dönemlik kredili sis- tem, öğrenci açısından

Transkript

dönemlik kredili sis- tem, öğrenci açısından
Cansu BALCI
Editör
w w w.e c a m p u s m a g .c o m
PROJE YÜRÜTÜCÜSÜ
ZOİ Fotoğraf Tanıtım Tasarım
GENEL YAYIN YÖNETMENİ
Barış AYDOĞDU
EDİTÖR
Cansu BALCI
TASARIM
İsmail YENER
Mustafa Kadir GÜNER
GÖRSEL YÖNETMEN
Şahan ŞEF
REKLAM BİRİMİ KOORDİNATORÜ
Barış AYDOĞDU
“Biraz Daha”
“Biraz daha” konulu toplantılarımızda, biraz daha sizleri
özleyerek ve biraz daha güzel bir şeyler ortaya çıkarmaya çalışma hevesiyle üçüncü
sayımızla karşınızdayız, yine
yeni ve yeniden. Sürekliliğimizi tartışanlara ithafen…
Eğer öğrenciyseniz, bu şehirde yaşamanız çok kolaydır. Fakat
öğrenciyken bu şehirde iş yapmanın zorluğunun, her yeni çalışmamızda daha da hayretle farkına varmaktayız. Öğrenci zümresine hitap etmenin bir gereklilik olduğunu insanlara anlatmanın
kolay olmadığını görmek bizleri üzse de, farkındalık yaratmak
için daha da fazla çalışmamız gerektiğini hatırlatıyor bizlere.
“Bugün git yarın gel…”
SORUMLU YAZI İŞLERİ YÖNETMENİ
Zeynep ÖZYÜREK
HABER KOORDİNATORU
FOTOĞRAFLAR
Zafer Burak AYDOĞDU
Gökhan ERSOY
REDAKSİYON
MODA FOĞRAFLARI
Alperen Göktuğ ATAK
Mustafa ÖKSÜZ
YAZI İŞLERİ
MODA EDİTÖRÜ
Simge AŞKAN
Sezen ÖZ
KATKIDA BULUNANLAR
Nazmi HAYAT, Deniz DEMİR, Seyfettin TOPAK
REKLAM & REZERVASYON
Barış AYDOĞDU
0507 715 64 92 • [email protected]
İLETİŞİM
Cansu BALCI
0 553 263 92 64
[email protected]
YÖNETİM YERİ
Bugün git yarın gel mantığının yoğunlukta olduğu bu şehir,
yeni oluşumlara kapılarını açıp, öğrenciye gereken desteği verene kadar bizler, bugün gidip yarın gelmeye devam edeceğiz.
Bir an önce sizlere kavuşmak için çabaladığımız bu süreçte,
karşılaştığımız zorlukların üstesinden gelmenin yollarını öğrenirken, bizleri yalnız bırakmayan, bizlere inanan ve desteklerini
bizlerden esirgemeyen insanlarla karşılaştık. Neden geldiğimizi sorgulamaktan ziyade, bize nasıl yardımcı olacaklarını düşünen, bizlere vakit ayıran ve bizlere güç veren bu insanlar olduğu sürece, her zaman daha iyisini ve daha güzelini yapmak
için çabalayacağız. Bizim en büyük şansımız olan bu insanlara,
verdiğimiz sözleri tutmak, en büyük gayemiz. Bizlere olan güvenlerini boşa çıkarmamak için elimizden geleni yapacağız.
Sizler için eğlenceli ve bir o kadar da öğretici, içerisinde kendinizi bulacağınız bir sayı hazırlamaya çalıştık. Keyifle okumanızı temenni ediyorum.
Vişnelik Mh. Öğretmenler Cd. Ekin Apartmanı, 2/14
Eskişehir / TÜRKİYE
BASKI
ETAM A.Ş. Matbaa Tesisleri
Organize Sanayi Bölgesi, Mümtaz Zeytinoğlu Bulvarı
26110, Eskişehir /TÜRKİYE
T: 0222 236 00 51
ECAMPUS’ Dergi Basım – Yayın yasalarına uygun olarak hazırlanmaktadır.
Dergide yayımlanan yazı, fotoğraf, röportaj, haber ve konuların her hakkı saklıdır.
Dergide yer alan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine, basılan fotoğrafların
sorumluluğu fotoğrafçılara aittir.
İzinsiz, kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz.
Bir sonraki sayımızda görüşmek üzere…
iÇiNDEKiLER
12
CAMPUS
FASHION
62
FASHION
SHOOTING
16
20
Idol Of
Models’13
AÖF
Dekanı
Prof. Dr.
Kerim
BANAR
14
Club Of
27
32
AMSTERDAM
42
ÇİZGİ
ROMAN
Makbule SAKALOĞLU
Buğra YAĞLIOĞLU
ESOGÜ Sağlık Yüksek Okulu – Ebelik
ESOGÜ Fen Edebiyat – Biyoloji Bölümü
Kırçıllı kazağını siyah badi ve siyah skinny pantolonula birleştiren Makbule, kemirylede hoş bir detay
yakalamış. Siyah kol çantası ve siyah bootileriyle
daha uyumlu olabileceğini düşündüğümüz bu güzel
kombin çanta ve çizmelerin de aynı renk kullanımı
ile aynı etkiyi yaratabilirdi.
Modanın dört köşe olduğu bu sezonda gömleğinde
dört köşe ekose desenini tercih etmiş ve gömleğindeki renklerden oluşan ayakkabısı ile uyumu yakalamış. Jeanini narçiçeği rengi kazağı ile kombinleyerek
spor bir şıklık yakalarken, tercih ettiği renklerden
dolayı sıcak bir görüntü yaratmış.
FASHION 12
Selin UÇAR
ESOGÜ Turizm – Turizm ve Otel İşletmeciliği
Seçtiği kahve tonu ile bu yılın modasına ayak uyduran ve karamel tonlarındaki ceketi, kemeri ve
ayakkabıları ile göz yormayan geçişleri yakalayan
Selin UÇAR, tercihini koyu renk bol paça ve 80’li
yılları anımsatan jeaninden yana kullanırken, başarılı bir şekilde yarattığı kombinini yandan çanta
yerine elinde tutabileceği açık kahve büyük boy
bir çanta ile daha da harika hale getirebilirdi.
Aybüke YILMAZTÜRK
ESOGÜ Turizm – Turizm ve Otel İşletmeciliği
Geometrik desenli gömleğindeki turuncu-lacivert
ikilisinin uyumu ile kot eteğini güzel bir şekilde
kombinleyen Aybüke YILMAZTÜRK, açık renk
ayakkabılarını kırık beyaz veya lacivertten yana
kullanarak daha da şık bir hava yakalayabilirdi.
Çanta tercihi için ise önerimiz; spor ve tek renk…
FASHION 13
Müzik dünyasında yaptıklarıyla
unutulmaz olan yıldızların
hayatlarına son verdikleri
yaşlarının ortak oluşundan
yola çıkılarak oluşturulan
kulüp, sık sık uyuşturucu
ve alkol bağımlılığı
sonucu hayatlarını erken
yaşta kaybeden popüler
müzisyenleri ifade etmek
için kullanıldı. Bu kulübün
üyeleri arasında ise Brain
Jones, Jimi Hendrix, Janis
Joplin ve Kurt Cobain gibi
B
U
L
C
OF
27
birçok harika isim yer
alırken,39 kişilik listenin
sonuna İngiliz şarkıcı
Amy Winehouse’da
eklenince bu sayı bu
sayı 40’a çıktı.
Akıllara “Bu yıldızların
aynı yaşta, tartışmalı
ölümleri bir tesadüf
mü?” sorusu gelse de,
kulüp söylentilerden
ileriye asla geçemedi.
Janis Joplin
Brain Jones
70’lerin ünlü şarkıcısı Janis Joplin sonsuza dek
27 Kulübü’ne dâhil edilen isimlerin başında geliyor. 1970’de 27 yaşında “Pearl” adlı yeni albümünün hazırlıklarını yaparken aradığı ilhamı
bulmak için yeniden eroine başlayan başarılı
blues şarkıcı, 4 Ekim 1970’te, henüz 27 yaşında
iken Los Angeles’taki bir otelde aşırı dozdan
ölü bulundu; hem de dönemin bir diğer efsanesi Jimi Hendrix’in ölümünden 16 gün sonra…
The Rolling Stones’un ilk üyelerinden
olan ve her zaman blues yapmak isteyen
Jones, grubun rock’n roll’a kayması ile
gruptan ayrılır. “Stoned” Filmi’nde anlatılan hikâyeye göre kendisine The Beatles gibi olacakları vaat edildiğinde The
Beatles gibi olmayı istemediklerini, Paul
Mccartney ve Lennon’ın pop müzik yaptığını belirten Brain, gruptan ayrıldıktan
birkaç gün sonra Sussex’teki evinden
havuzunda ölü bulundu. Bu olayın gizemi de hiçbir zaman çözülemedi ve bu
durumun onu 27’likler listesine dâhil etti.
AKTÜEL 14
Jimi Hendrix
2003 yılında Rolling Stone Dergisi tarafından tüm zamanların en büyük gitaristi seçilen ve bir Amerikan idolü olan ünlü gitarist ve söz
yazarı İngiltere’de yakaladığı ünün ardından Monterey Pop Festivali’nden sonra dünyaca ün kazandı. Nasıl gitar çalacağını tek başına
öğrenen ve sol elini kullanan Hendrix, 18 Eylül 1970’te Londra Semerkant Oteli’nde bir bodrum katında aşırı alkol ve sonrasında çok
sayıda alınan uyku hapları yüzünden ölü bulundu. Sürekli kusan
bilinci kapalı olan Jimi Hendrix’in yuttuğu kusmuklar yüzünden öldüğü açıklanırken, menajeri tarafından öldürüldüğü iddiası da son
teoriler arasına girerken, Hendrix’e de 27’likler listesinde yer açtı.
Jim Morrison
The Doors’un söz yazarı ve ünlü vokali olan, 1964’te üç arkadaşı ile kurduğu grubu ile dünyaca üne kavuşan yıldız, bir küvette ölü
olarak bulunur. Son sözleri “Orada mısın Pam?” olan Morrison’un
3 Temmuz 1971’de hayatını kaybetmesi beraberinde birçok spekülasyonu da getirir. Alkol ve uyuşturucu bağımlılığından kurtulmak
için sevgilisi Pam ile Paris’e son yolculuğunu yapan Jazz Rock’ın
babası Morrison, sonsuza dek 27 Kulübü’nün bir üyesi haline gelir.
Amy Winehouse’da 27 yaşında ölüme koşanlardandı. 16 yaşında profesyonel olarak şarkı söylemeye başlayan ve ilk albümü
“Frank”in ardından “Back to Black” ile ikinci albümünü piyasaya süren Amy, “Rehab” ile 2008’de Grammy kazandı. Kabarık siyah
saçları, siyahi caz şarkıcılarını aratmayan sesi ve uyuşturucu & alkol bağımlılığı ile gündemden düşmeyen İngiliz şarkıcı 3 Temmuz
2011’de Londra’daki evinde ölü bulunarak 27’nin lanetine katıldı.
Amy Winehouse
AKTÜEL 15
AÜ Açıköğretim Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
PROF. DR. KERİM BANAR
AÇIKÖĞRETİM FAKÜLTESİ’NDE KREDİLİ SİSTEM
Geçtiğimiz aylarda kredili sisteme geçen ve kafalarda
büyük soru işaretleri yaratan değişiklik bizlerinde dikkatini çekti. Bizlerde AÖF’de kredili sistemi bir bilene
soralım dedik ve milyonlarca öğrencinin dekanı olan
Kerim BANAR’a konuk olduk. AÖF’de kredili sistemi
uzmanından dinledik, sizler için sayfalara taşıdık...
Öncelikle sizi tanımayanlar ve daha yakından
tanımak isteyenler için söz etmek gerekirse Kerim
BANAR kimdir? Kendiniz ve akademik yaşamınız
hakkında bilgi alabilir miyiz?
Öncelikle ilginiz için teşekkür ederek sözlerime başlamak isterim. Kendimden kısaca bahsetmem gerekirse, Eskişehirliyim. Anadolu Üniversitesi İktisadi ve
İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü 1983 mezunuyum. Ardından Lisansüstü eğitimimi de yine aynı
alanda A.B.D. Baldwin Wallace College ve Anadolu
Üniversitesi’nde tamamladım. 1984 yılından bu yana
da Anadolu Üniversitesi’nde görev yapıyorum. 20022010 yılları arasında Anadolu Üniversitesi İktisadi ve
İdari Bilimler Fakültesi’nde Dekan Yardımcılığı görevini yürüttüm. Yaklaşık 1 senedir de Açıköğretim
Fakültesi Dekanı olarak görev yapıyorum. Evliyim,
Cemre adında 14 yaşında bir kızım var. Eskişehir
gibi son derece özel bir kentte yaşamaktan ve Anadolu Üniversitesi gibi dinamik bir kurumun bir üyesi
olmaktan dolayı son derece mutlu ve gururluyum.
Yaklaşık olarak 1,5 milyon öğrenciye sahip olan
Anadolu Üniversitesi Açık öğretim Fakültesi’nde bildiğiniz üzere geçtiğimiz yıl köklü bir sistem değişikliği yapıldı. Bu sistem değişikliği gerekliliği nasıl ortaya çıktı? eCampus’ okurları
için bize bu değişiklikten bahsedebilir misiniz?
Elbette, 2011-2012 öğretim yılında bazı ön lisans ve
lisans programlarıyla başlatılan değişim süreci 20122013 öğretimyılında tüm merkezi açık öğretim sistemindeki programları kapsayacak şekilde tamamlanmıştır.
Değişim kararının alınmasında tabii ki bazı unsurlar etkili olmuştur. Anadolu Üniversitesi’nin açık ve
uzaktan öğretim sistemi süreç içerisinde farklı kayıt
türleri ve farklı eğitim modelleri ile gelişimini sürdürmüştür. Ancak sistemin ana özellikleri incelendiğinde yeniden yapılanma kaçınılmaz hale gelmiştir.
RÖPORTAJ 16
Değişim gerçekleşmeden öncesine bakacak olursak, sistemde öğretim yılının tek dönemden oluştuğunu, değerlendirme sisteminin mutlak değerlendirme sistemine dayandığını yani derslerin
kredi yükünün dikkate alınmadığını ve öğrenciye
ders seçme hakkı tanınmadığını görüyoruz. Diğer
yandan, son yıllarda Türk Yükseköğretim alanındaki yasal düzenlemeler dönemlik-kredili sistemi
zorunlu hale getirmektedir. Bologna Süreci kapsamında Avrupa Yükseköğretim Alanı’na eklemlenme
çabaları da sistemimizle ilgili köklü değişikliklerin
yapılması için düğmeye basılmasına neden olmuştur.
Bu anlamda gerçekleştirilen en önemli değişiklik,
mutlak sistemden dönemlik-kredili sisteme geçilmesidir. Bu durum var olan derslerin yeni sisteme
göre intibaklarını gerektirmiş ve yıllık sistemde lisans
programlarında 4 yıl boyunca okutulan ders kitaplarının kredili sistemde 8 dönem için, ön lisans programlarında ise 2 yıl için okutulan ders kitaplarının 4
yarıyıl için okutulacak biçimde yeniden yazılmasını
gerektirmiştir. Yeni sistem için ihtiyaç duyulan ders kitapları, Türkiye genelinde pek çok farklı üniversitede
görev yapan öğretim elemanı ve diğer kamu ve özel
kurumlarda görev yapan alan uzmanı kişiler tarafından kaleme alınarak hazırlanmıştır. Basılan yeni ders
kitapları aynı zamanda üniversitemiz web sayfasında
pdf dosyası olarak yayınlanmaktadır. Yeni hazırlanan
basılı ders materyalleri dışında bir başka yenilik, yeni
yazılan ders kitaplarının aynı zamanda E-ders kitaplarına dönüştürülmesidir. Bu süreç içinde yapılan
e-kitap çalışmaları halen devam etmektedir. Ayrıca
basılı ders malzemelerimiz herkesin kullanımına açık
ders materyali olarak iTunes U’da yayınlanmaktadır.
Kredili sistemin getirileri nelerdir? Kredili sistemi
okurlarımız için biraz anlatabilir misiniz?
Açık öğretim sisteminde yapılan bu değişiklik; (kredili sisteme geçiş) Açık öğretim Fakültesi öğrencilerinden 2012-2013 yılı öncesi giriş yapmış olanlar açısından neleri değiştirecek?
Az evvel değindiğimiz gibi, dünyada bilgi ve iletişim
teknolojisi alanında yaşanan değişimler, açık ve uzaktan eğitime olan talebin artması, öğrenci merkezli
eğitim, Bologna Süreci, yasal mevzuatta yapılan değişiklikler Anadolu Üniversitesi merkezi açıköğretim
ve uzaktan eğitim sistemine göre öğretim yapılan
programların yeniden yapılandırılmasını gerektirmiştir. Yeniden yapılanma kapsamında dersler
dönemlik kredili, ders geçme esasına göre yürütülmeye başlanmıştır. Aslında dönemlik kredili
sistem, öğrenci açısından mutlak sisteme göre
çok daha avantajlı ve esnek bir öğrenim modeli
sunmaktadır. Çok kısaca bakacak olursak; dönemlik kredili sistemde, bir öğretim yılı güz ve
bahar yarıyıllarından oluşmaktadır. Derslerin
kredileri, öğrencilerin ders yükü dikkate alınarak belirlenen Avrupa Kredi Transfer Sistemi
(AKTS) kredileridir. Öğrencilere bir yarıyılda
30 AKTS krediyi geçmeyecek şekilde ders
ataması ilgili fakülte tarafından yapılmakta
ve öğrenciler atanan dersleri eksiltebilmekte
veya toplam 45 AKTS krediyi geçmeyecek
şekilde üst yarıyıldan ders ekleyebilmektedir. Kredili sistemde bir dönemde her ders
için en az bir ara sınav ve dönem sonu sınavı yapılmaktadır. Sınavlarda başarının değerlendirilmesinde ise BDS (Bağıl Değerlendirme Sistemi) kullanılmaktadır. Başarı
notu, dönem içi notları ile dönem sonu sınav notunun katkılarıyla hesaplanmaktadır. Her dönem sonunda öğrencilerin başarı durumu, Dönem Not Ortalaması ve
Genel Not Ortalaması ile belirlenmektedir. Genel Not Ortalamasının en az 2,00
olması gerekmektedir. Dileyen öğrencilerimiz kredili sistemimiz ile ilgili olarak
üniversitemizin ilgili web sayfalarından
çok daha detaylı bilgiye ulaşabilirler.
2012-2013 yılı öncesi giriş yapmış olan
öğrenciler açısından nelerin değiştiğini kısaca özetleyecek olursak, temel
olarak dönemlik sisteme geçilmesiyle öğrenciye başarılı olduğu takdirde daha kısa sürede fakülteden
mezun olma hakkı tanınmaktadır.
Ayrıca geçme sisteminde de bağıl
değerlendirme uygulamasına geçildiği için her dersten 50 alarak
geçme zorunluluğu (İngilizce Öğretmenliği Lisans Programında
İngilizce okutulan dersler hariç)
ortadan kalkmıştır. Burada öğrencilerimize faydalı olabilecek
bir internet adresini de vermek
isterim: Fakültemiz Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Kamil Çekerol’un bağıl değerlendirme
ile ilgili bilgi verdiği bir videomuz var. Dileyenler sitemizden bu videoya ulaşabilirler.
“dönemlik kredili sistem, öğrenci açısından
mutlak sisteme göre
çok daha avantajlı...”
RÖPORTAJ: Cansu BALCI
RÖPORTAJ 17
Öğrencilerde büyük bir heyecan yaratan Bologna
Süreci hakkında bilgi verebilir misiniz?
Yaşamakta olduğumuz bilgi çağında üniversitelerin toplumsal ve ekonomik anlamdaki rolü giderek daha fazla
önem kazanmaktadır. Ayrıca toplumsal, ekonomik, bilimsel ve teknolojik gelişmeler yükseköğretimin yeniden yapılandırılmasını gerekli kılmaktadır. Bu gelişmelere bağlı olarak tüm dünyada yükseköğretim bir dönüşüm sürecinden
geçmektedir ve ülkeler, kendi yükseköğretim sistemlerini
karşılaştırmak ve benzer sorunlara ortak çözümler üretmek üzere bölgesel işbirlikleri oluşturmaya başlamışlardır. Bunlardan en kapsamlısı Avrupa bölgesinde ortak bir
Avrupa Yükseköğretim Alanı oluşturmak üzere başlatılan
Bologna Süreci’dir. Bologna Süreci’nde üye ülke sayısı 47
olup Türkiye 2001 yılında sürece dâhil olmuştur. Ülkemizde
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) sürecin uygulanmasında ve
takip edilmesinde birinci dereceden sorumlu kurumdur.
Avrupa Yükseköğretim Alanı’nda asıl hedeflenen, çeşitlilik ile birlik arasında bir denge kurulmasıdır. Amaç,
yükseköğretim sistemlerinin kendilerine özgü farklılıkları korunarak birbirleriyle karşılaştırılabilir olması ve
uyumlu hale getirilmesidir. Bu şekilde, bir ülkeden ya
da yükseköğretim sisteminden bir diğerine geçişin kolaylaşması ve böylece öğrenciler ve öğretim görevlilerin
hareketliliği ve istihdamının artırılması planlanmaktadır.
Üniversitemiz Bologna Süreci içerisinde yer alan hedefleri
gerçekleştirmek için pek çok çalışma yürütmektedir. Açık
ve Uzaktan Eğitim sistemi içinde yer alan Açıköğretim
Fakültesi de Bologna Sürecindeki hedeflerden bir kısmını
gerçekleştirmiştir. Bu faaliyetler arasında; Bologna Sürecine üye 47 ülke arasından anlaşmamız olan üniversiteler
arasında öğrencilerin ve öğretim görevlilerinin hareketliliğinin sağlanması, yaşam boyu öğrenmeyi sağlayacak sertifika programları vb. faaliyetlerin düzenlenmesi, Avrupa
Kredi Transfer Sisteminin uygulanması ve öğrencilerimizeDiploma Eki verilmesi yer almaktadır. Yapılan tüm bu
çalışmalar, üye ülkelerdeki yükseköğretim kurumlarıyla
olan öğrenci işlerini daha kolaylaştırmakta ve ilişkilerin
daha güvenli ve de kontrollü yapılmasını sağlamaktadır.
“ Sizden bir şey olmaz, iki şey olur” sloganı ile akıllarda yer eden “ Sınavsız İkinci Üniversite” ile ilgili
biraz bilgi verebilir misiniz? Sınavsız ikinci üniversite için gerekli olan şartlar nelerdir?
Üniversitemizin ilke edindiği yaşamboyu öğrenme felsefesinin önemli örneklerinden biri olan ikinci üniversite
uygulaması kapsamında, kendini farklı bir alanda geliştirmek ve ikinci bir diploma sahibi olmak isteyen herkese
sınavsız ikinci bir üniversite okuma olanağı sunuyoruz.
Bilginin sürekli yenilendiği ve tek diplomanın artık
yeterli olmadığı çağımızda, bireylerin farklı disiplinlerde eğitim almalarını kolaylaştıran bu fırsatın son
derece önemli ve faydalı olduğunu düşünüyoruz.
RÖPORTAJ 18
Kısaca ikinci üniversiteden bahsetmek gerekirse, herhangi bir
yükseköğretim programından mezun olanlar ile iki veya dört
yıllık örgün yükseköğretim bölümlerinde kayıtlı öğrenciler, Açıköğretim, İktisat, İşletme Fakültelerinin bölüm ve programlarının
herhangi birine okudukları veya mezun oldukları programlardan/bölümlerden farklı olmak kaydıyla İkinci Üniversite kapsamında sınavsız başvuru yapabilirler. Açıköğretim sistemine göre
öğretim yapan fakültelerden mezun olanlar da İkinci Üniversite
için başvurup ilan edilen tarihlerde kayıt yaptırabilirler. İlgilenenler için söyleyelim, başvuru koşulları ile ilgili son derece detaylı
bilgilere sitemizden ulaşılabilir. Bu adreste gerek başvuru koşulları, gerek kayıt işlemlerinin nasıl gerçekleştirildiği, gerekse de
ikinci Üniversite kapsamında başvuru yapılabilecek önlisans ve
lisans programlarımızın listesi ayrıntılı olarak yer alıyor. Mutlaka incelemelerini ve ilgi alanlarına göre bir bölüme kayıt olarak
yeni bir alanda diploma sahibi olmalarını tavsiye ediyorum.
30. Yılını kutlayan Anadolu Üniversitesi Açık öğretim
Fakültesi hakkında eklemek istediğiniz herhangi bir şey
var mı?
Öğrencilerimize daha kaliteli, akredite edilebilir ve uluslararası
geçerliliği onaylanmış çağdaş bir eğitim olanağı sunmak amacıyla 2010-11 öğretim yılı itibariyle başlattığımız dönemlik sisteme geçiş sürecinin son aşamasına gelmiş bulunuyoruz. 30 yıllık
bir geleneğin temsilci olarak öncelikli amacımız öğrencilerimizin
en iyi ve kaliteli eğitimi almasını sağlamaktır. Bu amaç doğrultusunda desenlediğimiz yeni hizmetler ile 2012-13 öğretim yılının bahar döneminde öğrencilerimizin ihtiyaçlarını ve beklentilerini çok büyük bir yüzde ile karşılayabilmeyi hedefliyoruz.
Bu öğretim yılının başında ilan edilen e-öğrenme seferberliği kapsamında öğrenci merkezli, yenilikçi çözümler üretebilmek amacıyla açıköğretim dersleri kapsamında sunulan
tüm e-öğrenme hizmetlerimizi baştan aşağıya yeniliyoruz.
Oluşturduğumuz yeni e-öğrenme modeli bağlamında rol
tabanlı bir yönetimsel hiyerarşi oluşturarak üniversitemiz
bünyesinde faaliyet gösteren tüm öğretim elemanlarının
e-öğrenme malzemeleri geliştirme ve güncelleme süreçlerine doğrudan katılabilmelerini mümkün hale getiriyoruz.
Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Sistemi yürütülmesi
planlanan faaliyetler kapsamında tüm öğretim elemanların sahip oldukları teknolojik olanakların iyileştirilmesine
ek olarak teknolojinin uzaktan öğretimde kullanımına yönelik farkındalık eğitimleri ile başlattığımız e-dönüşüm
süreci, öğrencilere sunduğumuz hizmetlerin yeni bir e-öğrenme modeli çerçevesinde iyileştirilmesi ve sıfırdan tasarlanan yeniliklerle zenginleştirilmesi ile devam etmektedir.
Kuşkusuz kurumumuzun bu günlere gelmesinde emeği
geçen pek çok kişi ve kurum bulunmaktadır. Bu vesileyle,
Fakültemizin kuruluşunda ve bugünlere gelmesinde emeği
geçen tüm hocalarımıza, katkı veren tüm personelimize ve
30. Kuruluş Yılını kutlamamızı sağlayan herkese teşekkürlerimizi sunarız. Fakültemizin ve içinde bulunduğu sistemin
sürdürebilirliğini sağlamak ve sistemi daha ileriye taşımak
için hepimiz elbirliğiyle çalışmaktayız. Eminim Fakültemizin önemi her geçen yıl daha da artacak ve pek çok kişiye
eğitimde fırsat eşitliği sağlamaya devam edecektir. Nice 30
yıllara diyor ve sizlere de ilginiz için çok teşekkür ediyorum.
IDOL OF MODELS 2013
Bu yıl üçüncüsü düzenlenen ve Mart Ayının ilk haftası 222
PARK LIVE’da Türkiye’nin en iyi kadın ve erkek modellerinin seçildiği IDOL OF MODELS 2013 yarışması; katılımcıları, birbirinden önemli konukları ve harika jürisi ile
geçtiğimiz yıl ilk üçte yer alan bay ve bayan modellerin taçlarını yenilerine devrettiği final gecesiyle göz kamaştırdı.
Türkiye’nin en seçkin modellerini sektöre kazandıran IDOL OF
MODELS ‘da bu yıl Tolga ÇAM’ın tasarımlarının sergilendiği
büyük finalde, en iyi olabilmek adına sahnede mücadele eden
finalistlerin performansları ve sürpriz Showlar ile katılımcılara
eğlenceli dakikalar yaşatılırken, sunuculuğunu Vatan ŞAŞMAZ’ın yaptığı gecede jüri üyeleri arasında; Mr. International
dünya 6’ncısı Mert ÇİFTÇİ, 2012 yılının IDOL OF MODELS birincisi Emel ERDEMANAR, yine geçtiğimiz yılın 3’ncüsü Cenay
TÜRKSEVER, sinema sanatçısı Serpil ÇAKMAKLI, model Efecan DIANZENZA ve modacı Tolga ÇAM gibi isimler yer aldı.
ALEYNA ÖZTÜRK
ETKİNLİK 20
VATAN ŞAŞMAZ
UFUK DEĞER
ETKİNLİK 21
Eyüp AKKAYA’nın koreografisini üstelendiği ve
Tolga ÇAM’ın tasarımlarıyla podyumda yapılan
yürüyüş, harika ışık ve
dans gösterileriyle izleyenleri büyülerken, Neo
Plus AVM bay ve bayan
güzelleri Can ÇELİKAY ve
Beril Esra ATAHAN oldu.
Hande TARTKOY, Yusuf ÖĞÜT
Yarışmada üçüncülüğe Aykut ALAGÖZ ile Gamze
ÖZPINAR seçilirken, ikinciliğe de Hande TARTKOY ve
Yusuf ÖĞÜT’ ün getirildiği
yarışmada, 2013 ‘ün birincilik tacını da geçtiğimiz yılın “En İyi Gülümseyen Best
Model” ı seçilen Aleyna ÖZTÜRK ve Ufuk DEĞER giydi.
Yarışmada birinciliğe ulaşan
Ufuk DEĞER Mr. International’da, Aleyna ÖZTÜRK ise
Beauty World Progess’te Türkiye’yi temsil etmeye hak kazanırken, medyanın yoğun ilgisi
ile geçen yarışmada, dereceye
giren yarışmacılar, katılımcılar
ve misafirler geçenini ilerleyen
saatlerine kadar eğlendiler.
Gamze ÖZPINAR, Aykut ALAGÖZ
ETKİNLİK 22
IDOL OF MODELS HAKKINDA
NeoPlus Kraliçesi
Beril Esra ATAHAN
Türkiye’nin gençlik kenti olan
Eskişehir’de, ulusal formatta
podyum ve Show dünyasına yeni isimler kazandırmak
ve Türkiye insanının profilini
temsil edebilecek kişileri seçmek amacıyla ilk kez 2010
yılında Eskişehir’de düzenlenmeye başlayan ve yarışma
sonrası kazanan modellere
sektörde ve tüm Show dünyasında iş imkânı sağlamayı
amaçlayan bir Mıknatıs Prodüksiyon organizasyonudur.
NeoPlus Kralı
Can ÇELİKAY
ETKİNLİK 23
AEGEE PROJE YAZIMI VE YÖNETİMİ
(Avrupa Öğrencileri Forumu Kulübü)
“İç Eğitim” olarak adlandırılan ve AEGEE’nin gelenekselleşen “Proje Yazımı ve
Yönetimi” etkinliği 2013 Mart
ayının son çeyreğinde gerçekleştirilirken, AEGEE üyelerinin de uygulamalı olarak
sürdürdükleri kulüp içi etkinliklerin startı bu uygulamalı
çalışma ile birlikte verildi.
Anadolu Üniversitesi Öğrenci Merkezi’nde düzenlenen eğitimde Proje Yazımı ve Yönetimi hakkında
seminer düzenlendi. 3 gün
süren etkinliğin ilk gününde AEGEE-Eskişehir tanıtıldı. AEGEE-Eskişehir Halkla
İlişkiler Yönetmeni Burak
TOPALOĞLU, AEGEE ile
karşısına çıkan fırsatları ve
yaşadıklarını katılımcılarla
paylaştı. Hafta sonunu da
kapsayan etkinliğin son iki
gününde üyelere Proje Yazımı ve Organizasyon Yönetimi hakkında ipuçları verildi.
ETKİNLİK 24
Cem ÇAĞLAR, Ozan İŞGÖR, Tuğçe AKÇAY, Sezen ÇELEBİ
Anadolu Üniversitesi Öğrenci Merkezi Salon 2009’da ve Kongre Merkezi Kırmızı Salon’da gerçekleştirilen
“Proje Yazımı ve Yönetimi” etkinliğinin ilk gününde AEGEE Proje Yazımı ve Yönetimi Eğitimi Ofisi’nde
tanışma toplantısı düzenleyerek etkinliğin ilk buluşması gerçekleştiren
kulüp üyeleri, daha sonra sırasıyla
“AEGEE nedir?” Ve “Sivil Toplum
Bilinci ve Gönüllülük” eğitimlerine
katıldılar. Düzenlenen eğitimin ardından Leman Kültür’de hep birlikte
yemek yiyen ve eğlenen katılımcılar,
etkinliğin ikinci gününde de “Takım
Olma Çalışmaları”, “Organizasyon
Yönetimi” ve “Halkla İlişkiler” eğitimlerini alarak, aynı gece Buda
Club’ta düzenlenen organizasyonda
eğlendiler. Proje Yazımı ve Yönetimi
etkinliğinin son gününe “Fon Bulma” ve “Mülakat Teknikleri” eğitimi
ile başlayan katılımcılar, projenin
uygulama alanında hazırladıkları
projeleri sunarak eğitici ve eğlenceli bir etkinliği daha noktaladılar.
ETKİNLİK 25
KAMPÜSTE MARKETING’13
3D PAZARLAMA
Anadolu Üniversitesi Marketing Anadolu
Kulübü, bu yıl sekizincisini düzenlediği
“Kampüste Marketing’13 – Pazarlamaya
3 Boyutlu Bakın!” etkinliği ile yine birbirinden önemli ve alanlarında uzman
konuklarını öğrenciler ile buluşturdu. 30
– 31 Mart 2013’te düzenlenen etkinlikte, Yunusemre Kampüsü’ndeki Atatürk
Kültür Merkezi Opera ve Balo Salonu’nu
ETKİNLİK 26
dolduran katılımcılara ilk sunumu girişimcilik alanında Türkiye’de ve dünyada
büyük başarılar elde etmiş olan Deulcom
International Eğitim Kurumları’ndan Baybars ALTUNTAŞ yaptı. Girişimcilik anıları
ile başladığı konuşmasını nasıl başarılı
girişimler yapılır ve başarılı bir girişimci
olmanın püf noktalarını anlatan ALTUNTAŞ, girişimcilik yıllarının başlarında “Ne
kaybederim ki?” sorusunu sürekli olarak
kendine sorduğunu ve bu soruya verdiği
cevaplar sayesinde bugün başarıya ulaştığını aktardı.ABD Başkanı Obama tarafından Beyaz Saray’a davet edilen 150
girişimciden birisi olan ALTUNTAŞ,
sunumu sonrası “Otobüsten İndim
BMW’ye Bindim” adlı kitabını imzalayarak sahneyi sahibinden.com Genel
ANADOLU ÜNİVERSİTESİ
MARKETING ANADOLU KULÜBÜ
Müdürü Burak ERTAŞ’a bıraktı. 25 yıllı aşkın kariyer tecrübelerini aktaran
ERTAŞ, sitenin kuruluşu, amaçları ve
yayımlanan ilginç ilanlar hakkında görsel destekli yaptığı sunumunun ardından, internetteki hareketlilik hakkında
önemli bilgileri konuklar ile paylaştı.
te mezunlarının iş imkânları, ne şekilde ve
nasıl işler bulabilecekleri bunların yanı sıra
mezunların ayaklarına gelebilecek olan
kariyer fırsatlarını nasıl değerlendirmeleri
gerektiği hakkında keyifli dakikaların ardından risk almanın, güvenilir ve inisiyatif sahibi olmanın faydalarının altı çizildi.
vertising Departmanı Yöneticilerinden
Bilhan BİLGE’ydi. Reklam satışı hakkında
bilgiler vererek sunumuna start veren
ve teknolojinin hızla geliştiğine dikkat
çeken BİLGE, önümüzdeki birkaç yıl
sonra bizleri bekleyen teknoloji sistemlerini anlatan bir video gösterisi sundu.
Türk Telekom Saha Yönetim Başkanı Hakan KILIÇ’ın devraldığı etkinlikte, üniversi-
Etkinliğin ilk gününün ikinci oturumunun son konuşmacısı ise Microsoft Ad-
Etkinliği ikinci günüde katılımcıların yoğun ilgisiyle devam ederken,
ETKİNLİK 27
ÖZEN, “İletişim Danışmanı Olmak” başlıklı sunumu ile başladığı konuşmasında pazarlama iletişimi ve iletişim danışmanlığı hakkında bilgiler
paylaştı. Şirketlerim işe alımlar sırasında dikkat
ettikleri şeyler hakkında da detaylı bilgi verdi.
“Marka Yaratmak ve Yönetmek” adlı sunumu ile günün ikinci oturumuna konuk olan
Efes Pilsen Türkiye Marka Temsilcisi Mehmet PIRILTI ise Efes Pilsen’in ortaya çıkışından bahsettikten sonra Apple, Harley
Davidson ve Nike gibi dünya devi olan firmaların stratejileri hakkında çeşitli bilgiler verdi.
ETKİNLİK 28
Popai Türkiye Başkanı Volkan KESKİNOĞLU’nun
“Markalar Gözüyle Pazarlama” isimli sunumunun
ardından 41? 29! Dijital Pazarlama Ajansı’nın Sosyal
Medya Direktörü Ali GÜRACAR ve Dijital Büro İstanbul’dan Alper GÜNER pazarlama hakkındaki düşüncelerini ve tecrübelerini öğrencilere aktardılar.
Etkinliğin kapanış konuşmasında Öğretim Görevlisi Dr. Gökhan TURAN ise Kampüste Marketing
etkinliğinin kentin çizgilerinin dışında sıra dışı ve
eğlenceli bir etkinlik olduğunu dile getirerek iki
gün boyunca dolu dolu geçen bir Marketing Anadolu etkinliğinin daha sonunda sahneyi kapattı.
ETKİNLİK 29
CEM YILMAZ ANADOLU ÜNİVERSİTESİ’NDE
Anadolu Üniversitesi İletişim
Kulübü eğlenceli ve bir o kadar
da gülmeceli bir etkinliğe imza
attı. Atatürk Kültür ve Sanat
Merkezi’nde gerçekleşen etkinliğe, stand-up gösterileriyle milyonları kahkahaya boğan, Türkiye’nin en komik adamı olarak
gösterilen Cem YILMAZ konuk
oldu. Axe firmasının sponsorluğunda gerçekleşen etkinliğe
katılım oldukça yoğundu. Etkinliğe, kendi öğrencilik anılarını paylaşarak başlayan ünlü
komedyen, etkinliğin sonuna
doğru katılımcıların sorularını,
her zamanki esprili üslubuyla
yanıtladı, yeni film projesi hakkında da ipuçları verdi. Filmin
ocak ayına kadar vizyona girebileceğini belirten Cem YILMAZ, çalışmalarının sürdüğünü
ve süreci kısaltmak istediklerini
de sözlerine ekledi. Katılımcılara bol bol kahkaha attırmasının
ardından, öğrencilerle vedalaşarak etkinliği sonlandırdı.
ETKİNLİK 30
Söyleşiye yoğun ilgiden dolayı
merdivenlerde oturmak ya da
ayakta dikilmek zorunda kalırken, bir o kadar da öğrencinin
salona giremediği etkinlikte,
dışarıda kalan öğrenciler için
projeksiyon kurularak yayın yapıldı. Söyleşinin sonlarına doğru gençlik yıllarının çabuk geçtiğine ve değerinin bilinmesi
gerektiğine vurgu yapan Cem
YILMAZ, katılımcılara kahkaha
attırdıktan sonra öğrencilerle
vedalaşarak etkinliği noktaladı.
ETKİNLİK 31
YEL DEĞİRMENLERİNİN, BİSİKLETLERİN VE LALELERİN DİYARI
Özgürlükler şehri olarak adlandırılan ve her türlü özgürlüğün mevcut olduğu, polislerin
insanları yolda çevirip üzerlerini arayamadığı, dünyaca ünlü gece hayatına sahip, 17.
Yüzyıl mimarisi ile inşa edilmiş ve dünyanın her köşesinden gelen insanların en uğrak
yerlerinden bir tanesi; Amsterdam…
İdil BOYACIOĞLU
Anadolu Üniversitesi / Mimarlık
A M ST E
SEYAHAT 32
Aklınıza gelebilecek bir çok yasağın yasal olduğu, esrarlı ve haşhaşlı sigaraların kahvelerle servis
edildiği, Coffee Shopları ile adından sıkça söz ettiren ve Red Light District gibi mekânların bulunduğu sokaklarda ailelerin gezebileceği kadar modern bir havayı yakalamış, dünya üzerinde
bulunan sıra dışılığın sıradan olduğu Koninkrijk der Nederlanden’ in başkenti…
E R DA M
SEYAHAT 33
RED LIGHT DISTRICT
Tam olarak Türkçeye çevirmek ne kadar uygun olur bilememekle birlikte,
“Kırmızı Fener Sokağı”
olarak adlandırılan ve kadınların vücutlarını kiraladıkları yer olan bu alan,
enteresan bir şekilde çok turistik ve
turistlerin en azından sokaklarında
dolaştıkları bir yer. Bu bölgeyi
ailecek gezenler olduğunu görünce
çekinilecek bir bölge olmadığını ve
sadece yaratılan ambiyans ve yakalanan o otantik havanın içerisinde
bir tur atmak için bile gidilebileceğini
düşünebilirsiniz.
SEYAHAT 34
Amsterdam’a Nasıl Gidilir?
Hollanda, Avrupa Birliği üyesi bir ülke olduğu
için öncelikli olarak Schengen Vizesi almanız gereklidir. Vize işlemlerini hallettikten sonra Türk
Hava Yolları’nın(THY) ve Hollanda Kraliyet Hava
Yolları’nın(KLM) direkt uçuşları ile üç ile üç buçuk saat arası süren bir yolculuk sonrası Amsterdam’a ulaşabilirsiniz. Amsterdam Schiphol
Havalimanı’na ulaştığınızda, Amsterdam’dan sadece 17.5 kilometre uzaklıkta olacaksınız ve sadece 20 – 25 dakika da merkeze ulaşabilirsiniz.
Amsterdam’da Yemek Kültürü
Etnik kültür çeşitliğinin mutfağını da etkilediği bu
şehirde, özellikle Türk damak tadına çok uygun olmayan Endonezya mutfağı oldukça yaygındır. Ancak dünyanın neredeyse her yerinde olduğu gibi
fastfood zincirleri her köşe başını Amsterdam’da
da tutmuş şekilde ve her damak zevkine hitap eden
bu yerler acıktığınızda problemler yaşamadan karnınızı doyurmanıza yardımcı olacaktır. Zaten Avrupa’nın birçok yerinde olduğu gibi burada da yoğun sayılabilecek bir Türk nüfusu ve bu nüfusa bağlı
olarak rahatlıkla bulabileceğiniz birçok Türk restorandı sizleri mutlu edebilir ki, Amsterdam’a gittiğiniz
hala yeni bir şeyler denemek istemiyorsanız bunlar
sizin için hayat kurtarıcı olabilir. Yeni ve farklı tatlardan bahsetmişken Hollanda’nın kendine özgü muhteşem bir mutfağı olmadığını bilmek işinize yarayabilir.
Amsterdam’da Fiyatlar
Avrupa’nın bazı şehrine göre pahalı sayılsa dahi
çevreye biraz daha dikkatli bakıldığında kendiniz için harika fırsatlar yaratabilirsiniz bu şehirde.
SEYAHAT 35
harcaniçin oldukça çok para
Konaklama ve yemek
a da,
ols
kim
hâ
genel olarak
ması gerektiği algısı
kaliteli
ça ucuza çözecek ve
hosteller işinizi olduk
er Hosnacaktır. Özellikle Inn
bir hizmeti sizlere su
eyse 25
nı ve günlüğü nered
tel içlerinde en iyi ola
odalar,
iz
tem
hil
dâ
fe kahvaltı
Euro kadar… Açık bü
dört yıltemiz banyoları olan
LCD TV ve gerçekten
arka
hostel. Bu hostelin bir
dızlı otel ayarında bir
kınlarınMüzesi ve oldukça ya
sokağında Van Gogh
kaçını
bir
ın
lar
an
pu
ması artı
da Vondelpark’ın bulun
belirtatlardan bahsederken
daha oluşturuyor. Fiy
yapılan
hostellerde bir anda
mekte fayda var; bazı
10 Dolara
sonrası günlüğü 5 –
muazzam indirimler
a dikrde hırsızlık olayların
kalabileceğiniz yerle
güçlü
r. Yine de biraz daha
kat edilmesi gerekiyo
atlar ile
60 Dolar arasında fiy
bütçeniz varsa 50 ile
SEYAHAT 36
irsiniz.
ma ihtiyacınızı giderebil
ucuz otellerde de konakla
nu ise
esi gereken bir başka ko
Fiyatlar ile ilgili belirtilm
değişee genel olarak fiyatların
yaz ve kış dönemlerdind
konakdeğişimi en net şekilde
bilmesi durumudur ki bu
ilirsiniz.
arı üzerinde gözlemleyeb
lama ve uçak bilet fiyatl
Dikkat Etmekte Fayda
Var!
kaçırabizaman zaman tadınızı
Yankesiciler bu şehirde
ç ve geara
bulunan bir takım
lir. Özellikle arka ceplerde
da yok
an
u hiç anlamadan bir
reçlerimiz nasıl olduğun
dedım
ay
biraz daha dikkatli ols
oluverdiklerinde keşke
ki
tir
ek
ec
ey
e hiçbir şey ifade etm
mek sizin için bu şehird
k
şü
dü
ça
uk
e ihtimalinin de old
giden şeylerin deri gelm
z.
ini
irs
bil
de daha da fazla üzüle
olduğunu fark ettiğiniz
Yolculuk Zamanı
Amsterdam’da gezilip görülmesi gerek ilk yer
olarak hep Rijksmuseum olarak bilinen Devlet
Müzesi’nden bahsedilir. Hollanda’nın en büyük
müzesi olarak bilinen bu ulusal müzede ülkenin
en büyük koleksiyonları tarihi bir bina içerisinde sergilenir. Yılda bir milyondan fazla insanın
ziyaret ettiği bu müzenin 400 çalışanı bulunmaktadır. Frans Hals Jan Steen ve Rembrandt’ın
tabloları bu müzede büyük rağbet görmektedir.
Van Gogh Müzesi ise en çok ismini duyacağınız ve
gitmeyi isteyeceğiniz yerlerin başında gelecektir.
Vincent Van Gogh’un yaptığı tüm eserlerin yer aldığı
ve dünyanın en geniş koleksiyonuna sahip bu müzede sanatçının süreç içerisindeki gelişimine, buna
bağlı olarak değişimine şahitlik edebilir ve 19. Yüzyıldan kalma birçok farklı parçayı da inceleyebilirsiniz.
Kanallar üzerine kurulu bu şehirde kanal turu
ise yapılması gereken işler arasında üst sıralarda
yer alıyor. Dünyanın her yerinde ziyaretçi akınına uğrayan Dam Meydanında tur atmakta unutulmaz bir Amsterdam deneyimi olabilir. Osmanlı
Devleti Lale Devri Döneminde Türkler tarafından
hediye edilen laleri ustaca kullanan Hollandalıların bugün kurmuş olduğu çiçek pazarı ilginizi çekebilecek bir başka mekânı sizlere sunmaktadır.
SEYAHAT 37
SEKTÖR BULUŞMALARI 2013
ETKİNLİK 38
Anadolu Üniversitesi Kariyer Kulübü, ilk dönem gerçekleştirdiği
Kişisel Gelişim Zirvesi etkinliğinin
ardından bu dönem de 6 farklı sektörden profesyoneli öğrencilerle
bir araya getirdi. Kendi alanında
uzman birçok konuşmacının katıldığı “Sektör Buluşmaları’13” etkinliği Anadolu Üniversitesi Kültür ve
Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Katılımın yoğun olduğu etkinliğin
açılış konuşmasını, Anadolu Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık
Fakültesi eski dekanı, Kimya Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Ersan PÜTÜN yaptı. PÜTÜN konuşmasında AR-GE ve inovasyonun
önemine değinirken, Prof. Dr. Ersan
PÜTÜN’den sonra konuşma yapan
Kariyer Kulübü Yönetim Kurulu
Başkanı Hülya USLU ise, öğrenciler
ile sektörü bu şekilde etkinliklerle
buluşturmanın üniversite yaşamı
sonrasında öğrenciye oldukça yararlı olduğunu ve bu sayede öğrencileri iş yaşamına hazırlamayı kendilerine amaç edindiklerini söyledi.
Etkinliğin bu seneki ayağında ilk
konuk; sigortacılık sektöründe
öncü bir firma olan AVİVASA’nın İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel
Müdür Yardımcısı Murat BAYBURTLUOĞLU oldu. Bireysel emeklilik ve
hayat sigortası hakkında katılımcılara bilgi veren BAYBURTLUOĞLU,
son olarak, pazar payının %20’sine
sahip olan AVİVASA’nın yeni mezun alımlarında dikkat ettiği noktalar üzerinde durdu. İkinci olarak
Garanti Bankası İnsan Kaynakları
İşe Alım Yönetmeni Özge BARUTÇU, Garanti Bankası hakkında bilgi
vererek sunumuna başladı. Teknoloji çağında internetin banka ve
inovasyon ile buluştuğu noktalara
dikkat çeken BARUTÇU, işletmelerin de kendilerini yenilemesi gerektiğini ve pazarlama körlüğüne
maruz kalmamaları gerektiğini
dile getirdi. Garanti Bankası olarak işe alım sürecinde kişilerde olması gereken özellikleri sıralayan
BARUTÇU, staj programları hakkında da katılımcılara bilgi verdi.
Etkinliğin ilk gününün son konuşmacıları Pegasus İnsan Kaynakları
Uzmanı Onur YÖRÜK ve Çiğdem
DABİS oldu. Pegasus’un çalışma
prensiplerinden ve müşterilerine
verdikleri önemden bahseden ikili
pazarın 2. Büyük oyuncusu olmalarındaki temel etkenin çalışma ortamındaki aile sıcaklığı olduğunu belirtti. Müşteri beklentileri konusunda
başarılı öngörüye sahip olmanın
öneminden de bahseden DABİS,
“Pegasus olarak müşteri beklentileri
üzerine yoğun bir fizibilite çalışması yapıyoruz ve bizi başarıya götüren en büyük etken budur” diyerek
etkinliğin ilk gününü noktaladı..
AÜ KARİYER KULÜBÜ
ETKİNLİK 39
Etkinliği ikinci gününde de Anadolu Üniversitesi Atatürk Kültür ve
Sanat Merkezi, birçok ünlü konuğu
ağırladı. Zorlu Enerji Grubu İnsan
Kaynakları Müdürü Öniz Sayıt, Bosch İnsan Kaynakları Uzmanı Didem
Sezgin ve Çimtaş Grup çalışanlarından oluşan bir grup katılımcılara altın değerinde bilgiler verdi.
Zorlu Enerji İnsan Kaynakları ekibi adına sahneye çıkan SAYIT, Zorlu Enerji’nin çalışma prensiplerini anlattıktan
sonra katılımcıların sorularını yanıtlayarak sunumunun sonunda yabancı dil
sahibi olmanın gerekliliğini vurgulayarak mikrofonu Bosch İnsan Kaynakları Uzmanı Didem SEZGİN’e bıraktı.
Firmasının organizasyon yapısından
bahseden ve konuşmasını “rekabetçi
koşullar içinde kendinize yatırım yapmalısınız, yoksa piyasada kaybolursunuz” sözleriyle sonlandıran SEZGİN,
etkinliğin son konuğu olan Çimtaş
Grup çalışanlarına sahneyi bıraktı. Öğrencilerin soru cevaplarıyla birlikte interaktif şekilde sunumlarını tamamlayan ve ülke şartlarında kişisel gelişimin
önemine vurgu yapan Çimtaş İnsan
Kaynakları ekibi etkinliğe son verdi.
ETKİNLİK 40
ÇİZGİ ROMAN
Çizgi romanlar tam bir yirminci yüzyıl sanatı olarak insanoğlunun hayatına girerken, sadece resim ile edebiyatın birleşmesinden öteye, kurgu ve görsel biçimli anlatı sanatı olarak şekillenmişlerdir. Amerikan gazetelerinde doğan ve başlarda çizgi-bantlar olarak yayımlanan çizgi romanlar dönemin gazeteleri arasında da rekabetin önemli bir simgesi haline oldukça kısa bir sürede gelirler. Daha sonra çizgi-bantlar dergi
formatında toplanarak yeniden basılmaya ve dağıtılmaya başlanır ve kısa bir süre içinde gazete içerisinde üretilen stokların talebi karşılayamaması sonucu kendi özgün üretim ve yayımcı firmalarının oluşumunu tetikler.
İLK ÇİZGİ ROMAN
“The Yellow Kid”
Çizgi romanların ilk örneği olarak Richard Fenton Outcalt’ın “The Yellow Kid” olarak bilinen ve 1986 yılında gazete bandı olarak yayımlanan “Sarı Çocuk” u gösterilir. Bunun sebebi ise daha önce Amerikan yazılı basınında yer alan birtakım denemelerden “The Yellow
Kid”i ayıran birkaç temel farklığının bulunmasıydı. “The Yellow Kid”
devamlı bir karakter üzerine kurulu ve o karakter etrafında gelişen olayları konu almakta buna ek olarak da çizimlerin içine yerleştirilmiş olan yazılara sahipti, ki bunlarda yazı balonlarının atasıydı.
AKTÜEL 42
ÇİZGİ ROMANIN ALTIN ÇAĞI
Amerikan Kültürünün geçmişinin çok eskilere dayanmaması ve eskilere dayanan kısımlarını da tanımazlıktan gelmesi ona kendi
süper kahramanlarını yaratmasını zorunlu
kılmıştı. Tamda çizgi romancılığın popüler
kültürde yaygınlaştığı dönemde, pek çok
çizgi roman kahramanı ve hayali karakterler Amerikan Kültürünün birer ikonu haline gelmeye başladılar. Bu süper
kahramanların ilk örneklerinin yaratıldığı ve 1930’lardan başlayarak 1950’li
yılların yarısına kadar devam eden
dönemde Çizgi Romanların altın çağı olarak anıldı.
SUPERMAN
İlk olarak 1933 yılında yaratılmış olan
ve tüm çizgi roman dünyasının en
popüler ve tanınan karakterlerinin
başında gelir. İlk olarak kel olarak yaratılan karakter, uzaydan üstün güçleri ile gelip dünyayı ele geçirmeye
çalışan kötü bir adam olarak düşünülmüş ancak Jerry Siegel tarafından
tasarlanan bu konsept tutmamış ve
bu sebepten 1938’e kadarda Süpermen
tasarımları sürekli değişip durmuştur.
“DC Comics” Dergisinin Haziran 1938’de
ilk kez halka sunduğu Süpermen ise öncekilerine göre oldukça sıradışı olmuştur.
O dönemde sirklerde “güçlü adam”ların
giydiği taytlar ve taytın üzerinde bir don ile
buluşur seyirciyle. Kostüm renkleri ile Amerikan bayrağına gönderme yaparak mavi ve
kırmızı tonlar kullanılır. Bu durumunda Batman dâhil birçok karakterin kostümü yıllar
içinde değişse de 75 yıl boyunca Süpermen’in
kıyafetinin değişmemesini sağlar. Göğsündeki
üçgen içinde yer alan “S” harfi ile polis rozetlerine gönderme yapılır. Daha sonra bu yavaş
yavaş elmas şeklindeki “S” harfine dönüşür.
İlk başlarda uçamayan karakter yükseklere
zıplar ve aşırı güçlüdür, modern zamanlarda
uçakların insan hayatına girmesiyle de uçabilir hale gelir. Nietzsche’nin üstün insan kavramı temel alınarak tasarlanan karakter fiziksel
güçten öteye erdemi temsil etmektedir. Gerçek kimliğini gizlemek için Clark Kent adını
kullanır ve Jor-El ve annesi Lara tarafından
yok olmak üzere olan Kripton Gezegeninden kurtulması için Dünya’ya gönderilir.
AKTÜEL 43
CAPTAIN AMERICA
Marvel Comics’in yarattığı çizgi
karakter, 25 Aralık 1914’te fakir
bir ailenin çocuğu olarak doğar
ve adını Steve koyarlar. İlerleyen
zamanlarda Nazilerin Avrupa’yı
ele geçirmesine seyirci kalamayan Steve orduya yazılır ve General Chester ile karşılaşır. Steve’e
ordunun süper asker projesine
katılabileceğini ve bu sayede Naziler ile savaşabileceğini ancak
herhangi bir hata oluşması durumunda anında öleceğini söyleyen General Chester, projeyi
sorunsuz bir şekilde tamamlar ve
Steve Rogars II. Dünya Savaşı’nda Amerika’nın en büyük süper
kahramanı olarak görev yapar.
Savaşın sonlarına doğru Baron
Zemo tarafından hazırlanan bir
bombayı etkisiz hale getirmeye çalışırken, uçak içerisindeki
bombanın patlaması ile Yüzbaşı Amerika okyanusun buz gibi
sularına gömülür. Ancak damarlarında dolaşan serum onu ölmekten kurtarır ve okyanusun
dibinde yıllarca donuk bir vaziyette hayatta kalmasını sağlar.
Daha sonra Yüzbaşı’nın vücudu
İntikamcılar tarafından bulunur ve
hayata tekrar tam anlamıyla döndürülür, daha sonra kendisini kurtaran ekibe katılan Kaptan Amerika zamanla ekibin lideri olur.
Adamantiyum & Vibranyum karışımı bir maddeden yapılmış müthiş bir kalkanı vardır ve o kadar
dayanıklıdır ki Hulk’ın bile kuvvetine dayanıklıdır. Ancak Thor’un
gücü karşısında kalkan zarar alır.
Bu Amerikan efsanesinin düşmanları ise Hitler, Naziler ve Red
Skull’dur…
AKTÜEL 44
Kaptan Swing stüdyo EsseGesse tarafından Il Commandante Mark (Komutan Mark) adıyla ilk
olarak 1966 yılında yayımlanmaya başlandı.
Komutan Mark ismiyle yaratılsa da önce Fransa’da Captain Swing daha sonra Türkiye’de
ise
Kaptan
Swing
adını
alan
karakterimize, İngilizlere karşı olan maceraları boyunca kadim dostları Gamlı
Baykuş ve Mister Blöf eşlik etmektedir.
Kaptan Swing, Texas ve Tommiks gibi
diğer western konulu çizgi romanlara
oranla ülkemizde çok popüler olmasa
da gerek konusu gerekse karakterlerinin eğlenceli kişilikleri olsun kendisini takip edenlerce çok sevilmiş, hatta ülkemizde adına “Korkusuz Kaptan Swing” adıyla
film bile çekilmiştir. Öyle ki bu film dünyada
Kaptan Swing adına çekilen tek film olmuştur.
1773 yılında geçen maceralarımız, Amerika’nın
kurtuluşu için gaddar İngiliz ordusuna karşı “Ontario Kurtları” adını almış Amerikalıların
mücadelelerini anlatır. Kaptan Swing ve Ontario gölünün yanına konuşlanmış arkadaşları
“kırmızı urbalılara” karşı mücadele verirken
sürekli olarak yakalanma ve asılma, kurşuna dizilme gibi pek çok tehlike geçirir. Tüm
bunların yanında tabi ki Kaptan Swing’ e
platonik âşık olan Betty, aralarında sonsuz
ama tatlı bir rekabet olan Mister Blöf ve bir
Kızılderili olan Gamlı Baykuş da uzun ve
bir o kadarda eğlenceli olarak anlatılır.
Son olarak Kaptan Swing ve arkadaşlarının kendilerine has öyle tepkileri
vardır ki bunlar eminiz okurları tarafından unutulmazlar arasına girmiştir.
Kaptan Swing: Hay bin kunduz !
Gamlı Baykuş: Büyük büyük dedem derdi ki…
Mister Blöf: Keçinin sakalı
AKTÜEL 45
UKLA ACADEMY’DE
MANGAL PARTİSİ
Ukla Academy öğrencileri, eğitim kadrosu ve personelinin
tamamının katıldığı etkinlikte,
yaşanan yoğun tempoya, terasta mangal arası verilmesi keyif
dolu dakikaların yaşanmasına
neden olurken, partinin sonunda çalan ders zili ile de kurumun
ciddiyeti ortaya konulmuş oldu.
Modern teknik yapısı ve kaliteli eğitim kadrosu doğrultusunda her zaman biraz daha büyüyen Ukla’ nın, sosyal ve kültürel
alanda da aktif olması hizmet
sunduğu kesime verdiği değeri
bir kez daha gözler önüne serdi.
ETKİNLİK 46
ETKİNLİK 47
YA Z I L I K AYA
Eskişehir Merkez’e yaklaşık 80km uzaklıkta bulunan
Yazılıkaya Köyü’ne bağlı olan Midas Anıtı, Yazılıkaya
Köyü ile iç içe geçmiş durumda olduğundan, Yazılıkaya Anıtı olarak da bilinir.
Yüksekliği 1315 metre olan Yazılıkaya Köyü’nün
kuzeyinde Eskişehir, batısında Kütahya, güneyinde
Afyonkarahisar ve kuzeydoğusunda Seyitgazi bulunmaktadır.
Midas Anıtı özellikle Frigya tarihi bakımından oldukça
önemlidir. Ancak 19. yüzyıla değin bu anıttan fazla
söz edilmemiştir. İlk olarak, 1800’lü yıllarda buradan
geçen İngiliz subayı W.M. Leake tarafından keşfedilmiştir. Eskişehir üstünden Seyitgazi’ye, oradan da
Hüsrev Paşa’ya ulaştıklarında, kayaya oyulmuş, üstü
yazılı anıtları gördüğünü belirtmektedir. Daha sonra
tekrar gelerek anıtların üzerindeki yazıtları inceler ve
yazıtlarda “Midas” adını gördüğü için anıta “Midas’ın
Mezarı” adını verir. Bu gezi notlarını W. Leake 1824
yılında yayınlar. Onun ardından Charles Texier bölgeye gelerek üç kaya yüzeyini ve yazıtları kopya ederek, bu konudaki ilk gerçeğe uygun bilgileri yayınlar.
ETKİNLİK 48
19. yüzyılın ikinci yarısından sonra Anadolu’daki arkeolojik anıtlar üzerinde yapılan incelemeler artar. 1886 ve 1893 yılları arasında bu bölgeye gelmiş
olan arkeolog Radet, Midas anıtının hemen altındaki
yere Yazılıkaya Köyü’nün kurulmuş olduğunu bulur.
Yeri tam olarak “Frigya Yaylası” üzerinde olan Yazılıkaya’nın yüksekliği batıda, bazı yerlerde Türkmen
Dağı’na kadar ulaşır. Bu yükselti nedeniyle havası oldukça temiz olan Yazılıkaya’ya Frigya Devri’nde “Phrygia Salutaris” ya da “Sağlıklı Frigya” denilmiştir.
ESOGÜ TURİZM ÖĞRENCİLERİNDEN
YAZILIKAYA GEZİSİ
Geçtiğimiz günlerde Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Turizm Bölümü öğrencileri ve öğretim
üyeleri, Eskişehir’in tarihi mirası Yazılıkaya’yı ziyaret etti. Yapılan teknik geziye, Turizm Coğrafyası dersi alan öğrenciler katıldı. Yazılıkaya’nın
tarihinin anlatıldığı gezide öğrenciler, bol bol fotoğraf çekti ve okulun stresini attı. Gezinin sonunda, Yazılıkaya Bölgesi’nde piknik yapan öğrenciler ve öğretim üyeleri, keyifli anlar yaşadı.
ETKİNLİK 49
AIESEC ESKİŞEHİR
GENÇ GİRİŞİMCİLER ZİRVESİ
Günümüzde yaklaşık olarak 113
ülkede 86000 üyeye sahip olan,
dünyanın üniversite tabanlı en büyük ve en güçlü gençlik organizasyonu AIESEC, Eskişehir Şubesinde de projelerine devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde “Arkadaşımla
Tanış” projesi kapsamında “Engelliler ile ilgili farkındalık oluşturma”
gibi sosyal sorunlara bir çözüm
bulmaya çalışan liseli öğrenciler,
bu sorunların çözümünü, Proje’nin
kapanış etkinliği olan “Genç Girişimciler Zirvesi” etkinliğinde paylaştı.
ETKİNLİK 50
ARACINIZ İÇİN 5 YILDIZLI
HİZMETLERİMİZDEN BİRİ TAM SİZE GÖRE
SU ISITICI İŞLEMİ
OZONLAMA
¨ 35
¨ 50
MOTOR KORUMA
İÇ - DIŞ TEMİZLİK
BOYA KORUMA
¨ 50
¨ 150
¨ 200
ÜCRETSİZ
PAKET
KAMPANYA
¨ 350
CHECK-UP
LASTİK KONTROLÜ
ARAÇ MUAYENE HİZMETİ
(Araç alış-satışlarında, aracı alacaklar için mekanik ve kaporta bakımı)
İndirim kuponunuzu işaretli şeritten kesip, öğrenci
kimliğiniz ile PlatinEs Garage’ a gittiğinizde,
Campus’ Magazine farkıyla
%25
indirim fırsatından yararlanabilirsiniz!
5
İ
Y
İ
N
E
İ
R
H
E
Ş
İ
C
N
E
ÖĞR
AKTÜEL 52
PARİS
Londra ve Boston’un aksine dünyanın en popüler üniversiteleri bu şehirde bulunmasalar da uluslararası öğrenciler
için dünyanın en iyi öğrenci şehri olarak listenin başında
Paris yer alıyor. Öğrenim ücretlerinin Amerika, Avusturalya ve İngiltere’dekilerden biraz daha uygun olması, Avrupa’nın kalbinde bulunan bu kenti tercih listesinde üstlere
taşıyan en büyük faktörlerden birisi oluyor. Dünya’nın en
iyi 700 Üniversitesi arasında sadece 16 tanesi Paris’ten...
Ancak işverenler açısından kıta boyunca geniş bir yelpaze tarafından sürekli olarak takip ediliyor olması da bir
başka artısı olarak karşınıza çıkıyor. Bunların üzerine en
tarihi, en kültürel ve en sanatsal diye uzayarak giden ve
daha birçok enleri bünyesinde barındırması her şeyi netliğe kavuşturuyor. Üniversitelerin düşük ücretlerine karşılık verdikleri yoğun eğitimin ardından rahatlıkla sosyalleşebileceğiniz ve Avrupa’nın en yaşanabilir şehirleri
arasında yer alması bu durumu pekiştiriyor. Yurtdışında
eğitim alırken bu eğitimin vazgeçilmezi eğlencede işin
içine girince Paris tam anlamı ile bir öğrenci kenti oluyor.
Vincent Vega’nın da dediği gibi “Paris’te sinemada bira
içebiliyorsun, hem de birayı plastik bardakta değil, birayı
sana cam bardakta veriyorlar, aynı barlardaki gibi…”
AKTÜEL 53
AKTÜEL 54
A
R
D
LON
Dünyanın en iyi ilk on üniversitesi arasında yer alan üniversiteleri, dünya standartlarının oldukça üzerindeki tesisleri
ve dünyanın en kapsamlı kitap ve el yazması koleksiyonları
ile Londra gezegenimizin her noktasından gelen öğrenci ve
araştırmacılar için eşi benzeri bulunmayan bir cazibe merkezidir. Bunların yanı sıra Londra öğrencilere çok daha fazlasını da sunuyor; gece hayatı ve çeşitliliği onu dünyanın en
farklı öğrenci kültür merkezlerinden birisi haline getiriyor.
AKTÜEL 55
BOSTON
AKTÜEL 56
Amerika’nın tarihi üniversitelerine ev sahipliği yapması Boston’a Amerika’nın
Atina’sı unvanını kazandırmıştır. M.I.T, Harvard Üniversitesi, Massachusetts
Üniversitesi, Northeastren Üniversitesi, Boston Koleji ve Boston Üniversitesi
bu durumu oldukça basit bir şekilde açıklarken, aynı zamanda öğrenci dağılımı, yaşam kalitesi ve iş veren aktiviteleri Boston’u listenin üst kısımlarına taşıyor. ABD’nin gayri resmi öğrenci başkenti olan Boston, öğrencilerinin %20
’sinin uluslararası olmasıyla da farklılıkları güzel bir şekilde yansıtan istikrarlı bir
kültür başkenti potansiyeli taşıyor. Cambridge’de bulunan Boston şehir merkezi ve Charles Nehri boyunca uzanan Harvard Meydanı birçok uygun fiyatlı
lezzeti ve farklı müzik seçeneklerini aralıksız sunarken, öğrenciler için popüler
bir buluşma noktası haline gelmişken, Boston’da en çok beklenen yıllık müzik
festivalleri bu şehri tercih rotasında ayrı bir yere taşıyor. Tüm bunlara ek olarak
öğrencilerin işlettikleri barlar, Harvard faaliyeti, karaoke partileri ve ücretsiz
müthiş konserler öğrencilere cazibe noktası olarak Boston’u farklı kılıyor.
AKTÜEL 57
E
N
R
U
O
B
EL
M
AKTÜEL 58
The Economist Dergisi tarafından yapılan Dünyanın En Yaşanabilir Şehirleri arasında iklim, suç oranı, yaşama ücreti, sağlık ve kültürel zenginlik gibi sosyal koşullar
bakımından birinci seçilen şehir, Avustralya’nın kültür merkezidir. Her noktasında
Fitzroy müzik yerlerinden, St. Kilda butiklerine kadar yaratıcılığın enerjik halini gözler önüne serer. Avustralya’nın en kalabalık şehri olmasa da, Melbourne Üniversitesi, Monash Üniversitesi, RMIT Üniversitesi ve La Trobe Üniversitesi dâhil Melbourne
Üniversiteleri bu kenti popüler bir öğrenci kenti haline getirmektedir. Kıtanın ve
yakın coğrafyanın işverenleri de gözlerini bu üniversitelerin öğrencilerine diktiği
için Melbourne tüm öğrencilerin kısa bir sürede olsa yaşamak istedikleri şehir haline geliyor. Sektörel zenginliklerini eğlence kültürü ile sentezleyen bu şehirde Kriket
ve Avusturya Futbolu izleyin, sörf dersleri alın, Great Barrier Reed’de dalış yapın ve
okyanus tabanındaki hayat dolu dünyayı keşfedin. Şehirde 1000 fazla bar, birahane
ve gece kulübü olduğunu ve Rod Laver Arena’da uluslararası mega konserlerin
zaman zaman bedava yapıldığını da asla unutmayın.
AKTÜEL 59
VİYANA
AKTÜEL 60
Avusturya’nın en iyi üniversitelerine sahip olması ve düşük fiyatları öğrencileri adeta mıknatıs gibi çekmesini sağlar. 1365 yılında IV. Rudolf tarafından kurulmuş olan
ve Avrupa’nın en eski üniversitelerinden olan Viyana Üniversitesi yetiştirdiği Erwin
Schrödinger(fizikçi), Viktor Franz Hess(fizikçi), Konrad Lorenz(biyolog), Friedrich
A. Von Hayek(iktisatçı) gibi Nobel Ödülü almış birçok bilim insanı kalitesini ortaya
koyar. Üniversite’nin şehrin 10 farklı bölgesinde 60 ayrı kampüsünün bulunması,
Viyana’nın ne denli büyük bir öğrenci kenti olduğunu açıklığa kavuşturur. Herhangi
bir noktadan bir diğerine ulaşımında kolay ve ucuz olması öğrenciler için bir artı
olarak Viyana’nın bu listedeki hanesine eklenir. Aynı zamanda üniversitenin ücretsiz olarak sağladığı öğrenci değişim programlarıyla Avrupa’da seyahat etmek oldukça keyiflidir. Dünya çapında, tüm üniversiteler ile eğitim açısından yarışabilecek
kaliteye sahip bu üniversitelere sahip olan Viyana, ucuza kaliteli eğlence arayan öğrencilerin en uğrak yerlerinden biriside olma özelliğini bünyesinde barındırır. Eğer
Türkiye’de özel bir üniversite kazandı iseniz, bu üniversiteye kayıt yaptırmadan,
Viyana Üniversitesine sadece kazandığına dair bir belge götürerek katılabilirsiniz.
AKTÜEL 61
a day on
Campus’
Fotoğraf: Mustafa ÖKSÜZ
Model: Menekşe ULUSÜTÇÜ
Stilist: Sezen ÖZ
Tasarım: ARORA by Fulya YABA
FASHION 62
FASHION 63
FASHION 64
FASHION 65
İLKBAHAR - YAZ SEZONU
İLKBAHAR - YAZ SEZONU
İLKBAHAR - YAZ SEZONU
TARiHTE
19 NİSAN 1964
Ford Musteng Modeli piyasaya sunuldu.
12 NİSAN 1861
Amerikan iç Savaşı başladı.
15 NİSAN 1912
Titanik buz dağına çarparak battı.
AKTÜEL 72
NİSAN AYI
1 NİSAN 1564
İlk 1 Nisan Şakası Fransa’da yapıldı.
26 NİSAN 1986
Çernobil Reaktör kazası.
12 NİSAN 1993
Türkiye internete bağlandı.
20 NİSAN 1975
Kuzey Vietnam, Günay Vietnam’ın Saygon’daki
sarayını ele geçirerek Vietnam Savaşına son
verdi.
30 NİSAN 1945
Adolf Hitler intihar etti.
21 TEMMUZ 1994
Güney Afrika’da ilk çok ırklı seçimler
yapıldı. Nelson Mandela liderliğe
getirildi.
19 NİSAN 1947
Hindistan Kongre Partisi’nin kararı ile
Pakistan ve Hindistan olarak ikiye
ayrıldı.
AKTÜEL 73
ESOGÜ
KISA KISA
ESOGÜ’DE “İŞLER GÜÇLER”
TÜBİTAK 44. ÖĞRENCİ
ARAŞTIRMA
PROJELERİ YARIŞMASI
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İşletme ve Ekonomi Kulübü, İşler Güçler Dizisi’nin oyuncuları Ahmet KURAL, Sadi
Celil CENGİZ ve Murat CEMCİR’i ESOGÜ Spor Salonu’nda
öğrenciler ile bir araya getirdi. Sadece üniversite öğrencilerinin katıldığı etkinlikte, soru – cevap şeklinde gerçekleştirilen söyleşide, en güzel soruyu sorana ekibin imzaladığı bir DVD seti hediye ettiler. Spor salonunu tıklım tıklım
dolduran öğrenciler, etkinlik başlamadan kapılarda uzun
kuyruklar oluşturdular. Ücretsiz olarak muhteşem eğlenceye katılma fırsatı yakalayanlar, İşletme ve Ekonomi Kulübü’nün farkıyla mükemmel bir organizasyona şahit oldular.
HEKİM ADAYLARI
AİLE HEKİMLİĞİ HAKKINDA
BİLGİLENDİRİLDİ
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencilerini
aile hekimliği uzmanlık dalı hakkında bilgilendirmek amacıyla düzenlenen “Aile Hekimliği Disiplini ve Ülkemizde Aile
Hekimliği Uygulaması: Dünü, Bugünü, Yarını” konulu panel
ESOGÜ Prof. Dr. Necla Özdemir Salonu’nda gerçekleşti. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Aile
Hekimliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhami Ünlüoğlu’nun yönetimindeki panelin konuşmacıları Aile Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Murat Ünalacak ve
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Uğur Bilge idi.
ETKİNLİK 74
TÜBİTAK 44. Ortaöğretim Öğrencileri Araştırma Projeleri Bölge Yarışması’na
Eskişehir Bölgesi’ndeki illerden gönderilen 378 proje arasından jüri üyeleri tarafından seçilen 82 projeden oluşan sergi,
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Prof. Dr.
Fazıl Tekin Salonu fuaye alanında açıldı.
Açılış öncesi gerçekleşen törende konuşan
Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı, TÜBİTAK’ı böyle bir yarışma düzenlediği için tebrik ettiğini belirtirken, hayal
etmenin önemine vurgu yaptı ve kendisinin
Yahya Kemal Beyatlı’nın “İnsan bu alemde
hayal ettiği müddetçe yaşar” sözünü gençliğinden bu yana hiç unutmadığını söyledi.
Yarışmaya katılan ve projeleri sergilenen
tüm öğrencileri tebrik eden Burhan Sakallı,
konuşmasını öğrencilere seslenerek “Unutulmamalıdır ki; modern, çağdaş ve bilimle gelişmiş Türkiye sizlerin çalışmaları ile
mümkün olacaktır” sözleri ile tamamladı.
ESOGÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bahaddin Acat, üniversitelerin görevinin standart
bilgilerle donanmış değil, sorgulayan ve
araştıran öğrenciler yetiştirmek olduğunu
söyledi. ESOGÜ olarak; öğrenmeyi öğrenen
ve yaşam boyu öğrenen öğrenciler yetiştirmeyi hedeflediklerini belirten Prof. Dr.
Bahaddin Acat, bu bağlamda TÜBİTAK’ın
düzenlediği yarışmanın araştırmayı teşvik
etmek ve öğrencilerin bilimsel gelişimlerini
sağlamak açısından çok önemli olduğunu
ifade etti. Prof. Dr. Bahaddin Acat yarışmaya katılan tüm öğrencileri tebrik etti.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Matematik Eğitimi Anabilim Dalı tarafından ikincisini düzenlenen “14 Mart
Dünya Pi Günü Etkinlikleri” Eğitim Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleşti.
DÜNYA Pİ GÜNÜ KUTLAMALARI
Eskişehir merkezi ve ilçelerinden ortaokul
öğrencilerinin de katıldığı etkinlikte, açılış
konuşmalarının ardından Matematik Eğitimi Anabilim Dalı öğrencileri Ezgi Acun
ve Şeyma Gürbüz Pi sayısının tarihçesini
konu alan bir sunum gerçekleştirdi. Pi sayısının ondalık basamağını hesaplama yarışmasının ardından, Dr. Emre Ev Çimen
tarafından hazırlanan Pi sayısının kullanım
alanları konulu sunum ve Doç. Dr. Aytaç
Kurtuluş’un hazırladığı “Pi Büyük Risk”
yarışması gerçekleşti. Ticaret Borsası Ortaokulu öğrencileri tarafından hazırlanan
“Geçmişten Günümüze Matematik” konulu
serginin de yer aldığı etkinliğin öğle arasında, Pi temalı ikramlar sunuldu ve misafir ortaokul öğrencilerine yemek verildi.
BAŞARILI SUNUM YAPMA TEKNİKLERİ
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (ESOGÜSEM) tarafından düzenlenen ve Tıp Fakültesi Kulak,
Burun, Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Cingi tarafından verilen “Etkili Sunum Yapma
Teknikleri Eğitimi”ni tamamlayanlara sertifikaları ESOGÜSEM Müdürü Prof. Dr. Şenol Erdoğmuş’un da katılımıyla verildi.
Sertifikaların verilmesi öncesinde konuşan
Prof. Dr. Şenol Erdoğmuş, artık birçok meslekte sık sık sunum yapmak gerektiğini ancak bunun etkili bir şekilde yapılmasının şart
olduğunu belirterek, katılımcıların bu konudaki eksiklerini tamamlamalarına imkan
veren “Başarılı Sunum Teknikleri Eğitimi”ni
veren Prof. Dr. Cemal Cingi’ye teşekkür etti.
ETKİNLİK 75
AÜ KISA KISA
11. AMATÖR CAZ
MÜZİSYENLERİ FESTİVALİ
Anadolu Üniversitesi Caz Kulübü tarafından düzenlenen, birbirinden müthiş konukların sahne aldığı ve başarılı performansların sergilendiği 11. Amatör Caz
Müzisyenleri Festivali 12 – 14 Mart tarihleri
arasında Sinema Anadolu’da düzenlendi.
Açılış konserini Cenk Erdoğan TRIO’nun
gerçekleştirdiği etkinlikte, 13 Mart Çarşamba günü Nox Jazz Quartet, Türk Armoni Yıldızları Orkestrası (TÜRKAY) ve
Boğaziçi Caz Korosu sahne aldı. 14 Martta Esra KAYIKÇI & Take Four ile devam
eden etkinlik, MANUA KEA ile son buldu.
ANADOLU ÜNİVERSİTESİ BRIÇ
TAKIMI’NDA ÇİFTE KUPA
HEYECANI
Briç Türkiye Şampiyonası kapsamında, Üniversite Sporları Federasyonu’nun düzenlediği ve 27-28 Mart 2013 tarihleri arasında
Kocaeli Üniversitesi’nde gerçekleştirilen etkinlikler çerçevesinde Anadolu Üniversitesi
Briç Erkekler Takımı Türkiye 1’ncisi olurken,
bayanlarda da Türkiye 3’ncüsü olmaya hak
kazanan Anadolu Üniversitesi Briç Bayanlar
Takımı, Eskişehir’e 2 kupayı birden getirdi.
HAYRETTİN ANADOLU
ÜNİVERSİTESİ’NDE
Yaklaşık dört yıl içerisinde yaklaşık 100 üniversiteyi ziyaret eden ve öğrenciler ile bir
araya gelen genç komedyen Hayrettin,
2013 yılı üniversite seyahatlerinin 9. ayağı
olan Anadolu Üniversitesi’ne geldi. Sinema Anadolu’da sahneye çıkan ünlü komedyen katılımcılara keyifli dakikalar yaşattı.
ETKİNLİK 76
ETKİNLİK 77
ESKİŞEHİR 2013 TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR BAŞKENTİ
Kütüphane Haftası dolayısı ile Eskişehir İl Halk
Kütüphanesi’nde düzenlenen kutlamalara katılan
Eskişehir Valisi Dr. Kadir KOÇDEMİR, Eskişehir’de
kütüphane imkânlarının kısıtlılığına dikkat çektiği konuşmasında, kütüphanelerin gelişen sistemler çerçevesinde multimedya imkânları sunabilen, çocuklara özel alanları bulunan ve akademik
çalışmalar için hazırlanmış ayrı bölümlere sahip
olması gereken merkezler olduğunu dile getirdi.
Kültür başkentliği süresince kalıcı eserler ortaya
koyabilmek adına yapılan çalışmalarda, ilk üzerinde
durulan nokta, kültür merkezi özelliklerine sahip bir
kütüphane oluşturmak diyerek sözlerine devam eden
Vali KOÇDEMİR, oda tiyatrosundan resim ve fotoğraf
sergilerinin açılabildiği yerlere, restoranından akademisyenlerin dinlenme bölümlerine kadar birçok özelliği
bünyesinde barındıracak olan ve 21. Yüzyıl özellikleri ile
donatılıp, Selçuklu Mimarisi ile inşa edilecek bir kütüphanenin şehre kazandırılmak istendiğini dile getirdi.
5 YENİ DEVRİM ARABASI
İlk olarak Kültür Başkenti Ajansı’nın hizmetinde kullanılmak üzere tekrar yapılması planlanan Devrim Arabası projesi heyecan yarattı.
Eskişehir Valisi Kadir KOÇDEMİR, Eskişehir’de üretilen Devrim Arabalarının örnek
alınarak yeniden yapılması ile ilgili çalışmaların son imza aşamasına geldiğini ve Ford
ile prensip olarak anlaşıldığını belirtti. İlk
olarak Kültür Başkenti Organizasyonları
çerçevesinde kullanılması planlanan beş
aracın daha sonra taksilere, yenilemek isteyenlere sunulacağı ve zaman içerisinde replikası haline geleceğini açıklandı.
AKTÜEL 78

Benzer belgeler

Eskişehir - ecampus.com.tr

Eskişehir - ecampus.com.tr Avrupa Yükseköğretim Alanı’nda asıl hedeflenen, çeşitlilik ile birlik arasında bir denge kurulmasıdır. Amaç, yükseköğretim sistemlerinin kendilerine özgü farklılıkları korunarak birbirleriyle karşı...

Detaylı