Ekli dosyayı indirmek için tıklayınız.

Transkript

Ekli dosyayı indirmek için tıklayınız.
Kürt Açýlýmýnýn Geleceði
Prof. Dr. Ümit Özdað (*)
ABD'nin 2003'de Irak'ý iþgal ederken plâný Irak'ýn kuzeyinde Türkiye'nin kabullenmek zorunda kalacaðý baðýmsýz bir Kürt devleti kurmaktý.
Washington, ayný süreçte AB dinamiklerinin de zorlamasý ile Türkiye'nin federal bir yapýya dönüþtürülmesini arzu etmekteydi. Ancak, iþgal sürecinde
ABD'nin öngöremediði geliþmeler olmuþtur. Ýran, 2002-2009 sürecini en
akýllýca kullanan ülke olmuþ, hýrslý nükleer güç politikasýný önemli bir aþamaya taþýmýþtýr, Irak'ta en güçlü ülke haline gelmiþtir.
Rusya, politik, ekonomik ve askeri anlamda yeniden yapýlanmýþ ve dünya politikasýna çok kutupluluðun iþaretini verecek þekilde dönmüþtür. Çin
de kalkýnmasýný büyük bir hýzla sürdürerek ve ABD'nin borçlarýný finanse
eden ülke olmuþtur. Latin Amerika, ABD'nin arka bahçesi olmaktan çýkmýþ,
birçok ülkede ABD karþýtý solcu iktidarlar göreve gelmiþtir. Bu geliþmeler
çok kutupluluðun önünü açmýþtýr. Bunlara küresel ekonomik krizin eklenmesi ve Amerikan ekonomisinin aldýðý aðýr darbe, Irak'ta parçalanma sürecinin ertelemesine yol açmýþtýr.
Obama'nýn Rusya, Kafkasya, Orta Asya, Pakistan-Afganistan eksenlerindeki politikalarý için nispeten istikrarlý bir Türkiye'ye ihtiyacý vardýr. ABD
ayný zamanda Ankara'nýn Irak'ta Araplarla Kürtler arasýnda, ABD'nin çekilmesinden sonra çýkacak bir iç savaþta Türkiye'nin Araplarla ittifak yapmasýný engellemeye ve Kürtlere destek vermesini saðlamaya çalýþmaktadýr.
Bu amaçla, Washington iki adýmlý bir strateji izlemiþtir. Birinci adým,
Türkiye ile K. Irak arasýnda iliþkilerin düzenlenmesi ve ikinci adým ise
PKK'nýn Türkiye'ye dönüþünün saðlanmasýdýr. Birinci adým ise Türkiye ile
K. Irak Yönetimi arasýnda Ekim-Kasým-Aralýk 2008'de gerçekleþen yoðun
temaslar sýrasýnda atýlmýþtýr. Ýkinci adýmý AKP hükümeti “Kürt Sorunu(*)
21, Yüz Yýl Türkiye Enstitüsü Baþkaný
[1]
Prof. Dr. Ümit Özdað
nun” çözümünü hedefleyen bir çözüm paketi üzerinde çalýþmaya baþlayarak
atmýþtýr.
Ocak 2009'da Kýrmançça TRT 6 yayýnýnýn baþlamasý ile Kürt Açýlýmýnýn ilk önemli adýmý atýlmýþtýr. A.Gül, 2009 baþýnda devlet kurumlarýnda ilk
kez çözüm konusunda uyum olduðunu ifade etmiþtir. AKP hükümeti, çözüm paketi için Ýçiþleri Bakanlýðýný görevlendirmiþtir. Ýçiþleri Bakanlýðý deðiþik kurum, kuruluþ ve kiþilerle görüþerek, bir çözüm paketi üzerinde çalýþmýþtýr. Ýç Ýþleri Bakaný Beþir Atalay, 29 Temmuz 2009'da üzerinde çalýþýlan
paketin içeriði konusunda herhangi bir bilgi vermeden, çalýþma sürecinin
yöntemi üzerinde durmuþ ve paket üzerinde TBMM'nin Eylül 2009'da çalýþmalara baþlamasýndan sonra da çalýþýlmaya devam edileceðini açýklamýþtýr.
Ancak devam eden “Kürt” açýlýmýný 2008 yýlýnda gerçekleþen “K. Irak”
açýlýmý ve her iki “açýlým” politikalarý arkasýndaki dinamikleri anlamadan
doðru tahlil etmemiz mümkün deðildir. Bundan dolayý, bu çalýþma, K. Irak
açýlýmýnýn tahlili ile baþlayacaktýr.
AKP'nin K. Irak Açýlýmý ya da ABD ile “Büyük Pazarlýk”
“Kürt Açýlýmý” politikasýnýn arkasýnda ABD'nin K. Irak'tan çekilmek
üzere olmasýnýn yarattýðý dinamikler bulunmaktadýr. Türkiye'nin kabul etmeye zorlandýðý proje 2005'ten bu yana üzerinde “Büyük Pazarlýk” adý
verilen bir projedir. ABD'nin Irak'tan çekilmesi sonrasýnda Araplarla Kürtler arasýnda iç savaþ baþlayacaðý ya da yüksek bir gerilim yaþanacaðý
Washington tarafýndan ön görülmüþtür. Washington, Amerikan desteði ile
kurulan Kürt Yönetiminin Ankara ile Baðdat arasýnda kurulacak ittifak arasýnda kalarak ezilmemesi ve varlýðýný sürdürmesini Türkiye'nin Kürt Yönetimine destek vermesine baðlý olduðunu görmüþtür.
ABD, Türkiye'nin K. Irak Yönetiminin varlýðýný kollayýcý, Kerkük-Ceyhan petrol boru hattýný açýk tutan bir politika izlemesinin ön þartlarýný hazýrlamak için 2005'den bu yana deðiþik giriþimlerde bulunmuþtur. Bu çerçevede Türkiye'nin K. Irak Yönetimine desteklemesi karþýlýðýnda PKK'nýn
etkisizleþtirilmesi için Türkiye ile ABD ve K. Irak Kürt Yönetimi arasýnda
yoðun iþbirliði önerilmiþtir.
Türkiye'nin K. Irak'ýn varlýðýný tanýmasý, ABD'nin çekilmesinden sonra
baþlamasý olasý Arap-Kürt savaþýnda Kürtlerin yanýnda yer almasý ve Güneydoðu Anadolu ile K. Irak arasýnda ekonomik ve sosyal bir bütünleþmeyi ön gören bu yaklaþýma “Büyük Pazarlýk” senaryosu denilmektedir.
[2]
21. YÜZYIL Ekim 2009
Kürt Açýlýmýnýn Geleceði
Senaryo þu þekilde özetlenmektedir:
1)Türkiye ve Irak Kürtleri, Kürt bölgesinin Türkiye ile mevcut önemli
iliþkilerini kabul eden samimî ve karþýlýklý baðýmlýlýðý içeren iliþki üzerinde
anlaþacaklardýr.
2)Türkiye, Irak Kürtlerinin ticaret, enerji ve ulaþým konusunda dünyaya
açýlmalarýný saðlayacak, Kürt bölgesi de Türkiye'yi güneydeki Sünnî ülkesi
ve Þii ülkesinin yaydýðý istikrarsýzlýktan koruyacak stratejik bir duvar oluþturacaktýr.
3)Kürt bölgesi PKK'ya tavýr alacak ve onun oluþturduðu tehdidi bölgeden uzaklaþtýracaktýr. PKK, Türkiye ile Irak Kürtleri arasýnda bir sorun olmaktan çýkacaktýr.
4)Kerkük Kürt bölgesine(mümkünse federal bir Irak'ýn parçasý olan
Kürt bölgesine) baðlanacak ancak Kürt bölgesinin baþkenti olmayacaktýr.
Türkmenlere özel azýnlýk haklarý verilecektir. Þehrin yönetiminde belirli oranda yönetim haklarý olacaktýr.
5)Kerkük bölgesinin doðalgaz ve petrol gelirleri bütün Iraklýlar arasýnda
eþit daðýtýlacak ve Türkmenlere de gelirlerden belirli bir oran aktarýlacaktýr.
6) Irak Kürtleri Türkiye Kürtlerine yönelik yapýcý bir rol üstlenecekler
ve Türkiye'nin kendi Kürt yurttaþlarý ile barýþ yapmasýný saðlayacaklardýr.
21. YÜZYIL Ekim 2009
[3]
Prof. Dr. Ümit Özdað
7) Zenginleþen K. Irak petrol, doðalgaz, ticaret ve taþýmacýlýk baðlarý
geliþtikçe Güneydoðu Anadolu Bölgesi'nin geliþmesine yardýmcý olacaktýr.1
“Büyük Pazarlýk” projesinin ilk amacý, bir Türk-Arap ittifaký ile K.
Irak'ýn varlýðýnýn tehdit edilmesinin engellenmesi, uzun vadeli amacý ise
Türkiye'nin Güneydoðu Anadolusu ile K. Irak'ý ekonomik, kültürel, sosyal
süreçlerde bütünleþtirerek, “Büyük Kürdistan”ýn sosyolojik temelinin atýlmasýdýr.
Mayýs 2007'de açýklanan ABD Senatosu Ýstihbarat Komisyonu raporunda yer alan “Irak ve Türkiye'deki Kürtlerin önemli ölçüde otonomi kazanmasý, Ýran'daki 5 milyon Kürt'ün ayrýlýkçý hareketlere giriþmesini tetiklemesi ya da Ýranlý Kürtleri ayaklanmaya teþvik etmesi ihtimali Ýranlý yetkilileri endiþelendirebilir”2 cümlesi ile âdeta Türkiye'de Kürtlerin özerkliðe kavuþtuðunu ön kabul olarak görmesi dikkat çekmektedir. Þimdi, “Büyük Pazarlýk” zemininde baþlayan Ankara'nýn K. Irak Açýlýmýna dönebiliriz.
Türkiye'nin 2008'de “K. Irak Açýlýmý”
Washington'un Ankara ile Erbil arasýnda,
PKK terörünün týrmanmasýna göz yumulmasý
da dahil uyguladýðý çok boyutlu baskýlar nihayet
sonuç vermiþtir. 2008'e kadar K. Irak Yönetimi
ile doðrudan etkili iliþki kurmak düþüncesine
muhalefet eden Ankara geri adým atmýþtýr. K.
Irak ile ikili iliþkiler 2008'de büyük bir yoðunluk
kazanmýþtýr. Irak Cumhurbaþkaný Talabani'nin
Mart 2008'de Türkiye ziyaretinde, Türkiye-K. Irak iliþkileri ve PKK meselesi ele alýnmýþtýr. Irak Ýþlerinden Sorumlu Büyükelçi Murat Özçelik, 2008 senesi içinde Irak'ý 6 kez ziyaret etmiþ, 14 Ekim 2008'de M. Barzani ile görüþmüþtür. Ankara, Erbil'den bu geziler sürecinde aþaðýdaki beþ talepte bulunmuþtur:
2008'e kadar K. Irak Yönetimi ile doðrudan etkili
iliþki kurmak düþüncesine muhalefet eden Ankara geri adým atmýþtýr.
a)PKK'nýn terör örgütü olarak ilân edilmesi,
b)PKK kamplarýnýn ve siyasî bürolarýnýn kapatýlmasý,
c)PKK'nýn lojistik desteðinin kesilmesi,
1
Today's Zaman, 20 Þubat 2007, Suat Kýnýkoðlu, “Kirkuk, Northern Iraq and the Grand
Bargain”
2
Zaman, 27 Mayýs 2007
[4]
21. YÜZYIL Ekim 2009
Kürt Açýlýmýnýn Geleceði
d)Üst düzey PKK yöneticilerinin Türkiye'ye teslim edilmesi
e)Türkiye ile istihbarat paylaþýmý yapýlmasý.3
Türkiye-K. Irak görüþmelerinin baþlamasýndan hemen sonra tesadüf
sayýlamayacak þekilde, 17 Kasým 2008'de ABD güçlerinin 2011'e deðin Irak'tan çekilmesini öngören ABD-Irak Anlaþmasý imzalanmýþtýr. 19 Kasým
2008'de B, Atalay'ýn Baðdat ziyareti sýrasýnda ABD-Türkiye-Irak arasýnda
üçlü komisyon kurulmasý ve Kuzey Yönetiminin bu heyete katýlmasý kararlaþtýrýlmýþtýr. Ankara böylece Erbil temsilcilerini Baðdat ile beraber masada
muhatap almýþtýr.4 Türkiye'nin talepleri, Barzani ve Talabani tarafýndan beþ
aþamalý bir plân þekline sokulmuþtur. Plânýn aþamalar þöyledir:
1) Kandil Daðý'nýn etrafýnda PKK'ya yönelik tecrit güçlendirilecektir.
2) PKK, Irak'ta yasadýþý örgüt(terör örgütü deðil) ilân edilecektir.
3) PKK dýþýndaki Kürt örgütlerinin katýldýðý bir konferans düzenlenecek ve bu konferanstan PKK'ya silah býrakmasý çaðrýsý çýkarýlacaktýr.
4) Türkiye'de PKK için kýsmi af ilan edecektir.5
5) PKK'nýn kamplarý ve bürolarý kapatýlmayacak ancak Kandil'e tecrit
uygulanacaktýr. Üst düzey yöneticilerin teslimi yerine Kürt Konferansý
PKK'ya çaðrý da bulunacaktýr.
1996'dan buyana bu alanda tek politika belirleyici olan TSK'nýn K. Irak
politikalarýnda etkisi 2008 baþýnda ortadan kalkarken Dýþiþleri Bakanlýðý ve
MÝT'in etkisi artmýþtýr. 4-5 Aralýk 2008'de Amerikan Yüksek Düzeyli Savunma Grubu üyeleriyle yapýlan toplantýlar sonrasýnda, gerek Amerikalý,
gerekse Türk askeri yetkililer, iki ülke arasýnda PKK'ya karþý iþbirliðinin
mükemmel seviyede olduðunu belirtmiþlerdir.6 Bu görüþmeleri, Dýþiþleri
3
Star, 14 Ekim 2008, “Desteði kes, istihbaratý paylaþ”
4
Radikal, 24 Aralýk 2008, Murat Yetkin, “Kürt meselesinde sýcak geliþmeler” Bu geliþmelerin iç
politikadaki yansýmasý, A. Öcalan'ýn konumunun düzeltilmesi ihtimalinin ortaya konmasý olmuþtur. 24 Kasým 2008'de Adalet Bakaný M. A. Þahin, “Öcalan bombalarý býrakýn der ise diðer mahkûmlarla görüþebilir” açýklamasýný yapmýþtýr. Ayrýca Ýmralý'ya yeni binalarýn yapýlmaya baþlandýðý
ve A. Öcalan'a komþularýn yollanacaðý açýklanmýþtýr. 28 Kasým 2008'de Kuzey Yönetimi Petrol
Bakaný Erbil'de çýkan petrolün 2009'dan itibaren Baðdat ile koordineli þekilde Ceyhan'dan ihraç
edilmeye baþlanacaðýný bildirilmiþtir. Ankara'nýn bu ihracý kabul etmesinin karþýlýðýnda Kuzey
Yönetiminden PKK'ya karþý iþbirliði sözü aldýðý ileri sürülmüþtür.
5
Vatan, 22 Aralýk 2008, “PKK'yý tasfiye plâný”
6
Radikal, 7 Aralýk 2008, Murat Yetkin, “Obama döneminde PKK'ya karþý iþbirliði geriler
mi?”
21. YÜZYIL Ekim 2009
[5]
Prof. Dr. Ümit Özdað
Bakanlýðý Müsteþarý E. Apakan baþkanlýðýndaki bir Türk heyetinin 8 Aralýk
sonrasýnda gerçekleþen Washington ziyareti izlemiþtir. M. Özçelik'in Irak ve
Ertuðrul Apakan'ýn ABD ziyaretlerinden sonra PKK'ya karþý alýnacak önlemler konusunda aþaðýdaki hususlarda uzlaþma saðlandýðý ileri sürülmüþtür;
a) PKK, Erbil parlamentosunun alacaðý karar uyarýnca K. Irak'ta siyasî
parti, dernek, radyo kuramayacaktýr.
b) K. Irak'ta, Türk-Amerikan ve Kürt istihbarat örgütleri arasýndaki iþbirliði artýrýlacaktýr. Ortak sorgu ve ortak plânlamalar yapýlacaktýr.
c) PKK'ya karþý psikolojik operasyon yürütülecek, PKK'nýn K. Irak halkýna verdiði zarar anlatýlacaktýr.
d) K. Iraklý partilerin PKK'ya destek vermediði halka anlatýlacaktýr.
e) Silah býrakan PKK'lýlara Türkiye'ye dönme imkaný verilecektir.
f) PKK'nýn çözülmesi durumunda Türkiye BM Mülteciler Yüksek Komiserliði aracýlýðýyla PKK'lýlarýn geri dönüþ görüþmelerini baþlatacaktýr. 7
Talabani, 22 Aralýk 2008'de CNN-Türk'te kapsamlý açýklamalar yapmýþ
ve Türkiye ile PKK'ya karþý aþaðýda sayýlan önlemlerin alýnacaðýný açýklamýþtýr:
a) Kürt Yönetimi PKK ile silahlý bir çatýþmaya girmeyecektir.
b) Kürt Yönetiminin PKK'nýn Türkiye'ye karþý Irak topraklarýnýn kullanýlmamasý konusunda anayasal sorumluluðu vardýr.
c) DTP, K. Irak Yönetimi ile PKK'nýn þiddeti sona erdirmesi konusunda mutabýktýr.
d)Kürt gruplarý PKK'ya bu konuda çaðrý yapacaklardýr.
e) PKK iki talebi karþýlanýrsa terör eylemlerine son verecek, silahlarý terk
edecektir. Bunlar, Türkiye'deki Kürtlerin içinde yaþadýðý koþullarýn iyileþtirilmesi ve Kürt diline saygý gösterilmesidir. Talabani, ayrýca Türkiye'den
PKK'lýlarý DTP üzerinden muhatap kabul etmesini istemiþtir.8 Erdoðan,Talabani'nin bu talebini Aðustos 2009'da yerine getirecektir.
7
Yeniçað, 24 Aralýk 2008, Sadi Somuncuoðlu, “Dýþ siyasetimiz karmakarýþýk halde” ve Cumhuriyet, 27 Aralýk 2008, “Tasfiye plânýnda af çýkmazý”
8
Cumhuriyet, 26 Aralýk 2008, Mehmet Faraç, “Peþmergenin Nafile Çabalarý”
[6]
21. YÜZYIL Ekim 2009
Kürt Açýlýmýnýn Geleceði
Talabani, ayrýca “Kerkük Kürdistan'ýn parçasýdýr” görüþünden hiçbir
taviz vermediðini ortaya koymuþtur. Ankara'nýn K. Irak'tan gelen Kerkük
açýklamalarýna tepki göstermemesi üzerine AKP Hükümetinin Kerkük ve
Türkmenler konusunda taviz verdiði konusunda þüpheler artmýþtýr. Hatta
2007'lerden itibaren Türk bürokrasisinde baþlayan “Kerkük'te Kürt denetimi karþýlýðýnda Kerkük petrollerinden Türkiye'nin pay almasý” tartýþmalarý
da bu tür þüphelerin güçlenmesine neden olmuþtur.
Talabani'nin açýklamalarýna 25 Aralýk'ta cevap veren Erdoðan, af konusunda “Bizim bir eve dönüþ yasamýz var. Önerileri deðerlendireceðiz” demiþtir.9 Kýsa süre içinde af konusunda 221. md. dýþýnda bir yeni çözüm arayýþý üzerinde çalýþýlmaya baþlanmýþtýr. “Kürt Açýlýmýnýn” ilk büyük adýmý,
Ocak 2009'da TRT 6 adý ile Kýrmançça televizyon yayýnýnýn baþlamasýyla
atýlmýþtýr.10 Bugün tartýþýlan “Kürt Açýlýmý” esasen açýlýmýn ikinci adýmýdýr.
Çözüm Paketinin Arkasýndaki Temel Dinamikler Veya
Çözümün Dört Sacayaðý
Bu aþamada PKK üzerinde ABD'nin tetiðini çektiði çok boyutlu baský
9
Milliyet, 25 Aralýk 2008, Fikret Bila, “Talabani'nin Ýpiyle kuyuya inilir mi?”
10
Bu konuda kapsamlý bir inceleme için bkz. Ümit Özdað, “Kýrmaçça Televizyon Yayýnýnýn Siyasal Sonuçlarý”, 21. Yüz Yýl Dergisi, Ocak-Haziran 2009, s.115-137
21. YÜZYIL Ekim 2009
[7]
Prof. Dr. Ümit Özdað
artmýþtýr. Baský Türkiye üzerinde de uygulanmaktadýr. Ankara'ya, “PKK'nýn
teröre son vermesi ve kendisini lâðvetmesini saðlayacak bir þeyler öner” denilmektedir. Obama'nýn Türkiye ziyaretinde ortaya koyduðu temel talepler
Ermenistan ile sorunlarýn halledilmesi, Heybeliada Ruhban Okulu'nun açýlmasý ve Kürt meselesinin çözümüydü. AKP Hükümetinin bu ziyaret sonrasýnda Obama'nýn isteklerini adým adým yerine getirdiði görülmektedir.
Ermenistan ile iliþkiler yoðunlaþtýrýldýktan ve Heybeliada Ruhban Okulu'nun açýlmasý için alt yapý oluþturulduktan sonra, ayný dýþ dinamik sürecinin parçasý olarak “Kürt Paketi” üzerinde çalýþýlmaya baþlanmýþtýr. AKP'nin
çözüm paketinin dört sacayaðý olduðu görülmektedir. Bunlar,
a) ABD, Irak ve K. Irak ile sürdürülen dörtlü görüþme süreci,
b) PKK'ya karþý yeni güvenlik önlemlerinin zeminini oluþturan Güvenlik Müsteþarlýðý,
c)Öcalan/PKK/DTP ile dolaylý temas zemini ve
d) Demokratik açýlým paketidir.
Aþaðýda bu dört sacayaðý incelenecektir.
a) Dörtlü Görüþme Süreci
Birinci sacayaðýný ABD-Irak-K. Irak ve Türkiye arasýnda sürdürülen üçlü adý verilmekle beraber esasen dörtlü olan görüþmeler oluþturmaktadýr.
Bu süreç 2008 senesinde büyük bir yoðunluk kazanmýþtýr. Amerikan güçlerinin Irak'tan çekilmesinden sonra ortaya çýkacak Arap-Kürt geriliminde K.
Irak'a karþý Türk-Arap koalisyonunun oluþmasýný teþvik edecek þekilde bir
PKK varlýðýnýn K. Irak'ta bulunmasý oldukça zordur.Ýkinci neden ise ABD'nin Türkiye ile K. Irak arasýnda ekonomik birlikteliðin doðduðunu, K.
Irak'ýn ekonomik olarak Türkiye'nin bir parçasý haline gelirken, Türkiye'nin
de Kerkük petrollerinin temsil ettiði zenginlikle eninde sonunda baþtan çýkacaðýný ve Türkiye-K. Irak “birleþmesinin” doðal bir sürece dönüþeceðini
düþünürken, K. Irak petrolünün Türkiye üzerinden Akdeniz'e sorunsuz akmasýný saðlayacak ortamýn gerçekleþmesini arzu etmesidir.
Irak'ýn bu süreçte yer almasýnýn nedeni, Amerikan dayatmasýdýr. Irak, Amerikan çekilmesinden sonra K. Irak Yönetimi ile arasýnda Kerkük, Musul'un bazý bölgeleri ve petrolün paylaþýmý konularýndan dolayý sert bir gerilim
ve muhtemelen çatýþmanýn yaþanacaðýnýn farkýndadýr. Bu gerilim/çatýþma
sürecinde Türkiye'nin Baðdat yönetimine vereceði destek yaþamsal bir öneme sahiptir. Baðdat için K. Irak ile Türkiye arasýndaki iliþkiler ne kadar
[8]
21. YÜZYIL Ekim 2009
Kürt Açýlýmýnýn Geleceði
yüksek gerilimli olursa K. Irak'a karþý Ankara-Baðdat iliþkileri o kadar iyi
olacaktýr. Baðdat bu sürecin içinde þeklen yer almakla beraber, asla sürecin
baþarýya ulaþmasý için gerçekten destek olmayacaktýr.
b) K. Irak
K. Irak Yönetimi ise Araplarla arasýnýn sert bir kýrýlmaya doðru yaklaþtýðý bir dönemde Türkiye ile mümkün olduðu kadar yaklaþmak istemektedir.
Ankara ile Baðdat arasýnda oluþacak bir ittifak K. Irak için çok bir þey yapmadan da ezici sonuçlar doðurabilir. Ancak KDP/KYB, Türkiye ile yaklaþmanýn bedeli olarak PKK'nýn tamamen yok edilmesine katkýda bulunmayý
asla düþünemezler. Bunun bir nedeni gelecekte PKK'nýn potansiyelini Türkiye'ye karþý kullanacaklarý bir araç olarak görmeleri, diðeri ise PKK'nýn yok
edilmesinin Türkiye'deki Kürtçü potansiyeli K. Irak'a yabancýlaþtýracak olmasýdýr.
Türkiye'deki reform sürecine raðmen PKK'nýn teröre devam etmesi,
PKK'ya karþý bir Türk-Amerikan-K. Irak askeri operasyonuna neden olur
mu? Hayýr olmaz. ABD, askerlerinin Türkiye
uðruna ölmesine izin vermeyecektir. Barzani, K. Irak Yönetimi ise ATürkiye'nin büyük bir askeri güçle Kandil'de
raplarla arasýnýn sert bir
operasyon yapmasýnýn bölgede tekrar TSK'nýn
en etkin güç haline gelmesine neden olacaðý için kýrýlmaya doðru yaklaþtýbu geliþmeyi onaylamayacaktýr. Özetle, dörtlü ðý bir dönemde Türkiye
saç ayaðýnýn “Dörtlü Görüþmeler” ayaðý, PKK'- ile mümkün olduðu kanýn K. Irak'taki varlýðýna son verecek etkinliði dar yaklaþmak istemekteulaþamaz.
dir.
c) Güvenlik Müsteþarlýðýnýn Kurulmasý
AKP, terörle mücadelenin etkinleþtirilmesi vaadiyle bir eþgüdüm kuruluþu olarak Ýç Ýþleri Bakanlýðý'na baðlý bir güvenlik müsteþarlýðý kurulmasý
için 2008/2009 yasama yýlýnda kapsamlý çalýþmalar yapmýþtýr. Ancak yanlýþ
bir anlayýþla kurulmuþ, üstesinden gelmek zorunda olduðu görev için yetersiz yetki, kadro ve kaynaða sahip olmasý öngörülen Müsteþarlýk ile ilgili hazýrlanan yasa tasarýsý, muhalefetin sert eleþtirilerine maruz kaldýðý için geri
çekilmiþtir. Muhtemelen yapýlacak deðiþikliklerden sonra TBMM'de tekrar
gündeme gelecektir. “Güvenlik Müsteþarlýðý” PKK'nýn terör eylemlerini
etkin bir þekilde sýnýrlandýracak bir yapýda deðildir.
d) Öcalan/PKK/DTP ile Dolaylý Temaslar
DTP ile açýk bir temas kurma konusunda çekingen davranan AKP öte
21. YÜZYIL Ekim 2009
[9]
Prof. Dr. Ümit Özdað
yandan uzun zamandan buyana DTP ile görüþme sürecini hazýrlamýþtýr.
AKP-DTP görüþmelerinin zeminini oluþturmak amacý ile PKK'nýn DTP
içindeki örgütlenmesine yönelik “KKC Operasyonlarý” adý verilen bir dizi
operasyon yapýlarak, PKK'nýn DTP üzerindeki etkisi kýrýlmaya çalýþýlmýþtýr.
Ancak bunun mümkün olmadýðý anlaþýlýnca DTP ile PKK'nýn yetkilendirmesi ile görüþmeyi kabul etmiþtir. DTP ile baþlayanlar dýþýnda da PKK/A.
Öcalan ile bir dolaylý iliþkilerin olduðunu bazý gazeteciler ileri sürmüþlerdir.
Ancak bunlar A. Öcalan için yeterli olmamýþtýr. Öcalan, PKK'nýn DTP'ye
görüþmeler için verdiði yetkiyi ortadan kaldýrmýþ ve muhatap olarak kendisini göstermiþtir. AKP'nin büyük iddialarla ortaya koyduðu açýlýmýn tek baþarý þansý vardýr, o da oyunu kuralýna göre oynayýp, Öcalan ile doðrudan görüþmeler yapmak veya Öcalan'ý DTP'ye vekâlet vermeye zorlamaktýr. Ancak bu tür bir görüþme süreci önümüzdeki genel seçim sonrasýna ertelenmiþtir.
Öcalan'ýn yakalanmasýnýn üzerinden on sene geçmiþtir. Tek kiþilik hücrede devletin sýnýrlarýný çizdiði bir zeminde dýþ dünya ile iliþkisini
sürdüren Öcalan, 62 yaþýndadýr. Bu süre içinde
Talabani Irak Cumhurbaþkaný, Barzani ise K. Irak Yönetimi baþkaný olmuþtur. Öcalan için
bunlar baþlý baþýna imha edicidir. Ýmralý'da ölme
düþüncesi Öcalan'ý çýldýrtmaktadýr. Öcalan bundan dolayý bir þekilde “affedileceði” bir süreç için her türlü iþbirliðini yapmaya yatkýndýr.
Öcalan, PKK'nýn DTP'ye görüþmeler için verdiði yetkiyi ortadan kaldýrmýþ ve muhatap olarak
kendisini göstermiþtir.
Öcalan'ýn iþbirliðine yatkýn oluþu, kayýtsýz þartsýz iþbirliðine açýk olduðu
anlamýna gelmemektedir. Öcalan doðrudan muhatap alýnmanýn yanýnda, teröre son vermek için bazý olmazsa olmazlarý da vardýr. Öcalan'ýn taleplerini
iki noktada özetleyebiliriz:
1) Öcalan'ý kapsayan bir genel af ilân edilmesi,
2) Kürt kimliðinin siyasal kimlik haline dönüþtürülmesi.
Oysa, AKP Hükümeti, kýsa vadede Öcalan'ýn bu taleplerini karþýlayamaz.
e) Demokratik Açýlým Paketi
Demokratik açýlýmýn içeriði henüz belirsizdir. Bu aþamada söylenebilecek tek þey, bu giriþimin Kürt kökenli yurttaþlar için etnik nitelikli demokratik hak ve özgürlükler zemini yaratacaðýný, Anayasanýn “dil, ýrk, renk,
[10]
21. YÜZYIL Ekim 2009
Kürt Açýlýmýnýn Geleceði
cinsiyet, siyasi düþünce, felsefi inanç ve din ve mezhep” zemininde ayrý uygulamalarý yasaklayan 10. maddesine aykýrý olduðudur.
Öte yandan AKP þimdiye deðin AB Uyum Yasalarý ve Kopenhag Kriterleri'nin talep ettiði deðiþimleri de aþan önemli ve radikal deðiþikliklere imza atmýþtýr. Türkiye, yurttaþlarýna herhangi bir AB ülkesinin saðladýðý demokratik haklardan daha azýný saðlamamaktadýr. Buna raðmen, nerede biteceði belirsiz bir demokrasi talebi gündemin parçasý olmaya devam etmektedir. Em. Büyükelçi Ü. Pamir'in çözüm önerisi, demokrasinin “bölünme
referandumu” yapýlmasýna kadar uzanmýþtýr.11 Ýçiþleri Bakaný, yapýlacak demokratik açýlýmlarý, kýsa, orta ve uzun vadeli açýlýmlar þeklinde tanýmlamýþtýr. Aþaðýda Hükümetin kýsa, orta ve uzun vadeli önlemlerini tartýþacaðýz.
Kýsa Vadeli Önlemler
AKP bu aþamada TSK'nýn aðýr tepkisini almadan ve seçimlerde oy kaybýna uðramadan kýsa vadeli önlemleri yaþama geçirmeyi hedeflemektedir. Kýsa vadeli önlemler, ilk genel seçimlerden 2009 sonuna kadar tamamlanacaktýr.
Kýsa vadeli önlemler, ilk
genel seçimlerden 2009
sonuna kadar tamamlanacaktýr.
AKP'nin kýsa vadede atacaðý adýmlar,
a) Deðiþik üniversitelerde Kürt Dili ve Edebiyatý bölümlerinin açýlmasý,
b) Ýsimleri deðiþtirilen köylere tekrar eski isimlerinin verilmesi,
c) Özel Kürtçe televizyon ve radyo yayýnlarýnýn baþlamasý,
d) Kürtçenin lise ve dengi okullarda seçmeli ders olmasý,
e) Piþmanlýk yasasýnýn kapsamýn geniþletilmesi ve etkinleþtirilmesi,
f) Bazý devlet dairelerinde Kýrmaçca ve Zazaca tercüman uygulamasýnýn baþlatýlmasý,
g) Güneydoðu Anadolu'daki bazý illerde, Edirne, Kýrklareli ve Tekirdað'ý kapsayan ve 14 Temmuz 2009'da kurulan “Trakya Bölge Kalkýnma
Ajansý” benzeri bir bölge kalkýnma ajansýnýn kurulmasý gibi önlemlerle
sýnýrlý olacaktýr.
Kýsa vadeli önlemler Öcalan'ý muhatap almadýðý için sorunun özünü de
kapsamayacaktýr. Çünkü Kürt sorunu demek, terör ve Öcalan demektir.
11
Milliyet, 7 Aðustos 2009
21. YÜZYIL Ekim 2009
[11]
Prof. Dr. Ümit Özdað
Öcalan'ý muhatap almadan terörü ve “Kürt” sorununu çözmek mümkün
deðildir. Kýsa vadeli önlemlerin eþ zamanlý olarak PKK'nýn K. Irak'tan uzaklaþmasý, teröre son vermesi mümkün deðildir. Öcalan gerçek gücünün DTP
deðil, PKK olduðunun bilinciyle terör örgütünün gücünü korumaya çalýþacaktýr. Öte yandan açýlýmý “annelerin göz yaþlarýnýn durdurulmasý” retoriði üzerine kuran Erdoðan, son günlerde geri adým atarak, terörün hemen
kesilmesinin mümkün olmadýðýný açýklamaya baþlamýþtýr.
Kýsa vadeli önlemler konusunda Hükümet ile Genelkurmay Baþkanlýðý
arasýnda uzlaþma vardýr. Org. Ýlker Baþbuð bireysel kültürel haklara TSK'nýn
sert bir muhalefetinin olmadýðýný açýklamýþtýr. TSK'nýn direniþinin milli ve
üniter devleti hedef alan orta ve uzun vadeli önlemlere sýra geldiðinde baþlamasý muhtemeldir.
Orta ve uzun vadede
Öcalan'ýn taleplerini karþýlamaya ciddî yaklaþan
AKP'nin bu aþamada artýk siyasal ortamýn bu talepleri karþýlamak için
yeterince olgunlaþtýðýný
düþüneceðini de söyleyebiliriz.
Orta ve Uzun Vadeli Önlemler
AKP'nin PKK'nýn taleplerini karþýlamasý
orta ve uzun vadede alýnacak önlemlerle gerçekleþtirilecektir. AKP bu amaçla orta ve uzun
vadeli önlemler konusunda çalýþmalara baþlamýþ
görünmektedir. 21 Temmuz 2009'da Polis Akademisi'nde yapýlan, Ýngiltere ile IRA arasýndaki
görüþmelerin mimarý Lord John Alderdice'in de
bulunduðu bir heyet ile yapýlan toplantý, “devlet-terör örgütü temasý” konusundaki deneyimler konusunda AKP iktidarýnýn bilgi topladýðýný
göstermektedir.
Orta ve uzun vadede Öcalan'ýn taleplerini karþýlamaya ciddî yaklaþan
AKP'nin bu aþamada artýk siyasal ortamýn bu talepleri karþýlamak için
yeterince olgunlaþtýðýný düþüneceðini de söyleyebiliriz. Halk, PKK terörünün durmasý karþýlýðýnda üniter-millî devletten âdem-i merkeziyetçi/etnik
yapýya doðru parça parça deðiþtirilmesine alýþacaktýr.
Önümüzdeki genel seçimlerde Anayasayý deðiþtirecek ölçüde büyük bir
destek aldýðý takdirde yeni kurulacak AKP hükümetinin orta vade ve uzun
vadede alacaðý önlemleri þu þekilde özetleyebiliriz:
a) Anayasa'nýn 1-4 ve 66. maddeleri baþta olmak üzere deðiþtirilmesi ve
Kürt kimliðinin siyasal bir kimlik haline dönüþtürülmesi, böylece millidevlet ilkesinin tasfiye edilmesi,
b) Yeni Anayasa'da milli devlet ilkesi tasfiye edilirken, üniter-devlet
[12]
21. YÜZYIL Ekim 2009
Kürt Açýlýmýnýn Geleceði
ilkesinin görünürde korunmasý ancak, özerk bölge yapýlanmasýnýn adý konulmadan gerçekleþtirilmesi,
c) A. Öcalan'ýn Ýmralý'dan F-tipi bir ceza evine nakledilmesi ve PKK
kadrolarýna genel deðil, kapsamlý af uygulamasý þeklinde özetlenebilir.
AKP'nin gelecek iktidar dönemi içinde uzun vade de gündeme taþýmayý
hedeflediði önlemler ise,
a) Güneydoðu Anadolu için federal çözümün gündeme getirilmesi,
b) Kürtçenin ikinci resmi dil olmasý,
c) A. Öcalan'ýn serbest býrakýlmasý,
d) PKK'nýn lider kadrolarýna siyaset yapma izni verilmesi þeklinde öngörülebilir.
Bu önlemlerin iki etkisi olacaktýr. Birincisi
sýnýrýn hemen öte yanýndaki K. Irak'taki pankürdizm hayallerini güçlendirecek ve Güneydoðu Anadolu'da da bu hayallerin etkileri
belirginleþecektir. Ýkinci etki ise Kürtler siyasallaþmýþ Kürt kimliðiyle Türkiye'ye daha fazla
baðlanmayý deðil, Türkiye'den ne kadar toprak
kopararak ayrýlabilirim duygusuna kapýlacaktýr.
Türkiye'yi etnik fay hatlarý boyunca bölecek politik giriþimler, ülkemizde
sosyolojik olarak var olmayan etnik sorunun
politik olarak kurgulanmasýna yol açabilir.
Sonuç
Cumhuriyet 1923'ten bu yana en büyük dönüþümü yaþamaktadýr. Dönüþümün ana dinamiði milli deðil, dýþ dinamik olduðu için dönüþümün tasarýmcýlarýnýn hiç beklemediði sonuçlarýn ortaya çýkmasý muhtemeldir. Amerikan iþgali altýndaki Irak'ýn bile federal devlet modelini içine sindiremediði
ve bölünme sürecine karþý her geçen gün artan bir tepkinin geliþtiði düþünülür ise milli-üniter devlet karþýtý bir modelin Türkiye'de uygulanmasý çok zor
olacaktýr.
Türkiye'yi etnik fay hatlarý boyunca bölecek politik giriþimler, ülkemizde sosyolojik olarak var olmayan etnik sorunun politik olarak kurgulanmasýna yol açabilir. “Kürt Sorunu”nu çözme adýna yapýlacak giriþimler bir
“Türk Sorunu”nu doðuracaktýr. Siyasal Türk kimliðinin dýþýnda siyasal bir
Kürt kimliðinin inþa edilmesi durumunda, bir Türk için ayrý bir siyasal kimliðe sahip olan Suriyeli, Iraklý, Ýranlý ile Kürt arasýnda nasýl bir fark olacaktýr?
PKK'nýn temsil ettiði sorunun aþýlmasý için alýnmasý gereken önlemler,
21. YÜZYIL Ekim 2009
[13]
Prof. Dr. Ümit Özdað
milli-üniter devlet modeli içinde ve yurttaþlýk temelli bir demokrasi anlayýþý
ile olmak zorundadýr. Aksi bir yaklaþým, Anadolu coðrafyasýnda etnik cehennemin kapýsýný aralayabilir.
Askeri olarak Türkiye tarafýndan korunan, ekonomik olarak Türkiye'den beslenen, ekonomik damarlarýný Türkiye'nin açýk tuttuðu dört milyon
Kürt, bir milyon Türkmen'in yaþadýðý bu bölgede(Musul ve Telafer baþta olmak üzere bazý büyük Türkmen yerleþim yerleri Arap sýnýrlarý içinde kalacaðý için Irak genelinde 2.5 milyon civarýnda olan Türkmen nüfusu K. Irak'ta 1
milyon civarýna kadar inecektir) kiþi baþýna düþen gelir hýzla yükselecek ve
K. Irak bir cazibe merkezi hâline gelecektir. Üstelik cazibe merkezi olan K.
Irak ile Türkiye'de yapýlacak Kürt Açýlýmýndan sonra siyasal bir Kürt kimliði
etrafýnda toplanan Güneydoðu Anadolu Kürtleri ile K. Irak Kürtleri arasýnda sosyal, kültürel, ekonomik bütünleþme artarken, Türkiye bütünlüðünden
kopma süreci güçlenecektir.
Barzani'nin Türkiye'deki Kürtlere yönelik izlediði pankürdist politikalar
kopma sürecini hýzlandýracak ve çatýþma zeminini güçlenecektir. Kürt(çü)
siyasî kadrolar Kürt Açýlýmlarýný stratejik hedef olan baðýmsýz, birleþik Kürdistan hedefine giden yolda ara adýmlar olarak deðerlendirmektedirler.
Stratejik hedef, Kürt Açýlýmlarý ile Türkiye Cumhuriyeti Mersin-Iðdýr hattýna geri itilirken, denizlere açýlan büyük Kürdistan'ýn kurulmasýdýr.
[14]
21. YÜZYIL Ekim 2009

Benzer belgeler