Temmuz 2012 - Bilişim Uzmanları Derneği

Transkript

Temmuz 2012 - Bilişim Uzmanları Derneği
Bilişim Uzmanları
Bülteni
Cilt 2, Sayı 2
3 Temmuz 2012
Sunuş

Sosyal Medya

PGM SAR
Labaratuvarı

Emre‟nin Rotası

Ayın Konuğu:
Atilla Öztürk
Elif ÖZDEMĠR, BiliĢim Uzmanları Derneği BaĢkanı
yan tüm arkadaĢlarımıza, özellikle hediye seçimi konusunda
yardımcı olan Meral Öztarhan‟a
ve Sacid Sarıkaya‟ya, eline ilk
kez kamera alan Hakan
Aydoğan‟a, fotoğraflar için
Sevinç Ünal ve asistanı
Abdurrahman Eroğlu‟na, ikramlar için Çiğdem Bakar ve Nadide EriĢ‟e, canla baĢla koĢuĢturan Mehmet Ekin ve Bekir
Öztürk‟e teĢekkür etmek istiyorum. Ayrıca davetimize icabet
eden tüm yöneticilerimize ve
arkadaĢlarımıza da Ģükranlarımızı sunuyorum.
14 Haziran 2012 tarihinde Sayın M. Serdar Kuzuloğlu‟nun katılımıyla
Sosyal Medya konulu konferans gerçekleĢtirildi. Bu güzel organizasyondan dolayı öncelikle Sayın M. Serdar Kuzuloğlu‟na teĢekkür ediyor ve
BiliĢim Uzmanları Derneği‟nin baĢta Yönetim Kurulu olmak üzere tüm
emeği geçen arkadaĢlarımızı huzurlarınızda kutluyorum.
14‟üncü sayımızla merhaba,
Haziran ayı da tahmin edebileceğiniz gibi oldukça yoğun, bir o
kadar da renkli geçti.
Bu bültende yer alan yazılarda ifade edilen yorum ve
görüĢler yazarlarına ait
olup, BiliĢim Uzmanları
Derneği‟nin görüĢlerini
yansıtmamaktadır.
Bu ayı renkli kılan en önemli
unsur, 14 Haziran tarihinde düzenlemiĢ olduğumuz Konferanstı
hiç kuĢkusuz. KonuĢmacılarımızdan Kemal Ġlter rahatsızlığı nedeniyle katılamadı ama Serdar
Kuzuloğlu ile güzel bir program
gerçekleĢtirdik. Çok eğlenceli
ama bir o kadar da mesaj dolu bir
etkinlik oldu. Bu tür organizasyonlar ciddi bir ekip iĢi ve arkasında görünmeyen pek çok iĢ
kalemi var. Konferans organizasyonunu baĢından sonuna kadar
sahiplenen, salon, afiĢ, ulaĢım
gibi her türlü detayı koordine
eden Yönetim Kurulu üyelerimize
ve bize destek veren, emeğini
esirgemeyen, üye olan ya da
olmayan ama davetimizi kırma-
Bu ayki konuğumuz 1. Hukuk
MüĢavirimiz Sayın Atilla Öztürk
oldu, fotoğraflardan da görüleceği üzere çok samimi ve eğlenceli bir röportaj yaptık kendisiyle. Bu sayıda yine bir ilk var,
biliĢim bulmaca. Bulmacayı
çözüp Ģifreyi gönderen ilk kiĢiye
de bir hediyemiz var, bizden
duyurulur.
Telekom Dünyası Dergisi‟nin
Haziran sayısında ve BT Haber‟in bu haftaki bülteninde
(http://www.bthaber.com.tr/?
p=21825) derneğimizle ve Konferansla ilgili çıkan haberlere
ulaĢabilirsiniz.
ġimdiden ramazan ayınızı da
tebrik ediyorum, umarım bu ayı
en verimli Ģekilde idrak ederiz.
Keyifli okumalar ve iyi tatiller
dileklerimizle.
Sayfa 2
Bilişim Uzmanları Derneği
Telekom Dünyası dergisinin Haziran sayısında BiliĢim Uzmanları Derneği
hakkında Derneğin Yönetim Kurulu üyelerinin bazılarının katılımıyla bir röportaj yapıldı.
Bilişim Uzmanları
Derneği’nin
görünürlüğü artıyor.
BTHaber‟de BiliĢim Uzmanları Derneği‟nce düzenlenen Sosyal Medya Konulu konferansa iliĢkin olarak Dernek
BaĢkanı Sayın Elif Özdemir ile bir
söyleĢi yapıldı.
Cilt 2, Sayı 2
Sayfa 3
Sosyal Medya Konferansı’ndan Görüntüler
14 Haziran 2012
tarihinde
Bilişim
Uzmanları
Derneği’nin
düzenlediği
Sosyal Medya
konulu
konferans
oldukça
eğlenceli geçti.
Bu güzel organizasyon için hepinize teĢekkürler!
Sayfa 4
Ülkemizin Kıymetlisi : PGM SAR Laboratuvarı
Y.Emre GÜLERSOY
B. Uzmanı,
PGM, BTK
Murat ÖZKAN,
T. Uzman Yrd.
PGM, BTK
“Mobil telefon” ve “insan sağlığı” kelimeleri yan yana geldiğinde hemen üç harfli üçüncü bir kelimeyi
çağrıĢtırır : SAR (Specific Absorption Rate/ Özgül Soğurma Oranı). Kısaca SAR: vücudun bir elektromanyetik kaynak tarafından emdiği enerji miktarıdır. Mobil telefonların SAR ölçümünü gerçekleĢtiren
tek merkez ise ülkemizde BTK PGM SAR Laboratuvarıdır. Diğer bir deyiĢle, Kurumumuz Piyasa Gözetimi Laboratuvarı Müdürlüğü (PGM)‟nde dünya limit ve standartlarına bağlı kalarak vatandaĢlarımızın
sağlık açısından uygun telefonları kullanmaları maksadıyla faaliyet gösteren ülkemizdeki tek kontrol
merkezidir. Biraz eğlenceli açıdan bakarsak da PGM’nin robotu olan tek laboratuvarıdır. Sıvıyla
dolu insan kafası maketi içinde hareket eden robot kolu ve ucundaki alıcı sonda(probe) PGM ziyaretçileri tarafından ister istemez en çok dikkat çeken kısım olmaktadır.
SAR değeri, laboratuvarda konuĢma pozisyonunda yerleĢtirilmiĢ mobil telefon iletiĢim halindeyken
fantom(insan kafası maketi) içerisine konulan vücut dokusuna eĢdeğer dielektrik katsayısı olan sıvı
üzerinde oluĢan elektrik alanın ölçümü ile hesaplanıyor. Elbette bunun için elektrik alanın yoğunlaĢtığı
bölgelerde bir hacim taraması gerçekleĢtiriliyor. Elektrik alan ölçümü ise 6 eksenli robotun kolundaki
alıcı sonda(probe) ile gerçekleĢtiriliyor. Yapılan test sonucunda maksimum SAR değerinin Avrupa
Birliği tavsiye kararı gereğince 10 g’lık vücut doku örneği için 2 W/kg’ı aĢmaması gerekmektedir.[1]
SAR Sistemi Düzeneği: Robot, Fantom,Sıvı, Probe
PGM SAR Laboratuvarında robot dıĢında dikkat çeken unsurlardan iki tanesi ise insan kafa modelini
oluĢturan fantom ve içine doldurulan SAR sıvısıdır.


PGM SAR
Laboratuvarı
Türkiye’nin tek aktif
SAR Laboratuvarıdır.
Alttan: Mobil Telefonun Fantoma Hizalanması
Kurum SAR Laboratuvarında tam bir insan kafa simülasyonu için fantomun içerisine beynin
iletkenlik katsayılarına sahip SAR sıvıları konulur. Bu sıvılar 24 saatte bir kontrol edilir. Bu
sıvılar insanın ilgili frekansta beynin iletkenlik katsayıları tespit edilerek oluĢturulmuĢ sıvılardır.
PGM SAR Laboratuvarında SAR sıvılarının imalatı gerçekleĢtirilmektedir.
Kurum SAR Laboratuvarında kullanılan vücut dokusuna eĢdeğer sıvıyı taĢıyan fantomdaki
baĢın boyutları 1988 yılında ABD ordusunun farklı yaĢ, ırk ve etnik kimliğe sahip binden fazla
personelinin verilerine dayanarak oluĢturulmuĢtur.[2] Bunun yanında fantom ölçüleri belirlenirken, daha büyük baĢa sahip olan kiĢilerin küçük baĢlı kiĢilere nazaran daha fazla enerji
soğurduğu ve daha kötü duruma maruz kaldığı belirlenmiĢtir. Bu nedenle tüm kullanıcıların %90‟ından fazlasını kapsayacak daha büyük baĢa sahip bir model (yetiĢkin erkek) SAR
testlerinde kullanılmaktadır.[2]
PGM laboratuarlarının genel misyonlarının yanında, SAR Laboratuvarı Ülkemizde önemli bir misyonu
da üstlenmiĢ durumdadır. PGM SAR Laboratuvarı Türkiye’nin tek aktif SAR Laboratuvarı olması
ile hem Kurum hem de ülke nezdinde önemli bir konuma sahiptir. Eğer Kurum bünyesinde SAR
Laboratuvarı kurulmamıĢ olsaydı piyasa gözetimi testleri için mobil telefonların yurt dıĢına gönderilmesi
gerekecek ve Ülke kaynağı yurtdıĢına akacaktı. Ancak bu testlerin Ülke laboratuarında gerçekleĢtirilebilmesi, bu alanda çıkabilecek ölçüm talepleri ve kararsızlık durumlarında da anında çözüme ulaĢılabilmesini sağlayacaktır.
Ülkemizde kısıtlı sayıda telefon üreticisi olması, montajların yurt dıĢında yapılması ve SAR testlerini de
yurt dıĢında yaptırmaları nedeniyle laboratuvarda 3. Ģahıslardan mobil telefon ölçümleri için bir talep
olmamasına rağmen, daha büyük bir ihtiyaç olan araĢtırma ve deneme ölçümleri gerçekleĢtirilmiĢtir. ġu ana kadar PGM SAR Laboratuvarında mobil telefonlar dıĢında; mobil izleme cihazları,
SAR değerini düĢürdüğü iddia edilen filtreler, özel telefon kılıfları vb. gibi birçok farklı ürün testi
gerçekleĢtirilmiĢtir. Görüldüğü üzere SAR Laboratuvarı ölçüm portföyü de oldukça geniĢtir.
PGM SAR Laboratuvarı, kablosuz haberleĢmenin yaygınlaĢtığı günümüzde Ülkemiz için hem kamuoyunda soru iĢareti uyandıran hususlara cevap verebilecek bir niteliğe sahip olması, hem de bu alanda
hizmet veren aktif tek laboratuar olması nedeniyle önemli bir kazanımdır.
Kaynaklar:
[1] (1999/519/EC)
[2] TS EN 62209-1
Cilt 2, Sayı 2
Sayfa 5
Şiir Üzerine
ġiir; akıl, gönül ve duygu üçlemesinde insanı ve çevresindeki her Ģeyi,
aĢkı, sevgiyi, tasa ve sevinçli anları en sade bir Ģekilde ifade etme sanatı olarak
tanımlanabilirse de değiĢik sanat anlayıĢlarına göre farklı görüĢler de dile getirilmiĢ hatta Ģiirin tanımlanamayacağı bile öne sürülmüĢtür. Ayrıca Ģiire Ģairin gözünden bakar isek, “Otuz BeĢ YaĢ” Ģiirin ünlü Ģairi Cahit Sıtkı Tarancı Ģiiri;
“Kelimelerle güzel Ģekiller kurma sanatıdır.” diye tarif ederken, sonbaharın ve akĢam kızıllığını çoğu zaman Ģiirlerinde konu edinen Ahmet HaĢim ise "Söz ile musiki arasında olan fakat sözden ziyade musikiye yakın olan bir lisan" olarak tanımlar. Her Ģeyden önce Ģair, Ģiiri “içinde” hisseder ve bunu his köprüleriyle buluĢturup akıl denilen harmanda harmanlayıp dıĢ aleme en samimi bir Ģekilde sunmaya
çalıĢır.
Esasında her Ģiir, Ģairin manevi dünyasına giden bir yolculuk olarak da
algılanabilir. Bir baĢka açıdan, dünyanın müthiĢ güzelliklerini bir kaynak halinde
düĢünürsek, Ģair de bu kaynaktan beslenip kendi his ve düĢünce dünyasını da
hesaba katarak var olan güzelliği yeniden yorumlama fırsatını okuyucuya sunabilir. Her insan, Ģiirde kendisine ait bir duyguyu, düĢünceyi, hayal kırıklığını veya
mutluluğu bulabilir. ġairler bunu baĢarabiliyorlarsa yani okuyucuya bir Ģeyleri aktarıp, hissettirebiliyorlarsa ve okuyucu da bundan istifade edebiliyorsa, o Ģiiri
“güzel” kavramının içine dahil edebiliriz zannımca. Bu aktarma sürecinde duygu
ve düĢüncenin derinliği, hissettiklerimizi ne kadar yorumlayıp yorumlayamadığımız, düĢüncenin kağıda düĢmesindeki zor ve zahmetli yolculuk okuyucunun beğenisinde önemli roller oynayabilmektedir. Bir diğer yandan, Ģiirde yapılan benzetmelerin aĢırı abartılı olması, özgünlüğü yakalamak isterken taklit içinde kalınması,
ruhumuzun sesini yansıtmaması gibi faktörler okuyucuyu Ģiirden soğutabilir.
Serkan AYHAN
BiliĢim Uzman Yrd.
THD, BTK
Yağmurun
inceliğinde, toprağın
suyla bütünleşip
kavuşması gibi şiir de
bizi içimizin en
derinine götürmeli ve
buluşturulması
gereken yere doğru
bırakıp arkamızdan el
Bu çerçevede, Ģiirden bahsetmiĢken müzikten bahsetmemek sevgiye değinirken merhameti göz ardı etmek gibidir. Müzik, Ģiire ayrı bir güzellik ve anlam
kazandırır, duyguların doruğa düĢüncelerin ise farklı bir ufka ulaĢmasına Ģiirle
önemli bir katkı sağlar. Müzik ve Ģiir ikilisi kimi zaman güldüren, kimi zaman da
gözlerimizden bir an olsun birkaç damla gözyaĢı akıtabilen ikilidir ve bu durumun
böyle devam etmesi Ģüphe götürmez bir gerçektir.
Evet, Ģiir bir sabah rüzgarı gibi duygularımızı okĢamalı, onu okuyunca
yaĢadığımız andan farklı bir ana geçiĢ olmalıdır. Yağmurun inceliğinde, toprağın
suyla bütünleĢip kavuĢması gibi Ģiir de bizi içimizin en derinine götürmeli ve buluĢturulması gereken yere doğru bırakıp arkamızdan el sallamalıdır.
sallamalıdır.
Sayfa 6
Yurtdışında Hesaplı Gezmek Mümkün mü? - 1
Yavuz GÖKTAYLAR
BiliĢim BaĢuzmanı
SAD, BTK
Aslında ‘tatil’ ve
‘tatile gitmek’
kavramı yeni ve
tuhaf şeyler.
Yazın bu güzel günlerinde insanlar tatile çıkmaya baĢladı. Durum böyle olunca
tatil üzerine bir yazı yazmak farz oldu. Aslında „tatil‟ ve „tatile gitmek‟ kavramı yeni
ve tuhaf Ģeyler. Hafızam beni yanıltmıyorsa, uzun süreli zevk için seyahate çıkmak ve yabancı ülkeleri gezmek 19 yy‟da Avrupa ve Amerika BirleĢik Devletleri‟nin zengin ve iktidar sahipleri yani toplumsal hiyerarĢide önde gelenler arasında
ortaya çıkmıĢ. Aslına bakılırsa endüstri devriminin ortaya çıktığı Ġngiltere demek
daha doğru olur. Bugünün magazin basının ağzıyla konuĢursak sosyetik bir
„trend‟ olarak baĢlamıĢ. Kapitalizm geliĢtikçe yani orta ve alt sınıfların alım gücü
arttıkça ve ulaĢım imkânları da geliĢince yukarıdan aĢağıya doğru yayılmıĢ.
Englishman in Campagna
Carl Spitzweg, 1845
Peki, acaba neden böyle bir Ģey 19 yy‟da sosyete arasında ortaya çıktı ve hızla
benimsendi? Benim bu soruya verilebilecek tatmin edici cevabım yok. Yine de
aklıma Ģöyle bir Ģey geliyor. Belgesellerde izlemiĢsinizdir. Sürü hayvanları arasında bir hiyerarĢi vardır. Sürünün bütün üyeleri hiyerarĢi de kendilerine üstte bir yer
arar. Saldırganlık, cüsse veya fiziksel baĢka bir özellik bu hiyerarĢinin belirlenmesinde tayin edici rol oynar. O zaman kapitalist bir toplumda sosyal hiyerarĢi nasıl
belirlenir? Benim aklıma gelen cevap gelir düzeyi ve birikmiĢ servet. Sosyete üyeleri veya kapitalist zenginler ile aristokratlar haftalar ve bazen aylar süren ülke
veya deniz aĢırı gezilere ve tatillere çıkarak „avamdan‟ farklarını ortaya koymuĢlar.
Reisaplane (Seyahat Planları)
Adolph Menzel, 1875
Cilt 2, Sayı 2
Sayfa 7
Yurtdışında Hesaplı Gezmek Mümkün mü? - 1
Neyse günümüz Türkiye‟sinde önemli sayıda insan her yıl yurt içinde veya yurt
dıĢında „tatile‟ çıkıyor (Gerçi benim çocukluğumda böyle değildi). Amaç çoğu zaman „dinlenmek‟. 350 gün çalıĢıp tasarruf yapıyoruz. Sonra birden dinlenme ihtiyacı hissediyoruz. Bu „ihtiyacı‟ gidermek için bastırıyoruz parayı ve bir güzel dinleniyoruz. ġimdi bu noktada kapitalizmin en önemli özelliklerinden birinin sermaye
birikimine dayalı olarak üretim artıĢı veya ekonomik büyüme sağlamak olduğunu,
bu üretim artıĢının doğal olarak tüketilmesi gerektiğini, aksi takdirde yatırım, üretim ve tüketim döngüsünün gerçekleĢemediğini, insanların zorlukla kazandıkları
paraları harcatmanın ise „reklam endüstrisinin‟ iĢi olduğunu ve siz özgür iradenizle
hayatı yaĢadığınızı zannederken kocaman bir çarkın ufak bir diĢlisini oluĢturup
önünüze konan kısıtlı seçeneklerden birini seçerek bir hayal dünyasında yaĢadığınız (Matrix?) gibi saçmalıklarla baĢınızı ĢiĢirecek değilim. Bütün gün televizyonda, gazetelerde reklamlarda tatile gidenlerin ne kadar mutlu olduğunu
„görüyorsunuz‟. Kendinize kıyasladığınız komĢular, akrabalar ve arkadaĢlar tatile
gidiyor. Çocuklar okulda arkadaĢlarından harika tatil anılarını dinliyor. Size ne
zaman tatile çıkacaklarını soruyorlar. Yani kısaca bütçeniz müsaitse seve seve
tatile gideceksiniz. Ġyisi mi keyfini sürmeye bakın.
ġimdi gelelim esas konuya. Ülkemizin güneyindeki otellerin ücretleri son yıllarda
alıp baĢını gidince ve uçak fiyatları da düĢünce bazı durumlarda yurtdıĢında gezmek yurtiçinde güneyde bir otele kapanmaktan daha ucuza gelmeye baĢladı.
Bunun doğal sonucu olarak son iki üç yıldır çevremde gözlemlediğim kadarıyla
belli bir kesim senede bir defa yurtdıĢına gezmeye çıkmaya baĢladı. Diğer yandan dünyada her bir Türke karĢılık 99 tane farklı dinden, kültürden, ırktan insan
yaĢıyor. YaĢam tarzları, yemek kültürleri, inançları çok farklı. Sizin doğrularınız
onlara bir Ģey ifade etmiyor. Gayet mutlu ve sağlıklı bir Ģekilde yaĢıyorlar. Bu kültürleri tanımak insanı düĢündüren ve ufkunu açan bir deneyim. Eğer bütçeniz
müsait ise yurtdıĢı gezileri çok güzel bir seçenek. Peki, hesaplı bir Ģekilde yurtdıĢını gezmek mümkün mü?
Bu kaç kiĢi olduğunuza ve rahatınıza ne kadar düĢkün olduğunuza bağlı. Eğer
çocuklu ve geniĢ bir aileyseniz yurtdıĢı gezisi pahalı bir seçenek oluĢturabilir.
Eğer rahatınıza fazla düĢkünseniz, beni 5 yıldızlı bir otelden aĢağısı kurtarmaz
diyorsanız korkarım yurtdıĢı seyahat oldukça pahalıya patlayabilir. Ancak, nüfus
az ve konfordan taviz verebilirim diyorsanız yurtdıĢına seyahate gitmek yurtiçinde
ortalamanın üzerinde bir tatil yapmaktan ucuza gelebilir. Öncelikle, turla gitmediğinizi ve derdinizi anlatabilecek kadar Ġngilizce bildiğinizi varsayıyorum.
Seyahat planlaması yaparken temel olarak üç harcama grubunuz olacaktır. Birincisi, ulaĢım yani uçak biletleri, ikincisi konaklama yani otel veya pansiyon ve
üçüncüsü gündelik harcamalar. Hesaplı bir yurt dıĢı gezi için benim önerim birinci
ve ikinci unsura odaklanmanız. Üçüncüsünde fazla cimrilik yapamazsınız veya
yapsanız bile geziden keyif alamayabilirsiniz. Diğer taraftan ilk iki unsura odaklanarak dikkatli bir planlamayla konforu da fazla azaltmadan ciddi bir tasarruf sağlanabilir.
Devamını önümüzdeki sayıda okuyabilirsiniz.
Yavuz GÖKTAYLAR
BiliĢim BaĢuzmanı
SAD, BTK
Bu kaç kişi
olduğunuza ve
rahatınıza ne kadar
düşkün olduğunuza
bağlı.
Sayfa 8
Emre’nin Rotası: Manaus (9), Brezilya
Brezilya‟nın Amazon bölgesindeki en önemli Ģehri Manaus‟u ve Amazon bölgesini bu sayıda
birlikte gezeceğiz.
Manaus oldukça turistik bir yer, tarihi meydanı, koloniyel tarzı binalar ile donanmıĢ bir Ģehir.
Brezilya‟ya gelen turistlerin Amazon macerası yaĢamak için ilk geldikleri yer burası. Buradan
Amazon içerisindeki konaklama yerlerine (Lodge)‟lara gidiyorlar. Bizim için de burası Amazon‟da konaklayacağımız Amazon EcoPark Lodge‟a geçerken konakladığımız ve gezdiğimiz
bir Ģehir oldu.
Yahya Emre
GÜLERSOY,
BiliĢim Uzmanı,
PGM, BTK
Manaus hakkında kısa bilgi verecek olursak: Amazon eyaletinin baĢkentidir. Tropik yağmur
ormanları ortasında kurulmuĢ bu Ģehirde tropik muson iklimi hüküm sürmektedir. 1669 yılında
bir kale (Forte do Sao Jose do Rio Negro) etrafında kurulan bu Ģehre, 1832 yılında bir yerli
kabilenin ismi “Manaus” verilmiĢtir. Amazon bölgesindeki bu Ģehir 2 milyon nüfusa sahip,
Brezilya‟nın kuzeydeki en kalabalık Ģehridir.
Manaus oldukça
turistik bir yer,
tarihi meydanı,
koloniyel tarzı
binalar ile
donanmış bir
şehir.
Tarihi Meydan
Tarihi meydanda koloniyel evler
Manaus‟a geldiğimizde tarihi meydanda birçok turistle karĢılaĢtık. Oldukça temiz ve güzel bir
meydan. Meydanda tarihi kilisenin yanında göze çarpan ve Manausla özdeĢleĢmiĢ yer buraya yapılmıĢ görkemli Amazon Tiyatrosu (Teatro Amazonas). 1897 yılında tamamlanmıĢ
olan bu tiyatro binasının malzemeleri gemilerle Avrupa ülkelerinden getirtilmiĢtir. Binanın en
etkileyici yeri ise Brezilya bayrağıyla süslenmiĢ kubbe kısmı.
Amazon Tiyatrosu
Amazon Tiyatrosu GiriĢ Bölümü
Amazon‟un ortasında böyle büyük bir Ģehir ve bu Ģehrin modern binaları ve görkemli tiyatrosu
ile karĢılaĢmak bizi oldukça etkiledi.
Modern ve Koloniyel Binalar
Tarihi Saat Kulesi
Cilt 2, Sayı 2
Sayfa 9
Emre’nin Rotası: Manaus (9), Brezilya
Manaus‟ta rehberimiz eĢliğinde tarihi merkezden sonra bölge balıklarını görebileceğimiz balık pazarına gittik. Ardından bir tekne ile Amazonda yaĢayan lezzetli dev Pirarucu balığı çiftliğine giderek, balık tuttuk. Balık çok büyüktü
ve beni epey ıslattı. Alt ortadaki fotodan az sonra sırılsıklam oldum.
Manaus Balık Pazarı
Pirarucu Çiftliği Balık Tutma Etkinliği
Amazon ormanlarında yürüyüĢ
Amazon nehrinde dikkatimizi en çok çeken yüzer evlerdi. Hem tekne, hem ev, istediği yerde insanlar yaĢamını sürdürüyor. Manaus‟ta kesinlikle görülmesi gereken bir yer ise Amazon‟un iki önemli kolu olan Kara nehir (Rio Negro)
ile Solimoes nehrinin karĢılaĢtığı nokta. Allah‟ın bir mucizesi olarak bu iki dev nehir hiç karıĢmadan kilometrelerce
akmakta. Suların karĢılaĢtığı ve karıĢmadan devam ettiği bu bölge “Meeting of Waters” bölgesi olarak geçmekte.
Amazon‟da Yüzerevler
Meeting Of Waters
Meeting Of Waters‟dan sonra Amazon ormanları içerisinde o bölgeye özgü değiĢik bitki türlerini görme fırsatımız
oldu ve sonrasında muhteĢem dev Amazon Nilüferlerini gördük. GüneĢin batmasına yakın (saat 18‟de ortalık kapkaranlık olmuĢtu) dev ağaçların altında tropik yağmur eĢliğinde pançolarımıza rağmen nemden sırılsıklam halde
ormandan çıkmak için rehberimizi takip ettik. Alacakaranlıkta yağmur ormanında ilerlemek oldukça ürpertici ve heyecan vericiydi. KarĢımıza tarantula, timsah ya da yılan çıkmadan teknemize ulaĢtığımız için rahatlamıĢtık.
Amazon Nilüferleri
Amazona has yiyeceklerle AkĢam Yemeğimiz
Açai Yiyeceği
Manaus‟ta akĢam yemeğimizde, menümüzde Amazon balıklarını denedik, Pirarucu hakikaten çok lezzetliydi, tavsiye ederim. Bunun yanında, beyaz renkli Cupuaçu meyvesi suyu ve çorba kâsesinde gelen kahverengi Açai çileği
(Açai berry) yiyeceği sadece buraya has. Cupuaçu suyu tatlı-acı badem gibi bir tada sahip. Açai ise enerji deposu
ve insanlar gününü sadece Açai yiyeceğini yiyerek geçirebiliyor. Açai, soğuk servis ediliyor ve ne tatlı, ne tuzlu bir
yiyecek, ancak Ģekerle tatlandırabiliyorsunuz, biraz yağlı.
Bu sayıda Amazon‟un kalbindeki ve Brezilya‟nın kuzeydeki en büyük Ģehri Manaus Ģehrini gezdik ve yakın bölgedeki etkinlikleri gerçekleĢtirdik. Bir sonraki sayıda Amazon içerisinde konaklayacağız(10) ve Amazonu tam manasıyla
yaĢayarak, en önemli turistik faaliyetleri gerçekleĢtireceğiz.
Sayfa 10
Bulmaca
BİLİŞİM BULMACA
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
12 Soldan Sağa
11
1
1. Apple‟ın kurucusu /
Avrupa pazarında
sunulan ürünlerde
kullanılan uygunluk
iĢareti kısaltması
2
3
Gökhan EVREN
BiliĢim BaĢuzmanı
BTD, BTK
4
4
1
5
2. Açık ağlar üzerinde güvenli bir Ģekilde
kredi kartı iĢlemi
yapmak için kullanılan protokol / Biten
bir yazının altına
konulan iĢaret / Avrupa Komisyonu kısaltması (ing.)
7
6
7
3
8
9
2
3. En küçük veri
birimi / durmaksızın,
duraklamaksızın
(ing.)
10
M. Salim
KETEVANLIOĞLU
BiliĢim BaĢuzmanı
BTD, BTK
11
6
5
4. Ġktisat bilimi
12
5. Telsiz EriĢim
ġebekesi kısaltması (ing.) / Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ing.)
6. Manchester United‟ın sol ayaklı efsanevi Galler asıllı futbolcusu
7. Azade / cihaz
BiliĢim
Bulmaca
Doğru Ģifreyi
bilgi@
bilisimuzmanlari.org
adresine ilk
gönderen
okuyucumuza
sürpriz hediyemiz
var...
8. ĠĢletim sistemi (ing kısaltma) / Rusya‟ya ait ülke alan adı (ccTLD) / Proje yönetiminde kullanılan
değerlendirme gözden geçirme tekniği
9. Gelen e-postanın üçüncü bir tarafa gönderilmesi
10. IĢığın frekansından kaynaklanan ve nesnelere atfedilen özellik / bir bağlaç / Alternatif akım (ing
kısaltma)
11.Avrupa Rekabetçi (Alternatif) telekomünikasyon iĢletmecileri birliği (ing.) / “nam-ı diğer” anlamında
kullanılan kısaltma (ing.) / Ġnternet hizmeti sunan iĢletmeci
12.IRC döneminde sohbet kanalı yöneticisi / CoĢkun ARAL‟ın kurduğu belgesel kanalı / Çatısı altında
ITU‟nun da bulunduğu örgüt / Ġnternet protokolü
Yukarıdan AĢağıya
1. Sanal alemle ilgili olan / Her 18 ayda 2 katına çıkan transistör sayısını ortaya adan kiĢi
2. Balmumundan kanatları güneĢe yaklaĢınca eriyip Ege denizine düĢen mitolojik kahraman. / Gülün
Adı romanının yazarının soyadı.
3. 2007 yılında büyük bir siber saldırıya maruz kalarak pek çok e-uygulaması aksayan ülke. / Ağ
üzerindeki cihazların aynı saate sahip olmaları için kullanılan protokol.
4. Bir bağlaç / ITU PP-2006‟nın yapıldığı kıta
5. Avrupa Telekomünikasyon Ģebeke iĢletmecileri birliği kısaltması
6. Elektriksel direnç birimi için kullanılan sembol / Uyarı
7. Latince “her, tüm” anlamlarına gelen önek / sahiplik
8. ITU-T‟de kabul edilen eski bir modem iletiĢim standardı v32. … / Ġngiltere ile Fransa arasındaki
küçük bir ada ülkesi olan Guernsey‟in ülke alan adı (ccTLD) / Avrupa Birliği
9. E-posta haberleĢmesinde kullanılan protokol / Ġmrenme
10. Sunuculardan hizmet talep eden ağ terminalleri
11. GSM terminali için gündelik dilde kullanılan terim / Bir nota / Bir nota daha
12. Avrupa Konseyi (ing. kısaltma) / Son yıllarda BT hizmetlerinin mekandan bağımsız hale gelmesi
eğilimini anlatan tabir, … biliĢim / Microsoft‟un 90‟lı yılların sonunda dinamik web sayfaları için
çıkardığı kodlama dili
Şifre
1
2
3
4
5
6
7
Sayfa 11
Sizin İçin Seçtik!
GüneĢ KOCA
BiliĢim BaĢuzmanı
THD, BTK
Bazen teknoloji bu kadar ilerlemeden önce ne yapıyormuĢuz, diye sormadan edemiyoruz. Önceden de gayet iyi haberleĢiyorduk, yine dünyadan haberimiz oluyordu ancak bu kadar anlık değil. Elektronik haberleĢme hizmetlerinin yaygınlaĢması
ve gün geçtikçe artan hizmetler bilgiye daha çabuk ulaĢmamızı ve her an dilediğimiz kiĢiyle haberleĢmemizi sağlarken, katma değerli hizmetler de bir yandan hayatımızı kolaylaĢtırmakta bir yandan da eğlenmemizi sağlamaktadır. Bir anlamda
elimizde bulunan o küçük cihazlar bizim karĢımıza dünyayı getirmekte ancak doğal olarak sorunları da beraberinde getirmektedir. Fakat bazı sorunlar ve bilgi
edinme talepleri var ki binlerce Ģikâyet ve bilgi edinme arasında bizleri de ĢaĢırtmakta “yok artık” dedirtmektedir. Biz de bu sayımızda sizlerle BTK‟ya gelen bilgi
edinme ve Ģikâyet baĢvurularından ilginç bir-ikisini paylaĢmak istedik.
Şikâyet 1: Yapılır mı bu fenerliye???
ġikayet Numarası : 12XXX8
Firma : XXXX
ġikâyet :
Merhabalar,
Ben bir XXXX faturalı hat kullanıcısıyım. Bugün içerisinde bana XXXX’den bir sms geldi. Sms'in içeriği
aynen aĢağıdaki gibi:
Tüketicilerden
gelen
şikâyetlerden
sizin için seçtik.
"XXX’li, buyuk derbide CIMBOM icin cildirmaya hazir misin? Bu mesaji GS yazıp yanitla, 17 Mart gunu
UCRETSIZ olarak seni arayanlara CILDIRIN marsini dinleterek derbi heyecanini paylas!"Aslında baktığınızda gelene sms'de hiç birĢey yok. Asıl sorun Ģurada. Ben FENERBAHÇE'liyim.
Aslında Ģu anda bu mesajı size yazarken bile elim ayağım titriyor. Koskoca XXXX, böyle birĢeyi hangi
akla hizmet yapıyor ? Bana takım seçimi ile ilgili yapılan bütün gönderilerde ben hep FENERBAHÇE'yi
seçtim. Ama buna rağmen bu Ģekilde bir sms geliyorsa, ben bunda art niyet ararım. Hepinizin bildiği
gibi geçirilen bir Ģike soruĢturması üzerine bu kadar hassas olan bir konuda hem de derbi maça 2 gün
kala bunun yapılması bir tüketici ve FENERBAHÇELĠ olarak beni çok üzdü. Ben konu ile ilgili XXXX’e
ulaĢtım ve benden sadece kuru bir özür dilendi. ġikâyetimi dikkate almanızı ve bu konuda gerekli uyarıları yapmanızı kurumunuzdan rica ederim.
Saygılarımla.
Şikâyet 2: Takip mi ediliyorum, Lütfen durum çok Acilll???
ġikayet Numarası : 14XKY8
Firma : xyz
ġikâyet :
Ne olur bana yardım edin, beni uydudan takip ediyorlar, can güvenliğim tehlikede, endiĢeliyim, bu
teknolojiyi uygulayanları bulmanızı ilgili mercilere havale etmenizi ivedilikle istirham ediyorum. Beni
öldürecekler, uydudan takip ediyorlar. Hangi cep telefonu elime alsam, baz istasyon ayarı kesiliyor,
bulunduğum her yerde lambaların voltajı düĢüyor, bu teknolojiyi kullananları bulabilir misiniz. Adana da
uydu takip sistemini kim veya kimler kullanıyor, BAġBAKANLIĞA, MĠTe yazdım. Bilgi ve ilgi bekliyorum. Lütfen durum çok acil. Saygılarımla.
Not: Ġlgili ġirket ve kiĢi isimleri gizlilik nedeni ile çıkarılmıĢtır.
Sayfa 12
Ünlü Fotoğrafçıların Eserlerinden Seçmeler - 1
Thomas
Hoepker
"I am not an
artist. I am an
image maker."
Hazırlayan:
Ahmet E. TURGUT
Cilt 2, Sayı 2
Sayfa 13
Ünlü Fotoğrafçıların Eserlerinden Seçmeler - 2
Thomas
Hoepker
"I am not an
artist. I am an
image maker."
Hazırlayan:
Ahmet E. TURGUT
Sayfa 14
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Elif ÖZDEMĠR
BUD BaĢkanı,
YED Dai. BĢk.V.
BTK
Atilla Öztürk
1. Hukuk MüĢaviri, BTK
Yavuz GÖKTAYLAR
BiliĢim BaĢuzmanı,
SAD, BTK
Bu sayımızın
konuğu olduğu için
Bilgi Teknolojileri
ve İletişim Kurumu
1. Hukuk Müşaviri
Sayın Atilla
Öztürk’e teşekkür
ederiz.
Haziran ayı ilerledikçe sıcaklar basmaya baĢladı. Bu da tabi yeni sorunlara yol açtı. Örneğin araba da
klimayı mı açmalı yoksa pencereyi
mi? Ġlk bakıĢta çok önemsiz bir konu
gibi görünse de bana göre öyle değil. Araba kliması nedeniyle sağlam
bir Ģekilde hasta olduktan ve yaklaĢık iki ayda kendine gelebildikten
sonra ben tercihimi pencereden yana kullanıyorum. Tabi Temmuz ayı
röportajı için Sayın Atilla Öztürk‟le
görüĢmek üzere merkez binaya giderken aklımda olan sadece bu ikilem ve sıcak değil. Bir gün önce
radyodan bakım çalıĢmaları nedeniyle bazı yolların kapanacağı kulağıma çalınmıĢtı.
Dolayısıyla trafiğin akıĢını biraz da endiĢeli bir Ģekilde takip ediyorum. Neyse
Ģansıma ciddi bir sıkıntı olmadı. Sıcaktan yıpranmıĢ bir halde Kurumun 1. Hukuk
MüĢaviri‟nin odasına damlıyorum. Atilla Bey‟in misafiri var ve yoğun görünüyor.
Hayırlısı diyor selam verip oturuyorum. Az sonra Dernek BaĢkanımız Sayın Elif
Özdemir geliyor. Hemen ardından fotoğraflarıyla görüĢmelerimize büyük katkı
sağlayan Sayın Ahmet Emin Turgut. Sözü uzatmayalım:
Sayın Öztürk Röportaj talebimizi kabul edip bize vakit ayırdığınız için teĢekkür ediyoruz. Öncelikle, sizi hiç tanımayan okuyucularımıza kendinizi kısaca
anlatır mısınız? Nerede ve hangi yılda doğdunuz ve büyüdünüz?
1972 yılında Kars‟ın Susuz ilçesinde doğdum. Babam devlet memuru, annem ise
ev hanımı. Ġlkokul‟u Kars‟ın Susuz ilçesinde bitirdim. Ortaokulu Kars‟ta okudum.
Liseyi Kars‟ın Susuz ilçesinde yer alan Kazım Karabekir Anadolu Öğretmen Lisesi‟nde tamamladım. Liseden sonra Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesine geldim.
Fakülteyi bitirdikten sonra Avukatlık stajımı tamamlayıp bir süre Avukatlık yaptıktan sonra Gazi Üniversitesinde Asistanlığa baĢladım. 2001 yılında Kuruma T. Uzman yardımcısı olarak geldim. 11 yıldır Kurumda çalıĢıyorum.
YaklaĢık 23 yıldır Ankara‟dayım.
Kısmen Ankaralı oldunuz diyebiliriz o zaman.
Evet Ankaralı oldum. 17 yaĢımdayken ayrılmıĢtım Kars‟tan. 40 yaĢımdayım. Ayrıca Ankaralı bir hanımefendi ile evlendim. Yani eĢ tarafından da Ankaralı oldum.
Fotoğraflar:
Ahmet E. TURGUT
Hukuk alanını seçmeniz bilinçli bir tercih miydi? Çocukluktan itibaren böyle
bir hayaliniz var mıydı?
Bilinçli bir tercihti. Babam Adliye‟de çalıyor ve savcı kâtipliği yapıyordu. O yüzden
hep savcılarla hakimlerle haĢır neĢir oldum. Lojmanlarda da beraber otururduk. O
yaĢlarda savcılar bana çok kudretli sözü geçen insanlar olarak görünürdü. O yüzden çocukluğumda dahil hukukçu olmayı hep istedim. Yani tercihim bilinçliydi.
Cilt 2, Sayı 2
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
(E.Ö. ekliyor: “- Diğer meslek gruplarına göre halkın hukuk camiasına bakıĢı biraz
daha farklı. Herkes dört yıl okuyor ama toplum hâkim savcılara biraz daha farklı
bakıyor. Bu meslek seçiminde etkili olabiliyor. Genelde bu camiada çalıĢanların
çocukları da meslek tercihlerini bu yönde kullanıyor. En azından benim kiĢisel
gözlemlerim bu yönde.”)
Ankara Hukuk benim ilk tercihimdi. Lisede matematik bölümünde okudum. Okulu
birincisi olarak mezun oldum. Tabi sınav denemelerinde iyi sonuçlar alınca öğretmenlerim neden Boğaziçi gibi daha yüksek puanlı yerleri yazmıyorsun dediler.
Onların birazda zorlamasıyla tercihleri yazdık. Ġlk tercih Boğaziçi ĠĢletme, ikinci
tercih Boğaziçi Ġktisat, üçüncü tercih Boğaziçi Uluslararası ĠliĢkiler falan. Ġstediğim
bölüm yedinci sekizinci sıraya düĢtü puanlama olarak. Normalde puan yetiyor ya.
Sonra benim Edebiyat hocam bana “- Bunları istiyor musun?” diye sordu. Bende “
- Yok istemiyorum” dedim. Oda bana “ - Niye yazdın o zaman?”. Tabi böyle bir sıralamanın sebebi okuldaki psikolojik ortam. Sonra Edebiyat Hocam, “ - Nereyi istiyorsun?” diye sordu. “Ankara Hukuk” deyince o zaman “ –ilk tercihe Orayı yaz” dedi.
Ankara Hukuk o dönemde hukuk alanında en yüksek sosyal puanlı okuldu. Ġlk
tercih orası olmak üzere beĢ tane hukuk okulu yazdım. Neticede ilk tercihimi yüksek bir puanla kazandım.
Bilinçli bir tercih dediniz ama. Çocukluğumuzda pilot, astronot vb. olmayı
hayal ederiz. Sizin çocukluk hayaliniz var mıydı?
Subay olmak varmıĢ. Ġlkokulda falan subay olmak istiyormuĢum. Ġlk televizyon
aldığımızda Ġstiklal MarĢı okunurken askerler rap rap yürüyor, silahlarını çekiyorlar falan. Bende anneme dönüp “- Anne bende böyle olmak istiyorum” diyormuĢum. Böyle bir Ģey varmıĢ.
(GülüĢmeler)
Ama tabi bilinçli tercihim hukuktu. Bir ara acaba öğretmenlik mi yapsam diye düĢündüm. O da sevdiğim bir iĢti. O yüzden üniversitede bir süre asistanlıkta yaptım. Ġdeal olarak sayılabilecek bir hocalık deneyimimde oldu.
Sayfa 15
Sayfa 16
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Burcunuz nedir?
Kova Burcu.
Burcunuzun özelliklerini biliyor musunuz? KiĢilik özelliklerinizin burcunuzu
yansıttığını düĢünüyor musunuz?
Valla toplum zorla öğretiyor.
(GülüĢmeler.)
Bazıları hakikaten çok ciddi bir Ģekilde ilgileniyorlar. Bir arkadaĢıma ailece ziyarete gitmiĢtik. ArkadaĢımın
eĢiyle ile tanıĢtıktan sonra arkadaĢımın eĢi bizim hanıma “-EĢiniz Kova
burcu mu?” diye sormuĢ. Ben ĢaĢırdım nasıl anladığını. Tabi iyi özellikler
aklımızda kalıyor genellikle. Kötü
özellikler aklımızda kalsa bile pek
dillendirmiyoruz. Kova erkeği liderlik
vasfına sahip özgürlüğüne düĢkün
oluyormuĢ. DuyarlıymıĢ. Gerçi bunu
bütün burçlar için söylüyorlar ama.
(E.Ö. araya giriyor: “- Benim gözüme çarpan en önemli özelliği her olay veya konu
için Atilla Bey’in bir hikâyesi bir fıkrası vardır. Orijinal ve esprili. Her defasında da
daha önce duymadığım bir Ģey olur. O yüzden de çok hoĢsohbettir Atilla Bey.” )
Sağ olun. Eksik olmayın. Bazen bir konuyu uzun uzun anlatmaktansa bir fıkra
veya hikâye anlatmanın daha etkili olduğunu düĢünüyorum. Geçenlerde bir ziyaretteyim. ĠĢte karĢımdaki bunu niye böyle yapmadın niye Ģöyle yapmadın diyor.
Bende iki pehlivan varmıĢ dedim. Yandan biri pehlivanlardan birine bağırıyor paçasını al paçasını al diye. Pehlivan dayanamamıĢ elimden gelse canını da alacağım ama vermiyor ki ne yapayım demiĢ. Yani uzun uzun bu iĢ niye böyle olmuyor
diye anlatmaktansa kısa bir hikâyeye daha etkili oluyor meramını kısa ve anlaĢılır
yoldan anlatmıĢ oluyorsun. Bu sebeple ara sıra bu yola müracaat ederim.
(E.Ö. soruyor: “ - Merak ediyorum
fıkra kitapları falan okuyor musunuz veya araĢtırıyor musunuz?
Aslında bu özellik hafızanızın da
güçlü olduğunu gösteriyor.”)
Genellikle fırsat buldukça okuyorum. Lisede okurken bir fıkra defterim vardı. Bir gün Edebiyat hocam
defteri benden istedi. Bir daha da
geri vermedi. Daha faydalı iĢlerle
uğraĢmamı istedi herhalde.
Cilt 2, Sayı 2
Sayfa 17
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Yemek konusuna gelirsek, yemeğe düĢkün müsünüz?
Valla lezzetli yemek yemekten keyif alırım. Hangi yemekleri beğenirsiniz diye sorarsanız “hanımın yaptığı her yemeği beğenirim” diyelim.
(Gülümsemeler)
Önce stratejik bir cevap vermiĢ olayım. Ama eĢim gerçekten güzel yemek yapıyor
sağolsun. Evliliğimizin ilk zamanlarda yemek yapmayı bilmiyorum derdi ama sanırım biraz nazlanmıĢ. Sonradan çok güzel yemek yaptığı ortaya çıktı. Bana göre
hayatta ne yaparsanız yapın keyif alarak yapmak lazım.
Memleketinizin yemeklerini arar mısınız? EĢiniz Ankaralı memleketiniz Kars.
Memleketin yemeklerinden ziyade arada bir özlediğim annemin yaptığı bir sulu
köfte yemeği var. Suluköfte ama bizim orada kullanılan aĢotu denen bir ot var. O
otla karıĢtırılarak piĢirilen köfte güzel. Onu bazen özlüyorum. Arada bir Ġstanbul‟a
veya Kars‟a gittiğimde annem veya ablam sevdiğimi bildikleri için yaparlar. Böylece bu özlemimi de bu Ģekilde gideriyorum. Tabi bir de kaz eti var. Yılda bir kere
ablam kaz eti gönderiyor Kars‟tan. Onun haricinde özlediğim tüm lezzetleri burada buluyorum zaten.
Kaz eti normalde her dönem
yenmiyormuĢum sanırım. Sadece belli bir dönemde yeniyormuĢ. Onun dıĢında tadı
güzel olmuyormuĢ.
Evet. Yağlı olduğu için onun
yenme mevsimleri vardır. Bizim
orada 29 Ekim civarında kazlar
kesilir. Yani birine de kaz kesme
bayramı dersek aynı andan iki
bayram yapmıĢ oluyoruz.
(Gülümsemeler)
Sayfa 18
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Kesimden sonra kaz ciğerini, kanatlarını ayırırlar. Onları piĢirirler. Asıl kalanlar tuzlanır, poĢetlere konur ve soğuk bir yerlere örneğin damlara asılır.
Bir ay kadar o Ģekilde bekletilir. Böylece tuz etin içine iĢler, yağı kurur. Sonra piĢirilip yenir. Kaz etinin lezzetinden ziyade nasıl yendiği daha önemli.
Kaz bizim orada adeta özel bir merasimle Ģöyle yenir. Kaz daha çok Aile
fertleri veya akrabalar bir araya geldiğinde piĢirilir. Herkese eĢit pay verilmiĢtir ama herkes kendi payından
birbirine ikram eder.
Sonuçta herkes gene eĢit miktarda kaz eti yemiĢ olur. Ortaya tepsiyle pilav konur,
herkes pilava kaĢık sallar. Muhabbet ve ailenin bir araya gelmesi güzeldir. Mesele
sadece kaz eti yemek değildir. ġimdi bile ablamın gönderdiği kaz etini yerken gözlerimi kapatır annemi, babamı, kardeĢlerimi ve o günleri hatırlarım.
Kaç kardeĢsiniz bu arada?
BeĢ kardeĢiz. Dört tane ablam var.
En küçük erkek kardeĢ sizsiniz. Çok kıymetlisinizdir o zaman.
(Gülümsemeler)
Bizim oralarda kaç kardeĢsiniz diye sordukları zaman özellikle kırsal kesimde iki
üç falan derler. Kaçı erkek kaçı kız deyince kızları da mı soruyorsun derler. Kırsal
kesimde böyle bir kültür var. Ben hep beĢ kardeĢiz derdim.
Tam kazı piĢirir yeriz deyince
aklıma geldi. Kazı kuzine soba
da falan mı piĢirirdiniz. Acıkmaya baĢladık sanırım.
(Gülümsemeler)
Evet. Kaz öyle piĢer zaten. Sobalı evde büyüdük biz. Lojman
da sobalıydı. Sabahtan sobanın
üstüne tencerenin içine kaz konur. YavaĢ yavaĢ akĢama kadar
piĢer. Herkes kaz etinin kokusunu alır. Yanına bulgur pilavı falan
yapılır. AkĢama kadar evdeki
herkesi kaz eti yeme heyecanı
sarardı.
Cilt 2, Sayı 2
Sayfa 19
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Günlük yemeklerden neyi tercih edersiniz?
Ben yemek seçmemeye çalıĢıyorum genellikle.
Yemek seçiyor muydunuz daha önce?
Evet. Üniversiteye gidene kadar çok yemek seçerdim. Üniversitede ailemden ayrılınca yemek seçmemeyi öğrendim.
(E.Ö. ekliyor: “- Atilla Bey’in bir pilav yapma hikâyesi vardır. Belki anlatır.”)
Bir akrabamızın tavsiyesiyle
Karstan üç arkadaĢ Sincan‟da bir ev tuttuk. Yemek piĢireceğiz. Bir arkadaĢla annemden tarifi alarak pilav
piĢirmeye çalıĢıyoruz. Önce
pirinçleri yağda kavurduk,
sonra pirinçlerin üzerine
kaynattığımız suyu ekledik.
Sonra baktık pilav altta su
üstte kaldı. Pilav altta kaldı
karıĢtırmazsak yanar diye
düĢündük. Sonra baĢladık
pilavı piĢene kadar karıĢtırmaya. Tabi pilav lapa lapa
oldu.
(Gülümsemeler)
Bir de karnabahar deneyimimiz var. ArkadaĢ karnabahar
almıĢ.
Ben
Karanabahar nasıl piĢer
hiç bilmem. ArkadaĢ biliyormuĢ. Beraber baĢladık
piĢirmeye. Yemek piĢmeye baĢlayınca tuz atmak
üzere tuz poĢetinin içine
avuçlarımı daldırıp iki avucumla tuzu aldım, arkadaĢa göstererek “ - Yeter mi
bu kadar” dedim.
ArkadaĢın verdiği cevap bu iĢe daha fazla yabancı olduğunu gösterir gibiydi;“- At.
Yetmezse yine atarız.”. tabi tuzu attık. Ama ama yemek yenilenecek gibi değil,
tam anlamıyla tuz aĢı olmuĢ. Tabi böyle olunca yemek çöpe gitti.
(GülüĢmeler)
Sayfa 20
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Yemek yapabildiğiniz anlaĢılıyor. En güzel hangi yemeği yaparsınız?
Pastırmalı ya da sucuklu yumurta.
(GülüĢmeler)
Diyelim yurtdıĢına gittiniz. Yabancı bir ülkenin farklı mutfağını dener misiniz?
Balık, sebze ise (Domuz eti gibi uygun olmayan Ģeyler içermiyorsa) denerim. DeğiĢik lezzetler denemekten keyif alırım. Mesela Türkiye‟nin değiĢik yörelerini gezdiğim zaman oranın yöresel lezzetlerini denemeye çalıĢırım.
Tekrar günlük yemeklere dönecek olursak.
Yemeklere baĢlarken mutlaka çorba içmek isterim. Güzel hazırlanmıĢ çorbaları
severim. Ayrıca ayda bir iki defa iĢkembe çorbasını içmeye özellikle giderim arada
bir. Bol sarımsaklı. Misafirlik falan söz konusu değilse tabi. Genellikle, sebze ve et
yemeğini fazla ayırmam. Ancak et yemeklerine bir eğilimim var hala. Son zamanlarda tavuk eti yemeği azalttım. Tavuk etini satın alırken de çok dikkat ediyorum.
Malum tavuk eti hakkında birtakım söylentiler çıktı. Ġnsan tedirgin oluyor. Reklam
vermek gibi olmasın güvendiğim için Erpiliç marka tavuk alıyorum. Sosis salam
türü iĢlenmiĢ ürünlerde pek almıyoruz eve. Sucuk pastırma gibi ürünleri bildiğimiz
markalardan güvenilir ise alıyoruz. Çoçuklar da ben de severek yiyoruz.
Tatillerinizi nasıl geçirirsiniz? Ne tür tatiller size ve ailenize hitap eder? Deniz, doğa, kültür gezisi.
Tatilimiz genellikle ikiye bölüyoruz. Bir tanesi gezme-görme ağırlıklı oluyor. Diğerinde ise bir otelde dinlenme Ģeklinde. Geçen yıl mesela Bolu‟da Polisevinde iki
gün kaldık. Orada Yedigöllere, Abanta, Akçakocaya gittik. Oradan Safranbolu ve
Amasra‟yı dolaĢtık. Yani üç dört günlükte olsa biraz geziyoruz. Sonra sabit bir
yerde bazen deniz kenarında bazen Kızılcahamam‟da konaklıyoruz.
Evinizde tatil kararlarında en çok kim yönlendirici oluyor? EĢiniz veya çocuklar?
EĢimde çocuklarda etkili oluyor.
Cilt 2, Sayı 2
Sayfa 21
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Kaç çocuğunuz var?
Ġki tane oğlum var. Basri ve Sabri. Biri 11 yaĢında diğer 9 yaĢında. Büyük 12‟ye
girecek Ağustos‟ta. Büyük oğlum 15 Ağustos‟ta Kurumun resmi kurulduğu gün
doğmuĢ. 15 Agustos 2000 tarihinde. Bizim Hanım‟da 15 Ağustos doğumlu. Annesi Basri‟ye “benim doğum günü hediyemsin” der. 15 Ağustos ilginç bir tarih benim
açımdan. Babamın vefat tarihi de 15 Ağustos.
Allah rahmet eylesin. Tatil konusuna geri dönecek olursak ülkemizin en çok
sevdiğiniz tatil yöreleri nerelerdir?
Ġstanbul‟u çok seviyorum. Gezmek ve dolaĢmak için çok güzel. Onun haricinde
Bursa, Konya ve Urfa güzel. Urfa‟da mesela tarihi yerler fazla. Balıklıgöl var. Anadolu‟da ki ilk rasathane oraya kurulmuĢ. Hazır gitmiĢken oranın güzel yemeklerini
de deniyoruz tabi.
Sporla aranız nasıldır? Sevdiğiniz, izlediğiniz veya yaptığınız belirli spor türleri var
mı?
Ben Galatasaray taraftarıyım. Futbol söz konusu olduğunda genellikle ya final maçlarını
takip ediyorum ya da özetleri. Yani lig maçlarını saatlerce oturup izlemeyi pek sevmiyorum.
Milli maçlar veya Barselona ve Real Madrid
gibi takımların zevkli maçları istisna. Masa
tenisi oynuyorum. 40 yaĢ üstü kiĢiler için en
yararlı aktivite olarak yürüyüĢ yapmaya çalıĢıyorum. Haftada iki ya da üç defa bir saate yakın EĢimle birlikte yürüyoruz. Bunların haricinde çocukları yüzmeye götürdüğümde ben de
yüzüyorum.
BoĢ zamanlarınızı nasıl değerlendirirsiniz? Sevdiğiniz kitap ve müzik türleri,
yazar ve sanatçılar nelerdir?
BoĢ zamanlarımı daha çok çocuklarımla geçirmeye çalıĢıyorum. Parka ve pikniğe gidiyoruz.
Evde ortak bir Ģeyler yapmaya çalıĢıyorum. Okuduğum kitaplar gelecek olursak en son Ġskender
Pala‟nın ġah ve Sultan eserini okuyorum. Çaldıran savaĢını anlatıyor. Okuduğum bir Ģeyin biraz
faydalı olması gerektiğini de düĢünüyorum. Sadece kurgu bir roman değil de hem okurken keyif
alacağım hem bir Ģeyler öğrenebileceğim Ģeyleri
tercih ediyorum. Film tercihimde de biraz düĢündüren ve macera içeren yapımları daha çok tercih ediyorum. Bazen çok duygusal filmleri de
tercih edebiliyorum.
Sayfa 22
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Sevdiğiniz özel bir müzik türü ve özel bir sanatçı var mı?
Türk Sanat müziğini çok seviyorum.
Zeki Müren hakikaten çok beğendiğim bir ses. Ġbrahim Tatlıses‟in bazı
türkülerini de beğenirim. Aslında
müzikle biraz uğraĢtım ben. Piyano
çalabiliyorum. Ortaokulda öğrendim
piyano çalmayı. Müzik öğretmenim
özel olarak ilgilenmiĢti sağolsun.
Ortaokul lise de okul korosu ile 30‟a
yakın konser vermiĢtik o zamanlar.
Bizim okul, Kars Kazım Karabekir
Öğretmen Lisesi, çok faal bir okuldu. Bando Ģefliği yapmıĢtım. Oyun
ekibinde oynardım. Orkestra‟da
piyano ve org çalardım. Derslerim
de iyiydi. Sosyal faaliyetlere katılmak derslerimi olumsuz etkilememiĢti.
Hala devam ediyor musunuz org veya piyano çalmaya?
Yok. Ama bizim oğlanlarla bazen orgun baĢına geçince çalıyoruz bir Ģeyler. Çocuklara okul için org almak gerekiyordu. Org aldım eve. “ArkadaĢım eĢek” Ģarkısı
Ģöyle çalınır, “Daha Dün Annemizin Kollarında” böyle çalınır diye çocuklara bir
Ģeyler gösterirken bazen çalıyorum. Bizim büyük oğlanda müziğe karĢı ciddi bir
yetenek var. Bir iki defa gösterdiğim zaman çalıyor parçayı. Kulağının yatkın olduğunun göstergesi bu.
Sevdiğiniz sanatçılara ekleyecekleriniz var mı?
Klasik batı müziğininin bazı parçalarını da seviyorum. Özellikle coĢkunluk veren
parçaları. Her yıl yılbaĢı gecesinde dünyanın önde gelen flarmoni orkestralarının
konserleri olur. Onları zevkle dinlerim. Bu konserlerin kasetleri de çıkar. Berlin ve
Viyana flarmoni orkestrasının bazı konserlerinin kasetlerini almıĢtım. Hala ara sıra
dinlerim.
Biraz bahsettiniz ama televizyona ne kadar zaman ayırıyorsunuz? Takip ettiğiniz diziler ve televizyon programları nelerdir?
Çok fazla zaman ayırmıyorum. Daha çok haberleri takip ediyorum. Gerçi denk
geldikçe izlemeye çalıĢtığım güzel dizilerde var. Örneğin Seksenler dizisi. Bazen
izliyorum. Bir de Avrupa Avrupa var. Bazen de onu izliyorum. Ayna programı eğer
televizyon baĢında ise vaktimde varsa mutlaka izlerim. Çok güzel bir program.
Hele bir yere gitmeden önce orayı tanıtan bir bölümü izlerseniz çok güzel oluyor.
EĢimle Viyana‟ya gitmiĢtik geçen yıl. Öncesinde Ayna‟nın Viyana‟yı tanıtan bir
programını izlemiĢtim. Çok faydası oldu. Kaliteli bir program.
Cilt 2, Sayı 2
Sayfa 23
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Arabalar ve araba kullanmak ilginizi çekiyor mu? Arabanızın markası nedir?
Çok severim araba kullanmayı. Ben paramın yeteceği en üst model arabayı alıyorum genellikle. Benim ilk arabam Mercedes.
(GülüĢmeler)
Ġlk arabamı satın alacağım. Tanıdık bir galericiye gittim. 91 model Renault, 93
model ġahin ya da 78 model Mercedes önerdi benim bütçenin elverebileceği. En
pahalısı Mercedesti. 2300 TL. 300 TL‟da borç kalıyordu. Mercedes‟i tercih ettim.
78 model 230E Mercedes aldım. Deri döĢeme, sunroofu falan var. Kısacası süper
bir araba ama tekerleri kötü. Son parama kadar verdiğim için tekerleri yenileyemedim. Benzinlikten benzinlikçiye gidiyor, tekerlere hava bastırıyordum. Yani o
kadar… Bir ay sonraki maaĢımı alınca ancak yeni tekerler alabildim.
ġimdiki arabanızın markası nedir?
Valswagen Passat.
Volkswagen Passat
Sayfa 24
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Alman arabalarına bir eğiliminiz var gibi.
Bundan önceki Audi A4‟tü. 3,5 yıl bindim. Çok güzel bir arabaydı hakikaten. Plakası da çok özeldi. 06 BA 3636. Memleket Kars olunca.
Rüya arabanıza gelelim. Herhangi bir arabayı fiyatına bakmadan alabilecek
durumda olduğunuzu varsayalım. Hangi marka ve modeli satın almak isterdiniz?
Audi Q5 ya da Mercedes GLK250 CDĠ yani Mercedesin küçük SUV modelini tercih ederdim. Spor arabaları pek beğenmiyorum. Bir keresinde Ferrari kullanmıĢtım. Yere çok yakın ve kullanımı sert geldi. Bana göre değil dedim. Ben daha çok
konfor arıyorum. Bir de 4 kapı. Allah ömür verir ve imkânım olursa bu söylediğim
modelleri alırım herhalde.
Audi Q5
Mercedes GLK250 CDĠ
Cilt 2, Sayı 2
Ayın Konuğu: Atilla Öztürk
Son sorumuza geldik. Çoğu insan günümüzde cep telefonsuz ve internetsiz
yapamamaya baĢladı. ĠĢte kullanıyoruz. Muhtemelen evde internet bağlantısı var. Akıllı telefonlar var. Bilgi teknolojileri ve iletiĢim araçlarıyla aranız
nasıl? Kendinizi nasıl bir teknoloji kullanıcısı olarak görüyorsunuz. Bir tarafta hiç kullanmıyorum bir tarafta bağımlıyım yazan bir sıkala yapsak kendinizi nereye koyarsınız?
Tabi mecburen telefonum hep yanımda. Son teknoloji ve ürünleri örneğin IPhone,
Skype artık neyse kullanırım ama çok da bağımlı olmamaya çalıĢıyorum. Tatilde
günlerce internetsiz kalsam da aramam.
Evde internet bağlantısı var mı?
Mobil internet kullanıyoruz. 4 Gbyte‟lık mobil geniĢbant internet aboneliğimiz var.
Gerektiği zaman onu kullanıyoruz. Ayrıca, bu Ģekilde çocukların internet kullanımını da daha rahat kontrol edebiliyoruz.
Konuk olduğunuz, bize vakit ayırdığınız ve sorularımıza samimi yanıtlar verdiğiniz için size teĢekkür ediyoruz. Son olarak okuyucularımızla paylaĢmak
istediğiniz bir Ģeyler var mı?
Çok teĢekkür ediyorum. Ben BiliĢim Uzmanları Derneği‟ni çok önemsiyorum. Derneğin fahri üyesiyim aynı zamanda. Üyesi olmaktan da gurur duyuyorum. KurumsallaĢma adına atılmıĢ önemli bir adım olarak görüyorum. ÇalıĢmalarınızı heyecanla takip ediyor ve çalıĢmalarınızda baĢarılar diliyorum.
Sayfa 25
Sayfa 26
ÇEKTİKLERİMİZ
Ahmet DARICI
EriĢim ve Tarifeler
Dairesi BaĢkanı,
BTK
Kale
Giresun
Mustafa GÜNEġ
Müdür
PGM, BTK
Ġspanya
Cilt 2, Sayı 2
Sayfa 27
DURUP BAKTIKLARIMIZ
George Tapan, “YeĢil Bölgeye Doğru”, Palawan Adaları, Filipinler
National Geographic Yılın En Ġyi Fotoğrafları, Mekan Kategorisi Birincilik Ödülü, 2011
Hazırlayan:
Ahmet E. TURGUT
James Vernacotola, “Yörüngeye Kanal”, Ponte Vedra, Florida, ABD
National Geographic Yılın En Ġyi Fotoğrafları, Mansiyon, 2011
BĠLĠġĠM UZMANLARI DERNEĞĠ
BĠZ KĠMĠZ?
BiliĢim Uzmanları Derneği, Bilgi Teknolojileri ve ĠletiĢim Kurumu‟nda çalıĢan biliĢim uzmanları tarafından 11 Ekim 2010 tarihinde kurulmuĢtur.
YazıĢma Adresi
Anadolu Bulvarı Öz Ankara
Toptancılar Sitesi 1. Blok No:
41 Yenimahalle
Ankara
AMACIMIZ NEDĠR?
Amacımız, Derneğimiz üyeleri arasında sosyal, kültürel, ekonomik ve mesleki
yardımlaĢmayı sağlamak; üyelerimizin meslekî geliĢmesini teĢvik edecek faaliyetlerde bulunmak ve ülkemizde bilgi teknolojileri ve iletiĢim alanlarında farkındalığın
artırılmasını sağlamaktır.
Telefon
0 (312) 294 72 99
0 (312) 294 70 85
Faks
0 (312) 294 71 52
0 (312) 294 71 53
E-posta
BĠLĠġĠM UZMANLARI DERNEĞĠ YÖNETĠM KURULU
[email protected]
Elif
Özdemir
bilisimuzmanlari.org
Salim
Ketevanlıoğlu
Cengiz
Eken
Ahmet E.
Turgut
Beytullah
KuĢcu
Ramazan
Yılmaz
Mehmet
Özcan
Editörün Notu
Yaz geldi.
BUD Yayıncılık Grubu
Nur SAYGI
Yavuz GÖKTAYLAR
AyĢe Gül MĠRZAOĞLU
BİLİŞİM
UZMANLARI
BÜLTENİ
Bilişim Uzmanları Derneği’nin düzenlediği Sosyal Medya konulu konferansa katıldım. İtiraf etmek gerekirse
şu ana kadar hayatımda gördüğüm en eğlenceli konferanstı. Her ne kadar konuşmacılardan Sayın Kemal
İlter’in son anda çıkan sağlık
sorunları nedeniyle katılamaması üzücü de olsa diğer
konuşmacı Sayın Serdar
Kuzuloğlu yaptığı harika
sunumla izleyenleri iki saat
ondakika boyunca koltuklarında tutmayı başardı. Sunumun son derece görsel ve
esprili olması yanında Sayın
Serdar Kuzuloğlu vermek
istediği mesajları da hedef
kitlesine ulaştırdı. Sayın Serdar Kuzuloğlu ve Bilişim
Uzmanları Derneği’ni bu
başarılı çalışma nedeniyle bir
kez daha kutluyorum.
Temmuz ayının gelmesiyle
birlikte herkesi bir tatil telaşı
sardı. Geçtiğimiz kışın uzun
ve sert olması güneşli deniz
kıyılarına olan özlemi artırdı
sanırım. Bu tatil telaşı da bu
ayki sayımızın kısa olmasına
yol açtı.
Bununla birlikte bu sayımızda keyifle okuyabileceğiniz
bir röportajımız var. Sayın
Gökhan Evren ve Sayın M.
Salim Ketevanlıoğlu da eğlenceli bir bulmaca hazırladılar. Ayrıca, bulmacayı ilk
doldurup gönderecek okuyucumuza bir hediye vaat ediyorlar. Siz bulmacayı doldururken ben de kendilerine ve
diğer tüm yazarlarımıza harcadıkları emekten dolayı
huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Katkılarının devamını diliyorum.
Yavuz GÖKTAYLAR
BiliĢim BaĢuzmanı
SAD, BTK
Son olarak, hepinizi bültene
katkı yapmaya çağırıyorum.
Konu sınırlamamız yok. Her
türlü katkıya açığız. İlginiz
olan ve vakit ayırmaktan
hoşlanacağınız her konuda
yazın. Saygılarımla;
Yavuz Göktaylar
[email protected]

Benzer belgeler