Bildiri Özetleri - intet`14 - Eastern Mediterranean University

Transkript

International Conference on New Trends in Educational Technology - INTET2014
ÖNSÖZ
Değerli Meslektaşlarım,
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Doğu Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi Bilgisayar ve
Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü tarafından 14-15 Nisan 2014 tarihleri arasında KKTC
– Gazimağusa’da Uluslararası katılımlı olarak düzenlenecek Eğitim Teknolojisinde Yeni
Eğilimler Konferansı’na (International Conference on New Trends in Educational
Technology) sizleri davet etmekten onur duyuyoruz.
Konferansımızın ana teması “Eğitim Teknolojisinin Dünü, Bugünü ve Yarını” olarak
belirlenmiştir. Konferansta belirlenen alt temalar kapsamında sunulacak bildirilerin ve
çağrılı konuşmacıların yanı sıra alanda tanınmış kişilerle genç akademisyen ve lisansüstü
öğrencilerin alandaki gelişmeleri tartışacakları oturumlar düzenlenecektir. Bu bağlamda
konferansın, akademisyenler, öğretmenler ve öğrenciler arasındaki bilgi ve tecrübenin
paylaşılmasında ve bilimsel çalışma yapan genç akademisyenlerin araştırma
problemlerinin şekillendirilmesinde önemli katkılar sağlayacağına inanıyoruz.
Birçok sosyal etkinliğin de gerçekleştirileceği konferansımızda, sizleri aramızda görmek
dileğiyle, sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz.
INTET2014 Düzenleme Komitesi Adına,
Prof. Dr. Halil Ibrahim YALIN
Doğu Akdeniz Üniversitesi, Eğitim Fakültesi Dekanı
2
FOREWARD
Dear Colleagues,
On behalf of Department of Computer and Instructional Technology Teacher Education,
Eastern Mediterranean University, we are pleased to invite you to our conference
‘International Conference on New Trends in Educational Technology’ which will be held
14-15 April, 2014.
The main theme of INTET2014 is "Educational Technology; past, present and future".
The purpose of the international scientific conference on ‘New Trends in Educational
Technology’ is to provide a platform for academics and researchers to determine the
current scope of the field of Educational Technology by analyzing the past studies and
adding to the existing literature. Meantime, inviting eminent figures in the field as
Keynote Speakers and providing the opportunity for young researchers, practicing
teachers, and graduate students to present their findings, this conference aims at
addressing the recent problems in the field of Educational Technology.
INTET2014 Conference Organizing Committee
Prof. Dr. Halil Ibrahim YALIN
Eastern Mediterranean University, Dean of Faculty of Education
3
ORGANİZASYON (ORGANİZATION)
Düzenleme Kurulu (Organizing Committee)
Prof.Dr. Halil İbrahim YALIN, Doğu Akdeniz Üniversitesi,Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Prof.Dr. A.Işık GÜRŞİMŞEK, Doğu Akdeniz Üniversitesi,Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Prof.Dr. Ahmet PEHLİVAN, Doğu Akdeniz Üniversitesi,Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Prof.Dr. Buket AKKOYUNLU, Hacettepe Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Assoc.Prof.Dr. Ersun İŞÇİOĞLU, Doğu Akdeniz Üniversitesi,Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Bilim Kurulu (Scientific Board)
Prof.Dr. Buket AKKOYUNLU, Hacettepe Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Yavuz AKPINAR, Boğaziçi Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Arif ALTUN, Hacettepe Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Petek AŞKAR, TED Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Servet BAYRAM, Marmara Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Cem BİROL, Yakın Doğu Üniversitesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Prof.Dr. Halil İbrahim BÜLBÜL, Gazi Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Deniz DERYAKULU, Ankara Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Aytekin İŞMAN, Sakarya Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Hafize KESER, Ankara Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Ahmet MAHİROĞLU, Gazi Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Ferhan ODABAŞI, Anadolu Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. M. Yaşar ÖZDEN, Bahçeşehir Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Yasemin KOÇAK USLUEL, Hacettepe Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
Prof.Dr. Hüseyin UZUNBOYLU, Yakın Doğu Üniversitesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Prof.Dr. Halil İbrahim YALIN, Doğu Akdeniz Üniversitesi,Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Prof.Dr. Rauf YILDIZ, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi,Türkiye Cumhuriyeti
4
İÇİNDEKİLER (TABLE OF CONTENTS)
ÖNSÖZ………………………………………………………………………………………………………………………...
2
FOREWARD………………………………………………………………………………………………………………….
ORGANİZASYON (ORGANIZATION)………………………………………………………………………………
İÇİNDEKİLER (TABLE OF CONTENTS)………………………………………………………………………………
Öğretmen ve Yöneticilerin Akıllı Tahta ve Tablet Bilgisayarların Kullanımı ile İlgili Yaklaşımları…
3
4
5
8
Teknolojiyi İyileştirmek Fırsatları Eşitler mi? Akıllı Tahta ve Tablet Kullanımı Konusunda Lise
Öğrencilerinin Görüşlerinin İncelenmesi…………………………………………………………………………………..
9
Sınıf Öğretmeni Adaylarının Güvenli İnternet Kullanımı Algılarının Belirlenmesi………………………
10
Dijital Dünyanın Ailesi: İnterNetik Aile……………………………………………………………………………………..
11
Sosyal Bilimler Alanında Akademik Araştırmalara Destek Amaçlı Yazılımların Kullanımına
Yönelik İhtiyaç Analizi………………………………………………………………………………………………………………
12
Aşırmacılığı Önlemede Turnitin® Kullanımına İlişkin Öğrenci Bakış Açılarının İncelenmesi………..
13
Do Online Programs Helpful? Examining Health Professionals’ Distance Learning Experiences...
14
Big Data in Education; Future Technology Integration………………………………………………………………
15
Yükseköğretim Öğrencilerinin Değerlendirme Ortam Tercihleri, Başarıları, Bilişötesi
Farkındalıkları…………………………………………………………………………………………………………………………..
16
Web Tabanlı Zeki Öğretim Sisteminin Öğrencilerin Başarıları Ve Motivasyonlarına Etkisi………….
17
Student Awareness Towards Rapid Application Development (RAD) In Education…………………….
18
A Meta-Analysis Review ofLearning Objects Research………………………………………………………………
19
Öğretmen Adaylarının Matematiksel Problem Çözme İnançlarının Farklı Değişkenler Açısından
İncelenmesi………………………………………………………………………………………………………………………………
20
University Teachers’ Views On The Use Of Information And Communication Technologies In
Higher Education……………………………………………………………………………………………………………………..
21
Mobil Öğrenmede Kişiselleştirme İlkesi: Programlama Öğretiminde Kısa Metin Mesajlarının
Kullanımı………………………………………………………………………………………………………………………………….
22
Graduate student’s opinions on learning management systems: The Moodle LMS – A Case Study
of EMU…………………………………………………………………………………………………………………………………….
23
Gamifying Distance Education…………………………………………………………………………………………………..
24
Fostering Algorithmic Thinking Through Gamified Activities in Kindergarten……………………………..
25
Eğitim Fakültesi Öğrencilerinin Medya Okur-Yazarlık ve İnternet Öz-Yeterlik Düzeyleri……………
27
Çevrimiçi Öğrenmede Araştırma Topluluğu Algısının İncelenmesi…………………………………………….
28
Öğretmen Adaylarının Eğitsel İnternet Kullanım Öz-yeterlik İnançları ve Problemli İnternet
Kullanım Durumlarının İncelenmesi………………………………………………………………………………………….
29
Pınar NUHOĞLU KİBAR, Gökhan DAĞHAN, Buket AKKOYUNLU, Gülsün ATANUR BASKAN
Meltem KURTOĞLU, S.Sadi SEFEROĞLU, Buket AKKOYUNLU
Onur DÖNMEZ, H. Ferhan ODABAŞI
Işıl KABAKÇI YURDAKUL, H. Ferhan ODABAŞI, Fatih YAMAN, Onur DÖNMEZ
Mutlu Tahsin ÜSTÜNDAĞ, Ebru KILIÇ ÇAKMAK, Erhan GÜNEŞ
Yasemin Demiraslan ÇEVİK, Yahya İLTÜZER, Sibel BARIN
Sönmez PAMUK, İlknur Aydın AVCI, Polat ŞENDURUR
Fadiya Samson OLUWASEUN, Serdar SAYDAM, Emeka Joshua CHUKWUEMEKA
Fatma BAYRAK, Gökhan AKÇAPINAR, Halil YURDUGÜL
Recep ÇAKIR
Erhan GÜNEŞ, Mutlu Tahsin ÜSTÜNDAĞ
G. Alev ÖZKÖK, M.Emin AKPOLAT, Gökhan KARAASLAN
Mehmet ÖZDEMİR, Alpaslan DURMUŞ
Cemal TATLI, Sabahattin YEŞİLÇINAR, Veysel Emir EKE
Veysel ÇOŞGUN, Nesrin ÖZDENER
Emeka Joshua CHUKWUEMEKA, Petovie EDORİ, Oluwatobi BAKARE
Yavuz SAMUR
Şirin KARADENİZ, M. Yaşar ÖZDEN, Yavuz SAMUR
Süleyman Burak TOZKOPARAN, Tarık BAYRAKCI, Alpaslan DURMUŞ
Sinan KAYA
Alpaslan DURMUŞ, Uğur BAŞARMAK
5
Uzaktan Eğitimde Destek Hizmetleri…………………………………………………………………………………………
30
Lise Öğrencilerinin Sosyal Medya Kullanma Alışkanlıklarının İncelenmesi…………………………………
31
12 – 15 Yaş Grubu Öğrencilerin Eğitimde Teknoloji Kullanımına İlişkin Görüşleri……………………….
32
Öğretmen Adaylarının Okul Deneyimi Dersinde Facebook Kullanımına İlişkin Görüşleri……………
33
Kampüs Öğrencilerinin Uzaktan Eğitime Direnç Gösterme Nedenleri………………………………………..
34
Flipped Öğrenmeye İlişkin Sistematik Bir Alanyazın Taraması: Kavramlar Ve Uygulamalar………..
35
Katılmak ya da katılmamak: Öğrenen gözünden çevrimiçi katılım…………………………………………….
36
Uyarlanabilir Eğitsel Hiper Ortamlatrda Öğrenme Stili Göstergeleri………………………………………….
37
ÖTMT Dersinin Öğretmen Adaylarının Tpack Yeteneklerine Etkisinin İncelenmesi……………………
38
3B Sanal Dünyalarda Sosyal Bulunuşluk: Second Life Örneği…………………………………………………….
39
Öğretmenlerin Özdüzenleyici Öğrenmeyi Destekleyici Davranışlarının Güçlendirilmesi: Çevrimiçi
Ortamda Uygulanan Bir Eğitim Programı…………………………………………………………………………………
40
Erinç KARATAŞ, Serçin KARATAŞ
M. Tahir ÖZDEN, Çelebi ULUYOL
Ebru TOPTAŞ, Ömer ARSLAN, İrem COŞKUN, Merve YILDIZ, Buket AKKOYUNLU
Nihal MENZİ ÇETİN, Esra TELLİ, Buket AKKOYUNLU
Özgen KORKMAZ
Mehmet KOKOÇ, Arif ALTUN
Selay Arkün KOCADERE, Arif ALTUN
Ayça ÇEBİ, Tolga GÜYER
Ertuğrul USTA
Canan ÇOLAK, Esra KELEŞ
Tülin HAŞLAMAN, Petek AŞKAR
Sosyal Ağlarda Duygu Paylaşımı: Genç-Yetişkinlerin Duygusal Simge Kullanım Amaç ve
Davranışları Üzerine Bir İnceleme……….…………………………………………………………………………………..
41
Çevrimiçi Öğrenme Ortamlarında Veri Madenciliği Uygulama Süreçlerine Genel Bir Bakış……….
42
Yükseköğretimde Akran Öğrenme İçin Bir Yöntem Olarak E-Mentörlük…………………………………..
43
Öğretmenlerin BT Kullanımına Yönelik Davranışsal Niyetlerinin Modellenmesi: Genişletilmiş Bir
Teknoloji Kabul Modeli……………………………………………………………………………………………………………
44
State of Art in Cyberbullying in High Schools……………………………………………………………………………
45
The Investigation of the Cyber Sensitivity Levels of Primary School Students from the Aspect of
Variables…………………………………………………………………………………………………………………………………
46
Teknolojik Pedagojik İçerik Bilgisi Açısından Teknoloji Entegrasyonu Araştırmalarının Eğilimi:
Türkiye Örneği…………………………………………………………………………………………………………………………
47
Mason’un Bilişim Etiği Boyutlarında Ne Değişti? : Türkiye Değerlendirmesi…………………………….
48
İşbirlikli Öğrenme Ortamındaki Yaratıcı Etkinliklerin Öğrencilerin Yaratıcı Ve Eleştirel
Düşünmeleri Ve Akademik Başarıları Üzerine Etkisi…………………………………………………………………
49
Teknoloji İle Zenginleştirilmiş Öğrenme Ortamında İşbirlikli Öğrenme Yönteminin Aday
Öğretmenlerin Yardım Arama Davranışları Üzerinde Etkisi……………………………………………………..
50
Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin Öğrenme- Öğretme Sürecindeki Entegrasyonuna Yönelik
Üniversite- Okul İşbirliği Çalışması…………………………………………………………………………………………..
51
Teacher Candidates’ Perceptions On The Usage Of Interactive Instructional Materials In
Education………………………………………………………………………………………………………………………………..
52
Çevrimiçi Öğrenme Ortamlarında Farklı Konumlandırılan Benzeşimlerin Öğrenci Başarısına
Etkisi……………….………………………………………………………………………………………………………………………
53
Vildan ÇEVİK, Salih BARDAKCI
Gökhan AKÇAPINAR, Arif ALTUN
Gonca Kızılkaya CUMAOĞLU
Ömer Faruk URSAVAŞ, Sami ŞAHİN
Nazan DOĞRUER, Bahire Efe ÖZAD, İpek MENEVİŞ, Ramadan EYYAM
Şemseddin GUNDUZ
Beril CEYLAN, Işıl KABAKÇI YURDAKUL
H. Ferhan ODABAŞI, Abdullah KUZU, Şenay OZAN, Özge MISIRLI
Serçin KARATAŞ, Seher ÖZCAN
M. Betül YILMAZ
Feza ORHAN
Ömer Sami KAYA, Emeka Joshua CHUKWUEMEKA
Halil İbrahim YALIN, Yakup YILMAZ
Üniversite Eğitiminde Çoklu Ortam Araçlarının Kullanımının Kalıcı Bilgiye Katkıları: PDR
6
Üniversite Öğrencilerinin Bakış Açısı……………………………………………………………………………………….
54
Türkiye’de Bloglar Üzerine Yapılmış Yüksek Lisans ve Doktora Tezleri……………………………………..
55
İşitme Engelli Bireylerin Meslek Ediniminde Bilgisayarların Artan Önemi: Anadolu Üniversitesi
Engelliler Entegre Yüksekokulu Örneği……………………………………………………………………………………
56
Harmanlanmış Öğrenmenin Öğrencilerin Erişilerine, Algıladıkları Bilişsel Esneklik Düzeylerine Ve
Öz Düzenleyici Öğrenme Becerilerine Etkisi……………………………………………………………………………
57
Bilgisayar Ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Öğrencilerinin Geleceğe Yönelik Mesleki
Kaygıları…………………………………………………………………………………………………………………………………...
58
Computers & Education Dergisindeki Yayınların Eğilimleri: Bir İçerik Analizi Çalışması………………
59
Sosyal Bilgiler Öğretmen Adaylarının Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi (AİİT)
Konularının Araştırılmasında İnternetten Yaralanma Durumları …………………………………………………
60
Rahme UYGARER, Gülen UYGARER
Fevzi İnan DÖNMEZ, Hatice Ferhan ODABAŞI
Mehmet Cem GİRGİN
Alev ATEŞ ÇOBANOĞLU
İlker ÇOBANOĞLU
Süleyman Burak TOZKOPARAN, Özgen KORKMAZ
Cengiz DÖNMEZ, Kubilay YAZICI
7
Öğretmen ve Yöneticilerin Akıllı Tahta ve Tablet Bilgisayarların Kullanımı ile İlgili
Yaklaşımları
Pınar NUHOĞLU KİBAR 1, Gökhan DAĞHAN2, Buket AKKOYUNLU3, Gülsün ATANUR BASKAN4
Özet
Bu çalışmanın amacı FATİH projesiyle birlikte okullarda dağıtılan akıllı tahta ve tablet
bilgisayarlarla ilgili olarak, yöneticilerin ve farklı alanlarda görev yapan öğretmenlerin
görüşlerinin ve bu teknolojilerin kullanımlarına yönelik yaklaşımlarının belirlenmesidir.
Araştırma 2013-2014 Eğitim – Öğretim yılında FATİH projesinin uygulanmaya başladığı
okullarda görev yapan 32 yönetici ve 36 öğretmen ile gönüllülük esasıyla yürütülmüştür.
Öğretmen ve yönetici formu olmak üzere farklı açık uçlu sorulardan oluşan anket katılımcılara
yöneltilmiş ve elektronik ortamda yanıtlamaları istenmiştir. Araştırma verileri içerik analizi ile
incelenmiştir. Yöneticiler derslerin bu teknolojilerle desteklenerek işlenmesi ile etkili
öğrenmelerin sağlanacağını; daha kısa zamanda daha verimli dersler işleneceğini; motivasyon
ilgi ve katılımı olumlu yönde etkileyeceğini belirtmektedirler. Yöneticiler teknoloji becerisini
kullanımın önündeki en büyük engel olarak görmekte, hizmet içi eğitimleri çözüm olarak
önermektedirler. Öğretmenler ise, söz konusu teknolojilerin kullanımının, öğrencilerin derse
yönelik ilgilerini arttıracağını ve farklı türden becerilerin gelişimine katkı getireceğini ileri
sürmektedirler. Ayrıca daha farklı duyulara hitap eden içeriklerle daha zengin öğrenmelerin
gerçekleşeceği vurgusu da dikkati çekmektedir. Akıllı tahta ve tablet bilgisayar kullanımının
öğretmenlerinin iş yükünü arttırdığı konusunda fikir birliği sağlanamamış olsa da, bu konudaki
en büyük problemin yeterli elektronik içerik olmayışından kaynaklı olduğu ileri sürülebilir.
Öğretmenler söz konusu teknolojilerin kullanımına yönelik olarak eğitim aldıklarını belirtmiş
olsalar da, ders içeriklerinin hazırlanması ve hazır içeriklerin erişimi konusunda desteğe
ihtiyaçlarının olduğu söylenebilir.
Anahtar kelimeler: FATİH projesi, akıllı tahta, tablet bilgisayar, öğretmen, yönetici
1
Arş. Gör., Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye
[email protected]
2
[email protected]
3
Prof. Dr., Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye
[email protected]
4
[email protected]
8
Teknolojiyi İyileştirmek Fırsatları Eşitler mi? Akıllı Tahta ve Tablet Kullanımı
Konusunda Lise Öğrencilerinin Görüşlerinin İncelenmesi
Meltem KURTOĞLU 1, S.Sadi SEFEROĞLU2, Buket AKKOYUNLU3
Özet
2010 yılının Kasım ayında, Milli Eğitim Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı arasında imzalanan bir
protokolle bilgi ve iletişim teknolojilerinin öğrenme-öğretme süreçlerinde kullanımının
yaygınlaştırılması amacıyla Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH)
projesinin başlatıldığı duyurulmuştur. Bu proje ile Türkiye genelinde eğitimde fırsat eşitliğini
sağlamak ve teknolojik altyapıyı iyileştirmenin amaçlandığı proje uygulayıcıları tarafından
beyan edilmiştir. Proje kapsamında belirlenen pilot okullarda bazı sınıflarda akıllı tahta
kullanılmaya başlanmış ve birçok öğrenciye de tablet bilgisayarlar dağıtılmıştır. Proje ile ilgili
çalışmalar ilk başlatıldığında yaklaşık 2 yılda biteceği ifade edilse de, bugün gelinen noktada
projenin hala dinamik bir şekilde değişerek devam ettiği görülmektedir.
Bu çalışmanın amacı ise, FATİH proje ile birlikte pilot okul olarak belirlenen bir okulda eğitim
görmekte olan ve kendilerine tablet bilgisayar dağıtılan öğrencilerin akıllı tahta ve tablet
kullanımı konusunda ne düşündüklerini araştırmaktır. Çalışma Ankara’da pilot okul olarak
belirlenen bir ortaöğretim kurumunda 2012-2013 birinci döneminde gerçekleşmiştir.
Çalışmanın yürütüldüğü bu okulda, okul idaresi tarafından belirlenen 4 tane 9.sınıfta akıllı tahta
kullanılmaya başlanmıştır. Ayrıca bu sınıfların öğrencilerine tablet bilgisayarlar dağıtılmıştır.
Araştırmanın çalışma grubunu bu sınıflardan rastgele seçilen 8 öğrenci oluşturmaktadır.
Çalışma nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması modeli kullanılarak desenlenmiştir.
Veriler 2 aşamada toplanmıştır. İlk aşamada odak grup görüşmesi yönteminden, ikinci aşamada
ise yarı yapılandırılmış görüşme yönteminden faydalanılmıştır. Öncelikle tablet bilgisayar
dağıtılan bir sınıftan rastgele seçilen 8 öğrenci, 4’er kişilik 2 gruba ayılarak öğrencilerle
araştırmacılar tarafından hazırlanan veri toplama aracı ile odak grup görüşmesi yapılarak veri
toplanmıştır. Daha sonra ise seçilen 5 öğrenci ile yarı yapılandırılmış görüşmeler yapılmıştır.
Odak grup görüşmesi ve görüşmelerden elde edilen sonuçlar incelendiğinde, genel olarak
bütün öğrencilerin tablet dağıtımından memnun kaldıkları görülmüştür. Fakat her bir
öğrencinin memnun kalma sebebinin, öğrencilerin tableti kullanım amaçlarına göre farklılaştığı
dikkati çekmiştir. Örneğin bir öğrenci tabletler ile ders çalışmanın daha keyifli bir hale geldiğini
belirtirken, başka bir öğrenci sadece eğlence ve müzik dinleme amacıyla tableti kullandığını
belirtmiştir. Elde edilen sonuçlar göz önünde bulundurulduğunda, hedeflenen durumdan farklı
bir noktaya gelindiği söylenebilir. Projenin amacına ulaşabilmesi için öğrencilerin öğrenme
süreçlerinde tablet bilgisayarlardan nasıl faydalanacakları konusunda daha açık
bilgilendirilmeleri ve bu süreçte yönlendirilmeleri gerektiği söylenebilir. Ayrıca, öğretmenlerin
teknolojinin eğitimde kullanılması sürecinde öğrencilere destek olmasının sağlanması
önerilebilir.
Anahtar Sözcükler: Akıllı tahta, tablet bilgisayar, eğitimde teknoloji kullanımı, bilgi ve iletişim
teknolojileri, lise öğrencileri
1
[email protected]
2
Doç. Dr., Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye
[email protected]
3
[email protected]
9
Sınıf Öğretmeni Adaylarının Güvenli İnternet Kullanımı Algılarının Belirlenmesi
Onur Dönmez 1, H. Ferhan Odabaşı 2
Özet
Güncel çalışmalar dünya genelinde internete erişim oranının arttığını ve çocukların internetle
tanışma yaşının giderek düştüğünü göstermektedir. Bu durum iletişim, ekonomi, sağlık gibi gerekli
okuryazarlıkları henüz kazanmamış çocukları çeşitli risklerle karşı karşıya bırakmaktadır. Bu riskler ve
çözümleri Güvenli İnternet Kullanımı (GİK) başlığı altında incelenmektedir. Pek çok çalışmada
çocukların internet riskleriyle karşı karşıya kaldıkları ve bunlardan olumsuz etkilendikleri
gösterilmiştir. İnternet riskleri görece yeni problemlerdir ve filtreleme yazılımları gibi teknolojik
yaklaşımlar, ailelerin engelleyici yaklaşımları ya da kanun koyucuların caydırıcı yasalar çıkarmaları tek
başlarına bu sorunlara çözüm getirememiştir. GİK sorununun çözümü için dijital yerli, akranlar, aile,
öğretmenler, teknoloji geliştiriciler ve kanun koyucuların işbirliği içinde çalıştığı bir yaklaşım
önerilmektedir. Bununla birlikte, Türkiye’de gerçekleştirilen araştırmalarda ailelerin internet
okuryazarlıklarının çocukların gerisinde olduğu gösterilmiştir. Gerekli internet okuryazarlığına sahip
olmayan ailelerin çocuklara güvenli internet kullanımı konusunda yardımcı olmakta zorlanmaktadır.
Bu çerçevede Türkiye ve benzer internet kullanım profili gösteren ülkelerde güvenli internet
kullanımı konusunda öğretmenlerin önemi daha da artmaktadır. Bu durum öğretmen eğitimi ile ilgili
pek çok araştırma, çerçeve program ve strateji belgesinde vurgulanmış ve öğretmenlerin güvenli
internet kullanımı okuryazarlıklarının geliştirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Örneğin, Uluslararası
Öğretmen Eğitimi Topluluğu (International Society for Teacher in Education) tarafından öğretmenler
için yayınlanan Ulusal Eğitim Teknolojileri Standartları Çerçevesinde (NETS-T) öğretmenlerin,
öğrencileri dijital vatandaşlık, dijital sorumluluklar, dijital kaynakların güvenli, yasal ve etik
kullanımını, internet etiği ve internet tabanlı sosyal etkileşimlerde sorumlu davranmaları gibi
konularda eğitmeleri ve onlara model olmaları gerektiği vurgulanmaktadır. Bu bağlamda bu
çalışmada Sınıf Öğretmeni adaylarının Güvenli İnternet Kullanımı algılarının belirlenmesi için bir ölçek
geliştirilmiş ve bu ölçek Türkiye genelinde temsil gücü gösteren bir örnekleme uygulanmıştır.
Örnekleme metodu olarak rastgele sistematik küme örneklemesi kullanılmıştır. Buna göre Türkiye’de
Sınıf Öğretmenliği Bölümü olan 60 üniversite URAP sıralamasına göre dizilmiş ve üçerli gruplar
oluşturulmuştur. Her gruptan rastgele bir üniversite seçilerek çalışmaya dahil edilmiştir. Ölçek
geliştirme çalışmaları, ölçeğin yapısı ve giriş düzeyi bulgular konferansta sunulacaktır.
Anahtar Kelimeler: Sınıf Öğretmeni, Güvenli İnternet Kullanımı, İnternet Riskleri
1
Arş.Gör., Anadolu Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Eskişehir, Türkiye,
[email protected]
2
Prof.Dr., Anadolu Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Eskişehir, Türkiye,
[email protected]
10
Dijital Dünyanın Ailesi: İnterNetik Aile
Işıl KABAKÇI YURDAKUL 1, H. Ferhan ODABAŞI 2, Fatih YAMAN 3, Onur DÖNMEZ 4
Özet
Çocuklar dijital dünyanın en aktif kullanıcıları olmalarına karşın, dijital dünyanın sınırlıkları ve riskleri
konusunda tehlikelere en açık grup özelliğindedirler. Filtre programları kullanmak ya da çocukların
internet erişimlerini engellemek gibi önleyici, yasaklayıcı ve denetim altına almaya yönelik
uygulamaların, çocukları dijital dünyanın risklerinden korumadığı bilinen bir gerçektir. Bu anlamda
dijital dünyanın risklerinden çocukları korumak ve bu riskleri fırsata dönüştürmenin birincil paydaşı
ailedir. Dijital dünyada ebeveyn olmak ise sadece bir teknoloji olarak bilgisayar ve dizüstü bilgisayar
ve akıllı telefon gibi çeşitli mobil araçlar ile internet bağlantısı sağlamak ile sınırlı değildir. Durağan
teknolojilerden mobil teknolojilere doğru hızlı geçiş ile çeşitlenen ve büyük değişim gösteren
teknolojiler ve dijital dünya, ebeveynlik kavramına yeni boyutlar katmakta ve ebeveynlik rolleri
değişmektedir. Diğer bir ifade ile dijitalleşen dünyada ebeveyn olma kavramı ortaya çıkmaktadır. Bu
kavram, internet teknolojileri ile birlikte dijitalleşen dünyada ortaya çıkan bir kavram olup,
alanyazında internet ebeveynliği ve çevrimiçi ebeveynlik gibi kavramlarla da ifade edilmektedir.
Ancak alanyazında dijital ebeveynliğe ilişkin çeşitli türler sınıflandırılmış olmasına karşın, dijital
dünyada ebeveyn olmaya ilişkin bir yapı ya da uygulamaya dönük öneriler oldukça sınırlıdır.
Bu çalışmanın amacı, alanyazındaki dijital ebeveynlik türlerini irdelemek ve yeni bir dijital ebeveynlik
aile türü olarak önerilen “İnterNetik Aile” kavramını tanımlayarak açıklamaktır. İnterNetik Aile
kavramı ile dijitalleşen dünyada ebeveyn olmaya güvenli bir bakış sağlamak amaçlanmaktadır. Buna
bağlı olarak bu çalışmada öncelikle yapısal olarak İnterNetik Aile tanımlanmıştır. Ayrıca, bu yapı
içerisinde ebeveynlerin sahip olmaları gereken bu roller dijital okuryazarlık, farkında olma, kontrol,
etik ve yenilikçilik olarak belirlenmiş ve bu rollerin özellikleri açıklanmıştır. Son olarak konuya ilişkin
uygulamaya dönük ve gelecekte yapılacak araştırmalara yönelik çeşitli öneriler sunulmuştur.
Anahtar kelimeler: Dijital dünya, dijital ebeveynlik, dijital aile
1
Doç. Dr., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü
Eskişehir / Türkiye, e-posta: [email protected]
2
Prof.Dr., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü
3
Arş.Gör., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü
4
Arş.Gör., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü
11
Sosyal Bilimler Alanında Akademik Araştırmalara Destek Amaçlı Yazılımların
Kullanımına Yönelik İhtiyaç Analizi
Mutlu Tahsin ÜSTÜNDAĞ 1, Ebru KILIÇ ÇAKMAK 2, Erhan GÜNEŞ 3
Özet
Sosyal bilimler alanında çalışan akademisyenlerin yayın yapma sürecinde çeşitli zorluklar
yaşadığı görülmektedir. Bu zorluklar araştırma probleminin belirlenmesinden raporlaştırılması
ve yayınlanmasına kadar geçen sürecin katalog taraması, yazım, veri analizi, kaynakça yönetimi
vb. aşamalarında yaşanabilmektedir. Bu anlamda araştırma süreçlerini kolaylaştırmayı
hedefleyen çeşitli yazılımlar bulunmakla birlikte bu yazılımların farkındalığı ve kullanım
durumlarının ortaya konulması önemlidir. Bu kapsamda araştırmada, sosyal bilimler alanında
çalışan akademisyenlerin akademik araştırmalarda ihtiyaç duyulan destek amaçlı yazılımların
kullanım durumları belirlenecektir. Mevcut durumu belirlemek üzere ihtiyaç analizi
yapılacaktır. İhtiyaçları belirlemek için ilk aşamada yarı yapılandırılmış görüşme formu
hazırlanacaktır. Bu form sosyal bilimler alanında çalışan akademisyenlere uygulanacaktır. Elde
edilen veriler yapılacak analizler sonucunda değerlendirilerek mevcut durum ortaya
konulacaktır. Bu bağlamda ortaya çıkan ihtiyaçların giderilmesine yönelik öneriler
geliştirilecektir.
Anahtar kelimeler: akademik araştırma, teknoloji kullanımı, ihtiyaç analizi
1
Dr., Gazi University, Gazi Faculty of Education, Computer Education and Instructional Technology,
Ankara, Türkiye, [email protected]
2
Assoc.Prof.Dr., Gazi University, Gazi Faculty of Education, Computer Education and Instructional
Technology, Ankara, Türkiye, [email protected]
3
Assist.Prof.Dr., Ahi Evran University, Faculty of Education, Computer Education and Instructional
Technology, Kırşehir, Türkiye, [email protected]
12
Aşırmacılığı Önlemede Turnitin® Kullanımına İlişkin Öğrenci Bakış Açılarının
İncelenmesi
Yasemin Demiraslan Çevik 1, Yahya İltüzer 2, Sibel Barın 3
Özet
İnternet erişimi ve kullanımının yaygınlaşması şüphesiz ki öğrencilerin farklı kaynaklara
ulaşımını ve böylece farklı bakış açıları kazanmalarını desteklemektedir. Kaynaklara ulaşımdaki
bu kolaylık diğer taraftan öğrencilerin ödev veya diğer çalışmalarında elektronik kaynakları
kullanımlarında sorunları da beraberinde getirmiştir. Örneğin öğrencilerin Internet’ten elde
ettikleri bilgileri “kopyala-yapıştır” yöntemiyle ödevlerinde kullanmaları ve üstelik bunu
yaparken kaynak göstermemeleri, diğer bir deyişle aşırmacılık yapmaları önemli bir sorun
olarak karşımıza çıkmaktadır. Son yıllarda yapılan çalışmalar bu sorunun ciddiyetini ortaya
koymakta ve çözüme yönelik stratejiler tartışılmaktadır (Batane, 2010; Renard, 2000; Selwyn,
2008; Szabo ve Underwood, 2004; Warn, 2006). Bu stratejilerden birisi, teknolojik bir çözüm
olarak ortaya çıkan ve aşırmacılığı denetleyen gelişmiş programların kullanımıdır (Guader,
2004). Bunlar arasında Turnitin yaygın olarak kullanılan bir programdır.
Yapılan çalışmalar Turnitin gibi programların aşırmacılığı tamamen önlemese de önemli ölçüde
azalttığını ortaya koymuştur (Batane, 2010; Ledwith ve Risquez, 2008; Stapleton, 2012).
Bununla birlikte, araştırmalar üniversite öğrencilerinin Turnitin kullanımına dönük olumlu
görüşleri olduğunu göstermiştir. Öğrenciler, Turnitin’in kullanımı kolay bir program olduğunu,
program tarafından sunulan orjinallik raporunun etkili bir dönüt mekanizması işlevi gördüğünü
ve çalışmalarının niteliğini artırdığını ifade etmişlerdir (Cohen, 2010; Dahl, 2007; Ledwith ve
Risquez, 2008; Rolfe, 2011). Öte yandan, bazı araştırmacılar sadece Turnitin gibi sistemlere
bağlı kalarak aşırmacılık tespiti yapmanın yeterli olmadığını ve aşırmacılık kavramını daha
kapsamlı olarak incelemek gerektiğini belirtmişlerdir (Carbone, 2001; Pecorari, 2003; Walker,
2010). Özellikle, öğrencilerin aşırmacılığın ne olduğu ile ilgili görüşlerinin ve aşırmacılığı
tetikleyen faktörlerin incelenmesi önerilmektedir.
Bu çalışmada, bir grup üniversite öğrencisinin aşırmacılığı önlemek ve biçimleyici
değerlendirme amacıyla ödevlerine dönüt vermek için kullanılan Turnitin sistemi hakkındaki
görüşleri incelenecektir. Araştırmanın katılımcılarını, Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar ve
Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü’nde 2014 Bahar döneminde Öğretmenlik Uygulaması
dersine kayıtlı öğrencilerden (n=30) rastgele seçilecek 10 öğrenci oluşturacaktır. Öğrenciler
dönem boyunca farklı ders içi veya ders dışı etkinliklerinde Turnitin sistemini kullanacaklardır.
Veriler, öğrencilerle yapılacak açık uçlu görüşmeler yoluyla elde edilecektir. Öğrencilere,
aşırmacılığın ne olduğu, neden aşırmacılık yapıldığı/yaptıkları ve aşırmacılığı önlemede ve
çalışmalarının kalitesini artırmada Turnitin’in ne derece etkili olduğu ile ilgili görüşleri
sorulacaktır. Tam metinde verilerin analizi ve sonuçlara yer verilecektir.
Anahtar Sözcükler: Aşırmacılık nedenleri, aşırmacılığı önleme, Turnitin® kullanımı, öğretmen
eğitimi
1
Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye
[email protected]
2
iltü[email protected]
3
[email protected]
13
Do Online Programs Helpful? Examining Health Professionals’ Distance Learning
Experiences
Sönmez PAMUK 1, İlknur Aydın AVCI 2, Polat ŞENDURUR 3
Abstract
The main purpose of the current study was to investigate the effectiveness of the online program
from the perspectives of adult students that were actively working in health services and
participating their first distance education program. Specifically, this study sought to investigate
whether adult students assess online program’s contribution to their knowledge as well as to their
professional practices at their work. For this purpose, we specifically sought responses to the
following research questions;
1. What were the experiences of participants about effectiveness of the online program they
attended?
2. What were the main reasons they preferred to be part of the program?
3. Participants’ satisfactions with regard to program outcomes?
4. Comparisons of the online learning experience with traditional face-to-face instruction?
Descriptive research methodology was selected to guide the research process in this study. This
methodology is basically described as the research method that “involves collecting data in order to
test hypotheses or to answer questions about the opinions of people about some topic or issue”
(Gay & Airasian, 2000). Gall, Gall and Borg (1999) defines this research method as that “aims to
provide a clear, accurate description of individuals, events, or processes”. Convenience sampling
methods were used to define the participant of the study. Among 2500 distance “midwifery
education” students, 635 of them participated in the study voluntarily. Based on the research
purpose and questions, the research instrument was created by two of the authors. One of the
authors was served as the content expert in nursing and the other one was as the instructional
designer and expert in educational technology. Final form of questionnaire was developed and
finalized throughout several reviews. Result of the study will be presented in detail.
Keywords: Distance Education, Adult Student Learning, Student Satisfaction
1
Yrd. Doç. Dr., Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Samsun,
Ankara, [email protected], 0536 936 5838
2
Doç. Dr., Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Sağlık Yüksek Okulu, Samsun, Ankara, [email protected]
3
Yrd. Doç. Dr., Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Samsun,
Ankara, [email protected]
14
Big Data in Education; Future Technology Integration
Fadiya Samson Oluwaseun 1, Serdar Saydam 2, Emeka Joshua Chukwuemeka 3
Abstract
In recent years, the education sector has vied to cope with volume, variety, and velocity of data that
is created within their own enterprise and across the education system. Now, the majority is
expressing thought about Big Data, and how it will transform education. A new emergence of Big
Data technologies is proving highly improved in operation than the existing data warehousing,
although Big Data is heavily unstructured, voluminous and stream rapidly. The challenges of
education in the current time anticipate for a complete explore that can make available the function
and efficiency of big data in education system technology.
However, the good thing is that Big Data can individualize instruction, particularly within the elearning industry. The use of big data analytics can construct a novel system for improving teaching
and discovering the prospect for valuable research, evaluation, and accountability through
technology integration like data analytics, web dashboards and data mining in education. For
example, learning analytics and data mining can help to know what grade is a student probably to
attain without intervention and or which student activities are linked with more beneficial grades.
Big Data are now employed to help design instructional schemes, and assess the impact of these
schemes in the educational system, produce personalized learning environments and provide a
grounded approach to the testing of an idea.
In this paper, we will depict a design and implementation of the basic structure that will contribute
unitedly the tools. A preparation of super-high-speed email technology for real-time, which will
render learners and organizations to have speedy access to streaming data capture and monitoring
and the data to offer access to investigators in the area of advanced education institutional research.
A feature of the system will include integration and collections of data from distinct, separate
sources, data blocks that are adjustable, capable of being protruded, and maintainable.
Keywords: Big data, data analytics, data collection, data integration, real-time.
1
PhD Candidate, MIS Department, Girne American University, TRNC via Mersin 10 Turkey, Girne
2
Assoc. Prof. Dr., Girne American University, TRNC via Mersin 10 Turkey, Girne, [email protected]
3
Msc. Candidate., ICTE Department, Eastern Mediterranean University, TRNC via Mersin 10 Turkey, Famagusta
15
Yükseköğretim Öğrencilerinin Değerlendirme Ortam Tercihleri, Başarıları, Bilişötesi
Farkındalıkları
Fatma Bayrak 1, Gökhan Akçapınar 2, Halil Yurdugül 3
Özet
Günümüzde üniversitelerde öğrenci merkezli öğrenme ortamları ve değerlendirme etkinlikleri
sağlanmaya çalışılmaktadır. Bu bağlamda özellikle öğrencinin kendi öğrenme düzeyini
belgelendirmek için kullanılan ölçme araç ve yöntemleri ile bu araç ve yöntemlerin
uygulanacağı ortam tercihleri önem kazanmaktadır. Aynı zamanda öğrenci merkezli
değerlendirmeler için bu tercihlerle ilişkili olan faktörlerin belirlenmesi değerlendirme
etkinliklerinin düzenlenmesi için yol gösterici olabilir. Bu çalışmanın amacı eğitimde ölçme ve
değerlendirme dersini almış öğrencilerinkağıt kalem ve web ortamında yapılan
değerbiçmeyedönük değerlendirmelerde kullanılan ölçme araç/yöntemlerine dönük
tercihlerinin değişip değişmediğini incelemektir. Bir diğer amaç, öğrencilerin çevrimiçi
yürüttükleri bilgisayar ağları dersinin final sınavının hangi ortamda yapılmasını tercih ettiklerini
belirleyerek, bu tercihleri ile birlikte bilişötesi farkındalık puanlarının başarı üzerine etkisi olup
olmadığını belirlemektir. Çalışma grubunu eğitimde ölçme ve değerlendirme dersini almış BÖTE
3. sınıf öğrencileri oluşturmaktadır. Bulgular araştırma makalesinde tartışılacaktır.
Anahtar Kelimeler: Bilişötesi Farkındalık, Değerlendirme Tercihleri, Değer Biçmeye Dönük
Değerlendirme
1
2
3
Arş. Gör., Hacettepe Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Ankara, Türkiye, [email protected]
Arş. Gör., Hacettepe Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Ankara, Türkiye, [email protected]
Doç. Dr., Hacettepe Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Ankara, Türkiye, [email protected]
16
Web Tabanlı Zeki Öğretim Sisteminin Öğrencilerin Başarıları Ve
Motivasyonlarına Etkisi
Recep ÇAKIR 1
Özet
Dünyada teknolojinin gelişmesi her alanda olduğu gibi eğitim alanında da etki yaratmıştır.
Teknolojinin gelişmesi ile Bilgisayar Destekli Öğretim (BDÖ) ve İnternet Destekli Öğretim gibi
sistemlerin gelişmesine ve eğitim süreçlerinde kullanılmasına yol açmıştır. Bu sistemler ile
amaçlanan, öğretimde öğrencinin etkinliğini arttırarak daha kaliteli, kalıcı ve verimli öğretim
ortamları oluşturmaktır. Teknolojideki gelişmelere paralel olarak bilgisayar ortamında
canlandırma, benzeşim gibi görsel ve işitsel materyaller geliştirilmeye ve eğitimde
kullanılmaya başlanılmıştır. Teknoloji kullanılarak bilgisayar ortamında daha çok duyu
organına hitap eden, öğrencinin eksikliklerini görmelerini sağlayan, anlık dönütler verebilen,
farklı öğrenme seviyelerine uygun, öğretmenin iş yükünü hafifleten ve öğretmene rehber
olma yönünde uygulamalar içeren Zeki Öğretim sistemleri (ZÖS) kullanılmaya başlanmıştır.
Böylece, ZÖS ile birlikte eğitimin kalitesinin arttırılması amaçlanmaktadır.
Bu çalışmanın amacı ile fakülte ve yüksekokulların birçok bölümlerinde okutulmakta olan
bilgisayara giriş (Bilgisayar I ve Bilgisayar-II) derslerinin öğretilmesi için web tabanlı zeki
öğretim sistemi yazılımı tasarlanması amaçlanmaktadır. Bu amaçla Office Master isminde
internet üzerinden yayınlanabilen bir zeki öğretim sistemi tasarlanmıştır. Bu yazılım ile
öğrencilere bu derste gösterilmekte olan MicrosoftOffice Word, Microsoft Office Excel,
Microsoft Office Powerpoint, Microsoft Office Publisher programları görsel işitsel ve yazılı
olarak sunulmaktadır. Sistemde belli bir konu sırası belirlenmiştir. Sistemde başarı olunması
halinde sırasıyla Microsoft OfficeWord, Microsoft OfficeExcel, Microsoft Office Powerpoint,
Microsoft OfficePublisher programları aktif hale gelmektedir. Öğrenci derse başladığında ilgili
konu hakkında ön bilgisi ölçülmekte ve gerekli üniteden konu takibine başlayabilmektedir. Her
ünite sonunda sınav yapılmakta ve öğrenci başarılı olamadığı üniteyi tekrar etmek zorundadır.
Ayrıca sistem üzerinden işlenen konu ile ilgili ödev gönderimi ve kontrolü sağlanabilmektedir.
Hazırlanan Zeki öğretim sistemi, Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi bilgisayar II dersini alan
55 öğrenci üzerine uygulanmıştır. Uygulama sonucunda öğrencilerin başarılarının ciddi şekilde
arttığı gözlemlenmiş, ayrıca öğrencilere uygulanan memnuniyet anketi sonuçları
incelendiğinde öğrencilerin sistemden oldukça memnun oldukları sonucuna varılmıştır.
Benzer sistemlerin diğer derslerde de uygulanması önerilmektedir, bu sayede üniversitelerde
okutulan derslerin daha kalıcı olacağı düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Web tabanlı zeki öğretim sistemi, akademik başarı, motivasyon
1
Yrd. Doç. Dr., Amasya Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü,
Amasya-Türkiye, [email protected]
17
Student Awareness Towards Rapid Application Development (RAD) In Education
Erhan GÜNEŞ 1, Mutlu Tahsin ÜSTÜNDAĞ 2
Abstract
Rapid application development (RAD) is a software development methodology that uses
minimal planning in favor of rapid prototyping. The "planning" of software developed using
RAD is interleaved with writing the software itself. The lack of extensive pre-planning generally
allows software to be written much faster, and makes it easier to change requirements. For
this reason it is important for Computer Education and Instructional Technology (CEIT)
students to be aware of RAD tools in order to design, develop and implement educational
software.However there is little research on RAD for educational purposes. In addition,
awareness and knowledge levels of CEIT students related to RAD, in Turkey, is not clear yet.
In this context this research mainly aims to
•
•
•
review the literature on RAD in educational software development,
find out the awareness level of CEIT students towardsRAD,
list some recommendations about how to enhance the awareness and knowledge
related to RAD in educational software development.
Keywords: Rapid Application Development, Educational Software
1
Assist.Prof.Dr., AhiEvranUniversity,Faculty of Education,Computer Education and Instructional
Technology, [email protected]
2
Dr., GaziUniversity, Gazi Faculty of Education,Computer Education and Instructional Technology,
[email protected]
18
A Meta-Analysis Review ofLearning Objects Research
G. Alev ÖZKÖK 1, M.Emin AKPOLAT, Gökhan KARAASLAN
Abstract
This study applied meta-analysis methods to examine defines of learning objects in the 87
international research articles published between 1998-2007 in the Social Science Citation
Index (SSCI). A total of 5 clusters of well-defined learning objects were identified. In addition,
the analysis revealed relationships 5 cluster of learning object defining with five types of
learning objects.
The pedagogical focus at learning objects has had a long and distinct history inclassroom
environment research.There are two types learning object, specifically designed to promote
learning.Learning objects have been evolving in classroom environment since the beginning of
the last quarter of the 20th century.Learning objects has had an interesting transitional phase
between its “physical” past and its “digital” future.Multimedia and networking technologies
have significantly impacted on learning objects. Multimedia technologies offer different forms
of media to use for developing digital learning objects. Networking technology is being used
for delivering learning objects.
Digital learning objects research falls under the general umbrella of technology-rich education
in the digital age. Learning object research is established itself as a separate and specialized
field of educational research. Learning objects are components of technology-rich learning
environments.To express features, methods, types and models of learning objects in
technology-rich learning environments, learning objects need to be defined. There are so
many definitions to what a learning object is and everyone is subtly different from the one
before.
Many of the problems of communicating about concepts in learning object definitions arise
from our use of crude hypothetical constructs-terms “learning” and “object” which are used in
very imprecise and general ways, each having acquired a multiplicity of meanings.In this
research, analysis of learning object’s defines can help facilitate fruitful discussions of
directions for future research on technology-rich learning.
Keywords: Learning Objects, meta-analysis, instructional technologies, technology-rich
learning.
1
Assist. Prof. Dr., Hacettepe University, Faculty of Education, Ankara-Turkey, [email protected]
19
Öğretmen Adaylarının Matematiksel Problem Çözme İnançlarının Farklı Değişkenler
Açısından İncelenmesi
Mehmet ÖZDEMİR 1, Alpaslan DURMUŞ 2
Özet
Değişen dünya kendisini ve çevresini iyi tanıyan, nasıl ve ne şekilde düşündüğünü bilen insanlara
gereksinim duymaktadır. Matematik, düşünmeyi geliştirdiği bilinen en önemli araçlardan biridir.
Bu nedenledir ki matematik eğitimi temel eğitimin önemli yapı taşlarından birini,
oluşturmaktadır. Matematik eğitimi sadece matematik bilen değil, bildiklerini uygulayan,
matematik yapan, problem çözen, iletişim kuran ve bunları yapmaktan haz duyan insanlar
yetiştirmeyi amaçlamaktadır. Matematiğin insan yaşamındaki yeri, önemi ve bilimin gelişimine
olan katkısı nedeniyle matematik eğitimi, giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Matematik
eğitimi, bireyleri çeşitli bilgilerle donatmaktan çok, onlara karşılaştıkları problemleri çözmede
yardımcı olacak yöntem ve becerilerin kazandırılmasını amaçlamaktadır. Ayrıca, matematik
eğitimi, bireylere fiziksel dünyayı ve sosyal etkileşimleri anlamaya yardımcı olacak geniş bir bilgi
ve beceri donanımı sağlamakta; çeşitli deneyimlerini analiz edebilecekleri, tahminde
bulunacakları ve problem çözebilecekleri bir dil ve sistematik kazandırmaktadır. Bu çalışmanın
amacı ise, matematik öğretmen adaylarının Matematiksel Problem Çözme inançlarının, çeşitli
demografik değişkenler ve açısından incelenmesidir Araştırma, Mevlana Üniversitesi Eğitim
Fakültesi İlköğretim Bölümü Matematik öğretmenliğinde öğrenim gören 120 öğretmen adayı ile
gerçekleştirilecektir. Veri toplama aracı olarak, Kayan (2008) tarafından geliştirilen,
“Matematiksel Problem Çözmeye Yönelik inanışlar” Ölçeğinden yararlanılacaktır. “Matematiksel
Problem Çözmeye Yönelik inanışlar Ölçeği” 39 maddeden oluşan ölçek, 5’li likert tipinde
hazırlanmıştır. Ölçek 6 alt faktörden oluşmaktadır. Bunlar; (1) problem çözümünün
anlaşılmasının önemi, (2) problem çözerken önceden belirlenmiş adımların izlenmesi, (3)
cevaplaması zaman alan problemler, (4) farklı çözüm yolları kullanma, (5) problem çözmenin
sınıfta ele alınışı ve (6) problem çözerken teknolojiden faydalanmaya yönelik görüşlerdir.
Verilerin analizinde istatistik işlemler için SPSS 16.0 Programından yararlanılacaktır. Verilerin
analizinde, öğretmen adaylarının Matematiksel Problem Çözmeye Yönelik inanışlar Ölçeğinden
aldıkları puanların kişisel bilgi formundaki değişkenler açısından anlamlı bir farklılık gösterip
göstermediğini belirlemek için; “İlişkisiz Grup t-Testi”, “Tek Yönlü Varyans Analizi (ANOVA)” ve
gerektiğinde non parametrik analiz tekniklerinden yararlanılacaktır.
Anahtar kelimeler: matematiksel problem çözme, cinsiyet, internet kullanımı
1
Yrd. Doç. Dr. Mevlana Üniversitesi, İlköğretim Bölümü Matematik Öğretmenliği, Konya, Türkiye
[email protected]
2
Yrd. Doç. Dr. Mevlana Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi, Konya, Türkiye
[email protected]
20
University Teachers’ Views On The Use Of Information And Communication
Technologies In Higher Education
Cemal TATLI 1, Sabahattin YEŞİLÇINAR 2, Veysel Emir EKE 3
Abstract
The use of Information and Communication Technologies (ICTs) is a popular tool in education
today. The use of ICTs provides many advantages both the teachers and the students. The
teachers should integrate ICTs into their existing curricula and organize new interactive tasks
for their students. Therefore, technology becomes an indispensable part of our daily life. The
aim of this study is to reveal the attitudes of university teachers in Turkey towards the use of
information and communication technologies in higher education. Additionally, it explores the
effect of University teachers’ personal and technology-related characteristics in the use of ICTs
in their classes. 120 randomly selected full-time faculty members at Muş Alparslan University
participated in the survey. A researcher-made 19-item Likert-scale questionnaire was used to
reveal their opinions about the use of ICTs in the classrooms and their familiarity with ICTs. In
this study, the relationship between demographic variables (gender, age, professional
experience, the use of ICTs, in-service ICT training, the frequency of using internet per a week
and the aim of using internet) and the item-total score of the level of ICTs use was
investigated, and the significant level of these relationships was analyzed. The analyses of data
showed that university teachers at Muş Alparslan University strongly agree with the
instructional benefits of ICTs in higher education. They had positive attitudes towards the use
of ICTs for educational goals and they regarded ICTs-based courses as beneficial over
traditional methods for their specific teaching and learning purposes.
Keywords: Information and Communication Technologies, Higher Education, The use of ICTs.
1
Res.Asst., Muş Alparslan University, Muş, Turkey, [email protected]
3
2
21
Mobil Öğrenmede Kişiselleştirme İlkesi: Programlama Öğretiminde Kısa Metin
Mesajlarının Kullanımı
Veysel ÇOŞGUN1, Nesrin ÖZDENER 2
Özet
Öğrencilerin programlama dersindeki akademik başarılarının istenilen seviyede olmadığı
bilinen bir gerçektir. Öğrenci motivasyonunu ve buna bağlı olarak başarıyı arttırabilmek için son
yıllarda yükselişe geçen mobil akıllı-cihazlardan yararlanılmaktadır. Zira mobil cihazların yüksek
kullanım oranları ve genç nüfustaki popülerliği göz önüne alındığında, bu platformları hedef
alan eğitsel uygulamaların öğrencilerin ilgisini çekmesi beklenecektir. Bu amaçla Levert (2006)
tarafından, bilişsel yük ve bilgi işleme kuramına dayalı olarak ortaya atılan mobil
öğrenmede tasarım ilkeleri arasında kişiselleştirme ilkesi bulunmakta ve bu ilkede kullanıcı
ile karşılıklı konuşma yaratmak tavsiye edilmektedir.
Bu çalışmanın amacı, cep telefonlarında bulunan kısa metin mesajı (SMS) hizmetinin
programlama eğitiminde kullanımını, kişiselleştirme ilkesi bağlamında incelemektir. Araştırma
kapsamında aşağıdaki sorulara cevap aranmıştır;
1. Yanıt verme sayısı açısından bakıldığında formal ve kişisel mesajlar arasında fark var
mıdır?
2. SMS ile gönderilen soru türü, öğrencilerin cevap verme yüzdesinde etkili midir?
3. Öğrencilerin kendilerine gönderilen mesajları yanıtlamama nedenleri nelerdir?
4. Öğrencilerin mesaj yolu ile gönderilen soruları cevaplarken, cevabı bulabilmek için
kullandıkları yöntemler nelerdir?
Sontest kontrol gruplu deneme modelinin kullanıldığı çalışma, Assembler dersine kayıtlı 74
öğrenci ile yürütülmüştür. Kura ile iki gruba ayrılmış öğrencilerden birinci gruba mesajlar resmi
bir ifade kullanılarak, ikinci gruba ise isim ve karşılıklı konuşma dili (kişiselleştirilmiş)
kullanılarak gönderilmiştir. Uygulama süresince öğrencilere iki farklı soru türünde (kod yazma
veya yazılmış kodun sonucunu yazma) 22 adet SMS gönderilmiş, öğrencilerin verdiği yanıtların
kayıtları tutulmuştur. Veri toplama aracı olarak, cep telefonu kullanımı kişisel bilgi formundan,
Öğretimde SMS kullanımı anketinden ve kayıtları tutulan yanıtlardan yararlanılmıştır.
Araştırma bulgularına göre formal ve kişiselleştirilmiş mesajlara gönderilen yanıt sayısı
açısından istatistiksel olarak anlamlı fark bulunamamış, ancak sonuç yazdırma türündeki
mesajları yanıtlama konusunda öğrencilerin daha katılımcı oldukları görülmüştür. Öğrencilerin
%60’ı mesajları yanıtlamama nedenlerinin cevabı bilmemek olduğunu belirtmişlerdir. Soruları
cevaplayan öğrencilerin %76’sı kendilerine ulaşan mesajları cevaplarken ders notlarına
baktıklarını, %27’si ise akıldan yanıtladıklarını belirmişlerdir. Öğrenciler öğretimsel SMS
kullanımı uygulamasının derse yönelik ilgilerini artırdığını bildirmişlerdir. Araştırma bulguları
programlama öğretiminde alıştırma çalışması yaptırılırken iletişim yöntemi olarak SMS
kullanımının uygun bir yöntem olabileceği ancak mesajlarda kullanılan hitap türünden çok soru
türünün önemli bir faktör olduğunu vurgular niteliktedir.
Anahtar sözcükler: Programlama eğitimi, SMS kullanımı, kişiselleştirme ilkesi.
1
2
Mustafa Kemal Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Hatay ,Türkiye, [email protected]
Doç. Dr., Marmara Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İstanbul, Türkiye, [email protected]
22
Graduate student’s opinions on learning management systems: The Moodle LMS – A Case
Study Of EMU
Emeka Joshua Chukwuemeka 1, Petovie Edori 2, and Oluwatobi Bakare 3
Abstract
Over the years, e-learning is gradually integrated with the traditional classroom learning style
and more ways to improve on this is being produced. Amongst which is being majorly today is
the learning management system (LMS). One significant problem is that students do not
effectively use the functionalities which are available by this learning management system or
may rather concentrate on some particular component of the LMS, for some various reasons
which this research aims to identify. The aim of this study is to investigate Computer and
Instructional Technology Teacher Education (CITE) graduate students’ views and opinions
related to LMS using Moodle. The research was carried out in the CITE department faculty of
education, Eastern Mediterranean University (EMU) Northern Cyprus. This research is a case
study with mixed method approach. 30 master students participated, both close ended
questionnaire and a focus group interview was conducted. The data analyzed revealed that
students check Moodle regularly for updates on course contents, announcements, discussion.
Moodle enhances learning and also students are generally satisfied with Moodle as a way to
manage their learning process, thus more effort needs to be made on the instructors in
engaging all the components of the Moodle system for effective learning and usage.
Keywords: E-learning; Moodle; learning process; Students views and opinions
1
Res. Assist., Eastern Mediterranean University , Department of Information and Communication
Technology in Education, , Gazimağusa, North Cyprus via Mersin 10, Turkey, [email protected]
2
3
23
Gamifying Distance Education
Yavuz Samur 1
Abstract
The concept of distance education has becoming increasingly popular in past few years. There are
some pedagogical, intellectual, pragmatic, and personal reasons why there is a tendency for distance
education programs. Although the quality and the quantity of the courses are interrogable, this
presentation will provide practical and effective game-based strategies for variety of learners while
designing a course delivered via distance education.
Challenges such as social interaction, lack of motivation, uncompleted assignments and tests,
evaluation, participation can be considered as some of the main issues in distance education and
online learning. Although none of the strategies and techniques might solve all of the issues in online
learning, there are some effective ways that distance educators might use or suggest using to create
an enviroment where students do not face with them.
At this point, game-based learning and game elements play a part. Using game elements and game
design techniques in a non-game environment for people to motivate and engage them into the
content is called gamification. Games present clear achievable goals, instant feedback, motivating
rewards, challenges, scoreboard and leaderboard as elements to promote players’ motivation.
Leveraging from motivational models, gamification is based on some of the psychological theories.
Although the term is quite new, it has been used for many years in educational settings. More
recently it is understood that it might have great potential in distance education environment where
teachers have difficulty in engaging students to the course.
In this presentation, the researcher will present specific game elements to enhance students’
learning in online settings. Therefore, according to the related research findings, suggestions on
instructional design, techniques, and strategies for any type of distance education course will be
made to create more effective and engaging learning environment via learning content management
systems. It is expected that focusing on those game elements will increase social interaction among
students, students’ motivation, participation, achievement, engagement, and decrease the number
of uncompleted assignments and test, although the literature has not been supported with empirical
data on using gamification in education.
Keywords: gamification, online learning, distance education, game based learning
1
Assist. Prof. Dr., Bahçeşehir University , Department of Computer Education and Instructional Technology,
Istanbul, Turkey, [email protected]
24
Fostering Algorithmic Thinking through Gamified Activities in Kindergarten
Şirin Karadeniz 1, M. Yaşar Özden 2, Yavuz Samur 3
Abstract
Algorithm is a series of ordered steps to construct a solution to a problem. Algorithms are used in
everyday life to solve a problem or accomplishing a task such as putting clothes, cooking food or
driving to work. Algorithmic thinking is the combination of abilities including analyzing and defining
the problem, specifying the basic actions that are necessary, constructing the algorithm which solves
the problem correctly, executing and evaluating the algorithm, and making decisions to improve the
efficiency of the algorithm. When algorithmic thinking ability is acquired and developed at early ages,
children are expected to solve the problems more easily. And it is important for their educational life
and professional career. Here, the challenge is how to teach such a complex ability to the
kindergarten students. Although Piaget’s stages of cognitive development suggest that abstract
concepts such as algorithm development could not be successful in the concrete level at early ages (5
years old), it is believed that Papert’s constructionism and gamified approaches could be integrated
to teach algorithmic thinking.
In this study; we use gamified hands on and mobile classroom and group activities to teach
“sequencing algorithm” which creates the basis for algorithms. After we introduce the logic of
computers and programs to eight children, we propose an in class game activity. In the reflection and
discussion part, children evaluate the correctness and effectiveness of their algorithm. Next step is to
work in pairs for the similar sequencing game with command cards. After children discuss their
algorithm again, they play an iPad game on sequencing algorithms. Children are observed and their
achievement on iPad game is recorded. Their ideas on the learning process are taken.
The findings of the study would contribute to the technology application and algorithmic thinking in
Kindergarten education. The results of the study will provide a considerable opportunity to discuss
teaching programming to young learners who are considered as digital natives.
1
Assoc. Prof. Dr., Bahçeşehir University, Department of Computer Education and Instructional Technology,
2
Prof. Dr., Bahçeşehir University, Department of Computer Education and Instructional Technology, Istanbul,
Turkey, [email protected]
3
Assist. Prof. Dr., Bahçeşehir University, Department of Computer Education and Instructional Technology,
25
• Bilgisayar programı
nedir? Neden
programa ihtiyaç
vardır?
• Bilgisayar programı
nasıl çalışır?
Giriş
Modül 1: Bilgisayar
programlama mantığı
Çalışma yaprağı ile
sıralama aktivitesi
Kodable ile ipad
üzerinde Level 1.1.1,
1.1.2 ve 1.1.3'ün
uygulanması ve öğrenci
puanlarının kayıt
edilmesi
Etkinlik sonrası
yansıtma
A'dan B'ye gidiş veya
başka bir grup oyunu
ile etkinlik
Yansıtma-Tartışma
Öğretmen Robot
A noktasından B'ye
gidiş için sınıf oyun
etkinliği
Modül 2: Sıralama
(Sequence)
•Çoklu Koşul için sınıf ve grup
oyun etkinliği
•Yansıtma-tartışma
•Kodable ile ipad'de Level 1.2.10
- 1.2.15 uygulanması ve
puanların kayıt edilmesi
•Çalışma yaprağı ile koşul
aktivitesi
OTURUM 3:
•Koşul için grup etkinliği
•Kodable ile ipad'de Level 1.2.5 1.2.9 uygulanması ve puanların
kayıt edilmesi
aktivitesi
•Döngü ve koşulların birlikte
kullanım mantığı
•Sınıf içi oyun etkinliği
•Yansıtma-tartışma
•Grup ile oyun
•Kodable ile Level 1.3.4- 1.3.10
'un uygulanması ve puanların
kayıt edilmesi
•Çalışma yaprağı ile döngü ve
koşul aktivitesi
OTURUM 2:
•Döngü mantığının açıklanması
•Döngü için sınıf içi oyun
etkinliği
•Tartışma-Yansıtma
•Döngü için grup oyun etkinliği
•Kodable ile ipad'de level
1.3.1.- 1.3..3'ün uygulanması
ve puanların kayıt edilmesi
•Çalışma yaprağı ile döngü
aktivitesi
•Koşul mantığının açıklanması
•Koşullar için sınıf içi oyun
etkinliği
•Tartışma-Yansıtma
•Koşullar için grup oyun etkinliği
•Kodable ile ipad'de level 1.2.1.,
1.2.2., 1.2.3 ve 1.2.4'ün
uygulanması ve puanların kayıt
edilmesi
aktivitesi
OTURUM 2:
OTURUM 1:
Modül 4: döngüler
(Loops)
OTURUM 1:
Modül 3: Koşullar
(Conditions)
26
Eğitim Fakültesi Öğrencilerinin Medya Okur-Yazarlık ve İnternet Öz-Yeterlik Düzeyleri
Süleyman Burak TOZKOPARAN 1, Tarık BAYRAKCI 2, Alpaslan DURMUŞ 3
Özet
Son yıllarda, medya okuryazarlığı ve internet öz-yeterliği kavramı giderek daha çok ilgi
görmektedir. Medya okuryazarlığı, büyük çeşitlilik gösteren formlardaki mesajlara ulaşma,
bunları çözümleme, değerlendirme ve iletme yeteneği olarak İnternet öz yeterliliği ise
bireyin internette karşılaşacağı sorunlar ve bunların üstesinden nasıl gelebileceğine dair
olan düşünceleri olarak tanımlanmaktadır. Bu çalışmada, öğretmen adaylarının medya
okur-yazarlık ve internet öz-yeterlik düzeyleri ve aralarındaki ilişki belirlenmiştir. Veri
toplama aracı olarak, araştırmacılar tarafından geliştirilen ve uzman görüşleri alınarak
gerekli düzeltmeleri yapılan “Kişisel Bilgi Formu”, Karaman ve Karataş (2009) tarafından
geliştirilen “Medya Okur-Yazarlık Düzeyi Ölçeği” ve Miltiadou (1999) tarafından geliştirilen
ve Küçük (2002) tarafından Türkçe’ye uyarlanan “İnternet Öz-Yeterlikleri Ölçeği”
kullanılmıştır. Çalışma grubu, 2013-2014 eğitim-öğretim yılı güz döneminde, Mevlana
Üniversitesi Eğitim Fakültesinde öğrenim gören 132 öğretmen adayından oluşturulmuştur.
Araştırma, öğretmen adaylarının medya okur-yazarlık düzeylerinin yüksek seviyede
(𝑥̅ =75.12), internet öz-yeterlik düzeylerinin ise orta seviyede (𝑥̅ =73.11) olduğunu
göstermiştir. Cinsiyete göre yapılan analiz sonuçlarına göre erkek öğretmen adaylarının
internet öz-yeterlilik düzeylerinin kadın öğretmen adaylarından anlamlı derecede yüksek
olduğu, buna karşın kadın öğretmen adaylarının medya okuryazarlık düzeylerinin ise
anlamlı düzeyde olmasa da erkek öğretmen adaylarından daha yüksek olduğu görülmüştür.
Araştırma sonuçları bölüm, sosyal medya kullanma ve günlük internet kullanım süresinin
medya okuryazarlığı ve internet öz-yeterlik düzeyleri üzerinde anlamlı düzeyde bir
farklılaşmaya neden olmadığını göstermiştir. Bunun yanında öğretmen adaylarının genel
bilgisayar bilgisi inanç düzeylerinin internet öz-yeterlilik düzeylerini anlamlı düzeyde
farklılaştırdığı görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: Medya okuryazarlığı, İnternet Öz-yeterlik düzeyi, öğretmen adayları
1
Arş. Gör., Mevlana Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Konya, Türkiye
[email protected]
2
Mevlana Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Konya, Türkiye
3
Yrd. Doç. Dr., Mevlana Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Konya, Türkiye
[email protected]
27
Çevrimiçi Öğrenmede Araştırma Topluluğu Algısının İncelenmesi
Sinan KAYA 1
Özet
Bu araştırmanın amacı, üniversite öğrencilerinin çevrimiçi öğrenme ortamında araştırma
topluluğu algılarını farklı değişkenler açısından incelemektir. Bu genel amaç çerçevesinde,
üniversite öğrencilerinin araştırma topluluğu algılarının, cinsiyetlerine, öğrenim gördükleri
fakülteleri/yüksekokullarına, algıladıkları yenilikçilik düzeylerine, çevrimiçi derslere yönelik
genel memnuniyet düzeylerine, günlük ortalama internet kullanım sürelerine ve internet
kullanmaya yönelik algıladıkları uzmanlık düzeylerine göre anlamlı bir farklılık gösterip
göstermediği incelenmiştir. Çalışmada, var olan durumu ortaya koymaya yönelik betimsel
araştırma modeli kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubu, Türkiye’deki bir vakıf
üniversitesinin 1. sınıflarında öğrenim gören ve üç genel kültür dersini çevrimiçi öğrenme
ortamında alan 297 kampüs öğrencisinden oluşmaktadır. Araştırmanın verileri, kişisel bilgi
formu ve Araştırma Topluluğu Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Araştırma Topluluğu Ölçeği,
öğretimsel buradalık (13 madde), toplumsal buradalık (9 madde) ve bilişsel buradalık (12
madde) olmak üzere üç faktörden ve 34 maddeden oluşmaktadır. Araştırma verileri
kullanılarak yapılan analiz sonucunda ölçeğin faktörlerine ait Cronbach alfa iç tutarlılık katsayısı
değerleri sırasıyla 0.95, 0.93 ve 0.97 olarak hesaplanmıştır. Elde edilen verilerin analizinde
betimsel istatistikler ile t testi ve ANOVA analizi kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre
üniversite öğrencilerinin, çevrimiçi ortamda aldıkları derslerdeki öğretimsel buradalık,
toplumsal buradalık ve bilişsel buradalık düzeylerinin orta düzeyde olduğu görülmüştür.
Öğrencilerin cinsiyetlerine, algıladıkları yenilikçilik düzeylerine, günlük ortalama internet
kullanım sürelerine ve internet kullanımına yönelik algıladıkları uzmanlık düzeylerine göre
araştırma topluluğu ölçeğinin alt faktörleri açısından algıları arasında anlamlı bir farklılık
görülmezken, öğrenim gördükleri fakülte/yüksekokullarına göre tıp fakültesi ve sağlık
hizmetleri yüksekokulunda öğrenim gören öğrencilerin öğretimsel buradalık ve toplumsal
buradalık algı düzeylerinin eğitim fakültesindeki öğrencilerden yüksek olduğu belirlenmiştir.
Ayrıca, öğrencilerin öğretimsel buradalık, toplumsal buradalık ve bilişsel buradalık algı
düzeyleri açısından çevrimiçi derslerden memnun olanlar lehine anlamlı bir farklılığın olduğu
görülmüştür.
Anahtar Kelimeler: araştırma topluluğu, çevrimiçi öğrenme, memnuniyet, yenilikçilik algısı,
cinsiyet
1
Yrd.Doç.Dr., Mevlana Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Konya, Türkiye
[email protected]
28
Öğretmen Adaylarının Eğitsel İnternet Kullanım Öz-yeterlik İnançları ve Problemli
İnternet Kullanım Durumlarının İncelenmesi
Alpaslan DURMUŞ 1,Uğur BAŞARMAK 2
Özet
Bu araştırma, öğretmen adaylarının Eğitsel İnternet Kullanım Öz-yeterlik İnanç düzeylerinin,
problemli internet kullanım durumlarının ve aralarında ki ilişkinin belirlenmesini
amaçlanmaktadır. Araştırma verilerini toplamak için tarama modeli kullanılmıştır. Çalışma
grubu, Ahi Evran Üniversitesi Eğitim Fakültesi, İlköğretim bölümü, Matematik, Fen Bilgisi, Sınıf
ve Sosyal Bilgiler öğretmenliği anabilim dalı, Eğitim Bilimleri bölümü Rehberlik ve Psikolojik
Danışmanlık anabilim dalı, Türkçe Öğretmenliği ve Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi
(BÖTE) Bölümlerinde öğrenim gören 343 eğitim fakültesi lisans öğrencisinden oluşturulmuştur.
Veri toplama aracı olarak, araştırmacılar tarafından geliştirilen ve uzman görüşleri alınarak
gerekli düzeltmeleri yapılan “Kişisel Bilgi Formu”, Şahin (2009) tarafından geliştirilen Eğitsel
İnternet Kullanımı Öz Yeterlilik İnançları Ölçeği ve Ceyhan, Ceyhan ve Gürcan (2007) tarafından
geliştirilen Problemli İnternet Kullanımı Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma, öğretmen adaylarının
eğitsel internet kullanımı öz yeterlilik inançlarının orta düzeyde (𝑥̅ =66.22) olduğunu, bunun
yanında problemli internet kullanım düzeylerinin ise düşük (𝑥̅ = 42.03) düzeyde olduğunu
ortaya koymuştur. Bunun yanında araştırma sonuçları, cinsiyetin öğretmen adaylarının eğitsel
internet kullanımı öz yeterlilik inanç düzeylerini farklılaştırdığını (t (2-341) =3.74; p<0.01), kadın
öğretmen adaylarının eğitsel internet kullanımı öz yeterlilik inançlarının erkek öğretmen
adaylarına göre daha yüksek olduğunu göstermiştir. Bölüm düzeyinde yapılan analiz sonuçları
ise, BÖTE bölümünde öğrenim gören öğrencilerin eğitsel internet kullanım düzeylerinin, Türkçe
ve Sınıf Öğretmenliği anabilim dallarında öğrenim gören öğrencilerden, anlamlı düzeyde daha
yüksek olduğunu göstermiştir (F (7-336) =6.090; p<0.01). Öğretmen adaylarının problemli internet
kullanım düzeylerine ilişkin yapılan analiz sonuçları, cinsiyetin öğretmen adaylarının, problemli
internet kullanım durumlarını anlamlı düzeyde farklılaştırdığını göstermiştir (t (2-341) =4.153;
p<0.01). Erkek öğretmen adaylarının problemli internet kullanım düzeyleri kadın öğretmen
adaylarından daha yüksektir.
Anahtar Sözcükler: Eğitsel internet kullanımı öz yeterlilik inancı, Problemli internet kullanımı,
Öğretmen adayları,
1
Yrd.Doç.Dr., Mevlana Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Konya Türkiye
[email protected]
2
Öğr. Gör., Ahi Evran Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Kırşehir, Türkiye
[email protected]
29
Uzaktan Eğitimde Destek Hizmetleri
Erinç KARATAŞ1, Serçin KARATAŞ2
Özet
Günümüzde Mega Üniversite olarak adlandırılan, çoğu ülke nüfusundan daha yüksek sayıda
öğrenciye ve dolayısıyla da öğretim elemanına sahip onlarca üniversite göze çarpmaktadır. 3
milyondan fazla öğrencisiyle Indra Gandhi Ulusal Açık Üniversitesi ve Allama Iqbal Açık Üniversitesi,
2.7 milyon öğrenci ile Çin Açık Üniversitesi, 1.7 öğrencisiyle Anadolu Üniversitesi, bunlardan yalnızca
birkaçıdır. Üstelik bu üniversitelerin bir çoğunun paydaşları çok ulusludur. Gerek mega üniversitelerin
gerekse uzaktan eğitim veren tüm kurumların bu kitlelerle çalışırken hizmet kalitesini artırmada
destek sunması kaçınılmazdır. Çünkü bu kurumlara kayıt olan öğrenci sayısı yüksek olsa da mezuniyet
oranı tatmin edici değildir. Bu noktada sorunun ne olduğunu bulmaya çalışmak yerine, çözüme
odaklanmak daha faydalı olacaktır. Bu çalışmada uzaktan eğitim yönetiminde çok önemli unsurlardan
biri olan “Destek Hizmetleri” kavramsal olarak ele alınacak, alt boyutları tartışılmaya çalışılacaktır.
Destek Hizmetleri sınıflandırıldıktan sonra, her bir sınıflandırmaya ait dünya literatüründen örnekler
verilmeye çalışılacaktır. Böylece uzaktan eğitim alanında çalışan kişilere ufuk açılmaya, alandaki
araştırmacılara da uzaktan eğitimde yeni çalışma konuları hakkında bilgi verilmeye çalışılacaktır.
Anahtar kelimeler: Uzaktan eğitim, destek hizmetleri, uzaktan eğitimde destek hizmetleri
30
Lise Öğrencilerinin Sosyal Medya Kullanma Alışkanlıklarının İncelenmesi
M. Tahir Özden 1, Çelebi Uluyol2
Özet
Günümüzde bireyler arası iletişim farklı boyutlara ulaşmıştır. Önce telefonla görüşme, daha
sonra mesaj yazma, teknolojinin hızla gelişmesi ve İnternet’in de hayatımıza girmesiyle birlikte,
iletişim büyük oranda sanal ortama yönelmiştir. Günümüzde haberleşme, bankacılık işlemleri,
e-devlet, borsa, elektrik-telefon-su faturaları ödeme, gündem, spor, haber takibi, ders takibi,
çevrimiçi oyunlar, sohbet, kültürel aktiviteler, reklam, eğitsel aktiviteler, arkadaş bulma, online
alış-veriş ve bilimsel araştırmalar gibi birçok işlem İnternet üzerinden rahatlıkla
yapılabilmektedir. İnternet üzerinde özellikle son zamanlarda ortaya çıkan, insanların hemen
hemen her gün kullandıkları ve zaman geçirdikleri ortamlardan birisi de sosyal medya/ağ
araçlarıdır. Her yaş ve meslekten bireyin yaşamında Facebook, Twitter, Skype, Google Plus, You
Tube, Yahoo, Moodle, Zynga, Tumbler, Dropbox, Second Life gibi sosyal ortamlar önemli bir yer
kaplamaktadır.
Bireyler yukarıda adı geçen sosyal medya araçlarında, zaman ve mekân sınırlaması olmadan
kendi aralarında diyalog kurabilmelerinin yanında kişisel paylaşımlar yaparak birbirleri ile de
iletişim kurabilmektedirler. İnternetin bireyin eğlence, araştırma, haber takip etme gibi
durumlar için kullanılmasının yanında sosyal iletişim için kullanımında da kişinin yaşamındaki
etkisi büyüktür. Hâl böyleyken sanal ortam ve sosyal medyanın nasıl kullanıldığı, sanal ortamda
yapılan işlemler ve görülen ihtiyaçlar oldukça önem kazanmaktadır.
Bu çalışmada lise öğrencilerinin İnternet üzerinden sosyal ağ kullanımları ile ilgili bir inceleme
gerçekleştirilmiştir. Bu amaçla lise öğrencilerinin İnterneti kullanma alışkanlıkları, sosyal ağlar
hakkında sahip oldukları bilgiler, sosyal ağları ne sıklıkla kullandıkları, sosyal ağları hangi amaçla
kullandıkları, hangi sosyal ağları kullandıkları ve cinsiyete göre sosyal ağ kullanımı ile ilgili
analizler gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya Lise 1-Lise 4 arasında okuyan, 14-21 yaş grubu
aralığında ve üniversiteye hazırlık kurslarına devam eden 700 öğrenci katılmıştır. Veriler likert
tipi 25 maddeden oluşan bir veri toplama aracıyla toplanmıştır. Araştırma neticesinde ortaya
çıkacak sonuçlarla, genç nesillerin sosyal ağları kullanma alışkanlıklarının bilinmesinin,
gelecekte atılması gereken adımlar adına önem arz edeceği düşünülmektedir.
Anahtar kelimeler: Sosyal ağ, sosyal medya, İnternet, lise öğrencileri
1
Gazi Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye
[email protected]
2
Dr., Gazi Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye
[email protected]
31
12 – 15 Yaş Grubu Öğrencilerin Eğitimde Teknoloji Kullanımına İlişkin Görüşleri
Ebru Toptaş 1, Ömer Arslan2, İrem Coşkun3, Merve Yıldız4, Prof. Dr. Buket Akkoyunlu5
Özet
Bilim ve teknolojinin hızla geliştiği günümüzde teknolojinin ulaşılabilirlik, kişiselleştirilebilirlik ve
taşınabilirlik gibi kendine özgü nitelikler, öğrencilerin sınıf ve sınıf dışı öğrenme alışkanlıklarını
değiştirmiştir. Bilginin, artık geleneksel öğretim yöntemleri ile aktarılması ve ezberlenmesi söz konusu
değildir. Günümüzde, bütün dünyada iletişim teknolojisinin ilerlemesine paralel olarak, eğitim
bilimlerinde de yeni arayışlar içine girilmiştir. Öğrencilerin teknolojik araç gereçlere yönelik
tutumlarını belirlemek amacıyla, çeşitli çalışmalar yapılarak, yatırımların daha akılcı kullanılmasına
ilişkin gerekli eğitim politika ve stratejilerin oluşturulmasına önem verilmektedir. Bütün bu sonuçlar,
öğrencilerin teknolojik araç gereçlere yönelik tutumlarının ve fikirlerinin bilinmesi gerektiğini
göstermektedir. Bu nedenle, tutuma yönelik çalışmaların yapılmasına ihtiyaç duyulmaktadır.
Bu çalışmanın amacı eğitim ve öğretim süreçlerinin daha etkin ve verimli hale getirilebilmesi için
teknoloji kullanımı hakkında öğrenci görüşlerini belirlemektir.
Bu araştırmada nitel veriler kullanılmış ve bu verilerin analizinde ise örüntü analizi kullanılmıştır.
Araştırma verileri açık uçlu sorularla toplanmıştır. Çalışma grubu 12 – 15 yaş arasındaki 450 öğrenciye
uygulanmıştır.
Anahtar kelimeler: Eğitimde teknoloji kullanımı, Öğrenci görüşleri, Eğitimin etkililiği
1
Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye
[email protected]
2
[email protected]
3
[email protected]
4
[email protected]
5
[email protected]
32
Öğretmen Adaylarının Okul Deneyimi Dersinde Facebook Kullanımına İlişkin
Görüşleri
Nihal MENZİ ÇETİN 1, Esra TELLİ 2, Buket AKKOYUNLU 3
Özet
Günümüzün en popüler sosyal paylaşım ortamı olan Facebook yorum, beğeni, mesaj ,
etiketleme ve grup oluşturma gibi özellikleri ile sınıf içi tartışmaların yerini büyük ölçüde
tutmaya başlamıştır. Sınıf ortamında gerçekleşen yüz yüze derslere ek olarak sosyal ağların
kullanılması sınırlı ders saatine sığdırılamayan tartışma ve paylaşımların dönem boyunca
zaman sınırlaması olmaksızın devam etmesini sağlamaktadır. Bu çalışmada bir dönem boyunca
devam eden okul deneyimi dersinde öğretmen adayları Facebook üzerinden okullarda
yaptıkları gözlemlere ilişkin paylaşımlarda bulunmuş, birbirlerinin paylaşımlarına yorum
yapmışlardır.
Öğretmen adayları öğretim elemanı tarafından Facebook’ta yayınlanan etkinlik temaları
çerçevesinde gözlemlerini yapmışlar ve raporlarını Facebook üzerinden paylaşmışlardır. Ayrıca
benzer etkinlik temalarına uygun örnek olayları içeren senaryolar verilerek “Siz olsaydınız ne
yapardınız?” sorusunu yanıtlamaları istenmiştir. İlgili etkinlik ve senaryoya ilişkin paylaşım ve
tartışmalar hafta boyunca devam etmiş, iki haftada bir sınıf içi yüz yüze derslerle
desteklenmiştir. Dönem sonunda öğretmen adaylarının öğretmenlik uygulaması dersinde
Facebook kullanımına yönelik görüşleri alınmış ve yaşadıkları süreci değerlendirmeleri
istenmiştir.
Çalışmada yarı yapılandırılmış görüşme formu oluşturularak veriler toplanmıştır. Elde edilen
verilerin çözümlenmesinde içerik analizi yöntemi kullanılmış ve temalar oluşturulmuştur.
Oluşturulan temalar şu şekildedir: okul deneyimi dersinde facebook kullanımının olumlu ve
olumsuz yönleri, paylaşım ve tartışmalarda kullanılan Facebook’un öne çıkan özellikleri ve
Facebook üzerinden yürütülen dersin yüz yüze dersten farkı. Öğretmen adayları Facebook
kullanımını daha çok tartışma ve paylaşımlarda zaman esnekliği sağlaması ve düşüncelerini
özgürce ifade edebilmeleri açısından faydalı bulduklarını belirtmişlerdir. Dosya paylaşımı, anlık
bildirimler, yorum yazma, yorumları beğenme ve etiketleme, Facebook’un okul deneyiminde
kullanılan en göze çarpan özellikleri olarak ifade edilmiştir. Ayrıca çalışmaya katılan öğretmen
adaylarının %82’si okul deneyiminde gerçekleştirilen bu uygulamanın lisans düzeyinde farklı
derslerde de yürütülmesini istemişlerdir. Gerçekleştirilen bu uygulamanın okul deneyimi
dersinde öğretmen adaylarını deneyimlerini paylaşmaya ve gözlemlerini yazılı olarak ifade
etmeye teşvik ettiği, böylece bilinçli gözlem yapma ve öğretmenlik mesleğine karşı istekliliğin
arttığı gözlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Okul deneyimi, Facebook kullanımı, Öğretmen adayları.
1
Arş. Gör., Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü,
[email protected]
2
Arş. Gör., Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü,
[email protected]
3
Prof. Dr., Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü,
[email protected]
33
Kampüs Öğrencilerinin Uzaktan Eğitime Direnç Gösterme Nedenleri
Özgen KORKMAZ 1
Özet
Son yıllarda internete dayalı gelişmelerden dolayı uzaktan eğitim şekil değiştirmiş, harmanlanmış
öğrenme ve mobil öğrenme gibi yeni kavramlarla birlikte anılmaya başlamıştır. Sağladığı daha
ekonomik öğrenme fırsatlarından dolayı özellikle yükseköğretimde kampüs için uzaktan eğitim veya
harmanlanmış öğrenme uygulamalarına sıkça rastlanır olmuştur. Türkiye’de YÖK’ün ilk kez yayınladığı
uzaktan eğitim yönergesinde de bu durum yeri almış, yürütülen örgün programlarda toplam kredinin
%30’unu aşmamak kaydıyla istenen derslerin uzaktan öğretim veya harmanlanmış öğretim uyarınca
verilmesine izin verilmiştir. Bu çerçevede Türkiye’de üniversitelerde başta YÖK dersleri olmak üzere
bazı ortak derslerin bu şekilde yürütülmesinin hızla yaygınlaştığı gözlenmektedir. Ne var ki bu
uygulamalara ilişkin etkililik ve kaliteye dönük herhangi bir standarda rastlamak mümkün değildir.
Kuşkusuz bir öğretim yaklaşımının başarılı olabilmesi pek çok faktöre bağlıdır. Bu faktörlerden birisi
de öğrencilerin uygulanan yönteme, ortama veya derse dönük isteklilik durumlarıdır. Kampüs
öğrencilerine dönük uzaktan eğitim uygulamalarının başarılı olabilmesi de pek çok farklı faktörle
birlikte, öğrencilerin bu sisteme dönük isteklilik veya sisteme dönük direnç durumlarına bağlı olduğu
söylenebilir. Bu araştırmada kampüs öğrencilerinin uzaktan eğitim uygulamalarına gösterdikleri
direnç ve bunun nedenlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada nitel araştırma deseni
kullanılmıştır. Araştırmaya gönüllülük esasına göre Mevlana Üniversitesinde kampüs öğrencisi olduğu
halde uzaktan eğitim yoluyla bazı dersleri alan öğrenciler katılacaktır. Direnç durum ve nedenlerini
belirlemeye dönük olarak öğrencilere 7 açık uçlu soru yöneltilecek ve alınan cevaplar doküman
incelemesi yöntemiyle analiz edilerek sonuçları özetlenecektir.
Anahtar Kelimeler: Uzaktan eğitim, yüksek öğretim, direnç
1
Doç. Dr., Mevlana Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, BÖTE Bölümü, Konya, Türkiye, [email protected]
34
Flipped Öğrenmeye İlişkin Sistematik Bir Alanyazın Taraması: Kavramlar Ve Uygulamalar
Mehmet KOKOÇ 1, Arif ALTUN 2
Özet
Bu çalışma, Flipped öğrenme yöntemine ilişkin alanyazındaki çalışmaların belirli ölçütlere göre
incelendiği sistematik alanyazın tarama araştırmasıdır. Çalışma çerçevesinde; (1) Flipped öğrenme
yönteminin kuramsal olarak hangi kavramlara, nasıl odaklandığı, (2) Flipped öğrenme yönteminin
etkili kullanımına yönelik hangi araç ve kaynakların, nasıl işe koşulabileceği ve (3) Flipped öğrenmeye
ilişkin alanyazındaki güncel çalışmaların araştırma tasarımı, uygulama ve sonuçları açısından nasıl bir
örüntü gösterdiği sorularına yanıt aranmıştır. Çalışma sonucunda; Flipped öğrenme yönteminin
tanımlanması konusunda kavram karmaşası yaşandığı ve yeni bir yöntem olmaktan ziyade yenilenen
bir öğrenme yöntemi olarak öne çıktığı görülmüştür. Flipped öğrenme yönteminin etkileşim ve kendi
hızında öğrenme kavramlarına odaklandığı, ilgili yöntemin sosyal yapılandırmacı öğrenme kuramının
varsayımlarıyla paralellik gösterdiği görülmüştür. Bununla birlikte Flipped öğrenme yönteminin
uygulanabilirliğini kolaylaştıran açık ders malzemelerinin, öğrenme ortamlarının ve kaynaklarının var
olduğu belirlenmiştir. Alanyazındaki ilgili çalışmalar incelendiğinde; Flipped öğrenme yöntemine
ilişkin çalışmaların sıklıkla tıp, eczacılık ve hemşirelik eğitimini kapsayan sağlık bilimleri alanında
gerçekleştirildiği, çalışmalarda öğrenme sürecinde kullanılmak üzere ortam, araç ve yazılım
geliştirme yerine var olan teknolojilerden yararlanma eğiliminin olduğu göze çarpmaktadır. İlgili
çalışmaların büyük çoğunluğunun yükseköğretim düzeyinde gerçekleştirildiği ve nicel yöntembilim
çerçevesinde deneysel desenlerde tasarlanarak yürütüldüğü işe koşulduğu görülmüştür. Flipped
öğrenme yönteminin etkililiğine karar vermek için çoğunlukla öğrenci performansının ve öğrenci
algılarının incelendiği bulgusuna ulaşılmıştır. Flipped öğrenme yönteminin uygulanabilirliğine ilişkin
öğretim teknolojisi ve öğretim tasarımı bağlamında yeni araştırmaların yapılması ve iyi uygulama
örneklerinin ortaya koyulması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Keyword: Öğretim teknolojileri, Flipped öğrenme, Flipped sınıf, Flipped öğrenme uygulamaları,
Flipped öğrenme araştırmaları
Arş. Gör., Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye,
[email protected]
2 Prof. Dr., Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye,
[email protected]
1
35
Katılmak ya da katılmamak: Öğrenen gözünden çevrimiçi katılım
Selay Arkün Kocadere1, Arif Altun2
Özet
Bu çalışmada karma öğrenme ortamlarında çevrimiçi katılım sağlamanın ve sağlamamanın
sebeplerini ele alan nitel bir araştırmaya yer verilmektedir. Çalışma grubunu, karma öğrenme
ortamlarına dair deneyimi bulunan 14 lisansüstü öğrencisi oluşturmaktadır. Çalışma
kapsamında yarı yapılandırılmış bireysel görüşmeler ve odak grup görüşmesi yapılmış, veriler
nitel analiz programlarından biri olan NVivo ile kodlanmıştır. Hem katılım sağlama, hem
sağlamama için veriler isteyerek ve istemeden katılım olmak üzere iki temaya ayrılmıştır.
Çalışma sonunda; isteyerek katılım için, ihtiyaç ve ilgi; istemeden katılım için, sorumluluk ve
baskı katılım sağlamayı etkileyen nedenler olarak belirlenmiştir. İsteyerek katılmama durumu
için ihtiyaç duymama, ilgi çekmeme, kötü tasarım, yüz yüze imkânı; istemeden katılım
sağlamama için ise iş yükü, zaman darlığı, çekinme ve baskı neden olarak belirlenmiştir.
Anahtar kelimeler: karma öğrenme, çevrimiçi katılım, nitel araştırma
1
Dr., Hacettepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye
[email protected]
2
[email protected]
36
Uyarlanabilir Eğitsel Hiper Ortamlatrda Öğrenme Stili Göstergeleri
Ayça ÇEBİ1, Tolga GÜYER2
Özet
Son zamanlarda öğrenme stili özelliklerinin öğrenme üzerine etkisine ilişkin artan çalışmalar,
beraberinde öğrenme stili gibi bireysel özelliklerin uyarlanabilir eğitsel hiper ortam sistemleri
tarafından nasıl desteklenebileceği sorusunu gündeme getirmiştir. Alan yazında öğrenme
stiline göre uyarlanan çalışmalarda farklı metodolojiler izlenmektedir. Bazı çalışmalarda (CS383
ve ILASH) öğrenme stilleri geliştirilmiş olan anketler aracılığıyla belirlenirken bazı çalışmalarda
(Arthur ve DeLeS) öğrenenin sistem üzerindeki eylem (action) ve davranışlarından (behaviour)
elde edilmektedir. Kullanılan yöntem farklılaşsa da öğrenme stiline göre uyarlama yapılan
çalışmalarda öğrenenin akademik başarısı üzerinde pozitif bir etkisi olduğu (Tseng vd, 2008;
Yang vd., 2013), memnuniyeti arttırdığı (Papanikolaou vd., 2003; Triantafillou vd., 2004) ve
öğrenme süresini kısalttığı (Graf ve Kinshuk, 2007) görülmektedir.
Uyarlanabilir eğitsel hiper ortamlarda öğrenme stiline göre uyarlama yapılması için belli bir
öğrenme stili modelini temel alınması gerekir. Ancak psikoloji literatüründe önerilen, öğrenme
stillerinin çoğu, çevrimiçi ortamlar için değil geleneksel öğrenme ortamları için düşünülmüştür
(Popescu, 2009). Bu durum beraberinde hiper ortamlarda bu teoriler/modeller nasıl
kullanılmalıdır? Sorusunu gündeme getirmektedir. Alan yazındaki öğrenme stiline göre
uyarlama yapan çalışmalar incelendiğinde çalışmaların çoğunda Felder ve Silverman tarafından
geliştirilen öğrenme stili modelinin temel alındığı görülmektedir (Huang, Lin ve Huang, 2012;
Akbulut ve Çardak, 2012). Kuljis ve Lui (2005) diğer öğrenme stili modelleri karşılaştırıldığında
ve Felder ve Silverman modelinin e-öğrenme sistemlerinde modelleme konusunda tercih
edilebilir en uygun model olduğunu belirtmektedir. Graf ve arkadaşları (2009) ise bu öğrenme
stili modelinin tercih edilme nedeninin bu stile göre uyarlanan öğrenme ortamlarında başarılı
sonuçlar alınması, modelin yüz-yüze öğrenme ile birlikte çevrimiçi öğrenme süreci için de
kullanılabilir olması, bu modelin öğrenme stillerini daha detaylı olarak tanımlaması olabileceği
ifade edilmektedir.
Bu çerçevede çalışmanın amacı, uyarlanabilir eğitsel hiper ortamlarda öğrenenlerin öğrenme
stillerinin belirlenmesinde olası göstergelerin neler olabileceğine ilişkin alan yazındaki
çalışmaları incelemektir. Bu kapsamda web üzerinde gezinme davranışından öğrenme stillerini
otomatik olarak tahmin etmede Felder ve Silverman öğrenme stili modelini temel alan
çalışmalar incelenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Uyarlanabilir eğitsel hiper ortam, öğrenme stili, göstergeler
1
Arş. Gör. Ayça ÇEBİ, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi,
Trabzon, Türkiye, [email protected]
2
Doç. Dr. Tolga GÜYER, Gazi Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi
Bölümü, Ankara, Türkiye, [email protected]
37
ÖTMT Dersinin Öğretmen Adaylarının Tpack Yeteneklerine Etkisinin İncelenmesi
Ertuğrul USTA1
Özet
İçinde bulunduğumuz çağın gerektirdiği bilgi, beceri ve tutumları yeni nesle etkili bir şekilde
kazandırmak hususunda eğitim kurumlarının işlevleri zaman zaman gözden geçirilmekte ve bu
kapsamda programlar yenilenmektedir. Eğitim programlarında zorunlu olarak değişikliğe uğrayan
konu alanlarınından biri de hiç kuşkusuz teknolojiye yönelik becerilerin öğretilmesidir. Eğitim
sistemlerinin bazen toplumların gereksinim duyduğu niteliklerde bireyler yetiştiremediği
görülmektedir. Bu sorunu gidermenin, öğretme-öğrenme süreçlerini daha verimli yapmanın, yani
nitelikli bireyler yetiştirmenin bir yolu da teknolojinin eğitimle bütünleştirilmesidir. Teknoloji, tüm
eğitsel sorunları üstesinden gelebilecek bir çözüm olmamasına rağmen; günümüzde teknolojiler,
öğretim işlerinde kullanılması gerekli araçlar haline gelmişlerdir (Kirschner ve Selinger, 2003).
Sınıflarda donanım ve yazılımın olması ile BİT’in öğrenme-öğretme sürecinde etkili olarak
kullanıldığının söylenemeyeceği açıktır. Bu bağlamda entegrasyon sürecinin nasıl olması gerektiği
konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Bu görüşlerden baskın olan ilki, teknolojik altyapı ve
sistemlerin eğitimsel ortamlara eklenmesini vurgulayan teknolojik bakış açısıdır. İkincisi ise BİT
araçlarının ve programlarının, sosyal yapılandırmacı öğrenme ilkeleri ile bir bütün halinde ele
alınmasını savunan pedagojik bakış açısıdır.
Son yıllarda yapılan araştırmalarda genellikle teknolojinin öğretmen yetiştirme sürecine entegre
edilmesinde sadece öğrenme-öğretme sürecine göre yapılmaması aynı zamanda yönetimsel anlamda
da iş görür hale getirilmesi gerektiği vurgulanmaktadır (Misra ve Koehler, 2006). Bu kapsamda TPACK
modeline uygun yapılan teknoloji entegrasyonu çalışmalarının öğrencilerin öğrenmesine anlamlı katkı
sağladığı görülmektedir. Bu katkının sağlanabilmesi, teknolojik ve pedagojik bakış açılarının
birbirlerine yakınlaşması ile olası görünmektedir.
Yöntem:
Çalışmaya Mevlana üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Öğretmenliği Bölümü 2. Sınıfında öğrenim
gören 49 öğretmen adayı katılmaktadır.
Veri Toplama Aracı:
Teknolojik Pedagojik İçerik Bilgisi (TPİB) Ölçeği Schmidt ve arkadaşları (2009) tarafından geliştirilmiş,
46 maddeli Likert tipi bir ölçektir. Ölçek maddeleri “Kesinlikle katılmıyorum”=1, “Katılmı-yorum”=2,
“Kararsızım”=3, “Katılıyorum”=4, ve “Kesinlikle katılıyorum”=5 olarak puanlanmıştır.
Bulgular ve yorum:
Anahtar kelimeler: Öğretim teknolojileri, TPACK Modeli, Materyal, Teknoloji Kullanımı
1
Doç. Dr., Mevlana Üniversitesi, BÖTE Bölümü, Konya, Türkiye, [email protected]
38
3B Sanal Dünyalarda Sosyal Bulunuşluk: Second Life Örneği
Canan ÇOLAK1, Esra KELEŞ2
Özet
Çok kullanıcılı 3B çevrimiçi sanal dünyalardan Second Life (SL); sanal arazilerden, nesnelerden
ve avatarlardan oluşan bir ortamdır. Birçok eğitim öğretim kurumu sanal varlıklarını SL’de
oluşturmakta ve eğitim öğretim uygulamalarında bu ortamları kullanmaktadırlar. Bunun
nedenleri arasında; yüz yüze veya uzaktan eğitim yolu ile öğrenim gören öğrencilere ulaşmak
ve bu öğrenciler tarafından daha da ulaşılabilir olmak, çeşitli öğrenme deneyimleri
gerçekleştirmek, öğrenenlerin değişen ihtiyaçlarını ve teknolojideki değişiklikleri takip etmek
yer almaktadır. Uzaktan eğitimin sorunlarından biri olan; öğrencilerin, öğretici ve kurumdaki
diğer bireylerle iletişim ve etkileşim eksikliğine, SL gibi 3B çok kullanıcılı sanal ortamlar çözüm
getirmektedir. Öğrenenlerin ve öğrenme ortamlarının görsel olarak sunulmasına izin veren bu
ortamlar, kullanıcıların gerçekten o ortamda olduklarını ve diğer kişiler ile etkileşime
geçtiklerini hissetmelerine neden olmaktadır. Bu çalışmanın amacı; uzaktan eğitim yolu ile
öğrenim gören katılımcıların İngilizce iletişim kurma etkinliklerinde SL ortamının, sosyal
bulunuşluklarını nasıl etkilediğini, onların bakış açıları ile değerlendirmektir. Araştırma durum
çalışması şeklinde, beş katılımcı ile yürütülmüştür. Katılımcılar, Karadeniz Teknik
Üniversitesi’nde uzaktan eğitim yolu ile öğrenim gören lisans öğrencilerinden oluşmaktadır.
Veriler yarı yapılandırılmış görüşmelerle birlikte toplanarak, içerik analizi ile çözümlenmiştir.
Katılımcılar bu ortamda gerçekleştirilen etkinliklerle birbirlerini daha iyi tanıdıklarını, aralarında
bağ kurduklarını belirtmişlerdir. İngilizce iletişim kurarken mesajlarındaki duyguları, duygu
ikonları ve mimikleri kullanarak ifade ettiklerini belirtmişlerdir. Ayrıca katılımcılar, aralarındaki
iletişimi geliştirmek için birbirlerine sorular sorduklarını ve bu sorulara kendi hayatlarından
örnekler vererek cevap verdiklerini ifade etmişlerdir. Bu ortamda kendilerini, gerçek bir
öğrenme ortamıymış gibi hissettiklerini belirtmişlerdir. Sonuç olarak SL ortamında
gerçekleştirilen İngilizce iletişim kurma etkinliklerinde uzaktan eğitim yolu ile öğrenim gören
katılımcıların, kendilerini ve diğer katılımcıları gerçek birer birey gibi algıladıkları belirlenmiştir.
Ayrıca bu durumun, gerçekleştirilen etkinliklere aktif olarak katılmalarına neden olduğu
belirlenmiştir. Özellikle uzaktan eğitim uygulamalarında SL gibi ortamlar kullanılarak
öğrenenlerin sosyal bulunuşluk düzeylerinin arttırılmasının, eğitim ve öğretim ile ilgili
aktivitelere katılımlarını arttırabileceği düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler: 3B Sanal Dünyalar,Second Life, Sosyal Bulunuşluk
1
Arş. Gör., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü,
Tepebaşı, Eskişehir, Türkiye, [email protected]
2
Yrd. Doç. Dr., Karadeniz Teknik Üniversitesi, Fatih Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri
Eğitimi Bölümü, Söğütlü, Akçaabat, Trabzon, Türkiye, [email protected]
39
Öğretmenlerin Özdüzenleyici Öğrenmeyi Destekleyici Davranışlarının
Güçlendirilmesi: Çevrimiçi Ortamda Uygulanan Bir Eğitim Programı
Tülin Haşlaman1, Petek Aşkar2
Özet
Özdüzenleyici öğrenme alanında yapılan çalışmalar, özdüzenleme süreçlerin öğretilebileceğini
ve elde edilen kazanımların, öğrenenlerin güdülenme ve başarı düzeylerinin artmasında önemli
rol oynadığını göstermektedir (Zimmerman & Martinez Pons, 1986; Pintrich & De Groot, 1990;
Boekaerts & Corno, 2005). Bu doğrultuda, sınıf ortamında öğrencilerin özdüzenleyici öğrenme
becerilerinin desteklendiği öğrenme ortamlarının geliştirilmesi giderek daha çok önem
kazanmakla birlikte öğrencilerin özdüzenleyici öğrenme becerilerinin gelişmesinde,
öğretmenler nasıl yardımcı olabilirler? sorusuna cevap arayan araştırmalar da giderek
artmaktadır. Ley ve Young (2001) öğretmenlerin, öğrencilerin özdüzenleyici öğrenme
becerilerinin desteklenmesinde; etkili öğrenme ortamları hazırlamalarının, öğretimi ve
etkinlikleri bilişsel ve üstbilişsel süreçleri kolaylaştıracak şekilde düzenlemelerinin, öğretimsel
hedefleri ve geribildirimleri kullanarak öğrencilere kendilerini izleme fırsatları sunmalarının,
öğrenenlere sürekli olarak kendilerini değerlendirmeleri hakkında bilgilendirmelerinin ve bu
doğrultuda fırsatlar sağlamalarının önemli olduğunu belirtmişlerdir.
Bu çalışmanın amacı, tasarım tabanlı araştırma modeli çerçevesinde, öğretmenlerin
özdüzenleyici öğrenmeyi destekleyici davranışlarının güçlendirilmesinin hedeflendiği çevrimiçi
öğrenme ortamında yapılan etkinliklerin paylaşılmasıdır. Uygulama süreci, tasarım tabanlı
araştırma modeli çerçevesinde, öğretmenlerin paylaştıkları etkinliklerin düzenlendiği tasarım,
uygulama, yansıma ve tekrar tasarım evrelerinden oluşmaktadır. Tekrar tasarım evresini de
tekrar uygulama ve yansıma evreleri izlemektedir. Ayrıca her bir süreç kendi içinde daha küçük
döngüleri içermektedir.
2009-2010 öğretim yılı bahar döneminde, 6 bilişim dersi öğretmeni ile birlikte 9 hafta boyunca,
çevrimiçi öğrenme ortamında, öğrencilerin özdüzenleyici öğrenme becerilerini desteklemeye
yönelik etkinlikler paylaşılmıştır. Öğretmenler, bir çevrimiçi öğrenme ortamı olarak Elgg
platformunu kullanmışlardır. Elgg, kişisel “öğrenme alanı” oluşturabilmek için gerekli yazılım
araçlarının bulunduğu, kişisel profil, weblogging, e-portfolyo ve sosyal ağ araçlarını içeren açık
kaynaklı bir ortamdır. Çalışmada, Elgg platformu hem kullanıcı merkezli hem de topluluk amaçlı
bir yapı sergilediğinden; öğretmenler arasındaki bilgi ve deneyimlerin paylaşılmasında,
işbirliğine dayalı çalışmaların sürdürülmesinde, yararlı olmuştur. Elgg ortamında paylaşılan
etkinlikler Zimmerman (2000)’ın özdüzenleyici öğrenme modelinin öngörü, uygulama ve
özyansıma evrelerinin özelliklerine göre düzenlenmiştir.
Anahtar Sözcükler: Özdüzenleyici öğrenme, Elgg, çevrimiçi öğrenme ortamı, özdüzenleyici
öğrenmenin öğretilmesi, öğretmen eğitimi
1
Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Ankara, Türkiye,
[email protected]
2
Prof. Dr., TED Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Ankara, Türkiye,
[email protected]
40
Sosyal Ağlarda Duygu Paylaşımı: Genç-Yetişkinlerin Duygusal Simge Kullanım Amaç ve
Davranışları Üzerine Bir İnceleme
Vildan ÇEVİK 1, Salih BARDAKCI 2
Özet
Nitelikli sosyal etkileşim çevrimiçi ortamların daha faydalı olmasına katkı sağlamaktadır. Sosyal
etkileşim aracılığıyla katılımcılar birbirlerini daha iyi tanır, işbirlikli öğrenme etkinlikleri
gerçekleştirebilirler. Sosyal buradalığın sosyal etkileşim olanaklarının artmasına paralel olarak yüksek
düzeyde algılandığı söylenebilir. Sosyal buradalığa ilişkin araştırmalar incelendiğinde, bu hissin
geliştirilmesinde önemli bir grup bileşenin çevrimiçi ortamda sunulan duygusal simgeler ve
katılımcıların bunlardan yararlanma biçimleri olduğuna ilişkin bulgular göze çarpmaktadır. Bu durum,
çevrimiçi ortamlarda bireylerin duygusal simgeleri hangi amaçlarla ve nasıl kullanmakta olduklarına;
başka bir deyişle, duygusal simgelerin ortamın sosyal yapısını nasıl etkilemekte olduğuna ilişkin bir
akademik ilgiyi de beraberinde getirmektedir. Araştırmada, bu bakış açısından hareketle, gençyetişkin bireylerin sosyal ağlarda duygusal simge kullanma amaç ve davranışlarının incelenmesi
amaçlanmaktadır.
Tarama deseninde yürütülmesi tasarlanan araştırmanın verileri, Gaziosmanpaşa Üniversitesi Eğitim
Fakültesi’ne devam etmekte olan öğrenciler içerisinden gönüllülük esasına göre belirlenen bir
gruptan elde edilecektir. Veri toplama sürecinde, araştırmacılar tarafından geliştirilen, sosyal ağlarda
duygusal simge kullanım amaçları ve biçimleri gibi iki boyut altında çeşitli açık uçlu sorular içeren yarı
yapılandırılmış bir anket formundan yararlanılacaktır. Elde edilen verilerin çözümlenmesinde içerik
analizleri ve betimsel analizler işe koşulacaktır. Araştırma sonuçlarının katılımcıların duygusal
sembolleri kullanım amaç ve biçimlerine ilişkin betimsel bilgiler ortaya koyabileceği; ayrıca, bu bilgiler
ışığında çevrimiçi öğrenme ortamlarının sosyo-teknik altyapılarının geliştirilmesine dönük öneriler
geliştirilebileceği düşünülmektedir.
Anahtar sözcükler: sosyal ağlar, duygusal semboller, çevrimiçi sosyal etkileşim
1
Yrd. Doç. Dr., Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, BÖTE Bölümü, Tokat, Türkiye
[email protected]
2
Yrd. Doç. Dr., Gaziosmanpaşa Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, BÖTE Bölümü, Tokat, Türkiye,
[email protected]
41
Çevrimiçi Öğrenme Ortamlarında Veri Madenciliği Uygulama Süreçlerine
Genel Bir Bakış
Gökhan Akçapınar1, Arif Altun2
Özet
Kullanıcılardan doğrudan ya da dolaylı olarak alınan verilerin veri madenciliği yöntemleri ile
analiz edilmesi sonucu ortaya çıkan bilgiler, sağlıktan ticarete birçok farklı alanda karar destek
ve öneri sistemlerinde kullanılmaktadır. Eğitsel ortamlar açısından bakıldığında ise son yıllarda
kullanımı yaygınlaşan çevrimiçi öğrenme ortamlarının eğitsel veri madenciliği uygulamalarında
veri sağlama ve sonuçların uygulanması açısından önemli bir potansiyele sahip olduğu
görülmektedir. Bu ortamlardan elde edilen öğrenci etkileşimleri ile ilgili verilerin veri
madenciliği yöntemleri ile analiz edilmesi, öğrencilerin dönem sonu performanslarının tahmin
edilmesi, ders bırakma oranlarının tahmin edilmesi, zeki öğrenme sistemlerinde öğrenci
modellerinin oluşturulması, benzer öğrenci profillerinin çıkartılması, uzaktan eğitimde
öğrencilere ders ve materyal önerilmesi gibi birçok farklı amaçla kullanılmaktadır. Bu çalışmada
eğitsel veri madenciliği uygulamalarında izlenen süreçler ve bu süreçlerin bileşenleri
tartışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Eğitsel Veri Madenciliği, Öğrenme Analitiği, Çevrimiçi Öğrenme Ortamı
1
Arş. Gör., Hacettepe Üniversitesi, BÖTE Bölümü, Ankara, Türkiye, [email protected]
2
Prof. Dr., Hacettepe Üniversitesi, BÖTE Bölümü, Ankara, Türkiye, [email protected]
42
Yükseköğretimde Akran Öğrenme İçin Bir Yöntem Olarak E-Mentörlük
Gonca Kızılkaya Cumaoğlu1
Özet
Mentörlük, en genel tanımyla, deneyimli olan kişinin daha az deneyimli olanla deneyimlerini
paylaşmasıdır. “Mentörlük Türkçede rehber, danışman, akıl hocası, guru, koruyucu, usta, staj
sorumlusu, pir, yol gösterici, lider, hami, lala, kılavuz, yaşam koçu, yönder vb. isimler ile ifade
edilmeye çalışılmakla birlikte tam bir karşılığı olduğu söylenemez.” (Kuzu, Kahraman, Odabaşı,
2012). Sosyal yapıladırmacı kuramı temel alan mentörlük, özellikle akran öğrenmede sıklıkla
başvurulan yöntemlerden biridir. Mentörlük yöntemi hem mentöre hem de mentiye bilgi,
beceri ve deneyim paylaşımı imanı sağlamaktadır. Mentörlük uygulaması özellikle öğretmen
adayları üzerinde öğretmenlik becerilerinin deneyimlenmesi ve arttırılması yönünde etkili
olabilmektedir. İşbirlikli çalışma gibi becerilerin önem kazandığı günümüzde hem akran hem
grup mentörlüğü bu becerileri arttırmada kullanılabilir.
Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeyle birlikte zaman, mekan gibi faktörleri ortadan
kaldırarak çok daha esnek bir iletişim ortamı çerçevesinde ilerleyebilecek e-mentörlük kavramı
ortaya çıkmıştır. E-mentörlük ile mentörlük yönteminin kullanımına da yaygınlaşma imkanı
doğmuştur.
Bu çalışmanın amacı yükseköğretimde akran öğrenmenin gerçekleştirilmesinde E-mentörlüğün
bir yöntem olarak kullanılabilirliğinin sunulmasıdır. Çalışma kapsamında e-mentörlük sürecinin
planlanması, yönetimi ve kullanılabilecek bilgi teknolojileri açıklanacaktır. Çalışmada ayrıca
proje tabanlı işlenen dersler için bir de örnek sunulacaktır.
Anahtar Kelimeler: E-mentör, akran öğrenme, yükseköğretim
1
Yrd. Doç. Dr., Yeditepe Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği, İstanbul, Türkiye
[email protected]
43
Öğretmenlerin BT Kullanımına Yönelik Davranışsal Niyetlerinin Modellenmesi:
Genişletilmiş Bir Teknoloji Kabul Modeli
Ömer Faruk URSAVAŞ1, Sami ŞAHİN2
Özet
Kullanım ve kabulü karmaşık ve pek çok faktörden etkilendiği bilinen teknolojinin okullara
uyarlanmasında öğretmenlerin güdülenme, bilgi ve becerilerinin önemi büyüktür.
Öğretmenlerin etkili bir teknoloji uyarlama süresince onları bu teknolojileri kullanımına teşvik
eden veya kısıtlayan faktörleri anlamak, ortaya çıkarmak son derece önemlidir. Bu önem
doğrultusunda, öğretmenler tarafından bu tür teknolojilerin kullanımı nasıl değerlendirebiliriz
sorusu akıllara gelmektedir. Teknoloji Kabul Modeli (TKM) uygulanarak yapılan bu araştırmanın
amacı ilkokul, ortaokul ve liselerde görev yapan öğretmenlerin öğretimde kullandıkları Bilişim
Teknolojilerine yönelik kabul ve kullanım davranışlarını modellemektir. Araştırmada 1989
yılında Davis tarafından geliştirilen Teknoloji Kabul Modeli (TKM) kapsamında, öğretmenlerin
Bilişim Teknolojilerini kabul durumu, algılanan kullanışlılık, algılanan kullanım kolaylığı,
kullanıma yönelik tutum ve bazı dış değişkenler ile incelenmiş ve TKM yeniden düzenlenmiştir.
Orijinal TKM’ye harici değişkenler eklendiği için mevcut model yenilenerek genişletilmiş ve
daha geniş perspektiften bakılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak araştırmacı
tarafından geliştirilen 37 madde ve 11 faktörden oluşan Öğretmen Teknoloji Kabul ve Kullanım
Ölçeği(Ö-TKKÖ) kullanılmıştır. Araştırmada 2147 öğretmen ölçme aracını eksiksiz bir şekilde
doldurmuş ve %80.77 geri dönüş oranı elde edilmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlar ise;
Test edilen model öğretmenlerin BT kullanıma yönelik niyetlerini %76 oranında açıklamıştır. Ek
olarak model öğretmenlerin teknoloji kullanıma yönelik tutumu %74, algılanan kullanışlılığı
%47 ve algılanan kullanım kolaylığının %58’ini açıklamıştır. Bununla birlikte öğretmenlerin
teknoloji kullanım niyetlerini en çok etkileyen değişkenin içsel motivasyonları, ikinci en önemli
değişken ise kullanıma yönelik tutum olmuştur. Davranışa yönelik niyet oluşumunda BT'lerin
işe sağladığı fayda ve uygunluğunun önemli yeri olduğu tespit edilmiştir. BT'lerin öğretmenlerin
işine sağlayacakları yararı o teknolojinin kullanım kolaylığı, uygunluğu ve algılanan zevk
etkilemektedir. BT'lerin kullanım kolaylıklarını öğretmenlerin sahip olduğu öz-yeterlik düzeyleri
belirlemektedir. BT’lerin gün geçtikçe geliştiği düşünüldüğünde öğretmenlerin bu
teknolojilerden, kullanımından ve faydasından haberdar edilmeleri gelecekte bu teknolojilere
yönelik kabul ve kullanımı kolaylaştıracağı düşünülmektedir.
Anahtar Kelimeler: öğretmen, teknoloji kabulü, davranışsal niyet, model geliştirme, bilişim
teknolojileri kullanımı
1
Arş.Gör.Dr.,Recep
Tayyip
Üniversitesi,
Bilgisayar
ve
Öğretim
Teknolojileri
Eğitimi
Bölümü,Rize,Türkiye
[email protected]
2
Doç.Dr., Gazi Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü,Ankara,Turkey
[email protected]
44
State of Art in Cyberbullying in High Schools
Nazan Doğruer 1,Bahire Efe Özad 2,İpek Meneviş 3,Ramadan Eyyam 4
Abstract
Cyberbullying is one of the outcomes of developing technology. Bullying has been one of the
concerns of education in the twentieth century. Towards the end of the 20th century, widespread
use of technology led to a new form of bullying: cyberbullying. Despite the assumption that
technology develops for the advancement and profit of humanity, cyberbullying indicates a negative
use of technology. Cyberbullying is defined as bullying through the use of the web. It became a rather
common action after the spread of Social Network Sites (SNS) and particularly Facebook. Beane
(2009) mentions that sending negative text messages on mobile phones, harassing e-mails or instant
messages, voice mails, posting rude, insulting and malicious messages to online bulletin boards or
social networking sites, and developing web pages with offensive content can all be the means of
cyberbullying. As Hinduja & Patching (2009) underline, younger generations of bullies prefer
electronic devices to harass their victims from a distance, which is becoming a universal behavior day
by day. It is also mentioned by Scaliogne & Scaliogne (2006) that devastating and very painful results
can be seen for the victims as the consequences of cyberbullying because the rumors and gossips can
be spread over the Internet more quickly and widely, also the messages can be seen by a number of
people that cannot be imagined. In the past, a bully had to be around the victim, however, nowadays
anyone can bully others even though they are far away from each other. As this is a highly increasing
problem all over the world, there have been written many articles and a number of research have
been done on this type of bullying. This paper mainly aims to review the research articles written on
cyberbullying in high schools and present a kind of summary of the online resources.
Keywords: cyberbullying, bullying, Turkey, TRNC, technology
1
Öğr. Gör., Doğu Akdeniz Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Bölümü, Gazimağusa, KKTC, [email protected]
Assoc. Prof. Dr., Doğu Akdeniz Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Gazimağusa, KKTC, [email protected]
3
Öğr.Gör., Doğu Akdeniz Üniversitesi,Eğitim Bilimleri Bölümü,Gazimağusa,KKTC, [email protected]
4
Öğr.Gör., Doğu Akdeniz Üniversitesi,Eğitim Bilimleri Bölümü,Gazimağusa,KKTC, [email protected]
2
45
The Investigation of the Cyber Sensitivity Levels of Primary School Students from the
Aspect of Variables
Semseddin Gunduz1
Abstract
Nowadays, children need to have high levels of cyber sensitivity in order not to suffer from
victimization in the internet environment. The aim of this study is to determine the cyber
sensitivity levels of primary school students, clarify the relationship between their cyber
sensitivity levels and different variables and develop recommendations to improve cyber
sensitivity. The Research was carried out on 473 primary school students studying in different
schools in Konya/Turkey in the fall semester of 2013-2014 academic year. Research data was
obtained with "The Cyber Sensitivity Scale" and "The Individual Data Sheet". Descriptive
statistics, independent sample t-test and One Way ANOVA tests were used in the analysis of
the collected data. At the end of the study, the cyber sensitivity levels of primary school
students were found to be at medium levels. Cyber sensitivity levels of male students were
found to be higher than that of female students. A significant relationship was found between
the frequency of internet use and cyber sensitivity. Proposals have been developed to improve
the cyber sensitivity levels of primary school students. At the end of the study, obtained data
have been interpreted after being compared with literature.
Keywords: cyber sensitivity; student; cyber victimization
1
Asst.Prof.Dr., Necmettin Erbakan University, Department of Computer Education and Instructional
Technologies, Konya, Turkey, [email protected]
46
Teknolojik Pedagojik İçerik Bilgisi Açısından Teknoloji Entegrasyonu Araştırmalarının
Eğilimi: Türkiye Örneği
Beril CEYLAN1, Işıl KABAKÇI YURDAKUL2
Özet
Sınıf ortamlarının teknolojik gelişmeler ile birlikte öğrenci ihtiyaçlarına göre düzenlenmesi ve
içeriğin yapılandırılması teknoloji entegrasyonu ile gerçekleştirilmektedir. Eğitim öğretim
süreçlerinde teknoloji entegrasyonunu öğretmenler, yöneticiler, öğrenciler gibi paydaşlar ile
önem kazanmaktadır. Teknoloji entegrasyonunun verimli bir şekilde gerçekleştirilmesi için
engellerin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Teknik alt yapıdan kaynaklanan engellerin
dışında öğrencilerin teknolojiyi etkili olarak kullanması ve öğretmenlerin teknolojiyi
benimsemesi bu engeller arasında yer almaktadır. Bunu ortadan kaldırmak da teknoloji
entegrasyonu modelleri ile mümkündür. Bu modellerden biri de Teknolojik Pedagojik İçerik
Bilgisi (TPİB) olarak belirtilebilir.
TPİB; teknoloji, pedagoji ve içerik bilgisi alanlarının üçünün de kesişim noktasında yer
almaktadır. Teknoloji, pedagoji ve içerik bilgisi ana alanları dışında teknolojik içerik bilgisi,
pedagojik içerik bilgisi ve teknolojik pedagojik bilgisi alanları da TPİB modelinin
oluşturulmasında önemlidir. Temeli 2005 yılına dayanan bu model, pedagojik içerik bilgisine
teknolojinin eklenmesi ile geliştirilmiştir. Öğretmenlerin mesleki gelişimini merkeze alan model
sadece öğretmenlerin teknoloji hakkındaki bilgileri değil aynı zamanda içerik ve pedagoji
alanları içerisinde teknoloji kullanma becerileri ile ilgilenmektedir.
Bu çalışmanın amacı 2009—2013 yılları arasında Türkiye’de yapılan TPİB çalışmalarının
eğilimini belirlemektir. Doküman incelemesi yöntemiyle gerçekleştirilen bu çalışmada doktora
ve yüksek lisans tez çalışmaları ile makaleler yer almaktadır. Çalışmalar araştırmanın amacı,
alanı, modeli, katılımcıları, veri toplama araçları ve bulguları açsından incelenmiştir.
Çalışmalar içerisinde ölçek geliştirme ve uyarlama, deneysel araştırmalar ve alan yazın
taramaları yer almaktadır. Fen, matematik, ingilizce, beden eğitimi, sınıf öğretmenliği ve
mühendislik eğitimi gibi alanlara yönelik çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Çeşitli istatiksel
ölçümler ile araştırmaların sonuçları ifade edilmiştir. Veri toplama araçları olarak ölçek, anket
ve başarı testlerinden yararlanılmıştır.
Belirtilen dönemler içerisinde ölçek uyarlama çalışmaları her dönem içerisinde yer almaktadır.
Deneysel çalışmalar son dönemlerde giderek artmaktadır. Ağırlıklı olarak öğretmen adayları ile
çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Elde edilen bulgulara dayalı olarak gelecekte gerçekleştirilecek
TPİB çalışmalarında uygulamaya dönük olarak öneriler sunulmuştur. Çalışmadan çıkan
sonuçlar, teknoloji entegrasyonun gereksinimlerini belirleme ve gerçekleştirmesi çalışmalarına
yönelik adımları çıkarsamanın yanında Türkiye’de teknoloji entegrasyonun yönünü belirlemede
katkı sağlayacaktır.
Anahtar kelimeler: Teknoloji entegrasyonu, teknolojik pedagojik alan bilgisi, teknolojik
pedagojik içerik bilgisi.
1
Arş. Gör., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü,
Eskişehir, Türkiye, [email protected]
2 Doç. Dr., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü,
Eskişehir, Türkiye, [email protected]
47
Mason’un Bilişim Etiği Boyutlarında Ne Değişti? : Türkiye Değerlendirmesi
H. Ferhan Odabaşı1, Abdullah Kuzu2, Şenay Ozan3, Özge Mısırlı4
Özet
Teknolojinin gelişmesi ve yaygınlaşması eğitim, ticaret veya sosyal hayat gibi pek çok alanda
değişikliklere neden olmuştur. Değişikliğe uğrayan alan ne olursa olsun bu alanlardaki beklenen insan
davranışlarının ve bu davranışlarının önemi olduğu söylenebilir. Ahlak kuralları ve toplumun
beklentileri açısından bakıldığında bireylerden beklenen davranış şekilleri temel olarak aynı kalsa da
etik açıdan bakıldığında teknolojideki gelişmeler insanların etik ya da etik dışı olarak gördüğü
davranışları da değiştirmiştir.
Bireylerin davranışlarına etki eden önemli değişimlerden biri de bilişim teknolojilerindeki gelişmeler
olduğu söylenebilir. Bilişim teknolojilerindeki hem teknolojiye erişim araçlarındaki hem de iletişim
ortamlarındaki değişiklikler beraberinde bazı etik dışı davranışların yapılmasını kolaylaştırmıştır.
Mason (1986) tarafından bilgi teknolojilerinde ortaya çıkabilecek etik dışı davranışlar, gizlilik,
doğruluk, fikri mülkiyet ve erişim olmak üzere dört boyutta toplanmıştır. Bu dört boyut bilişim
teknolojilerindeki gelişme ve değişmelerden sonra temel anlamda aynı kalsa da belirli alanlarda,
belirli durumlarda ve zamanlarda bazı ilkelerin daha fazla ön plana çıktığı göze çarpmaktadır. Tüm
bunlar göz önüne alınarak bu çalışmanın amacı Mason (1986) tarafından belirlenen etik boyutları
açısından Türkiye’deki gelişimi ve değişimi ortaya koymak olarak belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Bilişim Etiği, PAPA, Mason
1
Prof. Dr., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, BÖTE Anabilim Dalı, 26470, Eskişehir,Türkiye,
[email protected]
2
Doç. Dr., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, BÖTE Anabilim Dalı, 26470, Eskişehir,Türkiye,
[email protected]
3
Arş. Gör., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, BÖTE Anabilim Dalı, 26470, Eskişehir,Türkiye
4
Arş. Gör., Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, BÖTE Anabilim Dalı, 26470, Eskişehir,Türkiye
48
İşbirlikli Öğrenme Ortamındaki Yaratıcı Etkinliklerin Öğrencilerin Yaratıcı Ve Eleştirel
Düşünmeleri Ve Akademik Başarıları Üzerine Etkisi
Serçin KARATAŞ1, Seher ÖZCAN2
Özet
Bu araştırma, işbirliğine dayalı öğrenme ortamında yaratıcı örneklerle zenginleştirilmiş
Bilgisayar II dersinin öğrencilerin yaratıcı ve eleştirel düşünmeleri ile akademik başarılarına
etkisini incelemek amacıyla, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Bölümü 1. Sınıf
öğrencilerinden oluşan 47 öğretmen adayı üzerinde yürütülmüştür. ANCOVA sonuçlarına göre,
farklı iki öğrenme ortamında öğrenim gören öğretmen adaylarının öntest puanlarına göre
düzeltilmiş sontest yaratıcılık ortalama puanları arasında işbirliğine dayalı öğrenmenin
kullanıldığı grup lehine anlamlı bir farkın olduğu görülmektedir. Araştırmada öğrenme ortamına
ilişkin öğrencilerin bilişsel başarı puanlarının dahil olunan gruba göre değişip değişmediği ile
ilgili araştırma sorusu için iki faktörlü ANOVA kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre; her iki
grupta öğrenim gören öğretmen adaylarının sontest akademik başarı puanlarında bir artış
olduğu söylenebilir. Yaratıcı düşünme ve eleştirel düşünme arasındaki ikili korelasyonun
sonucu yaratıcı düşünme ile eleştirel düşünme arasında düşük düzeyde, pozitif olan ancak
anlamlı olmayan bir ilişki bulunmuştur.
Anahtar sözcükler: yaratıcı düşünme, eleştirel düşünme, işbirliğine dayalı öğrenme, Bilgisayar
II dersi, öğretmen adayları
1
2
Doç.Dr., Gazi Üniversitesi, BÖTE Bölümü, Ankara, Türkiye, [email protected]
Okutman, Gazi Üniversitesi, Enformatik Bölümü, Ankara, Türkiye, [email protected]
49
Teknoloji İle Zenginleştirilmiş Öğrenme Ortamında İşbirlikli Öğrenme Yönteminin
Aday Öğretmenlerin Yardım Arama Davranışları Üzerinde Etkisi
M. Betül Yılmaz1
Özet
Son yıllarda tüm öğretim seviyelerinde bilgisayar ve Internet teknolojilerinin öğretim
ortamlarını zenginleştirmesine yönelik uygulamalar artarak devam etmektedir. Bu bağlamda,
yükseköğretim kurumlarındaki öğretim üyelerinden de öğretimlerini teknoloji destekli öğretim
ortamları oluşturarak zenginleştirilmeleri beklenmektedir. Öğretimin teknoloji ile
zenginleştirilmesi ile ilgili yapılabilecekler ise son yıllarda Web 2.0 araçları sayesinde geçmişe
nazaran büyük sıçramalar kaydetmiştir. Buna rağmen ‘öğretimi teknoloji ile zenginleştirirken
kritik unsur öğretimsel modelin doğasıdır; teknolojiyi geleneksel ders öğretiminin yansıtmaktan
ziyade kullanılan teknolojiye özgü avantajlarla öğretimi geliştirmek gereği’ unutulmamalıdır.
Dolayısıyla herhangi bir teknolojinin ve seçilecek öğretim yönteminin öğrenme ortamında
öğrencilerin hangi öğretimsel ihtiyacını karşılayacağını doğru şekilde belirlemek önemlidir.
Öğretim ortamındaki öğrencilerin önemli bir ihtiyaçları da yardım aramadır. Yardım arama
davranışının sınıf dışında da karşılık bulabilmesi açısından ise Web 2.0 araçları uygun bir çözüm
olarak görülebilir.
Bu çalışmada, yükseköğretim seviyesinde verilen bir ders için teknoloji ile zenginleştirilmiş bir
öğrenme ortamında işbirlikli öğrenme ve geleneksel öğretimin aday öğretmenlerin yardım
arama davranışları arasındaki etkisi araştırılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu ‘Eğitimde
Bilişim Teknolojilileri I’ dersini alan 91 eğitim fakültesi öğrencisi oluşturmuştur. Deney
grubunda işbirlikli öğrenme gerçekleştirilirken deney grubunda öğretmen merkezli bir öğretim
uygulanmıştır. Her iki grup için - derslerin laboratuvarda bilgisayar başında işlenmesinin yanı
sıra- öğretimsel amaca hizmet üzere materyal ve bilgi paylaşımı için wiki benzeri bir Web
uygulaması kullanılmıştır. Öğrencilerin yardım arama davranışları Öğrenmede Motive Edici
Stratejiler (Pintrich, Smith, Garcia & Mc Keachie, 1991) aracılığıyla toplanmıştır. Toplanan
veriler üzerinde istatistiksel analiz çalışmaları yapılmakta olup tam metinde bulgu ve yorumlara
yer verilecektir.
Anahtar kelimeler: İşbirlikli öğrenme, Yardım arama, Web 2.0
1
Yrd. Doç. Dr., Yıldız Teknik Üniversitesi, BÖTE Bölümü, İstanbul, Türkiye, [email protected]
50
Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin Öğrenme- Öğretme Sürecindeki Entegrasyonuna Yönelik
Üniversite- Okul İşbirliği Çalışması
Feza Orhan1
Özet
Bilgi ve İletişim Teknolojilerinin (BT) öğrenme/öğretme sürecine entegrasyonu, öğretim teknolojisinin
uygun ve anlamlı yollarla öğretim programının bütün alanlarına disiplinler arası bir yaklaşımla
uygulanmasıdır (Maddin, 2002) olarak tanımlanabilir. Bu ve benzeri tanımlar okullarda BT’nin derslere
entegrasyonu çabalarının sadece ders öğretmenlerinin omuzlarına bırakılacak bir sorumluluk olmadığını,
öğrenciler, BT koordinatörü, okul yönetimi, devlet, eğitim programları ve okul kültürü gibi birçok dinamiği
içinde barındıran karmaşık ve çok boyutlu, ortak çalışma gerektiren bir süreç olduğunu ve bir planlama ile
gerçekleştirilebileceğini ortaya koymaktadır (Roblyer, 2010). BT’nin derslere öğrenme/öğretme ilkeleri
dikkate alınarak entegre edilmesi özellikle alanında akademik birikime sahip BT koordinatörü ile ders
öğretmenlerinin ortak çalışmasını gerektiren bir süreçtir.
Bu çalışmada, YTÜ BÖTE Bölümü ile ilköğretim okullarında, TEPM modeli temele alınarak derslerde
teknoloji entegrasyonu sürecine yönelik üniversite/okul işbirliği çerçevesinde geliştirilen ve 3 yıldır devam
eden bir çalışmanın aşamaları sunulacaktır. Son üç yıldır güz dönemi boyunca gerçekleştirilen bu proje
okul- üniversite işbirliği ile BÖTE son sınıf öğrencileririe uygulama sürecinde, üniversite yıllarında teknoloji
entegrasyonu ile ilgili edindikleri kuramsal bilgileri gerçek bir öğrenme ortamında uygulama becerisine
dönüştürme olanağı sunmakta ve, gelecekte öğretim teknoloji uzmanlığı kimliği ile iş sahalarında neler
yapabileceklerini öngörmeleri ve bunun sonucunda kendilerine mesleki açıdan bir yol çizebilmeleri
şeklinde amaçlanan bir öğrenme süreci olarak planlanan bir süreçte yer almaktadırlar..
Anahtar Sözcükler: Teknoloji Entegrasyonu Planlama Modeli (TEPM), Öğretim Teknolojileri Uzmanlığı,
Üniversite- Okul İşbirliği, Teknoloji Entegrasyonu
1
Doç. Dr., Yıldız Teknik Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi, İstanbul, Türkiye
[email protected]
51
Teacher Candidates’ Perceptions On The Usage Of Interactive Instructional
Materials In Education
Ömer Sami Kaya1, Emeka Joshua Chukwuemeka2
Abstract
Nowadays instruction is moving from the normal traditional way into the usage of interactive
materials. Interactive materials have a lot of importance both in traditional classrooms and distance
education this is because of the level of flexibility and active participation it offers to the students.
Also, on the other hand students’ need an increase in motivation in order to enjoy learning and
obtain successful performance in their studies. Research has proven that effective learning should
be student centered in order to attain maximum outcomes. The problem is that most instructional
materials are based on plain-text and as such need the instructor to be present at all times. Also,
majority of teachers does not fully make use of technology; they often use technology to support
traditional methods. This undermines the importance of interactive instruction materials in
achieving a student centered learning. Prospective teachers need to know the importance of
interactive materials in order to aid effective usage and implementation of interactivity in
instructional materials. In this research we used semi-structured interview questions on 20 students
from Computer and Instructional Technology Teacher Education Department in Eastern
Mediterranean University.
Keywords: Interactive materials, Teacher Candidates, Educational Technology, Effective Teaching,
Teacher Candidates’ Perceptions
1
Res. Assist., Eastern Mediterranean University, Department of Information and Communication Technology
in Education, Gazimağusa, North Cyprus via Mersin 10, Turkey, [email protected]
2
Res. Assist., Eastern Mediterranean University, Department of Information and Communication Technology
in Education, Gazimağusa, North Cyprus via Mersin 10, Turkey, [email protected]
52
Çevrimiçi Öğrenme Ortamlarında Farklı Konumlandırılan Benzeşimlerin Öğrenci
Başarısına Etkisi
Halil İbrahim YALIN1, Yakup YILMAZ2
Özet
Bu çalışmanın amacı, çevrimiçi öğrenme ortamlarında farklı konumlandırılan benzeşimlerin
öğrenci başarısına etkisini araştırmaktır. Benzeşim, iki kavramın benzerliklerinin
karşılaştırılmasıdır. Bilinen kavram kaynak, bilinmeyen kavram ise hedef olarak adlandırılır.
Benzeşimler, öğrencilerin bilinen kavram ile bilinmeyen kavram arasında köprü kurarak
kavramsal yapıların oluşmasına yardımcı olur. Farklı disiplinlerin öğretiminde kullanılan
benzeşimler, soyut kavramları, olguları ve olayları açıklamaya, anlamlandırmaya yardımcı
olmakta, öğrencilerde önceden var olan bilgiler ile yeni bilgiler arasında ilişki kurarak,
öğrencilerin genelleme yapmalarına ve bilginin hafızada uyarlanmasında etkin bir role sahiptir.
Benzeşim tekniği, yüz yüze öğretim ortamında ve ders kitaplarında kullanımına sıkça
rastlanmaktadır. Günümüzde e-içeriklerin sayısında ki artış ve çoklu ortam özelliklerinin
avantajları sayesinde benzeşim tekniğinin kullanımı; öğrenenler için içerikleri daha anlaşılır hale
getirmektedir. Aynı zamanda yapılan bu çalışma ile çevrimiçi öğrenme ortamlarında benzeşim
tekniğinin nasıl uygulanacağına dair öğretim tasarımcılarına ve içerik geliştiricilere yol
göstermeyi de amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda uygulamada kullanılan benzeşimler
geliştirilirken, Glynn (1989) tarafından geliştirilen “Benzeşimler ile Öğretim Modeli” kullanılmış
ve ona ait detaylara yer verilmiştir. Bu modele göre oluşturulmuş benzeşim örnekleri bilgisayar
ağları ve iletişim dersindeki konular ele alınarak oluşturulmuştur. Bu çalışmada, araştırma
yöntemi olarak ön-test son-test kontrol gruplu deneysel desen kullanılmış olup, üç deney
grubu ve bir kontrol grubu olmak üzere dört gruptan oluşmuştur. Deney grupları,
benzeşimlerin ön organize edici, gömülü harekete geçirici ve son sentezleyici olarak farklı
konumlandırılmasına göre belirlenmiştir. Deney gruplarında sırasıyla 23 (13 kız ve 10 erkek), 26
(12 kız ve 14 erkek) ve 23 (12 kız ve 11 erkek) öğrenci, kontrol grubun ise 21 (10 kız ve 11
erkek) öğrenciden oluşmuştur. Hazırlanan akademik başarı testi bütün öğrencilere ön-test ve
son-test olarak uygulanmıştır. İstatistiksel analiz sonucu (ANCOVA) göstermiştir ki deney
grubundaki öğrencilerin kontrol grubundaki öğrencilere göre akademik başarılarında anlamlı
farklılık olduğu ancak deney grubundaki öğrenciler arasında akademik başarılarında anlamlı
farklılık olmadığı belirlenmiştir.
Anahtar Kelimeler: Çevrimiçi Öğrenme, Benzeşim, Farklı Konumlandırılan Benzeşimler
1
Prof. Dr., Doğu Akdeniz Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Kıbrıs, [email protected]
2
Yrd. Doç. Dr., Necmettin Erbakan Üniversitesi, Ereğli Eğitim Fakültesi, Ereğli, Konya, Türkiye
53
Üniversite Eğitiminde Çoklu Ortam Araçlarının Kullanımının Kalıcı Bilgiye Katkıları: PDR
Üniversite Öğrencilerinin Bakış Açısı
Rahme UYGARER 1, Gülen UYGARER 2
Özet
Günümüz toplumu, her geçen gün daha da dijitalleşen dünyaya ayak uydurma ve akritasyon çabası
gün geçtikçe çoğalmakta. Bu akritasyonu sağlayabilmek için öncelikle gelecekteki meslekleri için
eğitim alan üniversite öğrencilerinin eğitiminden başlayarak yaşam boyu eğitime kadar devam
ettirebilmek ve dijitalleşmenin olumlu yönlerini ön plana çıkarabilmek için, üniversite eğitmenlerine
büyük sorumluluklar düşmektedir. Dijital çağ olarak adlandırdığımız çağımızın getirdiklerini
geleceğimiz olan gençlerine kalıcı bilgiyi, doğru kaynak aracılığıyla aktarabilmek için eğitmenlerimizin
tüm donanımlara hakim olmaları gerekmektedir. Bilgi okur-yazarı ve bilgisayar okur-yazarı özellikleri
eğitmenlerimizin sahip olmaları gereken temel ve başlıca donanımlardır. Çalışmanın amacıda
üniversite eğitiminde teknolojinin etkili bir şekilde kullanılması ve bilginin kalıcılığının yansıtılması ile
ilgili bakış açılarını vurgulamak hedeflenmştir. Çalışmanın metodolojisininde öğrencilerin görüşlerini
ortaya çıkarmak için nitel bir metodoloji tercih edilmiştir. Çalışmanın katılımcıları, eğitim fakültesinde
lisans eğitim öğrencilerilerinden 25 öğrenci ile yapılmış olan yarı yapılandırılmış görüşme soruları ile
veriler toplanmıştır. 25 öğrencinin demografik özelliklerine bakıldığı zaman 14 Kadın ve 11 Erkek
katılıcımdan oluşmaktadır. Katılımcılar, Doğu Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Rehberlik ve
Psikolojik Danışmanlık programında eğitim görmektedirler. Çalışma boyunca kullanılan sorular;
çalışmanın amacına yönelik olarak hazırlanmıştır. Toplanan veriler, çalışmanın yine amacına yönelik
hazırlanan temalarla birlikte tematik analiz yöntemiyle analiz edilmiştir. Çalışmanın bulguları;
çalışmaya katılan üniversite öğrencilerine eğitim veren üniversite eğitiminde de eğitimcilerinin
teknolojiyi iyi kullanmaları konusunda vurgu yapılmıştır. Ek olarak, üniversite öğrencilerinin
teknolojiye karşı donanımlı olmaları konusunda ihtiyaçlarının farkındalık oranlarının artışını ve kalıcı
bilginin ileriki meslek hayatlarında eğitimci olarak çoklu ortam araçlarının ne denli önemli olduğunun
ve bilginin kalıcılığının aktarılması noktasıda elde edilen veriler sonucunda ortaya çıkmıştır. Bunun
yanında da çoklu ortam araçlarının öğrencilerin geleneksel öğrenme yollarının yanında yeniliklere
açık olmanın ne derece de önemli olduğu da ortaya çıkmıştır. Sonuç olarak, dijitalleşen dünyamızın
ve gelişen teknolojinin hayatımıza girmesinin, günümüzün eğitim sistemi üzerindeki olumlu
etkilerinin yansımasının ve aktarılmasının en güzel yolu toplumun geleceğini yetiştirecek olan
üniversite öğrencilerinin yani geleceğin eğitimcileri olarak bakış açıları ortaya konmaya çalışılmıştır.
Anahtar Kelime: teknoloji, çoklu ortam araçları, üniversite eğitimi, üniversite öğrencileri, pdr.
1
Öğr. Gör., Doğu Akdeniz Ünversitesi, BÖTE Bölümü, Gazimağusa, Kıbrıs
[email protected]
2
Arş. Gör., Doğu Akdeniz Ünversitesi, PDR Bölümü, Gazimağusa, Kıbrıs
[email protected]
54
Türkiye’de Bloglar Üzerine Yapılmış Yüksek Lisans ve Doktora Tezleri
Fevzi İnan Dönmez 1, Hatice Ferhan Odabaşı 2
Özet
Bu çalışmada Türkiye’de 2007-2013 arasında blog konusunda tamamlanmış olan 31 yüksek
lisans ve doktora tezi incelenmiştir. Genel tarama modelinin kullanıldığı çalışmada incelenen
tezler yıl, dil, konu, amaç, paradigma, araştırma deseni, örneklem düzeyi, örnekleme yöntemi
ve veri toplama araçları açısından değerlendirilmiştir. Her dört tezden birinin İngilizce yazıldığı
araştırmalarda nitel, nicel ve karma araştırma yöntemlerinin kullanım oranları birbirine çok
yakındır. Tezlerde örneklemlerin %45’i üniversite öğrencileri ve yetişkinlerden alınmıştır.
Bloglar üzerine yapılan tezlerin % 65’i iletişim ve bilgisayar eğitimi verilen bölümlerde
yapılmıştır. En çok araştırılan konular blogların bireysel ve kurumsal iletişimdeki rolü ile
blogların yansıtıcı düşünmeye etkisidir.
Anahtar Kelimeler: Web 2.0, Blog, tez değerlendirme
1
Araş.Gör., Anadolu Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Eskişehir, Türkiye
[email protected]
2
Prof. Dr., Anadolu Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Eskişehir, Türkiye
[email protected]
55
İşitme Engelli Bireylerin Meslek Ediniminde Bilgisayarların Artan Önemi: Anadolu
Üniversitesi Engelliler Entegre Yüksekokulu Örneği
Mehmet Cem Girgin1
Özet
Anadolu Üniversitesinde 1993-1994 eğitim-öğretim yılında faaliyete geçen Engelliler Entegre
Yüksekokulunda Uygulamalı Güzel Sanatlar Bölümünde, Grafik Sanatları Lisans Programı, Seramik
Sanatları Lisans Programı; İdari Meslekler Bölümünde, Bilgisayar Operatörlüğü Önlisans Programı;
Mimarlık Bölümünde, Yapı Ressamlığı Önlisans Programlarında eğitim verilmektedir. Bünyesinde
bulunan bölümlerin , işitme engelli bireylerin eğitim gereksinimlerini karşılayabilecek teknoloji ile
donatılmasina kurulusundan beri dikkat edilen yuksekokulda , zaman icerisinde bilgisayarlarin
egitimde ve sosyal hayatta artan rolleriyle konumu farklilasmistir. Her bolumde bilgisayar
kullanilmasini gerektiren ders programlarindaki degisiklik ve öğrencilerin sosyal yasamlarindaki
bilgisayar kullanimlari bu bildirinin konusunu olusturmaktadir.
Anahtar sözcükler: Özel eğitim, bilgi ve iletişim teknolojileri, Yüksek öğretim
1
Doç. Dr., Anadolu Üniversitesi, Engelliler Entegre Yüksekokulu, Eskişehir, Türkiye
[email protected]
56
Harmanlanmış Öğrenmenin Öğrencilerin Erişilerine, Algıladıkları Bilişsel Esneklik
Düzeylerine Ve Öz Düzenleyici Öğrenme Becerilerine Etkisi 1
Alev ATEŞ ÇOBANOĞLU 2
Özet
Harmanlanmış öğrenmenin (h-öğrenme) özellikle yükseköğretimde baskın bir öğretim modeli
olacağı öngörülmektedir. Bu noktadan hareketle bu araştırma, h-öğrenmenin öğretmen
yetiştiren yükseköğretim programlarındaki etkililiğine odaklanmaktadır. Araştırmanın temel
amacı; h-öğrenmenin öğrencilerin erişilerine, algıladıkları bilişsel esneklik düzeylerine ve öz
düzenleyici öğrenme becerilerine etkisini belirlemek ve program paydaşları olarak öğretim
üyesi, uzmanlar ve öğrencilerin h-öğrenme temelli programa ilişkin görüşlerini incelemektir.
Çalışmada, karma araştırma desenlerinden eş zamanlı çeşitleme stratejisi kullanılmıştır.
Araştırmanın nicel fazı tek gruplu zaman dizisi deseniyle şekillendirilmiş ve istatistiksel
hipotezleri test edilmiştir. Nitel fazda program paydaşlarının, h-öğrenme temelli program
uygulamasını nasıl değerlendirdikleri incelenmiştir. Çalışma, Ege Üniversitesi, Eğitim Fakültesi,
Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü lisans 4. Sınıf programında yer alan “Bilişim
ve Etik” dersi kapsamında yürütülmüştür. Katılımcılar; 2012-2013 öğretim yılı, bahar
döneminde bu dersi alan 65 öğrencidir. H-öğrenme temelli program tasarısının
geliştirilmesinde gereksinim çözümlemesinden edinilen bulgular tasarım sürecine yön vermiş,
yenilenmiş taksonomi ve h-öğrenmenin uygulama ilkeleri göz önüne alınmıştır. H-öğrenme,
sınıfta yüz yüze dersler ve uzman grubunun da katıldığı çevrimiçi öğrenme ortamı aracılığıyla
yürütülmüştür. Araştırmanın veri toplama araçları; denel işlem materyali olarak kullanılan höğrenme temelli program tasarısı yanısıra; başarı testleri, algılanan bilişsel esneklik ve öz
düzenleyici öğrenme becerileri ölçekleri, yansıtıcı günlük formu, görüşme formu ve uzmanların
haftalık değerlendirme notlarıdır. Program tasarısının, erişiye, algılanan bilişsel esneklik ve öz
düzenleyici öğrenme becerilerine etkisini belirlemek için, tekrarlı ölçümlerde tek faktörlü
varyans çözümlemesi ve Bonferroni düzeltmeli eşleştirilmiş örneklemlerde t-testi kullanılmıştır.
İçerik çözümlemesiyle ulaşılan nitel bulgular ise uygulama süreci, uygulama sürecine ilişkin
geribildirimler, h-öğrenme temelli program uygulamasının etkililiğini gösteren kanıtlar
temalarında incelenmiştir.
Araştırmanın sonuçları, h-öğrenme temelli programın erişi, algılanan bilişsel esneklik,
algılanan öz düzenleyici öğrenme becerileri üzerinde olumlu etkisi olduğunu göstermiştir.
Paydaşların görüşlerine göre, program uygulamaları öğrencileri düşünmeye, araştırmaya
düşüncelerini paylaşmaya yöneltmiştir.
Anahtar Sözcükler: Harmanlanmış öğrenme, hibrit öğrenme, erişi, bilişsel esneklik, öz
düzenleyici öğrenme becerileri.
1
Bu çalışma, Yrd. Doç. Dr. Bünyamin YURDAKUL’un danışmanlığında hazırlanan doktora tezinden
oluşturulmuştur.
2
Öğr.Gör.Dr., Ege Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, BÖTE Bölümü, İzmir, Türkiye
[email protected]
57
Bilgisayar Ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Öğrencilerinin Geleceğe Yönelik
Mesleki Kaygıları
İlker ÇOBANOĞLU 1
Özet
Eğitimde bilişim teknolojilerinin artan etkisiyle, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi
(BÖTE) bölümlerine olan gereksinimin arttığı düşünülmekle birlikte, BÖTE bölümü
öğrencilerinin mesleklerine ilişkin belirsizlik ve kaygı hissettikleri gözlenmektedir. Bu çalışmanın
amacı; BÖTE öğrencilerinin mesleki kaygı durumlarını belirleyerek, bu kaygıların giderilmesine
yönelik çözümler önermektir. Amaçlı örnekleme yöntemiyle belirlenen bu çalışmanın
örneklemi; 2013-2014 eğitim öğretim yılında, Ege Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, BÖTE
bölümüne devam eden üçüncü ve dördüncü sınıf öğrencileridir. Çalışmada öğrenci bilgi
formunun yanı sıra Cabı ve Yalçınalp’in 2013 yılında alanyazına kazandırdıkları 45 maddelik
“Mesleki Kaygı Ölçeği” (MKÖ) kullanılmıştır. Sekiz faktörlü bu ölçeğin Cronbach alfa katsayıları
0,94 ile 0,67 arasında değişmektedir. Edinilen bulgulara dayalı olarak, BÖTE öğrencilerinin
mesleki kaygıları ve bu kaygıların olası nedenleri çalışmanın son bölümünde tartışılmaktadır.
Anahtar Sözcükler: BÖTE, mesleki kaygı, gelecek kaygısı
1
Öğr.Gör., Ege Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, BÖTE Bölümü, İzmir, Türkiye
[email protected]
58
Computers & Education Dergisindeki Yayınların Eğilimleri: Bir İçerik Analizi Çalışması
Süleyman Burak TOZKOPARAN 1, Özgen KORKMAZ2
Özet
Computers & Education, 1976 yılında yayınladığı 6 makale ile yayın hayatına başlayan, eğitim ve
bilgisayar alanlarında yapılan çalışmaları yayınlayan akademik bir dergidir. Computers & Education,
yayın hayatına çevrimiçi yayın yapan bir dergi olarak, internet üzerinden devam etmektedir. Bu
çalışmanın amacı, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi alanında yayın yapan önder akademik
yayınlardan olan Computers & Education Akademik Dergisinin yayınlarını inceleyerek son dönemdeki
yayın eğilimlerini ortaya çıkarmak, sık araştırılan konuları, kullanılan yöntemleri, alana katkıda
bulunan ülkeleri ve üniversiteleri saptayarak alanın geleceği hakkında çıkarımlarda bulunabilmektir.
Teknolojide yaşanan hızlı gelişmeler, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri alanındaki çalışılan konuları
da büyük ölçüde etkilemektedir. Bugün popüler ve revaçta olan konular, yarın geçerliliğini
kaybedebilmektedir. Bu değişiklikleri, yeni trendleri tespit etmek, şüphesiz ki Bilgisayar ve Öğretim
Teknolojileri alanının geleceği hakkında fikir verecek bir yol haritası niteliğinde olacaktır. Bu amaçla,
Computers and Education akademik dergisinin, 2012 yılında yayınladığı 236 makale içerik analizi
yöntemi ile incelenmiştir. Çalışmada veri toplanması ve düzenlenmesi amacıyla Microsoft Office Excel
programında bir tablo oluşturulmuştur. Bu Tablo; “Volume(cilt)”, “Issue(sayı)”, “Makalenin Başlığı”,
“Makalenin Başlığı(Türkçe”), “Ülke”, “Yazarların Adları”, “Üniversite veya Kurum Adı”, “Bölüm”,
“Yöntem”, “Desen”, “Örneklem”, “Veri Toplama Araçları”, “Konu”, “Veri Analiz Yöntemleri” ve “Belli
Başlı Sonuçlar” isimli sütunlardan oluşmaktadır. Oluşturulan tablo yorumlandığında, şu sonuçlara
ulaşılmıştır: Amerika Birleşik Devletleri ve Tayvan yayınlanan çalışmaların büyük kısmını üstlenmekte
ve alandaki çalışmalara öncülük etmekte, bu ülkelerin ardından ise, İngiltere, İspanya ve Türkiye’nin
gelmektedir. Tayvan Ulusal Sun Yat-Sen Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri alanına büyük
katkı yapmaktadır. Araştırmaya göre, “eğitsel bilgisayar oyunları”, “çevrimiçi öğrenme, e-öğrenme”
ve “işbirlikli öğrenme” konu başlıkları, en çok çalışılan konulardır. Nicel çalışma yöntemi makalelerde
en çok kullanılan yöntem, deneysel desen de en çok kullanılan desendir. Çalışmalarda veri toplama
aracı olarak en çok kullanılan araç anketdir. Çalışmaların örneklem büyüklükleri ise, 6 ile 2359
arasında değişiklik göstermiştir ve örneklem seçim yöntemi olarak çoğunlukla amaçlı örneklem ve
rastlantısal örneklem kullanılmıştır.
Anahtar kelimeler: Bilgisayar, Öğretim Teknolojileri, Eğitim, Computers and Education, İçerik Analizi
1
Arş. Gör., Mevlana Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Konya, Türkiye
[email protected]
2
Doç. Dr., Mevlana Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü, Konya, Türkiye
[email protected]
59
Sosyal Bilgiler Öğretmen Adaylarının Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi (AİİT)
Konularının Araştırılmasında İnternetten Yaralanma Durumları
Cengiz DÖNMEZ 1, Kubilay YAZICI 2
Özet
Internet; sözel, sayısal ve sağlık alanları ayırt etmeksizin her alanda sıklıkla kullanılmakta olup,
Internet teknolojilerinin eğitsel anlayışı etkilemesi sonucunda öğretmenlerle öğrenciler
arasındaki geleneksel ilişkilerin yeniden biçimlenmesi, yapılandırmacı yaklaşımla öğrenciye
rehber olan öğretmenlerin olmasının önemliliğinin literatürde vurgulanması, FATİH projesi ile
okullarda Internet ve eğitim teknolojileri ile donatılmış sınıflarda eğitimlerin verilmesine
yönelinmesi bu çalışmanın yapılması için bir ışık olmuştur.
İlköğretimden yükseköğretime kadar eğitim-öğretimin neredeyse her aşamasında devamlı yer
bulan Atatürk İlkeleri ve İnkılapları Tarihi dersinin öğrenilmesi ve öğrencilere öğretilmesi için
ortaokulda öğretmenlik yapacak olan sosyal bilgiler öğretmen adaylarının nasıl bir bilinçle
internetten araştırma yaptıklarının ortaya çıkarılmasının gerekli olduğu düşünülmektedir. Bu
nedenle gerçekleştirilen bu araştırmada sosyal bilgiler öğretmen adaylarının Atatürk İlkeleri ve
İnkılapları Tarihi konularının araştırılmasında internetten nasıl yararlandıkları ortaya
çıkarılmaya çalışılmıştır. Araştırma Niğde Üniversitesi Eğitim Fakültesi ve Gazi Üniversitesi, Gazi
Eğitim Fakültesi sosyal bilgiler öğretmenliği anabilim dallarında birinci ve ikinci öğretimde
öğrenim gören öğrenciler üzerinde gerçekleştirilmiştir.
Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden olan tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmaya
konu olan olay, birey ya da nesne kendi koşulları içinde olduğu gibi tanımlanmaya çalışılır.
Gerçekleştirilen bu araştırmada ise amaca uygun ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır.
Araştırmanın veri toplama aracı Şahin (2009) tarafından geliştirilmiş olan eğitsel internet
kullanım öz-yeterlik inancı ölçeğinden de öğrencilerin kişisel bilgilerinin de yer aldığı uzman
görüşleri neticesinde son şekli verilen anket formu olarak belirlenmiştir. Anket formundaki
sorulara öğretmen adayları “Tamamen katılıyorum, katılıyorum, kararsızım, katılmıyorum, hiç
katılmıyorum” olarak beşli Likert şeklinde cevap vereceklerdir. Gerçekleştirilen çalışma şuan
öğretmen adaylarına anketlerin uygulanması aşamasında olup elde edilen sonuçlar yüzde
frekans şeklinde betimlenecektir.
Anahtar Kelimeler: İnternet, Tarih Öğretimi, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Sosyal Bilgiler,
Öğretmen Adayları
1
Doç. Dr., Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Sosyal Bilgiler Eğitimi Anabilim Dalı,
Ankara. Tel: 05053194848, e-mail: [email protected]
2
Doç. Dr., Niğde Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Sosyal Bilgiler Eğitimi Anabilim Dalı,
Niğde. Tel: 05306922233, e-mail: [email protected]
60

Bildiri Özetleri - intet`14 - Eastern Mediterranean University

Transkript

Benzer belgeler

Broşür indir

File

Sağlık liderleri için kültürel yetkinlikte şefkatli bakımda öğrenme

2011 Baskısı - EACEA

Öğrenme Antrenör İçerik

Mobil Teknolojiler

İçerik Öğretici TV Öğretici Video - Funda Dag`s Blog

Bruner`in Öğrenme Kuramı

Etkili Öğrenme Yöntemleri - Başkent Üniversitesi Adaylara Bilgi