerimizle birlikte sektör oyuncularını fuar ve zirve organizasyonları,
periyodik toplantı ve seminerlerle bir
araya getiriyoruz. Ortak sorunların
konuşulduğu platformlarda çözüm
bulma yolunda etkinliğimizi arttırıyoruz.
Bununla birlikte temizlik sektörünün bir
meslek olarak görülmesini yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz. Bu kapsamda
örneğin Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK)
ile 2011 yılından itibaren mesleki standartlar üzerine çalışmalar yürütüyoruz.
500’ün üzerinde resmi ve özel kuruluştan görüş bildirimi alarak ortak bir dilde
buluşulmasını sağlıyoruz. Standartları
www.teshiad.org.tr web sitemizden
yayımlayarak farkındalık yaratıyoruz.
Ayrıca derneğimizin yayını olan Hizmet
Dergisi, 2 binin z dağıtım noktasına
94
Temizlik sektörü bugün hayatımızın her
alanında; gerek birey olarak gerek
işletme olarak ihtiyaç duyduğumuz
mecburi bir ihtiyaç diyebiliriz. Tabi ezelden bu yana hayatımızda var olan bu
ihtiyacın sektör olarak, yani profesyonel kişiler tarafından hizmet verilmesi,
1980’ler ve 1990’larda girdi diyebiliriz.
Sektör kendi dinamiklerini oluşturması
özelikle yurt dışı orijinli markaların da
ithal edilmeye başlanması ile sektör bir
endüstri haline geldi diyebiliriz. Ayrıca
kamu kurumlarının yanı sıra, özellikle
çok uluslu otel, AVM, perakende marketleri ve endüstri kuruluşlarının, kendi
hizmet satın alma kültürleri doğrultusunda yapmaya başladığı hizmet
satın almaları da sektör geneline pozitif
baskı unsuru olarak yansıyarak sektörün
sistem ve hizmet kalitesi bakımından
gelişmesine neden oldu. Temizlik
sektörünün asıl görevi olan hijyeni
sağlamak ve rahat bir ortamda çalışıp
yaşamalarından direk kendimizi sorumlu görmekteyiz.
Temizlik sektöründe rekabet ne
durumda? Bu rekabet, sektörün büyümesine ve kaliteye nasıl yansıyor?
Temizlik sektörü uluslararası deneyimleri
olan, ticari prensiplerini belirlemiş güçlü
firmalarla birlikte küçük ve orta ölçekli
firmadan oluşuyor. Sektörün kalitesini
arttırıcı bir rekabet, özellikle son 5 yılda
söz konusu; ancak ülke ekonomisinin en büyük problemi olan kayıt dışı
faaliyetler, vasıfsız personel istihdamı ve
merdiven altı üretim bizim sektörümüzde de haksız rekabeti doğuruyor. Bu
asimetrik rekabeti önleyici çalışmaları
yaygınlaştırmak için tüm sektör oyuncularının desteğine gereksinim duyuyoruz.
TESHİAD olarak kısa ve uzun vadedeki hedefleriniz neler?
Sektöre kısa ve uzun vadede katma
değer yaratmanın sorumluluğunu taşıyoruz. Sektörün yüksek sesle kaliteden
taviz vermeden her platformda temsil
edilmesini önemsiyoruz. Üyelerimiz ve
misafirlerimizin katılımıyla, toplantı ve
seminerlerde sektörün sorunlarını, iyileştirilmesi gereken noktalarını konuşmaya
devam edeceğiz. Yerli ve yabancı
firmaları buluşturacak fuar hazırlıkları
yapıyoruz. Firmaları standartlara uygun
iş yapmaya teşvik ederek, yapılan işleri
periyodik olarak denetleyeceğiz. Ekonomik ve politik risklerin tespitini yapıp,
bu riskleri aşmak için oluşan ortak refleksi fırsata dönüştürecek yine ortak stratejiler üretmeyi hedefliyoruz. Bilirkişilik ve
danışmanlık rolümüzü, yurtdışı pazarına
yönelen firmalarımız ve Türkiye pazara
girmek isteyen yabancı yatırımcılarla
işbirliği yaparak geliştireceğiz.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
www.mallreport.com.tr
95
ÜRÜN & HİZMET
GÜSOD, iş koşulları ve özlük haklarının
geliştirilmesine odaklanıyor
Güvenlik Servisleri Organizasyon Birliği Derneği
(GÜSOD), özel güvenlik sektörünün en etkili
sivil aktörü olma misyonuyla faaliyetlerini
sürdürüyor. GÜSOD Yönetim Kurulu Başkanı Murat
Kösereisoğlu, çalışmaları ile güvenlik sektörünün
gelişimine sağladıkları katkıları paylaştı.
Murat Kösereisoğlu
GÜSOD’un çalışmalarını yakından
tanıyabilir miyiz?
Güvenlik sektörünün doğru çalışma
ilkelerini ve asgari standartlarını oluşturmayı ana amaç edinen güvenlik
şirketlerinin sekiz üst düzey yöneticisi
tarafından 25 Ekim 1994 tarihinde
İstanbul’da kurulan Güvenlik Servisleri
Organizasyon Birliği Derneği (GÜSOD),
üyeleri ile birlikte İçişleri Bakanlığı ve
Emniyet Genel Müdürlüğü’nün liderliğinde Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair
Kanun’un çıkartılmasını sağladı. GÜSOD
ayrıca 2000 yılında Confederation of
European Security Services – CoESS tüzük değişikliği yapılmasını sağlayarak
asli üyesi olmuş ve Maritime Security
Çalışma Komitesi’nin kuruluşunda öncü
rol üstlenerek bu komitede ilk başkanlık
görevinde de yer almıştır.
Güvenlik sektörü günümüzde nasıl
bir konumda?
Güvenlik sektörü 2004 yılında 5188
Özel Güvenlik Kanunu’nun çıkması ile
gelişmeye başlamış ve son yılların en
hızlı büyüyen sektörleri arasında yerini
almıştır. Bin 299 özel güvenlik hizmetleri
firmasının yer aldığı sektör Türkiye’de 6.5
milyon TL’lik iş hacmiyle, 275 bin kişiye
istihdam yaratmakta. 596 bin 121 kişi-
96
nin özel güvenlik kimliğine sahip olduğu
güvenlik sektöründe 2015 yılı sonu itibariyle 15 bin ek istihdamla aktif çalışan
sayısının 290 bini bulması öngörülüyor.
Sektördeki rekabet şartlarını nasıl
değerlendiriyorsunuz?
İnsan, mal veya hizmet üretimindeki en
pahalı kaynak. Dolayısıyla tüm endüstriler, ekonomiler olabildiğince alternatif
çözümler aramakta. Aynı verimlilik
arayışı özel güvenlik hizmetleri için de
geçerli. Hiçbir hizmet alıcısının, işi büyümediği sürece ve gerçekten gerekmediği sürece özel güvenlik görevlisi sayısını
artırma arzusu yoktur. Bu nedenle teknoloji, haberleşme altyapıları, yazılımlar
çok önemli fırsatlar sunmaya başladı.
Rekabet; sunulan hizmetin kalitesi,
istihdam edilen elemanın niteliği ve bütçelerin etkisi altında ilerlemekte. Zamanı
yakalayan ve müşterinin beklentisine
minimum maliyet ile optimum fayda
sağlayan firmalar rekabet koşullarını
lehine çevirmekte. Fakat burada önemli
olan husus maliyeti düşük hizmetin
çalışan hakları üzerinden olmamasıdır.
Çalışanların haklarına müdahale etmeden, sunduğu hizmeti en etkili kullanma
yollarını bularak maliyeti düşürmek çok
önemli bir husus.
GÜSOD olarak sektördeki hedefleriniz neler?
GÜSOD olarak bizim kendimize biçtiğimiz bir misyonumuz var. Özel güvenlik
sektörünün en etkili sivil aktörü olmak.
Bu anlamda, özel güvenlik sektörünün
içerisindeki tüm unsurları geliştirecek,
iyileştirecek çalışmalara platform
hazırlıyoruz ya da var olan platformlara
katılım sağlayarak destek veriyoruz.
Hangi kuruluş düzenlerse düzenlesin;
odaklandığımız öncelikli konu; sektördeki çalışanların iş koşulları ve özlük haklarının geliştirilmesi. Devletin özel güvenlik
sektöründeki uygulamaları geliştirecek,
kalitesini yükseltecek denetim mekanizmalarının kurgulanmasında rol almasını
bekliyoruz ve bu yönde üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
www.mallreport.com.tr
97
ÜRÜN & HİZMET
“Hedefimiz yalnızca
müşteri memnuniyeti”
Çalışmalarında özveri ve profesyonelliği
önemsediklerini belirten Process Turkey
Genel Müdürü Erhan Kızıler, 2016 yılı
hedeflerinin de önceki yıllarda olduğu gibi
müşteri memnuniyeti olduğunu vurguladı.
Erhan Kızıler
Temizlik sektöründe rekabet nasıl bir
boyutta? Process Turkey olarak rekabette öne çıkmak ve fark yaratmak
için hangi çalışmalara imza
atıyorsunuz?
Aslında her firma, rekabetini verdiği
hizmetle doğru orantılı olarak kendi
belirliyor. İş potansiyelinin bu kadar
çok olduğu bir sektörde yine en büyük
görev hizmet firmalarına düşmekte.
Hazırlanacak olan fizibilite raporları,
kullanılacak olan ekipmanların ve sarf
malzemelerinin belirlenmesi ile doğru
maliyetler hazırlandıktan sonra müşterilere sunulması gerekiyor. Maalesef müşteri
memnuniyeti oluşturmadan, amaçları
kısa sürede kar edip piyasadan çekilmek
olan firmalar nedeniyle rekabetin eşit
şartlarda olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Kurum kültürümüzün temeli bugüne
kadar yaptığımız her işi özel kılmak adına
hizmetlerimizi en üst düzey standartlara
çıkartmaktan geçiyor. Şirketin hacimsel
olarak büyüklüğü ne kadar fazla olursa
98
olsun muhakkak her müşterimize
özel olduğunu hissettiriyoruz. Yapılan detaylı fizibilite çalışmaları,
kullanılacak olan ekipmanların
ve sarf malzemelerinin seçimi,
oluşturulan doğru maliyetlerle,
kurgumuz öncelikli olarak müşteri memnuniyetinden geçiyor.
Firmanızın hizmet ve kalite standartlarını neler oluşturuyor? Hizmet kaliteniz
ve müşteri memnuniyeti konusunda
nelere dikkat ediyorsunuz?
Kalite standartlarının bakış açısına göre
değişen, göreceli bir kavram olduğunu
düşünüyorum. Gelen taleplerin de doğru değerlendirilmesi gerekiyor.
Amaç sadece kar etmek mi yoksa
verilen hizmeti en üst düzeyde ve
doğru yapabilmek mi?
Aslında sormuş olduğunuz sorunun temeli bu iki kuraldan geçmekte. Açıkçası
Process Turkey için ikisi de önemli. İkisi de
birbirinden ayrılmadan ve bir bütün haline geldiğinde başarıyı yakalayabilirsiniz.
Yüksek maliyetler ile yapılan iş başarıyı
getirmediği gibi düşük maliyetler ile yapılan işlerde asla başarıyı getirmiyor. Burada devreye giren en önemli hususların
başında işinde profesyonel bir ekiple
çalışmaktan geçiyor. Yapılan tespitler ne
kadar doğru olursa, kalite standartlarınızı
o ölçüde yukarılara taşımanız mümkün
olur. Hizmetler son derece spesifik bir
şekilde bir çok ayrı bölüme ayrılmakta.
Örneğin hastane, endüstriyel, inşaat
sonu, site, plaza temizliği gibi farklı türde
hizmetler olmasından dolayı, Process
Turkey işinde son derece uzman bir
kadro ile farklı departmanlardan oluşan
ekipler ile bunu gerçekleştiriyor.
Firmanızın 2016 yılında sektörden
beklentileri ve büyüme hedefleriniz
neler?
Son iki yılda kuruluşumuz yüzde 87,2
oranında çok ciddi bir büyüme
gerçekleştirdi. Bu durumun hem çok
iyi bir ekibe sahip olmamızdan hem
de geldiğimiz noktada yüksek kalitede verdiğimiz hizmeti koruyabilmeyi
başarabilmemizden kaynaklı olduğu
düşünüyorum. Bundan 3 yıl önce hizmet vermeye başladığımız bir kuruma,
hala o ilk günkü heyecan ve özveri ile
yaklaşıyoruz. Sanırım bu kadar başarılı
olmamızın özünde de bu yatıyor. Her
zaman yaptığımız işi doğru temeller
üzerine kurup; gayret, özveri ve işinde
profesyonel olan kişiler ile yapmaya
devam ediyor olacağız.
2016 yılı hedeflerimiz ve beklentilerimiz;
geçen yıllarda da olduğu gibi sadece
müşteri memnuniyeti. Bunu başardığımızda hedefler zaten istenilen rakamların çok üzerine çıkıyor.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
www.mallreport.com.tr
99
ÜRÜN & HİZMET
Siteplus’ın çalışmaları
çevreci bakış açısıyla sürüyor
Siteplus Kalite Güvence Sistem Müdürü
Sibel Karaş, Siteplus’un birlikte çalıştığı
herkese ve her markaya güvenli, çevreci
ve yeşil bir hizmet verme amacıyla
çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti.
Sibel Karaş
Siteplus olarak sunduğunuz temizlik
hizmetlerinde uluslararası temizlik
standartlarını sağlamak için nasıl bir
politika izliyorsunuz?
Büyük projelerde yer almak, alanında
öncü markalara hizmet vermek ve her
geçen gün daha çok tanınan, aranan bir
marka haline gelmek Siteplus Ailesi olarak
bizleri gururlandırırken, sorumluluğumuzun
da artmasına neden oluyor. Edindiğimiz
bu sorumluluklardan biri de, endüstri
sektörüne ve bugünün tüm yönelimlerine
hakim olmak. Bu yönelimlerden en yeni
ve en önemlisi ise çevreci temizlik anlayışı… Uluslararası standartları sağlamak için
başlatmış olduğumuz “green cleaning”
çalışmaları sektörde yükselen markamızı
öne çıkararak, hizmet kalitemizi artan
bir ivmeyle ileriye taşıdı. Siteplus için işin
en önemlisi birlikte çalıştığı herkese ve
her markaya güvenli, çevreci ve yeşil bir
hizmet vermektir. Bu nedenle çevreye
duyarlı ürünler kullanmak adına ve dünyayı atık ürünlerden arındırma konusunda
üstümüze düşeni yapmaktayız.
Firmanızın sektörde güçlü olduğu ve
sizi rekabette öne çıkaran yanlarınız
nelerdir?
Ufkumuzu, işimizi ve tüm değerlerimizi
100
büyütmeye devam ederken, 20. yılımıza
gurur duyduğumuz projeler ve başarılarla
girmiş olmamız gelecek sorumluluklarımızı da artırıyor. ‘İnsana ve yaşama değer’
diyerek çıktığımız yolda ve yaptığımız
işlerde önceliğimiz ve işimiz hep insan
oldu. Sunduğumuz hizmeti her ne kadar
teknoloji ve yenilikler dahil olsa da, temelinde insanı ön planda tutarak sizlere
ulaştırdığımız için, hiçbir zaman soğuk
ve duygulardan uzak bir iş yapmadık. Bu
nedenle bizim için mutlu insanlarla birlikte çalışıyor olmak dahası bizimle çalışan
herkesi mutlu etmek en önemli iş oldu.
Mutluluğumuzun, güler yüzümüzün ve
işimizi severek olduğu kadar eğitimli bir
şekilde yapıyor olmamızın, birlikte çalıştığımız markaları ve içinde bulunduğumuz
projeleri direkt etkileyeceğini düşünerek
PDR (Psikolojik Destek) birimimizi ve
akademimizi kurduk. Şimdi daha çok
istihdam sağladığımız, daha büyük
projelere imza attığımız ve daha
fazla markanın çözüm ortağı olarak
iş yükünü paylaştığımız bir geleceğe
dair bilgi ve tecrübe sahibi olmak
için çalışıyoruz. Yapacak çok işimiz,
katacak çok değerimiz var çünkü
yaptığımız ve yapacağımız her iş
insana ve yaşama değer…
rekliliği sağlayan Siteplus, multi disipliner
sistemde farklı uzmanlıkların birleşimiyle
oluşturulmuş hizmet anlayışı ile çalıştığı
alanlara ve markalara ayrıcalık kazandırıyor. Siteplus, çalışanlarının kişisel ve
sektörel gelişimini kendi gelişimi ile eş değer görerek uzun vadede yatırımlarını çalışanları üstünde gerçekleştirmeye özen
gösteriyor. Alanında uzman eğitmenler
Siteplus güvenlik personeline sistematik
ve fonksiyonel eğitimler verirken, Siteplus
çalıştığı alanlara özel güvenlik çözümlerini doğru kurgularla oluşturulmuş bir ekip
eşliğinde sunuyor. Hem entegre tesis
yönetimi hem de özel güvenlik hizmetleri
olarak sektörde yer edinmek ve edindiğimizi yeri koruyarak kaliteli hizmet vermek,
müşteri memnuniyetini daima hat safhada tutmak temel hedefimiz.
Siteplus’ın sektörden beklentileri
ve büyüme hedefleri neler?
Gelişim ve motivasyonu yüksek düzeyde tutarak hizmet kalitesinde sü-
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
BMS Group A.Ş’den
profesyonel kesintisiz
hizmet kalitesi
Faruk Kıyak
BMS Group A.Ş Türkiye Operasyon Direktörü Faruk
Kıyak, entegre tesis hizmetleri kapsamında sundukları
çalışmaları değerlendirdi.
BMS Group olarak iş ortaklarınıza ne
tür temizlik/güvenlik çözümleri sunuyorsunuz?
BMS Group A.Ş olarak iş ortaklarımıza
entegre tesis hizmetleri alanında çözümler üretmekteyiz. Türkiye’nin 81 vilayetinde
varız. İstanbul Avrupa, İstanbul Anadolu,
Ankara, Adana, İzmir, Antalya ve Samsun
Bölge Müdürlükleri ve şefliklerimizle bordrolama, temizlik ve güvenlik alanlarında
outsource hizmet sunmaktayız. Türkiye
genelinde güçlü operasyonumuzla
verdiğimiz hizmetlerle, iş ortaklarımıza
maksimum fayda yaratmayı hedeflerken,
kurumsal değerlerimizden ve ilkelerimizden ödün vermeden çalışmalarımızı
sürdürüyoruz
BMS Group olarak firmanızın güçlü
olduğu ve sizi rekabette öne çıkaran
yanlarınız nelerdir?
BMS Group A.Ş başarılı geçmişiyle
Türkiye’nin önde gelen hizmet grupları
arasında yer almakta ve hizmet sektöründe ulusal lider olma vizyonu ile hareket
etmektedir. Tüm faaliyetlerinde uluslararası standartlara uyum ve sürekli gelişim
amacını gözeten BMS Group A.Ş olarak
müşteri odaklı kesintisiz ve profesyonel hizmet kalitesi, her konuda uzman desteği
ve görüşü, asıl iştigal konusuna odaklanabilme, azami derecede maliyet tasarrufu
sağlamak, operasyonel zaman kayıplarının ve iş yükünün ortadan kaldırmak,
çalışan memnuniyeti ve mesleki destek
eğitimlerini sağlamak, hızlı operasyon
gücü yaratmak gibi güçlü yanlarımızla re-
www.mallreport.com.tr
kabet gücümüzü arttırdığımızı düşünüyoruz. Ve tüm bunların neticesinde gerçek
müşteri referansı oluşturmak en büyük
rekabet gücümüzü oluşturuyor.
Temizlik sektöründeki gelişimi nasıl değerlendiriyorsunuz? Sektörde
hizmet kalitesinin korunması için neler
yapılmalı?
Ülkemizde temizlik sektörü, uluslararası konaklama işletmelerinde (otellerde) 1960’lı
yıllarda başlamıştır. Özellikle 1980-1990
yılları sektörün kendi temelini oluşturma
ve özelikle yurtdışı menşeili markaların
ülkeye girmesiyle uluslararası uygulamaların öğrenilmesi olarak tanımlanabilir.
Sektör, özellikle yabancı menşeili temizlik
kuruluşları ve facility managment kuruluşlarının şirket evlilikleri ile ülkemize gelmeye başlamasıyla farklı bir boyuta geldi.
Temizlik sektörünün ülkemizde kurumsallaşmaya başlaması olumlu gelişmeler
yaratırken, eğitimli işgücü kavramı halen
gelişememekte. Temelde, hizmet ihale
uygulamalarında görülen, “en ucuz teklif,
en iyi tekliftir” mantığının yansıması olarak,
ucuz ve niteliksiz iş gücü ile hizmet alımı,
özel sektörde de kendisini gösteriyor.
Günümüzde Türkiye endüstriyel temizlik
sektörünün durumu; gelecek vaat eden,
gelişime açık ve yatırım yapılabilir olarak
tanımlanmakta. Verilere göre, Türkiye’de
temizlik sektörü; 1 milyondan fazla çalışana sahip, toplam hacmi 2,3 milyar TL/
Ay ciroya ulaşmış bir sektör ancak, kamu
kurumlarına hizmet veren kuruluşlar ile
küçük ölçekli kuruluşları karşılaştırdığınızda
herhangi bir sektörel standart görülememekte. Bu kapsamda endüstriyel temizlik
kuruluşları; fiyatla/kar marjında rekabetten
önce, sistem ve hizmet kalitesinde rekabet anlayışına varmalı ve eğitimli
işgücü ile teknolojiye yatırım yapılmalıdır.
Hizmet satın alanlar ise, oluşturulacak
efektif temizlik programları ile partime (yarı
zamanlı) çalışmaya olanak sağlamalı
ve temizlik firmalarının, esnek kadrolar
ile uygun gün ve saatte gereken hizmeti
verilmesine olanak sağlamalıdır.
101
ÜRÜN & HİZMET
Kattenbeck hızlı servis ve
hizmet kalitesi ile fark yaratıyor
1993 yılından bu
yana sektörün lider
firmalarından biri olarak
kurumsal yaklaşımla tesis
hizmetleri konusunda
müşterilerine optimum
düzeyde kaliteli hizmet
sunmayı kendilerine
prensip edindiklerini
söyleyen Kattenbeck
Facility Services Genel
Koordinatörü Birkan
Tombul, Kattenbeck’in
fark yaratan hizmetlerini
ekibiyle birlikte
değerlendirdi.
AVM’ler, hastaneler, plazalar, havalimanları gibi metrekaresi yüksek alanlara
hizmet sunmakta olduklarını belirten
ve temizlik sektöründe rekabet şartlarının kalite çıtasını yükselttiğine değinen
Birkan Tombul, “Rekabetin fazla olması
müşterilerimiz için iyi çünkü hizmet sunan
firmanın alternatifi olduğu için hizmet
kalitesini sürekli yukarıda tutmak zorunda
kalıyor. Ancak fiyat bazlı rekabette müşterimizin çok dikkatli olması gerektiğini
söylemeden geçemeyeceğim. Öncelikle çalışacakları firmaların referanslarına
dikkat etmeleri önemli bir detay. SGK’ya
borcu olup olmadığını, maaşların düzenli
102
ödenip ödenmediğini kontrol etmeleri
ayrı bir detay. Hizmet alımının da mutlak
bir reel değeri vardır, bu değerin altında
çalışmayı kabul eden firmalara dikkat
etmeleri gerekir. Alt yüklenicinin ödemediği SGK’dan, maaştan, kıdemden
her zaman üst işveren yani müşteri
sorumludur. Sektörde daha önce buna
benzer olaylar yaşanmıştır. Yüklenicinin
iflası sonrası tüm mali yükler üst işverene
kalmıştır. Rekabetin fazla olması sektör
için iyi olmakla beraber; reel rakamların
dışına çıkıldığında bu rekabet sektörümüzü geriletmeye devam etmekte.”
sözlerine yer verdi.
KATTENBECK MÜŞTERİ İLİŞKİLERİNE
ÖNEM VERİYOR
Kattenbeck’in sektördeki rekabette öne
çıkmak ve fark yaratmak için personelin
yöneticilerinin verdikleri işi eksiksiz ve
duyarlı şekilde yerine getirmelerini sağladıklarını belirten Operasyon Sorumlusu
Erdoğdu Aksakal ise “Personellerimize,
onlara gerçekten değer verdiğimizi
hissettiriyoruz. Kullandıkları ekipmanların
kontrolünü yaparak bu araçlardan optimum seviyede faydalanabilmek ise işimizin ayrı bir parçası olarak bize başarıyı
getiriyor. Kattenbeck Facility Services,
müşteri ilişkilerine de çok önem veriyor.
Gelen şikâyetlere hızlı dönüş sağlayarak
çözüme kavuşturmak iş prensibimizin
en önemli ilkesi.” ifadelerini kullandı.
Proje Sorumlusu Hanife Dede öncelikleri
arasında disiplin ve saygı olduğunu
söyleyerek, çözüm odaklı hareket ettiklerini, istenilen işi zamanından önce
teslim eden farklı bir ekip olduklarını
vurguladı. Kattenbeck’in fark yaratan
en önemli yanının yöneticilerini işin
mutfağından seçmek olduğunu söyleyen Proje Sorumlusu İsmail Çoşkun ise
“Doğru zaman+ Doğru Hamle= Başarı”
düşünce tarzını benimseyerek sektörde
edindiği tecrübeyi çalışmalarına yansıttığını vurguladı. Çoşkun, “İşletmeler
için zaman kaybını kısıtlayarak birçok işi
kısa zamanda yapmakta oluşumuz bizi
rakiplerimizden bir adım öne taşıyor”
sözlerine yer verdi.
“MÜŞTERİ TALEPLERİNE
ÖNEM VERİYORUZ”
‘‘Personel eğitimlerimizin düzenli olması,
bir e-mail ile arızalanan makinemize
aynı gün içinde müdahale edilmesi,
eğer tamir suresi 24 saatten fazla olacaksa yedek makine gelmesi, malzeme listemizin yeterli miktarda olması
şirketimizle aramızdaki bağı daha da
güçlendiriyor” diyen Proje Sorumlusu
Gülhan Gülcü ise Kattenbeck’in müşteri
taleplerine önem veren kurumsal bir
firma olduğuna vurgu yaptı. Proje
Sorumlusu M.Nuri Kılıç ise Kattenbeck’in
sektörün en tecrübeli markalarından biri
olarak profesyonel bir ekiple çalışıyor
olmasının yanı sıra makine parkının çok
geniş olması ve firma yetkililerine 7/24
ulaşabilme imkanının sektördeki rekabette kendilerini öne çıkardığını söyledi.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
www.mallreport.com.tr
103
ÜRÜN & HİZMET
Akburtem Şirketler Grubu olarak,
hizmet kalitesi, kullanılan ekipman,
personel ve hijyenik temizlik gibi konularda firmanızın güçlü olduğu ve
sizi rekabette öne çıkaran yanlarınız nelerdir?
Temizlik hizmetlerimizde koşulsuz
müşteri memnuniyetini hedefliyoruz.
Gelişmiş son teknolojik ekipmanlarımız
ile çevreye ve insan sağlığına duyarlı,
sağlık bakanlığı onaylı, kalite belgeli
temizlik ürünleri ile hizmet veriyoruz.
Hastane temizlik hizmetlerimizde çapraz bulaşma riskini önleyen “healthguard” sistemi ile çalışıyoruz.
Nimet Erdem
Temizlik sektöründe fark yaratan bir
firma olmak neler gerektiriyor?
Akburtem’in güçlü ve
dinamik kadrosuyla
kusursuz hizmet
Kurumsal çalışmayı şirket politikası haline
getirdiklerini belirten Akburtem Şirketler Grubu
Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Şengül, müşteri
memnuniyetinin yanı sıra, çalışanların da
memnuniyetini üst seviyede tutmayı planlayan ve
sürekli gelişen bir firma olduklarını dile getirdi.
Akburtem Şirketler Grubu olarak
temizlik hizmetleri konusunda müşterilerinize nasıl bir portföyle hizmet
sunuyorsunuz?
Akburtem Şirketler Grubu olarak; çalışma
portföyümüz içinde hastane, fabrika,
AVM, site, ofis, ev temizlik bakım ve
kontrolü, inşaat sonrası temizlik, yangın
sonrası temizlik hizmetlerinin yanı sıra,
hasta bakım hizmetleri, hasta kabul hizmetleri, özel güvenlik hizmetleri, hastane
çamaşırhane hizmetleri, haşere kontrol
104
hizmetleri ve özel güvenlik hizmetleri sunmaktayız. Gelişen ülkemizde
büyümeyi hedefleyen bir firma olarak,
kurumsal çalışmayı ilke edinmiş, müşteri
memnuniyetinin yanı sıra, çalışanların da memnuniyetini üst seviyede
tutmayı planlayan ve sürekli gelişen bir
firmayız. Hizmet sektörümüzde yer alan
güçlü uluslararası firmalar ile rekabet
edebilmek ve daha iyisi olabilmek için
eğitimli, güçlü ve dinamik bir kadro ile
çalışıyoruz.
Sürekli düzenlenen eğitim organizasyonlarımız ile hizmetli personellerimiz
hizmet içi ve kişisel gelişim eğitimlerinin
içinde düzenli olarak yer almaktalar.
Müşterinin istediği ölçülerde hizmet
vermeyi ilke edinen ekibimiz ile koşulsuz müşteri memnuniyeti
sağlamaktayız.
Müşterilerin kaliteli temizlik hizmeti
almak adına bir firmada hangi
özellikleri araması gerekir?
Müşteri isteklerinin tam ve zamanında
karşılanması, hizmet sonrası anket
çalışması ve varsa isteklerin anında
çözüme kavuşması öncelikli isteklerdir.
Son teknoloji ekipmanlar ile Sağlık
Bakanlığı onaylı kalite belgeli temizlik
ürünleri ile güler yüzlü hizmet öncelikli
özellikler olmalıdır.
Gökhan Şengül
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
www.mallreport.com.tr
105
ÜRÜN & HİZMET
MiDRY farklı ve
çevre dostu inovatif
ürünler sunuyor
MİDRY Satış Direktörü Kerem Doğancı, MiDRY
olarak çevre dostu inovatif ürünlerle, giderleri
düşürürken ortam hijyenini arttıran, kullanıldığı
yere artı değer katan ve kullanıcıların uzun vadeli
kullanabilecekleri çözümler sunduklarını söyledi.
farklı bir konum ve pazarlama noktasından hareketle büyümeye ve gelişmeye
çalışıyoruz. MİDRY, ıslak hacim sektöründe ürünleri
ile nasıl bir farklılık yaratıyor? Hangi
ürünlerinizle öne çıkıyorsunuz?
MİDRY MD11 ve MD02 model Airjet el
kurutma cihazları klasik el kurutma makinelerinden daha az enerji harcayarak
güçlü hava perdesi teknolojisi ile sadece
10 saniyede elleri kurutabilen yeni nesil el
kurutma makineleridir. Cihazlarımızın içindeki özel hepa filtre sayesinde üfleyeceği
havayı yüzde 99,9 oranında temizleyerek
bakterilerden ve mikroplardan arındırır.
Diğer el kurutma makinelerine göre daha
hızlı çalışan MİDRY ile sadece 10 saniye
içinde ellerinizi tamamen kurulayabilirsiniz.
MİDRY, altında bulunan su haznesi sayesinde ellerden damlayan suları yere akıtmaz,
su haznesi dolmak üzere olduğunda LED
gösterge paneli üzerindeki ikaz ışığı yanar.
Bu hazne kolayca boşaltılıp tekrar takılabilir. Ayrıca MD11 modelimiz uluslararası
niteliğe sahip, gıda sektörünün aradığı
HACCP (Hazard Analysis Critical Control
Point) sertifikası onaylıdır, bu sertifika ile cihazımızın gıda işletmelerinde, sağlıklı gıda
üretimi için gerekli olan hijyen şartlarını
yerine getirdiğini belgelemekteyiz.
Temizlik sektöründe rekabet nasıl bir
boyutta? Bu rekabet firmanızın büyümesine ve Ar-Ge çalışmalarınıza nasıl
yansıyor?
106
Satış sonrası hizmet, kalite standartlarınız ve müşteri memnuniyeti konusunda
hangi çalışmalara önem veriyorsunuz?
Kerem Doğancı
Temizlik harcamaları devlet ödeme listesinde 7. ya da 8. sıradaki gider ödemesidir ve bu durum genelde ödemelerin
geç yapılmasına; dolayısıyla vadelerin
sektörel anlamda uzamasına sebep
olur. Vade riskini azaltmak isteyen
tedarikçi ise ürünlerin kalitesini düşürerek
kendini koruma yoluna gider. Temizlik
sektöründe piyasaya çok fazla oyuncu
girer çıkar, spot piyasa oluşur. Tüketici
ise genel olarak bir deneme yanılma
modelini benimser ve istikrarsız bir ticaret
ortamı oluşur. Bu rekabet ortamında
MiDRY olarak farklı ve çevre dostu
inovatif ürünlerle, giderleri düşürürken
ortam hijyenini arttıran, her anlamda
kullanıldığı yere artı bir değer katan ve
kullanıcıların uzun vadeli planlarına dahil
olabilecek ürünlerimizle, sektörel olarak
Firma olarak satış sonrası hizmetlerin, kalıcı ve sadık müşteriler yaratmamızdaki
en önemli etkenler arasında yer aldığına inanarak bu alanda ciddi yatırımlar
yaptık. Türkiye genelinde, bütün illeri
kapsayan yaklaşık 300 servis noktasıyla
hizmet vermekteyiz. Bosch-Siemens-Profilo
grubunun elektronik servisleri ile yaptığımız
anlaşma sayesinde Türkiye’nin her bölgesinde ve ilinde kurulum, bakım/onarım
hizmetini en geç 24 saat içinde hızlı bir
şekilde gerçekleştirebiliyoruz. Müşterilerimize sunduğumuz satış sonrası hizmetleri
değerlendirmek üzere belli aralıklarda kısa
anketler yapıyoruz. Bu anketleri değerlendirerek iyi olduğumuz yanları daha da
güçlendirecek adımlar atıyoruz.
Anlaşmalı olduğumuz kargo firmaları ile
siparişi olan müşterilerimizin ürünlerini aynı
gün içinde Türkiye’nin her bölgesine hızlı
bir şekilde ücretsiz olarak sevk ediyoruz.
Müşterilerimizin satın aldıkları ürünleri en
kısa zamanda teslim almalarının müşteri memnuniyeti için önemli olduğunu
düşünüyoruz.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
www.mallreport.com.tr
107
ÜRÜN & HİZMET
“Güven öncelikli ilkemiz”
Sunduğunuz hizmetleri ve
çalışma alanlarınızı yakından
tanıyabilir miyiz?
Vedat Şener
Erupak Temizlik olarak firmanızın kuruluş sürecini öğrenebilir miyiz?
Temizlik sektörüne 2007 yılında giriş
yaptık. Aradan geçen 8 yılda azımsanmayacak bir tecrübeye ulaştık. Başlangıçta küçük işletmeler ve ev temizlikleri
ile işe başladık. Zaman içerisinde hem
müşteri portföyümüzü genişlettik hem de
büyük ve kurumsal firmalarla çalışmaya
başladık. Temizlik sektörü geniş bir sektör
olması nedeniyle zaman içerisinde karşımıza temizliğin çeşitli alanlarında fırsatlar
çıktı. Bu fırsatları kapasitemiz ölçüsünde
değerlendirmeye çalıştık. Bu alanlarda
başarılı olduk. Zaman zaman İstanbul dışı
iş teklifleri de aldık. Bu alanlara da hizmet
verdik, vermeye de devam ediyoruz.
100 metrekarelik merkez ofisimizde yönetim kadromuz ve 4 personel, dış sahada
ise 50’ye yakın daimi personelimiz, 30’a
yakın ise geçici elemanlarımıza İstanbul
geneline hizmet veriyoruz.
108
Öncelikle güvenilir, işini seven bir ekiple
çalışmayı prensip edinmiş, güler yüzlü
çalışma arkadaşlarını kadromuza katmaktan onur duyuyoruz. İşyeri ofis ev
temizliği, okul temizliği, AVM temizliği,
yerinde halı koltuk yatak perde temizliği,
dış cephe temizliğ, zemin temizliği ve
cila hizmeti, inşaat sonrası ince temizlik
ve işgücü temini konusunda müşterilerimize hizmet sunmaktayız.
Ekibimizle baştan sona işyeri ofis temizliğini üstlenecek kapasiteye sahibiz. Bir işyerine eve ofise girdiğimizde en önemli
hassasiyetimiz güven, temizlik ve hizmet
gelir. Yapacaklarımızı ve yapamayacaklarımızı bildirir, sözleşme esasına göre
çalışırız. Okul temizliklerinde ise uzun
yılların verdiği deneyimle çalışmaktayız ve makine teçhizatımız mevcuttur.
Yasal herhangi bir eksiğimiz bulunmuyor
ayrıca, mal müdürlükleri aracılığı ile de
hizmet vermekteyiz. Makine parkurumuz
oldukça geniş ve bu alanda oldukça
iddialı olduğumuz bir gerçek.
Dış cephe temizliği konusunda ise geniş
bir tecrübeye sahibiz, vinçli, iskele, asansör gibi araçlarla müşterilerimize hizmet
sunmaktayız. Ayrıca temizlik sektörü içerisinde, genel diye adlandırabileceğimiz;
ev, bina, toplu konut, apartman, mıntıka, bahçe, park, gibi alanlarda hizmet
Erupak Temizlik
Hizmetleri Firma Sahibi
Vedat Şener, 8 yıldır
profesyonel kadro ve
güven odaklı hizmet
anlayışı ile müşterilerine
kusursuz kaliteli temizlik
hizmeti sunduklarının
altını çizdi.
vermekteyiz. Yine firmaların ihtiyaçlarına
göre eleman tedariği sağlıyoruz. Elemanların maaş sgk, yol yemek durumları
tarafımızdan karşılanmaktadır.
Firmanızın güçlü olduğu ve sizi rekabette öne çıkaran yanlarınız nelerdir?
İşimizde güven öncelikli ilkemizdir.
Çalışanlar firmasına, işveren de çalışanlarına güvendiği takdirde oluşabilecek
sorunların ve aksaklıkların yüzde 60’nı
çözer felsefesini benimsiyoruz. Dolayısıyla müşterimizin bize olan güveni de ön
plana çıkıyor. Müşteri verilen hizmetten
memnun kalıncaya dek verilen hizmetin
arkasında olmamız müşterinin bize karşı
güvenini sağlıyor.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
“Islak hacim alanlarında
tercih edilen ilk markayız”
Zeynep Toros
ZMT Toros, ıslak hacim sektöründe
ürünleri ile nasıl bir farklılık yaratıyor?
Hangi ürünlerinizle öne çıkıyorsunuz?
Günümüzde tuvalet ve banyodaki su,
kağıt havlu ve sabun tüketiminin artarak
israfa dönüşmesi ZMT Toros’u çevreyle
dost, enerji tasarrufu sağlayan ürünler
tedarik etmeye yöneltti. Bu anlamda
ZMT Toros, ıslak hacim sektöründe, paslanmaz çelik ve sert plastik malzemeli
ürünleriyle uzun ömürlü kullanım sağlarken, yüzde 99’a kadar geri dönüşümlü,
çevre dostu ürünlerden oluşan geniş
yelpazesiyle sektörde farklılık yarattı.
Düşük enerji tüketimi ve geri dönüşümlü
jet motorlu el kurutma makineleri, elektronik sabun ve köpük vericileri, sektörün
en dayanıklı otomatik kağıt vericileri ve
yüksek kaliteli paslanmaz çelik aksesuar
grupları ile öne çıkıyoruz.
Temizlik sektöründe rekabet nasıl
bir boyutta? Bu rekabet firmanızın
büyümesine ve Ar-Ge çalışmalarınıza
nasıl yansıyor?
Temizlik sektöründeki rekabeti kalite
ve teknolojiden çok fiyat bazlı olarak
izlemekteyiz. Uzun vadeli tüketim ve
dayanıklılık konusunda hedeflediğimiz
gelişim için mümessili olduğumuz dünya
üreticilerine, düzenli olarak coğrafi
bölgemizde olan kullanım şartları ve
sarf malzeme kriterleri konusunda bilgi
desteği ile Ar-Ge konusunda destek oluyoruz. Türkiye Teknik Servisi olarak çalışan
teknisyen grubumuzun sahada yaptıkları
gözlemler ve ürün geliştirme konusun-
www.mallreport.com.tr
Islak hacim sektöründe çevreyle dost ve enerji
tasarrufu sağlayan ürünleri ile öne çıkan ZMT Toros’un
faaliyetleri hakkında Yönetim Kurulu
Başkanı Zeynep Toros’dan bilgiler aldık.
daki fikirlerini düzenli olarak üretimde
çalışan mühendislere aktarılmalarını
sağlıyoruz. Dizayn, üretim ve kullanım sonrası destek gruplarının birlikte
çalışması yeni ürün geliştirilmesinde en
büyük rolü oynamakta.
Satış sonrası hizmet ve kalite standartlarınızı neler oluşturuyor? Müşteri
memnuniyeti konusunda hangi
çalışmalara önem veriyorsunuz?
Tüketicilerimizin ürün seçiminde ve
tercih etme aşamasında etkin olan
önemli faktörlerinden biri de, firmamızın satış sonrasında müşterilerine
sunmuş olduğu servis hizmeti. Ürünlerin
kullanım ömrü süresince; verilen servis
hizmetinin kalitesi, sürekliliği, güvenililirliği, servis ağının yaygın olması, eğitimli
servis teknisyenleri ve yedek parça garantisi ile servis hizmetlerimiz
dahilinde müşteri memnuniyeti en üst seviyede tutuluyor. Zorlu Center,
Özdilek, Cevahir,
Safir, Metrocity,
Marmara Forum,
İstanbul Forum,
Turkmall, Demirören AVM, Güneşli
Park, Tepe Nautilus,
Paradise AVM, Courosel, Akbatı AVM,
DepoSite, Atrium,
CarfourrSA, Anka
Mall, Optimum, Atlantis, Kızılay AVM,
Kent Park, Cepa AVM, Taurus AVM,
İzmir Forum, Anatolium, Espark, Tekira,
Sanko ve bunların dışında sayabileceğimiz bir çok alışveriş merkezinde
kullanılan ürünlerin teknik destekleri
hızlı ve eksiksiz sağlandığı için alışveriş
merkezleri ve topluma açık sosyal
alanlarda bulunan genel wc ve
ithal - yerli imalat ürün gruplarımızı
nihai kullanıcılara servis eden bir çok
işbirliği içinde bulunduğumuz firma var.
Grup firması olarak, 31 senelik geçmişimiz ve müşteri portföyümüz genelde
çok eski yıllara varan işbirliklerine dayanıyor. Bilginin geçişkenliği ve teknik
destek hızımız ile müşteri memnuniyeti
konusunda sektörde lider konumundayız diyebilirim.
109
ÜRÜN & HİZMET
“Mutluluk ve eğlence ihraç ediyoruz”
Elektrikli otobüs projesiyle nostaljik Londra otobüslerini minyatür hale getiren ve
alışveriş merkezleri, şehir parkları, lunapark, tatil beldeleri, otel ve tatil köyleri için
ideal bir eğlence aracına dönüştüren Tektem Makine, çocukların hayal dünyasını
gerçeğe dönüştüren bir yeniliğe imza attı. Ürünlerini dünyanın birçok ülkesine
gönderdiklerini belirten Tektem Makine Firma Sahibi Hamit Bektaş, mutluluk ve
eğlence ihraç ettiklerini söyledi.
1990’dan beri halı yıkama makinası,
koltuk yıkama makinası, oto yıkama makinası, akülü golf aracı ve diğer sanayi
tipi temizlik makineleri üretimi, sektöründe
faaliyet gösteren Tektem Makine, son
olarak gerçekleştirdiği elektrikli otobüs
projesiyle dikkat çekiyor.
Tektem olarak, Cleanvac Temizlik Makineleri markasıyla Ar-Ge’den tasarıma,
kalıp üretiminden seri imalata kadar tüm
hizmetlerini müşteri odaklı yaptıklarını
belirten Tektem Makine Firma Sahibi
Hamit Bektaş, son dönemlerin en ilginç
projelerinden biri olan elektrikli otobüs
projesi ile ilgili şu ayrıntılara yer verdi: “Ürünümüz, sahip olduğu estetik, sessiz ve
güvenli çalışma koşulları, hem açık hem
de kapalı alanlarda çalışabilme özelliği
sayesinde; alışveriş merkezleri, şehir
parkları, lunapark, tatil beldeleri, otel ve
tatil köyleri için ideal bir eğlence aracıdır.
Ürünümüzde bulunan ses ve Işık sistemleri
sayesinde çocuklarımız keyifli ve hoş vakit
geçirmektedir. 16 çocuk + 1 şoför kapa-
110
Hamit Bektaş
sitesi bulunan otobüsümüzde çocukların
güvenliği de düşünüldü. Çocukların
güvenliği için her koltukta emniyet kemeri
bulunuyor ve hızı 10km/s ile sabitlenmiştir.
Elektrikli otobüs projemiz çocuklarımızın
sağlık ve güvenlik koşullarını göz önünde
bulundurarak sağlam ve özel malzemelerle üretilmiştir. Ürünümüzde el freni ile
eğimli yerlerde sabit durdurabilir ayrıca
acil durumlarda akü ile irtibatı kesmek
için enerji kesme anahtarı da mevcuttur.
Çevreci, sessiz ve ekonomiktir. Doğayı
kirletmez, gürültü kirliliği oluşturmaz. 10
saatlik şarj ile 6 saatlik kullanım sağlanabilir.”
Ürünü Hindistan, Rusya, Dubai gibi ülkelere gönderdiklerini belirten Bektaş, mutluluk ve eğlence ihraç ettiklerini söyledi.
Tektem Makine olarak üretim teknolojilerine büyük yatırımlar yaparak sektörde
saygın yerlere gelmeyi değişmez hedef
olarak gördüklerini vurgulayan Hamit
Bektaş, Türkiye’ye üretimde birçok ilkleri
kazandırdıklarını vurguladı.
Bektaş, Tektem
Makine olarak
özel makina
siparişleriyle de
müşteri memnuniyetini sağlamaya devam
edeceklerinin
altını çizdi.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
www.mallreport.com.tr
111
ÜRÜN & HİZMET
Carwax 130 şubeye
ulaşmayı hedefliyor
Carwax Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Mumcu, 2002 yılından bu yana
franchise şubelerle büyüyen car care sektörünün önde gelen isimlerinden biri
olarak, şube sayısını 130’a çıkarıp, hizmetlerini tüm Türkiye geneline yaymayı
hedeflediklerini söyledi.
Mustafa Mumcu
Firmanızın bugün bulunduğu konum
ve şubeleşme faaliyetleriniz hakkında
bilgi alabilir miyiz?
Kurumsal yapının oluşumu için makine
ve kimyasal donanımı tamamlayarak
uzmanlaşan kadro yapısıyla sektöre dair
ürettiğimiz çözümleri franchise sistemiyle
birleştirdik. Standart hizmet kalitesi ve
sürekliliği benimseyerek franchise sistemi
ile sağlıklı büyümeyi hedefledik. 2002
yılında ilk franchise şubesinin açılışını yaptık. 2015 yılı hedeflerimiz arasında ise 50
olan şube sayısını Türkiye genelinde 130
Carwax şubesine çıkarıp, hizmetlerimizi
tüm Türkiye geneline yaymak bulunuyor.
Rekabet ortamında fark yaratarak
sürdürülebilir büyüme sağlamak için
neler yapıyorsunuz?
Firmanızın güçlü olduğu ve sizi rekabette öne çıkaran yanlarınız nelerdir?
Carwax 2002 yılından bu yana her
112
geçen yıl büyümekte. Carwax her yıl 7,5
milyona yakın otomobile farklı uygulamalarla hizmet veren Türkiye’nin en büyük car
care markası. Bu markanın arkasındaki
başarının en büyük etkenlerinden biri car
care sektöründeki yenilikleri yakından takip
eden, müşteri memnuniyetine odaklı bir
bakış açısına sahip olmamız.
tak reklam malzeme temini, pazarlama,
personel temini gibi konularda desteğimizi sürekli olarak devam ettiriyoruz.
Bu konuda girişimciler neden
franchise almalı?
Otomobiller her geçen gün insan
hayatında daha önemli bir yer edinmiş
durumda. Bu durum insanların otomobillerine olan merakını artırarak onlarla
Firmanız bünyesinde ne tür franchiduygusal bir bağ oluşturmasına neden
se fırsatları sunuyorsunuz? Franchise
koşullarınız neler?
oluyor. Gelişen toplumların zamanı daha
Maliyetler şube konseptine, yatırım şartla- verimli kullanma gayreti arabalarının
rına, lokasyonun büyüklüğü, konumu, gibi bakım ve temizlik işlerine ayırdıkları zaözelliklere bağlı olarak değişiyor. Alışveriş
manı sınırlamaya başladı. Araç sahiplemerkezlerindeki kurulum için inşaat ve de- rinin yapmak isteyip de yapamadıkları
korasyon maliyetleri hariç 25 bin ile 43 bin tüm temizlik ve bakım işlerini car care
dolar arasında. Cadde konseptinde bu
sektöründe işlerini profesyonelce yapan
maliyetler 10 bin dolara kadar düşebiliyor. firmalara teslim etme isteğinden dolayı
Bizden franchise almak isteyen yatırımcıher geçen gün büyüyen bir sektör ve bu
larımız için, yer seçimi, proje desteği, ornedenle karlı bir yatırım fırsatı yaratıyor.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
Güvenlik sistemlerine
olan talep artıyor
GESİDER Yönetim Kurulu Başkanı Alp Saul, güvenlik
sektöründe artan talep karşısında sürdürülebilir büyüme
sağlanması için hizmet ve kalite iyileştirmesinin yanı sıra,
doğru iş gücüne yatırım yapmak ve kaynakları etkin
kullanmanın da önemli olduğuna vurgu yaptı.
GESİDER’in faaliyetleri hakkında
kısaca bilgi alabilir miyiz?
Güvenlik Endüstrisi Sanayicileri ve İşadamları Derneği (GESİDER) 1996 yılında
endüstriyel elektronik sistemleri sektöründe faaliyet gösteren, Türkiye’nin önde
gelen, firmalarının bir araya gelmesiyle kuruldu. Halihazırda konusunda
uzman 66 firmanın yetkilileri tarafından
temsil edilmektedir. Bu bağlamda
bünyesinde elektronik entegre güvenlik
teknolojisinden yakın korumaya, alarm
haberleşmesinden üretime kadar geniş
uzmanlık alanlarına ulaşabilme becerisini barındıran GESİDER, Türkiye’de sektörün kapsamlı profilini temsil eden tek
sivil toplum örgütü olarak faaliyetlerine
devam ediyor. Faaliyetlerimiz ülkemizde henüz tanınmakta olan güvenlik
sektörünün gelişmesine paralel olarak
ilerlemektedir. Henüz standartları tam
olarak belirlenmemiş bu sektörün sağlıklı
büyümesi ve firmaların da kaliteli iş yapabilmeleri için gerekli altyapı temelinin
oluşmasını sağlamak için çalışıyoruz.
Türkiye’de güvenlik sektörü, uygulamalar ve yeni ürünler açısından
nasıl gelişiyor? Sektörü dünya ile
kıyasladığınızda bugün gelinen
noktayı nasıl yorumluyorsunuz?
Günden güne teknolojinin ve alt yapıların gelişmesi nesnelerin interneti dediğimiz bir dönemin başlamasını sağladı
ve birbiriyle entegre çalışabilen araçların hayatımızı daha nasıl kolaylaştırabi-
www.mallreport.com.tr
leceği üzerine düşünür hale geldik. Bu
noktada teknoloji rüzgarını da arkamıza
alarak yeni ürünlerin üretilmesiyle güvenlik sektöründe çıtayı bir üst seviyeye
çıkarmaya odaklandık. Şehir nüfusunun
kalabalıklaşması, kentsel dönüşüm projeleri, binlerce kişinin çalıştığı ve yaşadığı
binalar, artan uluslararası trafik, daha
büyük ve kalabalık şehirler gibi faktörlerin tamamı güvenlik sistemlerine olan
talebi arttırır hale getirdi. Türkiye uluslararası pazar olarak Amerika ve Avrupa
pazarları ile karşılaştırıldığında henüz
yolun başında. Özellikle Amerika’da 180
milyar dolarlık bir pazar ile karşılaştırdığımızda büyümeye ne kadar açık bir yapı
olduğunu görüyoruz. 2015 yılı içinde
sektörümüzün yüzde 7-8 bandında bir
büyüme kaydetmesini bekliyoruz.
Güvenlik sektöründe projelerin başarısında etkili olan faktörler ve detaylar nelerdir?
Türkiye’de, dünya klasmanında güvenlik
projesi geliştirebilecek ve bunu taahütünü gerçekleştirebilecek sistem mühendisleri ve mühendislik firmaları mevcut.
Güvenlik ihracat ile büyümeye müsait
sektör ama yatırım alanı çok dikkatli
seçilmeli. Ekipman üretiminde eğer çok
önemli bir katma değer, inovasyon,
icat yoksa Çin ve Uzakdoğu pazarı ve
fiyatları ile yarışmak çok zor. Seri üretim
bu anlamda firmalar için etkili olmayabilir. Entegrasyona dayalı yazılımların
dönüşleri daha hızlı olabiliyor. Halihazır-
Alp Saul
da dünyaya baktığımızda, video analiz
sistemlerindeki hızlı gelişme ve buna
olan ilgi çok yüksek. Türk firmalarının
da Ar-Ge ve yazılım geliştirmede bu
alanı mercek altına almaları projelerin
başarılı olmasındaki ilk adım olarak
değerlendirilebilir. Teknoloji alt yapısının
da iyi işlenmesi ve nesneler arasındaki
internet bağının doğru kurgulanması da
projeleri başarıya götürebilecek faktörler
arasında gösterilebilir.
Rekabet ortamında fark yaratarak
sürdürülebilir büyümenin sağlaması
için neler yapılmalı?
Global bir dünya düzeni içinde yaşayanlar olarak pek çok alanda gerek
yurtiçinde gerek yurtdışında sürekli
bir rekabet içindeyiz. “Sürdürülebilir
büyüme” dediğimiz kavram ise verimlilik
artışının sağlanması ile oluşan ve ayakları yere basan bir yapıdır. Büyümenin
istikararlı biçimde artmasını sağlamak
için iç piyasamızda öncelikle işgücünün
eğitim, genel yetenek ve bilgi düzeyinin
arttırılması gerekiyor. Ardından kurum
kültürünün ve hizmet anlayışının müşteri
odaklı olması için çalışmalar yürütülmesi
gerekli. Diğer pek çok sektörde olduğu
gibi bizim sektörümüzde de müşteri
memnuniyeti yaratmanın formülü hizmet ve kalite iyileştirmesinden geçiyor.
Doğru iş gücüne yatırım yapmak ve
kaynakları etkin kullanmak sürdürülebilir
büyümenin en önemli unsurları olarak
sıralanmaktadır.
113
ÜRÜN & HİZMET
Denge Elektronik sektöre yön veriyor
Denge Elektronik Firma Sahibi Nurettin Erzurum, güvenlik ekipmanları
konusunda ileri teknolojiye ve en üstün özelliklere sahip ürün gamı ile kısa
sürede pazardaki paylarını üst seviyelere çıkardıklarını ve sektöre yön veren
firmalardan biri haline geldiklerini belirtti.
Denge Elektronik Firma Sahibi Nurettin
Erzurum firmanın faaliyetleri hakkında
şu bilgilere yer verdi: “1998 yılında telekomünikasyon ve güvenlik sistemleri
sektöründe hizmet vermek amacıyla
kurulan Denge Elektronik, T.C. Bilgi
Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun
belirlemiş olduğu şart ve hususlara
uygun olarak telsiz satış, teknik servis
ve kiralama hizmetlerini vermektedir.
Kurulduğu ilk yıldan itibaren telsiz haberleşme konusunda birçok önemli ve
ulusal projeyi tamamlayarak ülkemizin
önde gelen kurum ve kuruluşlarının
hizmetine sunan Denge Elektronik, bu
alanda tüm yurdumuzda tanınan, güven duyulan ve bilinen bir firma oldu.
İlerleyen yıllar içerisinde oluşturduğu
güven ve tecrübeye dayalı ilişkiler
sayesinde müşteri portföyünü genişleten Denge Elektronik, yeni atılımlar
hedefleyerek 2006 yılında güvenlik
teknolojileri bölümünü kurdu. Son yıllarda ülkemizde çok önemli bir gelişme
kaydeden X-Ray ve kapı güvenlik
sistemleri konusunda da çok önemli
markaların Türkiye temsilciliklerini alarak
kısa sürede pazarda payını çok üst seviyelere çıkarmış ve sektöre yön veren
firmalardan biri haline geldi.”
DENGE ELEKTRONİK HABERLEŞME
VE GÜVENLİK SEKTÖRÜNDE
PAZARIN LİDERİ OLMAYI
HEDEFLİYOR
Güvenlik ekipmanları konusunda
birçok sektöre ileri teknolojiye sahip
ürünlerle hizmet ettiklerini belirten Erzurum, “Son teknolojiye sahip ve en üstün
114
özelliklere sahip metal kapı dedektörleri, el dedektörleri ve bagaj kontrol ve
X-Ray cihazlarının ithalatını gerçekleştirmekte ve bu cihazların satış, kiralama ve teknik servis hizmetlerini başarı
ile yürütmekteyiz. Firmamız uzman
ve tecrübeli teknik personellerden
oluşmuş güçlü ekibiyle, farklı kapasite ve iş kollarındaki pek çok kamu
kurumuna, Emniyet Genel Müdürlüğü,
Türk Silahlı Kuvvetleri ve yüzlerce özel
güvenlik şirketine, inşaat, turizm ve
hizmet sektöründe yer alan, ülkemizin
önde gelen firmalarına ihtiyaçları ile
ilgili tüm hizmetleri, hızlı ve ekonomik
bir şekilde sunmaktadır. Bunun bir
yansıması olarak ülkemizde yapılan
487 uluslararası organizasyonda görev aldık ve birçok önemli kurumdan
göstermiş olduğu üstün başarıdan
dolayı takdir ve teşekkür belgelerine
layık görüldük. Tecrübeli ve uzman
kadrosuyla hizmetleri Türkiye sınırlarını aşan Denge Elektronik, güvenlik
sistemleri konusunda komşumuz olan
5 farklı ülkeye yoğun olarak sistem satışı
ve kurulumuna devam etmektedir.
İlerleyen yıllar içerisinde hedefimiz ise
bu sayıyı 15 ülkeye çıkartmak” sözlerine
yer verdi. Hızlı, devamlı ve tutarlı
olmanın, kaliteli ürün ve hizmetleri en
iyi şekilde rekabetçi pazara sunmanın, saygın bir lider olabilmek için son
derece önemli olduğunun bilincinde
olduklarının altını çizen Erzurum, “İnsan
için teknoloji yaklaşımı ile çalışanlarımızın ve müşterilerimizin memnuniyetini
devam ettireceğiz. Değerlerimiz dürüstlük, şeffaflık, yaratıcılık, mükemmeliyet, karşılıklı saygı ve sevgi, sorumluluk
ve adalet çerçevesinde, 2016 yılında
da haberleşme ve güvenlik sektöründe pazarın lideri olmak ve kaliteyi en
yüksek seviyeye çıkartarak tüm sektöre
tecrübesi, insancıl yaklaşımı ve iş etik
kurallarına uygun daha sağlam işleyen
bir pazar dizayn etmeyi hedefliyoruz”
diyerek sözlerini tamamladı.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
www.mallreport.com.tr
115
ÜRÜN & HİZMET
t
e
m
iz
h
e
v
n
rü
ü
s
k
a
m
Tekno
r
o
ıy
ık
ç
e
n
ö
e
rd
tö
k
e
çözümleri ile s
Teknomaks Pazarlama Yöneticisi Bigecanan Bilgiç,
Bosch Güvenlik Sistemleri ile imzaladıkları anlaşma
sonrasında ürün gamı ve hizmet çözümlerinde daha
geniş bir yelpaze sunabildiklerini, gelen tüm talep
ve ihtiyaçlara göre, çeşitli ürün alternatifleri sunarak
müşteri memnuniyeti sağladıklarını ifade etti.
Bigecanan Bilgiç
Teknomaks hangi sektörlere yönelik
ne tür ürün çözümleri sunuyor? Faaliyetlerinizi tanıyabilir miyiz?
Teknomaks, bina güvenliğinin söz konusu olduğu her projeye, sahip olduğu
bayi kanalı üzerinden CCTV, kartlı geçiş
sistemi, acil anons ve seslendirme
sistemi, yangın algılama hırsız alarm,
gibi güvenlik sistemleri ve bunun yanı
sıra telefon santralleri ve telekomünikasyon çözümleri sunmaktadır. Bunun yanı
sıra Teknomaks bünyesindeki yazılım
uzmanları tarafından geliştirilen Duetron
VMS ve Duetron FMS ile video ve yangın
sistemlerinize entegre yazılım çözümleri
sunuyoruz. Teknomaks, Haziran 2015
itibariyle Bosch Güvenlik Sistemleri ile
anlaşma imzalayarak, partnerlerine
proje registrasyonu ile ürün satabilecek tek distribütör oldu. Bu anlaşma ile
birlikte Bosch Güvenlik Sistemleri ürün ve
çözümleri Teknomaks bünyesinde de
oldukça önemli bir yer aldı.
Gelişen teknoloji kapsamında piyasaya çıkan yeni ürünleri çalışmalarınıza nasıl entegre ediyorsunuz?
Öncelikle distribütörlüğünü yaptığımız
markaların yeni çıkan ürünleri için gerekli
olan yazılım ve donanım eğitimlerini
Teknomaks teknik ekibi konunun uzmanı
116
mühendislerden alırlar. Teknomaks,
daha sonra düzenli eğitim planlamaları
ile entegratör bayilerimizin bu ürünler
konusunda yeterli bilgiye sahip olarak
ürünleri veya sistemleri sorunsuz kurmalarını, devreye almalarını ve satış sonrası
teknik destek vermelerini sağlar.
Ürün gamınız ile nasıl bir avantaj
sağlıyorsunuz? Sunduğunuz elektronik
güvenlik çözümleri ve markalar kapsamında en çok neler tercih ediliyor?
Geniş ürün yelpazesine sahip Teknomaks
stok avantajı, deneyimli satış ekibi, uygun ödeme seçenekleri ile son kullanıcılarına önemli avantajlar sunmakta.
Teknomaks’ın sunduğu en özel avantaj
ise eğitim… Geçen
yıl başlattığımız eğitim
programımız ile sektöre
hem genel zayıf akım
sistemleri eğitimleri,
hem de ürün yani teknik
eğitimler veriyoruz.
Bu eğitimlere yönelik
taleplerden oldukça
memnun olduğumuzu
belirtmek isteriz. Bosch
seslendirme, yangın algılama sistemleri, CCTV
çözümleri eğitimlerini
konusunda uzman mühendisimiz Orhan
Kamiloğlu vermekte. Ayda 3 kere yapılan bu eğitimlere katılım talepleri ile ilgili
bizimle iletişime geçebilirler. Sektörde
Bosch Güvenlik Sistemleri ürün ve hizmet
kalitesi ile oldukça ön plana çıkmakta.
Özellikle Bosch seslendirme sistemlerindeki özellik ve yenilikler sektörde takip
ediliyor ve merakla bekleniyor. Partnerlerimizin projelerde video izleme yazılımı
olarak hem fiyat avantajı sağlayabilecekleri hem de yeni bir çözüm olarak
sunabildikleri Duetron VMS ve Duetron
FMS yazılım çözümlerimiz de yine en
çok tercih edilen ürün gruplarımızdan.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
Kablosuz akıllı ev ve ofis
sistemlerinde entegre çözümler
avantaj sayesinde diğer Z-Wave destekli
ürünleri sisteme dahil edebildiğimiz gibi,
Z-Wave destekli olmayan ürünleri de yine
Fibaro’ya özel mini dönüştürücüler ile
sistemin parçası yapabiliyoruz.
Teoman Küpeli
Fibaro Türkiye, Kablosuz Akıllı Ev ve
Ofis Sistemleri ile Türkiye pazarında
ne kadar süredir yer alıyor?
Fibaro Türkiye olarak 2012 Temmuz ayında Türkiye’de akıllı ev pazarına girdik.
Önceleri sadece Türkiye pazarından
sorumlu iken, 2014 yılı başından itibaren
Ortadoğu ve Türkî Cumhuriyetler’deki
bayi organizasyonlarını da üstlendik
Kablosuz akıllı ev ve ofis sistemleri
alanında sunduğunuz ürün gamını
yakından tanıyabilir miyiz?
Fibaro Z-Wave’li (kablosuz) sistem sunan
firmalar arasında dünyanın en geniş
ürün gamına sahip durumda ve pazarın
ihtiyacı doğrultusunda sürekli olarak
yeni ürünler geliştirmeye devam ediyor.
Fibaro’nun ürün gamı -donanım ve
yazılım olarak- kontrolörler, modüller (aktuatörler), sensörler, uzaktan erişim, cep
telefonu/tablet uygulamaları ve 3. parti
ürünlerle (IP cihazlar) kolay entegrasyon
sağlayan arayüzler. Tamamı Avrupa
Birliği’nde ve Avrupa standartlarında
üretilen Fibaro ürün gamına detaylı
baktığımızda hareket sensörü; su basma
sensörü; duman sensörü, kapı/pencere
sensörü; akıllı priz, dimmer modülü; röle
modülleri, roller/shutter modülü, rgbw
led kontrol modülü gibi ürünler öne
çıkan temel ürünler arasında yer alıyor.
Fibaro’nun geniş ürün gamının yanı
sıra, Z-Wave standardının sağladığı
www.mallreport.com.tr
Özellikle ofis, rezidans, alışveriş merkezi gibi toplu yaşam alanlarına yönelik
nasıl bir ürün grubu ile ne tür projelere
imza atıyorsunuz?
Fibaro’nun kendi ürün gamı ve sınırsız
entegrasyon yeteneği sayesinde genişletilebilen ürünler ile sadece evlere değil,
Fibaro Akıllı Ev Sistemleri
A.Ş. CEO’su Teoman
Küpeli, Fibaro’nun kendi
ürün gamı ve sınırsız
entegrasyon yeteneği
sayesinde genişletilebilen
ürünler ile sadece
evlere değil, ofislere,
mağazalara, yatlara,
otellere, rezidanslara
özel çözümler de
üretebildiklerini söyledi.
ofislere, mağazalara, yatlara, otellere,
rezidanslara özel çözümler de üretiyoruz.
Örneğin, interkom entegrasyonu ile kullanıcının akıllı evini kumanda ettiği tablet
veya cep telefonundaki Fibaro uygulamasından, aynı anda apartman/site
girişindeki misafiri ile görüntülü görüşme
yapabilmesini sağlayabiliyoruz. Bir diğer
örnek olan Concierge uygulamamız ile
otel, hastane, rezidans gibi çoklu kullanıcıya hitap eden projelerde sistemimize
taksi çağırma, oda servisi isteme, acil
durum çağrısı yapma gibi özellikler ekliyoruz. Yeni piyasaya çıkardığımız Media
Center ise bir mekanın farklı bölümlerinde istenen müziğin çalınmasını ve/veya
filmin oynatılmasını Fibaro uygulaması
üzerinden sağlıyor.
Gerçekleştirdiğiniz projelerde
kullandığınız ürün gamı ile ne tür
avantajlar sağlıyorsunuz? Tüketiciler
akıllı kontrol sistemleri alırken nelere
dikkat etmeli?
Fibaro’nun kendi akıllı ev ürün gamı
ve insanların hali hazırda evlerinde
olan ürünlerle entegrasyon yeteneği,
işin kalanını tamamen hayal gücüne
bırakıyor. Ürünlerimizin hepsi yüksek
kalite standardında üretilmiş, tasarım
ve inovasyon ödülleri almış ürünler ve
monte edildikleri yere dekoratif olarak
da uyuyorlar. Sistemi kullanmamızı
sağlayan telefon/tablet (Android, IOS)
uygulamaları da son derece kullanıcı
dostu. Bunların yanında, kullanıcılara
sağladığımız en büyük avantaj; oluşturduğumuz senaryolarla onların hayatını hayal bile edemeyecekleri şekilde
kolaylaştırmak. Tüketicilerin akıllı ev
sistemi seçerken dikkat etmesi gereken en önemli faktör standart konusu.
Kablosuz sistemlerde dünya standardı haline gelmiş Z-Wave sayesinde
kullanıcılar standardı olmayan ürünlerden
kaçınıp, güvenerek satın alabilecekleri
ve her zaman destek alabilecekleri
“geleceğe uyumlu” ürünleri seçebilirler.
Bundan sonrası alıcıların görsellik ve kalite
algılarına bağlı.
117
ÜRÜN & HİZMET
Astel’den devrim niteliğinde
yeni bir görüntü çözümü
Profesyonel görüntü sistemlerinin en yenilikçi
markalarını kullanıcılarıyla buluşturan Astel
Elektronik; Panasonic’in devrim niteliği
taşıyan hem projeksiyon hem de projeksiyon
aydınlatıcısı işlevlerine sahip Panasonic Space Player’i Türkiye’de satışa sunuyor.
Perakende sektörü; restoranlar, mağazalar, müzeler ve daha birçok mekana
bugüne dek ellerinde bulunmayan farklı
imkanlara sahip yeni bir görüntü çözümü
sunarak kendi “projeksiyon & aydınlatma”
pazarını oluşturacak “Space Player”, çoklu özellik taşıyor. Video projektörü olarak
bulunduğu ortamda hem aydınlatma
işlevi görüyor, hem de içerik projeksiyonu
gerçekleştiriyor.
“SPACE PLAYER” İLE AYDINLATMA
VE PROJEKSİYON ARTIK BİR ARADA
Hem aydınlatma, hem de projeksiyon
işlevlerine sahip olan ve yepyeni bir “ortam aydınlatma” çözümü sunan Space
Player’in öne çıkan özelliklerinin başında,
spot ışığı şeklindeki yenilikçi tasarımı
geliyor. Üretiminden satışına tüm süreçlerinde büyük bir titizlikle çalışılan “Space
Player”, bulunduğu mekanların görsel
cazibesini arttıran aydınlatma tasarımlarıyla birlikte geniş projeksiyon içerikleri de
sağlıyor.
“Space Player” ile perakende sektörü;
restoranlar, mağazalar, müzeler ve diğer
birçok mekan, bugüne dek ellerinde
bulunmayan yepyeni ve farklı imkanlara
sahip bir görüntü çözümüne kavuşuyor.
Bulunduğu ortama doğal bir şekilde
uyum sağlayan tasarımıyla Space Player,
kablo borulu özel askı aparatı ile kurulum
118
ve yer değişikliklerini de son derece
kolaylaştırıyor.
Space Player’in hareketli yuva tasarımı
ve köşe düzeltme özelliği sayesinde,
geleneksel cihazlarla mümkün olmayan; istenilen açıda ve istenilen
yerde kolayca ve muntazam
bir şekilde projeksiyon yapılabilme özgürlüğü sağlanıyor.
LAZER AYDINLATMA
TEKNOLOJİSİ İLE 20
BİN SAAT KESİNTİSİZ
PROJEKSİYON
Işık gücünü; aydınlatma ve
projeksiyon dünyasının geleceği
olan uzun ömürlü lazer aydınlatma teknolojisinden alan “Space
Player” tam 20 bin saat boyunca 7/24 kesintisiz projeksiyon
yapabilmenin yanısıra bakım masraflarını
minimuma indirirken, bakım kolaylığını ise
maksimuma çıkarıyor. Space Player; SD
kart, PC ve tablet gibi birçok kaynaktan
da içerik aktarımı yapmayı da mümkün
kılan özellikler taşıyor.
SPACE PLAYER PORTALI İLE
KULLANICILARA ON-LİNE İÇERİK
“Space Player”, aydınlatma için videoların kullanıldığı, “projeksiyon aydınlatma”
adlı yeni bir pazar yaratırken, yansıtılacak
içeriklerin ve kurulum ortamının aydınlatmasının da mekana göre özelleştirilmesi
gerekiyor. Panasonic tarafından oluşturulan uzman bir ekip, video ve ortam
aydınlatma konularında içerikler üreterek,
on-line bir portal ile kullanıcılara hizmet
verecek. Ismarlama içerik üretiminin yanı
sıra “Space Player” sahipleri, kendilerine
sunulan ücretsiz yazılımlar sayesinde bu
içerikleri kolaylıkla düzenleyip yeni içerikler
oluşturabileceği gibi; belli bir ücret karşılığında sitede sunulan video ve fotoğrafları
da mekanlarında kullanabilecek.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
www.mallreport.com.tr
119
ÜRÜN & HİZMET
Profilo Ödeme Sistemleri
pazarda fark yaratıyor
30 yıllık tecrübesini ileri teknoloji ürünleri ve mükelleflerin
hayatını kolaylaştıran katma değerli hizmetleriyle
birleştirerek, sektöre öncülük eden Profilo Ödeme
Sistemleri, pazarda fark yaratmaya devam ediyor.
Profilo Ödeme Sistemleri’nin İcra Kurulu
Başkanı Veli Tan Kirtiş, 2015 yılı sonuna
kadar tüm kasaların ‘akıllı yazar kasa’
olarak tanımlanan yeni nesil yazar kasalar ile değişecek olmasında, şirketin
bu tecrübesinin kullanıcılar için ciddi bir
avantaj oluşturacağını söyleyerek, şu
bilgileri paylaştı: “Ocak 2016’ya kadar
yaklaşık 2 milyon klasik yazar kasanın,
yeni nesil yazar kasa ile değişimi hedefleniyor. Biz de Profilo Ödeme Sistemleri
olarak tüm müşterilerimizin yeni nesil
yazar kasaya geçiş sürecini kolayca
gerçekleştirmelerini sağlamayı amaçlıyoruz. Bu geçişi sağlayacak gerekli
altyapı ve ürün geliştirme yatırımlarının
hepsini yaptık. Bugün gelinen noktada
Basit Yazar Kasa ve EFT POS Entegre
Yazar Kasa olmak üzere farklı modeller
ve markalarımız için onaylarımızı aldık.
Ayrıca bilgisayar bağlantılı yazar kasa
başvurularımız da mevcut. Bunların da
testleri devam ediyor. Mali hafızası
dolan mükellefleri, farklı konfigürasyonlardaki yeni nesil yazar kasalarımıza
yönlendirerek ihtiyaçlarını karşılıyoruz.
2013’ten beri onaylı olan Profilo Verifone VX680-E1 modelimiz yeni nesil yazar
kasa POS ile mobil ve masa üstü kullanımla entegre EFT POS cihazına ihtiyaç
duyan mükelleflerin taleplerine cevap
veriyoruz. Sadece bununla da kalmıyor,
yeni onay alan Farex, Profilo ve Telestar
marka basit masa üstü yeni nesil yazar
120
kasalarımız ile de, EFT
POS’un kablolu olarak
yazar kasaya bağlanmasını tercih eden ya
da hiç EFT POS ihtiyacı
olmayan mükelleflere
de uygun çözümler
sunuyoruz.
UZAKTAN TERMİNAL
YÖNETİMİ İLE
‘SIFIR’ HATA
Yeni nesil yazar kasa
dönüşümü ve EFT POS
entegrasyonunda,
mükelleflerin kesintisiz
olarak işlerini devam
ettirmelerini sağlayacaklarını aktaran
Kirtiş, yeni nesil ile birlikte yazar kasayı
sadece bir donanım olarak algılamadıklarını, aynı zamanda üzerindeki uygulamalarla da mükellefler için katma değer
yaratmayı hedeflediklerini kaydetti. Kirtiş,
şöyle devam etti:“Profilo Ödeme Sistemleri olarak, yeni nesil ödeme kaydedici
cihazları yönetmek, uzaktan yazılım güncellemek, uzaktan parametre yüklemek
ve Gelirler İdaresi Başkanlığı ile etkin iletişim kurmak amacıyla kullanılan terminal
yönetim sistemimizi (TSM), iş ortaklarımız
ve mükelleflere en iyi katma değeri
yaratacak şekilde ve Gelirler İdaresi
Başkanlığı’nın istediği güvenlik standartlarına uygun olarak geliştirdik ve hayata
Veli Tan Kirtiş
geçirdik. Geliştirdiğimiz bu sistem ile
mükellefler için; detaylı stok raporları
oluşturma, satış raporu gönderme,
mobil çalışan yazarkasalar için mali
raporları mükelleflere ulaştırma, istendiği anda konum bilgisini mükellefle
paylaşma, çok adetli yazar kasa
kullananlarda operasyonlarını hatasız
gerçekleştirmeleri için uzaktan terminal yönetimi yapma gibi, müşteriye
özel farklı uygulamalar sunabiliyoruz.
Uzaktan erişim teknolojisi sayesinde,
Maliye Bakanlığı herhangi bir değişiklik
talep ettiğinde, mükellefin işini durdurmadan, ekstra maliyet yaratmadan
kolay bir şekilde cihaz üzerinde ilgili
güncelleme yapılabiliyor.”
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
“Müşterilerimizi son kullanıcıya
etkili bir biçimde ulaştırıyoruz”
Yazılım Mühendisi Ahmet
Salgut, Ledeca olarak
müşterilerine yüksek
çözünürlük ve yüksek
parlaklık değerlerine sahip,
az enerji tüketen uzun
ömürlü ürünler ile rekabet
ortamında fark yaratmayı
sağlayacak ayrıcalıklar
sunduklarını belirtti.
Müşterilerinize sunduğunuz LED ekran
çözümleri kapsamında hangi ürünler
bulunuyor? AVM ve perakende sektörü yeni nesil ekran uygulamalarından
neleri daha çok tercih ediyor?
Ürünlerimiz iç mekan ve dış mekan
olmak üzere iki ana gruba ayrılıyor ancak
bu sadece ürünün nerede kullanılması
gerektiğiyle ilgili… Oysa elimizdeki geniş
ürün yelpazesi sayesinde farklı parlaklık,
farklı piksel aralığı, farklı montaj şekli, farklı
modül tipi gibi yüzleri aşan ürün çeşidine
sahibiz. Özellikle AVM’lerde kullandığımız
transparan, sanat duvarı, iç bükey, dış
bükey, silindir LED ekran gibi görsel açıdan mağaza ve AVM’nin iç mimarisine
büyük katkıda bulunan ürünlerimiz aynı
zamanda bütünleşik yapısıyla mimari bütünlüğü sağlayarak mağaza ve
AVM’lere modern ve teknolojik bir hava
katıyor. Elbette tercih edilen ürünlerimiz
sadece iç mekan LED ekranlar değil aynı
zamanda dış mekan dev LED ekranlarımızla da uzak mesafelerden bile AVM’leri
fark edilebilir kılıyoruz. Böylece AVM’ler
tanıtım videoları, kampanyalar gibi reklam filmlerini kısa sürede son kullanıcıya
ulaştırabiliyorlar.
www.mallreport.com.tr
biçimde ulaştırıyoruz ve bunu doğaya
zarar vermeden yapıyoruz.
Rekabet ortamında fark yaratarak sürdürülebilir büyümeyi sağlamak adına
ürün gamınız ve Ar-Ge çalışmalarınızda nelere yer veriyorsunuz?
Ahmet Salgut
Gerçekleştirdiğiniz projelerden
bahseder misiniz? Ürünlerinizle bu
çalışmalarda müşterilerinize ne gibi
avantajlar sağladınız?
Ledeca olarak 12 yıldır başta Türkiye
olmak üzere; Rusya, Tunus, Bulgaristan,
Katar, Türkmenistan gibi onlarca ülkede
anahtar teslim binlerce projeye imza
attık. Müşterilerimizin ne gibi avantajlar
sağladığımıza gelince yüksek çözünürlük ve yüksek parlaklık değerlerine
sahip ürünlerimizle müşterilerimizi son
kullanıcıya kısa zamanda ve etkili bir
Öncelikle hedefimiz daha az enerji tüketimi ile daha verimli ekranlar. Çevreyi korumaya yardımcı olmakla birlikte, işletme
maliyetlerini de minimize etmek, böylece
müşterilerimize düşük enerji tüketimiyle birlikte daha az ısınan ve daha uzun ömürlü
LED ekranlar sunabiliyoruz. Ayrıca rekabet
ortamında fark yaratmak için geniş
ürün yelpazesi ve uzun ömürlü ürünlerin
yanında geniş servis ağı sağlayabiliyoruz.
İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa, Kayseri’deki
şubelerimiz sayesinde Türkiye’nin dört bir
yanına kısa sürede ulaşıp teknik destek
sağlıyoruz. Bunun yanında ekranın daha
verimli kullanılabilmesi için Türkçe ve
durmadan gelişen dijital signage yazılım
çözümleri de sunuyoruz. Böylece müşterilerimiz, yazılımdan, video processor’e
kadar bütün çözümlerini tek adresten
almanın ve Ledeca garantisi altındaki
ürünleri kullanmanın rahatlığını yaşıyor.
121
ÜRÜN & HİZMET
Ar-Es Mimarlık’tan
markalara yenilikçi
çözümler
Markalara sunduğu
tasarım ve konsept
çalışmalarında
fonksiyonelliği, estetikle
birleştiren Ar-Es
Mimarlık, tasarım ve
uygulama sürecinde
marka yapısına özel
yenilikçi stand ve
mekan çözümleri
sunuyor.
Marka yapısına özel yenilikçi çözümler
sunduklarını dile getiren Ar-Es Mimarlık
Kurucusu Mimar Burcu Zeren, markaların
tasarım ve konsept çalışmaları kapsamında en doğru çözümü sunmaya
çalıştıklarını belirtti. Zeren, çalışmaları
hakkında şu bilgilere yer verdi: “İşverene
ait markanın ürün gruplarını ve müşteri
kitlesini doğru saptamak geliştireceğimiz tasarım ve konsept çalışmalarının
başlangıç noktasını oluşturuyor. İşverenin
ihtiyaçlarını da dikkate alarak marka için
en uygun konsepti belirliyoruz. Günümüz ekonomik şartlarını göz önünde
bulundurarak, yatırım maliyetini de
optimumda tutmaya çalışıyoruz. Tasarım
ve uygulama sürecinde marka yapısına
özel yenilikçi stand ve mekan çözümleri
sunuyoruz. Stand tasarımlarının özellikle
zincir mağazalarda ürünleri ön plana
çıkaracak şekilde ve modüler sistemler
olarak geliştirilmesi, olası taşınma ve
diğer mağazalara uyarlanabilme açısından önemli bir özellik”
HAZIR İMALATLAR
GERİ PLANDA KALIYOR
Yeni nesil mağazacılıkta yer verilen
122
trendleri de yorumlayan Zeren, “Yeni nesil
mağazacılık, sabit standlardan ziyade
yaşanan mekan izlenimleri yaratılıp, alışverişten çok, gezerken ihtiyaç karşılamak
üzerine kurulu bir sistem beklentisi taşıyor.
Mağazada rastlanan her ürün, standların kendileri dahil, neredeyse alınabilir
özellikte… Bu sebeple standart raflardan
oluşan, hazır imalatlar geri planda kalıyor”
sözlerine yer verdi.
VİTRİNDEN BAŞLAYAN BİR ÇEKİM
YARATMAK GEREKLİ
Projelerinde yer verdikleri tasarımlarla markaya müşteri çekmeyi ve satın
alma kararını etkilemeyi hedeflediklerini
belirten Burcu Zeren, “Müşterinin markayı
ve ürünleri doğru algılayabilmesi için
öncelikle vitrinden başlayan bir çekim
yaratmak, bunu mağazanın içinde de
devam ettirmek gerekir. Tüm mağaza
ve ürünlerin doğru algılanması, gezilebilir
ancak ‘dokunmaya ve satın almaya’
çekince yaratmaması gerekir” dedi. Ar-Es
Mimarlık olarak tasarımlarını bu anlayışla
şekillendirdiklerini belirten Zeren, müşterilerine yenilikçi, çözümler sunmaya devam
edeceklerinin ise altını çizdi.
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
www.mallreport.com.tr
123
ÜRÜN & HİZMET
“Dekorun en önemli unsuru
ışıksız halinin de
çekici olmasıdır”
MK Aydınlatma Satış ve Pazarlama Direktörü Tolga Aktuna, her AVM’nin
yapısına uygun ürünlerin kullanımına yer verdiklerini dile getirirken, “Dekorun
en önemli unsuru, sadece ışıklar yandığında güzel gözükmesi değil, aynı
zamanda ışıksız halinin de çekici olmasıdır.” sözlerine yer verdi.
ve sürdürülebilir olmasını sağlamak en
önemli unsurdur.
MK Aydınlatma olarak gerçekleştirdiğiniz çalışmalarda ağırlıklı olarak
hangi ürünler ve konseptlere yer
veriyorsunuz? Özellikle perakende
sektörünün taleplerini hangi ürünler
oluşturuyor?
Tolga Aktuna
Perakende sektöründe müşterilere sunulan mağaza deneyimleri dekorasyon
ve aydınlatma ile nasıl entegre oluyor?
Yeni nesil mağazacılıkta dekorasyon
aydınlatma trendlerini neler belirliyor?
Perakende sektöründe mağaza aydınlatma ve dekorasyon sistemlerinde en
önemli unsur, ürünleri ön plana çıkaracak
aydınlatmayı oluşturmak ve dekorasyonu
da mağaza kimliğine uygun bir şekilde
gerçekleştirmektir. Mağazaların bir araya
gelmesiyle oluşan AVM sektörüne baktığımızda da aynı şekilde AVM kimliğine
uygun dekorasyonu gerçekleştirmek
124
MK Aydınlatma olarak öncelikle AVM’lerin
DNA’sını inceliyoruz. Her AVM’nin kendine
özgü farklı yapısı var. Öncelikli bu yapıya uygun bir senaryo oluşturuyoruz.
Her dekorasyonun bir hikayesi oluyor
ve bu hikâyeye uygun ürünlere yer veriyoruz. Özellikle son dönemlerde çok
daha doğal görünümlü ve gerçekçi
ürünlerin kullanımına özen gösteriyoruz. Dekorun en önemli unsuru,
sadece ışıklar yandığında güzel
gözükmesi değil, aynı zamanda
gün ışığında/ışıksız halinin de çekici
olmasıdır.
Kullandığımız ürünlerin tamamında
son teknoloji patentli LED aydınlatma
kullanıyoruz. LED aydınlatmada MK’yı ön
plana çıkaran en önemli fark, rakiplerine
göre zamanla ışık değerini çok daha az
kaybetmesi ve kullanılan tüm ürünlerin
uluslararası sertifikalara sahip olması. Bu
da firmamızın tüm AVM’ler tarafından en
çok tercih edilen marka olması yönünde
önemli bir etkendir.
Gerçekleştirdiğiniz projelerde
kullandığınız ürün gamı ile ne
tür avantajlar sağlıyorsunuz?
Özellikle dönemsel dekorasyonda yer verdiğiniz ürünlerle
ne tür ayrıcalıklara sahipsiniz?
www.mallreport.com.tr
ÜRÜN & HİZMET
“Tasarımlarımızla hayatı renklendiriyoruz”
Birçok ticari firmaya konsept, mağaza tasarımı ve
iç mimarlık hizmetleri kapsamında anahtar teslim
çözümler sunduklarını belirten Decodiva Yönetim
Kurulu Başkanı Hakan Karabulut, “Tasarımın girdiği
her yerde farkındalık ve beraberinde kalite standardı
ortaya çıkıyor” sözlerine yer verdi.
Hakan Karabulut
Özellikle markalara yönelik sunduğunuz konsept, mağaza tasarımı ve
iç mimarlık gibi hizmetlerinizi yakından tanıyabilir miyiz?
“Siz hayal edin biz gerçekleştirelim”
cümlesini çıkış noktası alarak başladığımız yolculuğumuzda 5. yılımıza girmiş
bulunmaktayız. Ankara merkez ofisimize
bağlı olarak Marmara Bölgesi’ne de
daha iyi hizmet sağlayabilmek için
İstanbul Etiler’e açmış olduğumuz
şubemizle ailemizi büyüterek emin
adımlarla ilerliyoruz. Bugün artık yaşamın her alanında tasarım adına yeni bir
bakış, farklı bir dil getirmek amacında
başta kafe, restoran olmak üzere villa,
hastane, otel, gece kulüpleri, ofisler,
kuaförler vb. daha çok ticari projelerde
anahtar teslimi işler yapıyoruz. Kendi
bünyemizde bulunan bin metrekarelik
imalathanemizde sadece standart
www.mallreport.com.tr
üretimler yapılmıyor, aynı zamanda
hayal ettiğiniz her şeyi hayata geçirebildiğimiz adeta bir hayal fabrikamız
bulunuyor.
Yeni nesil mağazacılıkta ve restoranlarda tasarım trendlerini neler
belirliyor? Bu alanlarda en çok yer
verilen konsept uygulamaları neler?
Güncel konsept uygulamalarda
piyasaya sürülen materyallerin etkisi
büyük rol oynuyor. Minimalist yaklaşımlarla birlikte yalın ve doğal malzeme
kullanımı ön plana çıkıyor. Tüketim
toplumunun gereksinimleriyle birlikte
söz konusu mekanlarda; kolay üretilebilir, taşınabilir, sürdürülebilir, esnek,
sökülüp takılabilir olması tercih edilen
kararlar arasında. Bununla birlikte teknolojik referanslar, kullanıcı etkileşimine
dayalı interaktif ve deneyimsel iletişim
ortamları müşteriye sunulan uygulamalar arasında bulunuyor. Son olarak
mekanları insan psikolojisine önem
vererek kurgulamak özellikle mağazacılık ve restoran tasarımı açısından
önem kazanıyor.
Projelerinizle gerçekleştirdiğiniz
tasarımlar ve firmanız bünyesinde
ürettiğiniz ürünler kapsamında
markalara nasıl avantajlar
sağlıyorsunuz?
Tasarımın girdiği her yerde farkındalık
ve beraberinde kalite standardı ortaya çıkıyor. Tasarımlarımızla aslında
hayatı renklendiriyoruz. Bir mekanı sıfırdan alıp, konsept geliştirip, yarınların
pazarına götürüyoruz. Bünyemizdeki
mimar, mühendis, tadilat ekibi ve
bin metrekarelik imalathanemizle,
sadece mimarlık firması olarak değil
hayallere giden yolda danışman
firma olarak görev alıyoruz.
Decodiva olarak, franchise firmalara
12 ay vadeli anahtar teslim olanağı
sağlıyoruz. Teslim süremiz ise 45-60
gün arasında değişkenlik göstermekte. Ayrıca Decodiva satış sonrası
destek konusunda da müşterinin
yanında. Malzeme ve işçilik hatalarına karşı anında müdahale eden
firmamız oluşabilecek her soruna
karşı 2 yıl garanti veriyor.
125
ÜRÜN & HİZMET
Mağazalara dikkat
çekmenin yeni yöntemi
“aydınlatma”
Perakende sektöründe müşterilere
sunulan mağaza deneyimleri dekorasyon ve aydınlatma ile nasıl entegre
oluyor? Yeni nesil mağazacılıkta aydınlatma trendlerini neler belirliyor?
Gelişen elektronik ticaret yöntemleri ve
hızla değişen günümüz dünyası, müşterilere etkili şekilde ulaşmak isteyen mağazaların, son dönemde farklı konseptlere
yönelmelerine neden oluyor. Son dönemde gittikçe daha fazla elektronik sistemleri barındıran aydınlatma konseptleri,
yakalanan doğru aydınlatma sayesinde,
rakiplerinden ayrışarak ortaya çıkmasını
ve müşterilerin gözünde ilgi çekmesini de
sağlıyor. Bu bağlamda, aydınlatma da,
farklı mimari konseptlere sahip mağazaların tasarımına uyum sağlayan, mağazaları cazip kılan ve insanların bu mağazalarda kaliteli ve uzun bir zaman geçirmesini
sağlayan önemli bir etken haline geldi.
Gerçekleştirdiğiniz çalışmalarda
ağırlıklı olarak hangi ürünlere yer
veriyorsunuz? Bu ürünlerin avantajları
nelerdir?
LAMP 83’ün ürün gamı, zaman içerisinde
her türlü mağaza konseptine uyum sağlayacak ve doğru çözümü önerebilecek
şekilde geliştirildi. İstenen yere rahatlıkla
yönlendirilebilen raf ve vitrin aydınlat-
126
Serhan Acar
malarında kullanılan ray spotlar, genel
alanların aydınlatılmasına kullanılan
ve yönlendirilebilen ankastre aygıtlar,
mimari çizgiye uygun olarak yer verilen
sıva üstü aygıtlar, daha dekoratif noktalarda kullanılan sarkıtlar, özellikle elektrik
kesintisi anlarında otomatik devreye
giren acil durum aydınlatma aygıtları
başta olmak üzere, ürün gamımızda bir
mağazanın her türlü ihtiyacını karşılayacak ürünlerimiz mevcut. 600’den fazla
tescilli tasarımı içeren standart ürünlerimiz dışında, mağazanın konsepti ve
mimari çizgisine göre tamamen özgün
olarak ürün tasarlama, geliştirme ve
üretme kabiliyetine de sahibiz. Ürünleri-
52 yıllık imalat tecrübesi
ve Avrupa Birliği
standartlarındaki üretim
kalitesi ile her türlü
mekanda aydınlatma
konsepti belirleme,
danışmanlık, aydınlatma
projesinin hesaplanması
ve projeye uygun
ürünlerin üretilmesi
hususunda hizmet
veren LAMP 83’ün
çalışmalarını Satış Grup
Müdürü Serhan Acar’dan
dinledik.
mizde ağırlıklı olarak, aydınlatma sektörünü son yıllarda bambaşka bir boyuta
taşıyan LED ışık kaynaklarını kullanıyoruz.
LED teknolojisinin en önemli avantajlarından birisi, ürettiğiniz aygıtın form itibariyle
bir lambanın şekline bağlı olmaması. Bu
sayede özellikle aydınlatılan mekanın
mimarisine özgü, tamamen özgün tasarımlarla aydınlatma yapılabiliyor. Ayrıca
LED teknolojisi ile geleneksel lambalara
göre yüzde 90’a varan oranlarda enerji
tasarrufu sağlanabiliyor.
Gerçekleştirdiğiniz projelerden bahseder misiniz?
LAMP 83, halihazırda dünyanın ve
Türkiye’nin pek çok tanınmış markası ile
aydınlatma partneri olarak, uzun soluklu
çalışmalar yapıyor. Toplamda 60’ın
üzerinde zincir mağaza ile çalışıyoruz. Adidas, Altınbaş, ATÜ Duty Free,
Bosch, Cacharel, Camper, Colin’s,
Damat&Tween,Defacto, Flormar, Kahve Dünyası, Kiğılı, Komşu Fırın, Loft, Little
Big,Lacoste, Loft, New Balance, Nike,
Nine West, Pierre Cardin, Sarar, Sephora,
Simit Sarayı, Starbucks, U.S. Polo ASSN,
Vodafone gerek aydınlatma çözüm
ortağı olarak hizmet verdiğimiz belli başlı
markalardan yalnızca bazıları…
www.mallreport.com.tr
DOSYA
www.mallreport.com.tr
127
EĞLENCE
ın
n
a
m
ır
d
n
a
z
a
k
,
s
id
k
y
la
Ops!P
r
o
y
u
n
u
s
u
n
lu
o
y
li
if
y
e
k
en
Ops!Playkids, ortaya koyduğu giri
şimci ruhu, dünyanın en yeni oyu
n kurgularını takip
ederek eğlence dünyasına taşıdığ
ı marka duruşuyla, AVM yönetimleri
başta olmak
üzere hedef kitlesinden tam not
alıyor.
Oyun alanı denildiği anda akıllara gelen
standart yapının oldukça dışına çıkan
Ops!Playkids, AVM’lere yönelik tasarladığı
kurumsal duruşuyla eğlenceyi bir arada
yürütmeyi başarıyor. Şu anda 7 ilde
Ops!Playkids marka bağımlılığı yaratan
oluşum, 2016 yılında 10 yeni ilde daha
olmayı hedefliyor. Hız kesmeden franchise sistemi ile büyümesini sürdüren marka,
yer aldığı her ilde konumlandığı her seçkin
AVM’de marka duruşundan taviz vermiyor. Ops!Co. Entertainment Yönetim Kurulu Başkanı Koray Dilmaç, bugün geldikleri
noktada ve gelecekte kurmayı hedefledikleri ‘Ops!Playkids’ dünyasında, ‘güçgüven-kazanç-farkındalık’ ilkelerinden
ödün vermeyeceklerini ifade etti. Dilmaç,
bilindik pek çok oyun alanı oluşumundan
açık ara önde olmalarını sistematik bir
şekilde doğru tercihler yaparak ve doğru
yatırımcılar seçerek ilerledikleri franchise
sistemine borçlu olduklarını dile getirdi.
OPS!PLAYKIDS FRANCHISE
SİSTEMİ, ‘KAZANMAKTAN ÇOK,
KAZANDIRMAK’ MİSYONU İLE
İLERLİYOR
Bugün yönetim merkezi Antalya Markan-
128
talya başta olmak üzere; İstanbul Starcity
AVM, İstanbul Galleria Ataköy AVM, Elazığ
Park Yirmiüç AVM, Gaziantep M1 Merkez
AVM, Denizli Forum Çamlık AVM, Muğla
Rüya Park AVM ve Antakya Prime Mall
AVM’de Ops!Playkids franchise şubelerinin
bulunduğunu ifade eden Koray Dilmaç,
ticari anlamda minimum risk faktörü ile
yol aldıklarının altını çiziyor. Bu sayede
neşeli ve rakipsiz bir eğlence platformu
olarak hızla tüm Türkiye’ye yayıldıklarını belirtiyor. 2016 için şu an kurulum
çalışmaları devam eden 3 ayrı ilde daha
Ops!Playkids açılacağını vurgulayan
Dilmaç, gittikçe büyüyen bir aile olmanın sorumluluğu ile hareket ettiklerine de
vurgu yapıyor.
STANDARTLARIN ÜZERİNDE KALİTE
VE SIRADIŞILIK, KAZANÇ ÇITASINI
HIZLA YÜKSELTİR
Ops!Playkids, bir eğlence markası olarak
standart kurgunun üzerinde bir pazarlama
stratejisiyle ilerliyor. Eğlence sektöründe
‘çocuklar-aileler-AVM yönetimleri’ başta
olmak üzere kendilerini sorumlu hissettikleri hedef kitleye karşı istikrarlı duruşlarıyla
‘güven’ veriyor. Bu sayede de kendilerine
franchise için başvuru yapan her yatırım-
cının da bu ticari bakışı benimseyerek
Ops!Playkids Ailesi’ne katılıyor. Dolayısıyla
ekonomik bir bütçe ile yapılan yatırımlar
kısa süre içinde geri dönüyor.
”ARTIK KENDİNİ KANITLAMIŞ BİR
FRANCHİSE SİSTEMİYİZ”
Koray Dilmaç, kâr garantili Ops!Playkids
‘franchise’ların, marka kurumsallığı güçlü
bir sistemin en yeni üyesi olduklarını
belirtti. Hali hazırda mevcut bir hedef kitle
üzerinde bilinirlik algısını yükseltme hedefli
çalışıldığından geri bildirimlerde sevilen
ve güvenilen bir marka olmanın gururunu yaşadıklarını ifade etti. Dilmaç, şöyle
devam etti: “Kendi oluşumumuz altında
Ops!Playkids’i yükseltecek markalarınız
var. Örneğin, organizasyon yönetimlerimizi ‘Ops!Events, reklam departmanımız
‘Ops!Pica’, eğlence ve oyun alanlarının A’dan Z’ye mimari çalışmalarını
‘Ops!Interior’ ile gerçekleştiriyoruz. Bu
sayede anahtar teslimi olarak ilerlediğimiz
franchise sürecinde, her ihtiyacı tek çatı
altında topluyoruz. Zamandan ve ekonomiden tasarruf da ettiriyoruz. Öte yandan
teknik servis ekibimiz, her an her dakika
yatırımcı ihtiyaçlarına çözüm odaklı yaklaşabilecek potansiyelde ve yetide.”
www.mallreport.com.tr
EĞLENCE
Polin’in Sphere kaydırağı ile
baş döndüren bir eğlence
1976 yılında İstanbul’da
kurulan Polin, su kaydırakları
ve su parkları tasarım,
üretim ve montajında
dünyaca ünlü bir firma
olarak “Daima yenilikçi,
dünya çapında üstün
kalite ve teknoloji liderliği”
vizyonuyla sektöründe
birçok ilki gerçekleştirmeye
devam ediyor.
93 ülkede 2 bin 500’den fazla su parkı
projesi gerçekleştiren Polin’in yeni ürünleri
hakkında bilgiler veren Polin Pazarlama
ve Kurumsal İletişim Direktörü Şöhret
Pakiş, son dönemin en popüler kaydıraklarından olan Sphere ile kullanıcıları
baş döndüren bir yolculuğa çıkardıklarını
söyledi. Şöhret Pakiş, ürün hakkında şu
bilgilere yer verdi: “Polin’in Sphere kaydırağı, birkaç küçük küreden oluşmaktadır
ve bu kürelerin aralarında küreleri birbirine
bağlayan tünel kaydırak bulunmaktadır.
Geometrik şeklinden dolayı, farklı tema
www.mallreport.com.tr
ve renklendirme uygulamaları ile mükemmel bir uyum sağlayabilir. İki kişilik bir
kaydırak olan Sphere kaydırağının kayma
deneyimi açısından ana özelliği, ziyaretçi
kendini kürenin içine hızla bırakıyor, hızla
ilerliyor, kürenin içinde geriye doğru hareket ediyor ve yine hızla küreden ayrılıyor.
Kaydırağın temel özellikleri; benzersiz kayma parkuru, farklı tema uygulamaları ve
renklendirme seçenekleri ile mükemmel
bir geometri, güçlü görsel etki, şeffaflık
uygulaması, doğal ışık efekti uygulaması,
giriş opsiyonu olarak kule ya da konveyör
seçeneği, ses, ışık ve sis efektleri, ikili, üçlü,
dörtlü versiyonları mümkün olurken çıkış
opsiyonu olarak da havuz ya da kuru çıkış
seçeneği mevcut.
POLİN SPHERE KAYDIRAĞI
ESTETİK VE FİZİKSEL OLARAK
ÜSTÜN KALİTEDE
Polin’in neredeyse tüm kaydıraklarında olduğu gibi Sphere kaydırağının da Polin’in
özel RTM kompozit üretim teknolojisi ile
üretilmekte olduğunu belirten Pakiş, kaydırağın özelliklerini şu sözlerle anlattı: “Polin
Sphere kaydırağının estetik ve fiziksel olarak üstün kalitede bir kaydırak olduğunu
kanıtlar. Şeffaflık uygulamasıyla dışarıdan
izleyenlere de keyifli anlar yaşatır. Ayrıca
doğal ışık efekti ve ayrıca özel desen
efekti teknolojileri de isteğe göre uygulanabilir. Dünyada sadece Polin’in sahip
olduğu patentli doğal ışık efekti teknolojisi
benzersiz bir üstünlük sağlamaktadır. Bu
sistemde doğal gün ışığı kaydırağın içine
renklendirilerek girmekte, bu sayede hem
kaydırak içinde güçlü bir efekt oluşmakta
hem de bu efekt gün ışığının durumuna
göre değişik şekiller alabilmektedir. Bu da
sabit değil yaşayan bir etki vermekte”
Polin Su Parkları’nın, tüm tasarım, üretim,
montaj ve servis süreçleri 2003 yılından
beri ISO Uluslararası Kalite Yönetim Sistemi
altında; Avrupa (EN) ve Amerika (ASTM)
normlarına uygun olarak yürütülmekte
olduğunu belirten Pakiş, “Polin bu kalite
belgesine sahip ilk Avrupalı su kaydırağı
üreticisidir” sözlerine yer verdi.
129
EĞLENCE
FunLab Eğlence Dünyası
franchising’le büyüyor
Emniyet, güvenlik ve sürekli teknik hizmet/bakım
sağlayabilmenin eğlence sektöründe var
olabilmek için önemli olduğuna vurgu yapan
FunLab Eğlence Dünyası CEO’su Levent Baloğlu,
sektördeki tüm gelişmeleri takip ederek markanın
büyümesini sürdüreceklerini belirtti.
sektörel açığı keşfeden ilklerdeniz. Önce turizm sektöründeki bu
açığı kapatmak için Balo markası
altında, otel vs. gibi yapılarda işletilebilmeleri için oyun ve eğlence
üniteleri ithal etmeye başladık,
akabinde uluslararası tedarikçilerle
stratejik işbirliğimiz geliştikçe, sektörü
tam olarak kavradık ve tüm kapalı
mekanlara ünite sağlamaya
başladık. Daha sonra teknik hizmet/bilgi altyapımız geliştikçe,
kendimiz de eğlence merkezi
işletmeye başladık. Bugün tüm
şubelerimiz FunLab Eğlence
Dünyası markası altında toplanıyor.
Eğlence sektöründe marka
olmak sizlere nasıl bir misyon
yüklüyor? Markanızı sürdürülebilir kılmak için sizce en
önemli kriterler neler?
2004 yılından bu yana oyun ve eğlence sektöründe faaliyet göstermenin arkasında nasıl bir başarı öyküsü
var? Eğlence sektöründeki yatırımlarınıza nasıl başladınız?
Bu piyasaya girişimiz stratejik bir düşünce
ürününden ziyade bir refleksti diyebiliriz.
Türkiye’de çocukların ve ailelerinin birlikte
güzel vakit geçirebileceği alanlar kısıtlı ve
buna açık hava seçenekleri de dahil. Bu
130
Emniyet, güvenlik ve sürekli
teknik hizmet/bakım sağlayabilmek bu sektörde var olabilmek ve
tutunabilmek için elzem. Önce herkesin
güvenliği ve huzurunu sağlamak ve akabinde gülen yüzler yaratabilmek amacımız. Tecrübe ve hatalardan ders alınması
için iç iletişimi geliştirmek için efor sarf
ediyoruz. Bunun yanında teknolojik bir
iş yapıyoruz ve tüm gelişmeleri takip
ediyoruz. Yeni pazarlar yaratmak için sık
sık araştırma yapıyoruz. Sonuçta deneyim
sektöründeyiz ve tek rakibimiz benzer iş
yapan markalar/mekanlar değil; aynı
zamanda mobil aplikasyon şeklindeki
oyunlarla da yarışıyoruz.
Eğlence alanlarının müşteri tarafından
tercih edilmesindeki en önemli kriter
sizce nedir?
En önemli kriterler güvenlik ve lokasyon.
Özellikle büyük şehirlerde, insanların
gündelik işlerinin bile zaman aldığı bölgelerde, ailece vakit geçirmeye ayrılacak
zaman çok önemli ve kısıtlı. Kaliteli zaman
geçirmenin birinci şartı daha mekana
giderken sıkıntı çekmemekten geçiyor.
Ancak özellikle miniklerin vakit geçirdiği
eğlence merkezinde aile kendini ve
çocuğunu güvende hissetmez ise tabii ki
lokasyon da önemini yitirir.
Yeni eğlence alanlarına yönelik
yatırımlarınız devam edecek mi? Şu
an kaç şubeye ulaştınız, yeni hedefiniz
nedir?
FunLab Eğlence Dünyası çatısı altında şu
an en büyüğü İstanbul Cevahir AVM’de
olmak üzere, İstanbul ve Eskişehir’de toplam 4 şubemiz bulunmakta. Çok yakında
biri İstanbul EMAAR Boulevardi’de daha
farklı konseptte bir şube, diğeri Bursa’da
yer alan bir şubemiz olmak üzere 2 yeni
mekan hizmete girecek. 2015 yılından
başlayarak franchising sistemi ile büyüme
planlarımız mevcut. Bu yıl katılacağımız
“Bayim olur musun?” fuarına yatırım için
bilgi almak isteyen herkesi bekliyoruz.
www.mallreport.com.tr
EĞLENCE
www.mallreport.com.tr
131
EĞLENCE
Ailece eğlencede
yepyeni bir deneyim
Aydan Alboğa
Geçtiğimiz günlerde açılan LEGOLAND
Discovery Centre İstanbul’a olan ilgi
nasıl? Ziyaretçilerinize nasıl bir eğlence
konseptinde hizmet veriyorsunuz?
Açıldığımız günden bu yana büyük bir ilgi
ile karşılaştık. Tamamı 3 bin metrekarelik
bir alana yayılan LEGOLAND Discovery
Centre İstanbul, sunduğu eğlenceli ve
öğretici etkinliklerle 3-10 yaş arası çocuklu
aileler için ideal bir ortam oluşturuyor. Bu
eğlenceli maceraya girişlerinde ziyaretçiler 2 milyon LEGO® parçasıyla dolu bir
dünyayla karşılaşıyorlar. Ayrıca 4D sinema
ile yepyeni bir deneyim yaşıyorlar. LEGOLAND Discovery Centre İstanbul’da Master
Model Builder’dan LEGO sırlarını öğrenebiliyor, MINILAND’de İstanbul ve dünyadan
sembol yapıtları görebiliyor ve çok daha
fazlasını deneyimleyebiliyorlar.
LEGOLAND Discovery Center, anne
babaların ve çocuklarının bir arada
eğlenebilmesi için her şeyin düşünüldüğü
bir merkez.
Eğlence sektöründe markalaşmak için
hangi kriterler öne çıkıyor?
LEGOLAND Discovery Centre İstanbul’un
kurucusu Merlin Entertainments plc.
konum bazlı, aileye yönelik eğlencede
öncü isim. Avrupa’nın 1 numaralı ve dünyanın ikinci en büyük ziyaretçi etkinlik alanı
işletmecisi olan Merlin, bugün 23 ülkede
132
LEGOLAND® Discovery Centre
İstanbul, eğlenceli ve öğretici
etkinliklerle 3-10 yaş arası çocuklar
ve aileleri için ideal bir ortam
oluşturuyor. Pazarlama Müdürü
Aydan Alboğa, LEGOLAND®
Discovery Centre İstanbul’un
eğlenceli dünyasını anlattı.
ve 4 kıtada 109 eğlence merkezi, 12
otel/4 tatil köyü işletiyor. Tabi bu kadar
büyük bir marka olmak birkaç yılda
gerçekleşmiyor. Bunun için tüketicinin
ihtiyaçlarını iyi anlamak, onlara şaşırtıcı
ve eğitici aynı zamanda öğretici deneyimler yaşatmalısınız. Bunu yaparken de
uluslararası güvenlik ve hijyen standartlarını yakalamanız gerekiyor.
Eğlence sektöründe dünyaca ünlü
marka olmak sizlere nasıl bir misyon
yüklüyor?
Merlin’in eğlence merkezleri arasında
SEA LIFE, Madame Tussauds, LEGOLAND,
The London Eye, Dungeons, Gardaland,
LEGOLAND Discovery Centres (Keşif
Merkezleri), Alton Towers Resort, Warwick
Castle, THORPE PARK Resort, Blackpool
Tower, Heide Park Resort, Sidney Tower
Eye ve SKYWALK bulunuyor. Hepsi de
farklı, ilgi çekici ve yenilikçi ayrıca gelecekte büyük bir büyüme bir potansiyeli olan markalar. Biz Türkiye’ye SEA
LIFE’tan sonra LEGOLAND Discovery
Centre ile giriş yaptık ve aynı başarıyı
sürdürmek istiyoruz.
büyük farkımız çocuğu ailesi ile birlikte
eğlence ortamında konumlandırıyor
olmamız. Yetişkinler ancak bir çocuk
eşliğinde içeri girebiliyorlar. Çünkü biz
çocukların aileleriyle vakit geçirirken daha
mutlu olduklarına inanıyoruz. Kapıda
giriş yetişkinler için kişi başı 37.50 TL ve
çocuklar için (+3 yaş) kişi başı 30 TL’dir.
Yıllık abonelik ücreti yetişkinler için 95 TL,
çocukları için 80 TL ve ayrıca abonelik
fiyat dışında birçok avantaj da içeriyor. Bu
uygun abonelik fiyatları da tercih edilmemizde büyük rol oynuyor.
Eğlence alanlarının müşteri tarafından tercih edilmesindeki en önemli
kriter sizce nedir?
Bizim diğer eğlence alanlarından en
www.mallreport.com.tr
EĞLENCE
“Kalite standardımızı
hep yüksekte
tutmaya çalışıyoruz”
1993 yılından bu yana olarak oyun-eğlence makinaları tedariğinde bulunan
ve servis hizmeti sunan Alfa Elektronik, KidsVille markası altında Soft Play Çocuk
Oyun Alanları Projesi ile de eğlence sektöründe kalite standartlarını yükselten
çalışmalara imza atıyor.
Alfa Elektronik San. Tic. Ltd. Şti. İthalat
Müdürü Halil Uluğnuyan, 1993 yılından bu
yana eğlence sektörüne kattıkları değerler
hakkında şu bilgilere yer verdi: “Alfa Elektronik kurulduğu 1993 yılından bu yana
sektöre her zaman yeni makineleri ve yeni
teknolojileri kazandırmayı hedeflemiştir. Bu
hedef doğrultusunda hem ürün ağında
hem de servis ağında lider bir firma haline geldik. Bu da sektörde Alfa Elektronik
markasının oluşmasını sağladı. Bu alanda
marka olmak, bizlere zorlu bir misyon
yüklüyor. Büyük markadan beklentiler de
büyük olmakta, bu yüzden kalite standardımızı hep yüksekte tutmaya çalışıyoruz.”
çok fazla vakit ayırma gereği duymuyor.
Fakat çocuklar ise hala ebeveynlerine
bağlı ve onlarla beraber vakit geçirdiği
için, bir şekilde oyun-eğlence salonlarınla yakından ilgili. Bu da son zamanlarda
çocuklara yönelik oyun ve eğlence
makinelerinde daha fazla yatırım yapılmasına yol açıyor.”
Alfa Elektronik olarak değişen trendler
ve beklentilere göre yeni çalışmalar
planladıklarını belirten Uluğnuyan, “Yeni
projeleri ve ürünleri gelecek sene içinde
yatırımcılar ve müşterilerimizle buluşturmak istiyoruz.” sözlerine yer verdi.
ÇOCUKLARA YÖNELİK OYUN VE
EĞLENCE MAKİNELERİNDE YATIRIM
ARTIYOR
Günümüzde trendleri belirleyen ürünlerin
genellikle çocuklara yönelik olduğunu belirten Uluğnuyan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Günümüzde çocuklara yönelik makineler
daha popüler. Bunun nedeni teknolojinin
insanların evlerine hatta ceplerine kadar
girmesi. Gençler sahip oldukları teknolojik
cihazlar ya da eğlence makineleri ile
keyifli vakit geçiriyor ve oyun salonlarına
www.mallreport.com.tr
133
EĞLENCE
“En büyük hedefimiz
her zaman mutlu ve
memnun müşteriler”
ZeplinPARK Şirket Sahibi Ahmet Özkan, şişme
oyun parklarında sürekli değişen modeller ve yerli
üretim malzemelerle yapılan kaliteli oyun alanları
ile her yaştan kişinin dikkatini çektiklerini söyledi.
şişme oyun parklarının sürekli değişen
modelleri ile hizmet vermekteyiz.
Oyun parkları dışında şişme reklam ürünlerimiz; dev reklam balonları, zeplinler,
yol takı ve fly-tube gibi reklam ürünlerimiz bulunmakta. Şişme alan kapatma
sistemleri ile sonbahar ve kış mevsiminde
dönemsel olarak müşterilerimize çözüm
sağlamaktayız.
Ahmet Özkan
Eğlence ve etkinlik sektörüne fark
yaratan hangi ürünlerle hizmet veriyorsunuz? Ürün gruplarınız hakkında
bilgi verebilir misiniz?
Zamanla değişen eğlence anlayışı bizi
de yeni nesil eğlence araçlarından
olan şişme oyun parklarının üretimine
yönlendirdi. Şu an İzmir’deki tesisimizde
134
Fark yaratan bir ürün ortaya çıkarmanın en önemli ayağı nedir? Siz ürünleriniz ve hizmetinizin hangi özellikleri ile
öne çıkıyorsunuz?
Özellikle açık hava eğlence alanlarına yönelik hangi ürünler daha çok
tercih ediliyor?
Açık alan eğlence alanlarına baktığınızda son yıllarda şişme oyun parkları en
çok görebileceğiniz ürünler. Bunun en
önemli nedeni ürünlerin üzerinde hiçbir
metal malzeme bulunmadığı için tamamen güvenli olmasıdır. Şişme oyun
parkları özellikle çocuklar olmak üzere
her yaştan kişinin dikkatini çekiyor.
Açık alanlarda yer alacak şişme
ürünlerin seçimi ve kullanımında
neler önemli?
Çeşitliliğin bol olduğu şişme oyunlarda
en önemli faktör hizmet vereceğiniz
yaş gurubunun belirlenmesi ve kişi
sayısıdır. Oyun parkurunda uygun yaş
seviyesinden kullanıcılar olmadığında
hem oyuncu keyif almayacaktır, hem
de uzun süre kullanımda kapasite üstü
çalışacağı için oyun parkınız zarar
görecektir. Her oyun parkı kontrolsüz
kullanıldığında her zaman tehlike bulundurmaktadır. Kullanım talimatnamesi
iyice okunmalı ve aldığınız ürünlerin tüm
belgeleri ve garantisi mutlaka olmalıdır.
ZeplinPARK olarak bütün ürünlerimiz
kendi bünyemizde tamamen yerli
üretim malzemeler kullanılarak üretilmektedir.
Ürettiğimiz ürünlerin çoğu herkesin
dikkatini çekebilen ürünlerdir. Kaliteli bir
ürün kullanışlı, güvenli ve dayanıklı olmalı.
Bunu başarabilmek için deneyim ve
kullanıcıların isteklerini göz önünde bulunduruyoruz. İlk kurulduğumuz günden bu
yana en büyük hedefimiz ve çabamız
her zaman mutlu ve memnun müşteriler.
www.mallreport.com.tr
EĞLENCE
www.mallreport.com.tr
135
EĞLENCE
Eğlence sektörünün yeni ve
büyüyen markası ‘Playpark’
Bowlingo ve Playpark markaları
ile hizmet verdikleri eğlence
sektöründe, dünya standartlarında
ürünler ve alternatiflere yer
verdiklerini belirten Yönetim Kurulu
Başkanı Fatih Keçebir, büyüme
hedeflerine hız verdiklerini söyledi.
Markanızı ve markanızın kuruluş sürecini yakından tanıyabilir miyiz?
Şu an çocuk eğlence merkezlerimizde
Playpark ve bowling salonlarımızda Bowlingo markası ile hizmet vermekteyiz. Çok
yakın bir zaman diliminde yeni 2 markayı
daha bünyemize katarak eğlence çeşitliliğimizi ve yaygınlığımızı arttırarak hızlı
ve istikrarlı büyümemize devam etmek
istiyoruz. Eğlence sektöründe yeni, genç
ve büyüyen bir firma olarak yer almakla
birlikte otomotiv ve makina sektöründe
Ayzer Döküm Sanayi olarak yarım asra
yaklaşan bir kurum kültürünün üzerine
inşa edilmiş bir şirketiz. Sadece perakende ve eğlence alanında değil sanayi
ve gayrimenkul alanlarında da faaliyet
gösteren çatı şirketimiz altında son altı
yıldır faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.
Şu anda kaç şube ile nerelerde hizmet veriyorsunuz? Firmanızın büyüme
hedeflerinde kaç şubeye ulaşmak
bulunuyor.
2015 yılı üçüncü çeyreği itibariyle 7 ayrı
şehirde 16 şubede faaliyet göstermekteyiz. Bu sene ilk yurtdışı şubemizi Kıbrıs’ta
açıyoruz. 2016 için 2 yurtdışı şubesi daha
planlarımızda mevcut. Ayrıca Türkiye
136
geneli için 2015 yılını 18 şube ile kapatıp,
2016’da 25 şube ve 2023’de de 50
şube ile hizmet vermek ana hedefimiz.
Bu kapsamda hedeflerimize sağlam
hızlı adımlar ile ulaşmak adına gerek
yeni proje anlaşmalarımıza gerekse
altyapı ve organizasyonumuza yaptığımız yatırımlara bugünlerde oldukça hız
verdik. Bu hummalı çalışma esnasında
hem teknik hem de yönetim kadromuzu
tecrübeli ve profesyonel yeni iş arkadaşları ile güçlendiriyoruz.
Eğlence merkezlerinizde
hangi eğlence
ünitelerine yer
veriyorsunuz?
grupları ve donanımlarını kendimiz ithal
ediyoruz. Diğer kısmını da ülkemizde faaliyet gösteren yerli üretici firmalardan tedarik ediyoruz. Yerli firmalarımızın özgün
makinalarını özellikle ön planda tutmaya
gayret ediyoruz. Ancak hiçbir zaman
güncellikten ödün vermiyoruz. Oyun
salonlarımızda belki de hiçbir eğlence
merkezinde olmayan oyuncakları görme
şansınız çok yüksek. Yurtdışındaki tüm
fuarları takip ediyoruz ve ilgi çekeceğini
düşündüğümüz makinaları ilk olarak kendi salonlarımızda kullanmak üzere ithal
Öncelikle gerek
eğlence merkezlerimizde
gerekse bowling
salonlarımızda tüm
dünya standartlarında olduğu gibi
olmazsa olmaz tüm
ürünler ve alternatiflere yer veriyoruz. Bu
kapsamda yüzde 80
civarında tüm oyun
www.mallreport.com.tr
EĞLENCE
ediyoruz. Ülkemizde sınırlı sayıda alışveriş
merkezinde görebileceğiniz lazer park
konseptine sahibiz. Ayrıca son dönemde
açtığımız parklarımızda mutlaka yeni
nesil soft play alanlar kuruyoruz ve bu soft
play alanların hijyeni için Amerika’dan
patentli top yıkama makinaları kullanıyoruz.
Eğlence sektöründe yer almak isteyen girişimcilere sunduğunuz
bowling salonları ve oyun parkları
kurulumu, ürün tedariki hizmetlerinizi
tanıyabilir miyiz?
Aslında ana işimiz biz bu sektörde işletmeciyiz, eğlence merkezleri ve bowling
salonları işletiyoruz. Lakin bu kurulumları
makina tedariki ve kurulum değil,
yazılımdan personel eğitimlerine ve
satış sonrası teknik desteğine kadar bir
park için gerekli tüm adımları anahtar
teslimi yapmaktayız.
Eğlence sektöründe markalaşmak
için hangi kriterler öne çıkıyor? Bir
eğlence markası yaratmak ve bu
markayı sürdürebilir kılmak için
neler yapmak gerekli?
Her şeyden önce eğlence sektörünün de bir hizmet sektörü olduğunun
unutulmaması ve kaliteden asla ödün
verilmemesi gerekmekte. Sektörde
markalaşmanın diğer şartı yaygınlık,
şube sayısı, son olarak ise süreklilik,
istikrar ve standart. Bu üç
ana grup kriteri sağlamadan ve kabul etmeden;
marka olmak ya da
diğer bir deyişle ulusal
marka olmak çok zor.
Eğlence sektöründe bilinen ve tercih
edilen bir marka olmak
sizlere nasıl bir misyon
yüklüyor. Bu durumun
zorlukları var mı?
inşaat aşamasından dekorasyonuna
kadar bizzat yaptığımız ve kullanılan
ürünlerinde teminini kendi bünyemizde
sağladığımız için, bu konuda da oldukça
tecrübemiz oldu. Şu ana kadar bize
gelen talepleri de geri çevirmedik. O sebeple bu konu bizim için ayrı bir faaliyet
alanı haline geldi. Gerek anahtar teslim
bir eğlence merkezi, gerekse ürün tedariki konusunda her türlü desteği veriyoruz.
Bu kapsamda sektöre girmek isteyen
tüm girişimci ve yatırımcılara öncelikle
bilgi ve akabinde şartların gerekliliklerine
göre her türlü desteği veriyoruz. Bugüne
kadar sadece yurtiçinde değil perakende sektörünün hızla geliştiği Irak’ta da iki
ayrı park kurduk. Oyun alanı ve bowlingin
beraber olduğu bu iki park gibi sadece
www.mallreport.com.tr
Elbette şu an için bu
soruya bizim cevap
vermemiz tek başına bir
şey ifade etmez. Tercih
edilen ve bilinen bir marka olmak evet,
ama sektörün misyonu söz konusu ise
tüm firmaların ve markaların bu sektördeki aynı kaliteyi ve hizmet anlayışını
benimsemiş olmaları gerekmektedir.
Daha önce de belirttiğim gibi bizim
hedeflerimiz belli, bu kapsamda biz
gerek markamız gerek sektör için
olması gerekli tüm sorumlulukların
bilincinde olarak hizmet vermeye ve
büyümemize devam edeceğiz. Bunu
yaparken elbette ki zorluklar ile karşılaşacağız, AVM’lerdeki kira oranları, döviz
bazında ödemeler, kalifiye personel
bulma zorlukları, ithalat ve teknik
sıkıntılar maalesef bu işin markanızı
korumakta ve aynı kalite ve standart
da hizmet vermenizi devam ettirmenizi
zorlayan etkenler.
Fatih Keçebir
Eğlence alanlarının müşteri tarafından tercih edilmesindeki en önemli
kriter sizce nedir? Soft play oyun
alanlarınıza müşterilerinizin ilgisi
nasıl?
Müşteri hizmet sektöründe öncelikle
kalite ve verdiğinin karşılığını almak ister.
Diğer taraftan tercih sebebi olabilecek
ürün ve ürün gruplarını ister ve süreklilik
için yukarıdaki kalitenin sürekliliğini ve
ürün gruplarında yenilikler ister. Bunlara
ek olarak özellikle son dönemde aileler
çocuklarını bıraktıkları alanların ve oyun
makinalarının temizliğine özellikle dikkat
etmekte. Son dönemde hali hazırda
çalışmakta olduğumuz alışveriş merkezlerinden aldığımız geri bildirimler çerçevesinde çocuk teslim noktaları kurmaya başladık. Parkların büyüklüklerine
göre 67 metrekare ile 120 metrekare
arasında farklı büyüklüklerde 4 noktada
yaptığımız çalışmalardan olumlu geri
dönüşler alıyoruz. Üniversitelerin çocuk
gelişimi bölümlerinden mezun veya
anaokullarında görev yapmış tecrübeli
personellerimizin gözetiminde aileler
belirli saat dilimlerinde çocuklarını bize
bırakarak kendileri alışveriş merkezlerinde sinema veya alışverişlerini gönül rahatlığı içinde yapabilmekte, bu sayede
de misafirlerimizin bizim parklarımızda
ve bulunduğumuz alışveriş merkezlerinde geçirdikleri süreyi uzatabilmekteyiz.
137
EĞLENCE
Eğlence sektörü
r
o
y
u
ş
lu
u
b
a
’d
X
A
ATR
Türkiye ve çevre ülkelerin eğlence-etkinlik, park-rekreasyon sektörünü çatısı
altında toplayan ATRAX, AVM’lerin eğlence alanlarını farklılaştıracak ekipman
ve hizmetleri AVM yatırımcıları ve yöneticileri ile buluşturuyor.
Alışveriş merkezleri içerdikleri eğlence alanları ile farklılaşıp markalaşırken, şehir sakinlerinin yaşam kalitesini
ve refahını arttırıyor, ekonomik ve
sosyal anlamda önemli katkılar
sağlıyor. Bu yaşam merkezlerinin
daha fazla ziyaretçi ağırlaması ve
müşteri bağlılığı oluşturmasında sunduğu eğlence alanları ve etkinlikleri
belirleyici bir faktör oluşturuyor. Son
yıllarda açılışı yapılmış AVM’ler’deki
büyük ve kapsamlı eğlence alanları
bunun en büyük ispatı. “Eğlence ve
perakendeyi bir arada buluşturan
konsept” günden güne daha fazla
ilgi çekiyor. AVM’ler bu konseptle ön
plana çıkmaya çalışırken uluslararası düzeyde gerçekleşen ATRAX, tüm dünyada
sektördeki en son yenilikleri, hizmetleri,
teknoloji, yeni ürün ve projeleri AVM’ler ile
buluşturuyor.
SHINING STAR AWARDS 2015 EĞLENCE ÖDÜLLERİ BAŞVURULARI
BAŞLADI
ATRAX, fuar kapsamında organize ettiği
“Shining Star Awards 2015 - Eğlence
Ödülleri” ile sektörün nabzını tutmaya
138
devam ediyor. “Shining Star Awards
2015 - Eğlence Ödülleri”nin başvuruları 1 Temmuz 2015 itibariyle başladı.
Modern hayatın yeni yaşam alanları
olan Alışveriş Merkezleri de Shining Star
Awards’da değerlendiriliyor. “En Başarılı
AVM Eğlence Alanı” kategorisinde çocuk
eğlenme alanları, yetişkin eğlence
üniteleri, özel aktivite alanları faaliyette
olan alışveriş merkezleri başvuru yapabiliyor. “En Başarılı Temalı Kapalı Alan
Eğlence Merkezi” kategorisinde AVM
içerisinde yer alan ve belli bir teması
bulunan içeriğinde çocuk eğlenme
alanları, yetişkin eğlence üniteleri,
özel aktivite alanları yer alan tesisler
başvurabiliyor. “En Başarılı Etkinlik” kategorisinde ise AVM, gösteri merkezleri, TV, oteller, açık hava sahneleri
ve parklarda sahnelenen başarılı
etkinlikler (çocuk gösterisi, dans
gösterisi, animasyonlar, yetenek
showları, akrobasi gösterileri) başvuru
yapabiliyor. Bu yıl üçüncü kez düzenlenecek olan ödül töreninde, 2014
yılın’da; ‘‘En Başarılı AVM Eğlence
Alanı’’ kategorisinde
Viaport, ‘‘En Başarılı Temalı Kapalı Alan
Eğlence Merkezi’’ Kategorisinde Kidzania
ödüle layık görülürken, ‘‘En Başarılı Etkinlik’’
kategorisinde jüri ödüllendirme yapmamıştır. ATRAX, Fuarı kapsamında düzenlenecek yarışma için adaylar www.eglenceodulleri.com adresinden başvurularını
online olarak gerçekleştirebilecekler. Tüm
AVM’ler ve etkinlik firmaları eğlence alanlarının ve gösterilerinin başarısını taçlandırmak üzere Shining Star Awards – Eğlence
Ödüllerine davet ediliyor.
www.mallreport.com.tr
EĞLENCE
www.mallreport.com.tr
139
ORGANİZASYON
“Kendinizi müşteri yerine koyabiliyor ve
eleştirebiliyorsanız, iyi iş çıkmıştır”
Yaratıcı Etkinlikler Planlama ve Uygulama Derneği (YEPUD) Başkanı Yavuz Özdel,
taklit etmeden özgün çalışmalar ortaya koymanın doğru organizasyonu ve başarıyı
getireceğine vurgu yaparak, “En önemlisi kendinizi müşteri yerine koyabiliyor ve
eleştirebiliyorsanız, iyi iş çıkmıştır” sözlerine yer verdi.
Türkiye’deki etkinlik sektörü yaratıcı,
yeni işlere imza atabiliyor mu sizce?
Dünya ile kıyaslandığında nasıl bir
noktadayız?
Yavuz Özdel
Türkiye’deki etkinlik sektörünün yaratıcı
işlere imza atabildiğini ancak sektörün
çoğunlukla yapılmışı taklit ederek yerinde
saymaya devam ettiğine vurgu yapan
YEPUD Başkanı Yavuz Özdel, sektörün
durumunu değerlendirdi.
Sizce etkinlik sektöründe yaratıcı bir
çalışma ortaya koymakta en önemli
aşamalar nelerdir?
Öncelikle ne yaptığınız, neden, niçin ve
kime yaptığınız, nasıl farklı olabileceğiniz
sorularının cevabını kendinize vermelisiniz. Daha önce bu konuda ne yapılmış
bunu araştırıp, kopya etmeden, çalmadan kendi yaratıcılığınızla oluşturup,
‘bu benim’ diyebileceğiniz, ekibinizle
fikir yarıştırabileceğiniz ve ‘biz yaptık’
diyerek ortaya koyabileceğiniz çalışmalar
yaptığınız zaman doğru ortaya çıkar. En
önemlisi kendinizi müşteri yerine koyabiliyor ve eleştirebiliyorsanız, iyi iş çıkmıştır.
140
Yaratıcı işler çıkıyor ama ne yazık ki düşünmeden, kafa yormadan, çoğunlukla
yapılmışı taklit ederek ve yapılanları
küçük değişikliklerle tekrar ederek yerimizde sayıyoruz. Sektörün ölümünü hazırlıyoruz. Halkın istekleri standart, onları
yukarı taşıma gayretinden çok ‘ne yerse
doyar, ne satın alır’ yaklaşımı ile basite
kaçıyoruz. Dünya ile kıyaslanamayacak
noktadayız. Araştırmıyoruz, yenilik peşinde koşmuyoruz, teknoloji ve bilimde
araştırma yapılmayan bir toplumda
olması gereken yerdeyiz.
Sektörde rekabet nasıl bir boyutta?
Bu rekabet sektörün büyümesine ve
yaratıcı çalışmaların ortaya çıkmasına
nasıl yansıyor?
ması için çalışmalar yoğunlaştırılıyor.
Sektör şirketleri, mekanlar ve müşteri
üçgeninde çalışma yaparak doğrunun
tercih edilmesini sağlamayı planlıyoruz. Sosyal sorumluluk projeleri partner
kuruluşlarla birlikte hayata geçirilecek.
En önemlisi üyesi olduğumuz EUBEA
Avrupa Event Ödülleri Töreni 2016’da
500’e yakın Avrupa şirketinin katılımı
ile Türkiye’ye getirilecek, bu etkinliğin
çalışmaları yapılıyor. Ayrıca Boğaziçi
Üniversitesi BÜYEM ile ortak yaptığımız,
sektöre yeni yönetici ve işverenlerin,
eğitimli elemanların yetiştirildiği “Etkinlik
Yönetimi Sertifika Programı” 8. eğitim
sınıfı Ekim’de yeni dönemine başlıyor.
Sektör oyuncularını derneğimize birlikte
olmaya davet ediyoruz. Birlikte daha
güçlü, daha yenilikçi ve dürüst bir sektör
için çalışıyoruz.
Rekabet berbat bir noktada… Merdiven
altı ya da 2 kişilik taklitçilik sektörü ticareti
batma noktasına getirmiş durumda.
Yaratıcının, yaratıcı haklarının değerinin
olmadığı, çalmanın ve benzerini kopyalamanın daha ucuz olduğu için satın
alındığı bir piyasa oluştu ne yazık ki...
Kendi ipimizi çekiyoruz, iyiler yok olmak
üzere…
YEPUD olarak bu yıl gerçekleştirmeyi
planladığınız, sektöre yönelik yeni
projeleriniz var mı?
Sektör standartlarının oluşması, çalışma
disiplini, sektörel eğitimin yaygınlaştırıl-
www.mallreport.com.tr
ORGANİZASYON
Zorlu PSM iki yeni proje ile
İstanbul Bienali’nde
Zorlu Performans Sanatları Merkezi, çağdaş sanatı ulaşılabilir kılmayı misyon edinmiş,
genç sanatçılara görünürlük kazandırmayı hedefleyen ve yenilikçi projelere
imza atan Artnivo.com işbirliği ile 14. Uluslararası İstanbul Bienali Paralel Etkinlikleri
kapsamında yer alan projelere ev sahipliği yapıyor.
Çağdaş sanatın yeni buluşma mekanı
Zorlu Performans Sanatları Merkezi, bu
yıl ilk kez İstanbul Bienali kapsamında
yer alacak iki projeye artnivo.com ile
imza atıyor. 14. İstanbul Bienali Paralel
Etkinlikleri kapsamında, 5 Eylül – 1 Kasım
tarihleri arasında sergilenecek bu iki
projeden biri Zorlu PSM için özel olarak
üretilen ‘site specific/mekana özel’ bir
enstalasyonken, diğeri ise izleyiciye deneyim yaşatmayı hedefleyen enstalasyon, performans ve farklı disiplinlerden
oluşan işlerinden meydana geliyor.
YOĞUNLUK’TAN ‘SÜBLİM’
ENSTALASYONU
İsmail Eğler, Nezih Vargeloğlu, Nil Aynalı Eğler ve Elif Tekir’den oluşan sanat
insiyatifi Yoğunluk, ‘Süblim’ adını taşıyan
‘site-specific/mekana özel’ işlerini Zorlu
PSM’nin ön cephesinde gerçekleştiriyor.
Özgün nitelikleri olan mekanları araştırarak bu mekanlara özgü sanat işleri üretmeleri ve suya yükledikleri derin anlamla
www.mallreport.com.tr
tanınan sanatçı grubu, Süblim’de yine
suyun farklı hallerini kullanıyor. İlk anda
sis duvarı olarak izleyicinin karşısına çıkan Süblim, yoğunlaşıp tene değen su
zerreciklerine dönüşerek izleyiciyi farklı
bir deneyimle karşı karşıya bırakıyor.
Yine Artnivo işbirliğiyle hayata geçirilen
yerleştirme, 6 Eylül tarihinden itibaren
Bienal boyunca Pazartesi-Cuma günleri 10.00-19.00; hafta sonları ise 10.0014.00 ve 17.00-19.00 saatleri arasında
ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek.
‘40 METRE // 4 DUVAR // 8 KÜP’ İLE
GALERİ MEKANI DENEYİMSEL BİR
PROJEYE DÖNÜŞÜYOR
Zorlu PSM’nin içinde yer alan Sanat
Galerisi, artnivo.com tarafından kurgulanan projeyle yeni bir işlev kazanıyor
ve Türkiye’de ilk kez gerçekleşen bir
projeye ev sahipliği yapıyor. Mekanın
algısını tamamen değiştiren proje, izleyiciye mimariye bağlı olarak farklı deneyimler yaşatacak. İzleyicinin mekanla
ilişkisini sorgulayan, mekanı yaşayan
bir organizmaya dönüştüren, sonsuzluk
ve güven kavramlarını sorgulatan aynı
zamanda genç sanatçıların çağdaş
sanat ortamındaki görünürlüklerini
vurgulayan sıra dışı bir proje olan ‘40
metre//4 duvar // 8 küp’, 10 farklı sanatçının, 8 küp içinde yer alan çalışmalarını bir araya getiriyor. artnivo.com
sanatçıları Refik Anadol, Serenay Şahin,
Leyla Emadi, Can Akgümüş, Selin Balcı,
Gülhatun Yıldırım, Ali Şentürk, Burak
Dak, Erdal İnci ve Sibel Diker’in özgün
ve birbirlerinden bağımsız anlatımlarını
içeren 8 ayrı küp, mekana özgü olarak
oluşturuldu. Zorlu PSM Sanat Galerisi
alanına yerleştirilen küplerin her biri klasik bir sergileme alanı olan ‘beyaz küp’
olmaktan çıkarak bağımsız birer projeye dönüşüyor. Sanatçıların mekana
özel sanatsal çözümlemeler yaptıkları
sıradışı proje, 5 Eylül’den itibaren Bienal
boyunca her gün 10.00-21.00 saatleri
arasında izlenebilecek.
141
ORGANİZASYON
Dünyaca ünlü etkinlikler
Türkiye’ye geliyor
Biber Organizasyon olarak birçok lisanslı projeyi
Türkiye’ye taşıdıklarını belirten Şirket Sahibi Burak
Karasoy, son olarak Angry Birds Live Show’u dünyada
ilk kez Türkiye’de gerçekleştireceklerinin müjdesini
verdi. Karasoy, çalışmalarını Mall Report’a anlattı.
10, Candy Crush karakterlerini dahil
ederek birçok başarılı projeye imza attık.
Yakın zamanda lansmanlarını gerçekleştirmeyi planladığımız Scooby Doo!,
Adventure Time ve üzerinde çalıştığımız
birçok yeni projemiz ile bu başarımızı
sadece Türkiye’de değil sıcak temaslarımızın olduğu Makedonya, Romanya
ve diğer Avrupa ülkelerine de taşımak
istiyoruz.
Lisanslı projelerinizin dışında bize
diğer projelerinizden ve hizmetlerinizden bahseder misiniz?
Burak Karasoy
Biber Grup olarak sektördeki deneyiminizden ve hizmetlerinizden bahseder misiniz?
Aslında sektörde uzun yıllardır hizmet
veren bir firmayız. 2003 yılında AVM’lere
konseptli dekorasyon hizmeti vererek
başladık. Kısa sürede etkinlik-sergi-dekorasyon başlıkları altında müşterilerimizin
tüm organizasyon ihtiyaçlarına cevap
verecek bir yapılanma oluşturduk. Biber
Grup olarak, sadece Türkiye’de değil
Makedonya ve Romanya başta olmak
üzere Avrupa’daki birçok ülkedeki alışveriş
merkezleri ile de başarılı projelere imza
attık. Biber Grup olarak, Türkiye’de 17.
oadshow’unu tamamladığımız Angry
Birds projesi ile başladığımız lisans serüvenine sırasıyla; The Flintstones, Tom&Jerry,
Justice League, Pac-Man, Snoopy, Ben
142
Lisanslı işlerimiz dışında yurtdışından
getirdiğimiz sergiler ve gösteri grupları,
AVM içerisinde mağazalardaki satışı
destekleyecek ve mağaza memnuniyetini arttıracak “Hediye Fırtınası” projesi,
Hermes ve ICSC Solal ödüllü “TweetBox”
gibi sosyal medya içerikli projelerimiz ile
yurtiçi ve yurtdışında birçok başarılı proje
gerçekleştirdik. Ayrıca Wolter Design
Türkiye Temsilciliği’ni de üstlenerek 300’e
yakın dinozor, mitolojik canlılar, okyanusun devleri vb. sergileri ile her alanda
AVM’lere çözüm ortağı olmayı amaçlıyoruz.
Özellikle AVM’ler ve markalara yönelik
gerçekleştirdiğiniz etkinliklerde ne tür
çalışmalara yer veriliyor?
Biber Grup olarak, projelerimizin büyük
bir kısmını AVM’lerde gerçekleştiriyoruz.
AVM’lerin kendi marka konumlandırmala-
rına göre projelerimiz değişkenlik göstermekle birlikte ortak noktamız sadık müşteri
yaratma, farklı lokasyonlardan müşteri
çekme, marka imajı için ödüllük projeler,
sosyal medya ve sosyal sorumluluk projeleri, satış arttırıcı etkinlikler ve buna bağlı
olarak da iç müşteri (mağaza) memnuniyeti başlıkları altında toplayabiliriz. Etkili
ve yaratıcı bir fikir tasarlamaktan daha
önemli bir amaç varsa o da insanlara
“dokunan” işler ortaya çıkarmaktır. Etkinliğin unutulmaması, yaşatılmak istenen
deneyimlerin kalıcı olmasını sağlamak için
insan unsuru, “o an”ın tasarlanması en
önemli öğedir.
Peki bu konuda talepler ve trendler ne
yönde?
Proje içeriklerinde muhakkak sosyal
medya ve sosyal sorumluluk bizim için
de olmazsa olmazlarımızın en başında
geliyor. Ülke olarak çok genç bir nüfusa
sahibiz. Ağırlıklı gençler olmak üzere müşteri memnuniyetini sağlamanın ve doğru
bir ilişki kurabilmenin en önemli yollarından biri de sosyal medya. AVM’lerin bu
ilişkiyi sağlayabilmeleri sosyal medyayı ne
şekilde etkin kullandığı ile doğru orantılı
olduğunu düşünüyoruz. Biber olarak, bu
dinamikleri göz önünde bulundurarak,
hem dijital projeler ile hem de mevcut
projelere sosyal medya entegrasyonları
ile müşterilerimize çözüm üretiyoruz.
Sosyal medya dışında özellikle lisanslı projelerin bilinirliğinin yüksek olması, marka
için önemli bir etken.
www.mallreport.com.tr
ORGANİZASYON
www.mallreport.com.tr
143
ORGANİZASYON
“Projeler gelişen trendlere
göre yenilenmeli”
Elli5 Organizasyon AVM Etkinlik Direktörü Burçhan Nathur, eğlence
sektöründe dinamikler ve trendlerin çok çabuk değiştiğine vurgu yaparak,
projelerin sürekli gelişen trendlere göre yenilenmesi gerektiğini söyledi. Nathur,
Elli5 Organizasyon’un son dönemde dikkat çeken etkinlikleri hakkında da
sorularımızı yanıtladı.
Elli5 Organizasyon olarak yer verdiğiniz çalışmaların etkisini artırmak ve
akılda kalıcılığını sağlamak adına
nelere önem veriyorsunuz? Çalışmalarınızdan örnek verebilir misiniz?
Bizim bu konuda en çok önem verdiğimiz şey farklılık. Projelerimizde dikkat
ettiğimiz en önemli özellik daha önce
Türkiye’de yapılmamış olması ve sektörde
yapılan etkinliklerden farklı olması. Bunun
dışında yaratıcı ve ihtiyaca yönelik
144
projeler üretmeye çalışıyoruz. Örnek
vermek gerekirse alışveriş merkezlerinin
en çok önem verdiği konu yapılan
etkinliğin satışa etki etmesi. Bunun için
bizim oluşturduğumuz shop, play and
win konsepti bulunuyor. Yani alışveriş
yap, oyna ve kazan. Bu felsefede ilk
projemiz hediye makinesi oldu. Tüketiciler belli bir tutarda alışveriş yaptıktan
sonra hediye makinesine katılmaya
hak kazanıyorlar ve burada birbirinden
değerli hediyeler kazanıyorlar. Sahada
yaptığımız gözlemler sonucunda etkinliğe katılmak için tüketiciler ellerinde yeterli
tutarda fiş olmasa bile alışveriş yapıp bu
tutarı tamamlayarak aktiviteye katılımı
gerçekleştiriyorlar.
Sizce fark yaratan bir çalışmanın en
önemli aşamaları nelerdir?
Fark yaratan bir çalışmanın en önemli
aşamalarından ilki planlama safhasıdır.
www.mallreport.com.tr
ORGANİZASYON
Etkinliği planlarken hem farklılık yaratacak unsurları ya da fikirleri belirlemeniz
gerekiyor. Diğer bir aşamada üretim
aşaması, buradaki en önemli unsur da
detaylar. En ufak ayrıntıya bile dikkat
edip en iyi kalitede planladığınız etkinliği
hayata geçirmeniz gerekiyor.
Türkiye’deki eğlence sektörü yaratıcı,
yeni işlere imza atabiliyor mu sizce?
Organizasyon sektöründeki
gelişmeler ve projeleri nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Eğlence sektöründe özellikle son yıllarda
dinamikler ve trendler çok çabuk değişiyor. Trend olan bir etkinlik bile zaman
içinde kendini yenileyip geliştirmezse çok
çabuk tükeniyor. O yüzden projelerinizi
sürekli yenilemeli ve yeni gelişen trendlere göre revize etmelisiniz.
Yeni projeleriniz var mı?
Elli5 Event olarak sürekli yeni projeler
üretmemiz gerekiyor. Bu aslında şirket felsefelerimizden bir tanesi… Önümüzdeki
dönemde çok farklı etkinlikler planlıyoruz,
bunlardan biri de “Neuroland” projesi…
Bu proje ile geleceğin dünyasına biraz
ışık tutuyoruz. Proje beyin gücüyle elektronik aletleri kontrol etmek üzerine kurulu.
Diğer bir projemizde “Tuzak” projesi. Tuzak
da özellikle son zamanlarda popüler
olan kaçış oyunlarının Türkiye’deki ilk mobil versiyonu. 36 metrekarelik bir alanda
2 odadan 15 dakika içerisinde ipuçlarını
çözerek çıkmaya çalışıyorsunuz.
www.mallreport.com.tr
145
ORGANİZASYON
WON’u farklı kılan ‘stratejik
pazarlama’ bilgisi
Stratejik pazarlama danışmanlığı ve etkinlik
yönetimi konusunda hizmet veren, dünyadaki
trendleri yakından takip ederek markalara uygun
stratejiler sunan WON Ajans, fark yaratan projeler
ortaya koyuyor. WON Ajans Başkanı Levent Soygür,
çalışmalarını yorumlarken ‘üretmeyi seviyoruz’ diyor.
WON’u diğerlerinden farklı kılan nedir?
WON’u diğerlerinden farklı kılan ‘Stratejik
Pazarlama’ bilgisi. Doğru stratejiye dayanmayan hiçbir planın ve uygulamanın
doğru sonuç vermeyeceğine inanır ve
işin başlangıç noktası olarak her zaman
‘stratejik düşünce’yi görürüz. Mükemmel
uygulama ile doğru strateji birleşince
markalar için doğru sonuçların alınacağına inanıyoruz. WON, markaları ileriye
taşıyacak her türlü pazarlama bileşenine
‘amaç’ olarak değil ‘araç’ olarak bakıyor
ve hepsinin birbiri ile konuşarak maksimum etkiyi doğurmasını önceliklerimiz
arasına alıyoruz.
Levent Soygür
WON Strategic Marketing& Event Management olarak firmanızı tanıyabilir
miyiz? Hangi alanlara yönelik çalışmalarınız bulunuyor?
WON müşterilerine neler sunuyor? Şimdiye kadar gerçekleştirdiğiniz çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
WON için müşteri değil marka işbirliği
vardır. WON ekibi marka ile takım arkadaşı olarak ve markanın her ihtiyacına
çözümler üretmeyi misyon edinerek
marka çıkarlarını koruyacak bakış açıları
geliştiriyoruz. Dünyadaki tüm trendleri yakından takip ederek markaların
stratejilerine uygun öneriler sunuyoruz.
HTC AVM Etkinlikleri, Vodafone Futbol
Cup, Watsons Kart Lansmanı ve AVM
Etkinlikleri, Nike Yeni Ürün Lansmanları ve
Halı Saha Ligi Finalleri gerçekleştirdiğimiz
organizasyonlardan bazıları…
Sizce yaratıcı bir çalışmanın en
önemli aşamaları nelerdir? Siz çalışmalarınızda nelere önem
veriyorsunuz?
Bizce en önemli aşama doğru iç görüyü
tespit etmek ve bunun üzerine doğru
stratejiyi yazmak.
Bize göre ‘Yaratıcılık’ dediğiniz kavram
belli disiplinler içinde oluşur. Düğümün
ucunu nasıl bulacağınızı bilirseniz gerisi
gelir ve düğüm çözülür. Bazen her şeyi
yeniden keşfetmeye de gerek yoktur.
Var olanı doğru yorumlamak ve uyarlamak da sizi doğru sonuçlara taşır. Bizim
her projemizde bu süreç yönetimi anlayışını görürsünüz. Ajans DNA’mız bunun
üzerine kurulu.
Yeni projeleriniz var mı? Önümüzdeki
dönemde fark yaratan ne gibi çalışmalara yer vereceksiniz?
Yeni projelerimiz var ve olmaya da devam edecek. Biz üretmeyi seviyoruz. Sadece bize gelenle yetinmemek önemli.
Sonuca ulaşsın ya da ulaşmasın, biz bu
beyin jimnastiğini hep yapmak zorundayız. Önümüzdeki dönemde yine ayakları
yere basan, uzun soluklu, doğru stratejilerle dizayn edilmiş projelerimiz olacak.
WON Ajans olarak stratejik pazarlama
danışmanlığı ve etkinlik yönetimi yapıyoruz. Markaların doğru iletişim platformlarını ve pazarlama assetlerini oluşturmalarında stratejik akıl ortaklığı yaparken,
çıkan planların da uygulamaya dönüşmesini sağlıyoruz. WON doğru süreç
yönetimi anlayışıyla her platformu doğru
stratejiler ile örerek etkili iletişim platformu
haline dönüştürebiliyor.
146
www.mallreport.com.tr
ORGANİZASYON
www.mallreport.com.tr
147
ORGANİZASYON
Nasreddin Hoca ve Süper Kahramanlar
Full Organizasyon’la AVM’lerde
Farklı etkinlikleri ile adından sıkça söz ettiren Full Organizasyon, Nasreddin Hoca Köyü
ve Süper Kahramanlar Okulu ile sezonu açıyor. Full Organizasyon Yönetim Kurulu
Başkanı Ulaş Utku Tosun, yeni sezonda da fark yaratacak etkinliklerini paylaştı.
Ulaş Utku Tosun
Full Organizasyon olarak etkinlik
çalışmalarınızda farklı ve yaratıcı
çalışmalar ortaya koymak için neler
yapıyorsunuz?
Çok bilindik bir söz var “Birilerine sıradan
gelen bir başkası için dehanın kahkası
sayılabilir” diye. Aslında yaratıcılık gerçekten de zamana, hedef kitleye, beklentilere çok bağlı. Gerçekleştirdiğimiz tüm
etkinliklerde yeni ve farklı olmak bizim için
bir zorunluluk çünkü gerçekten beklentileri
yüksek, hızlı tüketen ve sürekli yenilenen bir
hedef kitlemiz var. Aslında iki tür müşteriyi sürekli etkilemek zorundayız, birincisi
etkinliklerimizi sürekli tüketen son kullanıcı
durumundaki AVM ziyaretçisi çocuklar ve
yetişkinler, ikincisi ise etkinliklerimizi görüp
alarak hedef kitlesiyle buluşturan AVM
yöneticileri. Bu noktada zaman zaman
sıkıntılarımız olduğu bir gerçek. Bunun bir
kaç sebebi var en önemlisi AVM yönetimlerinin beklenti ve istekleri bazen fiili
gerçeklerden uzak olabiliyor. Bazen de
çok doğru ve seçilmiş ve doğru kurgulanmış, doğru zamanlanmış bir etkinlik o
148
tarihteki ziyaretçilerin demografik yapısına
ya da daha öncesinde bir şekilde bu
etkinliğe aşina olmalarına bağlı olarak
da başarısız olabiliyor. Başarılı yaratıcı
etkinlikler için Full ailesi olarak en önemli
silahımız çok dilli ve çok kültürlü bir ekip
oluşumuz. Türk, Alman ve Hollanda ortaklı
bir firmayız. Aynı anda ofisimizde 5 farklı
milletten çalışanımız 6 farklı dil konuşuyor
olabiliyor. Bu da bize gerçekten farklı
bakış açıları kazandırıyor. Yine Full Group
bünyesinde bulunan reklam ajansımız da
ihtiyaç duyduğumuz görsel desteği bize
her an sağlamakta.
web sitemiz, linkedin, Mall Report, fuarlar,
baskılı mecralar, doğrudan pazarlama
mecraları üzerinden B2B kampanyalarımızı
gerçekleştirirken son kullanıcı için de yoğun
sosyal medya kampanyalarımız var. Etkinliklerimizi gerçekleştireceğimiz her şehirde
olası hedef kitlemize en az bir mecra
üzerinden en az bir kez mutlaka ulaşmaya
çalışıyoruz. Bunda da başarılı olduğumuzu
söyleyebilirim.
Etkinliğin akılda kalıcı olması ve doğru
hedef kitleye ulaşması için hangi
mecralardan ve ürünlerden yararlanıyorsunuz?
Uzmanlık alanımız çocuklar ve çocuklu
aileler. Özellikle 4-12 yaş olmakla beraber
0-18 yaş arası yoğun çalışmalar yaptığımız
yaş grupları. Biliyorsunuz Türkiye’de konsept
çocuk etkinliklerinin yaratıcısı ve ilk uygulayıcısı biziz. Yaptığımız çalışmalar özellikle
son 2 yıldır yoğun bir şekilde taklit ediliyor.
2015-2016 sezonu için de “back to school” dan itibaren yepyeni 10 konsept çocuk
aktivitesi ile sevenlerimizle buluşacağız.
Bunların ilk ikisinin Nasreddin Hoca Köyü ve
Süper Kahramanlar Okulu’nun lansmanına
eylül ayında başlıyoruz.
Hem B2B‘de AVM yönetimleri, hem de
son kullanıcı anlamında AVM ziyaretçileri
bizim müşterimiz. Bu 2 grup birbirinden
farklı amaç ve özelliklere sahip. Dolayısıyla biz de mecra ve ürün seçimi
konusunda oldukça entegre çalışmak
zorunda kalıyoruz. Tüm online ve offline
mecralarda olmaya olabildiğince gayret
ediyoruz. www.avmetkinlikleri.net isimli
Organizasyon sektöründe, fark yaratacak yeni projeleriniz var mı? Projelerinizi
hangi hedef kitleye yönelik oluşturuyorsunuz?
www.mallreport.com.tr
ORGANİZASYON
“Yapılan organizasyonlara
sürekli yenilik katmak gerek”
Mie Organizasyon Kurucusu
Cem Aydın, organizasyon
sektöründe yapılan işlerin
genellikle müşteri tercihleri
ile sınırlı kaldığına dikkat
çekerek, organizasyon
kalitesinin sürekli yükseltilmesi
ve organizasyonlara sürekli
farklılık katmak gerektiğini
vurguladı.
Yaptığınız etkinliğe de sürekli yeni şeyler
eklemek zorundasınız.
Mie Organizasyon olarak yaratıcı
çalışmalar ortaya koymak ve müşterilerinize en iyi organizasyonu sunmak
adına çalışmalarınızda nelere önem
veriyorsunuz?
Ağırlıklı olarak doğum günü olmak üzere
sünnet, düğün ve diğer kutlama parti organizasyonları düzenlemekteyiz. Yalnızca
aktivite, gösteri ve sahne show’u üretmekle görevli bir takımımız mevcut. Ekibimiz
keşif ve fikirleri ile şu anda Türkiye’de hiç
denenmemiş birkaç gösteri ve animasyon akışı hazırladı. Bu fikirleri denedik ve
müşterilere sunduk. Onlar da çok keyif
aldılar. Bu konudaki hizmetleri daha da
geliştirerek piyasaya sunmaya devam
edeceğiz.
En çok tercih edilen organizasyon
hizmetleriniz neler? Müşterileriniz neleri
tercih ediyor genellikle, doğru etkinlik
kurgusunu nasıl planlıyorsunuz?
İnsanların gelenekçi yapısı her zaman
geçmişe ve anılara dönüktür. Ayrıca
beyinlerinin eğlenceden tat alan kısmı
her zaman basit şeylerden hoşlanır.
Basit başlangıç, basit gelişme ve basit
sonuca odaklı, örneğin; sakladığımız bir
şeyi soğuk-sıcak diyerek bulmak gibi…
Her zaman basit oyunlardan zevk alır ve
www.mallreport.com.tr
Türkiye’deki eğlence sektörü yaratıcı,
yeni işlere imza atabiliyor mu sizce?
Türkiye’ de yaratıcı eğlence ve etkinlik organizasyonları sunmak konusunda nasıl bir noktadayız?
Cem Aydın
sevdiğimiz anılarla bağdaştırırız. Kutlama,
düğün, nişan, sünnet, mağaza-şube
açılışı, lansman, gala gibi organizasyon
içeriklerinde müşteri her zaman sahne
show’larından hoşlanır. Örneğin, sosis
balonlardan yapılan devasa şekiller, ya
da köpük balonlardan oluşan arkadan
neşeli müziklerle desteklenen bubble
gösterileri veya illüzyon gösterileri… Ancak piyasa koşulları sektördeki firmaları ve
ajansları o kadar zorluyor ki yaptığınız işin
kalitesini artırmak gerekiyor. Bu noktada,
devamlı ileriye gitmek zorundasınız ve
bu da yeni şeyler üretmekle sınırlı değil.
Türkiye’de eğlence sektöründe yıllar önce
ne varsa hala aynısı var. Yeni şeylerin
getirilemediği bir ülkede firmalar bunu
ajanslarla yapamaz. Yani yapmaya can
atıyorlar ama halkımız bu konuda ne
yazık ki talepkar değil. Kendisine hitap
etmediğini düşünüyor. Biraz karmaşık
gelebilir ama burada TV’lerdeki dizi ve
yarışma programı yoğunluğunun insanlarda bıraktığı tahribatın ciddi etkisi var.
Çünkü o dar kalıplar, algıların güçlenmesinin ve zevk almadaki algı açıklığının
önünü gittikçe tıkıyor. Sokaklarda gösteri
yaparken bile insanların bakışları o kadar
soğuk ve uzak ki yanına yaklaşmanız
mümkün olmadığı için gösteriye başlayıp
insanların kalabalıklaşmasını bekleyip, ilgisini çekerek yaklaşmaya çalışıyorsunuz.
Bizler de eğlence sektörü firmaları olarak,
büyük işlere hazır değiliz, en basitinden
Avrupa’daki işleri ve gösteri çeşitlerini
ülkemize taşıyamıyoruz.
149
ORGANİZASYON
“Müşterilerimize en güzel
çalışmayı sunmayı hedefliyoruz”
Paye Etkinlik Firma
Sahibi Neşe Çelikkanat,
Paye Etkinlik olarak
müşterilerine en güzel
ve yaratıcı çalışmaları
sunmak adına özenle
çalıştıklarını dile getirdi.
En çok tercih edilen organizasyon
hizmetleriniz neler? Sunduğunuz
etkinlikler sonrası nasıl dönüşler
alıyorsunuz?
Neşe Çelikkanat
Paye Etkinlik olarak yaratıcı çalışmalar
ortaya koymak ve müşterilerinize en
iyi organizasyonu sunmak adına hangi organizasyon konseptlerine ağırlık
veriyorsunuz?
Paye Etkinlik olarak her şeyden önce bizi
tercih eden müşterilerimize en güzel ve
en başarılı çalışmaları sunmayı hedefliyoruz. Organizasyon konseptlerimiz
arasında AVM etkinlikleri, sanatçı organizasyonları, festival, açılış-lansman, okul
mezuniyetleri ve doğum günü vs. gibi
özel günlere münhasır organizasyonlara
ağırlık veriyoruz.
150
Ramazan etkinlikleri, yılbaşı gibi özel
gün etkinliklerinin yanı sıra diğer özel
günlerde ve rutin hafta sonu etkinliklerimizde balon show’lar, maskotlar,
animasyonlar, müzik grupları, müzikaller, gösteri grupları, atölye çalışmaları
çok fazla tercih ediliyor. Yaptığımız işin
ana teması sevgi…
Sanırım bu hissiyatımızı ekip olarak
hissettiriyor olmamızdan dolayı mutluluk
verici geri dönüşler alıyoruz. Etkinliklerimizi izlerken çocukların ve yetişkinliklerin
meraklı, heyecanlı ve sevinçli halleri
ve “ne olur bitmesin” söylemleri, bizi
derecesiz mutlu ediyor.
Sizce yaratıcı bir çalışmanın en
önemli aşamaları nelerdir? Etkinliğin
akılda kalıcı olması ve doğru hedef
kitleye ulaşması için neler yapıyorsunuz?
Yaratıcı bir çalışma için; doğru bir
araştırmanın yanı sıra hitap edeceğimiz kitlenin sosyal statüsü ve kültürel
yapısına uygun etkinlikler seçiyoruz. Organizasyonlarımızın başarısı tamamen
ekiplerimiz arasında koordinasyonu
sağlayabilmemiz ve işimizi titizlikle yapmamıza bağlı. Bu mantığı çalışmalarınıza yansıttığınızda zaten akıllarda
kalıcı oluyorsunuz.
www.mallreport.com.tr
ORGANİZASYON
www.mallreport.com.tr
151
ETKİNLİK
BYZ Garage’da dinamizm yeni markalarla sürüyor
BYZ Garage Alışveriş Merkezi,
dinamik yapısıyla yeni markaları
müşterileri ile buluşturmaya devam
ediyor. Başyazıcı Grubuna ait İmtaş
İnşaat Enerji ve Turz. Sanayi ve Tic.
A.Ş. yatırımı olan BYZ Garage Alışveriş Merkezi’nde son olarak açılan
iç giyimin önemli markalarından
Katia&Bony mağazası açılışa özel
indirimlerle BYZ Garage ziyaretçilerini karşılıyor. BYZ Garage birbirinden
değerli ve farklı markalara ev sahipliği yapıyor. Bimeks, Flo, Playland, English
Home ve Edaş Yatak markalarının yanı
sıra, Özdilek, Porland, Çift Geyik Karaca,
My Dekolte Ayakkabı, Beğendik, Kaşmir
Halı, Collezione, ADL, Cinemarine, Simit
Sarayı, Bursa Kebap Evi, Dr. Mangal,
Mavi, Maba Store, Arçelik, Hummel, Itallian Store gibi birbirinden özel markalar
Kayserililerle buluşuyor.
BYZ Garage müşterileri BYZ Card avantajlarından yararlanmaya da devam edi-
Zafer Plaza’dan
Alfa Romeo Giulietta
kampanyası
Zafer Plaza AVM ziyaretçilerine kazandırmaya devam
ediyor. 1 Mayıs – 30 Ağustos 2015 tarihlerini kapsayan dönemde Zafer Plaza AVM mağazalarından
Tam Puan Kart ile yapılacak alışverişlerle 1 adet kıp
kırmızı ALFA ROMEO GIULIETTA kazanma şansı elde
ediyor. “Şımart Bizi Zafer Plaza” sloganıyla başlayan
kampanya 30 Ağustos’a kadar devam eden ve 5
Eylül Cumartesi günü saat 15:00’de yapılacak olan
çekilişle Alfa Romeo Giulietta sahibini bulacak.
Tam Puan Kart sahipleri hem kıp kırmızı Alfa Romeo
Giulietta
kazanma fırsatı
yakalarken,
hem de Tam
Puan hediye
kataloğundan
biriken puanlarıyla hediyelerini kazanmaya devam
edecekler.
152
yor. BYZ Card sahipleri, BYZ Garage
ve Maba Store mağazacılık bünyesinde yer alan fırsat ve yeniliklerden
doğrudan ve öncelikli yararlanma
şansı elde ediyor. Uygulama çok
yakında Ommer Hotel ve bünyesinde yer alan platformlarda da
geçerli olacak. BYZ Card sahipleri
Başyazıcı Grubu’na ait olan Ommer
Hotel ve bünyesinde yer alan Mons
Argaeus Restaurant, Joie Club Fitness & Spa, Ommer Hotel Toplantı
fırsatlarından yakında yararlanabilecekler.
BYZ Card, sahiplerine özel, kampanya,
promosyon, puan biriktirme, hediye ve
hediye çeki verilmesi ile promosyon ve
indirim gibi bir çok avantaj sunuyor.
Maltepepark’ta
Turabi izdihamı
İki yıl üst üste Survivor Şampiyonu
olmayı başaran Turabi Çamkıran,
Banu Noyan organizasyonuyla
Maltepe Park AVM’de sevenleriyle
bir araya geldi. 2014’teki şampiyonluğunun ardından bu sene
Survivor All Star Şampiyonu olmayı da başaran Turabi Çamkıran’ı
görmek için hayranları sabah
saatlerinde AVM önünde uzun
kuyruklar oluşturdu. Organizasyon saatinde sahneye çıkan Turabi’yi gören hayranlarının attığı çığlıklar AVM dışından duyuldu. Turabi hayranları,
oylarıyla destekledikleri Turabi’den imza alabilmek ve fotoğraf çektirebilmek için adeta birbirlerini ezdi. Sorulara içtenlikle cevap veren Turabi,
“Survivor hem akıl hem de güç işiydi. İnsanlar duygusal görünmeye
çalıştı ama orada olma amacımız kazanmaktı” diyerek sürekli ağlayan
yarışmacıları eleştirdi. Halkın kendisini doğal olduğu için desteklediğini
söyleyen Turabi, “Halk samimi olanı görüyor. Ben samimiydim. Yarışmak
için geldim ve kazandım. Arkadan iş çevirmedim. Kimseye kendimi sevdirmeye çalışmadım. İnandım ve çok çalıştım” diye konuştu.Fun Club
ekibi özel olarak hazırlattıkları üzerinde “Halkın Şampiyonu’ yazan kupayı
Turabi’ye verdi.
www.mallreport.com.tr
ETKİNLİK
Somalı ikizlerin uzay hayali
gerçek oldu
Maden şehidimiz Ali Yüksel’in ikiz çocukları Betül ve Furkan, İzmir’deki Uzay
Kampı’nda aldıkları özel eğitimle en
büyük hayallerine ulaşmanın ilk adımını
attı. Türkiye’yi yasa boğan Soma faciasında yaşamını yitiren maden şehidimiz
Ali Yüksel’in ikiz çocukları Betül ve Furkan
Yüksel, İzmir’deki Uzay Kampı’na katılarak
hayallerini gerçeğe dönüştürdü. Betül ve
Furkan, 16-22 Ağustos tarihleri arasında
katıldıkları 6 Günlük Yaz Kampı mezuniyet sertifikalarını Tesco Kipa CEO’su Bill
O’Neill’den aldılar. 9 yaşındaki kardeşlerden Betül, facianın birinci yıldönümünde
babasının kabrine bıraktığı mektupta
“Cennette mutlu bir şekilde bizi bekle
babacığım. Ben pilot olacağım, senin yüzünü kara çıkarmayacağım” satırlarını kaleme almıştı. Mektubun ardından Hürriyet
Gazetesi’nin başlattığı “Soma’nın Hayalleri
Var” kampanyası ile Betül ve astronot
olmayı hayal eden ikiz kardeşi Furkan,
perakende zinciri Kipa’nın sponsorluğun-
da İzmir’deki Uzay Kampı’na katıldı. Bu
güzel deneyimin ardından düzenlenen
mezuniyet töreninde ise, sertifikalarını
Tesco Kipa CEO’su Bill O’Neill’den alan
Betül ve Furkan’a, O’Neill ayrıca iPad’ler
ile Pele imzalı bir top armağan etti. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Bill O’Neill,
“Türkiye’ye geldiğimden beri katıldığım ilk
büyük etkinliğin böyle anlamlı bir sosyal
sorumluluk etkinliği olmasından mutluluk
duyuyorum” dedi.
ANKAmall’da yaz sürprizleri
Soca Boy ile devam ediyor
Birbirinden renkli aktivitelere ev sahipliği yapan ANKAmall, bu kez dünyaca
tanınan Jamaikalı şarkıcı Soca Boy’u
ağırladı. ‘Chacarron Macarron’ ve ‘I
like to move it’ şarkılarıyla müzik liste-
www.mallreport.com.tr
Optimum
Outlet
Alışveriş
Merkezi’nde
minik
astronotlar
atölyesi
lerini alt üst eden dünyaca ünlü yıldız,
ANKAmall’da büyük ilgiyle karşılandı.
Hayranlarına imza verirken güler yüzü ve
sempatik tavırlarıyla dikkat çeken Soca
Boy, Türkiye’yi çok sevdiğini ve Ankara’da
bulunmaktan mutluluk duyduğunu ifade
etti. Yoğun hayran kitlesiyle karşılaşan
ve bol bol fotoğraf çektiren Soca Boy, ‘’
Müziğim Türk pop müziğine uzak değil.
Türk hayranlarımın ilgisinden müziğin
evrensel olduğunu görüyoruz. Ben farklı
dilde de şarkı söylesem müziğim size
dokunur.’’ dedi. ANKAmall’da imza günü
etkinliğinden sonra Antalya’ya gideceğini
söyleyen Soca Boy, yeni klibinin hazırlıklarına 3 Eylül’de başlayacağını belirtti.
Ağustos ayı boyunca çocuklar,
Optimum Outlet AVM Çocuk Kulübü
etkinlikleri çerçevesinde yeni atölyeler ile tanıştı. 29 Ağustos Cumartesi
günü düzenlenen Küçük Astronotlar
Atölyesi’nde çocuklar uzayda heyecan dolu bir yolculuğa çıktı. Dört ayrı
seans halinde düzenlenen Astronotlar Atölyesi’nde çocuklar uzay ve
astronotluk mesleğinin inceliklerini
uzman eğitmenlerden eğlenerek
öğrendi. Minik katılımcılar ayrıca etkinlik süresinde boyama atölyelerinden, dans seanslarına kadar birçok
eğlenceli hafta sonu atölyelerine
katılma şansını yakaladı. Astronotların hayatı hakkında bilgi sahibi olan
minikler, uzayda unutamayacakları
heyecan dolu bir yolculuğa çıkarak
macera dolu bir gün geçirdi. Atölye
sonunda katılımcı miniklere başarı
sertifikaları verildi.
153
ETKİNLİK
Carrefour Bursa AV
M tüm
çocukları denizin a
ltındaki
dünyaya davet ed
iyor
Türkiye’nin alışveriş merkezi yönetiminde
lider şirketi Cefic tarafından yönetilen
Carrefour Bursa Alışveriş Merkezi, “World
of Undersea- Sualtı Dünyası Sergisi” ile
çocuklara hiç unutmayacakları bir deneyim yaşatacak. Carrefour Bursa AVM’nin,
16 Eylül - 28 Eylül tarihleri arasında ev
sahipliği yapacağı “World of UnderseaSualtı Dünyası” Sergisi’nde ziyaretçiler
hareketli-robotik 1,5 metre uzunluğundaki sevimli fok, denizaslanı ve yunus ile
birlikte, 4 metre uzunluğundaki Balina ve
Köpekbalığı’nı yakından inceleyecekler.
Sergide Kaptan Jack isimli animatronik
robot ile tanışacak olan minik ziyaretçiler
unutulmaz anlar yaşayacaklar. Tüm çocuklar Sualtı Dünyası Sergisi’nde 6 metre
uzunluğundaki Basikaf isimli denizaltında
su altı belgeseli seyrederken denizlerin
altındaki dünyayı keşif etme ve deniz
altındaki yaşamı yakından görme fırsatı
yakalayacaklar. Minik ziyaretçiler, eğlenerek öğrenecekleri Sualtı Sergisi’nde
gemi ekipmanlarını yakından görme
Akbatı’da devr-i alem
Akbatı AVYM, 2015-2016 öğretim yılında çocukları eğlendirici olduğu kadar öğretici etkinliklerle karşılıyor. 12-20 Eylül tarihleri arasında düzenlenen “Devr’i Alem” etkinliğinde; çocuklara kıtaları ve
dünya kültürlerini keyifli oyunlarla tanıma fırsatı sağlıyor. Yeşil ekran
yöntemiyle yapılan fotoğraf çekimi sonrasında, çocuklara en
beğendikleri kıta fonuyla verilen pasaportla dünya turuna çıkan
çocuklar; Amerika kıtasında “Sarı taksi”, Afrika’da “Bongo çalımı”,
Avrupa kıtasında sanat eseri yapım etkinliğine katılabilen çocuklar, Antarktika’da kar tanesi ve kutup ayısı şeklindeki özel geçici
dövmeleri yaparken Asya’da ise origami ve 3D Asya evi yapımı
etkinliğine katılabiliyor. Akbatı AVYM’nin okula dönüş kapsamında düzenlediği etkinlikte çocuklar farklı kıtaları, farklı etkinliklerle keşfetmenin yanı sıra; kar küresinin içinde
Eyfel Kulesi ve etkinliğin diğer alanlarında çektirdikleri
fotoğrafı belirlenen hashtag
ile instagramda paylastıklarında, instaprinterdan anında çıktısını alabiliyorlar. Devr’i
Alem etkinliği 12-20 Eylül ,
12.00-18.00 saatleri arasında
Akbatı AVYM zemin kat havuz
önünde ücretsiz olarak tüm
ziyaretçilerini ağırlamaya hazır.
154
ve inceleme fırsatı yakalarken, Kaşifler
sergisinde ise Kristof Kolomb, Vasco
Da Gama ve Bartolomeu Dias gibi
ünlü bir çok denizci kaşifin keşiflerini de
öğrenecekler. Sualtı Dünyası Sergisi’nin
renkli dünyasının çocuklara sunduğu
eğlenceli macera devam ederken
hafta sonları ise resim boyama atölyesi
ve oyun hamuru atölyesi ile keyifli saatler
yaşayacaklar.
Palm City Mersin
Alışveriş Merkezi’nde
doğayla tanışmaya
hazır mısınız?
Türkiye’nin alışveriş merkezi yönetiminde lider
şirketi Cefic tarafından
yönetilen Palm City Mersin
Alışveriş Merkezi, 15 Eylül
- 29 Eylül tarihleri arasında
gerçekleştireceği Hayvanlar Alemi Sergisi’ne tüm
ziyaretçilerini davet ediyor.
Dev boyutları ile ziyaretçileri karşılayacak, aslan, fil,
gergedan, zürafa, goril,
zebra, at, timsah ve kutup
ayısı
doğal ortamında sergilenecek. Heyecan verici sergide
ziyaretçiler eğlenerek öğrenecekler. Hayvanlar Alemi
Sergisi’nde hafta sonları düzenlenecek hayvan figürleri
atölyesi, resim boyama atölyesi ve oyun hamuru
atölyesi ile minik ziyaretçiler keyifli saatler yaşayarak,
hayvanlar alemini keşfedebilecekler.
www.mallreport.com.tr
ETKİNLİK
www.mallreport.com.tr
155
PERAKENDE
156
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
www.mallreport.com.tr
157
PERAKENDE
158
www.mallreport.com.tr
PERAKENDE
www.mallreport.com.tr
159

Benzer belgeler