KÜRESELLEûME VE TÜRKúYE`DE YEREL YÖNETúMLER

Transkript

KÜRESELLEûME VE TÜRKúYE`DE YEREL YÖNETúMLER
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
KÜRESELLEME VE TÜRKYE’DE
YEREL YÖNETMLER
Doç. Dr. M. Akif ÇUKURÇAYIR
2009 | 1
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ISBN: 978-975-6311-07-3
Bask:
Gökçe Ofset
vedik Organize Sanayi Aaç leri Sitesi
21. Cad. 599. Sok. No: 22 Yenimahalle | ANKARA
Tel: (0 312) 395 93 37 | Faks: (0 312) 395 93 39
www.gokceofset.com | [email protected]
2 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ÇNDEKLER
Giri............................................................................................................ 9
BRNC BÖLÜM
KÜRESELLEME, KAMU YÖNETM VE YENDEN
YAPILANMA ........................................................................................... 13
Küreselleme ............................................................................................. 13
Kamu Yönetiminde Deiim .................................................................. 16
Küreselleme ve Yerelleme/Yerellik ................................................... 20
Avrupa Birlii ve Yerel Yönetimler ....................................................... 29
KNC BÖLÜM
YEREL YÖNETM VE YEREL DEMOKRAS.................................... 35
Yerel Yönetim Kavram ........................................................................... 35
Yönetimde Yerelleme Nedenleri .......................................................... 38
Yerel Yönetim Türleri .............................................................................. 39
Yerel Yönetimlerin Tarihsel Geliimi .................................................... 41
Yerel Yönetimlerin Özerklii ve Vesayet Denetimi ............................ 43
Halka Yakn Yönetim: Yerellik (Subsidiarity) ...................................... 46
Yerel Yönetim ve Yönetiim.................................................................... 48
Yerel Yönetim, Yurtta ve Yaam Kalitesi: Demokratik Kültür......... 55
Yerel Siyaset ve Denetim Sorunu ........................................................... 62
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
TÜRKYE’DE YEREL YÖNETMLER VE DEMOKRATKLEME........... 64
Osmanl Döneminde Yerel Yönetimler ................................................. 64
Tanzimat Dönemi’nin Siyasallama Açsndan Anlam ..................... 69
Cumhuriyet Döneminde Yerel Yönetimler ve Demokratikleme ..... 71
Demokratikleme Çabalar...................................................................... 73
Yerel Yönetimlerde Demokratik Boyutlar: Katlma Olanaklar ........ 74
Toplumcu Belediyecilik ve Sonrasndaki Gelimeler .......................... 78
Demokratik Yerel Yönetim: Baz Çalmalar ve Yaplan Düzenlemeler ...... 80
Toplum Kalknmas ve Demokrasi ....................................................... 81
Çevre Sorunlar ve Halk Katlm ........................................................... 82
2009 | 3
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Halk Kurultaylar ve Farkl Bir Gelime ............................................... 84
Yerel Gündem 21 Uygulamas Olarak Semt Danma Merkezleri
(SEDAM) ................................................................................................... 84
Proje Demokrasisi ve Mahalle Kurullar ............................................... 85
E-Devlet ve M-Devlet Kapsamnda Yerel Demokrasi ......................... 86
Kent Konseyleri ........................................................................................ 86
Siyasal Kaosu Amada Yerel Yönetimlerin Rolü ................................ 87
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
TÜRKYE’DE YEREL YÖNETM SSTEMNN MEVCUT
DURUMU ................................................................................................. 93
Yeniden Yaplanma Sürecinde Yeni Yasalar ve Yeni Boyutlar .................. 93
Belediyeler: Oluumu, Organlar, Görevleri ve Denetimi .................. 95
Belediye Nedir ve Nasl Kurulur? .......................................................... 96
Belediyelerin Snrlar ve Snr Anlamazlklarnn Çözümü ............. 97
Belediyelerin Görevleri ve Yetki Alanlar ............................................. 98
Belediyenin Karar ve Yürütme Organlar ........................................... 102
Belediye Meclisi ...................................................................................... 102
Meclis Üyeliinin Sona Ermesi ve Meclisin Feshi ............................. 103
Meclis Toplants, Karar Alma ve Sonuçlar ....................................... 104
htisas (Uzmanlk) Komisyonlar ........................................................ 106
Denetim Komisyonu ve Meclisin Bilgi Edinmesi .............................. 106
Belediye Encümeni: Oluumu ve Görevleri ....................................... 108
Belediye Bakan ..................................................................................... 109
Belediye Bakanlnn Boalmas Halinde Yaplacak lemler ....... 110
Stratejik Plân ve Performans Plân ....................................................... 112
Belediye Örgütlenmesi .......................................................................... 112
Acil Durum Plânlamas ......................................................................... 113
Belediyelerin Denetimi .......................................................................... 113
Faaliyet Raporu ....................................................................................... 114
Belediyelerin Gelirleri ve Giderleri ...................................................... 114
Belediye Bütçesi ve Kesin Hesap.......................................................... 117
Borçlanma ................................................................................................ 118
4 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Arsa ve Konut Üretimi........................................................................... 118
Kentsel Dönüüm ve Geliim Alanlar: Planlama ve Uygulama..... 119
Yurt D likileri .................................................................................. 120
Belediyelerde Katlmc Mekanizmalar ............................................... 120
Belediyeler ve Gönüllü Katlm ............................................................ 122
Belediyelerin Dier Yetki Alanlar ....................................................... 124
A- ANAKENT YÖNETMNN TANIMI, GELM ve BAZI
KAVRAMLAR ....................................................................................... 125
Kavram ve Tanm ................................................................................... 125
Anakent Yönetimlerinin Geliimi ve Baz Modeller ......................... 128
Anakent Yönetimlerinin Geliimi ........................................................ 128
Kentlerin Büyümesi ve Yeni Hizmetler Sorunu................................. 129
Anakent Yönetimleriyle lgili Baz Örgütlenme Modelleri .............. 130
Küçük Ölçekli Çözümler ....................................................................... 131
Tek Kademeli Yönetim .......................................................................... 132
Yerel Federasyonlar ............................................................................... 132
Anakentler çin Planlama ..................................................................... 133
Anakent Planlamasnn Nitelii ........................................................... 134
Plann çerii ........................................................................................... 134
Türkiye’de Anakent Yönetimi Düüncesinin Geliim Süreci .......... 135
1930-1960 Dönemi .................................................................................. 135
1960-1980 Döneminde Yaplan Çalmalar ......................................... 136
1980-1983 Dönemi .................................................................................. 138
5216 Sayl Yasa ve Bugünkü Yap ....................................................... 139
Tanm ve Kurulu ................................................................................... 140
Anakent Belediyesinin Snrlar ve Anakent Belediyesine Katlma ..... 141
Anakent, lçe ve lk Kademe Belediyelerinin Görevleri .................. 141
Alt Yap Hizmetleri ve Ulam ............................................................. 144
Anakent Belediyesinin mar Denetim Yetkisi .................................... 146
Anakent Belediyesinin Organlar ......................................................... 146
Anakent Belediye Meclisi ...................................................................... 146
Anakent Belediye Encümeni ................................................................. 147
Anakent Belediye Bakan ..................................................................... 147
2009 | 5
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
htisas (Uzmanlk) Komisyonlar ......................................................... 149
Anakent Belediye Örgütü ..................................................................... 149
Anakent Belediyesinin Gelirleri ve Giderleri ..................................... 150
Anakent Belediye Bütçesi ...................................................................... 152
irket Kurulmas ..................................................................................... 153
Belediyeler Aras Hizmet likileri ve Egüdüm................................ 153
B- L ÖZEL YÖNETMLER ................................................................ 155
Genel Olarak ............................................................................ 155
5302 Sayl Yasaya Göre l Özel Yönetimleri ..................................... 156
l Özel daresinin Görev ve Sorumluluklar ....................................... 156
l Özel daresinin Organlar ................................................................. 157
Vali............................................................................................................ 158
l Genel Meclisi ve Görevleri ................................................................ 159
Meclis Bakanlk Divan ve Meclis Toplantlar ................................. 160
Meclis Kararlarnn Kesinlemesi ......................................................... 161
Meclis Üyeliinin Sona Ermesi ve Meclisin Dalmas ..................... 161
l Encümeni ............................................................................................. 162
htisas (Uzmanlk) Komisyonlar ........................................................ 163
Denetim Komisyonu ............................................................................. 164
l Özel daresi Örgütü ............................................................................ 165
l Özel darelerinin Denetimi ................................................................ 165
l Özel daresinin Gelirleri ve Giderleri............................................... 166
l Özel daresi Bütçesi ve Kesin Hesab ............................................... 167
Borçlanma ve ktisadi Giriimler.......................................................... 167
Cezalar ..................................................................................................... 168
Yurt D likileri .................................................................................. 168
Gönüllülük .............................................................................................. 169
Acil Durum Plânlamas ........................................................................ 169
C- KÖY YÖNETM VE SORUNLARI.............................................. 170
Köy ve Köy Yönetiminin Görevleri ..................................................... 171
Köy Yönetiminin Organlar .................................................................. 172
Krsal Kalknma ve Köy ......................................................................... 172
SONUÇ VE GENEL DEERLENDRME......................................... 174
KAYNAKÇA .......................................................................................... 177
6 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ÖNSÖZ
Teknoloji ve ekonomi odakl deiimler, siyaseti, yönetimi, kültürü
ve toplumu da etkilemekte ve hzla dönütürmektedirler. Ba döndürücü bir deiim yaayan Dünya, deiimin getirdii olanaklardan yararlanma ve tehditlerden korunma çabas içerisinde. Kavramlar, kurumlar
ve yöntemler deiiyor. Dünya artk, “eski”nin dünyas deil. Geleneksel birçok, kurum, yap, yöntem ve sistem yerlerini yenilerine brakyor.
Küreselleme olgusu, dünyay kuatan/çevreleyen etkileriyle bütün
dünyay ve toplumlar etkiliyor ve dönütürüyor. Bu etkileimler, olumlu sonuçlar dourduu gibi olumsuz ve ykc sonuçlara da neden olabiliyor. Deiime herhangi bir toplumun ve kurumun direnmesi olanaksz
görünüyor. O halde yaplmas gereken, bu “yenilikler”den toplumun,
yönetimin ve siyasetin olabildiince aklc yol ve yöntemlerle yararlanabilmesidir. Bu balamda, küresel alandaki olumlu deiimlerin siyasete,
ekonomiye, yönetime ve topluma olumlu kazanmlarla yansmas, elbette ulusal yaplarn duyarllk ve yeteneine bal bir durum olacaktr.
Refah devleti krizi ile, ekonomik süreçlerde meydana gelen deiimler yönetim sistemlerini de yakndan etkilemitir. Özel sektör yöntemlerinin kamu sektöründe de kullanlmas aray, kamunun geleneksel
hizmet üretme ve datma yapsn önemli ölçüde deitirmitir. Bugünün dünyasnda, buyurgan, bürokratik, hantal, hiyerarik, otoriter, baskc, yurtta yalnzca vergi veren bir özne olarak gören, yurtta seçim
dönemlerinde “hatrlayan” ve “önemseyen” bir siyaset-yönetim yaps
artk var olamaz.
Anayasamzda var olan “Egemenlik kaytsz artsz milletindir” anlay, yeni yönetim modellerinde/anlaylarnda “yurtta odakllk” ya
da “yurtta ilikileri yönetimi” (citizen relationship management) olarak
ifade edilmekte ve yönetim süreçlerinde önemli bir yer edinmektedir.
Bu deiim ve dönüüm doal olarak Türk kamu yönetimi sistemini ve
yerel yönetimleri de önemli ölçüde etkilemitir. Bu çalmada, öncelikle
küresellemeyle birlikte yaanan dönüüm ve bu dönüümün Türk kamu yönetimi sistemi ve yerel yönetimlerdeki etkileri üzerinde durulmu
ve yerel yönetimlerin bugünkü durumu ele alnmtr. Çalmada, yerel
yönetimlerle ilgili kavram ve konulara tarihsel süreç göz önünde bulundurularak yer verilmitir.
Çalmann tamamlanmasnda önemli katklarn gördüüm deerli
meslektam Esra B. Sipahi’ye; Türkiye Belediyeler Birlii’nin deerli
yetkililerine ve çalanlarna içtenlikle teekkürlerimi sunuyor, çalmann ilgililere yararl olmasn diliyorum. Eylül, 2009.
Doç. Dr. M. Akif ÇUKURÇAYIR
2009 | 7
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
8 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
GR
Dünya deiiyor. Ekonomi, teknoloji, siyaset, yönetim, kültür, ilikiler, kurumlar ve elbette bireyler bu deiimden azmsanamayacak biçimde etkileniyor. Eskiden “hiçbir ey akamdan sabaha deimez” denirdi. Artk, bana göre bu yarg da deiti. Akamdan sabaha çok ey
deiiyor. Herhangi bir teknolojik ürünün veya uygulamann ortaya
çkmas ya da herhangi bir yasann farkllklar getirmesi bir anda her
eyi deitirebiliyor. Bu deiimden elbette toplum, siyaset ve yönetim
de fazlasyla etkileniyor. Sistem kuramna/yaklamna göre, sistemi
oluturan parçalardan birisinde oluan bir deiim, en ksa zamanda
dier parçalar da etkilemeye ve deitirmeye balar. Ekonomi, eitim,
hukuk, teknoloji, siyaset ve aile toplumsal ve siyasal sistemin önemli
deikenleri olarak kabul edilir. Dolaysyla bu deikenlerden birisinde
meydana gelen bir deime ve dönüüm ksa sürede dierlerini de etkiler ve dönütürür.
Dünyada son 20 yldr ekonomi ve teknolojinin öncülük ettii, siyaset ve yönetimi de arkasndan sürükledii farkl bir dönüüm ve deiim yaanmaktadr. Hemen her kurum ve sistem yeniden yaplanmak
ve yenilenmek zorunda kalyor veya öyle hissediyor. Bu etkileimlerin
oluturduu küreselleme süreci de, bu deiim ve dönüümün genel
ad olarak kabul ediliyor. Küresel sistemdeki deiiklikler, yenilikler,
uygulamalar ve bulular uluslar ve toplumlar deitiriyor ve dönütürüyor. Olumlu birçok yenilik ortaya çkt gibi, eletirilecek birçok boyutta gün yüzüne çkyor. Yerel yönetim ve yerel alanda bu etkilenen ve
dolaysyla en fazla tartlan konular arasnda yer alyor. Örnein, Türkiye de bu dönüümü youn olarak yaayan ülkelerden birisi ve gelimi örneklerini oldukça geriden takip etse de, yeniden yaplanma konusunda hayli yol alnd belirtilebilir.
Türkiye’de 2000’li yllarda youn bir biçimde gündeme gelen ve tartlan yönetim reformu, hem genel kamu yönetimini hem de yerel yönetimleri küresel yeniliklere göre yeniden yaplandrmay amaçlamtr.
Ekonomi hem küresel sistemde, hem de ulusal alanda deiimin temel
faktörü. Örnein, Türkiye’deki yönetim reformlar Türkiye’nin yaad
ekonomik krizlerle dorudan balantl olarak ele alnabiliyor ki, hakllk pay oldukça fazla. Ekonomik kriz, iktidar deiimini, iktidar deiimi de reformlar ve dolaysyla politika deiimini beraberinde getirmektedir (Can, 2007: 11).
Yerel alan, ekonomik kalknma, siyasal bütünleme ve yönetsel
uyum bakmlarndan oldukça önem tamaktadr. Siyasal ve demokratik
açdan yerel alann güçlendirilmesi çada bir yaklamdr. Özellikle,
bireyin kendini gelitirmesi ve gerçekletirmesi için bireyin yaad
2009 | 9
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
alan olan yerel alan ve elbette bu alan düzenleyen yerel yönetim, hemen
her kurum ve kiinin ilgilendii konularn banda gelmelidir. Yerel alan
ulusal alandan daha fazla bireyin yaamna sahip çkma alandr. Çünkü,
bireyin günlük yaamn sürdürdüü alan yerel alandr. Yine bireylerin,
sosyal, ekonomik, siyasal, kültürel v.b. gereksinimlerini giderdii ve
youn bir etkileim yaad bir alandr. Yaamn kendisidir, yerel alan.
Yerel deerlerin toplam/etkileimi ulusal alan biçimlendirmektedir.
Bir filmle ünlenen/yaygnlaan carpe diem (Türkçeye “An yaa!” olarak çevriliyor. Ancak, “Yaamna sahip çk!” biçimiyle çevrilmesi filmin
mantna daha uygun) deyimi,1 gerçekte yurtta-yönetim ilikilerine
uyarlanabilir. öyle ki, yurttalk bilincine sahip bir bireyin yaamn yönetimin, çeitli kurumlarn, toplumun ya da bakalarnn biçimlendirmesine izin vermemesi gerekmektedir. Hem genel demokratik sistemde hem
de yerel alanda birey iradesiyle alnan kararlara etki etmeli ve kendi
yaamn kendisi biçimlendirmelidir. nsanln ideas/düü olan demokrasi felsefesi bunu öngörmektedir. Dolayl ve dolaysz yollardan
yurtta siyasal, yönetsel, ekonomik ve toplumsal alanlarn biçimlendirilmesine dahil olacaktr. Elbetteki bu biçimlendirme düüncesi ve ura bakalarn da gözetecek biçimde, yerel ortak yararn üretilmesine
dönük olacaktr. Küresel sistemde demokratiklemenin güçlendii yeni
dönemde, yurtta etkili bir kimlik olarak ortaya çkmtr ve “buyruklar
alan bir özneden, sorgulayan, biçimlendiren, katlan ve yönlendiren” bir
özneye dönümektedir (Çukurçayr, 2003a: 3). Yurttalk ve demokrasi
boyutuyla kamu yönetiminin yeniden yaplanmas, Türkiye’de hem
akademinin hem de kurumlarn ilgi alanna girmitir. Oldukça geç gelen, konuulan ve tartlan bir konu olsa da küresellemenin getirdii
olumlu etkilerin, yönetim sistemimize yansmas açsndan oldukça anlaml kabul edilmelidir. Örnein 2000’li yllarda yazlan bir makalede
çileri Bakanl’nn “vatanda odakl” uygulamalar tartlmtr
(Toker&Ekici, 2003: 14-17). Daha sonra konu farkl kitaplarla, makalelerle ve yasama çalmalar ile gündemde kalmtr.
Küreselleme, dünyay bir köy (global village) haline getirirken, yine
amaçlar dorultusunda yereli ve yerel alanda da yurtta güçlendirme
çabalarn younlatran bir süreci balatmtr. Olumsuzlama ve kültürel ykm ya da “küresel sözleme” anlamnda dünyann bir Mc World
Carpe Diem: Yaamna sahip çk veya an yaa! (Ölü Ozanlar Dernei isimli filmden.) Bu
filmin mesajlarndan yola çkarak ünlü Alman düünürü H. Marcuse’un insann günlük yaamyla
ilgili kayglarna da deinebiliriz. Marcuse, günümüz insannn kendi yaamnn yalnzca bir
“izleyicisi” olduundan söz etmektedir. Bakalarnn yazd senaryoyu oynayan insanlar. Kurgulanm yaamlarn aktörleri olan bireyleri anlatan bir yaklam. Bu olumsuz durumu, deitirecek
olan yerel alandr, yerelliktir ve yerel demokrasidir. Yerel alan bireyin kendi yaamna sahip
çkabilecei, izleyici olmaktan çkp bir aktör/oyuncu/payda olabilecei alan olarak bu trajediyi
hafifletebilecek niteliklere sahiptir.
1
10 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
dünyas haline geldiini ve yerel kültürlerin ve yaam biçimlerinin büyük bir tehdit altnda olduunu söyleyen Noam Chomsky gibi düünürler de vardr.
Küresellemenin yönetim alanna kazandrd bir dier önemli boyutta, teknoloji araclyla hem farkl bir devlet hem de farkl bir yurtta
tipolojisi ortaya çkaran e-devletlemedir. Bu gelime yönetimin, kamu
hizmetlerinin, hizmet alclarn ve bütün süreçlerin deiimini zorunlu
klmaktadr ve hiçbir biçimde ihmali söz konusu olamayacak farkl bir
boyut ortaya çkarmaktadr. E-devletleme “mega trendlerden” birisi
olarak kabul edilmekte yeni dönem yönetim anlaynda, e-devlet, ebelediye, e-yurtta, e-Avrupa, e-siyaset ve e-seçim gibi kavramlar vazgeçilmezler arasnda yer almaktadrlar (Ate, 2003: 498). Küresel gelimelerin birçok konuda “kamu örgütlerinin” hizmet sunma tekellerini sarsan
gelimelere neden olduundan hareketle, e-devletleme de bu sarsnt
ve devlet üzerindeki basklarn azaltlmas için bir yöntem olarak kabul
edilmektedir (Leblebici v.d., 2003: 502-503). Devletin hizmet sunma ve
boyutlandrma kapasitesinin gelitirilmesi için önemli frsat alanlarndan birisidir. Böyle olduu gibi, ayn zamanda devletin ve yerel yönetimlerin, oluturulabilecek açklk/effaflk ve etkileim olanaklaryla
daha “kaliteli” kamu hizmeti sunabilme olanaklarn artran bir alan
olarak da e-devletleme giderek daha önemli hale gelmektedir (Altnok,
2003: 513).
Oldukça uzun bir tartma alan olan küresel-yerel tartmasna girmeden yerel alann, kültürün ve demokrasinin önemini her zaman koruyacan belirtmek doru olacaktr. Bizim için önemli olan, yerel alanda yurtta-demokrasi ilikilerinin kazand içerik ve boyuttur. Demokrasinin demopedik/ halk eiten yönünün gerçekletirilebilecei alandr
ayn zamanda yerel alan. Bundan dolay, “tahammül kültürüne” dayal
ortak yaama düüncesinin gelitirilmesine ve yaygnlatrlmasna da
elverili olduunu belirtmek gerekir. Bu anlamda, ortak yararn üretilebilecei ve bunun ulusal yarara dönütürülebilecei olanaklarn da yerel
alandan yaylmas gerektii açktr. “Tahammül” ya da “hogörü” kavram da çok tartlmaktadr. Burada kastedilen zoraki bir “katlanma”
deil, fakllklarn birlikte olmay “kabullenmesi” ve bir tür “karlkllk” durumunun olumasdr. Taraflar arasnda hiyerari öngörülmemektedir. Eitlerin birbirini farkl nitelemeler yapmadan olduu gibi
kabul etmesidir. Bir tür doa durumu veya doal “kabullenme.” Elbette,
bu durum demokratik ve insani gereklerin sonucudur.
2009 | 11
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
12 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
BRNC BÖLÜM
KÜRESELLEME, KAMU YÖNETM VE YENDEN
YAPILANMA
Günümüzde kamu yönetimi, özellikle küresel gelimelerin sonucu
olarak geleneksel kurumsal yapsnn kaldramayaca bir kapasite zorlamasyla kar karya kalmtr. Kamu yönetimini etkileyen ve deiime/yeniden yaplanmaya zorlayan “eilim” ve “unsurlarn” says giderek artmaktadr. Kamu yönetiminin karsna çkan bu yeni sorunlar,
geleneksel yapsnn sarsc bir biçimde tartlmasna neden olmutur.
Çünkü, kamu yönetimi mevcut durumuyla geleneksel sorunlar bile
aamayacak durumdayken, küreselleme sürecinin getirdii yeni sorunlarla nasl baa çkabilecektir? Bu soru youn bir biçimde bütün ülkelerde tartlmtr ve tartlmaya devam etmektedir. nsan haklaryla ilgili
sorunlar, özel sektörün yenilikçi yöntemleri, ar merkeziyetçiliin yol
açt kamu hizmeti sorunlar, “bürokrat ve teknokrat hegemonyas”,
sivil toplumun güçlenmesi, yerelleme ve yerel yönetimlerin daha fazla
önemsenmesi ve elbette yolsuzluklar yeni dönemde kamu yönetiminin
karsna çkan ve mevcut kapasitesini zorlayan sorunlar arasnda saylabilir (Parlak&Sobac, 2005: 313).
Bugün, küreselleme, kamu yönetimi ve yeniden yaplanma/reform
kavramlar genellikle birlikte ele alnmakta ve tartlmaktadr. Küresel
sistemden ulusal ve yerel yönetim yaplarna doru gözlenen etkiler,
“yeniden yaplanma” veya “reform” ad altnda ortaya çkmaktadr.
Örnein, küreselleme kapitalizmin güçlü bir biçimde yaylmasn salayan bir süreç olarak deerlendirilmekte, bu kapsamda da küresellemenin “siyasal ve yönetsel elitlerin etkin” olmasn salad; bu nedenle
de amaçlarna ulaabilmek için “hantal devlet yapsna meydan okuyan”
bir nitelie bürünmektedir (Cope vd., 1997: 444’den Özer, 2005: 342).
Bu gelimenin veya oluan durumun kartlar da, sempatizanlar da
oldukça fazladr. Bu nedenlerle, olabildiince taraf olmadan ve nesnel
bir yaklamla kartlklar ortaya konularak bu kavramlar ve etkileri
tartlacaktr.
Küreselleme
Küreselleme kavram kim nereden bakyorsa, ona göre tanmlanabilen kavramlardan birisidir. Ekonomik, siyasal, yönetsel, teknolojik boyutlaryla öne çkan küreselleme, bazen bir “masal” veya “bir “ideal”
olarak da sunulmaktadr (Ökmen&Özer, 2007: 21). Kukusuz küreselleme her türlü yaktrmann yannda bireysel, toplumsal ve ulusal hareket alanlarn kuatan ve yakndan etkileyen bir gerçeklik olarak kendini hissettirmektedir.
2009 | 13
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Kavram olarak küreselleme (globalization), dünyann “tek bir yer”
olarak alglanmas yönündeki “bilinç art” n anlatan bir kavramdr
(Aslanolu, 1998: 124). Doaldr ki, bu sürecin dünyay “tek bir yere”
dönütürme nitelii, ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel anlamda insan yaamna ilikin bütün biçimleri/formlar kapsamaktadr. Bu yeni
durum, aslnda akkanln, etkileimin younlamas; ilikilerin snr
tanmamas olarak da tanmlanabilir. Ekonomik bir süreç olarak kabul
edilen küreselleme, sermayenin, insanlarn, ürünlerin ve düüncenin
devletler ve toplumlar arasndaki “akkanlnn” hem ölçek hem de
hz olarak artmasdr (Akgün, 2003: 57). Küreselleme özetle u aamalardan oluan ve bir tür ardk süreçler bütünü özellii sergileyen bütüncül bir süreçtir (Süreçler özetlenmitir. Bkz. Özer, 2005: 348-349): ç
Pazar etkinlikleri, uluslararas etkinlikler, çok uluslu aama etkinlikleri
ve küresel etkinlikler aamas. Elbette bu süreçler birbiriyle etkileim
halinde ve küresel sistemin ileyiine hizmet etmektedirler.
Küresellemeyle ilgili olarak her disiplinin bak açsndan oldukça
farkl tanmlar vardr. Bu tanmlar konusunda da, doaldr ki uzlama
salamak zordur. Ancak, yukarda da belirtildii gibi temel deiken
genel olarak ekonomi olarak kabul edilmekte ve ekonomik küreselleme
daha fazla tartlmaktadr. Yine de, en az tartlan küresellemenin
“ekonomik, ticari ve finansman” deikenleriyle yaplan tanmdr (Uysal, 2003: 3003). Tanmlar konusundaki tartmalarn, gerçekleen paradigma deiiminden her disiplinin farkl bir biçimde yararlanmak istemesi ve bu yeni süreci “denetlemek” istemeleri olduunu belirtenler de
vardr (Ökmen, 2005: 541). Dolaysyla, hangi disiplin küresellemeden
kendi beklentilerine göre ne anlyorsa veya alglyorsa o ekilde tanmlar
gelitirilmesi söz konusu olabilmektedir. Buu gerçeklik, sanatla ilgili
disiplinlerden, ekonomiye, kültüre, siyasete ve yönetime kadar akla gelebilecek bütün disiplinler için deimemektedir ve her disiplin kendi
penceresinden gördüü kadaryla küresellemenin fotorafn çekmekte
ve yorumlamaktadr.
Küreselleme, bir süreç olarak tanmlansa da, yeni bir toplum, siyaset, ekonomi, diplomasi demektir. Geleneksel olanlarn hzla yer deitirdii, yerlerini yeni süreç ve durumlara brakt gelimelerin toplamdr. Giddens (1997: 23), küresellemenin ilk alglamasnn ekonomik bir
fenomen2, ikincisinin de olarak da yeni bir “dünya düzeni” olduunu
belirtmektedir. Ancak, küresellemenin hereyden önce bir “zaman” ve
2
Ekonomiyle balantl olarak küreselleme, kapitalizmin yeni yaylma stratejisi olarak tanmlanmaktadr. Dünyann her köesinde faaliyet gösteren küresel finans ve ekonomi merkezleri,
küresellemenin itici gücü olarak kabul edilmektedir. Fikret Bakaya’nn (2002: 30) deyimiyle
kapitalizmle özdeleen küreselleme, “sürekli bir yaylma ve genilemeyi zorlar.” Bunun için
yeni pazarlara ulamak ve onlar denetlemek, küresel kapitalizmin balca amacdr.
14 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
“mekan” dönüümü/evrimi olduunu belirtmek daha doru olacaktr.
Küreselleme, kapsaml bir sistem oluturmakla kalmamakta ayn zamanda, bireysel ve yerel toplumsal düzeyde bir dönüümü ve yeniden
biçimlenmeyi de anlatmaktadr. Küresel iletiim ve medya araçlar ile
yine Giddens’n deyimiyle küreselleme hereyi ve herkesi sarsan, deitiren, dönütüren bir “uzaklar etkileme sanat” olarak oldukça etkilidir.3 Son olarak “aydnlanm” deil ancak “bilgilenmi” bireylerin giderek daha fazla etkileime geçtii yeni bir evredir, küreselleme evresi.
Siyasal boyutuyla, dünyann yönlendirilmesi ve krizlerin üstesinden
gelinmesi anlamnda küresellemeye farkl yaklamlar söz konusudur.
Küresellemenin ykc özellikleri, olumlu getirilerinden daha fazla konuulmaktadr. Küresellemeden çkar salayan ülkeler, kurumlar, çok
uluslu irketler (çu) ve çevresel felaketler küresellemeye fatura edilen
olumsuzluklardr. Bu olumsuzluklar gidermede küresel kurulularn
rolü de zaman zaman gündeme gelmektedir. Hakem rolü oynamas gereken ancak kukuyla yaklalan kurulularn banda Birlemi Milletler gelmektedir. Örnein Healey (1993: 20), “kitlesel göçler çana doru” gittiimizi, dünya nüfusunun her 50 ylda iki katna çkacan ve
ekolojik tehlikelerin insanl ciddi bir biçimde tehdit ettiini ve bu sorunlarn “en azndan” denetlenebilmesi ve getirecei sorunlarn azaltlmas açsndan Birlemi Milletlerin öncülük yapmas gerektiini vurgulamaktadr. Harvard Üniversitesi Profesörlerinden J.K. Galbraith (1993:
41), Birlemi Milletlerin umulanlar karlamaktan çok uzak olduunu,
genelde sorunlara deinen ancak çözmeye “niyetli olmayan” bir yap
konumunda olduunu belirtmekte ve umutsuzluunu ortaya koymaktadr.4
3
Burada etkileme ve etkilenmeyle ilgili olarak Alev Alatl’dan bir alntya yer vermek istiyorum.
Özü her yeni, her faktör, her olu mutlak bir biçimde yakn ve uzakta yanksn bulur: “Ben tarihin yaygn anlayn tersine dorusal deil, dairesel ilerlediine inanr; dinamik bir sistem olan insan topluluklarnn illâ da ayn dorultuda evrilecekleri iddiasn anlamsz
bulurum. Dinamik sistemlerde “Kelebek Etkisi” çalr. Mançurya’da kanat çrpan bir
kelebein New York’ta frtnalar yaratabilecei bilimsel bir olgudur. Ayn dinamizm insan
topluluklar için de geçerlidir. ……. Böyle giderse gezegenin bu üretimi kaldrmayaca,
kaynaklarnn tükenecei açk gibi görünmektedir. Ama “böyle gelmi böyle gider” de
Laplace-vari, dorusal bir kehanet, dilerseniz kaderciliktir ki, yanll kantlanal nicedir. Bu saatten sonra Newton kesinlii de olsa olsa bir temenniden ibaret olur.”
(www.alevalatli.com)
4
Bu çalmada küresellemenin ekonomik, siyasal, yönetsel ve kültürel etkilerinin/alglamalarnn
nasl olduu ve yerel alana (yönetim, demokrasi ve kültür olarak) yansmalar tartlmaktadr.
deolojik sorgulama ise belirtilen bu alanlarn tümünü kapsayan bir uratr. Bu konuda söylenenler ve tartlanlar snrszdr ve bu çalmann kapsamnda bir miktar darda tutulmutur. Ancak,
özellikle ykc boyutuyla küresellemenin Türkiye’de youn bir biçimde yaad belirtilebilir.
Ksaca ve çarpc bir anlatmla Taner Timur’un (2004: 105) deyimiyle “Türk usulü küreselleme”
özellikle bir dönem, “kendi irketleriyle kendi bankalarn hortumlayan yeni zenginlerin” bollat bir süreç olarak yaanmtr.
2009 | 15
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Deiim, deimeyen tek ey olarak bilinmektedir. Bir çeyrek yüzyl
biraz aan bir dönemde, dünyann her köesi hzl bir biçimde deiim
sürecine girmitir. Ekonomi, siyaset, teknik, toplum, yönetim ve çevresel
koullar badöndürücü bir biçimde deiime uramtr. Küresellemenin hemen hemen her sektörü/alan deitiren gücü giderek daha fazla
younlam, bütün dünya için kaçnlmaz bir süreç olarak kendini göstermitir. Can Aktan deiim yaanan alanlar öyle sralamaktadr
(2003: 91-97): Ekonomi (küreselleme, bölgeselleme, özelletirme, zenginleme ve yoksullama); siyaset (demokratikleme, sivil toplum, effaflama, yerelleme); teknoloji (Bilgisayarlama, hzl haberleme ve
robotlama); sosyal-kültürel (kentleme, bireyselleme, laikleme); çevre
(küresel snma, çevre kirlilii, çölleme) ve son olarak örgütsel deiim
(esneklik ve standardizasyon).
Küresellemenin ortay çkard ve günlük yaam pratiklerinin vazgeçilmezi haline getirdii deiim araçlar ve mekanizmalar kamu yönetimini ve elbette yerel yönetimleri belirli alanlarda ksmen veya tamamen yeniden yaplanmaya zorlamaktadr. Öncelikle bu zorunlu deiim belirli sorun alanlarndan kaynaklanmakta ve beslenmektedir. Bunlar, en bata “etkinlik” ve “verimliliktir”. Kat ve merkeziyetçi gelenek,
kapasite gelitirme, performans sorunu, örgütsel yap ve dier süreçler
sistemi ve ileyiini batan sona deiime zorlamaktadr (Kapucu, 2003:
279). Ayrca, küreselleme kamu yönetimine giderek daha fazla “katlm”, “özerkleme”, “yerelleme”, “yönetiim”, “optimal hizmet sunumu”, “performans yönetimi” ve “profesyonel yönetim” gibi kavramlar
dahil etmekte ve güçlü bir biçimde yönetsel dönüüm süreçlerinde yer
almasn salamaktadr (Parlak, 2003: 348).
Yukarda da belirtildii gibi küreselleme çann getirdikleri, bireyseli, toplumsal, siyasal, yönetseli ve ksaca yaama dair ne varsa
hereyi deitirmekte ve dönütürmektedir.
Kamu Yönetiminde Deiim
Kamu yönetiminde deiim, devlet yönetiminin ve devletin deiimi ve
farkl bir alglamann ortaya çkmas demektir ayn zamanda. Çok bilinen
ve tekrarlanan 1970’li yllarn krizi, “refah devleti” veya “sosyal devlet”
krizi olarak adlandrlmtr. Bir anlamda, Batl baz ülkelerin bu politikalar terk etmeleri ve devlet politikas olarak yeni politikalara yönelmeleri
sözkonusu olmutur. Hedefte “tek ey” vardr, o da “devletin küçültülmesidir.” Devlet, artk birçok eyi piyasaya brakacaktr, küçülecektir, mikro
devlet olacaktr. Yine yönetiim yaklamnda çok vurgulanan, “yönlendiren” veya “dümen tutan” devlet sözkonusu olacaktr. Bütün bunlar elbette
neoliberal ya da “yeni sa” olarak adlandrlan politikalarla gerçekletirilecektir. Uygulayclar; ngiltere Babakan Teatcher, ABD Bakan Reagan ve
16 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
daha sonra Türkiye’de de Özal olmutur. Bu politikalar, küresel kurulularn da destei ile neredeyse küresellemitir. Çin gibi sosyalist devletlerde
üstü örtülü bir biçimde bu gidiata ayak uydurmulardr. Dolaysyla,
“devletin deiimi” küresellemitir.
Ekonomik bunalm 1970’li yllarda “devletin” geleneksel ilevlerinin
daha çok sorgulanmasna ve yeni araylara yol açmtr. Kamu harcamalarnn giderek artmas ve böylelikle finansal krizlerin ba göstermesi,
“snrl devlet”, “ekonomik/etkin” ve “verimli” devlet aray balamtr. Bu gerekçelerle “devletin küçültülmesi” ve özel sektörün daha fazla
etkinletirilmesi gündeme geldi (Ömürgönülen, 2003: 3). Bundan sonras, artk bu hedefler, ilkeler ve düünceler dorultusunda yapsal deiim ve dönüüm programlarnn uygulanmasna geliyordu ki, Türkiye
dahil ülkelerin büyük çounluu bu eilimi benimseyerek uygulama
çabas içerisine girdiler.
Türkiye’de son dönemlerdeki yapsal reformlara referans olarak bu
“yeni sa” politikalar ve “yeni kamu iletmecilii” alnmtr. Ulusal ve
yerel yönetim sorunlarnn çözümü için, öncelik devletin hem “piyasadaki” hem de “toplumdaki” rolünün sorgulanmas ve olabildiince devletin küçültülmesi gerei üzerinde durulmutur. Devletin elindeki yetkilerin çou yerel yönetimlere, özel sektöre ve sivil topluma aktarlmtr.
Gerçekletirilen dönüüm çabalarnn tamamnda, “küresel yeni liberalizmden” yola çklmtr (Gül&Memiolu, 2007: 58).
Bu gelimelerin kuramsal alt yaps liberal yaklamla güçlendirilmi
ve liberal kuramlar uygulamaya konmutur. Dünyada egemen bir konuma geçen politikalar, ABD’deki son finansal kriz gibi krizlerle sarslsa
da sürdürülmektedir. Birçok ülke, bu politikalar örnek almakta bir anlamda “transfer” etmektedirler (Kapucu&Kösecik, 2003: 187). Bu düünceler, süreçler, yaplar, kurumlar ve uygulamalar bir düünce hareketine
dönümü gibidir. Çünkü, literatürde “yeni kamu yönetimi hareketi”
deyimi de yaygn olarak kullanlmakta ve kamu yönetiminin sorunlarna kar bir “aray ve meydan okumalardan birisi” olarak deerlendirilmektedir. Ayrca, bu hareketin 1968 ve 1988 yllarnda iki kez düzenlenen Minowbrook Konferanslaryla gündeme geldii ve güçlendii de
bilinmektedir (Özgür, 2003: 183).
Bunun yannda, kamu yönetiminde ve devlet yönetiminde yeniden
yaplanma ve “yönetim transferleri”, “modernleme” olarak da tanmlanmtr. Ortaya çkan sorunlar ve zorunluluklar gerei yönetimin
“modernlemesi” küresel bir sürecin parças olarak ortaya çkmtr.
Öyle ki bu modernleme sürecinin baars için, “süreç planlama ve yönetimi” gibi önemli akademik çalmalar yaplm ve birçok ülkede –
örnein Almanya’da- yeniden yaplanmaya önemli katklar salamtr
(Klages, 1997: 63-65).
2009 | 17
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Almanya örneindeki yeniden yaplanma ya da Alman akademisyenlerin tanmyla “yönetimde modernleme” çabalar, 1990’l yllarn
ilk yarsndan itibaren younlarken, Türkiye’de ancak 2000’li yllarn
ikinci yarsndan itibaren younlaabilmitir. Öte yandan, Almanya ve
dier Avrupa ülkelerinde –mesela Hollanda bu konuda Tilburg modeli
ile öncü olan ülkeler arasndadr- yönetimin yeniden yaplanmas, ilgili
tüm aktörler ve kamuoyunun dikkati çekilerek tartlm ve genel kabul
görmütür. Yine, Almanya’da bu konuda öncülük yapan KGSt gibi kurulular, yeniden yaplanma stratejilerine “Yeni Yönetim Modeli” (Neue
Steuerungsmodell/ Tilburger Modell) ismini vererek, farkl boyutlaryla
önemli çalmalar yapmlardr. Bütün bu yeniden yaplanma çabalarna
konu olan alanlar öyle belirlenmitir (Klages, 1997: 37-41/
Bogumil&Holtkamp, 2006: 44-45)):
- Hedef ve sonuç odakl yönetim: Temel yöntemlerden birisi olarak stratejik yönetim.
- Kaynak ve ürün/hizmet sorumluluunun birlikte ele alnmas.
- Modern özel sektör yöntemlerinin uygulanmas.
- Yönetimin yerine getirdii hizmetlerin maliyetlerine odakl bir
yeni yönetim anlay.
- Örgütün etkinlik ve verimlilik odakl olarak küçültülmesi.
- Modern personel yönetimi.
- Aktif bir yurtta-müteri odakllk uygulamasnn baarlmas.
- Yerel yönetimler aras karlatrma: Baarlardan örenme ve
rekabet
Küresellemenin kamu yönetimine etkileri oldukça fazla ve çok boyutludur. Öyle ki, birçok yazar ve düünür ulusal ve yerel yönetim yaplarnn
tamamen farkllatrld ve özünü kaybettii bir döneme girildiini de
tartmaktadrlar. Küreselleme sürecinin ileyebilmesi için, bu sürecin
önemli bir parças olan ulusal yönetim yaplarnn da küresellemenin gereklerine göre yeniden yaplanmas neredeyse bir zorunluluk olarak ortaya
çkmtr. Küreselleme yalnzca ekonomik süreçlerde bir “benzeme” süreci olarak görülmemekte ayn zamanda siyasal ve yönetsel süreçlerde de
“bir örnek modeller” öngörmektedir. Farkl isimlerle tanmlanan bu modeller küresel baz kurulular tarafndan ulusal yönetimlere neredeyse “dikte”
ettirilmektedir. Bu da “benzemeyi” hzlandrmaktadr. Bu kurulularn
IMF, OECD, Dünya Bankas ve BM Kalknma Örgütü olduu genellikle
kabul edilmektedir (Tooenen’den Özer, 2005: 354).
Yirminci yüzyl iki Dünya Sava ve dünyann iki temel kutba ayrlmasnn yannda, özellikle son periyodunda, hemen hemen her alanda
(teknoloji, ekonomi, siyaset, toplum gibi) ba döndürücü deiimlerin
18 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
yaanmasyla da anlacaktr. Ulam ve iletiim olanaklarnn gelimesi,
karlkl bamllklarn artmas (interdependence), çevre ve kentleme
sorunlarnn giderek trmanmas, yerel, ulusal, bölgesel ve küresel dalgalanmalara neden olmutur. Bu gelimeler, hem ulusal yönetimlerin
hem de yerel yönetimlerin “sorgulanmasna” ve “yeniden tanmlanmasna” yol açmtr (Ökmen, 2003: 17). Avrupa Birlii’nin önemli bir bölgesel siyasal ve ekonomik güç olarak ortaya çkmas, anlan küresel sistemdeki deiimlere önemli katklar salamtr. Demokratik ve ekonomik anlamda “Avrupa Vatandal” gelitirilmeye çallrken, siyasal
ve yönetsel anlamda da küresel bir güç olma çabalar younlamtr
(Kösecik, 2003: 147). Dolaysyla, AB küreselleme karsnda yerellemeye arlk vererek, hem küresellemenin getirdii deiime farkl ve
güçlü bir tepki vermi hem de küresellemeden kopmadan yoluna devam etme araylarna girimitir.
Küresel deiimler, en önemli etkisini ulusal düzeyde göstermitir.
Kamu yönetimleri güçlü sarsntlar yaamlardr ve bizde olduu gibi
yaamaya da devam etmektedirler. Ekonomi politikalarnda 1980’lerde
Reagan, Teacher ve Özal’la birlikte yaanan deiim, devletin özellikle
ekonomik konularda yönlendirici bir konuma çekilmesini salamtr.
Piyasaya hükmeden deil yönlendiren bir devlet modeli ortaya çkmtr. Ekonominin yannda, siyaset, yönetim ve dier alanlarda da devlet
ya da dier bir deyimle kamu yönetimi birçok ülkede youn bir yeniden
yaplanma süreci yaamtr. Bu yeniden yaplanma giriimleri özellikle
ABD, Avrupa ve Yeni Zelanda gibi ülkelerde oldukça baarl olmutur.
Kamu yönetimi reformu birçok ülkede Yeni Yönetim Modelleri/Teknikleri (New Public Management/Neues Steuerungsmodell) olarak adlandrlmlardr. Bu çalmalarda temel strateji, özel sektörün
“verimlilik” ve “etkinlik” amacyla gelitirdii teknikleri kamu yönetimine uyarlamak olmutur. Bu çalmalar, teknik ve hukuki açdan birçok ülkede baaryla sürdürülmektedir (Örnekler için, Çukurçayr,
2003b: 5-22).
Bu deiim ve dönüümün elbette önemli taraftarlarnn yannda,
oldukça fazla sayda itiraz edenleri de vardr. Bu eletirilere de, çalmann bütünü içerisinde yer verilmektedir. Ancak, deiimin genellikle
geleneksel yönetimin bktrc ve yozlatrc özelliklerini ortadan kaldrmaya yönelik olduunu; Avrupa Birlii’nin “yönetsel kapasiteyi”
artrma/gelitirme çalmalarnda olduu gibi “devletin hizmet sunma
kapasitesinin etkinletirilmesi” (Aktan, 2003: 181) amac tadn, bu
nedenle de genel getirileri itibariyle olumlu olduunu belirtmek gerekir.
Yeni yönetim modelleri/teknikleri Aktan (2003: 182) tarafndan be kategori olarak ortaya konmutur: Toplam Kalite Yönetimi, Stratejik Yönetim, Sinerjik Yönetim, nsan Kaynaklar Yönetimi, Deiim Yönetimi. Bu
2009 | 19
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
genel balklarn içeriinde de saysz “yeni” uygulamadan söz edilebilir. Örnein, katlmc yönetim, yönetiim uygulamalar, d kaynak kullanm (out sourcing), kyaslama (benchmarking), yarmac
(competitive/wettbewerb) yaklam, kamu özel sektör ibirlii (publicprivate partnership), örenen örgütler (learning organizations), e-devlet
(e-govenment), mobil devlet (mobile-govenment), sözlemeli yönetim
(contract management) gibi daha da çoaltlabilecek yöntemler, genel
kamu yönetiminde ve yerel yönetimlerde uygulanan ve yaygnlaan
yöntemler arasnda saylabilir.
Bu yöntemlere Kapucu (2003: 280) unlar da eklemektedir: Yönetim
gözenei, sistem-4 yaklam, amaçlara göre yönetim, süreç gelitirme,
yönetim takmlar, yönetimcilik (managerailizm) ve post-modern yönetim.
Yeni yaklamlarn, tekniklerin, yöntemlerin ve uygulamalarn genellikle olumlu sonuçlar daha çok öne çkmaktadr. Ancak, özellikle “sosyal devlet” görevleri ve “kamu yarar” konularnda önemli sorular ve
eletiriler de ön plana çkmaktadr. Sonuçta, bu yöntemler özel sektör
yöntemleridir. Bu yöntemlerin temel felsefesi de yüksek kâr, rekabet ve
maliyetlerin tüketiciye yanstlmasdr. Dolaysyla kamu yönetiminin
bu ilkelerle hareket etmesi olanakszdr. Kamu yönetimi, kamu hizmeti
üretirken her zaman “kamu yarar” ilkesine göre hareket etmek zorundadr. Bu yeni durumda, “kamu hizmetlerinin” maliyeti “kullancya”
m yüklenecektir? Bu, ayn zamanda kamu sektörünün her alandaki
etkinliklerinin ve gücünün azalmas anlamna da gelmektedir (Kele,
2001: 565). Bu tartma ve kaos sürüp gitmektedir. Youn bir yeniden
yaplanma, deiim ve dönüüm sürecinde “kamu yarar”, “kamu hizmeti” ve “sosyal devlet” gibi toplumun “bar içerisinde” sürekliliini
salayan deerler önemini yitirmi görünmekte ve ne yazk ki genel
olarak “göz ard” edilmektedir.
Küreselleme ve Yerelleme/Yerellik
Küreselleme kavramyla birlikte yerelleme ve yerel alan da youn
olarak tartlm ve tartlmaya devam etmektedir. Küresellemenin
yereli ve yerellemeyi yok ettii düüncesi, küresellemenin yerellemeyle birlikte bir bütün olduu düüncesi karsnda daha güçsüz kalm gibi görünmektedir. “Yerel birimlerin bölge/kent özgün nitelikleri”
öne çkarlarak yönetiim mekanizmalar ile küresele eklemlenebilecei
görüleri 1990’l yllarda güçlenmitir (Eraydn, 2001: 363).
Corafi snrlarn öneminin kalkmas, sosyal, kültürel ve siyasal benzeme süreçlerinin younlamas gibi bir yeni durumu yaamaktayz. Bu
yeni durum küreselleme olarak tanmlanmaktadr. Kimilerine göre oldukça negatif/sevimsiz (Giddens, 2000: 40) anlamlar da olan bu ekonomik,
20 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
teknolojik, siyasal ve kültürel younlamann ayn zamanda olumlu yansmalar da oldukça fazladr. Bir toplumda meydana gelen bir gelime
ve dönüüm; ilerleme ya da küresel normlara göre gerileme olarak kabul edilebilecek birçok ey, dier uluslarn sosyal ve siyasal sistemlerini
önemli ölçüde etkilemektedir. Bu gidiat, kart bir etki olarak, fakat
yine küresellemenin bir parças olarak yerellii dolaysyla da kentleri/yerel yaam ilgi odana dönütürmektedir. Bu noktada küresel olanla
yerel olann geçililiinden söz edilebilir (Aslanolu, 1998: 152).
Sarbay, siyasal gelime ve siyasal deime kavramlaryla ilgili tartmalara deinirken, “siyasal deimeyi”, dorudan “uluslararas etkilerle” açklamaktadr ki, son dönem “küreselleme” tartmalaryla birlikte düünülürse, oldukça önemli bir belirlemedir. Küresel deimelerin siyasal sistemleri ve dolaysyla ulusal ve yerel boyutlu siyaseti deimeye zorlad açktr. Birçok monarinin demokratik sisteme dönümesi ve siyasal sistemlerdeki iç deiimler ya da sistemlerin tümüyle
baka bir sistemle yer deitirmesi hep bu uluslararas basklarn sonucudur. Sonuçta, ”siyasal deime,” toplumu kontrol etme uradr. Dlanan toplumsal gruplar ile egemen gruplarn çatmalarnn temelinde
de bu ura yatmaktadr. Küreselleme balamnda konuyu deerlendiren Sarbay, uluslararas yapnn gündemindeki en önemli siyasal sorunun, “katlmc demokrasi” olduuna önemle vurgu yapmaktadr. Çünkü, bu yaklama göre katlmc demokrasiyle birlikte, toplumda dlanan gruplar, ortak bir alana çekilebilecek, toplum uzla alanlar oluturabilecek; bireylerin “kontrolü paylamalar” ve “kendilerini gerçekletirebilmeleri” çok büyük bir oranda katlmc demokrasi anlaynn yerlemesiyle olacaktr. Bu yöntem, belli topluluklarn kontrol tekelini ortadan
kaldracak ve toplumsal uzlamay kolaylatracaktr (Sarbay: 187-188).
Dolaysyla özellikle neoliberal politikalar nedeniyle, sürekli kaybeden kitleler katlmc mekanizmalarla bir tür eklemlenme/bütünleme
çabalaryla yerel siyasal yaama dahil edilirken, küreselleme sürecinden de kopmam olacaklardr. Küreselleme ve Avrupa Birlii gibi bölgeselleme hareketleri, yerel yönetimleri kendilerini yeniden tanmlamaya zorlamakta ve artk yerel yönetimler geleneksel birtakm altyap
ve hizmetler üreten kurumlar olmaktan çkmakta, bunun yerine dünya
pazarnda rekabet edebilen birer kamusal hizmet üretim birimlerine
dönümektedirler. Çünkü, yerel yönetimler kentsel altyap hizmetleri,
sosyal ve kültürel hizmet üretme konumundan küresel ticarette rekabet
edebilecek özel sektör için de baz düzenlemelerde bulunmak zorundadrlar. Sorumlu olduklar kentsel alanda üretilen her mal ve hizmet, yerel yönetimlere ve yönetilen kente gelir, turizm ve küresel deerler(e)den yararlanma/katkda bulunma olarak geri dönmektedir
(Thraenhardt, 1994: 69).
2009 | 21
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Avrupal akademisyenler 1990’l yllarda bile yerel yönetimleri küresellemeyle dorudan ilintilendirmiler ve yalnzca “rekabetçi” bak
açsyla, yerel yönetimlerin yeni sorunlarn üstesinden gelebileceini
vurgulamlardr. Yerel yönetimlerin rekabete açk küresel pazarda
(Kommunen in einem offenen Weltmarkt) önemli sorumluluklar üstlendii ve üstlenecei bir yeni durumdan söz edilmitir. Avrupa-ABDJaponya üçlüsünün –o zamanlar Çin henüz piyasada yoktu- küresel
ekonomide önemli birikimler, etkileimler ve younluklar meydana
getirdii, bu durumun dorudan ve dolayl bir biçimde yerel yönetimlerin politika ve uygulamalarn da derinden etkilediini ve bundan sonra
yerel yönetimler için küresel sistemde var olabilme koulunun “rekabet
edebilirlik” olduu yazlp çizilmitir (Thraenhardt, 1994: 69).
Küreselleme yerelleme ilikileri çerçevesinde, yerellemenin küresel akmlara kar nitelikler tamadn belirtmek gerekir. Güçlü yerel
topluluk, güçlü demokrasi, güçlü ekonomi, kültürel ve sosyal kalknma
demektir. Bu nedenle, ulus devlet ve yerel yönetim ilikilerinin yerel
yönetimlerin güçlendirilmesi yönünde arlk kazanmas gibi bir tartmann ulus devleti eriten bir durum varm gibi gösterilmesi yanltr.
Çünkü, yerel topluluun çkarlarn koruyacak olan, kamusal yarar gözetecek olan yerel yönetimlerdir ve yerel yönetimler kamu yönetiminin
önemli bir parçasdrlar. Yerelleme eilimleri, her eyden önce yerel
topluluun güçlendirilmesini amaçlamaktadr. Bu da yerel deerlerin
korunmas ve yerel yaam biçimlerinin korunmas ve yeniden üretilmesi (Tekeli, 2001: 104-105) sorununu ortaya çkarmaktadr. Bu konuda merkezi
yönetimin yapabilecei çok ey yoktur. Yerel yönetimlerin güçlenmesi
yerel deerlerin korunmas ve gelitirilmesi demektir.
Dier yandan, küresellemenin etkileriyle yerel topluluun güçlenmesi ve yaam biçimlerinin özgünlüklerinin korunmas tartmalar yaplrken, küresel etkilerle kentlerde önemli “ayrmalar” ve “bölünmeler” olutuu, bu nedenle birçok kentin Manuel Castells’in “dual city”
olarak tanmland ve parçal kimliklerden oluan yeni bir süreç de giderek trmanmaktadr. Bu sürecin özellikle Türkiye’de “mahalle” yapsn fazlasyla andrd ve yerel yönetimlerin karsna büyük bir sorun olarak çkard biçiminde tartmalar da yaplmaktadr. Bu gelime
hem “sorunlu mahalleleri” daha belirginletirmekte, hem de alt snflarn oturduu bu mahalleler bir “politik güç” kazanmaktadrlar (Alada,
2007: 36).
Küresellemeyi youn olarak yaayan dünya, yerellemeye de bir o
kadar muhtaçtr. Ekonomi, insan haklar v.b. kavramlarn ulus devletlerin rolünü zayflatt yereli ve küreseli güçlendirdii dorudur. Hiçbir
ülke küresellemenin getirdiklerine duyarsz kalma lüksüne sahip deildir. Dolaysyla yerel yönetimlerin ilevleri de yalnzca etkin ve ve22 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
rimli kentsel hizmetler sunmak deil, deien dünyada rekabetçi bir
anlayla, yeni ilikiler ve ilevler üretebilen bir kimlik kazanmaktr (Tekeli,
2001: 130). Küreselleme, her ne kadar sermayenin tek bir merkezden
yönetilmesi gibi bir görüntü verse de ve Türkiye’de de birçok ülkede
olduu gibi küreselleme süreci büyük kayglarla karlansa da sürecin
katlm, demokrasi yerel topluluun güçlendirilmesi yönündeki katklarn görmemezlikten gelemeyiz (Öner, 2002: 121). Bu çerçevede, küresel
etkilerle Avrupa ve Kuzey Amerika’da daha fazla konuulan ve genellikle demokrasinin ve yoksullarn lehine olan “sosyal balar”, “toplumsal huzur” ve “sosyal sermaye” gibi önemli kavramlar ve uygulamalar
çok boyutlu bir zenginlik sunmaktadrlar. Dünyada farkl ve özgün bir
yerel demokratik uygulama olarak öne çkan Porto Alegre deneyimi,
yerel yönetimler ve kurumlar olarak bütün etkinliklerin öncelikle yoksullarn ve içilerin lehine olacak ekilde gerçekletirilmesinin örneklerini sunmutur. Bu uygulamay da “öncelikleri tersine çevirmek” eklinde
formüle etmilerdir (Gret&Sintomer, 2004: 35).
Küreselleme, yerel yönetimi ve yerel alan dlamamaktadr.
“Özerk” ve “güçlü yerel yönetimler”, hem yerel alann daha iyi yönetilmesine hem de demokratiklemeye katkda bulunacaktr (Kele, 2001:
573).
Birlemi Milletlerin farkl vesilelerle, siyasal, yönetsel, ekolojik ve
ekonomik anlamda ülkelere yön gösterici ve ortak politikalar belirlemeyi salayan etkinlikler gerçekletirdiini biliyoruz. Johannesburg (2002)
Dünya Sürdürülebilir Kalknma Zirvesi de bunlardan birisidir. Bu Zirve’de yaynlanan “Yerel Yönetimler Deklarasyonu” sürdürülebilir kalknma için ulusal, uluslar aras etkinliklerin niteliine dikkat çekmekte,
ayn zamanda yerel yönetimlerin, yöneticilerin ve kurumlarn katklarnn neler olabilecei üzerinde durmaktadr. Elbete, “demokratikleme”,
“yerellik” ve “yönetiim” bu bildirgede de anahtar kavramlar olarak
vurgulanmtr (iclei.org: 2002’den Palabyk, 2003: 242).
Birlemi Milletlerin türlü kurum ve kurulularyla ve etkinlikleriyle
yerellik, yerel yönetim, yerel demokrasi ve yerel kalknma gibi yerel
alan ilgilendiren temel konularda çalmalar devam etmektedir. nsan
Yerlemeleri Merkezi (Habitat), kuruluundan bu yana ve -özellikle Habitat-2 olarak düzenlenen stanbul 1996- yerel alann ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi konularnda çalmaktadr. birlii ve demokratik
çabalarn younlatrlmas bu çalmalar içerisinde önemli bir yer tutmaktadr. Birlemi Milletler, Dünya Yerel Yönetimler Özerklik art
konusunda çalmalar yapm, ancak tamamlayamamtr. Buna karn,
2005 ylnda Etkin Yerinden Yönetim ve Yerel Yönetimlerin Güçlendirilmesine likin Diyalog adl bir belge hazrlamtr. Bu belgede, yerel
yönetim yaplar, kademeler arasndaki ilikiler ve yerellik (subsidiarity)
2009 | 23
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
gibi konulara yer vermitir. Yerel yönetimin güçlü bir biçimde ilevsel
klnmasnn temel amaç olduu da önemle vurgulanmaktadr (Kele,
2009: 90-91).
Habitat etkinlikleri zamanla içerik bakmndan önemli bir evrim geçirmitir. Toprak’a göre (2001: 324-325) Habitat I yerel ve toplumsal sorunlarn çözümü için “devlet merkezli” bir çözüm/içerik ortaya koyarken, 1992 Rio Konferans’nn da etkisiyle Yerel Gündem 21 politikalar
gelitirilmi ve bu politikalar Habitat II Konferans’nda “toplum merkezli” ve “kamusal-özel aktörlerin” dahil olduu bir yaplanma olarak
kendini göstermitir.
Yerel yönetimler için, küresellemenin getirdii olanaklarla daha fazla etkileim ve daha çok ibirlii olanaklar domaktadr. Genel kamu
yönetimi ve yerel yönetimler açsndan bakldnda uluslar aras alanda
son yllarn en önemli deime ve gelime konular unlardr (Reichard,
1993: 4-5):
- Devletin küçültülmesi: Özel sektör ve sivil toplumla ibirlii
- Katlmc ve yurtta odakl yönetimin güçlendirilmesi için yöntem
gelitirme
- Bürokrasinin azaltlmas için desantralize/adem-i merkezi yöntemlerin özendirilmesi- yerindenlik (subsidiarity) ilkesi gerei- Yerel yönetimlerin yeniden örgütlenmesi: Saydam, esnek, denetlenebilir ve hesap verebilir örgüt yaplarnn kurgulanmas
- Son olarak, bu vizyonun baarlabilmesi için özel sektör yöntemlerinden de yararlanarak aklc bir insan kaynaklar yönetiminin gelitirilmesi.
Yerel yönetimde yeniden yaplanma çalmalar, siyasal iktidarlarn
yerel yönetim etkinliklerini kendi baarlarnn yerel alandaki göstergesi
olarak görmelerinden dolay son yllarda younlamtr. Gerek Türkiye’de gerekse farkl ülkelerde yeniden yaplanma yaklamlar arlkl
olarak yurtta odakllk tezinden hareket etmektedirler: Halkn “yerel” ve
“ortak” gereksinimleri karlanrken, halk sorumlulua ortak edilecek ve
katlmc bir yöntem benimsenecektir (Toprak, 2001: 243).
Bu yeni gelimeler, yerel alanda da stratejik bir yeniden yaplanmann
temelleri üzerinde tartmalar ve yöntem araylar ortaya çkarmtr. Örnein, hem ekonomik ve bürokratik krizler/hastalklar hem de demokratikleme sorunlarndan dolay ortaya çkan bu deiim nasl yaplandrlacaktr? Cevaplar aranmas gereken sorular nelerdir? Nasl bir fotoraf ortaya konulmaldr? Bu sorularla balantl olarak stratejik yönetim gerei
baz sorularn cevab aranarak bir “yeniden yaplanma gerçekletirilebilir.
Nedir bu sorular? öyle özetlenebilir (Heinz,2000: 5-6):
24 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Hangi hedefler ortaya konulacaktr? Balangçta yeniden bir
planlama m yaplacak yoksa, sunulan hizmet/ürün sonuçlarndan
hareketle bir deerlendirme mi yaplacaktr?
- Hangi analizler öncelikli olarak yaplacaktr?
- Hangi deerlendirme ölçütleri kullanlacaktr?
- Kurumsal bask yapan, önemli sorunlarla nasl baa çklacaktr?
- Yurtta, yerel yönetimler ve yerel meclisler arasndaki ilikiler
salkl bir biçimde nasl oluturulacaktr?
- Giderek daha fazla younlaan bilgi ve verilerin salkl kullanm nasl gerçekletirilecektir?
- Karar organlar için önemli sorunlar oluturan faktörlerin karmaas nasl giderilecektir?
- Kim kime kar sorumlu olacaktr?
- Hizmet üretme ve yürütme yöntemleri nasl daha etkin ve verimli hale getirilebilir?
- Çalanlarn ksa ve uzun dönemde motive edilmesi için yöntemler ve araçlar nasl belirlenecektir?
Bütün bu sorularn oldukça fazla ve farkl cevaplar var. Ancak, bu
sorularn cevab aranarak gerçekletirilecek olan yerel yönetimlerde yeniden yaplanmann baarl olabilmesi kukusuz, stratejik ilkelerde
aranmaldr. Daha sonraki bölümlerde, farkl ve çok boyutlu olarak konuya deinilmitir. Ancak, burada en önemli ve kapsayc cevabn “bütünletirilmi bir yönetim” anlay oluturmak, yönetimi bir bütün olarak kavramak ve çözümlemek olduu belirtilebilir. Elbette, ilk adm ve
çk noktas olarak.
Özellikle özel sektör yöntemlerinin kullanlmas, devletin küçültülmesi, kamu-özel sektör ibirlii gibi yeni araylarla gelien yarmac
yaplanma yaklam, küresel sistemin kapitalist mantkla yeni ekonomik, siyasal ve toplumsal gelimelere uyum aray olarak da deerlendirilebilir (Sökmen, 2002: 603-604). Ancak, özellikle yurttalarn yaam
kalitesini artracak yeni açlmlar salanmas bakmndan konuya yaklamak gerekmektedir. Yine bu araylar, her ne kadar küresellemeyerelleme ekseninde sürdürülse de demokratikleme, desantralizasyon ve
daha fazla katlm konusunda yerel topluluun haklarnn korunmas ve
güçlendirilmesi için de önemli bir zemin salamaktadrlar (Ökmen ve
Parlak, 2002: 611).
Yerellemenin güçlendirilmesi, yerel deerlerin öne çkarlmas ve
yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, liberal politikalarn küresellemeyle
birlikte ortaya çkard eitsizlik durumunu gidermede yararl olacan
2009 | 25
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
belirtmek gerekir (Ökmen ve Parlak, 2002: 628). Yerel topluluun güçlenmesi, yerel ekonominin, sosyal yaamn ve kültürün kendini korumas ve üreterek küresel sistemle yarabilmesine olanak salayacaktr. Bu
bakmdan, yerellemenin ya da yerel yönetimlerin güçlenmesinin küreselleme sürecinden kopu olarak alglanmamaldr. Hatta küreselleme
politikalarnn zararl sonuçlarn da önleyecei düünülmelidir. Kamuoyu ve sivil toplumun güçlü olmas, yerel yönetimlerin güçlü olmasnn
getirecei sorunlar ortadan kaldrmaya salayabilir (Gökçe, 2003: 221).
Dolaysyla eer bu salanrsa yerel yönetimlerin güçlendirilmesinden
çekinilmemesi gerekir.
Bu uluslararas etkileim ve ibirlii, yönetsel reformlarn da ülkeden
ülkeye transfer edilmesiyle/uyarlanmasyla sürdürülmektedir. Gelimekte olan ülkeler, Dou Avrupa ülkeleri gelimi ülkelerde uygulanan
yöntemleri kendi yönetim sistemlerine uyarlamak için youn çaba göstermektedirler. Örnein, Türkiye’de uygulanan tek vergi numaras
ABD’deki sosyal güvenlik numarasndan esinlenilerek uygulamaya konmutur. Genel kamu yönetimi ve yerel yönetimlerde yeniden yaplanmann balangc da ngiltere’de Teacher ve ABD’de Reagan döneminde
uygulanan Yeni Sa politikalara kadar uzanmaktadr. Bu uygulamalarla
birlikte yeniden yaplanma/reform ve yöntemlerin transferi hzlanmtr
(Kapucu ve Kösecik, 2003: 187-188). Bu politikalara, her ne kadar özel
sektör ilkelerinin kamu yönetimine transferiyle birlikte devletin küçültülmesine neden olan politikalar olarak baklmaktaysa da, gerçekte yeniden yaplanma çalmalar özel sektör yöntemleriyle devlet kurumlarn toplumsal ve ekonomik gelimelere göre yeniden yaplandrma
amac tamaktadr. Kamu yönetiminin hantallktan ve verimsizlikten
kurtulmas özel sektör yöntemlerinin kamuya uyarlanmasyla olanakl
hale gelecektir (Ate, 2001: 47). Burada da yinelemek de yarar olan konu
udur: Özel sektör yöntemleri uygulamak, özel sektörün amaçlarn kamu
yönetiminin amaçlar haline getirmek deildir. Kamu yönetimi, herkesten
ve hereyden önce kamu yarar amac tamak zorundadr.
Bu nedenle, yerel yönetimlerin birer kamusal hizmet iletmesi olarak
tanmlanmas yönünde önemli kavramsallatrmalar gündeme gelmitir.
Genel olarak 1980’lerle birlikte gelien özelletirme uygulamalar sonucunda, bu tanmlama yeniden yaplanma çalmalarnda oldukça yaygnlam/benimsenmitir. Bu tanmlama, 1990’l yllarla birlikte yönetim anlaynda yaanlan evrimi/dönüümü anlatmak üzere yaplmakta ve giderek yaygnlk kazanmaktadr (Plamper, 2000: 6; Banner, 1994:
353). Tanm ve içerii ayn zamanda yeni kamu yönetimi (New Public
Management/Neues Steuerungsmodell) olarak adlandrlan yaklamn
geldii noktay göstermektedir. Yeni Kamu Yönetimi, özel sektörün geleneksel üretim yöntemlerini terk ederek gerçekletirdii, i süreçlerinin kalitesini
26 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ve üretkenliini artrma çabalarn, desantralize örgütsel yapy, sorumluluk
aktarmnn kolaylatrlmasn, i süreçlerinin ksaltlmasn, takm çalmasnn yeni formlarn ve müteri memnuniyetini kendine model alarak ve kamu
yönetimi felsefesine uygun hale getirerek kamu yönetimini yeniden yaplandrmay amaç edinmektedir (Bogumil/Kissler, 1995: 12-13). Gerek özel sektör
yönetim tekniklerinin yeniden yaplanmada kullanlmas ve özelletirme
uygulamalar, gerekse yeniden yaplanmada müteri/yurtta gereksinimlerinin yönetsel düzenlemelerde temel kaynak/referans olarak ele alnmas yerel yönetimin bürokratik örgütten hizmet iletmesine doru (von
der Behörde zum privaten Dienstleistungsunternehmen) içerik ve görüntü deiimine neden olmakta ve yerel yönetimler literatüründe farkl
kavramsallatrmalarn
kullanlmas
yaygnlk
kazanmaktadr
(Steinberg, 1996: 32-34).
Birde bu deiimin genel kamu yönetimi üzerinde bürokrasinin sakncalarn ortadan kaldrabilecek sonuçlarna deinmek yararl olacaktr. Geleneksel anlamyla bürokrasi kamu ilerinin belli kurallar ve ilkeler dorultusunda sürekliliinin güvence altna alnmasn anlatmaktadr. Dier boyutuyla da gereksiz formalitelerle kamusal hizmetlerin aksatld bir yaklam olarak alglanmaktadr. Aslnda, bürokrasi kavramyla devlet birimleri/ kamu kurumlar anlatlmak istenmektedir. Devlet birimleri, kendilerine yasalarn verdii görevleri yerine getirmek üzere kurulmu, yurttan taleplerini karlayan örgütlerdir. Bu örgütlere,
klasik bürokratik örgütler de denebilir. Bir sonraki aama, kamu kurumlarnn “hizmet iletmesi” olarak görüldüü aamadr. Artk, yurtta
“müteri” olarak alglanmaktadr. letme yönetimi alannda gelitirilen
“müteri odakllk” kamu yönetimine uyarlanmakta, kamu kurumlarnn da özel iletmeler gibi hizmet verebilecekleri varsaylmaktadr. Yürütülen hizmetler müteri gözü ile deerlendirilmekte, ölçülmekte ve
tanmlanmaktadr. “Kalite” merkezi bir rol oynamaktadr. Kamu hizmet
birimlerinin rekabet5 ederek en iyi hizmeti sunmada yarmas bile, bu
yeni anlayn temel talarndan biridir. Bu anlay ayn zamanda,
desantralize edilmi kaynak ve yetki sorumluluunu benimsemekte,
girdi-çkt çözümlemeleri kullanarak yönetsel süreçleri aklc ve verimli
bir yapya büründürmektedir. Yaklamn iki temel hedefi vardr
(Plamper, 1997: 6): Kalite ve ekonomiklik.
5
Bu konuda çok önemli bilimsel etkinlikler düzenlenmektedir. Örnein Speyer Kalite Yarmas
için bkz. Klages, a.g.k, Bertelsmannstiftung, a.g.k. ve www.dhv-speyer.de
2009 | 27
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Bu ilkelerin youn olarak uyguland ülkelerde,6 ekonomik krizlere
ramen önemli baarlar elde edildii görülmütür. Artk, yurtta bir
müteri gibi alglanmakta, yönetimde reform yaplrken yalnz örgüt içi
bir düzenleme deil, yurttan gözüyle yönetimin nasl olmas gerektii
noktas da önemli bir reform arac olarak kullanlmaktadr. Elbetteki,
kamu yönetimiyle market yönetimi ayn mantkla ele alnamaz ve farkl
eylerdir. Ancak, kamu kurumlar hizmet iletmesine dönütürülebilirler.
Bürokratik modele karn yeni yönetim yaklamnn kavramlar,
daha esnek, ölçülebilir, güdüleyici, rekabetçi ve etkinlik ve verimlilie
götüren nitelikler tamaktadr. Bürokratik örgüt, hizmet iletmesi ve
yurtta odakl yönetim bir sürecin son görünümüdür. Artk, yurttan
yalnzca sunulan hizmet ne olursa olsun almak zorunda olan bir alc/müteri olarak görülmedii, onun olabildii ölçüde yönetimin içerisinde olduu bir süreci yaamaktayz. Çada yönetim düüncesinin
geldii son evre budur. Ancak, bu kesinlikle bürokratik gerekliliklerin
saf d brakld, müteri odaklln bitirildii bir sürece girildii anlamna gelmemektedir. Elbette, yerel yönetimler kendilerine yasalarn
vermi olduu hizmetleri yerine getirmeye devam edeceklerdir. Bu balamda, yerel yönetimleri çok katmanl bir yapya benzetebiliriz
(Plamper, 2000: 6; Banner, 1994: 353).: Hem bürokratik örgüt, hem hizmet
iletmesi hem de yurtta odakl bir örgüt. Yeniden yaplanma süreçleri çerçevesinde bu gelime, örgüt içi reform, yurtta odakllk ve yurttayönetim ortakl/ibirlii olarak tanmlanabilir.
Yurtta odakl yerel yönetimin en önemli fark, örgüt d iletiimi,
yurttala ilikileri temel referans olarak almasdr. Yurtta odakl yönetimin yeni bir bulu olmadn belirtmek gerekir. Yönetsel etkinliklerin
temelinde, yurtta vardr. Bütün demokratik ve antidemokratik sistemler, yurttalar bir biçimde dikkate almak zorundadrlar.
Bugün, yurtta ve yönetim ilikisi önemli bir sorgulamadan geçmektedir. Konu, aslnda hiç de yeni deildir. Yöneten- yönetilen ilikisinin
ortaya çkmasndan bu yana, bu ilikide sürekli bir “ideal” aray olmutur ve deien koullarla birlikte bu aray devam etmektedir. Günümüzde, yeni baklar ve yöntemler yurtta-yönetim ilikisinin tarihsel
dengesini giderek yurtta lehine çevirmekte ve yurttaa daha fazla yönetime ve siyasete müdahale ve biçimlendirme olanaklar sunmaktadrlar.
6
Bu ülkeler arasnda Almanya, Hollanda, Danimarka, Yeni Zelanda saylabilir. Bkz. Plamper,
a.g.k., s. 6 ve Bertelsmannstiftung, a.g.k.
28 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Bu olanaklarn hem yerel yönetimler düzeyinde hem de kamu yönetimi
düzeyinde uygulanmas da, yeniden yaplanma çalmalarnn kapsam
içerisindedir.
Yönetsel etkinliklerin daha verimli hale getirilmesini amaçlayan bu
yaklamlar, yurtta odakllk, toplam kalite yönetimi, bürokrasinin eletirisi, yönetim reformu gibi çeitli isimlerle tanmlanmaktadrlar. Dolaysyla genelde kamu yönetiminde, özelde de yerel yönetimlerde yeniden
yaplanma çalmalar, tüm devlet yaplanmasnn ve “temel toplumsal
ilikilerin” (Güler, 2002: 11) yeni bir biçime ve yaklama kavuturulmas anlamn tamaktadr. Bütün bu yaklamlarn ortak amac, daha etkin ve odanda yurttan olduu bir yönetsel yaplanmann gerçekletirilmesidir.
Bugün bütün çada ülkelerde ve elbetteki Türkiye’de cevab aranmas gereken soru, yurttaa kar bir yönetim mi, yoksa yurttalar yönetimi mi? Dier bir söylemle, daha dorusu demokrasinin klasik içeriiyle “halkn halk tarafndan halk için yönetimi mi?” Yoksa, hikmet-i hükümet (siyaset/yönetim gerei) anlay m? Derinliine sorgulanmas
gereken, özünde bir toplumun yaam felsefesidir. te bu noktada, bürokrasi ve bürokrasinin eletirisi önem kazanmaktadr. Kamu yönetiminin etkinliklerinin ya da ilemlerinin yurtta hiç olmazsa biraz ferahlatacak bir düzeye çekilmesi ve bu urata yurttan çekirdek/öz/temel
kabul edilmesi zorunluluunun kavranmas gerekmektedir.
Bu kesim için son olarak, yerel yönetim ve reformu yalnzca yerel
yönetimi ilgilendiren bir konu deildir. Bütün bir ülkeyi ilgilendiren ve
dönütüren reformlar olarak önemlidir. Öylesine önemlidir ki, “toplumsal ilikilerin yeninden” tanmlanmasndan, yeni bir yap oluturduu
için “kazanan” ve kaybedeni” de çok olan bir çabadr. Bu nedenle “acelecilik” birçok hastal ve telafisi zor zararlar beraberinde getirebilir
(Güler, 2000: 11). Elbette, reform bitmeyen bir süreçtir ve yeniden yaplanma için atlan ilk admlar önemlidir. Fakat, sorunlarn ve hastalklarn
sürekli izlenmesi ve buna göre yeni düzenlemelerle sürecin devam ettirilmesi de en az reformlar kadar önem tamaktadr.
Avrupa Birlii ve Yerel Yönetimler
Önceki ksmda Avrupa Birlii’nin 1950’lerden itibaren yerel yönetimlere özel bir önem verdii vurgulanmt. Burada, Avrupa Birlii’nin
farkl boyutlardan konuya yaklam biraz daha geni bir biçimde ele
alnacaktr.
Avrupa Birlii açsndan yerel yönetimler oldukça önemlidir. Çünkü,
modern anlamda yerel yönetim gelenei Avrupa’da olumutur. Burjuvazinin yükseliiyle birlikte kendini yöneten kentler, hatta kent devletleri Avrupa içerisinde farkl corafyalarda Avrupa’nn bugünkü kimlii2009 | 29
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
nin gelimesine damga vurmulardr. Bugün bile Almanya’da Berlin,
Hamburg, Bremen gibi kent devletleri –elbette federe devlet olarakmevcuttur. Dolaysyla Avrupa’nn siyasal-toplumsal geçmiinde ister
bölge, isterse kent ölçeinde olsun yerel yönetimlerin yeri oldukça güçlüdür. Mengi’ye göre (2007:102), Avrupa Birlii içerisinde yerel yönetimler hem birlik politikalarndan etkilenmekte, hem de Birlik politikalarn
etkilemektedirler. Dolaysyla Birlik-yerel yönetim ilikileri tek yönlü
deil, karlkldr. Bu etkileme mekanizmalar içerisinde Bölgeler Komitesi, Avrupa Belediyeler ve Bölgeler Komitesi (CEMR/RGRRE), Avrupa
Bölgeler Konseyi (AER/VRE), EUROCITIES veya METREX gibi Avrupa’da örgütlenmi yaplar saylabilir.
Avrupa Birlii’nin vizyonu ve politikalar hem Avrupa dahilinde
hem de dnda, örnek ya da model olarak alglanmaktadr/alglanabilmektedir. Öyle ki, bu durum “Avrupallama” olarak da
ifade edilmektedir. Bu durum ilgili ülkelerde olumlu bir gelime olarak
algland gibi, olumsuz olarak da alglanabilmekte ve “iç siyaseti kstlayc” bir durum olarak da alglanmaktadr (Fatherston 2003’ten EliçinArkan, 2008: 133). Bu alg, elbette hem yerel yönetimler için, hem de
ulusal yönetsel yaplar için geçerlidir. Avrupa Birlii üye ülkeleri, üye
adaylar ve Birlik dnda kalan corafyalar için yerel ve ulusal anlamda
“Avrupallamann” genel olarak “pozitif bir alg” olarak ortaya çkt
söylenebilir. Çünkü, Birlik içerisinde yerel ve ulusal ölçekte baarl örnekler oldukça fazladr ve salt bu nedenle de Avrupa Birlii’nin bir model/vizyon/amaç olarak alglanmas yerel ve ulusal yaplar için olaan
hale gelmektedir.
Avrupallama kamu politikalar ve yönetiminde özel anlamlar tamaktadr. Baz yazarlara göre Avrupallama (Buller ve Gamble
2002’den, Eliçin Arkan, 2008: 136):
- Avrupa ölçeinde yönetiim kurumlarnn gelimesi;
- Avrupa’ya özgü örgütlenme ve yönetiim yapsnn Avrupa dna
ihrac;
- Avrupa’nn siyasal olarak bütünlemesi;
- Ulusal siyasetin, Avrupa politika yapm sürecinin malzemesi haline gelmesi ve
- Ulusal politik oyunlar için bir perdeleme
olarak anlalmaktadr.
“Avrupallama”, Türkiye’nin uyum politikalarnda önemli bir
yere sahiptir. AB uyum süreciyle ilgili Türkiye’nin yükümlülükleri Katlm Ortakl Belgelerinde ve Ulusal Programlarda yer almaktadr. Bu
kapsamda, Türkiye’nin yerel yönetimler konusunda güçlü bir yerel yö30 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
netim anlayn benimsemesi; etkin, verimli, açkla dayal, demokratik/katlmc bir yerel yönetim kimliinin olumas için çaba göstermesi
gerekmektedir. Türkiye’de bu “etki” 1999’dan itibaren görülmeye balanmtr. Belediye bakanlar AB ülkelerindeki modelleri örnek almakta
ve AB örneklerindeki uygulamalar “baarmak” için çalmaktadrlar
(Kösecik, 2008a: 298-299). Avrupa Birlii’nin yerel yönetim ve yerelleme alannda Türkiye’den beklentileri hem “Katlm Ortakl Belgesinde” hem de lerleme Raporlarnda gündeme gelmitir. Ayrca, Avrupa
Konseyi’nin Yerel Yönetimler Özerklik art ile ilgili beklentileri de, AB
uyum politikalarnn bir parças olarak deerlendirilebilir (Mengi, 2007:
104). Genel olarak büyük bir baar elde edildii söylenemez. Ancak,
önemli admlar atld da belirtilebilir.
Türk Kamu Yönetimi’nin AB uyum politikalarna uygun hale getirilmesi için 2000’li yllardan itibaren önemli çalmalar yürütülmü ve
kurumsallama konusunda da etkili çalmalar yaplmtr. Fakat, ilk
dönemlerde bu kurumlarn “ulusal ve kurumsal düzeyde” yalnzca koordinasyon salamaya yönelik etkinliklerde bulunduu bununda yeterli
olmad tartlmtr. Koordinasyon kurumlarnn (DPT, Avrupa Birlii
Genel Sekreterlii) yannda “teknik destek” ve “personel eitimi” konularnda da çaba gösterilmesi gerektii tartlmtr (Ömürgönülen
&Öktem, 2003: 468).
Avrupa’nn bugünkü siyasal ve yönetim yaps önemli demokratik
örnekler sunmaktadr. Ancak, Avrupa bu birikime ve zenginlie yüzyllar süren kavgalar, tartmalar, savalar ve ykmlarla ulamtr. Bugün
ksmen oturmu görünen “merkez-çevre” ilikilerindeki denge ve baar
yüzlerce yllk zorlu yolculuun sonunda elde edilebilmitir (Parlak,
2002: 51). Avrupa’da liberal kurumlar öncelikle merkezi ölçekte demokratikletirilmi, daha sonra yerel alana geçilmitir. Bunun nedeni de yerel alann her zaman “toplumsal siyasal sava arenas” olarak görülmesidir (Güler, 1998: 31). Bugün gelinen noktada, Avrupa Birlii bölgesel
güçlü bir siyasal yaplanma olarak, kendi içinde farkl modelleri Avrupa
ideallerine uygun olarak uyumlulatrmaya çalmakta ve hem ülkelere
hem de yerel yönetimlere yeni hedefler koymaktadr. Bir gelecek vizyonu ve bu vizyonun gerçeklemesi için, farkl strateji ve uygulamalardan
oluan misyonun ne olaca sürekli gündemde tutulmakta ve politikalar
yenilenmektedir.
Avrupa Birlii, yerel yönetimlerle ilgili yaplanmalara önem verirken,
Birlik içerisinde yerel yönetimlerin eriyecei korkusu da devam etmektedir.
Çünkü, Birlik üye devletlerin egemenlik yetkilerini devralmaktadr ve yerel
yönetimlere de müdahale edecei korkusunun yaanmasna neden olmaktadr. Birlik hukukunun bu yöndeki korkular artrmasna karn, 1992
Maastricht Anlamas’nn yerellik (subsidiarity) ilkesini benimsemesi, en alt
2009 | 31
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
düzeyden itibaren yereli güçlendirmeye çalmas da yerellie verilen önemi göstermektedir. Ayrca, AB, Bölgeler Komitesi’ni kurarak bölgesel yönetimler konusunda daha doru politikalar belirlemek için çaba göstereceini
de ortay koymutur (Kele, 2009: 85).
Bölgeler Komitesi, 1994 ylndan itibaren etkinliklerde bulunmaktadr. Birçok ülke Komiteye temsilci göndermektedir. Bu temsilciler, meclis üyeleri, belediye bakanlar, meclis bakanlar veya ülkelerin yönetim
sistemine göre eyalet bakanlarndan oluabilmektedir (Kösecik, 2002:
4). Bölge, bölgecilik ve bütünleme sorunlar AB’nin önemli ilgi alanlar
arasnda kalmay sürdürecektir. Çünkü, Birliin baz üyelerinde –
Örnein Almanya ve Belçika- bölge yönetimleri çok güçlüdür ve siyasaltoplumsal sistem içerisinde önemli bir arla sahiptirler. Avrupa Parlamentosu bu kapsamda 1988 ylnda Bölgeselletirme art’n onaylad.
Bu art’ta yaplan bölge tanm öyledir: “Corafi yönden, nüfusu, kimi
ortak özellikler tayan ayr bir birim ya da kendine yeterli bir yap oluturan yöreler ya da yörelerin birlikte oluturduklar bütüncül yaplar.”
Bölgelerin oluturulmasndaki yasal yetkiler üye devletlere aittir (Kele,
2009: 87). Kukusuz, bölge konular birçok ülke için geleneklerden kaynaklanan sradan ilgi alan olurken, baz ülkelerde de önemli tartma
konular arasnda kalmaya devam edecektir.
Yerel yönetimler açsndan Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art’nn yannda Avrupa Kentsel art da özel bir öneme sahiptir. Çünkü,
yerel yönetimlerin kenti, kentsel siyaseti ve yönetimi nasl görmeleri
gerektii bu belgeyle ortaya konmutur. Kentsel art, her eyden önce
kentlerde yaayanlar için yerel yönetimler karsnda sahip olduklar
haklar bir açklamayla (deklerasyonla) ilan etmilerdir. art’ta vurgulanan haklar bugün yerel yönetimler için yaamsal öneme sahiptir. Bu
haklar unlardr (Avrupa Konseyi, 1996: 1-2): Güvenlik, salkl bir çevre,
istihdam, konut, dolam, salk, spor ve elence, kültür, kültürleraras etkileim, kaliteli bir mimari ve fiziksel çevre, kentsel ilevlerin uyumu, katlm, ekonomik kalknma, sürdürülebilir kalknma, kaliteli mal ve hizmet sunumu, doal
zenginlikler ve kaynaklarn en uygun kullanm, kiisel bütünlük, belediyeler
aras ibirlii, finansal yap ve mekanizmalar, eitlik.
Avrupa Kentsel art, Avrupa Konseyi‘nin gelitirdii kentsel politikalar sonucunda oluturulmutur. 1980-1982 yllarnda gelitirilen art,
daha sonra 1985 ylnda, Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Daimi
Konferans‘na aktarlmtr. art Avrupa kentlerinin tamas gereken
nitelikleri belirterek, bu niteliklere sahip olamayan kentlerin ulamalar
gereken düzeyleri de göstermektedir. art‘n amaçlar arasnda unlar
saylabilir (Avrupa Konseyi, 1996: 3-5):
32 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
1- Kentlerin fiziksel çevresinin iyiletirilmesi: Salkl bir kentsel/toplumsal yaamn salanabilmesi öncelikle salkl bir fiziksel çevreye baldr.
2- Konut stounun iyiletirilmesi: Barnma sorunu çözülmeden
kentlerin sosyo-ekonomik sorunlar çözülemez. O yüzden ikinci öncelik
olarak konut stouna deinilmektedir.
3- Yerlemelerde sosyal ve kültürel olanaklarn yaratlmas: Kent,
sosyal ve kültürel etkinlikleriyle, dolaysyla kentlileri bütünletirici yapsyla gerçek niteliklerine kavuabilir.
4- Toplumsal kalknma ve halk katlmnn özendirilmesi: En önemli niteliklerden birisi olarak katlm öne çkmtr. Yurttan içinde olmad yönetsel siyasal süreçler kentsel gelimeye çok da katkda bulunamazlar.
5- art, ayrca kentsel yaam kalitesinin artrlmas amacyla yerel
yönetimler arasnda ibirlii ve dayanmay da öngörmütür.
Avrupa Kentsel art katlm konusuna da özel bir önem vermitir.
art‘ta katlm ve demokrasiyle ilgili olarak, yerel demokrasinin temeli
oluturulmadan kentlerde kiisel haklardan söz edilemeyecei; kent
yönetiminin yönetsel sistemin ileyiiyle ilgili haklar ve yasal düzenlemeleri ilgililere bildirmesi ve karar süreçlerine etkin katlmlarnn salanmas gerei ortaya konmutur. Bu amaçla belirlenen ilkeler unlardr
(Avrupa Konseyi, 1996: 41-44):
1- Yerel siyasal yaama halkn katlabilmesi için, halk, temsilcilerini
özgür ve demokratik bir biçimde seçebilme hakkna sahip olmaldr;
2- Yerel siyasal yaamda katlmn etkin bir biçimde gerçekleebilmesi için, halkn yerel siyasal ve yönetsel yaplarda belirleyiciliinin
salanmas;
3- Toplum geleceini etkileyecek her türlü önemli projede halka danlmas- halk oylamas yönteminin kurumsal olarak benimsenmesi-;
4- Kent planlamasnda her türlü veriye dayanlarak, çoulcu bir yöntemin benimsenmesi,
5- Son olarak, gençlerin toplumsal yaama katlmnn yerel yönetimlerce salanmas
Burada üçüncü kuak haklar çerçevesinde tanmlanan yerel haklara
da vurgu yaplmas son derece önemli bir gelimedir. Bu anlamda Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art ve Avrupa Kentsel art yerel/kentsel haklarn temelini oluturmaktadrlar (Ökmen, 2003: 50-60).
Türkiye açsndan “Avrupallama” olarak da kabul edilebilecek
olan, uyum süreci yerel yönetimleri de yakndan ilgilendirmektedir.
2009 | 33
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Ulusal siyaseti yönlendirmek için yerel aktörlerin hangi “mekanizmalar
ve politikalar” kullanmaktadr ve bölgesel yönetiim nasl yorumlanmaldr gibi konular, aratrlmaya ve tartlmaya devam edecektir
(Eliçin Arkan, 2008: 142). Ulusal siyasette olduu gibi yerel siyasette de,
yerel yönetimler ve aktörler, Avrupa Birlii’ni önemli bir frsat, vizyon
ve olanak olarak görmelidirler. leride olan izlemek kadim insanlk deneyimidir. Bugün için, kendi dinamiklerini oluturamayan ve geleneklerinden yararlanamayan yerel ve ulusal yönetim yaps, bir anlamda zorunlu olarak Avrupa kurum ve ilkelerini takip etmek durumundadr.
AK Parti hükümetleri döneminin balangcnda reformlarn Avrupa
Birlii politikalar temel alnarak yaplaca skça vurgulanmtr. Babakanlk reform çalmalarna balarken, neden deiim yaplmas gerektii
ile ilgili ayrntl çalmalardan sonra bir kitapta bunu kamuoyuna sundu.
Kamu yönetiminin neden deimesi gerektii, küreselleme ve AB uyum
politikalarna dayanlarak açklanyordu. Ayrca, yerel yönetimlerle ilgili
yaplanmada Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art’nn temel alnacan,
merkezi yönetimin görev alan belirlendikten sonra olabildiince fazla yetkinin yerel yönetimlere braklacann alt çiziliyordu (Babakanlk
2003a’dan Kösecik, 2007: 713). Nitekim daha sonra çkarlan reform yasalarnda hem küresellemenin ortaya çkard kavramlarn, hem küresel kurulularn önemle üzerinde durduu politikalarn hem de Avrupa Birlii’nin yönetsel uygulama ve politikalarnn yer ald ve genel olarak böyle
bir felsefeyle hazrland gözlemlenmitir.
Avrupa Birlii fonlarndan yararlanmada Türkiye’de yerel yönetimler önemli çabalar göstermektedirler. Birçok yerel yönetim AB projeleri
hazrlayarak, yerel sorunlara çözüm aramaktadrlar. Proje hazrlamada
önemli skntlarn yaand gözlenmitir. Bu sorunlarn banda da,
yerel yönetimlerin danmanlk hizmeti almada yanl tercihler yapmalar gelmektedir. Ayrca, bu ve benzeri nedenlerden dolay yerel yönetimler proje “hazrlk, bavuru ve uygulama” aamalarnda yerel yönetimler büyük sorunlar yaamaktadrlar. Yerel yönetimlerin bu konuda
kendilerini gelitirebilmelerine katkda bulunabilecek kurulular DPT,
Merkezi Finans ve hale Birimi ve Avrupa Birlii Genel Sekreterlii’dir
(Kösecik, 2008b: 328-330). Avrupa Birlii’nin olanaklarndan yararlanmak, yerel yönetimlerin AB olanaklaryla daha ileriye gitmesini salamak için, öncelikle yerel yönetimlerin istekli ve gayretli olmalar gerekir.
Daha giriimci, istekli ve yerel gereklilikleri daha etkin olarak AB’nin
ilgili organlarna duyurabilen yerel yönetimler, AB olanaklarndan ve
vizyonundan daha fazla yararlanabileceklerdir (Kösecik, 2002: 34).
34 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
KNC BÖLÜM
YEREL YÖNETM VE YEREL DEMOKRAS
Yerel yönetimin yerel ve genel/ülke bütünündeki yaam alanlarnda
arlkl bir öneme sahip olduu, hem devlet, sivil toplum, özel sektör
hem de yurttalarca giderek daha fazla kavranmaktadr. Bu durumun
iki türlü bir sonucu vardr: Birincisi ülke yönetiminin yeniden yaplandrlmasnda yerel yönetimin temel alnmas gerektii -ki son yasal düzenlemeler de bu açkça gözlenmektedir- anlalmtr. kincisi de, yurttalar
yaamlarnda belirleyici yönetsel kademenin yerel yönetim kademesi
olduunu daha çok kavramaktadrlar ve beklentilerini bu kurumlara/örgütlere yönlendirmektedirler.
Yerel yönetimin kavram olarak anlam, geliimi ve türlerinin tartld bu bölümde, ayn zamanda yerel demokrasi ve yerel demokrasinin
boyutlarna yer verilmektedir.
Yerel Yönetim Kavram
Yerel yönetim kavram, köy, kasaba, kent ve bölge yönetimini anlatmak
üzere kullanlr. Batl ve Doulu literatürde saylan bu alanlarn hepsi için
yerel yönetim kavram kullanlmaktadr. Elbette ülkelerin yönetim sistemine göre deimekle birlikte, birçok ülkede bu birimlerin –bölge hariç- hemen hepsi yerel yönetim birimi olarak mevcuttur. Wikipedia da, bunu anlatmak için yerel yönetimlerin devlet yönetiminden daha küçük yönetsel
birimler (Local governments are administrative office that are smaller than
a
state)
olduu
biçiminde
bir
tanma
yer
veriyor
(http://en.wikipedia.org/wiki/Local_government). Yine, yerel yönetim,
“kendi ayaklar üzerinde duran” (eigenstaendige Gebietskörperschaften),
tüzel kiilii olan yerel birimler olarak, demokrasinin okulu (Schule der
Demokratie) ve birçok devlet görevini üstlenen b ve yerine getiren birimler
olarak kabul edilmektedir. Hukuksal olarak da kamu hukukunun düzenleme alanna girmektedirler (Bogumil&Holtkamp, 2006: 9).
Tarihsel gelime sürecine bakldnda, yerel yönetimlerin bugünkü
konumlarn kazanmalar uzun ve önemli dönüüm süreçlerinden sonra
olduu söylenebilir. Günümüzde yerel yönetimlerin yaamn bütün
alanlarn kuatan ilevlerle donatldn belirtmek olanakl olacaktr.
Buradan yola çkarak yerel yönetimin kapsaml bir tanm öylece yaplabilir: Yerel yönetim, halkn gereksinim duyduu ve yerel halkn tümünü ilgilendiren hizmetleri yerinde gören ve karlayan kamu tüzel
kiiliine sahip örgütsel yap anlamnda kullanlan bir kavramdr.
Adem-i merkeziyet/yerellik (subsidiarity) ilkesine uygun olarak bütün
çada devletlerde atanm ya da seçilmi organlaryla var olan yerel
yönetim, her eyden önce demokratik bir hizmet salama birimini an2009 | 35
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
latmaktadr. Demokratik boyutuyla yerel yönetim, belde halknn ortak
gereksinimlerini karlamak, ekonomik, sosyal ve kültürel gelimelerini
salamakla yükümlüdür (Yldrm, 1993: 33). Bu yükümlülük, belde halkyla birlikte yerine getirilebilirse demokratik boyutta tamamlanm
olacaktr. lerleyen kesimlerde “birlikte yönetim” için gerekli mekanizmalardan/yöntemlerden söz edilecektir.
Baka bir tanmda yerel yönetim, yönetim gücünün belli bir merkezde toplanmamasn ve alt düzeylere aktarlmasn anlatan bir kavram
olarak görülmektedir. Yine, yerel nitelikli kamusal hizmetlerin, devlet
tüzel kiilii dndaki kamu tüzel kiilerince gerçekletirilmesi için daha
az yetkili bir otoriteye yetki aktarm da yerel yönetimdir. Evrensel
normlara göre yerel yönetimler, belli bir fiziksel alanda yaayan yerel
topluluk üyelerine, bir arada yaamalar dolaysyla kendilerini en fazla
ilgilendiren konularda hizmet üretmek amacyla kurulan, karar organlar seçimle i bana gelen, özel gelirleri, devletinkinden ayr bütçesi ve
personeli olan ve merkezi yönetimle ilikilerinde yönetsel özerklikten
yararlanan kamu tüzel kiileridir (KAYA, 1992: 1)
Yerel yönetimler, demokrasinin geliimine katkda bulunan kamu
tüzel kiileridirler. J. Stuart Mill ve Alexis de Toucqueville gibi birçok
ünlü düünür yerel yönetimi “demokrasinin okulu” olarak tanmlamlardr. Halkn kendi yaama alanyla ilgili kararlar almasn salayan ve
izleyici konumdan etkin konuma geçmesini salayan yerel yönetimler
ayn zamanda birçok ünlü siyasetçinin yetitii okul görevi de görmektedirler. Willy Brandt, Jacquees Chrac, R. Von Weiszaecker ve Ronald
Reagen bunlardan bazlardrlar (Kele: 2009: 72). Türkiye’den de Murat
Karayalçn, Ali Talip Özdemir, Yldrm Aktuna, Mehmet Keçeciler ve
son olarak R. Tayyip Erdoan yerel siyasetten ulusal siyasete geçen isimler arasnda saylabilir.
Yerel yönetimler, geliim düzeylerine göre toplumsal ve siyasal kalknmaya önemli katklar salayan birimlerdir. Halka en yakn yönetim
birimi olarak yerel yönetimler hem “yerel” nitelik, hem de “yönetim
(iktidar)” nitelii tar. Karar organlarnn seçimle olumas, kendine ait
bir bütçesinin olmas ve merkezin bir ksm yetkilerini yerel yönetime
devrederek belli bir özerklik alan tanmas yerel yönetimlerin iktidar
niteliini güçlendiren etmenlerdir (Yldrm, 1993: 33).
Yönetim literatüründe, yerel yönetimin iki türlü tanm yaplmaktadr (Kele, 2009: 21-22): Birincisi, “yetki genilii ilkesi” ne, eski adyla
“tevsi-i mezuniyete” dayanan yerel yönetimdir. Bu yerel yönetim türünde, merkezde bulunan yönetimin, kendisinden uzakta bulunan yönetsel birimlere birtakm yetkileri devretmesi, bir anlamda kendi adna
kullandrmas söz konusudur. Bakanlklarn il müdürlükleri bu tür yerel
yönetim kurumlarna örnek olarak verilebilir. Çünkü, bu müdürlükler
36 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
bakanlklar adna illerde ve ilçelerde çeitli kamu hizmetlerinin yerine
getirilmesini salamaktadrlar. Merkezi yönetimin tarada i yapmas,
kamu hizmetlerini görmesi için kendi uzantlar durumunda olan birimler, yetki geniliine göre görev yaparlar ve bu ilke ayn zamanda anayasal bir ilke olarak da düzenlenmitir.
kincisi ise, gerçek anlamda yerel yönetimi anlatr. Osmanlca kökeniyle bu ilke tefrik-i vezaif (görev ayrl/yetki devri) olarak kullanlmtr. Bu yönetim türünde, yönetsel organlar seçimle ibana gelir;
yönetsel organlarn hukuksal, siyasal ve akçal yetkileri vardr. Tüzel
kiilie ve belirli bir özerklie sahiptirler. Dier bir anlatmla, gerçek
yerel yönetim, yerel halkn seçtii organlarca yönetilmesidir.
20. yüzyln kentleme yüzyl olmas, demokratik hareketlerin aygnlamas yerel yönetimlerin gittikçe önem kazanmasn salamtr.
Küresel ve bölgesel kimi kurum ve kurulular yerel yönetimlerin güçlenmesine yönelik etkin politikalar gelitirmektedirler. Örnein, Avrupa
Konseyi, yerel yönetimlere gelecekteki Avrupa birliini gerçekletirme
arac olarak bakmaktadr. Bu düüncenin temellendirildii 1953’te
Versailles’da Birinci Avrupa Komünleri/Yerel Yönetimleri Meclisi’nde
düzenlenen Avrupa art’nda, “Komünler/belediyeler, devletin temelini
oluturur” denmektedir (Kele, 2000: 59). Bu, Avrupa uygarlnn yerel
yönetimi önemli bir deer olarak görmelerinin de bir göstergesidir. Elbette bu düünce giderek güçlenmi ve kurumsallamtr. Fransa gibi
ülkelerde yerel yönetimler “krsal” ve “kentsel” komünler olarak ikiye
ayrlmakta baz ülkelerde ise böyle bir ayrm yaplmamaktadr (Kele,
2009: 22).
J.S. Mill, yalnzca yerel nitelikli olan ilerin yerel halk tarafndan yerine getirilmesinin doal olduunu belirtmitir. “Amerika’da Demokrasi” isimli eserin yazar A. de Tocqueville de, yerel yönetimleri siyasal
eitim (Cemil Meriç’in kulland kavram olan demopedi, demokrasinin
eitici içeriini vurgulamak için kullanlmtr) arac olarak görmü ve
demokrasinin temel öesi saymtr. Tocqueville, merkeziyetçi yönetimlerin statükocu olduunu, toplumu ilerletme yeteneklerinin olmadn
ve bir çeit uyuukluk hali olduunu belirterek, yerel yönetimlerin neden daha etkin ve gelimeci bir yönetim türü olduu sorusunu öyle
yantlamtr (Tocqueville, 1962: 29-32): “Halk, yerel yönetimlere
özerk olduu için ve yönetimine katld için ilgi duyar. Geleceini onda görür ve yerel alanda geçen bütün olaylarla ilgilenir. Küçük alanlarda halk, özgürlüü nasl kullanacan örenir ve bu da, daha büyük
alandaki özgürlüklerin kullanm için bir temel oluturur. Bu yüzden
yerel özgürlüklerin özendirilmesinden korkulmamaldr.”
Yerel yönetimlerin demokratik boyutu, küreselleme eilimlerinin de
etkisiyle bugün daha çok ön plana çkmaktadr. Demokratik boyutu ek2009 | 37
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
sik olan yerel yönetimlerin, idealize edilen tipolojiden oldukça uzak olaca genel kabul görmektedir. Bu düünce bugün yeryüzünde genel
kabul görmektedir. Özellikle son yllarda, tüm dünyada yerel yönetimlerin, halkn katlmn salayc ve özendirici yöntemler arayna girdii görülmektedir. Siyasal gündemde “temsili demokrasi” olgusunun,
yerini “katlmc demokrasi” yaklamna brakmas yerel yönetimleri
yakndan ilgilendirmektedir. Bu yöndeki çabalar, yerel yönetim ile halk
yaknlamasn salamak, yönetimde dorudan katlma ve denetleme
olanaklarn artrmak, yüz yüze ilikileri, bilgi al-veriini artrmak, danma mekanizmalarn ve genel olarak yerel demokrasi ve hizmet etkinliini artrmak amacyla, yerel yönetimde yeni ve ilevsel bir yap
araynda younlamaktadr (Emrealp ve Yldrm, 1993: 19).
Yerel yönetim ve demokrasi, seçim dönemleri dnda da katlm kanallarnn açk olmasyla geliebilir. Çoulcu demokrasinin gerei olarak, katlma hakknn yerel düzeyde kurumlatrlmas gerekmektedir.
Katlma alanlarnn belirlenmesi, yerel aktörlerin her türlü bilgiye kolay
ulamasnn, baz yerel hizmetlerin gönüllü gruplarca yerine getirilmesinin salanmas ve olabildii ölçüde toplumsal gruplarn karar süreçlerine dahil edilmesi, katlmn kurumsallamas ve ilevsellii için gerekli
stratejilerdir (BTKB, 1993: 31-32).
Yönetimde Yerelleme Nedenleri
Yerel yönetimler neden vardr? Bu sorunun çok farkl yantlar vardr. Ancak, genel olarak yönetsel ve toplumsal nedenlerden dolay yerel
yönetimlere gereksinim duyulduu söylenebilir. Yönetsel nedenler olarak, merkezin her hizmeti zamannda, kolay ve en az maliyetle yerine
getirmesinin olanaksz olmas, buna karn yerel yönetimlerin bu üstünlüklere sahip olmas olarak belirtilebilir. Toplumsal nedenler ise, halkn
kendi sorunlarn çözebilmeyi örenmesi, demokratik deerlerin yaatlmas ve içselletirilmesidir (Kele, 2009: 24-28).
Yerel alan ve yerel yönetimin güçlendirilmesi, çada siyaset ve yönetimin bir gerei olarak giderek daha fazla konuulmakta ve tartlmaktadr. Neden yerelleme bu kadar önemli görülmektedir ve yerel
yönetimlere bu kadar deer atfedilmektedir? Çünkü, yerel alan demokrasiyi örenme, ibirlii, siyasal yeteneklerin gelitirildii, karar süreçlerine vatandan ve dier aktörlerin etki edebildii, farkl düüncelerin
birlikte yaama becerisini gelitirebildii, toplumsal ve siyasal sorunlara
dayanma içerisinde “yerel” çözümlerin üretilebildii bir alan olarak
alglanmaktadr (Bogumil&Holtkamp, 2006: 9).
Yerel yönetimlerin yerelleme nedenlerinin tartlmas, özellikle siyasal açdan önemlidir. Ancak, yerel yönetimler, yalnzca siyasal nedenlerle var olmamlardr, yönetsel ve toplumsal birçok neden yerel yöne38 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
timlerin ortaya çknda etkili olmutur. Kamu hizmetlerinin yalnzca
merkezi yönetimin tekelinde olmamasnn nedenleri tarihsel, geleneksel
ve demokratik gelimelerle yakndan ilgilidir. Yerel yönetimlerin bir
yönetim biçimi olarak geleneksellemesi, ekonomik ve siyasal nedenlerden kaynaklanmtr (Nadarolu, 1989: 25-26).
Kamu hizmetlerinin yerine getirilmesinde, merkezin yükünü hafifletecek, merkezin verdii birtakm yetkilerle donatlm, merkez-d yerinden yönetim birimlerine gereksinim duyulmutur. Bu, özellikle, artk
günümüzde hemen her türlü incelemeye konu olan kamu yönetiminde
“etkinlik” sorunuyla yakndan ilikilidir. Etkinliin salanmas için de,
hizmet alannn snrlarnn belirlenmesi ve yerel yönetimlerin saylarnn azaltlmas gibi yollar denenmektedir. Kentsel alt yap hizmetlerinin
ve yerel düzeyde yürütülebilecek birçok hizmetin, artk dünyann birçok
ülkesinde yerel yönetimlerce yerine getirilmesi geleneksellemitir.
Çünkü, yerel yönetimler, hizmetlerin halka kolay, ucuz ve en yakn yollardan sunulmasna olanak salarlar; yerel düzeyde yardmlama ve
ibirlii duygularnn gelimesine hizmet ederler (Kele, 2000: 19-23).
Yerel yönetimler, yerel halka kamusal mal üretme ve tüketme özgürlüü sunar. Bu özgürlüün yannda, yerel yönetimlerden beklenen, yerel
hizmetlerde etkinliin salanmasdr. Ancak, Tekeli’ ye göre bu iki neden,
yalnzca yerel yönetimlerin varlk nedeni olarak görülmemelidir. Bunun
yannda üçüncü ve önemli bir amaç da demokrasidir. Bu amacn gerçeklemesi de halkn katlmyla olasdr. Bu üç ölçüt, yerel yönetimler için baar ölçütü ya da yeterlilik ölçütü olarak görülmelidir (Tekeli, 1983: 3).
Yerel Yönetim Türleri
Yerel yönetimler, uygulandklar ülkelere ve demokrasi kültürlerine
göre farkllk gösterirler. Federal sisteme sahip devletlerde, yerel yönetimler daha özerktir ve tekçi devletlerde olduu kadar merkezin sk
kontrol ve gözetimi altnda deildirler. A.B.D ve Almanya gibi ülkeler
yerel yönetimlerin oldukça özerk olduu ülkelerdir. Türkiye ve Fransa
gibi ülkelerde ise, yerel yönetimler merkezin sk kontrolü altndadrlar
(Görmez,1997: 40-41).
1. Siyasal Yerinden Yönetim
Siyasal yerinden yönetim her ülkede uygulanan bir sistem deildir.
Yalnzca, yönetim gelenei bu ekilde gelien ülkelerde uygulanan bir
sistemdir. Avrupa ülkelerinin çounda siyasal yerinden yönetim uygulamas vardr. Ulus devlet olmalarna ramen, siyasal yerinden yönetimler bu ülkelerde salkl bir biçimde yürütülmektedir. Belirtildii gibi, bu
tür yerel yönetimlerin varlnda ülkelerin siyasal ve toplumsal geçmii
ve yaps oldukça etkili olmutur. Bu tür yerel yönetimler, federal sis2009 | 39
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
temlerde var olan yerel yönetimlerdir. Özerk ya da yar özerk statüsü
bulunan, ulusal kimlii olmayan federal devletlerde görülen yönetim biçimidir. Federe devlet niteliindedirler. Federe yönetimlerin genel yönetimler gibi yasama ve yürütme erklerine sahip olduklar sistemler, siyasal yerinden yönetim sistemi olarak tanmlanmaktadrlar. Bu yönetimler geni
bir özerklie sahiptir ve özeksel yönetim, yerel yönetimlerin istei dnda
bu yönetimlerin yetkilerinde herhangi bir deiiklik yapamaz. Yerel yönetimler bu sistemlerde birer alt birimdirler (Kele, 2000: 83).
Federe devletlerin alt kademesinde yerel hizmetleri gören kent düzeyinde yerel yönetimler vardr. Federe ve federal anayasaya uygun
olarak kamu hizmeti verirler.
2. Yönetsel Yerinden Yönetim
Yönetsel yerinden yönetim “yetki genilii” ilkesine göre kurulan birimlerin etkinliklerini anlatr. Merkezi yönetime bal kurum ve kurulularn merkezi yönetim adna, yerel alanda kamu hizmetlerini yerine
getirmesini anlatmaktadr. Merkezin tarayla uyumunu ve salkl etkileimini salayan kurulular olarak da deerlendirilebilirler.
Bu yerinden yönetim türünde, yönetim birimleri yerel hizmetler için
yasayla belirtilen yetkilere sahiptirler. Yasamayla ilgili bir yetkileri ve
özerklikleri yoktur (Görmez,1997:42). Merkezi yönetimin tara örgütleri
yönetsel yerinden yönetim türüdürler. Yöneticileri atamayla gelir ve
merkezin vermi olduu görev ve yetkinin dna çkamazlar.
3. Hizmet Yerinden Yönetimi
Hizmet yerinden yönetim kurulular, yaygn olmamakla birlikte
stratejik önemlerinden dolay yönetim sistemlerinde arlkl bir yere
sahiptirler. Türkiye’de özellikle, eitim, yaynclk ve teknoloji alanlarnda örgütlenen hizmet yerinden yönetim kurulularnn says, ekonomik gelime ve kalknmayla birlikte artmaktadr. Örnein, Türkiye’de
yalnzca belirli kentlerde ve çok snrl sayda kurulan üniversiteler artk
bütün il merkezlerinde eitim hizmeti vermektedirler.
Hizmet yerinden yönetimi, teknik özellikler gösteren kamu hizmetlerinin özellii gerei belli bir kamu kuruluunca yürütülmesidir. Meslek odalar (Örn. Ticaret odalar), Eitim Kurumlar (Örn. Üniversiteler)
ve TRT gibi kamu tüzel kiilikleri, bu tür hizmet yerinden yönetim kurululardr. Bu kurululara Bamsz dari Otoriteleri ve Bölge Kalknma
Ajanslarn da ekleyebiliriz. AB uyum süreci gerei kurulan Bölge Kalknma Ajanslar da, ekonomik ve demokratik gelimeler için yerinde
hizmet sunan kurumlar olarak öngörülmütür.
40 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
4. Yer Yönünden Yerel Yönetim
Bu yerel yönetim türünü anlatmak için, corafi yerinden yönetim ve
yer yönünden yerinden yönetim olarak farkl ifadeler kullanlmaktadr.
Belirli bir corafi alanda etkinlikte bulunan yönetsel birimler, yer yönünden yerel yönetim türü olarak anmlanmaktadr.
Siyasal anlamda yerinden yönetimle, yer yönünden yerinden yönetim birbirinden ayrlr. lkinde, yerel birimler yar özerk bir statüden
yararlanrlar. Ancak, ikincisinde, yerinden yönetim yerel bir topluluun
ortak gereksinimlerini karlayacak yerel kamu hizmetlerini yürütmekle
sorumludur. Bu yönetim türünde yasama ve yarg yetkileri söz konusu
deildir (Kele, 1993: 35).
Bu tür yerel yönetimler, Anayasamzn 127. maddesinde mahalli müterek ihtiyaçlar karlamak üzere kurulan yerel yönetimler olarak tanmlanmlardr. l Özel Yönetimleri, belediyeler ve köy yönetimleri bu tür
yerel yönetimler kapsamna girmektedir. Karar organlar dorudan halk
tarafndan seçilir.
Yerel Yönetimlerin Tarihsel Geliimi
Yerel yönetimler, farkl corafyalarda farkl gelime seyri izlemilerdir. Bugün dünyann temel ald demokratik yerel yönetim modeli Yunan ve Roma örnekleri üzerine bina edilmitir. Avrupa’da monarilerle
ve özellikle burjuvaziyle birlikte modern kentler ve kent yönetimleri
olumaya balamtr. Bu oluumlar kurum ve kurallaryla 18. ve 19.
yüzyllarda gün yüzüne çkm ve dier corafyalar etkileme baars
göstermitir. Örnein, ngiltere’de bugünkü yerel yönetimlerin oluumu
1707’den balatlrken (1835’te Yerel Yönetim Reform Kanunu ile kurumsallamtr), bizde 1839 Tanzimat Ferman’yla balatlmaktadr. Bu
örnekler gibi, dier ülkelerde de yönetim gelenekleri, siyasal kurumlar
ve toplumsal alkanlklar yerel yönetimlerin oluumunu ve geliimini
önemli ölçüde etkilemitir ve etkilemeye devam etmektedir.
Tarm toplumu, yerleik yaam ve kentlerin ortaya çkmasyla birlikte yönetme olgusu da giderek önem kazanmtr. Öncelikle kentler ve
kent yönetimleri vard. Bu kentlerde bir yandan imparatorluklar ina
edilmi, bir yandan da bugünkü uygarla temel alnan düünceler gelitirilmitir. Antik çalardan beri, Roma mparatorluu’ nun yklna
dein, her yerde kent yönetimleri ve kent devletleri vardr. Antik kentler, köleleri ve kadnlar darda tutarsak demokratik yönetim birimleridir. Bu kentler, demokratik site devletleri biçiminde gelimitir. Örnein, Atina sitesi, demokrasiyi yaamaya çalan bir siteydi. Hem yasalar önünde eitlik (sonomia) hem de herkesin eit olarak konuma özgürlüü (segoria) gibi çada iki insan hakk, bu kentin meclisinde yaam buluyordu. Öyle ki, bu kentlerde sanata, yani “konumaya” zaman
2009 | 41
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ayrmak önemli bir gereksinimdi. Bu site ve sitelerde yurttalar “seyirci”
deil, “aktör” konumundaydlar. Kent, yurttala özdelemiti (Bumin,
1990: 29).
Bugünkü yerel yönetim düüncesi nasl geliti? Bugünkü anlamda
yerel yönetimlerin temeli Ortaça’daki kentsel özgürlüklerin kayna
komünlere dayanmaktadr ki, komün, birlik anlamna gelmektedir. Birliin amac, kentsel güvenlii, bar ve geleneklerin sürdürülmesini
salamakt (Hamamc, 1981: 86). Ortaçada ticaret bir anda hereyi deitirmeye balad. Ortaça kentleri ticaret etkinlikleriyle güçlendikçe
yarg ve yönetim bakmndan özerklikler elde ettiler. Böylece komünler
güçlenmeye balad. Burjuvalar, kentin özerklii ve kentsel hizmetlerin
süreklilii konusunda yemin ederek bir araya geldiler ve bu yemin etme
eylemine herkes eit olarak katlabilmekteydi. Komün düüncesi, toplumsal kesimlerin “...ortak bir bilinçle kardelik, eitlik ve dayanma
içinde toplumsal adaleti aramalarnn, baskya bakaldrmalarnn sembolü oldu.” Bu balamda Paris Komünü, önemli bir örnektir. Bu komün,
halkn halk tarafndan olas en dorudan yönetimi için bir sembol kabul
edilmitir. Merkeziyetçi devlete kar özerklik elde etmek amacyla birbirinden farkl gruplar bu komünde birlikte mücadele verebilmilerdir
(Bumin, 1990: 53).
Ortayl’ ya göre eski Yunan-Roma kent yönetimini çada yerel yönetimin kayna olarak görmemek gerekir. Çada anlamda yerel yönetimden söz edebilmek için, güçlü bir merkezi devlete gereksinim vardr.
Çada tekçi devletlerin güçlenmesi ve kentlerin özgürlemesi, bugünkü
anlamda yerel yönetimlerin oluumuna kaynaklk etmitir (Ortayl,
1995: 138-139). Antik kent devletleri, mülkiyeti olanlarn yurtta saylabildii ve dolaysyla bu kiilerin yönetimde söz sahibi olabildii bir
sistemle yönetilmekteydi.
20. yüzylda yerel yönetimler, küresel düzeyde önemli ilerlemeler
kaydetmilerdir. Demokrasinin ve insan haklarnn yükselen deer haline gelmesi yerel yönetimlerinde yükselen deer haline gelmesini salamtr. Yerel yönetimlerin önemli ölçüde güçlenmeleri, siyasal-toplumsal
düzlemde belirleyici konuma gelmeleri, üç temel gelimeye balanabilir
(Kele, 2000: 34-35):
1- Yerel yönetimlerin etkinlik alanlar oldukça genilemitir.
Bunda Keynesci düüncelerle, yerel yönetimlerin yatrmlarn özendirmek ve genel ekonomiye katkda bulunmak düüncesi önemli bir
rol oynamtr. Ayn zamanda, Almanya gibi ülkelerde yerel yönetimleri güçlendirmek, yaam düzeyini yükseltmenin bir yolu olarak
görülmütür.
42 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
2- Dier yandan, 20. yüzyl kentleme yüzyl olmutur. Önemli
kitlesel göçler ve nüfus art, kentlerin ekonomik, sosyal ve siyasal
rollerini güçlendirmitir. Gelimi ülkelerde kentleme oran
%75’lerin üzerindedir. Türkiye’de de bu oran %70’e yaklamtr.
3- Yerel yönetimlerde etkinlii artrmann gerei olarak, sorunlara pragmatik bir yaklam gösterilmitir. Bir takm deer yarglar
yerine, pragmatik çözümler önem kazanmtr. Yerel yönetimler beldenin ve halkn sorunlar için pratik/etkin çözüm mekanizmalar
olarak önem kazanmtr.
Özünde yerel yönetim “hukuksal-siyasal” bir kavram ve yönetselsosyal bir kurum olarak bir tüzel kiilik özelliini “geç ortaçalar
Avrupasnda” kazanmtr. “ehirleri özgürletiren” bu süreç 12. yüzyl
Avrupasnda balamtr (Ortayl, 1985: 9). Yirminci yüzylda ise, yerel
yönetimler çada demokrasilerin temel yaptalarndan biri haline gelmitir. Türkiye’de ise, yerel yönetimlerin ancak son yllarda hem genel
siyasetin hem de genel toplumsal yaamn önemli bir konusu/sorunu
haline gelebildii belirtilebilir.
Yerel Yönetimlerin Özerklii ve Vesayet Denetimi
Yerel yönetimlerin özerklik snrlaryla ilgili tartmalar uzun yllardan
beri süregelmektedir. Yukarda da deinildii gibi yerel özerklik olmazsa
olmaz bir kouldur. Ancak, otonomi ve tam bamszlk anlamna gelmez.
Yalnzca anayasal snrlar içerisinde merkezi hükümet baz yetkilerini yerel
yönetimlere devreder. Yerel yönetimler kendilerine verilen bu yetkileri ve
salanan kaynaklar yasalara uygun olarak kullanmak zorundadrlar.
Özerklik, yaygn tanmla tüzel kiilie sahip yerel bir topluluun/yönetimin kendisini ilgilendiren ileri kendi organlar –seçilmiatanm- eliyle yürütmesi ve bunu salayabilecek kaynaklara sahip olabilmesini anlatr (Ökmen, 2002: 103).
Kavram, merkeze balln yannda belirli bir uygulama gücünü ve
kaynan elinde bulundurma durumunu anlatmaktadr. Bu, bir yandan
yetki sahibi olma, dier yandan da bu yetkileri kullanabilecek kaynaklara sahip olma anlamna da gelmektedir. Özerklik, yerel yönetim olgusuyla neredeyse özde bir nitelik tar. Özerklik, yerellemeyi, dalmay
ve çevreye yaylmay anlatr. Yönetsel balamda, kamusal kararlarn ve
hizmetlerin tekellemesini ve bir merkezde toplanmasn deil, çevrede
bulunan yönetsel birimlere aktarlmasn ve datlmasn gerektirir.
Çünkü kararlarn merkezde alnmas, yürütmeyi geciktirmekte, bu da
doal olarak etkinlii azaltmaktadr. Çevrede yetki ve güç sahibi alt birimler oluturarak kamusal hizmetlerin etkin bir biçimde yerine getirilmesi salanabilir. Özerk olmak, bamsz karar almak ve bu kararlar
uygulayabilmek demektir. Kararlarn özgürce alnabilmesi, kararlar
2009 | 43
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
alacak kurumlarn özerklii ile yakndan ilgilidir. Özerkliin olabilmesi,
kesin karar alabilme, karar organlarnn bamsz olmas ve akçal olanaklarn bu özerkliin korunmasna ve sürdürülmesine elverili olmasna sk skya baldr (Tortop, 1991: 3-6).
Ancak, bu gereklilikler tam bamszlk/otonomi anlamnda bir
özerklii dourmaz. Özerkliin de snrlar vardr. Özerkliin snrlar
anayasa ve yasalarla belirlenir. Özerklik, yerel baz kii ve gruplara çkar
salamak amacyla deil, yerel hizmetlerin basit, ucuz ve etkin bir biçimde görülmesi için gereklidir (Tortop, 1984: 21). Özerkliin snrlar
anayasal ilkelerle ve tanmlarla belirlenmitir ki buna vesayet denetimi
denmektedir.
Yerel yönetimler söz konusu olduunda özerklik ve vesayet kavramlar birlikte anlr. “Ne kadar özerklik?” ya da “ne kadar vesayet?” sorular tatmin edici bir cevaba kavuturulmamtr. Özerk bir yerel yönetimin organlar seçimle ibana gelir, görevlerini hiçbir karma olmakszn kendisi yürütür ve tüzel kiilie sahiptir. Özerklii belirleyen, yerel
organlarn merkezi yönetimle olan ilikilerinin rengidir. Özerk yönetim,
tam bir bamszlk anlamnda kullanlmamaktadr. Ancak, önemli olan
yerel yönetimlerin olabildiince geni bir özerklikten yararlandrlmalar
ve kendi kaynaklaryla kendi etkinliklerini yürütebilecek duruma gelmeleridir. Bir de, özerkliin tam anlamyla salanabilmesi için yerel yönetim organlarnn halk gerei kadar temsil edebilmesine olanak tanyan bir seçim sistemi olmaldr (Kele, 2000: 47-48).
Yerel yönetimin özerk olmas demek, yerel karar ve eylem serbestisine sahip olmas demektir. Bu kararlarn ve eylemlerin ulusal yararlara
uygun olmas da kaçnlmaz bir kuraldr. Anayasa’ nn 123. maddesi de
yönetimin bütünlüü ilkesini koyarken bunu amaçlamtr. Ancak, yerel
yönetim ar vesayet denetimi altnda, eli kolu bal bir kurum deildir.
Merkez, yerel yönetimi denetlemelidir. Ancak, bu denetim yerel yönetim görevlilerinin özlük ilerini bile denetlemeye kadar varmamaldr.
Merkezi yönetim genel çerçeveyi çizmeli ve yerel özerklii snrlayc
düzenlemelerden kaçnmaldr (Eke, 1982: 182). Bu konuda Anayasann
127. maddesi gerekli düzenlemeleri yapmtr ve vesayet denetiminin
hangi amaçlarla kullanlabileceini belirlemitir. Bu amaçlar unlardr:
a) Yerel halka yönelik hizmetlerin yürütülmesinde bütünlüün salanmas
b) Kamu görevlerinin bütüncül bir biçimde sürdürülebilmesi
c) Toplum yararnn korunmas ve yerel gereksinimlerin etkin bir
biçimde karlanmas.
44 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Vesayet denetimi ile ilgili olarak Anayasann 127. maddesindeki düzenleme zaman zaman eletirilmektedir, çünkü yerel özerklik konusunda bir belirsizlik durumu ortaya çkarmaktadr (Kele, 2000: 137). Bu
düzenlemeye göre görevleriyle ilgili bir suçtan dolay yerel yönetimlerin
organlar soruturmann salkl bir biçimde sonuçlandrlmas için çileri Bakan tarafndan geçici olarak görevden alnabilirler. Oysa, bu organlarn organlk sfatn kaybetmeleri ancak yarg yoluyla olabilir.
Bu konuda Avrupa Birlii ülkelerindeki düzenlemelere baklabilir.
Ancak, öncelikle belirtmek gerekir ki, bu her eyden önce bir toplumsal
ve siyasal kültür sorunudur. Ekonomik ve sosyal göstergeleri göz ard
ederek yalnzca hukuksal ve kültürel kyaslama yapmak doru olmasa
gerekir. Bu yüzden Avrupayla bütünleme çabalar çerçevesinde yaplan
uygulamalarda öncelikle pilot uygulamalar yaparak bu bütünlemenin
çeitli evrelere ayrlmas gerekmektedir. Avrupa Birlii ülkelerinin yerel
yönetimler konusundaki çalmalar 50 yldan fazla bir zaman dilimini
kapsamaktadr. Yerel yönetim Avrupa ülkelerinde hemen hemen bütün
yerel kamusal hizmetleri yerine getirmektedir. lk olarak Avrupa Konseyi’nin 1957 ylnda düzenledii Yerel Yönetimler Konferans’nda yerel
özerkliin nitelikleri arasnda, yerel özgürlüklere sayg, yerel yaamn
kendine özgü ve partiler üstü özelliinin korunmas, devletle komünler/yerel yönetimler arasndaki ilikilerin açklkla düzenlenmesi, komünlerin akçal özerklii ve gerçek komün bilincinin gelitirilmesi saylmtr (Kele, 2000: 49-50).
Bu ilkeler daha sonra gelitirilmi ve üye ülkelerin onayna sunulan
bir arta dönütürülmütür. 1985 ylnda Avrupa Bakanlar Konferans’nda kesinleen Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art, Türkiye tarafndan da 1988’de imzalanm ve 1992’de ise, bir yasa ile onaylanmtr.
Bu art’ a göre, yerel yönetimleri hem yetki, hem de akçal bakmdan
güçlendirecek önlemler hükümetler tarafndan alnr. Ayrca yerel
özerklik ilkesinin anayasalarda yer almas gerektii de artta yer alan
ilkelerdendir. Yine art’a göre, yerel yönetimlerin snrlarnda halk oylamas yaplmadan deiiklik yaplamayacaktr (Kele, 2000: 50).
Yerel özerklik, yerel yönetimlerce uzun tarihsel uralardan sonra
kazanlm bir haktr. Bu hak, yerel hizmetlerin etkinliinin salanmasndan daha önemli olarak, halkn kendi kendini daha iyi yönetebilecek
duruma gelmesine katkda bulunmay, katlmc ve demokratik bir yaam biçimi gelitirmeyi ve korumay salamak için kullanlr. Ancak,
Yerel Özerklik art’na baz çekinceler koymutur. Bu çekinceler unlardr (Toprak, 2001:19-20):
- Yerel yönetimlerle ilgili kararlarda ve planlama çalmalarnda
kendilerine danlacaktr.
2009 | 45
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
-
Kendi iç yaplarn kendileri serbestçe belirleyebilecektir.
Akçal konularda hareket özgürlüünün salanmas, kaynak aktarmnda kendilerine danlmas.
-
Uluslararas kurululara üyelik ve katlma hakk tannacaktr.
Bu çekincelerin Türkiye’nin her alandaki azgelimilik sorunlar dikkate alndnda hakllk nedenleri elbetteki vardr. Ancak, Anayasal ve
yasal ilkeler çerçevesinde aamal bir biçimde Özerklik art’na tam olarak uyum salanabilir. Yerel özerklii egemen klmann yolu, halkn
yerel yönetimlere sahip çkacak bilince ulamasndan geçer (Kele, 1992:
13-14). Bu da art’n özel bir önem verdii katlmc bir yerel yönetim
anlaynn güçlendirilmesine bal bir durumdur.
Türkiye’de 5216 sayl Büyükehir Belediye Kanunu, Belediye Kanunu ve l Özel daresi Kanun’unda yerel yönetimlere idari ve mali özerklik tannmtr. Anayasa’da da yerel özerklik kavramna yer verilmesi
gerektii yönündeki tartmalar sürmektedir (Öner, 2006: 9-10).
Ancak, burada yerel yönetimlerin mevcut kapasitesiyle sahip
olduklar yetki ve görevleri ne kadar hukuka, ekonomik gereklere ve
halkn beklentilerine uygun olarak yerine getirdiklerini de tartmak
gerekir. Çünkü, Türkiye’de uzun yllar yerel yönetimlerin yetki ve
kaynaklar artrlmaldr eklindeki tartmalar önemli gündemler
oluturdu. Bugün gelinen aama ise, yerel yönetimlerin oldukça önemli
yetki ve kaynaklara sahip olduu, ve fakat hala yetki ve kaynak
ikayetlerinin devam ettii bir aamadr. Özerklik olarak, oldukça
çada düzenlemeler yaplmtr. Ne var ki, yerel yönetimler istedikleri
kararlar alabilmekte, kentleri diledikleri gibi dönütürebilmekte ve katrilyonluk borçlaryla gündeme gelmektedirler. Dolaysyla çok önemli
bir denetim sorunu vardr. Alnan kararlarn, rasyonel ve hukuka uygun
olup olmad çou kez tartmaldr. Yerel yönetimlerin oldukça önemli
bir kurumsallama sorunu vardr. Kurumsallama gerçekletirilene kadar özerklik kstlamasna m gidilecektir? Hayr, ancak hem kamuoyu
denetiminin hem de hukuksal denetimlerin tavizsiz uygulanmas gerekmektedir.
Halka Yakn Yönetim: Yerellik (Subsidiarity)
Küreselleme, yerellik ve yönetiim oldukça iç içe geçen kavramlardr. Bu kavramlarn siyasal, ekonomik, sosyal ve kültürel içerikleri çou
kez örtümektedir. Biri dierinin ya tamamlaycs ya da uygulama aracdr. Yerellik ilkesi, bu etkileim sisteminde özellikle yerel yönetimler
açsndan büyük bir öneme sahiptir.
Yerellik (Subsidiarity) ilkesi, devlet ve yerel yönetim ilikilerini yeni
bir kavramsallatrmaya tabi tutmutur. Kamu hizmetlerinin ilk elden
46 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ve ikinci elden kimler tarafndan yerine getirilecei konusunda bir system deiiklii olarak yorumlanmaktadr. Kele’e (2003: 4) göre, bu ilkeyle geleneksel yap deitirilmitir. Yerel yönetimler “birincil” konuma, devlet/merkezi yönetim ise “ikincil” konuma getirilmitir. Eer, en
alt kademedeki yerel yönetim birimi beklenen kamu hizmetlerini yerine
getiremezse ite o zaman devlet bu görevleri yerine getirmek üzere ie
karyor. Bu ilke, üç ayr uygulama alan için geçerlidir. Bunlardan birincisi özelletirmedir. “Sorumluluklarn” kamu ve özel sector arasnda
paylatrlmas öngörülmütür. kincisi, bu ilkenin daha çok federal
yaplarda uygulanma ansnn olmasdr. Sonuncusu da, “özerk” yerel
yönetimler için yeterli kaynaklarn salanmas ve ayn zamanda merkezin karmasnn en aza indirilmesidir.
Yönetim yaklamlarnn deiimi ile ilgili önemli bir örnektir ayn
zamanda yerellik ilkesi. Yerellik ilkesi, küresel ve bölgesel yaklamlarn
yerel yaklamlarla nasl eklemlendiinin de bir göstergesidir. Toprak’n
deyimiyle “zirveye ramen taban tercih etme” (Toprak, 2001:15)
yaklamnn somutlatrld ilke, yerel yönetimleri temel yönetsel birim olarak kabul etmektedir. Kavram olarak yerellik, özellikle Avrupa‘nn bütünlemesinden sonra olaanüstü bir ilgi görmektedir. Çünkü,
ulus devlet anlaynn tartld ve Avrupa’nn birlik haline gelmesinin
yerel yönetimleri rahatsz eden merkeziyetçilik kayglarn younlatrd
bir dönemde yerellik özel bir ilgi görmektedir. Bu ilke, halka yakn birimler olarak yerel yönetimlerin ve bölgelerin, yürütmekle sorumlu
olduklar bütün görevleri öncelikle kendilerinin yerine getirmeleri
gereini vurgulamaktadr. Ancak, ellerinde bulunan yetkilerin yeterli
olmas gerekir. Yerel halkn daha fazla yönetime katlmas,
yerellemenin güçlendirilerek demokratik gelimenin sürdürülmesi de,
bu ilkenin salayaca yararlardandr. (Kele, 1999: 30-33)
Yerel yönetim birimlerinin olabildiince halka yakn olmas ve alnan
kararlarn da halka yakn düzeylerde alnmas anlamlarnda, yerellik
(subsidiarity) ilkesi, 1992 Maastricht Avrupa Birlii Anlamas ile ayr
bir önem kazanmtr. Bu ilke hem genel hem de bölgesel ve yerel demokrasinin güvencesi olarak Anlama’ nn 3/B maddesinde yer almtr.
Bu anlamada istenen, “kararlarn olabildiince alt düzeylerde alnmas,
olanakl olmayan durumlarda üst düzeylere aktarlmas” ilkesinin
yaama geçirilmesidir. Bununla, yönetimde optimallik ve etkenlik ilkelerine uygun çalan bir yönetsel yapnn baarlmas amaçlanmtr.
Ayn Anlama‘da benimsenen bir baka önemli ilke de, Bölgeler Komitesi‘nin kurulmasdr. Bu örgüt dolaysyla da, yerel yönetimler Avrupa
Konseyi‘nde daha iyi temsil edilebilecektir (Kele, 2000: 76-77).
Avrupa’da ulalmak istenen, bütün Avrupa’nn “yurttalar
Avrupas‘na” dönümesidir. Bu dönüümün salanmasnda hukuksal
2009 | 47
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ve siyasal düzenlemelerin yannda, yerel yönetimler aras ibirlii için
önemli admlar atlmtr. EUREGIO (Avrupa Bölgesel Yönetimler Daimi Konferans) bu amacn gerçeklemesine yönelik çalan, Avrupa
Topluluu içerisindeki bölgesel gelimelerle ilgili birliktir. Bu Birlikte,
bölgesel ve yerel düzeyde yaplabilecek her türlü ibirliinin
gelitirilmesi temel amaçtr (Mengi, 1998: 38-39).
Bu çerçevede Avrupa‘da oluan yerel yönetim anlaynn ortak çizgilerini vurgulamak gerekirse (Reichard, 1993:4-5):
- Devletin görev alann daraltmak (özelletirme v.b)
- Demokrasi çabalarn gelitirmek, yurttan katlm
artrmak, yurttaa yakn yönetim anlayn yerletirmek;
ansn
- Kuralcl olabildii ölçüde azaltmak, bürokrasiyi en aza indirmek;
- Yerellemeye
tanmlamak.
önem
vermek
ve
görev
alanlarn
yeniden
Yönetim, hem örgüt olarak hem de yürütülen hizmetler olarak halka
yakn olmak zorundadr. Çada yönetim anlay bunu zorunlu
klmaktadr. Yerel yönetim reformuyla oldukça youn olarak ilgilenen
ülkeler, bu konuya yaamsal bir önem vermektedirler. Bunun en çarpc
örnei Almanya‘da uygulanan “yurtta bürolar” sistemidir. Bu sistemle
olabildii ölçüde, halka yakn alanlarda halka hizmet götürme ve
yurttan
gereksinimlerini
daha
ksa
zamanda
karlama
amaçlanmaktadr. Bunun dnda, halkn günlük olarak en fazla gereksinimi olan hizmetlerin yürütülmesi için, halkn en ksa zamanda ve en
kolay ulaabilecekleri alt örgütler/ semt örgütleri kurulmakta ve hizmetlerde etkinlik salama yönünde önemli baarlar elde edilmektedir.
Sonuç olarak, yerellik ilkesinden anlalmas gereken, kamu hizmetini o hizmeti en iyi yerine getirebilecek birimin sorumluluk almasdr. Bu
anlamda stratejik olarak o görevi yerel, bölgesel veya merkezi birimlerin
hangisinin yerine getirmesi uygunsa o birim bu görevi yerine getirir
(Öner, 2006: 8).
Yerel Yönetim ve Yönetiim
Yeni siyaset ve yönetim kültürünün temel ve deimez kavramlar,
hiç kukusuz kentsel alanla ilikilendirilebilecek her konuyla ilgili olan
“yerel yönetim” ve “yerel siyaset” kavramlardr. Demokrasi ve kurumlarnn “meruiyetinin” giderek daha fazla sorgulanmas, baz alkanlklarn da “artk” deitirilmesi gerektiini aça çkarmaktadr. Çünkü,
bilginin olaanüstü ve etkileyici yaygnlamas her yeni toplumsal kua daha bilinçli klmakta bu da yönetim ve siyasetin oluum süreçlerinin deimesini zorunlu hale getirmektedir. Örnein, Türkiye’de son
yllarda daha geni kesimlerin “demokrasi isteinin” arttn ve alla48 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
gelen siyasetin en önemli parçalar olan “siyasetçilere ve siyasal partilere” güvensizliin giderek fazlalat açklkla gözlemlenmektedir (Tekeli, 2006: 23).
Bu artlar, siyasetin farkl süreçler, ilkeler ve yaklamlarla yeniden
kurumsallamas gerektiini ortaya koymaktadr. O halde deien ve
farkllaan topluma, deien ve farkllaan bir ”siyaset kültürü” üretmek
gerekmektedir. Tam bu noktada Tekeli’nin yeni siyaset kültürüne ilikin
belirttii ilkelerin –elbette uygulanmas durumunda- altn çizmekte
yarar vardr (Tekeli, 2006: 35): Kutsal deerlere dayanmayan, effaf, kayrmacl dlayan, geçmie deil gelecee dönük, yerel yönetimler
araclyla “yerele proje ve düünce üretme ans veren”, “yenilikçi” ve
etkileime dayanan. Elbette, Türkiye’nin mevcut siyasal hastalklarnn
iyilemesi bakmndan Tekeli’nin belirttii ilkeler önem tamaktadr ve
küresel alanda gelien yeni toplumun, siyasetin, yönetimin, ekonominin
ve kültürün gereklerine göre biçimlenmesi gereken siyasal kültüre iaret
etmektedir. Bu yeni kültürün önemli ülkeler tarafndan benimsendiini
ve gerek genel kamu yönetiminde gerekse kent yönetimlerinde olabildii ölçüde farkl mekanizmalarla ve youn süreçlerle uygulanmaya ve gelitirilmeye çalld söylenebilir. Dünyadaki bu yapsal dönüüm 1990’l
yllarla birlikte yönetimin, süreçlerin, örgütlenmenin, insan kaynaklarnn, toplumsal etkileimin yeniden tanmlanmasn salamtr. Öyleki,
yeniden yaplanma sürecinde Hollanda, Almanya, Danimarka, ngiltere,
Finlandiya, sveç, Amerika Birleik Devletleri oldukça önemli baarlar
elde etmi ve önemli örnekler sunmulardr (Çukurçayr, 2003a: 10-17)
Yönetimde etkinlik, verimlilik ve kalite kayglarnn yannda demokratiklik kayglar da önemli bir yer tutmakta ve bu sorunlara bütüncül
yaklama zorunluluu ortaya çkarmaktadr. Yönetiim kavram da hem
kamu yönetimi, hem de yerel yönetim için önemli katklar salayan kavramlardan birisi olarak ortaya çkmtr. Yönetiim kavramyla birlikte,
yurttan yurtta, geleneksel yönetim yapsnn hiyerarik karakteri, müdahaleci nitelii ve hantallam yapsndan kaynaklanan sorunlar karsnda daha aktif bir konuma gelebilecei öngörülmektedir. Böylece, öncelikle hem yönetsel süreçlerin denetimine yurtta bir aktör olarak dahil
olacak, hem de “kalite” sorununun almasnda önemli bir katk elde
edilebilecektir (Çukurçayr&Sipahi, 2003: 35-36).
Demokrasi, yurttalarn tümünü “halk egemenlii” ilkesiyle bütün
erklerin kayna olarak kabul eden bir siyaset ve yönetim modelidir. Bu
ilke, demokratik rejimlerde anayasalara da ilenmitir. Anayasamzn
altnc maddesi ve Alman Anayasas’nn 28. maddesi (Alle Rechte geht
vom Volke aus..) bu tür düzenlemelerin örnekleri olarak anlabilir. Dolaysyla Türkiye’de halkn karar alma süreçlerine dahil edilmesi anlaynn anayasal temelinin de var olduu bilgisinden yola çkarak, Türki2009 | 49
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ye’nin siyasal ve toplumsal süreçlerde demokratik yöntemlerde belirli
bir olgunlua ulatn varsaymak gerekir. Elbette, bu düünce yalnz
Anayasamzda deil özellikle yerel yönetimlerle ilgili yasalarda da birçok balk altnda ve deiik kavram ve ilkeyle yer almaktadr. Örnein,
yönetimde yeniden yaplanma veya “reform” ad altnda son dönemde
yaplan yasa deiiklikleri arlkl olarak “katlm”, “yerel gündem 21”,
“yönetiim”, “subsidiarite”, “açklk/hesap verebilirlik”, “performans”,
“strateji” ve “gönüllülük” kavramlarn temel referans olarak almtr.
Küresel sistemde yönetim düüncesinde meydana gelen deimeleri
izleme ve buna yasal zemin hazrlama bakmndan oldukça olumlu ve
alannda önemli katklar salayacak bu gelimeler, Türkiye’de kamu
yönetiminin halka daha fazla yaklamas, halkn sistemle bütünlemesi
(entegrasyon veya meruiyet sorunu), halkn gerçekten “egemen” bir
deere dönümesi açsndan büyük önem tamaktadr. Patrimonyal bir
yönetim geleneinin, Cumhuriyet döneminde de “merkezi yönetim”
odakl ve merkezi yönetimin tekelinde bir yapyla sürdürülmesi; hem
yerel yönetimlerin Batdaki gelimi örneklerine yaklamasn engellemi, hem de yurttan bir deer ve “etkileyen” bir özneye dönüümünü
oldukça geciktirmitir. Batda büyük maliyetler ve ykmlarla da olsa
gelien demokratik süreçleri –temsili demokrasi, katlmc/müzakereci
demokrasi ve “demokratik yönetiim (Tekeli, 2006)”- Türkiye’de oldukça geriden izlenmitir. Burada u soruda sorulabilir: Kendi yurttalarmz için iyi/doru/etkin/demokratik/aklc/yararl olan neden Batdan (sözgelimi AB’den) öreniyoruz ki? Bu sorunun skça sorulduunu
hepimiz bilsek de, verilen cevap da genel de herkesin bildii tarzdadr:
Çünkü, biz bunu üçyüz yldr baaramadk…
Yeniden yaplanma/reform yasalarna dönecek olursak, son dönemdeki düzenlemelerin –birçok sknts ve eksii bulunmasna karn, görece öncekilerden çok farkl olduundan- oldukça ilerici ve gelecee
dönük (stratejik) düzenlemeler olduu belirtilebilir. Ancak, bu yasalarn
da önceki baz “iyi” yasalarn akibetine urad ve urayaca izlenimi
domutur. Çünkü, yasalarn çkarlmas ne kadar önemli ise, uygulanmas çok daha büyük bir öneme sahiptir. Uygulanamayan yasa, iyi yasa
deildir. Önceki dönemlerde de, son dönemde de çkarlan yasalarn
genellikle “uygulanyormu gibi” yapld söylenebilir. Gerek bilgi
edinme yasas, gerek belediye yasas ve öteki yasalarn öngördüü düzenlemelerin öngörüldüü gibi uygulan(a)mad; uygulan(a)mad
durumlarda da herhangi bir yaptrm ve denetim mekanizmasnn etkinletirilemedii, dolaysyla yasalarn uygulanmasnn tamamen veya
ksmen ilgili kurumlarn ba yöneticilerine (belediye bakanlar) bal,
görece “keyfi” bir görüntünün olutuu belirtilebilir. Bu anlamda, hem
ulusal düzeyde, hem de yerel düzeyde yönetimin iyiletirilmesi, demok50 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ratikletirilmesi ve etkinletirilmesi amacyla çkarlan yasalarn gerçekte, “ilevsellikten” ziyade “görüntü üretme” kültürü oluturduu rahatlkla söylenebilir. Uygulamalarn yalnzca “yasa gereini yapyoruz”
görüntüsünü/kanaatini ortaya koymak amacyla yapld belirtilebilir.
Oysa, bütün demokrasiler “meruiyet krizi” yaamakta ve bu krizi çözebilmek için olabildii ölçüde yurtta, siyasetin, yönetimin ve yaamn
bütün alanlarnn içine çekmeye büyük çaba göstermektedirler. Çünkü,
demokratik bilinci gelimi bireyler, devlet veya hükümetin her yaptn onaylayan bir kimlik olmaktan çkmakta ve beklentilerinin gerçeklemesini beklemekte; bunun yannda siyaset ve yönetim oyunlarnda
bir “aktör” olmak istemektedir (Çukurçayr, 2003a: 3-4).
Son yllarda, yurtta-devlet, yönetim-özel sektör, yönetim-sivil toplum ve devlet-uluslararas ilikileri açklamak üzere oldukça yaygn kullanlan kavramlardan birisi de, yönetiim (governance) kavram olmutur. Klasik yönetim yaklam, siyasal erk ve yurtta ilikilerini açklamada, deien uluslararas ilikilerin de etkisiyle yetersiz kalmaktadr.
Bu yetersizliin ve snrlln getirmi olduu sl ortadan kaldrmak
amacyla, yönetiim kavram gelitirilerek, devletin/yönetimin iliki
kurduu ulusal özel sektör ve uluslararas özel ve kamusal örgütler de
göz önüne alnarak yeni bir kavramsal çerçeve oluturulmutur. Bu kavramsal çerçevenin özü udur:
Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçilmitir. Üretim sistemi
fordist yapdan esnek bir yapya geçerken, ulus devlet kavramn küreselleme zayflatm, postmodernist düünce modernizme önemli eletiriler getirerek, modernizmin geleneksel hakimiyetini krmtr (Tekeli,
2000: 6). Bu gelimelere bal olarak yurtta tanm da deimi, klasik
yurtta tanm geçerliliini yitirmi ve çok yönlü bir toplumsal ilikiler
a içerisindeki iletiimsel yönüyle yurtta bir çok boyutlu etkileimci
(network member) topluluk üyesine dönümütür (Göymen, 2000: 6).
Bir anlamda, bireyin evrensel ve yerel sorumlukla donatlarak tek kimliklilikten çok kimliklilie geçen yurttaa dönütüünü söylemek gerekiyor (Tekeli, 1999: 250). Bir ulusun üyeleri, ulusal ve yerel ödev ve sorumluluklarla snrl kalmamakta, uluslararas ödev ve sorumluluklar
üstlenmek durumunda kalmaktadrlar.
Yönetiim yaklamnn temel ilkelerini özetlemek gerekirse aadaki özelliklerin kavramn boyutlarn ortaya koyduunu söyleyebiliriz
(Palabyk, 2003: 233-236).
a) Meruiyet: Meruiyet kavram çada yönetim sistemlerinin
korkulu rüyas haline gelmitir. Temsili demokrasilerin en önemli
krizi meruiyet konusunda yaanmaktadr. Kavram, yasallk durumunun
yannda
yönetimin
kabullenilmesi/içselletirilmesi
/yadsnmamas gibi anlamlara gelmektedir. Meruiyetin salanma2009 | 51
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
snn yegane yolu da, yönetiim yaklamnn arlkl olarak üzerinde durduu hem yurtta-yurtta boyutuyla hem de yurttadevlet boyutuyla katlmc/etkileimci mekanizmalarn güçlendirilmesinden geçmektedir. Bu evrensel bir insanlk düü/ideas olan
tahammül/hogörü/bir arada yaama kültürünün de yakalanmasn salayacandan, sosyal, ekonomik ve siyasal alanlardaki
krizlerin çözümüne de katk da bulunabilecek önemli bir açlmdr. Tebaa/itaat eden bir kimlik olarak alglanan yurttan yönetsel/siyasal mekanizmalarla ortak karar alan bir kimlie dönümesi ancak bu yaklamlarn güçlendirilmesiyle olanakldr.
b) Hesap verebilirlik: Demokratik sistemlerde bütün süreçlerin
halkn gözü önünde var olmas gerekir. Meru bir yönetsel/siyasal sistem için temel koul, hesap verebilir/denetlenebilir
bir yapnn var olmasdr. Bunun için de, yalnzca yargsal denetim deil, yönetiim yaklam gerei sivil toplum, özel sektör ve
halk denetiminin de var olmas gerekir. O yüzden kamu örgütleri
her zaman her eylem ve ilem için hesap verebilir bir durumda
olacaklardr.
c) Etkin yönetim: Kamusal hizmetler ve olanaklar eit olarak
halka ulatrlabiliyor ve bu sonuçlardan yurttalar memnun oluyorlarsa bu durumda kamu yönetiminin etkinliinden söz edilebilir. Etkinliin salanabilmesi için, yönetsel süreçleri sürekli denetleyebilecek çoklu bir denetim sisteminin var olmas gerekir. Bu da
ancak yönetiimci bir yöntemle salanabilir.
d) Bilgiye/örenmeye dayal yönetim: Yönetiim yaklam
bilgi kullanmnn yönetsel etkinliklerde en önemli boyut olduuna dayaldr. Halkn, ekonomik, toplumsal, siyasal aktörlerin her
durumda bilgi sahibi olabilecei bir süreçler bütünü, yolsuzluklardan ve kötü yönetimden uzak bir kamu hizmet süreci ortaya
çkaracaktr.
Bu özellikleriyle yönetiim yerel/kentsel politikalara önemli açlmlar kazandrabilir. Katlmc bir yerel demokrasi anlay bütün örgütlenmi sosyal gruplarn temsiline olanak salayacandan yerel yaamn
güçlenmesiyle sonuçlanacaktr (Palabyk, 2003: 257). Örgütlenemeyen
çkarlarn korunmas sorunu serbest piyasa ekonomisinin uyguland
ülkelerde en önemli sorundur.
Bu sorunu da yönetiim yaklamyla çözmek daha olanakldr. Çünkü, bütün toplumsal aktörlerin katlmyla gerçekletirilen yönetim ve
karar alma etkinlikleri, yine bütün topumu dolaysyla bireyleri korumak durumundadr. Zayflar ve sosyo-ekonomik bakmdan dezavantajl durumda olanlarn korunmas da bu anlayn gereidir.
52 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Yönetiim yaklamnn genel görünümü aadaki ekilde ortaya
konmaktadr. Yönetiim kavram içerii açklamak için yeterli görüldüü için burada iyi yönetiim (good governance yerine yönetiim kavramnn
kullanm tercih edildi. Ancak, baz yazarlar iyi yönetiim kavramn kullanmay tercih etmektedirler. Aadaki ekil Aktan (Aktan,) tarafndan
oluturulmutur ve burada da iyi yönetiim kavram tercih edilmitir.
Yönetiimin Temel Özellikleri ve Balca Unsurlar
Kaynak: Can Aktan, www.canaktan.org.
ekilde görüldüü gibi yönetiim oldukça farkl boyutlar içinde tayan bir yaklamdr. Serbest piyasa ekonomisinden sivil topluma ve
yönetim ahlakna kadar birbirini tamamlayan farkl ögelerden olumaktadr. Bu yönüyle de yararlanlabilirlii artmaktadr.
Artk devletin gücü dalmakta, bu geleneksel erk yapsnda yeni aktörler ortaya çkmaktadr. Bu yeni çan ortaya çkard zorunlu bir
ibölümüdür. Yönetiim, sivil toplumu ve uluslararas aktörleri öne çkaran, buna karlk ulus devleti zayflatan bir içerie sahiptir ayn zamanda. Bu temel felsefeden hareket ederek, Korel Göymen bu kavramn
bütün sorunlar çözecek sihirli bir anahtar olmadn, ancak toplumsal
sorunlara, önceliklere ve gereksinmelere bir dinamizm kazandracak bir
yapya sahip olduunu vurgulamaktadr (Göymen, 2000: 8). Çünkü,
yönetiim yönetim felsefesinde çoklu aktörleri söz sahibi yapmakta ve
kat hiyerarilerin yerine karlkl bir etkileim sürecinin belirledii yönetim sürecine yer vermektedir (engül, 1999: 12). Devlet, dorudan
yöneten bir aygt olmaktan çkmaktadr. Özel sektör, gönüllü kurulular,
yerel yönetimler, küresel resmi ve özel örgütler devletin yannda söz
sahibi olmaktadrlar. Elbetteki bu söz sahibi olmann mutlakl yoktur.
Ancak, devlet yapt eylem ve ilemlerin niteliklerine göre anlan aktörleri
2009 | 53
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
karar alma ve kararlar uygulama süreçlerine dahil etmek durumuyla
kar karyadr.
Konunun bir de yerellik boyutu vardr. Sivil toplum kurulular ve
özel sektör yönetiim kavramnn önemli parçalar olduuna göre, yerel
alan-ulus devlet etkileimi nasl açklanabilir sorusuna da yant aramak
gerekmektedir. Genel kamu yönetimi için geçerli olan yönetiim kavram yann da, yerel yönetim alannda da ve özellikle daha fazla yönetiimden söz edilebilir.
Yerel alanlardaki ulusal düzenlemelerle ilgili olarak, özellikle çok
uluslu örgütlerin çevre, nüfus, yerel ve bölgesel yönetimler konusunda
örgütlenmeleriyle birlikte yönetiim kavram doal olarak gündemdeydi. Ancak, yönetiim kavramsal bir bütün ve açklama olarak son yllarda önem kazanmtr. Toprak, özellikle yerel toplumsal alanla ilgili olarak gerçekletirilen uluslararas toplantlarn ve bu toplantlarn sonuçlarnn doal olarak yönetiim kavram içerisinde deerlendirilmesi gerektiini vurgulamaktadr. Örnein, 1992’deki Rio Zirvesi sonucunda ortaya çkan Gündem 21 devlet merkezli olmaktan çok katlmc ve çok aktörlü bir anlay yanstmaktadr. Bundan baka, Habitat toplantlar da
yönetiim yaklam kapsamnda deerlendirilmelidir (Toprak Karaman, 2000: 44-45).
Ancak, iin bir de finansal boyutu vardr ki, yönetiime yöneltilen en
keskin ve olumsuz eletiri bu boyutla ilgilidir. Ulusar sermayenin ve
örgütlerin yeni bir sömürü stratejisi olarak da görülmektedir. Bu yeni
stratejinin özü udur (Ayman Güler, 1996: 53-56) : “Yerelleme”, “yerel
yönetim”, “sivil toplum” ve “gönüllü kurulular” gibi kurumlar ve kavramlar öne çkararak devletten olabildiince kaçlacaktr. Bu yaplrken,
yeni sa ideolojiden yararlanlacaktr. Bu ideoloji, özgürlüün güvencesinin kapitalizm olduu anlayna dayanmakta ve piyasa ekonomisini
güçlendirmek için bütün olanaklarn kullanmakta ve eitlik sorunlarn
görmezden gelmektedir.
Bu da, bizi doal bir sonuca götürmektedir. O da udur: Uluslararas
kapitalizm az gelimi ve gelimekte olan ülkelerde toplumsal ve siyasal
alanda çok aktörlülüü özendirmekte ve bunu yaparken yine ulusar
sermaye örgütlerinden yararlanmaktadr. Bu da, yeni bir yönetim anlaynn gelitirilmesini salarken, uluslararas örgütlerle devlet aracln kaldrarak dorudan iletiime imkan salamakta, dolaysyla sermaye
hareketlerine ivme kazandrmaktadr. Bu da elbetteki, küreselleen sermayenin çkarna bir sonuçtur.
Kart düüncelere ramen, konuyla ilgili oldukça umutlu olan ve
yönetiimin uluslarn demokratik anlamda kendini gelitirmesi için
önemli katklar salayacan düünenler de vardr. Örnein lhan Teke54 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
li, yönetiimin “...daha desantralize bir siyasal ekonomik güç öngörüsüne dayand için bu sistemin ileyiinde daha eitlikçi bir toplum” oluturabileceini vurgulamaktadr (Tekeli, 1999: 253).
Yerel yönetimlerle yönetiim mekanizmasnn dier aktörleri olan sivil
toplum kurulularnn etkileimi, yerel ekonomik kalknma için önemli
frsatlar oluturabilir. Bu amacn gerçeklemesi, her iki kesimin “uyumlu”
ve birbirlerini desteleyici tutumlaryla yakndan ilgilidir. Bu durum yerel
ekonomik kalknmay azmsanmayacak derecede olumlu etkiler. Bu sonuçlarn salkl bir biçimde gerçekleebilmesi “yönetiim iklimine” ve “türüne” baldr. Dier bir deyimle oluturulan yönetiim mekanizmalarn nitelikleri ve yaps temel belirleyici olmaktadr (Acar, 2003: 325).
Bu durum son yllarda yönetim, ekonomi, siyaset ve çevre konularnda oldukça çok konuulan yönetiim (good governance) kavramyla
da açklanabilir. Dünya Bankas’nn özendirici politikalaryla yaygnlk
kazanan yönetiim uygulamalar, yerel, ulusal ve küresel sorunlarn
çözümünde çok ortakl bir yönetim, denetim ve çözüm mekanizmas
öngörmektedir. Sosyal ibirlii özendirilerek, yerel aktörler ve sivil toplum aktörleri harekete geçirilerek toplumsal sorunlara sahip çklmas
salanmakta, gerekirse uluslar aras aktörler de sorunlara ve çözümlere
taraf olmakta ve bu durum ulus devletin sorun çözme yeteneini artrmaktadr (Ray, 1999: 356). Yönetiim uygulamalar küresellemenin sömürgeci etkisini güçlendirmekte ve uluslar daha fazla baml hale mi
getirmektedir? Bu soru çok sorulmakta ve tartlmaktadr. unu belirtmek gerekir ki, yönetiim ulusal, yerel ve uluslararas sorunlarn çözümüne ilgili özel sektör, yerel yönetim, ulusal yönetim temsilcileriyle
birlikte soruna taraf olan bütün aktörleri dahil eden bir politikalar bütünüdür. Temel amac da kamunun halka hesap verebilirliinin artrlmasdr (Peters, 2000: 29-57).
Yerel Yönetim, Yurtta ve Yaam Kalitesi: Demokratik Kültür
Yerel yönetim yaam kalitesinin düzeyinin belirlenmesinde en
önemli etkiye sahiptir. Ancak, katlmc/sorumlu yurttalk hepsinden
daha fazla sahiptir. Siyasal sosyoloji açsndan bakldnda, bu gelime
geleneksel deerlerin yerini yeni deerlere brakmasndan kaynaklanmaktadr. Bu zorunlu bir vazgeçitir. Özellikle 1960’l yllar anlatan
“materyalist hedonizm” felsefesi, “bireycilii” ön plana çkarm, bu
gelime de siyaset ve yönetimin yurttalar tarafndan daha fazla zorlanmasna neden olmutur. Gelimeler, yurttan yönetimden beklentilerini/taleplerini artrrken, siyasal ve yönetsel sistemler de, yurttan bu
beklentilerini karlamak ve bir “uzlama” aramak için katlmc yöntemler arayna girmilerdir ve saysz yöntem gelitirmilerdir (GleimEgg, 1995: 25).
2009 | 55
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Yaam kalitesi kavram da yerel alanla birebir ilikilidir. Hani Ziya
Paa’nn çok bilinen bir sözü vardr: Ayinesi itir kiinin, lafa baklmaz/Kiinin görünür rütbe-i akl eserinde
Bugünkü Türkçeyle, kiinin aynas iidir ve aklnn derecesi yaptklarnda/ ürettiklerinde/ birikimlerinde görünür. Aslnda bu sözü toplumlarn zihinsel birikiminin ya da zihinsel kalitesinin yansmas da yaadklar mekanda
görünür diye uyarlamak yanl olmaz herhalde. Ne yazk ki, kentlerimiz yaam kalitemizin çok kötü bir durumda olduunun fotoraflar durumundadrlar.
Yaam kalitesi deyimi neyi anlatr? Bu soru, bireyin zihinsel yapsndan, yaad sosyal çevreye kadar birçok deiken yardmyla ancak
yantlanabilir. Yaam kalitesi, gerçekte yaanlan çevrenin, mekann bir
ürünüdür. Yaam çevresi, yaam kalitesini belirler demek yanl olmaz.
Bireyin içinde yaad aile ortam, apartman, mahalle ve kent, bireyin
yaam kalitesini yakndan etkilerler. Yaam kalitesi, bir biçimde bireyin
mutluluk katsaysn anlatr.
Mekan, insan tutum ve davranlarn etkiler. Mekan biçimi, toplumsal yap için göstergedir. Mekan, sosyal sistemin taycs ve yansmas,
sosyal çatmalarn alan ve hedefi, yabanclama ve çeitli sosyal hastalklarn kayna, özetle günlük yaamn fotorafdr. Bu fotorafta yer
alan yansmalar, toplumun zihinsel yapsnn da yansmasdr. Sanayileme ve uzmanlamann da etkisiyle oldukça karmak mekanlar olan
kentler de, insan yerleme biçimi olarak hem fiziksel, hem de toplumsal
mekanlardr. Kentte yaayanlarn yaam kalitesi de, kentten elde ettikleri doyum ve kentin, kentlilerin gereksinimlerini karlayabilme kapasitesi ile ölçülebilir. Katlm kavramnn yaam kalitesiyle ilikisine gelince,
açk bir iliki gibi görünmese de, kentte yaayanlarn kentin sosyal ve
fiziksel biçimlenmesine katlarak, yaam kalitesini etkileyebilme olanaklarnn olmas gibi demokratik bir ilikiden söz edilebilir. Marks’a göre,
insan d dünyay dönütürürken, öz doasn gerçekletirir. nsan, eyay üreterek, biçimlendirerek, gerçekte kendini üretir. Bu süreçte ben
dlar. Bu ben ürettikleriyle bütünleir, bütünleirken ürettiklerinin
ayns olur (TÜSES, 1991: 46). Gerçekte insan davranlarnn psikolojik
temellerini ortaya koyan bu düünceleri, “insann mekan ve dolaysyla
kenti kiiselletirmesi, dönütürmesi, insann ya da o mekan üzerinde
yaayanlarn zihinsel haritalarn da verir” anlamnda alglamak yanl
olmaz.
Demokrasinin siyasal, hukuksal ve ekonomik getirilerinin üstünlüü, demokrasinin dünya ölçeinde tercih edilen bir norm olmasyla sonuçlanmtr. Ancak, demokrasinin bir de özneleraras ilikileri düzenleme yeteneinden söz etmek gerekir. Demokratikleme, insanlar arasnda var olan iletiimin, ussallk ve evrensellik potansiyelinin kiilerde
56 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ve kurumlarda yansmasdr. Demokrasi, her insana tüm dierinin düünce biçimini benimseyerek, kendi davrann biçimlendirme olana
sunar (TÜSES, 1991: 9-10).
Sürdürülebilir kalknma konusunda yerel yönetimlerin neler yapabileceklerini aratran bir çalmada, yaam kalitesinin ekonomik (meslek,
isizlik, satn alma gücü gibi), sosyal güvenlik (suç ilenme oran, geceleri kendini sokakta güvende hissetme ve trafik kazalar gibi), salk
(ortalama ömür, çocuk ölüm oran, kalp hastas oran gibi), doal çevre
(hava kirlilii, çevre koruma görevlisi says), sosyal hareketlilik (ortalama seyahat eden yolcu says, kent dna haftalk çk says gibi),
siyasal- yönetsel (seçmen says ve seçime giderek oy kullananlarn oran, en az iki yerel politikac tanma oran), kültür ve bo zaman kullanma
gibi göstergeleri olduu belirtilmektedir (Born, 1997: 29-30).
u açktr ki, artan iletiim olanaklar, bilginin bireye daha youn ve
sk ulamas sonucu, bireyin siyasal ve yönetsel alana ilgisi artmaktadr.
Özellikle yerel alanda, kurumsal katlm olanaklarnn oldukça az olmasna karn, halkn yerel yönetim etkinliklerini daha bir ilgiyle izledii ve
etkileme yollar aratrd gözlenmektedir. Yerel düzeyde, yurttan
siyaset aktörleriyle yüzyüze etkileiminin daha kolay ve yaygn olmas,
nüfusun göreceli homojenlii ve yerel sorunlarn da topluluun çou
için ayn anlam tamas, yerel siyaset açsndan katlmc bir yaplanmay kolaylatrc etkenlerdir. Ancak, kalknma planlarnn merkezden
yaplmas ve merkeziyetçi eilimlerin güçlü olmas, yerel halkn katlmnn yollarn tkayabilir (United Nations: 31-33). Böyle bir siyasal
sistemde, yerel halkn karar alma süreçlerinde yer almas ya da yerel
siyaseti etkilemesine çok sempatik baklmayabilir.
Castells, kent sorununun çevre sorunsal ile birlikte, gelimi kapitalist toplumlarda en önemli toplumsal ve siyasal sorunlardan birisi olduunu söylüyor. Bu alanda ortaya çkan hareketlerin, çevre, yaam kalitesi, konut sorunu, kentsel ulam, kamu hizmetleri gibi konular gündeme getirdii ve böylece kent sorunsaln sosyal ve siyasal dinamikler
çerçevesinde tartma düzlemine çektiini belirtiyor. Ayrca, kent ve
çevre konularnn hükümet ideolojilerinin merkezinde yer aldn da
belirtiyor. O na göre, kent sorunu bütün toplumsal gruplarn temel sorunudur. Çünkü, yaam alandr ve bu alanda konut, eitim, salk, kültür, ticaret, ulam gibi temel gereksinimler karlanr ve bu karlama/karlamama sorunsal bütün toplumsal gruplar ilgilendirir.
Castells, devletin kente müdahale ettiini, ancak bunu kapitalist snf
için yaptn da belirtmektedir (Castells, 1997: 11-14 ).
Yerel siyaset, küreselleme ve yerelleme tartmalar çerçevesinde
daha çok önem kazanmtr. Küreselleme, ekonomik, sosyal ve siyasal
benzemelerin ve yaknlamalarn benimsenmesi anlamnda çada ve
2009 | 57
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
etkin akmlardan birisidir. Fakat, küreselleme yerelliin ortadan kaldrlmas anlamnda kabul edilmemektedir. Daha da ötesi, yerellik gerçek
siyaset olarak tanmlanmakta; kaynaklarn mekansal dalmndan pay
alma anlamnda ele alnmaktadr. Yerel özerklik de, merkezin gereksiz
müdahalelerinin önlenmesi için, liberal demokrasi savunucular tarafndan vazgeçilmez bir deer olarak görülmektedir (Kele, 1994: 25).
Demokratik bir yerel yönetim, demokratik bir toplum içinde geliebilir. Böyle ideal bir toplumun ilkeleri de, çoulculuk, demokratiklik ve
toplumsal katmanlarn karar süreçlerine katlmndan oluur (Tekeli,
1983: 12-13). Yerel düzeyde katlmdan beklenen yararlar, yurttan toplumla bütünlemesi ve toplumsal endielerle donanarak, sosyal sorumluluk üstlenmesi; sosyal ilikiler ann yardmlamac yönünün ön plana çkmas; daha fazla yaam kalitesi; sosyal atmosferde olumlu deiimler; alternatif düüncelerin gelime ortam bulmas ve bunlarn toplum yararna kullanlmas olarak saylabilir (KGST, 1984: 14).
Yerel yönetimler, demokrasinin tabandan tavana doru yaplanmas
ilevini gören kurumlardr. Demokrasiyi üstün klan nitelikler, örnein
seçim, denetim ve sorumluluk ilkelerinin en optimal biçimde yerel düzeyde yaama geçirilecei varsaylr. Yerel yönetimle demokrasiyi, etkin
ve ilevsel etkileimiyle bir düzlemde buluturan, temsil ve katlma kurumlardr. Çünkü, yerel düzeyde yönetilenle yönetenler arasnda mekansal ve toplumsal uzaklk en aza inmektedir. Bu önemli nokta, hem
çeitli kentsel gruplarn yerel karar organlarnda temsiline olanak salamakta, hem de bu yerel aktörlerin kesintisiz yönetsel sisteme katlm
için gerekli ortam sunmaktadr (Çitçi, 1996: 5-6).
Yerel yönetimlere, demokratik katlma en uygun yönetimler gözüyle baklr. Bunun nedeni, yerel yönetim organlarnn, yerel halkn katlmyla seçilmi ve yerel halka en yakn yönetsel birim olmalarndandr.
Ancak, yalnzca seçim yeterli deildir. Seçim, sonuçta birkaç ylda bir
yaplan, belli dönemlere bal bir tercihtir. Katlmn süreklilii olmaldr. Bunun da yolu, çeitli halk kesimlerine katlmn yolunu açmaktr.
Demokrasinin temel referanslar da bunu gerektirmektedir: Halk katlm, çoulculuk ilkesi, önderlerin dayanmaya önem vermesi ve seçmene kar hesap verme sorumluluu tamalar gibi demokrasi deerleri,
yerel ölçekte de geçerli deerlerdir (Kele, 2000:55-56).
Yerel yönetimlerin dayand deerler açsndan konuya yaklaldnda, yerel yönetimle merkezi yönetim arasndaki ilikilerin, tarih boyunca sürekli olarak deitii ve gelitii görülür. Hem katlm ve demokrasi ilkelerini benimseyerek yerel yönetimleri güçlendirmek, hem
de bu yönetim birimlerinin siyasetin dnda kalmasn salamak olanakszdr. Toucqueville gibi düünürler, yurttan yerel bir topluluun
üyesi olma bilinç ve sorumluluunun ancak yerel yönetimler düzeyinde
58 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
salanabileceini savunmulardr. Bu düünceler balamnda, özeksel
yönetimle yerel yönetimler arasnda dengeli bir siyasal erk dalmn
etkileyen baz etmenleri belirtmek gerekir (Kele, 2000: 43):
1- Ülkenin tarihsel birikimi ve gelenekleri,
2- Toplumsal yapnn özellikleri,
3- Ülke ekonomisinin nitelii ve
4- Özeksel yönetimin yaps.
Hereyden önce, özeksel yönetimin durumu yerel yönetimlerin güçlü ya da zayf karakterli olmasn belirler. Eer güçlü ve oturmu, kendine güvenen bir özeksel yönetim olumusa, birtakm yetkilerin ve görevlerin yerel yönetimlere aktarlmasnda saknca görülmemektedir.
Yerel yönetimler halkn kendi kendini yönetmesine daha elverili kurumlardr.
Çoulculuk gibi katlmclk da demokrasinin gereklerindendir. Katlmclk, karar organlarnn seçimini yapmak olduu gibi, yerel halkn,
yerel hizmetlerle ilgili yatrmlarn projelendirilmesi ve uygulanmas
aamalarnda bilgilendirilmeleri ve karar verme sürecine katlmalarn
da içerir. Belde halknn bilgilendirilmesinde halkla ilikiler uygulamasndan ve yerel iletiim olanaklarndan (Radyo ve TV gibi) yararlanlabilir. Yatrm veya hizmetin yayld alan dikkate alnarak, kamuoyu yoklamalarna gidilebilir (Erdumlu, 1993: 22-23).
Yerel siyasete genel siyasetin etkisi kaçnlmazdr. Ancak, yerel düzeyde alnan kararlarda yerel erk yaps da önemlidir. Varol, erk yapsn, siyasal etkinlik alanlarnda, resmi ya da resmi olmayan karar alclar
grubu olarak tanmlamakta ve yerel özerkliin derecesi ne olursa olsun,
yerel siyaseti yönetenlerin kimler olduunun bilinmesi gereine deinmektedir. Yerel siyasette ekonomik ya da siyasal olarak güçlü olan kesimler ve bu kesimler arasndaki ilikiler oldukça etkindirler. Bu balamda, yerel siyaseti kimin yönettii önemlidir (Varol: 18-22). Yerel yönetime sermaye snfnn katlmas ve egemen olmas evrenseldir ve tarihsel bir olgudur. Varol, belediye yönetimiyle ilgili yasalarda esnafn
örgütlü katlmnn özendirildiini belirtmektedir. Bu açdan Türk yerel
yönetimlerine bakldnda küçük esnaf grubunun egemen olduu görülmektedir (Varol: 40-44).
Güçlü demokrasi ve sivil kültürün yaama ve güçlenme alan olarak
yerel siyaset, eletirel bir kamuoyu, itirazlar ve protestolar, kendi kendine yardm ve dorudan katlm gibi yöntemlerle yerel ve ulusal demokrasiye katkda bulunabilir (Roth, 1999: 228).
Katlmn bütün türleriyle oluumu ve yaygn bir davran örüntüsüne dönümesi, merkez kenar ilikilerini düzenli bir yapya sokar ve
2009 | 59
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
aradaki balarn daha güçlü olmasn kolaylatrr. Bu ilevsel yanyla
siyasal katlma bütünlemeyi salar. Ancak, dier yandan bu etkileimin
salkl olmamas durumunda, yani merkezin çevreden gelen etkileri ya
da istekleri karlayamamas durumunda, bütünleme yerine kopma ve
huzursuzluk sorunlar da doabilir (Kalaycolu ve Sarbay: 39-40). Örnein, bir beldenin yol ya da içme suyu sorunu gibi temel gereksiniminin savsaklanmas, kenarn merkezden soumasna ve uzaklamasna
yol açabilir. Bu ilikilerin birbirinden bamsz olamayaca açkken ve
katlma sürecinin de önemsiz saylmasnn olanaksz olduu ortadayken; bu ilikilerin salkl bir etki-tepki egüdümü içerisinde ibirlii ve
bütünlemeye dönütürülmesinin yollar aratrlmaldr.
Yerinden yönetim ilkesi, yurttalarn gereksinimlerinin yaadklar
yerlerde örgütlenen bir siyasal kurum tarafndan yerine getirilmesini
öngörür. Bu örgütün organlarn, o beldede yaayan halk seçer. Bu bakmdan yerel yönetim ve katlm kavramlar yakn bir ilikiye sahiptir.
Çada devlet sistemlerinde bu ilke olabildiince kullanlarak, yönetimin halka yaknlamas salanr. Böylece, yurttaa en yakn düzeyde,
yönetsel kararlara katlma olana doar. Yerel politikalarn olumasna
katlm, genel siyasal katlma olarak anlalmaldr (Gabriel, 1983: 58).
Hangi olanaklarn katlm için salanm olduu ya da hangi kurumsal düzenlemelerin yapld, katlmn demokratik yaplanma içerisindeki deerini göstermesi bakmndan önemlidir. Genel siyaset sistemindeki katlm olanaklar ya da düzenlemeleri yerel siyasette de vardr.
Gelecein yerel yönetimleri, yurttaa, kentle bütünleme ve kentsel
kimlikle özdeleme ans sunabilmelidirler. Kent, her yanyla, her kesimden kentli için anlalabilir ve yaanabilir olmal, yurttaa her olana
salayabilmelidir. Bundan dolay, kent yönetiminde “Her ey kontrol
altnda!” anlay oldukça yanltr. Bunun yerine, kent her zaman büyüyen ve gelien yanlaryla kavranmal ve sürekli gelitirme projeleri
üretilmelidir. Yönetim, yurtta yanna almadan hiçbir yeniden yaplanma giriiminde bulunmamaldr. Yurtta, kentsel çevreyi biçimlendirmede yönetimle birlikte çalan bir ortak gibi alglanmal, yönetimin
baarsnn ölçümünde yurttalarn yarglar dikkate alnmaldr. Yurttan bakyla ve beklentileriyle kente baklmaldr (Hill, 1996: 5-13).
Yurttan, yaamn etkileyen yönetsel ya da siyasal kararlarn oluumuna katlmas, bir sorunu oldukça sk gündeme getirmektedir. O da
udur: Acaba, katlm yönetimin baarsn olumsuz yönde etkileyen ve
verimlilii düüren bir etkiye sahip midir? Açklkla belirtmek gerekir
ki, çada yerel yönetimciler, bunun hiçbir biçimde doru olmadn
belirtmektedirler (Buschor, 1994: 43).
60 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Katlm, demokrasi kuram balamnda bir amaçken, kent bütününde baz önemli amaçlar gerçekletirmek için de vazgeçilmez bir araçtr.
Bu çerçevede belirlenen amaçlar: yerel hizmetlerin olabildiince etkin,
çabuk ve ucuz olarak yerine getirilmesi, yerel düzeyde halkn demokrasi
bilincinin güçlendirilmesi ve son olarak yerel demokrasinin kökletirilmesidir (Kele, 1993: 21).
Ölçek büyüklüünün, kentin ekonomik ilevleri ve kii bana maliyetlerle olan ilikisi kadar, demokratik katlmla da ilikisi vardr. Yerel
yönetimlerin ilevsel etkinlii ve demokrasi ile olan ilikilerinde, küçük
ve büyük üniteler arasnda bir karlatrma yapldnda yurttan elde
ettii frsatlar bakmndan küçük ünitelerin daha elverili olduu görülür (Kele, 1993: 22-23). Kar bir yaklama göre de, büyük üniteler küçükler kadar ekonomik etkinlie ve ilevsellie sahiptirler. Ancak, büyük ünitelerin daha çok kamu hizmetlerinde verimlilik ve etkinlik için,
küçüklerin ise demokratik katlm için elverili olduu biçiminde görüler vardr (Erdumlu, 1993: 16).
“Yerel Yönetimin Gelitirilmesi” amacyla hazrlanan bir öneriler paketinde, etkinlik ve demokrasi uyumlulatrlmaya çallmtr (BTKB:
19-20):
1- Yerel yönetime ilikin yetkiler, yerel toplulua en yakn yönetim
birimince kullanlr.
2- Yerel yönetimlerin büyüklüünün saptanmasnda, hizmetlerin etkin bir biçimde yerine getirilmesi için gerekli boyutlar dikkate alnr.
3- Yerel yönetimlerin snrlarnda yaplacak deiiklikler, yerel halkn oyuna bavurularak gerçekletirilir.
4- Yerel görev ve yetkilerin, yerel yönetim birimleri arasnda bölünmesinde “demokratiklik ve etkinlik” ve “yetkilerin yerel toplulua en
yakn yerel yönetim birimince kullanlaca” ilkelerinden hareketle;
hizmetlerden yararlanan nüfus, arazi büyüklüü, corafi özellikler, kültürel-sosyal farkllklar, ekonomik durum, tarihsel geliim ve gelenekler
gibi etmenler dikkate alnr.
5- Yerel yönetim birimleri arasndaki ilikiler hiyerariye deil,
özerklie dayanr. Koordinasyon, ibirlii ve dayanmann salanmas
yoluna gidilir. Birden çok birimi ilgilendiren sorun alanlarnda gönüllü
“özel yerel yönetim düzenlemelerine” gidilir.
Kentsel büyümenin ortaya çkard sorunlarn çözümü açsndan
sorun, büyüklük-küçüklük sorunu olduu kadar, etkin ve egüdüm içerisinde çalan yerel birimlerin kurulabilmesi sorunudur da. Yönetimi
belirleyen, yer, nüfus ve olanaklardr. Büyük ünitelerin verimlilik, küçük
ünitelerin de demokratik özelliklerinden yaralanmak için kademeli yö2009 | 61
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
netsel yap, metropoliten kentlerde tercih edilmektedir (Toprak, 1988:
127). Böyle bir federatif yapda birçok avantaj salanm olur. Birincisi
kamu hizmetlerinin etkinlii artar. kincisi, denetimsiz kentleme ve
düzensiz imarn önüne geçilebilir. Optimum bir biçimde yerel yönetim
snrlar içinde kamu hizmetleri arasnda egüdüm salanabilir. Bunlarla
birlikte demokrasinin yerel özerklik ve katlm gibi ilkeleri de güçlendirilmi olur (Kele, 1985: 72).
Öte yandan, küçük beldelerde halk çeitli yollardan dilek ve ikayetlerini belediye bakanna daha kolay ulatrabilmekte ve etkileim daha
kolay olabilmektedir. Büyük ölçekli beldelerde belediye bakan ile ya
da belediye ile halk arasndaki etkileim daha zor olmaktadr. Nüfus
büyüdükçe belediye bakann kiisel olarak tanyanlarn says azalmakta ve belediye meclisi üyeleri ise hiç tannmamaktadrlar. Bu durum, beldelerdeki, sivil toplum kurulular için de geçerlidir (Falay ve
dierleri, 1996: 31).
Yerel yönetimlerin etkinlii, kentlerin çekim merkezleri haline gelmesi, kentsel atmosferin demokratikliiyle yakndan ilikili görülmektedir. Örnein, giriimciler yatrm yapacaklar yerlerin demokratikliini
oldukça önemli bulmaktadrlar. Yerel yönetimlerde demokrasiyi yanstamayan yönetimler, ekonomik bakmdan çekim merkezi olamamaktadrlar. Ayrca, halk yönetimde bir vizyon ve yenilik görürse katlmak ve
katkda bulunmak ister. Böylece yurttalar yerel hizmetler için harekete
geçirmek kolaylar. Aksi durumda yerel yönetimden ve yerel kurumlardan kaç görülür (Plamper, 1997: 33-34).
Yerel Siyaset ve Denetim Sorunu
Yerel siyaset, eer katlm ve birlikte biçimlendirme ile yaplandrlm/kurumsallam ise ite o zaman yerel siyasetle ilgili yolsuzluk ve
kötü yönetim kayglar en aza indirilebilir. Çünkü, mevcut kurumsal
yap, yerel siyaset sistemi ve denetim mekanizmalar yukarda belirtilen
kayglar gidermekten oldukça uzak görünmektedir. Katlmn, katlmclar açsndan getirisi, kendini gerçekletirme olanaklarnn artmas
iken, siyasal sistem içinse meruluk ve gerçekçilik olanaklarnn salanmasdr. Bir davrann birey için hukuksal olarak ve ölçülebilir (rasyonel) olmas, bireyin bu davrann olumasna katlmyla yakndan ilgilidir. Ancak, kararlarn oluumunda zaman, para ve dier önemli faktörlerin maliyetini de düünmek gerekir. Bat demokrasilerindeki çounluk
ilkesinin amac, kararlarn maliyetini azaltmak ve ayn zamanda çounluun kar çkmayaca kararlar üretmektir. Daha fazla katlm, daha
fazla demokrasi demek midir? Katlm, yerel halkn refah düzeyinin ve
esenliinin artmasna hizmet etmelidir. Ancak, katlma davran bireylerin egosunu tatminden öteye gitmeyen bir ura olarak da görülebilir.
62 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Katlmda, mehur “ortalama yurttan” bilgi ve katlma ilgi düzeyi
önemli deikenlerdendir. Siyasal açdan bilgili, ilgili, tartmaya açk,
tartma yetenei olan, aktif yurttalara bal olarak katlmn getirileri
deiecektir (Gabriel, 1983: 100).
Bir ülkede yasalar çok güzel yaplabilir; ülke, çok önemli insan kaynaklarna ve doal kaynaklara sahip olabilir; çok rasyonel organizasyonlar gerçekletirilebilir; siyasal ve toplumsal sistem kusursuz iliyor görünebilir. Bütün bunlar, etkili bir denetim sisteminin olmad toplumlarda, bir noktadan sonra anlamszlar. Çünkü, denetimin olmad
yerde, bozulma ve çözülme kaçnlmazlar. Yasal denetim de çou kez
yetersizdir. Bu yüzden, yönetsel süreçleri halkn sürekli izleyebilecei ve
denetleyebilecei bir yapya kavuturmak gerekir. Her türlü siyasal ve
sosyal tkanklklarn önünün alnabilmesi için bu zorunludur. Bu yaklam benimsendii zaman, “kent yönetimlerinin seçimden seçime hesap
verme yöntemi yerine, sürekli hesap verme alkanl, yani “saydamlk” ilkesi korunmu olur.” (Kele, 1993: 21)
Toplumsal ve siyasal kurumlarn en önemli amaçlarndan birisi de
siyasal sosyalizasyonun salanmas, bireyin var olan deerler sistemine
yabanclamamasnn salanmasdr. Bu noktada, yurttan siyasal sistemin bir parças olarak anlamn kaybetmesi, ikincil önemde görülmesi,
siyasal sosyallemenin de temelini kaybetmesi demektir. Özellikle de,
yurttan bir tüketici konumunda görülmesi, onun politik alanda yeteneksiz olduunun kabulü anlamna gelmektedir. Demokrasinin yaamas, toplumsal sistemin bir parças olan siyasal/yönetsel sistemin meruluk ve ussallk temellerine oturmas ve yurttalarna siyasal/yönetsel
sistemle özdeleme olanaklar sunmasna baldr. Bu da, hereyin kamuoyu önünde gerçekletii ve halk denetiminin temsilciler yoluyla da
olsa yürütüldüü bir sistemde olanakldr. Beklenen bu sonucun elde
edilmesi ve siyasal sosyallemenin salanmas ve güçlendirilmesi yalnzca katlmc yöntemlerin kullanlmasna ve yurttalarn bu süreçlerde
yer almasna baldr (Bernotat, 1982: 44-46).
2009 | 63
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
TÜRKYE’DE YEREL YÖNETMLER VE DEMOKRATKLEME
Bu bölümde Türkiye’de yerel yönetimlerin tarihsel gelime süreci ve
özellikle demokratikleme boyutuyla incelenmektedir. Kurumsallama,
organlar, demokratikleme ve yasal/hukuksal boyutlar açsndan yerel
yönetimlerin geliim süreci Osmanl döneminden itibaren ele alnmaktadr.
Osmanl Döneminde Yerel Yönetimler
Osmanl mparatorluu’nda –en azndan 1839’da ilan edilen Tanzimat Ferman’na kadar- siyasetin merkezinde saray vard ve siyaset ordu
etrafnda biçimlenmekteydi. Dolaysyla herhangi bir yerel yönetimin
veya sivil toplumun siyasal anlamda bir varlndan ve etkinliinden
söz etmek olanakszdr. Ancak, bu durum son derece olaandr. mparatorluklar ve krallklar çann youn bir biçimde yaand bir dönemde
Osmanl mparatorluu’nda da siyasal ve yönetsel farkllama beklenemezdi. Bat’da kentler ve yerel yönetim Antik Yunan demokrasi hareketlerinin etkisiyle uzun yllar içinde biçimlenmeye çalrken, temel rol
burjuvaziye/tüccarlara dümütü. Kentlerin ve yerel yönetimlerin güçlenmesi Bat toplumlarnn bir “çk” aramas veya ayakta kalmaya çalmas sonucu ortaya çkan bir süreçtir ve bu süreçte ktalararas ve bölgesel “ticaret” baat rol oynamtr. Buna elbette feodal sistemin çökü
sürecini ve toplumun üzerindeki basksn da eklemek gerekir. Osmanl
sisteminde ise sarayn dnda herhangi bir kurumun herhangi bir ekilde karar alamamas, birkaç yüzyl ilerin oldukça iyi gitmesinden de
kaynaklanmaktayd. Ancak, merkezin siyaset yapma ve yönetme gücü
azalnca, dsal basklarn da etkisiyle farkl bir siyaset etme biçiminin
görülmeye baland belirtilebilir. Merkezin gücünün azalmas ordunun da geleneksel yap ve ilevlerinden uzaklamasyla doru orantldr. Osmanl ordusunun temel kurumu Yeniçeri Oca 1826’da kaldrldktan sonra 1839’da Tanzimat Ferman ad altnda yeni bir siyaset yöntemi ve yaps benimsenmitir. Böylece merkezin tekelinde bulundurduu siyasal güçte önemli bir krlmann görülmeye balad söylenebilir. Bat’da siyasal katlma temelli bu gelimeler Osmanl’da Merkezi
kurumlar rahatlatacak ve merkezin siyasetini etkilemeyecek küçük siyasal farkllamalar olarak deerlendirilebilir. Artk, yeni bir “devir” ve
yeni “kurumlar” dan söz etmenin zaman gelmiti (Ortayl, 1985: 18-19).
Tanzimat Ferman’yla birlikte oluan “Muhassl Meclisleri” ve daha
sonra oluturulan “vilayet, liva, kaza idare meclislerinde, vilayet temyiz
divanlarnda” ve belediye meclislerinde yerel temsilcilerin olmas ve
dolaysyla küçük te olsa temsile dayal bir siyasetin douu merkezi
hükümet bürokratlarnn etkisiyle deil yerel erafn ve güçlerin etkisiy64 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
le biçimlenmekteydi (Ortayl, 1985: 21). Vilayet ve kaza (ilçe) meclislerinde biçimsel de olsa bir “temsil” ilikisi 1850’li yllardan itibaren görülmeye balanmtr. Bu temsil olgusu, snrl da olsa karar alma mekanizmasnn “gizemini” ortadan kaldrm ve padiah ve çevresinin dnda da siyasal ve yönetsel kararlar alnabilecei düüncesinin domasn salamtr (Kalaycolu/Sarbay, 2000: 12). Artk yerel ve bölgesel
de olsa “farkl” kurumlarn etkin olmaya balad açkt. Bu gelimeler,
siyasetin etkili ve güçlü olmasa da yerele kaymas anlamna gelmekteydi
ve saray dnda da siyaset yapan kurumlarn varlndan söz edilebilirdi. Bir taraftan bu kurumlar yerellemenin ve yerel kurumlarn gelimesi
olarak deerlendirilebilecekken, dier taraftan Tanzimatçlar baz yerel
gruplar, topluluklar/cemaatler ve vakflarca yürütülen hizmetleri merkeziletirmilerdir (Ortayl, 1995: 138-143). Yerel baz kurumlarn oluturulmas merkezin denetiminin artrlmas ve yükünün azaltlmas amac
da tamaktayd. mparatorluun artan sorunlar karsnda yerel güçlerden yerel birimler araclyla destek alnm olacakt. Dolaysyla
siyasal açdan merkezilemeye katkda bulunacak bir yerelleme öngörülmütü denebilir. Ancak, gelimeler bu amaca hizmet etmemitir.
Osmanlnn zorunlu olarak –bir kurtulu reçetesi beklentisiyle- girdii bu siyasal dönüüm süreci, ayn zamanda siyasal katlm olgusunun
bu geleneksel sistemde görülmeye balamas ve ilk belirtilerinin
görüldüü bir dönem olarak da kabul edilmektedir. Farkl aktörlerin
siyasete girmesi, siyaset yapma biçimini deitirirken, bu deiim bir
taraftan da merkez-çevre etkileimine ve bütünlemesine katkda
bulunmutur. Siyasal katlmada görülen bu art bir yandan
bütünleme, dier yandan da ayrmaya neden olmutur
(Kalaycolu/Sarbay, 2000: 19-20). Temsil mekanizmasnn ortaya
çkmas, Müslüman ve Müslüman olmayan halkn yönetime katlmas,
yönetim ilevinin yalnzca saray ve çevresine ilikin bir etkinlik olmaktan çkmas bakmlarndan bu gelimeler oldukça önemlidir
(Kalaycolu/Sarbay, 2000 : 12). Osmanl toplumunda “siyasaln
douu” ve “kamuoyunun ortaya çk” (Kahraman, 2008: 12) Tanzimat
dönemiyle birlikte olmutur.
Osmanl döneminde belediyeler kurum olarak 19. yüzylda görülmeye balanmtr. Ancak, bu dönemden önce de gerek Balkan ehirlerinde kilise ve burjuva ibirlii ile oluan yönetimler, gerekse Ahilik
gelenei “zayf” bir yerel yönetim gelenei oluturmutu. Ahiler, “ekonomik” güce sahip olmadklarndan yüklendikleri “idari” hizmetleri
sürdürememiler ve kurumsallaamamlardr. Çada, yerel yönetimin
en önemli özellii olan “siyasal katlma” bu gelimelerde hiçbir biçimde
söz konusu deildir (Ortayl, 1985: 17-19).
2009 | 65
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Burada temel sorun, hem kurumsallamann hem de siyasal boyutun
kent yönetimlerinde söz konusu olmamasdr.
Tanzimat, Osmanl’da bir “krlma” noktasdr. mparatorluu Cumhuriyet’e götüren sürecin ilk deil, ancak en önemli admdr. Tanzimat
“yeni devir” ve “yeni kurumlar” demekti. Gülhane Hatt- Hümayun-u
da denilen Tanzimat Ferman, “iktisadi bünyesi ve toplumsal kurumlaryla endüstri çana ayak uyduramayan bir imparatorluun aydn bürokratlarnn iç ve d basklar sonunda zorunlu olarak ilan ettirdikleri
bir belgeydi” (Ortayl, 1985: 20). Böyle bir dönüüm, yerel yönetimlerin
olumasnda ve kurumsallamasnda da önemli etkiler meydana getirmitir. Osmanl yönetsel/siyasal sisteminde kentsel sorunlarn çözümü,
taban halk olan demokratik bir yaplanma süreci yaamamtr. Tanzimat‘a kadar olan dönemde, yerel hizmetler bütünüyle vakflar eliyle
yürütüldü. Belediye hizmetlerini, yargsal ve yönetsel görevleri olan
kadlar yürütmekteydi. Kadlar, kentin imar ileri dnda, bütün sorunlaryla ilgilenirlerdi. Toplu yaamann gerektirdii ortak sorunlarn çözümüyle tümüyle kadlar ilgilenirdi. Baz büyük kentlerde Mimarba ve
ehremini kentin imar ileriyle ilgilenmekteydiler (Yavuz, 1953: 29-30).
Batl anlamda yerel yönetim gelenei Osmanl‘da yoktu. Batl anlamda yerel yönetim geleneinde, yerel yönetim-demokrasi ilikisi,
tamamiyle kendi kendini yönetme ilkesine dayanmaktayd. Tarihsel
kökenleri balamnda, yerel ölçekte komünlerin kendi kendini yönetmesi biçiminde olan yerel yönetim sistemi, Osmanl siyasal sistemine, “gecikmi ve taklitçi bir gelimenin” sonucu olarak girmitir. Köy yönetimlerinin geleneksellii ve güçlülüü de, yine batdaki gibi güçlü bir yurttalk temeline dayanmyordu (Hamamc, 1981: 9). Özenti sonucu belediye kurma ve yerel yönetim birimleri oluturma düüncesinin yansmalarndan biri, Galata ve Beyolu‘nda çada belediye hizmetleri vermek
üzere kurulan Belediye‘ye Paris‘ teki 6.Belediye Dairesi‘nden esinlenilerek, Altnc Daire-i Belediye adnn verilmesidir. Daire yazmalar Franszca yaplrd ve ilk meclis üyeleri çounlukla yabanc uyruklulard
(Ortayl, 1989: 19). Yayla, Türkiye‘de belediye kurulmasnn nedenlerini,
eski kent örgüt ve hizmetlerinin bozulmas, ekonomik gelimeler, bat ile
ilikilerin artmas ve düzenli kent özlemi ve siyasal gelimeler olarak
görmektedir (Yayla, 1977: 958).
Ancak, gerek Altnc Daire-i Belediye ve gerekse daha sonra ülke yüzeyinde yaygnlaan belediyelerin baz zayf noktalar öyle özetlenebilir
(Tekeli, 1978: 30-31):
- Belediyelerin akçal güçleri oldukça snrldr;
- Karar organlar kentin seçkinlerinden olumaktadr, halktan
olan temsilci bulunmamaktadr ve
66 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Daha önce kent hizmetlerini yürüten vakflar, ilevsel olarak
kald için, hizmetlerde çakmalar olmaktadr.
kinci Merutiyet ortamnda, yerel demokrasiyi savunan, l Kurullar
araclyla akçal ve yönetsel kontrolün halka verilmesini savunan düünürler olmutur. Bunlarn banda Prens Sabahattin gelir. Prens Sabahattin bireyci bir toplumsal yap için de yerel yönetimi zorunlu görmekteydi (Ortayl, 1978: 23).
Osmanl döneminde, yerel hizmetleri gören yerel örgütler vard. Bu
görevlerin çounu da Loncalar üstlenmilerdi. Bu örgütler, çada anlamdaki yerel yönetimlere temel olabilecek niteliklerden yoksundu.
1860‘l yllardan balayarak, bugünkü anlamda yerel yönetim örgütlerinin kurulmasn salayacak admlar atlmaya baland. Bu geliim, bat
karsnda gerilemenin bir sonucu olarak, bütün sistemi, bir ölçüde batl
normlara göre dizayn etme düüncesinin bir yansmas olarak kabul
edilmelidir. Ancak, bu örgütler, hem Osmanl‘da hem de Cumhuriyet‘te
demokratik gelimeye katkda bulunacak örgütler olarak görülmemilerdir (Kele, 1993: 36). Çada anlamda belediye örgütlenmesinin temelinde, yerel topluluklarn kendi gereksinimlerini karlamak amacyla
kendilerinin örgütlendikleri, dolaysyla yerel yönetimlerinin özerkliklerini koruduklar bir yerel yönetim anlay vardr. Oysa, Türkiye‘deki
yerel yönetim geliiminde böyle bir özerklikten söz etmek zordur. Yerel
hizmetlerin görülmesi, daha çok kiisel ilikilere dayanan meslek örgütlenmeleri yoluyla olmutur (Yayla,1977: 1011).
Bundan baka, Tanzimat yöneticilerinin artan gereksinimleri karlamak için yerel nüfuz sahiplerine gereksinim duymas da, yerel yönetimlerin ortaya çkma nedenlerinden biridir. Bu balamda, yerel yönetimler merkeziyetçi bir zorlamann sonucu ortaya çktlar, yoksa liberal
bir gelimenin deil. Bu gelimeden önce yerel hizmetleri yürüten kadlarn, herhangi bir seçimle gelmeleri ya da görevleriyle ilgili kurullar
oluturarak karar almalar sözkonusu deildi. Ancak, Tanzimatçlar, 19.
yüzyla kadar yerel gruplar, cemaatler ve vakflarca yürütülen baz hizmetleri de merkeziletirmilerdir (Ortayl, 1995: 138-143).
lk yerel meclisler, akçal sorunlarn çözümü amacyla “Muhassl
Meclisleri” olarak, her bölgenin ileri gelenlerinin ve müslüman olmayan
halkn temsilcilerinin de katlmyla oluturuldu. Bu meclislerin, bugünkü anlamda herhangi bir yerel yönetim ilevi yoktu. Ancak, meclisler
Tanzimatla birlikte gelen yerelleme çabalarnn ilk uygulamalardrlar
(Ortayl, 1974: 13-16).
1856 Islahat Ferman‘ndan sonra, 1861‘de Vilayet Nizamnameleri‘yle yerel meclisler oluturulmas yoluna gidilmitir. Bu nizamnamelerin ilki olan Lübnan Nizamnamesi, Osmanl eyalet yönetiminde, yerel
2009 | 67
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
halkn yönetime katlmasnn ilk somut örneini oluturmutur. Her
topluluk (cemaat), kendi temsilcilerini seçecek ve böylece yerel meclis
üyeleri belirlenmi olacakt. Bu Nizamname, baarsz bir düzenlemeydi.
Çünkü, yerel meclislerin merkezi yönetimden oldukça özerk olmas,
snrl vergiler dnda hiçbir sorumluluk tamamas gibi sonuçlar dourmutu (Ortayl, 1974: 38).
1864 ve 1871 Nizamnameleri, 1861 Nizamnamesi‘nden sonra merkezin yükünü hafifletmek, yerel halkn yönetime katlmasn salamak
amacyla, daha da geniletilerek uygulanmak istenmitir. Katlm daha
çok ön plana çkm, ancak seçimlerde belirleyici olan yine merkez olmutur. Merkezi hükümet görevlileri baz isimleri belirlemekte, bunlar
alt meclislere sunmakta, sunulan isimler de merkezi hükümet memurlarnn çounlukta olduu kurullarca seçilmekte ve son sözü vali söylemekteydi. Bu seçimlerde din ayrm gözetilmezdi. Ancak, çounlukla
seçim yaplan beldenin ekonomik ve sosyal yönden ileri gelenleri seçilmekteydi (Ortayl, 1974: 69-71). Merkez, yerel meclislerin olumasn
istemi, ancak olabildiince bu meclisleri kontrol altnda tutmay da
amaçlamtr. Gerek 1864, gerekse 1871 Nizamnamelerinde belediyenin
yönetsel bir birim olduu vurgulanm ve meclis üyelerinin o beldenin
“seçkinlerinden” olma koulu getirilmitir. Belirli bir düzeyin üzerinden
vergi verenler ve 30 yan geçmemi kimseler aday olabilirdi. Meclis,
yalnzca belediye hizmetlerini görüebilir, adalet ve finans konularyla
ilgilenemezdi (Ortayl, 1974: 167-168).
Yerel yönetimler alannda yaplan düzenlemeler, Osmanl siyasal sisteminin çadalama çabalarnn bir sonucudur. Çadalama çabalarnn kaynanda ise, sistemin iç ve d tehditlere kar koymada zorlanmas vardr. Çadalama düünceleri ve uygulamalar Bat’da olann
tersine, yenilgilerin ve sorunlarn kuatt bir siyasal sistemin çk araylarndan domutur. Oysa Batdaki çadalama, sanayi devrimiyle
sk bir iliki içerisinde ortaya çkmtr.
Osmanl dönemindeki bu çabalar dorultusunda, merkez çevreyle
daha youn ilikilere girmi, yönetim sisteminde baz deiiklikler
yapmak için uygulamalara giriilmitir. Genel düzeyde ve yerel düzeyde ayn hukukun geçerli olmas ve keyfiliin sona ermesi yönünde
önemli admlar atlmtr. stanbul‘un dnda da bölgesel ve yerel meclisler kurulmas yoluna gidilmitir. Bunun amac, merkezi yönetimin
görev ve sorumluluklarnn yerel halkla paylalmasdr. Ancak, halk,
kendi kendini yönetmek yerine hükümetten yardmlar alma yolunu
seçmitir. Böyle bir sonucun domas için de, gerekli koullarn hazr
olduu söylenemez. Ancak, Tanzimat’tan sonraki dönem yerel düzeyde
meclislerin olumaya balad, temsile dayal bir yönetimin kurulmaya
balad bir dönemdir. Bu dönem, genel otorite yapsnn deiime u68 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ramas için en azndan bir potansiyel ortaya çkarmtr. Temsil ilikisinin ortaya çkmas, “sisler altnda sakl bir karar alma mekanizmasn”
yava yava daha anlalabilir klarken, bir yandan da, müslüman olan
ve olmayan halkn temsil edilebilirliinin kabulü, geni kesimlerin siyasetle tanmasna olanak salam ve bu kesim, isteklerini meclislere
yanstabilmitir (Kalaycolu&Sarbay (tarihsiz): 25-32).
Osmanl döneminde gerçek belediyelerin ortaya çk I. Merutiyet‘le olmutur. Parlamento ne kadar istemese de, hükümet stanbul ve
dier iller için iki ayr kanun çkarmtr. Belediye tüzel kiilik kazanm
ve belediye meclisinin görevleri ve hukuksal konumu ayrntl olarak
düzenlenmi, kent büyüklüüne göre belediye meclisleri oluturulmas
öngörülmütür. Meclis, belediye ilerini görüüp karara balamak ve
bütçeyi hazrlamakla yükümlüydü. Daha önceki düzenlemelerde olduu gibi meclis üyeleri beldenin ileri gelenlerinden seçilmekteydi ve
ulusçuluk akmnn güçlenmesi nedeniyle her üyenin Türkçe bilmesi
zorunluluu getirilmiti (Ortayl, 1978: 20-21).
Tanzimat Dönemi’nin Siyasallama Açsndan Anlam
Osmanl döneminde halkn yönetenler önünde birtakm isteklerde bulunabilmesinin yolu Tanzimat‘la birlikte açlmtr. Üstelik, halka din fark
gözetilmeden siyasal erkten baz isteklerde bulunabilmesi olanaklar da
tannmtr. Yasalardaki ve siyasal kurumlardaki deimeler, yurttalara
yeni frsatlar yaratmtr. Halk, siyasal yaamn bir parças haline gelmeye
balamtr ki, bu da Osmanl‘daki çadalama sürecinin önemli bir aamasn oluturur. Siyasal katlmann önemli bir koulu olan “bireyin” bir
deer olarak ortaya çkmaya balamas da bu dönemde olmutur. Hem
toplumsal alanda hem de edebiyat alannda birey ön plana çkmaya balamtr. Siyasal sistemden beklentileriyle ve siyasal sistemi etkilemeye çalmasyla birey, cemaatin dnda, tek bana özerk bir deer olarak önem
kazanmaya balamtr (Kalaycolu&Sarbay (tarihsiz): 33-37).
Birey olmann altnn çizilmesi son derece önemlidir. Çünkü, demokratik deerler sisteminin var olma koulu, birey olmakdan geçer. Bu
açdan 1876 Anayasas‘nda mahkemelerin bamszlnn ve özgürlüklerin ilke olarak yer almas önemlidir. Bu balamda, Tanzimatla birlikte
“yeni bir yönetilen rolü” (Kalaycolu&Sarbay (tarihsiz): 38) domaya
balamtr. Geleneksel Osmanl toplumunda bireyin sosyal statüsünü
belirleyen, yalnzca sultann iradesiydi (Özbudun, 1975: 21). Siyasal katlma, bu dönemle birlikte bu dünyaya yönelik beklentilerin gerçeklemesi bakmndan etkin bir süreç olmaya balamtr. 1876 Anayasas‘n
hazrlayanlar, Anayasa‘y halkn demokratik özlemlerini yanstan bir
belge olarak deil, Meclis‘in kurulmasna ve halkn yasama etkinliine
bir ölçüde de olsa katlmnn salanmasna ve padiahn yetkilerini bi2009 | 69
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
raz da olsa snrlandrmaya olanak veren bir belge olarak düünmülerdi (Kili, tarihsiz: 105).
Ortayl da, Tanzimat hareketinin yabanc gözlemcilerce de bir “yasama” hareketi olarak görüldüünü belirtmektedir. Bu belirlemeye göre
Tanzimat, toplumun pozitif hukuk kurallarna göre yeniden yaplanmasnn balangc anlamna geliyordu. Gazete, dergi ve roman okunmasn, kadnlarn eitim görmeye balamasn, bu dönemin baka bir siyasal
kültürle temasa geçmesinin önemli göstergelerinden saymak gerekir.
Kadnlar bakmndan, hiç deilse üst ve orta tabaka kadnlarn toplumsal alana girmeye balamas da bu döneme rastlar. Öretmen olan, gazete ve dergi çkaran kadnlara artk toplum yava yava almaktayd.
Ekonomik ve toplumsal etkinliklerin çeitlenmesi, bu tür deiimleri
zamanla hzlandrmtr. Sosyal snflarn, bu dönemde birbirinden kesin
çizgilerle ayrlmaya balad görülmektedir. Örnein, stanbul’ da zengin konaklar, orta halli ve yoksul snflarn oturduu yerlerden uzaklamaya balamtr (Ortayl, tarihsiz: 89-95).
Bu dönemde gerçek anlamda bir halk katlmndan söz etmek olanakszdr. Kentlerde ve kasabalardaki “idare meclisleri” ikinci seçmen
saylm, bunlar da milletvekillerini seçmitir. Ancak, geni halk kitlelerini siyasal yaamn içine çekecek gelimelerin olmadn görüyoruz.
Çünkü, yurtta deil, “uyruk” anlay bu dönemde egemendi ve siyasal
sistemde yaplan deiiklikler, iç ve d koullarn zorlamasnn sonucu
olarak ortaya çkmaktayd (Kili, tarihsiz: 111).
Gerçi Tanzimatç bürokratlar, yerel halkn temsilcilerinin yönetime
katlmasn, çadalama için gerekli görmekteydiler. Yeni dönemin
kurucular, tarada da yasal bir yönetim kurmann ve akçal sorunlar
çözmenin bu yolla daha kolay olacan düünmülerdir. Bu konudaki
yasal düzenlemeleri salamak üzere, 1864 ylnda çkarlan Vilayet Nizamnamesi, 1871‘de çkarlan dare-i Umumiye-i Vilayat Nizamnamesi
ve 1878‘de Parlamento‘nun kabul ettii Dersaadet ve Vilayat Belediye
Kanunu gibi giriimler olmutur. Bu düzenlemelere göre halkn, her
düzeyde temsil edilebilmesinin salanmas öngörülmütür. Bu ayn zamanda kamu yönetiminin laikleme sürecinin de balangc saylmaktayd (Ortayl, tarihsiz: 180).
Tanzimat Ferman’yla birlikte, aydn yönetici snf, devletin ilevselliini yitirmi kurumlarn yeniden yaplandracakd. Bu yaplandrma
çabalar, hiç kuku yok ki, yönetimi ve toplumu çadalatrma amac
tamaktayd. Bu amaç, yerel yönetimler için de geçerlidir. llerde ve
ilçelerde kurulan meclisler, bu amaca ulama yolundaki somut göstergelerdir. Ancak, bu meclislerin bugünkü anlamda demokratik çalma koullarndan yoksun olduu; bir yandan valilerin bir yandan da yerel
seçkinlerin engellemeleri ve meclis çalmalarn çatmaya dönütürme70 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
leri nedeniyle, meclislerden beklenenin gerçeklemedii de açktr (Ortayl, 1978: 12). Osmanl yöneticileri, imparatorluun son döneminde
kentsel hizmetlerin düzenli olarak yürütülmesi için yerel yönetimlerin
kurulmasn istediler. II. Merutiyet srasnda belediyeler tüzel kiilik
kazand ve güçlendirildi. Ancak bu dönem, önceki dönemlerden daha
çok merkezin basksnn görüldüü dönem olmutur. Bu mirasn günümüze kadar uzand ve bugünkü yerel yönetim sisteminin siyasal katlmaya ve demokratiklemeye elverili olmamasnda etkili olduu savunulmaktadr (Ortayl, 1995: 150).
Belediye örgütünün Osmanl toplumsal ve siyasal yaamna girmesini, bir özenti olarak görmemek gerekir. Bu gelime, Bat karsnda
duyulan çaresizlik ve güçsüzlük konumundan kurtulmann bir yan çözümü olarak genel yönetim reformu içerisinde ortaya çkmtr. Dolaysyla, bu kurum ilevsel bir gereksinme olduu için domutur. O anki
yönetim sorunlarna bir çözüm olmas beklenmitir (Tekeli, 1993: 310).
D dünyann zorunlu olarak Osmanl toplumuyla ilikilerini artrmas, kentlerin yapsn da deitirmeye balamtr. Örnein, liman
kentlerinde önemli yapsal deiiklikler görülmütür. Ticaretin önemi ve
etkinlii artarken, ticaretle uraan snflarn belediye örgütü kurma
istekleri de buna kout olarak ortaya çkmtr. Örnein, zmir‘de yerli
ve yabanc tüccarlar belediye kurulmas için ilk giriimi balatan toplumsal gruplar oluturmaktadr (Ortayl, 1974: 107-108).
Osmanl elitinin d dünyayla temas arttkça, kentsel hizmetlerin de
Batdaki gelimi örneklerine göre yürütülmesi gerei skça gündeme
gelmeye balamtr. Gerek imar uygulamalar, gerekse trafik gibi sorunlarn eski yöntemlerle çözülemeyecei görülmeye balanmtr. Kentsel
alt yap alannda çkan bu zorunluluklar, belediye örgütlerinin kurulmasn dourmutur. Bu örgütler kurulmutur. Ancak, bu örgütlerin kurulu amac hiçbir zaman yerel demokrasinin gelitirilmesi ya da özerk bir
komün yönetiminin kurulmas deildir (Ortayl, 1974: 113-114).
Cumhuriyet Döneminde Yerel Yönetimler ve Demokratikleme
Cumhuriyet döneminin balamasyla birlikte, yerel yönetimlerle ilgili düzenlemelerde de yeniliklere gidilmi; merutiyet yönetimleri srasnda yaplan düzenlemelerin ötesine geçilerek, yerel yönetimlerle ilgili
ilkelerin tanmlanmasnn yannda, yerel yönetimlerin görevlerinin ayrntl olarak yer alaca yasal düzenlemelere de gidilmitir.
1924 Anayasas, illere, kent, kasaba ve köylere 93. maddesiyle tüzel
kiilik vermitir. Ayrca, illerin yönetiminin “yetki genilii” ve “görev
ayrm” ilkelerine göre düzenleneceini öngörmütür (Hamamc, 1981:
17). 1924 Anayasas, 1921 Anayasas ile illere verilen geni özerkliin
Türkiye için bir “zaaf” nedeni olacan varsaym ve illerin yetki geni2009 | 71
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
lii ilkesine göre yönetileceini, dier yönetim birimlerinin ise tüzel kiilikleri olduunu temel ilke olarak kabul etmitir (DDK, 1996: 11). Cumhuriyet dönemiyle birlikte önce yerel yönetimler oluturulmu ve daha
sonra da yerel yönetim gelenei gelitirilmek istenmitir. Osmanl döneminden gelen bir yerel yönetim geleneinin de olmamas, bu balamda bugünkü yerel yönetim sorunlarnn da kayna olarak görülmektedir (Geray, 1995: 7).
Yerel yönetim sistemimizin arlkl bölümünü oluturan belediyeler
konusunda Cumhuriyet ilk döneminde ayrntl bir yasa hazrlanmtr.
2004 ylnda yürürlükten kaldrlan 1580 sayl Belediye Yasas, 1930 ylnda çkarlmtr. Bu yasa çkarlrken, ülkede planl kentlerin olumas,
çada kentlemenin gereklerine uygun düzenlemelere gidilmesi amaçlanmtr. Bu anlay, imara dayal bir belediye anlayn yanstmaktadr. Yasann birinci maddesinde belediyelerin tüzel kiilii olduu vurgulanarak, özerk bir yönetsel yaplar olduunun alt çizilmitir. Ancak,
bu snrl bir özerkliktir. Yasa, belediyenin görevlerini liste yoluyla belirlemitir. Katlm olgusu açsndan, yasann bir beklentisi önemlidir o da
udur: Yasaya göre belediyenin bir görevi de halk, toplumsal ve siyasal
sistemle ilgili olarak eitmek, ksaca demokratikleme sürecinde bir rol
üstlenmektir (Hamamc,1981: 19).
Çok partili siyasal yaamla birlikte, belediyecilii demokratikletirme yönünde önemli saylabilecek admlar atlmtr. Baz kentbilimcilere
göre, bir Türk Belediyecilik Dernei’nin kurulmas ve adnn “dernek”
olmas bile önemlidir. Çünkü 1945 ylna kadar, yani bu dernein kurulu aamasna kadar, dernek ad yerine kurum ad kullanlmtr. Bu
dernek, kuruluundan balayarak belediyelerin özerkliini ve demokratiklemesini savunmu; vesayet denetiminin çok abartldn ve belediye bakanlarnn atamayla deil halk tarafndan seçilmesini savunmutur. Yine demokratikleme konusunda önemli bir adm, 1946 ylnda
atlmtr. Daha önce belediye meclisi üyelerinin seçimi bir hafta sürmekteydi. Yaplan bir yasa deiiklii ile bu bir güne indirildi ve böylece
seçim güvenlii salanarak, çok partili siyasal yaamn koullarna uygun bir duruma sokuldu. Ancak, bütün bu önemli saylabilecek gelimelere karn belediye bakanlarnn atananlardan olmas kural uzun bir
süre deimemitir (Tekeli, 1978: 126-128).
1961 Anayasas 116. maddesi ile yerel yönetimleri, anayasal güvenceye ve daha demokratik bir temele göre yeniden tanmland. Anayasa,
yerel yönetim karar organlarnn halk tarafndan seçilecei ilkesini kabul
etmitir. Organlarn görevden alnmas ancak yarg yolu ile olabilir. 27
Temmuz 1963 gün ve 307 sayl yasa ile belediye bakanlarnn durumu
güçlendirilmi ve tek dereceli seçimle i bana gelmeleri düzenlenmi,
böylece Anayasa ‘da yer alan düzenlemelerin uygulamaya geçirilmesin72 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
de önemli bir aama salanmtr. Bu yasayla belediye bakan seçimlerinin vali ya da Cumhurbakan tarafndan onaylanmas kaldrlm, ancak “mansup” belediye bakanl ilkesi kaldrlmamtr. (Tekeli, 1978:
190-191).
1960’l yllar, ayn zamanda Türkiye için “kalknma planlarna” dayal yeni bir dönemin balangcdr. Birinci Be Yllk Kalknma Plan
(1963-1967), katlma dayal bir kalknmann salanmas amacyla, özellikle krsal alanlarda uygulanmas amaçlanm olan “toplum kalknmas” yöntemine özel bir önem vermitir. Ancak, etkin bir uygulama ans
olmamtr. Sonraki yllarda, katlma dayal belediyecilik planlarda sözü edilen bir konu olmaktan çkm, onun yerine kaynak sorunlarnn
çözümü ve yerel yönetim- merkezi yönetim ilikileri planlarda arlkl
olarak yer almtr.
Demokratikleme Çabalar
Türkiye’de yerel yönetimlerin önemli yapsal sorunlar vardr. Akçal
sorunlarn yannda demokratikleme sorunlarn da yerel yönetim sistemimizin temel tkanklklar arasnda sayabiliriz. Bu durum hem devlet, hem de devlet d kurum ve kurulularca skça dile getirilmektedir.
Örnein, DPT’nin hazrlam olduu bir çalmada açklkla “Yerel yönetim kurumlarmz yeterince demokratik deildir” (DPT, 1994: 42-43)
saptamas yaplmtr. Yerel yönetimlerin yeterince özerk olmad, yerel
topluluklarn karar süreçlerine katlamad, hemehri katlm,
hemehri denetimi ve temsil gibi konularda hem kurumsallama yönünden hem de uygulamada önemli sorunlar yaand, yönetsel saydamln oldukça zayf olduu, ayn çalmada yer alan saptamalardr.
Türkiye‘de katlma olan ilginin az olmas, Anayasal ve yasal olanaklarn snrl olmasndan kaynaklanmaktadr. Karar alma süreçlerinde
sivil toplumun sürekli dlanmas ve bireyin siyasal katlmnn endie
ile karlanmas, Türkiye‘nin önemli sorunlarndandr (Kele, 1993: 3638). Bu yüzden de, Anayasa‘da ve yasalarda katlm kolaylatracak
kurumsal düzenlemeler eksiktir. Hem Osmanl döneminde hem de
Cumhuriyet döneminde, yerel yönetimler demokratik kayglardan çok,
yerel kamu hizmetlerinin etkin ve ucuz olarak salanmas amacyla kurulmulardr. Bütün yasal düzenlemeler de, bu amacn gerçeklemesine
katkda bulunacak biçimde yaplmtr. Cumhuriyetin ilk yllarnda,
ulusal birlik ve bütünlük düüncesinin oldukça önemli olmas nedeniyle, merkez dndaki siyasal örgütlere kuku ile baklmtr (Çapolu,
1994: 62). Bu anlayla ortaya konan yerel yönetim anlay da, demokratik yaplanmaya ve birey yetitirmeye oldukça snrl katklar olan bir
anlay olmutur. 2004 ve 2005 ylnda yaplan yasal düzenlemelerle bu
konuda yerel meclislere sivil toplum kurulularnn ve muhtarlarn kat2009 | 73
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
labilecei biçiminde atlan admlar ve Bilgi Edinme Yasas gibi yenilikler, son yllarda toplumun ve siyasetin konuya baknda önemli deiimler olduunu göstermektedir. lerleyen kesimlerde mevcut güncel
düzenlemelere deinilecektir.
1961 (116. madde) ve 1982 (127. madde) anayasalar yerel yönetimleri, il, belediye ve köy halknn “mahalli müterek ihtiyaçlarn” karlayan kamu tüzel kiileri olarak tanmlamtr. Her iki anayasa da, yerel
yönetimlerin karar organlarnn halk tarafndan seçileceini hükme balamtr. Ancak, 1961 Anayasas’ndan farkl olarak 1982 Anayasas “kanunda
gösterilen seçmenler” söylemini kullanmtr. Bu söylemin niçin benimsendii
açk deildir. Bundan baka, yerel özerklii güçlendirme yönünde, yerel yönetimlerin kurulu ve görevlerinin ancak yasa ile “yerinden yönetim ilkesine uygun olarak” düzenlenmesi gerei vurgulanmtr. Bu kuralla, yerel özerkliin
snrlanmasnn önüne geçilmesi salanabilecektir. Ancak, yerel yönetimlerin
özerkliklerini yakndan ilgilendiren vesayet denetimi, 1982 Anayasas’nda açkça yer almtr. Bu düzenleme, 1961 Anayasas döneminde de vard. Ancak,
Anayasa’ da açkça yer almyordu. Yerel yönetim organlarn keyfi olarak görevden almay kolaylatran bir hüküm de 1982 Anayasas’nda açkça yer almtr. Bu hüküm 127. maddede yer alan, “soruturma ve kovuturma durumlarnda yerel yönetim organlarnn çileri Bakannca geçici olarak görevden
alnacana” ilikin hükümdür (Kele, 1992: 130-131).
Liberal dönem olarak da adlandrlan 1984 ve sonras dönemde, yerel
yönetimlerin ön plana çkmasna katkda bulunan önemli gelimeler olmutur. Bunlardan birisi, 3030 sayl yasa ile kurulan anakent belediyeleridir. kinci olarak, genel bütçe vergi gelirlerinden belediyelere ayrlan pay
artrlm ve Emlak Vergisi’nin önemli bir ksm belediyelere braklmtr.
mar planlar ve çevre sorunlar gibi konularda belediyelere yetkiler tannmas, akçal olanaklarnn artrlmas, yerel özerklik açsndan olumlu karlanmas gereken gelimeler olmutur. Ancak, bu dönemde belediyelerin
özerkliinin de snr olmas gerektii dönemin babakannca vurgulanmtr (Kele, 1993: 45-47). Sonuçta, gelimeler ne olursa olsun, bu dönemde
yerel yönetimlerin imaj oldukça parlam ve yerel yöneticiler de daha çok
ön plana çkmaya balamtr. Yerel yönetim diye bir örgütlenme yapsnn
var olduu hem yönetenler hem de halk tarafndan gerçekçi ve elbette
pragmatik olarak alglanmaya balamtr.
Yerel Yönetimlerde Demokratik Boyutlar: Katlma Olanaklar
Katlmadan söz edebilmek için, biçimsel katlma olanaklarnn bulunmas gereklidir. Biçimsel katlma olanaklarnn snrl olduu siyasaltoplumsal yaplarda, kamu siyasalarn etkilemekten de söz edilemez.
l Özel Yönetimleri, anayasann 127. maddesinde belirtilen yerel yönetimlerden biridir. Bu birimlerin sunduklar hizmetler, tüm il snrlarn
74 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
kapsar; hizmet sunmada kent içi ya da kent d gibi bir koul aranmaz.
l Özel Yönetiminin katlmc yollardan, dier bir deyile seçimle belirlenen karar organ l Genel Meclisi’ dir. Tek dereceli ve nispi temsil sistemiyle Genel Meclis üyeleri halk tarafndan seçilirler. l Genel Meclisi,
kendi üyeleri arasndan her yl be asl ve be yedek üye de, l Daimi
Encümeni için seçerler. 5302 sayl l Özel daresi Kanunu ile Meclis bakannn Meclis içinden seçülmesi öngörülerek, demokratikleme yolunda önemli bir adm atlmtr.
l Özel Yönetimlerinin varlna önemli bir muhalefet olagelmitir. Bunun da nedeni, katlm balamnda özellikle, toplum kalknmas düüncesine uygun birimler olmadklar, toplum kalknmasnn en optimal biçimde
ilçelerde ve belediyelerle gerçekletirilebilecei savdr. Ancak, l Özel Yönetimlerinin toplum kalknmas düüncesine uygun olduu da, 1970’te ç
leri Bakanlnca hazrlanan bir tasarnn gerekçesinde savunulmutur
(Kele, 1992: 165-166).
Cumhuriyet döneminde belediyelerden de önce, köy yönetimleri
1924 ylnda 442 sayl yasayla yasal düzenlemeye konu olmulardr.
Katlmc niteliklerin ar bast toplum kalknmas modeli özellikle
Birinci Be Yllk Plan’ da (BYKP) (1963-1967) Köy Kalknmas’na e deerde ele alnmtr. 2. BYKP’ dan sonra planlarda toplum kalknmasna
yer verilmemitir. I. BYKP, kaynak ve insan gücü savurganlna son
vermek ve köylünün kalknmaya gönüllü katlmn salamak amacyla
toplum kalknmas modelini benimsemitir.
Köy yönetimleri, eski bir toplumsal katlma ve dayanma modeli
olan, fakat bugün daha geçerli olan imece yöntemiyle yurtta katlmna
en fazla yer veren ve bunun yasal zorunluluk olarak düzenlendii yönetimlerdir. Bu ekonomik anlamda, köylüler arasnda igücü deiimi
demektir. Gelenek hukukunun baskn olduu bölgelerde yaamaya devam eden imece yöntemi, para ekonomisinin girdii yerlerde oldukça
zayflamtr (Kele, 1992: 176). Köyün her türlü alt yap ileri ve dier
hizmetler imece yöntemiyle çözümlenebilmektedir. mecenin kaç gün
sürecei Köy htiyar Kurulu’ nun kararna baldr.
Köyün akçal gereksinimlerini karlamada da, köyde yaayanlarn
katlmyla gerçekletirilen salma yöntemi uygulanmaktadr. Salma, hane bana alnr ve miktarn yine Köy htiyar Heyeti belirler. Salmann
tavannn hala 20 lira olmas, köyün gereksinimlerine akçal katlm bugün anlamsz klmaktadr.
Köyün kalknmasna yönelik, halk katlmn benimsemi baz yaklamlar çeitli aralklarla gündeme gelmitir. Bunlardan birisi, 1965 ylndan itibaren Köy leri Bakanl aracl ile uygulanmak istenen Çok
Yönlü Krsal Alan Planlamas yaklamdr. Önceliklerin yanll ve
2009 | 75
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
halktan beklenen katlmn gerçeklememesi, bu yöntemin uygulanma
ansn ortadan kaldrmtr (Kele, 1992: 189).
Gerek 1961 ve gerekse 1982 anayasalarnda, halkn belediyelerin karar alma süreçlerine katlmyla ilgili özel düzenlemeler sözkonusu deildir. Ancak, yerel yönetimlerin karar organlarnn halkn seçimiyle
oluturulaca her iki anayasada da yer almtr. Yerel düzeyde halkn
katlm, Anayasamzda genel seçimlere katlmayla snrlandrlmtr.
Bunun dnda, halkn sürekli katlmn ve denetimini salayan ya da
özendiren herhangi bir düzenleme yaplmamtr.
Belediyeler, yerel yönetim birimleri arasnda ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel bakmlardan en arlkl olanlardrlar. Bütün dünyada
böyle olduu gibi, ülkemizde de böyledir. Tanzimat’la birlikte balayan
belediyeleri çadalatrma çabalar ve süreci günümüzde de sürmektedir. Cumhuriyet Dönemi’nde, belediyelerle ilgili ilk yasal düzenlemeler
1930 ylnda 1580 sayl Belediye Yasas ile yaplmtr. Halkn katlmyla ilgili olarak, Belediye Yasas 2. maddesinde belediye kurulurken, Köy
htiyar Kurulu’nun bir tutanakla ya da o belde seçmenlerinin yarsndan
çounun o yerin en büyük mülki amirine bavurmas gerektiini öngörmütür. Ayrca hem 1580 hem de 5393 sayl 13. maddesinde
hemehrilik düzenlemesi yapm, belde halknn kararlara “katlabilecei” ve “bilgilendirilecei” eklinde demokratik vurgular yaplmtr.
5393 sayl yeni Belediye Yasas’nda düzenleme öyledir: “Herkes ikamet ettii beldenin hemehrisidir. Hemehrilerin, belediye karar ve
hizmetlerine katlma, belediye faaliyetleri hakknda bilgilenme ve belediye idaresinin yardmlarndan yararlanma haklar vardr.”
Belediye Meclisi üyeleri ve belediye bakan da halk tarafndan be
yl için seçilirler. Belediye meclisi toplantlar halka açktr. Ancak, meclis en büyük mülki amiri haberdar ederek gizli oturum da yapabilir.
Belediye encümeninde de seçilmi üye bulunur. Seçilmi üyeler doal
üyelerin yarsn geçemez. Seçilmi üyeleri, belediye meclisi kendi üyeleri arasndan encümen için belirler.
Kentler, insanlk tarihinde uygarlklarn büyüyüp gelitii alanlardr.
Yerinden yönetim de çou kez demokrasi ile özde sayldndan, belediye saysnn fazla olmas, her zaman demokratik bir kazanç olarak
görülmütür. Türkiye‘de belediye saysnn her ne kadar demokratik
kayglarla artrlmad açksa da, kurulan belediyenin merkezi yönetimden salayaca yardmlar ve beldenin elde edecei olanaklar, belediye kurulmasnda oldukça etkin bir rol oynamaktadr.
Osmanl döneminde belediye says daha fazla olmasna ramen,
Osmanl’dan Cumhuriyet’e 389 belediye kalmtr. Bu belediyelerden
yalnzca 20’sinde düzenli içme suyu, dördünde elektrik donanm ve
76 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
17’sinde mezbaha vard (Tekeli, 1978: 30’dan aktaran Turan, 2008: 13).
Belediye says, 1930 ylnda Belediye Yasas‘nn çkarld tarihte 492 ve
nüfusu 100 bin‘i geçen belediye says iki taneydi (Kele, 1993: 127). Geçen yllarla birlikte belediye says, kentlemeyle birlikte oldukça artmtr. 1999 rakamlaryla belediye says 3215‘tir. Bu rakama anakent belediyeleri ve anakent alanlarndaki ilçe belediyeleri dâhildir
(www.mahalli-idareler.gov.tr).
Belediye saylarnn azaltlmas amacyla, 5747 sayl Büyükehir Belediyesi Snrlar çerisinde lçe Kurulmas ve Baz Kanunlarda Deiiklik Yaplmas Hakknda Kanun’la (R.G., 22.3.2008), önemli düzenlemeler
yaplm ve bu düzenleme sonunda belediye saylar 2105’e inmitir. Bu
düzenleme yeni Belediye Yasas’na dayanmaktadr. 5393 sayl Belediye
Yasas, 11. Maddesiyle:
Nüfusu 2.000'in altna düen belediyeler, Dantayn görüü alnarak, çileri Bakanlnn önerisi üzerine müterek kararname ile köye dönütürülür.
Tüzel kiilii kaldrlan belediyenin tasfiyesi il özel idaresi tarafndan yaplr.
Bu belediyenin tanr ve tanmaz mallar ile hak, alacak ve borçlar ilgili köy
tüzel kiiliine intikal eder. ntikal eden borçlarn karlanamayan ksmlar il
özel idaresi tarafndan üstlenilir ve vali tarafndan ller Bankasna bildirilir.
ller Bankas bu miktar, takip eden ayn genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamnn belediyelere ayrlan ksmndan keserek ilgili il özel idaresi hesabna
aktarr” eklinde bir düzenleme yapmtr.
5747 sayl yasa bu düzenlemelere dayanarak, nüfusu iki binin altna
düen belediyeleri kapatma yoluna gitmitir. Ancak, konu Dantay’a
tanm Dantay bu süreci açlan davalarla ksmen durdurmutur. Kapatma karar alnan baz belediyelerin 2009 29 Mart yerel seçimlerine
katlmasna karar verilmitir. Bu nedenle, belediye saylarnda ve kapatlacak veya tüzel kiilii devam edecek belediyelerle ilgili belirsizlik devam etmektedir.
çileri Bakanl 2005 verilerine göre nüfusu be binin altndaki belediye says 1995’tir (ç leri Bk’dan aktaran, Öner&en, 2008: 425). Belediye
saylarnn artrlmas ve azaltlmas çok tartlmaktadr. Almanya modelinde olabildiince say azaltlmas yoluna gidilirken, Fransz modelinde bu
say oldukça yüksektir. Ancak, Türkiye koullarnda saynn azaltlmasnda
yarar vardr. Kurumsallama ve hizmet sorunlarnn oldukça fazla olduu
bir yapda, say artrlmas doru bir yaklam deildir.
Belediye saysndaki gelimenin Cumhuriyet döneminde oldukça
yüksek olduu söylenebilir. Bu, ksa dönemde deil, fakat uzun dönemde yerel demokrasinin ve yerel siyasetin yükseliini salayacak bir gelime olarak görülebilir. Yine de, belediye saysnn artmas, demokratik
gelimeye inancn bir göstergesi saylmamaldr. Çok sayda güçsüz yerel yönetimin ne demokrasiye, ne de ülke ekonomisine fayda getirmeye2009 | 77
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
cei görülmeli ve belediye says siyasal bir takm nedenlerle artrlmamaldr (Kele, 1995: 70).
Toplumcu Belediyecilik ve Sonrasndaki Gelimeler
Kentlinin belediye bakann seçme süreciyle tanmas, “tek parti”
döneminden sonraya rastlar. Bu yeni dönemle birlikte, bakanlarn siyasal düünceleriyle deerlendirilmesi geleneksellemeye balamtr. Belediye bakannn, daha önceki dönemlerde kiilii daha önemliyken, bu
dönemden sonra siyasal kimlii ön plana çkm ve artk bakan, kentsel
kesimlerin düüncelerini ve daha da önemlisi çkarlarn göz önünde
bulundurmak zorunda kalmtr. Böylece yerel siyasette “tekno-politik
akm” domutur. Bu gelime, o ana kadarki toplumsal gelimelerin bir
sonucu olarak anlalmaldr. “Demokratik Yerel Yönetim Hareketi”
olarak tanmlanan bu gelimeler, 1950‘li ylllardan sonra yaanan hzl
kentlemenin sonucunda, kentsel alanlarda oluan farkl toplumsal snflarn ortaya çkmasnn da sonucudur (Kazanc, 1982: 238).
Kentsel ynlarn beklentilerini karlama ve demokratik bir yerel
yönetimin baarlmas gibi amaçlarla ortaya çkan bu akm, kendisine
baz ilkeler belirlemitir. Bu ilkelerden ilki, özerk yerel yönetim ilkesidir.
Merkeziyetçi yapnn oldukça baskn olduu Türk kamu yönetimi sisteminde, merkezi iktidarlarla yerel yönetimin yürütme organlar farkl
partilerden olduunda, Türkiye‘de önemli sorunlar yaanmtr. Çünkü
yerel yönetimlerin akçal sorunlarnn çözümü yasal olarak merkezi iktidarlarn elindedir ve farkl partiler söz konusu olduunda, merkezi iktidar belediyeleri elinde bulundurduu akçal olanaklardan yararlandrmama yoluna gidebilmitir. Bu nedenle, bu akm özerk yerel yönetim
ilkesini kabul ederken, merkezi yönetimin denetimini de kabul etmitir.
Ancak, bu denetimin yalnzca hukuka uygunluk denetimiyle snrl
kalmasn ve gerçek denetimin halk tarafndan yaplmasn savunmutur. Bu ilke, yönetimin halktan kopukluunun giderilmesinde de önemli
ilevleri olan bir ilke olarak kabul edilmitir (Kazanc, 1982: 248–251).
Bu akmn ikinci ilkesi, üretici yerel yönetim ilkesidir. Bu ilkenin
demokratik belediyecilik düüncesi balamnda, yerel yönetimlerin
“arac-edilgen” bir durumdan kurtulmalar ve özellikle akçal bakmdan
kendi ayaklar üzerinde durabilir hale gelmeleri bakmndan oldukça
önemli bir yeri vardr. Belediyelerin arsa ve konut üretmeleri, kentsel
rantlar toplum yararna kullanabilmeleri gerekir. Bu düünceden yola
çklarak, belediyelerin o dönemde toplu konut yapmna baladklar
görülmütür (Kazanc, 1982: 251). Bu ilkelerden baka, bu akmn benimsedii ilkeler arasnda tüketimin düzenlenmesinde etkili yerel yönetim ve birlikçi ve bütünlükçü belediyecilik gibi ilkeler de yer almtr.
78 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Yeni belediyecilik ideolojisi, halkn bu döneme kadar yönetimden
uzak tutulduu ve belediyelerin ayrcalkl kesimlerin çkarlarna hizmet
ettii savndan yola çkarak, belediyelerin demokratikletirilmesi, merkezin vesayetinin hafifletilmesi, yerel yaantyla ilgili hangi konu varsa
belediyelerin kural koyucu olmas gerektii düüncelerini benimsemitir. Ayn zamanda belediyeler tekelci ve kurumsal rantlar krmak için
de üretici belediye olmak zorundaydlar. Belediyeler bütün bu ilevleri
yerine getirebilmek için de, birlikçilik ve bütünlükçülük ilkelerinden
yola çkarak dayanmac bir yöntem benimsemek zorundaydlar (Tekeli, 1982: 343-344). Bu düünceler nda gelien ve “yeni belediyecilik”,
“toplumcu belediyecilik” gibi adlarla tannan yaklam, belediyecilikte
sosyal adalet, halk katmanlarnn karar alma süreçlerine dahil edilmesi
ve vesayet sorununu amak için “yerel yönetim deil, yerel hükümet”
ilkesini benimsemitir (Kele, 1992: 422).
Bu düünceler, son yllardaki yerel yönetimleri yeniden yaplandrma tartmalarnda, gündemin ilk sralarnda yer ald. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, bir baka deyile kaynak ve yetki ile donatlmas,
hem merkezi yönetimin tekelini kracak hem de kentliler kendi kendilerini yöneterek, demokrasinin güvencesi olma niteliini kazanacaklardr
(Güler, 1995: 148).
Güler’e göre, 12 Eylül sonras ve Özal döneminde uygulamada genelde yerel yönetimlerin, özelde belediyelerin yetki ve kaynak bakmndan güçlendirilmesi, beklenen büyüleyici etkiyi göstermemi, demokrasinin güçlenmesi bir yana, belediyeler birçok aibe altnda kalmlardr.
Ayn yaklamn kuramsal temellendirmesine göre, belediyeler hiçbir
zaman ve hiçbir yerde toplumun çkarlarn yanstan demokratik kurumlar olmamlardr. Bunun yerine kentsel rantlarn sermaye snflarna daha kolay aktarlmasn salayan arac-kamusal kurumlar olmulardr. Bu yüzden son yllardaki yerel yönetim fetiizmi gereinden fazla
ileri götürülmü ve demokratikleme sürecinde amaçlardan sapma gibi
bir yöne sürüklenmitir (Güler, 1995: 153-154). Bu balamda, Türkiye‘de
yürütülmeye çallan yerel yönetimleri yeniden yaplandrma giriimleri de bir yanlgdan ibarettir. Yerel yönetimlerin demokratiklemesi
amacyla katlmclk ilkesini özendirmek, yerel yönetimlerin kamusal
özünü eritmek, onu birtakm toplumsal kesimlere hibe etmektir. Çünkü,
katlmas istenen kesimler, çounlukla i dünyasnn temsilcileridirler.
Bunun en iyi örnei Theatcher dönemi ngilteresi’nde yaanmtr. Kentsel planlamada karar ve uygulama gücü i dünyasnn bir araya geldii
kurululara açlm ve kentsel rantlarn paylam kolaylatrlmtr.
Sonuçta, Türkiye‘de katlmclk ad altnda yaplmak istenen ey ayndr
ve yerel yönetimlerin kamusal özünü eritmektir (Güler, 1996: 156-158).
2009 | 79
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Bu yaklam, özellikle Türkiye için yerel siyasetin ekonomik ve sosyal
bakmlardan güçlü olan kesimlerin etkisinde olmas yanyla dorudur.
Ancak, yerel düzeyde katlmc anlay benimsemek, hem yerel, hem de
genel demokrasinin sal için gerekli ve vazgeçilmez bir kouldur. Kentsel kaynaklarn baz kesimlere aktarlmasn kolaylatracak yaplanmalarn
önlenmesi ayr, kentsel siyasetin toplumun her kesiminden yurttan katlmyla gerçekletirilmesi ayr eylerdir. Eskiden olduu gibi, yurtta eer
sürekli karar alma süreçlerinin dnda tutulacaksa, halk egemenliine dayal bir demokratik sistemin gerçekletirilmesi için gerekli admlar ne zaman atlacaktr? Katlm yöntemlerinin kullanld bir yerel yönetim anlay, yerel kaynaklarn rant çevrelerine aktarlmasn deil, saydam ve halkn denetimine açk bir yerel yönetim sistemini amaçlamaktadr. Hem katlm, demokrasi, yurttalk, saydamlk, halkn denetimi, etkin ve verimli
yerel yönetim sistemi gibi kavramlar ne kadar çok konuulur ve tartlrsa,
o kadar demokrasiye yaklalr ve ussal bir toplumun temelleri atlm olur.
Suskunlarn oluturduu toplumlar, eski çalarda kalmtr. Katlm yöntemlerinin temel amac, yalnzca kentli zengin kesimleri karar alma süreçlerinin sorumlusu yapmak deil; kadn, çocuk, yal, özürlü, içi, memur,
emekli, esnaf ve çeitli mesleklerden uzmanlarn hemen hepsinin kentsel
çevrenin biçimlenmesinde söz sahibi olmasn salamak ve buradan elde
edilen deneyimlerin genel demokrasiye bir katk olarak yansmasn salamaktr. Hiç deilse, bu saptama kuramsal düzeyde böyledir. Kuramlarla
pratiklerin uyumas ayr bir sorundur.
Eer, yerel yönetimlerin varlk amaçlarna ulamada sorunlar yaanyorsa, bu demektir ki, toplumsal kesimlerin her zamankinden daha
çok konuya eilmeleri, daha çok gündeme getirmeleri, tartarak demokrasiyi özümsemeleri ve ortak toplumsal yararlara katkda bulunacak yöntemler gelitirmeleri gerekmektedir. Bugün, çada demokrasilerde de yaplan budur: Olabildii kadar geni kesimleri, karar alma
süreçlerine çekmek, her kesimden kentlinin bilgi ve deneyimlerinden
yararlanmak, toplumsal gönence katkya hazr hale getirmek.
Demokratik Yerel Yönetim: Baz Çalmalar ve Yaplan Düzenlemeler
Belediye yönetimlerinin biçimlenmesi ve kentsel politikalarnn oluturulmas, kentsel snflar arasndaki güç dengesini yanstr. Bu yönüyle
yerel siyasetin genel siyasetten ayr olmas düünülemez ve ülke düzeyindeki güç elde etme savann benzeri de yerel düzeyde görülür. Ancak, Türk belediye sisteminde yerel siyasetin snrlarn devlet çizmitir.
Gerçekte, Türk Yerel Yönetimleri‘nin demokrasi geçmiinden söz etme
olana yoktur. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi çarlar, ancak son
yllarda younluk kazanabilmitir. Türkiye‘de belediyelerin demokratik
80 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
yaps ve sorunlar çok partili döneme geçile ancak siyasal tartmalara
konu olmaya balamtr. Tek parti dönemince, dönemin özellikleri gerei belediye demokrasisi de fazla bir gelime göstermemitir. Çok partili dönemle birlikte, siyasal partilerin yerel özerklikle ilgili telepleri de
younlamaya balamtr. Bununla birlikte, seçimler dnda halkn
yerel siyasete katlmn salayacak uygulamalardan söz etmek oldukça
zordur. Bu durumda da halkn kendini yönetmesi gibi bir demokratik
ilkenin gerçekte var olduu kukuludur (Hamamc, 1981: 46-47).
Toplum Kalknmas ve Demokrasi
Toplum kalknmas kavram, halkn kendi çabalaryla devletin olanaklarnn birletirilerek, yerel topluluklarn kalkndrlmas ve ulusla
bütünletirilmesi amacyla gelitirilen ve ekonomik, sosyal ve kültürel
yönleri olan bir kalknma sürecini anlatr. Bu program, daha çok yerel
topluluklarn katlm ve çabalarna dayal olarak gelitirilir. Sonuçta,
toplum kalknmas yerel topluluklarn eitimi ve örgütlenmesiyle yakn
ilgisi olan ve kendine yardm (self-help) yöntemlerinin daha çok kullanld bir demokratik kalknma modelini anlatr (United Nations Department of Economic and Social Affairs,1971: 6-7).
Toplum kalknmas, Türkiye‘de 1960 sonrasnda devlet ve halk olanaklarnn birletirilerek krsal kalknma için kullanlmas; halkn gereksinimlerine göre davranmay gerektiren demokratik bir kalknma yöntemi ve daha çok köylerin kalknmas için düünülen bir yöntem olarak
bilinir (Yavuz, 1966: 136).
1960‘l yllarla birlikte planl döneme geçilmesiyle, krsal ve kentsel
alanda devletle halkn ibirliine dayal “toplum kalknmas” yöntemi
kalknma planlarna girmitir. Ancak, bu yöntem daha 2. Plan döneminde uygulamadan kalkmtr. Sonuçta, bu yöntem kuramsal aamadan
öteye geçememitir (Kele, 1993: 26). Birinci Be Yllk Kalknma Plan
(1963-1967), toplum kalknmas yöntemini pilot bölgeler belirleyerek
daha çok yerel düzeyde uygulamay öngörmütür. Köy topluluklarnn
kalknmasna da yarayacak bu yöntem daha çok ilçe merkezli bir uygulama olarak düünülmütür. Bu uygulamalarla, devlet ve yerel halk arasnda gönüllülüe dayanan bir ibirliinin kurulmas, halkn kendi sorunlarn çözebilme yeteneinin gelitirilmesi, yerel önderliklerin gelitirilmesiyle var olan kurumlarn etkin hale getirilmesi ve bunlardan kalknma yönünde yararlanlmas gibi amaçlar elde edilmek istenmitir
(Geray, 1966: 198-199).
Bu çerçevede düünülen toplum kalknmas yöntemi halkn katlmyla salanabilecek bir kalknmann gerçekletirilmesini amaçlamtr.
Hem ilçe baznda hem de ilçeye yakn olan ve bal bulunan köyler baznda katlmc bir uygulama, yöntemin içinde yer almtr. Ancak, uy2009 | 81
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
gulama ans olmam ve gelecek planlarda da artk bu yöntemlerden
söz edilmemitir.
1970‘lerde gecekondulamann artmasyla birlikte, buralarda yaayan insanlar, dernekler kurarak, yönetsel kademeler üzerinde etkili olmay denemi ve semtlerini gelitirmeyi amaçlamlardr. Siyasal partilerin kurulmas ve bu kesimleri oy deposu olarak görmeleri sonucu, bu
dernekler etkinliklerini kaybetmilerdir. Daha sonra bu derneklerin görevlerini partiler üstlenmitir (Kele, 1993: 26-27).
Gürsel, kentsel planlamay tartt yazsnda, çada toplumlarda
kentlerin, seçimle gelen belediye meclisi ve belediye bakanna emanet
edildiini, hibe edilmediini vurgularken, Türkiye‘deki yapnn bunun
tam tersi olduunu savunmaktadr (Gürsel, 1990: 29). Bu yarg, yerel
yönetimlerimizin henüz çada ölçütleri yakalayamadn göstermektedir. Halk dlayan bir anlayn, bu sonuçta büyük bir yeri vardr.
Önceki ksmlarda da deinildii gibi, katlm konular arasnda, kentsel
planlamaya katlm çada devletlerde önemli bir yer tutmaktadr. Plan
ereklerinin saptanmas sürecinden, hazrlanmas ve sonuçlanmas aamasna kadar kentsel aktörlerden yararlanlr ve plann olumasna kentliler
önemli katklarda bulunur. Ancak, ülkemizde bu yönde olumlu örnekler
vermek güçtür. Geçmite, Trabzon ve Manisa gibi kentlerimizde belediye
bakanlarnn kiisel giriimlerinin dnda, halk planlama aamasna katma gibi giriimler gözlenememitir (Kele, 1993: 27).
Çevre Sorunlar ve Halk Katlm
Yerel yönetimler düzeyinde, dier bütün konularda olduu gibi çevre konusunda da yurttan katlabilecei bir çok konu ve katlm yöntemi bulunmaktadr. Çevre duyarll, 1960’l yllardan itibaren dünya
gündeminin belirleyici konularndandr. Çevre, insanln küresel bir
sorunudur. Bu niteliinden dolay, küresel düzeyde bütün uluslarn
katld ortak konferans ve örgütlerde soruna ortak ve katlmac çözüm
yollar aranmaktadr. Özellikle 1992 Birlemi Milletler Rio Çevre Konferans’yla birlikte, çevre sorunlarnn çözümünde yerel yönetimlere
“Gündem 21” adyla önemli görevler verilmitir. Bütün uluslar bu Gündem’de yer alan önlemlere uymakla yükümlü klnmtr. Gündem 21’de
yer alan öneriler dorultusunda, yerel yönetimler yaptklar çalmalarda yerel gruplar ve yurttalar dikkate almak ve çalmalarn bunlarla
birlikte yürütmek durumundadrlar.
Çevre konularnda deiik kentsel katlm yöntemlerinden yararlanlabilir. Örnein, gönüllü çevre kurulular yerel yönetimlerle deiik
alanlarda ortak çalabilirler (Sandal, 1998: 37):
82 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
-
Çevre eitimi ve yurtta bilinçlendirme: Kurs, Seminer, Panel;
Yayn: Görsel ya da yazl;
Kamuoyu oluturma: Çevre bozulmalarna kar duyarllk;
Model gelitirme ve proje üretme ve
Model ve projeleri birlikte uygulama.
Yerel Gündem 21’in uygulanmas konusunda belediyelerimizde bir
eilim vardr. Ancak, oldukça snrl çabalar vardr. Bursa Anakent Belediyesi’nin kurmu olduu Yerel Gündem 21 Çevre Konseyi böyle bir
çabann ürünüdür. Konsey, siyasal parti temsilcileri, belediye bakanlar
ve ilgili belediye çalanlar, sivil toplum kurulular, üniversiteler ve
gönüllülerden oluan bir yapya sahiptir. Konsey, Atk ve Çevre, Arazi
Kullanm ve Çevre, Toplum ve Çevre gibi çevre sorunlar kapsamna
giren konularda çalma gruplar oluturmutur (Efe, 1996: 20-21).
Türkiye’de çevre konusunda oldukça önemli gelimeler olmutur. Hukuksal düzlemde, bata T.C. Anayasa’ snn 56. maddesi olmak üzere, 2872
sayl Çevre Yasas ve ilgili yönetmeliklerle önemli düzenlemeler yaplmtr. Anayasa, salkl bir çevrede yaamay yurttan bir hakk olarak tanm ve çevre korumay da yurttaa bir ödev olarak vermitir.
Yurttalar son yllarda, örgütlü ya da örgütsüz, kentsel ve krsal
alanlarda çevre deerlerini koruma amacyla önemli giriimlerde bulunmutur. Bu tür olaylara birçok örnek verilebilir. Ancak, burada bazlarn anmakta yarar görülmütür. Birincisi, 1989 yerel seçimleri öncesinde, Antalya Belediye Meclisi’nin yap katlarn yükseltme kararna
kar, Mimarlar Odas Yönetim Mahkemesi’ne bavurmu ve karar iptal
ettirmitir. Bu sonuç, bir sivil toplum örgütünün, kentsel sorunlara kar
duyarlln ve etki edebilme gücünü göstermesi bakmndan oldukça
önemlidir. kinci olarak, 1980’lerin banda Gökova santral aleyhine
köylülerin dava açmas ve gösterilerde bulunmas, köylünün çevre deerlerine ve yaam çevresine duyarlln göstermesi bakmndan anlaml gelimelerden saylmaldr (Kele, 1993: 27- 28).
Halkn çevre sorunlar konusundaki duyarll, özellikle seksenli yllarda kamuoyu oluturacak, yönetsel ve siyasal kurumlar etkileyebilecek düzeye ulamtr. Dalyan’da turistik bir otelin yaplmak istenmesi
ve buna kar ortaya konulan tepkiler, yine Ankara’da Güvenpark’ n
otoparka dönütürülmesine kar oluan tepkiler bu yllardaki önemli
yurtta giriimlerindendirler (Özdemir, 1988: 110-114). Bu tür etkinliklerin çevre koruma düüncesiyle protesto edildii, geni bir kamuoyu desteinin saland, hukuksal hak arama yöntemlerinin yannda dönemin politikaclarndan da destek alnd bir dönem olmas nedeniyle,
bu döneme, çevre sorunlar için halk duyarll bakmndan bir dönemeç gözüyle baklabilir.
2009 | 83
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Türkiye’de yerel düzeyde (Sandal, 1998: 34):
1- Yurttalar dilekçe hakkn kullanarak, yerel düzeyde çevrenin
korunmasna katkda bulunabilecek önerilerde bulunabilecekleri gibi, çevre bozulmalarna kar da yerel yönetimleri uyarma görevi
yapabilirler;
2- Yurttalar, çevre konusunda yaplan yönetsel etkinliklere katlabilir ve destekleyebilirler ve
3- Gönüllü sivil toplum kurulular aracl ile, çevre sorunlarnn çözümüne katkda bulunabilirler.
Bunlarn dnda, son yllarda önemli örneklerini gördüümüz
yargya bavurma ve çevre deerlerinin korunmasna katkda bulunma yolu kullanlabilir.
Halk Kurultaylar ve Farkl Bir Gelime
Türkiye’de 1980’li yllardan itibaren younlaan ve farkllaan demokratik çabalarn bir sonucu da “halk kurultaylarnn” yaygnlamasdr. Bu kurultaylar, öncelikle Büyükehir olmadan önce Ankara Belediyesi tarafndan, halkn yerel hizmetler konusunda bilgilendirilmesini
salamak amacyla oluturulmulardr. Kurultaylarda, her kesimden
insann katlm amaçlanm ve sivil toplum örgütlerine öncelik verilmitir. Ylda bir kez olarak düzenlenen toplantlarda, halkn yönetime istek
ve dileklerini yanstabilmesi, yönetimle halk arasnda bir etkileim oluturulmas amaçlanmtr (Kele, 1993: 29).
Ancak, bu kurultay düzenleyenlerin düzenleme konusunda baarl
olduklar, bunun yannda halkn yeterli ilgiyi göstermedii de önemli bir
yaknma konusu olmutur. Bu balamda, katlmc demokrasi için iyi bir
örgütlenmenin yetmedii, bunun yannda o etkinliklerin amacna ulamasnda yerel halkn belirli bir kentlilik bilincine sahip olmas, sorumluluk
duygusuyla çevresine sahip çkmasnn da en az örgütlenme ve yasal düzenlemeler kadar gerekli olduunun alt çizilmelidir (nan, 1998: 129).
Yerel Gündem 21 Uygulamas Olarak Semt Danma Merkezleri
(SEDAM)
Dünyadaki gelimelere paralel olarak bizde de 1990’l yllarda farkl
katlmc uygulamalar ortaya çkmtr. Bu dönemde oldukça konuulan
mekanizmalardan birisi SEDAM’dr. “Semt Danma Merkezleri (SEDAM)”, 1990’l yllarda yerel yönetimlerin yeniden yaplanmas konusunda gerçekletirilen hemen her etkinlikte sözü edilen, demokratik
katlm yöntemi olarak büyük önem verilen oluumlardan birisidir. Bu
merkezler, uygulamada, belediyelerin mahalle bürosu gibi çalmakta,
çok ilevli birimler olarak etkinlikte bulunmaktadrlar. Birtakm hizmet84 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
lerin, daha küçük ölçeklerde halka sunulmas, bir anlamda halka yaknlama olana olarak görülmesi, bu birimlerin çekiciliini artran özellikler olarak göze çarpmaktadr. Örnein, salk, ev ekonomisi, özürlü eitimi ve çeitli kültürel etkinlikler olmak üzere, SEDAM‘lar oldukça çeitli alanlarda etkinlikte bulunmaktadrlar. Bu birimler, halkn belediye ile
olan iletiim kopukluunu gidermede de önemli bir ilevi yerine getirmektedirler (Yalçnda, 1996: 144-145).
Bursa Büyükehir Belediyesi’nin 1994 ylndan beri uygulad böyle
bir programn amac da, demokrasi sorumluluu ve kentlilik bilincinin
artrlmasdr. SEDAM, çok farkl alanlarda etkinlikte bulunmaktadr
(Efe, 1996: 15-16): Çocuk sal, aile ekonomisi, konut planlama ve hijyen gibi konularn yannda yabanc dil eitimi, özürlü eitimi gibi konularda da çallmaktadr. Örgütlenme olarak, Anakent Belediyesi Basn
ve Halkla likiler Müdürlüü, SEDAM danmanlar ve mahalle muhtarlar yer almaktadr. Gerçekletirilen projelerde çeitli kurulularn
yardm ve katklar salanmaktadr. Sistemin ilk basaman muhtarlklar oluturmakta, muhtarlara gelen bilgiler ve yaknmalar, Basn ve
Halkla likiler Müdürlüü‘ne iletilmektedir.
Proje Demokrasisi ve Mahalle Kurullar
Karayalçn döneminde Ankara Büyükehir Belediyesi‘nin uygulamaya koyduu, katlmc özellikleri ön planda olan demokratik bir yöntemdir. O dönemde uyuglanan bu yeöntem, günümüzde birçok belediye
tarafndan özellikle “kentsel dönüüm” proelerinde uygulanmaktadr.
Kentlilerle çatmaya girmeden, uzlama yöntemiyle sorun çözme mekanizmas olarak oldukça yaygn ve etkili olduu söylenebilr. Bu yöntemde, gerek l Özel Yönetimleri gerekse belediyelerin herhangi bir projeyi uygulamadan önce, o projeden etkilenecek olan yurttalar projenin
oluumuna katmalar önerilmektedir. Proje karar kurullar olmal ve
sivil toplum kurulularnn da temsil edildii bu kurullarda fiziksel,
yönetsel ve akçal kararlar bu karar kurullarnda ele alnmaldr. Böylece
bir proje demokrasisi süreci iletilebilecektir (Karayalçn, 1994: 18-19).
Mahalle kurullar, yönetimin halka daha fazla yaklamasn, demokratik bilincin daha geni kesimlere yaylmasn olanakl klmak amacyla
önerilen bir katlma biçimidir. Yerel gönüllü programlar uygulamak,
danma ve denetim ilevlerini gelitirmek amacyla mahalle kurullarndan yararlanlabilir. Türkiye‘de bu konuda özellikle 1990‘l yllarla birlikte, biraz da “moda” olduu için, semt ölçeinde halkla birlikte baz
çalmalarn yaplmas yoluna gidilmitir. Örnein, Bolu Belediyesi, Antalya Belediyesi, Fatih Belediyesi, ili Belediyesi ve Çanakkale Belediyesi yurttala birlikte çallabilecek, yurttala bilgi al veriinde bulu2009 | 85
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
nulabilecek halk toplantlar, çevre koruma ve gelitirme etkinlikleri ve
bilgi toplama gibi etkinlikler yürütmülerdir (DDK, 1996: 11).
Bu yaklama benzer bir yaklam da, belde evleri yaklamdr. Yerel
yönetimin halka yaknlamas için katlmc bir yöntem olarak önerilen
bu model, hem yerel yönetimin bir parças, hem de demokratik katlm
için uygun bir örgütlenme olacaktr. Bu evler, gerek sosyal gerekse kültürel gereksinimleri karlamada önemli bir ilev görecek ve demokratik
sistemin kurumlamasna katkda bulunacaktr (Çeçen, 1994: 27).
E-Devlet ve M-Devlet Kapsamnda Yerel Demokrasi
Bilgisayar ve internetin, sosyal, siyasal ve kültürel yaamda bir devrim yapt genellikle kabul edilmektedir. Dünyada her eyin dijitalletii bir dönem yaanmaktadr. Dolaysyla, yurtta-yönetim, yönetimözel sektör, yönetim-sivil toplum ilikilerinde internet temel belirleyici
deikenlerden birisi olmutur. Türkiye’de de, hem genel yönetim hem
de yerel yönetim e-devlet uygulamalar konusunda önemli admlar atmaktadrlar. Türkiye’de demokratik uygulamalar açsndan il merkezi
belediyelerinin sanal alemde ne durumda olduklarn örenmek amacyla 2005 yaznda bir çalma yapld (Çukurçayr&Sipahi, 2005: 857). Daha
sonra, herhangi bir ilerleme olup olmadnn örenilmesi amacyla
2009’da çalma yeniden yapld. Uluda Üniversitesi Kamu Yönetimi
Sempozyumu’nda bildiri olarak sunuldu. Bu çalmada da ne yazk ki
ayn sonuçlar elde edilmitir. Bu çalmann amac uydu: Belediye
web’lerinde yer alan bakana mesaj, bize ulan, beyaz masa gibi uygulamalarn gerçekten etkin olup olmadn örenmek. Sonuç, oldukça olumsuz çkt. 81 il belediyesinden yalnzca 10 belediye elektronik postalar
yantlad. Bu belediyeler Denizli, zmir, Adapazar, Konya, Van, rnak,
Trabzon, Samsun, Elaz ve Manisa’dr. Bu çerçevede, akademik bavurulara cevap almak da bir “lütuf” olarak kabul edilmelidir. Sonuç, uygulamalarn çounda olduu gibi bu uygulamalarda da yalnzca “görüntü
üretilmektedir.” levsel bir uygulama düzeyine ulaamamtr.
Elektronik uygulamalarn ötesine geçilerek gezgin (mobil) devlet
uygulamalar da giderek yaygnlamaktadr. Bu konuda ulusal ve uluslar aras bilimsel etkinliklerin saysnda önemli bir art görülmektedir.
Yerel yönetimlerde de mobil uygulamalar konusunda önemli çalmalar
yaplmakta ve konuyla ilgili sivil toplum kurulular bu konularda yerel
yönetimlere destek vermektedirler. Mays 2009’da düzenlenen birinci
ulusal konferansta, özel sektör, bakanlklar, farkl devlet kurumlar ve
yerel yönetimlerin bu konudaki çalamlar tartld (MGC, 2009).
Kent Konseyleri
Kent konseyleri, 5393 sayl yeni Belediye Yasas’nn 76. maddesinde
öngörülmü katlm ve demokratiklemeyi kurumsallatran bir meka86 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
nizmadr. Bat’daki örneklerinin aksine yürütme yetkisi olmayan ve yalnzca “danma” mekanizmas olarak öngörülen bir sistemdir. Kent
Konseyine, muhtarlar, kamu-özel sektör kurum ve kurulu temsilcileri,
sendikalar, üniversiteler ve uzman kiilerin katlmas öngörülmütür.
Yasa’nn ilgili hükmünün uygulanmas amacyla 2006’da bir uygulama
yönetmelii çkarlmtr. Ancak, yönetmeliin yargya götürülmesi sonucunda 2009 ylnda yönetmelik yeniden düzenlenmi ve daha demokratik
ve etkin bir mekanizma öngörülmütür. Kent konseyleri yasa gerei belediyelerin öncülüünde etkinletirilmesi gereken mekanizmalardr. Ancak,
burada “inisiyatif” belediyelerde olunca, baz belediyelerin bu konuda oldukça istekli olduu fakat çounun da bu yöntemi pek benimsemedii
aratrmalarla ortaya konulmutur (Çukurçayr&Erolu, 2008: 198). Dolaysyla mekanizma olarak kent konseyleri kentsel alandaki önceliklerin belirlenmesinde ve hatta belediyenin denetlenmesinde “anahar” bir kurum olarak görev yapabilecekken, ne yazk ki günümüze kadar yaygn ve etkin bir
sonuç alnamamtr.
Siyasal Kaosu Amada Yerel Yönetimlerin Rolü
Türkiye‘de uzun bir dönemden beri tartlan konulardan birisi “siyasal tkanklk”tr. Çapolu, konuyla ilgili çalmasnda, ülkemizde
siyasal tkankln en önemli nedenlerinden birisinin katlm eksiklii
ve halkn katlmnn olmamas olduunu belirtmekte ve bu tkankl
amann temel araçlarndan birinin de katlmc demokrasi ve halkn
denetimi olduuna deinmektedir. Katlm ve demokrasinin be ylda
bir gerçekleen seçimlerden ibaret olmadn belirtirken, katlmn da
be ylda bir gerçekleen bir eylem olmaktan çkarlmasnn altn çizmektedir (Çapolu, 1994: 67).
Halkn katlma ilgisinin olmad ve yönetimin de halk katlm konusunda gereince bilgilendirmedii bir yerde halkn, yönetsel kararlarn ya da yerel kararlarn oluumuna katlmn ve halkn finansal konularda belediye kaynaklarnn nerelere harcandn denetlemesini beklemek de ussal bir tutum olmayacaktr. 1994 ylnda yaplan “Belediyecilik Eitimi” konulu Aratrma’ da, yerel yöneticilere yöneltilen “Yerel
Hizmetler mi, Yerel Demokrasi mi” sorusuna büyük çounluk (% 36.7)
“yerel hizmetler” yantn vererek özerklik ve demokrasinin (% 19.3)
yerel düzeyde ikincil önemde olduunu vurgulamtr (Geray ve Hamamc, 1994: 69).
Bir baka aratrma, yerel halkn katlmnn güçlüüne deinirken,
demokratik kitle örgütleri, meslek odalar ve dier yerel aktörlerin zorunlu ve yasal temsilinden çok, belirli çkar gruplarnn temsilinin söz
konusu olduuna deinmektedir. Ayrca belediye encümenlerinde seçilmi üyelerin bulunmamas, yerel halkn dileklerinin ya da çkarlarnn
2009 | 87
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
yerel siyasete yansmasn güçletirdii de kabul edilebilir bir yaklamdr (Falay ve dierleri, 1996: 45). Türkiye genelinde görülen bir baka
konu da, yerel giriimlerin yerel halk tarafndan deil, yöneticiler tarafndan balatlan ve uygulanan giriimler olduudur. Katlm konusunda, büyük projelere halkn katlmn salama konusunda gösterilen çabalardan ikisi önemlidir. Bunlardan birisi Gaziantep‘te, dieri de Bursa‘dadr. Bu illerde, baz büyük projeler için halkn görüüne bavurulmutur. ehirleraras terminalin yapmnda ve hal yapm projelerinde
halkn katlm salanmaya çallmtr. Yine bu uygulamalarda da katlm istei yerel halktan deil, belediye yöneticilerinden gelmitir (Falay
ve dierleri, 1996: 46). Halkn kentsel konularla ilgili istekleri ve bunlarn yaplabilirlii de, katlm süreçleri bakmndan önemlidir. Belediyelere ulaan siyasal istekler, genelde altyap istekleridir ve bu istekler youn göç alan kentlerde daha fazladr. Ancak, kent yönetimleri çou kez
bu istekleri karlayamayacak durumdadrlar. (Gaziantep Belediyesi
örnei) TÜSEV‘in yapm olduu aratrmada görülen o ki, yerel halkn
belediyelerden beklentileri tekil ve kiiseldir, yerel yaam düzeyini yükseltici istekler ve bu yönde dernekleme çabalar görülmemitir. Yine
ayn anketin deerlendirilmesinde u görülere de yer verilmitir: Yaad kente sahip çkmak için örgütlenebilecek seçmen kitlesi henüz yoktur. Örgütlenmelerde de iyeri ilikileri, ticari ve dinsel cemaat ilikileri
belirleyicidir ve yerleim yeri korunmaya ya da gelitirilmeye deer bir
konu olarak görülmemektedir. Çok ilginçtir, bu durumun önemli nedenlerinden birisi toplumsal akkanlk olarak anlmaktadr. Çok yüksek
olan toplumsal akkanlk, beldenin yerli halkn yok ederken, geleneksel kültürü ve topluluk yapsn da ortadan kaldrmaktadr. Örnein,
belli bir mahalleli olmak diye bir olgu kalmamtr. Durum böyle olunca
da, siyasal kararlar etkileyebilme gücü son derece clz kalmaktadr.
Yerel siyaseti etkilemeye çalan bir yurtta türünden söz etmek oldukça
güçtür. Genel siyasette olduu gibi, yerel siyasette de siyaset bir üst tabakada yaayanlarn meslei olarak görülmektedir. Yerel siyasal kurulularn, yurtta katlmna etki ettikleri ve yönlendirdikleri belirtilebilir
(Falay ve dierleri, 1996: 32-33).
Türkiye‘de 60‘l ve 70‘li yllarda kimi zaman baz aratrma ve projelerde, kimi zamanda tek tek baz belediyecilerin uygulamalarnda görülen “demokratik belediyecilik,” “halka yakn yerel yönetim” özlemleri
son yllarda oldukça youn bir biçimde ve çok geni bir kesim tarafndan tartlmakta ve çözüm önerileri üretilmektedir. Akademisyenlerden
baka, devlet kurumlar (DPT gibi), çileri Bakanl, sendikalar, vakflar, Cumhurbakanl gibi bir çok kii ve kurulu, yerel yönetimlerin
“çoulcu demokrasinin salkl ilemesi ve geliim gösterebilmesi”, halkn, dier bir deyile “yerel yönetimin gerçek sahibinin” (DDK, 1996: 63)
88 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
yerel karar organlarnn kararlarn etkileyebilmesi ve kamu yararna
uymayan yönetsel kararlara yarg yoluyla kar çkabilmesi için gerekli
düzenlemelerin yaplmasndan yana görü bildirmekte ve önemli çalmalar yapmaktadrlar.
1960‘l yllarla birlikte, siyasal erki elinde bulunduranlar, yönetimin
her düzeyinde reform yapma/yönetimi yeniden yaplandrma amacyla
projeler hazrlatmlar ve toplumsal dönüümün ortaya çkard sorunlarla baedebilmek için önemli çalmalar yaptrmlardr. Bu çalmalarn ilki, MEHTAP adyla bilinen Merkezi Hükümet Tekilat Aratrma
Projesi‘dir. Bu proje çerçevesinde, küçük kent ve kasabalarda “toplum
kalknmas” yaklamyla katlmc bir kalknma ve yeniden yaplanma
düüncesi benimsenmitir (Kele, 1992: 410-411). Bu projeden sonra da,
birçok kii ve kurulu yasa tasarlar ve projeler hazrlamlardr. Ancak,
bunlarn gerçekleme ans olmamtr.
1988 ylnda TODAE tarafndan hazrlanan Kamu Yönetimi Aratrma Projesi (KAYA), yerel yönetimleri çan gereklerine uygun hale
getirmek için önemli öneriler sunmutur. Bunlardan yerel demokrasi ve
katlmla ilgili olanlar dikkat çekicidir. Bu projede öngörülenlere göre,
“yerel demokrasiyi güçlendirici, yerel toplulukça denetlenen, etkili katlmn saland, saydam, kaynaklar ve özellikle öz kaynaklar açsndan
güçlü, kendi yerel toplumu ile ilgili kararlar kendi organlar aracl ile
alp kendi birimleri aracl ile uygulayabilen, merkezi yönetimden destek ve nesnel koullarda yardm alan, genel yönetim sistemi ile yönetimin birlii ilkesi ve planlama disiplini içerisinde bütünleen, yönetsel
etkinlii ve verimlilii gerçekletiren bir yerel yönetim kurumu” (DDK,
1996: 60), idealletirilen yerel yönetim örgütüdür.
Bu projede, yllarca savsaklanan halk katlm ve yerel demokrasi
kavram özellikle vurgulanmtr. Yerel yönetimlerin güçlenmesi ve
saydam bir yerel hizmet sunan örgüt kurma, ancak bu temel niteliklerin
yerel siyasete egemen olmasyla olanakldr. Gerek, merkezi yönetimin
yerel düzeyde yürüttüü hizmetlerin çounluunun yerel birimlere aktarlmas önerisi, gerekse demokratik niteliklerin önemle vurgulanmas,
bu çalmann en önemli yanlardr. Yerel düzeyde hemehrilerin alnan
yerel yönetim kararlarna kar yönetsel yargda iptal davas açma hakknn tannmas, belediye meclisi seçimlerinde seçim çevresinin mahalle
olmas ve mahalle örgütlerine öncelik verilmesi gibi demokratik katlm
ve yurttalk bilincini gelitirmeye katks olacak öneriler de, çalmann
dier önemli konulardrlar. Köy halknn köy düzeyinde yaplan hizmetlere katlmnn salanmas için düzenlemeler yaplmas önerilmektedir. Belediye meclis kararlarnn olduu gibi yaynlanmas, meclis halk
2009 | 89
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
ilikilerine özen gösterilmesi gibi öneriler de yer almaktadr. Çalmada,
anakent belediye meclisi üyelerinin dorudan doruya halk tarafndan
seçilmesi de istenmektedir (TODAE, 1991: 184).
Yalçnda‘n daha önce yapm olduu bir çalmada da benzer öneriler vardr. Bu çalmada, ilçe düzeyinde demokratik bir yerel yönetim
birimi kurulmasnn krsal alan sorunlarnn çözümünde etkili olaca
da, demokratik yerel yönetim yaplanmas için yaplan öneriler arasndadr. Bu görüe göre, ilçe temel hizmet birimi olmak için en uygun yönetsel birimdir. lçenin, nüfus ve alan bakmndan böyle bir yaplanma
için uygun nitelikler tamasnn yan sra, tarih boyunca halkn bavuru
ve dilek yeri olmas, köyler ve iller arasnda geçi ilevi görmesi bakmndan en elverili yönetim birimidir (Yalçnda, 1992: 63-68). Ayn
düünceler, KAYA raporunda da savunulmutur. lçe yönetimi olarak
özerk bir yaplanmann salanmasyla, tüm ilçe köylerinin ve küçük
belediyelerin yapamad krsal alana yönelik hizmetlerden sorumlu bir
birim kurulmu olacaktr. lçe, toplum kalknmasnn çekirdei olarak
da kabul edilmi; halkn yerel demokrasiye ve kalknmaya katlmna
uygun bir birim olarak, ilçenin bu ilevleri yerine getirebilecek özellikleri tad savunulmutur (TODAE, 1991: 74).
Yerel yönetimlerin güçlendirilmesini konu alan çalmalarn birçounda, yönetsel vesayet sorunu, finansal sorunlar gibi, uzun bir geçmie
sahip olan tartmalarn yannda, halkn katlmna da önemli vurgular
yaplmtr. Bu çalmalarda yer alan katlm arayyla ilgili düüncelere, son yllarda yerel düzeyde halkn daha çok kentle bütünlemesi ve
yaam çevresiyle ilgilenmesi gereinin önemle altnn çizilmesini göstermesi bakmndan deinilecektir. Bu çalmalar ve düünceler, hem bu
konuda güçlü bir kamuoyu olumas, hem yerel yöneticilerin konuyu
daha yakndan kavramas, hem de halkn yerel siyasete, dolaysyla genel siyasete daha fazla çekilmesini salama bakmndan önemlidirler.
TÜSAD adna, “Yerel Yönetimler- Sorunlar ve Çözümler” konulu
bir aratrma yapan Yalçnda, yerel yönetimlerin güncel sorunlarn
sayarken, hemehrilik bilinci ve halk katlmn da sorunlar dizisine eklemektedir. Hemehrilik bilinci yeterince gelimeyen kentliler, yerel yönetimden yalnzca hizmet bekler bir tutum içerisindedirler. Bu bilinç
eksiklii, yerel yönetimlerin denetlenmesini ve yaplan çalmalarn sorgulanmasn engelleyecek düzeydedir. Bu eksiklik, ayn zamanda katlm eksikliinin de önemli bir nedenidir. Kurumsal düzenlemeler açsndan, seçimler dnda katlm olanaklar oldukça snrldr. Halkn
katlm, genellikle seçimler ve siyasal temsilciler araclyla olmakta, bu
da alnan kararlara dolayl bir etki etmeyi salamaktadr. Yerel meclislere halkn katlmas ve soru sorabilmesi düüncelerini açklayabilmesi
90 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
olana yoktur. Oysa bu olanak, birçok gelimi ülkede yurttaa sunulmaktadr (Yalçnda, 1992: 33-34).
Yalçnda, katlmla ilgili sorunlarn çözümü için de u önerilerde
bulunmaktadr (Yalçnda, 1992: 57-58):
Birinci olarak, yerel yönetim meclislerine halk katlmn salayacak zaman ve mekan düzenlemeleri yapma yoluna gidilebilir. Meclis
komisyonlarnda, belli konularda uzmanl olan hemehriler dinlenebilir, meclis toplantlarnn gündemleri ilan edilebilir. Ayrca, meclisin
gerek gördüü konularda halkn oyuna bavurulabilmelidir. Yazar burada, bir çeit dorudan demokrasi uygulama yönteminin uygulanmasn önermekte ve belli oranlarda halktan imza toplanarak, halk oylamas yolunun açlmas gereine deinmektedir.
-
- kinci olarak, yurtta giriimleri özendirilebilir ve böylece örgütlü ya da örgütsüz kesimlerin yerel konularda daha aktif olmalarna yardmc olunabilir.
- Üçüncü olarak, beldelerde ekonomik etkinliklerde bulunan i
çevrelerinden yararlanmak için “i konseyleri” kurulabilir.
- Dördüncü olarak, katlm özendirmek için mahalle düzeyinde
örgütlenmelere gidilmeli, halkn mahallesinden balayarak yaam çevresinin gelitirilmesine ortak edilmesi salanmaldr.
- Son olarak, halkn yerel yönetimlerin hazrladklar birtakm projelere katlmnn salanmas da, yerel düzeyde katlm özendirecek
yöntemlerden biridir.
Recep Yazcolu, bugünkü antidemokratik ve katlma elverili olmayan yönetsel yapnn kaynaklarndan birisi ve en önemlisini, merkeziyetçi bir bürokrasi olarak görmekte ve yerel yönetimler ve katlm konusuna bu açdan yaklamtr. Mevcut yönetim anlaynn halkn giriim gücünü edilgenletirdii ve hereyi devletten bekleyen bir birey
modeli ortaya çkardn savunmutur. Bu “duyarsz“ ve “edilgen”
birey, “etkin, verimli, dinamik, yaratc ve katlmc” demokrasiyi salayacak en önemli özne olma niteliklerini tamamaktadr. Yerel yönetim
birimlerinden olan köy hukuksal bir varlk olarak vardr. Ancak, gerçekte yok edilmitir. En arlkl yerel yönetim birimleri olan belediyeler,
yetkisiz ve etkisizdirler. Çünkü, belediyelerin yürütmesi gereken hizmetlerin çou ller Bankas tarafndan yerine getirilmektedir. Belediyeler, yerel özerk kurulular olarak deil, birer “devlet dairesi” olarak görülmektedirler. Yerel yönetimlerle ilgili sorunlarn çözümünde, bir insan
hakk olan katlma hakknn yurttaa verilmesi ve kamu hizmetlerine ve
kendisini ilgilendiren kararlarn oluumuna katlmas önemli bir çözüm
yöntemi olmaldr (Yazcolu, 1992a: 15-26).
2009 | 91
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Yazcolu, demokratik yaplanmann önemli koullarndan biri olarak, halkn hem yönetsel kararlara katlmasn, hem de yaplan hizmetlerin yapmna hem emek olarak ve hem de akçal bakmdan katlmasn
önermektedir. Toplum kalknmas, ancak bu yolla gerçekletirilebilir.
Kalknma, devleti ilgilendiren bir konu olduu kadar, halk da ilgilendiren bir konudur da (Yazcolu, 1992b: 11-15).
92 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
TÜRKYE’DE YEREL YÖNETM SSTEMNN MEVCUT
DURUMU
Bu bölümde özellikle 2003’ten sonra yaplan yasalar çerçevesinde yerel yönetimlerin mevcut durumu incelenmekte; baz ksmlarda da tarihsel süreçle birlikte kurumsal gelimeye de deinilmektedir.
GR: Yeniden Yaplanma Sürecinde Yeni Yasalar ve Yeni Boyutlar
Tanzimat dönemiyle balayan Batl yerel yönetim sistemi konusundaki
araylar snrl katlmc mekanizmalar ve erafn yürüttüü yerel politikalarla Cumhuriyet dönemine ulamtr. Cumhuriyet döneminde 1961 Anayasas’na kadar yerel yönetim sistemimizin temeli olan kurululardan yalnzca belediye (1930 tarih ve 1580 sayl yasa) ve köy yönetimi (1924 tarih ve
442 sayl yasa) konusunda yasal düzenlemeler yaplm, l Özel Yönetimi
ile ilgili 1913 tarihli geçici yasa ile 1987 ylnda 3360 sayl yasal düzenlemeye kadar herhangi bir düzenleme yaplmamtr.
Özellikle dünyada esen küreselleme rüzgarlar, yerel yönetimlerin
etkinlik ve verimlilik kayglar dorultusunda yeniden yaplanmasn
zorunlu klmtr. Dünyada birçok ülkede, hem genel kamu yönetimini
hem de yerel yönetimleri yeniden yaplandrma gereksinimi ortaya çkmtr. ABD’de Reagan ve ngiltere’de Teacher ile ünlenen
neoliberal/yenisa politikalar Türkiye’de de Özal tarafndan benimsenmi ve toplumu sürükleyecek ve gelitirecek bir ilev yüklenmitir.
Bu dorultuda da, ilk olarak 1985 ylndan itibaren yerel yönetimleri
yetki ve kaynak bakmndan güçlendirecek admlar atlmtr. Bunlardan
en önemlileri, emlak vergisi gelirlerinin belediyelere braklmas ve imar
planlarnn onaylanma yetkisinin bakanlktan alnarak belediyelere verilmesidir. Bu dönemde Türkiye’de belediyecilikte önemli çklar olmu, halk yerel yönetim etkinliklerini daha fazla alglar duruma gelmitir. Yine bu dönemde küreselleme sürecinin etkileri ile yerel yönetimler
özelletirme uygulamalar balatm, etkinlik ve verimlilik kayglarn
giderecek araylara girmilerdir. Ancak, özellikle alt çizilmelidir ki, bu
dönemdeki yasal boluklardan dolay kentlerde yaam kalitesinin bozulmasyla sonuçlanabilecek birçok yanl uygulama görülmütür. Kentsel
toprak rantnn çok çekici olmas kentlerin bozulmasyla ve özellikle de
deniz kylarnn yamalanmasyla sonuçlanmtr.
1990’l yllarla birlikte genel yerel yönetimler reformu hükümetlerin
temel amaçlar arasna girmitir. Ancak, istikrarsz hükümetler nedeniyle bu konuda önemli admlar atlamamtr. Son yllarda toplumda giderek benimsenen yerel yönetimleri yeniden yaplandrma ve demokratikleme düüncesi, hükümetlerce de yerel yönetim reformu yasa tasarlaryla yasal admlar atlarak onaylanmak istenmektedir. Bunlardan birisi
2009 | 93
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
de, 1998 ylnda sunulan tasardr. Bu yasa tasars, 24 Mays 1998 tarihinde TBMM Bakanl‘na sunulmutur. “Merkezi dare le Mahalli
dareler Arasnda Görev Bölüümü ve Hizmet likilerinin Esaslarnn
Düzenlenmesi ve Çeitli Kanunlarda Mahalli darelerle lgili Deiiklikler Yaplmas Hakknda Kanun Tasars” adyla sunulan metinde, merkezi yönetimin görevlerini belirttikten sonra, l Özel Yönetimiyle ilgili
düzenlemelerde, sivil toplum kurulularn da içine alan bir ilçe meclisi
kurulaca belirtilmektedir. Tasarnn 8. maddesine göre, il meclislerine
kaymakamlar, üniversite temsilcileri, belediye bakanlar ve kamu kurumu niteliindeki kurulularn bakanlar fahri üye olabilecektir. Fahri
üyeler görü açklayabilecekler ancak oy kullanamayacaklardr. Tasar 4.
maddesinde yerel yönetimler için gönüllü kurulular meclisi öngörmütür. Buna göre, bu meclisler istee bal olarak kurulacaklar ve sivil toplum kurulular ve çeitli meslek kurulularnn temsilcilerinden oluacaktr. Bu meclislerde görev alanlar da oy kullanamayacak, ancak düüncelerinden yararlanlacaktr. Yine tasarnn ayn maddesine göre,
belli sayda seçmenin bavurusu üzerine belli konular meclisin ilk olaan toplantsnda gündeme gelebilecektir. Saydamlkla ilgili bir hükümde de gerçek ve tüzel kiiler belediye ve il özel yönetimi toplant ve karar tutanaklarn yazl bavuruyla bir bedel karl isteyebilecekler ve
inceleyebileceklerdir. Bu hükümler, halk bilgilendirme noktasnda
önemli bir hukuksal temel oluturacaa benzemektedir. Ancak, bu hukuksal hakkn kullanm ve gelenee dönütürülmesinin alaca süreyi
kestirmek güçtür. Tasar son çözümlemede, kurduu yeni mekanizmalar nedeniyle, yönetimi yerelletirici ve yerelci/bölgeselci bir tasar olarak deerlendirilmitir (Güler, 1998: 25). Bu yasa tasarsndaki yaklamlar daha sonraki yasa tasarlarnda da benimsenecektir. Ancak, bu çalmalarn sonuçlanabilmesi için 2004-2005 yasama dönemlerini beklemek
gerekecektir.
2002 ylnda iktidara gelen AKP hükümeti de yerel yönetimler reformunu temel amaçlar arasna alm ve bu konuda geçmi yllarda
elde edilen deneyimleri de deerlendirerek yerel yönetimlerle ilgili yasama sürecini hzlandrmtr.
Yerel yönetim genel kamu yönetiminin bir parças olduu için, kamu yönetiminde yeniden yaplanmaya yönelik bir düzenleme yaplmadan yerel yönetimlerde reform yapmann çok fazla bir etkinlii olmayaca düünülmü ve Kamu Yönetimi Temel Kanunu adyla bir yasa tasars yerel yönetimler yasa tasarlaryla birlikte meclise sunulmutur. Doaldr ki, yasa yapmak günü birlik bir ura deildir. Uzun dönemli ve
derin perspektifler gerektiren bu ura, bütün siyasal ve yönetsel aktörlerle birlikte yürütülürse anlamldr. AKP hükümeti bu kaygy da gide94 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
recek çabalara girmi ve farkl kesimlerden uzmanlarn, sivil toplum
kurulularnn ve yöneticilerin görülerine bavurmutur. Ancak, genel
olarak deerlendirildiinde bütün bu çabalara karn yasalarda Anayasa
bata olmak üzere birçok yerleik kuralla çakan ve çelien durumlar
ortaya çkt için çou Cumhurbakan tarafndan veto edilmitir. Kamu Yönetimi Temel Kanunu, l Özel daresi Kanunu ve Belediye Kanunu veto edilirken, Büyükehir Belediyeleri Kanunu onaylanmtr.
Yeni yasalarla genel olarak çada gelimeler ve küresel deneyimler
ön plana çkm, mevcut yerel yönetim sistemin i çadalatrmaya yönelik önemli admlar atlmtr. Ancak, uygulamadaki sorunlarn izlenmesi ve reform sürecinin devam ettirilmesi gerekmektedir.
BELEDYELER: OLUUMU, ORGANLARI, GÖREVLER VE
DENETM
Yukardaki kesimlerde de deinildii gibi Türkiye’de belediye örgütünün görüldüü dönem Tanzimat sonrasdr. lk olarak stanbul’da
kurulmu ve yaygnlamtr. Cumhuriyetle birlikte ayrntl bir biçimde
yasal düzenlemelere konu olmutur. 1930 tarihli 1580 sayl yasa zaman
zaman deiikliklere uramsa da, önemli deiiklikler 2004 ylnda
çkarlan yeni yasayla yaplmtr.
1961 Anayasas 112. maddesiyle ve 1982 Anayasas 123.maddesiyle
yerinden yönetim ilkesini benimsemitir. Merkezi yönetimin yannda yerel
yönetiminde mahalli müterek ihtiyaçlar karlamakla görevlendirildii
anayasalarda açkça belirtilmitir. 1982 Anayasas yerel yönetimlerin
hangi kurululardan meydana geldii ve görevlerinin ne olduunu 127.
maddesinde öyle belirlemektedir: “Mahalli idareler; il, belediye veya
köy halknn mahalli müterek ihtiyaçlarn karlamak üzere kurulu
esaslar kanunla belirtilen ve karar organlar, gene kanunda gösterilen,
seçmenler tarafndan seçilerek oluturulan kamu tüzel kiileridir”
Anayasa maddesinden anlald gibi, Türkiye’de üç tür yerinden
yönetim vardr. Bunlar, il özel yönetimi, belediye ve köydür. Bu yerel
yönetim birimlerinin temel görevi halkn yerel nitelikli gereksinmelerini
karlamaktr. Yine bu kurulularn karar organlar halk tarafndan seçilecektir. Ayrca yerel yönetimlerin kamu tüzel kiiliine sahip olduu da
Anayasamzda belirtilmektedir.
Önceki bölümlerde deinildi, ancak vesayet denetimi konusunun da
ayn anayasa maddesinde düzenlendiini anmsamakta yarar vardr.
Merkezi yönetim hizmetlerin birlik ve bütünlüü ve toplumsal yararn gözetilmesi gibi nedenlerle denetim yapabilir. Yine seçimle gelen bu birimlerin organlk sfatn kaybetmeleri ancak yarg yolu ile olabilir.
2009 | 95
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Belediye Nedir ve Nasl Kurulur?
Belediye, yerel ortak ihtiyaçlarn karlanmas amacyla örgütlenmi yerel bir kurulutur. Ülkeden ülkeye farkllklar göstermekle birlikte, ülkemizde karar organlar halk tarafndan seçilen, kamu tüzel kiiliine sahip,
belde snrlar içerisinde faaliyet gösteren ve bütçesi olan kurululardr.
Belediyeler, belli nüfus büyüklüüne ulam kentlerle, il ve ilçe
merkezlerinde kurulur. unu belirtmek gerekir ki, belediye olan her
belde kent deildir, yalnzca bir yerel yönetim birimini anlatmaktadr.
Özellikle ülkemizde belediye saysndaki hzl art, o yerlerin kent nitelii kanmasndan dolay deil merkezi yönetim yardmlarndan daha
fazla yararlanabilmek amacyla politik düzenlemelerden kaynaklanmaktadr. Oysa kent, yanlca yönetsel bir birim deil ayn zamanda sosyolojik ve ekonomik bir birimdir. Dier bir söylemle kenti krsal yaamdan
ayran sosyolojik ve ekonomik sistemler oldukça farkldr. Örnein,
kentsel yaam farkllama, uzmanlama ve ibölümünün daha fazla görüldüü bir yaam türüdür. Krsal yaam ise homojen/tekdüze bir yapya sahiptir.
Belediye ile ilgili tanmlarn yasal boyutuna geçmeden önce, belediye
yasasnn oluum sürecine ksaca deinmekte yarar vardr. 1930 tarihli
ve 1580 sayl Belediye Yasas 2004 ylna kadar yürürlükte kalmtr.
Yasama çalmalar sonucunda 2004 ylnda kabul edilen fakat Cumhurbakannn veto ettii 5215 sayl Belediye Yasas yeniden görüülmü ve
5272 yasa numaras ile kabul edilmitir. Ancak, Anayasa Mahkemesi
yöntem kurallarna uyulmamas gerekçesiyle bu yasay tekrar mecliste
görüülmesine karar vermitir. Belediye Yasas, 03.07.2005 tarihinde
5393 numarayla mecliste kabul edilmitir.
Anayasa, belediyenin karar organlar seçimle oluturulan bir kamu
tüzel kiilii olduunu belirtmektedir.
5393 sayl yeni Belediye Yasas da, 3. maddesinde belediyeyi öyle
tanmlamaktadr: “Beldenin ve belde sakinlerinin mahalli müterek nitelikteki ihtiyaçlarn karlamak üzere kurulan ve karar organlar seçmenler tarafndan seçilerek oluturulan, idari ve mali özerklie sahip kamu
tüzel kiisi” dir. 1580 sayl eski yasann birinci maddesi de belediyeye
ayn görevleri vermekteydi.
Yeni yasann 1580 sayl eski yasayla önemli bir fark, belediye kurulmas için gerekli olan nüfusun 2000 yerine 5000’e çkarlmasdr. Yasann 4. maddesi nüfusu 5000 ve üzerinde olan yerlerde ve il ve ilçe
merkezlerinde belediye kurulacan öngörmütür.
96 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Hangi koullarda belediye kurulamayaca da ayn maddede öyle belirlenmitir:
- Mevcut bir belediyenin snrlarna 5000 metreden daha yakn bir
alanda;
- Sit alanlar, içme ve kullanma suyu havzalar ile dier koruma
alanlarnda belediye kurulamaz.
Ayrca, bir ya da birden fazla köyün ihtiyar meclisinin karar ya da
seçmenlerin en az yarsndan bir fazlasnn mahallin en büyük mülki idare
amirine yazl bavurusu veya valinin buna kendiliinden gerek görmesi
durumunda mahalli seçim kurullar onbe gün içerisinde köyün kaytl
seçmenlerinin oyunu alr ve sonucu bir tutanakla valilie bildirir. Elbette
toplam nüfus, istenen koulu salyorsa bu süreç iletilir.
Her koulda, yeni kurulacak bir belediye, bir baka belediyenin snrlarna 5000 metreden daha yakn olamaz. Aralarndaki bu mesafeyi koruma zorunluluu vardr.
lem dosyas valinin konuyla ilgili görüünü içeren bir tutanakla
çileri Bakanl’na gönderilir. Dantay’nda görüü alnarak o yerde
müterek kararname ile belediye kurulur.
Belediyelerin Snrlar ve Snr Anlamazlklarnn Çözümü
Yasann 5. maddesi belediye snrlarnn nasl belirleneceini düzenlemitir. Buna göre yeni kurulan bir belediyenin snrlar belediyenin
kuruluunu izleyen alt ay içerisinde belirlenir. Snrlarn belirlenmesine
u koullar dikkate alnr:
- Eskiden belediyeye ait olan her türlü arazi, ba, bahçe ve kumsal
veya plaj gibi yerler belediye snrlar içerisine dahil edilir.
- Belediye snrlar yol, tepe ve dere gibi belirli ve sabit snrlardan
geçirilir. Eer bu olanakl deilse snr düz olarak çizilir ve iaretlerle
belirtilir.
- Belediye snrlar içinde kalm olsa da, eskiden beri komu belde
ya da köy halk tarafndan kullanlan yayla, çayr ve mera gibi yerlerden geleneksel yararlanma haklar devam ettirilir. Bu haklarla ilgili olarak snr kadna erh konur.
- Snrlar belirleyen bilinen isimler snr kadna yazlr ve yetkili
fen eleman tarafndan da kroki düzenlenir ve snr kadna eklenir.
5393 sayl yeni yasann 6. maddesine göre belediye snrlarnn kesinlemesi, belediye meclis karar ve kaymakamn görüü üzerine valinin onay ile kesinleir. Kesinleen snrlar bir tutanakla belirlenir ve hem taraflara, hem de ilgili
tapu dairesine, il özel idaresine ve mülki amire bildirilir. Snrlar kesinletikten
sonra be yl süre ile deitirilemez.
2009 | 97
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Bir il snrlar içerisindeki beldeler ve köyler arasnda uyumazlk
çkmas halinde, köy ihtiyar heyeti ve belediye meclisinin görüü alnr.
Kaymakamn görüü de istenir ve bunun için 30 gün süre verilir. Vali
gelen görüleri dikkate alarak uyumazl çözer.
Herhangi bir belde ya da köyün bir ksmnn komu bir beldeye katlmak istemesi halinde vali katlnmak istenen belediye meclisinin kararna göre katlm gerçekleir. Katlma isteinin reddedilmesi durumunda vali tutanaklar çileri Bakanl’na gönderir bakanlk Dantay’n
görüüne bavurur. Yasann 8. maddesi katlma koullarn öyle düzenlemitir:
- Belde veya köyün bir beldeyle birlemeleri için aralarnda 5.000
metre ya da daha
altnda mesafenin olmas yeterlidir. Bu snr önceki yasada 2.500
metre olarak belirlenmiti.
- Bir beldenin baz ksmlarnn komu bir beldenin snrlarna katlabilmesi için nüfusunun 5000’den aa dümemesi gerekir. 1580 sayl
eski Belediye Yasas’na göre nüfus 2000’nin altna dümemesi gerekiyordu.
- Katlmayla birlikte devredecek tanr/tanmazlar ve hak ve borçlar bir protokolle düzenlenir.
Bir beldenin adnn deitirilebilmesi için belediye meclisi üye tam
saysnn en az dörtte üçünün karar, valinin görüü ve çileri Bakanl’nn onay gerekir. Karar resmi gazetede yaynlanr.
“l ve ilçe snrlarnn deitirilmesini gerektirecek snr uyumazlklarnda” 5442 sayl l daresi Yasas’na göre hareket edilir (Kele 2009:
237).
Belediyelerin Görevleri ve Yetki Alanlar
Yirminci yüzyln kentleme yüzyl olmas yerel yönetimlerin giderek daha fazla önem kazanmasna ve genel yönetim sistemi içerisinde
arlkl bir yere sahip olmasna neden olmutur. Birçok ülkede yerel
yönetimler özellikle de belediyeler günlük yaamn her alannda görev
yapmaktadrlar. Baz ülkelerde belediyelerin görevleri yasayla tek tek
belirlenirken bazlarnda genel kurallara göre yetkilendirmeye gidilmitir. Bu nedenle belediyelerin görevleri ülkelere göre fakllamakla birlikte genellikle bu görevler üç temel ilkeye göre düzenlenmektedir (Kele,
2009: 243):
a) Genellik lkesi: Genellik ilkesine göre belediyeler, genel yetkili bir
örgüt olarak ele alnm ve yasalarn baak kurululara brakmad bütün görevleri yapabilecei öngörülmütür. 5272 sayl yeni belediye ya98 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
sasnn veto edilen 14. maddesi de “münhasran”, yani kesin olarak baka kurum ve kurululara braklmayan görevleri yerine getirme görevi
vermiti.
b) Yetki lkesi: ngiltere örneinde olduu gibi belediyeler yapacaklar her yeni hizmet için merkezi yönetimden izin almak zorundadrlar.
c) Liste lkesi: Bu ilkeye göre belediyelerin hangi görevleri yapacaklar liste halinde belirlenmitir. Ülkemizde eski ve yeni yasada benimsenen bir ilkedir. Ancak, yeni yasann daha esnek bir tutum taknd görülmektedir.
Veto edilen 5215 sayl yasadaki “münhasran” (özellikle) baka yasalarla dier kurum ve kurululara braklmayan görevlerin belediyeler
tarafndan yaplabileceini belirtirken, 5393 sayl yeni yasa “mahalli
müterek nitelikte olmak artyla” ifadesi kullanarak corafi alan snrlamasn getirmi ve belediyelerin görev alanlarn 14. maddede öyle
belirlemitir:
1- mar, su ve kanalizasyon, ulam gibi kentsel alt yap
2- Corafî ve kent bilgi sistemleri
3-Çevre ve çevre sal, temizlik ve kat atk
4- Zabta, itfaiye, acil yardm, kurtarma ve ambulans
5-ehir içi trafik
6-Defin ve mezarlklar
7-Aaçlandrma, park ve yeil alanlar; konut;
8- Kültür ve sanat, turizm ve tantm, gençlik ve spor;
9- Sosyal hizmet ve yardm, evlendirme, meslek ve beceri kazandrma;
10- Ekonomi ve ticaretin gelitirilmesi hizmetlerini yapar veya yaptrr.
11- Anakent belediyeleri ile nüfusu 50 000’i geçen belediyeler, kadnlar ve çocuklar için koruma evleri açar.
Yasa zorunlu olmayan, ancak belediyenin istee bal olarak yapabilecei görev alanlarn da belirlemitir:
1. Okul öncesi eitim kurumlar açabilir;
2. Devlete ait her derecedeki okul binalarnn inaat ile bakm ve
onarmn yapabilir veya yaptrabilir, her türlü araç, gereç ve
malzeme ihtiyaçlarn karlayabilir;
3. Salkla ilgili her türlü tesisi açabilir ve iletebilir;
4. Kültür ve tabiat varlklar ile tarihî dokunun ve kent tarihi bakmndan önem tayan mekânlarn ve ilevlerinin korunmasn
salayabilir, bu amaçla bakm ve onarmn yapabilir, korunmas
mümkün olmayanlar aslna uygun olarak yeniden ina edebilir.
2009 | 99
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Belediye, kanunlarla baka bir kamu kurum ve kuruluuna verilmeyen mahallî müterek nitelikteki dier görev ve hizmetleri de yapar veya yaptrr.
Yasa hangi hizmetlerin öncelikli olacan da belediyenin mali durumuna ve hizmetin ivedilikle yerine getirilmesi durumuna bal olarak
deiebileceini belirtmitir.
Belediye hizmetleri, vatandalara en yakn yerlerde ve en uygun
yöntemlerle sunulur. Hizmet sunumunda özürlü, yal, dükün ve dar
gelirlilerin durumuna uygun yöntemler uygulanr. Yasa bu düzenlemeyle de subsidiarity/yerellik ilkesine açkça yer vermitir. Ayrca dezavantajl toplumsal kesimlerin sorunlarnn çözümünde de belediyeye
görev vermekler sosyal belediyecilik olarak tanmlanan yaklama yasa
içinde yer verilmitir.
Belediyenin görev, sorumluluk ve yetki alan, belediye snrlarn
kapsar. Ancak, belediye meclisinin karar ile mücavir alanlara da belediye hizmetleri götürülebilir.
Belediye Yasas 15. maddesinde ise belediyenin dier görevlerini belirleyen “Belediyenin Yetki ve mtiyazlar” bal altnda u görevlere
yer vermitir:
a) Belde sakinlerinin mahallî müterek nitelikteki ihtiyaçlarn karlamak amacyla her türlü faaliyet ve giriimde bulunmak.
b) Kanunlarn belediyeye verdii yetki çerçevesinde yönetmelik çkarmak, emir vermek, belediye yasaklar koymak ve uygulamak, kanunlarda belirtilen cezalar vermek.
c) Gerçek ve tüzel kiilerin faaliyetleri ile ilgili olarak kanunlarda belirtilen izin veya ruhsat vermek.
d) Özel kanunlar gereince belediyeye ait vergi, resim, harç, katk
ve katlma paylarnn tarh, tahakkuk ve tahsilini yapmak; vergi, resim
ve harç dndaki özel hukuk hükümlerine göre tahsili gereken doalgaz, su, atk su ve hizmet karl alacaklarn tarh, tahakkuk ve tahsilini
yapmak veya yaptrmak.
e) Müktesep haklar sakl kalmak üzere; içme, kullanma ve endüstri
suyu salamak; atk su ve yamur suyunun uzaklatrlmasn salamak;
bunlar için gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak, iletmek ve ilettirmek;
kaynak sularn iletmek veya ilettirmek.
f) Toplu tama yapmak; bu amaçla otobüs, deniz ve su ulam araçlar, tünel, rayl sistem dâhil her türlü toplu tama sistemlerini kurmak,
kurdurmak, iletmek ve ilettirmek.
g) Kat atklarn toplanmas, tanmas, ayrtrlmas, geri kazanm,
ortadan kaldrlmas ve depolanmas ile ilgili bütün hizmetleri yapmak
ve yaptrmak.
100 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
h) Mahallî müterek nitelikteki hizmetlerin yerine getirilmesi amacyla, belediye snrlar ve mücavir alanlar içerisinde tanmaz mallar
almak, kamulatrmak, satmak, kiralamak veya kiraya vermek, trampa
etmek, tahsis etmek, bunlar üzerinde snrl aynî hak tesis etmek.
i) Borç almak, ba kabul etmek.
j) Toptanc ve perakendeci halleri, otobüs terminali, fuar alan, yat
liman ve mezbaha kurmak, kurdurmak, iletmek, ilettirmek veya bu
yerlerin gerçek ve tüzel kiilerce açlmasna izin vermek.
k) Vergi, resim ve harçlar dnda kalan ve miktar yirmibemilyar
Türk Lirasna kadar olan dava konusu uyumazlklarn, anlamayla tasfiyesine karar vermek.
l) Gayri shhî müesseseler ile umuma açk istirahat ve elence yerlerini ruhsatlandrmak ve denetlemek.
m) Beldede ekonomi ve ticaretin gelitirilmesi ve kayt altna alnmas amacyla izinsiz sat yapan seyyar satclar faaliyetten men etmek,
izinsiz sat yapan seyyar satclarn faaliyetten men edilmesi sonucu,
cezas ödenmeyerek iki gün içinde geri alnmayan gda maddelerini gda bankalarna, cezas ödenmeyerek otuz gün içinde geri alnmayan
gda d mallar yoksullara vermek.
n) Reklam panolar ve tantc tabelalar konusunda standartlar getirmek.
o) Hafriyat topra ve moloz döküm alanlarn; svlatrlm petrol
gaz (LPG) depolama sahalarn; inaat malzemeleri, odun, kömür ve
hurda depolama alanlar ve sat yerlerini belirlemek; bu alan ve yerler
ile tamalarda çevre kirlilii olumamas için gereken tedbirleri almak.
(l) bendinde belirtilen gayri shhî müesseselerden birinci snf olanlarn ruhsatlandrlmas ve denetlenmesi, anakent ve il merkez belediyeleri dndaki yerlerde il özel idaresi tarafndan yaplr.
Belediye, (e), (f) ve (g) bentlerinde belirtilen hizmetleri Dantayn
görüü ve çileri Bakanlnn kararyla süresi krkdokuz yl geçmemek
üzere imtiyaz yoluyla devredebilir; toplu tama hizmetlerini imtiyaz
veya tekel oluturmayacak ekilde ruhsat vermek suretiyle yerine getirebilecei gibi toplu tama hatlarn kiraya verme veya 67 nci maddedeki esaslara göre hizmet satn alma yoluyla yerine getirebilir.
l snrlar içinde anakent belediyeleri, belediye ve mücavir alan snrlar içinde il belediyeleri ile nüfusu 50.000’i geçen belediyeler, meclis
kararyla; turizm, salk, sanayi ve ticaret yatrmlarnn ve eitim kurumlarnn su, termal su, kanalizasyon, doalgaz, yol ve aydnlatma gibi
alt yap çalmalarn faiz almakszn on yla kadar geri ödemeli veya
ücretsiz olarak yapabilir veya yaptrabilir, bunun karlnda yaplan
2009 | 101
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
tesislere ortak olabilir; salk, eitim, sosyal hizmet ve turizmi gelitirecek projelere çileri Bakanlnn onay ile ücretsiz veya düük bir bedelle amac dnda kullanlmamak kaydyla arsa tahsis edebilir.
Belediye, belde sakinlerinin belediye hizmetleriyle ilgili görü ve düüncelerini tespit etmek amacyla kamuoyu yoklamas ve aratrmas
yapabilir.
Belediye mallarna kar suç ileyenler Devlet malna kar suç ilemi saylr.
Belediyenin proje karl borçlanma yoluyla elde ettii gelirleri,
artl balar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanlan mallar ile belediye tarafndan tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez.
Yasa 16. maddesinde belediyeyle ilgili muafiyetleri öyle düzenlemitir:
Belediyenin kamu hizmetine ayrlan veya kamunun yararlanmasna açk,
gelir getirmeyen tanmaz mallar ile bunlarn ina ve kullanmlar her türlü
vergi, resim, harç, katlma ve katk paylarndan muaftr.
Belediyenin Karar ve Yürütme Organlar
Belediyenin karar ve yürütme organlar 1580 sayl eski belediye yasasnda öngörülen organlarla ayndr. Belediye Meclisi, Belediye Encümeni ve Belediye Bakan yeni yasada da belediyenin karar ve yürütme
organ olarak belirlenmilerdir.
Belediye Meclisi
5393 Sayl Belediye Yasas 17. maddesinde belediye meclisini, belediyenin karar organ olarak tanmlam ve seçimle oluacan öngörmütür. Belediye Meclisi belediyenin temel karar organdr ve üyeleri
be ylda bir halk tarafndan dorudan seçilir. Belediye meclisi üye says kentin nüfusuna göre deimektedir. Belediye meclisi üye says, 2972
sayl Mahalli dareler le Mahalle Muhtarlklar ve htiyar Heyetleri
Seçimi Hakknda Kanun’a göre Türkiye statistik Kurumu (TÜK) verileri esas alnr. Meclis üye says konusunda sekiz farkl nüfus dilimi bulunmaktadr. Buna göre en az üye says 9, en fazla da 55 olmaktadr
(Öner, 2006: 103).
Meclisin Görev ve Yetkileri:
- Stratejik plân ile yatrm ve çalma programlarn, belediye faaliyetlerinin ve personelinin performans ölçütlerini görümek ve kabul
etmek.
- Bütçe ve kesin hesab kabul etmek, bütçede kurumsal kodlama yaplan birimler ile fonksiyonel snflandrmann birinci düzeyleri arasnda
aktarma yapmak.
102 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Belediyenin imar plânlarn görümek ve onaylamak, anakent ve il
belediyelerinde il çevre düzeni plânn kabul etmek.
- Borçlanmaya karar vermek.
- Tanmaz mal almna, satmna, takasna, tahsisine, tahsis eklinin
deitirilmesine veya tahsisli bir tanmazn kamu hizmetinde ihtiyaç
duyulmamas halinde tahsisin kaldrlmasna; üç yldan fazla kiralanmasna ve süresi yirmibe yl geçmemek kaydyla bunlar üzerinde snrl
aynî hak tesisine karar vermek.
- Bütçe içi iletme ile Türk Ticaret Kanununa tabi ortaklklar kurulmasna veya bu ortaklklardan ayrlmaya, sermaye artna ve gayrimenkul yatrm ortakl kurulmasna karar vermek.
- Belediye adna imtiyaz verilmesine ve belediye yatrmlarnn yapilet veya yap-ilet-devret modeli ile yaplmasna; belediyeye ait irket,
iletme ve itiraklerin özelletirilmesine karar vermek.
- Norm kadro çerçevesinde belediyenin ve bal kurulularnn kadrolarnn ihdas, iptal ve deitirilmesine karar vermek.
- Meydan, cadde, sokak, park, tesis ve benzerlerine ad vermek; mahalle kurulmas, kaldrlmas, birletirilmesi, adlaryla snrlarnn tespiti
ve deitirilmesine karar vermek; beldeyi tantc amblem, flama ve benzerlerini kabul etmek.
- Dier mahallî idarelerle birlik kurulmasna, kurulmu birliklere katlmaya veya ayrlmaya karar vermek; yurt içindeki ve çileri Bakanlnn
izniyle yurt dndaki belediyeler ve mahallî idare birlikleriyle karlkl
ibirlii yaplmasna; karde kent ilikileri kurulmasna; ekonomik ve sosyal ilikileri gelitirmek amacyla kültür, sanat ve spor gibi alanlarda faaliyet ve projeler gerçekletirilmesine; bu çerçevede arsa, bina ve benzeri tesisleri yapma, yaptrma, kiralama veya tahsis etmeye karar vermek.
- Belediye bakanyla encümen arasndaki anlamazlklar karara
balamak.
- Mücavir alanlara belediye hizmetlerinin götürülmesine karar vermek.
- mar plânlarna uygun ekilde hazrlanm belediye imar programlarn görüerek kabul etmek.
Meclis Üyeliinin Sona Ermesi ve Meclisin Feshi
Meclis üyeliinin sona ermesi ve meclisin feshi Belediye Yasas’nn
29 ve 30. maddelerinde düzenlenmitir.
Meclis üyelii, üyenin ölümü veya istifa etmesi durumunda kendiliinden sona erer. stifa dilekçesi belediye bakanlna verilir ve bakan
tarafndan meclisin bilgisine sunulur.
2009 | 103
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Özürsüz veya izinsiz olarak arka arkaya üç birleim günü veya bir
yl içinde yaplan toplantlarn yarsna katlmayan üyenin üyeliinin
dümesine, savunmas alndktan sonra üye tam saysnn salt çounluuyla karar verilir. Belediye meclisi üyeliine seçilme yeterliinin kaybedilmesi durumunda, valinin bildirmesi üzerine Dantay tarafndan
üyeliin dümesine karar verilir.
Belediye meclisi aadaki durumlarda feshedilebilir:
- Kendisine kanunla verilen görevleri süresi içinde yapmay ihmal
eder ve bu durum belediyeye ait ileri sekteye veya gecikmeye uratrsa,
- Belediyeye verilen görevlerle ilgisi olmayan siyasî konularda karar
alrsa, çileri Bakanlnn bildirisi üzerine Dantayn karar ile meclis
fesh edilir.
çileri Bakanl gerekli gördüü takdirde meclisin feshine dair bildiri ile birlikte karar verilinceye kadar meclis toplantlarnn ertelenmesini de ister. Dantay, bu konuyu en geç bir ay içinde karara balar.
Bu ekilde feshedilen meclisin yerine seçilen meclis, kalan süreyi tamamlar.
Boalan meclisin görevinin yerine getirilmesi:
a) Dantay tarafndan feshi veya meclis toplantlarnn ertelenmesi,
b) Meclis üye tam saysnn yardan fazlasnn tutuklanmas,
c) Yedek üyelerin getirilmesinden sonra da meclis üye tam saysnn
yarsndan aa dümesi,
d) Geçici olarak görevden uzaklatrlmas,
Hallerinde, meclis çalabilir duruma gelinceye veya yeni meclis seçimi yaplncaya kadar meclis görevi, belediye encümeninin memur üyeleri tarafndan
yürütülür.
Meclis Toplants, Karar Alma ve Sonuçlar
Belediye meclisi önceki 1580 sayl yasaya göre ylda üç kez Ekim,
ubat ve Haziran aylarnda olaan toplantlarn yaparlard. Toplant 15
gün sürerdi. Ancak, yeni yasa meclisin kentsel sorunlara daha ksa zamanda müdahale edebilmesi ve meclisin daha etkin bir konumda olmas
amacyla toplant sürelerini ayda bir kez olarak belirlemitir. Bu yenilik
hem demokratiklik hem de etkinlik açsndan önemlidir.
Belediye meclisi, kendisi tarafndan belirlenecek bir aylk tatil hariç
her ayn ilk haftas, meclis tarafndan önceden belirlenen günde, mutat/allm toplant yerinde toplanr. Ekim ay toplants dönem ba
toplantsdr.
104 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Bütçe görümesine rastlayan toplant süresi en çok yirmi gün, dier
toplantlarn süresi en çok be gündür.
Allm toplant yeri dnda toplanlmasnn zorunlu olduu durumda üyelere önceden bilgi vermek kaydyla meclis bakannn belediye snrlar içerisinde belirledii yerde toplant yaplr. Ayrca, toplantnn yeri ve zaman mutat usullerle belde halkna duyurulur.
Meclis toplantlar açktr. Meclis bakannn veya üyelerden herhangi birinin gerekçeli önerisi üzerine, toplantya katlanlarn salt çounluuyla kapal oturum yaplmasna karar verilebilir.
Belediye meclisi, üye tam saysnn salt çounluuyla toplanr ve katlanlarn salt çounluuyla karar verir. Ancak, karar yeter says, üye
tam saysnn dörtte birinden az olamaz. Oylamada eitlik çkmas durumunda meclis bakannn bulunduu taraf çounluk saylr. Gizli oylamalarda eitlik çkmas durumunda oylama tekrarlanr, eitliin bozulmamas durumunda meclis bakan tarafndan kur’a çekilir.
Meclisin toplanmasnda, üye tam saysnn salt çounluu salanamad takdirde bakan, gün ve saatini tespit ederek en geç üç gün içinde toplanmak üzere meclisi tatil eder. Gelecek toplant, üye tam saysnn dörtte birinden az olmayan üye says ile yaplr.Üyeler oylarn bizzat kullanr. Gizli oy kullanmaya fizikî bakmdan engelli üyeler, tayin
edecekleri kii eliyle oy kullanabilirler. Oylama gizli, iaretle veya ad
okunarak yaplr. Oy verme kabul, ret veya çekimser eklinde olur.
Belediye bakan, hukuka aykr gördüü meclis kararlarn, gerekçesini de belirterek yeniden görüülmek üzere be gün içinde meclise iade
edebilir. Yeniden görüülmesi istenilmeyen kararlar ile yeniden görüülmesi istenip de belediye meclisi üye tam saysnn salt çounluuyla
srar edilen kararlar kesinleir. Belediye bakan, meclisin srar ile kesinleen kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargya bavurabilir. Kararlar
kesinletii tarihten itibaren en geç yedi gün içinde mahallin en büyük
mülkî idare amirine gönderilir. Mülkî idare amirine gönderilmeyen kararlar yürürlüe girmez.
Mülkî idare amiri hukuka aykr gördüü kararlar aleyhine on gün
içinde idarî yargya bavurabilir. Kesinleen meclis kararlarnn özetleri
yedi gün içinde uygun araçlarla halka duyurulur.
Yeri gelmiken bu konuyla ilgili baz sorunlu alanlara ve boluklara
deinilmesi yararl olacaktr. Uygulamada, meclis gündemi ve toplant
kararlar internet üzerinden de duyurulmaktadr. Ancak, yalnzca ilgililerin takip edebildii bu sistemin çok da demokratik olduunu söyleyemeyiz. Meclisler çok önemli konularda toplanaca zaman, toplant
gündemini kamuoyuna ilan etmelidirler. Çünkü, kentin kimliini, geleceini ve hemen hemen bütün hemehrilerin yaamn etkileyecek karar2009 | 105
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
lar alnp uygulamaya geçtikten sonra kamuoyunun haberi olmaktadr.
Belediye meclisleri özellikle iki-üç satrlk ancak trilyonluk kentsel dönüüm ya da ilevsel dönüüm kararlar aldktan ve bu kararlar alnp
uygulamaya balandktan sonra kamuoyunun haberi olmakta, demokratik müdahale ve tartma için çok geç kalnmaktadr (Çukurçayr, 2007:
219-220).
htisas (Uzmanlk) Komisyonlar
Yeni yasadaki önemli yeniliklerden biri de ihtisas/uzmanlk komisyonlardr. 1580 sayl eski Belediye Yasas da 62. maddesinde ihtisas
komisyonlarna yer vermiti. Ancak, bu komisyonlar yalnzca iki tan idi:
mar ve Plan ve Bütçe Komisyonlar. Yeni yasa komisyon saysn artrm ve katlmc bir sistem öngörmütür. Buna göre, belediye meclisi,
her dönem ba toplantsnda, üyeleri arasndan seçilecek en az üç en
fazla be kiiden oluan ihtisas komisyonlar kurabilir.
htisas komisyonlar, her siyasî parti grubunun ve bamsz üyelerin
meclisteki üye saysnn meclis üye tam saysna oranlanmas suretiyle
oluturulur. l ve ilçe belediyeleri ile nüfusu 10.000'in üzerindeki belediyelerde plân ve bütçe ile imar komisyonlarnn kurulmas zorunludur.
htisas komisyonlarnn görev alanna giren iler bu komisyonlarda
görüüldükten sonra belediye meclisinde karara balanr. Mahalle muhtarlar ve ildeki kamu kurulularnn amirleri ile ildeki kamu kurumu
niteliindeki meslek kurulular, üniversiteler, sendikalar ve gündemdeki konularla ilgili sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, oy hakk olmakszn kendi görev ve faaliyet alanlarna giren konularn görüüldüü
ihtisas komisyonu toplantlarna katlabilir ve görü bildirebilir. Komisyon çalmalarnda uzman kiilerden yararlanlabilir. Komisyon raporlar açktr, çeitli yollarla halka duyurulur.
Ancak, ihtisas komisyonlarnda öngörülen katlm mekanizmalarnn
ne kadar ilevsel olabilecei tartmaldr. Hangi sivil toplum kurulularnn hangi konularda ve nasl komisyonlara katlabilecei ve sistemin
nasl ileyecei açk deildir. Ayrca, komisyonlara hiç olmazsa görüülen konularda uzmanl olan yurttalarn katlabilmesi salanabilirdi.
Denetim Komisyonu ve Meclisin Bilgi Edinmesi
5393 sayl yeni yasa 25. maddesinde bir de denetim komisyonu öngörmütür. l ve ilçe belediyeleri ile nüfusu 10.000'in üzerindeki belediyelerde, belediye meclisi, her ocak ay toplantsnda belediyenin bir önceki yl gelir ve giderleri ile hesap ve ilemlerinin denetimi için kendi
üyeleri arasndan gizli oyla ve üye says üçten az beten çok olmamak
üzere bir denetim komisyonu oluturur. Komisyon, her siyasî parti gru106 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
bunun ve bamsz üyelerin meclisteki üye saysnn meclis üye tam
saysna oranlanmas suretiyle oluur.
Komisyon, belediye bakan tarafndan belediye binas içinde belirlenen yerde çalr ve çalmalarnda kamu kurulular personelinden,
gerektiinde uzman kii ve kurululardan yararlanabilir. Bu kii veya
kurululara ödenecek ücret, meclis tarafndan kararlatrlr. Komisyon
belediye birimleri ve bal kurulularndan her türlü bilgi ve belgeyi
isteyebilir. Bu istekler gecikmeksizin yerine getirilir. Komisyon, çalmasn ubat ay sonuna kadar tamamlar ve buna ilikin raporunu izleyen
ayn onbeine kadar meclis bakanlna sunar. Konusu suç tekil eden
hususlarla ilgili olarak meclis bakanl tarafndan yetkili mercilere suç
duyurusunda bulunulur.
Yasa 26. maddesinde belediye meclisinin belediyenin eylem ve ilemleri hakknda bilgi edinme ve denetim yollarn da göstermitir: Belediye meclisi, bilgi edinme ve denetim yetkisini çalma raporunu deerlendirme, denetim komisyonu, soru, genel görüme ve gensoru yoluyla kullanr. Meclis üyeleri, meclis bakanlna önerge vererek belediye ileriyle ilgili konularda sözlü veya yazl soru sorabilir. Soru, belediye bakan veya görevlendirecei kii tarafndan sözlü veya yazl olarak cevaplandrlr.
Meclis üyelerinin en az üçte biri, meclis bakanlna istekte bulunarak,
belediyenin ileriyle ilgili bir konuda genel görüme açlmasn isteyebilir.
Bu istek meclis tarafndan kabul edildii takdirde gündeme alnr.
Belediye bakannca meclise sunulan bir önceki yla ait faaliyet raporundaki açklamalar, meclis üye tam saysnn dörtte üç çounluuyla yeterli görülmezse yetersizlik kararyla görümeleri kapsayan tutanak, meclis
bakan vekili tarafndan mahallin mülkî idare amirine gönderilir. Vali, dosyay gerekçeli görüüyle birlikte Dantaya gönderir. Yetersizlik karar,
Dantayca uygun görüldüü takdirde belediye bakan, bakanlktan düer.
Meclis üye tam saysnn en az üçte biri oranndaki üyenin imzasyla belediye bakan hakknda gensoru önergesi verilebilir. Gensoru önergesi,
meclis üye tam saysnn salt çounluunun oyu ile gündeme alnr ve üç
tam gün geçmedikçe görüülemez. Belediye bakan ve meclis üyeleri,
münhasran; kendileri, ikinci derece dâhil kan ve kayn hsmlar ve evlatlklar ile ilgili ilerin görüüldüü meclis toplantlarna katlamazlar.
Belediye bakan görevi süresince veya görevinin sona ermesinden itibaren
üç yl süreyle, meclis üyeleri ise görevleri süresince ve görevlerinin sona ermesinden itibaren iki yl süreyle, belediye ve bal kurulularna kar dorudan
doruya veya dolayl olarak taahhüde giremez, komisyonculuk ve temsilcilik
yapamaz.
2009 | 107
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Belediye Encümeni: Oluumu ve Görevleri
Belediye encümeni, belediye bakannn bakanlnda;
- l belediyelerinde ve nüfusu 100.000'in üzerindeki belediyelerde,
belediye meclisinin her yl kendi üyeleri arasndan bir yl için, gizli oyla
seçecei dört üye ile biri malî hizmetler birim amiri olmak üzere belediye bakannn her yl birim amirleri arasndan seçecei dört üyeden,
- Dier belediyelerde, belediye meclisinin her yl kendi üyeleri arasndan bir yl için gizli oyla seçecei üç üye ile biri malî hizmetler birim
amiri olmak üzere belediye bakannn her yl birim amirleri arasndan
seçecei üç üyeden,
Oluur.
Belediye bakannn katlamad toplantlarda, belediye bakannn
görevlendirecei bakan yardmcs veya encümen üyesi, encümene
bakanlk eder.
Encümen toplantlarna gündemdeki konularla ilgili olarak ilgili birim amirleri, belediye bakan tarafndan oy hakk olmakszn görüleri
alnmak üzere çarlabilir.
Belediye encümeninin görev ve yetkileri unlardr:
- Stratejik plân ve yllk çalma program ile bütçe ve kesin hesab
inceleyip belediye meclisine görü bildirmek.
- Yllk çalma programna alnan ilerle ilgili kamulatrma kararlarn almak ve uygulamak. Öngörülmeyen giderler ödeneinin harcama
yerlerini belirlemek.
- Kanunlarda öngörülen cezalar vermek.
- Vergi, resim ve harçlar dnda kalan ve miktar bemilyar Türk Lirasna kadar, dava konusu olan belediye alacaklarnn anlama ile tasfiyesine karar vermek.
-Tanmaz mal satmna, trampasna ve tahsisine ilikin meclis kararlarn uygulamak; süresi üç yl geçmemek üzere kiralanmasna karar
vermek.
Belediye encümeni, haftada birden az olmamak üzere önceden belirlenen
gün ve saatte toplanr. Belediye bakan acil durumlarda encümeni toplantya
çarabilir.
Encümen üye tam saysnn salt çounluuyla toplanr ve katlanlarn salt çounluuyla karar verir. Oylarn eitlii durumunda bakann
bulunduu taraf çounluk saylr. Çekimser oy kullanlamaz.
Encümen gündemi belediye bakan tarafndan hazrlanr. Encümen üyeleri bakannn uygun görüü ile gündem maddesi teklif edebilir. Belediye
bakan tarafndan havale edilmeyen konular encümende görüülemez.
108 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Encümene havale edilen konular bir hafta içinde görüülerek karara
balanr. Alnan kararlar bakan ve toplantya katlan üyeler tarafndan
imzalanr. Karara muhalif kalanlar gerekçelerini de açklar. Encümen
bakan ve üyeleri, kendileri, ikinci derece dâhil kan ve kayn hsmlar
ve evlatlklar ile ilgili ilerin görüüldüü encümen toplantlarna katlamazlar.
Belediye Bakan
1930 tarihli Belediye Yasas, belediye bakannn dorudan halk tarafndan seçilmesini öngörmemiti. Tek parti yönetimi, kamu hizmet ve
etkinliklerinin merkezi yönetim eliyle yürütülmesini öngörmütür. Böyle olduu için de, valiler ayn zamanda belediye bakanl yapabilmekteydi. 1954 ylnda belediye ve valilik ayrlmtr. 1961 Anayasas 116.
maddesi ile yerel yönetimleri, anayasal güvenceye ve daha demokratik
bir temele göre yeniden tanmland. Anayasa, yerel yönetim karar organlarnn halk tarafndan seçilecei ilkesini kabul etmitir. Organlarn
görevden alnmas ancak yarg yolu ile olabilir. 27 Temmuz 1963 gün ve
307 sayl yasa ile belediye bakanlarnn durumu güçlendirilmi ve tek
dereceli seçimle i bana gelmeleri düzenlenmi, böylece Anayasa‘da
yer alan düzenlemelerin uygulamaya geçirilmesinde önemli bir aama
salanmtr. Bu yasayla belediye bakan seçimlerinin vali ya da Cumhurbakan tarafndan onaylanmas kaldrlm, ancak “mansup” belediye bakanl ilkesi kaldrlmamtr (Kele, 2009: 263).
5393 sayl yeni yasaya göre belediye bakan, belediye idaresinin ba ve belediye tüzel kiiliinin temsilcisidir. Dorudan halk tarafndan
seçilir. Belediye bakan, görevinin devam süresince siyasi partilerin
yönetim ve denetim organlarnda görev alamaz; profesyonel spor kulüplerinin bakanln yapamaz ve yönetiminde bulunamaz.
Belediye bakannn görev ve yetkileri unlardr:
- Belediye tekilâtnn en üst amiri olarak belediye tekilâtn sevk ve
idare etmek, belediyenin hak ve menfaatlerini korumak.
- Belediyeyi stratejik plâna uygun olarak yönetmek, belediye idaresinin kurumsal stratejilerini oluturmak, bu stratejilere uygun olarak bütçeyi, belediye faaliyetlerinin ve personelinin performans ölçütlerini hazrlamak ve uygulamak, izlemek ve deerlendirmek, bunlarla ilgili raporlar meclise sunmak.
- Belediyeyi Devlet dairelerinde ve törenlerde, davac veya daval
olarak da yarg yerlerinde temsil etmek veya vekil tayin etmek.
- Meclise ve encümene bakanlk etmek, meclis ve encümen kararlarn uygulamak.
- Bütçeyi uygulamak, bütçede meclis ve encümenin yetkisi dndaki
aktarmalara onay vermek.
2009 | 109
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Belediye personelini atamak.
- Belediye ve bal kurulular ile iletmelerini denetlemek.
- Belde halknn huzur, esenlik, salk ve mutluluu için gereken önlemleri almak.
- Bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrlan ödenei kullanmak, özürlülere yönelik hizmetleri yürütmek ve özürlüler merkezini oluturmak.
Belediye bakan, izin ve hastalk nedeniyle veya görevli olarak görevden ayrlmas hallerinde bu süre içinde kendisine vekâlet etmek üzere belediye meclisi üyeleri arasndan birini bakan vekili olarak görevlendirir. Bakan vekili, bakann yetkilerine sahiptir.
Belediye bakanl, ölüm ve istifa hallerinde kendiliinden sona erer.
Belediye bakannn;
- Mazeretsiz ve kesintisiz olarak yirmi günden fazla görevini terk
etmesi ve bu durumun mahallin mülkî idare amiri tarafndan belirlenmesi,
- Seçilme yeterliini kaybetmesi,
- Görevini sürdürmesine engel bir hastalk veya sakatlk durumunun
yetkili salk kuruluu raporuyla belgelenmesi,
- Meclisin feshine neden olan eylem ve ilemlere katlmas,
Hallerinden birinin meydana gelmesi durumunda çileri Bakanlnn bavurusu üzerine Dantay kararyla bakanlk sfat sona erer. Belediye hizmetlerinin ciddi bir biçimde aksatldnn ve bu durumun
halkn salk, huzur ve esenliini hayati derecede olumsuz etkilediinin
çileri Bakanlnn talebi üzerine yetkili sulh hukuk hâkimi tarafndan
belirlenmesi durumunda çileri Bakan, hizmetlerde meydana gelecek
aksamann giderilmesini, hizmetin özelliine göre makul bir süre vererek belediye bakanndan ister.
Aksama giderilemezse, söz konusu hizmetin yerine getirilmesini o
ilin valisinden ister. Bu durumda vali, aksakl öncelikle belediyenin
araç, gereç, personel ve dier kaynaklaryla giderir. Mümkün olmad
takdirde dier kamu kurum ve kurulularnn imkanlarn da kullanabilir. Ortaya çkacak maliyet vali tarafndan ller Bankasna bildirilir ve
ller Bankasnca o belediyenin müteakip ay genel bütçe vergi gelirleri
tahsilât toplam üzerinden belediyeye ayrlan paydan valilik emrine
gönderilir.
Belediye Bakanlnn Boalmas Halinde Yaplacak lemler
Belediye bakanlnn herhangi bir nedenle boalmas durumunda,
vali tarafndan belediye meclisinin on gün içinde toplanmas salanr.
Meclis, birinci bakan vekilinin, onun bulunmamas durumunda ikinci
110 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
bakan vekilinin, onun da bulunmamas durumunda en yal üyenin
bakanlnda toplanarak;
- Belediye bakanlnn boalmas veya seçim dönemini aacak biçimde kamu hizmetinden yasaklanma cezasnn verilmi olmas durumunda bir bakan,
- Bakann görevden uzaklatrlmas, tutuklanmas veya seçim dönemini amayacak biçimde kamu hizmetinden yasaklama cezas almas
durumunda bir bakan vekili seçer.
Belediye bakan veya bakan vekili belediye meclis üyeleri arasndan ve gizli oyla seçilir. lk iki oylamada üye tam saysnn üçte iki ve
üçüncü oylamada üye tam saysnn salt çounluu aranr. Üçüncü oylamada salt çounluk salanamazsa, bu oylamada en çok oy alan iki
aday için dördüncü oylama yaplr. Dördüncü oylamada en fazla oy alan
üye, belediye bakan veya bakan vekili seçilmi olur. Oylarn eitlii
durumunda kur'a çekilir.
Yeni seçilen belediye bakannn görev süresi, yerine seçildii bakann görev süresi ile snrldr. Bakan vekili, yeni bakan seçilinceye veya
görevden uzaklatrlm ya da tutuklanm olan bakan göreve dönünceye kadar görev yapar.
Belediye bakan veya bakan vekili seçilinceye kadar belediye bakanl görevi, meclis birinci bakan vekili, bulunmamas durumunda
ikinci bakan vekili, onun da bulunmamas durumunda vali tarafndan
görevlendirilecek bir kamu görevlisi tarafndan yürütülür. Belediye bakan veya bakan vekili seçimi en geç onbe gün içinde tamamlanmad takdirde belediye meclisinin feshine ilikin hükümler uygulanr.
Belediye bakanlnn herhangi bir nedenle boalmas ve yeni belediye bakan veya bakan vekili seçiminin yaplamamas durumunda,
seçim yaplncaya kadar, belediye bakanlna anakent ve il belediyelerinde çileri Bakan, dier belediyelerde vali tarafndan görevlendirme
yaplr. Görevlendirilecek kiinin belediye bakan seçilme yeterliine
sahip olmas arttr.
Görevleriyle ilgili bir suç nedeniyle haklarnda soruturma veya kovuturma açlan belediye organlar veya bu organlarn üyeleri, geçici bir
önlem olarak kesin hükme kadar görevden uzaklatrlabilir. Görevden
uzaklatrma önlemi iki ayda bir gözden geçirilir. Devamnda kamu
yarar bakmndan yarar görülmeyen görevden uzaklatrma önlemi
kaldrlr. Görevden uzaklatrlan belediye bakanna, görevden uzak
kald sürece aylk ödeneinin üçte ikisi ödenir ve bu süre içinde dier
sosyal hak ve yardmlardan yararlanmaya devam eder.
2009 | 111
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Stratejik Plân ve Performans Plân
Belediye bakan, mahallî idareler genel seçimlerinden itibaren alt
ay içinde; kalknma plân ve program ile varsa bölge plânna uygun
olarak stratejik plân ve ilgili olduu yl bandan önce de yllk performans plân hazrlayp belediye meclisine sunar.
Stratejik plân, varsa üniversiteler ve meslek odalar ile konuyla ilgili
sivil toplum örgütlerinin görüleri alnarak hazrlanr ve belediye meclisi tarafndan kabul edildikten sonra yürürlüe girer.
Nüfusu 50.000'in altnda olan belediyelerde stratejik plân yaplmas
zorunlu deildir.
Stratejik plân ve performans plân, bütçenin hazrlanmasna esas tekil eder
ve belediye meclisinde bütçeden önce görüülerek kabul edilir.
Belediye Örgütlenmesi
Belediye örgütü, norm kadroya uygun olarak yaz ileri, malî hizmetler, fen ileri ve zabta birimlerinden oluur. Burada saylan belediye
örgütü için olmas gereken zorunlu birimlerdir. Dier birimler, belediyelerin olanaklarna ve nüfus büyüklüüne göre belediye yaplarnda yer
alabilirler.
Beldenin nüfusu, fizikî ve corafî yaps, ekonomik, sosyal ve kültürel
özellikleri ile gelime potansiyeli dikkate alnarak, norm kadro sistemine
uygun olarak gerektiinde salk, itfaiye, imar, insan kaynaklar, hukuk
ileri ve ihtiyaca göre dier birimler oluturulabilir. Bu birimlerin kurulmas, kaldrlmas veya birletirilmesi belediye meclisinin kararyla olur.
Belediyede, norm kadroya uygun olarak çevre, salk, veterinerlik,
teknik, hukuk, sosyal ve ekonomi, kültür ve sanat, biliim ve iletiim,
plânlama, aratrma ve gelitirme, eitim ve danmanlk alanlarnda
tabip, uzman tabip, veteriner, avukat, mühendis, çözümleyici ve
programc, mimar, ebe, hemire, teknisyen, tekniker gibi ihtiyaç duyulan uzman ve teknik personel, süreleri seçim döneminin bitiminden itibaren otuz günü geçmemek üzere, sözleme ile çaltrlabilir. Bu ekilde
sözlemeli olarak çaltrlacaklarn, yürütecekleri hizmetlere ilikin nitelikleri tamalar arttr. Sözlemeli personel eliyle yürütülen hizmetlere
ilikin bo kadrolara ayrca atama yaplamaz.
Hiç kukusuz, zabta hizmeti belediyelerin temel hizmetleri arasnda
yer almaktadr. Belediye zabtas, beldede esenlik, huzur, salk ve düzenin salanmasyla görevli olup bu amaçla, belediye meclisi tarafndan
alnan ve belediye zabtas tarafndan yerine getirilmesi gereken emir ve
yasaklarla bunlara uymayanlar hakknda mevzuatta öngörülen ceza ve
dier yaptrmlar uygular. Görevini yaparken zabtaya kar gelenler,
Devlet zabtasna kar gelenler gibi cezalandrlr.
112 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Acil Durum Planlamas
Doal afetler ve beklenmedik ykmlar, kamu yönetiminin bu alanda
da güçlü bir biçimde örgütlenmesini gerektirmitir. Ülkemiz ne yazk ki
hem depremlerin sk yaand, hem de dier doal afetlerin (sel, yangn, göçük v.b.) skça görüldüü bir corafyadr. Bugüne kadarki depremlerde 100 bin kadar insanmz kaybettiimiz ve yaklak yarm milyon kadar da binann ya ykld veya önemli ölçüde zarar gördüü
gerçei (Kele, 2006: 655), bu konularda hem merkezi yönetimin hem de
yerel yönetimin “önleyici” bir politika olarak hazrlkl olmas, olabilecek zararlarn en aza indirilmesi için oldukça önemlidir.
Son on yllk dönemde afet yönetimiyle ilgili önemli gelimeler olmutur. Marmara depremlerinden sonra, kamuoyunun ve devlet kurumlarnn bu konuda büyük bir boluk görmeleri sonucunda, hem yasal düzenlemelerin hem de ilgili kurum ve kurulularn says artmtr.
Belediye, yangn, sanayi kazalar, deprem ve dier doal afetlerden korunmak veya bunlarn zararlarn azaltmak amacyla beldenin özelliklerini de dikkate alarak acil durum plânlarn yapmak ve gerekli ekip ve
donanm hazrlamakla yükümlü klnmtr.
Acil durum plânlarnn hazrlanmasnda varsa il ölçeindeki dier
acil durum plânlaryla da koordinasyon salanr ve ilgili bakanlk, kamu
kurulular, meslek teekkülleriyle üniversitelerin ve dier mahallî idarelerin görüleri alnr. Plânlar dorultusunda halkn eitimi için gerekli
önlemler alnarak ikinci fkrada saylan idareler, kurumlar ve örgütlerle
ortak programlar yaplabilir. Belediye, belediye snrlar dnda yangn
ve doal afetler meydana gelmesi durumunda, bu bölgelere gerekli yardm ve destek salayabilir.
Belediyelerin Denetimi
Denetim, konusu önceki bölümlerde de tartld gibi genellikle yetersiz kalmakta ve eletirilere neden olmaktadr. Her türlü denetime
ramen, denetim sorunlarnn devam ettii kamuoyunun gündeminde
ilk sralarda yer almaktadr. Saytay ve çileri Bakanl denetimlerinin
genelde yetersiz kald bilinmektedir. Yeni düzenlemeyle hem iç denetim hem de performans denetimleri öngörülmütür.
Belediyelerin denetimi; faaliyet ve ilemlerinde hatalarn önlenmesine yardmc olmak, çalanlarn ve belediye tekilâtnn gelimesine, yönetim ve kontrol sistemlerinin geçerli, güvenilir ve tutarl duruma gelmesine rehberlik etmek amacyla; hizmetlerin süreç ve sonuçlarn mevzuata, önceden belirlenmi amaç ve hedeflere, performans ölçütlerine ve
kalite standartlarna göre tarafsz olarak analiz etmek, karlatrmak ve
ölçmek; kantlara dayal olarak deerlendirmek, elde edilen sonuçlar
rapor hâline getirerek ilgililere duyurmaktr.
2009 | 113
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Belediyelerde iç ve d denetim yaplr. Denetim, i ve ilemlerin hukuka uygunluk, malî ve performans denetimini kapsar. Ayrca, belediyenin malî ilemler dnda kalan dier idarî ilemleri, idarenin bütünlüüne ve kalknma plân ve stratejilerine uygunluu açsndan çileri
Bakanl, belediye bakan veya görevlendirecei elemanlar tarafndan
da denetlenir.
Faaliyet Raporu
Belediyelerin geleneksel olarak hazrlam olduu faaliyet raporu,
yeni yasada da yer almtr. Allm raporlar, etkinliklerin “genel” analizine yer vermekte ve daha çok “fotoraf albümlerini” anmsatmaktadr. Faaliyet raporlarnn belediyenin ve belediye organlarnn yllk etkinliklerini ve karlatrmalarn içermesi, daha bilgilendirici ve yararl
olacaktr.
Belediye bakan, Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununun 41 inci maddesinin dördüncü fkrasnda belirtilen biçimde; stratejik plân ve
performans hedeflerine göre yürütülen faaliyetleri, belirlenmi performans ölçütlerine göre hedef ve gerçekleme durumu ile meydana gelen
sapmalarn nedenlerini ve belediye borçlarnn durumunu açklayan
faaliyet raporunu hazrlar. Faaliyet raporunda, bal kurulu ve iletmeler ile belediye ortaklklarna ilikin söz konusu bilgi ve deerlendirmelere de yer verilir. Faaliyet raporu mart ay toplantsnda belediye bakan tarafndan meclise sunulur. Raporun bir örnei çileri Bakanlna
gönderilir ve kamuoyuna da açklanr.
Belediyelerin Gelirleri ve Giderleri
Belediye gelirleri konusu devlet-yerel yönetim ilikilerinin önemli bir
boyutunu oluturmaktadr. Bu ilikiler akçal denkletirme (mali tevzin)
olarak da adlandrlmaktadr. Akçal denkletirme devletle her türlü yerel
yönetimlerin kamu gelirlerini rasyonel oranlarda paylamas anlamna
gelmektedir. Geni anlamdaki akçal denkletirmede ise, hem kaynaklarn
“bölüülmesi” hem de görev ve sorumluluklarn “snr” ve “kapsamnn”
belirlenmesi söz konusudur. Yerel yönetimlerin tümü ayn gelir olanaklarna sahip olmad için, bu nedenle hem ekonomik hem de toplumsal ve
siyasal nedenlerle kamu gelirlerinden bütün yerel yönetimler belirli ilkelere göre pay almak durumundadrlar (Kele, 2009: 343-346).
Daha önce de belirtildii gibi hem genel bütçe vergi gelirlerinden ayrlan paylarn artrlmas hem de emlak vergisinin belediyelere braklmas,
belediyelerin gelirlerini önemli ölçüde artrmtr. Ancak, belediyeler kötü
bütçe yönetiminden dolay hem de büyük projelere daha çok girimelerinden dolay sürekli bir “bütçe” ve “gelir” sorunu yaamaktadrlar.
114 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Yeni Belediye Yasas (5393), vergilerin “verimliliini” artrmaya yönelik düzenlemelere arlk vermitir. Belediyelerin aldklar kimi vergileri komuu (mücavir) alanlardaki etkinliklerden de tahsil edebilecei
eklinde bir düzenleme yaplmtr. Yeni olarak, bir de “meslek vergisi”
konmutur (Kele, 2009: 361-362). Yine gelir ve kaynak destei olarak
2006 ylndan itibaren uygulanmas kararlatrlan, nüfusu 10. 000’in
altndaki belediyelere Belediyelerin Altyapsn Destekleme Projesi
(BELDES) kapsamnda belediyelere önemli bir kaynak aktarm süreci
balamtr. Bu desteklerin yalnzca, “içme suyu ve yol alt yaps, bakm,
onarm” gibi amaçlarla kullanlabilecei; “kamulatrma” ve dier harcamalar için kullanlamayaca çileri Bakanl’nn 9 Haziran 2008 tarihli genelgesinde düzenlenmitir (Kele, 2009: 382).
Yerel kalknma konusunda bakanlklarn ve egüdüm kurumlarnn
da önemli çalmalar olduunu belirtmek gerekiyor. Örnein, DPT birçok kalknma programn yönlendirmekte ve yerel ve bölgesel kalknma
projelerinin baars için gerekli egüdümü salamaktadr. Örnein, DPT
Bölgesel Gelime ve Yapsal Uyum Genel Müdürlüü’nün 2008 raporuna göre, Bölge Kalknma Ajanslar, Cazibe Merkezleri, KÖYDES ve
BELDES projeleri ve izleme programlaryla ilgili önemli mesafeler alnm ve çalmalar yaplmtr. zmir ve Mersin merkezli Bölge Kalknma
Ajanslarna yenileri eklenerek AB fonlarnn dier yörlerde de kullanlmasn salayacak altyapnn oluturulmas çalmalar sürdürülmektedir (www.dpt.gov.tr).
Belediyenin gelirleri unlardr:
- Kanunlarla gösterilen belediye vergi, resim, harç ve katlma paylar.
- Genel bütçe vergi gelirlerinden ayrlan pay.
- Genel ve özel bütçeli idarelerden yaplacak ödemeler.
- Tanr ve tanmaz mallarn kira, sat ve baka suretle deerlendirilmesinden elde edilecek gelirler.
- Belediye meclisi tarafndan belirlenecek tarifelere göre tahsil edilecek hizmet karl ücretler.
- Faiz ve ceza gelirleri.
- Balar.
- Her türlü giriim, itirak ve faaliyetler karl salanacak gelirler.
Anakent belediyelerinde anakent snrlar ve mücavir alanlar içinde
belediyelerce tahsil edilen emlak vergisi tutarnn tamam ilgili ilçe ve ilk
kademe belediyeleri tarafndan alnr. Bunlardan anakent belediyesine
veya özel idareye ayrca pay kesilmez.
2009 | 115
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Belediyelerin Giderleri: Belediyelerin giderleri bugüne kadar hep tartma konusu olmutur. Belediyelerin son yllara kadar en önemli gideri
personel harcamalar olmutur. Son yllarda yaplan yönetim reformlar,
özelletirme v.b. yöntemlerle personel harcamalar azalrken yatrm
harcamalarnda önemli bir art gözlemlenmektedir. Belediyelerin en
önemli gider alanlar personel ve yatrm harcamalar olarak ortaya çkmaktadr.
Belediyenin giderleri unlardr:
- Belediye binalar, tesisleri ile araç ve malzemelerinin temini, yapm, bakm ve onarm için yaplan giderler.
- Belediyenin personeline ve seçilmi organlarnn üyelerine ödenen
maa, ücret, ödenek, huzur hakk, yolluklar, hizmete ilikin eitim harcamalar ile dier giderler.
- Her türlü alt yap, yapm, onarm ve bakm giderleri.
- Vergi, resim, harç, katlma pay, hizmet karl alnacak ücretler
ve dier gelirlerin takip ve tahsili için yaplacak giderler.
- Belediye zabta ve itfaiye hizmetleri ile dier görev ve hizmetlerin
yürütülmesi için yaplacak giderler.
- Belediyenin kuruluuna katld irket, kurulu ve katld birliklerle ilgili ortaklk pay ve üyelik aidat giderleri.
- Mezarlklarn tesisi, korunmas ve bakmna ilikin giderler.
- Faiz, borçlanmaya ilikin dier ödemeler ile sigorta giderleri.
- Dar gelirli, yoksul, muhtaç ve kimsesizler ile özürlülere yaplacak
sosyal hizmet ve yardmlar.
- Dava takip ve icra giderleri.
- Temsil, tören, arlama ve tantm giderleri.
- Avukatlk, danmanlk ve denetim hizmetleri karl yaplacak
ödemeler.
- Yurt içi ve yurt d kamu ve özel kesim ile sivil toplum örgütleriyle
birlikte yaplan ortak hizmetler ve proje giderleri.
- Sosyo-kültürel, sanatsal ve bilimsel etkinlikler için yaplan giderler.
- Belediye hizmetleriyle ilgili olarak yaplan kamuoyu yoklamas ve
aratrmas giderleri.
- Kanunla verilen görevler ve hizmetlerin yürütülmesi için yaplan
dier giderler.
- artl balarla ilgili yaplacak harcamalar.
- mar düzenleme giderleri.
116 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Her türlü proje giderleri.
Önceki 1580 sayl yasa “belediye masraflar” ve “belediyenin ihtiyari masraflar” diye harcamalar ikiye ayrmt. Zorunlu harcamalardan
kalan gelirlerle belediyeler, istedikleri dier harcamalar da yapabiliyorlard. Yeni 5393 sayl yasada böyle bir ayrm yaplmamtr. Ancak,
çada belediyecilik uygulamalar ve bunlarla ilgili harcamalara yasal
dayanak hazrlamtr. Belediyelerin giderleri içerisinde özellikle “kamuoyu yoklamas ve aratrmas giderleri” gibi yeni ve ilginç bir harcama
kaleminin bulunmas dikkat çekicidir. Belediyelerin yapm olduu etkinliklerle ilgili kamuoyu yoklamas yaplmas, halkn tepkilerinin örenilmesi ve buna göre belediyenin hizmetlerini ve hizmet süreçlerini
gözden geçirmesi oldukça olumludur. Ancak, bu uygulamalarn henüz
gerçek anlamda “amacna uygun” olarak gerçekletirildiini söyleyemeyiz. Çünkü, daha önce de belirtildii gibi “kent konseyleri” gibi demokratik mekanizmalarn bile iletilmedii ve “geçitirildii” bir sistem
henüz devam etmektedir.
Belediye Bütçesi ve Kesin Hesap
Bütçe, stratejik plana uygun olarak hazrlanr. Bütçe mali yl içindeki
gelir ve gider tahminlerini gösterir, Gelirlerin toplanmas ve harcamalarn yaplmas bütçe kabulü ile uygulamaya konulmu olur. Belediyenin
stratejik plânna uygun olarak hazrlanan bütçe, belediyenin malî yl ve
izleyen iki yl içindeki gelir ve gider tahminlerini gösterir, gelirlerin toplanmasna ve harcamalarn yaplmasna izin verir.
Bütçeye ayrntl harcama programlar ile finansman programlar eklenir. Bütçe yl Devlet mali yl ile ayndr. Yasaya göre bütçe d harcama yaplamaz. Belediye bakan ve harcama yetkisi verilen dier görevliler, bütçe ödeneklerinin verimli, tutumlu ve yerinde harcanmasndan sorumludur.
Belediye bakan tarafndan hazrlanan bütçe tasars eylül aynn birinci gününden önce encümene sunulur ve çileri Bakanlna gönderilir. çileri Bakanl belediye bütçe tahminlerini birletirir ve Kamu Mali
Yönetimi ve Kontrol Kanunu uyarnca merkezi yönetim bütçe tasarsna
eklenmek üzere eylül ay sonuna kadar Maliye Bakanlna bildirir. Encümen, bütçeyi inceleyerek görüüyle birlikte kasm aynn birinci gününden önce belediye meclisine sunar. Meclis bütçe tasarsn ylbandan önce, aynen veya deitirerek kabul eder. Ancak, meclis bütçe denkliini bozacak biçimde gider artrc ve gelir azaltc deiiklikler yapamaz. Kabul edilen bütçe, malî ylbandan itibaren yürürlüe girer.
Her yl bütçesinin kesin hesab, belediye bakan tarafndan hesap
döneminin bitiminden sonra mart ay içinde encümene sunulur. Kesin
2009 | 117
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
hesap, belediye meclisinin mays ay toplantsnda görüülerek karara
balanr.
Borçlanma
Belediyeler, iç ve d borçlanma yapabilir. Belediye, görev ve hizmetlerinin gerektirdii giderleri karlamak amacyla borçlanma yapabilir
ve tahvil ihraç edebilir:
- D borçlanma, 4749 sayl Kamu Finansman ve Borç Yönetiminin
Düzenlenmesi Hakknda Kanun hükümleri çerçevesinde sadece belediyenin yatrm programnda yer alan projelerinin finansman amacyla
yaplabilir.
- ller Bankasndan yatrm kredisi ve nakit kredi kullanan belediye,
ödeme plânn bu bankaya sunmak zorundadr. ller Bankas hazrlanan
geri ödeme plânn yeterli görmedii belediyenin kredi isteklerini reddeder.
- Tahvil ihrac yatrm programnda yer alan projelerin finansman
için ilgili mevzuat hükümleri uyarnca yaplr.
- Belediye ve bal kurulular ile bunlarn sermayesinin yüzde ellisinden fazlasna sahip olduklar irketlerin, faiz dahil iç ve d borç stok tutar,
en son kesinlemi bütçe gelirleri toplamnn 213 sayl Vergi Usul Kanununda belirlenen yeniden deerleme oranyla artrlan miktarn aamaz.
Bu miktar anakent belediyeleri için bir buçuk kat olarak uygulanr.
- Belediye ve bal kurulular ile bunlarn sermayesinin yüzde ellisinden fazlasna sahip olduklar irketler, en son kesinlemi bütçe gelirlerinin, 213 sayl Vergi Usul Kanununda belirlenen yeniden deerleme
oranyla artrlan miktarnn yl içinde toplam yüzde onunu geçmeyen
iç borçlanmay belediye meclisinin karar; yüzde onunu geçen iç borçlanma için ise meclis üye tam saysnn salt çounluunun karar ve çileri Bakanlnn onay ile yapabilir.
- Belediyelerin, ileri teknoloji ve büyük tutarda maddi kaynak gerektiren alt yap yatrmlarnda Devlet Plânlama Tekilat Müstearlnn
teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca kabul edilen projeleri için yaplacak
borçlanmalar (d) bendindeki miktarn hesaplanmasnda dikkate alnmaz. D kaynak gerektiren projelerde Hazine Müstearlnn görüü
alnr. Belediye, varlk ve yükümlülüklerinin ayrntl bir ekilde yer
ald malî tablolarn üçer aylk dönemler halinde çileri ve Maliye
bakanlklar ile Devlet Plânlama Tekilat ve Hazine müstearlklarna
gönderir.
Arsa ve Konut Üretimi
Belediyelerin en önemli etkinlikleri arasnda yer alan arsa ve konut
üretimi ayn zamanda en fazla tartlan konudur. Çünkü, kentsel rantla118 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
rn üretilmesi ve datlmas konusuyla balantl olan arsa ve konut
üretimi, genellikle “ehircilik ilkeleri” ve “kamu yarar” gibi nesnel ve
bilimsel ölçütlere dayanmamaktadr. Bu konuyla ilgili önemli tartmalara ve belediyelerin uygulamalarna önceki bölümlerde deinildii için
burada çok ayrntya girilmeyecektir. Ancak, bu konuda en önemli eksikliin kamuoyunun yeterince bilgilendirilmemesi ve arsa ve konut
üretimi süreçlerine dahil edilmemesi olduunu belirtmek gerekir.
Belediye Yasasnn 69. maddesinde belediyenin “düzenli kentlemeyi
salamak, beldenin konut, sanayi ve ticaret alan ihtiyacn karlamak
amacyla belediye ve mücavir alan snrlar içinde, özel kanunlarna göre
korunmas gerekli yerler ile tarm arazileri hariç imarl ve alt yapl arsalar üretmek, konut, toplu konut yapmak, satmak, kiralamak ve bu amaçlarla arazi satn almak, kamulatrma yapmak” ve konuyla ilgili olarak
“kamu kurum ve kurulular ve bankalarla ibirlii yapmak ve gerektiinde onlarla ortak projeler gerçekletirmek yetkisine” sahip olduu
hükme balanmtr. Belediye, bu amaçla bütçesinden gerekli paray
ayrmak suretiyle iletme kurabilir.
Kentsel Dönüüm ve Geliim Alanlar: Planlama ve Uygulama
Kentsel dönüüm konusu 5393 sayl Belediye Yasasnda yer almtr.
Ayrca, bu konuyla ilgili özel bir yasa çkarlmas çabalar da 2006 ylndan beri sürmektedir. Belediyelerin dört elle sarld, hemen hemen
bütün belediyelerin “kentsel dönüüm projeleri” hazrlad ve uygulad bir dönemi yaamaktayz. Ankara ve stanbul örneklerinde özellikle
TOK destekli büyük çapl “dönüüm” projeleri hazrland ve uyguland. Ancak, konu kentsel gelime açsndan çok önemli olmasna ramen,
yeni “kentleme hastalklar” üreterek ve “kentsel rantlar” kentliye deil
özel sektör yararna kullanlarak süreç devam ettirilmektedir. Hem büyük kentlerde hem de dier önemli çekim merkezlerinde bu projeler
uygulanmakta, çou idari yargya götürülmekte çou da yeni sorunlar
üretmektedir. Belirtilmesi gereken bu uygulamalar çok aceleyle ve bütün etkileri ve sonuçlar düünülmeden gerçekletirilmektedir
(Çukurçayr, 2006b: 79).
Konuyla ilgili yasal düzenleme öyledir:
Anakent belediyeleri, anakent belediyeleri snrlar içindeki ilçe ve ilk
kademe belediyeleri ve il belediyeleri ile nüfusu 50.000'in üzerindeki
belediyeler; kentin geliimine uygun olarak eskiyen kent ksmlarn
yeniden ina ve restore etmek; konut alanlar, sanayi ve ticaret alanlar,
teknoloji parklar ve sosyal donatlar oluturmak, deprem riskine kar
tedbirler almak veya kentin tarihî ve kültürel dokusunu korumak amacyla kentsel dönüüm ve geliim projeleri uygulayabilir.
2009 | 119
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Kentsel dönüüm ve geliim projelerine konu olacak alanlar, meclis
üye tam saysnn salt çounluunun karar ile ilân edilir. Kentsel dönüüm ve geliim proje alanlarnda yklarak yeniden yaplacak münferit
yaplarda ilgili resim ve harçlarn dörtte biri alnr. Bir yerin kentsel dönüüm ve geliim proje alan olarak ilân edilebilmesi için; o yerin belediye veya mücavir alan snrlar içerisinde bulunmas ve en az ellibin
metrekare olmas arttr.
Kentsel dönüüm ve geliim proje alanlarnda bulunan yaplarn boaltlmas, ykm ve kamulatrmasnda anlama yolu esastr. Kentsel dönüüm ve geliim projesi kapsamnda bulunan mülk sahipleri tarafndan açlacak davalar, mahkemelerde öncelikle görüülür ve karara balanr.
Yurt D likileri
Belediyelerin yurt d ilikileri, belediyelerin kendilerini gelitirmeleri ve dier kentlerle ibirlii yaparak baz sorunlarn üstesinden gelmeyi salamas bakmndan önemlidir. Ancak, siyasal içerik bakmndan
ve Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art çerçevesinde bu konuda çok
tartlan konular arasnda yer almtr. Özellikle, Avrupa ülkeleriyle
kurulan ibirlikleri ve o ülkelerin özellikle baz bölgelerimizdeki belediyelerle ilgilenmeleri konuyu zaman zaman oldukça “tartmal” hale
getirerek siyasallatrmtr. Yeni Yasa konuyu baz “önlemler” alarak
öyle düzenlemitir:
Belediye, belediye meclisinin kararna bal olarak görev alanyla ilgili konularda faaliyet gösteren uluslararas teekkül ve organizasyonlara, kurucu üye veya üye olabilir. Belediye, bu teekkül, organizasyon ve
yabanc mahallî idarelerle ortak faaliyet ve hizmet projeleri gerçekletirebilir veya karde kent ilikisi kurabilir. Bu tür etkinliklerin, d politikaya ve uluslararas anlamalara uygun olarak yürütülmesi ve önceden
çileri Bakanlnn izninin alnmas zorunludur.
Belediyelerde Katlmc Mekanizmalar
Kent konseyi mekanizmas batl örneklerinde bir karar alma mekanizmas olarak öngörülmüken, Türkiye’de 5393 sayl yeni Belediye
Yasas yalnzca bir danma mekanizmas olarak öngörmütür. Ancak,
katlmclk açsndan oldukça önemli bir adm olduunu belirtmek gerekir. Henüz uygulama sonuçlarnn ne olduu ve bu mekanizmalarn
ne kadar etkin olduu konusunda doyurucu çalmalar olmad için, bu
öngörünün ne kadar yerinde olduu konusunda açk bir söylem ortaya
koymak oldukça zor görünmektedir.
Yasa maddesinin uygulanmas amacyla çileri Bakanl tarafndan
8 Ekim 2006 tarihinde Kent Konseyi Yönetmelii hazrlanmtr. Bu yönetmelie göre, belediyeler, kamu kurumu niteliindeki meslek kuru120 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
lularnn, sendikalarn, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, kamu kurum ve kurulularnn ve
mahalle muhtarlarnn temsilcileri ile bir Kent Konseyinin oluumuna
öncülük eder, etkili ve verimli bir biçimde yürütülmesi için de destek
salar. Ancak, belediye meclisi ve il genel meclisi üyelelerinin arlkl
olarak katlmas ve adeta belediyenin bir organ gibi alglanmasndan
dolay, zmir ve Antalya Kent Konseyleri Dantaya dava açarak yönetmeliin baz maddelerinin iptal edilmesini salamlardr.
6 Haziran 2009 tarihinde çileri Bakanl tarafndan yeni Kent Konseyi Yönetmelii yaynlanmtr. Bu yönetmelikle Konsey daha demokratik bir içerie kavumutur. Kent Konseyi bakan belediye meclisinden deil, Konsey içerisinden seçilmektedir. Belediye yalnzca çalmalar egüdüm içerisinde yürütmekle ve desteklemekle görevlendirilmitir. Yeni yönetmelie göre seçimlerden sonra üç ay içerisinde oluturulur ve toplantlarn yapar.
5393 sayl yeni belediye kanununda bilgi edinme hakk kapsamnda
meclis kararlarnn ve ihtisas komisyonu raporlarnn halka duyurulmas ve isteyenlere verilmesi 24. maddede düzenlenmi, ancak, meclis kararlarnn belirli bir bedel karlnda verilebilecei hükme balanmtr. Encümen kararlaryla ilgili böyle bir düzenlemeye gidilmemitir.
Yine kent konseyi kararlarnn halka duyurulmas gerektii ile ilgili bir
düzenleme yer almamaktadr.
Herkes ikamet ettii beldenin hemehrisi olarak kabul edilmitir.
Md. 13. Sosyal ve kültürel ilikilerin gelitirilmesinde hemehriler arasnda etkileimin salanmas için üniversiteler, meslek kurulular, sendikalar ve uzman kiilerin katlm salanacaktr. htisas komisyonlarnda md. 24 ve kent konseyinde (md. 76) STK’lar görü bildirme hakkna
sahiptirler.
htisas komisyonlarna md. 24 muhtarlar, STK’lar, kamu kurulularnn temsilcileri, üniversiteler, sendikalar kendileriyle ilgili görü bildirebileceklerdir. Ancak, bu uygulamalarn nasl yaplaca, hangi durumlarda ve kimlerden görü alnaca açk bir biçimde düzenlenmemitir.
Kent konseyi, kent yaamnda; kent vizyonunun ve hemehrilik bilincinin gelitirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunmas, sürdürülebilir kalknma, çevreye duyarllk, sosyal yardmlama ve dayanma,
saydamlk, hesap sorma ve hesap verme, katlm ve yerinden yönetim
ilkelerini hayata geçirmeye çalr.
Belediyeler, kamu kurumu niteliindeki meslek kurulularnn, sendikalarn, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, kamu kurum ve kurulularnn ve mahalle muhtarlarnn temsilcileri ile dier ilgililerin katlmyla oluan kent konseyinin
2009 | 121
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
faaliyetlerinin etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardm ve destek salar. Kent konseyinde oluturulan görüler belediye meclisinin ilk
toplantsnda gündeme alnarak deerlendirilir.
Kent Konseylerinin oluumu, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik art’nda öngörülen “yurttalarn oluturduu” meclislere (md. 3/2) uygun
bir durumdur. Bu bakmdan bu ve benzeri düzenlemeler Avrupa öngörülerine uyum bakmndan da ayr bir anlam tamaktadr.
Kent Konseyi ile ilgili düzenlemeye göre, belediyeler kamu kurumu
niteliindeki meslek kurulularnn, sendikalarn, noterlerin, varsa üniversitelerin, ilgili sivil toplum örgütlerinin, siyasi partilerin, kamu kurum ve kurulularnn ve mahalle muhtarlarnn temsilcileri ile dier
ilgililerin katlmyla oluan kent konseyinin faaliyetlerinin etkili ve verimli yürütülmesi konusunda yardm ve destek salar. Kent konseyinde
oluturulan görüler belediye meclisinin ilk toplantsnda gündeme alnarak deerlendirilir.
Burada yalnzca deerlendirmeden söz edilmesi, Kent Konseylerinin
görülerinin dikkate alnma zorunluluu anlamna gelmemektedir. Oysa,
böyle bir zorunluluk olmal ve bunu salama görevi de belediye bakanna verilmelidir (Öner, 2005: 83).
Ancak, kent konseylerinin oluumu, alnan kararlarn etkisi konusunda nasl bir tablo ortaya çkaca tartmaldr.
Belediyeler ve Gönüllü Katlm
Yeni yasada gönüllülük dünyada çok yaygn bir biçimde yararlanlan
komuniteryen yaklam çartracak biçimde yer almaktadr. Gönüllülük/Kommunitarismus (Voluntarism) sözcüü, özünde “toplumculuk”
anlam tamaktadr. çerik anlamna ve uygulamalara bakldnda ise,
yurttala devlet yönetimi ve yerel yönetimler arasndaki ibirliini anlatan, daha çok yurttalarn gönüllü olarak toplumsal kalknmaya destekte
bulunduklar bir iliki biçimini anlatmaktadr. Yurtta katlm ve aktive
edilmesi balamnda, özellikle de “yeni yönetim modeli” yanllarnca,
gönüllülük oldukça fazla taraftar bulan ve uygulanmaya çallan katlm yöntemlerinden biridir. Devletlerin sosyal politikalarnda, gönüllülük yönündeki oluumlar önemli etkilerde bulunmakta ve toplumlarn
yeniden biçimlenmesinde en önde gelen yap talarndan biri olarak
görülmektedir. Çünkü, “seyirciler demokrasisinden” kurtulmann biricik yolu olarak görülmekte ve yurttalar toplumla bütünletirmede
önemli anlamlar yüklenmektedir. Yerel yönetimlerden gelen isteklerin
yannda, devlet bakanlarnn da bu yöntemin kullanlmas ve yurttalarn etkin birer birey haline getirilmesi yönünde önemli istekleri olduu
görülmektedir.
122 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Gönüllülük, katlmn güçlendirilmesi, yerinden yönetimlerin desteklenmesi ve yurttaa yönetimleri kontrol olana veren bir yapnn
oluturulmasn gerektiren bir öneriler demetidir. Bunun yannda, gönüllülük ya da sorumluluun küçük yaam çevrelerine sunulmas, kamu kurumlarnn yurtta yönetimlerine dönümesini salayc bir ilev
de görebilecektir. Toplumsal bütünleme, gönüllü olarak, kendine yardm gruplarnda çalma, giriimlerde çalma ve çeitli projelerde görev
alma olarak birçok anlamda kullanlmakta ve yurttan sosyal sorumluluk üstlenerek, anlaml toplumsal etkinliklerde gönüllü olarak yer almas anlamnda kullanlmaktadr. Bu yöntem, yurttan çeitli alanlardaki
yeteneklerinden yararlanarak, o yetenekleri harekete geçirerek demokrasinin yaamas ve güçlenmesi için kullanmay öngörür (Hill, 1995: 73).
Birçok ülkede, gönüllük yöntemi kullanlarak, bir yandan halkn yönetime daha çok katlmas salanrken, dier yandan önemli finansal
biriktirimler salanmtr. Bu yöntemin bir üçüncü yarar da, toplumsal
ibirlii yollarn açmas ve yurttalar daha çok birbirine yaknlatrmasdr. Bu konuda, Amerikan kenti olan Phoenix‘de yaplan baarl uygulamalar örnek gösterilebilir. Bu kentte, gönüllülük yönteminin uygulanmas sonucu, ylda 1.5 milyon dolar tasarruf salanmtr. “Bir caddeye sahip çk!” biçiminde üretilen bir sloganla yola çkan gönüllü bir
hareket, kentin çeitli kesimlerinin bakmn üstlenmi ve bu çalmalara
yaklak 40 özel firma katlmtr. Ayrca, “Yallar, yallara yardm ediyor!” anlayyla, gönüllülük temeline dayal bir oluuma oldukça çok
sayda yurtta katlarak, desteklemitir (Bertelsmann, 1996: 136).
Almanya‘da konuyla ilgili çalmalar kurumsallamtr. Bu gelimeler ayrca unu da ortaya koymaktadr ki, yurtta “atosundan ya da
evinden” alp, kolaylatrlm yöntemlerle toplumsal yapya ve toplumsal yapnn yeniden biçimlenmesine katmak bir zorunluluk olarak görülmektedir (Hill, 1996: 6). Her türlü yerel, sosyal, salkla ilgili, çevresel
ve benzeri konularla ilgili birliktelii kendiliinden organize olan bir
ilikiler a gibi özendirmek, gönüllü çalma için bir gerekliliktir. Yurttalk erdemlerinin yeniden üretimi ve “biz‘e dönüün” baarlmas ancak böyle bir yaklamla olanakl görülmektedir. Bu balamda yurttalardan oluan bir toplumun genel çizgileri, sosyal örgütlenmeler, topluluk düüncesi, yurttalarn gönüllü ibirlii, yurttalarn yetkinlii, diyalog kültürü ve yerel davran alanlarndan oluur (Ultzhöffer& Ascheberg, 1996: 11).
Gönüllülük (kommunitarismus) ilkelerine göre, öncelikle sorumluluk bilincine sahip bir toplumda, demokrasi ile ilgili güçlü bir yükümlülük gelitirilmek zorundadr. Çünkü, demokrasi öz bir deerdir ve yerel
düzeydeki toplantlara katlma, yerel kurullarda görev alma gibi davranlarla güçlendirilmesi ve gelecek kuaklara aktarlmas gereken bir
2009 | 123
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
deerdir. Hogörü ve toplumun üyelerinin birbirine sayg duymas,
sorumluluk bilincine sahip bir toplumda temel ögelerdendir. Son olarak
topluluk (Gemeinschaft) bilincinin gelimesi için, uzlama önemli bir
tutkal görevi görecektir (Etzioni, 1995: 23).
Gönüllülük yönteminin bir benzeri ya da baka adla tanmlanan da,
ngilizce‘de self-help, Almancada selbsthilfe olarak adlandrlan kendine
yardm yöntemidir. Çevrenin korunmas ve temiz tutulmas, kent kültürünün korunmas, çocuun kentsel yaama hazrlanmas gibi birçok konu kendine yardm konular arasnda saylmaktadr. Bu yaklama göre,
kendine yardm kültürünün edinilebilecei toplumsal kurum da, ailedir
(Erylmaz, 1997: 192).
Bu anlamda 5393 sayl Belediye kanunun bu düzenlemesi içerik ve
yeni bir boyut olarak oldukça önemlidir. Yeni belediye yasasna göre,
belediye; salk, eitim, spor, çevre, sosyal hizmet ve yardm, kütüphane, park, trafik ve kültür hizmetleriyle, yallara, kadn ve çocuklara,
özürlülere, yoksul ve dükünlere yönelik hizmetlerin yaplmasnda beldede dayanma ve katlm salamak, hizmetlerde etkinlik, tasarruf ve
verimlilii artrmak amacyla gönüllü kiilerin katlmna yönelik programlar uygular.
Gönüllülerin nitelikleri ve çaltrlmalarna ilikin usul ve esaslar
çileri Bakanl tarafndan çkarlacak yönetmelikle belirlenir.
Belediyelerin Dier Yetki Alanlar
Yasa belediyelerin farkl alanlarla ilgili yetki ve yükümlülükleri de
öyle belirlemitir:
Dier kanunlarla getirilen hükümler sakl kalmak üzere, mezarlklar
ile belediye snrlar içinde bulunan ve sahipsiz arazi niteliinde olan
seyrangâh, harman yeri, koruluk, dinlenme yerleri, meydanlar, bataklk,
çöp döküm sahalar, yklm kale ve kulelerin arsalar ve enkaz ve benzeri yerler belediyenin tasarrufundadr.
Belediye tarafndan deniz, akarsu ve gölden doldurma suretiyle kazanlan alanlar, Ky Kanunu ve ilgili mevzuata uygun olarak kullanlmak artyla Maliye Bakanl tarafndan belediyelerin, anakentlerde
anakent belediyelerinin tasarrufuna braklr.
Belediye snrlar ve mücavir alanlar içinde, kara yolu ile yolcu tama hakkna sahip gerçek ve tüzel kiilerin ehirleraras otobüs terminali
kurmalarna ve iletmeleri ile her türlü akaryakt ile svlatrlm petrol
gaz (LPG) ve svlatrlm doal gaz (NPG) istasyonlarna nazm imar
ve uygulama imar plânna uygun olmak kaydyla belediye tarafndan
izin verilebilir. Akaryakt istasyonlarna izin verilmesi için nazm imar
124 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
plânnda akaryakt istasyonu olarak gösterilmesi arttr. Bu istasyonlara
çalma ruhsat anakentlerde anakent belediyesi tarafndan verilir.
Cadde, sokak, meydan, park, tesis ve benzerlerine ad verilmesi ve
beldeyi tantc amblem, flama ve benzerlerinin tespitine ilikin kararlarda; belediye meclisinin üye tam saysnn salt çounluu, bunlarn
deitirilmesine ilikin kararlarda ise meclis üye tam saysnn üçte iki
çounluunun karar aranr. Bu kararlar mülkî idare amirinin onay ile
yürürlüe girer.
A- ANAKENT YÖNETMNN TANIMI, GELM ve BAZI
KAVRAMLAR
Anakent/Büyükehir/Büyükkent/Metropol gibi kavram ve sözcüklerle anlatlan büyük kent alanlarnn yönetimi, hukuksal, siyasal ve yönetsel boyutlaryla 1980’li yllarda Türkiye’nin gündemine girmitir.
1982 Anayasas ve arkasndan 1984 ylnda çkarlan 3030 sayl kanun
“büyük yerleim yerleri” için özel bir örgütlenme modeli getirmitir.
Daha sonra AKP hükümeti döneminde anakent yönetimleri 5216 sayl
yasa ile yeniden düzenlenmi ve veto edilmeden kabul edilen tek kanun
olmutur.
Kavram ve Tanm
Anakent kavram, metropolis (ana, merkez) adyla ilk olarak eski
Yunan kentleri için kullanlmtr (Eke, 1982: 6). Bu kavram, bugün de
günümüz büyük kentleri için kullanlmaktadr. Yüzylmz, önemli ekonomik ve teknolojik gelimelerin yannda, ayn zamanda bir anakentleme süreci de yaamtr. Bu süreç ayn zamanda kentlerin geliimi
açsndan bakldnda, sanayi öncesi kent, sanayi kenti ve metropoliten
kent nitelemeleriyle kentlemenin son aamas olarak da tanmlanabilir.
Anakent (metropolis) kavram, üzerinde birleilen bir kavram deildir. Baz ülkelerde megapolis (çok büyük kent) in içerisinde yer alan bir
bölge olarak tanmlanrken, baz ülkelerde de bamsz bir yönetsel birim olarak tanmlanmaktadr. Bu nedenle tanmlamada sorunlar ortaya
çkmaktadr. Örnein, metropolis (anakent) kavram, Londra, Paris,
Tokyo ve Newyork gibi megalopolis kapsam içerisine giren kentler için
de kullanlmtr (Eke, 1982: 6). Ancak, metropolisi megalopolisin bir
parças olarak kabul etme eilimi daha yaygndr. öyle ki,
megalopolislerin (Tokyo, Newyork gibi) birden fazla anakentin oluturduu bir birim ve anakentlerin de magalopolislere bal bir birim olduu kabul edilmektedir (sbir, 1991: 185). Anakentler ister megalopolislere
bal bir birim, isterse bamsz bir birim olarak kabul edilsin, sonuçta
çevre kentlerle merkez kentin oluturduu bir bütün olarak kabul edilmektedir.
2009 | 125
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Belli bir nüfus younluuna sahip; ekonomik, sosyal ve yönetsel bakmdan bulunduu bölgenin merkezi durumunda olan; çevre kentlerle
merkez kentin oluturduu bütüne, anakent alan denir (sbir, 1991:
185). Metropolis (anakent), belirli bir corafi, ekonomik, toplumsal, kültürel, idari, siyasal organizasyon ve kontrol sisteminin mekanda odaklama noktasdr (Tolan, 1977: 3).
Anakent alan tanmlamalarnda ülkemizde ve dünyada deiik bir
takm ölçütlerden hareket edilmitir. Bunlar nüfusa ve dier baz ilevlere göre deimektedir.
Nüfusa Göre
Anakent hem ekonomik bir birim, hem sosyal, hem de yönetsel ilevleri olan karmak bir olgu olduundan, böyle bir olguyu yalnzca nüfusa göre tanmlamak yanl olacaktr. Ancak, nüfus ölçütü, anakent tanmlamalarnda temel alndndan, nüfusla ilgili yaklamlara bakmak
gerekir. Örnein, 1972 ylnda hazrlanan Metropoliten Hizmet Birlii
Yasa Tasars, nüfusu 100 bini aan yerleim birimleri ve çevrelerindeki
birimlerin tümünü anakent olarak öngörmekteydi (Kele, 2009: 306).
Nüfus ölçütüne göre genel eilim, bir milyon ve daha fazla nüfuslu kent
merkezleri ve çevrelerindeki yerleim birimlerinin oluturduu bütünü
anakent olarak kabul etme biçimindedir (Eke, 1982: 7).
Bir baka yaklamda u ekildedir: Belli bir nüfusa sahip merkez ile,
bu merkezle ekonomik ve sosyal olarak bütünleen kentlerin oluturduun anakent alannn tanmlanmasnda 'istatistik alan' kavramndan
yararlanlmaktadr. ''Standart Metropoliten statistik Alan'' olarak tanmlanan bölgede 50 bin kiilik merkez kent ve çevresi yer almaktadr.
Yine bu bölgede, aktif nüfusun % 75'nin tarm d sektörlerde çalmas
ve bu saynn 10 binden az olmamas gerekmektedir.7
Anakent bölgesinin belirlenmesinde belli bir nüfus snr yeterli görülmedii gibi, bu nüfusun önemli bir ksmnn tarm sektörünün dnda çalmas gerekmektedir. Bir yerleim biriminin anakent saylabilmesi
için belli bir nüfus büüklüü üzerinde de anlalm deildir. Bu büyüklük 50 bin, 100 bin, 250 bin, 500 bin, bir milyon ve üzeri de olabilmektedir (Kele, 1961: 24; 18; Eke, 1982: 9).
levlerin Niteliine Göre
Anakentleri tanmlamada nüfusun yannda, kentsel alanda görülen
baz hizmetlerin nitelii de önem tamaktadr. Metropoliten kentlerin
çok yönlülüünü yalnzca nüfusla açklamak yanl olacaktr. Çünkü,
endüstri devriminden öncede milyonluk kentler bulunmaktayd. Ancak,
7
Bu tanmlama biçimi, daha çok ABD'de kullanlmaktadr. Bkz.,Eke, s. 8/sbir, ss. 186-190.
126 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
bu kentler bugünkü anlamda metropol nitelii tamamaktayd. Bu nedenle kentlerin etki alanlarnn, bölge içerisindeki yerlerinin de, ekonomik, sosyo-kültürel, yönetim ve siyaset açsndan da deerlendirilmesi
gerekmektedir.
1. Ekonomik levler
Günümüzde birçok anakent, merkezinde bulunduu bölgeyi hemen
her bakmdan beslemektedir. Birçok anakent çok geni hinterlandlara
(art bölgelere) sahiptir. Kentler, ekonomik etkilerine göre art bölge ya da
''yaylma alanlarna'' sahiptirler. Yaylma alanlarna göre pazarlar vardr ve sunduklar ekonomik hizmetlere göre de bir ''talep snr'' vardr.
Bu nedenle bir yerin anakent olmasnda ekonomik ilevler birincil rol
oynarlar. Yaylma alanlar olmayan kentlerin merkezilemesi ve büyük
kentler haline gelmesi mümkün görünmemektedir (Kele, 2009: 129).
Bir metropoliten alan tanmlamada, ticari eylem ölçütü, iyi düzeyde
para ve kredi kurulular, çevre kentlere 30 dakikalk uzaklk ölçütü, her
türlü imalatn yaplmas, mal üretim kapasitesinin fazla olmas, perakende ve toptan cironun en fazla olduu birim olmas gibi nitelikler de
önemlidir. Yine kentin bölge ve ülke ekonomisine katks, mali (akçal)
gücü ve istihdam imkanlar da anakent olmann ölçütleri olarak saylabilir (Eke, 1982: 8).
2. Yönetim levleri
Geni ve çok ilevli bir yönetim örgütü de metropoliten alanlar niteleyen bir özelliktir. Merkez kent ve çevre kentlerin türlü hizmet ve ihtiyaçlarnn karlanmas için, aklc bir organizasyon ve güçlü bir yönetim
gerekmektedir. Hereyden önce geni bir alann etkin bir biçimde düzenlenmesi için iyi bir planlama, denetleme ve yönetim örgütüne ihtiyaç
vardr. Bunlarn salanabilmesi için de büyük ölçekli örgütlere gerek
vardr. Bu amaçla bir takm çalmalar da yaplmtr. Örnein ABD'de,
Nüfus statistikleri Bürosunca ''Standart Metropoliten statistik Alan''
üzerinde çallmtr (Eke, 1982: 8; sbir, 1991: 187-188).
Anakentler, sorunlarn büyük ve karmak olduu mekanlar olmalar nedeniyle büyük ölçekli yönetim örgütlerine sahiptirler. Bu örgütler
''özel amaçl otoriteler'' ve '' çok amaçl otoriteler'' olarak ilevlerini yerine getirmektedirler (sbir, 1991: 213-214).
3. Dier levlere Göre
Anakentlerin ayrdedici özelliklerinden bir ksm da siyasal, sosyal
ve kültürel niteliklidir. Yalnz nüfus ölçütü, ekonomik ve yönetsel ilevler yönünden anakenti tanmlamak eksik olacaktr. Baka baz noktalardan da tanmlama sorununa bakmak gerekir. Çünkü bir siyaset bilimci
2009 | 127
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
için önemli görülen noktalar, bir planc, bir sosyal bilimci veya bir sanatç için deiik anlamlar tayabilir.
Kentin ekonomik ve sosyal ilevleri, içinde bulunduu ülkenin artlarna
göre siyasal mekanizmay etkileme, sosyal ve kültürel yaam belirleme gibi
etkilere de sahiptir. Metropoller ayn zamanda kültür merkezleridirler. Siyasal gücün biricik kayna olma durumundadrlar. Bu özellikleri, hükümet
merkezi olmalar, ulusal veya uluslararas örgütlerin, toplumsal eylemlerin
younlat mekanlar olmalarndan kaynaklanmaktadr. Bundan baka
anakentlerin bir toplumsal organizma, bir yönetim düzeni, bir ekonomik
birim ve binalarn oluturduu bir birikim veya yalnzca bir corafi alan olarak da görülmesi mümkündür (Erdumlu, 1993: 9).
Anakent tanmyla ilgili ksm bitirmeden önce, yaplan tanmlarn
ortak yönlerinden yola çkarak geni kapsaml bir tanm yapmak gerekirse: ''Anakent, çok youn bir merkez kent ve bu kentin çevresindeki
yerleim birimleriyle sk ekonomik, sosyal, kültürel, teknik ve yönetsel
ilikileri bulunan ve belli bir corafi bölgede ekonomik, yönetsel, kültürel, ticari güç durumunda olan ve etkili bir yaylma alan bulunan kentsel bir bölgedir'' biçiminde tanmlanabilir.
Anakent Yönetimlerinin Geliimi ve Baz Modeller
Elbette milat öncesinden büyük kentler ve yerleim alanlar vard.
Ancak, anakentleme özellikle 20. yüzylda ekonomik, siyasal, yönetsel
ve kültürel boyutlaryla dünyay etkileyen güçlü bir olgu olarak ortaya
çkmtr. Anakentlerin olumas süreci, yakn tarih açsndan bakldnda Sanayi Devrimi’nden beri giderek hzlanmtr. Bu gelimede öncelikle endüstri ve teknoloji baat bir rol oynamtr. Azgelimi ülkelerde ise, savalar, çatmalar ve kentlerin yoksul kitleler için bir “umut”
olarak görülmesi anakentlemeyi hzlandrmtr.
1. Anakent Yönetimlerinin Geliimi
Sanayi devrimi sonrasnda ekonomik ve teknolojik nedenlerle kentlemenin hzlanmas, anakent olgusunun da ortaya çkmasna neden
olmutur. Buna paralel olarak, tarmsal sanayi kentleriyle birlikte endüstriyel sanayi kentlerinin de yaygnlk kazanmas bu dönemdedir.
18.yüzyldaki bu gelime, izleyen yüzylda da devam etmitir.
Bu gelimeler, sanayi ve teknoloji adna olumlu sonuçlar dourmutur. Sanayi kentleri, i alanlar olmalar ve gelime potansiyeline sahip
olmalar dolaysyla, zamanla nüfus ve iyerleri younluu bakmndan
belli snrlarn üzerine çkmlar, bu da yaama ve konut koullar zorlanan ve hatta sosyal dokusu bozulan yerleim alanlar haline gelmilerdir. Bu gelime devlet örgütünün ilevlerini de etkilemi ve "sosyal devlet" kavramnn gelimesine katkda bulunmutur (Toprak, 1988: 3).
128 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Bu gelime, kentlerin çevresinde salksz ve plansz yerlemelerin
domasna neden olmalarndan dolay kentler için birçok sorunun ortaya çkmas anlamna da gelmektedir. Bu dönemde kentlerin hizmet snrlar, nüfus younluu, hizmet yükü ve corafi konumu oldukça büyümütür.
19. yüzylla birlikte kent merkezinde kurulan yeni yerleim birimleri,
kendi yönetim örgütlerini de kurmaya balamlardr. Yeni birimler kurulduktan sonra kendi kendilerine yetemedikleri için merkez kentin
imkanlarndan yararlanmaya devam etmilerdir (Eke, 1982: 6).
Sanayinin hzla gelimesi, 20. yüzyln ikinci yarsna girerken kentli
nüfusun hzla artmasna neden olmutur. Bu artta dünya nüfusundaki
önemli artn pay büyüktür. Ancak, kentlerin sanayi kurulular için en
uygun yer olmalar bir taraftan kent saysn artrrken dier taraftan da
kentli nüfusun artn dourmutur. 1870'lerde, dünya nüfusu 1.300
milyon iken, kentlerde yaayan nüfus % 1 düzeyindeydi. Yaklak yüzyl içerisinde (1964 yl için), dünya nüfusu 3.200 milyona yükselirken,
kentli nüfus oran da % 11.3'e yükselmitir. Kukusuz 1950'lerden sonra
ekonomik, teknolojik ve toplumsal dönüümler daha da hzlanmtr. Bu
dünüüm, büyük kent saysnda önemli artlar meydana getirmitir.
Birçok ülkenin sahip olmad nüfusa sahip kentlerin says hiçte az
deildir. 1960 yl verilerine göre nüfusu 500 binin üzerinde olan kent
says 116'dr. 1980'de, yani 20 yl içerisinde bu say 200'e ulamtr
(Sevgi, 1988: 5). Bu kentler içerisinde ''on milyonluk kentler" de vardr.
''Yer Küre Daha Ne Kadar ehir Tayabilir'' adl makalede, yakn bir
gelecekte yeryüzünün kentlerle ve özellikle de megapolislerle kaplanaca belirtilmektedir. Krsal yerlemelerin önemini tümüyle yitirecei bir
dünya ile kar karya kalnabileceine dikkat çekilmektedir. Bu,
elbetteki sosyal ve ekonomik sorunlarn katlanarak artaca eklinde
deerlendirilimelidir. Ad geçen makalede, 1975'te 7 olan ''on
milyonluk'' kent saysnn, 2000 ylnda 25 ve 2025 ylnda 90 olaca belirtilmektedir (Tübitak, 1991: 7). Elbette bu snrlar imdiden almtr.
Büyük kentler, daha çok endüstriyel gelimesini tamamlam veya
bu aamaya gelmekte olan ülkelerdeki kentlerdir. Yüzyln bandan
itibaren gelien, büyüyen ve karmak birçok sorunun domasna neden
olan büyükkentler, yeni örgütlerin doduu yerler olmulardr.
2. Kentlerin Büyümesi ve Yeni Hizmetler Sorunu
Kentlerin nüfus younluunun artmas, bir taraftan hizmet snrlarn genileterek hizmet yükünü arlatrrken, dier taraftan da corafi
alan olarak büyümeleriyle sonuçlanmtr. Bu büyüme ayn zamanda
büyük kentlere her yl orta büyüklükte yeni bir kentin eklenmesi anlamna gelmektedir ki, bu da sorunlarn da ayn oranda artmas anlamn
2009 | 129
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
tar. Örnein, Türkiye'de kentli nüfusun % 22.9'luk ksmn stanbul
barndrmaktadr. Türkiye'deki kentleme hz % 5'in altna dümemektedir. Kentleme hznn biraz da olsa yavalad 1990-1993 döneminde
kentleme hz % 5 olarak tahmin edilmitir (DPT, 1993: 167). Bu kentleme hz da gözönünde bulundurulduunda, büyükkentlerin kar
karya bulunduu sorunlar daha iyi anlalacaktr. Türkiye'deki nüfus
art hznn ortalama % 2.5 orannda olmasna ramen kentlemenin iki
kat bir hzla gerçeklemesi, bir çok yeni hizmetler, ekonomik, yönetsel
ve sosyal yaplanmalar zorunlu klmaktadr. Bu durum yalnz Türkiye
için geçerli deildir. Kentlerin büyümesi hem yeni hizmetler salamay
gerektirmekte, hemde mevcut hizmetlerin miktar ve niteliklerinde deiiklikler yapmay gerekli klmaktadr (Kele, 1961: 126):
a-Yerel yönetimlerin snrlar ile büyüyen kent toplumunun snrlar
uyumayaca için, hizmetlerin kent içi bir birim tarafndan m, yoksa
kent dndan bir birim tarafndan m yerine getirilecei sorunu ortaya
çkmaktadr.
b-Kentlerin veya büyük kentlerin bölgeleri içindeki idari birimler
arasnda hizmet paylam sorunlar ortaya çkmaktadr.
Kentlerin büyümesi hizmet paylam sorunlar yannda, hizmetlerin
verimlilii ve kentlerin büyüklüü arasndaki ilikilerin de önem kazanmasna neden olmutur. ''Böylece büyük kentlerin örgütlenmesi
aamasna ulalm bulunmaktadr. Büyük kentler kamu hizmetlerinin
hepsi veya birçou için ortak alandr. Bu nedenle yönetim kentlerin kurumsal düzenleme biçimleriyle yakndan ilgilenmek durumundadr. Bu
ilgi, büyüklük ve hizmet ilikilerinin aklc düzenlenmesi gerekliliinin
yan sra, demokratik katlmn yönünü etkileyebilme hedefiyle de yakndan ilgili görünmektedir. Belirtilen geliim büyük kentler veya metropoliten alanlarda tek veya iki kademeli yönetim araylarna süreklilik
kazandrmtr'' (Toprak, 1990: 42).
Metropoliten sorunlarn artmas birçok ülkede bu sorunlarn çözümü
amacyla tek kademeli ve özel amaçl örgütleri ortaya çkarrken, bir
ksmnda da iki kademeli veya federasyon biçimi örgütlenmelerin ortaya çkmasna neden olmutur.
3. Anakent Yönetimleriyle lgili Baz Örgütlenme Modelleri
Birçok ülkede büyük ehirlerin artan sorunlar karsnda yeni yönetsel düzenlemeler yapma yoluna gidilmitir. Bu modellerden bir ksm,
yönetimler aras hizmet anlamalar, kentsel birlik ve kurullar ve özel
amaçl anakent örgütleri gibi geçici küçük ölçekli çözümleri içermektedir. Federasyon biçimi örgütlenme de, dier bir modeldir.
130 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Küçük Ölçekli Çözümler
Bu tür çözümlere yönelik örgütlenme modelleri daha çok ABD' de uygulanmaktadr. Hizmet anlamalar daha çok, bölgesel kurullar ve özel
amaçl örgütler biçiminde görülmektedir. Hizmet anlamalar uygulamas,
yerel yönetimlerin hem eyaletle hem de dier kamu ve özel kurulularla
yaptklar hizmet alm satmn içermektedir. ABD'de kent yönetimlerinin
çou bu tür anlamalarla hizmet yapma yoluna gitmektedirler. Hizmet
anlamalar yöntemiyle, hem hizmetlerin satn alnmas yoluyla savurganln önüne geçilmekte, hem de özel amaçl örgütler oluturma gerei ortadan kalkmaktadr. Ayn zamanda yerel birimlerin varlklarnn ortadan
kalkmas gerekmemektedir. Buna karlk, Yönetimleraras çkar çatmalarna neden olabilmesi ve süreli olmas gibi nedenlerden dolay baz sakncalar olduu belirtilebilir (Eke, 1982: 18-21).
Bölgesel nitelikli birlikler ve kurullar ise, gönüllü katlm esasna dayanr. B. Almanya, Hollanda ve Fransa'da bu tür örgütlenmeler skça
görülmektedir. Birliklere, tüm bölge için plan yapma ve yerel planlar da
buna göre yönlendirme yetkisi verilmitir. Kentsel birlik, alt yönetim
birimlerinin temsilcilerinden olumakta ve nüfusun az veya çokluuna
baklmadan bütün birimlerin temsil edilmesi yoluna gidilmektedir. Bu
kurullarn oluturulmas bazen eyalet yasalarna dayandrlmaktadr
(Eke, 1982: 22-23). Örnein, Fransa'da kentsel birliklerin kurulmas komünlerin isteine bal olmasna ramen, 1960 ylnda çkarlan kanunla
katlmay zorunlu klan, otoriter bir i birlii örgütü eklinde kurumlamtr. Bu örgütün görevleri arasnda planlama, eitim ve itfaiye gibi
hizmetler vardr (Tortop, 1991: 162). Gönüllü birlemelere dayand
için, yerel yönetimlerin demokratikliine ve özerkliine zarar vermeyecek bir hizmet yürütme yöntemidir. Türkiye'de, anakentlerle ilgili yasal
düzenlemelerin olmad dönemde, 1961 Anayasas köy, belediye ve il
yönetimlerini yerel yönetimler olarak nitelemi ve bunlar arasnda birlik
kurulmasna elverili hüküm koymutur. Bu nedenle 1980 öncesi dönemde birlikler kurma yolu önerilmi ve bu konuda çalmalar yaplmtr (Kele, 1992: 220).
Özel amaçl örgütlenme daha çok, anakent merkezini de kapsayacak biçimde su, ulam ve kanalizasyon gibi temel konularda olmaktadr.
2.Dünya Sava öncesi Londra ve Chicago gibi kentlerde bu tür örgütlenmelere gidilmise de, bu örgütlerin yaygnlat dönem 2.Dünya Sava
sonrasdr. Bu örgütler su ve ulam gibi temel hizmetler yannda, toprak
korunmas, konut, mezarlklar ve salk gibi sorunlarla da yakndan ilgilenmektedirler. Özel amaçl örgütlerin karar ve yürütme organlar baz
durumlarda halk tarafndan seçilirken, baz durumlarda da yerel yönetim
birimlerinin temsilcilerinden olumaktadr (Eke, 1982: 25-26).
2009 | 131
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Özel amaçl örgütler, konular olan hizmetleri belli bir yerel yönetim
birimine deil, tüm kentsel alana götürecek biçimde görev yaparlar. Ülkemizde ilk özel amaçl örgüt uygulamas 1981 ylnda 2560 sayl yasa
ile kurulan stanbul Su ve Kanalizasyon daresi (SK) dir. Toplumsal
denetime uygun olmaylar ve halkn katlmna elverili olmamalar ve
kaynak dalm açsndan parçalanm durumda bulunmalar, özel
amaçl örgütlerin sakncalar arasnda saylabilir (Kele, 1992: 222).
Tek Kademeli Yönetim
Tek kademeli yönetim, "katlma" ve "yerel otoritelerin fiziksel hizmet
snrlarnn geniletilmesi"ni içeren bir yönetim biçimidir. Bunlardan
birincisinde, çevre kentler merkezdeki kent yönetimine dahil olurlar ve
tüzel kiilikleri de sona erer. Bu birlemede yeni bir yerel yönetim birimi
kurulmaz. Böyle bir yönetimin kurulmasnn temel nedeni, merkez kentin belediye snrlar dnda kalan, daha geni ve ucuz arazi bulabilmek
amacyla yerleilen, sanayi, ticaret ve konutlardan oluan alanlar kendi
snrlar içerisine alma isteidir. kincisinde de çekirdek kentin hizmet
snrlarnn genilemesi sonucu büyük ehir yönetimi kurulmas söz
konusudur. Anakent alan içerisinde hizmetlerin yürütülmesiyle ilgili
yükümlülükler tayan yönetim, emredici düzenlemeler yapma yetkisine sahiptir. Su ve kanalizasyon gibi kentsel hizmetler kent dndaki
yerelemelere de götürülür. Ancak, bu yerlemelerde oturanlardan daha
yüksek ücret alnr (sbir, 1991: 216-217).
Tek kademeli yönetim, mevcut bir yerel yönetime "katma/kaynama", "ehir-il birlemesi", "yerinden yönetime dayal tek
kent" gibi deiik biçimlerde görülmektedir. Bu modelin baz temel sakncalar olarak unlar belirtilmektedir: Kuruluunun önemli siyasal ve
yönetsel güçlükler dourmas; yerelliin parçalanmas, yerel kimliin,
kültür ve geleneklerin ortadan kalkmas; yerel hizmetlere eriilebilirliin
güçlemesi; yerel özerkliin zedelenmesi ve merkeziyetçiliin güçlendirilmesi (BTKB, 1993: 152-153).
Yerel Federasyonlar
Federasyon tipi örgütlenme modeli, anakent sorunlarn çözmek
amacyla, yerel yönetimler ile eyalet veya bölge ve ulusal yönetimler
arasnda bir yönetim örgütünün kurulmasn içerir. Sorunlarla birlikte,
yetki ve sorumluluklar da iki kademeli yönetim arasnda paylatrlr.
Bütün bölgeyi ilgilendiren sorunlar üst düzey yönetime braklrken,
daha küçük ölçekli görevler alt yönetim birimlerine braklmaktadr
(Erdumlu, 1993: 15).
Birçok ülkede bu yönetim türünün benimsenmesinin nedeni, yerel
hizmetlerin etkin ve verimli bir biçimde yerine getirilmesi, kentlemenin
132 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
yol açt düzensiz kentleme sorunlarnn önlenmesi, yerel yönetim birimleri arasnda koordinasyonun salanmas ve bunlarla birlikte özerklik
ve demokratik katlma elverili bir yönetim biçimi olmalarndan kaynaklanmaktadr. Tokyo, Toronto ve Paris bu örgütlenme türünün en iyi örnekleri arasnda saylmaktadrlar. Bu uygulama alanlarnn hiçbirinde
bizdeki gibi il ve belediye ayrm yoktur. Hizmetler, üst düzey kent yönetimi ile alt düzeydeki birimleri arasnda paylatrlmtr. Anakent yönetiminin yürütme organ olan kii, baz ülkelerde seçimle belirlenirken bazlarnda atamayla gelebilmektedir. Türkiye'de uygulanan anakent yönetim modelleri de federatif niteliklidir (Kele, 1992: 226).
Federasyon biçimi örgütlenmede alt birimler, halkn dorudan seçtii temsilcilerce yönetilirken, üst birimler de, tek veya iki dereceli seçimle
oluturulur. Üst düzey yönetim birimi planlama, eitim, alt yap gibi
stratejik hizmetler üstlenirken, alt yerel yönetimler ise ikincil yollar ve
kanallar, sokak temizlii, aydnlatma, çöp toplama, datm gibi hizmetleri yerine getirirler (Eke, 1982: 27).
Anakent federasyonlarnn kurulabilmesi için baz özellikler unlardr: a-Mevzuatn uygun olmas gerekir. b-Yerel halkn böyle bir düzenlemeyi istemesi gerekir. c-Anakent yönetim organlarnn dorudan seçimi, genel olarak görülen bir özelliktir. Ancak, bunlardan özellikle ikincisi için yerel halkn istei her zaman aranmaz. Hatta, anakent alannda
yaplan yeni düzenlemede mevcut birimlerin isteine baklmaz. Yasayla
kurulma ve zorunluluk genellikle uyulan bir kuraldr (sbir, 1991: 220;
Kele, 1992: 218 ).
ki kademeli yönetim modeli olarak adlandrlan federasyon sistemi;
Görev, yetki ve sorumluluklarn kademeler arasnda dalmnda belirsizlikler tamas, bu model içinde yer almalarna ramen, geleneksel
yerel yönetim temsil ve katlm mekanizmalarnn gelitirilmeden, olduklar gibi braklmalar durumunda, çoulculuk, yerel demokrasi ve
siyasal katlmn snrl kalabilecei yönünden eletiri konusu olmutur
(BTKB, 1993: 153).
Anakentler çin Planlama
Bütün planlama faaliyetlerindeki ''evrensel unsurlar'', kent planlamas için de geçerlidir. Belirlenen hedeflere varmak için, mevcut imkanlarla bir yöntem belirleme, planlamann özünü oluturmaktadr. Kent
planlarnn dier planlardan fark, bir harita veya plan üzerine çizilmesidir. Kamuya ait ve kamu yarar için ayrlan bina, kurulu ve alanlarn
dalmn göstermekle birlikte gelecekteki insan davranlarn da içerir.
Örnein, ulam sistemi, sokak ve caddelerin düzenlenmesi, i yerlerine
ulam, düzenli trafik ve zaman kazanma bakmlarndan önemli olmaktadr. Kenti yaayan bir organizma olarak kabul ettiimizden, planlama
2009 | 133
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
faaliyetlerinin de yönetsel yap içerisinde devaml bir ilev olarak yer
almas ve kent planlarnn deien artlara göre gözden geçirilmesi, yeni
artlara uydurulmas gerekmektedir (Geray, 1960: 26-28). Bu düüncelerle Türkiye'de de revizyon imar planlar, ilave imar planlar ve mevzii
imar planlar yaplmaktadr.
Metropoliten planlamann da kent planlamasndan farkl bir yan
yoktur. Ancak, daha geni bir alann planlanmas söz konusudur. Anakentler merkez ehir ve onun etki alanna giren kentlerden oluan bir
bölge olarak, sonuçta bir imar planlamasna konu olurlar. Bu yönleriyle
kent planlamasndan farkl bir planlamaya konu olmazlar. Bu planlarn
belirgin özellii, birden fazla belediyeyi ilgilendiren planlar olmalardr
(Yayla, 1975: 4-5). Fakat, anakentlerin ölçek olarak daha büyük olmalar
nedeniyle özel planlama örgütlerine ihtiyaç duyulabilir. Bu amaçla,
Türkiye'de 1965 ylndan beri mar ve skan Bakanl'na bal olarak
Metropoliten Planlama Bürolar kurulmutur. Bu bürolar faaliyetlerine
sonraki yllarda da devam etmilerdir (Kele, 1990: 228-229).
Anakent Planlamasnn Nitelii
Anakent planlamasndan kentlerin, merkez ve çevreleriyle birlikte ve
belirli noktalar da dikkate alarak hazrlanan kombinezonlar anlalr.
Kent planmlamasnn salt fiziksel alan planlamasndan ibaret olmadnn anlalmasyla birlikte, planlamada sosyo-ekonomik özellikler de
dikkate alnmaya balamtr. Fizik planclarnn dnda sosyal planlamaclar da kentlerin geleceinde söz sahibi olmaya balamlardr.
Kentlerin çok yönlü ilevleri yerine getirmeleri, planlarn deien koullara göre eylemli ve deiken olmalarn gerektirmektedir. Nüfus aknlar,
yerleim sorunlar, konut, ticaret ve sanayi alanlar için yerler salanmas
gibi temel hak ve özgürlükler ve mülkiyet hakkyla ilgili sorunlarn planda
göz önünde bulundurulmas gerekmektedir (Yayla, 1975: 14).
Anakent planlamasnda bir nokta oldukça önemlidir. Metropoliten
planlama anakent yönetiminin en önemli çalma konularndan biridir.
Plan ne kadar baarl bir ekilde gerçekletirilirse gerekletirilsin, anakent alannn artlarna uygun bir metropoliten yönetim kurulmadkça
planlarn baarl olmasna imkan yoktur. Yerel özelliklere uygun bir
yönetim örgütü plann baarl olmasnda oldukça önemlidir. Türkiye
için bugün anlamsz gibi görülen bu sorun, anakent belediyelerinin olmad 1984 öncesi dönemde oldukça önemliydi.
Plann çerii
yi bir planlama sisteminin önemine deindikten sonra, bir kent plannda bulunmas gereken unsurlara deinmekte de yarar vardr. Bir
kent plan içerisinde genel olarak aadaki elemanlarn bulunmas ge134 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
rekir: (1) Önerilen arazi kullanma biçimlerinin yeri ve nitelii. Sanayi,
ticaret ve oturma alanlar bu planda gösterilir. (2) Kültür ve elence yaam
için gerekli alanlar: Parklar, oyun alanlar, stadyumlar. (3) Ulam sisteminin oturtulaca alanlar: Kara, deniz ve hava yollar ile her birine ait terminaller. (4) Kamu hizmetlerine ayrlm yaplar: okul, hastane vb. (5) Yerel
nitelikli kamu hizmetlerine ayrlan yaplar: Su, elektrik ve havagaz gibi. (6)
Gecekondu slah ve önleme bölgeleri, parsellemenin denetlenecei alanlar
ve araçlar, trafik skklnn giderilmesi, uzun vadeli imar programlar
da kent planlar içerisinde yer alrlar (Kele, 2009: 178).
Nüfusun ve ekonomik etkinliklerin kent içerisindeki dalm kentin
biçimlenmesinde önemli rol oynarlar. kentin tek merkezli, çok merkezli,
yldz biçiminde, ya da bir elin parmaklar gibi bir merkezden çkan ulam damarlarna paralel olarak gelien yerleim birimlerinin oluturduu tipolojilerdir. Kent plannda çalma, yaama ve bo zaman deerlendirmeye toprak ayrlmas hem nitelik olarak hem de nicelik olarak
baz ilkelerden haraket atmeyi gerektirir. Kent plannda ne kadar topran gerekli olduu, kentin gelecekteki nüfusu ve ekonomik yaps, toplumsal etkinliklerin younluuna baldr. Toprak kullanl, trafik
younluunun yönünü, biçimini ve toprak kullanma biçimini etkiler
(Kele, 2009: 179-181)
Türkiye’de Anakent Yönetimi Düüncesinin Geliim Süreci
Türkiye'de belediyelerle ilgili ilk ve geni kapsaml düzenlemeler,
1930 ylnda çkarlan 1580 sayl Belediye Yasas ile balamtr. Bu yasada anakentler için bir düzenleme öngörülmemitir. Ancak, stanbul
için özel bir düzenleme ekli getirilmitir. Anakentler konusunda arlkl çalmalar 1960-1980 arasnda gerçekletirilmitir. 1980-1983 ara
döneminde baz yeni uygulamalar gündeme gelmitir. 1984 ylnda çkarlan Anakent Belediyeleriyle ilgili 3030 sayl yasa, yaplan çalmalar
derli-toplu bir biçimde bir araya getirmi, böylece metropoliten yönetim
düüncesi iki kademeli bir yapyla uygulamaya geçmitir. Dier önemli
gelimede 2004 ylnda 5216 sayl yeni Büyükehir Belediye Kanunu ile
yaanmtr. Yeni yasa, çada gelimelere göre anakent belediyelerinin
görev ve sorumluluklarna farkl boyutlar kazandrmtr. Anakent yönetimi düüncesinin bu geliim süreci aada dönemler itibariyle incelenmitir.
1930-1960 Dönemi
Bu dönemde, kentler bugünkü büyüklüklerinde olmad için anakent sorunlar Türkiye için konu olmaktan uzaktr. Ancak, stanbul, Ankara ve zmir gibi ksmen büyük kentler “büyüklükleri” ile yönetimle
uraanlarn ilgi alanna girmekteydiler.
2009 | 135
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
1930-1960 döneminde, anakent örgütlenmesiyle ilgili bir düzenleme
1930 tarih ve 1580 sayl Belediye Yasasnda yer almtr. Bu yasa, stanbul için özel bir yönetim biçimi getirmitir. stanbul valisi ayn zamanda
stanbul belediye bakanl görevi de yapmtr. Birleik bir yönetim
sistemi yürürlüe girmitir. Bu uygulama yalnzca bizim yönetim geleneimizde görülen bir uygulama deildir. Ayn sistem Paris’te de uygulanmtr ve 1970 ylnda sona ermitir (Turan, 2008: 24). Yönetim sistemimizin model olarak ald Fransa’da da yakn zamanlara kadar merkeziyetçi tartmalar ve sorunlar devam etmitir. Yakn tarihlere kadar
yönetim sistemlerinin sorunlarnn benzerlii de ayr bir tartma konusudur.
l Özel Yönetimiyle birletirilen stanbul Belediye'sinin bana, hem
belediye bakan olarak görev yapan, hem de merkezi yönetimin ba
olan vali atanmtr. stanbul Ortak Yönetimi'nin halkn oyu ile seçilmi
üyelerden oluan bir meclisi ve hem seçimle gelen, hem de atanm üyelerden oluan bir encümeni vard. 1956 ylna kadar devam eden bu yap, bu yldan itibaren hem belediyeye, hem de il özel yönetimine dier
belediyelerde olduu gibi, ayr ayr seçilmi meclislere sahip olma yetkisi vermitir (Kele, 2009: 309).
1960-1980 Döneminde Yaplan Çalmalar
Türkiye’de yeni bir Anayasayla balayan 1961-1980 dönemi, her konuda plan ve planlama dönemi olarak da belirtilebilir. Öncelikle, “be
yllk kalknma planlarnda” kentsel sorunlar sklkla yer alm,
metropolitan alan olarak adlandrlan, büyük kent alanlar için öneriler
yaplmtr. Metropolitan alan sorunlaryla ilgili olarak farkl bakanlklarn yasa tasarlar ve çalmalar olmutur. Ancak, bunlardan yasalaan
olmamtr.
Bu dönemde yaplan baz çalmalar öyledir (Erdumlu, 1993: 48-49):
1964-1965 yllarnda, DPT tarafndan hazrlanan "Türk Mahalli darelerinin Yeniden Düzenlenmesi Aratrmas", 1965 ylnda, Bakanlar Kurulu karar ile mar ve skan Bakanl'na bal olarak stanbul, zmir ve
Ankara'da "Nazm Plan Bürolar"nn kurulmas, 1972'de Bakanlklararas
mar Koordinasyon Kurulu'nun kurulmas, 1975 ylnda mar ve skan
Bakanl tarfndan hazrlanan "Büyük ehir Birlii Kanun Tasars",
1975 ylnda çileri Bakanl tarafndan hazrlanan "stanbul Metropoliten Hizmet Birlii Kanun Tasars", 1975 ylnda, mar ve skan Bakanl
tarafndan hazrlanan "stanbul Bölgesi Su ve Kanalizasyon daresi Genel Müdürlüü Kanun Tasars", 1976 ylnda, Senatör erif Tüten tarafndan hazrlanan "Metropoliten Hizmet Birlii Kanun Tasars", 1978
ylnda mar ve skan Bakanl tarafndan hazrlanan "Büyük Kent Bir136 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
lii Kanun Tasars", 1979 ylnda Bakanlar Kurulu tarafndan "Planlama
ve Egüdüm Kurulu"nun oluturulmas, 1981 ylnda, "stanbul Su ve
Kanalizasyon daresi Genel Müdürlüü Kurulu ve Görevleri Hakknda
Kanun"un kabulü, 1984 ylnda, Mahalli dareler Seçimi Hakkndaki
Kanunun Kabulü, 1984 ylnda, Anakent Belediyeleriyle ilgili yasann
kabulü gibi önemli dönüümleri içermektedir.
1960'l yllarn ortalarndan balayan çalmalar, 1980'e doru younluk kazanmtr. 1961 Anayasas'nn 116. maddesi, yerel yönetimlerin
karar organlarnn seçimle ibana gelmeleri gerektiini belirtmitir.
Belediye bakanlarnn karar organ deilde yürütme organ olmalar,
merkez yönetimce atanmalarna hukuksal imkan vermesine ramen,
merkezi yönetimler bu yetkilerini pek kullanmamlardr. Kural, belediye bakannn seçimle i bana gelmesidir. Belediye meclisi üyelerinin
seçimle gelmesi ise, Anayasa hükmüdür. Merkezi yönetimin atama uygulamas 1960-1964 yllarnda olmutur ve stanbul'a yalnzca üç yl için
belediye bakan atanmtr (Kele, 1992: 234).
1961 Anayasas, anakent yönetimi kurulmasna elverili deildi. Ancak, 116. maddede yer alan mahalli idarelerin kendi aralarnda “birlik”
kurabilmelerine dair hüküm, belediyelerin 1960-1980 arasnda birlikler
kurmasna imkan vermitir. 1580 sayl Belediye Yasas da birliklerle
ilgili hükümler getirmitir. 1580 sayl Belediye Yasas'nn 133. maddesi,
birliklerle ilgili hükümde öyle demektedir: Belde ve köyler, il özel yönetimleri zorunlu veya seçimlik görevlerinin bir veya birkaçn ortak
kurulu ve idare ile yerine getirmek için aralarnda birlikler kurabilirler.
Bu hükme dayanarak, birkaç belediye bu dönemde birlikler kurmulardr. Ancak, bunlar anakent yönetimlerinin yapaca kapsaml hizmetleri
yapmaktan uzaktrlar. Çünkü, anakent yönetimleri tek tek baz hizmetlerle deil, anakent alanndaki bütün kamusal hizmetlerin yürütülmesi
sorumluluunu üstlenirler (Kele, 2009: 310).
1971'de Bakanlar Kurulu'nun kurduu, kamu kesiminin yeniden düzenlenmesiyle ilgili bir kurulun, büyük ehirlerle ilgili önerisine göre,
"Hizmetlerin çeitli belediyeler ve belediye ubeleri arasnda bölünmesi
nedeniyle ortak hizmetlerin görülmesinde güçlüklerle karlalan stanbul, zmir ve benzeri bölgelerde, bu yörelerin özel sorunlarna cevap
verecek metropol idareler kurulmaldr." görüü yer almtr. 1970'li yllarda hazrlanan bir Belediye Yasas tasars, 100 binden fazla nüfuslu
belediyelere "büyük kent belediyesi" adn vermitir. Bu tasarya göre,
büyük kent belediyeleri, "Kanunda belirtilmi olan görevlerin yaplmasnda ve yetkilerin kullanlmasnda, olaan belediye hizmetlerinin yannda çevrelerindeki dier mahalli idarelerle ibirlii yapmak suretiyle
bölge plancl hedef ve ilkelerini gözönünde bulundururlar."
2009 | 137
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Anakentler için özel yönetim birimleri oluturmak amacyla, 1965 ylndan itibaren Bakanlar Kurulu kararyla stanbul, zmir ve Ankara'nn
nazm planlarn hazrlama çalmalarn yürütmek üzere, mar ve skan
Bakanl'na bal olarak Metropoliten Planlama Bürolar kurulmutur.
Daha sonra Bakanlar Kurulunun 1965 gün ve 6/4970 sayl kararyla, bu
bürolarn says, 1980 öncesinde on'a varmtr (Kele, 1992: 229-230).
1980-1983 Dönemi
Bu dönem 12 Eylül 1980 askeri müdahalesi nedeniyle “ara rejim”
dönemi olarak bilinmektedir. 1980-1983 döneminde 12 Eylül'le birlikte,
anakent sorunlarnda yeni yaklamlar ve uygulamalar görülmeye balanmtr. Büyük kentlerin sorunlarna çözüm bulmak amacyla özel
yönetim biçimleri oluturma yoluna gidilmitir. Bu sorunlarla ilgili olarak çok sayda hukuksal düzenleme yaplmtr.
Bu dönemde askeri yönetimin iki önemli karar vardr: Bunlardan birincisi, belediye organlarnn tüzel kiiliklerinin kaldrlmas ve belediye
bakanlarnn atanmasna ilikindir. Belediyelerin tüzel kiiliklerinin
kaldrlmas yolundaki düzenleme, Milli Güvenlik Konseyi'nin 34 sayl
karar ile ve küçük yerel yönetim birimlerinini sayca azaltlmas amacyla gerçekletirilmitir. Bu düzenlemenin gerekçesi udur: "Ülkemizdeki hzl nüfus art ve köyden kente göçün sonucu olarak büyük kentlerimizin yaknlarnda teekkül etmi belediyeler; aydnlatma, su, kanalizasyon ve ulam gibi hizmetlerin yeterli bir ekilde halka götürülmemesine ve kontrolün aksamasna neden olmaktadr. Büyük kentlerin
çevresinde teekkül etmi olan bu durumdaki belediyelerin, Skyönetim
Komutanlklarnn koordinesinde ve onlarn emredecekleri ekilde ana
belediyelere balanmas bir plan dahilinde ve en ksa zamanda salanacaktr". Bu kararn uygulanmas sonucu, 1980 ylnda 1700 olan belediye
says, 1981'de 1580'e dümütür. 150 kadar köyün de tüzel kiiliklerine
son verilmitir. Bu karar askeri otoritelerce farkl uygulamalara konu
olduundan, 1981 ylnda 2561 sayl birletirme yasas çkarlmtr. Bu
düzenleme, nüfusu 300 bin ve üzerinde olan kentleri kapsadndan
dolay, sekiz kenti kapsamtr. Bu kentler stanbul, zmir, Ankara, Adana, Bursa, Gaziantep, Konya ve Eskiehir'dir (Kele, 2009: 311-312).
2561 sayl, "Anakentlerin Yakn Çevresindeki Yerleim Yerlerinin
Ana Belediyelere Balanmas Hakkndaki Kanun" un düzenleme alan
unlardr: Enerji, içme ve kullanma suyu, kanalizasyon, ulam, toplu
tama ve imar gibi temel belediye hizmetleri. Bu hizmetlerin birbiri ile
uyumlu ve bütünletirici bir planlama içinde yeterli ölçüde ve verimli
bir ekilde yerine getirilmesi amac vardr.
Tüzel kiiliklerin son bulmasnn Anayasaya uygun olup olmad
tartmas yaplmtr. Ancak, bu sorun Anayasa Düzeni Hakkndaki
138 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Yasa'yla çözülmütür. Bu yasaya göre, Milli Güvenlik Kurulu'nun çkarm olduu kararlar, yürürlükteki yasalarla çelitiinde, Anayasa ve
yasa deiiklii yerine geçebilecekti. Hereye ramen, demokratik bir
gelenek olan yerel özerklik ilkesinden uzaklama anlamna geldii açktr. Bu dönemde "belediye ubeleri" kurma yoluna da gidilmitir. Bugünkü anakentlerde yer alan ilçe belediyeleri gibi olan belediye ubeleri,
ilk olarak stanbul'da kent içinde ve dnda bulunan 13 belediyenin tüzel kiilii kaldrlarak gerçekletirilmitir. Dier illerde de buna benzer
ubeler kurma yoluna gidilmitir (Tortop, 1991: 174).
Anakent yönetimine geçi sürecinde yaplan bu birletirmeler gerekli, ancak yeterli olmamtr. Çünkü yeni kurulan yerel birimlerin snrlarn ve tüzel kiiliklerinin ne olduunu belirlemek sorunu çözmez. Bu
düzenlemenin ancak belediyenin iç sorunlarn çözmeye yeterli olduu,
anakent ölçeinde görev, yetki, mali kaynak, koordinasyon yönetimsel
sorunlara çözüm olmad bir gerçektir. Büyük kentlerde farkl ve geni
kapsaml bir yönetim için, 1982 Anayasas'nn 127. maddesindeki düzenlemeyi ve 3030 sayl anakent belediyeleriyle ilgili yasay beklemek
gerekmitir (Kele, 1992: 236).
Askeri yönetimin ikinci önemli karar da belediyelerin kaynak skntsn gidermeye yönelik olandr. 1981'de yürürlüe giren 2380 sayl
"Belediyelere ve l Özel darelerine Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay
Verilmesi Hakknda Kanun" bu düzenlemeyi getirmitir. Genel Bütçe
vergi gelirlerinden belediyelere % 5 pay verilmesi ve bu payn belediyelerin nüfusuna göre bölütürülmesini hükme balayan yasa, belediyeleri
bir hayli rahatlatmtr. Ancak, yerel yönetimlerin öncelikle harcamalarnn ve daha sonra da gelirlerinin belirlenmesi ilkesine uyulmadndan
uygulanan yöntem rasyonel olmamtr. Bu dönemle birlikte, belediyeler
israf ve savurganlk sürecine de girmeye balamlardr (Nadarolu,
1989: 302).
Bu konuda basnda ve kamuoyunda önemli tartmalar gündeme
gelmektedir. Beleidyelerin özellikle spor kulüplerine olan destekleri, bu
“savurganlkta” birinci sray igal etmektedir.
5216 Sayl Yasa ve Bugünkü Yap
Saylar 16 olan anakent belediyeleri, belediyecilikte lokomotif kurumlar olarak öne çkmtr. Belediyeler ve büyükehir belediyeleri 1984
ylndan itibaren gittikçe güçlenmi ve kamuoyunda daha çok tartlr
ve fark edilir hale gelmilerdir. Yerel kalknma ve gelimede anahtar bir
rol üstlenmeyi baarmlardr. Planlamayla ilgili önemli tartmalar ve
sorunlar devam etmekle birlikte, planlama kent yönetiminde temel etkinlik alanlarndan birisi haline gelmitir. stanbul Büyükehir Belediyesi bünyesinde kurulan “stanbul Metropoliten Planlama Merkezi” 500
2009 | 139
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
kadar ehir planlamac ve mimar istihdam etmekte ve Kadir Topba’n
ifadesine göre “stanbul’un 100 yllk gelecei planlanmaktadr” (Güngör, 2009: 27). Kent planlamasnda bu durum kukusuz dier kentler
için de bir rekabet edebilirlik açsndan önemli frsatlar douracak ve
planlama kurumuda yerel siyasette daha fazla güçlenme olanana kavuacaktr.
Yeni yasa, eski görev ve organlar korumakla birlikte çada yönetim
düüncesinin gereklerine uygun olarak etkinlik ve demokratiklik amacyla baz deiiklikler öngörmütür. Anakent yönetimini düzenleyen
5216 sayl yasa, birçok çada kavram ve gelimeye yer vermitir.
Tanm ve Kurulu
Türkiye anakent yönetimleri ile 1982 Anayasas’nn öngördüü düzenlemelerle birlikte 1984 ylnda tanmtr. 1982 Anayasas’nn 127.
maddesi kanunla büyük yerleim yerleri için özel yönetim biçimleri getirilebilecei konusunda bir düzenleme yapm, 1983 ylnda iktidara gelen Özal
hükümeti de 1984 ylnda anakent belediyeleri kurulmas için ilk admlar atmtr. 3030 sayl Anakent Belediyelerinin Yönetimi Hakknda
Kanun Hükmünde Kararnamenin Deitirilerek Kabulü Hakknda Kanun çkarlarak Anakentler iki kademeli yönetim modeli ile yönetilmeye
balanmtr. Önce Ankara, stanbul ve zmir’de Anakent belediyeleri
kurulmu, daha sonra yaplan yasa deiiklikleri dier illerde de kurulmu ve saylar 16’ya ulaan anakent yönetimleri oluturulmutur.
2004 yl yasama çalmalar içerisinde anakent yönetimlerini içine
alan çalmalar da yer almtr. Anakent Belediye Yasas 10 Temmuz
2004 ylnda 5216 say numaras ile kabul edilmitir. Yasann birinci
maddesi, yasann amacnn anakent belediyesi yönetiminin hukukî statüsünü
düzenlemek, hizmetlerin plânl, programl, etkin, verimli ve uyum içinde yürütülmesini salamak olarak tanmlamtr.
Anakent belediyesi: En az üç ilçe veya ilk kademe belediyesini kapsayan, bu belediyeler arasnda koordinasyonu salayan; kanunlarla verilen görev ve sorumluluklar yerine getiren, yetkileri kullanan; idarî ve
malî özerklie sahip ve karar organ seçmenler tarafndan seçilerek oluturulan kamu tüzel kiisini,
Yasada yer alan ilçe belediyesi: Anakent belediyesi snrlar içinde
kalan ilçe belediyesini, ilk kademe belediyesi: Anakent belediye snrlar
içinde ilçe kurulmakszn oluturulan ve anakent ilçe belediyeleriyle
ayn yetki, imtiyaz ve sorumluluklara sahip belediyeyi anlatmaktadr.
Yasa nüfus ölçütünü oldukça yukar çekerek Anakent belediyesi kurulmasn zorlatrmtr. Daha önce Anakent belediyesi kurulan illerde
nüfus ölçütüne de baklmadan il içerisinde üç belediyenin olmas yeterli
140 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
görülüyordu. Belediye snrlar içindeki ve bu snrlara en fazla 10.000
metre uzaklktaki yerleim birimlerinin son nüfus saymna göre toplam
nüfusu 750.000'den fazla olan il belediyeleri, fizikî yerleim durumlar
ve ekonomik gelimilik düzeyleri de dikkate alnarak, kanunla anakent
belediyesine dönütürülebilir.
Anakent Belediyesinin Snrlar ve Anakent Belediyesine Katlma
Beinci maddeye göre Anakent belediyelerinin snrlar, adn aldklar anakentlerin belediye snrlardr. lçe belediyelerinin snrlar, bu
ilçelerin, anakent belediyesi içinde kalan ksmlarnn snrlardr. lk
kademe belediyelerinin, anakent belediye snrlar dnda belediye snr
olamaz.
Anakent belediyesinin snrlar çevresinde ve ayn il snrlar içinde
bulunan belediye ve köylerin, anakent belediyesine katlmas konusunda Belediye Kanunu hükümleri uygulanr. Bu durumda katlma karar,
ilgili ilçe veya ilk kademe belediye meclisinin talebi üzerine, anakent
belediye meclisi tarafndan alnr.
mar düzeni ve temel alt yap hizmetlerinin zorunlu kld durumlarda, yukarda belirtilen belediye ve köyler, anakent belediye meclisinin
karar ve çileri Bakanlnn önerisi üzerine Bakanlar Kurulu karar ile
anakent belediyesi snrlar içine alnabilir. Anakent belediyesi snrlar
içine katlan ilçe belediyeleri ile nüfusu 50.000 ve üzerinde olan belediyeler, anakent ilçe veya ilk kademe belediyesine dönüür. Dier belediyeler ile köylerin tüzel kiilii kalkar. Tüzel kiilii kalkan belediyelerin
katlaca ve köylerin mahalle olarak balanaca belediyeler, Bakanlar
Kurulu kararnda belirtilir.
lçe ve ilk kademe belediyesi olarak anakent belediye snrlar içine
katlan belediyeler, anakent belediye meclisinde seçili sralarna göre
tespit edilecek ilçeler bete bir, ilk kademeler onda bir orannda meclis
üyesi ile temsil edilirler. Tama ulamayan kesirler dikkate alnmaz. Bu
durum ilk mahallî idareler genel seçimine kadar geçerlidir.
Anakent, lçe ve ilk Kademe Belediyelerinin Görevleri
Anakent belediyesinin görev, yetki ve sorumluluklar unlardr:
- lçe ve ilk kademe belediyelerinin görülerini alarak anakent belediyesinin stratejik plânn, yllk hedeflerini, yatrm programlarn ve
bunlara uygun olarak bütçesini hazrlamak.
- Çevre düzeni plânna uygun olmak kaydyla, anakent belediye ve
mücavir alan snrlar içinde 1/5.000 ile 1/25.000 arasndaki her ölçekte
nazm imar plânn yapmak, yaptrmak ve onaylayarak uygulamak;
anakent içindeki belediyelerin nazm plâna uygun olarak hazrlayacaklar uygulama imar plânlarn, bu plânlarda yaplacak deiiklikleri,
2009 | 141
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
parselasyon plânlarn ve imar slah plânlarn aynen veya deitirerek
onaylamak ve uygulanmasn denetlemek; nazm imar plânnn yürürlüe girdii tarihten itibaren bir yl içinde uygulama imar plânlarn ve
parselasyon plânlarn yapmayan ilçe ve ilk kademe belediyelerinin uygulama imar plânlarn ve parselasyon plânlarn yapmak veya yaptrmak.
- Kanunlarla anakent belediyesine verilmi görev ve hizmetlerin gerektirdii proje, yapm, bakm ve onarm ileriyle ilgili her ölçekteki
imar plânlarn, parselasyon plânlarn ve her türlü imar uygulamasn
yapmak ve ruhsatlandrmak, 20.7.1966 tarihli ve 775 sayl Gecekondu
Kanununda belediyelere verilen yetkileri kullanmak.
- Anakent ulam ana plânn yapmak veya yaptrmak ve uygulamak; ulam ve toplu tama hizmetlerini plânlamak ve koordinasyonu
salamak; kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde iletilen her türlü servis ve toplu tama araçlar ile taksi saylarn, bilet ücret ve tarifelerini,
zaman ve güzergâhlarn belirlemek; durak yerleri ile karayolu, yol,
cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini
tespit etmek ve iletmek, ilettirmek veya kiraya vermek; kanunlarn
belediyelere verdii trafik düzenlemesinin gerektirdii bütün ileri yürütmek.
- Anakent belediyesinin yetki alanndaki meydan, bulvar, cadde ve
ana yollar yapmak, yaptrmak, bakm ve onarmn salamak, kentsel
tasarm projelerine uygun olarak bu yerlere cephesi bulunan yaplara
ilikin yükümlülükler koymak; ilân ve reklam aslacak yerleri ve bunlarn ekil ve ebadn belirlemek; meydan, bulvar, cadde, yol ve sokak ad
ve numaralar ile bunlar üzerindeki binalara numara verilmesi ilerini
gerçekletirmek.
- Corafî ve kent bilgi sistemlerini kurmak.
- Sürdürülebilir kalknma ilkesine uygun olarak çevrenin, tarm alanlarnn ve su havzalarnn korunmasn salamak; aaçlandrma yapmak; hafriyat topra, moloz, kum ve çakl depolama alanlarn, odun ve
kömür sat ve depolama sahalarn belirlemek, bunlarn tanmasnda
çevre kirliliine meydan vermeyecek tedbirler almak; anakent kat atk
yönetim plânn yapmak, yaptrmak; kat atklarn kaynakta toplanmas
ve aktarma istasyonuna kadar tanmas hariç kat atklarn ve hafriyatn
yeniden deerlendirilmesi, depolanmas ve bertaraf edilmesine ilikin
hizmetleri yerine getirmek, bu amaçla tesisler kurmak, kurdurmak, iletmek veya ilettirmek; sanayi ve tbbî atklara ilikin hizmetleri yürütmek, bunun için gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak, iletmek veya
ilettirmek; deniz araçlarnn atklarn toplamak, toplatmak, artmak ve
bununla ilgili gerekli düzenlemeleri yapmak.
142 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Gda ile ilgili olanlar dâhil birinci snf gayrishhî müesseseleri ruhsatlandrmak ve denetlemek, yiyecek ve içecek maddelerinin tahlillerini
yapmak üzere laboratuvarlar kurmak ve iletmek.
Dier Görevler
- Anakentin bütünlüüne hizmet eden sosyal donatlar, bölge
parklar, hayvanat bahçeleri, hayvan barnaklar, kütüphane, müze,
spor, dinlence, elence ve benzeri yerleri yapmak, yaptrmak, iletmek veya ilettirmek; gerektiinde amatör spor kulüplerine malzeme vermek ve gerekli destei salamak, amatör takmlar arasnda
spor müsabakalar düzenlemek, yurt içi ve yurt d müsabakalarda
üstün baar gösteren veya derece alan sporculara belediye meclis
kararyla ödül vermek.
- Gerektiinde salk, eitim ve kültür hizmetleri için bina ve
tesisler yapmak, kamu kurum ve kurulularna ait bu hizmetlerle ilgili bina ve tesislerin her türlü bakmn, onarmn yapmak ve gerekli malzeme desteini salamak.
- Kültür ve tabiat varlklar ile tarihî dokunun ve kent tarihi bakmndan önem tayan mekânlarn ve ilevlerinin korunmasn salamak, bu amaçla bakm ve onarmn yapmak, korunmas mümkün
olmayanlar aslna uygun olarak yeniden ina etmek.
- Su ve kanalizasyon hizmetlerini yürütmek, bunun için gerekli
baraj ve dier tesisleri kurmak, kurdurmak ve iletmek; derelerin slahn yapmak; kaynak suyu veya artma sonunda üretilen sular pazarlamak.
- l düzeyinde yaplan plânlara uygun olarak, doal afetlerle ilgili
plânlamalar ve dier hazrlklar anakent ölçeinde yapmak; gerektiinde dier afet bölgelerine araç, gereç ve malzeme destei vermek; itfaiye ve acil yardm hizmetlerini yürütmek; patlayc ve yanc madde
üretim ve depolama yerlerini tespit etmek, konut, iyeri, elence yeri,
fabrika ve sanayi kurulular ile kamu kurulularn yangna ve dier
afetlere kar alnacak önlemler yönünden denetlemek, bu konuda
mevzuatn gerektirdii izin ve ruhsatlar vermek.
- Salk merkezleri, hastaneler, gezici salk üniteleri ile yetikinler, yallar, engelliler, kadnlar, gençler ve çocuklara yönelik her
türlü sosyal ve kültürel hizmetleri yürütmek, gelitirmek ve bu
amaçla sosyal tesisler kurmak, meslek ve beceri kazandrma kurslar
açmak, iletmek veya ilettirmek, bu hizmetleri yürütürken üniversiteler, yüksek okullar, meslek liseleri, kamu kurulular ve sivil toplum örgütleri ile ibirlii yapmak.
2009 | 143
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
lçe ve ilk kademe belediyelerinin görev ve yetkileri unlardr:
a) Kanunlarla münhasran anakent belediyesine verilen görevler ile
birinci fkrada saylanlar dnda kalan görevleri yapmak ve yetkileri
kullanmak.
b) Anakent kat atk yönetim plânna uygun olarak, kat atklar toplamak ve aktarma istasyonuna tamak.
c) Shhî iyerlerini, 2 nci ve 3 üncü snf gayrishhî müesseseleri,
umuma açk istirahat ve elence yerlerini ruhsatlandrmak ve denetlemek.
d) Otopark, spor, dinlenme ve elence yerleri ile parklar yapmak;
yallar, özürlüler, kadnlar, gençler ve çocuklara yönelik sosyal ve kültürel hizmetler sunmak; mesleki eitim ve beceri kurslar açmak; salk,
eitim, kültür tesis ve binalarnn yapm, bakm ve onarm ile kültür ve
tabiat varlklar ve tarihî dokuyu korumak; kent tarihi bakmndan önem
tayan mekânlarn ve ilevlerinin gelitirilmesine ilikin hizmetler
yapmak.
Alt Yap Hizmetleri ve Ulam
Anakent içindeki alt yap hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacyla anakent belediye bakan ya da görevlendirdii kiinin
bakanlnda, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kurulular ile
özel kurulularn temsilcilerinin katlaca alt yap koordinasyon merkezi kurulur. Anakent ilçe ve ilk kademe belediye bakanlar kendi belediyesini ilgilendiren konularn görüülmesinde koordinasyon merkezlerine üye olarak katlrlar. Alt yap koordinasyon merkezi toplantlarna
ayrca gündemdeki konularla ilgili kamu kurumu niteliindeki meslek
kurulularnn (oda üst kuruluu bulunan yerlerde üst kuruluun) temsilcileri de davet edilerek görüleri alnr.
Alt yap koordinasyon merkezi, kamu kurum ve kurulular ile özel
kurulular tarafndan anakent içinde yaplacak alt yap yatrmlar için
kalknma plân ve yllk programlara uygun olarak yaplacak taslak
programlar birletirerek kesin program hâline getirir. Bu amaçla, kamu
kurum ve kurulular ile özel kurulular alt yap koordinasyon merkezinin isteyecei corafî bilgi sistemleri dâhil her türlü bilgi ve belgeyi
vermek zorundadrlar. Kesin programlarda birden fazla kamu kurum ve
kuruluu tarafndan ayn anda yaplmas gerekenler ortak programa
alnr. Ortak programa alnan alt yap hizmetleri için belediye ve dier
bütün kamu kurum ve kurulularnn bütçelerine konulan ödenekler, alt
yap koordinasyon merkezi bünyesinde oluturulacak alt yap yatrm
hesabna aktarlr.
144 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Ortak programa alnan hizmetler için kamu kurum ve kurulu bütçelerinde yeterli ödenein bulunmadnn bildirilmesi durumunda, anakent belediyesi veya ilgisine göre bal kurulu bütçelerinden bu hizmetler için kaynak ayrlabilir. Kamu kurum ve kurulular alt yap ortak
yatrm hizmetleri için harcanan miktarda ödenei, yeniden deerleme
orann da dikkate alarak ertesi yl bütçesinde ayrr. Ayrlan bu ödenek
belediye veya ilgili bal kuruluunun hesabna aktarlr. Bu bedel
ödenmeden ilgili kamu kurum veya kuruluu, anakent belediyesi snrlarnda yeni bir yatrm yapamaz.
Ortak programa alnmayan yatrmlar için bakanlklar, ilgili belediye
ve dier kamu kurum ve kurulular alt yap koordinasyon merkezi tarafndan belirlenen programa göre harcamalarn kendi bütçelerinden
yaparlar. Koordinasyon merkezleri tarafndan alnan ortak yatrm ve
toplu tamayla ilgili kararlar, belediye ve bütün kamu kurum ve kurulularyla ilgililer için balaycdr. Alt yap koordinasyon merkezinin
çalma esas ve usulleri ile bu kurullara katlacak kamu kurum ve kurulu temsilcileri, çileri Bakanl tarafndan çkarlacak yönetmelikle
belirlenir. çileri Bakanl, çkarlacak bu yönetmeliin, alt yap yatrm
hesabnn kullanlmas ve ödenek tahsisi ve aktarmasna ilikin ksmlar
hakknda, Maliye Bakanl ve Devlet Plânlama Tekilât Müstearlnn görüünü alr.
Anakent içindeki kara, deniz, su, göl ve demiryolu üzerinde her türlü
tamaclk hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacyla, anakent belediye bakan ya da görevlendirdii kiinin bakanlnda, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kurulu temsilcilerinin katlaca ulam koordinasyon merkezi kurulur. Anakent ilçe ve ilk kademe belediye
bakanlar kendi belediyesini ilgilendiren konularn görüülmesinde koordinasyon merkezlerine üye olarak katlrlar. Ulam koordinasyon merkezi
toplantlarna ayrca gündemdeki konularla ilgili kamu kurumu niteliindeki meslek kurulularnn (oda üst kuruluu bulunan yerlerde üst kuruluun) temsilcileri de davet edilerek görüleri alnr.
Bu Kanun ile anakent belediyesine verilen trafik hizmetlerini plânlama, koordinasyon ve güzergâh belirlemesi ile taksi, dolmu ve servis
araçlarnn durak ve araç park yerleri ile saysnn tespitine ilikin yetkiler ile anakent snrlar dahilinde il trafik komisyonunun yetkileri ulam
koordinasyon merkezi tarafndan kullanlr. Ulam koordinasyon merkezi kararlar, anakent belediye bakannn onay ile yürürlüe girer.
Ulam koordinasyon merkezi tarafndan toplu tama ile ilgili alnan
kararlar, belediyeler ve bütün kamu kurum ve kurulularyla ilgililer
için balaycdr. Koordinasyon merkezinin çalma esas ve usulleri ile
bu kurullara katlacak kamu kurum ve kurulu temsilcileri, çileri Bakanl tarafndan çkarlacak yönetmelikle belirlenir.
2009 | 145
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Anakent Belediyesinin mar Denetim Yetkisi
Anakent belediyesi, ilçe ve ilk kademe belediyelerinin imar uygulamalarn denetlemeye yetkilidir. Denetim yetkisi, konu ile ilgili her türlü
bilgi ve belgeyi istemeyi, incelemeyi ve gerektiinde bunlarn örneklerini almay içerir. Bu amaçla istenecek her türlü bilgi ve belgeler en geç
onbe gün içinde verilir. mar uygulamalarnn denetiminde kamu kurum ve kurulularndan, üniversiteler ve kamu kurumu niteliindeki
meslek kurulularndan yararlanlabilir.
Denetim sonucunda belirlenen eksiklik ve aykrlklarn giderilmesi
için ilgili belediyeye üç ay geçmemek üzere süre verilir. Bu süre içinde
eksiklik ve aykrlklar giderilmedii takdirde, anakent belediyesi eksiklik ve aykrlklar gidermeye yetkilidir.
Anakent belediyesi tarafndan belirlenen ruhsatsz veya ruhsat ve
eklerine aykr yaplar, gerekli ilem yaplmak üzere ilgili belediyeye
bildirilir.
Anakent Belediyesinin Organlar
Anakent belediyeleri de, dier belediyeler gibi bakan, meclis ve encümenden olumaktadr. Dier belediyelerden farkl olan yalnzca anakent belediye meclisinin oluturulma yöntemidir.
Anakent Belediye Meclisi
Anakent belediye meclisi, anakent belediyesinin karar organdr ve
ilgili kanunda gösterilen esas ve usullere göre seçilen üyelerden oluur.
Anakent belediye bakan anakent belediye meclisinin bakan olup,
anakent içindeki dier belediyelerin bakanlar, anakent belediye meclisinin doal üyesidir.
Anakent ilçe ve ilk kademe belediye meclisleri ile bunlarn çalma
usul ve esaslarna ilikin dier hususlarda Belediye Kanunu hükümleri
uygulanr.
Anakent belediye meclisi, her ayn ikinci haftas önceden meclis tarafndan belirlenen günde mutat toplant yerinde toplanr. Kasm ay toplants dönem ba toplantsdr. Bütçe görümesine rastlayan toplant
süresi en çok yirmi, dier toplantlarn süresi en çok be gündür.
Her zamanki toplant yeri dnda toplanlmasnn zorunlu olduu
durumda üyelere önceden bilgi vermek kaydyla belediye hudutlar
dahilinde meclis bakannn belirledii yerde toplant yaplr. Ayrca,
toplantnn yeri ve zaman belde halkna duyurulur.
Anakent belediye bakan, hukuka aykr gördüü belediye meclisi
kararlarn, yedi gün içinde gerekçesini de belirterek yeniden görüülmek üzere belediye meclisine iade edebilir.
146 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Yeniden görüülmesi istenilmeyen kararlar ile yeniden görüülmesi
istenip de anakent belediye meclisi üye tam saysnn salt çounluuyla
srar edilen kararlar kesinleir.Anakent belediye bakan, meclisin srar
ile kesinleen kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargya bavurabilir.
Kararlar, kesinletii tarihten itibaren en geç yedi gün içinde mahallin en
büyük mülkî idare amirine gönderilir. Mülkî idare amirine gönderilmeyen kararlar yürürlüe girmez. Mülkî idare amiri hukuka aykr gördüü
kararlar aleyhine on gün içinde idarî yarg mercilerine bavurabilir.
lçe ve ilk kademe belediye meclislerinin bütçe ve imarla ilgili olanlar
dndaki kararlar dayanak belgeleriyle birlikte anakent belediye bakanna gönderilir. Anakent belediye bakan, yedi gün içinde, gerekçesini de belirterek hukuka aykr gördüü kararlarn yeniden görüülmesini isteyebilir. lgili meclis, üye tam saysnn salt çounluu ile kararnda
srar ederse karar kesinleir. Kesinleen kararlar yedi gün içinde anakent
belediyesine gönderilir. Belediye bakan, kesinleen kararn iptali için
on gün içinde idarî yarg merciine bavurabilir.
Anakent kapsamndaki ilçe ve ilk kademe belediye meclisleri tarafndan alnan imara ilikin kararlar, kararn geliinden itibaren üç ay
içinde anakent belediye meclisi tarafndan nazm imar plânna uygunluu yönünden incelenerek aynen veya deitirilerek kabul edildikten
sonra anakent belediye bakanna gönderilir.
Anakent Belediye Encümeni
Anakent belediye encümeni, belediye bakannn bakanlnda, belediye meclisinin her yln ilk olaan toplantsnda kendi üyeleri arasndan bir yl için gizli oyla seçecei be üye ile biri genel sekreter, biri malî
hizmetler birim amiri olmak üzere belediye bakannn her yl birim
amirleri arasndan seçecei be üyeden oluur.
Belediye bakannn katlamad toplantlarda, encümen toplantlarna genel sekreter bakanlk eder.
Anakent belediye encümeninin bakan ve seçilmi üyelerine,
(12.000) gösterge rakamnn Devlet memur aylklar için belirlenen katsay ile çarpm sonucu bulunacak miktarda aylk brüt ödenek verilir.
Encümenin memur üyelerine bu miktarn yars ödenir.
Anakent Belediye Bakan
Anakent belediye bakan, anakent belediye idaresinin ba ve tüzel
kiiliinin temsilcisidir. Anakent belediye bakan, ilgili kanunda gösterilen esas ve usullere göre anakent belediyesi snrlar içindeki seçmenler
tarafndan dorudan seçilir.
2009 | 147
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Anakent belediye bakan vekili, Belediye Kanunundaki usullere göre
belirlenir. Ancak, anakent kapsamndaki ilçe ve ilk kademe belediye
bakanlar anakent belediye bakan vekili olamaz.
Anakent ve anakent kapsamndaki ilçe ve ilk kademe belediye bakanlar görevlerinin devam süresince siyasi partilerin yönetim ve denetim organlarnda görev alamaz; profesyonel spor klüplerinin bakanln yapamaz ve yönetiminde bulunamaz.
Anakent belediye bakannn görev ve yetkileri unlardr:
- Belediye tekilatnn en üst amiri olarak belediye tekilâtn sevk ve
idare etmek, beldenin ve belediyenin hak ve menfaatlerini korumak.
- Belediyeyi stratejik plâna uygun olarak yönetmek, belediye idaresinin kurumsal stratejilerini oluturmak, bu stratejilere uygun olarak bütçeyi hazrlamak ve uygulamak, belediye faaliyetlerinin ve personelinin
performans ölçütlerini belirlemek, izlemek ve deerlendirmek, bunlarla
ilgili raporlar meclise sunmak.
- Anakent belediye meclisi ve encümenine bakanlk etmek, bu organlarn kararlarn uygulamak.
- Bu Kanunla anakent belediyesine verilen görev ve hizmetlerin etkin
ve verimli bir ekilde uygulanabilmesi için gerekli önlemleri almak.
- Anakent belediyesinin ve bal kurulular ile iletmelerinin etkin
ve verimli yönetilmesini salamak, anakent belediyesi ve bal kurulular ile iletmelerinin bütçe tasarlarn, bütçe üzerindeki deiiklik önerilerini ve bütçe kesin hesap cetvellerini hazrlamak.
- Anakent belediyesinin hak ve menfaatlerini izlemek, alacak ve gelirlerinin tahsilini salamak.
- Yetkili organlarn kararn almak artyla, anakent belediyesi adna
sözleme yapmak, karlksz balar kabul etmek ve gerekli tasarruflarda bulunmak.
- Mahkemelerde davac veya daval sfatyla ve resmî mercilerde
anakent belediyesini temsil etmek, belediye ve bal kurulu avukatlarna veya özel avukatlara temsil ettirmek.
- Belediye personelini atamak, belediye ve bal kurulularn denetlemek.
- Bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrlan ödenei kullanmak, özürlülerle ilgili faaliyetlere destek olmak üzere özürlü merkezleri oluturmak.
Belediye Kanunundaki hükümler sakl kalmak kaydyla anakent belediye meclisinin feshine neden olan eylem ve ilemlere katlan anakent,
ilçe ve ilk kademe belediye bakanlarnn görevlerine Dantay kararyla
son verilir.
148 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
htisas (Uzmanlk) Komisyonlar
Anakent belediye meclisi, her dönem ba toplantsnda, üyeleri arasndan seçilecek en az be, en çok dokuz kiiden oluan ihtisas komisyonlar
kurabilir.htisas komisyonlar, her siyasî parti grubunun ve bamsz üyelerin anakent belediye meclisindeki üye saysnn meclis üye tam saysna
oranlanmas suretiyle oluur. mar ve bayndrlk komisyonu, çevre ve salk komisyonu, plân ve bütçe komisyonu, eitim, kültür, gençlik ve spor
komisyonu ile ulam komisyonunun kurulmas zorunludur.
Meclis toplantsn müteakip imar komisyonu en fazla on igünü, dier komisyonlar ise be i günü toplanarak kendisine havale edilen ileri
sonuçlandrr. Komisyon bu sürenin sonunda raporunu meclise sunmad takdirde, konu meclis bakanl tarafndan dorudan meclis gündemine alnr.
Komisyon çalmalarnda uzman kiilerden yararlanlabilir. Gündemdeki konularla ilgili olmak üzere; kurum temsilcileri, kamu kurumu
niteliindeki meslek kurulular, üniversitelerin ilgili bölümlerinin, sendikalar (oda üst kuruluu bulunan yerlerde üst kuruluun, sendika konfederasyonunun bulunduu yerde konfederasyonun) ve uzmanlam
sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile davet edilen uzman kiiler, oy
hakk olmakszn ihtisas komisyonu toplantlarna katlabilir ve görü
bildirebilir.
htisas komisyonlarnn görev alanna giren iler bu komisyonlarda
görüüldükten sonra anakent belediye meclisinde karara balanr.
Komisyon raporlar alenîdir, çeitli yollarla halka duyurulur ve isteyenlere anakent belediye meclisi tarafndan belirlenecek maliyet bedeli
karlnda verilir.
Anakent Belediye Örgütü
Anakent belediyesi tekilât; norm kadro esaslarna uygun olarak
genel sekreterlik, daire bakanlklar ve müdürlüklerden oluur. Birimlerin kurulmas, kaldrlmas veya birletirilmesi anakent belediyesi meclisinin karar ile olur.
Anakent belediyesinde bakan yardmcs bulunmaz. Hizmetlerin
etkili ve verimli bir ekilde yürütülebilmesi için, genel sekretere yardmc olmak üzere, nüfusu üçmilyonun üzerindeki anakent belediyelerinde
en fazla be, dierlerinde en fazla üç genel sekreter yardmcs atanabilir.
Anakent belediyesinde hizmetlerin yürütülmesi belediye bakan
adna onun direktifi ve sorumluluu altnda mevzuat hükümlerine, belediyenin amaç ve politikalarna, stratejik plânna ve yllk programlarna uygun olarak genel sekreter ve yardmclar tarafndan salanr.
2009 | 149
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Anakent belediyesi personeli anakent belediye bakan tarafndan
atanr. Personelden müdür ve üstü unvanl olanlar ilk toplantda anakent belediye meclisinin bilgisine sunulur.
Genel sekreter, belediye bakannn teklifi üzerine çileri Bakan tarafndan atanr. Genel sekreter kadrosuna atananlar, genel idare hizmeti
snfna dahil bakanlk genel müdürleri, genel sekreter yardmcs kadrosuna atananlar ise bakanlk bamsz daire bakanlar için ilgili mevzuatnda öngörülen tüm haklardan aynen yararlanrlar.
Anakent belediyesi daire bakanlar, bal genel müdürlüklerin daire
bakanlarnn yararland makam ve görev tazminatndan aynen yararlanrlar.
Anakent Belediyesinin Gelirleri ve Giderleri
Anakent belediyesinin gelirleri unlardr:
- Genel bütçe vergi gelirleri tahsilât toplam üzerinden ilçe ve ilk kademe belediyelerine verilen paylardan Bakanlar Kurulu tarafndan belirlenecek oranlar içinde ayrlarak ller Bankas tarafndan gönderilecek
pay.
b- Anakent belediye snrlar içinde yaplan genel bütçe vergi gelirleri tahsilât toplam üzerinden Maliye Bakanl tarafndan hesaplanp,
ertesi ayn sonuna kadar ilgili anakent belediyesine yatrlacak % 5 pay.
- 2464 sayl Belediye Gelirleri Kanununda yer alan oran ve esaslara
göre anakent belediyesince tahsil olunacak at yarlar dahil müterek
bahislerden elde edilen Elence Vergisinin % 20’si müterek bahislere
konu olan yarlarn yapld yerin belediyesine, % 30’u nüfuslarna
göre datlmak üzere dier ilçe ve ilk kademe belediyelerine ayrldktan
sonra kalan % 50'si.
- Anakent belediyesine braklan sosyal ve kültürel tesisler, spor, elence ve dinlenme yerleri ile yeil sahalar içinde tahsil edilecek her türlü
belediye vergi, resim ve harçlar.
- 7 nci maddenin birinci fkrasnn (g) bendinde belirtilen alanlar ile
bu alanlara cephesi bulunan binalar üzerindeki her türlü ilân ve reklamlarn vergileri ile asma, tahsis ve bakm ücretleri.
- 7 nci maddenin (f) bendine göre tespit edilen park yerlerinin iletilmesinden elde edilen gelirin ilçe ve ilk kademe belediyelerine, nüfuslarna göre datlacak %50'sinden sonra kalacak %50'si.
- Hizmetlerin anakent belediyesi tarafndan yaplmas artyla 2464
sayl Belediye Gelirleri Kanununda belirtilen oran ve esaslara göre alnacak yol, su ve kanalizasyon harcamalarna katlma paylar.
- Kira, faiz ve ceza gelirleri.
150 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Bal kurulularn kesin hesaplarndaki gelirleri ile giderleri arasnda oluan fazlalk sonucu aktarlacak gelirler.
- Anakent belediyesi iktisadî teebbüslerinin net gelirlerinden anakent belediye meclisi tarafndan belirlenecek oranda alnan hisseler.
- Anakent belediyesinin tanr ve tanmaz mal gelirleri.
- Yaplacak hizmetler karl alnacak ücretler.
- artl ve artsz balar.
Bakanlar Kurulu, birinci fkrann (b) bendindeki % 5 pay orann iki
katna kadar artrmaya veya kanunî haddine indirmeye yetkilidir. Bu
payn %75'i bu tutardan düülerek dorudan ilgili belediye hesabna,
kalan %25'i ise anakent belediyelerine nüfuslarna göre datlr. Hesaplama ve datm ilemleri Maliye Bakanlnca yaplr.
Anakent belediyeleri ve bal kurulular ile ilçe ve ilk kademe belediyeleri; tahsil ettikleri vergiler ve benzeri malî yükümlülüklerden birbirlerine ödemeleri gereken paylar ile su, atk su ve doalgaz bedellerini
zamannda yatrmadklar takdirde, ilgili belediye veya bal kuruluun
talebi üzerine söz konusu tutar, ller Bankas tarafndan, yükümlü belediyenin genel bütçe vergi gelirleri payndan kesilerek alacakl belediyenin hesabna aktarlr. Gecikmeden kaynaklanacak faiz ve benzeri her
türlü zararn tazmini ile ilgili olarak anakent belediye bakan ve sayman ahsen sorumludur. Bu fkra hükmü, ilçe ve ilk kademe belediyeleri
hesabna yaplacak her türlü aktarmalar zamannda yapmayan anakent
belediye bakan, bal kurulu genel müdürleri ve saymanlar hakknda
da uygulanr.
Anakent belediyesinin giderleri unlardr:
- Belediye hizmet binalar ve tesislerin temini, bakm ve onarm için
yaplan giderler.
- Belediye personeline ve belediyenin seçilmi organlarnn üyelerine
ödenen maa, ücret, ödenek, huzur hakk, yolluklar, hizmete ilikin eitim ile dier giderler.
- lçe, ilk kademe belediyeleri ile bal kurululara yapacaklar yardmlar ve ortak proje giderleri.
- Her türlü alt yap, yapm, onarm ve bakm giderleri.
- Belediye zabta ve itfaiye hizmetleri ile dier görev ve hizmetlerin
yürütülmesi için yaplacak giderler.
- Vergi, resim, harç, katlma pay, hizmet karl alnacak ücretler
ve dier gelirlerin takip ve tahsili için yaplacak giderler.
- Belediyenin kuruluuna katld irket, kurulu ve birliklerle ilgili
ortaklk pay ile üyelik aidat giderleri.
2009 | 151
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Mezarlklarn tesisi, korunmas ve bakmna ilikin giderler.
- Faiz, borçlanmaya ilikin dier ödemeler ve sigorta giderleri.
- Dar gelirli, yoksul, muhtaç ve kimsesizler ile özürlülere yaplacak
sosyal hizmet ve yardmlar.
- Dava takip ve icra giderleri.
- Temsil, tören, arlama ve tantm giderleri.
- Avukatlk, danmanlk ve denetim ödemeleri.
- Kamu yarar görülen konularda yurt içi ve yurt d kamu sektörü,
özel sektör ve sivil toplum örgütleriyle birlikte yaplan ortak hizmetler
ve dier proje giderleri.
- Spor, sosyal, kültürel ve bilimsel etkinlikler için yaplan giderler.
- Anakent belediye hizmetleriyle ilgili olarak yaplan kamuoyu yoklamas ve aratrmas giderleri.
- Kanunla verilen görevler ve hizmetlerin yürütülmesi için yaplan
dier giderler.
Anakent Belediye Bütçesi
Anakent belediye bütçesi ile ilçe ve ilk kademe belediyelerinden gelen bütçeler anakent belediye meclisine sunulur ve anakent belediye
meclisince yatrm ve hizmetler arasnda bütünlük salayacak biçimde
aynen veya deitirilerek kabul edilir. Anakent, ilçe ve ilk kademe belediye bütçeleri, anakent belediye meclisinde ayn toplant döneminde ve
birlikte görüülerek karara balanr ve tek bütçe olarak bastrlr.
Anakent belediye meclisi, ilçe ve ilk kademe belediyelerinin bütçelerini kabul ederken;
- Bütçe metnindeki kanun, tüzük ve yönetmeliklere aykr madde ve
ibareleri çkarmaya veya deitirmeye,
- Belediyenin tahsile yetkili olmad gelirleri çkarmaya, kanunî snrlar üzerinde veya altnda belirlenmi olan vergi ve harçlarn oran ve
miktarlarn kanunda öngörülen snrlarna çekmeye,
- Kesinlemi belediye borçlar için bütçeye konulmas gerekip de
konulmam ödenei eklemeye,
- Ortak yatrm programna alnan yatrmlar için gerekli ödenei eklemeye yetkilidir.
Anakent belediye meclisince ilçe ve ilk kademe belediye bütçelerinde
yaplan deiikliklere kar on gün içinde Dantaya itiraz edilebilir. Dantay, itiraz otuz gün içinde karara balar.
Bütçenin hazrlanmas ve uygulanmasna ilikin dier hususlarda
Belediye Kanunu hükümleri uygulanr.
152 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
irket Kurulmas
Anakent belediyesi kendisine verilen görev ve hizmet alanlarnda,
ilgili mevzuatta belirtilen usullere göre sermaye irketleri kurabilir. Genel sekreter ile belediye ve bal kurulularnda yöneticilik sfatn haiz
personel bu irketlerin yönetim ve denetim kurullarnda görev alabilirler. Anakent belediyesi, kendine ait büfe, otopark ve çay bahçelerini iletebilir; ya da bu yerlerin belediye veya bal kurulularnn % 50’sinden
fazlasna ortak olduu irketler ile bu irketlerin % 50’sinden fazlasna
ortak olduu irketlere, 2886 sayl Devlet hale Kanunu hükümlerine
tabi olmakszn belediye meclisince belirlenecek süre ve bedelle iletilmesini devredebilir.
Belediyeler Aras Hizmet likileri ve Egüdüm
Anakent kapsamndaki belediyeler arasnda hizmetlerin yerine getirilmesi bakmndan uyum ve koordinasyon, anakent belediyesi tarafndan salanr. Anakent, ilçe ve ilk kademe belediyeleri arasnda hizmetlerin yürütülmesiyle ilgili ihtilâf çkmas durumunda, anakent belediye
meclisi yönlendirici ve düzenleyici kararlar almaya yetkilidir.
Yeni kurulan anakent belediyelerinde meydan, bulvar, cadde, yol,
sokak, park, spor ve kültürel tesislerin anakent belediyesi ile anakent
kapsamndaki dier belediyeler arasnda dalmna ilikin esaslar anakent belediye meclisi tarafndan belirlenir. Anakent belediyesi mücavir
alanlarnn ilçe ve ilk kademe belediyeleri arasndaki bölüümü anakent
belediye meclisince yaplr. Anakent belediyesi, 7 nci maddede saylan
hizmetleri, malî ve teknik imkânlar çerçevesinde, nüfus ve hizmet alanlarn dikkate alarak, bu hizmetlerden yararlanacak anakent kapsamndaki dier belediyeler arasnda dengeli olarak yürütmek zorundadr.
lçe veya ilk kademe belediyelerine ait görevlerden bir veya birkaç, bedeli kendileri tarafndan karlanmak ve istekte bulunmak kaydyla,
anakent belediye meclisinin kararna dayanarak, ortaklaa veya bizzat
anakent belediyesi tarafndan yaplabilir.
Anakent belediyesi, ilçe ve ilk kademe belediyeleri ile ortak projeler
gelitirebilir ve yatrm yapabilir. Anakent belediyesi, kesinlemi en son
yl bütçe gelirinin % 3’ünü amamak ve bütçede ödenei ayrlm olmak
artyla, ilgili belediyenin yatrm programnda yer alan projelerin finansman için anakent belediye bakannn teklifi ve meclisin kararyla
ilçe ve ilk kademe belediyelerine malî ve aynî yardm yapabilir.
Anakent belediyesi ile bal kurulular, belediye bakannn onay
ile birbirlerinin nakit ihtiyacn karlayabilir. Bu ekildeki ödünç vermelerde faiz uygulanmaz.
Yaplacak herhangi bir yatrmn anakent belediyesi ile bal kurulularndan bir veya birkaçn ayn anda ilgilendirdii ve tek elden ya2009 | 153
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
plmasnn maliyetleri düüreceinin anlald durumlarda, anakent
belediye meclisi, yatrm kurululardan birinin yapmasna karar verebilir. Bu takdirde yatrmn ilgili dier kurumu ilgilendiren ksmna ait
harcama tutar o kurumun hesabnda borç, yatrmc kurulu hesabnda
alacak olarak gösterilir.
Anakent belediye bakannn seçiminde, seçim çevresi anakent belediye snrlar içidir.
Anakent belediye snrlar içindeki ilçe ve ilk kademe belediye bakan ve belediye meclis üyelerinin seçimlerinde seçim çevreleri, ilçe ve
ilk kademe belediyesinin snrlar içidir.
Bu Kanunun yürürlüe girdii tarihte; anakent belediye snrlar, stanbul ve Kocaeli ilinde, il mülkî snrdr. Dier anakent belediyelerinde, mevcut valilik binas merkez kabul edilmek ve il mülkî snrlar içinde kalmak artyla, nüfusu birmilyona kadar olan anakentlerde yarçap
yirmi kilometre, nüfusu birmilyondan ikimilyona kadar olan anakentlerde yarçap otuz kilometre, nüfusu ikimilyondan fazla olan anakentlerde yarçap elli kilometre olan dairenin snr anakent belediyesinin
snrn oluturur. Bu snrlar içerisinde kalan ilçeler anakent ilçe belediyeleri, beldeler anakent ilk kademe belediyeleri haline gelir. Bu belediyeler hakknda bu Kanun ile Belediye Kanununun belediyelerin tüzel kiiliklerinin kaldrlmasna veya baka bir belediyeye katlmasna ilikin
hükümleri uygulanmaz.
Bu snrlar içinde kalan köylerin tüzel kiilii sona ererek mahalleye
dönüür. Bu ekilde oluan mahallelerin katlaca ilçe veya ilk kademe
belediyesi, anakent belediye meclisince belirlenir. Orman köylerinin
tüzel kiilii devam eder. Ancak ormanlarla ilgili dier kanun hükümleri sakl kalmak üzere bu köyler imar bakmndan anakent belediyesinin
mücavir alan saylrlar. Bu köylerde su ve kanalizasyon hizmetlerini
yürütme görev ve yetkisi ilgili anakent belediyesine bal su ve kanalizasyon idaresine aittir.
Birinci fkra gereince anakent belediyesi kapsamna alnan ilçelerin
mülkî snrlar içinde kalan belediye ve köyler ile, anakent belediyesi
kapsamna alnan belediyelerin mücavir alan snrlar içerisinde bulunan
köylerden; birinci fkrada belirtilen mesafelerin dnda kalan belediye
ve köyler, bu Kanunun yaym tarihinden itibaren alt ay içinde belediye
meclisi veya köy ihtiyar heyetinin talebi üzerine anakent belediye meclisinin karar ve çileri Bakanlnn onay ile baka bir ileme gerek kalmakszn anakent belediye snrlar içine alnabilir. Bu köylerin mahalle
olarak hangi ilçe veya ilk kademe belediyesine katlacaklar ayn meclis
kararnda gösterilir.
154 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Birinci fkra gereince anakent kapsamna alnan belediyelerin snrlarnda yerleim düzeni gerekleri dikkate alnarak bu Kanunun yaym
tarihinden itibaren bir sene içinde anakent belediye meclisinin talebi
üzerine çileri Bakanlnca gerekli deiiklikler yaplabilir.
Anakent belediye snrlarna alnan belediyelerin organlar anakent
belediyesi ilçe veya ilk kademe belediyesi organlar; köy muhtar ve ihtiyar heyeti ise mahalle muhtar ve ihtiyar heyeti olarak ilk mahalli idareler genel seçimine kadar görevlerine devam ederler.
Tüzel kiilii kalkan köylerin malvarlklar hak, alacak ve borçlar
mahalle olarak katldklar belediyeye devredilir.
B- L ÖZEL YÖNETMLER
Genel Olarak
l Özel Yönetimi’nin kuruluu 1864 Nizamnamesi’ne dayanr. Sonraki yllarda gelitirilen bir yönetim modelidir. 1913 ylnda geçici bir kanun olarak yürürlüe konulan "dare-i Umumiyei Vilayat Kanunu Muvakkati" ile l özel idarelerinin kurulu ve görevlerine ilikin ilk kapsaml düzenlemeler yapld. l Özel Yönetimleri, Anayasann 127. maddesinde belirtilen yerel yönetimlerden biridir. 1913 tarihli geçici yasa ile
görevlerini sürdüren l Özel Yönetimleri 1987 ylnda 3360 sayl yasa ile
yeniden düzenlenmitir. Ancak, 1913 tarihli geçici yasa ile bu yasann
çok önemli farkllklar bulunmamaktadr. Bu yasa ile il özel yönetimlerinin etkinliklerinde bir farkllk olmad gibi yaplarnda da bir deiiklie gidilmemitir. AK Parti hükümetinin 3 Kasm 2002 ‘de iktidara
gelmesiyle balayan süreçte yasama çalmalar younluk kazanmtr.
Bu çerçevede genel ve yerel yönetimle ilgili birçok yasa tasars hazrlanm ve meclise sunulmutur. Yeni il özel yönetimi yasa tasars 2004
ylnda meclise sunulmu ve kabul edilmitir. Ancak, Cumhurbakan
yasann baz maddelerini Anayasaya aykr bularak veto etmitir. 5197
sayl yasa mecliste yeniden görüülmü ve veto konusu olan maddeler
düzenlenerek yeniden Cumhurbakan’na gönderilmitir. Son olarak,
5302 sayl l Özel Yönetimi Yasas 04 Mart 2005 tarihinde Resmi Gazete;’de yaymlanarak yürürlüe girmitir.
l Özel yönetimlerinin sunduklar hizmetler, tüm il snrlarn kapsar;
hizmet sunmada kent içi ya da kent d gibi bir koul aranmaz. l Özel
Yönetiminin katlmc yollardan, dier bir deyile seçimle belirlenen
karar organ l Genel Meclisi’ dir. Tek dereceli ve nispi temsil sistemiyle
Genel Meclis üyeleri halk tarafndan seçilirler. l Genel Meclisi 5302 sayl yeni yasayla daha demokratik bir yapya kavuturulmutur. l Genel
Meclisi bakan artk atanm bir görevli olan vali deil, meclisin kendi
içinden seçecei bir üye olacaktr. l Genel Meclisi, kendi üyeleri arasndan her yl be asl ve be yedek üye de, l Daimi Encümeni için seçerler.
2009 | 155
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
l Özel Yönetimlerinin varlna önemli bir muhalefet olagelmitir.
Bunun da nedeni, katlm balamnda özellikle, toplum kalknmas düüncesine uygun birimler olmadklar, toplum kalknmasnn en optimal
biçimde ilçelerde ve belediyelerle gerçekletirilebilecei savdr. Ancak,
l Özel Yönetimlerinin toplum kalknmas düüncesine uygun olduu
da, 1970’te ç leri Bakanlnca hazrlanan bir tasarnn gerekçesinde
savunulmutur.
5302 Sayl Yasaya Göre l Özel Yönetimleri
l özel idarelerinin yeniden yaplandrlmasn amaçlayan "l Özel
dareleri Kanun Tasars" 3 Mart 2004'de TBMM'ye sunuldu, 23 Haziran
2004 tarihinde yasalat. 5197 Sayl "l Özel daresi Kanun"u, 10 Temmuz 2004 tarihinde, Cumhurbakan tarafndan ksmen veto edildi.
Yasa, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 8 ubat 2005'de tekrar
görüüldü. Komisyon veto edilen 3, 6 ve 10. maddeleri tümüyle deitirdi, 15. maddede ise bir ibare deiiklii yapt; iade edilen dier maddeleri aynen kabul etti.
Yasann Cumhurbakan tarafndan iade edilen maddelerinin TBMM
Genel Kurulu'nda görüüldü. 5302 sayl yasa Cumhurbakan Sezer
tarafndan onaylandktan sonra 4 Mart 2005 tarihli Resmi Gazete'de yaymlanarak yürürlüe girdi. Yasann amac; il özel idaresinin kuruluunu, organlarn, yönetimini, görev, yetki ve sorumluluklar ile çalma
usul ve esaslarn düzenlemek olarak belirlenmitir. Yasaya göre l Özel
Yönetimi, l halknn mahallî müterek nitelikteki ihtiyaçlarn karlamak üzere kurulan ve karar organ seçmenler tarafndan seçilerek oluturulan, idarî ve malî özerklie sahip kamu tüzel kiisidir.
l özel idaresi, ilin kurulmasna dair kanunla kurulur ve ilin kaldrlmasyla tüzel kiilii sona erer. l özel idaresinin görev alan il snrlarn kapsar. Dolaysyla il özel idaresinin görev alan il merkezi deil
daha çok köy ve dier yerleim yerlerini kapsayan krsal alandr.
l Özel daresinin Görev ve Sorumluluklar
Yasa il özel yönetimine mahallî müterek nitelikte olmak kouluyla
birç.ok görev vermitir. Bu görevlerden bazlar aadaki gibidir:
- Salk, tarm, sanayi ve ticaret; ilin çevre düzeni plân, bayndrlk
ve iskân, topran korunmas, erozyonun önlenmesi, sosyal hizmet ve
yardmlar, yoksullara mikro kredi verilmesi, çocuk yuvalar ve yetitirme yurtlar; ilk ve orta öretim kurumlarnn arsa temini, binalarnn
yapm, bakm ve onarm ile dier ihtiyaçlarnn karlanmasna ilikin
hizmetleri il snrlar içinde,
- mar, yol, su, kanalizasyon, kat atk, çevre, acil yardm ve kurtarma, kültür, turizm, gençlik ve spor; orman köylerinin desteklenmesi,
156 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
aaçlandrma, park ve bahçe tesisine ilikin hizmetleri belediye snrlar
dnda yapmaya yetkilidir.
l çevre düzeni plân; valinin koordinasyonunda, anakentlerde anakent belediyeleri, dier illerde il belediyesi ve il özel idaresi ile birlikte
yaplr. l çevre düzeni plân belediye meclisi ile il genel meclisi tarafndan onaylanr.
Hizmetlerin yerine getirilmesinde öncelik sras, il özel idaresinin
malî durumu, hizmetin ivedilii ve verildii yerin gelimilik düzeyi
dikkate alnarak belirlenir.
Yasa Avrupa Yerel Yönetimler art’nda yer alan Subsidiarite
/yerellik ilkesine il özel yönetimlerinde de yer vermitir. Buna göre il
özel idaresi hizmetleri, vatandalara en yakn yerlerde ve en uygun yöntemlerle sunulur. Hizmet sunumunda özürlü, yal, dükün ve dar gelirlilerin durumuna uygun yöntemler uygulanr.
l özel idaresinin dier baz yetkileri de aada yer almaktadr:
- Kanunlarla verilen görev ve hizmetleri yerine getirebilmek için her
türlü faaliyette bulunmak, gerçek ve tüzel kiilerin faaliyetleri için kanunlarda belirtilen izin ve ruhsatlar vermek ve denetlemek.
- Kanunlarn il özel idaresine verdii yetki çerçevesinde yönetmelik
çkarmak, emir vermek, yasak koymak ve uygulamak, kanunlarda belirtilen cezalar vermek.
- Hizmetlerin yürütülmesi amacyla, tanr ve tanmaz mallar almak, satmak, kiralamak veya kiraya vermek, takas etmek, bunlar üzerinde snrl aynî hak tesis etmek.
- Borç almak ve ba kabul etmek.
- Vergi, resim ve harçlar dnda kalan ve miktar yirmibemilyar
Türk Lirasna kadar olan dava konusu uyumazlklarn anlamayla tasfiyesine karar vermek.
- Özel kanunlar gereince il özel idaresine ait vergi, resim ve harçlarn tarh, tahakkuk ve tahsilini yapmak.
- Belediye snrlar dndaki gayri shhî müesseseler ile umuma açk
istirahat ve elence yerlerine ruhsat vermek ve denetlemek.
l özel idaresi, hizmetleri ile ilgili olarak, halkn görü ve düüncelerini belirlemek amacyla kamuoyu yoklamas ve aratrmas yapabilir.
l Özel daresinin Organlar
l özel idaresi Osmanl yönetim geleneinden Cumhuriyet’e intikal
eden yönetsel yaplardan birisidir. Öyleki, 1913’te çkarlan yasayla 1987
ylna kadar yönetilmilerdir. Bu tarihten itibaren organlar ve görevlerde
2009 | 157
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
çok önemli deiiklikler olmamtr. Ancaki 5302 sayl yeni yasa, önemli
deiiklikler yapmtr.
Vali
Vali, il özel idaresinin ba ve tüzel kiiliinin temsilcisidir.
Valinin görev ve yetkileri unlardr:
- l özel idaresi tekilâtnn en üst amiri olarak il özel idaresi tekilâtn sevk ve idare etmek, il özel idaresinin hak ve menfaatlerini korumak.
- l özel idaresini stratejik plâna uygun olarak yönetmek, il özel idaresinin kurumsal stratejilerini oluturmak, bu stratejilere uygun olarak
bütçeyi, il özel idaresi faaliyetlerinin ve personelinin performans ölçütlerini hazrlamak ve uygulamak, izlemek ve deerlendirmek, bunlarla
ilgili raporlar meclise sunmak.
- l özel idaresini Devlet dairelerinde ve törenlerde, davac veya daval olarak da yarg yerlerinde temsil etmek veya vekil tayin etmek.
- l encümenine bakanlk etmek.
- l özel idaresinin tanr ve tanmaz mallarn idare etmek.
- l özel idaresinin gelir ve alacaklarn takip ve tahsil etmek.
- Yetkili organlarn kararn almak artyla sözleme yapmak.
- l genel meclisi ve encümen kararlarn uygulamak.
- Bütçeyi uygulamak, bütçede meclis ve encümenin yetkisi dnda
kalan aktarmalar yapmak.
- l özel idaresi personelini atamak.
- l özel idaresi, bal kurulularn ve iletmelerini denetlemek.
- artsz balar kabul etmek.
- l halknn huzur, esenlik, salk ve mutluluu için gereken önlemleri almak.
- Bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrlan ödenei kullanmak.
- Kanunlarla il özel idaresine verilen ve il genel meclisi veya il encümeni kararn gerektirmeyen görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak.
Vali, mahallî idareler genel seçimlerinden itibaren alt ay içinde; kalknma plân ve programlar ile varsa bölge plânna uygun olarak stratejik
plân ve ilgili olduu yl bandan önce de yllk performans plân hazrlayp il genel meclisine sunar.
Stratejik plân, varsa üniversiteler ve meslek odalar ile konuyla ilgili
sivil toplum örgütlerinin görüleri alnarak hazrlanr ve il genel meclisinde kabul edildikten sonra yürürlüe girer. Stratejik plân ve perfor158 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
mans plân bütçenin hazrlanmasna esas tekil eder ve il genel meclisinde bütçeden önce görüülerek kabul edilir. Vali, görev ve yetkilerinden bir ksmn uygun gördüü takdirde, yöneticilik sfat bulunan il
özel idaresi görevlileri ile ilçelerde kaymakamlara devredebilir.
l Genel Meclisi ve Görevleri
l genel meclisinin bakanln 5302 sayl yasaya kadar vali yapmtr. Bu durum, eskiden beri ar bir vesayet olarak yorumlanmtr. Yeni
yasa bu durumu göz önüne alarak meclis bakannn meclis içinden seçilmesini öngörmütür. l genel meclisi, il özel idaresinin karar organdr
ve ildeki seçmenler tarafndan seçilmi üyelerden oluur.
l genel meclisinin görev ve yetkileri unlardr:
- Stratejik plân ile yatrm ve çalma programlarn, il özel idaresi faaliyetlerini ve personelinin performans ölçütlerini görümek ve karara
balamak.
- Bütçe ve kesinhesab kabul etmek, bütçede kurumsal kodlama yaplan birimler ile fonksiyonel snflandrmann birinci düzeyleri arasnda
aktarma yapmak.
- l çevre düzeni plân ile belediye snrlar dndaki alanlarn imar
plânlarn görümek ve karara balamak.
- Borçlanmaya karar vermek.
- Bütçe içi iletmeler ile Türk Ticaret Kanununa tâbi ortaklklar kurulmasna veya bu ortaklklardan ayrlmaya, sermaye artna ve gayrimenkul yatrm ortakl kurulmasna karar vermek.
- Tanmaz mal almna, satmna, trampa edilmesine, tahsisine, tahsis eklinin deitirilmesine veya tahsisli bir tanmazn akar haline getirilmesine izin; üç yldan fazla kiralanmasna ve süresi yirmibe yl geçmemek kaydyla bunlar üzerinde snrl aynî hak tesisine karar vermek.
- artl balar kabul etmek.
- Vergi, resim ve harç dnda kalan miktar bemilyardan
yirmibemilyar Türk Lirasna kadar ihtilaf konusu olan özel idare alacaklarnn anlama ile tasfiyesine karar vermek.
- l özel idaresi adna imtiyaz verilmesine ve il özel idaresi yatrmlarnn yap-ilet veya yap-ilet-devret modeli ile yaplmasna, il özel idaresine ait irket, iletme ve itiraklerin özelletirilmesine karar vermek.
- Encümen üyeleri ile ihtisas komisyonlar üyelerini seçmek.
- l özel idaresi tarafndan çkarlacak yönetmelikleri kabul etmek.
- Norm kadro çerçevesinde il özel idaresinin ve bal kurulularnn
kadrolarnn ihdas, iptal ve deitirilmesine karar vermek.
2009 | 159
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Yurt içindeki ve yurt dndaki mahallî idareler ve mahallî idare
birlikleriyle karlkl ibirlii yaplmasna karar vermek.
- Dier mahallî idarelerle birlik kurulmasna, kurulmu birliklere katlmaya veya ayrlmaya karar vermek.
Meclis Bakanlk Divan ve Meclis Toplantlar
l genel meclisi, seçim sonuçlarnn ilânn izleyen beinci gün kendiliinden toplanr. Bu toplantda meclise en yal üye bakanlk eder.
Meclis, bu toplantda, üyeleri arasndan ve gizli oyla meclis bakann,
meclis birinci ve ikinci bakan vekillerini, ikisi yedek olmak üzere dört
kâtip üyeyi ilk iki yl için görev yapmak üzere seçer. lk iki yldan sonra
seçilecek bakanlk divan, yaplacak ilk mahallî idareler seçimlerine
kadar görev yapar.
Meclis bakanlk divan seçimi üç gün içinde tamamlanr. l genel
meclisine meclis bakan, bulunmamas durumunda meclis birinci bakan vekili, onun da bulunmamas durumunda ikinci bakan vekili bakanlk eder. Meclis bakan, meclis çalmalarnda düzeni salamakla
yükümlüdür.
l genel meclisi, il genel meclisince belirlenecek bir aylk tatil hariç
her ayn ilk haftas meclis tarafndan önceden belirlenen günde mutat
toplant yerinde toplanr. Kasm ay toplants dönem ba toplantsdr.
Bütçe görümesine rastlayan toplant süresi en çok yirmi gün, dier
toplantlarn süresi en çok be gündür. Mutat toplant yeri dnda toplanlmasnn zorunlu olduu durumda üyelere ve valiye önceden bilgi
vermek kaydyla meclis bakannn belirledii yerde toplant yaplr.
Ayrca, toplantnn yeri ve zaman mutat usullerle halka duyurulur.
l genel meclisinin toplantlar açktr. Meclis bakan veya üyelerden
herhangi birinin gerekçeli önerisi üzerine, toplantya katlanlarn salt
çounluuyla kapal oturum yaplmasna karar verilebilir. Salt çounluk
belli bir saynn yarsndan az olmayan çounluu ifade eder. l genel
meclisi görümeleri görevlilerce tutanaa geçirilir, tutanak bakan ve
kâtip üyeler tarafndan imzalanr. Toplantlar, meclisin kararyla sesli
veya görüntülü cihazlarla da kaydedilebilir. Özel idare ve ildeki kamu
kurum ve kurulularnn birim amirleri gündemdeki konularla ilgili
olarak meclis toplantlarna davet edilebilir ve bilgi alnabilir.
l genel meclisi, üye tam saysnn salt çounluuyla toplanr ve katlanlarn salt çounluuyla karar verir. Ancak, karar yeter says, üye tam
saysnn dörtte birinden az olamaz. Oylamada eitlik çkmas durumunda meclis bakannn bulunduu taraf çounluk saylr. Gizli oylamalarda eitlik çkmas durumunda oylama tekrarlanr, eitliin bozulmamas durumunda meclis bakan tarafndan kur'a çekilir.
160 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Meclisin toplanmasnda, üye tam saysnn salt çounluu salanamad takdirde, bakan, gün ve saatini tespit ederek en geç üç gün içinde toplanmak üzere meclisi tatil eder. Gelecek toplant, üye tam saysnn dörtte birinden az olmayan üye says ile yaplr.
Görümeler srasnda bakan veya üyelerden birinin istei üzerine
yaplacak yoklamada karar yeter saysnn bulunmad anlalrsa, ikinci fkradaki hükümler uygulanr.
Meclis Kararlarnn Kesinlemesi
l genel meclisi tarafndan alnan kararlarn tam metni, en geç be
gün içinde valiye gönderilir. Vali, hukuka aykr gördüü kararlar, yedi
gün içinde gerekçesini de belirterek yeniden görüülmek üzere il genel
meclisine iade edebilir. Valiye gönderilmeyen meclis kararlar yürürlüe
girmez.
Yeniden görüülmesi istenilmeyen kararlar ile yeniden görüülmesi
istenip de il genel meclisi üye tam saysnn salt çounluuyla srar edilen kararlar kesinleir. Vali, meclisin srar ile kesinleen kararlar aleyhine on gün içinde idarî yargya bavurabilir.
Kesinleen il genel meclisi karar özetleri toplanty izleyen en geç yedi gün içinde çeitli yollarla halka duyurulur.
Meclis Üyeliinin Sona Ermesi ve Meclisin Dalmas
l genel meclisi üyelii, ölüm ve istifa durumunda kendiliinden sona erer. Özürsüz veya izinsiz olarak arka arkaya üç birleim günü veya
bir yl içinde yaplan toplantlarn yarsna katlmayan üyenin üyeliinin
dümesine, savunmas alndktan sonra üye tam saysnn salt çounluuyla karar verilir.
l genel meclisi üyeliine seçilme yeterliliinin kaybedilmesi durumunda, valinin bildirmesi üzerine Dantay tarafndan üyeliin dümesine karar verilir.
l genel meclisi;
- Kendisine kanunla verilen görevleri süresi içinde yapmay ihmal
eder ve bu durum il özel idaresine ait ileri aksatrsa,
- l özel idaresine verilen görevlerle ilgisi olmayan siyasî konularda
karar alrsa,
çileri Bakanlnn bildirisi üzerine Dantayn karar ile feshedilir.
çileri Bakanl gerekli gördüü takdirde meclisin feshine dair bildiri ile birlikte karar verilinceye kadar meclis toplantlarnn ertelenmesini de ister. Dantay, toplantlarn ertelenmesi hususunu en geç bir ay
içinde karara balar.
2009 | 161
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Bu ekilde feshedilen meclisin yerine seçilen meclis, kalan süreyi tamamlar.
l genel meclisinin;
a) Dantay tarafndan feshi veya meclis toplantlarnn ertelenmesi,
b) Yedek üyelerin getirilmesinden sonra da meclis üye tam saysnn
yarsndan aa dümesi,
c) Geçici olarak görevden uzaklatrlmas,
d) Meclis üye tamsaysnn yardan fazlasnn tutuklanmas,
Durumlarnda, meclis çalabilir duruma gelinceye veya yeni meclis
seçimi yaplncaya kadar il genel meclisi görevi, encümenin memur üyeleri tarafndan yürütülür.
l Encümeni
l encümeni valinin bakanlnda, il genel meclisinin her yl kendi
üyeleri arasndan bir yl için gizli oyla seçecei be üye ile biri malî hizmetler birim amiri olmak üzere valinin her yl birim amirleri arasndan
seçecei be üyeden oluur.
Valinin katlamad encümen toplantsna genel sekreter bakanlk
eder.
Encümen toplantlarna gündemdeki konularla ilgili olarak, ilgili birim amirleri vali tarafndan oy hakk olmakszn görüleri alnmak üzere
çarlabilir.
Encümenin görev ve yetkileri unlardr:
- Stratejik plân ve yllk çalma program ile bütçe ve kesin hesab
inceleyip il genel meclisine görü bildirmek.
- Yllk çalma programna alnan ilerle ilgili kamulatrma kararlarn almak ve uygulamak.
- Öngörülmeyen giderler ödeneinin harcama yerlerini belirlemek.
- Bütçede fonksiyonel snflandrmann ikinci düzeyleri arasnda aktarma yapmak.
- Kanunlarda öngörülen cezalar vermek.
- Vergi, resim ve harçlar dnda kalan ve miktar bemilyar Türk Lirasna kadar olan ihtilaflarn sulhen halline karar vermek.
- Tanmaz mal satmna, trampa edilmesine ve tahsisine ilikin kararlar uygulamak, süresi üç yl geçmemek üzere kiralanmasna karar
vermek.
- Belediye snrlar dndaki umuma açk yerlerin açl ve kapan
saatlerini belirlemek.
162 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Vali tarafndan havale edilen konularda görü bildirmek.
- Kanunlarla verilen dier görevleri yapmak.
Encümen, haftada en az bir defa olmak üzere önceden belirlenen gün
ve saatte toplanr. Bakan acil durumlarda encümeni toplantya çarabilir. Encümen üye tam saysnn salt çounluuyla toplanr ve katlanlarn salt çounluuyla karar verir. Oylarn eitlii durumunda bakann
bulunduu taraf çounluk saylr. Çekimser oy kullanlamaz.
Encümen gündemi vali tarafndan hazrlanr. Encümen üyeleri gündem maddesi teklif edebilir. Encümen, gündemindeki konular en geç
bir hafta içinde görüüp karara balar. Alnan kararlar bakan ve toplantya katlan üyeler tarafndan imzalanr. Karara muhalif kalanlar gerekçelerini de açklar.
Vali kanun, tüzük, yönetmelik ve il genel meclisi kararlarna aykr
gördüü encümen kararnn bir sonraki toplantda tekrar görüülmesini
isteyebilir. Encümen, kararnda srar ederse karar kesinleir. Bu takdirde, vali, kesinleen encümen kararnn uygulanmasn durdurur ve idari
yarg mercilerine yürütmeyi durdurma talebi ile birlikte on gün içinde
bavurur. tiraz Dantayca en geç altm gün içinde karara balanr.
htisas (Uzmanlk) Komisyonlar
l genel meclisi, her dönem ba toplantsnda, üyeleri arasndan seçilecek en az üç, en çok be kiiden oluan ihtisas komisyonlar kurabilir.
Plân ve Bütçe ile mar ve Bayndrlk komisyonlar en çok yedi kiiden
meydana gelir.
htisas komisyonlar, her siyasî parti grubunun ve bamsz üyelerin
il genel meclisindeki üye saysnn meclis üye tam saysna oranlanmas
suretiyle oluturulur. Eitim, kültür ve sosyal hizmetler komisyonu,
imar ve bayndrlk komisyonu, çevre ve salk komisyonu ile plân ve
bütçe komisyonu kurulmas zorunludur.
mar ve bayndrlk komisyonu dndaki komisyonlarn çalma süreleri meclisin toplant süresiyle snrldr. Meclis toplantsn müteakip
imar ve bayndrlk komisyonu en fazla on i günü, dier komisyonlar
ise be i günü toplanarak kendisine havale edilen ileri sonuçlandrr.
Rapor bu sürenin sonunda meclise sunulmad takdirde, konu meclis
bakan tarafndan dorudan gündeme alnr.
Kaymakamlar ve ildeki kamu kurulularnn amirleri ve ildeki kamu
kurumu niteliindeki meslek kurulular, üniversite ve sendikalar ile
gündemdeki konularla ilgili köy ve mahalle muhtarlar ile sivil toplum
örgütlerinin temsilcileri, oy hakk olmakszn kendi görev ve faaliyet
alanlarna giren konularn görüüldüü ihtisas komisyonu toplantlarna
katlabilir ve görü bildirebilir.
2009 | 163
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
htisas komisyonlarnn görev alanna giren iler bu komisyonlarda
görüüldükten sonra il genel meclisinde karara balanr. Komisyon çalmalarnda uzman kiilerden yararlanlabilir. Komisyon raporlar alenîdir, çeitli yollarla halka duyurulur ve isteyenlere il genel meclisi tarafndan belirlenecek bedel karlnda verilir.
Denetim Komisyonu
l genel meclisi, her yln ocak aynda yaplacak toplantsnda il özel
idaresinin bir önceki yl gelir ve giderleri ile hesap ve ilemlerinin denetimi için kendi üyeleri arasndan gizli oyla ve üye says üçten az, beten
çok olmamak üzere bir denetim komisyonu oluturur. Komisyon, her
siyasî parti grubunun ve bamsz üyelerin il genel meclisindeki üye
saysnn meclis üye tam saysna oranlanmas suretiyle oluur.
Komisyon, vali tarafndan il özel idare binas içinde belirlenen yerde
çalr ve çalmalarnda uzman kii ve kurululardan yararlanabilecei
gibi valinin onayyla kamu kurulular personelinden de yararlanabilir.
Komisyon tarafndan istenen bilgi ve belgelerin iade edilmek üzere verilmesi zorunludur.
Komisyon, çalmasn ubat ay sonuna kadar tamamlar ve buna
ilikin raporunu, izleyen ayn onbeine kadar meclis bakanlna sunar.
Konusu suç tekil eden hususlarla ilgili olarak meclis bakanl tarafndan yetkili mercilere suç duyurusunda bulunulur. l genel meclisi soru,
genel görüme ve faaliyet raporunu deerlendirme yollaryla bilgi
edinme ve denetim yetkisini kullanr.
Meclis üyeleri, meclis bakanlna önerge vererek il özel idaresi ileriyle ilgili konularda sözlü veya yazl soru sorabilir. Soru, vali veya görevlendirecei kii tarafndan sözlü veya yazl olarak cevaplandrlr. l
genel meclisi üyelerinin en az üçte biri, meclis bakanlna istekte bulunarak il özel idaresinin ileriyle ilgili bir konuda mecliste genel görüme
açlmasn isteyebilir. Bu istek, meclis tarafndan kabul edildii takdirde
gündeme alnr. Vali, mart ay toplantsnda bir önceki yla ait faaliyet
raporunu meclise sunar.
Faaliyet raporundaki açklamalar, meclis üye tam saysnn dörtte üç
çounluuyla yeterli görülmezse, yetersizlik kararyla görümeleri kapsayan tutanak, meclis bakan tarafndan gerei yaplmak üzere çileri
Bakanlna gönderilir.
l genel meclisi üyeleri, görevleri süresince ve görevlerinin sona ermesinden itibaren iki yl süreyle il özel idaresi ve bal kurulularna
kar dorudan doruya veya dolayl olarak taahhüde giremez, komisyonculuk ve temsilcilik yapamaz.
164 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
l Özel daresi Örgütü
l özel idaresi tekilat; genel sekreterlik, malî iler, salk, tarm,
imar, insan kaynaklar, hukuk ileri birimlerinden oluur. lin nüfusu,
fiziki ve corafi yaps, ekonomik, sosyal, kültürel özellikleri ile gelime
potansiyeli dikkate alnarak norm kadro sistemine ve ihtiyaca göre oluturulacak dier birimlerin kurulmas, kaldrlmas veya birletirilmesi il
genel meclisinin kararyla olur. Bu birimler anakent belediyesi olan illerde daire bakanl ve müdürlük, dier illerde müdürlük eklinde
kurulur.
Genel sekreter, il özel idaresi hizmetlerini vali adna ve onun emirleri
yönünde, mevzuat hükümlerine, il genel meclisi ve il encümeni kararlarna, il özel idaresinin amaç ve politikalarna, stratejik plan ve yllk çalma programna göre düzenler ve yürütür. Bu amaçla il özel idaresi
kurulularna gereken emirleri verir ve bunlarn uygulanmasn gözetir
ve salar.
Genel sekreter yukarda belirtilen hizmetlerin yürütülmesinden valiye kar sorumludur. Toplam nüfusu 3.000.000'a kadar olan illerde, ihtiyaca göre en fazla iki, nüfusu bunun üzerinde olan illerde en fazla dört
genel sekreter yardmcl kadrosu ihdas edilebilir. lçelerde, özel idare
ilerini yürütmek amacyla kaymakama bal ilçe özel idare tekilât
oluturulabilir.
l Özel darelerinin Denetimi
l özel idarelerinin denetimi; faaliyet ve ilemlerinde hatalarn önlenmesine yardmc olmak, çalanlarn ve il özel idaresi tekilâtnn gelimesine, yönetim ve kontrol sistemlerinin geçerli, güvenilir ve tutarl
duruma gelmesine rehberlik etmek amacyla; hizmetlerin süreç ve sonuçlarn mevzuata, önceden belirlenmi amaç ve hedeflere, performans
ölçütlerine ve kalite standartlarna göre tarafsz olarak analiz etmek,
karlatrmak ve ölçmek; kantlara dayal olarak deerlendirmek, elde
edilen sonuçlar rapor hâline getirerek ilgililere duyurmaktr.
l özel idarelerinde iç ve d denetim yaplr. Denetim, i ve ilemlerin hukuka uygunluk, malî ve performans denetimini kapsar.
ç ve d denetim 5018 sayl Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu hükümlerine göre yaplr.
Ayrca, il özel idaresinin malî ilemler dnda kalan dier idarî ilemleri, idarenin bütünlüüne ve kalknma plân ve stratejilerine uygunluu açsndan çileri Bakanl, vali veya görevlendirecei elemanlar
tarafndan da denetlenir.
l özel idarelerine bal kurulu ve iletmeleri yukardaki esaslara
göre denetlenir.
2009 | 165
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Denetime ilikin sonuçlar kamuoyuna açklanr ve meclisin bilgisine
sunulur.
l Özel daresinin Gelirleri ve Giderleri
l özel idaresinin gelirleri unlardr:
- Kanunlarla gösterilen il özel idaresi vergi, resim, harç ve katlma
paylar.
- Genel bütçe vergi gelirlerinden ayrlan paylar.
- Genel ve özel bütçeli idarelerden yaplacak ödemeler.
- Tanr ve tanmaz mallarn kira, sat ve baka suretle deerlendirilmesinden elde edilecek gelirler.
- l genel meclisi tarafndan belirlenecek tarifelere göre tahsil edilecek
hizmet karl ücretler.
- Faiz ve ceza gelirleri.
- Balar.
- Her türlü giriim, itirak ve faaliyetler karl salanacak gelirler.
l özel idaresinin giderleri unlardr:
- l özel idaresi binalar, tesisleri ile araç ve malzemelerinin temini,
yapm, bakm ve onarm için yaplan giderler.
- l özel idaresinin personeline ve seçilmi organlarnn üyelerine
ödenen maa, ücret, ödenek, huzur hakk, yolluklar, hizmete ilikin eitim harcamalar ile dier giderler.
- Her türlü alt yap, yapm, onarm ve bakm giderleri.
- Vergi, resim, harç, katlma pay, hizmet karl alnacak ücretler
ve dier gelirlerin takip ve tahsili için yaplacak giderler.
- l genel meclisince belirlenecek ilkeler çerçevesinde köylere veya
köylerin aralarnda kurduklar birliklere yaplacak yardmlar.
- l özel idaresinin kuruluuna katld irket, kurulu ve birliklerle
ilgili ortaklk pay, üyelik aidat giderleri.
- Faiz, borçlanmaya ilikin dier ödemeler ve sigorta giderleri.
- Yoksul, muhtaç ve kimsesizler ile özürlülere yaplacak sosyal hizmet ve yardmlar.
- Dava takip ve icra giderleri.
- Temsil, tören, arlama ve tantm giderleri.
- Avukatlk, danmanlk ve denetim hizmetleri karl yaplacak
ödemeler.
166 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Yurt içi ve yurt d kamu ve özel kesim ile sivil toplum örgütleriyle
birlikte yaplan ortak hizmetler ve dier proje giderleri.
- Sosyo-kültürel ve bilimsel etkinlikler için yaplan giderler.
- Özel idare hizmetleriyle ilgili olarak yaplan kamuoyu yoklamas
ve aratrmas giderleri.
- Doal afet giderleri.
- Kanunla verilen görevler ve hizmetlerin yürütülmesi için yaplan
dier giderler.
l Özel daresi Bütçesi ve Kesin Hesab
lin stratejik plânna uygun olarak hazrlanan bütçe, il özel idaresinin
malî yl ve izleyen iki yl içindeki gelir ve gider tahminlerini gösterir,
gelirlerin toplanmasna ve harcamalarn yaplmasna izin verir. Bütçeye
ayrntl harcama programlar ile finansman programlar eklenir. Bütçe
yl Devlet malî yl ile ayndr. Bütçe d harcama yaplamaz. Vali ve
harcama yetkisi verilen dier görevliler, bütçe ödeneklerinin verimli,
tutumlu ve yerinde harcanmasndan sorumludur.
Vali tarafndan hazrlanan bütçe tasars eylül ay banda il encümenine sunulur. Encümen, bütçeyi inceleyerek görüüyle birlikte kasm
aynn birinci gününden önce il genel meclisine sunar. l genel meclisi
bütçe tasarsn yl bandan önce aynen veya deitirerek kabul eder.
Ancak, meclis bütçe denkliini bozacak biçimde gider artrc ve gelir
azaltc deiiklikler yapamaz.
l özel idaresi bütçesiyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir. lçelerde bu yetki kaymakam tarafndan kullanlr. lçelere gönderilecek ödeneklerin, il özel idaresi malî kontrol yetkilisi tarafndan vize edilmesi yeterlidir. Bu ödeneklerin harcanmas srasnda ayrca harcama öncesi kontrol ilemi yaplmaz.
Her yl bütçesinin kesin hesab, vali tarafndan hesap döneminin bitiminden sonra gelen mart ay içinde encümene sunulur. Kesin hesap il
genel meclisinin mays ay toplantsnda görüülerek karara balanr.
Kesin hesabn görüülmesi ve kesinlemesinde, bütçeye ilikin hükümler uygulanr.
Borçlanma ve ktisadî Giriimler
l özel idaresi, görev ve hizmetlerinin gerektirdii giderleri karlamak amacyla aada belirtilen usul ve esaslara göre borçlanma yapabilir ve tahvil ihraç edebilir:
- D borçlanma, sadece il özel idaresinin yatrm programnda yer
alan projelerin finansman amacyla yaplabilir.
2009 | 167
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- ller Bankasndan yatrm kredisi ve nakit kredi kullanan il özel idaresi, ödeme plânn bu bankaya sunmak zorundadr. ller Bankas hazrlanan geri ödeme plânn yeterli görmedii il özel idaresinin kredi isteklerini reddeder. Tahvil ihrac, yatrm programnda yer alan projelerin
finansman için ve ilgili mevzuat hükümleri uyarnca yaplr.
l özel idaresi, varlk ve yükümlülüklerinin ayrntl bir ekilde yer
ald malî tablolarn üçer aylk dönemler halinde çileri ve Maliye
bakanlklar ile Devlet Plânlama Tekilat ve Hazine müstearlklarna
gönderir.
l özel idaresi kendisine verilen görev ve hizmet alanlarnda, ilgili
mevzuatta belirtilen usullere göre sermaye irketleri kurabilir. l özel
idaresi, özel gelir ve gideri bulunan hizmetlerini çileri Bakanlnn
izniyle bütçe içi iletme kurarak yapabilir.
Cezalar
l özel idaresinin görev ve yetki alanna giren konularda, kanunlarn
verdii yetkiye dayanarak il genel meclisi tarafndan alnan ve usulüne
uygun olarak ilân edilen kararlara aykr davrananlara; mevzuatta baka
bir ceza öngörülmedii durumlarda, üçyüzmilyon Türk Lirasna kadar
para cezas verilir. Suçun herhangi bir iyeri adna ilenmesi durumunda para cezas iki kat uygulanr.
Birinci fkrada belirtilen suçlarn yeme, içme, elenme, dinlenme,
yatma, bakm ve temizlenme gibi ihtiyaçlarla ilgili ticaret, sanat ve meslekleri yapanlar tarafndan ilenmesi durumunda ayrca üç günden yedi
güne kadar iyerinin kapatlmas cezas verilir.
l özel idaresinin görev ve sorumluluk alanlarnda bulunan tesislere
herhangi bir zarar verilmesi durumunda, il özel idaresince eski duruma
getirilerek yaplan masraflar %30 fazlasyla zarar verenden tahsil edilir.
Vali veya kaymakam, suçun ilendiini tespit ettirdiinde yüzmilyon
Türk Lirasna kadar para cezas ve üç güne kadar iyerinin kapatlmas
cezas verebilir.
Yurt d ilikileri
l özel idaresi, il genel meclisinin kararna bal olarak görev alanyla
ilgili konularda faaliyet gösteren uluslararas teekkül ve organizasyonlara, kurucu üye veya üye olabilir. l özel idaresi, bu teekkül ve organizasyonlarla ortak faaliyet ve hizmet projeleri gerçekletirebilir.
Birinci ve ikinci fkra gereince yaplacak faaliyetlerin, d politikaya
ve uluslararas anlamalara uygun olarak yürütülmesi ve önceden çileri Bakanlnn izninin alnmas zorunludur.
l özel idaresi, il genel meclisinin karar üzerine yapaca anlamaya
uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarna giren konularda;
168 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
- Dier kamu kurum ve kurulularna ait yapm, bakm, onarm ve
tama ilerini bedelli veya bedelsiz üstlenebilir veya bu kurulular ile
ortak hizmet projeleri gerçekletirebilir ve bu amaçla gerekli kaynak
aktarmnda bulunabilir. Bu takdirde i, iin yapmn üstlenen kuruluun tâbi olduu mevzuat hükümlerine göre sonuçlandrlr.
- Merkezî idareye ait asli görev ve hizmetlerin yerine getirilmesi
amacyla gerekli bina ve tesisler ile arsa ve aynî ihtiyaçlar karlayabilir,
geçici olarak araç ve personel görevlendirebilir.
- Kamu kurumu niteliindeki meslek kurulular, dernekler, vakflar
ve meslek odalar ile ortak hizmet projeleri gerçekletirebilir.
- Kendilerine ait tanmaz mallar, asli görev ve hizmetlerinde kullanlmak ve süresi yirmibe yl geçmemek üzere dier kamu kurum ve
kurulularna tahsis edebilir. Bu tanmazlarn, tahsis amac dnda kullanlmas durumunda, tahsis ilemi iptal edilir. Tahsis süresi sonunda,
ayn esaslara göre yeniden tahsis mümkündür. Bu tanmazlar ayn kurululara kiraya da verilebilir.
Gönüllülük
Gönüllülük mekanizmas çada toplumlarda kamu yönetiminin ve
özellikle yerel yönetimlerin önemli bir parças haline gelmitir. Yerel
yönetimlerin finansal krizle sürekli kar karya olmalar ve “meruiyet” aray çerçevesinde halkla “ibirlii” olanaklarn gelitirmek istemelerinin sonucu yaygnlaan bir uygulama olmutur. Önemli yerel
hizmetleri karlayan, yerel yönetimlere destek olan onbinlerce gönüllü
mekanizma yerel toplumsal ekonomik kalknmaya destek salamaktadr. Türkiye’de de bu uygulama, toplumsal bir gerçeklik olarak her zaman vard. Ancak, yasal temelinin kazandrlmas ve bu durumun özendirilmesi uzun dönem de önemli katklara neden olabilecektir.
l özel idaresi salk, eitim, spor, çevre, trafik ve kültür hizmetleriyle yallara, kadn ve çocuklara, özürlülere, yoksul ve dükünlere yönelik hizmetlerin yaplmasnda ilde dayanma ve katlm salamak, hizmetlerde etkinlik, tasarruf ve verimlilii artrmak amacyla gönüllü kiilerin katlmna yönelik programlar uygular.
Gönüllülerin nitelikleri ve çaltrlmalarna ilikin usul ve esaslar
çileri Bakanl tarafndan çkarlacak yönetmelikle belirlenir.
Acil Durum Yönetimi
Belediyelerde olduu gibi, il özel idarelerine de acil durumlarla ilgili
görevler verilmitir. l özel idaresi yasas hangi durumlarda, il özel idarelerin nasl davranacan düzenlemitir. Buna göre il özel idaresi, yangn, sanayi kazalar, deprem ve dier doal afetlerden korunmak veya
bunlarn zararlarn azaltmak amacyla ilin özelliklerini de dikkate ala2009 | 169
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
rak gerekli afet ve acil durum plânlarn yapmak ve gerekli ekip ve donanm hazrlamakla yükümlüdür.
Acil durum plânlarnn hazrlanmasnda varsa il ölçeindeki dier
acil durum plânlaryla da koordinasyon salanr ve ilgili bakanlk, kamu
kurulular, meslek teekkülleriyle üniversitelerin ve dier mahallî idarelerin görüleri alnr.
Plânlar dorultusunda halkn eitimi için gerekli önlemler alnarak
ikinci fkrada saylan idareler, kurumlar ve örgütlerle ortak programlar
yaplabilir. l özel idaresi, il dnda yangn ve doal afetler meydana
gelmesi durumunda, bu bölgelere gerekli yardm ve destek salayabilir.
C- KÖY YÖNETM VE SORUNLARI
Osmanl yönetim sisteminde arlkl bir yeri olan ve “karye” olarak adlandrlan köy yönetimi, Cumhuriyet’in ilk yllarnda çkarlan 442 sayl
yasa ile tanmlanm ve düzenlenmitir. Bu yasaya göre “Nüfusu 2000’nin
altnda kalan yurtlara köy denir...” Yine yasa köyü tanmlayan özellikler
olarak “Cami, mektep, otlak, yaylak...” gibi “orta mallarn”a yer vermitir.
Bugün Türkiye’deki köy says konusunda oldukça farkl rakamlar dile
getirilmektedir. Ancak, Kele’e göre (2009: 213) köy says 37.366’dr. Dier
yerleim yerleriyle birlikte 88.553 krsal yerleim birimi mevcuttur.
Köy, geleneksel toplumsal yapda arlkl yeri olan bir yerleim birimiyken günümüzde önemini büyük ölçüde yitirmitir. Dünya nüfusunun
hzla kentlemesi, dünya genelinde krsal yaam yakndan etkilemi ve
krsal nüfus birçok ülkede ve elbette Türkiye’de %30’larn altna inmitir.
Cumhuriyet döneminde belediyelerden de önce, köy yönetimleri
1924 ylnda 442 sayl yasayla yasal düzenlemeye konu olmulardr.
Katlmc niteliklerin ar bast toplum kalknmas modeli özellikle
Birinci Be Yllk Plan’ da (BYKP) (1963-1967) Köy Kalknmas’na e deerde ele alnmtr. 2. BYKP’ dan sonra planlarda toplum kalknmasna
yer verilmemitir. I. BYKP, kaynak ve insan gücü savurganlna son
vermek ve köylünün kalknmaya gönüllü katlmn salamak amacyla
toplum kalknmas modelini benimsemitir.
Köy yönetimleri, eski bir toplumsal katlma ve dayanma modeli
olan, fakat bugün daha geçerli olan imece yöntemiyle yurtta katlmna
en fazla yer veren ve bunun yasal zorunluluk olarak düzenlendii yönetimlerdir. Bu ekonomik anlamda, köylüler arasnda igücü deiimi
demektir. Gelenek hukukunun baskn olduu bölgelerde yaamaya devam eden imece yöntemi, para ekonomisinin girdii yerlerde oldukça
zayflamtr. Köyün her türlü alt yap ileri ve dier hizmetler imece
yöntemiyle çözümlenebilmektedir. mecenin kaç gün sürecei Köy htiyar Kurulu’ nun kararna baldr.
170 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Köyün akçal gereksinimlerini karlamada da, köyde yaayanlarn
katlmyla gerçekletirilen salma yöntemi uygulanmaktadr. Salma, hane
bana alnr ve miktarn yine Köy htiyar Heyeti belirler. Salmann tavannn hala 20 lira olmas, köyün gereksinimlerine akçal katlm bugün
anlamsz klmaktadr.
Köyün kalknmasna yönelik, halk katlmn benimsemi baz yaklamlar çeitli aralklarla gündeme gelmitir. Bunlardan birisi, 1965 ylndan itibaren Köy leri Bakanl aracl ile uygulanmak istenen Çok
Yönlü Krsal Alan Planlamas yaklamdr. Önceliklerin yanll ve halktan beklenen katlmn gerçeklememesi, bu yöntemin uygulanma ansn ortadan kaldrmtr.
Köy ve Köy Yönetiminin Görevleri
Köy Yasas’nn birinci maddesi, nüfusu 2000’nin altnda kalan yerleim
birimlerini köy olarak tanmlamaktadr. Yine Köy Yasas’nn ikinci maddesi, “Cami, mektep, otlak, yaylak, baltalk gibi orta mallar bulunan, toplu
veya dank evlerde oturan insanlar ba, bahçe ve tarlalaryla beraber bir
köy tekil ederler” diyerek köyün baka bir tanmn yapmtr. 20002li yllarda köy saysnn 35 bin civarnda olduu belirlenmitir.
Köy yönetiminin görevlerini yasa zorunlu görevler ve istee bal
görevler olarak ayrmtr. Buna göre zorunlu görevler aadaki gibidir:
- Köye içme suyu getirmek
- Evlere hela yaptrmak
- Evlerin çevresini temiz tutmak
- Hayvan hastalklar konusunda önlemler almak
- Çiftçi mallarn korumak ve gereken önlemleri almak
- Zararl böceklere kar mücadele etmek
- Köy odas, okul, mescit ve yol yapmak
Elbette bu görevlerin yaplp yaplmamas köyün gelirlerine ve nüfusunda baldr. Youn göçlerle önemli miktarda nüfus kaybeden köyler
ne yazk ki çounlukla ilkel yaam koullar içerisinde varlklarn devam ettirmekte ve geliim oldukça güç olmaktadr.
stee bal görevler ise:
- Ahrlarla evleri ayrmak
- Binalar badana etmek
- Mezralar korumak
- Köyün ihtiyaç duyabilecei zanaat erbabn yetitirmek
2009 | 171
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Köy Yönetiminin Organlar
Köy yönetimi, muhtar, köy ihtiyar heyeti ve köy derneinden olumaktadr. Yasaya göre, Köy Muhtarn ve Köy htiyar Meclisini seçme
hakk olan bütün kadn ve erkekler Köy Dernei’ni olutururlar.
Köy Muhtar ve Köy htiyar Meclisi dorudan doruya Köy Dernei
tarafndan seçilir. mam ve öretmen Köy htiyar Meclisi’nin doal üyesidirler. Günümüzde Köy Dernei ilerliini yitirmitir. Yetkili ve etkili
organ muhtarlktr. Muhtar köyde devlet ve merkezi kurumlarn ilerini
görür. Bunlarla birlikte köyün ilerini yürütmekte muhtarn görevidir.
Gerekli yasal düzenlemeler konusunda halk bilgilendirir ve kamu kurumlarnn köyle ilgili taleplerini karlar.
Köy htiyar Meclisi muhtarla birlikte köyle ilgili kararlar alr ve köyün ilerini yürütür. Muhtarn bakanlnda haftada en az bir kez toplant yapar, köy ilerini önem sorasna göre belirler ve yerine getirilmesini salar, imece ve salma ile ilgili kararlar alr ve köyün ortak gereksinimleri için yaplacak kamulatrma kararlar alr.
Krsal Kalknma ve Köy
Köyün ve köylünün kalknmas özellikle 1960’l yllarla birlikte merkezi kurumlarn önemli sorunlar arasnda yer almtr. Planl dönem
birçok proje ve yaklamn gelitirildii dönem olmutur. Bu proje ve
yaklamlardan bazlar unlardr (Kele, 2009: 216-222):
- Örnek Köyler: 1963-1965 yllar arasnda denenmitir. Bu yaklam “pilot köy” yaklam olarak da adlandrlm, seçilen baz köylerin çevresine de yararl olacak bir biçimde kalkndrlmas amaçlanmtr.
- Çok Yönlü Krsal Alan Planlamas: 1965 ylndan itibaren Köy
leri Bakanl tarafndan “kendine yeten köyler” oluturmak amacyla gündeme gelmitir.
- Toplum Kalknmas Yaklam: Toplum kalknmas yaklam
birçok ülkede uygulanan ve denenen bir yaklamdr. DPT ve üniversiteler yaklama önemli destekler salamtr. Ancak, yaklam
baarl olamamtr.
- “Merkez Köy”, “Köy-Kent” ve “Tarm Kentleri” yaklamlar: Bu
yaklamlarn ortak özellii, bir köyün merkez olarak seçilmesi ve kamu hizmetleri ve kurumlar olarak güçlendirilmesi ve çevresindeki
köylerinde bu hizmetlerden yararlanmas anlayna dayanmaktadr.
Merkez köyler projesi 1983 ylnda Bakanlar Kurulu karar ile balatlmtr. Projenin amac, “öncelikli yerleme merkezleri aracl ile”
çevredeki yerleim birimlerine kamu hizmetlerinin ulatrlmas olarak
belirtilmitir. Merkez köylerin says 1990 yl itibariyle 4319 olarak belir172 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
lenmitir (Doanay, 1993: 2-7). DPT tarafndan yaplan aratrmada su,
elektrik, salk, eitim ve ulatrma-haberleme öncelikli hizmet alanlar
olarak belirlenmitir. kincil hizmetler ise, güvenlik, tarmsal etkinlikler için
teknik yardm, banka ubesi, souk hava deposu gibi hizmetlerdir. Bu projede, krsal kalknma sorunlarn çözecek kesin sonuçlar alnmasa da, belirli
altyap hizmetlerinin krsal alana yaylmas bakmndan önemli gelimelerin kaydedildii sonucuna varlmtr (Doanay, 1993: 11-12).
Bu projelerden bazlar 2000’li yllara kadar uygulanmaya çallm bazlar unutulmutur. 1990’l yllarn sonuna doru dönemin Babakan Bülent Ecevit tarafndan yeniden gündeme getirilen “Köy-Kent” projesi önemli tartmalara neden olmu ve yeniden uygulanmaya çallmtr. Ancak,
ksa sürede unutulmutur. 2000’li yllarla birlikte yeni krsal gelime ve
kalknma projeleri gündem gelmi, hepsinden önemlisi de Köylerin Altyapsn Destekleme Projesi (KÖYDES) ad altnda oldukça etkili bir proje
uygulanmaya konmutur. çileri Bakanl Projeyi 2005 ylnda balatmtr. KÖYDES projeleri bölgesel planlara, ilgelime planlarna ve yllk programlara göre gerçekletirilmektedir. Projelerde köylere içme suyu götürülmesi ve yollarnn yaplmas önceliklidir (Kele, 2009: 228-229).
çileri Bakanl’nn verilerine göre proje kapsamnda 2005-2008 yllar arasnda köylerin su ihtiyac kapsamnda 27.568 çalma; yol alt yaps ile ilgili olarak da 20.464 çalma gerçekletirilmitir. Bu proje ve
çalmalarla ilgili olarak 4 700 000 000 TL ödenek kullanlmtr
(http://www.mahalli-idareler.gov.tr).
Rakamlara bakldnda oldukça önemli alt yap çalmalarnn yapld görülmektedir. Proje kapsamnda özellikle köylerin içme ve kullanma suyu gereksinimlerinin karlanmas, köylerdeki evlere su götürülmesi; köylerin yol gereksinimlerinin karlanmas konusunda oldukça önemli ve kaydadeer ilerlemeler görülmütür. Köylü nüfusun asgari
yaam gereksinimlerinin karlanmasnda bu projelerin yaamsal öneme
sahip olduu söylenebilir. Ancak, henüz projelerin ne kadar
etkinolduu konusundaki aratrmalar yetersizdir.
2009 | 173
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
SONUÇ VE GENEL DEERLENDRME
Küresellemenin zorunlu bir sonucu olarak, yerel ve ulusal yaplar
deimekte ve yeniden yaplanmaktadr. Yeniden yaplanma sürecinde
yeni kavram ve kurumlar hem yerel hem de ulusal sisteme eklemlenmektedir. Çada demokratik sistemler bu yaplar daha ileriye götürmeye çalrken, gelimekte olan ülkeler/sistemler de bu gelimelerden
kendi yetenekleri ölçüsünde yararlanmaya çalmaktadrlar. Avrupa,
ABD ve Japonya kökenli kavram ve kurumlar, özellikle 1990’l yllardan
itibaren bütün dünyay deyim yerindeyse adeta “istila” etmi durumda.
Bu etkileme ve yaylma sürecinin olumsuz birtakm etkilerin yannda
elbette oldukça fazla sayda olumlu etkileri de olmaktadr.
Özellikle yerel ve ulusal siyasetin demokratikletirilmesine yönelik
admlar küresellemenin etkisiyle birçok ülkede gözlemlenmektedir.
Devletin “etkinletirilmesi”, bizzat “yapan” devletten “yönlendiren”
devlete geçi gibi konular yönetimde önemli dönüümlerin temel amac
olmutur. Özel sektör yöntemlerinden yararlanlarak, kamu yönetiminin
ve elbette yerel yönetimlerin daha demokratik, etkin, verimli, hesap verebilen, effaf ve yurtta odakl bir yapya büründürülmesi konusunda
yeniden yaplanma süreçleri youn bir biçimde devam etmektedir.
Bütün yetkileri elinde toplayan ve dorudan yöneten bir merkezi
yönetimde ilevsellii salama sorunlar kangren noktasna ulaabilmekte, sistemin ilerlii bir türlü salanamamaktadr. Bu durumda, yönlendiren bir devletin, toplumun ve toplumsal aktörlerin önde olduu bir
yönetimin öne çkmasn sakncal görmemek gerekir. Ulusal çkarlar
korumada duyarllk düzeyi yükseltilmi toplumsal aktörlerle birlikte,
hantallk ve ilevsizlik sorunlarn am bir yönetimin daha dinamik ve
ilevsel olacan düünmek daha doru görünmektedir.
Özelletirme yoluyla devletin küçültülmesi; toplam kalite yönetimi,
stratejik yönetim, yönetiim gibi yeni paradigmalarla kamu yönetiminin
etkinletirilmesi, düzenleyici kurumlar ve kalknma ajanslar yoluyla
merkezi yönetimin yükünün azaltlmas ve yerel kalknmann hzlandrlmas, yeni dönemin oldukça önemli kazanmlar olarak görünmektedir. Bu yeniliklerde zaman zaman “arza” oluturabilecek durumlarda
ortaya çkmaktadr. Ancak, unutulmamaldr ki, “gelime” bir süreçtir
ve bu süreçte de bütün arzalarn onarlma olanaklar aranacaktr. Hiçbir
sorun için mucize çözüm formülleri yoktur. nsanlk tarihi genel olarak
“iyiyi arama” tarihidir. Yeni modellerin ve kavramlarn en önemli katks kukusuz, bütün sorunlarn “monolojik” deil, “diyalojik” bir yolla
çözümünde srar etmeleridir. Katlmc ve etkileimci yaklamlar, yeni
modellerin çekirdeinde yer almakta ve önemli olanaklar sunmaktadr.
174 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Bu olanaklar, yönetimin yeniden yaplanmasnda “yurttaa” özel bir
önem atfetmekte ve sistemin merkezine oturtmaktadr.
Yeni yönetim anlay, karlkl etkileime dayanan bir yönetim anlaydr. Yukardan aaya buyruklar veren ve kat hiyerariye dayanan yap artk terk edilmek zorundadr (Top-down direction yerine topdown communication). letiim ve etkileim, temel ilkedir. Yönetim ister
ulusal, isterse yerel alanda olsun, “Ne üretirsem, ne sunarsam kabul
edilmek zorundadr!” anlayndan vazgeçmek zorunda kalmtr. Bunun yerine, yurtta beklentilerine duyarl bir sistem ina etme anlay
giderek kendini göstermektedir.
Türkiye’de de, yakn dönemde younlaan yeniden yaplanma çalmalar küresel gelimeler dikkate alnarak yürütülmütür. Gelimi
modeller örnek alnarak, bu modellerdeki kavramlar, kurumlar ve ilkeler yeniden yaplanmayla ilgili yasalara eklemlenmitir. Tarihsel gelime
sürecine bakldnda, 1839 Tanzimat Fermanyla birlikte hem merkezi
yönetimde hem de yerel yönetimde kararl bir biçimde Batl tipolojilere
uygun bir yeniden yaplanma çabasnn balad söylenebilir. Reformlarn sereklilii konusunda önemli skntlar yaansa da, o dönemden
günümüze yönetim anlaynda, yurtta-yönetim ilikilerinde ve kamu
hizmetinin sunumu konusunda önemli mesafeler alnmtr. Cumhuriyet döneminde, özellikle 1980’li yllarla birlikte çada dünyadaki gelimeler daha yakndan izlenebilmi ve Türkiye’nin bu çizgiyi yakalamas konusunda önemli admlar atlmtr.
Yerel yönetimlerin yetkilerinin ve gelirlerinin artrlmas konusunda
1985 yl milat olarak görülebilir. Sonrasnda, bu iyiletirmeler ve geliim
devam etmitir. Son hükümet döneminde 2004 ve 2005 yllarnda çkarlan yasalarda da, gerek küresellemeyle birlikte ortaya çkan kurum ve
kavramlara, gerekse Avrupa Birlii uyum sürecinin gerei olarak yaplmas gereken düzenlemelere yer verilmitir. Bütün yasalarda, yönetiim, performans, stratejik yönetim, ombudsman, bilgi edinme/açklk,
yerel gündem 21, katlm, kent konseyleri, gönüllülük gibi çada ilke,
kuram ve kurumlara yer verilmitir. Ayrca, “acil durum planlamas”
gibi afet yönetimi ile ilgili stratejik görevler de yerel yönetimlerin görev
alanlar içerisinde önemli bir yer edinmitir. Özellikle belediyeler hizmetleriyle, yerel siyasete yaptklar katklar ile, kültürel etkinlikleri ve
uluslar aras ibirlikleriyle Türk yerel yönetim sisteminde arlkl bir
yere sahip olmulardr. Bu görevleri ve etkinlikleri için genel bütçeden
önemli paylar aktarlmaktadr. çileri Bakan’nn verdii bilgiye göre
2002 ylnda belediyelere 4.07 milyar TL kaynak aktarlrken bu rakam
2009 | 175
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
2008 ylnda 15.08 milyar kaynak aktarlmtr. 2008 ylnda belediyelerin
toplam gelirleri 40 milyar TL’yi bulmutur (Kulaç, 2009: 5). Bu muazzam
rakamlara bakldnda, bu kadar kaynak aktarlan kurumlarn hem
genel siyasette hem de yerel siyasette ne kadar arlkl bir yere sahip
olduu, bu konumun giderek güçlendii görülecektir. Bu gelime, hem
belediyelerin “özerkliini”, “i yapma” becerisini” ve “kurumsallama”
yeteneklerini artracaktr, hem de belediyelerin hem devlet hem de kamuoyu tarafndan daha sk izlenmesini ve denetlenmesini zorunlu hale
getirecektir.
Bu düzenlemeler ve gelimeler, kukusuz kusursuz deildir. Oldukça önemli sorunlar da vardr. Ancak, her eye ramen önemli bir admdr ve özellikle yerel yönetim sistemimizi birkaç adm daha ileriye tamtr.
Türkiye’de yerel yönetimlerin her eye ramen, yapsal, ilevsel ve
demokratiklik sorunlar devam etmektedir. En azndan yasalarn uygulanmasnda yerel yönetimlerin oldukça çekingen bir tutum içerisinde
olduu da belirtilebilir. Türkiye’de yerel yönetimlerin en temel/önemli
sorunu kurumsallama sorunudur. Hizmet üretmede ve sunmada genel
düzeyde bir uzmanlama ve profesyonellik sorunu yaanmaktadr. Yalnzca bu alanda deil, demokratik mekanizmalarn kurgulanmasnda ve
uygulanmasnda da (kent konseylerinde olduu gibi) önemli aksaklklar
olduu söylenebilir. Katlmn/demokratik ilkelerin kurumsallamas,
halkn her zaman içinde olduu yerel yönetim mekanizmalarnn baarlmas birincil hedef olmaldr. Belediyelerin temel yerel yönetim kurumu olarak giderek güçlendii bir dönemde, her türlü yasal ve güncel
pratiklere ramen, demokratiklemede önemli gerilemelerin yaandn
belirtmek ne yazk ki önemli bir görev olarak karmzda durmaktadr.
Belediyelerin büyüklük/ölçek, demokratiklik ve ilevsellik sorunlar
devam etmektedir. Yasal düzenlemelere ramen, spor klüplerine olan destekler sürmektedir. Ancak, 1980’li yllardan itibaren Türkiye’de yerel yönetimler Batl gelimi modellerde olduu gibi hizmet vermeye, kurumsallamaya ve halk tarafndan da bu ekilde alglanmaya balamtr. Yerel
yönetim ve yerel alan Türkiye’de giderek güçlenmektedir. Yurttalarn daha duyarl olduu yerel alanlarda, kukusuz yerel yönetimler daha etkin ve
verimli hizmet sunma olanana kavuabileceklerdir.
Yerel yönetimlerin de, küresel gelimeleri ve yenilikleri yakndan izlemeleri, birer “örenen kurum” olarak kendilerini alglamalar ve çalanlarn kurum kimlii ile özdeletirmeleri gerekir ki, kendilerini daha
kolay gelitirebilsinler ve gerçekten “yurtta odakl” olabilsinler…
176 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
KAYNAKÇA
Acar, Muhittin (2003), “Yerel Yönetimler ve Sivil Toplum Kurulular: likiler ve Etkileimler”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A.
Çukurçayr&A. Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya.
Akgün, Birol (2003), “Küreselleme, Sanal Siyaset ve E-Demokrasi”,
Küresel Sistemde Siyaset, Yönetim, Ekonomi, (Ed.: M. Akif
Çukurçayr), Çizgi Kitabevi, Konya.
Aktan, C. Can (2003), Deiim Çanda Devlet, Çizgi Kitabevi,
Konya.
Alada, Adalet B. (2007), “Küreselleen ehrin “Geleneksel Mahallesine” Reddiye”, Yerellik ve Politika, Küreselleme Sürecinde Yerel Demokrasi-Ruen Kele’e Armaan, (Ed.: A. Mengi), Cilt: 3, mge
Kitabevi, Ankara.
Altnok, Ramazan (2003), “Kaliteli Hizmet Sunumunun Bir Arac
Olarak E-Devlet”, Kamu Yönetiminde Kalite 3. Ulusal Kongresi Bildiriler Kitab, TODAE Yayn, Ankara.
Alatl, Alev (2006), “Küreselleme Sürecinde AB”, [Siyasal Bilgiler
Fakültesi], Uluslararas likilerde Olaylar ve Yorumlar Dergisi, Erdem
Güne Söyleisi, www.alevalatli.com, (05.06.2009).
Aslanolu, Rana A. (1998), Kent, Kimlik ve Küreselleme, Asa Yaynevi, Bursa.
Ate, Hamza (2003), “E-Devletin Kuramsal Temelleri: Eletirel Bir
Yaklam”, Kamu Yönetiminde Kalite 3. Ulusal Kongresi Bildiriler
Kitab, TODAE Yayn, Ankara.
Ate, Hamza (2001), “letmeci, Giriimci ve Verimli Yeni Bir Kamu
Yönetimi ve Devlet Anlayna Doru”, .Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi
Dergisi”, No. 25, stanbul.
Avrupa Konseyi (1996), Avrupa Kentsel art, (Çev.: Z. Yener&K.
Arapkirliolu), B, Mahalli dareler Genel Müdürlüü Yayn, Ankara.
Banner, Gerhard (1994), “Steuerung kommunalen Handelns”,
Kommunal Politik, (Hrsg. R. Roth, H. Wollmann), Leske+Budrich,
Opladen.
Babakanlk Toplu Konut daresi Bakanl (1993), Türkiye'de Yerel
Yönetim Sisteminin Gelitirilmesi, Ankara.
Bakaya, Fikret (2002), Küresellemenin Karanlk Bilançosu, 2.
Bask, Maki Basn-Yayn, Ankara.
Bernotat, Ignar (1982), “Planungsbeteiligung als Instrument
politischer Sozialisation”, in: Bürgerbeteiligung, Von der Theorie zur
2009 | 177
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Handlungsorientirung, Detlef Garbe(Hrsg.), Verlag Peter Lang, Frankfurt am Main.
Bertelsmann Stiftung (1996), Demokratie und Effizienz in der
Kommunalverwaltung, 4. Auflage, Band 1, Verlag Bertelsmann
Stiftung, Gütersloh.
Bogumil, Jörg/Lars Holtkamp (2006), Kommunalpolitik und
Kommunalverwaltung-Eine policyorientierte Einführung, VS Verlag
für Sozialwissenschaften, Wiesbaden.
Bogumil, Jörg/Leo Kissler (1995), Vom Untertan zum Kunden?
Möglichkeiten und Grenzen von Kunden Orientierung in der
Kommunalverwaltung, edition sigma, Berlin.
Born,
Manfred
(1997),
Entwicklung,econtur, Bremen.
Indikatoren
zur
Nachhaltigen
Bumin, Kürat (1990), Demokrasi Araynda Kent, Ayrnt Yaynlar, stanbul.
Buschor, Ernst (1994), “Der Auftrag der kommunalen Verwaltung:
Demokratie und Leistung sind kein Widerspruch!”, Bertelsmann
Stiftung
(Hrsg.),
Demokratie
und
Effizienz
in
der
Kommunalverwaltung, Gütersloh.
Can, Hasan H. (2007), “Uygulamada Yeni Mahalli dare Yasalar”,
Kayfor IV, Kuramdan Uygulamaya Yönetim ve Reform Bildiriler Kitab, Mula Üniversitesi Yayn, Mula.
Castells, Manuel (1997), Kent, Snf, ktidar, Çev., Asuman Erendil,
Bilim ve Sanat Yaynevi, Ankara.
Çapolu, Gökhan (1994), Türkiye‘de Siyasi Tkankl Amak çin,
Stratejik Aratrmalar Vakf, Ankara.
Çeçen, Anl (1994), “Yerel Yönetim ve Kültür”, Yerel Yönetimler ve
Demokrasi, Sosyal Demokrasi Yaynlar, Ankara.
Çitçi, Oya (1996), “Temsil, Katlma ve Yerel Demokrasi”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 5, Sayr: 6, TODAE, Ankara.
Çukurçayr, M. Akif/ H. Tuba Erolu (2008), “Kent Yönetiminde
Demokratik Bir Açlm Olarak Kent Konseyleri”, 1. Ulusal Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildiriler Kitab, Sakarya Üniversitesi BF Yayn,
Sakarya.
Çukurçayr, M. Akif (2007), “Kamu Yarar, Türkiye’de Kentsel Alanlarn Gelecei ve Yurtan Sorumluluu”, Yerellik ve Politika, Küreselleme Sürecinde Yerel Demokrasi-Ruen Kele’e Armaan, (Ed.: A.
Mengi), Cilt: 4, mge Kitabevi, Ankara.
178 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Çukurçayr, M. Akif (2006a), Siyasal Katlma ve Yerel Demokrasi, 3.
Bask, Çizgi Kitabevi, Konya.
Çukurçayr, M. Akif (2006b), “Tanzimattan Günümüze Yerel ve Genel Siyasal Düzenlemelerde Temel Aktör Olarak Yurtta”, Kamu Yönetiminden Planlamaya Yeniden Yaplanma Sempozyumu Bildiriler
Kitab, (Haz.: P.P. Özden&A.Alada), Yldz Teknik Üniv., TMMOB ve
stanbul Üniversitesi, stanbul
Çukurçayr, M. Akif/Esra B. Sipahi (2005), “Bakana Mesaj Yerine
Ular m? Görüntü Üretme ve levsellik Üzerine Bir Aratrma, 4. Bilgi,
Ekonomi ve Yönetim Kongresi, Sakarya Üniversitesi, BF Yayn, Sakarya.
Çukurçayr, M. Akif (2003a), Yurtta Odakl Yerel Yönetim, Çizgi
Kitabevi, Konya.
Çukurçayr, M. Akif (2003b), “Dünyada Yerel Yönetimlerin Deien
Rolü ve Yeni Kimlii”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 12, Say:
3, TODAE, Ankara.
Çukurçayr, M. Akif/Esra B. Sipahi (2003), “Yönetiim Yaklam ve
Kamu Yönetiminde Kalite”, Saytay Dergisi, Say: 50-51, Ankara.
de Tocqueville, Alexis (1962), Amerika’da Demokrasi, (Çev. T. Timur), Türk Siyasi limler Dernei Yaynlar, stanbul.
Devlet Denetleme Kurulu (1996), Yerel Yönetimler: Sorunlar ve
Çözüm Önerileri, DDK Yaynlar, Ankara.
Doanay, Filiz (1993), Merkez Köyler, DPT Yaynlar, Ankara.
DPT (1994), Mahalli dareler ve Büyükehir Yönetimi, Yedinci Be
Yllk Kalknma Plan Özel htisas Komisyonu Raporu, Ankara.
DPT (1993), "Ekonomik ve
Sosyal Sektörlerdeki Gelimeler",
6.BYKP, 1993 Yl Program Denetleme Çalmalar, DPT Yaynlar,
Ankara.
Efe, Orhan (1996), “Bursa’da Katlm Deneyimleri”, (Der. Orhan Bilgin), Helsinki Yurttalar Dernei, Yurtta Katlm ve Yerel Yönetimler
Boaziçi Semineri, Bursa.
Eke, A. Erkan (1982), Anakent Yönetimi ve Yönetimleraras likiler, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yaynlar, No: 505, Ankara.
Eliçin-Arkan, Yeeren (2008), “Avrupallama: Kavramsal Bir Çerçeve”, Kamu Yönetiminde Yeni Vizyonlar, (Ed.: Bekir Parlak), Turhan
Kitabevi, Ankara.
Emrealp, Sadun / Selahattin Yldrm (1993), Yerel Yönetimde Baarnn Yollar, Babakanlk Toplu Konut daresi Bakanl, Ankara.
2009 | 179
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Eraydn, Ayda (2001), “Küreselleme-Yerelleme ve levleri Farkllaan Kentler”, Cevat Geray’a Armaan, Mülkiyeliler Birlii Yaynlar:
25, Ankara.
Erdumlu, Güngör (1993), Büyükehir Belediyeleri Aratrmas, DPT
Yaynlar, Ankara.
Erylmaz, Bilal (1997), Yerel Yönetimlerin Yeniden Yaplanmas,
Birleik Yaynclk, stanbul.
Etzioni, Amitai (1995), Individuum, Werte und gesellschaftliche Moral, in: Börsen Zeitung, (24.10.1995).
Falay, Nihat, Ersin Kalaycolu ve Umut Özkrml (1996), Belediyelerin Mali Yönetimi, Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakf, stanbul.
Gabriel W., Oscar (1983), Gesellschaftliche Modernisierung,
Politische Beteiligung und Kommunlae Demokratie, Strukturen,
Bedingungen und Folgen bürgerschaftlicher Beteligung an der
Kommunalen und Nationalen Politik, in: Oscar W. Gabriel (Hrsg.),
Bürgerbeteiligung und Kommunale Demokratie, Minerva Publikation,
München.
Galbraith, J. Kenneth (1993), Yeni Dünya Düzeni, Çev.: Kadir Çalayan, Aaç Yaynclk, stanbul.
Geray, Cevat (1995), “Sunu”, Yerel Yönetimlere Bak, Genel Yerel Yönetimler Sempozyumu (1994), Genel Yaynlar, Ankara.
Geray, Cevat/Can Hamamc (1994), Belediyecilik Eitimi, Türk Belediyecilik Dernei ve Konrad Adenauer Vakf Yayn, Ankara.
Geray, Cevat (1960), ehir Planlamasnn Balca Tatbik Vastalar,
A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yaynlar, Ankara.
Giddens, Anthony (2000), Üçüncü Yol, (Çev.: Mehmet Özay), Birey
Yaynclk, stanbul.
Giddens, Anthony (1997), Jenseits von Links und Rechts, Aus dem
Englishen von Joachim Schulte, Suhrkamp Verlag, Frankfurt am Main.
Gleim-Egg, Heidrun (1996), Kommunikative Problembevaeltigung
in Staat und Privatwirtschaft, Forschungsinstitut, Speyer.
Gökçe, Gülise (2003), “Küreselleme ve Yerelleme likileri Üzerine
Bir Tartma”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A. Çukurçayr&A.
Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya.
Görmez, Kemal (1997), Yerel Demokrasi ve Türkiye, Vadi Yaynlar,
2. Bask, Konya.
180 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Göymen, Korel (2000), “Türkiye’de Yerel Yönetimler ve Yönetiim:
Gereksinmeler, Önermeler, Yönelimler”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 9, Say: 2, Ankara.
Gret, Marion/Yves Sintomer (2004), Porto Alegre-Farkl Bir Demokrasi Umudu, thaki Yaynlar, stanbul.
Gül, Hüseyin/Dilek Memiolu (2007), “Yapsal Deiim Sorunu
Çerçevesinde Yönetsel Reform”, Kamu Yönetiminin Yapsal ve levsel
Sorunlar, (Ed.: M. A. Çukurçayr&G. Gökçe), Çizgi Kitabevi, Konya.
Güler, Birgül A. (2002), “Yerel Yönetimlerde Reform Sorunu”, Yerel
Yönetimler Sempozyumu Bildirileri, TODAE Yayn, Ankara.
Güler, Birgül A. (2000), “Yerel Yönetimlerde Reform Sorunu”, Yerel
Yönetimler Sempozyumu Bildirileri, TODAE Yayn, Ankara.
Güler, Birgül A. (1998), Yerel Yönetimler-Liberal Açklamalara
Eletirel Yaklam, TODAE Yayn, Ankara.
Güler, Birgül A. (1996), Yeni Sa ve Devletin Deiimi, Yapsal
Uyarlanma Politikalar, TODAE Yayn, Ankara.
Güler, Birgül A. (1995), “Yerel Yönetimler ve Demokrasi,” Yerel Yönetimlere Bak, Genel Yerel Yönetimler Sempozyumu (1994), Genel
Yaynlar, Ankara.
Güngör, Hayrettin (2009), “Türkiye Belediyeler Birlii ve stanbul
Büyükehir Belediye Bakan Kadir Topba”, ller ve Belediyeler Dergisi, (Röportaj), Say: 734-735, Türkiye Belediyeler Birlii Yayn, Ankara.
Gürsel, Yücel (1990), Demokratikleme Sürecinde Kent ve nsan, e
yaynlar, stanbul.
Hamamc, Can (1981), Merkezi Yönetim-Yerel Yönetim Ekseninde
Belediyelerimizin Yaps ve Demokratikleme Eilimi, (Yaynlanmam doktora tezi), A.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.
Healey, Dennis (1993), Yeni Dünya Düzeni, Çev.: Kadir Çalayan,
Aaç Yaynclk, stanbul.
Heinz, Rainer (2000), Kommunales Management- Überlegungen zu
einem KGSt-Ansatz, Schaefer Poeschel Verlag, Stuttgart.
Hill, Hermann (1996), “Vergess die Bürger nicht!”, in: Ulrich
Schückhaus (Hrsg.), Kommunen in Not- Wege aus der Krise, SchaefferPoeschel Verlag, Stuttgart.
Hill, Hermann (1995), “Mediation im Kontext neuerer
Entwicklungen von Recht und Staat”, in: Umweltmediation in
Deutschland, bei der Umweltkongress Düsseldorf Dokumentation,
(Hrsg.Arbeitsgemeinschaft für Umweltfragen e.V.), Düsseldorf.
2009 | 181
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
nan, Atilla (1998), “Mahalli dareler Kanun Taslana Göre Demokratik Kitle Örgütlerinin Yerel Yönetimlere Demokratik Katlm”, Çada
Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 7, Say: 2, TODAE, Ankara.
sbir, E. Günay (1991), ehirleme ve Meseleleri, 2.B., Gazi Büro
Kitabevi, Ankara.
Kahraman, Hasan B. (2008), Türk Siyasetinin Yapsal Analizi-I,
Kavramlar, Kuramlar, Kurumlar, Agora Kitapl, stanbul.
Kalaycolu, Ersin/A. Yaar Sarbay (tarihsiz), “Tanzimat: Modernleme Aray ve Siyasal Deime”, Türkiye’de Siyaset: Süreklilik ve
Deiim, (Der.: E. Kalaycoplu&A.Y. Sarbay), Der Yaynlar, stanbul.
Kapucu, Naim (2003), “Yeni Yönetim Yaklamlar ve Yerel Yönetimler”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A. Çukurçayr&A. Tekel),
Çizgi Kitabevi, Konya.
Kapucu, Naim/Muhammet, Kösecik (2003), “Ülkeler Arasnda Yönetsel Reform Transferi: “Yeni Kamu Yönetimi” Örnei”, Küresel Sistemde Siyaset, Yönetim, Ekonomi, (Ed.: M. Akif Çukurçayr), Çizgi
Kitabevi, Konya.
Karayalçn, Murat (1994), “Sunu”, Demokrasinin Tabana Yaylmasnda Yerel Yönetimlerin Önemi, SAV Yayn, Ankara.
Kazanc, Metin (1982), “1973 Sonras Belediyeler ve Belediyelere likin Sorunlar”, Yeni Bir Belediyecilie Doru, Ed: Ergun Türkcan, Türk
dareciler Dernei Yayn, 3. Kitap, Ankara.
Kele, Ruen (2009), Yerinden Yönetim ve Siyaset, 6. Basm, Cem
Yaynevi, stanbul.
Kele, Ruen (2003), “Yerellik lkesi (Subsidiarity) ve Avrupa Konseyi”, Avrupa Konsey, Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi
Andlamalar ve lgili Mevzuat, (Hazrlayanlar: H. Yava&M. Görün),
DEÜ, BF Yayn, zmir, ss. 3-5
Kele, Ruen (2001), “Küreselleme ve Yerel Yönetimler”, Cevat
Geray’a Armaan, Mülkiyeliler Birlii Yaynlar: 25, Ankara.
Kele, Ruen (2000), Yerinden Yönetim ve Siyaset, 4. Basm, Cem
Yaynevi, stanbul.
Kele Rusen (1999), Avrupa’nn Bütünlesmesi ve Yerel Yönetimler,
Türk Belediyecilik Dernegi&Konrad Adenauer Vakf Yayn, Ankara.
Kele, Ruen (1994), “Yerel Yönetimlerde Yeniden Yaplanma: Avrupa ve Türkiye”, Yerel Yönetimlerde Yeniden Yaplanma Uluslararas
Konferans, Türk Belediyecilik Dernei Yayn, Ankara.
Kele, Ruen (1993), Kent ve Siyaset Üzerine Yazlar (1975-1992),
IULA-EMME Yayn, stanbul.
182 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Kele, Ruen (1992), Yerinden Yönetim ve Siyaset, Cem Yaynevi, stanbul.
Kele, Ruen (1985), “Türkiye’de Anakent Yönetimi”, Amme daresi
Dergisi, Cilt:18, Say: 2, Ankara.
Kele, Ruen (1961), ehir ve Bölge Planlamas Bakmndan ehirleme Hareketleri, A. Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Yaynlar, Ankara.
KGSt (1984), Bürger und Verwaltung III: BürgerengagementSelbsthilfe, Helfergruppen, Bürgermitverantwortung-, Bericht Nr.
12/1984, Köln.
Kili, Suna (tarihsiz), “1876 Anayasas’nn Çadalama Sorunlar
Açsndan Deerlendirilmesi”, Türkiye’de Siyaset: Süreklilik ve Deiim, (Der., E. Kalaycolu/A. Y. Sarbay), Der Yaynlar, stanbul.
Klages, Helmut (1997), Verwaltungsmodernisierung: “Harte” und
“Weiche” Aspekte, Speyerer Forschungsberichte 172, Speyer.
Kösecik, Muhammet (2008a), “Yerel Yönetimlerde ‘Avrupallama’”,
Yerel Siyaset, Okutan Yaynclk, stanbul.
Kösecik, Muhammet (2008b), “Avrupa Birlii’nin Katlm Öncesi Mali Yardmlar Kapsamnda Türkiye’de Desteklenen Yerel Yönetim Projeleri: Sorunlar, Sonuçlar ve Öneriler”, 1. Ulusal Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildiriler Kitab, Sakarya Üniversitesi BF Yayn, Sakarya.
Kösecik, Muhammet (2007), “Avrupa Birlii’ne Üyelik Sürecinin Türkiye’nin Yerel Yönetim Yapsna Etkileri”, Yerel Yönetimler Üzerine Güncel
Yazlar-II, (Ed.: H. Özgür&M. Kösecik), Nobel Yaynevi, Ankara.
Kösecik, Muhammet (2003), “Avrupa Birlii’ne Hazrlk Sürecinde
Yerel Yönetimler”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A.
Çukurçayr&A. Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya.
Kösecik Muhammet (2002), “Avrupa Birlii’nin Bütünlemesi Sürecinde Yerel Yönetimler”, Avrupa Birlii le Bütünleme Sürecinde Yerel Yönetimler, (Ed.: B. Parlak&H. Özgür), Alfa Yaynevi, stanbul.
Kulaç, Burcu (2009), “Belediye Bakanlarnn Büyük Bulumas Antalya’da Gerçekleti”, ller ve Belediyeler Dergisi, (Haber-Yaz), Say:
734-735, Türkiye Belediyeler Birlii Yayn, Ankara.
Leblebici, Doan N. v.d. (2003), “Türkiye’de Kamu Kesiminde Bilgi
Teknolojileri Uygulamalar ve E-Bürokrasi: Örgütsel Dönüüm Üzerindeki Etkiler”, Kamu Yönetiminde Kalite 3. Ulusal Kongresi Bildiriler
Kitab, TODAE Yayn, Ankara.
Mengi, Ayegül (2007), “Avrupa Birlii’ne Uyum Sürecinde Yerel
Yönetimlerle lgili Düzenlemeler”, Yerellik ve Politika, Küreselleme
2009 | 183
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Sürecinde Yerel Demokrasi-Ruen Kele’e Armaan, (Ed.: A. Mengi),
Cilt: 4, mge Kitabevi, Ankara.
Mengi, Ayegül (1998), Avrupa Birlii’nde Bölgeler Karsnda Yerel Yönetimler, maj Yaynclk, Ankara.
Mobile Government Consortium nternational-UK –MGC- (2009), 1.
Ulusal Mobil Devlet Konferans, Ankara.
Nadarolu, Halil (1989), Mahalli dareler, 4.B., Beta Yaynlar, stanbul.
Ortayl, lber (1995), mparatorluun En Uzun Yüzyl, 3.B., Hil Yayn, stanbul.
Ortayl, lber (1985), Tanzimattan Cumhuriyete Yerel Yönetim Gelenei, Hil Yayn, stanbul.
Ortayl, lber (1978), “mparatorluk Döneminde Mahalli darelerin ve
Belediyeciliin Evrimi”, lhan Tekeli/lber Ortayl, Türkiye’de Belediyeciliin Evrimi, Ed.: Ergun Türkcan,TD yayn, Ankara.
Ortayl, lber (1974), Tanzimattan Sonra Mahalli dareler (184018778), TODAE Yayn, Ankara.
Ortayl, lber (tarihsiz), “Tanzimat Adam ve Tanzimat Toplumu”,
Türkiye’de Siyaset: Süreklilik ve Deiim, (Der., E. Kalaycolu/A. Y.
Sarbay), Der Yaynlar, stanbul.
Ökmen, Mustafa (2005), “Küreselleme Sürecinde Yerelleme Eilimleri ve Yerel Yönetimler”, Yerel Yönetimler Üzerine Güncel Yazlar-I,
(Ed.: H. Özgür&M. Kösecik), Nobel Yaynevi, Ankara.
Ökmen, Mustafa (2003), “Globalleme-Yerelleme Dinamikleri ve Bir
nsan Hakk Olarak Yerel Haklar”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.:
M.A. Çukurçayr&A. Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya.
Ökmen, Mustafa (2002), “Yerel Yönetimlerde Özerklik Eilimleri,
Avrupa ve Türkiye”, Avrupa Birlii le Bütünleme Sürecinde Yerel
Yönetimler, (Ed.: B. Parlak&H. Özgür), Alfa Yaynevi, stanbul.
Ökmen, Mustafa&Bura Özer (2007), “Küreselleme-Yerelleme
Dikotomisinin Açlmlar Üzerine Bir Tartma”, Küresel Esintiler ve
Yerel Etkiler Sarmalnda Türk Kamu Yönetimi, Gazi Kitabevi, Ankara.
Ökmen, Mustafa/Bekir Parlak (2002), “Küreselleme Sürecinde Yerelleme
Eilimleri ve Yerel Haklar”, Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildirileri, TODAE Yaynlar, Ankara.
Ömürgönülen, Uur (2003), “Kamu Sektörünün Yönetimi Sorununa
Yeni Bir Yaklam: Yeni Kamu letmecilii”, Çada Kamu Yönetimi-I:
184 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Konular, Kuramlar, Kavramlar, (Ed.: M. Acar&H. Özgür), Nobel Yaynevi, Ankara.
Ömürgönülen, Uur/M. Kemal Öktem (2003), “Türkiye’nin Avrupa
Birlii’ne Yönetsel Uyumu”, Kamu Yönetiminde Kalite 3. Ulusal Kongresi Bildiriler Kitab, TODAE Yayn, Ankara.
Öner, erif (2006), Yeni Mevzuat Çerçevesinde Türkiye’de Belediye Yönetimi, Nobel Yaynevi, Ankara.
Öner, erif (2005), “Katlmc Demokrasi Açsndan Belediye Kanunu”, Yerel Yönetimler Üzerine Güncel Yazlar-I, (Ed.: H. Özgür&M.
Kösecik), Nobel Yaynlar, Ankara.
Öner, erif/M. Lütfi en (2008), “5747 Sayl Yasann Kentsel Alan
Yönetimine Etkileri: Uak Kentsel Alan Örnei”, 1. Ulusal Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildiriler Kitab, Sakarya Üniversitesi BF Yayn,
Sakarya.
Öner, erif (2002), “Globalleme Sürecinde Yerellik: Demokratik ve
Katlmc Yerel Yönetimin Kurumsallatrlmas”, Avrupa Birlii le
Bütünleme Sürecinde Türkiye’de Yerel Yönetimler, (Ed: B. Parlak/H.Özgür), Alfa Yaynevi, stanbul.
Özbudun, Ergun (1975), Türkiye’de Sosyal Deime ve Siyasal Katlma, A.Ü. Hukuk Fakültesi Yaynlar, No: 363, Ankara.
Özdemir, evket (1988), Türkiye’de Toplumsal Deime ve Çevre
Sorunlarna Duyarllk, Palme Yaynlar, Ankara.
Özer, M. Akif (2005), Yeni Kamu Yönetimi-Teoriden Uygulamaya,
Platin Yaynevi, Ankara.
Özgür, Hüseyin (2003), “Yeni Kamu Yönetimi Hareketi”, Çada
Kamu Yönetimi-I: Konular, Kuramlar, Kavramlar, (Ed.: M. Acar&H.
Özgür), Nobel Yaynevi, Ankara.
Palabyk, Hamit (2003), “Yönetimden Yönetiime: Yönetiim, Kentsel Yönetiim ve Uygulamalar le Yönetiimde Ölçülebilirlik Üzerine
Açklamalar”, Yerel ve Kentsel Politikalar, (Ed.: M.A. Çukurçayr&A.
Tekel), Çizgi Kitabevi, Konya.
Parlak, Bekir/Zahid Sobac (2005), Kuram ve Uygulamalarda Kamu
Yönetimi-Ulusal ve Global Perspektifler, Alfa-Aktüel Yaynlar, stanbul.
Parlak, Bekir (2003), “Küreselleme Sürecinde Modern Ulus Devlet
ve Kamu Yönetimi”, Çada Kamu Yönetimi-I: Konular, Kuramlar,
Kavramlar, (Ed.: M. Acar&H. Özgür), Nobel Yaynevi, Ankara.
Parlak, Bekir (2002), “Avrupa birlii Perspektifinden Merkezi Yönetim-Yerel Yönetim likileri”, Avrupa Birlii le Bütünleme Sürecinde
Yerel Yönetimler, (Ed.: B. Parlak&H. Özgür), Alfa Yaynevi, stanbul.
2009 | 185
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Peters, Guy (2000), “Globalization, Institutions and Governance”,
Governance in the Twenty-first Century”, (Ed. G. Peters/D. Savoie),
McGill-Queen’s University Press.
Plamper, Harald (2000), Bürgerkommune, Hansböckler Stiftung,
Düsseldorf.
Plamper, Harald, “Global Ekonomide Güçlü Yerel Yönetimler”,
(Çev. M. A. Çukurçayr), Belediye Dergisi, Cilt :4, Say: 5, Ankara.
Ray, Binayak (1999), “Good Governance, Administrative Reform and
Socio-Economic Realities- A South Pacific Perspective”, International
Journal of Social Economics, Vol. 26, No: 1/2/3.
Reichard, Christoph (1993), “Internationale Trends im kommunalen
Management”, Kommunale Management Konsept in Europa, (Hrsg.
Banner/Reichard), Kohlhammer Verlag, Köln.
Roth, Roland (1994), “Lokale Demokratie “von unten””, Kommunal
Politik, Roland Roth, Helmut Wollmann (Hrsg.), Leske-Budrich,
Opladen.
Sandal, Ahmet (1998), “Çevre ve Katlmal Yönetim: Yerel Yönetimlerde Gönüllü Çevre Kurulularnn Yönetime Katlmas,” Yerel Yönetim ve Denetim, ç leri Bakanl Mahalli dareler Kontrolörleri Dernei Yayn, Cilt: 3, Say: 5, Ankara.
Sevgi, Cezmi (1988), Kentleme Sürecinde zmir ve Gecekondular,
Konak Belediyesi Yaynlar, zmir.
Sökmen, Polat (2002), “Dünya Sistemine Eklemlenme Çanda Yeni
Gelime Anlaylar, Yeni Yönetim Biçimleri”, Yerel Yönetimler Sempozyumu Bildirileri, TODAE Yayn, Ankara.
Tekeli, lhan (2006), Katlmc Demokrasi ve Sivil Toplum Kurulular, 2. Bask, Sosyal Demokrasi Dernei Yaynlar-1, Ankara.
Tekeli, lhan (2001), Modernite Alrken Kent Planlamas, mge
Kitabevi, Ankara.
Tekeli, lhan (1999), Modernite Alrken Siyaset, mge Kitabevi,
Ankara.
Tekeli, lhan (1993), “Kent Planlamas ve Katlm Üzerine Düünceler,” Planlamaya Katlm, Türkiye’de 14. Dünya ehircilik Günü Kolokyumu, M.Ü. Yayn, stanbul.
Tekeli, lhan (1983), “Yerel Yönetimlerde Demokrasi ve Türkiye’ de
Belediyelerin Geliimi”, Amme daresi Dergisi, Cilt: 16, Say: 2, Ankara.
Tekeli, lhan (1978), “Cumhuriyet döneminde (1923-1973) Türkiye’de Belediyeciliin Evrimi”,lhan Tekeli/lber Ortayl, Türkiye’de
Belediyeciliin Evrimi, Ed.: Ergun Türkcan, Ankara.
186 | 2009
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Thraenhardt, Dietrich (1994), “Die Kommunen und die Europaeische
Gemeinschaft”, Kommunal Politik, (Hrsg. R. Roth, H. Wollmann),
Leske+Budrich, Opladen.
Timur, Taner (2004), Türkiye Nasl Küreselleti?, mge Kitabevi,
Ankara.
TODAE (1991), KAYA Genel Rapor, TODAE Yayn: 238, Ankara.
Toker, M. Cem/Birol Ekici (2003), “Vatanda Odakl Yönetim ve çileri Bakanl Uygulamas”, Kamu Yönetiminde Kalite 3. Ulusal Kongresi Bildiriler Kitab, TODAE Yayn, Ankara.
Tolan, Barlas (1977), Büyük Kent Sorunlarna Toplu Bir Bak, Ankara ktisadi ve Ticari limler Akademisi Yaynlar, No: 99, Ankara.
Toprak, Zerrin (2001), Yerel Yönetimler, (Yaynevi belirtilmemi),
zmir.
Toprak, K. Zerrin (2000), “Yönetim Stratejilerindeki Gelimeler”,
Türk dare Dergisi, Say: 426, Ankara.
Toprak, Zerrin (1990), "Büyükkent Yönetim Sistemi ve Kent Yönetiminde Ekonomik Kararlarn Etkinlii", Türk dare Dergisi, S. 389, Ankara.
Toprak, Zerrin (1988), Kent Yönetimi ve Politikas, 2.B., Akevler
Akdeniz Bilimsel Aratrma Merkezi Yaynlar, zmir.
Tortop, Nuri (1991), Mahalli dareler, 4.B., TODAE Yaynlar, Ankara.
Tortop, Nuri (1984), Mahalli dareler, TODAE, Yayn No: 211, Ankara.
Turan, Ali Eref (2008), Türkiye’de Yerel Seçimler, stanbul Bilgi
Üniversitesi Yaynlar, stanbul.
TÜBTAK (1991), "Yer Küre Daha Ne Kadar ehir Tayabilir", Bilim
ve Teknik Dergisi, (Çev.dris Özyldrm), Cilt: 24, Say: 287, Ankara.
TÜSES Vakf (1991), Yerel Yönetimler çin Demokratik Bir Model
Aray, TÜSES Yayn, zmir.
Ultzhöffer, Jörg/Carsten Ascheberg (1996), Engagement in der
Bürgergesellschaft, Sozialministerium Baden-Württemberg (Hrsg.), Die
Geislingen
Studie
3,
Sozialwissenschaftliches
Instituts
für
Gegenwartsfragen (SIGMA), Mannheim.
United Nations Department of Economic and Social Affairs (1971),
Popular Participation in Development: Emerging Trends in
Community Development, New York.
2009 | 187
Küreselleme ve Türkiye’de Yerel Yönetimler
Uysal, Doan (2003), “Küreselleme ve Gelimekte Olan Ülkeler”,
Küresel Sistemde Siyaset, Yönetim, Ekonomi, (Ed.: M. A. Çukurçayr),
Çizgi Kitabevi, Konya.
Varol, Muharrem (Tarihsiz), Yerel Siyasetin Demokratiklemesi,
Gündoan Yaynlar, Ankara.
Yalçnda, Selçuk (1996), Belediyelerimiz ve Halkla likileri,
TODAE Yayn, Ankara.
Yalçnda, Selçuk (1992), Yerel Yönetimler-Sorunlar ve Çözümler,
TÜSAD Yayn, stanbul.
Yavuz, Fehmi (1966), Türk Mahalli darelerinin Yeniden Düzenlenmesi Üzerine Bir Aratrma, TODAE ve DPT ortak yayn, A .Ü,
Basmevi, Ankara.
Yavuz, Fehmi (1953), ehircilik Ders Kitab, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayn, Ankara.
Yayla, Yldzhan (1977), “Türkiye’de Belediyelerin Temel Sorunu”,
Sddk Sami Onar’a Armaan, .Ü.H.F. Yayn, stanbul.
Yayla, Yldzhan (1975), ehir Planlamasnn Balca Hukuki Meseleleri ve
stanbul Örnei, .Ü., Hukuk Fakültesi Yaynlar, stanbul.
Yazcolu, Recep (1992a), “Yönetim Sistemimizin Yeniden Düzenlenmesi(I)”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt: 1, Say: 2, TODAE,
Ankara.
Yazcolu, Recep (1992b), “Yönetim Sistemimizin Yeniden Düzenlenmesi (II)”, Çada Yerel Yönetimler Dergisi, Cilt :1, Say: 2, TODAE,
Ankara.
Yldrm, Selahattin (1993), Yerel Yönetim ve Demokrasi, Babakanlk Toplu Konut daresi Yaynlar, stanbul.
WEB
http://en.wikipedia.org/wiki/Local_government (27.07.2009)
www.dpt.gov.tr/Portal.aspx?PortalRef=3, (26.05.2009)
http://www.canaktan.org, 12.08.2005
http://www.tbb.gov.tr/
http://www.mahalli-idareler.gov.tr/Home/Home.aspx, (01.09.2009)
http://www.kgst.de
http://www.todaie.gov.tr/
188 | 2009

Benzer belgeler