israf

Transkript

israf
İLİ
: BURSA
AY YIL : ŞUBAT-2013
TARİH : 08.02.2013 (2.HAFTA)
‫ﱠﺣ ِﯾم‬
ِ ‫ﱠﺣﻣ ِـن اﻟر‬
ْ ‫ﺑِﺳِْم اﻟﻠّ ِﻪ اﻟر‬
‫ْرﻓُوا َوﻟَ ْم‬
ِ ‫ِﯾن إِذَا أَﻧﻔَﻘُوا ﻟَ ْم ﯾُﺳ‬
َ ‫وَاﻟﱠذ‬
ً‫ِك ﻗَوَاﻣﺎ‬
َ ‫ْن َذﻟ‬
َ ‫َﺎن َﺑﯾ‬
َ ‫َﯾ ْﻘﺗ ُُروا َوﻛ‬
Millet olarak genelde israfa dönük bir hayat
yaşıyoruz. Özellikle, çöpe atılan ekmeklerden tutun
da kamu malları, tabii kaynaklar, elektrik, su ve
zaman gibi sayısız değerlerimizi israf ediyoruz.
Bilmeliyiz ki, yeryüzünde hiçbir kaynak ve imkân
sınırsız değildir. İlahi emre muhalefet ederek yeme
içmede yaptığımız israf, günahın yanında
sağlığımızı bozmakta, obeziteden diyabete pek çok
hastalığın sebebi de hep bu israf hastalığından
kaynaklanmaktadır.
Muhterem Müminler!
İSRAF
Muhterem Müminler!
Yüce dinimiz İslam’ın, huzurlu bir hayat için
benimsediği prensiplerden birisi de, iktisatlı
olmaktır. İktisat ve itidal, yeme, içme, harcama,
konuşma ve benzeri bütün işlerde ölçülü olmaktır.
İsraf, ihtiyaç sınırını aşmak, aşırı harcamalarda
bulunmak ve ölçüsüz davranışlarda bulunmak
demektir.
Nitekim yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de,
olgun Müminlerin vasıflarını sayarken, onların
daima ölçülü olduklarını vurgulamakta ve şöyle
buyurmaktadır:
“Onlar ki, harcadıklarında ne israf ederler
ne de cimrilik, İkisi arasında, itidalli bir yol
tutarlar”.1
Muhterem Müslümanlar!
Allah tarafından bize bahşedilen hayat,
sağlık, eş, evlat, makam-mevki, mal-mülk gibi
nimetler, hep emanet olarak verilmiştir. Bu
emanetleri kullanma şeklimizden, israf edip
etmediğimizden ve bunları nasıl ve nerede
harcadığımızdan ahirette sorguya çekileceğiz.
Yüce Allah (c.c.) Kur’an-ı Kerim’de şöyle
buyurmaktadır: “O gün, verilen nimetlerin
hepsinden sorguya çekileceksiniz.”2
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) de: “Kıyamet
günü insanoğlu, ömrünü nerede harcadığından,
yaptığı işleri ne niyetle yaptığından, nasıl
kazanıp nereye harcadığından, vücudunu ve
sıhhatini nerede ve nasıl değerlendirdiğinden
sorguya çekilmedikçe yerinden ayrılmaz.”3
buyurmuşlardır.
Allah’ın biz kullarına bahşettiği maddi
imkânların israf edilmesi büyük bir vebaldir.
Sevgili Peygamberimiz (s.a.v)’in deyimi ile “malı
zayi etmek” tir. Bununla birlikte israf, pek çok
yuvanın dağılmasına ve ülkelerin ekonomik açıdan
zayıflamasına da sebep olmaktadır. Esasen genel
olarak tutumluluk ve itidal, İslam’ın ibadetlerde bile
öğütlediği temel bir ilkedir. Bunun için şahsi
harcamalarımızda ölçülü olmak, ülke kaynaklarını
dikkatli
kullanmak,
verimli
alanlarda
değerlendirmek, dini ve milli bir görevdir.
Yarınlarımızın huzur ve mutluluğu için fert ve
toplum olarak iktisatlı davranmak ve israfa
sapmamak zorundayız.
Çünkü israf, Yüce Allah’ın verdiği nimetlere
karşı bir nankörlük ve saygısızlıktır. Tutumlu
olmak ise, o nimetlere gösterilen fiili bir saygı ve
şükürdür.
Değerli Müminler!
Hutbemi bir ayet mealiyle bitiriyorum:
“Akrabaya, yoksula, yolda kalmışa, hakkını ver.
Malını israf ile saçıp savurma. Zira saçıp
savuranlar, şeytanın dostları, kardeşleridir.
Şeytan ise Rabb’ine karşı çok nankördür.”4
Hazırlayan : Cevdet ŞEKER
Nilüfer İlçe Vaizi
1
Furkan:67
Tekasur:8
3
Tirmizi, sünen, Kıyamet:1
4
İsra:26,27
2