Kitabın tüm metnine ulaşmak için tıklayınız.

Transkript

Kitabın tüm metnine ulaşmak için tıklayınız.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
1
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
5237 SAYILI TÜRK CEZA KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Suç ve cezada
kanunilik İlkesi
geçerlidir.
Kanun hükümlerinin uygulanmasında suç ve ceza türü yaptırımlar
kıyas yoluyla genişletilememektedir.
5237 Sayılı
TCK’nin 2’nci
Maddesi.
765 Sayılı Eski Türk Ceza Kanun’un 11’inci maddesinde belirtilen
5237 Sayılı
cürüm ve kabahatlere mevzu ceza ayrımına son verilmiş ve yeni kaCürüm ve kabahat
TCK’nin 45’inci
nunda sadece suç terimi kullanılmıştır. 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu
ayrımı
Maddesi ve 5326
31 Mart 2005 tarihili resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
kaldırılmıştır.
Sayılı Kabahatler
5326 sayılı kanunda tanımlanmış olan kabahatlere idari yaptırımlar ön
Kanunu.
görülmüştür.
Asli ceza, feri ceza
ayrımı kaldırılmış
ve yaptırım sisteminde önemli
değişiklikler yapılmıştır.
TCK’nin 45, 46,
Hürriyeti bağlayıcı cezalar arasında önceden yapılan “hafif hapis”, 47, 48, 49 ve 50’
“hapis” ve “ağır hapis” ayrımına son verilmiştir. Asli ceza ve fer’i ceza nci Maddeleri ile
ayırımı kaldırılmış olup, yaptırımlar; hapis cezaları, süreli hapis cezasıTCK’nin 3 ncü
na seçenek yaptırımlar veya güvenlik tedbiri olarak belirlenmiştir. Kısım 1 ve 2 nci
Ayrıca hapis cezaları; ağırlaştırılmış müebbet, müebbet ve süreli olmak Bölümleri (Cezaüzere üç çeşit olarak düzenlenmiştir.
lar ve Güvenlik
Tedbirleri)
Para cezası sistemi tamamen
değiştirilmiştir.
Ağır para cezası, hafif para cezası ayrımı kaldırılmış, adli para cezası
adı altında birleştirilmiştir. Ayrıca gün para cezası sistemi getirilmiştir.
TCK’nin 45 ve
Gün para cezası sisteminin temel amacı; para cezasının, kişinin öde- 52’nci Maddeleri.
me gücüne göre belirlenmesi yoluyla, suç işleyen zengin ile fakir arasındaki eşitsizliği gidermek olarak ifade edilmiştir.
Kusurluluk durumu
(kast veya taksir) Kast, doğrudan kast ve olası kast olarak; taksir ise taksir ve bilinçli
yeniden düzentaksir olarak ikiye ayrılmış ve bunlara ilişkin hükümlere yer verilmiştir.
lenmiştir.
TCK’nin 21’inci
Maddeleri.
Taksirle işlenen
suçtan dolayı
verilecek cezalar
hakkında yeni
düzenlemeler
yapılmıştır.
Taksirli hareket sonucu oluşan neticenin, artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdurun da mağduriyetine yol açmış
olması durumunda kişi hakkında ceza verilemeyeceği, bilinçli taksir
halinde ise verilecek cezadan indirim yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Eski Türk Ceza Kanununda taksirle ölüme veya yaralamaya sebebiyet
verme suçları faillerinin kusurları oranında (8/8 üzerinden) cezalandırılması öngörülmüş iken yeni Türk Ceza Kanunu bu sistemi kaldırarak
faillerin kusurlarının hâkim tarafından tespit edileceğini hükme bağlamıştır.
TCK’nin 22’nci
Maddesi.
Hafif tahrik, ağır
tahrik ayrımı
kaldırılmıştır.
Hafif tahrik ve ağır tahrik ayrımı kaldırılarak, haksız tahrik olarak tek ad
altında birleştirilmiş ve bu konuda hâkime geniş takdir yetkisi verilmiş
ve böylece uygulamada oluşan tereddütlerin giderilmesi amaçlanmıştır.
TCK’nin 29’uncu
Maddesi.
Tam ve eksik
Teşebbüs tek isim altında tanımlanmış ve bu konuda hâkime geniş
teşebbüs ayrımına
takdir yetkisi tanınmıştır.
son verilmiştir.
TCK’nin 35’inci
Maddesi.
Failin suçun icra hareketlerinden gönüllü olarak vazgeçmesi veya
kendi çabalarıyla suçun tamamlanmasını veya neticenin gerçekleşmesini engellemesi halinde suça teşebbüsten cezalandırılamayacağı,
tamam olan kısım herhangi bir suç oluşturuyorsa bu suçtan cezalandı-
TCK’nin 36’ncı
Maddesi.
Gönüllü Vazgeçme müessesesi
getirilmiştir.
2
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
rılacağı hükmü getirilmiştir.
Etkin Pişmanlık
ismiyle yeni düzenlemede bulunulmuştur.
* Suç bütün unsurlarıyla tamamlandıktan sonra, örneğin çalınan eşyanın geri verilmesi veya kaçırılan kişinin serbest bırakılması hallerinde,
artık vazgeçme değil etkin pişmanlık söz konusudur.
TCK’nin 36,
* Yeni Ceza Kanunu ile getirilen düzenleme ile bazı suçlarla ilgili
olarak özel hüküm niteliğinde etkin pişmanlığa yer verilmiştir. Etkin 93,168, 192, 201,
221, 248, 269,
pişmanlık; hırsızlık, mala zarar verme, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık ve karşılıksız yararlanma suçlarında cezada indirim yapıl- 274 ve 293’üncü
Maddeleri.
masını gerektiren şahsi sebep olarak kabul edilmiştir. Etkin pişmanlık
durumunda mağdurun rızasının aranması şartıyla hâkime etkin pişmanlığın samimiyetine ve zararın tazmin edilen miktarına göre, takdir
yetkisi tanınmıştır.
Cezasızlık halleri
ile ilgili olarak özel
düzenlemelerde
bulunulmuştur.
Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı durumunda, hâkime, fail hakkında cezadan indirim yapma veya hiç ceza verTCK’nin 145 ve
meme yönünde geniş takdir yetkisi verilmiştir.
147’inci MaddeleAynı şekilde, hırsızlık suçunun ağır ve acil bir ihtiyacı karşılamak için
ri.
işlenmesi halinde de Hâkim’e, olayın özelliğine göre fail hakkında ceza
indirimi veya hiç ceza vermeme yönünde takdir yetkisi verilmiştir.
Suça azmettirme
yeniden düzenlenmiştir.
Üstsoy ve altsoy ilişkisinden doğan nüfuz kullanılmak suretiyle suça
azmettirme halinde azmettirenin cezasının üçte birinden yarısına kadar
arttırılması hükme bağlanmıştır.
TCK’nin 38’inci
Maddesi.
Cezaların ertelenmesi müessesesi yeniden
düzenlenmiştir.
Eski Türk Ceza Kanunundan farklı olarak işlediği suçtan dolayı iki yıl
ve daha az hapis cezasına hükmedilen sanığın; cezasının ertelenmesi
kabul edilmiş ve erteleme, koşullu af olmaktan çıkarılarak ceza infaz
kurumu haline getirilmiştir.
TCK’nin 51’inci
Maddesi.
Belli hakları kullanmaktan yoksun
bırakılma yeniden
düzenlenmiştir.
Yeni Türk Ceza Kanunu ile belirli hakları (kamu hizmetinden mahrumiyet, meslek ve sanatın tatili vb.) kullanmaktan yoksun bırakılma yeniden düzenlenmiş ve yoksun bırakılma süresi kişi için öngörülen cezanın infazının tamamlanması süresine bağlanmıştır.
TCK’nin 53’üncü
Maddesi.
Müsadere müessesesi yeniden
düzenlenmiştir.
Yeni Türk Ceza Kanunu ile güvenlik tedbiri niteliğinde kabul edilen
müsadere; eşya müsaderesi ve kazanç müsaderesi şeklinde bir ayrıma
tabi tutularak düzenlenmiştir. Buna göre, suçun işlenmesi ile elde
TCK’nin 54 ve
edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için
55’inci Maddeleri.
sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine
karar verilmesi öngörülmüştür.
* Bilindiği üzere, Eski Türk Ceza Kanununda suçta tekerrür halinde
ikinci işlenen suçtan dolayı faile verilecek cezada artırım yapılması
kabul edilmiştir. Yeni Türk Ceza Kanunu ile bu sistem değiştirilerek,
tekerrür, cezanın artırılmasını gerektiren bir neden olmaktan çıkarılmıştır. Tekerrür halinde, suç işleyen kişi; itiyadı suçlu, suçu meslek edinen
Tekerrür müesse- kişi ve örgüt mensubu suçlu gibi, toplum açısından daha fazla tehlike
sesi yeniden
arz ettiğinden, mükerrerlerin yanı sıra, itiyadı suçlu, suçu meslek edidüzenlenmiştir.
nen kişi ve örgüt mensubu suçlu kişiler bakımından, bunlara özgü infaz
rejimi ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri öngörülmüştür.
* Fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış olan kişilere; işlediği suçlar
dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanamamaktadır.
TCK’nin 58’inci
Maddesi.
Özel hukuk tüzel
kişilerin ceza
hukuku karşısındaki sorumluluklarına ait esaslar
getirilmiştir.
TCK’nin 20’nci
Maddesi.
Ceza sorumluluğunun şahsiliği ilkesi bağlamında, özel hukuk tüzel
kişileri hakkında ceza yaptırımının uygulanamayacağı; buna karşılık,
faaliyet izninin iptali, müsadere gibi güvenlik tedbiri niteliğinde yaptırımlara hükmedilebileceği kabul edilmiştir. Özel hukuk tüzel kişilerinin
hangi durumlarda ve hangi koşullarla ceza hukuku karşısında sorumlu
oldukları her suç bakımından ayrı ayrı gösterilmiş; böylece çağdaş
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
3
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
hukukta gelişen yeni bir caydırıcı yaptırım mevzuatımıza eklenmiştir.
Suç tarihinde 18
yaşından küçük
çocukların ceza
hukuku karşısındaki durumu yeniden belirlenmiştir.
Suç tarihinde 18 yaşından küçük çocukların ceza hukuku karşısındaki
durumu yeniden belirlenmiştir.
Bu bağlamda;
- Ceza sorumluluğu bulunmayan çocuklar hakkında çocuklara özgü
güvenlik tedbiri uygulanacağı belirtilmiş ancak, güvenlik tedbirlerinin
neler olduğu düzenlenmeyerek özel kanuna bırakılmıştır.
- Söz konusu hususlar ise Çocuk Koruma Kanunu ile düzenlenmiştir.
Çocuklar hakkında, dava ve ceza zaman aşımı süreleri bakımından
daha kısa süreler tespit edilmiştir. Çocuklar hakkında hükmolunan
cezanın seçenek yaptırımlara çevrilmesi bakımından, çocuklar yararına hükümlere yer verilmiştir. Çocuklar hakkında verilen cezaların
ertelenmesi bakımından Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin “Çocukların Yüksek Yararı” ilkesi göz önünde tutulmuştur.
TCK’nin 31’inci
Maddesi.
İnfaz hukukunu
ilgilendiren hükümler kanun
metninden çıkarılmıştır.
Yeni Türk Ceza Kanununda şartla salıverme, para cezasının infazı,
TCK’nin Genel
hapis cezalarının özel infaz şekilleri gibi doğrudan infaz hukukunu
Hükümler Başlıklı
ilgilendiren hükümlere yer verilmemiş, bunlar Ceza ve Güvenlik TedbirBirinci Kitabı.
lerinin İnfazı Hakkında Kanunda düzenlenmiştir.
Yeni TCK ile
yalnız hükümleri
bakımından değil
sistematiği bakımından da “insan
merkezli” bir
kanun meydana
getirilmiştir.
Eski Türk Ceza Kanununun sistematiğinde, öncelikle Devletin şahsiyeTCK’nin İkinci
tine karşı suçlar düzenlenmişken; Yeni Türk Ceza Kanununda bireye Kitabının 1, 2, 3
verilen önemi vurgulamak amacıyla, insanlığa karşı suçlar ve kişilere ve 4’üncü Kısımkarşı suçlar, özel hükümler arasında, öncelikle düzenlenmiştir.
ları.
Yeni Türk Ceza
Kanunu ile birey
ön plâna çıkarılmıştır.
Yeni Türk Ceza Kanunu ile kişinin hayatı, vücut bütünlüğü, cinsel
dokunulmazlığı, konut dokunulmazlığı, haberleşme hürriyeti, fikir ve
düşünce hürriyeti ve bunu ifade edebilme imkânı üst düzeyde korunTCK’nin İkinci
muştur. Bireyin sahip bulunduğu hukukî değerlerle, hak ve özgürlükleKitabının 1, 2, 3
rinin güvence altına alınması, kanunun amacı olarak belirlenmek sureve 4’üncü Kısımtiyle kanunun özgürlükçü karakteri vurgulanmıştır. Bireyin bir hukuk
ları.
toplumunda yaşama hakkının gereği olarak, kamu düzeni ve güvenliğinin korunması ile suç işlenmesinin önlenmesi, Kanunun temel amaçları
arasında sayılmıştır.
Vücut dokunulmazlığına karşı
işlenen suçlar için
ağır cezalar öngörülmüştür.
Eski Türk Ceza Kanununa yöneltilen eleştirilerden birisi de, insanın
vücut bütünlüğünün, mala göre daha az korunduğu hususu iken yeni
Türk Ceza Kanununda, vücut dokunulmazlığına karşı işlenen suçlara,
mala karşı işlenen suçlara göre daha fazla cezalar öngörülmüştür.
TCK’nin 86, 87,
88 ve 89’uncu
Maddeleri.
Hırsızlık suçunun
konusunu oluşturan malın değerinin azlığı durumunda, Hâkim’e,
fail hakkında
cezadan indirim
yapma veya hiç
ceza vermeme
yönünde geniş
takdir yetkisi
verilmiştir.
Eski Türk Ceza Kanunu uygulamasında hırsızlık suçunun konusunu
oluşturan malın değerinin azlığı ancak indirim nedeni olarak kabul
edilmişken Yeni Türk Ceza Kanunu ile bu konuda hâkime, uygulamada
görülen şikâyetleri giderebilecek ölçüde geniş takdir yetkisi verilmiştir.
TCK’nin 145’inci
Maddesi.
Anayasanın 90 ncı Örneğin, kadınlar ve çocuklarla ilgili uluslararası sözleşmelerde yer
TCK’nin 99, 100,
4
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
maddesi hükümle- alan düzenlemeler Yeni Türk Ceza Kanununda suç olarak hükme 102, 103, 104 ve
ri de göz önünde bağlanmış, çocukların pornografik ürünlerde kullanılması, fuhuşa konu 105’inci Maddeleri.
bulundurularak, edilmesi fiilleri için ceza öngörülmüştür.
tarafı bulunduğumuz uluslararası
antlaşmalarda yer
alan düzenlemeler
yeni TCK’da
müstakil suç
olarak tanımlanmıştır.
Suç mağduru
çocuklar özel
olarak korunmuştur.
Yeni Türk Ceza Kanunu’nda suç işleyen çocuklar için özel statü öngörüldüğü gibi, bir kısım suçların mağduru olan çocuklar bakımından da
özel hükümler öngörülmüş, çocukların suçlarda kullanılması da ağır
cezaya tâbi tutulmuştur. Bu bağlamda:
- İşkence suçunun mağdurunun çocuk olması nitelikli işkence suçu
olarak kabul edilmiş ve daha ağır cezaya tâbi tutulmuştur.
- İnsan ticareti suçunun mağdurunun çocuk olması durumunda suça ait
araç fiillerden (tehdit, baskı, cebir veya şiddet uygulamak, nüfuzu
kötüye kullanmak, kandırmak veya kişiler üzerindeki denetim olanaklarından veya çaresizliklerinden yararlanarak rızalarını elde etmek)
hiçbirine başvurulmuş olmasa da fail bakımından suç oluşturması
öngörülmüştür.
- Kasten öldürme suçunun mağdurunun çocuk olması nitelikli insan
öldürme suçu olarak kabul edilmiştir.
- Çocukları intihara teşvik etmek, intihar suçunun nitelikli hali olarak
kabul edilmiştir.
- Kasten yaralama suçunun mağdurunun çocuk olması durumunda fail
hakkında daha ağır ceza verilmesi öngörülmüştür.
- Eziyet suçunun mağdurunun çocuk olması nitelikli eziyet suçu olarak
kabul edilmiştir.
TCK’nin 38, 76,
- Yaşı dolayısıyla kendini idare edemeyecek durumda olan ve bu
80, 82, 84, 86,
nedenle koruma ve gözetim yükümlülüğü altında bulunan bir kimseyi
94, 96, 97, 98,
kendi haline terk eden kişi hakkında hapis cezası öngörülmüştür
103, 109, 194,
- Yaşı dolayısıyla kendini idare edemeyecek durumda olan kimseye hal 226, 227, 228 ve
ve koşulların elverdiği ölçüde yardım etmeyen ya da durumu derhal 229’uncu Maddeilgili makamlara bildirmeyen kişiler için hapis cezası öngörülmüştür
leri.
- Çocuklara kumar oynatılmasını önlemek amacıyla suç ihdas edilmiştir. Çocukların kumar oynaması için yer ve imkân sağlanması kumar
oynatmak suçunun nitelikli hali kabul edilmiştir.
- Çocukların dilencilikte araç olarak kullanılması suç haline getirilmiştir.
- Hürriyetten yoksun kılma suçunun mağdurunun çocuk olması suçun
nitelikli hali olarak kabul edilmiştir.
- Azmettirme fiilinin altsoya karşı yapılmış olması azmettiren bakımından cezasının ağırlaştırılması nedeni olarak kabul edilmiştir.
- Bir plânın icrası suretiyle, millî, etnik, ırkî, dinî veya bunlar dışında bir
özellikle belirlenen bir grubun tamamen veya kısmen yok edilmesi
maksadıyla, bu gruplarından çocukların “zorla başka yerlere götürülmesi” soykırım suçunun hareketlerinden birisi olarak kabul edilmiştir.
- Kişinin cinsel dokunulmazlığına karşı suçlar bağlamında, çocukların
cinsel istismarı, ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir.
- Çocuklara sağlık için tehlike oluşturabilecek maddelerin verilmesi, suç
olarak tanımlanmıştır.
- İçerik bakımından müstehcen nitelikte olan ürünlerden çocukların
etkin bir şekilde korunmasına yönelik düzenlemeler yapılmıştır.
- Toplumsal geleceğimiz açısından son derece tehlikeli bir mahiyet
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
5
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
taşıması itibarıyla, çocukların fuhşa sürüklenmesi fiilleri, etkili ceza
yaptırımı altına alınmıştır.
Soykırım ve insanYeni Türk Ceza Kanunu ile uluslar arası sözleşmeler gözden geçirilelığa karşı suçlar,
TCK’nin 76 ve
rek, soykırım ve insanlığa karşı suçlar tekrar düzenlenmiş, uluslar arası
yeniden düzen77’nci Maddeleri.
hukuk ile paralellik sağlanmıştır.
lenmiştir.
Taammüden
yerine tasarlayarak öldürme ile
kan gütme saikıyla
adam öldürmenin
yanı sıra töre
saikıyla insan
öldürme de nitelikli
insan öldürme
suçu olarak kabul
edilmiştir.
Eski Türk Ceza Kanunu’nda taammüden (planlamak ve soğukkanlılıkla
işlemek) adam öldürme tanımı yapılırken yeni ceza kanununda tasarlayarak (planlayarak) adam öldürme tabiri kullanılmıştır.
Sadece kan davası saikıyla insan öldürme nitelikli insan öldürme olarak sayılmışken, yeni Türk Ceza Kanununda töre saikıyla adam öldürme de nitelikli insan öldürme olarak madde kapsamına dâhil edilmiştir.
TCK’nin 82’nci
Maddesi.
İnsan üzerinde
deney cezalandırılmıştır.
Teknolojik gelişmeler de nazara alınarak Eski Türk Ceza Kanunu’nda
bulunmayan yeni bir suç ihdas edilmiştir.
TCK’nin 90’ıncı
Maddesi.
Organ ve doku
ticareti suç haline
getirilmiştir.
Yine teknolojik gelişmeler doğrultusunda, Eski Türk Ceza Kanunu’nda
bulunmayan yeni bir suç ihdas edilmiştir.
TCK’nin 91’inci
Maddesi.
Dilekçe hakkının
kullanılmasının
engellenmesi
müstakil suç
haline getirilmiştir.
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu ve Yönetmeliği ile bilgi verme yükümlülüğü
getirilmiştir. Bu yükümlülüğün işlerliğini sağlamak için dilekçe hakkının
kullanılmasının engellenmesi müstakil suç haline getirilmiştir. Ayrıca
temel hak ve hürriyetlerin cezai müeyyide yolu ile de sağlanması
amaçlanmıştır.
TCK’nin 121’nci
Maddesi.
Ayırımcılık cezalandırılmıştır.
İnsanlar arasında “köken, cinsiyet, aile durumu, örf ve âdet, siyasal
düşünce, felsefî inanç, sendika, bir etnik gruba mensupluk, ırk, din,
mezhep nedeniyle” ayırımlar yapılarak, bazı kişilerin hukukun sağladığı
imkânlardan yoksun bırakılmaları fiili için ceza öngörülmüştür. Böylece
anayasal ilke olan eşitlik ilkesinin işlerliği sağlanmak istenmiştir.
TCK’nin 122’nci
Maddesi.
Kişiler arasındaki
konuşmaların
dinlenmesi ve
kayda alınması
suç olarak kabul
edilmiştir.
Anayasal hak ve özgürlüklerin (özel hayatın gizliliği) sağlanması için
Türk Ceza Kanunu ile yeni bir suç ihdas edilmiştir. Böylece telefon TCK’nin 133’üncü
dinlenmesi gibi kolluk yetkilerinin kötüye kullanılması da engellenmek
Maddesi.
istenmiştir.
Kişisel verilerin
kayda alınması,
ele geçirilmesi ayrı
bir suç olarak
kabul edilmiştir.
Özel hayatın gizliliğinin korunması için Türk Ceza Kanunu ile yeni bir
suç türü tanımı yapılmıştır. Böylece kişisel verileri görevleri gereği TCK’nun 135’inci
temin eden, öğrenen görevlilerin bu görevlerini kötüye kullanmaları
Maddesi.
engellenmek istenmiştir.
Hırsızlık, kap kaç
ve yağma (gasp)
suçu ile ilgili olarak
yeni TCK’da
değişik tanımlamalara yer verilmiştir.
Ayrıca suç eşyası
satın alınması
* 5237 Sayılı TCK’nin 141’inci maddesinde çalınan malın zilyetlik
durumunda olduğu (765 sayılı eski TCK’nin 491’inci maddesinde bu
konuda yorum yoluyla kanaate ulaşıldığından) açıkça belirtilmiştir.
* Asli ve fer’i iştirak ayrımı yeni TCK’da yer almadığından 5237 Sayılı
TCK’nin 37’nci maddesine istinaden hırsızlık suçunun ortak hâkimiyet
ve birden fazla kişi tarafından işlenmesi halinde müşterek faillikten
dolayı azmettiren kişi hakkında da adli işlem yapılması gerekmektedir.
* Hırsızlık suçunun sıvı veya gaz halindeki enerji hakkında ve bunların
nakline, işlenmesine veya depolanmasına ait tesislerde işlenmesi halinde
TCK’nin 37, 141,
142, 148, 165 ve
166’ncı Maddeleri.
5576 Sayılı Petrol
Piyasasında
Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun.
6
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
veya kabul edilmesi ile suç işlemek suretiyle elde
edilen eşyanın
suçu takibe yetkili
makamlara bildirilmemesi de suç
olarak tanımlanmıştır.
şüpheliler hakkında 5576 Sayılı Yasaya istinaden, 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında işlem yapılması gerekmektedir.
* Kap kaç suçunun yağma (gasp) suçu ile karıştırılmaması maksadıyla
yeni TCK’nin 142/2’nci fıkrasında yapılan tanımlama ile kargaşaya son
verilmiştir.
* Yeni TCK gasp suçu yerine yağma tanımlamasında bulunmuş, eski
TCK’da cebir ve şiddet veya tehdit araç olarak kullanılmakta iken yeni
TCK’nin 148’inci maddesinde tehdide başvurulması araç olarak yeterli
görülmüştür.
* TCK’nin 165’inci maddesinde suç eşyasının satın alınması veya
kabul edilmesi başlığı adı altında; bir suçun işlenmesi ile elde edilen
eşyayı satın alan veya kabul eden kişinin altı aydan üç yıla kadar hapsi
öngörülmüştür.
* Ayrıca TCK’nin 166’ncı maddesindeki bilgi vermeme başlığı ismiyle;
bir hukuki ilişkiye dayalı olarak elde edilen eşyanın, esasında suç
işlemek suretiyle veya suç işlemek dolayısıyla elde edildiğinin öğrenilmesine rağmen suçu takibe yetkili makamlara bildirmeyen kişinin de
altı aya kadar hapis cezası müeyyidesine tabi tutulması gerekmektedir.
Yağma suçlarında
suçun konusunun
azlığı cezadan
indirim nedeni
olarak kabul edilmiştir.
Eski Türk Ceza Kanunu’nda mala karşı işlenen suçlardan sadece
hırsızlık ve dolandırıcılık suçlarında suç konusunun azlığı cezadan
indirim nedeni olarak kabul edilmiş iken, Yeni Türk Ceza Kanunu ile
yağma suçlarında da bu indirim imkânı getirilmiştir.
İmar kirliliğine
neden olma suçu
ihdas edilmiştir.
Ülkemizdeki plânsız şehirleşmenin ve kamu arazilerinin işgalinin önüne
TCK’nin
geçebilmek amacıyla, “yapı ruhsatiyesi” olmaksızın veya ruhsata aykırı
olarak inşaat faaliyetinde bulunulması, bu inşaatlara veya “yapı kul- 184’üncü Maddelanma izni” alınmamış binalara elektrik, su, telefon veya gaz bağlantısı
si.
yapılması suç olarak tanımlanmıştır.
Hamile eşini veya
sürekli birlikte
yaşadığı ve kendisinden gebe
kalmış kadını terk
etmek suç olarak
kabul edilmiştir.
Evli olsun veya olmasın gebe olan eşini veya sürekli birlikte yaşadığı
ve kendisinden gebe kalmış kadını çaresiz durumda terk eden yani TCK’nin 233’üncü
ona her türlü yardımı yapmaksızın ortada bırakan kişinin fiili suç olarak
Maddesi.
kabul edilmiştir. Böylece kadının korunması amaçlanmıştır.
İhale yolsuzluklarıyla ilgili olarak
karşılaşılan sorunların ceza hukuku
bakımından çözümüne ilişkin
yeni hükümlere
yer verilmiştir.
Ülkemizde özellikle kamu ihalelerinde karşılaşılan hukuksuzluklar
üzerine bu konuda yeni bir düzenleme yapma ihtiyacı doğmuştur. Yeni
Türk Ceza Kanunu’nda ihaleye ve edimin ifasına fesat karıştırma
olarak iki ayrı suç tanımına yer verilmiş, söz konusu suçların hangi fiil TCK’nin 235 ve
ve davranışlarla oluşacağı, ayrıntılı bir şekilde belirlenmiştir. Ayrıca, bu 236’ncı Maddelesuçların uygulama alanı, kamu ihale mevzuatına tâbi olsun veya olmari.
sın, nitelik bakımından kamusal faaliyette bulunan bütün kurum ve
kuruluşların mal veya hizmet alım, satım ve kiralama işlemlerini kapsayacak şekilde geniş tutulmuştur.
Göreve ilişkin
sırrın açıklanması
durumunda adli
tahkikat başlatılmalıdır.
* Görevi nedeniyle kendisine verilen veya aynı nedenle bilgi edindiği ve
gizli kalması gereken belgeleri, kararları ve emirleri ve tebligatı açıklayan veya yayınlayan veya ne suretle olursa olsun başkalarının bilgi
edinmesini kolaylaştıran kamu görevlisinin bir yıldan dört yıla kadar
hapis cezası ile cezalandırılması gerekmektedir.
* Kamu görevlisi sıfatı sona erse dahi yukarıda belirtilen fiili işleyen
kişilerde aynı cezai müeyyideye tabi tutulmalıdır.
TCK’nin 258’inci
Maddesi.
Soruşturmanın
gizliliğinin ihlali
müstakil suç
Eski TCK’da; C.Savcılığınca yürütülen hazırlık soruşturmalarının gizli
olduğu hükme bağlanmış, ancak bu gizliliğin ihlali üzerine cezai müeyyide uygulanacağına ilişkin açık bir düzenlemede bulunulmamıştır.
TCK’nin 258’inci
Maddesi.
TCK’nin 150’inci
Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
7
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
haline getirilmiştir. Yeni Türk Ceza Kanunu gizlilik ilkesinin ihlali üzerine cezai müeyyide
uygulanacağını hükme bağlayarak, yargılama kurallarından biri olan
gizlilik ilkesinin uygulanmasını güvenceye kavuşturmuştur.
Soruşturma ve
kovuşturma evresinde kişilerin
“suçlu” olarak
damgalanması
suç olarak kabul
edilmiştir.
Ülkemizde özellikle görsel medya aracılığı ile “Masumluk Karinesi” ihlal
edildiğinden, Yeni Türk Ceza Kanunu ile soruşturma ve kovuşturma
evresinde kişilerin suçlu olarak damgalanmalarını sağlayacak şekilde
görüntülerinin yayımlanması, bağımsız bir suç haline getirilerek bu
karinenin işlerliği sağlanmak istenmiştir.
TCK’nin 285’inci
Maddesi.
Soruşturma ve
kovuşturma işlemleri sırasında ses
veya görüntülerin
yetkisiz olarak
kayda alınması
suç olarak düzenlenmiştir.
Soruşturma ve kovuşturma işlemlerinin teknolojik imkânlardan faydalanılarak kayda alınması CMK ile getirilmiş bir imkân olmakla birlikte,
soruşturma ve kovuşturma evrelerindeki işlemlerin yapılışı sırasındaki
ses ve görüntülerin yetkisiz olarak kayda alınması veya nakledilmesi
suç olup, cezai müeyyideyi gerektirmektedir.
TCK’nin 286’ncı
Maddesi.
Hâkim ve savcı
kararı olmaksızın
kişinin genital
muayeneye gönderilmesi suç
olarak kabul edilmiştir.
Kişinin özel hayatı ve vücut dokunulmazlığının korunması amacıyla
Yeni Türk Ceza Kanunu ile böyle bir suç ihdas edilmiştir. Buna göre
yetkili hâkim ve savcı kararı olmaksızın, kişiyi genital muayeneye
gönderenin fiili, bağımsız bir suçtur ve cezai müeyyideyi gerektirmektedir.
TCK’nin 287’nci
Maddesi.
* Denetim görevinin ihmal suçu 765 Sayılı Eski TCK’nin 203’üncü
maddesinde tanımlanmış iken yeni TCK’nin 251’inci maddesinde;
zimmet veya irtikâp suçunun işlenmesine kasten göz yuman denetimle
yükümlü kamu görevlisinin müşterek fail olarak sorumlu olacağı şeklinde belirtilmiştir.
* Yeni TCK’nin 251’inci maddesinde zimmetin yanı sıra irtikâp suçunun
işlenmesine imkân sağlanması da denetim görevinin ihmali olarak
tanımlamıştır.
Denetim görevinin * Yeni TCK’nin 55’inci maddesi gereğince, denetim görevi ihmali nedeihmal suçu yeni niyle eski kanundan farklı olarak kazanç müsaderesi yapılmasına
imkân tanınmıştır.
yasada kamu
idaresinin güvenir- * Yeni TCK’nin 251’inci maddesinde ceza müeyyidesi üç aydan üç yıla
liliğine ve işleyişi- kadar hapis olarak öngörülmüş olup, eski yasaya göre suç karşılığı
ne karşı suçlar
5237 Sayılı
ceza da artırıma gidilmiştir.
başlıklı 4 nü kısım * Bir kişi yahut hayvan üzerinde gözetim yükümlülüğü olmakla beraber TCK’nin 55, 85,
1 nci bölümünde bu yükümlülüğün ihlali ile yaralanmaya veya ölüme sebebiyet verilmesi 89, 151, 175, 177
ve ayrıca bir kişi halinde şüphelinin 5237 Sayılı TCK’nin 85’inci maddesindeki taksirle ve 251’inci Madveya hayvan
deleri.
öldürme veya 89’uncu maddesindeki taksirle yaralamayı düzenleyen
üzerinde gözetim müeyyidelerin maddelerinden kovuşturmaya tabi tutulması gerekmektedir.
yükümlülüğü ile * Akıl hastası üzerinde bakım ve gözetim yükümlülüğünü başkalarının
ilgili olarak da
hayatı, sağlığı veya mal varlığı bakımından tehlikeli olabilecek şekilde
düzenlemelerde ihmal eden kişinin TCK’nin 175’inci maddesine istinaden altı aya kadar
bulunulmuştur.
hapsi öngörülmektedir.
* Gözetim altında bulunun hayvanı başkalarının hayatı veya sağlığı
bakımından tehlikeli olabilecek şekilde serbest bırakan veya bunların
kontrol altına alınmasında ihmal gösteren kişinin de TCK’nin 177’inci
maddesi gereğince (altı aya kadar hapis) cezalandırılması gerekmektedir. Gözetim altında bulunan hayvanın başkalarına ait mallara zarar
vermesi halinde, şikâyet üzerine eşya hukuku kapsamında zararın
ilgililerce tazmini ve TCK’nin 151’inci maddesi gereğince şüphelinin
dört aydan üç yıla kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılması
8
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
gerekmektedir.
Eski TCK’deki
Yediemin görevinin ihlali ve emniyeti suiistimal
suçları yeni yasada muhafaza
görevini kötüye
kullanma ile güveni kötüye kullanma
olarak tanımlanmıştır.
* Muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan rehinli veya
hacizli veya her hangi bir nedenle el konulmuş olan mal üzerinde
teslim amacı dışında tasarrufta bulunan kişiye üç aydan iki yıla kadar
hapis ve üç bin güne kadar adli para cezası verilmesi gerekmektedir.
* Kişinin bu malın sahibi olması halinde verilecek ceza yarı oranında
5237 Sayılı
indirilmektedir. Ayrıca Eski TCK’nin 508’inci maddesinde tanımlanmış TCK’nin 155 ve
olan emniyeti suiistimal suçu yeni yasada güveni kötüye kullanma 289’uncu Maddeolarak tanımlanmıştır. Başkasına ait olup da muhafaza etmek veya
leri.
belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği kendisine devredilmiş olan
mal üzerinde kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyetliğin
devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkâr
eden kişinin güveni kötüye kullanmadan müeyyideye tabi tutulması
gerekmektedir.
Eski TCK’da
İhkakı Hak olarak
tanımlanmış olan
suç türü yeni
TCK’da çeşitli
suçların hafifletici
nedenleri olarak
düzenlenmiştir.
765 sayılı eski TCK’nin 308’inci maddesinde düzenlenmiş olan ihkakı
suçu başlığı ile yeni TCK bir düzenlemede bulunmamıştır. Ancak
5237 Sayılı
İhkakı hak hali çeşitli suçların hafifletici nedenleri olarak belirtilmiştir. TCK’nin 144 ncü,
İhkakı hak hali 5237 Sayılı TCK’nin; 144’üncü maddesinde hırsızlık, 150 nci, 159 ncu
159’uncu maddesinde dolandırıcılık, 211’inci maddesinde belgede
ve
sahtecilik suçunun hafifletici nedeni olarak kabul edilmiştir. Ayrıca
211’inci
MaddeleTCK’nin 150’nci maddesinde yağma suçunun ihkakı hak gayesiyle
ri.
işlenmesi halinde fail hakkında sadece tehdit yahut kasten yaralama
suçuna ilişkin hükümlerin uygulanacağı kabul edilmiştir.
5326 SAYILI KABAHATLER KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
Türk Ceza Kanunu’nun amacı
kamu düzenini ve
güvenliğini, kişinin
hak ve hürriyetlerini, hukuk devletini korumak ve suç
işlenmesini önle- Kabahatler Kanununun amacı; toplum düzenini, genel ahlâkı, genel
mek olarak belir- sağlığı, çevreyi ve ekonomik düzeni korumak olarak belirlenmiştir.
lenmiş iken, kabahatin suç olmadığı
nazara alınarak
Kabahatler Kanunu’nun amacı
farklı olarak düzenlenmiştir.
YASAL MEVZUAT
5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun 1’inci
Maddesi.
Suç kavramından
ayrı olduğunu
belirtmek amacıyla
kabahat kavramının tanımı yapılmış, anlam ve
mahiyeti açıklanmıştır.
Kabahat; “kanunun, karşılığında idarî yaptırım uygulanmasını öngörKabahatler Kanudüğü haksızlık” olarak tanımlanmış, hem kasıt hem taksirle işlenebilenu’nun 2, 9 ve
ceği, taksirle işlenebilmesi için bir hukuki yükümlülüğün ihlal edilmesi
10’uncu Maddelegerektiği, TCK’ nın hata hükümlerinin sadece kasten işlenen kabahatri.
ler bakımından uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Kabahatler Kanu-
Kabahatler Kanunu ile tüm kabahatler ayrı ayrı düzenlenmemiş, eski Kabahatler Kanu-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
9
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
nunun genel hü- Türk Ceza Kanunundaki kabahatlerin sayılması ile yetinilmiştir. Diğer
kümlerinin diğer kanunlardaki kabahatler (idari yaptırım öngören kurallar) hakkında ise
kanunlardaki
bu kanunun genel hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
kabahatler hakkında da uygulanacağı belirlenmiştir.
nu’nun 3’üncü
Maddesi.
Ceza hukukunun
genel ilkelerinden
olan “kanunilik
ilkesi” farklı bir
anlayışla kabahat
hukuku açısından
da kabul edilmiştir.
TCK’da yer alan “kanunsuz suç ve ceza olmaz” ilkesi kabahatler kanuKabahatler Kanununa da dâhil edilmiş olup, kanunun kapsam ve koşulları bakımından
nu’nun 4’üncü
belirlediği çerçeve hükmün içeriği, idarenin genel ve düzenleyici işlemMaddesi.
leriyle de doldurulabilmektedir.
Türk Ceza Kanunu’nun “zaman
bakımından uygulanması, yer
bakımından uygulanması, teşebbüs, hukuka uygunluk nedenleri
ile kusurluluğu
ortadan kaldıran
nedenler” hakkındaki genel hükümlerinin kabahatler
hakkında da
uygulanacağı
belirtilmiş, ancak
bu konularda
kabahatlere özgü
birtakım farklılıklar
oluşturulmuştur.
Kabahatler Kanunu’nun getirdiği farklılıklar:
- Zaman bakımından uygulama yönünden; “derhal uygulama” ilkesi
getirilmiş, fiilin neticenin meydana geldiği anda değil, hareketin meydana geldiği anda oluştuğu kabul edilmiştir.
Kabahatler Kanu- Yer bakımından uygulama yönünden; diğer kanunlardaki aksine
nu’nun 5, 6, 12 ve
hükümlerin saklı olduğu kabul edilmiştir.
13’üncü Maddele- Teşebbüs yönünden; kabahate teşebbüsün cezalandırılmayacağı,
ri.
ancak aksine kanuni düzenleme varsa bu kanuni düzenlemenin uygulanacağı belirtilmiştir.
- Hukuka uygunluk ve kusurluluk yönünden; kabahatler kanununun
aksine hükümlerinin saklı olduğu hükme bağlanmıştır.
Organ veya temsilcinin işlediği
kabahatten dolayı
tüzel kişiliğe veya
temsil olunana
idari yaptırım
uygulanabileceği
kuralı getirilmiştir.
Organ veya temsilcinin işlediği kabahatten dolayı tüzel kişiliğe veya
temsil olunana yaptırım uygulanabilmektedir. Bu kapsamda; organ
veya temsilcilik görevi yapan ya da organ veya temsilci olmamakla
birlikte, tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde görev üstlenen kişinin bu
görevi kapsamında işlemiş bulunduğu kabahatten dolayı tüzel kişi Kabahatler Kanuhakkında da idarî yaptırım uygulanabilmektedir. Ayrıca temsilci sıfatıyla
nu’nun 8’inci
hareket eden kişinin bu sıfatla bağlantılı olarak işlemiş bulunduğu
Maddesi.
kabahatten dolayı temsil edilen gerçek kişi hakkında da idarî yaptırım
uygulanabilir. Gerçek kişiye ait bir işte çalışan kişinin bu faaliyeti çerçevesinde işlemiş bulunduğu kabahatten dolayı, iş sahibi kişi hakkında
da idarî yaptırım uygulanabilmektedir.
Türk Ceza Kanununda olduğu gibi
ceza sorumluluğunu (idari yaptırım sorumluluğu)
ortadan kaldıran
veya azaltan
sebepler ihdas
edilmiştir.
İdari yaptırım uygulama sorumluluğunu ortadan kaldıran veya azaltan
iki sebep düzenlenmiştir. Bunlar;
- Fiili işlediği sırada onbeş yaşını doldurmamış çocuk hakkında idarî
Kabahatler Kanupara cezası uygulanamayacağı,
nu’nun 11’inci
- Akıl hastalığı nedeniyle, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını
Maddesi.
algılayamayan veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme
yeteneği önemli derecede azalmış olan kişi hakkında idarî para cezası
uygulanamayacağıdır.
Türk Ceza Kanu- İşlenen bir kabahate iştirak durumunda aşağıdaki kurallar uygulanır:
Kabahatler Kanununun kurumların- Kabahatin işlenişine birden fazla kişinin iştirak etmesi halinde bu nu’nun 14’üncü
dan “suça iştirak”
Maddesi.
kişilerin her biri hakkında, fail olarak idarî para cezası verilir.
kabahatler açısın-
10
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
dan farklı olarak
ele alınarak düzenlenmiştir.
- Özel faillik niteliğinin arandığı durumlarda, kabahate iştirak eden ve
bu niteliği taşımayan kişi hakkında da fail olarak idarî para cezası
verilir.
- Kabahate iştirak için kasten ve hukuka aykırı işlenmiş bir fiilin varlığı
yeterlidir. Kabahatin işlenişine iştirak eden kişi hakkında, diğerlerinin
sorumlu olup olmadığı göz önünde bulundurulmaksızın idarî para
cezası verilir.
- Kanunda özel faillik niteliğini taşıyan kişi açısından suç, diğer kişiler
açısından kabahat olarak tanımlanan fiilin, bu niteliği taşıyan ve taşımayan kişiler tarafından ortaklaşa işlenmesi halinde suça iştirake ilişkin
hükümler uygulanır.
Bir fiil ile birden fazla kabahatin işlenmesiyle aynı zamanda birden
fazla kabahatin işlenmesi ve benzeri hallerde aşağıda belirtilen hükümlere göre hareket edilir:
* Bir fiil ile birden fazla kabahatin işlenmesi halinde bu kabahatlere
Türk Ceza Kanu- ilişkin tanımlarda sadece idarî para cezası öngörülmüşse, en ağır idarî
nunun kurumların- para cezası verilir. Bu kabahatlerle ilgili olarak kanunda idarî para
dan olan “suçların cezasından başka idarî yaptırımlar da öngörülmüş ise, bu yaptırımların
Kabahatler Kanuiçtimai” kurumu, her birinin uygulanmasına karar verilir.
nu’nun 15’inci
kabahatler açısınMaddesi.
dan kabahatlerin * Aynı kabahatin birden fazla işlenmesi halinde her bir kabahatle ilgili
olarak ayrı ayrı idarî para cezası verilir. Kesintisiz fiille işlenebilen
içtimai olarak
kabahatlerde, bu nedenle idarî yaptırım kararı verilinceye kadar fiil tek
düzenlenmiştir.
sayılır.
* Bir fiil hem kabahat hem de suç olarak tanımlanmış ise, sadece
suçtan dolayı yaptırım uygulanabilir. Ancak, suçtan dolayı yaptırım
uygulanamayan hallerde kabahat dolayısıyla yaptırım uygulanır.
Kabahatlerin
yaptırımı olarak
idari para cezası
ve diğer idari
tedbirler öngörülmüştür.
Kabahatler karşılığında uygulanacak olan idarî yaptırımlar, idarî para
cezası ve idarî tedbirler olarak düzenlenmiştir.
Kabahatler Kanunu’nun 1’inci
İdarî tedbirler, mülkiyetin kamuya geçirilmesi ve ilgili kanunlarda yer
Maddesi.
alan diğer tedbirler olarak sayılmıştır. İlgili kanunlarda yer alan tedbirler
ehliyetin geri alınması, geçici süreli işyeri kapatma, vb. tedbirlerdir.
Kabahatlerin vuku
tarihinden itibaren
belli sürelerin
geçmesi halinde
soruşturmaların
zaman aşımına
uğrayacağı (idari
yaptırım uygulanamayacağı),
ilaveten kesinleşen idari yaptırımların da belli süreler içinde yerine
getirilememesi
halinde de idari
yaptırımın zaman
aşımına uğrayacağı kuralı getirilmiştir.
Soruşturma zaman aşımının dolması halinde kabahatten dolayı kişi
hakkında idari para cezasına karar verilemeyeceği belirtilerek zaman
aşımı süresi;
- Yüz bin Türk Lirası veya daha fazla idarî para cezasını gerektiren
kabahatlerde beş,
- Elli bin Türk Lirası veya daha fazla idarî para cezasını gerektiren
kabahatlerde dört,
- Yirmi bin Türk Lirası veya daha fazla idarî para cezasını gerektiren
kabahatlerde üç,
- Yirmi bin Türk Lirasına kadar idarî para cezasını gerektiren kabahatKabahatler Kanulerde iki,
nu’nun 20 ve
- Nispî idarî para cezasını gerektiren kabahatlerde sekiz yıl olarak
21’inci Maddeleri.
belirlenmiştir.
Zaman aşımı süresi, kabahate ilişkin tanımdaki fiilin işlenmesiyle veya
neticenin gerçekleşmesiyle işlemeye başlamaktadır. Kabahati oluşturan fiilin aynı zamanda suç oluşturması halinde suça ilişkin dava zaman aşımı hükümleri uygulanmaktadır. Yerine getirme zaman aşımının
dolması halinde idarî para cezasına veya mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin kararların artık yerine getirilemeyeceği belirtilerek, yerine
getirme zaman aşımı süresi;
* Elli bin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar verilmesi
halinde yedi,
* Yirmi bin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar veril-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
11
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
mesi halinde beş,
* On bin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar verilmesi
halinde dört,
* On bin Türk Lirasından az idari para cezasına karar verilmesi halinde
üç yıldır. Mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin on yıl olarak tespit
olunmuştur. Zaman aşımı kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren
işlemeye başlamaktadır. Kanun hükmü gereği olarak idari yaptırımın
yerine getirilmesine başlanamaması veya yerine getirilememesi halinde zaman aşımı işlememektedir.
Kabahat dolayısıyla idari yaptırım kararı vermeye ilgili kanunda açıkça
gösterilen idarî kurul, makam veya kamu görevlileri yetkilidir.
Kanunda açık hüküm bulunmayan hallerde ilgili kamu kurum ve kuruluşunun en üst amiri bu konuda yetkilidir.
İdarî kurul, makam veya kamu görevlileri, ancak ilgili kamu kurum ve
kuruluşunun görev alanına giren yerlerde işlenen kabahatler dolayısıyla idarî yaptırım kararı vermeye yetkilidir.
Kabahati tespit
ederek idari yaptı- 4.12.2004 tarihli ve 5271 Sayılı CMK’nun yer bakımından yetki kuralları Kabahatler Kanurım uygulamaya kabahatler açısından da geçerlidir. C.Savcısı, kanunda açıkça hüküm nu’nun 22, 23 ve
bulunan hallerde bir kabahat dolayısıyla idari yaptırım kararı vermeye 24’üncü Maddelekimlerin yetkili
olduğu düzenlen- yetkilidir.
ri.
Bir suç dolayısıyla başlatılan soruşturma kapsamında bir kabahatin
miştir.
işlendiğini öğrenmesi halinde C.Savcısı durumu ilgili kamu kurum ve
kuruluşuna bildirebileceği gibi, kendisi de idarî yaptırım kararı verebilir.
Soruşturma konusu fiilin kabahat oluşturduğunun anlaşılması halinde
C.Savcısı bu nedenle idarî yaptırım kararı verir. Ancak, bunun için ilgili
kamu kurum ve kuruluşu tarafından idarî yaptırım kararı verilmemiş
olması gerekir. Kovuşturma konusu fiilin kabahat oluşturduğunun anlaşılması halinde mahkeme tarafından idarî yaptırım kararı verilmektedir.
İdari yaptırım kararına karşı mahkemeye başvuru ve mahkemenin bu
konudaki kararına itiraz aşağıdaki usul ile hallolunur: İdarî para cezası
ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idarî yaptırım kararına karşı,
kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç on beş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabilir. Bu süre içinde başvurunun
İdari yaptırım
yapılmamış olması halinde idarî yaptırım kararı kesinleşir.
uygulanmasına
Mücbir sebebin varlığı dolayısıyla bu sürenin geçirilmiş olması halinde
ilişkin kararın
kaldırılması için bu sebebin ortadan kalktığı tarihten itibaren en geç yedi gün içinde
sulh ceza mahke- karara karşı başvuruda bulunulabilir. Bu başvuru, kararın kesinleşmemesine başvuru- sini engellemez; ancak, mahkeme yerine getirmeyi durdurabilir. Mah- Kabahatler Kanukeme, son karar olarak idarî yaptırım kararının;
labileceği, sulh
nu’nun 27, 28, 29,
ceza mahkemesi- * Hukuka uygun olması nedeniyle, “başvurunun reddine”,
30 ve 31’inci
nin kararına karşı * Hukuka aykırı olması nedeniyle, “idarî yaptırım kararının kaldırılmasıMaddeleri.
ise ağır ceza
na”, karar verir. İki bin YTL dâhil idarî para cezalarına karşı başvuru
mahkemesine
üzerine verilen kararlar kesindir. Bunun dışında; Mahkemenin verdiği
itiraz edilebileceği son karara karşı, yargı çevresinde yer aldığı ağır ceza mahkemesine
hükme bağlanmış- itiraz edilebilir. Bu itiraz, kararın tebliği tarihten itibaren en geç yedi gün
tır.
içinde yapılır. Kanun yoluna başvuran kişi, bu konuda karar verilinceye
kadar başvurusundan vazgeçebilir. İdarî yaptırım kararına karşı kanun
yoluna başvurulması harca tâbi değildir. Kanun yoluna başvuru dolayısıyla oluşan bütün masraflar ve vekâlet ücreti, başvurusu veya savunması reddedilen tarafça ödenir.
Kabahatler karşılığında uygulanacak idari yaptırımlar açıkça belirtilmiştir.
Kabahatler Kanununda;
- Emre aykırı davranış,
- Dilencilik,
- Kumar,
- Sarhoşluk,
Kabahatler Kanunu’nun 32 ila
43’üncü Maddeleri Arası.
12
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
- Gürültü,
- Rahatsız etme,
- İşgal,
- Tütün mamullerinin tüketilmesi,
- Kimliği bildirmeme,
- Çevreyi kirletme ve afiş asma ve silah taşıma idari yaptırım uygulanmasını gerektiren kabahatler olarak sayılmıştır. Diğer kabahatler,
muhtelif kanunlardaki düzenlenmiş şekli ile bırakılmıştır.
Kabahatler kanunu uygulaması ile
ilgili olarak genelge tamim edilmiştir.
* Kabahatler suç olmaktan çıkarılmış, bir takım fiiller karşılığında idari
para cezası ve idari tedbirler ön görülmüştür. İdari para cezası, ceza
hukuku yaptırımı olan “Adli Para Cezası” niteliği taşımamaktadır.
İçişleri Bakanlığı* Kabahatler kanunu uygulanmasından bütün kolluk birimleri, belediye
nın 2005/94
zabıta görevlileri ile anılan kanunun 39 ve 40’ıncı maddelerinde belirti- Sayılı Kabahatler
len kamu kurum ve kuruluşlarının ilgili idari birim amirleri ve yetkili
Kanunu’nun
kamu görevlileri sorumlu kılınmıştır.
Uygulanması
* Kabahatler kanunu 32-43’üncü maddelerinde belirtilen fiilleri işleyen- Konulu Genelgesi.
ler hakkında idari yaptırım karar tutanağının öncelikle; Jandarma Karakol Komutanları, yetkili kolluk amirleri/komutanları ile yetkilendirilecek
diğer kolluk personeli tarafından düzenlenmesi gerekmektedir.
İdari yaptırım karar tutanağına;
* Hakkında idari yaptırım kararı verilen kişinin kimlik ve adresi,
* İdari yaptırım kararı verilmesini gerektiren kabahat fiili,
İdari Yaptırım
İçişleri Bakanlığı* Bu fiilin işlendiğini ispata yarayacak bütün deliller,
Karar Tutanağında
nın 2005/94
bulunması gere- * Kesilen idari para cezasının miktarı ile peşin ödeme yapılmış ise Sayılı Kabahatler
miktarı,
ken hususlar ile
Kanunu’nun
belgeler genelge- * Karar tarihi ve kararı veren sorumlu birimlerdeki yetkili personelin
Uygulanması
de açıkça belirtil- kimliği,
Konulu Genelge* Mülkiyetin kamuya geçirilmesi amacıyla el koyma işlemi yapılmış ise
miştir.
si.
el konulanın ne olduğu ve miktarı,
* Sarhoşluk nedeniyle kabahati işleyenin kontrol altına alınması işleminin açık bir şekilde yazılması gerekmektedir.
İdari yaptırım
kararı uygulanacak kişiler genelgede açıklanmıştır.
İdari yaptırım kararı esas olarak kabahati işleyen gerçek kişi hakkında
uygulanmalıdır. Bunun yanında;
* Organ veya temsilcilik görevi yapan ya da organ veya temsilci olmamakla birlikte tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde görev üstlenen gerçek
kişinin bu görevi kapsamında işlediği kabahatten dolayı, hem tüzel kişi
hem de kabahati işleyen gerçek kişiye,
İçişleri Bakanlığı* Temsilci sıfatıyla hareket eden gerçek kişinin bu sıfatla bağlantılı
nın 2005/94
olarak işlediği kabahatten dolayı temsil edilen ve kabahati işleyen Sayılı Kabahatler
gerçek kişiye,
Kanunu’nun
Uygulanması
* Gerçek kişiye ait bir işte çalışan kişinin bu faaliyeti çerçevesinde
işlemiş olduğu kabahatten dolayı, iş sahibi kişi ve kabahati işleyen kişi Konulu Genelgesi.
hakkında idari yaptırım kararı uygulanabilir.
* Fiili işlediği sırada on beş yaşını doldurmamış çocuk ile akıl hastalığı
nedeniyle, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayan
veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneği önemli
derecede azalmış olan kişi hakkında idari para cezası uygulanmamalı
ancak, bu kişiler hakkında diğer idari tedbirler alınmalıdır.
İdari yaptırım
kararı uygulanan
kişinin karara karşı
itiraz hakkının
bulunduğu yönünde kolluk tarafın-
* İdari yaptırım kararı kendisine tebliğ veya tefhim edilen kişi; onbeş İçişleri Bakanlığıgün içinde karara karşı sulh ceza mahkemesine bizzat veya yasal
nın 2005/94
temsilci ya da avukat aracılığıyla başvurulabilmektedir.
Sayılı Kabahatler
* Bu süre içinde başvuru yapılmaması halinde idari yaptırım kararının
Kanunu’nun
kesinleşeceği,
Uygulanması
* İdari para cezasına karşı, itiraz süresi içinde ödeme yapması halinde Konulu Genelge-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
13
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
dan bilgilendirilmesi ve tutanağın
bir nüshasının
ilgiliye verilmesi
gerekmektedir.
kendisinden bunun 3/4’ünün tahsil edileceği,
* Peşin ödemenin kişinin bu karara karşı itiraz hakkını etkilemeyeceği
hususunda kolluk tarafından ilgiliye bilgi verilmeli ve kişinin karar tutanağını imzalaması istenmelidir. Kişinin imzadan kaçınması halinde, bu
durumun İdari Yaptırım Karar Tutanağı’nın “İdari Yaptırım Uygulanan
Şahsın İmzası” (II.8) bölümünde belirtilmesi ve “İdari Yaptırım Karar
Tutanağı”nın bir nüshası ilgili kişiye verilmesi gerekmektedir.
si.
Emre aykırı davranış kabahat
türünün uygulanması ile ilgili olarak genelgede
açıklayıcı düzenlemelerde bulunulmuştur.
* Bu kabahat türü ile ilgili yaptırımın Cumhuriyet Savcısı, Hâkim veya İçişleri Bakanlığının 2005/94
Mülki Amir tarafından uygulanması ve emre aykırı davranış fiilini tespit
eden kamu görevlisinin; durumu karar verilmek üzere emri veren ma- Sayılı Kabahatler
Kanunu’nun
kama iletmesi gerekmektedir.
Uygulanması
* Kabahatler Kanununun 32’nci maddesinin uygulanabilmesi için ilgili Konulu Genelgekanunlarda açık hüküm bulunması gerekmektedir.
si.
Dilencilik yapanlar
ile ilgili olarak kolluk
ve belediye zabıta
görevlilerinin idari
para cezası uygulama yetkisi bulunmaktadır.
* Kolluk ve belediye zabıta görevlilerince dilencilik yapanlara idari para İçişleri Bakanlığıcezası uygulanmalı, el konulan gelir için el koyma tutanağı tanzim
nın 2005/94
edilmeli, el konulan gelirin mülkiyetinin kamuya geçirilmesi için Mülki Sayılı Kabahatler
İdare Amirinden izin alınması gerekmektedir.
Kanunu’nun
Uygulanması
* Beden veya ruh bakımından kendini idare edemeyecek durumda
bulunan çocukları dilencilikte araç olarak kullanan kişiler; 5237 sayılı Konulu Genelgesi.
TCK’nin 229’uncu maddesine göre müeyyideye tabi tutulmalıdır.
Kumar oynayan ve
oynatan kişilere
kolluğun idari para
cezası uygulaması
gerekmektedir.
* Kumar; zaman ve mekâna bağlı olmaksızın kazanç amacıyla kar ve
zararın talihe bağlı olduğu oyunlar olarak ifade edilmiştir. Kabahatler İçişleri Bakanlığının 2005/94
Kanununa göre kumar oynayan kişi kabahat işlemiş olmakta kumarın
mesken, kapalı mekânlar veya açık alanlarda oynanması da kabahat Sayılı Kabahatler
Kanunu’nun
fiili için yeterli olmaktadır.
Uygulanması
* Kumar oynanması için yer ve imkân sağlayanların TCK’ya göre, Konulu Genelgeoynayanların ise Kabahatler Kanununa göre işleme tabi tutulması
si.
gerekmektedir.
* Başkalarının huzur ve sükûnunu bozacak şekilde davranışlarda
bulunan kişinin doktor raporu veya alkometre ile sarhoşluğunun tespiti
halinde kolluk görevlilerince idari para cezası tatbik edilmelidir.
Sarhoş olarak
başkalarının huzur * Sarhoşluk sebebiyle huzur ve sükûnu bozma fiilinin umuma açık
yerlerde işlenmesi şartı (örneğin kişinin kendi evinde, diğer aile bireyle- İçişleri Bakanlığıve sükûnunu
bozanların kolluk rinin veya komşularının huzur ve sükûnunu bozucu davranışları da bu
nın 2005/94
kapsamdadır.) bulunmamaktadır.
tarafından idari
Sayılı Kabahatler
para cezasına tabi * Sarhoş olan ve idari yaptırım kararı uygulanan kişinin ikaz edilerek
Kanunu’nun
tutulması ve sar- ailesine/güvenilir bir kişiye teslim edilmesi veya kolluk biriminde sarUygulanması
hoşluğu geçinceye hoşluğu geçinceye kadar kontrol altında tutulması gerekmektedir. Konulu Genelgekadar kontrol
si.
Kollukça kontrol altına alınan kişinin bir yakınına veya belirlediği bir
altında tutulması kişiye bilgi verilmelidir. Kontrol altına alınan kişi yabancı ise yazılı
gerekmektedir.
olarak karşı çıkmaması halinde, durumu vatandaşı olduğu devlet
konsolosluğuna bildirilmelidir.
* Sarhoşluğu geçen kişi derhal serbest bırakılmalıdır.
Kabahatler Kanunu 36’ ncı maddesinde belirtilen
gerçek ve ticari
işletmelerin neden
olduğu gürültü
sebebiyle kolluk
tarafından idari
para cezası uygulanmalıdır.
İçişleri Bakanlığının 2005/94
Başkalarının huzur ve sükûnunu bozacak şekilde gürültüye neden olan
Sayılı Kabahatler
gerçek kişiler ile bu fiilin bir ticari işletmenin faaliyeti çerçevesinde
Kanunu’nun
işlenmesi halinde, kolluk tarafından idari para cezası müeyyidesi uyguUygulanması
lanmalıdır.
Konulu Genelgesi.
14
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
İçişleri BakanlığıRahatsız etme fiili * Kolluk veya belediye zabıta görevlilerince, mal veya hizmet satmak
nın 2005/94
için başkalarını rahatsız eden kişiye idari para cezası verilmelidir.
ile ilgili olarak
Sayılı Kabahatler
kolluk idari para * Umuma mahsus veya umuma açık yerlerde veya işyeri ve konutlara
Kanunu’nun
cezası konusunda gelmek suretiyle, bu yerlerde bulunan kişileri herhangi bir talebi bulunUygulanması
yetkilendirilmiştir. maksızın meşgul edenlere de bu ceza verilmelidir.
Konulu Genelgesi.
Kabahatler Kanununun 38’nci
maddesinde
tanımlanmış olan
işgal fiiline uygulanacak idari para
cezası konusunda
kolluğun yetkisi
bulunmamaktadır.
İçişleri BakanlığıYetkili makamların açık ve yazılı izni olmaksızın, meydan, cadde,
nın 2005/94
sokak veya yayaların gelip geçtiği kaldırımları işgal eden veya buralar- Sayılı Kabahatler
da mal satan kişiler ile bu tür yerlere inşaat malzemesi yığan şahısların
Kanunu’nun
belediye zabıta görevlilerince idari para cezasına tabi tutulması gerekUygulanması
mektedir.
Konulu Genelgesi.
* Kamu hizmet binalarının kapalı alanlarında tütün mamulü tüketen
kişilere ilgili idari birim amirinin yetkilendirdiği kamu görevlileri tarafından
* Toplu taşıma araçlarında tütün mamulü tüketen kişiye ilgili idari birim
amirinin yetkilendirdiği kamu görevlilerince
* Özel hukuk kişileri tarafından işletilen toplu taşıma araçlarında tütün
mamullerinin tüketilmesi halinde tüketen kişilere başvurulan ilk kolluk
birimi tarafından
* Özel hukuk kişilerine ait olan herkesin girebileceği binaların kapalı
alanlarında, tütün mamullerinin tüketilmeyeceği açık bir işaretle belirtilmesine rağmen, bu yasağa aykırı hareket eden kişiye şikâyet üzerine
kolluk birimince idari para cezası verilmelidir.
* Ticari faaliyetlerini gösterir satış veya faaliyet raporlarını, belirlenen
süre içinde vermemek, yanlış veya yanıltıcı bilgi veya belge vermek,
gerekli tesis ve yerleri incelemeye açmamak
* Üreticiden satın alınan tütünleri tescil ettirmemek, alım satım kapsa4733 Sayılı Tütün mındaki yükümlülükleri yerine getirmemek
ve Alkol Piyasası * İzin almadan, ana girdilerde veya tütün ambalajlarında değişiklik
İçişleri BakanlığıDüzenleme Kuru- yaparak ürünleri piyasaya arz etmek
nın 2005/94
* TAPDK’dan izin almadan, işleme veya üretim tesislerinde proje tadilat
mu Teşkilat ve
Sayılı Kabahatler
Görevleri Hakkın- kapsamındaki işlemleri yapmak, faaliyetini sona erdirmek, kurulu makiKanunu’nun
neleri nakletmek, devretmek ya da ülke dışına çıkarmak
daki Kanunda
Uygulanması
Kolluğun yetki
* TAPDK’dan izin almadan veya bildirimde bulunmadan dökme alkollü Konulu Genelgedurumu genelgede içkileri piyasaya arz etmek, sevkiyatını yapmak veya farklı yerlerde
si.
açıkça düzenle- depolamak
miştir.
* TAPDK’dan belge almamış kişilerden ürün almak veya bu kişilere
ürün satmak, belirtilen işyerleri dışında satış yapmak
* TAPDK’dan satış belgesi almadan, ürünlerin toptan satışını yapmak
* TAPDK’dan yetkili belgesi almadan veya bildirimde bulunmadan,
tütün ticareti yapmak
* TAPDK’dan uygunluk belgesi almadan enfiye, çiğneme, nargile
tütünü veya yaprak sigara kâğıdı ya da makaron üretmek, satmak veya
satışa arz etmek, ticari amaçla sarmalık kıyılmış tütün üretmek, satmak
ve satışa arz etmek
* Yetkisiz veya açık olarak içki satmak, ürün ambalajlarını bozmak
veya bölmek suretiyle satmak
* İzinsiz veya TAPDK düzenlemelerine aykırılık oluşturacak şekilde,
elektronik ticaret araçları ya da pasta ile sipariş yöntemi kullanarak
satış sistemi kurmak veya faaliyette bulunmak
* Tütün mamulleri veya alkollü içkilerin reklam ve tanıtımına ilişkin
mevzuat ve kurum düzenlemelere aykırı hareket etmek
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
15
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Tütün mamulleri ve alkollü içkilerin kullanımı ve satışını özendirici
veya teşvik edici düzenlemeler aykırı hareket etmek
* Tütün mamulleri veya alkollü içkileri, otomatik satış makinesi ile
satmak veya bahis oynatmak veya ödül vermek, kanunun 8’inci maddesi kapsamında idari yaptırım gerektiren suçlar
* TAPDK’dan tesis kurma veya faaliyet izni almadan fabrika, tesis veya
imalathane kurmak ve işletmek
* Ürün ambalajlarında kullanılan bandrol, hologram, pul, damga veya
benzeri işaretleri usulsüz temin etmek, amacı dışında kullanmak, taklit
veya tahrif ederek konulduğu üründen kaldırarak değiştirmek
* Bandrol veya benzeri işaretlerin taklitlerini imal etmek ve ülkeye
sokmak
* Bandrol veya benzeri işaretleri bulunmayan ya da niteliğine uygun
olmayan işaretleri taşıyan ürünleri, ticari amaçla bulundurmak, nakletmek, satışa arz etmek veya satmak kanunun 8’inci maddesi kapsamında adlî yaptırım gerektiren suçlardır.
* Görevle bağlantılı olarak sorulması halinde, yetkili kamu görevlisinin
kimliği veya adresi ile ilgili bilgi vermekten kaçınan veya gerçeğe aykırı
beyanda bulunan kişiye yetkilendirilmiş kamu görevlisi tarafından idari
para cezası verilmelidir.
İçişleri BakanlığıKimliği bildirmeme
* Açıklamada bulunmaktan kaçınılması veya gerçeğe aykırı beyanda
nın 2005/94
konusunda kollu- bulunulması dolayısıyla kimliği belirlenemeyen kişinin durumunun
Sayılı Kabahatler
ğun idari para
yetkili kamu görevlisi tarafından derhal Cumhuriyet Savcılığına yazılı
Kanunu’nun
cezası verme
olarak bildirilmesi gerekmektedir.
Uygulanması
yetkisi bulunmak* Kişinin kimliğinin açık bir şekilde anlaşılıncaya kadar, CMK hükümleri Konulu Genelgetadır.
si.
çerçevesinde gözaltına alınabilmektedir. Ayrıca 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanununun 17’nci madde hükümleri saklı tutulmaktadır.
* Kişinin kimliğinin belirlenmesi durumunda yakalama ve gözaltına
alma işlemine derhal son verilmelidir.
Çevreyi kirletme
fiili ile ilgili olarak
idari yaptırım
uygulanmasında
belediye zabıta
görevlileri yetkili
kılınmıştır.
* Evsel atık ve artıkları toplanmasına veya depolanmasına özgü yerler
dışına atan kişinin belediye zabıta görevlilerince idari para cezasına
tabi tutulması gerekmektedir.
* Fiilin yemek pişirme ve servis yerlerinde, hayvan kesimine tahsis
edilen yerler dışında, inşaat atık ve artıklarının toplanmasına veya İçişleri Bakanlığıdepolanmasına özgü yerler dışına atılması halinde kabahatin içeriği,
nın 2005/94
failin kusuru, gerçek veya tüzel kişinin ekonomik durumu göz önünde Sayılı Kabahatler
bulundurularak idari para cezası uygulanmalıdır.
Kanunu’nun
* Kullanılamaz hale gelen motorlu kara veya deniz nakil araçlarına ya
Uygulanması
da bunların mütemmim cüzlerini sokağa veya kamuya ait bir yere Konulu Genelgebırakan bir kişiye de idari para cezası verilmelidir.
si.
* Bu kabahatler dolayısıyla meydana gelen kirliliğin kişi tarafından
derhal giderilmesi halinde, idari para cezası verilmeyebilmektedir.
* Kabahatler Kanunu 41’inci maddesinde belirtilen bu fiiller ancak
belediye sınırları içerisinde uygulanabilmektedir.
Afiş asma fiili ile
ilgili olarak kolluğun idari para
cezası uyguluma
yetkisi bulunmaktadır.
* Meydanlara veya parklara, cadde veya sokak kenarlarındaki kamuya
ait duvar veya alanlara, rızası olmaksızın özel kişilere ait alanlara bez,
kâğıt vb. afiş ve ilan asan kişiye, kolluk veya belediye zabıta görevlileİçişleri Bakanlığırince idari para cezası uygulanmalıdır.
nın 2005/94
* Aynı içerikteki afiş ve ilanlar tek fiil olarak kabul edilmelidir.
Sayılı Kabahatler
* Yetkili makamlardan alınan açık ve yazılı izne dayalı olarak asılan
Kanunu’nun
afiş ve ilanlar için idari para cezası uygulanmamalıdır. Bu afiş ve ilanlar
Uygulanması
izin verilen gerçek ve tüzel kişiler tarafından sürenin dolmasını mütea- Konulu Genelgekip derhal toplatılmalıdır. Toplatma yükümlülüğüne aykırı hareket
si.
edilmesi halinde idari para cezası tatbik edilmeli ve afiş ile ilanların
kaldırılmasına ilişkin masraflar ilgili kişilerden ayrıca tahsil edilmelidir.
* Özel kanun hükümleri saklı olup, seçim döneminde afiş ve ilan asıl-
16
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ması hususu seçim mevzuatında özel olarak düzenlendiğinden, Kabahatler Kanununun 42’nci maddesi kapsamı dışında değerlendirilmelidir.
* Yetkili makamlardan ruhsat almaksızın kanuna göre yasak olmayan
silahları park, meydan, cadde, sokaklarda görünür bir şekilde taşıyan
kişiye, kolluk görevlilerince idari para cezası verilmelidir.
Silah taşıma
İçişleri Bakanlığıkabahat fiili olarak * İdari para cezasının uygulanabilmesi için hava veya gaz basıncıyla
nın 2005/94
değerlendirilmiş çalışan avda veya atıcılık sporunda kullanılan ateşli ya da ateşsiz Sayılı Kabahatler
olup, kolluğun
tüfekler gibi yasak olmayan ancak yetkili makamlardan ruhsat almayı
Kanunu’nun
yetkileri genelgede gerektiren silahın bulunması ve ayrıca bu silahın park, meydan, cadde
Uygulanması
açıkça belirtilmiş- veya sokaklarda görünür bir şekilde taşınması gerekmektedir.
Konulu Genelgetir.
si.
* Bu durumda ilgili kişiler hakkında sadece idari yaptırım kararı uygulanmalı, silahların mülkiyetinin kamuya geçirilmesi işlemi tesis edilmeyerek yapılan işlem sonrası silah ilgiliye teslim edilmelidir.
532 Sayılı Kanunla Yapılan
Değişiklikler Çerçevesinde
3713 SAYILI TERÖRLE MÜCADELE KANUNU
GENEL KURAL
“Terör” terimi
tanımlanmıştır.
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
* Terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme
veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin
niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek,
Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk
Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otori- 5532 Sayılı Terörtesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve
le Mücadele
hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini Kanunu’nun 1’inci
veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler
Maddesi.
tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemler olarak tanımlanmıştır.
* 3713 sayılı eski TMK’nun 1’inci maddesinde bulunan örgüt tanımına
kanun yer vermemiştir.
5532 sayılı yasa ile değiştirilen TMK’nun 3’üncü maddesine göre 5237
sayılı Yeni Türk Ceza Kanunun;
Madde 302 Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, Madde 307
Askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma,
Madde 309 Anayasayı ihlal, Madde 311 Yasama organına karşı suç,
Madde 312 Hükümete karşı suç, Madde 313 Türkiye Cumhuriyetine
karşı silahlı isyan, Madde 314 Silahlı örgüt, Madde 315 Silah sağlama,
Madde 320 Yabancı hizmetine asker yazma, yazılma, Madde 310’da Terörle Mücadele
“Terör suçları”
açıkça belirlenmiş- Cumhurbaşkanına suikast ve ikinci fıkrasında yazılı fiili saldırı suçu
Kanunu’nun
“terör suçları” olarak kabul edilmiştir. Terör örgütlerinin faaliyetlerinde 3’üncü Maddesi.
tir.
kullanılmak üzere, bu örgütlere üretmek, satın almak veya ülkeye
sokmak suretiyle silah temin eden, nakleden veya depolayan kişiye
yeni CMK 315 nci maddesi gereğince terör suçundan işlem yapılması
gerekmekte olup, bu yeni bir düzenlemedir. 5237 sayılı yeni CMK 316
deki; yukarıda arz edilen suçlardan herhangi birini elverişli vasıtalarla
işlemek üzere iki veya daha fazla kişi, maddi olgularla belirlenen bir
biçimde anlaşırlarsa, suçların ağırlık derecesine göre 12 yıla kadar
hapis cezası verilmektedir.
Terör amacıyla
işlenen suçlar tek
tek belirlenmiş ve
TMK’nun 4 ncü maddesinde “Terör amacı ile işlenen suçlar” başlığı Terörle Mücadele
altında yeni Türk Ceza Kanunundaki 47 maddeye yer verilmiş olup,
Kanunu’nun
terör suçunun kapsamı genişletilmiştir. Yeni düzenlemeye istinaden; 4’üncü Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
17
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
bu suç türünün
kapsamı genişletilmiştir.
Terör suçları ile
terör amacıyla
işlenen suçlar
sebebiyle mahkemece verilen
cezalar “yarı oranında artırılarak
hükmolunmakta”
ve “paraya çevrilememekte, ertelenmemektedir.”
4’üncü maddede belirtilen 47 suç TMK’nun 1’inci maddesinde belirtilen
amaçlar doğrultusunda suç işlemek üzere kurulmuş bir “terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlendiği takdirde” terör suçu sayılmaktadır.
Kasten öldürme ve yaralama suçları, cebir ve şiddet içeren suçlar ile
Türk Ceza Kanunu’nun; göçmen kaçakçılığına ilişkin 79’uncu maddesi,
insan ticaretine ilişkin 80’inci maddesi, intihara ilişkin 84’üncü maddesi,
çocukların cinsel istismarına ilişkin 103’üncü maddesi, tehdide ilişkin
106 ncı maddesi, kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya ilişkin 109’uncu
maddesi, eğitim ve öğretimin engellenmesine ilişkin 112’nci maddesi,
kamu kurumu veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının
faaliyetlerinin engellenmesine ilişkin 113’üncü maddesi, siyasi hakların
kullanılmasının engellenmesine ilişkin 114’üncü maddesi, inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engellemeye ilişkin 115’inci
maddesi, konut dokunulmazlığının ihlaline ilişkin 116’ncı maddesi, iş ve
çalışma hürriyetinin ihlaline ilişkin 117’nci maddesi, sendikal hakların
engellenmesine ilişkin 118’inci maddesi, nitelikli hırsızlığa ilişkin
142’nci maddesi, yağmaya ilişkin 148’inci maddesi, mala zarar vermenin nitelikli hallerine ilişkin 152’nci maddesi, genel güvenliğin kasten
tehlikeye sokulmasına ilişkin 170’inci maddesi, radyasyon yaymaya
ilişkin 172’nci maddesi, atom enerjisi ile patlamaya sebebiyet vermeye
ilişkin 173’üncü maddesi, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirmesine ilişkin 174’üncü maddesi, çevrenin
kasten kirletilmesine ilişkin 181’inci maddesi, zehirli madde katmaya
ilişkin 185’inci maddesi, kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak
biçimde ilaç yapma veya satmaya ilişkin 187’nci maddesi, Türk Ceza
Kanununda ayrı ayrı sayılan 47 maddenin dışında 6136 sayılı Ateşli
Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan
suçlar, Orman Kanununun 110’uncu maddesinin dördüncü ve beşinci
fıkralarında tanımlanan kasten orman yakma suçları, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar “terör amacı ile işlenen suç” olarak işlem görebilecektir.
Anayasanın 120’nci maddesi gereğince olağanüstü hal ilan edilen
bölgelerde, olağanüstü halin ilanına neden olan “Anayasa ile kurulan
hür demokrasi düzenini veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddi belirtilerin ortaya
çıkması veya şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddi şekilde
bozulması” biçimde kendini gösteren olaylara ilişkin suçlarda “terör
amacıyla işlenen suçlar” kapsamına alınmış olup, aynı şekilde Kültür
ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 nci maddesinde tanımlanan suça göre gereken izinler alınmadan yurt içinde korunması gerekli
taşınır kültür ve tabiat varlıklarını yurt dışına çıkanlar da terör amacıyla
işlenmiş suç olarak değerlendirilebilecektir. Türk Ceza Kanununda
belirlenen 55 ayrı suç, 4 ayrı kanunda sayılan suçlar ile olağanüstü
halin ilanına neden olacak nitelikteki görülebilecek suçlar “terör” suçu
olarak işlem görecektir. Diğer bir deyişle Yeni Türk Ceza Kanununun
“temel kanun” olarak isimlendirilmesinin yanı sıra, Terörle Mücadele
Kanunu da yetki alanı açısından temel kanun olarak algılanabilecektir.
3’üncü ve 4’üncü maddelerde yazılı suçları isleyenler hakkında ilgili
kanunlara göre tayin edilecek hapis cezaları veya adli para cezaları
yarı oranında artırılarak hükmolunur. Bu suretle tayin olunacak cezalarda, gerek o fiil için, gerek her nevi ceza için muayyen olan cezanın
yukarı sınırı aşılabilir. Ancak, müebbet hapis cezası yerine, ağırlaştı- Terörle Mücadele
Kanunu’nun 5’inci
rılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.
Maddesi
Suçun, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmiş olması dolayısıyla ilgili
maddesinde cezasının artırılması öngörülmüşse; sadece bu madde
hükmüne göre cezada artırım yapılır. Ancak, yapılacak artırım, cezanın
üçte ikisinden az olamaz.
18
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
İsim ve kimlik belirterek veya belirtmeyerek kime yönelik olduğunun
Terör örgütlerinin
anlaşılmasını sağlayacak surette kişilere karşı terör örgütleri tarafından
bildiri ve açıklamasuç işleneceğini veya terörle mücadelede görev almış kamu görevlilelarını ve terörle
rinin hüviyetlerini açıklayanlar veya yayınlayanlar veya bu yolla kişileri
mücadelede
hedef gösterenler, terör örgütlerinin bildiri veya açıklamalarını basanlar
görevli kamu
Terörle Mücadele
veya yayınlayanlara, kanunun ilgili maddesine aykırı olarak muhbirlerin
görevlilerinin
Kanunu’nun 6’ncı
hüviyetlerini açıklayanlar veya yayınlayanlara verilen 5 milyon liradan
kimliklerini açıklaMaddesi.
10 milyon liraya kadar ağır para cezası, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis
yan veya yayanlar
cezası olarak değiştirilmiş olup, terörle mücadelede görevli kamu
mahkemece
personelinin korunması ve bir kısım medyanın terör örgütünün propacezalandırılmalıgandasını yapıyor olması açısından gerekli ve yerinde bir düzenleme
dır.
olarak değerlendirilmektedir.
Tümüyle veya kısmen terör suçlarının işlenmesinde kullanılacağını
bilerek ve isteyerek doğrudan veya dolaylı olarak fon sağlanması veya
Terör örgütünün
toplanması durumunda bir yıldan beş yıla kadar hapis ve yüz elli günfinans kaynakları- den bin beş yüz güne kadar adli para cezasına hükmolunacağı ve
nın kurutulması ve örgüt üyesi olarak cezalandırılacağı hususunda düzenlemede buluTerörle Mücadele
terörizmle müca- nulmuştur.
Kanunu’nun 8’inci
dele açısından
Maddesi.
ihtiyaç duyulan bir Bu suçun; kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle
ve
tüzel
kişinin
faaliyeti
çerçevesinde
işlenmesi
hali
nitelikli
olarak
düzenlemede
değerlendirilmiş ve Türk Ceza Kanununun 60 ncı maddesine göre
bulunulmuştur.
bunlara özgü güvenlik tedbirleri uygulanması gerektiği yönünde kanuni
düzenlemede bulunulmuştur.
15 yaşını doldurmuş çocukların da
terörle mücadele
kanunu kapsamında yargılanabileceği hususunda
düzenlemede
bulunulmuştur.
Terör kapsamına giren suçlarla ilgili davalara, 04.12.2004 tarihli ve
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250’nci maddesinin birinci Terörle Mücadele
fıkrasında belirtilen ağır ceza mahkemelerinde bakılması gerekmekteKanunu’nun
dir. Bu suçlardan dolayı onbeş yaşın üzerindeki çocuklar hakkında 9’uncu Maddesi.
açılan davalar da bu mahkemelerde görülecektir.
1’inci maddede
yer verilmeyen
örgüt terimi açık
bir şekilde tanımlanmıştır. Toplantı
ve gösteri yürüyüşlerinde, kimliklerin gizlenmesi
amacıyla yüzün,
tamamen veya
kısmen kapatılması ile örgüte ait
amblem ve işaretleri taşıyan, slogan
atan veya ses
cihazları ile yayın
yapan ya da terör
örgütüne ait amblem ve işaretleri
üzerinde bulunduran kişilere ceza
verilmesine imkân
tanınmıştır.
Cebir ve şiddet kullanılarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya
tehdit yöntemleriyle, 1’inci maddede belirtilen amaçlara yönelik olarak
suç işlemek üzere, terör örgütü kuranlar, yönetenler ile bu örgüte üye
olanlar TCK’nun 314’üncü maddesine göre cezalandırılır.
Terör örgütünün propagandasını yapan kişi, bir yıldan üç yıla kadar
hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın veya
yayın organlarının suçun işlenişine iştirak etmemiş olan sahipleri ve
yayın sorumluları hakkında da bin günden on bin güne kadar adli para
cezasına hükmolunur. Ancak, yayın sorumluları hakkında, bu cezanın
üst sınırı beş bin gündür. Aşağıdaki fiil ve davranışlar da bu fıkra hü- Terörle Mücadele
kümlerine göre cezalandırılır;
Kanunu’nun 7’nci
* Terör örgütünün propagandasına dönüştürülen toplantı ve gösteri
Maddesi.
yürüyüşlerinde, kimliklerin gizlenmesi amacıyla yüzün, tamamen veya
kısmen kapatılması,
* Terör örgütünün üyesi veya destekçisi olduğunu belli edecek şekilde,
örgüte ait amblem ve işaretlerin taşınması, slogan atılması veya ses
cihazları ile yayın yapılması ya da terör örgütüne ait amblem ve işaretlerin üzerinde bulunduğu üniformanın giyilmesi,
* 2’nci fıkrada belirtilen suçların; dernek, vakıf, siyasi parti, işçi ve meslek
kuruluşlarına veya bunların yan kuruluşlarına ait bina, lokal, büro veya
eklentilerinde veya öğretim kurumlarında veya öğrenci yurtlarında veya
bunların eklentilerinde işlenmesi halinde ceza artırılmalıdır.
Soruşturma aşamasında kolluk
* Soruşturma ve kovuşturma usulünün açıkça belirlenmesi ile kolluk Terörle Mücadele
görevlilerinin kimliklerinin gizli tutulması (kolluk tarafından düzenlenen
Kanunu’nun
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
19
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
görevlilerinin
kimliklerinin gizli
tutulması ile şüpheli ve avukatların
ceza muhakemesi
haricinde bir kısım
kısıtlamalara tabi
tutulması hususunda düzenlemede bulunulmuştur.
tutanaklara görevlilerin açık kimlikleri yerine sadece sicil numaraları 10’uncu Maddesi.
yazılır.), düzenlemesinin soruşturmanın gizliğinin muhafazası açısından müspet bir gelişme olduğu değerlendirilmektedir.
* Şüpheli, gözaltı süresince yalnız bir avukatın hukuki yardımından
yararlanabilmektedir. Gözaltındaki şüphelinin avukatıyla görüşme
hakkı, Cumhuriyet Savcısının istemi üzerine, hâkim kararıyla 24 saat
süreyle kısıtlanabilecek olup, ancak, bu süre içinde ifade alınamamaktadır. Şüphelinin kolluk tarafından ifadesi alınırken, sadece bir avukatı
hazır bulunabilmektedir.
* Avukatın; şüphelinin dosya içeriğini incelemesi veya belgelerden
örnek alma yetkisi, soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebileceği
durumlarda, Cumhuriyet Savcısının istemi üzerine hâkim kararıyla
kısıtlanabilmektedir.
* Avukatların, terör örgütü mensuplarının örgütsel amaçlı haberleşmelerine aracılık ettiğine ilişkin bulgu veya belge elde edilmesi halinde,
Cumhuriyet Savcısının istemi ve hâkim kararıyla, bir görevli görüşmede hazır bulundurulabilmekte, ayrıca, bu kişiler ile avukatları arasında
alınıp verilen belgeler, hâkim tarafından incelenebilmektedir.
Terörle mücadelede görev alan
kolluk ve diğer
kamu görevlilerine
devletçe bir takım
imkânlar (müdafi
tayin hakkı, ödüllendirme, koruma,
silah kullanma,
aylık bağlama ve
iş verme) sağlama
hususunda düzenlemede bulunulmuştur.
* Terörle mücadelede görev alan istihbarat ve kolluk görevlileri ile bu
amaçla görevlendirilmiş diğer personelin, bu görevlerinin ifasından
doğduğu iddia edilen suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmalarda müdafi olarak belirlediği üç avukatın ücretinin ilgili kurumca
karşılanması,
* Görevlerinden ayrılmış olanlar ve terör örgütlerinin açık hedefi haline
gelen veya getirilenler ile suçların aydınlatılmasında yardımcı olanlar Terörle Mücadele
hakkında gerekli koruma tedbirlerinin Devlet tarafından alınması,
Kanunu’nun
* Talep halinde estetik cerrahi yoluyla fizyolojik görünümün değiştiril- 15,19, 20, 21’inci
Maddeleri.
mesi dâhil, nüfus kaydı, ehliyet, evlenme cüzdanı, diploma ve benzeri
belgelerin değiştirilmesi, askerlik işleminin düzenlenmesi, menkul ve
gayrimenkul mal varlıklarıyla ilgili hakları, sosyal güvenlik ve diğer
hakların korunması,
* Görevlerini yapmalarından dolayı terör eylemlerine muhatap olarak
yaralanan, sakatlanan, ölen veya öldürülenler hakkında Nakdî Tazminat ve Aylık bağlanması gibi hususlarda düzenleme yapılır.
Terör örgütlerine
karşı yapılan
operasyonlarda
“kolluğun silah
kullanma yetkisi”
genişletilmiştir.
Terör örgütlerine karşı icra edilecek operasyonlarda ‘‘Teslim Ol” emrine
Terörle Mücadele
itaat edilmemesi veya silah kullanmaya teşebbüs edilmesi halinde
Kanunu’nun EKkolluk görevlileri, tehlikeyi etkisiz kılabilecek ölçü ve orantıda, doğrudan
2’inci Maddesi.
ve duraksamadan hedefe karşı silah kullanmaya yetkili kılınmıştır.
Terör örgütünün
sözde anıt mezar
ve şehitlik oluşturma eylemleri
yasal mevzuata
aykırılık teşkil
etmektedir.
Yargıtay Ceza
Genel Kurulunca,
04.03.2008 tarih ve
200/9-282 Esas,
2008 / 44 sayılı
karar ile örgüt
üyesi olmayan
şahısların örgütün
bilgisi ve istemi
doğrultusundaki
* Terör örgütüne müzahir unsurların sözde anıt mezar ve şehitlik oluşturma gayretlerine karşı,
- 5237 Sayılı TCK’nin, 215/1’inci fıkrasındaki “Suç ve Suçluyu Övme”, 5237 sayılı TCK,
1593 sayılı
220/8’inci fıkrasındaki “Örgüt ve Amacının Propagandasını Yapma”,
Umumi Hıfzıssıh- 1593 Sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun 211’inci maddesindeki
ha Kanunu,
“Belediye ve Köy Muhtarlıklarınca belirlenen mezarlıkların dışında
11410 sayılı
başka bir yere ölü defnedilmesinin Bakanlar Kurulu Kararını gerektirMezarlıklar Hakdiği”,
kında Nizamna- 11410 Sayılı Mezarlıklar Hakkında Nizamname’nin 5’inci maddesin- me, 3998 sayılı
deki “Umumi mezarlıklar dışında başka yere ölü gömülmesinin yasakMezarlıkların
landığı”,
Korunması Kanu- 3998 Sayılı Mezarlıkların Korunması Hakkında Kanun’un 2’nci madnu.
desindeki “Mezarlıkların hiçbir şekilde amacı dışında kullanılamayacağına dair mevzuat hükümlerinden adlî işlem başlatılmalıdır.
20
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
faaliyetlerinin Terör
örgütü üyeliğinden
(TCK’nin 220/6 ve
314 md.) cezalandırılması gerektiği
yönünde karar
verilmiştir. )
Terör ve terörle
mücadelede esnasında yürütülen
faaliyetler nedeniyle zarar gören
gerçek ile özel
hukuk tüzel kişilerinin maddi zararları
sulhen karşılanabilmekte.
3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 1, 3 ve 4’üncü maddeleri
kapsamında icra edilen faaliyetler nedeniyle zarar gören kişilerin beyanı, adli, idari ve askeri mercilerdeki bilgi ve belgeler göz önünde tutul- 5233 Sayılı Terör
mak suretiyle, hakkaniyet ve günün ekonomik koşullarına uygun ola- ve Terörle Mücarak, hayvanlarlar, ürünler ve diğer taşınmazlara verilen her türlü zarar- deleden Doğan
lar, yaralanma, sakatlanma ve ölüm hallerinde uğranılan zararlar ile Zararların Karşıtedavi giderleri, kişilerin mal varlıklarına ulaşamamasından kaynakla- lanması Hakkında
nan maddi zararlar, zarar tespit komisyonlarının vereceği karara göre
Kanunu.
karşılanmaktadır. (Ayrıca 20 Ekim 2004 gün ve Resmi Gazete’de
25619 Numaralı olarak Yönetmelik yayımlanmıştır.)
CMK’nun
58/4’üncü fıkrası
gereğince Tanık
Koruma Kanunu
çıkarılmıştır.
(Tanık Koruma
Kanunu’nun yürürlülük tarihi 05
Temmuz 2008
olarak belirlenmiş
olup, 3’üncü maddenin 1/b bendi,
9’uncu maddenin
3, 5 ve 7’nci fıkraları, 11’inci maddenin 3’üncü
fıkrası ve 13 üncü
maddenin 1 ve
2’nci fıkralarının
Anayasaya aykırılı
iddiasıyla dava
açılmıştır.)
* Tanık Koruma Kanunu’nun 5’inci maddesi gereğince; kimlik ve adres
bilgilerinin kayda alınarak gizli tutulması ve kendisine yapılacak tebligatlara ilişkin ayrı bir adres tespit edilmesi, duruşmada hazır bulunma
hakkına sahip bulunanlar olmadan dinlenmesi ya da ses veya görüntüsünün değiştirilerek özel ortamda dinlenmesi, tutuklu veya hükümlü
olanların durumlarına uygun ceza infaz kurumu ve tutukevlerine yerleştirilmesi, fizikî koruma sağlanması, kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerin değiştirilmesi ve düzenlenmesi (Adlî sicil, askerlik, vergi, nüfus,
sosyal güvenlik ve benzeri bilgi ve kayıtlarının, nüfus cüzdanı, sürücü
belgesi, pasaport, evlilik cüzdanı, diploma ve her türlü ruhsat gibi resmî
belgelerin değiştirilmesi ve düzenlenmesi ile taşınır ve taşınmaz mal
varlığıyla ilgili haklarını kullanmasına yönelik işlemlerin yapılması.),
geçici olarak geçimini sağlama amacıyla maddî yardımda bulunulması,
çalışan kişinin iş yerinin ya da iş alanının değiştirilmesi veya öğrenim
görenin devam etmekte olduğu her türlü eğitim ve öğretim kurumunun
değiştirilmesi, yurt içinde başka bir yerleşim biriminde yaşamasının
sağlanması, uluslararası anlaşmalara ve karşılıklılık ilkesine uygun
şekilde, geçici olarak başka bir ülkede yerleştirilmesinin sağlanması,
fizyolojik görünümün estetik cerrahi yoluyla veya estetik cerrahi gerek- 5726 Sayılı Tanık
tirmeksizin değiştirilmesi ve buna uygun kimlik bilgilerinin yeniden
Koruma Kanudüzenlenmesi gibi tedbirler alınabilmektedir.
nu’nun 4, 5, 6,
* Tanık koruma tedbiri kararları; soruşturma evresinde Cumhuriyet 11’inci maddeleri.
savcısı tarafından, kovuşturma evresinde Cumhuriyet savcısı veya
tanığın istemi üzerine veya re’sen mahkemece verilmektedir. Karar
verilmeden önce kolluk makamları ile diğer birimlerin hazırlayacağı
değerlendirme raporları göz önünde tutulmaktadır.
* Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, tanığın isteminin bulunması
koşuluyla Cumhuriyet savcısından karar alınıncaya kadar, kolluk amirinin yazılı emriyle, geçici olarak 5’inci maddenin birinci fıkrasının (ç)
bendinde belirtilen tedbir alınabilmekte ve gecikmeksizin Cumhuriyet
savcısının bilgi verilmesi gerekmektedir.
* Kanunun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendinde belirtilen
tedbire ilişkin kararlar, gereğinin yerine getirilmesi amacıyla Cumhuriyet başsavcılığı aracılığıyla, yargı çevresi içerisinde bulunan kolluk
makamlarına gönderilmektedir.
* Tanık koruma biriminde çalışan personel için, tanık koruma birimi
tarafından verilen bilgilere göre geçici kimlik düzenlenebilmekte veya
belge verilebilmekte ve bu belgelerin, tanığın korunması ile gözetilen
kamu yararı veya somut diğer olgular da dikkate alınarak, soruşturma
konusuyla orantılı ve amaca uygun olarak kullanılması gerekmektedir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
21
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
5271 SAYILI CEZA MUHAKEMESİ KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
Kanunun isminden
Eski Ceza Muhakemesi Kanunu tabirinden “usul” ibaresi çıkarılarak
usul kelimesi
yeni yasa “Ceza Muhakemesi Kanunu” olarak isimlendirilmiştir.
çıkarılmıştır.
Bazı ibareler
değiştirilmiştir.
YASAL MEVZUAT
5271 Sayılı Kanun.
* CMK’ da “davetiye” yerine “çağrı kâğıdı”, “ihzar müzekkeresi” yerine
“zorla getirme kararı”, “yakalama müzekkeresi” yerine “yakalama emri”,
“duruşmadan vareste tutulma” yerine “duruşmadan bağışık tutulma”
ibareleri kullanılmıştır.
CMK’nun 43, 44,
* Soruşturma evresinde çağrı üzerine gelmeyen veya çağrı yapılmayan 98, 146, 176 ve
şüpheli ile kovuşturma safhasındaki kaçak sanık için yakalama emri 196’ncı Maddeleçıkarılmaktadır.
ri.
* Hakkında tutuklama kararı verilmesi veya yakalama emri düzenlenmesi için yeterli neden bulunan şüpheli veya sanığın zorla getirilmesine
karar verilmektedir.
Hazırlık ve son
soruşturma tahkikatı isimleri kaldırılmıştır. Şüpheli
ve sanık tanımlarına açıklık getirilmiştir.
* 1412 sayılı eski Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununda hazırlık soruşturması olarak adlandırılan evre, yeni kanunda soruşturma son
soruşturma olarak adlandırılan evre de, yeni kanunda kovuşturma
olarak belirtilmiştir.
* Soruşturma aşamasında zanlının şüpheli, kovuşturma evresinde ise
suç şüphelisinin sanık sıfatıyla ifade edilmesi yönünde düzenlemede
bulunulmuştur.
CMK’nun 2’inci
Maddesi.
Mahkeme ile ilgili
tebligat işlerinin
doğrudan doğruya
mahkeme tarafından yapılması
kabul edilerek
adaletin işleyişinin
hızlandırılması
hedeflenmiştir.
1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usul Kanununda tebligat işlerinin
C.Savcılığı tarafından yapılacağı hükme bağlanmışken, Ceza Muhakemesi Kanununda mahkeme başkanı veya hâkimin, her türlü tebligatı, tüm gerçek veya özel hukuk tüzel kişileri veya kamu kurum ve
kuruluşları ile ilgili yazışmaları doğrudan doğruya yapacağı hükme
bağlanmıştır.
CMK’nun 36’ncı
Maddesi.
Tanıkların çağrılması konusu
Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesine paralel olarak
ayrıntılı bir biçimde yeniden düzenlenmiştir.
CMK’ da, tanıkların davetiye ile çağrılmaları esası kabul edilmekte
birlikte, çağrının telefon, telgraf, faks ve elektronik posta gibi araçlarla
yapılabilmesine de imkân sağlanmıştır.
CMK’nun 43’üncü
Yeni Kanunda ayrıca, mahkemenin, duruşmanın devamı sırasında
maddesi.
hemen dinlenmesini gerekli görmesi halinde tanığı duruşmaya getirmeleri konusunda kolluk görevlilerine yazılı olarak emir verilebileceği
kabul edilmiştir.
Devlet sırrı niteliğindeki bilgilerle
CMK’ da tanıklık konusu bilgilerin Devlet Sırrı niteliğini taşıması halinilgili tanıklık konude; tanığın, sadece mahkeme hâkimi veya heyeti tarafından zâbıt
sunda yeni ve
kâtibi dahi olmaksızın dinleneceği hükme bağlanmıştır.
farklı düzenlemeler getirilmiştir.
Yeminli tanık
dinleme yetkisi,
mahkeme, hâkim
ve C.Savcılarına
CMK’nun 47’nci
Maddesi.
Tanıklara; önceden olduğu gibi gerek mahkeme, gerekse hâkim tarafından tanıklıktan önce yemin ettirilmektedir. Soruşturma aşamasında CMK’nun 54’üncü
Maddesi.
da C.Savcılarına yeminli tanık dinleme yetkisi verilmiştir. Soruşturma
aşamasında bu yetki açıkça C.Savcılarına verildiğinden, kolluk yeminli
22
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
verilmiştir. Kolluğun yeminli tanık
dinleme yetkisi
yoktur.
tanık ifadesi alamamakta olup, “tanıktan bilgi alma tutanağı” ile tanık
dinlenebilmektedir.
Tanığın korunması
ile ilgili düzenlemelerde bulunulmuştur.
Yeni Kanunda, bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili
olarak; tanık olarak dinlenecek kişilerin kimliklerinin ortaya çıkması kendileri veya yakınları açısından ağır bir tehlike oluşturması halinde, kimliklerinin saklı tutulması için gerekli önlemlerin alınacağı düzenlenmiştir
CMK’nun 58’inci
maddesi.
Tanıklara, “tanıklık
ücreti” ödeneceği,
hükme bağlanmıştır.
“Cumhuriyet Savcısı veya Mahkeme Başkanı veya hâkim tarafından
çağrılan tanığa, her yıl Adalet Bakanlığınca hazırlanan tarifeye göre
kaybettiği zaman ile orantılı bir tazminat verilir. Tanık hazır olmak için
seyahat etmek zorunda kalmışsa, yol giderleriyle tanıklığa çağrıldığı
yerdeki ikamet ve beslenme giderleri de karşılanır.” hükmü kanuna
dâhil edilmiştir.
CMK’nun 61’inci
Maddesi.
Ceza Muhakemesi Kanununda, şüpheli veya sanığın;
* Beden muayenesi,
* Vücudundan örnek alınması,
* Diğer kişilerin beden muayenesi,
* Kadının muayenesi.
* Moleküler genetik incelemeler ve fizik kimliğin tespiti ile ilgili yeni
Şüpheli veya
düzenlemelere yer verilmiştir.
sanığın beden
Buna göre, bir suça ilişkin delil elde etmek için, üst sınırı iki yıldan daha
muayenesi ve
vücudundan örnek az hapis cezasını gerektiren suçlarda ve müdahalenin, kişinin sağlığıCMK’nun 75alınması ile ilgili na zarar verme tehlikesinin bulunmaması hallerinde; şüpheli veya 80’inci Maddeleri.
hususlarda düzen- sanığın bedeninin tıbbî muayenesine ya da vücudundan kan veya
lemede bulunul- cinsel salgı gibi örnekler alınmasına, C.Savcısı veya mağdurun istemiyle ya da re’sen hâkim veya mahkeme tarafından karar verilebilmekmuştur.
tedir.
Bu konu ile ilgili ayrıntılı düzenleme 01 Haziran 2005 tarihli Resmi
Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Ceza Muhakemesinde Beden
Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında
Yönetmelik” ile yapılmıştır. Bu yönetmelik hükümlerine göre ayrıntılı
açıklamalar aşağıda ayrıca yapılmıştır.
Şüpheli veya
sanığın fiziki
kimliğinin tespiti
için belirli sınırlamalara riayet
edilmesi gerekmektedir.
CMK’nun 81 ve
Ceza ve Güvenlik
Tedbirlerinin İnfazı
Hakkında Kanunu’nun 21’inci
maddesi haricinde
de kişilerin parmak
izi ve fotoğrafları
alınabilmekte ve
bu amaca özgü
olarak oluşturulmuş olan sisteme
kaydedilebilmek-
Üst sınırı iki yıldan daha az hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı
şüpheli veya sanığın, kimliğinin teşhisi için gerekli olması halinde,
C.Savcısının emriyle fotoğrafı, beden ölçüleri, parmak ve avuç içi izi,
bedeninde yer almış olup, teşhisini kolaylaştıracak diğer özellikleri ile
sesi ve görüntüleri kayda alınabilmektedir. Ancak soruşturma ve kovuşturmaya ilişkin dosyaya konan kayıtların kovuşturmaya yer olmadığına dair karar, itirazın reddi, beraat ve ceza verilmesine yer olmadığına dair kararın kesinleşmesini müteakip, C.Savcısının huzurunda
derhal yok edilmesi ve bu hususun tutanağa geçirilmesi gerekmektedir.
CMK’nun 81’inci
Maddesi.
* Parmak izi ve fotoğraflar;
5681 Sayılı Polis
Vazife ve Salahi- Gönüllü,
- Her çeşit silah ruhsatı, sürücü belgesi, pasaport veya pasaport yerine yet Kanununda
Değişiklik Yapılgeçen belge almak için başvuruda bulunan,
masına Dair
- Başta polis olmak üzere, genel veya özel kolluk görevlisi ya da özel
Kanunu’nun 2’nci
güvenlik görevlisi olarak istihdam edilen,
Maddesi (2559
- Türk vatandaşlığına başvuruda bulunan,
Sayılı PVSK’nun
- Sığınma talebinde bulunan veya gerekli görülmesi halinde, ülkeye 5’inci Maddesi).
giriş yapan sair yabancı,
(Sayfa 61 ve
- Gözaltına alınan kişilerden alınabilmektedir.
62’de belirtilen
* Yukarıda belirtilen durumlarda alınan parmak izi, ait olduğu kişinin Adli Görev Makkimlik bilgileri ile birlikte, ne zaman ve kim tarafından alındığı belirtil- satlı Fiziki Kimli-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
23
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
tedir.
mek suretiyle, bu amaca özgü olarak oluşturulmuş olan sisteme kay- ğin Tespiti Hakdedilerek saklanmaktadır. Ancak, parmak izinin hangi sebeple alındığı kındaki Yönetmesisteme kaydedilmemelidir.
liğin 15 ve 16’ncı
maddelerinde
* Olay yerinden elde edilen ve kime ait olduğu henüz tespit edilemeyen
parmak izleri, kime ait olduğu tespit edinceye kadar, ilgili soruşturma belirtilen hususlar
da uygulamada
dosya numarası ile birlikte sisteme kaydedilmelidir.
* 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 81’inci maddesi ile 5275 dikkate alınmalıdır.)
sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 21’inci
maddesi hükümlerine göre alınan parmak izleri de bu sisteme kaydedilmelidir.
Gönüllü olanlar hariç ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun
81’inci maddesi ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı
Hakkında Kanunun 21’inci maddesi kapsamına giren kişilerin ayrıca
fotoğrafları alınarak, parmak izi ile birlikte sisteme kaydedilmelidir.
* Sistemde yer alan bilgiler, kimlik tespiti, suçun önlenmesi veya yürütülmekte olan soruşturma ve kovuşturma kapsamında maddi gerçeğin
ortaya çıkarılması amacıyla mahkeme, hâkim, Cumhuriyet Savcısı ve
kolluk tarafından kullanılabilmektedir.
* Kolluk birimlerince, kimlik tespiti yapmak ya da olay yerinden alınan
parmak izini karşılaştırmak amacıyla doğrudan bu sistemle bağlantı
kurabilmektedir.
* Sistemde kayıtlı bilgilerin hangi kamu görevlisi tarafından ve ne
amaçla kullanıldığının denetlenebilmesine imkân tanıyan bir güvenlik
sistemi kurulmalıdır.
* Sistemde yer alan kayıtlar gizli olup, 5861 sayılı yasanın 2’nci maddesi
6’ ncı ve 7’nci fıkralarda belirlenen amaçlar dışında kullanılmamalıdır.
* Sisteme kayıtlı olan parmak izi ve fotoğraflar, kişinin ölümünden
itibaren on yıl ve her halde kayıt tarihinden itibaren seksen yıl geçtikten
sonra sistemden silinmelidir.
* Parmak izi ile fotoğrafların sistemde kaydedilmesi ve saklanması ile
bu kayıtlardan yararlanmaya ilişkin diğer esas ve usuller, İçişleri Bakanlığı tarafından Adalet Bakanlığının görüşü alınarak çıkarılacak
yönetmelikle düzenlenecektir.
Uygulamada görülen aksaklıklar da nazara alınarak, yer göstermenin
hâkim veya C.Savcısı tarafından keşif hükümlerine göre yapılacağı
hükme bağlanmıştır. 01 Haziran 2005 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma
Yer gösterme
Yönetmeliği”nin 28’inci maddesinde “yer gösterme” işlemi ayrıca düişlemi hakkında
zenlenmiştir. Bu maddeye göre; “C.Savcısı, kendisine yüklenen suç
keşfe dair hükümhakkında açıklamada bulunmuş olan şüpheliye yer gösterme işlemi
lerin uygulanması
yaptırabilmektedir. CMK’nun 250’nci maddesinin 1’inci fıkrası kapsaöngörülmüştür.
mına giren suçlar (devletin güvenliğini ihlal eden suçlar) söz konusu
olduğunda, adli kolluk âmiri de yer gösterme işlemi ile yetkili bulunmakta olup, bu suçlar dışında yer gösterme işlemi kolluk âmirleri tarafından
yaptırılamamaktadır.
Yakalama ve
yakalanan kişi
hakkında yapılacak işlemler kanunda açıkça
belirtilmiş olup,
kolluk görevlilerince yakalanan
kişinin kaçmasını
ve kendisine zarar
vermesini önleyecek tedbirlerin
CMK’nun 85’inci
Maddesi.
* Kişiye suçu işlerken rastlanılması, suçüstü bir fiilden dolayı izlenen
kişinin kaçma olasılığının bulunması veya hemen kimliğinin belirleme
olanağının bulunmaması halinde herkes tarafından geçici olarak yakalama yapılabilmektedir. (CMK 90/1)
* Kolluk görevlileri; tutuklama kararı veya yakalama emri düzenlenmeCMK’nun 90/1, 2,
sini gerektiren ve gecikmesinde sakınca bulunan hallerde, C.Savcısına
4 ve 5’inci Fıkraveya amirlerine derhal başvurma olanağı bulunmadığı takdirde yakaları.
lama yetkisine sahiptir. (CMK 90/2)
* Kolluk görevlilerince; yakalanan kişinin kaçmasını, kendisine veya
başkalarına zarar vermesini önleyecek tedbirler (kravat, bıçak, jilet,
maket bıçağı vb.) kaba arama yapılmak suretiyle alındıktan sonra
yakalanan kişiye kanuni hakları bildirilmelidir.
24
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
öncelikli olarak
alınması gerekmektedir.
Gözaltı süresi
CMK’ da düzenlenmiştir.
Yakalama ve
Gözaltına alınanın
durumunun yakınlarına bildirilmesi
ve yakalama
tutanağı tanzim
edilmesi gerekmektedir.
* CMK’nun 90/1’inci ve 90/2’nci fıkraları uyarınca yakalanan kişi ve
olay hakkında C.Savcısına hemen bilgi verilmeli ve talimatı doğrultusunda işlem yapılmalıdır.
* Kolluğun; C.Savcısının talimatı gereğince düzenleyeceği soruşturma
belgesi ile birlikte şüpheliyi hemen C.Savcılığına göndermesi gerekmektedir.
* C.Savcısı tarafından gözaltına alınmasına karar verilen kişiler için
bireysel suçlarda gözaltı süresi yakalama yerine en yakın hâkim veya
mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre hariç, yakalama anından
itibaren 24 saati geçememektedir. Yakalama yerine en yakın hâkim
veya mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre de kanunda 12 saat
olarak belirlenmiştir.
* Toplu olarak işlenen suçlarda delillerin toplanmasındaki güçlük veya
şüpheli çokluğu nedeniyle C.Savcısı gözaltı süresini her defasında bir
günü geçmemek üzere, üç gün süreyle uzatılmasına yazılı olarak emir
verebilir. Gözaltı süresinin uzatılması emri gözaltına alınana derhal
tebliğ edilmelidir.
CMK’nun 91’inci
Maddesi.
Şüpheli veya sanığın yakalanması durumunda, gözaltına alındığında
veya gözaltı süresi uzatıldığında, C.Savcısının emriyle bir yakınına
veya belirlediği bir kişiye gecikmeksizin haber verilmesi gerekmektedir.
CMK’nun 95 ve
Yakalama işleminin bir tutanağa bağlanması, bu tutanakta; kişinin, 97’nci Maddeleri.
hangi suç nedeniyle, hangi koşullarda, hangi yer ve zamanda yakalandığı, yakalamayı kimlerin yaptığı ve haklarının tam olarak anlatıldığı
hususlarının açıkça belirtilmesi gerekmektedir.
* CMK’ ya göre; kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların ve
bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilmekte; işin önemi, verilmesi beklenen ceza
veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı
verilememektedir.
Ceza Muhakemesi Kanununda, tutuklama kararı;
Tutuklama neden- * Yüklenen suçun üst sınırının 2 yıldan fazla hapis cezasını gerektirleri azaltılıp yeni- mesi,
den düzenlenerek, * Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların bulunması,
CMK’nun
tutuklama neden- * Bir tutuklama nedeninin bulunması halinde verilmektedir.
100’üncü Maddeleri varsayılabile- Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini
si.
cek haller tek tek uyandıran somut olguların bulunması, şüpheli veya sanığın davranışbelirtilmiştir.
ları; delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme, tanık, mağdur veya
başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma hususlarında
kuvvetli şüphe oluşturması halinde bir tutuklama nedeni sayılabilmektedir.
* Sadece adli para cezasını gerektiren veya hapis cezasının üst
sınırı bir yıldan fazla olmayan suçlarda da tutuklama kararı verilmemektedir.
Tutuklama süreleri
ile ilgili düzenlemelerde bulunulmuştur.
* Ağır ceza mahkemesinin görevine giren işlerde, tutukluluk süresi en
çok iki yıl olup, bu süre zorunlu hallerde gerekçesi gösterilmek suretiyle
toplam üç yılı geçememektedir.
CMK’nun 102’nci
Maddesi.
* Ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işlerde ise tutukluluk
süresi en çok bir yıl olarak belirlenmiştir. Bu süre zorunlu hallerde
gerekçeleri gösterilmek suretiyle altı ay daha uzatılabilmektedir.
Adli kontrol müessesesi getirilmiş
ve kefaletle salıverilme uygulaması
ortadan kaldırıl-
* CMK’da belirtilen tutuklama sebeplerinin varlığı halinde, üst sınırı üç
CMK’nun 109,
yıl veya daha az hapis cezasını gerektiren bir suç sebebiyle yürütülen
110, 111, 112,
soruşturmada, şüphelinin tutuklanması yerine adli kontrol altına alın113, 114 ve
masına karar verilebilmektedir.
115’inci Maddeleri.
* Kanunlarda öngörülen tutukluluk sürelerinin dolması sebebiyle salıve-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
25
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
mıştır.
rilenler hakkında süre koşulu aranmaksızın adli kontrole ilişkin hükümler uygulanmalıdır.
* Adli kontrole ilişkin hükümlerde güvenceye yer verildiğinden, tutuklunun kefaletle salıverilmesine dair hükümler kaldırılmıştır.
Arama ve el koyma işlemlerinin hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısının yazılı emri ile kolluk tarafınArama Kararı,
dan yapılabileceği kabul edilmiş, kolluk amiri veya görevlilerine bu
belgeleri inceleme konuda doğrudan herhangi bir yetki verilmemiştir. Kişi hakkında yapıve el koyma kararı lan arama işlemi sonucunda elde edilen belge ve kâğıtları inceleme
verme yetkisi
yetkisi C.Savcısı ve hâkime ait olup, kolluğun bu konuda bir yetkisi
yeniden düzenbulunmamaktadır. Ayrıca 01 Haziran 2005 tarihli ve 25832 sayılı Reslenmiştir.
mi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Adli ve Önleme Aramaları
Yönetmeliği” ile “Suç Eşyası Yönetmeliği”nde ayrıntılı düzenlemelerde
bulunulmuştur.
CMK’nun 119,
122 ve 127’nci
Maddeleri.
Belli suçlar açısından, bir suç
olgusuna ilişkin
bilgileri içeren
belgelerin devlet
sırrı olarak, mahkemeye karşı gizli
tutulamayacağı
öngörülmüştür.
Bir suç olgusuna ilişkin bilgileri içeren belgeler, Devlet sırrı olarak
mahkemeye karşı gizli tutulamayacaktır.
Devlet sırrı niteliğindeki bilgileri içeren belgeler, ancak mahkeme hâkimi veya heyeti tarafından incelenebilecek; bu belgelerde yer alan ve CMK’nun 125’inci
sadece yüklenen suçu açıklığa kavuşturabilecek nitelikte olan bilgiler,
Maddesi.
hâkim veya mahkeme başkanı tarafından tutanağa kaydettirilecektir.
Bu hüküm, hapis cezasının alt sınırı beş yıl veya daha fazla olan suçlarla ilgili olarak uygulanacaktır.
Taşınmaz hak ve
alacaklarına el
koyma imkânı
sağlanmıştır.
Sadece hâkim kararıyla Kanunun 128’inci maddesinde sayılan suçların
işlendiğine ve bu suçlardan elde edildiğine dair kuvvetli şüphe sebebi CMK’nun 128’inci
bulunması halinde, şüpheli veya sanığa ait taşınmazlara, hak ve alaMaddesi.
caklara el koyma imkânı getirilmiştir.
El Konulan eşyanın muhafazası
hususunda düzenlemede bulunulmuştur.
El konulan eşyanın kamu eliyle muhafazası çoğu zaman bir külfet
oluşturmaktadır. Bu nedenle, el konulan eşyanın zilyetliği şüpheliye,
CMK’nun 132’nci
sanığa, mağdura veya diğer bir kişiye bırakılarak muhafazası yoluna
Maddesi.
gidilebilmesi kabul edilmiştir. Bu işlem, soruşturma evresinde
C.Savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından yapılmaktadır.
Kayyım atanması
hususu kanun ile
belirlenmiştir.
CMK’nun 133’üncü maddesinde sayılan suçların, şirketin faaliyeti
çerçevesinde işlenmekte olduğu hususunda kuvvetli şüphe sebebi
CMK’nun
bulunması ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılabilmesi için gerekli olması 133’üncü Maddehalinde, soruşturma ve kovuşturma sürecinde, hâkim veya mahkeme
si.
şirket işlerinin yürütülmesiyle ilgili olarak kayyım atanabilmektedir.
Bilgisayarda,
bilgisayar programlarına ve
kütüklerinde
arama, kopyalama ve el koyma
hususunda düzenlemede bulunulmuştur.
Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturmada, başka suretle delil elde etme
imkânının bulunmaması halinde, C.Savcısının istemi üzerine, şüpheliCMK’nun
nin kullandığı bilgisayar ve bilgisayar programları ile bilgisayar kütükle134’üncü Madderinde arama yapılmasına, bilgisayar kayıtlarından kopya çıkarılmasına,
si.
bu kayıtların çözülerek metin haline getirilmesine hâkim tarafından
karar verilebilmektedir.
Telekomünikasyon
yoluyla yapılan
iletişimin dinlenmesi, gizli soruşturmacı ve teknik
araçlarla izleme
hususu kanun ile
düzenlenmiştir.
CMK’nun 135* Ceza Muhakemesi ile sadece organize suç örgütleriyle mücadele
140 ncu ve 5397
kapsamında kullanılabilmekte olan;
Sayılı Bazı Ka-İletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması,
nunlarda Değişik-Kamu görevlilerinin gizli soruşturmacı olarak görevlendirilmesi,
lik Yapılmasına
-Şüpheli veya sanığın kamuya açık yerlerdeki faaliyetleri ve işyerinin
Dair Kanun ile
teknik araçlarla izlenebilmesi, ses ve görüntü kaydı alınabilmesi gibi 2803 Sayılı Kakoruma tedbirlerinin ilgili maddelerde sayılan suçlar için de uygulana- nun’un EK-5’inci
bilmesine imkân sağlanmıştır.
Maddesi.
26
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Teknik araçla izleme CMK’nun 140’ıncı maddesi gereğince kişinin
konutunda uygulanamamakta olup, iletişimin tespit, dinlenmesi ve
kayda alınması; CMK’nun 135-138’inci maddelerinde belirtilen esaslar
çerçevesinde adli ve ayrıca 5397 sayılı bazı kanunlarda değişiklik
yapılmasına dair kanun gereğince; önleyici ve koruyucu maksatlarla
icra edilmektedir.
* 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun (CMK) 137/4’üncü bendine istinaden adli maksatlı iletişimin dinlenmesi neticesinde; takipsizlik
kararı verilmesi durumunda ilgiliye tebliğ yapılması gerekmektedir
* Adli maksatla verilen dinleme kararında, yüklenen suçun türü, hakkında tedbir uygulanacak kişinin kimliği, iletişim aracının türü, telefon
numarası, tedbirin türü, kapsamı ve süresi belirtilmekte ve karar en çok
üç ay için verilebilmekte olup; bu süre bir defa uzatılabilmektedir.
* İletişimin önleme ve koruyucu maksatla dinlenmesinde süre adli
suçlarda altı, örgütlü suçlarda ise üçer ay uzatılmakta olup, zaman
açısından herhangi bir kısıtlama bulunmamaktadır.
2803 Sayılı kanunun 7/a bendine
ilişkin görevleri
yerine getirirken
önleyici ve koruyucu tedbirleri almak
üzere, telekomünikasyon yoluyla
iletişimin tespiti,
dinlenmesi, sinyal
bilgilerinin değerlendirilmesi ve
kayda alınmasına
ilişkin Yönetmelik
ihdas edilmiştir.
Telekomünikasyon yoluyla iletişimin tespiti, dinlenmesi, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi ve kayda alınmasına dair usul ve esaslar ile
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının kuruluş, görev ve yetkileri
hakkındaki yönetmelik 10 Kasım 2005 tarih ve 25989 sayılı Resmî
Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmelik kapsamında, önleyici ve adli maksatlı teknik takip faaliyetleri icra edilmektedir.
Telekomünikasyon yoluyla İletişimin Tespiti,
Dinlenmesi,
Sinyal Bilgilerinin
Değerlendirilmesi
ve Kayda Alınmasına Dair Usul
ve Esaslar ile
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının Kuruluş, Görev ve
Yetkileri Hakkındaki Yönetmelik.
* Ankesörlü telefon hizmeti de dâhil olmak üzere cep ve sabit telefon
Telefon abone ve
5809 sayılı Elektişletmecilerince (şirketlerince), acil yardım talebinde bulunan kişilerin
konum bilgilerinin
ronik Haberleşme
adres ve konum bilgilerinin acil çağrı hizmeti (112, 155, 156 vb.) verkolluğu aktarılması
Kanunu’nun 31/4’
mekte olan kuruluşlara bildirilmesi yükümlülüğü ile ilgili kanunî düzengerekmektedir.
üncü Fıkrası
leme bulunmaktadır.
* Arama ve el koyma, koruma tedbirlerinin uygulanması ve iletişimin
denetlenmesi sırasında, yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan, ancak, diğer bir suçun işlendiği şüphesini uyandıTesadüfen elde rabilecek bir delil elde edilmesi ile ilgili düzenlemelere yer verilmiştir.
edilen delillerle
CMK’nun 138’inci
* Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi sırasında,
ilgili düzenlemede
Maddesi.
yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan ve
bulunulmuştur.
ancak, 135’inci maddenin altıncı fıkrasında sayılan suçlardan birinin
işlendiği şüphesini uyandırabilecek bir delil elde edilirse; bu delil muhafaza altına alınmalı ve durum derhal C.Savcılığına bildirilmelidir.
Koruma tedbirleri
nedeniyle yasa
dışı bir uygulama
sebebiyle zarara
uğrayan kişinin
devletten tazminat
talep edebileceğine ilişkin düzenlemede bulunulmuştur.
CMK’da, yakalama, gözaltına alma, tutuklama, arama ve el koyma
koruma tedbirlerinin muhatabı kişilerin maddi ve manevi her türlü
CMK’nun 141zararlarını Devletten isteyebilmelerine ilişkin esas ve usuller düzen144’üncü Maddelenmiştir. Tazminat isteminde bulunabilme süresi, karar veya hükümleleri.
rin kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde karar
veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl olarak belirlenmiştir.
İfade ve sorgu
İfade alma sırasında, mevcut uygulamaya ilaveten ifade verenin veya CMK’nun 147’nci
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
27
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
usulü ile ilgili yeni
düzenlemelerde
bulunulmuştur.
sorguya çekilenin kişisel ve ekonomik durumu hakkında da bilgi alınacağı hüküm altına alınmıştır. Bunun yanında, ifade ve sorgu işlemlerinin kaydında teknik imkânlardan yararlanılacağı belirtilmiştir.
Maddesi.
* Soruşturma konusu suçun işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması ve başka surette delil elde edilememesi halinde,
hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısı kararı
ile kamu görevlilerinin gizli soruşturmacı olarak görevlendirilebileceği,
* Soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin karar ve diğer belgelerin ilgili
Cumhuriyet Başsavcılığında muhafaza edileceği, soruşturmacının
kimliğinin, görevinin sona ermesinden sonra da gizli tutulacağı,
* Soruşturmacının, faaliyetlerini izlemekle görevlendirildiği örgüte ilişkin
her türlü araştırmada bulunmak ve bu örgütün faaliyetleri çerçevesinde
Yürürlükten kaldı- işlenen suçlarla ilgili delilleri toplamakla yükümlü olduğu,
rılan 4422 sayılı * Soruşturmacının, görevini yerine getirirken suç işleyemeyeceği ve
Çıkar amaçlı suç görevlendirildiği örgütün işlemekte olduğu suçlardan sorumlu tutulamaCMK’nun
örgütleriyle müca- yacağı,
dele kanunundaki * Soruşturmacının elde ettiği bilgileri, görevlendirildiği ceza soruştur- 139’uncu Maddegizli görevli ismi ması ve kovuşturması dışında kullanamayacağı hususunda düzenlesi.
gizli soruşturmacı mede bulunulmuştur.
olarak değiştiril* Yapılan düzenlemeye istinaden;
miştir.
Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç
TCK 220),
Silahlı örgüt (madde 314) veya bu örgütlere silah sağlama (TCK 315),
6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları,
2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 68 (yurt
dışına çıkarma yasağına aykırı hareket edenler) ve 74’ncü (İzinsiz
araştırma, kazı ve sondaj yapanlar) maddelerinde tanımlanan suç
türleri ile mücadelede gizli soruşturmacı görevlendirilebilmektedir.
* Kuvvetli şüphe sebepleri bulunması ve başka suretle delil elde edilememesi hâlinde, hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde
C.Savcısının vereceği karar üzerine şüpheli veya sanığın kamuya açık
yerlerdeki faaliyetleri ve işyeri teknik araçlarla izlenebilmekte, ses veya
görüntü kaydı alınabilmektedir. Elde edilen deliller, CMK 140’da belirtiTeknik araçlarla len suçlarla ilgili soruşturma ve kovuşturma dışında kullanılamamakta;
izleme hususunda ceza kovuşturması bakımından gerekli olmadığı takdirde C.Savcısının CMK’nun 140’ıncı
gözetiminde derhâl yok edilmekte ve teknik araçla izleme kişinin konudüzenlemede
Maddesi.
tunda uygulanamamaktadır.
bulunulmuştur.
* Teknik araçlarla izleme kararı en çok dört haftalık süre için verilebilmekte, bu süre gerektiğinde bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabilmektedir. Ancak, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili
olarak gerekli görülmesi halinde, hâkim bir haftadan fazla olmamak
üzere sürenin müteaddit defalar uzatılmasına karar verebilmektedir.
Kolluğun almış
olduğu ifadenin
geçerliliği hususunda CMK’ da
sarih olarak düzenlemede bulunulmuştur.
CMK’ ya göre, müdafii olmadan kolluk tarafından alınan ifade, hâkim
CMK’nun 148’inci
ve mahkeme huzurunda şüpheli veya sanık tarafından doğrulanmadıkMaddesi.
ça hükme esas alınamamaktadır.
* Şüpheli veya sanıktan kendisine bir müdafi seçmesi istenir. Şüpheli
Belli ölçüde mec- veya sanık müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan ederse,
CMK’nun 150’nci
buri müdafi sistemi istemi hâlinde bir müdafi görevlendirilir.
Maddesi.
kabul edilmiştir
* Müdafi bulunmayan şüpheli veya sanık çocuk kendisini savunmayacak derecede malul veya sağır ve dilsiz ise istemi aranmaksızın bir
28
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
müdafi görevlendirilmelidir.
* Alt sınır beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı
yapılan soruşturma ve kovuşturmada istemi aranmaksızın bir müdafi
görevlendirilmelidir.
Suçtan zarar
görenin vekiline de
CMK’nun
soruşturma ve
Sanık veya şüpheli müdafiine ilaveten suçtan zarar görenin vekiline de
153’üncü Maddekovuşturma dos- suç dosyasını inceleme yetkisi tanınmıştır.
si.
yasını inceleme
hakkı tanınmıştır.
Soruşturma usulünün gizli olduğu
kanunda açıkça
belirtilmiştir.
Ceza Muhakemesi Kanununda, “Kanunun başka hüküm koyduğu
CMK’nun 157’nci
haller saklı kalmak ve savunma haklarına zarar vermemek” koşuluyla
Maddesi.
soruşturma usul işlemlerin gizli olduğu açıkça hükme bağlanmıştır.
CMK’ da;
C.Savcısı ile adli
kolluk görevlilerinin görev ve
yetkileri açıkça
belirtilmiştir.
* C.Savcısı doğrudan doğruya veya emrindeki adli kolluk aracılığı ile
her türlü araştırmayı yapabilmekte ve ihtiyaç olması halinde kamu
görevlilerinden her türlü bilgiyi isteyebilmektedir.
* Adli kolluk görevlilerince; el konulan olay, yakalanan kişiler ile uyguCMK’nun 161’inci
lanan tedbirler C.Savcısına derhal bildirilmeli ve C.Savcısının adliyeye
Maddesi.
ilişkin bütün emirleri gecikmeksizin yerine getirilmelidir.
* C.Savcısınca adli kolluk görevlilerine emirler yazılı, acele hallerde
sözlü olarak da verilebilmektedir. Sözlü emirlerin en kısa sürede yazılı
hale getirilmesi gerekmektedir.
* Kolluk, bir suça ilişkin olarak kendisine yapılan sözlü ihbar ve şikâyetleri ve görevi sırasında öğrendiği suça ilişkin bilgileri yazılı hale getirmelidir.
* Edinilen bilgi veya alınan ihbar veya şikâyet üzerine veya kendiliğinden bir suçla karşılaşan kolluk, olay yerinde kişilerin ve toplumun
sağlığına, vücut bütünlüğüne veya malvarlığına zarar gelmemesi ve
suçun delillerinin kaybolmaması ya da bozulmaması için derhal gerekli
5271 sayılı
CMK’daki düzen- tedbirleri almalıdır.
* Bir suç işlendiği veya işlenmekte olduğu bilgisini edinen kolluk, olay
lemelere ilave
yerinin korunması, delillerin tespiti, kaybolmaması ya da bozulmaması
olarak kolluğun
için acele tedbirleri aldıktan sonra el koyduğu olayları, yakalanan kişiler
adli görev ve
yetkileri yeniden ile uygulanan tedbirleri derhal Cumhuriyet Savcısına bildirmeli ve 5681 Sayılı Polis
Cumhuriyet Savcısının emri doğrultusunda işin aydınlatılması için Vazife ve Salahidüzenlenmiştir.
Yeni düzenlemeye gerekli soruşturma işlemlerini yapmalıdır.
yet Kanununda
istinaden; kolluğa * Yapılacak araştırma sonunda edinilen bilginin bir kabahate ilişkin Değişiklik Yapılyapılan ihbar ve olduğunun tespiti halinde, gerekli yasal işlem yapılmalı veya yapılması
masına Dair
şikâyetlere yapıla- sağlanmalıdır.
Kanunu’nun 5 nci
cak işlem ile olay * Olay yerinde görevine ait işlemlere başlayan kolluk, bunların yapıl- Maddesi (2559
yerinde kişilerin ve masına engel olan veya yetkisi içinde aldığı tedbirlere aykırı davranan Sayılı PVSK’nun
toplumun sağlığı kişileri, işlemler sonuçlanıncaya kadar ve gerektiğinde zor kullanarak EK 6’ncı Maddeve güvenliği için bundan men edebilir.
si).
alınması gereken * Kolluk, suçun delillerini tespit etmek amacıyla, Cumhuriyet Savcısının
tedbirler ve teşhis emriyle olay yerinde gerekli inceleme ve teknik araştırmaları yapar,
yaptırılması gibi delilleri tespit eder, muhafaza altına alır ve incelenmek üzere ilgili
konulara açıklık yerlere gönderir.
getirilmiştir.
* Olay yeri dışında kalan ve o suça ilişkin delil elde edilebileceği yönünde kuvvetli şüphe sebebi bulunan konut, işyeri ve kamuya açık
olmayan kapalı alanlarda yapılacak işlemler için Ceza Muhakemesi
Kanununun arama ve el koymaya ilişkin hükümleri uygulanır.
* Kolluk, olaydaki failin, gözaltına alınan şüpheli ile aynı kişi olup olmadığının belirlenmesi bakımından zorunlu olması halinde, Cumhuriyet
Savcısının talimatıyla teşhis yaptırabilmektedir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
29
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Tanıklıktan çekinebilecek olanlar, teşhiste bulunmaya zorlanmamalıdır.
İşleme başlanmadan önce, teşhiste bulunacak kişinin faili tarif eden
beyanı tutanağa geçirilmelidir.
* Teşhis işlemine tabi tutulan kişilerin birden fazla ve aynı cinsten
olması, aralarında yaş, boy, ağırlık, giyinme gibi görünüşe ilişkin hususlarda benzerlik bulunması gerekmektedir. Teşhis için gerekli olması
halinde, şüphelinin görünüşü ile ilgili gerekli değişiklikler yapılabilmektedir. Teşhis işlemine tabi tutulan kişilerin her birinde, teşhis sırasında
bir numara bulundurulmalıdır.
* Teşhiste bulunan kişi ile teşhis işlemine tâbi tutulan kişilerin birbirini
görmemesi gerekmektedir.
* Teşhis işlemi en az iki kez tekrarlanmalı ve teşhiste bulunması istenen kişiye, şüphelinin teşhis edilecek kişiler arasında yer almıyor
olabileceği hatırlatılmalıdır.
* Teşhis işlemine tabi tutulan kişilerin, bu işlem sırasında birlikte fotoğrafları çekilerek veya görüntüleri kayda alınarak, soruşturma dosyasına
konulması sağlanmalıdır.
* Şüphelinin fotoğrafı üzerinden de teşhis yapılabilmektedir. Ancak tek
bir fotoğraf veya aynı kişinin farklı fotoğrafları üzerinden teşhis yaptırılmamalıdır. Değişik kişilerin fotoğraflarının aynı büyüklük ve özellikte
olmaları gerekmekte olup, teşhis işlemi tutanağa bağlanmalıdır.
Adli görevleri
kötüye kullanma
veya ihmal durumunda C. Savcılarınca doğrudan
doğruya soruşturma yapılabilmektedir.
Adliye ile ilgili görev veya işlerde kötüye kullanma veya ihmalleri görülen kamu görevlileri ve kolluk amir ve memurları hakkında Cumhuriyet
CMK’nun 161’inci
Savcılarınca doğrudan doğruya soruşturma yapılabilmesine rağmen,
Maddesi.
en üst dereceli kolluk amirleri hakkında hâkimlerin görevlerinden dolayı
tabi oldukları yargılama usulünün uygulanması gerekmektedir.
Adli kollukla ilgili
düzenlemeler
yapılmıştır.
Getirilen düzenlemeye göre; soruşturma işlemleri, Cumhuriyet Savcısının emir ve talimatları doğrultusunda öncelikle adli kolluğa yaptırılacak; adli kolluk görevlileri, Cumhuriyet Savcısının adli görevlere ilişkin
CMK’nun 164,
emirlerini yerine getireceklerdir. Cumhuriyet Başsavcıları her yılın
165, 166 ve
sonunda, o yerdeki adli kolluğun sorumluları hakkında değerlendirme
167’nci Maddeleraporları düzenleyerek, mülkî idare amirlerine göndereceklerdir. Tüm
ri.
bu konuların düzenlenmesi amacıyla 01 Haziran 2005 tarihli Resmi
Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Adli Kolluk Yönetmeliği”
çıkarılmıştır.
* Cumhuriyet Savcısına, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını
gerektiren koşulların ya da, şahsi cezasızlık sebebinin varlığı halinde
kamu davasını açıp açmama konusunda takdir yetkisi getirilmiştir.
* CMK’nun 253/19’uncu fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere C.Savcısı
Belli hâllerde
soruşturması ve kovuşturması bağlı olup, üst sınırı bir yıl veya daha az
Cumhuriyet Savsüreli hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yeterli şüphenin CMK’nun 171’inci
cısına kamu davavarlığına rağmen kamu davasının açılmasına beş yıl süreyle ertelenMaddesi.
sını açmada takdir
mesine karar verebilir. Suçtan zarar gören CMK’nun 173’üncü maddeyetkisi verilmiştir.
sine göre bu karara itiraz edebilir.
* Kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilebilmesi için
uzlaşmaya ilişkin hükümler saklı kalmak üzere; CMK’nun 171/3 fıkrasında belirtilen düzenlemeler C.Savcılığınca dikkate alınmaktadır.
Buna göre; mahkeme, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği
İddianamenin
tarihten itibaren onbeş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün
CMK’nun
iadesi müessesesi belgeleri inceledikten sonra; iddianamenin Kanunda aranan unsurları 174’üncü Maddedüzenlenmiştir.
içermediğini tespit ettiğinde, eksik ve hatalı noktaları belirterek iddiasi.
namenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verecektir.
30
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
CMK’ da yer alan düzenlemeye göre;
Cumhuriyet Savcısı, müdafi veya vekil sıfatıyla duruşmaya katılan
avukat; sanığa, katılana, tanıklara, bilirkişilere ve duruşmaya çağrılmış
Doğrudan soru
diğer kişilere, duruşma disiplinine uygun olarak doğrudan soru yönelyöneltmeyle (çaptebileceklerdir. Sanık ve katılan da mahkeme başkanı veya hâkim CMK’nun 201’inci
raz sorgu) ilgili
Maddesi.
aracılığı ile soru yöneltebilecektir. Yöneltilen soruya itiraz edildiğinde
hükümlere yer
sorunun yöneltilmesinin gerekip gerekmediğine, mahkeme başkanınca
verilmiştir.
karar verilecektir. Gerektiğinde ilgililer yeniden soru sorabilecektir.
Heyet halinde görev yapan mahkemelerde, heyeti oluşturan hâkimler
de belirtilen kişilere soru sorabilecektir.
Suçun mağduru ile
şikâyetçiye, baro
CMK’nun
tarafından avukat CMK’ da “silahların eşitliği” ilkesi nazara alınarak suçun mağduru ve
234’üncü maddeatanmasını isteme şikâyetçiye bir takım haklar (avukat isteme, suret alma, vs.) tanınmıştır.
si.
gibi yeni haklar
verilmiştir.
Kaçaklar dışındaki
sanıklar bakımından gıyabî tutuklama müessesesi
kaldırılmıştır.
CMUK’da bütün aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen sanıkların
savunmaları alınmak üzere gıyaben tutuklanmaları müessesesi mevcut
CMK’nun 98 ve
iken, CMK bu müesseseyi kaldırarak adresleri tespit edilemeyen sanık248’inci Maddeleların “yakalama emri” ile yakalanarak savunmalarının alınacağını ve
ri.
kaçak sanıklar dışında gıyabi tutuklamanın uygulanamayacağını hükme bağlamıştır.
Kaçakların yargılanması hakkında
önemli ve yeni
düzenlemeler
getirilmiştir.
CMK’ da yeni gelişmeler de nazara alınarak kaçakların yargılanması
CMK’nun 247 ve
hakkında yeni düzenlemeler (kaçak kararı alma, müdafii bulundurul248’inci maddeleması, zorlama amaçlı mallarına el koyulması, teminat istenmesi) yari.
pılmıştır.
Tüzel kişilerin
soruşturmada ve
kovuşturmada
temsiline dair
düzenlemeler
yapılmıştır.
CMK’ da yapılan yeni düzenlemeye göre; bir tüzel kişinin faaliyeti
çerçevesinde işlenen suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşCMK’nun
turmada tüzel kişinin organ veya temsilcisi, katılan veya savunma
249’uncu Maddemakamı yanında yer alan sıfatıyla soruşturma ve kovuşturma işlemlesi.
rine dâhil edilecektir. Bu durumda, tüzel kişinin organ veya temsilcisi,
Kanunun katılana veya sanığa sağladığı haklardan yararlanacaktır.
Bazı suçlara ilişkin
özel muhakeme
kuralları getirilmiştir
5190 sayılı “Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununda Değişiklik Yapılmasına ve Devlet Güvenlik Mahkemelerinin Kaldırılmasına Dair Kanun”la 1412 sayılı CMUK’a eklenen 394/a ilâ 394/d madde hükümleri,
5237 sayılı yeni Türk Ceza Kanunundaki suçlarla ilgili düzenlemelerle
de uyumu sağlanarak, CMK’ da Beşinci Kitap Dördüncü Bölümde “Bazı
Suçlara İlişkin Muhakeme” başlığı altında düzenlenmiştir.
CMK’nun 250,
251 ve 252’nci
Maddeleri.
İstinaf kurumu ayrıntılı olarak düzenlenmiş, istinaf yoluna başvurulabilecek ve başvurulamayacak hükümlerin yanında, istinaf usulü ayrıntılı
olarak düzenlenmiştir. Bu düzenlemedeki iki maddeye göre;
İlk derece mahkemelerinden verilen hükümlere karşı istinaf yoluna
başvurulabilir. Ancak, onbeş yıl ve daha fazla hapis cezalarına ilişkin
İlk derece kanun hükümler, bölge adliye mahkemesince re’sen incelenir. Hükümden
CMK’nun 272 ila
yolu olarak “istinaf önce verilip hükme esas teşkil eden veya başkaca kanun yolu öngö286’ncı Maddeleri
kurumu” getirilmiş- rülmemiş olan mahkeme kararlarına karşı da hükümle birlikte istinaf
Arası.
yoluna başvurulabilir.
tir.
Sonuç olarak belirlenen ikibin lira dâhil adli para cezasına mahkûmiyet
hükümlerine,
* Üst sınırı beş yüz günü geçmeyen adli para cezasını gerektiren
suçlardan beraat hükümlerine, kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan
hükümlere, karşı istinaf yoluna başvurulamaz.
Suçların soruşturma ve kovuş-
1412 sayılı CMUK’nun EK-4’üncü maddesinde, yalnızca EK-1’inci CMK’nun 332’nci
Maddesi.
maddede sayılan suçların soruşturma ve kovuşturulması ile ilgili olarak
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
31
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
turması sırasında
Cumhuriyet Savcısı, hâkim veya
mahkeme tarafından yazılı olarak
istenilen bilgilere
on gün içinde
cevap verilmesi
zorunluluğu getirilmiştir
yer verilen hükmün bir benzeri, bu sefer ceza muhakemesinin, bütün
suçların soruşturma ve kovuşturmasında uygulanabilecek genel bir
hükmü haline getirilmiştir. Buna göre tüm kurum ve kuruluşlar soruşturma ve kovuşturma sırasında hâkim veya C.Savcısı tarafından yazılı
olarak istenen bilgileri 10 gün içinde göndermekle yükümlendirilmiştir.
Bu yükümlülüğü ihlal eden ilgililer hakkında 5237 sayılı TCK’nin 257’nci
maddesi uyarınca ceza davası açılacaktır.
CMUK’daki bir
takım kurumlar
kaldırılmıştır.
Şahsi dava ve şahsi hak davası, ceza kararnamesi, yasaklanmış
hakların geri verilmesi (memnu hakların iadesi), olağan kanun yolların5271 Sayılı CMK.
dan olan acele itiraz ve olağanüstü kanun yollarından olan karar düzeltme (tashih-i karar) yolu kaldırılmıştır.
Soruşturmanın
gizliliği CMK ve
yönetmelikle
düzenlenmiştir.
* Kanunun başka hüküm koyduğu hâller saklı kalmak ve savunma
5271 sayılı
haklarına zarar vermemek koşuluyla soruşturma evresindeki usul
CMK’nun 157’nci
işlemlerinin gizli olacağı kanunda açıkça belirtilmiştir.
maddesi.
*Suçluluğu bir yargı hükmüne bağlanana kadar kişinin masumiyeti
Yakalama, Gözalesas olup, soruşturma evresi gizlidir. Bu nedenle, soruşturma evresintına Alma ve
de gözaltındaki bir kişinin “suçlu” olarak kamuoyuna duyurulmasına,
İfade Alma Yöbasın önüne çıkartılmasına, kişilerin basınla sorulu cevaplı görüştürülnetmeliği’nin
melerine, görüntülerinin alınmasına, teşhir edilmelerine sebebiyet
27’nci maddesi.
verilmemeli ve soruşturma evrakı hiçbir şekilde yayımlanmamalıdır.
Gizlilik kararı
alınması ile ilgili
olarak CMK ve
yönetmelikte
düzenleme yapılmıştır.
5271 sayılı
* Müdafiin dosya içeriğini incelemesi veya belgelerden örnek alması,
CMK’nun
soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise Cumhuriyet savcı153/2’nci ve
sının istemi üzerine, sulh ceza hâkiminin kararıyla bu yetkisi kısıtlanaYakalama, Gözalbilmektedir.
tına Alma ve
* Gizlilik kararı alınması halinde şüpheli veya sanığın imza attıkları İfade Alma Yöharicindeki, soruşturma veya kovuşturma belgelerini inceleyememeknetmeliği’nin
tedir.
22/2’nci fıkraları.
Hâkimin reddini
kötü niyetle yapılması halinde
talepte bulunana
idari para cezası
verilmesi gerekmektedir.
1086 Sayılı Hu* Hâkimin reddi talebinin, kötü niyetle yapıldığının anlaşılması ve esas kuk Usulü Muhayönünden kabul edilmemesi hâlinde, talepte bulunanların her birine kemeleri Kanumahkemece idarî para cezası verilmesi gerekmektedir.
nu’nun 36’ıncı
maddesi.
İhtiyati tedbir
kararına uymayan
kişinin cezalandırılması gerekmektedir.
1086 Sayılı Hu* İhtiyati tedbir kararının uygulanması dolayısıyla verilen emre uymakuk Usulü Muhayan veya alınmış tedbire aykırı davranışta bulunan kimsenin fiili daha
kemeleri Kanuağır cezayı gerektiren bir suç oluşturmadığı takdirde, hapis cezası ile
nu’nun 113/a
cezalandırılması gerekmektedir.
maddesi.
Tanığın zorla
getirilmesi ile ilgili
husus HUMK’ da
düzenlenmiştir.
* Usulüne uygun olarak çağrılıp da mazeretini bildirmeksizin gelmeyen 1086 Sayılı Hutanıklar zorla getirilmesine ve giderlerin takdir edilerek, kamu alacakla- kuk Usulü Muharının tahsili usulüne göre ödettirilmesi gerekmektedir.
kemeleri Kanu* Zorla getirilen tanığın evvelce gelmemesini haklı gösterecek sebeple- nu’nun 253’üncü
maddesi.
ri sonradan bildirirse aleyhine hükmedilen giderler kaldırılmaktadır.
Mahkemenin
huzurunu bozanlara yapılacak işlemler Hukuk Usulü
Muhakemeleri
Kanunu’nun da
(HUMK) belirtil-
* Bir kimsenin, ihtara rağmen mahkemenin düzenini bozması veya
1086 Sayılı Humahkeme huzurunda münasip olmayan bir söz söylemeye veya davkuk Usulü Muharanışta bulunmaya devam etmesi halinde disiplin hapsi uygulanması
kemeleri Kanu(avukatlar ve çocuklar hariç) gerekmektedir.
nu’nun 150’nci
* Mahkemenin düzenini bozan fiilin veya mahkeme huzurunda söylemaddesi.
nen sözün suç oluşturması halinde, durumun bir tutanakla Cumhuriyet
32
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
miştir.
Başsavcılığına bildirilmesi ve gerekiyorsa fiili işleyenin yakalanmasının
emredilmesi halinde Cumhuriyet Başsavcılığında hazır bulundurulması
sağlanmalıdır.
* CMK’nun 145’inci maddesi gereğince, ifadesi alınacak veya sorgusu
yapılacak kişi davetiye ile çağrılır. Davetiye kâğıdında, ilgili kişinin
çağrılma nedeni ile davete icap edilmezse zorla getirileceği açıkça
belirtilir. Davetiye CMK’nun 176’ncı maddesine göre ilgili mahkeme
tarafından çıkarılır.(Anılan düzenleme hazır bulunma mevzuatı olup,
ayrıca mevzuatta açıkça belirtilmemesine rağmen, özel uygulamalarla
“Hazır Bulundur- günsüz hazır bulunma yöntemine de başvurulabilinmektedir.)
ma, Zorla Getirme * CMK’nun 146’ncı maddesi gereğince, hakkında tutuklama kararı
ve Yakalama
verilmesi veya yakalama emri düzenlenmesi için, yeterli nedenler
Emri” ile ilgili
bulunanlar veya 145’inci maddeye göre çağrıldığı halde gelmeyen
mevzuat hükümle- şüpheli veya sanığın zorla getirilmesine karar verilebilinir. Çağrıya
rinin bilinmesi
rağmen gelmeyen tanık, bilirkişi, mağdur ve şikâyetçi ile ilgili olarak
önem arz etmek- verilen zorla getirme kararına istinaden, kolluk ilgili kişiyi zor kullanarak
tedir.
C.Savcılığı veya mahkeme huzurunda hazır bulundurur.
* CMK’nun 98/1’inci fıkrası gereğince, soruşturma evresinde çağrı
üzerine gelmeyen veya çağrı yapılamayan şüpheli, kovuşturma evresinde hiçbir şekilde kendisine ulaşılamayan şüpheli veya sanık hakkında C.Savcısının istemi üzerine Sulh ceza hâkimi tarafından yakalama
emri düzenlenebilir. Ayrıca tutuklama isteminin reddi kararına itiraz
halinde, itiraz merci tarafından da yakalama emri düzenlenebilir.
C.Savcısının
talimatı üzerine
adli kolluk görevlisince; şüpheli ile
mağdur veya
suçtan zarar
görene CMK’nun
253’üncü ve bu
hususta çıkarılmış
olan Yönetmelik
hükümlerine
uygun olarak
uzlaşma teklifinde
bulunabilmektedir.
5271 sayılı
CMK’nun
145, 176, 146
Maddeleri ile
98/1’inci fıkraları
* CMK’nun 253’üncü maddesinin birinci fıkrasında sayılan suçlarda,
şüpheli veya sanık ile mağdur veya suçtan zarar gören gerçek kişi
veya özel hukuk tüzel kişileri tarafından uzlaştırılması girişiminde
bulunulabilinir.
* Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olanlar hariç olmak
üzere, diğer kanunlarda yer alan suçlarla ilgili olarak uzlaştırma yoluna
gidilebilmesi için, kanunda açık hüküm bulunması gerekmektedir.
* Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile, etkin
pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa
karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilememektedir.
* Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir
başka suçu işlemek amacıyla ya da bu suçla birlikte işlenmiş olması
Ceza Muhakehâlinde, uzlaştırma yoluna gidilemez.
* Soruşturma konusu suçun, uzlaşmaya tâbi olması ve işlendiği husu- mesi Kanunu’na
sunda yeterli şüphenin bulunması hâlinde; Cumhuriyet savcısı, şüpheli göre Uzlaştırmaile mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur. Cum- nın Uygulamasıhuriyet savcısının yazılı ya da acele hallerde sözlü talimatı üzerine, na İlişkin Yönetmelik
şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene adlî kolluk görevlisi de
(26 Temmuz
uzlaşma teklifinde bulunabilir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı olarak
2007 tarihli ve
da bildirilir.
26594 sayılı
* Şüpheli, mağdur veya suçtan zarar görenin reşit olmaması ya da kısıtlı
olması hâli ile mağdur veya suçtan zarar görenin ayırt etme gücü bu- Resmi Gazete)
lunmaması durumunda, uzlaşma teklifi kanunî temsilcilerine yapılır. Bu
kişilerin ayırt etme gücüne sahip olup olmadıkları Cumhuriyet savcısı
tarafından araştırıldıktan sonra, uzlaşma teklifinin muhatabı belirlenir.
* Cumhuriyet savcısı veya adlî kolluk görevlilerince yapılacak uzlaşma
teklifi, Yönetmeliğin ekinde yer alan Ek 1/a veya Ek 1/b sayılı uzlaşmanın mahiyeti ile uzlaşmayı kabul veya reddetmenin hukukî sonuçlarının
bulunduğu Uzlaşma Teklif Formlarının hazır bulunan ilgiliye imzalatılarak verilmesi ve formda yer alan bilgilerin açıklanması suretiyle yapılır.
Cumhuriyet savcısı veya adlî kolluk görevlisi tarafından, bilgilendirme
yükümlülüğünün yerine getirildiğine ve uzlaşma teklifinde bulunulduğuna ilişkin formun imzalı örneği soruşturma evrakı içine konulur.
* Uzlaşma teklifinde bulunmak için çağrı; telefon, telgraf, faks, elektro-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
33
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
nik posta gibi araçlardan yararlanılabilinir. Ancak, bu çağrı uzlaşma
teklifi anlamına gelmez.
Tebligat ile ilgili
olarak yanlış
adres bildirilmesi,
evrakın muhatabına verilmemesi ile
tebligattan kaçınılması ve yalan
beyanda bulunulması halinde ilgili
kişiye ceza verilmelidir.
Tebliğ imkânsızlığı
veya tebellüğden
imtina durumlarında tebliğ evrakı o
yerin muhtarına
veya azasına
teslim edilmelidir.
* Karar mercileri, genel katma bütçeli daireler, belediyeler, köy hükmü
şahsiyetleri, barolar ve noterler tarafından yapılacak tebligat, bu kanun
hükümleri gereğince, PTT teşkilâtı Genel Müdürlüğünce veya memurları vasıtasıyla yapılır.
* Kanun mucibince tebligat yapılması gereken hallerde kendisine veya 7201 Sayılı Teblibaşkasına ait isim veya adresi yanlış olarak bildirenlerin,
gat Kanunu’nun
* Kendilerine yapılan tebligat evrakını muhataplarına en kısa zamanda 53, 54 ve 55’inci
maddeleri.
vermemesi sebebiyle zararın vukuuna sebebiyet (kendisine yapılması
gereken tebligatı almayan muhatap ile muhatap adına tebligatı kabule
mecbur olup da tebligatı kabul etmeyenler hakkında da.) verenlerin ve
tebligat memuruna yalan beyanda bulunanların cezalandırılması gerekmektedir.
* Tebligat yapılacak kişi adresinde bulunamazsa veya tebellüğden
imtina ederse, tebliğ memuru tarafından, tebliğ olunacak evrak o yerin
muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve
memurlarına imza karşılığı teslim edilmeli (Evrakı kabule mecburdur- 7201 Sayılı Teblilar) ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarname asıl tebligatta gat Kanunu’nun
21’inci maddesi.
bulunacak kişinin kapısına yapıştırılmalıdır.
* İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, 7201 sayılı Kanun’un 21’inci
maddesi gereğince, tebliğ tarihi sayılacaktır.
01 Haziran 2005 Tarih ve 25832 Sayılı
Resmi Gazetede Yayımlanan
ADLİ KOLLUK YÖNETMELİĞİ
GENEL KURAL
Ceza Muhakemesi
Kanununa dayanılarak “Adli Kolluk”
ile ilgili hususlar
yönetmelikle
düzenlenmiştir.
AÇIKLAMA
Adli Kolluk Yönetmeliği 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 167’nci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Amacı; adli kolluğun çalışma esaslarını, adli kolluk görevlilerinin niteliklerini, Adli Kolluk Yöadli işlemlerinin denetimini, hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimini, diğer netmeliği’nin 1 ve
hizmet birimleri ile ilişkilerini, değerlendirme raporlarının düzenlenme- 2’nci Maddeleri.
sini, uzmanlık dallarına göre hangi bölümlerde çalıştırılacaklarını ve
diğer hususları olarak belirtilmiştir.
Adli kolluk görevlisi; 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 4/6/1937
tarihli ve 3201 Sayılı Emniyet Teşkilâtı Kanunu’nun 8, 9 ve 12’nci
maddeleri, 10/3/1983 tarihli ve 2803 Sayılı Jandarma Teşkilât, Görev
ve Yetkileri Kanunu’nun 7’nci maddesi, 2/7/1993 tarihli ve 485 Sayılı
Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun HükYönetmelikte “Adli
münde Kararnamenin 8’inci maddesi, 9/7/1982 tarihli ve 2692 Sayılı
Kolluk Görevlisi”
Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu’nun 4’üncü maddesi ve 3/11/1983
ve “Adli Kolluk
tarihli ve 83/7362 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan
Sorumlusu” şekJandarma Teşkilâtı Görev ve Yetkileri Yönetmeliğinde belirtilen soruşlinde iki tür görevturma işlemlerini yapmak üzere, tâbi oldukları atama usulüne göre
liye yer verilmiştir.
görevlendirilen komutan, âmir, memur ve diğer görevlileri, Adli kolluk
sorumlusu; İçişleri Bakanlığına bağlı Jandarma Genel Komutanlığı,
Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığı ile Gümrük
Müsteşarlığı tarafından atamalarındaki usule göre görevli adli kolluğun
komutanını/âmirini, ifade etmektedir.
En az tam teşek-
YASAL MEVZUAT
Soruşturma yapmak üzere;
Adli Kolluk Yönetmeliği’nin
3’üncü Maddesi.
Adli Kolluk Yö-
34
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınküllü bir karakol
bulunan yerlerde,
bir kısım personel
“Adli Kolluk” olarak
görevlendirilir.
C.Savcısının
talebiyle gerektiğinde diğer kolluk
birimleri de adli
kolluk görevini
yerine getirir.
Adli kollukla ilgili
genel esaslar ve
çalışma esasları
belirlenmiştir.
lanamaz.
* Emniyet Genel Müdürlüğünce, asgarî tam teşekküllü bir polis karako- netmeliği’nin 4 ve
lu bulunan yerlerde,
7’nci Maddeleri.
* Jandarma Genel Komutanlığınca, asgarî tam teşekküllü bir Jandarma
Karakolu bulunan yerlerde,
* Sahil Güvenlik Komutanlığınca, asgarî sahil güvenlik bot komutanlıklarının bulunduğu yerlerde,
* Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğünce, gümrük muhafaza müdürlüğü ile müstakil bölge ve kısım âmirlikleri bulunan yerlerde mevcut
imkânlar ölçüsünde yeterince adli kolluk personeli görevlendirilir.
* Gerektiğinde veya C.Savcısının talebi hâlinde, diğer kolluk birimleri
de adli kolluk görevini yerine getirmekle yükümlüdür. Bu durumda,
kolluk görevlileri hakkında, adli görevleri dolayısıyla CMK hükümleri
uygulanır.
Adli kollukla ilgili genel esaslar ve çalışma esasları şunlardır:
* C.Savcıları, adli görevlere ilişkin emir ve talimatlarını öncelikle adli
kolluk sorumlularına veya adli kolluk görevi ifa eden diğer birim âmirlerine verir.
* Adli kolluk, bağlı bulunduğu kolluk teşkilâtının bir parçası olup, öncelikli görevi, karşılaştığı suçun işlenmesini önlemektir.
* C.Savcılarınca, adli görevler ile ilgili emir ve talimatlar zorunluluk
bulunmadıkça, kolluk birimlerinin aralarındaki işbölümü ile kolluk teşkilâtlarının görev ve yetki alanları gözetilerek verilir.
* Adli kolluk, adli görevlerin haricindeki hizmetlerde üstlerinin emrindedir.
* Adli kolluk görevlilerine, adli kolluk konusunda yetki verilmedikçe adli
görevi bulunmayan üstleri tarafından, yürütülen soruşturma ile ilgili
Adli Kolluk Yöemir ve talimat verilemez.
netmeliği’nin 5 ve
* Adli kolluk görevlileri, kadrolarında yer aldıkları birimlere mevzuatla 12’nci Maddeleri.
verilmiş ve adli görev kapsamı dışında kalan diğer görev ve hizmetleri
de yerine getirirler.
* Adli kolluk görevlilerinin özlük hakları, bağlı oldukları teşkilât tarafından yürütülür.
* Adli kolluk birimlerinde görev yapacak personelin konusunda uzmanlaşması için mümkün olduğunca aynı veya benzer görevlerde çalışması için kendi teşkilâtlarınca gerekli tedbirler alınır.
* Adli kolluk görevlileri, yürütülecek soruşturmalarla ilgili olarak, katılacakları meslek içi kurslar sonunda belirli branşlarda ihtisaslaşırlar.
* Meydana gelen olayın özelliğine göre, kolluk âmiri, soruşturma esnasında ihtiyaç duyduğu konularda ihtisaslaşmış personeli görevlendirerek soruşturmanın daha kapsamlı yapılmasını sağlar.
Adli kolluğun adli görev ve yetkileri şunlardır:
* Soruşturma işlemleri, C.Savcısının emir ve talimatları doğrultusunda
öncelikle adli kolluğa yaptırılır. Adli kolluk görevlileri C.Savcısının adli
görevlere ilişkin emirlerini gecikmeksizin yerine getirir.
* Adli kolluk görevlileri, kendilerine yapılan bir suça ilişkin ihbar veya
şikâyetleri; el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirAdli kolluğun “adli leri derhâl C.Savcısına bildirir ve C.Savcısının emri doğrultusunda işin Adli Kolluk Yögörev ve yetkileri” aydınlatılması için gerekli soruşturma işlemlerine başlar.
netmeliği’nin 6’ncı
tek tek sayılmıştır. * Bir ölümün doğal nedenlerden meydana gelmediği kuşkusunu doğuMaddesi.
racak bir durumun varlığı veya ölünün kimliğinin belirlenememesi
hâlinde; kolluk görevlisi, durumu derhâl Cumhuriyet Başsavcılığına
bildirmek ve C.Savcısının emri doğrultusunda soruşturma işlemlerine
başlamak zorundadır.
* C.Savcısı, adli kolluk görevlilerine emirleri yazılı; acele hâllerde, sözlü
olarak verir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı hâle dönüştürülerek
mümkün olması hâlinde en seri iletişim vasıtasıyla ilgili kolluğa bildirir;
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
35
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
aksi hâlde ilgili kolluk görevlilerince alınmasına hazır edilir. Ancak,
kolluk görevlisi emrin yazılı hâle getirilmesini beklemeden sözlü emrin
gereğini yerine getirir.
* Suçüstü hâli ile gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, C.Savcısına
erişilemiyorsa veya olay genişliği itibarıyla C.Savcısının iş gücünü
aşıyorsa, sulh ceza hâkimi de bütün soruşturma işlemlerini yapabilir.
Bu durumda adli kolluk görevlileri, sulh ceza hâkimi tarafından emredilen tedbirleri alır ve araştırmaları yerine getirir.
* Adli kolluk görevlileri, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, C.Savcısının emirleri doğrultusunda şüphelinin lehine veya aleyhine olan tüm delilleri, kanunda ön görülen koşullara uyarak toplamak, muhafaza altına almak ve bunları bir fezleke ile
C.Savcısına sunmakla yükümlüdür. Hukuka aykırı delil elde edildiğinin
tespiti hâlinde, fezlekede bu hususa da yer verilir. Adli kolluk görevlileri
diğer soruşturma işlemlerini de aynı titizlikle yerine getirir.
* Olay yerinde görevine ait işlemlere başlayan adli kolluk görevlisi,
bunların yapılmasına engel olan veya yetkisi içinde aldığı tedbirlere
aykırı davranan kişileri, işlemler sonuçlanıncaya kadar önce sözlü
olarak ikaz eder; uyulmaması hâlinde zor kullanarak olay yerinden
uzaklaştırır. İlgilinin ısrarı hâlinde yakalama işlemi uygulanır.
* Adli kolluk görevlileri, kolluk görevlilerinin ilgili mevzuatına göre taşıması gerekli olan niteliklere sahip olmalıdır. Adli kolluk görevlilerinin,
Adli kolluk görevli- yüklendiği görevlerin gerektirdiği bilgi ve vasıfları taşıması sağlanır.
lerinin “belli nitelikAdli Kolluk Yö* Adli kolluk görevi yapacak personelin verilen görevleri en iyi seviyede
lere haiz olması”
netmeliği’nin 8, 9
yapabilmesi için bu personel hizmet öncesi ve hizmet içi eğitime tâbi
ve “adli kolluk
ve 10’uncu Madtutulur.
eğitimi almış
deleri.
olması” gerekir. * Adli kolluk eğitimini başarı ile bitiren personele, ilgili eğitim birimlerince sertifika verilir. Adli görevlerde öncelikli olarak sertifikası olan kolluk
personeli görevlendirilir.
C.Başsavcılığı adli
kolluk hizmetlerini
denetler ve her
yılın sonunda o
yerin “adli kolluk
sorumlusu” hakkında “değerlendirme raporu”
hazırlayarak, mülki
idare amirine
gönderir. Bu
değerlendirme
raporu, adli kolluk
sorumlusu hakkında mülki amirce
düzenlenen sicilde
nazara alınır.
Cumhuriyet Başsavcıları ve C.Savcıları;
* Adli kolluk hizmetlerinin etkin ve verimli yürütülebilmesi amacıyla, adli
kolluk görevlilerince ifa edilen adli işlemleri her zaman denetler.
* Yürütülen soruşturma evrakını gerektiğinde ilgili adli kolluk biriminde
inceleyerek, soruşturmaya ilişkin eksik gördüğü hususların ikmalini
emredebileceği gibi, soruşturma evrakı ve taraflarının bulunduğu hâl
üzere Cumhuriyet Başsavcılığına intikal ettirilmesi talimatını da verebilir.
* Cumhuriyet Başsavcıları veya C.Savcıları adli görevlerinin gereği
olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurulacakları nezarethaneleri,
varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin durumlarını, gözaltına alınma
sürelerini, gözaltına alma ile ilgili tüm kayıt ve işlemlerini denetler, Adli Kolluk Yösonucunu nezarethaneye alınanların kaydına ait deftere kaydeder.
netmeliği’nin 11
* Cumhuriyet Başsavcıları her yılın sonunda o yerdeki adli kolluğun ve 13’üncü Maddeleri.
sorumluları hakkında bir değerlendirme raporu düzenleyerek sicil âmirlerine verilmek üzere illerde Valilere, ilçelerde kaymakamlara gönderir.
* Değerlendirme raporlarında, adli kolluk görevlilerinin soruşturma ve
kovuşturma işlemlerindeki ehliyetiyle bu işlemlerde gösterdikleri çalışkanlık, iş disiplini ve başarı durumlarına yer verilir. Bu değerlendirme
raporları ilgilinin sicilinin düzenlenmesinde dikkate alınır.
* Birden fazla Cumhuriyet Başsavcılığının yetki çevresinde faaliyet
gösteren adli kolluk sorumluları hakkında, değerlendirme raporları her
yılsonunda diğer yer Cumhuriyet Başsavcılıklarının görüşü de alınarak
adli kolluk biriminin merkezinin bulunduğu yer Cumhuriyet Başsavcısı
tarafından düzenlenir.
Adli Kolluk görevli- * Adli kolluk görevlileri, gerektiğinde veya C.Savcısının talebi halinde İçişleri Bakanlığıadil kolluk görevlerini ifa ederken, bu görevleri dolayısıyla CMK hükümlerinin mülki ve
nın 07 Kasım
adli makamlarla lerine tabi olacaklardır.
2005 gün ve 115
36
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınilişkileri İçişleri
Bakanlığının
Genelgesi ile
belirli esas ve
kurallara bağlanmıştır.
* Yazışmalarda Emniyet ve Jandarma personeli mevcut kadro unvanlarını ve rütbelerini kullanacaklar, Jandarma Adli Kolluk Komutanlığı gibi
ifadelere yer vermeyeceklerdir.
* Adli kolluk personelinin belirlenmesinde Cumhuriyet Başsavcılıklarından görüş alınmasını zorunlu kılan yasal düzenleme bulunmamaktadır.
Adli kolluk personelinin belirlenmesi ve görevlendirilmesi hususları
Valiler, kaymakamlar ile sıralı amirlerin yetkisi dâhilinde ve sorumluluğunda yürütülecektir.
* Adli kolluk görevlisi olarak belirlenen personelin sicil raporları veya
özetlerinin C.Savcılarınca gönderilmesine ve incelenmesine müsaade
edilmeyecektir.
* C.Başsavcılıklarınca; emniyet ve Jandarma teşkilatının İl ve İlçe
birimlerinden hangi amaç için olduğunu belirtmeksizin sınırsız ve genel
olarak araç, gereç ve personel taleplerinin karşılanması yönünde
talimat verilmeyecektir.
* 5442 sayılı kanununun 11/a,c ve 32/b ve ç fıkraları gereğince,
C.Başsavcılıklarının “Önleyici Kolluk” konularında herhangi bir karar ve
tedbir alma yetkileri bulunmadığından dolayı emniyet ve Jandarma
teşkilatının İl ve İlçelerdeki birimlerine bu yönde talimat vermeleri de
mümkün olmayacaktır. Cumhuriyet Başsavcılıklarının bu neviden
önleyici kolluk tedbirlerine ilişkin talep veya önerileri bulunduğu takdirde, bu istek Vali ve Kaymakamlara intikal ettirilecektir.
* Soruşturmanın gizliliği ilkesi gereğince; kişilik hakları ve suçsuzluk
karinesi ile delillerin güvence altına alınması göz önünde bulundurularak, gözaltındaki kişilerin suçlu olarak kamuoyuna duyurulmasına,
basın önüne çıkarılmasına, görüntülerinin alınmasına, teşhir edilmelerine ve soruşturma evrakının basın organlarında yayınlanmasına
müsaade edilmeyecektir.
Adli kolluğun
görev, yetki ve
* Adli Kolluk görevlileri el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygusorumlulukları ile lanan tedbirleri derhal C.Savcılarına bildirecek, C.Savcısının emri
soruşturmanın
doğrultusunda insan haklarına saygılı bir şekilde maddi gerçeği ortaya
gizliliği konusunda çıkartmak ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için şüphelinin lehine
Adalet Bakanlığın- veya aleyhine olan tüm delilleri kanunda ön görülen şartlara uygun
ca genelge tamim olarak toplayacak, muhafaza altına alacak, bunları bir fezleke ile
edilmiştir.
C.Savcısına sunacaktır.
* Adli kolluk hizmetlerinin etkili ve verimli yürütülebilmesi amacıyla her
yılsonunda adli kolluk sorumluları hakkında hazırlanan değerlendirme
raporları İl veya İlçe C.Başsavcıları, Başsavcı bulunmayan İlçelerde
Kıdemli C.Savcısı tarafından ilgili sicil amirine verilmek üzere mülki
amire gönderilecektir.
lanamaz.
Numaralı Genelgesi.
Adalet Bakanlığı
(Ceza İşleri Gn.
Md. lüğü) nın
05.01.2006 Gün
ve 98 Numaralı
Genelgesi.
5681 Sayılı Yasaya İstinaden Önleme Araması ile İlgili Kanun ile
01 Haziran 2005 Tarih ve 25832 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan
ADLİ ve ÖNLEME ARAMALARI YÖNETMELİĞİ
GENEL KURAL
Önleme araması
ile ilgili olarak
5681 sayılı yasa
ile ayrıntılı düzen-
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
* Kolluk, tehlikenin veya suç işlenmesinin önlenmesi amacıyla usulüne 5681 Sayılı Polis
göre verilmiş sulh ceza hâkiminin kararı veya bu sebeplere bağlı olarak Vazife ve Salahigecikmesinde sakınca bulunan hallerde mülki amirin vereceği yazılı yet Kanununda
emri ile kişilerin üzerini, araçlarını, özel kâğıtlarını ve eşyasını arayabi- Değişiklik Yapıl-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
37
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
leme ve açıklama- lir; alınması gereken tedbirleri alabilir, suç delillerini koruma altına
masına Dair
da bulunulmuştur. alarak 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre gerekli
Kanunu’nun
işlemleri yapabilir.
3’üncü Maddesi
(2559 Sayılı
* Arama talep yazısında, arama için makul sebeplerin oluştuğunun
gerekçeleriyle birlikte gösterilmesi gerekmektedir. Arama kararında PVSK’nun 9’uncu
Maddesi).
veya emrinde;
- Aramanın sebebi,
- Aramanın konusu ve kapsamı,
- Aramanın yapılacağı yer,
- Aramanın yapılacağı zaman ve geçerli olacağı süre belirtilmelidir.
* Önleme araması;
- 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu kapsamına giren
toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yapıldığı yerde veya yakın çevresinde,
- Özel hukuk tüzel kişileri ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları veya sendikaların genel kurul toplantılarının yapıldığı yerin yakın
çevresinde,
- Halkın topluca bulunduğu veya toplanabileceği yerlerde,
- Eğitim ve öğretim özgürlüğünün sağlanması için her derecede eğitim
ve öğretim kurumlarının idarecilerinin talebiyle ve 20 nci maddenin
ikinci fıkrasının (A) bendindeki koşula uygun olarak girilecek yüksek
öğretim kurumlarının içinde, bunların yakın çevreleri ile giriş ve çıkışlarında,
- Umumî veya umuma açık yerlerde,
- Her türlü toplu taşıma araçlarında veya seyreden taşıtlarda yapılabilmektedir.
* Konutta, yerleşim yerinde ve kamuya açık olmayan işyerlerinde ve
eklentilerinde önleme araması yapılamamaktadır.
* Spor karşılaşması, miting, konser, festival, toplantı ve gösteri yürüyüşünün düzenlendiği veya aniden toplulukların oluştuğu durumlar, gecikmesinde sakınca bulunan hal olarak varsayılmaktadır.
* Kolluk, tehlikenin önlenmesi veya bertaraf edilmesi amacıyla güvenliğini sağladığı bina ve tesislere gelenlerin; herhangi bir emir veya karar
olmasına bakılmaksızın, üstünü, aracını ve eşyasını teknik cihazlarla,
gerektiğinde el ile kontrol etmeye ve aramaya yetkilidir. Bu yerlere
girmek isteyenler kimliklerini sorulmaksızın ibraz etmek zorundadırlar.
Milletlerarası anlaşmalar hükümleri saklıdır.
* Önleme aramasının sonucunun, arama kararı veya emri veren merci
veya makama bir tutanakla bildirilmesi gerekmektedir.
Yönetmelik ile
arama; “adli arama” ve önleme
araması” olarak
ikiye ayrılmış ve
adli önleme aramalarının esas ve
usulleri düzenlenmiştir.
* Yönetmeliğin amacı, kanunlarla düzenlenen adli ve önleme aramasına karar verme yetkisi ile aramaların uygulanmasında uyulacak esas Adli ve Önleme
Aramaları Yöve usulleri göstermektir.
netmeliği’nin 1, 2,
* Bu Yönetmelik, kolluk tarafından, kişilerin üstlerinin, eşyasının, araç5 ve 19’uncu
larının, özel kâğıtlarının, konut, işyeri ve eklentilerinin aranmasında
Maddeleri.
uyulacak esas ve usulleri kapsamaktadır.
Yönetmelik,
kolluğa arama
yetkisi veren
muhtelif kanunlara dayanılarak
hazırlanmıştır.
Yönetmelik, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 4/7/1934 tarihli ve 2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu,
10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri
Kanunu, 9/7/1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı
Kanunu, 10/7/2003 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu, 10/6/1949 tarihli ve 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu, 28/4/2004 tarihli
ve 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun, 10/6/2004 tarihli ve 5188 sayılı Özel Güvenlik
Hizmetlerine Dair Kanun, 4/11/2004 tarihli ve 5253 sayılı Dernekler
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
3’üncü Maddesi
38
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Kanunu, 25/10/1983 tarihli ve 2935 sayılı Olağanüstü Hâl Kanunu,
13/5/1971 tarihli ve 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanunu ile 2/7/1993 tarihli
ve 485 sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında
Kanun Hükmünde Kararname ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre
hazırlanmıştır.
“Adli Arama”
suç ile ilgili
“makul şüphe
altında” kişinin
üstünün, aracının,
konutunun, vb.
yerlerin aranması
işlemidir.
“Adli arama” bir suç işlemek veya buna iştirak veyahut yataklık etmek
makul şüphesi altında bulunan kimsenin, saklananın, şüphelinin, sanığın veya hükümlünün yakalanması ve suçun iz, eser, emare veya
delillerinin elde edilmesi için bir kimsenin özel hayatının ve aile hayatı- Adli ve Önleme
nın gizliliğinin sınırlandırılarak konutunda, işyerinde, kendisine ait diğer
Aramaları Yöyerlerde, üzerinde, özel kâğıtlarında, eşyasında, aracında 5271 sayılı netmeliği’nin 5 ve
Ceza Muhakemesi Kanunu ile diğer kanunlara göre yapılan araştırma 6’ncı Maddeleri.
işlemidir.
“Makul şüphe” hayatın akışına göre somut olaylar karşısında genellikle
duyulan şüphedir.
Adli aramaya
hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde C.Savcısı
tarafından karar
verilir. “Adli kolluk
amiri” ise,
C.Savcısına ulaşılamayan hallerde
üstü açık, umumi
veya umuma açık
yerlerde adli
arama yapılmasına karar verebilir.
Adli aramaya karar vermek yetkisi hâkimindir. Kolluk, arama kararı
alınmasını talep ettiği durumlarda, makul şüphe sebeplerini belirten
ayrıntılı ve gerekçeli bir rapor hazırlar ve Cumhuriyet Savcısına
başvurur.
Hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet
Savcısının, Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk
âmirinin yazılı emriyle arama yapılabilir.
Cumhuriyet Savcısına ulaşılamayan hâllerde kolluk âmirinin yazılı
emriyle gerçekleştirilen arama ve el koyma işlemi üzerine; ilgili kolluk
görevlilerince neden Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı, Cumhuriyet
Savcısının hangi vasıtalarla arandığını belirten ayrıntılı tutanak düzenAdli ve Önleme
lenerek ilgili soruşturma evrakına eklenir.
Aramaları YöKolluk âmirlerince konutta, iş yerinde ve kamuya açık olmayan kapalı
netmeliği’nin 7’nci
alanlarda arama kararı verilemez. Sayılan bu yerlerde arama ancak
Maddesi.
hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet
Savcısının yazılı emriyle yapılabilir. Ancak 5607 sayılı Kaçakçılıkla
Mücadele Kanununda öngörülen suçlar bakımından, özel konut ve
eklentilerinde hâkim kararı olmadıkça arama yapılamaz.
Kolluk âmirinin yazılı emriyle yapılan arama ve sonuçları Cumhuriyet
Başsavcılığına derhâl bildirilir.
Cumhuriyet Savcısına ulaşılamayan hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı
emriyle konut, iş yeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlar dışında
arama yapılabilir.
Cumhuriyet Başsavcılıklarınca, arama ile ilgili kararları vermek üzere,
yirmi dört saat süreyle nöbetçi Cumhuriyet Savcısı görevlendirilir.
Mahkemeden
veya
C.Savcısından adli
arama talep edildiğinde, bu talepte
nelerin belirtilmesi
gerektiği tek tek
sayılmıştır.
Mahkemeden veya C.Savcısından arama talep edildiğinde, bu talepte
ve talep üzerine verilecek karar veya emirde;
* Aramanın nedenini oluşturan fiil,
Adli ve Önleme
* Aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerin adresi ya
Aramaları Yöda eşya,
netmeliği’nin 7’nci
Maddesi.
* Karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresi,
* Aranılacak eşyanın elde edilmesi hâlinde el konulup konulmayacağı
açıkça gösterilir.
Mahkemeden
veya
C.Savcısından
karar veya emir
almadan bazı
durumlarda adli
arama yapılabile-
Aşağıdaki hâllerde C.Savcılığından ayrıca bir arama emri ya da mahkemeden ayrıca bir arama kararı gerekmeden, kolluk birimlerince
re’sen adli arama yapılabilir: (Bu konuda Danıştay 10’uncu Dairesi’nin
19 Ocak 2006 tarihli kararı ile yürütmeyi durdurma kararı verilmiştir.
Danıştay tarafından verilecek nihai karara göre hareket edilmesi gerekmektedir.)
* Hakkında tutuklama kararı veya yakalama emri veya zorla getirme
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
8’inci Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
39
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ceği belirtilmiştir.
kararı bulunan kişi ile hakkında gıyabî tutuklama kararı verilen kaçak
yakalandığında üstünde, yakalanması amacıyla konutunda, işyerinde, yerleşim yerinde, bunların eklentilerinde ve aracında yapılacak
aramada,
* Hâkim kararı veya Cumhuriyet Savcısının yazılı emri ile veya kolluk
tarafından doğrudan yakalanan kişinin, kendisine, başkalarına veya
yakalama işlemini yapan kolluk görevlilerine zarar vermesini önlemek
amacıyla yapılacak kaba üst aramasında,
* Gözaltına alınan kişinin, nezarethaneye konmadan önce yapılan üst
aramasında,
* Herhangi bir sebeple hukuka uygun şekilde yakalandıktan sonra
kolluk güçlerinin elinden kaçmakta olan kişilerin veya işlenmekte olan
veya henüz işlenmiş olan veya pek az önce işlendiğini gösteren belirtilerin olduğu suçun failinin yakalanması amacıyla takibi sırasında girdikleri araç, bina ve eklentilerinde yakalanması amacıyla yapılacak aramalarda,
* 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 17’nci maddesinin
ikinci fıkrası kapsamında, kaçak eşya, her türlü silâh, mühimmat,
patlayıcı ve uyuşturucu maddelerin bulunduğu şüphe edilen her türlü
kap, ambalaj veya taşımaya yarayan diğer araçlarda hemen yapılan
aramalarda,
* 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 17’nci maddesinin
altıncı fıkrası kapsamında gümrük salonları ve gümrük kapılarında
kaçak eşya sakladığından kuşkulanılan kişilerin gümrük kontrolü amacıyla gümrük görevlilerince aranmasında,
* 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 18’inci maddesinin
ikinci fıkrası kapsamında, 27/10/1999 tarihli ve 4458 sayılı Gümrük
Kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek ve bu yerlerde rastlanacak
kişi ve her nevi taşıma araçlarının yetkili memurlar tarafından durdurulmasında ve bu kişilerin eşya, yük ve üzerleri ile varsa taşıma araçlarının aranmasında,
* Türk Ceza Kanununun 24’üncü maddesindeki kanunun hükmü ve
âmirin emrini yerine getirme, 25’inci maddesindeki meşru savunma ve
zorunluluk hâli ve 26’ncı maddesindeki hakkın kullanılması ve ilgilinin
rızası ile diğer kanunların öngördüğü hukuka uygunluk sebepleri ve
suçüstü hâlinde yapılan aramalarda, toplum için veya kişiler bakımından hayatî tehlikeyi ortadan kaldırmak amacıyla veya kapalı yerlerden
gelen yardım çağrıları üzerine, konut, işyeri ve yerleşim yeri ile eklentilerine girmek için yapılacak aramalarda re’sen arama yapılabilir.
Umumi ve umuma
açık yerlerde”
Olay yeri inceleme” için herhangi
bir emir veya karar
almaya gerek
yoktur. Bunun
dışındaki yerler
için adli aramaya
ilişkin hükümler
doğrultusunda
hareket edilir.
Olay yeri inceleme işlemlerinin (Suç işlenen yerlerde, sebep ve sonuç
ilişkisini ortaya koyacak delillerin aranması, bulunması ve el koyulması
için geliştirilmiş bilimsel ve teknik araştırma işlemlerinin), herkesin girip
çıkabileceği kamuya açık alanlarda yapılması için bir emir veya karar
gerekmemektedir.
Bunun dışındaki olay yeri inceleme işlemleri; adli aramaya ilişkin hükümler doğrultusunda hâkim veya gecikmesinde sakınca bulunan
hâllerde de Cumhuriyet Savcısının, Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise konut, işyeri ve kamuya açık olmayan kapalı alanlar
dışındaki yerlerde kolluk âmirinin yazılı emri üzerine gerçekleştirilmektedir.
Adli aramada,
emir ya da karar
kapsamı dışında
değişik bulgu ve
kişiler ele geçirilir-
Usulüne uygun yapılan adli aramada;
Adli ve Önleme
* Yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmakla birlikAramaları Yöte, karar veya yazılı emirde konu edilmeyen,
netmeliği’nin
* Yapılmakta olan soruşturma veya kovuşturmayla ilgisi olmayan an- 10’uncu Maddesi.
cak, diğer bir suçun işlendiği şüphesini uyandırabilecek, bir delil elde
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
9’uncu Maddesi.
40
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
se, durum derhal
C.Savcılığına
bildirilir ve
C.Savcılığından
eşyaya el koyma
veya kişiyi celp
etme yolunda emir
alınarak, bu yolda
hareket edilir.
edilirse; bu delil koruma altına alınır ve durum Cumhuriyet Başsavcılığına derhâl bildirilerek el koyma işlemini gerçekleştirmek için Cumhuriyet Savcısından yeni bir yazılı emir istenir. Cumhuriyet Savcısına
ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emriyle kolluk görevlileri
el koyma işlemini gerçekleştirebilir.
* Hâkim kararı olmaksızın el koyma işlemi, yirmi dört saat içinde görevli
hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırk
sekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde el koyma kendiliğinden kalkar. Bu
tür aramada, aramanın amacı ve konusu dışında ele geçirilen ve haklarında tutuklama veya yakalama kararı bulunan kişiler, evrakıyla
birlikte Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilir.
Güvenlik soruşturma ve arşiv
araştırmada kullanılamayacak
belegeler açıklanmıştır.
Adli makamlarca verilen adli kontrol ve HAGB, erteleme, denetimli
serbestlik bakaya, adli sicil kaydına işlenen suçlar, yakalama kararları,
yargılamaları devam eden suçlarla ilgili durumlar hariç diğer hukuki ve
adli işlemler güvenlik soruşturma ve arşiv araştırmada kullanılmaz.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliğinin
Adli aramada, adli
arama emir veya
kararı kapsamında
ele geçirilen eşyalara hâkim kararı,
gecikmesinde
sakınca bulunan
hallerde
C.Savcısının emri,
C.Savcısına ulaşılamayan hallerde
ise Adli kolluk
amirinin emri ile el
konulur.
Adli arama sonucunda; bazı eşyaya el koyma söz konusu olduğunda,
hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet
Savcısının, Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk
âmirinin yazılı emri ile el koyma işlemi gerçekleştirilebilir. İspat aracı
olarak yararlı görülen ya da eşya veya kazanç müsaderesinin konusunu oluşturan malvarlığı değerleri, koruma altına alınır. Yanında bulunduran kişinin rızasıyla teslim etmediği bu tür eşyaya el konulabilir. Yukarıda yazılı eşya veya diğer malvarlığı değerlerini yanında bulunduran kişi,
talep üzerine bu şeyi göstermek ve teslim etmekle yükümlüdür. Evsafı
belirlenen eşyanın kollukça bulunamaması ve zilyedinin de teslimden
kaçınması hâlinde, şüpheli veya sanık ya da tanıklıktan çekinebilecekler
dışındaki zilyet hakkında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 60
ncı maddesinde yer alan disiplin hapsine ilişkin hükümlerin uygulanması
amacıyla durum Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilir.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
15’inci Maddesi.
Yapılan adli aramanın sonunda bir
kısım eşya zapt
edilmişse, bu zapt
tutanağının bir
sureti ilgilisine
verilir. Ayrıca
ilgiliye talebi halinde hakkında adli
arama yapıldığına
ilişkin belgeden de
suret verilir.
Yapılan adli aramanın sonunda, hakkında adli arama işlemi uygulanan
kişinin talebi üzerine; bu adli arama ile bir takım bilgi ve belgeler verilir.
Koruma altına alınan veya el konulan eşyanın tam bir listesi yapılarak
resmî mühürle mühürlenir. Bu eşyanın resmî mühürle mühürlendiğine
dair tutanak tanzim edilerek, bir sureti ilgilisine verilir.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
12’nci Maddesi.
Adli aramada ele geçirilen ilgili kişiye ait belge ve kâğıtları inceleme
yetkisi, Cumhuriyet Savcısı ve hâkime aittir.
Kolluk, arama sırasında ele geçen belge veya kâğıtlara, suçla ilgisi
Aramada ele
olup olmadığını tespit amacıyla, incelemeksizin bakabilir. Suçla ilgisi
geçirilen ilgili
kişiye ait belge ve olabileceğinden şüphelendiği anda Kanunun öngördüğü şekilde incekâğıtları adli kolluk lenecek belge ve kâğıtları ambalajlayarak mühürler.
görevlileri incele- Belge ve kâğıtların zilyedi veya temsilcisi kendi mührünü de koyabilir
yemez. Bunları
veya imzasını atabilir. İleride mührün kaldırılmasına ve kâğıtların inceinceleme yetkisi lenmesine karar verildiğinde bu işlemin yapılmasında hazır bulunmak
C.Savcısı ve
üzere, zilyedi veya temsilcisi ya da müdafii veya vekili çağrılır.
Hâkime verilmiştir. İnceleme sonucu soruşturma veya kovuşturma konusu suça ilişkin
olmadığı anlaşılan belge veya kâğıtlar ilgilisine geri verilir.
Şüpheli veya sanık ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 45 ve
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
16’ncı Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
41
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
46’ncı maddelerine göre tanıklıktan çekinebilecek kimseler arasındaki
mektuplara ve belgelere; bu kimselerin nezdinde bulundukça el konulamaz.
Başka suretle delil
elde etme imkânı
bulunmayan
hallerde, hâkim
kararı ile “şüphelinin bilgisayarında,
bilgisayar programında ve kütüklerinde adli arama”
yapılabilir.
Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturmada, başka surette delil elde etme
imkânının bulunmaması hâlinde, Cumhuriyet Savcısının istemi üzerine
şüphelinin kullandığı bilgisayar ve bilgisayar programları ile bilgisayar
kütüklerinde arama yapılmasına, bilgisayar kayıtlarından kopya çıkarılmasına, bu kayıtların çözülerek metin hâline getirilmesine hâkim
tarafından karar verilir.
Bilgisayar, bilgisayar programları ve bilgisayar kütüklerine şifrenin
çözülememesinden dolayı girilememesi veya gizlenmiş bilgilere ulaşılamaması hâlinde çözümün yapılabilmesi ve gerekli kopyaların alınabilmesi için, bu araç ve gereçlere el konulabilir. Şifrenin çözümünün
yapılması ve gerekli kopyaların alınması hâlinde, el konulan cihazlar
gecikme olmaksızın iade edilir.
Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine el koyma işlemi sırasında, sistemdeki bütün verilerin yedeklemesi yapılır. Bu işlem, bilgisayar ağları
ve diğer uzak bilgisayar kütükleri ile çıkarılabilir donanımları hakkında
da uygulanır.
İstemesi hâlinde, bu yedekten elektronik ortamda bir kopya çıkarılarak
şüpheliye veya vekiline verilir ve bu husus tutanağa geçirilerek imza
altına alınır.
Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine el koymaksızın da, sistemdeki
verilerin tamamının veya bir kısmının kopyası alınabilir. Kopyası alınan
verilerin mahiyeti hakkında tutanak tanzim edilir ve ilgililer tarafından
imza altına alınır. Bu tutanağın bir sureti de ilgiliye verilir.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
17’nci Maddesi.
“Askeri mahallerde
yapılacak adli
Adli ve Önleme
arama” C. SavcıAskerî mahallerde yapılacak arama Cumhuriyet Savcısının talep ve
Aramaları Yösının talebi ve
katılımı ile askerî makamlar tarafından yerine getirilir.
netmeliği’nin
katılımı ile yetkili
14’üncü Maddesi.
askeri makamlar
tarafından yapılır.
Cumhuriyet Savcısı hazır olmaksızın avukat bürolarında arama yapılamaz. Avukat büroları ancak mahkeme kararı ile ve kararda belirtilen
olayla ilgili olarak Cumhuriyet Savcısının denetiminde aranabilir. Baro
başkanı veya onu temsil eden bir avukat aramada hazır bulundurulur.
“Avukat bürola- Arama sonucu el konulmasına karar verilen şeyler bakımından bürorında adli arama” sunda arama yapılan avukat, baro başkanı veya onu temsil eden
avukat, bunların avukat ile müvekkili arasındaki meslekî ilişkiye ait
Hâkim kararı
olduğunu öne sürerek karşı koyduğunda, bu şey ayrı bir zarf veya Adli ve Önleme
üzerine
paket içerisine konularak hazır bulunanlarca mühürlenir ve bu konuda
C.Savcısının
Aramaları Yödenetiminde, Baro gerekli kararı vermesi, soruşturma evresinde sulh ceza hâkiminden,
netmeliği’nin
kovuşturma evresinde hâkim veya mahkemeden istenir.
başkanı veya
13’üncü Maddesi.
görevlendireceği Yetkili hâkim el konulan şeyin avukatla müvekkili arasında meslekî
bir avukat huzu- ilişkiye ait olduğunu tespit ettiğinde, el konulan şey derhâl avukata iade
runda yapılır.
edilir ve yapılan işlemi belirten tutanaklar ortadan kaldırılır. Bu fıkrada
öngörülen kararlar yirmi dört saat içinde verilir.
Postada el koyma durumunda bürosunda arama yapılan avukat veya
baro başkanı veya onu temsil eden avukatın karşı koyması üzerine
üçüncü fıkrada belirtilen usuller uygulanır.
Yönetmelikteki
“Önleme araması
ve kapsamı” başlıklı mevzuattan
ziyade kanuni
2559 sayılı PVSK’nun 9’uncu maddesindeki “Önleme Arması” başlıklı
düzenleme Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 19’uncu maddesini zimmen yürürlükten kaldırmıştır.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
19’uncu Maddesi.
42
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
düzenlemeye göre
hareket edilmelidir.
Mülki idare amirliğinden önleme
araması talep
edildiğinde, işbu
talepte nelerin
bulunması gerektiği tek tek sayılmıştır.
Mülki idare amirliğinden önleme araması talep edildiğinde, bu talepte
ve bu talep üzerine verilen emir veya kararda aşağıdaki hususlara
açıkça yer verilir:
* Aramanın sebebi,
* Aramanın konusu ve kapsamı,
* Aramanın yapılacağı yer,
* Geçerli olacağı zaman süresi.
Önleme aramalarında, önleme
araması emir veya
kararı kapsamı
dışında değişik
eşya veya kişiler
(şüpheliler) ele
geçirilirse, durum
derhal
C.Savcılığına
bildirilerek,
C.Savcılığının
emri doğrultusunda eşyalara el
konulur, kişiler ise
evraklarıyla birlikte
C.Savcılığına sevk
edilir.
Önleme aramalarında;
* Yapılmakta olan inceleme ile ilgisi olmakla birlikte, önleme araması
karar veya yazılı emrine konu edilmeyen,
* Yapılmakta olan inceleme ile ilgisi olmayan ancak, diğer bir suçun
işlendiği şüphesini uyandırabilen, bir delil (bilgi, bulgu veya şüpheli)
elde edilirse; bu delil koruma altına alınır ve durum Cumhuriyet Başsavcılığına derhâl bildirilerek el koyma işlemini gerçekleştirmek için
Cumhuriyet Savcısından yeni bir yazılı emir istenir. Cumhuriyet Savcı- Adli ve Önleme
sına ulaşılamadığı hâllerde ise kolluk âmirinin yazılı emriyle kolluk
Aramaları Yögörevlileri el koyma işlemini gerçekleştirebilir.
netmeliği’nin 10
Hâkim kararı olmaksızın el koyma işlemi, yirmi dört saat içinde görevli ve 24’üncü Maddeleri.
hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırk
sekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde el koyma kendiliğinden kalkar.
Önleme aramasının amacı ve konusu dışında ele geçirilen ve haklarında tutuklama veya yakalama kararı bulunan kişiler, evrakıyla birlikte
Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilir.
Önleme aramasının konusu ve kapsamı içinde olan, ancak suç unsuru
oluşturmayan eşya, geçici olarak koruma altına alınır ve aramaya
sebep teşkil eden husus sona erdiğinde ilgiliye teslim edilir.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
20’nci Maddesi.
* 26/4/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen
Kütükleri Hakkında Kanun çerçevesinde görevli kolluğun, aynı Kanunun
79 ncu maddesindeki silâh taşıma yasağı kapsamında, silâh taşıdığından şüphelenilen kişilerin üstlerinin ve eşyalarının aranmasında,
* Umuma açık veya açık olmayan özel işletmelerin, kurumların veya
teşebbüslerin girişlerindeki kontroller, buralara girmek isteyen kimselerin rızasına bağlıdır. Kontrol edilmeyi kabul etmeyenler, bu gibi yerlere
giremezler. Bu gibi yerlerde kontrol, esasta özel güvenlik görevlileri
tarafından yerine getirilir. Ancak, bu yerlerin ve katılanların taşıyabilecekleri özel niteliklere göre, önleme aramaları kolluk güçleri tarafından
da yapılabilir.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
25’inci Maddesi.
Özel güvenlik görevlilerinin kontrol yetkileri şunlardır:
- Koruma ve güvenliğini sağladıkları alanlara girmek isteyenleri duyarlı
kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle kontrol etme, eşyaları
X-Ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme,
- Toplantı, konser, spor müsabakası, sahne gösterileri ve benzeri
“Özel güvenlik
etkinlikler ile cenaze ve düğün törenlerinde kimlik sorma, duyarlı kapıgörevlilerinin
dan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle kontrol etme, eşyaları Xkontrol yetkileri” Ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme,
tek tek sayılmıştır. - Yangın, deprem gibi tabii afet durumlarında ve imdat istenmesi hâlinde görev alanındaki işyeri ve konutlara girme,
- Hava meydanı, liman, gar, istasyon ve terminal gibi toplu ulaşım
tesislerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini
detektörle kontrol etme, eşyaları X-Ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme yetkileri bulunmaktadır.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
21’inci Maddesi.
Bazı durumlarda
mülki amirden
emir veya hâkimden karar almaksızın, önleme
araması yapılabilir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
43
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Aşağıda belirtilen şartlar oluştuğunda kolluk tarafından kendiliğinden
denetim yapılabilir:
* Umuma açık istirahat ve eğlence yeri sayılan, kişilerin tek tek veya
toplu olarak eğlenmesi, dinlenmesi veya konaklaması için açılan otel,
motel, pansiyon, kamping ve benzeri konaklama yerleri; gazino, pavyon, meyhane, bar, birahane, içkili lokanta, taverna ve benzeri içkili
yerler; sinema, kahvehane ve kıraathane; kumar ve kazanç kastı
olmamak şartıyla adı ne olursa olsun bilgi ve maharet artırıcı veya
zekâ geliştirici nitelikteki elektronik oyun alet ve makinelerinin, video ve
televizyon oyunlarının içerisinde bulunduğu elektronik oyun yerleri;
internet kafeler ve benzeri yerler ile sabit veya seyyar olarak kullanılan
kara, deniz, hava ve her çeşit taşıma araçlarındaki bu tür yerlerin genel
güvenlik ve asayiş yönünden denetimi,
* Kumar oynanan umumi ve umuma açık yerler ile her çeşit özel ve
resmi kurum ve kuruluşlara ait lokaller, mevzuata aykırı bir şekilde
uyuşturucu madde imal edilen, satılan, kullanılan, bulundurulan yerler,
mevzuata aykırı faaliyet gösteren genelevler, birleşme yerleri ve fuhuş
yapılan evler ve yerler, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Anayasal düzenine, genel güvenliğe ve genel ahlâka zararı
dokunacak oyun oynatılan, temsil verilen, film veya videobant gösterilen yerler ile internet üzerinden yapılan yayınlara izin verilen yerler,
derneklere, sendikalara, loca ve kulüplere, kamu kurumu niteliğindeki
“Denetim” yapıla- meslek kuruluşları ile benzeri kurum ve kuruluşlara ait ve yalnız üyelecak hallerde ise rinin yararlanması için açılan lokallerden, birden fazla denetim sonunda
arama emri ya da ve yazılı ihtara rağmen, iç yönetmeliğine aykırı faaliyet göstererek
umuma açık yer durumuna geldiği tespit edilenlerin denetimi,
kararına gerek
yoktur. Denetimler * Yürürlükte bulunan hükümlere aykırı olarak işletilen yerler hakkındaki
kolluk tarafından işlemler ile genel ahlâk ve edep kurallarına aykırı olarak sesli ve görünkendiliğinden
tülü eserleri, kaydedildiği materyale bakılmaksızın üreten ve satan
yapılır.
yerlerin denetimi,
* Kanunlardaki istisnalar saklı kalmak üzere, on sekiz yaşından küçükleri çalıştırdığından veya on sekiz yaşını doldurmamış küçüklerin
girdiğinden şüphelenilen ve açılması izne bağlı bar, pavyon, gazino,
meyhane gibi içkili yerler ile kıraathane gibi oyun oynatılan benzeri
yerlerin denetimi,
* Suç işlenmesini önlemek için kişilerden kimlik sorma,
* 26/6/1973 tarihli ve 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanununda belirtilen
yerlerin denetimi,
* Motorlu araç trafik belgesi, motorlu araç tescil belgesi ve sürücü
belgeleri ile 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre araçlarda bulunması gerekli eşyanın denetimi,
* Doğal ve yapay göller ile su üstü ulaşımına imkân veren akarsularda
su üstü araçlarının ve denizlerde deniz araçlarının ruhsat ve belgelerinin, su üstü araç sahip ve kullananları ile gemi adamlarının ehliyetleri,
belgeleri ve deniz mevzuatında yer alan diğer belgelerinin denetimi,
* Elektromanyetik aygıtlar ve detektör köpekleri aracılığıyla yapılan
tarama şeklindeki denetimler,
* 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 183’üncü maddesi kapsamında
gürültü yapanların men edilmesi,
* Hudut kapılarından giriş çıkış yapanların pasaport denetimleri kolluk
tarafından kendiliğinden yapılabilmektedir.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
18’inci Maddesi.
Kamu düzeninin korunması veya suç işlenmesinin önlenmesi nedenlerinden birine bağlı olarak usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça, yine bu nedenlere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan
hâllerde mülkî âmirin yazılı emri bulunmadıkça, kolluk kuvvetleri, dernek ve eklentilerine giremez, arama yapamaz ve buradaki eşyaya el
koyamaz.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
22’nci Maddesi.
“Derneklerde
önleme araması”
özel olarak düzenlenmiştir.
44
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
El koyma söz konusuysa, mülkî âmirin kararı yirmi dört saat içinde
görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren
kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi hâlde, el koyma kendiliğinden kalkar.
Hâkim kararı, mülkî âmir tarafından dernek yöneticilerine yazıyla duyurulur.
Spor müsabakalarının yapılacağı spor alanına, güvenlik güçlerince
gerçekleştirilecek kontrolden sonra seyirci alınır.
“Spor müsabaka- Spor alanlarının çevresinde, stadyum veya spor salonu girişleri ile
Adli ve Önleme
ları ile ilgili önleme turnike girişlerinde, müsabakayla ilgili olarak hâkim kararı veya gecikAramaları Yöaramaları” özel
mesinde sakınca olan hâllerde mülkî âmirin yazılı izni ile kolluk tarafınnetmeliği’nin
olarak düzenlen- dan veya kolluğun denetiminde, özel güvenlik görevlilerince üst ara23’üncü Maddesi.
miştir.
ması yapılır ve 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun amacına aykırı madde ve cisimler
geçici olarak koruma altına alınır.
Adli arama işlemi bir tutanağa bağlanır.
Tutanakta;
* Arama kararının tarih ve sayısı, hâkim kararı yoksa verilmiş olan
yazılı emrin tarih ve sayısı ile emri veren merci,
* Aramanın yapıldığı yer, tarih ve saat,
* Aramanın konusu,
* Aranan kişinin kimlik bilgileri, adını söylemediği takdirde eşkâl
bilgileri,
* Araçta, konutta, işyeri ve eklentilerinde arama yapılmışsa, aracın
Adli arama sonunplaka numarası, markası, konutun, işyerinin ve eklentilerinin açık
da bir “Arama
adresi, su üstü aracının aranmasında su üstü aracının cinsi, ismi,
Tutanağı” düzen- sahibi ve kullananı, deniz aracının aranması hâlinde ise deniz aracının
lenir ve bir sureti cinsi, ismi, donatanı, bağlama limanı, tonajı, acentesi, kaptanı ve
ilgilisine verilir.
Adli ve Önleme
arama mevkii,
Önleme araması
Aramaları Yö*
Aramanın
sonuçları,
el
konulan
suç
eşyasına
ilişkin
belirleyici
bilgiler,
sonunda ise suç
netmeliği’nin 11
unsuruna rastla- * Aramada yakalanan kişiler varsa kimlik bilgileri, kimliği belirlenemi- ve 26’ncı Maddenırsa, yukarıdaki yorsa eşkâl bilgileri,
leri.
* Arama sonucunda yaralanma veya maddi bir zarar meydana gelip
gibi bir tutanak
tutulur ve bir sureti gelmediği,
yine ilgilisine
* Arama işlemini yapanların adı, soyadı, sicili ve unvanı gibi hususlar
verilir.
yer alır.
* Kaçakçılık suçlarıyla ilgili tutanaklar, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 21’inci maddesine göre tanzim edilir.
* Önleme araması sırasında suç unsuruna rastlandığında ise, önleme
araması yukarıdaki gibi bir tutanağa bağlanır.
* Tutanak arama işlemine katılmış olanlar ve hazır bulunanlarca imzalanır. Tutanağın bir sureti ilgiliye verilir. Suç unsuruna rastlanmadığı
durumlarda, aranan kişinin talebi hâlinde, kendisine arama kararı veya
emrinin tarih ve sayısı, aramanın tarih ve saati, yeri, aranan şahsın ve
arayan görevlinin kimlik bilgilerinin yer aldığı bir belge verilir.
Kolluk biriminde
tüm aramalara
ilişkin bir “defter”
tutulur.
Her kolluk biriminde, bu yönetmelik uyarınca yapılan aramalara ilişkin
karar, yazılı emir ve diğer bilgilerin kaydedileceği bir defter tutulur.
Adli ve Önleme
* Bu defterde kayıtlı bilgiler; adli ve idari soruşturmalar, ilgilinin talepleAramaları Yörinin karşılanması ve istatistikî çalışmalar dışında kullanılamaz.
netmeliği’nin
* Bu defter, silinme ve muhtemel bilgi kaybı riskine karşı gerekli önlem- 33’üncü Maddesi.
ler alınmak ve bilgiler yedeklenmek suretiyle bilgisayar ortamında da
tutulabilir.
“Durdurma” yaka- Bir kişiyi geçici olarak durdurmak, yakalama sayılmaz; yakalama salama değildir.
yılması için kişinin fiilen denetim altına alınması gerekir. Denetim için
Kolluk görevlilerin- araçların durdurulması da mümkündür. Durdurma yetkisinin kullanıla-
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
45
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ce geçici süreli
durdurma yapılarak kontrol ve
arama işlemleri
yapılabilir. Bu
kontrol ve arama
işlemlerinin usulü
ayrıntılı olarak
düzenlenmiştir.
bilmesi için, “umma” derecesinde makul şüphe bulunmalıdır. Kolluk
görevlisi, tecrübesine dayanarak, izlediği davranışlarından, o kişinin bir
suç işleyeceği veya işlediği hususunda kanaat elde eder veya kişinin
silâhlı olduğu ve hâlen tehlike yarattığı kanaatine varırsa kişi durdurulabilir. Somut emarelerle desteklenen şüphe bulunmadan, süreklilik arz
edecek, fiilî durum ve keyfilik oluşturacak şekilde durdurma ve kontrol
işlemi yapılamaz. Sebebin oluşmasına veya şüpheye yol açan davranışları hakkında, durdurulan kişiye sorular yöneltilebilir. Kişi bu sorulara
cevap vermekle yükümlü değildir. Durdurma yetkisinin kullanılmasına
neden olan şüphe, yapılan açıklama ile ortadan kalkarsa, kişinin gitmesine engel olunmaz. Durdurma üzerine aşağıdaki işlemler yapılır:
* Durdurulan kişi üzerinde giysilerinden herhangi birisi çıkarılmaksızın,
yoklama biçiminde bir kontrol yapılır. Bu işlem sonucunda, kişide silâh
bulunduğu sonucunu çıkarmaya yeterli şüphe meydana gelirse, memur
kendiliğinden silâh ve diğer suç eşyası araması yapabilir.
* Yoklama suretiyle kontrol, kişinin cinsiyetinde bulunan görevli tarafından yapılır.
* Yapılan kontrolün konusu ve sebepleri ilgiliye açıklanır.
* Bir kişinin veya aracın durdurulma süresinin, şartlara göre makul
olması ve kontrol için ayrılan süreyi aşmaması gerekir.
* Yoklama suretiyle kontrol, kişiye en az sıkıntı verici şekilde yapılır.
* Yapılan kontrolün neticesinde suça ilişkin iz, eser, emare ve delil elde
edilirse, kişi yakalanır.
* Uyuşturucu gibi belirli bir şeyin, kişinin herhangi bir yerinde gizlendiği
düşünülüyorsa, daha geniş çaplı kontrol yapılabilir.
* Yoklama suretiyle kontrol, kişinin veya aracın ilk durdurulduğu yerde
veya o yerin yakınında, mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği tarzda yapılır. Başka yere götürülerek kontrol yapılamaz.
* Makul sebebi oluştuğu takdirde, daha geniş kapsamlı kontrol yapılması
için, kolluk aracından veya yakındaki kapalı bir yerden yararlanılabilir.
* Kontrolden sonra talep üzerine olay yerinde derhâl bir tutanak düzenlenir.
Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir.
* Aramanın gerçekleştirileceği yerde, öncelikle kişilerin kaçmasını ve
saldırmasını engelleyecek şekilde gerekli güvenlik tedbirleri alınır.
Kolluk görevlileri, kolluk görevlisi olduğunu ispatlayan kimliğini gösterir.
* Üst araması, kişinin cinsiyetinde bulunan görevli tarafından yapılır.
Üst ve eşya araması sırasında, yapılan aramanın konusu olan eşyanın
ne olduğu veya aramanın yapılmasına temel teşkil eden sebepler
ilgiliye
açıklanır.
* Üst araması sırasında, kişinin beraberinde olan eşya da, mümkünse
Karar veya yazılı elektromanyetik cihazlarla, değilse beş duyu organı aracılığıyla aranır.
Sahipsiz eşya hakkında da aynı hüküm uygulanır.
emir üzerine
kişilerin üst ve
* Kişi direndiği takdirde üst ve eşya araması orantılı güç kullanılarak
eşya aramasının gerçekleştirilir.
icrası yönetmelikte * Üst ve eşya araması, kişinin veya aracın ilk durdurulduğu yerde veya
ayrıntılı olarak
o yerin yakınında, mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği
belirtilmiştir.
tarzda yapılır. Başka yere götürülerek arama yapılamaz. Gerektiğinde
kolluk aracından veya yakındaki kapalı bir yerden yararlanılabilir.
* Üst araması sırasında, kişinin üstünde veya eşyasında rastlanan özel
kâğıt ve zarflar, içinde müsadereye tâbi bir eşya bulunması ihtimali
dışında açılmaz; açıksa dahi yazılı bilgiler okunamaz. Kişinin kanunlara
göre izin verilmeyecek bir şeyi taşıdığına ilişkin makul şüphenin bulunması ve aramanın amacına başka türlü ulaşılamaması hâlinde, üst
araması aşağıda belirtilen şekilde giysiler çıkartılmak suretiyle yapılabilir:
* Arama yapılmadan önce, bu aramayı yapmanın neden gerekli görül-
27’nci Maddesi.
(2559 sayılı
PVSK’nun 4/A
fıkrasındaki
“Durdurma ve
Kontrol İşlemleri”
başlıklı düzenlemenin Yönetmeliğin bu maddesini
zımmen kaldırdığı
değerlendirilmektedir.)
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
28’inci Maddesi.
46
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
düğü ve nasıl yapılacağı, o birimde görevli en üst kolluk âmiri tarafından ilgiliye bildirilir.
* Arama, aynı cinsiyetten görevliler tarafından yapılır; arama işlemi
kimsenin görmemesini sağlayacak tedbirler alınarak gerçekleştirilir.
* Arama, kişinin utanma duygusunu en az ihlâl edecek bir şekilde
yapılır; önce bedenin üst kısmındaki giysiler çıkarttırılır; bedenin alt
kısmındaki giysiler, üst kısmındaki giysiler giyildikten sonra çıkarttırılır.
Bu giysiler mutlaka aranır.
* Arama sırasında bedene dokunulmaması için gerekli özen gösterilir.
* Arama, mümkün olduğunca kısa bir süre içinde bitirilir.
Yapılan aramanın neticesinde bir suça ilişkin iz, eser, emare ve delil
elde edilirse, kişi yakalanır.
Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir.
* Kaba Arama Tekniği; öncelikle tehlike oluşturabilecek gizlenmiş
silah, eşya ve maddelerin olup olmadığını tespit etmek için yapılmakta
ve bu arama yardımcı bir personel ile birlikte icra edilmektedir. Kaba
arama; aranacak kişinin ellerinin yukarı kaldırılması veya elleri başının
üstüne konulması suretiyle gerisinden yapılmaktadır. Aramaya yardımcı olan kişi, aranan kişiyi zararsız bir durumda bulunduracak şekilde
arayan kişinin emniyetini sağlamaktadır. Kişinin başından ayaklarına
kadar bütün vücudu yoklanarak (ellerini vücudu üzerinde gezdirerek)
ve elbiseleri avuçla sıkıştırarak arama yapılmaktadır.
* İnce Arama Tekniği; kişinin teferruatlı olarak aranmasıdır. Bu arama
şekli genellikle tenha yerlerde veya oda, baraka, çadır, barınak ve
benzeri yerlerde bir kişi emniyetçi, diğer iki kişi arama görevlisi olmak
üzere en az üç kişi tarafından icra edilmektedir. Şüphelinin elbiseleri
çıkartılmakta, şahıs elleri başının üstünde olarak emin bir yere oturtulmakta ve elbiseleri tamamen aranmaktadır. Kişinin kanunlara göre izin
verilmeyecek bir şeyi taşıdığına ilişkin makul şüphenin bulunması ve
Şahısların aranaramanın amacına başka türlü ulaşılamaması halende üst araması
masında; kaba,
giysiler çıkartılarak icra edilmektedir.
ince, çıplak olarak
ve beden çukurla- * Çıplak Olarak ve Beden Çukurlarında Arama Tekniğinde; kanunrında arama tek- ların üst araması yapılmasına olanak verdiği hallerde, çıplak olarak
nikleri kullanılmak- veya beden çukurlarında arama yapılmadan önce, mahrem yerlerde
arama yapmanın neden gerekli görüldüğü ve nasıl yapılacağı, o birimtadır.
de görevli en üst kolluk amiri tarafından ilgiliye bildirilmelidir. Çıplak
olarak arama; kişinin kanunlara göre izin verilmeyecek bir şeyi taşıdığından makul ve ciddi bir şekilde şüpheleniliyorsa yapılmaktadır. Şüphelenilmesine yer olmayan hallerde çıplak olarak arama yapılmamalıdır. Çıplak olarak arama aynı cinsiyetten görevliler tarafından oda,
çadır vb. barınak gibi bir yerde güvenlik güçlerini zan altında bırakmayacak, kimsenin görmemesini sağlayacak tedbirler alınmak suretiyle
gerçekleştirilmelidir. Arama, kişinin utanma duygusunu en az ihlal
edecek bir şekilde yapılmalıdır. Şahsın önce bedeninin üst kısmındaki
giysiler çıkartılmalı, alt kısımdaki giysiler ise; üst kısmındaki giysiler
kontrol edilip giyildikten sonra çıkarılmalıdır. Bütün giysiler çok iyi bir
şekilde aranmalı, arama sırasında bedene dokunulmaması için gerekli
özen gösterilmelidir. Aranan kişinin beden çukurlarında bir şeyin bulunduğu anlaşılırsa bu kişiden eşyanın kendisi tarafından çıkarılması
istenmelidir. Çıplak olarak arama mümkün olduğunca kısa bir süre
içinde bitirilmelidir.
Araçlarda aramanın icrası ayrıntılı
olarak düzenlenmiştir.
Şahıs Arama
Teknikleri.
Araçlarda aramanın gerçekleştirileceği yerde, öncelikle kişilerin kaçAdli ve Önleme
masını ve saldırmasını engelleyecek şekilde gerekli güvenlik tedbirleri
Aramaları Yöalınır.
netmeliği’nin
Araç araması sırasında, yapılan aramanın konusu olan eşyanın ne 29’uncu Maddesi.
olduğu veya aramanın yapılmasına temel teşkil eden sebepler ilgiliye
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
47
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
açıklanır.
Araç araması, kişiye en az sıkıntı verici şekilde ve makul olan en kısa
sürede yapılır.
Araç araması, aracın ilk durdurulduğu yerde veya o yerin yakınında,
mümkün olduğu kadar başkalarının göremeyeceği tarzda yapılır. Detaylı inceleme yapılması gereken hâllerde, başka yere götürülerek
arama yapılabilir.
Deniz şartları sebebiyle aramanın denizde mümkün olmaması veya
deniz aracının ayrıntılı aranmasının gerektiği hâllerde şüpheli deniz
aracı en yakın ve uygun limana çekilerek arama limanda yapılabilir.
Araç araması sırasında rastlanan özel kâğıt ve zarflar, içinde müsadereye tâbi bir eşya bulunması ihtimali dışında açılmaz; açılsa dahi yazılı
bilgiler okunamaz.
Yapılan aramanın neticesinde bir suça ilişkin iz, eser, emare ve delil
elde edilirse, kişi yakalanır.
Boş araçların aranmasında, arama yapıldığını belirten bir not bırakılır.
Bu notta, arama tutanağının bir kopyasının alınabileceği yer belirtilir.
Bu maddede yazılı işlemler gece de yapılabilir.
Bayanların aranmasının cinsiyetinde bulunan bir
görevli tarafından
yapılması gerekmektedir.
* Cezaevlerine giren bayanların aranmasının, bayan infaz ve koruma
memurları ve/veya Bayan Kolluk personeli tarafından, bulunmamaları
halinde, C.Başsavcısının talebi üzerine mülki amir tarafından görevlendirilecek bayan memurlarca yapılması,
Adalet, İçişleri ve
* Kişilerin üzerlerinin aranmasında vücut tamlığına, ar ve hayâ duyguSağlık Bakanlıklalarına özen gösterilmesi, kadınların, kadınlar tarafından aranması için
rı arasında dügerekli önlemler alınması (J.Teşkilat, Görev ve Yetkileri Yönetmeliği
zenlenen Cezaevi
md. 115/k),
Protokolü’nün
* Üst aramasının kişinin cinsiyetinde bulunan görevli tarafından yapıl6’ncı maddesi.
ması (Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği md. 28),
* Gözaltı birimine getirilen kadının nezarethaneye konulmadan önce
üst veya vücudunun aranmasının bir kadın görevli veya bu amaçla
görevlendirilecek diğer bir kadın tarafından yapılması (Yakalama,
Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği md. 10) gerekmektedir.
“Nezarethanelerde
yapılacak arama”
bir güvenlik araNezarethanelerde yapılacak arama bir güvenlik aramasıdır. Güvenlik
masıdır ve Yakaaraması da Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği
lama, Gözaltına
hükümlerine göre yapılır.
Alma ve İfade
Alma Yönetmeliğine göre yapılır.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
32’inci Maddesi.
Kolluk, arama yapılacak kapalı yerlerde ve eklentilerinde gerekli güvenlik önlemlerini alarak kapıyı çalar.
Hâkim kararı veya kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emriyle yapılan
aramalarda veya karar alınmasını gerektirmeyen işlemlerde, mümkünse o yere girme izni verme yetkisine sahip kişilerle iletişim kurulmasına
“Konut, işyeri ve çalışılır, kolaylık gösterilmesi istenir.
eklentilerinde
Aşağıdaki hâllerde iletişim kurmadan arama amacıyla kapalı yerlere ve Adli ve Önleme
yapılacak arama- eklentilerine girilir:
Aramaları Yönın icrası” ayrıntılı
netmeliği’nin
*
Arama
yapılacak
olan
yerin
konut
veya
yerleşim
yeri
olarak
kullanılolarak düzenlen30’uncu Maddesi.
madığının bilinmesi,
miştir.
* Arama esnasında bu yerlerde kimsenin olmadığının anlaşılması,
* Bu yerlerde oturan veya izin vermeye yetkili kişinin arama öncesinde
bilgilendirilmesinin, delil karartmasına yol açarak aramanın amacını
tehlikeye sokacak veya kolluk memurlarını veya diğer bireyleri tehlikeye düşürebilecek olması,
48
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Diğer hâllerde, kolluk memurları arama kararını gösterirler.
* Gecikmesinde sakınca veya tehlike bulunması hâlinde, bilgilendirme
içeri girildikten sonra da yapılabilir.
* Aramayla görevlendirilenler, aramaya karşı çıkılması hâlinde, durumun haklı kıldığı ölçüde güç kullanarak direnci ortadan kaldırabilirler.
Bilgilendirme yapıldıktan sonra, kapı açılmadığı takdirde güç kullanılacağı ihtar edilir ve buna rağmen kapı açılmazsa zorla eve girilir ve
arama gerçekleştirilir. Güç, kademeli bir şekilde artarak kullanılabilir.
Bulundurulması suç teşkil eden eşyanın arandığı evde bulunan kişilerin
üstü, güvenlik veya suç eşyasının elde edilmesi amacıyla aranır.
Arama, bulunması istenen şeyin boyutu ve niteliği göz önüne alınarak,
amaca ulaşmak için gerekli olan ölçüde gerçekleştirilir. Aranacak yerde
bulunan kişilerin özel hayatlarına ve mallarına gereken azamî özen
gösterilir. Kasa gibi, açılması özellik isteyen eşya, kolluk tarafından
veya masrafları kollukça karşılanmak üzere bu konudaki meslek erbabına açtırılır. Bu işlemin o yerde yapılmasının masraflı, külfetli veya
oraya zarar verebilecek nitelikte olması durumunda, eşya kolluk tarafından muhafaza edilen başka bir yere götürülerek de açılabilir.
* Arama sırasında rastlanan özel kâğıt ve zarflar, içinde müsadereye
tâbi bir eşya bulunması ihtimali dışında açılmaz; açılsa dahi yazılı
bilgiler okunamaz.
* Haklarında gıyabi tutuklama veya tutuklama kararı ile yakalama emri
veya zorla getirme kararı bulunan kişilerin yakalanması için yapılacak
aramalarda, ayrıca arama kararı verilmesi gerekli değildir. Bu gibi hâllerde sadece yakalanacak kişiyle ilişkili işlemler yapılabilir. O yerde bulunan
diğer kişiler hakkında, ayrıca karar verilmemişse, arama yapılamaz.
Konut, işyeri ve
eklentilerinde
yapılan aramalarda ilgilisi veya
olmadığı takdirde
başka birisi tanık
olarak hazır bulundurulur.
Aramada hazır bulundurulacaklarla ilgili olarak aşağıdaki hükümler
uygulanır:
* Aranacak yerlerin sahibi veya eşyanın zilyedi aramada hazır bulunabilir; kendisi bulunmazsa temsilcisi veya ayırt etme gücüne sahip
hısımlarından biri veya kendisiyle birlikte oturmakta olan bir kişi veya
komşusu hazır bulundurulur.
Adli ve Önleme
* Şüphelinin veya sanığın yakalanabilmesi veya suç delillerinin elde
Aramaları Yöedilebilmesi amacıyla, diğer bir kişinin konutu, işyeri veya ona ait diğer
netmeliği’nin
yerlerde yapılacak aramalarda, zilyet ve bulunmazsa yerine çağrılacak
30’uncu Maddesi.
kişiye, aramaya başlamadan önce aramanın amacı hakkında bilgi
verilir.
* Kişinin avukatının aramada hazır bulunmasına engel olunamaz.
* Geceleyin herkesin girip çıkabileceği lokanta, bar, pavyon, gazino,
meyhane gibi yerler ile kıraathane ve oyun oynatılan benzeri yerlerin
aranmasında tanık bulundurulması gerekmez.
Adli aramaların
hangi saatlerde
yapılabileceği
(aramanın zamanı) ayrıntılı olarak
düzenlenmiştir.
Adli arama veya önleme araması, kararda veya yazılı emirde belirtilen
süre içerisinde yapılır. Her arama kararı, aksine bir hüküm içermiyorsa
sadece bir kez arama yapma yetkisi verir.
Aramanın amacını tehlikeye sokan acil bir durum yoksa adli arama
gündüz yapılır.
Konutta, işyerinde veya diğer kapalı yerlerde adli arama gece yapılamaz. Ayrıca bu yerlerde kolluk âmirinin yazılı emriyle de arama yapılamaz. Ancak;
* Suçüstü hâlinde,
* Gecikmesinde sakınca bulunan hâlde,
* Firar eden kişi veya tutuklu veya hükümlünün tekrar yakalanması
hâlinde,
* Geceleyin herkesin girip çıkabileceği 2559 sayılı Polis Vazife ve
Salâhiyet Kanunu’nun 7’nci maddesinde sayılan umuma açık istirahat
ve eğlence yerlerinde, gece adli arama yapılabilir.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin
31’inci Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
49
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Önleme aramaları, denetimler ve kontroller her zaman yapılabilir.
KOD UYGULAMALARI
GENEL KURAL
Kod DUMAN
(Yol Araması)
AÇIKLAMA
* Yol aramaları DUMAN kodu ile uygulanmaktadır. DUMAN kodu
alındığında üst makamlarca belirtilen arama noktalarında, üst makamlarca belirtilmemiş ise, Güvenlik Amirlerince belirlenecek bir veya
birkaç arama noktasında belirtilen süre içinde arama ve yol kontrol
görevi icra edilmektedir.
JGY:117-1
* Yol araması ve kontrolü sırasında; araç ve şahıs araması, kimlik
(JY:200-34)
kontrolü, kara avcılığı uygulamasının kontrolü gibi görevler icra edilmektedir. Gerektiğinde bu görevlere ara kodlar verilerek (Örnek; araç Emniyet ve Asave şahıs araması için DUMAN–1, kimlik kontrolü için DUMAN–2 gibi) yiş Planları Hazırbu görevlerin bir veya birkaçı ya da tamamının yapılması istenilebil- lama ve Uygulama Yönergesi,
mektedir.
* 5681 sayılı yasanın 1’inci maddesine istinaden 2559 sayılı PVSK’nun
4/a fıkrasında belirtilen durdurma ve kimlik sorma yetkileri kullanılmalıdır.
* Umuma açık yerlerin aranması için KAVAK kodu uygulanmaktadır.
KAVAK kodu alındığında üst makamlarca belirtilen köy/mahalle grubunda, üst makamlarca belirtilmemiş ise, Güvenlik Amirlerince belirlenecek bir veya birkaç köy/mahalle grubundaki umuma mahsus yerlerde belirtilen süre içinde arama ve kontrol faaliyeti icra edilir.
Kod KAVAK
(Umuma Açık Yer * Umuma açık yerlerin aranması ve kontrolü sırasında; umuma açık
yerlerin genel kontrolü, şahıs araması, silah ve uyuşturucu madde
Araması)
araması, umuma mahsus yerlerin ruhsat ve çalışanlarının kontrolü gibi
görevler yapılmaktadır. Bu görevlerin; köy/mahalle grubundaki bütün
umuma açık yerlerde ya da sadece kodu verilen umuma açık yerlerde
yapılması istenebilmektedir.
Kod YILDIZ
(Yol Devriyesi)
Kod ÇINAR
(Köy ve Mahalle
Devriyesi)
YASAL MEVZUAT
5442 Sayılı İl
İdaresi Kanun’un
11/ a, c ile 32/ a,
b, c ve ç Fıkraları
2803 Sayılı J.Tş.
Görev ve Yetkileri
Kanunu Yönetmeliği’nin 32’nci
Maddesi,
* Yol devriyesi YILDIZ kodu ile uygulanmaktadır. YILDIZ kodu alındığında üst makamlarca belirtilen yollarda, üst makamlarca belirtilmemiş
ise, Güvenlik Amirlerince belirlenecek bir veya birkaç yolda belirtilen
2559 Sayılı Polis
süre içinde motorlu veya yaya devriye hizmeti icra edilmektedir.
* Yol devriye görevi sırasında; yol emniyeti, önemli şahısların korun- Vazife ve Salahiyet Kanunun
ması, yabancı uyruklu ya da şüpheli şahısların takibi, grup ya da para
nakillerinin emniyeti gibi görevler icra edilmektedir. Gerektiğinde bu 9’uncu Maddesi,
görevlere ara kodlar verilerek (Örnek; Yol emniyeti YILDIZ–1, önemli
şahısların korunması YILDIZ–2 gibi) bu görevlerin bir veya birkaçı ya
da tamamının yapılması istenilebilmektedir.
Adli ve Önleme
Aramaları Yönetmeliği’nin 18, 19,
20, 27, 28 ve
29’uncu Maddeleri,
* Köy/mahalle devriye görevi sırasında; meskûn mahallerin kontrolü,
istihbarat ve keşif, eski hükümlü, sabıkalı, şüpheli ve serserilerin kontrolü, suç ve suçluların araştırılması ve takibi, bölgede izinsiz haşhaş ve
Hint keneviri ekilen yerlerin kontrolü, mahalle bekçileri veya geçici köy
korucularının kontrolü gibi görevler icra edilmektedir. Gerektiğinde bu
* Köy/Mahalle devriyesi ÇINAR kodu ile uygulanmaktadır. ÇINAR kodu
alındığında herhangi bir tahdit konmadığı takdirde İlçede emredilen
asgari 2 köy ya da mahalle grubuna köy/mahalle devriyesi görevlendirilmektedir.
50
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
görevlere ara kodlar verilerek (Örnek; meskûn mahallerin kontrolü
ÇINAR–1, istihbarat ve keşif görevi ÇINAR–2 gibi) bu görevlerin bir
veya birkaçı ya da tamamının yapılması istenilebilmektedir.
Kod ATEŞ Kritik
Tesis Korunması)
88/13543 Sayılı Sabotajlara Karşı Koruma Yönetmeliği hükümlerine
göre kritik tesis ve bölgelere sabotaj ya da saldırıda bulunulacağı
duyumu alındığında veya değerlendirildiğinde bunların korunması için
ATEŞ kodu uygulanmaktadır.
ATEŞ kodu alındığında; üst makamlarca belirtilen kritik tesis ya da bölgelerde, üst makamlarca belirtilmemiş ise Güvenlik Amirlerince belirlenecek
kritik tesis veya bölgelerde emniyet tedbirleri artırılmaktadır.
Kod DUMAN ve KAVAK uygulaması; Adli ve Önleme Arama Yönetmeliğinin 27, 28 ve 29 ncu maddelerinde belirtilen esaslar dâhilinde icra
edilmektedir. Ancak makul şüphe üzerine detaylı şahıs ve araç araması maksadıyla, usulüne uygun olarak yetkili Sulh Ceza hâkiminden
arama kararı alınması gerekmektedir.
Adli ve Önleme Araması Yönetmeliğinin 3’üncü Bölüm 18 ve 19’uncu
Maddelerinde Kolluk Tarafından Kendiliğinden Yapılacak Denetimler
Başlığı Altında;
* Umuma Açık Yerlerin Genel Güvenlik ve Asayiş Yönünden Denetimi,
* Suç İşlenmesinin Önlenmesi İçin Kimlik Sorma ile
* Karayolu Trafik Kanununa Göre Araçlarda Bulunması Gerekli Eşyanın Denetimi Hususunda Kolluğa yetki verilmiştir.
Önleme Planı Kapsamında mülki makam oluru ile kod uygulamaları
yapılmakta, uygulamalar esnasında doğabilecek hukuki sorunlara ön
almak maksadıyla, Valilik Oluru yanında özellikle Kod Duman ve Kavak İçin Yetkili Sulh Ceza hâkiminden de karar alınmaktadır.
- Uygulanacak tedbirin çeşidi; suçların yoğunlaştığı zaman, yerler ve
suç türleri ile suç işlemeye meyilli kişiler hakkındaki bilgilere istinaden
yapılacak suç analiz çalışmaları doğrultusunda belirlenecektir.
- Azami miktarı artırılmış motorlu ve yaya devriyelerle bölge hâkimiyeti
sağlanmalıdır. Devriye hizmeti ağırlıklı olarak resmi kıyafetli ve yaya
olarak icra edilmelidir.
- Devriyeler vatandaşların; görev mahallerinde kolay ulaşılabileceği,
rahatlıkla iletişim kurulabileceği, ihbar, şikâyet ve isteklerini kolayca
bildirebileceği irtibat görevlisi olarak değerlendirilecektir.
Mülki görevler
kapsamında icra - Devriyeler; görev sevk edilmeden önce sorumlu amirleri tarafından
görev
bölgelerinin
özelliği
ve
görevin
niteliği
hakkında İçişleri Bakanlığıedilen devriye
faaliyetinin önemi talimatlandırılacaktır.
nın 17 Şubat
hakkında mevcut - Devriyeler göreve tam teçhizatlı ve donanımlı olarak sevk edilecek, 2006 gün ve 17
emir ve talimatlara suç işlemeye meyilli kişileri caydıracak şekilde hareket edecektir.
Numaralı Önleyici
ilaveten İçişleri
- Devriyeler; esnaf ve vatandaşla sürekli diyalog halinde olacak, elde Tedbirler Konulu
Bakanlığınca da ettikleri tüm duyum ve bilgileri değerlendirerek, gerektiğinde ilgili birimGenelgesi.
özel bir genelge leri doğrudan veya amirleri aracılığıyla süratle bilgilendireceklerdir.
tamim edilmiştir. - Devriyeler tarafından; kabahat türünden fillere zamanda müdahale
edilecektir.
- Devriyeler; görevli oldukları zaman dilimi içerisinde bölgelerinde
karşılaştıkları veya müdahale ettikleri olayları, irtibat kurdukları kişiler
ve almış oldukları bilgi ve duyumlar ile ilgili olarak, hizmet kâğıdını
tanzim edecek ve hizmet kâğıdı amirler tarafından incelendikten ve
değerlendirildikten sonra arşivlenecektir.
- Devriyelerin görev bölgeleri zorunlu haller dışında değiştirilmeyecektir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
51
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
01 Haziran 2005 Tarih ve 25832 Sayılı
Resmi Gazetede Yayımlanan
YAKALAMA, GÖZALTINA ALMA VE
İFADE ALMA YÖNETMELİĞİ
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Yönetmeliğin amacı, bütün adli kolluk görevlileri ile gerektiğinde veya
Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine adli kolluk görevini ifa eden diğer
kolluk görevlilerinin, Cumhuriyet Savcılarının bilgi ve emirleri doğrultuAdli soruşturma ile
sunda yürütecekleri adli soruşturma sırasında kolluk tarafından gerçek- Yakalama, Gözalilgili yakalama,
leştirilen yakalama, gözaltına alma, muhafaza altına alma ve ifade
tına Alma ve
gözaltına alma ve alma işlemlerinin yürütülmesinde uyulacak usul ve esasları düzenleİfade Alma Yöifade alma konula- mektir.
netmeliği’nin 1 ve
rı ayrıntılı olarak
2’nci Maddeleri.
Ayrıca
bu
Yönetmelik
yakalama,
gözaltına
alma,
muhafaza
altına
alma
düzenlenmiştir.
ve ifade alma işlemleri ile adli kolluk görevlileri ile gerektiğinde veya
Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine adli kolluk görevini ifa eden bütün
kolluk birimlerini kapsar.
Yönetmelik, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 7/11/1979 tarihli ve 2253 sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu,
Bu yönetmelik, adli
Yakalama, GözalGörev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun, 4/7/1934 tarihli 2559
soruşturma ile ilgili
tına Alma ve
sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı
muhtelif kanunlara
İfade Alma YöJandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanunu, 9/7/1982 tarihli ve 2692
dayanılarak hazırnetmeliği’nin
sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu, 2/7/1993 tarihli ve 485 sayılı
lanmıştır.
3’üncü Maddesi.
Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye dayanılarak hazırlanmıştır.
Kolluk görevlileri;
* Gecikmesinde sakınca bulunan ve Cumhuriyet Savcısına veya derhâl
âmirlerine müracaat imkânı olmayan hâllerde; hakkında yakalama emri
düzenlenmesi veya tutuklama kararı verilmesi gereken kişileri ya da
suçüstü hâlinde veya gecikmesinde sakınca bulunan diğer hâllerde suç
işlendiğine veya suça teşebbüs edildiğine dair haklarında kuvvetli iz,
eser, emare ve delil bulunan şüphelileri,
* Kolluk kuvvetinin kanun ve usul dairesinde verdiği emre itaatsizlik
Kolluk görevlileri; edenleri ve aldığı tedbirlere uymayanları,
* Görev yaparken mukavemette bulunan veya görevinden alıkoymak
gecikmesinde
sakınca bulunan maksadıyla kolluk kuvvetine zorla karşı koyan ve yakalanmadıkları
takdirde hareketlerine devam etmeleri ihtimali bulunan kişileri,
ve Cumhuriyet
* Haklarında yetkili mercilerce verilen yakalama emri, yakalama ve Yakalama, GözalSavcısına veya
derhâl âmirlerine tutuklama kararı bulunanları veya kanunla istenilen bir mükellefiyeti
tına Alma ve
müracaat imkânı yerine getirmedikleri için yakalanması gerekenleri,
İfade Alma Yöolmayan bazı
netmeliği’nin
* Uyuşturucu ve uyarıcı maddeleri alan, satan, bulunduran veya kullahallerde; “yakala- nanları,
5’inci Maddesi.
ma, gözaltına
* Halkın rahatını bozacak veya rezalet çıkaracak derecede sarhoş
alma ve muhafaza olanları veya sarhoşluk hâlinde başkalarına saldıranları,
altına” alma yetki- * Halkın huzur ve sükûnunu bozanlardan, yapılan uyarılara rağmen bu
sine haizdir.
hareketlerine devam edenlerle, başkalarına saldırıya yeltenenleri ve
kavga edenleri,
* Bir kurumda tedavi, eğitim ve ıslahı için kanunlarla belirtilen esaslara
uygun olarak, alınan tedbirlerin yerine getirilmesi amacıyla toplum için
tehlike teşkil eden akıl hastası, uyuşturucu ve uyarıcı madde veya alkol
tutkunu, serseri veya hastalık bulaştırabilecek kişileri,
* Haklarında mahkemece çocuk bakım ve yetiştirme yurtlarına veya
benzeri resmî veya özel kurumlara yerleştirilmesine veya yetkili merci
önüne çıkarılmasına karar verilen çocukları,
52
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Usulüne aykırı şekilde ülkeye girmek isteyen veya giren veya hakkında sınır dışı etme veya geri verme kararı alınan kişileri, yakalayabilir.
* Kimliğini bir belgeyle veya kolluk kuvvetince tanınmış veya güvenilir
kişilerin tanıklığı ile ispat edemeyenlerle, gösterdikleri belgelerin doğruluğundan şüphe edilen kişileri, aranan kişilerden olup olmadıkları anlaşılıncaya veya gerçek kimliği ortaya çıkıncaya kadar yirmi dört saati
geçmemek üzere, yakalama ve muhafaza altına almaya yetkilidir. Bu
kişilere kimliklerini ispatlamaları hususunda gerekli kolaylık gösterilir.
Aşağıda belirtilen hâllerde, herkes tarafından geçici olarak yakalama
yapılabilir:
* Kişiye suçu işlerken rastlanması,
* Suçüstü bir fiilden dolayı izlenen kişinin kaçması ihtimalinin bulunması veya hemen kimliğini belirleme imkânının bulunmaması.
Yakalama, GözalBazı durumlarda * Soruşturma ve kovuşturması şikâyete bağlı olmakla birlikte, beden
tına Alma ve
“herkes tarafından veya akıl hastalığı, malûllük veya güçsüzlükleri nedeniyle kendilerini
İfade Alma Yögeçici yakalama” idareden aciz bulunanlara karşı işlenen suçüstü hâllerinde kişinin
netmeliği’nin
yapılabilir.
yakalanması şikâyete bağlı değildir.
5’inci Maddesi.
* Soruşturma ve kovuşturması şikâyete bağlı olan suç hakkında 5271
sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 90 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına göre şikâyetten önce şüpheli yakalanmış olursa şikâyete yetkili
olan kimseye ve bunlar birden fazla ise hiç olmazsa birine yakalama
bildirilir.
* Yakalama; yukarıda belirtilen yetkiler çerçevesinde, hâkim kararı
veya Cumhuriyet Savcısının emriyle veya doğrudan kolluk kuvveti veya
suçüstü hâlinde herkes tarafından yapılabilir.
* Yakalanan kişinin kaçmasını, kendisine veya başkalarına zarar vermesini önlemek amacıyla kaba üst araması yapılarak, silâh ve bunun
gibi unsurlardan arındırılması sağlanır.
* Yakalama sırasında suçun iz, emare, eser ve delillerinin yok edilmesini veya bozulmasını önleyecek tedbirler alınır.
* Yakalanan kişiye, suç ayrımı gözetilmeksizin yakalama sebebi ve
hakkındaki iddialar ile susma ve müdafiden yararlanma, yakalanmaya
itiraz etme hakları ile diğer kanunî hakları ve itiraz hakkını nasıl kullanacağı, herhâlde yazılı, bunun hemen mümkün olmaması hâlinde
sözlü olarak derhâl bildirilir.
* Kolluk kuvveti tarafından yapılan yakalama hâlinde işlem, yakalanan
kişi ve uygulanan tedbirler derhâl Cumhuriyet Savcısına bildirilir.
* Yakalamadan ve gözaltı süresinin uzatılmasına ilişkin emirden, yaka- Yakalama, GözalYakalama işlemi- lananın bir yakınına veya belirlediği bir kişiye Cumhuriyet Savcısının
tına Alma ve
nin usulü ayrıntılı emriyle gecikmeksizin haber verilir.
İfade Alma Yöolarak anlatılmıştır. * Yakalama işlemi bir tutanağa bağlanır. Bu tutanağa yakalananın, netmeliği’nin 6’ncı
Maddesi.
hangi suç nedeniyle, hangi koşullarda, hangi yer ve zamanda yakalandığı, yakalamayı kimlerin yaptığı, hangi kolluk mensubunca tespit
edildiği, haklarının tam olarak anlatıldığı açıkça yazılır, bu tutanağın bir
sureti yakalanan kişiye verilir. Bu kişiye ayrıca haklarının yazılı olarak
bildirildiğini ve kendisi tarafından da bu hususun anlaşıldığını belirten
bu Yönetmeliğe ekli “Yakalama ve Gözaltına Alma Tutanağı Şüpheli ve
Sanık Hakları Formu” tanzim edilerek imzalı bir örneği verilir.
* Suç işlerken rastlanması veya suçüstü bir fiilden dolayı izlenen kişinin
kaçması ihtimalinin bulunması veya hemen kimliğini belirleme imkânının bulunmaması nedeniyle başkaları tarafından yakalanıp kolluk
görevlilerine teslim edilen veya bu hâllerde kolluk görevlilerince yakalanan ya da haklarında tutuklama kararı veya yakalama emri düzenlenmesini gerektiren ve gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde; Cumhuriyet Savcısına veya âmirlerine derhâl başvurma imkânı bulunmaması sebebiyle kolluk görevlilerince yakalanan kişi ve olay hakkında
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
53
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Cumhuriyet Savcısına hemen bilgi verilerek, emri doğrultusunda işlem
yapılır. Cumhuriyet Savcısı tarafından verilen sözlü emir, en kısa
zamanda yazılı hâle dönüştürülerek mümkün olması hâlinde en seri
iletişim vasıtasıyla ilgili kolluğa bildirilir; aksi hâlde ilgili kolluk görevlilerince alınmasına hazır edilir. Ancak, kolluk görevlisi emrin yazılı hâle
getirilmesini beklemeden sözlü emrin gereğini yerine getirir.
* Yakalanan kişi, Cumhuriyet Savcısının emri ile serbest bırakılmazsa,
soruşturmanın tamamlanması için gözaltına alınır.
* Muhafaza altına alınmak amacıyla yakalanan kişiler hakkında da bu
maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulandıktan sonra, yakalama sebebi,
yakalamaya itiraz etme hakkı ve bu hakkı nasıl kullanılacağı derhâl
bildirilir. Bu kişilerden ıslah veya tedavi kurumuna götürülmesi gerekenlerin ilgili kurumlarca teslim alınmaları sağlanır. Teslim alınmaması
hâlinde, durum bir tutanakla tespit edilir ve tutanağın bir sureti mülkî
amire gönderilir.
Hangi hallerde
“kelepçe takılacağı” belirtilmiştir.
Yakalama, GözalYakalanan veya tutuklanarak bir yerden diğer bir yere nakledilen kişiletına Alma ve
re, kaçacaklarına ya da kendisi veya başkalarının hayat ve beden
İfade Alma Yöbütünlükleri bakımından tehlike arz ettiğine ilişkin belirtilerin varlığı
netmeliği’nin 7’nci
hâllerinde kelepçe takılabilir.
Maddesi.
Yakalanan kişinin
yakınlarına haber
verilmelidir.
Yakalanan kişinin;
* Kendisi ile birlikte bir kişi varsa bu kişi vasıtasıyla,
* Suçun işlendiği veya yakalandığı yerde ikamet ediyorsa ve haber
vereceği yakınının telefon numarasını biliyorsa ya da kolluk vasıtasıyla
sair suretle tespit edilebiliyorsa, telefon ile
Yakalama, Gözal* Haber vereceği yakınının telefon numarasını bilmiyorsa ilgili yer
tına Alma ve
kolluğu vasıtasıyla,
İfade Alma Yö* Konutu suç yeri dışında ise telefonla veya kişinin adresinin bulunduğu
netmeliği’nin
yerle ilişki kurulmak suretiyle, yakalandığı, gözaltına alındığı veya 8’inci Maddesi.
gözaltı süresinin uzatıldığı Cumhuriyet Savcısının emriyle gecikmeksizin bir yakınına veya belirlediği bir kişiye haber verilir.
* Yakalanan veya gözaltına alınan kişi yabancı ise, yazılı olarak karşı
çıkmaması hâlinde, durumu vatandaşı olduğu ülkenin büyükelçiliği
veya konsolosluğuna haber verilir.
* Yakalanan kişinin gözaltına alınacak olması veya zor kullanılarak
yakalanması hâllerinde hekim kontrolünden geçirilerek yakalanma
anındaki sağlık durumu belirlenir.
* Gözaltına alınan kişinin herhangi bir nedenle yerinin değiştirilmesi,
gözaltı süresinin uzatılması, serbest bırakılması veya adli mercilere
sevk edilmesi işlemlerinden önce de sağlık durumu hekim raporu ile
tespit edilir.
* Gözaltına alınanlardan herhangi bir nedenle sağlık durumu bozulanGözaltına alınacak lar ile sağlık durumundan şüphe edilenler, derhâl hekim kontrolünden
Yakalama, Gözalkişiler ve zor
geçirilerek gerekiyorsa tedavileri yaptırılır. Bu durumdaki kişilerden
tına Alma ve
kullanılarak yaka- kronik bir rahatsızlığı olanların, istekleri hâlinde varsa kendi hekimi
İfade Alma Yölanan kişiler “sağ- nezaretinde resmî hekim tarafından muayene ve tedavi edilmeleri
netmeliği’nin
lık kontrolünden sağlanır.
9’uncu Maddesi.
geçirilmelidir.
* Gözaltına alınan kişinin ifadesini alan veya soruşturmayı yürüten
kolluk görevlisi ile bu kişiyi tıbbî muayeneye götüren kolluk görevlisinin
farklı olması zorunludur. Ancak personel yetersizliği nedeniyle farklı
kolluk görevlisinin bulunmaması hâlinde bu durum belgelendirilir.
* Tıbbî muayene, kontrol ve tedavi, adli tıp kurumu veya resmî sağlık
kuruluşlarınca yapılır.
* Hekim raporu üç nüsha hâlinde düzenlenir. Kolluk görevlileri tarafından, hekim raporunu verecek birime, yakalananın nezarethaneye giriş
raporu mu, yoksa çıkış raporu için mi getirildiği yazılı olarak bildirilir.
54
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Yakalama veya nezarethaneye giriş raporunun bir nüshası raporu
tanzim eden sağlık kuruluşunda saklanır, ikinci nüshası gözaltına
alınana, üçüncü nüsha ise soruşturma dosyasına eklenmek üzere ilgili
kolluk görevlisine verilir.
* Gözaltı süresinin uzatılması veya yer değişikliği ya da nezarethaneden çıkış sırasında düzenlenen hekim raporlarından; bir nüshası
sağlık kuruluşunda saklanır, iki nüshası ise raporu düzenleyen sağlık
kuruluşunca kapalı ve mühürlü bir zarf içerisinde ilgili Cumhuriyet
Başsavcılığına en seri şekilde gönderilir. Bunlardan bir nüshası
Cumhuriyet Savcısı tarafından gözaltına alınanın kendisine veya
vekiline verilir, bir nüshası ise soruşturma dosyasına eklenir. Bu
raporların düzenlenmesinde ve Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesinde 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 157’nci maddesinde belirtilen gizlilik kurallarına uyulur ve bu amaçla gerekli tedbirler ilgili sağlık kuruluşunca alınır.
* Hekim muayene esnasında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun
94’üncü maddesinde belirtilen işkence, 95’inci maddesinde belirtilen
neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence ve 96’ncı maddesinde belirtilen
eziyet suçlarının işlendiği yolunda herhangi bir bulguya rastlaması
hâlinde, keyfiyeti derhâl Cumhuriyet Savcısına bildirir. Bu durumda
Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik
Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmeliğin 7 ve 8’inci maddesine göre
işlem yapılır.
Hekim ile muayene edilen şahsın yalnız kalmaları, muayenenin hekim
hasta ilişkisi çerçevesinde yapılması esastır. Ancak, hekim kişisel
güvenlik endişesini ileri sürerek muayenenin kolluk görevlisinin gözetiminde yapılmasını isteyebilir. Bu istek belgelendirilerek yerine getirilir.
Bu durumda gözaltına alınan kişinin talebi hâlinde müdafii de muayene
sırasında gecikmeye neden olmamak kaydıyla hazır bulunabilir.
* Kadının muayenesi, talebi hâlinde ve olanaklar elverdiğinde bir kadın
hekim tarafından yapılır. Muayene edilecek kadının talebine rağmen
kadın hekimin bulunmaması halinde, muayene sırasında hekim ile
birlikte sağlık mesleği mensubu bir kadın personelin bulundurulmasına
özen gösterilir.
Gözaltına alınan
kişiler “güvenlik
aramasından
geçirilmelidir.
Gözaltı birimine getirilen kişi hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:
* Nezarethaneye veya zorunlu hâllerde bu amaca tahsis edilen yerlere
konulmadan önce usulünce aranır. Kadının üst ve vücudunun aranması, bir kadın görevli veya bu amaçla görevlendirilecek diğer kadın Yakalama, Gözaltına Alma ve
tarafından yapılır.
İfade Alma Yö* Kendisine zarar verebilecek kemer, kravat, ip, kesici ve delici alet gibi
netmeliği’nin
nesnelerden arındırılır.
10’uncu Maddesi.
* Üzerinden çıkan eşya ve para muhafaza altına alınır. Paranın nevi,
seri numarası ve miktarı, eşyanın vasıfları ve markasını belirten bir
tutanak düzenlenir ve bu tutanağın bir sureti üstü aranan kişiye verilir.
Güvenlik araması
tamamlanan
kişiler, “Nezarethane Defteri”ne
kaydı yapılarak,
nezarethaneye
alınmalı ve nezarethanelerin belli
niteliklere haiz
olması gerekmektedir.
Güvenlik araması (üst araması) yapılan kişinin nezarethaneye girişi, bu
Yönetmeliğe ekli “Nezarethaneye Alınanların Kaydına Ait Defter”e
kaydedilerek sağlanır.
* Gözaltı işlemleri nezarete alınanların kaydına ait deftere yazılmak Yakalama, Gözalsuretiyle tespit edilir. Denetime tâbi olan bu defterde kaydı zorunlu
tına Alma ve
bilgiler belirtilir.
İfade Alma Yö* Bu defterde, kaydı zorunlu bilgilerin dışında gerekli görülen diğer netmeliği’nin 11
bilgilere de yer verilebilir.
ve 12’nci Maddeleri.
Nezarethane işlemlerinde;
* Aynı suçla ilgisi olanlar, birbirine hasım olanlar, erkek ve kadınlar bir
araya konulmazlar, çocuklar yetişkinlerden ayrı tutulurlar.
* Nezarethanede zarurî hâller dışında beşten fazla kişi bir arada bu-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
55
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
lundurulmaz.
* Tuvalet, temizlik gibi zorunlu ihtiyaçların giderilmesi görevli memurun
gözetiminde sağlanır.
* Yiyecek ve içecekler önceden kontrol edilir.
* Gözaltına alınan kişi saldırgan bir tutum sergilemeye başladığı veya
kendisine zarar vermeye kalkıştığı takdirde önce sözle kontrol altına
alınmaya çalışılır. Bu mümkün olmadığı takdirde, hareketini giderecek
derecede kuvvet kullanılabilir. Ancak zarurî olmadıkça gerek kendisinin
gerek başkasının hayatı, vücut bütünlüğü veya sağlığı tehlikeye girmedikçe kuvvet kullanılmaz.
* Saldırgan tutum ve davranışları kontrol altına alınamayan kişiler tıbbî
müdahalede bulunulması için sağlık kuruluşlarına gönderilir.
* Gözaltına alınan kişilerin yaşama haklarını koruyucu gerekli önlemler
alınarak, bu amaçla ilgili gözetlenebilir. Gözetleme işlemi teknik imkânlar ölçüsünde kayda alınabilir.
* Gözaltındaki kişinin beslenme, nakil, sağlığının korunması ve gerektiğinde tedavisi, yakalandığının yakınlarına haber verilmesi giderleri
ilgili birimin bağlı olduğu Bakanlığın bütçe ödeneklerinden karşılanır.
Yakalanan kişi en
geç 24 saat içinde
yetkili mahkemeye
gönderilmelidir.
Gözaltına alınmış
ise “Gözaltı süresi”
yakalama yerine
en yakın mahkemeye gönderilmesi için zorunlu süre
hariç, yakalama
anından itibaren
24 saati geçmemelidir. Gözaltı
süresi bazı hallerde C.Savcısının
emri ile 3 gün,
hâkim kararı ile ise
7 güne uzatılabilmektedir.
* Hâkim veya mahkeme tarafından verilen yakalama emri üzerine
soruşturma veya kovuşturma evresinde yakalanan kişi, en geç yirmi
dört saat içinde yetkili hâkim veya mahkeme önüne çıkarılamıyorsa,
aynı süre içinde en yakın sulh ceza hâkimi önüne çıkarılır; serbest
bırakılmadığı takdirde, yetkili hâkim veya mahkemeye en kısa zamanda gönderilmek üzere tutuklanır.
* 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 90’ıncı maddesine göre
yakalanan kişi Cumhuriyet Savcısı tarafından bırakılması emredilmezse, soruşturmanın tamamlanması için gözaltına alınır.
* Gözaltı süresi, yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye
gönderilmesi için zorunlu süre hariç, yakalama anından itibaren yirmi
dört saati geçemez. Yakalama yerine en yakın hâkim veya mahkemeye gönderilme için zorunlu süre on iki saatten fazla olamaz.
Yakalama, Gözaltına Alma ve
* 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250’nci maddesinin birinci
fıkrasında yer alan suçlara bakmakla görevli olan ağır ceza mahkeme- İfade Alma Yönetmeliği’nin
lerinin görev alanına giriyorsa bu süre kırk sekiz saattir.
* Toplu olarak işlenen suçlarda, delillerin toplanmasında güçlük veya 14,16 ve 17’nci
Maddeleri.
şüpheli sayısının çokluğu nedeniyle Cumhuriyet Savcısı gözaltı süresini her defasında bir günü geçmemek üzere, üç gün süreyle uzatılmasına yazılı olarak emir verebilir. Gözaltı süresinin uzatılması emri, gözaltına alınana derhâl tebliğ edilir. Kimse, bu süreler geçtikten sonra
hâkim kararı olmaksızın hürriyetinden mahrum bırakılamaz.
* 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250’nci maddesinin birinci
fıkrasında yer alan suçlara bakmakla görevli olan ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçlardan; Anayasanın 120’nci maddesi
gereğince olağanüstü hâl ilân edilen bölgelerde yakalanan kişiler
hakkında, aynı Kanunu’nun 91’inci maddesinin bir ve üçüncü fıkralarında dört gün olarak belirlenen süre, Cumhuriyet Savcısının talebi ve
hâkim kararı ile yedi güne kadar uzatılabilir. Hâkim karar vermeden
önce yakalanan ve gözaltına alınan kişiyi dinleyebilmektedir.
Yakalanan kişinin,
gözaltına alınmasını gerektirecek
bir durum yoksa
C.Savcısının emri
ile serbest bırakılması ve
“Sevk/Serbest
Bırakma Tutanağı”
* Yakalanan kişi, gözaltına alınmasını gerektirecek bir nedenin tespit
edilememesi veya yakalama sebebinin ortadan kalkması hâlinde CumYakalama, Gözalhuriyet Savcısının emri ile kolluk kuvvetince derhâl salıverilir.
tına Alma ve
* Yakalanan kişi, hakkında ıslah veya tedavi tedbiri alınması gereken
İfade Alma Yökişilerden ise ilgili kuruma teslim edilir.
netmeliği’nin
* Gözaltı süreleri azamî süreler olup, gözaltına alınan kişilerin işlemle- 17’nci Maddesi.
rinin en kısa sürede bitirilmesi esastır.
* Gözaltına alınanlar, işlemleri bitirildikten sonra gözaltı süresinin
56
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
düzenlenmesi
gerekmektedir.
dolması beklenmeksizin kolluk kuvvetince ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına derhâl sevk edilir.
* Yakalanan kişinin C.Savcısının talimatı ile serbest bırakılmasından
önce kolluk hakkında yapılması muhtemel karalama türü iddiaların
çürütülebilmesi maksadıyla doktor raporu alınması uygun mütalaa
edilmektedir.
Yakalama, gözaltına alma işlemine veya gözaltı süresinin uzatılmasına
ilişkin Cumhuriyet Savcısının emrine karşı, hâkime yapılan başvuru
üzerine verilen serbest bırakma kararı derhâl uygulanır.
Gözaltına alınıp, * Emanete alınan şahsî eşya ve para eksiksiz olarak ilgilisine teslim
C.Savcılığı veya edilerek ve girişte tanzim edilen güvenlik araması tutanağına şerh Yakalama, Gözaldüşülerek kendisine imzalatılır.
mahkemece
tına Alma ve
serbest bırakılan * Sevk veya serbest bırakma işlemi ve sebebi, bu Yönetmeliğe ekli İfade Alma Yökişi, yeni ve yeterli “Sevk/Serbest Bırakma Tutanağı”na bağlanır, bunun bir sureti gözalnetmeliği’nin
delil elde edilme- tından çıkarılan kişiye verilir.
17/5, 6 ve 7’nci
dikçe tekrar yaka- Gözaltı süresinin dolması veya sulh ceza hâkiminin kararı üzerine,
Fıkraları.
lanamaz.
gözaltına alınıp da serbest bırakılan kişi hakkında yakalamaya neden
olan fiille ilgili yeni ve yeterli delil elde edilmedikçe ve Cumhuriyet
Savcısının kararı olmadıkça bir daha aynı nedenle yakalama işlemi
uygulanamaz.
Yakalama ve
gözaltı işlemlerine
karşı yakalanan,
müdafii veya
yakınları hâkime
başvurabilir.
Yakalama, gözaltına alma işlemine veya gözaltı süresinin uzatılmasına
Yakalama, Gözalilişkin Cumhuriyet Savcısının yazılı emrine karşı, yakalanan kişi, müdatına Alma ve
fi veya kanunî temsilcisi, eşi ya da birinci veya ikinci derecede kan
İfade Alma Yöhısımı hemen serbest bırakılmasını sağlamak için sulh ceza hâkimine
netmeliği’nin
başvurabilir. Yakalanan kişinin dilekçesi yetkili hâkime en seri şekilde
15’inci Maddesi.
ulaştırılır.
Şüpheli veya
sanığın en az beş
yıl hapis cezasını
gerektiren suçlarla
ilgili soruşturma
veya kovuşturma
altında olması
durumunda zorunlu olarak, diğer
durumlarda ise
isteğine bağlı
olarak soruşturma
veya kovuşturma
işlemlerinde en az
bir müdafii hazır
bulundurulmalıdır.
* Şüpheli veya sanık, soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında
bir veya birden fazla müdafiin yardımından yararlanabilir; kanunî temsilcisi varsa, o da şüpheliye veya sanığa müdafi seçebilir.
* Soruşturma evresinde, ifade almada en çok üç müdafi hazır bulunabilir.
Yakalama, Gözal* Soruşturma ve kovuşturma evrelerinin her aşamasında müdafiin,
tına Alma ve
şüpheli veya sanıkla görüşme, ifade alma veya sorgu süresince
İfade Alma Yöyanında olma ve hukukî yardımda bulunma hakkı engellenemez,
netmeliği’nin
kısıtlanamaz.
20’nci Maddesi.
* Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan
ederse, talebi hâlinde baro tarafından bir müdafi görevlendirilir.
* Üst sınırı en az beş yıl hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı
yapılan soruşturma ve kovuşturmada şüpheli veya sanığın talebi
aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir.
Şüpheli veya
sanık vekâletname
aranmaksızın,
kimsenin duymayacağı şekilde
müdafii ile görüşme hakkına sahiptir. Her kolluk
biriminde görüşme
için uygun şartlara
haiz görüşme
odası ayrılır.
* Şüpheli veya sanık vekâletname aranmaksızın müdafi ile her zaman
ve konuşulanları başkalarının duyamayacağı bir ortamda görüşebilir.
Bu kişilerin müdafii ile yazışmaları denetime tâbi tutulamaz.
Yakalama, Gözal* Müdafii ile görüşmesinden önce ve görüşmesi sırasında, talebi hâlintına Alma ve
de yakalanan kişiye kalem ve kâğıt verilir.
İfade Alma Yönetmeliği’nin
Soruşturmayı geciktirmemek kaydıyla ve yakalanan kişi isterse, vekâ21’inci Maddesi.
letname aranmaksızın en çok üç müdafi ifadede hazır bulunabilir.
* Her kolluk biriminde görüşme için uygun şartları haiz görüşme odası
ayrılır.
Müdafii soruşturma ile ilgili evrak-
* Müdafi, soruşturma evresinde dosya içeriğini inceleyebilir ve istediği Yakalama, Gözalbelgelerin bir örneğini harçsız olarak alabilir. Kollukta bulunan soruştına Alma ve
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
57
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ları inceleyebilir ve
harç ödemeksizin
suretlerini alabilir.
Bazı hallerde suret
alma hakkı sınırlandırılabilir. Ancak ifade tutanakları ile bilirkişi
raporlarından her
zaman suret
alabilir.
turma dosyasının müdafi tarafından incelenebilmesi için yetkili Cumhuriyet Savcısının yazılı emrinin alınması gibi bir zorunluluk bulunmamaktadır. (15.12.2005 Tarih ve 2005/762 sayılı Danıştay İdari Dava İdarisi
Kurulu Kararı)
* Müdafiin dosya içeriğini incelemesi veya belgelerden örnek alması,
soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek ise, Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine, sulh ceza hâkiminin kararıyla bu yetkisi kısıtlanabilir.
* Yakalanan kişinin veya şüphelinin ifadesini içeren tutanak ile bilirkişi
raporları ve adı geçenlerin hazır bulunmaya yetkili oldukları diğer adli
işlemlere ilişkin tutanaklar hakkında, ikinci fıkra hükmü uygulanmaz.
* Müdafi, Cumhuriyet Başsavcılığınca iddianamenin mahkemeye
verildiği tarihten itibaren dosya içeriğini ve muhafaza altına alınmış
delilleri inceleyebilir; bütün tutanak ve belgelerin örneklerini harçsız
olarak alabilir.
Bu maddenin içerdiği haklardan suçtan zarar görenin vekili de yararlanır.
İfade Alma Yönetmeliği’nin
22’nci Maddesi.
Şüphelinin ifadesinin alınmasında aşağıdaki hususlara uyulur:
* Şüphelinin kimliği saptanır. Şüpheli, kimliğine ilişkin soruları doğru
olarak cevaplandırmakla yükümlüdür.
* Kendisine yüklenen suç anlatılır.
* Müdafi seçme hakkının bulunduğu ve onun hukuki yardımından
yararlanabileceği, müdafiin ifade sırasında hazır bulunabileceği kendisine bildirilir. Müdafi seçecek durumda olmadığı ve bir müdafi yardımından faydalanmak istediği takdirde, kendisine baro tarafından bir
müdafi görevlendirilir.
* Müdafi sadece hukukî yardımda bulunabilir, şüphelinin ifadesi alınırken şüpheliye sorulan soruya doğrudan cevap veremez, onun yerini
aldığı izlenimi veren herhangi bir müdahalede bulunamaz. Hukukî
yardım maddi olayı karartabilecek müdahalelerin yapılması anlamına
gelmez. Müdafi şüpheliye bütün kanuni haklarını hatırlatabilir ve müdafiin her türlü müdahalesi tutanağa geçirilir.
Şüphelinin ifadesinin alınmasında * 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 95’inci maddesi hükmü Yakalama, Gözalsaklı kalmak üzere, yakalanan kişinin yakınlarından istediğine yakabelli esaslara göre
tına Alma ve
landığı derhâl bildirilir.
hareket edilir ve
İfade Alma Yöbelli hususları havi * Yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmamasının kanuni hakkı
netmeliği’nin
olduğu söylenir.
ifade tutanağı
23’üncü Maddesi.
* Şüpheden kurtulması için somut delillerin toplanmasını isteyebileceği
düzenlenir.
hatırlatılır ve kendisi aleyhine var olan şüphe nedenlerini ortadan
kaldırmak ve lehine olan hususları ileri sürmek imkânı tanınır.
* İfade verenin kişisel ve ekonomik durumu hakkında bilgi alınır.
* İfade işlemlerinin kaydında, teknik imkânlardan yararlanılabilir.
* İfade bir tutanağa bağlanır. Bu tutanakta şunlar yer alır:
İfade alma işleminin yapıldığı yer ve tarih,
İfade alma sırasında hazır bulunan kişilerin isim ve sıfatları ile ifade
veren kişinin açık kimliği,
İfade alma sırasında, yukarıdaki işlemlerin yerine getirilip getirilmediği,
bu işlemler yerine getirilmemiş ise nedenleri,
Tutanak içeriğinin ifade veren ile hazır olan müdafi tarafından okunduğu ve imzaları, imzadan çekinme hâlinde bunun nedenleri ve ifade
esasları bu Yönetmeliğe ekli İfade tutanağı formatına uygun olarak
yerine getirilir.
İfade alırken,
yasak yöntemlere
(baskı, şiddet,
işkence, aldatma,
vb.) başvurulma-
* İfade veren şüphelinin beyanı, özgür iradesine dayanmalıdır. Bunu Yakalama, Gözalengelleyici nitelikte kötü davranma, işkence, ilâç verme, yorma, aldattına Alma ve
ma, cebir veya tehditte bulunma, bazı araçları kullanma gibi bedensel İfade Alma Yöveya ruhsal müdahaleler yapılamaz.
netmeliği’nin
24’üncü Maddesi.
* Kanuna aykırı bir yarar vaat edilemez.
58
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
malıdır. Aksi halde
ifade tutanağı
mahkemece delil
olarak değerlendirilemez.
Nezarethanelerin
ve ifade alma
odalarının belli
standartlara haiz
olmaları gerekir.
* Yasak usullerle elde edilen ifadeler rıza ile verilmiş olsa da delil
olarak değerlendirilemez.
* Şüphelinin aynı olayla ilgili olarak yeniden ifadesinin alınması ihtiyacı
ortaya çıktığında, bu işlem ancak Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılabilir.
* Hiç kimse, kendisini veya kanunda gösterilen yakınlarını suçlayan bir
beyanda bulunmaya veya bu yolda delil göstermeye zorlanamaz.
* Nezarethaneler en az 7 metrekare genişliğinde, 2,5 metre yüksekliğinde ve duvarlar arasında en az 2 metre mesafe olacak şekilde düzenlenir. Yeterli doğal ışıklandırma ve havalandırma imkânları sağlanır.
Ancak, şüpheli sayısının çokluğu sebebiyle nezarethane imkânlarının
yetersiz olması durumunda, nezarethaneler için öngörülen fizikî şartlara sahip başka yerler de kullanılabilir.
* Nezarethanelerde gözaltına alınan kişilerin yatmaları ve oturmaları
için yeteri kadar sabit ve dayanıklı oturma yerleri bulundurulur.
Yakalama, Gözal* Mevsim ve gözaltı yerlerinin maddî şartları da dikkate alınarak, gecetına Alma ve
yi gözaltında geçirecek şahıslar için yeterli miktarda battaniye ve yatak İfade Alma Yötemin edilir.
netmeliği’nin
* Tuvalet, banyo ve temizlik ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbir- 25’inci Maddesi.
ler alınır.
* Nezarethane girişine, onaylanmış nezarethane talimatı asılır.
* İç ve dış emniyeti sağlanmış, özel surette hazırlanmış, teknik donanımlı, bağımsız yerlerin ifade alma odası olarak kullanılmasına özen
gösterilir.
* Mevcut nezarethane ve ifade alma odalarının standartlara uygun hâle
getirilmesi bütçe imkânları çerçevesinde sağlanır.
* Nezarethane ve ifade alma odalarının standartlara uygunluğunu
sağlamak amacı ile kolluk kuvvetlerinin yetkili birimleri tarafından
denetleme yapılır.
Nezarethaneler ve
* Cumhuriyet Başsavcıları veya görevlendirecekleri Cumhuriyet Savcı- Yakalama, Gözalifade alma odaları
ları, adli görevlerinin gereği olarak, gözaltına alınan kişilerin bulundurutına Alma ve
C.Savcısı veya
lacakları nezarethaneleri, varsa ifade alma odalarını, bu kişilerin du- İfade Alma YöKolluk yetkililerinrumlarını, gözaltına alınma neden ve sürelerini, gözaltına alınma ile
netmeliği’nin
ce sürekli kontrol
ilgili tüm kayıt ve işlemleri denetler; sonucunu Nezarethaneye Alınanla- 26’ncı Maddesi.
(denetim) edilir.
rın Kaydına Ait Deftere kaydederler.
* Yetkili ve görevli mercilerin mevzuatta öngörülen denetim yetkileri
saklıdır.
* Cumhuriyet Savcısı, kendisine yüklenen suç hakkında açıklamada
bulunmuş olan şüpheliye yer gösterme işlemi yaptırabilir. 5271 sayılı
Ceza Muhakemesi Kanununun 250’nci maddesinin birinci fıkrası kap“Yer gösterme
samına giren suçlar söz konusu olduğunda, adli kolluk âmiri de yer
işlemi”
gösterme işlemi yaptırmaya yetkilidir. Bu suçlar dışında yer gösterme
C.Savcılığınca
keşif hükümlerine işlemi kolluk âmirleri tarafından yaptırılamaz.
göre yapılır.
* Yer gösterme işlemi soruşturmanın gizliliği ilkesine uygun olarak
Yakalama, GözalCMK’nun 250 nci yerine getirilir.
maddesine göre * Soruşturmayı geciktirmemek kaydıyla, müdafi de yer gösterme işlemi
tına Alma ve
(devletin güvenli- sırasında hazır bulunabilir.
İfade Alma Yöğini ihlal eden
netmeliği’nin
* Yer gösterme işlemi tutanağa bağlanır.
28’inci Maddesi.
suçların soruştur*
Bu
tutanakta
aşağıdaki
hususlar
yer
alır:
ması) kolluk amirMüdafi veya vekil sıfatıyla hazır bulunduğu işlemlerle ilgili tutanakta
leri de keşif hükümlerine göre yer avukatın isim ve imzasına da yer verilir.
gösterme işlemi Tutanak, işlemin yapıldığı yeri, zamanı ve işleme katılan veya ilgisi
yapabilir.
bulunan kimselerin isimlerini içerir.
İşlemde hazır bulunan ilgililerce onanmak üzere tutanağın kendilerini
ilgilendiren kısımları okunur veya okumaları için kendilerine verilir. Bu
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
59
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
husus tutanağa yazılarak ilgililere imza ettirilir.
İmzadan kaçınma hâlinde nedenleri tutanağa geçirilir.
Bu Yönetmelikle kolluk kuvvetine verilen görevleri yerine getiren personelin eğitim görmüş olması gerekir.
Eğitime; tecrübeli, suçluluk psikolojisinden anlayan, sabırlı, soğukkanlı,
kavrama kabiliyeti yüksek, tercihan psiko-teknik testten geçirilmiş
personel katılabilir.
Eğitim süresi ve müfredatı Adalet Bakanlığının görüşü alınarak ilgisiKolluk kuvvetleri; ne göre Jandarma Genel Komutanı veya Emniyet Genel Müdürü
bu yönetmelikte veya Gümrük Müsteşarı ya da Sahil Güvenlik Komutanının onayı ile
Yakalama, Gözalbelirtilen yetkileri belirlenir.
tına Alma ve
Adalet
Bakanlığı
temsilcileri
de
ilgili
personelin
eğitimine
katılabilir.
kullanmak için bir
İfade Alma Yöeğitimden geçer Eğitimi başarı ile bitiren personele, ilgisine göre şekli ve ebadı Jandarnetmeliği’nin 29,
ve bu yönetmelik ma Genel Komutanlığı veya Emniyet Genel Müdürlüğü veya Gümrük
30 ve 31’inci
hükümlerinin
Müsteşarlığı ya da Sahil Güvenlik Komutanlığının eğitim birimlerince
Maddeleri.
uygulanmasından belirlenen sertifika verilir.
sorumludur.
Eğitimde başarı gösteremeyen personel hakkında Hizmet İçi Eğitim
Yönergelerinin ilgili hükümleri uygulanır.
Tekerrür ve tazeleme gibi özel eğitimlere iştirak ettirilen personele
ayrıca sertifika verilmez.
Yakalama, muhafaza altına alma, gözaltına alma ve ifade almada
görevli bulunan kolluk kuvvetleri katıldıkları işlemlerle ilgili olarak bu
Yönetmelik hükümlerinin uygulanmasından sorumludur.
Yasalarda özel
olarak Cumhuriyet
Savcıları tarafından yapılacağı
belirtilen suçlarda
kolluk kovuşturma
ile soruşturma
yapmamalı, acele
önlemler alarak
durum hakkında
Cumhuriyet Savcısına bilgi vermelidir.
CMK’nun 250’nci maddesi kapsamına giren, örgüt faaliyeti ile ilgili suçlar,
Çocukların işlediği suçlar (ÇÇK md.15), Hâkim ve Savcıların işledikleri
suçlarda (HSK md.93-94), Vali ve Kaymakamların görev ve kişisel suçlarında (CMK md.161/6), Mal bildiriminde bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlarda (3628 Sayılı Kanun
Madde 19), 4384 Sayılı Bankalar Kanunu kapsamına giren suçlarda
(Md.24), Sıkıyönetim Mahkemesinin görevine giren suçlarda, Askeri
suçlarda (353 Sayılı Kanunun 96, 97, 98 md.), Subay ve Astsubayların
askeri yargı dışındaki suçlarında (İç Hizmet Kanunu Md.93), Sıkıyönetim
Adalet Bakanlığıve Olağanüstü halde görevli güvenlik güçlerinin silah kullanması halinde
nın 01.01.2006
(Sıkıyönetim Kanunu md.4, OHAL Kanunu Md.23), Adliyeye ilişkin vazife
gün ve 2 Numarave işlerle ilgili bir hizmeti yerine getirirken silah kullanmak zorunda kalan
lı Genelgesi.
kolluk personeli hakkında (PVSK EK-9B), Avukatların, avukatlık veya
Türk Barolar Birliği organlarındaki görevlerinden doğan veya görev
sırasındaki suçları ile ağır cezayı gerektiren meşhut suçlarda (Av. Kanunu Md.58), Üniversite öğretim üye ve yardımcılarının ideolojik amaçlı
suçlarında (YÖK Kanunu md.53/C-7), 5816 Sayılı Atatürk Aleyhine
İşlenen Suçlar Hakkında (Md.3), 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun
154’üncü maddesine göre görev suçlarında, 2499 Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 47’nci maddesinde yazılı (md.49) suçlarda soruşturmaların Cumhuriyet Savcıları tarafından yapılması gerekmektedir.
* Anayasa’nın 36’ncı maddesi uyarınca, herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercilerinin önünde davacı veya
davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılama hakkına sahip buŞüphelilerin müdalunmaktadır.
Adalet Bakanlığıfi yardımından
nın (Ceza İşleri
*
CMK’nun
145
ve
149’uncu
maddeleri
gereğince
şüpheli
veya
sanık
yararlandırılması
Gn. Md.lüğü)
hususunda Adalet soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında bir veya birden fazla
01.01.2006/24
müdafiinin yardımından yararlanabilmektedir.
Bakanlığınca
* Sonuç itibariyle; soruşturma evresinde şüphelilerin seçtiği müdafiliye Numaralı Genelgenelge yayımgesi.
haber verilecek, müdafii seçme durumunda olmayanlara istediği taklanmıştır.
dirde müdafii tayin edilmesi sağlanacak, şüpheli veya sanık 18 yaşını
doldurmamış ya da sağır veya dilsiz veya kendini savunamayacak
derecede malul ise istemi aranmaksızın müdafii tayin edilecek, müdafi-
60
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
lerin şüpheli ile görüşme, ifade alma süresince yanında olma ve hukuki
yardımda bulunma, dosya içeriğini inceleme ve istediği belgelerin birer
örneğinin harçsız olarak alma haklarına ilişkin usul ve kanun hükümleri
eksiksiz olarak uygulanacaktır.
* TCK’nin 8’inci maddesine göre Türkiye’de suç işleyen yabancılar
Türk Kanunlarına tabidir. Ancak Yakalama Gözaltına Alma ve İfade
Alma Yönetmeliğinin 8/2 fıkrasına göre yakalanan ve gözaltına alınan
yabancı kişilerin durumunun vatandaşı olduğu ülkenin Büyükelçiliği
veya Konsolosluğuna bildirilmesi gerekmektedir.
* Yabancı Devlet ve Hükümet Başkanları, Dışişleri Bakanları, diğer
bakanlar, Diplomasi ve Konsoloslar, Kuzey Atlantik Antlaşmasına dâhil
üye devletlerin kuvvet mensuplarının dokunulmazlık ve ayrıcalıkları
bulunmaktadır.
* Anayasa Mahkemesi Başkan ve Üyelerinin görev suçları ile ilgili
soruşturma açma yetkisi Anayasa Mahkemesine aittir. Görev suçları ile
ilgili kolluğa yapılan şikâyetlerin Cumhuriyet Savcılığına gönderilmesi
gerekmektedir. Kişisel suçlardan ağır cezayı gerektiren suçüstü hallerde soruşturma genel hükümlere tabidir.
* Yargıtay Başkanı, Başkan Vekilleri, Daire Başkanları, Başsavcı ve
Başsavcı Vekilinin görev suçları ile ilgili olarak kolluğa yapılan ihbar ve
şikâyetler Cumhuriyet Savcılığına gönderilmelidir. Bu kişilerin kişisel
suçları ile ilgili durumlarda kolluk acele önlemler alarak durum hakkında Cumhuriyet Savcısına bilgi vermeli, ağır cezalık suçüstü hali hariç
yakalama yapmamalı, kimlik tespitinde bulunmalıdır.
* Danıştay, Sayıştay Başkan ve Üyeleri ile Başkan Sözcüsünün görev
suçları ile ilgili olarak ihbar ve şikâyetler Cumhuriyet Savcılığına gönderilmeli, kişisel suçları ile ilgili durumlarda kolluk acele önlemler alarak
durum hakkında Cumhuriyet Savcısına bilgi vermeli, ağır cezalık suSoruşturma,
çüstü hali hariç yakalama yapmamalı, kimlik tespitinde bulunmalıdır.
kovuşturma,
* Hâkim ve Savcıların görev suçları ile ilgili soruşturulması Adalet
yakalama ve
Bakanlığının izni ile yapılmaktadır. Kolluğa yapılan ihbar ve şikâyetler
aramalarda özellik Cumhuriyet Savcılığına gönderilmeli, Cumhuriyet Savcılığınca da
arz eden hususlar durum Adalet Bakanlığına bildirilmelidir. Kişisel suçlarda Ağır Ceza
bulunmaktadır.
Mahkemesinin görevine giren suçüstü hallerinde soruşturma genel
hükümleri uygulanmalı, bunun dışındaki kişisel suçlardan dolayı soruşturma Ağır Ceza Mahkemesine en yakın Ağır Ceza Mahkemesi Cumhuriyet Savcılığınca yapılmalıdır.
Görev ve kişisel suçları işlemiş olsa dahi Hâkim ve Savcılar, Sıkıyönetim Kanun hükümleri saklı olmak üzeri Ağır Ceza Mahkemesinin görevine giren suçüstü halleri dışında kolluk tarafından yakalanmamalı,
sorguya çekilmemeli, üzerleri ve konutları aranmamalı, bu kişilerin
kimlik tespiti yapılmalıdır.
* Asker kişilerin askeri yargıya tabi suçları ile ilgili olarak kolluğa yapılan suç ihbar ve şikâyetleri şüphelinin Amiri olan makama gönderilmeli,
Askeri Savcının işe el koymasına kadar eylemin sübut vasıtalarını ve
delillerinin kaybolmasını önleyecek acele önlemler alınmalıdır.
Asker kişilerin genel yargıya tabi suçları ile ilgili olarak; kolluk suçla ilgili
delilleri toplamalı, acele önlemleri almalı, ancak bu şahısların ifadelerini
almamalıdır. Gerek ağır cezalı gerekse ağır cezalı olmayan suçları
işleyen askeri kişiler en yakın askeri makam veya inzibat karakoluna
davet edilmeli, soruşturma bizzat Cumhuriyet Savcıları veya yetkili
Askeri Adli Hâkimler tarafından yürütülmelidir. Tahkikat tamamlanıncaya kadar askeri makamlarca nezaret altında tutulmalıdır. (İç Hizmet
Kanunu md.92, 93)
* Vali ve Kaymakamların görev suçları ile ilgili olarak kolluğa yapılan
ihbar ve şikâyetler Cumhuriyet Savcılığına bildirilmelidir. Ağır cezayı
gerektiren kişisel suçlarda kolluk kişiyi yakalayarak acele önlemler
almalı Cumhuriyet Savcısına bilgi vermeli ve talimat doğrultusunda
TCK’nin 8 nci,
Yakalama Gözaltına Alma ve
İfade Alma Yönetmeliği’nin
8/2’nci, 1961
Viyana Sözleşmesinin 27, 29,
31 ve 37’nci,
Anayasa Mahkemesinin Kuruluş
ve Yargılama
Usul Kanunu’nun
55/1’inci, Anayasa’nın
148/3’üncü,
Yargıtay Kanunu’nun 46/1’inci,
Hâkim ve Savcılar Yüksek Kurul
Kanunu’nun
17’nci, Danıştay
Kanunu’nun
82’inci, Hâkim ve
Savcılar Kanunu’nun 82 ve
93’üncü, İç Hizmet Kanunu’nun
92 ve 93’üncü,
4483 Sayılı Kanun’un 3 ve 12,
CMK’nun
161/6’ncı, YÖK
Kanunu’nun
53’üncü, Avukatlar Kanunu’nun
58 ve 61’inci
Maddeleri.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
61
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
hareket etmelidir.
* Üniversite Öğretim Üyeleri ve Yardımcılarının görev suçları Cumhuriyet Savcılığına bildirilmeli, kişisel suçları hakkında genel hükümlere
göre işlem yapılmalıdır.
* Avukatların görev suçları ile ilgili soruşturma Adalet Bakanlığının
vereceği izin üzerine C.Savcısı tarafından yapılmalıdır. Ağır cezayı
gerektiren suçüstü halleri dışında avukatların üzerleri aranmamalıdır.
Avukatların kişisel suçlarında genel hükümler tatbik edilmelidir.
5395 SAYILI ÇOCUK KORUMA KANUNU
GENEL KURAL
Suça sürüklenen
veya korunma
ihtiyacı olan çocukların korunması ile çocuklarla
ilgili soruşturma ve
kovuşturma makamlarının kuruluş, görev ve
yetkilerini düzenlenmesi amacıyla
çıkarılmıştır.
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Çocuk Koruma Kanunun amacı, korunma ihtiyacı olan veya suça
sürüklenen çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin gü5395 sayılı Çocuk
vence altına alınmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek olarak
Koruma Kanugösterilmiştir. Çocuk Koruma Kanunu, korunma ihtiyacı olan çocuklar
nu’nun 1 ve 2’nci
hakkında alınacak tedbirler ile suça sürüklenen çocuklar hakkında
Maddeleri.
uygulanacak güvenlik tedbirlerinin usul ve esaslarına, çocuk mahkemelerinin kuruluş, görev ve yetkilerine ilişkin hükümleri kapsar.
Çocuk Koruma Kanununun uygulanmasında çocuk haklarının korunması amacıyla aşağıdaki temel ilkelere riayet edilmelidir. Bu ilkeler:
* Çocuğun yaşama, gelişme, korunma ve katılım haklarının güvence
altına alınması, çocuğun yarar ve esenliğinin gözetilmesi, çocuk ve
ailesinin herhangi bir nedenle ayrımcılığa tâbi tutulmaması, çocuk ve
ailesi bilgilendirilmek suretiyle karar sürecine katılımlarının sağlanması,
çocuğun, ailesinin, ilgililerin, kamu kurumlarının ve sivil toplum kuruluşUluslararası söz- larının işbirliği içinde çalışmaları, insan haklarına dayalı, adil, etkili ve
leşmeler de naza- süratli bir usul izlenmesi, soruşturma ve kovuşturma sürecinde çocura alınarak çocuk ğun durumuna uygun özel ihtimam gösterilmesi, kararların alınmasında
haklarının korun- ve uygulanmasında, çocuğun yaşına ve gelişimine uygun eğitimini ve
ması ile ilgili bazı öğrenimini, kişiliğini ve toplumsal sorumluluğunu geliştirmesinin destemel ilkeler belir- teklenmesi, çocuklar hakkında özgürlüğü kısıtlayıcı tedbirler ile hapis
lenmiştir.
cezasına en son çare olarak başvurulması, tedbir kararı verilirken
kurumda bakım ve kurumda tutmanın son çare olarak görülmesi,
kararların verilmesinde ve uygulanmasında toplumsal sorumluluğun
paylaşılmasının sağlanması, çocukların bakılıp gözetildiği, tedbir kararlarının uygulandığı kurumlarda yetişkinlerden ayrı tutulmaları, çocuklar
hakkında yürütülen işlemlerde, yargılama ve kararların yerine getirilmesinde kimliğinin başkaları tarafından belirlenememesine yönelik
önlemler alınmasıdır.
Çocuk Koruma
Kanunu’nun
4’üncü Maddesi.
Suça sürüklenen çocuk hakkındaki soruşturma çocuk bürosunda
görevli Cumhuriyet Savcısı tarafından bizzat yapılır. Çocuğun ifadesinin alınması veya çocuk hakkındaki diğer işlemler sırasında, çocuğun
yanında sosyal çalışma görevlisi bulundurulabilir. Cumhuriyet Savcısı
soruşturma sırasında gerekli görüldüğünde çocuk hakkında koruyucu
ve destekleyici tedbirlerin uygulanmasını çocuk hâkiminden isteyebilir.
Gözaltına alınan çocuklar, kolluğun çocuk biriminde tutulur. Kolluğun
çocuk biriminin bulunmadığı yerlerde çocuklar, gözaltına alınan yetişkinlerden ayrı bir yerde tutulur. Çocukların yetişkinlerle birlikte suç
Çocuk Koruma
Kanunu’nun 15,
16, 17, 18, 19,
20, 21 ve 31’inci
maddeleri
Çocuk suçlarının
soruşturma ve
kovuşturmasına
bakmak üzere
özel görevli Cumhuriyet Savcılıkları
ihdas edilmiştir.
62
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
işlemesi hâlinde, soruşturma ve kovuşturma ayrı yürütülür.
Çocuklarla ilgili kolluk görevi, öncelikle kolluğun çocuk birimleri tarafından yerine getirilir. Kolluğun çocuk birimi, korunma ihtiyacı olan veya
suça sürüklenen çocuklar hakkında işleme başlandığında durumu,
çocuğun veli veya vasisine veya çocuğun bakımını üstlenen kimseye,
baroya ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna, çocuk
resmî bir kurumda kalıyorsa ayrıca kurum temsilcisine bildirir.
Çocuk suçlarının
soruşturma ve
kovuşturmasına
bakmak üzere
özel görevli makamlar oluşturulmuştur.
Çocuğu suça azmettirdiğinden veya istismar ettiğinden şüphelenilen
küçük yakınlarına bilgi verilmez. Çocuk, kollukta bulunduğu sırada
yanında yakınlarından birinin bulunmasına imkân sağlanır. Kolluğun
çocuk birimlerindeki personeline, kendi kurumları tarafından çocuk
hukuku, çocuk suçluluğunun önlenmesi, çocuk gelişimi ve psikolojisi,
sosyal hizmet gibi konularda eğitim verilir. Çocuğun korunma ihtiyacı
içinde bulunduğunun bildirimi ya da tespiti veya hakkında acil korunma
kararı almak için beklemenin, çocuğun yararına aykırı olacağını gösteren nedenlerin varlığı hâlinde kolluğun çocuk birimi, durumun gerektirdiği önlemleri almak suretiyle çocuğun güvenliğini sağlar ve mümkün
olan en kısa sürede Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna
teslim eder.
Çocuk Koruma
Kanunu’nun 15,
16, 17, 18, 19,
20, 21 ve 31’inci
Maddeleri.
Çocukların korunması amacıyla
koruyucu ve destekleyici tedbirlerin
nelerden ibaret
olduğu, bu konuda
karar almaya ve
uygulamaya yetkili
makamların kimler
olduğu düzenlenmiştir.
Koruyucu ve destekleyici tedbirler, çocuğun öncelikle kendi aile ortamında korunmasını sağlamaya yönelik danışmanlık, eğitim, bakım,
sağlık ve barınma konularında alınacak tedbirlerdir. Danışmanlık ve
barınma tedbirleri Milli Eğitim Bakanlığı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk
Esirgeme Kurumu ve yerel yönetimler; Eğitim tedbiri Milli Eğitim Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Bakım tedbiri Sosyal
Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu; Sağlık tedbiri Sağlık Bakanlığı
tarafından yerine getirilir.
Bakım ve barınma tedbirlerinin yerine getirilmesi sırasında ihtiyaç
duyulan kolluk hizmetlerinin yerine getirilmesi, çocukların rehabilitasyonu, eğitimi ve diğer bakanlıkların görev alanına giren diğer hususlarla ilgili olarak Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından
yapılan her türlü yardım ve destek talepleri Milli Eğitim Bakanlığı,
İçişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, ilgili diğer bakanlıklar ile kamu
Çocuk Koruma
kurum ve kuruluşları tarafından geciktirilmeksizin yerine getirilir. Bu
Kanunu’nun 5, 6,
tedbirlerin yerine getirilmesinde kurumların koordinasyonu Adalet
7, 8, 9, 10, 11, 12
Bakanlığınca sağlanır.
ve 45’inci MaddeAdli ve idarî merciler, kolluk görevlileri, sağlık ve eğitim kuruluşları, sivil
leri.
toplum kuruluşları, korunma ihtiyacı olan çocuğu Sosyal Hizmetler ve
Çocuk Esirgeme Kurumuna bildirmekle yükümlüdür. Çocuk ile çocuğun
bakımından sorumlu kimseler çocuğun korunma altına alınması amacıyla Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna başvurabilir.
Çocuklar hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı; çocuğun
anası, babası, vasisi, bakım ve gözetiminden sorumlu kimse, Sosyal
Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu ve Cumhuriyet Savcısının
istemi üzerine veya re’sen çocuk hâkimi tarafından alınabilir. Tedbir
kararlarının uygulanması, kararı veren hâkim veya mahkemece en geç
üçer aylık sürelerle incelettirilir. Hâkim veya mahkeme; denetim memurları, çocuğun velisi, vasisi, bakım ve gözetimini üstlenen kimselerin,
tedbir kararını yerine getiren kişi ve kuruluşun temsilcisi ile Cumhuriyet
Savcısının talebi üzerine veya re’sen çocuğa uygulanan tedbirin sonuçlarını inceleyerek kaldırabilir, süresini uzatabilir veya değiştirebilir.
Çocuklar hakkında
hürriyeti bağlayıcı
nitelik taşıyan
tedbirlerin (gözaltına alma, tutuklama) mümkün
Çocuklar hakkında soruşturma aşamasında yapılan birtakım tedbirler
uygulanamaz. Çocuklara zincir, kelepçe ve benzeri aletler takılamaz.
Ancak; zorunlu hâllerde çocuğun kaçmasını, kendisinin veya başkalarının hayat veya beden bütünlükleri bakımından doğabilecek tehlikeleri
önlemek için kolluk tarafından gerekli önlem alınabilir. Fiil için kanunda
öngörülen cezanın üst sınırı üç aydan fazla ve iki yıla kadar (onbeş
Çocuk Koruma
Kanunu’nun 18,
19, 20 ve 21’inci
Maddeleri.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
63
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
olduğunca uygulanmaması öngörülmüştür.
yaşını doldurmamış olanlar için üç yıla kadar) hapis cezasını veya adli
para cezasını gerektirir ise, Cumhuriyet Savcısı tarafından deliller
toplandıktan sonra şüpheli çocuk hakkında açılacak kamu davası; bazı
şartların gerçekleşmesi halinde 5 yıl süreyle ertelenebilir. Erteleme
süresi içinde işlediği kasıtlı bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkûm
olmadığı takdirde, kovuşturmaya yer olmadığına karar verilir. Erteleme
süresi içinde işlediği kasıtlı bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde kamu davası açılır.
Suça sürüklenen çocuklar hakkında soruşturma veya kovuşturma
evrelerinde adli kontrol tedbiri olarak Ceza Muhakemesi Kanununun
109 ncu maddesinde sayılan tedbirlerden sadece aşağıda belirtilen bir
ya da birkaçına karar verilebilir:
* Belirlenen çevre sınırları dışına çıkmamak.
* Belirlenen bazı yerlere gidememek veya ancak bazı yerlere gidebilmek.
* Belirlenen kişi ve kuruluşlarla ilişki kurmamak.
Ancak bu tedbirlerden sonuç alınamaması, sonuç alınamayacağının
anlaşılması veya tedbirlere uyulmaması durumunda tutuklama kararı
verilebilir.
Onbeş yaşını doldurmamış çocuklar hakkında üst sınırı beş yılı aşmayan hapis cezasını gerektiren fiillerinden dolayı tutuklama kararı
verilemez. Çocuklar hakkında yakalama ve gözaltına alma ile ifade
alma yetkileri de sınırlandırılmıştır. Bu husus “Yakalama, Gözaltına
Alma ve İfade Alma Yönetmeliği”nin 19 ncu maddesinde düzenlenmiştir. Şöyle ki;
On iki yaşını doldurmamış çocuklar ile onbeş yaşını doldurmamış sağır
ve dilsizler hiçbir şekilde yakalanamaz, gözaltına alınamaz. Ancak on
iki yaşını doldurup on sekiz yaşını doldurmamış çocuklar belli şartlarla
yakalanabilirler.
Bu çocuklar hakkında aşağıdaki tedbirler alınır:
- Çocuğun gözaltına alındığı ana-baba veya vasisine bildirilir.
- Kendi talebi olmasa bile müdafiden yararlandırılır, ana-baba veya
vasisi müdafi seçebilir.
- Müdafi hazır bulundurulmak şartı ile şüpheli çocuğun ifadesi alınır.
- Kendisinin yararına aykırı olduğu saptanmadığı veya kanunî bir engel
bulunmadığı durumlarda ana-babası veya vasisi ifade alınırken hazır
bulunabilir.
- Yetişkinlerden ayrı yerlerde tutulur.
- Büyüklerle beraber suç işlendiği takdirde soruşturma evresinde çocuklarla ilgili evrak ayrılır, soruşturmaları ayrı ayrı yürütülür.
Çocuklar hakkında
hürriyeti bağlayıcı
nitelik taşıyan
tedbirlerin (gözaltına alma, tutuklama) mümkün
olduğunca uygulanmaması öngörülmüştür.
- Çocukların kimlikleri ve eylemleri mutlaka gizli tutulur.
- Suçun mağduru çocuksa, bunlara karşı işlenen suçüstü hâllerinde,
kovuşturulması suçtan zarar gören kimsenin şikâyetine bağlı olan
fiillerde şüphelinin yakalanması ve soruşturma yapılması için şikâyet
şartı aranmaz.
- Çocuklarla ilgili işlemler mümkün olduğu ölçüde sivil kıyafetli görevliler tarafından yerine getirilir.
- Çocuklara kelepçe ve benzeri aletler takılamaz. Ancak, zorunlu hâllerde çocuğun kaçmasını, kendisinin veya başkalarının hayat veya
beden bütünlükleri bakımından doğabilecek tehlikeleri önlemek için
kolluk tarafından gerekli önlemler alınır.
Çocuk Koruma
Kanunu’nun 18,
19, 20 ve 21’inci
Maddeleri.
Bazı istisnai hallerde çocukların
denetim altına
alınmasına da
karar verilebilir.
* Hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilen, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı onanan, hükmün açıklanmasının
geri bırakılması kararı verilen çocuğun denetim altına alınmasına karar
verilebilir.
Denetim konusunda Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile
Çocuk Koruma
Kanunu’nun
36’ncı Maddesi.
64
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Koruma Kurulları Kanunu hükümleri uygulanır.
Küçüklerin muzır
neşriyattan korumak için kanun
ihdas edilmiştir.
Küçükler için muzır olduğuna karar verilmiş eserlerin ancak on sekiz
yaşından büyük olanların içi görülmeyen zarf veya poşet içerisinde
satılması gerekmektedir.
1117 Sayılı Küçükleri Muzır
Neşriyattan Koruma Kanunu.
* Çocuklara yönelik şiddet hareketleriyle ilgili olarak Sosyal Hizmetler
ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü’ne, kadına yönelik
şiddet ve töre/namus cinayetleri konusunda ise Kadının Statüsü Genel
Çocuk ve Kadınla- Müdürlüğü’ne koordinasyon görevi verilmesi,
ra Yönelik şiddet * Kolluk Kuvvetleri ile diğer kuruluşların hizmet içi eğitim programlarına
hareketleri ile töre çocuklara karşı şiddete yaklaşım konusunun dâhil edilmesi,
Başbakanlığın 04
ve namus cinayet- * Kolluk birimlerinde daha fazla kadın memur görevlendirilmesi ve
Temmuz 2006
lerinin önlenmesi bunların konu hakkında özel eğitime tabi tutulması,
tarihli ve 2006/17
için ilgili kuruluş* Konu ile ilgili olarak mülki idari amirlerince hazırlanan broşürlerin numaralı Genellarca alınacak
gesi.
tedbirler Başba- halka açık alanlarda dağıtılması,
kanlık genelgesi * Şiddet mağduru kadına yönelik olarak kolluk birimlerince uygulanaile belirlenmiştir. cak prosedür ve atılacak adımlarla ilgili broşür hazırlanması,
* Töre/namus cinayetlerinin önlenmesine yönelik olarak yerel düzeyde
kolluk birimlerinin de içinde bulunduğu komiteler oluşturulması gibi
konular ile diğer kuruluşların sorumlulukları genelge ile düzenlenmiştir.
ÇOCUKLARLA İLGİLİ YAKALAMA,
GÖZALTINA ALMA, İFADE ALMA VE
ÇALIŞMA İLE İLGİLİ MEVZUAT
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
On iki yaşını
doldurmamış
çocukların ceza
ehliyeti bulunmamaktadır.
Fiili işlediği sırada on iki yaşını doldurmamış olan çocukların ceza
sorumluluğu yoktur. Bu kişiler hakkında, ceza kovuşturması yapılamaz;
ancak, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanabilir.
TCK ‘nın 31/a
Fıkrası.
Fiili işlediği sırada on iki yaşını doldurmuş olup da on beş yaşını doldurmamış olanların işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayaOn iki yaşını
maması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişdoldurmuş ancak
memiş olması hâlinde ceza sorumluluğu yoktur. Ancak bu kişiler hakon beş yaşını
kında çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. İşlediği fiili
doldurmamış
algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin
çocuklara güvenlik
varlığı hâlinde, bu kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis
tedbirlerinin uygucezasını gerektirdiği takdirde on iki yıldan on beş yıla; müebbet hapis
lanması gerekcezasını gerektirdiği takdirde dokuz yıldan on bir yıla kadar hapis
mektedir.
cezasına hükmolunur. Diğer cezaların yarısı indirilir ve bu hâlde her fiil
için verilecek hapis cezası yedi yıldan fazla olamaz.
TCK’nin 31/b
Fıkrası.
On beş yaşını
doldurmuş ancak
on sekiz yaşını
doldurmamış
çocuklar için
cezada indirim
öngörülmüştür.
On beş yaşını
Fiili işlediği sırada on beş yaşını doldurmuş olup da on sekiz yaşını
doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis
cezasını gerektirdiği takdirde on sekiz yıldan yirmi dört yıla; müebbet
hapis cezasını gerektirdiği takdirde on iki yıldan on beş yıla kadar
hapis cezasına hükmolunur. Diğer cezaların üçte biri indirilir ve bu
hâlde her fiil için verilecek hapis cezası on iki yıldan fazla olamaz.
TCK’nin 31/c
Fıkrası.
Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar TCK’nin 103’üncü
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
65
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
tamamlamış
çocukların cinsel
istismarı ayrı bir
suç olarak düzenlenmiştir.
hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismar deyiminden;
* On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin
hukukî anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
* Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen
başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar,
anlaşılır.
Maddesi.
On beş yaşını
bitirmiş ancak reşit
olmayanla çocukla Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, on beş yaşını bitirmiş olan çocukla
TCK’nin 104’üncü
cinsel ilişki husu- cinsel ilişkide bulunan kişi, şikâyet üzerine, altı aydan iki yıla kadar
Maddesi.
hapis cezası ile cezalandırılır.
sunda da cezai
müeyyide ihdas
edilmiştir.
Çocukların; cinsel
tacize tabi tutulması, müstehcenliğe alet edilmesi,
fuhuşa teşvik
edilmesi, dilencilikte kullanılması,
kötü muameleye
maruz kalmaları,
aile hukukundan
kaynaklanan
yükümlülüğün
ihlali, kaçırılması
ve alıkonulması
suçları ile ilgili özel
ceza maddeleri
bulunmaktadır.
* Bir çocuğa müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünleri
veren ya da bunların içeriğini gösteren, okuyan, okutan veya dinleten,
* Çocuğu fuhşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran, bu maksatla
tedarik eden veya barındıran ya da çocuğun fuhşuna aracılık eden kişi,
* Çocukları, beden veya ruh bakımından kendini idare edemeyecek
durumda bulunan kimseleri dilencilikte araç olarak kullanan,
* İdaresi altında bulunan veya büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza
etmek veya bir meslek veya sanat öğretmekle yükümlü olduğu kişi
üzerinde, sahibi bulunduğu terbiye hakkından doğan disiplin yetkisini
kötüye kullanan kişiye,
* Aile hukukundan doğan bakım, eğitim veya destek olma yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişi,
* Velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya babanın ya da üçüncü
derece dâhil kan hısımının, on altı yaşını bitirmemiş bir çocuğu veli,
vasi veya bakım ve gözetimi altında bulunan kimsenin yanından kaçırılması veya alıkoyması durumları ile ilgili TCK’de ayrıntılı düzenlemelerde bulunulmuştur.
TCK 105,
226,227, 229,
232 ve 233’üncü
Maddeleri.
Mağdur çocukların
tanık olarak dinlenmesinde görüntü ve ses kaydı
zorunlu olarak
alınmalıdır.
Tanıkların dinlenmesi sırasındaki görüntü veya sesler kayda alınabilir.
Ancak; mağdur çocukların ve duruşmaya getirilmesi mümkün olmayan
ve tanıklığı maddî gerçeğin ortaya çıkarılması açısından zorunlu olan
kişilerin, tanıklığında bu kayıt zorunludur.
CMK’nun 52’nci
Maddesi.
Çocukların gözaltı
yerlerinin büyük- Gözaltına alınan çocuklar, kolluğun çocuk biriminde tutulur. Kolluğun
lerden farklı yer çocuk biriminin bulunmadığı yerlerde çocuklar, gözaltına alınan yetişolması gerekmek- kinlerden ayrı bir yerde tutulur.
tedir.
5395 Sayılı Çocuk Koruma
Kanunu’nun
16’ncı Maddesi.
* Çocukların yetişkinlerle birlikte suç işlemesi hâlinde, soruşturma ve
kovuşturma ayrı yürütülür.
Çocuklar ile yetiş- * Bu hâlde de çocuklar hakkında gerekli tedbirler uygulanmakla berakinlerin birlikte suç ber, mahkeme lüzum gördüğü takdirde çocuk hakkındaki yargılamayı
işlemeleri halinde genel mahkemedeki davanın sonucuna kadar bekletebilir.
soruşturma ayrı * Davaların birlikte yürütülmesinin zorunlu görülmesi hâlinde, genel
ayrı yürütülmelidir. mahkemelerde, yargılamanın her aşamasında, mahkemelerin uygun
bulması şartıyla birleştirme kararı verilebilir. Bu takdirde birleştirilen
davalar genel mahkemelerde görülür.
5395 Sayılı Çocuk Koruma
Kanunu’nun
17’nci Maddesi.
Çocuklara nakil
Çocuklara zincir, kelepçe ve benzeri aletler takılamaz. Ancak; zorunlu
esnasında zincir, hâllerde çocuğun kaçmasını, kendisinin veya başkalarının hayat veya
kelepçe ve benzeri beden bütünlükleri bakımından doğabilecek tehlikeleri önlemek için
5395 Sayılı Çocuk Koruma
Kanunu’nun
66
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınalet takılmamalıdır. kolluk tarafından gerekli önlem alınabilir.
lanamaz.
18’inci Maddesi.
Çocuk mahkemelerinin kuruluşu ile
ilgili kanun gereğince küçüklerin
soruşturmalarının
bizzat C. Savcılarınca yapılması
gerekmektedir.
2253 Sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu,
Görev ve Yargılama Usulleri
Hakkında Kanun’un 19’uncu
Maddesi.
Küçüklerin işledikleri suçlarda soruşturma Cumhuriyet Savcısı veya
görevlendireceği yardımcıları tarafından bizzat yapılır. Aşağı haddi 3
yılı aşmayan hürriyeti bağlayıcı cezayı gerektiren fiillerden dolayı,
kovuşturma ve yargılama safhasında küçükler hakkında tutuklama
kararı verilemez. Tutuklama kararı verilememesi, tedbir kararı almaya
engel değildir.
Çocuklar bakımından yakalama ve ifade alma yetkileri aşağıdaki şekilde sınırlandırılmıştır:
* Fiili işlediği zaman on iki yaşını doldurmamış olanlar ile on beş yaşını
doldurmamış sağır ve dilsizler; suç nedeni ile yakalanamaz ve hiçbir
suretle suç tespitinde kullanılamaz.
* Kimlik ve suç tespiti amacı ile yakalama yapılabilir. Kimlik tespitinden
hemen sonra serbest bırakılır. Tespit edilen kimlik ve suç, mahkeme
başkanı veya hâkimi tarafından tedbir kararı alınmasına esas olmak
üzere derhâl Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilir.
* On iki yaşını doldurmuş, ancak on sekiz yaşını doldurmamış olanlar
suç sebebi ile yakalanabilirler. Bu çocuklar, yakınları ile müdafiye haber
verilerek derhâl Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edilirler; bunlarla ilgili
soruşturma Cumhuriyet Başsavcısı veya görevlendireceği Cumhuriyet
Savcısı tarafından bizzat yapılır ve aşağıdaki hükümlere göre yürütülür:
* Çocuğun gözaltına alındığı ana-baba veya vasisine bildirilir.
* Kendi talebi olmasa bile müdafiden yararlandırılır, ana-baba veya
vasisi müdafi seçebilir.
Yakalama, Gözal“Çocuklar” ile ilgili * Müdafi hazır bulundurulmak şartı ile şüpheli çocuğun ifadesi alınır.
tına Alma ve
yakalama ve ifade
* Kendisinin yararına aykırı olduğu saptanmadığı veya kanunî bir engel İfade Alma Yöalma esasları
netmeliği’nin
sınırlandırılmıştır. bulunmadığı durumlarda ana-babası veya vasisi ifade alınırken hazır
19’uncu Maddesi.
bulunabilir.
* Yetişkinlerden ayrı yerlerde tutulur.
* 2253 sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama
Usulleri Hakkında Kanunda yazılı suçlar büyüklerle beraber işlendiği
takdirde soruşturma evresinde çocuklarla ilgili evrak ayrılır, soruşturmaları ayrı ayrı yürütülür.
* Çocukların kimlikleri ve eylemleri mutlaka gizli tutulur.
* Suçun mağduru çocuksa, bunlara karşı işlenen suçüstü hâllerinde,
kovuşturulması suçtan zarar gören kimsenin şikâyetine bağlı olan
fiillerde şüphelinin yakalanması ve soruşturma yapılması için şikâyet
şartı aranmaz.
* Çocuklarla ilgili işlemler mümkün olduğu ölçüde sivil kıyafetli görevliler tarafından yerine getirilir.
* Çocuklara kelepçe ve benzeri aletler takılamaz. Ancak, zorunlu hâllerde çocuğun kaçmasını, kendisinin veya başkalarının hayat veya
beden bütünlükleri bakımından doğabilecek tehlikeleri önlemek için
kolluk tarafından gerekli önlemler alınır.
Şüpheli veya
sanığın 18 yaşından küçük olması,
sağır dilsiz olması
durumunda zorunlu olarak, soruşturma veya kovuşturma işlemlerinde
en az bir müdafii
Şüpheli veya sanık, soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında bir
veya birden fazla müdafiin yardımından yararlanabilir; kanunî temsilcisi
varsa, o da şüpheliye veya sanığa müdafi seçebilir.
Yakalama, Gözal* Soruşturma evresinde, ifade almada en çok üç müdafi hazır bulunabilir.
tına Alma ve
* Soruşturma ve kovuşturma evrelerinin her aşamasında müdafiin, şüp- İfade Alma Yönetmeliği’nin
heli veya sanıkla görüşme, ifade alma veya sorgu süresince yanında
20’nci Maddesi.
olma ve hukukî yardımda bulunma hakkı engellenemez, kısıtlanamaz.
* Şüpheli veya sanık, müdafi seçebilecek durumda olmadığını beyan
ederse, talebi hâlinde baro tarafından bir müdafi görevlendirilir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
67
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
hazır bulundurulur. * Şüpheli veya sanık on sekiz yaşını doldurmamış ya da sağır veya
dilsiz veya kendisini savunamayacak derecede malûl olur ve bir müdafii de bulunmazsa talebi aranmaksızın bir müdafi görevlendirilir.
Söz konusu yönetmelik; koruma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen
çocukların korunması, haklarının ve esenliklerinin güvence altına
alınması ile çocuk koruma kanununun uygulanmasına ilişkin usul ve
esasları düzenlemektedir.
Yönetmelikte;
* 18 Yaşını doldurmamış herkesin ergin olsa dahi çocuk olduğu,
* Suça sürüklenen çocuk hakkındaki soruşturmanın çocuk bürosunda
görevli C.Savcısı tarafından (gecikmesinde sakınca bulunan hallerde
çocuk bürosunda görevli olmayan C.Savcısı tarafından) bizzat yapılacağı,
* Gözaltına alınan çocukların kolluğun çocuk biriminde veya çocuk
birimi yoksa yetişkinlerden ayrı bir yerde tutulacağı,
5395 Sayılı Ço* Çocuklara kelepçe veya benzeri alet takılmayacağı,
cuk Koruma
* Çocuklarla ilgili kolluk görevinin öncelikle kolluğun çocuk birimi taraKanunu’nun
fından yerine getirileceği,
Uygulanmasına
* Kolluğun çocuk birimi tarafından; korunma ihtiyacı olan veya suça
Çocuk koruma
İlişkin Usul ve
kanununun 32 ve sürüklenen çocuklar hakkında işleme başlandığında durumun derhal Esaslar Hakkın47 nci maddeleri çocuğun veli veya vasisine ya da çocuğun bakımını üstlenen kimseye, daki Yönetmeliğin
gereğince yönet- baroya ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna, çocuk
4, 5, 6, 7, 8 ve
melik çıkarılmıştır. resmi veya özel bir kurumda çalışıyorsa ayrıca kurum temsilcisine 16’ncı Maddeleri.
bildirilmesi (ancak çocuğu suça azmettirdiğinden veya istismar ettiğin- (24 Aralık 2006
den şüphelenilen yakınlarına bilgi verilmeyeceği) gerektiği,
Tarih ve 26386
* Çocuğun yararı aksini gerektirmediği takdirde, kollukta bulunduğu
Sayılı Resmi
süre içerisinde, yanında yakınlarından birinin devamlı olarak bulunmaGazete)
sına imkân sağlanacağı,
* Kolluğun çocuk birimi tarafından suça sürüklenen çocuğun aileye
teslimini gerektiren hallerde, çocuğun teslim edileceği veli, vasi, kanuni
temsilci veya bakımını üstlenen kimseler bulunmaz ya da bunların
çocuğu suça azmettirdiğinden veya istismar ettiğinden şüphelenildiğinden bu kişilerden ziyade çocuğun C.Savcısının talimatını almak suretiyle Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna teslim edileceği,
* Teslim edilen çocuğun veli, vasi, kanuni temsilcisi veya bakımını
üstlenen kimselerin çocuğa yeterli rehberliği sunamadığı veya çocuğu
yeterince gözetemediği durumlarda kolluğun bilgi edinmesi halinde
durumun derhal Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna
bildirmesi gerektiği hususunda düzenlemeler bulunulmuştur.
Korunma ihtiyacı
olan veya suça
sürüklenen çocukların korunmasına,
haklarının ve
esenliklerinin
güvence altına
alınmasına ilişkin
usul ve esaslar
Yönetmelikle
düzenlenmiştir.
* Adli ve idari merciler, kolluk görevlileri, sağlık ve eğitim kuruluşları, Çocuk Koruma
sivil toplum kuruluşları; korunma ihtiyacı olan çocuğu, Sosyal Hizmetler Kanunu’na Göre
Verilen Koruyucu
ve Çocuk Esirgeme Kurumuna bildirmekle yükümlüdürler.
ve Destekleyici
* İllerde koruyucu ve destekleyici tedbirlerin yerine getirilmesinde Tedbir Kararlarıkurumlar arası bağlantı, uyum, düzen ve eşgüdüm Vali veya Vali Yarnın Uygulanması
dımcısının Başkanlığında İl J. Komutanı’nda içinde bulunduğu kurum Hakkında Yönetve kuruluş temsilcileri marifetiyle yerine getirilmektedir.
melik.
İl veya ilçelerdeki
Rehabilitasyon
Merkezlerine
alınan çocukların
talep halinde güvenliklerinin kolluk-
* Koruma Bakım ve Rehabilitasyon Merkezleri Yönetmeliği gereğince, Koruma Bakım ve
- Rehabilitasyon merkezlerinde yatılı olarak hizmet verilecek çocukların Rehabilitasyon
Merkezleri Yögüvenliklerini sağlamak üzere gerekli tedbirlerinin ilgili kurumca alınnetmeliği’nin
ması,
- Rehabilitasyon Merkezi yetkililerince gerekli görülmesi halinde çocuk- 32/6’ncı Fıkrası
ların güvenliklerinin sağlanması maksadıyla yapılacak yardım talepleri-
68
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ça sağlanması
gerekmektedir.
nin kolluk görevlilerince karşılanması gerekmektedir.
* Genç işçi; 15 yaşını tamamlamış, ancak 18 yaşını tamamlamamış
kişiyi,
Çocuk işçi 14 yaşını bitirmiş, 15 yaşını doldurmamış ve ilköğretimini
tamamlamış kişi olarak tanımlanmaktadır.
* Çocuğun ve genç işçinin işe yerleştirilmesinde ve çalışması süresince
güvenliği, sağlığı, bedensel, zihinsel, ahlaki ve psikososyal gelişimi,
kişisel yatkınlık ve yetenekleri dikkate alınmalıdır.
* Çocuk ve genç işçiler, okula devam edenlerin okula devamları ile okuldaki başarılarına engel olmayacak, meslek seçimi için yapılacak hazırlıklara ya da yetkili makamlar tarafından yeterliliği kabul edilen mesleki
eğitime katılmasına engel olmayacak işlerde çalıştırılabilmektedir.
* İşverenlerce; çocuk ve genç işçilerin tecrübe eksikliği, mevcut veya
Çocuk ve genç
muhtemel riskler konularında bilgisizlik veya tamamen gelişmiş olmaişçilerin sağlık ve malarına bağlı olarak gelişmelerini, sağlık ve güvenliklerini tehlikeye
güvenliklerini,
sokabilecek herhangi bir riske karşı korunmaları temin edilmelidir.
fiziksel, zihinsel, * Temel eğitimini tamamlamış ve okula gitmeyen çocukların çalışma
ahlaki ve sosyal saatleri günde yedi ve haftada otuz beş saatten fazla olmamalı, ancak,
gelişmelerini veya 15 yaşını tamamlamış çocuklar için bu süre günde sekiz ve haftada
öğrenimlerini
kırk saate kadar arttırılabilmektedir.
tehlikeye atmadan * Çocuk ve genç işçilerin günlük çalışma süreleri, yirmi dört saatlik
çalışma şekillerizaman diliminde, kesintisiz on dört saat dinlenme süresi dikkate alınanin esaslarını
rak uygulanmalıdır.
belirlemek ve
ekonomik istismar- * Okula devam eden çocukların eğitim dönemindeki çalışma süreleri,
eğitim saatleri dışında olmak üzere, en fazla günde iki saat ve haftada
larını önlemek
amacıyla yönet- on saat olabilmektedir. Okulun kapalı olduğu dönemlerde çalışma
melik ihdas edil- süreleri birinci fıkrada belirtilen çalışma sürelerini aşamamaktadır.
* İki saatten fazla dört saatten az süren işlerde otuz dakika, dört saatmiştir.
ten yedi buçuk saate kadar olan işlerde çalışma süresinin ortasında bir
saat olmak üzere ara dinlenmesi verilmesi gerekmektedir.
* Çocuk ve genç işçiler, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştırılamazlar. Ayrıca bugünlere ilişkin ücretlerinin bir iş karşılığı olmaksızın ödenmesi gerekmektedir.
* Çocuk ve genç işçilerin;
- Çocuklara karşı işlenmiş suçlardan hüküm giyen,
- Yüz kızartıcı suçlardan hüküm giymiş olan, işveren veya işveren
vekilleri tarafından çalıştırılmaması gerekmektedir.
* İşverence, çocuk ve genç işçilere, çalıştırmaya başlamadan önce
işyerindeki riskler, işe uyum ve kanuni hakları ile işin niteliğine göre
gerekli iş başı eğitimleri verilmelidir.
Çocuk ve Genç
İşçilerin Çalıştırılma Usul ve
Esasları Hakkında Yönetmelik
(06 Nisan 2004
Tarih ve 25425
Sayılı Resmi
Gazete).
* Velayet hakkı ihlal edilerek “Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki
Veçhelerine Dair Sözleşme”ye taraf olan bir ülkeden diğer bir ülkeye
götürülen veya alıkonulan çocuğun daimi meskeninin bulunduğu ülkeye iadesi ve şahsi ilişki kurma hakkı ile ilgili yükümlülükler Adalet Bakanlığı tarafından mahalli Cumhuriyet Başsavcılıkları aracılığıyla yerine
Uluslararası sevi- getirilmesi,
yede çocuk kaçırma ile ilgili olarak * Çocuk hakkında alınacak her türlü koruma tedbirlerinin uygulanması
uyulması gereken sırasında çocuğun zihinsel ve fiziksel yönden zarar görmemesi için
mevzuat hükümle- Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından görevlendiriri bulunmaktadır. len sosyal çalışmacı, pedagog, psikolog veya çocuk gelişim uzmanın,
bunların bulunmadığı yerlerde bir eğitimcinin hazır bulundurulması
kolluk tarafından C.Başsavcılığından talep edilmesi,
* Konu ile ilgili görevlerin öncelikle çocuk birimleri tarafından yerine
getirilmesi, çocuğun kollukta bulunduğu süre içerisinde yakınlarından
birinin refakatçi olarak bulundurulması ve yetişkinlerden ayrı tutularak
5717 sayılı Uluslararası Çocuk
Kaçırmanın
Hukuki Yön ve
Kapsamına Dair
Kanun ile 24
Aralık 2006 tarihli
ve 26386 sayılı
Resmi Gazete’de
yayımlanarak
yürürlüğe giren
Çocuk Koruma
Kanunu’na göre
Verilen Koruyucu
ve Destekleyici
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
69
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
kimliğinin gizli kalmasına yönelik tedbirlerin alınması gerekmektedir.
Tedbir Kararlarının Uygulanması
Hakkında Yönetmelik.
01 Haziran 2005 Tarih ve 25832 Sayılı
Resmi Gazetede Yayımlanan
CEZA MUHAKEMESİNDE BEDEN MUAYENESİ,
GENETİK İNCELEMELER VE FİZİK KİMLİĞİN
TESPİTİ HAKKINDA YÖNETMELİK
GENEL KURAL
Ceza Muhakemesi
Kanununa dayanılarak “beden
muayenesi, fizik
kimliğin tespiti ve
genetik incelemeler” ile ilgili hususları düzenlemek
üzere yönetmelik
çıkarılmıştır.
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Bu Yönetmelik; 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Ceza MuhakeKanununun 82 nci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Amacı; bir mesinde Beden
suça ilişkin iz, eser, emare ve delillerin elde edilmesi; ayrıca, maddî
Muayenesi,
gerçeğin ortaya çıkartılması bakımından şüpheli, sanık, mağdur ve Genetik İncelediğer kişilerin beden muayenelerinin yapılması, tıbbî incelemelerde
meler ve Fizik
bulunmak üzere vücuttan, kan veya benzeri biyolojik örneklerle, saç, Kimliğin Tespiti
tükürük, tırnak gibi örneklerin alınması, moleküler genetik incelemeler Hakkında Yönetile şüpheli ve sanığın kimliğinin teşhisi için gerekli fizikî özelliklerin meliğin 1 ve 2’nci
tespitine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.
Maddeleri.
Bir suça ilişkin delil elde etmek için, şüpheli veya sanık üzerinde iç
beden muayenesi yapılabilmesine Cumhuriyet Savcısı veya mağdurun
istemiyle ya da re’sen hâkim veya mahkeme, gecikmesinde sakınca
bulunan hâllerde Cumhuriyet Savcısı tarafından karar verilebilir. Cum“Şüpheli veya
Ceza Muhakesanığın iç beden huriyet Savcısının kararı, yirmi dört saat içinde hâkim veya mahkeme
mesinde Beden
onayına
sunulur.
Hâkim
veya
mahkeme,
yirmi
dört
saat
içinde
kararını
muayenesi” bir
Muayenesi,
doktor tarafından, verir. Onaylanmayan kararlar hükümsüz kalır ve elde edilen deliller
Genetik İncelekullanılamaz.
Hâkim kararı ile
meler ve Fizik
veya gecikmesin- Şüpheli veya sanığın iç beden muayenesi ancak tabip tarafından
Kimliğin Tespiti
de sakınca bulu- yapılır.
Hakkında Yönetnan hallerde
Muayenenin yapılabilmesi için; müdahalenin, kişinin sağlığına açıkça
meliğin 4’üncü
C.Savcısının
ve öngörülebilir zarar verme tehlikesinin bulunmaması gerekir.
Maddesi.
emriyle yapılır.
Cinsel organlar veya anüs bölgesinde yapılan muayene de iç beden
muayenesi sayılır.
Üst sınırı iki yıldan daha az hapis cezasını gerektiren suçlarda kişi
üzerinde iç beden muayenesi yapılamaz.
“Şüpheli veya
sanığın dış beden
muayenesi” bir
doktor tarafından,
C.Savcısı veya
Kolluk görevlilerinin talebi üzerine
yapılır.
Bir suça ilişkin delil elde etmek için, şüpheli veya sanık üzerinde dış
beden muayenesi Cumhuriyet Savcısı ile emrindeki adli kolluk görevli- Ceza Muhakemesinde Beden
leri veya kovuşturma makamlarının talebiyle yapılabilir.
Muayenesi,
Şüpheli veya sanığın dış beden muayenesi ancak tabip tarafından
Genetik İnceleyapılır.
meler ve Fizik
Muayenenin yapılabilmesi için; müdahalenin, kişinin sağlığına açıkça Kimliğin Tespiti
ve öngörülebilir zarar verme tehlikesinin bulunmaması gerekir.
Hakkında YönetGirişimsel olmayan tıbbî görüntüleme yöntemleri de bedenin dış muameliğin 5’inci
yenesi sayılır. Bu tür incelemeler tabip tarafından veya tabip gözetiMaddesi.
minde sağlık mesleği mensubu diğer bir kişi tarafından yapılabilir.
“Şüpheli veya
sanığın vücudundan örnek alınması” hâkim kararı
Bir suça ilişkin delil elde etmek için, şüpheli veya sanığın vücudundan
kan veya benzeri biyolojik örneklerle saç, tükürük, tırnak, gibi örnekler
alınabilmesine, Cumhuriyet Savcısı veya mağdurun istemiyle ya da
re’sen hâkim veya mahkeme, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde
Ceza Muhakemesinde Beden
Muayenesi,
Genetik İncele-
70
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınveya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde
C.Savcısının emri
üzerine yapılır.
lanamaz.
Cumhuriyet Savcısı tarafından karar verilebilir. Cumhuriyet Savcısının
meler ve Fizik
kararı, yirmi dört saat içinde hâkim veya mahkeme onayına sunulur. Kimliğin Tespiti
Hâkim veya mahkeme, yirmi dört saat içinde kararını verir. Onaylan- Hakkında Yönetmayan kararlar hükümsüz kalır ve elde edilen deliller kullanılamaz. Bu
meliğin 6’ncı
örnekler Cumhuriyet Savcısının huzurunda ve uygun göreceği usullerle
Maddesi.
derhâl yok edilerek bu husus tutanağa geçirilir. Bu müdahaleler ancak
tabip tarafından veya tabip gözetiminde sağlık mesleği mensubu diğer
bir kişi tarafından yapılabilir.
Vücuttan örnekler alınabilmesi için; müdahalenin, kişinin sağlığına
açıkça ve öngörülebilir zarar verme tehlikesinin bulunmaması gerekir.
Tıbbî müdahaleler, hekimlik sanatının ve tıp biliminin kabul ettiği yöntem ve araçlarla yapılır.
Üst sınırı iki yıldan daha az hapis cezasını gerektiren suçlarda; kişiden
kan, saç, tükürük, tırnak gibi örnekler alınamaz. Özel kanunlardaki
alkol muayenesine ve kan örneği alınmasına ilişkin hükümler saklıdır.
“Diğer kişilerin
(mağdur, tanık,
vs.) iç veya dış
beden muayenesi”
doktor tarafından
Hâkim kararı ile
veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde
C.Savcısı emri ile
yapılır.
Bir suça ilişkin delil elde etmek amacıyla, mağdurun ve diğer kişilerin
vücudu üzerinde dış veya iç beden muayenesi yapılabilmesine sağlığını Ceza Muhakeaçıkça ve öngörülebilir şekilde tehlikeye düşürmemek ve cerrahî bir mesinde Beden
müdahalede bulunmamak koşuluyla; Cumhuriyet Savcısının istemiyle ya
Muayenesi,
da re’sen hâkim veya mahkemece, gecikmesinde sakınca bulunan haller- Genetik İncelede Cumhuriyet Savcısı tarafından karar verilebilir. Cumhuriyet Savcısımeler ve Fizik
nın kararı, yirmi dört saat içinde hâkim veya mahkemenin onayına sunu- Kimliğin Tespiti
lur. Hâkim veya mahkeme, yirmi dört saat içinde kararını verir. Onaylan- Hakkında Yönetmayan kararlar hükümsüz kalır ve elde edilen deliller kullanılamaz.
meliğin 7’nci
Maddesi.
Mağdurun ve diğer kişilerin beden muayenesi ancak tabip tarafından
yapılır.
“Diğer kişilerin
(mağdur, tanık,
vs.) vücudundan
örnek alınması”
doktor veya diğer
sağlık görevlisi
tarafından Hâkim
kararı ile veya
gecikmesinde
sakınca bulunan
hallerde C.Savcısı
emri ile yapılır.
Bir suça ilişkin delil elde etmek amacıyla, mağdurun ve diğer kişilerin
vücudundan kan veya benzeri biyolojik örneklerle saç, tükürük, tırnak
gibi örnekler alınabilmesine, sağlığını açıkça ve öngörülebilir şekilde Ceza Muhaketehlikeye düşürmemek ve cerrahî bir müdahalede bulunmamak koşu- mesinde Beden
luyla; Cumhuriyet Savcısının istemiyle ya da re’sen hâkim veya mahMuayenesi,
keme, gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet Savcısı Genetik İnceletarafından karar verilebilir. Cumhuriyet Savcısının kararı yirmi dört saat
meler ve Fizik
içinde hâkim veya mahkemenin onayına sunulur. Hâkim veya mahke- Kimliğin Tespiti
me yirmi dört saat içinde kararını verir. Onaylanmayan kararlar hüküm- Hakkında Yönetsüz kalır ve elde edilen deliller kullanılamaz. Bu müdahaleler ancak
meliğin 8’inci
tabip tarafından veya tabip gözetiminde sağlık mesleği mensubu diğer
Maddesi.
bir kişi tarafından yapılabilir. Tıbbî müdahaleler, hekimlik sanatının ve
tıp biliminin kabul ettiği yöntem ve araçlarla yapılır.
Yukarıda belirtilen
iç-dış beden
muayeneleri ile
vücuttan örnek
alınması “ilgilinin
rızası” halinde
herhangi bir karar
veya emre gerek
olmadan yapılabilir. Tedavi amaçlı
müdahaleler adli
muayene sayılmaz
ve herhangi bir
karar veya emir
olmadan yapılır.
Mevzuatta aranan tüm koşulların gerçekleşmiş olmasına ve şüpheli
sanık veya diğer kişilerin bu konuda aydınlatılmış olmalarına rağmen
muayene yapılmasına ya da örnek alınmasına rıza vermemeleri hâlin- Ceza Muhakede, kararın infazı için ilgilinin muayenesini veya vücudundan örnek mesinde Beden
Muayenesi,
alınmasını sağlamak üzere ilgili Cumhuriyet Başsavcılığınca gerekli
Genetik İnceleönlemler alınır.
meler ve Fizik
Mağdurun rızasının varlığı hâlinde bu işlemlerin yapılabilmesi için
Kimliğin Tespiti
hâkim kararı veya c.savcısı emrine gerek yoktur.
Hakkında YönetBir suçun aydınlatılmasını sağlamak amacıyla, şüpheli, sanık ve diğer
meliğin 18 ve
kişilerin kendiliğinden başvurarak rıza göstermeleri hâlinde, soruşturma 19’uncu Maddeleevresinde Cumhuriyet Savcısının istemi, kovuşturma aşamasında ise
ri.
hâkim veya mahkeme kararıyla tıbbî muayeneleri yapılabilir ya da
vücutlarından örnek alınabilir.
“Çocuğun soy
bağının araştırılması” için de
Çocuğun soy bağının araştırılmasına gerek duyulması hâlinde, bu
araştırmanın yapılabilmesi için, yukarıda belirtilen iç-dış beden muayenesi ve vücuttan örnek alınması hükümlerine göre karar alınması
Ceza Muhakemesinde Beden
Muayenesi,
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
71
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
yukarıda belirtilen gereklidir.
beden muayenesi
ve vücuttan örnek
alma hükümleri
uygulanır.
Genetik İncelemeler ve Fizik
Kimliğin Tespiti
Hakkında Yönetmeliğin 9’uncu
Maddesi.
Tanıklıktan çekinme sebepleri ile muayeneden veya vücuttan örnek
alınmasından kaçınılabilir. Tanıklıktan çekinme sebeplerinin belirlen- Ceza Muhakemesinde Beden
Tanıklıktan çekin- mesi hususunda Ceza Muhakemesi Kanununun ilgili hükümleri uyguMuayenesi,
me sebepleri ile lanır.
Genetik İncelebeden muayene- Çocuk ve akıl hastasının çekinmesi konusunda kanunî temsilcisi karar
meler ve Fizik
sinden veya vücut- verir. Çocuk veya akıl hastasının, tanıklığın hukukî anlam ve sonuçlarını
Kimliğin Tespiti
tan örnek alınma- algılayabilecek durumda olması hâlinde, görüşü de alınır. Kanunî temsilci
Hakkında Yönetsından kaçınılabilir. de şüpheli veya sanık ise bu konuda hâkim tarafından karar verilir. Anmeliğin 10’uncu
cak, bu hâlde elde edilen deliller davanın ileri aşamalarında şüpheli veya
Maddesi.
sanık olmayan kanunî temsilcinin izni olmadıkça kullanılamaz.
Genel olarak
“kadının iç veya
dış beden muayenesi” kadın doktor
tarafından yapılır.
Kadının muayenesi, istemi hâlinde ve olanaklar elverdiğinde bir kadın Cez. Muh. Bed.
tabip tarafından yapılır.
Mua. Gen. İnc. ve
Fizik Kimliğin
Muayene edilecek kadının talebine rağmen bir kadın tabibin bulunmaTespiti Hak.
sına olanakların elvermediği durumlarda; muayene sırasında tabip ile
Yönetmeliğin
birlikte bir başka kadın sağlık mesleği personelinin bulundurulmasına
11’inci Maddesi.
özen gösterilir.
Vücuttan alınan
örnekler ve bulunan vücut parçaları üzerinde soy
bağının tespiti için
veya kime ait
olduğunun tespiti
amacıyla sadece
hâkim kararı ile
“moleküler genetik incelemeler”
yapılabilir.
Başka inceleme
yapılamaz.
Ceza MuhakeBu Yönetmelikte öngörülen işlemlerle elde edilen örnekler üzerinde, mesinde Beden
soy bağının veya elde edilen bulgunun şüpheli veya sanığa ya da
Muayenesi,
mağdura ait olup olmadığının tespiti için zorunlu olması hâlinde Genetik İncele“sadece hâkim kararı ile” moleküler genetik incelemeler yapılabilir.
meler ve Fizik
Yukarıda belirtilen incelemeler, bulunan ve kime ait olduğu belli Kimliğin Tespiti
olmayan beden parçaları üzerinde de yapılabilir. Alınan veya bulu- Hakkında Yönetnan örnekler üzerinde bu amaçlar dışında tespitler yapılmasına
meliğin 12 ve
yönelik incelemeler yasaktır.
13’üncü Maddeleri.
Hâkim tarafından
verilen moleküler
genetik inceleme
kararında incelemeyi yapacak
“bilirkişi” de tespit
olunur. Bu bilirkişi
gizliliği sağlamakla
yükümlüdür ve
örnek alınan
kişinin kimliğini
bilemez. İncelemeye konu örnekler ile ilgili gizlilik
C.Savcılığınca
sağlanır ve
C.Savcılığınca
gizli bir kayıt
sistemi kurulur.
Hâkim tarafından verilen moleküler genetik inceleme kararında incelemeyi yapacak “bilirkişi” de tespit olunur. Bilirkişi gerçek ya da tüzel kişi
olabilir.
Yapılacak incelemeler için resmen atanan veya bilirkişilikle yükümlü
olan ya da soruşturma veya kovuşturmayı yürüten makama mensup
olmayan veya bu makamın soruşturma veya kovuşturmayı yürüten Ceza Muhakedairesinden teşkilât yapısı itibarıyla ve objektif olarak ayrı bir birimine mesinde Beden
mensup olan görevliler, bilirkişi olarak görevlendirilebilirler. Bu kişiler,
Muayenesi,
teknik ve teşkilât bakımından uygun tedbirlerle yasak moleküler gene- Genetik İnceletik incelemelerin yapılmasını ve yetkisiz üçüncü kişilerin bilgi edinmesimeler ve Fizik
ni önlemekle yükümlüdürler. İncelenecek bulgu, bilirkişiye ilgilinin adı Kimliğin Tespiti
ve soyadı, adresi, doğum tarihi bildirilmeksizin verilir.
Hakkında YönetBilirkişiye gönderilen örneklerle ilgili olarak; hâkimlikler, mahkemeler ve meliğin 13’üncü
Cumhuriyet Başsavcılıkları gizliliği sağlamak ve karışıklığa yer vermeMaddesi.
mek için gerekli her türlü tedbiri alırlar. Bu amaçla güvenli ve gizli bir
kayıt sistemi belirlenir. Bu kayıt sisteminde bedeninden örnek alınan
kişinin adı, soyadı, adresi ve doğum tarihine karşılık gelmek üzere bir
kod sistemi uygulanır. Bilirkişi olarak görevlendirilecek ayrı birime
mensup görevliler derken, ayrı birimden kasıt nedir? Teşkilât yapısı
itibarıyla Üniversiteler, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel
72
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Komutanlığı ve Adli Tıp Kurumu objektif olarak ayrı birimler sayılırlar.
Bu Yönetmelik hükümlerine göre alınan örnekler üzerinde yapılan
inceleme sonuçları, kişisel veri niteliğinde olup, başka bir amaçla
kullanılamaz; dosya içeriğini öğrenme yetkisine sahip bulunan kişiler
tarafından bir başkasına verilemez.
Ceza MuhakeBu bilgiler, kovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz süresinin dolma- mesinde Beden
Moleküler genetik sı, itirazın reddi, beraat veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı
Muayenesi,
inceleme sonuçları verilip kesinleşmesi hâllerinde Cumhuriyet Savcısının huzurunda ve
Genetik İncelegizlidir. Bu gizliliği uygun göreceği usullerle yok edilir ve bu husus dosyasında muhafaza
meler ve Fizik
sağlamak C.
edilmek üzere tutanağa geçirilir. Olay yerinden elde edilen diğer delille- Kimliğin Tespiti
Savcılığının göre- re ilişkin hükümler saklıdır. Bilirkişi tarafından yapılan analizler sonucu
Hakkında Yönetvidir.
elde edilen bulgular ilgili makama gönderilir; bulgular üzerinden mole- meliğin 14’üncü
küler genetik analizler için izole edilen DNA örnekleri bilirkişi tarafından
Maddesi.
rapor hazırlandıktan sonra imha edilir ve bu husus raporda açıkça
belirtilir. Moleküler genetik incelemelerin özel kalıtsal karakterler hakkındaki açıklamayı içermediği bilinen kromozom bölgesi ile sınırlı
kalmasına özen gösterilir.
Üst sınırı iki yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan
dolayı şüpheli veya sanığın, kimliğinin teşhisi için gerekli olması hâlinde, Cumhuriyet Savcısının emriyle, fotoğrafı, iris görüntüsü, beden
Üst sınırı iki yıl
veya daha fazla ölçüleri, diş izi, parmak ve avuç içi izi, bedeninde yer almış olup teşhisini kolaylaştıracak eşkâl bilgileri, kulak, dudak gibi organların bıraktığı
hapis cezasını
gerektiren suçların kimlik tespitine yarayabilecek vücut izleri ile sesi ve görüntüleri, fizik
soruşturmasında kimliğin tespitinde kullanılan diğer teknik yöntemler ile kayda alınarak,
C.Savcısının emri soruşturma ve kovuşturma işlemlerine ilişkin dosyaya konulur.
ile “fiziki kimliğin Fizik kimliğin tespitinde, öncelikli olarak elin iç yüzeyindeki derinin özel
tespiti” işlemleri kıvrımlı şekilleri olan parmak ve avuç içi izleri, fotoğrafı ve eşkâl bilgileri
(parmak izi, görün- kullanılır. Bu işlemler olay yeri inceleme ve kimlik tespit konusunda
tü, ses, beden
özel eğitim almış uzman kolluk mensubu tarafından yapılır. Fizik kimliölçüsü, vs.) yapı- ğin tespiti açısından, kişinin ağzındaki dişlerin incelenmesi ve diş
labilir.
izlerinin alınması diş tabibi tarafından yapılır. Soruşturma veya kovuşturma aşamasında da hâkim veya mahkeme kararıyla fizik kimliğinin
tespitine ilişkin işlemler yaptırılabilir.
Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik
Kimliğin Tespiti
Hakkında Yönetmeliğin 15’inci
Maddesi.
(Syf. 18’de belirtilen 2559 Sayılı
Kanun’un 5’inci
maddesi ile birlikte değerlendirilmelidir.)
Fizik kimliğin
tespiti ile elde
edilen veriler,
kovuşturmaya yer
olmadığı veya
beraat kararı
üzerine C. Savcılığınca imha edilir.
Mahkûmiyet
kararı üzerine ise
kolluk tarafından
arşivlenir.
Ceza MuhakeKovuşturmaya yer olmadığı kararına itiraz süresinin dolması, itirazın mesinde Beden
reddi, beraat veya ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilip kesinMuayenesi,
leşmesi hâllerinde fizik kimliğin tespiti hükümleri uyarınca elde edilen Genetik İnceleveriler, Cumhuriyet Savcısının huzurunda ve uygun göreceği usullerle
meler ve Fizik
derhâl yok edilir ve bu husus tutanağa geçirilir. Mahkûmiyet kararı Kimliğin Tespiti
verilmesi hâlinde ise kolluk (diş izleri ise bu işlemi yapan sağlık kurulu- Hakkında Yönetşu) tarafından arşivlenir.
meliğin 16’ncı
Maddesi.
Mahkûmiyet kararını müteakip fiziki
kimliğin tespiti
maksadıyla alınmış olan verilerin
kolluk ve ilgili
sağlık kuruluşunca
korunması gerekmektedir.
* Ceza Muhakemesinde beden muayenesi, genetik incelemeler ve Ceza Muh. Beden
Mua., Genetik
fiziki kimliğin tespiti hakkında yönetmeliğin 15’inci maddesinin 1 ve
İncelemeler
ve
2’nci fıkralarına istinaden elde edilen verilerin mahkûmiyet kararı verilFizik Kimliğin
mesi halinde kolluk tarafından arşivlenmesi gerekmektedir.
Tespiti Hakkında
* Diş ağzındaki dişlerin incelenmesi neticesinde elde edilen diş izlerinin
Yönetmeliğin
ilgili sağlık kuruluşu tarafından arşivlenmesi gerekmektedir.
17’nci Maddesi.
Beden muayenesi Tabip raporları üç nüsha hâlinde düzenlenir. Raporu düzenleyen sağlık
ile ilgili ve diğer
kuruluşunca iki nüshası kapalı ve mühürlü zarf içerisinde ilgili Cumhu-
Ceza Muhakemesinde Beden
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
73
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
raporlar üç nüsha riyet Başsavcılığına, hâkimliğe veya mahkemeye en seri şekilde iletilir.
Muayenesi,
düzenlenir. Bir
Raporun bir nüshası raporu düzenleyen sağlık kuruluşunda kalır.
Genetik İncelenüshası sağlık
meler ve Fizik
kuruluşunda kalır.
Kimliğin Tespiti
Diğer iki nüshası
Hakkında Yönetkapalı zarf içerimeliğin 20’nci
sinde C. SavcılığıMaddesi.
na iletilir.
Muayeneye başka
kişinin girmemesi,
başka kişiden
örnek alınmaması
vb. konularda
gerekli güvenlik
önlemleri
C.Savcılığının
emri ile kolluk
kuvvetlerince
alınır.
Muayene edilmesi veya vücudundan örnek alınması amacıyla sevk
Ceza Muhakeedilen kişi dışında başka bir kişinin muayene edilmemesi ya da vücu- mesinde Beden
dundan örnek alınmaması için Cumhuriyet Başsavcılıklarınca gerekli
Muayenesi,
önlemler alınır. Tabip veya diğer sağlık mesleği mensuplarınca, sevk Genetik İnceleedilen kişinin kimliği konusunda şüpheye düşülmesi hâlinde durum
meler ve Fizik
derhâl Cumhuriyet Başsavcılığına bildirilir. Alınan, muhafaza edilen, Kimliğin Tespiti
nakledilen ve incelenen örneklerin değiştirilmemesi ve dış koşullardan Hakkında Yönetetkilenip bozulmaması için Cumhuriyet Başsavcılığı, kolluk, sağlık
meliğin 21’inci
kuruluşu ve bilirkişi tarafından gerekli tedbirlere başvurulur.
Maddesi.
Olay yeri inceleme
uzmanları “kıl, tüy,
lif, vb” maddeleri
hâkim kararı veya
C.Savcısı emrine
gerek duymadan
kişi vücudundan
alabilirler.
Ceza Muh. Bed.
Mua. Genetik
Kişinin vücut yüzeyinde bulunan atış artığı gibi biyolojik olmayan örİncelemeler ve
nekler, elbiseleri ve diğer eşyaları üzerinde bulunan örnekler ile vücut
Fizik Kimliğin
yüzeyinden başkasına ait olduğu açıkça belli olan kıl, tüy, lif gibi örnekTespiti Hakkında
ler olay yeri inceleme uzmanları tarafından alınabilir.
Yönetmeliğin
23’üncü Maddesi.
Beden muayenesi,
Ceza Muh. Bed.
vücuttan örnek
Mua. Gen. İnc. ve
alınması ve soy Beden muayenesi, vücuttan örnek alınması ve soy bağının araştırılmaFiziki Kimliğin
bağının araştırıl- sı hakkında alınacak hâkim veya mahkeme kararlarına itiraz edilebilir.
Tespiti Hakkında
ması hakkındaki İtiraz hâlinde Ceza Muhakemesi Kanununun ilgili hükümleri uygulanır.
Yönetmeliğin
hâkim kararlarına
24’üncü Maddesi.
“itiraz” edilebilir.
01 Haziran 2005 Tarih ve 25832 Sayılı
Resmi Gazetede Yayımlanan
SUÇ EŞYASI YÖNETMELİĞİ
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
* İspat aracı olarak yararlı görülen, suçta kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçun işlenmesinde kullanılmak üzere
Suç eşyasının
hazırlanan, suçtan meydana gelen, üretimi, bulundurulması, kullanıl- Suç Eşyası Yötanımı yapılmış ve
ması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşyasının ve suçla ilgili netmeliği’nin 1 ve
yönetmeliğin
ekonomik kazancın, muhafaza altına alınması, el konulması, elden 3’üncü Maddeleri.
amacı belirtilmiştir.
çıkarılması, iadesi, müsaderesi ve imhasına ilişkin işlemlerin yapılmasında uyulacak usul ve esasları düzenlenmiştir.
Suç eşyası ile ilgili
Suç Eşyası Yöişlemler
Suç eşyası ile ilgili işlemler, Cumhuriyet Başsavcılığının sürekli gözenetmeliği’nin
C.Savcılığı göze- tim ve denetimi altında Adalet Emanet Dairesince yürütülmelidir.
4’üncü Maddeleri.
timi ve nezareti
altında yürütül-
74
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
mektedir.
* Hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde
Cumhuriyet Savcısının, Cumhuriyet Savcısına ulaşılamadığı hâllerde
ise kolluk amirinin yazılı emri ile el koyma işlemini yapan kolluk
görevlilerince, suç eşyasına el konulduğuna dair bir tutanak düzenlenmelidir.
* El koyma tutanağına; el konulan eşyanın cinsi, miktarı, üzerindeki
Suç eşyasına el işaret, yazı ve numaraları, tür, marka, model ve ölçü gibi benzerlerinkonulması halinde den ayırt etmeye elverişli bütün nitelikleri, takdir ettirilen değeri, hangi
bir tutanak düzen- suçtan dolayı kimden, nereden ve ne suretle alınmış olduğu, soruşturlenmelidir.
ma evrakı numarası, hazır olan mağdur, suçtan zarar gören, şüpheli
veya sanık ile bunların vekil ya da müdafiinin, bilirkişi ve tanıklar ile
huzurda bulunan diğer kişilerin ve el koyma işlemini yapan kolluk
görevlilerinin açık kimlikleri, işlemin yeri, tarihi ve saati yazılmalı; ilgililerin imzası, imza bilmeyenlerin parmak izi alınmalı; okuma ve yazma
bilen şahısların adı, soyadı ve adresleri kendi el yazıları ile yazdırılarak, bu şekilde düzenlenen tutanak, soruşturma evrakına eklenmelidir.
Suç Eşyası Yönetmeliği’nin
5’inci Maddeleri.
* Hâkim kararı olmaksızın yapılan el koyma işlemi yirmi dört saat içinde
görevli hâkimin onayına sunulmalı,
El koyma işlemi 24 * Hâkim, kararını el koymadan itibaren kırk sekiz saat içinde açıklamaSuç Eşyası Yösaat içinde hâki- lıdır. Aksi hâlde el koyma kendiliğinden kalkacağından, el konulan
netmeliği’nin 5/ 4
min onayına
eşyanın bu süre içerisinde muhafazası için gerekli tedbirler, Cumhurive 5’inci Fıkraları.
sunulmalıdır.
yet Başsavcılığınca alınmalıdır.
* El koyma işlemi, suçtan zarar gören mağdura Cumhuriyet Başsavcılığınca gecikmeksizin bildirilmelidir.
* 10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silâhlar ve Bıçaklar ile Diğer
Aletler Hakkında Kanun kapsamına giren ve el konulan ateşli silâhlar
ve miktar itibarıyla Adalet Emanet Dairelerinde muhafazası
C.Başsavcılığınca sakıncalı görülen bu silâhlara ait mermilerle her türlü
patlayıcı, maddeler, cins, tür, marka, model, numara ve çap gibi benzerlerinden ayırmaya yeterli bütün nitelikleri ve değerleriyle, kullanılmaya elverişli olup olmadıkları, soruşturma sırasında C.Savcısı tarafından bilirkişi marifetiyle belirlendikten ve hangi suçtan dolayı kimden
ve nereden, ne suretle el konulmuş olduğu tespit edildikten sonra,
6136 sayılı kanun
mahkemece haklarında bir karar verilinceye kadar C.Başsavcılığının
kapsamında el
yazılı emri ile mahallî J.Birlik K.lıklarına ait mahfuz bina ve depolarda
konulan maddeler muhafaza altına alınmaktadır.
mahkeme tarafın* Adalet Emanet Memurluğunca bu madde kapsamına giren suç eşya- Suç Eşyası Yödan karar verilinsının emanet dairelerine giriş ve bu konu ile ilgili kayıt işlemleri, Yönet- netmeliği’nin 10 /
ceye kadar mahalli
2’nci Fıkrası.
meliğin 6 ncı maddesi gereğince yapıldıktan sonra, Jandarma Birlik
Jandarma bina ve
Komutanlığına ait bina ve depoların sorumlusu veya sorumlularına, ilgili
depolarında muC.Başsavcılıkları veya mahkemelerce yazılı olarak istendiğinde iade
hafaza altına
edilmek üzere, tüm bilgileri içeren bir tutanakla derhâl teslim edilmelidir.
alınmaktadır.
Bu tutanak üç nüsha olarak düzenlenmeli, bir nüshası teslim alana
verilmeli; diğer nüshalarından biri emanet memurluğunda, biri de
C.Başsavcılığında saklanmalıdır. Jandarma Birlik Komutanlığına teslim
olunan eşyanın, C.Başsavcılığı ve mahkemelerce istenmesi hâlinde,
depodan alınma ve depoya iade işlemi; Jandarma Birlik Komutanlığına
hitaben yazılıp, emanet memuru ile birlikte C.Savcısının imzalarını taşıyan ve eşyanın emanet memuruna teslimini öngören bir yazıya müsteniden yapılmalıdır. J.Birlik K.lığına teslim edilen eşya ile ilgili bilgiler, suç
eşyası esas defterindeki özel sütununa da işaret olunmalıdır.
Adli Emanet
Depolarında
tutulması gereken
defterler yönetmelikte açıkça belir-
Emanet Dairesinde;
* Suç Eşyası Esas Defteri,
* Kasa Defteri,
* Muhabere Defteri,
Suç Eşyası Yönetmeliği’nin
22’nci Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
75
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
tilmiştir.
* Zimmet Defteri tutulması gerekmektedir. Bu defterlerin içerdiği sütunlar, tahsis amaçlarına uygun şekilde eksiksiz olarak işlenmelidir.
Cumhuriyet Başsavcılığının uygun görmesiyle, uyuşturucu madde,
kıymetli eşya, para ve malvarlığı değerleri ile ateşli silâhlara ilişkin suç
eşyası hakkında ayrı ayrı numaralandırılmak suretiyle suç eşyası esas
defteri tutulabilir.
5275 SAYILI CEZA VE GÜVENLİK
TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN
GENEL KURAL
İnsan hakları,
eşitlik ve cezaların
işlevi de nazara
alınarak infazda
temel ilke, temel
amaç ve hapis
cezalarının infazında gözetilecek
ilkeler kanuni
düzenlemeye
kavuşturulmuştur.
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında nazara alınacak temel ilkeler;
* Hükümlüler veya tutuklular arasında eşitsizlik yaratacak muameleler- Ceza ve Güvenlik
de bulunmamak,
Tedbirlerinin
* Zalimane, insanlık dışı ve onur kırıcı davranışlarda bulunmamak İnfazı Hakkında
Kanun’un 2 ve
olarak gösterilmiştir. Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazında temel
amaç ise; Genel ve özel önlemeyi sağlamak ile tutuklu veya hükümlü- 3’üncü Maddeleri.
lerin sosyalleşmesini teşvik etmek olarak belirlenmiştir.
Ceza ve Güvenlik
Ceza infaz kurumTedbirlerinin
Ceza infaz kurumlarının türleri yeniden belirlenerek; kapalı, yüksek
larının türleri
İnfazı Hakkında
güvenlikli, kadın, çocuk, gençlik kapalı ceza infaz kurumları ile çocuk
yeniden belirlenKanun’un 8 ila
eğitim evleri şeklinde tasnife tâbi tutulmuştur.
miştir.
15’inci Maddeleri
Arası.
Cezaların infazının ertelenmesi iki durumda mümkün hale getirilmiştir.
Bunlar, hastalık ve hükümlünün isteği üzerine ertelemedir. Hastalık
Ceza ve Güvenlik
Cezaların infazının hükümlerine göre erteleme “akıl hastalığına tutulma” ve diğer hastalıkTedbirlerinin
ertelenmesi seların bulunması hallerine hasredilmek suretiyle iki ayrı sebebe bağlanİnfazı Hakkında
bepleri yeniden
mış ayrıca gebe olanlar bakımından da istisnai düzenlemelere yer
Kanun’un 16 ve
düzenlenmiştir.
verilmiştir. İstek üzerine erteleme ile ilgili olarak ise, hükümlünün iste17’nci Maddeleri.
miyle infazın ertelenmesi ve cezanın bölünerek infazına ilişkin yeni
hükümlere yer verilmiştir.
Akıl hastalığı
dışında ruhsal
hastalığı olan
hükümlülerin
cezalarının infazına ilişkin yeni
düzenlemelere yer
verilmiştir.
Hapsedilme ve diğer nedenlerden kaynaklanan akıl hastalığı dışında Ceza ve Güvenlik
ruhsal rahatsızlıkları bulunup da ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde
Tedbirlerinin
tutulmaları gerekli görülmeyerek infaz kurumlarına geri gönderilenlerin İnfazı Hakkında
cezalarının, belirlenen infaz kurumlarının mahsus bölümlerinde infaz Kanun’un 18’inci
edileceği hükme bağlanmıştır.
Maddesi.
* Haklarında kesinleşmiş hapis cezası içeren mahkûmiyet ve ödenmeyen adli para cezalarının hapse çevrilmesine ilişkin karar bulunanlar,
Hükümlülerin
Ceza ve Güvenlik
Cumhuriyet Başsavcılığının yazılı emriyle Ceza İnfaz Kurumuna gönkuruma alınma ve
Tedbirlerinin
derilmektedir. Hükümlüler; üstleri ve eşyaları arandıktan sonra kabul
kayıt işlemleri
İnfazı Hakkında
odalarına konulmakta ve hekim muayenesini müteakip kuruma yerleşyeniden düzenKanun’un 21’inci
tirme işlemleri başlatılmaktadır.
lenmiştir.
Maddesi.
* Ceza İnfaz Kurumuna alınan hükümlülerin ad ve soyadı, işledikleri
suç, cezaların türü ve süresi, mahkûmiyet ilamının tarih ve numarası
76
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ve infaza başlandığı gün “hükümlü defterine” kaydedilmelidir. Bu defterdeki sıra numarası aynı zamanda hükümlü numarasını da oluşturmaktadır.
* Tanıya yönelik hükümlülerin parmak ve avuç izi alınmakta, fotoğrafı
çekilmekte, kan grubu, vücutlarının dış özellikleri ve ölçüleri belirlenmektedir. Kayıt altına alınan söz konusu bilgiler hükümlünün
kişisel dosyasında ve elektronik ortamda saklanmaktadır. Bu bilgiler,
kanunun zorunlu kıldığı haller dışında hiçbir kurum ve kişiye verilmemektedir.
Ceza İnfaz Kurumuna alınma ve
kayıt işlemleri
tüzükte ayrıntılı
olarak belirtilmiş,
firar asayiş olaylarının önlenmesi
amacıyla hükümlülerin kişisel
bilgilerinin aynı
kurumda görevli
dış güvenlik görevlilerine verilebileceği hususunda
düzenlemede
bulunulmuştur.
* Haklarında kesinleşmiş hapis cezası içeren mahkûmiyet ve ödenmeyen adli para cezalarının hapse çevrilmesine ilişkin karar bulunanlar
Cumhuriyet Başsavcılığının yazılı emriyle kuruma alınmaktadır.
* Tanıya yönelik olarak hükümlülerin parmak ve avuç izi alınır, fotoğrafı
çekilmeli, kan grubu, vücutlarının dış özellikleri ve ölçüleri belirlenmek- Ceza İnfaz Kutedir. Bu amaçla gerektiğinde tıbbi konularda C.Başsavcılığının talebi rumlarının Yönetimi ile Ceza
ile dış güvenlik görevlileri ve diğer kamu kurum kuruluşlarından yardım
Güvenlik Tedbiralınabilmektedir.
lerinin İnfazı
* Kayıt altına alınan bilgiler hükümlünün kişisel dosyası ve elektronik Hakkında Tüzüortamda saklanmalı, bu bilgiler kanunların zorunlu kıldığı haller dışında ğün 67’nci Madhiçbir kurum ve kişiye verilmelidir. Talep halinde bilgi ve kayıtların
desi.
ilgililere verilip verilmeyeceğini C.Başsavcılığı değerlendirmelidir.
* Firar ve asayiş olaylarının önlenmesi amacıyla hükümlülerin kimlik
bilgileri, fotoğrafı, kişisel veya fiziksel özelliklerine ait bilgiler dış güvenlik görevlilerine verilebilmektedir.
Ceza infaz kurumlarına alınan
hükümlü ile yakınlarının ve ilgililerin
bilgilendirilmesi
imkânı getirilmiştir.
Kişinin temel hak ve hürriyetlerinin temini açısından bilgi alma hakkı
hükümlünün kendisine ve yakınlarına tanınmıştır. Hükümlülere, kuruma alındıklarında uygulanacak iyileştirme çalışmaları, disiplin suçları
ve cezaları, bilgi edinme ve şikâyet yolları, hak ve sorumlulukları gibi
konular ile kurumdaki yaşam biçimine uyum sağlamaları için gereken
bilgiler, kurum yöneticileri tarafından sözlü olarak anlatılır ve yazılı
olarak tebliğ olunur. İnfaz sonrası koruma ve yardım konusunda ayrıca
bilgi verilir. Türkçe bilmeyen yabancı uyruklu hükümlülere kendi dilinde,
mümkün olmadığında İngilizce, Fransızca veya Almanca olarak bildiri- Ceza ve Güvenlik
Tedbirlerinin
lir. Duyma ve konuşma engellilere işaret diliyle anlatılır. Görme engelliİnfazı Hakkında
lere ise kendi alfabeleri ile yazılmış kitapçık verilir.
Kanun’un 22’nci
Hükümlülerin ceza infaz kurumlarına alınmalarında, başka kuruma
Maddesi.
nakillerinde ve hastaneye yatırılmalarında, istekleri üzerine ailelerine
veya gösterdikleri kişilere; hükümlü yabancı ise, yazılı olarak karşı
çıkmaması hâlinde, uyruğu olduğu devletin diplomatik temsilcilik veya
konsolosluğuna durum bildirilir. Askerlik çağına giren, hâlen silâhaltında bulunan kişilerin ceza infaz kurumlarına alınmalarında, başka kuruma nakillerinde veya kurumda iken askerlik çağına girmeleri veya salıverilmeleri hâlinde durum, kayıtlı bulundukları askerlik şubesine bildirilir.
Hükümlülerin ölümü hâlinde de durum ailelerine derhâl bildirilir.
Bu değişikliklere göre; hükümlülerin kişisel özellikleri, bedensel, aklî ve
sağlık durumları, suç işlemeden önceki yaşamları, sosyal çevre ve
ilişkileri, sanat ve meslek faaliyetleri, ahlâkî eğilimleri, suça bakış
Hükümlülerin
gözlem ve sınıf- açıları, hükümlülük süreleri ve suç türleri belirlenerek, durumlarına Ceza ve Güvenlik
landırılması çağ- uygun infaz kurumlarına ayrılmaları ve bunlara göre saptanacak infaz
Tedbirlerinin
ve iyileştirme rejimi; gözlem, inceleme ve değerlendirme yöntemiyle İnfazı Hakkındaki
daş normlara
uygun olarak yeni çalışan gözlem ve sınıflandırma merkezlerinde veya kapalı ceza infaz Kanun’un 23’üncü
esaslara bağlan- kurumlarının bu hizmete ayrılan bölümlerinde yapılır. Hükümlüler,
Maddesi.
işledikleri suç tiplerine, gösterdikleri eğilimlere, tutum ve davranışları
mıştır.
nedeniyle sıkı gözetim ve denetim altında bulundurulmaları gerekip
gerekmediğine göre yüksek güvenlikli ceza infaz kurumlarına veya
normal güvenlikli ceza infaz kurumlarına veya açık ceza infaz kurumla-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
77
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
rına gönderilirler.
Hükümlünün
yükümlülükleri ve
çalıştırılmasına
ilişkin düzenlemeler getirilmiştir.
Hükümlünün yükümlülükleri olarak, cezayı çekme, güvenlik ve iyileş- Ceza ve Güvenlik
tirme programına uyma, sağlığın korunması kurallarına uyma, bina ve
Tedbirlerinin
eşyanın korunması olarak sayılmıştır. Ayrıca hükümlülerin kurum İnfazı Hakkındaki
hizmetlerinde ve kurum dışında çalıştırılmasının esas ve usulleri ile
Kanun’un 26ücretleri ve sosyal hakları ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
31’inci Maddeleri.
Ceza İnfaz Kurumlarında yapılacak
aramaların, gerektiğinde dış güvenlik görevlileri veya
kolluk kuvvetleri ile
veya diğer kamu
görevlilerince
ortaklaşa gerçekleştirilebileceği
esası getirilmiştir.
* Kurumlarda, odalar ve eklentilerinde, hükümlülerin üst ve eşyasında Ceza ve Güvenlik
habersiz olarak her zaman arama yapılabilir. Her ay bir kez arama
Tedbirlerinin
yapılmalıdır.
İnfazı Hakkındaki
* Aramalar; gerektiğinde dış güvenlik görevlileri veya kolluk kuvvetleri Kanun’un 36’ncı
Maddesi.
ile veya diğer kamu görevlilerince ortaklaşa gerçekleştirilebilmektedir.
* Hiçbir halde zincir veya demire vurmak gibi uygulamalara tedbir
Ceza ve Güvenlik
olarak başvurulmamalıdır.
Tedbirlerinin
Kelepçe ve bunun * Kelepçe ve bedensel hareketleri kısıtlayıcı araçlar; yetkili makam İnfazı Hakkındaki
gibi zorlayıcı
önüne getirildiğinde çıkarılmak kaydıyla, sevk ve nakil sırasında kaç- Kanun’un 50’nci
araçların kullanıl- mayı önlemek için, hekim talimat ve gözetiminde olmak üzere tıbbi
Maddesi.
ması ile ilgili ola- nedenlerle diğer kontrol usullerinin yetersizliği halinde hükümlünün
rak yeni esaslar kendisine veya başkalarına zarar vermesine veya eşyayı tahrip etmeJ.Tşk. Görev ve
belirlenmiştir.
sine engel olmak için kurumun en üst amirinin emriyle kullanılabilir.
Yetkileri Yönet* Kelepçe ve bedensel hareketleri kısıtlayıcı araçlar çocuk hükümlüleri
meliği Madde 66.
(18 yaşından küçükler) için uygulanmamalıdır.
Hükümlülerin nakil Hükümlülerin nakli dört temel nedene dayandırılmıştır. Bunlar; istek
sebepleri yeniden nedeniyle nakil (m. 54), disiplin nedeniyle nakil (m. 55), zorunlu nedenbelirlenmiştir.
lerle nakil (m.56), hastalık nedeniyle nakil (m. 57) dir.
Ceza ve Güvenlik
Ted. İnfazı Hak.
Kanun’un 53 58’inci Md.
* Hükümlülerin Ceza İnfaz Kurumuna veya başka bir yere götürülüp
getirilmesi sırasında, halkla bir araya gelmelerine ve başkaları tarafından görülmelerine engel olacak tedbirler alınmalıdır.
Nakillerde alına- * Hükümlü; havalandırma ve ışık durumu yetersiz araçlarla, eziyet Ceza ve Güvenlik
cak tedbirlerle ilgili verici veya onur kırıcı şekilde nakledilmemelidir. Nakil sırasında alınaTedbirlerinin
hususlar kanunda cak tedbirler, hükümlünün firarını önleyici ve yukarıda belirtilen engelle- İnfazı Hakkındaki
ri gerçekleştirici sınırları aşmamalı, birbirleriyle ve görevlilerle her hangi Kanun’un 58’inci
ayrıntılı olarak
bir tartışmaya girmelerini engelleyici boyutları geçmemelidir.
belirtilmiştir.
Maddesi.
* Açık ceza evi kurumları ile Çocuk Eğitim Evlerine nakiller kurum
görevlilerinin gözetiminde yapılmalıdır.
* Nakil sırasında hükümlünün iaşe ve bedensel ihtiyaçları giderilmelidir.
Hükümlünün hakları, güvenceleri ve kısıtlanması konusunda yapılan
değişiklikler şöylece sıralanabilir:
* Hükümlünün avukatlık mesleğinin icrası çerçevesinde vekâletname
Ceza ve Güvenlik
Hükümlünün
olmaksızın avukatıyla en fazla üç kez görüşebileceği, avukatların
Tedbirlerinin
hakları, güvence- vekâletnameleri olsa bile aynı anda birden fazla hükümlü ile görüşme
İnfazı Hakkındaki
leri ve bunların
yapamayacağı ve savunmaya ilişkin belgeleri, dosyaları ve müvekkilleri
Kanun’un 50 ve
kısıtlanmasına
ile yaptıkları konuşmaların kayıtlarının incelemeye tâbi tutulamayacağı
60 ila 62, 66 ila
ilişkin düzenleme- belirtilmiştir.
68 ve 76’ncı
lere yer verilmiştir. * Hükümlülerin kültür ve sanat etkinliklerine katılma ve ifade özgürlüğü
Maddeleri.
hakkı kanuni güvenceye kavuşturulmuştur.
* Hükümlülere; kütüphaneden yararlanma, süreli veya süresiz yayınlardan yararlanma, telefon ile haberleşme, radyo, televizyon yayınları
78
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ile internet olanaklarından yararlanma, mektup, faks ve telgrafları alma
ve gönderme, öğretimden yararlanma hakları tanınmıştır.
Hükümlülerin
Ceza ve Güvenlik
iyileştirme ve eğitim Birleşmiş Milletlerin hükümlüler hakkında uygulanacak minimum
Tedbirlerinin
programlarında
standart kuralları ve Avrupa Konseyinin tavsiye kararları dikkate alına- İnfazı Hakkındaki
uygulanacak ölçüt- rak hükümlüler hakkında eğitim, öğretim ve psikososyal programların Kanun’un 73, 75
ler ve usuller yeni- uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
ve 76’ncı Maddeden belirlenmiştir.
leri.
Hükümlü hakkında
uygulanacak
güvenlik tedbirleri,
muayene ve
tedavisi, sağlık
denetimi, hastaneye sevk işlemleri ile infazı engelleyecek hastalık
halleri yeni kurallara bağlanmıştır.
Geçmişte ceza infaz kurumlarının yönetiminde karşılaşılan sorunlar da Ceza ve Güvenlik
dikkate alınmak suretiyle, hükümlünün kendisine verilen yiyecek ve
Tedbirlerinin
içecekleri reddetmesi durumunda haklarında uygulanacak tedbir ve İnfazı Hakkındaki
işlemler ayrıntılı olarak düzenlenmiş, ayrıca muayene ve tedavisi, Kanun’un 78, 79,
sağlık denetimi, hastaneye sevk işlemleri ile infazı engelleyecek hasta- 80, 81 ve 82’nci
lık halleri yeni kurallara bağlanmıştır.
Maddeleri.
Hükümlülerin
dışarıyla olan
ilişkileri (ziyaret)
yeniden düzenlenmiştir.
Ceza ve Güvenlik
Kapalı ve açık ceza infaz kurumlarına hükümlüleri ziyaret amacıyla
Tedbirlerinin
veya görüşe gelen resmî heyet ve özel kişilerin uyacakları usul ve
İnfazı Hakkındaki
esaslar kurum güvenliğini tehlikeye sokmayacak şekilde yeniden düKanun’un 83, 84,
zenlenmiş, diğer genel ziyaret ile esas ve usulleri de ayrıntılı olarak
85 ve 86’ncı
düzenlenmiştir.
Maddeleri.
* Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanunun 86’ncı
maddesi gereğince, ceza infaz kurumuna girmek isteyenler, duyarlı
kapıdan geçmek, metal dedektörle ve şüphe halinde elle aranmayı
kabul etmek koşuluyla kuruma girebilmektedirler.
* Türk Ceza Kanunu’nun 297’nci maddesinin birinci fıkrasında sayılan,
Ceza İnfaz kurumsilâh, uyuşturucu veya uyarıcı madde veya elektronik haberleşme aracı
larına girmek
ile aynı maddenin ikinci fıkrası gereğince belirlenen;
isteyenlerin üzer- Silâhtan sayılmayan ancak, saldırı ve savunmada kullanılabilecek her
leri dedektör ve
elle aranmalıdır. türlü eşyanın,
- Elektronik haberleşme araçlarına ait sim kartı, batarya, şarj cihazının,
5275 Sayılı Ka- Firar kolaylaştırıcı her türlü delici, kesici alet ve diğer malzemenin,
nun’un 86’ncı
maddesinde
- Alkol içeren her türlü içeceğin,
belirtilen istisnalar - Kumar oynanmasına olanak sağlayan eşya ve malzemenin,
dışında aranmayı - Kurum revirinde kullanılanlar hariç her türlü kırmızı ve yeşil reçeteyle
kabul etmeyenler verilen ilaçların,
kurum içerisine
- Kurum idaresince incelenmek üzere alınanlar hariç, mahkemelerce
alınmamalıdır.
yasaklanmış veya kurum güvenliğini tehlikeye düşüren veya müstehcen haber, yazı, fotoğraf ve görüntü içeren malzemenin,
Ceza İnfaz Kuru- - Bakanlıkça görüntü ve ses almalarına izin verilen kişi, kurum ve
muna yasak olan kuruluşların yanlarında getirdikleri ile kurum idaresince kullanılmak
maddeleri sokan- üzere alınanlar hariç, ses ve görüntü almaya yarayan teyp, kamera,
lara ilgili yasa ve fotoğraf makinesi gibi araçların,
Adalet Bakanlığı- Hükümlü ve tutukluların eğitim, fikir ve sanat çalışmaları için Banın Genelgesi
gereğince yasal kanlıkça izin verilenler ile kurum idaresince kullanılmak üzere alınanlar hariç, bilgisayar, DVD, VCD ve benzeri araçların, görevliler
işlem yapılmalıdır.
dâhil hiç kimse tarafından kuruma sokulmasına izin verilmemesi
gerekmektedir.
* Ceza infaz kurumlarında yapılan aramalarda kuruma sokulması ve
bulundurulması yasak madde ve eşya ele geçirildiğinde, tanzim edilecek tespit tutanakları idarî ve adlî makamlara gönderilmelidir.
Ceza ve Güvenlik
Tedbirlerinin
İnfazı Hakkındaki
Kanun’un 86’ncı
Maddesi.
Adalet Bakanlığı
Ceza ve Tevkif
evleri Genel
Müdürlüğünün 22
Ocak 2007 tarihli
ve 45/1
Sayılı Genelgesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
79
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Hükümlülere izin
verme imkânı
getirilmiştir.
Ceza ve Güvenlik
Yüksek güvenlikli ceza infaz kurumlarında bulunanlar dışındaki hükümTedbirlerinin
lülere izin verilebileceği ve izinde geçen sürelerin hükümlülükte geçmiş
İnfazı Hakkındaki
sayılacağı hükme bağlanmıştır. Yeni Kanuna göre hükümlüler hakkınKanun’un 94, 95
da verilecek izinler mazeret izni, özel izin ve iş arama izni olmak üzere
ve 96’ncı Maddeüçlü bir ayrıma tabi tutulmuştur.
leri.
Kanunla, daha önce mevzuatımızda olmayan bir kurum düzenlenmiş
ve cezaları ertelenen, salıverilen veya haklarında hapis cezası dışında
herhangi bir tedbire hükmedilen hükümlünün toplum içinde izlenmesi,
Denetimli serbest- iyileştirilmesi, psiko-sosyal problemlerinin çözülmesi, salıverilme sonCeza ve Güvenlik
lik ve yardım
rası korunması ve yargılanan sosyal araştırma raporlarının düzenlenTedbirlerinin
merkezleri ile
mesi ve mağdurun korunması gibi görevleri yerine getirmek üzere
İnfazı Hakkındaki
koruma kurulları denetimli serbestlik ve yardım merkezleri, salıverilme sonrasında
Kanun’un
oluşturulacağı
hükümlülere iş sağlanması için koruma kurulları kurulması ve bu kurul104’üncü Maddehükme bağlanmış- ların kuruluşu, çalışma yöntem ve esaslarının çıkarılacak bir kanunla
si.
tır.
tespit edilmesi hükme bağlanmıştır. Bu hüküm paralelinde “Denetimli
Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Hakkında Kanun”
çıkarılarak, bu merkez ve kurulların kurulması, teşkilat ve görevleri
düzenlenmiştir.
Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde
yer alan kısa süreli hapis cezasının yaptırım seçeneklerinden kamuya Ceza ve Güvenlik
Kamuya yararlı bir
yararlı bir işte çalıştırmanın usulü düzenlenmiş ayrıca, yeni bir düzenTedbirlerinin
işte çalıştırma
leme olarak da, iki yıl veya daha az süre ile hapis cezasına mahkûm İnfazı Hakkındaki
usulü benimsenolanların cezalarının yarısını iyi hâlle geçirmeleri halinde geriye kalan Kanun’un 105’inci
miştir.
yarısının kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına mahkemece karar
Maddesi.
verilmesine imkân tanınmıştır.
Koşullu salıverilmeye ilişkin eski hükme göre daha ayrıntılı bir düzenleme yapılmıştır. Ölüm cezaları, müebbet ağır hapis cezasına dönüş- Ceza ve Güvenlik
Koşullu salıveril- türülen terör suçluları ile ölüm cezaları ağırlaştırılmış müebbet ağır
Tedbirlerinin
meye ilişkin usul hapis cezasına dönüştürülen veya ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis İnfazı Hakkındaki
ve esaslar yeniden cezasına mahkûm olan terör suçluları, koşullu salıverilme hükümle- Kanun’un 107 ve
düzenlenmiştir.
rinden yararlanamayacağı ve bunlar hakkında, ağırlaştırılmış müebGeçici 2’nci
bet ağır hapis cezasının, hayatları boyunca devam edeceği hükme
Maddeleri.
bağlanmıştır.
Mükerrerlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbiri düzenlenmiştir. Bilindiği üzere, 765 sayılı Türk Ceza Kanunundan farklı olarak
5237 sayılı Türk Ceza Kanununda verilen cezaların tekerrür nedeniyle
artırılması düzenlenmemiş ve bu husus infaz aşamasında dikkate
Mükerrerlere özgü alınarak ayrı bir koşullu salıverme hâli düzenlenmiştir. Tekerrür hâlinde
Ceza ve Güvenlik
infaz rejimi ve
işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan ağırlaştırılmış müebbet hapis
Tedbirlerinin
denetimli serbest- cezasının otuz dokuz yılını, müebbet hapis cezasının otuz üç yılını ve
İnfazı Hakkındaki
lik tedbirlerine
süreli hapis cezasının dörtte üçünü cezaevinde geçiren hükümlü koşulKanun’un 108’inci
ilişkin hükümlere lu salıvermeden faydalanabilecektir. Tekerrür nedeniyle koşullu salıMaddesi.
yer verilmiştir.
verme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en
ağırından fazla olamayacağı hükmü getirilerek adaletsizliğin önüne
geçilmek istenmiştir. İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması
durumunda hükümlü koşullu salıverme hükümlerinden faydalandırılmayacaktır.
Altı ay ve daha az
süreli hapis cezaEski Cezaların İnfazı Hakkındaki Kanunda belirtilen özel infaz usulleriKanun’un
larının özel infaz
ne ek olarak altı ay ve daha az süreli hapis cezalarının infazı da özel 110’uncu Maddeusullerine göre
usule (gece vakti infaz, hafta sonu infaz) bağlanmıştır.
si.
çektirilmesi hükme
bağlanmıştır.
Eski hükümlülerin, * Yıkıcı, bölücü ve irticai terör örgütlerinin üyelerinden, mahkûm olanlar Başbakanlık Per.
80
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınsabıkalı ya da
şüpheli ve serserilerin takipli şahıslar kategorisinde
Jandarma ve
Emniyet teşkilatı
tarafından izlenmesi gerekmektedir.
ve mahkûmiyeti son bularak tahliye edilenlerin, şartlı salıverilenlerin ve
tutukluluk haline son verilenlerin takipli şahıslar kategorisine alınması
gerekmektedir.
* İşlediği suç nedeniyle yargılanmış ve hüküm giymiş şahısların takip
ve kontrollerinin J.Gn. K.lığı ve Em. Gn. Md. lüğünce belirlenmiş esaslara göre yürütülmesi ve bu işlemlerin yürütülmesi esnasında KİHBİ
kayıtlarından istifade edilmesi gerekmektedir.
* Takipli şahısların kişinin ikamet ettiği yer İl ve İlçe Jandarma/Emniyet
birimlerince yerine getirilmesi ve şahıs hakkında 3 ayda bir İl Jandarma
K.lığına veya Emniyet Müdürlüğüne bilgi verilmesi gerekmektedir.
* Başbakanlığın Genelgesine istinaden; takipli şahıs kategorisine giren
kişilerin cezaevinden tahliyeleri esnasında ilgili C.Savcılığınca “Örnek
Form–1” tanzim edilerek ikamet edilecek olan İl Valiliğine (Emniyet
veya Jandarma Sorumluluk esasına göre) gönderilmesi gerekmektedir.
(JGY.113-1 ve 2803 Sayılı Jandarma Teşkilatı, Görev ve Yetkileri
Yönetmeliğinin 42/e fıkrası)
lanamaz.
ve Prens. Gn.
Md. lüğünün 03
Nisan 2001 tarih
ve B.02.0. PPG.
0.12-320-5297-5
Sayılı Genelgesi.
KİHBİ Bilgi Top.
İş ve İşlemleri ile
Emn. Gn. Md.
lüğü ve J.Gn.
K.lığı Bünyesinde
Bil. Top. Büro ve
Ks. larının gör.
Ytk.ve Sor. Yön.
3298 SAYILI UYUŞTURUCU MADDELER VE
2313 SAYILI UYUŞTURUCU MADDELERİN
MURAKABESİ HAKKINDA KANUN
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Uyuşturucu maddelerin alımı,
satımı, imali, ithali
ve ihracı ile ilgili
hususlar Bakanlar
Kurulunun tespit
edeceği esaslara
göre yürütülmektedir.
* Çizilmiş veya çizilmemiş haşhaş kapsülleri ile ham afyon, tıbbi afyon
ve morfin evsafını haiz afyon alkaloidleri, tuzları, esterleri ve eterleri;
koka yaprağı ve bunun alkaloidleri, tuzları, esterleri ve eterleri ile Sağ3298 sayılı Kanulık ve Sosyal Yardım Bakanlığınca tayin olunacak diğer uyuşturucu
nunun 1’inci
maddelerin alımı, satımı, imali, ithali ve ihracı ile ilgili hususlar Bakanlar
Maddesi.
Kurulunun tespit edeceği esaslara göre yürütülür.
* Bahis konusu maddelerin elde edildiği bitkilerin yurt içinde ekimi ve
araştırması izne tabidir
Haşhaş ekilecek
yerler, Bakanlar
Kurulunca tespit
edilir. Tespit ve
ilan edilen yerde
haşhaş ekmek
isteyenler ilgili
kuruluştan “izin”
almak zorundadır.
Haşhaş ekilecek, afyon ve kapsül üretilecek yerler memleketin tarımsal
ve ekonomik durumu, yurt içi ihtiyacı, ihraç imkânları ve mevcut stok
durumuna göre her yıl Bakanlar Kurulunca tespit edilir ve kararname
en geç 1 Temmuza kadar yayımlanır. Bu konuda yeni bir karar alınmaması halinde, önceki kararname hükümlerinin uygulanmasına
devam olunur.
Kamu kurum ve kuruluşlarınca bilimsel araştırmalar için yapılacak
ekilişler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.
Tespit ve ilan edilen yerlerde haşhaş ekimi yapacaklar ilgili kuruluştan
izin belgesi almakla yükümlüdür. İzin belgeleri bir üretim yılı için geçerli
olup, başkasına devir edilemez.
3298 Sayılı Kanununun 2’nci
Maddesi.
Haşhaş ve afyon
üretimi ile ilgili
yasaklara aykırı
hareket edenlere
ve kontrol görevini
yerine getirmeyen
muhtar ile kolluk
görevlilerinin Türk
Ceza Kanunu’nun
ilgili hükümlerine
* Ham afyon, hazırlanmış afyon, tıbbi afyon ve bunların müstahzarları
Türk Ceza Kanununun uygulanmasında uyuşturucu maddelerden
sayılır.
* İzinsiz olarak haşhaş ekimi (tohumun toprağa ekilmesinden ürünün
hasadına kadarki süreç içerisinde) yapan kişinin bir yıldan beş yıla
kadar hapis ve adlî para cezası,
* İzin almış olmakla birlikte, bilerek belgesinde belirtilen alandan fazla
yerde veya izin belgesinde kayıtlı yerden başka yerde haşhaş ekimi
yapan kişinin altı aydan üç yıla kadar hapis ve adlî para cezası,
* İzinsiz ham afyon üretenlerin, Türk Ceza Kanunu’nun 188’inci hüküm-
3298 Sayılı Kanun’un 4’üncü
Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
81
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
göre cezalandırıl- lerine göre,
ması gerekmekte- * İzin belgesinde tespit edilen miktardan az ham afyon veya kapsül
dir.
teslim eden üreticilerin, fiil suç oluşturmadığı takdirde, mahallî mülkî
amir tarafından eksik teslim edilen miktarların teslim anındaki baş alım
fiyatının iki misli kadar idarî para cezası,
* Kontrol ve denetim görevini yerine getirmeyen muhtarlar ve kolluk
görevlilerinin, Türk Ceza Kanunu hükümlerine göre cezalandırılması
gerekmektedir.
* Yukarıda tanımlanan suçların ekim bölgesi içinde işlenmesi halinde,
21/3/2007 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun
23’üncü maddesi hükümleri uygulanmamalıdır.
Tıbbi afyon ile müstahzaratının ve morfin ve bütün milhlerinin ve morfinin uzvi hamızlarla veya küul cezriyle birleşmesinden mütehassıl bütün
Tıbbi amaçla bazı eterlerinin ve bunların milhlerinin ve koka yaprağı, ham kokain ve 2313 sayılı Uyuşuyuşturucuların
kokain ekgonin ve tropokokain ile bütün milhlerinin ve % 0,20 gramdan turucu Maddelerin
ithal, ihraç ve
fazla morfin ve milhlerini ve % 0,10 gramdan fazla kokain ve milhlerini
Murakabesi
satışı Sağlık
muhtevi bütün müstahzarların ve ökodal (Eugodal), dikodit (Dicodide)
Hakkında KaBakanlığının
ve Dilodit (Diloudide), Asedikon (Acedicone) ve bunların terkibi kimyenun’un 1’inci
iznine bağlıdır.
visinde bulunan maddelerde bütün müstahzarlarının ithal, ihraç ve
Maddesi.
memleket içersindeki satışı Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinin
murakabesine tabidir
Afyon ile ilgili
uluslar arası
sözleşmede belirtilen uyuşturucuların ve esrarın
ihzar, ithal, ihraç
ve satışı yasaktır.
Esrar yapmak için
kenevir ekilmesi
de yasaktır.
2313 sayılı Uyuş* Afyon mukavelenamesinde tarif edilen ve müstahzar afyon namı turucu Maddelerin
verilen maddenin ihzar, ithal, ihraç ve satışı memnudur.
Murakabesi
Hakkında Ka* Münhasıran esrar yapmak için kenevir ekilmesi ve her ne şekilde
nun’un 2 ve
olursa olsun esrarın ihzar, ithal, ihraç ve satışı yasaktır.
3’üncü Maddeleri.
Bakanlar Kurulu
veya ilgili Bakanlık
tıbbi, ilmi ve tarım2313 sayılı Uyuşsal ihtiyaçlar için
turucu Maddelerin
ruhsat sahibi ecza Tıbbi, ilmi ve tarımsal ihtiyaçlar için Bakanlar Kurulu veya ilgili Bakanlık
Murakabesi
ticarethaneleri
ruhsatlı eczacılar aracılığı ile bazı uyuşturucu maddelerin ihzar, ithal,
Hakkında Kaaracılığı ile bazı ihraç ve satışına izin verebilir.
nun’un 4 ila
uyuşturucu mad18’inci Maddeleri.
delerin ihzar, ithal,
ihraç ve satışına
izin verebilir.
İzinsiz olarak
ülkeye sokulurken
veya ülke içinde
satılırken yakalanan veya yetkili
olmayan kişiler
yanında bulunan
uyuşturucular
kolluk görevlileri,
vb. görevliler
tarafından bir
tutanak düzenlenmek suretiyle
zapt edilir ve
muhafaza altına
Gümrüklerden ülkeye izinsiz sokulmaya çalışılan veya ülke içinde
izinsiz satıldığı görülen ve her ne surette olursa olsun kanuni yetkisi
olmayanlar yanında bulunan uyuşturucu maddeler, zabıtanın, gümrük
ve tekel memurlarının, sağlık ve sosyal yardım bakanlığı müfettiş ve
müdürlerinin, hükümet tabiplerinin, sağlık ocağı tabiplerinin, hudut ve 2313 sayılı Uyuşsahiller sağlık teşkilatı memurlarının herhangi birisi tarafından bir turucu Maddelerin
Murakabesi
tutanak düzenlemek suretiyle zapt edilir. Gerek bunlar, gerekse izinsiz
Hakkında Kaimal edilen veya ihraç edilmek istenirken Tekel İdaresi tarafından zapt
nun’un 20’nci
olunanlar sahipleri belli olsun veya olmasın suç delili olarak
Maddesi.
C.Savcılığınca muhafaza altına alınırlar.
Zapt edilen uyuşturucu maddenin cins, vasıf ve miktarının kesin olarak
saptanması amacıyla analizlere yetecek kadar örnek madde alınarak
usulüne uygun şekilde ilgili laboratuarlara gönderilir.
Soruşturma veya kovuşturma esnasında müsaderesine karar verilen
82
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
alınmak üzere
uyuşturucu maddeler gereği yapılmak üzere mühürlü olarak mahalli
C.Savcılığına sevk mülki amirliğe teslim edilir.
edilir.
Soruşturma veya kovuşturma esnasında müsaderesine karar verilmeyenler ile örnek olarak alınan uyuşturucu maddeler ancak hükmün
kesinleşmesinden sonra, sahibi belli olmayan cins, vasıf ve miktarları
tespit edilmiş uyuşturucu maddeler ise müsadere kararı verildikten
sonra mahalli mülki amirliğe teslim edilmelidir.
(Ek:27/2/2003-4819/1 md.) Yönetmelikte belirlenecek esaslar dâhilinde,
uyuşturucu madde arama köpeği eğitiminde kullanılmak üzere, ihtiyaç
duyulacak cins ve miktarda uyuşturucu madde, İçişleri Bakanının talebi
üzerine, İçişleri Bakanlığının ilgili bağlı kuruluşlarına; Millî Savunma
Bakanının talebi üzerine TSK’ ya; uyuşturucu maddelerin tıbbî amaçlı
olarak kullanılabilirliğini araştırmak üzere ihtiyaç duyulacak cins ve miktarda uyuşturucu madde ise Tarım ve Köy İşleri Bakanının talebi üzerine
Tarım ve Köy İşleri Bakanlığının ilgili bağlı kuruluşlarına teslim edilir.
Mahkemece mü2313 Sayılı Uyuşsaderesine karar
turucu Maddelerin
verilen uyuşturucu- * Müsaderesine karar verilen uyuşturucu maddeler, Valinin görevlendiMurakabesi
lar Valilik ve İl
receği bir yetkilinin başkanlığındaki ve İl Savcısının veya yardımcısının
Hakkında KaC.Savcılığının
nezaretçi olarak katıldığı heyet huzurunda imha edilmelidir.
nun’un 21’inci
katılımı ile imha
Maddesi.
edilir.
“Kenevir” Tarım ve
Köy işleri Bakanlığından izin alınarak ekilebilmektedir. Kenevir ekim
alanları bakanlıkça
belirlenmekte, izin
almadan veya
ekim alanı dışında
kenevir ekenler
adli para cezası
veya hapis cezası
ile tecziye edilmektedir.
Zapt olunun kenevir ise kolluk
görevlilerince imha
edilmektedir.
Lif, tohum, sap ve benzeri amaçlarla kenevir ekimi, Tarım Orman ve
Köy işleri Bakanlığının iznine tabidir. Bakanlık, bu gibi amaçlarla kenevir ekimi yapılacak yerleri tespit, ilan ve üretimini kontrol eder.
* Her ne maksatla olursa olsun izinsiz olarak kenevir yetiştirmek yasaktır. İzinsiz yetiştirilen kenevir bitkisi, Tarım Orman ve Köy işleri Bakanlığı teşkilatında görevli Ziraat Mühendislerinin, bunların bulunmadığı 2313 Sayılı Uyuşyerlerde ziraat teknisyenlerinin vereceği rapor üzerine mahallin en turucu Maddelerin
büyük mülki amirinin emriyle zabıta tarafından imha edilir veya ettirilir.
Murakabesi
İmhada kullanılacak araç ve gereçler, J.Gn. K.lığı bütçesine konulan Hakkında Kanuödenekten sağlanır. İmha dolayısıyla ortaya çıkan masraf, sonradan
nun 23’üncü
izinsiz ekim yapanlardan tahsil edilir.
Maddesi.
* İzin belgesi almadan ya da izin belgesi almasına rağmen bilerek
belgesinde belirtilen alandan fazla yerde veya izin belgesinde kayıtlı
yerden başka yerde kenevir ekimi yapan kişinin, adlî para cezası ile
cezalandırılması gerekmektedir.
* Münhasıran esrar elde etmek amacıyla kenevir ekimi yapan kişi hapis
cezası ile cezalandırılmalıdır.
Saplarından lif ile kâğıt ve yakacak ham maddesi, tohumlarından yağ
ve dişi bitkilerin çiçekli veya meyveli dal uçlarından esrar elde edilebiKenevir ekim
len, mahalli olarak bazı yörelerde kendir, Hint Keneviri, çedene veya
bölgelerinin belir- çetene olarak isimlendirilen bitkilere kenevir denmektedir.
Kenevir Ekimi ve
lenmesi ve kontroKontrolü HakkınKenevir ekim yapılacak bölgelerin tespiti, ekimlerin izine bağlanması, da Yönetmelik.
lü yönetmelikte
gerekli kontrollerin yapılması ve izinsiz ekimlere yapılacak işlemlere ait
belirlenmiştir.
usul ve esaslar yönetmelikte ayrıntılı olarak belirtilmiştir.(21.10.1990
gün ve 20672 sayılı Resmi Gazete)
Uyuşturucu maddelerle ilgili yükümlülüklerini ihlal
eden ecza ticarethaneleri sahipleri
mahkemece
cezalandırılır ve
faaliyetten men
Uyuşturucu maddelerle ilgili; yükümlülükler ve cezaları şunlardır:
* Uyuşturucu maddeleri yasanın 15’inci maddesinde zikredilenlerden 2313 sayılı Uyuşbaşkalarına satan ecza ticarethaneleri sahip ve mesul müdürleri ile turucu Maddelerin
Murakabesi
tabip reçetesi olmadan satan eczane sahip veya mesul müdürleri Türk
Hakkında KaCeza Kanununun ilgili maddeleri gereğince cezalandırılırlar.
* 17’nci maddede yazılı vesikaları almayı ihmal eden veya saklamaya nun’un 24, 25 ve
mecbur olduğu vesikaları saklamayan yahut bu kanunda zikredilen 26’ıncı Maddeleri.
defterleri tutmayan ecza ticarethaneleri sahip ve mesul müdürleri
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
83
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
olunur.
mahalli mülki amir tarafından idari para cezası verilmektedir.
* Yukarıda belirtilen sebeplerden dolayı veyahut uyuşturucu maddelere
ait kayıtları gayrimuntazam tuttuğundan dolayı mükerreren mahkûm
olan ecza ticarethaneleri sahipleri ve mesul müdürleri Sıhhat ve İçtimai
Muavenet Vekâleti tarafından uyuşturucu maddeler alıp satmasından
muvakkaten veya daimi olarak menolunabilirler.
Bu kanun ve Türk
Ceza Kanununda
düzenlenen uyuşturucu suçları
ihtisas mahkemelerince takip ve
muhakeme olunur.
2313 Sayılı UyuşBu kanun ve Türk Ceza Kanununda düzenlenen uyuşturucu suçları turucu Maddelerin
ihtisas mahkemelerince takip ve muhakeme olunur.
Murakabesi
Hakkında KaBu suçları iftira cürümünü teşkil edecek surette isnatta bulunan müfterinun’un 27’nci
lerin muhakemesi de ihtisas mahkemelerince görülür.
Maddesi
2313 Sayılı uyuşturucu maddelerin
murakabesi hakkındaki kanununun 21 nci maddesi gereğince
yönetmelik ihdas
edilmiştir.
2313 Sayılı UyuşUyuşturucu madde ile ilgili suç eşyasının zaptı, tutanak düzenleme, turucu Maddelerin
örnek alınması, bilimsel araştırma ve analize tabi tutulma şekli, uyuştuMurakabesi
rucu madde ve numunelerin muhafazası, müsaderesi, imha ve diğer
Hakkında Kahususlar yönetmelikte ayrıntılı olarak belirtilmiştir. (21 Kasım 1982 gün nun’un Uygulanve 17875 sayılı Resmi Gazete)
masına İlişkin
Yönetmelik.
Birleşmiş Milletler
Teşkilatı tarafından çıkarılan ve
TBMM tarafından
onaylanan uluslar
arası sözleşme
hükümlerine göre
uyuşturucu kapsamına alınan
maddeler; Sağlık
Bakanlığının izni
ile imal, ithal,
ihraç, alım, satım
ve bulundurulabilir. Aksine davranışlar mülki amir
tarafından cezalandırılır. (Adli
para veya hapis
cezası)
“1988 tarihli Uyuşturucu ve Psikotrop Maddelerin Kaçakçılığına Karşı
Birleşmiş Milletler Sözleşmesine” Ek I ve II Numaralı Tablolar ile bu
Tabloların değişikliklerinde yer alan maddelerin imali, ithali ve ihracı,
nakli, bulundurulması, alımı ve satımı Sağlık Bakanlığının iznine bağlıdır.
* Yukarıdaki fıkraya göre izin verilirken ilgili kuruluşlardan görüş alınması ve izin verme esas ve usullerinin Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak Uyuşturucu Madyönetmelikte gösterilmesi gerekir.
delerin Murakabesi Hakkında
* Birinci fıkrada belirtilen maddelerden herhangi birini izinsiz imal, ithal
Kanun’un EK
ve ihraç edenler, nakledenler veya bulunduranlar, satın alanlar veya
satanlara, mahallî mülkî amir tarafından idarî para cezası, ayrıca, bu 1’inci Maddesi.
maddelerin mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilmektedir.
* Birinci fıkrada belirtilen maddelerden herhangi birini, uyuşturucu veya
uyarıcı maddelerin imalatında kullanılmak amacıyla imal, ithal veya
ihraç edenlerin nakledenler veya bulunduranların, satın alan veya
satanların Türk Ceza Kanununun 188’inci maddesine göre cezalandırılması gerekmektedir.
* Kırtasiye malzemesi, boya incelticisi gibi maddeler ile yapıştırıcı
olarak kullanılan ve uçucu madde ihtiva eden ürünleri, solumak, koklamak yoluyla veya başka bir şekilde kişilerde bağımlılık yapabilen
ürünlerin kontrolünü sağlamak, özellikle çocukların erişimini ve kullanımını önleyerek onları bu maddelerin zararlı etkilerinden korumak 5898 Sayılı UçuUçucu maddelerin amacıyla 5898 sayılı kanun ihdas edilmiştir.
cu Maddelerin
zararlarından
Zararlarından
*
Söz
konusu
Kanun’un
2/1
ve
3’ünci
fıkralarına
aykırı
olarak
yukarıda
insanları ve özelİnsan Sağlığının
belirtilen
ürünleri
çocuklara
satanlar
ile
üretim
veya
kullanım
yerlerinde
likle de çocukları
Korunmasına
korumak maksa- çocukları çalıştıranlar hakkında 5237 sayılı TCK’nin 194’üncü maddesi
Dair Kanun’un 1,
gereğince,
“Sağlık
İçin
Tehlikeli
Madde
Temini”
suçundan
adli
işlem
dıyla, kanun ihdas
2 ve 3’üncü
başlatılmalıdır.
edilmiştir.
Maddeleri.
* Anılan Kanun’un 2/ 4, 5 ve 7’nci fıkralarına aykırı olarak, yasa kapsamına giren ürünlerin eğitim ve öğretim kurumlarında kullanılması,
ürünlerin üretildiği ve kullanıldığı yerlerde gerekli sağlık tedbirlerinin
alınmaması ile ürünlerin dış ve varsa iç ambalajlarına sağlığa zararlı
olduğu ve çocuklara verilmeyeceği hususunda resim ve yazı yazılma-
84
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ması halinde, mülkî amir marifetiyle Kabahatler Kanunu gereğince,
idarî para cezası uygulamasında bulunulmalıdır.
Uyuşturucu maddelerin uyuşturucu
madde arama
köpeği eğitimi ve
bilimsel araştırmalarda kullanılması
ile ilgili olarak
yönetmelik ihdas
edilmiştir.
Uyuşturucu Maddelerin, UyuştuUyuşturucu maddelerin arama köpeği ve idarecisi eğitimi ve bilimsel
rucu Madde
amaçlar için kullanılması İçişleri Bakanlığı ve Milli Savunma BakanlığıArama Köpeği
nın talebine istinaden yapılmaktadır. Bu konuda ayrıntılar yönetmelikte Eğitimi ve Bilimbelirtilmiştir. (13.09.2004 gün ve 25582 sayılı Resmi Gazete)
sel Araştırmalarda Kullanılmasına
Dair Yönetmelik.
Kolluğun; Afyon ve
uyuşturucu maddelerle ilgili kontrol
yetkisi verilmiştir.
3298 Sayılı Uyuşturucu Maddelerle
Çizilmiş veya çizilmemiş haşhaş kapsülleri ile ham afyon, tıbbi afyon ve
İlgili Kanun’un
morfin evsafını haiz afyon alkaloitleri, tuzları, esterleri ve eterleri; koka
4’üncü Maddesi
yaprağı ve bunun alkaloitleri, tuzları, esterleri ve eterlerinin kontrolü
ve Alt Bentleri ile
kolluk tarafından yapılmaktadır.
Uygulama Yönetmeliği.
Yasak olan bölgelerde veya izin
verilen yerlerde
kaçak olarak
ekilen ve kemale
ermeden yakalanan haşhaşların;
masrafları ekici
tarafından karşılanmak suretiyle
sürülmek, biçilmek, ezilmek,
gömülmek veya
yakılmak suretiyle
imha edilmesi
gerekir.
Yasak olan bölgelerde veya izin verilen yerlerde kaçak olarak ekilen ve
kemale ermeden kolluk kuvvetlerince veya Ofis tarafından yapılan
duyurma sonucu yakalanan haşhaşlar mahalli mülki idare amirlerinin Haşhaşın Ekimi,
Kontrolü, Topemri ile mahalli emniyet ve Jandarma kuvvetleri ve Ofis teşkilatından
yararlanmak ve masrafları ekici tarafından karşılanmak suretiyle sü- lanması, Değerlendirilmesi,
rülmek, biçilmek, ezilmek, gömülmek veya yakılmak suretiyle imha
İmhası, Satın
ettirilir.
alınması, SatılKolluk teşkilatıyla orman muhafaza memurları, kır bekçileri, ihtiyar
ması, İhracı ve
heyeti üyeleri ve köy kolcuları, bu hususların tatbikinde kanunlara
İthali Hakkındaki
aykırı bir işlemle karşılaştıkları takdirde keyfiyeti bağlı bulundukları
Yönetmeliğin 7 ve
mercilere haber vermek zorundadırlar.
17’nci Maddeleri.
(18 Nisan 1988-88/12850 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ve 4 Mayıs
1988 gün ve 19804 sayılı Resmi Gazete)
Uyuşturucu maddelerin ekim ve
istihsalinin, imalinin, istihracının,
hazırlanması ile
ilgili hususlar
düzenlenmiştir.
* Kendi anayasa hükümleri baki kalmak kaydı ile her taraf uyuşturucu
maddelerin işbu Sözleşme hükümlerine uygun olmayan bir şekilde
yapılacak ekim ve istihsalinin, imalinin, istihracının, hazırlanmasının,
elde bulundurulmasının, arzının, satışa arzının, dağılımının, satın Uyuşturucu Madalınmasının, satışının, herhangi bir maksatla tesliminin, simsarlığının, delere Dair 1961
gönderilmesinin, transit olarak sevkinin, naklinin, ithal ve ihracının veya Tek Sözleşmesisözü geçen tarafın görüşüne nazaran, işbu Sözleşme hükümlerine nin 36 ‘ncı Madaykırı olabilecek her türlü fiillerin kasden yapılmalarının cezayı müsteldesi
zim memnu fiiller teşkil etmeleri ve ağır cürümlerin uygun bir cezaya ve
bilhassa hapis ve diğer hürriyetten mahrumiyet cezalarına müstahak
kılınmaları için gerekli tedbirleri alacaklardır.
* Bolvadin Afyon Alkoloidleri Fabrikasında üretilen uyuşturucu maddelerin 1 Kg kadar olan numune sevkinin Fabrikanın Özel Güvenlik teşkiAlkaloid sevkleri- latının alacağı tedbirlere göre yapılması gerekmektedir.
İçişleri ve Tarım
* Bolvadin Afyon Alkoloidleri Fabrikasında üretilen numune niteliği
nin güvenli bir
ve Köy İşleri
şekilde yapılabil- olmayan ve 1 Kg aşan uyuşturucu maddelerin, fabrikanın zırhlı araçlaBakanlığı arasınrı,
özel
güvenlik
personeli
ve
Afyon
İl
J.K.lığının
zırhlı
nakil
aracının
mesi ile ilgili olarak
da imzalanan 31
alınacak tedbirler yakın çevre emniyeti sağlama sorumluluğunda yapılmaktadır.
Ekim 1995 Tarihli
protokolle belir* Sevkiyatın yol güvenliğinin sağlanması ilgili olarak intikal güzergâProtokol.
lenmiştir.
hındaki İl Emniyet Müdürlüğü veya İl J.K.lığınca gerekli emniyet
tedbirleri alınmakta olup, eskort görevi İl Emniyet Müdürlüğüne ait
bulunmaktadır.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
85
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Sevkiyatın safahatının sorumlu kolluk birimlerince; Afyon İl J.K.lığına,
TMO ilgili birimlerine ve J.Gn. K.lığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü
Harekât Merkezine bildirilmesi gerekmektedir.
5607 SAYILI
KAÇAKÇILIKLA MÜCADELE KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Kaçakçılığı önleme, izleme ve
soruşturma amacıyla özel bir kanun
çıkarılmıştır.
* Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun amacı, “kaçakçılık suçları ile
cezaları ve kaçakçılığı önleme, izleme, soruşturma, yargılama usul ve
esaslarını belirlemek” olarak gösterilmiştir.
* 10 Temmuz 2003 tarihinde resmi gazetede yayımlanan 4926 sayılı
Kanun; 21 Mart 2007 tarihinde 5607 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılmıştır.
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu’nun 1’inci
Maddesi.
* Mülkî amirler, Gümrük Müsteşarlığı personeli ile Emniyet Gn. Md.
lüğü, J.Gn. K.lığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığına bağlı personel bu
Kanunun suç saydığı fiilleri önleme, izleme ve soruşturmakla yükümlü
olup, kaçakçılık olaylarından haberdar olmaları halinde bu Kanunun
Bu kanunda ka- kendilerine yüklediği görevleri hemen yerine getirmeye mecburdur.
çakçılığı önleme, * Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla görevli olanlar operasizleme ve soruş- yon gerektiren kaçakçılık olaylarından haberdar olduklarında kanunî
turma görevi mülki görevlerini yapmaya başlar ve aynı zamanda mahallin en büyük mülkî
idare amirleri ve amirine bilgi verirler.
kolluk kuvvetlerine * Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla görevli olanların kaçakverilmiştir.
çılık suçları ile ilgili bilgi ve belge talepleri, kamu veya özel, gerçek
veya tüzel kişilerce, savunma hakkına ilişkin hükümler saklı kalmak
kaydıyla eksiksiz karşılanmak zorundadır.
Kaçakçılık olaylarını ihbar edenlerin kimlikleri, izinleri olmadıkça veya
ihbarın niteliği haklarında suç oluşturmadıkça açıklanamamaktadır.
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu’nun 19’uncu
Maddesi.
Kaçakçılık fiilleri
kolluk kuvvetlerince iki tanık huzurunda tutulan
tutanak ile belgelenmektedir.
Kaçakçılık olaylarının eski 4926
sayılı kanunun 29
ncu maddesine
istinaden gümrük
idarelerine kolluk
tarafından bildirilmesi zorunluluğu
ortadan kalkmış
olup, yeni yasa
gereğince bu
hususun davaya
iştirak maksadıyla,
mahkemelerce
gümrük idarelerine
bildirilmesi gerekmektedir.
Kaçakçılık fiilleri-
Kaçakçılık suçlarının izlenmesine ilişkin tutanakların;
* Tarih, yer, düzenleyenlerin unvan ve isimleri, hâkim kararının tarih ve
sayısı ile mülkî amirin veya Cumhuriyet Savcısının yazılı emri ile yapılması durumunda emrin tarih ve sayısını,
* Olay ve kanıtlarını, suç konusu eşya ve taşıma araçlarının ayrıntılı
olarak türü, kapsamı, miktar ve nitelikleri ile nerede ve ne suretle el
konulduklarını,
Kaçakçılıkla
* Şüphelinin kimlik, iş ve ikamet yeri ifadesini kapsaması ve imza altına Mücadele Kanualınması gerekmektedir.
nu’nun 18 ve
* Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla görevli mülki amirlik 20’nci Maddeleri.
veya kolluk kuvvetleri, bu kanun kapsamına giren suçlara ilişkin tutanaklar ve soruşturma belgelerini bir müzekkere ile doğrudan yetkili ve
görevli Cumhuriyet Savcılığına göndermelidir.
* Kaçakçılık kanununda tanımlanan suçlar dolayısıyla açılan davalarla
ilgili olarak yetkili mahkeme tarafından hazırlanan iddianamenin bir
örneğinin müdahil olunması maksadıyla, ilgili gümrük idaresine gönderilmesi gerekmektedir.
Kaçakçılık fiillerinin nitelikli halleri;
Kaçakçılıkla
86
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınnin nitelikli halleri * Bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi,
kanunda ayrıntılı * Üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi,
olarak belirtilmiştir. * Tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde veya yararına olarak işlenmesi,
* Kaçakçılık fiillerini önlemek, izlemek, araştırmak ve soruşturmakla
görevli kişiler tarafından veya meslek ve sanatın sağladığı kolaylıklardan yararlanmak suretiyle işlenmesi,
* Belgede sahtecilik yapılarak işlenmesi,
* Kaçakçılık fiillerini önlemek, izlemek ve araştırmak görevli olup da
kanunda tanımlanan suçların işlenmesine kasten göz yumulması,
* Kaçakçılık suçunun konusunu oluşturan eşyanın devletin siyasi,
iktisadi ve askeri güvenliğini bozacak ya da çevre veya toplumun
sağlığını tehdit edecek vasıfta olması halleri nitelikli suç olarak kabul
edilmiştir.
* Herhangi bir eşyayı gümrük işlemine tabi tutmaksızın Türkiye`ye ithal
etmek,
* Eşyayı sahte belge kullanmak suretiyle gümrük vergilerini kısmen
veya tamamen ödenmeksizin Türkiye`ye ithal etmek,
* Transit rejimi çerçevesinde taşınan serbest dolaşımda bulunmayan
eşyayı, rejim hükümlerine aykırı olarak gümrük bölgesinde bırakmak
veya buna teşebbüs etmek,
* Belirli bir amaç için kullanmak veya işlenmek üzere ülkeye geçici
ithalat ve dâhilde işleme rejimi çerçevesinde getirilen eşyayı, sahte
belge ile yurt dışına çıkarmış gibi işlem yapmak,
* Yukarıda belirtilen fiillerin işlenmesine iştirak etmeksizin, bunların
konusunu oluşturan eşyayı, bu özelliğini bilerek ve ticari amaçla satın
almak, satışa arz etmek, satmak, taşımak veya saklamak,
* Özel kanunları gereğince, gümrük vergilerinden kısmen veya tamamen muaf olarak ithal edilen eşyayı, ithal amacı dışında başka bir
kullanıma tahsis etmek, satmak veya satın almak veya kabul etmek,
* İthali kanun gereği yasak olan eşyayı ithal etmek, ithal yasağı eşyayı
Kanunda kaçakçı- bu özelliğini bilerek satın almak, satışa arz etmek, satmak, taşımak
lık fiilleri tek tek
veya saklamak,
sayılmıştır.
* Antrepo veya geçici depolama yerlerindeki serbest dolaşımda bulunmayan eşyayı, gümrük idaresinin izni olmadan kısmen veya tamamen
çıkarmak veya değiştirmek,
* Geçici ithalat dâhilinde işleme ve gümrük kontrolü altında işleme
Kaçak eşyalar
gümrük idaresine rejimi çerçevesinde ülkeye getirilen eşyayı, gümrük işlemlerini gerçekteslim edilmelidir. leştirmeksizin serbest dolaşıma sokmak,
* Genel düzenleyici idari işlemlerle ithali yasaklanan eşyayı ithal etmek,
* İthali; lisansa, şarta, izne, kısıntıya veya belli kuruluşlara zarar vermek veya yeterlilik belgesine tabi olan eşyayı, aldatıcı işlem ve davranışlarla ithal etmek,
* İhracı kanun gereği yasak olan eşyayı Türkiye’den ihraç etmek,
* Genel düzenleyici idari işlemlerle ihracı yasaklanan eşyayı ihraç
etmek, ihracı, lisansa, şarta, izne, kısıntıya veya kuruluşların vereceği
uygunluk veya yeterlilik belgesine tabi olan eşyayı aldatıcı işlem ve
davranışlarla ihraç etmek,
* İhracat gerçekleşmediği halde gerçekleşmiş gibi göstermek ya da
gerçekleştirilen ihracata konu malın cins, miktar, evsaf veya fiyatını
değişik göstererek ilgili kanun hükümlerine göre teşvik, sübvansiyon
veya parasal iadelerden yararlanmak suretiyle haksız çıkar sağlamak,
* Gümrük vergileri ödenmek suretiyle ihraç edilebilen eşyayı, gümrük
işlemine tabi tutmaksızın veya aldatıcı işlem ve davranışlarla gümrük
vergileri kısmen veya tamamen ödenmeksizin Türkiye’den ihraç etmek
kaçakçılık suçu olarak tanımlanmıştır.
lanamaz.
Mücadele Kanunu’nun 4’üncü
Maddesi.
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu’nun 3’üncü
Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
87
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Yukarıda tanımlanan suçlar ile bu kanunun kabahat fiilleri teşebbüs
aşamasında kalmış olsa bile tamamlanmış gibi işlem görmelidir.
* Kaçak şüphesiyle el konulan eşya ile alıkonulan her türlü taşıt ve
araç, en yakın gümrük idaresine veya gümrük idaresince izin verilen
yerlere miktar, cins, marka, tip, model, seri numarası gibi eşyanın
ayırıcı özelliklerini gösterir bir tutanakla teslim edilir.
* Yolcuların gümrük mevzuatına göre zati ve hediyelik eşya kapsamı
dışında olup, beyanlarına aykırı olarak üzerlerinde, eşyası arasında
veya taşıma araçlarında çıkan ya da başkasına ait olduğu halde kendi
Yolcuların mevzu- zati eşyasıymış gibi gösterdikleri eşyanın gümrük vergilerinin gümrük
ata aykırı eşya
idarelerince iki kat olarak alınması gerekmektedir.
getirmeleri hususu
* Söz konusu eşyanın gümrükten kaçırılmak amacına yönelik olarak
kanunda ayrıntılı
saklanmış veya gizlenmiş olarak bulunması durumunda gümrük idareolarak belirtilmiştir.
lerince eşyanın üç katı vergi alınması gerekmektedir.
* Anılan eşyaların gümrük vergilerinin ödenmemesi halinde gümrüğe
terk edilmesi kanun hükmü olarak düzenlenmiştir.
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu’nun 6’ncı
Maddesi.
Deniz taşıtları ile
kaçakçılık yapılması hususunda
kanuni düzenlemede bulunulmuştur.
* Hukuken geçerli bir mazeret olmadığı halde, izinsiz olarak gümrük
bölgesine girerek sahile veya bir başka gemiye yanaşan geminin
kaptanının, gemide yasak eşya ya da yükleme veya taşıma belgelerinde yer almayan eşyayı bulundurması halinde kaçakçılık kanunu hükümlerine göre cezalandırılması gerekmektedir.
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu’nun 7’nci
Maddesi.
Hâkim kararı veya
gecikmesinde
sakınca bulunan
hallerde C. Savcısının emriyle Mülki
amir ve kolluk
kuvvetlerince her
türlü yerde “kaçak
eşya araması”
yapılabilir.
Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla yükümlü olanlar (mülki
amir ve kolluk güçleri) bu kanuna göre aramalara da yetkilidir.
* Kaçak eşya, her türlü silah, mühimmat, patlayıcı ve uyuşturucu maddelerin bulunduğundan şüphe edilen her türlü kap, ambalaj veya taşımaya yarayan diğer araçlar ile kişiler üzerinde yapılacak arama ve el
koymalar 5271 sayılı CMK uyarınca yerine getirilmelidir.
* Gümrük salonları ve gümrük kapılarında kaçak eşya saklandığından
kuşkulanılan kişilerin üzeri, eşyası, yükleri ve araçları gümrük kontrolü
amacıyla gümrük görevlilerince aranabilmektedir. Yapılan arama sonucunda tespit edilen kaçak eşyaya derhal el konulmaktadır.
* Gümrük bölgesine, gümrük kanunu gereğince belirlenen kapı ve
yollardan başka yerlerden girmek, çıkmak veya geçmek yasak olup, bu
yerlerde rastlanılacak kişi ve her nevi taşıma araçlarının yetkili memurlar tarafından durdurularak aranması gerekmektedir.
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu’nun 9’uncu
Maddesi.
Kaçakçılık kanunu
da kolluğa silah
kullanma yetkisi
vermekte olup,
kaçakçılık kapsamında silah kullanılmasından
dolayı hakkında
soruşturma ve
kovuşturma açılan
görevlilerin; ücreti
kurumunca ödenecek olan avukat
tarafından savunulması gerekmektedir.
* Gümrük kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek isteyen kişiye
“dur” uyarısında bulunulmasına rağmen bu uyarıya uyulmaması halinde havaya ateş edilmek suretiyle uyarının tekrar edilmesi gerekmektedir. Ancak şüphelinin silahla karşılığa yeltenmesi ve sair surette meşru
müdafaa durumuna düşülmesi halinde, yetkili memurlarca saldırıyı
etkisiz kılacak oranda doğrudan hedefe ateş edilebilmektedir. Memurların silah kullanmalarından dolayı haklarında soruşturma ve kovuşturma açılması halinde, bağlı bulunulan kurum tarafından ücreti ödenmek suretiyle avukat sağlanması gerekmektedir.
* Kaçakçılığı önleme, izleme ve araştırmakla yükümlü olanlar gümrük
bölgelerindeki her nevi deniz araçlarına yanaşıp, yük ve belgeleri
incelemekle yetkili olup, görevlilerin yanaşmasına izin vermeyerek
kaçan veya kaçmaya teşebbüs eden her nevi deniz araçlarının uluslar
arası deniz işaretlerine göre telsiz, flama, mors ve benzeri işaretlerle
durma ihtarı yapılmalıdır. Bu ihtara uymayan deniz araçlarına uyarı
ateşi açılmalıdır.
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu’nun 22’nci
Maddesi.
Kaçak eşyanın
* Kaçakçılık kanununda tanımlanan suçların işlenmesinde kullanılan
naklinde kullanılan taşıtlara, CMK’nun 128’inci maddesinin 4’üncü fıkrası gereğince el
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanu-
88
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayıntaşıta el koyma
Ceza Muhakemesi
hükümlerine göre
yapılmakta ve el
konulan eşyanın
muhafazası gümrük idaresinin
yükümlülüğünde
bulunmaktadır.
lanamaz.
konulmaktadır. Türkiye’de sicile kayıtlı olmaması ya da soruşturma ve
nu’nun 10 ve
kovuşturma devam ederken, kaçakçılık suçunun işlenmesinde tekrar 11’inci Maddeleri.
kullanılması halinde el konulan araçlar alıkonulmalıdır.
* Kaçakçılık şüphesiyle el konulan eşya ile alıkonulan her türlü taşıt ve
aracın; miktarı, cinsi, markası, tipi, modeli ve seri numarası gibi ayırıcı
özelliklerini gösteren bir tutanakla gümrük idaresine teslim edilmesi
gerekmektedir.
* El konulan her türlü eşya ve taşıma araçlarının muhafazası, depolanması, yüklenmesi, boşaltılması ve nakliyesi gibi nedenlerle yapılan
masrafların gümrük idaresince karşılanması gerekmektedir.
* Gümrük sahalarında bulunan kantarlarda yapılan ölçümler sonucu
istiap haddini aşan taşıtlar için gümrük görevlilerince trafik idari para Ulaştırma BakanGümrük sahala- cezası karar tutanağı tanzim yetkisi bulunmamaktadır.
lığı (Kara Ulaşrında istiap haddi- * Bu nedenle sınır kapılarında ve özellikle yabancı plakalı taşıtlarda
tırma Gn. Md.
ni aşan taşıtlara tespit edilen istiap haddi üzerindeki yüklemeler için, sınır gümrük sahası
lüğü)’nın 07
yetkili kolluk tara- dışına çıkıştan önce, polis veya Jandarma tarafından trafik idari para
Haziran 2007
fından trafik ceza- cezası karar tutanağı tanzim edilmeli ve cezanın ödenmesini müteakip Gün ve KUGM.
sı tutanağı tanzim söz konusu aracın gümrük sahasını terk etmesine müsaade edilmelidir.
B.110.
edilebilmektedir. * Gümrük görevlileri bu konuda yetkilendirilinceye kadar geçecek KUG.10.00.210
sürede, trafik ceza tutanaklarının tanziminde, kolluk ile gümrük perso- Sayılı Genelgesi.
neli işbirliği içerisinde bulunmalıdır.
Kaçakçılık kanunu kapsamındaki suçlarla ilgili olarak 5237 sayılı
TCK’nin 54 ve 55’inci maddelerinde tanımlanmış olan eşya ve kazanç
müsaderesi hükümleri uygulanmalıdır. Müsadere için;
Kaçakçılığa konu * Kaçak eşyanın, suçun işlenmesini kolaylaştıracak veya fiilin ortaya
malın müsaderesi çıkmasını engelleyecek şekilde özel olarak hazırlanmış gizli tertibat
TCK’nin hükümle- içerisinde saklanması veya taşınması,
rine göre yapıl* Kaçak eşyanın; taşıma aracı yüküne göre miktar veya hacim bakımaktadır.
mından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturması veya naklinin bu
aracın kullanılmasını zorunlu kılması,
* Araçtaki eşyanın, Türkiye’ye girmesi veya Türkiye’den çıkması yasak
veya toplum veya çevre sağlığı açısından zararlı olması gerekmektedir.
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu’nun 13’üncü
Maddesi.
Kaçakçılık kanunu
hükümlerine göre
ceza verecek
mercilerin yetkileri
açık olarak belirtilmiştir.
* Kaçakçılık kanunu hükümlerine göre idari para cezasına karar verme
yetkisi C.Savcısındadır.
* Mülkiyetin kamuya geçirilmesi için C.Savcısının talebi üzerine sulh
ceza hâkimince karar verilmelidir.
* Kanun kapsamında açılan davalar Asli Ceza Mahkemelerince görülmelidir. Ancak bu suçlarla bağlantılı olarak resmi belgede sahtecilik suçunun
işlenmesi halinde ağır ceza mahkemesi görevli bulunmaktadır.
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu’nun 17’nci
Maddesi.
Kaçak eşya yakalanmasına yardım
eden muhbire ve
kaçak eşya yakalayan mülki amir
veya kolluk görevlilerine olaya göre
değişen miktarlarda “ikramiye”
ödenmelidir.
* Kaçak veya kaçak şüphesi ile eşya yakalanması halinde, muhbir ve
el koyanlara kanundaki esas ve usullere göre ikramiye ödenmekte
olup, ikramiye el koyanların bağlı olduğu kurumun bütçesinin ilgili
tertibinden tahakkuk ettirilmektedir. Diğer bir ifade ile ateşli silahlar ve
uyuşturucu ile ilgili ikramiye işlemleri J.Gn. K.lığınca yürütülmektedir.
* Ateşli silahlar için % 25, uyuşturucu madde suçlarında ise % 50
oranındaki ikramiye tutarı, sahipli yakalama durumunda, muhbir ve
olaya el koyan görevlilere kamu davasının açılmasını müteakip ödenmektedir.
* Yukarıda belirtilen durumlar dışındaki ikramiye ödemelerinde, çıkış
kaçağı eşyanın FOB, giriş kaçağı eşyanın CİF kıymeti esas alınarak
sahipsiz yakalanan eşyanın değerinin mahalli en büyük mülki amirinin
görevlendireceği üç kişilik heyet tarafından belirlenmesi gerekmektedir.
Kaçak eşyanın sahipli yakalanması halinde, kıymetinin % 50’sinin, sahipsiz yakalanmışsa % 25’inin, mahkûmiyete ilişkin kararın kesinleşmesini takip eden üç ay içerisinde ikramiye olarak ödenmesi gerekmektedir.
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu’nun 23’üncü
Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
89
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Dağıtılacak ikramiyelerin % 50’sinin muhbire % 50’sininde el koyanlara verilmesi gerekmektedir.
* İhbarsız yakalama olaylarında ikramiyenin tamamı el koyanlara
verilmelidir. Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla yükümlü
olanlara muhbir ikramiyesi ödenmemelidir. El koyma ikramiyesi, ancak
kaçak eşyanın yakalanması eylemine bizzat ve fiilen katılan kaçakçılığı
önleme, izleme ve soruşturmakla görevli personelin iştirak etmesi
halinde tahakkuk ettirilmelidir.
- Kaçak eşya ikramiyesi, sahipli yakalanmışsa, belirlenen değerinin %
50’si, sahipsiz yakalanmışsa değerinin % 25’i, mahkûmiyete, etkin
pişmanlıkta kamu davasının açılmamasına, eşyanın müsaderesine ya
da mülkiyetinin kamuya geçirilmesine ilişkin kararların kesinleşmesini 5607 Sayılı Katakip eden üç ay içinde, elkoyanların bağlı olduğu kurum bütçesinin çakçılıkla MücaKaçakçılıkla
ilgili tertibinden,
dele Kanununa
Mücadele Kanu- - Kaçak silah-mühimmat sahipli yakalanmışsa, belirlenen değerinin %
Göre Kaçak Eşya
nu’na kaçak eşya 25’i kamu davasının açılmasını, %75’i ise mahkûmiyete ilişkin hükmün
Yakalanması
yakalanması
veya müsadere kararının kesinleşmesini takip eden üç ay içinde; Halinde Muhbir
halinde, muhbir sahipsiz yakalanmışsa değerinin % 50’si müsadere kararının kesinve El Koyanlara
ve el koyanlara leşmesini takip eden üç ay içinde, el koyanların bağlı olduğu kurum
İkramiye Ödenikramiye ödenme- bütçesinden,
mesine İlişkin
si yönetmelik
Usul ve Esaslar
hükümlerine göre - Uyuşturucu madde sahipli yakalanmış ise belirlenen değerinin %
50’si kamu davasının açılmasını, diğer yarısı mahkûmiyete ilişkin Hakkında Yönetyapılmaktadır.
meliğin 16’ncı
hükmün veya müsadere kararının kesinleşmesini takip eden üç ay
maddesi.
içinde; sahipsiz yakalanmış ise değerinin tamamı eşya hakkında verilen müsadere kararının kesinleşmesini takip eden üç ay içinde, el
koyanların bağlı olduğu kurum bütçesinden ödenmelidir.
( 30.10.2007 tarih ve Resmi Gazete Numarası: 26685 )
* 5607 sayılı yasanın 19/2’nci fıkrası gereğince el konulan kaçak eşyadan numune alınması ve analizi, eşyanın teslimi (Hava taşıtları
DHMİ’ne, nükleer ve radyoaktif maddeler TEAK, İlaçlar Sağlık BakanlıKaçakçılıkla
ğı, Petrol ürünleri TÜPRAŞ, Gıda maddeleri Tarım ve Köy İşleri BakanMücadele Kanulığı,
kıymetli
maden
ve
taşlar
ile
döviz,
efektif,
sahte
paralar,
banknotlar
Kaçakçılıkla Münu’na göre El
cadele Kanunu’na TCMB, kültür varlıkları ile kitap, dergi, kaset, VCD, DVD, CD vb mater- Konulan Eşyanın
yaller
Kültür
Müdürlüklerinin
ilgili
birimlerine)
ve
saklanması
yönetmelik
göre el konulan
Teslimi ve Sakeşyanın teslimi ve hükümlerine göre yapılmaktadır.
lanmasına İlişkin
* Teslimat için uygun yer bulunamaz ise mülki amirin onayı ile uygun Usul ve Esaslar
saklanmasına
görülen kamu kurum ve kuruluşları ile özel kuruluş ve kişilere teslimat- Hakkında Yönetilişkin usul ve
esaslar yönetmelik ta bulunulabilmektedir. Bu tür eşyalar en büyük mülki amirin onayı ile
melik.
hükümlerine göre yediemin olarak belirlenen kişilere de teslim edilebilmektedir.
yürütülmektedir. * Silah ve mühimmat ile uyuşturucu madde ve türevlerinin tesliminde
özel mevzuat çerçevesinde işlem yapılmaktadır. (02.06.2004 tarih ve
Resmi Gazete Numarası: 25480)
Geçici 3. Md.
Kaçağa konu maddeler, kolluk tarafından Gümrüğe teslim edilir. Gümrük teşkilatı kabul etmek zorundadır.
Sınır, kıyı ve kara
6815 Sayılı Sınır,
sularımızın muhaKıyı ve Kara
faza ve emniyeti
Sularımızın Muile gümrük bölge- Hudut koruma vazifesiyle sorumlu olan Jandarma birlikleri ile 1615 hafaza ve Emnisinde kaçakçılığın sayılı yasa kapsamında Gümrük Muhafaza Umum Komutanlığına yeti Kaçakçılığın
men ve takibi
verilmiş olan vazifeler Jandarma’ya devredilmiştir.
Men ve Takibi
Jandarma vasıtaİşlerinde Dâhiliye
sıyla ifa edilmekVekâletine Devri
tedir.
Hakkında Kanun.
Petrol ve doğalgaz 5576 Sayılı Petrol Piyasası Kanununda yapılan değişiklikle; TCK’nin 5576 Sayılı Petrol
boru hatlarından 141/2’nci fıkrasında tanımlanmış olan enerji hırsızlığının Kaçakçılık Piyasası Kanuhırsızlık olayları Kanunu kapsamında değerlendirilmesi yönünde 25 Ocak 2007 tarihin- nunda Değişiklik
90
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
basit hırsızlık
de yasa ihdas edilmiştir.
Yapılmasına Dair
suçundan çıkarıla- Ayrıca bu hususta muhbirlere ikramiye ödenmesi yönünde kanun
Kanun.
rak kaçakçılık
değişikliği yapılmıştır.
suçu kapsamına
alınmıştır.
2863 SAYILI KÜLTÜR VE TABİAT
VARLIKLARINI KORUMA KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Özel veya kamuya
ait hangi yerde
bulunursa bulunsan, korunması
gerekli kültür ve
tabiat varlıkları
“devlet malı”
niteliğindedir.
Devlete, kamu kurum ve kuruluşlarına ait taşınmazlar ile özel hukuk
Kültür ve Tabiat
hükümlerine tabi gerçek ve tüzel kişilerin mülkiyetinde bulunan taşınVarlıklarını Korumazlarda varlığı bilinen veya ileride meydana çıkacak olan korunması
ma Kanunu’nun
gerekli taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları Devlet Malı niteli5’inci Maddesi.
ğindedir.
Araştırma, kazı ve
sondajlarda yetkili
uzmanın bulunması gerekmektedir.
Yabancı heyet ve kurumlar tarafından yapılan araştırma, kazı ve sonKültür ve Tabiat
dajlarda Kültür ve Turizm Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel
Varlıklarını KoruMüdürlüğü uzmanlarından bir veya birkaç temsilci, Türk heyet ve
ma Kanunu’nun
kurumları tarafınca yapılan araştırma, kazı ve sondajlarda ise Kültür ve
48’inci maddesi.
Turizm Bakanlığı adına yetkili bir uzmanın katılması gerekmektedir.
Elçilik ve konsoKültür ve Tabiat
losluklara araştırTürkiye’deki elçilik ve konsolosluk mensuplarına, araştırma, kazı ve Varlıklarını Koruma, kazı ve sondaj
sondaj izni verilmemektedir.
ma Kanunu’nun
izninin verilmeme49’uncu maddesi.
si gerekmektedir.
Sit alanları ile ilgili
karar verme yetkisi; Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Bölge Kurullarına aittir.
* Sit alanları; 7-12 kişiden ve Türkiye genelinde 28 ayrı yerde teşkil
edilmiş olan, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurullarınca,
gerçek ve tüzel kişilerin müracaatı üzerine veya Bakanlıkça resen
tespit, ilan ve tescil edilmektedir. Sit alanları ile ilgili tespitler; kültür ve
tabiat varlıklarının tarihi, sanat, bölge ve diğer özellikleri dikkate alına- Kültür ve Tabiat
rak, koruma kurulu kararı ile tescil altına alınmaktadır.
Varlıklarını Koru* Kamu kurum ve kuruluşları ve belediyeler ile gerçek ve tüzel kişiler, ma Kanunu’nun
Koruma Bölge Kurullarının kararlarına uymak zorunda olup, kamu 58’inci Maddesi.
kurum ve kuruluşları ile Valilik ve belediyelerin yanı sıra özel mülkiyet
sahibi gerçek kişiler, kurullarca alınmış ve alınacak sit alanı ile ilgili
kararlara karşı 60 gün içerisinde Koruma Yüksek Kuruluna başvurmak
suretiyle itiraz edebilmektedir.
TAY projesi kapsamındaki, internet ihbar hattının
takip edilmesi
mücadeleye yön
Ülke genelinde gönüllü olarak kültür envanterinin çıkarılmasına yönelik
Türkiye Arkeoloji Yerleşmeleri (TAY) projesini yürüten Türkiye Arkeolo- (http://www.taypr
ji, Sanat ve Kültürel Mirasını Koruma Vakfı’na (TASK) ait internetteki
oject.org).
“Acil İhbar Hattı”nın İl Müze Müdürlüğü ile koordineli olarak takip edilmesini ve sorumluluk alanı ile ilgili ihbarların öncelikli olarak KOM ve
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
91
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
verecek ve etkinli- İstihbarat Şube personelince değerlendirilmesi önem arz etmektedir.
ği artıracaktır.
Korunması gerekli
taşınmaz kültür ve
tabiat varlıkları ve
koruma alınları ile
sit alanlarında
“inşai ve fiziki
anlamda müdahalede” bulunulamaz.
Koruma Bölge Kurullarınca alınan kararlara aykırı olarak, korunması
gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ve koruma alanları ile sit
alanlarında inşai ve fiziki müdahalede bulunulamaz, bunlar yeniden
kullanıma açılamaz veya kullanımları değiştirilemez.
* Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının yıkılmasına,
bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun
zarara uğramalarına kasten sebebiyet verenler,
* Sit alanlarında geçiş dönemi koruma esasları ve kullanma şartlarına,
koruma amaçlı imar plânlarına ve koruma bölge kurullarınca belirlenen Kültür ve Tabiat
koruma alanlarında öngörülen şartlara aykırı izinsiz inşai ve fiziki mü- Varlıklarını Korudahale yapanlar veya yaptıranlar,
ma Kanunu’nun
* Bu Kanunda belirli usuller dışında usulsüz yıkma veya imar izni 9, 65 ve 66’ncı
Maddeleri.
verenler,
* Bünyesinde koruma, uygulama ve denetim büroları kurulmuş idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak tamirat ve tadilat yapanlar ile izinsiz inşai ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranlar, hapis
ve adli para cezası ile cezalandırılır.
* Ruhsatsız yapı inşa etme yasağına aykırı belge verenler sit alanı
tespit ve tescili ile ilgili ilan veya tebligatı bilerek, süresinde usulüne
uygun olarak yapmayanların hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılması gerekmektedir.
* Taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarını bulanlar, malik oldukları veya kullandıkları arazinin içinde kültür ve tabiat varlığı bulunduğunu bilenler veya yeni haberdar olan malik ve zilyetler, bunu en geç üç
gün içinde, en yakın Müze Müdürlüğüne veya köyde muhtara veya
diğer yerlerde mülki idare amirlerine bildirmeye mecburdurlar. Böyle bir
ihbarı alan muhtar, mülki amir veya bu gibi varlıklardan doğrudan
Kültür ve tabiat
doğruya haberdar olan ilgili makamlar, bunların muhafaza ve güvenlikvarlıklarını bulan- leri için gerekli tedbirleri alırlar. Muhtar, aynı gün alınan tedbirlerle
ların durumu 3
birlikte durumu en yakın mülki amire; mülki amir ve diğer makamlar ise
gün içinde en
on gün içinde, yazı ile Kültür ve Turizm Bakanlığına ve en yakın müze
yakın Müze Mü- müdürlüğüne bildirir. Haber verme sorumluluğuna ve aykırı hareket
dürlüğüne veya
edenler hapis ve adli para cezası ile cezalandırılırlar.
mülki makamlara * Kültür ve tabiat varlıklarıyla ilgili olarak bildirim yükümlülüğüne maze(muhtarlık, kolluk, reti olmaksızın ve bilerek aykırı hareket eden kişi, altı aydan üç yıla
kaymakamlık,
kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Valilik) bildirmesi
* Bildirimi yapılmamış olan kültür ve tabiat varlığını satışa arz eden,
gerekmektedir.
satan, veren, satın alan, kabul eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis
ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ancak, bu
durumda birinci fıkrada tanımlanan suçtan dolayı ayrıca cezaya hükmolunmaz.
* Ticareti yasak olmayan taşınır kültür varlıklarının izinsiz olarak ticaretini yapan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
2918 Sayılı Kanunu’nun 4, 27,
28 ve 67’nci
Maddeleri.
Kültür ve Turizm
Bakanlığı faaliyetleri dışında kültür
ve tabiat varlıklarını yurtdışına
çıkarmak yasaktır.
Yurt içinde korunması gerekli taşınır kültür ve tabiat varlıkları yurt
Kültür ve Tabiat
dışına çıkarılamaz. Yurt dışına çıkarma yasağına aykırı hareket edenVarlıklarını Koruler hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır. Ayrıca kültür ve tabiat
ma Kanunu’nun
varlığına el konularak müzeye teslim edilir. Bu fiillerin işlenmesi sıra32 ve 68’inci
sında kullanılan her türlü eşya ve araçlara el konulur. Kamu kuruluşlaMaddeleri.
rına ait eşya ve araçlar bu hükmün dışındadır.
Arazı sahipleri,
kazı ve sondaj
ruhsatı bulunanlara, arazilerinde
Kazı ve sondaj izni alanlar, bu çalışmayı sahipli arazide yaptıkları Kültür ve Tabiat
takdirde, kazı, sondaj ve araştırma bölgesindeki arazi sahiplerinin Varlıklarını Koruzararlarını tazmin ile yükümlüdürler, Arazi sahipleri Kültür ve Turizm ma Kanunu’nun
Bakanlığının oluşturacağı komisyonca takdir edilecek tazminat karşılı38, 42, 43 ve
92
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınkazı ve sondaj
yapmaya müsaade etmek zorundadır.
Kültür varlığını
bulanlara, varlığını
haber verenler ile
bunları yakalayan
kamu görevlilerine
devlet tarafından
ikramiye verilmesi
gerekmektedir.
lanamaz.
ğında, kazı ve sondaj veya araştırmaya izin vermeye mecburdurlar. 71’inci Maddeleri.
Kazı, sondaj ve araştırmaya ilişkin hükümlere aykırı hareket edenler
adli para cezası ile cezalandırılır.
* Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yer üstünde, yer altında ve su
altında taşınır kültür ve tabiat varlığı bulunduğunu bilenler veya varlığından yeni haberdar olan malik veya zilyetlerden; bunu en geç üç gün
içinde en yakın müzeye, köyde muhtara veya diğer yerlerde mülki
idare amirlerine haber verenlere;
* Varlık, bulanın mülkü içinde ise; “Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve
Tabiat Varlıklarının Tasnifi, Tescili ve Müzelere Alınmaları Hakkında
Yönetmelik” gereğince tespit edilecek değeri usulüne göre ödenerek
müzelerce satın alınır. Ayrıca ikramiye verilmez.
* Varlık başkasının mülkü içinde ise ilgili Yönetmeliğine göre takdir
edilecek bedelin % 80’i ikramiye olarak bulan ile mülk sahibi arasında
eşit olarak paylaştırılır.
* Varlık Devlete ait arazide bulunmuş ise, ilgili Yönetmeliğine göre
takdir olunacak bedelin % 40’ı bulana ikramiye olarak ödenir.
* İkramiye ile ilgili işlemler Kültür ve Turizm Bakanlığı, İl Kültür Müze
Müdürlüğünce yürütülür.
Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Kanunu’nun
64 ve 11 Ağustos
1984 tarihli 18486
numaralı İkramiye
Yönetmeliği.
* Kültür varlıkları bulmak amacıyla, izinsiz olarak kazı veya sondaj
yapan kişinin, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması, kazı veya sondajın yapıldığı yerin, sit alanı veya bu Kanuna göre
korunması gerekli başka bir yer olmaması halinde, verilecek cezanın
üçte biri oranında indirilmesi,
* İzinsiz olarak define araştıranların, üç aydan iki yıla kadar hapis
Ruhsatsız kazı ve cezası ile cezalandırılması, bu fiillerin yurt dışına kültür varlıklarını
Kültür ve Tabiat
sondaj yapmak ile kaçırma amacıyla veya kültür varlıklarının korunmasında görevli
Varlıklarını Koruizin almadan
kişiler tarafından işlenmesi hâlinde, verilecek ceza iki katına kadar ma Kanunu’nun
define aramak ve artırılması,
74 ve 75’inci
araştırma yapmak
Maddesi.
*
İzinsiz
olarak
define
araştıran
kişinin,
hakkında
kovuşturma
başlayınyasaktır.
caya kadar, kendisini bu fiili işlemeye gerekli cihazları temin etmek
suretiyle sevk eden kişilerin kimliklerini açıklaması ve yakalanmasını
sağlaması hâlinde, mahkemece verilecek cezada indirim yapılması
veya ceza verilmesine yer olmadığına da karar verilmesi gerekmektedir.
* Kanun kapsamında kalan suçlar nedeniyle elkonulan taşınır kültür ve
tabiat varlıkları müzeye teslim edilmelidir.
Define arama ile
ilgili hususlar
yönetmelikte
belirlenmiştir.
2863 sayılı Kanunun 6 ve 7’nci ile Medeni Kanunun 696 ve 697’nci
Define Arama
maddeleri uyarınca arama izni alabilmesi için; mülki makama başvuYönetmeliği’nin 6
rulması, 1/5.000 ölçekli kroki çizilmesi gerekmektedir.(27.01.1984 tarih
ve 7’nci Maddesi.
18294 sayılı Resmi Gazete)
Define aranabilmesi için “Define
Arama Ruhsatnamesi” alınması ve
arama ile kazı
faaliyetinin İl Müze
Müdürlükleri
gözetiminde sürdürülmesi gerekmektedir.
* Define aranabilmesi için mülkî makam tarafından yapılacak görevlendirmeyi müteakip, İl Müze Müdürlerince 1 yıl süre ile geçerliliği olan
“Define Arama Ruhsatnamesi”nin verilmesi gerekmekte olup, Define
Define Arama
aranacak yerin büyüklüğü 100 metrekareden fazla olmamalıdır.
Yönetmeliği’nin 8,
* Yasal gerekçelerle dahi olsa 1’inci derecedeki sit alanlarında kazı 9, 10 ve 11’inci
veya “Define Arama Ruhsatnamesi” ile arama yapılması faaliyetinin
Maddesi.
ancak, müze müdürlüğünün ihtisas elemanı başkanlığında, Maliye ve
Gümrük ile İçişleri Bakanlıklarının mahalli temsilcilerinden oluşan
heyetin gözetiminde sürdürülmesi gerekmektedir.
Kültür ve tabiat
varlıkları konusunda yayımlanmış dokümanlar-
Konu ile ilgili kılavuz ile broşürden istifade ile vatandaşın bilinçlendirilJGKL.114-1
mesi ile personelin tarihi eser konusunda eğitilmesi, kültür varlıklarımı- Kültür Varlıkları
zın sevdirilmesi ve korumanın gerekliliğine inandırılması yönünde
Kaçakçılığı ile
çalışmalarda bulunulmasının etkinliği artıracağı değerlendirilmektedir.
Mücadele Kılavu-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
93
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
dan istifade edilmelidir.
Kolleksiyonerlerin kontrolü konusunda Genel kolluğun görevi olmazu,
makla birlikte, kollleksiyoncuların belgesiz eser bulundurdukları,
J.Gn. K.lığının
eserlerin tahribine veya kaybına neden oldukları, eserlerin belirtilen Kültür ve Tabiat
yerin dışında muhafaza edilmesi gibi ihlaller sıkça yaşanmaktadır. Varlıkları Broşürü.
Kolleksiyonerlerin kaçakçılık faaliyetine karıştıkları gerekçesi ile yargılanmaları halinde, yargılama sona erene kadar; faaliyetleri durdurulur,
mevcut eserleri ile envanter defterleri ve izin belgeleri Müze Md.
lüklerinde emanete alınır.
5402 SAYILI DENETİMLİ SERBESTLİK
VE YARDIM MERKEZLERİ İLE
KORUMA KURULLARI KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Soruşturma ve
kovuşturma evresinde ve sonrasında şüpheli,
sanık, hükümlü ve
mağdur ile şikâyetçilere psikolojik,
ekonomik ve
sosyal destekte
bulunmak, bu
kişiler hakkında
C.Savcılığı ve
Mahkemeye
Sosyal Araştırma
Raporu sunmak,
adli kontrol tedbirlerine, kısa süreli
hürriyeti bağlayıcı
cezaya seçenek
yaptırımlara ve
Ceza ve Güvenlik
Tedbirlerinin İnfazı
Hakkında Kanunda öngörülen
tedbirlere nezaret
etmek üzere
Denetimli Serbestlik ve Yardım
Merkezleri ile
Koruma Kurulları
kurulmuştur.
Kanunun amacı; “denetimli serbestlik ve yardım merkezleri ile koruma
kurullarının kuruluş, görev ve çalışma esas ve usullerini düzenlemek”
olarak tespit olunmuştur. Bu amacı gerçekleştirmek amacıyla Denetimli
Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlükleri ile Koruma Kurulları
oluşturulmuştur.
Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüklerinin görevleri
şunlardır:
* Bu Kanunla ve diğer kanunlarla verilen görevleri (şüpheli, sanık,
hükümlü veya mağdur ile şikâyetçiye sosyal, ekonomik ve psikolojik
destekte bulunmak, bu kişiler hakkında C.Savcılığına veya Mahkemelere “Sosyal Araştırma Raporu” hazırlayarak sunmak, adli kontrol
sırasında uygulanacak tedbirlere nezaret etmek, kısa süreli hürriyeti
bağlayıcı cezalara seçenek olarak düşünülen değişik yaptırımların
Denetimli Seruygulanmasına nezaret etmek, Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı
Hakkında Kanunda öngörülen infaz tedbirlerinin uygulanmasına neza- bestlik ve Yardım
Merkezleri ile
ret etmek) soruşturma ve kovuşturma evreleri ile hükümden ve salıveKoruma Kurulları
rilmeden sonra bir denetim plânı çerçevesinde yerine getirmek.
* Çocuk mahkemeleri ile aile mahkemelerine denetimli serbestlik, Kanunu’nun 10 ila
yardım ve koruma hizmetleri alanında gözetim esaslarına göre yar- 17’nci Maddeleri
Arası.
dımda bulunmak.
* Kanunla verilen diğer görevleri yapmaktır.
Koruma Kurullarının görevleri ise;
* Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüklerinden
iletilen suçtan zarar gören kişilerin karşılaştıkları sosyal ve ekonomik
sorunların çözümü ile ceza infaz kurumlarından salıverilen hükümlülerin meslek veya sanat edinmelerinde, iş bulmalarında, sanat sahibi
olanlar ile tarım işletmeciliği yapmak isteyenlere araç ve kredi sağlanmasında, işyeri açmak isteyenlere yardım edilmesinde ve karşılaştıkları diğer güçlüklerin çözümünde yardımcı olmak, çocuk ve genç hükümlülerin öğrenimlerine devam etmelerini sağlamak, diğer hükümlülere bu
konuda yardımcı olmaktır.
* Kanunla verilen diğer görevleri yapmaktır.
Her Ağır Ceza
Mahkemesi yargı
Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığına bağlı olarak (her Ağır Ceza
Denetimli SerMahkemesi yargı çevresinde) “Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi bestlik ve Yardım
94
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınçevresinde kurulan “Denetimli
Serbestlik ve
Yardım Merkezi
Şube Müdürlüğü”
nün yukarıda
belirtilen görevlerini gerektiğinde
kolluk ve diğer
idari makamlarla
işbirliği yaparak
yürütmesi gerekmektedir.
“Denetimli Serbestlik ve Yardım
Merkezi Şube
Müdürlüğü” tarafından
C.Başsavcılığı
aracılığıyla iletilen
istemler, kolluk
görevlilerince
yerine getirilmek
zorundadır.
lanamaz.
Şube Müdürlüğü” kurulmuştur. Bu Şube Müdürlüğü;
Merkezleri ile
* Kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezalara seçenek olarak belirlenen Koruma Kurulları
muhtelif yaptırımların (evden uzaklaştırma, belli yerlere gitmekten Kanunu’nun 14
yasaklanma, yurt dışına çıkış yasağı, vb.) gerektiğinde kolluk ve ilgili ve 15’inci Maddeleri
diğer makamlarla işbirliği içinde kanunda belirtilen usul ve esaslara
uygun olarak yerine getirilmesini,
* Hapis cezasının ertelenmesi hükmüne bağlı olarak; cezası ertelenenlerin, denetim sürelerini, kanunda belirtilen usul ve esaslara uygun
olarak geçirmelerini, güvenlik tedbirlerinin yerine getirilmesini gerektiğinde kolluk ve ilgili diğer makamlarla işbirliği sağlamak,
* Belli bir hak veya yetkinin kullanılmasının yasaklanması ve meslek
veya sanatın icrasının yasaklanması ya da sürücü belgesinin geri
alınması kararı verilenlerin denetim sürelerini, kanunda belirtilen usul
ve esaslara uygun olarak geçirmelerini, güvenlik tedbirlerinin yerine
getirilmesini gerektiğinde kolluk ve ilgili diğer makamlarla işbirliği içinde
sağlamak,
Salıverme sonrası; Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında
Kanun gereğince düzenlenen denetim süresinin iyi hâlle geçirilmesi
yükümlülüğünün denetimi kapsamında kendisine verilen görevleri,
gerektiğinde kolluk makamlarıyla işbirliği yaparak yerine getirmek ile
görevlendirilmiştir.
Dolayısıyla Denetim Serbestlik Şube Müdürlüğünce; asli görevler
yürütürken, “Kolluk ve diğer idari makamlarla işbirliği” içerisinde hareket edilecek olup, kolluk makamları ise gerekli işbirliği ve yardımda
bulunmalıdır.
* Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığı ile “Denetimli Serbestlik ve Yardım
Merkezi Şube Müdürlüğü” görevlerine ilişkin olarak iletilen istemler,
kolluk görevlilerince yerine getirilmelidir.
Denetimli Ser* Kamuya yararlı bir işte çalıştırma yaptırımının yerine getirilmesinde,
ulaşım güçlüğü veya güvenlik gibi istisnai nedenler ile salıverilen bestlik ve Yardım
Merkezleri ile
çocuk hükümlülere yönelik çalışmalar kapsamında, çocuğun tavır ve
davranışlarının, yaşadığı çevrenin onun tekrar suç işlemesine neden Koruma Kurulları
Kanunu’nun
olacağının Şube Müdürlüğünce yazılı olarak bildirilmesi halinde,
kolluk görevlilerince gerekli yardımda bulunulması gerekmektedir. 25’inci Maddesi.
Denetim Serbestlik Şube Müdürlüğünün yazılı taleplerinin vakit geçirmeksizin yerine getirilmesine özen gösterilmeli ve bu kapsamda
yapılan tüm iş ve işlemler tutanakla kayıt altına alınmalıdır.
* Denetimli serbestlik, yardım ve koruma hizmetlerine ilişkin temel
ilkeleri belirlemek, öneri niteliğinde kararlar almak ve bu kararları ilgili
Kolluk amirlerinin kurum ve kuruluşlara iletmek,
de katılımıyla,
Genel Müdürlük (Ceza ve Tevkif evleri Genel Müdürlüğü) tarafından
Denetimli SerDenetimli Serbestsunulan, Şube Müdürlükleri ve koruma kurullarının yıllık faaliyetlerini
lik ve Yardım
bestlik ve Yardım
değerlendirmek ve önerilerde bulunmak,
Merkezleri ile
Merkezleri ile
Koruma Kurulları- * Denetimli serbestlik, yardım ve koruma hizmetlerine ilişkin olarak Koruma Kurulları
danışma organı niteliğinde görev yapmak üzere Adalet Bakanlığında, Kanunu’nun 19
nın işleyişine
Bakanlık Müsteşarının Başkanlığında “Denetimli Serbestlik ve Yardım ve 20’nci Maddenezaret etmek
leri.
üzere bir “Danış- Merkezleri ile Koruma Kurulları Danışma Kurulu” kurulmuştur.
ma Kurulu” oluştu- Bu “Danışma Kurulu” muhtelif kurum ve kuruluş temsilcilerinden, sivil
toplum örgütü temsilcilerinden ve Jandarma Genel Komutanlığı ile
rulmuştur.
Emniyet Genel Müdürlüğünün asayişten sorumlu Genel Müdür Yardımcısı veya Daire Başkanından oluşmaktadır.
Adli kontrol tedbirine karar verilmesi halinde yerine
getirilmesi gereken usul ve esas-
5271 Sayılı
TCK’nin 100 ncü maddesinde belirtilen tutuklama sebeplerinin varlığı
halinde ceza üst sınırı üç yıl veya daha az hapis cezası gerektiren bir CMK’nun 109 ve
suç sebebiyle yürütülen soruşturma kapsamında Cumhuriyet Savcısı- 110’uncu maddeleri.
nın istemi ve Sulh Ceza Hâkiminin kararı ile adli kontrol tedbirlerinin
uygulanmasına karar verilebilmektedir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
95
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
lar yönetmelikte
belirlenmiştir.
Adli kontrol tedbirlerine uyulmadığının tespiti halinde,
Denetim Serbestlik Şube Md.
lüğüne yazı ile
bildirilmelidir.
Denetim Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Yönet- Denetim Serbestmeliğinde belirtildiği üzere adli kontrole tabi tutulan şüpheli veya sanılik ve Yardım
ğın; yurt dışına çıkmamak, hâkim tarafından belirlenen yerlere, belirtiMerkezileri ile
len süreler içerisinde düzenli olarak başvurmak, hâkimin belirttiği merci Koruma Kurulları
ve kişilerin çağrılarına ve gerektiğinde mesleki uğraşlarına ilişkin eğiti- Yönetmeliği’nin
me devam etmek, taşıtları kullanmamak ve sürücü belgesini adli ma17 ve 18’inci
Maddeleri.
kama teslim etmek, tedavi ve muayene tedbirlerine uymak, varsa
silahını adli emanete bırakmak, hâkimce belirlenecek bir güvence
bedelini yatırmak gibi yükümlülükleri bulunmaktadır.
5402 Sayılı Yasa
5402 sayılı Kanun ve Yönetmeliği kapsamında mutat kolluk görevlerive Denetimli
nin icrası esnasında adli kontrol yükümlülükleri ile yaptırım ve güvenlik
Serbestlik ve
tedbirlerine uyulmadığının herhangi bir şekilde tespit edilmesi halinde, Yardım Merkezledurum vakit geçirilmeksizin yazılı olarak Denetim Serbestlik Şube
ri ile Koruma
Müdürlüğüne bildirilmelidir.
Kurulları Yönetmeliği.
5188 SAYILI ÖZEL GÜVENLİK
HİZMETLERİNE DAİR KANUN
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
“Kamu güvenliğini
sağlamada taÖzel Güvenlik
mamlayıcı” mahi- Bu Kanunun amacı, “kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki özel
Hizmetlerine Dair
yetteki özel güven- güvenlik hizmetlerinin yerine getirilmesine ilişkin esas ve usulleri belirKanun’un 1’inci
lemek” olarak tespit olunmuştur.
lik hizmetlerinin
Maddesi.
düzenlenmesi
amaçlanmıştır.
* “Özel Güvenlik Komisyonu” kanunda belirtilen özel güvenlikle ilgili
kararları almak üzere Valinin görevlendireceği bir Vali Yardımcısının
Başkanlığında, İl Emniyet Müdürlüğü, İl Jandarma Komutanlığı, Ticaret
Özel güvenlik ile
Odası Başkanlığı, Sanayi Odası Başkanlığı temsilcisinden oluşur.
ilgili kararları
Sanayi Odasının bulunmadığı İllerde komisyona Ticaret ve Sanayi
almak üzere; İl
Odası Başkanlığının temsilcisi katılır. Özel güvenlik izni verilmesi ya da
Özel Güvenlik
Jandarma Komu- bu uygulamanın kaldırılması için başvuran kişi ya da kuruluşun temsilHizmetlerine Dair
tanının da katılımı cisi ilgili komisyon toplantısına üye olarak katılır. Komisyon, kararlarını
Kanun’un 4’üncü
ile il düzeyinde
oy çokluğu ile alır; oyların eşitliği halinde başkanın bulunduğu taraf
Maddesi.
“Özel Güvenlik
çoğunluk sayılır; çekimser oy kullanılamaz.
Komisyonu” oluş* Özel Güvenlik Eğitim Kurumu Faaliyet İzin Belgesi İnceleme Koturulmuştur.
misyonu, eğitim merkezinin bulunduğu ildeki sorumluluk bölgesi
esasına göre, başkanı Emniyet Müdürü veya J.Subayı olan 3 kişiden
oluşmalıdır.
Özel Güvenlik
Komisyonunca,
özel güvenlik ile
ilgili bir takım
kararlar alınır ve
Valinin izni ile
uygulamaya
konulur.
Özel Güvenlik Komisyonu;
* Kişilerin silahlı personel tarafından korunması,
* Kurum ve kuruluşlar bünyesinde özel güvenlik birimi kurulması,
Özel Güvenlik
* Güvenlik hizmetinin şirketlere gördürülmesi,
Hizmetlerine Dair
* Koruma ve güvenlik hizmetini yerine getirecek personelin, bulundura- Kanun’un 3, 8, 9
cağı veya taşıyacağı silah ve teçhizatın azamî miktarının ve niteliğinin, ve 13’üncü Madgerekli hallerde fizikî, aletli güvenlik tedbirlerinin belirlenmesi,
deleri.
* En az bir ay önce başvurulması şartıyla geçici haller dışındaki özel
güvenlik uygulamasının sona erdirilmesi,
* Koruma ve güvenlik hizmeti için bulundurulabilecek ateşli silahın ne
96
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
miktar ve özellikte olacağının tespiti,
* Özel güvenlik şirketlerine, para ve değerli eşya nakli, geçici süreli
koruma ve güvenlik hizmetlerinde kullanılmak üzere; özel güvenlik
eğitimi veren kurumlara ise, silah eğitiminde kullanılmak üzere silah
alma, kullanma ve taşıma izni verilmesi,
* Zorunlu hallerde, özel güvenlik birimlerinin görev alanının genişletilmesi,
* Görevin ve işyerinin özelliği nedeniyle gerekli görülen hallerde, özel
güvenlik görevlilerinin sivil kıyafetle görev yapmalarına izin verilmesi,
konularında karar almaya yetkilidir. Komisyonca alınan kararlar, Valinin
izni ile uygulanır.
Ayrıca toplantı, konser, sahne gösterileri ve benzeri etkinliklerde; para
veya değerli eşya nakli gibi geçici veya acil hallerde, komisyon kararı
aranmaksızın, Vali tarafından özel güvenlik izni verilebilir. Havalimanı
ve liman gibi yerlerde alınacak güvenlik tedbirlerine ilişkin uluslararası
yükümlülükler saklıdır.
Özel güvenlik
şirketleri, İçişleri
Bakanlığının izni
ile kurulur.
Umumi ve umuma
açık yerlerdeki özel
güvenlik tedbirleri,
mülki idare amirinin
denetimi altında
olup, özel güvenlik
birimi bu yerlerde
gerektiğinde mülki
idare amirinin ve
genel kolluk amirinin emirlerini
yerine getirmek
zorundadır.
Özel güvenlik
görevlilerine, “yer
ve zaman olarak
sınırlı bazı kolluk
yetkileri” verilmiştir.
Özel güvenlik şirketlerinin faaliyette bulunması İçişleri Bakanlığının
iznine tâbidir. Faaliyet izni verilebilmesi için şirket hisselerinin nama
yazılı olması, faaliyet alanının münhasıran koruma ve güvenlik hizmeti
olması ve on milyar lira ruhsat harcının mal sandığına yatırılması
zorunludur. Özel güvenlik şirketleri, şubelerini bir ay içinde Bakanlığa
ve ilgili Valiliğe yazılı olarak; hisse devirlerini bir ay içinde Bakanlığa
bildirirler.
Yabancı kişilerin özel güvenlik şirketi kurabilmesi ve yabancı şirketlerin
Özel Güvenlik
Türkiye’de özel güvenlik hizmeti verebilmesi mütekabiliyet esasına
Hizmetlerine Dair
tâbidir.
Kanun’un 5 ve
Özel güvenlik şirketlerinin kurucu ve yöneticilerinin; en az dört yıllık
24’üncü Maddeleyüksekokul mezunu olmaları, T.C.vatandaşı olmaları, yüz kızartıcı
ri.
suçlardan mahkûm olmamaları ve özel güvenlik temel eğitimini başarıyla tamamlamış olmaları şarttır.
Kurucu ve yöneticilerde aranan şartların kaybedilmesi halinde iki ay
içinde eksiklik giderilmediği veya bu kurucu ve yöneticiler değiştirilmediği takdirde faaliyet izni (İçişleri Bakanlığınca) iptal edilir.
Bu şirketler tarafından üçüncü kişi, kurum ve kuruluşlara sağlanacak
koruma ve güvenlik hizmetleri, hizmetin başlamasından en geç bir
hafta önce ilgili Valiliğe yazılı olarak bildirilir.
* Mülkî idare amirleri havalimanı, liman, gümrük, gar ve istasyon gibi
yerler ile spor müsabakalarının, sahne gösterilerinin ve benzeri etkinliklerin yapıldığı yerlerdeki özel güvenlik tedbirlerini denetlemeye ve
Özel Güvenlik
kamu güvenliğinin gerektirdiği hallerde ek önlemler aldırmaya yetkilidir. Hizmetlerine Dair
* Kamu güvenliğinin sağlanması yönünden 5442 sayılı İl İdaresi Kanu- Kanun’un 6’ncı
Maddesi.
nu ile Vali ve Kaymakamlara verilen yetkiler saklıdır. Bu yetkilerin
kullanılması durumunda özel güvenlik birimi ve özel güvenlik personeli
mülkî idare amirinin ve genel kolluk amirinin emirlerini yerine getirmek
zorundadır.
Özel güvenlik görevlilerine verilen kolluk yetkileri şunlardır;
* Koruma ve güvenliğini sağladıkları alanlara girmek isteyenleri duyarlı
Özel Güvenlik
kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle arama, eşyaları X-Ray Hizmetlerine Dair
cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme,
Kanun’un 7 ve
* Toplantı, konser, spor müsabakası, sahne gösterileri ve benzeri 9’uncu Maddeleri.
etkinlikler ile cenaze ve düğün törenlerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle arama, eşyaları X-Ray
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
97
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme,
* CMK’nun 90’ıncı maddesine göre yakalama,
* Görev alanında, haklarında yakalama emri veya mahkûmiyet kararı
bulunan kişileri yakalama ve arama,
* Yangın, deprem gibi tabiî afet durumlarında ve imdat istenmesi halinde görev alanındaki işyeri ve konutlara girme,
* Hava meydanı, liman, gar, istasyon ve terminal gibi toplu ulaşım
tesislerinde kimlik sorma, duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini
detektörle arama, eşyaları X-Ray cihazından veya benzeri güvenlik
sistemlerinden geçirme.
* Genel kolluk kuvvetlerine derhal bildirmek şartıyla, aramalar sırasında suç teşkil eden veya delil olabilecek ya da suç teşkil etmemekle
birlikte tehlike doğurabilecek eşyayı emanete alma,
* Terk edilmiş ve bulunmuş eşyayı emanete alma,
* Kişinin vücudu veya sağlığı bakımından mevcut bir tehlikeden korunması amacıyla yakalama,
* Olay yerini ve delilleri koruma, bu amaçla CMK’nun 168’inci maddesine göre yakalama,
* Türk Medeni Kanunu’nun 981’inci (Zilyetin Savunma Hakkı) maddesine, Borçlar Kanunu’nun 52’nci (Meşru Müdafaa) maddesine, TCK’nin
24 ve 25’inci (Kanun Hükmü ve Amirin Emri İle Meşru Savunma ve
Zorunluluk Hali) maddelerine göre zor kullanma yetkileri bulunmaktadır.
* Özel güvenlik görevlileri yukarıda sayılan yetkilerini görevli oldukları
süre içinde ve görev alanlarında kullanabilirler. Özel güvenlik görevlileri
silahlarını görev alanı dışına çıkaramazlar.
* Zor kullanma ve yakalama yetkilerinin kullanılmasına gerektiren
olayların en seri vasıtayla genel kolluğa bildirilmesi ve yakalanan kişi
ile zapt edilen eşyanın genel kolluğu teslim edilmesi gerekmektedir.
* Özel güvenlik görevlilerine “ateşli silah bulundurma ve taşıma yetkisi”
verilmiştir. Ancak silahlarını görev alanı dışına çıkarmaları yasaktır.
Hangi koruma ve güvenlik hizmeti için ne miktar ve özellikte ateşli silah
bulundurulabileceği “Özel Güvenlik Komisyonu” tarafından belirlenir.
Özel güvenlik
Ancak eğitim ve öğretim kurumlarında, sağlık tesislerinde, talih oyunlagörevlilerine,
rı işletmelerinde, içkili yerlerde silahlı özel güvenlik görevlisi çalıştırılmiktar ve özelliği
masına izin verilmez. Özel güvenlik görevlileri, özel toplantılarda, spor
Özel Güvenlik
müsabakalarında, sahne gösterileri ve benzeri etkinliklerde silahlı
Komisyonunca
olarak görev yapamazlar.
belirlenmek şartıyÖzel güvenlik görevlileri; yukarıda sayılan yetkileri sadece görevli
la “ateşli silah
oldukları süre içinde ve görev alanlarında kullanabilirler. İşlenmiş bir
bulundurma ve
suçun sanığı veya suç işleyeceğinden kuvvetle şüphe edilen kişinin
taşıma yetkisi”
takibi, dışarıdan yapılan saldırılara karşı tedbir alınması, para ve deverilmiştir.
ğerli eşya nakli, kişi koruma ve cenaze töreni gibi güzergâh ifade eden
durumlarda güzergâh boyu görev alanı sayılır. Görev alanı, zorunlu
İçişleri Bakanlığı- hallerde komisyon kararıyla genişletilebilir.
nın Genelgesi
Zor kullanma ve yakalama yetkilerinin kullanılmasını gerektiren olaylar
gereğince, özel
en seri vasıtayla yetkili genel kolluğa bildirilir; yakalanan kişi ve zapt
güvenlik görevlileedilen eşya genel kolluğa teslim edilir.
rine, G-3 ve
Kaleşnikof P.Tf. ile Koruma ve güvenlik hizmetinde kullanılacak silah ve teçhizat, ilgili kişi
veya kuruluş tarafından temin edilir. Özel güvenlik şirketleri ateşli silah
MP-5 Mak. Tabanca haricinde alamaz ve bulunduramazlar. Ancak özel güvenlik şirketlerine, para ve
değerli eşya nakli, geçici süreli koruma ve güvenlik hizmetlerinde
ağır silâh verilkullanılmak üzere; özel güvenlik eğitimi veren kurumlara, silah eğitimemelidir.
minde kullanılmak üzere “Özel Güvenlik Komisyonu”nun kararı ve
Valinin onayı ile silah alma, kullanma ve taşıma izni verilebilir.
* Özel Güvenlik görevlilerine G-3 ve Kaleşnikof P.Tf. ile MP-5 Mak.
Tabanca dışında ağır silâh verilmemesi gerekmektedir.
Özel Güvenlik
Hizmetlerine Dair
Kanun’un 8 ve
9’uncu Maddeleri.
İçişleri Bakanlığı
Em. Gn.
Md. lüğünün
22. 01.2008
tarihli, B.05.1.
EGM.0.11.08.
01./430-21489
Sayılı ve “Uzun
Namlulu Silâhlar
ve Askerî Amaç
lı Ekipmanlar”
Konulu Genelgesi
98
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Özel güvenlik görevlileri, görevleriyle bağlantılı olarak işledikleri
suçlardan dolayı kamu görevlisi gibi cezalandırılır. Özel güvenlik görevlilerine karşı görevleri dolayısıyla suç işleyenler kamu görevlisine karşı
suç işlemiş gibi cezalandırılır.
* Özel güvenlik görevlilerinin bir takım şartları haiz olması gerekir. Özel
güvenlik görevlilerinde;
- Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak,
Özel güvenlik
- Silahsız olarak görev yapacaklar için en az sekiz yıllık ilköğretim veya
görevlileri; Türk
ortaokul, silahlı olarak görev yapacaklar için en az lise veya dengi okul
Ceza Kanununun mezunu olmak,
uygulanmasında
Özel Güvenlik
“kamu görevlisi” - 18 yaşını doldurmuş olmak.
Hizmetlerine Dair
- Türk Ceza Kanunu’nun 53’üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş Kanun’un 10 ve
sayılmaktadır.
Ayrıca özel güven- olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla sürey- 23’üncü Maddelelik görevlisi olmak le hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine
ri.
karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar,
için bir takım
cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, kamunun sağlığına karşı suçlar,
şartlara haiz
zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye
olması gerekir.
kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat
karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık veya fuhuş suçlarından mahkûm olmamak,
- Görevin yapılmasına engel olabilecek vücut ve akıl hastalığı ile özürlü
bulunmamak,
- Özel güvenlik temel eğitimini başarıyla tamamlamış olmak, şartı
aranır.
Özel güvenlik görevlilerinin “özel güvenlik temel eğitimi” alması şarttır.
Özel güvenlik temel eğitimi, teorik ve pratik eğitim ile silah eğitiminden
oluşmak üzere yüz yirmi ders saatinden; yenileme eğitimi altmış ders
saatinden az olmamak üzere düzenlenir. Halen bünyesinde güvenlik
fakültesi veya meslek yüksek okulu bulunan ve bünyesinde güvenlik
bölümleri (fakülte veya meslek yüksek okulu) açabilecek olan üniversiÖzel güvenlik
görevlileri, “özel telerin bu bölümlerinden mezun olanlarda beş yıl süreyle silah eğitimi
hariç özel güvenlik temel eğitimi şartı aranmaz.
güvenlik temel
Özel Güvenlik
eğitimini tamam- Özel güvenlik görevlisi olarak istihdam edilecekler ile özel güvenlik Hizmetlerine Dair
lamak ve Valilikten şirketlerinde ve özel güvenlik eğitimi verecek kurumlarda yönetici Kanun’un 11, 14
“beş yıl süreli
olarak çalışacaklar hakkında Valilikçe güvenlik soruşturması yapılır. ve 24’üncü Madçalışma izni”
Soruşturma sonucu olumlu olanlara, özel güvenlik temel eğitimini
deleri.
almak şartıyla
başarıyla bitirmiş olmak ve 200.000.000 TL ruhsat harcını mal sandığıgörev yapabilir.
na yatırmak şartıyla, Valilikçe beş yıl süreli çalışma izni verilir.
Özel güvenlik eğitimi ücreti karşılığında İçişleri Bakanlığınca verilebileceği gibi, Bakanlığın izni ile özel eğitim kurumlarınca da verilebilir. Özel
güvenlik eğitiminin niteliği, müfredatı, eğiticilerde ve eğitim merkezlerinde aranacak şartlar ile eğitim sonucu yeterliliğin belirlenmesine
ilişkin esas ve usuller yönetmelikle düzenlenir.
Özel güvenlik
görevlileri görev
alanı içinde ve
süresince üniforma giyerler ve
Valilikçe verilen
“silahlı/silahsız
özel güvenlik
görevlisi kimlik
kartı” taşırlar.
Özel güvenlik
Özel güvenlik görevlileri görev alanı içinde ve süresince üniforma
giyerler. Görevin ve işyerinin özelliği nedeniyle gerekli görülen hallerde
sivil kıyafetle görev yapılmasına “Özel Güvenlik Komisyonu” tarafından
izin verilebilir.
Özel Güvenlik
Ayrıca ruhsat harcının yatırılmasını müteakip sorumluluk esasına göre
Hizmetlerine Dair
sekretarya hizmetleri icra edilmek suretiyle, özel güvenlik görevlilerine
Kanun’un 12 ve
5 yıl süre ile Valilikçe kimlik kartı verilir. Kimlik kartında görevlinin adı
13’üncü Maddeleve soyadı ile silahlı ya da silahsız olduğu belirtilir.
ri.
Kimlik kartı görev alanı ve süresi içerisinde herkes tarafından görülebilecek şekilde yakaya takılır. Üzerinde kimlik kartı olmayan özel güvenlik görevlileri Kanunun 7’nci maddesinde belirtilen kolluk yetkilerini
kullanamazlar.
* Bu Kanunda yazılı görevleri yerine getirirken yaralanan, sakatlanan
Özel Güvenlik
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
99
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
görevlileri görevlerini ifa ederken
herhangi bir zarara uğrarsa, iş
sözleşmesi veya
toplu iş sözleşmesinde belirtilen
esaslara göre
kendilerine “nakdi
tazminat” ödenir.
özel güvenlik görevlilerine veya ölen özel güvenlik görevlisinin kanunî Hizmetlerine Dair
mirasçılarına, iş sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmesinde belirlenen Kanun’un 15’inci
miktar ve esaslar çerçevesinde tazminat ödenir. Ancak, genel hükümMaddesi.
lere göre daha yüksek miktarda tazminat ödenmesine mahkemelerce
hükmedilmesi halinde, iş sözleşmesine veya toplu iş sözleşmesine
dayanılarak ödenen tutarlar mahsup edilir.
* Bu hükme göre ödenecek tazminat, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında ödenmesi gerekecek diğer tazminatlarla ilişkilendirilmez.
* Kamu kurum ve kuruluşlarında bu Kanunda yazılı görevleri yerine
getirirken yaralanan, sakatlanan özel güvenlik görevlilerine veya ölen
özel güvenlik görevlilerinin kanunî mirasçılarına; iş sözleşmesi, toplu iş
sözleşmesi veya 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması
Hakkında Kanun hükümlerinde belirtilen tazminat miktarlarından hangisi yüksek ise o miktar ödenir.
Özel güvenlik
görevlilerine,
devlet memurlarına benzer şekilde
bazı faaliyetler
yasaklanmıştır.
Özel güvenlik görevlilerine, devlet memurlarına benzer şekilde bazı
faaliyetlerde bulunmak yasaklanmıştır. Bu yasak faaliyetler:
Özel Güvenlik
* Görev dışında çalıştırma yasağı; özel güvenlik personeli, Kanunda
belirtilen koruma ve güvenlik hizmetleri dışında başka bir işte çalıştırı- Hizmetlerine Dair
Kanun’un 16, 17
lamaz.
ve 18’inci Madde* Grev yasağı; özel güvenlik personeli greve katılamaz.
leri.
* Görevden uzaklaştırma yasağı; özel güvenlik görevlileri lokavt dolayısıyla işten uzaklaştırılamaz.
Özel güvenlik
görevlilerini istihdam edenlerin
“mali sorumluluk
sigortası” yaptırması zorunludur.
* Özel hukuk tüzel kişileri ve özel güvenlik şirketleri, istihdam ettikleri özel
güvenlik görevlilerinin üçüncü kişilere verecekleri zararların tazmini
amacıyla özel güvenlik malî sorumluluk sigortası yaptırmak zorundadır.
Özel Güvenlik
* Özel güvenlik malî sorumluluk sigortası, Türkiye’de ilgili branşta Hizmetlerine Dair
çalışmaya yetkili olan sigorta şirketleri tarafından yapılır. Bu sigorta Kanunun 21’nci
Maddesi.
şirketleri özel güvenlik malî sorumluluk sigortasını yapmakla yükümlüdürler. Bu yükümlülüğe uymayan sigorta şirketlerine Hazine Müsteşarlığınca idarî para cezası verilir.
İçişleri Bakanlığı ve Valilikler özel güvenlik hizmetleri kapsamında, özel
güvenlik birimlerini, özel güvenlik şirketlerini ve özel güvenlik eğitimi
veren kurumları denetlemeye yetkilidir. Denetimin mahiyeti, kapsamı,
Özel güvenlik
usul ve esasları yönetmelikle belirlenir.
hizmeti veren
Özel Güvenlik
Denetim sonucu tespit edilen eksikliklerin ilgili kişi, kurum, kuruluş ve
kurum ve kuruluşHizmetlerine Dair
şirketlerce verilen süre içinde giderilmesi zorunludur.
lar, İçişleri BakanKanun’un 22’nci
lığı ve İlgili Valilik- Amacı dışında faaliyet gösterdiği veya suç kaynağına dönüştüğü tespit
Maddesi.
lerce denetlenir. edilen şirketlerin ve özel eğitim kurumlarının faaliyet izni iptal edilir. Bu
şekilde faaliyet izni iptal edilen şirketlerin veya kurumların, kurucu ve
yöneticileri, özel güvenlik şirketlerinde ve özel güvenlik eğitimi veren
kurumlarda kurucu ve yönetici olamazlar.
* Faaliyet iznini almadan özel güvenlik faaliyetinde bulunan, özel güvenlik izni almadan özel güvenlik birimi oluşturan ve özel güvenlik
eğitimi veren kurum ve kuruluşların yöneticileri, hapis ve adlî para
Kanunda belirtilen cezası ile cezalandırılır. Bu şekilde cezalandırılan kişiler, özel güvenlik
şirketlerinde ve özel güvenlik eğitimi veren kurumlarda kurucu ve
bazı yasak ve
Özel Güvenlik
yükümlülükleri ihlal yönetici olamazlar.
edenlerin hapis
* Çalışma izni verilmeyen kişileri özel güvenlik görevlisi olarak istihdam Hizmetlerine Dair
veya adli para
eden kişi, kurum, kuruluş veya şirketlerin yetkilileri hapis cezası ile Kanunun 19’uncu
Maddesi.
cezası ile cezalan- cezalandırılır. Bu kişilerin silâhlı olarak çalıştırılmış olması hâlinde,
dırılacağı hükme verilecek ceza bir kat artırılır. Bu suçun bir tüzel kişinin faaliyeti çerçebağlanmıştır.
vesinde işlenmesi hâlinde ayrıca bunlara özgü güvenlik tedbirlerine
hükmolunur.
* Özel güvenlik malî sorumluluk sigortasını yaptırmadan özel güvenlik
görevlisi istihdam eden kişi, kurum, kuruluş veya şirketlerin yöneticileri
100
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
istihdam ettikleri her kişi için adlî para cezası ile cezalandırılır.
* Kanunda belirtilen faaliyet iznini almadan özel güvenlik hizmeti veya
özel güvenlik eğitimi verdiğini ilân eden veya reklam yapan kişi, kurum,
kuruluş veya şirketlerin yöneticileri, hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılır.
* Özel Güvenlik personeli greve katılamaz. Bu yasağa uymayan ateşli
silâhını görev alanı dışında kullanan veya özel güvenlik kimlik kartını
başkasına kullandıran özel güvenlik görevlisine idarî para cezası verilir
ve bu kişilerin çalışma izni valilikçe iptal edilir. Bu kişiler bir daha özel
Kanunda belirtilen güvenlik görevlisi olamazlar.
bazı yasak ve
yükümlülükleri ihlal * Kişi, kurum ve kuruluşlara sağlanacak özel güvenlik hizmetini belirtiÖzel Güvenlik
len süre içinde ilgili valiliğe bildirmeyen özel güvenlik şirketlerine,
edenlerin ise mülki
Hizmetlerine Dair
*
Mülkî
idare
amirlerince
istenen
ilave
tedbirleri
almayan
kişi,
kurum,
amir tarafından
Kanunun 20’nci
idari para cezası kuruluş veya şirketlerin yöneticilerine,
Maddesi.
ile cezalandırıla- * Tespit edilip giderilmesi istenen eksiklikleri gidermeyen kişi, kurum,
cağı hükme bağ- kuruluş veya şirketlerin yöneticilerine,
lanmıştır.
* Özel güvenlik görevlisini koruma ve güvenlik hizmetleri dışında başka
bir işte çalıştıran kişi, kurum ve kuruluşlara,
* Bildirimleri süresinde yerine getirmeyenlere, idarî para cezası verilir.
* Öngörülen idarî para cezaları mahallî mülkî amir tarafından verilir.
Özel güvenlik
hizmetlerine dair
kanunla ilgili
olarak detaylı
hususlar yönetmelikte belirtilmiştir.
Özel güvenlik şirketi, özel güvenlik birimi, özel eğitim kurumu, alarm
Özel Güvenlik
merkezi, özel güvenlik komisyonu, güvenlik izni, faaliyet izni ve sona Hizmetlerine Dair
erdirilmesi, kimlik belgesi tanzimi, silah bulundurma ve taşıma izni ile
Kanunu’nun
denetim gibi konular yönetmelikte ayrıntılı olarak belirtilmiştir Uygulanmasına
(07.10.2004 tarih 25606 sayılı Resmi Gazete).
İlişkin Yönetmelik.
Özel güvenlik
hizmetlerinin
yürütülmesinde
sekreterya işlemleri kuruluş yeri
dikkate alınarak
Jandarma veya
Polis tarafından
yürütülmektedir.
5188 sayılı yasa ve uygulanmasına ilişkin yönetmelik gereğince; İçişleri İçişleri BakanlığıBakanlığına tevdi edilen görevlerin, süratli ve etkin bir şekilde yürütülenın 05 Nisan
bilmesi maksadıyla, şirketlere koruma, güvenlik ve eğitim faaliyet izni
2005 Tarih
verilmesi, denetleme gibi işlemler Jandarma ve Polis sorumluluk böl2005/35 Sayılı
gesi esasına göre yürütülmektedir.
Genelgesi.
Özel Güvenlik
Kanun ve Yönetmeliğinin uygulanması ve yazılı
ile uygulamalı
sınavlarla ilgili
olarak İçişleri
Bakanlığınca
genelgeler tamim
edilmiştir.
* Özel güvenlik izni almak için müracaatların İl Valiliğine yapılması
gerektiği,
* Site ve apartmanların özel güvenlik izni almadan güvenlik görevlisi İçişleri Bakanlığıgörevlendiremeyecekleri,
nın 19 Nisan
* Özel güvenlik izni için talep edilecek belgeler,
2005 gün ve
* Özel güvenlik personeline verilecek idari disiplin cezalarının çalıştığı 3404-5218-74415
ve 07 Aralık 2006
kurumun mevzuatına ve iş hukukuna göre verilmesi gerektiği,
* Kimlik belgeleri ile silah bulundurma / taşıma durumları ve eğitim Tarihli Genelgeler.
konuları,
* Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması ile çalışma izni konularında açıklayıcı düzenlemelerde bulunulmuştur.
Özel güvenlik
şirketleri, eğitim
kurumları ve
birimlerinin denetlenmesi ilgili genelge hükümlerine
* Ülke çapında standart uygulamalara yer verebilmek maksadıyla; özel
güvenlik şirketleri, eğitim kurumları, özel güvenlik birimleri ve özel
güvenlik hizmeti alan kişi, kurum ve kuruluşların yılda en az bir defa İçişleri Bakanlığının 2006/47 ve
veya gerek duyuldukça her zaman denetlenmesi gerekmektedir.
2007/59 Sayılı
* Denetleme için Bakanlık ya da Valilikten onay alınması gerekmektedir.
Genelgeleri.
* Denetleme heyetinin yüksek okul mezunu amir sınıfı rütbeli başkanlığında en az üç kişi tarafından yapılması gerekmekte olup, denetleme
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
101
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
göre yapılmaktadır.
formları genelgede belirtilmiştir.
* Özel güvenlik hizmeti verilen bölgede operasyon yapılması halinde
özel güvenlik görevlilerinin genel kolluğun emrine girmesi gerekmektedir.
Yabancıların özel
güvenlik hizmeti
satın alma taleplerinin Dışişleri
Bakanlığına bildirilmesi gerekmektedir.
Büyük Elçilikler, Konsolosluklar veya uluslar arası kuruluş temsilcilerinin kendi bünyelerinde özel güvenlik birimi kurması veya özel güvenlik
şirketlerinden hizmet satın alma ile ilgili talepleri Dışişleri Bakanlığına
yapılması gerekmektedir.
Özel güvenlik
görevlilerinin
kurum içi atamaları ve özel güvenlik
izni alma ile ilgili
olarak genelge
tamim edilmiştir.
Özel güvenlik görevlilerinin kurum içi ve kurum dışı atamalarının personelin çalıştığı kurum tarafından ilgili Valiliklere bildirilmesi gerekmek- İçişleri Bakanlığıte ve kimlik tanıtma kartı beş yıl süreyle yeni atandığı yerde de kullanının 02 Şubat
labilmektedir. Ayrıca 5188 sayılı kanununun 3’üncü maddesinde belirti- 2007 gün ve 723len özel güvenlik izni almadan özel güvenlik görevlisi istihdam eden
26253 Sayılı
kişilere ve kuruluşların yöneticilerine altı aya kadar hapis cezası ile
Genelgesi.
6.000 YTL’sı ağır para cezası verilmesi gerekmektedir.
İçişleri Bakanlığının 27 Kasım
2006 gün ve
11385-195837
Sayılı Genelgesi.
KILIK VE KIYAFET MEVZUATINA AYKIRI OLARAK
DİNİ MOTİFLİ KIYAFET GİYENLERE
UYGULANACAK CEZA YAPTIRIMI
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Tekke, zaviye
veya türbe açılması durumunda
677 sayılı yasa
çerçevesinde
gerekli işlem
yapılmalıdır.
677 Sayılı Tekke
ve Zaviyelerle
Seddedilmiş (kapatılmış) olan tekke veya zaviyeleri veya türbeleri
açanlar veyahut bunları yeniden ihdas edenlerin (kuranlar) veya ayin Türbelerin Şeddiicrasına mahsus olarak velev muvakkaten (geçici) olsa bile yer veren- ne ve Türbedarlerin ve yukarıdaki unvanları taşıyanlar veya bunlara mahsus hidematı lıklar ile Bir Takım
(hizmetleri) ifa veya kıyafet iktisa eyleyen (giyen) kimselerin üç aydan Unvanların Men
eksik olmamak üzere hapis ve elli liradan aşağı olmamak üzere cezai ve ilgasına Dair
Kanun’un 1/2’
nakdi ile cezalandırılması gerekmektedir.
nci Fıkrası.
Bazı unvanları
taşıyanların ve
sıfatlara mahsus
kıyafetler giyenlerin cezai işleme
tabi tutulması
gerekmektedir.
677 Sayılı Tekke
ve Zaviyelerle
Türbelerin ŞeddiDervişlik, müritlik, çelebilik, nakiplik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük,
ne ve Türbedarnüshacılık gibi unvan ve sıfatlara mahsus işleri yapmak, bunların
lıklar ile Bir Takım
kıyafetlerini giymek, unvan ve sıfatlarını kullanma türü davranışların üç
Unvanların Men
aydan az olmamak üzere cezai işleme tabi tutulması gerekmektedir.
ve İlgasına Dair
Kanunun 1/2’nci
Fıkrası.
Şapka dışında
başka bir şey
giymek TCK’ya
göre suç oluşturmaktadır.
25 Kasım 1925 tarihli ve 671 sayılı Şapka İktisası Hakkında Kanunla,
01 Kasım 1928 tarihli ve 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki
Hakkında Kanunun koyduğu yasaklara veya yükümlülüklere aykırı
hareket edenlere iki aydan altı aya kadar hapis cezası verilmesi gerekmektedir.
TCK’nin 222’nci
Maddesi.
Ruhanilerin mabet * Hangi dine ve mezhebe mensup olurlarsa olsun, din adamlarının 2596 Sayılı Bazı
ve ayinler haricin- ibadet yeri ve dinsel törenler dışında dini kıyafet taşımaları yasaktır. Kisvelerin Giyilde ruhani kisve
Hükümet her din ve mezhebin uygun göreceği sadece bir din adamına meyeceğine Dair
102
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
giymesi ve sokak- ibadet yeri ve dinsel tören dışında dini kıyafet taşıyabilmesi için geçici Kanun’un 1’inci
ta gezinmeleri
izin verebilir. Bu izin süresinin sonunda, iznin aynı din adamı hakkında ve Bu Kanunun
yasaktır.
yenilenmesi veya bir başka din adamına verilmesi mümkündür.
Tatbik Suretine
Dair 18 Şubat
* Dinsel görevi bulunan kişilerin, hangi din ya da mezhebe ait oldukla1935 Tarihli
rına bakılmaksızın mabet ve ayinler dışında dini kisve giymeleri yasaklanmıştır. Bu yasanın gerekçesinde, kıyafetteki karmaşanın kamu Nizamname ile
düzeni ve halkın huzuru yönünden sakıncalı olduğu belirtilmiştir. Bu TCK’nin 217’nci
kıyafetleri sadece Diyanet İşleri Başkanı, Patrik, Hahambaşı gibi Türki- Maddeleri Gereye’de bulunan din ve mezheplerin gerek o dinin mensupları tarafından ğince Adli Makam
Nezdinde Suç
seçilen, gerekse hükümet tarafından atanan din adamları mabetler
Duyurusunda
dışında giyebilmektedir.
* Halkı kanunlara uymamaya alenen tahrik eden kişi, tahrikin kamu Bulunulmalıdır.
barışını bozmaya elverişli olması halinde altı aydan iki yıla kadar hapis
veya adli para cezası ile cezalandırılır hükmünden (5237 sayılı TCK
madde 217) istifadeyle adli makamlar nezdinde suç duyurusunda
bulunulması gerekmektedir.
Misyonerlik faaliyetleri ile ilgili
olarak mülki ve
adli makamlar
nezdinde girişimde
bulunulmalıdır.
* İmar planında mesken olarak gözüken özel şahıslara ait evlerde ayin 3194 sayılı İmar
yapılması türü misyonerlik faaliyetinde bulunulması halinde, 3194 sayılı Kanunu’nun EK 2
nci Maddesi ile
İmar Kanununa,
1739 Sayılı Milli
* Özel meskenlerde küçük çocuklar veya yetişkinlere din eğitimi verilEğitim Temel
mesi durumunda ise; TCK’nin 263’üncü maddesindeki kanuna aykırı
Kanunu ve
eğitim kurumu açılması ile 1739 sayılı Milli Eğitim Temel yasasına TCK’nin 263’üncü
muhalefetten mülki ve adli makamlar nezdinde girişimde bulunulmalıdır.
Maddesi.
* Milli Eğitim Bakanlığı ve Diğer Bakanlıklara Bağlı Okullarda Görevliler
ile Öğrencilerin Kılık ve Kıyafetlerine İlişkin Yönetmelik (07.12.1981/ İlgili Bakanlıkça
Kamusal alandaki Sayı:17537),
Çıkarılmış Olan
kılık ve kıyafet
* Özel Kreş ve Gündüz Bakımevleri ve Özel Çocuk Kulüpleri Kuruluş ve İçeriği Yandaki
hakkında gerekli
ve İşleyiş Esasları Hakkında Yönetmelik (08.10.1996/Sayı:22781),
Sütunda Belirtilen
düzenlemelerde
* Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Yönetmelik Hübulunulmuştur.
kümleri.
Dair Yönetmelik (25.10.1982/Sayı: 17849) hükümleri ile kamusal alandaki kılık ve kıyafet hususunda gerekli düzenlemelerde bulunulmuştur.
YÖK tarafından
çağdaş görünüm
ve kıyafet içinde
bulunmak disiplin
suçu olarak tanımlanmıştır.
1987 Yılında
“Yüksek Öğretim
Türban ve benzeri başörtülü olarak kapalı mekânlara girilmesi yasakKurumları Öğrenlanmış ve çağdaş kıyafet ve görünüm dışındaki kıyafet içinde bulunci Disiplin Yönetmak disiplin suçu sayılmıştır. (Özel üniversitelerde üniversite yönetim
meliği’nin” 7’nci
kurulu kararı esas alınmaktadır.)
Maddesine Eklenen Hüküm.
Sosyal sınıf, ırk,
din, mezhep veya
bölge farklılığına
dayanarak, halkı
birbirine karşı
kamu düzeni için
tehlikeli olabilecek
bir şekilde düşmanlığa veya kin
beslemeye alenen
tahrik etmek
TCK’ya göre
suçtur.
TCK’nin 216’ncı
Herhangi bir kimsenin görüp işitilebilmesi olanağı ve olasılığı bulunan
Maddesi Gereherkese açık bir yerde; sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığını
ğince Adli Makam
istismar ederek insanları diğerlerine veya devlete karşı suç işlemeye
Nezdinde Suç
teşvik edici mahiyette, hakaret, kin ve şiddet içeren sözler sarf edilmesi
Duyurusunda
halinde; bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilmesi gerekmektedir.
Bulunulmalıdır.
İnkılap kanunlarının korunması
Anayasal güvence
altına alınmıştır.
* Anayasanın hiçbir hükmünün, Türk toplumunu çağdaş uygarlık seviAnayasa’nın
yesinin üstüne çıkarma ve Türkiye Cumhuriyetinin laiklik niteliğini 174’üncü Maddekoruma amacını güden, aşağıdaki inkılâp kanunlarının, Anayasanın
si.
halkoyu ile kabul edildiği tarihte yürürlükte bulunan hükümlerinin,
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
103
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Anayasaya aykırı olduğu şeklinde anlaşılmaması ve yorumlanamaması
gerekmektedir. Bu kapsamda;
* 3 Mart 1340 tarihli ve 430 sayılı Tevhidi Tedrisat Kanunu,
* 25 Teşrinisani 1341 tarihli ve 671 sayılı Şapka İktisası Hakkında
Kanun,
* 30 Teşrinisani 1341 tarihli ve 677 sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Şeddine ve Türbedarlıklar ile Bir Takım Unvanların Men ve İlgasına
Dair Kanun,
* 17 Şubat 1926 tarihli ve 743 sayılı Türk Kanunu Medenisiyle kabul
edilen, evlenme akdinin evlendirme memuru önünde yapılacağına dair
medeni nikâh esası ile aynı kanunun 110 ncu maddesi hükmü,
* 20 Mayıs 1928 tarihli ve 1288 sayılı Beynelmilel Erkânın Kabulü
Hakkında Kanun,
* 1 Teşrinisani 1928 tarihli ve 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve
Tatbiki Hakkında Kanun,
* 1 Teşrinisani 1934 tarihli ve 2590 sayılı Efendi, Bey, Paşa Gibi Lakap
ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun,
* 1934 tarihli ve 2596 sayılı Bazı Kisvelerin Giyilemeyeceğine dair
inkılâp kanunları anayasal güvence altında bulunmaktadır.
YASADIŞI KUR’AN KURSU İLE EĞİTİM
KURUMU AÇAN VE İŞLETENLERE
UYGULANACAK CEZA YAPTIRIMI
GENEL KURAL
Yaz Kur’an kurslarının ilköğretim
5’nci sınıfını bitiren
küçüklerin kanuni
temsilcilerinin
talebi üzerine ve
Milli Eğitim Bakanlığının denetimi ve
gözetiminde yapılması gerekmektedir.
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
İlk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu Din Kültürü ve Ahlak
Bilgisi dersleri dışında, Kur’an-ı Kerim ve mealini öğrenmek, hafızlık 633 Sayılı Diyayapmak ve dini bilgiler almak isteyenlerden ilköğretimi bitirenler için, net İşleri BaşkanDiyanet İşleri Başkanlığınca Kur’an kursları açılmakta ve bu kurslardaki
lığı Kuruluş ve
din eğitim ve öğretimi kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanuni Görevleri Hakkıntemsilcilerinin talebine bağlı olmaktadır. Ayrıca ilköğretimin 5’nci sınıfı- da Kanun’un EK
nı bitirenler için tatillerde ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetim ve göze- 3’üncü Maddesi.
timinde yaz Kur’an kursları açılması gerekmektedir.
* Bir yerde kurs açılabilmesi için; Yönetmeliğin 6 ncı maddesi esaslarına göre en az 20 öğrenci alabilecek kapasitede bir binanın hazırlanYaz Kur’an kursla- ması,
Diyanet İşleri
rının Diyanet İşleri * Milli Eğitim ve Sağlık Müdürlüklerince bu binanın eğitim-öğretim ve
sağlık açısından kurs binası olmaya elverişli olduğuna dair rapor dü- Başkanlığı Kur’an
Başkanlığınca
Kursları İle Öğzenlenmesi,
yönetmelikte
renci Yurt ve
belirtilmiş olan
* Eğitim-öğretim için gerekli araç ve gereçlerin temini ile bunların ilgili
Pansiyonları
şartlara uygun
müftülükçe demirbaş kaydının yapılmış olması,
Yönetmeliği’nin
olarak açılması
* Kurs açılması için en az 15 öğrencinin bulunması ve yaşları küçük ise
7’nci maddesi
gerekmektedir.
kanuni temsilcilerinin başvurması,
* Ayrıca; Diyanet İşleri Başkanlığı dışında vakıf ve dernekler dâhil
hiçbir gerçek veya tüzel kişi tarafından kurs açılmaması gerekmektedir.
* Kur’an kurslarında öğretici ihtiyacının kadrolu personelle karşılanmaBu kurslardaki
Diyanet İşleri
öğretici ihtiyacının sının esas olduğu,
Başkanlığı Kur’an
kadrolu görevliler- * İhtiyacın kadrolu öğreticilerle karşılanamadığı takdirde, Devlet memu- Kursları İle Öğ-
104
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınden istifade ile
karşılanması
gerekmektedir.
ru, memur emeklisi veya sigortalı olup, Kur’an kursu öğreticiliği yapabilecek niteliğe sahip olanların ilgili müftünün teklifi ve mülki amirin onayı
ile geçici olarak Kur’an kursu öğreticiliğinde görevlendirilebileceği,
* Kur’an kursu öğreticilerinde 23 Kasım 1999 tarihli ve 23885 sayılı
resmi gazetede yayımlanan Diyanet İşleri Başkanlığı Sınav, Atama,
Nakil ve Görevde Yükselme Yönetmeliğinde belirtilen niteliklerin aranması gerekmektedir.
lanamaz.
renci Yurt ve
Pansiyonları
Yönetmeliği’nin
21’nci Maddesi.
* Okulların tatil olduğu zamanlarda, ilköğretimin 5 nci sınıfını tamamlayan öğrenciler için kanuni temsilcilerinin talebine bağlı olarak Kur’an-ı
Kerim’i ve mealini öğrenebilmeleri ve dini bilgilerini geliştirebilmeleri
amacıyla yaz Kur’an kursları açılmalıdır.
Diyanet İşleri
Yaz Kur’an kursla- * Ancak, bu kursların süresi iki ayı ve haftada beş günü aşmamalıdır.
Başkanlığı Kur’an
*
Kurs
binaları;
camiler
ve
müftülüklerce
uygun
görülecek
diğer
yerler
rının süresi, yeri
Kursları İle Öğve eğitim-öğretim ile halk eğitimi hizmeti binalarından ve taşımalı eğitim uygulaması
renci Yurt ve
saatleri Yönetme- nedeniyle atıl durumdaki ilköğretim okulu binalarından Valilik onayı ile
Pansiyonları
likte açıkça belir- bedelsiz olarak karşılanmalıdır.
Yönetmeliği’nin
tilmiştir.
* Bu kurslarda günde üç saat eğitim-öğretim yapılmalı, bu sürenin iki 32’nci Maddesi.
saati Kur’an-ı Kerim ve meali, bir saati de itikat, ibadet, siyer ve ahlak
dersi için ayrılmalıdır.
* Yaz Kur’an kurslarının açılışı, kayıt tarihleri, yer ve sayıları Milli Eğitim
Müdürlüklerinin görüşü alınarak müftülüklerce tespit edilmelidir.
Kanuna aykırı
olarak Kur’an
kursu açan, işleten
veya eğitim veren
kişinin cezai müeyyideye tabi
tutulması gerekmektedir.
Yeni TCK’da; kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açan, işleten ve yasa 5237 Sayılı Yeni
hilafına eğitim kurumu açıldığını bildiği halde öğretmenlik yapan kişi Türk Ceza Kanuveya kişilere üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verile- nu’nun 263’üncü
ceği belirtilmektedir.
Maddesi.
Türk vatandaşlarının farklı dil ve
lehçeleri öğrenmesi ilgili eğitimin;
yasal mevzuat
çerçevesinde
yapılması gerekmektedir.
* İzinli olarak açılan özel eğitim kurularında mevzuata aykırı durumlarının tespiti halinde; sorumlu yönetici ve öğretmenler hakkında mülki 2923 Sayılı Yab.
makam nezdinde,
Dil Eğt.ve Öğr. ile
* İzin almaksızın açılmış olan veya gayri resmi olarak farklı dil ve leh- Türk Vat. Farklı
çelerde öğretim kurumu açan ve işleten kişiler hakkında; 2923 ve 625 Dil ve Lehçeleri
sayılı yasalara muhalefetin yanı sıra 5237 sayılı TCK’nin 263’üncü Öğr. ve 625 sayılı
maddesine istinaden adli makam nezdinde suç duyurusunda bulunulÖzel
malıdır.
Öğr.Kurumları
Kanunu.
* Bu konuda Milli Eğt.Bak.lığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde
ayrıntılı düzenlemeler bulunmaktadır. (23.06.1985 R.G. Sayısı: 18790)
DERNEKLER İLE İLGİLİ DÜZENLEMELER
GENEL KURAL
Derneklerin kuruluşu, dernek
kurma hakkı ve
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Dernekler, en az yedi gerçek kişinin kazanç paylaşma dışında belirli ve 4721 Sayılı Türk
ortak bir amacı gerçekleştirmek üzere, bilgi ve çalışmalarını sürekli Medeni Kanun’un
olarak birleştirmek suretiyle oluşturdukları, tüzel kişiliğe sahip kişi 56, 57 ve 58’inci
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
105
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
tüzük yapma
zorunluluğu hususunda düzenlemeler Medeni Kanunda belirtilen
esaslara tabi
bulunmaktadır.
topluluk olup, hukuka veya ahlâka aykırı amaçlarla dernek kurulamamaktadır.
Herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma hakkına sahiptir.
Dernek kurucularının fiil ehliyetine sahip olması gerekmekte ve her
derneğin bir tüzüğü bulunmakta olup, dernek tüzüğünde derneğin
adı, amacı, yerleşim yeri, kurucuları, gelir kaynakları, üyelik koşulları,
organları ve örgütü ile geçici yönetim kurulunun gösterilmesi gerekmektedir.
Maddeleri.
Kuruluş Bildiriminde bulunulmayı
Dernekler, kuruluş bildirimini, dernek tüzüğünü ve gerekli belgeleri 4721 Sayılı Türk
müteakip, Dernek- yerleşim yerinin bulunduğu yerin en büyük mülkî amirine verdikleri Medeni Kanun’un
ler tüzel kişilik
anda tüzel kişilik kazanırlar.
59’uncu Maddesi.
kazanmaktadır.
Kuruluş bildirimi ve belgelerin doğruluğu ile dernek tüzüğü, en büyük
mülkî amir tarafından altmış gün içinde dosya üzerinden incelenmekte
ve kuruluş bildiriminde, tüzükte ve kurucuların hukukî durumlarında
Kuruluş Bildirimini kanuna aykırılık veya noksanlık tespit edildiği takdirde bunların giderilalan mülki mamesi veya tamamlanması derhâl kuruculardan istenmektedir. Bu istekamca kanuna
min tebliğinden başlayarak otuz gün içinde belirtilen noksanlık tamamaykırı durumlar
lanmaz ve kanuna aykırılık giderilmezse; en büyük mülkî amir, yetkili 4721 Sayılı Türk
incelenmekte ve
Asliye Hukuk mahkemesinde derneğin feshi konusunda dava açması Medeni Kanun’un
gerekirse Derneiçin durumu Cumhuriyet Savcılığına bildirmekte ve Cumhuriyet Savcısı 60’ıncı Maddesi.
ğin feshi konusun- mahkemeden derneğin faaliyetinin durdurulmasına karar verilmesini
da adli makam
isteyebilmektedir.
nezdinde girişimde
Kuruluş bildiriminde, tüzükte ve belgelerde kanuna aykırılık veya nokbulunulmaktadır.
sanlık bulunmaz ya da bu aykırılık veya noksanlık belirli sürede giderilmiş bulunursa; keyfiyet derhâl derneğe yazıyla bildirilmekte ve dernek, dernekler kütüğüne kaydedilmektedir.
Dernekler ile ilgili
hukuka aykırı
durumlara müdahale yetkisi mülki
amire aittir.
Derneklerin iş ve işlemlerinde, 5253 sayılı ve 4721 sayılı Türk Medenî
Kanunu ile bunlara dayanılarak çıkarılan yönetmeliklerin hükümlerine
aykırılık tespit edilmesi halinde, konusu suç teşkil etmeyen hata ve
noksanlıkların mülkî idare amirinin yazılı istemi üzerine, ilgili dernek
tarafından otuz gün içerisinde giderilmesi zorunludur.
5253 Sayılı Dernekler Kanunu’nun 17’nci
Maddesi
Derneklerin denetimi İçişleri Bakanlığı ve mülki idare
amirliğine ait olup,
kolluk kuvvetleri
bu denetime
katılamamaktadır.
Gerekli görülen hallerde, derneklerin tüzüklerinde gösterilen amaçlar
doğrultusunda faaliyet gösterip göstermedikleri, defterlerini ve kayıtlarını mevzuata uygun olarak tutup tutmadıkları İçişleri Bakanı veya
mülkî idare amiri tarafından denetlenebilmektedir. Bu denetimlerde
kolluk kuvveti mensupları görevlendirilememektedir. İçişleri Bakanlığı
ve mülkî idare amirlerinin yapacağı denetimler mesai saatleri içerisinde
icra edilmektedir. Bu denetimler en az yirmi dört saat önce derneklere
bildirilmektedir.
Denetim sırasında görevli memurlar tarafından istenecek her türlü bilgi,
belge ve kayıtların, dernek yetkilileri tarafından gösterilmesi veya
verilmesi, yönetim yerleri, müesseseler ve eklentilerine girme isteğinin
yerine getirilmesi zorunluluğu bulunmaktadır.
Denetim sırasında, suç teşkil eden fiillerin tespit edilmesi hâlinde, mülkî
idare amiri durumu derhal Cumhuriyet Savcılığına ve derneğe bildirilmektedir.
5253 Sayılı Dernekler Kanunu’nun 19’uncu
Maddesi.
Hâkim kararı veya
mülki idare amirinin emri olmadıkça, kolluk kuvvetleri dernek ve eklentilerine girememekte, arama yapamamakta ve bura-
Kamu düzeninin korunması veya suç işlenmesinin önlenmesi nedenlerinden birine bağlı olarak usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça, yine bu nedenlere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan
durumlarda mülkî idare amirinin yazılı emri bulunmadıkça, kolluk kuvvetleri, dernek ve eklentilerine giremez, arama yapamaz ve buradaki
eşyaya el koyamaz. Mülkî idare amirinin kararı yirmi dört saat içinde
görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını el koymadan itibaren
kırk sekiz saat içinde açıklar; aksi halde, el koyma kendiliğinden kalkar.
Dernekler Kanunu’nun 20’nci
Maddesi.
106
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
daki eşyalara el
koyamamaktadır.
Hâkim kararı, mülkî idare amiri tarafından dernek yöneticilerine yazıyla
duyurulur.
Dernekler her yıl
Nisan ayı sonuna
kadar “yıllık faaliyet beyannamelerini mülki idare
amirliğine vermekle yükümlü bulunmaktadır.
Dernekler, yılsonu itibarıyla faaliyetlerini, gelir ve gider işlemlerinin
sonuçlarını düzenleyecekleri beyanname ile her yıl Nisan ayı sonuna
kadar mülkî idare amirliğine vermekle yükümlüdürler. Beyannamenin
düzenlenmesine ilişkin esas ve usuller yönetmelikte düzenlenmiştir.
Derneklerin kuruluş amaçlarına ve
sivil toplum örgütü
anlayışı dışındaki
yasa dışı bir kısım
faaliyetlerinin
denetim ve kontrol
yetkisi hususunda
kolluğa kısmi yetki
verilmiştir.
Usulüne göre verilmiş hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan durumlarda mülki idare amirinin yazılı emriyle derneklerin yerleşim
yerleri ve eklentilerine girebilen kolluk tarafından;
İçişleri Bakanlığı* Kumar oynanması sebebiyle 5326 sayılı Kabahatler Kanununun
nın 07 Temmuz
34’üncü maddesine göre idari para cezası ve bu suretle elde edilen
2006 gün ve
gelire el konulması,
2006/64 Sayılı
* Dernek ve lokallerde kumar oynandığının tespiti halinde 5237 sayılı
Genelgesi.
TCK’nin 228’inci ve 5253 sayılı Kanunun 32/p fıkrası ve 1072 sayılı
kanunun 2’nci maddesi uyarınca C.Savcılığına suç duyurusunda bulunması gerekmektedir.
Dernekler Kanunu’nun 19’uncu
Maddesi.
Dernekler belli faaliyetlerini önceden veya sonra mülki idare amirliğine
bildirmekle yükümlüdür. Bunlar;
* Dernekler mülkî idare amirliğine önceden bildirimde bulunmak şartıyla yurt dışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan aynî ve nakdî yardım
alabilirler. Bildirimin şekli ve içeriği yönetmelikte düzenlenir. Nakdî
yardımların bankalar aracılığıyla alınması zorunludur.
* Dernekler genel kurullarının yetki vermesi üzerine yönetim kurulu
Dernekler belli
kararıyla taşınmaz mal satın alabilir veya taşınmaz mallarını satabilirfaaliyetlerini önce- ler. Dernekler edindikleri taşınmazları, tapuya tescilinden itibaren bir ay
Dernekler Kanuden veya sonra
içinde mülkî idare amirliğine bildirmekle yükümlüdürler.
nunun 21, 22, 23
mülki idare amirli- * Dernekler, genel kurulu izleyen otuz gün içinde, yönetim kurulu ve
ve 24 ncü Maddeğine bildirmekle denetim kurulu ile derneğin diğer organlarına seçilen asıl ve yedek
leri.
yükümlü bulunüyeleri mülkî idare amirliğine bildirmekle yükümlüdür. Dernek organlamaktadır.
rında ve yerleşim yerinde meydana gelen değişiklikler de aynı usule
tâbidir. Genel kurul sonuç bildiriminin şekli, içeriği ve gerekli belgeler
yönetmelikte düzenlenir.
* Dernekler, gerekli gördükleri yerlerde dernek faaliyetlerini yürütmek
amacıyla temsilcilik açabilirler. Temsilcilikler, şube veya dernek genel
kurullarında temsil edilmezler. Şubeler temsilcilik açamazlar. Temsilciliğin
adresi, yönetim kurulu kararıyla temsilci olarak görevlendirilen kişi veya
kişiler tarafından o yerin mülkî idare amirliğine yazılı olarak bildirilir.
Dernekler bazı faaliyetlerini İçişleri Bakanlığından veya mülki idare
amirliğinden izin alarak yapabilir. Bu faaliyetler;
* Derneklerin, tüzüklerinde gösterilen amaçları gerçekleştirmek üzere,
eğitim ve öğretim faaliyetleri için yurt, pansiyon; üyeleri için lokal açmaları
Dernekler bazı
ve lokallerinde alkollü içki kullanılması ile bu tesislerin işletilmesi mülkî
faaliyetlerini İçişle- idare amirinden izin almalarına bağlıdır. Bu tesislerin açılması, işletilmesi
ri Bakanlığından ve kapatılmasına ilişkin esas ve usuller yönetmelikte düzenlenir.
Dernekler Kanuveya mülki idare * Kamu yararına çalışan dernekler, ilgili bakanlıkların ve Maliye Bakan- nu’nun 26, 27 ve
amirliğinden “izin” lığının görüşü üzerine, İçişleri Bakanlığının teklifi ve Bakanlar Kurulu 28’inci Maddeleri.
alarak yapabilkararıyla tespit edilir. Bir derneğin kamu yararına çalışan derneklerden
mektedir.
sayılabilmesi için, en az bir yıldan beri faaliyette bulunması ve derneğin
amacı ve bu amacı gerçekleştirmek üzere giriştiği faaliyetlerin topluma
yararlı sonuçlar verecek nitelikte ve ölçüde olması şarttır.
* Dernek adlarında; Türk, Türkiye, Milli, Cumhuriyet, Atatürk, Mustafa
Kemal kelimeleri ile bunların baş ve sonlarına getirilen eklerle oluşturu-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
107
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
lan kelimeler İçişleri Bakanlığının izni ile kullanılabilir.
Dernekler kanunla belirlenen belli yasaklara uymak zorundadır. Bu
yasaklar;
* Derneklerin, mevcut veya mahkeme kararıyla kapatılmış veya feshedilmiş bir siyasî partinin, bir sendikanın veya üst kuruluşun, bir derneğin veya üst kuruluşun adını, amblemini, rumuzunu, rozetini ve benzeri
işaretleri ya da başka bir ülkeye ve daha önce kurulmuş Türk devletlerine ait bayrak, amblem ve flamaları kullanmaları yasaktır.
Dernekler kanunla Dernekler;
Dernekler Kanubelirlenen belli
- Tüzüklerinde gösterilen amaç ve bu amacı gerçekleştirmek üzere
nu’nun 29, 30 ve
“yasaklara” uymak sürdürüleceği belirtilen çalışma konuları dışında faaliyette bulunamazlar.
31’inci Maddeleri.
zorundadır.
- Anayasa ve kanunlarla açıkça yasaklanan amaçları veya konusu suç
teşkil eden fiilleri gerçekleştirmek amacıyla kurulamaz.
- Askerliğe, Milli Savunma ve genel kolluk hizmetlerine hazırlayıcı
öğretim ve eğitim faaliyetlerinde bulunamaz, bu amaçları gerçekleştirmek üzere kamp veya eğitim yerleri açamazlar. Üyeleri için özel kıyafet
veya üniforma kullanamazlar.
- Dernekler, defterlerinde ve kayıtlarında ve Türkiye Cumhuriyetinin
resmi kurumlarıyla yazışmalarında Türkçe kullanırlar.
Yukarıdaki yasaklara aykırı hareket
eden derneklere
mülki idare amirliğince “idari para
cezası” kesilir. Bu
ceza kararına
karşı Sulh Ceza
Mahkemesinde
itiraz edilebilir.
Yukarıdaki yasaklara aykırı hareket eden derneklere mülki idare amirliğince idari para cezası kesilir. Verilen idarî para cezalarına dair kararlar ilgililere 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir.
Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren otuz gün içinde yetkili idare Dernekler Kanunu’nun 32 ve
mahkemesine (sulh ceza mahkemesine) itiraz edilebilir. İtiraz, idarece
verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen 33’üncü Maddeleri.
karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hâllerde evrak üzerinde
inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu Kanunda belirtilen cezalar çocuk dernekleri hakkında, yazılı olarak uyarılmasına
rağmen tekrar edilmesi halinde uygulanır.
Kolluk tarafından
Dernekler ile ilgili
olarak bilgi ve
belge talebinde
bulunulması halinde Dernekler
Müdürlüğü veya
Dernekler Büro
Şefliğince talep
karşılanmayacaktır.
Dernekler ile ilgili iş ve işlemlerin yürütülmesi merkezde Dernekler
Dairesi Başkanlığı’na, illerde Valilikler bünyesinde oluşturulan İl Dernekler Müdürlüğü’ne, ilçelerde ise Kaymakamlıklar bünyesinde oluşturulan “Dernekler Büro Şeflikleri”ne verilmiş olup, dolayısıyla, dernekler- İçişleri Bakanlığıle ilgili iş ve işlemlerin yürütülmesi ve derneklere ait tüm bilgi ve belge- nın 09 Mart 2005
lerin arşivlenmesi görevi bu birimlere ait bulunmaktadır.
gün ve 2005/25
Derneklerin iş ve işlemlerini yürüten dernek birimlerince; haklarında sayılı Genelgesi.
yasal işlem yapılmak üzere başka birimlerce talep edilen bilgi ve belgeler değerlendirmeye alınacak, bunun haricindeki bilgi ve belge talepleri
karşılanmayacaktır.
Derneklerle ilgili
olarak yapılacak
işlemler yönetmelikte açıkça belirlenmiştir.
Derneklerin toplantı usulü, sorumlu Müdürleri, denetimi, beyanname
verme yükümlülüğü, dernek kütüğü ve tasfiye ile ilgili hususlar yönetmelikte açıkça belirtilmiştir.(31.03.2005 tarih 25772 sayılı Resmi
Gazete)
Dernek ve vakıfların kamu kurum ve
kuruluşları ile
ilişkileri kanunla
belirlenmiştir.
Dernek ve vakıfların kamu kurum ve kuruluşlarının isimlerini almaması,
5072 Sayılı Dergerçek ve tüzel kişilerden ücret, bağış, katkı payı ve benzer adlar adı
nek ve Vakıfların
altında karşılık temin etmemesi, araç gereç, evrak, form vb. malzemeKamu Kurum ve
leri amaç dışında kullanmaması, kamu görevlilerinin görev unvanlarını
Kuruluşları ile
dernek ve vakıf organlarında kullanmamaları, kamu kurum ve kuruluşİlişkilerine Dair
larını ödenek, yardım veya başka bir ad altında derneklere kaynak
Kanun.
aktarmaması gerekmektedir.
Dernekler Yönetmeliği.
108
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
1774 SAYILI KİMLİK BİLDİRME KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
* Jandarma veya polis, kişileri ve araçları;
- Bir suç veya kabahatin işlenmesini önlemek,
- Suç işlendikten sonra kaçan faillerin yakalanmasını sağlamak, işlenen suç veya kabahatlerin faillerinin kimliklerini tespit etmek,
- Hakkında yakalama emri ya da zorla getirme kararı verilmiş olan
kişileri tespit etmek,
- Kişilerin hayatı, vücut bütünlüğü veya malvarlığı bakımından ya da
topluma yönelik mevcut veya muhtemel bir tehlikeyi önlemek, amacıyla
durdurabilmektedir.
* Durdurma yetkisinin kullanılabilmesi için kolluğun tecrübesine ve
içinde bulunulan durumdan edindiği izlenime dayanan makul bir sebebin bulunması gerekmektedir. Süreklilik arz edecek, fiilî durum ve
keyfilik oluşturacak şekilde durdurma işlemi yapılmamalıdır.
* Kolluk, durdurduğu kişiye durdurma sebebini bildirmeli ve durdurma
sebebine ilişkin sorular sormayı müteakip, kimlik veya bulundurulması
gerekli diğer belgelerin ibraz edilmesini istemelidir.
* Durdurma süresi, durdurma sebebine esas teşkil eden işlemin gerçekleştirilmesi için zorunlu olan süreden fazla olmamalıdır.
* Durdurma sebebinin ortadan kalkması halinde kişilerin ve araçların
bölgeden ayrılmalarına izin verilmelidir.
* Kolluk, durdurduğu kişi üzerinde veya aracında silah veya tehlike
oluşturan diğer bir eşyanın bulunduğu hususunda yeterli şüphenin 5681 Sayılı Polis
Vazife ve SalahiKolluğun durdur- varlığı halinde, kendisine veya başkalarına zarar verilmesini önlemek
amacına yönelik gerekli tedbirleri alabilmektedir. Ancak bu amaçla yet Kanununda
ma ve kimlik
Değişiklik Yapılsorma yetkisi 5681 kişinin üzerindeki elbisenin çıkarılması veya aracın, dışarıdan bakıldımasına Dair
ğında içerisi görünmeyen bölümlerinin açılması istenmemelidir.
sayılı yasa ile
Kanunu’nun 1’inci
* 5681 sayılı Kanun ve diğer kanunların verdiği görevlerin yerine getiyeniden düzenMaddesi (2559
rilmesi sırasında, kolluk tarafından gerekli işlemler için durdurulan
lenmiştir.
Sayılı PVSK’nun
kişiler ve araçlarla ilgili hükümler saklı bulunmaktadır.
4/a Fıkrası).
* Kolluk, görevini yerine getirirken, kimliğini belirleyen belgeyi gösterdikten sonra, kişilere kimliğini sormalıdır. Bu kişilere kimliğini ispatlamaları hususunda gerekli kolaylık gösterilmelidir.
* Kimliğini ispatlayacak belgesinin bulunmaması, açıklamada bulunmaktan kaçınılması veya gerçeğe aykırı beyanda bulunması dolayısıyla ya da sair surette kimliği belirlenemeyen kişinin durumu hakkında
derhal Cumhuriyet Savcısı haberdar edilmelidir. Bu kişi, kimliği açık bir
şekilde anlaşılıncaya kadar gözaltına alınmalı ve gerekirse tutuklanmalıdır. Gözaltına ve tutuklamaya karar verme yetkisi ve usulü bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanmalıdır.
* Kimliğinin tespiti amacıyla tutulan kişiye, kimliği tespit edildikten sonra
ve talepte bulunması halinde, bu amaçla tutulduğuna ve tutulma süresine dair bir belge verilmelidir. Kişinin kimliğinin belirlenmesi durumunda, bu nedenle gözaltına alınma veya tutuklanma haline derhal son
verilmelidir.
* Nüfusa kayıtlı olmadığı için kimliği tespit edilemeyen kişilerin nüfusa
kayıtlarının temini için gerekli işlemler yapıldıktan sonra, 5681 sayılı
Kanununun 5’inci maddesine göre fotoğraf ve parmak izi tespit edilerek
kayda alınmalıdır.
* Kimliği tespit edilemeyen kişinin yabancı olduğunun anlaşılması
halinde, 5682 sayılı Pasaport Kanunu ve 5683 sayılı Yabancıların
Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun hükümlerine göre
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
109
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
işlem yapılmalıdır.
Konaklama yerlerinin işletmecileri
müşterilerin bilgilerini tutmak ve
kolluk görevlilerinin incelemesine
hazır bulundurmak
zorundadır. Aksine
hareket edenlere
mülki idare amirliğince idari para
cezası kesilmesi
gerekmektedir.
Otel, motel, han, pansiyon, bekâr odaları, kamp, kamping, tatil köyü ve
benzeri her türlü, özel veya resmi konaklama yerleri ile özel sağlık
müesseseleri, dinlenme ve huzur evleri, dini ve hayır kurumlarının
sosyal tesislerinin sorumlu işleticileri, bu yerlerde ücretli veya ücretsiz, Kimlik Bildirme
gündüz veya gece, yatacak yer gösterdikleri yerli veya yabancı herke- Kanunu’nun 2, 15
sin kimlik ve geliş - ayrılış kayıtlarını, örneğine ve usulüne uygun şekil- ve 18’inci Maddede günü gününe tutmak, genel kolluk örgütlerinin her an incelemelerine
leri.
hazır bulundurmak, Devlet İstatistik Enstitüsüne, talebi halinde vermek
zorundadırlar. Aksine hareket edenlere mülki idare amirliğince üç
milyon lira para cezası verilir.
İçişleri Bakanlığının Genelgesi
gereğince; özel
işletme sahipleri
bilgisayar kayıtlarını kolluğa bildirmekle yükümlü
bulunmaktadır.
1774 Sayılı Kimlik Bildirme Kanununa göre otel, motel, tatil köyleri ve
30 yatak üzerinde kapasitesi bulunan özel ve resmi konaklama yerleri
İçişleri Bakanlığıile özel sağlık müesseseleri; kayıtlarını bilgisayarda tutmak ve bilgisanın 19 Ocak 2006
yar terminallerini genel kolluk kuvvetlerinin bilgisayar terminallerine
gün ve 2006/06
bağlamak zorunda olup, bu hususu yerine getirmeyen kuruluşlara
Sayılı Genelgesi.
kanunun EK-1’inci maddesi gereğince 164,00 YTL para cezası uygulanmalıdır.
Yukarıda sayılan tesislerin (konaklama yerleri) sorumlu işleticilerinin
kimlikleri, tesis açılmadan evvel müessesenin sahibi veya kanuni temsilcisi tarafından örneğine uygun şekilde, en yakın kolluk örgütüne bildirilir.
Konaklama yerleri Sorumlu işleticinin değişmesi halinde keyfiyetin 24 saat içinde ve
işletmecileri,
yukarıdaki fıkrada gösterilen şekilde bildirilmesi zorunludur.
sorumlu işletmeci- İşleticiler, kendilerine bu konuda verilen görev ve yükümlülükleri, kendi
yi ve çalıştırdıkları sorumlulukları altında yöneticilerine devredebilirler.
kişileri en yakın
Bu durumda işletici ve yönetici müştereken sorumlu olurlar.
kolluk örgütüne
Kimlik Bildirme
Kamu kuruluşlarına ait tesislerin amir ve müdürleri işletici gibi sorumlubildirmek zorunKanunu’nun 3 ve
durlar.
dadır. Aksine
4’üncü Maddeleri.
hareket edenlere Bu tesislerin sorumlu işleticileri, müesseselerinde sürekli veya geçici
mülki idare amirli- olarak çalıştırdıkları kimseleri ve bunların ayrılışlarını, örneğine uygun
kimlik bildirme belgesi doldurarak, 24 saat içinde bağlı oldukları en
ğince idari para
cezası kesilmesi yakın kolluk örgütüne bildirirler.
Kolluk örgütüne bildirilerek çalıştırılanlara, sorumlu işletici tarafından
gerekmektedir.
doldurulup onaylanan, örneğine uygun bir kimlik kartı verilir.
Kolluk görevlilerince her istenildiğinde bu kimlik kartının gösterilmesi
zorunludur.
Binalarda oturanlar
ve çalışanlar
“bildirim dışı”
oturan olup olmadığını kontrol edip
varsa gerekli
bilgileri en yakın
kolluk örgütüne
bildirmek zorundadır. Aksine hareket
edenlere mülki
idare amirliğince
idari para cezasının kesilmesi
gerekmektedir.
Kat mülkiyetine tabi taşınmaz mal yöneticileri ve kapıcıları, binalarında
bildirim dışı kimselerin oturup oturmadığını, çalışıp çalışmadığını,
garaj, kömürlük, boş daire gibi bölümlere saklanmalar, sığınmalar, bazı
eşya veya maddeleri gizlemeler olup olmadığını kontrol etmekle yüKimlik Bildirme
kümlüdürler.
Kanunu’nun 11
Bütün kat sahipleri ve kiracıları ile binada çalışanlar bu konularda
ve 18’inci Maddeyöneticiye yardımcı olmak ve gereken bilgileri vermek zorundadırlar.
leri.
Yönetici ve kapıcıların, bu Kanuna aykırılıkları ve diğer şüpheli gördükleri hususları, bağlı oldukları genel kolluk örgütüne bildirmeleri gereklidir. Aksine hareket edenlere mülki idare amirliğince bir milyon lira para
cezası verilir.
110
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Geçici yer değiştirmelerde (misafir
ve yaylak ile kışlak
gibi yerlere mevsimlik işçi durumunda) veya göç
durumlarında
bildirimin kolluğa
verilmesi gerekmektedir.
Geçici yer değiştirmelerde;
* Konutlarda 30 günden fazla kalacak misafir için aile reisi;
Kimlik Bildirme
* Yaylak ve kışlak gibi yerlere mevsimlik olarak göçenler için de aile Kanunu’nun 7’nci
Maddeleri.
reisi tarafından, örneğine uygun bildirim üç gün içinde kolluk örgütüne
verilmelidir.
Kimlik bildirim
belgesini vermekle
sorumlu olanlar,
kimliğini ispat
edemeyen kişileri
barındıramaz ve
çalıştıramaz. Aksine hareket edenlere mülki idare
amirliğince idari
para cezası kesilir.
Bu Kanun hükümlerine göre kimlik bildirme belgesini yetkili idareye
vermekle yükümlü tutulanlar, kimliğini nüfus hüviyet cüzdanı ve diğer Kimlik Bildirme
resmi geçerli belgelerle ispat edemeyen kimseleri tesislerinde barındı- Kanunu’nun 9 ve
ramaz, konut ve işyerlerinde çalıştıramaz. Aksine hareket edenlere 18’inci Maddeleri.
mülki idare amirliğince bir milyon lira para cezası verilir.
Umuma açık
yerler ve yatısız
işyerlerinde sahipleri ve çalışanları
dışında kimse
kalamaz. Aksine
hareket edenlere
mülki idare amirliğince idari para
cezası kesilir.
Kahvehane, oyun salonu, kulüp, lokal ve benzeri yerlerde ve bu Kanunun kapsamına giren diğer yatısız iş yerlerinde, özel kanunları müsaade ettiği takdirde, ancak sahipleri ve çalıştırdıkları kimseler yatabilir,
başkaları kalamazlar. Aksine hareket edenlere mülki idare amirliğince
bir milyon lira idari para cezası verilir.
Kimlik Bildirme
İskele, istasyon, hava meydanı terminal, garaj, benzin istasyonu ve Kanunu’nun 10
benzeri kara, deniz ve hava ulaşım merkezleri ile fuar, panayır, sergi ve 18’inci Maddeleri.
ve pazar kurulması gibi zorunluluk olan zaman ve yerlerde, sabahçı
kahvesi ve benzeri diğer tesislere, bağlı olduğu kolluk örgütünün ve
ilgili mahalli idarenin görüşü alınarak mahalli ve en büyük mülkiye amiri
tarafından geçici veya sürekli olarak izin verilebilir. Buralarda kalanlar
için bildirim yapılmaz.
Kimlik bildirimlerinin kaydedilmesi
ve il merkezinden
de sorgulanması
amacıyla genel
kolluk kuvvetlerine
ait karakollara bir
bilgisayar sistemi
kurulur. Konaklama
tesisleri de bilgisayar kaydı tutarak
bu sisteme bağlanmak zorundadır.
* Bu Kanunun uygulanması sırasında genel kolluk kuvvetlerine ait
karakollara, il merkezlerinden de sorgulanabilen bilgisayar terminalleri
konulur. Bunun için gerekli giderler İçişleri Bakanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanır.
* İdarenin bilgisayar sistemi kurması ve gerekli teknik alt yapıyı hazırlamasıyla birlikte, her türlü konaklama tesislerinden, Bakanlar Kurulunca belirlenecek olanlar, tespit ve ilan tarihinden itibaren 3 yıl içerisinde
tüm kayıtlarını bilgisayarda tutmak ve bilgisayar terminallerini genel
kolluk kuvvetlerinin bilgisayar terminallerine bağlamak zorundadırlar.
Bu şartı yerine getirmeyen kuruluşlara 50 milyon lira para cezası verilir.
Tekrarı halinde işletme ruhsatları iptal edilir.
Kimlik Bildirme
Kanunu’nun EK1’inci Maddesi.
Kimlik bildirme ile
ilgili belgelerin
şekli ve diğer
uygulamalar
yönetmelikte
belirtilmiştir.
Bu Kanunun bildirimlerle ilgili maddelerinin uygulama biçimi, söz konusu kimlik bildirme belge, defter ve kartlarının şekli, muhtevası, verilişi,
alınış, Adalet, İçişleri, Turizm ve Tanıtma ve Devlet İstatistik Enstitüsü
işlerine bakan Devlet Bakanlıklarınca müştereken hazırlanacak bir
yönetmelikle gösterilir.
Kimlik Bildirme
Kanunu’nun
12’nci Maddesi.
Bu kanunun uygulaması sırasında
mülki idare amirliğince verilen
Yukarıda belirtilen idari para cezaları o yerin en büyük mülki amiri tarafından verilir. Verilen para cezalarına dair kararlar ilgililere 7201 sayılı
Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ
tarihinden itibaren en geç 7 gün içinde yetkili Sulh Ceza Mahkemesine
Kimlik Bildirme
Kanunu’nun
18’inci Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
111
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
cezalara karşı
Sulh Ceza Mahkemesine itirazda
bulunulabilir.
Türk vatandaşları
ile Türkiye’de
bulunan yabancıların nüfus hizmetlerinin yürütülmesi
ile ilgili olarak yeni
bir kanun ihdas
edilmiştir.
itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen
hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur.
Kişinin doğumundan ölümüne kadarki kişisel ve medeni durumunun,
uyrukluğuna ve bunlarda meydana gelebilecek değişikliklere ait doğal 5490 Sayılı Nüfus
ve hukuki olayların belirlenip saptanması, bu amaçla düzenlenmiş Hizmetleri Kanukütüklere yazılması, elektronik ortamda ulusal adres veri tabanının nu’nun 1 ve 2’nci
oluşturulması ve nüfus kayıtları ile adres bilgilerinin ilişkilendirilmesi
Maddeleri.
maksadıyla yasa gereğince düzenlemelerde bulunulmuştur.
* Binalardaki kapıcı, kaloriferci, bekçi, telefoncu ve benzeri idari, teknik
ve yardımcı hizmetlerde çalışanlar ile
* Bağımsız bir bölüm teşkil eden konutlarda oturan sahip veya kiracılar
ve kat mülkiyetine tabi taşınmaz mallarda yönetici veya yönetim kurulunun kimlik bildirme belgesini doldurarak mahalli genel kolluk örgütüne
Binalarda oturan- teslim etme zorunluluğu bulunmamaktadır.
lar ve çalışanların
* Diğer bir ifade ile 1774 sayılı yasanın 5, 6, 8, 16 ve 17’nci maddeleri
kimlik bildirme
yürürlükten kaldırılmış olup, konutlar kimlik bildirme kanununun kapbelgesini doldura5490 Sayılı Nüfus
samı dışına çıkarılmıştır.
rak en yakın kolluk
Hizmetleri Kanuörgütüne verme * Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Başkanlığınca ülke sınırları içerisin- nu 71’inci Madde
yaşayan
T.C.
vatandaşları
ile
yabancı
ülke
vatandaşlarının
ikamet
zorunluluğu yasal
desi.
adreslerinin belirlenmesi maksadıyla, “Adrese Dayalı Nüfus Kayıt
düzenleme ile
ortadan kaldırıl- Sistemi (ADNKS)” projesi yürürlüğe konulmuştur. Ulusal veri tabanının
oluşturulabilmesi için lojmanda oturan personel Lojman Yönetim Kurulu
mıştır.
Başkanlıkları aracılığı ile “Hane Halkı Bilgi Form”larını tanıtım kartı olan
TÜİK personeline teslim etmelidir.
Lojman dışında ikamet eden TSK personeli ve aileleri ile vatandaşlarca
TÜİK yetkililerine müracaat etmek suretiyle adres değişikliği yapabilecektir.
* Nüfus kayıtları ve bu kayıtların tutulmasına dayanak olan belgeler
gizli olup, bunların yetkili ve sorumlu memurlar ile teftiş ve denetim
Nüfus kayıtları ile
5490 Sayılı Nüfus
yetkisi olanlar ile mahkemeler haricindeki kişi veya kuruluşlarca inceilgili olarak gizliliğe lenmesi yasa gereği yasaklanmıştır.
Hizmetleri Kanuriayet edilmesi
nu’nun 9 ve
* Nüfus kayıtlarına bilgi işleyen memurlar ile kimlik paylaşım sistemi
gerekmektedir.
45’inci Maddeleri.
kapsamında nüfus kayıtlarından faydalanan diğer görevlilerin bu gizliliğe riayet etmeleri gerekmektedir.
Ulusal adres veri
tabanı ile MERNİS
veri tabanının
ilişkilendirilmesi
yetkisi İçişleri
Bakanlığına verilmiştir.
* İl Özel İdaresi ve Belediyelerce adres bilgilerinin oluşabilmesi için alt
yapı oluşturularak ulusal adres veri tabanına bilgilerin ithal edilmesi 5490 Sayılı Nüfus
Hizmetleri Kanugerekmektedir.
nu’nun 48, 49, 50
* Kanunen adres bildiriminin 50’nci madde de belirtilen yükümlülerce, ve 51’inci Maddeadres beyan formuyla İlçe Nüfus Müdürlüklerine yapılması ve değişikleri.
liklerin yirmi iş günü içinde bildirilmesi gerekmektedir.
Kolluk; nüfusta
kayıtlı olmadığını
tespit ettikleri
kişiler hakkında
gerekli işlemleri
yaptıktan sonra
düzenlenen evrakları nüfus idaresine göndermekle
Kolluk görevlileri; kimlik kontrolleri veya herhangi bir işlem nedeniyle 5490 Sayılı Nüfus
kimliğini ispat edemeyenlerle, nüfusta kayıtlı olmadığını tespit ettikleri Hizmetleri Kanukişileri, haklarında gerekli işlemleri yaptıktan sonra düzenleyecekleri
nu’nun 18’inci
evrakı o yer nüfus idaresine göndermekle yükümlüdür.
Maddesi.
112
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
görevlidir.
Nüfus bilgileri ile
ilgili beyanlarda
şüpheye düşülmesi halinde kolluk
tarafından soruşturma ve inceleme
yapılması gerekmektedir.
Nüfus olayları ile ilgili beyanlarda şüpheye düşülmesi halinde mülki 5490 Sayılı Nüfus
idare amirinin emriyle kolluk makamları tarafından gerekli soruşturma Hizmetleri Kanuve incelemelerin yapılmasını müteakip nüfusa bilgi verilmesi gereknu’nun 60’ıncı
mektedir.
Maddesi.
Türkiye İstatistik
Kurumu ikamet
adresleri ile ilgili
idari para cezası
uygulamaya yetkili
kılınmıştır.
* Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı (TÜİK) gerektiğinde verilerin
veya bilgilerin doğruluğunu araştırmaya ve kontrol etmeye, ilgililerden
ek bilgi ve belge istemeye yetkili kılınmış olup, ikamet adreslerinin 5429 Sayılı Türkiyanlış bildirilmesinde kusurlu olduğu tespit edilen şahıslara idari para ye İstatistik Kanunu’nun 7 ve
cezası kesebilmektedir.
54’üncü Maddele* TÜİK Başkanlığı İl ve İlçe yürütme komitelerinin görevlendireceği
ri.
personelin yardım taleplerini mülki amirler aracılığı ile kolluk tarafından
karşılanması gerekmektedir.
Adli işlem maksa5490 Sayılı Nüfus
dıyla nüfus kayıtNüfus kayıt örnekleri adli işlemlerle sınırlı olmak üzere Nüfus Hizmetle- Hizmetleri Kanuları kolluk tarafınri Kanunu gereğince Nüfus Müdürlüklerinden talep edilebilmektedir.
nu’nun 44’üncü
dan istenebilmekMaddesi.
tedir.
Kimlik kartı yenileme işlemi esnasında Nüfus Md.
lüğünce talep
edilmesi halinde
kolluk tarafından
ilgili kişiler hakkında araştırma
ve soruşturma
yapılması gerekmektedir.
Kimlik bildirme
kanunuyla ilgili
detay bilgiler
yönetmelikte
belirtilmiştir.
Türk vatandaşlığı
Kanununun Uygulanmasına İlişkin
Yönetmelik gereğince, illerde
oluşturulan başvuru inceleme komisyonunda Genel
Kolluk temsilcileri
de yer almaktadır.
Kayıp, yeniden, yenileme ve değiştirme nedeniyle nüfus cüzdanı taleİçişleri Bakanlığıbinde bulunan kişinin yöneltilen sorulara yanlış ya da hiç cevap verilnın 14 Kasım
memesi durumunda, kişilere nüfus cüzdanı düzenlenmeyecek ve
2006 gün ve
cüzdan talep belgesinde kimliği ve fotoğrafı bulunan kişi olup olmadığı
2006/83 Sayılı
kolluk kuvvetlerince yapılacak araştırma sonucuna göre Nüfus MüdürGenelgesi.
lerince işlem tesis edilecektir.
İşyeri sorumlu işleticilerinin, konutlarda çalışanlar ve oturanların yükümlülükleri, konaklama tesislerinde geçici oturmalar gibi detaylar
yönetmelikte belirtilmiştir.
Otel- Motel vb. yerler 24 Saat, Her türlü ticaret ve sanat amacı güden
işyerleri üç gün içerisinde bildirim yapmak zorundadır.
Kimlik Bildirim
Kanunu’nun
Uygulanmasıyla
İlgili Yönetmelik.
* 5901 sayılı Kanunu’nun 11 inci ve 16’ncı maddeler uyarınca Türk 5901 Sayılı Türk
vatandaşlığını kazanmak isteyen yabancıların başvuru için gerekli
Vatandaşlığı
şartları taşıyıp taşımadıklarının tespiti, illerde oluşturulan vatandaşlık
Kanunu’nun
başvuru inceleme komisyonu tarafından yapılmaktadır.
18’inci ve Türk
Vatandaşlığı
* Türk vatandaşlığı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin
Kanunu’nun
69’uncu maddesine istinaden, illerde oluşturulan komisyonda, il valisi
veya görevlendireceği vali yardımcısının başkanlığında, il müdürlüğü, il Uygulanmasına
emniyet müdürlüğü, il jandarma komutanlığı, il millî eğitim müdürlüğü İlişkin Yönetmeliğin 69’uncu
ve sosyal hizmetler il müdürlüğünden en az şube müdürü düzeyinde
Maddesi.
görevlendirilen temsilciler bulunmaktadır.
2911 SAYILI TOPLANTI VE
GÖSTERİ YÜRÜYÜŞLERİ KANUNU
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
113
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemenin usul
ve şartları ile
ilgililerin ve kolluk
görevlilerinin bu
konudaki görev ve
sorumlulukları
belirlenmiştir.
Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının kullanılmasında
uygulanacak şekil, şart ve usuller ile gerçek ve tüzel kişilerin düzenle- Toplantı ve Gösyecekleri toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yeri, zamanı, usul ve şartla- teri Yürüyüşleri
rı, düzenleme kurulunun görev ve sorumlulukları, yetkili merciin yasak- Kanunu’nun 1’inci
lama ve erteleme halleri, güvenlik kuvvetlerinin görev ve yetkileri ile
Maddesi.
yasakları ve ceza hükümler kanunla düzenlenmiştir.
Tüm vatandaşlar
önceden izin
almaksızın toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleyebilir. Yabancıların
İçişleri Bakanlığından ve Mülki
idare amirliğinden
izin almaları
şarttır.
Herkes, önceden izin almaksızın, bu Kanun hükümlerine göre silahsız
ve saldırısız olarak kanunların suç saymadığı belirli amaçlarla toplantı
ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.
Yabancıların bu Kanun hükümlerine göre toplantı ve gösteri yürüyüşü Toplantı ve Gösdüzenlemeleri, İçişleri Bakanlığının iznine bağlıdır. Yabancıların bu teri Yürüyüşleri
Kanunu’nun
Kanuna göre düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde topluluğa
hitap etmeleri, afiş, pankart, resim, flama, levha, araç ve gereçler 3’üncü Maddesi.
taşımaları, toplantının yapılacağı mahallin en büyük mülkî idare amirliğine toplantıdan en az kırk sekiz saat önce yapılacak bildirimle mümkündür.
Bazı toplantı ve faaliyetler bu Kanun hükümlerine tabi olmayıp, bunlar;
* Siyasi partilerin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının,
sendikaların, vakıfların, derneklerin, ticari ortaklıkların ve diğer tüzel
kişilerin özel kanunlarına ve kendi tüzüklerine göre yapacakları kapalı
Bazı toplanmalar yer toplantıları,
ve seçim propa- * Kanunlara uymak, kendi kural ve sınırları içinde kalmak şartıyla
gandaları toplantı
Toplantı ve Göskanun veya gelenek ve göreneklere göre yapılacak toplantı, tören,
ve gösteri yürüyü- şenlik, karşılama ve uğurlamalar,
teri Yürüyüşleri
şü sayılmaz.
Kanunu’nun 4 ve
* Spor faaliyetleri ile bilimsel, ticari ve ekonomik amaçlarla yapılan 5’inci Maddeleri.
Bunlar kendi
toplantılar,
mevzuatlarına
* Seçim zamanlarında yapılacak propaganda toplantıları,
tabidir.
* Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanların Devlet ve Hükümet işleri
hakkındaki toplantı ve konuşmaları ile Türkiye Büyük Millet Meclisi
üyelerinin halk ile yapacakları sohbet niteliğindeki görüşmeler olarak
gruplandırılabilir.
Toplantı ve gösteri yürüyüşleri, tüm il veya ilçe sınırları içerisinde
aşağıdaki hükümlere uyulmak şartıyla her yerde yapılabilir.
Şehir ve kasabalarda ve gerekli görülen diğer yerlerde hangi meydan
ve açık yerlerde veya yollarda toplantı veya yürüyüş yapılabileceği ve
Toplantı ve gösteri bu toplantı ve yürüyüş için toplanma ve dağılma yerleri ile izlenecek yol
yürüyüşleri mülki ve yönler Vali ve Kaymakamlarca kararlaştırılarak alışılmış araçlarla
Toplantı ve Gösidare amirliğince önceden duyurulur. Bu yerler hakkında sonradan yapılacak değişiklikteri Yürüyüşleri
ler
duyurudan
on
beş
gün
sonra
geçerli
olur.
Toplantı
yerlerinin
tespiönceden belirlenip
Kanunu’nun
6, 7,
ilan edilen yer ve tinde gidiş gelişi, güvenliği bozmayacak ve pazarların kurulmasına
8 ve 20’nci Madgüzergâhlarda ve engel olmayacak biçimde, toplantıların genel olarak yapıldığı, elektrik
deleri.
gündüz saatlerin- tesisatı olan yerler tercih edilir.
de yapılabilir.
Toplantı ve yürüyüşlere ve bu amaçla toplanmalara güneş doğmadan
başlanamaz.
Açık yerlerdeki toplantılar ile yürüyüşler güneşin batışından bir saat
öncesine, kapalı yerlerdeki toplantılar saat 23.00’e kadar sürebilir.
Toplantının yapıldığı yer, toplantı süresince umuma açık yer sayılır.
Toplantı ve gösteri * Bu Kanuna göre yapılacak toplantı veya gösteri yürüyüşleri, fiil ehliyeyürüyüşü düzen- tine sahip ve on sekiz yaşını doldurmuş, en az yedi kişiden oluşan bir
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri
114
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlemek için 7 kişiden oluşan “düzenleme kurulunun 48 saat önceden mülki idare
amirliğine bildirimde bulunmaları
şarttır.
lanamaz.
düzenleme kurulu tarafından düzenlenir. Bu kurul, kendi aralarından Kanunu’nun 9, 10
birini başkan seçer. Diplomatik dokunulmazlıkları bulunan kişiler, düzen- ve 20’nci Maddeleme kurulu başkan veya üyesi olamazlar. Tüzel kişilerin toplantı ve
leri.
gösteri yürüyüşü düzenlemeleri, yetkili organlarının kararına bağlıdır.
* Toplantı veya gösteri yürüyüşünün yapılabilmesi için, düzenleme
kurulu üyelerinin tamamının imzalayacakları bir bildirim, toplantı-gösteri
yürüyüşünün yapılmasından en az kırk sekiz saat önce ve çalışma
saatleri içinde, toplantı-gösteri yürüyüşünün yapılacağı yerin bağlı
bulunduğu Valilik veya Kaymakamlığa verilir. Bu bildirim, Valilik veya
Kaymakamlıkça kabul edilmez veya karşılığında alındı belgesi verilmez
ise keyfiyet bir tutanakla tespit edilir. Bu halde noter vasıtasıyla ihbar
yapılır. İhbar saati bildirimin verilme saati sayılır.
“Düzenleme kurulu” toplantı veya
gösteri yürüyüşünün huzur ve
sükûnunu sağlamakla yükümlüdür. Gerektiğinde
mülki idare amirliğinden toplantı
veya gösteri yürüyüşünün sona
erdirilmesini isteyebilir.
Düzenleme kurulu, toplantı veya gösteri yürüyüşünün sükûn ve düzenini, bildirimde yazılı amaç dışına çıkılmamasını sağlamakla yükümlü
ve sorumludur. Kurul, bunun için gereken önlemleri alır ve gerektiğinde Toplantı ve Gösgüvenlik kuvvetlerinin yardımını ister. Alınan önlemlere rağmen sükûn teri Yürüyüşleri
ve düzenin sağlanamaması halinde, kurul başkanı toplantı veya gösteri Kanunu’nun 12
ve 20’nci Maddeyürüyüşünün sona erdirilmesini hükümet komiserinden isteyebilir.
leri.
Düzenleme kurulunun sorumluluğu, topluluk toplantı gösteri yürüyüşü
yerinden tamamen dağılıncaya kadar sürer.
Toplantı veya
gösteri yürüyüşünü takip etmek
üzere mülki idare
amirliğince bir
“hükümet komiseri” görevlendirilir.
Hükümet komiseri
gerektiğinde
toplantı veya
gösteri yürüyüşünü sona erdirmeye
yetkilidir.
Valilik ve Kaymakamlıkça; hâkim ve savcılar ve bu sınıftan sayılanlar
ile Silahlı Kuvvetler, adalet, genel ve özel kolluk kuvvetleri mensupları
hariç olmak üzere, il veya ilçelerdeki mülki idare amirliği hizmetleri
sınıfına dâhil memurları ile diğer kamu görevlilerinden müdür, amir
veya bunların yardımcıları arasından bir kişi, hükümet komiseri olarak
ve gerektiğinde iki kişi de hükümet komiseri yardımcısı olarak görev- Toplantı ve Göslendirilir.
teri Yürüyüşleri
Hükümet komiseri, toplantı veya gösteri yürüyüşü yerinde uygun göre- Kanunu’nun 13
ceği bir yerde bulunur ve toplantı veya gösteri yürüyüşünü teknik ses ve 20’nci Maddeleri.
alma cihazları, fotoğraf ve film makineleri gibi araçlarla tespit ettirebilir.
Hükümet komiseri, huzur ve sükûnun sağlanamaması durumunda
düzenleme kurulu başkanının isteği veya toplantı-gösteri yürüyüşünün
sürmesini imkânsız kılacak derecede genel sükûn ve düzeni bozacak
ve suç teşkil edecek nitelikte sözle veya eylemle saldırılı bir biçim
alması halinde toplantıyı sona erdirmeye yetkilidir.
Toplantı veya
gösteri yürüyüşü
izin verilen yer ve
zamanda yapılır ve
düzenleme kurulu
üyeleri katılmak
zorundadır.
Toplantı veya gösteri yürüyüşü bildirimde belirtilen yer ve zamanda Toplantı ve Gösyapılır. Düzenleme kurulu, kendi üyelerinden başkan dâhil en az yedi teri Yürüyüşleri
kişiyi toplantının yapıldığı yerde bulundurmakla yükümlüdür. Bu husus, Kanunu’nun 11
katılanların kimlikleri belirtilmek suretiyle hükümet komiserince bir ve 20’nci Maddetutanakla tespit edilir.
leri.
Toplantı ve gösteri
yürüyüşleri düzenleme kurulu, mülki
idare amirliği ve
İçişleri Bakanlığınca belli sürelerle
ertelenebilir.
Toplantı veya gösteri yürüyüşü, toplantının yapılacağı saatten en az
yirmi dört saat önce düzenleme kurulunun çoğunluğu tarafından, bildirimin verildiği Valilik veya Kaymakamlığa yazı ile bildirilmek şartıyla Toplantı ve Göskırk sekiz saati geçmemek üzere yalnız bir kez geri bırakılabilir.
teri Yürüyüşleri
Bir il sınırı içinde aynı günde birden çok toplantı veya gösteri yürüyüşü Kanunu’nun 14,
yapılmak istenmesi halinde Vali, emrindeki güvenlik kuvvetlerinin ve 15, 16 ve 20’nci
Maddeleri.
gerektiğinde yararlanabileceği diğer güçlerin bu toplantı-gösteri yürüyüşlerinin güvenlik içinde yapılmasını sağlamaya yeterli olmadığı
kanısına varırsa, toplantılardan bir kısmını on günü aşmamak üzere bir
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
115
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
kez erteleyebilir.
Bir bölge Valiliğine bağlı illerden; birden çok ilde aynı günde toplantı
veya gösteri yürüyüşü yapmak için bildirim verilmesi üzerine, toplantı-gösteri yürüyüşü güvenliğini sağlamak amacıyla ilgili Valilerce
bölge Valiliğinden takviye istenmesi halinde, Bölge Valisi bu isteklerin karşılanamayacağı kanısına varırsa, takviye gönderilemeyen
illerdeki toplantı-gösteri yürüyüşleri on günü aşmamak üzere bölge
Valiliğince bir kez ertelenebilir. Ertelemede müracaat önceliği göz
önünde bulundurulur.
Aynı günde birden çok Bölge Valiliğine bağlı illerde toplantı veya gösteri yürüyüşü yapmak için bildirim verilmesi üzerine, toplantı-gösteri
yürüyüşü güvenliğini sağlamak amacıyla ilgili Bölge Valilerince İçişleri
Bakanlığından takviye istenmesi halinde, İçişleri Bakanlığı bu isteklerin
karşılanamayacağı kanısına, varırsa, takviye gönderilemeyen bölge
Valiliğine bağlı illerdeki toplantı-gösteri yürüyüşleri on günü aşmamak
üzere İçişleri Bakanlığınca bir kez ertelenebilir.
Toplantı ve gösteri
yürüyüşleri, milli
güvenlik, kamu
düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık
genel ahlakın
korunması ve
başkalarının hak
ve özgürlüklerinin
korunması amacıyla mülki idare
amirliğince ve
İçişleri Bakanlığınca yasaklanabilir veya en fazla
1 ay süreyle
ertelenebilir.
Bölge Valisi, Vali veya Kaymakam, milli güvenlik, kamu düzeni, suç
işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla belirli bir toplantı veya
gösteri yürüyüşünü bir ayı aşmamak üzere erteleyebilir veya suç işleneceğine dair açık ve yakın tehlike mevcut olması halinde yasaklayabilir. Toplantı ve gösteri yürüyüşünün en az yirmi dört saat önce tebliğ
şartı aranmaksızın bölge Valiliği, Valilik veya Kaymakamlıklarca ertelenebileceği veya yasaklanabileceği haller yönetmelikte gösterilir.
Bölge Valisi, Vali veya Kaymakamlarca ertelenen veya yasaklanan
İçişleri Bakanlığı tarafından ertelenen toplantı ve gösteri yürüyüşlerine
ilişkin gerekçeli erteleme veya yasaklama kararı toplantı-gösteri yürüyüşünün başlama saatinden en az yirmi dört saat önce bir yazı ile
düzenleme kurulu başkanına veya bulunamadığı takdirde üyelerden
birine tebliğ edilir. Vali veya kaymakamlarca ertelenen veya yasakla- Toplantı ve Gösnan toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkında bölge Valiliğine ve İçişleri teri Yürüyüşleri
Bakanlığına, bölge Valilerince ertelenen veya yasaklanan toplantı ve Kanunu’nun 17,
gösteri yürüyüşleri için de İçişleri Bakanlığına bilgi verilir.
18, 19 ve 20’nci
Toplantı veya gösteri yürüyüşünün ertelenen günden sonraki bir günde
Maddeleri.
yapılabilmesi, düzenleme kurulunun yeni bildirimde bulunmasına
bağlıdır.
Bölge Valisi, milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi,
genel sağlığın ve genel ahlâkın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması amacıyla bölgeye dâhil illerin birinde veya birkaçında ya
da bir ilin bir veya birkaç ilçesinde bütün toplantı ve gösteri yürüyüşlerini bir ayı geçmemek üzere erteleyebilir. Valiler de aynı sebeplere
dayalı olarak ve suç işleneceğine dair açık ve yakın tehlike mevcut
olması hâlinde ile bağlı ilçelerin birinde veya birkaçında bütün toplantı
ve gösteri yürüyüşlerini bir ayı geçmemek üzere yasaklayabilir.
Yasaklama kararı gerekçeli olarak verilir kararın özeti yasaklamanın
uygulanacağı yerlerde mutat vasıtalarla ilan edilir. Ayrıca, İçişleri Bakanlığına bilgi verilir.
Şehirlerarası
karayollarında,
genel yollar ve
parklarda, kamu
hizmeti görülen
binalarda ve
TBMM’ne 1 km
uzaklıktaki yerlerde toplantı ve
gösteri yürüyüşü
Genel yollar ile parklarda, mabetlerde, kamu hizmeti görülen bina ve
tesislerde ve bunların eklentilerinde ve Türkiye Büyük Millet Meclisine
bir kilometre uzaklıktaki alan içinde toplantı yapılamaz ve şehirlerarası Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri
karayollarında gösteri yürüyüşleri düzenlenemez.
Kanunu’nun
Genel meydanlardaki toplantılarda, halkın ve ulaşım araçlarının gelip 22’nci Maddesi.
geçmesini sağlamak üzere Valilik ve Kaymakamlıklarca yapılacak
düzenlemelere uyulması zorunludur.
116
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
düzenlenemez.
Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri tek tek sayılmıştır.
* Bildirim verilmeden veya toplantı veya yürüyüş için belirtilen gün ve
saatten önce veya sonra;
* Ateşli silahlar veya patlayıcı maddeler veya her türlü kesici, delici
aletler veya taş, sopa, demir ve lastik çubuklar, boğma teli veya zincir
gibi bereleyici ve boğucu araçlar veya yakıcı, aşındırıcı, yaralayıcı
eczalar veya diğer her türlü zehirler veya her türlü sis, gaz ve benzeri
maddeler ile yasadışı örgüt ve topluluklara ait amblem ve işaret taşınarak veya bu işaret ve amblemleri üzerinde bulunduran üniformayı
andırır giysiler giyilerek veya kimliklerini gizlemek amacıyla yüzlerini
tamamen veya kısmen bez vesair unsurlarla örterek toplantı ve gösteri
yürüyüşlerine katılma ve kanunların suç saydığı nitelik taşıyan afiş,
pankart, döviz, resim, levha, araç ve gereçler taşınarak veya bu nitelik“Kanuna aykırı
Toplantı ve Göste sloganlar söylenerek veya ses cihazları ile yayınlanarak,
toplantı ve gösteri * Saat 23.00’ten sonra veya güneş doğmadan önce;
teri Yürüyüşleri
yürüyüşleri” tek
Kanunu’nun
*
Bildirimde
belirtilen
yer
ve
güzergâh
dışında,
tek sayılmıştır.
23’üncü Maddesi.
* Gösteri yürüyüşü güzergâhını tam belirtmeksizin ve yer konusundaki
yasak ve önlemlere uyulmaksızın,
* Kanun kapsamı dışında bırakılan konularda kendi amaç, kural ve
sınırları dışına çıkılarak,
* Kanunların suç saydığı maksatlar için,
* Bildirimde belirtilen amaç dışına çıkılarak,
* Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yasaklanması veya ertelenmesi
halinde tespit edilen erteleme veya yasaklama süresi sona ermeden,
* Hükümet komiserince toplantının sona erdirildiği halde
* Amacına aykırı olarak,
* Yabancılar ile ilgili izinler alınmadan,
* Yapılan toplantılar veya gösteri yürüyüşleri Kanuna aykırı sayılır.
Kanuna uygun olarak başlayan bir toplantı veya gösteri yürüyüşü, daha
sonra yukarıda belirtilen kanuna aykırı durumlardan bir veya birkaçının
vukuu bulması sebebiyle, Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü
haline dönüşürse;
* Hükümet komiseri toplantı veya gösteri yürüyüşünün sona erdiğini
bizzat veya düzenleme kurulu aracılığı ile topluluğa ilan eder ve durumu en seri vasıta ile mahallin en büyük mülki amirine bildirir.
Kanuna aykırı
* Mahallin en büyük mülki amiri, yazılı veya acele hallerde sonradan
toplantı ve gösteri
yazı ile teyit edilmek kaydıyla sözlü emirle, mahallin güvenlik amirlerini
yürüyüşlerinin
veya bunlardan birini görevlendirerek olay yerine gönderir.
hükümet komise* Bu amir, topluluğa Kanuna uyularak dağılmalarını, dağılmazlarsa zor
rinin bildirimi
kullanılacağını ihtar eder. Topluluk dağılmazsa zor kullanılarak dağıtı- Toplantı ve Gösüzerine mülki
idare amirliğince lır. Bu gelişmeler hükümet komiserince tutanaklarla tespit edilerek en teri Yürüyüşleri
kolluk kuvvetleri kısa zamanda mahallin en büyük mülki amirine tevdi edilir.
Kanunu’nun
Güvenlik kuvvetlerine karşı fiili saldırı veya mukavemet veya koruduk- 24’üncü Maddesi.
tarafından ihtar
ları yerlere ve kişilere karşı fiili saldırı hali mevcutsa, ihtara gerek
yapılmak uyulmazsa zor kullan- olmaksızın zor kullanılır.
Toplantı ve gösteri yürüyüşüne silah, araç, alet veya maddeler veya
mak suretiyle
sloganlarla katılanların bulunması halinde bunlar güvenlik kuvvetlerindağıtılması gece uzaklaştırılarak toplantı ve gösteri yürüyüşüne devam edilir. Ancak,
rekmektedir.
bunların sayıları ve davranışları toplantı veya gösteri yürüyüşünü
Kanuna aykırı addedilerek dağıtılmasını gerektirecek derecede ise
yukarıdaki hükümler uygulanır. Toplantı ve gösteri yürüyüşüne silah,
araç, alet veya maddeler veya sloganlarla katılanların tanınması ve
uzaklaştırılmasında düzenleme kurulu güvenlik kuvvetlerine yardım
etmekle
yükümlüdür.
Toplantı veya gösteri yürüyüşlerinin Kanuna aykırı olarak başlaması
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
117
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
hallerinde; güvenlik kuvvetleri mensupları, olayı en seri şekilde mahallin en büyük mülki amirine haber vermekle beraber, mevcut imkânlarla
gerekli tedbirleri alır ve olaya müdahale eden güvenlik kuvvetleri amiri,
topluluğa dağılmaları, aksi halde zor kullanılarak dağıtılacakları ihtarında bulunur ve topluluk dağılmazsa zor kullanılarak dağıtılır.
Toplantı veya
gösteri yürüyüşü
sırasında “suç
işleyenler” hiçbir
ihtara gerek olmaksızın kolluk
kuvvetleri tarafından yakalanır.
Toplantı veya gösteri yürüyüşü sırasında suç işleyenleri ve suçluları
yakalamak için emir ve ihtara gerek yoktur. Kolluk kuvvetleri hiçbir
ihtarda bulunmaksızın bunları yakalar.
Çağrı ve propaganda araçlarında
halkı suç işlemeye
teşvik etmek, belli
yer ve zamanlarda
sesli çağrı yapmak, halkı kanuna
aykırı toplantı ve
gösteri yürüyüşüne özendirmek ve
kışkırtmak yasaktır. Kolluk görevlileri bu konuda
gerekli önlemleri
alırlar.
Toplantı veya yürüyüşlere ilişkin çağrı veya propaganda amacıyla
kullanılan basılı veya çoğaltılmış veya el ile yazılmış davetiye, levha ve
ilanlarda düzenleme kurulu başkanı ile en az altı üyesinin adları, soyadları ve imzalarının bulunması; bunlardan asılması gerekenlerin
Valilik veya kaymakamlıklarca önceden tespit edilmiş yerlere asılması
zorunludur.
Bu propaganda ve çağrı alet ve araçlarında, halkı suç işlemeye özendiren veya kışkırtan yazı veya resim bulunması yasaktır.
Toplantı veya gösteri yürüyüşünün yapılacağı tarihten bir önceki günToplantı ve Gösden toplantı veya gösteri yürüyüşünün başlayacağı saate kadar, güneşin doğuşundan batışına kadarki zaman içinde olmak kaydıyla ses teri Yürüyüşleri
yükselten veya ileten herhangi bir alet veya araç ile çağrı yapılabilir. Bu Kanunu’nun 26
ve 27’nci Maddesüre dışında çağrı için sözü geçen alet veya araçlar kullanılamaz.
leri.
Kapalı yer toplantılarında, ses yükseltici alet veya araçlarla dışarıya
yayın yapılamaz.
Halka karşı, doğrudan doğruya veya ses yükselten veya ileten herhangi bir alet veya araç ile söz söyleyerek veya seslenerek veya basılmış
veya çoğaltılmış veya elle yazılmış veya çizilmiş kâğıtları duvarlara
veya diğer yerlere yapıştırarak veya dağıtarak veya benzeri araç ve
yollarla halkı Kanuna aykırı toplantı veya yürüyüşe özendirmek veya
kışkırtmak yasaktır.
Bu hareketler güvenlik kuvvetlerince derhal menedilir.
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri
Kanunu’nun
25’inci Maddesi.
Toplantı ve gösteri yürüyüşü ile ilgili suçlar şunlardır:
* Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununda belirtilen yasaklara aykırı
hareket etmek,
* Toplantı veya gösteri yürüyüşü yapılmasına engel olmak,
* Toplantı veya gösteri yürüyüşü sırasında huzur ve sükûnu bozmak.
* Kanuna aykırı propaganda vasıtaları kullanmak ve halkı suç işlemeye
Toplantı veya
teşvik etmek,
gösteri yürüyüşü
sırasında işlenen * Toplantı veya gösteri yürüyüşünün dağıtılması konusundaki hükümet
Toplantı ve Gösemrine karşı gelmek,
suçlar ayrı ayrı
teri Yürüyüşleri
*
Toplantı
veya
gösteri
yürüyüşlerine
silahlı
olarak
katılmak,
mukavedüzenlenmiştir. Bu
Kanunu’nun 28 ila
met
etmek,
suçlar ile ilgili
34’üncü Maddeleönlemleri kolluk * Halkı kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü yapma konusunda
ri Arası.
özendirmek
veya
kışkırtmak
olup,
kolluk
kuvvetleri,
düzenleme
kurulu
kuvvetleri zamave hükümet komiserinin de yardımıyla bu suçların işlenip işlenmediğini
nında ve tam
olarak almalıdır. tahkik eder ve işlendiğini tespit ederse, C.Savcısının emri ile soruşturma başlatılmalıdır.
* Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşleri düzenleyen veya yönetenlerle bunların hareketlerine katılanların, fiil daha ağır bir cezayı gerektiren ayrı bir suç teşkil etmediği takdirde bir yıl altı aydan üç yıla kadar,
* Kanun’un 10’uncu maddesi gereğince verilecek bildirimde düzenleme
kurulu üyesi olarak gösterilenlerden 9’uncu maddede belli edilen nite-
118
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
likleri taşımayanların, toplantı veya yürüyüşün yapılması hâlinde, bir
yıla kadar,
* Anılan yasanın 11 ve 12’nci maddelerde yazılı görevleri yerine getirmeyen düzenleme kurulu üyelerinin, altı aydan iki yıla kadar,
* Güvenlik kuvvetlerine veya hükümet komiserine veya yardımcılarına
veya hükümet komiseri tarafından toplantı veya yürüyüş safahatının
teknik araç ve gereçlerle tespit için görevlendirilenlere bu görevlerini
yaptıkları sırada cebir ve şiddet veya tehdit veya nüfuz ve müessir
kuvvet sarf etmek suretiyle mani olanların iki yıldan beş yıla kadar
hapis cezası ile cezalandırılması gerekmektedir.
Toplantı ve gösteri
yürüyüşleri ile ilgili
“düzenleme kurulu, hükümet komiseri, kolluk kuvvetleri ve askeri
birliklerin görev ve
sorumlulukları”
ayrı bir yönetmelik
ile düzenlenmiştir.
Düzenleme kurulunun, hükümet komiseri ve yardımcılarının, güvenlik
kuvvetlerinin ve görevli askeri birliklerin görev, yetki ve sorumluluklarının uygulanış biçimi ve Kanunun uygulanmasına ilişkin diğer hususlar
Adalet, Milli Savunma ve İçişleri Bakanlıklarınca bu Kanunun yayımı
tarihinden itibaren üç ay içinde çıkarılacak ve Resmi Gazetede yayımlanacak bir yönetmelikle düzenlenir.
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri
Kanunu’nun 37’
nci Maddesi.
Toplantı ve gösteri
yürüyüşleri kanununun uygulanmasına ilişkin
olarak yönetmelik
ihdas edilmiştir.
İl ve İlçe sınırları içerisinde açık yer toplantısı yapılacak mahaller,
yürüyüş yapılacak güzergâh, toplanacak yerler, asılacak pankart ve
afişler ile ilgili düzenlemeler yönetmelikte ayrıntılı olarak belirtilmiştir.
(08.08.1995 tarih 18836 sayılı Resmi Gazete).
Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri
Kanunu’nun
Uygulanmasına
İlişkin Yönetmelik.
İçişleri Bakanlığı genelgesinde;
* Sivil toplum örgütlerinin yaptığı basın açıklamaları sonucunda yargı
merciine intikal ettirilen dosyaların 2911 sayılı Kanununun 28’inci
maddesi (kanununa aykırı toplantı ve gösterişi düzenleyen ve yönetenlerin bir yıl altı aydan üç yıla kadar hapis ceza müeyyidesi) kapsamında değerlendirilmediği,
* İnsanların; açık havada, toplu veya ferdi olarak araç trafiğini engellemeden, çevreye zarar vermeden, günlük hayatın doğal seyrini önemli
ölçüde kesintiye uğratmadan ve şiddete başvurmadan konusu suç
teşkil etmemek koşulu ve megafon veya sınırlı alanda ses duyulmasını
sağlayan cihazlar ile bir saati geçmemek üzere düşünce ve görüşleri
İçişleri BakanlığıSivil toplum örgüt- açıklamasının ve konusu ile ilgili pankart – döviz açarak ve slogan
nın 11 Mayıs
leri tarafından
atarak kamuoyuna duyurulmaya çalışılmaları gibi basın açıklaması
2004 gün ve
yapılacak basın yapma faaliyetlerinin Anayasanın 25 ve 26’ncı maddelerinde belirtilen
2004/100 Sayılı
açıklamaları husu- düşünce ve kanaat hürriyeti ile düşünceyi açıklama ve yayma olarak
“Basın Açıklamasunda genelge
değerlendirilmesi ve bu tür faaliyetlerin 2911 sayılı Kanununun kapsaları” Konulu
tamim edilmiştir. mı dışında kabul edilerek güvenlik güçlerince şahıs ve mal emniyeti ile
Genelgesi.
kamu düzeninin korunmasının sağlanması,
* Hükümet komiserinin talebi olmaksızın sivil toplum örgütleri ile derneklerin toplantı ve yürüyüşlerinin teknik ses alma cihazları, fotoğraf ve
film makineleri gibi araçlarla kaydedilmemesi, çok ciddi ve somut
emareler ile istihbarat bilgileri elde edilmesi halinde mülki makamdan
her defasından yazılı izin almak suretiyle fotoğraf ve film makineleri ile
kayıt yapılması,
* Sivil toplum örgütlerince düzenlenen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde Dernekler Kanunu ile Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu uyarınca talep edilecek olanlar hariç ayrıca evrak talebinde bulunulmaması
yönünde talimat verilmiştir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
119
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
6136 SAYILI ATEŞLİ SİLAHLAR VE BIÇAKLAR
İLE DİĞER ALETLER HAKKINDA KANUN
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Genel olarak “tüm
silahların ithali,
satılması, satın
alınması, taşınması ve bulundurulması” bu kanun
hükümlerine
tabidir.
Ateşli Silahlar ve
Ateşli silahlarla mermilerinin ve bıçaklarla salt saldırı ve savunmada
Bıçaklar ile Diğer
kullanılmak üzere özel olarak yapılmış bulunan diğer aletlerin memleAletler Hakkında
kete sokulması, yapılması, satılması, satın alınması, taşınması veya
Kanun’un 1’inci
bulundurulması bu kanun hükümlerine tabidir.
Maddesi.
Ateşli silahların
yapımı özel kanun
hükümlerine
tabidir. İthali
kamu hizmetlerinde (iç güvenlik,
milli güvenlik, ülke
savunması ve
istihbarat) kullanılmak üzere
yapılır. Başka
amaçla ithali
yasaktır. Diğer
silahların yapımı
ve ithali ise belli
bir meslek veya
sanat için gerekli
olmasının haricinde yasaktır. Yapımı ve ithali
yasak olan tüm
silahların satılması, satın alınması,
taşınması ve
bulundurulması
da yasaktır.
Memleket içinde ateşli silahlarla mermilerinin yapılması, Türkiye`de
Harp Silah ve Mühimmatı Yapan Hususi Sanayi Müesseselerinin
Kontrolü Hakkındaki 3763, Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu Hakkındaki 5591 ve Barut ve Patlayıcı Maddelerle Silah ve Teferruatı ve
Av Malzemesinin İnhisardan Çıkarılması Hakkındaki 6551 sayılı Kanunların hükümlerine tabidir.
Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel
Müdürlüğü, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığının ihtiyaçları ile Savunma Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığınca, kamu
kurumlarına ve bu Kanuna göre silah taşımaya hak kazanmış hakiki
şahısların uygun görülen taleplerini karşılamak için yurt dışından yapılacak alımlar ve 6551 sayılı Barut ve Patlayıcı Maddelerle Silah ve Ateşli Silahlar ve
Teferruatı ve Av Malzemesinin İnhisardan Çıkarılması Hakkında Kanun Bıçaklar ile Diğer
Hükümleri saklı kalmak üzere, ateşli silahlarla mermilerinin ve bıçaklar- Aletler Hakkında
la salt saldırı ve savunmada kullanılmak üzere özel olarak yapılmış Kanun’un 2, 3, 4
ve 5’inci Maddebulunan sair suç aletlerinin ülkeye sokulması yasaktır.
leri.
Ülke içinde kama, hançer, saldırma, şişli baston, sustalı çakı, pala,
kılıç, kasatura, süngü, sivri uçlu ve oluklu bıçaklar, topuz, topuzlu
kamçı, boğma teli veya zinciri, muşta ile salt saldırı ve savunmada
kullanılmak üzere özel nitelikteki benzeri aletlerin yapımı yasaktır.
Bunlardan bir sanat veya mesleğin icrası için kullanılması zorunlu
bulunanların yapımına İçişleri Bakanlığınca yapılacak bir yönetmelikte
belirlenen kurallara göre izin verilir.
Yurda sokulması ve yapımı yasaklanan bıçak ve aletlerin satılması,
satın alınması, taşınması ve bulundurulması yasaktır.
Bir sanat veya mesleğin icrası için kullanılmasına izin verilen bıçaklar
bu yasağın dışındadırlar.
Yivsiz tüfekler
dışında avda
kullanılan diğer
ateşli silahlar
ruhsata tabidir. Bu
silahlar avda
kullanılmak üzere
yabancılar tarafından (sportif ve
turizm amaçlı
olarak) pasaportlarına kaydedilmek
şartıyla ülkeye
sokulabilir.
* Yivli ve yivsiz silahlarla bıçak ve diğer aletlerin, hal ve şartlara göre
sırf saldırıda kullanmak amacıyla kullanılmaması gerekmektedir. (6136
Sayılı Kanun’un 4/3 fıkrası)
* Yalnız sporda kullanılan yivli ateşsiz silahlar ve mermileri ile yivsiz
tüfekler ve mermilerinin, ev gereçlerinden olan veya tababet, sanayi, Ateşli Silahlar ve
tarım, spor için kullanılan aletlerle bir meslek veya sanatın icrası için Bıçaklar ile Diğer
gerekli bıçak, şiş, raspa ve benzerlerinin kullanılması bu Kanun hü- Aletler Hakkında
Kanun’un 4 ve
kümlerine tabi değildir. Avda veya sporda kullanılan her nevi ateşli yivli
EK-4’üncü Madsilahlar ruhsata tabidir.
deleri.
* Kara Avcılığı Kanunu esaslarına göre izin alıp turist olarak avcılık
yapmak ya da Gençlik ve Spor Bakanlığınca tertip olunacak atıcılık
yarışmalarına katılmak üzere yurda gelen yabancılar beraberlerinde
getirdikleri miktarı yönetmelikte belirtilen yivli ve yivsiz tüfekler ile nişan
tüfek ve tabancalarını ve bunların aksamı ile mermilerini gümrük ma-
120
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
kamlarına beyan etmek ve giriş kapısı emniyet makamlarından izin
almak koşuluyla geçici olarak yurda sokabilirler.
* Antlaşmalarla yurdumuza görevli olarak gelen yabancılar ile bilimsel
araştırmalar yapmak amacıyla gelen kişiler de beraberlerinde getirecekleri yivli veya yivsiz tüfekler ve aksamı ile mermilerini İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğünden izin almak ve gümrük makamlarına
beyan etmek şartıyla yurda sokabilirler.
* Yukarıda yurda sokulmasına izin verilen silah, silah aksamı ve mermileri ilgili kişilerin pasaportuna kaydolunur. Bu kayıt silah, aksamı ve
mermileri için taşıma izin vesikası yerine geçer. Yukarıda belirtilen
şartlara uygun olarak getirilen yivli veya yivsiz tüfekler, nişan tüfek ve
tabancaları ve bunlara ait aksam ile sarf edilmeyen mermilerin ülkemiz
terk edilirken yolcu beraberinde yurt dışına çıkarılması zorunludur.
Ateşli silahların
bulundurulma ve
taşınma esasları.
* Bakanlar Kurulunca çıkarılacak yönetmelikte belirlenecek esaslara
göre Valiler tarafından verilecek izin vesikasını alanlar, silah taşıyabilirler veya mesken ya da işyerinde bulundurabilirler.
* 4 numaralı bendin (A) alt bendinden istifade edenler ilgili Kuvvet
Komutanlıkları veya Jandarma Genel Komutanlığının kayıtlarına geçAteşli Silahlar ve
mek ve bu makamlarca verilen belgelere işlenmek şartıyla ateşli silah
Bıçaklar ile Diğer
taşıyabilirler veya bulundurabilirler. Bu şekilde düzenlenen belgeler,
Aletler Hakkında
taşıma veya bulundurma izin belgesi yerine geçer. Ateşli silahların
Kanun’un 7’nci
taşınmasına veya bulundurulmasına yetki veren kayıt ve belgeler
Maddesi.
harca tabi değildir.
* Silah taşımaya yetki veren kimlik kartları ile belgelerin düzenlenmesi
ve gerektiğinde yenilenmesi ya da geri alınmasına ilişkin usul ve esaslar Milli Savunma ve İçişleri Bakanlıklarınca müştereken hazırlanacak
bir yönetmelikte düzenlenir.
Ateşli silahlar,
ruhsat verilerek
ancak belli kişiler
tarafından bulundurulabilir veya
taşınabilir.
Ateşli silahları ancak;
* Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanlar, Yasama Organı Üyeleri ile
bu görevlerde bulunmuş olanlar,
* Özel kanunlarına göre silah taşıma yetkisine sahip bulunanlar,
* Bakanlar Kurulu Kararı ile silah taşıyabileceklerine karar verilen
Devlet, belediye, özel idare ve kamu iktisadi teşebbüsleri memur ve
mensupları,
* Mahkeme kararı ile ya da haklarında verilen mahkûmiyet kararının
sonucu olarak Türk Silahlı Kuvvetlerinden tart ve ihraç edilenler, rütbesinin geri alınmasına hükmolunanlar ile 926 sayılı Kanunun 50’nci
maddesinin (c) bendi, 3269 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin üçüncü
fıkrası ve 3466 sayılı Kanunun 15’inci maddesi uyarınca disiplinsizlik
veya ahlaki durumları sebebiyle ayırma işlemine tabi tutulanlar, 3269 Ateşli Silahlar ve
sayılı Kanunun 12’nci maddesi uyarınca başarısız görülenler ile 3466 Bıçaklar ile Diğer
sayılı Kanunun 13 ve 16’ncı maddeleri uyarınca ilişkileri kesilenler veya Aletler Hakkında
1402 sayılı Kanunun 2’nci maddesi uyarınca emekli edilenler hariç Kanun’un 7’nci
olmak üzere emekli subay, astsubay, astsubay, uzman Jandarma ve
Maddesi.
uzman erbaşlar ile mecburi hizmetini tamamlayarak istifa etmek suretiyle Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayrılan subay, astsubay ve uzman
Jandarmalar ve en az on yıl görev yapıp sözleşmelerinin uzatılmaması
sonucu veya kendi isteğiyle Türk Silahlı Kuvvetlerinden ayrılan uzman
erbaşlar,
* Disiplin kurulları veya mahkeme kararıyla meslekten veya Devlet
memurluğundan çıkarılanlar ya da haklarında verilen mahkûmiyet kararı
sonucu memuriyetle ilişiği kesilenler veya sicilden ya da 1402 sayılı
Kanunun 2 nci maddesi gereğince emekli edilenler hariç olmak üzere,
Vali, Vali muavini, kaymakam ve bucak müdürlüğünden veya mülki
idare amirliği hizmetlerinden,
Hâkim, C.Savcısı ve yardımcısı ile bu meslekten sayılanlardan, Emniyet hizmetleri sınıfına dâhil kadrolarda çalışan personelden, MİT hiz-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
121
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
metleri mensuplarından, emekli olanlar taşıyabilirler.
Ateşli silah bulundurma/taşıma
ruhsatı 5 yıl geçerlidir. Beş yılda bir
yenilenmesi gerekir. Ateşli silahla
işlenen cürümden
mahkûm olanlara
ve taksirli suçlar
hariç 1 yıldan fazla
hapis cezasına
mahkûm olanlara
ruhsat verilemez.
* Bu Kanun kapsamına giren silahlar için verilen taşıma ve bulundurma
ruhsatları yenileme harcı alınmak şartı ile beş yıl için geçerlidir. Ruhsatların veriliş sebeplerinin ortadan kalkması halinde ruhsat sahibi
durumu ruhsatı veren makama altı ay içinde bildirmekle yükümlüdür.
Aksine hareket edenlere bir daha silah ruhsatı verilmez.
* Ancak, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Genelkurmay Başkanı, Hükümet
Üyeleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi Üyeleri, Kuvvet Komutanları,
Ateşli Silahlar ve
Jandarma Genel Komutanı, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri, TBMM
Bıçaklar ile Diğer
Genel Sekreteri, Başbakanlık ile İçişleri Bakanlığı Müsteşarları, SaAletler Hakkında
vunma Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Müsteşarı, Emniyet
Kanun’un 6 ve
Genel Müdürü ve Sahil Güvenlik Komutanı, Cumhurbaşkanlığı Genel
7’nci Maddeleri.
Sekreter Yardımcıları, TBMM Genel Sekreter Yardımcıları ve bu görevlerde bulunmuş olanların ruhsatlarında süre kaydı aranmaz.
* Ateşli silahla işlenen suçlardan hükümlü bulunanlar ile taksirli suçlar hariç olmak üzere bir yıldan veya bu Kanun kapsamına giren
suçlardan dolayı altı aydan fazla hapis cezasına mahkûm olanlara,
affa uğramış olsalar bile hiçbir suretle ateşli silah taşıma ve bulundurma izni verilemez.
Silah ruhsatı almasında mani hali bulunmayan her Türk vatandaşı
bulundurmak maksadıyla silah satın alabilir. Bulundurma ruhsatı mesken ya da iş yerinde bulundurmak üzere iki şekilde verilir. Bulundurma
ruhsatlı silahların bir yerden başka bir yere nakli için mahallinin en
büyük Mülki Amirinin vereceği nakil belgesi gereklidir. Bu belge atış
poligonlarına gidiş ve dönüş için de geçerlidir. Ancak, silah nakil belgesinde belirtilen gün ve güzergâh haricinde silah, mesken veya iş yeri
Ateşli silah ruhsatı dışına çıkarılamaz.
almasına engel bir Savunma Sanayi Müsteşarlığı kanunen yurda girmesinde sakınca
durumu bulunma- bulunmayan silah ve mermileri ithal eder veya bir kamu kuruluşuna
Ateşli Silahlar ve
yan her Türk
ithal ettirir. Bu silahlar, bu Kanuna göre silah taşımaya veya bulundur- Bıçaklar ile Diğer
vatandaşı bulun- maya hak kazanmış kişilere satılır veya bir kamu kuruluşuna sattırılır.
Aletler Hakkında
durmak amacıyla
Kanun’un EKsilah satın alabilir Satış şekli, bedeli, satışı yapan kurum veya kuruluşa ödenecek komis7’nci Maddesi.
yon
ücreti,
satıştan
sağlanacak
gelirin
dağıtımı,
kullanış
biçimi
ve
ve bu kişilere
bunlarla ilgili diğer hususlar adı geçen İdarenin görüşü alınarak İçişleri
“bulundurma
Bakanlığınca hazırlanıp Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulacak
ruhsatı” verilir.
yönetmelikte belirlenir.
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünce belirlenecek ihtiyaç miktarına
göre, sırf sporda kullanılan nişan tüfek ve tabancaları ile bunlara ait
mermiler İçişleri Bakanlığınca izin verilmek ve kontrol edilmek şartıyla
adı geçen Genel Müdürlükçe ithal olunabilir. Bu şekilde ithal olunan
silahlar ve mermileri anılan Genel Müdürlüğün demirbaşına kayıt edilir.
Bu silahların satış ve devri yapılamaz.
Subay, Astsubay,
Uzman Jandarma
Çavuş, Emniyet
hizmetleri sınıfı
personelleri ve
çarşı mahalle
bekçileri “zati
demirbaş silah”
satın alabilir.
Milli Savunma Bakanlığınca temin edilen tabanca ve mermiler, Türk
Silahlı Kuvvetleri bünyesindeki subay, astsubay ve uzman Jandarma
çavuşlara; Emniyet Genel Müdürlüğünce temin edilen tabanca ve
mermiler, emniyet hizmetleri sınıfı personeli ile Emniyet Genel Müdür- Ateşli Silahlar ve
lüğünün merkez ve taşra ünitelerinde istihdam edilen çarşı ve mahalle Bıçaklar ile Diğer
bekçilerine, görevlerinde kullanmak üzere bedeli mukabili zati demir- Aletler Hakkında
baş silah olarak satılır. Satılan silahların; ayrılma, ihraç ve benzeri
Kanun’un EK
sebeplerle geri alınma usul ve esasları ile satılma şekil ve şartları, zayi, 8’inci Maddesi.
hasar, onarım, kadro standardı dışı bırakılması, eğitim ve görevde
kullanılan mermilerin bedelli veya bedelsiz temini ve diğer hususlar,
çıkarılacak yönetmeliklerle belirlenir.
Geçici köy korucu- Köy Kanununun 74’üncü maddesine göre, mülki amirlerce gönüllü Ateşli Silahlar ve
ları ile gönüllü köy korucu olarak tespit edilen kişiler ile halen geçici köy korucusu olarak Bıçaklar ile Diğer
korucularına
görev yapanlar bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 90 (2) Aletler Hakkında
122
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınValiliklerce ateşli
silah bulundurma
veya taşıma ruhsatı verilebilir.
gün içinde ellerinde bulundurdukları tabanca, makineli tabanca veya
hafif makineli tüfek sınıfından silahları mülki makamlara teslim ettikleri
takdirde haklarında takibat yapılmaz ve isteyenlere yukarıda belirtilen
tabanca ve tüfek sınıfından birer adet olmak üzere ve harçsız olarak
menşelerine bakılmaksızın Valilerce taşıma veya bulundurma ruhsatı
düzenlenebilir. Bu şekilde ruhsata bağlanan silahlar, veraset yoluyla
intikal dışında devir veya hibe edilemez, satılamaz, gerekli görüldüğünde Bakanlar Kurulunca toplatılmasına karar verilebilir.
Gönüllü korucu ve geçici köy koruculuğu görevine son verilenlerin
ruhsatları iptal edilebilir. Ruhsatları iptal edilen veya toplatılmasına
karar verilen silahlar, Devlet malı sayılarak mülki makamlarca bir tutanak karşılığında İçişleri Bakanlığına teslim edilir. Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce ateşli silahlarla bunlara ait mermilerin ve Kanunen memnu bıçak ve benzerlerini bulunduran veya taşıyan gönüllü
korucu ve geçici köy korucuları hakkında bu fiillerden dolayı takibat
yapılmaz. Taşıma ve bulundurma ruhsatlarının verileceği kişiler, bu
uygulamaya dair diğer hususlar, İçişleri Bakanlığı tarafından çıkarılacak yönetmelikle tespit edilir.
lanamaz.
Kanun’un Geçici
9’uncu Maddesi.
Bakanlar Kurulu,
gerek görülen
yerlerde halka
silah bulundurma
ve taşıma izni
verebileceği gibi,
toplu silah aranmasına da karar
verebilir.
Ateşli Silahlar ve
Lüzum görülen mıntıkalarda Bakanlar Kurulu kararıyla Valiler tarafın- Bıçaklar ile Diğer
dan halka silah bulundurma ve taşıma müsaadesi verilebileceği gibi Aletler Hakkında
toplu silah aranması da yapılabilir.
Kanun’un 8’inci
Maddesi.
Ateşli silah bulundurma veya taşıma ruhsatı olanlar,
silahlarını ruhsatsız kişilere satmamak ve başkalarına kullandırmamak ile yükümlüdür.
Ateşli silah taşımak müsaadesine haiz olanlar, bu silahları resmi ruhsatı haiz bulunanlardan başkasına satamayacakları gibi muvakkaten de
Ateşli Silahlar ve
olsa başkalarına veremezler.
Bıçaklar ile Diğer
Silah bulundurma ve taşıma ruhsatını haiz olan kimsenin bu silahla suç
Aletler Hakkında
işlemesi veya silahın muhafazasındaki ihmal ve kusurlu neticesi başkaKanun’un 9’uncu
ları tarafından bir suç işlenmesi veya intihar ve intihara teşebbüs edilMaddesi.
mesi hallerinde silah vesikası geriye alınır ve bir daha silah bulundurma ve taşıma izni verilmez.
Ateşli silahla
(tabanca, kurusıkı
tabanca, kurusıkıdan bozma silah
vb.) çevreye
rastgele ateş
edilmesi halinde
uygulanacak cezai
müeyyideler ilgili
kanunlarda açıkça
belirtilmiştir.
* Genel güvenliği kasten tehlikeye sokacak şekilde kişilerin hayatı,
sağlığı veya mal varlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da
kişilerde korku, kaygı veya panik yaratacak tarzda düğün, nişan, kutlama vb. etkinlikler esnasında havaya veya çevreye silahla rast gele
ateş eden veya patlayıcı madde kullanan kişilerin TCK’nin 170/1/c
bendi gereğince altı aydan üç yıla kadar hapis cezası müeyyidesine
tabi tutulması gerekmekte olup, silaha ruhsatsız olması halinde el
konulmalıdır.
5237 Sayılı
* Kurusıkı tabanca ile çevreye rast gele ateş edilmesi olayında; YargıTCK’nin 170/1/c
tay 8 nci Dairesinin “korku ve panik yaratacak şekilde ateş etme şartıbendi ile 5326
nın oluşmadığı ve ayrıca içinde silah öğesi bulunan suç tipine uygun
Sayılı Kabahatler
olmadığı” yönündeki kararı gereğince; Kabahatler Kanununun 36 ncı
Kanunu’nun
maddesinde belirtilen gürültü kirliliğinden cezai müeyyide tatbik edil36’ncı Maddeleri.
mesi gerekmektedir.
* Kurusıkıdan bozma tabanca ile çevreye rast gele ateş edilmesi halinde, fiilin tehlike boyutu ve işleniş biçimi dikkate alınarak Cumhuriyet
Savcılarınca, TCK’nin 170/1/c bendi veya Kabahatler Kanununun 36
ncı maddesinde belirtilen gürültü kirliliğinden cezai işlemde bulunulmaktadır.
* Faturalı kurusıkı tabancalar TCK veya Kabahatler Kanunu gereğince
idari para cezası uygulamayı müteakip C.Savcısının talimatı ile sahibi-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
123
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ne iade edilebilmektedir.
* Faturasız kurusıkı tabancalara el konularak durum C.Savcılığına
derhal bildirilmektedir.
Ses ve gaz fişeği
atabilen kurusıkı
silahların nitelikleri, imali, ithali,
ihracı, satışı,
edinilmesi, bulundurulması ve
taşınması hakkındaki usul ve esaslar ile bunlarla ilgili
izin, kayıt ve tesir
işlemleri kanunla
düzenlenmiştir.
* 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında
Kanun hükümlerini tabi silah vasfına dönüştürülemeyecek kurusıkı
olarak tabir edilen ses ve gaz fişeği atabilen silahların; rengi ve şekli ile
gerçeğinden açıkça ayırt edilecek şekilde üretilmesi ve ithal edilmesi
gerekmektedir.
* Kanun kapsamına giren silahların; taşınması, ateşli silahlarla işlenen
veya 6136 sayılı Kanun kapsamına giren suçlardan dolayı hükümlü
bulunanlar ile kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkûm
olanlara ve 18 yaşından küçüklere satılması mevzuat hükümlerine
aykırıdır.
* Kurusıkı silahların her an kullanıma elverişli olmayacak ve kolay
ulaşılamayacak şekilde, boş olarak kutu içerisinde nakledilmesi gerekmektedir.
* Bu silahların satışı ruhsatlandırılmış yerlerce yapılır. Satın alan veya
devralanların bir ay içerisinde sabıka kaydıyla birlikte mahalli mülki
amire bildirimde bulunması gerekmektedir.
* Bu silahların kullanılmasını özendiren ve teşvik eden kampanyalar
düzenlenmemelidir.
* Yasaklara aykırı davranışta bulunanlara idari para cezası ile cezalandırılması ve mülkiyetinin kamuya geçirilmesi gerekmektedir.
* Kanun kapsamındaki kurusıkı silahın yetkili mercilerden izin almadan
veya 6136 sayılı Kanun hükümlerine tabi silah vasfına dönüştürülecek
şekilde imal edenler veya satanların hapis ve adli para cezası ile tecziye edilmesi gerekmektedir.
* Kanun kapsamındaki silahları ellerinde bulunduranların Yönetmeliğin
yürürlüğe girdiği 02 Mayıs 2008 tarihten itibaren bir yıl içerisinde mülki
amirliğe bildirimde bulunmaları halinde haklarında cezai takibat yapılmayacaktır.
5729 sayılı Ses
ve Gaz Fişeği
Atabilen Silahlar
Hakkındaki Kanunu’nun 1, 2, 3,
4, 5 ve Geçici
1’inci maddeleri.
02 Mayıs 2008
tarihli ve 26864
sayılı Resmî
Gazetede Yayımlanan Ses ve Gaz
Fişeği Atabilen
Silahlar Hakkında
Yönetmelik
Mahkemelerce zoralımına karar verilen veya güvenlik kuvvetlerince
herhangi bir şekilde ele geçirilen ateşli silahlarla mermiler ve bıçaklar
bir tutanak karşılığı Milli Savunma Bakanlığı emrine verilir.
Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel
Müdürlüğü, MİT Müsteşarlığı ve Gümrük ve Muhafaza Genel Müdürlü“Zoralım ateşli
ğünün ihtiyaçları bu silah ve mermilerden öncelikle karşılanır.
silahlar” MKE
Ateşli Silahlar ve
aracılığı ile silah Milli Savunma Bakanlığı emrine verilen ateşli silahlardan, Türk Silahlı
Bıçaklar ile Diğer
Kuvvetleri
ile
yukarıda
belirtilen
kurumların
ihtiyaçları
karşılandıktan
edinme yetkisi
Aletler Hakkında
verilen kişilere ve sonra artan miktarından bir kısmını, özel kanunlarına göre silah taşıma
Kanun’un 10’uncu
zati silah edinme yetkisini haiz olan veya Bakanlar Kurulu kararı ile silah taşımalarına ve
Maddesi.
yetkisi olan görev- zati silah edinmelerine izin verilen kişilere bir adet olmak üzere bedel
takdiri
suretiyle
Makine
ve
Kimya
Endüstrisi
Kurumu
aracılığı
ile
satlilere satılır.
maya Milli Savunma Bakanlığı yetkilidir.
Emniyet Genel Müdürlüğünce zati silah edinmelerine izin verilen polisler, bu silahlardan, tabanca niteliğinde olanlarını, takdir olunan bedellerinin yarısı bir bedelle ve bir adet olarak satın almada, öncelik hakkına
sahiptirler.
Mahkeme salonlarında, cezaevlerinde, öğrenci
yurtlarında, açık
ve kapalı toplantılarda, spor müsabakalarında ve
TBMM’nde ateşli
* Duruşmalarda, mahkeme salonlarında, hastanelerin psikiyatri bölümlerinde, akıl hastanelerinde, ceza ve tutukevleri ile her türlü ıslah ve Ateşli Silahlar ve
Bıçaklar ile Diğer
infaz kurumlarında veya bunların eklentilerinde,
* Öğrencilerin toplu olarak oturdukları yurtlarda, eğitim ve öğretim ku- Aletler Hakkında
Kanun’un
rumlarında, siyasi partilerin açık hava ve kapalı yer toplantılarında, izinli
veya izinsiz yapılan toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, sendikalarda, EK-1’inci Maddesi.
derneklerde veya bunlara yönetim ve yapı olarak doğrudan doğruya
bağlantılı olan yerlerde veya bunların toplantı ve kongrelerinde, her türlü
124
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
silah taşınamaz.
Ülkeye sokulması
yasak olan ateşli
silahlar ile mermileri yurda sokanlar, taşıyanlar,
aracılık edenler,
imal edenler, satın
alanlar ve bulunduranlar mahkemece hapis ve adli
para cezası verilir.
spor karşılaşma veya yarışmalarının yapıldığı yerlerde, kanuna uygun
veya kanuna aykırı olarak grev ve lokavt yapılmakta olan iş yerlerinde,
* Türkiye Büyük Millet Meclisi ana binaları ile Meclis Başkanlığınca
belirlenen yerlerde, ateşli silahlar taşınamaz.
Yukarıda sayılan yerlerde bu Kanuna aykırı olarak ateşli silahları veya
bunların mermilerini, bıçakları veya sair aletleri veya benzerlerini veya
Türk Ceza Kanunun 264 üncü maddesinde yazılı olanları taşıyan veya
bulunduranlar hakkında ilgili kanunlarda belli edilen cezaların iki katı
hükmolunur.
* (A) ve (B) bentlerinde sayılan yerlerde kişiler ile bu yerlerin güvenliği
için görevli bulunan polis ve Jandarma personeli, (C) bendinde sayılan
yerlerde ise yalnız bu yerlerin güvenliği ile görevli bulunan polis, Jandarma ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Muhafız Taburu personeli silahlarını taşıyabilirler.
* (A), (B) ve (C) bentlerinde sayılan yerlere silahla giren veya buralarda
silah taşıyan kişiler, fiilleri daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç
oluşturmadığı takdirde, elli günden az olmamak üzere adlî para cezası
ile cezalandırılır. Ayrıca, bu kişilerin silah ruhsatları bulundurmaya
çevrilir. Ön ödeme veya mahkûmiyet kararındaki adlî para cezasının
infaz edildiği veya düştüğü tarihten itibaren beş yıllık süre geçmediği
takdirde, bu kişilere taşıma ruhsatı verilmez.
Her kim bu Kanun kapsamına giren ateşli silahlarla bunlara ait mermileri ülkeye sokar veya sokmaya kalkışır veya bunların ülkeye
sokulmasına aracılık eder veya bunları 29.06.2004 tarihli ve 5201
Sayılı Harp Araç ve Gereçleri İle Silah, Mühimmat ve Patlayıcı Madde Üreten Sanayi Kuruluşlarının Denetimi Hakkında Kanun hükümleri dışında ülkede yapar veya bu suretle ülkeye sokulmuş ve ülkede
yapılmış olan ateşli silahları veya mermileri bir yerden diğer bir yere Ateşli Silahlar ve
taşır veya yollar veya taşımaya bilerek aracılık eder, satar veya Bıçaklar ile Diğer
satmaya aracılık ederse veya bu amaçla bulundurursa beş yıldan on Aletler Hakkında
iki yıla kadar ağır hapis ve beş yüz günden beş bin güne kadar adli Kanun’un 12’nci
Maddesi.
para cezasıyla cezalandırılır.
Ateşli silahın tüfek veya seri ateşli kısa sürede çok sayıda ve ektili
biçimde mermi atabilen tam otomatik veya dürbünlü tabanca veya bu
fıkrada sayılanların benzerleri olması ya da bu niteliği taşımayan ateşli
silahlar veya her türlü mermilerin miktar bakımından vahim olması
halinde yukarıdaki fıkralarda yazılı cezalar yarı oranında artırılmaktadır.
* Bu Kanun hükümlerine aykırı olarak ateşli silahlarla bunlara ait mermileri satın alan veya taşıyanlar veya bulunduranlar hakkında bir yıldan
üç yıla kadar hapis ve otuz günden yüz güne kadar adli para cezası
hükmolunur.
* Ateşli silahın, bu Kanunun 12’nci maddesinin dördüncü fıkrasında
sayılanlardan olması ya da silâh veya mermilerin sayı veya nitelik
Kanun hükümleri- bakımından vahim olması halinde beş yıldan sekiz yıla kadar hapis ve
ne aykırı olarak beş yüz günden beş bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.
Ateşli Silahlar ve
ateşli silah ile
* Bu Kanunun 12’nci maddesinin dördüncü fıkrasında sayılanlar dışınmermileri satın
Bıçaklar ile Diğer
daki ateşli silahın bir adet olması ve mutat sayıdaki mermilerinin ev
alanlar, taşıyanlar
Aletler Hakkında
veya işyerinde bulundurulması halinde verilecek ceza bir yıldan iki yıla
ve bulunduranlar
Kanun’un 13’üncü
kadar hapis ve yirmi beş günden yüz güne kadar adlî para cezasıdır.
mahkemece hapis
Maddesi.
ve adli para cezası * Ateşli silahlara ait mermilerin pek az sayıda bulundurulmasının veya
ile cezalandırılır. taşınmasının mahkemece vahim olarak takdir edilmemesi durumunda
hükmolunacak ceza altı aya kadar hapis ve yüz güne kadar adlî para
cezasıdır.
* Kuru sıkı tabir edilen ses veya gaz fişeği ya da benzerlerini atabilen
tabancayı, teknik özelliklerinde değişiklik yaparak öldürmeye elverişli
silah haline dönüştüren kişi, bu maddenin birinci fıkrası hükümlerine
göre cezalandırılır.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
125
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Ülkeye sokulması
yasak olan bıçak
ve diğer ateşsiz
silahları yurda
sokanlar, aracılık
edenler, imal
edenler, taşıyanlar
ve taşımaya aracılık edenler mahkemece hapis ve
adli para cezası ile
cezalandırılır.
* Her kim, bu Kanun hükümlerine aykırı olarak 14’üncü maddede yazılı
olan bıçak veya başkaca aletler yahut benzerlerini ülkeye sokar, sokmaya kalkışır veya bunların ülkeye sokulmasına aracılık eder veya
bunları ülkede yapar veya bir yerden diğer bir yere taşır veya yollar
veya taşımaya aracılık ederse iki yıldan beş yıla kadar hapis ve iki yüz
günden az olmamak üzere adli para cezası ile cezalandırılır. Suç
konusu bıçak ve aletlerin niteliği veya sayı olarak azlığı halinde verileAteşli Silahlar ve
cek ceza yarısı kadar indirilir.
Bıçaklar
ile Diğer
* Birinci fıkradaki eylemleri işlemek amacı ile teşekkül kuranlar ile
yönetenler veya teşekküle mensup olanlar tarafından sözü geçen Aletler Hakkında
fıkrada yazılı suçlar işlenirse failler hakkında beş yıldan on yıla kadar Kanun’un 14’üncü
Maddesi.
hapis ve bin günden on bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.
* Birinci fıkrada yazılı suçları ikinci fıkradaki hal dışında iki veya daha
çok kişinin birlikte işlemeleri halinde, birinci fıkraya göre verilecek
cezalar bir kat artırılır.
* Bu madde kapsamına giren bıçak ve başkaca aletlerin veya benzerlerinin miktar bakımından vahim olması halinde yukarıdaki fıkralara
göre hükmolunacak cezalar yarı oranında artırılır.
Yapımı yasak olan
bıçak ve diğer
ateşsiz silahları
satanlar, aracılık
edenler, satın
alanlar taşıyanlar
ve bulunduranlar
mahkemece hapis
ve adli para cezası
ile cezalandırılır.
* Bu Kanun hükümlerine aykırı 4’üncü olarak bıçak veya diğer aletleri
veya benzerlerini satanlar, satmaya aracılık edenler, satın alanlar,
Ateşli Silahlar ve
taşıyanlar veya bulunduranlar hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis
Bıçaklar ile Diğer
ve yirmi beş günden az olmamak üzere adli para cezası hükmolunur.
Aletler Hakkında
* Bu Kanunun 4’üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yazılı olan yivli ve
Kanun’un 15’inci
yivsiz silahlarla bıçak ve diğer aletleri, hal ve şartlara göre sırf saldırıda
maddesi
kullanmak amacıyla taşıyanlar, üç aya kadar hapis veya adlî para
cezası ile cezalandırılır.
Ateşli silahlar ve
bıçaklar ile diğer
aletler hakkındaki
yönetmelikler
gereğince sorumluluk esası dâhilinde ruhsat işlemleri Jandarma
tarafından yürütülmektedir.
6136 Sayılı Ateşli
*İllerde ve yetki devredilmişse ilçelerde silah ruhsatı verilmesine ilişkin Silahlar ve Bıçakolarak yapılacak işlemler en üst düzey emniyet veya Jandarma yetkili- lar ile Diğer Aletsinin imzası ile mülki idare amirinin onayına sunulmaktadır.
ler Hakkındaki
Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları ve bunların emeklileri ile ilgili işlem91/1779 ve
ler J.Gn. K.lığınca yürütülmektedir.
97/9510 ve
99/12448,
* 1899 yılından önce imal edilen silâhlar antika, 1923’den önce imal
99/23634 Sayılı
edilmiş olan miras silâhlar ise harp hatırası olarak kabul edilmektedir.
Yönt.
* Taşıma ve bulundurma ruhsatları onay tarihinden itibaren beş yıl için
geçerli olup, yenileme harcı alınmak şartıyla, her beş yılda bir yenilenRuhsat süresinin mektedir. Sürenin sona ermesinden bir ay önce zabıtaca doğrudan
sona ermesinden veya 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılacak yazılı
bir ay önce zabıta tebligattan itibaren altı ay içinde ruhsatlarını mevcut durumlarına göre
tarafından ilgiliye taşıma veya bulundurma ruhsatı olarak yeniletmeyenlerin o silaha ait
tebligatta buluruhsatı iptal edilerek, bu Yönetmelik hükümlerine göre devri sağlannulmakta ve ilgi maktadır.
yönetmelik ve
* 91/1779 sayılı Ateşli Silahlar, Bıçaklar ve Diğer Aletler Hakkındaki
harçlar kanunu
esaslarına göre Yönetmeliğin 16/4 ncü fıkrasında; yargılanması devam eden şahısların
ruhsat yenileme ruhsat verilme ve yenileme işlemleri yargı kesinleşinceye kadar durduişlemleri yürütül- rulmakta ve silah emanete alınır hükmü bulunmasına rağmen, 2521
sayılı Kanunun uygulanmasına ilişkin Yönetmeliğin 14 ncü maddesinde
mektedir.
bu yönde bir düzenlemeye yer verilmemesi sebebiyle bu durumdaki
kişilere yivsiz tüfek ruhsatnamesinin verilmesi gerekmektedir.
91/1779 Ateşli
Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında
Yönetmeliğin 3 ve
16’ncı Maddeleri
492 Sayılı Harçlar
Kanunu.
Askerî personelin * Ruhsat almaya engel hali olmayan sivil şahsa ve silâhı devredecek 6136 Sayılı Ateşli
sivil şahıslara silah askerî personele ait dilekçeler ile emekli/müstafi kimlik kartı fotokopi- Silahlar ve Bıçakdevir işlemlerinde siyle birlikte ikamet edilen yerin mülkî makamına müracaat edilmesi lar ile Diğer Alet-
126
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınuyulması gereken gerekmektedir.
bir takım kurallar * Mülkî makamlarca, J.Gn. K.lığından veya ilgili komutanlıktan menşe
bulunmaktadır.
belgesi istenir. Menşe belgesinin mülkî makama gönderilmesini müteakip, istenecek olan diğer belgeler ile birlikte noter satış sözleşmesi
işlemleri mülkî makamlarca yapılır.
* Mülkî makamlarca sivil şahsa ait verilecek ruhsat onayını müteakip,
silâh ruhsatı tanzim edilir. Silâh ruhsat kartı tanzim edilmeden silâhın
devir veya verilmesi mümkün değildir.
* İlgili komutanlığa mülkî makamlarca yapılan devir işlemleriyle ilgili
gönderilen resmî yazıya istinaden envanter kaydında gerekli düzenleme yapılır. Mülkî makamlarca gerçekleştirilen devir işlemleriyle ilgili
yazılı bildirim yapılmadığı takdirde silâh personel üzerinde kayıtlı olarak gözükmeye devam edecektir.
* İç güvenlik ve asayişin sağlanmasına yönelik şehitlerden anne, baba,
eş veya çocuklardan birine devri sebebiyle intikal eden silahı için;
ruhsat düzenlenirken gerekli belgelerin yanında hayatı kaybetmeye
neden olan olaya ilişkin ilgili birim yazısı alınmak suretiyle harç alınmayacaktır.
* İntikal eden silah birden fazla olsa dahi hepsi harçtan muaf olacak ve
Şehit aileleri ve
yukarıda belirtilen kişilere ruhsat düzenlenirken diğerlerinin feragati
gazilerin silah
istenecektir.
ruhsatı harcından
* İntikal eden silahların anne, baba, eş ve çocuklar arasında devredilmuaf tutulması ile
mesi halinde de harç alınmayacaktır.
ilgili olarak genelge
tamim edilmiştir. * İç güvenlik ve asayişin sağlanmasına yönelik olarak görevi başında
yaralandığına ilişkin ilgili birim yazısı olan gazilerin kendilerine ait silah
ruhsatları da harçtan muaf tutulacaktır.
* Şehitlerden intikal eden silah bulunmaması halinde anne, baba, eş ve
çocuklardan sadece birisi sadece tek bir silah alması halinde harçtan
muaf olacak, ancak bu silah dışındaki mevcut ve edilinilecek türü
silahlar genel hükümlere göre değerlendirilecektir.
lanamaz.
ler Hakkındaki
Kanun, 91/1779
ve 97/9510 ve
99/12448,
99/23634 Sayılı
Yönetmelikleri.
İçişleri Bakanlığının 15 Haziran
2007 Tarih ve
2007/61 Numaralı
Genelgesi. (5529
Sayılı Kanunun 3
ve 4’üncü Fıkraları ile Değişiklik
Yapılan 6136
Sayılı Kanun’un
7’nci Maddesi)
Korucuların; Yönerge gereğince
mülki makamlara
vermesi gereken
Ateşli silah ve
mermileri Kolluk
tarafından teslim
alınmalıdır.
Geçici ve Gönüllü
Köy Korucularının
* Yönetmelik kapsamına giren silah ve mermilerin teslimat işlemleri
Ellerinde Bulun(ruhsatsız silah ve mermiler, koruculuk görevine son verilmesi nedeniydurdukları Ruhle ruhsatları iptal edilen silah ve mermiler, görevleri sona eren korucusatsız Silahların
ların taşıma ruhsatlarının bulundurmaya çevrilmemesi nedeniyle ruhTeslimi ve Ruhsasatları iptal edilen silah ve mermiler, Bakanlar Kurulunca toplatılmasına
ta Bağlanması
karar verilen vb.) mülki makamlar aracılığıyla Polis ve Jandarma mariHakkındaki Yöfetiyle yürütülmelidir.
netmeliğin 5 ve
6’ncı Maddesi.
Sporda ve avda
kullanılan tüfek,
nişan tabancaları
ve av bıçaklarının
yapımı, alımı ve
satışı ilgili kanun
ve yönetmelik
hükümlerine göre
yapılmaktadır.
Satıcılık (bayilik) belgesi verilen iş yerlerinde; yivsiz av tüfekleri, spor
2521 Sayılı Avda
ve nişan tüfek ve tabancaları, av bıçakları ve satılması izne tabi olmayan diğer av malzemeleri (kamp malzemeleri, av kıyafetleri, olta ve ve Sporda kullanılan Tüfekler,
diğer balıkçılık malzemeleri vb.) satılabilmektedir.
Nişan TabancalaBu iş yerlerinde 6136 sayılı Kanunun uygulamasına ilişkin 91/1779 rı ve Av BıçaklaKarar sayılı Yönetmeliğin EK-1’nci maddesine göre; “Mermi Satış izin
rının Yapımı,
Belgesi” ve 87/12028 sayılı tüzüğün 113’üncü maddesine göre “Barut
Alımı, Satımı
ve Av Malzemeleri Perakende Satış İzin Belgesi” belgeleri olmaksızın bulundurulmasına
yanıcı, parlayıcı, patlayıcı özelliğe haiz, av barutu, tabanca veya tüfek
dair Kanun ve
mermisi, av fişeği, av kapsülü ya da oyun ve eğlence aracı olarak kullaYönetmelik.
nılan patlayıcılardan herhangi birinin satılması mümkün olmamaktadır.
Kanuna aykırı
olarak yivsiz tüfek,
nişan tüfek ve
tabancaları imal
eden, kuran veya
2521 Sayılı Avda
* Fabrika veya imalathane kuruluş izni ve faaliyet izin belgelerini almave Sporda Kulladan yivsiz tüfek, nişan tüfek ve tabancaları imal eden fabrika veya
nılan Tüfekler,
imalathane kuranlara işletenler ve işyerleri ile ikametgâhlarında söz
Nişan Tabancalakonusu silâhları imal edenlere, yapan veya satanlara hapis ve adlî para
rı ve Av Bıçakla-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
127
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
işletenler ile imalat
ve satış listelerini
ay sonlarında
mülki makama
bildirmeyenler ile
satıcılık belgesi
olmadan satıcılık
yapan ve satın
alma belgesi
olmadan silah
satın alan veya
satan bayilerin
idari para cezasına tabi tutulması
gerekmektedir.
cezası ile cezalandırılması gerekmektedir.
* İmalat ve satışları ay sonlarında İlçelerde Kaymakamlara, İl merkezlerinde Valiliğe bildirmeyenler, satıcılık belgesi olmadan satıcılık yapan
ve mahallin en büyük mülki amirinden “Yivsiz Tüfek Satın Alma Belgesi” olmaksızın tüfek alanlara ve satanlara idari para cezası verilmelidir.
rının Yapımı,
Alımı, Satımı ve
Bulundurulmasına Dair Kanunun
11 ve 12’nci
Maddesi.
Yivsiz tüfek ruhsatnamesi olmadan yivsiz av
tüfeği bulunduran
kişiye idari para
cezası verilmekte
ve ruhsat işlemleri
tamamlanıncaya
tadar silahın
muhafaza altına
alınması gerekmektedir. Muhafaza altına alınan
yivsiz tüfeğin 1 ay
içerisinde ruhsat
işleminin tamamlanmaması veya
ruhsatı iptal edilen
tüfeğin 2 ay içerisinde devrinin
yapılmaması
halinde mülkiyeti
kamuya geçirilmelidir.
* Mülkiyeti kendisine ait olup olmadığına bakılmaksızın; yivsiz tüfek
ruhsatnamesi olmadan yivsiz av tüfeği bulunduran kişiye idarî para
cezası verilmekte ve ayrıca ruhsatname işlemleri tamamlanıncaya
kadar tüfek muhafaza altına alınmaktadır. Muhafaza altına alındıktan
itibaren bir ay içinde ruhsatname işlemlerinin tamamlanmaması veya
menşeini ispata yarar belge ibraz edilmemesi hâlinde, tüfeğin mülkiyetinin mülki makam kararıyla kamuya geçirilmesine karar verilmelidir.
* Ruhsatlı yivsiz av tüfeğini, bir başkasına veren kişiye idarî para cezası verilir.
* İdarî para cezasına ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine karar vermeye mahallî mülkî amir yetkili bulunmaktadır.
* Mevzuata uygun olarak düzenlenen “Satıcılık Belgesi, Av Teskeresi
ve Yivsiz Tüfek Sahiplik Belgesi” sahibi kişilere verilen izinlerinin Yönetmeliğin 14’üncü maddesi gereğince iptali halinde, yeni ruhsat verilinceye kadar tüfeklerin muhafaza altına alınması, devir için 2 aylık
süre verilmesi, 2 aylık süre içerisinde satışın yapılmaması halinde ise
mülkiyetinin kamuya geçirilmesi gerekmektedir.
Kamu kurum ve
kuruluşları haricinde yivsiz tüfeklerin birden fazla
kişi tarafından
kullanılması yönündeki talepler
karşılanmayacak
ve ruhsatları
yenilenmeyecektir.
İçişleri Bakanlığı2521 sayılı Kanunun uygulanmasına dair Yönetmeliğin 10/b fıkrası
nın 26 Ocak 2007
gereğince; kamu kurum ve kuruluşları hariç olmak üzere yivsiz tüfeklegün ve 2007/15
rin demirbaş kaydına alınmak suretiyle farklı şahıslar tarafından kullaSayılı Demirbaş
nılması yönündeki talepler kabul edilmeyecek, süresi bitenlere yeni
Yivsiz Av Tüfekleruhsat düzenlenmeyerek devir, hibe veya satış yapması yönünde
ri Konulu Genelyönlendirmede bulunulacaktır.
gesi.
Tehlikeli maddeleri
üreten, depolayan,
nakleden, taşıyan,
alan ve satanlarca
mâli sorumluluk
sigortası yaptırılmalıdır.
Tehlikeli Madde* Tehlikeli maddeleri üreten, depolayan, nakleden, taşıyan, alan ve ler İçin Yaptırılasatanların mâli sorumluluk sigortası yaptırma zorunlulukları bulunmak- cak Sorumluluk
Sigortaları Haktadır
kında 2010/190
.* Kolluk tarafından sigorta poliçesi kontrolü yapılmalı, poliçenin yoklu- Sayılı Bakanlar
ğu halinde taşıma izni veren makama bu durumun bildirilmesi gerek- Kurulu Kararının
mektedir.
1 ve 6’ncı Maddeleri.
2521 Sayılı Kanunun 13’üncü
Maddesi.
İçişleri Bakanlığı
Em. Gn. Md.
lüğünün
15.01.2008
Tarihli ve B.05.
1.EGM.0.11.04.
03-62723/17193
(2008/05)
Sayılı
Genelgesi
128
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
6551 Sayılı Kanun ve Tekel Dışı
Bırakılan Patlayıcı Maddeler ile Av
Malzemesi ve
Benzerlerinin
Üretimi, İthali,
Taşınması, Saklanması, Depolanması, Satışı,
Kullanılması, Yok
Edilmesi ile
Denetlenmesi
Usul ve Esaslarına ilişkin
87/12028 Karar
Sayılı Tüzük.
Patlayıcı maddeler
ile av malzemesi
ve benzerlerinin
depolanması, nakli
ve bu iş yerlerinde
çalışacakların
güvenlik açısından
tespitinde kolluğa
bir takım yetkiler
tanınmıştır.
* Bakanlar Kurulunun 27 Kasım 1973 tarih ve 7/7551 sayılı kararı ile
yürürlüğe konulan parlayıcı, patlayıcı, tehlikeli ve zararlı maddelerle
çalışan iş yerlerinde ve işlerde alınacak tedbirler hakkında tüzükle izin
verilen yerlerde havalandırma tesisatı kurulması zorunludur.
* Patlayıcı maddelerin yükleme, boşaltma ve taşınmasında diğer güvenlik önlemlerinin yanında, Bakanlar Kurulunun 30 Nisan 1953 tarih
4/685 sayılı kararı ile yürürlüğe Konulan Sabotajlara Karşı Korunma ve
Sabotajları Önleme hakkında talimat hükümlerine göre gerekli önlemler
alınmalıdır.
* Tüzük kapsamındaki iş yerlerinde ancak 18 yaşını tamamlayan ve bu
işlerde çalışmalarında yerel güvenlik makamlarınca sakınca görülmeyen kişiler çalıştırılmalıdır.
* Tüzük kapsamındaki patlayıcı maddelerin; fabrikadan, satıldığı yerden veya depodan başka bir yere taşınması için, Emniyet Teşkilatı
olmayan yerlerde İlçe J.K.lığından taşıma izin belgesi alınması gerekmektedir.
* Patlayıcı maddelerin taşınmasından sonra izin belgesinin 48 saat
içinde yerel emniyet makamlarına yoksa İlçe J.Bölük Komutanlıklarına
verilmesi zorunludur.
* Tüzük kapsamındaki işyerlerinin açılmadan önce ilgili şahısların ve
kuruluş yeri hakkında; ön izin belgesi alınma safhasında genel güvenlik
bakımından sorumlu kolluğun görüşünün alınması gerekmektedir.
* Patlayıcı madde depolarını asgari olarak yılda 3 defa denetlemek
üzere Valilikçe oluşturulan komisyonda, Emniyet Müdürlüğü ile Bayındırlık ve İskân Müdürlüğü personelinin yanı sıra Jandarma birliklerindeki Ruhsat Kısım Amiri ve Bomba Uzmanının da yer alması gerekmektedir.
Sorumluluk alanında bulunan
patlayıcı ve şüpheli cisimlere
yetkili Jandarma
ekiplerince müdahale edilmesi ve
çevre güvenlik
önlemlerinin
alınması gerekmektedir.
* Jandarma Genel Komutanlığına ait tesislerde veya sorumluğundaki
arazi, bölge ve atış sahalarında bulunan her türlü patlayıcı madde ve
şüpheli cisimlere, J.Gn. K.lığı yetkili ekiplerince müdahale edilmesi
gerekmektedir.
* Patlayıcı madde ve şüpheli cisimlerin; yetkili birimlerce müdahale
edilinceye kadar geçen süre içerisinde, bulundukları şekliyle korunması
için gerekli çevre güvenlik tedbirleri, askeri ve mülki makamlarca alınmalıdır.
Patlayıcı maddelerin kullanılmasında
görevlendirilecek
ateşleyicilere
yeterlilik belgesi
verilmesi gerekmektedir.
Patlayıcı Madde
Bakanlar kurulu kararı ile yürürlüğe konulan tekel dışı bırakılan patlayıAteşleyici Yeterlicı maddelerin ateşleyicilerine yeterlilik belgesi verilmesi gerekmektedir.
lik Belgesinin
Ateşleyicilerde aranacak nitelikler, başvuru koşulları, sınav, yeterlilik
Verilmesi Esas ve
belgesi, sınıflandırması (a, b ve c olarak) belgelerin düzenlenmesi,
Usullerinin Beliryenilenmesi ve iptali yönetmelikte belirtilmiştir.(11.07.2002 tarih 24812
lenmesi Hakkında
sayılı Resmi Gazete)
Yönetmelik.
(İçişleri Bakanlığının 87/12028
Karar Sayılı
Tüzükte 14 Mayıs
2001 gün ve
2001/ 2443 Karar
Sayısıyla Yapılan
Değişikliklerin
Uygulanmasını
Gösterir Talimat.)
4536 sayılı Denizlerde ve Yurt
Yüzeyinde Görülen Patlayıcı
Madde ve Şüpheli
Cisimlere Uygulanacak Esaslara
İlişkin Kanun’un
7’nci ile Yönetmeliğin 8’ nci Maddesi.
* Üretici, uygunluk değerlendirme işlemlerinden sonra uygun patlayıcı
Sivil Kullanım
maddeler için AT uygunluk beyanı düzenler ve bunlar üzerine 8 inci
Amaçlı Patlayıcı
maddede belirtilen CE uygunluk işaretini iliştirir.
Maddelerin BelSivil kullanım
Her patlayıcı madde, kullanıldığı ana kadar olmak üzere özellikle
gelendirilmesi
amaçlı patlayıcı emniyet kuralları ve standart uygulamaları açısından normal, önceden
Piyasaya Arzı ve
maddelerin belge- tahmin edilebilir koşullarda, insan hayatı ve sağlığına yönelik tehlikeleri
Denetlenmesi
lendirilmesi geen az düzeye indirecek, mülke ve çevreye zarar verilmesini önleyecek
Hakkında Yönetrekmektedir.
şekilde tasarımlanmalı, imal edilmeli ve temin edilmelidir.
meliğin 7 ve
Her bir patlayıcı madde, en üst düzeyde emniyet ve güvenirlilik sağla- 18’nci Maddesi ile
ması için imalatçı tarafından belirlenen özelliklere sahip olmalıdır.
EK I
Her bir patlayıcı madde, çevreye verilecek zarar en az düzeyde olmak
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
129
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
üzere, uygun teknikler kullanılarak, etkisiz hale getirilebilecek şekilde
tasarımlanmalı ve üretilmelidir.
Bu Yönetmelik hükümlerine aykırı davranışta bulunanlara, 4703 sayılı
Ürünlere İlişkin Teknik Mevzuatın Hazırlanması ve Uygulanmasına
Dair Kanun hükümleri uygulanır.
* Tünel inşaatları ve yer altı maden işletmelerinde uzman kişilerin İçişleri Bakanlığıvereceği raporlara uygun olarak çevreye zarar vermemek koşuluyla,
nın
ilgili genel kolluk amirinin izni ile 24 saat esasına göre ve kontrollü
27 Mart 2009
Gece şartlarında olarak patlatma yapılabilmektedir.
açık alanlarda
Tarihli,
* Yer üstü işlerindeki patlatmalar, patlatma sahasına izinsiz girişlerin
B.05.1.EGM.0.11.
patlatma yapılönlenmesi, şarapnel etkisiyle çevrede can ve mal güvenliğinin tehlikemamalı, kapalı
04.04- 62674ye sokulmaması ve çevre güvenliğinin sağlanması koşuluyla sadece
alanlarda ise
6187, 2009/33
gün ışığı altında gerçekleştirilmelidir.
genel kolluk amiriSayılı ve “Patlatnin izni ile patlat- * Yer üstü işletmelerinde (açık arazilerde) can, mal ve çevre güvenliği ma Taleplerinde
ma yapılmalıdır. açısından gece şartlarında patlatma yapılmaması, patlatma faaliyetinin Dikkat Edilecek
gerçekleştirildiği bölgenin genel güvenlik ve asayişinden sorumlu
makam tarafından muhtemel fayda ve zararların analiz edilmesi ge- Hususlar” Konulu
Genelgesi.
rekmektedir.
Genel güvenlik
yönünden uygun
görülmesi halinde
Atış Poligonu
açılabilmektedir.
Trap-SKEET alanı ile tabanca ve tüfek atış poligonları kurmak isteyenlerin Bakanlıktan ön izin belgesi alma ve “Kuruluş İzin Belgesi” alınan
atış poligonlarına “İşletme İzni” verilmesi için; yönetmeliğin 63’üncü
maddesinde belirtilen belgelerin İl Valiliğine sunulması ve ayrıca ilgili
kişilerin durumlarının genel güvenlik yönünden uygun bulunması gerekmektedir.
Ateşli Silahlar ve
Bıçaklar ile Diğer
Aletler Hakkındaki Yönetmeliği’nin
(21.3.1991 91/1779 ve 20888
sayılı resmi gazete) 60 ve 63’ üncü
maddeleri.
Silah tamirhanesi
Ateşli Silahlar ve
açılabilmesi için
Ateşli ve ateşsiz silahları tamir yeri ve bu yere bağlı şube açma izni Bıçaklar ile Diğer
mahalli zabıta
alabilmek için, mahalli zabıta tarafından yapılacak tahkikattan sonra Aletler Hakkındatarafından tahkikat valiliğin uygun görüşü üzerine İçişleri Bakanlığı’nca izin verilmesi ki Yönetmeliğin
yapılması gerek- gerekmektedir.
60 ve 74’ üncü
mektedir.
maddeleri.
4915 SAYILI KARA AVCILIĞI KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Av komisyonlarında Jandarma
teşkilatından birer
üye bulunması
kurala bağlanmıştır.
Çevre ve Orman Bakanlığı, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Fakülteler,
Gönüllü Kuruluşlar ile Jandarma Teşkilatından temin edilen üyelerden
Merkez ve İl Av Komisyonları oluşturulur. Aynı esaslara göre İlçe
komisyonu da kurulabilir.
Kara Avcılığı
Kanunu’nun
3’üncü Maddesi.
Av ve yaban hayatının korunması, geliştirilmesi ve sürdürülebilir yönetiminde; kamuoyu desteğinin sağlanması için toplumun bilgilendirilmesi,
bilinçlendirilmesi ile avcıların ve toplumun eğitilmesi amacıyla; Türkiye
sınırları içinde yayın yapan ulusal, bölgesel, yerel radyo ve televizyonlar; av sezonunun başlamasından on beş gün önce ve sona ermesinden itibaren de on beş gün süreyle eğitici, uyarıcı ve tanıtıcı yayın
yapmak zorundadırlar. Bu yayın ve tanıtım faaliyetleri her kuruluşun ana
haber bültenlerinden sonraki kuşakta ve ücretsiz olarak yayınlanır. Bu
programların süresi yılda toplam üç saatten az olamaz. Bu hizmetlerin
Kara Avcılığı
Kanunu’nun
5/2’inci Fıkrası.
Merkez Av Komisyonca tespit edilen
avlanma süreleri
haricinde ve avlanma miktarları
üzerinde av yapılması yasaklanmıştır.
130
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
yürütülmesinde kurum ve kuruluşlar Bakanlık ile işbirliği yaparlar.
* Zehirle avlanmak yasaktır.
* Haznesi iki fişek alacak şekilde sınırlandırılmamış otomatik, yarı
otomatik, pompalı ve benzeri yivsiz av tüfekleri ile havalı tüfek ve
tabancalar avda kullanılamaz.
Avlanma, avcılık * Eğitilmiş hayvanlarla ve mücadele kapsamında kullanım yeri, şekli ve
belgesi ve avlanma özellikleri Merkez Av Komisyonunca belirlenecekler dışında kara, hava
izni almak şartıyla, araçları ve yüzer araçlarla, ses, manyetik dalga, ışık yayan araç ve
yasalarla izin
gereçler, canlı mühre, tuzak, kapan ve diğer benzeri araç gereç ve
verilen silâh, araç usullerle avlanılamaz. Avda kullanımı Merkez Av Komisyonu kararı ile
Kara Avcılığı
ve eğitilmiş hay- men edilen ses ve manyetik dalga yayan cihazlar, tuzak ve kapanlar ile Kanunu’nun 6, 12
vanlarla, avlanma benzeri araç ve gereçlerin pazar ve ticarethanelerde bulundurulması ve 14’üncü Madplânlarına veya
deleri.
ve satışı yasaktır. Özellikleri Merkez Av Komisyonunca belirlenenlerin
Merkez Av Komis- dışında gümeler kurulamaz ve bu gümeler de avlanılamaz.
yonu kararlarına * Avlanan hayvanların taşınması ve avlanma gayesi dışında mücadele
uygun olarak
kapsamında ve kişilerin kendilerini, tarlalarını ve sürülerini korumak
yapılmalıdır.
maksadıyla avlaklarda avcılık belgesi ve avlanma izni olmadan avlanmada kullanılan silâhları ve araçları taşıma veya köpek bulundurma ile
eğitilmiş hayvanlarla ve avlanma zamanı dışında avlanma esasları
Merkez Av Komisyonunca tespit edilir. Bu esas ve usullere aykırı
şekilde avlanılamaz.
Merkez Av Komisyonu av saha ve
istasyonlarının
bazılarında avlanmayı yasaklayabilir.
Özel avlaklarda avlanmak avlak sahibinin, Devlet avlakları, genel
avlaklar ve örnek avlaklarda avlanmak Çevre ve Orman Bakanlığının
iznine bağlıdır. Bununla birlikte özel kanunlarla veya Merkez Av Komisyonunca bazı av saha ve istasyonlarında avlanmak yasaklanabilir.
Avcılık belgelerine
ait iş ve işlemler
Bakanlıkça yürütülmekte ve bu
belgeler olmadan
avlanma yapılamamaktadır.
* Avcılık belgesi, Türk vatandaşlarına bir defaya mahsus olmak üzere
verilmekte ve her yıl vize ettirilmektedir.
Kara Avcılığı
* Çevre ve Orman İl Müdürlükleri ile bağlı birimleri, yetki verilen avcı Kanunu’nun 13
dernekleri ve av bayilerinden, her av dönemi için “Avlanma İzin Kartı” ve 14’üncü maddesi
ve Türkiye’de ikamet eden yabancı uyruklu şahısların da “Yabancı
Avcılık Belgesi” alması gerekmektedir.
Kara Avcılığı
Kanunu’nun
12’nci Maddesi.
Yabancıların av
Av turizmi, av turu, fotoğraf ve film çekimleri ile av ve yaban hayvanları
turizmi izin belgesi
gözlem turları yaptıran kuruluş ve acentelerin “Av Turizm İzin Belgesi”
alınması gerekalması gerekmektedir.
mektedir.
Kara Avcılığı
Kanunu’nun
15’inci maddesi
Avcılar talep
halinde avlanma
belgeleri ile avladıkları hayvanları
ibraz etmek zorundadırlar.
Avcılar talep halinde av koruma memurlarına, saha bekçilerine, polis
ve jandarmaya, köy ve kır bekçilerine, köy muhtarı ve ihtiyar heyeti
üyelerine avlanma belge ve izinleri ile avladıkları hayvanları ibraz
etmek zorundadırlar.
Kara Avcılığı
Kanunu’nun
20’nci maddesi.
Avcılığın kontrolü, av hayvanlarının korunması, av suçlarının takibi ve
üretim yapan yerlerin denetimi Çevre ve Orman Bakanlığı ile Orman
Av suç ve kaba- Genel Müdürlüğünce yapılıyor olsa da av suçlarının takibi hususunda
hatlerinin takibi
kolluk makam ve görevlilerinin de bir takım yetki ve sorumlulukları
hususunda kolluk vardır. Bunlar:
makam ve görevli- * Genel kolluk ile av koruma memurları ve saha bekçileri, bu Kanunda
lerine bir takım
belirtilen yasaklara aykırı hareket edenleri avlanmadan men etmeye,
yetki ve sorumlu- haklarında tutanak düzenlemeye, yasaklanan fiillerin konusunu oluştuluklar verilmiştir. ran veya bu fiillerin işlenmesi suretiyle elde edilen canlı veya cansız
hayvanlar ve bunların türevleri ile avlanmada kullanması veya avlaklarda, pazaryeri ve ticarethanelerde bulundurulması yasak olan eşya
Kara Avcılığı
Kanunu’nun 20
nci Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
131
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ve vasıtalara el koymaya ve bu amaçla yakalamaya görevli ve yetkili
kılınmıştır.
* Av yasağına aykırı hareket edenlerin olay yerinde gerekli tutanaklar
düzenlendikten sonra serbest bırakılmalı, hüviyeti tespit edilemeyenlerin en yakın köy muhtarına veya ihtiyar heyetine bunlarla da tespiti
mümkün olmazsa en yakın zabıta merkezine götürülmesi ve Kabahatler Kanununun 40’ıncı maddesine göre işlem yapılması gerekmektedir.
* El konulan ve bulundurulması suç oluşturan silâhlar soruşturma
evrakı ile birlikte Cumhuriyet başsavcılığına intikal ettirilmelidir.
* Canlı av hayvanları hemen yaralı olanların ise tedavi edildikten sonra
doğaya salınmalı veya Türkiye’nin uluslararası sözleşmelerdeki taahhütleri de dikkate alınarak Bakanlıkça gerekli işlem yapılmalıdır.
* Av koruma ve kontrollerinde Bakanlık görevlilerine veya güvenlik
güçlerine gönüllü destek sağlamak üzere Bakanlıkça belirlenecek
kişilere fahri av müfettişliği görev ve unvanı verilebilmektedir. Fahri av
müfettişleri; yasak avlanma sayılan fiilleri işleyenler hakkında işlem
yapılması amacıyla Genel Müdürlükçe kendilerine verilen tutanağı
düzenleyerek en geç bir hafta içinde en yakın orman idaresi birimine
teslim etmek mecburiyetindedir. Fahri av müfettişlerinin seçimi, eğitimi,
görev ve yetkileri ile çalışma esas ve usulleri Bakanlıkça çıkarılacak
yönetmelikle belirlenecektir.
* Avcılar; talep hâlinde av koruma memurlarına, saha bekçilerine, polis
ve jandarma ile köy ve kır bekçilerine, köy muhtarı ve ihtiyar heyeti
üyelerine avlanma belge ve izinleri ile avladıkları hayvanları ibraz
etmek zorundadırlar. Bu Kanuna aykırılık oluşturan fiillerin ihbarında ve
talep hâlinde takibinde köy ve kır bekçileri, köy muhtarı ve ihtiyar heyeti
üyeleri av koruma memurlarına ve saha bekçilerine yardıma mecburdurlar.
* Bakanlıkça lüzum görülen av koruma memurları ve saha bekçilerine,
Bakanlar Kurulunca belirlenen silâhlar demirbaş olarak verilebilmektedir. Av koruma memurları ve saha bekçileri bu Kanunla kendilerine
verilen görevlerini ifa sırasında silâhlarını 6831 sayılı Orman Kanunun
78’inci maddesinde belirtilen hâllerde kullanabilirler.
* Av koruma memurları görevlerini yaparken ilgili bakanlıkların görüşü
alınarak, rengi ve biçimi Bakanlıkça tespit edilen resmî kıyafet giymek
mecburiyetindedirler. Resmî kıyafetler, silâh, telsiz ve diğer teçhizat ile
araç ve gereçler Bakanlıkça verilmektedir.
Belirlenmiş olan
bir takım yasaklara uymayanlara
Çevre ve Orman
Bakanlığı yetkilileri tarafından
müeyyide uygulanmalıdır. Ayrıca
avdan men etme
ve mülkiyetin
kamuya geçirilmesinde 28’inci
madde hükümleri
göre hareket
edilmelidir.
* Kanunda ve Merkez Av Komisyonunca belirlenen yasaklara uymayanlara, izinsiz avlananlara, yasaklanan yerlerde avlananlara, avlanma
esaslarına uymayanlara, belgesiz avlananlara, yabancılarla ilgili yasaklara uymayanlara, av ve yaban hayvanı ticareti yasağına uymayanlara
Çevre ve Orman Bakanlığı yetkililerince veya Orman Genel Müdürlüğü
yetkililerince idari para cezası kesilir.
* Av ve yaban hayvanlarının beslendikleri ve barındıkları ortamı zehirKara Avcılığı
leyenler, yaban hayatı koruma ve geliştirme sahaları ile üretme istasyonları ve benzeri sahalarda bina ve tesislerin atıklarının arıtılmadan Kanunu’nun 21,
doğal ortama bırakılması nedeni ile yaban hayatının veya ekosistemin 23, 24, 25 ve 26
olumsuz yönde etkilenmesine sebebiyet verenler ve tahrip edenler, ve 28’inci Maddeleri.
Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerdeki yaban hayatı koruma ve geliştirme sahalarına izinsiz olarak yapı ve tesisler kuranlar,
fahri av müfettişleri tarafından yasak fiillerin işlenmesi veya gerçeğe
aykırı tutanak düzenlenmesi, avlanmak suretiyle bir canlı türünün yok
olması tehlikesine ya da ekolojik dengenin bozulması tehlikesine neden olunması hallerinde ceza müeyyidelerinin tatbik edilmesi gerekmektedir.
* Kanuna aykırı fiilleri işleyenlerin derhal avdan men edilmesi ve el
132
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
konulan av hayvanları ve türevleri ile sair eşyanın mahallî mülkî amir
tarafından mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilmelidir.
Av ve yaban
hayvanlarının ve
yaşam alanlarının
korunması, türlerin
yer değiştirmesi,
koruma tedbirleri,
doğadan toplanmaları ve yakalanmaları, yırtıcı
türlerin yönetimi ile
bunların zararlı
olanları, hastalıkları ve zararlılarıyla mücadele edilmesine ilişkin
olarak çalışma
yapacakların
kolluğa bildirilmesi
gerekmektedir.
24 Ekim 2005
gün ve 25976
sayılı Resmi
Gazetede Yayımlanan Av ve
Eğitim ve Üretim Amaçlı Doğadan Av ve Yaban Hayvanı Yakalama ve
Yaban HayvanlaYumurta Toplama İzni Başvuru ve İzin Formunun birinci nüshasının İl
rının ve Yaşam
Müdürlüğünce sorumluluk bölgesine göre genel kolluk kuvvetlerine
Alanlarının Kogönderilmesi gerekmektedir.
runması, Zararları
ile Mücadele usul
ve Esasları Hakkındaki Yönetmelik.
Yaban hayatı
koruma ve geliştirme sahalarının
korunması konusunda kolluğun
görevi bulunmaktadır.
* Yaban hayatı koruma ve geliştirme sahalarının büyüklüğü ve niteliğiYaban Hayatı
ne göre koruma çalışmaları, genel kolluk kuvvetlerinin yanı sıra yeterli Koruma ve Yaban
sayıda saha bekçileri tarafından yapılmalıdır. Koruma faaliyetlerinde Hayatı Geliştirme
köy tüzel kişiliği ve belde belediyeleri ile işbirliği yapılmalı, bu işbirliği ile Sahaları ile İlgili
ilgili esas ve usuller Orman Genel Müdürlüğü tarafından belirlenmelidir. Yönetmeliği’nin
(08 Kasım 2004 Tarih ve Sayılı 25637 Resmi Gazete).
12’nci Maddesi.
Kara avcılığı
kanunu kapsamında yivli av
tüfekleri ile avcılık
yapacakların
avcılık belgesi
almaları gerekmektedir.
18 yaşını doldurmuş, silah taşıma ehliyetine sahip, 4911 sayılı Kanuna Avcı Eğitimi ve
göre avcılık belgesi almaya engel hali bulunmayan, avcılık ve av yaban Avcılık Belgesi
hayati ile ilgili eğitim almış ve sınavda başarılı olmuş kişilerin başvuru- Verilmesi Usul ve
ları halinde Çevre ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatınca avcılık belgesi Esasları Hakkınverilmesi gerekmektedir.(31.12.2004 tarih 25687 sayılı Resmi Gazete)
da Yönetmelik.
* Devlet avlakları kapsamına giren ancak ilgili kuruluşun muvafakati
olmayan sahalar, yaban hayatı koruma ve geliştirme sahaları, 2873
sayılı Milli Parklar Kanunu kapsamında olan alanlar ile herhangi bir
koruma statüsünde olup, MAK statüsü belirtilerek avlanmanın yasaklandığı bölgeler avlak olarak ayrılamamaktadır.
* Devlet avlakları, özel avlaklar ve meskûn mahaller haricinde kalan
bütün yerler genel avlak olarak isimlendirilmiştir. Bu bağlamda;
Avlakların KuruAvlaklarda av ve - Su Kuşları Avlakları; Göl, lagün, bataklık, sazlık ve benzeri sahaları,
luşu, Yönetimi ve
yaban hayvanları- Keklik, Çil Keklik ve Tavşan Avlakları; Değişik türlerde otlarla kaplı Denetimi Esas ve
nın korunması ve
meralar ile çalı veya ağaççık formunda bitkilerin gruplar ve kümeler Usulleri ile İlgili
avcılığın düzenYönetmelik (16
halinde yer aldığı kayalık ve taşlık sahaları,
lenmesi amacıyla
Mayıs 2004
Bıldırcın
Avlakları;
Mera,
yoncalık,
anız
alanları,
ekili
alanlar,
tür
yönetmelik ihdas
Tarihli Resmi
bazında, ayrıca, yukarıda tür bazında ayrımı yapılan avlakların içine
edilmiştir.
Gazete).
girmeyen sahalardan çengel boynuzlu dağ keçisi, yaban horozu, yaban
domuzu, ur keklik ve benzeri türlerin bulunduğu yerler ile yüksek yaylalar ve alpin bölgeler de genel avlak olarak ayrılabilmektedir.
* Avlakların ve burada yapılan işlemlerin denetlenmesi Genel Müdürlük
tarafından yapılmakta veya yaptırılmaktadır. 5442 sayılı İl İdaresi
Kanunu ile mülki amirliklere verilen denetim hakkı saklı bulunmaktadır.
* Yapılan denetimlerde, özel avlaklarda Yönetmelikte belirtilen usul ve
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
133
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
esaslara uyulmadığının tespit edilmesi durumda avlağın tescili, tescili
yapan makamın re’sen iptali ile sona ermektedir.
* Özel avlak sahibinin vazgeçmesi durumunda ise özel avlak sahibinin
bu durumu izin veren makama bildirmesi ve makamın da uygun görmesi durumunda avlak tescili iptal edilmelidir.
Kara Avcılığı
Kanunu’na göre el
konularak mülkiyeti kamuya geçirilen
araç, silâh ve
gereçlerle ilgili
işlemler yönetmelikte belirtilmiştir.
* Kara avcılığı Kanunu kapsamında el konulan cansız av ve yaban
hayvanlarının etleri ile türevleri, canlı hayvanlar, motorlu vasıta ve araç
gereç ile yivsiz silâhlar orman idaresine, yivli av tüfekleri ise soruşturma evrakı ile birlikte C.Savcılığına teslim edilir.
* El konulan malzemelerin orman idaresine teslimi mümkün değilse,
kabahatin işlendiği yer muhtarına, ihtiyar heyet üyelerine, belediyeye,
bunun da mümkün olmaması halinde sanığa ya da diğer şahıslara
rızalarıyla ve ücretsiz olmak kaydıyla yediemin senedi ile teslim edilir.
* Mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idarî yaptırım kararı kesinleşen TS 870 standardına uygun olan yivsiz, setsiz silâhlar ile havalı
tüfekler orman idaresince satılır. TS 870 standardına uygun olmayan
yivsiz av tüfekleri adli bir suçta kullanılıp kullanılmadığına ilişkin polis
veya Jandarma tarafından verilecek yazıyla birlikte yine orman idaresince MKE Kurumu Hurda İşletmesine teslim edilir.
* Şahıslara teslim edilip, mülkiyetin kamuya geçirilmesi hususunda
mahkeme kararı verilen motorlu vasıta ile araç ve gereçlerin geri teslim
edilmemesi halinde söz konusu malzemeler, (Polis, Jandarma, Belediye veya trafik teşkilatınca) sahiplerinden geri alınarak orman idaresine
teslim edilir.
4915 Sayılı Kara
Avcılığı Kanununa Göre El Konularak Mülkiyeti
Kamuya Geçirilen
Sair Eşyalarla
İlgili Yapılacak İş
ve İşlemler Hakkında Yönetmelik.
(19 Aralık 2009
tarihli ve 27437
Sayılı Resmî
Gazete)
4081 SAYILI ÇİFTÇİ MALLARININ
KORUNMASI HAKKINDA KANUN
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Bu kanun köy
sınırları içinde ve
belediye sınırları
içindeki zirai
üretim yapılan
yerlerde uygulanır.
Bu kanunun hükümleri;
* Köy sınırları içinde,
* Şehir ve kasaba haricinde olup, belediye hududu içinde veya dışında
bulunsun, zirai mahsulât istihsal edilmekte olan sahalarda tatbik olunur.
Çiftçi Mallarının
Korunması Hakkında Kanun’un
2’nci Maddesi.
Bu kanunda belirtilen çiftçi mallarının
korunması ile ilgili
hususlar köylerde
“köy ihtiyar heyeti”
belediye sınırları
içindeki zirai
alanlarda “koruma
meclisi” tarafından
ifa edilir ve İl ve
İlçe merkezlerinde
kurulan “Murakabe
Heyeti” tarafından
teftiş ve kontrol
edilir.
Bu kanunda yazılı işlerden köylere taalluk edenleri ihtiyar meclisi,
belediye sınırları içindeki zirai alanlara ait olanları koruma meclisi
Çiftçi Mallarının
tarafından ifa olunur. Her kaza ve vilayet merkezinde ayrıca bir muraKorunması Hakkabe heyeti de bulunur.
kında Kanun’un 3
Murakabe heyeti, vilayet merkezinde Valinin idare mensupları arasınve 5’inci Maddeledan seçeceği bir zatın, kazalarda Kaymakamın reisliği altında, Ziraat
ri.
ve Veteriner Müdür veya memurları ile intihap olunan beş azadan
teşekkül eder.
“Murakabe heyeti” Murakabe heyetinin vazife ve salahiyetleri şunlardır:
koruma ve ihtiyar * Koruma kadro ve bütçesini ve senelik koruma bedeli tarifelerini tasdik
Çiftçi Mallarının
Korunması Hak-
134
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınheyetinden gelen
itirazları incelemek
ve uygulamaya
nezaret ve teftiş ile
görevlidir.
veya bunlarda lüzumlu gördüğü tadilleri icra etmek,
* Mıntıkaları dâhilindeki köylerden mali ve zirai durumları bir bekçiden
ayrı olarak korucu tutmağa müsait olmayanlarını tayin etmek,
* Koruma ve ihtiyar meclisi kararlarına bu kanun hükümleri dâhilinde
yapılan itirazları tetkik etmek,
* Koruma ve ihtiyar meclislerinin bu kanunda gösterilen vazife ve
salahiyetlerini devamlı bir nezaret ve murakabeye tabi tutmak,
* Hayvanların sureti muhafaza ve sevki idaresine ve geçeceği yolların
tayinine; tarla, bağ ve bahçe sınırlarının belli edilmesini veya bu yerlerin korunmasını temin için mahallince yapılması mümkün ve mutat olan
mânialar konmasına; tarla yolları, su arkları ve sınır hendeklerinin set
ve bentlerin evsaf ve sureti muhafazalarına mütedair tedbirlerin tespitine dair koruma ve ihtiyar meclisleri tarafından yapılan teklifleri tetkik ile
karara bağlamak ve bu kanunda gösterilen diğer işleri görmek,
* Belediye sınırları içindeki zirai saha hudutlarını tayin ve tespit etmektir.
Bu kanunda yazılı istisnalar dışında koruma ve ihtiyar meclislerinin bu
kanun hükümlerine tevfikan verecekleri kararlar aleyhine alakalılar
tarafından kararın kendilerine tebliği tarihinden itibaren on gün zarfında
murakabe heyetine müracaat ve itiraz olunabilir.
lanamaz.
kında Kanun’un
8’inci Maddesi.
“Koruma meclisi
veya ihtiyar meclisi” bekçi veya
çoban tutulmasını
teklif etmek, suyollarının tamir ve
inşasını sağlamak,
zarar ve ziyan
işlerine bakmak ve
bazı inzibat cezalarını vermek ile
görevlidir.
Koruma ve ihtiyar meclislerinin, çiftçi mallarını koruma bakımından,
vazife ve salahiyetleri şunlardır:
* Koruma kadro ve bütçesini ve senelik koruma ücreti tarifelerini tespit
ve her iki hususu murakabe heyetinin tetkik ve tasdikine sevk etmek.
* Koruculuk için Köy Kanununda yazılı hükümlere göre bekçiliğe ehil
gördüklerini seçerek tayinlerini Vali veya Kaymakamın tasdikine arz
etmek, bekçilerin adetlerini ve çalışma müddet ve şartlarını tespit
eylemek, vazife görecekleri mıntıkaları ayırmak ve bunlara para veya
mal olarak verilecek aylık veya yıllığı kararlaştırmak ve vazifelerini iyi
görmeleri için lüzumlu tedbirleri almak, hayvanlar için müşterek çoban
tutmak,
* Suların mevzuat ve yollara yapacağı tahribatı önlemek ve su arkları
ve hendeklerle tarla ve bahçe yollarını tamir ettirmek ve bu yüzden
doğacak masrafları bütçe harici olarak alakalılar arasında istifadeleri
nispetinde taksim ve tahsil etmek (Alakalılardan fiilen çalışmak isteyenler çalışabilirler),
* Suların sivrisinek yetişmesine müsait birikintiler yapmasına mani
olmak ve bu maksat için açılan kanallar ve mecraları ve kurutulmuş
toprakları muhafaza etmek,
* Elli liraya kadar olan zarar ve ziyan işlerine bakmak,
* Bazı inzibat cezalarını vermek ve bu kanunda yazılı diğer vazifeleri
görmektir.
Koruma veya
ihtiyar meclisi
teklifi ile tutulan
“bekçi” çiftçi mallarını korumak ve
çiftçi mallarına
zarar geldiğinde
gerekli tespitleri
yapmak ile görevlidir. Olağanüstü
hallerde ve doğal
afetlerde geçici
olarak asayiş
hizmetlerinde
görevlendirilebilir.
Koruma veya ihtiyar heyeti teklifi üzerine tutulan bekçilerin vazifeleri
şunlardır:
* Çiftçi mallarını korumak,
* Çiftçi mallarına zarar iras edildiği hallerde gerekli tespitleri ve bu
Çiftçi Mallarının
kanunda yazılı diğer vazifeleri ifa etmek.
* Bekçilerin bu kanunda yazılı vazifelerden gayri işlerde istihdamları Korunması Hakveya kısa bir zaman için dahi olsa kendi mıntıkaları haricine gönderil- kında Kanun’un
12, 13, 32 ve
meleri yasaktır.
33’üncü
Maddele* Bunlar ancak umumi emniyet ve asayişin ve su baskını, zelzele ve
ri.
yangın gibi umumi afetlerin zaruri kıldığı fevkalade ahvalde bağlı bulundukları yerin en büyük mülkiye amirinin veya muhtarın izniyle kendi
mıntıkaları veya yukarıda gösterilen vazifeleri haricinde muvakkat
olarak istihdam edilebilirler.
* Şu kadar ki mali ve zirai durumları bir bekçiden ayrı olarak köy koru-
Çiftçi Mallarının
Korunması Hakkında Kanun’un
7’nci Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
135
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Silah kullanmaya
yetkilidir.
cusu tutmağa kudreti olmadığı murakabe heyetince yapılan tetkikat
neticesinde tahakkuk eden köylerde köy korucularına ait vazifeler bu
bekçiye gördürülür. Bekçiler silahlıdırlar. Silah ve cephaneleri Devlet
tarafından temin edilir. Kıyafet ve silahlarının cinsi Dâhiliye Vekâleti
tarafından tayin olunur. Köy Kanununun 77’nci maddesinde yazılı
hallerde silah kullanmağa salahiyetlidirler.
Bu kanuna göre korunacak çiftçi malları aşağıda yazılıdır:
* Ekili, dikili veya kendiliğinden yetişen bütün nebatlarla Orman Kanu“Korunması gerek- nunun şümulüne girmeyen ağaçlar ve ağaçlıklar,
li çiftçi malları” tek * Ziraatta kullanılan veya ziraatla alakalı olan her nevi menkul ve gaytek sayılmıştır.
rimenkul mallar,
* Su arkları, set ve bentlerle hendek, çit, duvar ve emsali mânialar,
tarla ve bahçe yolları.
Çiftçi Mallarının
Korunması Hakkında Kanun’un
1’inci Maddesi.
Korunması gerekli
çiftçi mallarına ve
o yerdeki meraya
tasarruf edenlerden her yıl belli
miktarda “koruma
parası” veya
mukabili mahsul
veya mal alınır.
Köy sınırları veya belediye sınırlarına dâhil zirai alanlardaki ekilmiş
arazi ile bağ, bahçe veya ağaçlıklara fiilen tasarruf etmekte olanlardan
ve gelip geçici olmayan ve kendi hayvanlarını idare edecek kadar
şahsına ait veya icarla merası bulunmayan sürü sahiplerinden senelik
koruma parası veya bunun mukabili olan mahsul veya mal alınır. Koruma parasına tabi olanların bunun miktarı hakkında kendilerine veya
ikametgâhlarına yapılacak tebliğden itibaren on gün zarfında murakabe
heyetine itiraz hakları vardır.
Çiftçi Mallarının
Korunması Hakkında Kanun’un
16’ncı Maddesi.
Tahsil olunan
koruma paraları ve
para cezaları teşkil
edilecek bir “koruma sandığında
saklanır. Bekçi
ücretleri, faili tespit
edilemeyen çiftçi
zararları ve masraflar bu sandıktan
karşılanır.
Her koruma ve ihtiyar meclisi nezdinde koruma paraları ve para cezaları gelirlerinden bir koruma sandığı teşkil olunur. Bekçi ücretlerinden
başka zarar ve ziyan mukabili olarak tahsil edilmiş olan miktar, peşin
olarak ödenen zararlar dolayısıyla tükendiği veya zararın ödenmesine
kâfi gelmediği takdirde sandık mevcudu tarifede yazılı esaslar daire- Çiftçi Mallarının
Korunması Haksinde mükelleflerden yapılacak tahsilâtla tamamlanır.
kında Kanun’un
Koruma sandığındaki paraların sarf edilebileceği yerler şunlardır:
17, 18 ve 19’uncu
* Bekçilerin ücretleri,
Maddeleri.
* Faili tespit edilemeyen hallerde mağdur çiftçilere ödenecek zararlar,
* Her mahallin hususiyet ve ihtiyaçlarına göre koruma ve ihtiyar meclisleri tarafından bu kanunun tespit ettiği hizmetlerin ifası için yapılacak
zaruri masraflar.
Ekili alanlarda
bulunan başıboş
hayvanlar koruma
veya ihtiyar meclisi
tarafından zapt
olunur. 15 gün
içinde sahipleri
tarafından alınmazsa açık artırma
ile satılır. Parası
koruma sandığında
muhafaza edilir. Bir
yıl içinde hayvan
sahibi tarafından
alınmazsa irat
kaydolunur.
Ekili alanlarda başıboş yakalanıp da on beş gün içinde sahipleri tarafından alınmayan hayvanlar koruma ve ihtiyar meclisi tarafından münasip görülecek bir pazaryerinde müzayede ile satılır ve keyfiyet bir
zabıt ile tespit olunur. Müzayedede 2490 sayılı Kanun hükümleri tatbik
olunmaz. Sahibi malum olmayan hayvanlar için her yerin örf ve âdetine
göre ilan yapılır.
Bu hayvanlar için sarf edilen iaşe ve muhafaza masraflarıyla yapılacak
diğer masraflar satış bedelinden tenzil olunduktan sonra bakiyesi bir
sene müddetle emaneten saklanır. Satış bedeli bu müddet içinde
müracaat edilip alınmadığı takdirde koruma sandığına irat kaydolunur.
Bekçiler çiftçi
mallarını korumak,
gözetlemek ve bir
zarar meydana
gelmişse talep
Çiftçi mallarına bir zarar vukuunda bekçiler fiilin devamına mani olacak Çiftçi Mallarının
tedbirleri almakla beraber husule gelen zararın tespitine yarayacak Korunması Hakdelilleri toplayarak keyfiyeti koruma veya ihtiyar meclisine bildirmek kında Kanun’un
mecburiyetindedirler. İmkân bulunan hallerde bir zabıt varakası da
24, 25, 27 ve
tutulur.
29’uncu Maddele-
Çiftçi Mallarının
Korunması Hakkında Kanun’un
20’nci Maddesi.
136
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ri.
beklemeksizin
durumu koruma
veya ihtiyar heyetine bildirmek
zorundadır. Koruma veya ihtiyar
meclisi zararı bir
bilirkişi marifetiyle
tutanak tutarak
tespit eder ve
failinden tahsil
eder. Fail belli
değilse zarar
geçici olarak
koruma sandığından karşılanır.
Korunma veya ihtiyar meclisinin seçeceği vukuf ehli fiili haber veren
bekçi ile birlikte en geç yirmi dört saat zarfında vaka mahalline giderek
zararın miktarını ve hangi şartlar altında yapıldığını tahmin ve tespit ve
bunu bir zabıt varakasıyla tevsik eder. Mühim işlerde vukuf heyetine
koruma veya ihtiyar meclisi azasından bir veya bir kaçı katılır.
Çiftçi mallarına bir zarar vukuunda bekçiler fiilin devamına mani olacak
tedbirleri almakla beraber husule gelen zararın tespitine yarayacak
delilleri toplayarak keyfiyeti koruma veya ihtiyar meclisine bildirmek
mecburiyetindedirler. İmkân bulunan hallerde bir zabıt varakası da
tutulur.
Korunma veya ihtiyar meclisinin seçeceği vukuf ehli fiili haber veren
bekçi ile birlikte en geç yirmi dört saat zarfında vaka mahalline giderek
zararın miktarını ve hangi şartlar altında yapıldığını tahmin ve tespit ve
bunu bir zabıt varakasıyla tevsik eder. Mühim işlerde vukuf heyetine
koruma veya ihtiyar meclisi azasından bir veya bir kaçı katılır.
Zararı meydana
getiren hayvanlar
bekçi tarafından
zapt olunur. Çiftçinin zararına teminat olarak koruma
veya ihtiyar heyeti
tarafından muhafaza altına alınır.
Çiftçi mallarına bir zarar vukuunda bekçiler fiilin devamına mani olacak
tedbirleri almakla beraber husule gelen zararın tespitine yarayacak
delilleri toplayarak keyfiyeti koruma veya ihtiyar meclisine bildirmek
mecburiyetindedirler. İmkân bulunan hallerde bir zabıt varakası da Çiftçi Mallarının
tutulur.
Korunması HakKorunma veya ihtiyar meclisinin seçeceği vukuf ehli fiili haber veren kında Kanun’un
bekçi ile birlikte en geç yirmi dört saat zarfında vaka mahalline giderek 30’uncu Maddesi.
zararın miktarını ve hangi şartlar altında yapıldığını tahmin ve tespit ve
bunu bir zabıt varakasıyla tevsik eder. Mühim işlerde vukuf heyetine
koruma veya ihtiyar meclisi azasından bir veya bir kaçı katılır.
7269 SAYILI UMUMİ HAYATA MÜESSİR AFETLER
DOLAYISIYLA ALINACAK TEDBİRLERLE
YAPILACAK YARDIMLARA DAİR KANUN
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Afet bölgelerinde
emir beklemeksizin yardım yapılması düzenlenmiştir.
Afet bölgelerinde veya civarında bulunan ordu, jandarma, kıta birlik ve
müessese kumandanları, hazarda, kendilerinden vali veya kaymakamlar tarafından istenilecek yardımları üstlerinden emir beklemeksizin
yapmaya mecburdurlar.
7269 Sayılı Kanunun
7’nci Maddesi
* Bu Yönetmelik, acil yardım hizmetlerini yürütmekle görevli, vali ve
kaymakamlar, bakanlık, bağlı ve ilgili kuruluşlar, diğer kamu kurum ve
kuruluşlar ile askeri birlikler ve Kızılay’ın afetten önce yapmaları gerekli
acil yardım planlarının ve afet sırasında yapacakları acil yardım hizmet
ve faaliyetlerinin gerektirdiği görevleri, işbirliğini, koordinasyonu ve
Afetlere İlişkin
karşılıklı yardımlaşma esaslarını kapsar.
Acil Yardım
Vali ve kaymakamlar, görevli bakanlık, kurum ve kuruluşlar ile askeri
Afetlere ilişkin acil
Teşkilatı ve Planbirlikler, ilgili mevzuat ve bu Yönetmelik gereğince düzenlenecek acil
yardım esasları
lama Esaslarına
yardım planları ve acil yardımla ilgili yönergelerle kendilerine verilen
düzenlenmiştir.
Dair Yönetmeliğin
görevleri yerine getirmekten ayrı ayrı sorumludurlar.
2, 4 ve 10’uncu
Afetin meydana gelmesinden itibaren, alınması gereken her türlü acil
Maddesi
tedbirlerin alınmasından ve acil yardımların bir emir beklemeden yapılmasından afetin meydana geldiği yerin mülki amiri sorumludur.
Acil yardım planları yapmaktan sorumlu makamlar aşağıdaki koordinasyon ve işbirliğini sağlamakla yükümlüdürler: İl ve ilçelerin afet acil
yardım planları, yardım sağlamaktan sorumlu garnizon ve askeri birlik-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
137
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ler komutanlıklarının planları ile askeri acil yardım planları da vali ve
kaymakamlar ile koordineli olarak hazırlanır.
Afet ve acil durum
yönetim merkezlerinin kurulması ile
ilgi esaslar düzenlenmiştir
* Afet ve acil durum hizmetlerini yürütmek üzere, bakanlıklarda müsteşar veya yetkilendirecekleri yardımcılarının, illerde valinin, kurulması
valilerce gerekli görülen ilçelerde ise kaymakamın başkanlığında afet
ve acil durum yönetim merkezleri kurulur.
Afet ve acil durumlarda, il ve ilçelerde ilgili kuruluş amirleri de afet ve
acil durum yönetim merkezine dâhil edilir.
Afet ve Acil Durum Yönetim
Merkezleri Yönetmeliğinin
4’üncü Maddesi
Sivil savunma
hizmetleri düzenlenmiştir.
* Mahallin en büyük mülkiye amiri sivil savunma hizmetlerinin planlanması ve karşılıklı yardım hususlarında mahallin garnizon kumandanı ve
yoksa en büyük askeri amiri ile iş birliği yapar. Askeri makamlarca sivil
savunmaya yapılacak yardımlarda muharebe görevinin aksatılmaması
göz önünde tutulur.
7126 Sayılı Sivil
Savunma Kanunun 10’uncu
Maddesi
1593 SAYILI
UMUMİ HIFZISSIHHA KANUNU
GENEL KURAL
Halk sağlığının
korunması, hastalıklarla mücadele
ve sosyal yardım
kamu hizmetidir.
Bu hizmetin öncelikle Sağlık Bakanlığı, daha sonra İl
Özel İdaresi,
Belediye ve Köy
Tüzel kişiliği tarafından yerine
getirilmesi gerekmektedir.
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Memleketin sıhhi şartlarını ıslah ve milletin sıhhatine zarar veren bütün
hastalıklar veya sair muzır amillerle mücadele etmek ve müstakbel
neslin sıhhatli olarak yetişmesini temin ve halkı tıbbi ve içtimai muavenete mazhar eylemek umumi Devlet hizmetlerindendir.
Umumi HıfzıssıhUmumi sıhhat ve içtimai muavenet hizmetlerine ait Devlet Vazaifi ha Kanunu’nun 1
Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâleti tarafından ifa ve hususi idarelerle ve 2’nci Maddeleri.
belediyelere ve sair mahalli idarelere bırakılan hizmetlerin sureti icrası
murakabe olunur. Millî Müdafaa teşkilatına ait sıhhi işler müstesna
olmak üzere bütün sıhhat ve içtimai muavenet işlerinin mercii ve murakıbı bu vekâlettir.
Vilayet hususi idareleri bütçelerinde sıhhi ve içtimai işlere mahsus
tahsisat, vilâyet merkezinde veya tensip olunacak sair mahallerde
açılacak hastaneler ve dispanserlerle seyyar etıbba teşkilâtına ve seyyar etüv tedarikine ve tephirat ve tathirat istasyonları tesisine ve verem
ve frengi ve çocuk vefiyatı mücadelesine muhtas hıfzıssıhhai içtimaiye
Halk sağlığının dispanserlerine ve sıtma ve frengi ilacı tedarikine ve Sıtma Kanununda
tasrih edilen ahvalde sıtma membalarının izalesine sarf olunur.
korunması, hastalıklarla mücadele Belediyenin umumi hıfzıssıhha ve içtimai muavenete taallûk eden
Umumi Hıfzıssıhve sosyal yardım- mesailiden ifasıyla mükellef oldukları vazifeler aşağıda zikredilmiştir.
ha Kanunu’nun
İçilecek
ve
kullanılacak
evsafı
fenniyeyi
haiz
su
celbi.
lar konusunda İl
18 ve 20’nci
Özel İdaresi ve
- Lâğım ve mecralar tesisatı,
Maddeleri.
Belediyelere bazı - Mezbaha inşaatı,
görev ve sorumlu- Mezarlıklar tesisatı ve mevta defni ve nakli işleri,
luklar verilmiştir.
- Her nevi muzahrafatın teb’it ve imhası,
- Meskenlerin sıhhi ahvaline nezaret,
- Sıcak ve soğuk hamamlar tesisi,
- (Mülga: 24/6/1995-KHK-560/21 md.)
- Umumi mahallerde halkın sıhhatine zarar veren amiller izale,
138
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
- Sâri hastalıklarla mücadele işlerine muavenet,
- Hususi eczane bulunmayan yerlerde eczane küşadı,
- İlk tıbbî imdat ve muavenet teşkilâtı,
- Hastane, dispanser, süt çocuğu, muayene ve tedavi evi, aceze ve
ihtiyar yurtları ve doğum evi tesis ve idaresi,
- Meccani doğum yardımı için ebe istihdamı,
* Her vilâyet merkezinde, mahallin sıhhi ahvalini daima nazarı dikkat
önünde bulundurarak şehir ve kasaba ve köyler sıhhi vaziyetinin ıslahına ve mevcut mahzurların izalesine yarayan tedbirleri almak, sâri ve
salgın hastalıklar hakkında istihbaratı tanzim, sâri ve içtimai hastalıkHalk sağlığını
lardan korumak çareleri ve sıhhi hayatın faydaları hakkında halkı tenvir
korumak, hasta- ve bir sâri hastalık zuhurunda hastalığın izalesi için alınan tedbirlerin
lıklarla mücadele ifasına muavenet etmek üzere, bir umumi hıfzıssıhha meclisi toplanır.
etmek, halkı
* Bu meclis mahallî sıhhat ve içtimaî muavenet müdürü, nafıa mühen- Umumi Hıfzıssıhbilinçlendirmek ve
disi, maarif, baytar müdürü, mevcutsa sahil sıhhiye merkezi tabibi, bir ha Kanunu’nun
sosyal yardımda
hükümet ve belediye tabibi ve hastane baştabibi ile garnizon ve kıt’a 23, 24 ve 27’nci
bulunmak üzere
Maddeleri.
bulunan yerlerde en büyük askeri tabip ve serbest sanat icra eden bir
her İl ve İlçe
tabip ve bir eczacıdan ve belediye reisinden mürekkeptir. Meclis Valimerkezinde bir
nin veya Valiye bilvekale Sıhhiye Müdürünün riyaseti altında içtima
“umumi hıfzıssıheder. Valinin tensip edeceği bir zat kitabet vazifesini ifa ve zabıtları
ha meclisi” oluştutanzim eder. Kazalarda bu meclisler kaymakamın riyaseti altında
rulur.
Hükümet tabibi, mevcut ise bir Hükümet baytarı ve askeri tabip, belediye tabibi ve serbest icrayı sanat eden ve kaymakam tarafından intihap
edilen bir tabip ve serbest eczacı ile belediye reisinden terekküp eder.
Tehlikeli salgın
hastalıklara vakıf
olan her görevli
durumu 24 saat
içinde devlet
hastanesine,
olmazsa kolluk
makamlarına
bildirmek zorundadır. Kolluk
makamları bu
bildirimi derhal
sağlık teşkilatına
ulaştırmak zorundadır.
Kolera, veba, lekeli humma, karahumma, çiçek, difteri, uyku hastalığı,
dizanteri, hiçbir humması, ruam, kızıl, şarbon, felci tıfli, kızamık, cüzam, sıtma, trahom ve kuduz gibi tehlikeli salgın hastalıklardan biri
zuhur eder veya bunların birinden şüphe edilir veyahut bu hastalıklardan vefiyat vuku bulur veya mevtin bu hastalıklardan biri sebebiyle
husule geldiğinden şüphe olunursa tabip, hastane baştabipleri, mekUmumi Hıfzıssıhtep, fabrika, imalathane, hayır müesseseleri, ticarethane ve mağaza,
ha Kanunu’nun
otel, pansiyon, han, hamam, hapishane sahip veya müstecirleri ve
57, 58, 61, 97 ve
müdürleri, apartman kapıcıları, köy ihtiyar heyetleri, eczacılar, diş tabip100’üncü Maddeleri ve ebeler, hasta bakıcıları, ölü tabutlayan ve yıkayanlar sanatlarını
leri.
icra sebebiyle mutalı oldukları yukarıda zikredilen hastalıkları kati veya
muhtemel teşhis vaz’ını müteakip ilk 24 saat zarfında sıhhiye dairesine,
hükümet veya belediye tabibi bulunmadığı takdirde polis veya Jandarma karakoluna hastanın isim ve adresiyle beraber tahriren veya şifahen
haber verir. Polis ve Jandarma daireleri itila hâsıl eyledikleri bu vakaları
hiç vakit kaybetmeden alâkadar makamlara bildireceklerdir.
Diğer tehlikeli
salgın hastalıklar
vuku bulduğunda
gerekli önlemleri
almak ve uygulamak Sağlık Bakanlığının yetkisindedir.
Yukarıda zikredilenlerden başka her hangi bir hastalık istilâî şekil aldığı
veya böyle bir tehlike baş gösterdiği takdirde o hastalığın veya her
Umumi Hıfzıssıhhangi bir hastalık şeklinin memleketin her tarafında veya bir kısmında
ha Kanunu’nun
ihbarı mecburi olduğunu neşir ve ilâna ve o hastalığa karşı bu kanunda
64’üncü Maddesi.
mezkûr tedabirin kâffesini veya bir kısmını tatbike Sıhhat ve İçtimai
Muavenet Vekâleti salâhiyettardır.
Salgın hastalık
ihbarı alan sağlık
görevlileri durumu
tetkik ederek
derhal üst makamlara bildirmek,
bütün idari makamları da (kolluk
Salgın bir hastalık zuhur ettiği veya zuhurundan şüphelenildiği veya
sâri ve salgın bir hastalıktan vefat vuku bulduğu veyahut vefatın sâri ve
salgın bir hastalık tesiri ile husule geldiğinden şüphe edildiği ihbar Umumi Hıfzıssıholunur olunmaz hükümet tabipleri veya bulunmadığı mahallerde bele- ha Kanunu’nun
diye tabipleri mahallinde lâzım gelen tetkikatı icra ve hastalığın muhak65 ve 69’uncu
kak olup olmadığını ve zuhuru sebeplerini tahkik ile mafevke işar eyler.
Maddeleri.
Sâri hastalıklar tetkikatı yapan tabiplere bütün Devlet kuvvetleri müzaherete mecburdurlar.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
139
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
dâhil) yapılacak Salgın bir hastalığın vukuu tahakkuk eylediği takdirde sıhhat memurları
tetkikata yardımcı derakap lâzım gelen tedbirlerin ittihazına ve bütün idari makamlar bu
olmak zorundadır. tedbirlerin tatbik ve icrası hususunda muavenete mecburdurlar.
Yukarıda zikredilen hastalıklardan biri zuhur ettiği veya zuhurundan
şüphelenildiği takdirde aşağıda gösterilen tedbirler tatbik olunur:
-Hasta olanların veya hasta olduğundan şüphe edilenlerin ve hastalığı
Yukarıda belirtilen neşrü tamim eylediği tetkikatı fenniye ile tebeyyün edenlerin fennen
tehlikeli salgın
icap eden müddet zarfında ve sıhhat memurlarınca hanelerinde veya
hastalıkların orta- sıhhi ve fenni şartları haiz mahallerde tecrit ve müşahede altına vaz’ı,
ya çıktığı veya
-Hastalara veya hastalığa maruz bulunanlara serum veya aşı tatbiki,
ortaya çıkma
-Eşhas, eşya, elbise, çamaşır ve binaların ve fennen intana maruz Umumi Hıfzıssıhtehlikesinin mey- olduğu tebeyyün eden sair bilcümle mevaddın fenni tathiri,
ha Kanunu’nun
dana geldiği anda
72’nci Maddesi.
-Hastalık
neşreden
haşarat
ve
hayvanatın
itlâfı,
bir takım tedbirler
-Memleket dâhilinde seyahat eden eşhasın icap eden mahallerde
(karantina, itlaf,
tecrit, aşı, serum, muayenesi ve eşyalarının tathiri,
-Hastalığın sirayet ve intişarına sebebiyet veren gıda maddelerinin sarf
vb.) alınır.
ve istihlâkinin men’i,
-Dâhilinde sâri ve salgın hastalıklardan biri zuhur eden umumi mahallerin tehlike zail oluncaya kadar set ve tahliyesi gibi tedbir alınmalıdır.
Tehlikeli salgın
hastalıklarla mücadele için bir
takım yasaklar
belirlenmiştir.
Tehlikeli salgın hastalıklarla mücadele için bir takım yasaklar belirlenmiştir. Bunlar:
* Bazı salgın hastalıklara yakalananlar evlerinde zorla tecrit edilir.
Tecrit hükümlerine aykırı davranmak yasaktır.
* Kuduz vakasının derhal sağlık kuruluşuna bildirilmesi zorunludur.
Umumi HıfzıssıhAksine davranış yasaktır.
ha Kanunu’nun
* Salgın hastalık taşıyıcısı olduğu kesin olanlar meslek ve sanatını
73 ile 94’üncü
ifadan memnudur. Aksine davranışlar yasaktır.
Maddeleri Arası.
* Salgın hastalık görülen yerlerdeki toplanmalar yasaklanabilir. Bu
yerlerdeki kişiler ve nakil vasıtaları temizlenmeden seyahat edilemez.
Aksine davranışlar yasaktır.
* Su ile bulaştığı kesin olarak bilinen salgın hastalık görülen yerlerdeki
şüpheli su kaynaklarının kullanılması yasaktır.
Tehlikeli salgın
hastalıklar askeri
makamlarda ortaya
çıkmışsa, gerekli
tedbirler Milli Savunma Bakanlığınca alınır ve durum
Sağlık Bakanlığına
bildirilir.
Askeri kuvvetler arasında veya askeri müesseselerde salgın hastalıklardan biri zuhur ettiği takdirde bu kanunda zikredilen tedabirin ifasına
hususi teşkilâtı sıhhiyeleri mecburdur. Bu hallerde Milli Müdafaa VekâUmumi Hıfzıssıhleti vukuatın zuhur ve seyrinden Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletini
ha Kanunu’nun
daimi surette malûmattar edecek ve halkı sirayetten korumak için
80’inci Maddesi.
müştereken ittihaz ve kabul edilecek tedbirleri tatbik eyleyecektir.
Sıhhat Vekâletince halk arasında görülen sâri hastalıklar vakalarından
Milli Müdafaa Vekâleti vaktinde haberdar edilir.
“Bulaşıcı zührevi
hastalıklara” duçar
olanlar zorla tecrit
ve tedavi altına
alınabilir. Bulaşıcı
zührevi hastalıklardan bel soğukluğu, frengi ve
yumuşak şankr
hastalığına müptela olanlar evlenemez. Bu hastalıkları bilerek
başkasına bulaştı-
Zührevi bir hastalığa müptelâ olduğu tahakkuk ederek hastalığı etrafına neşir ve sirayet ettirdiğinden şüphe edilen kimseler cebren tedaviye
sevk olunabileceği gibi hastalığın sirayetine mâni olmak üzere bir
hastanede tecrit ve tedavi altına alınabilir. Bu hususta kuvvei cebriye
istimali dahi caizdir.
Umumi HıfzıssıhVücudun hangi kısmında ve ne şekilde tezahür ederse etsin frengi, ha Kanunu’nun
belsoğukluğu ve yumuşak şankr müptelâ her şahıs kendisini Türki- 103, 107, 110 ve
ye’de sanat icrasına mezun bir tabibe tedavi ettirmeğe mecburdur. 122’nci MaddeleEvlenecek erkek ve kadınlar evlenmeden evvel tıbbî muayeneye tabiri.
dir. Frengi, bel soğukluğu ve yumuşak şankr hastalığına duçar olanların evlenmesi yasaktır.
Zührevi hastalıklardan birine duçar olduğunu bildiği veya görünüşe
nazaran veyahut tedavisi altında bulunduğu tabiplerinin izahatıyla bu
hastalıklardan birine müptelâ olduğunu bilmesi lâzım geldiği halde
140
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ranlar mağdurun
şikâyeti üzerine
mahkemece
cezalandırılır.
hastalığı bir diğerine sirayet ettirenler hakkında bu kanunda mezkûr
mücazat tatbik olunur. Takibat için alâkadarın şikâyeti lâzımdır. Hastalığın zuhurundan itibaren altı ay hitamında müruruzamana tabi olur.
Frengili bir çocuğun frengiye musap olduğunu bildiği halde salim bir
sütanneye emzirtmek memnudur.
Akciğer ve hançere vereminin her sâri şeklinde musap olanlarla veremin herhangi şeriri şekline musap olarak vefat edenlerin isim ve adresleriyle ihbarı mecburidir. Musaplar sekiz gün ve vefatlar 24 saat zarfın“Bulaşıcı verem” da hastalığı veya ölümü teşhis ve tespit eden her tabip tarafından en
hastalığına duçar yakın sıhhiye dairesine şifahen veya tahriren ihbar edilir. İlerlemiş sâri
Umumi Hıfzıssıholanların ve bu
vereme musap olanların nikâhı altı ay tehir olunur.
ha Kanunu’nun
hastalıktan ölenleHastanelerde, doğum evlerinde, hapishanelerde, sair resmi veya
113, 115 ve
rin 24 saat içinde
hususi müessesatı sıhhiye ve hayriyedeki bütün veremli hastalarla 124’üncü Maddeen yakın sağlık
buralarda vukua gelen verem vefiyatı 24 saat zarfında o müessesenin
leri.
kuruluşuna bildimüdürü tarafından ihbar edilir.
rilmesi zorunludur.
Askeri kıtaat ve teşkilâtta tedavi edilen veya vefat eden veremliler
buralardaki askeri tabipler tarafından ve mensup oldukları kumandanlıklar vasıtasıyla alâkadar sıhhat makamlarına ihbar olunur.
“Yiyecek veya
içecek imal edilen
veya satılan işyerlerinde çalışanlar
üç ayda bir belediye doktorundan
sağlık raporu
almaya mecburdur.
* Yenilecek ve içilecek şeyler satan veya veren veyahut taharet ve
nezafete müteallik sanatlar ifa edenler her üç ayda bir kendilerini muayene ettirerek bir sıhhi rapor almağa mecburdurlar. Bunlardan devre-i
sirayette frengi ve sâri verem ve cüzzama müptelâ olanlarla halkın
Umumi Hıfzıssıhistikrah ve nefretini mucip bir cilt hastalığına duçar olanlar sanatlarını
ha Kanunu’nun
icradan menolunurlar.
126 ve 127’nci
* Yukarıda zikrolunan sıhhi muayene meccanen belediye tabipleri
Maddeleri.
tarafından yapılır. Belediye tabipleri bulunmayan yerlerde bu vazife
hükümet tabipleri tarafından icra olunur. Mahallî belediyelerince hangi
meslek ve sanat erbabının muayeneye tabi olduğu ilgili nizamnameye
(gıdaların denetimi hakkında tüzük) derç olunur.
“Genelevler ve
genel kadınların
tabi olacakları
hükümler” Sağlık
ve İçişleri Bakanlığınca müştereken
çıkarılan bir Tüzük’te belirlenmiştir. Zührevi hastalıklara duçar olan
genel kadınların
çalışmalarına
gerektiğinde zor
kullanılarak engel
olunur. Gerektiğinde tecrit edilir.
Sıhhat ve İçtimai Muavenet ve Dâhiliye Vekâletleri müştereken bir
nizamname neşrederek umumi kadınlar ve evlerin tabi olacakları
hükümler ve bu fuhuş yüzünden intişar eden hastalıkların ve bilhassa
zührevi hastalıkların sirayetine mâni olacak tedbirleri tespit ve yine
müştereken tatbik ederler. Umumi kadınlarla umumi evler ve bunlara Umumi Hıfzıssıhbenzer mahaller bu nizamnamede tarif ve tahdit olunacaktır.
ha Kanunu’nun
Fuhşu sanat ve maişet vasıtası ittihaz eden kadınlardan zührevî hasta- 128 ve 129’uncu
Maddeleri.
lıkların her türlü eşkâline, cüzzam, cerp, empetigo, entertrigo, müterakki verem veya Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinin fennen lüzum
göreceği sair hastalıklara musap olanların sanatlarının icrasına icap
ederse kuvve-i cebriye istimali ile mümanaat olunur. Bunlar lüzum
görülürse bir müessesede tecrit ve tedavi edilir.
“Tehlikeli salgın
hastalıklar, bulaşıcı hastalıklar ve
zührevi hastalıklara” duçar olanların
yurda girmeleri
yasaktır. Bu kişilerin yurda girişi ile
ilgili esaslar Sağlık
ve İçişleri Bakanlığınca müştereken
tespit olunur.
Yukarıda zikredilen sâri ve salgın hastalıklardan veya zührevî hastalıklardan birine musap olanlar, cüzzam, trahom ve Sıhhat ve İçtimai
Muavenet Vekâletince tayin olunacak hastalıklardan birine duçar olanlarına ve mecnunların ve fuhuşla melûf kadınların memlekete girmesi Umumi Hıfzıssıhmemnudur.
ha Kanunu’nun
Bu memnuniyete ait istisnalar ve bütün muhacirlere veya tavattun 134 ve 135’inci
Maddeleri.
etmek üzere gelen ecnebilere tatbik edilecek sıhhi tedbirler ve bunların
iskân edilecekleri mahallere kadar sevk ve murakabeleri tarzları Sıhhat
ve İçtimai Muavenet ve Dâhiliye Vekâletlerince müştereken tespit
olunur.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
141
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Genel nakil vasıtaları (her çeşit
yüzer araç, tren,
otobüs, vb.) sorumlu ve idare
memurları (Kaptan, TCDD İdaresi,
Seyahat Acentesi)
bulaşıcı ve salgın
hastalıklarla mücadele için gerekli
önlemleri almak
zorundadır. Bulaşıcı veya salgın
hastalığa müptela
olanların bu vasıtalar ile nakli için
sağlık görevlisinden rapor almaları
zorunludur.
Gerek uzun sefer yapan ve gerekse limanlar dâhilinde veya kısa mesafeler içinde veya nehirlerde işleyen her nevi merakıp, sahiller sıhhi
işlerine nezaretle mükellef memurlar tarafından murakabeye tabidir.
Gemilerin kaptanları veya reisleri sâri ve salgın hastalıkların zuhuruna
mâni olmak üzere gerek gemilerde ve gerekse mürettebata tatbikine
bu makamlarca lüzum gösterilecek tedbirlere riayetle mükelleftir.
Demiryolu, tramvay, otobüs ve omnibüs gibi umumi nakil vasıtaları Umumi Hıfzıssıhvagon ve arabalarında sâri ve salgın hastalıkların intikal ve sirayetine ha Kanunu’nun
145, 146 ve
mâni olmak üzere tatbikine sıhhi memurlarca lüzum gösterilecek tedbirlerin ifasına, bu nakil vasıtaları idareleri mecburdurlar. Şahıslara ait 147’nci Maddeleri.
ve fakat umumi nakil işlerinde kullanılan vasıtalar sahipleri dahi aynı
mecburiyete tabidirler.
Sâri ve salgın hastalıklara müptelâ şahıslar ancak sıhhat memurlarının
müsaadesi ile ve bu husustaki kaidelere riayet etmek şartı ile umumi
nakil vasıtaları ile naklolunabilir. Müsaadesiz umumi nakil vasıtaları ile
sâri hastalık musaplarının nakli memnudur.
Sağlık Bakanlığı
“çocuk sağlığının
korunması” ile
ilgili her türlü
tedbiri almakla
yükümlüdür.
Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâleti küçük çocuk hıfzıssıhhası ve
Umumi Hıfzıssıhbunlarda görülen vefiyatın azaltılması için lâzım gelen müesseseler
ha Kanunu’nun
açarak idare eder ve çocuk hıfzıssıhhası faydalarının halk arasında
151’inci Maddesi.
intişar ve tatbikini teshil edecek tedbirleri ittihaz eyler.
Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı
ile Sağlık Bakanlığı “işçilerin sağlığının korunması”
ile ilgili önlemleri
almakla yükümlüdür. 50’den fazla
işçi çalıştıran
işyerleri bir işyeri
doktoru tespit edip
yardım almak,
100’den fazla işçi
çalıştıran işyerleri
ise bir revir açmak
zorundadır.
Aşağıdaki mevaddı ihtiva eylemek üzere işçilerin sıhhatini korumak için
İktisat ve Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletleri tarafından müştereken bir nizamname yapılır.
* İş mahallerinin ve bunlara ait ikametgâh ve saire gibi müştemilâtın
haiz olması lâzım gelen sıhhi vasıf ve şartlar.
* İş mahallerinde kullanılan alet ve edevat, makineler ve iptidai maddeler yüzünden zuhuru melhuz kaza, sâri veya mesleki hastalıkların Umumi Hıfzıssıhzuhuruna mânitedabir ve vesait.
ha Kanunu’nun
Devamlı olarak en az elli işçi çalıştıran bütün iş sahipleri, işçilerinin sıhhi 179 ve 180’inci
ahvaline bakmak üzere, bir veya müteaddit tabibin sıhhi murakabesini
Maddeleri.
temine ve hastalarını tedaviye mecburdur. Büyük müessesatta veya
kaza ihtimali çok olan işlerde tabip daimi olarak iş mahallerinde yahut
civarında bulunur. Hastanesi olmayan mahallerde veya şehirler ve
kasabalar haricinde bulunan yerlerdeki iş müesseseleri bir hasta odası
ve ilk yardım vasıtalarını ihzar ederler. Yüzden beş yüze kadar daimi
amelesi olan müesseseler bir revir mahalli ve beş yüzden yukarı amelesi olanlar yüz kişiye bir yatak hesabiyle hastane açmağa mecburdurlar.
Kamu sağlığını
etkileyen gıda ve
diğer eşyalar,
Sağlık Bakanlığı
ve Belediyelerin
denetimine tabidir.
Çıkarılan tüzük
hükümlerine göre
belediye teşkilatı
bulunan yerlerde
bu denetlemeyi
belediye memurları yapar.
Bütün gıda maddeleriyle umumi sıhhate taalluk edip aşağıda envai
zikredilen eşya ve levazım, Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekâletinin teftiş
ve murakabesine tabidir. Belediye teşekkül etmiş olan mahallerde bu
murakabe Vekâletin bu kanun dairesinde ıstar edeceği nizamnamelerle
talimatlara tevfikan belediye tarafından ve belediyelerin bulunmadığı
yerlerde Vekâlet sıhhi teşkilâtına mensup memurlar tarafından icra edilir. Umumi HıfzıssıhSağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı belediyelerin bu teftiş ve murakabe ha Kanunu’nun
hizmetlerini sürekli kontrol edebileceği gibi, lüzum gördüğü yerlerde 181 ve 183’üncü
veya lüzum görülen işlerde doğrudan doğruya teftiş ve murakabe
Maddeleri.
etmek üzere memur görevlendirir.
Umumun istimaline mahsus olup ta murakabeye tabi olan eşya ve
levazım aşağıda sayılanlardan ibarettir:
- Cilt, saç, tırnakların temizlenmesi, boyanması ve güzelleştirilmesi için
kullanılan maddeler ve bütün sabunlar,
142
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
- Oyuncaklar, duvar kâğıtları, mumlar ve suni nebatat,
- Umumun istimaline mahsus ve yukarıda zikredilen maddelere benzer
mahiyette olup İcra Vekilleri Heyetince tayin ve ilan edilecek maddeler.
“Maden suları ve
kaplıcaların işletilmeye açılması
için Sağlık Bakanlığından izin alınmış olması gerekir. Bu yerlerin
sağlık bakımından
denetimi de Sağlık
Bakanlığına aittir.
Türkiye Cumhuriyeti arazisi dâhilinde bulunan her nevi maden suları ile
kaplıcaları işletmek için hususi hükümlerine tevfikan alınması lâzım
gelen müsaade ile beraber bu suların şifalı hassalarının Sıhhat ve
İçtimai Muavenet Vekâleti tarafından tasdik edilmiş olması lazımdır. Bu
Umumi Hıfzıssıhvekâletçe şifalı hassaları veya tesisatının fenne muvafık olduğu tasdik
edilmeyen maden suları bu nam ve unvan ile ticarete çıkarılamayacağı ha Kanunu’nun
200 ve 202’nci
gibi kaplıcalara da tedavi maksadıyla eşhas kabul edilemez.
Maddeleri.
Maden suları ve kaplıcalar sıhhi noktai nazardan Sıhhat ve İçtimai
Muavenet Vekâletinin murakabesi altında olup bunlar her zaman teftişe
tabidirler. Bu sanayi sahip veya müstecirleri bu hususta her türlü kolaylığı göstermeğe mecburdurlar.
Her şehir ve kasaba belediyesi şehir ve kasabanın haricinde ve meskenlerden kâfi miktar uzakta olmak üzere şehir ve kasabanın nüfusuna
“Mezarlıkların”
ve senelik vefiyatı umumiyesine nispetle lâzım gelen bir veya müteadsağlık bakımından
dit mezarlık mahalli tesisine mecburdur. Mezarlık olmak üzere intihap
gerekli şartları
edilecek mahallerin toprağı, vasıfları ve civarındaki meskenler veya su
haiz olarak kurulUmumi Hıfzıssıhmembaları için sıhhi bir mahzur bulunup bulunmadığı ve mesahai
ması ve nakli şehir
ha Kanunu’nun
sathiyesinin kifayeti sıhhiye memurlarınca tâyin olunur. Bu mezarlıklave kasabalarda
211 ve 212’nci
rın tanzim ve iyi bir halde muhafazası mahalli belediyelerine aittir.
belediyelerin
Maddeleri.
Mezarlıkların etrafı behemehâl duvarlarla tahdit edilir. Mezarlık ittihaz
görevidir. Mezarlık
olunan yerlerden başka yerlere ölü defni memnudur. Fevkalade hallerdışına ölü gömülde ve sıhhi mahzur mevcut olmadığı takdirde İcra Vekilleri Heyeti
mesi yasaktır.
kararıyla muayyen ve malûm mezarlıklar haricinde ölü defnine müsaade edilir.
Belediye veya
hükümet tabibinden “defin ruhsatı”
almadan ölü
gömülmesi yasaktır. Defin ruhsatı
verenler ölümün
salgın veya bulaşıcı bir hastalıktan
veya kastenkazaen bir sebepten kaynaklandığını tespit ederlerse, durumu ilgili
makamlara bildirmek zorundadır.
* Bu kanunun tarifi dâhilinde Defin Ruhsatiyesi alınmadıkça ve ibraz
olunmadıkça hiçbir cenazenin defni caiz değildir. Ruhsatnameler mevtanın hüviyetini, adresini, bilindiği halde vefatın sebebini muhtevi olacak ve defnine ruhsat verildiği sarahatle kaydedilecektir.
* Belediye tabipleri olan yerlerde defin ruhsatiyeleri bu tabipler tarafın- Umumi Hıfzıssıhdan, bulunmadığı takdirde Hükümet tabipleri tarafından mevtanın ha Kanunu’nun
muayenesinden sonra verilir. Ölümüne sebep olan hastalık esnasında
215, 216, 218,
tedavi eden tabibin verdiği ruhsatname resmi tabipler tarafından tasdik 221 ve 229’unci
edilmek şartıyla muteberdir.
Maddeleri.
Bütün hasta ve sair sıhhi müesseselerde ölenlere ait defin ruhsatiyeleri
o müessesenin müdür ve baştabibi tarafından verilir ve usulü dairesinde resmi tabipler tarafından tasdik edilir. Kendine ait hususi mezarlığı Mezarlıklar Hakolan müesseselerdeki ölülerin ismi ve hüviyeti sebebi vefatıyla birlikte kında Nizamnamenin 5 ve
yirmi dört saat zarfında belediye dairesine bildirilir.
29’uncu Maddele* Mezarlıklar Hakkında Nizamnamenin 29’uncu maddesi gereğince,
ri.
yetkili kılınmış memur tarafından Defin (Gömme) Ruhsatiyesi alınmadıkça mezarlıklara ölü kabul edilmemesi ve gömülmemesi gerektiğinden mevzuata aykırı hareket edenler hakkında, Umumi Hıfzıssıhha
Kanunu’nun 229’uncu maddesine istinaden (ölü sahipleri ve mezar
bekçileri hakkında) TCK’ya göre yasal işlem başlatılması sağlanmalıdır.
Doktor ve sağlık
memuru bulunmayan yerlerde defin
ruhsatı J.Krk.
Komutanı tarafından verilebilmektedir.
* Tabip bulunmayan yerlerde ölülerin muayeneleri; sağlık memurları
veya bu iş için yetiştirilmiş ve vazifelendirilmiş memurlar tarafından
muayeneleri yapılır ve defin ruhsatı verilir.
* Doktor ve sağlık memuru bulunmayan yerlerde defin ruhsatı J.Krk.
Komutanları veya köy muhtarları tarafından verilebilmektedir.
* Şehir, kasaba veya köyde ölü muayenesi yapacak ve defin ruhsatı
verecek olanların kimlikleri mülki makamca tayin ve ilan edilmesi gerekmektedir.
* 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu gereğince defin ruhsatı alın-
1593 sayılı
Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun
219’uncu maddesi.
Sağlık Bakanlığının
01 Mayıs 2000
tarihli ve 2000/41
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
143
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
madıkça ve ibraz olunmadıkça hiçbir cenazenin defnedilemeyeceği,
belediye tabipleri olan yerlerde defin ruhsatlarının bu tabipler tarafından, bulunmadığı takdirde hükümet tabipleri tarafından ölünün muayenesinden sonra verileceği, tabip bulunmayan yerlerde ölülerin muayenelerinin bu iş için yetiştirilmiş veya görevlendirilmiş memurlar tarafından icra edileceği ve defin ruhsatının verileceği, bunlarında bulunmadığı yerlerde ise defin ruhsatlarının J.Krk. Komutanları veya köy muhtarları tarafından verileceği yönünde Sağlık Bakanlığınca Genelge
tamim edilmiştir.
Ölülerin tamamen
çürümesinden
önce mezarları
açılmak isteniyorsa, otopsi dışında
mahalli belediyeden izin almak
zorunludur. Defnedilmiş veya
defnedilmemiş
tüm ölülerin Belediye sınırları
dışındaki bir yere
nakli için ilgili
belediyelerden
Sevk Belgesi
(sağlık raporu)
alınması gerekmektedir.
* Cesetlerin tamamıyla tahallül ve tefessühünden evvel mezarlar açılarak ölülerin çıkarılması için behemehâl mahalli belediyesinin müsaadesi alınmak lâzımdır. Bu hususta sıhhat memurlarının mütalâası alınmalıdır. Adli otopsiler bu hükümden müstesnadır.
* Bir ölünün gerek defninden evvel ve gerek defninden sonra bir kasabadan diğerine nakli için vefat veya defin mahalli olan şehir veya kasa- Umumi Hıfzıssıhba belediyesinin vesikası (Sevk Belgesi veya Sağlık Raporu) istihsal ha Kanunu’nun
olunur. Bu vesikanın alınması için ölü henüz defnedilmemiş ise defnine 215, 216, 218 ve
ruhsat verildiğini mübeyyin vesikanın ibrazı lazım gelir. Defnedilmiş 221’inci Maddeleölüler için evvelce vefiyat hakkındaki defteri mahsusuna işaret edilmiş
ri.
olan kayıtların bir sureti çıkarılır ve bundan başka da her iki halde
vefatın sebebi nakli halinde sıhhi bir mahzur tevellüt etmeyeceğine dair
tabibin tasdiki iktiza eder.
* Kolluk tarafından sevk belgesi olmayan cenazelerin belediyeler arasındaki nakline izin verilmemelidir.
* Otopsinin; C.Savcısının huzurunda bir adli tıp, diğeri patoloji uzmanı
veya diğer dallardan birisinin mensubu veya biri pratisyen iki hekim
tarafından yapılması gerekmektedir. Yapılan otopsi, görüntülü olarak
kayıt altına alınmalıdır.
* Bölücü terör örgütü güdümündeki unsurlarca; otopsi ve defin işlemlerinin “belirli merkezlerde yapılması zorunluluğuna binaen” toplumsal
olaylar açısından istismar edilmesini önleyebilmek maksadıyla, Adalet
Otopsi işlemleri
Bakanlığı (Adli Tıp Kurumu Başkanlığı)’nca terörist cenazelerinin olay
CMK ve Adli Tıp mahalline en yakın morg donanımlı devlet hastanelerinde yapılması
Kurumu talimatın- gerektiği
yönünde
27
Haziran
2006
tarih
ve
da belirtilen esas- B.03.1.ATK.0.03.00.00/4914 sayılı yazısı ile talimat yayımlanmıştır.
lar dâhilinde gerÖlümünden hemen önceki hastalığında öleni tedavi etmiş olan tabibe,
çekleştirilmelidir.
otopsi yapma görevi verilemez. Ancak, bu tabibin otopsi sırasında
Otopsi esnasında
hazır bulunması ve hastalığın seyri hakkında bilgi vermesi istenebilir.
cesedin görüntüleGömülmüş bulunan bir ceset, incelenmesi veya otopsi yapılması için
ri kayda alınır.
mezardan çıkarılabilir. Bu husustaki karar, soruşturma evresinde
Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından
verilir. Mezardan çıkarma kararı, araştırmanın amacını tehlikeye
düşürmeyecekse ve ulaşılması da zor değilse ölünün bir yakınına
derhâl bildirilir.
Yukarıdaki fıkralarda sözü edilen işlemler yapılırken, cesedin görüntüleri kayda alınır.
“Genel Suların”
sağlık bakımından
gerekli şartları
haiz olup olmadığı
Sağlık Bakanlığınca denetlenir. Bu
suların temizlen-
“Ölü Defin Ruhsatları” konulu
Genelgesi.
5237 Sayılı
CMK’nun 87’nci
Maddesi.
Hususi kanuna tevfikan belediyelerce idare edilen sularla işletilmesi
şirketlere bırakılan suların sıhhi hususları Sıhhat ve İçtimai Muavenet
Umumi HıfzıssıhVekâletinin murakabesine tabidir.
ha Kanunu’nun
İçilmek ve kullanılmak için getirilecek suların fennen içilmesine müsaa- 235 ve 236’ncı
de edilecek evsafta olması şarttır. Olmadığı takdirde bunların fennen
Maddeleri.
icap ettiği surette temizlenmesine ve evsafının ıslahına belediyeler
mecburdurlar.
144
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
mesi ve ıslahı
Belediyelere aittir.
“Kanalizasyon
atıklarının” fenni
mahzuru olmadığı
tespit edilmedikçe
akarsulara akıtılması yasaktır.
Sağlık kurallarına
uygun olarak
kanalizasyon
mecralarını kurmak, mümkün
olmayan yerlerde
kuyu açmak, belli
aralıklarla bu
kuyuları temizlemek şehir ve
kasabalarda
Belediyelerin
görevidir.
Mahsus kanununa tevfikan belediyelerce inşa ettirilmiş ve ettirilecek
lâğım ve çirkef mecralarının fenni mahzuru olmadığı kabul ve tasdik
edilmedikçe dere, çay, nehirlere akıtılması memnudur. Fenni usul
dairesinde mecralar muhteviyatının imhası için kullanılacak sahaların
meskenlerden uzak olması ve bunların istimlâk edilerek başka suretle
Umumi Hıfzıssıhistimal edilmemesi lâzımdır.
ha Kanunu’nun
Mecra inşası mümkün olmayan yerlerde yapılacak çukurların fenni 244 ve 245’inci
vasıf ve şartları Sıhhat ve İçtimai Muavenet vekâletince tayin olunur.
Maddeleri.
Bu çukurların muayyen fasılalarla temizlenmesi için belediyelerce
münasip ve sıhhi mahzurlardan salim tahliye ve nakil vasıtaları tedarik
olunup ücret mukabilinde halka tahsis edilir. Çukurlar muhteviyatının
dökülmesi için bir saha tahsis edilmelidir. Beşeri mevaddı gaitanın her
nevi sebze ve saire zeriyatında gübre olarak istimali memnudur.
Şehir ve kasabalarda mahalli
belediyelerin
sıhhat izni olmaksızın “konut inşa”
edilemez. Umuma
açık yerler ise
“Mahalli Umumi
Hıfzıssıhha Meclisi”nin mütalaasına
göre Sağlık Bakanlığının izni
alınarak inşa edilir.
İzin alınmadan
yapılan inşaatların
sağlık şartları
bakımından gerekli izinleri alınmadıkça buralarda
oturulmasına ve
kullanılmasına
engel olunur.
Mahalli belediyelerin ruhsatı olmaksızın her nevi mesken ve umuma
mahsus binalar inşası memnudur. Müsaadenin istihsali için binanın
projesi belediyeye tevdi edilir. Bunlardan umuma mahsus binalara ait
bulunanlar hakkında sıhhiye heyetinin mütalaası alındıktan ve meskenlere ait olanların Sıhhat Vekâleti tarafından tespit edilecek, sıhhi
şartlara muvafık bulunduğu ve her nevi binanınki mevzu nizamlara da Umumi Hıfzıssıhuygun olduğu anlaşıldıktan sonra proje sahibine iade ve inşaata ha Kanunu’nun
müsaade olunur. Bina sahipleri projelerin tevdiinden itibaren nihayet 244 ve 245’inci
yirmi gün zarfında bir cevap almadıkları takdirde inşaata başlamakta
Maddeleri.
muhtardırlar.
Müsaade talep edilmeden veya teklif olunan sıhhi şartlar nazarı dikkate
alınmadan inşaat yapıldığı takdirde bu inşaatın itmamına ve itmam
edilmiş ise sıhhi şartları veya müsaade muamelesini ikmal etmedikçe
iskânına ve istimaline mümanaat olunur.
Başkalarının hayat
ve sağlığı bakımından mahzurlu
olan veya sağlık
şartlarına uyulmaksızın inşa
edilen binaların
içinde oturulması
yasaktır. Böyle
durumlarda “mahalli hıfzıssıhha
meclisinden karar
alınarak Belediyeler veya merkezi
idare tarafından
İnşaatı itmam edilmiş olsun veya olmasın içinde oturanların veya
komşularının sıhhatine veya hayatına ehemmiyetli zarar vereceği
anlaşılan meskenlerin ıslahına sahipleri mecburdurlar. Bunun için
meskenler idaresi olan yerlerde bu idarelerin mevcut bulunmayan
mahallerde belediyelerin sıhhat ve fen memurlarının verecekleri esbabı
mucibeli raporlar belediye reislerince vilâyetlerde Valiye ve kazalarda Umumi Hıfzıssıhkaymakamlara tevdi edilir. Vali ve Kaymakamlar esbabı mucibeli rapor- ha Kanunu’nun
ları mahalli hıfzıssıhha meclislerine tevdi ile karar talep eyler.
254 ve 257’nci
Maddeleri.
Mahzurları görülen binaların hıfzıssıhha meclisleri kararı ve Vilâyet
İdare Heyetlerinin tasvibiyle takarrür eden tadilât, ıslahat veya tamirat
icra edilmeden tamamen veya kısmen mesken olarak istimali memnudur. Etrafında bulunanların hayat ve sıhhati için tehlike iras eden binalar hakkında da aynı suretle muamele icra edilir ve bu tehlikenin vukuu
yakın olduğu takdirde belediyelerce tehlikenin süratle izalesi temin ve
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
145
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
binaların tamiri,
tadili ve yıkımı
sağlanır.
masarifi Devlet emvali gibi sahibinden tahsil olunur.
“Konaklama
yerleri” sağlık
şartları bakımından belediye olan
yerlerde belediyelerce, olmayan
yerlerde ise il veya
ilçe sağlık görevlilerince denetlenir.
Gerekli şartları
haiz olmayan
yerler düzenleme
yapılıncaya kadar
kapatılır.
Bütün oteller, hanlar ve misafirhaneler sıhhi şartları mecburi ve asgari
olarak ihtiva etmeleri lâzım gelen müştemilâtı belediyelerce, belediye
hudutları haricindeki yerlerde vilâyet veya kaza sıhhat memurlarınca Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun
tâyin ve murakabe edilir.
258 ve 259’uncu
Sıhhi şartları haiz olmayan ve hastalıkların intikaline vasıta olduğu
Maddeleri.
görülen, otel, han ve sair misafirhaneler her türlü mahzurdan salim bir
surette ıslahı sabit oluncaya kadar kapatılır.
“Bütün umuma
açık yerlerde” halk
sağlığının korunması için gerekli
tedbirleri almak
veya aldırmak
Belediyelerin
görevidir. Tedbirlere aykırılık halinde
bu yerler kapatılır.
Bütün eğlence mahalleri, tiyatro, sinema, bar ve gazino ve kahve ve
emsali yerler ve halkın bir arada toplanmasına mahsus sair umumi
Umumi Hıfzıssıhmahaller ve hamamlarda halkın sıhhatini vikaye ve selâmetini temin
ha Kanunu’nun
için riayeti lâzım gelen tedbirler mahalli belediyelerce neşre ilân olunur.
261’inci Maddesi.
Bu tedbirlere kısmen veya tamamen riayet edilmeyen mahallerde her
türlü içtimalar menedilir.
Nüfusu yirmi
binden fazla olan
şehir ve kasabalarda ilgili belediye bir “sağlık
ıslah ve tevsii
projesi” yapmak
zorundadır.
Nüfusu yirmi bin veya daha ziyade olan şehir ve kasabalar belediyeleri
bu kanunun meriyeti tarihinden itibaren üç sene zarfında şehir veya
kasabanın tevsi ve ıslahı için bir müstakbel şekil projesi tanzim etmeğe
mecburdur.
Umumi HıfzıssıhBu proje yeniden yapılacak veya ıslah edilecek sokakların istikamet ve ha Kanunu’nun
genişliğini, meydanların, umumi mahallerin, bahçelerin ve abidelerin 262’nci Maddesi.
yerlerini ve vaziyetlerini gösteren bir haritayı ve yapılacak tesisatın
senelere taksim edilmiş olmak üzere belediye meclisinde tasdik edilmiş
bir programı ihtiva etmelidir.
Her belediye
konutlar, umuma
açık yerler, gıda
maddesi üreten ve
satan yerler ile
umumi mahallerin
taşıması gerektiği
sağlık şartlarını
düzenleyen bir
“belediye sağlık
zabıtası yönetmeliği” çıkarmak
zorundadır.
Her şehir ve kasaba belediyesi bu kanunun mer’iyeti tarihinden itibaren
bir sene zarfında o şehir veya kasabanın ihtiyaçlarına göre bu kanunun
gösterdiği sıhhi hususlara ait bu zabıta talimatnamesi tertip eder. Bu
nizamname, meskenlerin ihtiva etmeleri lâzım gelen asgari müştemilâtı, umumi ve müşterek ikametgâhlardaki ikamet şeraitini, gıda maddeleri satılan veya sair temizliğe müteallik işlerle iştigal edilen mahallerin, Umumi Hıfzıssıhhan, otel, misafirhane, eğlence mahalleriyle bütün umumi yerlerin sıhhi ha Kanunu’nun
şartları ve umumiyetle şehrin sıhhat ve temizliğine taalluk eden husus- 266 ve 267’nci
Maddeleri.
lara ait riayetleri lâzım gelen kaideleri ihtiva eder.
Belediyelerin mensup oldukları vilâyetler vasıtasıyla gönderecekleri
sıhhi zabıta talimatnameleri Dâhiliye ve Sıhhat ve İçtimai Muavenet
Vekâletince tetkik ve tasvip edilmeden meriyete konulamaz. Bu talimatnamede yapılacak esasa müteallik tadiller aynı şartlara tabidir.
Halk sağlığını
etkileyen “gayrisıhhî müesseseler” etki derecesine göre üç sınıfa
ayrılmıştır. Bu
müesseseler izin
Civarında ikamet eden halkın sıhhat ve istirahatını ihlâl eden müesseseler ve atölyeler bu kanunun neşrinden itibaren, resmi müsaade Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun
istihsal edilmeksizin açılamaz.
268, 269, 271 ve
Yukarıda zikredilen müesseseler ve atölyeler üç sınıfa tefrik olunur:
272’nci Maddele* Birinci sınıf: Hususi meskenlerden behemehâl uzak bulundurulmaları
ri.
icap edenler.
146
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
alınmadan açılamaz ve açılması
ve işletilmesi belli
kurallara bağlıdır.
* İkinci sınıf: Hususi meskenlerden behemehâl uzaklaştırılması icap
etmemekle beraber müsaade verilmezden evvel civarında ikamet
edenlerin sıhhat ve istirahatları üzerine gerek tesisatları ve gerekse
vaziyetleri itibariyle bir mazarrat yapmayacağına kanaat husulü için
tetkikat yapılması iktiza eden müesseseler.
Üçüncü sınıf: Meskenlerin yanında kalabilmekle beraber yalnız sıhhi
nezarete tabi tutulması icap eden müesseselerdir.
Birinci sınıf müesseselerin tesisi için ancak Sıhhat ve İçtimai Muavenet
Vekâletince müsaade olunur ve İktisat Vekâletine malûmat verilir. Bu
hususta müsaade almak üzere müessesenin bulunduğu mahalde en
büyük mülkiye memuruna bir istida ile müracaat edilir. Bu istida müessesenin nevi ne ile iştigal edeceği ve sair tafsilât kaydedilmelidir. Bu
müracaat evrakı mahalli sıhhat memurlarının raporuyla Sıhhat ve
İçtimai Muavenet Vekâletine gönderilir. Vekâletçe icabında yaptırılacak
tetkikat ve tahkikattan sonra resmi müsaade verilir.
İkinci ve üçüncü sınıf müesseselerin tesisi için mahalli sıhhat memurlarının muvafık raporları üzerine mahalli en büyük mülkiye memurunca
resmi müsaade verilir ve Sıhhat ve İktisat Vekâletlerine bildirilir.
Yukarıda belirtilen
yasakların ihlali
halinde ilgililer
Türk Ceza Kanunu, Kabahatler
Kanunu ve bu
kanun hükümleri
gereğince ihlalin
ağırlığına göre
mahkemece
hapis, adli para
cezası veya meslek-sanattan men
ve en büyük mülki
amirce idari para
cezası ile cezalandırılır.
Bu Kanunda yazılı olan yasaklara aykırı hareket edenler veya zorunluluklara uymayanlar hakkında; Kanunda ayrıca bir ceza hükmü gösterilmediği ve fiilleri Türk Ceza Kanununda daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde, üç aydan altı aya kadar hafif hapis cezası ve beş bin
liradan otuz bin liraya kadar hafif para cezası verilir. Ayrıca, fiilin işleniş
şekli ve niteliğine göre failin suça vasıta kıldığı meslek ve sanatın yedi Umumi Hıfzıssıhgünden üç aya kadar tatiline ve aynı süre kadar işyerinin kapatılmasına ha Kanunu’nun
da hükmedilebilir.
282’nci Maddesi.
Diğer yasaklara (salgın hastalıklar, gıdalar, diğer sıhhi eşyalar, umuma
açık yerler ve umumi yerlerin sağlık şartları hakkındaki yasaklara)
aykırı hareket edenlere ise duruma göre mahkemece hapis, adli para
cezası ve meslek sanattan men cezası, mülki idare amirince ise idari
para cezası uygulanır.
İşverenlerce,
işyerlerinde çalışanlara verilecek
iş sağlığı ve güvenliği eğitiminin
usul ve esasları
yönetmelik ile
belirlenmiştir.
* İşverenler, işyerlerinde sağlıklı ve güvenli çalışma ortamının tesis
edilmesi için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür. Bu amaçla, işverenler, çalışanları, yasal hak ve sorumlulukları konusunda bilgilendirmek, onların karşı karşıya bulundukları mesleki riskler ve bunlarla ilgili
alınması gerekli tedbirler konusunda işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği
Çalışanların İş
eğitim programlarını hazırlamak, eğitimlerin düzenlenmesini, çalışanla- Sağlığı ve Güvenrın bu programlara katılmasını sağlamak ve verilecek eğitim için uygun liği Eğitimlerinin
yer, araç ve gereç temin etmekle sorumlu bulunmaktadır.
Usul ve Esasları
* Asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulan işyerlerinde, alt işverene ait Hakkında Yönetçalışanların eğitimlerinden, asıl işveren, alt işverenle birlikte sorumlu melik (07 Nisan
tutulmalıdır. Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, geçici iş ilişkisi ile çalışan2004 Tarih ve
lara gerekli eğitimi vermekle yükümlü bulunmaktadır.
25426 Sayılı
* İşverenler, çalışanlarına, iş sözleşmesinin türüne bakılmaksızın Resmi Gazete).
gerekli eğitimi vermek zorundadır.
* Çalışanlar sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamının tesisi için işyerinde
düzenlenecek olan iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerine katılmak ve bu
konudaki talimat ve prosedürlere uymakla yükümlü bulunmaktadırlar.
Adli Tıp Kurumu
Kanunu ve Uygulama Yönetmeliği
gereğince Jandarmanın görev ve
* Mahkemeler, hâkimler ve savcılar tarafından gönderilen adli tıp ile 2659 Sayılı Adli
ilgili bilimsel ve teknik görüş bildirmek, bilirkişilik görevi yapmak, tıp ve
Tıp Kurumu
yan dal uzmanlığı programlarında görev alanına giren konularda sem- Kanunu’nun 1 ve
pozyum, konferans vb. etkinlikler düzenlemek ve bunlara ilişkin eğitim 2’nci Maddeleri.
programları uygulamak üzere Adalet Bakanlığına bağlı Adli Tıp Kuru-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
147
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
sorumlulukları
bulunmaktadır.
mu ihdas edilmiştir.
* Adli Tıp Kanunu Uygulama Yönetmeliği gereğince; gözlem odalarının
dış güvenliğinin Jandarma tarafından iç güvenliğinin infaz koruma
memurları tarafından sağlanması,
* Adli Tıp Kurumu Uygulama Yönetmeliğine göre gözleme alınan
tutuklu şahısların, koğuştan çıkarmaya yetkili uzman ve psikologların
talepleri halinde, muayene ve tetkik için gerekli odaya Jandarma eşliğinde getirilmesi,
* Gözlem ve muayeneleri sonuçlanarak haklarında rapor düzenlenen
ve Adli Tıp Kurumundan ilişikleri kesilen tutuklu ve hükümlülerin, Adli
Tıp Kurumunca talep edilen Jandarma muhafazasında C. Savcılıklarına, askerlerin ise askeri inzibat nezaretinde Merkez Komutanlığına
teslim edilmesi gerekmektedir.
Adli Tıp Kurumu
Kanununun
Uygulama Yönetmeliği’nin
11’inci Maddesi.
5996 SAYILI VETERİNER HİZMETLERİ,
BİTKİ SAĞLIĞI, GIDA VE YEM KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
* Hastalıkların yayılmasının önlenmesi amacıyla Bakanlık tarafından
alınan tedbirlere uymayanlara beş bin Türk Lirası idarî para cezası
verilir.
Bulaşıcı hayvan hastalığını ya da sebebi belli olmayan hayvan ölümlerini Bakanlığa bildirmeyen hayvan sahipleri ve bakıcıları ile muayene
eden veteriner hekimlere beş yüz Türk Lirası idarî para cezası verilir.
Gerçek veya tüzel kişilerden, Bakanlık tarafından istenen kayıtları tutmayanlara beş yüz Türk Lirası idarî para cezası verilir, kontrollerde gerekli
kolaylığı göstermeyenlere beş bin Türk Lirası idarî para cezası verilir.
Hayvanlarını tanımlatmayan, işletmelerini ve hayvanlarını kayıt altına
aldırmayan, gerekli bildirimlerde bulunmayan, kayıt tutmayan hayvan
sahiplerine beş yüz Türk Lirası idarî para cezası verilir.
Canlı hayvan ve hayvansal ürünlerin sevklerinde Bakanlıkça belirlenen belgeleri bulundurmayan canlı hayvan ve hayvansal ürün sahiplerine sığır cinsi hayvanlar için hayvan başına üç yüz Türk Lirası, koyun 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri,
Hayvan sağlığı ile ve keçi türü hayvanlar için hayvan başına elli Türk Lirası, diğer hayBitki Sağlığı, Gıda
van
türleri
ve
hayvansal
ürünler
için
araç
başına
bin
Türk
Lirası,
ayrıİlgili hususlar
ca nakil vasıtası sahiplerine bin Türk Lirası, Bakanlıkça izin verilen ve Yem Kanunun
yeniden düzen36 ve 37’nci
yerler dışında hayvan satışı yapanlara bin Türk Lirası idarî para cezalenmiştir.
Maddesi
sı verilir.
Tanımlattırılmamış sığır cinsi hayvanlar ile koyun ve keçilerin nakil
sırasında yakalanması hâlinde tüm masrafları sahibi tarafından karşılanarak en yakın kesimhanede kestirilir ve sahibine teslim edilir.
Sahte belge düzenleyenlere, sunanlara veya belgede tahrifat yaparak
ilgilileri yanıltanlara hayvan başına sığırlar için beş bin Türk Lirası, atlar
için yüz bin Türk Lirası, koyun, keçi ve diğer hayvanlar için beş yüz
Türk Lirası idarî para cezası verilir, belgeleri iptal edilir ve bunlar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunulur.
Onaylı olmayan yerlerde veteriner tıbbî ürünü üretimi yapan gerçek ve
tüzel kişilere otuz bin Türk Lirası idarî para cezası verilir ve faaliyetten
men edilir. Ürünler masrafları sorumlusuna ait olmak üzere piyasadan
toplatılır ve imha edilmek üzere mülkiyetinin kamuya geçirilmesine
karar verilir.
Onaylı veteriner sağlık ürünlerinden birini taklit etmek suretiyle sahtesini üreterek piyasaya arz edenler bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası
148
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ve bin gün adlî para cezası ile cezalandırılır.
Veteriner tıbbî ürünleri ile ilgili Bakanlıkça istenen kayıtları tutmayan,
veteriner tıbbî ürünlerinin toptan ve perakende satışı ile ilgili esaslara
uymayan onay sahibine, üretim yerlerine ve toptan satış depolarına
yirmi bin Türk Lirası, perakende satış yerlerine beş bin Türk Lirası idarî
para cezası verilir.
Trakya bölgesine
nakledilecek
Tarım ve Köy
hayvanlar için ayrı Trakya bölgesine nakledilecek hayvanlar için, “Trakya Hayvan Nakilleri İşleri Bakanlığının
bir takip formu
Takip Formu” düzenlenmesi gerekmektedir.
2010/13 Sayılı
alınması gerekGenelgesi.
mektedir.
* Hayvan park, pazar ve panayırlarından başka yerlerde canlı hayvan
satanlara ikiyüzellimilyon lira,
* 22’nci maddenin 4’üncü fıkrasında belirtilen menşe şahadetnamesiz
ve veteriner sağlık raporsuz olup menşei ile menşeinde salgın hastalık
olmadığı tespit edilen hayvanları naklederken veya naklettirirken 23
ncü maddede belirtilen görevliler tarafından yakalanan veya ele geçirilen hayvan sahiplerine yediyüzellimilyon lira,
* Menşei tespit edilemeyen veya menşeinde salgın hastalık tespit
edilen hayvanlardan 22’nci maddenin 4’üncü fıkrasına göre alıkonularak masrafları hayvan sahipleri tarafından karşılanmak üzere karantiSahte menşe
naya alınan ve karantina sonunda hastalıksız olduğu anlaşıldığı için
şahadetnamesiz veteriner sağlık raporu verilerek serbest bırakılan hayvan sahiplerine
olarak ele geçirilen birmilyar lira,
hayvan ile nakil
* Veteriner sağlık raporsuz sevk edildikleri ve menşeinde hastalık
vasıta sahiplerine
bulunmadığı anlaşılan ve 22’nci maddenin 4’üncü fıkrasına göre vetebir takım yaptırımriner sağlık raporu verilerek serbest bırakılan hayvan maddelerinin
ların uygulanması
sahiplerine beş yüz milyon lira,
gerekmektedir.
* Menşei şahadetnamesi ve veteriner sağlık raporu olmayan hayvanların kesiminin yapıldığı mezbaha, kombina ve kesim yerlerinin sahiplerine iki milyar lira,
* Menşe şahadetnamesi veya veteriner sağlık olmayan hayvan ve
hayvan maddelerini taşıyan nakil vasıtaları üç ay süre ile trafikten men
edilerek nakil vasıtalarının sahiplerine beş yüz milyon lira idari para
cezası verilir.
* Ayrıca hayvan ve hayvan maddelerini, Bakanlık tarafından belirlenen
şartlara uygun olmayan vasıtalarla ve uygun olmayan şekilde taşıyanların nakil vasıtaları bir ay süre ile trafikten men edilir.
Kırmızı Et ve et
Ürünleri Üretim
Tesislerinin Kuruluş, Açılış, Çalışma ve Denetleme
Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik,
Sığır Cinsi Hayvanların Tanımlanması, Tescili
ve İzlenmesi
Yönetmeliği,
560 Sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair
Kanun Hükmünde
Kararname.
Yurt içersinde et
nakillerinin veteriner sağlık raporu
ve soğutma özelliği bulunan araçlar
ile Yönetmeliğin
66’ncı maddesindeki esaslara
uygun olarak
gerçekleşmesi
gerekmektedir.
* Kırmızı ve beyaz etlerin mezbaha ve kombinalarından, veteriner
sağlık raporu ile başka İl veya İlçedeki ruhsatlı soğuk hava deposuna Gıda Maddelerinakledildikten sonra, buradan tekrar başka İl veya İlçeye sevklerinde, nin Umumi Sağsoğuk hava deposundan sorumlu yönetici veteriner hekim tarafından lığı İlgilendiren
sağlık raporu düzenlendiğinden menşe şahadetnamesi aranmaz. Bu Eşya ve Levazıetlerin soğutma özelliği bulunan araçlar ile taşınması gerekmektedir.
mın Hususi
* Büyükbaş hayvan gövdeleri en çok dört parçaya ayrılıp nakledilir. Her Vasıflarını Gösteparça ayrı ayrı mühürlenir.
ren Tüzüğün
137,-138 ve
* Resmi veya özel kombine ve mezbahalarda, veteriner hekim nezaretinde parçalama yaparak özel ambalajlanan etler hariç, küçük ve bü- 139’uncu maddeleri.
yükbaş hayvanların etlerinin kıyma ve küçük parçalar halinde nakline
izin verilmez.
Gıda güvenliğinin
temini, gıda ile
temasta bulunan
Üretim izni, gıda sicili ve tescil işleri analizi, işyeri sorumluluğu, sağlığın 5179 S. Gıdaların
korunması, gıda ticareti, piyasa gözetimi ve denetimi ile ilgili cezalar ve Üretimi, Tüketimi
ilgili hükümler kanunda belirtilmiştir. Etler frigofirik kamyon ve veteriner
ve Dnt. Dair
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
149
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
madde ve malze- sağlık raporu ile sevk edilir.
menin teknik
şekilde muhafazası, depolanması
ve pazarlanması
halk sağlığını
korumak üzere
kanun ihdas edilmiştir.
Kanun Hükmünde
Kararnamenin
Değiştirilerek
Kabulü Hakkında
K.
Hayvanların korunması ve rahat yaşamalarına ilişkin temel ilkeler,
hayvanların sahiplenilmesi ve bakımı, cerrahi müdahaleler, hayvanların
ticareti ve eğitilmesi ve uygulanacak idari para cezaları hususunda
hayvanları koruma kanununda detaylı düzenlemeler bulunmaktadır.
* Hayvanların sebep olduğu çevresel kirlilik ile zararlardan hayvan
sahipleri sorumludur.(60 TL)
Hayvanların rahat * Ev ve süs hayvanı satanlar ile Bakımını üslenenler Eğitim almak
yaşamaları ile
zorundadır.(60 TL)
5199 Sayılı Hayhayvanların iyi ve * Hayvanlara tıbbı ve cerrahi müdahaleler sadece veterinerler tarafın- vanları Koruma
uygun muamele dan yapılabilir(200 TL)
Kanunu.
edilmesini temin
* Ev ve süs hayvanlarının dış görünümünü değiştirmek yasaktır.
etmek için kanun
(1200 TL)
ihdas edilmiştir.
* Hayvanları eğitirken acı çektirmek yasaktır.(1500 TL)
* Hayvanlara çarpan ve zarar verenler en yakın tedavi merkezine
götürmek zorundadır.(300 TL)
* Hayvanlara kötü davranmak ve cinsel ilişkide bulunmak yasaktır.
(300 TL)
* Hayvanların, doğal kapasitesini veya gücünü aşacak şekilde veya
yaralanmasına, gereksiz acı çekmesine, kötü alışkanlıklara özendirilmesine neden olacak yöntemlerle eğitilmeleri yasaklanmıştır.
Hayvanların başka * Hayvanları başka bir canlı hayvanla dövüştürmek yasak olup, folklorik 5199 Sayılı Haybir canlı hayvanla amaca yönelik, şiddet içermeyen geleneksel gösteriler için Bakanlığın vanları Koruma
dövüştürülmesi
uygun görüşü alınarak İl Hayvanları Koruma Kurullarından izin alınma- Kanun’un 11’inci
kanunen yasak- sı gerekmektedir.
ve 28’inci maddelanmıştır.
leri
* Eğitim ile ilgili yasaklara aykırı davrananlar ile hayvanları başka bir
hayvanla dövüştürenlere 5199 sayılı yasanın 28/h fıkrasına istinaden İl
Çevre ve Orman Müdürlüğünce idari para cezası kesilmesi gerekmektedir. (1500 TL)
Hayvanlar ile ilgili
kanun ve yönetmelik hükümlerine
aykırı durumların;
Çevre ve Orman
Bakanlığı veya
denetim ile görevlendirilmiş olan
yetkili personel
tarafından tespit
ve tutanak tanzim
edilmesi gerekmektedir.
* 5199 sayılı Kanun ve Yönetmelik hükümlerine uyulup uyulmadığını
denetleme yetkisi Bakanlığa ait olup, Bakanlık bu yetkisini gerektiğinde
mahallin en büyük mülkî amirine devredebilmektedir. Bakanlığın yetki- Çevre ve Orman
sini devretmesi halinde, mahallin en büyük mülkî amirince il bünyesin- Bakanlığı Hayde veya mevcut değilse başka illerden veya kurumlardan hayvanların vanların Korunkorunması konusunda uzman personelin denetim ile görevlendirilmesi
masına Dair
gerekmektedir.
Uygulama Yö* Bakanlık veya mahallin en büyük mülkî amirince görevlendirilen netmeliğin 42 ve
denetim elemanlarınca yapılan denetim sonucunda; 5199 sayılı Ka- 49’uncu Maddeleri.
nunda belirtilen fiillere aykırılık tespit edilmesi durumunda, yönetmeliğin EK-8 ‘inde belirtilen “Hayvan Hakları İhlali Tutanağı”nın tanzim
edilmesi gerekmektedir.
Yabancı bir ülkede
hastalık çıkması
halinde, hayvansal
ürünlerin girişinin
sınırlanması.
Bakanlık, yabancı bir ülkede hastalık çıkması durumunda, hastalığın 5996 Sayılı Vetetürüne göre bu ülkenin tamamından veya belirli bir bölgesinden, canlı riner Hizmetleri,
hayvanlar ile hayvansal ürünlerin ülkeye girişine ve transit geçişine Bitki Sağlığı, Gıda
tamamen veya kısmen sınırlama ve yasak getirebilir. Yasağın kapsa- ve Yem Kanunun
mı, hastalığın seyrine göre daraltılabilir veya genişletilebilir
4.üncü Maddesi
150
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Canlı hayvanların
kayıtlarının tutulması ve ilgililere
verilmesi mecburiyeti
5996 Sayılı VeteCanlı hayvan ve hayvansal ürünlerin sahipleri, ithalatçıları, nakliyecileri
riner Hizmetleri,
ve satıcıları, Bakanlık tarafından istenen kayıtları tutmak, istendiğinde
Bitki Sağlığı, Gıda
her türlü bilgi ve belgeyi vermek, kontrol ve denetim sırasında her türlü
ve Yem Kanunun
kolaylığı göstermekle yükümlüdür
4’ncü Maddesi
* Kurban bayramı öncesinde kurbanlık hayvanların sevklerinin kontrol
ve denetimi açısından Emniyet ve Jandarma Teşkilâtları ile Belediye
Zabıtasınca sıkı işbirliği ve koordinasyonda bulunularak, kaçak hayvan
Diyanet İşleri
hareketlerine karşı yol kontrol ve denetimlerinin sayısı artırılacaktır.
Başkanlığınca,
Kurban Hizmetle- * Yol kontrol ve denetimleri sırasında, menşe şahadetnamesi, sağlık
raporu ve büyükbaş hayvanlar için küpe numarası bulunma durumuna
rinin Uygulanmasına Dair yayımla- ve gereksiz yere acı ile ıstırap çekmelerine neden olabilecek şekilde
kapasite üzerinde hayvan yüklenmiş araçlarla nakil yapılmaması
nan Tebliğ’de
hususlarına özel dikkat gösterilecek, bu tür hayvanları taşıyan araçlar
mevzuat hükümleri ayrıntılı olarak sevkten alıkonularak, hayvanların sağlığı için gerekli tedbirler alınacaktır.
belirtilmiştir.
* Kurban hizmetlerinin denetlenmesi İçişleri, Sağlık, Tarım ve Köy işleri
ile Çevre ve Orman Bakanlıkları, Diyanet İşleri Başkanlığı, emniyet
birimleri, belediye başkanlıkları ve Türkiye Diyanet Vakfı ekiplerince
yapılacaktır.
* İl Kurban Hizmetleri Kurulu’nun kararına aykırı davrananlara, hayvan
kesimini tahsis edilen yerlerin dışında yapanlara ve kesilen hayvan
atıklarını sokağa atanlara Belediye Görevlilerince 5326 sayıl Kabahatler Kanunu’nun 41’inci maddesi gereğince idarî para cezası uygulamasında bulunulmalıdır.
* Her türlü atık ve atığı çevreye zarar verecek şekilde bırakanlara 2872
Kurban Kesimi ile sayılı Çevre Kanunu gereğince, idarî para cezası verilmelidir.
ilgili olarak bilin- * 3285 sayılı Hayvan Sağlığı ve Zabıtası Kanunu’nun ilgili hükümleri
mesi gereken
gereğince, önceden belirlenen yerler dışında hayvan satanlara, menşe
mevzuat hükümle- şahadetnamesiz ve Veteriner sağlık raporsuz olarak hayvan nakledenri bulunmaktadır. lere ve bunların kesimini yapan mezbaha sahiplerine idarî para cezası
verilmesi gerekmektedir.
* 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu gereğince, hayvanları ehliyetsiz kişilere kestirenlere idarî para cezası verilmelidir.
* Yukarıda belirtilen durumların tespiti halinde kolluk görevlilerince, suç
alet ve vasıtalarına el konulmalı ve idarî para cezası uygulaması maksadıyla ilgili kamu kuruluşu yetkilisi bilgilendirilmelidir.
Diyanet İşleri
Başkanlığının 28
Ekim 2009 tarihli,
2009 Yılı Kurban
Hizmetlerinin
Uygulanmasına
Dair Tebliğ.
(28.10.2009 tarih
ve 27390 Sayılı
Resmî Gazete)
5326 Sayılı Kabahatler Kanunu,
2872 Sayılı Çevre
Koruma Kanunu,
5199 Sayılı Hayvanları Koruma
Kanunu
2860 SAYILI YARDIM TOPLAMA KANUNU
GENEL KURAL
Yardım toplanmasına ilişkin usul ve
esasları düzenlemek ve yetkili kişi
ve kuruluşları
belirlemek amacıyla kanun ihdas
edilmiştir.
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Bu Kanunun amacı; yardım toplamaya yetkili kişi ve kuruluşları ve
bunların hangi amaçla yardım toplayabileceklerini belirlemek, yardımın
toplanmasına, kullanılmasına ve denetlenmesine ilişkin usul ve esaslaYardım Toplama
rı düzenlemektir.
Kanunu’nun 1 ve
Bu Kanun; yardım toplamaya yetkili kişi ve kuruluşların, amaçlarına ve 2’nci Maddeleri.
kamu yararına uygun olarak, yardım toplama faaliyetlerine ait esasları
kapsar. Türk Silahlı Kuvvetlerinin kendi bünyesi içerisindeki yardım
toplama faaliyetleri ile dernekler, sendikalar ve bunların üst kuruluşları-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
151
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
na, spor kulüplerine, mesleki kuruluşlara ve bağış kabulüne yetkili
vakıflara kendi statülerine göre üyeleri ve diğer kişiler tarafından yapılacak bağış ve yardımlarla bunların öz kaynaklarından sağlayacakları
gelirler, bu Kanunun kapsamı dışındadır.
Kamu yararına uygun olarak, amaçlarını gerçekleştirmek, muhtaç
kişilere yardım sağlamak ve kamu hizmetlerinden bir veya birkaçını
gerçekleştirmek veya destek olmak üzere gerçek kişiler, dernekler,
kurumlar, vakıflar, spor kulüpleri, gazete ve dergiler isteğe bağlı olmak
Yardımın hangi
amaçla toplandığı üzere makbuzla, belirli yerlere kutu koyarak, bankalarda hesap açtırabelirtilmek kaydıy- rak, yardım pulu çıkararak, eşya piyangosu düzenleyerek, kültürel
la gerçek kişiler, gösteriler ve sergiler yoluyla, spor gösterileri, gezi ve eğlenceler düzen- Yardım Toplama
dernekler, kurum- lemek veya bilgileri otomatik ya da elektronik olarak işleme tâbi tutmuş Kanunu’nun 3, 4,
lar, vakıflar, spor sistemler kullanmak suretiyle yardım toplayabilirler.
5 ve 30’uncu
kulüpleri, gazete Yardım toplama işinde kullanılan makbuz ve biletlerde, yardımın hangi
Maddeleri.
ve dergiler değişik amaç için toplandığının belirtilmesi zorunludur. Gerçek kişiler tarafınusullerle yardım dan girişilecek yardım toplama faaliyetlerinde, bu iş için hazırlanacak
toplayabilirler.
özel makbuz veya biletler kullanılır. Makbuz ve biletlerin biçimi, bastırılması, kullanılması ve dağıtılması hususlarına ait esaslar ve Kanunun
uygulanmasına ilişkin diğer esas ve usuller İçişleri ve Maliye bakanlıklarınca müştereken hazırlanacak yönetmelikte belirtilir.
Mülki amirden izin
almadan o yerde
yardım toplanamaz. Yardım
toplayacak kişi ve
kuruluşların sorumluları bir dilekçe ile mülki amirliğe başvurarak izin
alır. İzin alınmadan yapılan yardım toplama
faaliyetleri derhal
men edilir.
Yardım toplama faaliyeti bir ilin birden fazla ilçesini kapsıyorsa o ilin
Valisinden, bir ilçenin sınırları içinde ise o ilçenin kaymakamından izin
alınır. Yardım toplama faaliyeti birden fazla ili kapsıyorsa yardım toplama faaliyetine girişecek gerçek veya tüzel kişilerin yerleşim yerinin
bulunduğu ilin Valisinden izin alınır ve izni veren Valilik tarafından ilgili
Valiliklere ve İçişleri Bakanlığına bilgi verilir. Yardım toplama faaliyetle- Yardım Toplama
riyle ilgili işlemler dernekler birimlerince yürütülür. Yardım toplama Kanunu’nun 7, 8,
faaliyetleriyle ilgili işlemlerin yürütülmesinden, il ve ilçelerin emniyet
11 ve 30’uncu
kuruluşları, ilçede emniyet kuruluşunun bulunmaması halinde Jandarma
Maddeleri.
kuruluşları görevlidir. İzinin İçişleri Bakanlığınca verilmesi halinde ise bu
görev Emniyet Genel Müdürlüğünce yerine getirilir. Yardım toplayacak
kişi ve kuruluşların 3 kişiden oluşan sorumlu kurulları ve yönetim organları, isteklerini bir dilekçeyle izin vermeye yetkili makama bildirirler.
Gazete ve dergiler için dilekçeler sorumlu yazı işleri müdürlerince verilir.
Mülki amirden izin
almadan o yerde
yardım toplanamaz. Yardım
toplayacak kişi ve
kuruluşların sorumluları bir dilekçe ile mülki amirliğe başvurarak izin
alır. İzin alınmadan yapılan yardım toplama
faaliyetleri derhal
men edilir.
Yardım toplama, öğrenim kurumları yararına veya kurum içinde yapılacak ise, başvuru dilekçesine kurum sorumlusunun yazılı izninin eklenmesi zorunludur. Sorumlu kurulda görev alanlar ile değişikliklerin, izin
veren makama on gün içinde bildirilmesi gerekir.
Kişiler ve kuruluşlar, yetkili makamdan izin almadan yardım toplayamazlar. Ancak, kamu yararına çalışan dernek, kurum ve vakıflardan Yardım Toplama
hangilerinin izin almadan yardım toplayabilecekleri, İçişleri Bakanlığı- Kanunu’nun 6, 7,
nın önerisi üzerine Bakanlar Kurulunca belirlenip ilan edilir.
8, 11 ve 30’uncu
Maddeleri.
İzin alınmadan girişilen yardım toplama faaliyetleri güvenlik kuvvetlerince derhal menedilir ve sorumlular hakkında kovuşturma yapılır.
Başvuru dilekçelerinde bulunması gereken hususlar ve eklenecek
belgeler ile Kanunun uygulamasına ilişkin esas ve usulleri belirleyen
yönetmelik, İçişleri ve Maliye bakanlıklarınca hazırlanarak Resmi
Gazetede yayımlanır.
Genel kural olarak, mülki amirden
izin alınmadıkça
kamu görevlileri
yardım toplama
faaliyetlerinde
çalışamazlar.
Kamu görevlileri, Vali veya Kaymakamdan izin almadıkça yardım
toplama faaliyetlerinde çalışamazlar. Çalışması için izin verilen kamu
görevlilerine, her ne ad altında olursa olsun ücret verilemez. Ancak,
Yardım Toplama
Türk Hava Kurumu tarafından kurban derisi, bağırsak toplamak, fitre ve
Kanunu’nun
zekât zarfı dağıtmak suretiyle yardım toplama faaliyetlerinde görevlen13’üncü Maddesi.
dirilen kamu personeline Kurumca ücret verilebilir.
Silahlı Kuvvetler, adli ve idari yargıda görevli hâkim ve savcılar ile
güvenlik kuvvetleri mensupları ve özel kolluk görevlileri, yardım topla-
152
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ma faaliyetlerinde çalışamazlar.
Mülki amir, yardım
toplama talebine
belli sürede belli
yerde olmak
üzere, en fazla 2
ay içinde izin verir
veya vermez.
Ayrıca mülki
amirlikçe yardım
toplamada görev
alacaklara kimlik
belgesi verilir ve
bu yardıma has bir
dosya tutulur.
İzin vermeye yetkili makamlarca başvuru üzerine; işin önemi, yardım
toplama faaliyetine girişeceklerin yeterlikleri, yapılacak hizmetin amaca
ve kamu yararına uygunluğu, yardım toplama faaliyetinin başarıya
ulaşıp ulaşamayacağı ve gerekli görülen diğer konular üzerinde inceleme yapılır ve sonucu en geç iki ay içinde başvuranlara bildirilir.
Yardım Toplama
Yardım toplama süresinin takdiri, izin veren makama aittir. Bu süre bir
Kanunu’nun 9, 10
yılı geçemez. Ancak, haklı sebeplerin bulunması halinde verilen süre,
ve 15’inci Maddeizin veren makamca bir yılı geçmemek üzere uzatılabilir.
leri.
Yardım toplama iznini veren makamca, her yardım toplama faaliyeti
için bir dosya tutulur. Yardım toplama faaliyetinde görev alacaklara,
faaliyetin konu ve süresini de belirten fotoğraflı bir kimlik belgesi
verilir. Kimlik belgesi, faaliyetin sonunda geri alınıp, o işe ait dosyada
saklanır.
Yardım toplama
faaliyetleri ile
sağlanan gelirin
yerinde kullanılıp
kullanılmadığını
tespit etmek ve
Yardım toplama
belgeleri ve kesin
hesabı incelemek
üzere mülki idare
amirliğince bir
“denetçi” tayin
olunur. Bu denetçiden alınan rapor
ile yardım toplama
faaliyetleri mülki
idare amirliğince
denetlenmiş olur.
Yardım toplama faaliyetleri ile sağlanan net gelirin gerçekleştirilmek
istenen amaç doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığı izin veren makamın gözetim ve denetimine tabidir.
İzin veren makam, gerekli denetlemeyi yaptırmak üzere, memurlar
arasından veya dışarıdan yeterli sayıda denetçi görevlendirir ve ilgililere bildirir İlgililer, denetçilerin isteği üzerine yardım toplama faaliyetleriyle ilgili her türlü bilgi ve belgeyi vermek zorundadırlar.
Sorumlu kurullar, yardım toplama süresinin bitiminden itibaren on gün
içinde toplanan yardımın kesin hesabını çıkarmak ve bir örneğini izin
veren makama vermekle yükümlüdürler. Zorunlu hallerde bu süre, izin
veren makamca otuz güne kadar uzatılabilir.
İzin veren makam, kesin hesabın bir örneğini denetçilere gönderir.
Denetçiler, yardım toplama faaliyetlerinin belgelerini ve kesin hesabını
inceleyerek, sonucu bir rapor halinde ve belirlenen süre içinde, görevlendiren makama verirler.
Eski eser ve anıtların onarılması için yardım toplamaya izin verilmiş
olan hallerde, Vakıflar Genel Müdürlüğü veya Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ayrıca denetleme yapılabilir.
Yardım toplama
giderleri toplanan
yardımın belli bir
oranını aşamaz.
Toplanan yardımdan artan kısım
mülki idare amirliğince aynı amaçla
kullanılmak üzere
diğer kamu kurum
ve kuruluşlarına
devredilir. Yardım
toplama makbuzu,
bileti veya pulunu
basan basımevleri
durumu derhal
mülki idare amirliğine bildirmek ve
bir örneğini de
göndermek zorundadır.
* Makbuzla, belirli yerlere kutu koymak veya bilgileri otomatik ya da
elektronik olarak işleme tâbi tutmuş sistemler kullanmak suretiyle,
bankalarda hesap açtırarak, yardım pulu çıkararak yardım toplama
şekillerinde giderler, brüt gelirin yüzde onunu; eşya piyangosu düzenleyerek, kültürel gösteriler tertipleyerek, sergiler açarak, spor gösterileri, gezi ve eğlenceler düzenleyerek yardım toplama hallerinde ise
giderler, brüt gelirin yüzde kırkını geçemez. Giderlerin gösterilen oranları geçmesi halinde aradaki fark, haklı nedenler olmadıkça, sorumlu
Yardım Toplama
kurul üyelerine ödettirilir.
Kanunu’nun 24,
* Toplanan yardımın, amacı gerçekleştirecek miktara ulaşamaması
25 ve 26’ncı
veya amacın gerçekleşmesinden sonra bir miktarının artması hallerinMaddeleri.
de; söz konusu yardımlar, izin veren makamlarca, yardım hangi amaç
için toplanmış ise, o veya benzeri amacı gerçekleştirebilecek kuruluş
veya kuruluşlara devrettirilir.
* Basımevleri, izin almak suretiyle yardım toplama faaliyetine girişen
kişi ve kuruluşların bastıracağı makbuz, bilet ve yardım pullarının seri
ve numaralarını bastıktan sonra durumu, yedi gün içinde izin veren
makama bildirmek ve basılanların birer örneğini göndermek zorundadırlar.
İzinsiz yardım
toplayanlar, izin
* Bu Kanunun hükümlerine aykırı olarak izinsiz yardım toplayanlar, altı
yüz on milyon lira idari para cezasıyla cezalandırılırlar.
Yardım Toplama
Kanunu’nun 16,
17 ve 18’inci
Maddeleri.
Yardım Toplama
Kanunu’nun
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
153
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
verilen yerin dışında yardım
toplayanlar, kanunun diğer hükümlerine aykırı davranışta bulunanlar,
mahallin en büyük
mülki idare amirince idari para
cezası ile cezalandırılır. Bu cezaya karşı 15 gün
içinde Sulh Ceza
Mahkemesine
itiraz olunabilir.
İzinsiz toplanan
mal ve paralara
idari para cezası
kesinleşene kadar
el konulur. Kesinleşince Sulh Ceza
Mahkemesince
müsadere olunur.
* İzin verilen yer dışında yardım toplayanlar ise, dört yüz otuz beş 29’uncu Maddesi.
milyon lira idari para cezasıyla cezalandırılırlar.
* Bu Kanunun diğer hükümlerine aykırı davranışta bulunanlara eylemleri ayrı bir suç oluşturmadığı takdirde yüz yetmiş beş milyon lira idari
para cezası verilir.
* Bu maddede yazılı olan para cezaları o yerin en büyük mülkî amiri
tarafından verilir. Verilen kararlar ilgililere 11.2.1959 tarihli ve 7201
sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı
tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine( Sulh Ceza Mahkemesine) itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen
cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar
kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hâllerde evrak üzerinde inceleme
yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu Kanuna göre verilen idarî
para cezaları 21.7.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının
Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur.
Yukarıdaki fıkralara aykırı davranış sonucu izinsiz toplanan mal ve
paralara idarece verilen cezalar kesinleşinceye kadar el konulur. Para
cezasının kesinleşmesinden sonra el konulan mal ve paraların müsaderesine sulh ceza mahkemesince karar verilir.
Her nevi fitre,
zekât, kurban
derileri ve bağırsak yardımlarından elde edilecek
nakdi ve ayni
gelirin toplanması
ile ilgili işlemlerin
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı teşvik
Kanunu esaslarına
göre yapılması
gerekmektedir.
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu gereğince; her
3294 Sayılı Sosnevi fitre, zekât, kurban derileri ve bağırsak yardımlarından elde
yal Yardımlaşma
edilecek nakdi ve ayni gelirin toplanması ve Türk Hava Kurumu, Türk
ve Dayanışmayı
Kızılay Derneği, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, DiyaTeşvik Kanunet Vakfı ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları arasında
nu’nun 8/c Fıkrapaylaştırılması usul ve esaslarının yönetmelik ile düzenlenmesi gesı.
rekmektedir.
Kurban Derileri ve
bağırsak toplama
ile fitre ve zekât
zarfı dağıtmak
suretiyle yardım
toplama yetkisi
Türk Hava Kurumuna verilmiştir.
27 Aralık 1999
gün ve 23919
Numaralı Resmi
Kurban Bayramlarında Kurban derileri ve bağırsağın toplanması ile
Gazetede Yayımzarf dağıtmak suretiyle zekât ve fitre toplanması, propaganda ve bu
lanan Yardım
konuda reklam yapılması hususunda Türk Hava Kurumu yetkili kılınToplama Esas ve
mıştır.
Usulleri Hakkındaki Yönetmeliğin
15’inci Maddesi.
Türk Hava Kurumu tarafından
toplanan kurban
derileri; Türk
Kızılay Derneği,
Sosyal Hizmetler
ve Çocuk Esirgeme Kurumu,
Türkiye Diyanet
Vakfı ve Türk Hava
Kurumu arasında
Yönetmelikte
27 Aralık 1999
gün ve 23919
numaralı Resmi
Gazetede yayımlanan Yardım
Toplama Esas ve
Usulleri hakkındaki Yönetmeliğin
22’nci Maddesi.
Takvim yılı sonunda deri, bağırsak, fitre ve zekât gelirlerinden % 50’si
gelirin toplandığı yerdeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının
mahallindeki hesaplarına kaydolmakta, % 40’ı Türk Hava Kurumu, %
4’ü Türkiye Kızılay Derneği, % 3’ü Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, % 3’ü Türkiye Diyanet Vakfının merkezindeki hesaplarına
ödenmek üzere Türk Hava Kurumu Genel Merkezine gönderilmektedir.
154
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
belirtilen oranlar
dâhilinde paylaştırılmaktadır.
Kurban derisi ve
bağırsak ile fitre
ve zekât toplama
suretiyle gelir
temini hususu
anılan kurumun
tüzüğünde açıkça
belirtilmiştir.
Bakanlar Kurulu’nun 18.10.1994 tarih ve 94/6127 sayılı kararı ile kabul
edilen tüzüğünde Türk Hava Kurumunun gelirleri;
* Üye aidatları,
* Kurban derisi ve bağırsak ile fitre ve zekât toplama faaliyetlerinden
elde edilen gelirler,
* Her türlü bağış, Ticari faaliyetlerden elde olunan gelirler,
* Kira gelirleri ve diğer gelirler olarak belirlenmiştir.
THK Tüzüğünün
25 Kasım 2006
Tarihinde Yapılan
39’uncu Büyük
Genel Kurulu’nda,
Oybirliği ile Kabul
Edilen Türk Hava
Kurumu Tüzüğü’nün 41’inci
Maddesi.
* Yardım toplama faaliyeti bir ilin birden fazla ilçesini kapsıyorsa o ilin
Valisinden, bir ilçenin sınırları içerisinde ise o ilçenin Kaymakamından,
birden fazla ili kapsıyorsa yardım toplama faaliyetine girişecek gerçek
veya tüzel kişilerin yerleşim yerinin bulunduğu ilin Valisinden izin ve
izni veren Valilik tarafından ilgili Valiliklere ve İçişleri Bakanlığına bilgi
verilmesi,
Yardım Toplama * Yardım toplama faaliyetinde bulunulabilecek gerçek kişi, dernek,
Kanunu ve yardım kurum, vakıf, gazete ve dergilere ancak Yardım Toplama Kanunu’nun İçişleri Bakanlığı
toplama esas ve 3’üncü maddesindeki faaliyetler için kamu yararı maksadıyla izin veril07 Nisan 2005
usulleri hakkındaki mesi,
tarihli ve 2005/38
Şirketler, sendikalar, özel radyo ve televizyonlar, siyasi parti teşkilatları
Yönetmelikte
“Yardım Toplama
düzenlenmeyen ve bunların yan kuruluşları gibi tüzel kişilere yardım toplama izni veril- İşlemleri” konulu
hususların açıklığa memesi,
Genelgesi.
kavuşturulması
* İzinsiz yardım toplama faaliyetinde bulunanlara, izin verilen yerler
için Genelge
dışında yardım toplayanlara ve Yardım Toplama Kanunu’nun diğer
tamim edilmiştir. hükümlerine aykırı davranışta bulunanlara eylemleri ayrı bir suç oluşturmadığı takdirde mülki amir tarafından idari para cezası verileceği,
İzinsiz toplanan mal ve paralara idarece verilen cezalar kesinleşinceye
kadar el konulacağı, cezaların kesinleşmesini müteakip el konulan mal
ve paraların Sulh Ceza Hâkimince müsadere edileceği,
* Yardım toplama faaliyetinde görevlendirilen şahıslara “Kimlik Belgesi”
tanzim edilmesi gereklidir.
1380 SAYILI SU ÜRÜNLERİ KANUNU VE
SU KİRLİLİĞİ YÖNETMELİĞİ
GENEL KURAL
UYGULAMA
YASAL MEVZUAT
Su ürünlerinin üretimi, korunması ve avlanma hakkında bir takım yasaklar belirlenmiştir. Bu yasaklar;
- Patlayıcı ve zararlı maddeler kullanma yasağı,
Su ürünlerinin
istihsali, korunma- - Sulara zararlı madde dökülmesi yasağı,
Su Ürünleri Ka- Yabancıların su ürünleri üretimi yasağı,
sı ve avlanma
nununun 19 ila
hakkında bir takım - Akarsularda engellemeler yapılması yasağı,
25’inci Maddeleri
yasaklar belirlen- - Genel yasaklar, tahdit ve mükellefiyetler,
Arası.
miştir.
- Trol ile avlanma yasağı,
- Yasak su ürünlerinin satışı, nakli ve imalatta kullanılması memnuiyetidir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
155
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Mülki amirler
ceza kesme
yetkilerini önceden ilan etmek
şartıyla devredebilmektedir.
Su Ürünleri Kanunu’nun 36’ncı maddesinde yer alan idari para cezaları
mahallin en büyük mülki amiri ile denizlerde Sahil Güvenlik Komutanlığına bağlı Bot Komutanları tarafından kesilecek ve mahallin en büyük
mal memurluğuna yatırılacaktır.
Su Ürünleri Kanunu’nun EK3’üncü Maddesi
Yukarıda belirtilen
yasakların ihlali
halinde Genel
Kolluk mensuplarına; tutanak
tutma, idari para
cezası kesme ve
suç eşyalarını zapt
ederek, ilgili adli
ve idari birimlere
sevk etme görev
ve yetkileri verilmiştir.
Yukarıda belirtilen yasakların ihlali halinde, Jandarma teşkilatına bir
takım görev ve yetkiler verilmiştir. Bu husus aşağıdaki madde ile düzenlenmiştir:
“Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı teşkilatında ve Bakanlığa bağlı su ürünleri
ile ilgili teşekküllerde su ürünlerinin, deniz ve iç suların koruma ve kontrolü ile görevlendirilen personel ile emniyet, Jandarma, Sahil Güvenlik,
Gümrük ve Orman Muhafaza teşkilatları mensupları, Belediye Zabıtası
Amir ve mensupları, kamu tüzel kişilerine bağlı muhafız, bekçi ve korucular ile emniyet ve Jandarma teşkilatının bulunmadığı yerlerde köy muhtar
ve ihtiyar heyeti üyeleri bu Kanunla ve bu Kanuna istinaden konulan
yasaklardan dolayı, bu Kanun kapsamına giren suçlar hakkında zabıt
varakası tutmak, suçta kullanılan istihsal vasıtalarını ve elde edilen su
ürünlerini zapt etmek ve bunları 34’üncü madde hükmü saklı kalmak şartı
ile Adli mercilere teslim etmek; EK-3’ncü maddede yer alan hükümler
çerçevesinde idarî para cezalarını kesmekle vazifeli ve yetkilidirler.”
Su Ürünleri
Kanunu’nun 33
ve 34 ve
EK-3’üncü Maddeleri.
Su Ürünleri Kanunundaki ve bu Kanuna göre çıkarılan yönetmeliklerdeki yasak, sınırlama ve yükümlülüklere aykırı hareket edenlere verilecek cezalar ayrıntılı olarak sayılmıştır. Buna göre;
* Ruhsat tezkeresi almadan, su ürünleri üretenlere,
* Ruhsat tezkeresi almayan gemi sahiplerine,
* Ruhsat tezkeresinin sorulması üzerine ilgililere göstermeyenlere,
* Ruhsat tezkerelerini ilgili mercilere vize ettirmeden su ürünleri istihsal
edenlere,
* Su Ürünleri Yönetmeliğindeki usul ve esaslara aykırı hareket edenlere,
* Yetkili mercilerden izin almadan istihsal yerlerinde değişiklik (atık
dökme, kazı, tel örgü çekme, vb.) yapanlara,
Yukarıda genel
* Tarım ve Köy İşleri Bakanlığından izin almadan, su ürünleri yetiştiriciolarak belirtilen
liği yapanlara ve su ürünleri yetiştiriciliği hakkında çıkarılan yönetmelik
Su Ürünleri Kayasakların ihlali
hükümlerine aykırı davrananlara idari para cezası uygulanmalıdır.
halinde uygulana- * Su ürünleri istihsal alanlarında patlayıcı ve zararlı madde kullananlara, nunu’nun 36’ncı
cak idari para
Maddesi ile Tarım
cezası miktarları * Sulara zararlı madde dökenler hakkında çıkarılan yönetmelikteki
Orman ve Köy
ile diğer yasaklar yasaklara aykırı hareket edenlere,
İşleri Bakanlığınve bunların ihlali * Yabancılarla ilgili yasağa uymayanlara,
ca iki Yılda Bir
halinde uygulana- * Akarsularda engellemeler yapanlara,
Yayımlanan
cak idari para
* Genel yasaklar, tahdit ve mükellefiyetler hakkında çıkarılan yönetme- Tebliğler. (Sirküler)
cezası miktarları lik hükümlerine aykırı hareket edenlere,
ayrıca düzenlen- * Trol yasağına aykırı hareket edenlere ve Su Ürünleri Yönetmeliği ile
miştir.
İlgili sirkülerde öngörülen dip trolü hakkındaki yasak, sınırlama ve
mükellefiyetlere aykırı hareket edenlere,
* Yasak yöntemlerle elde edilen su ürünlerini ve satışı, nakli ve imalatta
kullanılması yasak edilen su ürünlerini satanlar, nakledenler veya
bunları imalatta kullananlar, işleyenler, muhafaza edenler ve ihraç
edenlere,
* Balıkhaneler hakkında çıkarılan yönetmelik hükümlerine aykırı hareket edenlere,
* Tarım ve Köy İşleri Bakanlığınca istenen bilgi ve belgeleri vermeyen
müstahsil, bu işle iştigal eden tacir ve esnaflara,
* Yasak vasıta ve usullere istisnaen Tarım ve Köy İşleri Bakanlığınca
kullanılması hakkındaki hükme aykırı hareket edenlere,
156
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Su Ürünleri Kanunu uyarınca; karada mahallin en büyük mülki amiri
(Vali, Kaymakam), denizde ise Sahil Güvenlik Komutanlığı Bot Komutanlığınca değişen miktarlarda idari para cezası kesilmelidir.
Uygulanan idari
para cezalarına
karşı Sulh Ceza
Mahkemesine
itiraz edilebilir.
Uygulanan idarî para cezalarına karşı cezanın tebliğ tarihinden itibaren
en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine (Kabahatler Kanunu
uyarınca artık Sulh Ceza Mahkemesine) itiraz edilebilir. İtiraz, idare
tarafından verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinden inceleme yapılarak karara
bağlanır. İtiraz üzerine verilen karar kesindir.
Su Ürünleri Kanunu’nun EK3’üncü Maddesi.
Amatör (sportif) ve
ticari amaçlı su
ürünleri avcılığı ile
ilgili olarak bir
takım düzenlemelerin bilinmesi
gerekmektedir.
Ayrıca, su ürünlerinin taşınması
esaslarıyla ilgili
düzenlemelerin ve
nakliye teskeresi
alınma zorunluluğunun kontrollerde
aranması önem
arz etmektedir.
* Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gerçek kişiler, “Amatör Balıkçı Belgesi” almak zorunda olmaksızın avcılık yapabilmekte olup, yabancı uyruklular kişilerin Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’ndan “Misafir Amatör
Balıkçı Belgesi” ile alması gerekmektedir.
* Parakete haricindeki her türlü olta takımı ve yemlik uzatma ağı ile
amatör avcılık yapılabilmekte, doğaya verdiği tahribat nedeniyle olta
ucuna ağ (tırıvırı, paraşüt vb.) düzeneği takılarak avcılık yapılmasına
müsaade edilmemektedir.
* Bir amatör balıkçı en fazla 4 olta takımı ( alabalık avcılığında iki olta
takımı) ile avlanabilmekte, olta başına iğne sayısı 6 adedi geçmemelidir.
* Yemlik uzatma ağı dışında her türlü ağın (germe, uzatma, sürütme,
serpme, pinter, çevirme, tırıvırı gibi) amatör avcılıkta kullanılması
yasak olup, yemlik uzatma ağının uzunluğu 5 metre, yüksekliği 1,5
metre, göz açıklığı 28 mm.den büyük olmayacaktır.
* Boyu 7,5 metrenin üzerindeki teknelerle amatör balık avcılığı yapılmasına müsaade edilmelidir. Hacmi 1 km2 den daha küçük göl ve
göletlerde motorlu, motorsuz her türlü tekne ve botla avlanmaya izin
verilmemelidir.
* 01 Mart - 30 Haziran dönemleri arasında sülük toplanması ve nakledilmesi yasaktır.
* Her türlü canlı balığın nakli için İl veya İlçe Tarım Müdürlüklerinden
izin alınması gerekmektedir.
* Ticari amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen 2/1 Numaralı Tebliğin
18/ç-(3) bendi gereğince, hamsi, sardalye ve istavrit balıklarının karaya
çıkarılışlarından itibaren 12 kg’dan daha büyük ambalajlarda taşınması
yasaktır.
* Menşe belgeli bir su ürünün birden fazla yere dağıtımı için, 2/1 numaralı tebliğin md.42-12 (c ) bendi gereğince, anılan tebliğin EK-8’inde
belirtilen “Menşe Belgesi Düzenlenmiş Su Ürünlerinin Dağıtım/Satış
Belgesi” alınması zorunluluğu bulunmaktadır.
Tarım ve Köy
İşleri Bakanlığının
“Denizlerde ve İç
sularda Ticari ve
Amatör (Sportif)
Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını”
düzenleyen (21
Ağustos 2008
tarihinde Resmî
Gazetede Yayımlanan) 200820010 Av Dönemine ait 2/1
(2008/48) ve 2/2
(2008/49) Numaralı Tebliğleri.
(Sirküleri)
İçme ve kullanma
suyu rezervuarlarının ve benzeri su
kaynaklarının
korunmasında,
kaynaklar için
genel ilkeler belirlenmiş olup, ayrıca
İlgili kuruluşlarca
da Çevre Bakanlığının görüşü
alınarak özel
hükümler ihdas
edilmesi ve özel
hükümlerin ilgili
imar planlarında
aynen yer alması
ve idare tarafından
uygulanması
* İçme ve kullanma suyu rezervuarı içinde ve civarında suların kirlenmesine neden olacak Çöp ve moloz gibi atıkların bu tür su kaynaklarına atılmasına izin müsaade edilmemeli,
* İçme ve kullanma sularında akaryakıt ile çalışan kayık, motor ve
benzeri araçların kullanılmasına izin verilmemeli, ancak yelkenli, kürekli veya akümülatör ile çalışan vasıtalar ve salların kullanılmasına mü04 Eylül 1998
saade edilmeli,
Tarihli ve 19919
* İçme ve kullanma sularında İstisnai olarak akaryakıt ile çalışacak su
Sayılı Resmi
araçlarının kullanılmasına Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü veya Gazetede YayımBölge Müdürlüklerince izin verilmesi durumunda, bu amaçla kullanıla- lanan Su Kirliliği
cak araçlarda oluşabilecek her türlü atık su ve sintine suyunun arıtıldık- Kontrolü Yönettan sonra bile içme ve kullanma suyu rezervuarına boşaltılmamalı,
meliği’nin 16’ncı
Maddesi.
* İçme ve kullanma suyu rezervuarlarının su toplama havzaları içinde
bulunan devlete, belediyelere ve kamuya ait araziler için ihdas edilmiş
olan koruma alanları kapsamındaki kısıtlamalara riayet edilmeli,
* Yüzme, balık tutma, avlanma ve piknik yapmaya, su alma noktasına
300 metreden daha yakın olan yerlerde izin verilmemeldir.
* İçme ve kullanma suyu temin edilen rezervuarlarda ihale yoluyla balık
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
157
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
esastır.
avı yapılması ve su ürünleri çıkarılması ve üretilmesi yasak olup, Çevre
Bakanlığı ile Tarım ve Köy İşleri Bakanlığından olumlu görüş almak
kaydıyla, yelkenli, kürekli, akülü su vasıtaları ve sallar kullanılmak
suretiyle ihale yoluyla balık avı yapılmasına ve su ürünleri çıkarılmasına izin verilmelidir.
* İçme ve kullanma suyu rezervuarını besleyen tüm sulara, akar ve
kuru derelere hiçbir surette atık su ve atık deşarj edilmemelidir.
6831 SAYILI ORMAN KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Yangın ihbarında
her türlü haberleşme vasıtalarından derhal ve
parasız olarak
faydalanılabilmektedir.
* Yangın ihbarında her türlü askeri haberleşme vasıtalarından derhâl
ve parasız olarak faydalanılması gerekmektedir.
* Telefon devreleri ve PTT idaresinin santrali olmayan yerlerde Jandarma santrallerine bağlanılabilinmektedir.
Orman Kanunu’nun 68’inci
maddesi
Orman yangınlarının söndürülmesi
ile ilgili olarak
Jandarma görevli
bulunmaktadır.
Orman yangınlarını civardaki köy ve kasabalardaki 18 yaşını bitirip, 50
yaşını doldurmamış bütün erkek nüfusu söndürmekle yükümlüdür.
Aynı şekilde Vali, Kaymakam ve köy muhtarları ile civardaki asker ve
Jandarma birlik komutanları, Orman Başmüdürü ve onun lüzum göstereceği orman memurları yangın mahalline yardımcı göndermeye ve
bizzat gitmeye mecburdurlar.
Orman Kanunu’nun 69’uncu
Maddesi.
Askeri nakil vasıtaları orman yangınlarının söndürülmesinde müteallik işlerde kullanılabilmektedir.
Mahallîn en yüksek mülki amiri tarafından verilen emir üzerine ve onun
lüzum göreceği miktardaki Jandarma birliklerine ait nakil vasıtaları,
akaryakıt bedellerinin Orman Genel Müdürlüğü’nce ödenmek kaydıyla
ücretsiz olarak orman yangınlarının söndürülmesine müteallik işlerde
kullanılabilmektedir.
Orman Kanunu’nun 70’inci
maddesi
* Yönetmelik gereği orman yangınlarının başlangıcından söndürülmesine kadar geçen süre içerisinde yangın söndürme faaliyetlerinin Orman İdarelerinin teknik imkânları ve mükellefler tarafından yapılması
gerekmektedir.
* Orman idareleri ile Garnizon K.lıkları ile koordineli olarak hazırlanan
“Orman Yangınları İle Mücadele Planı”nda Jandarma personeline
Orman yangınları- birinci hat bölgesinde görev verilmemeli, bu birlikler öncelikle soğutma
nın önlenmesi ve görevlerinde kullanılmalıdır.
söndürülmesi ile * Ormanlık alanlarda ve özellikle orman yangınları açısından hassas
ilgili hususlar
olan bölgelerde suçların önlenmesi için önleyici kolluk hizmetleri, hasYönetmelik ve
sas ormanlık alanlarına mülki idare amirliğince girişin yasaklanması ile
Protokolde belir- ilgili tedbirlerin uygulanması, orman kuruluşlarından konu ile ilgili olarak
lenmiştir.
gelecek yardım taleplerinin karşılanması gibi görevlerin Protokole
istinaden İçişleri Bakanlığınca (J.Gn. K.lığı birliklerince) yürütülmesi
gerekmektedir.
* Orman yangınlarının söndürülmesinde görevlendirilecek Jandarma
birliklerinin eğitimi için talep olması halinde uzman personel ve eğitim
yardımcı malzemeleri Çevre ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatınca
karşılanmalıdır.
Orman envali
nakliye tezkeresinin nakliye esnasında yanında
* Orman envali nakliye tezkeresi alınmadan, yarı mamul ve mamul
orman emvali fatura veya sevk irsaliyesiz nakil edilmesi mevzuata
aykırıdır.
* Nakliye tezkeresi veya sevk irsaliyesi sadece bir defaya mahsus
Orman Yangınlarının Önlenmesi
ve Söndürülmesinde Görevlilerin
Görecekleri İşler
Hakkında Yönetmelik. (09 Ekim
1976 tarihli ve
15729 sayılı
Resmî Gazete)
İçişleri Bakanlığı
ile Çevre ve
Orman Bakanlığı
arasında imzalanan 22 Nisan
2004 tarihli Protokol.
Orman Kanunu’nun 41’inci
maddesi.
158
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
bulundurulması
gerekmektedir.
taşıma yapılmasına yetki vermektedir.
Orman suçları ile
mücadele ve bu
suçların işlenmesi
halinde yapılacak
işlemler hakkında
Jandarma teşkilatına da bir takım
yetki ve sorumluluklar verilmiştir.
* Orman suçlarının soruşturmasında orman memurları kolluk görevlisi
sıfatı taşımaktadırlar.
Orman Kanu* Orman suçları ile mücadele ve bu suçların işlenmesi halinde yapılanu’nun 71 ve
cak işlemler esasen orman memurlarının yetki ve sorumluluğundadır.
Ancak orman teşkilatının bulunmadığı yerlerde ve orman teşkilatı 79’uncu Maddesi.
bulunsa bile orman idaresinin talebi üzerine Jandarma görevlileri de bu
yetki ve sorumlulukları yerine getirmekle mükelleftir.
Yakalanan orman
suçlularının kimliği
orman idaresince
tespit edilemiyorsa, en yakın kolluk
merkezince tespit
edilir.
Orman memurları, orman suçu işlediği gerekçesiyle yakaladığı şüphelilerin hüviyetlerini, ikametgâhlarını ve suçlarının mahiyetini tespit ederek; kendileri, şüpheli ve varsa hazır bulunanlardan en az iki kişiye
imzalattıracakları bir tutanak ile durumu tespit ederler.
Hüviyeti tespit edilemeyen şüpheliler vakit geçirilmeksizin hüviyeti
tespit edilebilecek en yakın köyün muhtar veya ihtiyar heyetine ve
bunlarla da tespiti mümkün olmazsa en yakın zabıta merkezine götürülürler.
Orman Kanunu’nun 82’nci
Maddesi.
Orman suçlarından dolayı zapt olunan ağaç, tomruk, kereste, yakacak
ve sair mahsuller ile suçta kullanılan aletler, vazifeli orman memurları
(gerektiğinde kolluk görevlileri) tarafından muhafaza edilmek üzere
orman depolarına, orman deposu yoksa ve suç mahalli belediye hudutlarında ise o yer belediyesine, köy hudutları içinde ise o köy muhtarına,
yokluğunda vekiline, onun da yokluğunda ihtiyar heyeti üyelerinden
Orman suçları
birine yediemin senedi mukabilinde teslim olunur. Belediye veya köy
sebebiyle el konu- yetkililerine teslim edilen bu mallar en kısa zamanda orman depolarına
lan ağaç, tomruk, idarece nakledilir. Bunlardan çürüyecek veya bozulacak olanlarla
kereste, vb. ile suç muhafazası müşkül ve masraflı bulunanlar, Cumhuriyet Savcılığına
aletleri muhafaza yazılı bilgi verilip on beş gün beklendikten sonra herhangi bir mahkeme
edilmek üzere
kararına gerek olmaksızın orman işletme müdürlüklerinin müsadereli
orman deposuna, mallar satış komisyonlarınca, mahallinde veya Pazar yerlerinde ilan
yoksa belediye
edilmek suretiyle derhal satılır.
veya köy ihtiyar
Ancak, sahiplerinin talepleri üzerine suç aletleri yukarıda belirtilen satış
heyetinden bir
komisyonlarınca takdir ve tespit edilecek rayiç değerleri karşılığında,
yediemine teslim
kanunen muteber teminat veya muteber müteselsil kefil göstermeleri
edilir.
ve dava neticesinde müsaderesine karar verildiği takdirde aynen iade
şartıyla sahiplerine teslim edilir.
Zapt olunan nakil vasıtaları orman idaresinde veya yedieminde bekletilemez. Bu vasıtaların kayıtlı olduğu trafik bürosuna derhal durum
bildirilir ve trafik görevlilerince de, trafik siciline ve ruhsatnamesine
orman suçundan zapt edilmiş olduğu hususunda açıklama konulur.
Orman Kanunu’nun 84’inci
Maddesi.
Orman suçları ile
ilgili aramada
“gecikmesinde
sakınca bulunan
hal” varsayılır.
Orman suçlarından kaynaklanan aramayı gerektiren haller, Ceza
Muhakemeleri Kanununda yazılı, “gecikmesinde sakınca bulunan”
hallerden sayılır ve bu aramaları orman memurları (gerektiğinde kolluk
görevlileri) mahkeme kararına gerek olmaksızın, C.Savcısının veya
amirlerinin emrine dayanarak yaparlar.
Orman ürünlerine
verilecek taşıma
belgeleri ile ilgili
yönetmelik çıkarılmıştır.
Ormanlarda veya orman sayılmayan yerlerden elde edilen endüstriyel
Orman Ürünlerine
odun ve yakacak odun veya ithal edilen odun ürünleri ile toplanması
Verilecek Taşıma
kanunen izne tabi olan odun dışı ürünlerin taşınmasında kullanılacak
Belgelerine Ait
tezkereler ve sevk irsaliyelerinin düzenlenmesi yönetmelikte belirtilmişYönetmelik.
tir.(04.06.2004 tarih 25482 sayılı Resmi Gazete)
Bazı orman suçla- Ceza Mahkemelerinde (Sulh, Asliye ve Ağır) yargılanmayı (hapis veya
rının tespiti halin- adli para cezasını) gerektiren orman suçları tek tek sayılmıştır. Bu
de, suçlular hak- suçların işlendiği şüphesi ortaya çıktığında görevli orman memurları
Orman Kanunu’nun 88’inci
Maddesi.
Orman Kanunu’nun 14 (Md.
A.B) 83, 91, 93,
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
159
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
kında görevli Sulh
Ceza, Asliye Ceza
veya Ağır Ceza
Mahkemesince
hapis veya adli
para cezası verileceği hükme bağlanmıştır.
(gerektiğinde kolluk görevlileri) tutanak tutup, diğer delilleri de muhafa98, 100, 104,
za altına alarak, evrakları mahalli C.Savcılığa gönderecektir. Ceza
108, 109 ve
Mahkemelerinde yargılanmayı gerektiren orman suçları şunlardır.
110’uncu Maddeleri.
* Yetişmiş veya yetiştirilmiş fidanları kesmek, ağaçlardan yalamuk vs.
çıkarmak, dikili yaş veya kuru ağaçları kesmek, bunlardan kabuk,
sakız, vs. çıkarmak, yatık veya devrik ağaçları kesmek, kök sökmek,
kömür yapmak.
* Orman içinde bina veya ağıl inşa etmek ve tarla açmak.
* Orman idaresince verilen yapacak ve yakacakları amacı dışında
kullanmak, satmak.
* Orman envalini nakliye tezkeresi olmaksızın ve damgasız olarak
taşımak.
* Orman içinde veya civarında ateş ve yangın belirtisi görenlerin bunu
ihbar etmemesi.
* Ormanlarda izin verilen yerler dışında ataş yakmak veya izin verilen
yerlerde yakılan ateşi söndürmeden terk etmek.
* Ormanlara sönmemiş sigara veya yangına dolaylı olarak yol açabilecek madde atmak.
* Ormanlara dört kilometre mesafede veya mülki hudutları içinde devlet
ormanı bulunan köy hudutları içinde anız veya benzeri bitki örtüsü
yakmak.
* Orman mallarının bu yasa hükümlerine aykırı olarak kesildiğini, taşındığını, toplandığını bildiği halde, bunları taşımak, biçmek, kabul
etmek ve kullanmak.
* Ağaçlarda bulunan resmi damga ve numaraları bozmak, orman
sınırlarını belirleyen işaret ve levhaları kırmak, kaldırmak ve belirsiz
hale getirmek.
* Ormanların kasıt, ihmal veya tedbirsizlik, dikkatsizlik ile yakılmasıdır.
Mülki idare amirince veya orman işletme şefi tarafından idari para
cezası kesilmesini gerektiren orman suçları tek tek sayılmıştır. Bu
suçun işlendiği şüphesi ortaya çıktığında orman memurlarınca (gerektiğinde kolluk görevlileri) tutanak tutularak, deliller de muhafaza altına
alınarak, tüm evraklar gereği için ilgili idari birime gönderilir.
Bu birimlerce (mülki idare amiri veya orman işletme şefi) idari para cezası uygulanır. İdari para cezası uygulanacak orman suçları şunlardır:
Bazı orman suçlarının tespiti halin- * Orman ürünlerini (palamut, kuzukulağı, vs.) toplamak, ormanlardaki
göl, gölet, baraj ve derelerde dinamit atmak veya zehir bırakarak balık
de ise, suçlular
Orman Kanuhakkında orman avlamak.
nu’nun 91, 92, 94,
işletme şefi veya * İzinsiz maden ocağı açmak.
95, 100/4, 105,
mülki idare ami- * Orman içinde, civarında veya yasada belirlenen saha içinde fabrika,
110/a ve 111/a
rince idari para
taş, kum ve toprak, kireç, kömür, sakız, terebentin ve buna benzer
Maddeleri.
cezası verileceği ocaklar açmak, balık üretme tesisleri kurmak, kendi ihtiyacı için toprak,
hükme bağlankum ve çakıl çıkarmak.
mıştır.
* Ormanlarda izinsiz hayvan otlatmak, yanmış orman sahaları ile gençleştirilmiş ormanlara hayvan sokmak.
* Nakliye tezkeresini değiştirmeksizin, orman emvali nakletmek.
* Orman yangınlarını söndürmeye gitmekten kaçınmak, gidip de çalışmamak, verilen işi yapmamak.
* Devlet ormanlarında orman idaresince belirlenen konak yerlerinden
başka yerlerde gecelemektir.
Orman suçlarına
para cezası verilmesi getirilmiştir.
* Devlet ormanlarında:
Yetişmiş veya yetiştirilmiş fidanları kesmek, sökmek, ekim sahalarını
bozmak, yaş ağaçları boğmak, yaralamak, tepelerini veya dallarını
kesmek veya koparmak veya ağaçlardan yalamuk, pedavra hartama
çıkarmak;
6831 Sayılı Orman Kanununun
91 ‘inci Maddesi
160
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Dikili yaş veya kuru ağaçları kesmek veya bunları kökünden sökmek
veya bunlardan kabuk veya çıra veya katran veya sakız çıkarmak,
yatık veya devrik ağaçları kesmek veya götürmek, kök sökmek, kömür
yapmak;
Palamut, ıhlamur çiçeği, her çeşit orman örtüsü, mazı kozalağı tıbbi ve
sınaî nebatları veya orman tohumlarını toplayıp götürmek;
Ormanlardaki göl, gölet, baraj ve derelerde dinamit atmak veya zehir
bırakmak suretiyle avlanmak;
Ticaret amacıyla olmaksızın kendi ihtiyacı için toprak, kum ve çakıl
çıkarmak; Yasaktır.
Yukarıda sayılarak yasak edilen ve kanunda yazılı bulunmayan fiilleri
işleyenlere, iki yüz elli Türk Lirasından iki bin Türk Lirasına kadar idarî
para cezası verilir. Bu fiillerin, muhafaza ormanı veya milli park olarak
ayrılmış ormanlarda işlenmesi halinde verilecek idarî para cezası beş
yüz Türk Lirasından az olamaz. Bu fiilin konusunu oluşturan veya
işlenmesi suretiyle elde edilen eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesine de karar verilir.
Bu Kanunun 14 üncü maddesinin (A) ve (B) bentlerine muhalif hareket
edenler orman sahipleri ise iki seneye kadar hapis ve adlî para cezasıyla cezalandırılır. Ancak kendi arazisi üzerinde tohum ekmek veya
fidan dikmek suretiyle yetiştirilecek ormanların sahipleri yukarıdaki fıkra
hükmüne tabi değildir.
Bu kanuna göre
verilen idari para
cezalarına karşı
Sulh Ceza Mahkemesine itirazda
bulunulabilir.
Bu Kanuna göre verilen idari para cezalarına dair kararlar ilgililere
Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ
tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili Sulh Ceza Mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz üzerine verilen kararlar kesindir. İtiraz, zaruret
görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede
sonuçlandırılır.
Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre orman idaresince
tahsil olunur.
Orman Kanunu’nun 111/a
Maddesi.
2872 SAYILI ÇEVRE KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
Çevre korunmasına ve çevre kirliliğinin önlenmesine ilişkin genel ilkeler
şunlardır:
* Çevrenin korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesi gerçek ve tüzel
kişilerle vatandaşların görevi olup, bunlar bu konuda alınacak tedbirlere ve belirlenen esaslara uymakla yükümlüdürler.
Çevrenin korun- * Çevrenin korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesinde insan ve diğer
masına ve çevre canlı sağlığı dikkate alınır.
kirliliğinin önlen- * Toprak ve arazi kullanımı konusunda yetkili olan kurum ve kuruluşlar
mesine ilişkin
çevrenin korunması ve kirliliğin önlenmesi için gerekli önlemleri almakilkeler belirlenmiş- la yükümlüdür.
tir.
* Ekonomik faaliyetlerde çevreye zarar vermeyecek en elverişli teknoloji kullanılır.
* Genel olarak kirleten öder ilkesi uygulanır.
* Kirliliğin önlenmesine ve giderilmesine ilişkin faaliyetler teşvik tedbirlerinden yararlandırılır.
* Çevreyi kirleten veya bozan bir faaliyetten zarar gören veya haberdar
YASAL MEVZUAT
Çevre Kanunu’nun 3, 28, 29
ve 30’uncu Maddeleri.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
161
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
olan gerçek ve tüzel kişiler, idari makamlara başvurarak bu faaliyetin
durdurulmasını isteyebilirler.
Çevrenin korunması ve çevre kirliliğinin önlenmesi için belirlenen
yasaklar ve yükümlülükler şunlardır:
* Her türlü atık ve artığı, çevreye zarar verecek şekilde, ilgili yönetmeliklerde belirlenen standartlara ve yöntemlere aykırı olarak doğrudan ve
dolaylı biçimde alıcı ortama vermek, depolamak, taşımak, uzaklaştırmak ve benzeri faaliyetlerde bulunmak yasaktır.
* Kirlenme ihtimalinin bulunduğu durumlarda ilgililer kirlenmeyi önlemekle; kirlenmenin meydana geldiği hallerde kirleten, kirlenmeyi durdurmak, kirlenmenin etkilerini gidermek veya azaltmak için gerekli
tedbirleri almakla yükümlüdürler.
* Kırsal ve kentsel alanda arazi kullanım kararına uygun olarak tespit
edilen koruma alanları ve bu alanlarda uygulanacak koruma ve kullanım esasları yönetmelikle belirlenir. Tespit edilen bu esaslar çevresinde aşırı ve yanlış kullanım, her türlü çöp ve atıkların yurt dışından
getirilmesi nedeniyle ülkenin temel ekolojik sistemlerinin dengesinin
bozulması, hayvan ve bitki türlerinin nesillerinin tehlikeye düşürülmesi,
doğal zenginliklerin bütünlüklerinin tahribi yasaktır.
Çevrenin korun- * Gerçekleştirmeyi planladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına
yol açabilecek kurum kuruluş ve işletmeler bir “Çevresel Etki Değerması ve çevre
Çevre Kanukirliliğinin önlen- lendirme Raporu hazırlamakla yükümlüdür.
nu’nun 8 ila
mesi için bir takım * Gerçekleştirilmesi planlanan kurum, kuruluş ve işletmeler mevzuatta
14’üncü Maddeleyasaklar ve yüöngörülen arıtma tesis veya sistemlerini müstakil veya ortak olarak
ri Arası.
kümlülükler belir- kurmakla yükümlüdürler. Arıtma tesis veya sistemleri kurulup işletmeye
lenmiştir.
hazır hale getirilmedikçe, kurum, kuruluş ve işletmelere işletme ve
kullanım izni verilmez.
* İşletme izni alarak faaliyete geçen herhangi bir kurum, kuruluş ve
işletme, faaliyetlerinde değişiklikler yapmayı ve tesisini büyütmeyi
planladığında girişimlerini önceden mahallin en büyük mülki amirine
haber vermekle yükümlüdür.
* Havada, suda veya toprakta kalıcı özellik gösteren ve ekolojik dengeyi bozan kimyasal maddelerin üretim, ithal, taşıma, depolama ve kullanımında çevre korunması esasları dikkate alınır. Bu tür maddelerin
üretim, ithal, taşıma, depolama ve kullanımına ilişkin sınırlamalar
yönetmelikle belirlenir.
* Kişilerin huzur ve sükûnunu, beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde yönetmelikle belirlenen standartlar üzerinde gürültü çıkarılması
yasaktır.
* Kuruluş ve işletmeler faaliyetlerinin denetlenmesi için kullandıkları
yakıtın ve çıkardıkları atık ve artıkların özellik ve miktarına ilişkin bilgileri sürekli ve düzenli olarak belirlemek, bu hususu belgelemekle ve
bunları Çevre Genel Müdürlüğüne bildirmekle yükümlüdürler.
* Kanunda yazılı yasaklara aykırı hareket eden veya kanunla belirtilen
yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum, kuruluş ve işletmelere mahallin en büyük mülki amiri, bu yasaklara aykırı faaliyeti düzeltmek ve
kanunda belirtilen yükümlülükleri yerine getirmek üzere esasları yöYukarıda belirtilen netmelikle belirlenen yeteri kadar bir süre verir. Bu süre sonunda
yasak ve yükümlü- bunları yapmayan kurum, kuruluş veya işletmelerin faaliyeti, yasağın
Çevre Kanulüklerin ihlali
veya yerine getirilmeyen yükümlülüğün çeşit ve niteliğine göre kısmen nu’nun 15, 20 ve
halinde bir takım veya tamamen, süreli veya süresiz olarak durdurulur.
24’üncü Maddeleri.
idari yaptırımlar * Çevre kirliliğinin toplum sağlığı yönünden tehlike yarattığı hallerde
uygulanır.
Sağlık Bakanlığı kendiliğinden veya Çevre ve Orman Bakanlığının
talebi üzerine, bu kirlenmeye yol açan faaliyetlerin geçici bir süre için
kısmen veya tamamen durdurulmasına karar verir ve kararın uygulanmasını mahallin en büyük mülki amirinden ister. Söz konusu faaliyetler
bu gibi hallerde, mahallin en büyük mülki amirinin, vereceği kararla da
162
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
durdurulabilir. Bu karar derhal Sağlık Bakanlığı ile Çevre ve Orman
Bakanlığına bildirilir.
* Kanunda öngörülen idari yaptırım kararları; Bakanlık merkez teşkilatında genel müdürler, taşra teşkilatında İl Çevre ve Orman Müdürlüklerince yerine getirilir.
Çevre kanunu
kapsamında
Genel Kolluğun
İdari yaptırım
yetkisi bulunmamaktadır.
Çevre Kanunu ili ilgili olarak idari para cezası uygulama yetkisi Çevre
ve Orman Bakanlığı ile bu Bakanlığın taşra teşkilatlarına verilmiş olup,
Genel Kolluğun direkt bir yetkisi bulunmamaktadır. Ancak;
5491 Sayılı
* 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 36’ncı maddesinde belirtilen
Kanun’un 16’ncı
gürültü kirliliği ile ilgili olarak idari para cezası,
ve Çevre Ka* Emisyon ölçümü yaptırmayan motorlu taşıt sahiplerine ve yönetmeliknun’un 20 ve
lerle belirlenen standartlara aykırı emisyona sebep olan motorlu taşıt 24’üncü ve EK
sahiplerine Genel Kolluk tarafından idarî para cezası verilebilmektedir.
1’inci Maddeleri
Kabahatler Kanununun 41’inci maddesinde belirtilen çevreyi kirletme
ile ilgili olarak belediye zabıta görevlilerine idari para cezası uygulama
05 Ocak 2002
yetkisi verilmiştir.
Tarihli 25631
* Anız yakılması, çayır ve meraların tahribi ve erozyona sebebiyet
Sayılı Resmi
verecek her türlü faaliyet yasaktır. Ancak, ikinci ürün ekilen yörelerde Gazetede YayımValiliklerce hazırlanan eylem plânı çerçevesinde ve Valiliklerin sorumlanan Çevre
luluğunda kontrollü anız yakmaya izin verilebilmektedir.
Denetimi Yönet* Anız yakan kişilere Çevre Kanunu’nun 20/l fıkrası gereğince, hektar
meliği.
başına idarî para cezası verilmesi, anızın orman, sulak alan ve yerleşim yerlerindeki mahallerde yakılması halinde para cezasının 5 katına
kadar artırılması gerekmektedir.
Uygulanan idari
yaptırımlardan
idari para cezalarına karşı Sulh
Ceza Mahkemesinde, faaliyetin
geçici olarak veya
sürekli olarak
durdurulması
işlemine karşı ise
İdare Mahkemesinde dava açılabilir.
Uygulanan idari para cezalara karşı, cezanın tebliğ tarihinden itibaren
en geç yedi gün içinde yetkili sulh ceza mahkemesine itiraz edilebilir.
İtiraz idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz
zaruret görülmeyen hallerde, evrak üzerinde inceleme yapılarak en
kısa sürede sonuçlandırılır. İtiraz üzerine verilen cezalar kesindir.
Ayrıca faaliyetin durdurulması işleminin (idari işlem) iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle de yetkili idare mahkemesinde dava açılabilir.
Çevre Kanunu’nun 25’inci
Maddesi.
Denetlemelerle
ilgili yükümlülükleri
yerine getirirken
kötü niyetli davrananlara mahkemece hürriyeti
bağlayıcı ceza
verileceği öngörülmüştür.
Çevre ve Orman Bakanlığınca yapılan denetlemelerde belgeleme
yükümlülüğünü yerine getirirken gerçeğe aykırı belge düzenleyenlere
fiil daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde bir yıldan üç yıla kadar
hapis cezası hükmolunur. Ayrıca bu yükümlülüğü yerine getirirken
yetkili makamlara yanlış ve yanıltıcı bilgi verenlere altı aydan iki yıla
kadar hapis cezası verilir.
Çevre Kanunu’nun 26’ncı
Maddesi.
Çevre suçları;
çevrenin kasten
veya taksirle
kirletilmesi başlıkları halinde
TCK’da tanımlanmıştır.
* Çevrenin kasten kirletilmesi kapsamında; atık veya atıkların toprağa,
suya ve havaya veren kişinin altı aydan iki yıla kadar,
TCK’nin 181 ve
* Çevreye zarar verecek şekilde atık ve atıkları toprağa, suya ve hava- 182’nci Maddeleri.
ya verilmesine taksirle sebep olan kişinin idari para cezası müeyyidesine tabi tutulması gerekmektedir.
Kişilerin beden ve Çevresel gürültünün kontrolü, Bakanlığın görev, yetki ve sorumlulukla- Çevresel Gürülruh sağlığının,
rı, mülki amir ve mahalli idarelerce alınacak tedbirler, ilgili kamu kurum tünün Değerlendi-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
163
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
huzur ve sükûnu- ve kuruluşları ile faaliyet sahiplerinin yükümlülükleri yönetmelikle belirnun gürültüyle
lenmiştir. (01.07.2005 tarih 25862 sayılı Resmi Gazete)
bozmayacak bir
çevrenin geliştirilmesi için yönetmelik ihdas edilmiştir.
Kolluk tarafından
gürültüye hassas
kullanımlardaki
konutlar, eğitim,
kültür alanı ve
yapılar, sağlık
tesisleri, otel ve
dinlenme tesisleri
ile parklarda
çevresel gürültü
yapanlara adlî ve
idarî işlemde
bulunulmalıdır.
Atıkların yakılmasına dair düzenlemeler yapılmıştır.
* Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliğinin
26/ (1) ç,d,e,f,g,ğ,h ve i bentlerinde yazılı hükümlere aykırı davrananlar
hakkında TCK’nin 123 ve 183’üncü maddeleri, 5326 Sayılı Kabahatler
Kanunu’nun 36’ncı, 2559 Sayılı PVSK’nun 14’üncü ve J.Teşkilât Görev
ve Yetkileri Yönetmeliğinin 62’nci maddesi Çevre ve Orman Bakanlığının 2006/16 Sayılı Genelgesi hükümleri gereğince adlî ve idarî işlem
başlatılmalıdır.
* Anılan Yönetmeliğin 26’ncı maddesi gereğince kolluk yetkilerince;
- Susturucu veya ses giderici parçalar olmadan motorlu kara taşıdının
çalıştırılmaması, bakım ve onarım haricinde susturucuların çıkarılması,
- Motorlu bir araç üzerinden veya içerisinden korna veya ses çıkaran
başka bir cihazın zorunlu haller dışında gürültülü olarak çalınması,
- Radyo, TV, Müzik Seti ve her türlü müzik aletlerinin çok hassas kurumların bulunduğu alanlar (Yataklı hizmet veren sağlık kurumları,
eğitim dönemlerinde eğitim kurumları, çocuk ve yaşlı bakım evleri) ile
toplu taşıma araçlarında çalınması,
- Çok hassas kullanımların bulunduğu alanlarda, yüksek sesle konuşarak, bağırarak, anons sistemleri gibi ses yükseltici araçlar kullanarak
propoğanda, reklâm, duyuru, tanıtım ve satış yapılması,
- Çok hassas kullanımların bulunduğu alanlarda, deniz motoru, motosiklet veya herhangi bir motorlu araçla 20.00-06.00 saatleri arasında
deneme çalışmaları yapılması,
- Çok hassas kullanımların içinde ve bu kullanımlardan 500 m mesafede, mekanik veya motorlu dikiş makinesi, matkap, testere, öğütücü,
çim biçme makinesi, koşu bandı veya benzeri araçların 19.00-07.00
saatleri arasında çalıştırılması veya çalıştırılmasına izin verilmesi,
- Çok hassas kullanım alanlarından itibaren 500 m içerisinde patlayıcı,
maytap ve benzeri şeylerin ateşlenmesi suretiyle kullanılması, 500 m
mesafenin üzerindeki alanlarda ise Leq gürültü göstergesi cinsinden
mevcut arka plan gürültü seviyesinin 10 dBA’dan fazla olması,
- Çok hassas kullanımların bitişiğinde, alt ve üstündeki alanlarda konser, gösteri, miting, tören, festival, düğün vb. açık hava faaliyetlerinin
gerçekleştirilmesi, orta derece hassas kullanımların bulunduğu alanlarda Leq gürültü göstergesi cinsinden mevcut arka plan gürültü seviyesinin 5 dBA’dan fazla olması durumlarında yasal işlem yapılmalıdır.
Ruhsatsız olarak yapılan ve yüksekliğinden dolayı şikâyete konu olan
canlı müzik, durdurularak Çevre Md. lükleri ile Belediyelere bildirilir.
Yönergeye göre (24/d) 2400-0700 arası canlı müzik yapılamaz. Ses
şiddeti 7-10 dBA geçemez.
Genelgeye Göre:
*Çok hassas kullanımlara 250 m den daha yakın canlı müzik yapılamaz,
*Kolluk düzenli denetimleri, Mülki Amirin yazılı talebi üzerine yapabilir.
*Kolluk Çevre Md. lükleri ile Belediyelerin talebi halinde tutanak tutmaya iştirak edebilir.
rilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği
(TCK 183).
Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği’nin
26 / (1)
ç,d,e,f,g,ğ,h ve i
Bentleri.
Çevre ve Orman
Bakanlığının
“Eylence yerlerinden kaynaklanan
çevresel gürültünün kontrolü
Genelgesi
“12.06.2011
No.11
* Yakma tesisleri için yer seçimi izni verilmesi: yakma tesisi kurmak Çevre ve Orman
isteyen özel ve tüzel kişiler; yakma tesisi kurmak üzere seçtikleri yer
Bakanlığının
için meri mevzuat çerçevesinde, Mahalli Çevre Kurulu kararı ve Bakan- Atıkların Yakıllığın uygun görüşü ile mahallin en büyük mülki idare amirinden izin
masına İlişkin
almak ve imar planına işletmek zorundadır.
Yönetmeliğin 6 ve
Yapılan denetimlerde, tesisin lisansa uygun olarak çalıştırılmadığı, 18’inci Maddesi
164
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
29/4/2009 tarihli ve 27214 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Çevre
Kanununca Alınması Gereken İzin ve Lisanslar Hakkında Yönetmeliğin
15 inci madde hükümlerinin yerine getirilmediği, ilgili ölçümlerin düzenli
olarak yapılmadığı veya kaydedilmediğinin tespit edilmesi halinde
işletmeciye yasal işlem uygulanır.
Bu Yönetmeliğe aykırı davranan işletmeler hakkında 2872 sayılı Çevre
Kanununun 15 inci, 20 nci ve 23 üncü maddeleri kapsamında idari
yaptırım uygulanır.
Tehlikeli atıkların
kontrolüne dair
düzenlemeler
yapılmıştır.
* Gönderilen ve alınan tüm taşıma formları üç yıl süre ile saklanmak ve
denetimlerde yetkili idarelerce istendiğinde hazır bulundurulmak zo- Çevre ve Orman
rundadır.
Bakanlığının
Bu Yönetmelik hükümlerine aykırılık halinde 2872 sayılı Çevre Kanu- Tehlikeli Atıkların
nunun 15 ve 16 ncı maddelerinde belirtilen merciler tarafından gerekli Kontrolü Yönetişlemler yapılır ve 26 ncı maddedeki yaptırım uygulanır. Kanunun 24 meliğinin 12 ve
ncü maddesindeki merciler tarafından 20, 21 ve 23 üncü maddelerinde 48’inci Maddesi
belirtilen idari nitelikteki cezalar verilir.
Ömrünü tamamlamış araçların
kontrolüne dair
düzenlemeler
yapılmıştır.
* Bu Yönetmeliğin amacı; çevre ve insan sağlığının korunması için
araçlardan kaynaklanan atıkların oluşumunu engellemek, ömrünü
tamamlamış araçlar ve bunlara ait parçaların yeniden kullanım, geri
dönüşüm ve geri kazanım işlemleri ile bertaraf edilecek atık miktarını
azaltmak, ekonomik operatörlerin ve geçici depolama alanlarının tabi
olacakları standartları ve yükümlülükleri belirlemektir.
Bu Yönetmeliğe aykırılığın tespiti halinde, 2872 sayılı Çevre Kanununun 15 inci maddesi ile 20 nci maddesinin birinci fıkrasının (g), (r), (s),
(u) ve (v) bentleri ve 23 üncü maddesi doğrultusunda işlem yapılır.
Çevre ve Orman
Bakanlığının
Ömrünü Tamamlamış Araçların
Kontrolü Hakkında Yönetmeliğin 1
ve 23’üncü Maddesi
Doğal ve ekolojik
dengenin korunması ile yaban
hayatının tahrip
edilmesinin engellenmesi maksadıyla milli parklar
hakkında kanun
ihdas edilmiştir.
Doğal dengeyi bozacak her türlü orman ürünleri üretimi, avlanma,
avlanma ve otlatma yasak olup, 6831 sayılı Orman Kanunu, 4915
sayılı Kara Avcılığı Kanunu ile 1380 sayılı Su Ürünleri Kanununda
yazılı suçların milli parklarda işlenmesi halinde Jandarma tarafından
kovuşturma yapılması gerekmektedir.
2873 Sayılı Milli
Parklar Kanunu.
* Milli Parklar Kanununun 14/a fıkrasındaki “Tabii ve ekolojik denge ve
tabii eko sistem bozulamaz.” düzenlemesine istinaden Milli Park sınırları içerisinde bulunan ve koruma altına alınan nadir bitki türlerinin
toplanması yasaktır. Yasaklara ve mecburiyetlere aykırı hareket edenŞifalı ot ticareti
ler hakkında ayrıca bir ceza gösterilmediği ve bu kimsenin fiilleri daha 2873 Sayılı Milli
yapmak veya
ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde, Orman Müdürlüğü teşkilatınca
Parklar Kanukendiliğinden
tanzim edilecek tutanakla adli makam nezdinde girişimde bulunulmalınu’nun 14 ve
yetişen otları
bilinçsizce topla- dır. Milli Parklar Kanununun 21’inci maddesi gereğince Sulh Ceza 21’nci Maddeleri.
mak; Milli Parklar Mahkemesince bir aydan altı aya kadar hapis cezası verilmelidir.
ile Orman Kanunu * Milli Park sınırları dışında ise 6831 sayılı Orman Kanunu 84’üncü 6831 Sayılı Orhükümlerine
maddesine göre Orman İşletme Müdürlüklerinden izin alınmadan her man Kanunu’nun
aykırılık teşkil
türlü bitki toplanması yasak kapsamında bulunmaktadır.
84’üncü Maddesi.
etmektedir.
* Gerek Milli Park Sınırları içerisinde gerekse dışında şifalı ot ve bitki
toplanması veya ticaretinin yapılması ilgili kanun maddelerine aykırılık
teşkil etmekte olup, Jandarma devriyesince yasal mevzuatın dikkate
alınması gerekmektedir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
165
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
3213 SAYILI MADEN KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Madenler özel
mülkiyete konu
olamaz.
Madenler Devletin hüküm ve tasarrufu altında olup, içinde bulundukları
arzın mülkiyetine tabi değildir. Dolayısıyla özel mülkiyete konu olan
arzdan ayrı olarak, özel mülkiyete tabi değil, devletin hüküm ve tasarrufu altındadır.
Maden Kanunu’nun 4’üncü
Maddesi.
Madenler beş
gruba ayrılmıştır.
Madenler beş gruba ayrılmıştır. II nci Grup, III ncü Grup ve IV ncü Grup
madenler arama ruhsatı, V nci Grup madenler arama sertifikası ile
aranır. I nci Grup madenler için doğrudan işletme ruhsatı verilir.
Maden Kanunu’nun 16’ncı
Maddesi.
Maden hakları, medeni hakları kullanmaya ehil T. C. Vatandaşlarına,
madencilik yapabileceği statüsünde yazılı Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarına göre kurulmuş tüzel kişiliği haiz şirketlere, bu hususta yetkisi
“Maden hakkı”
bulunan kamu iktisadi teşebbüsleri ile müesseseleri, bağlı ortaklıkları
belli kişi ve kuru- ve iştirakleri ile diğer kamu kurum, kuruluş ve idarelerine verilir. Maluşlara tanınmıştır. den hakları gerçek veya tüzel tek kişi adına verilebilir. Devlet memurları, diğer kamu görevlileri Genel Müdürlüğün merkez ve taşra teşkilatında çalışan yevmiyeli ve mukaveleli personel arama ve işletme
ruhsatı alamaz.
Maden Kanunu’nun 6’ncı
Maddesi.
Madencilik faaliyetleri yapılırken, bir takım kurum ve kuruluşlardan izin
almak gerekir. Bu izinler şöylece açıklanabilir:
* Madencilik faaliyetlerinin çevresel etki değerlendirmesi, gayri sıhhî
müesseseler ile ilgili hususlar dahil hangi esaslara göre yürütüleceği
ilgili bakanlıkların görüşü alınarak Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılaYapılacak maden- cak bir yönetmelikle belirlenir.
cilik faaliyetleri için * İmar alanları içinde kalan madencilik faaliyetleri, ilgili yerel merciden
ilgili kurum ve
izin alınarak yapılır.
kuruluşlardan izin * Kamu hizmeti veya umumun yararına ayrılmış yerlere ve bu tür
almak gerekir.
tesislere 60 metre mesafe dâhilinde madencilik faaliyetleri Bakanlığın, binalara 60 metre, özel mülkiyete konu araziye 20 metre mesafe
dâhilinde ise mülk sahibinin iznine bağlıdır. Bu mesafeler, ihtiyaç
halinde madencilik faaliyetlerinin boyutu, emniyet tedbirleri ve arazinin yapısı dikkate alınarak Bakanlıkça artırılabilir. Mesafeler yatay
olarak hesaplanır.
Maden Kanunu’nun 7’nci
Maddesi.
Madencilik faaliyetleri ruhsata
tabidir. Kanuna
veya ruhsat hükümlerine aykırı
faaliyette bulunulduğunda idarece
(Enerji ve Tabi
Kaynaklar Bakanlığı yetkilileri)
faaliyet geçici
olarak durdurulur
veya sürekli olarak
durdurulur veyahut
ruhsat iptal olunur.
Madencilik faaliyetlerinin teknik
Maden arama faaliyetleri (maden arama ve işletme), bu Kanunda
sayılanlar dışında herhangi bir izne tâbi değildir. İşletme faaliyetleri ise,
Maden Kanubu Kanuna göre Bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliğe göre yürütülür.
nu’nun 7 ve
Maden Kanunu veya ruhsat hükümlerine aykırı faaliyette bulunulduğu- 13’üncü Maddelenun tespiti halinde, idarece bazı durumlarda faaliyet geçici olarak
ri.
durdurulur. Bazı durumlarda sürekli durdurulur. Bazı durumlarda ise
teminat irat kaydedilerek ruhsat iptal edilir.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, maden hakları ile ilgili bütün faaliyetlerin yürütülmesini ve vecibelerin yerine getirilmesini kontrol ve
Maden Kanunu’nun 11’inci
166
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınolarak denetimi de denetimini yapmak ve yönlendirmek için teknik ve mali konuları yerinde
Enerji ve Tabi
incelemek maksadıyla ihtisaslaşmış diğer Devlet kuruluşlarından da
Kaynaklar Bakan- yararlanarak inceleme raporu hazırlatır.
lığınca yapılır.
lanamaz.
Maddesi.
Madencilik faaliyetlerini mülki idare amirliği, kolluk kuvvetleri aracılığı
ile denetleyebilmektedir. Denetim esnasında;
Madencilik faali- * Sevk fişi olmadan maden sevkiyatı yapıldığı,
Maden Kanunu
yetlerinin denetim
Uygulama Yö* İnceleme ve ölçümlerde üretim ve sevkiyatın bildirilmediği,
yetkisi mülki idare
netmeliği’nin 40,
amirliğine veril- * Ruhsat veya işletme izni olmadan üretim yapıldığı,
41, 42 ile 43’üncü
* Ruhsat sınırı dışında üretim yapıldığının tespiti halinde idari para
miştir.
Maddeleri.
cezası uygulanmalı ve ele geçirilen madenlere el konulmayı müteakip
satılarak bedeli il özel idaresine aktarılmalıdır.
Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliği’nin Geçici
4’üncü maddesi
hammadde temininde ilgililere
kolaylık sağlamaktadır.
Yol, köprü, baraj, gölet, liman gibi tesislerin yapımı için gerekli ham- Madencilik Faaliyetleri İzin Yömaddelerin orman, muhafaza ormanı ve ağaçlandırma alanlarından
netme
alınabilmesi için, Maden İşleri Genel Müdürlüğünden izin alınmış ise,
kolluk görevlilerince hammadde temin eden kişi ve şirketlere engel
liği’nin 4’üncü
olunmamalıdır.
Geçici Maddesi.
4342 SAYILI MERA KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Mera, yaylak ve
kışlaklar, devletin
hüküm ve tasarrufu altındadır ve
kullanma hakkı bir
veya birden çok
köy veya belediye
olarak sınırlandırılmıştır.
Mera, yaylak ve kışlakların kullanma hakkı bir veya birden çok köy
veya belediyeye aittir. Bu yerler Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır.
Mera Kanunu’nun
Mera, yaylak ve kışlaklar; özel mülkiyete geçirilemez, amacı dışında
4’üncü Maddesi.
kullanılamaz, zaman aşımı uygulanamaz, sınırları daraltılamaz. Ancak,
kullanım hakkı kiralanabilir. Kiralama ilkeleri yönetmelikle belirlenir.
Mera, yaylak ve
kışlakların tespit,
tahdit ve tahsisi ve
tahsis değişikliği
Mera Komisyonu
tarafından yapılır.
Mera, yaylak ve kışlakların tespiti, sınırlarının belirlenmesi ve belli köy
veya belediye halkına tahsis edilmesi veya bu tahsis kararında değişik- Mera Kanunu’nun
lik Mera Komisyonu (İl düzeyinde Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı, Zirai 6 ila 15’inci MadDonatım Kurumu, Belediye ve Maliye Bakanlığı yetkililerinden oluşur.)
deleri Arası.
tarafından yürütülür.
Muhtarlar ve belediye başkanları; mera, yaylak ve kışlakların ve sınır
işaretlerinin korunmasından ve ayrıca tahsis amacına göre en iyi şekilde kullanılmasının sağlanmasından sorumludur. Muhtarlar ve Belediye
Mera Kanunu’nun
Mera, yaylak ve Başkanları ayrıca, geliştirme projelerinde öngörülen hususların yerine
19’uncu Maddesi
getirilmesinde,
kamu
görevlilerine
yardımcı
olmakla
görevli
ve
sorumkışlakların korunve 3091 Sayılı
ması muhtar ve ludurlar.
Taşınmaz Mal
belediye başkanla- Bu amaçla ilgili köy ve belediyelerde “Mera Yönetim Birlikleri” kurulur.
Zilyetliğine Yapırının görev ve
Mera Yönetim Birliklerinin kuruluş ve çalışma esas ve usulleri yönet- lan Tecavüzlerin
sorumluluğu
melikle belirlenir.
Önlenmesi Hakaltındadır.
Muhtarlar ve belediye başkanları, mera, yaylak ve kışlaklara tecavüz
kında Kanun.
olduğu takdirde durumu derhal Bakanlık İl veya İlçe Müdürlüğüne, İl ve
İlçe Müdürlükleri de Valilik veya Kaymakamlığa bildirmekle yükümlüdürler. Bu makamlarca (gerektiğinde kolluk makamlarınca) 3091 sayılı
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
167
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında
Kanun veya 2886 sayılı Devlet İhale Kanununun 75’inci maddesi uyarınca gerekli işlemler yapılır.
Gerçek ve tüzel
kişiler ile devletin
hüküm ve tasarrufu altında bulunan
sahipsiz yerlere
yapılan tecavüz ve
müdahalelerin
idari makamca
önlenmesi gerekmektedir.
3091 Sayılı TaGerçek veya tüzel kişilerin zilyet bulunduğu taşınmaz mallarla kamu
şınmaz Mal
idareleri, kamu kuruluşları veya bunlar tarafından idare olunan veya
Zilyetliğine Yapıdevlete ait veya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan sahipsiz
lan Tecavüzlerin
yerlere veya menfaati umuma ait taşınmaz mallara yapılan tecavüz
Önlenmesi Hakveya müdahalelerin, idari makamlar tarafından önlenmesi suretiyle,
kında Kanun’un
tasarrufa ilişkin güvenlik ve kamu düzeninin sağlanması gerekmektedir.
1’inci Maddesi
Vali veya Kaymakamlar; devletin
hüküm ve tasarrufu altında bulunan
sahipsiz yerlere
tecavüz veya
müdahalede
bulunulduğunu
öğrendiklerinde
soruşturma yaptırmakla görevlidir.
3091 Sayılı TaVali veya Kaymakam görev alanları içinde bulunan kamu idarelerine
şınmaz Mal
kamu kurum ve kuruluşlarına ait veya bunlar tarafından idare olunan
Zilyetliğine Yapıveya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan sahipsiz yerlere veya
lan Tecavüzlerin
menfaati umuma aykırı taşınmaz mallara tecavüz veya müdahalede
Önlenmesi Hakbulunduğunu öğrendiklerinde, soruşturmayı doğrudan doğruya yaptırakında Kanun’un
rak, sonucu karara bağlarlar.
3’üncü Maddesi.
Devletin hüküm ve
tasarrufu altında
bulunan yerlere
yapılan tecavüz ve
müdahale için
resmi makamlara
başvuruda herhangi bir süre
kısıtlaması bulunmamaktadır.
Tecavüz veya müdahalenin yapıldığını öğrendikleri tarihten itibaren 60 3091 Sayılı Tagün içerisinde idari makama başvuruda bulunmaları gerekmektedir.
şınmaz Mal
Ancak, tecavüz veya müdahalenin oluşundan 1 yıl geçtikten sonra bu Zilyetliğine Yapımakamlara başvuruda bulunulmamaktadır.
lan Tecavüzlerin
Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerle menfaati umuma Önlenmesi Hakait taşınmaz mallara yapılan tecavüz veya müdahalelerde bu süre kında Kanun’un
4’üncü Maddesi.
aranmaz.
Mera, yaylak ve
kışlakların kullanılması sırasında
bazı hususlara
riayet etmek
gerekmektedir.
* Yaylak ve kışlaklarda, 442 sayılı Köy Kanununda öngörülen inşaatlar
ile Valiliklerden izin alınmak suretiyle imar mevzuatına göre yapılacak
kullanma amacına uygun mandıra, suluk, sundurma ve süreklilik göstermeyen barınak ve ağıllar ile Turizm Bakanlığının talebi üzerine
turizme açılması uygun görülen bölgelerde ahşap yapılar dışında, ev,
ahır ve benzeri inşaatlar yapılamaz.
* Çiftçi ailelerinin bir mera, yaylak ve kışlaktan yararlanabilmeleri için, Mera Kanunu’nun
bu yerin bulunduğu köy veya belediye sınırları içinde, tahsisin yapıldığı 20, 22 ve 23’üncü
tarihte en az altı aydan beri ikamet ediyor olmaları gerekir. Ancak,
Maddeleri.
Devletçe naklen yerleştirilenler için bu şart aranmaz.
* Köy ve belediye sınırları içinde arazisi olmakla birlikte tahsis kararı
kapsamına girmeyen çiftçi aileleri, o köy veya belediyeye tahsis edilen
mera, yaylak ve kışlaktan yararlanamazlar.
* Mera, yaylak ve kışlağa, komisyonun tahsis kararında belirtilen miktardan fazla hayvan sokulamaz.
Yukarıda belirtilen
hususlara riayet
edilmediği takdirde, kolluk kuvvetlerine şikâyet
üzerine mahkemece cezai müey-
Türk Ceza Kanununda “Hakkı Olmayan Yere Tecavüz” ayrı bir suç
olarak düzenlenmiştir. Buna göre;
“Bir hakka dayanmaksızın kamuya veya özel kişilere ait taşınmaz mal Türk Ceza Kanuveya eklentilerini malikmiş gibi tamamen veya kısmen işgal eden veya nu’nun 154’üncü
Maddesi.
sınırlarını değiştiren veya bozan veya hak sahibinin bunlardan kısmen
de olsa yararlanmasına engel olan kimseye, altı aydan üç yıla kadar
hapis ve bin güne kadar Adli para cezası verilir. Köy tüzel kişiliğine ait
168
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
yide uygulanır.
olduğunu veya öteden beri köylünün ortak yararlanmasına terk edilmiş
bulunduğunu bilerek mera, harman yeri, yol ve sulak gibi taşınmaz
malları kısmen veya tamamen zapt eden, bunlar üzerinde tasarrufta
bulunan veya sürüp eken kimse hakkında birinci fıkrada yazılı cezalar
uygulanır.
3194 SAYILI İMAR KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
İmar planları ücreti
karşılığında iste- İmar planları aleni olup, isteyenler tarafından belediyeler veya mülkî İmar Kanunu’nun
yenlere verilebil- amirliklerden ücreti karşılığında alınabilmektedir.
8’inci maddesi
mektedir.
Ruhsat alınmış
yapılarda herhangi
bir değişiklik
yapılması halinde
yeniden ruhsat
alınması gerekmektedir.
Ruhsat alınmış yapılar üzerinde değişiklik yapılması (balkon, garaj,
teras vb.) halinde yeniden ruhsat alınması gerekmekte olup, bağımsız İmar Kanunu’nun
bölümlerin brüt alanı artmıyorsa ve nitelik olarak değişmiyorsa ruhsata 21’inci maddesi
tabi değildir.
Köyde sürekli
oturanların ve
oranın nüfusuna
kayıtlı vatandaşların inşaat ve iskân
ruhsatı alma
zorunlulukları
bulunmamaktadır.
Belediye ve mücavir alanlar dışında köy nüfusuna kayıtlı ve köyde
sürekli oturanların köy yerleşik alanları ve civarında ve mezralarda
İmar Kanunu’nun
yaptıracağı konut, hayvancılık veya tarımsal amaçlı yapılar için inşaat
27’inci Maddesi.
ve iskân ruhsatı aranmamakta ancak yapının fen ve sağlık kurallarına
uygun olması ve muhtarlıktan izin alınması gerekmektedir.
Ruhsat tarihinden
itibaren 2 yıl içerisinde yapıya
başlanılmalı ve 5
yıl içinde inşaatın
bitirilmesi gerekmektedir.
Yapıya başlama süresi ruhsat tarihinden itibaren iki yıl olup, bu müddet
zarfında yapıya başlanmadığı veya yapıya başlanıp da her ne sebeple İmar Kanunu’nun
olursa olsun, başlama müddetiyle birlikte beş yıl içinde bitirilmediği 29’uncu maddesi
takdirde yeniden ruhsat alınması gerekmektedir.
İnşaatın bitirilmesini müteakip,
yapının kullanılabilmesi için izin
alınması gerekmektedir.
Yapının tamamen veya kısmen tamamlanmasını müteakip, inşaat
İmar Kanunu’nun
ruhsatını veren belediye veya valilikten “Yapı Kullanma İzni” alınma
30’uncu maddesi
zorunluluğu bulunmaktadır.
Kanuna aykırı
inşaat yapıldığının
öğrenilmesi halinde belediye veya
Valilikçe inşaatın
durdurulması
gerekmektedir.
Kanun hükümlerine aykırı ve yukarıda belirtilen şartlara haiz olmadan
yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığının ilgili
idarece veya fenni mesulce tespiti ve ihbarı veya herhangi bir şekilde
bu duruma muttali olunması üzerine, anılan belediye veya Valiliklerce o
andaki inşaat durumu tespit edilmekte ve yapı mühürlenerek inşaat İmar Kanunu’nun
derhal durdurulmaktadır. Bu tarihten itibaren en çok bir ay içinde yapı 32’nci Maddesi.
sahibi, yapısını ruhsata uygun hale getirerek veya ruhsat alarak, belediyeden veya Valilikten mühürün kaldırılmasını isteyebilir.
Ruhsata aykırılık giderilmezse ruhsat iptal edilerek bina, belediye
encümeni veya il idare kurulu kararını müteakip, belediye veya Valilik-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
169
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
çe yıktırılır ve masrafı yapı sahibinden tahsil edilir.
İmar Kanunu’nda,
Genel Kolluğa
Bir kısmı veya tamamının yıkılacak derecede tehlikeli olduğu, belediye
İmar Kanunu’nun
doğrudan görev veya valiliklerce tespit edilen yapı ve civarının boşaltılması icap ediyor39’uncu maddesi
verilmiş bulunmak- sa, derhâl zabıta marifetiyle tahliye ettirilmesi gerekmektedir.
tadır.
İmar Kanunu’na
aykırılık ile ilgili
idari para cezalarının belediyeler
veya en büyük
mülki amir tarafından verilmesi
gerekmektedir.
Ruhsat alınmadan veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının
sahibine ve müteahhidine, istisnalar dışında özel parselasyon ile hisse İmar Kanunu’nun
karşılığı belirli bir yer satan ve alana, idari para cezalarını belediye 42’nci maddesi
veya mülki amir tarafından verilmesi gerekmektedir.
İmar ve yapı
işlerini düzenleyen
mevzuata aykırı
olarak yapılan
inşaatlar gecekondu olarak tanımlanmakta olup,
yıkım konusunda
ilgili belediye ile
kolluk amirlerine
direkt yetki verilmiş
bulunmaktadır.
* Gecekondu; imar ve yapı işlerini düzenleyen mevzuata ve genel
hükümlere bağlı kalınmaksızın, kendisine ait olmayan arazi veya arsalar üzerinde, sahibinin rızası alınmadan yapılan izinsiz yapılar olarak
tanımlanmıştır. Belediye sınırları içinde veya dışında; belediyelere, 775 Sayılı Gecehazineye, özel idarelere, katma bütçeli dairelere ait arazi ve arsalarda
kondu Kanuveya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerde yapılacak, nu’nun 2 maddesi
daimi veya geçici bütün izinsiz yapılar, inşaat sırasında olsun veya ve 18/a Fıkrası.
iskân edilmiş bulunsun, hiçbir karar alınmasına lüzum kalınmaksızın
belediye veya devlet zabıtası tarafından yıktırılır. Ancak yıkım işleminin
imar Kanunu’nun 32 nci md. göre yapılması gerekmektedir.
İzinsiz yapıların
mülkiye amirleri
tarafından yıktırılması ve kolluk
tarafından gerekli
tedbirlerin alınması gerekmektedir.
Yıkım sırasında lüzum hâsıl olduğunda, belediyeler ilgili mülkiye amir- 775 Sayılı Gecelerine başvurarak yardım isteyebilirler. Mülkiye amirleri; devlet zabıtası
kondu Kanuve imkânlarından faydalanmak suretiyle, izinsiz yapıların yıkımı konunu’nun 18/b
sunda yükümlü bulunmaktadır.
Fıkrası.
Gecekondu kanununa aykırı hareket edenlere cezai
müeyyide tatbik
edilmesi gerekmektedir.
Belediye sınırları içinde veya dışında belediyelere, hazineye, özel
idarelere veya katma bütçeli dairelere ait arazi ve arsalar üzerinde
775 Sayılı Geceveya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerde izinsiz yapı
kondu Kanuyapanlar, yaptıranlar, bu gibi yapıları satanlar, bağışlayanlar, rehin
nu’nun 37’nci
edenler veya diğer şekillerde devredenler ve bilerek devir ve satın
Maddesi.
alanlar, fiilin ağırlık derecesine göre 3 aydan bir yıla kadar hapis para
cezası verilmesi gerekmektedir. ,
* Yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan
veya yaptıran kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
* Yapı ruhsatiyesi olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan
şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına müsaade
eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
İmar kirliliğine
neden olma husu- * Yapı kullanma izni alınmamış binalarda herhangi bir sınaî faaliyetin
su TCK’da ayrı bir icrasına müsaade eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile
suç olarak tanım- cezalandırılır.
lanmıştır.
* Üçüncü fıkra hariç, bu madde hükümleri ancak belediye sınırları
içinde veya özel imar rejimine tabi yerlerde uygulanır.
* Kişinin, ruhsatsız ya da ruhsata aykırı olarak yaptığı veya yaptırdığı
binayı imar planına ve ruhsatına uygun hale getirmesi halinde, bir ve
ikinci fıkra hükümleri gereğince kamu davası açılmaz, açılmış olan
kamu davası düşer, mahkûm olunan ceza bütün sonuçlarıyla ortadan
TCK 184’üncü
Maddesi.
170
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
kalkar.
* İkinci ve üçüncü fıkra hükümleri, 12 Ekim 2004 tarihinden önce yapılmış yapılarla ilgili olarak uygulanmaz.
* Başta İmar Kanunu olmak üzere Belediye, Tapu, Kooperatifler, Arsa
Ofisi, Milli Parklar, Kamulaştırma, Boğaziçi, kamu kurum ve kuruluşlaKaçak yapılaşma rının taşınmaz mallarının satışı gibi kanun maddelerine aykırı durumlar
ile mücadelede
kolluğa Kaçak yapılaşma ile Mücadele kapsamında görev ve yetki
istifade edilmesi vermektedir.
maksadıyla; İmar
(1580 Sayılı Belediye, 2644 Sayılı Tapu, 1163 Sayılı Kooperatifler,
ve Gecekondu
1164 Sayılı Arsa Ofisi, 2873 Sayılı Milli Parklar, 2942 Sayılı KamulaşKanunları haricintırma, 2960 Sayılı Boğaziçi, 4182 Sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının
de incelenmesi ve
Taşınmaz Malların Satışı, 4698 Sayılı Konut Müsteşarlığının Kurulması
devreye sokulması
Hakkındaki Kanun, Plansız Alanlar, Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği.)
gereken birden
* Kültür ve Turizm Bakanlığının 27 Nisan 2009 tarihli ve 2009/05 sayılı
çok mevzuat
Genelgesi gereğince, turizm bölgelerinde 15 Mayıs- 15 Ekim tarihleri
düzenlemesi
arasında inşaat yapılmaması, alınan yapı ruhsatları ile ilgili inşaatlara 2
bulunmaktadır.
yıl içerisinde başlanılması ve inşaatların en geç 5 yıl içerisinde bitirilmesi gerekmektedir.
Mevzuat isimleri
sol taraftaki
sütunda belirtilmiştir.
Mevzuata uygun
olarak tahsis
edilen veya irtifak
hakkı tesis edilerek kurulan ormanlarda bina ve
tesis yapılması
yasak olup, bu
konuda 6831
sayılı Orman
Kanununa göre
cezai işlem uygulanması gerekmektedir.
Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanununa göre
tahsis edilerek kurulan ormanlarda bina ve tesis yapılması, bu alanların
amaç dışı kullanılması, ipotek edilmesi, üçüncü şahıslara devredilmesi
4122 Sayılı Milli
yasaktır.
Ağaçlandırma ve
Ağaçlandırma ve Erozyon maksadıyla tahsis edilen arazilerde bir yıl Erozyon Kontrolü
içerisinde projelendirilerek uygulamaya geçilmemesi veya beş yıl Seferberlik Kanuiçerisinde amacın gerçekleştirilmemesi durumunda tahsis izninin iptal
nu.
edilmesi gerekmektedir. Kanun hükümlerine tahsis edilen ormanlarda
işlenecek suçlar 6831 sayılı Orman Kanunu hükümlerine göre işleme
tabi tutulmaktadır.
Köy ve mezraların
yerleşik alanlarında 2 kattan yüksek
bina yapılmamalıdır. Köy nüfusuna
kayıtlı olmayan ve
köyde sürekli
oturmayanlar ile
köy nüfusuna
kayıtlı olmakla
birlikte köyde
sürekli oturmayanların yapı ruhsatı
ve kullanma izni
alması gerekmektedir.
* Köy ve mezarların yerleşik alanlarında 2 kattan ( 6.50 metreden)
fazla bina yapılamaz. Meyilden dolayı birden fazla kat kazanılamaz.
* Köy ve mezraların yerleşik alanlarında ve civarında sadece köy
nüfusuna kayıtlı ve köyde sürekli oturanlarca yapılacak konut, tarım
ve hayvancılık amaçlı yapılar ile müştemilat binaları yapı ruhsatı ve
Plansız Alanlar
yapı kullanma iznine tabi değildir. Ancak, yapı projelerinin fen ve
İmar Yönetmelisağlık kurallarına uygun olduğuna dair valilik görüşü alınmasından
ği’nin 52, 57 ve
sonra, muhtarlıkça izin verilmeli ve bu izne uygun olarak inşaat
58’inci maddeleri.
yapılmalıdır.
* Köy nüfusuna kayıtlı olmayan, köyde sürekli oturmayanlar ve köy
nüfusuna kayıtlı olmakla birlikte köyde sürekli oturmayan kişiler tarafından inşa edilecek tüm binalar için İl Valiliğinden yapı ruhsatı ve
kullanma izni alınması gerekmektedir.
2918 SAYILI KARAYOLLARI TRAFİK VE
1593 SAYILI ERİŞME KONTROLLÜ
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
171
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
KARAYOLLARI KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
* Bu Kanunun amacı, karayollarında, can ve mal güvenliği yönünden
trafik düzenini sağlamak ve trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda
alınacak önlemleri belirlemektir.
* Bu Kanun, trafikle ilgili kuralları, şartları, hak ve yükümlülükleri, bunların uygulanmasını ve denetlenmesini, ilgili kuruluşları ve bunların
Karayollarında can görev, yetki ve sorumluluk, çalışma usulleri ile diğer hükümleri kapsar.
2918 sayılı Karave mal kayıplarını Bu Kanun, karayollarında uygulanır. Ancak aksine bir hüküm yoksa
yolları ve Trafik
engellemek mak- * Karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe,
Kanunu’nun 1 ve
sadıyla kanun
park yeri, garaj, yolcu ve eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonla- 2’nci Maddeleri.
ihdas edilmiştir. rında karayolu taşıt trafiği için faydalanılan yerler ile
* Erişme kontrollü karayolunda ve para ödenerek yararlanılan karayollarının kamuya açık kesimlerinde ve belirli bir karayolunun bağlantısını
sağlayan deniz, göl ve akarsular üzerinde kamu hizmeti gören araçların, karayolu araçlarına ayrılan kısımlarında da, bu Kanun hükümleri
uygulanmaktadır.
Karayolu güvenliği konusunda hedefleri tespit etmek, uygulatmak ve
koordinasyonu sağlamak amacıyla aşağıdaki kurullar oluşturulmuştur.
* Karayolu Güvenliği Yüksek Kurulu; Karayolu Güvenliği Yüksek Kurulu
Başbakanın başkanlığında, Adalet, İçişleri, Maliye, Milli Eğitim, Bayındırlık ve İskân, Sağlık, Ulaştırma, Orman Bakanları ve Köy Hizmetleri
Genel Müdürlüğünün Bağlı Olduğu Bakan ile Jandarma Genel KomuKarayolu Güvenli- tanı, Başbakanlık DPT. Müsteşarı, Emniyet Genel Müdürü ve Karayolği ve trafik güven- ları Genel Müdüründen oluşur.
liği konularında
* Karayolu Trafik Güvenliği Kurulu; Karayolu Trafik Güvenliği Kurulu 2918 Sayılı Karaiçerisinde JanEmniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanının başkanlığında, yolları ve Trafik
darma temsilcisi- Karayolu Güvenliği Yüksek Kurulu’na katılan kamu kurumlarının en az
Kanunu’nun
nin de yer aldığı daire başkanı seviyesinde görevlileri; Jandarma Genel Komutanlığı, 4’üncü Maddesi.
özel kurullar bu- Türk Standartları Enstitüsü Başkanlığı, Türkiye Şoförler ve Otomobilcilunmaktadır.
ler Federasyonu temsilcisi ile İçişleri Bakanlığınca uygun görülen
trafikle ilgili üniversite, Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği
Türkiye Trafik Kazalarını Önleme Derneği ve Trafik Kazaları Yardım
Vakfının birer temsilcisi ve Başkent Büyükşehir Belediye Başkanından
oluşur. İhtiyaç duyulan konularda bilgilerine başvurmak üzere diğer
kurum ve kuruluşlardan temsilci çağrılabilir. Kurul ayda bir toplanır,
zorunlu hallerde başkan tarafından toplantıya çağrılabilir.
Trafik Zabıtasının
görev ve yetkileri
tanımlanmıştır.
Trafik zabıtası; görevi sırasında karşılaştığı acil ve zorunlu hallerde
genel zabıta görevi yapmakla da yetkili olup, mülki idare amirlerince,
emniyet ve asayiş bakımından zorunlu görülen haller dışında, trafik
zabıtasına genel zabıta görevi verilememeli, araç, gereç ve özel teçhi- 2918 Sayılı Karazatı trafik hizmetleri dışında kullanılamamalıdır.
yolları ve Trafik
Trafik zabıtasının bulunmadığı veya yeterli olmadığı yerlerde polis; Kanunu’nun 6’ncı
Maddesi.
polisin ve trafik teşkilatının görev alanı dışında kalan yerlerde de Jandarma, trafik eğitimi almış subay, astsubay ve uzman Jandarmalar
eliyle yönetmelikte belirtilen esas ve usullere uygun olarak trafiği düzenlemeye ve trafik suçlarına el koymaya görevli ve yetkilidir.
Polis bir kısım
Jandarma sorumluluk alanında
bulunan karayollarında, genel zabıta
yetkisi olmaksızın
Polis; 2918 sayılı kanununun 6/b ve Karayolları Trafik kanununa ilişkin
2918 Sayılı KaraYönetmeliğin 8/b fıkraları ve İçişleri Bakanlığının 61 numaralı Genelgeyolları ve Trafik
sine istinaden İl Valilerinin görevlendiği komisyon tarafından alınan
Kanunu’nun 6/b
karar ve oluşturulan protokolün İçişleri Bakanlığınca onayını müteakip,
ve Yönetmeliğin
genel zabıta görev ve yetkisi bulunmaksızın Jandarma sorumluluk
8/b Fıkraları
alanındaki otoyol ve karayollarında görev yapmaktadır.
172
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
görev yapmaktadır.
Karayollarındaki
adli işlemler trafik
sorumluluk alanlarına bakılmaksızın
genel kolluk sorumluluk alanlarına göre yürütülmektedir.
* Trafik kazalarına adli yönden gereği yapılmak üzere mahalli genel
zabıtaca el konulacağı belirtilmiş olup, bu husustaki adli işlemler sorumluluk alanı esasına uygun olarak Jandarma ve Polis tarafından 2918 Sayılı Karayürütülmektedir.
yolları ve Trafik
* “Trafik Kazası Bilgi Form”larının İçişleri Bakanlığının 22 Mayıs 2001 Kanunu’nun 83/a
Fıkrası.
Gün ve B.05,0 EGM.0.84.2391-4587-4520 (126627) sayılı Genelgesi
gereğince, kazanın meydana geldiği yer genel kolluğuna gönderilmesi
gerekmektedir.
* Trafik zabıtasının bulunmadığı veya yeterli olmadığı yerlerde polis;
polisin ve trafik teşkilatının görev alanı dışında kalan yerlerde de Jandarma, trafik eğitimi almış subay, astsubay ve uzman Jandarmalar
eliyle yönetmelikte belirtilen esas ve usullere uygun olarak trafiği düzenlemeye ve trafik suçlarına el koymaya görevli ve yetkilidir.
Jandarma’ya
verilen Trafik
* Bu madde hükümlerine göre Jandarma ve polisin görev yapacağı
Zabıtası görev ve karayolları, Vali veya görevlendireceği Vali yardımcısının başkanlığın- İçişleri Bakanlığı
yetkileri ile sorum- da, Jandarma ve polis yetkililerinden oluşturulacak bir komisyon tara- Karayolu Trafik
luluk alanlarının fından protokol ile tespit edilmektedir.
Yönetmeliği’nin 8
paylaşımı ilgili
* İçişleri Bakanlığının 26 Mart 2002 tarihli Polis-Jandarma Trafik Alan- ve 9’uncu Maddemevzuat hükümle- larının belirlenmesi konulu 61 numaralı genelgesinde; İl Emniyet Müleri.
rine göre yapıldürlüğünün Bölge, İl ve İlçe Trafik kuruluşları ile görev verilmesi halinmaktadır.
de Jandarma teşkilatının İl hudutları içerisinde kalan devlet yolu, İl yolu
ve köy yolları itibariyle sorumluluk alanlarının İl Valiliğince tespit edileceği ve bu konuda yapılan protokolün J.Gn. K.lığı ile Em. Gn. Md.
lüğünün görüşü alınmak suretiyle İçişleri Bakanı’nın onayı ile uygulamaya konulacağı belirtilmektedir.
Vali veya Yardımcısının Başkanlığında, Belediye, Emniyet, Jandarma,
Milli Eğitim, Karayolları ve Türkiye Şoförler ve Otomobilciler FederasJandarma’nın; İl
yonuna bağlı ilgili odanın temsilcileri ile Valilikçe uygun görülen trafikle
ve İlçe Trafik
2918 Sayılı Karailgili üniversite, oda, vakıf ve kamuya yararlı dernek veya kuruluşların
Komisyonlarının
yolları ve Trafik
birer temsilcisinden oluşan İl ve İlçe Trafik Komisyonlarının İl sınırları
kuruluşu ile görev
Kanunu’nun
içinde mahalli ihtiyaç ve şartlara göre trafik düzeni ve güvenliğini sağve yetkileri tanım12’nci Maddesi.
lamak amacıyla gerekli tedbirleri almak ve bütün ülkeyi ilgilendiren
lanmıştır.
Trafik Güvenliği Yüksek Kurulunun müdahalesini gerektiren hususları
İçişleri Bakanlığına iletmek gibi bir görevi bulunmaktadır.
* Karayolu yapısı üzerine, trafiği güçleştirecek, tehlikeye sokacak veya
engel yaratacak, trafik işaretlerinin görülmelerini engelleyecek veya
güçleştirecek şekilde bir şey koymak, atmak, çöp dökmek, bırakmak ve
2918 Sayılı Karabenzeri hareketlerde bulunmak,
* Karayolu yapısını, trafik işaretlerini ve karayoluna ait diğer yapı ve yolları ve Trafik
güvenlik tesislerini, üzerlerine yazı yazarak, çizerek veya başka şekil- Kanunu’nun 14
ve 15’inci ve
Karayolu yapısı ve lerde bozmak, yerlerini değiştirmek veya ortadan kaldırmak yasaktır.
Yönetmeliğin 11,
trafik işaretlerinin * Meydana gelen tehlike ve engeller, ilgili kuruluşlar ve zabıtaca orta14, 19, 20 ve
korunması husu- dan kaldırılmalı, bozukluk ve eksiklikler yolun yapım ve bakımından
21’inci Maddeleri
sunda kolluğun
sorumlu kuruluşça derhal giderilerek, zarar karşılıkları ve masrafları
ile Bayındırlık ve
görev ve yetkisi sorumlulara ödetilmelidir.
İskân Bakanlığıbulunmaktadır.
Trafiği düzenlemede kullanılan işaret levhaları, ışıklı ve sesli işaretler, nın 01 Haziran
yer işaretlemeleri ile benzeri trafik işaretlerinin, karayolunun yapım ve
2007 Tarih ve
bakımı ile görevli kuruluşlarca, temin ve tesis edilerek sürekliliği ve 2007/2 Numaralı
işlerliğinin sağlanması gerekmektedir.
Genelgesi.
Köy yollarında; trafik düzeni ve güvenliği açısından gerekli düzenleme
ve işaretlemeleri yaparak, tedbir almak ve aldırmak Tarım ve Köy işleri
ve Orman Bakanlıklarının görev ve yetkisinde bulunmaktadır.
Karayolu kenarına Karayolu dışında, kenarında veya karayolu sınırı içinde, trafik işaretleri- 2918 Sayılı Karatrafik levha ve
nin görülmelerini engelleyecek, anlamlarını değiştirecek veya güçleşti- yolları ve Trafik
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
173
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ışıkları dikmek
yasak olup, zorunlu hallerde izin
alınması, aksine
hareket edenlere
para cezası verilmesi gerekmektedir.
Usulsüz Takılan
Işıklı ve Sesli
Uyarı İşaretlerinin
Söktürülmesi
Hız sınırları ile bu
sınırlara uymama
hususunda verilecek cezalar kanun
ve yönetmelikte
belirtilmiştir.
recek, tereddüde sebep olacak veya yanıltacak ve trafik için tehlike
veya engel yaratacak şekilde levhalar, ışıklar, işaretlemeler ile ağaç,
direk, yangın musluğu, çeşme, parmaklık gibi yapı elemanları veya
benzerlerini dikmek, koymak veya bulundurmak yasaktır. Zorunlu hallerde bunların bulunabileceği yer, nitelik ve nicelikleri ile hangi şartlarda
bulunabileceği, hangilerinin izne bağlı olduğu ve bunlarla ilgili diğer
esaslar Bayındırlık ve İskân Bakanlığınca (19 Haziran 1985 tarihli
18789 sayılı resmi gazetede yayımlanan) çıkarılmış olan Trafik işaretleri
hakkındaki yönetmelikte belirtilen esaslar çerçevesinde yürütülmelidir.
Trafiği düzenleme yetkisi olan kuruluş ve kişiler de; geçici olarak trafik
güvenliği ve genel asayiş bakımından gerekli hallerde, işareti koymaya
ve bunları kaldırmaya yetkili olup, konulan trafik işaretleri, iş veya
hizmetin bitiminde derhal kaldırılmalıdır.
Kanun ve yönetmelikte geçiş üstünlüğüne sahip araçların dışında
kalan araçların ışıklı ve sesli uyarı araçlarını takmalarının yasak olduğu
belirtilerek, söktürülerek cezai işlem uygulanması ve ilgili kuruma yazı
ile bildirilmesi hususu düzenlenmiştir.
Kanununun
16’ncı, Yönetmeliği’nin 24 ile
Trafik İşaretleri
Yönetmeliği’nin 6
ve 7’nci Maddeleri.
2918 Sayılı Karayolları ve Trafik
Kanununun
71’ncı, Yönetmeliği’nin 141’nci
Maddeleri Gereği
Konulu, Usulsüz
Takılan Işıklı ve
Sesli Uyarı İşaretlerinin Söktürülmesi
İçişleri Bakanlığının,15 Ekim 2012
Tarihli ve 2012/61
Sayılı Genelgesi
* Şehirlerarası Karayollarında 90 km/s, otoyollarda 120 km/s hızı geç- 2918 Sayılı Karamemek üzere motorlu araçların cins ve kullanma amaçlarına göre yolları ve Trafik
sürülebileceği en çok ve en az hız sınırları yönetmelikle belirlenmiştir. Kanunu’nun 50
İçişleri Bakanlığı yol standartlarını dikkate alarak yukarıda belirtilen hız ve 51 ile Yönetsınırlarını otomobiller için 20 km/s artırmaya yetkilidir.
meliğin 100 ve
* En çok ve en az hız sınırlarını gösteren işaret levhaları, gerekli görü- 101’inci Maddeleri.
len yerlere, ilgili kuruluşlarca konulması gerekmektedir.
* Bu Kanunda yazılı trafik suçlarını işleyenler hakkında yetki sınırları
içinde Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı
Ceza Uygulamada
2918 Sayılı Karapersoneli ile Karayolları Genel Müdürlüğünün ilgili biriminin il ve ilçe
Genel Koluk Peryolları ve Trafik
kuruluşlarında görevli ve yetkili kılınmış personelince suç veya para
soneli suç veya
Kanunu’nun
cezasına dair tutanak düzenlenmekle görevli ve yetkilidir.
para cezasına dair
114’üncü ile
* Yargı yetkisine giren suçlarla ilgili tutanağın bir sureti ilgili mahkemetutanak düzenlenYönetmeliğin
ye 7 iş günü içinde gönderilmeli, Para cezaları yetkili memurlarca
mekle görevli ve
161-168’inci
makbuz karşılığında tahsil edilmelidir. Para cezalarının derhal tahsil
yetkilidir.
Maddeleri.
olunamadığı takdirde “ceza tutanağı” tanzim edilmeli ve bir sureti ilgili
mal sandığına 7 iş günü içinde gönderilmelidir.
Trafik kontrol ve
denetimlerinde
tonaj aşımı ile ilgili
özel hükümler
bulunmaktadır.
Karayolları Trafik Kanunu’nun Yönetmeliğindeki düzenlemeler gereğin- 2918 Sayılı Karace, stok sahalarına kadar tonajın % 5’ine kadar, tarım alanları ile 1
yolları Trafik
km’yi geçmeyen karayollarında 60 km/s hızla gitmek kaydıyla % 15
Yönt. 128’inci
tonaj aşımı için para cezası kesilmemelidir.
Maddesi.
1593 sayılı Erişme Kontrollü Karayolu Kanun’da; otoyollar özellikle 1593 Sayılı ErişOtobanlar; kanuntransit trafiğe tahsis edilen, belirli yerler ve şartlar dışında giriş ve
me Kontrollü
da erişme kontrolçıkışların yasaklandığı, yaya, hayvan ve motorlu taşıtların giremediği, Karayolları Kanulü karayolu olarak
ancak izin verilen motorlu taşıtların yararlandığı, trafiğin özel kontrole
nu’nun 1’inci
tanımlanmıştır.
tabi tutulduğu karayolu şeklinde tanımlanmıştır.
Maddesi.
Karayolu taşımacılığı yapacakların
yetki belgesi alma
zorunluluğu bulunmaktadır.
Ayrıca yasaya
aykırı olarak
* Taşımacılık, acentecilik, taşıma işleri komisyonculuğu ile nakliyat
ambarı ve kargo işletmeciliği yapılabilmesi için Bakanlıktan yetki bel- 4925 Sayılı Karagesi alınması zorunludur.
yolu Taşıma
* Karayoluyla yük ve yolcu taşımacılığı faaliyetlerinde kullanılan ticari
Kanunu’nun 5,
araçlarda çalışan şoförlerin, sürücü mesleki yeterlilik belgesi alması
26 ve 27’inci
gerekmektedir.
maddeleri.
* Karayolu Taşıma Kanunu gereğince;
174
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
karayolu taşımacı- Yetki belgesi almadan taşıma işinde faaliyette bulunanlara,
lığı yapanlara
- Bilette tayin edilen yeri başka bir kimseye verenler veya yolcu
mülki amir vasıta- taşımalarını biletsiz veya sözleşmesiz, eşya taşımasını taşıma senetsiz
sıyla idari para
nakledenlere,
cezası uygulan- Yolcuların sağlıklı, rahat ve güvenli bir yolculuk yapmasını sağlamalıdır.
yacak tedbirleri almadan yolcu taşıyanlara,
- Taşıma yetki belgesi olmaksızın faaliyette bulunanlara,
- Düzenli yolcu ve eşya taşımacılığı yapanların ücret ve zaman
tarifelerine uymayan veya değişik ücret tarifeleri türü uygulamalarına,
- Yabancı plâkalı taşıtların Türkiye sınırları dâhilindeki iki nokta
arasında taşıma yapanlara,
- İzinsiz olarak yolcu ve eşyaları sınır kapılarına taşıyanlara,
- Sorumluluk sigortası yaptırmayan taşımacılara,
- Kaza sonucu ihbar ve zararları ödemeyen sorunlu kişilere,
- Terminal ve ara durak dışında yolcu indirip bindiren taşımacılara,
-Mesleki yeterlilik belgesine sahip olmadan faaliyet gösteren işletmecilere idarî para cezası verilmelidir.
* İdari (para cezası) yaptırım kararının Ulaştırma Bakanlığı yetkililerince, Trafik polisi, trafik polisinin bulunmadığı yerlerde ise rütbeli Jandarma personelince uygulanması gerekmektedir.
A Yetki Belgesi; ticari amaçla otomobil ile yolcu taşımacılığı ve oto
kiralama işletmeciliği yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir.
Otomobil ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapacakların
A1 uluslar arası yolcu taşımacılığı yapacakların
A2 ve oto kiralama işletmeciliği yapacakların
A3 yetki belgesini almaları gerekmektedir.
Ticari amaçla;
B Yetki Belgesi; ticari amaçla otobüs ile uluslar arası yolcu taşımacılığı
- Otomobil ile
yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir. Belirli bir ücret ve zayolcu taşıma ve man tarifesine göre otobüs ile düzenli yolcu taşımacılığı yapacakların
oto kiralama
B1 belirli bir zaman tarifesine uymaksızın arızi sefer yapacakların B2
işletmeciliği,
yetki belgesini almaları gerekmektedir.
- Otobüs ile şehirD Yetki Belgesi; ticari amaçla otobüs ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı
lerarası ve uluslar
yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir. Belirli bir ücret ve zaman
arası yolcu taşıtarifesine göre otobüs ile düzenli yolcu taşımacılığı yapacakların
macılığı,
D1 belirli bir zaman tarifesine uymaksızın arızi sefer yapacakların D2
- Yolcu taşımacılı4925 Sayılı Karayetki belgesini almaları gerekmektedir.
ğı konusunda
yolu Taşıma
acentelik yapacak- F Yetki Belgesi; yolcu taşımacılığı konusunda acentelik yapacaklara Kanunu ve Yöverilmektedir.
Yurt
içi
yolcu
taşımacılığı
konusunda
F1,
uluslar
arası
ve
ların,
netmeliği’nin 11,
yurt içi yolcu taşımacılığı konusunda acentelik yapacakların
- Uluslar arası ve
12 ve 13’üncü
yurt içi eşya taşı- F2 yetki belgesini alması gerekmektedir.
Maddeleri.
C
Yetki
Belgesi;
ticari
amaçla
uluslar
arası
ve
yurt
içi
eşya
taşımacılığı,
macılığı,
- Kargo işletmeci- K yetki belgesi ticari amaçla yurt içi eşya taşımacılığı,
liği, dağıtıcılık ve L yetki belgesi ticari amaçla lojistik işletmecilik yapacak gerçek ve tüzel
eşya ve kargo
kişilere verilmektedir.
dağıtıcılığı yapa- M Yetki Belgesi; ticari amaçla kargo işletmeciliği,
cakların ve termi- N yetki belgesi ticari amaçla İl sınırları içinde ve yurtiçi nakliye ambarı
nal işleteceklerin işletmeciliği yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir.
yetki belgeleri
P Yetki Belgesi; dağıtıcılık yapacak gerçek ve tüzel kişilere,
almaları gerekR yetki belgesi ticari amaçla yurt içi ve uluslar arası taşıma işleri orgamektedir.
nizatörlüğü yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir.
H Yetki Belgesi; ticari amaçla eşya taşımacılığı konusunda komisyonculuk,
G yetki belgesi ticari amaçla eşya ve kargo taşımacılığı konusunda
acentelik yapacak gerçek ve tüzel kişilere verilmektedir.
T1 Yetki Belgesi; Büyükşehir sınırları içinde bulunan,
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
175
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
T2 Büyükşehir sınırları dışında kalan yerleşim birimlerinde yolcu terminali işletmeciliği yapacaklara ve
T3 belgesi de eşya terminali işletmeciliği yapacaklara verilmektedir.
Mevzuat uyarınca
gerekli kontrol ve
denetimler eksiksiz yapılmalı ve
mevzuata aykırı
taşıma yapan yetki
belgesi ve taşıt
sahibine ayrı para
cezası uygulanmalıdır.
* Yetki belgesi alınmadan taşımacılık faaliyetinde bulunulamamaktadır.
* Herhangi bir yetki belgesi sahibinin taşıt belgesine kayıt edilmeyen 4925 Sayılı Karaaraçları taşımada kullanılamamaktadır.
yolu Taşıma
* Herhangi bir yetki belgesi sahibinin taşıt belgesine kayıt edilmeden Kanunu ve Yönetmeliği’nin
veya taşıt kartı olmadan taşıma yapan araçlar, faaliyetten men edilerek 15 gün süre ile parka çekilmeli, yetki belgesi ve taşıt sahibine 54’üncü Maddeleri.
yönetmeliğin 73’üncü maddesinde belirtilen para cezaları ayrı ayrı
uygulanmalıdır.
4925 sayılı Taşıma
Kanunu ve Yönetmeliği hükümlerinin uygulanmasında, Jandarma
Trafik personeli
görevli ve yetkili
kılınmıştır.
* Suç ve ceza tutanağı düzenlemeye; Kara ulaştırması Genel Müdürlüğü personeli, Ulaştırma Bakanlığı Bölge Müdürlükleri Personeli, Bakan- 4925 Sayılı Karalığın görevlendireceği diğer kamu personelinin yanı sıra trafik polisi ve
yolu Taşıma
zabıtası (trafik polisinin görev alanı dışında kalan yerlerde rütbeli Jan- Kanunu ve Yödarma personeli) yetkili kılınmıştır.
netmeliği’nin 71,
* Suç ve ceza tutanakları; yargı ile ilgili olanlar için suç, para cezaları 72, 74 ve 75’inci
Maddeleri.
için para ve diğer kusurlar ve mevzuat ihlalleri için ihlal tespit tutanağı
olmak üzere üç ayrı şekilde düzenlenmektedir.
Karayolu ile uluslar arası eşya
taşıyan araçların
Türkiye’de seyrettikleri ve bulundukları sürede uyacakları esaslar
yönetmelikte
belirtilmiştir.
Karayolu ile
Uluslar Arası
Eşya Taşıyan
Karayolu ile uluslar arası eşya taşıyan yerli ve yabancı taşıtların, Türki- Araçların Seyir,
ye hudutları içerisinde seyir, konaklama, denetleme ve güvenliklerinin
Konaklama,
sağlanması ve gümrük işlemleri bakımından tabi olacakları esaslar
Denetleme,
yönetmelikte detaylı olarak belirtilmiştir. Md:10.
Güvenlik ve
Gümrük İşlemlerine Ait Yönetmelik.
Otoyol Denetlemesi hususunda
İçişleri Bakanlığının Genelgesi
doğrultusunda
hareket edilmektedir.
Otoyol Denetlemesi konusunda 18 Ağustos 1998 tarihli İçişleri Bakanlığının talimatı gereğince; otoyollar üzerinde sabit kontrol yapılmamak- İçişleri Bakanlığıta ve zorunlu hallerde kontrol edilmesi gereken araç sürücülerine nın 18 Ağustos
rastlanıldığında sürücüye sesli ikaz yapılmak suretiyle gidiş yönüne
1998 Tarihli
göre en yakın ekip noktasında veya otoyol çıkışındaki diğer ekiplerce Otoyol Denetlecezai müeyyide uygulanmaktadır. Ayrıca otoyol üzerinde görev yapan
mesi Konulu
ekiplerin mecburi haller dışında durma ve duraklama yapılmalarına
Genelgesi.
müsaade edilmemektedir.
* Okul servis araçlarına “Özel İzin Belgesi ile Okul Servis Aracı Bakım Onarım Takip Formu”nun Belediye tarafından verilip verilmediği,
Okul servis araçla- * “OKUL TAŞITI” yazısı ve “DUR” kırmızı ışık veren lambanın araç
rının denetim ve üzerinde ve çalışır vaziyette olup olmadığı,
kontrolü hususun* Servis araçlarında rehber personel bulunma durumu,
da trafik timlerine
* Taşıma aracının her koltuğunda emniyet kemeri bulunup bulunmadığı,
yetki verilmiştir.
* Mülki makam tarafından okul geçit görevlisi görevlendirilme gibi
durumların trafik denetimlerinde dikkate alınması gerekmektedir.
Emniyet kemeri
kullanımının yaygınlaştırılması ve
10 yaşından küçük
çocukların ön
koltuğa oturtulmaması için trafik
ortamında yol
İçişleri Bak.
lığının 11 Eylül
2006 gün, EGM
64032-8650151745 ve 17
Eylül 2009 tarihli
2009/09 Sayılı
Genelgeleri.
Emniyet kemeri kullanımının şehir içi-şehirlerarası ayrımı yapılmaksızın %100’e ulaşmasını sağlamak ve on yaşından küçük çocukların İçişleri Bakanlığıaraçların ön koltuklarında oturarak seyahat etmelerini önlemek maksa- nın 18 Ekim 2006
dıyla, bilgilendirme kampanyaları düzenlenecek, trafik denetimleri gün ve 2006/79
sırasında ve duran trafik ortamında yol kullanıcılarının bilinçlendirilme- Sayılı Genelgesi.
leri sağlanacaktır.
176
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
kullanıcıları bilinçlendirilecektir.
Yasadışı otopark
oluşturulması ve
bazı kişilerin
buralardan haksız
kazanç temin
etmesine müsaade edilmeyecektir.
Sadece Karayolları Trafik Kanununu değil diğer mevzuat hükümleri
çerçevesinde, ilgili kurum ve kuruluşların kendi üzerlerine düşen görevleri yapmaları sağlanacaktır. C.Savcıları ile irtibata geçilmek suretiyle;
İçişleri Bakanlığı* Karayolu Trafik Kanunun 79 ve Yönetmeliğin 18/e fıkrası ile 151’inci
nın 14 Ağustos
maddeleri,
2006 gün ve
* 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 52’nci maddesi çerçevesin2006/66 Sayılı
de, Asayiş ve trafik birimleri arasında işbirliği ve koordinasyon sağlanaGenelgesi.
rak izinsiz veya yetkisiz kişi, grup ve kuruluşların bir kısım yerleri otopark ilan ederek buraları işletmek suretiyle haksız kazanç elde etmelerine engel olunacaktır.
TIR parklar yerlerinin tespiti ile yol
güzergâhı boyunca emniyet tedbirlerinin alınması ve
TIR taşımacılığı ile
gümrük kaçakçılığının engellenebilmesi gibi konularında Genel
Kolluğun görev ve
yetkileri bulunmaktadır. Ayrıca transit olarak gümrüklü mal taşıyan
araçların kaza
yapması veya
mücbir sebeplerle
yoluna devam
edememesi durumunda gümrük
idaresine bilgi
verilmesi zorunluluğu bulunmaktadır.
* TIR park (denetleme ve konaklama) yerleri; İl Valisi veya Vali Yardımcısı Başkanlığında İl Emniyet Müdürlüğü, İl Jandarma K.lığı, Bayındırlık ve İskân Müdürlüğü, Maliye ve Gümrük Bakanlığı ile Karayolları Bölge Müdürlüğü il yetkili temsilcilerinden teşkil edilen bir heyet
tarafından belirlenmektedir.
* TIR denetleme ve konaklama yerleri ile güzergâhları boyunca gerekli
Bakanlar Kurulugüvenlik önlemlerinin İçişleri Bakanlığı (Jandarma veya Polis)’nca
nun 16 Nisan
alınması gerekmektedir. Bu bağlamda; Uluslar arası eşya taşıyan TIR
2004 gün ve
araçlarının Gümrük Müsteşarlığınca ilan edilen güzergâhlar dışına
21554 sayılı
çıkması, yerleşim yerlerinde durmaları veya park etmeleri yasaktır.
resmi gazetede
Araç arızası, kaza, yol yapımı veya yol kapaması ve hastalık gibi
yayımlanan
durumlara binaen park etme mecburiyetinde kalan TIR sürücüsünce,
Uluslar arası
en yakın emniyet veya Jandarma birimine başvurarak gecikmesini
Karayolu Yük
tevsik eden bir belge alınması gerekmektedir.
Taşımacılığı
* Gümrük kaçakçılığının büyük bir bölümünün TIR taşımacılığı ile
Yönetmeliği.
yapılması sebebiyle; ithaline izin verilen malın kara manifestosunun
bulunup bulunmadığının, TIR kapılarındaki gümrük mühürlerinin sağlam olup olmadığının ve güzergâhın izlenip izlenmediğinin takip ve 4458 Sayılı Gümrük Kanunu’nun
kontrol edilmesi önem arz etmektedir.
92/1’inci Fıkrası
* Transit olarak gümrüklü mal taşıyan seyir halindeki taşıtların beklenmeyen haller veya kaza gibi mücbir sebeplerle yoluna devam edemediği durumlar gecikmeksizin en yakın gümrük idaresine bildirilmelidir.
* TIR taşımacılığı ile ilgili detaylı düzenlemeler için “TIR Sözleşmesi” ile
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu’nun 06.02.2006 tarih
ve 253 sayılı “TIR Sözleşmesi Uygulama Talimatı”ndan yararlanılmadır.
TIR mühürleri ile
ilgili düzenleme
yapılmıştır.
* Eşyaya ve taşıtlara ayniyet tespitine yönelik olarak tatbik edilen
etiket, mühür ve benzeri araçlar, mücbir sebep ve beklenmeyen haller
nedeniyle eşyanın veya taşıtların korunmasını sağlamak için sökülmeleri veya imhaları zorunlu olmadıkça, yalnız gümrük idareleri tarafından Gümrük Yönetveya bu idarelerin izni ile sökülebilir ya da imha edilebilir. Bu tür bir meliğinin 195’inci
Maddesi
zorunluluğun ilgili kurum veya kuruluşlardan alınacak mücbir sebep
belgesi ile gümrük idaresine ayrıca tevsiki gerekir
Jandarma ve polis birimleri tarafından tatbik edilen mühürlerin sağlam 27802 Numaralı
olup olmadığı, TIR hatlarında kopukluk ve brandalı taşıtların brandala- Gümrük Genel
rında sökük veya yırtık olup olmadığı kontrol edilir. Bir usulsüzlüğün
Tebliği
tespiti veya kaçakçılık ihbarının bulunması halinde tutanak tutularak en
yakın gümrük idaresine haber verilir. Haber verilen gümrük idaresi en
kısa sürede personel görevlendirerek taşıtı teslim alır.
Diplomatik dokunulmazlığı olan
kişilere trafik
cezası uygulanması ile ilgili olarak İçişleri Bakan-
1’inci grup olarak isimlendirilen kırmızı diplomatik kimlik kartı bulunan
diplomatlara ilişkin trafik idari para cezası karar tutanağına araç sahibinin ve sürücüsünün isim ve kimlik kartı yazılacak ve başkaca bir işlem
yapılmadan yola devam etmesine izin verilecektir.
2’nci grup yeşil, kahverengi, lacivert ve turuncu kimlik kartı bulunan
idari ve teknik hizmetlerde çalışan personelin trafik ihlalini görevi sıra-
İçişleri Bakanlığının 31 Ocak 2007
gün ve
2007/64129-90025250 Sayılı
Diplomatik Doku-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
177
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
lığınca genelge
tamim edilmiştir.
sında meydana gelmesi halinde aynı şekilde tutanak tanzim edilecektir. nulmazlığı Olan
3’üncü grup mavi ve sarı kimlik kartı taşıyan konsolosluk aile bireyleri Kişiler Hakkında
Trafik Cezası
için geçerli mevzuat hükümleri uygulanacaktır.
Uygulaması
CD, CC, B ve MA ile MZ plakalı yabancı araçlar trafiği engellemeleri
halinde çekilebilecek ve Dışişleri Bakanlığı Protokol Gn. Md. Yardımcı- Konulu Genelgesi.
lığına bilgi verilecektir.
2918 Sayılı Trafik Kanunu’nun 41’inci maddesinin c fıkrası gereğince;
hazırlanan yönetmelik hükümlerine göre, sürücülerin sağlık raporunda
Sürücü adayları ve belirtilen bütün kısıtlamaların sürücü belgesi üzerinde ayrılan bölüme
sürücülerde ara- açık olarak yazılamaması sebebiyle bu bölüme sadece “monoküler”
nacak sağlık
ibaresi yazılacak, diğer kısıtlamalar ve aracın özellikleri sürücü belgesi
şartları yönetme- üzerinde gösterilmeyecek POLNET sistemindeki kayıtların açıklama
likte belirlenmiştir. bölümüne şerh düşülecektir. (Sağlık Bakanlığının 26 Eylül 2006 tarih
ve 26301 Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ve Muayenelerine Dair Yönetmelik.)
Sürücü Adayları
ve Sürücülerde
Aranacak Sağlık
Şartları ve Muayenelerine Dair
Yönetmelik.
* 5271 sayılı CMK’nun “Bilirkişi Raporu, Uzman Mütalaası” başlıklı 67/3
ncü fıkrasındaki hâkim tarafından yapılması gereken hukuki değerlendirmede bulunulmaz, hükmü gereğince; trafik kazası tespit tutanağının İçişleri BakanlığıTrafik kazaları ile arka sayfasındaki “Kusurlu Sürücülere Uygulanan Ceza veya Suç
nın 20 Nisan
ilgili olarak idari
2007 Tarih ve
Tutanaklarının Seri Numaraları” başlığı altındaki bölüm iptal edilmiş
para cezası uygu- olup, trafik kazalarına karışan sürücülere kazanın oluş nedeni ile ilgili
B.05.1.EGM.
lamasına son
085.04.02.
olarak idari para cezası uygulamasına son verilmiştir.
verilmiştir.
64093/07 Sayılı
* Ancak trafik kazası incelemesinde teknik cihazla (takoğraf,
Talimatı.
alkolmetre, kamera gibi) yapılan tespit sonucuna göre yasal işlem
yapılacaktır.
* Maddi hasarlı trafik kazalarında kazaya karışan tarafların anlaşmaları
halinde “Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı” 01 Nisan 2008
tarihinden itibaren taraflar tarafından tanzim edilecektir.
* Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı kazaya karışan tarafların
tamamı imzalayacak mümkünse araçların fotoğrafları çekilecek ve
tutanağa eklenecektir.
Maddi Hasarlı
* Ancak;
Trafik Kazalarında
Başbakanlık
- Sürücü belgesiz veya yetersiz sürücü belgesi ile motorlu araç
tarafların anlaşHazine Müsteşarkullanılması,
ması halinde Kaza
lığı 28 Aralık
- Sürücünün yaşının küçük olması,
Tespit Tutanakla2007 tarihli ve
rının Trafik timle- Akıl sağlığı veya alkol aldığı yönünde şüphe bulunması,
57291 sayılı
rince tanzim edil- Kazaya karışan araçlardan birinin veya daha fazlasının kamuya ait
Genelgesi.
me zorunluluğu
araç olması,
genelge ile orta- Kamu kuruşlarına ait eşyada zarar meydana gelmesi,
dan kaldırılmıştır.
-Trafik kazasında sadece 3’üncü kişilere ait eşyalara zarar gelmesi,
-Kazaya karışan araçlardan birinin veya birkaçının trafik sigortasının
bulunmaması,
-Trafik kazasının ölüm veya bedeni zarar ile sonuçlanması halinde
kaza tespit tutanaklarının trafik zabıtası tarafından düzenlenmesine
devam edilecektir.
Trafik kazalarıyla
ilgili yol kusurlarının karayolu ve
trafik mühendisliği
gibi deneyim ve
teknik bilgi gerektiren kişilerce belirtilmesi gerekmektedir.
* Trafik zabıtasınca tanzim edilen trafik kazası tespit tutanağının kaza Ulaştırma Bakanyeri krokisinde belirtilmekte olan köprü çökmesi, tekerlek izinde oturlığı Karayolları
ma, kısmi ve münferit çökme, düşük banket, yol sathında gevşek Genel Müdürlümalzeme, yolda münferit çukur, dar yol/köprü ve kasis gibi yol kusurla- ğünün 03 Nisan
rının karayolu ve trafik mühendisliği gibi deneyim ve teknik bilgi gerekti2007 tarihli ve
ren kişilerce belirlenmesi gerekmektedir.
2007/5 sayılı
* Bu bakımdan trafik kazası tespit tutanağı tanzim aşamasında Kara- “Trafik Kazalarınyolları Genel Müdürlüğüne bağlı Şube Şeflikleri haberdar edilerek da Yol Kusurları”
konulu Dış Gevarsa yol kusuru bu personel ile birlikte yapılacaktır.
nelgesi.
* Yol kusuru ile ilgili olarak sorumlu kurum ve kuruluşların trafik güven-
178
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
liği açısından yola anında müdahale etmesi ile ilgili tedbir alınacaktır.
Park yasağı
sebebiyle araçların çekilmemesi
hususunda genelge tamim
edilmiştir.
* Karayolu Trafik Kanunu ve Yönetmeliğin 119’uncu maddesinde
belirtilen yer ve haller dışında kalan ve sadece park yasağı ihlal etmiş
olan araçlar çektirilmeyecek, bu şekilde park eden araçların tescil
plakasına göre trafik idari para cezası karar tutanağı düzenlenecektir.
* Trafik işaretlerinin görünmelerini engelleyecek veya güçleştirecek
şekilde bir şey koymak, atmak, dökmek, bırakmak ve benzeri hareketlerde bulunmak, karayolu yapısını, trafik işaretlerini ve karayoluna ait
diğer yapı ve güvenlik tesisleri üzerine yazı yazarak, çizerek veya
başka şekillerde bozmak, yerlerini değiştirmek veya ortadan kaldırmak İçişleri Bakanlığıyasaktır.
nın 11 Şubat
* Park etmenin yasak olduğu yerler ve haller, Karayolları Trafik Kanu2008 tarihli ve
nun 61’inci maddesinde belirtilmiş olup bu madde hükümlerine uyma2008/12 sayılı
yan sürücüler para cezası ile cezalandırılır.
“Şehir İçi Trafik
* Cadde ve sokaklarda karşılıklı park nedeniyle girilemeyen veya araç Düzeninin Sağtrafiğini olumsuz yönde etkileyen yerlere bir komisyon tarafından park lanması ve Park
yasağı getirilecektir.
Yasağı Uygula* Kamu hizmeti yapan yolcu taşıtlarının duraklarında müşteri alabilmek maları “ konulu
Genelgesi.
için bekleme yapan ticari araç sürücüleri ile buralara park eden araç
sürücüleri ses yaya cihazları ile uyarılacak, ikazlara uymayan sürücüler
hakkında işlem yapılacaktır.
* Araç çekme işlemi esnasında araç sahibi gelirse araç sahibine
verilecek.
*155 ve 156 çekilen araç hakkında bilgi sahibi olacak ve talep halinde
araç sahibine gereken bilgileri verecek.
* 24 saat içerisinde ilgili kolluk tarafından araç sahibine, aracının yeri
hakkında bilgi verilecek.
* İhlal edilen hususlar, fotoğraf makinesiyle delillendirilecektir.
* Belediye otobüsü, taksi, dolmuş, tramvay duraklarına, yaya kaldırımı
ve geçitlerine, okul geçitlerine, kamu kurum ve kuruluşları ile hastane,
sağlık kuruluşu, garaj, park, konut gibi yerlerin giriş-çıkışlarına araç
park edilmeyecek. Usulüne uygun olarak park etmiş araçların ikinci
sıra yanına, kavşak içlerine, tünel girişlerine, köprü girişleri ve üzerine,
yangın musluklarının bulunduğu yerlere, özürlülerin araçları için ayrıl- İçişleri Bakanlığımış yerlere park etmiş araçlar ile trafik düzeni ve genel güvenlik bakıPark yasağı ve
nın 28 Nisan
araçların çekilmesi mından tehlike oluşturacak araçlar haricinde hiçbir araç çekilmeyecek.
2011 Tarihli ve
ile ilgili yeni düTrafik ekipleri, yasağa uymayan aracı ve ihlal durumunu fotoğraflaya- Park Yasağı ve
zenlemeler yapıl- rak plakasına ceza kesecek. Arabası çekici üzerindeyken olay yerine Araçların Çekilmıştır
mesi Konulu
gelen sürücülere zorluk çıkartılmayacak. Aracı çekilirken yetişen sürüGenelgesi
cüye trafik ceza tutanağı imzalattırılarak tebliğ edilecek. Onun dışında
herhangi bir ücret talep edilmeksizin araç orada sahibine teslim edilecek. Trafik ekipleri olmadan araçların yetkisiz kişilerce çekilmesine asla
izin verilmeyecek. Yeni uygulama ile aracı parka çekilen sürücülerin
bilgi alabilmesi için telefon numarası ya da internet adresi tahsis edilerek kamuoyuna duyurulacak.
* Karayolu Taşıma Yönetmeliğinin 17’nci maddesine göre, ticari taşıtın
ilk başvuru ve faaliyet süresince 8 yaşından büyük olmaması gerekGüvenli yolcu
mektedir.
taşımacılığı ile ilgili * 1618 sayılı Seyahat Acenteleri Birliği Kanununa bağlı Seyahat Acen- İçişleri Bakanlığıolarak dikkat
nın 26 Nisan
teleri Yönetmeliğinin 38 nci maddesinde yolcu istiap haddi yirmi iki
edilmesi gereken kişiden fazla kapasiteli transfer ve turlarda kullanılacak taşıma araçla2007 Tarih ve
hususlar genelge- rında; havalandırma, ısıtma ve soğutma tesisinin bulunması, her on 2007/41 Numaralı
de ayrıntılı olarak beş koltuk için bir adet yangın söndürme cihazının mevcut olması,
Genelgesi.
belirtilmiştir.
zorunlu mali mesuliyet ve koltuk sigortasının yanı sıra her yıl belirlenecek tutarda yolcunun kazalarda zarar görmelerine karşı ferdi kaza
sigortası yaptırılması gibi özel şartların yapılan kontrollerde dikkate
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
179
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
alınması gerekmektedir.
* Ayrıca bütün yolcu ve yük taşıma araçlarının; takoğraflarının, fazla
yolcu olup olmadığının, şoförlerin alkol durumlarının, yetki belgeleri ile
sözleşmelerinin, zorunlu mali mesuliyet ve zorunlu ferdi kaza sigortaları, şoförlerin sürücü belgelerinin, araç fenni muayene durumunun,
zorunlu malzeme ve gereçlerin (YSC, ilk yardım çantası, zincir, takoz,
çekme halatı vb.) ve araçların teknik kontrollerinin (fren donanımı, ışık
donanımı, lastik vb.) titizlikle yapılması önem arz etmektedir.
Araç muayenesi
konusunda trafik
zabıtasının bir
kısım yetki ve
sorumlulukları
bulunmaktadır.
* Araçlar cinslerine, kullanma amaç ve şekillerine uygun olarak periyodik muayeneye tabidir. Buna göre;
- Hususi otomobiller ile bunların her türlü römorkları ilk üç yaş sonunda
ve devamında her iki yılda bir,
- Resmi otomobiller ile bunların her türlü römorkları ilk iki yaş sonunda
ve devamında yılda bir,
- Lastik tekerlekli traktörler ile bunların her türlü römorkları ilk üç yaş
sonunda ve devamında üç yılda bir,
- İki veya üç tekerlekli araçlar ve bunların her türlü römorkları, ilk üç
Araç Muayene
yaş sonunda ve devamında iki yılda bir,
İstasyonlarının
- Diğer bütün motorlu araçlar ile bunların her türlü römorkları ilk bir yaş Açılması, İşletilsonunda ve devamında yılda bir kez periyodik muayeneye tabi tutulmesi ve Araç
malıdır.
Muayenesi Hak* Askeri araçlar ile iş makinesi türünden araçların muayeneleri, tescilini kında Yönetmeligerçekleştiren kuruluşlarca yapılmalıdır.
ğin 8 ve 14’üncü
* Muayene süresi dolmasa bile kazaya karışması sonucu yetkili zabıtaMaddeleri (23
ca muayenesi gerekli görülenler ile üzerinde değişiklik yapılan araçla- Eylül 2004 Tarih
rın ayrıca özel muayeneye tabi tutulması gerekmektedir.
ve 25592 sayılı
* Karayoluna çıkmış olan araçların, teknik şartlara uyup uymadığı trafik Resmi Gazete).
zabıtasınca kontrol edilerek uygunsuzluğu tespit edilen araçların her
an muayene istasyonlarına sevk edilmek suretiyle muayeneleri yaptırılmalıdır. Bu durumda trafik zabıtasınca “Uygunsuzluk Tespit Tutanağı” tanzim edilmeli ve bu tutanak olmaksızın muayene istasyonuna
sevk yapılmamalıdır.
* Yetkililerce aracın; can ve mal emniyeti ile trafik güvenliği açısından
tehlikeli olacak derecede kusurlarının/eksikliklerinin tespiti halinde
muayenesi onaylanmamalı ve bu tür araçlar için trafikten men tutanağı
düzenlenerek durum trafik zabıtasına bildirilmelidir.
LPG’li araçların
denetimi ve kapalı
otoparklara alınmaması hususunda İçişleri Bakanlığınca genelge
tamim edilmiştir.
LPG dönüşümleri tescil belgelerine işlenecek ve LPG’li araçların kapalı
otoparklara girişlerine mani olunacaktır.
İçişleri Bakanlığı* LPG dönüşümlerinin tescil belgelerine işlenmemesi halinde 2918
nın LPG’li Araçlasayılı Karayolu Trafik Kanunu 32’nci maddesi gereğince işlem yapıların Denetimi
caktır.
Konulu 06 Şubat
* Ayrıca LPG’li araçların kapalı otoparklara alınmaması hususunda
2007 Tarihli
Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik, Otopark YöGenel Tebliğ.
netmeliği, Otopark Yönetmeliği Hakkında Genel Tebliğ hükümleri
doğrultusunda ilgili belediyelerce denetimler yapılacaktır.
* Bolu Dağı geçişi, Gerede-Ilgaz-Merzifon güzergâhı gibi yoğun kar
yağışı, buzlanma ve heyelan gibi durumlarda iller arasında koordinasyon sağlanarak, tır türündeki araçlar ile gerek görülmesi halinde ağır
Kış mevsiminde tonajlı diğer araçlar, uygun yerlerde kısa sürelerle trafik akımı, hava ve İçişleri Bakanlığıalınacak trafik
nın Kış Mevsiyol şartları normale dönünceye kadar bekletilecek, bu süre içerisinde
tedbirleri konuminde Alınacak
terminallerden çıkış yapacak otobüslerin hareketlerine izin verilmeyecek,
sunda İçişleri
Trafik Tedbirleri
* Zincir takılması gereken kesimlere gelinmeden önce tespit edilmiş
Bakanlığınca
Konulu 06 Şubat
bölgelerde işaretlemeleri yapılmış, alt yapısı oluşturulmuş yerlerde
genel tebliğ tamim
2007 Tarihli
bütün araçlar durdurularak zincir taktırılması sağlanacak, zincirsiz
edilmiştir.
Genel Tebliğ.
araçların seyrine müsaade edilmeyecek ve yakını gösteren ışıklarını
180
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
yakmaları konusunda uyarılacaktır.
2559 SAYILI POLİS VAZİFE VE SELAHİYET KANUNU, 2803 SAYILI JANDARMA TEŞKİLAT GÖREV VE
YETKİLERİ KANUNU İLE KOLLUĞUN ZOR VE SİLAH
KULLANMA YETKİLERİ İLE DİGER KANUNLARDAN
DOGAN YETKİ VE SORUMLULUKLARI
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
* Karakol, karakol nöbetçisi, devriye, nakliyat muhafazası veya asayişi
temin hizmetlerinden birini yaparken müessir bir fiil ile taarruza uğranıldığı veya müessir bir fiil veya tehlikeli bir tehdit ile bu hizmetlerin
yapılmasına mukavemet edildiği takdirde bu taarruz ve mukavemetleri
gidermek,
* Muvakkaten yakalanan bir şahsın veyahut muhafaza ve şevki kendisine tevdi edilmiş olan bir tutuklunun veya hükümlünün kaçması veya
kaçmaya teşebbüs etmesi ve verilecek “DUR” emrini dinlemediği
görüldüğünde, başka türlü ele geçirilmesi kabil olmadığı takdirde tutuklu ve hükümlüyü etkisiz hale getirmek,
* Kendi muhafazasına tevdi edilmiş olan insan ve her türlü eşyaya
karşı vukuu bulan taarruzu defetmek,
* Ceza infaz kurumlarıyla tutukevlerinden kaçma girişiminde bulunan,
tutuklu ve hükümlüler tekrarlanan “DUR” emrine itaat etmeyerek girişimlerini sürdürürlerse kaçmalarını önlemek için; topluca fiili saldırıya
Jandarma silah
kalkışırlarsa, saldırılarını savuşturup ele geçirmek ve nefsini müdafaa
kullanma yetkisini
etmek maksadıyla silah kullanma yetkisi bulunmaktadır.
birden fazla kanundan almakta- * Jandarmanın, kendisine verilen görevlerin ifası sırasında hizmet
özelliğine uygun, görevin gereği olarak kanunlarda öngörülen silah
dır.
kullanma yetkisine sahip olduğu hükmüne amirdir.
* Sanık veya hükümlünün teslim olması için yapılan “teslim ol” ihtarından sonra, Polis ve Jandarmaya karşı silah kullanma teşebbüsüne
halen devam etmeleri durumunda ise ihtara lüzum olmaksızın, nefsini
müdafaa etmek için silah kullanabilmektedir.
* Gümrük kanunu gereğince belirlenen kapı ve yollardan başka yerlerden gümrük bölgesine girmek, çıkmak veya geçmek isteyen kişiye
“DUR” uyarısında bulunulmasına rağmen bu uyarıya uyulmaması
halinde havaya ateş edilmek suretiyle uyarının tekrar edilmesi gerekmektedir. Ancak şüphelinin silahla karşılığa yeltenmesi ve sair surette
meşru müdafaa durumuna düşülmesi halinde, yetkili memurlarca
saldırıyı etkisiz kılacak oranda doğrudan hedefe ateş edilebilmektedir.
Memurların silah kullanmalarından dolayı haklarında soruşturma ve
kovuşturma açılması halinde, bağlı bulunulan kurum tarafından ücreti
ödenmek suretiyle avukat sağlanması gerekmektedir.
Kolluğun zor ve
silah kullanma
yetkisi kanunla
yeniden düzenlenmiştir.
YASAL MEVZUAT
211 Sayılı TSK iç
Hizmet Kanun’un
87’nci,
2803 Sayılı
J.Teşkilat, Görev
ve Yetkileri Kanunu’nun 11 ve
39’uncu,
1481 Sayılı Asayişe Müessir Bazı
Fiillerin Önlenmesi Hakkında
Kanunu’nun 2’nci
Maddeleri.
5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun
22’nci Maddesi.
* Kolluk, görevini yaparken direnişle karşılaşması halinde, bu direnişi 5681 Sayılı Polis
kırmak amacıyla ve kıracak ölçüde zor kullanmaya yetkilidir.
Vazife ve Salahi* Zor kullanma yetkisi kapsamında, direnmenin mahiyetine ve derece- yet Kanununda
sine göre ve direnenleri etkisiz hale getirecek şekilde kademeli olarak Değişiklik Yapılartan nispette bedeni kuvvet, maddi güç ve kanuni şartları gerçekleştimasına Dair
ğinde silah kullanılabilir.
Kanunu’nun
- Bedeni kuvvet; kolluğun direnen kişilere karşı veya eşya üzerinde 4’üncü Maddesi
(2559 Sayılı
doğrudan doğruya kullandığı bedeni gücü,
- Maddi güç; kolluğa direnen kişilere karşı veya eşya üzerinde bedeni PVSK’nun 16’ncı
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
181
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
kuvvetin dışında kullandığı kelepçe, cop, basınçlı su, göz yaşartıcı
gazlar veya tozlar, fiziki engeller, köpekler ve atlar ile sair hizmet araçlarını, ifade
etmektedir. Zor kullanmadan önce, ilgililere direnmeye devam etmeleri
halinde doğrudan doğruya zor kullanılacağı ihtarı yapılmalıdır. Ancak,
direnmenin mahiyeti ve derecesi göz önünde bulundurularak, ihtar
yapılmadan da zor kullanılabilmektedir.
* Kolluk, zor kullanma yetkisi kapsamında direnmeyi etkisiz kılmak
amacıyla kullanacağı araç ve gereç ile kullanacağı zorun derecesini
kendisi takdir ve tayin edebilmektedir. Ancak, toplu kuvvet olarak
müdahale edilen durumlarda, zor kullanmanın derecesi ile kullanılacak
araç ve gereçler müdahale eden kuvvetin amiri tarafından tayin ve
tespit edilmelidir.
* Kolluk, kendisine veya başkasına yönelik bir saldırı karşısında, zor
kullanmaya ilişkin koşullara bağlı kalmaksızın, 5237 sayılı TCK’nin meşru
savunmaya ilişkin hükümleri çerçevesinde savunmada bulunabilir.
Kolluk;
- Meşru savunma hakkının kullanılması kapsamında,
- Bedeni kuvvet ve maddi güç kullanarak etkisiz hale getiremediği
direniş karşısında, bu direnişi kırmak amacıyla ve kıracak ölçüde,
- Hakkında tutuklama, gözaltına alma, zorla getirme kararı veya yakalama emri verilmiş olan kişilerin ya da suçüstü halinde şüphelinin
yakalanmasını sağlamak amacıyla ve sağlayacak ölçüde silah kullanmaya yetkilidir.
* Kolluk, hakkında tutuklama, gözaltına alma, zorla getirme kararı veya
yakalama emri verilmiş olan kişilerin ya da suçüstü halinde, silah kullanmadan önce kişiye duyabileceği şekilde “DUR” çağrısında bulunur.
Kişinin bu çağrıya uymayarak kaçmaya devam etmesi halinde, önce
uyarı amacıyla silahla ateş edilebilir. Buna rağmen kaçmakta ısrar
etmesi dolayısıyla ele geçirilmesinin mümkün olmaması halinde ise
kişinin yakalanmasını sağlamak amacıyla ve sağlayacak ölçüde silahla
ateş edilebilir.
* Kolluk, direnişi kırmak ya da yakalamak amacıyla zor veya silah
kullanma yetkisini kullanırken, kendisine karşı silahla saldırıya teşebbüs edilmesi halinde, silahla saldırıya teşebbüs eden kişiye karşı
saldırı tehlikesini etkisiz kılacak ölçüde duraksamadan silahla ateş
edebilir.
Maddesi).
TSK personeline
görevlerinde
kullanılmak üzere
bedeli mukabil zati
demirbaş tabanca
satışı ile ilgili
yönetmelik ihdas
edilmiştir.
TSK Personeline
Görevlerinde
6136 Sayılı yasanın EK-8’inci maddesi kapsamında çıkarılan yönetmeKullanılmak
lik gereğince TSK personeline satılacak tabanca yıllık olarak verilecek
Üzere Bedeli
mermi, tabancaların bakım onarımı, kayıt ve ruhsat işlemleri yönetmeMukabil Zati
likte belirtilmiştir. (08.05.2001 tarih 24396 sayılı Resmi Gazete)
Demirbaş Tabanca Satışına Dair
Yönetmelik.
Jandarma’ya 2803
sayılı kanun haricinde; 3201 Emniyet Teşkilatı Kanunu ve 5442 İl
İdaresi Kanunu da
emniyet ve asayiş
hizmetlerinin
yürütülmesinde
görev ve yetki
vermektedir.
* Memleketin umumi emniyet ve asayiş işlerinden İçişleri Bakanlığı
sorumludur. Emniyet ve asayiş işleri; kendi kanunları dâhilinde hareket
eden Em.Gn.Md.lüğü ile J.Gn.K.lığı ve gerektiğinde diğer bütün zabıta
teşkilatı vasıtasıyla ifa ve lüzum halinde Ordu Kuvvetlerinden istifade
ile yerine getirilmektedir.
* Umumi zabıta; Polis ve Jandarmadır. Jandarma ve hususi zabıta
teşkilatı kendi kanunlarına ve Emniyet teşkilatı bu kanun hükümlerine
tabiidir.
* Vali İl sınırları içinde bulunan genel ve özel bütün kolluk kuvvet ve
teşkilatının amiridir.
3201 Sayılı Emniyet teşkilatı
Kanununun 1 ve
3 ncü maddesi
5442 Sayılı Kanunu’nun 11’inci
Maddesi.
182
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
* Bütün Türkiye’de her gün saat (11.00)’de emniyet ve asayiş toplantılarının aksatılmadan yapılması zorunludur. Uygulamada emniyet ve
asayiş toplantılarının düzenli olarak yapılmadığı, toplantı yapılmış gibi
tutanak düzenlendiği ve bu konuda gerekli hassasiyetin gösterilmediği
İçişleri Bakanlığıdeğerlendirilmektedir.
Emniyet ve asayiş
nın Emniyet ve
Emniyet ve asayişten birinci derecede sorumlu olan Mülki İdare Amirletoplantıları ile ilgili
Asayiş Toplantılarinin, emniyet ve jandarma kuvvetleri arasındaki birlik ve koordinasyogenelge yayımrı. Konulu ve 09
nu sağlamada önemli bir yer tutan emniyet ve asayiş toplantılarını
lanmıştır.
Mart 2005 Tarihli
zamanında ve aksatmadan yapmaları: söz konusu asayiş olaylarını
Genelgesi
güvenlik güçlerimizin üst amirleriyle birlikte değerlendirerek, çözüm
önerileri üretmeleri ve süratle gereken tedbirleri almaları, olayların
kamuoyunu tedirgin etmeden çözüme kavuşturulması açısından büyük
önem arz etmektedir.
İçişleri BakanlığıGüvenlik hizmetlerinin sunulmasında da engelli vatandaşlarımızın ve
nın 03.01.2011
yakınlarının içinde bulunduğu koşulların göz önünde bulundurulması
tarih ve
gerekmektedir. Engellilere, kamu hizmetlerinde gerekli özen ve önemin
Engellilere yönelik
B.05.1.EGM.0.11.
gösterilmesi, günümüzde modern bir anlayış olarak kabul edilmektedir.
güvenlik hizmetle45209 Sayılı
Bu açıdan, engellilere yönelik güvenlik hizmetlerinin farklı açılardan
rinde kolaylaştır2011/1 Numaralı
değerlendirilmesi ve sunulacak hizmetlerin verilmesinde dikkate alınmaya gidilmiştir.
Engellilere Yönelik
ması, modern yaşamın öncelikleri arasında yer almaktadır. Engellilerin
Güvenlik Hizmetişlemlerinin hızlandırılması, yaşamlarının kolaylaştırılması, şefkat
leri Konulu Genelgösterilmesi, yardımcı olunması esaslarını kapsamaktadır.
ge
Jandarma; PVS
Kanununda yazılı
vazifeleri de yapmaya yetkili ve
görevli kılınmıştır.
Polis teşkilatı bulunmayan yerlerde; İl, İlçe ve J. Karakol Komutanları
Polis Vazife ve Salahiyet Kanununda yazılı vazifeleri yapmaya yetkili
kılınmıştır.
2559 Sayılı PVS
Kanunu’nun
25’inci Maddesi.
* Yönetmelikte, Jandarma ve polisin vazife sahaları; belediye hudutları
dâhilinde polis, haricinde kalan bölgede ise Jandarma olarak belirlenmiştir.
* İl ve İlçelerde emniyet ve asayişten doğrudan doğruya Vali ve Kay- Emniyet ve AsaEmniyet ve asayiş makamlar sorumludur. Bunların icra vasıtaları; Jandarma Komutanları
yiş İşlerinde İl,
işlerinde, İl, İlçe ve ve Emniyet Müdür/Amirleridir.
İlçe ve BucaklarBucaklardaki
daki Jandarma ve
* Her gün saat 11.00’de emniyet ve asayiş saatinde mülki amir başkanJandarma ve
Emniyet Ödevlelığında toplantı yapılmalı, 24 saat süre içerisindeki bütün vukuatlar,
Emniyet ödevleririnin Yapılması ve
elde edilen haberler, alınan ve alınması gereken tedbirler ile teklifler bu
nin yapılması ve
Yetkilerinin Kullatoplantıda izah edilmelidir.
yetkilerinin kullanılması Suretini
nılması suretini ve * Bir İl dâhilinde emniyet ve asayişin muhafazası için Jandarma ve ve Aralarındaki
Emniyet
ve
diğer
hususi
zabıta
kuvvetlerini
kullanmak
ve
bu
kuvvetlerin
aralarındaki müMünasebetleri
nasebetleri belirt- birbirine yardımını temin etmek, İlin bir İlçesinde zuhur edip takibat ve Gösterir Yönetmek üzere yönet- harekâtı gerektiren olaya karşı o ilçenin Jandarma kuvveti kâfi gelmezmelik.
melik ihdas edil- se ilin mücavir ilçesinden yardımcı kuvvet tahsisinin Jandarma Komu- (15.07.1961 gün
tanının teklifi göz önünde tutularak Valinin onayıyla gerçekleştirilmesi ve 10855 sayılı
miştir.
gerekmektedir.
Resmi Gazete)
* İki ve daha ziyade illerde alınması gereken müşterek tedbir ve tertipler, İl Valilerince yapılacak koordinasyon neticesinde, karara bağlanarak tatbik edilmeli ve İçişleri Bakanlığına bilgi verilmelidir.
Çarşı ve mahalle
bekçilerinin amirleri sorumluluk
sahasına göre İlçe
Emniyet Amirleri/
Jandarma Komutanlarıdır.
* Çarşı ve mahalle bekçi teşkilatı, en büyük mülki amirin emrinde,
genel zabıtaya yardımcı, silahlı bir kuruluştur.
772 Sayılı Çarşı
* Emniyet teşkilatı bulunan yerlerdeki bekçi kuruluşlarının mesleki ve Mahalle Bekçiamiri, polisin ilçedeki en büyük amiridir. Jandarma’nın görev alanında leri Kanunu’nun
2’nci Maddesi
bulunan belediye sınırları içindeki bekçi kuruluşlarının mesleki amiri ise
İlçe J.Komutanıdır.
Eskort, Koruma ve * Trafik Ekiplerince istekleri halinde eskort hizmeti verilmesi gereken Başbakanlığın 16
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
183
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Yol Emniyet Tedbirleri Başbakanlığın yönetmeliği ve
ilgili yönergeler
gereğince yürütülmektedir.
zevat; Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Başbakan, Gnkur. Bşk. Ana
Muhalefet Partisi Başkanı, Anayasa Mahkemesi Başkanı, Yargıtay
Birinci Başkanı, Danıştay Başkanı, Eski Cumhurbaşkanı ve Başbakanlar, Bakanlar Kurulu Üyeleri, Kuvvet Komutanları, Org./Oramiraller,
Sayıştay Başkanı, Yargıtay Başsavcısı, Danıştay Başsavcısı, Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanı ve Dışişleri veya ilgili Bakanlıkların talepleri halinde ülkemize herhangi bir amaçla gelen yabancı devlet başkanı
ile yabancı devlet temsilcileridir.
* Jandarma sorumluluğundaki yollarda, anılan personelin istekleri
halinde Jandarma Trafik Timleri ile eskort hizmetinin verilmesi gerekmektedir.
* Korunması yapılacak devlet büyükleri kavramı; Cumhurbaşkanı,
TBMM Başkanı, Başbakan, Gnkur. Bşk. ile bunların görevden ayrılmış
ve emekli olmuş olanları şeklinde kanun ve yönetmelikte tanımlanmıştır.
* Bu kapsamdaki personelin korunması, Garnizon Komutanlıkları,
Valilikler, İl J.K.lıkları ve İl Emn.Md.lükleri tarafından müştereken sağlanmaktadır. Korunmaya alınmış olan şahısların; bulunduğu garnizondan başka bir garnizona gitmesi durumunda, seyahat tarihi, intikal
aracı, kalacağı yer ve süre 48 saat öncesinden korumayı sağlayacak
makama bildirmesi gerekmektedir.
* Korunan şahsın geçici bir süre başka bir garnizona gittiği takdirde
dönünceye kadar konut koruma tedbirleri kaldırılmaktadır. İl ve İlçe
J.K.lıklarınca, re’sen veya müracaatları halinde koruma altına alınan
emekli personelin seyahatlerinde gerekli emniyet tedbirleri alınmakta;
ancak, sorumluluk bölgesine girişlerde karşılama, refakat, eskort ve
uğurlama gibi faaliyetlerde bulunulmamaktadır.
* Jandarma sorumluluğundaki yollarda ilgili kanun, yönerge ve yönetmelik esaslarında belirtilen kişilere istekleri halinde Jandarma Trafik
Timleri ile eskort hizmetleri verilmektedir. Eskort yönergesi kapsamı
dışındaki önemli şahsiyetlere eskort tahsis edilmemekte, ancak başka
garnizona gelmeleri halinde asayiş araçlarından istifade ile koruma ve
eskort desteğinde bulunulmaktadır.
Eylül 1995 Tarihli
Koruma Hizmetleri Yönetmeliği
(MY:119-2B,
J.Gn. K.lığının 28
Şubat 2005 gün
ve HRK.3584-0805/Asyş. D.Kor.
Hiz. Ş.(67189)
Sayılı “Devamlı
Emri” ve J.Gn.
K.lığının 01 Aralık
2006 gün ve
HRK.2060-16206/Asyş. D.Trf.
Ş.(377941) Sayılı
Mesaj Emri.
Petrol boru hatlarının ilave güvenlik
ihtiyaçlarının; ilgili
kuruluş tarafından
bedelinin ödenmesi şartıyla
kolluk tarafından
karşılanması
gerekmektedir.
Bir transit petrol boru hattı projesi ile ilgili olarak; inşaat işlemi tamamlandıktan sonra, bu Kanun kapsamında yer alan proje faaliyetlerinin
4586 Sayılı Petrosöz konusu olduğu bölge içindeki tüm arazi ve tesislerin emniyet ve
lün Boru Hatları
güvenliğinin 2495 sayılı Yasa hükümlerine göre sağlanması gerekmekile Transit Geçişitedir. Boru hattı ve tesislerin ilave güvenlik ihtiyacının ise, gerekli bina,
ne dair Kanun’un
tesis, malzeme, araç, teçhizat vb bedeli ilgili kamu kurumu tarafından
6’ncı Maddesi.
karşılanmak suretiyle devletin ilgili güvenlik kuvvetince sağlanması
gerekmektedir.
Petrol Piyasası ve
LPG (Sıvılaştırılmış Petrol Gazları)
piyasasında yapılacak denetim
konusunda Jandarma’ya yetkisi
verilmiştir.
İçişleri Bakanlığı (Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik K.lığı) ile
Enerji Piyasalarını Denetleme Kurumu arasında “Petrol Piyasası ve
Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasasında Yapılacak Denetimlere
İlişkin Protokol” imzalanarak, bakanlık adına Jandarma’dan görevlendirilecek personele denetçi yetkisi verilmiştir. (İçişleri Bakanlığı ve EPDK
arasında imzalanan 14 Haziran 2006 günlü Petrol Piyasası ve Sıvılaştırılmış Petrol Gazları Piyasasında Yapılacak Denetimlere İlişkin Protokolü)
5307 Sayılı Sıvılaştırılmış Petrol
Gazları (LPG)
Piyasası Kanunu
ve Elektrik Piyasası Kanununda
Değişiklik Yapılmasına Dair 02
Mart 2005 tarihli
Kanun.
Kamu kurum ve
kuruluşlarınca
toplu akaryakıt
alımını müteakip
akaryakıtın depoya teslimi esna-
* Kamu kurum ve kuruluşları tarafından toplu akaryakıt alımını müteakip akaryakıtın depoya teslimi esnasında yetkili personel tarafından
“Ulusal Marker Kontrolü” yapılması gerekmektedir.
* Düzenlenecek ihale şartnamelerine satın alınacak akaryakıtın ulusal
marker kontrolü yapılması zorunluluğu ilave edilecek ve firmalara
ödeme yapılmadan önce ulusal marker kontrolünün yapıldığına dair
Başbakanlığın 15
Ekim 2007 tarihli
ve 2007/25 sayılı
“Ulusal Marker
Uygulaması” ve
Maliye Bakanlığı-
184
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınsında Ulusal
Marker kontrolü
yaptırılmalıdır.
lanamaz.
belge aranacaktır.
nın 18 Ekim 2007
* Söz konusu kontroller için J.Gn. K.lığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, tarihli ve B.07.Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik K.lığı merkez veya taşra 0.MGM.0. 20/650
(17574) sayılı
teşkilatlarına başvurulacaktır.
Genelgeleri.
Yurt içi ve yurt dışı
kaynaklardan
temin edilen petrolün güvenli ve
Lisansa tabi olacak usul ve esaslar, lisans sahiplerinin hak ve yükümlü5015 Sayılı Petrol
ekonomik olarak lükleri, fiyat oluşumu, idari para cezaları, kontrol vs. hususlar kanunla
Piyasası Kanunu.
kullanıcılara su- belirlenmiştir.
numu hususunda
kanun ihdas edilmiştir.
442 Sayılı Köy
Kanununa 70 nci
maddesine dayanılarak Köy Korucuları Yönetmeliği
ihdas edilmiştir.
Köy korucuların işe alınması, görev alanlarının belirlenmesi, görevleri,
sorumlulukları, eğitimleri ve işten çıkarılmaları ve diğer özlük hakları ile
ilgili esas ve usuller yönetmelikte belirlenmiştir.(01.07.2000 tarih 24096
sayılı Resmi Gazete).
Köy Korucuları
Yönetmeliği.
Haksız mal edinmeyi önlemek maksadıyla, göreve giriş için gerekli
belgelerle, Bakanlar Kurulu üyeliğine atanma durumunda ve mal varlığında önemli bir değişiklik olduğunda bir ay içerisinde mal bildiriminde
bulunulması zorunludur. Aksine aykırı tutum ve davranışların ilgili
kanunun üçüncü bölümünde belirtilen hükümlere göre cezalandırılması
gerekmektedir.
3628 Sayılı Mal
Bildiriminde
Bulunulması,
Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Kanun’un 1, 5,
6 ve 10’uncu
Maddeleri ile
Yönetmeliğin İlgili
Hükümleri.
* Kıyı çizgisi; deniz, tabi ve suni göl ve akarsularda, taşkın durumları
dışında suyun karaya değdiği noktaların birleşmesinden oluşan çizgiyi,
* Kıyı kenar çizgisi, deniz, tabi ve suni göl ve akarsuların, kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturduğu kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık vb. alanların doğal sınırı olup, kıyı
çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasında kalan alana kıyı denmektedir.
Kıyı çizgisi ile kıyı * Kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde yatay olarak en az 100
kenar çizgisi
metre genişliğindeki alana sahil şeridi adı verilmektedir.
arasında kalan
* Kıyılar devletin hüküm ve tasarrufu altında olup, herkesin eşit ve
alanda uygulana- serbest olarak yararlanmasına açıktır. Kıyılara moloz, toprak, cüruf,
cak usul ve esas- çöp gibi kirletici etkisi olan atık ve artıklar dökülmesi, kıyılarda kıyıyı
lar kanunla belir- değiştirecek boyutta kazı yapılması kum, çakıl vs. alınması veya çekillenmiştir.
mesi ve kıyılarda duvar, çit, parmaklık, tel örgü, hendek vb. engeller
oluşturulması yasaktır.
* Kanun kapsamındaki uygulamaların kontrolü; belediye ve mücavir alan
sınırları içerisinde belediye, dışında ise Valilik tarafından yürütülmektedir.
Kanun kapsamında kalan alanlarda ruhsatsız yapılar ile ruhsat ve eklerine aykırı inşaatlar hakkında 3194 Sayılı İmar Kanununun ilgili hükümleri
uygulanmaktadır. (03.08.1990 tarih 20594 sayılı Resmi Gazete)
3621 Sayılı Kıyı
Kanunu ve Kıyı
Kanunu’nun
Uygulanmasına
Dair Yönetmelik.
Kamu görevlileri,
Bakanlar Kurulu
üyeleri, genel ve
katma bütçeli
daireler ile kamu
hizmeti gören
kurum ve kuruluşlardan aylık, ücret
ve ödenek almak
suretiyle hizmet
yürüten kişilerin
mal bildiriminde
bulunması gerekmektedir.
Deniz kıyılarına
iskele, rıhtım,
kızak, kayıkhane,
Deniz kıyılarında iskele, rıhtım, kızak, kayıkhane, tamirhane, fabrika, 618 Sayılı Limanlar Kanunu.
gazino, depo ve mağaza ile umumi deniz hamamları yapılması için
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
185
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
tamirhane, fabrika, Liman Müdürlüğünden resmi izin alınması gerekmektedir.
gazino vb. inşaat- Ayrıca Liman Müdürlüğünün yasak ettiği yerlere pasekül, moloz, sofra
lar yapılması
ve süprüntü türü maddelerin atılması yasaktır.
Liman Müdürlüğünün iznine tabidir.
* Kıyılarda, kıyıyı değiştirecek boyutta kazı yapılması, kum, çakıl vesaire alınması yasak kapsamında olup, aykırı davranışlar kıyı kanunun 15
nci maddesinde belirtilmiş olan cezai müeyyidenin uygulanmasını
gerektirmektedir.
* Jandarma sorumluluk alanındaki ruhsatlı ocakların denetim ve kontTaş, kum ve çakıl rolünün Milli Emlak ve Özel İdare Müdürlükleri ile kolluk personelinden
ocaklarının faali- oluşan heyet marifetiyle yapılması gerekmektedir.
yetlerinin denetim
* Kullanım hakkına sahip olduğu veya sahibinden izin almasına rağve kontrolü ile
men ruhsat almadan ticari amaçla taş ocağı açıp üretenler ile kamuya İlgili mevzuat sol
hukuka aykırı
ait arazide izinsiz taş, kum ve çakıl ocağı açıp üretime geçenler veya taraftaki sütunda
durumlarda suç
aletlerine el koyma ruhsat alınan arazinin dışından malzeme alanların faaliyetlerinin durdubelirtilmiştir.
konusunda Genel rularak, çıkarılan malzeme ile suç aletlerine el konulması ve bu işletme
Kolluğun görev ve sahipleri hakkında yasal işlem yapılmak üzere gerekli tutanakların
yetkisi bulunmak- tanzimini müteakip mülki ve adli makam nezdinde girişimde bulunulması gerekmektedir.
tadır.
(3621 Sayılı Kıyı Kanunu’nun 6 ncı ve 15’inci Maddeleri, 3213 Sayılı
Maden Kanunu’nun 2 ve 24’üncü Maddesi, Taş Ocakları Tüzüğünün
1,3,4, 9-17, 26, 29-31’inci Maddeleri, 2872 Sayılı Çevre Kanun’un
10’uncu Maddesi ile Çevresel Etki Değerlendirme Yönetmeliği’nin 6’ncı
Maddesi.)
* Hükümlü ve tutuklular ile ceza infaz kurumu ve tutukevlerinde görevli
personelin giydirilmesi, hükümlü ve tutukların yatırılması, ısıtılması,
temizliğin sağlanması, okutulması, eğitilmesi, meslek ve zanaat sahibi
yapılması ve çalıştırılması kanunda açıkça belirtilmiştir. Kanunun 8 nci
maddesinde hapishane müdür ve memurlarının silah kullanma yetkileri
açıkça belirtilmiştir. Buna göre;
Hapishane ve
TCK’nin 24 ve 25 nci maddelerinde yazılı mecburiyetlerin vukuu bulması,
tevkifhanelerin
Mahkûmların toplu olarak hücum teşebbüsünde bulunmaları, memurla- 1721 Sayılı Haidaresi müstakil bir
ra veya kendilerine nezaretle muvazzaf bulunanları yakalayarak onlara pishane ve Tevkanunla düzenmukavemet veya onları bir hususun yapmaları veya yapmamalarına
kifhanelerin
lenmiş olup, yasa
cebredilmesi,
İdaresi Hakkın da
Ceza Müdür ve
ki Kanunu’nun
Memurlarına silah Firar teşebbüsünde bulunan mahpusun yakalanması esnasında fiilen
8’inci Maddesi.
veya
tehlikeli
bir
surette
mukavemete
devam
edilmesi
veya
mükerreren
kullanma yetkisi
dur emrine itaat edilmeyerek firar teşebbüsünden vazgeçilmemesi
vermektedir.
durumunda ateşli silah kullanılabilir.
* Ateşli silah; diğer silahlarla maksadın temini kabul olmadığı takdirde
kullanılmalı, ateşli silah kullanılması lüzumunun mutlak surette müdür
ve bulunmadığı zamanlarda müfettiş tarafından tayin edilmesi gerekmektedir. İzin alınması mümkün olmayan fevkalade hallerde de müsaadesiz olarak da silah kullanılabilmektedir.
Ceza infaz kurumları ile ilgili olarak
izleme kurulları
oluşturulmuştur.
Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinin yönetim, işleyiş ve uygulamala- 4681 Sayılı Ceza
rını yerinde görmek, incelemek, bilgi almak ve tespitleri rapor haline İnfaz Kurumları
getirerek yetkili ve ilgili mercilere sunmak üzere ceza infaz kurumları ve
ve Tutukevleri
tutukevleri izleme kurulları oluşturulmuştur.
İzleme Kurulları
Ceza infaz kurumu veya tutukevi olan her adli yargı adalet komisyo- Kanunu ve Yönetmeliği.
nunca bir izleme kurulu ihdas edilmektedir.
Ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde bulunan hükümlü ve tutuklular
hakkında yapılan
İnfaz hâkimliği Asliye Ceza Mahkemeleri nezdinde kurulmakta, kurul4675 Sayılı İnfaz
duğu yer ağır ceza veya asliye ceza mahkemesinin yargı çevresi ile
Hâkimliği Kanusınırlı bulunmaktadır.
nu.
Hükümlü ve tutukluların; ceza evine kabul edilmeleri, ısıtılmaları, giydi-
186
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
işlemler ile şikâyet- rilmeleri, beslenmeleri, temizlikleri, izin, sevk, nakil ve tahliyeleri, disipleri incelemek
lin tedbirleri gibi şikâyetleri inceleyerek karara bağlamaktadır.
üzere infaz hâkimliği müessesesi
oluşturulmuştur.
Ceza infaz kurumlarında bulunabilecek eşya ve
maddeler yönetmelikle belirlenmiştir.
Ceza infaz kurumlarında gıda maddeleri, yeme ve içmede kullanılan Ceza İnfaz Kumaddeler, yeme ve içmede kullanılan araç ve gereçler, giyim eşyaları, rumlarında Busüreli ve süresiz yayınlar ile kitaplar, elektrikli eşyalar, müzik aletleri, lundurulabilecek
dini ihtiyaçlar, sağlık ve temizlik malzemeleri ile ilgili ayrıntılı düzenle- Eşya ve Maddeler
me yönetmelik ile belirlenmiştir. (17.06.2005 gün ve 25848 sayılı resmi Hakkındaki Yögazete)
netmelik.
Hükümlü ve tutuklular; eşi, anne, babası, büyük anne ve büyük babası,
çocuğu, torunu, kardeşi, gelini, damadı, kayın biraderi, baldızı, yengesi, eniştesi, görümcesi, kayın validesi, kayın pederi, kayın validesinin
Hükümlü ve
annesi ve babası, kayın pederinin anne ve babası, eşinin başkasından
Hükümlü ve tutuk- olma çocuğu, büyük anne ve büyük babasının anne ve babaları, torun
Tutukluların
luların ziyaret
çocuğu, kardeş çocuğu, amcası, halası, dayısı, teyzesi ve bunların Ziyaret Edilmeleri
edilmelerine dair eşleri ile vasisi ve kayyımıyla görüşebilmektedir.
Hakkında Yönetusul ve esaslar
melik.
Hükümlü ve tutuklular yukarıda sayılanlar dışında kalan üç ziyaretçinin
yönetmelikle
(17.06.2005 gün
açık kimlik ve adresini ceza infaz kurumuna bildirmesi halinde de
düzenlenmiştir.
ve 25848 Sayılı
görüşme yapılabilir.
Resmi Gazete)
Cumhuriyet Savcısının makul sebep bulması halinde yazılı izni ile de
görüşme gerçekleştirilebilir. Yalnız bu hüküm ağırlaştırılmış müebbet
hapis cezası almış hükümlüler için uygulanamamaktadır.
Ceza infaz kurumlarında bulunan
tutuklu ve hükümlüler, Milletvekilleri
ile TBMM İnsan
Hakları İnceleme
Komisyonu Başkan ve üyelerince,
Adalet Bakanlığının yazılı izniyle
ziyaret edilebilmektedir.
* Milletvekilleri ile TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkan
ve üyelerince, yaşam şartlarını yerinde görerek tespitlerde bulunmak,
inceleme yapmak veya hükümlü ve tutuklularla görüşmede bulunmak
maksadıyla, ceza infaz kurumları Adalet Bakanlığının yazılı izni ile
ziyaret edilebilmektedir.
* Yönetmeliğin 26 ve 40’ıncı maddelerindeki değişiklik gereğince,
milletvekilleri ile TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkan ve
üyelerince, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nda yer alan suçlardan tutuklu ve hükümlü olanlar ile 5273 sayılı TCK’nin “Kamu Barışına,
Devletin Güvenliğine, Anayasal Düzen ve Bu Düzenin İşleyişine” karşı
suçlardan hükümlü ve tutuklu olanlar Adalet Bakanlığının yazılı izniyle
ziyaret edilebilmektedir.
Ceza evi iç yönetimi ile dış koruma
hizmetleri ve
tutuklu / hükümlülere verilecek
sağlık hizmetleri
protokolle düzenlenmiştir.
Adalet, İçişleri ve
Adalet, İçişleri ve Sağlık Bakanlıkları arasında düzenlenen protokol
Sağlık Bakanlığı
gereğince; duyarlı geçit kullanılması, personelin, görevlilerin ve ziyaArasında 30 Ekim
retçilerin aranması, açık görüş, ceza evi aramaları, sayımlar, tıbbi
2003 Tarihinde
tedbirler, sağlık kuruluşlarında muayene, sevk, adliyelerde nezarethaİmzalanan Protone yapılması vb. hususlar protokolde ayrıntılı olarak belirtilmiştir.
kol.
İnsan hakları ihlal
iddialarını inceleme heyetinin
kuruluşu, görev ve
işlemleri ile ilgili
usul ve esaslar
hakkında yönetmelik çıkarılmıştır.
İnsan hakları İhlal
İnsan hakları ihlal iddialarını inceleme heyetlerine araştırma konusuna İddialarını İncegöre İçişleri, J.Gn. K.lığı ve Emniyet Genel Md. lüğü temsilcileri de leme Heyetinin
iştirak etmektedir.
Kuruluşu, Görev
ve İşlemleri ile
Heyet ihlal iddialarını yerinde incelemek ve araştırmakla görevli olup,
İlgili Usul ve
başvuruya bağlı olmaksızın re’sen inceleme yapabilmektedir.
Esaslar Hakkında
(15.08.2001 tarih 24490 sayılı Resmi Gazete)
Yönetmelik.
Hükümlü ve
Tutukluların
Ziyaret Edilmeleri
Hakkında Yönetmelikte Değişiklik
Yapılmasına Dair
Yönetmelik.
(22.01.2010 tarih,
27470 sayılı
R.G.)
Barışta güven ve * İç güvenlik ve asayişin korunması veya kaçakçılığın men, takip ve 2330 Sayılı Nakdi
asayişi korumakla tahkiki konularında görevlendirilen Jandarma personeli,
Tazminat ve Aylık
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
187
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
görevli kişilerin
hizmet nedeniyle
maruz kaldıkları
yaralanma veya
hastalık sonucu
ölmeleri veya
sakat kalmaları
halinde nakdi
tazminat ödenmesi gerekmektedir.
* Ceza ve tutukevlerinin iç ve dış güvenliğini sağlamakla görevli buluBağlanması
nan personel,
Hakkında Kanun
* İç güvenlik ve asayişin korunmasında veya kaçakçılığın men, takip ve ve Yönetmeliği.
tahkiki ile ilgili olarak güvenlik kuvvetlerine kendiliğinden yardım olmuş
ve faydalı oldukları yetkililerce tevsik edilmiş şahıslar,
* Devlet güçlerini sindirme amacına yönelik olarak yapılan saldırılara
maruz kalan kamu görevlileri ile saldırıya maruz kalan eş, füru, ana
baba ve kardeşlerin kanun kapsamında nakdi tazminat ve aylık alabilmektedir.
Görevli iken işlemiş olduğu bir
suçtan dolayı
hakkında soruşturma açılan,
yakalama emri
çıkarılan, gözaltına alınan şüpheli
veya sanık sıfatındaki asker kişilerin
avukatlık ücretleri
yönetmelikte
belirtilen esaslar
dâhilinde ödenmektedir.
Karakol, karakol nöbetçisi, devriye, nakliyat muhafazası hizmetleri,
asayiş temin ve koruma hizmetleri ile kaçakçılık men, takip ve tahkiki
için görevlendirilen asker kişiler gerek bu hizmet ve görevlerin ifası
sırasında, gerekse bu görevlerden dolayı silah kullanmak zorunda
kalmaları nedeniyle sanık durumuna düşmeleri halinde isnat edilen
suçla ilgili olarak bir avukata usulüne uygun vekâletname verilmesi
halinde avukatlık ücreti idare tarafından ödenmektedir.
Avukatlık ücretinin ödenebilmesi için; sanık asker kişinin olayın meydana geldiği tarihte görevli bulunduğu komutanlığa müracaat etmesi,
ilgili komutanlıkça konuyla ilgili bilgi ve belgelerle komutanlık görüşünün J.Gn. K.lığı, K.K.K.lığı ve Sahil Güv. K.lığına gönderilmesi müteakip komisyon tarafından ücretin ödenmesi yönünde karar verilmesi
gerekmektedir. (01.07.1992 tarih 21271 sayılı Resmi Gazete)
Memur ve diğer
kamu personelinin
görevleri sebebiyle
işledikleri suçlardan yargılanabilmesi için izin
vermeye yetkili
merciler kanunla
belirlenmiştir.
* Soruşturma için İl ve İlçelerde mülki makam, Başbakanlık ve Bakanlıkların merkez ve bağlı kuruluşlarında görev yapanlar için en üst idare
4483 Sayılı Meamiri soruşturma izni vermeye yetkilidir.
murlar ve Diğer
* Cumhuriyet Başsavcılığı, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin bu
Kamu Görevlilerikanun kapsamına girenlerle ilgili olarak evrakın bir örneğini ilgili manin Yargılanması
kama göndererek soruşturma izni talep etmektedirler.
Hakkında Kanun.
* İzin vermeye yetkili merci ön inceleme neticesinde kanuni işlemi
başlatmakta veya sonuçlandırmaktadır.
Sanık Asker
Kişiler İçin Avukatlık Ücretinin
Ödeme, Usul ve
Esasları Hakkında Yönetmelik.
* Soruşturma için sübut vasıta olarak her türlü basılmış eserlere; Cumhuriyet Savcısı, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kolluk el
koyabilme yetkisine haiz bulunmaktadır.
* Soruşturma veya kovuşturmanın başlatılmış olması şartıyla
25.7.1951 tarihli ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda, Anayasanın 174’üncü maddesinde yer alan inkılâp
Soruşturma ve
kanunlarında, 5237 sayılı Yeni TCK’nin 309 (Anayasa’yı ihlal), 311
kovuşturmanın
(Yasama Organına karşı suç), 318 (Halkı Askerlikten Soğutma), 214
başlatılması şar(Suç İşlemeye Tahrik) , 215 – 218 (Suç ve suçlu övme, Halkı kin ve
tıyla Basın KanuDüşmanlığa tahrik veya aşağılama, Kanunlara uymamaya tahrik) ve
nun 25’inci mad5187 Sayılı Basın
3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7’nci maddesinin ikinci ve
desinde belirtilen
Kanunu’nun
beşinci fıkralarında öngörülen suçlarla ilgili olarak basılmış eserlerin
suçları ihlal ettiği
25’inci Maddesi.
tamamına hâkim kararıyla el konulması gerekmektedir.
tespit edilen basılı
eserlere kolluğun * Hangi dilde olursa olsun Türkiye dışında basılan süreli veya süresiz
el koyma yetkisi yayın ve gazetelerin yukarıda belirtilen suçları içerdiklerine dair kuvvetli
delil bulunması halinde, bunların Türkiye’de dağıtılması veya satışa
bulunmaktadır.
sunulması, Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine sulh ceza hâkiminin kararı ile yasaklanabilmektedir. Gecikmesinde sakınca bulunan
hallerde Cumhuriyet Başsavcılığının kararı yeterli olup, bu kararın en
geç 24 saat içinde hâkimin onayına sunulması gerekmektedir.
Yukarıdaki belirtilen yasaklanmış yayın veya gazeteleri bilerek dağıtanlar veya satışa sunanlar bu yayınlar yoluyla işlenen suçlardan eser
188
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
sahibi gibi sorumlu tutulmalıdırlar.
Basın Kartı taşıyanlara görevli
olmaları halinde
trafik görevlilerince
gerekli kolaylık
sağlanmalıdır.
* Basın Kartı Yönetmeliği gereğince, verilmiş olan “Basın Trafik Basın Kartı YöKart”larının aracın ön camında kolayca görebilecek şekilde bulundunetmeliği,
rulması ve görevli olunması halinde, protokol ve trafiğin düzenlenmeİçişleri Bak.
sinden sorumlu kişilerce, Basın Trafik Kartı taşıyan basın mensuplarına geçiş, trafiği aksatmamak şartıyla durma, duraklama ve park etme 11.09.2009 ve 67
Sayılı Genelgesi.
gibi kolaylıklar sağlaması yönünde Genelge yayımlanmıştır.
Kaçak Elektrik
Enerjisi Tüketimi
konusunda, Elektrik Piyasası Kanunu, TCK ve ilgili
Yönetmeliklerde
ayrıntılı olarak
düzenlemelerde
bulunulmuştur.
Kaçak elektrik
kullanımının tespiti
ve sayaç sökme
ile C.Savcılığı
nezdinde suç
duyurusunda
bulunulması hususu ilgili elektrik
şirketince yerine
getirilmektedir.
C.Savcılığının
talimatına istinaden, kaçak elektrik
kullanımı ile ilgili
olarak TCK’nin
142’nci maddesi
gereğince nitelikli
hırsızlık suçundan
adli tahkikat yapılmalıdır.
* Dağıtım sistemine veya ölçü sistemine ya da tesisata tüketimin doğru
tespit edilmesini engellemek suretiyle yapılan müdahalelerin tespiti
halinde, ilgili elektrik dağıtım şirketince doğrudan kaçak tespit tutanağının düzenlenmesi gerekmektedir.
* Elektrik enerjisinin eksik veya hatalı ölçülerek veya hiç ölçülmeden
veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden tüketilmesi
halinde veya sayaçların tüketimleri doğru kaydetmediği şüphesi bulunması durumunda sayaç sökülerek yerine uygun bir sayaç takılmak
sureti ile ilgili elektrik dağıtım şirketince sayaç sökme takma tutanağı
tanzim edilmektedir.
* Kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilen tüketiciye ilgili şirket
tarafından para cezası tahakkuk ettirilmekte ve Cumhuriyet Savcılığına
suç duyurusunda bulunulmaktadır.
* Kaçak elektrik kullandığı tespit edilen vatandaşlara TCK’nin ilgili
hükmü gereğince 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilmektedir.
* C. Savcılığının talimatı gereğince kolluk güçlerince adli tahkikat
işlemleri yürütülmektedir. Ayrıca; şüpheli kişinin hangi tarihten beri
suça konu sayacın bulunduğu evde oturduğu zabıta tarafından araştırma yapılmak ve ilgili kurumlardan (telefon ve su idaresi, muhtarlık
gibi) sorulmak suretiyle tespit edilmektedir.
4628 Sayılı Elektrik Piyasası
Kanun’un 3’üncü
Maddesi.
Elektrik Piyasası
Müşteri Hizmetleri
Yönetmeliğinin
13/ a fıkrası
(Enerji Piyasası
Düzenleme Kurumunun 31
Aralık 2005 Tarihli Resmi Gazetede Yayımlanan
36040 Numaralı
Kararı).
5237 Sayılı Yeni
Türk Ceza Kanunu’nun 142/1/f
Bendi.
* Kanun müsabaka öncesinde, esnasında veya sonrasında spor alan- 6222 Sayılı Sporları ve çevresinde şiddet ve düzensizliğin önlenmesidir.
da Şiddet ve
Düzensizliğin
* Her ilde vali veya vali yardımcısının başkanlığında belediye başkanlıİl/ilçe spor güven- ğı, il jandarma komutanlığı, il emniyet müdürlüğü, gençlik ve spor il Önlenmesine Dair
lik kurulları oluştu- müdürlüğü, ilgili federasyon, il sağlık müdürlüğü temsilcileri ve gerekli Kanunun Uygurulmuştur.
görülecek spor kulüplerinin yetkilileri ile basın kuruluşlarının ve ilgili lanmasına İlişkin
Yönetmeliğin
kamu kuruluşlarının temsilcilerinden il spor güvenlik kurulu, her ilçede
5’inci Maddesi
kaymakam başkanlığında il spor güvenlik kurulunda yer alan kurum ve
kuruluşların ilçedeki temsilcilerinden ilçe spor güvenlik kurulu oluşur.
* Kurul ayda bir defa olağan ve lüzumunda olağanüstü toplanmak
suretiyle il ve ilçelerde yapılacak bütün spor müsabakalarında alınması
gerekli güvenlik tedbirlerini belirler.
Spor müsabakalaİl veya ilçe spor güvenlik kurulları, spor alanında spor kulüplerinin
rında şiddet ve
bulundurmakla yükümlü oldukları özel güvenlik görevlilerinin sayısını
düzensizliğin
ve görev alacakları yerleri belirlemekle yetkilidir
önlenmesi için
Müsabaka güvenlik amiri,(Mülki amir tarafından görevlendirilen kolluk
düzenlemeler
amiri) spor müsabakalarında alınacak güvenlik önlemlerinin yürütülmeyapılmıştır.
si ve denetlenmesi konularında, müsabakanın güvenliği ile ilgili tüm kişi
ve kuruluşlarla gerekli koordinasyonu sağlamakla yetkili ve görevlidir.
Her spor güvenlik birimi amiri, futbolda en üst lig ve bir altındaki lig için,
6222 Sayılı Sporda Şiddet ve
Düzensizliğin
Önlenmesine Dair
Kanunun 7’nci
Maddesi
İçişleri Bakanlığının 25 Nisan
2011 Tarih ve
2011/25 numaralı
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
189
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
her bir kulüple ilgili bir kolluk görevlisi görevlendirmekle yükümlüdür.
Belirlenen kolluk görevlisi, deplasman maçları dahil ilgili kulübün bütün
maçlarında görevlendirilir.
Müsabakanın yapıldığı spor alanında genel kolluk görevlileri ile özel
güvenlik görevlileri, müsabaka güvenlik amirinin emir ve denetiminde
birlikte görev yapar. Müsabaka güvenlik amiri her zaman tribünlerdeki
genel kolluk görevlilerinin sayısının artırılmasına karar verebilir ve
izindeki personel dâhil görevlendirme yapabilir.
Genelgesi
Spor alanlarına
sokulması yasak
olan maddeler
*Her türlü ateşli silah.
6222 Sayılı Spor*Kesici, ezici veya delici aletler ile patlayıcı parlayıcı, yanıcı veya yakıcı
da Şiddet ve
maddeler.
Düzensizliğin
Önlenmesine Dair
*Alkollü içecekler.
*Mülki amirin yazılı emri ile spor alanlarına girişte izleyicilerin üste ve Kanunun 12’nci
Maddesi
eşyası aranacak.
Özel Beden Eğitimi ve Spor Tesisleri kolluk tarafından denetlenebilmektedir.
* Özel Beden Eğitimi ve Spor Tesisi açmak için Gençlik ve Spor İl
Başkanlığına müracaat eden gerçek ve tüzel kişilerce; mahalli güvenlik Gençlik ve Spor
teşkilatının “Genel Güvenlik ve Asayiş Açısından Kolluk Kuvveti Görü- Genel Müdürlüşünü Belirten Belgenin” alınması gerekmektedir.
ğünün Özel
* Gerçek veya tüzel kişiler tarafından Beden Eğitimi ve Spor çalışmala- Beden Eğitimi ve
rı yapmak amacıyla açılış izni almış olan spor tesisleri Gençlik ve Spor
Spor Tesisleri
Teşkilatı ile Emniyet mensuplarınca her zaman denetlenebilmektedir.
Yönetmeliği’nin
* Bu tesislerde ahlak ve adaba aykırı, ideolojik ve siyasi amaçlı tutum 6/ı ve 7/e fıkraları
ve davranışların tespiti halinde çalışma izninin Gençlik ve Spor İl Mü- ile 26’ncı maddesi.
dürlüğü yetkililerince iptali ile birlikte TCK ve Kabahatler Kanunu’na
göre işlem başlatılmalıdır.
Umuma mahsus
veya umuma açık
yerlerde her ne ad
altında olursa
olsun kazanç
kastıyla oynanmasa dahi rulet, tilt,
langırt ve benzeri
alet ve makinelerini bulundurmak,
çalıştırmak veya
yurda sokmak
veyahut imal
etmek yasaktır.
1072 Sayılı Rulet,
Kumar oynanması için yer ve imkân sağlamak, bunun yanı sıra umuma
Tilt, Langırt ve
açık yerlerde oyun alet ve makinelerini bulundurmak yasa gereğince
Benzeri Oyun
yasak olup, ancak 7470 Sayılı Turizm Bankası Kanununun 18’inci
Alet ve Makineleri
maddesi hükümleri saklı tutulmuştur.(TCK 228 nci madde)
Hakkında Kanun.
Sanal ortamda
oynatılan talih
oyunları yönetmelik hükümlerine
göre yapılmalıdır.
Sanal ortamda beceri ve şansa dayanan oyun araç ve gereçleri ile
bir kasaya karşı ya da oyun makineleri ile oynatılan oyunlar yönetmelik kapsamında yapılmalı, talih oyunlarının tanıtılması amacıyla
aldatıcı reklam yapılmamalıdır. (14.03.2006 tarih ve 26108 sayılı
Resmi Gazete)
Sanal Ortamda
Oynatılan Oyunları Hakkında
Yönetmelik.
Kanuna aykırı
müşterek bahis
tertip idare edenler, satanlar ve
dağıtanların mülki
amir tarafından
kolluk vasıtasıyla
men edilmesi
gerekmektedir.
* Futbol Müsabakalarında müşterek bahisler tertibi hakkında Kanun
kapsamına aykırı olarak; futbol müsabakaları, müşterek bahis tertip
veya idare edenlerin veya bunlara ait biletleri bilerek satanlar veya
dağıtanların ve sattıranlar veya dağıttıranların mahallin en büyük mülki
amiri tarafından zabıta marifetiyle men edilmesi gerekmektedir. Ayrıca
haklarında tutacak zabıt ile birlikte mahkemeye sevk edilmeleri gerekmektedir.
7258 Sayılı Futbol Müsabakalarında Müşterek
Bahisler Tertibi
Hakkında Kanun’un 5’inci
Maddesi.
Kaybedilmiş bir
* Kaybedilmiş bir şeyi bulan kimse, malın sahibine, sahibini bilmiyorsa
4721 Sayılı Türk
190
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Medeni Kanunu’nun 769, 770
ve 771’inci Maddeleri.
şeyi bulan kimse;
malın sahibine
veya kolluğa bilgi
vermekle yükümlü
bulunmaktadır.
kolluk kuvvetlerine, köylerde muhtara bilgi vermek veya araştırma
yapmak ve gerektiğinde ilan etmek zorundadır.
* Bulunan şey önemli ölçüde değerli ise, her halde kolluk kuvvetlerine
veya muhtara bildirmek gerekmektedir.
* Oturulan bir evde veya işyerinde ya da kamu hizmeti görülen yerde
bir şey bulan kimse, bunu o yer sahibine veya kiracıya ya da kamu
hizmeti görülen yerde denetim ve gözetim ile görevli olanlara teslim
etmek zorundadır.
Dolandırıcılık;
hileli davranışlarla
bir kimseyi aldatma, başkasına
veya kendine
yarar sağlayan
şahısların işlediği
suçlar ile ilgili
olarak kolluğa
araştırma ve
suçluları yakalama
yetkisi verilmiştir.
* Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onu veya başkasını zarara
5237 Sayılı Türk
sokarak, kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişiye hapis veya
Ceza
Kanunu’nun
adli para cezası verilmesi gerekmektedir.
157’nci maddesi* Emekli Sandığından babası veya annesinin emekli maaşını almak nin 1’nci Fıkrası
maksadıyla, eşinden anlaşmalı olarak boşanan ancak gerçekte evli gibi ile 158’ nci Madyaşayan bayanlar hakkında davranışları ile ilgili olarak nitelikli dolandıdesi.
rıcılık suçundan adli işlem başlatılmalıdır.
5411 Sayılı Ban* Kolluk; basın suçları ile ilgili soruşturma ve kovuşturma sebebiyle
kacılık Kanuşüpheli, sanık, tanık, bilirkişi ve suçtan zarar görenleri, C.Savcısının
nu’nun 166’ncı
veya mahkeme naibinin veya istinabe olunan hâkimin emri ile belirtilen
Maddesi.
gün, saat ve yerde hazır bulundurmaya mecburdur.
Tıp mesleklerinin
uygulanmasına
dair kanuna aykırı
durumlar kamu
idaresinin güvenliğine karşı suçlar
bölümünde mütalaa edilmektedir.
1219 Sayılı TaKişisel çıkar amacı olmasa bile diplomasız olarak; hekimlik, diş tabiplibabet ve Şuabatı
ği, dişçilik, ebecilik, sünnetçilik ve hasta bakıcılık yapanların, klinik
Sanatlarının Tarzı
hizmetleri ile ilgili işyeri açanların tedavi aygıtlarını imal eden veya imal
İcrasına (Tıp
ederek satan kimselerin meslek icrasının durdurulması, araç ve gereçMeslekleri Uygulerinin müsadere olunması ve kanuni cezai müeyyideye tabi tutulması
lamalarına) Dair
gerekmektedir.
Kanun.
Kotların üretiminde beyazlaştırma
amacıyla kum ve
silika kristallerinin
kullanılmaması
gerekmektedir.
Sağlık Bakanlığı Genelgesi gereğince, Silikozis hastalığına önlem
maksadıyla, kot giyim ve kumaşlarının üretiminde beyazlaştırma ama- Sağlık Bakanlığıcıyla, kum ve slika kristallerinin püskürtme suretiyle kullanılması yasaknın 2009/24
lanmıştır. (Sağlık Bak. Temel Sağlık Hiz. Gn. Md. lüğünün 27 Mart Numaralı Genel2009 tarihli, B100TSH010006-140-01 Sayılı 2009/24 Numaralı Genelgesi
gesi)
Aktar, baharatçı
ve lokman hekim
olarak isimlendirilen yerlerde bitkisel madde satılması ile ilgili hususlar genelge ile
belirlenmiştir.
* Eczacılık mesleği ile ilgisi olmayan aktar, baharatçı veya lokman
hekim olarak isimlendirilen yetkisiz ve bilgisiz kişilerce bu tür işyerleri
açılmadan önce Sağlık ve Sosyal Yardım Müdürlüğünden izin alınması
gerekmektedir.
* Bitkisel madde satan dükkânlarda; tarım ilaçları satılmamalı, bitki
ürünleri kapalı kaplarda saklanarak hijyenik şartlara riayet edilmeli,
satılan bütün dropların Türkçe ve Latince isimlerinin listesi satıcıda
bulunmalıdır.
* Genelge ekinde belirtilen satılması mahzurlu ve tehlikeli olan maddelerin pazarlanmasına müsaade edilmemelidir.
* Genelge hükümlerine aykırılık durumlarında anılan işyerleri İlaç ve
Eczacılık Genel Müdürlüğünce kapatılmalı ve Kabahatler Kanunu’nun
32’nci maddesi gereğince emre aykırı davranıştan cezai müeyyide
uygulanmalıdır.
Doğal çiçek soğanlarının sökümü, üretimi ve
ticaretinin bu
konuda ihdas
edilmiş yönetmelikte belirtilen
* Türkiye’de endemik ve nesilleri tehlike altında olan doğal çiçek soDoğal Çiçek
ğanlarının sökümü ve ticareti yasaklanmıştır.
Soğanlarının
* Doğadan elde edildiği gibi ihraç edilecek türlere ait çiçek soğanlarının Sökümü, Üretimi
sökümü ve ihracatı ile materyali doğadan temin edilerek kontrol altında
ve Ticaretine
üretilen veya büyütülen çiçek soğanlarının ihracatı kotaya tabidir.
İlişkin Yönetmeli* Çiçek soğanı ihraç etmek isteyen gerçek veya tüzel kişilerin Tarım ve ği’nin 6, 8, 20 ve
Köy İşleri Bakanlığından yeterlilik belgesi almaları ve ihracat yeterlilik 23 ‘üncü madde-
İlaç ve Eczacılık
Genel Müdürlüğünün 01 Ekim
1985 Tarih ve
“Aktarlar, Baharatçılar vb. Dükkânlar” Konulu
Genelgesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
191
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
esaslar dâhilinde
gerçekleştirilmesi
gerekmektedir.
koşullarını taşımaları gerekmektedir.
leri.
* Doğal çiçek soğanlarının sökümü, üretimi ve ticareti ile ilgili olarak (24 Ağustos 2004
yılda en az bir defa toplanan danışma kurulunda J.Gn. K.lığından 1
tarih ve 25560
temsilci iştirak etmektedir.
sayılı resmi gazete)
* 14.01.1982 tarihinden önce bankerlik faaliyetleri sebebiyle gerek
anapara gerekse faizler için karşılıksız, çek, poliçe ile bono ve bu
sayılanların niteliklerini taşımasalar bile borç ikrarını içeren herhangi bir
Ödeme güçlüğü belge düzenlemek suretiyle veya sair surette Türk Ceza Kanununun
157’nci maddesinde yazılı suçu işleyen (daha önce tasfiye için başvuİçinde bulunan
ranlar, beyanname verenler veya haklarında tasfiyenin açılmasına
bankerler ve
karar verilenler dâhil) bankerlerin;
bunlarla irtibatlı
kişilerin; ödeme (15 gün içinde 35 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 37 Sayılı
2644 Sayılı Ödeplanı sunmalarını Kararname ile değişik 5’inci maddesinde belirtilen esaslara göre beme Güçlüğü
yanda bulunup tüm borçlarını bir yılı geçmeyen sürede ödeyeceğini
müteakip adli
İçinde Bulunan
gösterir
bir
planı,
ilgili
Cumhuriyet
Savcılığı
aracılığı
ile
tasfiye
ile
gömakamlarca
Bankerlere ve
infazın durdurul- revli mahkemeye vermesi ve ödeme planı ile göstereceği teminatın
Bunlarla ilgili
ması hususunda görevli mahkemece uygulanabilir ve borçlarının tasfiyesini sağlayabilir
Kişilere Uygulanitelikte
görülmesi
halinde)
karar verilmesi
nacak Ceza
durumunda, kollu- İnfaz edilecek veya infaz edilmekte olan cezaların infazının durdurulHükümleri Hakğa teslim edilmesi masına ilgili mahkemece, karar verilmesi durumunda, kolluk makamlakındaki Kanuve serbest bırakıl- rına teslim edilmesi ve ikametgâhlarının bulunduğu yerdeki kolluk
nu’nun 4’üncü
dıktan sonra birer makamlarının yoklama defterine kaydedilmesini müteakip, serbest
Maddesi.
hafta süreyle
bırakılması gerekmektedir.
kolluk makamları- * Tutuklu veya hükümlü olmayan sanıklar da ödeme planı ve gösterena yoklama mak- cekleri teminatın görevli mahkemece uygulanabilir ve borçlarının tasfisadıyla gelmesi yesini sağlayabilir nitelikte görüldüğü tarihi izleyen gün içinde ikametgerekmektedir.
gâhlarının bulunduğu yerdeki kolluk makamlarının yoklama defterine
kaydolmak zorundadırlar.
* Yukarıda belirtilen durumundaki kişilerin, tasfiye kararı kaldırılıncaya
kadar birer hafta aralıklarla yoklamaya gelmek zorundadırlar.
Kolluğa; Bankacılık
suçlarından dolayı
arananların yakalanması, hazır
bulundurulması ve
gerektiğinde zor
kullanılması yetkisi
verilmiştir.
Bankalar Kanunu
Bu suçlarla ilgili soruşturma ve kovuşturmalarda kolluk; soruşturma ve
ile Bazı kanunlarkovuşturma sebebiyle şüpheli, sanık, tanık, bilirkişi ve suçtan zarar
da Değişiklik
görenleri, Cumhuriyet Savcısının veya mahkeme naibinin veya istinabe
Yapılmasına Dair
olunan hâkimin emriyle belirtilen gün, saat ve yerde hazır bulundurma5020 Sayılı Kaya mecburdur. Bu emir, çağrılanlar hakkında kolluğa ihzar müzekkerenun’un 26/3 / c
sinde olduğu gibi zor kullanma yetkisi vermektedir.
Bendi.
Banka kartları ve
kredi kartlarının
çıkarılmasına,
kullanımına takas
ve mahsup işlemlerine ilişkin usul
ve esaslar kanun
ile düzenlenmiştir.
Mevduat hesabı veya özel cari hesaplar kullanımı dâhil bankacılık
hizmetlerinden yararlanma banka kartları ve ayrıca nakit kullanımı
gerekmeksizin mal ve hizmet alımı veya nakit çekme olanağı sağlayan
basılı kart veya fiziki varlığı bulunmayan kart numarasına kredi kartı 5464 Sayılı Bandenmektedir.
ka Kartları ve
Kredi Kartları
Kart çıkaran kurumun yükümlülüğü, sözleşme şekli ve genel işlemler
Kanunu.
konu ile ilgili denetim ve alınacak önlemler, banka kartları ve kredi kartları
kanununa muhalefette uygulanacak idari para cezaları ile sahte belge
düzenlenmesi (iki yıldan beş yıla kadar hapis), izinsiz kart çıkartma,
kovuşturma usulü ve diğer hususlar kanunda açıkça düzenlenmiştir.
Çek kullanımı
hakkındaki esaslar, çek hamillerinin korunmasına
dair tedbirler ile
karşılıksız çek
kullanımında
* Çek defterleri bankalarca bastırılmakta olup, ibraz ve ödeme tebligat, 3167 Sayılı Çek
bankalarca uygulanacak cezalar ve karşılıksız çek gibi konular kanunÖdemelerin
da açıkça düzenlenmiştir.
Düzenlenmesi ve
* İbraz edildiğinde yeterli karşılığı bulunmaması nedeniyle kısmen de Çek Hamillerinin
olsa ödenmeyen çeki düzenleyen hesap sahipleri veya yetkili temsilci- Korunması Haklerinin çek bedeli tutarı kadar ağır para cezası ile cezalandırılması kında Kanun’un
gerekmektedir.
16’ncı Maddesi
192
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınuygulanacak
müeyyideler kanunla düzenlenmiştir.
İşyeri Açma ve
Çalışma Ruhsatlarına ilişkin Yönetmelik hükümlerine
istinaden işyeri
açılmadan önce
kolluğun görüşünün alınması
gerekmektedir.
Ayrıca umuma
açık işyerleri
güvenlik ve asayiş
yönünden kolluk
tarafından denetlenebilmektedir.
Denetimler esnasında kolluk tarafından mevzuata
aykırı olduğu tespit
edilen durumlar
hakkında yetkili
idareye gereği
yapılmak üzere
bilgi verilmesi
gerekmektedir.
lanamaz.
* Kısmen veya tamamen karşılıksız çıkan her çek yaprağı ayrı bir suç ve Bu Kanunda
oluşturmaktadır.
Değişiklik Yapıl* Çekin karşılığının tamamen veya kısmen bulunmaması halinde ban- masına Dair 4814
kanın ödeme yükümlülüğü çek hesabında bulunan ödeme miktarı ile Sayılı Yasanın 4
ve 16’ncı Maddesınırlıdır.
leri.
* Karşılıksız çek kullanımından dolayı mağdurun veya bankanın çek
düzenleyen kişi ile ilgili olarak şikâyetçi olmaları durumunda, çekin
tanzim edildiği, ibraz edildiği veya şikâyetçinin yerleşim yerinin bulunduğu Asliye Ceza Mahkemesince soruşturma ve kovuşturma yapılması
gerekmektedir.
* Yetkili mahkeme tarafından kolluğun görevlendirilmesi halinde; çek
düzenleyenin açık kimlik bilgileri ve adreslerinin saptanması, ikamet
durumunun tespiti ile ticaret sicil kayıtları ve vergi kimlik bilgilerinin
tespit edilmesi gerekmektedir.
* Umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinde genel asayiş ve güvenlik
yönünden yetkili kolluk kuvvetinin görüşünün alınması gerekmektedir.
* İl Özel İdaresi ve belediyeler, umuma açık istirahat ve eğlence yeri
ruhsatını vermeden önce kolluk kuvvetinin görüşünü almak zorundadır.
* Yetkili kolluk kuvvetinin, açılacak yerin genel güvenlik ve asayişin
korunması açısından kolaylıkla kontrol edilebilecek bir yerde ve konumda olup olmadığını dikkate alarak, işyeri hakkındaki görüşünü
mülki idare amiri vasıtasıyla yedi gün içinde bildirmesi gerekmektedir.
* Kollukça, izin almadan açıldığı tespit edilen umuma açık istirahat ve
eğlence yerleri düzenlenecek bir tutanakla kapatılmak üzere yetkili
idareye bildirilmeli, yetkili idare yapılan bildirim üzerine izin almadan
5302 Sayılı İl
açılan yeri kapatarak en geç üç gün içinde kolluğa bilgi vermelidir.
Özel İdaresi
* Kolluk, umuma açık istirahat ve eğlence yerlerini genel güvenlik ve
Kanunu ve
asayiş yönünden denetlemeli, denetimler sırasında tespit edilen mev2005/9207 Numazuata aykırı hususları, yetkili idarelere gereği yapılmak üzere bildirilmeralı İşyeri Açma
lidir.
ile Çalışma Ruh* Otel, motel, kamp ve benzeri her türlü konaklama yeri işleticileri, bu satlarına İlişkin
yerlerde yatacak olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı veya yabancı Yönetmeliğin 5,
uyruklu kişilerin kimlik ve geliş-gidiş kayıtlarını ücretli veya ücretsiz, 32, 37,43’üncü
gündüz veya gece kalmalarına bakılmaksızın örneğine ve usulüne
Maddesi.
uygun şekilde, günü gününe tutmak ve kolluk denetimine hazır bulundurmak zorundadır.
* Bu Yönetmelik kapsamına giren işletmelerin işletmecisi veya mesul
müdürü, iş yerinde sürekli veya geçici olarak çalıştırılan kişinin ayrılışını,
1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanununun uygulanmasına ilişkin yönetmelikteki örneğine uygun kimlik bildirme belgesi doldurmak suretiyle yirmi
dört saat içerisinde bağlı bulunduğu kolluğa bildirmekle mükelleftir.
* Kolluğa bildirilerek çalıştırılanlar için, işletici veya mesul müdür tarafından bir kimlik belgesi verilmeli ve bu belge her istendiğinde kolluğa
gösterilmesi gerekmektedir. (10.08.2005 tarih ve 25902 sayılı Resmi
Gazete)
*Meyhane, kahvehane, kıraathane, bar, elektronik oyun merkezleri gibi
umuma açık yerler ile açık alkollü içki satılan yerlerin açılmasına izin
verilirken mesafe ölçümünde, bina ve tesislerin varsa bahçe kapıları,
İşyeri açma ve
yoksa bina kapıları; kapıların birden fazla olması durumunda en yakını
çalıştırma belgesi
esas alınır. Yüz metre uzaklığın ölçümünde, mevcut cadde ve sokaklar 3572 Sayılı Kabulunmayan
üzerinden yaya yolu kullanılarak, yaya kurallarına göre gidilebilecek en nun 34.ncü Madişyerlerinin kapakısa mesafe dikkate alınır. İşyeri açma ve çalıştırma ruhsatı için başvudesi
tılması gerekmekruda bulunanların, işlemlerin bitmesini beklemeden işyeri açmaları
tedir.
halinde bu işyerlerinin yetkililerce kapatılması gerekmektedir. (3572
Sayılı İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Kanun Hükmünde
Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair Kanun)
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
193
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Her türlü telsiz
sisteminin kurulması, işletilmesine
müsaade edilmesi
kanunla düzenlenmiştir.
Haberleşme maksadıyla kullanılan ve elektromanyetik dalgalar yoluyla
ses, data ve resim vermeye veya almaya yarayan telsiz haberleşmesine ilişkin esaslar telekomünikasyon kurumunun görevleri, telsiz kurma 2813 Sayılı Telsiz
ve ruhsat alma mecburiyeti, telsizlerin kontrolü, denetim, emniyet ve
Kanunu.
muhafaza ile cezai yükümler telsiz kanununda ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
* Özel telsiz sistemlerini kişisel veya kurumsal olarak işletmek isteyen- Özel Telsiz Sislerin, Bilgi Teknolojileri İletişim Kurulundan, Amatör Telsiz Belgesi ile temleri Yönetmeliği 5/3 Maddesi
Kurma ve Kullanma İzin Belgesi alınması gerekmektedir.
ile 19 Ekim 2007
Özel telsiz sistem- * Özel telsiz sistemlerini kişisel veya kurumsal olarak işletmek isteyentarihli, 26675
lerini işletmek
lere verilecek izni müteakip, bu kişi veya kurumlarca, üçüncü sahışlara
Sayılı R.G. Yaisteyen kişi veya hizmet verilmemesi ve ticari amaç güdülmemesi, kamu kullanımına
yımlanan Telsiz
kurumların izin
açılmaması gerekmektedir.
ve Telekomünibelgesi almaları * Telsiz sistem ve cihazlarının münhasıran şahsi veya kurumsal ihtikasyon Terminal
gerekmektedir.
yaçlar için kullanılması ve üçüncü şahıslara herhangi bir elektronik
Ekipmanları,
haberleşme hizmeti verilmesinde kullanılmaması,herhangi bir ticari Piyasa Gözetimi
amaç güdülmemesi ve kamu kullanımına açık olarak sunulmaması
ve Denetimine
esastır.
Dair Yönetmelik
Dilekçe hakkının
kullanılmasına dair
kanun gereğince
vatandaşların
dilekçelerine 30
gün içerisinde
cevap verilmesi
gerekmektedir.
Türk vatandaşları ve Türkiye’de ikamet eden yabancılar; kendileri veya
kamu ile ilgili şikâyetlerini TBMM veya yetkili makamlara yazı ile baş3071 Sayılı
vurmak suretiyle yapabilmektedir.
Dilekçe Hakkının
İlgili kamu kurum ve kuruluşları ile TBMM tarafından belirli bir konuyu Kullanılmasına
ihtiva etmeyen, yargı mercilerinin görevine giren ve dilekçeye sahibinin Dair Kanun’un 1,
4, 6 ve 8’inci
ad soyadı ile iş ve ikametgâh adresi bulunmayan dilekçeler hariç olmak
Maddeleri.
üzere yapılan başvuruya otuz gün içerisinde cevap verilmesi gerekmektedir.
Dilekçe ve bilgi
edinme hakkının
kullanılması ile
ilgili olarak Başbakanlık genelgesinde düzenlemelerde bulunulmuştur.
* 5271 sayılı CMK’nun 158’inci maddesi gereğince dilekçeyle yapılan
24 Ocak 2004
müracaat ve şikâyetler tutanakla kayıt altına alınarak, konusu suç teşkil
gün ve 25356
edenler için durum C.Başsavcılıklarına iletilecektir.
Tarihli Resim
* CMK’nun 157’nci maddesi gereğince soruşturmanın gizliliği başlıklı Gazetede Yayımdüzenlemeye uygun olarak hareket edilecektir.
lanan Başbakanlığın 2004/12
* Vatandaşın dilek ve şikâyetleri, hoşgörü ve güler yüzle karşılanacak
ve talepler anında incelenerek muhatabına sonuç hakkında en kısa Numaralı Genelgesi.
sürede bilgi verilecektir.
Şeffaf yönetim ve
açıklık ilkeleri
gereği vatandaşların bilgi edinme
hakkı ve ilgili
kurum ve kuruluşların bilgi verme
yükümlülüğü
bulunmaktadır.
Kamu kurum ve kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının, başvuru sahibinin istemiş olduğu bilgileri yasada belirtilen 4982 Sayılı Bilgi
esaslar çerçevesinde yazılı veya elektronik olarak bildirmesi gerekmekEdinme Hakkı
tedir.
Kanunu’nun 4, 5,
Devlet sırrı olan gizlilik dereceli ile sivil ve askeri istihbarat birimlerinin 12, 16 ve 18’inci
Maddeler.
görev ve faaliyetlerine ilişkin bilgi ve belgeler kanun kapsamı dışında
bulunmaktadır.
Kara Paranın
Aklanmasının
önlenmesi ilgili
esas ve usuller
kanun kapsamında
yürütülmektedir.
2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanunda, 4208 Sayılı Kara
657 sayılı Devlet Memurları Kanununda ve 178 sayılı Maliye Bakanlı- Para Aklanmasığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’de nın Önlenmesi ile
4208 sayılı Kanunla değişiklikler yapılmıştır.
İlgili Kanun
Kara paraya
kaynaklık edecek
her türlü kaçak ve
kaçak olmasından
şüphe edilen
Ülke içinde hazırlanarak ülke sınırlarını terk etmeden ülke içinde bir yer- Kontrollü Teslimat
den başka bir yere götürülecek kontrollü teslimata konu mal veya konula- Uygulaması ve
rın yetkili makamlar bilgisi ve denetimi altında nakledilebilmeleri için;
Esasları Hakkın* Kaçakçılık faaliyetlerinin çok ciddi organize edilmiş olması,
da Yönetmelik.
* Organizatörlerin, sermayedarların ve şebeke elemanlarının ortaya (15.09.1997 gün
194
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayıneşyanın yetkili
makamların bilgisi
ve denetimi altında nakilleri ile ilgili
yönetmelik ihdas
edilmiştir.
çıkarılması ve bunlar hakkında bütün delillerin tespiti için başka imkân
bulunmaması gibi durumlarda Emniyet ve Jandarma Genel Komutanlığı KOM Daire Başkanlığınca Cumhuriyet Başsavcılığından talepte
bulunulabilmektedir.
* Kontrollü teslimat; uyuşturucu ve psikotrop maddeler, BM sözleşmesinin EK-1 ve 2 numaralı tabloları ve bunlara bağlı fonlar veya kara
para veya kara paraya kaynaklık eden her türlü kaçak ve kaçak olmasından şüphe edilen eşya için uygulanabilmektedir.
lanamaz.
ve 32111 Sayılı
Resmi Gazete)
* Jandarmanın Diğer Görevleri kapsamında; asayiş açısından kritik
bölge ve yollarda; postaların, Devlete ait para nakillerinin güvenliği için
zorunlu görülen durumlarda, mülki amirin istemiyle, refakat devriyesi ya 83/77362 Sayılı
Jandarma Teşkida özel koruma görevlisi görevlendirilebilmektedir.
Mülki amirinin
latı Görev ve
istemiyle Devlete * İçişleri Bakanlığının genelgesi gereğince; İller arası ve İl dâhilindeki
Yetkileri Yönetait para nakillerinin banknot ve sair kıymet grup nakillerinin, Koruma hizmetlerinin Özel
meliğinin 43 ncü
güvenliğinin kolluk Güvenlik Teşkilatı personeline yaptırılması, ancak T.C. Merkez Bankamaddesi, İçişleri
tarafından sağsı ve Şubesinin bulunmadığı İllerde T.C. Merkez Bankası adına görev Bakanlığının 08
lanması gerekyapan T.C. Ziraat Bankasının hazine adına değişik bölgeler ve tarihler- Ocak 2002 tarih
mektedir.
de gerçekleştireceği grup nakillerde, özel güvenlik personeline yardımve 14/191-05
cı olmak üzere İl Valilerince uygun görülmesi halinde, genel kolluk Sayılı Genelgesi.
kuvvetlerince imkânlar ölçüsünde eskort verilmek ve kritik bölgelerde
emniyet tedbirleri alınmak suretiyle gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
Türkiye’den yabancı ülkeye veya
dışarıdan ülke
içine para transferi
ile kişilerin üzerlerinde taşıyabilecekleri nakit ve
ziynet eşyası ile
ilgili olarak Bakanlar Kurulunca
düzenlemede
bulunulmuştur.
* Türkiye’de yerleşik şahıslar ile dışarıda yerleşik kişiler, bankalar
vasıtasıyla yurtdışına serbestçe Türk parası gönderebilmekte,
* Yolcular beraberlerinde en çok 5.000 ABD Doları karşılığı Türk paraTürk Parasının
sını yurtdışına serbestçe çıkarabilmekte,
Kıymetinin Ko* Türkiye’de yerleşik kişiler ile dışarıda yerleşik şahıslarca, bankalar
runması Hakkınvasıtasıyla yurtdışına serbestçe döviz transferi yapılabilmekte,
da 11 Ağustos
* 15.000 $ aşmayan ve ticari amaç taşımayan ziynet eşyası niteliğinde 1989 Tarih ve 32
kıymetli madenler ve taşlardan yapılmış eşyalar yurda getirilebilmekte Sayılı Bakanlar
ve yurtdışına çıkarılabilmekte, daha fazla değerdeki ziynet eşyalarının Kurulu Kararının
yurtdışına çıkarılması durumunda, girişte beyan edilmesi veya Türki3, 4, 7, ve
ye’de satın alındığının tevsik (belgelenmesi) gerekmektedir.
14’üncü Madde* Bankalarca; ithalat, ihracat ve görünmeyen işlemler dışındaki yurtdıler.
şına yapılan 50.000 $ karşılığını aşan Türk Lirası transferlerine ilişkin
bilgilerin, transfer tarihinden itibaren 30 gün içinde Bakanlıkça belirlenecek mercilere bildirilmesinin zorunlu bulunmaktadır.
* Türkiye’ye 5.000 $ veya eşitini aşan miktarda paranın araç veya
bavulla getirilebilmesi için, 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu
gereğince; para naklinin gümrük işlemlerine tabi tutulması ve kaynağını
belirleyecek belge marifetiyle gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
* Kaçakçılığı önleme, izleme ve soruşturmakla görevli kolluk güçleri;
kaçak eşya, her türlü silah, mühimmat, patlayıcı ve uyuşturucu maddeYurtdışından bavul lerin bulunduğundan şüphe edilen her türlü kap, ambalaj veya taşımaveya araçla döviz ya yarayan diğer araçlar ile kişiler üzerinde yapılacak arama ve el
5607 Sayılı Kakaçakçılığı yapıl- koymaya 5271 sayılı CMK uyarınca yetkili bulunmaktadırlar.
çakçılıkla Mücaması halinde
* Para naklinin gümrük işlemlerine tabi tutulmadan veya sahte belge dele Kanunu’nun
kolluğun görev ve kullanılmak suretiyle yurt içine getirildiği yönünde intikal eden bilgiye
3’üncü Maddesi.
yetkileri bulunmak- veya fiili tespit durumunda; ilgililer hakkında 5607 sayılı kanun kapsatadır.
mında, Döviz Kaçakçılığından yasal işlem başlatılmalıdır.
* Kaçakçılık kanununda tanımlanan suçların işlenmesinde kullanılan
taşıtlara, CMK’nun 128 nci maddesinin 4 ncü fıkrası gereğince el
konulmalı ve kaçakçılık şüphesiyle el konulan eşya ile alıkonulan her
türlü taşıt ve araç; miktarı, cinsi, markası, tipi, modeli ve seri numarası
gibi ayırıcı özelliklerini gösteren bir tutanakla gümrük idaresine teslim
edilmelidir.
Kolluğa; Mali
Malî Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı doğrudan Maliye Bakanına
5549 sayılı Suç
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
195
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Suçları Araştırma bağlı olup, görev ve yetkileri dâhilinde; değerlendirme sürecinde gerek Gelirlerinin AkKurulu Başkanlığı duyulduğunda kolluk ve diğer birimlerden inceleme ve araştırma ya- lanmasının Ön(MASAK) ile
pılması yönünde talepte bulunabilmektedir.
lenmesi Hakkınişbirliği içerisinde
daki Kanunu’nun
mali suçlarla ilgili
19’u ncu Maddearaştırma ve
sinin 1’inci Fıkraçalışma yetkisi
sı.
verilmiştir.
Kayıt dışı istihdamla mücadele
(KADİM) projesi
gereğince ilgili
kuruluşların denetimlerine Genel
kolluk tarafından
gerekli desteğin
verilmesi gerekmektedir.
* Başbakanlığın genelgesine istinaden; kayıt dışı istihdamla mücadelede projesinden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı sorumlu olmakla
birlikte, İl düzeyinde kayıt dışı istihdamın önlenmesine yönelik çalışma- Başbakanlığın 4
ların Valiliklerin koordinatörlüğünde ilgili tüm kuruluşların katkı ve Ekim 2006 Tarih
ve 26309 Sayılı
katılımları ile yürütülmesi gerekmektedir.
Resmi Gazetede
* Valiliklerce özellikle SSK, Bağ-Kur, İŞKUR ve Maliye Bakanlığı İl
Yayımlanan
teşkilatlarının kayıt dışı istihdam ile mücadele faaliyetleri yakinen 2006/28 Numaralı
gözetlenecek, ilgili sosyal güvenlik kuruluşlarının denetimlerine genel
Genelgesi.
ve özel kolluk birimleri ihtiyaç duyulması halinde gerekli destek verilecektir.
Tahsis makamınca; Kamu konutlarının boşaltması
hususunda vermiş
olduğu karara
riayet etmeyen
kişilerin kolluk
kuvveti marifetiyle
meskeninin zorla
boşaltılması gerekmektedir.
* Konutlar, 7 nci maddede belirtilen süreler sonunda boşaltılmaz ise,
tahsis makamı tarafından ilgili mülki veya askeri makamlara başvurulmalıdır.
Bu başvuru üzerine konut başka bir bildirime gerek kalmaksızın, kolluk
kuvveti kullanılarak bir hafta içinde zorla boşalttırılmalıdır.
2946 Sayılı Kamu
* Konut tahsisine yetkili makam tarafından kendilerine tahsis yapılma- Konutları Kanunu’nun 8’inci
dan konutları işgal edenler veya tahsis yapıldıktan sonra gerçeğe
Maddesi.
aykırı beyanda bulunduğu anlaşılanlar, konut blok veya gruplarındaki
diğer konut sakinlerinin huzur ve sükûnunu bozucu, genel ahlak değerlerini zedeleyici tutum ve davranışlarda bulunmakta ısrar ettiği tespit
olunanlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmüne göre işlem yapılmalıdır.
Mülki makamın
emrine istinaden;
dönem süresi
sonunda devre
mülklerini boşaltmayan kişilerin
zabıta tarafından
boşalttırılması
gerekmektedir.
Devre mülk hak sahipleri, kendilerine ayrılan ve tapu sicilinde belirtilen
dönem süresi sonunda istifade ettikleri bağımsız bölüm veya yapıyı
sözleşme hükümleri gereğince boşaltmaya ve yeni hak sahibine teslime mecburdurlar.
Dönem süresi sonunda tahliye olmadığı takdirde, istifade edecek
dönem sahibinden birisinin veya yöneticinin tapu kaydını ve sözleşmeyi talebine ekleyerek ibrazı halinde mahallin en büyük amirinin emri ile
başkaca bir işlem ve tebligata lüzum kalınmaksızın devre mülkün
zabıta tarafından boşalttırılması gerekmektedir.
TRT Kurumunun
verici ile iletim
sistemleri devlet
malı sayıldığından
güvenliğinin İçişleri Bakanlığı (Kolluk) tarafından
sağlanması gerekmektedir.
Türkiye Radyo Televizyon Kurumunun malları ve her çeşit mevcutları
2954 Sayılı TürkiDevlet malı sayılmaktadır. Kurumun verici ve stüdyolar ile program
ye Radyo ve
iletim sistemleri gibi yayın ile ilgili bina ve tesislerinin güvenliği ve
Televizyon Kanukorunması İçişleri Bakanlığının sorumluluğu altında olup, ancak, Türkinu’nun 59’uncu
ye Radyo-Televizyon Kurumu gerektiğinde 5188 sayılı kapsamında
Maddesi.
özel güvenlik görevlisi istihdam edebilmektedir.
TRT. Kurumunun
bütün radyo ve
televizyonlarında
idam veya ağır
hapis cezasını
gerektiren suçlardan haklarında
tevkif veya yaka-
1481 Sayılı Asaİdam veya ağır hapis cezasını gerektiren suçlardan bir veya birkaçını
yişe Müessir Bazı
işlemekten sanık veya hükümlü olup da haklarında tevkif veya yakalaFiillerin Önlenmema emri çıkarılan ve silahlı dolaşarak emniyet ve asayişi tek başına
si Hakkında
veya toplu olarak fiilen tehdit ve ihlal ettikleri anlaşılanlar hakkında TRT
Kanun Gereğince
Kurumu radyo ve televizyonlarında yapılan teslim olmasına dair ilan ve
Yapılacak İlanın
bu ilana ait kurul kararı, sanık veya hükümlünün Türkiye’de varsa
Usul ve Şeklini
eşine, ana, babası, kardeş veya reşit çocuklarından birisine kollukça
Gösterir Yönet-
634 Sayılı Kat
Mülkiyeti Kanunu’nun 64’üncü
Maddesi.
196
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlama emri çıkarı- tebliğ edilir.
lan ve silahlı
dolaşarak emniyet
ve asayişi tek
başına veya toplu
olarak fiilen tehdit
ve ihlal ettikleri
anlaşılanlar hakkında yapılan
ilanların tebliği
görevi kolluğa
verilmiştir.
Önleyici tedbirler
haricinde, seçimlerin tam bir serbestlik ve gizlilik içerisinde yapılmasının
temini maksadıyla,
İlçe Seçim Kurulu
ve Sandık Başkanlarının talepleri
halinde kolluğun
yetki ve sorumluluğu bulunmaktadır.
lanamaz.
meliğin 3, 4 ve
8’inci maddeleri
* Seçmen listelerinin asılı kaldığı sürece korunmasından idare ve
zabıta amir ve memurları sorumlu bulunmaktadır.
* Seçim maksadıyla kapalı yerlerde yapılacak propagandalar için
önceden kolluğa haber verilmesi gerekmektedir.
* Seçim kurulu Başkanlarınca seçim için araç ve gereç talebinde bulunulması halinde kolluk tarafından yardımda bulunulmalıdır.
* Seçim zamanlarında, genel yollar üzerinde, mabetlerde, kamu hizmeti görülen bina ve tesislerde ve İlçe Seçim Kurullarınca gösterileceklerden başka meydanlarda toplu olarak sözlü propaganda yapılması
yasaktır.
* Oy verme gününde önceki günün saat 18.00’den sonra ilan, beyanname, genelge, açık mektup ve her çeşit propaganda mahiyetini
taşıyan matbuanın dağıtılması, yapıştırılması, asılması ve satılması
yasaktır.
* Memur ve hizmetleriyle her türlü araç ve gereç ile imkânların siyasi
bir partinin veya adayının emrinde veya her hangi bir siyasi faaliyette
çalıştırılmaları, kullanılmaları veya kullandırılmaları yasaktır.
* Oy verme günü her ne suretle olursa olsun, ispirtolu içki satılması, 298 Sayılı Seçimiçkili yerlere umumi mahallerde her çeşit ispirtolu içki satılması, veril- lerin Temel Hümesi yasak kapsamındadır. Oy verme günü bütün eğlence yerleri oy kümleri ve Seçverme süresince kapalı olmalıdır. Eğlence yeri niteliğine haiz lokantamen Kütükleri
larda sadece yemek verilmelidir.
Hakkındaki Ka* Oy verme günü, emniyet ve asayişi korumakla görevli olanlardan nun’un 40, 50, 51,
başka hiçbir kimsenin, köy, kasaba ve şehirlerde silah taşımaması
57, 63, 67, 79,
gerekmektedir.
81, 82, 83, 84,
* Sandık alanında düzenin sağlanması Sandık Kurul Başkanına aittir.
134, 154 ve 175
* Sandık alanında seçmenin oyunu tam bir serbestlikle ve gizli şekilde ‘inci Maddeleri.
kullanmasını veya sandık kurulunun görevini yapmasına engel olmaya
kalkışanlara, yahut oy verme işinin yolunda gitmesini aksatanlarla,
sandık başı işlemlerinin düzenini bozmaya yeltenenlerin başkan tarafından uyarılması, uyarıyı dinlemeyenlerin sandık alanından çıkarılması gerekmektedir. Bu tür durumlarla karşılaşılması halinde zabıta kuvvetleri sandık başkanının talebine göre hareket etmelidir.
* Sandık alanında bir suç işlemesi halinde, sandık kurulu, durumu
tutanağa geçirerek şüpheliyi zabıtaya teslim etmelidir.
* Sandık alanında görevlendirilecek zabıta kuvvetleri seçmenlerin
seçim işlerini takip etmelerini engelleyecek mahiyette tutum ve davranış içerisinde bulunmamalıdır.
* Seçim işlerinin cereyanı sırasında, seçimin düzenli yürütülmesini
sağlamak maksadı ile bu Kanunda yazılı kurullar veyahut kurul başkanları tarafından alınan karar ve tedbirlere, ihtara rağmen riayet
etmeyen kişilere idarî para cezası verilmesi gerekmektedir.
* Özel kanunların adaylık koyma hususunda kabul ettiği esas ve şekillere uymaksızın adaylıklarını koyan memurlar ve yargıçlarla, adaylığını
koymak için ordudan ayrılma isteğinde bulunmuş ve bu istekleri kabul
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
197
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
edilmiş olmasına rağmen herhangi bir sebeple görevinden fiilen ayrılmadan veya resmi elbisesiyle propaganda yapan veya bu mahiyette
herhangi bir harekette bulunan subaylar, askerî memurlar ve astsubayların yüz günden az olmamak üzere adlî para cezası ile cezalandırılması gerekmektedir.
* 298 Sayılı yasa hükümlerine göre idari para cezası karar vermeye
C.Savcısı yetkili kılınmıştır.
Anayasa düzenine
ve genel güvenliğe
aykırı suçlarla ilgili
suçlardan sayılan
olayların faillerinin
yakalanabilmesine
yardımcı olanlara
veya yerlerini
yahut kimliklerini
bildirenlere para
ödülü verilebilir.
Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk
Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Anayasa
düzenine ve genel güvenliğe aykırı suçlarla ilgili; İçişleri Bakanlığınca 1481 Sayılı Asabelirlenecek kişilerin veya bu suçlardan sayılan olayların faillerinin yişe Müessir Bazı
yakalanabilmesine yardımcı olanlara veya yerlerini yahut kimliklerini Fiillerin Önlenmebildirenlere para ödülü verilebilir.
si Hakkında
* İçişleri Bakanlığınca ödül verilenler hakkında koruyucu tedbir alınır. Kanunun Ek 1’inci
Bu kişilerin kimlikleri açıklanamaz.
Maddesi
* Verilecek ödülün miktarı, şekil ve ilana ait esaslar İçişleri Bakanlığınca çıkarılacak bir yönetmelikle gösterilir.
Doğu ve Güneydoğu sınırlarının
korunması ve
güvenliğinin sağlanması görevinin
Kara Kuvvetleri
Komutanlığınca
fiilen devir alınıncaya kadar J. Gn.
K. lığınca yürütülmesi gerekmektedir.
Doğu ve Güneydoğu sınırlarının korunması ve güvenliğinin sağlanması
3497 Sayılı Kara
görevi Kara Kuvvetleri Komutanlığınca fiilen devir alınıncaya kadar
Sınırlarının Ko6815 sayılı Kanundan doğan görevlerin Jandarma Genel Komutanlırunması ve Güğınca yerine getirilmesine devam edilmesi gerekmektedir. (3497 Sayılı
venliği HakkındaKara Sınırlarının Korunması ve Güvenliği Hakkındaki Kanun’un Geçici
ki Kanun’un
1’inci maddesi ve 6815 Sayılı Sınır, Kıyı ve Kara Sularımızın Muhafaza
Geçici 1’inci
ve Emniyeti ve Kaçakçılığın Men ve Takibi İşlerinin Dâhiliye Vekâletine
maddesi
Devri Hakkında Kanun.)
Seferberlik ilanıyla birlikte sıkıyönetim henüz ilan edilmemiş ise, seferberlik ilan edilen bölgelerde Genelkurmay Başkanının teklifi üzerine
Seferberlik ve
Milli Savunma Bakanının inhası, Başbakanın imzalayacağı ve CumSavaş Hali Kanu- hurbaşkanının onaylayacağı kararname ile görevlendirilen komutanlar,
nunun yürürlüğe kendi sorumluluk bölgelerinde 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanununda 2941 Sayılı Segirmesi durumun- bulunan tedbirleri almaya ve uygulamaya yetkili kılınmıştır. Bu komu- ferberlik ve Savaş
da, yetkili kılınmış tanlar, genel güvenlik asayiş ve kamu düzeninin sağlanması ve devam Hali Kanunu’nun
komutanlar kolluk ettirilmesi, hava ve deniz limanları ile hudutların kontrolü, yıkıcı faali- 12’nci Maddesi.
kuvvetlerini emrine yetlerin önlenmesi, ajanların ve kaçakların aranıp bulunması için lüalabilmektedir.
zumlu tedbirlerin tespitiyle bu faaliyetlerin icrasında mülki makamlar ile
işbirliği yapmak suretiyle, gerektiğinde kolluk kuvvetlerini emrine alabilmektedir.
Türk Sivil Havacılık Kanunu gereğince, uçuş sırasındaki yasaklara
aykırı hareket
edenlerin Sivil
Havacılık Genel
Müdürlüğü yetkililerine bildirilmesi
ve suç veya kabahat oluşturan
davranışlar için
yasal işlemde
bulunulması sağlanmalıdır.
2920 Sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu’nun 93’üncü maddesinde
belirtilen uçuş sırasındaki yasaklara (Tehlike ve zorunlu durumlar hariç
paraşütle atlamak, Akrobatik Uçuş veya benzeri hava gösterileri yapmak, Zirai mücadele dışında yere herhangi bir madde atmak, dökmek
veya boşaltma k, yangınla mücadele uçakları hariç yerden herhangi bir
madde almak, Fotoğraf çekme yasağı olan yerlerin fotoğrafını çekmek,
Herhangi bir madde veya nesneyi çekmek veya uçağın nizami kullanılma şeklinin dışında taşımak, Her türlü reklam ve propaganda niteliğinde faaliyette bulunmak, Silah, cephane, her nevi harp malzemeleri,
patlayıcı, yanıcı, tahrip edici ve aşındırıcı madde, zehirli gaz, nükleer
yakıt, radyoaktif madde, can ve mal güvenliği yönünden tehlikeli olduğu saptanmış her nevi katı, sıvı ve gaz halinde madde taşımak, Görülen hizmetin ve içinde bulunulan durumun gerektirdiğinin dışında yayın
ve haberleşme yapmak) aykırı hareket edenlerin Sivil Havacılık Genel
Müdürlüğü yetkililerine yazılı ve sözlü olarak bildirilmesi ve genel kolluk
2920 Sayılı Türk
Sivil Havacılık
Kanunu’nun 93
Maddesi.
198
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
görevlerinin icrası esnasında, tespit edilen fiili durumlar için gerekli
emniyet tedbirleri alınarak suç ve kabahat oluşturan davranışlara karşı
yasal işlem başlatılmalıdır.
Hava araçları ile
ilgili kazaların
soruşturulması ile
kurtarma ve yardım konularında
Ulaştırma Bakanlığınca görevlendirilmiş ekiplerin
yardım taleplerinin
kolluk tarafından
karşılanması
gerekmektedir.
* Ulaştırma Bakanlığı, havacılık alanında uzmanlığı kabul edilmiş
kişilerden seçilecek bir soruşturma kurulu marifetiyle, kaza ile ilgili her
türlü araştırma ve incelemeyi yaparak, delil toplayabilmekte, ifade
alabilmektedir. Soruşturma kurulu adı verilen bu ekip tarafından; gerek- 2920 Sayılı Türk
tiğinde kolluk kuvvetleri ve adli makamlar ile işbirliği yapılabilmekte
Sivil Havacılık
veya kolluğun yardımlarına başvurulabilmektedir.
Kanunu’nun 13
* Ulaştırma Bakanlığının, uçuş güvenliği ile can ve mal emniyetinin ve 42’nci Maddeleri.
sağlanması için ehil personelden oluşan kurtarma yardım ekibinin
görevini yapması esnasında, kazaya uğramış olan ve tehlike içinde
bulunan hava aracı personeli ile yerel kolluk kuvvetleri ve diğer yetkililer, yardımcı olmakla yükümlü bulunmaktadır.
Sivil hava meydanlarında, limanlarda ve sınır
kapılarında güvenlik ve diğer hizmetlerin tek otoritenin
yönetimi altında
yerine getirilmesi
maksadıyla yönetmelik çıkarılmıştır.
* Sivil hava meydanları, limanlar ve sınır kapılarında; düzenli, etkin ve
verimli bir biçimde işlerin yürütülmesi, gerekli güvenlik önlemlerinin
alınması, özel ve genel kolluk kuvvetlerinin tam bir işbirliği halinde
çalışmaları, giriş ve çıkışların düzenli bir şekilde yapılması, can ve mal
güvenliğinin sağlanması, yolcu ve eşya trafiğinin güven içerisinde
yürütülmesi, protokol kuralları çerçevesinde karşılama ve uğurlamaların ifa edilmesi, muhtemel harekât tarzı planı, acil durum planı, yangın,
kaza ve kırımlara karşı yapılacak işlere ait talimatların hazırlanması
veya hazırlatılması gibi görevler İl Valisi’nin yetki ve sorumluluğunda
bulunmaktadır.
* İl Valisi’ne verilmiş olan yetkiler, mülki idari amiri sıfatıyla sürekli
olarak görevlendirilecek Vali yardımcısına ve Kaymakama devredilebilmektedir.
* Ülke genelinde kamu ve özel sektöre ait sivil hava alanları, limanlar ve
sınır kapılarında güvenlik politikası ve alınması gereken tedbirleri görüşmek üzere İçişleri Bakanlığı müsteşarı veya güvenlikten sorumlu müsteşar yardımcısının başkanlığında J.Gn. K.lığının temsilcisinin de katılımıyla iki ayda bir kez merkez güvenlik kurulu toplantısı icra edilmektedir.
* Sivil hava alanları, limanlar ve sınır kapılarının da mülki idare amiri
başkanlığında Jandarma temsilcisinin de katılımıyla ayda bir defa
güvenlik komisyonu toplantısı yapılmaktadır.
* Mülki idare amiri hava alanları, limanlar ve sınır kapılarında güvenlik
görev ve sorumluluğunun genel kolluk kuvvetleri ve özel güvenlik
teşkilatıyla yerine getirmektedir.
* Ülkemize giriş ve çıkış yapılan sınır kapılarında ülke vatandaşlarımızın can ve mal sağlığına zarar verecek her türlü maddenin girmesi ve
çıkmasını önleyecek tedbirler mülki idare amiri tarafından buralarda
görevli ilgili kuruluşların görevlileri aracılığıyla mevzuat çerçevesinde
yerine getirilmektedir.
* Komşu ülkelerden Türkiye’ye giriş yapacak yolcuların, hudut komisyonlarına intikali gerekmeyen boyutta olan ve halledilebilecek sorunları, sınır görüşmeleri maksadıyla mülki idare amirine bildirilmekte ve
sorunun çözümü mülki idare amirinin vereceği talimat doğrultusunda
gerçekleştirilmektedir.
Sivil Hava Meydanları, Limanlar
ve Sınır Kapılarında Güvenliğin
Sağlanması,
Görev ve Hizmetlerin Yürütülmesi
Hakkında Yönetmeliği’nin 5, 6,
18, 19, 20, 32 ve
36’ncı maddeleri.
(14 Ağustos 1997
tarihli ve 23080
numaralı Resmi
Gazete)
Sosyal Hizmetler
ve Çocuk Esirgeme Kurumunun
muhtaç çocukları
tespit ve durumlarını inceleme ile
ilgili yardım taleplerinin kolluk
* Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, korunmaya, bakıma,
yardıma muhtaç aile, çocuk, özürlü ve yaşlılar ile sosyal hizmetlere
muhtaç diğer kişileri tespit ve incelemekle görevlidir.
* Anılan kişilerin Kuruma duyurulmasında ve incelemeye ilişkin olarak
kurum ile işbirliğinde bulunulmasında mahalli mülki amirler, sağlık
kuruluşları ve köy muhtarları ile genel kolluk kuvvetleri ve belediye
zabıta memurları yükümlü bulunmaktadırlar.
2828 Sayılı Sosyal Hizmetler ve
Çocuk Esirgeme
Kurumu Kanunu’nun 21’inci
Maddesi.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
199
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
tarafından karşılanması gerekmektedir.
6-14 yaş grubundaki kız ve erkek
çocuklarının İlköğretim okullarına
gitmesi mecburidir.
* İlköğretim; ilköğretim kurumlarında, öğrenim çağında bulunan kız ve 222 Sayılı İlköğerkek çocuklar için mecburi olarak ve devlet okullarında parasız olarak retim ve Eğitim
verilmelidir.
Kanunu’nun 2 ve
* Mecburi İlköğretim çağı; 6-14 yaş grubundaki çocukları kapsamaktadır. 3’ üncü Maddesi.
Genel Kolluk,
çocukların İlköğretim kurumlarına
gitmeleri ve bu
konuda her türlü
yardımda bulunmakla görevlidir.
Mülki amirler, ilköğretim müfettişleri ve kolluk teşkilatı da ilköğretim
çağındaki çocukların mecburi ilköğretim kurumlarına devamlarını
sağlamada veli yahut vasi veya aile başkanlarına ve okul idarelerine
yardımla ve her türlü önlemi almakla görevlidir.
Kolluk, ilköğretim
çağındaki çocuklarını okula göndermeyen velileri
tespit ederek
bunlar hakkında
tutanak tanzim
edebilir.
İlköğretim çağında olup da mecburi İlköğretim kurumlarına devam 222 Sayılı İlköğreetmeyenler hiç bir yerde ücretli veya ücretsiz olarak çalıştırılamazlar.
tim ve Eğitim
İlköğretim çağında olup da bu kurumlara gönderilmeyen çocukların Kanunu’nun 53 ve
velileri hakkında tanzim edilen tutanağa istinaden, o yerin en büyük 59’uncu Maddelemülk amiri tarafından idari para cezası verilmesi gerekmektedir.
ri.
İçkili istirahat ve
eğlence yerlerine
izin verilirken bu
tür yerlerin anaokulu ve okul binalarından 100
metre uzaklıkta
bulunması gerekmektedir.
5002 Sayılı İlköğretim ve Eğitim
Kanunu ile Özel
Meyhane, kahvehane, kıraathane, bar, elektronik oyun merkezleri gibi
Öğretim Kurumlaumuma açık yerler ile açık alkollü içki satılan yerlerin anaokulu ve okul
rı Kanununda
binalarından kapıdan kapıya en az 100 metre uzaklıkta bulunması
Değişiklik Yapılgerekmektedir.
masına İlişkin
Kanun’un 1’inci
Maddesi.
222 Sayılı İlköğretim ve Eğitim
Kanunu’nun
52’nci Maddesi.
Umuma açık
Umuma Açık ve
yerler ve içkili
İçkili Yerler ile
yerler ile resmi
Resmi veya Özel
Umuma açık yerler ve içkili yerler ile Okul binaları arasında kapıdan
veya özel öğretim
Öğretim Kurumlakapıya en az 100 metre uzaklık bulunması gerekmektedir.(03.04.2004
kurumları arasında
rı Arasındaki
tarih ve 25422 sayılı Resmi Gazete)
belirli bir uzaklığın
Uzaklıkların
bulunması gerekBelirlenmesine
mektedir.
Dair Yönetmelik.
* İl özel idaresi ve belediyeler, umuma açık istirahat ve eğlence yeri
ruhsatını vermeden önce kolluk kuvvetinin görüşünü alır. Yetkili kolluk
kuvveti, açılacak yerin genel güvenlik ve asayişin korunması açısından
kolaylıkla kontrol edilebilecek bir yerde ve konumda olup olmadığını
dikkate alarak, işyeri hakkındaki görüşünü mülki idare amiri vasıtasıyla İçişleri BakanlığıUmuma açık
yedi gün içinde bildirir.”
nın 01 Eylül 2005
istirahat ve eğlentarihli ve
*
Kolluk
tarafından
izin
alınmadan
açıldığı
tespit
edilen
umuma
açık
ce yerlerinin dene2005/93sayılı
timi ile ilgili olarak istirahat ve eğlence yerleri düzenlenecek bir tutanakla kapatılmak
“Umuma Açık
ayrıntılı hususlar üzere yetkili idareye bildirilir, yetkili idare yapılan bildirim üzerine izin
İstirahat ve Eğalmadan
açılan
yer
kapatılarak
en
geç
üç
gün
içinde
kolluğa
bilgi
genelge ile düzenlence Yerleri”
vermesi gerekmektedir.
lenmiştir.
* Kolluğun, umuma açık istirahat ve eğlence yerlerini genel güvenlik ve konulu Genelgesi.
asayiş yönünden denetleyeceği, denetimler sırasında tespit edilen
mevzuata aykırı hususların düzenlenecek tutanakla mahallin en büyük
mülki amiri vasıtasıyla gereği yapılmak üzere ruhsat vermeye yetkili
idareye gönderilmesi ve yetkili idarece de en geç yedi gün içerisinde
200
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
yapılan işlem sonucunun mülki makama bildirilmesi gerekmektedir.
* Umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinde kollukça yapılacak denetimlerde;
- İş yerine ait işletme izin belgesinin bulunup bulunmadığı,
- İşyerinin sorumlularca çalıştırılıp çalıştırılmadığı,
- Kumar oynatılıp oynatılmadığı,
- Fuhuş yapılıp yapılmadığı,
- Uyuşturucu ve psikotrop madde imal edilen, satılan, kullanılan veya
bulundurulan yer haline gelip gelmediği,
- Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, anayasal düzenine, genel güvenliğe ve genel ahlaka zararı dokunacak oyun oynatılan,
temsil verilen, film veya videobant gösterimi ya da internet üzerinden
yayın yapılan yerler haline gelip gelmediği,
- Herhangi bir suç aleti veya eşyası bulunup bulunmadığı,
- Halkın rahat ve huzurunu bozacak şekilde müzik yayını ve gürültü
yapılıp yapılmadığı,
- İçeride bulunanların kimlikleri sorularak, belgeli turizm işletmeleri
hariç olmak üzere, yanlarında veli veya vasileri olsa dahi on sekiz
yaşından küçüklerin kahvehane, kıraathane ile içkili yerlere kabul edilip
edilmediği,
- On sekiz yaşından küçüklerin kabul edilebildiği belgeli turizm işletmelerinde küçüklere içki servisi yapılıp yapılmadığı,
- Çalışan yabancıların izin alıp almadığı ile pasaport ve ikamet tezkeresinin olup olmadığı,
- İşyerinde çalışanlar için kimlik kartı düzenlenip düzenlenmediği,
kimliklerinin ve bunların görevden ayrılışlarının en yakın kolluğa bildirilip bildirilmediği,
- Otel, motel, kamp ve benzeri yerlerde konaklayanların kaydının
yapılıp yapılmadığı,
- Kapatılan ve/veya faaliyetten men edilen iş yerinin süresinden önce
izinsiz açılıp açılmadığı,
- Belediye sınırları içerisinde Belediyelerce, Belediye hudutları dışındaki yerlerde ise İl Genel Meclisi (İl Encümeni) tarafından belirlenen iş
yeri açma ve kapama saatlerine uyulup uyulmadığının aranması gerekmektedir.
* Kollukça yapılan denetimlerde mevzuata aykırı olduğu tespit edilen
hususlar ilgisine göre, kamu kurum ve kuruşlarının yetkili taşra birimleri, vergi dairesi veya belediyelere bildirilecektir.
* Belgeli turizm işletmeleri, genel güvenlik ve asayiş bakımından kolluk
tarafından mahalli mülki amirin yazılı emriyle denetlenebilecek Kolluk
kuvvetlerince yapılacak genel uygulama ve denetimlerde müşterilerin
rahatsız edilmemesi ve adli işlemler dışında gerek görülmesi durumunda Kültür ve Turizm, Çevre ve Sağlık Müdürlükleri’nden de personel görevlendirilmesi için talepte bulunması gerekmektedir.
Kültür ve Turizm
Bakanlığından
belge almış tesislerde dahi kaçak
içki denetimi
yapılması gerekmektedir.
* Kültür ve Turizm Bakanlığından belge almış veya belge alınmaksızın
hizmet vermekte olan tesislerde kaçak içki denetimi yapılması ve
konusu suç teşkil eden durumlar için hazırlanacak yaptırım tutanaklarının ilgili Bakanlığa gönderilmesi gerekmektedir. (Kültür ve Turizm
Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğünün 03 Nisan 2009
tarihli, B.16.0.YİG.0.16.00.00-64738, 2009/03 Sayılı ve “Can ve Mal
Güvenliği” Konulu Genelgesi.)
Kültür ve Turizm
Bakanlığının
2009/03 Sayılı
Genelgesi
İçkili yer bölgelerinin tespitinde
genel güvenlik ve
asayiş durumu
hakkında kolluk
* İçkili yer bölgesi, mülki idare amirinin genel güvenlik ve asayiş durumu hakkındaki görüşü doğrultusunda belediye sınırları ve mücavir
alanlar içinde belediye meclisince, bu sınırlar dışında il genel meclisince tespit edilmektedir.
İçişleri Bakanlığı
Mahalli İdareler
Genel Müdürlüğünün 14 Kasım
2005 tarihli ve
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
201
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
tarafından mülki
idari amirliğine
görüş bildirilebilmektedir.
* İçkili yer bölgesinin bir belediye sınırı dâhilinde birden çok alanda tespit 2005/107 sayılı “
edilmesine engel bir husus olmayıp bununla beraber, içkili yer bölgesi İçkili Yer Bölgesi”
adres ve nokta işyeri olarak değil bölge olarak tespit edilmektedir.
konulu Genelgesi.
* Kişilerin huzur ve sükûnu ile beden ve ruh sağlığını temin edecek bir
çevre oluşturulması, umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinin daha
etkin bir şekilde kontrollerinin yerine getirilmesi esas alınarak, bu tür
işyerlerinin özellikle konut ve yerleşim alanları ile gürültüye duyarlı
kurumların bulunduğu yerlerde açılmaması, bunların şehir içerisinde
veya yakınında konutlardan ayrılmış, özel olarak bu şekilde faaliyet
gösteren işletmelere tahsis edilmiş, alt yapısı, ulaşım hizmetleri buna
göre yapılmış ayrı bir bölgede, tarihi kültürel ve turistik özellikler taşıyan cadde ve sokaklarda veya içerisinde sadece işyerlerinin bulunduğu
iş merkezi, pasaj gibi yerlerde açılabilmesine yönelik bölge tespitlerinin
yapılması sağlanmalıdır.
Kolluk, yaşı küçük
olan çocukların
zorla veya ailelerinin rızası ile evlendirilmesi olaylarını
mağdurenin bildirmesi veya ihbar ile
öğrendiğinde
durumu C. Savcısına bildirmelidir.
* Erkek veya kadın on yedi yaşını doldurmadıkça evlenemez. Ancak,
hâkim olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple on altı yaşını
4721 Sayılı Medoldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir.
deni Kanun’un
* Bu cins olaylarda Kolluğun görevi; çocukları ve her iki tarafın ailesini
124’üncü Maddemevcutlu olarak Cumhuriyet Savcılığına sevk etmek olup, bu olayın
si.
tahkikatının tamamının Cumhuriyet Savcılığı tarafından yapılması
gerekmektedir.
Ailenin Korunmasına Dair Kanun
Kapsamında,
verilen mahkeme
kararına istinaden;
kusurlu eşin varsa
silah ve benzeri
araçlarına el
koyma,
C.Savcılığının
talimatı üzerine de
koruma kararının
izlenmesi hususunda kolluğa
yetki verilmiştir.
* Ailenin Korunmasına Dair Kanun gereğince; eşlerden birinin veya
çocukların veya aynı çatı altında yaşayan diğer aile bireylerinden
birinin aile içi şiddete maruz kaldığı hususunda Aile Mahkemesi Hâkimince verilen tedbirlerin uygulanması kapsamında, kusurlu eşin varsa 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına
silah ve benzeri araçları zabıta tarafından teslim alınmalıdır.
Dair Kanun’un 1
* Koruma Kararı C. Başsavcılığının talimatı üzerine zabıta tarafından
ve 2’nci Maddeleizlenmelidir.
ri.
* Koruma kararına uyulmaması halinde zabıta, mağdurların şikâyet
dilekçesi vermesine gerek kalmadan re’sen soruşturma yapmak suretiyle durumu C.Başsavcılığına intikal ettirilmelidir.
Başbakanlığın
* Kadın ve çocuklara yönelik şiddetin ülkemizde de devam ediyor
olması yeni ve acil önlemlerin alınmasını gerekli kılmaktadır. Ekonomik Çocuk ve Kadınlara Yönelik
kalkınma ve gelişme ile birlikte eğitim ve kültür düzeyinin yükselmesiyŞiddet
Çocuk ve kadınla- le giderek ortadan kalkacak olan bu sorunların çözümü için kamu
ra yönelik şiddet kurum ve kuruluşları ile birlikte sivil toplum örgütleri ve vatandaşlarımıHareketleriyle
hareketleriyle töre za büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir.
Töre ve Namus
ve namus cinayet- Sorumlu kuruluşların ve bu kuruluşlarla işbirliği içerisinde hareket
Cinayetlerinin
lerinin önlenmesi etmesi gereken kurumların ayrı ayrı belirtildiği önlemlere ilişkin çalış- Önlenmesi İçin
düzenlenmiştir.
malar, koordinatör olarak belirlenen Genel Müdürlüklerle işbirliği içeri- Alınacak Tedbirler Konulu ve
sinde derhal başlatılacaktır. Sorumlu kurumlar tarafından görev alanına
giren konularda hazırlanacak ayrıntılı faaliyet raporlar üçer aylık dö- 2006/17 Numaralı
Genelgesi
nemlerle ilgili koordinatör kuruma gönderilecektir.
Aile içi şiddet
mağdurlarına ve
mağdur çocuklara
yönelik verilen
hizmetler düzenlenmiştir.
* Aile içi şiddetin önlenmesi ve mağdurların korunması amacıyla bilgi
toplama sistemini geliştirmek, kayda dayalı standart bilgi girişini sağlamak, analiz kapasitesini artırmak, mağdura yönelik destekler açısından çeşitli kurum ve kuruluşlarla ilişkileri izleyebilmek ve mağdurlara
yönelik risk değerlendirmesi yapmak amacıyla geliştirilen “Aile içi
Şiddet Olayları Kayıt Formu”nun, ülke genelinde bütün Jandarma
T.C. Başbakanlık
Sosyal Hizmetler
ve Çocuk Esirgeme Kurumu
Genel Müdürlüğü
ve İçişleri Bakan-
202
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
görev ve yetki alanlarında uygulamaya konulması temin edilecektir.
lığı J. Gn. Komu* .Jandarma tarafından işlem yapılan aile içi şiddet mağdurları ve tanlığı Arasında
Aile İçi Şiddet
mağdur çocukların, haklarında düzenlenen sağlık raporu, Aile İçi Şiddet Olayları Kayıt Formu ve benzeri belgeler ile birlikte il Sosyal Hizmet Mağdurlarına ve
Mağdur ÇocuklaMüdürlüklerince belirlenen adreslere teslimi sağlanacaktır.
ra Yönelik Verilen
Hizmetlerin Kurumsal Kapasitesinin Artırılması
ve İşbirliğinin
Geliştirilmesine
İlişkin Protokol
Kolluk, takibi
şikâyete bağlı bir
suç olması sebebiyle, birden çok
kadınla yaşama
olayını ancak
müracaat olması
durumunda inceleyebilir. Birden
çok evlilik, hileli
evlenme ve resmi
olarak evlenmeksizin dinsel tören
yaptıranların
şikâyet halinde
soruşturulması
gerekmektedir.
* Evli olmasına rağmen, başkasıyla evlenme işlemi yaptıran kişi, altı
aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kendisi evli olmamakla birlikte, evli olduğunu bildiği bir kimse ile evlilik işlemi yaptıran
kişi de yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır. Gerçek kimliğini
saklamak suretiyle bir başkasıyla evlenme işlemi yaptıran kişi, üç
aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
TCK’nin 230’uncu
* Aralarında evlenme olmaksızın, evlenmenin dinsel törenini yaptıranMaddesi.
lar hakkında iki aydan altı aya kadar hapis cezası verilir. Ancak, medenî nikâh yapıldığında kamu davası ve hükmedilen ceza bütün sonuçlarıyla ortadan kalkar.
* Evlenme akdinin kanuna göre yapılmış olduğunu gösteren belgeyi
görmeden bir evlenme için dinsel tören yapan kimse hakkında iki
aydan altı aya kadar hapis cezası verilir.
Kolluk; Ödeme
Gücü Olmayan
Vatandaşların
Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart
Verilerek Devlet
Tarafından Karşılanması Hakkında
Kanun kapsamında bilgi işlem ve
araştırma yetkisine sahip bulunmaktadır.
* Kolluk, yeşil kart alma talebinde bulunan vatandaşın Mülki makama
başvurusundan sonra kendisine verilen yeşil kart formunda belirlenen
ilgili bölümdeki haneye şahsın ikamet etmiş olduğu yer güvenlik kuvvetince; şahsın sosyo-ekonomik durumu, tahmini aylık geliri, hayvan
sayısı, arazisinin olup olmadığı, mevcut ise kaç metrekare olduğu gibi
ekonomik durumu ile bakmakla mükellef olduğu kişi sayısı, mülki
makama vermiş olduğu beyanların doğru olup olmadığı ile şahsın
herhangi bir suçtan aranıp aranmadığı veya daha önce hakkında her
hangi bir suçtan işlem yapılıp yapılmadığı, bu suç ile ilgili Bilgi Fişinin
bulunup bulunmadığı konularında inceleme yapması ve sonucun Mülki
Makama bildirmesi gerekmektedir.
* Kolluk, bu fonksiyonunu etkili bir şekilde yerine getirerek, hak etmeyenlerin Yeşil Kart almalarını önleyebilmektedir.
3816 Sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart
Verilerek Devlet
Tarafından Karşılanması Hakkında
Kanun’un 7’inci
Maddesi ve
Yönetmelik.
Gerçek dışı beyan veya gerçeğin gizlenmesi suretiyle Yeşil Kart alarak
Kolluk; kanuna
ücretsiz tedaviden yararlananlar ve yararlandırılanlar ile aylık geliri
aykırı olarak Yeşil
veya gelir payı bu Kanun kapsamı dışına çıkmayı gerektirmesine
Kart alınması
rağmen Yeşil Karttan yararlanmaya veya yararlandırmaya devam
hususunda ceza
edenlere yapılan harcamalar kendilerinden, velilerinden veya kanunen
soruşturması veya
bakmakla yükümlü bulunan yakınlarından iki misli olarak geri alınır ve
kovuşturması ile
bu belgeleri kullanan ve düzenleyenler hakkında ayrıca genel hükümlegörevlidir.
re göre ceza kovuşturması yapılması gerekmektedir.
3816 Sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart
Verilerek Devlet
Tarafından Karşılanması Hakkında
Kanun’un 10’uncu
Maddesi.
Kolluk genel
görevlerini icra
ederken vergi ve
diğer mevzuat
hükümlerine aykırı
Vergi mevzuatının uygulanmasında doğrudan bir görevi bulunmamakla 193 sayılı Gelir
birlikte, Kolluk genel görevlerini icra ederken;
Vergisi, 197 sayılı
* İl ve ilçeler arası yolcu taşımacılığı yapanların, 193 sayılı Gelir Vergisi Motorlu Taşıtlar
Kanunu, 213
Kanunu uyarınca vergi mükellefiyetlerinin bulunup bulunmadığını, vergi
mükellefiyetlerine ilişkin vergi karnesi veya vergi levhasının araçta sayılı Vergi Usul
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
203
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
durumları ilgili
maliye birimlerine
bildirerek kanunların uygulanmasına
yardımcı olmalıdır.
Yolcu kimlik bilgilerinin yolcu biletlerine işlenmesi zorunluluğunun seyahat
acentelerince
yerine getirilmesi
gerekmektedir.
bulunup bulunmadığını,
* Özel ve ticari araçların 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi kanunu
uyarınca yıllık zorunlu trafik sigortasının ve motorlu taşıtlar vergisinin
ödenip ödenmediğini,
* 213 sayılı Vergi Usul Kanunu gereğince işyerlerinin vergi levhası
bulunup bulunmadığını,
* İşyerlerince alım satımlar sırasında 213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca düzenlenmesi gereken fatura, ödeme kaydedici cihaz makbuzu,
perakende satış fişi ve sair belgelerin düzenlenip düzenlenmediğini,
* 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu gereğince mal ve malzeme taşımalarında sevk irsaliyesi veya faturasının olup olmadığı tespit
edilebilir.
Karayolları Taşıma Yönetmeliği gereğince, yolcu kimlik bilgilerinin
yolcu biletlerine işlenmesi zorunluluğu seyahat acentelerince yerine
getirilmesi sağlanmalı ve trafik birimlerince yapılacak denetimlerde bu
husus özenle aranmalıdır.
ile 5607 sayılı
Kaçakçılıkla
Mücadele Kanunu.
Karayolları Taşıma Yönetmeliği
48’inci Maddesi.
* Perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihazla verilen fiş, giriş ve
yolcu taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma irsaliyesi, yolcu listesi ile
Seyahat acente Maliye Bakanlığınca düzenlenme zorunluluğu getirilen belgelerin;
düzenlenmediğinin, kullanılmadığının, bulundurulmadığının, düzenle- 213 Sayılı Vergi
işletme belgesi
nen belgelerin aslı ile örneğinde farklı meblağlara yer verildiğinin veya Usul Kanun’un
olmadan yolcu
353’üncü Maddetaşımacılığı yapan gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğinin tespiti halinde, her bir belge için
si
10.000.000
(129
YTL)
lira
özel
usulsüzlük
cezası
kesilir.
ticari işletmeler ile
* Yolcuların taşıma biletlerini almadıklarının tespit edilmesi halinde 4925 Sayılı Karabiletsiz olarak
yolu Taşıma
bunlara da; bu maddenin 2 numaralı bendinde belirtilen cezanın beşte
yolculuk yapan
Kanununa
ilişkin
vatandaşlara cezai biri kadar özel usulsüzlük cezası kesilir.
Yönetmeliğin 54/b
müeyyide uygu- (Kolluk tarafından bu durumların tespit edilmesi halinde Maliyeden
Fıkrası.
lanmalıdır.
görevli denetim memurları tarafından ceza kesilmesi işlemi yaptırılır.)
* Ayrıca Karayolu Taşıma Kanunu ve Yönetmeliği hükümlerine göre
suç ve ceza tutanakları tanzim edilmelidir.
Kolluğa; Kimlik
Paylaşım Sistemi
kullanım yetkisi
verilmiştir.
Jandarma tarafından Kimlik Paylaşım Sistemi Yazılım Paketi (KPSYP)
İçişleri Bakanlığı
kullanımı ile birlikte;
Nüfus ve Vatan* KİHBİ faaliyetleri kapsamında görevlerin yerine getirilmesinde bilgi
daşlık İşleri Genel
formlarının daha hızlı ve hatasız olarak tanzim edilmesi,
Müdürlüğü ile
* Adli ve mülki görevlerin yerine getirilmesinde işlemlerin hızlandırılaJ.Gn. K.lığı Arabilmesi,
sında Yapılan İkili
* Vatandaşa ait nüfus bilgilerinin detaylı olarak alınabilmesi, yetkisi
Anlaşma
verilmiştir.
5352 Sayılı Adli
Genel Kolluğa adli
Sicil Kanunun
sicil ve arşiv kayıt- Bir suça ilişkin soruşturma ve kovuşturma kapsamında adli sicil ve
13’üncü Maddesi
larında sorgulama arşiv kayıtlarında; kolluk ve diğer kamu kurum ve kuruluşları Adalet
ve Yönetmeliyapabilme yetkisi Bakanının onayı ile sorgulama yapabilmektedirler.
ği’nin 15’inci
bulunmaktadır.
Maddesi.
Arşiv araştırması; kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp
aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli
Güvenlik Soruşsicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının mevcut
Arşiv araştırması
turması ve Arşiv
kayıtlardan saptanması,
ve güvenlik soruşAraştırması
Güvenlik soruşturması; kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp Yönetmeliği’nin
turması yetkisi
aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli 4’üncü Maddesi f
verilmiştir.
sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı
ve g Fıkrası
ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının, ahlaki durumunun,
yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteneğinin mevcut kayıtlardan
204
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ve yerinden araştırılmak suretiyle saptanması ve değerlendirilmesi
olarak tanımlanmıştır. (14 Şubat 2000-2000/284 Bakanlar Kurulu
Kararı ve 12 Nisan 2000 gün ve 24018 sayılı Resmi Gazete).
Jandarma’nın ilgili
birimlerine bilgi
toplama ve kayıt
altına alma yetkisi
verilmiştir.
İl
J.Komutanlıklarında
Bilgi
Toplama
İşlem
Kısmı,
İlçe
J.Komutanlıklarında Araştırma Kısmı, J.Karakollarında Araştırma ve
Bilgi Toplama
İnceleme Kısmı Bilgi Toplama birimi olarak ihdas edilmiştir. (3152
Yönergesinin 6/d
Sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 13/c
Fıkrası.
ve 33’ncü Maddelerine İstinaden Çıkarılan (KİHBİ) Kaç. İsth., Harekat
ve Bilgi Toplama Daire Başkanlığı)
* Kayıp şahıs, çalınan veya kaybedilen silah, araç, eşya ve belgelere
ait bilgilerin KİHBİ Bilgi Sistemlerine girişinin yapılması gerekmektedir.
Kaçakçılık, İstih* Adli makamlarca gönderilen yakalama emri, tutuklama ve gıyabi tutuk- barat, Harekât ve
lama kararı ile arananlar ile ilgili olarak bilgi formu düzenlenmektedir.
Bilgi Toplama
Bilgi formu düzen- * Yönerge’nin 9/b maddesinde sayılan suçları işleyenler, yakalanmış Daire Başkanlığı
(KİHBİ) Bilgi
leme yetkisi veril- olsalar dahi haklarında bilgi formu tanzim edilmektedir.
Toplama Yönermiştir.
* Kayıp şahıslar hakkında bilgi formu düzenlenmektedir.
gesi’nin
* Bilgi formu, suç sayılan fiili işleyen kişinin kimliğinin saptanması ve
kovuşturmanın başlaması sonucu ve belli hakları kullanmaktan yoksun 7 -15’inci Maddeleri.
bırakılanlar (Kamu hizmetinden men edilenler) hakkında da düzenlenmektedir.
Bilgi formu iptali
ve düşüm yetkisi
bulunmaktadır.
* Aranan şahıs, eşya, belge ile silah, motorlu taşıt ve kimlik belgeleri
bulunduğunda bilgi formlarının iptal edilmesi veya düşümünün yapılaması gerekmektedir.
* Yönerge’nin 9/b maddesi dışındaki suçlar için açılan bilgi formlarının Kaçakçılık, İstihiptal edilmekte, askeri suçlardan aranır iken askerlik şube başkanlıkla- barat, Harekât ve
rınca takibinin durdurulmasına dair güvenlik kuvvetine yazı gönderilenBilgi Toplama
lerin bilgisayardaki kayıtları iptal edilmektedir.
Daire Başkanlığı
(KİHBİ) Bilgi
* Bu Yönerge’nin 9/b maddesine girmeyen suçları işleyip firar edenlerin
yakalanmaları halinde bunlar için açılan bilgi formları iptal edilmekte ve Toplama Yönerbelli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma (Kamu hizmetlerinden men) gesi 16 ve 17’nci
Maddeleri.
cezası alanların bilgi formları verilen ceza süresinin bitiminde iptal
edilmektedir. Bilgi Toplama programına işlenen kayıtlar silinmektedir.
* Kayıp şahıs bulunduğunda veya mahkemece hakkında gaiplik kararı
verildiğinde açılmış bilgi formu iptal edilmektedir.
* Güvenlik kuvvetine ferdi işlem maksadıyla, durum inceleme istek
formu ile müracaat edilmesi durumunda,
* Vatandaşların pasaport, araç ruhsatı, çalışma izni ve karnesi, iş yeri
açma ruhsatı ve benzeri işlemleri için ilgili güvenlik kuvvetlerine başvu- Kaçakçılık, İstihrusu üzerine,
barat, Harekât ve
Adli ve idari soruş- * Kahvehane, kıraathane ve oyun yeri açacak kişilerin güvenlik kuvvetBilgi Toplama
lerine başvuruda bulunmaları durumunda,
turma yapma
Daire Başkanlığı
yetkileri yönerge- * Silah ruhsatı ve sürücü belgesi için yapılan müracaatlarda,
(KİHBİ) Bilgi
de açıkça belirtil- * Kurumların geçici olarak çalıştıracakları şahıslar için liste düzenleye- Toplama Yönermiştir.
gesi 18 ve
rek bilgi talebinde bulunulması halinde,
* Belediye ve İl Özel İdarelerinin yapacakları başvurularda idari soruş- 19’uncu Maddeleri.
turma yapılmaktadır.
* Güvenlik kuvvetlerince yapılan adli soruşturmalarda, şüpheli yakalandığında adli makamlara teslim edilmeden önce, bilgisayar ortamında şahsın sorgulaması yapılmaktadır.
Vatandaşın mağduriyetinin önlenebilmesi maksadıyla, “ŞüpheliSanık Karar Takip
Formu”, gıyabi
* 5320 Sayılı CMK’nun yürürlük ve uygulama şekli hakkındaki kanuna Adalet Bakanlığı
istinaden; CMUK yürürlükte iken verilmiş gıyabi tutuklama kararları,
Ceza İşleri
CMK’nun 248’inci maddesi gereğince yabancı ülkede bulunan kaçak- Gn.Md.lüğünün
larla ilgili olarak yakalama emrine dönüştürülecektir.
01 Ocak 2006
* Şüpheli-sanık ve hükümlüler hakkında yapılan adli işlemlerin takip Gün ve “Şüpheliedilebilmesi ve mağduriyetlerinin önlenebilmesi bakımından her soruştur- Sanık Karar Takip
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
205
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
tutuklama ve
yakalama emirlerinin genelge
gereğince güncelliğinin kontrol
edilmesi gerekmektedir.
ma için; KİHBİ Yönergesinin ekinde belirtilmiş olan “Şüpheli Sanık Karar
Formu, Gıyabi
Takip Formu”nun dört nüsha olarak hazırlanması ve birinci kısmının kolluk
Tutuklama ve
tarafından eksiksiz olarak doldurularak üç nüshasının fezleke ekinde Yakalama Emirlere’sen C. Başsavcılığına, soruşturmanın başladığı hallerde bu bölümün ve rinin Güncelliğinin
ikinci kısmın C.Başsavcılığı Yazı İşleri Müdürlüğüne, üçüncü kısmının ise
Sağlanması”
ilgili Yazı İşleri Müdürü tarafından usulüne uygun ve eksiksiz bir şekilde Konulu Genelgedoldurularak adli kolluk makamlarına gönderilmesi gerekmektedir.
si. (2006/10)
* Ceza İnfaz Kurumlarına alınan hükümlü ve tutuklular hakkında “Bilgi
Toplama” kayıtlarının güncellenmesi için mahalli kolluk birimleri ile
işbirliği yapılması, uzun süreli hükümlülerle ilgili bilgilerin uygun zaman
aralığında kontrol edilmesi ve tahliye edilmelerinden kısa bir süre önce
bu kayıtlarda düşüm işlemlerinin yapılıp yapılmadığının araştırılması ve
bu suretle vatandaşın mağduriyetinin önlenmesi gerekmektedir.
* Memlekette veya yabancı ülkelerde kanunen tedavülde bulunan
parayı, sahte olarak üreten, ülkeye sokan, nakleden, muhafaza eden
veya tedavüle koyan kişinin, iki yıldan on iki yıla kadar hapis ve on bin
güne kadar adli para cezası ile cezalandırılması gerekmektedir.
* Sahte parayı bilerek kabul eden kişinin, bir yıldan üç yıla kadar hapis
ve adli para cezası ile cezalandırılması kanun hükmüdür.
* Sahteliğini bilmeden kabul ettiği parayı bu niteliğini bilerek tedavüle
koyan kişinin, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması
Para ve kıymetli gerekmektedir.
5237 Sayılı
damgada sahteci* Kıymetli damgayı sahte olarak üreten, ülkeye sokan, nakleden, mu- TCK’nin 197 ve
lik TCK’da tanımhafaza eden veya tedavüle koyan kişinin, bir yıldan beş yıla kadar 199’uncu Maddelanmış suç türlerihapis ve adlî para cezası ile cezalandırılması gerekmektedir.
leri.
dir.
* Sahte olarak üretilmiş kıymetli damgayı bilerek kabul eden kişi, üç
aydan bir yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile
* Sahteliğini bilmeden kabul ettiği kıymetli damgayı bu niteliğini bilerek
tedavüle koyan kişi, bir aydan altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılması gerekmektedir.
* Damgalı kâğıtlar, damga ve posta pulları ve muayyen bir miktar vergi
veya harcın ödendiğini belgelemek amacıyla kullanılan pullar, kıymetli
damga sayılmaktadır.
Kolluk tarafından
ele geçirilen ve
sahteliğinden
şüphe edilen
banknotlarla ilgili
usul ve esaslar
yönetmelikte
belirlenmiştir.
Sahtecilik suçlarından dolayı el
konulan madeni
paralar ve sikkelerle ile ilgili bilgilerin izlenilmesi ve
değerlendirilmesindeki hususlar
ayrı bir yönetmelikle belirlenmiştir.
Sahteliğinden şüphe edilen banknotlar, sayım ve dökümü yapıldıktan
sonra derhal Cumhuriyet Başsavcılıklarına tevdi edilmekte ve Cumhuriyet Savcısının yazılı veya en kısa sürede yazılı hale dönüştürülecek
sözlü emri gereğince J.Gn.K.lığı kriminal laboratuarlarından görüş
alınabilmektedir.
Soruşturma veya kovuşturma evresinde sahteliğinden şüphe edilen
banknotların inceleme ve değerlendirmeye tabi tutulma yetkisi T.C
Merkez Bankası ve taşra birimlerine aittir. T.C Merkez Bankası ile ilgili
kolluk birimleri arasında bilgisayar ortamında bilgi girişi ve paylaşım
sağlayacak şekilde bilgisayar ortamında sistem tesis edilmiştir.
(09.08.2005 gün ve Resmi Gazete 25901)
Sahte Banknotların İncelenmesinde ve Değerlendirilmesinde Uyulacak Usul ve
Esaslar Hakkında
Yönetmeliğin 1, 2,
4, 5 ve 9’uncu
Maddeleri.
Sahte Madeni
Sahteliğinden şüphe edilen madeni para ve sikkelerin, Cumhuriyet
Paraların ve
Savcısının yazılı veya en kısa sürede yazılı hale dönüştürülecek sözlü
Sikkelerin ve
emri gereğince ilgili kolluk birimince veya bu konuda uzman kişilerce
İncelenmesi ve
ön incelemeye tabi tutulması ve J.Gn. K.lığı kriminal laboratuarlarından
Değerlendirmegörüş alınması gerekmektedir.
sinde Uyulacak
Soruşturma veya kovuşturma evresinde ele geçirilen ve sahteliğinden
Usul ve Esaslar
şüphe edilen madeni para ve sikkelerin inceleme ve değerlendirmeye
Hakkındaki Yötabi tutulması Darphane tarafından yapılmalıdır. (09.05.2006 gün ve
netmeliğin 1, 2 ve
Resmi Gazete 26163)
6’ncı Maddeleri.
Kolluğa; fikir ve
* Bakanlık ile mülki idare amirleri bandrolleşmesi zorunlu olan nüshala- 5846 Sayılı Fikir
sanat eserlerinin rın ve süreli olmayan yayınların, bandrollü olup olmadıklarını her za- ve Sanat Eserleri
çoğaltılmış nüsha- man denetleyebilir. Gerekli görüldüğünde, mülki idare amirleri re’sen
Kanunu’nun
206
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınları ile süreli olmayan yayınlara
yapıştırılması
zorunlu olan
Bandrol uygulamasına ilişkin
denetim yetkisi
verilmiştir.
lanamaz.
veya Bakanlığın talebi ile bu denetimi gerçekleştirmek üzere illerde 81’nci Maddesi ile
denetim komisyonu oluşturabilir.
Bandrol Uygulamasına İlişkin
* Lisansız program kullanıldığı, CD ile çoğaltıldığı veya telif haklarına
aykırı olarak satışının yapıldığını hak sahipleri, denetim komisyonları, Usul ve Esaslar
meslek odaları, Bakanlık veya ilgili diğer kanunlarla kendisine yetki ve Hakkında Yönetgörev verilmiş olan makamlara, kolluğa intikal ettirilen ihbar ve şikâyet- meliği’nin 9 ve 9/a
Maddesi. (8
lerin tutanakla, C.Savcılığına bildirilmesini müteakip, C.Savcılığının
talimatı ile harekete geçilerek, usulsüz ve izinsiz olarak çoğaltılmış ve Kasım 2001 gün
yayılmış nüsha ve yayınlar ile bunları çoğaltmaya yarayan her türlü ve 24577 Sayılı
araç ve diğer delillere el konulmasını müteakip, yetkili mercilere gönde- Resmi Gazete)
rilmesi gerekmektedir.
* Kanun kapsamında korunan, yasal olarak çoğaltılmış, bandrollü
nüshaların yol, meydan, pazar, kaldırım, iskele, köprü vb. yerlerde
satışı yasak olup bu nüshaların zabıta ve genel kolluk tarafından görüldüğü yerde el konularak yetkili mercilere gönderilmesi gerekmektedir. Bu şekilde toplanan nüsha ve yayınların İl Kültür ve Turizm Müdürlüklerince muhafazası sağlanmalıdır.
* Bandrol alma hakkı olmadığı halde, sahte evrak veya dokümanlarla
veya herhangi bir biçimde Bakanlık veya yetkilendirdiği kuruluşları
Sigara, CD, kitap,
yanıltarak bandrol alan, münhasıran bandrol alınması gereken eser,
alkol ve gıda gibi icra ve yapımların tespit edildiği kaset, CD, VCD ve DVD gibi taşıyıcı
sahtecilik suçları materyaller ile süreli olmayan yayınlar için verilen bandrolleri amacı
ile ilgili olarak
dışında kullanan kişilere,
yasal işlemde
* Sahte bandrol imal eden, kullanan ve/veya sahte bandrolden her ne
bulunulmalıdır.
şekilde olursa olsun ticari menfaat sağlayan şahıslar hakkında, hapis
veya ağır para cezasına hükmedilmesi gerekmektedir.
5846 Fikir ve
Sanat Eserleri
Kanunu’nun
81’inci maddesi.
* Sinema ve müzik eserlerinde filmlerin ilk tespitini gerçekleştiren
yapımcılar ile seslendirenlerce; hak ihdas etmek amacı taşımaksızın,
sahip oldukları hakların ihlal edilmemesi, hak sahipliklerinin belirlenFikir ve Sanat
Eserlerinin Kayıt mesinde ispat kolaylığının sağlanması ve mali haklara ilişkin yararlanve Tescil İşlemle- ma yetkilerinin takip edilebilmesi amacıyla sinema ve müzik eserleri
Fikir ve Sanat
rinin Yönetmelikte yapımlarını kayıt ve tescil ettirmeleri gerekmektedir.
Eserlerinin Kayıt
belirtilen esaslar * Zorunlu kayıt tesciline tabi olanlar dışındaki eserlerin sahiplerince ve Tescili Hakdahilinde gerçek- kayıt ve tescil işlemi yapılması isteğe bağlı bulunmaktadır.
kında Yönetmelik.
leştirilmesi gerek- * Mali haklara ilişkin kullanma ve devir yetkilerinin kayıt altına alınması,
mektedir.
özel işaret ve kodlar, eserlerin kabulü ve muhafazası, kayıp zayi işlemleri, hukuka aykırı kayıt ve tescilin iptali gibi hususlar Yönetmelikte
belirtilen esaslar dahilinde yürütülmektedir.
Buluş yapma
faaliyetini özendirmek, buluşların
sanayiye uygulanması ile teknik,
ekonomik ve
sosyal ilerlemenin
gerçekleştirilmesini sağlamak için
patent veya faydalı model belgesi
verilmektedir.
* Patent isteme hakkı, buluşu yapana veya haleflerine ait olup, başkalarına devredilebilmektedir. Patentin gerçek sahibinden başkasına
verilmesi halinde, gerçek hak sahibi olduğunu iddia eden kişi tarafından patentin kendisine devredilmesi talep edilmeli ve dava açılmalıdır. 551 Sayılı Patent
Haklarının Ko* Patent veya faydalı model başvurusunu gerçeğe aykırı olarak yapanlar, bu konudaki işareti yetkisi olmadan kaldıranlar veya kendisini runması Hakkınhaksız olarak patent sahibi olarak gösterenlerin hapis cezası müeyyi- da Kanun Hükmünde Kararnadesine tabi tutulması gerekmektedir.
me’nin
* Patent suçları ile ilgili şikâyetler acele işlerden sayılmalı, patent veya
11, 13, 73/a
faydalı modelden doğan haklara tecavüz edilmesini müteakip üretilen
maddeleri.
veya kullanılan eşya ile üretmeye yarayan araç, gereç, cihaz, makine
gibi vasıtalar zapt edilmeli veya bunlara el konulmalıdır. Suçun işlenmesinde kullanılmış olan eşyaya ve kazanca müsadere hükümleri
uygulanmalıdır.
Endüstriyel tasarımların korunması, rekabet ortamının oluşturulması
* Bir ürünün tümü veya bir parçası veya üzerindeki süslemenin, çizgi,
554 Sayılı Enşekil, biçim, renk, doku, malzeme veya esneklik gibi insan duyguları ile düstriyel Tasarımalgılanan çeşitli unsur ve özelliklerinin oluşturduğu bütüne tasarım ların Korunması
denmektedir.
Hakkında Kanun
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
207
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
ve sanayinin
gelişiminin sağlanması maksadıyla kanun hükmünde kararname
ihdas edilmiştir.
* Kamu düzeni veya genel ahlaka aykırı tasarımlar koruma kapsamı Hükmünde Kadışında bulunmaktadır.
rarname’nin 3, 7,
* Tasarım hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildirimini 9 ve 48/a maddeleri.
gerçeğe aykırı olarak yapanlar, tasarım koruması olan bir eşya veya
ambalaj üzerinde bulunan işareti yetkisi olmadan kaldıranlar, haksız
olarak tasarım başvurusunda bulunanların hapis cezası müeyyidesine
tabi tutulması gerekmektedir.
* Mevcut olmadığını veya üzerinde tasarruf yetkisinin bulunmadığını
bildiği halde hakla ilgili lisansı başkasına devredenlerin hapis cezasına
tabi tutulması ve fiile iştirak edenlerin cezalandırılması gerekmektedir.
Ancak bu suçların kovuşturulması şikâyete bağlı bulunmaktadır.
* Tasarım suçları ile ilgili şikâyetler acele işlerden sayılmalı, tasarım
hakkı başvurusu veya tasarım korumasından doğan haklara tecavüz
edilmesini müteakip üretilen veya kullanılan eşya ile üretmeye yarayan
araç, gereç, cihaz, makine gibi vasıtalar zapt edilmeli veya bunlara el
konulmalıdır. Suçun işlenmesinde kullanılmış olan eşyaya ve kazanca
müsadere hükümleri uygulanmalıdır.
Markanın Korunması ile ilgili olarak kararnamede
belirtilen esaslar
dahilinde tedbir
alınmalıdır.
* Bir teşebbüsün mal veya hizmetlerini bir başka teşebbüsün mal ve
hizmetlerinden ayırt etmeye yarayan, kişi hakları dahil, özellikle sözcükler, şekiller, harfler, sayılar malların biçimi veya ambalajları gibi
çizimle görüntülenebilen veya benzer biçimde ifade edilebilen, baskı
yoluyla yayınlanabilen ve çoğaltılabilen her türlü işarete marka denmektedir.
* Kamu düzeni ve genel ahlaka aykırı, dini değer ve sembolleri içeren
işaretler ile 556 Sayılı Kanun hükmünde Kararname’nin 7’nci maddesinde belirtilen işaretlerin tescil edilmemesi gerekmektedir.
556 Sayılı Marka* Marka hakkı sahibi olarak belirtilmesi gereken kimlik bildirimini gerçe- ların Korunması
ğe aykırı olarak yapanlar, ambalaj üzerinde bulunan işareti kaldıranlar, Hakkında Kanun
haksız olarak marka başvurusunda bulunanların hapis cezasına tabi Hükmünde Katutulması gerekmektedir.
rarname’nin 5, 7
* Mevcut olmadığını veya üzerinde tasarruf yetkisinin bulunmadığını ve 61/a maddeleri.
bildiği hakkı başkasına devredenlerin hapis cezasına tabi tutulması ve
fiile iştirak edenlerin cezalandırılması gerekmektedir. Suçların kovuşturulması şikâyete bağlıdır.
* Marka suçları ile ilgili şikâyetler acele işlerden sayılmalı, marka hakkı
başvurusu veya marka korumasından doğan haklara tecavüz edilmesini müteakip üretilen veya kullanılan eşya ile üretmeye yarayan araç,
gereç, cihaz, makine gibi vasıtalar zapt edilmeli veya bunlara el konulmalıdır. Suçun işlenmesinde kullanılmış olan eşyaya ve kazanca müsadere hükümleri uygulanmalıdır.
Kimyasal silahların
geliştirilmesi,
üretimi, stoklanması ve kullanımının yasaklanması
hususunda kanun
çıkarılmıştır.
* Toksik kimyasal maddeler, bunların prekürsörleri, savaş gereçleri ve
aygıtlarının kullanımı sonucunda ortaya çıkan zehirleyici nitelikte ölüme 5564 Sayılı Kimveya başka bir hasara yol açmak üzere özel olarak tasarlanmış, her- yasal Silahların
hangi bir cihaz aparat veya düzenek kimyasal silah olarak tanımlanGeliştirilmesi,
mıştır.
Üretimi, Stoklan* Kimyasal silah üreten, bir başka şekilde elde eden, stoklayan, elde ması ve Kullanıtutan, doğrudan veya dolaylı yoldan bir başkasına kimyasal silah dev- mının Yasaklanreden kimsenin 5 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması ması Hk. Kanun.
gerekmektedir.
Nükleer ve radyoaktif madde kaçakçılığının önlenmesi, denetimi
ve kontrolü yetkisi
verilmiştir.
Kaçakçılıkla
Türkiye sınırları içerisinde bulunan nükleer faaliyetlerde kullanılan
Mücadele Kanunükleer maddelerin, silah veya diğer nükleer patlayıcı aygıtlara dönüş- nu 4’üncü Madtürülmesinin veya yetkisiz sahip olunması veya kullanılmasının önlendesi.
mesi, bu konuda olabilecek girişimlerin zamanında saptanmasını
sağlamak maksadıyla Jandarma’ya denetim, kontrol ve kaçakçılığının 2690 sayılı Türkiye Atom Enerjisi
önlenmesi yetkisi verilmiştir.
Kurumu Kanunu.
208
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Sınırı aşan örgütlü
suçlarla mücadele,
suç gelirinin aklanması ve yolsuzlukla mücadele
konusunda kolluğa
genel yetki verilmiştir.
4800 Sayılı Sınırı
Aşan Örgütlü
Suçlara Karşı BM
Taraf devlete, bu sözleşmenin kapsamındaki suçları işleyen kişilerin
Sözleşmesinin
kovuşturulmasıyla ilgili kendi iç hukukundaki takdire dayalı tüm yasal
yetkilerin, bu suçlara yönelik tedbirlerin etkinliğini en üst düzeye getire- Onaylanmasının
Uygun Bulunducek ve bu tür suçların işlenmesini engelleyecektir.
ğuna Dair Kanun’un 11 / 2’nci
Fıkrası.
* Örgütlü göçmen kaçakçılığı ile mücadele,
* Göçmen kaçakçılığını gerçekleştirmek amacıyla suç işlemek ve sahte
seyahat veya kimlik belgesi imali ve bu tür bir belgenin tedariki, temini
Örgütlü göçmen veya bulundurulması suçlarını araştırma,
kaçakçılığı ile
insan ticareti ve * İnsan Ticaretinin, kuvvet kullanarak veya kuvvet kullanma tehdidi ile
veya diğer bir biçimde zorlama, kaçırma, hile, aldatma, nüfuzu kötüye
cinsel istismar
konularında kollu- kullanma, kişinin çaresizliğinden faydalanma veya başkası üzerinde
denetim yetkisi olan kişilerin rızasını kazanmak için o kişiye veya
ğa uluslar arası
sözleşmelerden başkalarına kazanç veya çıkar sağlamak yoluyla kişilerin istismar
amaçlı temini, bir yerden bir yere taşınması, devredilmesi, barındırıldoğan bir kısım
ması veya teslim alınması,
görev ve yetki
* Fuhşun istismar edilmesi, cinsel istismarın başka biçimleri, zorla
verilmiştir.
çalıştırma veya hizmet ettirme, esaret veya esaret benzeri uygulamaları, kulluğu veya organların alınması suçlarını araştırmak kolluğun genel
yetki alanında bulunmaktadır.
Posta yolu ile
yapılan yasak
eylemleri araştırma ve ortaya
çıkarma yetkisi
verilmiştir.
4803 Sayılı Sınırı
Aşan Örgütlü
Suçlara Karşı BM
Sözleşmesine EK
Kara, Deniz ve
Hava Yoluyla
Göçmen Kaçakçılığına Karşı ve
4804 sayılı Kadın
ile Çocuk Ticaretinin Önlenmesine, Durdurulmasına ve Cezalandırılmasına Dair
Protokolün Onaylanmasına Dair
Kanunlar.
* Tabiat ve mahiyetleri veya ambalajları dolayısı ile kişileri tehlikeye
düşürebilecek, posta maddelerini kirletebilecek veya bozabilecek,
parlayıp alevlenebilecek veya patlayabilecek ve bunlara benzer tehlikeli maddeler,
* Afyon, morfin, kokain ve benzerleri başka uyuşturucu maddeler
(Ancak tıbbi veya fenni bir amaçla gönderildikleri ve göndericilerinin bu
gibi yollamalara izinli bulundukları resmi belgelerle belirtilirse bunlar
posta kolileri, değerli kutular içinde kabul edilip gönderilirler.),
* Üzerlerinde hakaret veya tezyif edici adresler veya yasak lakap,
unvan ve deyimler yazılı maddeler,
* Üzerlerinde genel edep ve töreye uymayan veya güvenliği bozucu ve
bir suç yapılmasını teşvik edici işaret, resim ve yazılar taşıyan maddeler;
* Kanun, tüzük ve kararlarla alınması, satılması, taşınması veya elden
5584 Sayılı
ele geçmesi yasak edilen her türlü maddeler,
Posta Kanunun
* Canlı ve (kurutulmuş veya muhafaza edilmiş olanlar dışındaki) cansız
15 ve 41’inci
hayvanlar ve böcekler (ancak arı; ipek böceği ve sülüklerle Sağlık ve Maddeleri ve 61/
Sosyal Yardım ve Tarım Bakanlıklarınca gönderilmesine izin verilen ve
2 nci Fıkrası.
tehlikeleri önlenmiş bulunan canlı böcekler kabul olunur.),
* Kapalı mektuplardan başka haberleşme maddeleri içine posta pulları,
posta bonoları ve her türlü adi ve taahhütlü posta maddeleriyle değersiz koliler ve değerli kutular içine banknot, kâğıt para veya elinde bulunduranın faydalanabileceği her türlü değerli kâğıtlar konulması,
Değerli kolilerden veya kutulardan başka maddelerin içlerine madeni
paralar ve işlenmiş veya işlenmemiş platin; altın, gümüş ile değerli
taşlar ve mücevherler ve bu gibi değerli maddeler konulması posta
yoluyla gönderilmesi yasak maddeler olarak tanımlanmıştır. Devlet
memurları ve bilhassa kolluk ve gümrük memurları görevlerini yaptıkları sırada bu kanunda gösterilen yasak eylemleri araştırıp meydana
çıkarmakla görevlidirler.
* Postacıların yollarda beklemeleri ve barındırılmaları ile korunma ve
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
209
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
kurtarılması gerektiği yönündeki başvuru halinde veya haber alındığında Jandarma ve köy ihtiyar heyetleri ile askeri ve mülki devlet memurlarınca her türlü yardımın yapılması gerekmektedir.
Özel kargo veya
dağıtım şirketleri
Kişisel bilgileri
içeren gönderilerle
ilgili işlemleri
yapamazlar.
* P.T.T. İdaresinin tekeli altında olan maddeler şunlardır: Açık ve kapalı 5584 Sayılı Posta
mektuplar ve üzerlerinde haberleşme mahiyetinde yazı bulunan kartKanunun 2’nci
lardır.
Maddesi ve
Kişisel bilgileri içeren gönderilerin kabul, taşıma ve dağıtım PTT’nin Yargıtay 11’nci
tekel hakkı kapsamındadır. Özel kargo veya dağıtım şirketlerince Daire K.2001/721
Sayılı Kararı
yapılamamalıdır.
* Her türlü alkollü içki üretiminde, tarımsal kökenli etil alkol veya dstilatı
dışındaki alkol ve alkol türevi kullanılması yasaktır. Üzüm kökenli dstilat
olan suma ve tarımsal kökenli etil alkol ile karıştırılmış sumanın 5.000
litre veya daha küçük hacimli geleneksel bakır ibriklerde, anason tohumu
ile ikinci kez dstile edilmesiyle üretilen rakının, Türkiye’de üretilmesi ve
üründeki toplam alkolün en az % 65 inin suma olması şarttır.
* Metil alkol yapmak veya yurda sokmak isteyenlerin müsaade alması
Her türlü ispirto ve gerekmektedir.
ispirtolu içkilerin * İspirto ile bira ve şarap dahil her çeşit ispirtolu içki satmak isteyenlerin
üretimi, iç ve dış ruhsat almaları gerekmektedir. Açık olarak alkollü içki, bira, şarap ve
ispirto ile her çeşit ispirtolu içki satmak isteyenler belediye veya İl Özel 4250 Sayılı İspirto
alım-satımı ve
ve İspirtolu İçkiler
fiyatlandırılması İdaresinden ruhsat almaya mecburdur. Belediye veya İl Özel İdaresi,
İnhisarı Kanunu.
kanun hükümleri- ruhsat vermeden önce yetkili kolluk kuvvetinin görüşünü almak durumunda
olup,
kolluk
kuvvetince
konu
ile
ilgili
görüşün
yedi
gün
içerisinde
ne göre yapılmakverilmesi gerekmektedir.
tadır.
* Öğrenci yurtları, spor kulüpleri, her türlü öğretim ve eğitim kurumları,
kahvehane, kıraathane, pastane, bezik ve briç salonlarında alkollü
içkilerin satışı için ruhsat verilmemektedir.
* 18 yaşından küçüklere alkollü içecek satılması veya sunulması yasaktır.
* Kanun hükümlerine aykırı hareketler kaçakçılık olarak tanımlanmaktadır.
* Bira ve şarap hariç alkollü içki ve alkol üretim tesisi entegre bir tesis
olmalıdır.
Alkol ve Alkollü
Alkol ve alkollü
* Tesise ham madde girişinden ürün çıkışına kadar prosesin her aşaİçki Tesislerinin
içkilerin üretimine masında işin tekniğinin gerektirdiği kalite kontrol sistemi kurulmalı,
Haiz Olmaları
yönelik düzenle- kalite kontrolünde sorumluluk dağılımı, örnekleme noktaları ve şekli
Gereken Teknik
meler, halk sağlı- analiz periyotları, tesis ve uzman laboratuarların yapacağı değerlenŞartlar, Kurulmağı, tüketici ve
dirmeler tanımlanmalıdır.
ları, İşletilmeleri
üretici menfaatle- * Alkol ve alkollü içki üretim tesisinde, gıda, kimya, ziraat mühendisliği
ve Denetlenmelerini koruyucu
ve eşdeğer fakülteleri en az dört yıllık lisans veya yüksek lisans eğitimi rine İlişkin Usul
önlemler yönetme- almış bir kişi sorumlu yönetici olarak istihdam edilmelidir. Tesis kurma
ve Esaslar Haklikte belirtilmiştir. izni alarak deneme üretimi olumlu sonuçlanan işletmelerin ürünleri
kında Yönetmelik
piyasaya arz etmeden önce 1 yıl geçerli olan üretim izni almaları zorunludur.
* Tütün ürünleri; kamu hizmet binalarının kapalı alanlarında, koridorları
4207 sayılı
dahil olmak üzere her türlü eğitim, sağlık, üretim, ticaret, sosyal, kültüTütün Ürünlerinin
Tütün Ürünlerinin rel, spor, eğlence ve benzeri amaçlı özel hukuk kişilerine ait olan ve
Zararlarının ÖnZararlarının Ön- birden çok kişinin girebileceği (ikamete mahsus konutlar hariç) binalalenmesi ve Kontlenmesi ve Kontro- rın kapalı alanlarında, taksi hizmeti verenler dahil olmak üzere karayorolü Hakkında
lü Hakkında Ka- lu, demiryolu, denizyolu ve havayolu toplu taşıma araçlarında, okul
Kanun’un 2, 3,
nun’da yapılan
öncesi eğitim kurumlarının, dershaneler, özel eğitim ve öğretim kurum5/5’inci, 8 ve
değişiklik gereğin- ları dahil olmak üzere ilk ve orta öğrenim kurumlarının, kültür ve sosyal
10’uncu maddelece kolluğun yetki- hizmet binalarının kapalı ve açık alanlarında, özel hukuk kişilerine ait
ri.
leri bulunmaktadır. olan lokantalar ile kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti
verilen işletmelerde tüketilmemelidir.
(5727 Sayılı
* Sağlık, eğitim ve öğretim, kültür ve spor hizmeti verilen yerlerde tütün
210
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınürünlerinin satışı yapılamamalı, tütün ürünleri 18 yaşını doldurmamış
kişilere satılmamalı ve tüketimlerine sunulmamalı, 18 yaşını doldurmamış kişiler, tütün ürünü işletmelerinde, pazarlanmasında ve satışında istihdam edilmemeli, tütün ürünleri, paket açılarak adet şeklinde
veya daha küçük paketlere bölünerek satılmamalı, tütün ürünleri, yetkili
satıcı olan yerlerin dışında; otomatik makinelerle, telefon, televizyon ve
internet gibi elektronik ortamlarla satılmamalı ve satış amacıyla kargo
yoluyla taşınmamalı, tütün ürünleriyle ilgili izmarit, paket, ağızlık, kâğıt
ve benzeri atıklar çevreye atılmamalı, tütün ürünleri, 18 yaşını doldurmamış kişilerin doğrudan ulaşacağı ve işletme dışından görülecek
şekilde satışa arz edilmemeli, tütün ürünleri satış belgesi olmaksızın ve
satış belgesinde belirtilen yerin dışında satışa sunulmamalıdır.
* Kanun’un yürürlülük tarihi 19 Mayıs 2008 olarak (özel hukuk kişilerine
ait olan lokantalar ile kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti verilen işletmelerde yürürlülük tarihi 19 Temmuz 2009) belirlenmiştir.
* Kamu hizmet binalarında fiil işlenirse 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 39’uncu maddesine istinaden genel kolluk marifetiyle; çevreyi
kirletmeyle ile ilgili durumda ise Kabahatler Kanunu’nun 41’inci maddesi gereğince belediye tarafından idari para cezası tatbik edilecektir.
Yasağa aykırı hareket edenlere belediye sınırları içersinde belediye
encümeni, belediye sınırları dışında genel kolluk tarafından idari para
cezası uygulanması gerekmektedir.
Tütün mamulleri,
alkol ve alkollü
içkilerin; satış
belgesinin iptal
edilmesi veya
belgesiz satış
yapılması durumunda Jandarmaya el koyma yetkisi verilmiştir.
Tütün mamulleri, alkol ve alkollü içki satıcıları, mülki amirlerce, mahalli Tütün Mamulleri,
belediye ve sağlık kurumları ile kurum tarafından, lüzum görülen hal- Alkol ve Alkollü
lerde denetlenebilir. Satış belgesinin iptal edilmesi veya belgesiz satış İçkilerin Toptan
ve Perakende
yapılması nedeniyle kolluk kuvvetlerince el konulan mevzuata uygun
Satışı
İle Satış
olarak üretilmiş veya ithal edilmiş ürünler, Kurum adına satış belgesi
verilmesi işlemlerini yürüten mercice veya adli mercilerce yed-i emin Belgelerine İlişkin
Yönetmeliğin
olarak görevlendirilen kişi ya da kuruluşlara teslim edilir.
15,16 ve 17’nci
(31 Aralık 2002 gün ve 24980 sayılı Resmi Gazete)
Maddesi.
* 5752 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri Genel
Müdürlüğünün Yeniden Yapılandırılması ile Tütün ve Tütün Mamullerinin Üretimine, İç ve Dış Alım ve Satımına, 4046 sayılı yasada ve 233
sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanuna istinaden 4733 sayılı yasanın 8’inci maddesinde yapılan değiTütün ve alkollü şikliğe gereğince;
- Kuruluş ve faaliyet izni almaksızın tütün ve tütün mamulleri ile alkol
içkileri satve alkollü içkiler üretmek üzere fabrika, tesis veya imalathane kuran ve
ma/satışa arz
işletenlere, işyerleri veya ikametgâhlarında söz konusu maddeleri
etme ve satış
belgesi almadan üretenlere hapis ve para cezalarının verilmesi, (50 kg. kadar kıyılmış
satış yapma suçla- tütün 350 kg. kadar formente alkol hariç) 15 Nisan 2008 tarihli 26848
rı hususunda ceza sayılı Resmi Gazete
işlemi uygulanma- Satış belgesi almadan tütün ve tütün mamulleri ile alkol ve alkollü
sı maksadıyla,
içkileri satanlara, mahalli mülki amir tarafından idari para cezası verilC.Savcılığı ve
mesi gerekmektedir.
mülki makama
* 4733 sayılı Kanunu’nun 8’inci maddesine giren mallar konusunda
bilgi verilmelidir. (tütün ve alkollü içkileri usulsüz olarak satma ile satış belgesi almadan
satış yapma suçları hususunda) şikâyet veya ihbar varsa veya Vali
tarafından yetki verilmiş ve görevlendirmede bulunulmuş ise İlçe Jandarma ve Jandarma Karakol Komutanlarınca olaya müdahale edilmeli,
konusu suç teşkil eden olay mülki veya adli makamlara intikal ettirilerek
kaçakçılık olayları bilgi sistemine veri girişi yapılmalıdır.
Tütün üretimi,
üretici tütünlerin
pazarlanması,
lanamaz.
Tütün Mamullerinin Zararlarının
Önlenmesine Dair
Kanunda Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanun.)
5752 sayılı Tütün,
Tütün Mamulleri,
Tuz ve Alkol
İşletmeleri Genel
Müdürlüğünün
Yeniden Yapılandırılması ile Tütün
ve Tütün Mamullerinin Üretimine
Dair Kanun’un
8’inci maddesi.
* Üreticilerce; yazılı sözleşme veya tütün satış merkezlerinde açık
Tütün Üretimi,
artırma usulüyle satış yapmak üzere menşei özellikleri Türk standartla- Üretici Tütünlerin
rında belirlenmiş tütün çeşitlerinin üretimi yapılabilmektedir.
Pazarlanması, İç
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
211
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
tütün satış merkezlerinin kurulması, tütün ticareti, nakli gibi hususlar Yönetmelikte
düzenlenmiştir.
* Tütün tohumu ve fidelerinin yurtdışına çıkarılması yasak olup, bunla- ve Dış Ticareti,
rın ithali Tarım ve Köy işlerinin iznine tabi bulunmaktadır.
Denetimi ve
* Tütün satış merkezi; ziraat odaları, tütün tarım satış kooperatifleri, her Tütün Eksperliği
türlü üretici birlik, dernek ve kooperatifleri, ticaret borsaları ile diğer İle İlgili Usul ve
gerçek ve tüzel kişiler tarafından Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Esaslar Hakkında
Piyasası Düzenleme Kurumu’nun gözetim ve koordinasyonu altında Yönetmeliği’nin 5,
6, 13, 24, 25 ve
kurulabilmekte ve işletilebilmektedir.
* Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu, 32’nci maddeleri.
alıcıya ait tütün işleme tesisleri ve depolarında mevzuat gereği tutul- (04 Aralık 2002
tarihli ve 24956
ması gereken kayıtları her zaman denetlemeye yetkili bulunmaktadır.
sayılı Resmi
* Tütün ticareti yapabilmek için, “tütün ticareti yetki belgesi” alınması
Gazete)
gerekmektedir.
* Kuruluş ve üretim izni almadan tütün ve tütün mamulleri ile alkol ve
alkollü içkiler üretmek üzere fabrika tesis veya imalathane kuran ve
işletenlere, üretenlere, satanlara veya satışa arz edenlere hapis ve adli
para cezası verilir.
* Satış belgesi almadan satış yapanlara, mahalli mülki amir tarafından
idari para cezası verilir.
Tütün mamullerinin zararlarının
önlenmesine dair
kanun kapsamında özendirici
reklam tanıtım,
tanıtım ve teşvik
kampanyalarını
koruyucu tertip ve
tedbirlerin alınması gerekmektedir.
* 18 yaşından küçüklere tütün ve tütün mamulleri satılamaz.
* Sağlık, eğitim öğretim ve kültür hizmeti veren yerler ile kapalı spor 4207 Sayılı Tütün
Mamullerinin
salonlarında ve toplu taşımacılık yapılan her türlü nakil vasıtaları ile
Zararlarının
bunların bekleme salonlarında, kamu hizmeti yapan kurum ve kuruluşlardan beş veya beşten fazla kişinin görev yaptığı kapalı mekânlarda Önlenmesine Dair
Kanun.
tütün ve tütün mamullerinin içilmesi yasaktır. Yasaya uymayanlar
hakkında idari ve adli para cezası uygulanmaktadır.
Otomatik sigara
makinelerinin
denetimini yapan
görevlilerin güvenliğinin kolluk tarafından sağlanması
gerekmektedir.
Tütün mamulleri, alkol ve alkollü içeceklerin toptan ve perakende
satıldığı kuruluşun faaliyet izni veya satış belgelerinde yapılan usulsüz- İçişleri Bakanlığılükler ile ilgili kolluğun doğrudan denetleme yetkisi ve görevi bulunma- nın 22 Ağustos
maktadır. Denetimi yapan diğer zabıta ve kurum görevlilerine karşı
2006 gün ve
herhangi bir direnme veya saldırı olması halinde ilgili kuruluşların
1419/141996
yardım ve koruma talebinde bulunmaları halinde kolluk tarafından Sayılı Genelgesi.
güvenlik tedbirleri alınması sağlanacaktır.
Genel kadınlar ve
Genelevlerin tabi
olacağı hükümler
ve zührevi hastalıklar ile fuhuşla
mücadele kapsamında alınması
gereken tertip ve
tedbirler tüzükte
belirtilmiştir.
Bir yerde genelev açılabilmesi için; polis teşkilatı olması, hükümet ve
belediye tabibi bulunması ve sağlık kayıt şartlarına ait hükümlerin uygu- Genel Kadınlar ve
lanmasını mümkün kılacak müesseselerin kurulması gerekmektedir.
Genelevleri Tabi
Genelevlerin açılacağı yerlerin zührevi hastalıklar ve fuhuşla mücadele
Olacakları Hükomisyonu yada kurulları (Bu kurullara sevk görevimizdir) tarafından kümler ve Fuhuş
belirlenmesi gerekmektedir.
Yüzünden Bulaşan Zührevi
Genelevler, genel kadınların muayene ve tedavi edildiği müesseseler
Hastalıklarla
müstesna olmak üzere resmi daire ve müesseseler, ibadet eğitim yerleri,
spor sahaları, genel toplanma, eğlence ve bayram yerleri gibi mekânlara Mücadele Tüzüğü.
belirli bir mesafede (Umumi Hıfzısıhha Kanununun 178 nci maddesi)
bulunması gerekmektedir. (19.04.1961 tarih 10786 sayılı Resmi Gazete)
Fuhuş ile ilgili
olarak TCK’da
ayrıntılı düzenlemede bulunulmuştur.(Fuhuş değil
fuhuşa teşvik suç
kapsamındadır.)
Ayrıca Fuhuşla
*Çocuğu fuhuşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran, bu maksatla TCK’nin 227’nci
yer tedarik eden veya barındıran ya da çocuğun fuhuşçuna aracılık eden
Maddesi.
kişinin, dört yıldan on yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para
cezası bir kimseyi fuhuşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran ya da İçişleri Bakanlığıfuhuş için aracılık eden veya yer temin eden kişinin, iki yıldan dört yıla,
nın 12 Haziran
*Cebir veya tehdit kullanarak, hile ile ya da çaresizliğinden yararlanarak 2002 tarihli “Gizli
bir kimseyi fuhşa sevk eden veya fuhuş yapmasını sağlayan kişi hakkın- Fuhuş Yapan ve
da yukarıdaki belirtilen cezanın yarısından iki katına kadar artırılması,
Fuhuşa Teşvik ve
* Bu suçların, suç işlemek amacıyla teşkil edilmiş örgüt faaliyeti çerçeve- Aracılık Eden ile
212
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınMücadele ile ilgili
olarak İçişleri
Bakanlığının
Genelgesi bulunmaktadır.
lanamaz.
sinde işlenmesi halinde, ceza yarı oranında artırılması gerekmektedir.
Gizli Fuhuş Ya*Fuhuşa sürüklenen kişinin kazancından yararlanılarak kısmen veya pan Kişiler” Konulu Genelgesi.
tamamen geçimin sağlanması, fuhuşa teşvik olarak tanımlanmıştır.
Fuhuş suçlarından dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik
tedbirlerine hükmolunması gerekmektedir. Ayrıca fuhuşa sürüklenen
kişinin tedavi veya terapiye tabi tutulması kanuni bir düzenlemedir.
Eski TCK’da kız
ve kadın ile erkek
kaçırma müstakil
bir suç olarak
tanımlanmış iken
5237 Sayılı Yeni
TCK’da bu suç kişi
hürriyetinden
yoksun kılma
başlığı adı altında
düzenlenmiştir.
*Bir kimseyi hukuka aykırı olarak bir yere gitmek veya bir yerde kalmak
hürriyetinden yoksun bırakan kişiye, bir yıldan beş yıla kadar hapis
cezası,
*Kişi, fiili işlemek için veya işlediği sırada cebir, tehdit veya hile kullanırsa,
iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunması gerekmektedir.
*Bu suçun; silâhla, birden fazla kişi tarafından birlikte, kişinin yerine TCK’nin 109’uncu
Maddesi.
getirdiği kamu görevi nedeniyle, kamu görevinin sağladığı nüfuz kötüye
kullanılmak suretiyle, üstsoy, altsoy veya eşe karşı, çocuğa ya da
beden veya ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan
kişiye karşı, işlenmesi hâlinde, yukarıdaki belirtilen cezalar bir kat ve
suçun cinsel amaçla işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezalar yarı oranında artırılmaktadır.
* Son yoklamada bulunmayan ve bulunmadıklarına dair bu kanunda
yazılı bir mazeret gösterememiş olanlar yoklama kaçağıdır. Askerlik
çağına girdiği yılın 21 Şubat’ına kadar Askerlik Şubesine müracaat
etmemiş olanlar yoklama kaçağı sayılır. Askerlik çağı, 20 yaşına girilen
yılın Ocak ayının birinci gününden başlar, 41 yaşına girilen yılın Ocak
ayının birinci günü sona erer.
* Son yoklamada bulunarak numara ile veya numarasız asker edindikleri halde istenildikleri sırada gelmeyenlere veya gelip de askerlik
yapacakları kıtalara gitmeksizin toplandıkları yerlerden veya yollardan
savuşanlar bakaya durumuna düşer
* Kıtasından veya görevi icabı bulunmak zorunda olduğu yerden izinsiz
olarak, altı günden fazla uzaklaşanlar ile izin, istirahat ve hava değişimi
alarak ayrılanlardan dönmeye mecbur bulundukları günden itibaren altı
gün içinde özürsüz olarak gelmeyenler firar etmiş sayılır.
Kolluk, yoklama
1111 Sayılı Askaçağı, bakaya ya * 1111 Sayılı Kanun’un 30’uncu maddesi gereğince “Yoklama Kaçağı”, kerlik Kanunu’nun
47’nci
maddesi
gereğince
“Bakaya”
durumuna
düşenler,
yakalanmaları
da firar durumun12, 30 ve 47’nci
daki kişileri yaka- için MSB’lığınca, İçişleri Bakanlığına, Askerlik Şubelerince de mahallin
Maddeleri.
en
büyük
Mülkî
Amirine
bildirilirler.
Kolluk
tarafından
yakalanarak
layarak Askerlik
muhafaza
altına
alınan
yükümlüler,
en
geç
24
saat
içerisinde
en
yakın
Şubesine teslim
etmekle ve hakla- askerlik şubesine getirilirler. Askerlik şubesince teslim alınmayan Jandarma Teşkiyükümlüler kolluk tarafından hazırlanan tutanağı müteakip, derhal
latı Görev ve
rında yakalama
serbest bırakılırlar. yükümlüler hakkında C.Savcılarına suç duyurusun- Yetkileri Yönetemri olanları
meliği’nin
birliklerine sevkle da bulunma işlemi Askerlik Şubelerince yerine getirilir. Yoklama Kaçakgörevli bulunmak- ları ile Bakaya durumunda bulunan yükümlüler serbest sevk yöntemiy- 134’üncü Maddele acemi birliklerine katılırlar.
si.
tadır.
* Jandarma Teşkilatı Görev ve Yetkileri Yönetmeliği’nin 134’üncü
maddesi gereğince, askerî kıta ve kurumlardan kaçanlar ile izin ya da
hava değişimi sürelerini geçirilenler, haklarında yakalama emri olması
halinde, askerlik şubelerinin talebi üzerine Jandarma nezarethanesinde
tutulurlar. Askerlik şubelerince gerekli işlemlerin tamamlanmasını
müteakip, bu kategorideki yükümlüler Jandarma muhafazasında birliklerine sevk edilirler. Bu suç kategorisindeki yükümlülerin yakalama
emirlerinin birer sureti ilgili mahkeme tarafından askerlik şubesine ve
mahalli kolluğa da gönderilir.
* Bakayalar, askerlik ödevlerini yerine getirmek maksadıyla yakalanmaları için Milli Savunma Bakanlığınca İçişleri Bakanlığına, askerlik
şubelerince de mahallin en büyük mülki amirine bildirilirler. Yakalanarak muhafaza altına alınan yükümlüler, vakit geçirmeksizin ve en geç
yirmi dört saat içerisinde en yakın askerlik şubesine getirilirler. Askerlik
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
213
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
şubesince teslim alınamayan yükümlüler, ilgili kolluk kuvveti tarafından
hazırlanan tutanağa istinaden derhal serbest bırakılırlar.
Bakayalardan
gelmeyenlere
hapis cezası
öngörülmüştür.
* Barışta, 1111 sayılı Askerlik Kanununun 89 uncu maddesi uyarınca
haklarında verilen idarî para cezası kesinleştikten sonra kabul edilecek
bir özrü olmadan, bakayalardan dört ay içinde gelenler altı aya kadar, 1632 Sayılı Askeyakalananlar iki aydan altı aya kadar; dört aydan sonra bir yıl içinde ri Ceza Kanunun
gelenler iki aydan bir yıla kadar, yakalananlar dört aydan bir yıla kadar; 63’üncü Maddesi
bir yıldan sonra gelenler dört aydan iki yıla kadar, yakalananlar altı
aydan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
* Bu Kanunun amacı, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (Jandarma Genel
Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı dâhil) Genelkurmay BaşSözleşmeli erbaş kanlığınca lüzum görülen erbaş ve er kadrolarında, kritik ve uygun 6191 Sayılı Sözve erlerle ilgili
görülen görevlerde, yetişmiş personel ihtiyacını karşılamak maksadıyla leşmeli Erbaş ve
hususları içermek- istihdam edilecek sözleşmeli erbaş ve erlerin; temini, yetiştirilmeleri, Er Kanunun 1’inci
tedir.
görevde yükselmeleri, tertip edilmeleri, geçici görevlendirilmeleri,
Maddesi
hizmet şartları, görev ve hakları, yükümlülükleri, ayırma ve ayrılmaları
ile ilgili usul ve esasları düzenlemektir.
Asker kişiler hakkında soruşturma
usul ve esasları
Adalet Bakanlığının Genelgesine
göre yapılmalıdır.
* Yargı organlarınca haklarında tutuklama kararı verilen asker kişiler bu
sıfatlarını korudukları sürece 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunun 39 ncu 353 Sayılı Askeri
maddesi gereğince askeri tutukevine konulmalıdır. C.Savcılıklarına Mah. Kuruluş ve
yapılacak ihbar ve şikâyetler, gerekli adli işlemler yapılmak üzere 353 Yargılama Usul
sayılı Askeri Mah. Kuruluş ve Yargılama Usul Kanunun 15 nci maddesi
Kanunun İlgili
Maddeleri
gereğince, Gnkur. Bşk.lığı veya kuruluşunda askeri mahkeme bulunan
Kıt’a Komutanlıklarına veya askeri kurum amirliklerine gönderilmelidir.
Adalet Bakanlığı* Genel hükümlere göre ve adli merciler tarafından yapılması gereken nın 01 Ocak 2006
soruşturmalar, bizzat C. Savcılarınca yürütülmeli ve yakalanan şüpheli
gün 23 Sayılı
Genelgesi.
şahıslar en yakın inzibat karakoluna veya askeri makama gönderilmelidir.
Umumi emniyet ve
asayişi korumaya
ilişkin önleyici ve
adli zabıta görevlerini ifa ettikleri
sırada Jandarma
subay, astsubay,
erbaş ve erlerine
karşı işlenen
suçlarda askeri
ceza kanunu
hükümleri yerine
genel ceza (TCK
265) müeyyidelerinin tatbik edilmesi gerekmektedir.
Birinci derece askeri yasak bölgeler içinde veya nöbet yerlerin de,
karakollarda, kışlalarda, karargâhlarda, askeri kurumlarda, yerleşme
veya konaklama amacıyla kullanılan bina veya mahaller içinde, askerlere fiilen taarruzda bulunanlar, sövenler veya hakaret edenler veyahut
askerlik görevlerine ilişkin işleri yapmaya veya yapmamaya zorlamak
için şiddet veya tehdide başvuranlar yeni TCK’nin bu fiillere ilişkin 86,
106, 108, 112, 113, 119, 125, 129 ve 125 ve 265’inci maddeleri uya- 1632 Sayılı Askerınca cezalandırılırlar.
ri Ceza KanuNöbetçi, devriye, karakol, inzibat, askeri trafik, kolluk veya kurtarma ve nu’nun EK-6’ncı
Maddesi.
yardım görevi yapan askerlere karşı bu görevleri yaptıkları sırada
yukarıdaki fıkrada yazılı suçları işleyenler aynı kanun maddeleri ile
cezalandırılırlar.
Umumi emniyet ve asayişi korumaya ilişkin önleyici ve adli zabıta
görevlerini ifa ettikleri sırada Jandarma subay, astsubay, erbaş ve
erlerine karşı işlenen suçlarda yukarda belirtilen ceza maddelerinin
hükümleri uygulanmaz.
Kolluk; rektör veya
yetkili diğer görevli
personelin yardım
talebi ile suç ve
suçluların soruşturması maksadıyla, Üniversite ve
binalarına veya
bunların eklerine
girebilmektedir.
Üniversite binaları veya ekleri içinde, kurumun imkânlarıyla önlenmesi
mümkün görülmeyen olayların çıkması ihtimali karşısında rektör, acele
hallerde de dekan veya bağlı kuruluş yetkililerinin zabıtadan yardım
talep etmeleri halinde, ayrıca herhangi bir davet veya izne bağlı olmaksızın suç ve suçluların kovuşturulması için her zaman yüksek öğretim
kurumlarının binalarına ve eklentilerine girebilmektedir.
2559 Sayılı Polis
Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun
20’nci ve 2803
Sayılı Jandarma
Teşkilat, Görev
ve Yetkileri Yönetmeliğinin
33’üncü Maddesi.
Şehir ve Kasaba-
Mahalle Muhtarları ile İhtiyar Heyetleri;
4541 Sayılı Şehir
214
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlarda Mahalle
muhtar ve ihtiyar
heyetleri teşkiline
dair kanunu gereğince, mahalle
muhtarlarının
zabıta açısından
yerine getirmesi
gereken görevleri
bulunmaktadır.
lanamaz.
* Zabıta tarafından yapılacak bina aramalarında hazır bulunmak,
ve Kasabalarda
* Mahalleye girdiğini haber aldığı hüviyeti meçhul ve şüpheli şahıslar Mahalle Muhtar
ve İhtiyar Heyethakkında zabıtaya haber vermek,
* 1111 sayılı Askerlik kanunu hükümleri gereğince, askere sevk cetvel- leri Teşkiline Dair
Kanun.
lerini sahiplerine tebliğ ederek, cetveli o mahallin zabıta amirine teslim
etmekle beraber, kendisi de toplama yerinde hazır bulunarak istenilecek malumatı vermekle görevlidir.
Taşkın sularla
kenar ve setlerin
yıkılma ve yarılma
tehlikesine maruz
bulunması veya
yakın arazinin su
baskınına uğraması gibi hallerde
Jandarma gerekli
yardımı yapmakla
görevlidir.
4373 Sayılı TaşVali ve Kaymakamlarla nahiye Müdürleri ve Köy Muhtarları ve civarda- kın Sulara ve Su
ki askeri ve Jandarma ve Orman Koruma Kıt’a Komutanları emir bekBaskınlarına
lemeksizin, tehlike ile karşılaşılan yerlere yardımcı göndermek ve Karşı Korunma
icabında bizzat tehlike yerine gitmekle mükelleftir.
Kanunu’nun 6’ncı
Maddesi.
Türk Bayrağının
Yapımı, Korunması, Çekilmesi ve
İndirilmesi ile
Konut, İşyerlerine
Bayrak asılması
gibi faaliyetler
Bayrak Kanunu ve
Tüzüğüne uygun
olarak yapılmalıdır.
* Türk Bayrağı Tüzükte belirtilen esaslara uygun olarak yapılmalıdır.
* Kamu kurum ve kuruluşlarında sürekli çekili kalmalıdır.
* Bayrak; çekilmesi ve indirilmesi esnasında veya tören geçişlerinde
cephe alınarak selamlanmalıdır.
* Türk Bayrağı; Cumhurbaşkanlığı yapmış kişilerin, şehitlerin ve tüzükte belirlenecek asker ve sivil kişilerin cenaze törenlerinde bunların
tabutları ve açılış törenlerinde Atatürk heykelleri veya resmi yemin
törenlerinde kullanılan masalar haricindeki yerlere örtülmemelidir.
* İş yeri, konut ve bunlar gibi özel yerlere; milli ve resmi bayramlar ile
kurtuluş ve Atatürk’ü anma günlerinde bayrak asılmalıdır.
Atatürk’ün aleyhine işlenen suçlar
hakkında müstakil
bir kanun bulunmaktadır.
* Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimse, bir
yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmalıdır.
5816 Sayılı Ata* Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün
türk Aleyhine
kabrini tahrip eden, kıran, bozan veya kirleten kimseye bir yıldan beş
İşlenen Suçlar
yıla kadar hapis cezası ön görülmüştür.
Hakkında Kanun.
* Kanunda yazılı bu suçtan dolayı Cumhuriyet Savcılıklarınca re’sen
kovuşturma yapılması gerekmektedir.
2893 Sayılı Türk
Bayrağı Kanunu
ve Tüzüğü.
* 18 Mart ve 19 Eylül tarihlerinde tüm kamu kurum ve kuruluşları öncü4768 Sayılı 18
lüğünde, halkımızın ve sivil kuruluşların iştiraki ile her yıl anma töreni
Mart Günü Şehiticra edilmelidir.
18 Mart gününün
ler ve 19 Eylül
* İl ve İlçelerde Vali ve Kaymakam’ın başkanlığında Garnizon KomuŞehitleri, 19 Eylül
Gününü Gaziler
tanlığı, Belediye Başkanlığı, Jandarma ve Emniyet Teşkilatı ile Milli
tarihinin de GazileGünü İlan EdilEğitim Müdürlüğü temsilcilerinden oluşan anma komitelerinin en geç
ri anma günü
mesi Hakkında
bir ay önce tören hazırlıklarına başlaması gerekmektedir.
olarak kutlanması
Kanun ve Yapıla* Anma günlerinin başlangıç ve bitiş saatleri arasında, resmi daire, özel
gerekmektedir.
cak Törenler
kuruluşlar, müesseseler ve askeri birlik, kurum ve karargâhların Türk Hakkında YönetBayrağı ve Atatürk posterleri ile donatılması yönetmelik hükümleri
melik.
gereğince zorunlu bulunmaktadır.
2937 Sayılı DevMİT Kanunu
let İstihbarat
gereğince, Bakan- * Bakanlıklar ve diğer kamu kurum ve kuruluşları, Devlet İstihbaratına
Hizmetleri ve Millî
lıklar ve diğer
ilişkin olarak, kendi konularında, görevlerinin gerektirdiği istihbarat
İstihbarat Teşkilâkamu kurum ve
oluşturmak ve istihbarata karşı koymakla yetkili bulunmaktadır.
tı Kanunu’nun
kuruluşlarının
5’inci Maddesi.
istihbarat ve istih-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
215
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
barata karşı koyma görev ve
yetkileri bulunmaktadır.
* Polis-Jandarma’nın İllerde ve Merkezde Hudut Görevlerini İçeren
1961 Tarihli Protokol gereğince;
- Hudut olayları, bunlara karşı alınacak tertip ve tedbirler ile hudut
birliklerinin fiili müdahalesini gerektiren taktik işler ve hudut birliklerinin
sınır bölgesindeki hizmetlerine ilişkin icraat ve yazışmaların J.Gn.
Pasaport Kanunu K.lığınca,
ve Yabancıların
- İltica olaylarında mültecilerin huduttan girişten itibaren göz önünde
Türkiye’de İkamet bulundurulacak bölgelere kadar geçecek bütün muamelat ile alınacak
ve Seyahatleri
tertip ve tedbirler J.Gn. K.lığınca, müteakip safhadaki işlemlerin EmniHakkındaki yasa- yet Genel Müdürlüğünce,
ya muhalefet
- Uyuşturucu maddelere ait uluslar arası münasebetlerle ilgili işlemsuçları ile ilgili adli lerin Emniyet Genel Müdürlüğünce,
görevler haricin- Pasaport Kanunu ve bununla ilgili mevzuatın uygulamasına ait
deki idari işlemleişlemlerin Emniyet Genel Müdürlüğünce,
rin 1961 tarihli
- Interpol faaliyeti, beyaz kadın ticareti ve kalpazanlık olaylarıyla ilgili
Protokol gereğince
İl Emniyet Müdür- işlemlerin Emniyet Genel Müdürlüğünce,
- 6136 Sayılı Kanun ve konuyla ilgili mevzuatın uygulamasının Polis
lüklerince yerine
getirilmesi gerek- ve Jandarma sorumluluk alanına göre yürütülmesi kararlaştırılmıştır.
mektedir.
* 5682 ve 5683 Sayılı Kanunlara muhalefet ya da başka bir suçtan
dolayı yakalamaya müteakip haklarında adli makamlarca tutuklanma
veya serbest bırakılma kararı verilen yabancıların, idari işlemlerinin
yapılması maksadıyla, İl Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şube Müdürlüklerine veya Pasaport ve Yabancılar Şube Müdürlüklerine teslim
edilmesi gerekmektedir.
* İçişleri Bakanlığının yasa dışı göçmenlerin yakalanmasını müteakip
yapılacak işlemler ile ilgili 2010/18 Nu. Genelgesinde,
- Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik birimlerince yakalanan ve adlî
işlemleri tamamlanan yasa dışı göçmenlerin, sınır dışı edilmek üzere
Emniyet Müdürlükleri Yabancılar Şube Müdürlüklerine teslim edilmeye
devam edileceği,
Yasa dışı göçmen- - Yakalanan yasa dışı göçmenlerin, adlî işlemlerinin yakalayan birim
lerin adlî işlemleri tarafından yerine getirilmesinin esas olduğu, ancak Sahil Güvenlik
ile sınır dışı edil- K.lığının karadaki teşkilâtlanmasının yetersizliği de göz önünde bulunmeleri hususun- durularak Sahil Güv. K.lığınca yakalanan yasa dışı göçmenlerin, yakalama tutanağı, kimlik bilgileri listesi, fotoğrafları ve el konulan eşyalarıydaki İçişleri Bakanlığı’nın genel- la birlikte İlçe merkezlerindeki C. Savcısının belirleyeceği kolluk birimige hükümlerinin ne teslim edileceği,
bilinmesi önem arz - Adlî işlemleri tamamlanan yasa dışı göçmenlerin geri gönderme
merkezlerinde yer olmaması halinde; derhal İl Emniyet Müdürlüklerince
etmektedir.
teslim alınacağı, İl Valiliği ile koordine kurularak mümkün olan en kısa
sürede belirlenmiş yerlere yerleştirileceği, bunların kesinlikle nezarethanelere konulmayacağı, bulaşıcı hastalığı olan yasa dışı göçmenlerden tedavisi sağlık kuruluşlarında yapılması zorunlu olmayanların
merkezlerde diğer yasa dışı göçmenlerden ayrı bir şekilde barındırılması için gerekli önlemlerin aldırılacağı hususlarında düzenlemede
bulunulmuştur.
Kolluğa; Türkiye
Cumhuriyeti sınırlarını pasaportsuz
veya pasaport
yerine geçebilecek
bir belgeye sahip
Polis ve Jandarma’nın İllerde ve
Merkezde Hudut
Görevlerini İçeren
Protokol. (15
Temmuz 1961
tarih ve 10855
sayılı Resmi
Gazete)
İçişleri Bakanlığının 23 Ağustos
1993 tarihli İl
Emniyet Müdürlüğü Pasaport ve
Yabancılar Şube
Müdürlükleri
Kuruluş Görev ve
Çalışma Yönetmeliği.
İçişleri Bakanlığının 19 Mart 2010
tarihli, 2010/18
Nu. “Yasa Dışı
Göçle Mücadele”
Konulu Genelgesi
* Türkiye Cumhuriyeti sınırlarını pasaportsuz veya pasaport yerine
5682 Sayılı Pakaim olacak bir vesikayı hamil olmaksızın terk eden veya buna teşebsaport Kanubüs edenlere bin Türk Lirasından üç bin Türk Lirasına kadar idarî para
nu’nun 33, 34, 35,
cezası verilir.
36 ve 38’inci
Türkiye Cumhuriyeti sınırlarından her nasılsa pasaportsuz olarak
Maddeleri.
girmiş olan vatandaşlar ve yabancılara bin Türk Lirasından üç bin Türk
216
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
olmaksızın terk
eden veya girenler
hakkında işlem
yapma yetkisi
verilmiştir.
Lirasına kadar idarî para cezası verilir. Bunlardan yabancı olanlar sınır
dışı edilirler.
Bakanlar Kurulunca tayin olunan mahallerden başka yerlerden Türkiye’ye giren veya Türkiye’den çıkanlar usulüne uygun pasaport veya
vesika taşısalar bile beş yüz Türk Lirası idarî para cezası ile cezalandırılırlar.
Yolcuları, pasaport ve diğer vesikaların yoklanması için Hükümetçe
tayin olunan mevkilerin gayrı olan yerlere bilerek nakleden kara, deniz
ve hava taşıtlarını sevk ve idare edenler veya bu hususta kılavuzluk
yapanlar 1 aydan 2 seneye kadar hapis olunurlar.
* Bu Kanun hükümlerine göre idarî para cezasına karar vermeye, ilgili
kolluk birimi amiri yetkilidir.
* 403 Sayılı Türk Vatandaşlık Kanununa göre Türk Vatandaşı sayılmayan kişilere Türkiye’de en az beş yıl kanuni ve kesintisiz olarak ikamet
etmiş olmaları koşuluyla Bakanlıkça bağımsız çalışma izni verilebilTürkiye’nin taraf mektedir.
olduğu ikili ya da * Kanun kapsamına giren yabancıların ve işverenlerin, yükümlülüklerini
çok taraflı sözleş- yerine getirip getirmedikleri Bakanlık iş müfettişleri ve Sosyal Sigortalar
melerde aksi ön Kurumu sigorta müfettişleri tarafından denetlenmesi gerekmektedir.
görülmedikçe,
Genel ve özel bütçe idarelerinin teftiş ve denetim elemanlarının kendi
yabancıların
mevzuatları gereğince işyerlerinde yapacakları her türlü denetim ve
Türkiye’de bağımlı incelemelerde, emniyet makamlarının kendi mevzuatları gereğince
veya bağımsız
işyerlerinde yapacakları kontroller sırasında, yabancı çalıştıran işveçalışmadan önce renler ile yabancıların yükümlülüklerini yerine getirmediklerini tespit
izin almaları ge- etmeleri halinde, durumun Bakanlığa bildirilmesi ve Bakanlık Bölge
rekmektedir.
Müdürlüğünce tutanaklara göre cezai işlem uygulanması gerekmek- 4817 Sayılı Yatedir.
bancıların Çalış* Bildirim yükümlülüğünü süresi içinde yerine getirmeyen bağımsız ma İzinleri Hakçalışan yabancı ile yabancı çalıştıran işverene her bir yabancı için iki
kında Kanuyüz elli Türk Lirası idarî para cezası verilir.
nu’nun 7, 20 ve
Çalışma izni olmaksızın bağımlı çalışan yabancıya beş yüz Türk Lirası 21’inci Maddeleri.
idarî para cezası verilir.
Yabancıların
çalışma izinleri ile Çalışma izni bulunmayan yabancıyı çalıştıran işveren veya işveren
izinsiz çalışanlara vekillerine her bir yabancı için beş bin Türk Lirası idarî para cezası
para cezası veril- verilir. Bu durumda, işveren veya işveren vekili yabancının ve varsa eş
ve çocuklarının konaklama giderlerini, ülkelerine dönmeleri için gerekli
miştir.
masrafları ve gerektiğinde sağlık harcamalarını karşılamak zorundadır.
Birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarda sayılan fiillerin tekrarı hâlinde idarî
Yabancıların
para cezaları bir kat artırılarak uygulanır.
çalıştırılması
tespit edildiğinde * Genel ve özel bütçeli idarelerin teftiş ve denetim elemanları ile kolluk
Bakanlığa bildi- kuvvetlerinin kendi mevzuatları gereğince işyerlerinde yapacakları her
türlü denetim, inceleme ve kontrol sırasında yabancı çalıştıran işverenrilmektedir.
ler ile yabancıların bu Kanundan doğan yükümlülükleri yerine getirmediklerini tespit etmeleri halinde, durum Bakanlığa bildirilir.
Türk soylu yabancılar Türkiye’de
meslek ve sanatlarını serbestçe
yapabilmekte,
kamu ve özel
kuruluş veya
işyerlerinde çalışabilmektedir.
Türk soylu yabancılara Türk Vatandaşlarının yapabileceği meslek,
sanat ve işlerde çalıştırılabilmeleri için, özel kanunlarda aranan nitelikleri taşımak ve yükümlülükleri yerine getirmek şartıyla Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanlığınca yabancılara izin verilmektedir.(14.01.1983 tarih ve 17928 sayılı Resmi Gazete).
2527 Sayılı Yasa
ve Türk Soylu
Yabancılar Türkiye’de Meslek ve
Sanatlarını Serbestçe Yapabilmelerine Kamu,
Özel Kuruluş
veya İşyerlerinde
Çalıştırılabilmelerine Dair Yönetmelik.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
217
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Türkiye’de çalışan,
adres değiştiren
yabancılar zabıtaya durumlarını
bildirmekle yükümlüdürler. Ayrıca
hüviyeti ve ikamet
teskeresi ile ilgili
belgeleri talep
halinde Kolluğa
göstermek mecburiyetindedirler.
* Türkiye’de serbest olarak veya memur, müstahdem ve işçi sıfatıyla
çalışacak yabancılar keyfiyeti işe başladıklarından itibaren en çok 15
gün zarfında ikamet ettikleri yerin polis veya Jandarma Karakoluna
bizzat veya bilvasıta haber vermeye ve ikamet teskerelerine kayıt 5683 Sayılı Yabancıların Türkiettirmeye mecburdurlar.
ye’de İkamet ve
* Yabancılar; hüviyet varakasını, ikamet teskerelerini veya pasaport ve
Seyahatleri hakkontrol fişlerini her istenişte Polis veya Jandarma’ya göstermeye meckındaki Kanuburdurlar.
nu’nun 14, 15 ve
* İkamet teskeresi hamili yabancılar, ikametgâhlarını değiştirdiklerinde 18’inci Maddeleri.
keyfiyeti 48 saat zarfında gerek çıktıkları gerek naklettikleri Polis veya
Jandarma Karakoluna bizzat veya bilvasıta veya taahhütlü mektupla
haber vermeye mecburdurlar.
Yabancıların
yakalanma, gözaltı, serbest bırakılması ile ölüm
olayları Dışişleri
Bakanlığı aracılığıyla Büyükelçiliğe
veya konsolosluklara bildirilmeli,
pasaportları kendilerine veya ilgili
temsilciliklerine
iade edilmelidir.
* Tutuklanan, gözaltına alınan, trafik kazasına karışan veya hakkında
herhangi bir nedenden dolayı adli ve idari işlem başlatılanlarla hayatlarını kaybeden yabancı uyruklu kişilerin, pasaport bilgileri ve karıştıkları
olaya ilişkin düzenlenecek “Olay Bildirim Formu’nun” Dışişleri Bakanlığı
Dış İlişkiler Genel Müdürlüğüne belge geçerle gönderilmesi ve Dışişleri
Bakanlığı aracılığıyla yabancının Türkiye’deki en yakın temsilciliğine
süratle bilgi verilmesi, eş zamanlı olarak da Emniyet Genel Müdürü’nün
bilgilendirilmesi gerekmektedir.
* Tetkik edilmek üzere yabancılardan alınan pasaportlar; gerekli işlemler süratle tamamlandıktan sonra sahiplerine veya ilgili temsilciliklerine
süratle iade edilmelidir. Yabancıların pasaportlarına delil olarak el
konulması durumunda, yargılama sona ermeden önce veya bu kişiler
haklarındaki adli işlemler tamamlandığında pasaportlarının iadesi
gerekmektedir. Suçta kullanılmış ve sahibi hüküm giymiş olan pasaportların; yabancının uyruğunda bulunduğu devletin temsilciğine gönderilmesi, diğer durumlarda da yabancının kendisine veya koşulların
durumuna göre temsilciliğine iadesi gerekmektedir.
* Yakalanan veya gözaltına alınan yabancı kişinin yazılı olarak karşı
çıkmaması halinde durumu vatandaşı olduğu ülkenin Büyükelçiliği
veya konsolosluğuna bildirilmelidir.
Yabancı uyruklu
gerçek kişiler ile
yabancı ülkelerde
tüzel kişiliğe sahip
ticaret şirketlerinin
edinecekleri taşınmazların toplamının İl yüz
ölçümünün binde
beşini geçmemesi
ile ilgili olarak
Bakanlar Kurulunca karar alınabilmektedir.
* Yabancı uyruklu gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin
kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketleri 5444
sayılı yasa gereğince; karşılıklı olmak ve kanuni sınırlamalara uyulmak
kaydıyla taşınmaz mal satın alabilmektedirler.
* Yabancı uyruklu gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin
kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerce, sulama,
enerji, tarım, maden, sit, inanç ve kültürel özellikleri nedeniyle korunması gereken alanlar, özel koruma alanları ile flora ve fauna özelliği
5444 Sayılı Tapu
nedeniyle korunması gereken hassas alanlarda ve stratejik yerlerde
Kanununda
kamu yararı ve ülke güvenliği bakımından, taşınmaz ve sınırlı ayni hak
Değişiklik Yapıledinilemeyecek alanlar, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının tescile esas
masına Dair
koordinatlı harita ve planları içeren teklifi üzerine İllere ve İl yüz ölçüKanun ile 2644
müne göre binde beşi geçmemek üzere Bakanlar Kurulunca karara
Sayılı Tapu Kabağlanabilmektedir.
nununun 35/7’nci
* 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 35 ve 36’ncı maddelerini değiştiren 5782
fıkrası.
sayılı yasa gereğince, Özel Güvenlik bölgeleri ile Yabancıların Mülk
Edinmesi ile ilgili Komisyon Kararı Yönetmeliği’nin 10’uncu maddesine
göre komisyonlarda garnizon komutanı temsilcisi bulunmak zorundadır.
* Bu kapsamda, 2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu ile 83/5949 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Yönetmeliği gereğince, yabancıların taşınmaz mal ve sınırlı ayni
hak edinilmesinde sakınca görülen alanlar kolluk tarafından silsile
yoluyla üst komutanlıklara teklif edilmelidir.
İçişleri Bakanlığının 27 Nisan
2004 tarihli ve
2004 / 82 sayılı
“Suça Karışan
Yabancılar”
konulu
Genelgesi.
Adalet Bakanlığının 01 Ocak 2006
tarihli ve 2006/70
ile 2006/71 sayılı
Genelgeleri
Yakalama, gözaltına, İfade Alma
Yönetmeliği’nin
8’inci maddesi.
1’inci ve 2’nci
* Kamulaştırma yapılan birinci derece askeri yasak bölgelerinde; görev- 2565 sayılı Askeri
derece kara askeri liler dışındaki T.C. vatandaşlarının bölgeye girme ve oturmalarına izin Yasak Bölgeler
218
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınyasak ile güvenlik
bölgelerinde yetkili
komutanlıkların
görev ve sorumlulukları bulunmaktadır.
lanamaz.
verilmesi, bölgedeki tesislerin amaç dışı kullanımının kontrol edilmesi,
ve Güvenlik
Gnkur. Bşk.lığınca bölgeye girmeleri ve oturmalarına izin verilen yaban- Bölgeleri Kanunu
cı uyruklu kişilere bölgede bulundukları sürece refakatçi verilmesi, ile 83/5949 sayılı
bölgedeki su kaynakları ve geçiş yollarından yararlanma ile ilgili hususAskeri Yasak
ların takip edilmesi, bölgedeki eski eserler ve doğal kaynakların araştır- Bölgeler ve Güma ve işletme faaliyetleri amaçları dışında kullanılmasının kontrol edil- venlik Bölgeleri
mesi, yasak bölge sınırlarının sınır taşı veya yeterli sırada dikenli tel
Yönetmeliği.
çitiyle çevrilmesi, üzerlerine levha asılması gibi görevler Gnkur.
Bşk.lığınca belirlenmiş olan yetkili komutanlıklar vasıtasınca ifa edilmelidir.
* İkince derece kara askeri yasak bölgelerinde yabancı uyruklu sivil
kişilerin bölgeye girmelerine ilişkin Valilik müracaatlarına görüş bildirilmesi yetkili komutanlıklar tarafından gerçekleştirilmelidir.
* Kamulaştırma yapılan güvenlik bölgelerine görevli olanların dışındaki
kişilerin girişlerine izin verilmesi, bölgedeki su kaynakları ve geçiş yollarından faydalanacak olanlara uyması gereken kurallar konusunda
tebligatta bulunulması, bölgede oturanlar dışındaki Türk vatandaşlarının
zirai faaliyetleri, meslekte sanatlarını icra etmeleri sakıncalı görülenlerin
faaliyetlerinin sınırlandırılması maksadıyla, Gnkur.Bşk.lığına teklifte
bulunulması, bu bölgedeki malların yabancı uyruklu gerçek ve tüzel
kişilere satılması, devredilmesi ve kiralanmasına izin verilmesi, bölgede
kalan ve kamulaştırılmasına gerek duyulmayan taşınmaz mallar üzerindeki inşaat, hafriyat, tadilat, orman yetiştirme veya kesme, bataklık
kurma veya kurutma müracaatların uygun olup olmadığının ilgililere
bildirilmesi gibi görevler yetkili komutanlıklar marifetiyle icra edilmelidir.
* Mülteci; Avrupa’da meydana gelen olaylar sebebiyle ırki, dini, milliyeti, belirli bir toplumsal guruba üyeliği veya siyasi düşünceleri nedeniyle
takibata uğrayacağından haklı olarak korktuğu için vatandaşı olduğu
ülke dışında bulunan ve vatandaşı olduğu ülkenin himayesinden istifade etmeyen yabancıyı,
* Sığınmacı; ırki, dini, milliyeti, belirli bir toplumsal guruba üyeliği veya
İltica ve sığınma siyasi düşünceleri nedeniyle takibata uğrayacağından haklı olarak
amacıyla sınırla- korktuğu için vatandaşı olduğu ülke dışında bulunan ve vatandaşı
olduğu ülkenin himayesinden istifade edemeyen veya korkudan dolayı
rımıza gelen
istifade etmek istemeyen yâda uyruğu yoksa önceden ikamet ettiği
yabancılar ve
muhtemel nüfus ülke dışında bulunuyorsa oraya dönmeyen veya korkusundan dolayı
dönmek istemeyen yabancıyı tanımlamaktadır.
hareketlerine
yönelik olarak
* Sığınmacı ve mültecilere uygulanacak işlemler, himaye ve gözetim,
uygulanacak usul muhafaza ve disiplin, haberleşme, ölüm ve defin ile yardım malzemeleve esaslar hakkın- rinin dağıtımı gibi hususlar yönetmelikte belirtilmiştir.
da yönetmelik
* Toplu sığınanlar ile topluca iltica eden mültecilerin silahlı çatışmanın
çıkarılmıştır.
veya krizin sona ermesi halinde uyruğunda bulundukları devlete iade
edilmeleri Gnkur. Bşk.lığı ve Dışişleri Bakanlığı ile koordine edilerek
İçişleri Bakanlığınca yapılmaktadır.
* Türkiye’ye iltica eden veya başka bir ülkeye iltica etmek üzere Türkiye’den ikamet izni talep eden münferit yabancıların kimliklerinin tespiti,
fotoğraf ve parmak izlerinin alınması İl Valilikleri sorumluluğunda yapılmaktadır.
Yabancı araştırmacılar tarafından
yürütülecek bilimsel çalışmalar için,
yetkili makamlardan izin alınması
gerekmektedir.
* 04 Nisan 1988 tarihli, 88/12839 sayılı ve “Türkiye’de İlmi Araştırma,
İnceleme Yapmak ve Film Çekmek İsteyen Yabancılar veya Yabancılar
Adına Müracaat Edenler ile Yabancı Basın Yayın Mensuplarının Tâbi
Olacakları Esaslara ilişkin Bakanlar Kurulu Kararına istinaden yabancılar tarafından, doğadan canlıya ait örnek toplanması veya yurt dışına
çıkarılması gibi faaliyetler için Çevre ve Orman Bakanlığı ile Tarım ve
Orman Bakanlığından izin alınması gerekmektedir. İzin veren kurum/
kuruluşlar mihmandar vermek zorundadır.
* Doğadan materyal ve örnek toplanması halinde, bitkiler için 15 Ağus-
Türkiye’ye İltica
Eden veya Başka
Bir Ülkeye İltica
Etmek Üzere
Türkiye’den
İkamet İzni Talep
Eden Münferit
Yabancılar ile
Topluca Sığınma
Amacıyla Sınırlarımıza Gelen
Yabancılara ve
Olabilecek Nüfus
Hareketlerine
Uygulanacak
Usul ve Esaslar
Hakkında Yönetmelik.
Mevzuat isimleri
sol taraftaki
sütunda belirtilmiştir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
219
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
tos 1992 tarihli, 21316 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe
giren “Bitki Genetik Kaynaklarının Toplanması, Muhafazası ve Kullanılması Hakkında Yönetmelik”, hayvanlar için 21 Haziran 2003 tarihli,
25145 sayılı Resmî Gazetede Yayımlanarak yürürlüğe giren “Hayvan
Gen Kaynaklarının Korunması Hakkında Yönetmelik”, su ürünleri için
“Su Ürünleri Yönetmeliği”, karada yaşayan memeliler, kuşlar ve sürüngenler için 24 Aralık 2005 tarihli, 25976 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “Av ve Yaban Hayvanlarının ve Yaşam Alanlarının Korunması, Zararlılarıyla Mücadele Usul ve Esasları Hakkında
Yönetmelik” gereğince, Çevre ve Orman Bakanlığı ile Tarım ve Orman
Bakanlığından “Bilimsel Araştırma İzni”nin yanı sıra ayrıca, “Materyal
Toplama İzni” alınma zorunluluğu bulunmaktadır.
İlmi araştırma,
inceleme yapmak
ve film çekmek
isteyen yabancılara bazı kısıtlamalar getirilmiştir.
* Türkiye’de ilmi araştırma, inceleme yapmak ve film çekmek isteyen
yabancıların veya yabancılar adına müracaat edenler ile yabancı
basın-yayın mensuplarının tabi olacakları esaslar:
Askeri yasak bölgeler, güvenlik bölgeleri, Devlet arşivleri, kütüphaneler
ve müzelerde yapılan inceleme ve araştırmalarda, arkeolojik araştırma
ve kazılarda; müracaat sahibine özel olarak verilmiş iznin kapsamı
dışında kalan hususlarda, o yerin kendi ilgili mevzuatı uygulanır.
88/12839 Sayılı
Bankalar Kurulu
Kararı
Çıkılması izne
bağlı dağlarda
faaliyet göstereceklerin kolluğu
önceden bildirimde bulunması
gerekmektedir.
* Gnkur. Bşk.lığı, İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları, MİT Müsteşarlığı ile
Gençlik ve Spor Müdürlüğü Dağcılık Federasyonu arasında 13 Mayıs
1988 tarihinde imzalanan protokol gereğince, çıkılması izne bağlı dağlarda faaliyet icra edeceklerin gidiş ve dönüşleri ile ilgili olarak hazırlayacakları Durum Raporlarının birer suretini faaliyet öncesinde mahalli
Dağcılık Federasyonu aracılığıyla kolluğa vermeleri gerekmektedir.
* 2’nci derecede Askerî Yasak Bölgelerde eski eserler ile doğal kaynakların araştırılması ve işletilmesinde Gnkur. Bşk.lığının olumlu mütalaasının
alınması, Turistik amaçlı ziyaretlerde ise Garnizon K.lığının görüşünün
alınmasını müteakip, Valiliklerce izin verilmesi gerekmektedir.
13 Mayıs 1998
tarihli “Ağrı Dağı
ve Diğer İzne
Tâbi Dağlara
Çıkışlar” ile İlgili
Protokol
Yabancıların
Dağlara çıkışları
ile ilgili
15 Ekim 2010
Tarihli Protokol
İş Kanunu hükümleri gereğince
yapılan teftiş ve
denetlemeler
kapsamında, iş
müfettişlerinin
yardım taleplerinin
zabıta tarafından
karşılanması
gerekmektedir.
Zabıta kuvvetleri; iş kanunu hükümlerinin tam ve gerektiği gibi uygulanabilmesini temin maksadıyla, işyerlerini teftiş ve denetlemeye yetkili
müfettişlerinin talepleri halinde, her türlü yardımı yapmakla yükümlü
bulunmaktadır.
4857 Sayılı İş
Kanunu’nun
97’nci Maddesi.
* Poliçeye ilişkin muamelelerin yapılması için adres tespitinde zabıtadan yardım istenebilir.
6762
Türk Ticaret Ka- * Harp kaçağı veya ihracı, ithali veya transit olarak geçirilmesi yasak
nunu hükümlerinin olan eşyayı yükleme ve taşıma durumunda, gümrük, vergi ve zabıta Sayılı Türk Ticauygulanmasında kanunlarına aykırı hareket edenlere Türk Ticaret Kanununun 973’üncü ret Kanunu’nun
zabıtanın görev ve maddesi hükümleri uygulanmalıdır.
667, 1024 ve
sorumlulukları
* Kaptanın gemi hizmetlerinin gereği gibi görülmesi için veya gemide 1467’nci Maddebulunmaktadır.
leri.
emniyet ve inzibatı temin maksadıyla, almış olduğu tedbirlerin yanı sıra
zabıtadan yardım talep etmesi halinde bu isteğin derhal karşılanması
gerekmektedir.
İcra memurlarının
yardım taleplerinin
kolluk tarafından
karşılanması
zorunlu olup, icra
* İcra ve İflas Kanununun 81’inci maddesi ile 2803 sayılı J.Teşkilat,
2004 Sayılı İcra
Görev ve Yetkileri Yönetmeliğinin 81/g ile 151’inci maddeleri gereğince
ve İflas Kanuicra müdürlüklerinin haciz yapılması ile ilgili yazılı yardım taleplerinin
nu’nun 80 ve
kolluk tarafından karşılanması gerekmektedir.
81’inci Maddeleri.
* İcra müdürlerinin Genel Kolluk birimleri ile doğrudan yazışma yetkisi
220
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
memurlarının
Kolluk ile doğrudan yazışma
yetkisi bulunmaktadır.
bulunmakta olup, kolluk tarafından icra müdürlüğü personelinin engellenmesi yada saldırıya uğrama gibi tehlikelere karşı emniyet tedbirlerinin alınması gerekmektedir.
* Haciz yapan icra memurunun isteği üzerine borçlu tarafından kilitli
yerler ve dolaplar açılmaz ise, bu yerler icabında zorla açtırılır.
İstanbul Boğaziçi
alanının kültürel
ve tarihi değerlerini ve doğal güzelliklerini kamu
yararı gözetilerek
korumak ve geliştirmek maksadıyla,
verilmiş olan yıkım
kararının tebligat
kanunu hükümlerine bağlı kalmaksızın ilgililere
zabıta tarafından
tebliğ edilmesi
gerekmektedir.
Yetkili merci tarafından verilen yıkım kararının emrinin 7201 sayılı
Tebligat Kanunu hükümlerine bağlı kalınmaksızın güvenlik kuvvetleri
veya belediye zabıta kuvvetleri tarafından mal sahibine veya müteahhide tebliğ edilmesi gerekmektedir.
2960 Sayılı Boğaziçi Kanunu’nun 13’üncü
Maddesi.
Garnizonlarda
askeri disiplinin
temini, önleyici
211 Sayılı TSK İç
zabıta ile adli ve Garnizonlarda askeri disiplinin muhafazası, önleyici zabıta ve adli ile
Hizmet Kanuaskeri trafik görev- askeri trafik vazifeleri Garnizon Komutanlarına ait olup, bu görevler
nu’nun 91’inci
lerinin Garnizon Merkez Komutanlıkları marifetiyle yürütülmektedir.
Maddesi.
Komutanlıklarınca
deruhte edilmesi
gerekmektedir.
Harita ve planlara
ait kamu hizmetlerinin mahsus
işaretlerin zarar
görmemesi için
zabıta tarafından
gerekli işlemlerin
yapılması gerekmektedir.
Harita ve planlara ait kamu hizmetlerine mahsus işaretlere zarar verenler hakkında muhtarlar, Belediye Başkanları veya mahalli idare amirlerince zabıtaya intikal ettirilen durumlara istinaden gerekli tedbirlerin
alınması için ilgili makamların (C.Savcılığı ve kamu kurumunun) haberdar edilmesi gerekmektedir.
Kolluk birimlerince; avukatların
görüşmelerinde
istifade edebilecekleri bir yerin bu
amaçla tahsis
edilmesi gerekmektedir.
Her adalet dairesinde, bölgesinde bulunduğu baro için, her mahkeme
salonunda ve icra dairesinde ise avukatlar için ihtiyaca yetecek nitelikte
1136 sayılı Avuyer ayrılması zorunludur. (Ek fıkra: 02.05.2001 - 4667 s. Y. m.34)
katlık Kanunu’nun
Ayrıca her cezaevinde ve kolluk biriminde mesleğin onuruna ve öne- 50’nci Maddesi.
mine uygun bir görüşme yeri ayrılır. Bu yerlerin bakım ve onarımı
ilgisine göre Adalet ve İçişleri Bakanlıklarınca yaptırılır.
155 Sayılı Harita
ve Planlara ait
işaretlerin Korunması Hakkındaki Kanun’un
2’nci Maddesi.
Grev ve lokavt
durumunda so2822 sayılı Toplu
rumluluk sahası
* Grev ve lokavt halinde, mahallin en büyük mülki amirinin talimatı
İş Sözleşmesi,
esasına göre ilgili
gereğince, kolluk tarafından ilgili işyerlerinde gerekli emniyet, inzibat, Grev ve Lokavt
işyerlerinde gerekli
koruma ve sağlık işleri ile ilgili tedbirlerin alınması gerekmektedir.
Kanunu’nun
emniyet tedbirleri50’nci maddesi.
nin alınması gerekmektedir.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
221
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
TCK’ da yer alan;
* İntihara yönlendirme, çocukların cinsel istismarı, uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, sağlık için tehlikeli madde
İnternet ortamında
temini, müstehcenlik, fuhuş, kumar oynanması için yer ve imkân sağyapılan yayınların
lama ile 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar hakkındaki kanunusul ve esasları
da yer alan suçları oluşturan internet yayınlarının; temsili görüntüsü,
kanun ve yönetyazı veya sesleri içeren ürünlerin tanıtımı, ülkeye sokulması, bulundumelikte belirlenrulması, kiraya verilmesi veya satışının önlenmesi için Telekomünikasmiştir.
yon İletişim Başkanlığı kolluk kuvvetlerinden yardım talep edebilir.
* Kolluk kuvvetlerince elde edilen bilgi ve belgeler incelenmek üzere
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na gönderilmesi gerekmektedir.
* İnternet Kafelerin açılabilmesi için, mülki idare amirinden izin belgesi
alınması gerekmektedir.
* Konusu suç oluşturan içeriklere erişimi önleyici tedbirlerin alınması,
erişim sağlayıcılardan sabit IP alınması ve kullanılması,
* 12 yaşından küçükleri yanlarında veli veya vasisi olmaksızın içeriye
alınmaması, tütün ve tütün mamulleri tüketim bölümü bulunmayan
işyerlerinde tütün ve tütün mamullerinin içilmemesi, 1117 sayılı Küçükİnternet kafelerin leri Muzır Neşriyattan Koruma Kanununa aykırı hareket edilmemesi,
açılma, işletilme
4250 sayılı İspirto ve İspirtolu İçkiler İnhisarı Kanun’unun 19’uncu
ve kontrol edilmesi
maddesi gereğince alkollü içki satılmaması, bulundurulması veya
ile ilgili olarak
sunulmaması, işyerlerinde elektronik ve mekanik oyun alet ve makinekolluğun yetki ve
leri bulundurulmaması,
sorumlulukları
* Ayrıca işyerlerine giren ve çıkanların tespiti için gerekli kamera kayıt
Yönetmelikle
sistemi kurulması gerekmektedir.
düzenlenmiştir.
* Kolluk tarafından yukarıda belirtilen durumlara aykırı davranışların
genel güvenlik ve asayiş yönünden denetlenmesi esnasında tespiti
halinde, durumun idari para cezası maksadıyla, Mülki İdare Amirliğine
bildirilmesi ve 5326 sayılı Kabahatler Kanununda öngörülen usul ve
esasların uygulanması gerekmektedir.
* İnternet Kafeler ile salonların denetlenmesinin mülkî amir tarafından
oluşturulan komisyon yoksa kolluk tarafından yapılması gerekmektedir.
5651 sayılı İnternet Ortamında
Yapılan Yayınların Düzenlenmesi
ve Bu Yayınlar
Yoluyla Mücadele
Edilmesi Hakkında Kanun ve
Yönetmelik.
01 Kasım 2007
tarih ve 26687
numaralı Resmi
Gazete’de Yayımlanan İnternet
Toplu Kullanım
Sağlayıcıları
Hakkındaki Yönetmeliğin 5 ve
9’uncu maddeleri.
İçişleri Bakanlığının 14 Nisan
2008 tarihli ve
2008/30 sayılı
“İnternet
Kafe/Salonları”
Konulu Genelgesi’nin 3’üncü Md.
Kamu Kurum ve
Kuruluşlarınca,
araç, gereç, makine, tezgâh gibi
hurdaların MKE
HURDASAN
İşletmesine devredilmesi gerekmektedir.
* Ülkemizde tüm kamu kurum ve kuruluşlarının her türlü metal ve diğer
malzeme, araç, gereç, makine, tezgâh, gemi ve sair metal hurdalarını
toplama, değerlendirme ile kullanım görevi Makine ve Kimya Endüstrisi
Kurumu Genel Müdürlüğüne verilmiştir.
(Bakanlar Kurulunun 20.03.1971 tarihli ve 7/2156 sayılı Kararı, Başbakanlığın 19.03.2001 tarihli ve 2005/15 sayılı Genelgesi, SB. lığının
03.11.2006 tarihli ve 26335 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan MKE
Gn. Md. lüğü Yurtiçi Pazarlama ve Satış Yönetmeliği.)
İlgili mevzuat sol
taraftaki sütunda
belirtilmiştir.
Ülkemizin Doğal
zenginlikleri ile
Biyolojik Çeşitliliğinin Korunması
kapsamında kolluk
tarafından yapılacak denetim ve
kontrollerde aranacak belgeler ve
müracaat edilecek
mevzuat hükümlerinin bilinmesi
önem arz etmektedir.
* Av ve Yaban Hayvanları ile Bunlardan Elde Edilen Ürünlerin Bulundurulması, Üretimi ve Ticareti Hakkındaki Yönetmelik gereğince, “Proforma Fatura, Fatura, Üretici Satış Belgeleri, CITES(Tür sözleşme ek
listelerinde yer alıyor ise), Doğadan Toplama ve Yakalama İzin, Av ve
Yaban Hayvanı Üretim ve Yetiştiriciliği Kesim, Zayiat, Av ve Yaban
Hayvanı ile Ürün Bulundurma, Koleksiyonculuk, Satış/Hibe” Belgeleri,
* Av ve Yaban Hayvanı Üretme Yeri ve İstasyonu ile Kurtarma Merkezlerinin Kuruluşu, Yönetimi, Denetimi Hakkındaki Yönetmelik gereğince,
“İzin ve Satış” Belgeleri,
* CITES Sözleşmesine istinaden, “İthalat izni - İhraç İzni - Re - Eksport
Belgesi, Menşei Belgesi, Denizden Giriş Belgesi, Esaret Altında Üretim
Belgesi (hayvanlar için), Suni Üretim Belgesi (bitkiler için), Bitki Sağlığı
Belgesi, Sözleşme Öncesi Belgesi, Sahiplik Belgesi (kişisel canlı hayvanları ile sık sık seyahat eden kişiler için), Canlı Hayvan Tanıtım
Belgesi (gezici sergilerde tutulan canlı hayvanlar için) ve Bilimsel
Mevzuat isimleri
sol taraftaki
sütunda belirtilmiştir.
222
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Değişimler için Etiket”,
* Doğal Çiçek Soğanlarının Sökümü, Üretimi ve Ticaretine ilişkin Yönetmelik gereğince, “Menşei Belgesi, Hasat Belgesi ile Söküm Planları”,
* Ev ve Süs Hayvanları, Barınma, Satış, Barınma ve Eğitim Yerlerinin
Kuruluş, Açılış, Ruhsat, Çalışma ve Denetleme Usul ve Esaslarına
Dair Yönetmelik gereğince, “Sağlık Karnesi”,
* Hayvan Deneyleri, Etik Kurullarının, Çalışma Usul ve Esaslarına Dair
Yönetmeliğe istinaden, “CITES, izin, Menşei, Doğadan Toplama ve
Yakalama İzin” Belgeleri,
* Su Ürünleri Yönetmeliği gereğince, “Ruhsat Teskeresi, İzin Belgesi
(üretim için), Damızlık Sağlık Belgesi”,
* Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği gereğince, “Saz Kesimi İzin
Belgesi ve Saz Nakil İzin Belgesi”,
* Zirai Karantina Yönetmeliğine istinaden, “Bitki Sağlık Sertifikası ve Re
-Eksport Bitki Sağlık Sertifikası (son 20 günlük), Bitki İthal Permisi” gibi
belgelerin kolluk tarafından yapılacak denetimlerde kontrol edilmesi
mevzuata aykırı durumların tanzim edilecek tutanakla birlikte adlî ve
mülkî makamlara iletilmesi gerekmektedir.
* Jandarma çocuk şube ve kısımları ile çocuk işlem astsubayı / elemanı aracılığıyla zorunlu eğitim çağında olup ilköğretime kayıtsız çocukların tespiti ve ailelerin iknası konusunda MEB taşra teşkilatıyla iş birliği
yapılması, iş birliği yapılması,
İlköğretime devamsız öğrencilerin kimlik bilgilerinin mülki idare amirlik- Milli Eğitim Baleri ve il / ilçe millî eğitim müdürlükleri aracılığıyla İGM ile paylaşılması, kanlığı ile İmzalan
İlköğretime erişim
İlköğretim çağında olup gezici ve geçici mevsimlik tarım işçiliğinde ve 13 Ocak 2011
ve devamı engelçalıştırılan çocukların ilköğretime erişim ve devamının sağlanması için Tarihli İlköğretimlenen çocuklarla
İlköğretim Genel Müdürlüğünün politika ve stra-teji geliştirme çalışmade Erişim ve
ilgili Genel Kollularında iş birliği yapılması,
Devamın İzlenğa görevler verilmesi İşbirliği
Çocuk suçluluğu ile eğitim ilişkisi konularına öncelik verilmesi,
miştir.
Protokolünün
İlköğretim Genel Müdürlüğünün verilerinde “adresinden taşınan” ve
6’ncı Maddesi
“adresi bilinmeyen” çocuklara ilişkin verilerin Jandarma Genel Komutanlığıyla paylaşılarak il/ilçe jandarma komutanlıklarınca adreslerinin
bulunması ve güncellenmesi için MEB taşra teşkilatı, NVİGM merkez
ve taşra teşkilatı, muhtarlıklar ve diğer kolluk kuvvetleriyle koordine, iş
birliği ve paylaşım yapılması gerekmektedir.
Anket çalışmaları
suç oluşturmadıkça serbesttir.
İçişleri Bakanlığının 02 Şubat
2011 Tarih ve
* Anket çalışmaları ayrıca suç teşkil edecek bir durum olmadıkça
Araştırma ve
sınırlamaya tabi olmaksızın yapılabilir.
Anket Şirketlerine
Yönelik Uygular
Konulu emri
* Güvenlik kuruluşları ve ilgili kurumlar arasında terörle mücadele
alanında gerekli koordinasyonu sağlamak, bu alandaki politika ve
uygulamaları değerlendirmek amacıyla Terörle Mücadele Koordinasyon Kurulu kurulmuştur.
Kurul, İçişleri Bakanının başkanlığında, Genelkurmay İkinci Başkanı,
Jandarma Genel Komutanı, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarı, Adalet
Terörle Mücadele
Bakanlığı Müsteşarı, İçişleri Bakanlığı Müsteşarı, Dışişleri Bakanlığı
Koordinasyon
Müsteşarı, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarı, Emniyet Genel MüKurulu kurulmuştur.
dürü ve Sahil Güvenlik Komutanından oluşur.
Terörle mücadeleye yönelik strateji belirlemek amacıyla ihtiyaç duyulan
istihbarı bilgiler; Genelkurmay Başkanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Milli
İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından Müsteşarlığa verilir. Bu bilgiler doğrultusunda yapılacak analiz ve değerlen-
5952 Sayılı Kamu
Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığının Teşkilat ve
Görevleri Hakkında Kanunun 4 ve
8 inci Maddesi ile
Kamu Düzeni ve
Güvenliği Müsteşarlığı Teşkilat,
Görev, Yetki,
Çalışma Usul ve
Esasları Hakkında Yönetmeliğin 4
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
223
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
dirmeler ilgili birimlerle paylaşılır.
ve 14’üncü Maddesi
2873 SAYILI MİLLİ PARKLAR KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Milli parklar, Bakanlar Kurulu
kararı ile belirlenmektedir.
Milli park karakterine sahip olduğu tespit edilen alanların, Millî Savunma Bakanlığı’nın olumlu görüşü, Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı,
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile diğer ilgili bakanlıkların da görüşü alınarak, Çevre ve Orman Bakanlığı’nın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu
kararı ile milli park olarak belirlenmektedir.
2873 sayılı Milli
Parklar Kanunu’nun 3’üncü
maddesi.
Tabii ve ekolojik dengeyi, tabii ekosistem değerini bozmak, yaban
hayatını tahrip etmek, sahaların özelliklerinin kaybolmasına veya
Tabii ve ekolojik değiştirilmesine sebep olan veya olabilecek her türlü müdahaleler ile
dengeyi ve tabii toprak, su ve hava kirlenmesi gibi benzeri çevre sorunları yaratacak iş
ekosistem değerini ve işlemleri yapmak, tabii dengeyi bozacak her türlü orman ürünleri
bozmak ve yaban üretmek, avlanma ve otlatmasını yapmak, onaylanmış plânlarda belirtihayatı tahrip
len yapı ve tesisler ile Genelkurmay Başkanlığı’nca ihtiyaç duyulacak
etmek suça teşkil savunma sistemi için gerekli tesisler dışında kamu yararı açısından
etmektedir.
vazgeçilmez ve kesin bir zorunluluk bulunmadıkça her ne suretle
olursa olsun yapı ve tesis kurmak, işletmek ve bu alanlarda var olan
yerleşim sahaları dışında iskân yapmak, suç teşkil etmektedir.
2873 sayılı Milli
Parklar Kanunu’nun 14’üncü
maddesi.
Koruma hizmetleri
ve suçların takibi Bu Kanun kapsamına giren alanlarda; koruma hizmetleri ve suçların
orman muhafaza takibinin 6831 Sayılı Orman Kanunu’nun ilgili hükümlerine istinaden;
memurlarınca
orman muhafaza memurlarınca sağlanmaktadır.
sağlanmaktadır.
2873 sayılı Milli
Parklar Kanunu’nun 16’ncı
maddesi.
4533 SAYILI
GELİBOLU YARIMADASI
TARİHİ MİLLİ PARKI KANUNU
GENEL KURAL
Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli
Parkı’nda suç
işlenmesinin
önlenmesi için bir
takım yasaklar ve
yükümlülükler
getirilmiştir.
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Milli Park sınırları içinde; belirlenen yerlerden başka yerde geceleyenlere, izin verilen yerler haricinde, halkı rencide edecek, rahatını ve
huzurunu bozacak şekilde alenen alkollü içki içenlere, ateş yakanlara 4533 sayılı Geliveya izin verilen yerlerde yakılan ateşi söndürmeden mahallîni terk bolu Yarımadası
edenlere, sönmemiş sigara veya her türlü yakıcı madde atanlara, milli Tarihi Milli Parkı
park sınırları içinde ve bu sınırlara dört kilometre mesafede anız veya Kanunu’nun 6’ncı
benzeri bitki örtüsünü yakanlara, tedbirsizlik ve dikkatsizlik ile orman
maddesi.
yangınına sebebiyet verenlere, kasten orman yakanlara para cezaları
verilmesi gerekmektedir.
224
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
3092 SAYILI ÇAY KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Ruhsatname
almadan çay
tarımı yapılamamaktadır.
* Bakanlar Kurulu’nca tespit edilen çay tarım alanları dışında çay tarımı
yapılmaması, çay tarım alanı kuracak olanların önceden ruhsat almaları gerekmektedir.
* Çay tarım alanına ruhsat verme ve yenileme işlemleri, Çay İşletmeleri
Genel Müdürlüğünce yapılmaktadır.
Çay Kanunu’nun
2’nci maddesi.
2844 SAYILI FINDIK ÜRETİMİNİN
PLÂNLANMASI VE DİKİM ALANLARININ
BELİRLENMESİ HAKKINDA KANUN
GENEL KURAL
Fındık bahçesi
kuracakların izin
almaları gerekmektedir.
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Fındık Üretiminin
* İzin alınmadan fındık bahçesi kurulamamakta ve belirlenen alanlar Plânlanması ve
Dikim Alanlarının
dışında yeni fındık bahçeleri oluşturulamamaktadır.
Belirlenmesi
* İzinsiz fındık bahçesi kuran ve yenileyenlerin tebliğ tarihinden itibaren Hakkında Kanualtı ay içinde fındık bahçelerini sökmeleri gerekmektedir.
nu’nun 4 ve 7’nci
maddeleri.
2903 SAYILI PAMUK ISLAHI KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Müsaade edilen
yerler ile belirlenen çeşit haricinde
pamuk ekimi
yasaklanmış
bulunmaktadır.
Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nın saf pamuk tohumu ektireceği bölgelerin sınırları dışında, bu sınırlardan beş yüz metreden aşağı uzaklıkta
2903 sayılı Pabulunan yerlere açık kozalı pamuk çeşidinin ekilmesi, Bakanlığın çeşimuk Islahı Kanudini tayin ve ilan edeceği pamuklardan başka diğer çeşit açık kozalı
nu’nun 1 ve 2’nci
pamuk tohumu ve çekirdekli pamukların bu bölgelere sokulması ve
maddesi.
bunların o bölge içinde herhangi bir yerde muhafazası, bir yerden diğer
yere nakli ile alım ve satımı yasaklanmıştır.
Tespit edilen
çeşitlerden başka
cins pamuğun
çırçırlanması
yasaklanmıştır.
2903 sayılı Pa* Çırçır evlerince, Bakanlığın tespit etmiş olduğu pamuk çeşitlerinden muk Islahı Kanubaşka cinsten pamuğun çırçırlanması yasaktır.
nu’nun 3’üncü
maddesi.
Usulsüz ekilen
* Kanun hükümlerine aykırı hareket edenlerin o yerin en büyük mülkî 2903 sayılı Papamuklara idari
amiri tarafından idarî para cezası ile cezalandırılır.
muk Islahı Kanupara cezası kesilnu’nun 7’nci
*
Tespit
edilen
çeşitlerden
başka
pamuk
ekenlere
mahalli
idare
heyeti
mekte ve söktürü-
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
225
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
lerek yok ettirilmektedir.
kararı ile tarladaki pamukları hemen söktürülerek yok edilir.
maddesi.
5553 SAYILI TOHUMCULUK KANUNU
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Bitki çeşitlerinin
tescili ve kütüğe Bitki çeşitlerinin tescili, üretim izni ve standart tohumluk çeşit kaydı ile
kaydedilmesi
genetik kaynakların kütüğe kaydedilmesinin Tarım ve Köy İşleri BakanBakanlık tarafın- lığı tarafından yapılması gerekmektedir.
dan yapılmaktadır.
Tohumculuk
Kanunu’nun
4’üncü maddesi.
Piyasa denetimi
Tarım ve Köy İşleri
Bakanlığı’nca
gerçekleştirilmektedir.
5553 sayılı Tohumculuk Kanunu’nun 5, 7 ve
8’inci maddesi.
Tohumlukların ithal ve ihracı ile yetiştiren, işleyen, satışa hazırlayan,
dağıtan ve satan gerçek veya tüzel kişilerin, denetlenmesi ile tohumlukların standartlara uygunluğu ile etiket ve ambalaj bilgilerinin doğruluğunun denetlenmesi, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı’nca yürütülmektedir.
167 SAYILI YERALTI SULARI
HAKKINDA KANUN
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
Madde 5: İlan edilmiş yeraltı suyu işletme sahaları dışında her arazi
sahibi, arazisinde yer altı suyu aramak, suyu bulduktan sonra, bunun
kendi faydalı ihtiyaçlarına yetecek miktarını kullanmak hakkına sahiptir.
Arazisinde yeraltı Madde 8: Su temini maksadı ile kesitleri ne olursa olsun, tabii zemin 167 Sayılı Yeraltı
suyu bulan kimse- üstünden itibaren derinliği Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından Suları Hakkındanin, kullanma
tespit ve ilgili bakanlığın onayından sonra ilan olunan haddi (10 metre) ki Kanunu’nun 5,
belgesi alması
aşan her türlü çukur, sondaj ve kuyular (el ile açılan kuyular hariç) için 8,10’uncu Madzorunludur.
DSİ Genel Müdürlüğünden belge alınması mecburidir.
desi
Madde10:Arama belgesine dayanarak arazisinde yeraltı suyu bulan
kimsenin, bu suyu kullanmak için bir ay içinde Devlet Su İşleri Genel
Müdürlüğü’ne müracaat ederek kullanma belgesi alması gerekmektedir.
Kuyuların kullan- Kullanma belgesine haiz bir kimsenin arazisindeki kuyuları veya yeraltı 167 Sayılı Yeraltı
ma şeklinin değiş- suyu membaları üzerinde bir müdahalede bulunabilmesi veya kuyula- Suları Hakkındaki
tirebilmesi için
rın kullanma şeklini değiştirebilmesi için, Devlet Su İşleri Genel MüdürKanunu’nun
226
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınIslah ve tadil
belgesi alınması
gerekmektedir.
Devletin hüküm ve
tasarrufu altında
bulunan yeraltı
sularının kullanılması, korunması
ve tescili kanun
hükümlerine göre
gerçekleştirilmektedir.
Mevzuata aykırı
durumların; Devlet
Su İşleri Genel
veya taşra Müdürlükleri vasıtasıyla
tespit edilerek
gerekli idari tedbirlerin alınması ve
Mülki Makamlarca
İdari Para cezası
uygulamasında
bulunulması gerekmektedir.
lüğü’nden “ıslah ve tadil belgesi” alınması gerekmektedir.
* Yeraltı suları umumi sular meyanında olup, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunmaktadır. Bu suların her türlü araştırılması, kullanılması, korunması ve tescili kanun hükümlerine göre gerçekleştirilmektedir.
* Yeraltı suyu işletme sahaları içinde 167 sayılı kanunun 8’inci maddesi
hükmüne göre belge alınarak açılması gereken kuyuların adedi, yerleri,
derinlikleri ve diğer vasıflarıyla çekilecek su miktarı Devlet Su İşleri
Genel Müdürlüğü tarafından tayin ve tespit edilmektedir.
* Kuyu açan kimse, bulunan suyun ancak kendi faydalı ihtiyaçlarına
yetecek miktarını kullanmaya yetkili olup, bu miktarı aşan sular ile
sulama, kullanma ve işlenerek veya doğal haliyle içme suyu olarak
satılmak üzere çıkarılan yeraltı suları, Hazinenin özel mülkiyetinde
veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki kaynak
sularının (mazbut vakıflara ait sular hariç), 4734 sayılı Kanun hükümlerine uyularak il özel idarelerince kiraya verilmesi gerekmektedir. Tahsil
edilen kira gelirinden; yer altı veya kaynak suyunun çıktığı yer, köy
sınırları içinde ise o yerdeki köy tüzel kişiliğine %15, belediye sınırları
içinde ise ilgili belediyeye % 25 oranında pay verilmelidir.
* Faydalı ihtiyaç miktarı, tahsis edilecek maksada göre ilgili bakanlıkların mütalaası alınmak suretiyle, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü
tarafından tayin ve tespit edilmektedir.
* Arama, kullanma veya ıslah ve tadil belgesi almak isteyen kimsenin,
doğrudan, doğruya bulunduğu yerdeki Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü teşkilatına, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü teşkilatı yoksa en
yakın mülkiye amiri vasıtasıyla, Devlet Su İşleri teşkilatına müracaatla
belge talebinde bulunmalıdır.
* Kanun hükümlerine aykırı davrananlar kişiler hakkında, o yerin en
büyük Mülki amiri tarafından 167 sayılı yasanın 18’inci maddesinde
belirtilen idari para cezası uygulamasında bulunulmalıdır.
* Yeraltı suyu işletme sahalarının sınırları ve karakteristikleri Devlet Su
İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğünce tayin ve tespit edildikçe, gerekli Bakanlar Kurulu Kararı alınmak üzere keyfiyet Bayındırlık Bakanlığına
intikal ettirilmekte ve çıkacak karara göre “Yeraltı Suyu İşletme Sahaları” DSİ tarafından Resmi Gazete ile ve ayrıca mahallerinde çıkan
gazetelerde, gazete çıkmayan yerlerde de mutat vasıtalarla ilan olunmaktadır.
lanamaz.
11’inci Maddesi.
167 Sayılı Yer Altı
Suları Hakkındaki
Kanun’un 1, 4, 13
ve 18’inci Maddeleri.
20 Temmuz 1961
Tarih 5/1465
Numaralı Bakanlar Kurulunun
Yeraltı Suları
Tüzüğü’nün 2’nci
Maddesi.
3573 SAYILI ZEYTİNCİLİĞİN ISLAHI VE
YABANİLERİNİN AŞILATTIRILMASI
HAKKINDA KANUN
GENEL KURAL
Zeytinliklerine
bakmayan, izinsiz
kesenler ile sökenler hafif para
cezası ile cezalandırılır.
AÇIKLAMA
YASAL MEVZUAT
* Zeytinliklere her çeşit hayvan sokulması, yerleşim sahaları hariç;
3573 Sayılı Zeyzeytin sahalarına en az bir kilometre yakınlıkta koyun ve keçi ağılı
tinciliğin Islahı ve
yapılması yasak olup, ancak çift sürme ve nakliyatta kullanılan hayvanYabanilerinin
ların ağızlık takılması şartıyla bu bölgeye girmesine müsaade edilmekAşılattırılması
tedir.
Hakkında Kanu* Zeytincilik sahaları daraltılamaz. Ancak, belediye sınırları içinde
nu’nun 14 ve
bulunan zeytinlik sahalarının imar hudutları kapsamı içine alınması 20’nci maddeleri.
hâlinde altyapı ve sosyal tesisler dahil toplam yapılaşma, zeytinlik
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
227
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
alanının %10’unu geçemez. Bu sahalardaki zeytin ağaçlarının sökülmesi Bakanlığın fennî gerekçeye dayalı iznine tabi olup, kesin zaruret
görülmeyen zeytin ağacı kesilemez ve sökülemez, izinsiz kesenler
veya sökenlerden ağaç başına hafif para cezası alınır. Kesilen ve
sökülen ağaçlar müsadere edilir.
ARICILIK FAALİYETLERİ
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
MEVZUAT
* İl veya İlçe Tarım Müdürlüklerince, gezginci arıcıların konaklayacakları
yerler belirlenirken bölgenin güvenlik açısından sorununun olmadığına
dair mahalli güvenlik biriminden olumlu görüş alınması gerekmektedir.
* Arılarını sevk etmek isteyen arıcıların, İl veya İlçe Tarım MüdürlüğünGezginci arıcıların
den “Hayvan Sevklerine Mahsus Veteriner Sağlık Raporu”, konaklaya- Tarım ve Orman
nakil ve konaklacakları ilin İl veya İlçe Tarım Müdürlüğünden de veteriner sağlık raporu
Bakanlığının
ma faaliyetleri
ile başvurarak 1 hafta içerisinde (Devlet ormanlarında konaklayacak Arıcılık Yönetme“Arıcılık Yönetmearıcıların ise Çevre ve Orman Bakanlığı ilgili biriminden) “Arı Konaklaliği’nin 5’inci
liği” ile düzenlenma Belgesi” almaları gerekmektedir.
Maddesi
miştir.
* Yer gösterilmeden ve belgeleri olmadan yerleşen arıcıların arıları, İl
ve İlçe Tarım Müdürlüğünün talebiyle mülkî amirliklerce güvenlik güçleri marifetiyle bulunduğu yerden nakliye ve işçilik ücreti arıcılardan
alınmak suretiyle kaldırılır.
Muhtarlar arıcılardan ücret talep
edemezler.
* Arazi sahipleri dışında hiçbir kamu kurum ve kuruluşunca, (Muhtarlar
dahil) arıcıdan konaklama ücreti dâhil hiçbir ad altında ücret alınmaz.
Gezginci arıcılardan arazi sahipleri dışında ücret aldığı tespit edilenler
Arıcılık Yönetmehakkında yasal işlem yapılır. Arıcıların yanında çalışanların isim listeleliğinin 5/c Madderi, İl/İlçe Tarım Müdürlükleri vasıtası ile güvenlik güçlerine bildirilmelidir.
si
Konaklama yerleri İl/İlçe Tarım Müdürlükleri vasıtası ile belirlenir.
Devlet ormanlarında konaklayacakların yer usul ve esasları Orman
Genel Müdürlüğünce belirlenir.
01 ARALIK 2006 GÜN VE 2006/86 SAYILI ANAHTARCILAR VE ÇİLİNGİRÇİLER
HAKKINDAKİ İÇİŞLERİ BAKANLIĞI GENELGESİ
GENEL KURAL
AÇIKLAMA
MEVZUAT
Anahtarcı ve
Çilingircilere
yönelik olarak eski
765 Sayılı KanuUsule aykırı olarak anahtar yapımı ve usulsüz kilit açma suçlarına
nun 582 ve 583’
yönelik olarak 765 Sayılı eski TCK’da 2 aya kadar hapis cezası öngö- 5237 Sayılı TCK.
ncü maddelerinde
rülürken yeni TCK’da bu hususta bir yaptırıma yer verilmemiştir.
öngörülen cezai
müeyyide 5237
Sayılı yeni TCK’da
yer almamıştır.
Anahtarcı ve
Çilingirciler ile bu
iş yerinde çalışanların kimlik bilgilerinin esnaf tarafın-
Anahtarcı ve çilingirler ile bu iş yerlerinde çalışanlar için düzenlenmiş iş 1774 Sayılı Kimlik
yerleri listeleri, bunların adresleri, çalışanların kimlik bilgileri ve ikamet Bildirme Kanunuadreslerinin sorumlu işletici tarafından kimlik belgesi doldurularak üç nun 3, 4 ve 7 nci
gün içerisinde genel kolluk örgütüne verilmesi gerekmektedir.
Maddeleri.
228
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
dan genel kolluğa
bildirilmesi gerekmektedir.
* Anahtarcı ve çilingirler ile bu iş yerlerinde çalışacak kişilerin kimlik
bilgileri, 1774 Sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliği gereğince ikamet
adresine en yakın kolluğa bildirilecek,
* Anahtarcı ve çilingirler, iş yeri açmak için ilgili meslek odası kuruluşundan belge alacak ve yapılacak kontrollerde bu belgeyi ibraz edecek,
Anahtarcı ve
* Hırsızlık suçundan sabıkalı olanların bu iş yerlerinde çalışılmasına
İçişleri BakanlığıÇilingirler; suç
izin verilmeyecek,
soruşturması
* Ham anahtar, maymuncuk, anahtar makinesi sadece ilgili meslek nın 26 Eylül 1996
kapsamında,
Gün ve
oda/ kuruluşu üyesi meslek gruplarına satılabilecek,
ilgililere ibraz
B.05.1.EGM.0.11.
* 16 yaşından küçük çocuklar yalınız başlarına kilit açma işleminde
etmek üzere
01.02/203 ve 01
görevlendirilmeyecek,
gerekli belgeleri
Aralık 2006/86
muhafaza etmekle * Oto, ev/işyeri kapısı açma taleplerinde o ev, işyeri, otonun kime ait Numaralı Genelolduğunun
belgelenmesi
istenecek,
aksi
durumda
kilit
açılmayacak,
yükümlü bulungeleri.
şüpheli kişiler en yakın kolluğa bildirilecek,
maktadırlar
* Her kilit açma işlemi tutanakla tespit edilecek, tutanaklar 1 yıl süre ile
muhafaza altına alınacak ve kolluğun talebi halinde gösterilecek,
* Her türlü anahtar yaptırma talebinde anahtar yaptıran kişinin kimliği
tespit edilecek ve uygun şekilde kayıt altına alınacak,
* 15 yaşından küçük çocuklara anahtar yapılmayacaktır.
GENEL KOLLUĞA GÖREV VE YETKİ VEREN
KANUNLAR LİSTESİ
1.
155 Sayılı Harita ve Planlara Ait İşaretlerin Korunması Hakkındaki Kanun.
2.
167 Sayılı Yeraltı Suları Hakkında Kanun.
3.
178 Sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun.
4.
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu.
5.
197 Sayılı Motorlu Taşıtlar Kanunu.
6.
211 Sayılı TSK İç Hizmet Kanunu.
7.
213 Sayılı Vergi Usul Kanunu.
8.
222 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu.
9.
298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanun.
10.
353 Sayılı Askeri Mahkeme Kuruluş ve Yargılama Usul Kanunu.
11.
430 Sayılı Tevhidi Tedrisat Kanunu.
12.
442 Sayılı Köy Kanunu.
13.
485 Sayılı Gümrük Müsteşarlığının Teşkilât ve Görevleri Hakkında Kanun.
14.
492 Sayılı Harçlar Kanunu.
15.
551 Sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname.
16.
554 Sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname.
17.
556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname.
18.
560 Sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun.
19.
618 Sayılı Limanlar Kanunu.
20.
625 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu.
21.
633 Sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun.
22.
634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu.
23.
647 Sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
229
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
24. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu.
25.
671 Sayılı Şapka İktisası Hakkında Kanun.
26.
677 Sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Şeddine ve Türbedarlıklar ile Bir Takım Unvanların Men ve
İlgasına Dair Kanun.
27.
743 Sayılı Türk Kanunu Medenisi.
28.
772 Sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu.
29.
775 Sayılı Gecekondu Kanunu.
30.
926 Sayılı TSK Personel Kanunu.
31.
1072 Sayılı Rulet, Tilt, Langırt ve Benzeri Oyun Alet ve Makineleri Hakkında Kanun.
32.
1111 Sayılı Askerlik Kanunu.
33.
1117 Sayılı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanunu.
34.
1136 Sayılı Avukatlık Kanunu.
35.
1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu.
36.
1164 Sayılı Arsa Ofisi Kanunu.
37.
1288 Sayılı Beynelmilel Erkânın Kabulü Hakkında Kanun.
38.
1353 Sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun.
39.
1380 Sayılı Su Ürünleri Kanunu.
40.
1402 Sayılı Sıkıyönetim Kanunu.
41.
1481 Sayılı Asayişe Müessir Bazı Fiillerin Önlenmesi Hakkında Kanun.
42.
1580 Sayılı Belediye Kanunu.
43.
1593 Sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu.
44.
1593 Sayılı Erişme Kontrollü Karayolları Kanunu.
45.
1618 Sayılı Seyahat Acenteleri Birliği Kanunu.
46.
1632 Sayılı Askeri Ceza Kanunu.
47.
1721 Sayılı Hapishane ve Tevkifhanelerin İdaresi Hakkında Kanun.
48.
1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu.
49.
1774 Sayılı Kimlik Bildirme Kanunu.
50.
1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu.
51.
2253 Sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun.
52.
2313 Sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun.
53.
2330 Sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun.
54.
2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu.
55.
2464 Sayılı Belediye Gelirleri Kanunu.
56.
2521 Sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı,
Satımı Bulundurulmasına Dair Kanun.
57.
2527 Sayılı Türk Soylu Yabancılar Türkiye’de Meslek ve Sanatlarını Serbestçe Yapabilmelerine, Kamu,
Özel Kuruluş veya İşyerlerinde Çalıştırılabilmelerine İlişkin Kanun.
58.
2559 Sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu.
59.
2565 Sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu.
60.
2590 Sayılı Efendi, Bey, Paşa Gibi Lakap ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun.
61.
2596 Sayılı Bazı Kisvelerin Giyilmeyeceğine Dair Kanun.
62.
2644 Sayılı Tapu Kanunu.
63.
2659 Sayılı Adli Tıp Kurumu Kanunu.
64.
2690 Sayılı Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Kanunu.
65.
2692 Sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu.
66.
2803 Sayılı Jandarma Teşkilât, Görev ve Yetkileri Kanunu.
230
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
67.
2813 Sayılı Telsiz Kanunu.
68.
2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu.
69.
2828 Sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu.
70.
2844 Sayılı Fındık Üretiminin Plânlanması ve Dikim Alanlarının Belirlenmesi Hakkında Kanun.
71.
2860 Sayılı Yardım Toplama Kanunu.
72.
2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu.
73.
2872 Sayılı Çevre Kanunu.
74.
2873 Sayılı Milli Parklar Kanunu.
75.
2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu.
76.
2893 Sayılı Türk Bayrağı Kanunu.
77.
2903 Sayılı Pamuk Islahı Kanunu.
78.
2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu.
79.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu.
80.
2920 Sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu.
81.
2923 Sayılı Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi ile Türk Vatandaşlarının Farklı Dil ve Lehçelerinin Öğrenilmesi
Hakkında Kanun.
82.
2935 Sayılı Olağanüstü Hal Kanunu.
83.
2937 Sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Millî İstihbarat Teşkilâtı Kanunu.
84.
2941 Sayılı Seferberlik ve Savaş Hali Kanunu.
85.
2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu.
86.
2946 Sayılı Kamu Konutları Kanunu.
87.
2954 Sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanunu.
88.
2960 Sayılı Boğaziçi Kanunu.
89.
3071 Sayılı Dilekçe Hakkının Kullanılmasına Dair Kanun.
90.
3091 Sayılı Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun.
91.
3092 Sayılı Çay Kanunu.
92.
3152 Sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun.
93.
3167 Sayılı Çek Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun.
94.
3194 Sayılı İmar Kanunu.
95.
3201 Sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu.
96.
3213 Sayılı Maden Kanunu.
97.
3269 Sayılı Uzman Erbaş Kanunu.
98.
3294 Sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu.
99.
3298 Sayılı Uyuşturucu Maddeler Hakkında Kanun.
100. 3466 Sayılı Uzman Jandarma Kanunu.
101. 3497 Sayılı Kara Sınırlarının Korunması ve Güvenliği Hakkındaki Kanun.
102. 3572 Sayılı İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek
Kabulüne Dair Kanun.
103. 3573 Sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun.
104. 3621 Sayılı Kıyı Kanunu.
105. 3628 Sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Kanunu.
106. 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu. (5532 Sayılı Kanun Kapsamında Yapılan Değişiklikler Çerçevesinde)
107. 3763 Harp Silah ve Mühimmatı Yapan Hususi Sanayi Müesseselerinin Kontrolü Hakkındaki Kanun.
108. 3816 Sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanun.
109. 3998 Sayılı Mezarlıkların Korunması Hakkında Kanun.
110. 4081 Sayılı Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanun.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
231
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
111. 4122 Sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanunu.
112. 4182 Sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Taşınmaz Malların Satışı Kanunu.
113. 4207 Sayılı Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun.
114. 4208 Sayılı Kara Para Aklanmasının Önlenmesi Hakkındaki Kanun.
115. 4250 Sayılı İspirto ve İspirtolu İçkiler İnhisarı Kanunu.
116. 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun.
117. 4342 Sayılı Mera Kanunu.
118. 4373 Sayılı Taşkın Sulara ve Su Baskınlarına Karşı Korunma Kanunu.
119. 4458 Sayılı Gümrük Kanunu.
120. 4483 Sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun.
121. 4533 Sayılı Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı Kanunu.
122. 4536 Sayılı Denizlerde ve Yurt Yüzeyinde Görülen Patlayıcı Madde ve Şüpheli Cisimlere Uygulanacak
Esaslara İlişkin Kanun.
123. 4541 Sayılı Şehir ve Kasabalarda Mahalle Muhtar ve İhtiyar Heyetleri Teşkiline Dair Kanun.
124. 4533 Sayılı Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı Kanunu.
125. 4586 Sayılı Petrolün Boru Hatları ile Transit Geçişine Dair Kanun.
126. 4628 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu.
127. 4675 Sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu.
128. 4681 Sayılı Ceza İnfaz Kurumları ve Tutukevleri İzleme Kurulları Kanunu.
129. 4698 Sayılı Konut Müsteşarlığının Kurulması Hakkındaki Kanun.
130. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu.
131. 4733 Sayılı Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri Genel Müdürlüğünün Yeniden Yapılandırılması ile Tütün ve Tütün Mamullerinin Üretimine, İç ve Dış Alım ve Satımına, 4046 Sayılı Yasada ve 233
sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun.
132. 4768 Sayılı 18 Mart Günü Şehitler ve 19 Eylül Gününün Gaziler Günü İlan Edilmesi Hakkında Kanun.
133. 4800 Sayılı Sınırı Aşan Örgütlü Suçlara Karşı BM Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna
Dair Kanun.
134. 4803 Sayılı Sınırı Aşan Örgütlü Suçlara Karşı BM Sözleşmesine Ek Kara, Deniz ve Hava Yoluyla Göçmen
Kaçakçılığına Karşı Protokolün Onaylanmasına Dair Kanun.
135. 4804 Sayılı Kadın ile Çocuk Ticaretinin Önlenmesine, Durdurulmasına ve Cezalandırılmasına Dair Protokolün Onaylanmasına Dair Kanun.
136. 4817 Sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun.
137. 4848 Sayılı Kültür ve Turizm Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun
138. 4857 Sayılı İş Kanunu.
139. 4915 Sayılı Kara Avcılığı Kanunu.
140. 4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunu.
141. 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu.
142. 5002 Sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Özel Öğretim Kurumları Kanununda Değişiklik Yapılmasına
İlişkin Kanun.
143. 5015 Sayılı Petrol Piyasası Kanunu.
144. 5020 Sayılı Bankalar Kanunu ile Bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanun.
145. 5072 Sayılı Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İlişkilerine Dair Kanun.
146. 5179 Sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkında Kanun.
147. 5187 Sayılı Basın Kanunu.
148. 5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun.
149. 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu.
150. 5233 Sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun.
232
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
151. 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu.
152. 5253 Sayılı Dernekler Kanunu.
153. 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu.
154. 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun.
155. 5302 Sayılı İl Özel İdaresi Kanunu.
156. 5307 Sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu.
157. 5320 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun.
158. 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu.
159. 5352 Sayılı Adli Sicil Kanunu.
160. 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu.
161. 5397 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun.
162. 5402 Sayılı Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri İle Koruma Kurulları Kanunu.
163. 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu.
164. 5429 Sayılı Türkiye İstatistik Kanunu
165. 5442 Sayılı İl İdaresi Kanunu.
166. 5444 Sayılı Tapu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun.
167. 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu.
168. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu.
169. 5491 Sayılı Çevre Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun.
170. 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu.
171. 5529 Sayılı Yasayla 6136 Sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkındaki Kanunun 7’nci
Maddesinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun.
172. 5549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun.
173. 5553 Sayılı Tohumculuk Kanunu.
174. 5564 Sayılı Kimyasal Silahların Geliştirilmesi, Üretimi, Stoklanması ve Kullanımının Yasaklanması Hakkında Kanun.
175. 5576 Sayılı Petrol Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun.
176. 5584 Sayılı Posta Kanunu.
177. 5591 Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu Hakkında Kanun.
178. 5607 Sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu.
179. 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun.
180. 5681 Sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun.
181. 5682 Sayılı Pasaport Kanunu.
182. 5683 Sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun.
183. 5717 Sayılı Uluslar arası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yön ve Kapsamına Dair Kanun.
184. 5726 Sayılı Tanık Koruma Kanunu.
185. 5727 Sayılı Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında
Kanun.
186. 5729 Sayılı Ses ve Gaz Fişeği Atabilen Silahlar Hakkındaki Kanunu.
187. 5752 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri Genel Müdürlüğünün Yeniden Yapılandırılması ile Tütün ve Tütün Mamullerinin Üretimine Dair Kanun.
188. 5809 Sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu.
189. 5816 Sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun.
190. 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu.
191. 5898 Sayılı Uçucu Maddelerin Zararlarından İnsan Sağlığının Korunmasına Dair Kanun.
192. 5901 Sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
233
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
193. 5952 Sayılı Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun.
194. 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu
195. 6136 Sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun.
196. 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun.
197. 6191 Sayılı Sözleşmeli Erbaş ve Er Kanunu.
198. 6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun.
199. 6551 Sayılı Barut ve Patlayıcı Maddelerle Silah ve Teferruatı ve Av Malzemesinin İnhisardan Çıkarılması
Hakkında Kanun.
200. 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu.
201. 6815 Sayılı Sınır, Kıyı ve Kara Sularımızın Muhafaza ve Emniyeti Kaçakçılığın Men ve Takibi İşlerinde
Dâhiliye Vekâletine Devri Hakkında Kanun.
202. 6831 Sayılı Orman Kanunu.
203. 7126 Sayılı Sivil Savunma Kanunu.
204. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu.
205. 7258 Sayılı Futbol Müsabakalarında Müşterek Bahisler Tertibi Hakkında Kanun.
206. 7269 Sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair
Kanun
207. Ödeme Güçlüğü İçinde Bulunan Bankerlere ve Bunlarla İlgili Kişilere Uygulanacak Ceza Hükümleri Hakkındaki 14.01.1982 Tarih ve 35 Numaralı Kanun Hükmünde Kararname
208. Türk Parasının Kıymetinin Korunması Hakkında 11 Ağustos 1989 Tarih ve 32 Sayılı Bakanlar Kurulu
Kararı.
209. Uyuşturucu Maddelere Dair 1961 Tek Sözleşmesi
210. 1975 tarihli TIR Sözleşmesi
211. CITES Sözleşmesi.
234
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
GENEL KOLLUĞA GÖREV VE YETKİ VEREN
YÖNETMELİK VE TÜZÜKLER
1.
18 Mart Günü Şehitler ve 19 Eylül Gaziler Gününde Yapılacak Törenler Hakkında Yönetmelik. (24 Ağustos 2003 Tarih ve 25209 Sayılı Resmi Gazete)
2.
6136 Sayılı Kanunun Uygulamasına İlişkin 91/1779 numaralı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler
Yönetmelik.
3.
6136 Sayılı Kanunun Uygulamasına İlişkin 97/9510 Sayılı Yönetmelik.
4.
6136 Sayılı Kanunun Uygulamasına İlişkin 99/12448 Sayılı Yönetmelik.
5.
6136 Sayılı Kanunun Uygulamasına İlişkin 99/23634 Sayılı Yönetmelik.
6.
6551 Sayılı Kanun ve Tekel Dışı Bırakılan Patlayıcı Maddeler ile Av Malzemesi ve Benzerlerinin Üretimi,
İthali, Taşınması, Saklanması, Depolanması, Satışı, Kullanılması, Yok Edilmesi ile Denetlenmesi Usul ve
Esaslarına İlişkin 87/12028 Karar Sayılı Tüzük.
7.
88/12839 Sayılı Bankalar Kurulu Kararı.
8.
Adli Kolluk Yönetmeliği.
9.
Adli Sicil Yönetmeliği.
10.
Adli Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliği.
11.
Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği.
12.
Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezleri Yönetmeliği.(19 Şubat 2011)
13.
Afetlere İlişkin Acil Yardım Teşkilatı ve Planlama Esaslarına Dair Yönetmelik.
14.
Alkol ve Alkollü İçki Tesislerinin Haiz Olmaları Gereken Teknik Şartlar, Kurulmaları, İşletilmeleri ve Denetlenmelerine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik.
15.
Araç Muayene İstasyonlarının Açılması, İşletilmesi ve Araç Muayenesi Hakkında Yönetmelik. (23 Eylül
2004 Tarih ve 25592 Sayılı Resmi Gazete)
16.
Arıcılık Yönetmeliği.
17.
Asayişe Yönelik Bazı Faillerin Yakalanmasına Yardımcı Olanlara Verilecek Ödül Hakkında Yönetmelik.
18.
Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Yönetmeliği. (83/5949 Sayılı)
19.
Atıkların Yakılmasına İlişkin Yönetmelik
20.
Av ve Yaban Hayvanı Üretme Yeri ve İstasyonu ile Kurtarma Merkezlerinin Kuruluşu, Yönetimi,
21.
Av ve Yaban Hayvanları ile Bunlardan Elde Edilen Ürünlerin Bulundurulması, Üretimi ve Ticareti
22.
Av ve Yaban Hayvanlarının ve Yaşam Alanlarının Korunması, Zararları ile Mücadele Usul ve Esasları
Hakkında Yönetmelik.(24 Ekim 2005 Gün ve 25976 Sayılı Resmi Gazete)
23.
Avcı Eğitimi ve Avcılık Belgesi Verilmesi Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. (31.12.2004 Tarih 25687
Sayılı Resmi Gazete)
24.
Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ile Bulundurulmasına Dair Yönetmelik.( 2521 Sayılı)
25.
Avlakların Kuruluşu, Yönetimi ve Denetimi Esas ve Usulleri ile İlgili Yönetmelik. (16 Mayıs 2004 Tarihli
Resmi Gazete)
26.
Bandrol Uygulamasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik.
27.
Basın Kartı Yönetmeliği (23 Mart 2001 tarihli 24351 Sayılı Resmi Gazete)
28.
Bayındırlık ve İskân Bakanlığının Plansız Alanlar İmar Yönetmeliği. ( 02 Kasım 1985 tarih ve 18916 numaralı Resmi Gazete )
29.
Bilgi Edinme Hakkı Kanununun Uygulanmasına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik. (27.04.2004
Tarih ve 25445 Sayılı Resmi Gazete) (4982 Sayılı)
30.
Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
235
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
31. Bitki Genetik Kaynaklarının Toplanması, Muhafazası ve Kullanılması Hakkında Yönetmelik. (15 Ağustos
1992 tarihli, 21316 sayılı Resmî Gazete)
32.
Ceza İnfaz Kurumları ve Tutuk Evleri İzleme Kurulları Yönetmeliği. (07 Ağustos 2001 Tarih ve 24468
Sayılı Resmi Gazete) (4681 Sayılı)
33.
Ceza İnfaz Kurumlarında Bulundurulabilecek Eşya ve Maddeler Hakkında Yönetmelik.
34.
Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük.
35.
Ceza Muhakemesi Kanunu’na Göre Uzlaştırmanın Uygulamasına İlişkin Yönetmelik. (26 Temmuz 2007
tarihli ve 26594 sayılı Resmi Gazete)
36.
Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmelik.
37.
Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. (07 Nisan 2004
Tarih ve 25426 Sayılı Resmi Gazete)
38.
Çalışma ve Denetleme Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik.
39.
Çevre Denetimi Yönetmeliği.
40.
Çevresel Etki Değerlendirme Yönetmeliği.
41.
Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği. (01.07.2005 Tarih 25862 Sayılı Resmi
Gazete)
42.
Çocuk Koruma Kanunu’na Göre Verilen Koruyucu ve Destekleyici Tedbir Kararlarının Uygulanması Hakkında Yönetmelik. (24 Aralık 2006 Tarih ve 26386 Sayılı Resmi Gazete)
43.
Çocuk Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik. (24 Aralık
2006 Tarih ve 26386 Sayılı Resmi Gazete). (5395 Sayılı)
44.
Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırılma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. (06 Nisan 2004 Tarih ve
25425 Sayılı Resmi Gazete)
45.
Define Arama Yönetmeliği.(27.01.1984 Tarih 18294 Sayılı Resmi Gazete)
46.
Denetim Serbestlik ve Yardım Merkezileri ile Koruma Kurulları Yönetmeliği.
47.
Dernekler Yönetmeliği. (31.03.2005 Tarih 25772 Sayılı Resmi Gazete)
48.
Diyanet İşleri Başkanlığı Kur’an Kursları ile Öğrenci Yurt ve Pansiyonları Yönetmeliği.
49.
Diyanet İşleri Başkanlığı Sınav, Atama, Nakil ve Görevde Yükselme Yönetmeliği.
50.
Doğal Çiçek Soğanlarının Sökümü, Üretimi ve Ticaretine İlişkin Yönetmelik.(24 Ağustos 2004 tarih ve
25560 sayılı resmi gazete)
51.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği.
52.
Emniyet ve Asayiş İşlerinde İl, İlçe ve Bucaklardaki Jandarma ve Emniyet Ödevlerinin Yapılması ve Yetkilerinin Kullanılması Suretini ve Aralarındaki Münasebetleri Gösterir Yönetmelik (15.07.1961Tarih 10855
Sayılı Resmi Gazete)
53.
Ev ve Süs Hayvanları, Barınma, Satış, Barınma ve Eğitim Yerlerinin Kuruluş, Açılış, Ruhsat,
54.
Evcil Hayvan Genetik Kaynaklarının Korunması ve Sürdürülebilir Kullanımı Hakkında Yönetmelik
22.12.2011 Tarih 28150 Sayılı Resmi Gazete
55.
Fikir ve Sanat Eserleri Kanunun ile Bandrol Uygulamasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. (8
Kasım 2001 Tarih 24577 Sayılı Resmi Gazete) (5846 Sayılı)
56.
Fikir ve Sanat Eserlerinin Kayıt ve Tescili Hakkında Yönetmelik.
57.
Geçici ve Gönüllü Köy Korucularının Ellerinde Bulundurdukları Ruhsatsız Silahların Teslimi ve Ruhsata
Bağlanması Hakkında Yönetmelik.
58.
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Özel Beden Eğitimi ve Spor Tesisleri Yönetmeliği. (15.10.999 tarih
23847 sayılı Resmi Gazete)
59.
Genel Kadınlar ve Genelevleri Tabi Olacakları Hükümler ve Fuhuş Yüzünden Bulaşan Zührevi Hastalıklarla Mücadele Tüzüğü. (19.04.1961 Tarih 10786 Sayılı Resmi Gazete)
60.
Gıda Maddelerinin Umumi Sağlığı İlgilendiren Eşya ve Levazımın Hususi Vasıflarını Gösteren Tüzük. (04
Ağustos 1952 tarih ve 8236 Sayılı Resmi Gazete)
61.
Gümrük Yönetmeliği
62.
Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği.
236
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
Hakkında Yönetmelik. (09.05.2006 Tarih ve 26163 Sayılı Resmi Gazete)
63.
Haşhaşın Ekimi, Kontrolü, Toplanması, Değerlendirilmesi, İmhası, Satın Alınması, Satılması, İhracı ve
İthali Hakkında Yönetmelik.
64.
Hayvan Deneyleri, Etik Kurullarının, Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik.
65.
68.
69.
Hayvan Gen Kaynaklarının Korunması Hakkında Yönetmelik. (21 Haziran 2003 tarihli, 25145 sayılı Resmî
Gazete)
Hayvanların Korunmasına Dair Uygulama Yönetmeliği. (12 Mayıs 2006 Tarih ve 26166 Sayılı Resmi
Gazete).
Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik. (22 Ocak 2010 tarihli, 27470 sayılı Resmi Gazete)
Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkında Yönetmelik.
İçişleri Bakanlığının Karayolu Trafik Yönetmeliği.
70.
İkramiye Yönetmeliği.
71.
İl Emniyet Müdürlüğü Pasaport ve Yabancılar Şube Müdürlükleri Kuruluş Görev ve Çalışma Yönetmeliği.
(İçişleri Bakanlığının 23 Ağustos 1993 tarihli)
72.
İnsan Hakları İhlal İddialarını İnceleme Heyetinin Kuruluşu, Görev ve İşlemleri ile İlgili Usul ve Esaslar
Hakkında Yönetmelik (15.08.2001 Tarih 24490 Sayılı Resmi Gazete)
İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla Mücadele Edilmesi Hakkında Yönetmelik. ( 01 Kasım 2007 tarih ve 26687 numaralı Resmi Gazete )
İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik. (10 Ağustos 2005 tarihli ve 25902 Sayılı Resmi
Gazete)
Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Yönetmeliği. 83/77362 Sayılı
66.
67.
73.
74.
75.
76.
Kaçak Petrolün Yakalanması Halinde İhbar Edenlere ve Yakalayan Kamu Görevlilerine İkramiye Ödenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. (06 Haziran 2007 Tarih ve 26544 Sayılı Resmi Gazete)
77.
Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa Göre El Konulan Eşyanın Teslimi ve Saklanmasına İlişkin Usul ve
Esaslar Hakkında Yönetmelik. (02.06.2004 Tarih ve 25480 Sayılı Resmi Gazete) (4926 Sayılı)
78.
Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa Göre Kaçak Eşya Yakalanması Halinde Muhbir ve El Koyanlara İkramiye Ödenmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ( 30.10.2007 Tarih ve 26685 Sayılı Resmi
Gazete) (5607 Sayılı)
Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı Teşkilat, Görev, Yetki, Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik.
Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik.
Kara Avcılığı Kanununa Göre El Konularak Mülkiyeti Kamuya Geçirilen Sair Eşyalarla İlgili Yapılacak İş ve
İşlemler Hakkında Yönetmelik. (19 Aralık 2009 tarihli, 27437 Sayılı Resmî Gazete) (4915 Sayılı)
Karayolları Taşıma Yönetmeliği.
79.
80.
81.
82.
83.
Karayolu ile Uluslararası Eşya Taşıyan Araçların Seyir, Konaklama, Denetleme, Güvenlik ve Gümrük
İşlemlerine Ait Yönetmelik. (16.04.1993 Tarih ve 21554 Sayılı Resmi Gazete)
84.
85.
Karayolu Taşıma Kanununa İlişkin Yönetmelik.
Kenevir Ekimi ve Kontrolü Hakkında Yönetmelik.(21.10.1990 Tarih ve 20672 Sayılı Resmi Gazete)
86.
Kırmızı Et ve Et Ürünleri Üretim Tesislerinin Kuruluş, Açılış, Çalışma ve Denetleme Usul ve Esaslarına
Dair Yönetmelik.
Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik. (03.08.1990 Tarih 20594 Sayılı Resmi Gazete)
Kimlik Bildirim Kanununun Uygulanmasıyla İlgili Yönetmelik.
87.
88.
89.
90.
91.
92.
93.
Kontrollü Teslimat Uygulaması ve Esasları Hakkında Yönetmelik. (15.09.1997 Tarih ve 32111 Sayılı
Resmi Gazete)
Koruma Bakım ve Rehabilitasyon Merkezleri Yönetmeliği. (04 Eylül 2009 Tarih ve 27339 Sayılı Resmi
Gazete)
Koruma Hizmetleri Yönetmeliği. (Başbakanlığın 16 Eylül 1995)
Köy Korucuları Yönetmeliği .(01.07.2000 Tarih 24096 Sayılı Resmi Gazete)
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu ve İkramiye Yönetmeliği. (11 Ağustos 1984 Tarih ve 18486
Sayılı Resmi Gazete)
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
237
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
94. Maden Kanunu Uygulama Yönetmeliği.
95.
Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliği.
96.
97.
Mal Bildiriminde Bulunulması Hakkında Yönetmelik. (15.11.1990 Tarih ve 20696 Sayılı Resmi Gazete)
Mermi Satış İzin Belgesi ve 87/12028 Sayılı Tüzük.
98.
99.
Mezarlıklar Hakkında Nizamname. (11410 sayılı)
Milli Eğitim Bakanlığı ve Diğer Bakanlıklara Bağlı Okullarda Görevliler ile Öğrencilerin Kılık ve Kıyafetlerine İlişkin Yönetmelik.
100. Milli Eğitim Bakanlığına Bağlı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği. (23.06.1985 Tarih ve 18790 Sayılı
Resmi Gazete)
101. MKE Genel Müdürlüğü Yurtiçi Pazarlama ve Satış Yönetmeliği. ( 03.11.2006 tarihli ve 26335 sayılı Resmi
Gazete)
102. Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Yönetmek. (18.01.1993 Tarih 21469 Sayılı Resmi Gazete)
103. Orman Kanununun Uygulanması Hakkında Yönetmelik. (12.07.1984 Tarih ve 18456 Sayılı Resmi Gazete)
104. Orman Ürünlerine Verilecek Taşıma Belgelerine Ait Yönetmelik. (04.06.2004 Tarih 25482 Sayılı Resmi
Gazete)
105. Orman Yangınlarının Önlenmesi ve Söndürülmesinde Görevlilerin Görecekleri İşler Hakkında Yönetmelik.
(09 Ekim 1976 tarihli ve 15729 sayılı Resmi Gazete)
106. Orman Yangınlarının Önlenmesi ve Söndürülmesinde Görevlilerinin Görecekleri İşler Hakkında Yönetmelik. (09.10.1976 Tarih ve 15729 Sayılı Resmi Gazete)
107. Otopark Yönetmeliği Hakkında Genel Tebliğ.
108. Otopark Yönetmeliği.
109. Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Yönetmelik.
110. Ömrünü Tamamlamış Araçların Kontrolü Hakkında Yönetmelik
111. Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik. (07.10.2004 Tarih25606
Sayılı Resmi Gazete)
112. Özel Kreş ve Gündüz Bakımevleri ve Özel Çocuk Kulüpleri Kuruluş ve İşleyiş Esasları Hakkında Yönetmelik.
113. Özel Telsiz Sistemleri Yönetmeliği (18 Temmuz 2009 tarihli, 27292 Sayılı Resmî Gazete)
114. Profesyonel Turist Rehberleri Yönetmenliği.(4848 Sayılı Kanun)
115. Pasaport Kanununa Bir Madde Eklenmesine Dair Yönetmelik. (23.05.1950 Tarih ve 7513 Sayılı Resmi
Gazete)
116. Patlayıcı Madde Ateşleyici Yeterlilik Belgesinin Verilmesi Esas ve Usullerinin Belirlenmesi Hakkında
Yönetmelik.(11.07.2002 Tarih 24812 Sayılı Resmi Gazete)
117. Sabotajlara Karşı Koruma Yönetmeliği.
118. Sahte Banknotların İncelenmesinde ve Değerlendirilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. (09.08.2005 Tarih ve 25901 Sayılı Resmi Gazete)
119. Sahte Madeni Paralar ile Sikkelerin İncelenmesinde ve Değerlendirilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar
Yönetmeliği.
120. Sanal Ortamda Oynatılan Oyunlar Hakkında Yönetmelik. (14.03.2006 Tarih ve 26108 Sayılı Resmi Gazete)
121. Sanık Asker Kişiler İçin Avukatlık Ücretinin Ödeme, Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik. (01.07.1992
Tarih 21271 Sayılı Resmi Gazete)
122. Ses ve Gaz Fişeği Atabilen Silahlar Hakkında Yönetmelik (02 Mayıs 2008 tarihli ve 26864 sayılı Resmî
Gazete)
123. Seyahat Acenteleri Birliği Yönetmeliği. (4 Eylül 1996 Tarih ve 22747 Sayılı Resmi Gazete)
124. Sığır Cinsi Hayvanların Tanımlanması, Tescili ve İzlenmesi Yönetmeliği.
125. Sivil Hava Meydanları, Limanlar ve Sınır Kapılarında Güvenliğin Sağlanması, Görev ve Hizmetlerin Yürütülmesi Hakkında Yönetmeliği. (14 Ağustos 1997 tarihli ve 23080 numaralı Resmi Gazete)
126. Sivil Kullanım Amaçlı Patlayıcı Maddelerin Belgelendirilmesi Piyasaya Arzı ve Denetlenmesi Hakkında
Yönetmelik.
238
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
127. Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik
128. Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği.
129. Su Ürünleri Yönetmeliği. (10.03.1995 Tarih ve 22223 Sayılı Resmi Gazete)
130. Suç Eşyası Yönetmeliği.
131. Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği.
132. Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ve Muayenelerine Dair Yönetmelik. (26 Eylül
2006 Tarih ve 26301 Sayılı Resmi Gazete)
133. Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği.
134. Tehlikeli Maddeler İçin Yaptırılacak Sorumluluk Sigortaları Hakkında 2010/190 Sayılı Bakanlar Kurulu
Kararı.
135. Telekomünikasyon Yoluyla İletişimin Tespiti, Dinlenmesi, Sinyal Bilgilerinin Değerlendirilmesi ve Kayda
Alınmasına Dair Usul ve Esaslar ile Telekomünikasyon İletişim Başkanlığının Kuruluş, Görev ve Yetkileri
Hakkında Yönetmelik.
136. Telsiz ve Telekomünikasyon Terminal Ekipmanları Piyasa Gözetimi ve Denetimine Dair Yönetmelik. (19
Ekim 2007 tarihli, 26675 Sayılı Resmî Gazete)
137. Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Yönetmelik (20 Ekim 2004 Tarih
ve 25619 Sayılı Resmi Gazete) (5233 Sayılı)
138. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik. (08.08.1995 Tarih 18836
Sayılı Resmi Gazete)
139. Trafik İşaretleri Hakkındaki Yönetmelik.
140. TSK Personeline Görevlerinde Kullanılmak Üzere Bedeli Mukabil Zati Demirbaş Tabanca Satışına Dair
Yönetmelik. (08.05.2001 Tarih 24396 Sayılı Resmi Gazete)
141. Türk Bayrağı Tüzüğü. (17.03.1985 Tarih ve 18697 Sayılı Resmi Gazete)
142. Türk Soylu Yabancılar Türkiye’de Meslek ve Sanatlarını Serbestçe Yapabilmelerine, Kamu, Özel Kuruluş
veya İşyerlerinde Çalıştırılabilmelerine Dair Yönetmelik. (14.01.1983 tarih ve 17928 Sayılı Resmi Gazete)
143. Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik.
144. Türkiye’de İlmi Araştırma, İnceleme Yapmak ve Film Çekmek İsteyen Yabancılar veya Yabancılar Adına
Müracaat Edenler ile Yabancı Basın Yayın Mensuplarının Tâbi Olacakları Esaslara ilişkin Bakanlar Kurulu
Kararı. (04 Nisan 1988 tarihli, 88/12839 sayılı)
145. Türkiye’ye İltica Eden veya Başka Bir Ülkeye İltica Etmek Üzere Türkiye’den İkamet İzni Talep Eden
Münferit Yabancılar ile Topluca Sığınma Amacıyla Sınırlarımıza Gelen Yabancılara ve Olabilecek Nüfus
Hareketlerine Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik.
146. Tütün Mamulleri, Alkol ve Alkollü İçkilerin Toptan ve Perakende Satışı ile Satış Belgelerine İlişkin Yönetmelik.
147. Tütün Üretimi, Üretici Tütünlerin Pazarlanması, İç ve Dış Ticareti, Denetimi ve Tütün Eksperliği İle İlgili
Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik. (04 Aralık 2002 tarihli ve 24956 sayılı Resmi Gazete)
148. Umuma Açık ve İçkili Yerler ile Resmi veya Özel Öğretim Kurumları Arasındaki Uzaklıkların Belirlenmesine Dair Yönetmelik. (03.04.2004 Tarih ve 25422 Sayılı Resmi Gazete)
149. Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik.(2313 Sayılı)
150. Uyuşturucu Maddelerin, Uyuşturucu Madde Arama Köpeği Eğitimi ve Bilimsel Araştırmalarda Kullanılmasına Dair Yönetmelik.
151. Yaban Hayatı Koruma ve Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları ile İlgili Yönetmelik.
152. Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği.
153. Yapılacak İlanın Usul ve Şeklini Gösterir Yönetmelik.
154. Yardım Toplama Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmelik. (27 Aralık 1999 Tarih ve 23919 Sayılı Resmi
Gazete)
155. Yeraltı Suları Tüzüğü. (Bakanlar Kurulunun 20 Temmuz 1961 tarih 5/1465 numaralı Kararı ve 08 Ağustos
1961 Tarih ve 10875 Sayılı Resmi Gazete)
156. Yüksek Öğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliği.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
239
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
157. Zirai Karantina Yönetmeliği.
240
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
GENEL KOLLUĞA GÖREV VE YETKİ VEREN
ÖNEMLİ GENELGELER
1.
Adli Kolluğun Görev, Yetki ve Sorumlulukları ile Soruşturmanın Gizliliği Konulu, Adalet Bakanlığı, Ceza
İşleri Gn. Md.lüğünün 05.01.2006 Tarihli ve 98 Numaralı Genelgesi.
2.
Adli Kolluk Görevlileri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 07 Kasım 2005 Tarihli ve 2005/115 Numaralı Genelgesi.
3.
Aktarlar, Baharatçılar vb. Dükkânlar Konulu, İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğünün, 01 Ekim 1985 Tarihli
Genelgesi.
4.
Anahtarcılar ve Çilingirciler Konulu, İçişleri Bakanlığının, 01 Aralık 2006 Tarihli ve 2006/86 Sayılı Genelgesi.
5.
Araştırma ve Anket Şirketlerine Yönelik Uygulamalar Konulu, İçişleri Bakanlığının, 02 Şubat 2011 Tarihli
Tebliği.
6.
Asker Kişiler Hakkında Soruşturma Usul ve Esasları Konulu, Adalet Bakanlığının, 01.01.2006 Tarihli ve 23
Numaralı Genelgesi.
7.
Basın Açıklamaları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11 Mayıs 2004 Tarihli ve 2004/100 Sayılı Genelgesi.
8.
Basın Trafik Kartları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11 Eylül 2009 Tarihli Genelgesi.
9.
Bomba Eylemleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11 Haziran 2007 Tarihli ve B.05.1.EGM.011.08.01/4170
Sayı ve 2007/59 Numaralı Genelgesi.
10.
Bulundurulması Yasak Oyun Alet ve Makineleri Hakkında İçişleri Bakanlığının,02 Nisan 2007 Tarihli ve
B.05.1.EGM. 085.04.02. 64093/07 Sayılı Talimatı.
11.
Can ve Mal Güvenliği Konulu, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğünün, 03
Nisan 2009 Tarihli, B.16.0.YİG.0.16.00.00-64738, 2009/03 Sayılı Genelgesi.
12.
Ceza İnfaz Kurumlarının Tahsisi, Nakil İşlemleri ve Diğer Hükümler Konulu, Adalet Bakanlığı, Ceza ve
Tevkif Evleri Genel Müdürlüğünün, 22 Ocak 2007 Tarihli, B:03. 0.CTE.0.00. 00.04, 45/1 Sayılı Genelgesi.
13.
Çevresel Gürültünün Denetlenmesi ve Yönetimi Konulu, Çevre ve Orman Bakanlığının, 2006/16 Sayılı
Genelgesi.
14.
Çocuk ve Kadınlara Yönelik Şiddet Hareketleri İle Töre ve Namus Cinayetlerinin Önlenmesi İçin Alınacak
Tedbirler Konulu, Başbakanlığın, 04 Temmuz 2006 Tarihli ve 2006/17 Numaralı Genelgesi.
15.
Demirbaş Yivsiz Av Tüfekleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 26 Ocak 2007 Tarihli ve 2007/15 Sayılı Genelgesi.
16.
Dilekçe ve Bilgi Edinme Hakkının Kullanılması Konulu, Başbakanlığın, 24 Ocak 2004 Gün ve 25356
Tarihli Resmi Gazetede Yayımlanan 2004/12 Numaralı Genelgesi.
17.
Diplomatik Dokunulmazlığı Olan Kişiler Hakkında Trafik Cezası Uygulaması Konulu, İçişleri Bakanlığının,
31 Ocak 2007 Tarihli ve 2007/64129-900-25250 Sayılı Genelgesi.
18.
Eğlence Yerlerinden Kaynaklanan Çevresel Gürültünün Kontrolü Konulu, Çevre ve Orman Bakanlığının,
12.Haziran.2011 Tarih ve No.11 Numaralı Genelgesi.
19.
Emniyet Kemeri Kullanımı ve Denetimi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 18 Ekim 2006 Tarihli ve 2006/79
Sayılı Genelgesi.
20.
Emniyet ve Asayiş Toplantıları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 09 Mart 2005 Tarihli ve 2005/25 Sayılı Genelgesi.
21.
Engellilere Yönelik Güvenlik Hizmetleri Konulu, İçişleri
B.05.1.EGM.0.11.45209 Sayılı 2011/1 Numaralı Genelgesi.
22.
Faili Meçhul Olay ve Cinayetler Konulu, Adalet Bakanlığının, 1 Ocak 2006 Tarihli Genelgesi.
23.
Gizli Fuhuş Yapan ve Fuhşa Teşvik ve Aracılık Eden Kişiler Konulu, İçişleri Bakanlığının, 12 Haziran 2002
Tarihli Genelgesi.
24.
Grup Nakilleri Sırasında Görülen Aksaklıklar ve Alınması Gereken İlave Tedbirler Konulu, İçişleri Bakanlığının, 08 Ocak 2002 Tarihli ve 14/191-05 Numaralı Genelgesi.
25.
Gümrük Genel Tebliği, 27802 Numaralı
26.
Gümrük Sahalarında İstiap Haddini Aşan Taşıtlara Trafik Cezası Uygulaması Konulu, Ulaştırma Bakanlığı,
Kara Ulaştırma Gn.Md.lüğü nün 07 Haziran 2007 Tarihli ve KUGM. B.110. KUG.10.00.210 Sayılı Genelgesi.
Bakanlığının,
03.01.2011
Tarihli
ve
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
241
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
27. Havadan İlaçlama Yapma Yasağı Konulu, Tarım ve Köy işleri Bakanlığının, 17 Nisan 2009 Tarihli, B.12.0.
KKG.0.11/100.01.8-323 Sayılı Genelgesi.
28. Hurdacılık Konulu Bakanlar Kurulu Kararı, 20.03.1971 Tarihli ve 7/2156 Sayılı.
29.
İçkili Yer Bölgeleri Konulu, İçişleri Bakanlığı, Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün, 14 Kasım 2005 Tarihli
ve 2005/107 Sayılı Genelgesi.
30.
İnternet Kafe ve Salonların Denetlenmesi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 14 Nisan 2008 Tarihli ve 2008/30
Sayılı Genelgesi.
Kabahatler Kanununun Uygulanması Konulu, İçişleri Bakanlığının, 13 Eylül 2005 Tarihli ve 2005/94 Sayılı
Genelgesi.
Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Alınan Akaryakıtın Ulusal Marker Denetimi Konulu, İçişleri Bakanlığının,
2009/84 Sayılı Genelgesi.
31.
32.
33.
34.
35.
Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca, Araç, Gereç, Makine, Tezgâh Gibi Hurdaların MKE HURDASAN İşletmesine Devredilmesi Konulu, Başbakanlığın, 19.03.2001 Tarihli ve 2005/15 Numaralı Genelgesi.
Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Hurda Malzemeleri Konulu, Başbakanlığın, 19.03.2001 Tarihli ve 2005/15
Sayılı Genelgesi.
Kayıt Dışı İstihdamla Mücadele (KADİM) Projesi Konulu, Başbakanlığın, 04 Ekim 2006 Tarihli ve 26309
Sayılı ve Resmi Gazetede Yayımlanan 2006/28 Numaralı Genelgesi.
36.
Kış Mevsiminde Alınacak Trafik Tedbirleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 06 Şubat 2007 Tarihli Genel Tebliği.
37.
Kimlik Bildirme Kanunu Konulu, İçişleri Bakanlığının, 19 Ocak 2006 Tarihli ve 2006/06 Sayılı Genelgesi.
38.
Konusu Suç Teşkil Eden Dernek Faaliyetleri (Derneklerde Bulundurulması Yasak Oyun Alet ve Makineleri) Konulu, İçişleri Bakanlığının, 07 Temmuz 2006 Tarihli ve 2006/64 Sayılı Genelgesi.
Kot Giysilerinde Uygulanan Püskürtme İşleminde Kum Kullanımının Yasaklanması Konulu, Sağlık Bakanlığı, Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün, 27 Mart 2009 Tarihli, B100TSH010006 140-01,
2009/24 Sayılı Genelgesi.
39.
40.
41.
Köylerin Bağlantı Değişikliklerinin İl Valiliklerine Devredilmesi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11 Nisan 1986
Tarihli Genelgesi.
Kurban Hizmetlerinin Uygulanmasına Dair, Diyanet İşleri Başkanlığının, 28 Ekim 2009 Tarihli Tebliği.
42.
LPG’li Araçların Denetimi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 06 Şubat 2007 Tarihli Genel Tebliği.
43.
Maddi Hasarlı Trafik Kaza Tutanakları Konulu, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığının, 28 Aralık 2007 Tarihli
ve 57291 Sayılı Genelgesi.
Mülteci ve Sığınmacılar Konulu, İçişleri Bakanlığının, 2010/19 Sayılı Genelgesi.
44.
45.
Nüfus Cüzdanı Talep Belgeleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 14 Kasım 2006 Tarihli ve 2006/83 Sayılı
Genelgesi.
46.
Okul Önlerinde Alınacak Trafik Tedbirleri ve Okul Servis Araçlarının Denetimi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 17 Eylül 2009 Tarihli, 2009/09 Sayılı Genelgesi.
47.
49.
Okul Servis Araçlarının Denetimi ve Öğrencilere Yönelik Trafik Tedbirlerinin Alınması Konulu, İçişleri
Bakanlığının, 11 Eylül 2006 Tarihli ve EGM 64032-8650-151745 Sayılı Genelgesi.
Otomatik Sigara Makinelerinin Denetimi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 22 Ağustos 2006 Tarihli ve
1419/141996 Sayılı Genelgesi.
Otoyol Denetlemesi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 18 Ağustos 1998 Tarihli Genelgesi.
50.
Ölü Defin Ruhsatları Konulu, Sağlık Bakanlığının, 01 Mayıs 2000 Tarihli ve 2000/41 Numaralı Genelgesi.
51.
Önleyici Tedbirler Konulu, İçişleri Bakanlığının, 17 Şubat 2006 Tarihli ve 17 Numaralı Genelgesi.
52.
Özel Güvenlik Görevlileri Şahsi Dosyalarının Takibi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 02 Şubat 2007 Tarihli ve
723-26253 Sayılı Genelgesi.
53.
Özel Güvenlik Hizmetleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 05 Nisan 2005 Tarihli ve 2005/35 Sayılı Genelgesi.
54.
Özel Güvenlik Hizmetleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 27 Kasım 2006 Tarihli ve 11385-195837 Sayılı
Genelgesi.
Özel Güvenlik Hizmetlerine Ait Sayılı Kanun (5188) ve Uygulama Yönetmeliğinde Gözetilecek Esaslar
Konulu, İçişleri Bakanlığının, 19 Nisan 2005 Tarihli ve 3404-5218-74415 Sayılı Genelgesi.
Özel Güvenlik Şirketleri, Eğitim Kurumları ve Birimlerinin Denetlenmesinde Gözetilecek Esaslar Konulu,
İçişleri Bakanlığının, 2006/47 Sayılı Genelgesi.
48.
55.
56.
242
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayın57.
58.
lanamaz.
Özel Güvenlik Yazılı ve Uygulamalı Sınavları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 07 Aralık 2007 Tarihli ve
11917-203197 Sayılı Genelgesi.
Park Yasağı ve Araçların Çekilmesi Konulu, İçişleri Bakanlığının, 28 Nisan 2011 Tarihli Genelgesi.
59.
Patlatma Taleplerinde Dikkat Edilecek Hususlar Konulu, İçişleri Bakanlığının 27 Mart 2009 Tarihli,
B.05.1.EGM.0.11. 04.04- 62674-6187, 2009/33 Sayılı Genelgesi.
60.
Patlayıcı Madde Satın Alma ve Kullanma İzin Belgelerinin Verilmesi Konulu İçişleri Bakanlığının,
12.10.2001 Tarih ve 0199 No.lu Genelgesi
61.
Ruhsatları İptal Edilen Tüfeklerin Devri Genelgesi, İçişleri Bakanlığı Em. Gn. Md. lüğü, 15 Ocak 2008
Tarihli, B.05.1.EGM.0.11.04.03-62723/17193, 2008/05 Sayılı.
62.
Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesi Konulu, İçişleri Bakanlığının 25 Nisan 2011 Tarih ve 2011/25
Numaralı Genelgesi.
63.
Soruşturmanın Yürütülmesi, Soruşturma Evrakının Düzenlenmesinde ve Tamamlanmasında Dikkat Edilecek Hususlar Konulu, Adalet Bakanlığının 01 Ocak 2006 Tarihli ve 2 Numaralı Genelgesi.
64.
Suça Karışan Yabancılar Konulu, İçişleri Bakanlığının, 27 Nisan 2004 Tarihli ve 2004/82 Sayılı Genelgesi.
65.
Şehir İçi Trafik Düzeninin Sağlanması ve Park Yasağı Uygulamaları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 11
Şubat 2008 Tarihli ve 2008/12 Sayılı Genelgesi.
66.
Şehit Aileleri ve Gazilerin Silah Ruhsat Harcından Muaf Tutulması Konulu, İçişleri Bakanlığının, 15 Haziran 2007 Tarihli ve 2007/61 Numaralı Genelgesi.
67.
Şüphelinin Müdafii Yardımından Yararlandırılması Konulu, Adalet Bakanlığı, Ceza İşleri Gn. Md. lüğünün
01.01.2006/24 Numaralı Genelgesi.
68.
Şüpheli-Sanık Karar Takip Formu, Gıyabi Tutuklama ve Yakalama Emirlerinin Güncelliğinin Sağlanması
Genelgesi, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Gn. Md. lüğünün 01 Ocak 2006 Gün ve (2006/10) Numaralı.
69.
Tekel Dışı Bırakılan Patlayıcı Maddelerle Av Malzemelerinin ve Benzerlerinin Üretimi, İthali, Taşınması,
Saklanması, Depolanması, Satışı, Kullanılması, Yok Edilmesi, Denetlenmesi Usul ve Esasları Hakkında
87/12028 Karar Sayılı Tüzükte 14 Mayıs 2001 gün ve 2001/2443 Karar Sayılı Tüzükle Yapılan Değişikliklerin Uygulanmasını Gösterir İçişleri Bakanlığı Talimatı,
70.
Toplu Akaryakıt Alımları ile İlgili Başbakanlık Maliye Bakanlığının,18 Ekim 2007 Tarihli ve B.07.0.MGM.0.
20/650 (17574) Sayılı Genelgesi,
71.
Trafik Kazalarında Yol Kusurları Konulu, Ulaştırma Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü, 03 Nisan 2007
Tarihli ve 2007/5 Sayılı Genelgesi.
72.
Trafik Kazası Bilgi Formları Konulu, İçişleri Bakanlığının, 22 Mayıs 2001 Gün ve B.05.0 EGM.0.84.23914587-4520 (126627) Sayılı Genelgesi.
73.
Trakya Bölgesine Hayvan Nakilleri Konulu, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığının, 2010/13 Sayılı Genelgesi.
74.
TSK Doğal Afet Yardım Harekâtı (DAFYAR) Direktifi.
75.
Turizm Bölgelerinde 15 Mayıs- 15 Ekim Tarihleri Arasında İnşaat Yapılmaması, Alınan Yapı Ruhsatları ile
İlgili İnşaatlara 2 Yıl İçerisinde Başlanılması ve İnşaatların En Geç 5 Yıl İçerisinde Bitirilmesi Konulu, Kültür ve Turizm Bakanlığının, 27 Nisan 2009 Tarihli ve 2009/05 Sayılı Genelgesi.
76.
Ulusal Marker Uygulaması Konulu, Başbakanlığın, 15 Ekim 2007 Tarihli ve 2007/25 Sayılı Genelgesi.
77.
Umuma Açık İstirahat ve Eğlence Yerleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 01 Eylül 2005 Tarihli ve 2005/93
Sayılı Genelgesi.
78.
Usulsüz Takılan Işıklı ve Sesli Uyarı İşaretlerinin Söktürülmesi Konulu, İçişleri Bakanlığının,15 Ekim 2012
Tarihli ve 2012/61 Sayılı Genelgesi
79.
Uzun Namlulu Silâhlar ve Askerî Amaçlı Ekipmanlar Konulu, İçişleri Bakanlığı Em. Gn. Md. lüğünün, 22
Ocak 2008 Tarihli, B.05.1.EGM.0.11,08.01,/430-21489 Sayılı Genelgesi.
80.
Yabancı Uyruklularının Özgürlüklerinin Kısıtlanması ve Serbest Bırakılmalarının Bildirilmesi Konulu, Adalet Bakanlığının, 01 Ocak 2006 Tarihli, B.03.0.UİG.0.00.00.06/010.06.02/8, 2006/70 Sayılı Genelgesi.
81.
Yabancıların Ölüm Olaylarının Bildirilmesi Konulu, Adalet Bakanlığının, 01 Ocak 2006 Tarihli, B. 03.0.UİG.
0.00.00.06/010.06.02/9, 2006/71 Sayılı Genelgesi.
82.
Yardım Toplama İşlemleri Konulu, İçişleri Bakanlığının, 07 Nisan 2005 Tarihli ve 2005/38 Numaralı Genelgesi.
83.
Yargıtay 11’nci Dairenin K.2001/721 Sayılı Kararı.
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
243
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
84. Yasa Dışı Göçle Mücadele Konulu, İçişleri Bakanlığının, 19 Mart 2010 Tarih ve 2010/18 Numaralı Genelgesi.
85.
Yetkisiz Kişilerce Otopark Oluşturulup Ücret Alınması Konulu, İçişleri Bakanlığının, 14 Ağustos 2006
Tarihli ve 2006/66 Sayılı Genelgesi.
244
GENEL KOLLUĞUN YASAL YETKİ VE SORUMLULUKLARI
Bu dosyada yer alan yazıların telif hakkı (E.) J.Tümg. Hüseyin GÜÇLÜ ve kendisinin izni ile
www.kolluk.org sitesine aittir. Yazının tamamı başka bir mecraya kaydedilemez ya da yayınlanamaz.
GENEL KOLLUĞA GÖREV VE YETKİ VEREN
ÖNEMLİ PROTOKOLLER
1.
Ağrı Dağı ve Diğer İzne Tâbi Dağlara Çıkışlar ile İlgili, Gnkur. Bşk.lığı, İçişleri ve Dışişleri Bakanlıkları, MİT
Müsteşarlığı ile Gençlik ve Spor Müdürlüğü Dağcılık Federasyonu arasında 13 Mayıs 1998 tarihinde İmzalanan Protokol.
2.
Aile İçi Şiddet Mağdurlarına ve Mağdur Çocuklara Yönelik Verilen Hizmetlerin Kurumsal Kapasitesinin
Artırılması ve İşbirliğinin Geliştirilmesine İlişkin, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı Arasında Protokol.(9 Kasım 2010)
3.
Alkaloid Sevki ile İlgili Olarak İçişleri ile Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Arasında İmzalanan 31 Ekim 1995
Tarihli Protokol.
4.
Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetim, Dış Koruma, Hükümlü ve Tutukluların Sevk ve Nakilleri ile Sağlık Hizmetlerinin Yürütülmesi Hakkında Adalet, İçişleri ve Sağlık Bakanlığı Arasında 30 Ekim 2003 Tarihinde İmzalanan Protokol.
5.
Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesi. (2004)
6.
İlköğretimde Erişim ve Devamın İzlenmesine İlişkin, Milli Eğitim Bakanlığı ile İmzalan ve 13 Ocak 2011
Tarihli İşbirliği Protokol.
7.
Jandarma ve Polisin İllerde ve Merkezde Hudut Görevlerini İçeren 15 Temmuz 1961 tarihli ve 10855
Sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Protokol.
8.
Kaçakçılıkla Mücadele Alanında İşbirliğini İçeren, İçişleri Bakanlığı ile Gümrük Müsteşarlığı Arasında 17
Mart 2011 Tarihinde İmzalanan İşbirliği Protokolü.
9.
Ormanların Korunması ve Orman Yangınlarının Önlenmesi Konusunda, İçişleri Bakanlığı ile Çevre ve
Orman Bakanlığı Arasında 22 Nisan 2004 Tarihinde İmzalanan İşbirliği Protokolü.
10.
Petrol Piyasası ve Sıvılaştırılmış Petrol Gazları Piyasasında Yapılacak Denetimlere İlişkin, İçişleri Bakanlığı ve EPDK Arasında İmzalanan 14 Haziran 2006 Tarihli Protokol.
11.
Yabancı Uyruklu Kişilerin, Turizm ve Spor Amacıyla Askeri Yasak Bölgelere ve Güvenlik Bölgesi Kapsamında Bulunan Dağlara Çıkışlarına İlişkin Protokol. 15 Ekim 2006