Walter Bonatti - Anma Yazısı

Transkript

Walter Bonatti - Anma Yazısı
Walter Bonatti - Anma Yazısı
Luca Signorelli (Çeviren: Mustafa Nalbant) tarafından yazıldı
Salı, 28 Şubat 2012 18:44 - Son Güncelleme Pazartesi, 02 Temmuz 2012 22:15
Walter Bonatti (Bergamo, 22 Temmuz 1930 – Roma, 13 Eylül 2011) Geçtiğimiz aylarda
yitirdiğimiz, tüm zamanların en etkileyici alpinistlerinden biri belki de birincisi olan Walter Bonatti
için Luca Signorelli'nin kaleme aldığı bu anma yazısını Mustafa Nalbant'in özenli çeviri ise
yayınlıyoruz.
Walter Bonatti (Bergamo, 22 Temmuz 1930 – Roma, 13 Eylül 2011) Luca Signorelli (Çe
viren: Mustafa Nalbant)
[Bu çeviri, yazar Luca Signorelli'nin şahsi izni ve UKClimbing.com sitesinin onayı ile
yayınlanmaktadır. Tüm yazılı ve görsel materyalin, kısmen veya bir bütün olarak izinsiz
kullanımı yasaktır. ] [Orijinal Makale: http://www.ukclimbing.com/articles/page.php?id=4098 ]
Nisan 2011. Courmayeur’un
Biri Doug
merkezindeki
Scott, engeleneksel,
yüksek
Tedavisi
üçüncü
zarif
olmayan
dağ
bir evin
olan
bir
mutfağında;
Kanchenchunga’ya
hastalığa karşı
alpinizmin
kısayaptığı
bir
ikimüc
dev
1
Walter Bonatti Sağ Yan: © Carlo
{highslide
Caccai
type="img" width=350 height=525}alpinizm_resimleri/Bonatti/alp_bon
Böyle durumlarda, bir kişiye ait son görüntüdeki her ayrıntıya varoluşsal bir ağırlık yüklemek
oldukça kolaydır. Fakat o geceye dair sonsuza kadar hatırlayacağım tek şey; 81 yaşında
olmasına rağmen bir çocuğunki gibi, yeni heyecanlara karşı uçsuz bucaksız ve doyumsuz bir
açlıkla bakan iri gözleri olacak. Nihayetinde Bonatti’nin sıradışı hayatını en iyi ifade eden cümle
bence ’’Hayatını merak yönlendirdi.’’ olurdu. Veya ikinci olarak ‘’Asla satılmadı.’’
Bir televizyon programında kendisine bu soru sorulduğunda, Walter şu şekilde cevap vermişti:
‘’Hayatını elinden geldiğince dolu yaşamış biri olarak hatırlanmak isterim.’’ Hiç şüphesiz öyle de
yaşadı. Kuzey İtalya’da, Milan yakınlarında bir kasaba olan Bergamo’da, oldukça normal bir
ailenin çocuğu olarak 1930’da dünyaya gelen Bonatti’nin hayatı, milyonlarca diğer İtalyan gibi
ikinci dünya savaşıyla değişti. Kuzey İtalya, ilk olarak müttefik bombardımanıyla, sonraki üç yıl
boyunca (1943-45) ise barbar Anti-Alman gerillaları (ve alman/faşist karşı güçleri) tarafından
harap edilmiş ve ulusun altyapısı paramparça olmuş, halk açlıkla mücadele eder hale
düşmüştü. Diğer bir çok insan için olduğu gibi, bir çelik fabrikasında işçi olarak çalışmak Bonatti
için bir seçimden ziyade hayatta kalma mücadelesiydi. Ancak Walter özel biri olduğunu çoktan
ispatlamıştı. Macera hayalleriyle dolu zihniyle yorulmak bilmez bir çocuk ve de eğitimli bir
jimnastikçi. İş bulmak için Milan yakınlarındaki Monza’ya taşındığında asıl ilgileri kaya tırmanışı
olan bir grup iş arkadaşıyla da biraraya gelmiş oldu. Grigne’ de Como Gölü yakınındaki görece
1/9
Walter Bonatti - Anma Yazısı
Luca Signorelli (Çeviren: Mustafa Nalbant) tarafından yazıldı
Salı, 28 Şubat 2012 18:44 - Son Güncelleme Pazartesi, 02 Temmuz 2012 22:15
alçak fakat sarp kulelerden oluşan bir bölgede birkaç tırmanışa davet edildi. Patikaların güvenli
kollarında yürüyüş yapmış biri olarak, gerçek kaya tırmanışıyla yüzyüze gelmesi kişisel keşif
anlamında onun için bir dönüm noktası oldu. Doğal bir tırmanış yeteneği olan Walter ‘’iyi’’
olmanın kendisi için yeterli olmadığını keşfetti; ilk günden sınırlarını test etme arzusuna
tutulmuştu. Ve ilk günden sınırlarının olanaksız bir yükseklikte olduğu net bir şekilde
görülüyordu.
Sadece iki yıl içerisinde, arkadaşı (ve meslektaşı) Andrea Oggioni ile birlikte, Grandes Jorasses
Walker sırtı, Cassin rotası (4.çıkış) da dahil olmak üzere en çok korkulan alpin rotalardan
birkaçının tekrarlarını gerçekleştirerek İtalyan tırmanış camiasını şaşkına çevirdi. Başka
herhangi biri bu başarıları inanılmaz tırmanışlar olarak görecek olsa da, tırmanışın sportif
yönünden ziyade duygusal yönüne değer veren Walter için bu durum, Mont Blanc bölgesi ile
olan büyük aşk hikayesinin başlangıcıydı. Tren bileti almak ve Courmayeur yakınlarındaki Val
Ferret’ teki kamp alanında ufak bir yer tutabilmek için kazancından ayırdığı ufak birikimlerini
kullanarak, her sene Mont Blanc’ a döndü. 19 yaşında, çoktan oyunun zirvesine ulaşmış olması
onun için yeterli değildi: ‘’çıta’’ daha yükseğe taşınmalıydı. 1951 yılında Luciano Ghigo ile
birlikte, Glacier Du Geant’dan yükselen, inanılmaz bir kaya obeliski olan Grand Capucin’in doğu
yüzünü tırmanması, tüm dünyaya Walter Bonatti için ‘’çıtanın yükseltilmesi’’ nin ne anlama
geldiğine dair ilk ipuçlarını veriyordu. Tırmanışla ilgisi olmayan ulusal basın da dahil olmak
üzere herkes dikkat kesilmişti. Sonra bir dizi üst düzey ilk tekrar ve ilk çıkış geldi. 1954 yılında
alpin birliklerdeki zorunlu askerlik hizmetini tamamladıktan hemen sonra Walter dünyanın
muhtemelen en zor ve en çok arzulanan zirvesi olan K2’ ye yapılacak olan İtalyan
ekspedisyonuna seçildi. Eve döndüğünde hayatı tamamen değişmişti. Tırmanışa dair hiçbirşey
umduğu ya da beklediği gibi gelişmemişti.
{highslide type="img" width=650 height=500}alpinizm_resimleri/Bonatti/alp_bonatti_messner.jpg{/highslid
Walter Bonatti & Reinhold Messner Piolet D'Or 2009
© Luca Signorelli
1954 K2 ekspedisyonuna ve sonrasında çoğu yanlış sebeplerden kaynaklanan tartışmalara dair
çok şey yazıldı, bu kısa yazıda ise tüm bunlara yer verebilmek imkansız. 60 yıllık bir süzgeçten
baktığımda kişisel düşüncem; K2 ekspedisyonunun Walter’ ın insani değerlerine zarar
vermekten öte, dikkate değer enerjisini ve arzusunu odaklayabileceği bir ortam sağladığını ve
dağcılık tarihinde varolmayan 10 yıllık bir ‘’zafer yürüyüşüne’’ (ve bir insanın gelişimine dair
dikkate değer bir kişisel tarihe) yol açacak ortamı sağladığını düşünüyorum.
2/9
Walter Bonatti - Anma Yazısı
Luca Signorelli (Çeviren: Mustafa Nalbant) tarafından yazıldı
Salı, 28 Şubat 2012 18:44 - Son Güncelleme Pazartesi, 02 Temmuz 2012 22:15
K2 draması ve içinde barındırdığı tatsızlıklardan sonra Bonatti için bir sonraki adım Petit Dru
güney batı pillar rotasıydı. Bu tırmanış Bonatti efsanesinin (ve süperstar Bonatti’nin) gerçek
doğum yeri oldu. ‘’Destansı’’ dağcılığın üstün başarılarına olan hayranlığın, suçluluk hissettiren
zevklere indirgenmediği bir dönemde, Alplerin en estetik duvarlarından birinde vermiş olduğu bir
haftalık mücadele, halkın hayal gücünü, sadece Cassin veya Comici gibi savaş öncesi
devlerinin hayal edebileceği bir seviyeye çıkarmıştı. Walter; bir gecede uluslar arası bir şöhret
oldu. Özellikle ve de tuhaf bir şekilde yabancıları idolleştirmeleriyle pek bilinmeyen bir üke olan
ve de kendi en değerli tırmanışlarından bir tanesini ‘’çalmış olan’’ bu İtalyana karşı kıskançlık
beslemek için birçok nedeni olan Fransa, Bonatti’yi tırmanışın geleceği olarak bağrına bastı
(aynı zamanda İtalya).
Takip eden beş sene boyunca, Mont Blanc’ ın çok sevdiği İtalyan tarafında kendi döneminde
görülmemiş teknik seviyede tırmanışlar yaptı.(‘’Ben Mont Blanc çocuğuyum.’’ Söylemeyi çok
sevdiği bir lafıydı.). Dağ rehberi oldu ve 1957’de Courmayeur’ a (uzun ve karmaşık bir
aşk-nefret ilişkisi geliştirmiş olduğu kasaba) taşındı. Yurt dışında da tırmandı; ancak K2
fiyaskosu yakasını asla bırakmadı. Bu tırmanışlardan en dikkat çekenleri 1958 yılında Cerro
Torre’ye yaptığı cesurca deneme ve ‘’anti K2’’ olarak tasarlanmış olan fakat kendi payına
problemleri de olan bir ekspedisyon olan Gasherbrum IV’ idi (muhtemelen dünyanın 8000 metre
altı irtifadaki en zor dağı). İtalyan haftalık yayınlarında yer bulan her denemesi veya tırmanışı,
ismini daha da büyüttü. Burada bahsedilen film ya da futbol yıldızı ayarında bir konumdu.
Bonatti isminin elde ettiği bu konumu hayal etmek, İtalya dışındakiler için zor olabilir, ancak bu
şöhret öyle uç noktalara vardı ki bir noktada artık Bonatti mahremiyetini korumak için bazı
önlemler almak zorunda kaldı. Bu konum çok az tırmanıcının başına gelmiştir. Bu arada Bonatti
müşterisi Silvano Gheser ile beraber; Henry ve Vincendon adlı iki Fransızın ölümüyle
sonuçlanan, ve günümüzde de tartışması hala devam eden trajediye neden olan bir fırtınada
ölümle yüzyüze geldiği Mt.Blanc Brenva mahmuzunun ilk kış çıkışı sonrasında, dağcılıkta
şöhretin kötü bir yanıyla da yüzleşmek zorunda kaldı. Bonatti’nin iki Fransızın (dağın Fransız
tarafında bir kurtarma girişiminden sonra kaybolmuş olan) ölümüyle hiçbir ilgisi yoktu; fakat
Bonatti’nin her tırmanışında yüzleştiği riskin devamlı arttığını görmezden gelmek de mümkün
değildi, tartışmalar; birkaç adım geriden, fakat daima Bonatti’yi takip ediyordu.
{highslide type="img" width=650 height=500}alpinizm_resimleri/Bonatti/alp_bonatti_G4.jpg{/highslide}
Gasherbrum IV, Concordia Buzulundan Gece Görünüşü
© Ice Nine
3/9
Walter Bonatti - Anma Yazısı
Luca Signorelli (Çeviren: Mustafa Nalbant) tarafından yazıldı
Salı, 28 Şubat 2012 18:44 - Son Güncelleme Pazartesi, 02 Temmuz 2012 22:15
Bonatti var olan şöhretini çeşitli imtiyazlar elde etmek için kullanabilirdi ama buna asla
yanaşmadı. Kendi kişisel prensiplerine sonuna kadar bağlı kaldı. Asla taviz vermedi, bu
sebeble kendisini hayal kırıklığına uğratan herkesle ilişkisini, arkadaşlığını bitirdi. Sponsurluk
kavramını (hoş görmediği bir uygulama) reddetti. Rehberlik yaparak, makalelerini satarak, veya
ara sıra kamusal alanda görünerek hayatta kalacak kadar para kazandı. GIV’e beraber
tırmandığı Carlo Mauri gibi genelde arkadaş olduğu, bazı düzenli müşterileri gibi ve de
Courmayeur yerlilerinden olan Toni Gobbi ve Bonatti’nin özelliklerinden bazılarını barındıran
Gigi Panei gibi birkaç tırmanış yoldaşı vardı. 50’ lerdeki en uzun soluklu tırmanış dostluğu
Monza’ daki fabrika günlerinden arkadaşı olan Andrea Oggioni ileydi. Sıradan fakat inanılmaz
güçlü bir adam olan Oggioni, bir çok yönden Bonatti’ nin tam zıttıydı. Walter’ın vizyonu ve
Oggioni’ nin güvenilir desteğiyle çok iyi işleyen, tamamlayıcı bir partnerlik oluşturdular. Beraber
bir çok üst düzey tırmanışa giriştiler ve başardılar. (Sırası gelmişken birinden daha bahsedelim;
günümüzde hala çok güzel bir klasik olan Brouillard’ın Red Pillar’ı)
Daha sonra 1961 yılında Freney Pillar felaketi geldi (bu notların yazarının gözünde Bonatti’nin
apaçık kahramanlığı). Temmuz 1961’de Bonatti, Oggioni, ve müşterileri Gallieni Freney’in
merkez pillarının (Mont Blanc’ın İtalyan tarafında yekpare bir kaya yüzü ve zamanının Alplerinin
‘’son büyük problemi’’) tepe noktasının 150 metre altında mahsur kaldılar. Yalnız değillerdi, dört
kişilik farklı bir Fransız ekibi (Mazeaud, Kohlmann, Vieille, ve Guillaume) tırmanışın sonraki
aşamalarında onlara katılmıştı. Beklenmeyen bir yaz fırtınası (bu fırtına günlerce sürmüş ve
2000 metreye kadar dağı metrelerce kar altında bırakmıştı) sonucunda tırmanıcılar, yarı kış
koşullarında iniş yapmaya mecbur kaldılar. Bu koşullarda aşağılara ulaşma teşebbüsleri
kesinlikle ümitsiz bir girişim olurdu- Böylesine ağır koşullar altında, Mt.Blanc’ın italyan tarafında,
yükseklerde mahsur kalmış insanların üç ya da dört günden fazla, hayatta kalma şansları çok
azdır. Fakat ekipte Bonatti vardı. Bonatti, tek şanslarının süratli bir şekilde irtifayı alçaltmak
olduğunun ve aynı zamanda çığlardan korunmanın yolunun da bu olduğunun farkında
olduğundan cüretkar ve taktiksel bir karar aldı. Bu karar Central Pillar’ını aşağıdaki Freney
Buzulu (ve vadisi) ile birleştiren sapa bir mahmuz olan Rochers Gruber’den doğaçlama bir inişti.
Yine de süratli gelişen başarıya rağmen iki Fransız (Vielle ve Guillaume) yorgunluktan hayatını
kaybetti. Bir başka tırmanıcı, Kohlmann (doğuştan sağır ve taktığı kulaklığın yıldırım çarpması
sonucu beyin hasarı yarattığı) ise ciddi disoryantasyon işaretleri göstermeye başlamıştı.
Bonatti berbat havada ve diz boyu karda mücadele ederek hayatta kalanlara yol açtı. Aynı anda
4/9
Walter Bonatti - Anma Yazısı
Luca Signorelli (Çeviren: Mustafa Nalbant) tarafından yazıldı
Salı, 28 Şubat 2012 18:44 - Son Güncelleme Pazartesi, 02 Temmuz 2012 22:15
Courmayeur’da oluşturulan bir kurtarma ekibi Gamba dağevinin yakınında hedef karmaşıklığı ve
malzeme eksikliği gibi nedenlerle boğuşuyordu. Gamba dağevine ulaşmak ve hayatta
kalabilmek için ekip, Freney Buzulunu geçmek ve yukarı Col de L’Innominata ya ulaşmak
amacıyla ümitsiz bir çaba gösterdi. Geçitte kaynaklarını tüketmiş olan Oggioni yere yıkıldı ve
Mazeaud’un kollarında can verdi; kontrolden tamamen çıkmış olan Kohlmann ise kurtarmacılar
tarafından ulaşılmasından kısa bir süre sonra kalp krizinden hayatını kaybetti. Sonunda sadece
Bonatti, Mazeaud ve Gallieni hayatta kalmayı başardı, yedi kişiden üçü… Bonatti’nin Gamba
dağevine vardığındaki durumu kurtarma ekibinin doktoru Pietro Bassi tarafından ‘’yaşama
şansının çok ötesinde. ‘’ diye tarif edildi. Fakat Bonatti hayatta kalmayı başardı. Mazeaud ciddi
don ısırıklarına maruz kalmıştı, Gallieni ise neredeyse hiç yara almadan kurtuldu.
Tartışmalar tekrar şiddetlendi. İtalyan basını Bonatti ve diğerlerini ‘’delilikle’’ suçluyordu ve bu mes
{highslide type="img" width=350 height=525}alpinizm_resimleri/Bonatti/alp_bonatti_GPD.jpg{/highslide}
Grand Pilier d'Angle
© gav p, Ekim 2007
Kitabının popülerliği Walter’in şöhretinin tavan yapmasını garantilemişti, artık kendi evinde ve
tüm dünyada herkesçe tanınan biriydi. Fakat Bonatti, birşeylerin yanlış gittiğini hissetmeye
başlamıştı. Bu seviyede tırmanmak gittikçe çok daha fazla risk içeriryor, tatmin ise çok daha az
oluyordu. Rehberlik artık sıkmıştı, kişisel hayatı da iyice karmaşıklaşmıştı- Courmayeur
kuruluşlarından bazılarıyla olan ilişkileri çoğunlukla tırmanış dışı sebeplerle gerilmişti. Evliliği de
sallantıdaydı. 1965’te artık bırakmak istiyordu. Bunu da Bonatti tarzında bir patlamayla yaptı. İki
arkadaşıyla yaptığı bir denemeden sonra Whymper’in dağı Matterhorn’un kuzey yüzünde
inanılmaz bir zorlukta, direct bir rotayı solo tırmanarak büyük İngiliz dağcıya ve onun temsil ettiği
geleneğe saygısını sunmuş oldu. Eve döndüğünde, arabasının lastikleri bıçakla parçalanmıştı.
Bu durumun dağcılıktaki rolüyle hiçbir alakası olmadığına dair işaretler olsa da, Walter bunu
harekete geçmek için bir işaret olarak algıladı. ‘’jet set alpinizmden’’ resmen istifa etti, ve birkaç
yıl sonra Courmayeur’u ve rehberliği terk etti.
5/9
Walter Bonatti - Anma Yazısı
Luca Signorelli (Çeviren: Mustafa Nalbant) tarafından yazıldı
Salı, 28 Şubat 2012 18:44 - Son Güncelleme Pazartesi, 02 Temmuz 2012 22:15
Sonrasında Bonatti kendini yeniden yarattı. Dikey macera artık tek takıntısı değildi.
Çocukluğunun çoğunda çöl ve orman maceralarıyla ilgili hayaller kuran Bonatti için bu hayalleri
gerçekleştirmenin zamanı gelmişti. Meşhur italyan dergisi Epoca ile yaptığı antlaşma ona başka
herhangi bir sponsorun sağlayacağından çok öte bir özgürlük sunmuştu. Böylece Bonatti
dünyayı gezmeye başladı ve tırmanıcıdan ‘’profesyonel’’ muhabire olan dönüşümünü büyük bir
başarıyla gerçekleştirdi. Epoca’daki ‘’Temsilcimiz Walter Bonatti’den’’ imzalı hikayeler muazzam
bir okuyucu kitlesine sahip oldu. Bir başka açıdan Bonatti’nin yaptığı; kendisini dağcı yapan
kişisel özelliklerini başka bir iş için kullanmaktı: esneklik, cesaret, ve de halkın keşfetmek
istediklerine dair doğru bir önsezi, ilginç fotoğraf yeteneği, ve okuyucuların maceranın
kendisinden ziyade maceranın hissiyatıyla daha çok ilgilendiğinin farkında olması…
Başarılı oldu, yaklaşık 10 seneden fazla bir süreliğine Walter yeni bir denge, mutluluk ve belki
de dağcılığının ‘’muhteşem günlerinin’’ ona sağlayamadığı bir tatmin bulmuştu. Özellikle de
Kutuplar veya Afrika’nın yabaniliği gibi çok uzak yerlere yaptığı yolculukları anlatırken; bu
maceralardan son derece büyük bir keyif aldığını herşeyden daha fazla vurgulardı. Tırmanışı da
bırakmamıştı: tüm hayatı boyunca tırmanmaya devam etti, özellikle çok sevdiği Mont Blanc
bölgesinde ve zamanının çok az altında bir teknik seviyede… Fakat özel kalmasına sıkı bir
şekilde bağlı kalarak ve sadece birkaç arkadaşla paylaşarak, kendi zevki için tırmandı.
‘’Kamusal’’ Bonatti macera gazetecisiydi, tırmanıcı Bonatti hala oradaydı ancak halka kapalıydı.
Polemikler bazen çirkin şekillerde Bonatti’yi takip etti. Mesela birisi ‘’solo’’ yolculuklarını, çekmiş
olduğu fotoğraflarının yardımsız çekilemeyeceğini varsayarak solo olmamakla itham etti.
Bonatti’nin büyük üzüntüsünden dolayı Epoca, Bonatti’nin kumandalı fotoğraf makinası
ekipmanı taşıdığını açıkladı.
1980’lerde Epoca ile olan ilişkisi tipik bir şekilde, prensip meselesi yüzünden sona yaklaşınca
Walter' ın profesyonel muhabir olarak hayatı da bitmiş oldu. Bu dönemde Bonatti hayatının
önceliklerinin altüst olduğu yeni bir ‘’değişim krizine’’ giriyordu. Dünyayı saran yeni tırmanış
nesli Bonatti’nin başarılarına büyük saygı duyuyor ve takip edilmesi gereken saf tırmanış
sembolü olarak belirtiyor olsa da; İtalya’da garip bir terslikle geçmişten bir kalıntı, hedonistik ve
‘’güvenli’’ olarak addedilen futuristik tırmanış tarzında yeri olmayan, ‘’macera’’ tırmanış
modasının bir sembolü olarak görülüyordu. Boltları hiç sevmeyen ve hatta anlayamayan biri
olarak tırmanış camiasının, maceranın ruhunu öldüren teknolojik bir takıntıya kapılmış olduğunu
açıkça dile getirmekte hiç tereddüt etmedi. Yine de italyan tırmanış camiasından (Reinhold
Messner’in başarılarına duyduğu hayranlık; Bonatti’nin görüşüne göre Messner ‘’satıldığında’’
debelenmeye başlamıştı) uzaklaşması nedeniyle yakınlaşmaya başladığı yabancı, bilhassa
ingilizce konuşan tırmanıcılar vasıtasıyla ‘’yeni nesil’’ tırmanış hakkındaki düşüncelerini az da
olsa değiştirdi. Diğer bir yandan aktris Rossana Podesta’ yla karşılaşması özgüveninde yeni bir
gelişme sağlıyordu. Kendi yalnızlığıyla (‘’aykırı bir tip olarak mı doğduğumu yoksa sonradan mı
böyle olduğumu bilemiyorum’’ cümlesi imzası gibiydi.) Rossana’ da kendisini heryerde takip
6/9
Walter Bonatti - Anma Yazısı
Luca Signorelli (Çeviren: Mustafa Nalbant) tarafından yazıldı
Salı, 28 Şubat 2012 18:44 - Son Güncelleme Pazartesi, 02 Temmuz 2012 22:15
edecek ve maceranın anlamını kendisinden öğrenecek benzer zihinde bir birey bulmuştu. Bir
zamanların meşhur aktrisi ‘’Walter Bonatti’nin kameralarını taşımanın (veya ‘’onun minik şerpası
olmanın’’) rüyalarının işi olduğunu açıkladı. Bundan daha fazlasını da yaptı. Walter’a hayatının
son anına kadar desteğini ve aşkını sundu ve en sonunda, Walter aniden kendisini öldürecek
olan pankreas kanserine yakalanınca, Bonatti’ye durumunu açıklamayarak çok zor bir
sorumluluk aldı ve sonuna kadar onun bakımını üstlendi.
İtalyan tırmanış kurumuyla olan ilişkisinin durulması uzun bir zaman aldı. K2 tırmanışında, zirve
ekibinden oksijen çaldığına dair kendisine bir gazeteci tarafından açılmış olan davayı
kazanmasına rağmen, Achille Compagnoni (hayatının sonunda K2 olaylarını kendi bakış
açısından yazdı) ile bir daha arkadaş olmadı; ve 80’lerin sonundan itibaren K2’nin resmi
hikayesinin kendi anlattığı versiyonla değiştirilmesi amacıyla bir kampanya başlattı. Bitmek
tükenmez bilmeyen makaleleri ve yayınlarıyla birlikte, ve 1954 ekspedisyon lideri Ardito
Desio’nun ölmesinden sonra nihayet İtalyan Alpin Kulüp’ü (CAİ) Walter’ ın isteklerinin çoğunu
kabul etti. Bu sonuç, özellikle K2’de zirve şansı bir daha iade edilemeyecek olan Walter da dahil
olmak üzere kimseyi tam olarak tatmin etmeyen bir uzlaşmaydı. Fakat Bonatti’ye en azından bu
olayı istediği gibi kapatma şansı veriyordu.
70’li yaşlarında dahi Bonatti üst düzey tırmanışlarına (Mont Blanc’a son tırmanışı son derece
ciddi Innominata sırtından yapılmıştı) ve Rossana ile birlikte seyehatlerine (bazen ikisi içinde
ciddi riskler taşıyan) devam etti. K2 tartışmalarının az çok çözülmüş olmasıyla birlikte çok uzun
bir ara verdiği, ve geçen onca seneye rağmen karizmasından çok az bir şey kaybetmiş
olduğunu farkedeceği bazı kamusal alanlara geri döndü. Kendisini geçmişten bir ikon olarak
tanıyan yeni nesiller, yaşına rağmen zeka ve öz güven yayan , prensipli ve kendi kurallarına
bağlı bir adam (günümüzde acı bir şekilde İtalya’ da eksik olan) keşfetmiş oldular. Kendi özelini
hala ciddi bir şekilde koruyor olmasına rağmen, Bonatti televizyon ve Toronto Festivali veya
Piolet D’Or (2007’de ödül ‘’yeniden tasarlandığından’’ beri altın kazma törenlerinin müdavimi
haline gelmişti) gibi toplantılar aracılığıyla halkla tekrar biraraya gelmekten büyük keyif alıyor
görünüyordu. {highslide type="img" width=650 height=500}alpinizm_resimleri/Bonatti/alp_bonatti_AC.jpg{/highslide}
Walter Bonatti Alpin Kulüp Onur Üyeliğini Alırken, Zermatt, Temmuz 2007
© Luca Signorelli
7/9
Walter Bonatti - Anma Yazısı
Luca Signorelli (Çeviren: Mustafa Nalbant) tarafından yazıldı
Salı, 28 Şubat 2012 18:44 - Son Güncelleme Pazartesi, 02 Temmuz 2012 22:15
Ancak bu rönesansa ait tek bir an onu zihinlere kazıdı. Kendisine, 2007 yılında, aslında çoktan
kabul etmiş olduğu İngiliz Alpin kulüp onur üyeliği teklif edildi. Resmi tören Alpin Kulüp’ ünün
150. yılını kutladığı güne denk gelen büyülü bir akşamda, 2007 yılının gündönümünde Zermatt’
ta yapıldı. Walter, Riffelberg’ in terasında, olağan kuvveti ve otoritesiyle, orada bulunanların,
sesini ve arka planda akşamın altın ışıklarının vurduğu Matterhorn’ lu görüntüsünü
unutamayacağı kısa bir İtalyanca konuşma yaptı. Sanki Walter sadece onun konumundaki bir
insanın başarabileceği şekilde farklı bir boyutta heybetli bir anı tarihe eklemişti.
Ertesi gün Zermatt’ın sıradan bir sokağında sıradan bir restoranda tekrar karşılaştık. Birkaç
cümle konuştuk (o arkadaşlarıylaydı, bense ailemle birlikteydim). Akşamki töreni beğenip
beğenmediğini sordum: ‘’Muhteşem, muhteşem.’’ diye coşkuyla cevapladı. ‘’ve unutma ki -bu
insanlar-‘’ alpin kulup üyelerini kastederek ‘’doğru tutuma daima sahip oldular. Ve asla
satılmadılar. Gerçekten.’’ dedi ve gülümsedi. 8/9
Walter Bonatti - Anma Yazısı
Luca Signorelli (Çeviren: Mustafa Nalbant) tarafından yazıldı
Salı, 28 Şubat 2012 18:44 - Son Güncelleme Pazartesi, 02 Temmuz 2012 22:15
9/9

Benzer belgeler