2008-04-08 Birgün http://www.birgun.net UFUK KOŞAR DİSK, KESK

Transkript

2008-04-08 Birgün http://www.birgun.net UFUK KOŞAR
DİSK, KESK VE TÜRK-İŞ ANLAŞTI: 1 Mayıs Taksim`de kutlanacak
Sendikalar 1 Mayıs İşçi Bayramı`nı İstanbul Taksim Meydanı`nda kutlayacaklarını ilan etti.
Sendikalar 1 Mayıs İşçi Bayramı`nı İstanbul Taksim Meydanı`nda kutlayacaklarını ilan etti. 1 Mayıs
İşçi Bayramı kutlamalarını Taksim`de yapacaklarını ortak bir açıklama ile duyuran Türkiye İşçi
Sendikaları Konfederasyonu(TÜRK-İŞ), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu(DİSK)
ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu(KESK), temsilcileri sosyal adalet, eşitlik,
bağımsızlık, özgürlük, barış ve demokrasi için meydanlarda olacakları mesajını verdi. DİSK Genel
Sekreteri Tayfun Görgün, "Bizler ülkemizin emek örgütleri TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK olarak 1 Mayıs
2008`de sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, özgürlük, barış ve demokrasi için Taksim`deyiz" dedi.
"Türkiye`deki işçi sınıfının sosyal güvenlik ve sağlık haklarının büyük bir saldırı ile karşı karşıya
bulunduğu" görüşünü dile getiren Görgün, "Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı`nın 12 Eylül`den bu yana işçilerin ve emekçilerin karşılaştıkları en kapsamlı emek karşıtı harekat
olduğunu" kaydetti.
ÒRTAK AKILLA AŞACAĞIZ`
Taksimè izin verilip verilmeyeceği konusuna değinin Görgün tüm dünyadaki uygar ülkelerde 1
Mayıs`ın o ülkenin büyük kentlerinin en görkemli alanlarında kutlandığını belirterek, "Türkiye uygar
bir ülkedir. Demokrasinin geliştiği bir ülkedir. Türkiye`de de böyle olacak" dedi. TÜRK-İŞ Genel
Sekreteri Mustafa Türkel de 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak istediklerini ve 30 yıldır Taksim`de
uygulanan yasağı sağduyu içinde ve ortak akılla aşmayı umduklarını belirtti.
`1 MAYIS TATİL OLMALI`
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir de "hükümete neden emekçilere ve işçilere Taksim
alanını yasakladıklarını sormak gerektiğini" ifade ederek, "Biz 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlayacağız.
Sadece bununla da yetinmeyeceğiz. 1 Mayıs`ın tatil edilmesi için de girişimlerimiz olacak. 1
Mayıs`ta Taksim`de olacağız. Türkiye`nin bu fobiden artık kurtulması gerekiyor" dedi. Daşdemir,
geçen yıl Taksim`de meydana gelen olayları da eleştirdi.
2008-04-08 Kaynak: HaberX
Emekçiler 1 Mayıs`ta Taksim`de.
İstanbul - Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Türkiye Devrimci İşçi
Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu
(KESK), bu yıl 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlama kararı aldı. TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa
Türkel de 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak istediklerini ve 30 yıldır Taksim`de uygulanan yasağı
sağduyu içinde ve ortak akılla aşmayı umduklarını belirterek, herkesi 1 Mayıs`ta Taksim`de
barış ve kardeşlik içinde 1 Mayıs`ı kutlamaya davet ettiklerini söyledi.
İstanbul- Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu(TÜRK-İŞ), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları
Konfederasyonu(DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu(KESK), bu yıl 1 Mayıs`ı
Taksim`de kutlama kararı aldı.
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ve KESK Genel
Sekreteri Abdurrahman Daşdemir, Taksim Gezi Parkı`nda basın toplantısı düzenleyerek 1 Mayısà
ilişkin konfederasyonların programını açıkladılar.
DİSK Genel Sekreteri Görgün, sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık ve demokrasi için 1 Mayıs`ta omuz
omuza olacaklarını ifade ederek, "Bizler ülkemizin emek örgütleri TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK olarak
1 Mayıs 2008`de sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, özgürlük, barış ve demokrasi için
Taksim`deyiz" dedi.
Görgün, "1 Mayıs`ta emek örgütlerinin sosyal adalet, eşitlik ve demokrasi için haykıracaklarını" ifade
ederek, "Sosyal güvenlik ve sağlık haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Kıdem tazminatı hakkımızdan
vazgeçmeyeceğiz. Hükümetin işçi haklarını gasp etme girişimi karşısında tek yumruk, tek ses
olacağız. Özelleştirmeye, taşeronlaştırmaya ve güvencesiz çalışmaya `dur` diyeceğiz" şeklinde
konuştu.
"İzne gerek yok"
Gazetecilerin "1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak için İstanbul Valiliği`nden izin talepleri olup olmadığı"
yolundaki sorularını yanıtlayan Görgün, tüm dünyadaki uygar ülkelerde 1 Mayıs`ın o ülkenin büyük
kentlerinin en görkemli alanlarında kutlandığını belirterek, şunları kaydetti:
"Türkiye uygar bir ülkedir. Demokrasinin geliştiği bir ülkedir. Türkiye`de de böyle olacak. Elbette
girişimlerimiz valilik nezdinde, hükümet nezdinde sürecek. İzin konusu şu an gündemde değil, izne
gerek yok. Biz uygar bir ülkeyiz. Türkiye`nin en büyük 1 Mayıs Meydanı`nda 1 Mayıs`ta olacağız.
İzin diye bir prosedür söz konusu değil."
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel de 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak istediklerini ve 30 yıldır
Taksim`de uygulanan yasağı sağduyu içinde ve ortak akılla aşmayı umduklarını belirterek, herkesi
1 Mayıs`ta Taksim`de barış ve kardeşlik içinde 1 Mayıs`ı kutlamaya davet ettiklerini söyledi.
Türkel, 1977 yılından bu yana işçilerin Taksim özlemi bulunduğunu ifade ederek, 1977`de bu yana
Taksim alanının 1 Mayısà kapandığını hatırlattı. Taksimìn şenlik ve konserlere açık olduğunu
belirten Türkel, "Ama işçilere yasak. Doğrusu bunu içimize sindiremiyoruz. Biz buraya rövanş
almaya gelmiyoruz. Biz var olan demokratik hakkımızı kullanmaya geliyoruz. Bunu Cumhurbaşkanı,
Başbakan, hükümet yetkilileri ve İçişleri Bakanı da dahil, tüm girişimleri yaparak herkesten bu
konuda anlayış beklediğimizi söyledik" şeklinde konuştu.
Bir gazetecinin "İzin verilmezse ne yapacaksınız?" sorusu üzerine Türkel, "Biz Taksim`deyiz ve izin
verileceğini umuyoruz" dedi.
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir de "hükümete neden emekçilere ve işçilere Taksim
alanını yasakladıklarını sormak gerektiğini" ifade ederek, "Biz 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlayacağız.
Mayıs`ta Taksim`de olacağız. Türkiye`nin bu fobiden artık kurtulması gerekiyor" dedi.
2008-04-08 www.tgrthaber.com.tr http://www.tgrthaber.com.tr
Sendikalar 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak istiyor
Sendikalar, 31 yıl sonra 1 Mayıs`ı yeniden Taksim`de karşılamak istiyor. TÜRK-İŞ, DİSK ve
KESK, bu yıl 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlama kararı aldı.
Sekreteri Abdurrahman Daşdemir, Taksim Gezi Parkı`nda bir basın toplantısı düzenleyerek 1
Mayısà ilişkin konfederasyonların programını açıkladılar. DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün,
Valilikten izin alınıp alınmadığını soranlara, "izne gerek yok" cevabını verdi. TÜRK-İŞ Genel
Sekreteri Mustafa Türkel de 1977`de bu yana Taksim alanının 1 Mayısà kapandığını hatırlattı.
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir de ``hükümete neden emekçilere ve işçilere Taksim
alanını yasakladıklarını sormak gerektiğini`` ifade etti.
2008-04-08 AA Kaynak:Haber5
Sendikaların Taksim mesaisi başlıyor
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları
Konfederasyonu (DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), bu yıl 1
Mayıs`ı Taksim`de kutlama kararı aldı.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu(TÜRK-İŞ), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları
Konfederasyonu(DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu(KESK), bu yıl 1 Mayıs`ı
Taksim`de kutlama kararı aldı.
Sekreteri Abdurrahman Daşdemir, Taksim Gezi Parkı`nda bir basın toplantısı düzenleyerek 1
Mayısà ilişkin konfederasyonların programını açıkladılar.
DİSK Genel Sekreteri Görgün, sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık ve demokrasi için 1 Mayıs`ta omuz
omuza olacaklarını ifade ederek, ``Bizler ülkemizin emek örgütleri TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK olarak
1 Mayıs 2008`de sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, özgürlük, barış ve demokrasi için
Taksim`deyiz`` dedi.
``Türkiye`deki işçi sınıfının sosyal güvenlik ve sağlık haklarının büyük bir saldırı ile karşı karşıya
bulunduğu`` görüşünü dile getiren Görgün, ``Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Yasa
Tasarısı`nın 12 Eylül`den bu yana işçilerin ve emekçilerin karşılaştıkları en kapsamlı emek karşıtı
harekat olduğunu`` savundu.
Görgün, ``1 Mayıs`ta emek örgütlerinin sosyal adalet, eşitlik ve demokrasi için haykıracaklarını``
ifade ederek, ``Sosyal güvenlik ve sağlık haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Kıdem tazminatı
hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz. Hükümetin işçi haklarını gasp etme girişimi karşısında tek yumruk,
tek ses olacağız. Özelleştirmeye, taşeronlaştırmaya ve güvencesiz çalışmaya `dur` diyeceğiz``
şeklinde konuştu.
-TAKSİM İÇİN İZİN KONUSUAçıklamanın ardından gazetecilerin ``1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak için İstanbul Valiliği`nden izin
talepleri olup olmadığı`` yolundaki sorularını yanıtlayan Görgün, tüm dünyadaki uygar ülkelerde 1
Mayıs`ın o ülkenin büyük kentlerinin en görkemli alanlarında kutlandığını belirterek, şunları kaydetti:
``Türkiye uygar bir ülkedir. Demokrasinin geliştiği bir ülkedir. Türkiye`de de böyle olacak. Elbette
girişimlerimiz valilik nezdinde, hükümet nezdinde sürecek. İzin konusu şu an gündemde değil, izne
gerek yok. Biz uygar bir ülkeyiz. Türkiye`nin en büyük 1 Mayıs Meydanı`nda 1 Mayıs`ta olacağız.
İzin diye bir prosedür söz konusu değil.``
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel de 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak istediklerini ve 30 yıldır
Taksim`de uygulanan yasağı sağduyu içinde ve ortak akılla aşmayı umduklarını belirterek, herkesi
1 Mayıs`ta Taksim`de barış ve kardeşlik içinde 1 Mayıs`ı kutlamaya davet ettiklerini söyledi.
Türkel, 1977 yılından bu yana işçilerin Taksim özlemi bulunduğunu ifade ederek, 1977`de bu yana
Taksim alanının 1 Mayısà kapandığını hatırlattı. Taksimìn şenlik ve konserlere açık olduğunu
belirten Türkel, `Àma işçilere yasak. Doğrusu bunu içimize sindiremiyoruz. Biz buraya rövanş
almaya gelmiyoruz. Biz var olan demokratik hakkımızı kullanmaya geliyoruz. Bunu Cumhurbaşkanı,
Başbakan, hükümet yetkilileri ve İçişleri Bakanı da dahil, tüm girişimleri yaparak herkesten bu
konuda anlayış beklediğimizi söyledik`` şeklinde konuştu.
Bir gazetecinin ``İzin verilmezse ne yapacaksınız?`` sorusu üzerine Türkel, ``Biz Taksim`deyiz ve
izin verileceğini umuyoruz`` dedi.
Geçen yıl 1 Mayıs`ta istenmeyen olaylar yaşandığı hatırlatılan Türkel, Taksimè işçilerin demokratik
taleplerini dile getirmek için geleceklerini belirterek, ``Türkiye`nin üzerine 30 yıldır olumsuzluk
olacak diye örtülmek istenen bu kara şalı kaldırmaya geliyoruz. Türkiye`nin demokratikleşmesi,
özgürleşmesinin önündeki korkuları kaldırmaya geliyoruz`` diye konuştu.
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir de ``hükümete neden emekçilere ve işçilere Taksim
alanını yasakladıklarını sormak gerektiğini`` ifade ederek, ``Biz 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlayacağız.
Mayıs`ta Taksim`de olacağız. Türkiye`nin bu fobiden artık kurtulması gerekiyor`` dedi.
Daşdemir, geçen yıl Taksim`de meydana gelen olayları da eleştirerek, o tarihte yaşananları
``talihsizlik`` olarak nitelendirdi.
2008-04-09 (İstanbul/EVRENSEL)
Emekçiler 1 Mayıs’ı Taksim’de ortak kutlayacak
Türk-İş, DİSK ve KESK, 1 Mayıs’ı sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık ve demokrasi talepleriyle
Taksim Meydanı’nda kutlama kararı aldı.
Türk-İş, DİSK ve KESK, 1 Mayıs’ı Taksim’de ortak kutlayacaklarını açıkladı. Taksim Gezi Parkında
üç konfederasyonun genel sekreterinin katıldığı basın açıklamasında, sosyal adalet, eşitlik,
bağımsızlık ve demokrasi için 1 Mayıs 2008’de omuz omuza olacaklarını duyurdular.
Türk-İş Genel Sekreteri ve Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, 2008 1 Mayısı’nı birlikte
kutlama ve bayram olması için çalışacaklarını kaydetti. 30 yıldır süren Taksim yasağının son
bulmasını istediklerini belirten Türkel, “2008 1 Mayısı’nın yüzbinlerle Taksim Meydanı’nda barış ve
kardeşlik içinde kutlayacağız. Taksim Meydanı’nın emekçiler için artık kara gün olarak
anılmamasını istiyoruz” diye konuştu.
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ise 1 Mayıs’ı kardeşlik içinde, emekçilerin hak ve
çıkarları için, emekçilerin iktidarı için, ülkenin refah ve huzuru için üç konfederasyonun ortak şekilde
Taksim’de kutlayacaklarını söyledi. Karanlığın son bulması için Taksim Meydanı’nda olacaklarını
belirten Daşdemir, Taksim’de yapılacak 1 Mayıs mitingine katılmaya çağırdı.
Sorunlarımızı haykıracağız
Daha sonra üç konfederasyon adına hazırlanan ortak açıklaması okuyan DİSK Genel Sekreteri
Tayfun Görgün, “Biz milyonlarca işçiyi, emekçiyi ve çalışanı temsil eden Türkiye’nin emek örgütleri
olarak, sosyal adalet, sosyal güvenlik, insanca yaşam isteyen milyonların umudu olarak, Türk-İş,
DİSK, KESK olarak sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık ve demokrasi için 1 Mayıs 2008’de omuz
omuza olacağız” diye konuştu.
12 Eylül’ün ardından emekçilerin en ağır saldırılarla yüz yüze olduğu bir dönemde olduklarını
belirten Görgün, sosyal güvenlik ve sağlık hakkının büyük bir saldırı altında olduğuna dikkat çekti.
1 Mayıs 2008’i AKP’nin özelleştirmede sınır tanımadığı koşullarda karşıladıklarını belirten Görgün,
“1 Mayıs 2008’i güvencesiz, kuralsız çalışmanın yaygınlaştığı koşullarda karşılıyoruz. 1 Mayıs’da
emek örgütleri olarak kendi gündemimizi haykıracağız. Duymayanlar için sesimizi daha da
yükselteceğiz” diye konuştu.
Bağımsızlık talebi yükselecek
Başını ABD’nin çektiği emperyalist politikalara karşı bağımsızlık mücadelesini yükselteceklerini
belirten Görgün, 12 Eylül’ün sendikal yasalarına ve yasaklarına ‘hayır’ diyeceklerini dile getirdi.
Sosyal güvenlik ve sağlık hakkından vazgeçmeyeceklerini, iş güvencesini ortadan kaldıran Kamu
Personel Yasası’nın çıkarılmasına izin vermeyeceklerini, kıdem tazminatı hakkından
vazgeçmeyeceklerini vurgulayan Görgün, “Özelleştirmeye, taşeronlaştırmaya ve güvencesiz
çalışmaya dur diyeceğiz” dedi.
Görgün, 1 Mayıs 2008’de omuz omuza Taksim’de olacaklarını ifade etti.
‘İzin istemiyoruz’
Konfederasyon genel sekreterleri daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. “İzin verilmezse ne
yapacaksınız?” sorusuna yanıt veren Türk-İş Genel Sekreteri Türkel, Taksim alanının bayramlarda,
yılbaşı kutlamalarında herkese açıldığını ancak işçilere açılmadığını söyledi. Türkel, izin
istemediklerini ancak Cumhurbaşkanı da dahil olmak üzere yetkili herkese bilgi vereceklerini
söyledi. Israrla sorulan “İzin verilmezse Taksim’e çıkacak mısınız? Geçen yıl yaşananları biliyoruz”
sorusunu ise Türkel, “Biz izin istemeyeceğiz engellenmeyeceğini düşünüyoruz. Demokratik
hakkımızı kullanarak Taksim’de olacağız”diye yanıtladı.
Kaynak: HO Tercüman 2008-04-09
İşçi sendikaları 1 Mayıs’ta Taksim’de
TÜRKİYE İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları
Konfederasyonu (DİSK) bu yıl 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlama kararı aldı.
TÜRKİYE İşçi Sendikaları Konfederasyonu(Türk-İş), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları
Konfederasyonu(DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu(KESK), bu yıl 1 Mayıs’ı
Taksim’de kutlama kararı aldı. Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK Genel Sekreteri
Tayfun Görgün ve KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir, Taksim Gezi Parkı’nda bir basın
toplantısı düzenleyerek 1 Mayıs’a ilişkin konfederasyonların programını açıkladılar. DİSK Genel
Sekreteri Görgün, sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık ve demokrasi için 1 Mayıs’ta omuz omuza
olacaklarını ifade ederek, “Bier ülkemizin emek örgütleri TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK olarak 1 Mayıs
2008’de sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, özgürlük, barış ve demokrasi için Taksim’deyiz”dedi.
Taksim için izne gerek yok
Görgün, “Mayıs’ta emek örgütlerinin sosyal adalet, eşitlik ve demokrasi için haykıracaklarını”ifade
ederek, “Sosyal güvenlik ve sağlık haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Kıdem tazminatı hakkımızdan
vazgeçmeyeceğiz. Hükümetin işçi haklarını gasp etme girişimi karşısında tek yumruk, tek ses
olacağız. Özelleştirmeye, taşeronlaştırmaya ve güvencesiz çalışmaya ‘dur’ diyeceğiz” şeklinde
konuştu. Açıklamanın ardından gazetecilerin “1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak için İstanbul
Valiliği’nden izin talepleri olup olmadığı” yolundaki sorularını yanıtlayan Görgün, tüm dünyadaki
uygar ülkelerde 1 Mayıs’ın o ülkenin büyük kentlerinin en görkemli alanlarında kutlandığını
belirterek, şunları kaydetti: “Türkiye uygar bir ülkedir. Demokrasinin geliştiği bir ülkedir.
Türkiye’de de böyle olacak. Elbette girişimlerimiz valilik nezdinde, hükümet nezdinde sürecek. İzin
konusu şu an gündemde değil, izne gerek yok. Biz uygar bir ülkeyiz. Türkiye’nin en büyük 1 Mayıs
Meydanı’nda 1 Mayıs’ta olacağız. İzin diye bir prosedür söz konusu değil.” TÜRK-İŞ Genel
Sekreteri Mustafa Türkel de 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak istediklerini ve 30 yıldır Taksim’de
uygulanan yasağı sağduyu içinde ve ortak akılla aşmayı umduklarını belirterek, herkesi 1 Mayıs’ta
Taksim’de barış ve kardeşlik içinde 1 Mayıs’ı kutlamaya davet ettiklerini söyledi. Türkel, 1977
yılından bu yana işçilerin Taksim özlemi bulunduğunu ifade ederek, 1977’de bu yana Taksim
alanının 1 Mayıs’a kapandığını hatırlattı. Taksim’in şenlik ve konserlere açık olduğunu belirten
Türkel, “Ama işçilere yasak. Doğrusu bunu içimize sindiremiyoruz. Biz buraya rövanş almaya
gelmiyoruz. Biz var olan demokratik hakkımızı kullanmaya geliyoruz” şeklinde konuştu.
2008-04-15 soL http://www.sol.org.tr
Türk-İş Taksim için izin talebinde bulunacak
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip
Erdoğan"la görüşerek 1 Mayıs kutlamalarının Taksim Meydanı`nda yapılması için izin talep
edeceklerini söyledi. KESK ve DİSK"e bağlı bazı sendikalarsa izin başvurusunda
bulunmayacaklarını kaydetti.
Dicle Haber Ajansı"nın (DİHA) haberine göre, bu yıl 1 Mayıs"ı 1977 yılından sonra ilk kez Taksim
Meydanı"nda kutlama kararı alan Türk-İş"in Genel Sekreteri Mustafa Türkel, sendikaların genel
sekreterleriyle yaptıkları toplantıda Taksim"de 1 Mayıs için teknik komiteleri konuştuklarını söyledi.
Türkel, genel başkanları Kumlu"nun, Cumhurbaşkanı ve Başbakanla görüşerek kutlamaların
Taksim Meydanı"nda yapılması için izin talep edeceğini, bu görüşmelerde 1 Mayıs"ın resmi tatil
olması talebinin de dile getirileceğini söyledi. Türk-İş"in 1 Mayıs"ı bugüne dek Taksim Meydanı"nda
kutlamamasının 1977"de yaşananlar ve sonrasında 12 Eylül sürecinin işçi sınıfını dağıtmasından
kaynaklandığını kaydeden Türkel şöyle konuştu: "İşçi sınıfının kadroları ya yok edildi ya da dağıtıldı.
Şimdi tüm örgütler bir noktada buluştuk. Daha önce DİSK ya da başka bir örgüt ‘Bu yıl Taksim" diye
ortaya çıkardı, gerilim olurdu ve çekinceler nedeniyle Taksim"de ısrar edilmezdi. Şimdi hepimize
düşen barış içinde şenlik havasında Taksim korkusunu yenmek. Madem ‘AB süreci" diyoruz,
öyleyse devletin de korkuları yaşatmaması gerekir. Yılbaşı kutlamalarına, şenliklere, her şeye açık
olan Taksim sadece işçilere yasak. Artık bu yasağı aşmalıyız. 1 Mayıs günü de, Taksim de endişe
kaynağı olmaktan çıksın, kabus olmasın."
Eğitim-Sen: SSGSS"ye en güçlü tepki 1 Mayıs"ta
DİHA"ya açıklamada bulunan Eğitim Sen 3 No"lu Şube Başkanı Nebat Bükrek ise saldırıların çok
yoğun olduğu bir süreçte 1 Mayıs"ı karşıladıklarını belirterek, SSGSS yasa tasarısına en güçlü
tepkiyi 1 Mayıs`ta vereceklerine dikkat çekti. Başbakan Erdoğan"ın "Bu yasaya sadece solcular
karşı çıkıyor. Çünkü onların bir dikili taşı yok" sözlerini hatırlatan Bükrek, "Emperyalizme peşkeş
çekilen Türkiye"nin Başbakanı bunları söylüyor. Bizim yatlarımız, katlarımız, fabrikalarımız yok
çocuklarımıza bırakmak için. En kitlesel gücümüzle, sınıfı birleştiren sınıfın ortak mücadelesi ile
birlikte alanda olacağız. Bir mayısın gerçek meydanı olan Taksim Meydanı"nda olacağız. 1 Mayıs
sınıfın bayramıdır ve bu bayramı nasıl kutlayacağına da sınıf karar verir. Sınıf da Taksim"de
kutlanacak diyorsa Taksim"de kutlanacaktır. Taksim"de 1 Mayıs kutlamaları için yetkililerden bir izin
talebinde bulunmayacağız. Bu yasaya karşı olan milyonları 1 Mayıs alanına bekliyoruz" diye
konuştu.
Genel-İş: Vali ve emniyet kutlamaların önünü açacak girişimlerde bulunsun
DİSK"e bağlı Genel İş Sendikası İstanbul Bölge Başkanı Mehmet Karagöz ise kutlamanın
Taksim"de yapılacağının deklare edilmesinin ardından KESK ve DİSK ile Türk-İş"in ortaklaştıracağı
tertip komitesinin 1 Mayıs"ı işçi sınıfına yakışır bir şekilde kutlamak için çalışmalarını hızlandırdığını
söyledi. Hükümet, İstanbul Valiliği ve İl Emniyet Müdürlüğü"nün üzerlerine düşen sorumlulukları
yerine getirmesini isteyen Karagöz, "İnsanların can güvenliğini sağlayacak bir çalışma yapmalılar.
Kutlamaların önünü açacak nitelikte girişimlerde bulunsunlar. Aksi takdirde insanlara gaz bombası
ile müdahale edilip yok ederek bu durumu daha da içinden çıkılamaz bir hale sokarsınız" diye
konuştu.
2008-04-16 Kaynak:HaberX
1 Mayıs Tertip Komitesi: "1 Mayıs`ta Taksim`de olacağız".
İstanbul - TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK genel sekreterleri ile 3 konfederasyonun oluşturduğu "1
Mayıs Tertip Komitesi"nce yapılan açıklamada, "Biz 500 bin emekçi olarak ellerimizde
karanfillerimizle, özgürlük türkümüzü hep birlikte söylemek üzere 1 Mayıs`ta Taksim`de
olacağız" denildi.
İstanbul- TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK genel sekreterleri ile 3 konfederasyonun oluşturduğu "1 Mayıs
Tertip Komitesi"nce yapılan açıklamada, "Biz 500 bin emekçi olarak ellerimizde karanfillerimizle,
özgürlük türkümüzü hep birlikte söylemek üzere 1 Mayıs`ta Taksim`de olacağız" denildi.
Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ile 3 konfederasyonun oluşturduğu "1 Mayıs Tertip Komitesi"
toplandı.
Toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada, şöyle denildi:
"Ne yazık ki ülkemiz, dünyada 1 Mayıs`ın emeğin bayramı olarak kutlanmadığı ender ülkelerden
biridir. Türkiye, 30 yıldır bütün gösterilere, maç sonrası kutlama ve fener alaylarına, her çeşit resmi
tören ve özel sektör kampanyalarına, yılbaşı şölenlerine açık olan Taksim Meydanı`nın sadece
işçilere ve emeğe yasak olması ayıbından artık kurtulmalıdır. Bu utanca son verilmeli, 1 Mayıs
Emeğin Bayramı olarak yasalaşmalı ve tatil ilan edilmeli, İstanbulùn en önemli meydanı bütün
dünyada yapıldığı gibi emeğin bayramına açılmalı, kutlamalara izin verilmelidir."
"Özgür, demokratik ve eşitlikçi bir Türkiye için" 1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanması talebinin ısrarlı
savunucuları olunacağı ifade edilen açıklamada, "Bir kez daha ilan ediyoruz ki; biz 500 bin emekçi
olarak ellerimizde karanfillerimizle, özgürlük türkümüzü hep birlikte söylemek üzere 1 Mayıs`ta
Taksim`de olacağız" denildi.
`1 Mayıs`ta Taksim`de olacağız`
AA-TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ve KESK
Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ile 3 konfederasyonun oluşturduğu "1 Mayıs Tertip
Komitesi" toplandı.
AA-TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ve KESK Genel
toplandı.
Toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada, şöyle denildi:
"Ne yazık ki ülkemiz, dünyada 1 Mayıs`ın emeğin bayramı olarak kutlanmadığı ender ülkelerden
biridir. Türkiye, 30 yıldır bütün gösterilere, maç sonrası kutlama ve fener alaylarına, her çeşit resmi
tören ve özel sektör kampanyalarına, yılbaşı şölenlerine açık olan Taksim Meydanı`nın sadece
işçilere ve emeğe yasak olması ayıbından artık kurtulmalıdır. Bu utanca son verilmeli, 1 Mayıs
Emeğin Bayramı olarak yasalaşmalı ve tatil ilan edilmeli, İstanbulùn en önemli meydanı bütün
dünyada yapıldığı gibi emeğin bayramına açılmalı, kutlamalara izin verilmelidir."
"Özgür, demokratik ve eşitlikçi bir Türkiye için" 1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanması talebinin ısrarlı
savunucuları olunacağı ifade edilen açıklamada, "Bir kez daha ilan ediyoruz ki; biz 500 bin emekçi
olarak ellerimizde karanfillerimizle, özgürlük türkümüzü hep birlikte söylemek üzere 1 Mayıs`ta
Taksim`de olacağız" denildi.
Yüz binlerin kararlılığı sürüyor
HABER MERKEZİ Türk-İş, DİSK ve KESK 1 Mayıs çağrısını dün yaptıkları bir basın açıklaması
ile tekrarladılar. Konfederasyonlar Taksim ısrarını sürdürürken, AKP cephesi de 1 Mayısà
ilişkin çeşitli hamleler yapıyor.
Türk-İş, DİSK ve KESK 1 Mayıs çağrısını dün yaptıkları bir basın açıklaması ile tekrarladılar.
Konfederasyonlar Taksim ısrarını sürdürürken, AKP cephesi de 1 Mayısà ilişkin çeşitli hamleler
yapıyor.
Konfederasyonlardan ortak açıklama
Dün, Türk-İş, DİSK ve KESK genel sekreterleri ile üç konfederasyonun oluşturduğu "1 Mayıs Tertip
Komitesi" tarafından yapılan açıklamada, "Biz 500 bin emekçi olarak ellerimizde karanfillerimizle,
özgürlük türkümüzü hep birlikte söylemek üzere 1 Mayıs`ta Taksim`de olacağız" dendi. Üç
konfederasyonun ortak toplantısının ardından yapılan yazılı açıklamada, "1 Mayıs`ın Emeğin
Bayramı" olduğu belirtildi ve farklı amaçlarla kullanılan Taksim Meydanı`nın sadece işçilere ve
emeğe yasak olması eleştirildi. Üç konfederasyon, 1 Mayıs`ın Emeğin Bayramı olarak yasalaşması
ve tatil ilan edilmesini talep ederken, İstanbulùn en önemli meydanı bütün dünyada yapıldığı gibi
emeğin bayramına açılması ve kutlamalara izin verilmesini istedi.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Örgün ve KESK Genel
Cuma günü de İçişleri Bakanı ile bir görüşme yapacak.
1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanması ve geçen yılki olayların tekrarlanmaması için Bakan`ın görüşmek
istediği bildiriliyor. Sendikalar görüşmede 1 Mayıs`ın bir yasa ile İşçi Bayramı olarak ilan edilmesi
talebini de iletecekler.
İzin, tatil tartışmaları ve 1 Mayıs 2008
Geçmiş yıllardan farklı olarak 1 Mayıs 2008ìn Meclis gündemine taşındığı görülürken, sosyal
güvenlik yasa tasarısı karşısında emekçilerin tepkisini alan AKP`nin, 1 Mayıs`ın tatil ilan edilmesi ile
emekçiler nezdinde meşruiyet tazelemeye çalıştığı düşünülüyor.
ÖDP Genel Başkanı ve milletvekili Ufuk Uras ve DTP`nin ardından AKP`nin Hak-iş kökenli
milletvekili Agah Kafkas, 1 Mayıs`ın, "Birlik ve Dayanışma Günü" ilan edilerek, tatil olması için
TBMM Başkanlığına kanun teklifi verdi. CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı da, 1 Mayıs`ın "İşçi
Bayramı" olarak kutlanması için kanun teklifi sundu.
Kanun teklifleri,1 Mayıs`ın tatil ilan edilip edilmeyeceği üzerine yoğunlaşırken, emekçilerin haklarına
yönelik taleplerin geri plana itildiği görülüyor. Emekçilerin en yoğun saldırılarla karşı karşıya kaldığı
bir dönemde 1 Mayıs 2008`de emekçilerin temel hakları için ısrarcı olması ve alana çıkması daha
da önem kazanmış durumda. AKP`nin emekçilerden SSGSS`ye, iş kazalarına, uzun çalışma
saatlerine, tarımdaki çöküşün yarattığı açlık tehdidine karşı taleplerini geri çekip "bayram" vaadiyle
avunmalarını beklediği ifade ediliyor.
Diğer yandan 30 yıl aradan sonra geçtiğimiz yıl Taksimè çıkan emekçilerin bu yıl da aynı
kararlılıkla 1 Mayıs`ta Taksim çağrısında bulunması karşısında, AKP`nin ne tür önlemler alacağı
tartışılıyor. Son aylarda AKP karşıtı eylemlerle alanlara çıkan emekçilerin 1 Mayıs 2008`de, AKP
karşıtlığını öne çıkarması bekleniyor. Kapatma davasının gölgesinde tepkileri göğüslemek için
AKP`nin "demokratik" bir tavır takınıp "1 Mayısà izin veriyoruz" demesi ama karşılığında
konfederasyonlara 1 Mayıs`ın içini boşaltıcı belli koşullar dayatabileceği belirtiliyor.
Bakanlık ile yapılacak görüşmenin gündeme gelmesi ile Taksim Meydanı`na izin verilip
verilmeyeceği tartışmaları da öne çıkarken, tatil ve izin tartışmalarından çıkılarak 1 Mayıs 2008ìn
içeriğine yoğunlaşılması gerekliliği üzerinde duruluyor.
1 Mayıs 2008ìn kitlesel bir şekilde gerçekleşmesi ve emekçilerin taleplerini yoğun bir şekilde
dillendirilmesi durumunda, emek cephesin önemli kazanımlar elde edebileceği ifade ediliyor.
Türk-İş Başkanlar Kurulu toplanıyor
AA-Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ve Genel Sekreter Mustafa Türkel tarafından
konfederasyona bağlı sendikalara gönderilen yazıyla, Türk-İş Başkanlar Kurulu, çalışma
hayatına ilişkin gündemdeki konuları ele almak üzere 22 Nisan Salı günü saat 10. 00`da
toplantıya çağrıldı.
AA-Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ve Genel Sekreter Mustafa Türkel tarafından
konfederasyona bağlı sendikalara gönderilen yazıyla, Türk-İş Başkanlar Kurulu, çalışma hayatına
ilişkin gündemdeki konuları ele almak üzere 22 Nisan Salı günü saat 10.00`da toplantıya çağrıldı.
Konfederasyon genel merkezindeki toplantıda, çalışma hayatındaki gelişmeler, 2821 sayılı
Sendikalar Kanunu ile 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu`nda yapılmak
istenen değişiklikler ve 1 Mayıs kutlamaları değerlendirilecek.
Toplantıda, ayrıca Başkanlar Kurulu üyelerine, Türk-İş Yönetim Kurulu`nun, TBMM Genel
Kurulu`nda görüşmeleri süren Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası`nda değişiklik
öngören tasarıyla ilgili yürüttüğü çalışmalar ve gelinen nokta hakkında bilgi verilecek.
Başkanlar Kurulu öncesinde de 21 Nisan Pazartesi günü Türk-İş Yönetim Kurulu bir araya gelecek.
Sendikadan `tüketmeme` kampanyası
AA-Türk-İş Genel Sekreteri ve Tekgıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, Balıkesirìn
Susurluk ilçesinde kurulu fabrikada çalışan işçilerin sendikalarına üye olmalarının ardından,
yaklaşık 400`ünün işine son verildiğini söyledi.
AA-Türk-İş Genel Sekreteri ve Tekgıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, Balıkesirìn Susurluk
ilçesinde kurulu fabrikada çalışan işçilerin sendikalarına üye olmalarının ardından, yaklaşık
400`ünün işine son verildiğini söyledi.
Sorunun çözümü için çeşitli düzeylerde girişimlerde bulunduklarını anlatan Türkel, "iş verenin
herhangi bir adım atmaması nedeniyle çözüm sağlanamadığını" öne sürerek, işçilerin de yaklaşık 4
ayı aşkın bir süredir fabrika önünden ayrılmadıklarını dile getirdi.
Sorunun "diyalogsuzluk ve inatlaşmadan" kaynaklandığını savunan Türkel, konunun uluslararası
kuruluşların gündemine alınmasını sağladıklarını, bu çerçevede ILO`dan da konuyla ilgili olarak
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı`ndan bilgi istendiğini kaydetti.
Türkel, bugüne kadar iş yerini ön planda tutarak hareket ettiklerini, ancak işverenin "körleri-sağırları
oynaması nedeniyle tüketimden gelen gücü kullanma sürecine girdiklerini" bildirdi.
Kampanya kapsamında ilk olarak 3 büyük ilde tüketicilere 50 bin bildiri dağıtacaklarını anlatan
Türkel, daha sonrada 150 işçinin İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Adana`da alışveriş merkezlerinin
önüne yaşadıklarını sıkıntıyı anlatan önlükler giyerek gideceklerini ve tüketicilere kampanyaya
katılım çağrısı yapacaklarını söyledi. Türkel, "Türkiye`de gidilmedik alışveriş merkezi
bırakmayacağız" dedi.
Kampanya için Türk-İşè bağlı sendikalardan da destek istediklerini ifade eden Türkel, ilk olarak Hava-İş,
Tez-Koop-İş, Tes-İş, Belediye-İş sendikalarının da binalarına kampanya afişlerini astıkları ve üyelerini
bilgilendirdiklerini belirtti.
TÜRK-İŞ`TEN CUMHURBAŞKANI GÜLÈ SOSYAL GÜVENLİK İÇİN VETO
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül`ü ziyaret eden Türk-İş yönetimini, Gül`den, sosyal güvenlik
yasasını veto etmesini ve 1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanması için destek vermesini istedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül`ü ziyaret eden Türk-İş yönetimini, Gül`den, sosyal güvenlik yasasını
veto etmesini ve 1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanması için destek vermesini istedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül`ü ziyaret eden Türk-İş yönetimini, Gül`den, sosyal güvenlik yasasını
veto etmesini ve 1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanması için destek istedi.
Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül`ü
ziyaret etti. Türk-İş yönetimi, Gül`den, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu`nu
yeniden görüşülmek üzere TBMM`ye iade etmesini istedi. Türk-İş yönetimi ayrıca, 1 Mayıs`ın tatil
ve bayram ilan edilmesi ile Taksim`de kutlanmasına ilişkin yasal izin taleplerini de aktardı.
Ziyarette Gülè, Genel Başkan Mustafa Kumlu ile Genel Sekreter Mustafa Türkelìn imzasını
taşıyan bir talepler yazısı sunuldu. Yazının 1 Mayıs İşçi Bayramı ile ilgili bölümünde, şöyle denildi:
-ÜLKE ŞARTLARI TAKSİMÈ İZİN VERİYOR"Konfederasyonumuz ülke şartlarını dikkate alınarak bugüne kadar 1 Mayıs İşçi Bayramını, İstanbul
Taksim dışında valilikçe uygun görülen alanlarda kutlamıştır. Ancak ülkemizin gelişen ve değişen
şartları 1 Mayıs İşçi Bayramının İstanbul Taksim Meydanı`nda kutlanılmasına imkan verecek
yeterliktedir. 1 Mayıs İşçi Bayramı yönünden tarihsel öneminin dikkate alınarak 1 Mayıs 2008
Perşembe günü yapılacak kutlamalarda Taksim Meydanı için gereken izinin verilmesini; diğer
ülkelerde olduğu gibi, 1 Mayıs`ın İşçi Bayramı olarak bir gün süre ile tatil edilmesine ilişkin yasal
düzenlemenin de ivedilikle yapılmasında desteklerinizi takdirlerinize arz ederiz."
-YASA MAĞDURİYET DOĞURACAKYazıda, Cumhurbaşkanı onayına sunulan sosyal güvenlik reformu için de, "Düzenlemelerin
TBMM`de görüşülmesi sırasında önerilerimizin bir kısmının kabul edilmesi tarafımızdan
memnunlukla karşılanmıştır. Ancak, kamuoyunda rahatsızlık yaratan kimi hükümlerde taleplerimizin
dikkate alınmaması yasanın uygulama sürecinde de ciddi sorunları ve mağduriyetleri beraberinde
getirecektir" denildi. Gül`ün yasayı geri göndermesinin bütün kesimlerde memnuniyet yaratacağı
kaydedilen yazıda, yasaya ilişkin itirazlar özetle şöyle aktarıldı:
-Emeklilik Yaşı: Halen kadınlarda 58, erkeklerde 60 olan emeklilik yaşı, 2036 yılından başlanarak
kadın ve erkeklerde 65è yükseltilmektedir. Kamu ve özel işyerlerinde çalışan işçilerin kıdemleri
azami 25 yıldır. 50 yaşını dolduran işçilerin çalışma şansları kalmamaktadır. Yaşlılık aylığı için
öngörülen 7200 prim gün sayısını güçlükle de olsa 50 yaşına kadar tamamlayan işçinin iş akdinin
sona erdirilmesi halinde başkaca geliri yok ise 65 yaşına kadar ailesini geçindirme şansı
bulunmamaktadır. Bu nedenle emeklilik yaşının 58-60 olarak korunması ülkemiz gerçeklerine daha
uygun bir yaklaşım olacaktır.
-ZORLUKLA YETEN EMEKLİ MAAŞI DAHA DA DÜŞECEK-Emekli Aylıklarının Hesaplanması: Mevcut mevzuat uyarınca, aylıkların hesaplanmasında yüzde
100`ü dikkate alınan gayri safi yurt içi hasıla sabit fiyatlarla gelişme hızının, kanunla yüzde 30`nun
dikkate alınması öngörülmüştür. Ayrıca, bu kanunun yürürlük tarihinden sonra ilk defa işe
başlayacak olan sigortalıların aylık bağlama oranları, ödedikleri her 360 gün prim için yüzde 2
oranında hesaplanacaktır. Öngörülen bu düzenlemelerle gelecek yıllarda emekli aylıklarının daha
düşük hesaplanması söz konusu olabilecektir. Oysa ki emekli dul ve yetimler aldıkları aylıklarla
yaşamlarını zorlukla devam ettirmektedir. Bu nedenle emekli aylıklarının hesaplanmasında gelişme
hızının mevcut mevzuatta olduğu gibi yüzde 100 olarak dikkate alınması, aylık bağlama oranının ise
ilk 10 yıl, her 360 gün için yüzde 3 olarak hesaplanması, aylıkların düşmesini büyük ölçüde
engelleyecektir.
-Sürekli İş Göremezlik Geliri: İş kazası meslek hastalığı sonucu çalışma gücünü yüzde 25 ve daha
yüksek oranda kaybeden sigortalılar mevcut mevzuatla korunmuş, çalışıp, çalışmama şartı
aranmaksızın bağlanacak sürekli iş göremezlik gelirinde alt sınır ön görülmüştür. Yapılan yasal
düzenleme ile alt sınır uygulaması kaldırıldığından özellikle işten çıkartılan ve yeniden iş bulamayan
sigortalılar, bağlanacak düşük gelir nedeniyle mağdur olacaktır. Bu nedenle iş kazası ve meslek
hastalığı sonucu çalışma gücünü yüzde 25 ve daha yüksek oranda kaybeden sigortalılardan
çalışmayanlara bağlanacak sürekli iş göremezlik gelirinde alt sınır uygulanması bu durumdaki
sigortalıların mağduriyetini önleyecektir.
-YIPRANMA KORUNSUN-Fiili Hizmet zammı: Yapılan yasal düzenlemeler ile ağır ve tehlikeli işlerde çalışmaları nedeniyle fiili
hizmet zammından yararlanmakta olan örneğin basın mensupları, basın mesleğinde çalışanlar,
kaynakçılar ve gazlı ortamlarda çalışan sigortalıların bu hakları ellerinden alınmaktadır. Söz konusu
hakkın sürdürülmesi hakların korunması ilkesine daha uygun düşecektir. (ANKA)
2008-04-21 Kaynak:8 Sütun
Sendikalardan 1 Mayıs tepkisi
Bakanlar Kurulu`nun aldığı kararda Taksim meydanında 1 Mayıs kutlamalarının
yapılmayacağının belirtilmesine rağmen sendikalar yaptıkları açıklamalarla 1 Mayıs`ı Taksim
Meydan`nda kutlamaya kararlı oldukları mesajı verdi.
Bakanlar Kurulu`nun aldığı kararda Taksim meydanında 1 Mayıs kutlamalarının yapılmayacağının
belirtilmesine rağmen sendikalar yaptıkları açıklamalarla 1 Mayıs`ı Taksim Meydan`nda kutlamaya
kararlı oldukları mesajı verdi.
Geçtiğimiz hafta içerisinde İstanbul Valisi Muammer Gülerìn yaptığı "Güvenlik sebebiyle Taksim
Meydanı`nda 1 Mayıs kutlaması yapılmayacak" açıklamasının ardından bugün de Bakanlar Kurulu
benzer bir açıklama yaparak Taksim Meydanı`nda kutlama yapılmayacağını belirtti. Valilik ve
Hükümetten bu açıklamalar gelirken sendikalar ise alınan bu kararlara uymayarak 1 Mayıs`ı Taksim
Meydanı`nda kutlayacaklarını bildirdi.
DİSK: ARTIK 1 MAYISÌ TAKSİM`DE KUTLAMAK BOYNUMUZUN BORCUDUR
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, bugünkü Bakanlar Kurulu
toplantısında 1 Mayıs ile ilgili alınan kararları "dağ fare doğurdu" şeklinde değerlendirdi. 1 Mayıs`ın
resmi tatil olması konusunda topluma umut verildiğini ve bu konuda beklenti oluşturulduğunu ileri
süren Çelebi, daha sonra "ancaklarla" başlayan birtakım değerlendirmeler yapılmaya başlandığını
söyledi. 1 Mayıs`ın 150`ye yakın ülkede resmi tatil olarak kutlandığına işaret eden Çelebi,
"Dünyadaki durum böyleyken 1 Mayıs konusundaki talepleri yok sayarak, olanakları daha da geriye
götürerek bu sorun çözülmüş olmuyor" dedi.
Çelebi Taksim Meydanı`nın kutlamalara kapatılmasıyla ilgili olarak ise şunları söyledi: "Bu
açıklamalardan sonra kutlamaları Taksim`de yapmak daha anlamlı hale gelmiştir, boynumuzun
borcu olmuştur" dedi.
KESK: OLAYLAR, POLİSİN MÜDAHALESİYLE ÇIKIYOR
KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da Bakanlar Kurulunun açıklamasını
"malumun ilanı" olarak nitelendirerek, işçilerin zaten 1 Mayıs`ı birlik, dayanışma ve mücadele günü
olarak kutladıklarını söyledi. Tombul, "Hükümetin değerlendirmesini kabul edilemez buluyoruz.
Ortada herhangi bir olumlu adım yok. Biz 1 Mayısın, Avrupa ve başka birçok ülkede olduğu gibi
resmi tatil ilan edilmesini istiyorduk" diye konuştu.
Tombul, 1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanması konusunda ise şunları kaydetti:
"Emekçiler bugüne kadar kendiliğinden hiçbir olay çıkarmamıştır. Olaylar güvenlik güçlerinin
müdahaleleri nedeniyle yaşanmıştır. Amacımız anma, kutlama etkinliğimizi Taksim`de
gerçekleştirmektir."
TÜRK-İŞ: KARARI DOÄ RU BULMUYORUZ
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel de kararı doğru bulmadıklarını ifade ederek, "Böyle bir
kararı kabul edemeyiz. Bakanlar Kurulu bu kararı bir kez daha gözden geçirmek durumunda
kalacaktır. Bakanlar Kurulu, tatilsiz 1 Mayıs kararıyla tüm dünyanın bildiği, kutladığı bir gerçeği ilan
etmekten başka bir şey yapmamıştır" diye konuştu.
Hükümetin kararı DİSKì ateşledi
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Bakanlar Kurulunun 1 Mayıs kutlamalarına yönelik
kararlarına ilişkin, ``Bu açıklamalardan sonra kutlamaları Taksim`de yapmak daha anlamlı
hale gelmiştir, boynumuzun borcu olmuştur`` dedi.
Çelebi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısında 1 Mayıs ile ilgili
alınan kararları ``dağ fare doğurdu`` şeklinde değerlendirdi.
1 Mayıs`ın resmi tatil olması konusunda topluma umut verildiğini ve bu konuda beklenti
oluşturulduğunu ifade eden Çelebi, daha sonra `àncaklarla`` başlayan birtakım değerlendirmeler
yapılmaya başlandığını söyledi. Çelebi, ``Özgürlüklerden bahsedilirken, işçilerin özgürlüğüne set
koyan bir yaklaşımla karşı karşıyayız`` diye konuştu.
Çelebi, 1 Mayıs`ın evrensel bir işçi bayramı olduğunu ve alın teri akıtanların, emeğiyle geçinenlerin
bugünde taleplerini dile getirdiklerini kaydetti.
1 Mayıs`ın 150`ye yakın ülkede resmi tatil olarak kutlandığına işaret eden Çelebi, ``Dünyadaki
durum böyleyken 1 Mayıs konusundaki talepleri yok sayarak, olanakları daha da geriye götürerek
bu sorun çözülmüş olmuyor. Bu açıklamalar bizim için hiçbir değer taşımıyor. Gelişme kaydedilebilir
bir değerlendirme söz konusu değildir`` dedi.
Çelebi, kutlamaları Taksim Meydanı`nda yapma konusunda, ``Bu açıklamalardan sonra kutlamaları
Taksim`de yapmak daha anlamlı hale gelmiştir, boynumuzun borcu olmuştur`` görüşünü bildirdi.
``HÜKÜMET VE VALİLİĞİN HOŞGÖRÜLÜ OLMASI GEREKİYOR``
KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da Bakanlar Kurulunun açıklamasını ``malumun ilanı``
olarak nitelendirerek, emekçilerin zaten 1 Mayıs`ı birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak
kutladıklarını söyledi.
Tombul, ``Hükümetin değerlendirmesini kabul edilemez buluyoruz. Ortada herhangi bir olumlu adım
yok. Biz 1 Mayısın, Avrupa ve başka birçok ülkede olduğu gibi resmi tatil ilan edilmesini istiyorduk``
diye konuştu.
Türkiye`de demokrasinin gelişmesi açısından korkularla siyaset yapma alışkanlığından
vazgeçilmesi gerektiğini dile getiren Tombul, `ÀK Parti kendine geldiğinde `korkuyla siyaset
yapmayın` diyor ama emekçiler söz konusu olduğunda buna uygun hareket etmiyor`` görüşünü
ifade etti.
Tombul, 1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanması konusunda şunları kaydetti:
`Èmekçiler bugüne kadar kendiliğinden hiçbir olay çıkarmamıştır. Olaylar güvenlik güçlerinin
gerçekleştirmektir. Hükümet ve valiliğin bu konuda hoşgörülü olması gerekiyor. Bu bir inatlaşma
değil, demokratik bir hakkı kullanma isteğidir.``
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel de kararı doğru bulmadıklarını ifade ederek, ``Böyle bir
etmekten başka bir şey yapmamıştır. Bunu kamuoyuna anlatmaları mümkün olmayacaktır`` diye
konuştu.
Sendikalar hükümetin 1 Mayıs kararını değerlendirdi.
Ankara - DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Bakanlar Kurulunun 1 Mayıs kutlamalarına
yönelik kararlarına ilişkin, "Bu açıklamalardan sonra kutlamaları Taksim`de yapmak daha
anlamlı hale gelmiştir, boynumuzun borcu olmuştur" dedi.
Ankara- DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Bakanlar Kurulunun 1 Mayıs kutlamalarına yönelik
kararlarına ilişkin, "Bu açıklamalardan sonra kutlamaları Taksim`de yapmak daha anlamlı hale
gelmiştir, boynumuzun borcu olmuştur" dedi.
Çelebi, bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısında 1 Mayıs ile ilgili alınan kararları "dağ fare doğurdu"
şeklinde değerlendirdi.
oluşturulduğunu ifade eden Çelebi, daha sonra "ancaklarla" başlayan birtakım değerlendirmeler
yapılmaya başlandığını söyledi.
1 Mayıs`ın 150`ye yakın ülkede resmi tatil olarak kutlandığına işaret eden Çelebi, "Dünyadaki
bu sorun çözülmüş olmuyor" dedi.
KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da Bakanlar Kurulunun açıklamasını "malumun ilanı"
Tombul, "Hükümetin değerlendirmesini kabul edilemez buluyoruz. Ortada herhangi bir olumlu adım
yok. Biz 1 Mayısın, Avrupa ve başka birçok ülkede olduğu gibi resmi tatil ilan edilmesini istiyorduk"
diye konuştu.
vazgeçilmesi gerektiğini dile getiren Tombul, "AK Parti kendine geldiğinde `korkuyla siyaset
yapmayın` diyor ama emekçiler söz konusu olduğunda buna uygun hareket etmiyor" görüşünü ifade
etti.
Èmek ve Dayanışma Günü`
(ANKA) - Çiçek, kararın imzaya açıldığını kaydetti. Çiçek, "1 Mayıs, dünyadaki emsallerine
paralel olarak "Emek ve Dayanışma` günü olarak kutlanacak" dedi.
Çiçek, kararın imzaya açıldığını kaydetti. Çiçek, "1 Mayıs, dünyadaki emsallerine paralel olarak
"Emek ve Dayanışma` günü olarak kutlanacak" dedi.
Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, 1 Mayıs`ın Emek ve Dayanışma
Günü olarak Türkiye`de kutlandığını anımsatarak, Bakanlar Kurulu`nun da bundan böyle 1
Mayıs`ın, Emek ve Dayanışma günü olarak kutlanması konusunda bir karar aldığını bildirdi.
Bakan Çiçek, ``Bakanlar Kurulu kararı aldık. Dolayısıyla bu karar imzaya açılmıştır. Bununla ilgili
sair düzenlemeleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız yapacaktır. Bundan böyle 1 Mayıs
dünyadaki emsallerine paralel olarak emek ve dayanışma günü olarak kutlanacak`` dedi.
HÜKÜMET SÖZCÜSÜ ÇİÇEK AÇIKLADI: "1 MAYIS TATİL DEĞİL, TAKSİM YASAK"
(ANKA) - Hükümet Sözcüsü, Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısında 1 Mayıs`ın "Emek ve
Dayanışma Günü" olarak kutlanması kararı aldıklarını açıkladı. 1 Mayıs`ın resmi tatil olmayacağını
belirten Çiçek bunun gerekçesini de "1 günlük kayıp en az 2 katrilyon liradan aşağı değildir. Bunun
toplu sözleşmelerden gelen sıkıntıları var. Başkaca maliyetleri var. Rekabet gücünü azaltan yanları
var. Çünkü o gün tatildir, tatil olunca fabrikalar çalışmayacak, iş yerleri çalışmayacak. İşlemler
gecikecek. Bütün bunlar hesaba katarak tatil olma mecburiyeti de yok. Dünyanın her tarafında da
bu tatil olarak kutlanılmıyor. Bazı günleri zaten tatil olmadan da kutluyoruz" diye açıkladı.
-Çiçek, İstanbul`daki kutlamaların Taksim`de yapılmak istenmesini de uygun bulmayarak, "Bizim
arzumuz, bu toplantıların, devletin, mülki makamların, valiliklerin, kaymakamlıkların daha evvel ilan
ettikleri yerlerde yapılmasıdır. Çünkü biz de siyasi partiler olarak miting yaparken her istediğimiz
yerde değil, önceden ilan edilmiş yerlerde yapıyoruz. Mesela biz mitingi hiçbir zaman Kızılay`da,
Meclisìn önünde yapmadık partiler olarak" dedi.
-Hükümet Sözcüsü, Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısında 1 Mayıs`ın "Emek ve Dayanışma
Günü" olarak kutlanması kararı aldıklarını açıkladı. 1 Mayıs`ın resmi tatil olmayacağını belirten
Çiçek bunun gerekçesini de "1 günlük kayıp en az 2 katrilyon liradan aşağı değildir. Bunun toplu
sözleşmelerden gelen sıkıntıları var. Başkaca maliyetleri var. Rekabet gücünü azaltan yanları var.
Çünkü o gün tatildir, tatil olunca fabrikalar çalışmayacak, iş yerleri çalışmayacak. İşlemler
gecikecek. Bütün bunlar hesaba katarak tatil olma mecburiyeti de yok. Dünyanın her tarafında da
bu tatil olarak kutlanılmıyor. Bazı günleri zaten tatil olmadan da kutluyoruz" diye açıkladı.
-4 KANUN TASARISI İMZAYA AÇILDIÇiçek, Bakanlar Kurul toplantısının ardından kurulun gündemine dair açıklamalarda bulundu. bazı
kanunların imzaya açıldığını belirten Çiçek bunlardan bir tanesinin "Devlet Yardımlarının
Çerçevesine İlişkin Kanun Tasarısı" olduğunu söyleyerek tasarı hakkında bilgi verdi. Değişik
bakanlıklar bünyesinde teşvik destekleme adı altında çeşitli yardım ve teşvikler yapıldığını söyleyen
Çiçek, bunların her birinin ayrı yasalarda düzenlendiğini söyledi. Çiçek, bunların hepsinin derli toplu
bir hale getirmek için çerçeve bir yasaya ihtiyaç olduğunu belirterek, bu düzenlemenin AB
mütkesabatına uyum için Türkiye`nin taahhütleri arasında yer aldığını önemli dile getirdi.
Çiçek, bu tasarının dışında "Gümrük Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin
Kanun Tasarısı", "Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu Kanun Tasarısı" ve "Çoğaltılmış Fikir ve
Sanat Eserlerini Derleme Tasarısı"nın da imzaya açıldığını açıkladı.
-İSTİHDAM PAKETİKurulun önemli gündemlerinden birinin uzun süreden beri hazırlıkları süren istihdam paketi
olduğunu söyleyen Çiçek, konuyla ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı`nın daha sonra ayrıntılı
bir açıklama yapacağını söyledi. Çiçek, yapılması planlanan düzenlemeyle ilgili şu bilgileri verdi:
"Eskiden beri iş dünyasının meslek kuruluşlarının zorunlu istihdam yüklerinin hafifletilmesi ile ilgili
talepleri vardı. Bu tasarı kanunlaşırsa bu yükler belli ölçüde hafifleyecektir. İşveren ve taşeron
arasındaki ilişkiyi yeniden disipline eden hükümleri olacaktır. Özürlülerin gençlerin ve kadınların
istihdamını teşvik eden hükümler vardır. İşsizlerin meslek yeterliliklerini artırarak istihdama girişlerini
kolaylaştıran hükümler var. Bir tarafta çok sayıda işsiz insanımız var, öbür taraftan da nitelikli iş
arayan iş çevreleri var. Bunları buluşturmak, işsiz vatandaşlarımızı yeteneklerini geliştirmek, bilgi ve
becerilerini artıran eğitim programları olacak. İşsizlik sigortası ödeneğini tasarı artırıyor. Bölgesel ve
ekonomik kalkınmaya yönelik yatırımları destekleyen bir yönü de var. Bölgeler arasındaki
gelişmişlik farkını kaldıran, o bölgeye daha fazla yatırım öngören düzenleme. Uzun zamandır iş
dünyasının talebi olan istihdamı ve işverenin rekabet gücünü artırmaya yönelik, iş gücü maliyetlerini
5 puan primi düren madde de bu kanun içerisinde yer alıyor."
-BİZ KIZILAY`DA MİTİNG YAPIYOR MUYUZ?Bakan Çiçek, Bakanlar Kurulunda 1 Mayıs konusunun da gündeme geldiğini belirterek şöyle
konuştu:
"1 Mayıs Èmek ve Dayanışma Günü` olarak Türkiye`de kutlanıyor. Bakanlar Kurulunda 1 Mayıs`ın
bundan böyle "Emek ve Dayanışma Günü` olarak kutlanması konusunda bir karar aldık. Bu karar
imzaya açılmıştır. Bundan böyle 1 Mayıs dünyadaki emsallerine paralel olarak hep birlikte Emek ve
Dayanışma Günü olarak birlikte kutlamış olacağız."
Kutlamaların emeğe saygı açısından önemli olduğunu dile getiren Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz de bunu önemsiyoruz. Onun içindir ki bu kararı aldık. Ancak bu vesileyle bir hususu
kamuoyunun takdirine sunmak istiyoruz. Sendikalarımız çalışanların örgütlendiği yasal, anayasal
kuruluşlardır, siyasi partilerimiz gibi, dernekler gibi. Dolayısıyla bu kutlamalar yapılırken yürürlükteki
mevzuat çerçevesinde bunların yapılması herkesin menfaatinedir. Dolayısıyla 1 Mayıs günü
kutlamalar yapılacaktır, mitingler yapılacaktır. Söylediğimiz anlamda, bu dayanışmayı ortaya
koymak adına, bizim arzumuz, bu toplantıların, devletin, mülki makamların, valiliklerin,
kaymakamlıkların daha evvel ilan ettikleri yerlerde yapılmasıdır. Çünkü biz de siyasi partiler olarak
miting yaparken her istediğimiz yerde değil, önceden ilan edilmiş yerlerde yapıyoruz. Mesela biz
mitingi hiçbir zaman Kızılay`da, Meclisìn önünde yapmadık partiler olarak. Bütün siyasi partilerimiz
gitti Sıhhiye`de yaptı ya Tandoğan Meydanında. İstanbul`da da ilan edilmiş yerlerde yaptı.
Dolayısıyla ilan edilmiş yerlerde bu toplantıların yapılmasını hem arzu ediyoruz hem de teşvik
ediyoruz, destekliyoruz. Onun dışındaki çabalar ve gayretler kamu düzeni, kamu barışı açısından
böylesine anlamla bir günün mahiyeti ve kamuoyunda değerlendirilmesi açısından bunun önemli
olduğunu düşünüyoruz. Halbuki geriye dönüp baktığımızda 1 Mayıs Türkiye`de zaman zaman
endişe konusu olmuş, hepimizi üzen olaylar yaşanmıştır. Ümit ediyoruz ki, bütün sendikalarımız,
işçi kuruluşlarımız büyük bir sorumluluk ve vatanseverlik duygusu içerisinde resmen ilan edilmiş
yerlerde bu toplantıları yaparlar."
-"İŞÇİ KARDEŞLERİMİZ UYANIK OLSUN"Çiçek, Türkiye`de terörle mücadeleyle ilgili çok kapsamlı bir çaba ve gayret sürdürülmüş olmakla
birlikte, bir kısım yasa dışı örgütlerin bu tür toplantıları istismar ettiklerini de söyleyerek,
"Düzenleyicilerin bu düşüncede, bu kanaatte olmadığını biliyoruz ama buna rağmen bu toplantılara
katılmak suretiyle bir kısım insanların mallarına, canlarına zarar verdiğini, kamu malına zarar
verdiklerini geçmiş tecrübelerde gördük. Bunun için de vatandaşlarımızın, bu toplantılara katılacak
olan işçi kardeşlerimizin son derece uyanık olmaları ve bunlara fırsat vermemeleri gerekir. Bunu
temenni ediyoruz" dedi.
-"1 GÜNLÜK TATİLİN MALİYETİ 2 KATRİLYON"Çiçek, bir gazetecinin, sendikaların 1 Mayıs`ın resmi tatil günü ilan edilmesi ve Taksim`de kutlama
yapılması taleplerini hatırlatarak "Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?" diye sorması üzerine
sorusuna, şu yanıtı verdi:
"Biz bu güne özel bir toplantı mekanı ilan etmiyoruz. Bütün meslek kuruluşları kendi düşüncelerini
ister miting şeklinde ister protesto şeklinde ifade etmek istiyorsa önceden ilan edilmiş yerlerde
yapıyorlar. Bunlar önceden ilan edilmiştir. 1 Mayıs hesaba katılarak falan yapılmış ilanlar değildir.
Herkes oralarda bu düşüncelerini, bu kanaatlerini açıkça ifade edebilirler. Buna bir engel yok. Onun
dışındaki hususlar çeşitli sebeplerden dolayı doğru değildir. İşte sürtüşmeler, tartışmalar o zaman
başlıyor. Bir taraftan böylesine önemli bir gün ama öbür tarafta yasaları yok farz ederek bir tartışma
açmak bence faydalı olmaz. Halbuki yeni bir sayfanın açılması lazım. Artık 1 Mayıs`ı hep beraber
Bakanlar Kurulu da böyle bir kararla bugüne iştirak ettiğine göre "Emek ve Dayanışma Günü` olarak
ama yasalara uygun olarak yapılması gerekmektedir. Biz bunun böyle bir gün olmasını arzu
ediyoruz. Tatil olmasını arzu etmiyoruz çünkü tatilin getirdiği ilave bir sürü masraflar, yükler var.
Türkiye, dünya büyük bir ekonomik durgunluk içerisindeyken, 1 günlük kayıp en az 2 katrilyon
liradan aşağı değildir. Bunun toplu sözleşmelerden gelen sıkıntıları var. Başkaca maliyetleri var.
Rekabet gücünü azaltan yanları var. Çünkü o gün tatildir, tatil olunca fabrikalar çalışmayacak, iş
yerleri çalışmayacak. İşlemler gecikecek. Bütün bunlar hesaba katarak tatil olma mecburiyeti de
yok. Dünyanın her tarafında da bu tatil olarak kutlanılmıyor. Bazı günleri zaten tatil olmadan da
kutluyoruz."
Sendikalar hükümetin 1 Mayıs kararını değerlendirdi
AA - DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Bakanlar Kurulunun 1 Mayıs kutlamalarına yönelik
gelmiştir, boynumuzun borcu olmuştur" dedi.
Çelebi, bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısında 1 Mayıs ile ilgili alınan kararları "dağ fare doğurdu"
şeklinde değerlendirdi.
oluşturulduğunu ifade eden Çelebi, daha sonra "ancaklarla" başlayan birtakım değerlendirmeler
yapılmaya başlandığını söyledi.
1 Mayıs`ın 150`ye yakın ülkede resmi tatil olarak kutlandığına işaret eden Çelebi, "Dünyadaki
bu sorun çözülmüş olmuyor" dedi.
Tombul, "Hükümetin değerlendirmesini kabul edilemez buluyoruz. Ortada herhangi bir olumlu adım
yok. Biz 1 Mayısın, Avrupa ve başka birçok ülkede olduğu gibi resmi tatil ilan edilmesini istiyorduk"
diye konuştu.
vazgeçilmesi gerektiğini dile getiren Tombul, "AK Parti kendine geldiğinde `korkuyla siyaset
yapmayın` diyor ama emekçiler söz konusu olduğunda buna uygun hareket etmiyor" görüşünü ifade
etti.
`Malumun ilanı`na karşı kararlı duruş
HABER MERKEZİ Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde Türk-İş ve DİSK yaptığı farklı
açıklamalar ile 1 Mayıs`ın tatil ilan edilmesi talebini dile getirmiş, bu başlıkta kararlı
olduklarını hükümete duyurmuştu.
HABER MERKEZİ Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde Türk-İş ve DİSK yaptığı farklı açıklamalar
ile 1 Mayıs`ın tatil ilan edilmesi talebini dile getirmiş, bu başlıkta kararlı olduklarını hükümete
duyurmuştu. Bakanlar Kurulu`nun kararının açıklanmasının ardından, Konfederasyonlar, bu kararı
kabul etmeyeceklerini açıklarken, 1 Mayıs`ın resmi tatil ilan edilmesini ısrarla talep etmeye devam
ediyorlar.
Türk-İş Cumhurbaşkanı ile görüştü
Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşen Türk-İş Genel
Başkanı Mustafa Kumlu ve Yönetim Kurulu üyeleri, 1 Mayıs`ın bayram ve tatil ilan edilmesi
yönündeki isteklerini Cumhurbaşkanı Gülè iletirken, bu konuda gerekli düzenlemenin yapılmasını
istediler. Türk-İş yetkilileri Gülè daha önce de İçişleri Bakanı Beşir Atalay ile görüştüklerini
hatırlatırken, Gül`ün "Arkadaşlarımızla görüşelim, değerlendirelim" şeklinde konuştuğu belirtildi.
Türk-İşìn Cumhurbaşkanı Gülè taleplerini yazılı olarak da sunduğu açıklandı. Konfederasyonun
yazılı talepleri arasında , "tarihsel önemi dikkate alınarak 1 Mayıs 2008
Perşembe günü yapılacak İşçi Bayramı kutlamalarında Taksim Meydanı için gereken iznin
verilmesi, diğer ülkelerde olduğu gibi 1 Mayıs`ın İşçi Bayramı olarak bir gün süreyle tatil edilmesine
ilişkin yasal düzenlemenin ivedilikle yapılması" ifadelerine yer verildi.
Diğer yandan, Türk-İş 1 Mayıs gündemi dışında TBMM Genel Kurulu`nda görüşüldükten sonra
yasalaşan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu`ndaki 65 yaş fiili hizmet zammı ve
güncelleme katsayısı gibi konulardaki taleplerinin karşılanmadığını belirterek, bu konularda
Cumhurbaşkanı`ndan yardım istediğini açıkladı. Ancak Kumlu`nun belirttiğine göre, Gül bu konuda
yorum yapmadı.
DİSK`ten yazılı resmi tatil çağrısı
Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde AKP Hükümetine taleplerini duyurmak amacı ile yaptığı yazılı
açıklamada ise DİSK, "1 Mayıs evrensel bir işçi bayramıdır! Hükümetten beklentimiz malumun ilan
edilmesi değil, resmi tatil yapılmasıdır!" çağrısında bulunmuştu.
Konuya ilişkin olarak Meclise sunulan yasa tekliflerini AKP Hükümetine hatırlatan DİSK, hükümetin
1 Mayıs için hazırladığı yasa tasarısının, "malumun ilanı" olarak adlandırılabilecek türden olduğunu
vurgulamış, Çalışma Bakanı Faruk Çelikìn açıklamaları üzerine hükümetin "tatilsiz bayram" ilan
etmek istediğine dikkat çekmişti.
DİSK açıklamasında "Alınteri ve emeğiyle geçinen işçi sınıfı ve tüm emekçilerin demokratik hak ve
taleplerini gündeme getirdikleri, birlik, dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayıs, Afrika`dan
Asya`ya, Latin Amerika`dan Avrupa`ya 134 ülkede ‘İşçi Bayramı` olarak kutlanmakta, emekçiler
‘resmi izinli` sayılmaktadır" ifadelerine de yer vermişti.
Dağ fare doğurdu
Türk-İş ve DİSKìn 1 Mayıs resmi tatil olsun ısrarına rağmen Bakanlar Kurulu`ndan farklı bir karar
çıkmasının hemen ardından Konfederasyonlar da ilk açıklamalarını yaptı.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Bakanlar Kurulunun 1 Mayıs kutlamalarına yönelik
gelmiştir, boynumuzun borcu olmuştur" derken, alınan kararları "dağ fare doğurdu" şeklinde
değerlendirdi.
Çelebi, 1 Mayıs`ın resmi tatil olması konusunda topluma umut verildiğini ve bu konuda beklenti
oluşturulduğunun da altını çizerken, "Özgürlüklerden bahsedilirken, işçilerin özgürlüğüne set koyan
bir yaklaşımla karşı karşıyayız" yorumunda bulundu.
Çelebi, 1 Mayıs`ın evrensel bir işçi bayramı olduğunu ve alınteri akıtanların, emeğiyle geçinenlerin
bugünde taleplerini dile getirdiklerini bir kez daha vurgularken, hükümetin açıklamalarının kendileri
için hiçbir değer taşımadığını belirtti.
KESK: Değerlendirme kabul edilemez
kutladıklarını söyledi. "Hükümetin değerlendirmesini kabul edilemez buluyoruz. Ortada herhangi bir
olumlu adım yok. Biz 1 Mayıs`ın, Avrupa ve başka birçok ülkede olduğu gibi resmi tatil ilan
edilmesini istiyorduk" diye konuşan Tombul "AKP kendine geldiğinde `korkuyla siyaset yapmayın`
diyor ama emekçiler söz konusu olduğunda buna uygun hareket etmiyor" görüşünü ifade etti.
Buna ek olarak Tombul, "Emekçiler bugüne kadar kendiliğinden hiçbir olay çıkarmamıştır. Olaylar
güvenlik güçlerinin müdahaleleri nedeniyle yaşanmıştır. Amacımız anma, kutlama etkinliğimizi
Taksim`de gerçekleştirmektir. Hükümet ve valiliğin bu konuda hoşgörülü olması gerekiyor. Bu bir
inatlaşma değil, demokratik bir hakkı kullanma isteğidir" açıklamasında bulundu.
Türk-İş: Bakanlar Kurulu tekrar değerlendirsin
kalacaktır açıklamasında bulundu. Kumlu, "Bakanlar Kurulu, tatilsiz 1 Mayıs kararıyla tüm dünyanın
bildiği, kutladığı bir gerçeği ilan etmekten başka bir şey yapmamıştır. Bunu kamuoyuna anlatmaları
mümkün olmayacaktır" şeklinde konuştu.
2008-04-22 Zaman http://www.zaman.com.tr
1 Mayıs`ta bayram var, tatil yok
Sendikaların `1 Mayıs tatil olsun` önerisine Bakanlar Kurulu`ndan izin çıkmadı. Ancak
bundan sonra 1 Mayıs, Èmek ve Dayanışma Günü` olarak kutlanacak.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu sonrası
yaptığı açıklamada, 1 Mayıs`ın tatil yapılması halinde 2 milyar YTL`lik bir maliyet çıkacağı için
`tatilè sıcak bakmadıklarını ifade etti. 1 Mayıs`ın Emek ve Dayanışma günü olarak kutlanmasına
imkan sağlayan Bakanlar Kurulu kararı imzaya açılırken, Taksim`de kutlamaya onay çıkmadı. Çelik,
konuyla ilgili olarak şunları söyledi: "Tabii ki kutlamalar, mitingler yapılacaktır. Bu toplantıların bizim
arzumuz devletin, valiliklerin kaymakamlıkların daha evvel ilan ettiği yerde yapılmasıdır. Bütün
sendikalarımız umut ediyoruz ki, duyarlılık içinde resmen ilan edilmiş yerlerde yaparlar. İşçi
kardeşlerimiz istismara fırsat vermez." Ancak sendikalar karara tepkili. DİSK Başkanı Süleyman
Çelebi, "Kutlamaları Taksim`de yapmak daha anlamlı hale gelmiştir." dedi. Türk-İş Genel Sekreteri
Mustafa Türkel, kararı kabul edemeyeceklerini ifade ederken, KESK Başkanı i. Hakkı Tombul da
kararı eleştirdi.
SSK priminde 5 puanlık indirim
Bir süredir üzerinde tartışılan İstihdam paketi de nihayet bakanların imzasına açıldı. Tasarı, işveren
üzerindeki prim yükünü 5 puan indiriyor. Özürlülerin, gençlerin ve kadınların istihdamı teşvik
ediliyor. İşsizlerin meslek yeterliliklerini artırarak istihdama girişleri kolaylaştırılıyor. İşsizlerin
yeteneklerini geliştirmek, bilgi ve becerilerini artıran eğitim programları öngörülüyor. İşsizlik sigortası
ödeneği artırılıyor.
Bakanlar Kurulu`nda, Gümrük Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına ilişkin kanun
tasarısı da imzaya açıldı. AB`ye uyum açısından önem arz eden devlet yardımlarının çerçevesine
ilişkin bir diğer kanun tasarısı da bakanların imzasına sunuldu.
2008-04-22 Star http://www.stargazete.com
2 milyar YTL fatura çıkar 1 Mayıs"ta işçiye tatil yok
Bakanlar Kurulu"ndan 1 Mayıs"ın resmi tatil olması kararı çıkmadı. Bakan Cemil Çiçek " Tatil
olmayacak. 1 günlük kayıp 2 milyar YTL"den aşağı değil. 1 Mayıs, Emek ve Dayanışma Günü
olarak kutlanacak" dedi.
Bakanlar Kurulu"ndan 1 Mayıs"ın resmi tatil olması kararı çıkmadı. Bakan Cemil Çiçek" Tatil
olmayacak.
1 günlük kayıp 2 milyar YTL"den aşağı değil. 1 Mayıs, Emek ve Dayanışma Günü olarak
kutlanacak" dedi
HÜKÜMET sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısında 1
Mayıs"ın "Emek ve Dayanışma Günü" olarak kutlanması kararı aldıklarını açıkladı. 1 Mayıs"ın resmi
tatil olmayacağını belirten Çiçek bunun gerekçesini de "1 günlük kayıp en az 2 milyar YTL"den
aşağı değildir. Bunun toplu sözleşmelerden gelen sıkıntıları var. Rekabet gücünü azaltan yanları
var" diye açıkladı. Çiçek ayrıca "Tatil olunca fabrikalar çalışmayacak. Bütün bunlar hesaba katarak
tatil olma mecburiyeti de yok. Dünyanın her tarafında da bu tatil olarak kutlanmıyor. Bazı günleri
zaten tatil olmadan da kutluyoruz" dedi.
İSTEDİĞİMİZ YERDE DEĞİL...
CEMİL Çiçek, İstanbul"daki kutlamaların Taksim"de yapılmak istenmesini de uygun bulmayarak,
"Bizim arzumuz, bu toplantıların, devletin, mülki makamların, valiliklerin, kaymakamlıkların daha
evvel ilan ettikleri yerlerde yapılmasıdır. Çünkü biz de siyasi partiler olarak miting yaparken her
istediğimiz yerde değil, önceden ilan edilmiş yerlerde yapıyoruz. Mesela biz mitingi hiçbir zaman
Kızılay"da, Meclis"in önünde yapmadık partiler olarak" dedi. Bazı kanunların imzaya açıldığını
belirten Çiçek "Devlet Yardımlarının Çerçevesine İlişkin Kanun Tasarısı" olduğunu söyleyerek tasarı
hakkında bilgi verdi. Değişik bakanlıklar bünyesinde teşvik destekleme adı altında çeşitli yardım ve
teşvikler yapıldığını söyleyen Çiçek, bunların her birinin ayrı yasalarda düzenlendiğini söyledi.
Çiçek, bunların hepsinin derli toplu bir hale getirmek için çerçeve bir yasaya ihtiyaç olduğunu belirtti
"ARTIK DAHA ANLAMLI"
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, kararın ardından "Bu açıklamalardan sonra kutlamaları
Taksim"de yapmak daha anlamlı hale gelmiştir, boynumuzun borcu olmuştur" dedi. Türk-İş Genel
Sekreteri Mustafa Türkel de kararı doğru bulmadıklarını ifade ederek, "Böyle bir kararı kabul
edemeyiz" diye konuştu.
İstihdam yükü azalıyor prim 5 puan indiriliyor
Kurulun önemli gündemlerinden birinin uzun süreden beri hazırlıkları süren istihdam paketi
olduğunu söyleyen Çiçek, konuyla ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı"nın daha sonra ayrıntılı
bir açıklama yapacağını söyledi. Çiçek, yapılması planlanan düzenlemeyle ilgili olarak "Eskiden beri
iş dünyasının meslek kuruluşlarının zorunlu istihdam yüklerinin hafifletilmesi ile ilgili talepleri vardı.
Bu tasarı kanunlaşırsa bu yükler belli ölçüde hafifleyecektir" dedi.
"BİR AN ÖNCE ÇIKMALI"
ÇİÇEK, uzun zamandır iş dünyasının talebi olan istihdamı ve rekabet gücünü artırmaya yönelik, iş
gücü maliyetlerini 5 puan primi düşüren maddenin kanunda yer aldığını söyledi. Çiçek, bir soru
üzerine, kıdem tazminatının İstihdam Paketi"nde yer almadığını açıkladı. 5 puanlık indirimin ne
zaman hayata geçeceği yönündeki bir soruyu da cevaplandıran Çiçek, "İlkeleri koyduk, bunun bir an
önce çıkmasını arzu ediyoruz" diye konuştu.
2008-04-23 (İstanbul/EVRENSEL)
Dünya hükümeti yalanlıyor
Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek’in “Dünyanın her tarafında da tatil olarak
kullanılmıyor” dediği 1 Mayıs’ın, 135 ülkede resmi tatil olarak kutlandığı belirlendi. Bazı
ülkelerde 1 Mayıs nedeniyle bir günden fazla resmi tatil yapılıyor.
Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek’in “Dünyanın her tarafında da tatil olarak
kullanılmıyor” dediği 1 Mayıs’ın, 135 ülkede resmi tatil olarak kutlandığı belirlendi. Bazı ülkelerde 1
Mayıs nedeniyle bir günden fazla resmi tatil yapılıyor.
Bakanlar Kurulu’nun önceki günkü toplantısından 1 Mayıs’ın “Birlik ve Dayanışma Günü” olarak
kabul edilmesi kararı çıkarken tatil olması ise kabul görmedi. Toplantının ardından açıklama yapan
Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, 1 Mayıs’ın tatil edilmeme kararını “Bir günün tatil olması 2
katrilyona yakın zarar getirir” sözleriyle savundu. Çiçek, 1 Mayıs’ın dünyanın çoğu ülkesinde tatil
olmadığını da ileri sürdü. Cemil Çiçek’in iddiasına karşın 1 Mayıs şu an 135 ülkede resmi tatil olarak
kutlanıyor. 1 Mayıs’ın tatil günü olarak kutlandığı ülkeler şöyle:
Avrupa(Toplam 43 ülke): Almanya, Andora, Arnavutluk, Avusturya, Belçika, Belerus, Bosna Hersek,
Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hırvatistan, Hollanda,
İngiltere, İrlanda, İspanya, İsveç, İsviçre, İtalya, İzlanda, Karadağ, Letonya, Liechtenstein, Litvanya,
Luksemburg, Macaristan, Makedonya, Malta, Moldova, Monaco, Norveç, Polonya, Portekiz,
Romanya, Rusya, San Marino, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, Ukrayna, Yunanistan,
Asya(Toplam 30 ülke): Ermenistan, Bahreyn, Bangladeş, Kamboçya, Çin, Doğu Timor, Hong Kong,
Hindistan, Endenozya, Irak, Filistin, Kazakistan, Kırgızistan, Laos, Lübnan, Malezya,
Myanmar(Burma), Nepal, Kuzey Kore, Pakistan, Filistin, Filipinler, Singapur, Güney Kore, Sri
Lanka, Suriye, Tayvan, Vietnam, Yemen, Japonya,
Amerika(Toplam 21 ülke): Arjantin, Bolivya, Şili, Kolombiya, Ekvator, Guyana, Paraguay, Peru,
Surinam, Uruguay, Venezüella, Küba, Belize, Costa Rika, El Salvador, Meksika, Honduras,
Nikaragua, Panama, ABD, Kanada.
Afrika(Toplam 38 ülke): Cezayir, Angola, Benin, Botswana, Burkina Faso, Burundi, Çad, Kongo,
Mısır, Eritre, Etiyopya, Gabon, Gambia, Gana, Kenya, Lesato, Madagaskar, Malawi, Mali,
Marutanya, Fas, Mozambik, Namibya, Nijer, Nijerya, Raunda, Senegal, Somali, Güney Afrika,
Swaziland, Tanzanya, Togo, Tunus, Uganda, Batı Sahra, Zambia, Zimbabwe
Okyanusya(Toplam 3 ülke): Avustralya, Yeni Zelanda, Vanatu.
Çiçek’in açıklamalarına işçi ve memur konfederasyonları tepki gösterdi. DİSK Genel Başkanı
Süleyman Çelebi, “Bu açıklamalardan sonra kutlamaları Taksim’de yapmak daha anlamlı hale
gelmiştir, boynumuzun borcu olmuştur’’ dedi. KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da
hükümetin değerlendirmesini kabul edilemez bulduklarını belirterek “Ortada herhangi bir olumlu
adım yok” diye konuştu. Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel de bu kararı kabul etmeyeceklerini
bildirdi. Birleşik Metal-İş Yönetim Kurulu da hükümete gerekli yanıtı 1 Mayıs alanında vereceklerini
bildirdi. (Ankara/ANKA)
Emekçiler bayramlarını kutlayacak
EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel, 1 Mayıs’ın tatil olmasına karşı çıkan AKP Hükümeti’nin
patronların temsilcisi olduğunu bir kez daha gösterdiğini bildirdi. Tüzel yaptığı açıklamada,
Türkiye’de işçi ve emekçilerin yıllardır 1 Mayıs’ı mücadele günü olarak kutladığını hatırlattı.
Hükümetin tatil ilan edilmemesi kararına “ekonomiye getireceği külfetleri gözeterek” vardığına dikkat
çeken Tüzel, bu kararla hükümetin sınıf tutumunu ve 70 milyonun hükümeti olduğu iddiasının
safsata olduğunu gösterdiğini kaydetti. “Onların, sermaye sınıfının politikacıları olarak, kapitalist
düzenin koruyucusu ve sürdürücüsü bir bekçilik görevini yerine getirdikleri bilinmektedir. ‘Aynı
gemideyiz’ teranesinin boş bir palavra olduğu da görülmüştür. Kapitalist işletme ve tekellerin her yıl
kâr ve ciroları artarken işçilerin ve emekçilerin hali ortadadır. Halen yılda bir gün iş bırakmaya dahi
tahammül gösterilmemesi sermaye sınıfının açgözlülüğünü ve korkusunu göstermektedir” diyen
Tüzel, emekçilerin sadece kendi gücüne ve örgütlülüğüne güvenmesinin zorunlu olduğunu bildirdi.
İşçilerin zorlayıcı gücü olmadıkça, sermaye iktidarına taleplerini kabul ettirmelerinin mümkün
olmayacağına dikkat çeken Tüzel, şöyle devam etti: “Her şeye rağmen ülkemiz işçileri ve emekçileri
kol kola ve büyük bir dayanışma içinde barış, demokrasi ve güvenli gelecek taleplerini; bağımsız,
demokratik Türkiye mücadelesini ülkemizin her kentinde alanlara taşıyacak, enternasyonal
bayramlarını geleneklerine uygun olarak kutlayacaktır.”
Sendikalar 1 Mayıs için Taksim`de ısrarlı
Türk İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, yapılan tüm açıklamalara rağmen 1 Mayıs İşçi
Bayramı`nı Taksim Meydanı`nda kutlamaya kararlı olduklarını söyledi. Basın toplantısı
düzenleyen Türkel, `1 Mayıs`ı Taksim`de kutlayacağız.
Türk İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, yapılan tüm açıklamalara rağmen 1 Mayıs İşçi Bayramı`nı
Taksim Meydanı`nda kutlamaya kararlı olduklarını söyledi.
Basın toplantısı düzenleyen Türkel, `1 Mayıs`ı Taksim`de kutlayacağız. Taksim ısrarımız sürüyor` diye
konuştu.
2008-04-24 Ntvmsnbc Kaynak:www.ekonews.com
TÜRK-İŞ Taksimè çıkmakta kararlı
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK ve KESK"le birlikte 1 Mayıs"ta Taksim"de
olacaklarını söyledi, "500 bin kişiyle Taksim"e geleceğiz. Yasakların ve engellerin kardeşlik
türküleriyle nasıl aşılabileceğini göstereceğiz" dedi.
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK ve KESK"le birlikte 1 Mayıs"ta Taksim"de
olacaklarını söyledi, "500 bin kişiyle Taksim"e geleceğiz. Yasakların ve engellerin kardeşlik
türküleriyle nasıl aşılabileceğini göstereceğiz" dedi.
TÜRK-İŞ"e bağlı sendikaların şube başkanları 1 Mayıs kutlamalarıyla ilgili değerlendirme toplantısı
yaptı. Genel Sekreter Mustafa Türkel, toplantının basına açık bölümünde yaptığı konuşmada, 1977
yılı 1 Mayıs"ında Taksim Meydanı"nda meydana gelen olaylar nedeniyle "her yıl 1 Mayıs geldiğinde
bilinçli ya da bilinçsiz olarak 1 Mayıs"ın korku ve tedirginlik günü olarak gösterildiğini" belirterek,
"İstanbul halkı rahat olsun. Biz inat ettik, o gün 1 Mayıs"ı kardeşlik günü olarak kutlayacağız" dedi.
TÜRK-İŞ, DİSK VE KESK"in bu yıl 1 Mayıs"ı Taksim Meydanı"nda kutlama yolunda irade ortaya
koyduğunu belirten Türkel, işçilerin talepleri karşısında hükümet yetkililerinin 1 Mayıs"ın bayram
olmasını kabul ettiğini, ancak tatil günü olmasını ve Taksim"de kutlanmasını ise kabul etmediğini
hatırlattı.
Türkel, bu yıl 1 Mayıs"ın Taksim"de kutlanması için çeşitli girişimlerde bulunduklarını kaydederek,
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül"ü ziyaret ettiklerini ve kendisinin "taleplerini olumlu karşıladığını" ifade
etti.
31 yıl sonra Taksim`de özgürlük
Başbakan Erdoğan"ın, 1 Mayıs ile ilgili son açıklamalarında "talihsiz ifadeler" kullandığını dile
getiren Mustafa Türkel, "Sayın Başbakan"ın bu açıklamalarını yorgunluğuna, asabiyetine veriyoruz.
Umuyorum bunu düzeltir ve işçilerden, çalışanlardan özür diler. Biz sayın Başbakan"ın yaptığı bu
açıklamadan da gördük ki, Taksim bizlere kapatılmak istenmektedir. Biz 31 yıldır Taksim"de
olmayanı yaşamak istiyoruz. Elimizde çiçeklerimiz, kardeşlik, özgürlük türküleri söyleyerek, herkese
açık olan bu meydanda 1 Mayıs"ı kutlamak istiyoruz" diye konuştu.
Diğer yüzümüzü döndüreceğiz
Türkel, 1 Mayıs"ta Taksim"de olacaklarını ve çöpleri, afişleri, flamaları yerlere bırakmayacaklarını
da dile getirerek, şöyle devam etti: "Biz Taksim"e 500 bin kişi geleceğiz ve 500 bin tane karanfil
bırakacağız. Sevgimizi, dostluğumuzu bırakacağız. Ülkemizdeki yasakların ve engellerin kardeşlik
türküleri söyleyerek nasıl aşılabileceğini göstermek için elimizden gelen her şeyi yapacağız.
1977 takıntısıyla korku yayılıyor
"Ancak bazı basın yayın organlarında 1977 takıntısı olduğunu görüyoruz. Yine halkımıza korku
aşılanmak isteniyor. Her 3 konfederasyon adına söylüyorum ki; Türk halkı, İstanbul halkı rahat
olsun. Biz kimsenin burnunun kanamaması için, kimsenin yüzünün asılmaması için 1 Mayıs"ı
tertipleyen örgütler ve çalışanlar olarak her türlü desteği ve kolaylığı onlara sağlayacağız. Emniyet
güçleri veya diğer güçler olsun, bize birileri şiddet göstermeye kalktığında asla şiddetle cevap
vermeyeceğiz. O gün birileri yüzümüze şamar atmaya kalkarsa, bilsin ki diğer yüzümüzü
döndüreceğiz. Çünkü biz inat ettik o günü kardeşlik ve bayram olarak kutlayacağız."
Milyonlarla Taksim`de tek ses olalım
Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan"a "Bu fırsat kaçırılmasın" diyen, "Başta İstanbul Valiliği
olmak üzere devletin tüm erkanına diyoruz ki; biz 1 Mayıs"ı Taksim"de kutlayacağız" diyen Türkel,
tüm İstanbul halkını da 1 Mayıs"ta Taksim"e çağırdı. Türkel, "Gelin milyonlarla Taksim"de olalım.
Milyonların sesi tek ses olarak çıksın. Ülkede demokrasi ve özgürlüğü sindirerek, yaşayalım" dedi.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Türkel, "1 Mayıs"ı Taksim Meydanı"nda
kutlayacağınızı söylediniz. Bu kararınızdan artık dönüş yok mu?" sorusu üzerine, "Söyleyeceğimizi
söyledik. Bunun dönüşü falan olmaz. 1 Mayıs"ta Taksim"deyiz" dedi.
Devletin görevi şiddet değildir
"Hükümete çağrıda bulundunuz, ancak çağrınıza cevap gelmezse, İstanbul Valiliği Taksim yasağını
uygularsa, geçen yıl yaşanan olayları da göz önüne alırsak ve bu sene yaşanabilecek olaylardan
kim sorumlu olacak?" sorusuna karşılık Türkel, şöyle dedi:
"Biz vergisini ödeyen, üreten vatandaşız. Ülkenin ekonomik gelişmesi ve kalkınmasına büyük
katkılar veren emek dünyasıyız. Yılbaşı kutlamalarına, futbol karşılaşmaları sonucu zafer
kutlamalarına açık olan Taksim"in yalnız emekçilere yasak olmasını içimize sindiremeyiz. Bunun
sorumlusunu aramak istemiyoruz. Biz olay olacak gibi bakmıyoruz ama devletin görevi cebir ve
şiddet kullanmak değildir. Devletin görevi kanunlara uyulmaması halinde kanunlara uyulmamasının
gereği olan dava açma hakkını kullanmaktır. Devlet cebir ve şiddet kullanamaz. Emniyet gücüyle,
güvenlik güçleriyle de olsa devlet cebir ve şiddete başvuramaz, vurmamalıdır. Günümüz
dünyasında bunların kabul edilebilir bir yanı yok. Devlet, vatandaşına nazik davranmak zorunda. İlle
sorumlu aranırsa yasalar bu konuda açıktır. Yasal işlemler yapılır, komite görevlileri hakkında
davalar açılır, mahkemeler ve bağımsız yargı gereğini yapar. Devlet ancak bu yolla mücadele eder.
Şiddete başvurursak devlet bize şiddetle karşılık verebilir. Şiddete başvurmadığımız sürece devletin
herhangi bir organının bize karşı şiddete başvurması suçtur."
DİSK: Taksimè çıkmak, demokrasiye sahip çıkmaktır
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de, 1 Mayıs gündemiyle olağanüstü toplanan Başkanlar
Kurulu toplantısı öncesi yaptığı açıklamada, "Bu 1 Mayısta Taksim"e çıkmak, demokrasiye sahip
çıkmaktır. Emekçilerle birlikte 1 Mayıs"ta Taksim"de olmak ise demokratlığın temel ölçütüdür" dedi.
En ufak olumsuzluğun sorumlusu AK Parti olur
"Provokasyon olur" gerekçesiyle Taksim"in yasaklanmak istenmesinin hiç inandırıcılığı olmadığını
ifade eden Çelebi şunları söyledi: "Bu bayat gerekçeyi öne süren hükümet bilmelidir ki bu 1
Mayıs"ta yaşanabilecek en ufak olumsuzluğun siyasi sorumluluğu doğrudan AK Parti hükümetine
ait olacaktır. Başbakan"a çağrımız, emekçilere yönelik yakışıksız söylemleri nedeniyle özür dilemesi
ve 1 Mayıs"ta Taksim alanını emekçilere açmasıdır. Bizler, bu ülkenin ‘ayak takımı" olarak 1
Mayıs"ta Taksim"de olacağız. Emekten ve demokrasiden yana olduğunu iddia eden tüm siyasi
partileri, tüm siyasetçileri, demokrat olduğunu söyleyen aydınları 1 Mayıs"ta Taksim"de emekçilerle
birlikte olmaya çağırıyoruz."
2008-04-24 Milli Gazete http://www.milligazete.com.tr
Taksim ısrarı
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, yapılan tüm açıklamalara rağmen 1 Mayıs İşçi
Bayramı"nı Taksim Meydanı"nda kutlamaya kararlı olduklarını belirterek, "1 Mayıs"ı kutlamak
istiyoruz. 500 bin kişi geleceğiz ve 500 bin karanfil bırakacağız.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, yapılan tüm açıklamalara rağmen 1 Mayıs İşçi Bayramı"nı
Taksim Meydanı"nda kutlamaya kararlı olduklarını belirterek, "1 Mayıs"ı kutlamak istiyoruz. 500 bin
kişi geleceğiz ve 500 bin karanfil bırakacağız. Taksim"e sevgi ve dostluğumuzu bırakacağız" diye
konuştu.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, yapılan tüm açıklamalara rağmen 1 Mayıs İşçi Bayramı"nı
Taksim Meydanı"nda kutlamaya kararlı olduklarını belirterek, "Devletin görevi cebir ve şiddet
kullanmak değildir, dava açma hakkı var" dedi.
Basın toplantısı düzenleyen Türkel, hükümetin 1 Mayıs"ı bayram olarak kabul ettiğini fakat tatil
edilmesi konusunda anlaşmaya varamadıklarını söyledi. Türkel, "1 Mayıs"ın bayram ilan edilmesini
ve tatil olmasını istiyoruz. Bu çağrımız yankı buldu, cevaplandırıldı. 1 Mayıs"ın bayram ve tatil ilan
edilmesi yönünde önerge verildi. Ancak 1 Mayıs"ın bayram olmasına "evet", tatil olmasına "hayır
diyoruz" dediler. Biz DİSK, KESK, Türk-İş olarak bu durumu değerlendirdik. Taksim olayına sıcak
bakmadıklarını ifade ettiler. Sayın Cumhurbaşkanımızı ziyaret ettik. Sayın Gül, 1 Mayıs"ın tatil
olmasını ve bayram olarak kutlanmasına sıcak baktığını, bu konuda görüşmeler yapacağını söyledi.
İlk ve son kez olmak kaydıyla Taksim"in 1 Mayıs kutlamalarına bu sene için açılması yönündeki
talebimizi olumlu karşıladığını söylemiştir" dedi.
Türkel, Başbakan Erdoğan"ın bu yöndeki açıklamalarını "talihsiz" olarak değerlendirerek, "Sayın
Başbakan talihsiz ifadeler kullanmıştır. Bu açıklamalarını yorgunluğuna ve asabiyetine veriyoruz.
Umuyoruz bunu düzeltir ve işçilerden özür diler. Biz gördük ki Taksim bizlere kapatılmak
istenmektedir. Biz 31 yıldır Taksim"de olmayan şeyi yaşamak istiyoruz. Elimizde çiçeklerimizle
özgürlük türküleri söyleyerek 1 Mayıs"ı kutlamak istiyoruz. Kutlamada Taksim"de olacağız. 500 bin
kişi geleceğiz ve 500 bin karanfil bırakacağız. Taksim"e sevgi ve dostluğumuzu bırakacağız" dedi.
"Taksim emekçilere niye kapalı?"
Yapılan tüm açıklamalara rağmen 1 Mayıs"ı Taksim"de kutlamaya kararlı olduklarının altını çizen
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, şunları söyledi: "Kararımız bu yönde. Taksim ısrarımızı
koruyoruz. Biz İşçi Bayramı"nı, emek, kardeşlik ve dostluk bayramı olarak kutlamaya olan
inancımızı koruyoruz. 1 Mayıs günü dostluktan yana, kardeşlikten yana olan tüm İstanbul halkını
Taksim"e çağırıyoruz. Milyonların sesi tek ses olarak çıksın. Ülkede demokrasi ve özgürlüğü
sindirerek yaşayalım diyoruz. Vergi ödeyen, üreten vatandaşız. Ülkenin bu hale gelmesinde önemli
katkımız olan emek dünyasıyız. Futbol müsabakalarından sonra zafer kutlamalarına açık olan
Taksim"in yalnız emekçilere kapalı olmasını kabul edemiyoruz. Devletin görevi cebir ve şiddet
kullanmak değildir. Devletin görevi dava açma hakkı var. Güvenlik güçleriyle de olsa devlet cebir ve
şiddete başvurmamalı. Bunun kabul edilebilir hiçbir tarafı yok. Devlete ait güçler bunu yapma
hakkını kendinde göremez. Yasal işlem yapar, dava açar ve mahkeme gereğini yapar. Devlet ancak
bu yola başvurur. Bu konuda bize herhangi bir şiddete başvurulması suçtur."
Konuyu yeniden gözden geçirin
Kamuoyunda 1977 takıntısı olduğunu belirten Mustafa Türkel, halkın olaylara karşı tedirgin
edilmeye çalışıldığını ifade etti. Türkel, Türk halkının rahat olması gerektiğini belirterek, "Biz
kimsenin burnunun kanamaması için, kimsenin yüzünün asılmaması için 1 Mayıs"ı tertipleyen
örgütler olarak her tür desteği onlara sağlayacağız. Bize birileri şiddet göstermeye kalktığında asla
şiddetle karşılık vermeyeceğiz. Yüzümüze vurana yüzümüzün diğer yanını çevireceğiz. İnat ettik. O
günü kardeşlik günü ve bayram olarak kutlayacağız. Taksim olayı ve 1 Mayıs"ın tatil edilmesi
olayını bir inatlaşma olarak kimse görmesin. Bu konu yeniden gözden geçirilsin" açıklamasında
bulundu.
2008-04-24 Taraf
Üç koldan Taksim"e çıkılacak!
Başbakan Recep Tayip Erdoğan"ın, "Taksim inadını bırakın" açıklamalarına karşın
sendikalar, 1 Mayıs"ı Taksim"de kutlamaya kararlı. Hatta sendikalar, Taksim için yürüyüş
kollarını bile belirledi.
Başbakan Recep Tayip Erdoğan"ın, "Taksim inadını bırakın" açıklamalarına karşın sendikalar, 1
Mayıs"ı Taksim"de kutlamaya kararlı. Hatta sendikalar, Taksim için yürüyüş kollarını bile belirledi.
Buna göre TÜRK-İŞ Dolmabahçe, DİSK Şişli, KESK ise Şişhane kolundan Taksim Meydanı"na
yürüyecek. Sendikaların arkasından da sivil toplum örgütleri ve siyasi partiler kortej oluşturacak.
DİSK Başkanlar Kurulu, Başbakan Erdoğan"ın grup toplantısında yaptığı konuşmanın ardından
bugün olağanüstü toplanma kararı alırken, TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK Genel
Sekreteri Tayfun Görgün ve KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Taşdemir"in cuma günü ortak
basın açıklaması yapması bekleniyor.
İstanbul"daki 1 Mayıs hazırlıklarını yürüten komitede yer alan DİSK Genel Sekreteri Görgün, üç
konfederasyon olarak 1 Mayıs"ı Taksim"de kutlamaya kararlı olduklarını söyledi. Geri adım
atmalarının söz konusu olmadığını belirten Görgün, "DİSK, TÜRK-İŞ ve KESK olarak üç koldan
karanfil ve güllerimizle barış içinde Taksim"e çıkacağız. Hükümet ve yetkililerin, gerginlik yaratacak
açıklamalardan kaçınmalarını bekliyoruz" dedi.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ise, 1 Mayıs"ın Taksim"de kutlanması ve tatil olması
yönündeki ısrarlarını sürdürdüklerini dile getirerek, hükümetin tavrını yeniden gözden geçirmesini
istedi.
Taksim"den vazgeçmediklerini, kutlamaların kitlesel geçmesi için İstanbul"daki sendika şubeleriyle
toplantı yaptıklarını anlatan Türkel, Başbakan Erdoğan"ın Meclis"te yaptığı konuşmanın ardından
izin için bakanlarla görüşmenin de anlamsızlaştığını söyledi.
Türkel, "Taksim"in bütün etkinliklere açık olmasını, ama işçilere kapalı olmasını doğru bulmuyoruz.
1 Mayıs"ı Taksim"de kutlamak için hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Bu konuda kararlıyız" diye
konuştu.
2008-04-25 TRT http://www.trt.gov.tr
1 Mayıs Tartışmaları Sürüyor
İstanbul`da, 1 Mayıs`ın Taksim `de kutlanmasıyla ilgili tartışmalar sürüyor. Türk-İş, DİSK ve
KESK`ten oluşan Emek Platformu yöneticileri, İstanbul`da basın toplantısı düzenledi.
İstanbul`da, 1 Mayıs`ın Taksim `de kutlanmasıyla ilgili tartışmalar sürüyor.
Türk-İş, DİSK ve KESK`ten oluşan Emek Platformu yöneticileri, İstanbul`da basın toplantısı
düzenledi.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe`de toplanarak üç koldan aynı
anda Taksim Meydanı`na yürüyeceklerini bildirdi.
İstanbul Valiliği ise gösteri yürüyüş ve toplantılara kapalı olduğu gerekçesiyle 1 Mayıs`ın Taksim
Meydanı`nda kutlanmasına izin vermiyor.
2008-04-25 Birgün Ankara
Emekçiden devlete uyarı
ALİ CEMAL KARABUDAK TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs`ı Taksim
Meydanı"nda kutlamaya "kararlı olduklarını" belirterek, "Şiddete başvurmadığımız sürece
devletin herhangi bir organının bize karşı şiddete başvurması suçtur." dedi.
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs`ı Taksim Meydanı"nda kutlamaya "kararlı
olduklarını" belirterek, "Şiddete başvurmadığımız sürece devletin herhangi bir organının bize karşı
şiddete başvurması suçtur." dedi.
Türkel, TÜRK-İŞ"e bağlı sendikaların şube başkanları ile TÜRK-İŞ 1. Bölge Temsilciliği"nde 1 Mayıs
kutlamalarıyla ilgili değerlendirme toplantısı yaptı.
Toplantının basına açık bölümünde konuşan Türkel, 1977 yılı 1 Mayıs"ında Taksim Meydanı"nda
meydana gelen olaylar nedeniyle "her yıl 1 Mayıs geldiğinde bilinçli ya da bilinçsiz olarak 1 Mayıs"ın
korku ve tedirginlik günü olarak gösterildiğini" bildirdi. Türkel, 1 Mayıs"ta Taksim"de olacaklarını ve
çöpleri, afişleri, flamaları yerlere bırakmayacaklarını da dile getirerek, "Biz Taksim"e 500 bin kişi
geleceğiz ve 500 bin tane karanfil bırakacağız. Sevgimizi, dostluğumuzu bırakacağız. Ülkemizdeki
yasakların ve engellerin kardeşlik türküleri söyleyerek nasıl aşılabileceğini göstermek için elimizden
gelen her şeyi yapacağız" açıklamasında bulundu.
"İÇİMİZE SİNDİREMEYİZ"
Bir basın mensubunun ""İstanbul Valiliği Taksim yasağını uygularsa, geçen yıl yaşanan olayları da
göz önüne alırsak ve bu sene yaşanabilecek olaylardan kim sorumlu olacak?"" şeklindeki sorusuna
karşılık ise Türkel, şöyle dedi:
"Taksim"in yalnız emekçilere yasak olmasını içimize sindiremeyiz. Biz olay olacak gibi bakmıyoruz
ama devletin görevi cebir ve şiddet kullanmak değildir. Devletin görevi kanunlara uyulmaması
halinde kanunlara uyulmamasının gereği olan dava açma hakkını kullanmaktır. Devlet cebir ve
şiddet kullanamaz. İlle sorumlu aranırsa yasalar bu konuda açıktır. Yasal işlemler yapılır, komite
görevlileri hakkında davalar açılır, mahkemeler ve bağımsız yargı gereğini yapar. Devlet ancak bu
yolla mücadele eder. Şiddete başvurmadığımız sürece devletin herhangi bir organının bize karşı
şiddete başvurması suçtur.""
DİSK: DEMOKRASİ İÇİN TAKSİM"DEYİZ
İstanbul"da DİSK Genel Merkezin"de dün biraraya gelen ve olağanüstü toplanan, DİSK Başkanlar
Kurulu toplantısının ardından basına bir açıklama yapan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan"ın emekçilere yönelik yaptığı, "ayak takımı"" açıklamasına karşın
emekçilerden özür dilemesini ve 1 Mayıs"ta Taksim alanını emekçilere açması çağrısında bulundu.
Başbakan"ın 1 Mayıs gündemi nedeniyle sendikaları ve emekçileri hedef alan açıklamalarda
bulunduğunu belirten Çelebi, "Taksim Meydanı, değişik meslek gruplarının, çeşitli kurum ve
kuruluşların etkinlik ve gösterilerine açık olduğu gibi, emekçilerin bütün dünyada özgürce kutlanan
birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs kutlamalarına da açık olmalıdır. Hükümet, hiçbir
gerekçeyle bu hakkın önüne yasak koyamaz"" diye konuştu.
Emekçilerle birlikte 1 Mayıs"ta Taksim"de olmanın demokratlığın temel ölçütü olduğunu söyleyen
Çelebi, "1 Mayıs"ta Taksim"de olmak, 1977"de 1 Mayıs katliamı ile başlayan, Maraş ve Çorum ile
devam eden, ve bugün hala devlet içindeki çetelere kadar uzanan, demokrasiyi ve özgürlüğü
savunmak demektir. 1 Mayıs"ta Taksim"de olmak, emeğe yönelik ekonomik ve sosyal hak gaspına
karşı, sosyal adaletten ve eşitlikten yana olmak demektir"" açıklamasını yaptı.
"OLUMSUZLUĞUN SORUMLUSU AKP OLUR"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi de yaptığı yazılı açıklamada, 1 Mayıs"ın resmi tatil
olarak kutlanması konusunda hükümetin önünde hiçbir engel bulunmadığını belirtti. "1 Mayıs"ın
resmi tatil ilan edilmesi için illa da AB veya IMF"nin talimat mı vermesi gerekiyor" diye soran Selvi,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan"ın 1 Mayıs kutlamalarına ilişkin açıklamaları nedeniyle
emekçilerden özür dilemesi ve "1 Mayıs"ı Taksim"de kutlatmam"" tavrından vazgeçmesi gerektiğini
kaydetti.
Başbakan Erdoğan"ın, gerginlik ve çatışma yaratacak tutumunu derhal düzeltmesi gerektiğini ifede
eden Selvi, ""Emek örgütlerinin 1 Mayıs kutlamalarını Taksim meydanında yapma taleplerine karşı
sürdürdüğü anlamsız ve yersiz inadından da vazgeçmelidir. Aksi takdirde yaşanacak en küçük bir
olumsuzluğun nedeni de sorumlusu da doğrudan Başbakan ve AKP Hükümeti olacaktır"" dedi.
"Seni baş yapanlar, bir gün ayak da yapar"
SHP Genel Saymanı Memet Yula, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan"ın, "Ayaklar baş olursa
kıyamet kopar" şeklindeki sözlerini eleştirdi, "Bu sözlerin hiçbir insani, demokratik ve ahlaki kritere
sığmadığını belirtmek isterim. Başbakan, böyle konuşarak kendi seviyesini ortaya koydu" dedi.
Hükümetin, 1 Mayıs"ı bayram ve tatil ilan etmediğini, ayrıca Taksim Meydanı"nda gösteri
yapılmasını da engellemeye çalıştığını ifade eden Yula, Böylece AKP"liler kendilerine demokrat
olduklarını gösterdiler. Bir talebin reddi başka bir şeydir, ama o talebi dile getirenleri insan yerine
koymamak başka bir şeydir. Birincisi çok vahim bir hak ihlalidir. İkincisi ise korkunç bir insani
ihlaldir" diye konuştu.
Memet Yula, sözlerini şöyle sürdürdü: "Emekçiler dünyanın en onurlu insanlarıdır. İnsanlık için
üretirler, kendileri, çocukları ve yandaşları için çalmazlar, yetimin hakkını yemezler. Sayın
Başbakan"a hatırlatıyoruz. Seni baş yapanlar, bir gün ayak da yaparlar. Bugün bu Türkiye"deki
bütün çalışanların, emekçilerin, namuslu ve demokrat insanların boynunun borcudur. Artık kimin ne
olduğu ortaya çıkmıştır."
2008-04-25 Kaynak:Haber 34
"500 bin Emekçi Taksime Geleceğiz"
TÜRK-İŞ e bağlı sendikalar adına basına konusan Türkel, 1 Mayısı Taksim`de
kutalayacaklarını belirtti.DİSK Başkanı Çelebi ise uyardı en ufak olumsuzluğun sorumlusu
AKP olur!
TÜRK-İŞ"e bağlı sendikaların şube başkanları 1 Mayıs kutlamalarıyla ilgili değerlendirme toplantısı
yaptı. Genel Sekreter Mustafa Türkel, toplantının basına açık bölümünde yaptığı konuşmada, 1977
yılı 1 Mayıs"ında Taksim Meydanı"nda meydana gelen olaylar nedeniyle "her yıl 1 Mayıs geldiğinde
bilinçli ya da bilinçsiz olarak 1 Mayıs"ın korku ve tedirginlik günü olarak gösterildiğini" belirterek,
"İstanbul halkı rahat olsun. Biz inat ettik, o gün 1 Mayıs"ı kardeşlik günü olarak kutlayacağız" dedi.
TÜRK-İŞ, DİSK VE KESK"in bu yıl 1 Mayıs"ı Taksim Meydanı"nda kutlama yolunda irade ortaya
koyduğunu belirten Türkel, işçilerin talepleri karşısında hükümet yetkililerinin 1 Mayıs"ın bayram
olmasını kabul ettiğini, ancak tatil günü olmasını ve Taksim"de kutlanmasını ise kabul etmediğini
hatırlattı.
Türkel, bu yıl 1 Mayıs"ın Taksim"de kutlanması için çeşitli girişimlerde bulunduklarını kaydederek,
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül"ü ziyaret ettiklerini ve kendisinin "taleplerini olumlu karşıladığını" ifade
etti.
31 YIL SONRA TAKSİM"DE ÖZGÜRLÜK
Başbakan Erdoğan"ın, 1 Mayıs ile ilgili son açıklamalarında "talihsiz ifadeler" kullandığını dile
getiren Mustafa Türkel, "Sayın Başbakan"ın bu açıklamalarını yorgunluğuna, asabiyetine veriyoruz.
Umuyorum bunu düzeltir ve işçilerden, çalışanlardan özür diler. Biz sayın Başbakan"ın yaptığı bu
açıklamadan da gördük ki, Taksim bizlere kapatılmak istenmektedir. Biz 31 yıldır Taksim"de
açık olan bu meydanda 1 Mayıs"ı kutlamak istiyoruz" diye konuştu.
DİĞER YÜZÜMÜZÜ DÖNDÜRECEĞİZ
Türkel, 1 Mayıs"ta Taksim"de olacaklarını ve çöpleri, afişleri, flamaları yerlere bırakmayacaklarını
da dile getirerek, şöyle devam etti: "Biz Taksim"e 500 bin kişi geleceğiz ve 500 bin tane karanfil
türküleri söyleyerek nasıl aşılabileceğini göstermek için elimizden gelen her şeyi yapacağız.
1977 TAKINTISIYLA KORKU YAYILIYOR
"Ancak bazı basın yayın organlarında 1977 takıntısı olduğunu görüyoruz. Yine halkımıza korku
aşılanmak isteniyor. Her 3 konfederasyon adına söylüyorum ki; Türk halkı, İstanbul halkı rahat
olsun. Biz kimsenin burnunun kanamaması için, kimsenin yüzünün asılmaması için 1 Mayıs"ı
tertipleyen örgütler ve çalışanlar olarak her türlü desteği ve kolaylığı onlara sağlayacağız. Emniyet
güçleri veya diğer güçler olsun, bize birileri şiddet göstermeye kalktığında asla şiddetle cevap
vermeyeceğiz. O gün birileri yüzümüze şamar atmaya kalkarsa, bilsin ki diğer yüzümüzü
döndüreceğiz. Çünkü biz inat ettik o günü kardeşlik ve bayram olarak kutlayacağız."
MİLYONLARLA TAKSİM"DE TEK SES OLALIM
Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan"a "Bu fırsat kaçırılmasın" diyen, "Başta İstanbul Valiliği
olmak üzere devletin tüm erkanına diyoruz ki; biz 1 Mayıs"ı Taksim"de kutlayacağız" diyen Türkel,
tüm İstanbul halkını da 1 Mayıs"ta Taksim"e çağırdı. Türkel, "Gelin milyonlarla Taksim"de olalım.
Milyonların sesi tek ses olarak çıksın. Ülkede demokrasi ve özgürlüğü sindirerek, yaşayalım" dedi.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Türkel, "1 Mayıs"ı Taksim Meydanı"nda
kutlayacağınızı söylediniz. Bu kararınızdan artık dönüş yok mu?" sorusu üzerine, "Söyleyeceğimizi
söyledik. Bunun dönüşü falan olmaz. 1 Mayıs"ta Taksim"deyiz" dedi.
DEVLETİN GÖREVİ ŞİDDET DEĞİLDİR
"Hükümete çağrıda bulundunuz, ancak çağrınıza cevap gelmezse, İstanbul Valiliği Taksim yasağını
uygularsa, geçen yıl yaşanan olayları da göz önüne alırsak ve bu sene yaşanabilecek olaylardan
kim sorumlu olacak?" sorusuna karşılık Türkel, şöyle dedi:
"Biz vergisini ödeyen, üreten vatandaşız. Ülkenin ekonomik gelişmesi ve kalkınmasına büyük
kutlamalarına açık olan Taksim"in yalnız emekçilere yasak olmasını içimize sindiremeyiz. Bunun
herhangi bir organının bize karşı şiddete başvurması suçtur."
DİSK: TAKSİM"E ÇIKMAK, DEMOKRASİYE SAHİP ÇIKMAKTIR
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de, 1 Mayıs gündemiyle olağanüstü toplanan Başkanlar
Kurulu toplantısı öncesi yaptığı açıklamada, "Bu 1 Mayısta Taksim"e çıkmak, demokrasiye sahip
çıkmaktır. Emekçilerle birlikte 1 Mayıs"ta Taksim"de olmak ise demokratlığın temel ölçütüdür" dedi.
EN UFAK OLUMSUZLUĞUN SORUMLUSU AK PARTİ OLUR
"Provokasyon olur" gerekçesiyle Taksim"in yasaklanmak istenmesinin hiç inandırıcılığı olmadığını ifade
eden Çelebi şunları söyledi: "Bu bayat gerekçeyi öne süren hükümet bilmelidir ki bu 1 Mayıs"ta
yaşanabilecek en ufak olumsuzluğun siyasi sorumluluğu doğrudan AK Parti hükümetine ait olacaktır.
Başbakan"a çağrımız, emekçilere yönelik yakışıksız söylemleri nedeniyle özür dilemesi ve 1 Mayıs"ta
Taksim alanını emekçilere açmasıdır. Bizler, bu ülkenin ‘ayak takımı" olarak 1 Mayıs"ta Taksim"de
olacağız. Emekten ve demokrasiden yana olduğunu iddia eden tüm siyasi partileri, tüm siyasetçileri,
demokrat olduğunu söyleyen aydınları 1 Mayıs"ta Taksim"de emekçilerle birlikte olmaya çağırıyoruz
Başbakan ayak seslerini Taksim`den duyacak
HABER MERKEZİ 1 Mayıs gündemiyle dün olağanüstü toplanan DİSK Başkanlar Kurulu`nda
açıklama yapan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Bizler, bu ülkenin ‘ayak takımı`
olarak 1 Mayıs`ta Taksim`de olacağız" dedi.
HABER MERKEZİ 1 Mayıs gündemiyle dün olağanüstü toplanan DİSK Başkanlar Kurulu`nda
açıklama yapan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Bizler, bu ülkenin ‘ayak takımı` olarak 1
Mayıs`ta Taksim`de olacağız" dedi. Çelebi, Başbakan Tayyip Erdoğan`ı emekçilere yönelik
yakışıksız sözlerinden ötürü özür dilemeye ve 1 Mayıs`ta Taksim alanını emekçilere açmaya
çağırdı. Sendikal ayrım olmaksızın tüm emekçilerle birlikte, meslek örgütleri ve siyasi partilerden
yurttaşların 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlama kararlığını ilan ettiğini belirten Çelebi bu 1 Mayıs`ta
yaşanabilecek en ufak olumsuzluğun siyasi sorumluluğunun doğrudan AKP hükümetine ait
olacağını söyledi.
Başbakan ülkeyi èfendiler ve köleler` diye bölüyor
Başbakan Tayyip Erdoğan`ın "ayaklar başı yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar" şeklindeki
açıklamasını kınayan Çelebi "Anlaşılan Başbakan, toplumun ‘efendiler ve köleler` şeklinde ayrıldığı
bir kast sistemini istemektedir; yaşadığımız ülkeyi de bu şekilde yönetmeye çalışmaktadır.
Başbakan, bu ifadesiyle ‘kendine demokrat` olduğunu bir kez daha açıkça ortaya koymuştur. Onun
‘ayak takımı` dediği insanlar bu ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlarıdır" dedi.
Oylarını aldığı insanlara "ayak takımı" diyen Başbakanın suçluluğunun telaşında olduğunu belirten
Çelebi şöyle konuştu: "Çünkü Başbakan bu ülkeyi iyi yönetemiyor. Ekonomik kriz bütün ülkeye
yayılmış durumda, Türkiye`nin sanayisi yok oluyor, fabrikaları kapanıyor, çalışanlar işsiz kalıyor,
işsizlik ve yoksulluk artıyor. Yüzbinlerce genç işsiz ve umutsuz. Hükümet, en iddialı olduğu alanda,
ekonomide giderek çuvallıyor. Bunu geciktirmek için de gözünü emekçilerin haklarına dikmiş,
elimizde ne varsa gaspetmeye çalışıyor. Sağlık ve sosyal güvenlik haklarımızı yok ediliyor. Kıdem
tazminatı hakkımız elimizden alınmak isteniyor."
Mağdur rolüne bürünerek demokrasi havarisi kesilen Başbakanın emeğe yönelik tutumunun
maskesini düşürdüğünü belirten DİSK Balkanı Çelebi "Türkiye`nin siyasi tarihi açıkça
göstermektedir ki emekle kavga eden hiçbir siyasi iktidar başarılı olamamıştır, sonları hüsran
olmuştur. Bu nedenle Başbakanà çağrımız, emekçilere yönelik yakışıksız söylemleri nedeniyle
özür dilemesi ve 1 Mayıs`ta Taksim alanını emekçilere açmasıdır. Bizler, bu ülkenin ‘ayak takımı`
olarak 1 Mayıs`ta Taksim`de olacağız. Emekten ve demokrasiden yana olduğunu iddia eden tüm
siyasi partileri, tüm siyasetçileri, demokrat olduğunu söyleyen aydınları 1 Mayıs`ta Taksim`de
emekçilerle birlikte olmaya çağırıyoruz" dedi.
Türk-İş: 500 bin karanfille geleceğiz
Türk-İşè bağlı sendikaların İstanbul şube başkanlarının 1 Mayıs değerlendirme toplantısında
konuşan Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel de 1 Mayıs`ı Taksim Meydanı`nda kutlamaya
kararlı olduklarını belirtti. Türkel "Biz Taksimè 500 bin kişi geleceğiz ve 500 bin tane karanfil
türküleri söyleyerek nasıl aşılabileceğini göstermek için elimizden gelen her şeyi yapacağız" dedi.
Bazı basın organlarında 1 Mayıs`ın Taksim`de yapılması konusunda halka korku aşılanmaya
çalışıldığını söyleyen Türkel "Her 3 konfederasyon adına söylüyorum ki; Türk halkı, İstanbul halkı
rahat olsun. Biz kimsenin burnunun kanamaması için, kimsenin yüzünün asılmaması için 1 Mayıs`ı
tertipleyen örgütler ve çalışanlar olarak her türlü desteği ve kolaylığı onlara sağlayacağız" şeklinde
konuştu. Türk-İş Genel Sekreteri, "Emniyet güçleri veya diğer güçler olsun, bize birileri şiddet
göstermeye kalktığında asla şiddetle cevap vermeyeceğiz. O gün birileri yüzümüze şamar atmaya
kalkarsa, bilsin ki diğer yüzümüzü döndüreceğiz. Çünkü biz inat ettik o günü kardeşlik ve bayram
olarak kutlayacağız" ifadelerini kullandı.
Talihsiz ifadeler...
Başbakan Erdoğan`ın, 1 Mayıs ile ilgili son açıklamalarını "talihsiz ifadeler" olarak değerlendiren
Türkel, "Sayın Başbakan`ın bu açıklamalarını yorgunluğuna, asabiyetine veriyoruz. Umuyorum
bunu düzeltir ve işçilerden, çalışanlardan özür diler" diye konuştu.
Türkel Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğanà 1 Mayıs`ın tatil olması ve Taksim`de
kutlanması için düzenlemeleri yeniden gözden geçirme çağrısında bulundu. Tüm İstanbul halkını 1
Mayıs`ta Taksimè çağırdıklarını kaydeden Türkel, "Gelin milyonlarla Taksim`de olalım. Milyonların
sesi tek ses olarak çıksın. Ülkede demokrasi ve özgürlüğü sindirerek, yaşayalım" dedi.
Bir gazetecinin İstanbul Valiliği`nin Taksim yasağını uygulaması ve geçen yıl yaşananlarının
benzerinin yaşanması durumunda bunun sorumlusunun kim olacağını sorması üzerine Türkel "Biz
olay olacak gibi bakmıyoruz ama devletin görevi cebir ve şiddet kullanmak değildir. Devletin görevi
kanunlara uyulmaması halinde kanunlara uyulmamasının gereği olan dava açma hakkını
kullanmaktır. Devlet cebir ve şiddet kullanamaz. Emniyet gücüyle, güvenlik güçleriyle de olsa devlet
cebir ve şiddete başvuramaz, vurmamalıdır" dedi.
KESK de Taksim`de
KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da Ordu`da düzenlediği basın toplantısında IMF`nin
isteklerini yerine getiren AKP hükümetinin karnesinin emekçiler tarafından kırıklarla dolu olduğunu
belirterek AKP`nin 1 Mayıs`ı tatil etmemesine tepki gösterdi. 1 Mayıs`ta Taksim Meydanı`nda
olacaklarını ifade eden Tombul "10 binlerce emekçi yine meydanlarda olacak. Bunda kararlıyız.
Herkes için eşitlik ve herkes için özgürlük" dedi.
Kutlamalarla ilgili son hazırlıklar açıklanacak
Öte yandan bugün 3 konfederasyon bugün 1 Mayıs kutlamalarına ilişkin basın toplantısı
düzenleyecek. Türk-İş 1. Bölge Temsilciliğinde yapılacak toplantıda 1 Mayıs Taksim kutlamalarına,
yürüyüş güzergahlarına ve İstanbul dışından katılımlarla ilgili son hazırlıklar hakkında bilgi verilecek.
Toplantıya Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgülü ve KESK
Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir katılacak.
2008-04-25 (Malatya/EVRENSEL)
Ayaklar başa itaat etmemekte ısrarlı!
Türk-İş ve DİSK, 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlayacaklarını yinelediler ve Başbakan’dan özür
dilemesini istediler
Başbakan’ın 1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanmak istenmesi üzerine dile getirdiği “Ayaklar başı
yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar” sözleri tartışmaları da alevlendirdi. İstanbul’da dün Türk-İş ve
DİSK ayrı ayrı düzenledikleri basın toplantılarıyla 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamakta kararlı olduklarını
duyurdular.
Türk-İş 1. Bölge Temsilciliği’nde basın toplantısı düzenleyen Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa
Türkel, “Taksim üzerinden inatlaşmıyoruz, halkın talebi bu” dedi. 1 Mayıs’ın korku günü haline
getirilmek istendiğini belirten Türkel, “1977 1 Mayıs’ında yaşananlar, her 1 Mayıs yaklaşırken
yeniden hatırlatılıyor. Sanki Taksim’e her çıkıldığında olay çıkacakmış gibi propaganda yapılıyor.
Biz 500 bin kişi ellerimizde karanfillerle geleceğiz. Talebimiz barış olacaktır” diye konuştu.
‘Devletin görevi şiddet değildir’
Cumhurbaşkanı, İçişleri Bakanı ve İstanbul Valisi ile yaptıkları görüşmelerde ilk olarak 1 Mayıs’ın
bayram ve tatil edilmesini ve Taksim’e çıkma taleplerini ilettiklerini aktaran Türkel, olumlu yanıt
aldıklarını, ancak daha sonra bundan geri dönüldüğünü kaydetti. Türkel, Cumhurbaşkanı’nın olumlu
baktığı konularda hükümet üzerinde tavsiyelerde bulunmasını istediklerini söyledi.
Türk-İş, DİSK ve KESK olarak 2008 1 Mayıs’ını Taksim’de kutlayacaklarını aktaran Türkel, “Taksim
olayı inatlaşma olarak görülmesin, halkın talebi olarak görülsün” dedi.
Bir gazetecinin “Olay çıkarsa bunun sorumlusu kim olacak” sorusuna Türkel şöyle yanıt verdi;
“Taksim’den geri dönmeyeceğiz, çark etmemiz söz konusu değil. Devletin görevi şiddet kullanmak
değildir. Bir olay çıkarsa -ki çıkmayacak- devlet bunun sorumluları hakkında dava açar. Eğer şiddet
kullanılırsa da bunun sorumlusu devlet olacaktır.” Türkel, herkese açılan Taksim alanının
emekçilere de açılmasını, yasakların kalkmasını istedi.
‘Başbakan işçiden özür dilesin’
Başbakan’ın “ayak takımı” açıklamasını da eleştiren Türkel, “Ayak takımı dediği işçiler ve emekçiler
bu ülkenin yaratanlarıdır. Sayın Başbakan bu sözlerinden dolayı çıkıp işçilerden özür dilemelidir”
dedi.
DİSK Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenleyen Genel Başkan Süleyman Çelebi de
Başbakan’ın açıklamasını protesto ettiklerini söyledi. “Anlaşılan Başbakan toplumun efendiler ve
köleler şeklinde ayrıldığı bir kast sistemini istemektedir, ülkeyi bu şekilde yönetmeye çalışmaktadır”
diyen Çelebi, ayak takımı denilen insanların büyük bölümünün AKP’ye oy verdiğini belirterek, “Oy
aldığı insanları ayak takımı olarak niteleyen Başbakan, suçluluğun telaşı içindedir” dedi.
Türkiye siyasi hareketi tarihinde emekçilerle kavga eden hiçbir siyasi iktidarın başarılı olamadığını
belirten Çelebi, Başbakan’ın işçi ve emekçilerden özür dilemesini istedi.
“Bu ülkenin ayak takımı olarak 1 Mayıs’ta Taksim’de olacağız” diyen Çelebi, Taksim’deki
kararlılıklarından geri adım atmadıklarını kaydetti. Sendikal ayrım yapılmaksızın bütün emekçilerin
Taksim’i 1 Mayıs alanı olarak gördüğünü belirten Çelebi, 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkmanın
demokrasiye sahip çıkmak olduğunu ifade etti. Çelebi, “Çünkü Taksim’de olmak, 1977’de 1 Mayıs
katliamı ile başlayan, Maraş ve Çorum ile devam eden ve bugün hâlâ devlet içindeki çetelere kadar
uzanan, demokrasi dışı müdahalelere karşı demokrasiyi ve özgürlüğü savunmak demektir” diye
konuştu. “Provokasyon olur” gerekçesinin artık hiçbir inandırıcılığı kalmadığını belirten Çelebi, 1
Mayıs’ta yaşanacak en ufak olumsuzluğun siyasi sorumlusunun doğrudan AKP Hükümeti olacağını,
çünkü AKP’nin bu açıklamalarla ortamı gerdiğini kaydetti. (İstanbul/EVRENSEL)
Antalya ve Milas’ta kutlanacak
Antalya’da Türk-İş ve KESK’e bağlı sendikaların oluşturduğu tertip komitesi, 1 Mayıs hazırlıklarını
hızlandırdı. KESK Antalya Şubeler Platformu adına açıklama yapan BES Antalya Şube Başkanı
Mustafa Ayar, 1 Mayıs’ı ruhuna uygun kutlayacaklarını kaydetti. Türk-İş Antalya İl Temsilcisi
Mehmet Ustaali ise işçi, memur ve halkın daha iyi bir Türkiye için taleplerini 1 Mayıs alanında
haykıracağını ifade etti.
Hazırlık çalışmalarını değerlendirmek amacıyla yapılan toplantıya ise EMEP, DTP, ÖDP,TKP, Hacı
Bektaşi Veli Dayanışma Derneği, Pir Sultan Abdal Dayanışma Derneği, Antalya Barış Meclisi, 78’ler
Antalya Girişimi, ATO, Genç-Sen, Jeoloji Mühendisleri Odası, DHP, Halkevleri ve Sosyalist Parti
Girişimi temsilcileri katıldı.
1 Mayıs Muğla’nın Milas ilçesinde de kutlanacak. KESK’e bağlı sendikaların oluşturduğu tertip
komitesi, mitinge dönük hazırlıklarını sürdürüyor. Tarihinde ilk kez 1 Mayıs kutlaması yapılacak olan
Milas’ta emekçiler, Salı Pazarı’nda toplanarak Atapark’a yürüyecekler. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)
1 Mayıs’ın tatil ilan edilmesi için imza
EMEP Malatya İl Örgütü, 1 Mayıs’ın ücretli tatil günü ilan edilmesi talebiyle imza kampanyası
başlattı. Malatya Postanesi önünde açılan imza standında bir açıklama yapan EMEP Malatya İl
Başkanı Necdet Bali, “1 Mayıs 135 ülkede işçi ve emekçilerin bayramı olarak kabul edilmiş ve tatil
günü olarak benimsenmiştir.
12 Eylül darbesiyle gaspedilen ümekçilerin 1 Mayıs tatil hakkı iade edilmeli. 1 Mayıs ücretli tatil
günü ilan edilmelidir” diye konuştu.
2008-04-25 Sabah http://www.sabah.com.tr
Sendikaların Taksim ısrarı
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs`ta Taksimè çıkmanın demokrasiye sahip
çıkmak olduğunu belirterek, ``Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak
belirledik.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs`ta Taksimè çıkmanın demokrasiye sahip çıkmak
olduğunu belirterek, ``Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak belirledik. Her 3
koldan saat 11.00`de hareket ederek aynı anda Taksim`de buluşacağız`` dedi.
Türk-İş Genel Sekreteri Türkel, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, KESK Genel Sekreteri
Abdurrahman Daşdemir ve 3 konfederasyonun oluşturduğu 1 Mayıs Tertip Komitesi, Türk-İş 1.
Bölge Temsilciliği`nde düzenledikleri basın toplantısında kutlama programını açıkladı.Türkel, 3
konfederasyon olarak bu yılki 1 Mayıs kutlamalarını ``sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, demokrasi
ve barış için omuz omuzayız`` sloganı ile Taksim Meydanı`nda gerçekleştireceklerini ifade ederek,
sözlerine şöyle devam etti:
``Bakanlar Kurulu`nun 1 Mayıs`ı Emek ve Dayanışma Bayramı olarak ilan etmesini, sadece
malumun ilanı olarak değerlendiriyoruz. Israrla ve kararlılıkla 1 Mayıs`ın tatil edilmesi talebimizi dile
getiriyoruz. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın Àyaklar başı yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar`
şeklindeki açıklamasını kınıyor ve protesto ediyoruz. Başbakan`ın ayak takımı dediği insanlar, bu
ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlarıdır.``
``TAKSİM MEYDANI 1 MAYISÀ DA AÇIK OLMALI``
Taksim Meydanı`nın pek çok etkinlik ve gösteriye açık olduğu gibi 1 Mayısà da açık olması
gerektiğini savunan Türkel, hükümetin hiçbir gerekçe ile bu hakkın önüne yasak ve engel
koyamayacağını, koymaması gerektiğini bildirdi.
``Bu 1 Mayıs`ta Taksimè çıkmak demokrasiye sahip çıkmaktır`` diyen Türkel, ``provokasyon olur``
gerekçesiyle Taksimìn yasaklanmak istenmesinin inandırıcı olmadığını söyledi.Türkel, kendilerinin
1 Mayıs`ın tam bir emek ve demokrasi şöleni içinde kutlanacağına inandıklarını ve tüm hazırlıkları
buna göre yaptıklarını ifade ederek, ``Türk-İş, DİSK ve KESK olarak başta mühendisler,
öğretmenler, doktorlar, eczacılar, diş hekimleri, serbest muhasebeciler ve tüm emeği temsil eden
kuruluşlar olarak hazırlıklarımızı tamamladık.
Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak belirledik. Dolmabahçe`den Türk-İş,
Şişli`den DİSK ve Şişhane`den KESK olarak yürüyeceğiz. Bizlerin arkasından belirlenen örgütler
yürüyecekler. Bu bölgelerde toplanma saatimiz 10.00-11.00 olarak belirlenmiştir. Her 3 koldan da
saat 11.00`de hareket ederek aynı anda Taksim`de buluşacağız. Konfederasyonlarımızın ve
katılımcı örgütlerin genel başkan ve yöneticileri ile milletvekillerinden oluşan heyet, Kazancı Yokuşu
ve Taksim Anıtı`na çelenk koyacak ve saygı duruşu yapılacak. Ellerinde
karanfillerle yüz binlerce emekçinin alana girişi saat 13.00`te tamamlanacak.``
Taksim Meydanı`nda bir milyon kişiye ulaşabilecek ses düzeni anlaşması yaptıklarını da kaydeden
Türkel, ``İnanıyoruz ki her şey düşündüğümüz ve planladığımız biçimde geçecektir. Hiçbir
endişemiz yoktur. Büyük gönül rahatlığıyla bütün İstanbul halkını yüzbinlerce emekçi ile dayanışma
içinde Taksimè bekliyoruz. 1 Mayıs 2008ìn yıllardır yasaklanan, görmemezlikten gelinen ve
Türkiye`nin bir ayıbından kurtuluşunun tarihi olmasını diliyoruz`` dedi.
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir, kendilerine göre Taksim`de 1 Mayıs`ı
kutlamalarının önünde hiçbir engel olmadığını savundu.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, KESK Genel
Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ve 3 konfederasyonun oluşturduğu 1 Mayıs Tertip Komitesi, Türk-
İş 1. Bölge Temsilciliği`nde düzenledikleri basın toplantısında kutlama programını
açıkladı.Daşdemir, 3 konfederasyonun 1 Mayıs için ortak bir iradeyi dile getirdiğini belirterek, ``Bu 1
Mayıs`ı Taksim`de kutlama kararlılığını ortaya koyduk. Biz Taksimìn bu ülkenin herhangi bir
meydanı gibi meydan olduğunu düşünüyoruz. Bize göre Taksim`de 1 Mayıs`ı yapmamızın önünde
hiçbir engel yoktur`` dedi.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün de son dönemde 1 Mayıs tartışmalarının özellikle hükümet
tarafından çok yanlış bir taraftan yapıldığını ileri sürerek, 1Mayısların dünyada bir asırdan fazladır
kutlandığını, dünyada tüm devletlerin 1 Mayıs`ın kutlanması için en merkezi alanları tahsis ettiğini
savundu. Görgün, sözlerini şöyle sürdürdü: ``1 Mayıs tartışmalarına yasak ve engelleme noktasına
kadar indirgeyen yetkililere karşı şunu tekrar hatırlatıyoruz. Anayasa`nın 34.
maddesinde, `Herkes önceden izin almadan silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü
düzenleme hakkına sahiptir` ibaresi çok açıktır. Bizim bu 1 Mayıs`ı kutlamamıza hiçbir yasal engel
yoktur. Hiçbir izin sorunu da bulunmamaktadır. Bu denli önemli bir hak engellenemez. Bu hakkın
kullanılmasını güvenlik sorununa indirgemek ve güvenlik sorunu olarak ele almak yanlışlığından da
hükümetin vazgeçmesini istiyoruz. Bu hakkın kullanılmasını garanti ve güvence altına almak,
hükümetlerin görevidir. Hükümet tarafından yaratılan gerginliğin hızla hükümet tarafından
kaldırılmasını istiyoruz. 1 Mayıs`ta Taksim`de yüz binlerle olacağız. Bütün hazırlıklarımızı ona göre
yaptık.``
SORULARI YANITLADILAR
Toplantıda daha sonra basın mensuplarının soruları yanıtlandı. Bir gazetecinin ``Dün
Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğanà bir çağrınız olmuştu. Yanıt alabildiniz mi?`` şeklindeki
sorusu üzerine Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, ``Şu ana kadar herhangi bir cevap gelmedi.
Ama bir cevap geleceğini umuyoruz. Acelemiz yok. Sabırla bekliyoruz. Önümüzdeki hafta pazartesi,
salıya kadar da bir cevap geleceğini umuyoruz`` dedi.
Bir gazetecinin, yürüyüş sırasında polisle karşı karşıya geleceklerini hatırlatarak, `Ò nokta kırılma
noktası. Arkanızda binlerce kalabalık ve sayıları 20 bin civarında polis var. O noktada ne olacak?
Oradan bir uzlaşma çıkabilir mi?`` sorusuna karşılık Türkel, şöyle konuştu:`Èvet biz bunu
bekliyoruz. Biz asla şiddete başvurmayacağız. Şiddet yanlısı olmayacağız. Elimizde karanfillerimiz,
yüreğimizde sevgimiz, beynimizde de inancımız olacak. Polislerimizle yüz yüze, karşı karşıya
geldiğimizde, biz onların bize sürpriz yapacağını bekliyoruz. Bize
karanfiller uzatacaklar diye bekliyoruz. 20 bin polisin o emekçileri karanfillerle karşılayacağını
bekliyoruz. Sayın Vali`den, Emniyet Müdürü`nden de bu açılımı bekliyoruz.
Özgürlükler ülkesi olma yolunda hızla ilerleyen Türkiye`ye şiddet, dayak yakışmıyor. Her şeyin
çözümü vardır. Her şeyin çözümü hukuk çerçevesi içinde, aklın yolunda, ortak akılda vardır. Şiddet
niye olsun ki...``
ŞİDDET OLAYLARI...
Mustafa Türkel, ``geçen yılki 1 Mayıs kutlamaları için Taksimè çıkmak isteyenlerin pek hoş şeyler
yaşamadığının hatırlatılması ve bir olay yaşanırsa sendikaların bir sorumluluğu olup
olmayacağının`` sorulması üzerine, şunları kaydetti:
"Ne yaralanma ne şiddet gösterisi olmasını istiyoruz. Türkiye şiddetsiz sorununu çözemez mi?
Nevruzù kutlarız şiddet, bayramı kutlarız şiddet, eylem hakkımızı kullanırız şiddet. Polis şiddet
kullanır, jandarma şiddet kullanır. Niye şiddet? Bu sorunu Türkiye aşmak zorunda. Türkiye uygar
ülke olma yolunda hızla ilerlediğini iddia ediyorsa, demokrasinin önündeki bütün engelleri aşıyor ise
niye şiddet sorusunun cevabını bulmak zorundayız. Karşınızdakiler şiddete başvurursa, siz bunun
karşılığını verirsiniz. Ama biz şiddete başvurmayacağız diyoruz. Tam tersine, bize şiddete
başvurulması halinde bile yanağımızın diğer yönünü çevireceğiz diyoruz."
Türkel, emeğe yapılan saldırılar, kazanılmış haklarla ilgili mücadele ve bundan sonra yeni
kazınımlarla ilgili nasıl mücadele verilecek gibi konulardaki 1 Mayıs bildirisinin de hazırlandığını
bildirdi.
GÜVENLİK ÖNLEMLERİ
Türkel, geçen yıl İstanbulà insanların gelişinin engellendiğinin hatırlatılması üzerine, son
gelişmelerle ilgili 29 Nisan Salı günü yeniden bir basın toplantısı yapılacağını, 1 Mayısà katılan
STK`ların da burada yer alacağını ve gelişmelerin o zaman değerlendirileceğini söyledi.
1 Mayısà ilişkin ne tür güvenlik önlemleri alındığına ilişkin soruya karşılık Türkel, tüm katılımcıların
kendi güvenliğini sağlayacağını ve ayrıca güvenlik güçleriyle gelişebilecek olayların da kamerayla
belgelendirilmesi için her türlü tedbirin alacağını anlattı. Türkel, kortejlerin de kendi güvenliklerini
sağlayacağını ve provokatif hareketlere karşı da dikkatli olmaya çalışılacağını söyledi.
2008-04-25 SkyTürk http://www.skyturkonline.com
İşçiler 3 koldan Taksim"e yürüyecek
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1Mayıs`ta Taksimè çıkmanın demokrasiye sahip
çıkmak olduğunu belirterek "Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak
belirledik.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1Mayıs`ta Taksimè çıkmanın demokrasiye sahip çıkmak
olduğunu belirterek "Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak belirledik. Her 3
koldan saat 11.00`de hareket ederek aynı anda Taksim`de buluşacağız" dedi.
Bölge Temsilciliği`nde düzenledikleribasın toplantısında kutlama programını açıkladı.
Türkel, 3 konfederasyon olarak bu yılki 1 Mayıs kutlamalarını "sosyaladalet, eşitlik, bağımsızlık,
demokrasi ve barış için omuz omuzayız"sloganı ile Taksim Meydanı`nda gerçekleştireceklerini ifade
ederek, sözlerine şöyle devam etti: "Bakanlar Kurulu`nun 1 Mayıs`ı Emek ve Dayanışma Bayramı
olarak ilanetmesini, sadece malumun ilanı olarak değerlendiriyoruz. Israrla vekararlılıkla 1 Mayıs`ın
tatil edilmesi talebimizi dile getiriyoruz. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın Àyaklar başı
yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar` şeklindeki açıklamasını kınıyor ve protesto ediyoruz.
Başbakan`ın ayak takımı dediği insanlar, bu ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlarıdır."
-"TAKSİM MEYDANI 1 MAYISÀ DA AÇIK OLMALI"
-Taksim Meydanı`nın pek çok etkinlik ve gösteriye açık olduğu gibi 1Mayısà da açık olması
gerektiğini savunan Türkel, hükümetin hiçbirgerekçe ile bu hakkın önüne yasak ve engel
koyamayacağını, koymaması gerektiğini bildirdi."Bu 1 Mayıs`ta Taksimè çıkmak demokrasiye
sahip çıkmaktır" diyen Türkel, "provokasyon olur" gerekçesiyle Taksimìn yasaklanmak istenmesinin
inandırıcı olmadığını söyledi.
Türkel, kendilerinin 1 Mayıs`ın tam bir emek ve demokrasi şöleni içinde kutlanacağına inandıklarını
ve tüm hazırlıkları buna göre yaptıklarını ifade ederek, "Türk-İş, DİSK ve KESK olarak başta
mühendisler,öğretmenler, doktorlar, eczacılar, diş hekimleri, serbest muhasebeciler ve tüm emeği
temsil eden kuruluşlar olarak hazırlıklarımızı tamamladık. Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve
Dolmabahçe olarak belirledik.
Dolmabahçe`den Türk-İş, Şişli`den DİSK ve Şişhane`den KESK olarakyürüyeceğiz. Bizlerin
arkasından belirlenen örgütler yürüyecekler. Bu bölgelerde toplanma saatimiz 10.00-11.00 olarak
belirlenmiştir. Her 3 koldan da saat 11.00`de hareket ederek aynı anda Taksim`de buluşacağız.
Konfederasyonlarımızın ve katılımcı örgütlerin genel başkan veyöneticileri ile milletvekillerinden
oluşan heyet, Kazancı Yokuşu veTaksim Anıtı`na çelenk koyacak ve saygı duruşu yapılacak.
Ellerinde karanfillerle yüz binlerce emekçinin alana girişi saat 13.00`te tamamlanacak. "Taksim
Meydanı`nda bir milyon kişiye ulaşabilecek ses düzeni anlaşması yaptıklarını da kaydeden Türkel,
"İnanıyoruz ki her şey düşündüğümüz ve planladığımız biçimde geçecektir. Hiçbir endişemiz yoktur.
Büyük gönülrahatlığıyla bütün İstanbul halkını yüzbinlerce emekçi ile dayanışmaiçinde Taksimè
bekliyoruz. 1 Mayıs 2008ìn yıllardır yasaklanan,görmemezlikten gelinen ve Türkiye`nin bir
ayıbından kurtuluşunun tarihi olmasını diliyoruz" dedi.
2008-04-25 ANKA Kaynak:Çevrimiçi Haber
Sendikalar 1 Mayıs`ta Taksimè yürüyecek
Türk-İş, DİSK VE KESK ortak bir açıklama yapak 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı Taksim Meydanı’nda
kutlayacaklarını bildirdi.
Türk-İş, DİSK VE KESK ortak bir açıklama yapak 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı Taksim Meydanı’nda
kutlayacaklarını bildirdi. Sendikaların kutlama programına göre, saat 10.00’da Türk-İş
Dolmabahçe’de, DİSK Şişli’de, KESK ise Şişhane’de toplanacak ve her üç koldan saat 11.00’de
Taksim’e hareket edilerek aynı anda burada buluşulacak.
Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ve üç konfederasyonun oluşturduğu 1 Mayıs Tertip Komitesi,
Türk-İş 1. Bölge Temsilciliği’nde düzenlenen basın toplantısıyla kutlama programlarını açıkladı.
Programı açıklayan ve gündeme ilişkin görüşlerini aktaran Türkel, 1 Mayıs kutlamalarının Taksim’de
gerçekleştirileceğini ve bu yöndeki çalışmaların başladığını bildirerek, “Türk-İş, DİSK ve KESK
olarak 2008 1 Mayıs kutlamaları ‘Sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, demokrasi ve barış için omuz
omuzayız’ sloganıyla Taksim Meydanı’nda gerçekleştirilecektir. Bu konuda yönetim kurullarımızın
kararı, üç konfederasyonumuzun genel sekreterleri tarafından açıklanmış, çalışmalar başlatılmıştır”
diye konuştu.
“‘AYAK TAKIMI’ DENİLEN İNSANLAR, BU ÜLKENİN EŞİT HAKLARA SAHİP YURTTAŞLARIDIR”
Türkel, Bakanlar Kurulu’nun 1 Mayıs’ı “Emek ve Dayanışma Bayramı” olarak ilan etmesinin sadece
var olanın ilanı olarak değerlendirildiğini belirterek, dünyada 166 ülkede, 23 AB ülkesinde ve
ABD’de 1 Mayıs’ın bayram ve tatil günü olduğunu aktardı. 1 Mayıs’ın tatil ilan edilmesi konusunda
ısrar ettiklerini kaydeden Türkel, Bakanlar Kurulu’nu, kararın yenilenmesine davet etti. Türkel,
Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın “Ayaklar başı yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar” şeklindeki
açıklamasını anımsatarak, “Başbakan’ı yaptığı açıklamadan dolayı kınıyor ve protesto ediyoruz.
Bizim demokrasi anlayışımız, herkesin eşit yurttaşlar olduğu bir hukuk düzeninden yanadır. Onun
‘ayak takımı’ dediği insanlar bu ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlarıdır. Ülkemizin, sağduyu, barış
ve demokrasiye en fazla ihtiyacı olduğu bugünlerde Sayın Başbakan’ı açıklamalarında daha dikkatli
olmaya, toplumu germemeye özen göstermeye davet ediyoruz” dedi.
“SIRA İŞÇİ BAYRAMI’NA GELİNCE ‘PARA’ VE ‘HESAP’ BİLGEÇLİĞİNİ ANLAYAMIYORUZ”
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in, 1 Mayıs’ın tatil edilmesiyle 2 milyar YTL’lik kaybın yaşanacağı
yönündeki açıklamasına da değinen Türkel, “Bir günlük tatil maliyetini 2 milyar YTL olarak
değerlendiren ve dert edinen anlayışı şiddetle protesto ediyor, önce hesap yapmayı bilmeye, sonra
batık bankalara aktardıkları 70 milyarı aşan parayı izah etmeye davet ediyoruz. Ayrıca İşçi
Bayramı’na sıra gelince ‘para’ ve ‘hesap’ bilgiçliğini de anlayabilmiş değiliz” diye konuştu. Türkel,
Taksim Meydanı’nın, değişik meslek grupları, çeşitli kurum ve kuruluşların etkinliklerine açık
olduğuna işaret ederek, emekçilerin de kutlamalarına açık olması gerektiğini dile getirdi. Hükümetin,
hiçbir gerekçeye böyle bir hak önüne en gel koymaması gerektiğini vurgulayan Türkel, Türkiye’de, 1
Mayıs’ta Taksim’e çıkmanın, demokrasiye sahip çıkmayla eşdeğer olduğunu ifade etti. Türkel,
yıllardır 1 Mayıs kutlamalarının ‘provokasyon olur’ gerekçesinin öne sürüldüğünü belirterek, bu
gerekçenin artık inandırıcılığının kalmadığını savundu.
“SENDİKALAR ÜÇ KOLDAN TAKSİM’E GİRECEK”
Türkel, emeği temsil eden tüm kuruluşların hep beraber hazırlıkları tamamladığını anlatarak,
toplanma yerlerinin Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak belirlendiğini bildirdi. TÜRK-İŞ’in
Dolmabahçe’den, DİSK’in Şişli’den, KESK’in ise Şişhane’den yürüyeceğini kaydeden Türkel, “Bu
bölgelerde toplanma saatlerimiz 10.00-11.00 arası olarak belirlenmiştir. Her üç koldan saat 11.00’de
hareket edilerek Taksim’de aynı anda buluşulacaktır. Konfederasyonlarımızın ve katılımcı örgütlerin
genel başkan ve yöneticileri ile milletvekillerimizin oluşturduğu heyet tarafından Kazancı Yokuşu ve
Taksim Anıtı’na çelenk konularak, saygı duruşunda bulunulacaktır. Ellerinde karanfillerle yüz
binlerce emekçinin alan girişinin saat 13.00’te tamamlanması için yürüyüş sıraları bütün yolu
kapasayacak genişlikte düzenlenecektir” dedi.
Öte yandan Türkel, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le yapılan görüşmeye ilişkin soruya ise, cevap
beklediklerini ve cevabın geleceğini umduklarını söyledi. Türkel, Taksim olası polisi çatışmasına
yönelik de, “Biz asla şiddete başvurmayacağız. Polislerin bizi karanfillerle karşılayacağını
bekliyoruz. Yasaklar şiddetle değil hukuk çerçevesinde çözülmeli. Asıl önemli olan bu hakkın
hükümet tarafından sağlanması ve desteklenmesidir. Türkiye, demokrasi ve çağdaşlık yolunda
ilerlemek için önce ‘Neden şiddet?’ sorusuna cevap bulmak zorundadır” diye konuştu.
“TÜRKİYE’NİN BAŞBAKANI, TÜRKİYE’Yİ VECİZLERLE, DEYİMLERLE YÖNETEBİLECEĞİNİ
SANIYOR”
Toplantıda konuşan KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir de, üç konfederasyonun bir
araya gelerek ortak bir irade sergilediklerini belirterek, büyük bir uyum içerisinde sağduyulu bir
çalışmanın yürütüldüğünü söyledi. Kutlamaların organize edilmesi için en ince ayrıntısına kadar
çalıştıklarını anlatan Daşdemir, “Ancak Türkiye’nin Başbakanı, Türkiye’yi vecizlerle, deyimlerle
yönetebileceğini sanıyor. Başbakana sesleniyoruz. Bu ülke vecizlerle, deyimlerle yönetilemez.
Başbakandan beklentimiz, işçilerin en doğal, en kutsal hakkı olan 1 Mayıs kutlamaları önündeki
engelleri kaldırmaktır” dedi.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ise, yaptığı değerlendirmede 1 Mayıs kutlamalarının sürekli
provokasyon söylemleri ya da 1977 1 Mayıs kutlamalarının görüntüleri ile gündemleştirildiği
kaydetti. Başbakan Erdoğan’ın enerjisini, bir ‘baş’ olarak önce fırlayan hububat fiyatlarına, ekmek
zamlarına çözüm aramak için harcaması gerektiğini savunan Görgün, “Biz işçi ve emekçiler, Mayıs
kutlamalarını eğer siyasi iktidarla tartıştırırsak bu bizim açımızdan bir gerilemedir. Haklarımızın
içinin boşaltılması anlamına gelir. Biz emekçilerin, işçilerin onur bayramı olan 1 Mayıs’ı Taksim’de
kutlayacağız ve bu kutlamaları ellerimizde karanfillerle, gülümseyerek, barış içinde kutlayacağız”
dedi.
2008-04-25 AA
TÜRK-İŞ: 1 Mayıs`ta Taksimè 500 bin kişi geleceğiz
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs`ı Taksim Meydanı`nda kutlamaya ``kararlı
olduklarını`` belirterek, ``Devletin görevi, cebir ve şiddet kullanmak değildir.
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs`ı Taksim Meydanı`nda kutlamaya ``kararlı
olduklarını`` belirterek, ``Devletin görevi, cebir ve şiddet kullanmak değildir. Devletin görevi,
kullanmaktır`` dedi.
Türkel, TÜRK-İŞè bağlı sendikaların şube başkanları ile TÜRK-İŞ 1. Bölge Temsilciliği`nde 1 Mayıs
kutlamalarıyla ilgili değerlendirme toplantısı yaptı.
Toplantının basına açık bölümünde konuşan Türkel, 1977 yılı 1 Mayıs`ında Taksim Meydanı`nda
meydana gelen olaylar nedeniyle ``her yıl 1 Mayıs geldiğinde bilinçli ya da bilinçsiz olarak 1
Mayıs`ın korku ve tedirginlik günü olarak gösterildiğini`` savundu.
TÜRK-İŞ, DİSK VE KESKìn bu yıl 1 Mayıs`ı Taksim Meydanı`nda kutlama yolunda irade ortaya
koyduğunu belirten Türkel, işçilerin talepleri karşısında hükümet yetkililerinin 1 Mayıs`ın bayram
olmasını kabul ettiğini, ancak tatil günü olmasını ve Taksim`de kutlanmasını ise kabul etmediğini
hatırlattı.
Türkel, bu yıl 1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanması için çeşitli girişimlerde bulunduklarını kaydederek,
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül`ü ziyaret ettiklerini ve kendisinin ``taleplerini olumlu karşıladığını``
ifade etti.
Başbakan Erdoğan`ın, 1 Mayıs ile ilgili son açıklamalarında ``talihsiz ifadeler`` kullandığını dile
getiren Mustafa Türkel, ``Sayın Başbakan`ın bu açıklamalarını yorgunluğuna, asabiyetine veriyoruz.
Umuyorum bunu düzeltir ve işçilerden, çalışanlardan özür diler. Biz sayın Başbakan`ın yaptığı bu
açıklamadan da gördük ki, Taksim bizlere kapatılmak istenmektedir. Biz 31 yıldır Taksim`de
açık olan bu meydanda 1 Mayıs`ı kutlamak istiyoruz`` diye konuştu.
``DİĞER YÜZÜMÜZÜ DÖNDÜRECEĞİZ``
Türkel, 1 Mayıs`ta Taksim`de olacaklarını ve çöpleri, afişleri, flamaları yerlere bırakmayacaklarını
da dile getirerek, şöyle devam etti:
``Biz Taksimè 500 bin kişi geleceğiz ve 500 bin tane karanfil bırakacağız. Sevgimizi, dostluğumuzu
bırakacağız. Ülkemizdeki yasakların ve engellerin kardeşlik türküleri söyleyerek nasıl aşılabileceğini
göstermek için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Ancak bazı basın yayın organlarında 1977
takıntısı olduğunu görüyoruz. Yine halkımıza korku aşılanmak isteniyor. Her 3 konfederasyon adına
söylüyorum ki; Türk halkı, İstanbul halkı rahat olsun. Biz kimsenin burnunun kanamaması için,
kimsenin yüzünün asılmaması için 1 Mayıs`ı tertipleyen örgütler ve çalışanlar olarak her türlü
desteği ve kolaylığı onlara sağlayacağız. Emniyet güçleri veya diğer güçler olsun, bize birileri şiddet
göstermeye kalktığında asla şiddetle cevap vermeyeceğiz. O gün birileri yüzümüze şamar atmaya
kalkarsa, bilsin ki diğer yüzümüzü döndüreceğiz. Çünkü biz inat ettik o günü kardeşlik ve bayram
olarak kutlayacağız.``
Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğanà çağrıda bulunan Türkel, ``Taksim`de 1 Mayıs
kutlamasını ve tatil olması isteğini bir inatlaşma olarak kimse görmesin. Bu, halkın ve çalışanların
bir talebi olarak görülsün. Düzenlemeler yeniden gözden geçirilerek, bu fırsat kaçırılmasın. Başta
İstanbul Valiliği olmak üzere devletin tüm erkanına diyoruz ki; biz 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlayacağız.
Başkanlar Kurulumuzun açıklandığı üzere Taksim ısrarımızı koruyoruz. Biz o günü emek, kardeşlik,
dostluk, demokrasi ve özgürlükler günü olarak kutlamaya olan inancımızı koruyoruz`` diye konuştu.
``İÇİMİZE SİNDİREMEYİZ``
Tüm İstanbul halkını 1 Mayıs`ta Taksimè çağırdıklarını kaydeden Türkel, ``Gelin milyonlarla
Taksim`de olalım. Milyonların sesi tek ses olarak çıksın. Ülkede demokrasi ve özgürlüğü sindirerek,
yaşayalım`` dedi.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Türkel, ``1 Mayıs`ı Taksim Meydanı`nda
kutlayacağınızı söylediniz. Bu kararınızdan artık dönüş yok mu?`` sorusu üzerine, ``Söyleyeceğimizi
söyledik. Bunun dönüşü falan olmaz. 1 Mayıs`ta Taksim`deyiz`` dedi.
``Hükümete çağrıda bulundunuz, ancak çağrınıza cevap gelmezse, İstanbul Valiliği Taksim
yasağını uygularsa, geçen yıl yaşanan olayları da göz önüne alırsak ve bu sene yaşanabilecek
olaylardan kim sorumlu olacak?`` sorusuna karşılık Türkel, şöyle dedi:
``Biz vergisini ödeyen, üreten vatandaşız. Ülkenin ekonomik gelişmesi ve kalkınmasına büyük
kutlamalarına açık olan Taksimìn yalnız emekçilere yasak olmasını içimize sindiremeyiz. Bunun
herhangi bir organının bize karşı şiddete başvurması suçtur.``Toplantı, daha sonra basına kapalı
olarak devam etti.
1 Mayıs`ta Taksim programı belli oldu
Türk-İş, DİSK VE KESK ortak bir açıklama yapak 1 Mayıs İşçi Bayramı"nı Taksim
Meydanı"nda kutlayacaklarını bildirdi.
Türk-İş, DİSK VE KESK ortak bir açıklama yapak 1 Mayıs İşçi Bayramı"nı Taksim Meydanı"nda
Sendikaların kutlama programına göre, saat 10.00"da Türk-İş Dolmabahçe"de, DİSK Şişli"de, KESK
ise Şişhane"de toplanacak ve her üç koldan saat 11.00"de Taksim"e hareket edilerek aynı anda
burada buluşulacak.
Türk-İş 1. Bölge Temsilciliği"nde düzenlenen basın toplantısıyla kutlama programlarını açıkladı.
Programı açıklayan ve gündeme ilişkin görüşlerini aktaran Türkel, 1 Mayıs kutlamalarının
Taksim"de gerçekleştirileceğini ve bu yöndeki çalışmaların başladığını bildirerek, "Türk-İş, DİSK ve
KESK olarak 2008 1 Mayıs kutlamaları "Sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, demokrasi ve barış için
omuz omuzayız" sloganıyla Taksim Meydanı"nda gerçekleştirilecektir. Bu konuda yönetim
kurullarımızın kararı, üç konfederasyonumuzun genel sekreterleri tarafından açıklanmış, çalışmalar
başlatılmıştır" diye konuştu.
""AYAK TAKIMI" DENİLEN İNSANLAR, BU ÜLKENİN EŞİT HAKLARA SAHİP YURTTAŞLARIDIR"
Türkel, Bakanlar Kurulu"nun 1 Mayıs"ı "Emek ve Dayanışma Bayramı" olarak ilan etmesinin sadece
ABD"de 1 Mayıs"ın bayram ve tatil günü olduğunu aktardı. 1 Mayıs"ın tatil ilan edilmesi konusunda
ısrar ettiklerini kaydeden Türkel, Bakanlar Kurulu"nu, kararın yenilenmesine davet etti. Türkel,
Başbakan Recep Tayip Erdoğan"ın "Ayaklar başı yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar" şeklindeki
açıklamasını anımsatarak, "Başbakan"ı yaptığı açıklamadan dolayı kınıyor ve protesto ediyoruz.
"ayak takımı" dediği insanlar bu ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlarıdır. Ülkemizin, sağduyu, barış
ve demokrasiye en fazla ihtiyacı olduğu bugünlerde Sayın Başbakan"ı açıklamalarında daha dikkatli
olmaya, toplumu germemeye özen göstermeye davet ediyoruz" dedi.
"SIRA İŞÇİ BAYRAMI"NA GELİNCE "PARA" VE "HESAP" BİLGEÇLİĞİNİ ANLAYAMIYORUZ"
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek"in, 1 Mayıs"ın tatil edilmesiyle 2 milyar YTL"lik kaybın
yaşanacağı yönündeki açıklamasına da değinen Türkel, "Bir günlük tatil maliyetini 2 milyar YTL
olarak değerlendiren ve dert edinen anlayışı şiddetle protesto ediyor, önce hesap yapmayı bilmeye,
sonra batık bankalara aktardıkları 70 milyarı aşan parayı izah etmeye davet ediyoruz. Ayrıca İşçi
Bayramı"na sıra gelince "para" ve "hesap" bilgiçliğini de anlayabilmiş değiliz" diye konuştu. Türkel,
Taksim Meydanı"nın, değişik meslek grupları, çeşitli kurum ve kuruluşların etkinliklerine açık
hiçbir gerekçeye böyle bir hak önüne en gel koymaması gerektiğini vurgulayan Türkel, Türkiye"de, 1
Mayıs"ta Taksim"e çıkmanın, demokrasiye sahip çıkmayla eşdeğer olduğunu ifade etti. Türkel,
yıllardır 1 Mayıs kutlamalarının "provokasyon olur" gerekçesinin öne sürüldüğünü belirterek, bu
"SENDİKALAR ÜÇ KOLDAN TAKSİM"E GİRECEK"
Türkel, emeği temsil eden tüm kuruluşların hep beraber hazırlıkları tamamladığını anlatarak,
toplanma yerlerinin Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak belirlendiğini bildirdi. TÜRK-İŞ"in
Dolmabahçe"den, DİSK"in Şişli"den, KESK"in ise Şişhane"den yürüyeceğini kaydeden Türkel, "Bu
bölgelerde toplanma saatlerimiz 10.00-11.00 arası olarak belirlenmiştir. Her üç koldan saat
11.00"de hareket edilerek Taksim"de aynı anda buluşulacaktır. Konfederasyonlarımızın ve katılımcı
örgütlerin genel başkan ve yöneticileri ile milletvekillerimizin oluşturduğu heyet tarafından Kazancı
Yokuşu ve Taksim Anıtı"na çelenk konularak, saygı duruşunda bulunulacaktır. Ellerinde karanfillerle
yüz binlerce emekçinin alan girişinin saat 13.00"te tamamlanması için yürüyüş sıraları bütün yolu
kapasayacak genişlikte düzenlenecektir" dedi.
Öte yandan Türkel, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül"le yapılan görüşmeye ilişkin soruya ise, cevap
yönelik de, "Biz asla şiddete başvurmayacağız. Polislerin bizi karanfillerle karşılayacağını
ilerlemek için önce "Neden şiddet?" sorusuna cevap bulmak zorundadır" diye konuştu.
"TÜRKİYE"NİN BAŞBAKANI, TÜRKİYE"Yİ VECİZLERLE, DEYİMLERLE YÖNETEBİLECEĞİNİ
SANIYOR"
Toplantıda konuşan KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir de, üç konfederasyonun bir
çalıştıklarını anlatan Daşdemir, "Ancak Türkiye"nin Başbakanı, Türkiye"yi vecizlerle, deyimlerle
engelleri kaldırmaktır" dedi.
provokasyon söylemleri ya da 1977 1 Mayıs kutlamalarının görüntüleri ile gündemleştirildiği
kaydetti. Başbakan Erdoğan"ın enerjisini, bir "baş" olarak önce fırlayan hububat fiyatlarına, ekmek
zamlarına çözüm aramak için harcaması gerektiğini savunan Görgün, "Biz işçi ve emekçiler, Mayıs
kutlamalarını eğer siyasi iktidarla tartıştırırsak bu bizim açımızdan bir gerilemedir. Haklarımızın
içinin boşaltılması anlamına gelir. Biz emekçilerin, işçilerin onur bayramı olan 1 Mayıs"ı Taksim"de
kutlayacağız ve bu kutlamaları ellerimizde karanfillerle, gülümseyerek, barış içinde kutlayacağız"
dedi.
SENDİKALAR 1 MAYIS`TA ÜÇ KOLDAN TAKSİMÈ YÜRÜYECEK
Türk-İş, DİSK VE KESK ortak bir açıklama yaparak 1 Mayıs İşçi Bayramı`nı Taksim
Meydanı`nda kutlayacaklarını bildirdi.
Türk-İş, DİSK VE KESK ortak bir açıklama yaparak 1 Mayıs İşçi Bayramı`nı Taksim Meydanı`nda
kutlayacaklarını bildirdi. Sendikaların kutlama programına göre, saat 10.00`da TÜRK-İŞ
Dolmabahçe`de, DİSK Şişli`de, KESK ise Şişhane`de toplanacak ve he üç koldan saat 11.00`de
Taksimè hareket edilerek aynı anda burada buluşulacak.
-Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, Başbakan Recep Tayip Erdoğan`ın "Ayaklar başı
yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar" şeklindeki açıklamasını anımsatarak, "Başbakan`ı yaptığı
açıklamadan dolayı kınıyor ve protesto ediyoruz. Onun "ayak takımı` dediği insanlar bu ülkenin eşit
haklara sahip yurttaşlarıdır" dedi.
İSTANBUL(ANKA)- Türk-İş, DİSK VE KESK ortak bir açıklama yapak 1 Mayıs İşçi Bayramı`nı
Taksim Meydanı`nda kutlayacaklarını bildirdi. Sendikaların kutlama programına göre, saat 10.00`da
Türk-İş Dolmabahçe`de, DİSK Şişli`de, KESK ise Şişhane`de toplanacak ve her üç koldan saat
11.00`de Taksimè hareket edilerek aynı anda burada buluşulacak.
Türk-İş 1. Bölge Temsilciliği`nde düzenlenen basın toplantısıyla kutlama programlarını açıkladı.
Programı açıklayan ve gündeme ilişkin görüşlerini aktaran Türkel, 1 Mayıs kutlamalarının
Taksim`de gerçekleştirileceğini ve bu yöndeki çalışmaların başladığını bildirerek, "Türk-İş, DİSK ve
KESK olarak 2008 1 Mayıs kutlamaları "Sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, demokrasi ve barış için
omuz omuzayız` sloganıyla Taksim Meydanı`nda gerçekleştirilecektir. Bu konuda yönetim
kurullarımızın kararı, üç konfederasyonumuzun genel sekreterleri tarafından açıklanmış, çalışmalar
başlatılmıştır" diye konuştu.
-""AYAK TAKIMI` DENİLEN İNSANLAR, BU ÜLKENİN EŞİT HAKLARA SAHİP
YURTTAŞLARIDIR"Türkel, Bakanlar Kurulu`nun 1 Mayıs`ı "Emek ve Dayanışma Bayramı" olarak ilan etmesinin sadece
ABD`de 1 Mayıs`ın bayram ve tatil günü olduğunu aktardı. 1 Mayıs`ın tatil ilan edilmesi konusunda
ısrar ettiklerini kaydeden Türkel, Bakanlar Kurulu`nu, kararın yenilenmesine davet etti. Türkel,
Başbakan Recep Tayip Erdoğan`ın "Ayaklar başı yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar" şeklindeki
açıklamasını anımsatarak, "Başbakan`ı yaptığı açıklamadan dolayı kınıyor ve protesto ediyoruz.
"ayak takımı` dediği insanlar bu ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlarıdır. Ülkemizin, sağduyu, barış
ve demokrasiye en fazla ihtiyacı olduğu bugünlerde Sayın Başbakan`ı açıklamalarında daha dikkatli
olmaya, toplumu germemeye özen göstermeye davet ediyoruz" dedi.
-"SIRA İŞÇİ BAYRAMI`NA GELİNCE "PARA` VE "HESAP` BİLGEÇLİĞİNİ ANLAYAMIYORUZ"Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçekìn, 1 Mayıs`ın tatil edilmesiyle 2 milyar YTL`lik kaybın
yaşanacağı yönündeki açıklamasına da değinen Türkel, "Bir günlük tatil maliyetini 2 milyar YTL
olarak değerlendiren ve dert edinen anlayışı şiddetle protesto ediyor, önce hesap yapmayı bilmeye,
sonra batık bankalara aktardıkları 70 milyarı aşan parayı izah etmeye davet ediyoruz. Ayrıca İşçi
Bayramı`na sıra gelince "para` ve "hesap` bilgiçliğini de anlayabilmiş değiliz" diye konuştu. Türkel,
Taksim Meydanı`nın, değişik meslek grupları, çeşitli kurum ve kuruluşların etkinliklerine açık
hiçbir gerekçeye böyle bir hak önüne en gel koymaması gerektiğini vurgulayan Türkel, Türkiye`de, 1
Mayıs`ta Taksimè çıkmanın, demokrasiye sahip çıkmayla eşdeğer olduğunu ifade etti. Türkel,
yıllardır 1 Mayıs kutlamalarının "provokasyon olur` gerekçesinin öne sürüldüğünü belirterek, bu
-"SENDİKALAR ÜÇ KOLDAN TAKSİMÈ GİRECEK"Türkel, emeği temsil eden tüm kuruluşların hep beraber hazırlıkları tamamladığını anlatarak,
toplanma yerlerinin Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak belirlendiğini bildirdi. TÜRK-İŞìn
Dolmabahçe`den, DİSKìn Şişli`den, KESKìn ise Şişhane`den yürüyeceğini kaydeden Türkel, "Bu
bölgelerde toplanma saatlerimiz 10.00-11.00 arası olarak belirlenmiştir. Her üç koldan saat
11.00`de hareket edilerek Taksim`de aynı anda buluşulacaktır. Konfederasyonlarımızın ve katılımcı
örgütlerin genel başkan ve yöneticileri ile milletvekillerimizin oluşturduğu heyet tarafından Kazancı
Yokuşu ve Taksim Anıtı`na çelenk konularak, saygı duruşunda bulunulacaktır. Ellerinde karanfillerle
yüz binlerce emekçinin alan girişinin saat 13.00`te tamamlanması için yürüyüş sıraları bütün yolu
kapasayacak genişlikte düzenlenecektir" dedi.
Öte yandan Türkel, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül`le yapılan görüşmeye ilişkin soruya ise, cevap
yönelik de, "Biz asla şiddete başvurmayacağız. Polislerin bizi karanfillerle karşılayacağını
ilerlemek için önce "Neden şiddet?` sorusuna cevap bulmak zorundadır" diye konuştu.
-"TÜRKİYE`NİN BAŞBAKANI, TÜRKİYE`Yİ VECİZLERLE, DEYİMLERLE YÖNETEBİLECEĞİNİ
SANIYOR"Toplantıda konuşan KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir de, üç konfederasyonun bir
çalıştıklarını anlatan Daşdemir, "Ancak Türkiye`nin Başbakanı, Türkiye`yi vecizlerle, deyimlerle
engelleri kaldırmaktır" dedi.
provokasyon söylemleri ya da 1977 1 Mayıs kutlamalarının görüntüleri ile gündemleştirildiği kaydetti.
Başbakan Erdoğan`ın enerjisini, bir "baş` olarak önce fırlayan hububat fiyatlarına, ekmek zamlarına
çözüm aramak için harcaması gerektiğini savunan Görgün, "Biz işçi ve emekçiler, Mayıs kutlamalarını
eğer siyasi iktidarla tartıştırırsak bu bizim açımızdan bir gerilemedir. Haklarımızın içinin boşaltılması
anlamına gelir. Biz emekçilerin, işçilerin onur bayramı olan 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlayacağız ve bu
kutlamaları ellerimizde karanfillerle, gülümseyerek, barış içinde kutlayacağız" dedi.
2008-04-25 Kaynak:TevhidHaber.com
İşte Sendikaların 1 Mayıs Programı
Türk-İş, DİSK ve KESK genel sekreterlerinden oluşan 1 Mayıs Tertip Komitesi, kutlama
programını açıkladı. Sendikalar Taksim Meydanı`nda kutlama yapacak mı?
Bölge Temsilciliği`nde düzenledikleri basın toplantısında kutlama programını açıkladı.
Türkel, 3 konfederasyon olarak bu yılki 1 Mayıs kutlamalarını ``sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık,
demokrasi ve barış için omuz omuzayız`` sloganı ile Taksim Meydanı`nda gerçekleştireceklerini
ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti:
-``TAKSİM MEYDANI 1 MAYISÀ DA AÇIK OLMALI``Taksim Meydanı`nın pek çok etkinlik ve gösteriye açık olduğu gibi 1 Mayısà da açık olması
gerekçesiyle Taksimìn yasaklanmak istenmesinin inandırıcı olmadığını söyledi.
ve tüm hazırlıkları buna göre yaptıklarını ifade ederek, ``Türk-İş, DİSK ve KESK olarak başta
mühendisler, öğretmenler, doktorlar, eczacılar, diş hekimleri, serbest muhasebeciler ve tüm emeği
Dolmabahçe olarak belirledik. Dolmabahçe`den Türk-İş, Şişli`den DİSK ve Şişhane`den KESK
olarak yürüyeceğiz. Bizlerin arkasından belirlenen örgütler yürüyecekler. Bu bölgelerde toplanma
saatimiz 10.00-11.00 olarak belirlenmiştir. Her 3 koldan da saat 11.00`de hareket ederek aynı anda
Taksim`de buluşacağız. Konfederasyonlarımızın ve katılımcı örgütlerin genel başkan ve yöneticileri
ile milletvekillerinden oluşan heyet, Kazancı Yokuşu ve Taksim Anıtı`na çelenk koyacak ve saygı
duruşu yapılacak. Ellerinde karanfillerle yüz binlerce emekçinin alana girişi saat 13.00`te
tamamlanacak.``
Sendikalar için Taksim kesin!
İstanbul Valiliği`nin 1 Mayıs İşçi Bayramı`nda Taksim Meydanı`nda gösterilere izin
verilmeyeceğini açıklamasına rağmen Taksim ısrarını sürüdren işçi sendikaları, eylem
güzergahını açıkladı.
İstanbul Valiliği`nin 1 Mayıs İşçi Bayramı`nda Taksim Meydanı`nda gösterilere izin verilmeyeceğini
açıklamasına rağmen Taksim ısrarını sürüdren işçi sendikaları, eylem güzergahını açıkladı.
İşçiler, 1 Mayıs`ta Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe`de toplanarak Taksimè giriş yapmayı planlarken,
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, `Polisin bir sürpriz yapacağını ve bizi karanfillerle
karşılayacağını ümit ediyoruz` dedi.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Taşdemir ve
Açıklamayı yapan Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel bugün ortak bir basın topantısı düzenledi.
Açıklamayı yapan Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, Òrtak irade, bugün konfederasyonun en
yetkili kurullarında tartışarak teyid edilmiştir. Bakanlar Kurulu`nun 1 Mayıs`ı emek ve dayanışma
bayramı olarak ilan etmesini, malumun ilanı olarak değerlendiriyoruz. Israrla ve kararlılıkla 1
Mayıs`ın tatil ilan edilmesi talebini dile getiriyoruz.
Bu konuda Bakanlar Kurulu kararını yenilemeye davet ediyoruz. Ülkemizin sağduyu, barış ve
demokrasine en fazla ihtiyaç duyduğu bu günlerde yapılan açıklamalara özen gösterilmeli. Bir
günlük tatilin maliyetini 2 milyar YTL olarak değerlendiren anlayışı şiddetle protesto ediyoruz` dedi.
Türkel, Taksim Meydanı`nın değişik meslek gruplarına açık olduğu gibi, emekçilere de açık olması
gerektiğini belirterek, bunun artık bir demokrasi ölçütü haline geldiğini söyledi. Hükümetin, hiçbir
gerekçe ile bu hakkın önüne engel ve yasak koyamayacağını öne süren Türkel, `Bir çok meslekten
yurttaşlar Taksimì 1 Mayıs alanı olarak görmeye ve 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlama kararlılığını
halkımıza ilan etmelidir. 1 Mayıs`ta Taksimè çıkmak demokrasiye sahip çıkmaktır. Bütün yurttaşları
1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamaya davet ediyoruz.
1 Mayıs tam bir demokrasi şöleni olacak. Biz toplanma yerlerini Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe`den
olarak belirledik. Şişli`de DİSK, Şişhane`de KESK, Dolmabahçe`de Türk-İş üyeleri toplanacak.
Burada saat 10.00 ile 11.00 arasında toplanacaklar ve üç koldan Taksimè gidilecek. Kazancı
Yokuşu ve Taksim Anıtı`na çelenk konulacak ve saygı duruşunda bulunulacak. Ellerinde
karanfillerle 100 binlerce emekçinin saat 13.00`te Taksimè girişlerinin tamamlanmasını planlıyoruz.
Topluma sesleniş açıklamalarının ardından kutlamalar tamamlanacak.
Daha sonra meydan temizlenecek ve ayrılacağız. Araçların park yerlerine kadar herşey belirlendi.
Bir milyon kişiye ulaşabilecek ses düzeni anlaşması yapıldı` diye konuştu.
Türkel, İstanbul`da 26-30 Nisan tarihleri arasında bildiri dağıtılacağını, bütün İstanbul halkını, 100
binlerce emekçiyle dayanışma içinde Taksimè beklediklerini ifade etti. Açıklamanın ardından
salondan `1 Mayıs alanına` sloganları yükseldi.
Türkel, polisin şiddet kullanması durumunda ne yapacaklarının sorulması üzerine, `Özgürlükler
ülkesi olma yolunda ilerleyen Türkiye`de şiddetten bahsetmek söz konusu olmamalı. Biz hiçbir
zaman şiddete şiddetle karşılık vermeyeceğiz. Şiddet gösterilirse, yüzümüzün diğer tarafını
çevireceğiz. Nevruz`da, 1 Mayıs`ta şiddetten bahsediliyor. Bunun adını bile telafuz etmek kötü.
Polisin bir sürpriz yapacağını ve bizi karanfillerle karşılayacağını ümit ediyoruz. Güvenlik
kameralarımız olacak. Hem kendi içimizdeki provakatörleri, hem de polisin tutumunu
görüntüleyeceğiz` açıklamasında bulundu.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün de, Ànayasada gösteri yapmak için izin almaya gerek
olmadığı yazıyor. Bunun için de herhangi bir izine gerek yok. 1 Mayıs`ta Taksim`de olacağız.
Gerekli bütün tedbirleri aldık. Kendi güvenlik görevlilerimiz de olacak` dedi.
İşte Sendikaların 1 Mayıs programı
çıkmak olduğunu belirterek, ``Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak
belirledik.
Türkel, 3 konfederasyon olarak bu yılki 1 Mayıs kutlamalarını ``sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık,
demokrasi ve barış için omuz omuzayız`` sloganı ile Taksim Meydanı`nda gerçekleştireceklerini
-``TAKSİM MEYDANI 1 MAYISÀ DA AÇIK OLMALI``Taksim Meydanı`nın pek çok etkinlik ve gösteriye açık olduğu gibi 1 Mayısà da açık olması
ve tüm hazırlıkları buna göre yaptıklarını ifade ederek, ``Türk-İş, DİSK ve KESK olarak başta
ile milletvekillerinden oluşan heyet,Kazancı Yokuşu ve Taksim Anıtı`na çelenk koyacak ve saygı
tamamlanacak.``
2008-04-25 İSTANBUL(A.A)
İşte sendikaların 1 Mayıs planı
çıkmak olduğunu belirterek, "Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak
belirledik.
olduğunu belirterek, "Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak belirledik. Her 3
koldan saat 11.00`de hareket ederek aynı anda Taksim`de buluşacağız" dedi.
Türkel, 3 konfederasyon olarak bu yılki 1 Mayıs kutlamalarını "sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık,
demokrasi ve barış için omuz omuzayız" sloganı ile Taksim Meydanı`nda gerçekleştireceklerini
"Bakanlar Kurulu`nun 1 Mayıs`ı Emek ve Dayanışma Bayramı olarak ilan etmesini, sadece
ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlarıdır."
"TAKSİM MEYDANI 1 MAYISÀ DA AÇIK OLMALI"
"Bu 1 Mayıs`ta Taksimè çıkmak demokrasiye sahip çıkmaktır" diyen Türkel, "provokasyon olur"
ve tüm hazırlıkları buna göre yaptıklarını ifade ederek, "Türk-İş, DİSK ve KESK olarak başta
tamamlanacak."
Türkel, "İnanıyoruz ki her şey düşündüğümüz ve planladığımız biçimde geçecektir. Hiçbir endişemiz
yoktur. Büyük gönül rahatlığıyla bütün İstanbul halkını yüzbinlerce emekçi ile dayanışma içinde
Taksimè bekliyoruz. 1 Mayıs 2008ìn yıllardır yasaklanan, görmemezlikten gelinen ve Türkiye`nin
bir ayıbından kurtuluşunun tarihi olmasını diliyoruz" dedi.
2008-04-25 Yeni Şafak http://www.yenisafak.com.tr
İşçiler ısrarlı: Ya Taksim, ya ölüm!
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs`ı Taksim Meydanı`nda kutlamaya "kararlı
olduklarını" belirterek, "Devletin görevi, cebir ve şiddet kullanmak değildir.
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs`ı Taksim Meydanı`nda kutlamaya "kararlı
olduklarını" belirterek, "Devletin görevi, cebir ve şiddet kullanmak değildir. Devletin görevi,
kullanmaktır" dedi. Türkel, TÜRK-İŞè bağlı sendikaların şube başkanları ile TÜRK-İŞ 1. Bölge
Temsilciliği`nde 1 Mayıs kutlamalarıyla ilgili yaptığı açıklamada TÜRK-İŞ, DİSK VE KESKìn bu yıl 1
Mayıs`ı Taksim`de kutlama yolunda irade ortaya koyduğunu söyledi. Türkel, "Biz Taksimè 500 bin
kişi geleceğiz ve 500 bin tane karanfil bırakacağız. Sevgimizi, dostluğumuzu bırakacağız.
Ülkemizdeki yasakların ve engellerin kardeşlik türküleri söyleyerek nasıl aşılabileceğini göstermek
için elimizden gelen her şeyi yapacağız" dedi. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de "Bu 1
Mayısta Taksimè çıkmak, demokrasiye sahip çıkmaktır. Demokratlığın temel ölçütüdür" açıklaması
yaptı.
2008-04-25 www.tgrthaber.com.tr http://www.tgrthaber.com.tr
Sendikalar Taksim`de ısrarcı
KESK, DİSK ve TÜRK-İŞ, İstanbul`daki 1 Mayıs kutlama programlarını açıkladı.
Konfederasyon genel sekreterleri valiliğinin aksi yöndeki kararına karşın 1 Mayıs`ı Taksim`de
Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ve 3 konfederasyonun oluşturduğu 1 Mayıs Tertip Komitesi, Türkİş 1. Bölge Temsilciliği`nde düzenledikleri basın toplantısında kutlama programını açıkladı.
Gazetecilerin ``geçen yılki 1 Mayıs kutlamaları için Taksimè çıkmak isteyenlerin pek hoş şeyler
yaşamadığını hatırlatması ve bir olay yaşanırsa sendikaların bir sorumluluğu olup olmayacağını``
sorması üzerine ise,Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel şiddet yaşanmasından yana
olmadıklarını söyledi. Türkel, son gelişmelerle ilgili 29 Nisan Salı günü yeniden bir basın toplantısı
yapılacağını, 1 Mayısà katılan STK`ların da burada yer alacağını ve gelişmelerin o zaman
değerlendirileceğini söyledi.
2008-04-25 AA Kaynak:Çevrimiçi Haber
İstanbul`da 1 Mayıs kutlama programı
çıkmak olduğunu belirterek, “Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak
belirledik.
olduğunu belirterek, “Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve Dolmabahçe olarak belirledik. Her 3
koldan saat 11.00`de hareket ederek aynı anda Taksim`de buluşacağız” dedi.
Türkel, 3 konfederasyon olarak bu yılki 1 Mayıs kutlamalarını “sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık,
demokrasi ve barış için omuz omuzayız” sloganı ile Taksim Meydanı`nda gerçekleştireceklerini
ifade ederek, sözlerine şöyle devam etti: “Bakanlar Kurulu`nun 1 Mayıs`ı Emek ve Dayanışma
Bayramı olarak ilan etmesini, sadece malumun ilanı olarak değerlendiriyoruz. Israrla ve kararlılıkla 1
Mayıs`ın tatil edilmesi talebimizi dile getiriyoruz. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın Àyaklar başı
yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar` şeklindeki açıklamasını kınıyor ve protesto ediyoruz.
Başbakan`ın ayak takımı dediği insanlar, bu ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlarıdır.”
“TAKSİM MEYDANI 1 MAYISÀ DA AÇIK OLMALI”
“Bu 1 Mayıs`ta Taksimè çıkmak demokrasiye sahip çıkmaktır” diyen Türkel, “provokasyon olur”
ve tüm hazırlıkları buna göre yaptıklarını ifade ederek, “Türk-İş, DİSK ve KESK olarak başta
tamamlanacak.”
Türkel, “İnanıyoruz ki her şey düşündüğümüz ve planladığımız biçimde geçecektir. Hiçbir endişemiz
yoktur. Büyük gönül rahatlığıyla bütün İstanbul halkını yüzbinlerce emekçi ile dayanışma içinde
Taksimè bekliyoruz. 1 Mayıs 2008ìn yıllardır yasaklanan, görmemezlikten gelinen ve Türkiye`nin
bir ayıbından kurtuluşunun tarihi olmasını diliyoruz” dedi.
KESK: TAKSİM`DE 1 MAYISÌ YAPMAMIZIN ÖNÜNDE HİÇBİR ENGEL YOKTUR
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir, kendilerine göre Taksim`de 1 Mayıs`ı
kutlamalarının önünde hiçbir engel olmadığını savundu.
Daşdemir, 3 konfederasyonun 1 Mayıs için ortak bir iradeyi dile getirdiğini belirterek, “Bu 1 Mayıs`ı
Taksim`de kutlama kararlılığını ortaya koyduk. Biz Taksimìn bu ülkenin herhangi bir meydanı gibi
meydan olduğunu düşünüyoruz. Bize göre Taksim`de 1 Mayıs`ı yapmamızın önünde hiçbir engel
yoktur” dedi.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün de son dönemde 1 Mayıs tartışmalarının özellikle hükümet
tarafından çok yanlış bir taraftan yapıldığını ileri sürerek, 1 Mayısların dünyada bir asırdan fazladır
kutlandığını, dünyada tüm devletlerin 1 Mayıs`ın kutlanması için en merkezi alanları tahsis ettiğini
savundu.
Görgün, sözlerini şöyle sürdürdü:
“1 Mayıs tartışmalarına yasak ve engelleme noktasına kadar indirgeyen yetkililere karşı şunu tekrar
hatırlatıyoruz. Anayasa`nın 34. maddesinde, `Herkes önceden izin almadan silahsız ve saldırısız
toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir` ibaresi çok açıktır. Bizim bu 1 Mayıs`ı
kutlamamıza hiçbir yasal engel yoktur. Hiçbir izin sorunu da bulunmamaktadır. Bu denli önemli bir
hak engellenemez. Bu hakkın kullanılmasını güvenlik sorununa indirgemek ve güvenlik sorunu
olarak ele almak yanlışlığından da hükümetin vazgeçmesini istiyoruz. Bu hakkın kullanılmasını
garanti ve güvence altına almak, hükümetlerin görevidir. Hükümet tarafından yaratılan gerginliğin
hızla hükümet tarafından kaldırılmasını istiyoruz. 1 Mayıs`ta Taksim`de yüz binlerle olacağız. Bütün
hazırlıklarımızı ona göre yaptık.”
SORULARI YANITLADILAR
Toplantıda daha sonra basın mensuplarının soruları yanıtlandı. Bir gazetecinin “Dün
Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğanà bir çağrınız olmuştu. Yanıt alabildiniz mi?” şeklindeki
sorusu üzerine Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, “Şu ana kadar herhangi bir cevap gelmedi.
Ama bir cevap geleceğini umuyoruz. Acelemiz yok. Sabırla bekliyoruz. Önümüzdeki hafta pazartesi,
salıya kadar da bir cevap geleceğini umuyoruz” dedi.
Bir gazetecinin, yürüyüş sırasında polisle karşı karşıya geleceklerini hatırlatarak, “O nokta kırılma
noktası. Arkanızda binlerce kalabalık ve sayıları 20 bin civarında polis var. O noktada ne olacak?
Oradan bir uzlaşma çıkabilir mi?” sorusuna karşılık Türkel, şöyle konuştu:
“Evet biz bunu bekliyoruz. Biz asla şiddete başvurmayacağız. Şiddet yanlısı olmayacağız. Elimizde
karanfillerimiz, yüreğimizde sevgimiz, beynimizde de inancımız olacak. Polislerimizle yüz yüze,
karşı karşıya geldiğimizde, biz onların bize sürpriz yapacağını bekliyoruz. Bize karanfiller
uzatacaklar diye bekliyoruz. 20 bin polisin o emekçileri karanfillerle karşılayacağını bekliyoruz.
Sayın Vali`den, Emniyet Müdürü`nden de bu açılımı bekliyoruz.
Özgürlükler ülkesi olma yolunda hızla ilerleyen Türkiye`ye şiddet, dayak yakışmıyor. Her şeyin
çözümü vardır. Her şeyin çözümü hukuk çerçevesi içinde, aklın yolunda, ortak akılda vardır. Şiddet
niye olsun ki...”
ŞİDDET OLAYLARI...
Mustafa Türkel, “geçen yılki 1 Mayıs kutlamaları için Taksimè çıkmak isteyenlerin pek hoş şeyler
yaşamadığının hatırlatılması ve bir olay yaşanırsa sendikaların bir sorumluluğu olup olmayacağının”
sorulması üzerine, şunları kaydetti:
“Ne yaralanma ne şiddet gösterisi olmasını istiyoruz. Türkiye şiddetsiz sorununu çözemez mi?
Nevruzù kutlarız şiddet, bayramı kutlarız şiddet, eylem hakkımızı kullanırız şiddet. Polis şiddet
kullanır, jandarma şiddet kullanır. Niye şiddet? Bu sorunu Türkiye aşmak zorunda. Türkiye uygar
ülke olma yolunda hızla ilerlediğini iddia ediyorsa, demokrasinin önündeki bütün engelleri aşıyor ise
niye şiddet sorusunun cevabını bulmak zorundayız. Karşınızdakiler şiddete başvurursa, siz bunun
karşılığını verirsiniz. Ama biz şiddete başvurmayacağız diyoruz. Tam tersine, bize şiddete
başvurulması halinde bile yanağımızın diğer yönünü çevireceğiz diyoruz.”
Türkel, emeğe yapılan saldırılar, kazanılmış haklarla ilgili mücadele ve bundan sonra yeni
kazınımlarla ilgili nasıl mücadele verilecek gibi konulardaki 1 Mayıs bildirisinin de hazırlandığını
bildirdi.
GÜVENLİK ÖNLEMLERİ
Türkel, geçen yıl İstanbulà insanların gelişinin engellendiğinin hatırlatılması üzerine, son
gelişmelerle ilgili 29 Nisan Salı günü yeniden bir basın toplantısı yapılacağını, 1 Mayısà katılan
STK`ların da burada yer alacağını ve gelişmelerin o zaman değerlendirileceğini söyledi.
1 Mayısà ilişkin ne tür güvenlik önlemleri alındığına ilişkin soruya karşılık Türkel, tüm katılımcıların
kendi güvenliğini sağlayacağını ve ayrıca güvenlik güçleriyle gelişebilecek olayların da kamerayla
belgelendirilmesi için her türlü tedbirin alacağını anlattı.
Türkel, kortejlerin de kendi güvenliklerini sağlayacağını ve provokatif hareketlere karşı da dikkatli
olmaya çalışılacağını söyledi.
2008-04-26 Akşam http://www.aksam.com.tr Zana YAVUZ- Erdinç AKKOYUNLU
Taksim inadı
1 Mayıs restleşmesi... İstanbul Valiliği`nin güvenlik uyarısına ve Başbakan`ın Àyaklar baş
olursa kıyamet kopar` çıkışına rağmen, sendikalar geri adım atmadı.
1 Mayıs restleşmesi... İstanbul Valiliği`nin güvenlik uyarısına ve Başbakan`ın Àyaklar baş olursa
kıyamet kopar` çıkışına rağmen, sendikalar geri adım atmadı: 31 yıl sonra 3 koldan Taksim`deyiz
1977`de 36 kişinin can verdiği `Kanlı 1 Mayıs`tan sonra gösterilere kapatılan İstanbul Taksim
Meydanı, bu yıl tehlikeli kutuplaşmaya sahne oldu. Türk-İş, DİSK ve KESK, hükümetin yasağına
rağmen binlerce kişiyle Taksimì zorlama kararı aldı.
20 SENDiKA KAMERAMANI
31 YIL önceki gibi Dolmabahçe, Şişli ve Şişhane`den gelen gruplar Taksim`de birleşecek.
Provokasyona karşı 20 kamera ile sürekli kayıt yapılacak. Sendikalar, `Güvenlik güçlerinin bizi
barikatla değil, karanfille karşılamasını umuyoruz` mesajı verdi.
`BÜYÜK SANAYiCiLER ARADI`
ERDOĞAN`ın, 1 Mayıs`ta resmi tatil ve Taksim ısrarına verdiği cevap àyaktakımı` diye
yorumlanınca, gerilim büyüdü. DİSK Başkanı Çelebi, `Çıkıp özür dilesin. Adını vermek istemediğim
büyük sanayiciler beni arayıp bu sözlere tepki gösterdi` dedi.
3 koldan Taksim’e
Sendikalar 1 Mayıs’ta, İstanbul Valiliği’nin ‘İzin vermeyeceğiz’ dediği Taksim Meydanı’na çıkıyor.
Türk İş, DİSK ve KESK, Taksim’e üç ayrı koldan gideceklerini açıkladı.
Failleri hiçbir zaman bulunamayan 36 kişinin can verdiği 1977 1 Mayıs’ında da Taksim’e aynı
güzergahtan girilmişti
Taksim Meydanı bu yıl yine gerilimli 1 Mayıs gösterilerine sahne olacak. Sendikalar, 36 kişinin
kimliği belirsiz kişilerce üzerlerine ateş açılarak ve çıkan arbedede boğularak öldüğü 1977 1
Mayıs’tan bu yana yasak bölge ilan edilen Taksim’e çıkmakta kararlı.
Kanlı 1 Mayıs’tan tam 30 yıl sonra ilk kez geçen yıl Taksim’e çıkan sendika ve sivil toplum kuruluşu
üyelerine polis sert müdahalede bulunmuştu. Çok sayıda kişinin yaralandığı ve gözaltına alındığı 1
Mayıs’tan bir yıl sonra sendikalar yine meydana çıkıyor.
İstanbul Valiliği’nin kesinlikle yasak açıklamasına rağmen sendikalar dün Türk-İş’in Taksim’deki
Genel Merkezi’nde düzenelenen toplantı ile 1 Mayıs programı açıklandı.
İNANDIRICI DEĞİL
1 Mayıs kutlamalarının “Sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, demokrasi ve barış için omuz omuzayız”
sloganıyla gerçekleştirileceği ifade edildi. Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, geçtiğimiz hafta
Taksim’de kutlanan Polis Bayramı etkinliklerini de örnek göstererek meydanın 1 Mayıs’a da açık
olması gerektiğini savundu. Türkel, hükümetin bu hakkı engelleyemeyeceğini belirtti.
1977’DEKİ GÜZERGAH
SENDİKALAR 1 Mayıs için 1977’deki güzergahı benimsedi. Buna göre saat 11.00’da
Dolmabahçe’den Türk-İş, Şişli’den DİSK ve Şişhane’den KESK Taksim’e doğru yürüyüşe geçecek.
Arkalarında belirlenen örgütler yürüyecek. Aynı anda Taksim’de buluşulacak.Mustafa Türkel,
meydanda bir milyon kişiye ulaşabilecek ses düzeni anlaşması yaptıklarını belirterek “İnanıyoruz ki
her şey düşündüğümüz ve planladığımız biçimde geçecek. Hiçbir endişemiz yok. Büyük gönül
rahatlığıyla bütün İstanbul halkını yüz binlerce emekçi ile dayanışma içinde Taksim’e bekliyoruz”
dedi. Kutlamanın her dakikası 20 kamera ile kayıt altına alınacak.
Ayaktakımının sesi
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi ise, Başbakan’ın sözüne Taksim Meydanı’ndan cevap verdi: “İşte
tam burada olacağız” Erdoğan’ın “Ayaklar baş olursa kıyamet kopar” karşı Çelebi, “Anadolu’daki işçi
eylemleri iptal edildi. Herkes arayıp ‘1 Mayıs’ta Taksim’e geliyoruz” diyor. Başbakan’ın bu sözünden
sonra, burada mahşeri bir kalabalık olacak. Ayaktakımının sesini herkes duyacak” diye konuştu.
2008-04-26 Evrensel http://www.evrensel.net
Barış ve demokrasi için 1 Mayıs’ta Taksim’e!
Taksim’de 1 Mayıs’ı kutlamanın emekçilerin hakkı olduğunu savunan Türk-İş, DİSK ve KESK,
demokrasi ve emeğin taleplerini haykıracak
Türk-İş, DİSK ve KESK, 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkmakta kararlı olduklarını bir kez daha ilan ettiler.
Türk-İş 1. Bölge Temsilciliği’nde dün basın toplantısı düzenleyen üç konfederasyonun genel
sekreterleri, hazırlıkları tamamladıklarını belirterek “Sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, demokrasi ve
barış için omuz omuzayız” sloganı ile Taksim’de olacaklarını ilan ettiler.
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir, Türkiye’de demokrasinin tıkanma noktasının
özgürlüklerin önündeki engeller olduğunu kaydetti. Taksim’e çıkma konusunda kararlı olduklarını
belirten Daşdemir, hükümetin bu konudaki yaklaşımını da protesto etti. “Vecizeler ve deyimlerle
ülke yönetilemez” diyerek Başbakan’ın sözlerini eleştiren Daşdemir, emekçilerin talebinin yok
sayılmasını kabul edemediklerini kaydetti.
Taksim için yasal engel yok
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ise emekçilerin sosyal güvenlik, kıdem tazminatı ve sağlık
hakkına yönelik saldırıların olduğunu, 1 Mayıs’ta bu saldırılara karşı duracaklarını ifade etti. 1
Mayıs’ın dünyada birçok ülkede resmi tatil olduğunu, bayram havasında kutlandığını ve kentlerin en
güzel meydanlarının bu mitingler için tahsis edildiğini dile getiren Görgün, ancak Türkiye’de
emekçilerin önüne yasaklar konulduğunu söyledi.
Taksim’de yapılacak mitinge izin verilip verilmemesi konusunda Görgün şöyle konuştu:
“Anayasa’nın ikinci bölümünün 34. maddesi, ‘Herkesin izin almadan silahsız eylem yapma hakkı
vardır’ diyor. Bizim Taksim’de miting yapmamızın önünde hiçbir engel yoktur. Hükümetin yarattığı
bu gerginlik demokrasiye aykırıdır.”
‘Emek ve demokrasi şöleni olacak’
Üç konfederasyon adına ortak açıklamayı yapan Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, taleplerini
şöyle sıraladı: “Israrla ve kararlılıkla 1 Mayıs’ın resmi tatil ilan edilmesini istiyoruz. Bakanlar
Kurulu’nu, kararını yenilemeye çağırıyoruz. Bir günlük tatil maliyetini 2 milyar YTL olarak
açıklayanları, batık bankalara aktardıkları 70 milyarı aşan parayı izah etmeye çağırıyoruz.
Başbakan’ın ayak takımı diye tabir ettiği kesim bu ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlarıdır. Taksim
Meydanı değişik meslek gruplarına, çeşitli kurum ve kuruluşların etkinliklerine ve gösterilerine açık
olurken, emekçilere kapatılmasını kabul etmiyoruz. Bu artık temel bir demokrasi ölçütüdür.”
1 Mayıs’ta Taksim’e çıkmanın demokrasiye sahip çıkmak anlamına geleceğini belirten Türkel, 1
Mayıs’ın emek ve demokrasi şöleni içinde kutlanacağını kaydetti. Türkel, 1 Mayıs’ta Türk-İş’in
Dolmabahçe’den, DİSK’in Şişli’den, KESK’in ise Şişhane’den yürüyeceğini, üç yürüyüş kolunun da
aynı anda Taksim Meydanı’nda olacağını söyledi.
Ankara da dahil olmak üzere Marmara ve Trakya bölgelerinden sendika üyelerinin de İstanbul’a
geleceğini duyuran Mustafa Türkel, 1 Mayıs’a kadar afiş, bildiri çalışmalarının da yoğunlaşacağını
söyledi.
KESK: Bütün illerde alandayız
KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, gündemdeki sorunları bağlı sendikaların üyeleriyle
değerlendirmek üzere il gezilerini sürdürüyor.
Bu kapsamda Ordu’ya gelen Tombul, Belediye Meclis Salonu’nda yapılan toplantıya katıldı. AKP
döneminde emekçilerin durumunun gün geçtikçe kötüleştiğini dile getiren Tombul, 1 Mayıs’a ilişkin
de şu açıklamayı yaptı: “1 Mayıs’ı Taksim’de kutlama isteğimiz karşısında AKP’yi telaş aldı. 1
Mayıs’ta Taksim’deyiz. 1977’de katledilen arkadaşlarımızı anacağız. Ayrıca bütün illerde de
alanlarda olacağız.”
Başbakan’ın “Ayaklar baş olursa kıyamet kopar” sözüne de tepki gösteren Tombul, Başbakan’ın
demokrasi konusunda kendine Müslüman olduğunu vurguladı. (Ordu/EVRENSEL)
Başbakan Erdoğan’ın sözlerine her yerden tepki var
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Ayaklar başları yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar” sözlerine
tepkiler sürüyor.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği(PSAKD) Genel Başkanı Fevzi Gümüş, “Ayaklar, analarını da alıp 1
Mayıs’ta alanlara gelecek” diyerek Başbakan’ı eleştirdi. Gümüş, “Kamu kurumları ve belediyelerin,
iktidarın teşviki ile Ramazan ayı boyunca gayriresmi tatil uyguladığı koşullarda, işçilerin tatil
talebinin işgücü kaybı ve kalkınmanın olumsuz etkilenmesi gerekçesiyle reddedilmesi
samimiyetsizliktir” dedi.
KESK Malatya Dönem Sözcüsü ve Eğitim Sen Şube Başkanı Cengiz Karabay da Başbakan’ın her
fırsatta işçilikten geldiğini söylediğini hatırlatarak, “Sendikacıların 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlama
istemlerine karşı ‘Ayaklar başları yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar’ sözleriyle üretenlere,
emekçilere bakışını ortaya koymuştur” dedi.
Açıklamanın kendilerini üzdüğünü söyleyen Türk-İş Malatya Temsilcisi Servet Akbudak, “Bunu
kabul etmek mümkün değildir. Daha önce Aysun Kayacı’yı eleştiren Başbakan, şimdi aynı anlama
gelen bir açıklama yapmıştır” diye konuştu.
Malatya SES Şube Başkanı Hasan Kaldık, “Bunu kabul edilmeyecek bir gaf olarak
değerlendiriyorum. Hiçbir zaman üreten emekçi, işçi ayak takımı değildir. Tam tersine, üretiyorsa bu
ülkenin sahibidir” dedi.
EMEP Malatya İl Başkanı Necdet Bali ve DTP Malatya İl Başkanı Yusuf Topdemir de açıklamaya
tepki gösterdi. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)
2008-04-26 Kaynak:Haber5
`3 koldan Taksimè yürüyeceğiz...`
1 Mayıs restleşmesi... İstanbul Valiliği`nin güvenlik uyarısına ve Başbakan`ın Àyaklar baş
olursa kıyamet kopar` çıkışına rağmen, sendikalar geri adım atmadı: 31 yıl sonra 3 koldan
Taksim`deyiz.
1 Mayıs restleşmesi... İstanbul Valiliği`nin güvenlik uyarısına ve Başbakan`ın Àyaklar baş olursa
kıyamet kopar` çıkışına rağmen, sendikalar geri adım atmadı: 31 yıl sonra 3 koldan Taksim`deyiz.
1977`de 36 kişinin can verdiği `Kanlı 1 Mayıs`tan sonra gösterilere kapatılan İstanbul Taksim
Meydanı, bu yıl tehlikeli kutuplaşmaya sahne oldu. Türk-İş, DİSK ve KESK, hükümetin yasağına
rağmen binlerce kişiyle Taksimì zorlama kararı aldı.
20 SENDiKA KAMERAMANI
31 YIL önceki gibi Dolmabahçe, Şişli ve Şişhane`den gelen gruplar Taksim`de birleşecek.
Provokasyona karşı 20 kamera ile sürekli kayıt yapılacak. Sendikalar, `Güvenlik güçlerinin bizi
barikatla değil, karanfille karşılamasını umuyoruz` mesajı verdi.
`BÜYÜK SANAYiCiLER ARADI`
ERDOĞAN`ın, 1 Mayıs`ta resmi tatil ve Taksim ısrarına verdiği cevap àyaktakımı` diye
yorumlanınca, gerilim büyüdü. DİSK Başkanı Çelebi, `Çıkıp özür dilesin. Adını vermek istemediğim
büyük sanayiciler beni arayıp bu sözlere tepki gösterdi` dedi.
3 koldan Taksim"e
Sendikalar 1 Mayıs"ta, İstanbul Valiliği"nin "İzin vermeyeceğiz" dediği Taksim Meydanı"na çıkıyor.
Türk İş, DİSK ve KESK, Taksim"e üç ayrı koldan gideceklerini açıkladı.
Failleri hiçbir zaman bulunamayan 36 kişinin can verdiği 1977 1 Mayıs"ında da Taksim"e aynı
güzergahtan girilmişti
Taksim Meydanı bu yıl yine gerilimli 1 Mayıs gösterilerine sahne olacak. Sendikalar, 36 kişinin
kimliği belirsiz kişilerce üzerlerine ateş açılarak ve çıkan arbedede boğularak öldüğü 1977 1
Mayıs"tan bu yana yasak bölge ilan edilen Taksim"e çıkmakta kararlı.
Kanlı 1 Mayıs"tan tam 30 yıl sonra ilk kez geçen yıl Taksim"e çıkan sendika ve sivil toplum kuruluşu
üyelerine polis sert müdahalede bulunmuştu. Çok sayıda kişinin yaralandığı ve gözaltına alındığı 1
Mayıs"tan bir yıl sonra sendikalar yine meydana çıkıyor.
İstanbul Valiliği"nin kesinlikle yasak açıklamasına rağmen sendikalar dün Türk-İş"in Taksim"deki
Genel Merkezi"nde düzenelenen toplantı ile 1 Mayıs programı açıklandı.
İNANDIRICI DEĞİL
1 Mayıs kutlamalarının "Sosyal adalet, eşitlik, bağımsızlık, demokrasi ve barış için omuz omuzayız"
sloganıyla gerçekleştirileceği ifade edildi. Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, geçtiğimiz hafta
Taksim"de kutlanan Polis Bayramı etkinliklerini de örnek göstererek meydanın 1 Mayıs"a da açık
olması gerektiğini savundu. Türkel, hükümetin bu hakkı engelleyemeyeceğini belirtti.
1977"DEKİ GÜZERGAH
SENDİKALAR 1 Mayıs için 1977"deki güzergahı benimsedi. Buna göre saat 11.00"da
Dolmabahçe"den Türk-İş, Şişli"den DİSK ve Şişhane"den KESK Taksim"e doğru yürüyüşe geçecek.
Arkalarında belirlenen örgütler yürüyecek. Aynı anda Taksim"de buluşulacak.Mustafa Türkel,
meydanda bir milyon kişiye ulaşabilecek ses düzeni anlaşması yaptıklarını belirterek "İnanıyoruz ki
her şey düşündüğümüz ve planladığımız biçimde geçecek. Hiçbir endişemiz yok. Büyük gönül
rahatlığıyla bütün İstanbul halkını yüz binlerce emekçi ile dayanışma içinde Taksim"e bekliyoruz"
dedi. Kutlamanın her dakikası 20 kamera ile kayıt altına alınacak.
Ayaktakımının sesi
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi ise, Başbakan"ın sözüne Taksim Meydanı"ndan cevap verdi: "İşte
tam burada olacağız" Erdoğan"ın "Ayaklar baş olursa kıyamet kopar" karşı Çelebi, "Anadolu"daki
işçi eylemleri iptal edildi. Herkes arayıp "1 Mayıs"ta Taksim"e geliyoruz" diyor. Başbakan"ın bu
sözünden sonra, burada mahşeri bir kalabalık olacak. Ayaktakımının sesini herkes duyacak" diye
konuştu.
2008-04-26 ALİ CEMAL KARABUDAK Birgün http://www.birgun.net
Üç koldan Taksim"e
TÜRK-iŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ve KESK
Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir, dün İstanbul`da bulunan TÜRK-İŞ 1. Bölge
Temsilciliğinde bir basın açıklaması yaparak, üç konfederasyonun 1 Mayıs kutlamaları ile
ilgili aldığı son ortak kararı açıkladı.
Konfederasyonlar adına açıklamayı yapan TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, Bakanlar
Kurulu`nun 1 Mayıs`ı,`Èmek ve Dayanışma Bayramı`` olarak ilan etmesinin sadece, ``malumun
ilanı`` olarak değerlendirdiklerini söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın, `Àyaklar başı
yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar`` açıklamasına da değinen Türkel, `Ònun, àyak takımı` dediği
insanlar bu ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlarıdır. İşçileri, kamu çalışanları, köylüleri, mimarları,
mühendisleri, doktorları, hemşireleri, emeklileri kısacası emekçileridir`` diye konuştu.
`MALİYET ANLAYIŞINA PROTESTO`
1 Mayıs`ın tatil edilmesini talep eden ve Bakanlar Kurulu kararı sonucunda `çok masraflı` ve
`maliyetli` olduğu gerekçesi ile hükümet tarafından onaylanmayan karara da değinen Türkel ``Bir
günlük tatil maliyetini 2 milyar YTL olarak değerlendiren ve dert edinen anlayışı şiddetle protesto
ediyor, önce hesap yapmayı bilmeye, sonra batık bankalara aktardıkları 70 milyarı aşan parayı izah
etmeye davet ediyoruz. İşçi Bayramı`na sıra gelince ``para`` ve ``hesap`` bilgeçliğini de
anlayabilmiş değiliz`` dedi.,
HAZIRLIKLAR TAMAMLANDI
1 Mayıs`ta emekçilerin üç koldan Taksimè çıkacağını ve tüm hazırlıkların tamamlandığını
açıklayan Türkel, ``Bizler ETUC üyesi TÜRK-İŞ, DİSK VE KESK olarak, başta Mühendisler,
Öğretmenler, Doktorlar, Eczacılar, Dişhekimleri, Serbest Muhasebeciler ve tüm emeği temsil eden
kuruluşlar, emek dostları olarak hazırlıklarımızı tamamladık. Toplanma yerlerimizi Şişli, Şişhane ve
Dolmabahçe olarak belirledik. Dolmabahçe`den TÜRK-İŞ, Şişli`den DİSK, Şişhane`den KESK
olarak yürüyeceğiz. Bu bölgelerde toplanma saatlerimiz 10.00 - 11.00 arası olarak belirlenmiştir``
diye bildirdi. Her üç koldan saat 11.00`de hareket edecek olan emekçiler Taksim`de aynı anda
buluşacaklar.
ÀLANA KARANFİLLE GİRECEĞİZ`
Taksim Meydanı`na emekçilerin ellerinde karanfillerle gireceğini bildiren TÜRK-iŞ Genel Sekreteri
Mustafa Türkel, üç konfederasyondan oluşan 1 Mayıs Tertip Komitesi`nin Taksim programını ise
şöyle açıkladı; ``Konfederasyonlarımızın ve katılımcı örgütlerin, genel başkan ve yöneticilerinin,
milletvekillerimizin oluşturduğu heyet tarafından Kazancı Yokuşu ve Taksim Anıtı`na çelenk
konulacak, saygı duruşu yapılacaktır. Ellerinde karanfillerle yüz binlerce emekçinin alana girişinin
saat 13.00`te tamamlanması için yürüyüş sıraları bütün yolu kapsayacak genişlikte düzenlenecektir.
Ellerimizdeki karanfillere dillerimizdeki özgürlük türküleri emekten yana sanatçılarımız tarafından
eklenecektir. 2008 1 Mayıs`ında emeğin, emekçilerin taleplerini içeren `topluma sesleniş`
açıklamalarının ardından kutlamalar tamamlanacaktır``
Emniyet"te savaş seferberliği
İstanbul"daki 1 Mayıs kutlamalarında yoğun güvenlik önlemleri alınacağı öğrenildi. Diğer illerden
getirilecek takviye kuvvetlerle birlikte İstanbul`da toplam 18 bin 200 polis görev yapacak.
Sendikaların ve sivil toplum kuruluşlarının İstanbul`daki 1 Mayıs kutlamalarını Taksim`de
yapacağını açıklamasının ardından Emniyet Genel Müdürlüğü İstanbulà özel harekât ve çevik
kuvvet takviyesi yapma kararı aldı. İstanbulà uçaklarla 3 bin 200 polisin taşınması planlanırken,
polislerin kara yolu ile ve havalimanı bulunan illerden uçakla taşınacağı öğrenildi.
URFA`DAN TAKSİMÈ TAKVİYE!
Kutlamalar öncesi ve sırasında İstanbul polisinde tüm izinler kaldırıldı. Türk Hava Yolları, İstanbulà
gönderilecek Özel Harekât Timleri ile Çevik Kuvvet polisleri için özel seferler düzenleyecek.
Trabzon, Erzurum, Urfa, Kocaeli, Samsun, Ankara gibi illerden İstanbul polis takviyesi yapılacak.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü`ne teçhizat ve panzer desteği sağlanacak. Gaz, kalkan, gaz maskesi
takviyesinin yanı sıra çevre illerden çok sayıda panzer de İstanbulà gönderilecek.
2008-04-28 BİRGÜN
Editörden: 1 Mayısà doğru
Geçen cumartesi İstanbul ışıl ısıldı. Hava iyice ısınmıştı. Ve herkes sokaktaydı. BirGün`ün
gencecik muhabirleri de öyle. Şehrin bir semtinden diğerine koştular durdular. Akşama
doğru haberlerle, fotoğraflarla döndüler.
Geçen cumartesi İstanbul ışıl ısıldı. Hava iyice ısınmıştı. Ve herkes sokaktaydı. BirGün`ün gencecik
muhabirleri de öyle. Şehrin bir semtinden diğerine koştular durdular. Akşama doğru haberlerle,
fotoğraflarla döndüler. Geçen cumartesi Türkiye`nin başka kentlerinde de sıcaklar başlamıştı artık.
Diğer kentlerden de, Ankara`dan, Mersin`den, İzmir`den sokaklardaki insanların haberleri geldi. Ve
geçen pazar BirGün, `Bahar Havası` manşeti ile çıktı. Üniversiteliler Tuzla`ya yürümüşlerdi tersane
işçilerine destek vermek için. Kadınların bir kısmı Taksim Meydam`nda Sosyal Sigortalar ve Genel
Sağlık Sigortası yasasına karşı oturma eylemi yapmış, bir kısmı ise Pippa Bacca`nın katledilişini
protesto etmek için Gebze`de toplanmıştı. Bir grup genç kendisini bir özel hastanenin
merdivenlerine zincirleyerek piyasalaştırılmış sağlık hizmetlerine karşı sloganlar atmış, özel
güvenlikçilerin saldırısına rağmen eylemlerini sürdürmüştü. Etraftaki halk alkışlamıştı onları. Haberi
getiren muhabir arkadaşımız bunu sevinçle anlatıyordu. İstiklal Caddesi`nde, direnişteki Yorsan,
Tega ve Arçelik işçileri için toplanan imzalar faks-lanmıştı. Eğitim-Sen`liler, Ankara`da
`Susmayacağız` diye haykırarak yürümüştü. Mersin`de SES`liler eylemdeydi. İzmir`de de Bacca için
gösteri yapılıyordu. Evet, `Bahar Havası`ydı. Bu manzarayı mümkün mertebe en fazla veçhesiyle
okura sunmak gerekiyordu. Dağınık, birbirinden kopuk bir gündemin şok görüntülerinin karşısına
güzel bir bahar tablosu koymak ve umudun olduğu yere bir kez daha bakmak ve göstermek
gerekiyordu.
BirGün, Türkiye`de herhalde sokağa en yakın duran gazetelerden biri. Bizim `sokağa yakın durmak`
deyince kastettiğimiz şey elbette sokağa salt haber malzemesi olarak bakmamak, sokaktaki
enerjiyi, sokağın kalp atışlarını, değişim talebini gazetenin sayfalarına öncelikli olarak yansıtmaktır.
Yoksa nihayetinde her gazete az ya da çok sokaktan haber üretmek zorundadır. Bazıları kendilerini
iyice iktidar koridorlarına, iş merkezlerine endekslemiş olsa da...
BirGün`ün sokakla bu yakın ilişkisi onun dilini de etkiliyor. Başbakan`ın 1 Mayıs`ı İstanbul`da,
Taksim Meydam`nda kutlayacaklarını açıklayan emekçileri kastederek partisinin grup toplantısında
söylediği Àyakların baş olduğu yerde kıyamet kopar` lafına karşılık BirGün`ün attığı `Peki, sen ne
ayaksın` manşeti biraz da bu ilişkiye gönderme yapıyordu.
Ve sorular soruyordu: "IMFìn mi, Dünya Bankası`nın mı, ABD`nin mi, tarikatların mı?"
Bugün (yani dün) İstanbul yağmurlu. Aslında yağmur bizim sol kültürümüzde de, topraktan hâlâ
umudu olanların hayatında da güzel bir olaydır. Ancak sanki kış da geri dönmüş gibi. Emek
örgütlerinin, partilerin binalarında ise pankartlar, dövizler hazırlanıyor. Çiçekler sipariş ediliyor.
Başbakan`ın provokatif açıklamalarına ve işi kentin mülki amirlerine devredişine rağmen işçiler
kararlı Taksimè çıkmaya.
BirGün, TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkelìn Taksim konusunda emekçilerin kararlılığını
açıklarken söylediği bir sözü, `Devlet 1 Mayıs`ta suç işlemesin` sözünü manşete çekerken öncelikle
1 Mayıs`ın medyanın da desteği ile kriminalize edilmesine karşı çıkıyor ve şiddet heveslilerine karşı
uyarı görevini yerine getiriyordu.
Ülkenin Doğusu`nda yine insanlar ölürken, ülkenin birçok kentinde analar, sevgililer tabutların
üzerine yığılırken, Türkiye toplumunun yüzünü güldürecek, umudunu tazeleyecek bir 1 Mayıs için
bir gazete ne kadarını yapabilirse BirGün o kadarını yapacaktır.
Emekçilerin son aylarda ivme kazanan dirençlerini kırmak isteyenler umutlanmasın. Güzel bir 1
Mayıs olacak.
Yaşasın 1 Mayıs
30 yıldır her gün ölenlere üzülüyorum
1 Mayıs 1977... Yüzbinler Taksim"de. Çıkan olaylarda 36 kişi yaşamını yitirdi. Yıllar sonra ilk
kez star"a konuşan dönemin Valisi Şentürk, "O günü unutamıyorum" dedi
1 Mayıs 1977... Yüzbinler Taksim"de. Çıkan olaylarda 36 kişi yaşamını yitirdi. Yıllar sonra ilk kez
star"a konuşan dönemin Valisi Şentürk, "O günü unutamıyorum" dedi
İSTANBUL geçmiş yıllarda olduğu gibi gergin 1 Mayıs kutlamasına hazırlanırken, 36 kişinin hayatını
kaybettiği 1977"nin kanlı 1 Mayıs"ında İstanbul Valisi olan Namık Kemal Şentürk 31 yıl sonra ilk kez
konuştu. Şentürk, "Sendikalar illa Taksim diye tutturmasın. Vali önemli bir istihbarat almıştır. Ben 30
yıldır her gün ölenler için üzülüyorum. O günü hatırlamak bile istemiyorum" dedi.
SORUMLU BİZ DEĞİLİZ
DÖNEMİN Valisi Şentürk, sendikaların 1977 olaylarının sorumlularının yargılanması taleplerini ise,
"Bizim tedbirlerimiz tamamdı. Bir pişmanlık ve vicdan azabı duymuyorum. Sorumlu biz değiliz" diye
cevapladı.
Sendikaların Taksim ısrarına karşı vatandaşları sağduyulu davranmaya çağıran Şentürk, İstanbul
Valisi Muammer Güler"in uyarılarının ciddiye alınmasını istedi. Şentürk, Taksim-Kazancı yokuşunda
36 kişinin yaşamını yitirdiği ve Türk siyasi yaşamına "Kanlı 1 Mayıs" olarak geçen 1977
kutlamalarının ardından bugün şu mesajları verdi:
SAĞDUYU ÇAĞRISI YAPTI
"VALİ bey önemli bir istihbarat almıştır. Sendikalar illa Taksim diye tutturmasın. Bu doğru değil. Bir
çatışmaya gidilebilir. Makul olmakta yarar var. Hayatını kaybedenler için bugün hala, her gün
üzülüyorum. O günü hatırlamak bile istemiyorum. Taksim hadiseler dolayısıyla bu tür toplantılara
kapatıldı. Bunu herkes biliyor. Şartlara göre hareket edilmeli. O zaman Taksim Meydanı toplantılara
açıktı. Ancak istenmedik olaylar yaşandı."
1 Mayıs"ın amacına uygun kutlanmasını dileyen Şentürk, "Sağduyunun hakim olmasını diliyorum.
Biz o tarihte görevimizi yaptık. Vicdan azabı duymuyorum" diye konuştu.
İSTANBUL / SULTAN UÇAR
Orantılı güç kullanırız
Vali Güler, "Kanunlara riayet edenlere bizim karanfillerimiz hazır. Ancak uymayanlara polisimiz,
yetkisi çerçevesinde orantılı güç kullanacaktır" dedi
BAKANLAR Kurulu kararının ardından İstanbul Valisi Muammer Güler de, 1 Mayıs"ın Taksim
Meydanı"nda kutlanmasına izin vermeyeceklerini açıkladı. Bölücü grupların silahlı eylem yapacağı
istihbaratı aldıklarını belirten Güler, sendikalara sağduyu çağrısında bulundu. Güler, Taksim"in
büyük katılımlı kutlamalar için güvenli bir alan olmadığını söyledi, kalabalıkların meydana girmesi
halinde orantılı güç kullanacaklarını açıkladı.
SİLAHLI EYLEM İSTİHBARATI ALDIK
VALİLİK"TE basın açıklaması yapan Güler, "Taksim"de 1 Mayıs günü herhangi bir yürüyüş ve
gösteri yapmak mümkün değildir. Kadıköy, Kartal, Çağlayan ve Kazlıçeşme Meydanı"nda
yapılabilir" dedi. "Marjinal ve bölücü örgütlerin Taksim"deki toplantılarda provokatif eylemler
yapacağı, molotoflu, silahlı çatışmaya gireceği tespit edilmiştir" diyen Güler, "Geçtiğimiz yıl yaşanan
o kötü görüntüleri yaşamak istemiyoruz" dedi. Güvenlik görevlilerinin kanun dışı toplantıları zorla
dağıtmaya mecbur olduğunu söyleyen Güler, "Kanuna riayet edenlere karanfillerimiz hazırdır.
Ancak uymayanlara polisimiz, kanunların kendisine verdiği yetki çerçevesinde orantılı güç
kullanacaktır" dedi. MESUT ER/İSTANBUL
Başbakan"dan destek arayışı
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, 1 Mayıs kutlamalarıyla ilgili kendisinden dün randevu talep
eden Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ve KESK
Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul ile bugün 10.30"da TBMM"de biraraya gelecek.. ANKARA-star
Provokasyona meydan yok
BAŞBAKAN Yardımcısı Cemil Çiçek, 1 Mayıs kutlamaları öncesi sendikalara sağduyu çağrısı yaptı.
"Yöneticilerin soğukkanlı olmaları bizim arzumuz" dedi. Kimsenin kutlama hakkını kısıtlamadıklarını
vurgulayan Çiçek, provokasyonlara meydan verilmemesi için kutlamaların yasalara uygun
yapılmasını istedi. "Hak talep ederken hukuk yolundan sapmamak gerekir" diyen Çiçek,
Adapazarı"nda DTP"nin etkinliğinin basılmasının, 1 Mayıs"ta da provokasyon işareti olduğunu
söyledi.
Sendikalar ısrarlı
SENDİKALAR 1 Mayıs"ı Taksim"de kutlamakta kararlı. Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel
polise karşı ısrarlı olmayacaklarını söyledi. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu(KESK)
Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, "Vali Güler"in açıklamaları emekçileri 1 Mayıs"ı Taksim"de
kutlama kararından döndüremez" açıklaması yaptı.
2008-04-29 Birgün http://www.birgun.net
Umut çocuklarda!
Gazete okumak zorluyor insanı. Yıllardır her gün birkaç gazeteyi didikleyen Elisabeth, "Artık
gazete okuyamıyorum" dedi, hafta sonunda tam konsere girerken. Dayanamıyormuş. Oysa
neler görmüş geçirmiş, neler yaşamış.
Gazete okumak zorluyor insanı. Yıllardır her gün birkaç gazeteyi didikleyen Elisabeth, "Artık gazete
okuyamıyorum" dedi, hafta sonunda tam konsere girerken. Dayanamıyormuş. Oysa neler görmüş
geçirmiş, neler yaşamış. Varlık vergisini; bir çocukken Yozgat"a sürgünü; dinamolar üretip, kadınlığı
belli olmasın diye sıkı sıkıya sardığı göğsüyle Anadolu"da pazarlamayı; kaç liderin devr-i iktidarını
sığdırmış ömrüne. Hepsine dayanmış ve hiç umutsuz olmamış Türkiye için de, şimdilerde okuduğu
gazeteler içini karartıyor.
O gazeteler ki, her seçimi kaybeden ama kurultay kaybetmeyen bir liderin tekrar partisinin genel
başkanı olduğunu yazıyorlar. Üstelik, hemen herkes kendisine muhalifken karşısına bir tek adayın
bile çıkamadığı bir seçimle. Hafta sonunda keyifsizdi Elisabeth. Ama CHP delegeleri büyük keyif ve
umutla dönmüşlerdir memleketlerine. Zaferleri muhteşemdi!
O gazeteler ki, son birkaç günde 11 askerin öldüğünü yazıyor. Mudanya"daki törende Binbaşı
Türkmen"in tabutuna sarılmış ağlayan 14 yaşındaki kızının fotoğraflarını basıyor. "İmralı"yı basarız,
Apo"yu asarız" sloganları yansıyor cenazeden gazete sayfalarına.
Birileri, İmralı"yı değilse de, DTP"nin gecesini basıyor Adapazarı"nda. Polis, jandarma olağanüstü
önlem almasa, 12 Eylül öncesinin bütün toplumu yangın yerine çeviren provakatif baskınlarından
biri daha yaşanacak. Bir kıvılcım sivilleri birbiriye vuruşturacak. Vuruşma olmadan bir ölü çıkıyorsa
salondan, kim bilir vuruşma olsa ne kadar kan dökülecek?
Sadece gazeteler mi insanı boğan? İşte, İstanbul Valisi televizyonda konuşuyor: 1 Mayıs"ta
Taksim"de gösteriye izin verilmeyecek. Marjinal gruplar, bölücü örgütler, teröristler Taksim"de
güvenlik kuvvetleriyle silahlı çatışmaya girecek. İstihbarat böyle... Bir dehşet tablosu çiziyor Vali.
İstanbul savaşa gidiyor korkusu saçıyor ekrandan. Huzur ve güvenlik adına uyarırken; 77"nin kanlı
ruhunu hortlatıyor. İnsan boğulur gibi oluyor.
Akla bir başka uyarı geliyor; BirGün"de manşet olan uyarı. Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa
Türkel"in uyarısı: "Devlet 1 Mayıs"ta suç işlemesin!"
Gazeteler iç karartıyor. O gazeteler ki; Pippa olayından sonra televizyondan "Tecavüz edeni
gebertmeli" diyen ve Türkiye"nin "ilk sağ eylemci"si olmakla övünen 78"lik birinin 14 yaşında bir kız
çocuğuna yaptıklarını yazıyor. O gazeteler yazıyor da, şu gazeteler: Vakit, Milli Gazete, Zaman,
Bugün, Star, Yeni Şafak, yazmıyor pek. Vakit, "Yazarımız Hüseyin Üzmez dün çirkin komplo
sonucu gözaltına alındığı için yazısını yazamamıştır" notunu koyuyor, eylemleriyle hep övünmüş
yazarının köşesine.
Yeni Şafak, dün yaptığı haberin ortasına bir kuşku kutusu koyuveriyor: "Bir hafta önce Topkapı
Sarayı"ndaki bir hafızın tecavüz iddiasıyla tutuklanması, Tekbir Giyim"in sahibi Mustafa
Karaduman"ın çok eşli olmasının gündeme getirilmesi ve son olarak iğrenç iddialarla dolu Hüseyin
Üzmez olayı yeni bir kampanyanın başladığı kuşkusunu gündeme getirdi."
Başkasının en küçük açığı üzerine atlamakta pek mahir din ehli, ahlak timsali çevre, cemaatten biri
söz konusu olduğunda "komplo" deyiveriyor. Gazeteler okuyanı boğuyor.
Neyse ki, dünya yalnızca o gazetelerden ve o 78"liklerden ibaret değil. Onların dünyasında boğulur
gibi olunca gidilecek yerler de var. Mesela, bir Küçük Arı Kovanı. Gözleri pırıl pırıl parlayan Kübalı
çocukların tiyatrosu La Colmenita. Pazar günü, Nâzım Hikmet şiirleri ve Küba şarkılarının
seslendirildiği o küçük arı kovanına bir girebilseydiniz, oynayıp zıplayabilseydiniz salona dağılan
Kübalı küçük arılarla, nefes aldığınızı hissedecektiniz tekrar.
Ya da Bilkent Senfoni Orkestrası"nın çocuk solistlerini; Bahar Türker, Kerem Tuncer, Hazar Birkan,
Ceren Şanana, Yener Gülbudak, Barkın Sönmezer, Doğuş Ergin ve Berfin Aksu"yu
dinleyebilseydiniz hafta sonu, 10 yaşındaki Berfin"in kemanıyla devleşmesine tanık olsaydınız
bambaşka hissedecektiniz. Konsere girerken "Gazete okuyamıyorum" diyen Elisabeth gibi, "Bu
çocuklar var ya" diyecektiniz çıkışta, "Bunları görünce umut doluyorum yeniden!"
Vali suç işliyor!
Emekçiler dışında herkese Taksim’i açan İstanbul Valisi’nin emekçileri tehdit etmesine
sendikacılar tepki gösterdi
İstanbul Valisi Muammer Güler’in 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak isteyen işçi ve emekçilere yönelik
tehdidi tepki çekti. Taksim’de yapılacak olan mitinge izin verilmeyeceğini, polisin orantılı güç
kullanacağını açıklayan Güler, “Güvenlik güçleri görevleri gereği yasadışı eylemleri
engelleyeceklerdir” dedi. Polis gününden, maçlara ve konserlere kadar her kesime Taksim’i açan
valinin, sıra 1 Mayıs’a gelince gerilim yaratan açıklamalarda bulunduğuna dikkat çeken
sendikacılar, Vali hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını kaydettiler.
‘Kışkırtma’
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel de Taksim’e başka grupların çıkmasına izin verildiğini ancak
sıra işçilere geldiğinde yapılanın suç olarak görüldüğünü kaydetti.
Valinin açıklamasını “kışkırtma” olarak nitelendiren Türkel, “Biz Taksim’e çiçeklerimizle geleceğimizi
söyledik. Herkese açık olan meydanını bize de açıklamasını istedik. Devletin çeşitli kademeleri bir
inatlaşma adına böyle açıklamalar yapıyor. Barış için kardeşlik için geliyoruz. İşçiler üzerindeki o
siyah şalı kaldırmak için geliyoruz” diye konuştu. Valinin miting için gösterdiği alanlar hakkında ise
Türkel şunları söyledi: “Oralarda provokasyon olmaz’ diyor. Bu açıklamasını neye dayandırıyorlar
bilmiyoruz. Devletin görevi vatandaşın bayramında güvenlik önlemi almaktır.” Valinin “Trafik felç
olacak, İstanbul kilitlenecek” sözlerine de yanıt veren Türkel, trafiğin polis tarafından sabahtan
itibaren kesildiğini, buna gerek olmadığını iki saat içinde mitingin bitirileceğini belirterek, “Bunun
sorumluluğunu bize atamazlar” dedi. Valinin açıklamalarını inceleyeceklerinin ve suç duyurusunda
bulunacaklarını belirten Türkel, devlet görevlisinin ağzına şiddet kelimesinin yakışmadığını kaydetti.
‘Şiddetle başladı şiddetle bitti’
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, Valinin yaptığı açıklamayı üzüntüyle karşıladıklarını ifade etti.
Şiddetle başlayan ve şiddet ile biten tehdit edici açıklamaları üzüntüyle izlediklerini anlatan Görgün,
“Valinin ‘dağıtacağız’ dediği insanlar bu ülkenin yolunu, hastanesini, okulunu yapan işçiler ve
emekçilerdir” dedi. “Çiçeklerimizle Taksim’de olacağız” diyen Görgün, şiddet uygulanması
durumunda suç işlenmiş olacağını ve vali hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ifade etti.
Valinin bu türden açıklamalar yapmak yerine 1 Mayıs’ın ardından suç duyurusunda bulunması
gerektiğini belirten Görgün, “Valinin demesi gereken ‘Biz güvenlik önlemlerimizi aldık, 1 Mayıs’ı
barış içinde kutlamak isteyenlere her türlü kolaylığı sağlayacağız’ olmalıdır” dedi. DİSK Genel
Başkanı Süleyman Çelebi de yaptığı açıklama ile valiye tepki gösterdi.
‘Şiddet ne demek?’
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ise Valinin Bakanlar Kurulu öncesinde böyle bir
açıklama yapmasını doğru bulmadıklarını belirterek, “Biz rövanş almak istemiyoruz. O valinin bilinç
altındaki şeydir. Biz 100 yılı aşkın süredir kutlanan 1 Mayıs’ı yine barış içinde kutlayacağız” dedi.
Bağımsızlık, demokrasi ve sosyal adalet için Taksim’da olacaklarını, bu başlıkların ciddi başlıklar
olduğunu vurgulayan Daşdemir, valinin “Gruplar 1977’de yaşanan olayların rövanşını almak istiyor”
açıklamasının açıklamasının devlet adamlığına yakışmadığını kaydetti. “21. yüzyılda valinin yasal
hakkını kullanmak isteyenlere karşılık orantılı güç kullanacağız demesi ayıptır. Bu aslında bir itiraftır
aynı zamandı. Şiddet kullanacağız ne demek? Bu durumda vali hakkında suç duyurusunda
bulunacağız. Biz bu açıklamayı kınıyoruz” diyen Daşdemir, 1977 1 Mayıs’ında ölen işçileri
anacaklarını, Türkiye’nin demokrasisi üzerinde düşündüklerinde de Taksim’in aklanması gereken
bir alan olduğunu söyledi. Daşdemir, “Ama ne yazık ki valinin açıklamaları bir gerilim sürecine doğru
götürüyor. Umarım bugün Bakanlar Kurulu biraz daha sağduyulu bir karar alır” diye konuştu.
Güvenlik yerine saldırı planlanıyor
Çağdaş Hukukçular Derneği adına açıklama yapan Avukat Nazan Yaman Vali Güler, ülkenin
üretenlerinin temsilcisi olan konfederasyonları meşru görmeyerek suç işlediğini söyledi. Kanunları
kendine göre yorumlayan Güler’in işçi ve emekçilerin örgütlenme hakkına da nasıl baktığını gözler
önüne serdiğini ifade eden Yaman, “İstanbul’a yakışmayan bir Vali. Artık İçişleri Bakanlığını göreve
çağırıyoruz. Vali hakkında soruşturma başlatmaları gerekir. Neden Taksim Meydanı sadece
emekçilere yasak? Kamu güvenliğini sağlamak için tedbir almaları gerekirken, saldırı planları
yapıyorlar. Ancak görüyoruz ki, güvenlik önlemlerinden hiç bahsetmiyorlar. Aksine, sürekli
saldırıdan bahsediyorlar” dedi.
Sadece AKP ve patronlar karşı
Tüm konfederasyonlar valinin açıklamasına tepki gösterirken, Taksim’de 1 Mayıs kutlanmasına
sadece AKP Hükümeti ve patronlar karşı çıktı.
Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklama yapan Hükümet sözcüsü Cemil Çiçek, 1 Mayıs ile
ilgili sıkıntının Taksim ısrarından çıktığını savundu. “Bugün için aldığımız karar budur” diyerek valiye
destek çıkan Çiçek, “Bir yer uygun görülmüyorsa, bu noktada ısrar doğru değil. Kim nasıl
kutlayacaksa başka meydanlarda da kutlayabilir” diye konuştu.
KOBİ Danışmanları Derneği Başkanı Mehmet Önder ve Turistik Otelciler İşletmeciler ve Yatırımcılar
Birliği Başkanı Timur Bayındır yaptıkları açıklamalarla Taksim’de yapılmak istenen kutlamaya karşı
olduklarını bildirdi. (İstanbul/EVRENSEL)
Vali Güler’e ‘Hodri Meydan’
1 Mayıs’ta Taksim’de olmak isteyen işçi ve emekçileri, tehdit eden İstanbul Valisi Muammer Güler’e
Ankara’lı emekçilerden tepki geldi. DİSK üyeleri Vali Güler’e ‘Hodri Meydan’ dedi. Madenci Anıtı
önünde toplanan DİSK ve bağlı sendikaların üye ve yöneticileri, 1 Mayıs alanlarını yasaklayanları
protesto etti. Genel-İş Genel Başkanı Erol Ekici, Emekli-Sen Genel Başkanı Veli Beysülen, Devrimci
78’liler Federasyonu Başkanı Ruşen Sümbüloğlu, 2 Temmuz Vakfı Başkan Yardımcısı Emel
Sungur’un da katıldığı eylemde konuşan DİSK Ankara Bölge Başkanı Kani Beko, emekçilere hiçbir
yerin yasaklanamayacağını kaydetti. Beko, 1 Mayıs’ta Taksim’e çağrı yapmak suçsa bu suçu
işlediklerini belirterek, tüm işçi ve emekçileri, emekten yana olduğunu iddia eden parti, aydın ve kitle
örgütlerini 1 Mayıs’ta Taksim’de “birlik, dayanışma ve mücadele”ye çağırdı.
Açıklamanın ardınlar Ankaralıları 1 Mayıs’ta Taksim’e çağıran el ilanları sokak ve caddelerde
dağıtıldı.
3 Konfederasyon Tek Koldan Taksimde
Türk-İş İstanbul Bölge Temsilciliği`nde basın toplantısı düzenlendi.
3 Konfederasyonun genel sekreterleri, yarın 1 Mayıs`ı Taksim Meydanı`nda kutlamakta kararlı
olduklarını, yürüyüşün ise tek koldan yapılacağını bildirdi.
Türk-İş İstanbul Bölge Temsilciliği`nde düzenlenen basın toplantısında, Genel Sekreter Mustafa
Türkel 3 konfederasyon adına ortak açıklama yaptı.
Açıklamaya göre, 3 Konfederasyon yarın, Şişli`den tek yürüyüş kolu halinde, tek pankart ve tek
sloganla Taksimè yürüyecek.
Kazancı yokuşuna çiçekler ve çelenk konulmasının ardından basın açıklaması okunacak ve
kutlama sona erecek.
`1 Mayısà yasak getirmeyin`
AA-TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK ile siyasi partiler, meslek odaları ve çeşitli sivil toplum
kuruluşlarından oluşan "1 Mayıs 2008 Katılımcıları", DİSK Genel Merkezi`nde basın toplantısı
düzenledi.
AA-TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK ile siyasi partiler, meslek odaları ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarından
oluşan "1 Mayıs 2008 Katılımcıları", DİSK Genel Merkezi`nde basın toplantısı düzenledi.
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ve DİSK
Genel Sekreteri Tayfun Görgün, 3 konfederasyon adına toplantıya katıldı.
Ortak açıklamayı okuyan Görgün, 1 Mayıs 2008 kutlamalarının sorunsuz, barış ve coşku içinde
kutlanması için haftalardır çalıştıklarını ifade ederek, 1 Mayıs`ta bütün dünyada emekçilerin
alanlarda olacağını, Türkiye`de de alanlarda 1 Mayıs`ı kutlamak istediklerini kaydetti.
1 Mayıs`ta emekçilerin ellerinde karanfiller, dillerinde özgürlük ve barış türküleri, yüreklerinde sevgi
ve dayanışma içinde alanları doldurmak istediğini belirten Görgün, "1 Mayıs`ı, Èmeğin Bayramı`
olarak ilan etmek, emekçiler açısından sadece malumun ilanıdır. Bu yeni bir şey gibi sunmak, bizim
açımızdan gülünçtür" dedi.
Tayfun Görgün, 1 Mayıs etkinlikleri düzenlemenin hem ILO sözleşmeleri hem de iç hukuk açısından
sendikal faaliyet olarak tanımlanmakta olduğunu ve sendikal faaliyetlerin izne tabi olmadığını
savunarak, şunları söyledi:
"Bizler 1 Mayıs`ın emek bayramı olarak tatil günü olması talebini ısrarla savunmaya devam
edeceğiz. Ülkemizin içinde bulunduğu koşulların bilincindeyiz. Ülkemizde işler iyi gitmiyor.
Çalışanların hak kayıpları her geçen gün artıyor. Kazanılmış haklarımız adım adım ortadan
kaldırılmaya çalışılıyor. Daha geçen hafta emeklilik ve sağlık alanında yeni hak kayıplarına uğradık.
Şimdi de kıdem tazminatı yok edilmek isteniyor. İşsizlik almış başını gidiyor. Pahalılık, yoksulluk,
geçim sıkıntısı bir karabasan gibi ülkemizin başına çökmüş. Siyasal ve sosyal alanda da zıtlaşma
ve diyalogsuzluk her geçen gün toplumu daha da geriyor. Siyaset aktörleri çözüm bulmak yerine
toplumsal gerginliği artırıyor. Bu koşullarda milyonlarca emekçiyi temsil eden demokratik örgütler
olarak emeğin taleplerini topluma sunmak, dileklerini haykırmak için 1 Mayıs`ı birlikte kutlama kararı
aldık."
DİSK Genel Sekreteri Görgün, 3 konfederasyon olarak 1 Mayıs`ta ne yapacaklarını açıkça ilan
ettiklerini ve buna göre davranacaklarını ifade ederek, "İktidarı uyarıyoruz; 10 milyonlarca
emekçinin, taleplerini göz ardı etmeyin. Haklı ve demokratik bir hak olan 1 Mayıs kutlamalarına
yasak getirmeyin. Yasakçılık kimseye fayda sağlamaz. Demokrasi herkes içindir ve herkese
lazımdır" diye konuştu.
Türkel: Türk-İş olarak biz yarın Dolmabahçe`de olacağız.
İstanbul - TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs kutlamalarına ilişkin "TÜRK-İŞ
olarak biz yarın Dolmabahçe`de olacağız. Sendikaları serbest bırakma temayülümüz var"
dedi.
İstanbul- TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs kutlamalarına ilişkin "TÜRK-İŞ olarak
biz yarın Dolmabahçe`de olacağız. Sendikaları serbest bırakma temayülümüz var" dedi.
Türkel, "1 Mayıs 2008 Katılımcıları" olarak DİSK Genel Merkezi`nde gerçekleştirilen basın
açıklamasının ardından yaptığı konuşmada, 1 Mayıs`ı karanfiller ile barış içinde kutlamak
istediklerini bildirdi. Türkel, şöyle devam etti:
"Biz 1 Mayıs`ı, tabuların yıkılması, demokrasinin önündeki engellerden biri olarak duran 1977`deki
kara şalın üzerimizden atılması, ülkemizin insanlarının demokratik hak ve özgürlüklerini kullanırken
korku tüneli yerine, açık yollarda yürümesini sağlamak açısından önemsiyoruz. Taksim Meydanı`nın
işçi ve emekçiler için önemi var. Bir kere olsun bu engelleri aşalım. Bu engel aynı zamanda ülkemiz
demokrasisi önündeki engeldir. Bu engeli aşmak zorundayız. Herkese açık olan Taksim
Meydanı`nın işçi ve emekçilere kapalı olmasını içimize sindiremiyoruz."
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir de 3 konfederasyonun 1 Mayıs`ı kolektif bir irade ile
kutlamaya karar verdiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bizler provokatör değiliz, provokasyona zemin hazırlayacak bir anlayışa da sahip değiliz ve
olmayacağız. 1 Mayıs`ı kutlamak bizim demokratik ve meşru bir hakkımız. Bu hakkımızı
kullanmamızı yasaklamak istiyorlar. Yasalar, meşruiyetten sonra gelir. Üç konfederasyon toplumun
büyük bir kesimini temsil eden ortak iradenin temsilcileridir. Bir valinin ağzından çıkan şiddet içerikli
ifadelerle, bu kesimler suçlanamaz. Vali suç işlemiştir. Hangi demokratik ve çağdaş ülkede barışçı
bir hakkını kullanmak isteyenlere òrantılı güç kullanılacağı` söylenir. Valiye suç duyurusunda
bulunduk. Artık 1 Mayıs ayıbının Türkiye`nin gündeminden çıkarılması gerekir. Türkiye`nin ihtiyaç
duyduğu barış iklimini yarın Taksim`den başlatmak istiyoruz."
Sendikacılar, konuşmaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, Taksim`de neden ısrar edildiğinin sorulması üzerine, "Biz
alan fetişizmi içinde değiliz. Alan fetişizmini Vali yapıyor" dedi.
Görgün, 1977 yılında Taksim`de meydana gelen olaylarda ölen arkadaşlarını anmak için 1 Mayıs`ı
Taksim`de kutlamak istediklerini belirterek, dünyanın hiçbir ülkesinde de yasak alanların olmadığını
savundu.
Tayfun Görgün, yarın yürüyüşün engellenmesi durumunda tavırlarının ne olacağının sorulması
üzerine de, "Biz bunun olmayacağını umuyoruz. Yasa ihlali varsa mahkemeler vardır. Biz barışçı bir
şekilde yürümeye çalışacağız. Bizim başka silahımız yok" dedi.
Daşdemir, "Yarın provokasyon yapılacağı iddiaları var. Bu konuda duyumunuz var mı, ne gibi bir
önlem alacaksınız?" sorusuna, "Somut bir duyumumuz yok. Bu trafik kazaları oluyor diye araçları
trafiğe çıkarmamak gibi bir anlama gelir. Bu işçilere ve emekçilere gözdağı vermektir. `Siz ancak
bizim iznimize tabisiniz` diye kabadayılanmaktır" yanıtını verdi.
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel de, "TÜRK-İŞè bağlı bazı sendikaların yarın 1 Mayıs
kutlamalarına katılmayacağını açıkladığını, böyle bir sıkıntının olup olmadığı"nın sorulması üzerine,
bazı sendikaların ekonomik ve fiziki nedenlerle 1 Mayısà katılmayacağını söylediklerini belirtti.
2008-04-30 Kaynak:Çevrimiçi Haber
Sendikalardan tansiyonu düşüren ortak karar
1 Mayısà saatler kala 3 konfederasyon tansiyonu düşürme kararı aldı. Buna göre İstanbul`da
miting değil yürüyüş yapılacak.
1 Mayısà saatler kala 3 konfederasyon tansiyonu düşürme kararı aldı. Buna göre İstanbul`da
miting değil yürüyüş yapılacak. Türk-İş, DİSK ve KESK Şişli`de toplanıp Taksimè doğru tek koldan
yürüyecek.
Türkel, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ve KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ile
Türk-İş 1ìnci Bölge Temsilciliği`nde basın toplantısı düzenleyerek İstanbul`da gerçekleştirilecek 1
Mayıs kutlamaları hakkındaki son değerlendirmelerini açıkladı.
Mustafa Türkel, bu sabah düzenledikleri basın toplantısında, Taksimè 3 koldan 3 örgüt olarak
yürüyüş yapacaklarını ifade ettiklerini anımsatarak, "ancak yaşanan birkaç saat içinde Taksim`de
alınan önemlerle adeta bir açık hapishane yaratıldığını" savundu.
Türkel, "Biz, 3 koldan yürüyüş kararımızı gözden geçirmek suretiyle tek kola indiriyoruz. Şişli`de
toplanıp, 3 örgüt olarak hiçbir bayrak ve flama açmadan, sadece 1 Mayıs flamaları açarak, tek
slogan ve tek bayrak yürüyüşümüzü yapmak istiyoruz. Artık bundan vazgeçmeyiz" dedi.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs yürüyüşlerinin, Taksim`de çiçeklerin bırakılması ve
açıklamaların yapılmasının ardından sona ereceğini belirterek, "Yapmak istediğimiz bu yürüyüşe
artık hiçbir engel çıkarılmasın. Çünkü artık bundan vazgeçmeyiz" dedi.
Yürüyüş tek koldan
Yapılan son değerlendirme çerçevesinde, daha önce 3 koldan yapacaklarını ilan ettikleri yürüyüşü
tek koldan ve Şişli`den yapacaklarını kaydeden Türkel, "Şu andan itibaren başta Sayın Vali olmak
üzere, İçişleri Bakanı ve devletin her kademesindeki erkanına bundan sonra olabilecek her türlü
sorumluluğu bırakıyoruz. Biz, elimizden gelen fedakarlığı ve gayreti göstermek suretiyle miting
anlayışından da vazgeçerek yürüyüşü yapmamızı ve Taksimè çiçeklerimiz ibırakmak için yürümek
istediğimizi ilan ediyoruz" dedi.
Emek örgütleri olarak, 1 Mayıs`ı emek bayramı olarak kutlamak istediklerini de ifade eden Türkel,
bütün iyi niyetlerine ve gayretlerine rağmen Taksim`de bu kutlamaların yapılmasına izin
verilmeyeceğinin görüldüğünü anlattı.
1 Mayıs günü olabildiğince sakin, anlayışlı ve müşfik bir şekilde Şişli`de toplanarak, sadece 1 Mayıs
flamaları açarak ve 1 Mayıs sloganları atarak Taksimè yürüyeceklerini kaydeden Türkel, "Yapmak
istediğimiz bu yürüyüşe artık hiçbir engel çıkarılmasın. Çünkü artık bundan vazgeçmeyiz" diye
konuştu.
Türkel, bir soru üzerine, Kaymakamlık`tan almış oldukları izinlere göre,Taksim`de çelenk koyma ve
çiçek bırakmayla ilgili bir engelin bulunmadığını, ayrıca burada bir basın açıklaması yapmanın
koşullarınında var olduğunu belirterek, İstanbul Valiliği`ne de gerekli duyuru ve başvuruların
savcılıklar aracılığıyla kendileri tarafından yapıldığını söyledi.
Toplanma yeni Şişli
1 Mayıs kutlamalarında katılımın beklenenden az olup olmayacağına ilişkin soru üzerine Türkel,
görünen ortama göre daha bugünden Trakya`dan ve Marmara havzasından gelmek isteyenlerin
yollarının kesildiğini ve artık katılımın kendilerinin beklediği oranda olmasının mümkün olmadığını
söyledi.
"Türk-İşìn, `1 Mayısà katılım için genel çağrı yapmıyoruz` açıklaması hala geçerli mi?" sorusu
üzerine Türkel, aynı koşulların hala geçerli olduğunu, demokratik bir ortamda kimsenin zorunlu
tutulamayacağını belirterek, "Katılan arkadaşlarımızın başımızın üstünde yeri var. Katılmayanların
da kararlarını kendi organları ve tarih önünde birileri değerlendirecektir" dedi.
Yürüyüşe ilişkin bir başka soru üzerine Türkel, "1 Mayıs yürüyüşümüz Taksimè gelip, çiçeklerimizi
bırakıp, açıklamaları yapmamızın ardından sonlanacak" dedi.
Bu arada, 3 konfederasyonun üyelerinin, Şişli Camisi önünde toplanarak, saat 11.00`de Taksimè
doğru yürüyüşe geçeceği öğrenildi. Yürüyüşün, saat 13.00`te Taksim`de sonlanması, burada anıta
çelenk, karanfiller bırakılması ve basın açıklaması yapılmasının ardından etkinliğin bitirilmesinin
planlandığı kaydedildi.
Türkel: Bu yürüyüşe artık hiçbir engel çıkarılmasın.
İstanbul - Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs yürüyüşlerinin, Taksim`de
çiçeklerin bırakılması ve açıklamaların yapılmasının ardından sona ereceğini belirterek,
"Yapmak istediğimiz bu yürüyüşe artık hiçbir engel çıkarılmasın.
İstanbul- Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs yürüyüşlerinin, Taksim`de çiçeklerin
bırakılması ve açıklamaların yapılmasının ardından sona ereceğini belirterek, "Yapmak istediğimiz
bu yürüyüşe artık hiçbir engel çıkarılmasın. Çünkü artık bundan vazgeçmeyiz" dedi.
1 Mayıs`ının bayram olarak kutlanması ve resmi tatil olması için devletin her kademesine
başvurularını yaptıklarını ve devletin her kademesinden anlayış beklediklerini anlatan Türkel,
"Ancak üzülerek ifade etmek istiyoruz ki bu anlayışı göstermedikleri gibi devletin kademeleri ve
siyasi iktidar, tam tersi devletin ceberut yüzünü göstermek için olabildiğince sert ve bizi kırıcı
açıklamalar yaptılar" şeklinde konuştu.
Türkel, yarın için Taksim`de alınan önlemlere de işaret ederek, "Okullar tatil ediliyor, güvenlik
güçlerine takviyeler yapılıyor ve olağanüstü hal ilan edecek kadar da her türlü tedbirde aşırıya
kaçılıyor. Türkiye ve İstanbul halkı adeta korku tüneli içerisine zorla hapsedilmiş durumdalar" diye
konuştu.Türkel, şunları söyledi:
"Şu andan itibaren başta Sayın Vali olmak üzere, İçişleri Bakanı ve devletin her kademesindeki
erkanına bundan sonra olabilecek her türlü sorumluluğu bırakıyoruz. Biz, elimizden gelen
fedakarlığı ve gayreti göstermek suretiyle miting anlayışından da vazgeçerek yürüyüşü yapmamızı
ve Taksimè çiçeklerimizi bırakmak için yürümek istediğimizi ilan ediyoruz. Bundan sonra birisinin
burnunun kanamasının sorumluluğunu devletin ilgili erkanlarına bırakıyoruz, kamuoyunun takdirine
bırakıyoruz."
Türkel, bir soru üzerine, Kaymakamlıktan almış oldukları izinlere göre, Taksim`de çelenk koyma ve
çiçek bırakmayla ilgili bir engelin bulunmadığını, ayrıca burada bir basın açıklaması yapmanın
koşullarının da var olduğunu belirterek, İstanbul Valiliğine de gerekli duyuru ve başvuruların
savcılıklar aracılığıyla kendileri tarafından yapıldığını söyledi.
doğru yürüyüşe geçeceği öğrenildi.
Yürüyüşün, saat 13.00`te Taksim`de sonlanması, burada anıta çelenk, karanfiller bırakılması ve
basın açıklaması yapılmasının ardından etkinliğin bitirilmesinin planlandığı kaydedildi.
TAKSİMÈ TEK KOLDAN YÜRÜNECEK
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, "Yaşanan birkaç saatlik süreç içinde Taksimìn
haline geldiğini, İstanbulùn ne hale getirilmek istendiğini sizlerde görüyorsunuz. Adeta açık
bir hapishane yaratılıyor" dedi.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, "Yaşanan birkaç saatlik süreç içinde Taksimìn haline
geldiğini, İstanbulùn ne hale getirilmek istendiğini sizlerde görüyorsunuz. Adeta açık bir hapishane
yaratılıyor" dedi. Türkel, üç koldan yürüyüş kararının gözden geçirilerek bunun tek kola indirilmesine
karar verildiğini kaydetti.
-Türkel, yarın Şişli`de toplanacaklarını, burada hiçbir pankart ve flama açılmadan sadece 1 Mayıs
flaması altında birleşileceğini dile getirdi. Tek pankart, tek slogan yürüyüşünün gerçekleştirileceğini
anlatan Türkel, "Umarım, yapmak istediğimiz bu yürüyüşe artık hiçbir engel çıkarılmaz. Çünkü net
bir şekilde ifade ediyoruz, artık bundan vazgeçmeyiz" diye konuştu.
İSTANBUL(ANKA) - Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, "Yaşanan birkaç saatlik süreç içinde
Taksimìn haline geldiğini, İstanbulùn ne hale getirilmek istendiğini sizlerde görüyorsunuz. Adeta
açık bir hapishane yaratılıyor" dedi. Türkel, üç koldan yürüyüş kararının gözden geçirilerek bunun
tek kola indirilmesine karar verildiğini kaydetti.
Türk-İş, DİSK ve KESK genel sekreterlerinin oluşturduğu 1 Mayıs Tertip Komitesi 1 Mayısà saatler
kala son açıklamasını yaptı.
Komite adına açıklamayı yapan Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs`la ilgili olarak
günlerdir birçok açıklama yaptıklarını ve bu açıklamalara karşılık Vali`nin, İçişleri Bakanı`nın ve
Başbakan`ın da açıklamalarda bulunduğunu anımsattı. Devletin her kademesine, 1 Mayıs 2008ìn
bayram ve tatil olarak kutlanmasına yönelik başvuru yapıldığını anlatan Türkel, "Bugüne kadar her
kademeye yaptığımız başvurularda anlayış bekledik. Ancak devletin kademeleri, siyasi iktidar bu
anlayışı göstermediği gibi tam tersi devlein ceberut yüzünü göstermek için de olabildiğince sert,
anlayamadığımız bizi kırıcı açıklamalar yapmışlardır" diye konuştu. Zaman zaman
konfederasyonların bir araya gelerek çıkış yolları aradıklarını bildiren Türkel, en son bugün saat
11.00`de üç koldan Taksimè yürüyerek, kardeşlik türküleri söyleyeceklerini ve Taksim`de çelenk
koyup, açıklamaları yaptıktan sonra geri dönüleceği yönünde açıklamada bulunduklarını hatırlattı.
-"İSTANBUL, AÇIK HAPİSHANE HALİNE GETİRİLDİ"Bon birkaç saat içindeki gelişmelere değinen Türkel, şöyle konuştu:
"Yaşanan birkaç saatlik süreç içinde Taksimìn haline geldiğini, İstanbulùn ne hale getirilmek
istendiğini sizler de görüyorsunuz. Adeta açık bir hapishane yaratılıyor. Okullar tatil ediliyor,
güvenlik güçlerine takviyeler yapılıyor. Olağanüstü hal ilan edecek kadar her tür tedbir aşırıya
kaçırılıyor. Provokasyondan da bahsedilirken, provokatif hareketleri adeta eli kanlı terör örgütleri ve
silahlar sanki İstanbulù işgal etmişler de bu yürüyüşü porovake etmek için adeta gizli kolordu
hazırlanıyor gibi bir anlayış anlatılmaya çalışılıyor kamuoyuna. Türkiye halkı, İstanbul halkı adeta
korku tünelinin içine zorla hapsedilmiş durumda."
-"SORUMLULUK YETKİLİLERDE"Kamuoyuna son bir açıklama yapmayı gerekli gördüklerini bildiren Türkel, üç koldan yürüyüş
kararının gözden geçirilerek bunun tek kola indirilmesine karar verildiğini kaydetti. Yaratılan gergin
ortamda üç konfederasyonun sorumlu ilan edilmeye çalışıldığını belirten Türkel, şöyle konuştu:
"Bu sorumluluğu kabul etmediğimizi, bunun bir anlayışı olarak da üç koldan yürüyüşümüzü, Şişli`de
toplanmak üzere tek kola indirdiğimizi buradan kamuoyuna ilan etmek istiyoruz. Şu andan itibaren
başta Sayın Vali olmak üzere, İçişleri Bakanı devletin her kademesindeki erkanına bundan sonra
olabilecek her türlü sorumluluğu biz elimizden gelen fedakarlık ve gayreti göstermek suretiyle miting
anlayışından vazgeçerek yürüyüşü yapmamızı ve Taksimè çiçeklerimizi bırakmak için yürümek
istediğimizi ilan ederek, bundan sonra birisinin burnunun kanamasının sorumluluğunu bu
açıklamaları yapan devletin ilgili erkanlarına ve kamuoyunun ilgisine bırakıyoruz. Biz emek örgütleri
1 Mayıs`ı anmak bayramı olarak kutlamak istedik. Bütün iyi niyetimize ve gayretimize rağmen
karşımızdakiler bayramı bayram olarak kutlama iznini vermeyeceklerini bir kez daha gösterdiler."
-""TEK PANKART, TEK SLOGANLA TEK KOLDAN YÜRÜYÜŞTürkel, herkese açılan Taksim Meydanı`nın emekçilere kapatıldığını kaydederek, Hükümetin tarih
önünde bu durumun hesabını vereceğini söyledi. Yarın konfederasyonlar olarak, olabildiğince sakin
ve anlayışlı bir şekilde Şişli`de toplanacaklarını belirten Türkel, burada hiçbir pankart ve flama
açılmadan sadece 1 Mayıs flaması altında birleşileceğini dile getirdi. Türkel, tek pankart, tek slogan
yürüyüşünün gerçekleştirileceğini anlatarak, "Umarım, yapmak istediğimiz bu yürüyüşe artık hiçbir
engel çıkarılmaz. Çünkü net bir şekilde ifade ediyoruz artık bundan vazgeçmeyiz" dedi. Yürüyüş için
kaymakamdan izinli olduklarını da kaydeden Türkel, İstanbul Valiliği`ne ilişkin savcılığa suç
duyurusunda bulunulduğunu dile getirdi.
Türk-İş Genel Sekreteri`nden 1 Mayıs açıklaması
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, İstanbul`da 1 Mayıs kutlamalarını Taksim`de
gerçekleştirmek istediklerini yineleyerek, ``Şişli`de toplanıp, 3 örgüt olarak hiçbir bayrak ve
flama açmadan, sadece 1 Mayıs flamaları açarak, tek slogan ve tek bayrak yürüyüşümüzü
yapmak istiyoruz. Artık bundan vazgeçmeyiz`` dedi.
Türk-İş 1. Bölge Temsilciliğinde basın toplantısı düzenleyerek, İstanbul`da yarın gerçekleştirilecek 1
yürüyüş yapacaklarını ifade ettiklerini anımsatarak, `àncak yaşanan birkaç saat içinde Taksim`de
alınan önemlerle adeta bir açık hapishane yaratıldığını`` savundu.
Türkel, ``Biz, 3 koldan yürüyüş kararımızı gözden geçirmek suretiyle tek kola indiriyoruz. Şişli`de
slogan ve tek bayrak yürüyüşümüzü yapmak istiyoruz. Artık bundan vazgeçmeyiz`` dedi.
2008-04-30 Habertürk Kaynak:www.ekonews.com
Şişli`de toplanıp Taksimè yürüyecekler
gerçekleştirmek istediklerini yineledi.
gerçekleştirmek istediklerini yineleyerek, ``Şişli`de toplanıp, 3 örgüt olarak hiçbir bayrak ve flama
açmadan, sadece 1 Mayıs flamaları açarak, tek slogan ve tek bayrak yürüyüşümüzü yapmak
istiyoruz. Artık bundan vazgeçmeyiz`` dedi.
Türk-İş 3 koldan yürüyüşü tek kola indirdi.
İstanbul - Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, İstanbul`da 1 Mayıs kutlamalarını
Taksim`de gerçekleştirmek istediklerini yineleyerek, "Şişli`de toplanıp, 3 örgüt olarak hiçbir
bayrak ve flama açmadan, sadece 1 Mayıs flamaları açarak, tek slogan ve tek bayrak
yürüyüşümüzü yapmak istiyoruz. Artık bundan vazgeçmeyiz" dedi.
yürüyüş yapacaklarını ifade ettiklerini anımsatarak, "ancak yaşanan birkaç saat içinde Taksim`de
alınan önemlerle adeta bir açık hapishane yaratıldığını" savundu.
Türkel, "Biz, 3 koldan yürüyüş kararımızı gözden geçirmek suretiyle tek kola indiriyoruz. Şişli`de
slogan ve tek bayrak yürüyüşümüzü yapmak istiyoruz. Artık bundan vazgeçmeyiz" dedi.
2008-04-30 HABER 7 Kaynak:www.kastamonu37haber.com
Şişli`de toplanıp, Taksimè yürüyecekler
gerçekleştirmek istediklerini yineledi ve yol güzergahlarını açıkladı.
2008-04-30 AA Kaynak: Haber7
Şişli`de toplanıp, Taksimè yürüyecekler
gerçekleştirmek istediklerini yineledi ve yol güzergahlarını açıkladı.
2008-05-01 Akşam http://www.aksam.com.tr
Son karar: Meydana tek koldan yürüyüş
Sendikalar dün akşam saatlerinde kentte sorun yaşanmasını engellemek için Taksim’e üç
yerine tek koldan girip miting yapmadan dağılacağını açıkladı.
Sendikalar dün akşam saatlerinde kentte sorun yaşanmasını engellemek için Taksim’e üç yerine
tek koldan girip miting yapmadan dağılacağını açıkladı
TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK ile siyasi partiler, meslek odaları ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarından
oluşan “1 Mayıs 2008 Katılımcıları’’ dün sabah saatlerinde bir toplantı yaptı.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, ortak açıklamayı okudu. Görgün, 1 Mayıs’ı Taksim
Meydanı’nda kutlayacaklarını ifade ederek, şöyle dedi: “Buradan ilan ediyoruz. 500 bin emekçi
olarak 1 Mayıs’ı, İstanbul’da Taksim’de ellerimizde karanfillerle kutlayacağız. Amacımız gerginlik
yaratmak değil, barış ve özgürlük içinde 1 Mayıs’ı kutlamak. İktidarı uyarıyoruz; 10 milyonlarca
emekçinin taleplerini göz ardı etmeyin. Haklı ve demokratik bir hak olan 1 Mayıs kutlamalarına
yasak getirmeyin.’’
Tayfun Görgün, “Bizler 1 Mayıs’ın emek bayramı olarak tatil günü olması talebini ısrarla savunmaya
devam edeceğiz. Ülkemizin içinde bulunduğu koşulların bilincindeyiz. Ülkemizde işler iyi gitmiyor.
Siyasal ve sosyal alanda da zıtlaşma ve diyalogsuzluk her geçen gün toplumu daha da geriyor.
Bayramımızı şölene çevireceğiz. Umarız ve dileriz ki bu davranışımız aynı şekilde karşılanacaktır’’
diye konuştu.
ŞİŞLİ’DEN GİRİLECEK
Ancak akşam saatlerinden sendikalardan son bir açıklama geldi. TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa
Türker, Taksim’e üç kol yerine tek koldan yürüyüp miting yapmadan dağılacaklarını açıkladı. Türker
şunları söyledi: “Üç genel sekreter olarak günlerdir açıklamalar yaptık. Devletin her kademesinde 1
Mayıs’ı bayram ve tatil olarak kutlanması için başvuru yaptık. Ancak devletin ceberrüt yüzünü
gösterecek açıklamalar yapıldı. Birkaç saat içerisinde Taksim’in ne hale getirildiğini görüyorsunuz.
Adeta açıkhava hapishanesine çevrildi. okullar tatil edildi. İstanbul halkı bir korku tünelinin içine
hapsedilmiş durumda. Bu yüzden 3 kolu tek kola indiriyoruz. Bu gergin ortamı hafifletmek adına
Şişli’de tek pankart, tek slogan altında birleşecek. Biz elimizden geleni yaptık. Miting anlayışından
vazgeçtik. Ancak yürüyüş anlayışında kararlıyız.”
Türk-İş ikiye bölündü
TÜRK-İŞ İstanbul’daki ortak toplantıya katılırken Genel Başkan Mustafa Kumlu Ankara’da yaptığı
açıklamada kutlamalara kurumsal olarak katılmayacaklarını açıkladı. Kumlu şöyle dedi: “Taksim’in
emek örgütlerine açılması için elimizden geleni yaptık. Yasak olan bir yerde Türk-İş topluluğunu
polisimizle karşıya getirmeyeceğiz. Emniyet’in müsaade ettiği ölçüde, onlara danışarak çelenk
koyacağız. Türk-İş içindeki DİSK’le hareket eden teşkilatlara saygı duyuyoaruz. TÜRK İŞ’e bağlı
Oleyis, Petrol-İş, Hava -İş, Tümtis, Deri -İş, Kristal -İş, Tez Koop İş Taksim kutlamalarına katılıyor.
Diğerleri ise katılmıyor.
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel de ‘1 Mayıs 2008 Katılımcıları’’ olarak DİSK Genel
Merkezi’nde gerçekleştirilen basın açıklamasının ardından yaptığı konuşmada, ‘’TÜRK-İŞ olarak biz
bugün Dolmabahçe’de olacağız. Sendikaları serbest bırakma temayülümüz var’’ dedi. Türkel,
şunları söyledi: “Taksim Meydanı’nın işçi ve emekçiler için önemi var. Bir kere olsun bu engelleri
aşalım. Bu engel aynı zamanda ülkemiz demokrasisi önündeki engeldir. Bu engeli aşmak
zorundayız. Herkese açık olan Taksim Meydanı’nın işçilere kapalı olmasını içimize sindiremiyoruz.’’
Deniz GÜÇER-Zana YAVUZ- Bülent ÇAMCI
2008-05-01 Milli Gazete http://www.milligazete.com.tr
Karakolda bitmesin!..
İşçi sendikaları ile hükümet arasındaki 1 Mayıs gerilimi toplumu da tedirgin etti. İşçi
sendikalarının Taksim ısrarına karşı hükümet giriş-çıkışı kontrol edilemeyen Taksim"de
provokasyonlar olacağını iddia ediyor.
İşçi sendikaları ile hükümet arasındaki 1 Mayıs gerilimi toplumu da tedirgin etti. İşçi sendikalarının
Taksim ısrarına karşı hükümet giriş-çıkışı kontrol edilemeyen Taksim"de provokasyonlar olacağını
iddia ediyor.
Sendikalar: 500 bin kişiyle Taksim"deyiz
DİSK, KESK ve Türk-İş genel sekreterleri 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlayacaklarını tekrarladı. DİSK
Genel Merkezi`nde toplanan organizasyon komitesi üyesi DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün,
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ve KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ortak
açıklama yaptı.
Sendikaların ortak açıklama metnini okuyan DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün"Dillerimizde
türkülerimizle ülkemizin 81 ilinin halk oyunlarıyla, omuz omuza 1 Mayıs`ta sevgi ve dayanışma
duygularımızla Taksimè gireceğiz." şeklinde konuştu.
DİSK, KESK ve Türk-İş genel sekreterleri 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlayacaklarını tekrarladı. İçişleri
Bakanı Beşir Atalay ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelikìn Ankara`da yaptıkları
ortak açıklamanın hemen ardından İstanbul`da konuşan sendikacılar, Taksim konusundaki
ısrarlarını yineledi.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ve KESK Genel
Sekreteri Abdurrahman Daşdemir ortak açıklama yaptı. Açıklama metnini Görgün okudu. Görgün,
"Dillerimizde türkülerimizle ülkemizin 81 ilinin halk oyunlarıyla, omuz omuza 1 Mayıs`ta Taksimè
gireceğiz."
"Kimse devlete meydan okumasın"
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak isteyen sendikalara sert tepki
göstererek, "Kimse devlet erkine ve merciine meydan okumasın, devlet kendisine meydan okutmaz"
dedi. Bakan Şahin, ASO Nisan Ayı Meclis toplantısına katılmak üzere geldiği Çağdaş Sanatlar
Merkezi`nde gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Hükümet ile sendikaları karşı karşıya getiren 1
Mayıs`ın Taksim`de kutlanmasına ilişkin bir soru üzerine Bakan Şahin, bu konuda yasaların açık
olduğunu söyledi. Şahin, "Şimdi `ben yasa yönetmelik tanımam. Ben valiliğin kararını da tanımam,
bildiğimi okurum` demek Türkiye`deki mevcut anayasal düzene bir baş kaldırı olarak
değerlendirilebilir. Binlerce işçi ve çalışanın, konfederasyonların ve sendikalarımızı Türkiye`de yasal
çerçevede hareket etmeye davet ediyorum. Eğer İstanbul Valiliği Taksimì açık hava toplantılarının
yapılacağı mekan olarak ilan ederse o zaman çıkıp başvurabilirsiniz. Biz gideceğiz, hiçbir güç karşı
çıkamaz diyemezsiniz" diye konuştu. Herkesi sorumlu olmaya davet eden Bakan Şahin,
sendikaların restleşmesine tepki göstererek, "Kimse devlet erkine ve merciine meydan okumasın,
devlet kendisine meydan okutmaz" dedi.
Türk-İş: Güvenlik gerekçesiyle davet yok
Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, TÜRK-İŞ Yönetim Kurulu`nun, ``TÜRK-İŞ topluluğunu 1
Mayıs`ta Taksimè davet etmesini, temsil ettiği kitlenin güvenliği ve sendikal özerklik açısından
gerekli görmediğini`` bildirdi. Kumlu, TÜRK-İŞ Yönetim Kurulu adına yaptığı yazılı açıklamada,
konfederasyonun, 2008ìn 1 Mayıs`ının İstanbul Taksim Meydanı`nda kutlanmasını ``yürekten
istediğini, bu isteğin gerçekleşmesi için DİSK ve KESK ile birlikte yoğun çaba sarf ettiğini`` ifade etti.
Bu konuda ilgili bakanlarla görüşüldüğünü ve son olarak DİSK, KESK Genel Başkanları ile Taksim
Meydanı`nın emekçilere açılması talebini Başbakan Recep Tayyip Erdoğanà iletiklerini anımsatan
Kumlu, şunları kaydetti: ``Hükümetin yaklaşımı, Taksim alanındaki kutlamalara ilişkin yoğun
provokasyon endişesi içermektedir. Hükümet, ısrarların sürmesi halinde güvenlik güçleri ile
emekçilerin karşı karşıya geleceği açıkça belirtilmektedir. TÜRK-İŞ, açıkça ifade edilen endişelerin
göz ardı edilerek Taksimè gidilmesinin 1 Mayıs`ın `kutlama` ruhuna uygun olmayacağını
düşünmektedir.``
Kutlamalar yalnızca izin verilen yerlerde.
Taksim riskini alamayız
İstanbul Taksim"de 1 Mayıs"ı kutlamak isteyen sendikalarla hükümet arasındaki gerilim restleşmeye
vardı. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin 1 Mayıs"ı Taksim"de kutlamak isteyenlere; "Kimse devlete
meydan okumasın" derken, Çalışma Bakanı Faruk Çelik, kutlamaların sadece izin verilen yerlerde
yapılabileceğini açıkladı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, "1 Mayıs mülki idare amirlerinin gösterdiği yerlerde
kutlanacaktır. Böylesine önemli bir günde provokasyona gelinmeyeceğine inanıyoruz" dedi. Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile İçişleri Bakanı Beşir Atalay, 1 Mayıs`ın Taksim`de
kutlanmasıyla ilgili tartışmalara son noktayı koydu. Çelik ve Atalay, Başbakanlık Yeni Bina`da 1
Mayıs kutlamalarıyla ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Bakan Faruk Çelik, 1 Mayıs`ın çatışma,
kavga ve kan ile kutlanmasını değil, demokrasi ve barış içerisinde kutlanmasını istediklerini
kaydetti. Bakan Çelik, hükümet olarak önceliklerinin 1 Mayıs`ın nerede kutlanacağının değil, 1
Mayıs ile ilgili olumsuz imajın ortadan kaldırılması olduğunu bildirdi. Çelik, "1 Mayıs mülki idare
amirlerinin gösterdiği yerlerde kutlanacaktır. Böylesine önemli bir günde provokasyona
gelinmeyeceğine inanıyoruz" diye konuştu. Beşir Atalay da, 1 Mayıs`ın huzur ve şölen havasında
kutlanmasını istediklerini belirterek, günün aslına uygun kutlanması için gerekli tedbirleri aldıklarını
söyledi. Beşir Atalay, valiler ile ilçe yöneticilerinin konuya ilişkin talimatlandırıldığını, bu yönde
gereken destekleri vereceklerini ifade etti. Güvenlik anlamında bir tereddüdün söz konusu
olmadığını ifade eden Atalay, "1 Mayısà yönelik endişe ve tedirginlikten vatandaşları kurtarmak,
geçmişin olumsuz izlerini silmek istiyoruz" şeklinde konuştu. Ankara ve İstanbul`daki kutlama
alanlarını da açıklayan Bakan Atalay, Taksimìn 1977 yılından bu yana gösteri yeri olarak tahsis
edilmediğini hatırlattı. Atalay, "Taksimìn girişi, çıkışı çoktur. Meydan da provokasyona açıktır.
Denetimi zor bir alandır. Trafik akışının, ticaretin ve turizmin de merkezidir. Burayla ilgili riske edici
bir karar alamayız" şeklinde konuştu. Kutlamaların usulüne göre yapılması için her türlü tedbire
başvuracaklarını vurgulayan Atalay, "Kötü niyetli çevrelere kaşı sendikaların da güvenlik güçlerine
destek vereceklerine inanıyoruz" diye konuştu. İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Taksim Meydanı`nın
İstanbul`da miting alanı, gösteri ve yürüyüş alanı olmadığını belirterek, ``Belirlenmiş 4 alan vardır.
Oralarda bunlar yapılır. Taksim, bu manada değerlendirilen, bu manada izin istenebilecek veya izin
verilebilecek bir alan değildir. O konuda müsamaha gösterilmeyecektir`` dedi.
2008-05-01 Kaynak:TevhidHaber.com / AA Kaynak:Haber7 / AA Kaynak:Haber5
İstanbul"da 1 Mayıs Bilançosu
Günler öncesinden büyük tartışmalara neden olan 1 Mayıs, İstanbul`da olaylı geçti.
Hareketlilik sabahın erken saatlerinde başladı. Gözler tabiki Taksim Meydanı`nda idi.
Konfederasyonu(DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu(KESK) ile bazı siyasi
partiler, meslek odaları ve çeşitli sivil toplum örgütlerinin tek koldan ilerleyerek 1 Mayıs`ı kutlamayı
planladıkları Taksim Meydanı ile Şişli arasındaki Halaskargazi Caddesi, izinsiz gösteriler ve
polislerin bu gruplara müdahalesine sahne oldu.
Şişli Abide-i Hürriyet Caddesi Nakiye Ergül Sokak`taki DİSK Genel Merkezi`ne gece saatlerinden
itibaren gelmeye başlayan işçi, sendikacı ve çeşitli kitle örgütleri üyeleri, saat 07.50`de gelen DİSK
Genel Başkanı Süleyman Çelebi`yi alkış ve sloganlarla karşıladı.
Çelebi, burada yaptığı açıklamada, sabah saatlerinden itibaren güvenlik kuvvetlerinin yürüyüşe
katılacak gruplara müdahalesini kınadığını belirterek, ``Bu ülkeyi germeyin, işçilerin 1 Mayıs
kutlamalarını engellemeyin, hukuk ve yasadışı iş yapmayın`` dedi.
Süleyman Çelebi, güvenlik kuvvetlerinin DİSK binası önü, Şişli ve Beyoğlu`nun çeşitli yerlerinde
gruplara müdahale etmeyi sürdürmesi üzerine CHP milletvekilleri Algan Hacaloğlu ve Mehmet
Sevigen ile bazı DTP`li milletvekilleriyle üst düzey bir emniyet yetkilisi ile telefonla konuştu. Bu
görüşmede 1 Mayıs`ın Taksim Meydanı`nda kutlanmasına izin verilmesi ilişkin uzlaşma
sağlanamadı.
Bu arada, DİSK Genel Merkezi`ne DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras,
CHP milletvekilleri Algan Hacaloğlu, Mehmet Sevigen, Mehmet Ali Özpolat, Nur Serter, Şahin
Mengü, Hikmet Erenkaya, Ali Rıza Öztürk, DTP`li milletvekilleri Ahmet Türk, Akın Birdal, Sırrı Sakık
ve Aysel Tuğluk ile Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül geldiler.
İlerleyen saatlerde gruplara müdahalelerin artması üzerine DİSK Genel Merkezi önünde açıklama
yapan Süleyman Çelebi, ``Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu ile burada
eylemi noktalıyoruz`` dedi.
Bu açıklamanın ardından DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail
Hakkı Tombul, TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel ile bir grup milletvekilinin de aralarında
bulunduğu yaklaşık 100 kişilik grup, Taksimè doğru yürüyüşe başladı. Ancak bu yürüyüş, zaman
zaman polislerce durduruldu.
Osmanbeyè kadar ilerleyen gruptakiler, daha ileri gitmelerine izin verilmeyince kendi aralarında bir
değerlendirme yaparak, Taksimè yürüyüşten ve Cumhuriyet Anıtı`na çelenk bırakmaktan vazgeçti.
Burada açıklama yapan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, ``Biz, bu iktidarın, bu valiliğin
bundan sonraki süreci daha çok provokasyona, daha büyük olumsuzluklara dönüştürmemesi adına
eylemi sona erdiriyoruz`` dedi.
GÖSTERİLER VE MÜDAHALELER
İstanbul`da 1 Mayıs`ı Taksim Meydanı`nda kutlamak amacıyla yapılması planlanan yürüyüşe
katılmak için DİSK Genel Merkezi önünde bekleyen gruba, saat 06.15 sıralarında güvenlik
kuvvetlerince ilk müdahale yapıldı.
Panzerden basınçlı su sıkılarak ve biber gazı kullanılarak gerçekleştirilen bu müdahalenin ardından
aynı yerde toplanan gruplar 2 kez daha dağıtıldı.
Bunun yanı sıra Mecidiyeköy Meydanı, Cevahir Alışveriş Merkezi, Şişli ile Taksim arasındaki
Halaskargazi Caddesi`nin çeşitli noktaları, Beyoğlu İstiklal Caddesi, Dolapdere, Sıraselviler Caddesi
ve Taksim Gezi Parkı`nın da aralarında bulunduğu çok sayıda yerde izinsiz gösteri yapan gruplara
güvenlik kuvvetlerince müdahalelerde bulunuldu.
Polisin, panzerden basınçlı boyalı su sıkarak, biber gazı ve göz yaşartıcı gaz bombası ile cop
kullanarak gerçekleştirdiği müdahaleler sırasında, göstericiler de kaldırım taşlarını sökerek polislere
attı. Ayrıca, bazı göstericiler de sapan kullanarak daha küçük ebatlı taşları polislere fırlattı. İstanbul
Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada, 15 sapan ile çok sayıda çelik bilye ele geçirildiği
belirtildi.
Açıklamada, Kabataş-Eminönü arasındaki kapalı tramvay hattının da saat 16.00 itibariyle seferlere
açıldığı kaydedildi.
Yüzleri örtülü bazı göstericiler de, 2 polis aracı ile bazı banka ve iş yerlerini taş ve sopalarla tahrip
etti.
Bu müdahalelerden biri de Halaskargazi Caddesi`nin Şişli Etfal Hastanesi sokağı girişinde
gerçekleşti. Polisin müdahalesi sırasında hastane bahçesine kaçan gruplara, güvenlik kuvvetlerince
burada müdahalenin sürdürülmesi nedeniyle bazı hastaların biber gazlarından etkilendiği görüldü.
Müdahaleler sırasında göstericiler arasında polisin kullandığı biber gazından etkilenenler oldu.
AA VE REUTERSÌN KAMERALARI KIRILDI
Bu arada, olayları izleyen Anadolu Ajansı(AA) Kameramanı Engin Morgül ile Reuters Kameramanı
Bülent Usta, basınçlı suyun etkisiyle sürüklenirken, kullandıkları kameraları da parçalandı.
Ayrıca, Cumhuriyet Gazetesi`nin Pazar eki muhabirlerinden Ali Deniz Uslu`nun sağ dirseğinde kırık
meydana gelirken, Esra Açıkgöz`ün de kafasına darbe aldığı öğrenildi. İki muhabir de Şişli
Osmanoğlu Kliniği`nde tedavi altına alındı.
İL KRİZ MERKEZİ AÇIKLAMASI
Öte yandan, sabahın erken saatlerinden itibaren İstanbul Emniyet Müdürlüğü`nün Vatan
Caddesi`ndeki yerleşkesinde bulunan Asayiş Harekat Merkezi`nde kriz merkezi oluşturuldu.
İstanbul Vali Yardımcısı Ergun Güngör ile emniyet, jandarma ve diğer ilgili kuruluşların
yetkililerinden oluşan kriz merkezinden yapılan açıklamada, olaylar sırasında 6 polis ile 2
vatandaşın yaralandığı, 2 emniyet aracının tahrip edildiği, Taksim Eğitim ve Araştırma
Hastanesi`nin acil servisinin işgal edildiği, Amerikan Hastanesi`nin taşlandığı belirtilerek, olaylara
ilişkin 505 kişinin gözaltına alındığı ifade edildi.
Açıklamada, erken saatlerden itibaren yapılamayan Üsküdar ve Kadıköy`den Kabataş, Beşiktaş ve
Karaköy iskelelerine vapur seferlerine saat 14.00`te yeniden başlandığı kaydedildi.
NOTLAR
İstanbul`da Taksim Meydanı ve çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alınarak, meydan ve
Cumhuriyet Anıtı`nın çevresi yaya ve araçlara bariyerlerle kapatıldı. Panzerler, iş makineleri, itfaiye
araçları, ambulanslar ve Taksim Gezi Parkı`nda da askeri birlikler konuşlandırıldı.
Çevredeki binaların çatısına keskin nişancılar yerleştirildi, görüntü almak isteyen basın
mensuplarının buralara çıkmasına izin verilmedi.
Meydan çevresindeki otellerde kalan ve aralarında turistlerin de bulunduğu müşteriler, Taksim
Meydanı girişinde araçlarından inerek bavullarını kendileri taşıdı ve polislere rezervasyon kağıtlarını
göstererek otellerine gidebildiler.
Taksim Meydanı`ndan canlı yayın yapmak isteyen televizyon ekiplerinin canlı yayın araçlarının Gezi
Parkı`na kurulmasına izin verildi.
Beyoğlu ve Şişli`deki bazı iş yerlerinin kepenklerinin kapalı olduğu görüldü.
Sürekli uçuş yapan bir polis helikopteri de alınan önlemlerin grupların hareketlerine göre yerdeki
ekiplerin yönlendirilmesine destek sağladı.
İstanbul Valiliği`nin dün açıkladığı tedbirler kapsamında Beyoğlu`nda 41, Şişli`de 19, Kağıthane
ilçesinde de 6 olmak üzere toplam 66 ilk ve orta dereceli okul bugün için tatil edilmişti.
Ayrıca, şehir hatları vapurlarının Üsküdar ve Kadıköy`den Kabataş, Beşiktaş ve Karaköy
iskelelerine seferleri, saat 14.00è kadar durduruldu. Yine Sirkeci-Kabataş tramvay hattı, KabataşTaksim arasındaki füniküler sistem ile Mecidiyeköy-Taksim arasındaki metro seferleri
gerçekleştirilemedi.
Bayram, Taksim ısrarı yüzünden zehir oldu.
Türkiye genelinde bayram havasında kutlanan 1 Mayıs Emek Dayanışma günü İstanbul`da
DİSK ve KESKìn Taksim ısrarının gölgesinde yaşandı.
DİSK ve KESK geri adım attı: Taksim yok
Sendika başkanları 100 kişilik Taksim yürüyüşünü, CHP önünde bitirdi
DİSK yaşananları `devlet terörü` saydı
Türk İş ve Hak iş konfederasyonlarının Taksim ısrarından vazgeçmesine rağmen DİSK ve KESKìn
geri adım atmaması bugün Şişli ve Beyoğlu`nun marjinal guruplar tarafından provokasyonuna
sahne oldu. Gruplar halinde taksime yürümek isteyen eylemciler, polise taş ve Molotof kokteyli ile
saldırdı. Polis uyarıları dikkate almayan gurupları biber gazı kullanarak dağıttı. Taksim`de esnaf
korkudan dükkanlarını kapatırken, marjinal gruplar ibr hastanelerin acil servisini işgal etti bir
başkasını taşladı. Polis merkezine de saldıran guruplar, DİSK ve KESKìn Taksim ısrarından
vazgeçmesine rağmen eylemlerini sürdürdü. Halen marjinal guruplar yer yer eylemlerini sürdürüyor.
1 Mayıs DİSKìn Taksim ısrarının gölgesinde kaldı
İstanbul`daki 1 Mayıs kutlamalarına katılmak için farklı şehirlerden gelenler erken saatlerden
itibaren, DİSK Genel Merkezi önünde toplanmaya başladı. Çeşitli illerin yanı sıra İstanbulùn
Anadolu yakasından gelen işçilerin, binanın önünde sabaha kadar bekledi. Sendika üyelerinden
bazıları bina içindeki kanepelerde, bazıları da sokakta uyurken, bazıları ise sendika binasının
duvarına yansıtılan barkovizyondan ``sendikal mücadele`` ve ``1 Mayıs`` ile ilgili film gösterisini
izledi. Bu arada, polis ekipleri geceden itibaren Taksim ve çevresinde güvenlik önlemlerini almaya
başladı.
Göstericiler eylem hazırlığı yaparken yakalandı
Sendikacılar ve polis eylem için hazırlıklarını sürdürürken bir ihbarı değerlendiren Beyoğlu polisi,
Halıcıoğlu`nda bulunan Şehit Öğretmen Neşe Alben İlköğretim Okulu`na gitti. Burada arama yapan
polis 1 Mayıs günü kullanmak üzere molotof kokteyli hazırlayan 3 kişiden 1ìni yakaladı, 2 kişi ise
kaçtı. Yakalanan şahsın isminin Muharrem D. (19) olduğu öğrenildi. Okul bahçesinden yapılan
aramalarda 3`ü hazır 10 adet molotof kokteyli bulundu. Şahsın, molotofları 1 Mayıs günü eylemde
bulunmak için hazırladıklarını, gruplarının DİSK ve KESKìn ardından yürüyeceklerini söylediği
öğrenildi. Muharrem D. gözaltına alınarak Haliç Polis Merkezi`ne götürüldü. Polis, kaçan 2 şahsın
yakalanması için çalışma başlattı.
Taksim polis kordonuna alındı
Taksim Meydanı ile toplanmanın gerçekleşeceği Şişli`deki DİSK çevresinde yoğun güvenlik
önlemleri alındı. Taksim Meydanı ile bu alana ulaşan tüm yollarda yoğun güvenlik önlemleri alan ve
kontrol noktaları oluşturarak çeşitli yerlere konuşlanan polisler, Cumhuriyet Anıtı`nın çevresini de
bariyerlerle kapattı. Araçların girişine izin verilmeyen meydandan yaya geçişleri devam ederken,
bariyerle çevrilen anıta yayaların ulaşması engellendi.
Yürüyüşün başlaması planlanan Şişli Abidei Hürriyet Caddesi Nakiye Ergül Sokak`taki Türkiye
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu(DİSK) çevresinde ve Taksim güzergahı üzerinde de
panzerlerin desteğiyle yoğun önlemler alan polis ekiplerine, uçuş yapan bir helikopter de yardımcı
oldu.
Genel merkeze saat 07.50 sıralarında gelen DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, dışarıda ve
konfederasyon binasında bekleyen işçiler ile sendikacılar tarafından alkışlar ve sloganlarla
karşılandı.
Taksim Gezi Parkı`nda da askeri birliklerin konuşlandı
Öte yandan, şehir hatları vapurlarının Üsküdar ve Kadıköy`den Kabataş, Beşiktaş ve Karaköy
iskelelerine seferleri durduruldu. Yine Sirkeci-Kabataş tramvay hattı, Kabataş-Taksim arasındaki
füniküler sistem ile Mecidiyeköy-Taksim arasındaki metro seferleri gerçekleştirilemedi. İstanbul
Büyükşehir Belediyesi Trafik Kontrol Merkezi Anadolu yakasından Avrupa yakasına geçişlerinde
Boğaziçi Köprüsü istikametinde Çamlıca`dan, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü güzergahında ise
Ümraniye Çakmak Köprüsü`nden itibaren yoğunluk yaşandığını bildirdi. Ayrıca, Taksim Meydanı ve
Şişli`ye ulaşan güzergahlarda da trafikte sıkışıklıklar oluştu.
Uyarılara rağmen dağılmayan gruba ilk müdahale yapıldı
Sabahın erken saatlerinden itibaren DİSKìn Şişli`de bulunan Genel Merkez binası önünde
toplanmaya başlayan göstericileri polis dağılmaları yönünde uyardı. Polis, dağılmaya gruba gaz
bombası atarak müdahale etti. Güvenlik kuvvetleri, bu uyarının dikkate alınmaması üzerine biber
gazı ve panzerden su sıkarak gruba müdahale etti. Bu sırada göstericilerle polis arasında kovalama
yaşandı. Göstericiler de polise taş atarak karşılık verdi. Bölgedeki gerginlik uzun süre devam etti.
DİSK Başkanı ortamı geren açıklama yaptı
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu(DİSK) Başkanı Süleyman Çelebi, sabah 06:30`da
gerçekleştirilen müdahalenin ardından bir açıklama yaptı. Çelebi, işçilerin akacak bir damla
kanından Vali Güler ve hükümetin sorumlu olacağını söyledi. Çelebi, "Sağ duyulu çağrılarımıza
rağmen olumsuz cevap verildi. İşçilerin bir damla akacak kanından vali ve hükümet sorumludur.
Yapılan bu baskılar bizi mücadelemizden geri çevirmeyecektir. Bunlardan dolayı hesap
soracağız."dedi. Bu arada yapılan müdahale ile ilgili DİSKìn internet sitesinde de bir açıklama
yayımlandı. Açıklamada, Sabah 06.30 saatlerinde, 1 Mayıs için DİSK binası önünde toplanan
kalabalığa çevik kuvvet polislerinin panzerler ve gaz bombaları eşliğinde saldırdığı belirtildi. Kaç
gözaltı olduğunun bilinmediği müdahale sırasında DİSK üyesi işçilerden yaralananlar olduğu
belirtilen açıklamada, "DİSK Genel Merkez binasına sığınan 1 Mayısçıları dışarı çıkarmak için
DİSKìn kapısını zorlayan polisler burada da pek çok işçiyi gözaltına aldı. DİSKìn çevresinden
ayrılmayarak zaman zaman Genel Merkezimize saldıran polisin bu keyfi şiddet gösterisini protesto
ediyoruz. Türkiye`nin en önemli konfederasyonuna saldıracak kadar kin ve nefretle dolu bu yönetim
anlayışının adını biz koymayacağız.İşgal altındaki Irak topraklarında dahi kutlanan 1 Mayıs`ı
Türkiye işçi sınıfına zehir edenlerden tarih er ya da geç hesap soracaktır" denildi.
Eylemciler gösteriye devam edince polis yeniden müdahale etti
Şişli`deki Abide-i Hürriyet Caddesi üzerinde bulunan DİSK binası önünde toplanan sendika
üyelerine polis müdahale etti. Saat 08.20 sıralarında çevik kuvvet polisi TOMA(Toplumsal Olaylara
Müdahale Aracı) diye tabir edilen polis aracıyla DİSK önündeki gruba müdahale etti. Müdahale
sırasında gaz bombası ve biber gazı sıkan polis, söz konusu grubu Şişli Camisi tarafına dağıttı.
Müdahale sırasında DİSK binası içerisinde bulunanlar atılan gaz bombalarından etkilendiği için
binanın zemin katındaki pencerelerinden kendilerini dışarıya attılar. Polis müdahale ederken DİSK
binasının üst katlarında bulunan gruplarını polise taş gibi çeşitli maddeler attığı görüldü. DİSK
binasının üst katlarında bulunan eylemciler polis ve hükümet aleyhine slogan atmaya devam etti.
Polisin aldığı geniş güvenlik önlemleri devam ediyor. Öte yandan DİSK binasının hemen önünde
DSP`ye ait üç tane otobüsün beklediği görüldü. Şişli Abide-i Hürriyet Caddesi Nakiye Ergül
Sokak`ta bulunan DİSK Genel Merkezi önünde toplanan grup, konfederasyon binasında
bulunanlarla birlikte slogan atmaya devam etti. Gruba polislerce saat 09.15 sıralarında ikinci kez
müdahale etti. Bunun üzerine kaçmaya başlayan gruptakiler, polis tarafından bir süre izlendi. Grup,
Abide-i Hürriyet Caddesi`ndeki İskete Sokakà girerek dağıldı. Bu arada, önceki müdahale
sırasında biber gazından etkilenerek fenalaşan 2 kişi ambulansla, bazı kişiler de arkadaşlarınca
hastanelere götürüldü. Öte yandan, müdahale sırasında DİSK Genel merkez binasında
bulunanların da etkilendiği bildirildi.
Şehir dışından gelenler de Şişli`ye hareket etti
1 Mayıs kutlamalarına katılmak üzere Tekirdağ ve Kırklareli`nden çok sayıda işçi İstanbulà geldi.
TEM Otoyolu Mahmutbey gişeleri çıkışında bir süre bekleyen işçiler konvoy oluşturarak Şişli`ye
gideceklerini belirtti. Kırklareli`nden 10 otobüsle gelen işçiler şehir çıkışında sıkı bir kontrolden
geçirildiklerini ve otobüslerdeki işçilerin GBT`lerinin teker teker yapıldığını belirtti. DİSK Trakya
Şube Başkanı Alaaddin Öztürk, "Önce Şişli`ye gideceğiz. Diğer gruplara katılacağız. Ancak kimseye
bir şey olmasını istemiyoruz. Duruma göre hareket edeceğiz." dedi. Mahmutbey gişelerinde
herhangi bir polis engeli ile karşılaşmayan işçiler daha sonra Şişli`ye doğru hareket etti. Öte yandan
Mahmutbey gişelerinde rahat bir araç trafiğinin olduğu gözlendi.
DİSK eyleme son verdiğini açıkladı
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, ``Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu
ile burada eylemi noktalıyoruz`` dedi. Çelebi, DİSK Genel Merkezi önünde DSP`ye ait parti otobüsü
üzerinde KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel bazı
demokratik kitle örgütlerinin yöneticileriyle birlikte yaptığı konuşmada, DİSK, KESK, TÜRK-İŞ, bazı
siyasi partiler ve demokratik kitle örgütlerinin 1 Mayıs`ta sağduyu ortaya koyduklarını dile getirdi.
``Coşkulu bir bayramla taleplerimizi haykırmak için Taksim`de buluşmak istedik. Şimdi bütün alanlar
Taksim olmuştur. Bütün Türkiye Taksim olmuştur`` diyen Çelebi, eylemi noktaladıklarını belirtti.
Çelebi, ``Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu ile burada eylemi noktalıyoruz.
Ancak bu hükümetten hesap sormaya devam edeceğiz`` dedi.
CHP, DTP ve ÖDP milletvekilleri göstericilere destek verdi
ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, Taksim`de incelemelerde bulundu. Yoğun güvenlik önlemleri
altındaki Taksimìn bomboş olması nedeniyle sitem eden Uras, "Burada işçilerin olmasını isterdim."
dedi. Gazetecilere açıklama yapan Uras, "Bu soğuk savaş dönemini aşmamız gerekiyor. İşgal
altındaki İstanbul bile 1 Mayıs`ı kutlamıştı. Bu neyin işgali? Bunun kabul edilebilir bir yanı yok.
Emekçileri bir güvenlik sorunu olarak görmek doğru değil. İktidar bu konuyu da işin içinden çıkılmaz
hale getirdi. 1 Mayıs bir demokrasi sınavıydı. İktidar malesef sınıfta kaldı." şeklinde konuştu.
Öte yandan İstanbul`daki gösterilere çok sayıda DTP ve CHP milletvekili de destek verdi. CHP
İstanbul milletvekilleri Algan Hacaloğlu, Nur Serter, Mehmet Sevigen, Mehmet Ali Özpolat ile Şahin
Mengü, DİSK Genel Merkezi`ne geldi. DTP`li Sebahat Tuncel, Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, Hasip
Kaplan, Sırrı Sakık ve Akın Birdal da yürüyüşe katıldı.
Marjinal guruplar yolları savaş alanına çevirdi
İstanbul`da 1 Mayıs kutlamalarına katılan marjinal sol gruplar, Şişli ve Taksimè çıkan yolları savaş
alanına çevirdi. Kaldırım taşlarını yerlerden sökerek polise fırlatan göstericiler, birçok iş yerinin
camını kırdı. Sendikaların öğle saatlerinde Taksim Meydanı`na gitmekten vazgeçtiklerini açıklaması
tansiyonu bir nebze düşürdü. Sol gruplar bu kez İstiklal Caddesi ve civarında polisle çatıştı. Kanlı 1
Mayıs`ta ölenleri anmak için Kazancı Yokuşu`na karanfil bırakan DSP Genel Başkanı Zeki Sezer,
Türkiye Komünist Partisi(TKP) üyesi bir grup tarafından protesto edildi. Her yıl olduğu gibi bu yıl da
İstanbul`da 1 Mayıs kutlamaları olaylı geçti. DİSK, KESK ve Türk İşìn Taksim Meydanı`nda 1
Mayıs`ı kutlama ısrarıyla birlikte Halk Evleri, TKP, ESP, Mücadele Birliği, Alınteri, Atılım ve HÖC
gibi marjinal sol gruplar, sabahın erken saatlerinden itibaren hazırlıklarını yapmaya başladı. Şişli`de
bulunan DİSK Genel Merkezi önünde toplanmaya başlayan göstericilere saat 06.15`de ilk
müdahale yapıldı. Ara sokaklara kaçan eylemciler, polise taş atarak karşılık verdi. Birçok ev ve iş
yerinin camı kırıldı. Daha sonra DİSK Genel Merkezi önünde gün boyu 3 defa polisle eylemciler
arasında arbede yaşandı. Mecidiyeköy Meydan, Harbiye, Kurtuluş, Divan Kavşağı ve Nişantaşı`nda
toplanan göstericiler, kaldırım taşlarını sökerek polise fırlattı, panzerleri taş yağmuruna tuttu. Polis
ekipleri de, eylemcileri tazyikli su sıkarak ve gaz bombası atarak dağıtmaya çalıştı. Bu arada,
Cumhuriyet Halk Parti`li (CHP) bir grubun da gösterilere katılması dikkat çekti.
Göstericiler Okmeydanı`nda yangın çıkardı
Okmeydanı`nda polisin müdahalesinin ardından ara sokaklara dağılan göstericiler, bir binanın
bodrum katını ateşe verdi. Olay yerine yaklaşmakta güçlük çeken itfaiye, yangını panzerler ve çevik
kuvvet polisi eşliğinde müdahale ederek söndürdü. Eylemci grupların savaş alanına çevirdiği
Okmeydanı sokaklarında polisle eylemcilerin kovalamacası devam ediyor. Göstericiler söktükleri
kaldırım taşlarını polise attı. Polis ekipleri panzer ve akrep tipi zırhlı araçlarla Okmeydanı ara
sokaklarında göstericileri kovaladı. Zaman zaman toplanan göstericilerle polisin arasındaki gerginlik
devam ediyor.
Göstericiler ÖDP Binası`nda saklandı
1 Mayıs İşçi Bayramı`nı polisin izin vermemesine rağmen Taksim Meydanı`nda kutlamak isteyen
göstericiler ile polis arasında kovalamaca yaşandı. Polisten kaçan göstericiler Tarlabaşı`ndaki
Özgürlük ve Dayanışma Partisi`nin (ÖDP) il başkanlığı binasına sığındı. Göstericileri sığındıkları
yerden çıkarmak isteyen polis ekipleri, binanın içerisine gaz bombası attı. Biber gazından etkilenen
göstericiler ambulansla hastaneye kaldırıldı.
Göstericiler yaralı polisi hastaneye taşıyan ambulansı engelledi
Polisin Halaskargazi Caddesi`nde tazyikli su sıkarak dağıtılan grup, Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma
Hastanesi`nin grisindeki sokakta toplandı. Bu sırada eylemciler, hastaneye gelen bir ambulansı
engelledi. Polis ekipleri göstericilere müdahale ederek dağıttı. Ara sokaklara kaçan eylemcilerle
polis arasında uzun süre kovalamaca yaşandı. Olanları evlerinden ve iş yerlerinden izleyen bazı
vatandaşlar, "Bayram dediğin davul, zurna ve çiçeklerle olur, omuz omuza olur. Taşla sopa ile
bayram olmaz. Böyle bayram olmaz olsun! " diyerek olaylara tepki gösterdi.
Eylemciler belediye otobüsünün camlarını kırdı
1 Mayıs eylemcileri belediye otobüsünün camlarını kırdı. Nişantaşı`nda polisten kaçan göstericiler,
peşlerindeki panzerlere barikat kurmak için Beyazıt-Taksim seferini yapan belediye otobüsünün
yolu kapatmasını istedi. Göstericilerin isteğini yerine getirmeyen otobüs şoförü Fatih Yıldırım yoluna
devam etmek istedi. Otobüsü barikat olarak kullanamayan göstericiler otobüsü taş yağmuruna tuttu.
Camları kırılan otobüsün içinde kaldırım taşları bulundu. Şoför Yıldırım, "Allah`tan yolcuları
indirdikten sonra böyle bir olay yaşandı. Aracımla birlikte canımı zor kurtardım." dedi. Yıldırım`ın
olayın şokunu uzun süre üzerinden atamadığı gözlendi.
Kazancı Yokuşu`na karanfil bırakan DSP Genel Başkanı Sezer protesto edildi
Öğle saatlerinde sendikaların Taksimè gitmekten vazgeçtiklerini açıklaması, tansiyonu bir nebze
düşürdü. Ancak marjinal sol gruplar, bu sefer Tarlabaşı Bulvarı, Dolapder ve İstiklal Caddesi`ni
savaş alanına çevirdi. Polise taş atarak saldıran eylemciler, sokak aralarında kaçarken çevredeki
binaları da taşladı. Eylemciler, Taksim İlkyardım Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Amerikan
Hastanesi`ni de taşladı. Öte yandan, Demokratik Sol Parti(DSP) Genel Başkanı Zeki Sezer, Taksim
Meydanı`na gelerek 1 Mayıs 1977 yılında yaşanan kanlı olaylarda 36 kişinin hayatını kaybettiği
Kazancı Yokuşu`na karanfil bıraktı. Bu sırada TKP`li bir grup da Zeki Sezerì protesto etti.
DİSK Genel Merkezi`nden başlayan yürüyüş CHP İlçe Binası önünde sona erdi
Konfederasyonu(DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu`nun (KESK) Taksim
Meydanı`nda gerçekleştirmek istedikleri 1 Mayıs kutlamaları için yaklaşık 100 kişiyle başlattıkları
yürüyüş CHP Şişli ilçe binası önünde sona erdi. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, TÜRK-İŞ
Genel Sekreteri Mustafa Türkel, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul ile bazı milletvekillerinin
yer aldığı yürüyüş sırasında gruptakilerin yolu zaman zaman polislerce kesildi.
Emniyet görevlileriyle yaptıkları görüşmeler sonrasında geçiş güzergahı açılırken, gruptakiler CHP
Şişli ilçe binası önünde kendilerini polis barikatının ardında bekleyenlerin yanına geldiler. Üç
konfederasyonun yetkilileri, kendilerini bekleyenlere bir açıklama yaparak, yürüyüşün sona
erdirildiğini, Taksimè çelenk bırakılmayacağını da bildirdiler.
Sendika ve parti başkanları izin verilmesine rağmen Taksimè gitmedi
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türker, KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve DİSK Başkanı
Süleyman Çelebi, CHP Şişli İlçe Merkezi önünde bir açıklama yaptılar. Türk-İş Genel Sekreteri
Mustafa Türker, 1 Mayıs`ın tatil olmasını ve Taksim`de kutlamak istediklerini anımsatarak, "Ancak
çağrımızı anlamakta güçlük çektiler. Yapılan ayıp Türkiye`de ve tüm dünyada gözleniyor.
Emekçilerin bayramda karşılaştıkları muameleye tüm dünya şahit oluyor. Buna ortak olan herkesi
kınıyoruz" dedi. Taksimè gidilmeyeceğini bildiren Türker, Taksimè çelenk konulduğu takdirde
iktidarın yapmak istediği şeyin yapılmış olacağını savundu. Çelenkleri İstanbul Valisine ve
Başbakana yollayacakların söyleyen Türker, "Onlar götürüp bizim yerimize Taksimè koysun" dedi.
Doğu`dan coşkulu kutlama haberleri geldi
AĞRI
Ağrı`nın Doğubayazıt ilçesinde 1 Mayıs İşçi Bayramı, belediye meydanında kutlandı. Belediyede
işçi statüsünde çalışan işçiler, sabah saatlerinde meydanda toplanarak halay çekti. Bu görüntüyü
kayıt etmek isteyen İngiltere vatandaşı Roberto adındaki turist de halaya dahil oldu. Alanda basın
açıklaması yapan DİSK işyeri temsilcisi Nedim Koçkar, "Değerli işçi emekçileri, bu gün 1 Mayıs işçi
Bayramı. Tüm dünyada olduğu gibi Doğubayazıt ilçemizde de kutlanıyor. Bu bayramın dostluk,
kardeşlik getirmesini temeni ediyoruz. Türkiye`de yaşayan Kürt, Türk, Laz, Çerkez ne olursa olsun;
hepsinin silahın olmadığı, gözyaşlarının olmadığı kardeşlik ortamında yaşanmasını temenni
ediyoruz. Bugün sizin bayramınız" dedi.
Yapılan konuşmanın ardından meydana toplanan yaklaşık 50 işçi, olaysız bir şekilde dağıldı.
İZMİR
İstanbul ve Ankara gibi büyükşehirlerde 1 Mayıs kutlamalarına işçiler sabahın erken saatlerinden
itibaren ilgi gösterirken İzmir`de kutlamaların yapılacağı Gündoğdu Meydanı`na saatler 13.30ù
gösterirken sadece 50 - 100 kişilik bir grup geldi. En sakin 1 Mayıs kutlamalardan birine ev sahipliği
yapan İzmir`de iki ayrı 1 Mayıs etkinliği düzenlendi. İlk etkinlik, 12.00-18.00 saatleri arasında
Alsancak Gündoğdu Meydanı`nda, ikinci kutlama yine aynı saatlerde Bornova`da yapılıyor.
Gündoğdu Meydanı`nda sıkı güvenlik önlemleri alan polis ekipleri, 13 ayrı yerde arama noktası
oluşturdu. Ancak öğle saatlerine kadar, kutlamalarda görev yapan 3 bin 200 polise pek iş düşmedi.
İzmir`de saatler 14.00`ü gösterirken gruplar yeni yeni alana gelmeye başladı. Türk-İş, KESK ve
TMMOB koordinasyonunda düzenlenecek 1 Mayıs kutlamalarının Gündoğdu Meydanı`nda saat
15.00 gibi başlaması bekleniyor. Buradaki kutlamalara sendika, parti ve sivil toplum örgütleri de
katılacak.
VAN
Van Gölü Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi(VEDAŞ) Van Bölge Müdürlüğü çalışanları, 1 Mayıs İşçi
Bayramını, kurban kesip, halay çekerek kutladı. İpek Yolu Caddesi`ndeki VEDAŞ Bölge Müdürlüğü
binası önünde sabah saatlerinde toplanan işçilere, kurumda çalışan diğer personel tarafından
karanfil verildi. Kutlamalara katılan VEDAŞ Bölge Müdürü Muammer Yavuz, bölgede İran ve Irak
sınırlarına yakın yerlerde, eksi 30 derecede şebeke döşerken ayakları donan işçileri de
unutmadıklarını söyledi. Çalışma sezonunun bugün başladığını anlatan Yavuz, ``Sezon açılışının,
aynı zamanda 1 Mayıs emek gününe denk gelmesi bizim için gurur vericidir. Çalışırken hayatını
kaybeden arkadaşlarımıza rahmet diliyorum. İşçi sağlığı ve iş güvenliği açısından arkadaşlarımızın
kazasız çalışabilmesi için kurban kesip, dua edeceğiz`` dedi. Kurbanın kesilmesinin ardından
Muammer Yavuz ve işçiler, davul zurna eşliğinde halay çekerek eğlendi.
ANTALYA
Antalya`daki 1 Mayıs Tertip Komitesi, İstanbul`da Taksimè yürümek isteyen gruplara yapılan
müdahalelere tepki gösterdi. Antalya 1 Mayıs Tertip Komitesi Başkanı Mustafa Ayar, Kışlahan
Meydanı`nda yaptığı açıklamada, ``Hükümet çok açık olarak emekçiler üzerinden bir güç gösterisi
gerçekleştirmekte, toplumsal muhalefeti sindirmek istemektedir`` dedi. DİSK Genel Merkezi önünde
sabah saatlerinde toplanan kalabalığa, çevik kuvvet polislerinin müdahale ettiğini dile getiren Ayar,
olaylar sonunda gözaltı sayısının 50`yi aştığını ve 3 kişinin hastanelerde tedavi altına alındığını
söyledi. Ayar, sokakların abluka altına alınarak emekçilere devlet terörü uygunaldığını savunarak,
``Hükümetten alınan talimatla uygulanan bu keyfi şiddet gösterisini protesto ediyor, kınıyoruz`` dedi.
AK Parti`nin Anayasa Mahkemesi`ne dün sunduğu savunmasında ``bolca demokrasiden ve
uluslararası normlardan`` bahsettiğini ifade eden Ayar, `ÀK Parti, yarattığı korku tünelinden
çıkamayacaktır. Emekçilerin iki eli hükümetin yakasında olacaktır`` şeklinde konuştu. Alanda
toplanan grup ``Her yer Taksim, her yer 1 Mayıs`` sloganı attıktan sonra dağıldı.
ELAZIĞ
Elazığ`daki kutlamalar PTT Meydanı`nda yapıldı. Kamu Emekçileri Sendikaları
Konfederasyonu(KESK) Şubeler Platformu ve bazı siyasi parti üyeleri, Hürriyet Caddesi`nden
ellerindeki bayraklarla birlikte sloganlar eşliğinde yürüyerek, PTT Meydanı`na geldi. Platform adına
açıklama yapan KESK Dönem Sözcüsü Halit Ateş, Türkiye`de yıllardır bir arada yaşayan insanların
birbirine düşman edilmesinin önüne geçilmesinin, savaşın ve şiddet ortamının sona ermesi,
örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılması, halkın siyasete daha fazla katılabilmesinin,
Türkiye`de demokrasinin gelişmesiyle gerçekleşebileceğini söyledi. Siyasi gerilimlerin yarattığı
siyasal, ekonomik ve sosyal tahribatların toplumu kaosa ve karanlığa sürüklediğini dile getiren Ateş,
``Yetkinin, kararın halkta olması için; iş, emek, özgürlük için; inadına barış demek için; toplumsal
özgürlüğümüzü sürdürüp, mücadelemize devam edeceğiz`` dedi. PTT Meydanı`ndaki grup basın
açıklamasının ardından bir süre slogan attıktan sonra dağıldı.
KARS
Kars`ta Yol-İş Sendikasına bağlı işçiler, davul zurna eşliğinde kutlama yaptılar. İl Özel İdaresi
Köylere Hizmet Götürme Birliği bahçesinde bir araya gelen işçilerin kutlamasına, İl Özel İdaresi
Genel Sekreteri Ali Salgar, İl Genel Meclis Başkanı Muzaffer Yağcı da katıldı. Yol-İş Sendikası Kars
İl Temsilcisi Ahmet Karabulutlu, 1 Mayısın bayram havasında kutlanması gerektiğini belirterek,
``Kars`taki kutlamamız ülke geneline örnek olsun. İstanbul`da yaşanan gerginlik üzüntü vericidir``
diye konuştu. Davul zurna eşliğinde halay çeken işçiler daha sonra topluca hatıra fotoğrafı
çektirdiler.
TUNCELİ
İşçi Bayramı, Tunceli`de Kışla Meydanı`nda düzenlenen mitingle kutlandı. DİSK, KESK ve Türk-İş
tarafından düzenlenen mitinge katılanlar, belediye hizmet binası önünde toplanarak Kışla
Meydanı`na yürüdü. Türk-İş Tunceli Temsilcisi Kadir Evin, mitingde yaptığı konuşmada, 1 Mayısı
kardeşçe, birlik ve beraberlik içinde kutlamak için bir araya geldiklerini belirterek, ``Baskı ve sürgün
politikalarından vazgeçilmelidir. Eşitlikçi, özgür bir Türkiye hayal değil. 1 Mayıs resmi tatil ilan
edilsin`` dedi. Bu arada, Tunceli Belediyesi 1 Mayıs kutlamalarına katılan çalışanlarına ücretli izin
verdi. Konuşmaların ardından davul zurna eşliğinde halay çeken grup, müzik dinletisinin ardından
dağıldı.
DİYARBAKIR
1 Mayıs`ı Diyarbakırlılar coşku içinde kutladı. Diyarbakır`ın Dağkapı Semti`ne davul zurnalar
eşliğinde bir araya gelen yaklaşık 3 bin sendika ve sivil toplum kuruluşu üyeleri bir süre eğlendikten
sonra basın açıklaması yaptı. Diyarbakır`da kutlamalar, çevre il ve ilçelerden gelen sendika ve sivil
toplum kuruluş temsilci ve üyelerinin de katılımıyla herhangi bir gerginlik yaşanmadan kutlandı.
Sendikalar basın açıklamasının yapılacağı Dağkapı Meydanı`na davul zurna eşliğinde üç ayrı
yoldan geldi. Diyarbakır`da çok sayıda sendikayı bünyesinde bulunduran `demokrasi platformu`
Şair Ahmet Arif Parkı tarafından, Belediye İş Sen üyeleri Çamlıca durağından, Demokratik Toplum
Partisi(DTP) Milletvekilleri ve belediye başkanları ise Suriçi tarafından gelerek Dağkapı
Meydanı`nda buluştu.
Sendika üyelerinin buluştuğu meydana kurulan miting otobüsünden yükselen şarkı, türkü ve marşlar
eşliğinde vatandaşlar eğlendi. Vatandaşlara güneşten korunmaları için üzerinde sendika ismi
yazılan çok sayıda şapka dağıtıldı. Belediye İş Sendikası ise vatandaşları çok sayıda karanfil
dağıttı. Kutlamalara DTP Diyarbakır Milletvekili Selahattin Demirtaş, DTP Mardin Milletvekili Emine
Ayna, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir de katıldı. Yurdun batı illerinde
yaşanan tatsız olaylara değinen milletvekili Emine Ayna, olaylardan üzüntü duyduklarını söyledi.
Ayna, vatandaşlardan üzüntülerini 3 dakika oturarak göstermelerini istedi. Basın açıklamasını
okuyan Türk İş 7. Bölge Temsilcisi Bahri Karakoç, daha fazla demokrasi arayanlarla birlikte
Türkiye`nin dört bir yanında meydanlarda olduklarını söyledi.
Grevlerin yasaklanmadığı sendikalı işçilerin işten atılmadığı, sendikaların ve partilerin kapatılmadığı
gerçek bir demokrasi istediklerini belirten Karakoç, "Biz emekten yana savaşsız bir dünya için
mücadele edenler 12 Eylül Anayasası`na karşı insan haklarına demokratik, laik, sosyal hukuk
devleti ilkesine dayalı yeni demokratik bir anayasa için, demokrasinin laikliğin ve sosyal hukukun
altını oyanlara, çifte standartlara karşı, gerçek bir demokrasi için alanlardayız." şeklinde konuştu.
ARTVİN
Artvinliler, yöresel sanatçıların seslendirdiği türkülerle gül oynaya 1 Mayıs İşçi Bayramı`nı kutladı.
Ata Park civarında toplanan KESK, DİSK, Türk-İş, Halkevleri, 78`liler Derneği-ORKOOP- CHP SHP-ÖDP- Belediye İş Genel İş ve Eğitim Senìn katılımlarıyla işçiler sloganlar atarak çok katlı
otopark önünde miting yaptı. Burada toplanan kalabalık, Èmperyalist düşünceler kahrolsun`,
`Halkların katili ABD` gibi dövizler taşıyarak hükümet aleyhine sloganlar attı.
Olaysız geçen kutlamarın ardından yöresel sanatçıların sahne aldığı meydanda, işçilerle çevrede
bulunan vatandaşlar gönüllerince eğlendi. 30 Nisan itibariyle bildiri dağıtılarak 1 Mayısà katılın
çağrılarına rağmen katılımın fazla olmadığı gözlendi.
GİRESUN
Giresun`da Cumhuriyet meydanında düzenlenen mitinge Kamu Emekçileri Sendikaları
Konfederasyonu`na(KESK) bağlı sendikalar, Cumhuriyet Halk Partisi, Sosyal Demokrat Parti,
Demokrat Sol Parti, Atatürkçü Düşünce Derneği ve Halk Evleri destekledi. Toplam 230 polisin görev
yaptığı mitingde, meydan gelen herkes tek tek güvenlik güçleri tarafından arandı. Cumhuriyet
meydanına toplanan sendika üyeleri, miting boyunca hep bir ağızdan, `Kahrolsun IMF, bağımsız
Türkiye- Söz, yetki, karar çalışanın olsun` gibi sloganlar attı. Konuşmalardan sonra meydana
toplanan işçiler çalınan müzikler eşliğinde halay çekti ve bol bol eğlendi. 500 kişiye yakın işçinin
toplandığı miting olaysız şekilde sona erdi.
ANKARA
Türk-İşè bağlı sendikaların Ankara şubeleri, KESK Ankara Şubeleri Platformunun öncülüğünde
bazı sivil toplum kuruluşları ve siyasi partileri üyelerinin katıldığı 1 Mayıs kutlamalarının yapılacağı
Sıhhiye Meydanı`na girişler sırasında, bazı gruplarla polis arasında gerginlik yaşandı. Katılımcılar,
miting için Ulus`taki Opera Binası önünde öğle saatlerinden itibaren toplandılar. Çağrıcı kurumlar
arasında olmamasına rağmen korteje girmek isteyen Birleşik Kamu-İş konfederasyonu üyelerine
tertip komitesi tarafından izin verilmedi. Konfederasyon üyeleri bunun üzerine, kortejin en önünde
yer alan Türk-İş pankartının önünde bir süre beklediler. Birleşik Kamu-İş üyelerinin kortej önünden
ayrılmaması nedeniyle yürüyüş planlanandan geç başladı. Birleşik Kamu-İş üyeleri ise kortejden
ayrı olarak meydana alındı. Grup üyeleri, yapılan açıklamanın ardından alandan çıkarıldı. Bu arada,
mitinge katılmak üzere Sıhhiye Meydanı`na gelen bazı gruplar ile polis arasında arbede yaşandı.
Kontrol noktasına gelen ÖDP üyeleri de meydana girmeden önce ABD bayrağını ateşe verdi. Alana
giriş sırasında ÖDP`li grup ile polis arasında arbede çıktı. Olaylar nedeniyle polis ve göstericilerden
yaralananlar oldu. Olayların büyümesi üzerine polis, göz yaşartıcı bomba atarak gruba müdahale
etti. Bundan etkilenen bir kameraman da fenalaştı. CNN Türk`te çalıştığı belirtilen kameraman,
diğer basın mensupları tarafından bölge dışına çıkarıldı.
Arbede sırasında arama noktalarındaki barikatlar devrildi. Bu sırada, meydandakiler polislere
pankart sopalarını ve su şişelerini fırlattılar. Polis de miting alanına göz yaşartıcı bombalar attı.
Miting alanındaki gerginlik sürüyor.
HAKKARİ
Hakkari KESK Şubeler Platform Dönem Sözcüsü Mahmut Ceyhan, İşçi Bayramı`nı Cumhuriyet
Caddesi`nde kutlamak istediklerini ancak buna izin verilmediğini söyledi. Altay Caddesi`nde
toplanan KESKè bağlı sendika üyeleri, afiş ve pankartlarla Cumhuriyet Caddesi`ne kadar yürüdü.
Burada grup adına açıklama yapan KESK Şubeler Platformu Dönüm Sözcüsü Mahmut Ceyhan, 1
Mayısta dünyanın birçok ülkesinde tatil ilan edildiğini ifade ederek, şunları kaydetti: ``Ülkemizde ise
halen bu noktaya gelinememiştir. İlimizde yazılı ve sözlü talepte bulunmamıza rağmen istediğimiz
yere izin verilmeyerek başka adresler gösterilmiştir. Dolayısıyla bugün kutlama yerine sadece
açıklama yapmakla yetinmekteyiz. İşçi Bayramı`nı Cumhuriyet Caddesi`nde kutlamak istedik, ancak
buna izin verilmedi. Kutlamayı Merzan Mahallesi`ndeki toprak sahada yapmamız istendi.``
Ceyhan, tatil olması durumunda işçilerin Merzan Mahallesi`ne gidebileceğini, ancak tatil olmadığı
için oraya gitmelerinin mümkün olmadığını bildirdi.
Açıklamanın ardından grup, saygı duruşunda bulunduktan sonra 5 dakikalık oturma eylemi yaptı.
Grup, daha sonra sessizce dağıldı.
ORDU
Ordu Belediyesinin önünde yapılan kutlamalara çeşitli sendika ve siyasi parti üyeleri katıldı.
Türk-İş Ordu Temsilcisi Selim Yöndem, İşçi Bayramı`nın gerçek bir bayram havasında kutlanması
gerektiğini belirtti.
Yöndem, `Àma görüyoruz ve izliyoruz ki 1 Mayıs artık bayram gibi kutlanmaktan çok uzak. İşçilerin
bayramı Türkiye`de bir gerginlik ve kavga içinde kutlanıyor. Bu durum gerçekten bizleri son derece
üzmektedir. Bizlere bu bayram gününde bu eziyetleri yapanları kınıyorum`` dedi.
Çeşitli sloganlar atan, marş söyleyen ve halay çeken katılımcılar, kutlamaların ardından dağıldı.
SİVAS
Sivas`ta, 1 Mayıs Tertip Komitesince miting düzenlendi. Ethembey Parkı`nın önünde toplanan bazı
siyasi parti üyeleri ve öğrenci gruplarından oluşan yaklaşık 250 kişi, slogan atarak Mevlana Miting
Alanı`na kadar yürüdü. 1 Mayıs Tertip Komitesi Başkanı Önder Doğan, burada yaptığı konuşmada,
1 Mayısın tüm dünyada omuz omuza kutlandığını belirtti. İstanbul`da Taksim ve DİSK önünde
yaşanan gerginliği kınadıklarını belirten Doğan, ``1 Mayıs, 122 yıldır emekçilerin ve halkların
taleplerini daha kararlı, daha güçlü ve daha kitlesel seslendirme günüdür`` dedi.
Doğan, 1 Mayısın barış, kardeşlik, dayanışma ve mücadelenin adı olduğunu ifade ederek,
`Èkonomik kriz, özelleştirmeler, hak gaspları, işsizlik, yoksulluk, savaş ve şiddetle dolu bir ortamda
1 Mayısta alanlardayız`` diye konuştu. Bir süre halay çeken katılımcılar, olaysız dağıldı.
GAZİANTEP
Gaziantep`te 1 Mayıs etkinlikleri sırasında, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı`nın
okunmasına karşı çıkan İş-Hak-Der üyeleri ile İP`liler arasında gerginlik yaşandı.
1 Mayıs etkinlikleri kapsamında İstasyon Meydanı`na gelenler, tek tek aranarak alana alındı.
Çeşitli sendikalar, sivil toplum örgütleri ile İP, CHP ve DTP il örgütlerinin destek verdiği kutlamaların
başlangıcında saygı duruşunda bulunulmaması ve İstiklal Marşı`nın okunmaması üzerine, bir grup
İP`li, tertip komitesine itirazda bulundu. Tertip komitesi, İstiklal Marşı`nın okunmasını kararlaştırdı.
Türk-İş Gaziantep Temsilcisi Ali Tabur ve yanındakiler bir dakikalık saygı duruşunda bulunup İstiklal
Marşı`nı okuyunca İş-Hak-Der üyesi bir grup, İstiklal Marşı`nı okumak yerine slogan attı.
MALATYA
Malatya`da 1 Mayıs kutlamalarında, polis, 100. Yıl Kavşağı`na gelen vatandaşları kontrol
noktasında karanfillerle karşıladı.
KESK Dönem Sözcüsü Cengiz Karabay, kutlamalarda yaptığı konuşmada, 1 Mayısın tatil ilan
edilmesi için mücadelelerinin devam edeceğini söyledi.
İstanbul`daki kutlamaların Taksim Meydanı`nda yapılması isteğinin kabul edilmediğini belirten
Karabay, şöyle konuştu:
``Sayın Başbakan Àyaklar başı yönetmeye kalkarsa kıyamet kopar` diyerek emekçileri ayak takımı
olarak tanımlamıştır. Bu açıklamayı bir kez daha protesto ediyoruz. Başbakan Erdoğan`ın àyak
takımı` dediği insanlar bu ülkenin eşit haklarına sahip yurttaşlardır. İşçileri, kamu çalışanları,
köylüleri, mimarları, mühendisleri, doktorları, hemşireleri kısacası bu ülkenin emekçileridir`` dedi.
MERSİN
Mersin`de, 1 Mayıs Tertip Komitesi`nin düzenlediği yürüyüş ve mitinge katılacaklar, Mersin Devlet
Hastanesinin önünde toplandı. Kontrol yapılmasının ardından, geniş güvenlik önlemleri altında
yürüyüş başladı. Yürüyüşe katılmak için kortejin başlayacağı alana gelen DTP Van Milletvekili
Fatma Kurtulan ve DTP Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Binici, polislerin üzerlerini aramak istediğini
öne sürerek tepki gösterdi. Emniyet Müdür Yardımcısı Mehmet Baydoğan`ın araya girmesiyle her
iki milletvekili arama yapılmadan yürüyüşe katıldı. Yürüyüş ve miting, katılımcıların halay
çekmesiyle sona erdi.
ŞANLIURFA
Türkiye`nin her yerinde yapılan 1 Mayıs kutlamalarında özellikle İstanbul başta olmak üzere birçok
yerde slogan ve marjinal grupların gösterisine dönüşürken, Anadolu`da ise tersi manzaralar oluştu.
Şanlıurfa`nın Hilvan ilçesindeki 1 Mayıs kutlamaları ise davullu zurnalı düğün havasında geçti.
Şanlıurfa Valisi Yusuf Yavaşcan, Türk-İşìn yıllarca genel başkanlığını yapmış Cumhuriyet Halk
Partisi(CHP) İstanbul Milletvekili Bayram Meral ve Hilvan Kaymakamı Coşkun Açık ile yaklaşık bin
500 kişinin katıldığı 1 Mayıs kutlamaları coşkulu şekilde kutlandı.
İstanbul`da gün boyu devam eden 1 Mayıs eylemlerinde 30 civarında polis ve gösterici hastanelerin
acil servislerine kaldırıldı. Sabah saatlerinde başlayan gösterilerde polisin attığı göz yaşartıcı
bombalar ve biber gazları eylemcileri etkiledi. Bunun yanında göstericilerin attığı taşlardan dolayı da
polisler yaralandı. Şu ana kadar çeşitli hastanelere kaldırılan eylemci ve polislerin birçoğu ayakta
tedavi oldu. Gün boyu yoğunluğun en çok yaşandığı Şişli`deki Şişli Etfal Hastanesi`ne 20 civarında
yaralı getirildi. Hastane kaynaklarına göre, gelenlerin çoğunluğunu atılan taşlardan dolayı çeşitli
yerlerinden yaralanan polisler oluşturdu. Geri kalan 10 kişi de Haseki Eğitim ve Araştırma
Hastanesi, Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Taksim İlkyardım Hastanesi`ne kaldırıldı.
Öte yandan hastaneler gün içinde gelen yaralılarla ilgili son durumları İstanbul Sağlık İl Müdürlüğü
aracılığı ile İstanbul Valiliği Kriz Merkezi`ne iletti.
İstanbul`da 1 Mayıs dolayısıyla yapılan gösterilerde gözaltına alınanların sayısı 505è çıktı. İl Kriz
Merkezi`nden alınan bilgiye göre, kentte yapılan gösterilerde polis tarafından şu ana kadar 505 kişi
gözaltına alındı. Bu kişilere ilişkin emniyetteki işlemler sürüyor.
Caddeler sokaklar savaş alanına döndü. Camları kırılan ve zarar verilen işyerlerinde büyük çapta
maddi zarar var.
Gösteriler sırasında İstanbulùn trafiği felç oldu. Binlerce kişi araçlarında uzun süre gitmek
istedikleri yere ulaşmak için yollarda bekledi.
Taksim`de 1 Mayıs yok, çatışma her yerde
1 Mayıs için Taksimè ulaşmaya çalışan göstericiler ve güvenlik güçleri arasında arbede
çıktı.
GÜN BOYU YAŞANAN GELİŞMELER
1 Mayıs için Taksimè ulaşmaya çalışan göstericiler ve güvenlik güçleri arasında arbede çıktı.
İstiklal Caddesi üzerinde Mis sokak, Büyük Parmakkapı sokak ve cadde üzerindeki diğer
sokaklardan gelen, aralarında anarşistler, Halk Kültür Merkezleri üyelerinin de bulunduğu gruplar
pankart ve bayrak açtı. Gruplar İstiklal Caddesi`nde "İşte Taksim İşte 1 Mayıs" sloganları atarak
Taksimè doğru yürümek istediler. Olağanüstü güvenlik önlemlerinin alındığı İstiklal Caddesi
girişinde bekleyen çevik kuvvet ekipleri, hem göz yaşartıcı gaz hem de tazyikli suyla bu kişilere
müdahale etti. Güvenlik güçleri ara sokaklara kaçan grupları dağıtmak için buralara da gaz sıkarak
müdahale etti.
Bu arada gruptan güvenlik güçlerine bira şişeleri, soda şişeleri ve taş atıldı. Çıkan arbede sonucu
cadde üzerinde bulunan birkaç mağazanın camları taş isabet etmesi üzerine kırıldı. Ara sokaklara
dağıtılan grupların yer yer yeniden toplandıkları da görüldü. (ANKA)
(ANKA) - Dolapdere`den, Taksimè doğru ilerlemeye çalışan yaklaşık 100 kişilik grup barikat kurdu.
Kurtuluş Yokuşundan Taksimè ilerlemeye çalışan grup yapı malzemeleri satan bir mağazanın
önünde mağazanın malzemelerini kullanarak barikat oluşturdu. Mağaza yetkilileri barikatı
kaldırmaya çalışırken, polisin gruba müdahale etmesi bekleniyor.
Öte yandan, Harbiye`ye ulaşan gruba polis gaz bombasıyla müdahale etti. Sürekli gaz bombası
atan çevik kuvvet ara sokaklara da gaz bombası atarak grupları dağıttı. (ANKA)
(ANKA)- İstanbul`da 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak isteyen Dolapdere`deki grupla polis arasında
Kurtuluş Yokuşu`nda da çatışma yaşandı.
Dolapdere`deki grup Kurtuluş Yokuşu`nda kaldırım taşlarını sökerken polis göstericilere biber
gazıyla müdahale etti. Göstericiler ara sokaklara dağılırken, polis Bilgi Üniversitesi`ne doğru
harekete geçti. Bilgi Üniversitesi çevresinde 7-8 noktada göstericilerin Taksimè ilerlemesini
engellemek için barikat kuruldu.
Bu arada Pangaltı ve Dolapdere`deki bekleyiş sürüyor. Taksimè çıkmayı zorlayan gruplar Harbiye
Kavşağı, Askeri Müze ve Vali Konağı önünden hareketliliğini sürdürüyor. Bu arada polisin bu
noktalarda barikatlar kurduğu gözleniyor.
Öte yandan bu bölgedeki olaylarda 200è yakın göstericinin gözaltına alındığı bildirildi. Polisin sert
müdahelesinden etkilenen yaklaşık 40 kişinin de Şişli Eftal Hastanesi ile Taksim İlkyardım
Hastanesi`ne kaldırıldığı belirtiliyor.(ANKA)
AA-DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için
sağduyu ile burada eylemi noktalıyoruz" dedi.
Çelebi, DİSK Genel Merkezi önünde DSP`ye ait parti otobüsü üzerinde KESK Genel Başkanı İsmail
Hakkı Tombul, TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel bazı demokratik kitle örgütlerinin
yöneticileriyle birlikte yaptığı konuşmada, DİSK, KESK, TÜRK-İŞ, bazı siyasi partiler ve demokratik
kitle örgütlerinin 1 Mayıs`ta sağduyu ortaya koyduklarını dile getirdi.
"Coşkulu bir bayramla taleplerimizi haykırmak için Taksim`de buluşmak istedik. Şimdi bütün alanlar
Taksim olmuştur. Bütün Türkiye Taksim olmuştur" diyen Çelebi, eylemi noktaladıklarını belirtti.
Çelebi, "Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu ile burada eylemi noktalıyoruz.
Ancak bu hükümetten hesap sormaya devam edeceğiz" dedi.
(ANKA) - DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, sendika ve sivil toplum örgütleri olarak Taksimè
yürüyüşü can güvenliklerinin olmadığı gerekçesiyle iptal ettiklerini açıkladı.
DİSK Genel Sekreteri Görgün DİSK Genel Merkezi`nde yaptığı açıklamada can güvenliklerinin
olmadığını bildirdi. Görgün, "Genel merkezden dışarı adım atamıyoruz. Bu kadar sert bir müdahale
beklemiyorduk. Zalimane bir tutumla karşılaştık. Adım atsak sanki bizi öldürecekler. Böyle bir
kararlılık ve sert bir tutum görmedik. Can güvenliğimiz olmadığı gerekçesiyle Taksim yürüyüşünü
iptal ettik. Sadece sendika yöneticileri Taksimè çıkacak" dedi.
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir da yaptığı açıklamada, "Emniyet güçlerinin
anlaşılması güç karşı duruşları var. Yapılan saldırılar kontrollü bir hareketin gelişme şansını ortadan
kaldırıyor. Girişim ve çabalarımız sonuçsuz kalıyor. Hükümet sağır, dilsiz ve körü oynuyor. Toplu bir
yürüyüş mümkün olmayacak gibi. Bir organizasyon gerçekleştirme şansımız yok.
Biz ya bu kitle ile gideriz ya da gitmeyiz. Pazarlık söz konusu değil. Heyet gönderilmeyecek. Biz bu
lütufkar yaklaşımı kabul edemeyiz" dedi.
(ANKA)- Polis panzerlerinin sürekli hareket halinde olduğu gözlenen Osmanbey`de Taksimè doğru
yürüyüşe geçmek isteyen grup sokak aralarında da gösterilerini sürdürüyor. Polis panzerlerin yanı
sıra yaklaşık 50 kişilik robocop da slogan atan gruplara müdahale hazırlığı yapıyor.
(ANKA)- Taksim Meydanı polis tarafından kurulan barikatlarla ablukaya alındı. Meydana giriş
çıkışlar yasaklandı.
DİSK, KESK ve TÜRK-İşìn 1 Mayıs kutlamaları için tek koldan Taksim Meydanı`na giriş kararı
polisin barikatına takıldı. Taksim Meydanı`nın çevresine kurulan polis barikatlarıyla meydana giriş
çıkış engellendi. Taksim, İstiklal Caddesi`ndeki işyerlerinin ise büyük bir bölümünün kepenkleri
kapalı. Gazeteci ve polislerin dışında tek tek vatandaşların görüldüğü İstanbulùn en kalabalık
merkezlerinden biri olan Taksim, adeta insansızlaştırılmış bir görüntü veriyor. Taksim ve Taksimè
bağlantılı tüm yollar ise tamamen güvenlik görevlilerinin denetimi altında tutuluyor. Tam bir
sıkıyönetimin yaşandığı Taksim ve çevresinde polisin yanısıra jandarma birlikleri de herhangi bir
olaya karşı tam teçhizatlı hazır bekletiliyor.
Bu arada tur otobüsleri bile meydanın bulunduğu bölgeye alınmadığı görüldü. Taksim de alınan
olağanüstü güvenlik önlemlerinin turistleri de mağdur ettiği gözlendi. (ANKA)
AA- Taksim Meydanı ile bu alana ulaşan tüm yollarda yoğun güvenlik önlemleri alan ve kontrol
noktaları oluşturarak çeşitli yerlere konuşlanan polisler, Cumhuriyet Anıtı`nın çevresini de
bariyerlerle kapattı. Araçların girişine izin verilmeyen meydandan yaya geçişleri devam ederken,
bariyerle çevrilen anıta yayaların ulaşması engelleniyor.
Yürüyüşün başlaması planlanan Şişli Abidei Hürriyet Caddesi Nakiye Ergül Sokak`taki Türkiye
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu(DİSK) çevresinde ve Taksim güzergahı üzerinde de
panzerlerin desteğiyle yoğun önlemler alan polis ekiplerine, uçuş yapan bir helikopter de yardımcı
oluyor.
Genel merkeze saat 07.50 sıralarında gelen DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, dışarıda ve
karşılandı.
Bu arada, Taksim Gezi Parkı`nda da askeri birliklerin konuşlandıkları görüldü.
Öte yandan, şehir hatları vapurlarının Üsküdar ve Kadıköy`den Kabataş, Beşiktaş ve Karaköy
iskelelerine seferleri durduruldu. Yine Sirkeci-Kabataş tramvay hattı, Kabataş-Taksim arasındaki
füniküler sistem ile Mecidiyeköy-Taksim arasındaki metro seferleri gerçekleştirilemiyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Trafik Kontrol Merkezi`nden alınan bilgiye göre, Anadolu yakasından
Avrupa yakasına geçişlerinde Boğaziçi Köprüsü istikametinde Çamlıca`dan, Fatih Sultan Mehmet
Köprüsü güzergahında ise Ümraniye Çakmak Köprüsü`nden itibaren yoğunluk yaşanıyor. Ayrıca,
Taksim Meydanı ve Şişli`ye ulaşan güzergahlarda da trafikte sıkışıklıklar oluşmaya başladığı
görülüyor.
Şişli`de bulunan DİSK binası önünde bekleyenlere sabah 6.30`da müdahale eden polis, önce gaz
bombası attı ardında da su sıktı. Olaya tepki gösteren DİSK Başkanı Çelebi, "Konulan yasaklar
demokratik Türkiye diyenlerin iki yüzlü demokrasi anlayışının kanıtıdır. Bu insanların burnu kanarsa
sorumlusu iktidar ve vali olacaktır" dedi.
İSTANBUL(ANKA) -Şişli`de bulunan DİSK binası önünde bekleyenlere sabah 6.30`da müdahale
eden polis, önce gaz bombası attı ardında da su sıktı. Olaya tepki gösteren DİSK Başkanı Çelebi,
"Konulan yasaklar demokratik Türkiye diyenlerin iki yüzlü demokrasi anlayışının kanıtıdır. Bu
insanların burnu kanarsa sorumlusu iktidar ve vali olacaktır" dedi.
Şişli`de bulunan DİSK binası önündeki "Yoksulluğa, Adaletsizliğe Hayır" pankartı önünde toplanan
grubu polis müdahale etti. Sabah 06.30 sıralarında ilk müdahaleyi yapan polis ilk çapta biber gazı
attı. Ardından tazyikli su sıkan polis grubu dağıtmaya çalıştı.
Bina önünde bulunanlardan bir kısmı içeri girerken bir kısmı da sokakta slogan atarak polise
direndi. Disk binası içi sularla doldu. Bina içindekiler pencerelerden slogan atmaya devam ederken
olaya ilişkin sendika başkanı Çelebi, bir açıklama yaptı.
Çelebi, açıklamasında şunları söyledi:
"Ablukalı durum ortadan kaldırılmalı. Özgürce bizim taksimde anma yapmamız engellenmemeli.
DİSK, KESK VE TÜRK-İŞ olarak ortaya koyduğumuz tabloya rağmen halen vahşice, terör estirerek
böylesi baskılarlarla susturacaklarını sananlar, bizi susturamayacaklar. Susmayacağız. Yapılanların
hesabı sorulacaktır.
Televizyonlara yayın yasağı konulduğu yönünde duyum aldıklarını söyleyen çelebi, konulan
yasaklar Türkiye demokrasi diyenlerin iki yüzlü demokrasi anlayışının kanıtı.
Saat 10 da toplanma kararını verdik. Biz buradayız. Hukuk dışı uygulamalara bir kez daha son
verilmesi çağrısında bulunuyoruz. Bu ülkeyi germeyin. İşçilerin 1 mayıs kutlamalarını engellemeyin.
Hukuk dışı yasa dışı iş yapmayın. Yaşananların sorumlusu bunları yapanlar olacaktır."
Çelebi, "Türkiye`de sıkı yönetimin koşullarının ötesinde ceberut bir anlayışın bulunduğunu
olağanüstü hal uygulamalarının yaşandığını" söyleyerek, müdahaleyi hatırlatarak "bin 500è yakın
insanımız var içerde. Dışarıda da bir sürü insanımız var. Bu insanların burnu kanarsa sorumlusu
iktidar ve vali olacaktır" dedi.
Bu arada saat 08.30 sıralarında polis tekrar gruba müdahale etti. Grubun yakınında bulunan basın
mensuplarının uzaklaştırılmalarının ardından polis, gruba tekrar su sıkmaya başladı.
100 kişilik grup Taksimè yürüyor
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, TÜRK-İŞ
Genel Sekreteri Mustafa Türkel ile bir grup milletvekilinin de aralarında bulunduğu yaklaşık
100 kişilik grup Taksimè doğru yürüyüşe başladı.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, TÜRK-İŞ Genel
Sekreteri Mustafa Türkel ile bir grup milletvekilinin de aralarında bulunduğu yaklaşık 100 kişilik grup
Taksimè doğru yürüyüşe başladı. DİSK Genel Merkezi önünde yapılan açıklamanın ardından 100
kişilik grup, Halaskargazi Caddesi üzerinden Osmanbey Metro durağına hareket etti. Burada polis
barikatıyla önleri kesilen gruptakiler, yapılan görüşmenin ardından barikatın açılmasıyla birlikte yola
devam ediyor.
Çelebi: DİSK tecavüze uğradı
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, İstanbul`da 1 Mayıs kutlamalarının engellenmesi için
her türlü yöntemin denendiğini belirterek, "DİSKìn genel merkezine tecavüz edilmiştir, bunu
kınıyorum" dedi.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, İstanbul`da 1 Mayıs kutlamalarının engellenmesi için her
türlü yöntemin denendiğini belirterek, "DİSKìn genel merkezine tecavüz edilmiştir, bunu kınıyorum"
dedi.
Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, Türk
Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Gençay Gürsoy ve bazı sendikaların başkanları ile DİSK
Genel Merkezi önündeki DSP otobüsünün üzerine çıkarak açıklama yaptı. Türkiye`de, 1 Mayıs için
akla gelen her türlü yöntemle engelleme yapıldığını ifade eden Çelebi, "Şu anda İstanbul bir
hapishaneye çevrilmiştir. DİSKìn genel merkezine tecavüz edilmiştir, bunu kınıyoruz" dedi.
Süleyman Çelebi, 1 Mayıs işçi bayramını barış ve kardeşlik içinde kutlamak için DİSK Genel
Merkezi önünde toplanan işçi ve emekçilere gaz bombaları atıldığını, boyalı su ve tazyikli sularla
müdahale edildiğini, insanlık dışı her türlü yöntemin uygulandığını söyledi.
Çelebi, şöyle devam etti:
"Bugün, AKP hükümetinin iki yüzlülüğü, yalnız türban sevdalısı iki yüzlülüğü ortaya çıkmıştır. 3
konfederasyon, meslek odaları ve İstanbul`da 1 Mayıs`ı kutlamak isteyen tüm örgütler sağduyulu bir
tavır göstermiştir. Şimdi bütün alanlar Taksim olmuştur. Mücadelenizi kutluyorum. Biz bugüne
gelene kadar bir çok bedeller ödedik. 1977`de Taksim`de, Kadıköy`de ve Türkiye`nin her yerinde
şehitler verdik. Bu ne ilk ne de son olacak. Mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz." Hükümetin,
Sosyal Güvenlik Yasası ile kazanılmış hakları geri aldığını, sağlığın paralı hale getirilmesi için
düzenlemeler yapıldığını, işsizliğin, enflasyonun yükseldiğini, yoksulluğun ve hayat pahalılığının
arttığını kaydeden Çelebi, bütün bu olumsuzlukların yüksek sesle dile getirilmesini önlemek için 1
Mayıs kutlamalarına izin verilmediğini savundu.
Bugün yapılan müdahaleler sonucu birçok sendikacının, işçinin ve emekçinin hastanelik olduğunu,
bazı arkadaşlarının gözaltına alındığını dile getiren Çelebi, örgütlerin ortak kararıyla eylemi burada
noktalamak istediklerini söyledi.
KESK BAŞKANI`NIN KONUŞMASI
KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da hükümetin ve İstanbul Valiliğinin 1 Mayıs`ın barış
içinde kutlanmasına izin vermediğini savunarak, bu tutumu protesto ettiklerini kaydetti. Haklı ve
meşru isteklerde bulunduklarını belirten Tombul, "Emekçilerin talepleri önünde kimse duramaz. Biz,
Taksimè yürümek istedik ve 31 yıl önce ölen arkadaşlarımızı anmak istedik. Ancak hükümetin bu
olayda yüzü bir kez daha açığa çıktı. İşte AKP`nin demokrasi anlayışı budur" diye konuştu.
DİSK Genel Merkezi içinde toplanan işçi ve emekçilerin üzerine de gaz bombaları atıldığını
söyleyen Tombul, "Taksimè gitmek isteyenlere sanki düşman kuvvetleri gibi muamele ediliyor.
Oysa biz bu ülkenin üreten gerçek sahipleriyiz" dedi.
Tombul, eylemi burada sonlandırdıklarını belirterek, diğer yerlerde toplanan gruplara da açıklama
yapılacağını bildirdi. Konuşmaların ardından, toplanan grup uyarılarak, dağılmaları istendi.
Çelebi: "Sağduyu ile eylemi noktalıyoruz".
İstanbul - DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Bu hükümetin provokasyonuna alet
olmamak için sağduyu ile burada eylemi noktalıyoruz" dedi.
İstanbul- DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için
sağduyu ile burada eylemi noktalıyoruz" dedi.
"Coşkulu bir bayramla taleplerimizi haykırmak için Taksim`de buluşmak istedik. Şimdi bütün alanlar
Sendikacılar ve milletvekilleri Taksimè yürüyor.
İstanbul - DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul,
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel ile bir grup milletvekilinin de aralarında bulunduğu
yaklaşık 100 kişilik grup Taksimè doğru yürüyüşe başladı.
İstanbul- DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, TÜRKİŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel ile bir grup milletvekilinin de aralarında bulunduğu yaklaşık 100
kişilik grup Taksimè doğru yürüyüşe başladı.
DİSK Genel Merkezi önünde yapılan açıklamanın ardından 100 kişilik grup, Halaskargazi Caddesi
üzerinden Osmanbey Metro durağına hareket etti.
Burada polis barikatıyla önleri kesilen gruptakiler, yapılan görüşmenin ardından barikatın
açılmasıyla birlikte yola devam ediyor.
2008-05-01 Vatan Gazetesi Kaynak:www.oncevatan.com.tr
Sendikalar kitlesel yürüyüşten vazgeçti...
Polisin Taksim çevresindeki sert müdahaleleri ve artan gerginlik üzerine sendikalar,
Taksimè kitlesel bir yürüyüşten vazgeçti. Taksimè çiçeklerle bir heyet gidecek. Bunun için
Valilikten izin istendi.
DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, sendika ve sivil toplum örgütleri olarak Taksim"e yürüyüşü
can güvenliklerinin olmadığı gerekçesiyle iptal ettiklerini açıkladı.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ile sendika ve sivil toplum
yöneticileri yaptıkları toplantıda Taksime yürütüşü iptal kararı aldı. Sendika yöneticilerinin DSP"nin
otobüsünden alınan kararı açıkladı. DİSK Genel Sekreteri Görgün DİSK Genel Merkezi"nde yaptığı
açıklamada can güvenliklerinin olmadığını bildirdi. Görgün, "Genel merkezden dışarı adım
atamıyoruz. Bu kadar sert bir müdahale beklemiyorduk. Zalimane bir tutumla karşılaştık. Adım
atsak sanki bizi öldürecekler. Böyle bir kararlılık ve sert bir tutum görmedik. Can güvenliğimiz
olmadığı gerekçesiyle Taksim yürüyüşünü iptal ettik. Sadece sendika yöneticileri Taksim"e çıkacakö
dedi.
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir da yaptığı açıklamada, "Emniyet güçlerinin
lütufkar yaklaşımı kabul edemeyiz" dedi.
Çelebi: Bütün Türkiye Taksim olmuştur
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu
ile burada eylemi noktalıyoruz" dedi. Çelebi, DİSK Genel Merkezi önünde DSP"ye ait parti otobüsü
demokratik kitle örgütlerinin yöneticileriyle birlikte
yaptığı konuşmada, DİSK, KESK, TÜRK-İŞ, bazı siyasi partiler ve demokratik kitle örgütlerinin 1
Mayıs"ta sağduyu ortaya koyduklarını dile getirdi.
"Coşkulu bir bayramla taleplerimizi haykırmak için Taksim"de buluşmak istedik. Şimdi bütün alanlar
Sendika yöneticileri toplanıp karar aldı
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve diğer sendika
yöneticileri ve meslek örgütü başkanları İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Hayati Yılmaz ile
görüştü. Bu görüşmeye CHP"den Mehmet Sevigen, DTP"den Ahmet Türk, Aysel Tuğluk, Sırrı
Sakık, Akın Birdal, Hasip Kaplan, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras da katıldı.
DİSK binasına DSP Genel Başkanı Zeki Sezer de geldi.
Bina dışında toplanan kalabalıktan uzakta ayaküstü yapılan görüşmede Yılmaz, "Biz size yol
açacağız yöneticilerle birlikte gitmeniz için. Ben size bunu tebliğ ediyorum" dedi. DİSK Genel
Başkanı Süleyman Çelebi, Emniyet Müdür Yardımcısı Yılmaz"a, CHP Şişli İlçe Başkanlığı"na kadar
gitmek istediklerini, buna izin verilmesini istedi. Görüşme sürerken, polisin diğer yerlerde toplanan
gruplara müdahalesi devam etti. Süleyman Çelebi ayrıca Yılmaz"a DİSK binasının içine biber gazı
sıkıldığını bunun "haneye tecavüz" anlamına geldiğini savaşlarda bile böyle bir durumun
yaşanmadığını söyledi. Hayati Yılmaz ise DİSK binasına gaz bombası atmadıklarını iddia etti.
2008-05-01 Vatan Kaynak:Cafe Siyaset
Çelebi`den AK Parti`ye ağır sözler
DİSK Gene Başkanı Süleyman Çelebi, DİSK Genel Merkezi önünde DSP`ye ait parti otobüsü
üzerinde KESK ve TÜRK-İŞ temcisiyle ve bazı demokratik kitle örgütlerinin yöneticileriyle
birlikte konuştu. Çelebi, son durumu nasıl açıkladı?
Sendikalar kitlesel olarak Taksimè yürüyüşten vazgeçti.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu
ile burada eylemi noktalıyoruz" dedi.
Çelebi, DİSK Genel Merkezi önünde DSP`ye ait parti otobüsü üzerinde KESK
Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa
Türkel bazı demokratik kitle örgütlerinin yöneticileriyle birlikte
yaptığı konuşmada, DİSK, KESK, TÜRK-İŞ, bazı siyasi partiler ve
demokratik kitle örgütlerinin 1 Mayıs`ta sağduyu ortaya koyduklarını
dile getirdi.
"Coşkulu bir bayramla taleplerimizi haykırmak için Taksim`de buluşmak
istedik. Şimdi bütün alanlar Taksim olmuştur. Bütün Türkiye Taksim
olmuştur" diyen Çelebi, eylemi noktaladıklarını belirtti.
Çelebi, "Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu ile
burada eylemi noktalıyoruz. Ancak bu hükümetten hesap sormaya devam
edeceğiz" dedi.
"İKİYÜZLÜ AKP"
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, İstanbul Emniyet Müdürlüğünden yetkililerle görüştü.
DİSKìn Şişli`deki genel merkezi önünde Taksim Cumhuriyet Anıtı`na
çelenk koymayı ve Kazancı Yokuşu`na karanfil bırakmayı planlayan
gruplara, polisin müdahalesi üzerine, DİSK Genel Başkanı Çelebi,
İstanbul Emniyet Müdürlüğünden üst düzey bir yetkiliyle görüşme yaptı.
Görüşmenin ardından DİSK Genel Merkezi`nde toplanan işçilere bir konuşma yapan Süleyman
Çelebi polisin sert müdahalesine ` Yalnızca türbana özgürlük isteyen ikiyüzlü AKP` tepki gösterdi.
AKP Hükümeti emekçileri tehdit etmeyi sürdürdü.
1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanması kararına karşı, İçişleri Bakanı Beşir Atalay ve Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’ten ortak basın toplantısında son tehdit de geldi.
1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanması kararına karşı, İçişleri Bakanı Beşir Atalay ve Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’ten ortak basın toplantısında son tehdit de geldi. Açıklamanın hemen
ardından ise Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, işçileri Taksim’e çağırmayı gerekli
görmediklerini savunan bir açıklama yaptı. Bu açıklama Türk-İş’e bağlı sendikaların tepkisini çekti.
Bakan Çelik, eski çatışma anlayışının geride kaldığını, sosyal devlet, sosyal diyalog ve insanı
merkez alan politikaların öne çıktığını savundu. Çelik, “‘80 öncesi Bahar Bayramı olan, ‘80 sonrası
kaldırılan 1 Mayıs’ın, 28 yıl sonra emek ve dayanışma günü olarak kutlanması yönünde Bakanlar
Kurulu kararı aldık. İlk defa, 30 yıl sonra 1 Mayıs, emek ve dayanışma olarak gerekçelendiriliyor”
iddiasında bulundu.
İstanbul’da dört alan var
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, 1 Mayıs’a ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı’na atıfta bulunarak, “ileri adım
attıklarını” savundu. 1 Mayıs’ı gerçek kimliği ile emek ile ilişkilendirmelerinin önemli olduğunu ileri
süren Bakan Atalay, “Geçmişin izlerini birlikte silmek istiyoruz. Olumsuz iz kalsın istemiyoruz”
dedikten sonra, 2911 sayılı Toplantı, Gösteri ve Yürüyüşler Yasası’nı hatırlattı. “İstanbul’da miting
alanları bellidir” diyerek Kadıköy, Çağlayan, Kazlıçeşme ve Kartal’ı sayan Bakan Atalay, bu
alanların dışındaki yerlerde miting yapılmasına izin verilmeyeceğini söyledi. Atalay, Taksim yasağını
“provokasyonlara fazlaca açık, denetlenmesi güç, trafik akışının merkezi, vatandaşın günlük
hayatını çok etkilemesi, ticaret, turizm merkezi, büyük otellerin bulunduğu alan” olmasına bağladı.
“Uzlaşma ve diyalog” derken, Taksim için hükümetin neden adım atmadığının sorulması ve en
büyük üç konfederasyonun Taksim’de kutlama ısrarlarının hatırlatılması üzerine Bakan Çelik, isim
vermeden Türk-İş’i kastederek, “Herkes oraya gitmeyecek, bizden sonra açıklama yapacaklar” dedi.
Nitekim Bakan Çelik’in sözünü ettiği açıklama, bakanların basın toplantısının ardından Türk-İş
yönetiminden geldi.
Taksim kararından çark
Son Başkanlar Kurulu’nda “Taksim ısrarımız sürecek. Bakanlar Kurulu Kararı’nı gözden geçirsin”
diyen ve bunu sonuç bildirgesine de yansıtan Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu’dan hükümete
destek şeklinde yazılı açıklama geldi. 1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanması yönünde bakanlarla ve
Başbakan Erdoğan’la görüşmelere atıfta bulunan Kumlu, “Hükümetin yaklaşımı, Taksim Alanı’ndaki
kutlamalara ilişkin yoğun provokasyon endişesi içermektedir” dedi. Hükümetin Taksim Alanı’nı
açmayacağını kesin bir dille ifade ettiğini savunarak, “Israrların sürmesi halinde güvenlik güçleri ile
emekçilerin karşı karşıya geleceği açıkça belirtilmektedir” diyen Kumlu, Taksim’in yaralarının
sarılması ve Taksim korkusunun aşılması açısından ısrar ettiklerini belirtti.
1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak isteyen sendikaların kararına saygı duyduklarını ileri süren Kumlu,
“Türk-İş’e bağlı bazı sendikaların yöneticilerinin de valilikçe izin verilen sınırlar içinde Kazancı
Yokuşu ve Taksim Anıtı’na çelenk koyup saygı duruşunda bulunacaklarını” ifade etti. Kumlu, “Türkİş Yönetim Kurulu, Taksim Alanı’nda kitlesel bir kutlama için İstanbul Valiliği’nce izin verilmemesi
nedeniyle ülkemizin içinde bulunduğu gergin ortamı da dikkate alarak, Türk-İş topluluğunu 1
Mayıs’ta Taksim’e davet etmeyi, temsil ettiği kitlenin güvenliği ve sendikal özerklik açısından gerekli
görmemektedir” dedi.
Kumlu’ya tepki
Gazetemize açıklama yapan Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ise bugün Dolmabahçe’de
olacaklarını ve oradan Taksim’e yürüyeceklerini dile getirdi. “Polis izin vermezse onlarla
çatışmayacağız, karanfillerimizi vereceğiz” diyen Türkel, saat 13.00’te ise diğer konfederasyon
yöneticileriyle birlikte Kazancı Yokuşu’na çelenk bırakacaklarını ifade etti. Türk-İş’in yaptığı
açıklamaya değinen Türkel şöyle konuştu: “Türk-İş yönetiminin yaptığı açıklamada Taksim’deki
mitingine katılmayacağız diye bir şey yok. Sadece devletin izin verdiği ölçülerde çelenk koyulacağı
açıklaması var Ayrıca katılmak isteyen sendikaların da katılabilecekleri ibaresi var. Şimdi bakın
okullar tatil ilan ediliyor, yollar kapatılıyor, normal insanlar dahi Taksim’e sokulmayacak. Bunun
hesabını kim verecek? Biz başından beri şunu söyledik; bize 3 saat izin versinler bu sürede mitingi
bitirelim dedik. Keşke böyle bir inatlaşma olmasaydı.”
Türk-İş Başkanı Kumlu’nun başından beri Taksim’e karşı çıktığını ancak Başkanlar Kurulu’nun bu
yönde karar verdiğini hatırlatan Deri-İş Genel Başkanı Musa Servi, Kumlu’nun Başkanlar Kurulu’nun
kararına uyması gerektiğini söyledi. “Hükümetin ağzıyla açıklama yapmak yakışır bir durum değil”
diyen Servi, 1 Mayıs’ta Taksim’de olacaklarını bildirdi.
Harb-İş Anadolu Yakası Şube Başkanı Hüseyin Över, “6 Nisan’da da Türk-İş’in katılmayacağız
demesine karşın işçiler alanları doldurdu. Yine aynısı olacaktır. Biz götürebildiğimiz bütün işçiyi
alana katacağız” diye konuştu. Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın da ilk açıklanan kararın
arkasında olduklarını ve sendika olarak Taksim’de olacaklarını kaydetti. Öztaşkın, “Şu anda sözün
bittiği yerdeyiz” dedi.
Mustafa Kumlu’nun açıklmasına karşın Türk-İş’e bağlı 18 sendikanın Taksim Meydanı’nda
yapılacak kutlamayı desteklediği öğrenildi. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)
2008-05-01 Kaynak:www.hobihaber.com
YÜRÜYÜŞE ENGEL ÇIKARILMASIN
ANKARA - Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs yürüyüşlerinin, Taksim`de
çiçeklerin bırakılması ve açıklamaların yapılmasının ardından sona ereceğini belirterek,
``Yapmak istediğimiz bu yürüyüşe artık hiçbir engel çıkarılmasın.
ANKARA- Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs yürüyüşlerinin, Taksim`de çiçeklerin
bırakılması ve açıklamaların yapılmasının ardından sona ereceğini belirterek, ``Yapmak istediğimiz
bu yürüyüşe artık hiçbir engel çıkarılmasın. Çünkü artık bundan vazgeçmeyiz`` dedi.
Türk-İş Genel Sekreteri Türkel, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ve KESK Genel Sekreteri
Abdurrahman Daşdemir ile Türk-İş 1. Bölge Temsilciliğinde basın toplantısı düzenleyerek,
İstanbul`da gerçekleştirilecek 1 Mayıs kutlamaları hakkındaki son değerlendirmelerini açıkladı.
1 Mayıs`ının bayram olarak kutlanması ve resmi tatil olması için devletin her kademesine
başvurularını yaptıklarını ve devletin her kademesinden anlayış beklediklerini anlatan Türkel,
`Àncak üzülerek ifade etmek istiyoruz ki bu anlayışı göstermedikleri gibi devletin kademeleri ve
siyasi iktidar, tam tersi devletin ceberut yüzünü göstermek için olabildiğince sert ve bizi kırıcı
açıklamalar yaptılar`` şeklinde konuştu.
Türkel, Taksim`de alınan önlemlere de işaret ederek, `Òkullar tatil ediliyor, güvenlik güçlerine
takviyeler yapılıyor ve olağanüstü hal ilan edecek kadar da her türlü tedbirde aşırıya kaçılıyor.
Türkiye ve İstanbul halkı adeta korku tüneli içerisine zorla hapsedilmiş durumdalar`` dedi.
Türkel, şunları söyledi: ``Şu andan itibaren başta Sayın Vali olmak üzere, İçişleri Bakanı ve devletin
her kademesindeki erkanına bundan sonra olabilecek her türlü sorumluluğu bırakıyoruz. Biz,
elimizden gelen fedakarlığı ve gayreti göstermek suretiyle miting anlayışından da vazgeçerek
yürüyüşü yapmamızı ve Taksimè çiçeklerimizi bırakmak için yürümek istediğimizi ilan ediyoruz.
Bundan sonra birisinin burnunun kanamasının sorumluluğunu devletin ilgili erkanlarına bırakıyoruz,
kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.``
doğru yürüyüşe geçeceği öğrenildi.
Yürüyüşün, saat 13.00`te Taksim`de sonlanması, burada anıta çelenk, karanfiller bırakılması ve
basın açıklaması yapılmasının
SENDİKA YÖNETİCİLERİ HAKKINDA SORUŞTURMA
İSTANBUL- Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığı, 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak için çağrı yapan
TÜRK-İŞ, DİSK VE KESK yöneticileri hakkında soruşturma başlattı.
Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcısı Ercan Cengiz tarafından yapılan yazılı açıklamada, şöyle denildi:
``Yetkili mercilerce yasaklanmış olmasına rağmen; 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlama çağrısı yaparak
halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtan TÜRK-İŞ, DİSK VE KESK yöneticileri
hakkında başsavcılığımızca 2911 sayılı yasanın 27. ve 34. maddeleri uyarınca soruşturma
başlatılmıştır.``
ardından etkinliğin bitirilmesinin planlandığı kaydedildi.
İstanbul`da 1 Mayıs önlemleri...
66 OKUL TATİL
İSTANBUL - İstanbul Valisi Muammer Güler, 1 Mayıs önlemleri kapsamında Beyoğlu, Şişli ve
Kağıthane ilçelerinde toplam 66 ilköğretim okulunun tatil edildiğini bildirdi.
Vali Güler, 1 Mayıs önlemlerine ilişkin İstanbul Valiliği`nde yaptığı basın açıklamasında, İstanbul`da
yapılacak 1 Mayıs kutlamaları kapsamında gerekli önlemlerin alındığını belirterek, ``Önlemler
kapsamında Beyoğlu`nda 41, Şişli`de 19, Kağıthane ilçesinde de 6 olmak üzere toplam 66
ilköğretim okulu tatil edilmiştir`` dedi.
1 MAYISÀ DOĞRU
-İSTANBUL VALİSİ MUAMMER GÜLER: ``YARIN 1 MAYIS VESİLESİYLE KANUNSUZ BİR
TOPLANTI YA DA KANUNSUZ BİR YÜRÜYÜŞE ELBETTE Kİ YASALARIN ÖNGÖRDÜĞÜ
ÇERÇEVEDE ENGEL OLUNACAKTIR``
İSTANBUL (A.A) - 30.04.2008 - İstanbul Valisi Muammer Güler, yarın kutlanacak 1 Mayıs
vesilesiyle kanunsuz bir toplantı ya da yürüyüşe yasaların öngördüğü çerçevede engel olunacağını
söyledi.
Güler, Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ile birlikte İstanbul Valiliği`nde düzenlediği basın
toplantısında, 1 Mayıs`ta özellikle Taksim`de yapılmak istenen toplantı ve gösteri yürüyüşleriyle ilgili
olarak daha önce hem valiliğin hem de hükümetin ilgili bakanlarının açıklamada bulunduğunu
hatırlattı.
Vali Güler, ``Tekrar ediyorum; toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanunu ve diğer mevzuat hükümlerine
göre Taksimìn bir toplantı ve yürüyüş güzergahı olmaması nedeniyle böyle bir izin verilmemiştir.
Kanunen mümkün değildir. Bu nedenle Taksim`de herhangi bir toplantıya izin verilmeyecektir``
dedi.
Kazancı Yokuşu`nda ve Taksim Cumhuriyet Anıtı`nda yapılacak çelenk bırakma törenlerinin geçmiş
yıllarda olduğu gibi yine olumlu karşılandığını belirten Güler, ancak buralarda bir toplu kutlamanın,
mitingin ya da yürüyüşün yapılmasının mümkün olmadığını söyledi.
``Şimdi İstanbullular`ın ve sevgili emekçi kardeşlerimizin, herkesin bu durumda sağduyu içinde,
itidal içinde, demokratik haklarımızı yine demokratik kurallar çerçevesinde kutlamak için davetimi
tekrarlıyorum`` diyen Güler, emeğe saygının herkesin borcu olduğunu, ancak emeğin ve emekçi
örgütlerinin de hukuka ve kanunlara saygı duyma borcu bulunduğunu ifade etti.
Güler, olayların tüm sosyal taraflarca barış, huzur ve demokratik bir olgunlukla karşılanması
gerektiğini anlatan, valiliğin, polis, jandarma ve diğer güvenlik güçlerinin halkın can ve mal
güvenliğini sağlamak görevi bulunduğunu hatırlattı.
İstanbul Valisi Güler, şöyle konuştu:
``Bu görevimizi yine kanunun öngördüğü çerçeve içinde kullanma görevimiz vardır. Yarın 1 Mayıs
vesilesiyle kanunsuz bir toplantı ya da kanunsuz bir yürüyüşe elbette ki yasaların öngördüğü
çerçevede engel olunacaktır. Bunu özellikle belirtmek istiyorum. Herkesin kanuna uygun davranma
mükellefiyeti vardır. Kanunu bilmemek de mazeret sayılamaz. Kanun tanımazlığın beraberinde
getirdiği hukuki ve cezai sorumlulukları ve ahlaki sorumlulukları da gözardı etmemeliyiz.``
Böyle bir yürüyüşün düzenlenmek istenmesinin hayatı olumsuz etkileme sonucu yaratacağını da
dile getiren Güler, geçtiğimiz yıl yaşanan olayların tekrarını istemediklerini, bununla ilgili tedbirleri
önceden planlamak durumunda olduklarını, bu amaçla İl Emniyet Komisyonu`nun dün toplandığını
anlattı.
-ULAŞIM VE EĞİTİMDEKİ TEDBİRLERAlınacak güvenlik önlemlerinin planlandığını ve böylesine bir planlamanın beraberinde getireceği
ulaşım sıkıntıları veya diğer hizmetlerle ilgili sıkıntılar yaşanabileceğini ifade eden Güler, güvenlik
tedbirlerinin söz konusu bölgelerde sağlıklı yürütülmesi bakımından şehir hatları vapurlarının
Üsküdür ve Kadıköy`den Kabataş, Beşiktaş ve Karaköy iskelelerine öğle saatlerine kadar sefer
yapmayacağını bildirdi.
Vali Güler, sözlerine şöyle devam etti:
``Bu seferler Eminönü iskelesi üzerinden yapılacaktır. Sirkeci-Kabataş tramvay hattı sabahtan
itibaren belirlenecek saate göre çalıştırılmayacaktır. Kabataş-Taksim arasındaki füniküler sistem
yine çalıştırılmayacaktır. Mecidiyeköy-Taksim arasındaki metro çalışmayacaktır ve otobüslerin de
Taksim`de bekleme yapmayacaklarını, ana güzergahlar üzerinde yolcularını indirip bindireceklerini
ifade etmek istiyorum. Yine bu güzergahlar üzerinde bulunan Beyoğlu ilçesinde 41, Şişli ilçesinde
19, Kağıthane ilçesinde 6 olmak üzere toplam 66 ilk ve orta dereceli okullarda bir gün süreyle tatil
edilmişlerdir.``
Vatandaşların toplu taşıma araçlarından yararlanmaları, mümkünse özel araçlarıyla seyahat
etmemeleri ve trafiğin belli alanlarda tıkanabileceğini dikkate alarak tedbirli olmaları çağrısında
bulunan Güler, İstanbul Büyükşehir Belediyesi`nin de bu konuda sık sık duyurularda bulunacağını
söyledi.
-``KESİN İSTİHBARAT BİLGİLERİ VAR``İstanbul Valisi Güler, sözlerini şöyle sürdürdü:
``Değerli arkadaşlarım, bizim amacımız korku yaratmak değil, İstanbul`da korku yaratacak, kabus
yaratacak eylemlerle ilgili önceden vatandaşların bilgilendirilmesi ve bunun önlenmesine ilişkin
tedbirlerin alınmasıdır. Bu konuda da İstanbullulara gerekli bilgilendirmeyi şimdiden yapmak
istiyoruz. Taksim`de bir toplantının güvenlik riski taşıdığını belirtmiştik. Yapılan açıklamalarda da bu
belirtildi. Bir kısım yetkililer bunu maalesef biraz hafife alır tarzda yorumladılar. Değerli arkadaşlarım
elimizdeki bilgiler güvenlik güçlerinin değerlendirmeleri özellikle kanunsuz toplantı ve gösteri
yürüyüşü amacıyla gelecek grupların arkalarına veya içlerine sızmak suretiyle polisle sızma içine
girecekleri, taşlı, sopalı, molotofkokteylli ve gerektiğinde silahlı eylemler düzenleyebilecekleri...
Altını çizerek ifade ediyorum; bölücü terör örgütü mensuplarının gerek sınır ötesi harekat, gerekse
yurt içi operasyonları bahane ederek, kanunsuz hareketlere girişebilecekleri, diğer marjinal ve illegal
örgütlerin daha önce polisin yaptığı operasyonlar sebebiyle polisle çatışma içine girebilecekleri,
provokatif eylemler düzenleyebilecekleri yolundaki kesin istihbarat bilgilerini değerlendirmemiz için,
bununla ilgili de önlemlerimizin uygulamalı olacağını belirtmek isterim. Ancak bu tür provokatif
eylemler böyle bir zemini fırsat bilerek kendileri açısından bir avantaj olarak değerlendirebilirler.
Bunu öncelikle belirtmek istiyorum.``
-`ÒNLAR DA EMEKÇİDİR``Güvenlik güçlerinin emekçilerle, çalışanlarla karşı karşıya gelmelerini istemediklerini belirten Güler,
`Ònlar da emekçidir, onlar da çalışanlardır ama yasaların öngördüğü tedbirleri de elbette güvenlik
güçleri uygulayacaktır`` dedi.
Turizm ve ticaret kenti olan İstanbulùn 2010 Avrupa Kültür Başkenti unvanına yaraşır bir tarzda
dünyaya takdimi ve bu bölgede evlerin, iş yerlerinin, araçların, kamu tesislerinin zarar görmemesi
için herkesin duyarlı olmasını isteyen Güler, şöyle devam etti:
``İllegal örgüt ve marjinal grup olarak kastımız kesinlikle sendikalar ve sivil toplum örgütleri değildir.
Bu tabirden kimleri kast ettiğimiz bellidir. Ancak bu grupların böyle kalabalıkları ve böyle zeminleri
uygun ortam gibi değerlendirip, bundan istifade etmek isteyecekleri de açıktır. Böyle bir hazırlık
içinde oldukları, özellikle İstanbul dışından bu amaçla geldiklerini de biliyoruz ama her türlü güvenlik
tedbiri alınmıştır.``
Güler, sivil toplum kuruluşlarının yaptığı açıklamalarda böylesine eylemlerin İstanbulùn ticari
potansiyeline sıkıntı getireceği, olumsuzluklar yaratacağının belirtildiğini anımsattı.
-``İSTANBULÀ KABUS YAŞATMAYALIM``Vali Güler, güvenlik güçlerinin amacının kesinlikle zor ve güç kullanmak olmadığını ifade ederek,
şöyle konuştu:
`Àma kanunları uygulamak, yasaklara aykırı hareket edenlerle ilgili önleyici, engelleyici tedbirleri
almak da arkadaşlarımızın görevidir. Onların da en az bu olayda bir gerilim içinde olduklarını
hesaba katmak lazım. Bizim istediğimiz onları karşı karşıya getirmek değildir. Kimse bu anlamda
güvenlik güçleriyle karşı karşıya gelmesin ama provokatif eylemlere girişeceklerle ilgili polisin
kanuni çerçeve içinde davranacağının da bilinmesini istiyorum.``
1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü`nü kutlayan Güler, şu uyarılarda bulundu:
``İstanbulà yarın bir kabus yaşatmayalım. Genel hayatı olumsuz etkilemeyelim. Bizim açıkladığımız
tedbirlerin, inşallah, hiçbirisi uzun süre uygulanmaya gerek kalmadan çok süratle kaldırılıp normale
getirilecek tedbirler olsun. Ama bizim alacağımız güvenlik önlemleri nedeniyle genel hayatın
olumsuz etkilenmesi de kaçınılmaz olacaktır. Bunu da şimdiden İstanbullular`ın anlayışla
karşılamalarını bekliyorum ve tedbirlerle ilgili hem çalışan ve emekçilerin hem de İstanbullular`ın
bize yardımcı olmalarını istiyorum. Çünkü bizim görevimiz herkesin can ve mal güvenliğini korumak,
herkesin tasarruf emniyetini korumaktır.``
-``ÇAĞRIMI TEKRARLIYORUM. VAKİT GEÇMİŞ DEĞİLDİR``İstanbul Valisi Muammer Güler, sendikalara çağrıda bulunarak, ``(Buyurun Kazlıçeşme`ye, buyurun
Çağlayanà, buyurun Kadıköyè, buyurun Kartalà) dedik. Halen de aynı çağrımı tekrarlıyorum.
Vakit geçmiş değildir`` dedi.
Vali Güler, ``Kaç polis görev yapacak, ne tür tedbirler alındı?`` şeklinde bir soru üzerine, gerekli
bütün önlemlerin alındığını, yeteri kadar polisin görev yapacağını, devletin bu işle ilgili bütün
güçlerinin görev alacağını söyledi.
``Önemli olan, bu tedbirleri vatandaşımızla karşı karşıya gelmeyecek tarzda, büyük bir müdahaleye
gerek duymayacak tarzda uygulamaktır`` diyen Güler, yarın basın mensuplarının en rahat şekilde
çalışabilmeleri için de gerekli düzenlemelerin yapıldığını, Taksim`deki Gezi Parkı`nda canlı yayın
araçları için yer ayrıldığını anlattı.
Muammer Güler, sendikaların yarın polisten kırmızı karanfil beklediğini ifade ederek, ``Müdahalede
kırmızı çizgileriniz nedir?`` diye soran bir gazeteciye şu yanıtı verdi:
``Bu hafta içindeki görüşmelerimizde cımbızla çekerek, adeta magazinleştirilen òrantısız güç` gibi
tabirler kullanıldı. Bunların ne şekilde ifade edildiğini siz biliyorsunuz. Arkadaşlar ben, Toplantı ve
Gösteri Yürüyüşleri Kanunu`ndan, 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu`ndan, Jandarma
Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun ve yönetmelikten bahsederek... Polisin ancak kanunun
gerektirdiği hallerde zor kullandığını, bunun dışında herhangi bir güç kullanımının mümkün
olmadığını anlattım. Ancak kanunsuz bir eylemin de engellenmesi tabiidir. Biz kesinlikle kanunun
gerektirdiği şartların doğmasını istemiyoruz.``
Köprülerde herhangi bir trafik kısıtlamasına gidilmeyeceğini belirten Güler, trafikteki güzergah
değişikliklerinin güvenlikle ilgili tedbirler kaldırılınca normale döneceğini anlattı.
-``YİNE 1 MAYIS TAKSİMÈ MAHKUM EDİLMİŞTİR````Sendikalar, uzlaşılması halinde tek koldan Taksimè yürüyebileceklerini ifade ediyor. Sendikalarla
görüşmeler devam ediyor mu? Bugün herhangi bir görüşmeniz olacak mı?`` sorusu üzerine de
Güler, bunlarla ilgili görüşmelerin yapıldığını, sendikalardan kendilerine herhangi bir görüşme talebi
gelmediğini ifade ederek, şöyle konuştu:
``Biz kendilerine, Taksim`de herhangi bir toplantıya veya gösteri yürüyüşüne izin veremeyeceğimizi
söyledik. (Buyurun Kazlıçeşme`ye, buyurun Çağlayanà, buyurun Kadıköyè, buyurun Kartalà)
dedik. Halen de aynı çağrımı tekrarlıyorum. Vakit geçmiş değildir. Müracaat süresini de kabul
ederim. Ama sendikalarımızın bu konuda tavırları net. Her sene olduğu gibi yine 1 Mayıs Taksimè
mahkum edilmiştir. Taksim tartışmalarına mahkum edilmiştir. Bu, aslında 1 Mayıs`ın gerçek
anlamını ikinci planda bırakmıştır. Bu da hiç arzu etmediğimiz bir durum. Halbuki emek ve
dayanışma günü olarak daha farklı şekilde algılanması, herhangi bir kabusa, herhangi bir sıkıntıya
sebep olmadan da coşku içinde kutlanması gerekir.``
-``KİMSENİN KANUN DIŞINA ÇIKMA GİBİ BİR LÜKSÜ YOKTUR``Güler, bir gazetecinin, ``Sendikacılar polisin müdahalesine kol kola girerek cevap vereceklerini
söylediler. İlk temas durumunda ne olacak?`` sorusuna, ``Böyle bir soruya böyle bir şekilde cevap
veren arkadaşın bu beyanını talihsiz olarak değerlendirip, kendisine tekrar kanunu bilmemenin
marifet sayılmadığını, Türkiye Cumhuriyeti kanunlarından haberdar olmadığını hatırlatmak isterim``
diye konuştu.
Bu konudaki yasa maddelerini hatırlatan Güler, ``Bunları ben yazmadım. Bunları Türkiye
Cumhuriyeti kanunları yazıyor. Ben de bu kanunları uygulamakla mükellefim ama herkes de uymak
zorunda. Kimsenin bu kanunları kendi bildiği gibi anlama, kanun dışına çıkma gibi bir lüksü yoktur``
dedi.
Güler, kanunsuz toplantıya davet etmenin de suç olduğunu ifade ederek, ilgili kişiler hakkında suç
duyurusunda bulunduğunu anımsattı.
1 Mayıs`ın huzur ve barış içinde kutlanmasını isteyen Güler, özgürlüklerin ancak demokrasilerde
uygulanacağını, başkalarının özgürlüklerinin korunmasının da özgürlüklerin kullanılması kadar
kutsal olduğunu söyledi.
Yarın 1 Mayıs`ın alınacak tedbirler nedeniyle İstanbullular için bir bayram yerine sıkıntı ve endişe
kaynağı olacağını savunan Güler, ``İnşallah böyle bir ortam yaşanmaz`` dedi.
Bazı köşe yazarlarının belirttiklerinin aksine, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu`nda, toplantı
ve gösteri yürüyüşü yapılacak yerler belirlenirken hem ulaşım durumlarının, hem güvenlik
tedbirlerinin uygulanabilirliğinin göz önüne alındığını anlatan Güler, kontrolsüz grupların girebileceği
bir alanı, daha önceden belirlenmiş, girişlerinde kontrol yapılabilen bir alanla kıyaslamanın mümkün
olmadığını söyledi.
Güler, ``İşte Taksimìn böyle bir güvenlik riski vardır. İstihbarat raporları da devletin güvenlik
güçlerinin raporlarıdır ve değerlendirilmesi gereken bilgilerdir. Bunun sonuçları hepimizi riske
sokar`` dedi.
-``İSTANBULLULARÀ BORCUM VAR``Muammer Güler, ``Geçen sene olduğu gibi özel araçlar ve otobüslerdeki insanlar da aranacak mı?``
sorusu üzerine de, gerekli önleyici aramaların gerekli yerlerde yapılacağını belirterek, bunların suç
işlenmesinin önlenmesine yönelik tedbirler olduğunu söyledi.
Polis, jandarma ve diğer güvenlik güçlerinin emek örgütleriyle karşı karşıya gelmeden bu sorunların
çözüleceğine inandığını anlatan Güler, ``Yaşanacak olumsuzluklar konusunda da şeffaf bir yönetici
anlayışıyla İstanbullularà benim borcum var bu konuda. Onları bilgilendirmek durumundayım, bu
korkuyu yaratmak isteyenleri, yaratacakları korkunun ne olduğunu ve çerçevesini belirtmek
zorundayım`` diye konuştu.
Kentte yarın uçuş yasağı uygulanmayacağını da belirten Güler, basın mensuplarından da
kendilerine yardımcı olmalarını istedi.
Güler, Vatan Caddesi`ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü`nde harekat merkezi kurulacağını ve
yarınki gelişmeleri orada izleyeceğini sözlerine ekledi.
2008-05-01 Samanyolu Haber http://www.samanyoluhaber.com
Sendikalar neden geri adım attı?
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, ``Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için
sağduyu ile burada eylemi noktalıyoruz`` dedi.
ile burada eylemi noktalıyoruz`` dedi. Çelebi, DİSK Genel Merkezi önünde DSP`ye ait parti otobüsü
türlü yöntemin denendiğini belirterek, ``DİSKìn genel merkezine tecavüz edilmiştir, bunu
kınıyorum`` dedi.
Genel Merkezi önündeki DSP otobüsünün üzerine çıkarak açıklama yaptı.
Türkiye`de, 1 Mayıs için akla gelen her türlü yöntemle engelleme yapıldığını ifade eden Çelebi, ``Şu
anda İstanbul bir hapishaneye çevrilmiştir. DİSKìn genel merkezine tecavüz edilmiştir, bunu
kınıyoruz`` dedi.
Süleyman Çelebi, 1 Mayıs işçi bayramını barış ve kardeşlik içinde kutlamak için DİSK Genel
Merkezi önünde toplanan işçi ve emekçilere gaz bombaları atıldığını, boyalı su ve tazyikli sularla
müdahale edildiğini, insanlık dışı her türlü yöntemin uygulandığını söyledi.
Çelebi, şöyle devam etti: ``Bugün, AKP hükümetinin iki yüzlülüğü, yalnız türban sevdalısı iki
yüzlülüğü ortaya çıkmıştır. 3 konfederasyon, meslek odaları ve İstanbul`da 1 Mayıs`ı kutlamak
isteyen tüm örgütler sağduyulu bir tavır göstermiştir. Şimdi bütün alanlar Taksim olmuştur.
Mücadelenizi kutluyorum. Biz bugüne gelene kadar bir çok bedeller ödedik. 1977`de Taksim`de,
Kadıköy`de ve Türkiye`nin her yerinde şehitler verdik. Bu ne ilk ne de son olacak. Mücadelemizi
kararlılıkla sürdüreceğiz.``
Hükümetin, Sosyal Güvenlik Yasası ile kazanılmış hakları geri aldığını, sağlığın paralı hale
getirilmesi için düzenlemeler yapıldığını, işsizliğin, enflasyonun yükseldiğini, yoksulluğun ve hayat
pahalılığının arttığını kaydeden Çelebi, bütün bu olumsuzlukların yüksek sesle dile getirilmesini
önlemek için 1 Mayıs kutlamalarına izin verilmediğini savundu.
Bugün yapılan müdahaleler sonucu birçok sendikacının, işçinin ve emekçinin hastanelik olduğunu,
bazı arkadaşlarının gözaltına alındığını dile getiren Çelebi, örgütlerin ortak kararıyla eylemi burada
noktalamak istediklerini söyledi.
-KESK BAŞKANI`NIN KONUŞMASIKESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da hükümetin ve İstanbul Valiliğinin 1 Mayıs`ın barış
meşru isteklerde bulunduklarını belirten Tombul, `Èmekçilerin talepleri önünde kimse duramaz. Biz,
Taksimè yürümek istedik ve 31 yıl önce ölen arkadaşlarımızı anmak istedik. Ancak hükümetin bu
olayda yüzü bir kez daha açığa çıktı. İşte AKP`nin demokrasi anlayışı budur`` diye konuştu.
DİSK Genel Merkezi içinde toplanan işçi ve emekçilerin üzerine de gaz bombaları atıldığını
söyleyen Tombul, ``Taksimè gitmek isteyenlere sanki düşman kuvvetleri gibi muamele ediliyor.
Oysa biz bu ülkenin üreten gerçek sahipleriyiz`` dedi.
Tombul, eylemi burada sonlandırdıklarını belirterek, diğer yerlerde toplanan gruplara da açıklama
yapılacağını bildirdi.
Konuşmaların ardından, toplanan grup uyarılarak, dağılmaları istendi.
Olaylı 1 Mayıs
1 Mayıs kutlamaları İstanbul`da yer yer çatışmalara sahne oldu.
1 Mayıs kutlamaları İstanbul`da yer yer çatışmalara sahne oldu. Polis, göstericilerin Taksimè
yürümelerine geçit vermedi. Polisin "orantısız güç" kullanmasına sert tepki gösteren sendikalar,
"Öldürülmekten korktuğumuz için Taksimè yürümeyi iptal ettik. Hükümetin provokasyonuna
gelmemek için eylemi bitirdik" açıklamasını yaptı. Polisin önlemleri ve sert müdahaleleri sivil toplum
kuruluşları ve meslek örgütlerinin tepkisine neden oldu.
OLAYLAR ANKARA`YA SIÇRADI
İstanbulùn ardından Ankara`daki 1 Mayıs kutlamalarında da gerginlik yaşandı. Sıhhiye
Meydanı`nda grupların alınması sırasında ÖDP`li bir grupla polis arasında gerginlik yaşandı.
Gerginlik taşlı sopalı kavgaya dönüştü. Sıhhiye Meydanı`ndaki arama noktasında ÖDP`li bir grup ile
polis arasında çıkan çatışmada polis gaz bombası attı. Bazı gösterici ve polisler gaz bombasından
etkilendi. Bazı göstericiler yaralandı. Anons araçlarından grupların sakin olması gruplar içinde
çocuklar olduğu ve gereksiz gerginliğe izin verilmemsi istendi.
Bu arada rüzgarla birlikte dağılan gaz, grubu daha da çok etkiledi. Olayların ardından kapatılan
arama noktaları ise bir süre sonra tekrar açıldı ve alana girişler başladı.
Bu arada, alana girişlerin tamamlanmasından sonra miting başladı. Arama noktalarındaki tüm
polisler çekildi. Kapılar açıldı ve tüm grupların alana girmesi sağlandı.
Öte yandan Sıhhiye meydanındaki cam bariyerlerin çoğu kırıldı. Gruplar arasında zaman zaman
gerginliklerin yaşandığı mitingte, CnnTürk Kameramanı Cüneyt Ünal da taşlı sopalı kavga sırasında
yaralandı.
İSTANBUL`DA NELER YAŞANDI?
Şişli ve Beyoğlu`nun çeşitli yerlerinde toplanarak Taksimè yürümek isteyen gruplar, polisin
müdahalesiyle dağıtıldı.
* KARE KARE DÜNYADAKİ 1 MAYIS GÖSTERİLERİ- GALERİ
Beyoğlu İstiklal Caddesi Büyükparmakkapı Sokağı yakınında toplanan bir grup, pankart açarak,
sloganlar eşliğinde Taksim Meydanı`na yürümek istedi. Bunun üzerine İstiklal Caddesi girişinde
önlem alan polis, boyalı su ve göz yaşartıcı bomba kullanarak gruba müdahale etti. Grup da polise
taş ve şişe atarak karşılık verdi.
Grup, müdahale sonucu ara sokaklara girerek kaçmaya çalıştı. Polisler de bir süre ara sokaklarda
göstericileri kovaladı. Göz yaşartıcı gazdan
etkilenen bir kadın fenalık geçirdi. Polis ve vatandaşlar, kadını gazın etkili olduğu bölgeden başka
bir yere taşıyarak, ilk müdahaleyi yaptılar. Kadın, daha sonra ambulansla hastaneye kaldırıldı.
Şişli Harbiye Cumhuriyet Caddesi`nde bir araya gelen yüzleri maskeli başka bir grup da çeşitli
sloganlar attı. Bu kişiler daha sonra kaldırım
taşlarını sökerek çevrede önlem alan polislere fırlattı.Çevik kuvvet ekipleri de bunun üzerine
panzerle basınçlı su sıkarak, göstericilere müdahale etti. Göstericiler, polisin müdahalesi üzerine
ara sokaklara girerek kaçtı.
Bu grubun ardından aynı alanda bir araya gelerek izinsiz gösteri yapmak isteyen başka bir gruba da
yine su sıkılarak müdahalede bulunuldu. Polisin dağıttığı bu grup, Harbiye Askeri Müze yakınında
yeniden bir araya gelerek, söktükleri kaldırım taşlarını polise fırlattı. Gruptakiler, ayrıca, sapanlar
kullanarak küçük çaptaki taşları da polise attı. Bunun üzerine yeniden müdahale edilen grup,
dağıldı.Bu arada, üst düzey bir emniyet yetkilisinin makam aracı olduğu belirtilen sivil plakalı polis
otomobiline, Osmanbey`de göstericiler tarafından taş atılarak hasar verildi.
Öte yandan, Taksim Gezi Parkı yakınında toplanan ve bir siyasi partinin bayraklarını taşıyan grup,
çeşitli sloganlar atarak, meydandaki
Cumhuriyet Anıtı önüne kadar yürümek istedi. Göstericiler, olay yerine gelen çevik kuvvet
ekiplerince engellendi. Grup, bunun üzerine geri
dönerek Şişli yönüne doğru dağıldı.
Bu grubun ayrılmasından kısa süre sonra aynı parkın yakınına gelerek Taksim Meydanı`na çıkmak
isteyen küçük bir gruptaki bazı kişiler de polislerce gözaltına alındı.İstanbul Emniyet Müdürü
Celalettin Cerrah da, Taksim Meydanı`na gelerek çalışmaları koordine etti.Olaylar sırasında
çevredeki bazı iş yerlerinin kepenklerinin kapalı olduğu görüldü.
530 GÖSTERİCİ GÖZALTINA ALINDI
İstanbul`da 1 Mayıs dolayısıyla yapılan gösterilerde gözaltına alınanların sayısı 530. İl Kriz
Merkezi`nden edinilen bilgiye göre, kentte yapılan gösterilerde polis tarafından 530 kişi gözaltına
alındı.Bu kişilere ilişkin emniyetteki işlemler sürüyor.
ACİL SERVİSİ İŞGAL ETTİLER, AMERİKAN HASTANESİ`Nİ TAŞLADILAR
İstanbul`da 1 Mayıs gösterileri sırasında ``bazı kişilerin bir hastanenin acil servisini işgal ettiği``
bildirildi.
İl Kriz Merkezi`nden yapılan yazılı açıklamada, ``göstericilerin Taksim Eğitim ve Araştırma
Hastanesi acil servisini işgal ederek, hastanenin
faaliyetini engelledikleri, Amerikan Hastanesi`ni de taşladıkları`` belirtildi.Açıklamada, bu arada
kısıtlama yapılan hatlardaki vapur seferlerinin saat 14.00 itibariyle normale döndüğü kaydedildi.
ARA SOKAKLAR SAVAŞ ALANINA DÖNDÜ
Güvenlik güçleri göstericilerin Halaskargazi Caddesi`ne çıkmasını engelleyince ara sokaklar adeta
savaş alanına döndü. Göstericiler, güvenlik güçlerinin göz yaşartıcı gaz ve tazyikli suyla
müdahalesine taşlarla karşılık verdi.
GÖSTERİCİLER DOLAPDERE`DE BARİKAT KURDU
Dolapdere`den, Taksimè doğru ilerlemeye çalışan yaklaşık 100 kişilik grup barikat kurdu. Kurtuluş
Yokuşundan Taksimè ilerlemeye çalışan grup yapı malzemeleri satan bir mağazanın önünde
mağazanın malzemelerini kullanarak barikat oluşturdu. Mağaza yetkilileri barikatı kaldırmaya
çalışırken, polisin gruba müdahale etmesi bekleniyor.
Öte yandan, Harbiye`ye ulaşan gruba polis gaz bombasıyla müdahale etti. Sürekli gaz bombası
atan çevik kuvvet ara sokaklara da gaz bombası atarak grupları dağıttı.
DİSK: CAN GÜVENLİĞİMİZ OLMADIĞI İÇİN YÜRÜYÜŞÜ İPTAL ETTİK
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Hükümetin provokasyonuna alet olmamak için bu yürüyüşü
burada sağduyu ile sonlandırıyoruz" derken DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ise sendika ve
sivil toplum örgütleri olarak Taksimè yürüyüşü can güvenliklerinin olmadığı gerekçesiyle iptal
ettiklerini açıkladı.
Çelebi, Taksimè doğru başlattıkları yürüyüşü sona erdirdikleri CHP Şişli İlçe Başkanlığı önünde
yaptığı konuşmada, Türkiye`nin birçok yerinde 1 Mayıs`ı kutlayan, 1 Mayıs`ı Taksimè çeviren işçi
sınıfını selamladığını ve bayramlarını kutladığını söyledi.
İstanbulùn göbeğinde emekçilere gaz bombaları atıldığını, tazyikli su sıkıldığını belirten Çelebi,
`Àyaklar baş olunca kıyamet kopar diyen Başbakana sesleniyorum; işte kıyamet budur`` dedi.
DİSK Genel Merkezi`ne gaz bombalarıyla saldırıldığını savunan Çelebi, bunun hesabının
sorulacağını söyledi. İstanbulùn her yanının 1 Mayıs alanı olduğunu ifade eden Çelebi, şunları
kaydetti: ``Biz, bu iktidarın, bu valiliğin bundan sonraki süreci daha çok provokasyona, daha büyük
olumsuzluklara dönüştürmemesi adına emek örgütleri olarak, siyasi partiler olarak, demokratik kitle
örgütleri olarak sorumluluk bilinciyle bu sağduyumuzu onlardan bin kat fazla göstererek eylemi sona
erdiriyoruz.``
KESK: "SALDIRILARI KINIYORUZ"
KESK Genel Hakkı Tombul da kendilerinin Türkiye`de herkese sosyal adalet, özgürlük, eşitlik, barış
ve demokrasi istediklerini belirterek, ``Şu ana kadar kendisiyle ilgili bir şey olunca demokrasi
havarisi kesilen AK Parti, emekçiler, halk söz konusu olunca barikatlar kuruyor, gaz bombaları
atıyor`` dedi.
Türkiye`nin demokratikleşmesi konusunda bir adım attıklarını savunan Tombul, ``21. yüzyılın
başında, İstanbul`da bir meydan emekçilere kapatılamaz. Bir kentin meydanları eğer o kentin
sakinlerine, sahiplerine kapatılıyorsa, o ülkede demokrasiden söz edilemez`` diye konuştu.
Tombul, bu uygulamalar karşısında artık İstanbulùn tüm alanlarının 1 Mayıs alanı, Taksim alanı
olduğunu ve kutlamalara devam edileceğini söyledi.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ise 3 konfederasyonun bir araya gelerek 1 Mayıs`ın bayram
olmasını ve Taksim`de kutlanmasını istediklerini ifade etti. Türkel, `Àncak bizim bu çağrımıza
çiçeklerimizle, yüreğimizde sevgi, dilimizde türkülerle geleceğiz dediğimiz bu çağrımızı anlamakta
güçlük çektiler`` dedi. Yaşanan olayları tüm dünyanın izlediğine işaret eden Türkel, şöyle konuştu:
``Demokratik ülke olduğunu iddia eden Türkiye`de emekçilerin demokratik haklarını kutlamak için
karşılaştıkları bu muameleye tüm dünya şahit olmaktadır. Buna katkı sunan herkesi kınıyoruz. Biraz
önce DİSKìn önünde çağrımızı yaptık. Açıklamamızı yaptık. Gerekçelerimizi söyledik.
Konfederasyon başkanları olarak, sivil toplum örgütlerinin katılımcıları olarak Taksimè
gitmeyeceğiz. Çelenk koymayacağız. Çünkü o çelengi koyduğumuzda bu siyasi iktidarın yapmamızı
istediğini yapmış olacağız. Çelengi Sayın Başbakanà göndereceğiz. Onlar götürsünler koysunlar
artık yakışıyorsa...``
KESK, İstanbul`da 1 Mayıs`ı kutlamak isteyen göstericilere yönelik güvenlik kuvvetlerinin
saldırılarını kınadıklarını açıkladı.
KESK`ten yapılan açıklamada, İstanbulùn bugün cunta döneminin sıkıyönetimli günlerini hatırlattığı
belirtildi. 1 Mayıs`ı kutlamak isteyen göstericilere gaz bombası kullanmakta sınır tanınmadığını,
adeta bir devlet terörü estirildiği ifade edilen açıklamada, "Hükümetten alınan talimatla uygulanan
bu keyfi şiddet gösterisini protesto ediyoruz, kınıyoruz. Daha dün Anayasa Mahkemesi`ne sunduğu
savunmada bol bol demokrasiden ve uluslararası normlardan bahseden AKP, bu saldırıların altında
kalacaktır. AKP yarattığı bu korku tünelinden çıkamayacaktır. Emekçilerin iki eli hükümetin
yakasında olacaktır" denildi.
SENDİKALAR TAKSİMÈ ÇIKMAKTAN VAZGEÇTİ
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türker, KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve DİSK Başkanı
Süleyman Çelebi, CHP Şişli İlçe Merkezi önünde bir açıklama yaptılar.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türker, 1 Mayıs`ın tatil olmasını ve Taksim`de kutlamak
istediklerini anımsatarak, "Ancak çağrımızı anlamakta güçlük çektiler. Yapılan ayıp Türkiye`de ve
tüm dünyada gözleniyor. Emekçilerin bayramda karşılaştıkları muameleye tüm dünya şahit oluyor.
Buna ortak olan herkesi kınıyoruz" dedi. Taksimè gidilmeyeceğini bildiren Türker, Taksimè çelenk
konulduğu takdirde iktidarın yapmak istediği şeyin yapılmış olacağını savundu. Çelenkleri İstanbul
Valisine ve Başbakana yollayacakların söyleyen Türker, "Onlar götürüp bizim yerimize Taksimè
koysun" dedi.
KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul da ülkenin dört yanında emekçilerin alanlarda olduğunu
bildirerek, "Emekçiler AKP politikalarına karşı seslerini yükseltiyor. Kendisi için demokrasi havarisi
kesilen AKP, emekçilerin hak istemesine karşı bombalıyor, copluyor" dedi.
Tombul, provokasyona günlerdir ortam hazırlandığını söyleyerek, "Biliyoruz ki kendileri provoke
ederek biz demiştik diyecekler. 1 Mayıs kutlamaları akşama kadar devam edecek" dedi.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi ise, şu an İstanbulùn işgal altındaymış gibi savaş alanına
çevrildiğini belirterek, "Ayak baş olursa kıyamet kopar diyen Başbakana sesleniyorum. İşte kıyamet
budur sayın Başbakan, kıyamet emekçinin isyanıdır" dedi. Çelebi emekçilerin sosyal güvenlik hakkı,
kıdem tazminatı için mücadele etmek istediğini ifade ederek, DİSK Genel Merkezine gaz
bombasıyla saldırıldığını kaydetti. Çelebi "DİSK Genel Merkezine tecavüz ettiler. Elbetti hesabını
soracağız gün gelecek devran dönecek, emekçiler hesap soracak" dedi. Açıklamaların ardından
gruba dağılma çağrısında bulunuldu. Fakata grup dağılmadı ve Taksimè doğru hareket etmeye
başladı. Bu arada sendikalı temsilcilerin konuşmaları grup tarafından sık sık ıslık ve Taksimè
sloganları ile kesildi.
BAKAN ÇELİK`TEN SENDİKALARA TEŞEKKÜR
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 1 Mayısta olumsuzluk yaşanmaması konusunda
gayret gösteren başta DİSK olmak üzere diğer konfederasyon başkanlarına teşekkür ederek,
``Türk-İş, Hak-İş ve DİSK Başkanları, gelecek 1 Mayıslar`ın 70 milyonun katılımıyla kutlanması
konusunda bir kapı araladılar`` dedi. TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu, AK
Parti Trabzon Milletvekili Cevdet Erdöl başkanlığında toplandı. İş Kanunu ve bazı kanunlarda
değişiklik yapılmasına ilişkin kanun tasarısını görüşmek üzere toplanan komisyonda, Erdöl, ``1
Mayıs Emek ve Dayanışma Günü`` nedeniyle Bakan Çelik ve milletvekillerine söz verdi.
Konuşmasına tüm emekçilerin, 1 Mayıs Gününü kutlayarak başlayan Çelik, Çalışma Bakanlığı
olarak 1 Mayıs`ın tatil olması için STK`larla uzun görüşmeler yaptığını anlattı.
Bu süreçle ilgili bakanlığının yetkili kılındığını anlatan Çelik, ``1 Mayıs Emek ve Dayanışma
Gününün sağlıklı bir ortamda kutlanmasıyla ilgili gerekli genelgeyi tüm valilere gönderdik.
Umuyorum ki iyi niyetlerle bir açılım gerçekleştirilen 1 Mayısın, barış, kardeşlik, dayanışma içinde,
emek ve alın terine yaraşır bir şekilde geçirilmesinde, tüm kesimler gerekli hassasiyeti gösterir.
Gelecek 1 Mayıslara gölge düşürmeyecek, dünyada ve Türkiye`de yaşanan 1 Mayısları
hatırlatmayacak güzellikte bir gün geçer`` diye konuştu.
TAKSİM MEYDANI ABLUKAYA ALINDI
Taksim Meydanı polis tarafından kurulan barikatlarla ablukaya alındı. Meydana giriş çıkışlar
yasaklandı. DİSK, KESK ve TÜRK-İşìn 1 Mayıs kutlamaları için tek koldan Taksim Meydanı`na
giriş kararı polisin barikatına takıldı. Taksim Meydanı`nın çevresine kurulan polis barikatlarıyla
meydana giriş çıkış engellendi.
TAKSİM`DE KEPENKLER KAPALI
Taksim, İstiklal Caddesi`ndeki işyerlerinin ise büyük bir bölümünün kepenkleri kapalı. Gazeteci ve
polislerin dışında tek tek vatandaşların görüldüğü İstanbulùn en kalabalık merkezlerinden biri olan
Taksim, adeta insansızlaştırılmış bir görüntü verdi. Taksim ve Taksimè bağlantılı tüm yollar ise
tamamen güvenlik görevlilerinin denetimi altında tutuluyor. Tam bir sıkıyönetimin yaşandığı Taksim
ve çevresinde polisin yanısıra jandarma birlikleri de herhangi bir olaya karşı tam teçhizatlı hazır
bekletiliyor. Bu arada tur otobüsleri bile meydanın bulunduğu bölgeye alınmadığı görüldü. Taksim
de alınan olağanüstü güvenlik önlemlerinin turistleri de mağdur ettiği gözlendi.
POLİSTEN GAZ BOMBASI DÜŞTÜ
TTB Merkez Konseyi üyesi Ali Çerkezoğlu, Şişli Etfal`de acil servisin önünde bir polisten düşen gaz
sombasının patladığını anlattı. Yoğun gazın çalışmaları aksattığı ve çalışanları etkilediğini ifade
eden Çerkezoğlu, yetkililerden bu yoğunlukta gaz bombası kullanılmamasını istedi.
OSMANBEY`DE GERGİN BEKLEYİŞ
Osmanbey`de toplanan gruba ise polis dağılmaları uyarısında bulundu. Dağılmaları üzerine
müdahale eden polise göstericiler de kaldırım taşları atarak karşılık verdi.
Polis panzerlerinin sürekli hareket halinde olduğu gözlenen Osmanbey`de Taksimè doğru
yürüyüşe geçmek isteyen grup sokak aralarında da gösterilerini sürdürdü.
PANGALTI`DA SAVAŞ GÖRÜNTÜLERİ
1 Mayıs`ı kutlamak için Halaskargazi`de toplanan gruba polisin gaz bombasıyla müdahale
etmesinin ardından, gruplar ara sokaklardan Pangaltı`ya kaçtı. İstanbul`da 1 Mayıs göstericilerine
polis sert müdahalede bulunuyor. Pangaltı`da toplanan göstericilere tazyikli su ve biber gazıyla
müdahalede bulunan polisin cop kullandığı görülüyor.
CERRAH DA BİBER GAZINDAN NASİBİNİ ALDI
İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, Osmanbeyè geldi. Cerrah`ın polisin kullandığı biber
gazından etkilendiği görüldü.
ŞİŞLİ`DE YÜKSEK TANSİYON
1 Mayıs kutlaması için Şişli Ergenekon Caddesi`nden Taksim Meydanı`na çıkmak isteyen yasa dışı
gruplara polis sert müdahalede bulundu. Maskeli olan, yollara barikat kuran ve polise kaldırım
taşları atan marjinal grup üyelerini, çevik kuvvet polisleri gaz bombalarıyla dağıtmaya çalıştı.
Göstericiler dağılmamakta direnirken çevik kuvvet ekipleri bazı anlarda zor durumda kaldı. Çevik
kuvvet ekipleri kalkanlarla üzerlerini kapatarak kendilerine gelen kaldırım taşlarından korunmaya
çalıştı. Ergenekon Caddesi ve ara sokaklardaki polis müdahalesi sürüyor.
Bu arada bazı vatandaşlar ve basın mensuplarının da gazdan etkilendiği görüldü. Vatandaşlardan
olumsuz etkilenen vatandaşların ağladıkları görüldü. Çok sayıda araç ise atılan taşlardan dolayı
hasar gördü.
DSP LİDERİ SEZER TAKSİM`DE
DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, İstanbul Taksim Meydanı`na geldi.
DSP Genel Sekreteri Masum Türker, DSP İstanbul Milletvekilleri Hasan Macit ve Ayşe Jale Ağırbaş
ile Taksim meydanına gelen Sezer, burada yaptığı açıklamada, gerginlik nedeniyle Hükümeti
suçladı. Sezer, şunları söyledi:
"Bayramı bayram gibi değil gerginlik yaratacak şekilde kutladık. Buna hükümetin tavrı neden oldu.
Artık bunları aşmamız lazım. Sağduyu ile davranmak gerekiyor. Birbirimizle kavga etmeden bu
ülkenin kalkınmasını ve sosyal adaleti gerçekleştirebiliriz. Siyaset maalesef sorun çözmek yerine
sorun yaratıyor. Doğru, düzgün vatandaşlar siyasete girip ağırlık koyması gerekir."
CHP MİLLETVEKİLİ GAZDAN ETKİLENDİ
Öte yandan, DİSK Genel Merkezi`ne gelen CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Ali Özpolat da atılan
gazlardan etkilendi.Özpolat, ``DİSKìn içine girip gaz bombası attılar. İnsanın nefesi kesiliyordu.
İnsanlara bu kadar acımasız davranılmaz`` diye konuştu.
2008-05-01 Yeni Çağ http://www.yenicaggazetesi.com.tr
İstanbul`da 1 Mayıs İçin OHAL ilanı
İşte Vali Güler"in açıklaması: Taksim Meydanı bariyerlerle çevrildi. Eminönü dışında vapur
seferi yapılmayacak, metro, tramvay ve finiküler sistem çalışmayacak. Bölgedeki 66
ilköğretim okulu da tatil edildi.
İşte Vali Güler"in açıklaması: Taksim Meydanı bariyerlerle çevrildi. Eminönü dışında vapur seferi
yapılmayacak, metro, tramvay ve finiküler sistem çalışmayacak. Bölgedeki 66 ilköğretim okulu da
tatil edildi.
Taksim için ipler koptu
Hükümet, 1 Mayıs"ı Taksim"de kutlanması taleplerini reddetti. İçişleri ve Çalışma bakanları
kutlamaların belirlenen yerlerde yapılacağını açıkladı.
İçişleri Bakanı Beşir Atalay ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 1 Mayıs
kutlamalarına ilişkin basın toplantısı düzenledi. Beşir Atalay, 1977 yılından bu yana Taksim
Meydanı"nın toplantı ve gösteri yürüyüşleri için tahsis edilmediğini ifade ederek, "Taksim Meydanı
giriş çıkışı çok olan bir meydandır, denetlenmesi zor bir alandır. İstanbul için belirlenmiş 4 alan
vardır. Oralarda bunlar yapılır. Taksim, bu manada değerlendirilen, bu manada izin istenebilecek
veya izin verilebilecek bir alan değildir. O konuda müsamaha gösterilmeyecektir" dedi. Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik de 1980"den sonra kaldırılan 1 Mayıs"ın Bakanlar Kurulu kararıyla
"Emek ve Dayanışma Günü" ilan edildiğini, bunun önemli bir gelişme olduğunu söyledi. Çelik, "Olası
hukuk dışı eylemlere, provokasyonlara ve yönlendirmelere emekçilerin rağbet etmeyeceğine
inandıklarını" belirtti.
Sendikalar: Gideceğiz
TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK ile siyasi partiler, meslek odaları ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarından
oluşan "1 Mayıs 2008 Katılımcıları" DİSK Genel Merkezi"nde basın toplantısı düzenledi. Katılımcılar
adına hazırlanan ortak açıklamayı okuyan DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, "Buradan ilan
ediyoruz. 500 bin emekçi olarak 1 Mayıs"ı, İstanbul"da Taksim"de ellerimizde karanfillerle
kutlayacağız" dedi. Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel de, yapılan son değerlendirme
çerçevesinde, yürüyüşü tek koldan ve Şişli"den yapacaklarını söyledi. Türkel, yürüyüşlerinin,
Taksim"de çiçeklerin bırakılması ve açıklamaların yapılmasının ardından sona ereceğini belirtti. Öte
yandan, DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, "İşçilerle Taksim"de olacağını" bildirdi.
İstanbul"da sıkıyönetim
1 Mayıs önlemleri nedeniyle İstanbul"da vapurlar çalışmayacak, metro kapalı, Taksim"e otobüs
seferi yasak, 66 okul tatil edildi. İstanbul Valisi Muammer Güler, 1 Mayıs"ta Taksim"de izin verilen
bir eylem olmadığını ancak Kazancı Yokuşu ve Taksim anıtına çelenk bırakma taleplerine izin
verildiğini belirterek alınan tedbirleri şöyle sıraladı. Kabataş, Beşiktaş, Karaköy iskelelerine Üsküdar
ve Kadıköy"Den vapur seferleri yapılmayacak. Sadece Eminönü"ne vapur seferleri yapılacak
Kabataş - Sirkeci tramvay hattı çalıştırılmayacak. Kabataş - Taksim arasındaki finküler sistem
çalıştırılmayacak. Mecidiyeköy- Taksim arasındaki metro çalıştırılmayacak. İETT otobüsleri ana
duraklar dışında yolcu indirip bindirmeyecek. Taksim meydanı dün sabah saatlerinden itibaren
bariyerlerle çevrilmeye başlandı.
Sağduyu galip: DİSK ve KESK geri adım attı.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, genel merkez önünde Taksimè yürüme kararından
vazgeçtiklerini kararını açıkladı.
Sendika başkanları 100 kişi ile Taksimè yürüyor
DİSKìn Şişli`deki genel merkezi önünde Taksim Cumhuriyet Anıtı`na çelenk koymayı ve Kazancı
Yokuşu`na karanfil bırakmayı planlayan gruplara, polisin müdahalesi üzerine, DİSK Genel Başkanı
Çelebi, İstanbul Emniyet Müdürlüğünden üst düzey bir yetkiliyle görüşme yaptı.
Görüşmede, grupların, Taksimè gitmesine izin verilmeyeceği, ancak sendika yöneticileri ve
milletvekillerinin, Cumhuriyet Anıtı`na çelenk koyabileceklerinin söylendiği öğrenildi.
İlk önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, sendikaların 100-150 kişi ile Taksimè
çelenk koymayı kabul ettiğini açıkladı.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi DİSK Genel Merkezi önünde DSP`ye ait parti otobüsü
2008-05-01 Bugün http://www.bugun.com.tr
DİSK eylemi bitirdi
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, hükümetin provokasyonuna alet olmamak için eylemi
bitirdiklerini açıkladı.
ile burada eylemi noktalıyoruz`` dedi.
Çelebi: Sağduyumuzla eylemi sona erdiriyoruz.
İstanbul - DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Biz, bu iktidarın, bu valiliğin bundan
sonraki süreci daha çok provokasyona, daha büyük olumsuzluklara dönüştürmemesi adına
emek örgütleri olarak, siyasi partiler olarak, demokratik kitle örgütleri olarak sorumluluk
bilinciyle bu sağduyumuzu onlardan bin kat fazla göstererek eylemi sona erdiriyoruz" dedi.
sınıfını selamladığını ve bayramlarını kutladığını söyledi.
İstanbulùn göbeğinde emekçilere gaz bombaları atıldığını, tazyikli su sıkıldığını belirten Çelebi,
"Ayaklar baş olunca kıyamet kopar diyen Başbakana sesleniyorum; işte kıyamet budur" dedi.
Çelebi, DİSK Genel Merkezi`ne gaz bombalarıyla saldırıldığını ifade ederek, bunun hesabının
sorulacağını söyledi.
DİSK Genel Başkanı, İstanbulùn her yanının 1 Mayıs alanı olduğunu sözlerine ekledi.
Tombul ve Türkelìn konuşması
ve demokrasi istediklerini belirterek, "Şu ana kadar kendisiyle ilgili bir şey olunca demokrasi havarisi
kesilen AK Parti, emekçiler, halk söz konusu olunca barikatlar kuruyor, gaz bombaları atıyor" dedi.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ise yaşanan olayları tüm dünyanın izlediğine işaret ederek,
şöyle konuştu:
"Demokratik ülke olduğunu iddia eden Türkiye`de emekçilerin demokratik haklarını kutlamak için
önce DİSKìn önünde çağrımızı yaptık. Gerekçelerimizi söyledik. Taksimè çelenk koymayacağız.
Çünkü o çelengi koyduğumuzda bu siyasi iktidarın yapmamızı istediğini yapmış olacağız. Çelengi
Sayın Başbakanà göndereceğiz. Onlar götürsünler koysunlar artık yakışıyorsa..."
DİSK: İşte kıyamet budur
Çelebi, "Ayaklar baş olunca kıyamet kopar diyen Başbakana sesleniyorum; işte kıyamet
budur" dedi.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Biz, bu iktidarın, bu valiliğin bundan sonraki süreci daha
çok provokasyona, daha büyük olumsuzluklara dönüştürmemesi adına eylemi sona erdiriyoruz"
dedi.
sınıfını selamladığını ve bayramlarını kutladığını söyledi. İstanbulùn göbeğinde emekçilere gaz
bombaları atıldığını, tazyikli su sıkıldığını belirten Çelebi, "Ayaklar baş olunca kıyamet kopar diyen
Başbakana sesleniyorum; işte kıyamet budur" dedi. DİSK Genel Merkezi`ne gaz bombalarıyla
saldırıldığını savunan Çelebi, bunun hesabının sorulacağını söyledi. İstanbulùn her yanının 1
Mayıs alanı olduğunu ifade eden Çelebi, şunları kaydetti:
"Biz, bu iktidarın, bu valiliğin bundan sonraki süreci daha çok provokasyona, daha büyük
olumsuzluklara dönüştürmemesi adına emek örgütleri olarak, siyasi partiler olarak, demokratik kitle
örgütleri olarak sorumluluk bilinciyle bu sağduyumuzu onlardan bin kat fazla göstererek eylemi sona
erdiriyoruz."
kesilen AK Parti, emekçiler, halk söz konusu olunca barikatlar kuruyor, gaz bombaları atıyor" dedi.
Türkiye`nin demokratikleşmesi konusunda bir adım attıklarını savunan Tombul, "21. yüzyılın
başında, İstanbul`da bir meydan emekçilere kapatılamaz. Bir kentin meydanları eğer o kentin
sakinlerine, sahiplerine kapatılıyorsa, o ülkede demokrasiden söz edilemez" diye konuştu.
olmasını ve Taksim`de kutlanmasını istediklerini ifade etti. Türkel, "Ancak bizim bu çağrımıza
güçlük çektiler" dedi. Yaşanan olayları tüm dünyanın izlediğine işaret eden Türkel, şöyle konuştu:
artık yakışıyorsa..."
2008-05-01 SkyTürk http://www.skyturkonline.com
Sendikalarda Taksimè girmiyor
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları
Konfederasyonu (DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu`nun (KESK)
Taksim Meydanı`nda gerçekleştirmek istedikleri 1 Mayıs kutlamaları için yaklaşık 100 kişiyle
başlattıkları yürüyüş CHP Şişli ilçe binası önünde sona erdi.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, KESK Genel
Başkanı İsmail Hakkı Tombul ile bazı
milletvekillerinin yer aldığı yürüyüş sırasında gruptakilerin yolu zaman zaman polislerce kesildi.
Emniyet görevlileriyle yaptıkları görüşmeler sonrasında geçiş güzergahı açılırken, gruptakiler CHP
Şişli ilçe binası önünde kendilerini polis barikatının ardında bekleyenlerin yanına geldiler.
Üç konfederasyonun yetkilileri, kendilerini bekleyenlere bir açıklama yaparak, yürüyüşün sona
erdirildiğini, Taksimè çelenk bırakılmayacağını da bildirdiler.
Daha önce sendikalardan seçilmiş 100-150 kişilik bir grubun Taksimè çelenk bırakacağı
açıklanmıştı.
1 Mayıs`ta Uzlaşma tamam
Sendikalar Taksim`den geri adım attı. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, DİSK Genel
Merkezi önünde DSP`ye ait otobüsün üzerine KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul,
TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel ile birlikte çıkarma bir açıklama yaptı.
Sendikilar Taksim`den geri adım attı. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, DİSK Genel Merkezi
önünde DSP`ye ait otobüsün üzerine KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, TÜRK-İŞ Genel
Sekreteri Mustafa Türkel ile birlikte çıkarma bir açıklama yaptı. DİSK, KESK, TÜRK-İŞ, bazı siyasi
partiler ve demokratik kitle örgütlerinin 1 Mayıs`ta sağduyu ortaya koyduklarını söyleyen Çelebi,
Taksim olmuştur. Bütün Türkiye Taksim olmuştur`` dedi. Eyleme son verdiklerini belirten Çelebi,``Bu
hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu ile burada eylemi noktalıyoruz. Ancak bu
hükümetten hesap sormaya devam edeceğiz`` şeklinde konuştu.
Taksimè yürümekten vazgeçen işçi sendikalarından oluşan 100-150 kişilik bir grubun Cumhuriyet
Anıtı`na çelenk koyacağı açıklandı.
SON HABER- 11:35: Sendika Başkanları Taksimè doğru yürüyüşe geçti
Emekçi Taksim’e çıkacak
AKP Hükümeti’nin yasakçı açıklamalarına rağmen Türk-İş, DİSK ve KESK Taksim Meydanı’na
çıkacağını bildirdi.
1 Mayıs mitingiyle ilgili tartışmalar sürürken sendikalar Taksim’e çıkacaklarını açıkladı. Hükümetin
ve valinin Taksim’de yapılacak olan mitinge izin vermemesine tepkiler sürerken, Türk-İş, DİSK ve
KESK genel sekreterleri, Taksim’de kutlama yapmakta kararlı olduklarını bildirdiler.
DİSK Genel Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısında konuşan DİSK Genel Sekreteri Tayfun
Görgün, 1 Mayıs 2008 kutlamaları için haftalardır çalıştıklarını kaydetti. ILO sözleşmelerine göre
sendikaların yaptığı etkinliklerin izne tabi olmadığını belirten Görgün, 1 Mayıs’ı İstanbul’da
Taksim’de, ellerinde karanfillerle kutlayacaklarını söyledi.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ise 2008 1 Mayıs’ını ülkenin dört bir yanında karanfillerle
kutlayacaklarını ifade etti. İlk gün yaptıkları açıklamadan geri dönüş yapmadıklarını, aynı kararın
arkasında olduklarını belirten Türkel, “ Artık bu alan bir demokrasi ölçütü haline geldi. Üyelerimiz
diğer illerden barış talepleri ile İstanbul’a geliyorlar. 1 Mayıs korkulardan sevgiye dönüşmesi
gereken bir gün olmadır” dedi.
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir de hayatı üreten insanlar olarak ortak bir irade ile
Taksim’e çıkma kararı aldıklarını söyledi. “Bizler provokatör değiliz. Bizim meşru ve demokratik
hakkımızı kullanmamızın önüne böyle engel koyamazlar” diyen Daşdemir, valinin, yaptığı
açıklamalarla suç işlediğini kaydetti. Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan genel
sekreterler, yaşanabilecek olayların sorumlusunun hükümet olacağını söylediler. Bu arada Beyoğlu
Cumhuriyet Başsavcılığı, 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak için çağrı yapan Türk-İş, DİSK ve KESK
yöneticileri hakkında soruşturma başlattı.
Çağdaş Avukatlar Gurubu, hükümet ve İstanbul Valiliği’nin Taksim’de yapılacak 1 Mayıs
kutlamalarını yasadışı ilan etmesinin hiçbir hukuki gerekçesi olmadığını açıkladı. Taksim Kazancı
Yokuşu’nda açıklama yapan avukatlar, bugün yapılacak kutlamada işçi ve emekçilerin yanında
olacaklarını dile getirdiler. Çağdaş Avukatlar Gurubu adına açıklama yapan Kemal Aytaç, “Toplantı
ve gösteri hakkı Anayasa ile güvence altına alınmış bir haktır” diye konuştu. Bu arada Kamu-Sen
Genel Başkanı Bircan Akyıldız, yaptığı açıklama ile 1 Mayıs’ın Türkiye’nin her karesinde kutlanması
gerektiğini, Taksim’de kutlanmasının da anlamlı olacağını söyledi.
BASK Genel Başkanı Resul Akay ise “Meydanları namus meselesi yapan bir iktidar anlayışı ile
karşı karşıyayız. Meydanlar hükümetin tapulu malı değildir” dedi.
Hükümet emekçiyi engellemeye çalışıyor
EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel, Başbakan Erdoğan ve diğer hükümet yetkililerinin 1 Mayıs’a
ilişkin tutumlarıyla, emekçilerin iktidarlarından hoşnutsuzluğunun birleşik ve güçlü bir gösteri ile
sergilenmesini önlemeye çalıştığını belirtti. Özelleştirmeler, taşeronlaştırma, sosyal güvenliğin
tasfiyesi, iş cinayetleri, işsizlik ve yoksulluğu büyüten sömürü düzeni karşısında üç büyük
konfederasyonun 1 Mayıs’ı İstanbul’da Taksim Meydanı’nda kutlama kararı aldığını hatırlatan
Tüzel, Başbakan, bakanlar ve valinin emekçilerin Taksim’de kutlama talebini tehditle geri çevirdiğini
söyledi. “1 Mayıs kutlamaları sadece bir bayram buluşması değil aynı zamanda emperyalist,
kapitalist sistemin, ülkemizdeki sermaye sınıfının egemenliğinin, onun AKP Hükümeti’nin
emekçilere dönük saldırı uygulamalarına karşı bir mücadele ve birlik oluşturma anlamı taşımaktadır”
diyen Tüzel, 2008 1 Mayısı’nın bu karakterinin daha da netleşmesi nedeniyle sermaye iktidarı ile
işçi ve emekçilerin karşı karşıya gelmesi boyutuna vardığını vurguladı. EMEP’in emek ve demokrasi
güçleriyle birlikte, sendikaların olduğu, işçi ve emekçilerin kutlamalarının olduğu her alanda, ülkenin
her yerinde bağımsız ve demokratik Türkiye talebini haykıracağını ve kutlamalara katılacağını
söyleyen Tüzel, bütün işçi ve emekçileri alanlara çıkmaya çağırdı.
Şişli’de toplanılacak Taksim’de anma yapılacak
İstanbul 1 Mayıs Tertip Komitesi, üç koldan yürüyüş planının iptal edilerek tek kola düşürüldüğünü,
Taksim’e çıkılarak çelenk bırakılıp basın açıklaması yapılacağını duyurdu. Türk-İş 1. Bölge
Temsilciliği’nde Türk-İş DİSK ve KESK genel sekreterleri, yapılan ortak açıklamada tek pankart, tek
sloganla yürüyeceklerini açıkladı. Tertip komitesi adına konuşan Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa
Türkel, resmi erkandan da sendikaların gösterdiği anlayışı beklediklerin fakat devletin ceberrut
yüzünü gördüklerini söyledi. Hükümetin ve resmi makamların İstanbul’u adeta açık bir hapishaneye
çevirdiğini vurgulayan Türkel, “Olağanüstü hal çalışmaları yapılıyor. Provokasyondan bahsedilirken
provokatif hareketler yapılarak halk korku tünelinin için çekiliyor” dedi. Türkel, “Şu andan itibaren bir
kişinin bile burnunun kanamasının sorumluluğu resmi erkandadır. Herkese açık olan Taksim’i
emekçilere kapattılar. Hükümet bunun hesabını tarih önünde verecektir” diye konuştu. Şişli’de
toplanarak Taksim’de yapılacak anma için Kaymakamlığa başvuru yaparak gerekli izini aldıklarını
belirten Türkel, bu karardan vazgeçmeyeceklerini söyledi.
2008-05-01 Kaynak:Kanal B
1 Mayısà Saatler Var
1 Mayısà saatler kala hükümet ve sendikalar son sözlerini söyledi; Önce İçişleri ve Çalışma
Bakanları "Taksim işçilere kapalı, müsamaha göstermeyiz" dedi.
Bu açıklamaların ardından 3 konfederasyon tansiyonu düşürme kararı aldı. Buna göre İstanbul`da
miting değil yürüyüş yapılacak. Türk-İş, DİSK ve KESK Şişli`de toplanıp Taksimè doğru tek koldan
yürüyecek.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, dün sabah düzenledikleri basın toplantısında, Taksimè 3
koldan 3 örgüt olarak yürüyüş yapacaklarını ifade ettiklerini anımsatarak, "ancak yaşanan birkaç
saat içinde Taksim`de alınan önemlerle adeta bir açık hapishane yaratıldığını" savundu.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, 1 Mayıs yürüyüşlerinin, Taksim`de çiçeklerin bırakılması ve
açıklamaların yapılmasının ardından sona ereceğini belirterek, "Yapmak istediğimiz bu yürüyüşe
artık hiçbir engel çıkarılmasın. Çünkü artık bundan vazgeçmeyiz" dedi.
Taksim`de yapılacak kutlamaları "kanunsuz" olarak niteleyen Vali Muammer Güler de önceki
açıklamalarını dün yinelemiş Güler, "yasaların öngördüğü çerçevede bu yürüyüşe engel olunacağını
açıklamıştı
1 mayıs kutlamları nedeniyle "Üsküdar ve Kadıköy`den öğle saatlerine kadar Beşiktaş, Kabataş ve
Karaköyè vapur seferi yapılmayacak , Sirkeci-Kabataş arasındaki tramvay, Kabataş-Taksim
arasındaki füniküler sistem ve Mecidiyeköy-Taksim arasındaki metro çalıştırılmayacak"
Ankara`da ise kutlamaların adresi Sıhhiye ve Tandoğan meydanları... Emniyet yetkilileri, Hak-İşìn
miting adresi Tandoğan`ın saat 11`den, Sıhhiye`nin ise saat 13.30`dan itibaren araç trafiğine kapalı
olacağını açıkladı. Ankara`da 1 Mayıs için ayrıca 8 bin polis de görev yapacak.
`İstanbul`da halka devlet terörü uygulanmıştır`
soL İstanbul Taksim Meydanı`ndaki 1 Mayıs mitingine katılmak için Şişli`deki DİSK Genel
Merkezi önünde toplanan işçiler sabahın erken saatlerinde polisin saldırısına maruz kaldı.
soL İstanbul Taksim Meydanı`ndaki 1 Mayıs mitingine katılmak için Şişli`deki DİSK Genel Merkezi
önünde toplanan işçiler sabahın erken saatlerinde polisin saldırısına maruz kaldı.
Taksimè yürüyüş için hareket noktası olarak belirlenen Şişli`deki DİSK binası önceki geceden
itibaren İstanbulùn Anadolu yakasından ve Türkiye`nin çeşitli yerlerinden işçilere ev sahipliği
yaparken, binaya sığmayan çok sayıda işçi de kaldırımda bekledi.
Günün ağarmasıyla birlikte, polis binayı ablukaya aldı. Sabah 6:30`dan itibaren DİSK binasına
defalarca saldıran polis, binanın önünde toplanan emekçilere tazyikli ve boyalı su sıktı ve gaz
bombası attı. Bununla da yetinmeyen polis, panzerleri binanın önüne kadar çekerek binanın kapı ve
pencerelerinden içeri çok sayıda gaz bombası attı.
Sabahın ilk saatlerinde gerçekeşen polis saldırısının ardından DİSK Genel Merkezi`nden yapılan
açıklamada "Türkiye`nin en önemli konfederasyonuna saldıracak kadar kin ve nefretle dolu bu
yönetim anlayışının adını biz koymayacağız. İşgal altındaki Irak topraklarında dahi kutlanan 1
Mayıs`ı Türkiye işçi sınıfına zehir edenlerden tarih, er ya da geç hesap soracaktır" sözlerine yer
verildi.
Çelebi DİSK Genel Merkezi`nde
Genel merkeze saat 07:50 sıralarında gelen DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, dışarıda ve
karşılandı. Bina önünde bir açıklama yapan Çelebi, işçi sınıfının sağduyulu tavrına verilen cevabının
devlet terörü olduğunu vurguladı.
DİSK Genel Başkanı şöyle konuştu:
"Bugün ilk önce DİSKè saldırıldı. Bu saldırıyı yapanları şiddetle kınıyorum. Şu anda Türkiye`de
sıkıyönetim koşullarının ötesine geçen bir ceberut anlayış var. Şu anda Türkiye`de olağanüstü hali
aşan uygulamalarla karşı karşıyayız. Burada 1.500è yakın kişi var. Eğer buradaki insanlardan
birinin burnu kanarsa, bunun sorumlusu iktidar ve vali olacaktır. Uygulanan abluka ortadan
kaldırılmadır."
Çelebi`nin basın açıklaması sık sık "Ayaklar baş olsun Tayyip defolsun" ve "İnadına Taksim"
sloganlarıyla kesildi.
DİSK Genel Merkezi`ne düzenlenen saldırıyı meşrulaştımak isteyen İl Kriz Merkezi ise, gün
boyunca yaralandiği belirtilen 6 polisten 3`ünün DİSK binasından atılan taşların başlarına isabet
etmesiyle yaralandığını iddia etti.
Saldırılar ilerleyen saatlerde de devam etti
İlerleyen saatlerde polisin DİSK Genel Merkezi`ne ulaşmaya çalışanlara saldırıları devam etti. Saat
9:00 sularında bina önünde toplanan grup, konfederasyon binasında bulunanlarla birlikte bir süre
sloganlar attı. Bu gruba polislerce saat 09:15 sıralarında su sıkılarak müdahalede bulunuldu. Saldırı
sırasında biber gazından etkilenerek fenalaşan 2 kişi ambulansla, bazı kişiler de arkadaşlarınca
hastanelere götürülürken, DİSK Genel Merkez binasında bulunanların da gazdan etkilendiği
bildirildi.
DİSKìn Şişli`deki genel merkezi önünde Taksim Cumhuriyet Anıtı`na çelenk koymayı ve Kazancı
Yokuşu`na karanfil bırakmayı planlayan gruplara, polisin müdahalesi üzerine, DİSK Genel Başkanı
Çelebi, İstanbul Emniyet Müdürlüğü`nden üst düzey bir yetkiliyle görüşme yaptı.
Polis, ancak sendika yöneticileri ve milletvekillerinin, Cumhuriyet Anıtı`na çelenk koyabileceklerini
söyledi.
Bu arada, DİSK Genel Merkezi`ne, DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, ÖDP Genel Başkanı Ufuk
Uras, CHP milletvekilleri Algan Hacaloğlu, Mehmet Sevigen, Mehmet Ali Özpolat, Nur Serter, Şahin
Mengü, Hikmet Erenkaya, Ali Rıza Öztürk, DTP`li milletvekilleri Ahmet Türk, Akın Birdal, Sırrı Sakık,
Aysel Tuğluk ve Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül geldiler.
"Eylemi noktalıyoruz"
Daha sonra bina önünde toplanan çeşitli parti ve örgütlerden oluşan yaklaşık 2 bin kişilik kitleye
hitap eden DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak
için sağduyu ile burada eylemi noktalıyoruz" dedi.
Çelebi, DİSK Genel Merkezi önünde KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, TÜRK-İŞ Genel
Sekreteri Mustafa Türkel bazı demokratik kitle örgütlerinin yöneticileriyle birlikte yaptığı konuşmada,
DİSK, KESK, TÜRK-İŞ, bazı siyasi partiler ve demokratik kitle örgütlerinin 1 Mayıs`ta sağduyu
ortaya koyduklarını dile getirdi.
"Türban sevdalısı ikiyüzlülük"
Burada "Coşkulu bir bayramla taleplerimizi haykırmak için Taksim`de buluşmak istedik. Şimdi bütün
alanlar Taksim olmuştur. Bütün Türkiye Taksim olmuştur" diyen Çelebi, eylemi noktaladıklarını
belirtti. Çelebi, "Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu ile burada eylemi
noktalıyoruz. Ancak bu hükümetten hesap sormaya devam edeceğiz" dedi.
türlü yöntemin denendiğini belirterek, "Şu anda İstanbul bir hapishaneye çevrilmiştir. DİSKìn genel
merkezine tecavüz edilmiştir, bunu kınıyorum" dedi.
Çelebi, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bugün, AKP hükümetinin ikiyüzlülüğü, yalnız türban sevdalısı ikiyüzlülüğü ortaya çıkmıştır. 3
tavır göstermiştir. Şimdi bütün alanlar Taksim olmuştur. Mücadelenizi kutluyorum. Biz bugüne
gelene kadar birçok bedeller ödedik. 1977`de Taksim`de, Kadıköy`de ve Türkiye`nin her yerinde
şehitler verdik. Bu ne ilk ne de son olacak. Mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz."
Hükümetin, Sosyal Güvenlik Yasası ile kazanılmış hakları geri aldığını, sağlığın paralı hale
getirilmesi için düzenlemeler yapıldığını, işsizliğin, enflasyonun yükseldiğini, yoksulluğun ve hayat
pahalılığının arttığını kaydeden Çelebi, bütün bu olumsuzlukların yüksek sesle dile getirilmesini
önlemek için 1 Mayıs kutlamalarına izin verilmediğini belirtti.
Tombul: Düşman kuvvetleri gibi müdahale edildi
Çelebi`nin ardından söz alan KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da hükümetin ve İstanbul
Valiliğinin 1 Mayıs`ın barış içinde kutlanmasına izin vermediğini savunarak, bu tutumu protesto
ettiklerini kaydetti.
Haklı ve meşru isteklerde bulunduklarını belirten Tombul, "Taksimè gitmek isteyenlere sanki
düşman kuvvetleri gibi muamele ediliyor. Oysa biz bu ülkenin üreten gerçek sahipleriyiz" dedi.
Daha sonra Süleyman Çelebi, İsmail Hakkı Tombul, Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ile bir
grup milletvekilinin de aralarında bulunduğu yaklaşık 100 kişilik grup Taksimè doğru yürüyüşe
başladı.
Halaskargazi Caddesi üzerinden Osmanbey Metro durağına hareket eden 100 kişilik grubun burda
polis barikatıyla önü kesildi. Daha sonra görüşmeler üzerine polis barikatı açtı.
CHP Şişli ilçe binası önüne kadar yürüyen grup, burada bir açıklama yaparak eylemi sona erdirdi.
İşte kıyamet budur
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi burada yaptığı konuşmada, "Biz, bu iktidarın, bu valiliğin
bundan sonraki süreci daha çok provokasyona, daha büyük olumsuzluklara dönüştürmemesi adına
eylemi sona erdiriyoruz" dedi. İstanbulùn göbeğinde emekçilere gaz bombaları atıldığını, tazyikli su
sıkıldığını belirten Çelebi, "Ayaklar baş olunca kıyamet kopar diyen Başbakana sesleniyorum; işte
kıyamet budur" dedi.
kesilen AKP, emekçiler, halk söz konusu olunca barikatlar kuruyor, gaz bombaları atıyor" dedi.
Türkel: Çelengi Sayın Başbakanà göndereceğiz
olmasını ve Taksim`de kutlanmasını istediklerini ifade etti. Türkel, "Ancak bizim bu çağrımıza
güçlük çektiler" dedi.
Yaşanan olayları tüm dünyanın izlediğine işaret eden Türkel, şöyle konuştu:
artık yakışıyorsa..."
DİSK`ten günün değerlendirmesi...
Eylemin sona ermesinin ardından gün boyunca yaşananlara ilişkin yaptığı değerlendirmede DİSK
Genel Başkanı Süleyman Çelebi, 1 Mayıs kutlamalarını düzenleyen konfederasyon ve örgütlerin
çok duyarlı, soğukkanlı davrandıklarını belirterek, ``Sonuçta biz Taksimè giderdik ama çok büyük
zayiatlar verebilirdik. Ama bunu yanlış anladılar. Biz eninde sonunda Taksim`de olacağız,
Taksim`de buluşacağız. Biz yaşanacak olumsuzluklar, esnaf ve halka zarar vermemek adına
sorumlu ve duyarlı davrandık`` dedi.
DİSK Genel Merkezi`nde gazetecilere yaptığı değerlendirmede, Çelebi DİSKìn ilk kez böyle bir
saldırıya maruz kaldığını belitti ve 400 bin üyesi olan bir konfederasyonun bilinçli olarak hedef
haline getirildiğini vurguladı. DİSK üyeleri ve 1 Mayıs kutlamasını isteyen diğer örgüt üyelerinin en
ufak bir taşkınlık yapmadığını söyleyen Çelebi, emniyet güçlerinin, saat 06.30`dan başlayarak,
sürekli kutlama yapmak isteyenlere gaz bombaları, biber gazları, çeşitli kimyasal bombalar, boyalı
ve tazyikli sularla büyük bir saldırı gerçekleştirdiğine dikkat çekti. Binaya gaz bombaları atılmasını
haneye tecavüz olarak tanımlayan Çelebi, bina içinde kalan 1500 kişinin adeta hapsedildiğini dile
getirdi.
Devlet terörü uygulandı vali istifa etmeli
1 Mayıs`ın Türkiye`de ilk kez işgal yıllarında kutlandığını hatırlatan Çelebi, ``Sanki İstanbul işgal
edilmiş gibi bir uygulama içinde bugün bir devlet terörü uygulandı. Provokasyonu kimin yaptığı da
artık tescillenmiştir. Başka yerde kimse aramasın`` dedi.
Can güvenliğinin sağlanması durumunda Taksim`de olmayı istediklerini ancak müdahaleler
nedeniyle bunu gerçekleştiremediklerini söyleyen Çelebi, ``İstanbul Valisi İstanbulù yönetemiyor.
Derhal bir gün durmadan istifa etmelidir. İstanbul Valisi, İçişleri Bakanı ve Başbakan istifa etmelidir.
Bu öyle basit bir uygulama değil. Üzerine bir bardak su içeceğimiz bir durum değil`` diye konuştu.
Gazetecilerin ``Sayın Vali gösterilerin kontrollü güçle dağıtılacağını söylemişti. Bu kullanılan
kontrollü güç müydü?`` şeklindeki sorusu üzerine Çelebi, `Àtılan ve kullanılan bomba ve
kimyasallar savaş koşullarında bile kullanılmaz. Valinin aşırı güçten kastı öldürme ise oraya
teşebbüs ettiler. Ölüm illa kurşunla olmaz. Gaz bombalarını binaların içine, hastaneye attığınızda
kalp sorunu ve nefes darlığı olan insanlar ölebilirdi. Savaş hükümlerinin uygulandığı ülkelerde bile
bu kadar gaddarca davranış olmaz. Çünkü burada karşı tepki yoktu. Biz facianın eşiğinden
Türkiye`yi döndürmek adına bütün sorumluluğu aldık. Arkadaşlarımıza bizleri dinledikleri için
teşekkür ediyorum`` dedi. Bununla birlikte, Çelebi gazetecilere DİSK Genel Merkezi`ndeki gaz
bombaları ve kimyasalların kapsül ve boş kovanlarını da gösterdi.
Provokasyon bizzat emniyet güçlerinden geldi
Dün akşam saatlerinde DİSK genel merkezi tarafından yapılan yazılı açıklamada ise 1"979 yılından
bu yana Taksim, 1 Mayıs Meydanı, emekçilerin dışında herkese açık tutulmuştur. Bugüne kadar
hiçbir hükümet, bu alanın neden emekçilere, 1 Mayısà kapalı olduğunu açıklayamamıştır" dendi.
DİSKìn son olarak bu yıl yaptığı tüm çağrıların, tüm yapıcı girişimlerin iktidar tarafından bilinçli bir
şekilde görmezden gelindiği vurgulanırken, İstanbullular ve emekçilerin ağır bir saldırı ve baskı
uygulamasıyla karşı karşıya bırakıldığı belirtildi.
DİSK, yaşanılan olayların, Vali`nin sözünü ettiği provokasyonun, bizzat emniyet güçleri tarafından
gerçekleştirildiğini gösterdiğini vurguladı.
DİSK Genel Merkezi`nin atılan gaz bombalarından, sıkılan sulardan nefes alınamayacak ve
tanınamayacak durumda olduğu ifade edilen açıklamada, "haneye tecavüz" suçunu işleyen emniyet
güçlerinin saldırısında büyük maddi hasarın meydana geldiğine değinildi.
Açıklamada "1 Mayıs`ta işçi sınıfını yalnız bırakmayarak merkez binamıza gelen milletvekillerini ve
Avrupa Parlamentosu üyelerini, aydın ve sanatçıları da gaz bombası yağmuruna tutacak kadar
fütursuz yapılan polis saldırısı, tam anlamıyla bir devlet terörüne dönüştürülmüştür. Bir
milletvekilimiz kalp krizi riskiyle yüzyüze bırakılmıştır" ifadelerine yer verildi.
Sürekli yasalardan sözeden Valiliğin, emrindeki kolluk kuvvetleriyle en temel insan hakkı olan
yaşama hakkını tehlikeye attığına dikkat çekilen açıklamada, dün yaşanan olayların AKP iktidarı,
İstanbul Valisi ve emniyet güçlerinin katmerli bir suç işlediğini gösterdiği de belirtildi. "Sabahın
altısında kendi merkezlerine gelen, herhangi bir eylemde, yürüyüşte bulunmayan emekçilere ve
DİSKè gaz bombası atılması, su sıkılması, camlarının kırılması en büyük PROVOKASYONDUR"
dendi.
DİSK, bütün kanun dışı uygulamaların, emekçilere ve halka karşı işlenen suçların her platformda
takipçisi olacaklarını belirterek, bu olayları uluslararası emek hareketinin, Uluslararası Çalışma
Örgütünün ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi`nin gündemine taşıyacaklarını bildirdi.
Gazetecilerden kınama...
Gün boyunca gerçekleştirilen polis saldırılarında birçok gazeteci de yararlanırken, avukatların da
saldırılara maruz kaldığı görüldü. Türkiye Gazeteciler Sendikası(TGS) ve Türkiye Gazeteciler
Cemiyeti(TGC), ``İstanbul`da yaşanan olaylarla ilgili olarak iktidarın ve polisin tutumunu
kınadıklarını`` bildirdi. TGS Yönetim Kurulu`ndan yapılan yazılı açıklamada, `ìktidarın işçilere karşı
düşmanca bir tavır sergilediği ve bu tavırla sahte demokrat yüzünü bir kez daha gösterdiği``
belirtildi.
İstanbulà, güvenlik gerekçesiyle sıkıyönetim dönemlerinde bile görülmeyen bir polis gücü
yığıldığına dikkat çekilen açıklamada, `òrantılı polis gücü kullanılacağının`` söylenmesine rağmen,
polisin 1 Mayıs`ı kutlamak isteyenlere gaz bombası ve biber gazı atması, boyalı tazyikli su sıkması
ve cop kullanmasının, şiddetin ``bilerek ve isteyerek`` planlandığını ortaya koyduğu savunuldu.
Açıklamada, şiddetin gazetecileri de hedef aldığı, Cumhuriyet Gazetesi çalışanları Ali Deniz Uslu ile
Esra Açıkgöz`ün aldıkları darbeler sonucu hastaneye kaldırıldığı, Anadolu Ajansı kameramanı
Engin Morgül ile Reuters kameramanının da kameralarının kırıldığı kaydedildi.
Taksim Meydanı`nın 1 Mayıs`ta emekçilere kapatılmasının protesto edildiği açıklamada,
``Hükümetin, bugünün bir bayram coşkusuyla kutlanmasını istemediğini yaşanan şiddet ortaya
koydu. 1 Mayıs, işçiye zindan oldu. TGS olarak hükümetin tavrını kınıyor, Türkiye`de artık 1
Mayısların, emekçilerin birlik, dayanışma ve mücadele günü olarak tüm dünyada olduğu gibi bir
bayram havasında kutlanacağı dönemlere bir an önce kavuşmayı diliyoruz`` denildi.
TGC`den yapılan yazılı açıklamada da İstanbul`da 1 Mayıs gösterilerini izleyen gazetecilerin polisin
`òrantısız güç kullanımıyla`` karşı karşıya kaldığına değinilirken, gazetecilerin saldırılara karşısında
yaralandığı vurgulandı. Açıklamada, ``TGC olarak, 1 Mayıs öncesi gazetecilerin mesleklerini yerine
getirirken dikkat edilmesi için İstanbul Valiliği nezdinde uyarı ve yardım ricasında bulunmuştuk.
Ancak yaşananlar, bunun sonuçsuz kaldığını gösterdi. Kaba kuvvete başvuran polislerin,
mesleklerini yapan gazetecilere yönelik bu tutumunu protesto ediyoruz``dendi.
Avukatlardan suç duyurusu
Çağdaş Hukukçular Derneği(ÇHD), polisin, DİSK Genel Merkezine gitmek isteyen bazı avukatlara
da coplu, biber gazlı saldırıda bulunduğunu açıklarken, şiddet uygulayan polisler ve yetkililer
hakkında suç duyurusunda bulunulacağını bildirdi. İstiklal Caddesi`ndeki İstanbul Barosu önünde
toplanan ÇHD ve çeşitli kuruluşların üyeleri, alkışlı protestoda bulunarak, ``1 Mayıs`ın saat 07.00`de
DİSK binasına tazyikli su, biber gazı ve coplarla saldırıyla başladığı, uygulanan şiddetin orantılı güç
kullanma olmadığını`` belirtti.
Şişli Adliyesi önünden DİSK Genel Merkezi`ne gitmek isteyen ÇHD üyesi ve İstanbul Barosu
Çağdaş Avukatlar Grubu mensubu avukatlara kimlik kontrolü yapıldığı belirtilen açıklamada,
``Kimlik gösterilerek polis kordonunun geçildiği sırada kordon kapatılarak arka sırada bulunan Çevik
Kuvvet polisine emir verilmiş ve iki kordon arasında bulunan avukatlara coplu, biber gazlı saldırı
yapılmıştır`` dendi.
Avukatlara yapılan saldırının ``özel ve planlanmış`` bir hareket olduğu ifade edilen açıklamada,
avukatlardan 7`sinin baş ve vücutlarından ciddi darbelerle yaralandığı, diğerlerinin çeşitli
yerlerinden darbe aldığı belirtildi. Avukatlar, gözaltına alınan müvekkillerine hukuki yardımda
bulunan avukatların da hakaret ve dayağa maruz kaldığını, parti binaları, sendikalar ve meslek
odalarının da polis tarafından kuşatıldığı, burada bulunan insanlara karşı saldırıda bulunulduğunu
savundu.
Baro: TCK`ya aykırı
İstanbul Barosu Başkanlığından yapılan açıklamada ise, 1 Mayıs`ta göstericilere, ``görevin
gerektirdiği ölçünün dışında kuvvet kullanıldığı`` belirtilerek, ``Türk Ceza Kanununun(TCK) 256.
maddesinde yer alan suç tipi açıkça ihlal edilmiştir. Bu hüküm gereğince güvenlik güçlerine yönelik
kasten yaralama hükümlerinin uygulanma olanağı doğmuştur. Bu konunun özellikle takipçisi
olacağız`` denildi. Yaşananların hukuk devleti adına bir talihsizlik olarak tanımlayan İstanbul Barosu
Başkanlığı, resmi makamlarca ısrarla ortaya konulan güvenlik gerekçelerinin inandırıcı olmadığının
düşünüldüğünü vurguladı. Açıklamada, ``Hatta Taksim`de böyle bir toplantının yasaklanmış
olmasını toplumsal düzen açısından daha büyük bir risk olarak değerlendiriyoruz. Gerçekten de
böyle akıl almaz ve çağ dışı uygulama ile Taksim Meydanı dışındaki her yerin adeta kontrol
edilemez bir hale getirilmekte olduğunu açıkça görüyoruz. Bunun ülkemizde terör eylemleri yolu ile
toplumsal barışımızı bozmak isteyenlerin amacına ziyadesi ile hizmet edeceğini biliyoruz.
Kanımızca yıllardır gereksiz bir şekilde sürdürülen siyasal çekişmelerde anlaşılmayan ya da
anlaşılamayan temel nokta; Taksim Meydanı`nın emekçiler açısından taşıdığı manevi anlamdır. Her
türlü sivil hareketin ilgi gösterdiği ve kullandığı bu alanı işçilerimizden esirgemek, başka toplantı
noktaları göstererek, bu hakkı kullandırtıyormuş gibi davranmak tek kelimeyle üzüntü vericidir``
dendi.
Yaşananların sıkıyönetim dönemlerini aratmadığı vurgulanırken, "Şiddet içermeyen yürüyüş ve
gösterilere Valilik talimatı ile yapılan coplu ve gazlı müdahale, bu önemli günü şiddete bürümüştür.
Genç-yaşlı birçok insan sağlık sorunu yaşamıştır`` dendi.
ÖDP Binasına saldırı
Özgürlük ve Dayanışma Partisi`nin (ÖDP) Beyoğlu`ndaki İl Merkezi`ni basan polis, gaz bombası ve
plastik mermi kullanırken, 4 kişi işi cop darbesiyle, 2 kişi plastik mermilerle olmak üzere onlarca
kişinin yaralandığı bildirildi. ÖDP binasında bulunan yaklaşık 200 kişinin atılan gaz bombasından
etkilendiği belirtilirken, polislerin plastik mermi ile ateş açtığına dikkat çekildi.
ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Alper Taş, polisin ÖDP İl Başkanlığı önündeki partililere müdahale
ettiğini bildirerek, 27 kişiyi hastanelere gönderdiklerini açıkladı. Taş, tertip komitesinin 1 Mayıs
etkinliğinin sona erdiğini açıklamasının ardından, il dışından gelenlerle ÖDP İl Başkanlığı önünde
toplandıklarını ve bir anma toplantısı yaptıklarını anlattı. Toplantının ardından İl Başkanlığı binasına
giren arkadaşlarını, daha sonra kontrollü şekilde dışarıya çıkarmaya çalıştıklarını, ancak her taraf
tutulduğu için çıkmalarının mümkün olmadığını dile getiren Taş, ``15-20 kişilik bir grup da dışarda
bekliyordu. O sırada Çevik Kuvvet polisleri geldi, bize saldırdı. Biz de kendimizi korumak için kapıyı
kapatıp içeriye girerken 2 gaz bombası attılar`` dedi.
DTP: İçişleri Bakanı hakkında suç duyurusu
DTP Milletvekilleri Ahmet Türk, Sırrı Sakık, Sebahat Tuncel, Aysel Tuğluk, Hasip Kaplan Akın Birdal
ile SDP Genel Başkanı Filiz Koçali İstanbul`da 1 Mayıs kutlamalarına yönelik polis müdahalesine
ilişkin DTP İstanbul İl Binası`nda bir basın toplantısı düzenledi.
Ahmet Türk tarafından yapılan açıklamada, 1 Mayıs günü Taksim Meydanı başta olmak üzere
İstanbul`da valilik ve hükümetin onayı ile "savaş hali" ilan edildiği ifade edilen açıklamada, İçişleri
Bakanlığı`nın krizi yönetemediği vurgulandı. Türk, " İçişleri Bakanı hakkında gensoru vereceğiz. Bu
antidemokratik, baskıcı ve despotik tutumu telin etmeye devam edeceğiz, Newroz`daki
tahammülsüzlüğü İstanbul`da da gördük" şeklinde konuştu.
Diğer tepkiler...
Harb-İş, Eğitim-Sen Merkez Yönetim Kurulu, Yapı-Yol-Sen, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası ve
İstanbul Eczacı Odası tarafından yapılan açıklamalarda da polisin 1 Mayıs gününü kutlamak için bir
araya gelen emekçilere yönelik gerçekleştirilen polis saldırısı kınandı.
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası tarafından yapılan açıklamada da ``1 Mayıs`ı Taksimde
kutlamak isteyen sendika, meslek odası ve siyasi parti üyelerine karşı polisin uyguladığı şiddeti
kınıyoruz`` dendi. Açıklamada, Taksimì her türlü etkinliğe açın ama emekçilere kapatan AKP ve
İstanbul polisinin tutumu protesto edildi, sorumlular istifaya çağrıldı.
İstanbul Eczacı Odası ise AKP`nin 1 Mayıs`ta uygulanan şiddetin hesabını vermek zorunda
olduğunu bildirdi. İstanbul Eczacı Odası`ndan yapılan yazılı açıklamada, "İşçilerin, emekçilerin,
ezilenlerin Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü olan ve tüm dünyada Emek Bayramı olarak
kutlanan, 1 Mayıs`ta İstanbulà bir kez daha baskı ve şiddet hakim oldu" denildi. Taksimè çıkan her
yolun ve her sokağın bugün kuşatma altında bulunduğunun ifade edildiği açıklamada şöyle denildi :
"İnsanların üzerine gaz bombaları atıldı. Hastaneler bile bu fütursuz saldırıların hedefiydi. Türk
Tabipleri Birliği, Türk Eczacıları Birliği, İstanbul Eczacı Odası, Trabzon Eczacı Odası, İstanbul Tabip
Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası üyeleri Şişli Etfal Hastanesi önünde polis
saldırısına uğradı, atılan gaz bombalarından etkilendiler.
2008-05-02 Yeni Mesaj http://www.yenimesaj.com.tr
Polisin sert müdahalesi sendikaları sindirdi
Polisin Taksim çevresindeki sert müdahaleleri ve gittikçe artan gerginlik üzerine sendikalar,
Taksim’e kitlesel yürüyüşten de, Atatürk Anıtı’na çelenk koymaktan da vazgeçti.
Polisin Taksim çevresindeki sert müdahaleleri ve gittikçe artan gerginlik üzerine sendikalar,
Taksim’e kitlesel yürüyüşten de, Atatürk Anıtı’na çelenk koymaktan da vazgeçti.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ile sendika ve sivil toplum
yöneticileri yaptıkları toplantıda Taksime yürüyüşü iptal kararı aldı. Sendika yöneticilerinin DSP’nin
otobüsünden alınan kararı açıkladı. DİSK Genel Sekreteri Görgün DİSK Genel Merkezi’nde yaptığı
açıklamada can güvenliklerinin olmadığını bildirdi. Görgün, “Genel merkezden dışarı adım
atamıyoruz. Bu kadar sert bir müdahale beklemiyorduk. Zalimane bir tutumla karşılaştık. Adım
atsak sanki bizi öldürecekler. Böyle bir kararlılık ve sert bir tutum görmedik. Can güvenliğimiz
olmadığı gerekçesiyle Taksim yürüyüşünü iptal ettik” dedi.
KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Daşdemir da yaptığı açıklamada, “Emniyet güçlerinin
lütufkar yaklaşımı kabul edemeyiz” dedi.
Çelebi: Bütün Türkiye Taksim olmuştur
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, “Bu hükümetin provokasyonuna alet olmamak için sağduyu
ile burada eylemi noktalıyoruz” dedi. Çelebi, DİSK Genel Merkezi önünde DSP’ye ait parti otobüsü
üzerinde KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, TÜRK–İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel bazı
demokratik kitle örgütlerinin yöneticileriyle birlikte yaptığı konuşmada, DİSK, KESK, TÜRK–İŞ, bazı
siyasi partiler ve demokratik kitle örgütlerinin 1 Mayıs’ta sağduyu ortaya koyduklarını dile getirdi.
KESK, İstanbul’da 1 Mayıs’ı kutlamak isteyen göstericilere yönelik güvenlik kuvvetlerinin saldırılarını
kınadıklarını açıkladı. KESK’ten yapılan açıklamada, İstanbul’un dün cunta döneminin sıkıyönetimli
günlerini hatırlattığı belirtildi.
Çelenk koymak da yok
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu(Türk–İş), Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları
Konfederasyonu(DİSK) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (KESK) Taksim
Meydanı’nda gerçekleştirmek istedikleri 1 Mayıs kutlamaları için yaklaşık 100 kişiyle başlattıkları
yürüyüş CHP Şişli ilçe binası önünde sona erdi. Üç konfederasyonun yetkilileri, kendilerini
bekleyenlere bir açıklama yaparak, Taksim’e çelenk bırakılmayacağını da bildirdiler.
1 Mayıs işçileri
Sendikalar Taksim için inat etti. İşçi sokaklara inmedi. Polis Taksim"e çıkışa izin vermeyince
meydan birkaç sendikacı ile marjinal örgütlere kaldı. Taksim"e çıkmaya çalışıp ortalığı savaş
alanına çevirdiler.
Sendikalar Taksim için inat etti. İşçi sokaklara inmedi. Polis Taksim"e çıkışa izin vermeyince
meydan birkaç sendikacı ile marjinal örgütlere kaldı. Taksim"e çıkmaya çalışıp ortalığı savaş
alanına çevirdiler
1 MAYIS İşçi Bayramı"nda, DİSK ve KESK"in "Kutlamayı Taksim"de yapacağız" inadı, Valiliğinin de
buna izin vermemesi nedeniyle izin verilen meydanlarda da özgürce kutlanamadı. Sendika
yöneticileri Taksim"e çıkmak için her yolu denedi ancak polis buna izin vermedi. Bunu fırsat bilen
yasadışı marjinal örgütler, Taksim ve çevresini savaş alanına çevirdi. Sendikaların Kadıköy,
Kazlıçeşme ve Çağlayan meydanlarında hiçbir etkinlik yapmaması da dikkat çekti.
ABLUKA GECEDEN BAŞLADI
İSTANBUL"DA 20 bin polis ve 2 bin asker önceki gün akşam saatlerinden itibaren yoğun güvenlik
önlemi aldı. Polis gece boyunca Taksim ve çevresinde güvenlik aramaları yaptı. Bu aramalar
sırasında 17 adet molotof kokteyli yakalandı. Sabah saat 06.00"dan itibaren DİSK önünde
toplanmaya çalışanlara polis müsaade etmedi. DİSK önündeki toplanan küçük kalabalıklara ilk
müdahale saat 06.15 sularında yapıldı.
İLK MÜDAHALE 06.15"TE OLDU
DİSK binasına sığınan ve zaman zaman dışarı çıkmak isteyen gruba polis gaz bombaları ve
panzerlerden boyalı su sıkarak engel oldu. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel
Başkanı İsmail Hakkı Tombul, TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel ile bir grup CHP, DTP ve
DSP"li milletvekilinin de aralarında bulunduğu grup Taksim"e yürümek istedi ancak polis buna da
izin vermedi.
ÇIKARDIK AMA ZAYİAT VERİRDİK
BAZI milletvekilleriyle birlikte CHP Şişli İlçe binasına kadar yürüyen sendika yöneticileri, Taksim"e
yürüyüşten ve Cumhuriyet Anıtı"na çelenk bırakmaktan vazgeçti ve eylemi sona erdirdiğini açıkladı.
DİSK Başkanı Çelebi "Can güvenliğimiz olmadığı için Taksim"e gitmedik. Biz oraya giderdik ama
çok büyük zayiatlar verebilirdik" dedi.
TERÖR ÖRGÜTLERİ DEVREDE
BU aşamadan sonra PKK yandaşları ve marjinal örgütler sahneye çıktı. Halk Evleri, TKP, ESP ve
HÖC gibi marjinal gruplar, Okmeydanı, Kağıthane, Harbiye ve İstiklal caddesi üzerinden Taksim"e
çıkmaya çalıştı. Bu gruptakiler kaldırım taşları, sopalar ve motolof kokteylleriyle polise saldırdı.
Daha sonra da çevredeki işyerleri ve araçları taş ve sopalarla tahrip ettiler.
530 gösterici gözaltında
Çağlayan, Kadıköy ve Kazlıçeşme"ye gitmeyip, küçük gruplar halinde Taksim"e çıkmak isteyen
göstericiler, en büyük kalabalığı emniyet nezaretinde topladı
İSTANBUL Valisi Muammer Güler aramalarda 2 silah ile molotof kokteylleri ele geçirildiğini duyurdu.
Polisin, üstlendiği vazifeyi kanun çerçevesinde uyguladığını kaydetti. "Görüntüleri İstanbullular
değerlendirecek" dedi. Güler "1 Mayıs, kimsenin tekelinde değil. Türk işçisini de sadece bir sendika
temsil etmemektedir. Gerginlik ortamını sürdürmenin hiç kimseye faydası yok" uyarısı yaptı.
Film seti değil Beyoğlu İstiklal Caddesi
Polisin, panzerden basınçlı boyalı su sıkarak, biber gazı ve göz yaşartıcı gaz bombası ile cop
kullanarak gerçekleştirdiği müdahaleler sırasında, göstericiler de kaldırım taşlarını söküp polislere
attı. Göstericilerle polis arasındaki kovalamaca ilginç görüntülere sahne oldu.
Arbedenin bilançosunu ise İstanbul Valisi Güler açıkladı: 530 gözaltı. 8"i polis 38 yaralı.
Taksim Meydanı turistlere kaldı
Meydan ve Cumhuriyet Anıtı"nın çevresi yaya ve araçlara bariyerlerle kapatıldı. Meydan
çevresindeki otellerde kalan ve aralarında turistlerin de bulunduğu müşteriler, Taksim Meydanı
girişinde araçlarından inerek bavullarını kendileri taşıdı ve polislere rezervasyon kağıtlarını
göstererek otellerine gidebildiler.
Hayatın rutin akışı uzun süre durdu
Taksim Gezi Parkı"nda da askeri birliklerin çadırlar kurarak konuşlandıkları görüldü. Şehir hatları
vapurları Kabataş, Beşiktaş ve Karaköy iskelelerine sefer yapmadı. Sirkeci-Kabataş tramvay hattı,
Kabataş-Taksim tünel hattı ile Mecidiyeköy-Taksim metro seferleri yapılmadı.
Hastaneye gaz bombası
Binadan çıkamayınca...
DİSK üyeleri polis ablukası yüzünden binalarından çıkamadı. Atılan gaz bombaları ÖDP Genel
Başkanı Ufuk Uras"ı da etkiledi.
Ayakları yerden kesildi
GÖSTERİCİLERİ dağıtmak için kullanIan tazyikli su fena sersemletti. İstanbul Emniyet Müdürü
Celalettin Cerrah ise Taksim çevresinde alınan önlemleri yerinde inceledi.
star ekibi: ÖZKAN TAMİRAK-MESUT ER-MURAT DÜZYOL-MUSTAFA MEYDAN-REMZİ KOPARADNAN GÜL-ERDAL ŞİMŞEK-VAROL NALBANT-SEDAT AŞIRMACI-ARDA YAVUZ-DENİZHAN
GÜZEL
Katliamı önledim!
TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK temsilcileri Taksim Meydanı`nda gerçekleştirmek istedikleri 1 Mayıs
kutlamaları için yaklaşık 100 kişiyle başlattıkları yürüyüşü CHP Şişli ilçe binası önünde
bitirdi.
TÜRK-İŞ, DİSK ve KESK temsilcileri Taksim Meydanı`nda gerçekleştirmek istedikleri 1 Mayıs
kutlamaları için yaklaşık 100 kişiyle başlattıkları yürüyüşü CHP Şişli ilçe binası önünde bitirdi. DİSK
Genel Başkanı Süleyman Çelebi, TÜRK-İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, KESK Genel Başkanı
İsmail Hakkı Tombul ile bazı milletvekillerinin yer aldığı yürüyüş CHP binası önüne geldiklerinde
kendilerini bekleyenlere bir açıklama yaparak, yürüyüşün sona erdirildiğini, Taksimè çelenk
bırakılmayacağını söylediler. Çelebi Taksimè yürüyüşten vazgeçerek sağduyulu davrandıklarını ve
işçilerin katledilmesini önlediklerini savundu.
DİSK: Her yer Taksim
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, İstanbul`da 1 Mayıs kutlamalarının engellenmesi için
her türlü yöntemin denendiğini belirterek, ``DİSKìn genel merkezine tecavüz edilmiştir, bunu
kınıyorum`` dedi.
türlü yöntemin denendiğini belirterek, ``DİSKìn genel merkezine tecavüz edilmiştir, bunu
kınıyorum`` dedi. İSTANBUL HAPİSHANESİ
Genel Merkezi önündeki DSP otobüsünün üzerine çıkarak açıklama yaptı. Türkiye`de, 1 Mayıs için
akla gelen her türlü yöntemle engelleme yapıldığını ifade eden Çelebi, ``Şu anda İstanbul bir
hapishaneye çevrilmiştir. DİSKìn genel merkezine tecavüz edilmiştir, bunu kınıyoruz`` dedi.
Çelebi, 1 Mayıs işçi bayramını barış ve kardeşlik içinde kutlamak için DİSK Genel Merkezi önünde
toplanan işçi ve emekçilere gaz bombaları atıldığını, boyalı su ve tazyikli sularla müdahale
edildiğini, insanlık dışı her türlü yöntemin uygulandığını söyledi. Çelebi, şöyle devam etti: ``Bugün,
AKP hükümetinin ikiyüzlülüğü, yalnız türban sevdalısı ikiyüzlülüğü ortaya çıkmıştır. 3
tavır göstermiştir. Şimdi bütün alanlar Taksim olmuştur Biz bugüne gelene kadar birçok bedel
ödedik. 1977`de Taksim`de, Kadıköy`de ve Türkiye`nin her yerinde şehitler verdik. Bu ne ilk ne de
son olacak. Mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.``
"İŞTE AKP DEMOKRASİSİ"
KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da hükümetin ve İstanbul Valiliği"nin 1 Mayıs`ın barış
meşru isteklerde bulunduklarını belirten Tombul, ``İşte AKP`nin demokrasi anlayışı budur`` diye
konuştu. DİSK Genel Merkezi içinde toplanan işçi ve emekçilerin üzerine de gaz bombaları
atıldığını söyleyen Tombul, ``Taksimè gitmek isteyenlere düşman kuvvetleri gibi muamele ediliyor.
Oysa biz bu ülkenin üreten gerçek sahipleriyiz`` dedi.
Tolga ATAR- Ali KUŞ- Osman ASİLTÜRK- Ozan KÖSE- Mehmet KÖPÜKLÜ- Cemal DOĞAN
Orantılı faşizm
Güven ve huzurdan bahsederek Taksim’i kapatan hükümet, İstanbul’u savaş alanına çevirdi.
Polis hamile kadınlara ve çocuklara bile saldırdı.
İstanbul’da 1 Mayıs’ı Taksim Meydanı’nda kutlamak isteyen emekçilere polis vahşice saldırdı.
Sabahın erken saatlerinden itibaren başlayan saldırılar gün boyu sürerken, çok sayıda kişi
yaralanarak hastaneye kaldırıldı. İşine gidenler, bekleyenler, yaşlılar, hamile kadınlar ve çocuklar da
polisin saldırısından nasibini aldı. Sendikacılar ve emekçiler, yaşanan vahşetin sorumlusunun
Başbakan Tayyip Erdoğan ve hükümet olduğunu belirterek “Bunun hesabını vermeliler” dediler.
1 Mayıs sabahından itibaren İstanbul’da olağanüstü hal ilan edildi. Okmeydanı, Şişli, Taksim ve
Mecidiyeköy başta olmak üzere ara sokaklardan, iş hanı girişlerine ve ana caddelere kadar her yer
polis barikatlarıyla tutuldu. İşlerine gitmelerine izin verilmeyen vatandaşlar ise polise tepki gösterdi.
Taksim Meydanı ile bu alana ulaşan tüm yollarda yoğun güvenlik önlemleri alan ve kontrol noktaları
oluşturarak çeşitli yerlere konuşlanan polisler, Cumhuriyet Anıtı’nın çevresini de bariyerlerle kapattı.
Araçların girişine izin verilmeyen meydandan yaya geçişleri devam ederken, bariyerle çevrilen anıta
yayaların ulaşması engellendi. Taksim Gezi Parkı’na ise ek olarak askeri birlikler konuşlandırıldı.
Şehir hatları vapurlarının Üsküdar ve Kadıköy’den Kabataş, Beşiktaş ve Karaköy iskelelerine
seferleri durduruldu. Sirkeci-Kabataş tramvay hattı, Kabataş-Taksim arasındaki füniküler sistemi ile
Mecidiyeköy-Taksim arasındaki metro seferleri de yapılmadı.
DİSK’e saldırıyla başladı
Emekçilere yönelik ilk polis saldırısı ise sabah saat 06.30’da DİSK binası önünde gerçekleşti. DİSK
binasında sabahlayan ve bina önünde bekleyen işçi ve emekçilere biber gazı ve su sıkan polis,
saldırılarını ilerleyen saatlerde de sürdürdü. Saldırılara ilişkin açıklama yapan DİSK Genel Başkanı
Süleyman Çelebi, saldırıyı kınayarak devlet terörü estirildiğini vurguladı. Çelebi’nin konuşmasının
hemen ardından da saldırısını sürdüren polis, çok sayıda kişiyi yaraladı. Yaralılar ambulansla
hastaneye kaldırıldı.
Hesabı sorulacak
Şişli’de bulunan tüm ara sokaklarda yığınak yapan polis, bir araya gelen tüm gruplara müdahale
etti. DİSK önüne gelmek isteyen grupları da engelleyen polis, DİSK’in olduğu caddeye yaya ve araç
girişine engel oldu. Şişli Adliyesi, Cevahir Alışveriş Merkezi civarı ve Şişli Camisi’nin bulunduğu
alanlarda toplanan işçi ve emekçileri, polis defalarca müdahalede bulunarak dağıttı. Saldırılar
sırasında birçok kişi gözaltına alındı. Bu arada DTP, CHP, DSP ve ÖDP milletvekilleri, Türk-İş
Genel Sekreteri Mustafa Türkel, TTB Genel Başkanı Gençay Gürsoy, TMMOB Genel Başkanı
Mehmet Soğancı, EMEP ve ÖDP il yöneticileri de DİSK binasına geldi. Sendikacılar ve
milletvekilleri, Taksim’e yürüme talebi ile emniyet yetkilileri ile görüşseler de sonuç alamadılar.
Polis, sadece sendika yöneticilerinin ve milletvekillerinin Taksim’e yürümesine izin vereceğini
söyledi. Bunun üzerine DİSK binası önünde açıklama yapıldı.
KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, işçi ve emekçilerin bayramlarını kutlama isteğine polisin
sıkıyönetim ilan ederek karşılık verdiğini ifade etti. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi de
saldırıların sorumlusunun hükümet olduğunu dile getirdi. Saldırılara karşı işçi ve emekçilerin tüm
İstanbul’u Taksim Alanı’na çevirdiğini belirten Çelebi, saldırıların hesabını soracaklarını ifade etti.
Hastaneye gaz bombası
Açıklamanın ardından dağılan kitleye saldıran çevik kuvvet, işçi ve emekçilerin Şişli Etfal Hastanesi
bahçesine girmesi üzerine buraya da gaz bombaları attı. Hastane bahçesinde bulunan hasta
yakınları ve sağlık çalışanları, alkışlarla tepki göstererek polisin hastaneye girmesine engel oldular.
Atılan gazlardan hastaların olumsuz etkilendiğini söyleyen hasta yakınlarının tepkisinin artması
üzerine polis, hastane önünden ayrılmak zorunda kaldı. Bu sırada gazdan etkilenerek fenalaşan bir
çocuğa sağlık çalışanları müdahale etti.
Avrupa ve Anadolu yakası açısından İstanbul’un en önemli geçiş noktalarından biri olan
Mecidiyeköy, sabahın erken saatlerinde polis ablukası altına alındı. Binaların üstüne de keskin
nişancıların yerleştirildiği Mecidiyeköy’ün bütün sokak başları polis tarafından tutuldu. Trafiğin de
sık sık kapatıldığı Mecidiyeköy’de polis, 1 Mayıs’a katılmak üzere Mecidiyeköy’e ulaşmaya
çalışanlar bir yana, işlerine ya da evlerine gitmek üzere kaldırımlarda yürüyen, otobüs duraklarında
bekleyen halkın üzerine de boyalı su sıkıp gaz bombaları attı. Mecidiyeköy’den Gayrettepe yönüne
kadar gelişigüzel herkese biber gazı ve boyalı tazyikli su sıkan polisin saldırılarına, esnaf ve halk
tepki gösterdi. Çok sayıda kişinin yaralandığı ve baygınlık geçirdiği saldırı ve kuşatmalara karşın bir
araya gelmeyi başararak Şişli yönüne doğru yürüyüşe geçen Tez Koop-İş üyesi işçiler, Cevahir
Alışveriş merkezi önünde polisin saldırısına maruz kaldılar. Mecidiyeköy girişindeki otobüs
duraklarında buluşan, ancak yine polisin saldırısıyla karşılaşan belediye işçileri ve Pir Sultan Abdal
Kültür Derneği üyeleri de dağılmak zorunda kaldılar.
Türk-İş’e bağlı Belediye-İş, Tek Gıda-İş ve TÜMTİS, Tez Koop-İş, Harb-İş, Haber-İş üyesi işçiler ile
siyasi partiler ve kimi gruplar da Osmanbey Metro İstasyonu önünde toplandı. CHP Milletvekili Çetin
Soysal da emekçilerin yanına geldi. “Yaşasın 1 Mayıs” sloganı atan işçi ve emekçiler bekleyişlerini
sürdürürken, polis saldırı hazırlıklarına başladı. Panzerin önüne geçerek saldırının durdurulmasını
isteyen Çetin Soysal, polis tarafından tartaklandı. Emekçilere saldıran polis, ara sokaklara
kaçanlara da gaz bombası attı. Gaz bombaları nedeniyle esnaf ve vatandaşlar mağdur oldu.
Burada yaşanan saldırılara ilişkin açıklama yapan Tek Gıda-İş Genel Sekreteri Mecit Amaç,
yaşananların AKP Hükümeti’nin demokrasi anlayışını gösterdiğini söyledi. Amaç, “Hükümet kendi
gibi düşünmeyenlere tahammül edemiyor. Yaşananlardan hükümet sorumludur” dedi.
Nişantaşı, Bomonti ve Osmanbey’in ara sokaklarından gelip kitleye katılmak isteyenlere de polis
saldırdı. Yoldan geçen vatandaşlara karşı da sert davranan polis, iki kişiyi feci şekilde dövdü.
Yaklaşık 30 kişilik çevik kuvvet ekibi iki kişiye saldırdı. Vatandaşlar saldırının ardından gözaltına
alındı.
Polis Osmanbey’de dağılan emekçilere bu kez de Harbiye’de saldırdı. Elmadağ yolunu barikatla
kapatan polis, Taksim’e çıkışa izin vermedi. Elmadağ’dan gelenleri Dolapdere’ye yönlendiren polis,
aşağıya doğru yürüyerek saldırılara tepki gösterenlere yeniden saldırdı. Bir avukat da 4 polisin
coplu saldırısına uğradı.
7 katlı binada yangın çıktı
Okmeydanı’nde ise Cemeevi önünde bir araya gelen DTP’lilere çevik kuvvet ekipleri saldırdı. Polisin
kullandığı gazdan en çok basın mensupları etkilendi. Çevik kuvvet ekipleri Okmeydanı’nı abluka
altına alırken, yolu trafiğe kapattılar. Polisin attığı gaz bombası nedeniyle 7 katlı binanın bodrum
katında yangın çıktı. Yangın itfaiye tarafından söndürülürken, polis saldırısına ara sokaklarda da
devam etti. (İstanbul/EVRENSEL)
‘Taksim’e çelengi Başbakan koysun’
Osmanbey’de Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ve
KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, yaptıkları açıklama ile eylemi bitirdiler.
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, üç konfederasyon bir araya gelerek 1 Mayıs’ın tatil
olmasını, bayram ilan edilmesini ve Taksim’de kutlanmasını talep ettiklerini, ancak bu çağrılarına
gazla yanıt verildiğini kaydetti. Türkel, “Bu saldırıları, bu ayıbı şimdi bütün dünya izliyor. Bu saldırıda
payı olan herkesi kınıyorum. Biz Taksim’e çıkmayacağız. Gitsin şimdi Başbakan koysun çelengi
anıta” diye konuştu.
CHP ilçe binasından atılan karanfillere atıfta bulunan KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul, “Bu
karanfiller Taksim’e bırakmak istediğimiz barış ve demokrasinin sembolleriydi” dedi. Taksim’de
barış çığlığını yükseltmek istediklerini aktaran Tombul, “Hükümet kapatma davası söz konusu
olunca demokrasi naraları atıyor, ancak sıra emekçilere gelince barikatla, gazla, copla karşılıyor”
diye konuştu.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi ise kendileri için türban özgürlüğü isteyenlerin emekçilere
zulmettiğini söyledi. Başbakan’ın “Ayaklar baş olursa kıyamet kopar” sözlerini hatırlatan Çelebi,
“Ayakların baş olacağından korkanlar İstanbul’da kıyamet kopardı” dedi. Hükümet başta olmak
üzere Vali ve Emniyet Müdürü’nü protesto ettiğini belirten Çelebi, bu saldırıların hesabını
soracaklarını vurgulayarak, “Biz bu hükümetin, valinin, emniyetin daha büyük provokasyonlara
dönüştürmemeleri adına eylemi burada bitiriyoruz” diye konuştu.
Halk mağdur oldu
1 Mayıs kutlamaları nedeniyle İstanbul Şişli’de barikat kuran polis vatandaşların geçişini engelledi.
Polisle tartışan vatandaşlar “Bu nasıl bir devlet?” diyerek tepki gösterdiler. Polisle gerginlik yaşayan
Makine Mühendisleri Odası Onur Kurulu Üyesi Meftun Güldallar “21. yüzyıldayız . Devlet işçiye
Taksim’i yasaklıyor ve bunu özgürlük adına yapıyor” dedi. Şükrü Alkan ise durumu acizlik olarak
değerlendirdi. AKP Hükümeti’nin demokrasi adına türbana özgürlük istediğini hatırlatan Alkan,
işçilerin demokratik haklarının ellerinden alındığını söyledi. Polis saldırısından kaçan göstericiler
Şişli Etfal Hastanesi’ne sığınınca polis hastaneye saldırdı. Hasta yakınlarının tepkileri üzerine geri
çekildiler. Hamile olan arkadaşının gazdan etkilendiğini dile getiren Nuran Gür Ceylan, insanların
mağdur edildiğini aktardı. Ceylan, “Provokasyon yapan, polisi üstümüze salan devlettir. İşçi birbirini
yıkmaz” dedi. Çocuğunun lösemi hastası olduğunu söyleyen Abbas Basal, lösemili hastaların
kaldığı bölüme gaz bombası atıldığını dile getirdi. Mardin’den İstanbul’a lösemi hastası çocuğunun
tedavisi için geldiğini söyleyen Alladdin Arslan, “Çocuğum lösemi hastası. Atılan gaz onu etkiliyor”
diye konuştu. Mecidiyeköy’de ise öğnretmen Fatma Gökpınar Milli Eğitim Müdürlüğü’ne son günü
olan savunma dilekçesini trafiğin kapalı olmasından dolayı götüremediğini kaydetti.Polisin gaz ve
tazyikli su kullanması yüzünden yürümediğini ve dilekçesine veremediğini anlatan Gökpınar,
gözyaşlarını tutamadı.
NOTLAR Sabah saatlerinde işyerlerine gitmek isteyenler kilometrelerce yürümek zorunda bırakıldı.
İETT otobüsleri Şişli Cami’nde durdurularak yolcuları indirildi. Yolcularla polis arasında tartışmalar
yaşanırken kimi vatandaşlar polisin şiddetinden nasibini aldı. Polisin attığı gaz bombaları nedeniyle
yüzlerce kişi baygınlık geçirdi. Şişli sokakları gaz bombasından etkilenen ve yerlerde yatan
vatandaşların görüntülerine sahne oldu. EMEP üyeleri Harbiye’de toplandı. Alkışlar ve ıslıklarla
saldırıları protesto eden EMEP’liler “İşte 1 Mayıs, alanlardayız” sloganıyla Taksim yönüne yürüyüşe
geçince, çevik kuvvetin saldırısına uğradı. Okmeydanı sabahın erken saatlerinde polis ablukasına
alındı. Tüm giriş çıkışlar panzerlerle tutuldu.Ara sokaklardan Şişli Meydanı’na çıkmak isteyenlere
polisin müdahalesi sert oldu. Şişli’nin ara sokaklarında barikatlar kuran gençler, uzun süre polisle
çatıştı. Polis hedef gözetmeksizin gaz bombası atınca, bazı araçların ve işyerlerinin camları kırıldı.
Atılan gaz bombalarından biri muhabirimiz Nihat Karadağ’a isabet etti ve hafif şekilde
yaralanmasına sebep oldu. Okmeydanı’nda ve Şişli’deki esnafın kepenk kapattığı gözlendi.Hikmet
Türkmen isimli bir vatandaş, aşağıda çatışma olduğunu, yukarıya geçişe ise polisin izin vermediğini
ve orada beklemekten başka çaresinin olmadığını anlatmaya çalıştı. Polis ise Türkmen’e yumruk
atarak yüzüne biber gazı sıktı. Türkmen kısa süreli bir baygınlık geçirdi. Valilik kriz merkezinden
yapılan açıklamada, saat 13.00 itibari ile 467 kişinin gözaltına alındığı, çıkan olaylarda 6 polisin
yaralandığı belirtildi. Sarı basın kartı olmayan gazeteciler Taksim Meydanı’na alınmadı. Sivil polisler
İstiklal Caddesi’nde eylemci avına çıktı. “İhbarları değerlendirdiklerini” belirten polisler Bekar
Sokak’taki 2 bina ve bir inşaat arazisini bastı. Saat 11.50’de İstiklal Caddesi’nde Küçükparmakkapı
Sokak dolaylarında “1 Mayıs kızıldır kızıl kalacak” sloganıyla bir araya gelen yüzlerce kişi İstiklal
Caddesi’ni doldurdu, bazı kitle örgütleri pankart açtı. İstiklal Caddesi’nin başında bekletilen panzerin
boyalı ve tazyikli su sıkmasıyla ara sokaklara dağılan eylemciler yaklaşık yarım saat sonra “Yaşasın
devrim ve sosyalizm” sloganlarıyla Küçükparmakkapı Sokak’tan pankartlarla çıktı. Bir sokakta
polisler tarafından dövülen 4 kişi, yine aynı polisler tarafından bir binaya götürüldü. Emniyet amiri,
yüzleri yıkanan, yaraları temizlenen kişilerin “yanlışlıkla dövüldüğü”nü söyledi. Amir, kişilerin binanın
çalışanları olduğunun anlaşıldığını belirtti. 1 Mayıs 1977’de hayatını kaybedenlerin yakınları
meydana karanfil bırakmak istedi. Polis acılı aileleri de alana sokmadı. Onlar da polisin tutumunu
karanfillerini havaya fırlatarak protesto etti. Öğle saatlerinde DSP Genel Başkanı Zeki Sezer ve 3
sendika sorumlusu Taksim Meydanı’na gelerek, 77’de ölenler anısına çelenk bıraktı. Çevrede
bulunan kafelerde oturan insanlar polisin sorgusuz dayağına mazuruz kaldı. Sivil polisler kafeleri tek
tek dolaşarak bazı kişileri keyfi şekilde gözaltına aldı.
SENDİKALARDAN 1 MAYIS İÇİN SUÇ DUYURUSU (2/SON)
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, 1 Mayıs`ta yaşananların her platformda takipçisi
olacaklarını söyledi.
olacaklarını söyledi. Çelebi, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerden doğan bütün etkili başvuru
yolları kullanılarak, yargıya, ulusal ve uluslararası platformlara, uluslararası emek hareketinin,
Uluslararası Çalışma Örgütü ILO`nun ve Avrupa İnsan hakları Mahkemesi`nin gündemine
taşıyacaklarını bildirdi.
-Çelebi, Başbakan, İçişleri Bakanı ve valide özür beklediklerini kaydederek, "Devleti, hükümeti
temsil edenlerin ilk önce hem bizlere, hem İstanbullulara, hem de Türkiye`ye bir özür borcu var.
İkincisi şimdiden söylüyoruz, biz yine Taksim ısrarımızı talebimizden vazgeçmedik. Şimdiden hangi
tedbirleri alacaklarsa önlerinde bir yıllık bir süre var" dedi.
-KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, 1 Mayıs`ta işçi sınıfını yalnız bırakmayarak DİSK
merkez binasına gelen milletvekilleri, Avrupa Parlamentosu üyeleri, aydın ve sanatçıların da gaz
bombasına uğradığını hatırlatarak, "Fütursuz yapılan polis saldırısı, tam anlamıyla bir devlet
terörüne dönüştürülmüştür" dedi.
İSTANBUL(ANKA)- DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, 1 Mayıs`ta yaşananların her platformda
takipçisi olacaklarını söyledi. Çelebi, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerden doğan bütün etkili
başvuru yolları kullanılarak, yargıya, ulusal ve uluslararası platformlara, uluslararası emek
hareketinin, Uluslararası Çalışma Örgütü ILO`nun ve Avrupa İnsan hakları Mahkemesi`nin
gündemine taşıyacaklarını bildirdi.
Çelebi, Başbakan, İçişleri Bakanı ve valide özür beklediklerini kaydederek, "Devleti, hükümeti temsil
edenlerin ilk önce hem bizlere, hem İstanbullulara, hem de Türkiye`ye bir özür borcu var. İkincisi
şimdiden söylüyoruz, biz yine Taksim ısrarımızı talebimizden vazgeçmedik. Şimdiden hangi
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, Türk-İş Genel
Sekreteri Mustafa Türkelìn yanı sıra sendika temsilcileri ile çeşitli odaların katılımıyla gerçekleşen
toplantıda ilk olarak 1 Mayıs`ta yaşananlara ilişkin sinevizyon gösterildi.
-"DEVLET GÖREVİNİ YAPTI"Sinevizyonun ardından "Devlet görevini yapmış oldu" diyen Çelebi, toplantının 1 Mayıs`ta
yaşananlara yönelik üç konfederasyonun görüşlerini açıklaması için düzenlendiğini bildirdi. Çelebi,
yaşanan çağda, 1 Mayıs`ı bir "öcü` olarak gören totaliter rejimlere sahip ülkelerin bile kalmadığını
söyleyerek, "Ülkemizde ise, 120 yıl öncesinin dünyasında bile yasal bir hak olarak kullanılan bir
günü 2008`li yıllarda yasaklar ve tabularla karşılayan anlayışların hala etkin bir şekilde var olması
bir utanç meselesidir" dedi.
1 Mayıs kutlamaları ve 77`de katledilenlerin anılması için Taksimì isteğine ilişkin önemin ortadan
kalkmadığını vurgulayan Çelebi, Türkiye`nin en önemli üç konfederasyonunun Taksim`de kutlama
yapmak istemesinin, benzer diğer gösterilerden ve günlerden farklı olduğunu kaydetti. Çelebi,
tarihsel olarak 1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanmak istenmesinin diğer bir öneminin de, 1 Mayıs`ın
Türkiye`de, darbelerin, demokrasinin rafa kaldırıldığı dönemlerin miladı olarak tarihte yer alması
olduğunu belirterek, "Başbakan`dan bakanlara, validen emniyet müdürüne kadar koro halinde
"provokasyon` korkuları yayıldı. Hepimizin de tanık olduğu gibi, 1 Mayıs`ta Taksim ve çevresinde
etten ve metalden örülen duvar, devlet erkanının sözünü ettikleri "provokatörlere` karşı kurulsaydı,
pekala huzur ve güven içinde Taksim`de kutlama yapabilirdik" diye konuştu.
-"KORKUNUN ECELE FAYDASI YOKTUR"Çelebi, devletin, teknolojik ve lojistik düzeyiyle Kadıköy ve Çağlayan`da güvenliği sağlarken
Taksim`de sağlayamaması, Tandoğan ve Sıhhiye`de sağlarken Kızılay`da sağlayamamasının bir
aczin ifadesi olarak görüldüğünü ileri sürerek, "Devlet acziçinde olamayacağına göre, bu
yasaklamaların, antidemokratik, baskıcı ve yasakçı anlayışların, bir provokasyon paranoyası ürünü
olduğu açıktır" dedi. Söz edilen provokasyonun başka günlerde de yapılabilme ihtimali olduğuna
değinen Çelebi sözlerini şöyle sürdürdü:
"Korkunun ecele faydası yoktur, diye güzel bir özdeyişimiz vardır. Daha önceden de söyledik, eğer
birilerinin provokasyona ihtiyacı varsa, bunun zaten daha başka günlerde veya Maraş, Sivas,
Çorum gibi başka kentlerde de yapıldığına tanıktır halkımız. Provokasyonlar yasaklarla değil, bizzat
devletin önlem almasıyla önlenebilir. Hükümete göre provokatörler Taksimì çok sevmektedir. Bize
göre ise 1 Mayıs`ın kendisinden hiç mi hiç hazzetmemektedir bu provokatörler, zira şöyle ya da
böyle, şurada ya da burada provoke edilen hep 1 Mayıs kutlamaları olmuştur. Öldürülen 3 işçi genç
yerine ezilen çiçeklerle akıllarda kalan 1996 Kadıköy 1 Mayıs kutlamaları buna bir örnektir. Sonuç
olarak 1 Mayıs 2008, hükümetin emek düşmanlığından emekçi düşmanlığına evrilen anlayış ve
yaklaşımları ve basının "Gazcı Kardeşler` adını layık gördükleri ikilinin marifetleri sonucunda
provoke edilmiştir."
-""ORANTILI GÜÇ` KULLANMA KAVRAMI AİHM İÇTİHATLARIYLA DA TANIMLANMIŞTIR"1 Mayıs`ın nerede ve nasıl kutlanacağına ilişkin tartışmaların, yerini, 1 Mayıs`ta neler oldu, neler
yaşandı tartışmasına bıraktığını ifade eden Çelebi, valinin, orantılı güç kullanıldığına yönelik
iddialarıyla, İstanbul sokaklarından yansıyan görüntülerin çeliştiğini savundu. Çelebi, valinin, Şişli
Etfal Hastanesi acil servisine atılan gaz bombalarının bir polisin elinden "kazara` düşmesi sonucu
meydana geldiği yönündeki açıklamasını anımsatarak, "Ya Vali Güler halkın gözünün içine baka
baka yalan söylemiştir ya da Vali Gülerè İstanbul yerine Almanya sokakları izlettirilmiştir" dedi.
"Orantılı güç` kullanma kavramının hukuksal bir kavram olduğunu ve Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi(AİHM) içtihatlarıyla da tanımlandığını kaydeden Çelebi, "Polisin, kendi sendikasının
önünde duran, herhangi bir eylem içinde bulunmayan, 40-50 işçiye aynı anda tazyikli su ve
gözyaşartıcı gaz sıkması, jopla saldırması, yere düşmüş, hiçbir direnişte bulunmayan insanların
acımasızca onlarca polis tarafından çiğnenmesi, tekme, tokat ve değneklerle dövülmesi, yüzlerce
insanın gözaltına alınması mı orantılı güç kullanımıdır? 41 yıllık geçmişi bulunan bir işçi
konfederasyonu olan DİSKè ve ÖDP`nin il merkezine gaz bombası atarak onlarca insanı ölümle
burun buruna getirmek mi orantılı güç kullanımıdır? Savaş halinde bile saldırı yasağı bulunan
hastanelere gaz bombası atmak mı orantılı güç kullanımıdır?" diye konuştu.
-"TAKSİM BİZİM AÇIMIZDAN SONLANMIŞ DEĞİLDİR"1 Mayıs`ta yaşananların her platformda takipçisi olacaklarını kaydeden Çelebi, Anayasa ve
uluslararası sözleşmelerden doğan bütün etkili başvuru yolları kullanılarak, yargıya, ulusal ve
uluslararası platformlara, uluslararası emek hareketinin, Uluslararası Çalışma Örgütü ILO`nun ve
Avrupa İnsan hakları Mahkemesi`nin gündemine taşıyacaklarını bildirdi.
tedbirleri alacaklarsa önlerinde bir yıllık bir süre var. Güçlü devlet, güçlü iktidar bunların tedbirini ve
özgürce bizim orada 1 Mayıs`ı kutlamamızı sağlayarak bu sorunu aşabilir. Taksim bizim açımızdan
sonlanmış değildir" diye konuştu.
Taksim`den vazgeçme kararının, can güvenliği açısından alındığına işaret eden Çelebi, çalışanların
ve 1 Mayıs`ta sendikalara güvenenleri daha fazla riske atma noktasında tüm sorumluluğu alarak
karardan vazgeçildiğini anlattı. Farklı meslek örgütleri, TÜSİAD, TOBB gibi kurumların yanı sıra 10.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve milletvekillerinin geçmiş olsun dileklerinde bulunduklarını
bildiren Çelebi iktidar partisinin hiçbir yetkilisinden geçmiş olsun mesajı alınmadığını vurguladı.
-"POLİS SALDIRISI, TAM ANLAMIYLA BİR DEVLET TERÖRÜNE DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞTÜR"Açıklamanın geri kalanını okuyan KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da, 1 Mayıs`ta işçi
sınıfını yalnız bırakmayarak DİSK merkez binasına gelen milletvekilleri, Avrupa Parlamentosu
üyeleri, aydın ve sanatçıların da gaz bombasına uğradığını hatırlatarak, "Fütursuz yapılan polis
saldırısı, tam anlamıyla bir devlet terörüne dönüştürülmüştür. Bir milletvekilimiz kalp krizi riskiyle
yüzyüze bırakılmıştır. Sürekli yasalardan söz eden Valilik, emrindeki kolluk kuvvetleriyle en temel
insan hakkı olan yaşama hakkını tehlikeye atmıştır" dedi.
Tombul, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi`yle güvence altına alınan yaşam hakkı, kişi
dokunulmazlığı, kişi özgürlüğü, konut dokunulmazlığı hakkı, düşünceyi açıklama özgürlüğü, toplantı
ve gösteri yürüyüşü haklarının açıkça ihlal edildiğini kaydetti. AKP hükümetinin, en temel hak
taleplerini bile şiddetle bastıran tehlikeli bir viraja girdiğini savunan Tombul, "Hükümet, işçi ve
emekçi kitlelere yaklaşımıyla, emek düşmanlığından emekçi düşmanlığına dönüşen tutumuyla
demokrasi sınavından geçememiştir. "Ayaklar baş olursa kıyamet kopar` ifadesiyle şiddet ortamının
zeminini hazırlayan Başbakan, "Taksim`de ısrar Anayasal düzene başkaldırıdır` diyerek demokratik
ve hukuksal normları şiddet uygulayıcıları için rafa kaldıran Adalet Bakanı, muhtelif nedenlerle
değişik kesimlerin Taksim`de etkinlikler gerçekleştirdiği bilinmesine karşın Taksimì sadece
emekçilere yasaklayarak toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkımızı gaspeden İçişleri ve Çalışma
Bakanı, "orantılı güç`, "zor kullanma` talimatını veren İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürü hakkında 3
konfederasyon olarak suç duyurusunda bulunacağız" diye konuştu.
-"HÜKÜMETİ YÜREKTEN KUTLUYORUM"Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ise, günlerce Taksimè çiçeklerle, barış türküleri söyleyerek
çıkacaklarına ilişkin açıklamalarda bulunduklarını anımsatarak, yetkililerin, "1 Mayıs`ta provokasyon
olacak" şeklindeki açıklamalarla halkı sindirmeye ve korkutmaya çalıştıklarını savundu. Gelecek 1
Mayısların ne anlama geldiğini çok daha iyi kavradıklarını anlatan Türkel şunları söyledi:
"1 Mayıs 1977`de yaşanan olayları 31 yıl sonra demokratikleşme, çağdaşlaşma yolunda, AB
sürecinde çok uzun yol kat etti diye iddia edilen Türkiye, aslında az gitmiş uz gitmiş bir arpa boyu
kadar yol gitmiş olduğunu tüm Türkiye`ye ve dünyaya gösterdiler. Hükümeti yürekten kutluyorum.
İçişleri Bakanı`nı kutluyorum. Sayın valiyi kutluyorum. Tatilin bedelinin 1-2 milyar dolar olacağını
diyen ve bundan tasarruf edeceklerini düşünen ekonomi uzmanlarını da kutluyoruz. Şimdi,
dünyanın seyrettiği bu çatışma görüntülerini ortadan kaldıracak ne kadar tanıtma fonları
oluşturmalılar ki bu görüntüyü dünyanın hafızasından silebilsinler. Hiç kimse, hiçbir tanıtıcı bu kadar
başarılı olmazdı. Türkiye`nin demokratikleşmede ne kadar yol aldığını ve hükümetin demokrasiyi
sadece kendisi için istediğini hiç kimse bu kadar güzel anlatamazdı."
Öte yandan toplantının yapıldığı saatlerde DİSK binasının bulunduğu alan üzerinde polis
helikopterinin güvenlik uçuşu yapması da dikkat çekti. (ANKA)
Çelebi Doğan grubuna teşekkür etti
Başkanlar adına DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi kendileri ve kendilerine destek veren
medya kuruluşlarına teşekkürü borç bildiklerini söyledi.
Başkanlar adına DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi kendileri ve kendilerine destek veren
medya kuruluşlarına teşekkürü borç bildiklerini söyledi.
DİSK, KESK ve TÜRK- İŞ temsilcileri 1 Mayıs`ta yaşanan olayları Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi`ne ve Uluslararası Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacaklarını açıkladı. Sendikalar
ayrıca yaptıkları ortak basın toplantısında 1 Mayıs 2009`da Taksim Meydanı`nda olacaklarını dile
getirdi.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve TÜRK - İŞ Genel Sekreteri
Mustafa Türkel, ortak basın toplantısı düzenleyerek 1 Mayıs`ta yaşanan olayları değerlendirdi.
Toplantı öncesi 1 Mayıs`ta yaşanan olayların görüntüleri ve gazete küpürlerinden oluşan bir
belgesel film gösterildi.
Basın bildirisini DİSK Başkanı Çelebi ve KESK Başkanı Tombul ortak olarak okudu. İstanbul Valisi
Muammer Gülerìn orantılı güç kullanılacak sözlerini eleştiren DİSK Başkanı Çelebi, yaşananların
orantılı gücün ötesinde olduğunu ifade etti.
1 Mayıs öncesinde yapılan açıklamalarla hükümetin ve İstanbul Valisi`nin ortamı gerdiğini savunan
Çelebi, 1 Mayıs 2009`da da İşçi Bayramı`nı Taksim Meydanı`nda kutlamak konusunda kararlı
olduklarını dile getirerek kendilerine destek veren basın mensuplarına teşekkürü bir borç bildiklerini
söyledi.
Daha 1 sene süre olduğunu ve hükümetin gereken tedbirleri alması gerektiğini belirten Çelebi,
kutlamaların Taksim`de yapılmasının sağlanması gerektiğini söyledi. 1 Mayıs`ta yaşanan olayları da
değerlendiren Çelebi, yaşanan olaylardan dolayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İçişleri Bakanı
Beşir Atalay, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik,
İstanbul Valisi Muammer Güler ve İstanbul Emniyet Müdür Celalettin Cerrah hakkında suç
duyurusunda bulunacaklarını ve konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi`ne ve Uluslararası
Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacaklarını belirtti.
Sendikalardan 1 Mayıs için suç duyurusu
Çelebi, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerden doğan bütün etkili başvuru yolları kullanılarak,
yargıya, ulusal ve uluslararası platformlara, uluslararası emek hareketinin, Uluslararası Çalışma
Örgütü ILO`nun ve Avrupa İnsan hakları Mahkemesi`nin gündemine taşıyacaklarını bildirdi.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, Türk-İş Genel
Sekreteri Mustafa Türkelìn yanı sıra sendika temsilcileri ile çeşitli odaların katılımıyla gerçekleşen
toplantıda ilk olarak 1 Mayıs`ta yaşananlara ilişkin sinevizyon gösterildi.
"DEVLET GÖREVİNİ YAPTI"
Sinevizyonun ardından "Devlet görevini yapmış oldu" diyen Çelebi, toplantının 1 Mayıs`ta
yaşananlara yönelik üç konfederasyonun görüşlerini açıklaması için düzenlendiğini bildirdi. Çelebi,
yaşanan çağda, 1 Mayıs`ı bir "öcü` olarak gören totaliter rejimlere sahip ülkelerin bile kalmadığını
söyleyerek, "Ülkemizde ise, 120 yıl öncesinin dünyasında bile yasal bir hak olarak kullanılan bir
günü 2008`li yıllarda yasaklar ve tabularla karşılayan anlayışların hala etkin bir şekilde var olması
bir utanç meselesidir" dedi.
1 Mayıs kutlamaları ve 77`de katledilenlerin anılması için Taksimì isteğine ilişkin önemin ortadan
kalkmadığını vurgulayan Çelebi, Türkiye`nin en önemli üç konfederasyonunun Taksim`de kutlama
yapmak istemesinin, benzer diğer gösterilerden ve günlerden farklı olduğunu kaydetti. Çelebi,
tarihsel olarak 1 Mayıs`ın Taksim`de kutlanmak istenmesinin diğer bir öneminin de, 1 Mayıs`ın
Türkiye`de, darbelerin, demokrasinin rafa kaldırıldığı dönemlerin miladı olarak tarihte yer alması
olduğunu belirterek, "Başbakan`dan bakanlara, validen emniyet müdürüne kadar koro halinde
"provokasyon` korkuları yayıldı. Hepimizin de tanık olduğu gibi, 1 Mayıs`ta Taksim ve çevresinde
etten ve metalden örülen duvar, devlet erkanının sözünü ettikleri "provokatörlere` karşı kurulsaydı,
pekala huzur ve güven içinde Taksim`de kutlama yapabilirdik" diye konuştu.
"KORKUNUN ECELE FAYDASI YOKTUR"
Çelebi, devletin, teknolojik ve lojistik düzeyiyle Kadıköy ve Çağlayan`da güvenliği sağlarken
Taksim`de sağlayamaması, Tandoğan ve Sıhhiye`de sağlarken Kızılay`da sağlayamamasının bir
aczin ifadesi olarak görüldüğünü ileri sürerek, "Devlet acziçinde olamayacağına göre, bu
yasaklamaların, antidemokratik, baskıcı ve yasakçı anlayışların, bir provokasyon paranoyası ürünü
olduğu açıktır" dedi. Söz edilen provokasyonun başka günlerde de yapılabilme ihtimali olduğuna
değinen Çelebi sözlerini şöyle sürdürdü:
"Korkunun ecele faydası yoktur, diye güzel bir özdeyişimiz vardır. Daha önceden de söyledik, eğer
birilerinin provokasyona ihtiyacı varsa, bunun zaten daha başka günlerde veya Maraş, Sivas,
Çorum gibi başka kentlerde de yapıldığına tanıktır halkımız. Provokasyonlar yasaklarla değil, bizzat
devletin önlem almasıyla önlenebilir. Hükümete göre provokatörler Taksimì çok sevmektedir. Bize
göre ise 1 Mayıs`ın kendisinden hiç mi hiç hazzetmemektedir bu provokatörler, zira şöyle ya da
böyle, şurada ya da burada provoke edilen hep 1 Mayıs kutlamaları olmuştur. Öldürülen 3 işçi genç
yerine ezilen çiçeklerle akıllarda kalan 1996 Kadıköy 1 Mayıs kutlamaları buna bir örnektir. Sonuç
olarak 1 Mayıs 2008, hükümetin emek düşmanlığından emekçi düşmanlığına evrilen anlayış ve
yaklaşımları ve basının "Gazcı Kardeşler` adını layık gördükleri ikilinin marifetleri sonucunda
provoke edilmiştir."
""ORANTILI GÜÇ` KULLANMA KAVRAMI AİHM İÇTİHATLARIYLA DA TANIMLANMIŞTIR"
1 Mayıs`ın nerede ve nasıl kutlanacağına ilişkin tartışmaların, yerini, 1 Mayıs`ta neler oldu, neler
yaşandı tartışmasına bıraktığını ifade eden Çelebi, valinin, orantılı güç kullanıldığına yönelik
iddialarıyla, İstanbul sokaklarından yansıyan görüntülerin çeliştiğini savundu. Çelebi, valinin, Şişli
Etfal Hastanesi acil servisine atılan gaz bombalarının bir polisin elinden "kazara` düşmesi sonucu
meydana geldiği yönündeki açıklamasını anımsatarak, "Ya Vali Güler halkın gözünün içine baka
baka yalan söylemiştir ya da Vali Gülerè İstanbul yerine Almanya sokakları izlettirilmiştir" dedi.
"Orantılı güç` kullanma kavramının hukuksal bir kavram olduğunu ve Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi(AİHM) içtihatlarıyla da tanımlandığını kaydeden Çelebi, "Polisin, kendi sendikasının
önünde duran, herhangi bir eylem içinde bulunmayan, 40-50 işçiye aynı anda tazyikli su ve
gözyaşartıcı gaz sıkması, jopla saldırması, yere düşmüş, hiçbir direnişte bulunmayan insanların
acımasızca onlarca polis tarafından çiğnenmesi, tekme, tokat ve değneklerle dövülmesi, yüzlerce
insanın gözaltına alınması mı orantılı güç kullanımıdır? 41 yıllık geçmişi bulunan bir işçi
konfederasyonu olan DİSKè ve ÖDP`nin il merkezine gaz bombası atarak onlarca insanı ölümle
burun buruna getirmek mi orantılı güç kullanımıdır? Savaş halinde bile saldırı yasağı bulunan
hastanelere gaz bombası atmak mı orantılı güç kullanımıdır?" diye konuştu.
"TAKSİM BİZİM AÇIMIZDAN SONLANMIŞ DEĞİLDİR"
1 Mayıs`ta yaşananların her platformda takipçisi olacaklarını kaydeden Çelebi, Anayasa ve
uluslararası sözleşmelerden doğan bütün etkili başvuru yolları kullanılarak, yargıya, ulusal ve
uluslararası platformlara, uluslararası emek hareketinin, Uluslararası Çalışma Örgütü ILO`nun ve
Avrupa İnsan hakları Mahkemesi`nin gündemine taşıyacaklarını bildirdi.
tedbirleri alacaklarsa önlerinde bir yıllık bir süre var. Güçlü devlet, güçlü iktidar bunların tedbirini ve
özgürce bizim orada 1 Mayıs`ı kutlamamızı sağlayarak bu sorunu aşabilir. Taksim bizim açımızdan
sonlanmış değildir" diye konuştu.
Taksim`den vazgeçme kararının, can güvenliği açısından alındığına işaret eden Çelebi, çalışanların
ve 1 Mayıs`ta sendikalara güvenenleri daha fazla riske atma noktasında tüm sorumluluğu alarak
karardan vazgeçildiğini anlattı. Farklı meslek örgütleri, TÜSİAD, TOBB gibi kurumların yanı sıra 10.
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve milletvekillerinin geçmiş olsun dileklerinde bulunduklarını
bildiren Çelebi iktidar partisinin hiçbir yetkilisinden geçmiş olsun mesajı alınmadığını vurguladı.
"POLİS SALDIRISI, TAM ANLAMIYLA BİR DEVLET TERÖRÜNE DÖNÜŞTÜRÜLMÜŞTÜR"
Açıklamanın geri kalanını okuyan KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul da, 1 Mayıs`ta işçi
sınıfını yalnız bırakmayarak DİSK merkez binasına gelen milletvekilleri, Avrupa Parlamentosu
üyeleri, aydın ve sanatçıların da gaz bombasına uğradığını hatırlatarak, "Fütursuz yapılan polis
saldırısı, tam anlamıyla bir devlet terörüne dönüştürülmüştür. Bir milletvekilimiz kalp krizi riskiyle
yüzyüze bırakılmıştır. Sürekli yasalardan söz eden Valilik, emrindeki kolluk kuvvetleriyle en temel
insan hakkı olan yaşama hakkını tehlikeye atmıştır" dedi.
Tombul, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi`yle güvence altına alınan yaşam hakkı, kişi
dokunulmazlığı, kişi özgürlüğü, konut dokunulmazlığı hakkı, düşünceyi açıklama özgürlüğü, toplantı
ve gösteri yürüyüşü haklarının açıkça ihlal edildiğini kaydetti. AKP hükümetinin, en temel hak
taleplerini bile şiddetle bastıran tehlikeli bir viraja girdiğini savunan Tombul, "Hükümet, işçi ve
emekçi kitlelere yaklaşımıyla, emek düşmanlığından emekçi düşmanlığına dönüşen tutumuyla
demokrasi sınavından geçememiştir. "Ayaklar baş olursa kıyamet kopar` ifadesiyle şiddet ortamının
zeminini hazırlayan Başbakan, "Taksim`de ısrar Anayasal düzene başkaldırıdır` diyerek demokratik
ve hukuksal normları şiddet uygulayıcıları için rafa kaldıran Adalet Bakanı, muhtelif nedenlerle
değişik kesimlerin Taksim`de etkinlikler gerçekleştirdiği bilinmesine karşın Taksimì sadece
emekçilere yasaklayarak toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkımızı gaspeden İçişleri ve Çalışma
Bakanı, "orantılı güç`, "zor kullanma` talimatını veren İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürü hakkında 3
konfederasyon olarak suç duyurusunda bulunacağız" diye konuştu.
"HÜKÜMETİ YÜREKTEN KUTLUYORUM"
Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel ise, günlerce Taksimè çiçeklerle, barış türküleri söyleyerek
çıkacaklarına ilişkin açıklamalarda bulunduklarını anımsatarak, yetkililerin, "1 Mayıs`ta provokasyon
olacak" şeklindeki açıklamalarla halkı sindirmeye ve korkutmaya çalıştıklarını savundu. Gelecek 1
Mayısların ne anlama geldiğini çok daha iyi kavradıklarını anlatan Türkel şunları söyledi:
"1 Mayıs 1977`de yaşanan olayları 31 yıl sonra demokratikleşme, çağdaşlaşma yolunda, AB
sürecinde çok uzun yol kat etti diye iddia edilen Türkiye, aslında az gitmiş uz gitmiş bir arpa boyu
kadar yol gitmiş olduğunu tüm Türkiye`ye ve dünyaya gösterdiler. Hükümeti yürekten kutluyorum.
İçişleri Bakanı`nı kutluyorum. Sayın valiyi kutluyorum. Tatilin bedelinin 1-2 milyar dolar olacağını
diyen ve bundan tasarruf edeceklerini düşünen ekonomi uzmanlarını da kutluyoruz. Şimdi,
dünyanın seyrettiği bu çatışma görüntülerini ortadan kaldıracak ne kadar tanıtma fonları
oluşturmalılar ki bu görüntüyü dünyanın hafızasından silebilsinler. Hiç kimse, hiçbir tanıtıcı bu kadar
başarılı olmazdı. Türkiye`nin demokratikleşmede ne kadar yol aldığını ve hükümetin demokrasiyi
sadece kendisi için istediğini hiç kimse bu kadar güzel anlatamazdı."
Öte yandan toplantının yapıldığı saatlerde DİSK binasının bulunduğu alan üzerinde polis
helikopterinin güvenlik uçuşu yapması da dikkat çekti.
2008-05-05 Kaynak:8 Sütun
Polisin taşlanmasını "nefsi müdafa" olarak yorumladı
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, 1 Mayıs olaylarında polise, güç kullanması karşısında taş ve
şişe atılmasının "Nefsi müdafa" olarak görülmesi gerektiğine işaret etti.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, 1 Mayıs olaylarında polise, güç kullanması karşısında taş ve şişe
atılmasının "Nefsi müdafa" olarak görülmesi gerektiğine işaret etti.
Çelebi, "Bu kadar gaz bombası, jopların kulanıldığı yerde, bu kadar can güvenliğinin olmadığı,
insanların canına kastedildiği, öldürürcesine saldırı hareketine geçilen bu noktada nefsi müdafa
yapan insanları dikkate almak lazım." dedi.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu(DİSK) Başkanı Süleyman Çelebi, Kamu Emekçileri
Sendikaları Konfederasyonu(KESK) Başkanı İsmail Hakkı Tombul, Türkiye İşçi Sendikaları
Konfederasyonu(Türk-İş) Genel Sekreteri Mustafa Türkel İstanbul`da ortak basın toplantısı
düzenleyerek 1 Mayıs`ta yaşanan olayların değerlendirmesini yaptı. Toplantı öncesi 1 Mayıs`ta
yaşanan olayların görüntüleri ve gazete küpürlerinden oluşan bir belgesel film gösterildi. Basın
bildirisini DİSK Başkanı Çelebi ve KESK Başkanı Tombul ortak olarak okudu.
Sendika liderleri 1 Mayıs`ta yaşanan olayları Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi`ne ve Uluslararası
Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacaklarını açıkladı. 1 Mayıs`ta yaşanan olaylardan dolayı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, İstanbul Valisi Muammer Güler ve Emniyet
Müdürü Celalettin hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söyleyen sendikalar ayrıca 1 Mayıs
2009`da Taksim Meydanı`nda olacaklarını da dile getirdi.
Toplantıda soruları yanıtlayan DİSK Başkanı Çelebi ve KESK Başkanı TOmbul polise taş atılması
konusunda görüşlerini paylaştı. "Olaylarda kaldırım taşlarını sökerek polise atanları gördük, bu
olayları işçilerin yaptığına inanmıyoruz. Peki bunları kimin yaptığına dair bir araştırmanız var mı?"
şeklindeki soru üzerine KESK Başkanı Tombul, yaşanan olaylarda 550`ye yakın kişinin göz altına
alındığını ve bu kişilerin büyük çoğunluğunun hemen serbest bırakıldığını söyledi. Gözaltına alınan
hiçbir göstericinin üzerinde taş, molotof kokteyli gibi madde bulunmadığını söyleyen Tombul, "Esas
olarak bu eylemin ve halkın güvenliğini sağlaması gerekenler bizzat halkın can güvenliğini riske
atmıştır. Böyle istisnai olaylar varsa bunların olmaması gerekirdi. Bunların olmasına zemin
hazırlayan devletin esas olan halkın güvenliğini sağlaması gerekenlerin bizzat halkın güvenliğine
kast etmesidir." şeklinde konuştu.
Soruyla ilgili DİSK Başkanı Çelebi ise, "Bu kadar gaz bombası, jopların kulanıldığı yerde, bu kadar
da can güvenliğinin olmadığı canına kastedilen insanların, bu kadar öldürürcesine saldırı hareketine
geçen bu noktada nefsi müdafa yapan insanları dikkate almak lazım. Biz DİSK, Türk-İş ve KESK
olarak beraber yürüme kararı aldık. Daha saat sabah 06.20`de gazlı saldırıya uğradık. İstanbul
kaosa dönüştürüldü. Asla tasvip etmiyoruz. Biz her türlü şiddeti reddeden örgütleriz." dedi.
Bir gazetecinin "Siz DİSK içinden kimse polise taş ve şişe atmadı diyorsunuz ama biz buradaydık o
gün ve bina içinden cam şişeler ve taşlar atıldığını gördük, acaba içeri provakatörler karışmış
olabilir mi? " şeklindeki sorusuna ise Çelebi, "Siz provokatör arıyorsunuz. Sabah 06.20`de burada
mıydınız? Saat 06.20`de DİSK binasına saldırı yapılmadan önce tek bir çakıl taşı altıldı mı?
Defalarca içeri insanlar atılıyor, öldürülmeye çalışılıyor. Can havlinde insanlar `Ölüyoruz diyor`. Artık
`Bizi öldürmeyin` diye isyan eden insanların isyanının duyulması için yaptıklarını ancak burada
olanlar bilirler." diye konuştu.
1 Mayıs sabahı saat 06.30`dan başlayarak DİSK merkezine gaz bombası atıldığını söyleyen Çelebi,
"DİSK genel merkezi önünde bekleyenlere gaz bombaları, panzer ve coplarla saldırı düzenlenmiş,
haneye tecavüz edimiş, Taksim etrafında gaz bombası atacak kadar umursamaz ve sorumsuz
davranılmış, orantısız güç ve aşırı şiddet kullanılarak pek çok yurttaşın hayatına kastedilmiş,
sokaklar, caddeler ve meydanlara yurttaşların girmesi yasaklanarak, toplu taşıma seferleri iptal
edilerek seyahat özgürlüğü engellenmiştir." diye konuştu.
Hükümetin yaşanan olaylardan sonra işçilerden, İstanbul halkında özür dilemesini istediklerini
söyleyen DİSK Başkanı Çelebi, 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlama mücadelelerinin sona ermediğini dile
getirdi. Çelebi, "Biz yine Taksim talebimizden vazgeçmedik. Şimdiden hangi tedbirleri alacaklarsa
önlerinde bir yıl var. Güçlü devlet, güçlü hükümet bizim orada 1 Mayıs`ı kutlamamamızı sağlayarak
bunu gösterebilir." ifadesini kullandı.
"1 MAYIS 2009`DA TAKSİM`DEYİZ"
Taksimè yürümekten vazgeçmelerininin nedenininin sorulması üzerine DİSK Başkanı Süleyman
Çelebi, her türlü riskin ve ölüm tehditinin yaşandığı ve can güvenliğniin olmadığı bir ortamda
işçilerle birlikte Taksimè yürümenin uygun olmadığı kararına 3 konfederasyon olarak ortak karar
verdiklerini söyledi. Polisin insanların yaralanmasına sebep olacak şekilde müdahalede
bulunduğunu öne süren Çelebi, kutlamalarda görevli polislerin hiçbirisinin üzerinde sicil
numarasının bulunmadığını iddia etti. Çelebi, "Diğer ülkelerde polisler o kutlamalara katılırlar. Bizde
ise polise tek talimat verilmiş `Saldırın`. Biz giderdik Taksimeè bu kadar da yüreğimiz yeter.Ama
mesele protokolle olmak değil herkesin özgür şekilde Taksim`de olması ortamı kaldırılmıştdır.
Burada da böyle bir şeyi zorlamanın bir anlamı olmayacağını düşündük." şeklinde konuştu.
Basın mensuplarının "Siz 2009`da da 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlayacağınızı söylüyorsunuz? Peki
aynı tutumla karşı karşıya kalırsanız ne yapacaksınız? şeklindeki soruye ise Çelebi, "Şimdiden
kararlığımızı ortaya koyuyoruz. Biz de 1 yıl içinde nasıl Taksimè çıkacağımız tartışacağız. Artık
herkes Taksim talebinde buluştuğunu görüyoruz irade olarak. Taksim meydanına 77`de bir şekilde
katılan insanların çocukları eşleri orda olmak istiyorlar. Bunun esirgenmemesini bir kez daha
duyuruyoruz. " ifadesini kullandı.
"YAŞANANLAR DEVLET TERÖRÜ"
1 Mayıs`ta yaşananları "Devlet terörü" olarak niteleyen KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul,
yaşanan olaylardan dolayı sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını ve olayları
AİHMè taşıyacaklarını belirtti. Tombul, "Ayaklar baş olursa kıyamet kopar` ifadesiyle şiddet
ortamının zeminini hazırlayan Başbakan, `Taksim`de ısrar anayasal düzene başkaldırıdır` diyerek
demokratik ve hukuksal normları şiddet uygulayıcıları için rafa kaldıran Adalet Bakanı, muhtelif
nedenlerle değişik kesimlerin Taksim`de etkinlikler gerçekleştirdiği bilinmesine karşın Taksimì
sadece emekçilere yasaklayarak toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkımızı gasp eden İçişleri ve
Çalışma Bakanı, òrantılı güç`, `zor kullanma` talimatını veren İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürü
hakkında 3 konfederasyon olarak suç duyurusunda bulunacağız. Yaşanan bu olayları Anayasa ve
uluslararası sözleşmelerden doğan bütün etkili başvuru yollarını kullanarak, yargıya, ulusal ve
uluslararası platformlara, uluslararası emek hareketinin, Uluslararası Çalışma Örgütü`nün (ILO) ve
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi`nin (AIHM) gündemine taşıyacağız." şeklinde konuştu.
Taksimè yine çıkacağız
1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamak isteyen DİSK ve KESK, hükümete bir yıl süre verdi.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, 1 Mayıs için Taksim taleplerinden vazgeçmediklerini
belirterek, yetkililerin 2009 için şimdiden tedbirleri almaları gerektiğini söyledi.
DİSK Genel Başkanı Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve Türk-İş Genel Sekreteri
Mustafa Türkel, 1 Mayısta yaşanan olaylara ilişkin DİSK Genel Merkezi`nde ortak basın toplantısı
düzenledi.
Toplantıda basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Çelebi, bunun yüzyılı aşkın bir mücadele
olduğunu ve kendileri açısından sonlanmadığını belirterek, şöyle konuştu:
``Taksim talebimizden vazgeçmedik. Önlerinde bir yıllık süre var. Güçlü devlet, güçlü hükümet
bunların tedbirlerini alarak, özgürce bizim orada 1 Mayıs`ı kutlamamızı sağlayarak bu sorunu
aşabilir. Bunun dışında başka bir çözüme girilmesi asla beklenemez. 1 Mayıs 2009 süreci şimdiden
başlatılmalı, özgürce yine çiçeklerimizle taleplerimizi haykıracak bir ortam yaratılmalı. Tedbirlere de
şimdiden başlanmalı.``
Sendikalar 1 Mayıs olaylarını AİHMè taşıyacak
DİSK, KESK ve TÜRK - İŞ temsilcileri 1 Mayıs`ta yaşanan olayları Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi`ne ve Uluslararası Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacaklarını açıkladı.
DİSK, KESK ve TÜRK- İŞ temsilcileri 1 Mayıs`ta yaşanan olayları Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi`ne ve Uluslararası Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacaklarını açıkladı.
Sendikalar ayrıca yaptıkları ortak basın toplantısında 1 Mayıs 2009`da Taksim Meydanı`nda
olacaklarını dile getirdi.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve TÜRK - İŞ Genel Sekreteri
Mustafa Türkel, ortak basın toplantısı düzenleyerek 1 Mayıs`ta yaşanan olayları değerlendirdi.
Toplantı öncesi 1 Mayıs`ta yaşanan olayların görüntüleri ve gazete küpürlerinden oluşan bir
belgesel film gösterildi.
Basın bildirisini DİSK Başkanı Çelebi ve KESK Başkanı Tombul ortak olarak okudu. İstanbul Valisi
Muammer Gülerìn orantılı güç kullanılacak sözlerini eleştiren DİSK Başkanı Çelebi, yaşananların
orantılı gücün ötesinde olduğunu ifade etti. 1 Mayıs öncesinde yapılan açıklamalarla hükümetin ve
İstanbul Valisi`nin ortamı gerdiğini savunan Çelebi, 1 Mayıs 2009`da da İşçi Bayramı`nı Taksim
Meydanı`nda kutlamak konusunda kararlı olduklarını dile getirdi.
Daha 1 sene süre olduğunu ve hükümetin gereken tedbirleri alması gerektiğini belirten Çelebi,
kutlamaların Taksim`de yapılmasının sağlanması gerektiğini söyledi. 1 Mayıs`ta yaşanan olayları da
değerlendiren Çelebi, yaşanan olaylardan dolayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İçişleri Bakanı
Beşir Atalay, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik,
İstanbul Valisi Muammer Güler ve İstanbul Emniyet Müdür Celalettin Cerrah hakkında suç
duyurusunda bulunacaklarını ve konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi`ne ve Uluslararası
Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacaklarını belirtti.
1 Mayıs Olayları Yargıya Taşınıyor
DİSK,KESK ve Türk-İş, AİHM ve Uluslararası Çalışma Örgütüne gidiyor.
Sendikalar 1 Mayıs`ta İstanbul`da yaşananları uluslararası yargıya taşımaya hazırlanıyor.
DİSK, KESK ve Türk-İş temsilcileri, konuyu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Uluslararası
Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacak.
Sendikalar ile sivil toplum örgütlerinin 1 Mayıs`ta yaşanan olaylara tepkisi sürüyor.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve Türk-İş Genel
Sekreteri Mustafa Türkel, tepkilerini İstanbul`da ortak basın toplantısı düzenleyerek dile getirdi.
Süleyman Çelebi, yaşanan olaylardan dolayı sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını
ve konuyu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ile Uluslararası Çalışma Örgütü`nün gündemine
taşıyacaklarını söyledi.
Bu arada başta Türk Tabipler Birliği olmak üzere bazı meslek örgütleri ile bazı sendikalar İstanbul
Valiliği`ne yürüyerek Gençay Gürsoyùn gözaltına alınmasını protesto etti.
Öte yandan, 1 Mayıs olaylarında kolu kırılan Cumhuriyet Gazetetesi Muhabiri Ali Deniz Uslu da,
sorumlular hakkında suç duyurusunda bulundu.
2008-05-06 Akşam http://www.aksam.com.tr
Seneye 1 Mayıs’ta Taksim’deyiz
DİSK Başkanı Çelebi, 1 Mayıs olaylarını AİHM’ye taşıyacaklarını bildirdi. Çelebi, hükümetten
özür beklediklerini söyledi ve uyardı: Seneye Taksim’deyiz.
DİSK Başkanı Çelebi, 1 Mayıs olaylarını AİHM’ye taşıyacaklarını bildirdi. Çelebi, hükümetten özür
beklediklerini söyledi ve uyardı: Seneye Taksim’deyiz. Ne tedbir alacaklarsa bir yıllık süreleri var
Olaylı geçen 1 Mayıs’la ilgili DİSK, KESK ve TÜRK-İŞ temsilcileri ortak basın toplantısı
düzenleyerek olayları Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) ve Uluslararası Çalışma
Örgütü’nün gündemine taşıyacaklarını açıkladı. Sendikalar “2009 1 Mayıs’ında Taksim’deyiz” dedi.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve TÜRK-İŞ Genel Sekreteri
Mustafa Türkel, Vali Güler’in “orantılı güç” açıklamasıyla 1 Mayıs’ta ortaya çıkan görüntülerin
çeliştiğini ifade ederek, hükümet temsilcilerinden özür beklediklerini söyledi. Basın toplantısı öncesi
1 Mayıs’ta yaşanan olayların görüntüleri ve gazete kupürlerinden oluşan bir belgesel film gösterildi.
VALİ YALAN SÖYLÜYOR
Çelebi, şunları söyledi: “Vali, Şişli Etfal Hastanesi’nde atılan gaz bombalarının bir polisin elinden
kazayla düştüğünü söylemektedir. Ya yalan söylemiştir ya da Güler İstanbul yerine Almanya’daki
sokakları izlettirmiştir. Saat 06.30’dan itibaren DİSK önünde bekleyenlere saldırı düzenlenmiştir.
Taksim’de 5 kişinin yan yana gelmesine müsaade edilmedi. Önlerinde bir yıllık süre var. Hangi
tedbirleri alacaklarsa alsınlar. Bu sorunu, bizim 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamamızı sağlayarak
aşabilirler.”
Çıkan olayların ardından 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’den milletvekillerine,
işadamlarından meslek örgütlerine kadar birçok kesimden ‘geçmiş olsun’ telefonu aldıklarını belirten
Çelebi, sözlerini şöyle tamamladı: “Şu ana kadar hükümetten geçmiş olsun mesajı almadık. İlk taşın
bizden atıldığı söyleniyor. Böyle bir şey yok. Varsa özür dilerim ve bu ispatlansın gerekirse istifa
ederim.”
Çelebi, 1 Mayıs’ta yaşanan olaylardan dolayı Başbakan Erdoğan, İçişleri Bakanı Atalay, Adalet
Bakanı Şahin, Çalışma Bakanı Çelik, İstanbul Valisi Güler ve Emniyet Müdürü Cerrah hakkında suç
duyurusunda bulunacaklarını belirtti.
GÜLLERİMİZ SOLDU
KESK Başkanı İ. Hakkı Tombul da, “Yaşam hakkımız, kişi dokunulmazlığımız, özgürlüğümüz, konut
dokunulmazlığı hakkımız, düşünceyi açıklama özgürlüğümüz, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkımız
açıkça ihlal edilmiştir. Polisin saldırıları tam anlamıyla devlet terörüne dönüştü” dedi.
Türk-İŞ Genel Sekreteri Türkel ise “Gazlarla elimizdeki çiçekleri soldurdular ama inancımızı
kıramadılar. Gelecek 1 Mayıs’ın önemini daha iyi kavradık. 1977’de yaşanan olaylardan 30 yıl sonra
AB yolunda ilerlediği iddia edilen Türkiye’nin bir arpa boyu yol gittiğini dünyaya gösterdiler” diye
konuştu.
Taşlar nefsi müdafaa
TAŞLARI kimin attığı sorusu üzerine KESK Başkanı Tombul, gözaltına alınan hiçbir göstericinin
üzerinde taş, molotof kokteyli bulunmadığını söyledi. DİSK Başkanı Çelebi de “Bu kadar gaz
bombası, copların kulanıldığı yerde, canına kastedilen insanların, nefsi müdafaa yaptıklarını dikkate
almak lazım” diye konuştu. Bir gazetecinin “Siz DİSK içinden kimse polise taş ve şişe atmadı
diyorsunuz. Ama biz bina içinden cam şişeler ve taşlar atıldığını gördük, provokatörler olabilir mi?”
sorusuna Çelebi, “Siz provokatör arıyorsunuz. DİSK binasına saldırı yapılmadan bir çakıl taşı altıldı
mı? Can havlinde insanlar ‘Ölüyoruz’ diyor. İnsanların isyanının duyulması için yaptıklarını burada
olanlar bilir” yanıtını verdi.
ORANTISIZ polis avında
İSTANBUL Valisi Muammer Güler’in talimatıyla 1 Mayıs’ta orantısız güç kullanan polislerin
belirlenmesi için inceleme başlatıldı. Emniyet Müdürlüğü elindeki kayıtları inceleyecek, medya
kuruluşlarının fotoğraf ve görüntülerine de başvurulacak. Orantısız güç kullanan sivil polislerin
tespitinin zor olmadığı belirtilirken, kasklı ve gaz maskeli Çevik Kuvvet polislerinin bulunmasının güç
olduğu kaydedildi.
Vali Güler ve Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, geçtiğimiz cumartesi günü Başbakan Erdoğan
tarafından Dolmabahçe Sarayı ofisinde ‘sorguya çekilmiş’, bir saat süren görüşmenin ardından,
Saray’dan ‘asık yüzlü’ ayrılmıştı.
Polisin karşısına çıkanlar işçi değildi
İSTANBUL Valisi Muammer Güler, 1 Mayıs’ta polisin karşısına çıkanların büyük çoğunluğunun işçi
olmadığını ifade ederek, “Yasadışı örgütlerin veya yasadışı örgütler adına yayın yapan bazı
grupların ve onların etrafındaki marjinal yapılanmaların polise taşla, sopayla, sapanla,
molotofkokteylleri ile saldırdıklarını gördük” dedi.
ÜZERİMİZDEN SİYASET YAPMAYIN
Güler, şöyle konuştu: “1 Mayıs’ta Taksim’de bir toplantının yapılamayacağı, bunun kanunsuz
olacağı konusunu defalarca açıkladık. Polisin müdahale edeceğini özellikle belirttik. ‘Hayır biz
yasalara rağmen şu kadar kişiyle Taksim’e geleceğiz’ diyenlerin yarattıkları sonucu İstanbullulara
izah etmeleri gerekiyor. Polisin ve idarenin üzerinden siyaset yapılmaya çalışılıyor. Bizim
üzerimizden siyaset yapılmamasını rica ediyorum. Daha şimdiden gelecek 1 Mayıs’lar için
söylemlerde bulunulmaktadır.”
Palaskaya takıldı yanlışlıkla patladı
İSTANBUL Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, 1 Mayıs’ta yaşanan olaylarla ilgili İçişleri Bakanlığı
ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne 42 sayfalık rapor gönderdi. Cerrah raporuna çok sayıda fotoğraf ve
2 adet CD ekledi.
Raporda, 1 Mayıs sabahı ÖDP ve DİSK binaları önünde toplanıp Taksim’e yürümek isteyen
gruplara, polisler tarafından defalarca uyarıda bulunulduğu belirtildi. Cerrah raporunda “Gruplar
polisin uyarılarına aldırmayıp Taksim’e yürümekte ısrar edince, dağılmalarını sağlamak için
panzerle su sıkılmış ve göz yaşartıcı gaz atılmıştır” dedi.
DHKP-C, MLKP, PKK sempatizanı bazı grupların, 12 ayrı noktada, yüzlerinde maske, ellerinde
molotof kokteylleri, sapanlar ve kaldırım taşlarıyla polise saldırdıkları belirtilen raporda, 8 polisin
yaralandığı vurgulandı. Şişli Etfal Hastanesi Acil Servisi’nde meydana gelen gaz bombası
patlamasıyla ilgili açıklama ise şöyle: Bir başka bölgede yaralanan polisin, tedavi amacıyla
hastaneye getirilmesi sırasında gaz bombası, yaralıyı taşıyan polisin palaskasına takılmış ve
yanlışlıkla patlamıştır.
Zana YAVUZ/ İSTANBUL-Devrim TOSUNOĞLU/ İSTANBUL-Ufuk TÜRKYILMAZ/ ANKARA/ A.A
AKP mazlumun değil zalimlerin yanında
Türk-İş, DİSK ve KESK AKP Hükümeti’nin 1 Mayıs’ta yaşanan saldırılarla gerçek yüzünü
gösterdiğini bildirdi.
1 Mayıs’ta işçi ve emekçilere yönelik polis saldırısının ve hükümetin tutumunu üç konfederasyon
tarafından protesto edildi. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa
Türkel, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, hükümet ile İstanbul valisi ve emniyet müdürü
hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladılar. Basın toplantısında ortak hazırlanan metini
Çelebi ile Tombul birlikte okudu.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, üç konfederasyonun beklentisinin, 1 Mayıs’ı kara gün olarak
anılmaktan çıkartıp, demokratikleşme ve barışın, demokrasi dışı arayışların mahkum etmenin bir
tarihi olmasını istediklerini kaydetti.
‘Savaşta bile yapılmadı’
“Başbakan’dan bakanlara, validen emniyet müdürüne kadar koro halinde provokasyon korkuları
yayıldı. 1 Mayıs’ta Taksim çevresinde etten ve metalden duvar örüldü. Bu duvar provokatörlere
karşı kurulsaydı, pekala huzur ve güven içinde Taksim’de kutlama yapabilirdik. Diğer miting
alanlarında güvenlik sağlanabilirken, Taksim’de sağlanamamasını hala anlamış değiliz” diyen
Çelebi, provokasyonun yasaklarla değil bizzat devletin önlem almasıyla önlenebileceğini kaydetti.
Sonuç olarak 1 Mayıs’ın basının ‘Gazcı kardeşler’ adına layık gördüğü vali ve emniyet müdürü
tarafından provoke edildiğini belirten Çelebi, “Valinin orantılı güç kullandığı iddiaları ve 1 Mayıs
günü İstanbul sokaklarından yansıyan görüntüler birbiriyle çelişmektedir. Savaş halinde bile saldırı
yasağı olan hastanelere, gaz bombası atılmıştır. Kendi sendikasının önünde durup herhangi bir
eylem halinde olmayanlara tazyikli su, gaz bombaları, coplar, tekmelerle saldırılması, yüzlerce
insanın gözaltına alınması mı orantılı güç?” diye sordu.
Hükümet sınıfta kaldı
Açıklamanın kalan kısmını okuyan KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ise 1 Mayıs’ta insanın en
temel hakkı olan yaşam hakkının tehlikeye atıldığını, AKP iktidarı, vali, emniyet müdürünün suç
işlediğini söyledi.
Hükümetin emek düşmanlığından emekçi düşmanlığına dönüşen tutumuyla demokrasi sınavından
geçemediğini belirten Tombul, AKP’nin mazlumların değil zalimlerin yanında olduğunun açıkça
ortaya çıktığını ifade etti. Tombul, “‘Ayaklar baş olursa kıyamet kopar’ diyerek ortamı geren
Başbakan, ‘Taksim ısrarı Anayasa’ya başkaldırıdır’ diyen Adalet Bakanı İçişleri ve Çalışma
bakanları, orantılı güç, zor kullanma talimatı veren İstanbul Valisi ve emniyet müdürü hakkında üç
konfederasyon olarak suç duyurusunda bulunacağız” diye konuştu. Bu saldırının takipçisi
olacaklarını, ILO, AİHM’de olmak üzere her platformda şikayetlerini söyleyeceklerini belirten
Tombul, orantılı güç kullandığını iddia edenlerin kendini savunmasını istedi.
Emekçiler özür bekliyor
“1 Mayıs öncesinde günlerce Taksim’e ellerimizde çiçeklerle, barış talepleri ile çıkacağımızı
söyledik. Ama buna karşı vali sürekli bir provokasyondan bahsetti. Başarılı da oldu, halkın alanlara
çıkmasını engelledi. Sadece işçilerin değil halkında Taksim’e çıkmasını engelledi” diyen Türk-İş
Genel Sekreteri Mustafa Türkel, Türkiye’de demokratikleşme konusunda bir arpa boyu dahi
gidilmediğinin görüldüğünü söyledi. Hükümeti kutladığını söyleyen Türkel, “Ülkedeki
demokratikleşmenin boyutunu tüm dünyaya gösterdiğini için onları kutluyorum. Dünyaya daha iyi bir
tanıtım yapılamazdı” diye konuştu.
Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çelebi, hükümetten özür beklediklerini, sadece
kendilerinin değil 1 Mayıs’ı zehir ettiği İstanbulluların özür beklediğini söyledi. 1 yıl sonra da
Taksim’de olacaklarını savunan Çelebi, hükümetin şimdiden güvenlik önlemlerini almasını istedi.
“Polise taş atanlar vardı, kaldırımları sökenler bunlar kimdi” sorusunu soran bir gazeteciye Tombul
şöyle yanıt verdi; “O gün 550 gözaltı oldu. Bunların üzerinde ne molotof kokteyli, ne silah, ne bıçak,
ne de sopa çıktı. Bu sayının dışında 230 kişi daha gözaltına alındı. Resmi gözaltı işlemi yapılmadı
ama polis otobüslerinde darp edildiler. Bu saydığım kişiler üzerinde bakıyoruz provokasyon yapan
kimseyi göremiyorum. Kimdi o zaman valinin söylediği provokatörler?” (İstanbul/EVRENSEL)
Avukatlardan suç duyurusu
Çağdaş Avukatlar Gurubu 1 Maysı’ta yaşananlarla ilgili İçişleri Bakanı Beşir Atalay, İstanbul Valisi
Muammer Güler, İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve 1 Mayıs’ta görevli polisler hakkında
suç duyurusunda bulundu. Şişli Cumhuriyet Savcılığı’na yapılan suç duyurusu öncesi adliye önünde
basın açıklaması yapan avukatlar, suçluların cezalandırılmasını istediler. Avukatlar adına konuşan
Kemal Aytaç, birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak kutlanması gereken 1 Mayıs’ın, polis
terörü ve şiddetine maruz kaldığını ifade etti. 1 Mayıs günü avukatların da polis şiddetine uğradığını
belirten Aytaç, hastanelere, parti ve sendikalara, işine giden insanlara polisin şiddet uyguladığını
dile getirdi. Yüzlerce kişinin de hukuksuz şekilde gözaltına alındığını dile getiren Aytaç,
“Eylemcilerin hiç biri provokasyon yaratmadı ancak polis göstericilere karşı silah dahi kullandı.
Gözaltına alınanların hiç biri terörle mücadele kapsamında suçlanmadı. Bu durum yapılanların
hukuksuz olduğunu gözler önüne serdi” diye konuştu. “Hükümet, valilik emniyet yasal haklarını
kullanmak isteyen emekçileri engelleyerek suç işlemiştir” diyen Aytaç, olayların sorumluları
hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ifade etti. Açıklamanın ardından suç duyurusu dilekçesini
savcılığa veren avukatlar, buradan DİSK binasına kadar “Yaşasın 1 Mayıs” ve “Baskılar bizi
yıldıramaz” sloganları ile yürüdüler. Avukatlar, DİSK’in kapısında, DİSK Başkanı Süleyman Çelebi,
KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul tarafından karşılandılar. Avukatların verdiği desteğin
kendilerine güç verdiğini belirten Çelebi, “Yaşananlar daha çok mücadele etmemiz gerektiğini
gösteriyor. Bu süreçte işçilere emekçilere verilecek hukuki desteğin mücadelemize önemli desteği
olacak” diye konuştu.
2008-05-06 Kaynak:www.oncevatan.com.tr
1 Mayıs Olayları Yargıya Taşınıyor
DİSK,KESK ve Türk-İş, AİHM ve Uluslararası Çalışma Örgütüne gidiyor.
Sendikalar 1 Mayıs`ta İstanbul`da yaşananları uluslararası yargıya taşımaya hazırlanıyor.
DİSK, KESK ve Türk-İş temsilcileri, konuyu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Uluslararası
Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacak.
Sendikalar ile sivil toplum örgütlerinin 1 Mayıs`ta yaşanan olaylara tepkisi sürüyor.
DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve Türk-İş Genel
Sekreteri Mustafa Türkel, tepkilerini İstanbul`da ortak basın toplantısı düzenleyerek dile getirdi.
Süleyman Çelebi, yaşanan olaylardan dolayı sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını
ve konuyu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ile Uluslararası Çalışma Örgütü`nün gündemine
taşıyacaklarını söyledi.
Bu arada başta Türk Tabipler Birliği olmak üzere bazı meslek örgütleri ile bazı sendikalar İstanbul
Valiliği`ne yürüyerek Gençay Gürsoyùn gözaltına alınmasını protesto etti.
Öte yandan, 1 Mayıs olaylarında kolu kırılan Cumhuriyet Gazetetesi Muhabiri Ali Deniz Uslu da,
sorumlular hakkında suç duyurusunda bulundu.
Olaylı 1 Mayıs AİHMè taşınıyor
DİSK, KESK ve TÜRK - İŞ, olaylı 1 Mayıs`ı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Uluslararası
Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacaklarını açıkladı.
DİSK, KESK ve TÜRK- İŞ, olaylı 1 Mayıs`ı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Uluslararası
Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacaklarını açıkladı. DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, KESK
Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve TÜRK - İŞ Genel Sekreteri Mustafa Türkel, ortak basın toplantısı
düzenleyerek 1 Mayıs`ta yaşanan olayları değerlendirdi. Polisin tutumunu eleştirerek, Vali Gülerìn
"orantılı güç" açıklamasıyla 1 Mayıs`ta ortaya çıkan görüntülerin çeliştiğini ifade eden sendika
başkanları, devlet ve hükümet temsilcilerinden özür beklediklerini ifade etti.
ÖNÜMÜZDEKİ YIL TAKSİM`DEYİZ
Taksim ısrarından vazgeçmediklerinin altını çizen Çelebi, önümüzdeki yıl için hazırlıklara
başlayacaklarını söyledi. Çelebi, "Önlerinde bir yıllık süre var. Hangi tedbirleri alacaklarsa alsınlar.
Bu sorunu, bizim 1 Mayıs`ı Taksim`de kutlamamızı sağlayarak aşabilirler" dedi. Çelebi, 1 Mayıs`ta
yaşanan olaylardan dolayı İstanbul Valisi Muhammer Güler ve İstanbul Emniyet Müdür Celalettin
Cerrah hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti.
DİSKè göre, atılan taşlar nefsi müdafaa!
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Başkanı Süleyman Çelebi, 1 Mayıs
olaylarında polise taş atan göstericilerin `nefsi müdafaa` yaptığını ileri sürdü.
Çelebi, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu(KESK) Başkanı İsmail Hakkı Tombul, Türkiye
İşçi Sendikaları Konfederasyonu(Türk-İş) Genel Sekreteri Mustafa Türkel ile birlikte düzenlediği
basın toplantısında 1 Mayıs`ta yaşanan olayları değerlendirdi. Basın bildirisini DİSK Başkanı Çelebi
ve KESK Başkanı Tombul, ortak olarak okudu. Sendika liderleri 1 Mayıs`ta yaşanan olayları Avrupa
İnsan Hakları Mahkemesi`ne ve Uluslararası Çalışma Örgütü`nün gündemine taşıyacaklarını
açıkladı. Yaşanan olaylardan dolayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İçişleri Bakanı Beşir Atalay,
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, İstanbul Valisi
Muammer Güler ve Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını
söyleyen sendikalar, ayrıca 1 Mayıs 2009`da Taksim Meydanı`nda olacaklarını da dile getirdi. 1
Mayıs`ta göstericilerin nefsi müdafaa yaptığını iddia eden Süleyman Çelebi, "Bu kadar gaz
bombası, copların kulanıldığı yerde, bu kadar da can güvenliğinin olmadığı canına kastedilen
insanların, bu kadar öldürürcesine saldırı hareketine geçen bu noktada nefsi müdafaa yapan
insanları dikkate almak lazım." dedi. Gürkan Tuzlu, İstanbul
2008-05-09 Kaynak: İstanbul/EVRENSEL Gökhan Durmuş
Zihniyet değişmeli
Türk-İş Genel Sekreteri Türkel, 1 Mayıs’ın ardından Türk-İş içindeki tartışmalara ilişkin
sorularımızı yanıtladı.
1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanması kararının açıklanması ve 1 Mayıs’ta yaşananlar, Türk-İş içinde bir
süredir devam eden tartışmaları da alevlendirdi. Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu’nun,
SSGSS konusunda hükümetle uzlaşmaya vardıklarını belirterek “Benim tabanımda rahatsızlık yok”
demesi, 11 sendika merkezini ayrı hareket etmeye zorladı. Bu sendikalar, Kumlu’nun “6 Nisan’da
yapılacak mitinge katılmayacağız” açıklamasına karşın mitinge kitlesel katıldılar. Bu ayrışma 1
Mayıs’ta daha da açığa çıktı. Başkanlar Kurulu kararına karşın Kumlu’nun, 1 Mayıs’a bir gün kala
“Taksim’e çıkmayacağız” açıklaması tepkiye neden oldu. Yaşananların sümen altı edilemeyeceğini
söyleyen Türk-İş Genel Sekreteri ve Tek Gıda-İş Başkanı Mustafa Türkel, “Hem sosyal güvenlik
yasasında hem de 1 Mayıs sürecinde bazı şeylerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiği ortaya
çıktı. Gözden geçirilmesi gereken konuların en başında da Türk-İş’in bundan sonraki mücadele
süreci olacaktır” dedi. Türkel, Türk-İş içindeki tartışmalar ve 1 Mayıs sürecine ilişkin sorularımızı
yanıtladı.
1 Mayıs öncesinde Türk-İş, DİSK ve KESK bir araya gelip Taksim’de kutlama yapacağınızı
açıkladınız. Bu karara nasıl varıldı?
1 Mayıs’ı ortak kutlamaktaki amacımız Türkiye’deki işçi sınıfının mücadelesinin ortaklaştırılması ve
güçlendirilmesiydi. Burada çıkış noktamız ETUC üyesi 4 konfederasyonun ortak kutlamasıydı. Hakİş bu olayda bir şekilde yan çizdi. Diğer memur sendikalarına da çağrımızı yaptık. Gördük ki herkes
bir tarafından kenara çekiliyor. Sonuçta üç konfederasyon kaldık. Bu birlikteliği bozmak için
açıklama yapanlar da oldu. Şimdi birleşme birleşme deniyor. Bu illa fiziki olacak diye bir şey yok.
Daha 1 Mayıs konusunda ortaklaşamayan sendikaların birleşmesi Demirel’in deyimiyle “abesle
iştigaldir”. Sendikal hareket bu sınavı veremedi, umarım önümüzdeki yıl yapabilir. Bunlara rağmen
bir direnç noktası oluşturuldu. 1 Mayıs’ın kutlanmasına engel olunması, kutlanmasından daha
büyük bir etki yarattı kamuoyunda. 2009’a kadar bu tartışmalar gündemde olacaktır. Biz de o
resimleri, görüntüleri unutturmayacağız. Biz 1 Mayıs 2009’u Taksim’de kutlama kararlılığımızı
sürdürecek ve ortak iradeyi koyacağız. Bugünden hükümet tedbirlerini alsın. Çünkü biz çalışanlar
olarak 1 Mayıs’ı orada kutlamadığımız sürece aklımız Taksim’de takılı kalacaktır. Önce Taksim
fobisinden kurtulmamız gerekiyor. Bunun için de Taksim’de bir kez de olsa kutlama yapmak
zorundayız. Sendikalar bunu yapmadığı sürece güçlü olduğunu gösteremez. 1977 kabusundan ve
12 Eylül’ün üzerimize ördüğü o tel örgüden kurtulmanın yolu, Taksim’de 1 Mayıs kutlamasıdır.
Çalışanlar ‘Mücadele ettik, sonunda başardık’ diyecektir. 30 yıldır bizim kazanılmış haklarımız geri
götürülüyor ve biz koruyacağız diyoruz. Bu bir sembol aslında. Taksim’in kutsandığı yok ama bir
kez de olsa yapmak zorundayız. Devlet akılcı düşünerek bunu bir kez yapmamızın önünü açmalıdır.
Evet. biz karanfillerimizi Taksim’e bırakamadık ama mücadelemizi verdik. Bir sonraki 1 Mayıs’ın
taşlarını örmeye başladık. Demokrasinin, çalışma hayatının, örgütlenmenin önündeki engelleri
aşmanın yolu Taksim’den geçmektedir. Çünkü sendikalar oraya çıktığı zaman kendi öz güvenlerini
kazanacak ve güçlerinin farkına varacaktır.
Bu süreçte Türk-İş önce Başkanlar Kurulu ardından da Yönetim Kurulu kararıyla Taksim’e
çıkacağını açıkladı. Fakat daha sonra Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu katılmayacaklarını
açıkladı. Neden Taksim konusunda geri dönüldü?
Ben Türk-İş genel sekreteri olarak bana verilen yetkiyi sonuna kadar kullandım. İlk olarak genel
sekreterlerden oluşan bir komisyon kuruldu. Ve süreç başlatıldı. Türk-İş Başkanlar Kurulu Taksim
ısrarını kamuoyuna duyurdu. Kararın açıklanmasından sonra itirazlarınızı ortaya koyarsanız, o
ahlaki olmaz. Toplantıda karşı çıkarsınız, bizde çoğunluk kararı önemli. Bazı kararlar bizim de
içimize sinmeyebilir ama çoğunluk öyle diyorsa uymak zorundayız. Her açıklama Türk-İş başkanının
bilgisi dahilinde yapıldı bu süreçte. Ancak Başbakan, İçişleri Bakanı ve vali ortamı germe politikası
başlattıkça siyasi baskılar da arttı. Genel başkana hükümet kanadından da ricalar geldiğini, ‘bir kez
daha görüşülmesinin’ istendiğini, daha sonra bu baskıların dozunun arttığını düşünüyorum.
Başbakan’la yapılan görüşmeler ve bizim de bilmediğimiz gelişmeler... En son basın açıklaması
yapılırken Türk-İş başkanı bunun gözden geçirilmek zorunda kalındığını belirterek ‘yeniden gözden
geçirmemizi’ istediğinde, ‘Bu saatten sonra olmaz’ dedim. ‘Bu mücadeleyi sürdürmek zorundayız!’
O kendisine verilen bazı bilgileri paylaştı. Biz açıklamayı yaparken Kumlu, katılmayacağı yönünde
bir açıklama yaptı. Türk-İş genel sekreteri olarak bana verilen yetki sonuna kadar kullanılmıştır. Bu
süreçte ayrıştığımız sendika başkanları da oldu. Katılmayacaklarını beyan edenler oldu. Bir yönetici
arkadaşımızın da bu yönde açıklamaları oldu. Ancak ben, ‘benim için bağlayıcı kararın Başkanlar
Kurulu’nun ve Yönetim Kurulu’nun verdiği karar’ olduğunu söyledim. Bu saatten sonra vazgeçtik
açıklamaları kendilerini bağlar. Nitekim Taksim’e gelmeme özgürlüğünü de kullandılar, gelmediler.
Ancak onların Taksim’e gelmemesi Türk-İş’in Taksim’e çıkmaması anlamına gelmiyordu, ki öyle de
oldu. Türk-İş oradaydı.
1 Mayıs’ta da Taksim’e yürümemenin daha doğru olacağına karar verdik. Hükümetin önerisi
doğrultusunda 50-100 kişi ile oraya çıkmamız, onların söylediğini yapmış olacağımız anlamına
geliyordu. Taksim’e karanfilleri bırakmak içimize sinmedi. Onların güdümünde bir hareket geliştirmiş
olacaktık. İl dışından gelen otobüslerimiz durduruldu, işkence yapıldı adeta.
Sonra Başbakan çıkıyor “500 kişi getiremediler” diye. Bıraksaydı da görseydi 500 bin kişinin nasıl
oraya çıkacağını. Başbakan işçileri toplayamadığımızı söylüyor, biz onun istediği yere 1 milyon kişi
getirelim. Ama bunun sonuçları olur. Sonra Başbakan o koltukta oturamaz. Başbakan hâlâ 70
milyonun başbakanı olduğunun farkında değil. İşçileri küçümsüyor.
Türk-İş’e bağlı sendikalar arasında SSGSS ve 1 Mayıs dönemlerinde bir ayrışma yaşandı. Türkİş’te neler oluyor?
1 Mayıs’da da şunu gördük ki bazı sendika başkanlarımız bu konuda farklı görüşte ve bunu basının
önünde de açık açık konuşuyorlar. Türbanla ilgili açıklamalar yapan bazı sendikacı arkadaşlarımız,
1 Mayıs’la ilgili sesini çıkarmıyor, burada dayak yeniyor ve bir kınama dahi yapmıyorsa bunların
üzerinde düşünülmesi gerekiyor. Orada cop yiyenler bizim emekçi kardeşlerimizdi.
Bazen siyasetin etkisi altında hareket ettiğini düşündüğümüz sendikacıların da kendilerini gözden
geçirmesi gerekiyor. İşçi hareketinin önderlerinin siyasetçilere uşaklık yapacak kadar küçülmelerini
doğru bulmuyorum. Emekten yana siyaset ve sermayeden yana siyaset vardır. Emekten yana
siyaset yapanlarla elbette kol kola yürümemiz gerekiyor. Ancak sermayeden yana siyaset
yapanlarla yan yana olmanın kimseye yararı olmaz. Hele çalışanlar için hiç olmaz.
Sosyal güvenlikle ilgili prim gün sayısını ne kadar düşürürseniz düşürün, sosyal hakları nereye
çekerseniz çekin, 65 yaş orada durduğu sürece Türkiye’de emekli olmak hayaldir. Türkiye’de işçi
hareketi 65 yaşını ortadan kaldırmak için ne kadar mücadele etmesi gerekiyorsa o kadar mücadele
etmek zorundadır. Yasanın çıkması buna engel değil. Yasa Cumhurbaşkanı tarafından
onaylanabilir, Danıştay tarafından iptal edilmeyebilir. Bizim geçmişimizde de var çıkmış bir yasayı
geri çektirme, eylemlerimizle bunu yaptık. Bugün de Sosyal Güvenlik Yasası’ndaki 65 yaş, sendikal
hareketin ayıbı olarak orada duracaktır. Ta ki mücadele ile bunu geri çektirene kadar.
Türk-İş’in mücadele politikasını sorgulaması gerekiyor. Bunu önce yönetim sonra da Başkanlar
Kurulu olarak yapmamız gerekiyor. Ne tartışılacaksa tartışılsın ama Türk-İş toplumun ihtiyaçlarına
cevap verme zorunluluğu ile karşı karşıyadır.
Peki bundan sonra ne olacak, bu olaylar yaşanmamış gibi mi davranılacak?
Türk-İş de bundan sonra kendini yeniden gözden geçirecektir, hem Yönetim Kurulu hem Başkanlar
Kurulu, hem de sendikalar... Türk-İş de bundan sonra daha diri bir sendikal hareket olacaktır. Türkİş’te bundan sonra bölünme olmaz. Türk-İş bize emanet. 57 yılda Türk-İş oldu. Zaman zaman
oradaki yöneticiler hatalar yapabiliriz ama bu hataları kabul etmek yerine onları yapanlara bedel
ödettirmenin yolu açıktır Türk-İş’te. Bizde demokrasi çok geniş alanda kullanılıyor. Başkanlar
Kurulumuz soldan sağa çok geniş bir yelpazedir. Ama öncelikleri Türk-İş’tir. Zaman zaman biz
tartışmalarımızı kamuoyu önünde yapmaktan bile rahatsız olmayız. Fakat bunu DİSK’te, Hak-İş’te
göremezsiniz. “Türk-İş’te bölünme mi olacak, olağanüstü genel kurul mu olacak?” gibi tartışmalar
var kamuoyunda. Ben açık söylüyorum; Türk-İş’te olağanüstü için yapılacak bir çalışmanın içinde
asla olmam. Buna sebep olacağımı hissettiğim zaman bu işi bırakırım. Bu işlerin olağanüstü genel
kurullarla çözüleceğine inanmıyorum çünkü. İsimler değiştiğinde politikalar değişmemişse, Türk-İş
yine etkili olamaz. Ben 2 Mayıs’tan sonra Türk-İş’te çok daha aktif olarak mücadelenin verildiğine,
işçi sınıfı sorunlarına karşı daha tutarlı bir mücadele sergileyeceğine inanıyorum. Türk-İş, kendini
gözden geçirerek, politikalarını belirleyerek mücadelesine devam edecektir.

2008-04-08 Birgün http://www.birgun.net UFUK KOŞAR DİSK, KESK

Transkript

Benzer belgeler

Revue FPDV (France), 14 June 2014 Károly Sándor Pallai TAKSİM

AvEG-Kon´un açıklamasını okumak için tıkla

bölümler bilgi

devam

5 Yıldızlı Liberty of the Seas ile BATI AKDENİZ * DÜNYANIN EN

4 Haziran 2013 TÜRKİYE RSF: En az 14 Haberci Şiddetin Hedefi