Ricardocu Denklik Teoremi
Transkript
Ricardocu Denklik Teoremi
Cycle income hypothesis)nin, kamu harcamalar , vergiler ve kamusal borçlanma olgular n içeren bir dünyaya geni"letilmesini ifade eder. RlCARDOCU DENKL K TEOREM (Ricardian Equivalance Theorem) Ricardocu Denklik Teoremi kavram , devletin iktisadi faaliyetlerinin, ekonominin ya da bireylerin iktisadi kararlar üzerindeki etkisinin ölçülmesinde bak lmas gereken göstergenin reel kamu harcamalar oldu unu, kamu harcamalar n n finansman biçiminin ise önemli olmad n ifade eder. Bir ba"ka ifade ile, veri bir kamu harcamas n n vergi yerine borçlanmayla finansman n n, bireylerin tüketim kararlar ve ekonominin sermaye birikimi üzerinde bir etkisi olmayaca , bu iki finansman biçiminin etkisinin birbirine denk olaca önermesi Ricardocu Denklik Teoremi olarak adland r l r. Ricardocu Denklik Teoremi kavram na ili"kin tart "ma, son y llarda üzerinde en çok tart " lan ve en çok dipnot dü"ülen Barro'nun (1974) makalesiyle ba"lam " olup, kavram n isim babas , Barro'nun bu makalesine ele"tiri yazan ve sözkonusu önermenin daha önce D. Ricardo taraf ndan ileri sürüldü ünü öne süren iktisatç J. Buchanan (1976) d r. Kavram n önemi, gerek iktisat teorisi, gerekse iktisat politikas aç s ndan bütçe aç klar ya da kamu borçlar sorununun, geleneksel keynesçi teoride oldu u gibi basit bir makro "ince ayar" sorunu olmad na, aksine kamu borçlar n n mikro-analitik bir bazdan hareketle dönemler-aras , hatta nesiller-aras etkilerini içerecek "ekilde ele al nmas n n ve buna uygun olarak 1950'lerden beri süregelen hakim makroiktisat analiz çerçevesinin sorgulanmas n n gereklili ine i"aret etmesinden kaynaklanmaktad r. Kavram, bir yandan, bir "irketin de erini belirleyen, finansman biçimi (borçlanma ya da yeni hisse senedi ç karma) de il, verimlili i ve üretim kapasitesidir önermesine indirgenebilecek Modigliani-Miller Teoremi'nin kamu kesimine uygulanmas , di er yandan da sürekli gelir/ya"am boyu gelir hipotezi (permanent income/ life Kavram n bir di er önemi, para ve özellikle maliye politikalar n n teorik analizinde önemli bir rol oynayan net servet etkisi varsay m n n sa lam bir teorik temele dayanmad n öne sürmesinden kaynaklanmaktad r. Net servet etkisi, bir ekonomide bütüncül (aggregate) tüketim fonksiyonunun bütüncül harcanabilir gelir ya da bütüncül servetçe belirlendi ini ve bireylerin, portföylerinde tuttuklar devletin ç karm " oldu u tahvilleri servetlerinin bir parças olarak alg layacaklar n ifade eder. Net servet etkisi varsay m , aç k ya da gizli olarak, kamu borç sto undaki ya da para sto undaki de i"menin tarafs z-olmayan (nonneutrality) etkilerinin gösterilmesinde ortaya ç kar Barro, 1974) . Net servet etkisi varsay m , veri bir kamuharcamas n n vergiler yerine borçlanmayla finanse edilmesi "eklinde tan mlanabilecek geni"leyici maliye politikalar n n, toplam talep üzerindeki pozitif etkisinin gösterilmesinin temel dayana n olu"turur. Buna göre, tam istihdam varsay m alt nda, devlet borçlar ndaki bir art ", bireylerin alg lanan servetlerinde bir art "a yol açacak, bu k sa dönemde toplam talebin önemli bir ö esi olan tüketimi (ve dolay s yla istihdam ) art racakt r. Ancak bir süre sonra (uzun dönemde) f aiz hadleri yükselerek toplam talebin ikinci önemli ö esi olan özel yat r mlar ve sermaye birikimini k sacakt r (crowding out). Bu varsay m, eksik istihdam durumunda kamusal borçlar n toplam talep ve istihdam üzerindeki etkisinde de geçerlidir. Söz konusu bu analiz biçimi, standart ya da neoklasik borçlanma görü"ü olarak adland r l r. 1342 Ricardocu Denklik Teoremi ise, servet etkisinin geçerli olmayaca n , dolay s yla, kamu borç stokundaki de i"menin ya da veri bir kamu harcamas n n vergiler yerine borçlanmayla finansman n n, toplam talep, faiz oranlar ve sermaye birikimi üzerinde bir etkisi olmayaca n öne sürer. Önemli olan vergi/borçlanma ikamesi de il, kamu kesiminin yapt mal ve hizmet al m na yönelik harcamalar (reel harcamalar) ve marjinal vergi oranlar d r. Çünkü, bugünkü kamu borcu, bugünkü de eri söz konusu borca e"it gelecekteki vergiler demektir. Devletin kamu harcamalar n de i"tirmedikçe, bunun için gerekli olan vergilerin bugünkü de erinin de i"meyece ini, bir ba"ka ifade ile, vergilerin bugün ya da gelecekte ödenmesi- Ricardocu Denklik Teoremi nin bir fark olmayaca n alg layan/öngören rasyonel bireyler, mali aldanmaya kap lmayacaklar ve borçlanmayla finanse edilen maliye politikas n n toplam talep ve sermaye birikimi üzerinde bir etkisi olmayacakt r. Bu görü" bir anlamda Say Kanunu'nun bütçe aç klar na uyarlanmas n ifade eder: Kamu borçlanmas (kamu tasarruflar nda azalma), kendi (devlet tahvili) talebini (özel tasarruflarda art ") yarat r. Bu nedenle bütçe aç klar n n toplam talebi art r c ve reel kesimi etkileyici etkisi yoktur. Veri bir kamu harcamas n n finansman nda alternatif finansman yöntemlerine ba"vurulmas n n tüketim ve yat r m kararlar üzerinde yarataca etkiler, Adam Smith ve David Ricardo'ya kadlar uzanan bir tart "ma konusudur. Adam Smith'in kamusal borçlar konusundaki görü"ü, özel kesimin kamu kesimine göre daha etkin oldu u dü"üncesine dayan r. Buna göre bütçe aç klar , sanayi ve ticaret kesiminden borçlan larak finanse edilirse, kaynaklar verimli yat r m alanlar ndan verimsiz (kamu) tüketim harcamalar na yönelecek ve sonuçla sermaye birikimi aç s ndan fakir bir toplum ortaya ç kacakt r.Vergiler de benzer etkiye sahip olsalar da, vergilemeye kar" toplumun tepkisi nedeniyle devletin harcama e ilimlerini k sar. Smith'e göre devlet, sava" giderlerini borçlanma yerine vergileri art rarak finanse ederse “sava"lar genellikle daha k sa zamanda bitecek ve keyfi nedenlerle sava"a giri"ilmeyecektir.” Smith'e göre kamusal borçlar n as l yükü borcun yarat ld cari dönemde do arsa da gelecek nesillere de ikincil bir yük aktar l r(Rowley:l986). Ricardo'nun Ricardocu Denklik Teoremi'ne ili"kin ilk görü"ü, Politik ktisad n ve Vergilemenin lkeleri (The Principles of Political Economy and Taxation) kitab nda yer almaklad r: “Bir y ll k sava harcamalar için (devlet) 20 milyon borçland nda, ulusun üretken sermayesinden 20 milyon çekilmi demektir. Bu borcun faizini ödemek için y lda l milyonluk vergi art , yaln zca bu vergiyi ödeyenden devlete borç verene bir transfer demektir. Gerçek harcama ödenmesi gereken faiz de il, 20 milyondur. Faizin ödenip ödenmemesinden ülke ne zengin ne de fakir olur. Hükümetin vergilerde 20 milyonluk bir düzenleme yapmas , vergilerde y lda l milyonluk bir art gereklili ini ortadan kald r r.” Ricardo Funding System adl çal "mas nda da devletin vergi finansman ndan borçlanmaya geçmesinin nesilleraras gelir bölü"ümü üzerinde yarataca etkinin gönüllü miras ya da hediye- 1343 lerle nötralize edilece ini öne sürer: “20.000 £' a sahip bir ki iyi, y lda sürekli olarak 50 £ ödemenin yükü ile bir kerede toplam 1000 £ vergi ödemenin yükünün ayn olaca na inand rmak güçtür. 0,50 £'lik vergiyi kendisinin de il o lunun ödeyece i fikrine sahip olabilir. Fakat onun servetini vergili ya da vergisiz, vergiyi içeren 20.000 £ ya da vergisiz 19.000 £ b rakmas aras nda ne fark vard r.” Ricardo bu "ekilde denklik teoremini aç kça ifade etse de, hesap olarak bir fark olmasa da, bu görü"ün geçerli olmad n öne sürer. Bunun nedeni ise, sonradan mali aldanma olarak adland r lacak, bireyin borçlanma durumunda tasarrufa yönelmeyece ini, gelecekteki vergi art " n tam olarak öngöremeyece ini ve gelecekteki borç endi"esinin insanlar vergiden kaç nmaya zorlayaca n öne sürer. Bu nedenle, vergi yerine borçlanmaya ba" vurma politikas kötü bir politikad r. T pk Adam Smith'de oldu u gibi sava" döneminde artan borçlar n bar "ta mutlaka temizlenmesi gerekir; sava" gibi s k nt lar n geçicili i bize bu konunun önemini unutturmamal d r. Dolay s yla Ricardo'nun külliyat ndan hareketle bir Ricardocu Denklik Teoremi'nden çok denksizlik teoreminden söz edilebilir (O' Driscol:1977). Yukar da da belirtildi i gibi, Ricardocu Denklik Teoreminin modern biçiminin ard ndaki temel teorik yap , bireyin iktisadi tercihlerinin analizinde ba"vurulan sürekli gelir/ya am boyu gelir hipotezidir. Bu nedenle Ricardocu Denklik Teoremi'nin aç klanmas nda bu hipotez iyi bir ba"lang ç noktas d r (Barro:1974; Seater:1993). Devletin olmad ve sermaye piyasas nda tam rekabet "artlar n n geçerli oldu u bir durumda, bir bireyin maksimize etmeye çal "aca dönemleraras üretim fonksiyonu ve ya"am boyu bütçe s n rlamas n "u "ekilde yazabiliriz: U (t ) = i =0 i =0 u (C t + i ) Yt +i R i = i =0 Ct +i R i (1) (2) Burada U ve u, s ras yla, dönemleraras ve dönem içi fayda fonksiyonunu, C tüketim, Y toplam gelir, , zaman tercih oran olmak üzere l/(l+ ) "eklinde ifade edilen zaman tercih faktörü, r reel faiz oran olmak Ricardocu Denklik Teoremi üzere 1 / (1+r), R iskonto faktörünü göstermektedir. Bireyin maksimizasyon problemi Lagrange Yöntemi ile C (tüketim ) için çözüldü ünde L = U (t ) + ( i =0 Yt +i R i i =0 C t +i R i ) (3) Bu denklemin birinci dereceden çözüm ko"ulundan ise u1 (Ct + i ) = ( / R)i (4) d n ve devlet tahvilleri faiz oran n n, piyasa faiz oran r’ye , vadesinin de sonsuz kabul edilebilecek H y la e"it oldu unu varsayal m. Devlet borçlar n n anapara ve faiz yükümlülükleri, sal nacak götürü vergilerle ödenecektir. Devletin kamu harcamalar n n finansman biiminde yapt bu d i"ikli in, birey üzerindeki etkisini saptamak için, bireyin maksimizayon probleminde yaratt de i"iklikleri ele almak gerekir. Bu de i"iklikleri bir tablo ile daha net gösterebiliriz. Tabvil-Vergi Manipülasyonunun Bireyin Gelir ve Harcamalar& Üzerindeki Etkileri Dönem tüketim-zaman patikas çözülebilir. Buna göre, r'den dü"ük, e"it ya da büyük oldu unda C s ras yla, yükselir, sabittir ya da dü"er. Kimdi bu modele vergiler ve devlet borçlanma de i"kenlerini katt m zda ve ba"lang çta devlet borçlanmas n n olmad kamu harcamalar n n (G) vergi gelirlerine (T) her dönemde e"it oldu unu ve vergilerin götürü-vergiler oldu unu varsayd m zda, bireyin bütçe s n rlamas n , Devlet Al nan Faiz Ödenen Tahvili Vergilerde De)i*me De)i*me 0 +B 0 -B 1 0 +rB +rB 2 0 +rB +rB 3 0 +rB +rB H-1 0 +rB +rB H -B +rB +B+rB H+1 0 0 0 (5) i =0 (Yt + i Tt + i ) R = i i i =0 R Ct + i "eklinde yazabiliriz. Bu (5.) e"itli i ikinci e"itlikle yer de i"tirdi imizde ve maksimizasyon problemini çözdü ümüzde birinci derece ko"ulu, S f r nc dönemde birey, gelecekte anaparas n geri almak ve bir faiz ak m elde etmek dü"üncesiyle, gelirinin B TL.'sini yeni devlet tahvili al m na ay racakt r. Öte yandan bireyin vergileri, s f r nc dönemde B (6) u1 (Ct + i ) = ( / R)i elde edilir ki, bu 4. e"itli in ayn s d r. Bir ba"ka ifade ile, bireyin tüketim-zaman patikas götürü vergilerin dahil edilmesiyle de i"memi"tir. Bu ikinci durumda, her t de eri için vergilerin olmad duruma göre C nin de erini daha dü"ük k lacak "ekilde yüksek de eri ç kaca ndan, tüketim seviyesi etkilenmeyecektir. Bu, götürü vergilerin ikame etkisinin olmamas , yaln zca gelir etkisinin olmas ndan kaynaklan r. O"te bu a"amada Ricardocu Denklik Teoremi süreci devreye girer. Öncelikle devlet kamu harcamalar seviyesini de i"tirmeksizin ilk dönemde ki"i ba" na B TL vergileri k s p, ki"i ba" na B TL devlet tahvili ç kar1344 TL. dü"erken, sonraki dönemlerdeki anapara ve faiz ödemeleri nedeniyle artacakta;. Tabloda bireyi etkileyen çe"itli ak mlar görülmektedir. Görüldü ü gibi, bireyin maksimizasyon problemine giren-ak m ç kan-ak ma e"ittir ki bu bireyin ya"am boyu bütçe s n rlamas n n de i"meyece ini ve bütçenin yeni finansman biçiminin bireyin servetinde bir de i"iklik yaratmayaca n alg lamas n ifade eder. Vergilerin, götürü vergiler olmas nedeniyle marjinal getiri oran da de i"- Ricardocu Denklik Teoremi meyece inden, bireyin maksimizasyon problemi hiç de i"meyecek; tasarruf hariç, tercihleri etkilenmeyecektir. Tasarruf de i"keni, bireyin harcanabilir geliri ile tüketimi aras ndaki fark oldu undan, tüketim bireyin optimal plan taraf ndan belirlenirken, tasarruf bir art k olarak ortaya ç kar. Buradaki durumda, bireyin optimal çözümünü belirleyen etkenler verginin zamanlamas ndaki de i"meden etkilenmedi inden, bireyin tüketim tercihleri de etkilenmeyecektir. Ancak gayri safi gelir ve tüketim patikalar de i"meyece inden, vergi ödemeleri zamanlamas ndaki de i"me, harcanabilir gelir ve dolay s yla tasarruf zaman patikas n etkilemelidir. Birey, cari vergiler dü"ük olduunda çok, yüksek oldu unda az tasarruf edebileceinden, tasarruf patikas ndaki de i"melerle harcanabilir gelirindeki de i"menin neden olaca tercih dei"imlerinden kendini koruyabilecektir. Tasarruftaki bu de i"imin olas bir geli"imi; rasyonel bireyin hükümetin vergileri k s p devlet tahvili ç kararak borçlanmas durumunda, gelecekteki anapara ve faizleri ödemek için vergilerin artaca n alg layarak, artan tasarrufu ile yeni ç kar lan devlet tahvili almas d r ki, bunun anapara ve faiz ödemeleri, gelecekteki vergi yükümlülüklerine e"it olacakt r. K saca, devlet tahvili arz daki de i"meye e"it bir özel tasarruf talebi ortaya ç kacakt r (Say Kanunu); sonuçta ne faiz oran nda bir de i"iklik olacak, ne de özel tüketim talebinde bir dei"me olacakt r. Bir ba"ka ifade ile, borçlanma/vergi ikamesinin, bireyin ya"am-boyu bütçe s n rlamas ve dolay s yla iktisadi tercihleri üzerinde bir etkisinin olmamas Ricardocu Denklik Teoremi'ni ifade eder. Barro'nun öne sürmü" oldu u Ricardocu Denklik Teoremi'ne ili"kin modelin dayand varsay mlar yedi ba"l k alt nda toplayabiliriz: i) Modelde bireyler ölümsüz/sonsuz ömürlüdür (inflnite horizon). ii) Bireyler rasyonel ve ileri görü"lüdür. Bugünkü borçlar n gelecekte neden olaca vergi yükünü do ru olarak alg larlar/öngörürler. üi) Sermaye piyasalar nda tam rekabet "artlar geçerlidir; bireylerle hükümet ayn faiz oran üzerinden borçlan rlar. vi) Mal ve hizmet al m na yönelik(reel) kamu harcamalar veridir, de i"mez. vii) Ayr ca basitlik aç s ndan kamu transfer harcamalar , para arz , fiyatlar genel seviyesi ve nominal faiz oran n n (ki reel faiz oran a e"ittir) sabit oldu u varsay l r. Ricardocu Denklik Teoremi'ne ili"kin tart "man n büyük k sm , dayand varsay mlar n gerçekle ne ölçüde uyu"tu una ili"kindir. Bu varsay mlara ili"kin ele"tirileri ve Barro'nun savunular n "u ba"l klar al t nda ele alabiliriz: BOREYLERON ÖMÜRLERONON SONSUZ OLMASI (KARARLARINI ÖLÜMSÜZMÜK GOBO ALMALARI) Barro'nun bu varsay m , ya"am-devreleri (life cycle) modelinden hareketle ele"tirilir ve ya"am n sonlu oldu u, bireylerin yaln zca ölmeden önce kar" la"rnay umduklar vergileri kapitalize edecekleri öne sürülür. Vergilerin azalt l p borçlanmaya ba"vuruldu u ve gelecekteki vergi yükümlülüklerinin k smen ölmeden önce, k smen de öldükten sonra do aca varsay ld nda, bireyin ya"am esnas nda kar" la"aca vergilerin bugünkü de eri, borçlanman n bugünkü de erinden dü"ük olaca ndan bireyin net serveti ve dolay s yla tüketim talebi artacakt r. Standart-neoklasik analizde öne sürüldü ü gibi arzulanan özel tasarruflar kamu tasarruflar n n gerisinde kalaca ndan gelecekteki sermaye birikimi azalacakt r. Barro'nun bu ele"tiriye yan t , neoklasik-standart mo-. delin ancak, bireylerin çocuklar n n üzerine vergi yükünün kayd r lmas ndan memnun olacaklar varsay m n n kabulü durumunda i"leyece i "eklindedir. Aksine bireylerin çocuklar n n gelece ini dü"ünecek, onlar için fedakârl k yapacaklar n varsayarsak, bu durumda hükümetin borçlanma ya da sosyal güvenlik ödemeleri arac l yla giri"tikleri nesiller-aras transfer aktar m operasyonuna, bireyler, çocuklar na miras b rakarak, gönüllü transferlerle kar" l k vereceklerdir. iv)Olk dönemdeki devlet borçlar , sonraki dönem(ler)de sal nan vergilerle ödenir. v) Modeldeki vergiler götürü vergilerdir. 1345 Barro'ya göre nesilleraras transferin varl , bireyleri, sonsuza do ru uzanan geni"letilmi" bir ailenin üyesi yapaca dü"üncesi benimsendi inde; bireyler planlar n , gelecekte beklenen tüm vergileri kapitalize etmelerine olanak sa layacak sonsuz bir zaman boyutu Ricardocu Denklik Teoremi içinde olu"turacaklard r. Bu ise Ricardocu Denklik Teoremi'nin sonlu/s n rl ya"am varsay m alt nda da geçerli olmas demektir. Burada önemli olan noktalardan biri, nesiller-aras transferin büyüklü ü de il, insanlar n ço unun bu transferleri, gelecek nesillerin (çocuklar n n) faydalar n önemseyerek fedakarl k ya da di erkaml k (alturism) motifinden hareketle gerçekle"tirmeleridir. Okincisi ise, gönüllü transferlerin mutlaka miras "eklinde olmas gerekmez; çocuklar n n e itim harcamalar na kat lma "eklinde de olabilir. Bir ba"ka ifade ile formel miras yoluyla çok az "ey aktar lsa bile, Ricardocu Denklik Teoremi geçerli olabilir. Öte yandan ki"ilerin miras b rakma mü"evviklerinin yaln zca di erkaml k/fedakarl k faktörü olmad , bu nun yan nda, miras b rakacaklar n stratejik davran " , aile bireylerinin birbirlerini sigorta etmesi, ya"amda kar" la" lan beklenmeyen kazalar gibi faktörlerin de söz konusu olabilece i öne sürülmü"tür Ancak miras d " ndaki di er mü"evviklerin Ricardocu Denklik Teoremi'nin gerektirdi i vergilerin zamanlamas ndaki de i"meleri kar" layamayaca n ; di erkaml k motifine dayanan miraslar n Ricardocu Denklik Teoremi'ne yol açaca , yeterince aç k olmasa da formel analizde en önemli görülen faktör oldu unu söyleyebiliriz. Ayr ca, Ricardocu Denklik Teoremi'nin i"lemesi için, ebeveynlerin yaln zca çocuklar n n faydalar n /refahlar n dü"ünmelerinin yeterli olmad , çocuklar na bilfiil miras b rakmalar gerekti i de belirtilmelidir. faiz ödemeleri için gerekli yüksek vergi sal nmas ile kar" la"mad klar sürece, geçerli olacakt r. Ancak, toplam nüfus içinde çocuksuz ki"ilerin pay dü"ük oldu undan, bunlar n tüketim üzerindeki toplam etkisi, art r c yönde olsa da, küçük olacakt r. SERMAYE POYASASININ MÜKEMMELLOUO VARSAYIMI Birçok iktisatç , kamusal borçlar n analizi için özel sermaye piyasas nda tam rekabet "artlar ndan ziyade, eksik rekabet "artlar n n geçerli oldu unun kabulünün daha gerçekçi oldu unu savunarak Barro'yu ele"tirirler: Borçlanma ve borç verme sürecinin muamele maliyeti, özel kesimle kamu kesimi aras nda oldu u kadar ki"iler aras nda da farkl olabilece inden, özel ve kamu kesimi faiz oranlar n n ayn kabul edilmesi gerçekçi de ildir. Bu ele"tiriyi "u "ekilde aç klayabiliriz (Barro, 1984:391-392; 1989:43-44): Toplumun, biri, devletle ayni faiz oran ndan (r) borç ili"kisine girebilen (Grup A), di eri ise daha yüksek faiz oran ndan (r1) borç i"lemine girebilen (Grup B) sonsuz-ömürlü ki"ilerden olu"an iki gruba ayr ld n varsayal m. A Grubu büyük "irketler, emekli sand gibi fonlar ve baz bireylerden olu"urken, B Grubu ise küçük i"letme ve çok say da bireyden olu"ur. Bu durumda B grubu üyelerinin borçlar n n de erlendirme ve uygulama maliyetleri (hükümetten) büyük olaca ndan, fiilen borçlans n ya da borçlanmas nlar, bunlar n yüksek iskonto oran (r1), daha yüksek tüketim-zaman-tercih oran na ve daha yüksek yat r m getiri oran na kar" l k gelecektir. Kimdi hükümetin vergileri k sarak borçlanmaya ba"vurdu unu dü"ünelim. Yine bugünkü vergi k s lmas n n iki grup aras ndaki bölü"ümünün, gelecekteki yüksek vergilerin iki grup aras ndaki bölü"ümü ile ayn oldu unu (örne in yar yar ya) varsayal m (Bu bölü"üm etkisinin olmad n ifade eder.). Varsay mla ilgili di er iki noktadan biri, di erkaml k motifiyle gönüllü transferin yaln zca ebeveynlerden çocuklar na do ru de il, çocuklardan ebeveynlerine do ru da (hediye, yard m) olabilece idir. Bu nokta ile ilgili olarak yap lan çal "malarda, tek tarafl transfer (miras ya da hediye) durumunda Ricardocu Denklik Teoremi'nin geçerli olaca , iki tarafl transferin dikkate al nd modellerin ise çözümsüz olaca ya da baz k s tlamalar gerekli k laca tespit edilmi"tir. Bu durumda A grubu için, gelecekteki yüksek vergilerin bugünkü de eri, bugünkü vergi k s lmas n n de erine Varsay mla ilgili ikinci nokta, çocuksuz ailelerin varl ve bunlar n gelecek nesillerin faydas n dü"ünmelerine e"it olaca ndan servet etkisi s f r olacakt r. Fakat B gerek olmamas d r. Bu durumda hükümetler vergi grubunun üyeleri, gelecekteki vergiyi daha yüksek faiz 1 yerine bütçe aç na (borçlanmaya) ba"vurduklar nda, oran ndan (r ) iskonto edeceklerinden, gelecekteki bu aileler kendilerini daha zengin (serveti artm ") vergilerin bugünkü de eri, vergilerdeki k s nt n n hissedecekler ve tüketimlerini (niceli i az olsa da) de erinden küçük olacakt r. Dolay s yla B grubunun art racaklard r. Söz konusu olgu, çocuksuz ailelerin üyelerinin durumu, vergi k s lmas ndan dolay daha dü"ük oran (r) üzerinden borçlanabildiklerinden iyikalan ömürleri içinde kamu borçlar na ait ana para ve 1346 Ricardocu Denklik Teoremi le"ecektir (servet etkisi). Borçlanma oran ndaki dü"me, bunlar n tüketim ve yat r m n att racakt r. Global olarak, bütçe aç toplam talebi art r rken, toplam özel tasarruflar bütçe aç ndan daha az artacakt r. Bu, daha fazla devlet tahvili tutmalar için, A grubuna (ve hükümete) uygulanan f ai z oran n n yükselmesi demektir. B grubu içinse cari tüketim ve yat r m art rma f rsat , tüketimin zaman-tercih oran n n ve yat r m n marjinal getiri oran n n (ve iskonto oran r 1 in)dü"mesi demektir. Böylece as l etki, iki iskonto oran aras ndaki fark n azalmas ve cari harcamalar n A grubundan B grubuna kaymas d r. Toplam yat r mlar ise artabilir de azalabilir de; bu nedenle sermaye stoku üzerindeki uzun dönemli etkisi belirsizdir. Bir ba"ka ifade ile sonuç, B grubunun cari üretimin daha büyük k sm n kontrol etmesi, yani sonucun tarafs z olmamas d r; Ricardocu Denklik Teoremi geçersizdir. Barro'ya göre yukar daki ele"tiri, A ye B grubu aras ndaki borç ili"kisinin düzenlenmesinde, devletin özel kesime göre daha etkin oldu u varsay m na dayan r. Bu durumda bile, iki faiz oran aras ndaki fark daralm " olaca ndan, özel yat r mlar n k s lmas için bir neden kalmaz. Olan, yaln zca harcamalar n yönünün, borç piyasas na iyi "artlarda (r faiz oran nda) giren ki"ilerden, kötü "artlarda (r1) giren ki"ilere do ru kaymas d r. GELECEKTEKO VERGO VE GELORLERON TAM OLARAK ÖNGÖRÜLEBOLMESO Baz iktisatç lar, Barro'nun varsay m n n aksine, gelecekteki vergilerin ne olaca n n belirsizli i ve hesaplanma güçlü ü nedeniyle, bireylerin gelecekteki vergi yükünün bugünkü de erinin hesaplanmas nda daha yüksek iskonto oran kullanacaklar n öne sürerler (Buchanan ve Wagner,1977). Bu durumda vergi yerine bütçe aç na ba"vurulmas , gelecekteki beklenen yüksek vergilerin bugünkü de eri cari vergi k s lmas ndan dü"ük olaca ndan, net servet etkisi yaratacak ve toplam talep artarken, ulusal tasarruf azalacakt r. Belirsizli in daha yak ndan incelenmesi farkl sonuçlara var labilece ini göstermektedir, iktisatç Chan (1983) vergilerin götürü vergiler oldu u ve fakat bireyler aras nda bölü"ümünün bilinmedi i durumda, gelecekteki toplam vergilerin ve kamu borç ödemelerinin reel de erinin belirsizli i söz konusu ise, vergi 1347 yerine borçlanmaya ba"vurman n reel etkisi olmayacakt r. Çünkü borç gelecekteki vergilerin belirsizli ine kar" en iyi sigorta olaca ndan ekstra devlet tahvillerini ellerinde tutacaklard r Öte yandan vergilerin yine götürü vergiler oldu u ve fakat bireyler aras ndaki bölü"ümünün belirsiz oldu u varsay mlar alt nda, e er vergi risklerine kar" bir sigorta piyasas da yoksa, bütçe aç ndaki art " bireylerin gelecekteki harcanabilir gelirleri hakk nda belirsizli i art raca ndan, bireyler buna cari tüketimlerini k sma ve özel tasarruflar art rma "eklinde tepki göstereceklerdir. Dolay s yla Ricardocu Denklik Teoremi geçerli olacakt r. Gelir vergisi dikkate al nd nda ise durum dei"ir, Her bireyin gelecekteki belirsiz gelirinin yi , ödeyece i verginin tyi oldu unu, ayr ca t'nin bilindi ini ve bireysel gelir risklerine kar" bir sigorta piyasas n n olmad n varsayd m zda, bütçe aç t'nin gelecekteki de erini yükseltir ve dolay s yla her bireyin gelecekteki harcanabilir geliri hakk ndaki belirsizli i azalt r. Bir ba"ka ifade ile hükümet bireysel harcanabilir gelirle ilgili riski büyük ölçüde payla" r. Sonuç, bütçe aç n n, cari tüketimi art rmas , tasarrufu ise k smas d r ki bu Ricardocu Denklik Teoremi'nin geçersizli i demektir. Belirsizlik varsay m ile ilgili olarak yap lacak ç karsamalar, gelecekteki ortalama vergi tahsilat n n bireylerin gelecekteki harcanabilir gelirlerine ili"kin belirsizlik üzerinde yaratt net etkiye ba l d r. Belirsizlik artt nda, bütçe aç ile birlikte ulusal tasarruflar da artar. VERGOLERON ZAMANLAMASI (GÖTÜRÜ VERGOLER) Buchanan'a göre, götürü vergiler yerine gelir vergisi gibi gerçe e daha yak n vergiler dikkate al nd nda Ricardocu Denklik Teoremi geçerlili ini yitirir (Brennan ve Buchanan, 1987). Barro'da bütçe aç klar n n, gelir vergisinin zamanlamas n de i"tirerek, ki"ilerin farkl dönemlerdeki çal "ma ve üretim arzusunu etkileyece ini ve ele"tirinin hakl l n kabul eder. Ancak bütçe aç klar n n etkisi (Ricardocu Denklik Teoremi'nin öne sürdü ü gibi) nötr olmad gibi, neoklasik/standart görü"ün sonuçlar na da uymaz. (Barro, 1984:386; 1989:46-47) Bunu aç klamak için varsayal mki emek geliri üzerindeki cari vergi oran n n (t1) 1. dönemde dü"mü", gelecek dönemdeki beklenen oran ise (t2) yükselmi"tir. Yine basitlik aç s ndan, kamu- Risk Primi sal borçlar n sonraki dönemlerde de i"memesi için, Kaynakça bugünkü bütçe aç n n gelecek dönemdeki bütçe Barro, R. J., 1974, "Are Government Bonds Net Wealth?”, fazlas yla kapat ld n varsayal m. Bu durumda vergiler Journal of Political Economy, 59(2), 93-116. nedeniyle bireyler l. dönemde daha fazla çal " rken, 2. dönemde daha az çal "acaklard r. Bu vergiler tüketimi Barro, R. J., 1976. “Reply to Feldstein and Buchanan”, Journal kapsamad ndan arzulanan tasarruflar 1. dönemde of Political Economy, 84(2), ss.337- 342. artarken 2. dönemde dü"ecektir. Dolay s yla kapal bir Barro, R. J-, 1984, “Macroeconomics”, John Wiley and Sons. ekonomide, vergi sonras reel faiz oran , 1. dönemde (bütçe aç ile birlikte) nispeten dü"ük, 2. dönemde Barro, H. J., 1989, “Tbe Rticardian Approacb to Budget (bütçe fazlas ile birlikte) nispeten yüksek olacakt r. Deficits”, Journal of Economic Perspective, 3(2), ss.23-36. Dolay s yla var lan sonuç, Ricardocu yakla" ma da Bernheim, B. D., 1992. “Ricardian Equivalance: An Evaluation on standart /neoklasik yakla" ma da uygun de ildir. of Theory and Evidence”, Kaunides ve Vfoods f 1992) Cilt III içinde, ss 166-217. Brennan, H. G. ve Buchanan, J. M., 1987, “Tbe Logic of Ricardian Equivalance Theorem", Deficits,, Basil Blakwell, ss.. 79-93. RICARDOCU DENKLOK TEOREMONON UYGULAMADA GEÇERLOLOUO Ricardocu Denklik Teoremi'nin teorik olarak geçerlili i üzerine yap lan çal "malara bakt m zda, teoremin dayand varsay mlar n tart "mal ve uç (extrem) noktalar oldu u konusunda yayg n bir kan oldu unu söyleyebiliriz. Bu anlamda teoremin mant ksal testten ba"ar yla geçti i konusunda teorik düzeyde bir "ey söylenememektedir. .Sonuçlar n n gerçekle ne ölçüde uyu"tu unun testine yönelik ekonometrik çal "malar n ise, bütüncül (aggregate) tüketim fonksiyonu modelleri ve faiz oran modelleri "eklinde iki gruba ayr ld n görüyoruz. Bu modeller ekonometri tekni i aç s ndan; i) S n rlama yanl "l klan, ilgili de i"kenlerin modelde dikkate al nmamas gibi yanl " tan mlama, ü) Verilerin yanl " ölçülmesi ve uygun olmayan model seçimi, Buchanan, J. M., 1976, “Barro on tbe Ricardian Eauivalance Tbeorem”, Journal of Poitical Economy, 84(2), ss. 337-342 Buchanan, J. M. ve Wagner, R. E., 1977, Democrasy in Deficit Tbe Political Legacy of Lor d Keynes, Academic Press, NY. Chan, L. K. C, 1983, “Uncertainty and Tbe Neutrality of Government Financing Policy”, Journal of Monetary Economics, 11, ss.351-372. O'DriscoI, G. P., 1977, “Tbe Ricardian Nonequivalance Tbeorem”', Journal of Political Economy, 85(1) 207-210. Rowley, C. K., 1986, “Classical Political Economy and tbe Debt Issue” J. M Buchanan (et al.): Deficits, Blackwell içinde ss.4974 Scater.J.J., 1993, “Ricardian Equivalance”, Journal of Economic Literature, 11(2), ss142-190 iii) Trend ve cointegration' n ele al nmas , iv) E"anl modellerin hesaplanmas ndaki ba"ar s zl k gibi, kusurlar ta" maktad r (Seater,1993). Bu kusurlar dikkate alan tüketim fonksiyonu modellerinin Ricardocu Denklik Teoremi'ni do rulad ; faiz oran modellerininin ise, bütçe aç klar ve kamu borçlar n n faiz oran üzerinde negatif etkisi oldu una i"aret etti i, bir ba"ka ifade ile, Ricardocu Denklik Teoremi ile oldu u kadar neoklasik teoriyle de tutars z sonuçlar verdi i anla" lmaktad r. Doç. DR. TURAN YAY 1348 RiSK PR M (Risk Premium) Risk primi riskin piyasa fiyat d r. Riskdeki bir birim art " için ne kadar ek geliri istendi ini veya riskdeki bir birim azalma için ne kadar getiriden vazgeçilebilece ini gösterir. Risk primi, Sermaye Piyasas Do rusu'o n (Capital Market Line:CML) e imine e"ittir. Sermaye Piyasas Do rusu, teorik olarak risk beklenen getiri düzleminde risksiz varl ktan etkin s n ra te et olarak çizilen do rudur. Modern portföy teorisine