Kurumsallaşmalı - Mersin Tercüman
Transkript
Kurumsallaşmalı - Mersin Tercüman
Mersin GİAD Başkanı Mehmet Serkan İzol’dan bütünleşme çağrısı... ‘Sorunları çözmek boynumuzun borcu’ ‘Mersin yerinde sayıyor’ n Yapılan Genel Kurul sonrası Türkiye Emekliler Derneği engellerden birinin Mersinlilik ruhunun eksikliği olduğunu vurgulayan İzol, Mersin’in tüm ilçeleriyle tek kimlik altında buluşması gerektiğini belirterek, “Gerçek gücümüz o zaman ortaya çıkacaktır” dedi. nHaberi Sayfa 10’da n Derneğe kayıtlı 18 bin emekli oldu- n Kentin gelişmesinin önündeki en büyük Mehmet Serkan İzol Türkiye Emekliler Derneği’nde Akbudak dönemi… HAFTALIK BAĞIMSIZ SİYASİ GAZETE www.mersintercuman.com Kızılay’dan hayırseverlere çağrı Kızılay Mersin Şubesi tarafından gıda ve nakit bağışlarının yanı sıra fitre ve zekat da kabul edilecek, muhtaçlara dağıtılacak. nSayfa 4’de Perakende Satış Fiyatı : 1 TL 29 HAZİRAN 2015 Sayı : 605 Başkanlığı’na seçilen Cemal Akbudak, bugüne dek görev yapan herkese teşekkür ettiklerini belirterek, “Yönetim kurulu olarak toplandık ve geriye dönük hiçbir şikayeti kabul etmeme kararı aldık. Bundan sonra sorulacak her sorunun muhatabı biziz” diye konuştu. ğunu ve bu aktif gücün mutlaka uyandırılması gerektiğini kaydeden Akbudak, “Emekli, dul ve yetimlerimizin yanlarında olmak, dertlerini paylaşmak, sorunlarını çözmek boynumuzun borcudur. Kimseden korkumuz yok. Emeklinin hakkını yiyenlerin karşısında aslan kesilmeye devam edeceğiz” dedi. nSayfa 5’de Cemal Akbudak Doğan Kalkancı: Kentsel dönüşüm daha fazla geciktirilemez “Kentsel dönüsüm TOKI’siz yapılmalı” Doğan Kalkancı ilek Kİ Ç , y a Ç y’ın n TO Danıştamahallelerini nleme uö rlük d ü n g o z k Ö e c sinin e ve e g ‘ m t n e a l d a tarafın i’ kararını ipt ki kentsel bölges an Mersin’demaları ardınd üşüm tartış di.. dön en alevlen yenid n Mersin’de kentsel dönüşümün gerekli olduğu bölgelerde projeler geliştiren ve TOKİ’nin asla Mersin’e girmemesi gerektiğini savunan Mimar Doğan Kalkancı, projenin detaylarını anlattı. n Binaların yüzde 50’sinin depreme dayanıklı olmadığını ve orta ölçekli bir sarsıntıda büyük kayıplar yaşanacağını söyleyen Kalkancı, kentsel dönüşümün geciktirilmesi söz konusu olmayan bir proje olduğunu vurguladı. n Abdi Satıroğlu’nun Özel Haberi Sayfa 7’de Güzel sanatlar ile Demir, istikrar Özdemir’den ‘Karekodlu Çek’ spor liselerine vurgusu yaptı n ÇUKTOB Başkanı Murat uygulamasına başvuru süresi Demir, siyasi belirsizliğin sona ermesi için meclisteki partilere uzatıldı destek çağrı yaptı. nSayfa 11’de nSayfa 4’de nSayfa 6’da İlk toplantı Vali başkanlığında yapıldı nSayfa 8’de Başkan Kocamaz, Mersin’i turizm kenti haline getirmek için çalıştıklarını söyledi. İSKEP eğitimi tamamlandı n Toroslar Belediyesi tarafından uygulanan İSKEP kapsamında verilen ve 22 dezavantajlı bireyin katıldığı uygulamalı girişimcilik eğitimi sona erdi. nSayfa 5’de ‘Hedefimiz Mersin’i kirlilikten arındırmak’ nSayfa 6’da 1.Uluslararası Kardeş Şehirler Turizm Zirvesi tanıtıldı... ‘Kurumsallaşmalı’ n Zirve’nin tanıtım toplantısında konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, kurumsallaşmanın önemine vurgu yaparak, “Dünya Kardeş Belediyeler Birliği’nin kurulmasını ve bunun kurucu başkanlığını da Mersin’in yapmasını istiyoruz. Birlik oluştuğunda merkezi Almanya olacak ama, kurucu başkanlığını 2 yıllığına Mersin Büyükşehir Belediyesi üstlenmiş olacak” diye konuştu. nSayfa 10’da Nematod zararlısıyla mücadelede kimyasalların devri kapandı.. Kalıntı sorunu güneş ve su ile çözüldü.. nSayfa 11’de Abdi Satıroğlu Bunu Ben Uydurmadım ! 3’de Şinasi Şirin Mahiye Morgül Erken Seçim Ufukta mı ? !! 5’de İran’ı İran’da Öğrenmek (4) 9’da Melike Zafer Bilemezsiniz !! 6’da Gülsen Metin Anadolu Pedagojisi ve Takbaş Köyünden Leyla Teyze… 4’de Burhanettin Kocamaz SATILIK İŞYERİ Mersin’de Orman Bölge Müdürlüğü yanında, Cemalpaşa Caddesi’ne cepheli, 3.kat, 210 m2, işyerine uygun daire İrtibat: 0.533 577 81 56 2 29 HAZİRAN 2015 Güneş Festivali’nden görkemli veda Bu yıl 6’sı düzenlenen ‘Soli Güneş Festivali’, ünlü sanatçı Zuhal Olcay’ın Mersin Devlet Opera ve Bale Orkestrası eşliğinde verdiği muhteşem konser ile sona erdi. Mezitli Belediyesi tarafından bu yıl 6.'sı düzenlenen Soli Güneş Festivali ünlü sanatçı Zuhal Olcay'ın Mersin Devlet Opera ve Bale Orkestrası eşliğinde verdiği muhteşem konserle sona erdi. Yenilenebilinir güneş enerjisinin önemini vurgulamak ve güneş enerjisinden daha fazla yararlanılmasını sağlamak için bu yıl 6.'sı düzenlenen Soli Güneş Festivali renkli görüntülere sahne oldu. Gündüz kurulan farklı stantlarda düzenlenen etkinliklerle ve gece muhteşem konserlerle buluşan Mezitli halkı festivalde unutulmaz anlar yaşadı. Ünlü sanatçı Zuhal Olcay, Mersin Devlet Opera ve Bale Orkestrası eşliğinde verdiği konserde, seslendirdiği birbirinden güzel eserlerle izleyicilerini hayran bıraktı. ‘Nükleere Hayır’ Konser sonrası kısa bir konuşma yapan Başkan Tarhan, "Nükleer santralin inadına karşı tüm Türkiye'ye ve dünyaya sesimiz kısılırcasına haykıracağız. Bu haykırışımız, güneş enerjisine 'Evet' Nükleere 'Hayır' şeklinde olacaktır" sözü üzerine alandaki binlerce kalabalık Başkan Tarhan'ı ayakta alkışlayarak, 'Nükleere Hayır' sloganları attı. ‘Başımızı kimse eğemez’ Başkan Tarhan 21 Haziran babalar günü olduğunu hatırlatarak, Ünlü şairimiz Nazım Hikmet'in; 'Babam, ağabeyim, kardeşim, arkadaşım! Ne zulüm, ne ölüm, ne korku başımı eğemez! Yalnız senin elini öpmek için eğilir başım. Babam...' şiirini okuyarak, tüm babaların babalar gününü kutladı. Mezitli’nin kıymetini bilin Her geldiğinde Mersin'e yeniden aşık olduğunu belirten ünlü sanatçı "Mersin çok seviyorum. Mezitli'nin bende ayrı bir yeri var. Mezitli'de yaşayan insanları çok şanslı görüyorum. Böylesi güzel ve şirin ilçenin kıymetini iyi bilin. Sanırım bende Mersin'e yerleşeceğim" şeklinde konuşarak, Mezitli ve Mersin'e olan hayranlığını dile getirdi. Anadolujet Ramazan tırı Mersin’den geçti Ramazan ayı boyunca düzenlediği “Direklerarası Ramazan Eğlenceleri” ile Anadolu’yu karış karış gezen Anadolujet Ramazan tır’ı, Mersin’de de büyük ilgiyle karşılandı. AnadoluJet, Ramazan ayı boyunca düzenlediği “Direklerarası Ramazan Eğlenceleriyle” Anadolu’yu karış karış gezen Anadolujet Ramazan tırı, Mersin’de de büyük ilgiyle karşılandı. Meddah gösterisinden orta oyununa, gölge oyunundan ipli kukla şovuna kadar pek çok nostaljik ramazan eğlencesini halkla buluşturan Anadolujet, tiyatro salonu gibi dizayn ettiği Ramazan tırı ile Mersin’den geçti. İftar sonrası yaklaşık 90 dakika boyunca katılımcıları nostaljik bir yolculuğa çıkaran Anadolujet Ramazan tırı’ndaki etkinlik önce- sinde, tahta bacak üzerinde performans sergileyen sanatçının yapacağı davet ile izleyenler alana çağrılıyor. İzleyicilere Osmanlı şerbeti, Osmanlı macu- nu, pamuk şeker gibi Ramazan ayına özel ikramlarda unutulmamış. Fasıl dinletisinin ardından sahnelenen gösteriler, Ramazan ayı sonuna kadar Anadolu’yu gezmeye devam edecek. İklimlendirme-Soğutma ve Aşçılık mesleki eğitim projesi birinci seçildi... En başarılı proje Toroslar’dan n Mersin Ticaret ve Sanayi Odası bünyesindeki AB Bilgi Merkezi ve Mersin Üniversitesi işbirliği ile Mersin’de yürütülen “AB Projeleri Etki Analizi” çalışmasının sonucunda Toroslar Belediyesi’nin 2005 yılında ilk AB Projesi olarak hayata geçirdiği İklimlendirme - Soğutma ve Aşçılık dallarındaki mesleki eğitim projesi, Mersin’de en başarılı seçilen proje oldu. Toroslar Belediyesi’nin 2005 yılında ilk AB projesi olarak hayata geçirdiği İklim- lendirme - Soğutma ve Aşçılık dallarındaki mesleki eğitim projesi, Mersin’de en başarılı seçilen proje oldu. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası’nda düzenlenen “Mersin’in AB Projeleri Deneyimi ve Başarılı Örnekler” konulu toplantıyla proje, bir kez daha kamuoyunun bilgisine sunuldu. MTSO Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıya; Mersin Vali Yardımcısı Ogün Bahadır, Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, MTSO Başkanı Şerafettin Aşut, Mersin Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Fikret Zorlu, akademisyenler ile AB Projesi uygulayan kurum ve kuruluşların temsilcileri de katıldı. Programın açılış konuşmasını, saha çalışmasını yürüten MEÜ Mimarlık Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Fikret Zorlu yaptı. Zorlu, AB Projelerinde Toroslar Belediyesi, MTSO ve Mersin Üniversitesi’nin en çok deneyim sahibi kurumlar olduğuna dikkat çekti. Daha sonra söz alan Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna ise Mersin’de Avrupa Birliği projeleri gerçekleştirmeye hak kazanan kurum ve kuruluşlar arasında birinci sırada yer aldıklarını vurgulayarak, 11 yılda hayata geçirdikleri pro- jelerin genellikle sosyal içerikli, eğitime ve yaşam standartlarını yükseltmeye yönelik olduğunu kaydetti. Mersin’de en başarılı ve en çok proje üreten kurum olarak, elde ettikleri bu başarının çalışmalarının ne denli doğru ve yerinde olduğunun da bir göstergesi olduğunu söyleyen Başkan Tuna, 2004 yılında belediye başkanlığı görevine geldiklerinde işsizliğin en büyük sorun olarak karşılarına çıktığını hatırlattı. İşsizliğin önüne geçebilmek amacıyla ilk mesleki eğitim projeleri kapsamındaki AB projelerini 2005 yılında hayata geçirdiklerini vurgulayan Başkan Tuna; “İklimlendirme - Soğutma ve Aşçılık dallarında meslek edindirme kursu açmak için 2005 yılında ilk AB projemizi hazırladık. Projemiz kabul edildi. Bu projeyle başlayan hareket bugün 11 projeyi hayata geçirmemize vesile oldu. Bunun büyük mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Öncelikle ekip arkadaşlarıma, projelerimize ortak olan Mersin Üniversitemize ve tüm kurum ve kuruluşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi. Başkan Tuna’nın konuşmasının ardından katılımcılara; Toroslar Belediyesi tarafından 2005 yılında Avrupa Birliği Aktif İşgücü Programları Projesi kapsamında hayata geçirilen ve örnek proje seçilen İklimlendirme - Soğutma ve Aşçılık dallarındaki mesleki eğitim projesini anlatan tanıtım lmi gösterildi. 3 29 HAZİRAN 2015 İntihara götüren sebep ne ? Silifke Koop. Başkanı Ünüvar, uçurumda ölü bulundu... Silifke Kooperatifi ve Silifke Belediye Spor Kulübü Başkanlığını yürüten Ünal Ünüvar, 50 metrelik uçurumun dibinde ölü olarak bulundu. Yetkililer, Ünüvar’ın intihar ettiğinin ortaya çıktığını açıkladı. si morguna kaldırılan Ünüvar’ın cesedi, Silifke Kooperatifi ve Silifke Beleotopsi yapılma üzere Adana Adli Tıp diye Spor Kulübü Başkanlığı görevini Kurumu’na gönderildi. yürüten Ünal Ünüvar (54), 50 metrelik uçurumun dibinde ölü olarak Ünüvar için bulundu. otogarda tören Alınan bilgiye göre 2 Adana Adli Tıp Kuruçocuk babası Ünüvar, öğle mu’nda yapılan incelemenin saatlerinde ortadan kayardından Ünüvar’ın cenazesi, boldu. Uzun süre kendiKooperatifi’ne ait 100’e Silifke sinden haber alamayan yakın otobüsle ilçe girişinde ailesi, durumu jandarmakonvoylarla karşılandı. Silifke ya bildirdi. Ünal Ünüvar Otogarı’na getirilen Ünüvar’a, Bunun üzerine araştırburada ailesi ve yakınlarının da ma başlatan Jandarma katıldığı bir tören düzenlendi. ekipleri, Demircili MahalSilifke Kaymakamı Şevket Cinbir, lesi Akyokuş mevkiisinde kapıları açık Silifke Belediye Başkanı Mustafa Turşekilde terk edilmiş bir otomobil ihbarıgut, İl Emniyet Müdür Yardımcısı Mahnı değerlendirdi. Olay yerine gelen ekipAksüt, oda ve kooperatif başkanları, mut ler, 33 KT 002 plakalı aracın Ünal Ünüvar’a ait olduğunu belirledi. Araçta ince- siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda leme yapan Jandarma, Ünüvar’ın telefo- vatandaşın katıldığı törende ailesi, güçlükle teskin edildi. Tören, Silifke Müftünunu buldu. Emin Yüksek’in ettiği dua ile son sü Ailesine haber veren jandarma ile buldu. olay yerine gelen vatandaşlar ve arkadaşları, Ünüvar’ı aramaya başladılar. İntihar etmiş Çalışmalar sonucunda Ünüvar’ın cansız Tehdit mesajları aldığı için cinayete bedeni, otomobilden yaklaşık 50 metre kurban gitmiş olabileceği ileri sürülen uzaklıkta bir uçurumun dibinde Ünüvar’ın intihar ettiği ortaya çıktı. bulundu. Jandarma ekipleri, uçurumun dibin- Silifke Kaymakamı Şevket Cinbir, Ünüvar’ın ölüm nedeninin intihar oldude bulunan cesedi çıkarabilmek için Mersin Uluslararası Medikal Kurtarma ğunun belirlendiğini açıkladı. Cinbir, tehditler alan Ünüvar’ı intihara sürükleEkiplerine (UMKE) haber verdi. yen nedenlerinin ise çok yönlü olarak UMKE ekipleri, vinç yardımıyla Ünüsoruşturulmaya devam edildiği bilgisini var’ın cesedini uçurumundan çıkardı. verdi. Ambulansla Silifke Devlet Hastane- Küçük Zeliha’yı Berdan yuttu Berdan Barajı’nın döküldüğü ırmak yatağında akıntıya kapılan 11 yaşındaki Zeliha Gümüş, boğularak öldü. Berdan Barajı’nın suyunun döküldüğü ırmak yatağının kenarında arkadaşlarıyla oynayan 11 yaşındaki Zeliha Gümüş, bir anda dengesini kaybedince akıntıya kapıldı. Suda bir süre sürüklenen Zeliha, bir anda gözden kayboldu. Arkadaşlarının durumunu ailesine bildirmesi üzerine olay yerine gelen yakınları, her yerde küçük Zeliha’yı aramaya başladılar. Haber verilmesi üzerine olay yerine gelen Mersin Büyükşehir Belediyesi Arama Kurtarma ekibi de, Berdan Irma- ğı’na girerek arama çalışması başlattı. Ancak çalışmalar yetersiz kalınca, Mersin Emniyet Müdürlüğü Sualtı Grup Amirliği’ne bağlı Kurbağa Adamlar’dan yardım istendi. Başlatılan geniş çaplı arama sonucunda küçük Zeliha’nın cansız bedeni, suya girdiği yerden yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta bulundu. Savcılığın incelemesinin ardından küçük Zeliha’nın cesedi, Tarsus Devlet Hastanesi morguna kaldırılırken, soruşturma başlatıldı. MESKİ’den Berdan uyarısı ! MESKİ, Berdan Baraj Gölü’nün yüzmeye uygun olmadığı, hayati tehlike taşıdığı konusunda vatandaşları uyardı. Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi (MESKİ) artan sıcaklarda serinlemek amacıyla Berdan Baraj Gölünün yüzmeye uygun olmadığı, hayati tehlike taşıdığı konusunda vatandaşlarımızı uyardı. Yapılan açıklamada, “Kapladığı geniş alan bakımından da sürekli gözetim altında tutulması imkânsız olan Berdan Baraj Gölüne serinlemek ya da yüzmek amaçlı girilmesi, istenmeyen sonuçlara yol açabilir.” denildi. MESKİ, özellikle Berdan Barajı çevresinde pikniğe giden vatandaşları muhtemel tehlikelere karşı uyardı. MESKİ’den yapılan yazılı açıklamada, “Sıcaklıkların her geçen gün arttığı Mersin’de yüzmek, serinlemek ve balık tutmak için girilen Berdan Barajı’nda, yaralanma ve boğulma gibi istenmeyen sonuçlar yaşanabiliyor. Hava sıcaklıklarının hızla artmasından bunalan Mersinliler, dinlenmek ve serinlemek için baraj göllerinin, göletlerin ve derelerin çevrelerine akın ediyorlar. Mersinlilerin içme suyu kaynakları olan Berdan Barajı, özelliği itibariyle serinlemek ve yüzmek için elverişli bir yer değildir” denildi. Yaz mevsimi olması nedeniyle aileleri uyaran MESKİ Genel Müdürlüğü, “Hava sıcaklığının önümüzdeki günlerde daha da artması bekleniyor. Okulların tatile girmiş olması ile Mersinlilerin ailelerini ve çocuklarını serinlemek amacıyla baraj ve gölet gibi yerlere pikniğe götürdüklerinde kesinlikle göl , sulama kanalları ve göletlere girdirmemelerini öneriyoruz. Her sene, Berdan Baraj Gölünde can kayıplarımız oluyor. Bunlar dikkatsizlik ve bilinçsizlikden kaynaklanıyor. Baraj ve göletlerin dip yapısı vatandaşlar tarafından bilinmediğinden nerede ne gibi tehlike ile karşılanacağı kestirilemez. Bu nedenle aileler çocuklarını uyarmalı ve takip etmelidir. Bizleri derinden yaralayacak müessif olayların yaşanmaması için balık tutmak, serinlemek veya yüzmek amacıyla Berdan Baraj Gölüne , sulama kanallarına ve göletlere girilmemesi gerekiyor. Bütün vatandaşlarımızın bu konularda tedbirli olmalarını diliyoruz "denildi. u d n u l u b r a l Kayıp kız aranan iki k ra la o ıp y a k e v n a önce evden kaça dikkati sayesinde bulundu. ft a h ir b k şı la k a Y arma ekiplerinin trolünkız çocuğu, Jand kları kimlik konda 18 tı ap Y an n ’ta yaşay Kahramanmaraşinde evlerinrih ve 19 Haziran taçocuğu, Erdemden kaçan 2 kız li’de bulundu. Jandarma ekipErdemli İlçe u lesi Yemişkum leri, Ayaş mahal tıkları kontrolhalk plajında yaphareketlerinden de, 2 genç kızın şüphelendi. sonucu de ve araştırma nin kayıp olarak yaşındaki G.D.’ bulunduğu, arama kaydının yaşında olduğu B.K.’nın ise 15 tespit edildi. verilmesi Ailelerine haberelen yakınla’e g üzerine Mersin teslim edildi. r rına, genç kızla Bisikletiyle kamyon Otomobil altında kaldı direğe çarptı Erdemli’den Mersin istikametine giden Ümit Yaşlı yönetimindeki 34 HU 9724 plakalı otomobil, gece yarısı Mezitli otoban kavşağında kontrolden çıkarak kaldırımdaki elektrik direğine çarptı. Kazada araçta bulunan 25 yaşındaki Emrah Ulucan ile 26 yaşındaki Şeref Karagöz olay yerinde hayatını kaybederken, araç sürücüsü Ümit Yaşlı ile Uğur Tektaş ağır yaralandı. Yaralılar ambulanslarla Mersin ve Toros Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınırken, hurdaya dönen aracın motoru, kaza yerinden yaklaşık 50 metre ileride bulundu. Kaza ile ilgili soruşturma başlatıldığı öğrenildi. Tarsus’ta bisikletiyle gezerken kamyon altında kalan 12 yaşındaki Kerim Sarı, hayatını kaybetti. İddiaya göre karşı yöne geçmeye çalışırken, Cemalettin A’nın kullandığı inşaat malzemesi yüklü kamyonetin altında kalan çocuk, olay yerinde yaşamını yitirdi. Kaza sonrası olay yerine gelen polis ekipleri caddeyi trafiğe kapatırken, Cumhuriyet Savcısının incelemesinin ardından talihsiz çocuğun cesedi Tarsus Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Kamyonet sürücüsü gözaltına alınırken, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. Emniyette değişiklik Emniyet Teşkilatı'nda kullanılacak tanıtıcı bayraklar ve tanıtıcı işaretler ile ilgili esas ve usulleri düzenleyen yönetmelikte değişiklik yapıldı. Teşkilat tarafından kullanılacak olan sancak, fors, tanıtıcı bayrak, logo, arma, rozet ve polis yıldızının yazı karakteri, punto, renk, ölçü, şekil özellikleri ve kullanılma biçimlerini kapsayan düzenleme ile ilgili yönetmeliğin yürürlüğe girmesinin ardından, 13.02.1996 tarihli ve 22553 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Emniyet Teşkilatında Kullanılacak Tanıtıcı Bayraklar Hakkında Yönetmelik’te yürürlükten kaldırıldı. Buna göre, kullanıldığı birime göre, birim amirinin mevcudiyetini bildiren ve arabalarına çekilen ‘fors’, Emniyet Teşkilatı ile birimlerini tanıtan ‘logo’, Emniyet Hizmetleri Sınıfı personelinin üniformasında bulunan göğüs simgesi olan ‘arma’, Emniyet Teşkilatını sembolize etmek için yapılan ve yakaya takılan ‘rozet’, ortasında ay yıldız bulunan, ayyıldızı yukarı bakan 8 köşeyi yıldız olan ‘polis yıldızı’, Emniyet Teşkilatının onur timsali olan ‘sancak’ ile boyu, eninin 1,5 katı olan ve üzerinde Emniyet Genel Müdürlüğü’nün logosu bulunan tanıtıcı bayrakların yazı karakteri, punto, renk, ölçü, şekil özellikleri ve kullanılma biçimleri yeniden güncellendi. Editör’den İki Satır Abdi Satıroğlu 0.532. 747 71 73 0.506. 443 37 30 [email protected] Bunu Ben Uydurmadım ! Geçtiğimiz hafta 91 yaşında vefat eden 9.Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel’in hoşgörüsünü, efsane hafızasını ve gelişmiş mizah yeteneğini bilmeyen yok. Bu halk onu ‘Çoban Sülü’ olarak tanıdı, ve bu deyimi kendisi de hiç gocunmadan severek yıllarca taşıdı. Hapislerde yattı, defalarca koltuğu elinden alındı. Ama hiçbir zaman ‘mazlum’ edebiyatı yapmadı. Siyasete başladığı Güniz sokaktaki evinden Başbakanlığa, Cumhurbaşkanlığı’na kadar uzandı ama evine bir oda dahi eklemedi. Beğenin yada beğenmeyin. Senin - benim, hepimizin olduğu gibi onun da hataları oldu elbet. Herkes hesabını günü geldiğinde verecek. Bundan sonra şöyleydi, böyleydi demek boş... Netice itibariyle Süleyman Demirel, Türkiye’nin siyasi tarihine adını yazdırarak, damga vurarak aramızdan ayrıldı. Allah rahmet eylesin. Demirel’in, en karmaşık olayları bile fıkralarla, esprili hikayelerle anlattığı bilinir. O’nu tanıyanlar da, bu konuda “Demokratik rejimlerde, siyasal mizahın sahip olduğu yer bir gelişmişlik göstergesidir. Siyasal mizah, eleştiriyi hoşgörüyle bir araya getirir ki, bu, demokrasinin en önemli kazanımıdır” dediğini söylerler. “Baba’dan Fıkralar” adlı kitapta toplanan, Demirel’in anlattığı fıkralardan bir örnekle yazımızı noktalayalım. Saygılarımla.. Bunu Ben Uydurmadım Mısır'ın eski diktatörü Cemal Abdülnasır için halk arasında bir sürü öykü anlatılırmış. Abdülnasır'ın canını sıkacak nüktelermiş bunlar. Abdülnasır, “Bunları kim uyduruyorsa bulun o adamı bana” diye buyurmuş. Adamları bu emir üzerine hemen adamı bulup getirmiş. Abdülnasır sormuş: “Hakkımdaki falanca öyküyü sen mi uydurdun?" Adamcağız boynunu büküp yanıtlamış: "Evet efendim, ben uydurdum." Abdülnasır bir daha kükremiş: "Ya falanca öykü? Onu da mı sen uydurdun?" - Evet efendim, ben uydurdum." - "Peki feşmekan öykü?" - "O da benim uydurmamdır efendimiz." Abdülnasır küplere binmiş: "Be hey densiz adam! Bilmez misin ki benim iktidarım referandum ile kabul edilmiştir. Ben halkın yüzde 94.5 oyunu alarak ülkemi yönetiyorum." Adamcağız başını öne eğerek cevaplamış: - "Efendimiz, bakın işte bunu uyduran ben değilim." 4 29 HAZİRAN 2015 Farklı Pencereden Gülsen Metin Anadolu Pedagojisi ve Takbaş Köyünden Leyla Teyze… hayvanlarının bulunduğu kısma davet etti. Havanın sıcak [email protected] olmasından ve Ramazan’dan dolayı oğlu bizi gördüğüne hiç sevinmedi. Ona iş çıkardık hissi uyandırdı. Pazarlık kısmında son noktayı da kesim yapılıp bize yardımcı olunması hususunda da hep son sözü Eşim iki ay önce ciddi bir trafik kazası geçirdi. Çok şükür Leyla teyze söyledi. Torunları gelini ve oğluyla ki kazadan ayağı kırılarak kurtuldu. Geçen Cuma günü hem ilişkisi tam bir Osmanlı Kadını gibiydi. Çalışkanlığı misafirayağının iyileşmesi hem de perverliği ve yardımseverliği kaza için bir kurban keselim takdire şayandı. Aylar önce dedik. İlk aklımıza gelen yer Tarsus Eshabı Keyf ziyareti ve Anadolu Pedagojisi hakkında kurbanımızı orda kesmek oldu. okumuş olduğum Adem Tarsus’a bağlı Takbaş Köyüne Güneş’in şu yazısında ne güzel gittik hiç tanıdığımız olmama- de anlatılmış Leyla teyze… sına rağmen kurbanlıkları olan “Eskiden geniş aileler vardı bir evin kapısını çaldık. Bizi ve çocuğun eğitimi ortaklaşa çok yakın bir akrabasıymış gibi karşılayan, daha sonra adı- üstlenilen bir sorumluluktu. nın Leyla olduğunu öğrendiği- Genç anne babaların tecrübesizliğini daha deneyimli anne miz teyze karşıladı. babaların olgunluğu örtüyor, İsteğimizi söyleyince çocuklar bir sevgi ve şefkat hemen oğlunu çağırdı ve bizi çemberinde yetişiyordu. Günümüzdeki çekirdek ailelerde ise bu görev tamamen anne ve babanın üzerine yıkılmış durumda. Genel de çalışan ebeveynler, tıkandıkları noktalarda çözümü bu konularda hazırlanmış kitaplarda arıyor. Başvurulan kitapların büyük çoğunluğu ise batı menşeli. “ Musevi midir yoksa Müslüman mıdır algılayamıyorsunuz. Ama bir nezaket sembolüdür. Anadolu Pedagojisinde zaten asıl önemli olan, “İnsan Olma Sanatını Becermektir.” İbn-i Haldun’un Mukaddime adlı eserinde şöyle bir cümle geçiyor: ” Anne babaların çocuklarına bırakacağı en Hâlbuki binlerce yıllık tarihi iyi miras çocuklarını yavaşlatolan bu topraklarda anne baba- mak olacaktır.” Pedagojik olaların hiç mi terbiye usulleri rak çok büyük bir mana taşıyor olmamış? Fatih, Mevlana, bu söz. Zira günümüz insanın Yunus nasıl yetiştirilmiş? Bu en büyük sorunlarından biri coğrafyanın da kendi değerle- hızlı yaşamak. rine özgü çocuk yetiştirme yöntemleri var ve Anadolu Hızlı yaşarken algılama Pedagojisi de bu işte. yetisini kaybediyor. Anne çocuğunu, eşler birbirini algıAnadolu Pedagojisinde lamıyor. Çocuk da hızlandıkça sadece Türk kültürü yok… dikkat dağınıklığı ve hiparaktiTabi ki… Mesela İstanbul bey- vite geliyor. Önemli bir kaide. efendisinden bahsediliyor. Seyyahların Osmanlı coğrafİstanbul Beyefendisi derken yasındaki çocuklara dair gözErmeni midir, Türk müdür, lemlerinde de Anadolu Peda- gojisinden parçalar görebiliyoruz. Eskiden aileler kalabalıktı, amca,yenge,nine,dede… Oradaki kim ne rolü oynadığını iyi biliyordu. Bugünün ailelerinin kaybettiği en mühim şey, hakemlik müessesi. Yani Leyla Teyzenin yaptıkları… Hakem kendi nefsine uygun değil de doğruyu söyleyebilen, aile içindeki problemleri basiret gözüyle görebilen yetişkin insan, dede, nineydi. Yaşlılığın verdiği olgunlukla gören hakemler yok artık. Karı koca kavga ediyor, gidecek kimse yok. Modern pedagoji bu boşluğu aile terapisti ile doldurmaya çalışıyor. Mutlu Olmak İçin; - Oluruna bırakmalı, - Bazı şeyleri görmemeli, - İstemediğin şeyi yapma- Kızılay’dan hayırseverlere çağrı Kızılay Mersin Şubesi tarafından gıda ve nakit bağışlarının yanı sıra fitre ve zekat da kabul edilecek, muhtaçlara dağıtılacak. Türk Kızılayı Mersin Şube Başkanı Necmi Erdem, Ramazan ayı dolayısıyla gıda ve nakit bağışlarını kabul etmeye başladıklarını belirterek, “Mersinlilerden, bu mukaddes ayda zekat ve fitrelerini de Türk Kızılayı’na vermelerini istiyoruz. Vatandaşlarımızın yapacağı yardımların gerçekten ihtiyacı olan kişilere ulaşacağından kimsenin şüphesi olmasın” dedi. Türk Kızılayı Mersin Şube Başkanı Necmi Erdem, Ramazan ayı kapsamında yapacakları yardım faaliyetleri ve bağış kabulleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. “Ramazan Ayı bolluk be bereket ayıdır. Huzur, yardımlaşma ve kaynaşmanın yoğun olduğu mukaddes aydır. Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’in yeryüzüne indirildiği aydır. İşte bu yüce ay Müslü- manların birlik ve beraberliklerinin dayanışmanın ve paylaşmanın en hat safhada olduğu aydır” diyen Erdem, Türk Kızılayı’nın da Ramazan ayında yardımlarını artırdığına dikkat çekti. Necmi Erdem, “Türk Kızılayı Mersin Şubesi olarak Necmi Erdem bu mukaddes ayda da ihtiyaç sahiplerinin yanında olmak istiyoruz. Mersin ili ve ilçelerinde yaşayan ekonomik durumu iyi olan hayırsever vatandaşlarımızdan gerek gıda gerek nakit para vermelerini talep ediyoruz. Şubemize gelen tüm yardımlar Ramazan’ın ilk on beş gününde biriktirilip daha sonra vatandaşlarımıza dağıtılacaktır. Değerli Mersinlilerden, bu mukaddes ayda zekat ve fitrelerini de Türk Kızılayı’na vermelerini istiyoruz. Hayırsever vatandaşlarımızdan alınan zekatlar daha sonra ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza dağıtılmaktadır. Vatandaşlarımızın yapacağı yardımların gerçekten ihtiyacı olan kişilere ulaşacağından kimsenin şüphesi olmasın. Türk Kızılayı yıllardır olduğu gibi bugün de yoksul ve muhtaç vatandaşlarımızın yanındadır, bu kutsal ayda hayır işleri yapmak isteyen, zekat ve fitre ibadetini yapmak isteyen vatandaşlarımızla yoksul vatan- İş arayan ve işveren 5.kez buluşacak 15-16 Ekim 2015 tarihinde Mersin Kongre ve Sergi Sarayında yapılması planlanan 5.Mersin İnsan Kaynakları ve İstihdam Fuarı için; Mersin Üniversitesi ve Mersin Deniz Ticaret Odası ile protokol imzalayan İŞKUR; Toros Üniversitesiyle işbirliği protokolü imzaladı. İş arayanlarla işverenleri aracısız olarak buluşturması planlanan 5. Mersin İnsan Kaynakları ve İstihdam Fuarı çerçeve protokoller imzalanmaya başlandı. Yapılacak olan fuar organizasyonunda işverenler stant açarak kurumlarını tanıtırken, iş arayanlar da iş başvurusu yapma imkanı bulacak. Mersin Çalışma ve İş Kurumu koordinesinde; işgücü piyasasına yön veren kuruluşlar, Mersin Büyükşehir Belediyesi, sivil toplum kuruluşları, odalar, üniversiteler gibi çok sayıda kurumun işbirliğinde yapılacak fuar da ayrıca alanında uzman kişilerce seminer 2 kamyon atık çıkarıldı programları düzenlenerek; iş arayanların kariyer haritasına katkı sağlanması hedefleniyor. Mersin Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Mustafa Kutlu; İlin en genç üniversitesi ünvanına sahip Toros Üniversitesiyle istihdam hususunda işbirliğine gittiklerini belirtirken, Toros Üniversitesinde kurulmuş olan Güzel sanatlar ile spor liselerine başvuru süresi uzatıldı Güzel sanatlar ile spor liseleri- liseleri ile spor liselerine başvuru ne başvuru süresi uzatıldıMilli süresinin 28 Haziran'a kadar Eğitim Bakanlığı güzel sanatlar uzatıldığını bildirdi. Milli Eğitim Bakanlığı'ndan (MEB) yapılan yazılı açıklamada, 2015-2016 eğitim ve öğretim yılında güzel sanatlar liseleri ile spor liselerinin 9. sınıflarına alınacak öğrencilerin seçimi ve kayıtlarına ilişkin hususların genelgeyle duyurulduğu ancak süreçte yeni okulların açılması ve 15-24 Haziran tarihleri arasında başvuru yapamayan öğrencilerin bulunması nedeniyle süresinin uzatılması yönünde talepler alındığı belirtildi. Açıklamada, bu nedenle söz konusu öğrencilerin mağduriyetini önlemek amacıyla başvuru süresinin 28 Haziran Pazar günü saat 17.00'ye kadar uzatıl- Mersin İŞKUR İrtibat noktası; üniversite öğrencileri ile İŞKUR arasında önemli bir görev üstlendiğini belirtti. 15 16 Ekimde planlanan fuar organizasyonun üniversite öğrencileri ile firmaları buluşturmak gibi çok önemli bir işlevi olduğunu belirtti. Toros Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yüksel Özdemir ise; 5.si düzenlenecek olan Mersin İnsan Kaynakları ve İstihdam Fuarının daha ilk çalıştaylarına da katıldığını belirtti. Özdemir firmalarla üniversite öğrencilerini buluşturma anlamında öğrencilerin gelecek kariyer hedeflerine katkı sunacak olan fuar organizasyona Toros Üniversitesi olarak katkı sunacaklarını belirtti. Akdeniz Belediyesi, diğer yandan halk sağlığını tehdit eden çöp evlerle mücadelesini sürdürüyor. Mesudiye Mahallesinde ikamet eden ve ambalaj atıklarını biriktiren Nimet T. adlı mahalle sakininin evinden kötü kokuların yeniden yükselmesi üzerine, Akdeniz Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü harekete geçti. Mesudiye Mahalle Muhtarı ve evin bulunduğu 5111 Sokak sakinlerinin dilekçesi, Belediye Encümeni tarafından karara bağlandı. Zabıta Müdürlüğü ekipleri ve kolluk kuvvetlerinin de nezaretinde temizlik çalışmaları gerçekleştirildi. Temizlik çalışmaları sırasında evden çıkan 60 TL tutarındaki para, düzenlenen tutanakla ev sahibine verilmek üzere mahalle muhtarına teslim edildi. Yaklaşık 2 kamyon çöpün tahliye edildiği evin zararlı kemirgen ve haşerelerden arındırılması için de temizlik çalışmalarının tamamlanmasının ardından ilaçlama yapıldı. 5 29 HAZİRAN 2015 Girişimcilik eğitimini tamamlayan 22 dezavantajlı birey, teşekkür belgelerini aldı. İSKEP eğitimi tamamlandı n Törende konuşan Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, sosyal sorumluluk projelerine başladıkları 2005 yılından bu yana çok yol aldıklarını söyledi. İŞKUR İl Müdürü Mustafa Kutlu ise, İSKEP projesine katkı sunmaktan duydukları mutluluğu ifade etti. Toroslar Belediyesi tarafından uygulanan “İstihdam İçin Koordinasyon ve Eğitim Projesi’ (İSKEP) kapsamında verilen ve 22 dezavantajlı bireyin katıldığı uygulamalı girişimcilik eğitimi sona erdi. İŞKUR ve KOSGEB’in de desteklediği girişimcilik eğitimini alan ve kendi işini kurmak isteyen kursiyerlere teşekkür belgeleri düzenlenen bir programla verildi. Toroslar Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen programa; Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, Mersin İŞKUR İl Müdürü Mustafa Kutlu, İSKEP Projesi Girişimcilik Eğitim Uzmanı Abidin İçden, Toroslar Belediyesi Proje Koordinatörü Ahmet Ata ve kursiyerler katıldı. İlk adım 2005’te atıldı Tören öncesinde bir konuşma yapan Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, belediyeciliğin sadece ziki zeminleri iyileştirmek olmadığını belirterek, bu nedenle sosyal belediyecilik çalışmalarına da ağırlık verdiklerini ve ilk sosyal sorumluluk projelerini 2005 yılında hayata geçirdiklerini söyledi. Başkan Tuna; “Öncelikli olarak işsiz ve mesleksiz insanları meslek sahibi yapmak amacıyla bir yandan meslek edindirme kursları açarken diğer yandan da Mersin’e Avrupa Birliği Projeleri kazandırıyoruz. girişimci adayların bizlere vereceği en büyük iltifat, açtıkları işyerlerinde açılış kurdelelerini kesmektir” diye konuştu. Konuşmaların ardından; mezuniyet keplerini giyen kursiyerlere teşekkür belgelerini; ‘Projeye katkı Belediye Başkanı Hamit sunmaktan mutluyuz’ Toroslar Tuna ve protokol üyeleri takdim Daha sonra söz alan Mersin ederken, pasta kesimi ile devam İŞKUR İl Müdürü Mustafa Kutlu eden programda daha sonra, kurda Toroslar Belediye Başkanı siyerler hep birlikte belediye hizHamit Tuna’ya Mersin’de hayata met binası önünde keplerini fırlageçirdiği sosyal sorumluluk pro- tarak, başarılarını kutladılar. jelerinden dolayı teşekkür edeKendi geliştirdikleri iş projeleri rek; “İŞKUR olarak Toroslar Bele- ile girişimcilik desteklerinden diyesi’nin hayata geçirdiği İSKEP yararlanabilecek olan 22 dezaprojesine katkı sunmuş olmaktan vantajlı bireye; İŞKUR tarafından dolayı büyük mutluluk duyduk. 36 bin TL, KOSGEB tarafından ise Proje kapsamında uygulamalı 30 bin TL’ye kadar hibe desteği girişimcilik kursunu tamamlayan verilecek. 2005 yılında başlattığımız sosyal sorumluk projelerimizde gelinen noktaya baktığımızda ciddi anlamda mesafe kat etmişiz” dedi. Türkiye Emekliler Derneği’nde Akbudak dönemi… ‘Sorunları çözmek boynumuzun borcu’ Türkiye’de 10 milyon 200 bin emekli olduğunu hatırlatan Cemal Akbudak, 41 milyon çalışanın ödediği primlerle emeklilerin maaşlarının finanse edildiğini, o primler gelmezse emeklilerin hayatlarının hiçbir zaman düzelemeyeceğinin iyi bilinmesi gerektiğini söyledi. Mersin Tercüman Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Mersin Şubesi, 21.Olağan Genel Kurul sonrasında yeni döneme adım attı. 622 oy ile Başkanlığa seçilen Cemal Akbudak, bugüne dek görev yapan, taş üstüne taş ekleyen herkese minnet duygularıyla teşekkür ettiklerini söyledi. Yönetim kurulu ile ilk toplantılarında, geriye dönük hiçbir şikayeti kabul etmeme kararı aldıklarını kaydeden Akbudak, “Bugüne kadar kim bir taşın üstüne taş koyduysa, kim bir çivi çaktıysa hepsine sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bundan sonra geriye dönük hiçbir şikayeti kabul etmiyoruz. Sorulacak her sorunun muhatabı biziz.” ‘Kimseden korkumuz yok’ Derneğe kayıtlı 18 bin emekli olduğunu ve bu aktif gücün mutlaka uyandırılması gerektiğini vurgulayan Akbudak, şunları söyledi: “Emekli, dul ve yetimlerimizin yanlarında olmak, dertlerini paylaşmak, sorunlarını çözmek boynumuzun borcudur. Kimseden korkumuz yok. Emeklinin hakkını yiyenin karşısında aslan kesilmeye devam edeceğiz. Tek derdimiz var, o da emeklinin haklarını savunmaktır.” Hızlı başladı Cemal Akbudak, 8 yıldır Başkan yardımcısı olarak çalıştığı derneğin ve emeklilerin sıkıntılarını, sorunlarını iyi bildiğini hatırlatarak, bunların çözümü noktasında çalışmalarına da yüzdelik dilimlerde indirimlerden faydalanma imkanına sahip olacaklar. Amacımız çok zor koşullarda yaşam savaşı veren emeklilerimizin, daha rahat, daha insanca yaşayabilecekleri bir ortam yaratabilmektir. Bunu da başaracağımıza inanıyorum.” Benim Düşüncem Şinasi Şirin [email protected] Erken Seçim Ufukta mı ? !! 7 Haziran 2015 seçimlerinin ortaya koymuş olduğu tabloyu okuma konusunda direnen siyasi parti liderleri, olası bir erken seçimin davetçisi gibi imaj bırakıyorlar kamuoyu gözünde. Bu da; birlik beraberlik konusunda, böyle bir dönemde milletin beklentilerine cevap vermeleri gerekir iken, birilerinin endişe ve korkularını ortadan kaldıracak ve erken seçime gidilerek, bu plana katkı sağlayacağı düşüncesi oluşturuyor. Acaba; yeni seçilenlerin endişesi, koalisyon konusunda; milletvekili seçilebilmek için yaptıkları masrafları çıkaramayacakları ve 2 yılı dolduramadıkları için ömür boyu maaş garantisi olmayacağı için mi? Yoksa; memleketin bekası için birlik sağlanamayacağı için mi? Yazıktır, günahtır? Bu yüce milletin alın terini, emeğini, bu güzelim ülkemizin kaynaklarını boşa harcamayın, zamanını boşa kaybettirmeyin. Bu ülke bizim, Hepimizin; Türk’ün, Yörük’ün, Laz’ın, Gürcü’nün, Tatar’ın, Çerkez’in, Kürt’ün. Kendine; “ Ben Türk Vatanının evladıyım” diyen; Ermeni’nin, Rum’un. Hepimizin. Millet’in parlamentoya takdir ettiği alt kimliğe sahip vatandaşlarımıza bakın. Roman’ı, Ermeni’si ve dahi bu vatanın bağrına sığınarak “benim vatanım” diyen, ihanet tuzağına düşmeyen tüm alt kimliklerin. Ve meclise millet i temsil etmek için geldiklerinde aynı yemini etmenin anlamını kavrayanların. Millet’in vekili olduğunuzda milletin önünde olun, arkasında kalmayın. Bir ülke ki; Yasamasıyla, yürütmesiyle ve yargısı ile milletinin gerisinde kalıyor ise, o ülke kaybediyor demektir. Size; Bu yüce Millet, gerektiğinde ülke menfaatleri için aynı masa etrafında toplanın ve ülkeyi millet menfaatleri çerçevesinde yönetin mesajı veriyor da siz bunu okuyamıyor iseniz, işte o zaman bu yüce milletin öncüsü ve temsilcisi değil gerisinde kalanı olursunuz. Siyasi partilerimizden birinin lideri, bu gün ki ulusal gazetelerde “ ön seçimle aday olan Milletvekillerine liste garantisi veriyorum” demiş. Yani erken seçim ufukta mı?!! Devlet, millet menfaatleri, Parti politikalarını gerisinde kalacaksa, hadi bakalım, gidin erken seçime de bu Yüce Millet ne yapacak bir görün. “Ya Devlet başa, ya kuzgun leşe” ya ben diyorum ki; “Ya akıl başa, Ya kuzgun leşe” mecazisinin ne anlama geldiğini, o zaman öğrenin !!! Çocuklar oyun parklarına kavuşuyor Cemal Akbudak hızlı başladı. Türkiye Emekliler Derneği merkezinin, emeklilerin faydalanabilmesi amacıyla kurduğu bağlantıları Mersin’de aktif hale getiren ve kent içerisinde yenilerini ekleyen Akbudak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Attığımız adımlarda, yaptığımız işlerde bölgesel hareket etmeye özen gösteriyoruz. Böylece sadece Mersin merkezde yaşayan emeklilerimiz değil, ilçelerde yaşayanların da bu imkanlardan faydalanmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Özel hastanelerle sağlanan anlaşmalardan, halı yıkama fabrikalarına, beyaz eşya onarım ve bakımından düğün salonuna bir çok sektörle yaptığımız anlaşmalar neticesinde, derneğimiz üyesi emeklilerimiz çeşitli Erdemli Belediyesi, ilçe merkezi ve mahallelerde oyun grubu kurma çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor. Kısa bir zaman içinde Erdemli’de oyun grubu olmayan mahalle bırakmayacaklarını kaydeden Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu, son olarak Gücüş ve Fakılı mahallelerinde çocuklar için oyun grupları kurulduğunu söyledi. Oyun gruplarının yanı sıra, uygun olan yerlere spor aletleri de kurduklarının bilgisini veren Başkan Tollu, şunları söyledi : “Belediye olarak hedeflerimiz doğrultusunda kapsamlı hizmet atağımız sürüyor. Oyun grubu ve spor aletleri kurma hizmetlerimizle Erdemli’de birçok çocuk ve ebeveyn daha önce hiç tanış- madıkları oyun grubu ve spor aletleriyle buluştu. İlk defa oyun grubu gören çocukların sevinç çığlıkları, bizleri hizmetlerimize daha da motive ediyor. Oyun oynamak her çocuğun en doğal hakkıdır. Erdemli Belediyesi olarak çocuklara bu imkanı sağlamak bizim görevimiz, bunun için ne gerekiyorsa yapacağız.” 6 29 HAZİRAN 2015 Yaşam Gemisi Melike Zafer [email protected] Bilemezsiniz !! Davranışlarınız neticesinde hangi gönülün nasıl kırıldığını bilebilir misiniz? Yada karşınızdakine ne hissettirdiğinizi anlayabilir misiniz? Cevabınız ‘’hayır’’ ise ; anlamaya çalışmamız gerektiğini artık bilmeliyiz; Olay 14 Ekim 1998'de kıtalar arası bir uçuş esnasında gerçekleşmiştir... Bir kadın, uçaktaki zenci bir adamın yanında oturuyordu... Bu durumdan rahatsızlığını belli edercesine, hostesten başka bir yer bulmasını istedi... Zira böylesine antipatik birinin yanında oturamazdı. Hostes, tüm uçağın dolu olduğunu fakat, birinci sınıfta yer olup olmadığına bakacağını söyledi... Diğer yolcular şaşkınlık ve tiksintiyle olayı izliyorlardı... Bu kadının sadece terbiyesizliğine değil, bir de birinci sınıfta yolculuğuna devam edeceğini şahit oluyorlardı. Zavallı adamcağız çok kötü bir durumda olmasına rağmen cevap vermemeyi tercih etti ve şaşkınlıkla etrafına bakınıyordu. Bu yüksek tansiyondaki durumda kadın, birinci sınıfta ve o adamdan uzak olabileceğinden tatmin olmuş hostesin dönmesini heyecanla bekliyordu... Birkaç dakika sonra geri gelen hostes kadına: 'Çok özür dilerim hanımefendi geciktim. Birinci sınıfta bir yer buldum. Bu yeri bulmak biraz zamanımı aldı sonra pilottan yer değişikliği için izin almam gerekiyordu. Hiç kimse sorun yaratan bir kişinin yanında oturmak mecburiyetinde tutulamaz dedi ve izni verdi.' Diğer yolcular kulaklarına inanmıyorlardı!! Bu esnada kadın da bir zafer kazanmış gibi bir edayla yerinden kalkmaya hazırlandı. Aynı anda hostes oturmakta olan zenciye dönerek ''Beyefendi sizi uçağın birinci sınıftaki yerine götürmem için beni takip eder misiniz lütfen? Seyahat firmamız adına kaptan pilotumuz sizden böyle nahoş bir olayı yaratan bir insanın kimsenin yanında oturmak mecburiyetinde olduğu için çok özür diliyoruz.'' Zenci, bu tuhaf davranışa ses çıkarmadan hostesin peşinden kendisi için ayrılan birinci sınıftaki yerine gitti. Yanındaki insandan dolayı yerinin değiştirilmesini isteyen kadın ise büyük bir şaşkınlık içerisinde olanları izliyordu. Tüm yolcular hep birlikte bu olayı iyi bir biçimde sonuçlandıran uçak personelini alkışlayarak tebrik ettiler. O yıl, kaptan pilot ve hosteslere uçaktaki davranışlarından dolayı ödüllendirildiler. Aşağıdaki mesaj tüm personelin görebileceği biçimde iletildi: '' İnsanlar, onlara ne söylediğinizi unutabilirler. İnsanlar onlara ne yaptığınızı da unutabilirler. "Ama insanlar onlara kendilerini nasıl hissettirdiğinizi asla unutmazlar..." İşte bu mesajı zihnimize ve yüreğimize yazalım ; İnsanlar her şeyi unutabilir belki, ama nasıl hissettirildiklerini asla unutmazlar… Herkes değerlidir…değersizleştirmek adına yapılan her hareket kişinin kendi değerinden kaybına yol açacaktır… Sevgiyle... Demir, istikrar vurgusu yaptı n Demir, turizm sektörünün geleceğe umutla bakabilmesi, gelecek planlarını yapabilmesi için hükümetin bir an önce kurulmasını beklediklerini söyledi. metin bir an önce kurulmasını bekliyoruz. Turizm sektörünün beklediği yatırımların gerçekleşmesi için de hükümetin bir an evvel kurulmasını istiyoruz” dedi. rını duyuran ÇUKTOB Başkanı Demir, Çukurova’nın bir destinasyon olarak turizmindeki yerini almasını hedeflediklerini söyledi. Mersin, Adana ve Hatay’ı bir bütün olarak tanıtmaya ve paket turlara dahil etmeye çalıştıklarını ‘Taleplerimizi vurgulayan Demir, yabancı turistileteceğiz’ leri bölgeye çekmek amacıyla Adana, Mersin, Hatay ve hazırlanan pakette deniz turizmi Osmaniye’nin turizm konusunda için 2 gün Mersin’de, kültür ve önemli projelere sahip olduğunu inanç turizmi için ikişer gün da kaydeden Demir, “Bölge turiz- Adana ve Hatay’da konuklama minin canlanması için gündeme olanağının sunulacağını kaydetti. getirdiğimiz projelerimiz var. Murat Demir, Mersin, Adana Hükümet kurulduktan sonra ve Hatay’daki turizmcilerin Avrubölge turizmcileri olarak bölge pa ülkelerinden bölgeye direkt milletvekillerine ulaşacağız ve uçuşlar konulmasını bekledikleri‘Yükseliş sürdü’ taleplerimizi Ankara’ya taşıyaca- ni belirterek, “Eğer Avrupa ve İstikrar ve güven ortamı saye- ğız” diye konuştu. Balkan ülkelerinden bu bölgeye sinde, komşularımızdaki tüm direkt uçuşlar konulursa tur opeolumsuzluklara rağmen Türk 6 Günde 3 şehir ratörlerinin ilgisini Çukurova’ya turizmi yükselişini sürdürdü. çekebiliriz. Bu konuda üç ilin ekoseçeneği Turizm sektörünün şimdi de geleÖte yandan bölge turizmcileri nomik ve siyasi aktörlerinden ceğe umutla bakabilmesi, gelecek planlarını yapabilmesi için hükü- olarak Mersin, Adana ve Hatay’ı destek bekliyoruz” şeklinde kapayan tur pakate oluşturdukla- konuştu. Çukurova Turistik Otel İşletmecileri Birliği (ÇUKTOB) Başkanı Murat Demir, turizm sektörünün beklediği yatırımların gerçekleşebilmesi için hükümetin bir an önce kurulmasını beklediklerini söyledi. Seçimler sonrasında oluşan parlamentonun içinden bir koalisyon hükümeti çıkması ve siyasi belirsizliğin sona ermesi için meclisteki partilere çağrı yapan Demir, “Türkiye’nin ekonomik ve siyasi istikrarının turizme olumlu etkisini tartışmaya bile gerek yok. Başkan Kocamaz, Mersin’i turizm kenti haline getirmek için çalıştıklarını söyledi. ‘Hedefimiz Mersin’i kirlilikten arındırmak’ Anamur’da yapılan projeleri yerinde inceleyen Başkan Kocamaz, “Her ilçemizin kendine özgü ürünleri var. Bu ürünlere verilen emeğin karşılığını bulmasını istiyoruz” dedi. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Anamur’da merkez muhtarları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile sohbet toplantısında buluştu. Sorunların karşılıklı olarak tartışıldığı ve çözüm yolları arandığı toplantıda Başkan Kocamaz, “Anamur ile ilgili birçok projemiz var. Sahil yolu projesi, tenis kortu projesi, otogarın yenilenmesi, mezbaha gibi. Bu tür projeleri bir an önce vatandaşın hizmetine sunacağız ve 21 ay içerisinde susuz köy, asfaltsız yol kalmayacak dedik. Anamur ve Bozyazı için Sebze – Meyve Hali çalışmalarımız var. Şu an Anamur’daki arsayla ilgili bir sıkıntı var. Bu sıkıntıyı çözüme kavuşturmak için gayretlerimiz devam ediyor. Anamur için yapılması gereken çok şey var. İnşallah gelecek günler bugünlerden daha iyi olacak” dedi. ‘Emeğin karşılığını bulmasını istiyoruz’ Çevresel Etki Değerlendirilmesi Raporu (ÇED) çıkarılırken, Avrupa Çevre Kurulu’nun verdiği raporun dikkate alınmadığını ifade eden Kocamaz, “Büyükşehir Belediyesi olarak sivil toplum kuruluşlarına çağrı yaptık. Resmi bir kurum olduğumuz için aleni mücadele edemeyebilirdik. Mersin’i turizm bölgesi haline getirmenin öncelikli hedefleri olduğunu vurgulayan Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, “Hizmet halk için yapılır. Bu konuda herkesin desteğine ihtiyacımız var. Mersin, ortak bir duyarlılıkta canlanır” diye konuştu. Burhanettin Kocamaz Bozyazı kanalizasyon şebekesinin tamamlanan kısmı açıldı Bozyazı Belediyesi tarafından başlatılan, Mersin Büyükşehir Belediyesi ile MESKİ’nin ortaklaşa yürüttüğü çalışmalarla Bozyazı’nın Bu bölgede 1 milyon 730 bin 107 km’lik kanalizasyon şebekesiinsanı temsil ediyoruz. Bu konu ile nin 93 km’si tamamlandı. ilgili gerekli yazışmaları yaptık, yapıKanalizasyon şebekesinin ilk yoruz. Her türlü desteği vermeye bağlantısı Bozyazı Belediyesi’ne hazırız. Hep beraber bu konu ile ilgili yapılırken, burada düzenlenen bir şeyler yapılmalı. Bizler bu toprakları evlatlarımızdan emanet aldık. törende konuşan Büyükşehir BeleÇevrenin kirlenmesine gücümüzün diye Başkanı Burhanettin Kocamaz, özellikle Mersin gibi sıcak iklim kuşayettiğince izin vermeyeceğiz. ğında yer alan kentlerde foseptiklerin adeta sivrisinek üretim merkezi ‘Herkesin desteğine haline geldiğini belirterek, kentleri ihtiyacımız var’ bunlardan bir an önce kurtarmak Hedefimiz Mersin’i kirlilikten arın- durumunda olduklarını söyledi. dırmak. Mersin’i turizm bölgesi haliKocamaz, Mersin’i bir bütün olane getirmek öncelikli hedefimiz. rak değerlendirdiklerini ve hiçbir Sahil denetiminin Büyükşehir Bele- ilçesini birbirinden ayırmadıklarını diyesi himayesine geçmesini talep belirterek, “Dolayısıyla sadece ilçe‘Hedef turizm kenti’ ettik. Orada bulunan uygunsuz lerin değil, köylerin de alt yapılarını Akkuyu Nükleer Santrali ile ilgili yapılanmalarla ilgili olarak, ama oluşturmak gerekiyor. Çünkü çevresorulara da cevap veren Başkan birileri bizi engellemeye çalışıyor. ye zarar verdiğinizde bu işin geri Kocamaz, göreve geldiklerinde Mer- Hizmet halk için yapılır. Bu konuda dönüşü yok. Çevreye sahip çıkmak sin Büyükşehir Belediye Meclisi’nde da herkesin desteğine ihtiyacımız hepimizin boynunun borcu. İnşallah Akkuyu Nükleer Santrali’nin yapıl- var. Umarım amacımıza ulaşır ve bizim çektiğimiz çileleri, sıkıntıları bir maması için bir karar aldıklarını Mersin ortak bir duyarlılıkta canlasonraki nesiller çekmek ve şehirler belirtti. nır” diye konuştu. daha yaşanılabilir hale gelir” dedi. Büyükşehir Belediyesi’nin bütün şehre dönüştüğünü ifade eden Başkan Kocamaz, “Bütün ilçelerimizde başlattığımız projelerimiz var. Soğuk Hava Deposu bunlara bir örnek. Bu depo sayesinde vatandaşlarımızın ürettiği ürün sanayi ürünü olarak değerlendirilecek. Her ilçemizin kendine özgü ürünleri var. Bu ürünlere verilen emeğin karşılığını bulmasını istiyoruz. Muz ekimi artık sadece Anamur’da yapılmıyor. Erdemli, Silifke’nin bir bölümü, Tarsus bile muz ekimini deneyen ilçeler arasında. İnşallah yapacağımız projeler ile yeni ekim alanlarıyla birlikte muzun pazar değerini düşürmeden ülke ve bölge ekonomisine katkı sağlayacağız” diye konuştu. ÇUKTOB Başkanı Murat Demir İş dünyası güçlü koalisyon bekliyor TPD Şirketler Grubu Başkanı Aziz Ayyıldız, koalisyon hükümetinin hızlı bir şekilde kurulması gerektiğini söyledi. Mersin’de faaliyet gösteren TPD Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Ayyıldız, yaptığı yazılı açıklama ile koalisyon hükümetinin hızlı bir şekilde kurulması gerektiğini söyledi. Yaptığı açıklamada koalisyon seçeneklerini ve iş dünyasının beklentilerini değerlendiren Ayyıldız, şunları söyledi: “İş alemi olarak bu Meclis'in içinden çıkacak bir koalisyon hükümetinin hızlı bir şekilde kurulması gerektiğine inanıyoruz. Partilerin bir çözümü kendi içleAziz Ayyıldız rinden bulabilmelerini umut ediyoruz. Sandıktan tek başına güçlü bir iktidar çıkmamakla birlikte güçlü temsilin Türkiye'nin önünde önemli bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Ulusal ve uluslararası yatırımcıyı kaygılandıracak, ekonomik veya sosyal ortamı bozacak şekildeki yaklaşımlara izin verilmemesi çok önemlidir. Siyasi partilerimiz, koalisyon görüşmelerini yaparken masaya sonuçtan çözüm çıkarmak amacıyla, bir koalisyon almak amacıyla oturmalıdır. Elbette erken seçim bir araçtır ama bütün iyi niyetli çabaları ortaya koyulduktan sonra böyle bir seçeneğin değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Türkiye 13 yıldır ekonomik ve siyasi istikrar yakaladı. Bu istikrar ortamını kolayca bozamayız. Ekonomik ve siyasi istikrarı sürdürecek güçlü bir koalisyon beklentisi içindeyiz. Bu nokta da Türkiye’nin 13 yılda büyük atılım yapmasını sağlayan siyasi kadroların tecrübesinin mutlaka koalisyon hükümetine yansımasını bekliyoruz.” 29 HAZİRAN 2015 Doğan Kalkancı: Kentsel dönüşüm daha fazla geciktirilemez 7 “Kentsel dönüsüm TOKI’siz yapılmalı” Haber: Abdi Satıroğlu Mersin Mimarlar Odası eski Başkanı ve Akdeniz Kent Meclisi İmar Bölümü Başkanı Mimar Doğan Kalkancı, Danıştay’ın Çay, Çilek ve Özgürlük Mahallelerinde verdiği iptal kararının ardından kentsel dönüşümün gerekliliğine dikkat çekti, çözümün daha fazla geciktirilemeyeceğinin altını çizdi. Mersin’deki kentsel dönüşüm çalışmalarına TOKİ’nin kesinlikle karışmaması gerektiğini vurgulayan Kalkancı, “Bu sorun Mersinli mimar, müteahhit ve mühendisler tarafından çözülmeli.” diye konuştu. TOKİ, şehirlerin özelliklerini dikkate almıyor Meclis üyeliğinden, imar komisyonluğu başkanlığına kadar birçok kademede görev alan ve kentsel dönüşüm alanındaki çalışmalarıyla yakından tanınan Doğan Kalkancı, “TOKİ’nin Mersin’deki çalışmalarda olmaması gerektiği bir tek benim değil, birçok teknik kişinin görüşü. Kentsel dönüşüm; Mersin’i çok iyi bilen, Mersin’de yaşayan mimarlar, mühendisler, şehir plancıları, müteahhitler öncülüğünde yapılmalı. Çünkü TOKİ’nin projeleri Türkiye genelinde olduğu için kentimizin iklimine, Mersinlinin yaşam tarzına uygun değil. Mersin ikliminin en önemli özelliği konutlarının dağ-deniz rüzgarına açık olmasıdır. Ancak TOKİ Samsun’da, Van’da, Erzurum’da, her yerde tek tip proje uyguluyor, Yapılan konutlar kentlerin özelliklerine uygun değil. Örneğin Erzurum’da pencereler küçüktür, Mersin’de büyük. Van’da büyük teraslara veya balkona ihtiyaç yoktur ancak Mersin’de iklimden dolayı vazgeçilmezdir.” şeklinde konuştu. Tarihi ve doğal çevre ortaya çıksın Tarihi ve doğal çevrenin ortaya çıkarılıp korunması, görüntü kirliliği oluşturan gecekondu mahallelerinin ortadan kaldırılması gibi nedenlerin de kentsel dönüşümü zorunlu kıldığını anlatan Kalkancı, “Bugün Mersin’de ulaşım ve otopark sorunu had safhaya ulaşmış durumda. Liman, serbest bölge, organize sanayi bölgesi, sanayi siteleri gibi büyük ticari bölgelerin arasında kalan yerleşim bölgeleri var. Burada konutların daha sağlıklı bölgelere taşınması gerekiyor.” şeklinde konuştu. n Son 15 yıldır kent gündeminden düşmeyen kentsel dönüşüm sorununa TOKİ’nin çare olamayacağını vurgulayan Kalkancı, “TOKİ, Mersin’deki çalışmalara karışmamalı. Bu sorun Mersinli mimar, müteahhit ve mühendisler tarafından çözülmeli.” diye konuştu. Deprem, kentsel dönüşümün ilk nedeni Mersin’de kentsel dönüşümün acilen hayata geçirilmesi gerektiğine işaret eden Kalkancı, bunu zorunlu kılan birinci nedeninin deprem riski olduğunu kaydetti. Mersin’in 20 yıl önce deprem haritasında 3.derece bölgede göründüğünü ancak Türkiye’deki beklenmeyen depremler ve can kayıplarının bu katsayıları ve bölgeleri değiştirdiğini belirten Doğan Kalkancı, şöyle konuştu: “3.derece deprem bölgesinde olduğu zaman dolayısıyla betonarme projeler, krişler, kolonlar, perde betonlar, temeller ona göre yapıldı. Geçmiş dönemlerde hazır beton bu kadar aktif kullanılmıyordu. Birçok binada tuzlu deniz çakılı kullanıldı Eski binaların yüzde 70’i kum, çakıl ve çimentonun su ile karıştırılmasıyla elde edilen betondan yapıldı. Bunun yanında bir kısım inşaatçılar çakıl pahalı diye tuzlu deniz çakılı kullandılar. Bu da beton ve demirin daha hızlı çürümesine neden oluyor. Beton sıkışmasını sağlayan Vibratör kullanımı bu kadar yaygın değildi. Ustalarımız, kalfalarımız bugünkü kadar eğitimli değillerdi. Bugün eski binalarda yapılan kontrollerde beton kalitesi c7, c10, c15 seviyelerinde iken yeni binalarda c25, c30 seviyelerinde. Tüm bunların özeti mevcut yapılarımızın yüzde 50’ye yakını depreme dayanıklı değil.” Kentsel Dönüşüm’ adı altında çalışma yaptık. Deprem, ulaşım, otopark, ticari yerler yönünden bölgenin yenilenmesi gerektiğini anlatmaya çalıştık. Yine Yenişehir Fuat Morel Mahallesi’nde çalışma yaptık, öneri hazırladık. Yenişehir’in en modern yerinin bir arkası sağlıksız gecekondularla dolu. Bahçe Mahallesi de aynı. Akdeniz ilçesindeki Çay, Çilek ve Özgürlük Mahalleleri başta olmak üzere kentsel dönüşümün hayata geçirilmesi ise hem sosyal, hem kültürel, hem ekonomik yönden hayati önem taşıyor.” diye konuştu. Kalkancı, tek tip yapılan TOKİ evlerinin görüntü kirliliği oluşturduğunu söyledi. Kalkancı’nın planı: TOKİ’siz dönüşüm “TOKİ’nin olmadığı bir kentsel dönüşüm nasıl yapılacak?” sorusuna da yanıt veren Doğan Kalkancı; mimar, mühendis ve müteahhitlerden oluşacak bir kurulun bu sorunu çözebileceğine dikkat çekti. Bölge halkının yer alacağı bir halk meclisi oluşturulacağını, mimarların, mühendislerin, şehir plancılarının, peyzaj mimarlarının da teknik heyette yer alacağını, belediyelerin yetkili elemanlarının, muhtarların, vilayet yetkililerinin de işin içinde olacağını belirten Kalkancı, kentsel dönüşüm çalışma şeklini örneklerle anlattı ve şunları kaydetti: “Kentsel dönüşüm yapılacak herhangi bir mahalleyi ele alalım. Mevcut imar planındaki tüm arsaları gerçek değeri üzerinden değerlendirelim. Halk meclisi ile yapıların lüks mü, birinci sınıf mı, ikinci sınıf mı, üçüncü sınıf mı olduğunu belirleyelim. Tüm arsa, bahçeli ev, apartman daireleri, işyerleri, değerleri toplama 100 olsun. Aynı bölgede halkımızın önerilerini de göz önüne alınarak modern bir şehir planı hazırlatalım. Yeni imar planına göre Mersinli mimarlar yarışma ile bahçeli evler, apartmanlar, çarşılar, İşhanları, sosyal binalar, ibadet yerleri, taziye evleri, toplum merkezleri, sağlık olacakları projeleri hazırlatalım, maketini yaptıralım. Kentsel dönüşüm, sosyal ve kültürel yönden öne taşıyor Mersin’de Pozcu, Fuat Morel Mahallesi, Özgürlük Mahallesi ve Bahçe Mahallesi’ndeki kentsel dönüşümün öncelikli olduğunu dile getiren Doğan Kalkancı, “10 yıl kadar önce mimarlarla birlikte Pozcu’da ‘Pozcu ve Kalkancı, Mersin’de yapılan anket çalışmalarında halkın büyük çoğunluğunun da kentsel dönüşümde TOKİ’yi istemediğini kaydetti. Kat karşılığı teklifler alalım Hazırlanan yeni modern projelere göre Mersin’de iş yapan, müteahhitlerden kat karşılığı teklier alalım. Kat karşılığı elde edilen villalar, konutlar, çarşılar hesaplandığında mevcut arsa, konut ve işyerlerinin gerçek değeri 100 ise, kat karşılığı elde edilen değer 200 olabilmektedir. Yani kentsel dönüşüm uygulamasında halk cebinden para koymadan mevcut yapısının değeri 2 katına çıkabilmektedir. Dolayısıyla evine 65 bin TL isteyen bir vatandaş, ister 130 bin TL’lik evini alsın, ister kredi çeksin daha pahalısını alsın, ister ev almasın sadece parasını alsın. İşyerleri ayrı,konutlar ayrı bölgelerde Bahçeli evleri planlayalım, siteleri planlayalım. Konutlar 1+0’dan başlamak üzere 1+1, 1+2, 1+3, 1+4 şeklinde planlanacak. Eskiden diğer şehirlerden gelen misarler evlerde ağırlanırdı. Bu gelenek zamanla değişti. Misarler tatil yapma amaçlı otelleri tercih etmeye başladılar. Buna rağmen taziye evleri yakınlarında belirlenecek 1+0 evlerde misar ağırlama uygulamaları planlanacak. Böylece alda yılda gelebilir diye beklediğimiz misarler için 4+1, 51 daire oluşturmak yerine mevcut kullanım sayısına göre 1+0’dan 1+3’e kadar evler planlamamız daha uygun. Daha ekonomik olacak. Bugün birçok kullanıcımız ayda yılda bir kullandığı odaları ısıtmak, soğutmak temizletmek vergisini vermek zorunda kalıyor, Bugün Pozcu’da evlerin altı işyeri, rezil bir durum var. İnsanlar tedirgin. Bu sıkıntı göz önüne alınarak bina altla- rına işyeri yapılmayacak, iş yerleri Forum gibi çarşı içinde düzenlenecektir. Site aidatlarını azaltmak için bir kısım ticari alanlar siteye dahil edilecek ancak bu ticari alanlar vatandaşları rahatsız etmeyecek. Buradan elde edilen gelir sitenin aidatını azaltmaya yardımcı olacak.” Bu formülle herkes kazanacak Böyle yapılırsa kim kazanacak? Bir bölgeyi pırıl pırıl yapacağız, Mersin kazanacak. Mahallelerimiz çok çok modern hale gelecek. Depremden halkımız en az etkilenecek. Ulaşım ve otopark sorunu en aza inecek. On binlerce konu ve işyerleri üretecek müteahhitlerimiz , ustalarımız, kalfalarımız, işçilerimiz kazanacak. Yeni binalarımızda enerji tasarrufu nedeniyle enerji kaybı çok çok azalacak. Neredeyse o bölgede 2-3 yıl işsizlik sıfırlanacak. Modern yapılarda ortak alanlarda yaşayan bölge insanımıza hareketi, davranışı değişecek. Sosyal etkinlik alanlarıyla gençlerimize yeni ufuklar açılacak. Kentle kaynaşacaklar. Varoşların çocukları, insanları olmaktan çıkacaklar. 29 HAZİRAN 2015 8 TCG Silifke Mayın Arama Tarama Gemisi, Açık Hava Müzesi’nde sergilenecek.. Mersin’e getirildi Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki görev süresini tamamlayarak hizmet dışı kalan ‘TCG Silifke’ adlı mayın arama tarama gemisi, Açık Hava Müzesi’nde sergilenmek üzere Toroslar Belediyesi’ne teslim edildi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından Toroslar Belediyesi’ne hibe edilen ve Açık Hava Müzesi’nde sergilenecek olan ‘TCG Silifke’ adlı mayın arama tarama gemisi, Mersin’e getirilerek Toroslar Belediyesi’ne teslim edildi. Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanlığı’nda düzenlenen geminin devir teslim törenine Garnizon Komutanı Tuğamiral Nejat Atilla Demirhan, Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, KKTC Mersin Konsolosu Ayşen Volkan İnanıroğlu, Muharip Gaziler Derneği Mersin Şube Başkanı Kemal Cındız ve Kıbrıs gazileri katıldı. Görev yaptıkları dönem içerisinde bölgenin fiziki anlamda iyileştirilmesinin yanı sıra, milli ve kültürel değerlere de büyük şuuru ve maneviyatı olduğunu hatırlattı. Geminin sergileneceği Rauf Raif Denktaş Parkı ve Açık Hava Müzesi’nde, şu anda Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlıklarından kendilerine hibe edilen F4 Phantom uçağı, ulaştırma gemisi, tank, çıkarma gemisi ve diğer askeri malzemelerin sergilendiğini söyleyen Başkan Tuna, “Kıbrıslı vatandaşlarımız ve Kıbrıs Barış harekatında gazi olan büyüklerimiz, bu açık hava müzesine gelerek şanlı tarihimizi burada çocuklarımıza ve gençlerimize aktarabileceklerdir” diye konuştu. Daha sonra Garnizon Komutanı Tuğamiral Nejat Atilla Demirhan, Başkan Tuna’ya 8 metre eninde, 48 metre uzunluğunda, 14 metre yüksekliğinde ve 230 ton ağırlığında olan geminin devir teslim belgesini takdim etti. Devir teslim töreninin ardından ise günün anısına Toroslar Belediyesi’nden getirilen bir çam ağacı, Başkan Tuna ve Tuğamiral Demirhan tarafından Garnizon Komutanlığının bahçesine dikildi. 1956 yılında hizmete giren, Kıbrıs Barış Harekatında aktif görev alan ve 2014 yılında hizmet dışı bırakılan ‘TCG Silifke’ önem adlı mayın arama tarama gemisi, önüverdiklerini kaydeden Toroslar müzdeki günlerde Toroslar Belediyesi’nin Belediye Başkanı Hamit Tuna, kalabalık- Mustafa Kemal Mahallesi’nde 17 bin m2 ları millet yapan değerler olduğunu, bu alan üzerine inşa ettiği Rauf Raif Denktaş değerlerin dili, bayrağı, milli kültürü, tarih Parkı ve Açık Hava Müzesi’ne getirilecek. İlk toplantı Vali başkanlığında yapıldı OSB Yeni müteşebbis heyeti, ilk toplantısını Mersin Valisi Özdemir Çakacak başkanlığında gerçekleştirdi. Toplantı sonrası Vali Çakacak, Organize Sanayi Bölgesi Camii’ni gezerek bilgi aldı. Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi (MTOSB) Müteşebbis Heyeti toplantısı, Mersin Valisi Özdemir Çakacak başkanlığında gerçekleştirildi. Gerçekleştirilen Genel Kurul sonrası yeniden Başkanlığa seçilen Sabri Tekli’nin Yönetim Kurulu Başkanı seçildiği toplantıda, yönetim ve denetim kurulu ile OSB üst kurul üyeleri de belirlendi. Yeni yönetime görevlerinde başarılar dileyen Vali Çakacak, toplantı sonrası OSB içerisinde yapımı tamamlanan Organize Sanayi Bölgesi Camii’ni gezerek incelemelerde bulundu. Tollu’dan kınama Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu, ilçede meydana gelen köpek katliamı ile ilgili yaptığı basın açıklamasında, katliamı yapanları kınadığını söyledi. Tollu, zehirlenen köpekler konusunun Belediye ile ilişkilendirilmesinden duyduğu üzüntüyü ifade ederek, “Biz Erdemli Belediyesi olarak Cenab-ı Hakk’ın yarattığı her türlü canlıya hizmet etmeye çalışıyoruz. Bu katliamı yapanları da Allah’a havale ediyorum” diye konuştu. Erdemli’yi bir turizm şehri, çağdaş ve gelişmiş bir şehir yapmak için çalıştıklarını beyan eden Tollu, böylesi kötü hadiselerle Erdemli’nin isminin yıpratıldığını dile getirdi. Sağlıklı yaşam yürüyüşleri sürüyor Mersin Halk Sağlığı Müdürü Dr.Aytekin Kemik, Ramazan ayı içerisinde de sağlıklı beslenme ve egzersizin ihmal edilmemesini hatırlatarak, bu ay içerisinde uyulması gereken başlıca sağlıklı beslenme ve hareketli yaşam önerilerini sıraladı. Çağımızın hastalığı obezitenin önlenmesinde sağlıklı beslenme kadar düzenli egzersiz yapmanın da önemli olduğunu vurgulayan Kemik, şu önerilerde bulundu: “İftarla sahur arasında en az 2 ara öğün tüketmeye gayret edilmelidir. Sahur öğünü kesinlikle atlanmamalıdır. Bol lifli ve posalı yiyecekler ağırlıklı tercih edilmelidir. Bulgur pilavı veya kurubaklagiller tercih edilerek, sebze ve meyve tüketimine ağırlık verilmelidir. Su tüketimine özellikle dikkat edilmeli, günde en az 2-2.5 litre su tüketilerek vücut susuz bırakılmamalıdır. İftarda çok hızlı yemek yemekten kaçınmak gerekmektedir. Ani mide gerginliği tansiyonunuzun yükselmesine ve nörölojik hormonların hızlı salgılanmasına yol açar. Beynimizin doyumu algılaması için 15-20 dakikaya ihtiyacı vardır. İftarda bir anda hızlı bir şekilde beslenmek fazla kalori alarak kilo almamıza da neden olur. Bu nedenle yemekler mümkün olduğunca yavaş ve iyi çiğneyerek tüketilmelidir. Çok yağlı yiyecekler, ağır hamurlu şerbetli tatlılar, metabolizmayı yavaşlatıp, kilo almaya sebep olacağından tüketilmemelidir. İftar yemeğinden 1 saat sonra yapacağınız hafif tempolu bir yürüyüş besinlerin sindirimine yardımcı olacaktır. Aynı zamanda yavaşla- yan metabolizmanızı hızlandıracak ve besinlerin sindirilmeden uykuya geçilmesine engel olacaktır.” Sezon bitiyor, fiyatlar düşmüyor... Türkiye’nin kayısı ihtiyacının yüzde 80’ini karşılayan Mut’ta sezonun bitimine az bir süre kala fiyatlar düşmedi. Türkiye’nin kayısı ihtiyacının yüzde 80’ini karşılayan Mersin’in Mut ilçesinde, sezonun bitmesine az bir süre kala fiyatlar halen düşmedi. 15 Nisan’da hasadına başlanan ve kilosu 17 lira ile 20 lira arasında satılan kayısı, sezon sonu gelmesine rağmen cinsine göre 1,5 ile 5 lira arasından satılıyor. Bu yıl kayısının üreticinn yüzünü güldürdüğünü kaydeden Mersin Büyükşehir Mut Yaş Meyve ve Sebze Komisyoncuları Derneği Başkanı Mehmet Ali Acar, özellikle iç ve dış piyasadaki canlılığın kayısı fiyatlarını olumlu yönde etkilediğini söyledi. Bu yıl kayısı rekoltesinin 80 bin tona ulaşmasını ve ihracatın da 35 bin tona ulaşmasını beklediklerini vurgulayan Acar, geçen yıllara göre halden günlük giden kayısı tonajına bakıldığında, rekoltenin 120 bin ton ve ihracatın da 40 bin tonlara kadar yükseleceğini tahmin ettiklerini sözlerine ekledi. Kiraz hasadı başladı Silifke’de hasadına başlanan kiraz, kilosu 4 liraya kadar alıcı buluyor. Silifke’de hasadına başlanan kiraz, kilogramı 4 liraya kadar alıcı buluyor. Kiraz üretiminin Çaltıbozkır, Öztürkmenli, Seydili, Şahmurlu, Kırobası, Örenköy, Kavak, Çatak, Kırobası ve Sarıaydın mahallelerinde yapıldığı bilgisini veren Silifke Ziraat Odası Başkanı Mahire Can, hasadın Temmuz ayı ortalarına kadar süreceğini söyledi. Hasat edilen kirazların iç piyasada İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere Türkiye geneline gönderildiğini vurgulayan Can, ilçe genelinde bin 35 dönümde kiraz üretildiğini, yılda yaklaşık 400 ton ürün elde edildiğini sözlerine ekledi. Vergi borçlarını yapılandıranlar dikkat ! Üçüncü taksitin son günü 30 Haziran’da sona eriyor Mersin Vergi Dairesi Başkanlığı, yaptığı yazılı açıklama ile mükelleflerini uyardı. Açıklamada, 6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun kapsamında yapılandırılan vergi borçları ile ilgili 3 üncü taksitin ödenme süresi 30 Haziran 2015 Salı günü sona erdiği hatırlatıldı. Açıklama şöyle : “Bilindiği üzere, 6552 sayılı Kanun kapsamında ödenmesi gereken taksitlerin; 2014 takvim yılında en fazla bir tanesinin, müteakip takvim yıllarında ise en fazla iki defa ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde, ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarlarının borçlunun başvuru sırasında tercih ettiği taksitlendirme süresinin son taksitini izleyen ayın sonuna kadar, gecikilen her ay ve kesri için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi şartıyla madde hükümlerinden yararlanılacaktır. Buna göre Kanun’un getirmiş olduğu imkanlardan yararlanılabilmesi için; Kanun kapsamında yapılandırılan vergi borçlarının taksit ödeme süresi içinde tam olarak ödenmesi gerekmektedir. Bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi ya da eksik ödenmesi halinde; 6552 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilecektir. Bu nedenle taksitlerin süresinde ödenmesi önem arz etmektedir. Kanun’dan yararlanma hakkının kaybedilmesi halinde, ödenmeyen borç tutarları, yapılandırma öncesi haline dönüşecek ve bu alacaklar gecikme zammı da uygulanmak suretiyle 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre cebren takip ve tahsil edilecektir.” 9 29 HAZİRAN 2015 İran’ı İran’da Öğrenmek (4) İran ve Süleyman Demirel... Süleyman Demirel’in ölümü İran yazılarımın tam da ortasına geldi. İyilikle analım. Başbakanlığı dönemlerini değil, Cumhurbaşkanlığı dönemindeki devlet adamlığı tutumunu konuşalım. Bugün bizim için oldukça önemli dersler var orda. İran yazılarımın tam da ortasına geldi. Bu noktada kendisini saygıyla anacağım, çünkü... Çünküsü çok önemli. 1996’da Demirel’in Tansu Çiller ve Amerika’yla yolunu ayırdığı günlerdi. Amerikan vatandaşı Çiller Hanım Azerbaycan ve İran aleyhinde işlere kalkışmıştı. Özer Çiller Örgütünün Azerbaycan’da Haydar Aliyev’e karşı darbe girişimi... Aydınlık dergisi yazmıştı. Süleyman Demirel durumu zamanında fark ederek Aliyev’e haber verdi ve Amerikan darbesini önledi. Demirel’in bir de İran’la ilgili tehlikeyi bertaraf edişi vardır. Şöyle anlatılır: Başbakan Tansu Çiller bir gece yarısı Türk Hava Kuvvetlerine telefonla emir verir, İran sınırını geçen PKK militanlarını takip ederek kaldıkları yerin uçaklarla bombalanmasını emreder. O zamanki Genel Kurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu bu emrin mecliste karar alınmadan verildiğini fark edip gece yarısı Köşke telefon eder, Demirel’e durumu aktarır ve bu emrin kendisinin bilgisi dahilinde olup olmadığını sorar. Demirel durumun ciddiyetini kavrar ve “operasyon emrini derhal durdurun” der. Böylece Amerika’nın bir planı daha bozulmuş olur. Süleyman Demirel, onca yıl Amerikancı bildiğimiz Mason dediğimiz Demirel, 1996’da Türkiye ve İran’ı böyle bir oldubittiye getirmek isteyen Çiller ailesiyle ve Amerika’yla yolunu o gün yüreklice ayırdı. Öldüğünde kendisine devlet töreni yapmak nasip olmayabilirdi, bunu düşünebilecek kadar akıllıydı; Anıt Mezarını aile parasıyla hazırladı. Bu bile bugün önemli diplomatik ayrıntıdır. İşte, bu toprağın tarihinde bu var. İran ile bizi birbirimize kırdırmaya sıra geldiğinde düşmanların planı işlemez, “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” deriz. Tahmin ediyorum Türk Mason Locası da o zaman allak bullak oldu, ne tutum takınacaklarını bilemediler. Demirel’in kardeşinin 20 bin kişilik özel okulu (Yükşeliş Koleji) o zaman battı. Biliyordu ipinin çekildiğini. Bu yüzden anıt mezarını Anadolu’nun bağrına yaptırdı, haklıdır, güvendiği tek yer orasıdır. Kendisine İran Avesta Işık Kültürüyle dua göndereceğim; ışıklar içinde uyusun. Bence İran’da ve Azerbaycan’da yas ilan edilmelidir; İran’ı ve Azerbaycan’ı Amerika’ya karşı korumak isterken iktidardan düşürüldü. Tansu Çiller’e sonra ne oldu diye soran varsa, söyleyeyim. Eğitimin ve sağlığın küresel piyasa ekonomisine bağlanması için 1995’de Dünya Bankasına verdiği taahhütnameye uygun olarak başbakanlık baş danışmanlığı görevini aralıksız sürdürüyor. CHP de hükümet kursa o ordadır, Kemal Derviş de, Demirtaş da. Kıvrıkoğlu Paşa’ya neler oldu, hatta dönemin kurmaylarına ne tuzaklar örüldü, bunlar çok net anlaşılır değildir. Ancak şu kadarını söyleyebilirim, 28 Şubat dedik- leri arapsaçının ortasında buldular kendilerini. Kim verdi bu muhtırayı kendileri bile hala çözebilmiş değiller, ancak bu mavrayla AKP iktidar oldu, eğitim arapsaçı oldu, PKK iktidar Başkent Mektubu Mahiye Morgül [email protected] www.mahiye.net Tahmin ediyorum Türk Mason Locası da o zaman allak bullak oldu, ne tutum takınacaklarını bilemediler. Demirel’in kardeşinin 20 bin kişilik özel okulu (Yükşeliş Koleji) o zaman battı. Biliyordu ipinin çekildiğini. Bu yüzden anıt mezarını Anadolu’nun bağrına yaptırdı, haklıdır, güvendiği tek yer orasıdır. ortağı oldu ve Suriye sınırı Barzani’ye yol oldu. Sırada İran sınırının Barzani’ye yol olması var. PKK Suriye sınırında İŞİD’i kovalıyor senaryosuyla ilerlemeye devam ediyor. Bunun bir de İran sınırı var, AKP de yok artık, görelim n’dicek? Yani döndük başa. Demirel’i daha çok özleyeceğiz. Ya devlet başa ya kuzgun leşe! Ek: Süleyman Demirel doğduğu yer olan İslamköy’de Şehriban Hatun Camisinde namazı kılınarak toprağa verilecek. Şehriban Hatun Hz.Hüseyin’in eşinin adıdır, hoş bir tesadüf diyelim. Ancak İsparta Uluborlu (Hamideli) bölgesi bize bir şeyi daha anımsatsın; ilk sahabelerden (Müselman) Selman-ı Farisi (Selman-ı Pak) buralıdır. Hz.Ali cenge giderken kızı Zeynep’i ona emanet etmesiyle ünlüdür. ......... Şimdi geçiyorum İran’a. Gezi grubumuzun en çok heyecanlandığı şehirlerden biri Zerdüştilerin başkenti Yazd şehriydi. Yazd, onların bıraktığı kültür eserleriyle dolu. Burada ölülerin bırakıldığı dağ ve ateşin yanmaya devam ettiği Anıt Müze (Tapınak) var. Müze’de Zerdüşt peygamberin yazmış olduğu Avesta’dan orijinal sayfalar var. Ateş Tapınağı dedikleri müzenin masraflarını Bombay’lı zengin bir aile karşılıyormuş. Ne işi var oralarda bu adamların diye merak ederken, biraz eşeleyince altından lanetli İskender çıktı. İskender kutsal kitap Avesta’nın altın harflerle yazılmış yüzlerce sayfasını yaktığı zaman, onun zulmünden kaçabilen bilim adamları Hindistan’ın kuzeyine kadar gittiler, giderken kurtarabildikleri Avesta sayfalarını yanlarında götürdüler. İskender’in adı İran’da kötülüğün temsilcisi olarak “Lanetli İskender” diye geçer. Zehirlenerek öldürülme sebebini de bunda görüyorum. Yazd şehrine fonetik akrabalığı olan sözcüklere gidiyor aklım. Örneğin Hz.Hüseyin’in kayınbabası son Sasani kralı III.Yazdegert (Yezdigirt) bu şehre ya adını vermiş ya da bu şehri önemli merkez haline getirmiş olmalı. https://en.wikipedia.org/wiki/ Yazdegerd_III Parasında Göktürk parasındaki gibi hilal ve yıldız var, boynunda üç noktalı kolyesi var, bunları çözebiliyorum. Yazd- Kerti, Yaz’ların Kureti (şehri). Yaz sözcüğünü açtığımızda içinde sıkışmış halde bir EYZİ (Oğuz) vardır. Ki, Avesta bu kavmin öğretisidir, Avesta adının açılımında da bir Oğuz-Ata bulunur. Avesta’nın diğer adları olan Avestak, Vabsita, Vesta ve Oista adları Hz.Hüseyin Camisi diye adı geçen çok yüksek bir duvar önünde Muharrem törenleri yapılıyor, ki bu önü açık büyük duvarın Zerdüştilikte de olduğunu görüyoruz, ona KAPI diyorlar. Çağrışımında “Allah’a giden Kapı/Duvar vardır. içerisinde OİSTA adına dikkatinizi çekerim; içinde sıkışmış OĞUZATA vardır. (Bir unvan olarak Avgusto sıfatını Roma’nın Trakya krallarında da görürüz, çünkü henüz Hıristiyan değillerdir.) Avesta, kıtalar halinde şiirlerdir. Kıtaların her birine GATA diyorlar; kıta ile gata sesdeştir. Kur’an da Avesta gibi şiir şeklinde yazılmıştır. Çünkü ikisi de önce şiir olarak vahyedildi. Avesta öğretisindeki meleklere inanmak, iyilik yapmak vb birçok önkabul İslam’da aynen görülür. İran’da “şehitler ölmez” kavramını şöyle gördük; sokaklarda 30 yıl önce yaşanan İran-Irak savaşında ölenlerin resimleri var. Ulu Camilerin avlularında Kerbela şehitlerinin mezarları hala korunuyor. Avesta’nın dili eski Pehlevi dili. Bugünkü Afganistan Bahliya bölgesinin diliymiş. Ancak Azeri Türkçesine çok yakın, Kacar dili. Bazı kaynaklar Zerdüşt’ün kuzeybatı İranlı olduğunu yazıyor. Burada karşımıza Azeri sözcüğü ile örtüşen bir durum çıkıyor. Hatta Hazar denizinin adındaki ZAR, denizin üzerinde petrol sızıntılarının yanmasını ifade eden Ateş demektir. Zerdüşt peygamberin adında Zer-dostu açılımını görebiliriz. Ona göre Güneş en büyük KOR, yani HAR ve sürekli yakılan ateş İkizdere’nin eski adı.) Vesp: Hepsi. (Çağrışımı; tüm toplum) Pak: Temiz (Ahura Mazda’nın diğer adlarından PAK) Çareger: Çare bulan Hamdü Sena: Sevinince, iyi bir şey olduğunda yapılan teşekkür duası. Homa: Güneş (Çağrışımı; Huma kuşu.) Avesta dili üzerine bazı kaynaklar hatalı çeviri yapmaktadır. Örneğin Zerdüşt için kullanılan Zara Uştra’yı “altın deve” diye çeviriyorlar. Oysa Azerice düşündüğünüzde Sarı-İştar; “sarı yıldız” ya da “kızıl yıldız” olarak çevrilmesi gerekir. Altın gibi parlayan en parlak yıldıza verilen sıfat bu olabilir, o da yine güneştir. İnternette Ahora Mazda törenlerinden görüntüler var. Beyaz giysi içerisinde, dua (kıta) okuyarak beline doladıkları ipliğe üç düğüm atıyorlar. Bu üç, düğüm, yemin ediyorum ki üç noktayı aklımdan çıkarmayacağım; “İyilikle düşüneceğim, İyilikle konuşacağım, İyi şeyler yapacağım ve asla yalan söylemeyeceğim” demektir. Bu törenlerde duaya başlarken “Ey Mezda” deniyor; ululara EY ile seslenmek Türklere aittir. Zerdüşt tek eşlidir, Kuruş da... Oğuzata kültüründe tek eş var, eğer erkek çocuğu yoksa 2.evlilik yapılıyor. Bu töre yakın zamana kadar Anadolu’da da böyleydi. İran’da son kral Rıza Şah Pehlevi’de bu töreyi gördük; güzelliğiyle dillere destan Süreyya’dan oğlu olmadığı için Ferah Diba ile evlendi. Avesta dualarından birkaç örnek: *“Kutsal ateşe, berrak sulara, aya yıldıza, ışık saçan güneşe, iyiliğe, dürüstlüğe, doğru ve faydalı olan her şeye, Ahura Mezda’ya hamt ve sena ederim. Zararlı ve faydasız olanlardan kaçınırım.” Benzerlik için; Kuran’da Şems suresi, “güneşe, aya, tanyerinden yükselen ışığa, dünyayı nebatlarıyla donatana, gökyüzünü ışıklarıyla donatana, suyu ve havayı bahşedene andolsun ki...” diyerek başlar ve arkasından suya el koyan Semudi taifesi için “bu kötülüğü yaptıkları için onlar Allahsızdır” Zerdüştilerin su ve ışıkla tedavi diye bilinen ritüelleri de aslında bizim bildiğimiz abdest almak ve namaz kılmaktan başka bir şey değildi. Bugün örneğin tansiyonunuz yükseldiğinde kan basıncını azaltmak için boynunuzda damar geçen yerlere yapacağınız şey suyla dokunmaktır, kulaklarınızı ıslatmak, kolları dirseklere kadar ıslatmak, vb müdahale abdest almaktır. de onun enerjisinden bir parça demektir. Fer ve Har, Isı ve Işık kaynağı, hayatı var eden ana kaynak, Işık Tanrı tek tanrıdır. Bugüne uyarlarsak nurdandır dediğimiz Allah kavramıyla örtüşür. Avasta’da geçen bazı sözcükler bugün bile bize yabancı gelmiyor. Har: Güneş (Çağrışımları; Gur, Kor. Zazaca Allah.) Yazata: Tanrı/Melek ( Çağrışımları: Yezdan, Eyzi, Oğuz Ata, Yazd şehri) Gata: Kıta (Çağrışımları; Ezberden okunan şarkı, şiir.) Heva: Buğday (Çağrışımları; Heyv, Ay, Bereketi veren Ay Tanrısı Maz/Mez) Kafa: Dağ Dvar: Kapı (Çağrışımı; duvar. Allah’a giden kapı. Dualar bu duvar önünde yapılıyor!) Tars: Korkmak (Çağrışımı; tırsmak) Asman: Asuman, gökyüzü. (Çağrışımı; Saman yolu, Şaman) Daena: Din (Çağrışımı; Tuana, Doğan. Halkına kol kanat geren beyaz kuş) Druc: Yalan (Çağrışımı; çürük. Rize’de curug adam!) Hapta: Yedi (Çağrışımı; hafta. Hepta Kometler: Yedi köyü olan buyurur. *“Bütün kalbimle doğru düşünce, iyi söz, güzel davranışa inanıyorum. Beni, yalancı ve kötü kalplilerden uzak tut, doğru olan yolda yürümeme yardım et. ” *“ Ey Mezda, var gücümüzle senden isteriz ki kötülük ve yalanı kendilerine yakın bilip doğru yoldan sapanlar, senin saçtığın ışıktan mahrum olup karanlıkta kalsınlar, kazanan doğruluk olsun.” Zerdüştilerde söz verip de tutmayan ve ailesini korumayan erkeğe kırbaç cezası var; “Aile sahibi olmak istemeyip paralarını yeme ve içmede sarf edip doğru yoldan sapanlara 700 kırbaç vurulur.” Aileyi koruma kültürü çok önemli görünüyor. Günde üç kere abdest alarak namaz kılmak var. Bugün de İran’da evlerde üç kere namaz kılınıyor. Sadece Ulu Camilerde Cuma namazı kılınıyor. Hz.Hüseyin Camisi diye adı geçen çok yüksek bir duvar önünde Muharrem törenleri yapılıyor, ki bu önü açık büyük duvarın Zerdüştilikte de olduğunu görüyoruz, ona KAPI diyorlar. Çağrışımında “Allah’a giden Kapı/Duvar vardır. Gezdiğimiz tüm camilerde iki sütün arasından geçilerek girilen dua alanı gördük. Buna bir nokta koyalım ve MÖ.12 binlere inelim, Urfa Göbeklitepe’ye gidelim. Sasanilerin önemli merkezlerinden biri olan Urfa’dayız, Roma kralı Valerian’ı 260’da burada yenmişiz. MÖ.330’da Lanetli İskender’in onlarca cildini yok ettiği Avesta’nın kalan sayfalarını toplayan Sasani bilim adamlarına burada ulaşıyoruz. 240 yılında Leyla Zeynep Sultan’ın doğduğu ve eğitim aldığı şehirdir. Ve Göbeklitepe’de T harfinden dikilitaşlar, iki sütunlu kapılarla geçişler... ATA kültürünün sembolü T dikilitaş... T harfinin okunuşu Ata’dır. Oğuz Ata kültürü Avesta Göbeklitepe’de karşınızda. ETİ, HATTİ atalarımız vardı ya, onların inanışı da buydu. “Türkler Atalarına tapardı” der antik tarihçiler. Doğrudur. Oğuzatalı olmak bizim kültürümüzdür. ......... Zerdüştilerde abdest ve namaz: Zerdüştilerin su ve ışıkla tedavi diye bilinen ritüelleri de aslında bizim bildiğimiz abdest almak ve namaz kılmaktan başka bir şey değildi. Bugün örneğin tansiyonunuz yükseldiğinde kan basıncını azaltmak için boynunuzda damar geçen yerlere yapacağınız şey suyla dokunmaktır, kulaklarınızı ıslatmak, kolları dirseklere kadar ıslatmak, vb müdahale abdest almaktır. Namaz sırasında ise yapılan iş vücudun enerji(ışık) dolaşımını rahatlatmaktır. Tüm organlarımızla beynin bağını sağlayan sinirlerin geçtiği noktaları rahatlatmaya, yani doğada bize bir armağan olarak sunulmuş olan hazır enerjinin (ısı ve ışığın) doğal dolaşımını rahatlatmaya yarayan sistemli hareketlere namaz diyoruz. İşte su ve ışıkla tedavi. Doğada var olan yaşam enerjisinden herkesin eşit yararlanmasını sağlamak üzere ortaya çıkan ulu kişilere saygı göstermek Oğuzata kültürüdür. Diyebiliriz ki hepimizin olan suyla, toprakla, ışıkla, nebatatla, havayla, vb güzelliklerle aldığımız bu doğal enerjiden insanları mahrum etmek isteyenlere karşı savaşmak da Oğuzata kültürüdür. Işıktan mahrum bıraktığımız her canlı, bitki, hayvan, çocuk, insan artık özgür değildir, köledir. Günümüzde aklın ışığından mahrum bırakılan çocukları düşünmeden edemiyorum. Bugün, yenidünya düzeninde kötülükler bu kadar çoğaldıysa, ya bize yazılmış kitapları doğru okuyamıyoruz, ya da kötülere teslim olduk. Bugün çocuklarımızın akıl sağlığını bozacak kadar kötü bir eğitime boyun eğmiş vaziyetteyiz. Yani Oğuzata törelerimizi terk ettik, çok büyük acılar yaşayacağız demektir. Kuran’da sıkça vazedilen “Onlar ki atalarının sözünü dinlemediler başlarına şunlar şunlar geldi...” denilen durumdayız. İran ki ata kültürüne en bağlı olan ülkedir, orada “Azad Universite” tabelaları gördüm, yani özel okullar açılmaya başladı. Bu hiç hayra alamet değildir. Toplumsal çatlama bizde böyle başladı, şimdi önlenemez hale geldi. İran halkı İbni Sina’yı sadece parası olanlara mı öğretecek, çok yazık olur, kötü şeyler olur. Avesta’yı açıp yeniden okusunlar. .... (devamı var) Işıktan mahrum bıraktığımız her canlı, bitki, hayvan, çocuk, insan artık özgür değildir, köledir. Günümüzde aklın ışığından mahrum bırakılan çocukları düşünmeden edemiyorum. 10 29 HAZİRAN 2015 Mersin GİAD Başkanı Mehmet Serkan İzol’dan bütünleşme çağrısı... ‘Mersin yerinde sayıyor’ Mersin Tercüman Mersin Girişimci İşadamları Derneği (Mersin GİAD) Başkanı Mehmet Serkan İzol, kentin gelişmesinin önündeki en büyük engellerden birinin ‘Mersinlilik ruhunun’ eksikliği olduğunu belirterek, bütünleşme çağrısı yaptı. Mersin’in tüm ilçeleriyle birlikte tek kimlik altında buluşması gerektiğinin önemine dikkat çeken İzol, “Gerçek gücümüz o zaman ortaya çıkacaktır.” diye konuştu. Mersin’i sadece şehir merkezi olarak kabul etmenin yapılan en büyük hata olduğunun altını çizen Mehmet Serkan İzol, “Bütünleşmemiş Mersin’in sıkıntılarını geçmişte çok yaşadık ve halen de yaşıyoruz. Komşu kentler ileriye giderken biz geriye gidiyoruz” diye konuştu. bütünleşmesini sağlamamız, aynı ilin sınırları içinde büyük Mersin markası altında birleşmemiz lazım. Bu bütünlük, Mersin’in tüm ilçelerini içine alacak şekilde olmalıdır. Mersin ne zaman bütünleşirse, o zaman sorunlarının üstesinden gelir, ilerleme kaydeder.” bugün de herkesimden insanın yaşadığını hatırlatan İzol, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çevremizdeki diğer illere bakarsak ne söylemeye çalıştığımız daha iyi anlaşılacaktır. Bugün bütünleşmiş bir Antalya turizmde almış başını gidiyor. Yıllık turizm geliri 16 milyar dolaMersin içinde ulaşmış. Buna karşın çok iyi bir ra Bölünmüşlük Mersin’ler var ! turizm potansiyeline sahip olan Mersin’de en fazla ihtiyaç duykaybettiriyor Mersin’in yıllık turizm geliri yalnızdukları olgunun, kent kimliğine Mersin’i sadece şehir merkezi 53 milyon Euro. ca sahip çıkma ve Mersinlilik ruhu olarak kabul etmenin, yapılan en Yine bütünleşmiş bir Adana ile olduğunu kaydeden İzol, şunları büyük hata olduğunu sözlerine Gaziantep sanayide rekor üstüne söyledi: ekleyen İzol, bu hatanın yıllardır kırıyor. Türkiye’nin en büyük rekor “Ne yazık ki şehir bu anlamda yapıldığını ve bu bölünmüşlüğün 500 sanayi kuruluşu içinde Adatam bir talihsizlik yaşıyor. Maalesef kente çok şey kaybettirdiğini vurguna’dan 15 rma, Antep’ten 20 bugün Mersin içinde Mersin’ler var. ladı. Mersin’den ise sadece 5 rma, Kentte bir bütünlükten söz etmek Bütünleşememiş Mersin’in rma bulunuyor. mümkün değil. Halbuki Mersin’in sıkıntılarını geçmişte olduğu gibi Ortak akıl çaba göstermeli Kentin sanayide, turizmde, tarımda, lojistik ve ticarette hak ettiği payı alabilmesi, sahip olduğu potansiyelden yeterince yararlanabilmesi için öncelikle bütünleşmeyi başarmak zorundadır. Mersin’e yatırımcı geldiği zaman bir bütün Mersin’i onlarla buluşturmak zorundayız. Mersin bölünmeyi hak etmiyor. Gelen göçle, genç nüfusla her geçen yıl büyüyen Mersin’e istihdam ve kaynak yaratmalıyız. Bunları yaparken de ortak bir aklın çaba göstermesi lazım. Şehrimizde bugüne kadar bu yönde adımlar atılmış ancak yetersiz kalmıştır. Daha büyük adımlar için Mersin GİAD olarak sorumlu- 1.Uluslararası Kardeş Şehirler Turizm Zirvesi tanıtıldı... ‘Kurumsallaşmalı’ Dünyada birçok şehrin birbiri ile kardeşlik ilişkisi kurduğunu hatırlatan Başkan Kocamaz, “Bu ilişkilerle kentler birbirini daha yakından tanıma imkanı buluyor. Belediyeler, sivil toplum kuruluşları da tecrübelerini paylaşıyorlar. Kendi kentlerine de, özellikle turizm konusunda bir hareketlilik kazandırıyorlar” dedi. Avrupa- Türkiye Turizm Konseyi Başkanı Hüseyin Baraner 22 Ekim 2015 tarihinde Mersin’de ilk kez yapılacak olan 1. Uluslararası Kardeş Şehirler Turizm Zirvesi tanıtım toplantısı yapıldı. Mersin Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda yapılan toplantıda, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Avrupa-Türkiye Turizm Konseyi Başkanı Hüseyin Baraner, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şerafettin Aşut, Mersin Turizm Platformu Başkanı Numan Olcar, yapılacak toplantıyla ilgili bilgi verdi. Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, uluslararası düzeyde ilk kez düzenlenecek bu önemli toplantıya, büyük turizm şirketleri, nans kuruluşları ve Mersin Ticaret ve Sanayi Odası işbirliği ile dünyanın önde gelen turizm birliklerinin yönetici ve başkanları katılacak. Organizasyona dünya genelinde kardeş şehir ilişkisi bulunan tüm kentler davet edilecek. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şerafettin Aşut tecrübe paylaşımında bulunu- üstlenmiş olacak” şeklinde yor ve kendi kentlerine özellikle konuştu. turizm konusunda bir hareketlilik kazandırıyor” dedi. Mersin Turizm Platformu Başkanı Numan Olcar Algı yönetiminde Mersin öne çıkacak Organizasyonun, Kardeş Şehirler Arasındaki Turizm, Kardeş Şehirlerin Ekonomiye KatkıMersin’in marka Dünyadaki tüm kentlerin en ları ve Dünya Kardeş Şehirler Turizm Hareketliliğinde Yeni önemli gündem maddesinin değeri artacak Ufuklar başlıkları altında üç otuKardeş Şehirler Turizm Birli- turizm olduğuna dikkat çeken ği’nin kuruluş amacının dünya Avrupa- Türkiye Turizm Konse- rumda gerçekleşeceğini belirten Mersin Turizm Platformu Başturizminde kardeş şehirlerin bir- yi Başkanı Hüseyin Baraner, kanı Numan Olcar, “Bu proje birleri arasında turizm hareket- “Belediyeler kente bağlı turizmi birçok çalışmaya örnek olacak liliğini ortaya çıkarmak olduğu- geliştirmek zorundalar. Mersin bir proje. uluslararası boyutta çok önemli nu vurgulayan Başkan KocaKardeş şehirlerin birbirini bir kent. Dinamizmi, sahil bandı maz, “Tüm dünyadaki kardeş tanıması, kentler arasındaki ilişve alt yapısının yeterli olmasıyla şehirlerin Mersin’de bir araya kileri nakde çevirerek ekonomimulti kültürel bir anlayışı içinde gelmesi bizim için çok önemli. ye kazandırması bakımından barındırıyor. Mersin olağan üstü Bu zirve hem Mersin’in marka büyük önem taşımakta. değerini arttıracak hem de Mer- zengin bir kültüre sahip. Bu Bu organizasyonun önemli etkinlik, bu zengin kültürü tüm sin’in dünyada tanıtılmasına olan bir başka hususu ise algı dünyaya tanıtacak bir organikatkı sunacak” diye konuştu. yönetimindeki rolü. Dünya zasyon olacak” diye konuştu. ülkeleri arasında böyle bir organizasyonun ilk defa Mersin’de Kurucu başkanlığını yapılması, iki yıllık dönem başTicari anlamda Mersin yapacak kanlığını Mersin Büyükşehir güçlenecek Başkan Kocamaz, bu zirvenin Belediye Başkanı Burhanettin kurumsallaşmasının önemine Mersin Ticaret ve Sanayi Kocamaz’ın yapması ve bundan vurgu yaparak, “Dünya Kardeş Odası Başkanı Şerafettin Aşut, Belediyeler Birliği’nin kurulma- “Mersin’in ticaretine, yatırımına sonraki organizasyonlarda da sını ve bunun kurucu başkanlı- neler katabiliriz dediğimiz nok- yıllarca Mersin logosunun yer Mersin ev sahipliği alacak olması, algı yönetiminde ğını da Mersin’in yapmasını isti- tada, bu proje önümüze geldi. yapacak yoruz. Şayet bunu başarılı bir Kardeş Şehirler Birliği’nin çalış- Mersin’i ön plana çıkaracak” Başkan Kocamaz tanıtım şekilde gerçekleştirebilirsek, masına turizm ile başlayalım ve şeklinde konuştu. Bir gün sürecek organizastoplantısında, “Dünyada birçok Mersin dünya şehirleri arasında Mersin’in farklı yönlerini insanyon, açılış töreni ile başlayıp, üç şehir birbiri ile kardeşlik ilişkisi çok önemli bir konuma gelecek. larla paylaşalım. Kentimizde oturumla devam edecek. Otukurmuş durumda. Bu ilişkilerle Bu birlik oluştuğunda birliğin turizm hareketini başlatabilirkentler birbirini daha yakından merkezi Almanya olacak ama sek, mutlaka yatırımlar artacak rum sonrasında, Dünya Kardeş Şehirler Birliği'nin dönem baştanıma imkânı bulurken, beledi- kurucu başkanlığını 2 yıllığına ve Mersin ticari anlamda da kanı seçimi gerçekleştirilecek. yeler, sivil toplum kuruluşları Mersin Büyükşehir Belediyesi güçlenmeye başlayacak” dedi. Uluslararası boyutta bir kent Mersin GİAD Başkanı Mehmet Serkan İzol luk almaya hazırız. Mersin’in ekonomik çıkışı için çözümün ‘Mersinlilik ruhunu’ kazanma olduğunu biliyoruz.” Avcı, ‘Paralel yapı bitmek zorunda’ Kitabının imza gününe katılmak için Mersin’de bulunan eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Türkiye’de paralel yapının bitmek zorunda olduğunu söyledi. Mersin Forum Alışveriş Merkezi’nde, ‘Cemaat’in İası’ adlı kitabının imza gününe katılan eski Emniyet Müdürü Hane Avcı, vatandaşlarla sohbet etti, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Devrimci Karargah örgütüne yardım ettiği iddiası ile, görevi başındayken 2010 yılında tutuklanan, ancak Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali tespiti ile tahliye olan Avcı, “Bu ülkede paralel yapı bitmek zorundadır. Kendi bitmediği zaman bu devlet olmayacağına göre, mutlaka bitecektir” diye konuştu. Son genel seçimlerde de paralel yapının gayret gösterdiğini, ancak ortaya çıkan sonuçta etkili olduklarına inanmadığını kaydeden Avcı, “Türkiye'de bu kadar büyük ölçekte siyasete etki edecek oy anlamında güçleri olmadığı ortaya çıktı. En ciddi şekilde destekledikleri hiçbir aday kazanamadı. İstanbul'un yarısında bile 1 milletvekili çıkaracak potansiyelleri yok. Bunlar sadece devlette işgal ettikleri belli köşe taşlarının verdiği güçle, devletin olanaklarıyla elde ettikleri bilgiler ve yaptıkları kumpaslarla etkin oldular. Yoksa kitlesel güç olarak bir güçleri yok. Kitlesel olarak siyaseti dizayn edecek bir güçleri olmadığı açığa çıktı. O açıdan çok etkili olamadılar ama onlar gayret göstermişlerdir. Bugün iktidarla olan mücadelelerinden Hanefi Avcı dolayı onları sıkıntıya sokacak her yerde oy kullanmışlardır. Ama çok belirleyici olduklarını sanmıyorum" dedi. Seçimler sonrası ortaya çıkan siyasi tablo ile ilgili ise şunları söyledi: “Ak Parti'nin paralel yapıya destek olduğu zamanlarda bile hem CHP hem de MHP, bu cemaatten zarar gören, buna tavır alan ve bu yapılanmanın yanlış olduğunu söyleyen insanlardır. Yine HDP'de bu yanlışları gören ve yaşayan partilerdir. Bu açıdan bu 3 parti de cemaatin ne olduğunu biliyorlar, paralel yapının ne olduğunu biliyorlar. Devleti koruma noktasında kesinlikle karşı çıkacak partilerdir. Ama seçim döneminde siyasi mücadele devam ettiği için, Ak Parti ile siyasi mücadele içinde olduklarından dolayı belki paralel yapı ile mücadelede sessiz kalmışlardır. Ak Parti'nin politikalarını savunmamak adına hareket etmişlerdir. Yoksa ister tek başına iktidar olsun, ister koalisyon olsun bu konuda geri adım atacaklarını sanmıyorum. Hatta Türkiye'deki hiçbir siyasi yapının bu konuda geri adım atacaklarını sanmıyorum. Çünkü bu o siyasi yapıların kendi varlıklarına aykırıdır. Siyasi partiler ne düşünür? Halkın oyu ile iktidara gelmeyi düşünür. Ama paralel yapı, içeriye girip devletin kurumlarını ele geçirmek suretiyle yönetmeye kalkar. Hepimiz biliyoruz ki, geçmiş dönemde her 3 partiye de tuzak kurdu. CHP'ye, MHP'ye tuzak kurdu bu yapı. Bunları dizayn etmeye kalktı ve en sonunda Ak Parti'ye bu tuzağı kurdu. O açıdanTürkiye'deki siyasi partiler paralel yapıya destek veremez, vermemeli." 11 29 HAZİRAN 2015 Nematod zararlısıyla mücadelede kimyasalların devri kapandı.. Kalıntı sorunu güneş ve su ile çözüldü.. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) tarafından geliştirilen, Adana Biyolojik Araştırma Enstitüsü ve Mersin Tarım İl Müdürlüğü ile birlikte yürütülen ‘Nematodla Mücadele Projesi’ olumlu sonuç verdi. Özellikle biberde verim ve kalite kaybına yol açan nematod zararlısıyla mücadelede, kalıntı sorununa yol açan kimyasallar yerine güneş ve suyun tercih edilmesi ile çiftçiler, yaklaşık 150 milyon TL’lik kaybın da önüne geçmiş oldu. Türkiye’de ikinci sırada yer aldığını gösterir. Üretimin yarısı da ihracata gönderiliyor. Yapılan mücadele öncesinde, ihracata giden ürünlerin büyük bölümü, kalıntı sorunu yüzünden geri dönüyordu. Hatta AB ülkeleri ve Rusya Federasyonu, Türkiye’den biber alımını durdurma noktasına gelmişti. Bu uygulama sonrasında geçen yıl, geri dönen biber bulunmuyor.” n Tarım alanlarındaki ciddi kirlenmenin, kalite düşüşü- nün dünya genelinde sürdüğünü hatırlatan MTSO Yönetim Kurulu üyesi Enis Gürbüz Hekimoğlu, BM’nin 2015’i toprak yılı ilan etmesi ile projenin toprak yılına özel çalışmalarla birleşmesinin daha da anlamlı olduğunu söyledi. ‘Kalitemiz de verimimiz de arttı’ Maliyet yüzde 15 düştü Proje ile biber üretiminde dönüm başına verimi yaklaşık yüzde 20-30 artıran çiftçiler, zararlılarla mücadeledeki maliyetlerini de yüzde 15’e yakın aşağı çektiler. Projenin uygulandığı örnek bahçede konuyla ilgili açıklama yapan MTSO Yönetim Kurulu üyesi Enis Gürbüz Hekimoğlu, Birleşmiş Milletler (BM) Gıda Teşkilatı’nın 2015’i toprak yılı ilan ettiğini hatırlatarak, projelerinin toprak yılına özel çalışmalarla birleşerek daha da anlamlı hale geldiğini söyledi. (soldan sağa) Çetinkaya Tarım Genel Müdürü Uğur Çetinkaya, Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Doğru zamanda doğru miktar Türkiye’de örnek bir çalışmaya imza attıklarını vurgulayan Hekimoğlu, nematod ile mücadelede kullanılan ilaçların kullanımının 2011 yılından itibaren Türkiye’de yasaklandığını hatırlatarak, şunları söyledi: “Bölgemizde Kazanlı ve Adanalıoğlu’nda ise nematod ciddi zararlara ulaşmıştı. Geçen yıl Doğru uygulama önemli Tarım Bakanlığı’na bağlı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Biyolojik Mücadele Araştırma Entitüsünde görevli Doç.Dr.Seral Yücel ile Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Biyolojik Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Biyolojik Mücadele Araştırma Enstitüsü görevlisi Doç.Dr.Seral Yücel, MTSO Yönetim Kurulu Nematod Uzmanı Dr.Adem üyesi Enis Gürbüz Hekimoğlu ve Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Biyolojik Müca- Özarslan’da, uygulanan yöntemin faydaları hakkında kısa bilgidele Araştırma Enstitüsü Nematod Uzmanı Dr.Adem Özarslan. ler verdiler. Bakanlıktan aldığımız özel geçici izinle bu ilaçların kullanımına başladık. Uygulamalarımızla ilacın doğru zamanda doğru miktarda kullanılmasının zarar getirmeyeceğini gösterdik. Doğru mesajı verdik Sıkıntılı olarak adlandırdığımız bölgelerde maddi kayıplar 150 milyon TL’yi aşıyordu. Verim 20 tonlardan önce 15, sonra da 8 tonlara kadar düşmüştü. Bu yıl yaptığımız mücadele sonucunda tonajlar arttı, tarım ilacı kullanımı azaldı ve verimle kalite artışı olarak ciddi getiri sağlandı. Doğru mücadeleyle kalıntısız ve yüksek verimli ürün elde edilebileceğinin mesajını vermiş olduk. Türkiye’de ikinci sıradayız Mersin’de yaklaşık 40 bin dekarlık alanda örtü altı biber üretimi yapılıyor. Bu rakam, Antalya’dan sonra Mersin’in Özdemir’den ‘Karekodlu Çek’ uygulamasına destek n Yeni başlatılan ‘Karekodlu Çek’ uygulamasının, çeklere olan güveni yeniden artıracağına inandıklarını kaydeden MTB Başkanı Abdullah Özdemir, uygulamayı desteklediklerini söyledi. Otuz yıllık anılar tazelendi İstanbul Üniversitesi (İ.Ü) Orman Fakültesi emekli öğretim üyesi Melih Boydak, Mersin Orman Bölge Müdürlüğü’nü ziyaret ederek 1984 yılından bu yana çalışma yapılan sedir sahalarını gezdi. Çetinkaya Tarım Genel Müdürü Uğur Çetinkaya ise, sonuç alınabilmesi için doğru uygulamanın önemine değinerek, proje kapamında solarizasyon uygulaması yaparak önemli verim ve kalite artışı elde edildiğini söyledi. 31 yıl önce ekim yolu ile 300 hektar sahada çalışma yapılan sahadaki sedir ağaçlarını görünce ‘çocuklarım ve torumlarım’ diye seven ve gözyaşlarını tutamayan Melih Boydak, yanında bulunanlara da duygusal anlar yaşattı. Mersin Ticaret Borsası (MTB) yeterince kullanamadılar” diye Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkonuştu. lah Özdemir, yeni Yeni uygulamaya başlatılan karekodlu konulan ‘karekodlu çek uygulamasının, çek’ uygulaması ile, çeklere olan güveni karşıdaki kişinin rızası yeniden artıracağıaranmaksızın, çek ve na inandıklarını çek sahibi hakkındaki belirterek, uygulabilgilere kolayca ulaşımayı desteklediklelabileceği bilgisini rini söyledi. veren Özdemir, şunKarşılıksız çek ları söyledi: kesmeye uygula“Karekod okuma nan hapis cezasının özelliği olan akıllı telekaldırılması ile birfonlar sayesinde çeklikte, önemli bir lerin üzerindeki kareödeme aracı olan kodun okutulması çeke karşı duyulan suretiyle çekin sahte MTB Başkanı güvenin azaldığını Abdullah Özdemir olup olmadığını ve hatırlatan Özdemir, çeki kesen kişi veya firçeke yeniden itibar kazandırmak manın geçmiş ödeme perforiçin başlatılan uygulamalardan mansını görme imkanımız olabiri olan ‘karekodlu çek’ uygula- cak. masının olumlu olduğunu kayEkonomide 1,4 milyonun detti. üzerinde aktif çek keşidecisinin Uygulamalar arasında yer olduğu, yıllık yaklaşık 100 milalan ‘Kredi Kayıt Bürosu’ndan iş yonun üzerinde çek keşide edildünyasının yeterince faydalana- diği ve bu çeklerin yaklaşık madığını vurgulayan Özdemir, yüzde 3’ünün karşılıksız çıktığı “Bunun en önemli nedeni, çek düşünüldüğünde bu sistemin ne sahibi hakkında sorgulama kadar önemli olduğu daha iyi yapabilmek için kendisinin iznianlaşılmaktadır. Bu yeni uygulanin alınmasının gerekmeseydi. manın çeke yeniden itibar Bundan dolayı da iş adamları kazandırılması konusunda kendilerine çek veren kişileri önemli bir adım olduğuna inanırencide etmemek için bu imkanı yor ve destekliyoruz." ZAYİ İLANI Mersin Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi’nden aldığım öğrenci kimlik kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. Sevcan Uyar Yerel Süreli Yayın Kuruluş Tarihi : 25.03.2002 Sayı : 605 29 HAZİRAN 2015 Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Abdi Satıroğlu Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ayşegül Satıroğlu Haber Müdürü Maynur Koç Hukuk Danışmanı : Av.Erhan Karapınar Hukuk Danışmanı : Av.Hakan Zafer (0324) 232 60 90 (0324) 336 24 42 İdare Yeri : Kiremithane Mah. İstiklal Cad. Atlas Apt. No:87 Kat:1 No:4 Akdeniz / MERSİN (Özgür Çocuk Parkı - Atlıhan Oteli karşısı) Tel/Fax : (0.324) 237 77 77 E-mail : [email protected] Web Site : www.mersintercuman.com Ofset Hazırlık : Mersin Tercüman Gazetesi Baskı : Yükselişim Basın Yayın Matbaa Gazetecilik San.Tic.Ltd.Şti Tesisleri / MERSİN Mersin Tercüman Basın Meslek İlkelerine Uyar. Sözleşmesi olmayan yazar ve çizerlere ücret ödenmez. Yazılar kaynak gösterilerek kullanılabilir. Köşe yazarlarının görüşleri, gazetenin genel görüşü değildir. İLAN FİYATLARI Siyah beyaz tam sayfa : 1.400 TL Siyah beyaz yarım sayfa: 700 TL Siyah beyaz çeyrek sayfa 350 TL Renkli tam sayfa : 2.800 TL Renkli beyaz yarım sayfa: 1.400 TL Renkli çeyrek sayfa 700 TL st/cm siyah-beyaz: 3 TL st/cm renkli: 6 TL Ticari reklamlar pazarlığa tabidir. Kazanlı sahilinde temizlik kampanyası düzenlendi... Deniz kaplumbağaları için seferber oldular... Akdeniz Belediyesi ve çevre dostu sivil toplum örgütleri, deniz kaplumbağalarının üreme alanı olan Kazanlı sahilinde bir temizlik kampanyası düzenledi. Temizlik kampanyasına, Akdeniz Üçüncü Göz Derneğinin Avrupa Birliği (AB) projesi ile çeşitli ülkelerden gelen gönüllü öğrenciler de katıldı. Çalışmaya Akdeniz Belediyesi adına Eş Başkanı Yüksel Mutlu, Eş Başkan Yardımcısı Hâkim Baykara, Belediye Meclis Üyeleri Ayşe Aydoğan ve Fayik Eroğlu, Park Bahçeler Müdürü, Temizlik İşleri Müdürü ile bu müdürlüklerin personeli katıldı. Ayrıca Türkiye Erozyonla Mücadele Vakfı (TEMA) Mersin Temsilciliği, Mersin Çevre Dostları Derneği ve Akdeniz Üçüncü Göz Derneği de temizlik kampanyasına kitleleriyle birlikte katılarak destek verdi. Temizlik çalışmalarında, Akdeniz Üçüncü Göz Derneği aracılığı ile AB Projeleri kapsamında İspanya, Norveç, İtalya, Macaristan, Ukrayna ve Litvanya’dan gelen gönüllü gençler de yer aldı. Akdeniz Belediyesi ve çevre dostları, Avrupalı gönüllülerle birlikte Kazanlı sahilini temizledi. si tarafından şapka, maske ve eldiven dağıtıldı. Sahilde kaplumbağaların yumurta bıraktığı alanlar, çalışmalar sırasında zarar görmemesi için Avrupa’dan gelen gönüllü öğrenciler tarafından şerit çekilerek koruma altına alındı. Bu temizlik kampanyasının sembolik bir çalışma olduğunu vurgulayan Akdeniz Belediyesi Eş Başkanı Yüksel Mutlu, “Bu kurumların her gün gelip bu sahilleri temizleme imkânı yoktur. Biz bu tür etkinlikleri bir çevre bilinci oluşturmak, çevre konusunda bir farkındalık sağlamak için yapıyoruz. Kuşkusuz bunlar yeterli değildir, çeşitli eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarıyla ekolojik bir duyarlılık yakalanmalıdır” şeklinde konuştu. Kampanyaya katkı veren başta Eş Başkan Yardımcısı Hâkim Bay“Doğaya hükmetmek kara, katılan sivil toplum örgütü yerine onunla temsilcileri ve gönüllülere, ayrıca Temizlik İşleri Müdürü, Park Bahbütünleşmeliyiz” çeler Müdürü ve belediye emekçiTemizlik kampanyasına katılan tüm gönüllülere, Akdeniz Belediye- lerine teşekkür eden Eş Başkan Mutlu, “Deniziyle, kumsalıyla, üre- mek için bu alana gelen deniz kaplumbağalarıyla birlikte çok güzel bir bölgedeyiz ama ne yazık ki insan eliyle yaşanan bir kirlilikle de karşı karşıyayız. Kazanlı halkının buraya sahip çıkması gerekiyor. Öte yandan Akdeniz Belediyesi olarak, çevre duyarlılığının temin edilmesi için tüm sivil toplum örgütleriyle işbirliğini geliştirmeye hazırız. Biz insa- Kocamaz “Gönül dilinde buluşmalıyız” Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği iftar yemeğinde konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, “İnsanlar gönül dilleriyle bir araya gelmeli” dedi. nın doğayla barıştığı ve bütünleştiği, ona hükmetmek yerine onunla eşit ilişki kurduğu bir dünyada yaşamak istiyoruz” diyerek sözlerini tamamladı. nın temsilcileri ve çok sayıda basın mensubu katıldı. Sıcak bir atmosferde geçen iftar yemeğinde, basın mensuplarıyla tek tek selamlaşarak sohbet eden Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, iftar öncesi yaptığı konuşmada, Ramazan ayının insanları bir araya getirerek, paylaşmaya ve dayanışmaya vesile olmasının önemine değindi. İftar sofralarında insanların bir araya gelip dertleştiğini, birbirlerinin problemlerine ortak olduklarını ifade eden Başkan Kocamaz, “İnşallah Ramazan ayı kentimizde, ülkemizde, Türk-İslam aleminde ve dünyada barışa vesile olur, kavgalar biter. İnsanlar gönül dilleriyle bir araya gelir. Ramazan’ın birliğe, dirliğe, bütünlüğe, barışa, sevgiye ve kardeşliğe vesile olmasını temenni ediyorum” diye konuştu. 2010 yılından itibaren Avrupa Birliği Projeleriyle birlikte deniz kaplumbağalarını koruma ve sahil temizliği çalışmaları yürüttüklerini dile getiren Akdeniz Üçüncü Göz Derneği Başkanı Seyhan Akdoğan, çeşitli ülkelerden gelen gönüllü gençlerin de katılımları ile 12 ay boyunca bu çalışmaları gerçekleştirdiklerini ifade etti. Kazanlı sahilindeki kirliliğin sadece bölgeden kaynaklanmadığını hatırlatan Seyhan Akdoğan, “Yakın derelere bırakılan atıkların yanı sıra gemilerin açık denize döktüğü çöpleri de akıntıyla Kazanlı sahiline doğru geliyor. Bu nedenle bu sahillerde adeta sonsuz bir kirlilik vuku buluyor. Bu üreme döneminde de kaplumbağaları köpekler başta olmak üzere yırtıcı hayvanlardan koruyoruz. Biz yıl boyu yaptığımız çalışmalar esnasında Akdeniz Belediyesi’nden ciddi bir destek görüyoruz” dedi. Potada hünerlerini sergilediler Babalar günü dolayısıyla Mersin Forum Alışveriş Merkezi’nde düzenlenen ‘Baba Bana Basket Atsana’ etkinliğinde, babalar çocuklarıyla birlikte hünerlerini sergiledi. “Baba Bana Basket Atsana” sloganıyla basket etkinliği düzenleyen Mersin Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, babalar gününde babaları unutmadı. Mersinlilerin yoğun ilgi gösterdiği etkinlik kapsamında Mersin Forum Alışveriş Merkezi’nde kurulan mini basket sahasında babalar çocuklarıyla beraber basket atışları yaptı. Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nin düzenlediği geleneksel iftar etkinliğinde, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, basın mensupları ile birlikte orucunu açtı. Sultaşa Otel’de düzenlenen iftar yemeğine, MHP Mersin Milletvekili Baki Şimşek ve Ali Öz, CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı ve Hüseyin Çamak, Ak Parti Mersin Milletvekili Mustafa Muhammet Gültak, Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu, Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, Akdeniz Belediye Başkanı Fazıl Türk, Mersin Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Haluk Tunçsu, Mersin İl Kültür ve Turizm Müdürü Bahaettin Kabahasanoğlu, Mersin İdmanyurdu Başkanı Ali Kahramanlı, Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ahmet Ünal, cemiyet yönetimi, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları- ‘Kirlilik sadece bölgeden kaynaklı değil’ Renkli görüntülere sahne olan etkinlikte, katılımcılara 2 kişilik sinema ve bowling biletinin yanı sıra sandviç ödülü verildi. Çocukları babalarıyla beraber spora teşvik etmek ve sporu bir yaşam tarzı haline getirmek amacıyla Mersin Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı’nın düzenlediği etkinlikte, babalar ve çocukları gönüllerince eğlendi.