mart 2014 inşaat sektörü raporu

Transkript

mart 2014 inşaat sektörü raporu
INTES TÜRKİYE İNŞAAT SANAYİCİLERİ İŞVEREN SENDİKASI İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU MART 2014 GİRİŞ: Ülkemiz gelişen, buna bağlı olarak ihtiyaçları artan bir ülke konumundadır. Diğer ülkelerde olduğu gibi, gelişimin ana eksenini ise kaçınılmaz olarak “inşaat” oluşturmaktadır. Barajlar, enerji üretim tesisleri, yollar, havaalanları, kentsel mekânlar, fabrikalar, hastaneler ve diğer tüm yaşamsal mekânlar ile o mekânları yaşanılır kılabilecek tüm altyapının ilk adımı “inşaat”la atılmaktadır. Geleceğe güvenle yürüme kararlılığında olan bir ülke, bu yürüyüşüne hiç şüphe yok ki “inşaat”la başlayacaktır. Sektöre girdi sağlayan ve faaliyetlerini bu sektördeki gelişmelere bağlı olarak devam ettiren diğer sektörlerin katkısı da dikkate alındığında inşaat sektörünün GSMH içindeki payının yaklaşık yüzde 30 seviyesinde olduğu görülmektedir. İnşaat sektörü, kendisine bağlı 200 den fazla alt sektörün ürettiği mal ve hizmete talep yaratan konumunda olup, bu yaygın etki, sektörün “ekonominin lokomotifi” olma vasfının en temel göstergesidir. İngiltere’de yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre, ortalama yeni bir evde 150 farklı meslek kolunu ilgilendiren 23.000 parça bulunmaktadır. Hiçbir ekonomik faaliyetin bu kadar çok doğrudan ya da dolaylı etki doğurma gücü olmadığı dikkate alındığında sektörün lokomotif gücünün, gelişmekte olan ülkeler için vazgeçilemez değeri daha açık olarak ortaya çıkmaktadır. İnşaat sektörünün gelişmesinde hükümet politikalarının, uluslararası kredi kuruluşlarının, politika ve ekonomiyi etkileyen kararlarının doğrudan etkisi bulunmaktadır. Yatırım kararını veren ya da onu finanse eden otoritenin tercihi bu alanda faaliyette bulunan firmaları doğrudan etkilemektedir. Yüksek oranlı ‐ istikrarlı büyüme ve beraberinde istihdam yaratma ihtiyacı her zamankinden daha fazla olan Türkiye ekonomisi için, inşaat sektörünün önemi her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 1
SEKTÖRÜN TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ YERİ MİLLİ GELİR VE BÜYÜME Ülkemiz bugün güçlü ekonomiye geçiş sürecindedir. G‐20’nin de üyesidir. OECD verilerine göre, 2017 yılında Türkiye, Çin ve Hindistan’dan sonra en yüksek büyüme oranına sahip üçüncü ülke olacaktır. Türkiye son dönemde büyüme performansını sürdürmüştür. Bu kapsamda ekonomideki gelişmeler aşağıda tablolarda belirtilmektedir: •
Sabit fiyatlarla gayri safi yurtiçi hasıla ve inşaat sektörü gelişme hızları‐İktisadi faaliyet kollarına ve 1998 temel fiyatlarına göre veriler şöyledir: YILLAR GSYİH GELİŞME HIZI (%)
İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN GELİŞME HIZI (%) 2005 8.4
9.3 2006 6,9
18.5 2007 4,7
5,7 2008 0,7
‐8,1 2009 ‐4,8
‐16,3 2010 9,2
18,3 12,4
15,7
2011 I. Çeyrek
2011 II. Çeyrek
9,3
2011 III. Çeyrek 8,7
2011 IV. Çeyrek 5,3
13,5
10,7
8,8
7,1
11,5 2012 I. Çeyrek
3,3
2,5
2012 2. Çeyrek
2,9
-0,7
2012 3. Çeyrek
1,6
-0,8
2011 Yıllık 2012 4. Çeyrek 1,4
1,5
2,2 2013 1. Dönem 2,9 2013 2. Dönem 4,5 0,6 2013 3. Dönem 4,3 2013 4. Dönem 4,4 7,6 8,6 2013 Yıllık 7,1 2012 Yıllık 4,0 7,1 5,8 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu Ekonomimiz iç ve dış dinamiklerden kaynaklanan önemli dalgalanmalar olmaktadır. Şöyle ki İnşaat sektörü 2001 krizinin ardından hızla küçülmüştür. Ancak 2002 yılından itibaren uygulanan istikrar programı ile toparlanma sürecine girmiştir. 2004‐2006 yılları arasında sektör rekor oranda büyüme göstermiştir. 2006 yılında yüzde 18,5 büyümeye ulaşmış ancak 2007 yılından itibaren tekrar durgunluk sürecine girmiştir. 2007 yılında konut talebindeki azalma, seçim dönemi ve ekonomik ve siyasi belirsizlikler durgunluk döneminde etkili olmuştur. 2006’daki yüksek performanslı büyümenin ardından sektör 2007 yılında İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 2
yüzde 5,7 oranında ancak büyüyebilmiştir. 2007 yılı Ağustos ayında ABD’deki mortgage krizi ile başlayan finansal kriz, 2008 yılı Eylül ayından itibaren daha da derinleşerek global ölçekte bir ekonomik krize dönüşmüştür. Ülkemizde de 2007 yılında başlayan durgunluk 2008 yılında ekonomide çarkların tersine dönmesine yol açmıştır. Küresel krizinden ve ekonomik daralmadan en çok etkilenen sektörlerin başında inşaat sektörü gelmiştir. 2008 yılını, inşaat sektörü yüzde 8,1 küçülme ile tamamlamıştır. 2009 yılına kriz beklentisi ile başlanılması inşaat sektörünü negatif yönde etkilemiştir. Özel sektör yatırımlarının durma noktasına gelmesi ile sektör ilk çeyrekte 18,6, ikinci çeyrekte 21,1, üçüncü çeyrekte 18,3, dördüncü çeyrekte ise 6,6 oranında küçülmüştür. Böylece yıllık bazda 16,3 oranında küçülme görülmüştür. 2010 yılında ekonomide alınan önlemler ile bir önceki yılda görülen küçülmeye rağmen sektör yüksek oranlı büyüme performansı sergilemiştir. 2010 birinci çeyreğinde yüzde 8,3 büyüyen sektör, ikinci çeyrekte 20,4 oranında büyümüştür. Sektör son dönemde de büyüme ivmesini devam ettirerek yüzde 22,1 oranında büyüme performansı sergilemiştir. Dördüncü dönemde 17,5 büyüyen inşaat sektörü 2010 yılını 18,3 oranında büyüme performansı ile kapamıştır. İnşaat sektörü 2011 yılının ilk altı ayında da yüksek oranlı büyümesini sürdürmüştür. Birinci çeyrekte 15,7, ikinci çeyrekte 13,5 oranında büyüme performansı göstermiştir. Üçüncü çeyrekten sonra büyüme oranlarında azalma olmuştur. İnşaat sektörü 2011 üçüncü çeyreğinde 10,7 oranında büyürken, 2011 dördüncü çeyreğinde 7,1 oranında büyüme performansı sergileyebilmiştir. Kamu sektörü inşaat harcamalarındaki daralma ve özel sektör tüketim harcamalarının azalması inşaat sekörünün küçülmesinde etkili olmuştur. Bütün dünyada ekonomik krizin en yoğun hissedildiği ve siyasi istikrarsızlığın yaşandığı 2012 yılında, inşaat sektörü de Türk ekonomisinde yaşanan bu daralmadan doğal olarak etkilenmiştir. Türk ekonomisinin lokomotif sektörü olan ve 2011 yılında %11,3 büyüyen inşaat sektörü, 2012 yılının 9 ayında %1 büyümüştür. Dokuz aylık dönemde konut satışlarında %2,35 düşüş yaşanmıştır. Sektördeki daralma ve artan maliyetler sektörün aktörlerini de olumsuz etkilemiştir. 2011 yılında çok ciddi bir yükselişe imza atan inşaat sektörünün 2012 yılında gerçekleşen büyüme oranı %0,6 olabilmiştir. 2012 yılındaki durgunluğun ardından inşaat sektörü 2013 yılının ilk çeyreğinde yeniden atağa kalkmıştır. Sektör 2013 yılının başından itibaren hızla toparlanmış ve yılın ikinci ve üçüncü çeyreğinde Türkiye ortalamasının üzerinde büyümüştür. 2013 yılı dördüncü çeyreğinde inşaat sektörü %6,2 oranında büyürken yıllık büyüme oranı %7,1 oldu. Sektör birinci çeyrekte %5,8, ikinci çeyrekte %7,6, üçüncü çeyrekte %8,6 oranında büyüdü. Bu veriler ile sektörün Gayri Safi Yurt İçi Hasıla İçerisindeki payı 2013 yılında %6,0 olmuştur. İnşaat sektöründe büyümede bu ivmenin yakalanmasında son dönemde hız kazanan ve 6 milyon konutu içeren kentsel dönüşüm çalışmaları da önemli rol oynamıştır. Öte yandan 2013 başında tam anlamıyla uygulamaya giren KDV oranlarındaki değişiklik de inşaat sektöründeki bu büyümede etkili olmuştur Kentsel dönüşüm inşaat sektörünün tüm alt sektörlerine canlılık getirmiştir. İnşaat sektörünün geneline ivme katmıştır. Özellikle çimento, hazır beton ve tuğla gibi alt sektörlerde bu canlanmanın daha yoğun yaşanmıştır. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 3
Gayri Safi Yurt İçi Hasıla Gelişme Hızları / cari fiyatlarla /1.000 TL YILLAR İNŞAAT TOPLAM GSMH
İNŞAATIN GSYİH İÇİNDEKİ PAYI
2005 28.694.734
648.931.712
4,4
2006 35.849.263
758.390.785
4,7
2007 41.013.627
843.178.421
4,9
2008 44.657.644
950.534.251
4,7
2009 36.602.040
953.973.862
3,8
2010 45.669.500
1.098.799.348
4,2
2011 57 751 314
12 761 570
1 297 713 210
4,5
289 904 998
4,4
2011 II. Çeyrek 15 283 843
317 392 144
4,8
2011 III. Çeyrek 14 806 179
351 173 122
4,2
2011 IV. Çeyrek 14 899 721
4,4
62.156.828
339 242 947
1.416.798.490
4,4
2012 1. Çeyrek 15.064.564
325.184.111
4,6
2012 2. Çeyrek 16.722.496
350 160 525
4,8
2012 3. Çeyrek 15.179.354
377 042 314
4,0
2012 4. Çeyrek 15.190.414
364 411 539
4,2
17.459.032 1.561.510.015
4,3
2013 1. Çeyrek 16.040.963 354.72. 912
4,4
2013 2. Çeyrek 18.269.491 385.483.201
2013 3. Çeyrek 17.160.020 415.915 449
2013 4. Çeyrek 17.459.032
405.384.453
2011 I.Çeyrek 2012 yıllık 2013 yıllık 4,5
4,7
4,1
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu İnşaat sektörünün Gayri Safi Yurt İçi Hasıla içerisindeki payının önemli olduğu bilinmektedir. Cari fiyatlarla 2007’de inşaat sektörün GSYİH içerisindeki payı %4,9 olmuştur. 2009 yılında ise sektörün milli gelir içerisindeki payı %3,8’e düşmüştür. 2010 yılında ekonominin gelişme trendi içerisinde olması ve büyük inşaat projeleri nedeniyle sektörün payı yeniden artarak %4,1 olurken, 2011 yılında 4,5, 2012 yılında 4,4 olmuştur. 2013 yılında ise sektör milli gelirden %6,0 oranında pay alabilmiştir. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 4
•
Gayri Safi Sabit Sermaye Oluşumları /1.000 TL (Harcamala Yöntemiyle GSYİH Gelişme Hızı, (Cari Fiyatlarla) Yıllar Kamu ve Özel Toplam Toplam 2012 Makine iNŞAAT
Toplam Teçhizat
Makine İnşaat Teçhizat 287 121 164
55 424 010
10 423 895
45 000 115
231 697 154
149 588 853
82 108 302
2012 I. Çeyrek 72 847 192
9 019 948
622 382
8 397 566
63 827 244
41 639 247
22 187 997
2012 2. Çeyrek 75 381 856
13 449 957
1 404 875
12 045 082
61 931 899
39 920 474
22 011 425
2012 3. Çeyrek 67 954 218
14 702 010
2 229 395
12 472 615
53 252 207
34 597 717
18 654 491
2012 4. Çeyrek 70 937 899
18 252 095
6 167 243
12 084 852
52 685 804
33 431 415
19 254 389
2013 317 445 713
73 150 678
11 897 132
61 253 546
244 295 035
163 850 133
80 444 903
2013 1. Çeyrek 76 079 290
13 936 786
1 344 463
12 592 323
62 142 504
41 957 398
20 185 106
2013 2. Çeyrek 81 500 094
17 811 222
2 122 723
15 688 499
63 688 872
41 993 106
21 695 766
2013 3. Çeyrek 77 625 046
18 667 757
2 482 408
16 185 349
58 957 288
39 798 188
19 159 100
2013 4. Çeyrek 82 241 283
22 734 913
5 947 538
16 787 375
59 506 371
40 101 440
19 404 930
Kaynak: TÜİK, Ulusal Hesaplar Bülteni Özel sektör tüketim harcamaları artış kaydederek, ekonomik büyümede etkin olmuştur. Sabit fiyatlarla hane halklarının nihai tüketim harcamaları 2013 yılında %4,6 oranında artarken devletin nihai tüketim harcamaları %5,9 arttı. Gayri Safi Sabit Sermaye Oluşumu Gayri safi sabit sermaye oluşumu 2013 yılı dördüncü çeyreğinde sabit fiyatlarla %6,4 artarken, yıllık bazdaki artış %4,3 oldu Gayri Safi Sabit Sermaye oluşumu içerisinde kamu sektörü harcamaları yıllık %22,9 oranında artmıştır. Kamu harcamaları içerisinde Makine ve Teçhizat %3,9 oranında artarken, inşaat harcamaları %29,1 oranında artmıştır. Gayri Safi Sabit Sermaye Oluşumu 2012 yılında %4,9 düşen özel yatırım, 2013'de %0,7 oranında arttı ancak büyümeye katkısı yalnızca %0,1 puan oldu. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 5
Harcamalar yöntemiyle Gayri Safi Yurtiçi Hasıla Gelişme Hızları (1998 fiyatlarıyla) Yıllar Kamu ve Toplam Özel Makine iNŞAA
Teçhizat
T
Toplam Makine İnşaat Teçhizat
Toplam 2012 -2,7
10,3
42,4
2,8
-4,9
-7,0
-0,1
-1,4
-0,8
26,9
-2,8
-1,5
-3,8
3,7
-4,3
4,9
12,4
3,7
-5,7
-7,1
-2,2
-3,3
7,7
52,0
0,4
-5,4
-7,4
-0,9
-1,7
23,1
49,8
9,0
-7,0
-10,0
-0,9
2012 I. Çeyrek 2012 2. Çeyrek 2012 3. Çeyrek 2012 4. Çeyrek 2013 2013 1. Çeyrek 2013 2. Çeyrek 4,3
22,9
3,9
29,1
0,7
1,3
-0,7
1,5
51,3
105,4
46,2
-4,4
-4,2
-4,8
3,4
27,5
41,4
25,2
-0,9
-1,5
0,8
2013 3. Çeyrek 6,0
17,1
0,3
21,2
3,6
3,6
3,5
2013 4. Çeyrek 6,4
11,5
-12,7
29,2
4,9
8,6
-2,0
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 6
İŞGÜCÜ VERİLERİ ™ İnşaat Sektörü İstihdamı Türkiye genelinde işsiz sayısı 2013 yılı Aralık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 19 bin kişi artarak 2 milyon 809 bin kişiye yükseldi. İşsizlik oranı ise 0,1 puanlık azalış ile %10 seviyesinde gerçekleşti. Tarım dışı işsizlik oranı 0,3 puanlık azalış ile %12,1, 15‐24 yaş grubunu içeren genç işsizlik oranı ise 1,1 puanlık azalış ile %18,7 oldu. Aralık 2013 döneminde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışanların oranı, bir önceki yılın aynı dönemine göre 3,1 puan azalarak %34,3 oldu. Bu dönemde, geçen yılın aynı dönemine göre tarım sektöründe sosyal güvenlikten yoksun çalışanların oranı %84’den %82,1’e azalırken, tarım dışı sektörlerde ise %23,5’den %21’e geriledi. Sosyal güvenlik kapsamında olmayan ücretli ve yevmiyeli çalışanların oranı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre 2,6 puan azalarak %18 oldu. Mevsim etkilerinden arındırılmış istihdam edilenlerin sayısında 2013 yılı Aralık döneminde, bir önceki döneme göre 210 bin kişilik artış, işsiz sayısında ise 99 bin kişilik azalış meydana geldi. Mevsim etkilerinden arındırılmış işgücüne katılma oranı bir önceki döneme göre 0,1 puanlık artış ile %50,9, istihdam oranı ise 0,3 puanlık artış ile %46,1 seviyesinde gerçekleşti. İnşaat sektöründe istihdamın toplam istihdam içerisindeki payı Aralık 2013 döneminde % 6,9 olmuştur. 2013 Aralık ayı verilerine ilişkin gelimeler ise şöyle: Yıllar Tarım Dışı İnşaat Sektörü/ kişi İnşaat Sektörü/Tarım İstihdam/kişi Dışı İstihdam 2005 15.553.000
1.171.000
7,53%
2006 15.241.000
1.189.000
7,80%
2007 15.588.000
1.224.000
7,85%
2008 15.959.000
1.125.000
7,00 %
2009 16.324.000
1.297.000
7,94 %
2010 17.082.000
1.442.000
8,44 %
2011 18.079.000
1.512.000
8,36 %
2012 19.080.000
1.647.000
8,63 %
2013 19.755.000
1.753.000
%8,87
Kaynak: TUİK hane halkı işgücü istatistikleri, İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 7
•
İnşaat sektöründe istihdam rakamlarının görünümü İnşaat ve bayındırlık işleri
2012 yılı İktisadi faaliyet koluna ve Meslek grubuna göre istihdam edilenler/ ( 1000 kişi) Kanun yapıcılar üst düzey yöneticiler 94
ve müdürler Profesyonel meslek mensupları 39
Yardımcı profesyonel meslek 58
mensupları Büro ve müşteri hizmetlerinde 54
çalışan elemanlar Hizmet ve satış elemanları 17
Nitelikli 0
tarım,hayvancılık,avcılık,ormancılık ve su ürünlerinde çalışanlar Sanatkarlar ve ilgili işlerde çalışanlar 876
Tesis ve makina operatörleri ve 154
montajcılar Nitelik gerektirmeyen işlerde 416
çalışanlar Toplam 1.709
İnşaat ve bayındırlık işleri
2013 yılı İktisadi faaliyet koluna ve İşteki duruma göre istihdam edilenler/ ( 1000 kişi) Ücretli veya maaşlı 1,469
İşveren 110
Kendi hesabına 185
Ücretsiz aile işçisi 18
Toplam 1,782
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Toplam
1.911
1.931
1.575
1.736
3.181
4.868
3.208
2.539
3.872
24.821
Toplam
16,353
1,182
4,773
3,217
25,524
Sayfa 8
2013 yılı İktisadi faaliyet koluna ve Eğitim durumuna göre istihdam edilenler/ ( 1000 kişi) Okuma‐yazma bilmeyen Okuma yazma bilen fakat bir okul bitirmeyen İlkokul Ortaokul veya dengi meslek okul Genel lise Lise dengi meslek okul Yüksekokul veya fakülte İlköğretim Toplam İnşaat ve bayındırlık işleri Toplam
35
120
724
194
159
153
150
247
1,782
1,11
1,113
8,784
2,048
2,609
2,524
4,831
2,505
25,524
İnşaat ve Bayındırlık İşleri Toplam 2013 yılında İktisadi faaliyet koluna ve Sosyal güvenlik kurumuna kayıtlılığa göre istihdam edilenler Kayıtlı Değil 715
Kayıtlı 1,067
Toplam 1,782
9,379
16,145
25,524
İnşaat Sektöründe Ciro % 4,6 arttı
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış İnşaat Ciro Endeksi 2013 yılı III. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %4,6 oranında arttı. Takvim etkilerinden arındırılmış İnşaat Ciro Endeksi ise bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %16,4 oranında arttı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış İnşaat Üretim Endeksi 2013 yılı III. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %1,9 oranında arttı. Takvim etkilerinden arındırılmış İnşaat Üretim Endeksi ise bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %8,2 oranında arttı. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 9
Üç Aylık İnşaat Sektörü Ciro Endeksi ve Değişim Oranları,
Ekonomik
Faaliyet
İnşaat
Tipleri
Yıl
I
F - İnşaat
Toplam -
2010
Endeks
Index
Çeyreklik değişim (%)
Çeyrek
Çeyrek
II
III
IV
I
95,9 101,5 101,6
Bina dışı -
III
IV
99,1
-5,8
5,8
0,1
-2,5
2011 105,3 107,2 105,9 109,0
6,2
1,8
-1,2
3,0
2012 105,7 109,5 115,4 120,3
-3,0
3,6
5,4
4,2
7,8
-0,6
4,6
99,5
-3,6
-3,4
1,5
-1,7
2011 112,0 113,9 107,2 114,5
12,6
1,7
-5,8
6,8
2012 115,8 114,7 122,9 128,3
1,1
-0,9
7,2
4,4
2013 129,7 133,9 144,6
1,1
3,2
7,9
99,1
-5,0
18,9
-3,5
-3,8
4,0
5,3
-3,2
6,5
2013 129,7 128,9 134,8
Bina -
II
2010 103,1
99,7 101,1
2010
89,8 106,7 103,0
2011
95,6
99,4 104,7 101,3
-3,5
2012
94,9 101,3 103,9 110,6
-6,3
6,7
2,6
9,4
-2,6
0,5
2013 120,9 117,8 118,4
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu, İnşaat Ciro ve Üretim Endeksleri haber bülteni İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 10
KONUT SEKTÖRÜNDE GELİŞMELER •
Yapı Ruhsatı Verileri 2013 yılında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından Yapı Ruhsatı verilen yapıların bina sayısı %11,9, yüzölçümü %10,0, değeri %15,6, daire sayısı %8,4 oranında arttı. 2012 yılında Yapı Ruhsatı verilen bina sayısı 104.151 iken, 2013 yılında 116.525 oldu. Kullanım amaçlarına göre yapı ruhsatı verilen binalardan, İki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar %10,5 “ikamet amaçlı binalar dışındaki diğer binalar” gurubunda %11,7 oranında artış olmuştur. Bir önceki döneme göre en fazla artış gösteren bina türü %33,6 ile ofis binalarında olmuş, %26,3 oranındaki artış ile Kamu eğlence, eğitim, hastane veya bakım kuruluşları binaları izlemiştir. Bina Sayısı
Yüzölçümü
(m²)
Değer (TL) Daire sayısı
75 495
114 254
114 204
105 865
95 193
92 342
141 371
101 900
69 719 611
106 424 587
122 909 886
124 132 360
103 846 233
100 726 544
178 776 701
123 621 864
24 108 198 467 40 529 421 744 56 195 862 967 61 709 610 627 59 006 449 177 54 367 862 313 103 256 212 659 80 755 662 747 330 446
546 618
600 387
581 696
503 565
518 475
916 504
650 127
2012 104.151
2013 116.525
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu 152.952.913
168.207.842
101.339.464.571 121.339.464.571 750.922
814.031
2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 11
•
Yapı Kullanma İzin Belgesi 2013 yılında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından Yapı Kullanma İzin Belgesi verilen yapıların bina sayısı %24,1, yüzölçümü %28,3, değeri %36,6, daire sayısı %27,8 oranında artmıştır. 2013 yılında Yapı Kullanma İzin Belgesi verilen bina sayısı 94.750 iken, 2013 yılında 117.690 olarak artış olmuştur. Yapı Kullanma İzin Belgesi verilen bina türlerinde Bir önceki döneme göre en fazla artış gösteren bina türü ise %110,9 oran ile otel ve benzeri inşaatlarda olmuştur. Bu bina türlerinde 2012 yılındaki 29,2 oranında azalış olmuştur. Bina Sayısı
2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 40 792
64 126
73 383
67 913
76 069
94 772
81 952
98 339
Yüzölçümü
(m²)
31 028 172
50 324 600
57 207 320
63 150 147
70 957 036
94 567 729
85 438 877
105 650 512
Değer (TL) 10 306 575 645 18 445 263 149 25 050 689 452 30 296 766 701 39 002 256 405 49 356 423 320 47 465 954 812 66 953 825 400 Daire sayısı
2012 94.750
103 877 581
69 053 133 627 546 672
2013 117 619
133 264 078
94 316 003 707 698.571
164 994
249 816
295 389
325 330
357 286
469 981
429 591
556 769
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 12
• Yapi Sahipliğine Göre Yapilacak Yeni Ve Ilave Yapilar 2005 ve 2012 yılları arası dağılım aşağıdaki tabloda gösterilmektedir. Yıl 2005 Yapı sayısı Yüzölçümü m2 Değer‐TL 2006 Yapı sayısı Yüzölçümü m2 Değer TL 2007 Yapı sayısı Yüzölçümü m2 Değer TL 2008 Yapı sayısı Yüzölçümü m2 Değer TL 2009 Yapı sayısı Yüzölçümü m2 Değer TL 2010 Yapı sayısı Yüzölçümü m2 Değer TL 2011 Yapı sayısı Yüzölçümü m2 Değer TL 2012 Yapı sayısı Yüzölçümü m2 Değer TL 2013 Yapı sayısı Yüzölçümü m2 Değer TL Toplam
Özel sektör
Yapı kooperatifi Devlet sektörü
114 254
102 802
6 809 4 643
106 424 587
87 973 288
7 218 013 11 233 286
40 529 421 744
33 410 483 846
2 777 802 354 4 341 135 544
114 204
105 206
6 005 2 993
122 909 886
102 733 264
10 798 286 9 378 336
56 195 862 967
47 031 892 287
4 891 295 986 4 272 674 694
106 659
96 840
5 194 4 625
125 067 023
105 763 741
8 308 582 10 994 700
61 300 286 560
51 846 694 149
3 974 329 977 5 479 262 434
95 193
85 175
3 556 6 462
103 846 233
82 567 705
6 084 524 15 194 004
59 006 449 177
46 943 638 432
3 432 728 485 8 630 082 260
92 342
81 839
5 526 4 977
100 726 544
79 963 328
6 936 646 13 826 570
54 367 862 313
43 186 496 663
3 692 214 873 7 489 150 777
132 589
119 377
6 114 7 098
166 999 697
136 620 755
10 127 419 20 251 523
96 438 036 831
78 878 371 222
5 869 643 710 11 690 021 899
101.900
94.148
1.591 6.161
123.621.864
103.901.551
2.942.059 16.778.254
80.755.662.747
67.892.867.626
1.867.494.324 10.995.300.797
104.151
1.411 2.589.507 6.680
152.952.913
104.964.630.420
96.060
123.545.315
84.399.969.059
1.772.671.386 26.818.091
18.791.989.975
116.525
106.621
3.248 6.656
168.207.842
140.067.332
3.807.591 24.332.919
121.339.464.571
100.975.574.765
2.695.765.235 17.668.124.571
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 13
•
Konut Satış İstatistikleri YILLAR SAYI 2010 607.098 2011 708.275 2012 701.621 2013 1. Dönem 96.092 2013 2. Dönem 106.035 2013 3. Dönem 293.318 2013 4.Dönem 282.835 2014 Ocak 460.112 Ocak‐Şubat 2013 175.963 Ocak Şubat 2014 170.236 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu Konut satışlarında 2014 yılı Şubat ayında, İstanbul 17 121 konut satışı ile en yüksek paya (%20,7) sahip oldu. Satış sayılarına göre İstanbul’u, 9 386 konut satışı (%11,4) ile Ankara, 5 128 konut satışı (%6,2) ile İzmir izledi. Hakkari’de 2014 Şubat ayında konut satışı gerçekleşmedi. Konut satış sayısının düşük olduğu iller sırasıyla 6 konut ile Ardahan ve 22 konut ile Bayburt ve Bingöl oldu. Türkiye genelinde konut satışları içinde ilk satışın payı %46,1 oldu. İlk satışlarda İstanbul 7 881 konut satışı ile en yüksek paya (%20,7) sahip oldu. İlk satışta, İstanbul’u 3 480 konut ile Ankara ve 2 127 konut satışı ile Konya izledi. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 14
BÜTÇE VE YATIRIMLAR •
Bütçe Ve Vergi Gelirleri Yıllar Vergi Gelirleri / Bin TL 2005 119.627.000 2006 137.480.292 2007 158.152.898 2008 168.109.000 2009 172.416.575 2010 210.532.000 2011 253.765.000 2012 278.751.000 2013 326.125.000 2014 Ocak 32.707.000 2014 Şubat 29.523.000 Kaynak: Maliye Bakanlığı Bütçe Gerçekleşmeleri Raporu 2012 yılı Aralık ayında bütçe gelirleri 28 milyar 76 milyon TL iken 2013 yılının aynı ayında yüzde 15,6 oranında artarak 32 milyar 458 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. 2012 yılı Ocak‐Aralık döneminde bütçe gelirleri 332 milyar 475 milyon TL iken 2013 yılının aynı döneminde yüzde 17,1 oranında artarak 389 milyar 441 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. 2013 yılı Ocak‐Aralık dönemi vergi gelirleri tahsilatı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17 oranında artarak 326 milyar 125 milyon TL olmuştur. 2013 yılı Ocak‐Aralık döneminde genel bütçe vergi dışı diğer gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19,7 oranında artarak 49 milyar 980 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. 2014 yılı Şubat ayı bütçe gelirleri bir önceki yılın aynı dönemine göre %5,9 oranında artarak 34 milyar 424 milyon TL olmuştur • Merkezi Yönetim Bütçesi Gelişmeleri Merkezi yönetim bütçesi 2012 yılı Aralık ayında 16 milyar 77 milyon TL açık vermiş iken 2013 yılı Aralık ayında 17 milyar 208 milyon TL açık vermiştir. Merkezi yönetim bütçesi 2012 yılı Ocak‐Aralık döneminde 29 milyar 412 milyon TL açık vermiş iken bu yılın aynı döneminde 18 milyar 449 milyon TL açık vermiştir 2013 yılı Ocak‐Aralık döneminde faiz dışı fazla ise 31 milyar 537 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. 2012 yılı Ocak‐Aralık döneminde faiz hariç bütçe giderleri 313 milyar 471 milyon TL olarak gerçekleşmiş iken 2013 yılının aynı döneminde yüzde 14,2 oranında artarak 357 milyar 904 milyon TL olmuştur. 2013 yılı Şubat ayında faiz hariç bütçe giderleri 28 milyar 951 milyon TL olarak gerçekleşmiş iken 2014 yılının aynı döneminde yüzde 1,7 oranında artarak 29 milyar 430 milyon TL olmuştur. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 15
• Bütçe Giderleri ve Yatırımların Bütçe İçindeki Payı 2013 yılı Ocak‐Aralık döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 407 milyar 890 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Personel giderleri, 2013 yılı Ocak‐Aralık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,3 oranında artarak 96 milyar 237 milyon TL olmuştur. 2013 yılı Ocak‐Aralık döneminde sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10,7 oranında artarak 16 milyar 305 milyon TL olmuştur. Sonuç olarak personel giderleri ve sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi için yapılan toplam harcamalar, 2013 yılı Ocak‐Aralık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 11 milyar 351 milyon TL artmıştır. 2013 yılı Ocak‐Aralık döneminde sağlık, emeklilik ve sosyal yardım giderleri için geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12,7 oranında artışla 71 milyar 793 milyon TL transfer yapılmıştır. Aynı dönemde sosyal güvenlik primi işveren hissesinin 5 puanlık kısmının Hazine tarafından ödenmesi amacıyla yapılan transfer tutarı ise 7 milyar 301 milyon TL’dir. 2014 yılı Ocak‐Şubat döneminde bütçe giderleri bir önceki döneme göre %6 oranında artarak 68 milyar 757 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Personel giderleri, 2014 yılı Ocak‐Şubat ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16,7 oranında artarak 20 milyar 486 milyon TL olmuştur. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 16
Sermaye Giderleri 2013 yılı Ocak‐Aralık döneminde başlangıç ödeneği 33 milyar 489 milyon olan sermaye gideri 43 milyar 609 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Böylece sermaye gideri başlangıç ödeneğinin %130,2’si olarak geçekleşmiş ve bir önceki döneme göre değişim oranı %26,9 oranında artış göstermiştir. 2014 yılı Ocak ayında 2 milyar 8 milyon TL sermaye gideri gerçekleşmiştir. Sermaye giderlerinin toplam bütçe giderleri içerisindeki payı Yıllar Başlangıç Ödenek Gerçekleşmeler Sermaye Giderleri Bütçe Payı 2005 10.070.000.000
9.805.000.000 5,4
2006 12.451.901.000
12.097.000.000 6,5
2007 12.103.930.000
13.003.980.000 6,4
2008 11.775.030.000
18.516.000.000 7,7
2009 14.838.999.000
19.847.283.000 6,3
2010 18.924.425.000
25.907.000.000 8,8
2011 21.698.000.000
30.697.000.000 7,1
2012 21.698.000.000
34.185.000.000 9,4
2013 33.489.000.000
43.609.000.000 10,6
2014 Şubat 43.609.000.000
2.852.000.000 6,5
Kaynak: Kalkınma Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı • Sektörler İtibariyle Yatırım Kalemlerinin Dağılımı 2014 yılı Yatırım Programı verilerinde belirtildiği üzere; 2013 Yılı Yatırım Programında yer alan 2.737 projenin 11 milyar TL tutarındaki 691 adedi yıl içinde başlanıp bitirilmesi programlanan yıllık projelerden oluşmaktadır. Ayrıca 2013 yılında toplam proje tutarı 9,3 milyar TL, 2013 yılı ödeneği 1,5 milyar TL olan 265 yeni çok yıllı proje yatırım programına dâhil edilmiştir. 2013 Yılı Yatırım Programında 2.737 projeye yapılan 45,6 milyar TL tutarındaki tahsis içinde yüzde 29,6 oranındaki payla ulaştırma‐haberleşme sektörü ilk sırayı almış, bunu yüzde 17,2’yle eğitim, yüzde 12,5’le tarım, yüzde 9,4’le enerji ve yüzde 6,9’la sağlık sektörü izlemiştir. 2013 yılı kamu yatırım tahsisleri içinde madencilik, imalat, turizm ve konut sektörlerinin toplam payı yüzde 7,5 olurken, diğer kamu hizmetlerinin payı yüzde 16,8 olmuştur. 2013 Yılı Yatırım Programına göre, tamamlanmak üzere kalan proje stoku büyüklüğü 216 milyar TL’dir. Bu durumda, 2013 yılı ödeneklerinin tamamının harcanacağı, kamu yatırımları için sonraki yıllarda da 2013 yılı düzeyinde ödenek ayrılacağı ve Programa yeni proje alınmayacağı varsayımıyla, mevcut stokun tamamen bitirilebilmesi için 2013 yılı sonrasında 3,7 yıllık bir süre gerekmektedir. 2013 yılı, proje tutarına oranla en yüksek seviyede kamu yatırım ödeneğinin tahsis edildiği yıl olmuştur. Yıl içinde verilen ilave ödeneklerle, proje tutarına oranla ayrılan ödenek seviyesi daha da artırılmış ve proje stokunun ortalama tamamlanma süresi daha düşük seviyelere çekilmiştir. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 17
2013 yılında tahsis edilen 45,6 milyar TL tutarındaki yatırım ödeneğinin yüzde 72,3’üne karşılık gelen 33 milyar TL tutarındaki merkezi yönetim bütçesi yatırımlarından en büyük payı yüzde 23,4’le eğitim sektörü almış, bu sektörü yüzde 22,5’le ulaştırma‐haberleşme sektörü, yüzde 15,7’yle tarım sektörü takip etmiştir. Genel idare, güvenlik, adalet, içme suyu, çevre, teknolojik araştırma gibi alt sektörlerin yer aldığı diğer kamu hizmetleri sektörünün payı ise yüzde 21,9’dur. 2.737 proje için tahsis edilen 45,6 milyar TL tutarındaki ödeneğin yüzde 9’u olan 4,1 milyar TL’nin dış proje kredisiyle finanse edilmesi öngörülmüştür. 2013 Yılı Yatırım Programında yer alan, kısmen veya tamamen dış proje kredisiyle finanse edilmesi öngörülen 67 projenin toplam tutarı 47 milyar TL’dir. Kamu yatırım programının rasyonelleştirilmesi çalışmaları kapsamında, kısıtlı ödenekler, kısa sürede tamamlanabilecek acil ve öncelikli projelere tahsis edilmiş, 1,6 milyar TL tutarındaki 8 proje ise sonraki yıllarda yürütülmek üzere, 2013 Yılı Yatırım Programında sembolik miktardaki iz ödenekle yer almıştır. Ülkemizde, rasyonelleştirme çalışmalarıyla son yıllarda sağlanan iyileştirmelere rağmen, sistematik proje döngüsü yaklaşımında ve kamu kuruluşlarının proje hazırlama, uygulama, izleme ve değerlendirme konularında eksiklikler bulunmaktadır. Ayrıca, ülkemizin birçok alanda yeni yatırım ihtiyacının yanı sıra, mevcut sermaye stokunun daha etkin kullanılmasına ve korunmasına yönelik idame‐yenileme, bakım‐onarım, rehabilitasyon ve modernizasyon ihtiyacı bulunmaktadır. 2014 yılında, sektörel ve bölgesel önceliklerin yanı sıra devam eden projelerden; • 2014 yılı içinde tamamlanarak hizmete girebilecek projelere, • Uygulamasında önemli fiziki gerçekleşme sağlanmış projelere, • Başlatılmış bulunan diğer projelerle bağlantılı veya eş zamanlı olarak yürütülmesi ve tamamlanması gereken projelere, • Mevcut sermaye stokunun daha etkin kullanılmasına ve korunmasına yönelik idame‐
yenileme, bakım‐onarım, rehabilitasyon ve modernizasyon türü yatırım projelerine, • Afet risklerinin azaltılması ve afetlerin önlenmesi ile afet hasarlarının telafisine yönelik projelere, • e‐Dönüşüm Türkiye Projesi ve Bilgi Toplumu Stratejisiyle uyumlu projelere ağırlık verilecektir. • Tarım Sektörü Yatırımları 2014 yılı yatırım programına göre 2012 yılı sonu itibarıyla DSİ tarafından inşa edilerek işletmeye açılan toplam sulama tesisi sayısı 2.256 adet olup sulama alanı net 2.805.540 hektardır. Bunun 95.241 hektarı (80 adet sulama) DSİ tarafından, 2.237.282 hektarı ise (760 adet sulama) tesislerin sorumluluğunu devralan sulama birlikleri gibi çeşitli kuruluşlar tarafından işletilmektedir. Kalan alanın 17.510 hektarı (31 adet sulama) bedeli karşılığında başka kurumlar adına DSİ tarafından inşa edilmiş olup bu kurumlar tarafından işletilmekte ve 455.507 hektarı (1.385 adet sulama) ise yer altı suyu (YAS) sulama kooperatiflerince işletilmektedir. DSİ tarafından geliştirilen bu sulamalarda yüzde 39 klasik sistemle, yüzde 44 kanaletli sulama sistemiyle, yüzde 17 borulu sistemle su kullanılmaktadır. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 18
2013 Yılı Yatırım Programında DSİ’nin sene başı itibarıyla toplam proje tutarı 79,8 milyar TL olan, 186 adet projesi bulunmaktadır ve mevcut ödenek seviyesi ile bu proje stokunun ortalama tamamlanma süresi 10,3 yıldır. Ancak, 2013 yılı içinde Yatırım Programına alınmak üzere işlemleri başlatılan ve proje tutarı büyüklüğü 2,5 milyar TL olan 11 yeni büyük su işi projesinin eklenmesiyle toplam proje sayısı 197’ye ve proje stokunun ortalama tamamlama süresi 10,9 yıla çıkacaktır. 2013 yılında; 9 12 adet baraj, 9 39 adet sulama, 9 8 adet büyük taşkın, 9 13 adet içmesuyu tesisi 9 424 adet (küçük su işleri kapsamında) taşkın ve taşkın rusubat kontrol tesisleri, yer üstü suyu sulamaları ile gölet ve gölet sulamaları olmak üzere toplam 496 adet tesisin hizmete sunulması hedeflenmektedir. 2002‐2013 Yılı İtibari İle Tarım Sektörü Yatırımlarına Ayrılan Pay Yıllar Proje Ayrılan Toplam Yatırımlardan Tamamlanma Sayısı Ödenek /100 Ayrılan Pay Süresi/yıl TL 2002 402 800.000 8,37 27,1 2003 364 1.100.000 9,15 21,8 2004 350 1,167.450 9,75 23,72 2005 343 1.355.271 8,38 22,02 2006 292 1.336.525 7,63 15,26 2007 293 1.508.710 8,83 17,40 2008 289 1.468.741 8,57 20,7 2009 282 2.771.148 12,8 12,3 2010 277 3.666.606 13,1 12,1 2011 298 4 548 530 15,1 10,7 2012 290 5.528.521 14,49 08,57 2013 290 5.724.368 12,50 08,72 Kaynak: Kalkınma Bakanlığı Yıllık Yatırım Programları Raporu İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 19
• Enerji Sektörü Yatırımları Türkiye gibi tüm dünyada nüfus giderek artmakta, değişen ve gelişen dünyada enerji talebi de o ölçüde artmaktadır. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında elektrik enerjisi ihtiyacımızın bugünkü düzeyin iki katına ulaşarak yaklaşık 440 milyar kWh’e yükseleceği tahmin edilmektedir. Bu nedenle Türkiye’nin dünya ile rekabet edilebilirliğini korumak amacıyla enerji yatırımlarına ağırlık verilmektedir. Türkiye, OECD ülkeleri içerisinde geçtiğimiz 10 yıllık dönemde enerji talep artışının en hızlı gerçekleştiği ülke durumundadır. Aynı şekilde ülkemiz, dünyada 2002 yılından bu yana elektrik ve doğalgazda Çin’den sonra en fazla talep artış hızına sahip ikinci büyük ekonomi olmuştur. Ülkemizde, yüksek büyüme oranlarının sonucu olarak uzun yıllardan beri yıllık elektrik enerjisi tüketim artışı ortalama yüzde 7‐8 seviyelerinde gerçekleşmiştir. Yıllık ortalama enerji talep artışı ise 2000 yılından günümüze yüzde 5,4 olarak gerçekleşmiştir. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı kaynaklarına göre 2002 yılında 132,6 kWh saat olan elektrik tüketimimiz yaklaşık iki kat artarak 2012 yılında 242 milyar kWh’ye ulaşmıştır. 2013 yılı sonu tahminleri 243 milyar kwh’yedir. Üretim kapasite projeksiyonlarına göre bu artış önümüzdeki on yıllık süreç içinde de devam edecek olup, yıllık ortalama talep artışının yüksek talep senaryosunda yüzde 7,5 ve düşük talep senaryosunda ise yüzde 6,5 seviyelerinde oluşması öngörülmektedir. Bu kapsamda 2013 yılında 255,0 Milyar kWh olması beklenen enerji talebinin 2015 yılında 303,1 Milyar kWh’e ulaşacağı tahmin edilmektedir 2002 yılında 31.846 MW olan elektrik enerjisi kurulu gücümüz 2012 yılında 57.060 MW’a, 2013 yılında Ekim ayı sonu itibarıyla ise yaklaşık iki kat artarak 61.984 MW’a yükselmiştir. Mevcut kurulu gücümüzün yüzde 35,0’i hidrolik, yüzde 31,3’ü doğal gaz, yüzde 20,0’si kömür, yüzde 4,3’ü rüzgar ve yüzde 9,4’ü ise diğer kaynaklardan oluşmaktadır. 2012 yılında 57.059 MW olan elektrik santralleri toplam kurulu gücünün 2013 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 7,7 oranında artarak 61.425 MW'a ulaşacağı tahmin edilmektedir. Bu artışta en önemli payın doğal gaz santrallerinden geleceği öngörülmektedir. 2013 yılı içinde devreye alınacak; yeni doğal gaz santrallerinin kurulu gücünün 2.136 MW, yeni HES’lerin kurulu gücünün 1.711 MW, yeni rüzgâr santrallerinin kurulu gücünün ise 416 MW ve yeni jeotermal santrallerinin kurulu gücünün 86,3 MW olması beklenmektedir. Şebeke uzunluğumuz iletimde 51.277 km ve dağıtımda 1.060.000 km olmak üzere toplam 1,1 milyon km’yi geçmiş olup, dünyanın en büyük beşinci ve Avrupa’nın ise en büyük ikinci şebekesidir. 2002’de 41.933 km olan elektrik enerjisi iletim hattımız yapılan yatırımlarla 2013 yılı Ekim ayı sonu itibarıyla 51.277 km’ye çıkarılmıştır. Elektrik enerjisi dağıtım hattımız ise 2002 yılında 812.399 km iken 2013 yılı Ekim ayı itibarıyla 1.060.000 km’ye ulaşmıştır. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 20
Doğal gazın kullanılmaya başlandığı 1987 yılında 500 milyon Sm3 olan yıllık yurtiçi doğal gaz tüketimimiz 2012 yılı sonu itibarıyla 45,3 milyar Sm3 olarak gerçekleşmiştir. Öte yandan 2002 yılında 4.510 km olan doğal gaz iletim ve dağıtım boru hattı uzunluğu, devam eden hatların tamamlanarak işletmeye alınması ile 2013 Eylül ayı sonu itibarıyla 82.500 km’ye ulaşmıştır 2002’de sanayi ile konutta 5 şehrimize, sadece sanayide ise 9 şehrimize giden doğal gaz iletim hattı, 2012 yılı sonu itibarıyla 72 şehrimize ulaşmıştır. Elektrik üretiminde de doğal gazın önemli bir ağırlığa sahip olduğu görülmektedir. 2005‐2011 döneminde %45 ile %50 arasında seyreden doğal gazın elektrik üretimindeki payı 2012 yılında %43,6 olarak gerçekleşmiştir. 2013 yılı içinde devreye alınacak; yeni doğal gaz santrallerinin kurulu gücünün 2.136 MW olmuştur. Doğal gazda yaklaşık %98 oranında dışa bağımlı olunması, önemli bir arz güvenliği riski oluşturmaktadır. Hem arz güvenliği endişeleri hem de mevsimsel talep dalgalanmaları depolama kapasitesinin artırılmasını zorunlu kılmış, bu yöndeki çalışmalar 2013 yılında da sürdürülmüştür. Bu kapsamda mevcut Kuzey Marmara ve Değirmenköy sahalarındaki depolama tesislerinin kapasite artırma projeleri ile Tuz Gölü Doğal Gaz Yeraltı Depolama Projesine devam edilmiştir. Kuzey Marmara depolama tesisleri ticari kullanıma açılmıştır. Yenilenebilir enerji kaynakları Elektrik üretiminde yerli ve yenilenebilir kaynakların payını artırmak ve doğal gazın payını azaltmak, arz güvenliğinin temini açısından önemli görülmektedir. Diğer yandan, yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektriğin hem miktar hem de pay olarak artacağı tahmin edilmektedir. 2012 yılında 65,3 milyar kWh olan yenilenebilir elektrik üretiminin 2013 yılında 70 milyar kWh’ye yükselmesi beklenmektedir. 2012 yılında toplam elektrik üretimi içinde yüzde 27,3 olan yenilebilir enerji payının 2013 yılında yüzde 29,4’e yükseleceği tahmin edilmektedir. Bu kapsamda; • 2023 yılı kadar yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji arzı içindeki payının yüzde 30’a çıkarılması, 2023 yılı kadar teknik ve ekonomik olarak değerlendirilebilecek hidroelektrik potansiyelimizin tamamının elektrik enerjisi üretiminde kullanılması, • Rüzgar enerjisi kurulu gücünün 2023 yılına kadar 20.000 MW'a çıkarılması, • 600 MW'lık jeotermal potansiyelimizin tümünün 2023 yılına kadar işletmeye alınması, hedeflenmiştir. 2002 yılında 12.305 MW olan yenilenebilir enerji kaynakları kurulu gücümüz 2013 yılı Ekim ayı sonu itibarı ile iki kat artarak 24.947 MW’a ulaşmıştır. 2002 yılında yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimimiz 34 milyar kWh iken, 2012 yılında %92 artışla 65,3 milyar kWh’a çıkmıştır. 2013 yılı ilk on ayı içinde işletmeye alınan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı santrallerin kurulu gücü 2.757 MW olup bunların; İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 21
• 428,3 MW’ı rüzgar, • 2.114 MW’ı hidrolik, • 148,6 MW’ı jeotermal, • 65,5 MW’ı çöp gazı, biyokütle ve atık ısı elektrik üretim santralleridir. 2012 ve 2013 yıllarını değerlendirdiğimizde devreye alınan 9.085 MW’lık santralın %64’ü yenilenebilir, %36’sı ise termik kaynaklara dayalıdır. 2002 yılında 12.241 MW olan hidrolik kurulu gücümüz %78 artışla 2013 yılı Ekim ayı sonu itibarıyla 21.724 MW’a ulaşmıştır. Bugün itibarıyla ekonomik olduğu belirlenen 140 milyar kWh/yıllık Türkiye hidrolik enerji potansiyelinin %41’lik kısmı işletmede, özel teşebbüs tarafından yapımı sürdürülen projeler dahil olmak üzere %27’lik kısmı ise inşa halindedir. 2002 yılında neredeyse yok sayılacak düzeyde (18,9 MW) olan rüzgar enerjisi kurulu gücü 2013 yılı Ekim ayı itibarıyla 2.689 MW’a ulaşmıştır. Enerji Piyasasında Serbestleşme Ülkemiz enerji sektörünün 2023 yılına kadarki toplam yatırım ihtiyacının 122 milyar doları aşacağı tahmin edilmektedir. Bu çerçevede, ihtiyaç duyulan yatırımların mümkün olduğu kadar özel sektör tarafından yapılmasını sağlayacak düzenlemelerin hayata geçirilmesi yönünde gerekli çalışmalar yürütülmektedir. Elektrik enerjisi sektöründeki yüksek oranlı talep artışını karşılamada en önemli stratejlerimizden biri rekabete dayalı yatırım ortamının geliştirilmesidir. Yapılan çalışmalarla elektrik kurulu gücünde özel sektörün payı 2002’de %32 iken, 2013 itibari ile %63 düzeyine ulaşmıştır. 2013 itibarıyla kurulu gücü 77.128 MW olan 1.657 adet özel sektör üretim tesisine lisans verilmiştir. 2013 yılı Ekim sonu itibarıyla özel sektöre ait toplam 4.942 MW kurulu gücünde, 175 yeni veya ünite ilavesi yapılan santralın geçici kabulleri yapılmış ve işletmeye alma izni verilmiştir. Bu santralların; 2.237 MW’lık kısmı termik, 2.062 MW’lık kısmı hidrolik, 428 MW’ı rüzgar ve kalan 215 MW’ı diğer yenilenebilir santrallerden oluşmaktadır. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 22
2002‐2013 Yılı İtibari İle Enerji Sektörü Yatırımlarına Ayrılan Pay Yıl Proje Ayrılan Ödenek/1000 Toplam Tamamlanma Süresi/Yıl Sayısı TL Yatırımlardan Ayrılan Pay 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 108 97 91 97 104 95 101 116 127 2.060.000
2.655.750
2.032.475
2.725.552
2.489.125
2.545.885
2.408.570
2.815.149
3.376.100
20,9
21,1
16,90
16,80
14,20
14,90
14,00
13,00
12,10
11,9 10,2 11,9 8,9 8,1 8,8 8,8 7,9 6,8 2011 152 3.133.027
10,01
5,3 2012 2013 168 199 3.732.935
4.921.000
09,78
9,40
4,9 3,9 Kaynak: Kalkınma Bakanlığı Yıllık Yatırım Programları Raporu • Ulaştırma Sektörü Yatırımları Karayolu Ulaşımı Ülkemizde sadece 6 ilini bölünmüş yolla birbirine bağlayan Türkiye’den bugün 74 iline bölünmüş yol götüren bir Türkiye’ye gelmiştir. 12.573 km uzunluğunda 8 uluslararası karayolu güzergahı ülkemizden geçmektedir. Bölünmüş yol yapım programı kapsamında 2013 yılı Kasım ayı itibarıyla bölünmüş yol ağı 22.845 km’ye ulaşmıştır. Aynı dönemde yaklaşık 1.175 km BSK kaplama yapımı tamamlanmıştır.
Karayolu Ulaştırmasında Hedef 2015 yılında bölünmüş yol hedefi 26.500 km, 2019 yılı hedefi 31,000 km, 2023 hedefi 37.000 km’dir. Avrupa’yı, Kafkaslara, Ortadoğu’ya ve Orta Asya’ya bağlayan, köprü konumundaki Türkiye’nin, batıdan doğuya kesintisiz ulaşım imkânını sağlayacak otoyol ağı 2023 yılına kadar planlanmış olup Yap‐İşlet‐Devret modeliyle 5.550 km uzunluğundaki 15 adet projenin yapımı gerçekleştirilecektir. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 23
Havayolu Ulaşımı Havacılık sektöründe de Bölgesel Havacılık Politikası ile havacılığımızın özel sektör işletmelerine açılmasıyla birlikte oluşan rekabet ortamı sayesinde bugün Türkiye bölgesinin en önemli havayolu merkezlerinden biri haline geldi. Havalimanlarımızda 2012 yılında gerçekleşen trafiklere bakıldığında gelen‐giden transit yolcu trafiğinin 131 milyona, inen kalkan overfilght uçak trafiğinin 1 milyon 376 bine, gelen giden kargo trafiğinin ise 624 bin tona ulaştığı görülmektedir. Türkiye’de havalimanları yolcu trafiği 1980‐2003 yılları arasında yılda ortalama %10,5 artış kaydederken, 2003‐2012 yılları arasında yolcu trafiği yılda ortalama %16, uçak trafiği yılda ortalama %11 ve kargo trafiği yılda ortalama %9 büyümüştür. 2002 yılında iç hatlarda sadece THY tarafından 2 Merkezden 25 noktaya gerçekleştirilen uçuşlar, bugün iç hatlarda 6 şirket 7 merkezden 52 noktaya ulaştı. 2003 yılında yurt dışında 60 noktaya uçuyor iken, bugün yurt dışında 103 ülkede tam 236 noktaya uçulmaktadır. Yurtdışı uçuş noktası sayımız 200’ün üzerine çıkarak Türkiye bugün uçuş ağındaki nokta sayısı itibariyle dünyanın ilk 10 ülkesi içinde yer almaktadır. Denizcilik Türkiye’nin bölgesinde lojistik merkezi olma hedefi doğrultusunda yeni limanların inşası, mevcutların geliştirilmesi ve lojistik merkezler ile bağlantılarının arttırılması, yeni Ro‐Ro hatlarının geliştirilmesi ve lojistik merkezler/Organize Sanayi Bölgeleri ile bağlantılarının arttırılması, yeni Ro‐Ro hatlarının geliştirilmesi, kabotajda konteynır taşımacılığının geliştirilmesi gibi çok sayıda hedef ve projeler hayata geçirilmiştir. Türkiye’de 2012 yılı sonu itibarıyla 7,2 milyon TEU konteyner ve 308 milyon ton konteyner harici yük elleçlenmiştir. Denizcilikte 22,5 milyon deadweigt tonluk filo kapasitesi ile dünyada 15’inci sıraya yükseldik. Kara listedeki denizciliğimiz beş yıldır artık beyaz listede yer almaktadır. Haberleşme Haberleşme sektöründe de ülkemizde çarpıcı gelişmeleri görmekteyiz. Haberleşme sektörünü rekabete açmak suretiyle 645 lisanslı, 406 işletmeci bugün faaliyet göstermektedir. 2003 yılında 23 milyon cep telefonu abone sayısı bugün 68 milyona ulaşarak yaklaşık 3 kat artmıştır. Ülkede olmayan geniş bant erişimi bugün mobil sabit 20 milyon civarına ulaşmıştır, 3’üncü nesil GSM abone sayısı 40 milyonu bulmuştur. İletişim altyapısının İnternet kullanıcı sayısı bakımından dünyada 12’nci, Avrupa’da 5’inci sıraya yükseldiğini ifade etmek isterim. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 24
Demiryolları Ulaşımı 2003 yılından bu yana öncelikli sektör olarak görülen demiryollarına 2003 yılında 251 milyon TL ödenek ayrılmışken, bu rakam 2012 yılında 16 kat artarak yaklaşık 4,1 milyar TL’ye ulaşmıştır. Yüksek hızlı tren projeleri, mevcut sistemin iyileştirilmesi, ileri demiryolu sanayinin geliştirilmesi ve yeniden yapılanma ana hedefleri doğrultusunda son 10 yılda yaklaşık 80 proje hayata geçirilmiştir. Demiryollarında Yüksek Hızlı Tren projelerini devreye alarak Türkiye’yi dünyada 8’nci, Avrupa’da 6’ncı yüksek hızlı tren işletmecisi ülke konumuna getirilmiştir. 100. yılına kadar ise her 150 km’de bir YHT istasyonu hedefi ile 10 bin kilometre YHT hattı, 4 bin km konvansiyonel hat ile toplam hat uzunluğu 26 bin km’ye ulaşacaktır. Türkiye’deki mevcut demiryolu ağı 2012 yılı itibarıyla 888 km’si hızlı tren hattı, 8.770 km’si konvansiyonel ana hat, 2.350 km’si tali hat ve istasyon yolları olmak üzere toplam 12.008 km’dir. Toplam ağın yüzde 33’ü sinyalli ve yüzde 27’si elektriklidir. Türkiye’de hem demiryolu yoğunluğu hem mevcut demiryolları üzerindeki trafik yoğunluğu yetersizdir. Ayrıca, Türkiye’de %27 olan elektrikli hat oranı,%53 olan AB‐27 ortalamasının oldukça altındadır. 2002‐2013 Yılı İtibari İle Ulaştırma Sektörü Yatırımlarına Ayrılan Pay Yıllar Proje Sayısı
Ayrılan Ödenek Toplam Tamamlanma Yatırımlardan Süresi/Yıl Ayrılan Pay 2002 380
2.332.500
23,70
7,61 2003 346
2.871.850
23,00
8,74 2004 345
3.086.546
25,70
8,60 2005 368
5 025 603 31,00
7,9 2006 336
5 395 253 30,70
6,9 2007 371
3 890 509 22,70
9,4 2008 368
3 911 817 22,80
9,3 2009 364
5 091 326 23,60
8,6 2010 373
7.744.744
27,80
6,3 2011 383
8.537.880
27,10
6,3 2012 420
12.031.164
31,52
6,6 2013 428
13.515.096
29,60
6,04 Kaynak: Kalkınma Bakanlığı Yıllık Yatırım Programı İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 25
TÜKETİCİ ve SEKTÖREL GÜVEN ENDEKSİ •
Tüketici Güven Endeksi
Tüketici Eğilim Anketi sonuçlarından hesaplanan Tüketici Güven Endeksi Mart ayında bir önceki aya göre %5 oranında arttı; Şubat ayında 69,2 olan endeks Mart ayında 72,7 değerine yükseldi. Gelecek 12 aylık dönemde tasarruf etme ihtimali endeksi bir önceki aya göre %9,6 oranında arttı. Şubat ayında 22 olan endeks, Mart ayında 24,1 değerine yükseldi. Bu artış, tüketicilerin gelecek 12 aylık dönemde tasarruf etme ihtimallerinin bir önceki aya göre arttığını göstermektedir. Şubat ayında 90,4 olan genel ekonomik durum beklentisi endeksi %6,1 oranında artarak, Mart ayında 95,9 oldu. Yıllar Endeks 2007‐12 2008‐12 2009‐12 2010‐12 2011‐12 2012‐12 2013‐12 2014 Ocak 2014 Şubat 2014 Mart 93,89 69,9
78,79 90,99 92,04 73,59 74,97 72,4
69,2
72,7
Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu 2014 Mart döneminde Konut satın alma eğilimleri bir önceki döneme göre %39,6 oranında artmıştır •
İnşaat Sektörü Güven Endeksi İnşaat sektörü güven endeksi %4,9 azaldı
2014 yılının Mart ayında bir önceki ayda 81,5 olan inşaat sektörü güven endeksi 78,2 değerine düştü. İnşaat sektörü güven endeksindeki azalış, alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyi ve gelecek üç aylık dönemde toplam çalışan sayısı beklentisi alt endekslerindeki kötüleşmeden kaynaklandı. Söz konusu endeksler bir önceki aya göre sırasıyla %4,4 ve %3,9 düştü. 2014 yılının üçüncü ayında inşaat sektörünün faaliyetlerini kısıtlayan unsurlar olarak 36,7 ile talep yetersizliği, 28,6 ile hava koşulları, 31,9 ile finansman sorunları oluşturmuştur. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 26
İnşaat sektörü eğilimine ilişkin soru bazında endeksler Bir Önceki Aya Göre Değişim Tablosu Satış
Yıl Ay İnşaat İnşaat Alınan Toplam fiyatları
Sektörü faaliyetleri* siparişlerin çalışan beklentisi*
Güven mevcut sayısı Endeksi düzeyi beklentisi* 2012
2013
2014
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
1
2
3
8,1
1,3
7,0
3,7
-1,5
-4,8
-3,7
-3,5
-2,0
-9,4
-9,5
-0,2
26,2
8,5
5,5
-5,3
-3,9
-1,4
-3,6
-6,6
7,1
3,6
2,9
-2,5
1,0
-1,3
3,4
16,8
6,2
7,0
3,8
-3,8
-6,1
-6,5
-4,9
-5,6
13,7
-1,2
7,0
4,6
-6,9
-2,2
-4,3
-3,3
-3,6
-7,1
-3,6
-5,7
12,2
6,1
10,9
-2,4
-1,2
-4,0
-2,9
-2,2
-5,1
-1,1
-1,6
-4,9
-3,7
-9,7
-7,2
-3,3
-2,5
14,5
7,3
4,6
2,2
1,0
-2,6
0,8
-7,5
0,6
-7,5
-0,8
-5,8
-3,6
5,9
-3,1
3,1
0,8
3,2
-4,8
3,6
-4,6
2,8
1,9
-0,9
-2,0
-11,7
-1,7
-7,4
17,4
12,9
15,9
-4,3
-3,8
-3,5
-6,9
-0,6
-10,4
-3,5
-2,1
-7,2
-4,7
0,3
-3,8
5,1
10,9
6,0
-2,1
-4,0
0,5
-5,3
3,2
-4,0
-5,0
1,0
-4,6
5,6
-7,4
-4,1
1,7
0,0
-1,2
8,4
-10,9
-4,4
3,6
-5,0
-3,9
2,1
-4,1
-3,0
*(gelecek 3 aylık dönemde)
İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 27
DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ 2013 yılı Aralık ayında, 2012 yılının aynı ayına göre %4,9 artarak 13 220 milyon dolar, ithalat %16,7 artarak 23 137 milyon dolar olarak gerçekleşti. Yılın ilk iki ayında ihracat bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 7,2 artarken, ithalatımız yüzde 1,7 azalmış, dış ticaret açığımız yüzde 16,7 oranında gerilemiştir. 2014 Şubat ayında, tüm zamanların en yüksek Şubat ayı ihracat değeri kaydedilmiştir. 2014 yılının ilk iki ayında da ihracatta şimdiye kadar ilgili dönemlerde görülen en yüksek değer kaydedilmiştir. İhracat/ 000 dolar İthalat/000 dolar Karşılama Oranı(%) 2005 73.122.000
116.048.000
63,0
2006 85 534 676
139 576 174
61,3
2007 107 271 750
170 062 715
63,1
2008 131 974 788
201 960 160
65,3
2009‐ 102.164.809
140 775 457
72,6
2010 113.883.000
185.544.000
61,4
2011 134 954 362
240 833 236
56,0
2012 152.561.000
236.545.000
64,5
2013 151.869.000
251.651.000
60,3
2013 Ocak‐Şubat 23.858.000
38.197.000
62,5
2014 Ocak‐Şubat 25.593.000
37.542.000
68,2
Kaynak: TÜİK Dış Ticaret İstatistikleri bülteni İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 28
2. SEKTÖRÜN DIŞ PİYASALARDAKİ DURUMU Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri Yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde Türk müteahhitlik sektörü son 30 yılda, dünyada da önemli bir yer edinmiştir. Artık, Türk inşaat sektörü temsilcileri, uluslararası arenada aranan bir marka haline dönüşmüştür. Türk müteahhitleri, sektördeki yetişmiş insan gücünü ve teknik birikimi kullanarak, girişimci yapıları ve risk alabilme kabiliyetleri ile dünyanın en büyük müteahhitlik firmaları arasında önemli bir konum elde etmiştir. Türk müteahhitlik sektörü hizmetleri 1972 yılında Libya’da başladı. Libya’da üstlenilen ilk iş 1972 yılında 109.000.000 dolar değerindeki Tripoli Limanı İnşaatı Aşama 1B işi idi. 1972’den 2002 yılına kadar geçen 30 yılda yurt dışında toplam 44 milyar dolarlık taahhüt gerçekleştirildi. Türk Müteahhitlik sektörü bugüne kadar 1972’den 2013 döneminde 103 ülkede 274,1 milyar Dolar değerinde 7.371 proje üstlenmiştir. 2014 yılı mart ayı itibariyle bu rakam 277,7 milyar dolara ulaşmıştır. 2004 yılında üstlenilen proje bedelinde ilk defa 10 milyar Dolar sınırını aşan Türk müteahhitlik sektörü dünyada yaşanan siyasi ve ekonomik dalgalanmalara rağmen 2006 yılından beri 40 milyar Doların üzerinde bir performans sergilemektedir. 2012 yılına kadar bu seviyelerde kaldıktan sonra 2012 yılında 60 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. 2013 yılında, başta Türkmenistan’da üstlenilen projeler olmak üzere, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Rusya'nın yer aldığı Bağımsız Devletler Topluluğu gibi ülkelerde üstlenilen büyük ölçekli projeler ile ortalama proje bedeli 83,8 milyon dolar seviyesine ulaşmıştır. Bu rakam 2014 mart ayı itibari ile 94 milyon dolara yükselmiştir. Güney Sudan ve Senegal, 2013 yılında Türk müteahhitlerince proje üstlenilen ülkeler arasında yer aldı. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 29
Yıllar
Proje Sayısı 2000 ve öncesi
2002
1.897 132 2003
Ülke Sayısı
Top. Proje Bedeli ($)
Ort. Proje Bedeli ($) 40.858.616.053
21.538.543 32
2.571.419.045
19.480.447 270 37
4.490.224.866
16.630.462 2004
429 39
11.366.513.810
26.495.370 2005
408 34
12.375.287.980
30.331.588 2006
518 36
24.256.358.579
46.826.947 2007
570 44
25.260.215.400
44.316.167 2008
620 40
24.827.903.534
40.045.006 2009
474 45
21.667.584.518
45.712.204 2010
583 50
23.066.779.890
39.565.660 2011
505 47
20.488.720.029
40.571.723 2012 485 44
29.434.078.928
60,277.136 2013
374 45
31.307.900.523
83.689.000 Toplam
7.371 103
274.168.163.852
Kaynak: Ekonomi Bakanlığı Projelerin sektörel dağılımı: 2013 yılında projelerin sektörel dağılımı şöyle gerçekleşmiştir: Konut ticaret merkezleri ve idari binalar gibi yapı işleri 12,4 milyar dolar ile ilk sırada yer aldı Ulaşım projelerinin tutarı 10,3 milyar dolar Sanayi ve enerji tesislerinin toplam tutarı 6,2 milyar dolar Su ve kanalizasyon projelerin toplam tutarı 1,3 milyar dolar oldu. Bölgelere Göre İş Üstlendiğimiz Ülkelerin Dağılımı Rusya Federasyonu, Türkmenistan ve Libya’nın ilk üç sırayı paylaştıkları görülmektedir. 2013 yılında Türk müteahhitlerin yurt dışında en fazla iş üstlendikleri ülke Türkmenistan oldu. 1005 milyar tutarında 60 projenin üstlenildiği Türkmenistan’ı 5,6 milyar dolara Rusya, 2,8 milyar dolara Azerbaycan, 2,1 milyar dolara Irak, 1,8 milyar dolara Kazakistan takip etti. Diğer taraftan, Irak 65 proje ile Türk firmalarının en çok sayıda proje üstlendikleri ülke oldu. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 30
ÜLKELERE GÖRE DAĞILIM (1972‐2013 ) Ülkeler Toplam Proje Pay (%)
Bedeli (Dolar) Rusya Fed. 49.382.401.985 16,5% Türkmenistan 39.911.779.803 14,3% Libya 27.960.117.482 10,8% Irak 19.514.900.904 7,2% Kazakistan 17.412.337.869 6,8% S.Arabistan 13.052.179.179 4,9% Katar 12.367.321.033 4,8% BAE 8.857.375.674 3,3% Azerbaycan 8.208.466.904 3,0% Cezayir 8.208.466.904 2,9% Diğer Ülkeler 68.672.174.480 25,1% 274.168.163.852
TOPLAM Kaynak :Ekonomi Bakanlığı Yurt Dışında İstihdam Edilen İşçi Sayısı YILLAR YURTDIŞINDA ÇALIŞAN TOPLAM İŞÇİ SAYISI 2003 34.151 2004 40.198 2005 60.355 2006 81.379 2007 70.024 2008 58.602 2009 59.479 2010 54.847 2011 52.491 2012 57.593 2013 55.369 Kaynak: Türkiye İş Kurumu HER MİLYON DOLAR İÇİN İŞÇİ SAYISI 8,13 3,58 5,24 3,89 2,84 2,47 2,67 2,70 2,80 2,20 1,76 İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 31
Türk Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Dünya Ölçeğinde Müteahhitlik hizmetleri sektörünün önde gelen yayınlarından “Engineering News Record (ENR) Dergisi”nin, bir yıl içerisinde üstlenilen projelerin toplam bedeli üzerinden her yıl belirlediği dünyanın en büyük 225 müteahhitlik firmasını gösteren listede Türkiye 2003 yılında sadece 8 müteahhitlik firması ile yer alırken, 2012 yılında bu sayı 33 müteahhitlik firmasına yükselmiştir. Söz konusu liste 2013 yılından itibaren 250 firma olarak güncellenmiştir. Müteahhitlik firmalarının uluslararası pazarlarda 2012 yılı faaliyetlerine göre hazırlanan ENR Top 250 Listesi’nde de bu yıl ilk 100 firma arasında 5 Türk firması yer aldı; liste genelinde ise 38 Türk firması bulunmaktadır. İlk 225 arasında ise 34 firma bulunmaktadır. Listesi’nde yer alan Türk firmalarının 15,9 milyar dolarlık gelirlerinin % 2,5 üstünde, 16,3 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu rakam ile Türk müteahhitlik firmaları, listede toplam 55 firma ile birinci sırada yer alan Çin’in ardından 2. sıradaki yerini korumuştur TÜRK FİRMALARININ ENR 250 LİSTESİNDEKİ SIRALAMALARI Sıra 2013 2012 Firma 1 64 81 Rönesans İnşaat 2 79 95 Enka İnşaat ve San. A.Ş. 3 85 88 Tekfen İnşaat ve Tesisat A.Ş. 4 90 56 Polimeks İnşaat Taahhüt ve San. Tic. A.Ş. 5 94 100 Ant Yapı İnşaat San. ve Tic. Ltd.Şti. 6 103 106 TAV 7 111 129 Çalık Enerji Sanayi ve Ticaret A.Ş. 8 118 94 GAMA 9 124 120 Yüksel İnşaat 10 127 132 Cengiz İnşaat San ve Tic. A.Ş. 11 129 168 IC İbrahim Çeçen Yatırım Holding A.Ş. 12 135 136 Onur Taahhüt Ticaret Ltd. Şti. 13 145 202 Atlas Grup 14 146 142 MAPA İnşaat ve Ticaret 15 150 148 NATA İnşaat Tic. ve San. A.Ş. 16 159 143 Yapı Merkezi İnşaat ve Sanayi A.Ş. 17 171 160 Kayı İnşaat San. ve Tic. A.Ş. 18 174 213 Kontek İnşaat 19 176 135 Alarko 20 180 181 Limak İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. 21 182 198 Eser Taahhüt ve San. A.Ş. 22 188 162 Tepe İnşaat Sanayi A.Ş. 23 189 ** Aslan Yapı ve Ticaret A.Ş. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 32
Sıra 2013 2012 Firma 24 190 173 Metag İnşaat Ticaret A.Ş., 25 196 175 Rasen İnşaat ve Yatırım Ticaret A.Ş. 26 198 193 Summa Turizm Yatırımcılığı A.Ş. 27 200 ** Hazinedaroğlu İnşaat Grubu 28 201 191 TACA İnşaat 29 203 178 Doğuş İnşaat ve Ticaret A.Ş. 30 208 154 Nurol İnşaat 31 212 ** Dorçe Prefabrik 32 213 179 Yenigün İnşaat 33 215 ** Lotus Müteahhitlik A.Ş. 34 218 214 Mak‐Yol 35 237 165 GAP İnşaat Yatırım ve Dış Ticaret A.Ş. 36 240 201 STFA 37 242 ** Kolin İnşaat Tur. San. ve Tic. A.Ş. 38 243 ** Gürbağ Grup • Hedef Pazarlar Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetlerinde mevcut Pazar alanlarımızda kalıcı olunması hedeflerinin yanı sıra mevcut pazarların geliştirilmesi için çalışmalar yürütülmektedir. Bu amaçla Yurtdışı müteahhitlik ve teknik müşavirlik Hizmetleri Sektörüne İlişkin Vizyon hedefleri kapsamında aşağıdaki pazarlar belirlenmiştir: 9 Kuzey ve Orta Afrika: (Cezayir, Nijerya, Sudan) 9 Ortadoğu: Irak, Lübnan, Körfez ülkeleri 9 Orta Asya: Hindistan 9 BDT: Rusya, Azerbaycan, Türkmenistan 9 Doğu Avrupa: Kosova, Balkan ülkeleri 9 Çin 9 Gelişmiş ülkeleri: ABD 9 Hidrokarbon üreten ülkeler 9 Uzun vadede ise Uzakdoğu ve Güney Amerika ülkeleri Müteahhitlerimizin bu hedef pazarlara etkin olarak girebilmesi için söz konusu ülkelerde daha güçlü, nitelikli elemanlarla donanmış bir yurtdışı teşkilatı oluşturulması ve yeni pazarlar için proje desteği oluşturulması gerekmektedir. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 33
• Rakip Ülkeler Her pazarın özelliğine bulunduğu ülkeye göre rakiplerimiz değişebilmektedir. Ancak genel olarak Çinli ve Hintli firmalar müteahhitlerimizin en önemli rakipleridir. Çünkü bu ülke firmaları Devletten çok önemli finansman desteği görmektedirler. Yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde teminat mektubu temininde karşılaşılan sorunlar, yurtdışında istihdamın üzerindeki ağır vergi gibi yükler rekabet olanaklarımızı sınırlandırmaktadır. Türk müteahhitlerimizin yine en önemli rakipleri Türk müteahhitleri olabilmektedir. Yurtdışında açılan bir ihaleye çok sayıda Türk firmasının girmesi aşırı fiyat tenzilatlarına neden olmaktadır. Bu da kimi zaman teklif edilen fiyatlar ile işlerin yarım kalmasına yol açmaktadır. Bu durum Türk müteahhitlerimizin itibar kaybına neden olmaktadır. İnşaat sektörüne girişte hiçbir asgari koşulun bulunmayışı, sektörde yaşanan imaj erozyonunun temel nedenlerinin başında gelmektedir. Bu nedenle müteahhitlik kriterlerinin belirlenmesi sektörün geleceği için büyük önem arz etmektedir. • 2023 Hedefleri Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından Cumhuriyet’in 100. yılının kutlanacağı 2023’e doğru 2 trilyon TL düzeyinde, diğer bir ifade ile 1,5 trilyon dolara yakın bir ekonomik büyüklüğe ulaşma hedefi konulmuştur. Bu büyüme hedefine ancak inşaat sektörüne yapılacak yatırımlar ile gerçekleştirilebilecektir. Sektörün GSYH büyümesindeki katkısının yükseltmesi gerektirmektedir. Bu nedenle Türkiye’de özel sektör ve kamu sektörü tarafından gerçekleştirilen toplam sabit yatırımların her yıl reel olarak en az yüzde 15 artması gerekirken, inşaat sektörü yatırımlarının da en az yüzde 20’lik bir artış yakalaması gereğidir. 2023 yılında yurtdışında firmalarımızın kurumsallaşması, AR‐GE faaliyetlerine daha fazla pay ayrılması, yeni teknolojileri ön plana çıkartan projeler geliştirilmesi, böylece yurtdışında gelişmiş ülke pazarlarına da girilebilmesi hedeflenmektedir. Bu amaçlarla Türk Müteahhitlerinin yurt dışında üstlendikleri iş hacminin 2015 yılında 50 milyar dolara, 2023 yılında ise 100 milyar dolara çıkartılması ve uluslararası düzeyde en büyük 100 müteahhitlik firması arasında asgari 20 Türk firması ile yer almak hedeflenmektedir. İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 34
İNŞAAT SEKTÖRÜ SWOT ANALİZİ • Sektörün Güçlü Yönleri: Türk inşaat sektörünün Dünyanın her yerinde, her iklim koşulunda kaliteli işler üretebilecek kapasitesi vardır: Sektörümüzün güçlü yanları aşağıda yer almaktadır. Buna göre: ƒ Güçlü, güncel makine ve ekipman parkı ƒ Deneyimli ve yetenekli teknik personel ƒ Teknolojik imkân ve bilgi birikimi ƒ Yeterli yerli makine ve malzeme yan sanayi ƒ Uluslararası ihale ve iş deneyimi ƒ Değişik iş dallarında deneyim ve uzmanlık ƒ Merkezi karar alma süreçleri ile maliyet odaklı faaliyet ve esneklik ƒ Hızlı iş yapabilme ve mobilizasyon yeteneği ƒ Yüksek risk alma potansiyeli, ƒ Yatırım potansiyeli yüksek ülkelere coğrafi yakınlık ve lojistik üstünlük ƒ Maliyetlerin belirli limitlerin içinde tutulabilmesi, ƒ Büyük sermayelere gereksinim duymadan ve hızlı şekilde hareket edebilme, ƒ Yurtdışında lokal ihtiyaçların iyi tanınması ve yerel otoritenin işleyişini ve mekanizmalarının yabancılara göre daha iyi bilinmesi, ƒ Değişik şartlara hızlı uyum sağlayabilme yeteneği, ƒ İnisiyatif alabilme yeteneği, ƒ İş yapma ve aldığı işi bitirme kararlılığı • Zayıf Yönleri ƒ Sektöre giriş‐çıkışın kolay olması nedeniyle müteahhit sayısının fazlalığı, ƒ Müteahhit sayısının fazlalığının iş hacimlerinin daralmasına neden olması, ƒ Bürokratik engellerin fazla olması, ƒ İşçilik maliyetlerinin yüksek olması, ƒ Sertifikalı işçi sayısının az olması, ƒ Finansman altyapının zayıf olması, ƒ Ar‐Ge faaliyetlerinin yetersiz olması, ƒ Sektörün arkasında yer alacak özel ya da devlet kaynaklı finansman ve sigorta imkânlarının kısıtlılığı ve devlet desteği eksikliği, ƒ Sözleşme ve risk yönetimi sorunları ƒ Müşavir firmaların yeterli büyüklüğe ulaşmamış olması, ƒ Özellikle yurt dışı işlerde Teminat mektubu temininde güçlükler ile karşılaşılması, ƒ Yurt dışı inşaat işlerinde gidilen ülkelerin mevzuatları konusunda bilgi eksiklikler ƒ Aşırı düşük fiyat tekliflerin kar marjlarını düşürmesi ve sistemde büyük firmaların varlığının zayıf kalması İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 35
•
Fırsatlar ƒ
ƒ
ƒ
ƒ
ƒ
2023 hedefleri ve güçlü ekonomiye geçiş sürecinde inşaat sektörü açısından kalıcı ve hızlı bir iç talep artışı mümkün olabilecektir. “Gelişmekte olan ülke” sıfatıyla potansiyel alt ve üst yapı talebi, Kuzey ve Ortadoğu bölgesindeki gelişmeler nedeniyle yüksek iş potansiyeli ve bölgede sahip olunan geçmiş tecrübeler, Artan nüfus şehirleşme ile paralel konut ve altyapı talebi, AB üyeliğine geçiş kapsamında bu ülkelerde müteahhitlik hizmetleri verme şansı. •
Tehditler ƒ
ƒ
ƒ
ƒ
ƒ
İçinde bulunduğumuz dönemde dünya ekonomisindeki dalgalanmaların doğrudan doğruya ülkemiz ekonomisini etkilemesi nedeniyle geleceğe ilişkin öngörüleri olumsuz etkilemesi nedeniyle tüketim eğilimini azaltması, Kamu İhale Mevzuatı ve uygulamalarının çözümleyemediği aşırı düşük tekliflerin sektör karlılığını dolayısıyla sermaye birikimini engellemesi, Düşük fiyatların “iş ahlakı ve etiği”ni de olumsuz etkilemesi ile inşaat kalitelerinin düşmesi, ilkede “müteahhit” kavramı ile ilgili bir tanımın ve sınırlamaların olmaması, Emtia fiyatlarının artması İNTES-İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU
Sayfa 36

Benzer belgeler