23 Mayıs 1978: "Geceyarısı Ekspresi" gösterime girdi | Marksist.org

Transkript

23 Mayıs 1978: "Geceyarısı Ekspresi" gösterime girdi | Marksist.org
23 Mayıs 1978: "Geceyarısı Ekspresi" gösterime girdi | Marksist.org
Atilla Dirim tarafından yazıldı.
Pazar, 22 Mayıs 2011 11:57
İstanbul'da uyuşturucu kaçakçılığı suçuyla hapis cezasına çarptırılan William "Billy"
Hayes'in yaşadıklarından uyarlanmış sinema filmi. İstanbul valiliğinin izin vermemesi
üzerine, film Malta'da çekildi. Geceyarısı Ekspresi, 1979 Akademi Ödülleri'nde aday
olduğu 6 dalın 2'sinde (en iyi özgün müzik: Giorgio Moroder ve en iyi uyarlama senaryo:
Oliver Stone) Oscar kazandı. Film, Türkiye tarafından protesto edildi.
1970 yılında gezmek amacıyla İstanbul'a gelen 22 yaşındaki New Yorklu hippi William "Billy"
Hayes, özellikle Sultanahmet ve çevresindeki yabancılar arasında dönen uyuşturucu trafiğini
görünce, ülkesine dönerken biraz para kazanabilmek için iki kilo esrar temin eder. Plakaları
vücuduna saran Billy, Yeşilköy Havalimanı'nda polis aramasında yakalanır ve tutuklanarak
Sağmalcılar Cezaevi'ne konulur. Billy, gerek polisteki sorgusunda, gerekse cezaevinde yoğun
bir şekilde işkence görür, cinsel tacize uğrar. Birkaç ay süren yargılama sonrasında da, 4 yıllık
hapis cezasına çarptırılarak İmralı Adası Cezaevi'ne nakledilir.
İmralı'da, iyi hâl indiriminden sonra iki yıla inecek olan "makûl" cezasını çekmeye başlayan
Hayes, bu sırada Yargıtay'dan gelen bozma kararı karşısında ise tam anlamıyla dehşete düşer.
Yargıtay, ona verilen dört yıllık hapis cezasını az bulmuş ve "Türkiye üzerinden uyuşturucu
kaçakçılığı yapmaya niyetlenen yabancılara caydırıcı bir mesaj olması için" yerel mahkemeden
cezasının otuz yıla çıkartılmasını talep etmiştir. Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi Yargıtay'ın
görüşüne uyarak dosyaya yeniden bakar ve önerilen bu yüksek cezayı aynen onaylar. Bu
Hayes için, işlediği suçun karşılığı olmayı kat be kat aşan akıl almaz bir cezadır. Adadaki
cezaevinde İstanbul'dan malzeme getiren kargo gemilerinin yükleme boşaltma işlerinde çalışan
genç Amerikalı, uzun süre kaçma planları yaptıktan sonra, 23 Ekim 1975 günü sarı saçlarını
siyaha boyayıp o civarda bulduğu bir sandal ile Marmara Denizi'ne açılır.
Kâh denizde kâh karada devam eden korku dolu bir kaçıştan sonra da Yunanistan sınırına
ulaşır. Hayes'i Türkiye'ye vermeyi reddeden Yunan makamları, onu Atina'daki Amerikan
büyükelçiliği kanalıyla ABD'ye gönderirler. Öte yandan, oldukça yaygın bir iddiaya göre de
Hayes aslında kendi iradesiyle kaçmamış, ABD'nin baskılarından usanan MİT tarafından
danışıklı bir dövüşle serbest bırakılmıştır. Genç adamın Marmara açıklarında kendisini bekleyen
CIA ajanları tarafından Yunanistan'a ulaştırıldığı da yıllardır dile getirilen iddialar arasındadır.
Öyle ya da böyle, beş yıl sonra ülkesine geri dönmeyi başaran Hayes, 1976 yılında yazar
1/2
23 Mayıs 1978: "Geceyarısı Ekspresi" gösterime girdi | Marksist.org
Atilla Dirim tarafından yazıldı.
Pazar, 22 Mayıs 2011 11:57
William Hoffer ile birlikte kaleme aldığı "Geceyarısı Ekspresi" adlı kitabını yayınlar. Türk adalet
ve ceza infaz sistemini yerden yere vurduğu bu kitap, iki yıl sonra da (günümüzün provokatif
yönetmeni, o günlerin çiçeği burnunda senaristi) Oliver Stone'un senaryosuyla yönetmen Alan
Parker tarafından sinemaya uyarlanır. Çevrildiği yıl olan 1978'de altı dalda Oscar'a aday olan
film, "en iyi uyarlama senaryo" ve "en iyi film müziği" dallarında ödül kazandı.
Filmin çekimi için İstanbul valiliğine başvurulmuş, ancak izin alınamaması üzerine çekimler
Malta'da gerçekleştirilmişti. Senaryonun çok ağır olduğu, Türklere büyük haksızlık yapıldığı
yolunda eleştiriler alan filmin aslında gerçek durumu yansıttığı çok iyi bilinmektedir. Diyarbakır,
Mamak vb. zindanlarda yapılan işkenceleri insanlık suçu olarak nitelendirmek bile yetersiz
kalmaktadır, bunlara yeni kavramlar bulmak gerekmektedir. Keza insanlık dışı koşulların bütün
hapishanelerde yaşandığı, işkencenin, dayağın, tecavüzün, kötü muamelenin vakayı adiyeden
olduğu bir sır değildir. Devlet güçlerinin kendi denetiminde olan bir cezaevini "ele geçirmek" için
yaptıkları ve insanlık dışı bir şekilde "Hayata Dönüş" olarak adlandırdıkları, 32 kişiyi öldürdükleri
ve yüzlercesini yaraladıkları 19 Aralık katliamı henüz unutulmamıştır. "Geceyarısı Ekspresi",
uluslararası kamuoyunun dikkatini Türk hapishanelerinde yaşanan vahşete çekmesi gibi önemli
bir işlev üstlenmiştir.
2/2

Benzer belgeler