İstanbul 2007 - Sanal Dersane

Transkript

İstanbul 2007 - Sanal Dersane
Ýstanbul 2007
Copyright © Sürat Basým Reklamcýlýk ve Eðitim Araçlarý San. Tic. A.Þ.
Bu kitabýn tamamýnýn ya da bir kýsmýnýn, kitabý yayýmlayan þirketin
önceden izni olmaksýzýn elektronik, mekanik, fotokopi ya da herhangi
bir kayýt sistemi ile çoðaltýlmasý, yayýmlanmasý ve depolanmasý yasaktýr.
Bu kitabýn tüm haklarý, Sürat Basým Reklamcýlýk ve
Eðitim Araçlarý San. Tic. A.Þ.’ye aittir.
Yayýna Hazýrlýk
Pianalitik Yayýnlarý Rehberlik Birimi
Baský-Cilt
Baský Tarihi
Ekim 2007
Ana Daðýtým
Gökkuþaðý Pazarlama ve Daðýtým
Merkez Mah. Soðuksu Cad. No:31 Tek-Er Ýþ Merkezi
Mahmutbey / Baðcýlar / ÝSTANBUL
Tel: (0212) 410 50 00 (pbx) Fax: (0212) 445 84 64
ÖNSÖZ
Sevgili gençler;
Hayatýnýzda önemli deðiþikliklere zemin hazýrlayabilecek sýnavlarla karþý karþýyasýnýz. Bu önemli dönemde çoðu öðrenci neye, niçin ve nasýl çalýþmasý gerektiði konusunda ne yazýk ki yeterli bilgiye
sahip deðil. Hazýrlamýþ olduðumuz ve ‘Baþarý Merdiveni’ adýný verdiðimiz serinin ilki niteliðinde olan
bu kitapta hedef belirleme, ders çalýþma planý hazýrlama ve konsantrasyon konusunu örneklerle iþledik.
Kitabýn içeriðinde hedef belirlemenin önemini,
hedef belirlerken dikkat edilecek noktalarý, planlý
çalýþmanýn faydalarýný, plan örneklerini, planlý çalýþmayý engelleyen faktörleri ve çözüm önerilerini,
ders çalýþma ortamýnýn taþýmasý gereken özellikleri, konsantrasyonu, konsantrasyonu bozan etkenleri ve çözüm önerilerini detaylý bir þekilde ele aldýk.
Ülkemizde ne yazýk ki kitap okuma alýþkanlýðýnýn
yeterli düzeyde yerleþmediðinin bilincinde olarak
kitabý okunur kýlabilmek için konu akýþýna uygun
þekilde resimlerden, hikayelerden ve yaþanmýþ
hayatlardan örnekler koyduk.
Bu kitabýn hazýrlanmasýnda emeði geçen Seyit
Akyar’a ve Ýsmail Baran’a teþekkür ederiz.
Umarýz baþarýyý yakalamanýz için uzattýðýmýz ‘Baþarý Merdiveni’ne týrmanýp zirvelere ulaþýrsýnýz...
ÝÇÝNDEKÝLER
5
ÖNSÖZ ................................................................................ 5
YENÝDEN ÖÐRENCÝ OLSAYDIM ...................................... 7
HEDEF BELÝRLEME .......................................................... 9
Hedefin Açýk Seçik Olmasý ..............................................12
Ulaþýlabilir Hedefler ........................................................18
Aþamalý Hedef Listesi ......................................................20
DERS ÇALIÞMA PLANI ................................................ 22
Planlý Yaþamýn Saðladýðý Kazançlar .............................. 26
Planýn Çok Katý Olmamasý ............................................ 31
Zamaný Verimli Olarak Kullanmak ................................ 32
Plan Örnekleri ................................................................ 40
Birinci Yöntem .............................................................. 43
Ýkinci Yöntem ................................................................ 44
Ýçinizdeki Sese Kulak Verin..............................................48
Planýn Aksamasý Nasýl Önlenebilir?..................................50
a- Televizyon Baðýmlýlýðý..................................................50
b- Spor Baðýmlýlýðý ..........................................................51
c- Kýramadýðýnýz Arkadaþlarýnýz ........................................52
d- Evinize Gelen Misafirler ..............................................53
e- Ders Çalýþmaya Baþlayamamak ..................................53
Ders Çalýþma Ortamý Nasýl Olmalýdýr? .......................... 54
a- Oda ............................................................................55
b- Masa ..........................................................................56
c- Sandalye ....................................................................58
d- Kitaplýk........................................................................58
e- Yatak, Televizyon, Bilgisayar ......................................58
6
ÝÇÝNDEKÝLER
f- Duvarlar ......................................................................59
g- Oda Düzeni ................................................................60
h- Müzik ..........................................................................60
ý- Havalandýrma ..............................................................60
i- Iþýk ..............................................................................61
j- Renk ............................................................................61
k- Alternatif Çalýþma Ortamlarý ........................................61
KONSANTRASYON ...................................................... 64
Maçý Kim Kazanacak?......................................................70
Konsantrasyonu Bozan Etkenler ......................................73
a- Hayal Kurma ..............................................................73
b- Düþünceleri Denetleyememe ......................................74
c- Yatarak Çalýþma ..........................................................75
d- Müzik ..........................................................................77
e- Posterler ......................................................................78
f- Can Sýkýntýsý ................................................................79
g- Yoðun Duygusal Ýliþki ..................................................82
h- Televizyon ..................................................................83
ý- Telefon ........................................................................83
i- Aile Yaþamýnýn Düzensiz Olmasý ..................................84
j- Saðlýk Sorunlarý ............................................................85
k- Öðrenme Yöntemlerini Bilmemek ..............................85
l- Konsantrasyon Eþiðinin Aþýlmasý ..................................87
Konsantrasyonla Ýlgil Bazý Pratik Öneriler ........................89
KAYNAKLAR .................................................................... 93
BAÞARI MERDÝVENÝ
7
YENÝDEN ÖÐRENCÝ OLSAYDIM
Büyüklerin, gençlere hep nasihat vermek hevesinde
olduðu bilinir. Hayat yolunun yarýsýna eriþmiþ insanlar, her
zaman gençliðinde kaybettiði fýrsatlarý ve boþuna harcadýðý
gençliðini düþünerek dövünür. Aslýnda hayat yolunun
yarýsýnýn kaç ettiðini tam olarak biliyor da deðiliz. Malum,
Cahit Sýtký Tarancý ‘Otuz beþ yaþ’ þiirinde “Yaþ otuz beþ,
yolun yarýsý eder.” demiþ, ancak 46 yaþýnda hayata veda
etmiþ! Eðer ikinci bir yaþama fýrsatý elde edebilmek mümkün
olsaydý, neler yapacaðýmýzý yazmak, bu yollarda yeni
yürümeye baþlayan gençliðe faydalý olabilir.
Yeniden öðrenci olsaydým, eskiden yaptýðým gibi vaktimin hepsini ders çalýþarak geçirmezdim. Derslerime yeterince zaman ayýrýr, çalýþma zamanýnda baþka iþlerle uðraþmayýp çalýþmanýn hakkýný vermeye gayret ederdim.
Yeniden öðrenci olsaydým,
eskiden yaptýðým gibi kendi
kabuðuma çekileceðim yerde,
kalabalýkta da çalýþabilme kabiliyetini kazanmak için uðraþýrdým. Þimdi çok defa kazanmýþ olduðum çalýþma alýþkanlýklarýndan baþka bir þekilde çalýþmak zorundayým. Gürültülü bir
yerde yapmam gereken iþleri
güçlükle yapabiliyorum.
Yeniden öðrenci olsaydým,
ilgi göstermediðim veya sadece
not almak için çalýþtýðým derslere daha fazla ilgi gösterirdim.
Derslerden alacaðým bilgilerin
ufkumu açacaðýný düþünerek
daha ciddiyetle dinlerdim ders-
8
BAÞARI MERDÝVENÝ
leri. Yeni bir þeyler öðrenmeyi zevk haline dönüþtürürdüm.
Yeniden öðrenci olsaydým, yazý yazmayý ve düzenli kitap
okumayý alýþkanlýk haline getirirdim. Her konuda az da olsa
konuþabilecek, yorum yapabilecek yeterlilikte olmak için
çaba gösterirdim.
Yeniden öðrenci olsaydým, ödevlerimi ve görevlerimi
zamanýnda ve eksiksiz olarak yapmaya çalýþýrdým.
Yeniden öðrenci olsaydým, öðretmenlerime daha yakýn
olmaya çalýþýrdým. Bir öðrenci olarak, öðretmenlerimi ne
kadar az rahatsýz edersem o kadar iyi olacaðýný sanýrdým. Ne
yazýk ki öðretmenlerimin fedakarlýklarýnýn ve özverilerinin
deðerini yeterince bilemedim.
Artýk bir öðrenci deðilim. Belki de benim için geçmiþi
anarken ‘keþke’ demekten baþka bir yol kalmadý. Ama emin
olun sizin için her þey daha yeni baþlýyor.
Bir kral, halkýnýn ne durumda olduðunu görmek için
kýyafet deðiþtirerek ülkesini dolaþmaya baþlar. Yolu bir köye
düþer. Mütevazý bir handa geceler. Yemek olarak getirilen
dört yumurtayla karnýný doyurur. Hesabý sorunca da kendisinden 10 altýn istenir. “Aman!” der kral, “Burada yumurta kýtlýðý mý var?” Açýkgöz han sahibi taþý gediðine koyar:
“Hayýr ekselanslarý, yumurta boldur; ama kral kýtlýðý var!”
Ýçinde bulunduðunuz dönem, insan yaþamý için altýn
deðerinde olan gençlik dönemidir. Bu dönemi gerektiði þekilde deðerlendirerek, gelecek yaþamýnýzýn kalitesini ve standardýný yükseltebilirsiniz.
Yukarýdaki hikayede han sahibinin yaptýðý gibi hayatýnýzda önünüze belki de bir defa çýkacak þanslarý ya da
haklarý doðru kullanýn. Gireceðinizi sýnavlar da bu þanslardan birisi. Ancak bu þansýnýzý iyi kullanabilmek için öncelikle bir hedefinizin olmasý gerekir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
9
HEDEF BELÝRLEME
Baþarýlý olabilmek ve çalýþmak için hepimizin bir hedefi
olmalýdýr. Aksi durumda içimizde çalýþma isteði duymamýz
mümkün deðildir.
Bu arada þunu da ifade edelim ki sýnava hazýrlananlar
içerisinde geçmiþ senelerde sýnava girmiþ ve baþarýlý olamamýþ öðrenciler de bulunuyor. Bu öðrencilerin baþarýlý olamadýklarýndan dolayý morallerinin bozuk olmasý doðaldýr.
Ama bu öðrencilerin bu seneyi yeni bir baþlangýç olarak
deðerlendirmeleri gereklidir. Dünyada büyük baþarýlara
ulaþmýþ olan insanlarýn hayatlarýný incelediðimizde karþýmýza
bir sürü baþarýsýzlýk hikayesi çýkacaktýr. Bu insanlarý büyük
yapan, her düþtüklerinde yerden daha güçlü ve kararlý kalkmayý bilmeleri olmuþtur.
Hedef, belirli bir zaman diliminde varýlmak istenen noktadýr. Ne olmak istediðiniz ve bunu nasýl yapacaðýnýz ile ilgili
kesin olarak hedefleriniz var mý? Hedeflerini belirleyen
insanlarýn baþarýya nasýl ulaþtýklarýný biliyor musunuz?
Dünya aðýr sýklet boks
þampiyonu
Muhammed
Ali’yi düþünün; 1942’de
doðdu. 1964 yýlýnda aðýr
sýklet boks þampiyonluðunu
kazandý. Þampiyon olabilmek için kendisinden
önceki þampiyon Sonny
Liston’u dövmesi gerekiyordu ki, bunu da baþardý.
1967 yýlýnda ABD ordusunda askerlik yapmayý dini
BAÞARI MERDÝVENÝ
10
nedenlerle reddettiði için, unvaný geri alýndý ve boks yapmasý yasaklandý. Ama Ali, bu iki kararý da anayasa
mahkemesinde feshettirecekti. Bunu da, mahkemede
avukat kullanmadan, kendini üstün bir baþarýyla savunarak
yaptý.
1971’de unvaný Joe Frazier’a kaptýran Muhammed Ali,
1974’te önce Frazier’a ardýndan da Zaire’de George
Foreman’a karþý aldýðý galibiyetlerle unvanýný geri aldý. 1978
baþlarýnda Las Vegas’ta Leon Spinks’e sayýyla yenilmekle
birlikte, 15 Eylül’de New Orleans’ta unvan maçýnda rakibini yendi.
Böylece dünya aðýr sýklet
boks
þampiyonluðu
unvanýný üç kez kazanan ilk
boksör
oldu.
Ali’nin
Spinks’le yaptýðý ikinci karþýlaþmayý
63
350
kiþi
izlemiþti. Bu rakam kapalý
salonda yapýlan herhangi
bir
þampiyonluk
Kimi insanlar yaþamda
hiçbir amaca sahip olmadan
yaþarlar. Bu gibi insanlar, bir
nehir üzerinde akýp giden
saman çöplerine benzerler.
Onlar hedefsizdirler; ancak
suyun akýþýna kapýlarak akar
giderler.
turnu-
SENECA
vasýnda eriþilen en yüksek seyirci sayýsýydý.
O, ringe psikolojik savaþý getirmiþ olan bir sporcuydu.
Dövüþ sýrasýnda dansý andýran hareketlerle rakibini kendisinden uzak tutmak, maçtan önce hangi rauntta rakibi
nakavt edeceðine dair tahminde bulunmak, alaylý þiirler
söylemek, pek akýllý olmayan rakiplerini halkýn önünde rencide etmek gibi taktiklerle, rakiplerinin moralini maç
öncesinden baþlayarak bozuyor ve çoðunun kendisine bir
yumruk bile vuramayacak kadar yýpranmasýna neden oluyordu.
BAÞARI MERDÝVENÝ
11
Uzmanlarýn, fiziksel yapýsý ve gücü nedeniyle favori
olarak gördükleri Liston’la ilk þampiyonluk karþýlaþmasýndan önce, güçlü rakibinin moralini þiirlerle ve ince alaylarla
bozdu. Örneðin :
Her þey baþladý yirmi yýl önce,
En büyük adam doðmuþtu en nihayette,
Söyleyivereyim isterseniz bu þampiyonun adýný,
Olur mu hiç muhteþem Cassius Clay’dan baþkasý.
Ya da :
“Ýstiyorsun þampiyon olmak, ama çok çirkinsin evlat.”
Liston’u yendikten sonra gazetecilerin karþýsýna çýktýðýnda soru yaðmuruna tutuldu. Sessizlik saðlamak için ellerini
kaldýrdý, onlara “En büyük kim?” diye sordu. Yanýt vermediler. Önlerindeki defterlere ve mikrofonlara baktýlar.
Tekrar “En büyük kim?”
diye sordu. Suratlarýný asýp
baþlarýný kaldýrdýlar, ama
oda hâlâ sessizlik içindeydi.
“Son kez söylüyorum!”
diye baðýrdý. "Bütün dünyanýn gözü bizim üstümüzde. Hepiniz iki yüzlüsünüz. Size
Liston’u haklayacaðýmý söylemiþtim. Hepinizi haksýz çýkardým. Ben dünyayý sarstým; söyleyin, en büyük kim?” Bir an
duraksadýlar, sonra isteksizlik dolu seslerle hepsi, “Sensin,
evet..” dediler.
O, þampiyon olmayý çok önceden bilinçaltýna yerleþtirmiþti. Þampiyon olmadan iki yýl önce: “Gencim, yakýþýklýyým, sempatiðim, iki sene sonra dünya þampiyonu olacaðým.” diyordu. Ve de oldu.
BAÞARI MERDÝVENÝ
12
Yaþamda önemli olan hedef belirlemek ve bu hedefi
gerçekleþtirebilmektir. Bu böylece sürüp gider. Ýnsan hayatta olduðu sürece iþi ve hedefleri bitmez, bitmemelidir.
Unutmamak gerekir ki, iþim bitti diyenin iþi bitmiþtir!
Hedefin Açýk Seçik Olmasý
1953 yýlýnda ABD’de Yale Üniversitesi’nde yapýlan bir
araþtýrmada hedefi açýk-seçik bir þekilde belirlemenin baþarýya
olumlu etkisi ispatlanmýþ. Bu araþtýrmada, öðrencilere okul
sonrasý hayatlarýna iliþkin açýk ve net hedeflerinin olup
olmadýðý sorulmuþ. Öðrencilerin verdikleri cevaplara göre
sadece % 3’ünün tanýmlanmýþ ve net hedeflerinin olduðu
belirlenmiþ. 20 yýl sonra araþtýrmanýn devamý niteliðinde olan
ikinci bir çalýþma yapýlmýþ ve 20 yýl önce araþtýrmaya katýlmýþ
olan öðrencilerin hangi konuma geldikleri belirlenmiþ.
Araþtýrma sonucuna göre, 20 yýl önce hedeflerini açýk-seçik
belirlemiþ olan % 3’lük grubun, diðer % 97’lik gruba göre hayatta duygusal, ekonomik ve sosyal açýdan daha baþarýlý
olduklarý saptanmýþ. Hedefi olan insan, gücünü nereye harcayacaðýný bilir. Hedefi olmayan insan ise geleceðe yatýrým
yapmaz, neye yatýrým yapacaðý belli deðildir ki yapsýn.
***
Zengin olmayý hedefleyen genç bir üniversite öðrencisi
bu konuda kitap yazmýþ bir yazara gider ve kendisine zengin olmanýn yollarýný öðretip öðretemeyeceðini sorar. Yazar,
bu delikanlýya bunu öðretebileceðini söyler ve ona þu öðütleri verir:
- Bir konuda hedefine odaklanýrsan dikkatin o hedefe
toplanýr ve sonuca gidersin. Hayatýný hedef belirlemeden
BAÞARI MERDÝVENÝ
13
Günü kurtarmayý amaçlayanlar, geleceði inþaa edemezler.
H. BAYKAL
geçirirsen, hayatýn kararsýzlýk ve sýkýntýyla dolu geçer.
Çünkü o zaman senin için her þey zaman geçirici ve
oyalayýcý olmaktan baþka bir anlam ifade etmez. Ayrýca
çeþitli zorluklar karþýsýnda dayanma gücü bulamazsýn.
Hedefin yoksa sahip olduðun potansiyelin hiçbir anlamý
yoktur. Barajý olmayan bir akarsuyun sularý faydasýzca akar
gider. Eðer hayatýn efendisi olmak istiyorsan hedeflerinin bir
listesini yap, bunlarý bir kaðýda dök, hatta hayallerinin rengarenk resimlerini çiz.
Delikanlý, yazarý dikkatle dinler ve ona þu cevabý verir:
- Hocam bu söyledikleriniz çok güzel, ama hedeflerimi
kaðýda yazmamýn benim için hiçbir anlamý yok. Benim
hedeflerim yýllardýr aklýmda ve sürekli olarak bunlarý
düþünüyorum.
Yazarýn ýsrarlarýna raðmen delikanlý hedeflerini yazmaya
yanaþmaz.
- Peki, der yazar, delikanlýya, seni þu yandaki odaya
alalým.
Delikanlý yandaki odaya girer ve kapý delikanlýnýn
arkasýndan kapanýr. Odada bir bilgisayar vardýr ve ekrandan
þöyle bir yazý geçmektedir: “Bu oda bir dakika sonra patlayacak!”
Delikanlý bu yazýyý görünce paniðe kapýlýr ve hemen
kapýya yönelir, ancak kapý kapalýdýr ve baðýrmaya baþlar.
Sesini kimseye duyuramayýnca kapýyý tekmeler. Bu sýrada
ekranda geri sayým baþlamýþtýr: “59, 58, 57...”
BAÞARI MERDÝVENÝ
14
Delikanlýnýn paniði iyiden iyiye artmýþtýr. Kapý açýlmayýnca
pencerelere doðru koþar, ancak pencerelerde demir parmaklýklar vardýr. Bu arada saniyeler “30, 29, 28...” diye geriye
doðru ilerlemektedir. Tekrar kapýya yönelir, bütün gücüyle
kapýyý yumruklamaya ve avazý çýktýðý kadar “Ýmdat!..” diye
baðýrmaya baþlar. Saniyelerin geri sayýmý sürmektedir: “10,
9, 8..” O sýrada kapý açýlýr ve yazar içeri girer.
- Ne oldu evladým, ne bu panik, diye sorar.
- Derhal buradan kaçalým! Biraz sonra burasý patlayacak, diye baðýrýr delikanlý.
Yazar gayet sakin bir þekilde:
- Hayýr öyle bir þey yok, nereden çýkardýn bunu, diye
sorar.
Delikanlý þaþkýn bir þekilde bilgisayar ekranýný gösterir:
- Ama orada öyle yazýyordu!
- Öyle mi! Yazý demek bu kadar önemli. Öyleyse hadi
gel, hedeflerimizi yazmaya baþlayalým.
***
BAÞARI MERDÝVENÝ
15
Hedefini açýk seçik belirlememiþ bir kiþi, dümeni olmayan
bir gemiye benzer. Gemi sürekli yol alýr. Ýçindekiler çalýþtýklarýný ve belirli bir yere gittiklerini zanneder. Ancak geminin
akýbeti rastlantýlara kalmýþtýr. Böyle bir gemi kayalara
çarparak parçalanacaðý gibi hiç ilgisiz bir limana da gidebilir.
Eðer hedefiniz yoksa kendini rüzgara býrakmýþ bir yaprak
gibi oradan oraya savrulursunuz. Örneðin hedefiniz sadece
bir üniversiteye ya da bir liseye ‘kapak atmak’ ise, bu net ve
belirgin olarak tanýmlanmýþ bir hedef olmadýðýndan motive
olmakta sýkýntý çekersiniz. Ayrýca net olmayan bir hedef için
çeþitli programlar yapmak size boþuna bir uðraþ gibi
gelebilir.
Belirlenen hedefler düþüncelerinizi netleþtirir. Enerjinizi
ve zamanýnýzý daha verimli bir biçimde kullanmanýzý saðlar.
Hedefleri olanlar çalýþmaktan býkmaz, koþturmaktan yorulmaz ve asla mücadeleden vazgeçmezler.
Hedefine ulaþacaðýna inanan kiþinin buna ulaþma isteði
hedefini netleþtirdiði anda baþlar. “Bir gün üniversite
sýnavlarýný kazanmak istiyorum.” yerine “Bu sene Ankara
Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazanacaðým.” demek
gerekir. Hedefiniz ne kadar net ve belirgin olursa beyniniz
16
BAÞARI MERDÝVENÝ
neye odaklanacaðýný o kadar iyi bilir. Bu þekilde doðrudan
sizin kontrolünüzde olmayan bilinçaltý faktörler dediðimiz
potansiyel gücü uyandýrmýþ ve harekete geçirmiþ olursunuz.
Hedeflerinizi netleþtirin ve bilinçaltýnýzýn size hizmet etmesini saðlayýn.
Hedefi netleþtirme konusunda verilebilecek güzel örneklerden birisi de Fatih Terim’dir. Anadolu’nun bir köþesinden
çýkýp dünya futbolunda
kariyer sahibi bir teknik
direktör olma konumuna
gelen Terim, daha Ýtalya
macerasý baþlamadan
çoktan hedefini belirlemiþti. Kendisini Çizme’ye hazýrlamýþtý. Orada
en önemli problem
olarak ortaya çýkacak dil sorununu çözebilmek amacýyla
daha Türkiye’deyken Ýtalyanca öðrenmeye baþlamýþtý.
Buradan þu sonucu da ulaþabiliriz: Hedefleri açýk ve net
olarak ortaya koyma, hedeflere ulaþmak için gerekli olan
adýmlarý ve o adýmlarý atabilmek için ihtiyaç duyulan gücü
ortaya çýkarmaktadýr.
Maliyeci olmayý hedeflediðini düþünen kiþi gerçekten
bunu istiyor mudur? Eðer fýrsatý olursa bir Einstein veya bir
Edison olmayý da kabullenebilecekse seçtiði hedefte yanlýþlýk var demektir. Çünkü istenen hedef ne kadar yüksek
olursa olsun tamamen farklý olan bir baþka hedefle çabucak
yer deðiþtirebiliyorsa, her defasýnda hedefe sahip olan kiþi
neredeyse sýfýrdan baþlamak zorunda kalýr. Yerinden sýk sýk
oynayan taþýn etrafýnda taþa baðlý hiç bir þeyi sabitleþtiremezsiniz.
Belirlediðiniz hedefler net olduðu gibi ayný zamanda
ölçülebilir olmalýdýr. Aksi durumda baþarma ümidiniz kýrýlabilir, moraliniz bozulabilir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
17
4 Temmuz 1952 günü otuz dört yaþýnda bir kadýn,
Pasifik Okyanusu’na dalarak, Catalina adasýndan, 21 mil
batýsýnda kalan Kaliforniya’ya doðru yüzmeye baþladý. Eðer
baþarýlý olursa, bunu yapan ilk kadýn olacaktý. Adý Florence
Chadwick olan bu yüzücü, Manþ Denizi’ni her iki yönde
geçen ilk kadýndý. O sabah su, vücudu uyuþturacak kadar
soðuktu ve sis o kadar yoðundu ki, beraberindeki tekneleri
güçlükle seçebiliyordu. Köpekbalýklarýna ve dondurucu
soðuða hiç aldýrýþ etmeden on beþ saat yüzdü. Yakýndaki bir
teknede bulunan annesi ve antrenörü, karaya çok yaklaþtýklarýný ve devam etmesini söyledilerse de o, kendisini sudan
çýkarmalarýný istedi. Azimli yüzücü, Kaliforniya kýyýsýna
yarým mil kala sudan çýkýþýnýn nedenini þöyle açýkladý:
“Karayý görebilseydim, baþarabilirdim…”
Vazgeçmesinin nedeni ne yorgunluk, ne de soðuktu...
Tek neden, sis yüzünden karayý görememekti. Bu, hayatýn
bir gerçeðiydi… Bir þeyi baþarabilmek için, ortada gözle
görülür ve ölçülebilir bir hedef olmalýydý…
Belki sonucu merak etmiþsinizdir, iki ay sonra ayný
mesafeyi geçmiþ ve bir rekor kýrmýþtýr Chadwick.
Florence Chadwick dünyanýn en iyi yüzücülerinden
biriydi, ama yine de amacýna ulaþabilmek için kendisini
motive edecek gözle görünür bir hedefe gereksinim duymuþtu.
Bu araþtýrma ve örnekler hedefi açýk ve net olarak belirlemenin önemini ortaya koymaktadýr. Bu, sadece sýnav için
gerekli olan bir durum deðildir. Hayatýmýzýn her safhasýnda
atacaðýmýz adýmlarýn hesabýný yapmalý, getirilerini ve
götürülerini deðerlendirmeliyiz. Ders çalýþýrken belirleyeceðiniz hedefleri de bu örneklerden hareketle ele aldýðýmýz-
18
BAÞARI MERDÝVENÝ
Çalýþmak sizi þu üç beladan kurtarýr: Can sýkýntýsý, kötü alýþkanlýklar ve yoksulluk.
VOLTAÝRE
da günlük, haftalýk ve aylýk hedeflerin açýk ve net olmasýnýn
gerekliliði ortaya çýkmaktadýr. Örneðin aylýk hedeflerinizi
belirlerken, ders ders hangi konularý bitireceðinizi, kaçar
soru çözeceðinizi, bunun için hangi kaynaklarý kullanacaðýnýzý ortaya koymanýz þarttýr.
Ulaþýlabilir Hedefler
Hedefleriniz ulaþýlabilir olsun. Bir elma bahçesine
girdiðiniz zaman eðer boyunuz kýsa ise aþaðýdaki dallarýn
meyvelerini toplamak sizin için uygundur. Uzun boylu iseniz
yüksekteki dallardan da meyve toplayabilme avantajýnýz var
demektir. Ama kýsa boyunuza raðmen en yüksek dallardaki
elmalara göz dikerseniz, bu sizde strese yol açabilir.
Hedefleriniz ulaþýlmasý olanaksýz hedefler olmamalýdýr.
Çünkü bu durum bir süre sonra umutsuzluk doðurur ve
çalýþma heyecanýný bitirir.
Örneðin fen ve matematik derslerinde çok baþarýlý olamayan bir öðrencinin yüksek puanlý bir okulu ya da bölümü
hedef olarak belirlemesi pek akýlcý bir davranýþ deðildir. Bu
durum bir süre sonra hedefe ulaþýlamayacaðý anlaþýldýðýnda
yoðun bir stresin oluþmasýna neden olabilir.
Kazanmayý istediðiniz okulun ya da bölümün puaný ne
ise her girdiðiniz deneme sýnavýnda bu puana biraz daha
yaklaþmayý hedefleyin. Her denemede biraz daha fazla
puan alarak kazanmayý istediðiniz yerin puanýna yaklaþabiliyorsanýz, bu durum sizin hevesinizi artýracak ve çalýþma
motivasyonunuzu yükseltecektir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
19
Ýyi hazýrlanýrsanýz, yapacaðýnýz çalýþmayla, bütün bir
geleceðinizi kazanabileceðiniz bir yola girebilirsiniz. Ancak
bu dönemde her türlü sýkýntýya göðüs gererek sistemli bir
çalýþmayý yürütebilmek sanýldýðý kadar kolay deðildir.
Kiþi, hedeflerini gerçekçi olarak belirleyebilmek için ne
yapmalýdýr? Ýþte iþin püf noktasý bu soruda yatýyor. Bunun
için kiþi, kendini çok iyi tanýmalýdýr. Yeteneklerini, çalýþma
potansiyelini, zeka durumunu, ilgilerini ve kiþiliðini iyi tahlil
ederek geleceðe ait hedeflerini daha gerçekçi olarak
belirleyebilir. Bu belirleme sadece okul ya da meslek seçiminde deðil, ayný zamanda öðrencinin oluþturacaðý ders
çalýþma programýnda da etkili olacaktýr. Örneðin ders çalýþma alýþkanlýðý olmayan, ders çalýþmayý eziyet olarak gören
bir öðrencinin sene baþý itibariyle günlük 5 - 6 saatlik bir
çalýþma programý oluþturmasý mantýklý ve doðru deðildir. Bu
öðrenci aklýyla deðil, duygularýyla hareket ettiði için çalýþma
adýna belirlediði hedef, realiteye aykýrý olacaktýr.
Kendinizi tanýmada belli kýstaslarý dikkate almanýzda
fayda var. Bu kýstaslarý, bir baþka ifadeyle bu referanslarý
anne - babanýz, arkadaþlarýnýz ve öðretmenleriniz olarak
20
BAÞARI MERDÝVENÝ
Doðru yöne akýyorsanýz, varacaðýnýz yer okyanustur.
H. BAYKAL
sayabiliriz. Özellikle bu grup içerisinde sizi daha objektif
olarak deðerlendirebilecek olanlar öðretmenlerinizdir. Hedef
belirlerken (okul ya da meslek seçimi, ders çalýþma programý
vb) onlarýn uyarýlarýný dikkate almalýsýnýz.
Aþamalý Hedef Listesi
Hedefinizi belirledikten sonra yapýlacak en önemli iþ, o
hedefe yoðunlaþmaktýr. Ardýndan izlenecek yol, ulaþýlmak
istenen hedefe yaklaþtýracak küçük küçük ara hedefler belirlemektir.
Diyelim ki, Hukuk Fakültesi’nde okuyup avukatlýk yapmak
istiyorsunuz. Önce bu hedefi bir yere yazýn. Sonra bu hedefi gerçekleþtirmek için, ara hedef konumunda yeni hedefler
belirleyin. Önem sýrasýna ve önceliklere göre bir sýralama
yapýn. Bunun yolu da günlük, haftalýk, aylýk ve yýllýk hedefler belirlemekten geçer. Örneðin 10 yýl sonra nerede olmak
istediðinizi belirleyin. Bu hedefe ulaþmak için neler yapmak
gerekiyor olabilir? Ýþte size bir hedef çizelgesi:
Her gün belli sayýda soru çözmek
Her hafta bir deneme sýnavý çözmek
Okuldaki sýnavlardan iyi notlar almak
Sýnavlara hazýrlýk kitaplarýný bitirmek
Bir dershaneye gitmek
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazanmak
Yabancý dil öðrenmek
BAÞARI MERDÝVENÝ
21
Bilgisayar bilgisini geliþtirmek
Ýyi bir derece ile üniversiteden mezun olmak
Sosyal çevreyi geniþletmek
Bir avukatlýk bürosu açmak (ANA HEDEF)
Yukarýda gördüðünüz hedef
dizisi ana hedefinize ulaþmanýz
adýna birer ara hedef olacak ve
ana hedefinize ulaþmanýz için
kat etmeniz gereken mesafeyi
size gösterecektir. Hedefinize
ulaþma yolunda zaman zaman
ne durumda olduðunuzu kontrol etmeniz de gerekecektir. Ýþe,
her gece yatmadan önce o gün
neler yaptýðýnýzý, hedefinizi ne
oranda gerçekleþtirebildiðinizi sorgulayarak baþlayabilirsiniz.
Hedefinizden saptýðýnýz günler, kendinize sizi motive edecek
cezalar verebilirsiniz. Attýðýnýz bu küçük adýmlar (ara hedefler), sizi büyük hedefe ulaþtýrýcý bir vazife görecektir. Hedef
çizelgesindeki sapmalarý belirleyip tedbir almak için de
aþaðýdaki sorularý kendinize yöneltin:
Yaptýðým
çalýþmalar sonucunda ortaya çýkan
durum nedir?
Ne
kadarýný baþarmalýydým, ne kadarýný baþarabildim?
Aradaki fark neden kaynaklandý?
Bunu gidermem için neler yapmam gerekir?
Hedefi belirledikten sonra, sýra hedefe ulaþtýracak olan
planý uygulamaya gelmiþtir artýk.
BAÞARI MERDÝVENÝ
22
DERS ÇALIÞMA PLANI
Yapýlacak iþlerin belirli bir sýra ve düzen içine sokulmasýna plan denir. Plan, etkili ve verimli ders çalýþmanýn en
önemli unsurlarýndandýr . Ders çalýþma planý, sýnava hazýrlýk
sürecinde püf noktalardan birisidir.
***
Bir çömlekçide çýrak olarak iþe baþlayan bir genç, kýsa
sürede iþin inceliklerini anladýðýný düþünerek ustasýndan kendisine daha büyük iþler vermesini istemiþ. Ustasý ise: “Her
iþin bir inceliði vardýr. Bu da zamanla ve tecrübeyle kazanýlýr.
Þimdi daha erken…” diye çýraðýn bu isteðini reddediyormuþ.
Zaman ilerledikçe çýrak kalfa olmuþ. Ama kendisini usta
gibi görüyormuþ. Bu sefer ustasýna: “Usta ben bu iþi iyice
öðrendim. Artýk kendi baþýma çalýþmak istiyorum. Bir
dükkân açsam nasýl olur, ne dersin?” demiþ. Ustasý ilk
zamanlar bu isteði geçiþtirmiþ; ama kalfanýn ýsrarý üzerine:
“Sen daha bu iþin püf noktasýný bilmiyorsun. Biraz daha
burada çalýþýp iyice piþmelisin. Ancak ondan sonra dükkân
açabilirsin. Hatta ben de sana yardým ederim!” diye karþýlýk
vermiþ.
Her seferinde ustasýndan ayný nasihatleri dinlemekten
býkan kalfa, oradan ayrýlmýþ ve kendine bir dükkân açmýþ. Ýþi
öðrendiðinden emin olduðu için çok baþarýlý olacaðýný
düþünüyormuþ.
Bir sürü para harcayarak açtýðý dükkânýna müþteriler
gelmeye baþlamýþ. Ama kalfa, sipariþleri bir türlü yetiþtiremiyormuþ. Çünkü yaptýðý o güzelim çömlekler, fýrýna girince her
nedense bir taraflarýndan çatlýyormuþ. Çok uðraþmýþ; ama bu
sorunu bir türlü çözememiþ. Çömlekler fýrýna girince saðlam
çýkmýyormuþ. Ýflasa doðru sürüklenen kalfa, bütün cesaretini
toplayarak eski ustasýnýn yanýna gitmiþ. Utana sýkýla durumu
anlatmýþ. Tecrübeli usta, sorunu hemen anlamýþ tabii.
BAÞARI MERDÝVENÝ
23
Usta, babacan bir tavýrla:
“Ben sana demedim mi
evlâdým, sen daha iþin püf
noktasýný öðrenmedin diye?
Sabredip burada biraz daha
çalýþsaydýn ne olurdu? Ýþin püf
noktasýný öðrendikten sonra
dükkân açsaydýn, baþýna bunlar gelmeyecekti.” demiþ.
Eski kalfasýnýn durumuna da üzülen usta, onu bu durumdan kurtarmaya karar vermiþ: “Bizim iþimiz sanattýr. Her
sanatýn bir püf noktasý vardýr. Bak þimdi sana göstereyim
bunu…” demiþ.
Tezgâha bir miktar çamur koymuþ. Kalfaya dönüp:
“Haydi bakalým þunu bir çömlek yapýver.” demiþ. Kalfa
gayet güzel bir çömlek yapmýþ. Usta da beðenmiþ çömleði.
Kalfanýn bin bir zahmetle yaptýðý çömleði eline alan usta
çömleði elinde çevirmeye baþlamýþ. Sonra bir an durmuþ;
gözlerini bir noktaya dikmiþ. Sonra da o noktaya kuvvetli
þekilde üflemiþ. Bunu birkaç kez yapmýþ. Sonra da çömleði
fýrýna koyup piþirmiþ. Zamaný gelince fýrýndan çýkarýlan çömlek sapasaðlammýþ.
Kalfa: “Bu çömleði ben yaptým, kýrýlmadý; ama daha önce
yaptýklarým kýrýlýyordu!” diye þaþkýnlýðýný ustasýna ifade etmiþ.
Tecrübeli usta, zamaný geldiðini düþünerek: “Bak evlâdým;
sen çömleði yaptýn, ama fýrýna koymadan önce ben onun
üzerindeki hava kabarcýklarýný üfledim. Böylece hava kabarcýklarý fýrýnda çömleðin kýrýlmasýna neden olmadý. Sen bunu
bilmiyordun. Bu nedenle çömleklerin hep kýrýlýyordu.” demiþ.
Kalfa bu þekilde çömlekçiliðin “püf noktasýný” biraz masraflý da olsa öðrenmiþ.
***
24
BAÞARI MERDÝVENÝ
Sýnavlara hazýrlýk çok ciddi bir iþtir. Baþarýya ulaþmak da
ancak planlý ve disiplinli bir çalýþmayla mümkündür.
Planlanmýþ bir çalýþma, hedefe yönelik olarak yapýlacak
iþlerin etkili bir biçimde yürütülmesini ve takip edilmesini
saðlar. Plan; "nasýl", "nerede", "ne zaman" ve "hangi
derse" çalýþýlacaðýna karar vermektir.
Öðrencilerin pek çoðu, ayný gün içinde birden fazla ders
çalýþmak zorunda olmaktan yakýnmaktadýrlar. “Nasýl
çalýþsam, hangisine önce baþlasam, ikisini bir arada yürütebilir miyim, hepsine zaman ayýrabilecek miyim, zamaný
rahatlýkla yetirebilecek miyim?...” gibi endiþe ve kararsýzlýklar, plansýzlýðýn doðal bir sonucudur.
Descartes’a göre “Plansýz çalýþan bir kimse, ülke ülke
dolaþýp hazine arayan bir insana benzer.” Plansýzlýk, dikkatsizliðe, yorgunluða, bitkinliðe, isteksizliðe ve dalgýnlýða
neden olur. Bu durum öðrencilerde psikolojik bir baský,
kararsýzlýk, çalýþmaya motive olamama ve verimsiz çalýþma
gibi olumsuz birçok sonuca yol açar.
Bazý öðrenciler için özellikle baþlangýçta düzenli ve programlý bir biçimde çalýþma maratonuna baþlama oldukça zor
gelir. Bu zorluk genellikle uzun süreli planlama ve çalýþma
programýnýn yokluðundan kaynaklanýr. Öðrencilerin bir
kýsmý zamanlarýný planlamayý ve bunu yazýlý hale getirmeyi
çok önemli bulmazlar. Oysa yapýlan çalýþmalar derslerdeki
ve sýnavlardaki baþarý ile gerçekçi bir planlama arasýnda çok
önemli iliþki olduðunu ortaya koymaktadýr.
Aþaðýda verilen durumlar bir çoðumuza tanýdýk gelebilir;
Arkadaþlarýnýz birlikte sinemaya gitmeyi önerdi...
Bu filmi görmeyi çok istiyordunuz, fakat ödevinizi
bitirmek zorundasýnýz.
BAÞARI MERDÝVENÝ
Önemli
25
bir sýnavdan önceki gece... Çalýþmaya
baþlamanýz gerekiyor, ama okunacak çok yer var.
Zaman yeterli deðil.
Tüm
zamanýnýzýn nereye gittiðini merak ediyor
musunuz?
Çalýþmalar ve ödevler son ana mý kalýyor?
Sýnavdan veya ödev teslim tarihinden önce kendinizi baský altýnda hissediyor musunuz?
Zamanýnýzý kontrol etmek ister misiniz?
Yalnýz burada þu unutulmamalýdýr ki, zamaný kontrol
etmek ve etkin bir biçimde kullanmak yine sizin elinizdedir.
Bunun için mutlaka önceliklerinizi göz önüne almanýz
gerekir. Önceliklerinizi belirlemede de en önemli unsur,
yapýlan plandýr.
BAÞARI MERDÝVENÝ
26
Planlý Yaþamýn Saðladýðý Kazançlar
Bir göletin baþýnda oturan bir bilgenin dikkatini, susuzluktan kýrýlan bir köpeðin devamlý olarak gölete kadar gelip,
tam su içecekken kaçmasý çeker. Dikkatle izler olayý. Köpek
susamýþtýr; ama gölete geldiðinde sudaki yansýmasýný görüp
korkmaktadýr. Bu yüzden de suyu içmeden kaçmaktadýr.
Sonunda köpek susuzluða dayanamayýp kendini gölete atar
ve kendi yansýmasýný görmediði için suyu içer. O anda bilge
düþünür: “Benim bundan öðrendiðim þu oldu: Bir insanýn
istekleriyle arasýndaki engel, çoðu zaman kendi içinde
büyüttüðü korkularýdýr, kendi içinde büyüttüðü engellerdir.
Ýnsan bunu aþarsa istediklerini elde edebilir. Bunun için de
iyi ve uygulanabilir bir plan yaparak iþe baþlamalýdýr.”
***
Yapýlacak olan iþler ve çalýþýlacak olan dersler ne kadar
çok olursa olsun, sizi ne kadar korkutursa korkutsun -ki aslýnda korkmaya gerek yoktur- bir yerinden baþlamak gerekir.
Sistematik ve planlý çalýþma þu yararlarý saðlar:
Gireceðiniz sýnavlara yönelik olarak yapacaðýnýz iþler, bir
günde bitirilecek kadar az deðildir. Planlama her iþe daha
rahat zaman ayýrmanýzý ve yapmak istediklerinizi daha
huzurlu bir biçimde yapmanýzý saðlar. Bu nedenle planlý
yaþam, bu iþleri önem ve öncelik sýrasýna koymanýza yardýmcý olur. Çatýþma yaþamanýzýn önüne geçer.
Beklemediðiniz bir takým zaman tuzaklarý ve problemleri
ile her an karþýlaþabilirsiniz. Planlý çalýþma, bu zaman tuzaklarýna düþmenize engel olur. Bir krizden diðerine koþmak
yerine belli bir sistematik içinde derslerinizi takip etmenizi
saðlar.
BAÞARI MERDÝVENÝ
Geleceðinizi,
27
iradeniz dahilinde kontrol altýna almanýza
yardým eder. Geleceðinizin bu planlý ve programlý çalýþmaya
baðlý olduðunun bilincinde olursunuz. Çalýþmada motivasyonunuzu kaybetmezsiniz.
Zamaný planlamak sizi kýsýtlamaz, tam tersine özgür olmanýza zemin hazýrlar. Çalýþma zamanýnýzý kontrol etmenize,
zamanýnýzý son derece verimli kullanmanýza, dinlenme zamanýnýzda daha özgür ve rahat davranmanýza yardýmcý olur.
Bazen eðitim için ayný anda birden fazla aktiviteyi yapma
zorunluluðunuz ortaya çýkabilir. Ýþte planlý çalýþma bu
aktivitelerin hepsine gerektiði kadar zaman ayýrmanýza
yardýmcý olur. Ýçsel bir çatýþma yaþamadan programýnýzý
tekrar düzeltmenize olanak verir. Hangi dersi çalýþacaðýnýza
karar verememekten dolayý zaman kaybetmenizi, bir dersi
doðru düzgün çalýþmadan býrakýp panik içinde diðerine geçmenizi önler.
28
BAÞARI MERDÝVENÝ
Ne
kadar çalýþacaðýnýzý ve bu çalýþma için ne kadar
zaman harcayacaðýnýzý bildiðiniz için kendinizle ilgili suçluluk ve eksiklik duygusu gibi olumsuz deðerlendirmeler yapmanýza engel olur. Kendinize olan güveninizin ve
inancýnýzýn devamý açýsýndan bu, çok önemlidir.
Planlý
çalýþma, konularý yetiþtirememe gibi bir problem
yaþamanýzýn önüne geçer. Günü gününe çalýþma nedeniyle
sýnav öncesi çalýþma süresini kýsaltabilir, sýnav kaygýsýný
önleyebilir ve çalýþma verimini yükseltebilirsiniz.
Yapmanýz
gereken her þeyi yerinde ve zamanýnda
yaparak baþarý grafiðinizdeki deðiþimi daha kolay
gözlemleyebilirsiniz. Planlý
Türk insaný, dünyanýn en çalýþýlarak geçirilen her gün,
zeki, ferasetli ve çalýþkan insan- hedefinize adým adým yaklarýndandýr. Bununla beraber laþtýðýnýzý size gösterir.
Batý milletlerinden daha geriyiz.
Çünkü, zekamýzý yöntemli ve
akýlcý bir þekilde kullanamýyor,
güç ve zaman israf ediyoruz.
Öðrencilerin yaþadýklarý
en büyük sorunlardan birisi
de yaptýklarýný geniþ bir perspektifle, baþýný ve sonunu
ALÝ FUAT BAÞGÝL görerek, kuþbakýþý deðerlendirememektir. Planlý çalýþmayan bir öðrenci yaptýklarýnýn tamamýný bir arada göremez
ve durumunu deðerlendiremez. Planlama, öðrenilecek
konunun kýsa bir zamana sýkýþtýrýlmasý yerine belirli bir zaman
aralýðýna yayýlarak daha kalýcý ve etkili olmasýný saðlar. Ýþte
planlý yaþam, hayatýnýzýn bir evresinde geriye dönüp þöyle bir
baktýðýnýzda, ne kadar yol aldýðýnýzý ve önünüzde ne kadarlýk
bir mesafenin kaldýðýný bir çýrpýda göstermeye yardýmcý olur.
Planlý
çalýþmanýn ve hareket etmenin özünde akýlcýlýk
vardýr. Kýsa bir zamanda daha çok iþler yapabilmeyi
saðladýðýndan, planlý çalýþma sýnavlara hazýrlýkta vazgeçile-
BAÞARI MERDÝVENÝ
29
mez derecede önemlidir.
Planlý
yaþam, zamanýn sizi kontrol etmesini deðil, sizin
zamaný kontrol altýna almanýza olanak saðlar.
Aileniz
ile aranýzda ders çalýþma konusunda çýkabilecek
anlaþmazlýklarý önler. Aile içindeki huzurun saðlanmasýnda
plan, iþlevsel bir öneme sahiptir.
En mükemmel plan, uygulanabilir olan plandýr. Planýn
iyi bir plan olarak nitelendirilmesi için göz önünde bulundurulmasý gereken bazý noktalar vardýr: Baþarýlý bir plan
esnek olmalýdýr, zaman taksimi iyi yapýlmalýdýr, dinlenmeye
de zaman ayrýlmalýdýr. Bunlar bir planýn baþarýya ulaþmasý
için bilinmesi gereken temel unsurlardýr.
***
Sayýn Þantiye Þefim,
Ýþ kazasý tutanaðýna “Planlama hatasý” diye yazmýþtým.
Bunu yeterli görmeyerek olayý ayrýntýlý anlatmamý
istemiþsiniz. Þu anda hastanede yatmama neden olan olaylar aynen þöyle olmuþtur:
Bildiðiniz gibi ben bir duvar ustasýyým. Ýnþaatýn altýncý
katýndaki iþimi bitirdiðim zaman biraz tuðla artmýþtý. 250 kg
kadar olduðunu tahmin ettiðim bu tuðlalarý aþaðýya
indirmek gerekiyordu.
Aþaðý indim. Bir varil buldum. Ona saðlam bir ip
baðladým. Altýncý kata çýktým. Ýpi bir çýkrýktan geçirip ucunu
aþaðýya saldým.
Tekrar aþaðýya indim ve ipi çekerek varili altýncý kata
çýkardým. Ýpin ucunu saðlam bir yere baðlayýp yukarý çýktým.
Bütün tuðlalarý varile doldurdum. Aþaðý indim,
BAÞARI MERDÝVENÝ
30
baðladýðým ipin ucunu
çözdüm. Ýpi çözmemle
birlikte kendimi havalarda buldum.
Nasýl
bulmayayým?
Ben yaklaþýk 70 kiloyum.
250 kg’lýk varil, hýzla
aþaðýya düþerken beni
yukarý çekti.
Heyecan ve þaþkýnlýktan ipi býrakmayý akýl
edemedim. Yolun yarýsýnda dolu varille çarpýþtýk. Sað iki kaburgamýn bu arada kýrýldýðýný sanýyorum.
Tam yukarý çýkýnca, iki parmaðým iple beraber çýkrýða
sýkýþtý. Parmaklarým da bu sýrada kýrýldý. Bu esnada yere
çarpan varilin dibi çýktý ve tuðlalar etrafa saçýldý.
Varil hafifleyince, bu sefer ben aþaðý inmeye baþladým,
varil ise yukarý çýkmaya baþladý ve yolun yarýsýnda varille
yine çarpýþtýk. Sol bacaðýmýn kaval kemiði de bu sýrada
kýrýldý.
Can havliyle ipi býrakmayý akýl ettim. Baþýmý yukarý
kaldýrdýðýmda boþ varilin süratle üzerime geldiðini gördüm.
Kafatasýmýn da böyle çatladýðýný sanýyorum.
Bayýlmýþým, gözümü hastanede açtým. Cenabý Hak’tan
tüm kullarýný böyle görünmez kazalardan korumasýný diler,
hürmetle ellerinizden öperim.
Duvarcý Ustanýz
BAÞARI MERDÝVENÝ
31
Zor iþler, zamanýnda yapmamýz gerekip de yapmadýðýmýz kolay
þeylerin birikmesiyle oluþur.
HENRY FORD
Duvarcý ustasý gerçekten ucuz atlatmýþ. Küçük bir planlama hatasý, büyük sorunlara yol açmýþ. Ama bana göre 250
kg tuðlayý altýncý kattan aþaðýya indirmek için o düzeneðe
hiç gerek yoktu. Çünkü usta kaç defa inip çýktý binaya.
Bunlarýn her birisinde bir miktar tuðla indirseydi zaten
tuðlalar bitmiþ olurdu. Ama o böyle yapmadý. Yanlýþ bir
planla kendi baþýný belaya soktu. Bir de yanlýþ planý, yanlýþ
uygulayýnca facianýn eþiðinden döndü.
Evet, baþarýya ulaþmak için mükemmel planlara gerek
yok. Uygulanabilen, iyi düþünülmüþ ve sorunlara çözüm
olabilecek basit bir plan her zaman iþimizi görür. Bir de
duvarcý ustasý gibi her iþi biriktirip bir anda yapmaya kalkmamak lazým galiba!
Planlamanýn özü, iþi bölüp, parçalayýp yapýlabilir hale
getirmektir. Planlarýnýzý uygularsanýz iþleriniz birikmez. Yoksa
duvarcý ustasýný sýk sýk hatýrlamak zorunda kalabilirsiniz! “Bir
musibet bin nasihatten iyidir.” diyorsanýz o baþka! Bir ders
çalýþma planý hazýrlarken genel olarak aþaðýdaki noktalara
dikkat edilmesi, ileride istemediðimiz sonuçlarla karþýlaþmaktan bizi korur.
Planýn Çok Katý Olmamasý
Ýyi hazýrlanmýþ bir plan, uygulanabilir olmalýdýr. Çünkü planlamada amaç verimli çalýþmadýr.
Plan yapýlýyor, ama uygulanamýyorsa, hazýrlanan planda bir sorun
var demektir. Plan yapýlýrken sýnýr-
32
BAÞARI MERDÝVENÝ
Yapýlmýþ küçük iþler, yapýlmamýþ büyük iþlerden daha iyidir.
PETER MARSHALL
larý çok katý tutmamak gerekir. Sýnýrlar esnek olmadýðýnda,
uygulamada zorluklar çýkmakta, hazýrladýðý planý gerçekleþtiremeyen çok hassas öðrenciler, bu nedenden dolayý
kendine dönük olumsuz duygular beslemekte, sonra da
özgüvenini kaybetmektedirler. Özgüveni kaybolan bir
öðrencinin de derse çalýþma isteði ve arzusu kalmamaktadýr.
Hayatýmýzda kontrolümüzün dýþýnda çok fazla sayýda
etken bulunmaktadýr. Bunlarýn büyük çoðunluðu bizim
belirlediðimiz ve olmasýný istediðimiz çerçevede kalmaz.
Bunun için beklenmedik faktörlere de planda yer vererek bir
esneklik oluþturulmalýdýr. Yapýlmasý planlanan iki aktivite
arasýnda belli bir süre pay býrakýlmalýdýr. Böylece bitmesi
gereken bir etkinliðin elde olmayan nedenlerle sarkmasý,
diðer etkinliðin gerçekleþmesini engelleyemeyecektir.
Zamaný Verimli Olarak Kullanmak
Baþarýya ulaþmada temel faktörlerden birisi de zamaný
verimli kullanmaktýr. Ne yazýk ki birçoðumuz her sabah
hesabýmýza yatýrýlan paranýn kýymetini bilmiyoruz!
Farz edin ki bir banka size her gün 86 400 dolarlýk bir
hesap açýyor. Yalnýz, önceki günden bir sonraki güne
hesabýnýzý aktarmýyor. Her gün 86 400 dolarlýk yeni bir
hesap. Ve her akþam ne kadarýný kullandýðýnýza bakmadan
hesabýnýz kapatýlýyor. Bu durumda ne yapardýnýz? Bütün
parayý kuruþuna kadar kullanmak isterdiniz muhakkak.
Hepimizin böyle bir bankasý var: Zaman Bankasý
Her sabah, hesabýnýza 86 400 saniye yatýrýlýyor ve her
BAÞARI MERDÝVENÝ
33
gece hesabýnýz kapatýlýyor. Her gün bu devran böyle dönüyor. Bir günden diðer güne bir saniye bile eklenemiyor. Her
sabah yeni bir hesap ve her gece sýfýrlanarak kapatýlan bir
hesap... Geriye dönüþ yok, yarýndan borçlanma imkaný da
yok.
Bugünü, bugünkü kredinizle yaþamalýsýnýz. Ona iyi bir
yatýrým yapýn, mutluluk ve baþarý olarak size geri dönsün.
BÝR SENE’nin deðerini anlayabilmek için ÖSS'de
baþarýsýz olan bir öðrenciye sorun.
BÝR AY’ýn deðerini anlayabilmek için prematüre bir
bebeðe sahip anne - babaya sorun.
BÝR HAFTA’nýn deðerini anlayabilmek için haftalýk bir
derginin editörüne sorun.
BÝR DAKÝKA’nýn deðerini anlayabilmek için uçaðý henüz
kalkmýþ birine sorun.
BÝR SANÝYE’nin deðerini anlayabilmek için bir kazayý
yapana sorun.
BÝR MÝLÝSANÝYE’nin deðerini anlayabilmek için
Olimpiyat ikinciliði kazanan bir sporcuya sorun.
34
BAÞARI MERDÝVENÝ
Sahip olduðunuz her aný çok iyi deðerlendirin.
Þunu unutmayýn ki zaman hiç kimseyi beklemez.
Dün artýk mazi oldu...
Yarýn bilinmeyen...
Bugün ise avuçlarýnýzýn içinde size sunulmuþ bir
armaðan...
Zamaný iyi bir biçimde deðerlendirebilmek için mutlaka
içinde bulunduðumuz ‘an’ý çok iyi deðerlendirmeliyiz.
Yarýnýmýzý satýn alabilmek adýna bu, gerçekten çok önemlidir. Çünkü geçmiþ, geride kalmýþtýr ve artýk onu deðiþtirebilmemize olanak yoktur. Yarýnýn ise ne getireceðini bilemeyiz. Bunun için de oturup endiþelenmeye gerek yoktur.
Aksi durumda kendi üretkenliðimizi engellemiþ oluruz.
Yapýlacak en önemli þey, içinde bulunduðumuz zamaný en
mükemmel biçimde kullanmaktýr. Bu bakýmdan þunlarý
kesinlikle unutmamalýyýz:
En önemli zaman, içinde bulunduðumuz zamandýr.
En önemli yer, þu anda içinde bulunduðumuz yerdir.
En önemli kiþiler, þu an
konuþtuðumuz kiþilerdir.
Oturup, bir gün içinde
neler yaptýðýnýzý ve bütün bu
yaptýklarýnýza ne kadar süre
ayýrdýðýnýzý hiç hesapladýnýz
mý? Hesaplamayý denemekte
büyük yarar var. Eðer böyle
bir hesaplama yaparsanýz,
farkýnda olmadan çok deðerli
zaman dilimlerini nasýl yararsýz
BAÞARI MERDÝVENÝ
35
iþlere harcadýðýnýzý göreceksiniz. Bu hesaplama aslýnda uygun
kullanýldýðýnda, ne kadar çok zamana sahip olduðunuzu da
gösterecektir. Zamaný elden geldiðince iyi deðerlendirmek
baþarýnýn çok önemli anahtarlarýndan biridir.
Vaktinizi ne gibi þeylerle boþa harcadýðýnýzý þöyle
bir düþünün ve bunlarýn bir listesini yapýn.
Sonra
vakti boþa harcamanýn size faturasýnýn ne
olduðunu hesaplayýn.
Listenizdeki
kolaylýkla vazgeçebileceðiniz üç
adet vakit kaybettirici etkinliði yazýn ve bunlardan
hemen vazgeçin.
Bunu zaman içinde sýk sýk tekrarlayýn.
Uzun bir ömür süren ve yaþamýnýn her anýný çalýþarak
geçiren Süheyl Ünver'e, ileri bir yaþta iken bazý dostlarý þaka
yollu takýlmýþlar:
- Azrail sizi unuttu mu yoksa?
Süheyl Ünver'in cevabý þöyle olmuþ:
- Hayýr, Azrail’le yakýnda görüþtük. Bana dedi ki: Boþ
bulursam götürürüm!
***
Batý dünyasýnda çok üzerinde durulan bir konu olarak
zamanýn verimli kullanýmý hakkýnda düzenlenen zaman
yönetimi ile ilgili kurslardan birinde, öðretmen, her biri
birer meslek sahibi olan öðrencilerine pratik bir ders vermeyi düþünür ve masanýn üzerine kocaman bir kavanoz
koyar. Sonra, bir torbadan irice kaya parçalarý çýkarýr,
dikkatlice üst üste koyarak kavanozun içine yerleþtirir.
36
BAÞARI MERDÝVENÝ
Kavanozda taþ parçalarý için yer kalmayýnca, sýnýfa sorar:
“Kavanoz doldu mu?” Sýnýftaki herkes: “Evet, doldu.” cevabýný verir.
“Demek doldu…” der öðretmen. Hemen eðilip bir kova
küçük çakýl taþý çýkarýp kavanozun tepesine boþaltýr. Sonra
kavanozu eline alýp sallar. Böylece, küçük parçalar büyük
taþlarýn saðýna soluna yerleþirler.
Öðretmen, yeniden sorar: “Kavanoz doldu mu?” Ýþin
sanýldýðý kadar basit olmadýðýný sezmiþ olan öðrenciler, bu
kez: “Hayýr!” cevabýný verirler. “Hayýr, tam da dolmuþ sayýlmaz.” Zamaný verimli kullanma dersi veren öðretmen:
“Doðru...” diye onaylar onlarý. Sonra da, masanýn altýndan
bir kova dolusu kum çýkarýr. Kumu, kaya parçalarý ve küçük
taþlarýn arasýndaki bölgeler tümüyle doluncaya kadar döker.
Ve yeniden sýnýfa yönelir: “Kavanoz doldu mu?” Yine:
“Hayýr, dolmadý!” cevabýný alýr.
Tekrar: “Doðru…” diyerek onlarý tasdik eder ve bir
sürahi su çýkarýp kavanozun içine dökmeye baþlar.
Kavanoz artýk dolmuþ ve iþ bundan ders almaya
kalmýþtýr.
Öðretmenin: “Bu gördüklerinizden nasýl bir ders
çýkardýnýz?” sorusuna, atýlgan bir öðrenci hemen cevap
verir: “Þu dersi çýkardýk: Günlük iþ programýnýz ne kadar
dolu olursa olsun, her zaman yeni iþler için zaman bulabilirsiniz.”
Bu, yabana atýlýr bir ders deðildir. Ama, öðretmenin vermek istediði ‘asýl ders’ bu deðildir. Öðrenciye, “Hayýr.”
dedikten sonra, þunu söyler: “Çýkarýlmasý gereken asýl ders
BAÞARI MERDÝVENÝ
37
Hepimiz hayatýn kýsalýðýndan söz ederiz de boþ geçen
zamanýmýzý nasýl kullanacaðýmýzý bilmeyiz.
SENECA
þudur: Eðer büyük taþ parçalarýný baþtan kavanoza koymazsanýz, daha sonra asla koyamazsýnýz.”
Bu muazzam hayat dersinden sonra da, öðrencilerinden
bir sorgulama ister: “Hayatýnýzdaki büyük taþ parçalarý
hangileri? Onlarý ilk iþ olarak kavanoza koyuyor musunuz?
Yoksa kavanozu kumlarla ve suyla doldurup büyük
parçalarý, yani önceliklerinizi dýþarýda mý býrakýyorsunuz?”
***
Zaman, tekrar kazanýlamayan servetlerden biridir. Ýyi
planlanýrsa içine çok fazla þey sýðar. Hayatta baþarýlý olmuþ,
ömürlerine birkaç insanýn yapabileceði kadar çok iþleri
sýðdýrmýþ olan baþarýlý ve ünlü kiþiler zamaný çok dikkatli
planlamanýn önemine dikkat çekmiþlerdir.
Din büyüklerinden Ýmam Þafî’nin þu sözlerine lütfen
dikkat edelim :
- Ben eriþtiðim büyüklerden iki cümle öðrendim, o bana
yetti.
Birincisi:
- Vakit öyle bir kýlýçtýr ki sen
onu hayýrlý iþlerde kullanmazsan, o seni hayýrsýz iþler
yaptýrarak yaralamaya baþlar.
Ýkincisi de :
- Sen nefsini iyi bir þeyle
meþgul etmezsen, nefsin seni
kötü bir þeyle meþgul eder.
38
BAÞARI MERDÝVENÝ
Amerika'nýn ilk Cumhurbaþkaný Washington’ýn sekreteri
saatinin yanlýþ olduðu için biraz geç kaldýðýný söyleyerek
özür dilediði zaman, Washington soðukkanlýlýkla:
“Þu halde, ya sen kendine yeni bir saat almalýsýn veya
ben kendime yeni bir sekreter!” demiþti.
Edison, bir icat peþinde, yirmi saat çalýþtýðý günlerin
birinde uykuya maðlup olur. Yardýmcýsýna kendisini yarým
saat sonra uyandýrmasýný tembih ederek çalýþtýðý sedire
uzanýr. Fakat yardýmcýsý yarým saat sonra öyle derin ve tatlý
bir uyku içinde bulur ki Edison’u, uyandýrmaya kýyamaz. Bir
yarým saat daha bekler ve öyle uyandýrýr. Edison, uyanýr
uyanmaz ilk iþi saati sormak olur. Durumu öðrenince de çok
sevdiði asistanýný þiddetle, “Sen ne hakla benim yarým saatimi yersin?” þeklinde azarlar.
Fransa'nýn eski baþbakanlarýndan Daguesseau, yemek
vaktini beklediði sýralarda kocaman bir kitap meydana getirmiþtir.
Bir gün Platon, öðrencilerinden birini kumar oynarken
yakalamýþ ve þiddetle azarlamýþ. Talebesi: “Ýyi ama ben çok az
bir parasýna oynuyordum.” diye itiraz edecek olunca Platon
cevap vermiþ: “Ben seni kaybettiðin para için deðil, kaybet-
BAÞARI MERDÝVENÝ
39
AZ UYUYANLAR DAHA ENERJÝK
Yapýlan araþtýrmalar, kiþilik ve uyku ihtiyacý arasýnda bir bað bulunduðunu gösteriyor. Az uyuyanlar, fazla uyuyanlara oranla daha enerji
dolu, daha etkin ve daha dýþa dönük insanlar oluyorlar. Bu insanlar kendilerinden ve hayatlarýndan memnun olduklarý gibi dýþ dünya ile olan iyi
iletiþimleri nedeniyle dýþarýdaki insanlar tarafýndan da seviliyorlar.
Araþtýrmacýlara göre az uyuyanlar, uyku ile geçen zamaný bir kayýp
olarak görüyorlar ve zamaný daha verimli kullanýyorlar. Normalden fazla
uyuyanlar ise genelde sýkýntýlý, gergin, kendileri ve çevre ile sürekli kavga
halinde olan, en azýndan eleþtiri oklarý ile kendine ve çevreye daha fazla
saldýran insanlar oluyorlar. Bununla birlikte fazla uyuyanlarýn sanatçý
ruhlu olduklarý, sanatsal yaratýcýlýklarýnýn daha iyi olduðu da belirtiliyor.
Araþtýrmacýlar ayrýca az uyumanýn öðrenilebileceðini, kaliteli ve dinlendirici bir uykunun uzun ve kalitesiz bir uykudan daha faydalý olduðunu
bildiriyorlar. Ancak bazen uyku ihtiyacýnýn genel týbbi durumdaki bir
bozukluk nedeniyle, örneðin gribal enfeksiyonlardan, diðer hastalýklardan, bazen de depresyon gibi psikiyatrik rahatsýzlýklardan ötürü artabileceði de belirtiliyor.
tiðin zaman için azarlýyorum.” Tabii bu ifadeler kumarýn iyi
bir þey olduðu anlamýna gelmez, onu da belirtelim!
Bu kadar yoðun ve yoðun olduðu kadar da önemli olan
yýllarda hem sosyal hem de akademik alanlarda baþarýlý
olmak, önemli ölçüde zamanýnýzý ne kadar iyi kullandýðýnýza
baðlýdýr.
Program yaparken, haftanýn hangi günlerinde ya da
günün hangi saatlerinde zihnen ve bedenen daha dinç veya
daha yorgun olacaðýmýzý göz önüne almalýyýz.
Yapýlan araþtýrmalar, ‘kortizol’ gibi uyanýklýk veren hormonlarýn en fazla salgýlandýðý zamanlarýn saat
08.00 -
11.00 arasý olduðunu ortaya koymuþtur. Onun için bu
saatler öðrenme için en verimli saatlerdir.
Eski alimler de “Sabahýn tutamaðýndan tutunanlar, aç
kalmazlar.” demiþtir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
40
Günlük program yaparken, yoðun zihinsel etkinlik
gerektiren dersleri ya da konularý günün erken saatlerinde
çalýþmayý, günün ilerleyen saatlerinde ise kolayca öðrenilebilecek dersleri ya da konularý çalýþmayý öngörmeliyiz.
Plan Örnekleri
Planlar günlük, haftalýk ve aylýk olmak üzere üç türde
hazýrlanabilir. Planlarýn hepsinde bir ön hazýrlýk þarttýr. Bu
hazýrlýkta, planda bulunacak etkinliklerin belirlenmesi
gerekir. Bunun için;
Hangi dersleri çalýþacaðýnýzý,
Hangi
saatte öðrenme etkinliðinizin daha verimli
olduðunu,
Hangi konulara çalýþacaðýnýzý,
Hangi sosyal etkinliklere zaman ayýracaðýnýzý,
Kendinize ne kadar süre ayýracaðýnýzý,
Hangi
derslere
kaçar
saat
çalýþacaðýnýzý
belirlemelisiniz.
Günlük ve haftalýk plan hazýrlamada iki temel yöntem
vardýr. Bu iki planýn da hazýrlanabilmesi için þunlar yapýlmalýdýr:
Çalýþýlacak
ya da soru çözülecek dokümanlar
belirlenmeli,
Bu dokümanlar sýraya konmalý,
Bunlarýn
melidir.
hangi süre içinde bitirileceði belirlen-
BAÞARI MERDÝVENÝ
41
Örnek :
- Plan yaparken hedefinize dikkat edin. Ne olmak istiyorsunuz?
- Avukat.
- Avukat olmak için hangi bölümü kazanmalýsýnýz?
- Hukuk Fakültesi’ni.
- Hukuk Fakültesi kaç puanla ve hangi puan türüyle öðrenci alýyor?
- ........... puanýyla ve eþit aðýrlýk puan türüyle öðrenci alýyor.
- ......... puan almak için hangi derslere çalýþmanýz gerekiyor?
- Matematik, Türkçe, Sosyal Bilimler derslerine çalýþmalýyým.
- Matematikten kaç, Türkçeden kaç, Sosyal Bilimlerden kaç
net yapmalýsýnýz?
- Hangi konularda hazýrlýklarýnýz yeterli, hangi konularda
orta düzeyde, hangi konularda hazýrlýðýnýz yok? Bunlarý
belirleyerek planýnýzý yapmalýsýnýz.
Örneðin: Hukuk Fakültesi'ne girmek için Matematik’ten en
az ....... net yapmam gerekiyor. Bu kadar neti yapabilmek
için .......................... konularýndan hazýrlýklarýmý tamamlamalý, bunun için de ......................., .......................,
........................ kitaplarýný incelemeli ve örnek sorularý
çözmeli, .......................... kitaplarýný bitirmeliyim.
Her ders için ayrý ayrý bu plan yapýlmalýdýr.
Bütün bunlar belirlendikten sonra sýra yýllýk, aylýk, haftalýk
ve günlük planlarýn çýkarýlmasýna gelmiþtir.
42
BAÞARI MERDÝVENÝ
Yýllýk plan örneði:
Bir hazýrlýk döneminin sonunda ...........……..kitaplarýný
bitirmiþ olacak, denemelerden ........ ……..……kadar puan
alacak ve Hukuk Fakültesi’ni kazanma þansýmý artýracaðým.
Aylýk plan örneði:
Bir ay sonra ............ kitaplarýný ve ........... konularýný bitirmiþ olacaðým.
Haftalýk plan örneði:
Bir hafta sonra ............ kitabýnýn ............. sayfasýna gelecek,
......... konularýný bitirmiþ olacaðým.
BAÞARI MERDÝVENÝ
43
Bundan sonra iþ, günlük plan yapmaya gelmiþtir.
Daha sonra bu çalýþmayý günün hangi saatlerinde
yapacaksanýz bir plan taslaðý yaparak buraya yerleþtiriniz.
Bütün bu çalýþmalardan sonra günlük, bir haftalýk, bir
aylýk, bir yýllýk hedefleriniz belirlenmiþ, bu hedefe uygun
planlar yapýlmýþ olur. Bundan sonra iþ, planý uygulamaya
kalmýþtýr. Plan uygulamada iki temel yöntem vardýr:
Birinci Yöntem
Bu yöntem herkes için kullanýlabilecek kolaylýktadýr. Bu
yöntemde günlük ne kadar ders çalýþýlacaðý belirlenir.
Belirlenen çalýþma saati, öðrencinin kendi istediði zaman dilimi doðrultusunda uygulanýr. Temel iþ, günlük çalýþma
süresini belirlemedir.
Bu yöntemin sýkýntýsý, “Biraz sonra baþlarým, þu iþten
sonra baþlarým.” þeklinde bir geciktirmeye gidilirse çalýþacak
sürenin kalmamasýdýr. Yani zamanýn çok verimli kullanýlamamasýdýr. Bu yöntemde her þey öðrencinin iradesinin
saðlamlýðýna kalmýþtýr. Ýrade noktasýnda zayýf olan bir
öðrencinin mazeretler bularak çalýþmayabileceði bir programdýr. Çünkü çalýþma zamanlarý tam olarak belirtilmemiþtir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
44
Ýkinci Yöntem
Bu yöntemde gününüzü dakika dakika planlarsýnýz.
Planladýðýnýz bu aralýklara derslerinizi ve diðer etkinliklerinizi
yerleþtirirsiniz. Bu yöntemde yapýlacak olan iþ, çalýþma
sürelerini belirlemektir. Yani hangi dersin hangi konusuna,
ne zaman çalýþýlacaðýný saptamaktýr. Bu planda:
Günlük çalýþma süreleri derslere uygun bir þekilde ayrýlmalýdýr.
Hangi dersin hangi saatte çalýþýlacaðý belirlenmelidir.
Zor
olan dersler algýlama gücünün yüksek olduðu
saatlere konulmalýdýr.
Her öðrencinin algýlama gücünün güçlü ve zayýf olduðu
zamanlarýn farklý olabileceði gözardý edilmemelidir.
Plan
yapýlýrken dershane/okul programýna uygun
davranýlýrsa öðrenme daha kolay olur.
Çalýþma
zamanlarý her gün ayný saatlere denk getiril-
melidir.
Planda yemekten hemen sonralara ders çalýþma konmamalýdýr.
Plan hazýrlanýrken ders çalýþma süreleri genelde 45 dakika planlanmalý, 5 dakika tekrar yapýlmalý ve 10 dakika dinlenilmelidir. Bazý derslerde ve konularda ders çalýþma
süreleri üzerinde oynama yapýlabilir. Öðrenci kendi zihni
zindeliðine ve derse duyduðu ilgiye göre de ders çalýþma
süresinde deðiþiklik yapabilir. Eðer sýk ara verildiðinde motivasyonun bozulmasýndan endiþe ediliyorsa 45 dakikalýk
çalýþma süresi daha uzun tutulabilir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
45
Öðrenme sürecini zaman içine yayarak, kýsa çalýþma
süreleri ile yapmaya ‘aralýklý öðrenme’ denir. Araþtýrmalar,
aralýklý öðrenmenin yani çalýþmalarýn arasýna kýsa dinlenme
süreleri koyarak yapýlan çalýþmalarýn daha iyi sonuç verdiðini göstermektedir.
Bu yöntemin üç önemli yararý vardýr:
Öðrenmeyi yapan kiþi, zaman içinde aralýklý olarak
çalýþtýðýndan daha az yorulur.
Kýsa
süreli çalýþmalarda daha fazla güdülenme vardýr.
Çünkü amaçlara kýsa sürede ulaþýlýr.
Unutma daha az olur, doðru cevaplar daha iyi hatýrlanýr.
Derse ara vermenin amacý zihni ve bedeni dinlendirmek,
farklý bir etkinlikle rahatlama saðlamaktýr. Bu nedenle vereceðiniz aranýn süresi kadar, arayý nasýl deðerlendireceðiniz
de önemlidir. Ara verdiðinizde, bedenen ve zihnen yorulacaðýnýz bir faaliyetten kaçýnmalýsýnýz. Kýsa bir yürüyüþ, hava
almanýzý saðlayacak bir etkinlik sizi rahatlatacaktýr. Bu arada
bir þeyler yiyip içilebilir, müzik dinlenebilir. Fakat dersten sizi
koparacak düzeyde televizyon seyretmek, roman okumak,
telefon görüþmeleri yapmak, uyumak derse yeniden motive
olmanýzý olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle kýsa aralarda, bu
tip davranýþlarda bulunulmamalýdýr.
46
BAÞARI MERDÝVENÝ
Plan yapýlýrken dikkat edilecek bir diðer nokta da derslerin birbirini ne þekilde takip edeceðidir. Planlama yapýlýrken
birbirine benzeyen dersleri peþ peþe koymamak gerekir.
Çünkü benzer nitelikteki derslerin çalýþýlmasý beyni monotonluða iteceðinden çalýþma motivasyonunu bozabilir. Örneðin,
ayný gün sadece sayýsal dersleri art arda çalýþmak gibi...
Plan yazýlý hale getirilmeli ve sürekli görülüp motive olunacak bir yere asýlmalýdýr.
Plan-program, her þey güzel; ancak bazen iþler istediðimiz gibi gitmeyebilir. Çevremizde motivasyonumuzu
olumsuz yönde etkileyecek olaylar geliþebilir. Böyle bir
durumda disiplinimiz bozulabilir. Çalýþma disiplininin bozulduðu bu dönemlerde neleri yapýp neleri yapmadýðýnýzý belirlemek ve kontrol etmek için bir çizelge oluþturabilirsiniz . Bu
çizelgeye kaç sayfa kitap okuduðunuzu, kaç soru çözdüðünüzü, hangi konularý çalýþtýðýnýzý yazabilirsiniz. Böylece
yapýp yapmadýklarýnýzý somut olarak görme olanaðýný elde
etmiþ olursunuz. Bu çizelgeye ‘Çalýþma Denetim Defteri’ adý
verilir.
‘Çalýþma Denetim Defteri’ tutma, planýn yürümesine
yardýmcý olur. Siz unutursunuz, ama defter unutmaz.
Yapýlmasý gereken iþleri küçük bir cep defterine yazmak da
sizi derse yönlendirme açýsýndan yararlý olacaktýr.
BAÞARI MERDÝVENÝ
47
Ayrýca, ders çalýþýrken önemli olan derslere daha çok
zaman ayýrabilmek için küçük kartonlar da kullanýlabilir.
Özellikle metropol þehirlerde, öðrencilerin zamanlarýnýn
büyük çoðunluðu yollarda geçmektedir. Yolda geçen bu
saatler çevreyi seyrederek ziyan edilmemelidir. Küçük kartonlara yazýlan notlarýn gözden geçirilmesi ve bazý derslerin
bu þekilde tekrar edilmesi, diðer derslere daha fazla zaman
ayrýlmasý açýsýndan çok önemlidir.
Burada bir noktayý hatýrlatmalýyýz: Plan yapýlýp uygulanmaya baþlandýðýnda bazý aksaklýklar ortaya çýkabilir. Bu
durumda ilk zamanlar, çýkan aksaklýklarý giderecek þekilde
planlarýnýzý deðiþtirebilirsiniz. Yani planý uygulanabilir yapmak için baþlarda bazý deðiþiklikler yapmak normal, hatta
gereklidir. Ancak artýk oturduðuna inandýðýnýz bir planý
deðiþtirmemeli, mutlaka uygulamalýsýnýz. Hedefinize yaklaþtýkça çalýþma süresini artýrabilirsiniz. Ayrýca belli dönemlere özgü (yarýyýl tatili, bayram tatilleri gibi) ayrý bir çalýþma
programý oluþturabilirsiniz.
Hem okula devam eden hem de sýnava hazýrlanan
öðrencilerin ortak olarak yakýndýklarý konu þudur: “Hem
okul hem de sýnava hazýrlanma bir arada gitmiyor.”
Bu yakýnmalarý bütün öðrenciler hemen hemen yapýyorlar ve bu öðrencilerin içinden pek azý girdikleri sýnavlarý
kazanabiliyorlar. Kazananlar da hem okulu hem de sýnavlara hazýrlýðý bir arada götürebilenler oluyor. Sýnavlarda
baþarýya ulaþmak isteyenler belli zorluklarý aþmayý göze
alarak bu maratona baþlamalýdýrlar.
La Bruyer: “Hayatýn kýsalýðýndan en çok yakýnanlar,
zamanlarýný en kötü kullananlardýr.” demektedir. Birden
fazla iþi bir arada yürütebilmek için öncelikle zaman çok iyi
deðerlendirilmelidir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
48
Ýlk baþta planý uygulamakta zorlanabilirsiniz, ama
zamanla planlý davranmak sizde bir davranýþ biçimi haline
gelecektir. Planlý davranmazsanýz ne bugün ne de gelecekte
büyük baþarýlar yakalayabilirsiniz. Çünkü hiçbir baþarý rastlantýsal deðildir. Planlarýndan taviz verenler, planlarýndan
taviz vermeyenler tarafýndan geçilecektir.
“Okul dersleriyle sýnavlara hazýrlýk
bir arada gitmiyor.” diyenlerin büyük
bir kýsmý genellikle planlama yapmamýþ öðrenciler arasýndan çýkmaktadýr. Planlama yapmadýklarý gibi
plansýz olarak da derslerine çalýþmýyor
bu öðrenciler! Öðrenci planlý bir çalýþma yürütüyorsa böyle bir yakýnmayý
kesinlikle yapmaz.
Sizler artýk, “Okul dersleriyle
sýnavlara hazýrlýk bir arada nasýl gidecek, ne yapalým?” gibi düþüncelerle
vakit kaybetmek yerine bir an önce
oturup
öðretmenlerinizle
birlikte
rotanýzý çizmeli ve planýnýzý yapmalýsýnýz. Unutmayýn ki, baþlamak
bitirmenin yarýsýdýr.
Ýçinizdeki Sese Kulak Verin
Aklýmýza gelen bütün düþünceler, elektriksel dürtülere
çevrilir. Bunlar daha sonra zihinsel emirlere dönüþerek hissettiðimiz duygularý ve yaptýðýmýz eylemleri belirler.
Nasýl ki azgýn bir köpeði görmek beyne adrenalin salgýlamasý için bir emir oluyor ya da masum bir kediyi görmek
merhamet ve acýma duygularýný harekete geçiren baþka bir
BAÞARI MERDÝVENÝ
49
emri tetikliyorsa, düþüncelerimiz de beyin için zihinsel bir emre
dönüþür. Örneðin saðlýðýnýzda hiçbir sorun olmadýðý halde
birkaç kiþi size “Hasta gibi görünüyorsun.” derse siz de hasta
olabileceðinizi düþünmeye baþlarsýnýz. Bu düþünceniz elektriksel dürtülere dönüþecek ve beyninizi o yönde harekete geçirmiþ
olacaksýnýz.
Büyük
olasýlýkla da çok geçmeden
hastalýðýn ilk belirtileri vücudunuzda ortaya çýkacaktýr!
Nitekim týp araþtýrmacýlarý
hastalýklarýn yüzde yetmiþ
beþinin kendi düþüncelerimizin etkileriyle ortaya çýktýðýný
söylemektedirler.
‘Baþarýsýz,
sakar’
beceriksiz
olduðunuzu
ve
dü-
þünürseniz beyninizi ve sinir
sisteminizi o yönde harekete geçirmiþ olursunuz.
Sonuç olarak, geçmiþte
þu veya bu þekilde hangi
düþüncelerle beyninizi programladýysanýz onlar sizinle ilgili her þeyi etkiliyor, yönetiyor
ve kontrol ediyor. Ýnsanlarýn büyük çoðunluðu kendilerini
olumsuz olarak programladýðý için yapabileceklerinden çok
daha azý ile yetinmek zorunda kalmaktadýr.
Peki bu olumsuz programlamayý nasýl deðiþtirebiliriz?
Olumsuz düþünceleri deðiþtirmenin yolu sürekli olarak
‘Olumlu Ýç Konuþma’ yapmaktýr. Olumlu iç konuþmaya
örnek olarak þunlarý verebiliriz:
50
BAÞARI MERDÝVENÝ
Kendime güveniyorum.
Hedeflerime tümüyle odaklanýrým.
Zorluklarla mücadele etmeyi severim.
Daima büyük düþünürüm.
Zamaný iyi kullanýrým.
Her zaman iyimserimdir.
Baþaracaðýma inanýyorum.
Prensiplerimden taviz vermem.
Baþarýsýzlýklar karþýsýnda yýlmam.
Hoþgörülü bir insaným.
Her engeli bir fýrsat olarak görürüm.
Sorunlara deðil çözümlere odaklanýrým.
Planýn Aksamasý Nasýl Önlenebilir?
a. Televizyon Baðýmlýlýðý:
Bu baðýmlýlýktan kurtulmak için iradenizi sonuna kadar
zorlamalýsýnýz. Televizyon seyretmeden duramýyorsanýz
günlük planýnýzý yapmadan önce televizyon programlarýný
gözden geçirin. Mutlaka izlemeniz gerekenler (çok önemli
bir haber programý gibi) varsa onlarý belirleyin ve yalnýzca o
programý seyrederek televizyonun baþýndan kalkýn.
Program bitiminde sizi uyaracak bir yol bulun. Örneðin:
televizyonun üstüne günlük programýnýzý asabilir, ailenizin
sizi uyarmasýný isteyebilirsiniz. Çalar saatinizi de program
bitimine ayarlayabilirsiniz.
BAÞARI MERDÝVENÝ
51
Eðer seyredeceðiniz program çok kýsa ise ayakta
seyredip program bitince oradan uzaklaþýn. Mutlaka izlemeniz gereken programlarý günlük planýnýzda öyle ayarlayýn ki,
ders çalýþmaktan yorulduðunuz, dinlenme ihtiyacý hissettiðiniz saatlere denk gelmiþ olsun. Dinlenme saati dýþýnda
televizyona zaman ayýrmak zorunda kalmamýþ olursunuz.
Televizyon seyretmeyi, çalýþmanýza karþýlýk kendinize
verdiðiniz bir ödül haline getirin.
b. Spor Baðýmlýlýðý:
Hemen her insanýn spora karþý ilgisi ve meraký olabilir.
Ancak bu merak sizin programýnýzý aksatacak derecede
olmamalýdýr. Programýnýz aksýyor ise bu konuda aþaðýdaki
önlemleri almayý düþünmelisiniz.
Eðer kendiniz spor yapýyorsanýz, spor yapma saatlerinizi,
yorulduðunuz ve ders çalýþmaktan sýkýldýðýnýz saatlere göre
ayarlayýnýz. Ders çalýþmadan yorulup ara verdiðinizde
gevþemeyi saðlamak için sporu kendinize bir ödül olarak
veriniz.
Spor yaparken ölçülü olmakta yarar vardýr; çünkü ölçülü
bir spor çalýþmasý yorgunluðu ve isteksizliði engeller, vücuttaki kan sirkülasyonunu hýzlandýrýr. Beynin kanla daha iyi
52
BAÞARI MERDÝVENÝ
beslenmesini saðlar. Ama spor yaparken aþýrý yorgunluk
ders çalýþmanýzý engelleyeceði için olayý abartmamalýsýnýz.
Spora ayýrdýðýnýz zamanlarý planýnýzda mutlaka belirtiniz.
Kendiniz yapmayýp seyirci olarak radyoda dinliyor veya
TV’den seyrediyorsanýz, izleme saatlerinizin dinlenme saatlerinize rastlamasýna özen gösteriniz. Kesinlikle planýnýzda
belirtmediðiniz bir etkinliðe zaman ayýrmayýnýz. Önceliklerinizi düþününüz.
c. Kýramadýðýnýz Arkadaþlarýnýz:
Öðrencilerin planlarýný en
çok zorlayan konu, kýramayacaklarý arkadaþlarýn davetleridir. Bu problemi çözmek
de yine öðrencinin elindedir.
Eðer arkadaþlarýnýzý kaybetmek istemiyorsanýz onlarla beraber olacaðýnýz zamaný
önceden belirleyip, onlarý siz
davet edebilirsiniz. Böylece hem onlarý memnun eder hem
de planýnýzý bozmamýþ olursunuz. “Arkadaþlarýmla beraber
olacak kadar planýmda boþluk yok.” diyorsanýz, o zaman
birkaç günlük boþluklarý bir araya getirip belli bir güne
yýðarak arkadaþlarýnýza randevu verebilirsiniz.
Ayrýca arkadaþlarýnýzýn hepsine planlý hareket ettiðinizi
kabul ettirmeli ve rast gele anlarda çaðýrmamalarýný nazikçe
ifade etmelisiniz. Bu konuda anlaþabilirseniz hem birbirinizin çalýþmasýný engellememiþ hem de arkadaþlýk
baðlarýnýzýn gelecekte bozulmamasý için önlem almýþ olursunuz.
BAÞARI MERDÝVENÝ
53
Çalýþmak için müsait gün ve saat bekleme. Belki her gün ve her
saat çalýþmanýn en müsait zamanýdýr.
ALÝ FUAT BAÞGÝL
Birlikte ders çalýþacaðýnýz bir arkadaþ grubunuzun olmasý
size avantaj saðlayacaktýr. Onlarla beraber bir evde veya
dershanede ders çalýþma, hem çalýþma hem dinlenme adýna
iyi bir yoldur.
Planýnýzda ýsrarlý olduðunuzu ailenize de aksettirmelisiniz.
d. Evinize Gelen Misafirler:
Genelde Türk insaný misafiri çok sever ve elinden
gelenin ötesinde ikramda bulunmaya çalýþýr. Eðer çok misafir gelen bir aile yapýsýna sahipseniz, günlük planýnýz sýk sýk
bu durumun azizliðine uðrayabilir. Bu durumda misafirlerle
sizin olmamanýz halinde aileniz ilgilenebiliyorsa odanýzýn
kapýsýný kapalý tutun. Çalýþmanýz bitip de dinlenmeye
baþlayacaðýnýzda yanlarýna giderek onlarý memnun edebilirsiniz.
Yukarýda önerilenleri yapmanýz, evinizin durumu açýsýndan mümkün deðilse bu durumda çalýþmalarýnýzý daha
uygun olan yerlerde, dershanede, arkadaþlarýnýzýn evinde
veya kütüphanede yapabilirsiniz.
e. Ders Çalýþmaya Baþlayamamak:
Bazý öðrenciler plan yaparlar, ancak bu planý bir türlü
uygulayamazlar. Bunun en büyük nedeni olarak da ders
çalýþmaya bir türlü oturamadýklarýný söylerler.
Bu durumdakiler genellikle zamanýnda iyi bir plan yapmadýklarý için çalýþacaklarý dersler, çözecekleri sorular
BAÞARI MERDÝVENÝ
54
yýðýlmýþ olanlar, nereden baþlayacaklarýný bilemeyenlerdir.
Bu bakýmdan yýlgýnlýk ve ümitsizlik yaþamaktadýrlar.
Ancak hiç çalýþmamak, hiç baþlamamak iþlerin daha da
artmasýna neden olur. Bu sonucu düþünerek az da olsa
planlý bir biçimde çalýþmaya baþlamak þarttýr. Bazen, çalýþma isteðinin oluþmasý için harekete geçmek gerekir. Ýsteksiz
de olsanýz dersin baþýna oturmak için kendinizi zorlayýn.
Azar azar da olsa bünyenizi çalýþmaya ýsýndýrýn.
Ders Çalýþma Ortamý Nasýl Olmalýdýr?
Bir çiftçinin topraða attýðý bir tohum, ne kadar kaliteli
olursa olsun, çiftçi tohumu attýðý toprak üzerinde gerekli
iþlemleri yapmamýþsa ve topraðý da iyi deðilse istediði verimi alamaz. Tohumun çimlenebilmesi ve baþýný topraktan
çýkarabilmesi için bazý önlemlerin alýnmasý gereklidir.
Topraðýn elveriþli olmasý, yeterli ýsýnýn saðlanmasý ve tohumun zaman zaman sulanmasý gibi birçok faktörün bir araya
gelmesiyle ancak istenen koþullar oluþur ve çiftçi istediði verimi alabilir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
55
Öðrencinin baþarý saðlamasýndaki en önemli koþullardan
birisi de ‘Çalýþma Ortamý’dýr. Uygun bir çalýþma ortamýna
sahip olmayan öðrencilerin okulda ve sýnavlarda istenilen
baþarýyý ortaya koymalarý çok zordur. Çalýþmada kullanýlacak ortamýn öðrenciye yarar saðlayabilmesi için bazý nitelikleri taþýmasý þarttýr. Þimdi bu þartlarý ele alalým:
a. Oda
Eðer imkanýnýz varsa kendinize ait bir çalýþma odanýz
olsun. Bu oda gürültüden uzak, doðrudan güneþ ýþýðý alabilecek bir konumda olmalý. Kesinlikle ayak üzerinde, gelen
gidenin uðrak yeri olan bir oda, bu iþ için uygun bir mekan
deðildir. Peki özel odasý olmayan öðrenciler ne yapacak?
Onlar da kendileri için uygun bir çalýþma köþesi oluþturmalýlar.
Çalýþacaðýnýz masa, cam kenarýnda olmamalýdýr. Çünkü
böyle bir durumda sesle, görüntüyle, ýsý ve ýþýkla doðrudan
muhatap olacaðýnýzdan, hem bedensel hem de zihinsel
olarak kendinizi rahat hissedemezsiniz. Cam kenarýný
mekan olarak tutan öðrenciler kesinlikle oturduklarý caddenin veya mahallenin çok gezenleri, muhtelif sebze ve
meyve fiyatlarý, o caddedeki insanlarýn sahip olduklarý
araba markalarý üzerinde yeterli seviyede bilgi edineceklerdir, ancak ne yazýk ki sýnavlarda bu tür özel sorular çýkmýyor! Öyleyse çalýþma masasýnýn cam kenarýnda olmamasýna
dikkat edin.
BAÞARI MERDÝVENÝ
56
Odada bulunmamasý gereken þeylerden bahsedelim. Ne
yazýk ki günümüzdeki gençlerin dört temel baðýmlýlýðý var.
Bunlar: Televizyon, bilgisayar, müzik seti (walkman ya da
discman) ve telefon. Eðer þu an bu makinelere baðýmlý
olarak hayatýnýzý sürdürüyorsanýz ve bu saydýðým makineler
çalýþma temponuzu olumsuz etkiliyorsa, hiç vakit kaybetmeden odanýzdaki bu araç - gereçleri göçe zorlayýn! Boþ
zamanlarýnýzý deðerlendirme amaçlý olarak bu teknoloji
harikalarýndan yararlanabilirsiniz. Ama bu dörtlü, çalýþmanýzý
engelliyorsa, mümkünse odanýzdan hatta evinizden uzak
tutun. Sýnavdan sonra yeniden haþir neþir olabilirsiniz onlarla. Özellikle televizyon izleme satlerini ele aldýðýmýzda
ABD’den sonra dünya
ikincisi (bu kitap yazýlýrken böyleydi!) olduðumuzu
düþünürsek
tehlikenin boyutunun
sadece siz öðrencilerle
sýnýrlý kalmadýðýný söyleyebiliriz!
b. Masa
Çalýþma odasýnda ders çalýþmak için mutlaka bir masa
olmalýdýr. Bu çalýþma masasý, daha önce de belirttiðimiz
üzere pencere ve kapý kenarlarýndan uzak olmalýdýr.
Üzerinde ders çalýþmak için kullanýlan materyallerin dýþýnda
hiçbir þey olmamalýdýr.
Ders çalýþmayý, bu amaç için ayrýlmýþ alanýn dýþýna kaydýrmamak öðrenci için daha yararlýdýr. Bir baþka odada çalýþmak ya da koltuða geçerek ‘tekrar yapmak’ yerine, bütün bu
BAÞARI MERDÝVENÝ
57
etkinlikleri çalýþma masasýnda ve sandalye üzerinde yapmak
tercih edilmelidir.
Eðer çalýþma sýrasýnda dikkatiniz daðýlýr, hayale
dalarsanýz yapýlacak þey derhal kýsa bir süre için çalýþma
masasýný terk etmektir.
Çalýþma ortamýna ait düzenlemelerin can alýcý noktasý,
belirli bir çalýþma alaný ile çalýþma davranýþý arasýnda koþullanma iliþkisi kurmaktýr. Genç bir insan hayal de kurar,
çalýþýrken yorulur ve uykuya da dalar. Ancak bunlarý yatak,
koltuk gibi ait olduklarý
yerlerde yapmak, sonra
da tekrar çalýþma ortamýna dönmek, daha sonraki uygulamalarda çalýþmak için ayrýlan zamandan en iyi biçimde yararlanmayý mümkün kýlar.
Çünkü böyle bir alýþkanlýk kazanýldýðý takdirde,
çalýþma ortamýna dönmek kendiliðinden çalýþma davranýþýný baþlatýr. Bu durumda
çalýþma masasýna oturmak, çalýþmaya baþlamak için ‘uyarýcý’
görevi görür.
Çalýþma masasýnýn her çalýþmadan sonra düzenlenmesi,
bir sonraki çalýþmaya baþlamayý kolaylaþtýrýr. Daðýnýk bir
masada çalýþmaya baþlamak zordur ve çalýþma için ayrýlmýþ
zamanýn gereksiz yere harcanmasýna neden olur.
Çalýþmaya baþlamadan önce, çalýþma sýrasýnda gerekecek her türlü malzemenin el altýnda bulundurulmasý son
derece yararlýdýr. Böylece çalýþma baþladýktan sonra ders
baþýndan kalkmayý gerektirecek kopmalar önlenmiþ olur.
BAÞARI MERDÝVENÝ
58
Çalýþmayý býraktýktan sonra ayný noktadan çalýþmaya baþlamak mümkün deðildir. Mutlaka zihnin uyumu için bir süreye ihtiyaç vardýr. Bu sebeple kopmalarý önleyecek tedbirleri önceden almak verimi yükseltir.
c. Sandalye
Gelelim oturacaðýnýz sandalyenin ne þekilde olmasý
gerektiði konusuna... Masanýn boyuna uygun, sizi bedenen
yormayacak -çünkü sýnavlara hazýrlýk sürecinde hayatýnýzýn yaklaþýk % 20’si bu nesnenin üzerinde oturarak geçecek!- nitelikte sandalyeleri tercih ediniz. Bazý uyanýk öðrenciler rahatýna çok düþkün
olduðundan koltuk türü,
uyumaya da elveriþli
(çok fonksiyonlu) malzemelere yönelebilirler!
Böyle bir seçim yapýldýðýnda, o masaya artýk
çalýþma masasý adýný vermek oldukça zor olur.
Sandalyenizi
çok
rahat ya da çok sert olarak seçmeyin. Önem vermeniz
gereken bir konu da masa ve sandalyenizin boylarýnýn orantýlý olmasýdýr. Sandalyenin ortopedik olmasýna dikkat edilmelidir.
d. Kitaplýk
Küçük bir kütüphane, çalýþma odasýnýn en temel
eþyalarýndandýr. Bu kitaplýkta çalýþma sýrasýnda ihtiyacýnýz
olabilecek
dokümanlar
bulunmalýdýr.
çalýþýrken zaman kaybýnýz olmaz.
Böylece
ders
BAÞARI MERDÝVENÝ
59
e. Yatak, televizyon, bilgisayar
Odanýzdaki yatak, çalýþmanýzý olumsuz yönde etkileyebilir. O nedenle yatak, gözünüz önünde olmamalýdýr odada.
Televizyon, zamaný kullanma konusunda en büyük düþmandýr. Televizyondaki programlardan en çok ilginizi çeken
leri belirleyin. Televizyonu yalnýzca o program baþladýðýnda
açýn, bitince de kapatýn. Eðer kapatma konusunda zorlanýyorsanýz, bir çalar saati programýn bitiþ saatine kurun.
Televizyon için yaptýðýmýz uyarýlar bilgisayar için de geçerlidir.
Bilgisayara
baðýmlý
iseniz çalýþma odasýna
onu
sokmamalýsýnýz.
Özellikle
internetin
günümüzde
yaygýnlaþ-
masý, güzelliklerinin yaný sýra bir takým olumsuzluklarý da
beraberinde getirmiþtir. Ýnternette gezinme veya chatleþme
öðrencilere ciddi anlamda zaman kaybettirmektedir. Bu
konuda çok dikkatli olunmalýdýr.
f. Duvarlar
Bazý öðrenciler kendi odasýný görsel malzemelerle zenginleþtiriyor. Muhtelif boyda ve ebatta posterler ve afiþlerle
duvarlarýný süslüyor. Duvarlara, ulaþmak istediði, hedeflediði, sevdiði kiþi veya nesnelerin resimlerini yapýþtýrýyor.
Elinizden geldiðince odanýzý sade tutmaya çalýþýn. Ne kadar
60
BAÞARI MERDÝVENÝ
çok uyarýcý olursa, dikkatinizin daðýlma riski o kadar yüksek
olacaktýr. Bu öðrencilere tavsiyemiz, eðer duvarlara illaki bir
þeyler asmak istiyorsa hedeflerine uygun afiþlerle odalarýný
süslemeleridir. Örneðin hedeflenen okulun ya da üniversitenin fotoðraflarý bunun için çok idealdir. Bu afiþler ders
çalýþýrken hayallere dalmanýza sebep olacaksa, bu tür afiþlerden de uzak durmanýzda fayda var.
g. Oda Düzeni
Çalýþma odasý tertipli ve düzenli olmalý, dikkati daðýtacak
derecede daðýnýk olmamalýdýr. Çalýþma odasý, sizin egemenliðinizde olan bir odadýr. Bu oda ne kadar düzenli ve
tertipli olursa orada o kadar çok zaman geçirmek ve doðal
olarak ders çalýþmak istersiniz. Ýnsanýn çevresindeki
eþyalarýn düzenli ve sistemli bir biçimde yerleþtirilmesi,
psikolojisini olumlu etkiler. Düzensiz bir ortam, ayný zamanda zihni daðýnýklýðýn da göstergesidir.
h. Müzik
Çalýþma
odasý
mutlaka
sessiz
olmalýdýr. Bu nedenle
odada müzik seti
veya ona benzer
cihazlar olmamalýdýr. Ders çalýþýrken müzik dinlemek algýlama gücünü zayýflatýr. Ýnsan çevresindeki tüm uyarýcýlarý fark
edebilir, ama bunlardan yalnýzca bir tanesine dikkatini
yoðunlaþtýrabilir. Çalýþma odasýnda müzik olursa, ne
çalýþýlan dersten ne de dinlenilen müzikten bir þey anlaþýlabilir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
61
ý. Havalandýrma
Havalandýrmaya çok dikkat edilmelidir. Beynimizin en
önemli gýdasý oksijendir. Vücudumuzun toplam aðýrlýðýnýn
sadece % 2’sini oluþturmasýna raðmen, alýnan tüm oksijenin
% 25’ini beynimiz kullanmaktadýr. Sadece bu kýyaslama
bile oksijenin beyin için ne kadar önemli olduðunu anlamamýz için yeterlidir. Beynin kapasitesini artýrmak için nefes
egzersizleri yapýn. Ders çalýþýrken sýkýldýðýnýzda veya baþýnýz
aðrýdýðýnda pencereyi açýn, odayý havalandýrýn ve birkaç
defa derin nefes alýn. Böylece beyninizin performansýný
artýrmýþ olursunuz.
i. Iþýk
Çalýþma odasý yeteri kadar
ýþýk almalýdýr. Çalýþma odasýndaki
ýþýk, gözlerinizi rahatsýz etmemeli
ve gölgenizin çalýþma masanýzýn
üzerine gelmeyeceði bir açýyla
aydýnlatmalýdýr. Sað elle yazanlar
için ýþýk soldan, sol elle yazanlar
için ise ýþýk saðdan gelmelidir.
Odayý
aydýnlatmada
kul-
lanýlan ýþýk 60-100 watt arasýnda
olmalýdýr. Fazlasý gözü yorarak
problem oluþturabilir. Mümkünse
öðrencinin çalýþtýðý masada bir çalýþma lambasý bulunmalýdýr.
j. Renk
Çalýþma odasý için seçilecek olan renkler, doðal olana zýt
olmayacak ve insaný yormayacak tonlarda seçilmelidir.
62
BAÞARI MERDÝVENÝ
k. Alternatif Çalýþma Ortamlarý
Ýþin doðrusu buraya kadar sözü edilenlerin hepsi ideal
olan þeylerdir. Herkesin bir çalýþma odasý olmayabilir; ama
çalýþma odasý yok diye ders çalýþmadan da geri durulamaz.
O zaman evinizin herhangi bir köþesini çalýþma ortamý
olarak kullanabilirsiniz. Örneðin, salondaki yemek masasýný
bu iþ için seçebilirsiniz. Bu durumda masanýn örtüsünü
deðiþtirin; yani ders çalýþýrken farklý bir masa örtüsü kullanýn.
Derse her oturuþunuzda bunu yapmalýsýnýz. Bu, konsantrasyon ve motivasyon için gereklidir. Yoksa ne zaman
çalýþmak için masanýn baþýna otursanýz, aklýnýza sürekli
olarak yediðiniz yemekler gelecek ve bunlar hayal dünyanýzý
istila edecektir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
63
Sonuçta çalýþmak için gerekli olan þey, çalýþabileceðiniz
büyüklükte bir masa, bir sandalye ve çalýþacaðýnýz dokümanlardýr. Burada önemli olan çalýþma mekanýyla çalýþma
eylemi arasýnda bir bað kurmaktýr. Mekaný gördüðünüzde
aklýnýza ders çalýþma eylemi gelmelidir. Çalýþma için
seçtiðiniz ortam sizi çalýþmaya þartlandýrmalýdýr.
Bütün bunlarýn yanýnda, þu da akýldan çýkarýlmamalýdýr:
Baþarýlý olmak isteyen bir öðrenci, her ortamda çalýþmanýn
yollarýný bilmelidir. Kantinde, kütüphanede, durakta otobüs
beklerken, otobüste yolculuk yaparken çalýþmak için
harekete geçmelidir. Unutulmamalýdýr ki sýnava gireceðiniz
ortam, çalýþma yaptýðýnýz ortam kadar steril ve ideal bir
ortam olmayabilir. Bunu düþünerek zaman zaman farklý
ortamlarda da çalýþmaya bünyenizi alýþtýrmalýsýnýz.
64
BAÞARI MERDÝVENÝ
KONSANTRASYON
Ders çalýþýrken verim alabilmek, kendimizi çalýþtýðýmýz
konuya verebilmekle mümkündür. Bu da dikkatimizi,
çalýþtýðýmýz derse yoðunlaþtýrmakla olabilir. Sadece
çalýþtýðýmýz konuya odaklanabilmek, onun dýþýnda baþka
düþünce ve hayallere kapýlmamak veya baþka þeylerle
ilgilenmemek her zaman mümkün deðildir.
Konsantrasyonla zihin belli bir nokta üzerinde tutulur ve
bunun dýþýndakilere dikkat yöneltilmez. Uzmanlar bir kimsenin konsantrasyonundan söz edebilmek için, o kiþinin herhangi bir þeye 30 saniyeden daha uzun bir süre dikkatini
yöneltmesi gerektiðini belirtmektedirler.
“En büyük konsantrasyon yeteneði kimlerdedir?” þeklinde bir soru sorulacak olursa verilebilecek bir tek cevap
vardýr: Çocuklar. Çünkü çocuklar geçmiþe ve geleceðe deðil,
þimdiye önem verirler. Bu yüzden onlarýn çok büyük bir
konsantrasyon güçleri vardýr. Onlarda “yapamam”
düþüncesi yoktur. Her iþe atýlýrlar, yapacaklarýna inanýrlar,
baþarýsýzlýk asla akýllarýna gelmediði için konsantrasyonlarý
da bozulmaz; kendilerine güvenleri vardýr. Geçmiþ ve gelecek hakkýnda uzun uzun düþünmezler ve suçluluk duygusu
yaþamazlar. Onlar þimdiyi düþünür ve ‘an’ý yaþarlar. ‘Þimdi
ve burada’ felsefesini en iyi onlar uygularlar.
Her kim mükemmel bir iþ yapmak isterse, yataktan kalktýðý andan yataða yatýncaya kadar geçen süre içinde zihnini
tek bir nokta üzerinde konsantre edebilmelidir. Bu yapýlabilirse koþullar elveriþsiz olsa bile baþarýya ulaþýlabilir.
Konsantrasyon, bezginlik duymadan fiziksel ve zihinsel enerjiyi
tek bir noktaya sürekli olarak uygulama yeteneðidir.
EDÝSON
BAÞARI MERDÝVENÝ
65
***
Bir sonraki gün gireceði sýnava hiç istemeden çalýþýyordu. Çünkü o ders, okul hayatýndaki en sevmediði dersti.
Hayat hep sýnavlý olmak zorunda mýydý? Baþýný iki elinin
arasýna almýþ kitabý seyrediyordu. Hukuk öðrencisiydi ve
Vergi Hukuku dersine çalýþýyordu. Kitabýn ortalarýndan rast
gele bir sayfa açtý ve okumaya baþladý. Kitapta þöyle yazýyordu: Devlet memurlarýnýn ödemesi gereken vergi, amirleri
tarafýndan maaþlarýndan kesilerek hazineye gönderilir. Yani
memurlar maaþlarýný almadan vergilerini ödemiþ olurlar.
Buna, kaynaktan tevkif'(ele geçirmek) denir.
Okuduðu ‘kaynaktan tevkif’ kelimesinin anahtar ve
ilginç bir kavram olduðunu düþündü. Bir anda az önce
radyo DJ'nin söylediði “Þimdi de damardan bir Müslüm
Baba parçasý geliyor…” sözü aklýna geldi. Kendi kendine
“Bu da bir tür damardan tevkif.” diye düþündü ve güldü.
Damarý kesilen bir insanýn kanýnýn fýþkýrmasý ve onun
kývranmasý bir anda gözünün önünde canlandý. Allah Allah!
Nasýl oluyor da Müslümcüler kendi kendilerini jiletle çi-
BAÞARI MERDÝVENÝ
66
zerek eðlenebiliyorlardý? Gözünün önünde canlanan kanlý
sahnelerden tiksinmiþ ve irkilmiþti. Bu kan görüntüleri sýkça
duyduðu bir parçayý çaðrýþtýrdý. Kendi kendine kafasýnýn
içinde baðýra baðýra Kartel grubunun “Kan bile kýrmýzý deðil
karakan. Kartel bir numara, en büyük, cehennemden çýkan
çýlgýn Türk….” þarkýsýný söylemeye baþladý. Bedeni de aklýndan geçenlere eþlik ediyor, çalýþma masasýnýn üzerinde oturduðu halde mini dans figürleri icra ediyordu.
Söz konusu parçanýn bitmesinden sonra bir anda derin
düþüncelere daldý. Kartel grubu Almanya’daki ikinci kuþak
Türklerin kurduðu bir gruptu. Kastamonu’dan, Erzurum’'dan,
Hatay’dan yoksul insanlarýn Almanya’ya çalýþmak için gitmelerini ve çektikleri sýkýntýlarý düþündü. Onlarýn Almanya’da
hizmetçilik, temizlikçilik gibi vasat iþlerde çalýþtýrýlmalarýna ve
birçok Almanýn bu insanlarýmýza sarýmsak yemelerinden
dolayý “Sarmýsak Türk” demelerini düþünüp öfkelendi. Bütün
bu olup bitenler milli gururuna dokundu. Kendi kendine
sordu: “Nasýl oluyor da Almanya iki defa yýkýlmasýna raðmen,
yine de þu anda dünyanýn 3. büyük ekonomik gücü haline
gelebiliyor? Biz niye yapamýyoruz?” Bunun nedeninin
Türkiye’deki herkesi motive eden, herkesin inandýðý, en azýndan büyük çoðunluðun katýldýðý bir vizyonun, bir hedefin
ortaya konamamasýnýn olduðunu düþündü. Öteki nedenler
özerine de düþünürken bir ara Almanya’daki Türklerin hayatýný anlatan ‘Berlin in Berlin’ filmini hatýrladý. Cem Özer’in
oynadýðý sahneler gözünün önünden geçti. Bu filmi çeken
Sinan Çetin’in nasýl olup da bu kadar baþarýlý olabildiðini
düþünmeye baþlamýþtý ki, bir anda düþündü: Kaynaktan tevkif
ile Sinan Çetin’in ne ilgisi vardý!
‘Baþarý Üniversitesi’ adlý kitaptan
***
BAÞARI MERDÝVENÝ
67
Evet burada gerçek bir konsantrasyon bozulmasý örneði
okudunuz. Bazen öðretmeniniz ders anlatýrken, herhangi bir
nedenden dolayý hayal kurmaya baþlarsýnýz. Bu öyle bir
hayal kurmadýr ki, öðretmeninizin anlattýklarýný duymazsýnýz
bile. Kendiniz oradasýnýzdýr, ama aklýnýz baþka yerdedir. Peki
böyle bir ders sonunda ne öðrendiðinizi hiç deðerlendirdiniz
mi? Deðerlendirdiyseniz büyük bir olasýlýkla hiçbir þey öðrenmediðinizi fark edeceksiniz. Konsantrasyonun bozulmasýnýn
temelinde ‘serbest çaðrýþým’ bulunmaktadýr. Bir þeyi dinlerken veya okurken rastladýðýmýz bir kavram bize baþka bir
kavramý, o da baþka bir kavramý çaðrýþtýrýr. Bu böylece
devam eder gider. Bu arada okuduklarýmýzdan veya dinlediklerimizden hiçbir þey anlamayýz.
Ders dinlerken veya öðretmen yazdýrýrken konsantrasyon bozukluðu oluþmasýnýn bazý nedenleri vardýr. Bu
nedenlere kýsaca þunlar örnek olarak verilebilir:
Öðretmenin çok hýzlý yazdýrmasý,
Öðrencideki “Yazdýklarýma sonra çalýþýrým, þu an
yoðunlaþmama gerek yok.” düþüncesi,
Derse
tam konsantre olamama, yazarken baþka
þeyler düþünme,
Uykusuzluk, aþýrý yorgunluk, býkkýnlýk,
Anlatýlan konunun aþýrý basit oluþu ya da zorluðu,
Konunun ya da dersin sevilmemesi,
Defter bulundurmama, not yazmama ve yazmanýn
yararýna inanmama,
Öðrencinin yavaþ yazmasý,
BAÞARI MERDÝVENÝ
68
Öðrencinin
bildiði ya da bildiðini zannettiði
konunun tekrarý,
Ders sonrasý yaþanýlacak yoðunluk.
Kitap okurken de ayný þeyler geçerlidir. Yukarýdaki
örnekte bu durum ifade edilmiþtir. Bunlardan da anlaþýlacaðý gibi konsantrasyon olmadan verimli bir öðrenme
gerçekleþmez. Yapýlan araþtýrmalar beynin ayný anda birkaç
iþ yapabildiðini, birkaç uyarýcýyý farkedebildiðini, ancak
dikkati sadece bir noktaya topladýðýný ortaya koymuþtur.
Kiþi, dikkatini toplayarak bir iþ yapmaya baþladýðýnda baþka
þeyleri farkedemez bile. Örneðin bu þekilde kitap okuyan
birisi, ayný ortamda çalan müziði duymaz, konuþmalarý
anlamaz, konsantrasyon süresi bitene kadar sorduðunuz
sorulara cevap bile veremez. Yapýlan bir iþ neyse, o sýrada
sadece o düþünülmelidir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
69
Bir bestekar, beste yapmak için çalýþmalara baþlamýþ. Bu
besteye kendini öylesine vermiþ ki, günlük rutin iþlerinin
yanýnda kafasý sürekli bu besteyle meþgulmüþ. Rüyalarýnda
bile besteyle uðraþýyormuþ.
Bir gün yolda karþýdan karþýya geçmek için kaldýrýmdan
aþaðýya adýmýný atmýþ. Her zamanki gibi son derece dalgýn
bir durumda olduðu için gelen arabayý fark edememiþ ve
araba kendisine çarpmýþ. Besteci ne olduðunu anlayamadan
yere yuvarlanmýþ. Çarpan arabanýn þoförü bu durumdan
yararlanarak kaçmýþ. Besteciyi hastaneye kaldýrmýþlar,
kendine geldiðinde polisler sormuþ:
“Size çarpan arabanýn plakasýný alabildiniz mi?”
“Hayýr.” demiþ besteci.
“Markasýný görebildiniz mi?”
Besteci görmediðini söylemiþ. Çarpan arabayla ilgili
hiçbir þey hatýrlayamamýþ. Polisler ümitsiz bir þekilde:
“Efendim…” demiþler, “ne olur biraz düþünün. Belki
hatýrlayabildiðiniz bir þey çýkar.”
Besteci biraz düþününce:
“Tamam, bir þey hatýrladým!” demiþ.
Polisler hemen kaðýt ve kaleme sarýlmýþlar:
“Egzosundan þöyle bir ses çýkýyordu: DO, MÝ, FA!”
Evet, ders çalýþýrken konsantrasyon durumumuzun nasýl
olmasý gerektiðine yönelik iyi bir örnek yukarýdaki hikaye.
70
BAÞARI MERDÝVENÝ
Maçý Kim Kazanacak?
The New York Times’in spor yazarlarýndan Tom Friend,
Amerikan futbolunun ünlü takýmlarýndan Dallas Cowboys’un
antrenörü Jim Johnson’ýn 1993 Süper Kupa finaline çýkmadan önce oyuncularýna neler söylediðini Johnson’ýn
aðzýndan þöyle aktarýyordu:
“Onlara dedim ki, þu odanýn ortasýna dört metre uzunluðunda, bir metre geniþliðinde bir kalas koyup üzerinde
yürümenizi isteseydim bunu hepiniz rahatça yapardýnýz ve
hiçbiriniz de düþmezdi. Çünkü bütün dikkatinizi o kalas
boyunca yürümek üzerinde yoðunlaþtýrýrdýnýz. Ama ayný
kalasý iki komþu apartmanýn onuncu katlarý arasýna koyduðumuzda, onun üzerinde yürüyüp karþýya geçmeyi,
ancak çok küçük bir azýnlýk baþarabilirdi; çünkü çoðunluk
kalas üzerinde yürümeye deðil, aþaðýya düþme olasýlýðýna
yoðunlaþýrdý."
Bunlarýn ardýndan, oyuncularýndan dikkatlerini kalabalýk
seyirci kitlesinin, oyunu izleyen basýn ve yayýn görevlilerinin
ya da yitirme olasýlýðýnýn üzerinde deðil, yalnýzca oyunun
üzerinde yoðunlaþtýrmalarýný, hatta maçýn sadece bir
antrenman maçý olduðunu düþünmelerini istemiþti. O maçý
Cowboys takýmý 52 - 17 kazandý.
BAÞARI MERDÝVENÝ
71
Bu olayda çok önemli bir sýr saklýdýr: Çoðumuz dikkatimizi yoðunlaþtýrma sýkýntýsý çekeriz; çünkü her zaman bir
yýðýn olumsuz olasýlýðýn gerçekleþmesinden endiþe ederiz.
Dikkatimizi o kýsa ve geniþ kalas üzerinde rahatça yürümek
konusunda yoðunlaþtýrmak yerine hep düþmekle ilgili bir
yýðýn olumsuzluk düþünüp, onlarýn baþýmýza gelmesinden
korkarýz. Dikkatimizi hedeflerimiz üzerinde odaklamak yerine, endiþelerimizin, korkularýmýzýn ve karþýmýza çýkan engellerin üzerinde yoðunlaþtýrýrýz.
Bir öðrenci olarak hedefi arzuluyorsanýz, bütün dikkatinizi onun üzerinde odaklayýn; eninde sonunda gerçekleþtiðini göreceksiniz. Mutlu ve istekli bir insan olmak
üzerinde toplayýn dikkatinizi; çok geçmeden gerçekten de
öyle olduðunuzu fark edeceksiniz.
Evet, gireceðiniz sýnavý birileri kazanacak. Sýnavý
kazananlar, daha verimli çalýþanlar olacaktýr. Bu durumda
yapýlmasý gerekenleri yapmak varken, ne diye sýnav sonucunu düþünesiniz ki!
Henry Ford’un bu durumu özetleyen
güzel bir sözü vardýr: “Yapabileceðinize de
inansanýz,
yapamayacaðýnýza
da
inansanýz haklý çýkarsýnýz.” Çünkü insan,
inandýðý gibi davranýr. Öyleyse olumlu
düþünün. Sýnavý kazanabileceðinizi, okul
derslerinde baþarýlý olabileceðinizi hayal
edin. Göreceksiniz ki çok baþarýlý olacaksýnýz. Çünkü kazanabileceðinizi düþünüp onun üzerinde yoðunlaþýrsanýz,
kazanmanýz için gerekenleri yaparsýnýz. Daha sonra ise bu
düþüncelerinizi davranýþlarýnýzla destekleyin ve baþtan beri
yazdýklarýmýzý uygulamaya çalýþýn. Bu noktada sabrý da iþe
koþarak hareket edin.
BAÞARI MERDÝVENÝ
72
Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine
kocaman bir kaya koydurur, kendisi de pencerenin kenarýna oturur. “Bakalým neler olacak?” diye beklemeye baþlar.
Ülkenin en zengin tüccarlarý, en güçlü kervancýlarý, saray
görevlileri birer birer gelip kayanýn etrafýndan dolaþýp saraya
girerler. Pek çoðu, kralý yüksek sesle eleþtirir. “Halkýndan bu
kadar vergi alýyor, ama yollarý temiz tutamýyor!” diye....
Sonunda bir köylü çýkagelir. Saraya meyve ve sebze
getirmektedir. Sýrtýndaki sepeti yere indirir, iki eli ile kayaya
sarýlýr ve kayayý ýkýna sýkýna itmeye baþlar. Sonunda kan ter
içinde kalýr, ama kayayý da yolun kenarýna çekmeyi baþarýr.
Tam sepetini yeniden sýrtýna almak üzeredir ki, kayanýn
eski yerinde bir kesenin durduðunu görür. Açar keseyi içine
bakar... Kese altýn doludur. Bir de kralýn notu vardýr kesenin
içinde. “Bu altýnlar, kayayý yoldan çeken kiþiye aittir.” yazmaktadýr notta.
***
Herkesin yakýndýðý zorluklardan yýlmayýp, üzerine düþeni
sabýrla yapan kiþi, “Tekkeyi bekleyen çorbayý içer.”
atasözünde anlatýldýðý gibi mutlaka bu davranýþlarýnýn
karþýlýðýný maddi veya manevi olarak alýr. Yeter ki kiþi yakýnmak yerine görevini sabýrla yapsýn. Bu yüzden çalýþmalarýnýzda baþarýlý olmak istiyorsanýz, sabýrlý olmanýz gerekir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
73
Konsantrasyonu Bozan Etkenler:
a. Hayal kurma:
Etkili öðrenmenin yolu, çalýþýlan konuya konsantre
olmaktan, yani yoðunlaþmaktan geçer. Zihnin daðýlmasýný
önleyerek dikkatli bir þekilde derse konsantre olmak, bu
süreçte hýzla akan zamanýn boþa gitmesine engel olur.
Çalýþmayý sürekli kýlamamanýn iki temel nedeninden biri
çevresel faktörler, diðeri de insanýn kendisinden kaynaklanan çeþitli olumsuzluklardýr.
Ergenlik çaðlarýnda, içinde bulunulan geliþimsel dönemin verdiði heyecanla çok çeþitli hayaller kurulabilir. Ancak
þu bilinmelidir ki, bazý hayaller özellikle ders çalýþýp kendinizi
hazýrlamanýz gereken bu dönemde motive edici bir rol
üstlenmiyorsa çok zararlýdýrlar. Bunu bir çeliþki olarak
yorumlamamak gerekir. Çünkü motivasyon için belli bir
dozda hayale ve heyecana gereksinim vardýr. Bu yüzden
hayalin sýðýnýlan bölümüyle, size zarar verebilecek gerçek
dýþý dünya arasýnda iyi bir seçim yapmalýsýnýz.
Hayal dünyasý geniþ insanlarýn yapacaklarý en önemli
þey ya bu hayalleri bir süre için ertelemek ya da masa baþýndan kalkarak en son noktasýna kadar hayalleri hýzlýca yaþamak, doyuma ulaþmak, sonra da vakit kaybetmeden dersin
baþýna tekrar oturmaktýr.
74
BAÞARI MERDÝVENÝ
Hayallere daldýðýnýzý fark ettiðiniz an ya hemen bu hayallerden vazgeçin ya da bu hayali daha sonra kendinize
ödül olarak verin. Diyelim ki hayallerinizden yine de kurtulamadýnýz. O zaman yapacak bir tek þey kalýyor geriye:
Hayalinizi hemen ve en kýsa sürede kurup bitirin. Böylece
kuracak baþka hayaliniz kalmadýðý için derse daha rahat
konsantre olabilirsiniz.
b. Düþünceleri denetleyememe:
Çevremizde bulunan insanlara hakaret etmemek için dilimizi denetleriz. Konuþtuklarýmýza çok dikkat ederiz. Çünkü
bizi dinleyenler, þaka yapýyor olsak bile, sözlerimizi oldukça
ciddiye alýrlar. Ayný þekilde düþüncelerimizi de istediðimiz
gibi yönlendirebilmek için onlarý sürekli olarak denetlememiz gerekir. Bizler, insan olarak düþüncelerimizi seçme
gücüne sahip olarak dizayn edilmiþ olan varlýklarýz.
Bunun için bir saatlik bir ders çalýþma süresinde kaç defa
dersten koptuðunuzu bir düþünün. Zamanýnýzýn ne kadarýný
verimli çalýþmaya verebiliyorsunuz? Genellikle çalýþmaya
ayýrdýðýnýz bir saatlik süre içinde kendinizi derse verebildiðiniz net zaman 15-50 dakika arasýnda deðiþebilmektedir. Çalýþmaya ayrýlan süre içinde dikkatin daðýlmasý
herkeste görülen bir durumdur. Ancak dikkatin daðýlma
sayýsýnýn yüksek olmasý baþarýnýzý olumsuz yönde etkileyen
bir faktördür.
BAÞARI MERDÝVENÝ
75
O halde dikkatimizi daðýtan etkenlerin neler olduðunu
titizlikle belirlemek gerekir. Örneðin dikkatimizin daðýlmasýna neden olan faktörler dýþardan gelen bir ses, çalan müzik
parçasý, televizyondan gelen sesler, evdeki konuþmalar, telefon ya da kapý zilinin çalmasý gibi dýþtan kaynaklanan sebepler olabileceði gibi, o gün moralinizin bozuk olmasý,
arkadaþýnýzla yapacaðýnýz bir plan ya da konuþmayý düþünmek, hafta sonunda ne yapabileceðiniz, sýnavý kazanýp
kazanamayacaðýnýzý düþünmek gibi tamamen kendinize
baðlý iç sebepler de olabilir.
Sürekli zihninizi kurcalayan yanlýþ bir düþünceye sonunda inanmaya baþlarsýnýz; baþta size inandýrýcý gelmemiþ olsa
bile. Sizin için önemli olan düþüncelerle, bir anlam ifade
etmeyenleri
birbirlerinden
ayýrýp,
elemeniz
gerekir.
Ardýndan, çöplük olarak adlandýrýlan deðersiz düþünceleri
ayýklayýn, böylelikle deðerli zihninizi boþ düþüncelerle
doldurmamýþ olursunuz.
c. Yatarak çalýþma:
Kitabý alarak uzanýp ders çalýþmayý denediðinizde bir
süre sonra uykunuzun geldiðini fark edersiniz. Bu da konsantrasyonunuzu bozar. Yatarak çalýþma, kaslarýnýzýn
gevþemesine, dolayýsýyla da uykuya neden olur. Bir öðrenci
olarak iþin ciddiyetini kavramalý ve masada çalýþmalýsýnýz.
Ortopedik bir sandalyede oturmalýsýnýz. Çalýþacaðýnýz ortam
size yatmayý deðil çalýþmayý hatýrlatmalýdýr.
Yapýlan araþtýrmalar göstermektedir ki, ne kadar iyi
niyetle baþlarsanýz baþlayýn uzanarak çalýþmanýn sonu uyku
veya gevþeklik olmaktadýr. Siz uzandýðýnýz anda kas geriliminiz hemen belli bir düzeyin altýna düþer. Bunun beyniniz
76
BAÞARI MERDÝVENÝ
için bir tek ifadesi vardýr: ‘Uyumak’. Bunun sonucunda
beyniniz derhal uyku için gereken salgýlarýn salýnmasýný
emreder ve bir süre sonra uyuyakalýrsýnýz.
Evet, psikolojik olarak yataðý görme veya uzanma
insanýn uykusunu getirir. Bu yüzden yatarak çalýþma tavsiye
edilmeyen bir yoldur.
Ders çalýþmayý bitirip de yataða girdiðimizde uykuya dalmak için çitten atlayan koyunlarý hayal etmek yerine, o gün
gördüðümüz konularý tekrar etmek daha faydalý olacaktýr!
Psikolojide yapýlan araþtýrmalar, ders çalýþtýktan sonra
hemen uyunduðunda unutmanýn daha az olduðunu göstermiþtir. Uyku sýrasýnda beynin bilgileri düzenlediði de yapýlan
son dönem araþtýrmalarda ortaya çýkmýþtýr. Buradan
hareketle o halde “Devamlý uyuyalým!” gibi bir yanlýþ
düþünceye de saplanmayýn! Çünkü unutmanýn az olmasý ya
da beynin bilgileri düzenleyebilmesi için öncelikle o bilgilerin çalýþýlarak kazanýlmýþ olma koþulu vardýr!
Öðrenciler olarak yatmadan önce belli bir süreyi o gün
çalýþtýðýnýz dersleri tekrarlayarak uykuya geçer ve sabahleyin
de yatarken yapmýþ olduðunuz tekrarýn aynýsýný yaparak
güne baþlarsanýz, öðrendiklerinizi korumak açýsýndan çok
önemli bir adým atmýþ olursunuz.
BAÞARI MERDÝVENÝ
77
d. Müzik:
Bir öðrencinin çalýþma odasý olabildiðince sessiz
olmalýdýr. Ders çalýþýrken kesinlikle müzik dinlenilmemelidir.
Bir çok öðrenci “Ben müziksiz ders çalýþamam. Müzik beni
engellemiyor.” dese de daha önce de belirttiðimiz gibi insan
zihni ayný anda iki konuya yoðunlaþamadýðý için ders
sýrasýnda müzik dinlemeniz çalýþma veriminizi oldukça azaltacaktýr. Çalýþma anýnda müzik dinlemek dikkati daðýtýr ve
konsantrasyonu çabucak bozar. Çalýþma sýrasýnda müzik
dinlemenin o kiþiyi rahatlattýðý, çalýþmaya yardýmcý olduðu,
anlamayý kolaylaþtýrdýðý düþünceleri de bilimsel deðildir
(Müzikle öðrenme yöntemlerini konumuzun dýþýnda tutuyoruz).
Müzik bilindiði gibi ritmlerden oluþur. Bunun yaný sýra
hepimizin bir de doðal iç ritmi vardýr. Konuþurken,
yürürken, okurken, yazarken, öðrenirken belli ritmler kullanýrýz. Bu ritm kiþiden kiþiye deðiþebilir. Örneðin çalýþýrken
kolay anladýðýmýz ya da bildiðimiz konularda daha hýzlý bir
ritmle çalýþýrken iç ritmimiz sýk sýk deðiþebilir. Müzik dinleyen
bir öðrencinin doðal ritm akýþý, dinlenen müziðin ritminden
78
BAÞARI MERDÝVENÝ
etkilenecektir. Hafif müzik dinlerken ruh halimiz ve ritmimiz
ile pop müzik dinlerkenki ritmimiz ayný deðildir. Farklý müzik
parçalarý bizlerde farklý duygularýn oluþmasýna neden
olmaktadýr. Bazý parçalar hayatýn her þeye raðmen yaþanmasý gerektiðini dile getirirken bazýlarý da tam tersini vurgulamaktadýr. Farklý parçalar bizlerde farklý duygular oluþturur,
hayallere dalmamýza neden olur. Bu nedenle müzik dinlemeyi ve ders çalýþmayý birbirine karýþtýrmamaya özen
göstermeliyiz.
Müzik dinleme etkinliðini ders aralarýnda dinlenirken
yapýn. Hatta müziði kendinize ödül olarak koyabilirsiniz.
‘Matematikten, Türkçe’den bugün hedeflediðim sorularý
çözüp bitirebilirsem biraz müzik dinleyebilirim.” diyebilirsiniz.
e. Posterler:
Çalýþma odanýzda sevdiðiniz sanatçýlarýn, tuttuðunuz futbol takýmýn posterleri veya arkadaþlarýnýzla, ailenizle çek-
BAÞARI MERDÝVENÝ
79
tirdiðiniz fotoðraflar bulunmamalýdýr. En azýndan gözünüzün
görebileceði yerlerde (duvarýnýz, dolap kapaðýnýz, çalýþtýðýnýz
masanýn üstü vb.) olmamalýdýr. Neden diye soranlarýnýz olabilir. Çünkü bu tarz resimler ve posterler sizi hayal
dünyasýnýn deðiþik atmosferlerine sürükleyebilir, zihninizin
daðýlmasýna neden olabilir. Örneðin, tam ders çalýþýrken
geçen sene sýnýfça gittiðiniz piknikte çektirdiðiniz fotoðrafa
dalýp anýlarýnýzý düþünmeye ve tekrar onlarý yaþamaya
baþlayabilirsiniz veya tuttuðunuz takýmýn posterine bakarak
son maçta ne kadar baþarýsýz olduklarý aklýnýza gelebilir.
Sonuç olarak, odanýzý size en az çaðrýþým yaptýracak þekilde
döþemelisiniz. Çalýþma mekanýnýzýn olabildiðince sade
olmasý gerekir. Elbette þunu da söylemeliyiz ki, yoðun ders
çalýþma dönemleri dýþýnda (yani özgür olduðunuz zamanlarda) odanýzý istediðiniz þekilde süsleyebilirsiniz.
f. Can sýkýntýsý:
Can sýkýntýsýnýn nedenini öncelikle bilmek gerekir. Eðer
nedeni yalnýzlýksa, grup çalýþmasý yapýlmalýdýr. Eðer kaygýysa,
kaygýyý azaltýcý zihinsel ve
fiziksel bazý egzersizler yapabilirsiniz. Ýsteksizlik devam
ediyorsa hedefinizle ilgili
hayaller kurmanýn büyük
yararý vardýr.
Burada devreye sabýr
da girer. Öðrenmek için
zaman gerekir, sabýr gerekir, ustalarý izlemek gerekir.
80
BAÞARI MERDÝVENÝ
Genç bir adam, deðerli taþlara ilgi duyarmýþ ve mücevher
ustasý olmaya karar vermiþ.
“Bu mesleði yapacaksam, iyi bir mücevher ustasý
olmalýyým.” diye düþünmüþ ve ülkedeki en iyi mücevher
ustasýný aramaya baþlamýþ.
Sonunda bulmuþ; yanýna gitmiþ, bir süre bekledikten sonra
usta tarafýndan kabul edilmiþ.
“Anlat, dinliyorum...” demiþ usta. Genç adam anlatmaya
baþlamýþ; taþlara ilgi duyduðunu ve iyi bir mücevher ustasý
olmaya karar verdiðini heyecanla anlatmýþ.
Yaþlý usta sesini çýkarmadan genç adamý dinlemiþ, sözleri
bitince de ona bir taþ uzatmýþ…
“Bu bir yeþim taþýdýr…” dedikten sonra genç adamýn avucuna taþý býrakmýþ ve avucunu kapatmýþ. “Avucunu aynen
böyle kapalý tut ve bir yýl boyunca hiç açma. Bir yýl sonra
tekrar gel. Haydi þimdi güle güle.” demiþ ve þaþkýn genç
adamý öylece býrakýp ayrýlmýþ odadan.
Genç adam evine dönmüþ, kendisini merakla bekleyen
annesiyle babasýna neler olduðunu anlatmýþ. Anlattýkça da
kendisine çok anlamsýz gelen bu hareketi ve soðuk konuþmasý nedeniyle kýzdýðý ustaya olan öfkesi artýyormuþ.
Günler günleri takip ediyormuþ. Genç adam sürekli
söyleniyor, ama avucunu hiç açmýyormuþ. “Nasýl böyle
budalaca bir þey yapmamý ister? Bir de ülkenin en iyi
mücevher ustasý olacak. Bu saçmalýða bir yýl boyunca nasýl
katlanacaðým, böyle bir eziyetle nasýl yaþarým? Bu ne biçim
ustalýk. Ustalýk kaprisi yapacaksa, bari baþýndan yapmasaydý.” diyormuþ. Her önüne gelene ustadan yakýnýyor, ama
avucunu hiç açmýyormuþ. Avucu kapalý uyuyor, bütün iþlerini diðer eliyle yapýyormuþ. Ve bu duruma da giderek alýþ-
BAÞARI MERDÝVENÝ
81
Hoþlanmadýðýnýza sabretmedikçe, hoþlandýðýnýzý elde edemezsiniz.
HZ.ÝSA
maya, diðer elini çok rahat kullanmaya baþlamýþ. Uyurken
de yanlýþlýkla avucu açýlýp taþ düþmesin diye hep yarý uyanýk
durumdaymýþ. Böylece bir yýl geçmiþ. Her günü zorluklarla
dolu, her gecesi de yarým uykuyla yaþanmýþ bir yýlý tamamlamýþ.
Ve o gün gelmiþ. Genç adam tam bir yýl sonra, büyük ustanýn
karþýsýna çýkmýþ. Usta, bir süre beklettikten sonra yanýna
gelince, genç adam ne kadar saçma bulursa bulsun, bu sýnavý
baþarýyla tamamlamýþ olmanýn verdiði gururla elini uzatmýþ,
avucunu açmýþ.
“Ýþte taþýn…” demiþ. “Bir yýl boyunca avucumda taþýdým,
þimdi ne yapacaðým?”
Yaþlý usta sakin bir sesle cevap vermiþ: “Þimdi sana bir
baþka taþ vereceðim, onu da ayný þekilde bir yýl boyunca
avucunda taþýyacaksýn.”
Bu söz üzerine genç adam bütün sükûnetini kaybetmiþ,
baðýrýp çaðýrmaya baþlamýþ. Yaþlý ustayý bunaklýkla, delilikle
suçlamýþ. Mücevher ustalýðýný öðrenmek için gelen genç bir
insana böyle eziyet ettiði için, hasta olduðunu baðýra çaðýra
söylemiþ.
Genç adam baðýrýp çaðýrýrken, yaþlý usta ona hissettirmeden
bir taþý avucuna sýkýþtýrmýþ. Öfkeden yüzü kýpkýrmýzý olan
genç adam, bir yandan baðýrýp çaðýrýrken avucundaki taþý
hissetmiþ. Durmuþ, taþý biraz daha sýkmýþ ve heyecanla
konuþmuþ:
“Bu taþ, yeþim taþý deðil usta!”
82
BAÞARI MERDÝVENÝ
g. Yoðun duygusal iliþki:
Ýnsanoðlu sadece kuru akýlla donatýlmýþ bir varlýk deðil;
duygusal boyutu da var. Kimi zaman bu özelliðimiz biz istesek de istemesek de yaþantýmýzý olumlu ya da olumsuz
anlamda etkileyebilir. Duygularýmýzýn aþýrý baskýsý rasyonel
düþünmemize, saðlýklý kararlar vermemize engel oluþturabilir. Özellikle sýnava hazýrlýk döneminde bu ve buna benzer
nitelikteki duygusal baskýlarý gücünüz yettiðince azaltmaya
ya da engellemeye çalýþýn. Her ne kadar gönül ferman dinlemese de (!) bu olayýn aklýnýzý meþgul etmesine engel olabilir, konsantrasyonunuz üzerindeki olumsuz etkisini asgari
düzeye indirebilirsiniz. Hayattaki önceliklerinizi belirlemek
durumunda olduðunuzu unutmayýn. Bu sene öncelikli
hedefiniz sýnavda baþarýyý yakalamak olmalý; aþýk olmak ya
da evlenmek deðil! Ders çalýþýrken konsantrasyonunuzun
bozulmamasý için sevdiðiniz insaný hatýrlatan her þeyi çalýþma odanýzýn dýþýna çýkarýn. Telefonunuzu etüt süreniz
boyunca kapalý tutmanýz da bu konuda atacaðýnýz bir baþka
adým. Eðer yüzyüze görüþüyorsanýz ve bu durum ders çalýþmanýza ve dinlemenize psikolojik anlamda olumsuz etki
ediyorsa sýnava kadar görüþmeyin ya da bunu çok sýnýrlý
tutun. Ayrýca motive edici materyaller de sýnav üzerinde
daha fazla yoðunlaþmanýza zemin hazýrlayacaktýr. Ve önceliklerinizi düþündüðümüzde okul ya da üniversite aþkýnýzýn
baþka aþklarýn üzerinde olmasý gerektiðini aklýnýzdan çýkarmayýn!
BAÞARI MERDÝVENÝ
83
h. Televizyon:
Ders çalýþýyor veya sýnavlara hazýrlanýyorsanýz televizyon
sizin için zamanýnýzý yiyip bitiren bir canavardan baþka bir
þey deðildir. Bu bakýmdan ondan mümkün olduðunca uzak
durmalýsýnýz. Elbetteki seyretmek istediðiniz programlar olacaktýr, ama bunu günlük çalýþma programýnýzýn içine koymalýsýnýz. Seyrettiðiniz program biter bitmez günlük ders
çalýþma programýnýza geri dönün.
Televizyonun düðmesini açmak kolaydýr, ama kapamak o
kadar kolay deðildir. Televizyonun düðmesine dokunana
kadar kontrol bizim kendi elimizdedir, ama o düðmeye
dokunduðumuz anda kontrol televizyona geçer. O nedenle
yukarýda da belirttiðimiz gibi seçici davranmakta fayda vardýr.
ý. Telefon:
Ne yazýk ki telefonla konuþma baðýmlýlýðý da konsantrasyonu bozan, zamanýmýzý çalan problemlerden bir
tanesi.
Ders çalýþma süreniz bitmeden hiçbir arkadaþýnýzý aramayýn, hatta ders çalýþýrken aklýnýza takýlan bir soru için olsa
bile. Telefon görüþmelerinizi ders çalýþma aralarýnda yapýn.
Bunu bir prensip haline getirin.
84
BAÞARI MERDÝVENÝ
Arkadaþlarýnýza ders çalýþma sürenizde sizi telefonla aramamalarýný söyleyin ve onlara uygun olduðunuz zaman dilimlerini bildirin. Sizi ders çalýþýrken ýsrarla arayan bir
arkadaþýnýz olursa kendisine mazeretinizi bildirerek onu daha
sonra arayacaðýnýzý ifade edin veya telefona çýkmayýn. Hatta
telefonlarý siz açmayýn; eðer kendiniz arkadaþlarýnýza “hayýr”
diyemiyorsanýz, sizin yerinize anne veya babanýz telefonu
açsýn. Onlar sizin ders çalýþmakta olduðunuzu ve gelemeyeceðinizi söylesin. Böylece arkadaþlarýnýzla karþý karþýya
gelmekten de kurtulmuþ olursunuz.
i. Aile yaþamýnýn düzensiz olmasý:
Ebeveynlerin boþanmýþ olmasý, öðrencilerin desteðe
ihtiyaç duyduðu bir dönemde onlar açýsýndan son derece
olumsuz bir durumdur. Bu duruma karþý anne babasý
boþanan gençlerin verdikleri tepkiler birbirlerinden farklýdýr.
Bazýlarý bundan dolayý büyük bir depresyon yaþarken,
bazýlarý da bu durumu kabullenebilir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
85
Eþlerden biri hasta veya ölmüþ olabilir. Hasta ise ailede
bir insanýn bakýma ihtiyacý var demektir. Bakým konusunda
öðrenciye de görev düþüyor olabilir. Bu durum öðrencinin
derse yoðunlaþmasýný engelleyebilir. Ailede birisinin ölmüþ
olmasý ise deðiþik sýkýntýlara neden olabilir. Bu durumu kabullenmeyen ve psikolojik destek almasý gereken aile üyeleri
bulunabilir. Böyle bir durumda öðrenci de doðal olarak
olumsuz etkilenir.
Eþlerden birinin deðiþik
sorunlarý olabilir. Ailede þiddetli
geçimsizlik yaþanabilir. Bunlarýn hepsi öðrencinin dýþýndadýr,
ama öðrenciyi doðrudan etkiler. Bu konuda sýkýntýlarý olan
aileler mutlaka uzmanlara
danýþmalýdýrlar.
j. Saðlýk sorunlarý:
Saðlýk sorunlarý olan bir
öðrencinin çalýþmaya konsantre
olabilmesi çok zordur. Bu sorunlar, ders çalýþma planýný da
önemli ölçüde aksatabilir. Bunun yanýnda sýnavlara hazýrlýk
süresince fiziksel rahatsýzlýklara neden olabilecek sportif
etkinliklerden uzak durmanýzda da yarar vardýr. Olumsuz bir
durum, bütün emeklerin boþa gitmesine neden olabilir.
k. Öðrenme yöntemlerini bilmemek:
Öðrenilecek bilgilerin neler olduðunun bilinmesinin
yanýnda, bunlarýn nasýl öðrenileceðinin de bilinmesi gerekir.
Öðrenmede doðru modelin kullanýlmasý konsantrasyonu ve
bilgilerin hafýzada kalmasýný kolaylaþtýrýr.
BAÞARI MERDÝVENÝ
86
Bir Amerikalý iþadamý ile Japon meslektaþý orman
içerisindeki bir otelde düzenlenen bir seminer molasýnda
ormanda dolaþýyorlardý. Duyduklarý vahþi bir sesle her ikisi
de irkildi. Dönüp arkalarýna baktýklarýnda aç bir aslanýn
üzerlerine doðru koþmaya baþladýðýný gördüler. Her ikisi de
hýzla oradan kaçmaya baþladý. Kaçarken Japon aniden
durdu ve yere oturarak çantasýndan bir þeyler çýkarmaya
baþladý. Bu sýrada Amerikalý yaklaþýk 20 metre kadar fark
yapmýþtý. Japon'un ne yaptýðýný merak eden Amerikalý,
geriye dönüp baktýðýnda gözlerine inanamadý. Japon
iþadamý, aç aslanýn hýzla üzerine yaklaþmasýnda raðmen,
çantasýndan
spor
ayakkabýlarýný
çýkarýp
giyiyordu.
Amerikalý: "O spor ayakkabýlarýný giyerek aç bir aslandan
daha hýzlý koþabileceðini mi sanýyorsun?" diye baðýrarak
kaçmaya devam etti. Spor ayakkabýlarýný giymeyi tamamlayan Japon, ok gibi yerinden fýrlayarak Amerikalý’yý önce
yakaladý, sonra da geçti. Amerikalý, iþ ayakkabýlarýyla
koþarken Japon, spor ayakkabýlarýyla koþtuðu için
Amerikalý’ya fark atmaya baþlamýþtý. Amerikalý’nýn geride
kaldýðýný ve aslana yem olmak üzere olduðunu gören Japon,
Amerikalý’ya cevabýný verdi: "Evet ben bu spor ayakkabýlarýmla aç bir aslandan daha hýzlý koþamayabilirim, ama
senden daha hýzlý koþarým!"
BAÞARI MERDÝVENÝ
87
Kritik anlarda yapýlan kritik davranýþlar, uzun vadede
çok büyük etkiler oluþturur. Olumlu yöndeki avantaj, farklýlýðý yaratýr. Önde olmak için önce bizi öne geçirecek farklara sahip olmamýz gerekir. Sizi öne çýkaracak unsurlardan
biri de doðru öðrenme yöntemlerini kullanmanýzdýr.
l. Konsantrasyon eþiðinin aþýlmasý:
Konsantrasyon
eþiði,
beynin odaklaþmadan hemen sonra serbest çaðrýþýma, yani serbest düþünmeye geçtiði andaki düzeydir.
Bu yüzden ilk önce
yapýlmasý
gereken
þey
kiþinin kendi konsantrasyon eþiðini bulmasý ve çalýþmalarýný ona göre planlamasýdýr. Her insanýn kendine özgü bir konsantrasyon süresi vardýr. Bu süre
aþýlýrsa doðal olarak konsantrasyon bozulur, dikkat daðýlýr. Bu
sürenin
aþýlýp
aþýlmadýðýný
anlamak
çok
kolaydýr.
Okuduklarýnýz veya dinledikleriniz zihninizde bir takým þeyleri
çaðrýþtýrmaya baþlamýþsa ve siz bunlardan yola çýkarak iç
konuþmalara baþlamýþsanýz, konsantrasyon eþiðini aþmýþsýnýz
demektir. Eðer konsantrasyon eþiðiniz çok alt düzeydeyse,
bunu geliþtirmeniz gerekir.
Konsantrasyon eþiðinin yükseltilebilmesi için yapýlacak
çalýþmalardan birisi, sevilen ve hoþlanýlan bir konuyla ilgili
kitap okumaktýr. Hoþlanýlan bir konu, dikkatin toplanmasýný
BAÞARI MERDÝVENÝ
88
saðlar. Bu þekilde kitap okurken, dikkatin ne zaman
daðýldýðýnýn farkýnda olunmalýdýr. Dikkat daðýldýðý anda
kitap býrakýlmalýdýr. Sonra süreye bakýlmalýdýr. Ertesi gün
kitap okuma süresi biraz daha uzatýlmalýdýr. Bu þekilde
devam edilerek konsantrasyon süresi artýrýlabilir.
Konsantrasyon eþiðini yükseltmek ya da çalýþýlan metin
üzerinde
yoðunlaþabilmek
için
yapýlacak bir diðer egzersiz de süre
tutarak metin içerisinde belirlenen
bir kelimenin kaç tane olduðunu
saymaktýr. Bu egzersizi arkadaþlarýnýzla birlikte yarýþ içerisinde
zevkli bir hale getirebilirsiniz.
Diðer bir çalýþmada ise þöyle bir
yol izlenebilir: Çalýþma odanýzdaki
duvarýn karþýsýna, duvarla aranýzda
1 m kadar uzaklýk belirleyerek bir
sandalyeye oturun. Duvara, göz
hizanýzda bir A4 kaðýdý yapýþtýrýn.
A4 kaðýdýnýn üzerine, tam ortasýna
bir demir para büyüklüðünde siyah
bir nokta çizin. Daha sonra 1 m
uzaklýktan bu noktaya gözünüzü
kýrpmadan, çok dikkatli bir biçimde bakmaya baþlayýn. 5 dk
süresince gözünüzü kýrpmamaya çalýþýn.
Ertesi günü bunu bir dakika artýrýn. Her gün bu egzersizi
yaparsanýz, kýsa sürede konsantrasyon eþiðinizi yükseltebilirsiniz. Ama þunu unutmayýn ki, bu egzersizler bilinçli bir
çaba olursa baþarýlý sonuçlar verebilir.
BAÞARI MERDÝVENÝ
89
Konsantrasyonla Ýlgili Bazý Pratik Öneriler:
Sadece bir tek iþ yapýn ve bütün dikkatinizi o iþe verin.
Çalýþtýðýnýz derslerin önemini düþünün.
Dersleri sevmeye çalýþýn, ilginizi çekecek yönler arayýn.
Sýnav sonuçlanýnca neler elde edeceðinizi düþünün.
Ders çalýþmazsanýz kaybedeceklerinizi düþünün.
Ýþlerinizi her zaman planlayarak ve zamanýnda
yapýn.
Ders dýþýnda, dinlenmenizi saðlayacak müzikler dinleyin.
Çalýþtýðýnýz konulardan sorular çýkarýp cevaplarýný arayýn.
Konsantrasyon eþiðinizi aþmayýn.
Dikkat daðýtýcý unsurlardan sürekli uzak durun.
Yoðun duygusal iliþkilerden kaçýnýn.
Çalýþtýðýnýz konularýn ana düþüncesini bulmaya çalýþýn.
Çok aç veya çok tok mideyle ders çalýþmayýn.
Masada oturarak çalýþýn.
Dinlenerek, yani ara vererek çalýþmaya özen gösterin.
Her çalýþmadan önce kendinize bir hedef belirleyin.
Çalýþma odasýný sadece çalýþmak için kullanýn.
Çalýþma odasýnda televizyon, bilgisayar, telefon ve müzik
seti bulundurmayýn.
Nefes egzersizleri yapýn.
BAÞARI MERDÝVENÝ
90
Grup çalýþmasýný deneyin.
Zihni
geliþtirici etkinliklerde bulunun (Bulmaca ve zeka
sorularý çözmek gibi).
Çalýþma sýrasýnda kuruyemiþ, çerez yemeyin. Dikkatinizin
daðýlmasýna neden olur.
Çalýþmaya
baþlamadan önce sosyal ve fizyolojik bütün
ihtiyaçlarýnýzý giderin.
UNUTMAYIN
Konsantrasyon, istediðiniz þeye odaklanmaktýr
ve istediðinizi elde etme yolunda ilk adýmdýr.
Þaþkýnlýk, dikkatsizliðe eþittir. Nereye gittiðinizi
bilmiyorsanýz, kendinizi o iþe veremezsiniz.
Baþarýlý olanlarý olmayanlardan ayýran faktörlerden birisi, konsantrasyon düzeylerindeki farklýlýktýr.
Dikkatinizin daðýlmasý, hedeflerinize ulaþmanýzý
engeller.
Kendinizi tek bir düþünceye yoðunlaþtýrmanýz
için gereken, o düþünceyi çok ilginç ve önemli
buluyor olmanýzdýr.
BAÞARI MERDÝVENÝ
91
Çalýþkan bir çiftçinin bir katýrý varmýþ. Güngörmüþ, çok
yol tepmiþ, inatçý, sabýrlý bir katýr... Özellikle bahar günleri
boþ çayýrlarda dolaþýp otlamaya bayýlýrmýþ.
Çiftçi de katýrýný çok severmiþ. Günlerden bir gün katýr
yanlýþ bir adým atmýþ ve kendisini çiftliðin kuyusunun
dibinde bulmuþ. Allah'tan ki kuyunun içindeki su fazla
deðilmiþ. Bu sayede hayatýný kurtarmýþ, boðulmamýþ. Bu
güzel bahar gününde kendisini kuyunun dibinde bulan
zavallý katýr bir iki debelenmiþ. Ama bakmýþ ki buradan çýkabilmesi mümkün deðil. Ne duvarý týrmanacak gücü var ne
de uçup gidebilecek kanatlarý...
Gene de bir iki hamle yapmýþ, ama nafile. Bu kuyudan
kendi gücüyle çýkýþ olmadýðýný anlamýþ. Baþlamýþ yüksek
sesle baðýrmaya, dua etmeye; daha doðrusu kuyuya düþüp
dibe vurmuþ bir katýr ne yaparsa öyle þeyler yapmaya!
Bu canhýraþ sesleri duyan çiftçi kuyunun baþýna gelip
durumu görmüþ. Koskoca katýrý kuyunun dibinden nasýl
çýkaracak? Çaresiz, civardaki köylüleri yardýma çaðýrmýþ.
Düþünmüþler taþýnmýþlar, dibe vurmuþ katýrý çýkarmanýn bir
yolunu bulamamýþlar. Bu arada katýrýn baðýrýþ çaðýrýþlarý
yürekleri daðlýyormuþ! "Bari daha fazla acý çekmesine engel
olalým." demiþ katýrýn sahibi. “Bu kuyu nasýl olsa artýk ise
yaramaz. Ýyisi mi içini toprakla dolduralým, hem katýrýn acýsýna son vermiþ, hem de
kuyuyu kapatmýþ oluruz.”
Bunu duyan katýrýn
dehþeti daha da artmýþ.
Diri diri gömülmekten
daha korkunç bir son
olabilir mi! Derken yu-
BAÞARI MERDÝVENÝ
92
karýdan kürek kürek taþ toprak atmaya baþlamýþlar. Önce
umudu kesip, ölmeyi kabullenmiþ katýr. Sonra, kafasýna bir
taþ düþünce beyninde bir þimþek çakmýþ! Bir çare gelmiþ
aklýna ve baþlamýþ uygulamaya.
Yukarýdan sýrtýna taþ toprak yaðdýkça þöyle bir silkiniyormuþ. Sýrtýndakiler yere düþünce, sýçrayýp üzerine çýkýyormuþ. Bir daha, bir daha yapýyormuþ bunu…
SÝLKÝN VE SIÇRA,
SÝLKÝN VE SIÇRA,
SÝLKÝN VE SIÇRA! diye
mýrýldanýyormuþ bir yandan
da; SÝLKÝN VE SIÇRA!
Yukarýdakiler
onu
gömmek için kürek kürek
toprak
atmaya
devam
etmiþler, ama bir süre
sonra, bizim katýr kuyunun
tepesinde belirmez mi!
Hâlâ SÝLKÝN VE SIÇRA diye mýrýldanmaktaymýþ. Evet,
dibe vurmuþ katýr, kuyunun dibinden silkinip sýçrayarak kurtulmuþ; pes etmeyip çaba gösterdiði ve en umutsuz durumdan bir kurtuluþ reçetesi çýkardýðý için. Evet, baþarýya ve hedefimize ulaþmak için bundan daha güzel bir reçete olamaz.
***
Haydi arkadaþlar, SÝLKÝNÝN ve SIÇRAYIN!
BAÞARI MERDÝVENÝ
93
KAYNAKLAR
Baltaþ, Acar. Üstün Baþarý, Remzi Kitabevi, Ýstanbul 1992
Baran, Ziya. Baþarýyý Keþfedin, Edinka Yayýnlarý, Ýzmir 2001
Baykal, Hakan. Öðrenme Stratejileri, Güvender Yayýnlarý,
Ýstanbul 2004
Bayram, Hüseyin; Çelik, Necdet. Zeka Tomurcuklarýna
Damlalar, Adým Yayýnlarý, Ýstanbul 1997
Bilge, Yunus. Okulda Ve Sýnavlarda Baþarýnýn Yolu, Güvender Yayýnlarý, Ýstanbul 2001
Bozdað, Muhammed. Düþün ve Baþar, Nesil Yayýnlarý, Ýstanbul 2002
Buzan, Tony-Keene, Raymond. Dehanýn El Kitabý, Çeviren:
Sinem Gül, Sabah Kitaplarý, Ýstanbul 1998
Doðan, Abdullah. Baþarý Çocuk Doðurdu, Kariyer Yayýncýlýk, Ýstanbul 2002
Dökmen, Üstün. Ýletiþim Çatýþmalarý ve Empati, Sistem Yayýncýlýk, Ýstanbul 2000
Dikmen, Mehmet. Meþhurlardan Baþarýnýn Püf Noktalarý,
Türdav Yayýnlarý, Ýstanbul 2000
Fry, Ron. Hafýza Nasýl Geliþtirilir?, Timaþ Yayýnlarý Çeviren:
Feride Kurtulmuþ, Ýstanbul 2000
Marden, Orison Swett. Her Ýnsan Hükümdardýr, Çeviren:
Hikmet Hikay, Hayat Yayýnlarý, Ýstanbul 2001
Kasatura, Ýlkay. Okul Baþarýsýndan Hayat Baþarýsýna, Altýn
Kitaplar Yayýnevi, Ýstanbul 1991
Köknel, Özcan. Zorlanan Ýnsan, Altýn Kitaplar Yayýnevi, Ýstanbul 1987
94
BAÞARI MERDÝVENÝ
Kuzgun, Yýldýz. Meslek Danýþmanlýðý, Nobel Yayýn Daðýtým,
Ankara 2000
Maxwell, John J. Baþarý Ýçin Stratejiler, Sistem Yayýncýlýk,
Çeviren: Ýdip Güpgüpoðlu, Ýstanbul 1996
Maviþ, Adil. ÖSS Çalýþma Kýlavuzu, Hayat Yayýnlarý, Ýstanbul 2002
Özgüven, Ýbrahim Ethem. Çaðdaþ Eðitimde Psikolojik Danýþma ve Rehberlik, PDREM Yayýnlarý, Ankara 2001
Özsoy, Osman. Geleceðin Meslekleri, Hayat Yayýnlarý, Ýstanbul 2002
Robbins, Anthony. Sýnýrsýz Güç, Ýnkýlap Kitabevi, Çeviren:
Dr. Mehmet Deðirmenci, Ýstanbul 1993
Saygýn, Oðuz. Beyin Gücünü Geliþtirme, Hayat Yayýnlarý,
Ýstanbul 2002
Saygýn, Oðuz. Negatif Limanlardan Pozitif Sulara, Hayat
Yayýnlarý, Ýstanbul 2002
Sekman, Mümin. Kiþisel Ataleti Yenmek, Alfa Yayýnlarý, Ýstanbul 2001
Sekman, Mümin; Saygýn, Oðuz; Maviþ, Adil. Baþarý Üniversitesi, Arýtan Yayýnlarý, Ýstanbul 1999
Shinn, George. Motivasyonun Mucizesi, Sistem Yayýncýlýk,
Çeviren: Ulaþ Kaplan, Ýstanbul 2002
Tobi, Hüseyin. Baþarý Kýlavuzu, Güvender Yayýnlarý, Ýstanbul 2002
Turna, Rüya. Ben Bana Güveniyorum, Nobel Yayýnlarý Daðýtým, Ankara 2000
Uluð, Feyzi. Okulda Baþarý, Remzi Kitabevi, Ýstanbul 1990
BAÞARI MERDÝVENÝ
95
ÝNTERNET SÝTELERÝ
www.sanaldersane.com
www.antalyakoleji.k12.tr
www.kigem.com
www.milliyet.com
www.zaman.com
www.internethaber.com
www.osym.gov.tr
www.ruhsagligi.com
www.geocities.com/egitimcilersitesi_rehberlik/meslek.htm
www.er-dem.com
www.fem.com.tr
www.uaa.k12.tr
www.fatihuniv.edu.tr
www.ilkadimdergisi.com
www.kisiselgelisim.com
www.basariyolu.com
www.adinka.com
www.brinkster.com
www.rehberlikservisi.org
www.rehberlik.com
www.müzikliegitim.com
www.odevsitesi.com
www.vizyoner.com
www.mehmetak.net
www.yetenek.com
www.legese.com
www.hurriyetim.com

Benzer belgeler