Temmuz - Ağustos 2015 Sayı: 8

Transkript

Temmuz - Ağustos 2015 Sayı: 8
Temmuz - Ağustos 2015 Sayı: 8
Yeni Teknoloji, Yüksek Verimli
Soğutma Grupları ile Büyük Tasarruf
Yeknnolioji
Te
Tasarrufu ile Kendini Ödeyen Soğutma Grubu
SEKTÖR
MEVCUT SOĞUTMA SİSTEMİ
Sistem ve Su
Sıcaklığı
Soğutma Yükü
Tüketilen Elektrik
MITSUBISHI HEAVY INDUSTRIES
Yüksek Verimli Soğutma Grubu
Sistem ve Su
Sıcaklığı
Soğutma Yükü
Tüketilen Elektrik
YILLIK TASARRUF
Elektrik **
santrifüj
santrifüj
santrifüj
santrifüj
santrifüj
NOTLAR :
* Elektrik kW bedeli; işletme türü, uygulamanın yapıldığı tarihteki tarifeye göre değişmektedir.
** Elektrik tasarrufu olarak ; mevcut soğutma sistemi ve Mitsubishi ETİ Modelinin tükettiği elektriğin farkı alınmıştır.
MITSUBISHI Soğutma grupları 7 yıl veya 50.000 saat ana bakıma ihtiyaç göstermez.
ESCON Enerji Sistemleri ve Cihazları San. Tic. A.Ş.
ESCON Enerji Sistemleri ve Cihazları San. Tic. A.Ş.
Orhangazi
Cad. Tınaztepe Sok. No : 26 • 34846 Maltepe / İSTANBUL
Orhangazi Cad. Tınaztepe Sok. No : 26 • 34846 Maltepe / İSTANBUL
Tel : 0216
• Fax
380
• E-posta
: [email protected]
Tel :380
021604
38061
04 61
• Fax: 0216
: 0216 380
0404
62 62
• E-posta
: [email protected]
www.escon.com.tr
www.escon.com.tr
Parasal (USD)*
*
içindekiler
Sayfa
Akdeniz iklimlendirme kongresi “Climamed 2015” Fransa da düzenlenecek…..…………………..4
5000 TEP Üzeri Enerji Tüketen Sanayi İşletmelerine, Enerji Etüdü Yaptırma Zorunluluğu......6
5.2 milyarlık elektrik vergisi geliyor……………………………………………………………………………….......8
Google Maps, binaların güneş enerjisi potansiyelini gösterecek.………………………………………....9
AB’ den Enerji Verimliliği için Eylem Planı………………………………………………………………..……......10
ABD Temiz Enerji Planı’ nı açıkladı…………………………………….……………………….......………………...12
Almanya elektrik üretiminin yüzde 78’ ini yenilenebilir kaynaklardan sağladı..…………………...13
Çin elektrikli araçlar için 16 milyar dolarlık fon sağlayacak……………………………………………......14
Elektrik sektöründe talep artıyor, regülasyonlar sıkılaşıyor.……………….……………………………...15
Genç TEMA gönüllüleri 53 çevre projesi geliştirdi.……………………………………………..………….......16
Enerji sektörüne profesyonel bir bakış: Sabancı Üniversitesi Enerji Teknolojileri……………………...18
Kazakistan’ da UAEA’ ya bağlı nükleer yakıt bankası kuruluyor………………………………………….........19
Lisanslı ve Lisanssız GES yatırımları arasındaki başlıca farklar………………………………….................……….…20
Saydam Güneş Panelleri Çığır Açacak mı?..………………………………………………………….............……….22
Solar Impulse Hawaii’ ye indi………………………..…………………………………..……………………....................24
Almanya’ da güneş ve rüzgar enerjisi, nükleeri geçti..……………………………………………....…….….25
ABD’ nin karbondioksit emisyonlarında tarihi gerileme……………………………………………………….26
Dijital Rüzgar Santrali Geliyor……………………………………………………………………………..........…….…27
Enerji Verimliliği Projelerine TurSEFF Destekleri…………………………………………………………….....28
Güneş enerjisinde 50 kW altı santraller için yönetmelik yayınlandı………………………………..…….30
2015 yılı rüzgar enerjisine dayalı önlisans başvuruları yerleşim analizi………………………………..31
ESCON Araştırma Sonuçları……………………………………….…………………………................................32
Enerji verimliliği için aklımızda bulunsun! …………………………………..………………………………........33
Enerji Verimliliği Projelerine Teşvik ve Destekler…………………………………………………………........34
Soruları Bilin, Hediyeleri Alın……………………………………………………………………………....................35
Etkinlik…………………………………………………………………………………………………………........................36
Atık Isıdan Elektrik Üretimi
İlave enerji harcamadan atık sıcak gazlardan
%27’ye varan verim ile elektrik üretimi.
Elektrik üretimi kapasitesi 200 kW-15 MW.
Tipik Uygulamalar:
•
Çimento
•
Kimyasal
•
Atık Arıtma
•
Cam
•
Demir / Çelik
•
Termal Oks.-ler
•
Seramik
•
Kağıt
•
Güç Üretimi
•
Petrol & Gaz
•
Gıda
ESCON Enerji Sistemleri ve Cihazları San. Tic. A.Ş.
www.escon.com.tr
Alternatif enerji kaynakları olarak; elektrik üretiminde
yenilenebilir enerji kaynaklarından rüzgar ve güneşin
payı artarken, hidroelektriğin payı azalmaktadır. Ülkemiz
güneş açısından Avrupa’yla mukayese edildiğinde
oldukça zengin sayılabilir. Güneşten termal olarak
yararlanıyoruz. Ancak, elektrik üretiminde yok denecek
kadar az yararlanıyoruz. Diğer taraftan güneşten elektrik
üretme sistemlerinde de sürekli gelişmeler yaşanıyor ve
ileri teknolojilerle verim artışı sağlanırken maliyetler de
düşürülmektedir. Çok yakın gelecekte Türkiye’nin elektrik
üretiminde güneşin payı ön sıralara çıkacaktır. Özellikle
sanayi işletmelerinde güneşten elektrik üretmek her
kuruluşun gündemine girmiş bulunmaktadır.
Endüstriyel tesislerde enerji verimliliği çalışmaları
ve bu konuda alınan olumlu sonuçlar direkt olarak
maliyeti etkilemekte karlılığı artırmaktadır. Bu konuda
yapılacak çalışmaların çoğunluğu çok küçük maliyetlerle
çözülmektedir. Ve yapılan harcamaların geri dönüşü altı
aydan daha kısa bir zaman olarak gerçekleşmektedir. Bir
kısmında ise geri dönüş süresi bir yılı bulmaktadır. Çok
büyük getirisi olan yatırımların geri dönüş süresi ise bazan
iki yılı bulmaktadır. Tüm bunları değerlendirdiğimizde
enerji verimliliği çalışmalarına zaman kaybetmeden
başlamak gerektiği sonucuna varabiliriz.
ESCON ARAŞTIRMASI olarak yayınladığımız sonuç
raporun okunmasında yarar görüyoruz. Sektörlere göre
enerji kayıplarının yayınlandığı bu raporda enerji yoğun
sektörler ve ciddi boyutta enerji tasarrufu potansiyeli
olan tesisler yer almış bulunmaktadır. İşletmeler, enerji
verimliliği konusunda doğru adımlarla yola çıkarlarsa
doğru sonuçlar alacak ve büyük kazançlar elde edecektir.
5000 TEP(Ton Eşdeğeri Petrol) ve üzeri enerji tüketen
sanayi işletmelerinin 2015 Aralık Ayı sonuna kadar
enerji etüdü yaptırma zorunluluğu var. 5627 Sayılı Enerji
Verimliliği Kanunu kapsamında 27.10.2011 tarihinde
yürürlüğe giren “Enerji Kaynaklarının ve Enerjinin
Kullanımında Verimliliğin Artırılmasına Dair Yönetmelik”
uyarınca yıllık 5000 TEP ve üzeri enerji tüketen sanayi
işletmeleri ile 500 TEP veya 20.000 m2 üzerindeki ticari
ve hizmet binaları, enerji etütlerini yaparak veya yetkili
bir uzman kuruluşa yaptırarak 31.12.2015 tarihine kadar
Bakanlığa sunmaları gerekiyor.
Cafer Ünlü
haber
Akdeniz iklimlendirme Kongresi
Climamed 2015 Fransa’ da düzenlenecek.
8. Climamed Kongresi 10-11 Eylül tarihlerinde
Fransa’ nın Juan Les Pins şehrinde düzenlenecek.
CLIMAMED, Akdeniz Ülkesi HVAC Mühendisleri
Dernekleri (AICARR-İtalya, AICVF-Fransa, APIRACPortekiz, ATECYR-İspanya, TTMD-Türkiye)’nin ortaklaşa
düzenlediği bir Kongre organizasyonudur. Kongre’nin
amacı Akdeniz Ülkelerindeki iklimlendirme sistemleri
ve enerji verimliliği konularında yeni teknolojiler ile ilgili
bilgi paylaşımı ve mevcut sorunların tartışılarak ortak
çözüm aranmasıdır.
Kongre, iki yılda bir düzenlenmekte olup, her yıl gelişerek
sürdürülmektedir. Katılımcı profili; tasarımcı, danışman,
uygulayıcı, işletmeci, imalatçı, malzeme tedarikçisi
ve yatırımcı şirketlerden mühendis ve mimarlar ile
akademisyenlerden oluşmaktadır.
Climamed 2015 Yönetim Kurulu Toplantısı:
Julio Cano, Bertrand Montmoreau, Francis Allard,
Francesca d’Ambrosio, Cafer Ünlü, Jacques Benoist.
Beş ülke tarafından ortaklaşa düzenlenen Kongre’ye;
Türkiye’yi Temsilen TTMD, 2009 yılında üye olmuş,
2011’ de İspanya’da yapılan6. Kongre’ye partner olarak
katılmıştır, ATEYCR’nin ev sahiplinde Madrid’te yapılmış
olan Climamed’11 Kongresi’ne, 8 ülkeden 310 kişi
katılmıştır. 2013’teki 7.Kongre (Climamed’13), TTMD’
nin ev sahipliğinde İstanbul’ da gerçekleşmiş olup, 21
ülkeden 429 kayıtlı katılımcı ile Kongre yapılmıştır.
8. Climamed Kongresi, Fransa-AICVF’nin ev sahipliğinde
Juan Les Pins’de yapılacaktır.
TTMD’ nin destekleri sonucu Türkiye; Kongre’ ye 18 bildiri
ile katılıyor.
Juan les Pins
10-11 Eylül 2015 tarihinde Fransa’nın Jan lesPins şehrinde yapılacak Kongre’nin Ana Teması; Binalarda sürdürülebilir
enerji, alt başlıkları ise şöyledir:
1) Binalarda enerji tasarrufuna yönelik pasif ve aktif çözümler. ZEB (Bina kabuğu, HVAC sistemi, Kontrol sistemi,
Kontrol stratejileri, yenilenebilir enerji entegrasyonu)
2) IEQ Enerji Verimliliği
3) Devreye alma(Commisioning), Bina yönetimi ve bakımı, Enerji Performans Sözleşmesi
4) Binalarda enerji verimliliği ve iyileştirme çalışmaları (tarihi binalar dahil)
5) Modelleme, araçlar ve simulasyon
6) Bina yapısı ve güçlendirmesi ile ilgili finansal ve ekonomik görüşmeler
4
haber
THURSDAY 10 SEPTEMBER 2015
08:00
09:15
09:30
10:15
Opening of the Registration
Opening of the Congress Bertrand MONTMOREAU and Francis ALLARD
Plenary Session:
Invited speaker: PETER WOUTERS – TOPIC : EPBD Legislation in Practice – Challenges Regarding Compliance and Quality of the Works
Coffee break
ROOM A
AUDITORIUM
EOP1-A: Solar, Geothermal,Heat storage, Chairs:
Chairs: Christian Feldmann (AICVF)
& Johann Zirngibl (CSTB)
10:35
10:50
11:05
11:20
11:35
11:50
12:10
ID 17: Thermodynamic and Economic Investigation of Geothermal Powered Absorption Cooling System for Buildings
ID 27: Solar Assisted Conditioning of Residences with Floor Heating and Ceiling Cooling
ID 40: Nighttime Radiative Cooling Potential of Unglazed and PV/T Solar Collectors: Parametric and Experimental Analyses
ID 53: Modeling and Simulation of Solar Aided Air Conditioner
ID 54: Integration between a Geothermal Heat Pump and Thermo-Photovoltaic Solar Panels
ID 57: Experimental Analysis of an Earth Tube Ventilation System under Hot and Dry Climatic Conditions
13:20
13:35
13:50
14:05
14:20
14:35
ID 82: Experimental Study of the Solar Photovoltaic Contribution for the Dhw Production with Heat Pump in Dwellings
ID 90: Improving Energy Efficiency Level of HVAC Systems for the Luxury High-rise Residential Building Case Study in Turkey
ID 91: Innovative Designs to Passively Enhance Thermal Energy Storage Using PCM
ID 97: Parametric Investigation of Magnetic Ericsson and Brayton Refrigeration Cycles
ID 101: Optimal Energy Management Using Model Predictive Control: Application on an Experimental Building
ID 103: Experimental Evaluation of the Heat Transfer Through Small Pcms Thermal Energy Storage Units for Buildings Applications
Lunch
EOP2-A: Passive & active solutions, Chairs:
EOP3-A: Energy Performance,Chairs:
14:50
15:05
15:20
15:35
15:50
16:05
16:20
18:00
19:30 - 23:30
Workshop 1
How CEN Standards Can Help to Implement the EPB
ROOM B
EOP1-B: Refurbishment, Chairs:
ID 89: Existing Building Rehabilitation: Invest in Simulation to Verify Affordability
ID 83: Energy Performance Assessment of Nursing Home and Rehabilitation Centre Using Exergy Analysis Method
ID 122: Is It Possible to Renovate Historical Buildings with High Energy Efficiency Standard?
ID 123: Uncertainty of Building Use in Energy Performance Guarantee Context - A Case Study
ID 18: Historic Buildings Retrofit: Proper Envelope Refurbishment to Reduce HVAC Systems Impact
ID 55: Renovation of a 1970’s Office Building
Chairs: Ahmet ARISOY (TTMD)
& Stefano P. Corgnati (AICARR)
Workshop 2
nZEB design and operation strategies
for Mediterranean region
Chair: Pedro G. Vicente, ATECYR
ID 74: Exergetic Performance Analysis of PV/Wind Hybrid Systems for Building Applications
ID 88: Defining the Reference Hotel – Toward nearly zero Energy Hotels Design
ID 59: Exergetic Modeling, Analysis and Assessment of Wastewater Heat Pump Systems for Sustainable Buildings
ID 121: 35.000m² zero-Energy building in Rueil-Malmaison (nearby Paris)
ID 102: Low Power HVAC Compact System Analysis Performance on nZEB
ID 112: Exergetic Modeling and Experimental Performance Assessment of a Variable Refrigerant Flow (Vrf) System
Workshop 3
Solar Energy for nZEB in Mediterranean Countries:
Photovoltaic and Thermal
POSTERS* (see detailed list of the poster sessions page 4) - SOP_A
EOP2-B: Regulations &Standards, Chairs:
ID 48: Comparison of Thermal Demand between the New Codes from Mediterranean Countries
ID 28: Deficiency of the Standards in Turkey for the Improvement of Buildings Towards Nearly Zero Energy Level
ID 93: Software BIM to Implement the Building Thermal Regulations According To IFC4
ID 87: Emphasizing the Importance of Different Wall Details on Global Warming
ID 135: Buildings Thermal Insulation Performance Analysis
ID 20: Ventilation Performance and Indoor Air Pollutants Diagnosis in 20 French Low Energy Homes
EOP3-B: Indoor Environment Quality, Chairs:
ID 16: Energy Performance and Indoor Comfort With Mechanically Assisted Natural Ventilation on Atrium Buildings With DSF
ID 19: Testing Occupant Behavior Advanced Input Modeling (Ob-AIM) on Building Energy Consumption Scenarios
ID 34: From Traditional Passive Strategy to Contemporary Design Tool: The Study of a New Prototype of Mashrabiya
ID 35: A Comparative Study of Particle Tracking Velocimetry (Ptv) and Particle Image Velocimetry (Piv) for Airflow Measurement
ID 85: Investigation of Different Ventilation Scenarios for a Classroom
ID 129: Study and Experimental Validation of a Zonal Model for a Sitting Manekin Thermal Plume
POSTERS* (see detailed list of the poster sessions page 4) - SOP_B
End of session
Gala Dinner
FRIDAY 11 SEPTEMBER 2015
08:30
08:45
09:45
10:00
10:15
10:30
10:45
11:00
11:15
11:30
11:45
12:00
12:15
12:30
12:45
13:00
14:15
14:45
15:30
Opening of the Day
Plenary Session (Auditorium)
ROOM A
Invited speaker: EDUARDO DE OLIVEIRA – TOPIC : Indoor Air Quality and Ventilation in the European Mediterranean Area
AUDITORIUM
ROOM B
EOP4-A: Energy optimization, control, prediction , Chairs:
ID 5: Multi-objective Optimization Methodology for Sustainable Buildings Energy Performance in Mediterranean Climate
ID 46: New interfaces for Real-Time Optimization of Energy Consumption in HVAC
ID 4: Comparison of Experimentation, CFD and ANN Results for Applicability of Natural Ventilation in METU Library Reserve Section
ID 81: Methodology to Improve the Energy Performance Prediction of Buildings-Case Study
ID 110: Using Renewables in Building Heating Systems to Build a Brighter Energy Future
ID 126: The Innovative Concept « Le Smart Thermogène Grid® » to Guarantee a Low Consumption and a Comfortable Building
Chairs: Stefano Corgnati, REHVA,
Theocharis Tsoutsos, neZEH project coordinator
EOP4-B: Materials & Envelops , Chairs:
ID 15: A Novel Approach to Thermal Insulation in Mediterranean Climate: Removable Insulation
ID 21: Modeling of an Active Facade Containing Phase Change Materials
ID 30: A Thermal Model of a Dessicant Façade
ID 36: Summer Performance of Ventilated Roofs with Tiled Coverings
ID 56: Benefits of Green Walls: on Field Measurement and Dynamic Simulation
ID 134: Experimental Analysis of Different Windows Retrofits on Building’s Air-Tightness: First Results
EOP5-A: Building design & technology
ID 78: A Comparison of Integration Solutions for a Gas Stirling Micro-Cogeneration System in Residential Buildings
ID 22: How Can an Absorption Airconditioning Sysyem Performance be Increased
ID 132: Whole-House Air Distribution with a Supply-Only Ventilation System VMI® for an Optimum Air Change
ID 116: Climate Separation for Building Openings
ID 38: The Impact of Environmental, Architectural and Occupancy Parameters on Building Energy Performance
ID 98: Monitoring Procedure for Field Test & Demo Systems with Compression Air-Conditioners Driven by Photovoltaic Solar Energy
Chairs: Livio de Santoli
&Francesca R. d’Ambrosio Alfano (AICARR)
Workshop 4
High Energy Performance Hotels on Track
to Nearly Zero Energy Buildings
Coffee break
Workshop 5
Energy Efficiency in Historic Buildings
EOP5-B: Economic aspects, Chairs:
ID 106: Energy Efficient Retrofit of Existing Residential Buildings in Turkey: Methods to Reduce the Investment Cost and their Impacts
ID 45: Energy Targets and Economic Aspects in Retrofitting an Italian Existing Office Building
ID 51: A New Exergy-based Index for Performance Assessment of Buildings
ID 139: Different Micro-climate Effects on Heat Transfer Mechanism of Building Material
ID 39: Cecodia®: Feedback on a Low-energy Timber Office Building
ID 94: Potential Improvements for Retrofitting Applications in Scientific Technology Park: A Case Study of Sophia-Antipolis
LUNCH
Plenary session
Closing Ceremony
End of the Congress
5
haber
5000 TEP Üzeri Enerji Tüketen Sanayi İşletmelerine,
Enerji Etüdü Yaptırma Zorunluluğu
Bugüne kadar enerji etüdü yapmayan işletmeler 2015 sonuna kadar Enerji etüdü yapmak
veya yaptırmak zorundalar. Bakanlık bu konuyla ilgili olarak işletmelere hatırlatma yazısı
gönderdi.
5000 TEP üzeri Sanayi İşletmeleri ile 20.000 m² üzerindeki
Ticari binaların 4 yılda bir enerji etüdü yaptırıp, raporunu
Bakanlığa sunma zorunluluğu var.
zorundadırlar. İlk raporunu hazırlayıp Bakanlığa
sunmayanlar, en geç 2015’ in sonuna kadar etüt
raporlarını ve eylem planlarını Bakanlığa sunacaklar.
5627 Sayılı Enerji Verimliliği Kanunu kapsamında,
27.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren Enerji kaynaklarının
ve Enerji kullanımında verimliliğin artırılmasına dair
yönetmelik uyarınca yıllık 5000 TEP (Ton Eşdeğeri Petrol)
ve üzeri olan endüstriyel işletmelerin enerji etütlerini
yaptırmaları gerekiyor.
2. Binalar:
a) Ticari ve hizmet binaları:
500 TEP enerji tüketen veya 20.000 m² üzerinde olan
binalar 4yılda bir etüt yaptırıp raporlarını Bakanlığa
sunmak zorundalar. Bugüne kadar etüt raporu
hazırlamayanlar en geç 2015 sonuna kadar hazırlamak
zorundalar.
b) Kamu binaları:
250 TEP enerji tüketen veya 10.000 m² üzerinde olan kamu
binalarının her 10 yılda bir enerji etütlerini yaptırmaları
gerekmektedir.
Yönetmeliğe göre:
1. Endüstriyel İşletmeler:
5000 TEP üzerinde enerji tüketen endüstriyel işletmeler
her 4 yılda bir enerji etüdü yapmak (veya yaptırmak)
6
haber
TEP (Ton EşdeğerTEP
Petrol)
(TonÇevrim
EşdeğerTablosu
Petrol) Çevrim Tablosu
Kaynakların Alt Isıl Değerleri ve Petrol Eşdeğerine Çevrim Katsayıları
Miktar
Enerji Kaynağı
Yoğunluk
Isıl değer
Birim
Çevrim
Katsayısı
(TEP)
1
ton
Taşkömürü
6100
kCal/Kg
0.610
1
1
1
ton
ton
ton
7200
5000
3000
kCal/Kg
kCal/Kg
kCal/Kg
0.720
0.500
0.300
1
1
1
1
1
1
1
ton
ton
ton
ton
ton
ton
Kok Kömürü
Briket
Linyit teshin ve
sanayi
Linyit santral
Elbistan Linyiti
Petrokok
Prina
Talaş
Kabuk
2000
1100
7600
4300
3000
2250
kCal/Kg
kCal/Kg
kCal/Kg
kCal/Kg
kCal/Kg
kCal/Kg
0.200
0.110
0.760
0.430
0.300
0.225
ton
Grafit
8000
kCal/Kg
0.800
1
ton
Kok tozu
6000
kCal/Kg
0.600
1
ton
Maden
5500
kCal/Kg
0.550
1
ton
Elbistan Linyiti
1100
kCal/Kg
0.110
1
ton
Asfaltit
4300
kCal/Kg
0.430
1
ton
Odun
3000
kCal/Kg
0.300
1
ton
Hayvan ve Bitki Artığı
1
ton
Ham Petrol
1
ton
Fuel Oil No: 4
1
ton
Fuel Oil No: 5
0.920 Kg/lt
2300
kCal/Kg
0.230
10500
kCal/Kg
1.050
9600
kCal/Kg
0.960
10025
kCal/Kg
1.003
1
ton
Fuel Oil No: 6
0.940 Kg/lt
9860
kCal/Kg
0.986
1
ton
Motorin
0.830 Kg/lt
10200
kCal/Kg
1.020
1
ton
Benzin
0.735 Kg/lt
10400
kCal/Kg
1.040
1
ton
Gazyağı
0.780 Kg/lt
8290
kCal/Kg
0.829
1
ton
Siyah Likör
3000
kCal/Kg
0.300
1
ton
Nafta
10400
kCal/Kg
1.040
bin
3
1
bin
1
m
ton
m
3
Doğal Gaz
0.670 Kg/m³
Kok Gazı
Kok Gazı
ton
Yüksek Fırın Gazı
0.490 Kg/m³
8250
kCal/m³
0.825
8220
kCal/Kg
0.820
4028
kCal/m³
0.403
791
kCal/Kg
0.080
1019
kCal/m³
0.102
8783
kCal/m³
0.878
bin
m
3
Yüksek Fırın Gazı
bin
m
3
Rafineri Gazı
bin
m
3
Asetilen
14230
kCal/m³
1.423
bin
m
3
1
1.290 Kg/m³
Propan
10200
kCal/m³
1.020
ton
LPG
10900
kCal/Kg
1.090
3
LPG
27000
kCal/m³
2.700
bin
m
2.477 Kg/m³
bin
kWh
Elektrik
860
kCal/kWh
0.086
bin
kWh
Hidrolik
860
kCal/kWh
0.086
bin
kWh
Jeotermal
8600
kCal/kWh
0.860
1 TEP = 10.000.000 kcal/YIL
7
haber
5.2 milyarlık elektrik vergisi geliyor
Enerji Bakanlığı’nın hazırladığı Ulusal Enerji Verimliliği Strateji Planı Taslağı, elektrik ve iklim değişikliği vergileri
konulmasını hedefliyor. Taslaktaki hesaplamaya göre iki vergiyle sadece 2017’de 5.2 milyar lira toplanacak. Sanayi ve
ticari aboneler bunun 4.8 milyarını üstlenecek.
Enerji Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanarak görüşe açılan Ulusal Enerji Verimliliği
Strateji Planı Taslağı olduğu gibi hayata geçerse, hayatımıza iki yeni vergi girecek. İlki bütün elektrik tüketicilerinden
alınacak olan elektrik vergisi olacak. İkinci olarak sanayi ve ticaret abonelerine hem elektrik hem de doğalgaz
tüketiminden alınacak olan iklim değişikliği vergisi konulacak. Taslakta yer alan Amerikan Doları bazlı projeksiyonlara
göre iki vergiden sadece 2017 yılında 1.8 milyar dolar gelir elde edilecek. Mevcut kurla bakılığında verimlilik için sadece
bir yılda 5.2 milyar lira vergi ödenecek.
Dolar bazında yapılan hesaplamaya göre elektrik vergisi, konut abonelerinden megavatt (MW) başına 3 dolar olarak
tahsil edilecek. Ticari ve sanayi abonelerinden ise 1.5 dolar alınacak. Türkiye’de konut abonelerinin yıllık ortalama
elektrik tüketimi 1.5 MW seviyesinde bulunuyor. Elektrik abonesi olan 29.4 milyon konut bulunduğu dikkate alındığında
elektrik vergisinin konutlara getireceği ek yük 134.9 milyon dolar, yani 381.3 milyon lira olacak. Sanayi ve ticaret
aboneleri iki vergiyle gelecek 5.2 milyar liralık yükün kalan 4.8 milyar lirasını üstlenecek.
FONDAN TEŞVİKE AKTARILACAK
Taslağa göre elektrik vergisi ve iklim değişikliği vergisi gelirleri kurulacak Ulusal Enerji Verimliliği Fonu’na aktarılacak.
Fonda birikecek kaynak yürürlüğe konulacak enerji verimliliği programları için teşvik kaynağı olarak kullanılacak.
Kurulacak fonun hangi programları destekleyeceği taslakta net olarak belirtilmedi. Ancak taslakta yer alan
programlardan biri enerji verimliliği yatırımı yapacak İSO 50001-2011 Kalite Belgesi sahibi büyük sanayi veya ticari
elektrik tüketicilerinin yatırım sırasında elektrik tüketim bedellerinin yüzde 20’sinin Enerji Bakanlığı tarafından
üstlenilmesini öngörüyor.
“VERGİ, KARBON EMİSYONU AZALMASI İÇİN TEŞVİK SAĞLAR”
Taslağın elektrik vergisiyle ilgili bölümünde kurulacak fona kaynak sağlamanın yanı sıra zam yoluyla tüketimin
olumsuz etkileneceği ve azalacağı savunuldu. Verginin tüketim üzerindeki etkisi şöyle anlatıldı: “Enerji fiyatına
yapılacak bir zam, enerji tüketiminin gelişmesi üzerinde olumsuz bir etkiye sahiptir. Enerji fiyatında yapılacak birimlik
artış, enerji tüketimi üzerinde yüzde 0.729 oranında azaltıcı etkiye sahiptir.” İklim değişikliği vergisinin gerekçesi ise
şöyle dile getirildi: “Ülke genelinde evsel olmayan kullanıcılara sunulan, enerji üzerinden alınan bir vergidir. Amacı
enerji veriminin artırılması ve karbon emisyonlarının azaltılması için bir teşvik sağlamasıdır.” İklim değişikliği vergisi
elektrikte megavat saat başına 8 dolar, doğalgazda ise 3 dolar olarak öngörülüyor.
8
Kaynak:haberturk.com
haber
Google Maps, binaların güneş enerjisi potansiyelini gösterecek
Google’ın yeni projesi Project Sunroof, yapıların güneş enerjisi potansiyelini ve güneş enerjisi paneli kurulması
durumunda yıllık kaç para kar elde edileceğini gösterecek.
Google, güneş enerjisini kişisel olarak kullanmak isteyen insanların kullanabileceği bir proje üzerinde çalışıyor.
Diyelim güneş enerjisi paneli kuracaksınız, ne gibi sorularınız olurdu? Evim yeterince güneş ışığı alabiliyor mu? Güneş
paneli kullanımının bana yıllık karı ne kadar olacak? Kaliteli güneş panellerini nerden alabilirim? Bu soruların hepsinin
cevabını Google Map üzerinden öğrenebileceksiniz.
Projenin ismi Project Sunroof. Çalışma mekaniği çok
basit; Google Map’e giriyorsunuz ve kendi binanıza
bakıyorsunuz. Proje kapsamında binanın çatısına bir renk
verilmiş oluyor. Renk sarıya ne kadar yakınsa, binanın
güneş enerjisi alma potansiyeli o kadar fazla demektir.
Güneş enerjisi kullanma konusunda kararsız olan
insanların çoğu sorusunu cevaplayabilecek bu proje, şu
an sadece Amerika’da bazı bölgelerde kullanılabiliyor
olsa da bütün ülkelere yayılması bekleniyor.
Kaynak: webtekno.com
AB’nin ev eşyaları için
yeni enerji verimliliği kuralları yürürlüğe girdi
Avrupa Birliği yeni enerji verimliliği düzenlemeleri ile
karbon emisyonlarını azaltmayı hedefliyor
Avrupa Birliği’nin yeni enerji verimliliği düzenlemeleri
yürürlüğe girdi. AB’de satışa sunulan yeni ev eşyalarının,
kullanılmadıkları zaman otomatik olarak kapanma
özelliğine sahip olması gerekecek. Bu ürünlerin enerji
verimliliği performanslarının, internet üzerinden
satışlarda da tam olarak belirtilmesi gerekecek.
1 Ocak’ta yürürlüğe giren düzenlemelere göre doğalgaz
ocaklarında ve aspiratörlerde de enerji verimliliği notunun
belirtilmesi gerekecek. Şu ana kadar yalnızca elektrikli
ocaklarda enerji verimliliği etiketi şart koşuluyordu.
Modem, internete bağlı televizyon ve yazıcı gibi ürünlerde,
kullanılmadıkları zaman düşük elektrik tüketimi moduna
geçme özelliği bulunması gerekecek.
Yeni kahve makinelerinin de 40 dakika kullanılmadıktan
sonra otomatik olarak kapanması veya düşük elektrik
tüketimi moduna geçmesi şart koşuluyor.
Ev eşyalarının enerji verimliliği etiketlerinin, mağazalarda
olduğu gibi online satışlarda da gösterilmesi gerekecek.
Avrupa Komisyonu, yeni düzenlemelerle birlikte her bir
hanenin, elektrik harcamalarından yılda 45 Euro tasarruf
edeceğini tahmin ediyor.
Komisyon aynı zamanda, yürürlüğe giren üç düzenleme
sayesinde yıllık karbon emisyonlarını 2020’den itibaren
15 milyon ton azaltmayı hedefliyor.
Komisyon, ‘uyku moduna’ ilişkin yürürlükteki tüm
düzenlemeler sayesinde karbon emisyonlarının yılda 28
milyon ton azaltılacağını söylüyor.
9
haber
AB’den Enerji Verimliliği için Eylem Planı
Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak, enerji güvenliğini artırmak ve iklim değişiklikleriyle mücadele Avrupa Birliği’nin
yeni enerji verimliliği eylem planının en önemli hedefleri olarak belirlenmiştir.
Politika özeti
Komisyon’un 2006’da onayladığı Enerji Verimliliği Eylem Planı kapsamında 2020 yılına kadar AB’nin bugün kullandığı
enerjiden %20 daha az enerji tüketerek her yıl yaklaşık 780 ton daha az karbondioksit açığa çıkması ve 100 milyar Euro
tasarruf sağlanması öngörülmektedir.
AB’nin kendi enerji tüketiminden kaynaklanan sera gazı salınımının(CO2) 2020 yılına kadar %20 oranında azaltılması
gibi AB’nin yeni stratejik hedefine ulaşabilmesi için eylem planında belirtilen 10 öncelikli alan belirlendi. Bu alanda
2007 ile 2012 sonuna kadar uygulanması planlanan belirli eylemler tanımlandı. Bunlardan uygulanan eylemler: · Televizyon, buzdolapları ve aydınlatma gibi ürün grupları için verimlilik standartlarına uygun hale getirildi
· Binalarda Enerji Performansı” Direktifinde yeni düzenlemeye gidildi
· Avrupa’da otomobil egzoslarından çıkan CO2 oranına sınırlama getiren mevzuat çıkardı
· Valiler Birliği (Covenant of Mayors) yaratılması
AB düzeyinde ve ulusal düzeyde enerji verimliliğine
ulaşılması için Üye devletlere de bazı sorumluluklar
düşüyordu. Enerji verimliliği ve enerji hizmetleri yönergesi
kapsamında, üye devletler ulusal enerji verimliliği eylem
planlarını Avrupa Komisyonu’na sunmayı taahhüt ettiler.
Bu eylem planları, üye devletlere hedeflenen %16 enerji
tasarrufuna nasıl ulaşacakları konusunda genel bir
çerçeve sunuyordu.
Planın ara değerlendirmesi için 2009 yılı planlanırken,
Komisyon gözden geçirilmiş eylem planının en erken 2010
sonunda yayınlanacağını bildirdi.
Konular
Revize edilmiş eylem planı birliğin 2020 yılına kadar enerji tüketimini %20 oranında azaltma hedefine ulaşmasına
yardım etmek için enerji verimliliği konusunda AB çabalarını güçlendirmeye çalışacak.
Eylül 2010 yılında yayınlanan EcofysandFraunhofer ISI tarafından yapılan çalışmaların ilk sonuçları, birliğin enerji
tasarrufu hedefinin başarıya ulaşabilmesi için AB’nin tedbir politikalarını üç katına çıkarmasının zorunlu olduğunu
ortaya koyuyordu. Çalışma, amacın enerji faturalarında yıllık 78 milyar tasarruf sağlanırken, bir milyon kişiye iş
yaratılması ve 560Mt CO2 tasarruf edileceğini belirtiyor.
Binalardaki enerji verimliliğine odaklanma
Komisyon enerji verimliliği eylem planı, özellikle binalara ve ulaşım sektörüne yöneldiğini kaydederken, bunlara ek
olarak yeni düzenlemeler getirilen Enerji Verimliliği ve Enerji Hizmetleri Yönergesi gibi yasa tekliflerinin de eşlik
edeceğini bildirdi.
Planın ana anlaşmazlık noktalarından biri revize edilmesi ön görülen 2006 planı çerçevesinde belirlenen tedbirlerin
uygulanma alanı.
Bir önceki Komisyon tarafından 2009’da hazırlanan detaylı plan, daha az ve daha çok amaçlanan eylemler için kompleks
eylem planlarının azaltılmasını öneriyordu. Daha sonra gelen yürütme bu planı hayata geçirme kararı aldı.
15 milyon binanın 2020 yılına kadar yenilenmesini teşvik etmek için plan, Avrupa Binaları Girişimi ile inşaat sektörü
hedefine yöneldi. Bununda ötesinde plan, tüm üye devletleri Ulusal Enerji Verimliliği Fonu kurmak için imtiyazlı
10
haber
tahvilleri veye risk paylaşımı olanaklarını desteklemeyi önerdi.
Taslak plandaki diğer girişimlerden biri de 2020 yılına kadar emisyon salımını %20 oranında düşürülmesini sağlamak
için akıllı şehirler ağı oluşturulması. Bunun dışında tedbirler bütün üye devletlerin beyaz sertifika şeması ( white
certificates cheme) kurmasını zorunlu kılan yönerge.
Binalarda Avrupa’nın enerji tüketiminde %40 tasarruf hedefi statejisinin merkezinde binalar olacak. Enerji verimliliği
eylem planı, akıllı elektrik sayaçlarının alınmasından, binaların yüksek enerji performansı standartlarına uygun olarak
yenilenmesine kadar bir dizi potansiyel tedbirin hayata geçmesini amaçlıyordu.
Diğer öneriler arasında enerji verimliliği için iş gücünde Avrupa eğitim stratejisi oluşturulması. Avrupa eğitim
stratejisiyle hedeflenen enerji verimliliğindeki gelişimleri uygulayabilecek yetenekli mimarlar ve inşaatçıların yanı sıra
sertifikalı uzmanların yetiştirilmesi.
Diğer sektörler: Ulaştırma ve kentler
Enerji Verimliliğini Artırma Eylem Planı’nın kapsadığı sektörlerden biride ulaştırma sektörüdür
Emisyon salımının artmaya devam ettiği ulaştırma sektöründeki politika ve önlemler, Birliğin enerji verimliliğini
arttırma politikasının en önemli unsurlarından biridir.
Araçlarda enerji verimliliği standartlarının yakalanması için toplu ulaşım araçlarında yenilenebilir ve alternatif
yakıtların kullanılmasının teşvik edilmesi amaçlanıyor.
Komisyon, 2010 için Avrupa Ulaştırma Politikası konulu Beyaz Kitap’ta (White Paper) 2020 yılına kadar ulaştırma
sektöründe sürdürülebilir enerji verimliliğini sağlamak için alınacak önlemlerin ana hatlarını çiziyor.
Akıllı şehirler girişimi, Stratejik Enerji Teknolojisi Planı finansmanı için AB stratejisi gibi çeşitli sektörlerdeki girişimleri
bir araya getiriyor.
AB, 25 ile 30 arasında öncü akıllı şehirler ağı olarak, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği şampiyonları olan akıllı
şehirler seçmeyi planlıyor. Bu fikir, AB’de inşa edilecek yeni binaları enerji verimliliğine uygun olmasına özendirmek
amaçlıdır.
Hedef bağlayıcı mı?
Enerji verimliliği, enerji tüketiminin %20’sini yenilenebilir enerjilerin oluşturması taahhüdünü içeren AB’nin 2020
hedefi gibi uyulması zorunlu bir amaç olmaktan ziyade gönüllü bir hedef olmaktadır.
Önceki Komisyon tarafından sızdırılan taslak plan Komisyon’un daha önceden gönüllük esasına dayandırdığı 2020
yılına kadar %20 enerji tasarrufu hedefini bağlayıcı hale getirecek bir yönergeyi yürürlüğe koyacağını belirtiyordu. Bu
planın önerisi hedefin belli sektörlere yönelik olması, potansiyel olarak binalarla sınırlı olması yada ekonominin bütün
alanlarını kapsaması şeklinde önerilerde bulunuyor.
Verimlilik hedefi teknik olarak yenilenebilir enerji hedefinden daha zor. Çünkü verimliliğin ilk etapta nasıl ölçüleceği
belli değil.
Avrupa Komisyonu İklim Eyleminden Sorumlu Komisyon Üyesi Connie Hedegaard, hedefin bağlayıcı olması
gerekmediğini ifade ederken Avrupa Parlamentosu üyeleri hedefin bağlayıcı olduğunu savundular.
Taraflar
Danimarkalı merkez sağ Avrupa Parlamentosu Üyesi Bendt Bendtsen, enerji tasarrufunda yaşanan kilitlenmenin
çözümü için daha fazla uygulamaya ihtiyaç olduğunu savundu. Ulaştırma sektöründeki yeniliklerin önemini vurguladı.
Asıl problemin finansman eksikliği olduğunu vurgulayan Bendtsen, yapısal fonlara bakmak gerektiğini vurguladı ve
özel sermayeye ulaşmanın yollarının bulunması gerektiğinin altını çizdi.
Binalarda enerji verimliliği için Avrupa ittifakını temsil eden EuroACE, Enerji Verimliliği ve Enerji Hizmetleri Yönergesi
revize edilmiş halinin bağlayıcı olması gerektiğini beyan etti.
EuroACE, bununla birlikte enerji tasarrufunun binalarda bağlayıcı bir hedef olması tüm enerji tasarrufu hedeflerinden
daha kolay hesaplanabilir ve yönetilebilir bir durum olduğunun altını çizdi.
Avrupa Çevre alanında çalışan sivil toplum örgütleri, 2020 yılına kadar her üye devletin enerji tüketimini mutlaka
azaltması için Komisyon’un bağlayıcı bir enerji verimliliği hedefi ortaya koyması gerektiğinin kaydettiler.
CAN-Europe, EEB, Friends of the Earth Europe, WWF ve Greenpeace’ in Komisyon Başkanı José Manuel Barroso’ya
yazdıkları mektupta bağlayıcı hedefin bu alandaki tedbir hükümleriyle uyumlu olması gerektiğini belirttiler.
Kaynak: Euroactive.com.tr
11
11
haber
ABD Temiz Enerji Planı’nı açıkladı
Barack Obama tarafından açıklanan plan ülkenin enerji kaynaklı karbondioksit salımlarının önemli ölçüde geriletmeyi
hedefliyor. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama dün yönetimi tarafından hazırlanan ’’Temiz Enerji Planı’’
hakkında açıklama yaptı.
Barack Obama konuşmasında ABD’nin çok büyük tehditler ve zorluklar ile baş etmek zorunda kalmak ile birlikte iklim
değişikliği tehdidinin tüm bunların ötesinde olduğunu kaydetti.
İklim değişikliğinin çocuklarımız veya torunlarımızın
karşılaşabileceği bir sorun olmadığını, bunun her gün
yaşanmaya başlayan bir sorun olduğunu ifade eden Obama
buna kanıt olarak da dünya atmosferindeki karbondioksit
yoğunluğunun son 800 bin yılın en üst seviyesine çıkmış
olduğunu, son 15 yılda ölçülen en yüksek sıcaklıkların
yaşandığını ve artan aşırı hava olaylarını gösterdi.
Obama konuşmasında iklim değişikliğinin etkilerini
hisseden ilk nesil olmak ile birlikte aynı zamanda bu
konuda bir şeyler yapabilecek tek nesil olduğumuza da
vurgu yaptı.
ABD Çevre Koruma Ajansı tarafından hazırlanan 1.560
sayfalık plan ABD için 8,4 milyar dolarlık maliyete karşılık,
yalnızca kamu sağlığı alanında yıllık 54 milyar dolarlık
tasarruf sağlanmasını öngörüyor.
Plan ile rüzgar ve güneş enerjisi yatırımları başta olmak
üzere yenilenebilir enerji kaynaklı elektrik üretiminin 2030
12
yılında bugüne göre yüzde 30 oranında artırılmasını, enerji
verimliliği alanında önemli ilerlemeler sağlanmasını
ve eyalet bazlı olarak karbondioksit salım sınırları
getirilmesi hedefleniyor.
Plana göre bu gelişmeler aynı zamanda ABD’li elektrik
tüketicilerinin 2020-2030 yılları arasında 155 milyar
dolarlık tasarruf sağlamasını ve 2030 yılında ABD’li
hanelerin elektrik faturalarının ortalama olarak yüzde 7
oranında gerilemesini sağlayacak.
ABD yönetimi Temiz Enerji Planı’ndaki iklim ve çevre
dostu uygulamalar ile her yıl 3.600 prematüre bebek
ölümü, çocuklarda 90 bin astım atağının ve 1.700 kalp
krizi gibi kamu sağlığı sorunlarının önüne geçebilmeyi de
hedefliyor.
Kaynak: haberler.com
haber
Almanya, elektrik üretiminin yüzde 78’ini yenilenebilir kaynaklardan
sağladı.
Almanya yenilenebilir enerji alanında yeni bir rekor kırdı.
Almanya
Yenilenebilir
Enerji
Federasyonu
(Bundesverband Erneuerbare Energie,BEE) tarafından
yapılan yazılı açıklamaya göre ülkedeki yenilenebilir
enerji santralleri 25 Temmuz, Cumartesi günü toplam
elektrik üretiminin yüzde 78’ini gerçekleştirdi.
Almanya bir önceki rekoru yüzde 73’lük oran ile 2014’ün
Mayıs ayında kırmıştı.
Açıklamada değerlendirmesi yer alan BEE’nin Başkanı
HermannFalk bu rekorda ülkenin kuzey bölgelerindeki
fırtınadan dolayı rüzgar enerjisi santrallerinin, güney
bölgesindeki güneşli hava dolayısı ile de güneş enerjisi
santrallerinin rekor üretim rakamlarına ulaşmasını
gösterdi.
Bununla birlikte yenilenebilir enerji santralleri 2015’in ilk yarısında ülkenin toplam elektrik üretiminin yüzde 32,5’ini
sağlarken, birincil enerji tüketiminin ise yüzde 14’ünden fazlasını karşılamıştı.
Almanya 2014 sonu itibari ile rüzgar enerjisinde 39,17 GW, güneş elektriğinde ise 38,23 GW’lık kurulu güce ulaşmıştı.
Kaynak: yesilekonomi.com
IEA: Dünyada ikinci elektrik üretim kaynağı güneş ve rüzgâr enerjisi
Dünya elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payı
yükselmeye devam ediyor. Öyle ki, Uluslararası Enerji
Ajansı’nın son verilerine göre dünyada ikinci elektrik
üretim kaynağı artık doğalgaz değil, güneş ve rüzgâr
enerjisinden oluşan yenilenebilir enerji.
Adayı Hilary Clinton ise bir adım daha ileriye giderek
Başkan seçilmesi halinde, 10 yılda Amerika’daki her
eve yetecek kadar yenilenebilir enerji olacağını açıkladı.
Diğer yandan, düşen petrol fiyatlarının yenilenebilir enerji
yatırımlarını yavaşlatacağını savunanlar da var.
Enerjide son yılların sıcak konularından biri de fosil
yakıtlar ile yenilenebilir enerji arasındaki rekabet.
Almanya, ABD gibi birçok ülke, farklı isimlerle ortaya
koydukları “enerji dönüşümü” planlarıyla tükettikleri
enerjide yenilenebilir kaynakların payını artırmayı
hedefliyor. Örneğin Almanya’nın enerjide çevreci
dönüşüm projesi “Energiewende”, nükleerden kademeli
çıkış ve yenilenebilir enerjinin elektrik üretimindeki
payının artışı gibi hedefler içeriyor.
Yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimi için konulan
hedeflerse 2025 için yüzde 40-45, 2035’e kadar yüzde
55-60 ve 2050’ye kadar yüzde 80. ABD Başkanı Barack
Obama, 2030’a kadar ABD’deki elektriğin yüzde 20’sinin
rüzgar ve güneşten sağlanmasını hedefliyor. Başkan
13
haber
Çin elektrikli araçlar için 16 milyar dolarlık fon sağlayacak
Ülke yönetimi kaynağı elektrikli araçlar için şarj
altyapısının geliştirilmesi için sağlayacak
Çin yönetiminin, ülkedeki elektrikli araç kullanımını
yaygınlaştırmak için çok önemli bir teşvik politikasını
devreye sokmak üzere olduğu bildirildi.
Bloomberg haber ajansının ismini vermediği yetkililere
dayandırdığı habere göre yönetim ülke çapındaki
elektrikli araç şarj istasyonları sayısını artırmak için 100
milyar yüenlik (16 milyar dolar) fon sağlayacak.
Çin yönetimi gerek elektrikli araç üretiminde dünyada söz
sahibi ülkelerden biri olmak gerek ise ülkenin özellikle
büyük şehirlerindeki hava kirliliğini azaltmak için bu
araçların yaygınlaşması için önemli çaba gösteriyor.
Ülke yönetimi en son geçen ay aldığı bir karar ile 2016
yılına kadar ülkede gerçekleşecek olan kamu aracı
alımlarında elektrikli araçlarının payının yüzde 30 olması
zorunluluğu getirmiş ve bu oranın 2016’dan sonra
yükseltilebileceği bildirilmişti.
Çin yönetimi tarafından alınan kararlar ülkenin en önemli
elektrikli araç üreticisi BYD’nin yılın ilk yarısındaki
satışlarının 6 kat artmasını sağlamıştı.
Önde gelen tüm otomobil üreticileri de Çin’de satışa
çıkardıkları model sayılarını artırıyor.
Kaynak: yesilekonomi.com
Rüzgar ve güneş enerjisinden güç alan
taşınabilir yumurta ev
Nice Architects isimli bir şirket, bilimkurgu filmlerinden
fırlamışa benzeyen sıra dışı bir ev projesine imza attı.
Slovak şirketin imzasını taşıyan ev projesi, taşınabilirliği
ve kendi enerjisini üretebilmesiyle dikkat çekiyor.
Taşınabilir
kapsül
görünümündeki
Ecocapsule,
medeniyetin olmadığı yerlerde bile her türlü konforu
sunacak şekilde tasarlanmış. Kendi elektriğini rüzgar ve
güneş enerjisiyle elde eden Ecocapsule, aynı zamanda su
arıtma sistemine sahip.
Nice Architects firması, Ecocapsule’ün bilimsel araştırma
istasyonu, turist konaklama yeri, acil yardım noktası ve
insani yardım birimi gibi birçok amaçla kullanılabileceğini
belirtti.
11 metrekarelik alana sahip olan Ecocapsule, iki yetişkini
içine alabilecek bir alan sunuyor. Her kapsülde bir yatak,
banyo, küçük çalışma alanı, sandalyeler, su sistemi, sıcak
duş ve tuvalet bulunuyor.
Enerjisini 600 wattlık güneş enerjisi panelinden ve 750
wattlıkrüzgar tribününden sağlıyor. Yenilenebilir enerji
14
sayesinde 9.744 watt/saat kapasiteli bataryasını dolduran
Ecocapsule, aynı zamanda yağmur suyunu toplayarak
arıtabiliyor. Bir yıla kadar kesintisiz yaşam desteği
sunduğu belirtilen kapsül ev, 2016’ın ilk yarısında 1,600
dolardan başlayan fiyatlarla sunulabilir. Satış tarihi ve
satış fiyatı henüz belli olmayan evin ön siparişlerin bu
yılın sonunda başlaması bekleniyor.
Kaynak: enerjienstitüsü.com
haber
Elektrik sektöründe talep artıyor, regülasyonlar sıkılaşıyor
Denetim ve danışmanlık şirketi Deloitte’un ‘2015 Küresel
Elektrik Enerjisi Sektörünün Geleceği’ raporuna göre
elektrik enerjisi sektöründe talep artıyor; regülasyonlar
sıkılaşıyor; şirketler güçlüklerle karşı karşıya.
Şirketler; fiyat indirimleri, yeni ürün ve hizmet talepleri,
doğayı koruma, teknik ilerleme gibi etkenlerle ortama
ayak uydurabilmek için yönetim modelini yeniden ele
almalı.
Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Lideri Uygar
Yörük, konu ile ilgili şunları kaydetti:
“Raporda yer verilen trendlerin Türkiye’de de karşılığı
var. Örneğin yenilenebilir enerji, ülkemizde de ulusal
stratejilerin önemli bir parçası haline gelmiş durumda.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2015-2019
Stratejik Planı yenilenebilir enerji için iddialı hedefler
içerirken 2014’te açıklanan Ulusal Yenilenebilir Enerji
Eylem Planı ile yenilenebilir enerji hedeflerine yönelik
bir yol haritası ortaya konmuş durumda. Söz konusu
hedeflerin hayata geçebilmesinin çok kolay olmadığının,
bu çerçevede başta kamu olmak kaydı ile sivil toplum
örgütleri, yatırımcılar, finans kurumları ve diğer önemli
paydaşların sorumluluğu büyük.
Avrupa’ya paralel olarak Türkiye’de de dağıtık üretimin
giderek daha çok ilgi çektiğini ve yaygınlaştığını
görüyoruz. Bilhassa lisanssız dediğimiz dağıtık
üretimin yaygınlaşması ile Türkiye’de hemen proje
ortaya koyan, söz konusu projelerin mühendisliğini
yapan, ekipmanlarını ve yardımcı bileşenlerini üreten,
kurulumlarını yapan bir yenilenebilir enerji sektörü var.
Sektör, konusunda deneyimli isimler ile endüstriyel
ilerleme ve istihdama da katkı sunuyor. Kesintili üretim
yapan rüzgâr ve güneş gibi yenilenebilirlerin ülkenin
üretim portföyünde ağırlığının artması ancak şebekenin
bu artışı teşvik etmesi ile mümkün oluyor. Ülkemizde de
yatırımcının giderek artan rüzgâr ve güneş yatırımı iştahı,
şebekede iyileştirmeye yönelik inisiyatiflerin artmasına
imkân tanıyor. Söz konusu inisiyatiflerin önemli bir
bileşeni olan akıllı şebekeler konusunda da gerek
kavramsal altyapısına yönelik çalışmalar gerekse pilot
uygulamalar ile aşama kat ediliyor.”
Rapora göre elektrik enerjisi sektöründe yer alan
kurumlar için yeni dönem trendleri şöyle:
– Üretim portföyü optimize edilmeli. Bu çerçevede
fiyatlarda görülen dalgalanmaların ve doğal faktörlerin
yankılarını minimuma indirmek için daha ‘esnek’
stratejiler ortaya koyulması faydalı olabilir.
– Akıllı şebekelerden yararlanılmalı, yenilenebilir enerjiye
dayalı dağıtık üretim teşvik edilmeli.
– Müşteri bağlılığına önem verilmeli. Bu çerçevede
müşterinin taleplerini anlayan ürün ve hizmetler ortaya
koyulmalı.
– Maliyetler sınırlanmalı.
– Regülasyonlar değere çevrilmeli.
– Şirketler uluslararası arenaya ürün ve hizmet
sunabilmeli.
– Yeni yönetim modelleri ve yetkinliklere yönemeli.
– Yeni isimlerden, yeni anlayışlardan yararlanılmalı.
15
haber
Genç TEMA gönüllüleri 53 çevre projesi geliştirdi
Projeler ‘’Dünyayı Kurtaran Adım Projesi’’ kapsamında
gerçekleştirildi
Genç TEMA gönüllülerinin ‘’Dünyayı Kurtaran Adım
Projesi’’ kapsamındaki çalışmalar ile 51 ilde 3.150 gence
ulaştıkları ayrıca 50 farklı ilde 53 yerel çevre projesi
gerçekleştirdiği bildirildi.
TEMA vakfı tarafından yapılan açıklamaya göre gençlerin
çevre ile ilgili konularda daha donanımlı olmasının
ve yerel doğa sorunlarına çözüm olabilecek çevre
projeleri geliştirilmesini hedefleyen çalışmalar için
gereken kaynak ise Adım Adım Oluşumu’nun desteği
ile 2013 yılından itibaren yaratılan 185.765 TL’lik
TEMA açıklamasına göre projenin ilk adımı olan Doğal
Kahramanlar Eğitmen Eğitimi kapsamında Türkiye’nin
54 farklı ilindeki 69 üniversiteden 142 genç eğitim gördü.
İkinci aşamada ise ilk aşamada eğitim gören gençlerin
51 ildeki 64 üniversitede gerçekleştirdikleri 93 eğitim ile
3150 gence ulaşması sağlandı.
Projenin üçüncü adımı olarak ise düzenlenen eğitimlere
katılan ve TEMA tarafından‘’Doğal Kahraman’’ olarak
adlandırılan gençlerden kendi yaşadıkları ildeki bir doğa
sorununu seçerek bu soruna çözüm olabilecek projeler
16
yürütmeleri istendi.
Genç TEMA gönüllüsü gençler bu çalışmalar kapsamında
genel olarak iklim değişikliği, su ve kuraklık sorunu,
biyolojik çeşitliliğin korunması, çevre ve su kirliliği, taş
ocaklarının doğaya etkileri, anız yangınlarının toprağa
verdiği zarar, erozyonla mücadele için ağaçlandırma,
termik santrallerin zararları, geri dönüşümün önemi
ve sulak alanların korunması gibi konularda projeler
yürüttü.
Genç TEMA gönüllüleri tarafından gerçekleştirilen
projelerden bazıları şu şekilde;
Çankırı’da Acı Çay üzerine araştırma yapıldı
Çankırı Karatekin Üniversitesi Genç TEMA Topluluğu,
Acı Çay’ın kirliliğine dikkat çekmek için öncelikle
Çankırılılar’ ın bu konudaki görüşlerini öğrenmek
amacıyla bir kamuoyu araştırması yaptı. Şehir
merkezinde yaşayan 200 kişinin katıldığı ve yüzyüze
anket yöntemi ile gerçekleşen araştırmada sorun ve
beklentiler saptandı. Ankete katılanların %76’sı çay ve
çevresinin yeterince temiz tutulmadığını, %76’sı çayın
kirliliğinin insan ve doğa sağlığını etkilediğini, %59’u
çayı ve çevresini güvenli bulmadığını, %61’i ise çayın
görüntü kirliliği de oluşturduğunu belirtti. Acı Çay’la ilgili
haber
çalışmaları sırasında anketin yanı sıra 300 Çankırılıyla
da bilgilendirme görüşmesi yapan gençler araştırma
sonuçlarını yerel yöneticilerle paylaşacak.
Buca Üzümü’ ünü koruma projesi başlatıldı.
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Genç TEMA Topluluğu,
İzmir’in meşhur üzüm türlerinden biri olan Buca
Üzümü’nün yok olma tehlikesine karşı koruma projesi
başlattı. Gençler Buca Üzümü’nün yoğun göç, çarpık
kentleşme gibi nedenlerle yok olmak üzere olduğunu
tespit etti. Öncelikle Buca Kaynaklar Köyü’nü ziyaret
eden gençler, bağ sahiplerinden Buca Üzümü’ne dair
sorunları dinledi. Üzüm Kokan Semt Dergisi’ne, Dünyayı
Kurtaran Adım Projesi’ni ve Buca Üzümü için yürüttükleri
çalışmaları anlattı.
Türü korumak için 25 adet asma fidanını toprakla
buluşturdu. Gençler, asma fidanlarının bakımını
sürdürmeye devam ediyor.
Mardinli çiftçilere anız yakmanın zararları anlatıldı
Mardin Artuklu Üniversitesi Genç TEMA Topluluğu’nun
gündemindeyse toprağı tehdit eden anız yangınları
vardı. Gençler çiftçilere anız yangınlarının zararlarını
anlattı, bölgedeki ziraat mühendisleri ile bir araya
gelerek danışma toplantılarına katıldı, Mardin Tarım
Fuarı’nda stant kurarak anız yangınlarının zararlarına
dikkat çekti. Tüm bunların yanı sıra, Mardin İl Tarım,
Gıda ve Hayvancılık Müdürlüğü ve Çevre ve Şehircilik İl
Müdürlüğü ile görüşmeler yaparak anız yangınlarının
önlenebilmesi için talep ve görüşlerini iletti. Mardinli
gençlerin çalışmaları sonucunda 700 çiftçiye ulaşıldı.
gençlerin Kaz Dağları endemik bitki türlerini yeterince
tanımaması sorunundan yola çıkarak gençlere bu türleri
tanıtmak için “Kaz Dağları Endemik Bitki Türleri” konulu
bir söyleşi organize etti. Gençler Yrd. Doç. Dr. Ersin
Karabacak ile yaklaşık 80 kişinin katılımıyla Kaz Dağları’na
çıkıp endemik türleri yerinde gözlemledi. Türler hakkında
tanıtıcı bir doğa yürüyüşü gerçekleştirildi. Endemik
türlerle ilgili fotoğraf yarışması düzenlendi.
Meke Gölü’nün kuruma riski için farkındalık yaratıldı
Kuruma tehdidi altındaki volkanik bir krater gölü olan
Meke Gölü ise Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi
Genç TEMA Topluluğu’nun yerel proje konusuydu.
Gençler, Türkiye’deki jeolojik mirasın simgelerinden
Meke Gölü’nün kuruma tehdidini akranlarına göstererek
anlatmanın en iyi yol olduğunu düşündü ve Meke Gölü’ne
alan ziyareti düzenledi. Ortaokul öğrencilerine de su,
kuraklık ve sulak alanlar konulu eğitimler verilerek
farkındalık sağlandı.
Konya’daki termik santrallerin tehlikelerine dikkat çekildi
Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi Genç TEMA
Topluluğu, Konya (Karapınar) - Karaman (Akçaşehir)
bölgesinde kurulması planlanan kömür ocakları ve
termik santralin Türkiye’nin buğday ambarını ateşe
atmak olacağını anlatmak için çalıştı. Üniversitede
“Kömür Madenciliği ve Termik Santral” konulu fotoğraf
sergisi düzenledi. Fotoğraf sergisini, akademik ve idari
personelin yanı sıra 300’e yakın öğrenci ziyaret etti.
Kaynak: tema.org.tr
İstanbul’un kaybolan biyo çeşitliliğine dikkat çekildi
10 farklı üniversiteyi kapsayan İstanbul Genç TEMA
Toplulukları, yerel projelerini birlikte hayata geçirmeye
karar verdi. İstanbul’un kaybolan biyolojik çeşitliliğine
dikkat çekmek için kentleşme, Boğaziçi, fundalıklar ve
kuş göç yolları konularındaki doğa sorunlarını anlatan
kısa filmler çekildi. Sosyal medyada #EskidenBuralar
etiketiyle bir kampanya gerçekleştirildi. 1.621 farklı
kişi tarafından 9.201 tweet atılan #EskidenBuralar
etiketi Türkiye’de en çok konuşulan konular (trendtopic)
listesine girdi. Genç TEMA’lar, ünlü isimlerin de desteğini
aldıkları kampanya sonrası çarpan etkisiyle yaklaşık 5.000
kişide İstanbul’un kaybolan biyolojik çeşitliliği hakkında
farkındalık yarattı.
Kaz Dağları’ndaki endemik türler tanıtıldı
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Genç TEMA Topluluğu,
17
haber
Enerji sektörüne profesyonel bir bakış: Sabancı Üniversitesi Enerji
Teknolojileri ve Yönetimi Yüksek Lisans Programı
Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi bünyesinde 3 yıl önce
başlatılan, Enerji Teknolojileri ve Yönetimi Yüksek Lisans Programı ile günümüzün enerji
sektörüne profesyonel bir bakış getiriliyor.
Enerji Teknolojileri ve Yönetimi Yüksek Lisans Programı
nedir?
Sabancı Üniversitesi Enerji Teknolojileri ve Yönetimi
Yüksek Lisans Programı; mühendislik, temel bilimler,
ekonomi, yönetim, siyaset, kamu politikaları gibi
alanlardan gelen profesyoneller için tasarlandı. Adaylar
ilgi alanlarına ve uzmanlaşmak istedikleri konulara uygun
olarak, mühendislik ya da yönetim alanından dersler
almanın yanı sıra araştırma projeleri de geliştiriyor.
Programının ders içeriği ise enerji sektöründeki insan
kaynağı ihtiyacına cevap vermek üzere, sektörün
ihtiyaçları doğrultusunda ve sektörün temsilcilerinin
önerileriyle aktif olarak katıldıkları bir sürecin sonunda
geliştirdi.
Program ile enerji sektörünün dünyada ve ülkemizde
günden güne büyümesi ve yapılan yatırımların artmasıyla,
enerji teknolojileri ve yönetimi alanında uzmanlaşmış ve
eğitim almış profesyoneller yetiştirmek amaçlanıyor.
Ayrıca enerji sektöründe yer alan yöneticiler ve yönetici
adayları için ise; enerji teknolojilerindeki son gelişmeler,
yeni enerji kaynakları, ulusal ve uluslararası enerji
politikaları, teşvik ve düzenlemeler hakkında bilgilerini
sürekli geliştirmek ve güncel kalmalarını amaçlıyor.
Kimler Başvurmalı?
Enerji Teknolojileri ve Yönetimi Yüksek Lisans
Programı’nın hedef kitlesi; mühendislik, temel bilimler,
18
ekonomi, yönetim, siyaset, kamu politikaları gibi
alanlardan gelen ve enerji sektöründe uzmanlaşmak
isteyen, endüstri deneyimi olan profesyoneller olarak
belirlenmiştir.
Öğrencilerin çok disiplinli çalışmalar sayesinde
uygulamaya yönelik eğitim almaları, teknik konulara
ek olarak teknoloji ve inovasyon yönetimi, girişimcilik,
teknoloji politikaları, proje yönetimi, paydaş iletişimi,
risk yönetimi gibi alanlarda da yetkinlik kazanmaları
hedeflenmekte.
Eğitim Yeri
Enerji Teknolojileri ve Yönetimi Yüksek Lisans
Programı’nın hafta içi dersleri Pazartesi – Çarşamba
günleri 19:00 – 22:00 saatleri arasında, haftasonu
(Cumartesi) dersleri saat 10:00 – 17:00 saatleri arasında
Karaköy Minerva Palas’ta gerçekleşir.
Program ve başvurular ile ilgili daha geniş bilgi http://
energy.sabanciuniv.edu/ web adresinden alınabilir.
Kaynak: fens.sabanciuniv.edu
haber
Kazakistan’da UAEA’ya bağlı nükleer yakıt bankası kuruluyor
Nükleer Yakıt Bankası’nın resmi açılışı 27 Ağustos
günü Kazakistan’da gerçekleştirilecek. Kazakistan’ın
Ankara Büyükelçisi Tüymebayev, “Düşük düzeyde
zenginleştirilmiş uranyum yakıtının nükleer enerjiden
faydalanmak isteyen ülkelere aralıksız ve istikrarlı bir
biçimde verilmesine imkân sağlayacaktır.” dedi.
isteyen üye devlet, Banka’ya ödeme yaptıktan ve bütün
sözleşmeler imzalandıktan sonra fabrika, nükleer
yakıtı tesisten çıkartacak. Banka ile üye devlet arasında
imzalanan anlaşmada mutlaka nükleer yakıtın sadece
enerji reaktörlerinde yakıt olarak kullanılacağına dair
hüküm bulunacak.
Kazakistan’ın başka devletlerle bir araya gelerek nükleer
silahsızlanma için çaba sarf ettiğini ifade eden Kazakistan
Ankara Büyükelçisi Canseyit Tüymebayev, Uluslararası
Atom Enerjisi Ajansı’na (IAEA) bağlı Uluslararası
Düşük Düzeyde Zenginleştirilmiş Uranyum Bankası’nın
Kazakistan’da açılacağını duyurdu. Türk basın
mensupları ile yaptığı sohbet toplantısında Tüymebayev,
“Güvenli Uluslararası Düşük Düzeyli Zenginleştirilmiş
Uranyum Bankası’nın Kazakistan’da kurulmasına karar
verildi. Kazakistan topraklarında kurulacak Banka’nın
kaynakları IAEA’nın takibinde olacak. Düşük düzeyde
zenginleştirilmiş uranyum yakıtının nükleer enerjiden
faydalanmak isteyen ülkelere aralıksız ve istikrarlı bir
biçimde verilmesine imkân sağlayacaktır.” diye konuştu.
Nükleer Yakıt Bankası’na üye devletin serbest
piyasadan nükleer yakıt alma imkanı yoksa çok ihtiyaç
olması durumunda nükleer yakıt almak üzere buraya
başvurabilecek. Zenginleştirilmiş uranyum yakıt almak
Kazakistan, Ajans’ın düşük zenginlikli uranyum geliştirme
programı (LEU) çerçevesinde kurulacak uranyum
bankasına ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Uranyum
bankası, Doğu Kazakistan’daki Öskemen şehrinde
faaliyetlerine devam eden Ulba Metalürji Santrali
içinde yer alacak. Düşük zenginlikli uranyum geliştirme
mevzuatı çerçevesinde ülkelerin yapacağı barışçıl
nükleer programlar için oluşturulan banka ile UAEA, üye
ülkeler için öteki kaynak arzlarındaki bozulmalara karşı
enerji güvenliği ve yatırım istikrarı öngörülebilirliğinde
bir alternatif sunacak.
Nükleer Yakıt Banka’sına Türkiye sermaye yardımında
bulunmazken ABD 49 milyon Dolar, AB 25 milyon Euro,
Kuveyt 10 milyon dolar, Norveç 5 milyon dolar, Birleşik
Arap Emirlikleri 10 milyon dolar, Kazakistan ise 400 bin
dolar verdi.
Kaynak: enerjigazetesi.com
AP, karbon piyasası reformunu onayladı
Avrupa karbon salınım piyasasında 2019’dan itibaren yürürlüğe girecek ve emisyon izni
fiyatlarını yukarı çekmesi amaçlanan reformlar, Avrupa Parlamentosu’nun onayını aldı.
Aylardır devam eden görüşmelerin merkezinde,
AB’nin Emisyon Ticaret Sistemi’ndeki (ETS) ‘kirletme
izni’ fiyatlarının dibe vurmasına yol açan fazla
izinlerin toplanacağı bir Piyasa İstikrar Rezervi (MSR)
oluşturulması yer alıyordu.
MSR’nin planan tarihte yürürlüğe girebilmesi için AB
ülkelerinin de resmen onay vermesi gerekiyor.
Avrupa’da karbon emisyonu izinleri şu anda ton başına
yaklaşık 7.50 Euro’dan alıcı buluyor.
Kaynak:Euroactive.com
Ekonomisi kömüre yüksek düzeyde bağımlı olan Polonya,
reformların daha geç yürürlüğe girmesini istiyordu. Yoğun
bir şekilde enerji tüketen sektörler de, maliyetlerinin
artacağı ve yatırımların dünyanın başka bölgelerine
yöneleceği uyarısında bulunuyordu.
Genel kurulda kabul edilen karar tasarısının raporotörü
Ivo Belet, varılan sonucun ‘son derece önemli bir adım
olduğunu’ ve Aralık ayında Paris’te düzenlenecek
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı öncesinde
AB’nin inandırıcılığını artırdığını söyledi.
19
makale
Lisanslı ve lisanssız GES yatırımları arasındaki başlıca farklar
Enerji yatırımı; küçük veya büyük bir enerji yatırımıdır.
Asıl amaç kar etmektir. Enerji yatırımlarının EPDK
tarafından tahsis edilen lisanslar vasıtasıyla yapıldığı
ülkemizde lisanssız elektrik üretimi küçük ölçekte enerji
yatırımcısının önünü açmayı hedeflemiştir.
Peki bu iki yatırım modeli arasında gerçekte ne farklar
vardır? Riskleri nelerdir?
Lisanssız modelin ilk yanlış anlaşıldığı nokta sürecin
“daha kolay” olacağıdır. Lisanslı bir yatırımda gerekli tüm
izin süreçleri lisanssız bir süreç de de geçerlidir.
Şöyle ki; her ne kadar “Çed Kapsam dışı” alsanız dahi
Çevre Şehircilik’ e başvurmak durumundasınız. 20 dönüm
altı araziler için bu evrak ücretsiz bir şekilde verilirken ve
yaklaşık 1 haftalık bir süreç varken 200 dönüm’e kadar
olan arazilerde “Proje Tanıtım Dosyası” hazırlamak
durumundasınız. Burada yaklaşık 4.000TL ilgili bir ÇED
firmasına, yaklaşık 15.000TL’de devlete vergi olarak
ödeniyor. Süreç 2 hafta, verilen evrak aynı. Lakin 200
dönüm üzerindeki araziler için “ÇED” onayı gerekiyor. Bu
da yaklaşık 6 aylık bir süreç demek. Lisanslı da olsanız,
lisanssız da olsanız bu sürece katılmak zorundasınız. İlk
halinde ÇED gerekliliği için 10MW olan proje üst limiti
yeni yapılanma ile 200 dönüme çekilerek yaklaşık olarak
20MW kapasiteye yükselmiştir.
Diğer bir süreç ise arazinin tarımsal açıdan uygun olup
olmaması.İl tarım müdürlükleri bu konu hakkında
oldukça hassaslar ama yardımcı olmaya çalışıyorlar. Bir
il tarım müdürlüğü ile verdiğim savaşta üste çıkmak için
teknik talimatnameyi okudum. Gerçek anlamda “Marjina
kuru tarım arazisi” tarımı neredeyse sarp kayalık demek.
3. ve 4. sınıf araziler aslında marjinal kuru tarım arazisi
demek değil lakin tarım reformu genel müdürlüğü aslında
bu müsamaha gösteriyor yoksa gerçekten kullanılamaz
arazilere izin verilirdi. GES yatırımı yapılacak arazinin
her ne kadar tarım arazisi olmaması istenilse de sadece
marjinallik aranmamalı. Arazinin dönüm başı geliri belirli
seviyenin altında olan araziler bu alana tahsis edilebilmeli.
Sadece tarım yapılabildiği için yılda sadece 1 kere arpa
buğday yetişen araziler de kullanıma açılabilmeli. Bu
araziler dönümünde yılda yaklaşık 400TL kazanıyorken
aynı yere kurulan GES yılda yaklaşık 30.000TL’lik katma
değer yaratabilmekte.
Buraya kadar süreç aynı.Lakin lisanslı yatırımın “Kamu
Yararı Kararı” aldırma yetkisi var. Yani halkın arazilerini
kamulaştırarak kullanabilir ama güneş gibi devasa
arazi kullanan yatırımlar için bu pek uygun değil zira
itirazlar, mahkemeler ve diğer süreçler ile asıl amaç
20
baltalanabilir. Pratikte lisanslı GES yatırımcısının kamu
arazilerine yöneldiğini görüyoruz. Lisanssız yatırımcılar
ise benzer bir süreç kullanarak kamu arazilerini 30
yıllığına kiralayabiliyor. Yasal zeminde burada bir fark
oluştuysa da pratik uygulamalarda bir fark yaratmadığını
görüyoruz. Lisanslıya güç veren kamulaştırma gücünün
uygulama alanı itibariyle bir güç teşkil etmediğini
görüyoruz.
Bu sürece ek olarak, TEDAŞ proje kabullerinde istenilen
evraklar iki yatırım türü için de benzer. Belediye imarı gibi
uygulamalar iki sistem için de zorunlu. Çatı kurulumlarında
imardan daha çetrefilli olan proje tadilatı yapılması
gerekebiliyor. Burada haksızlık olarak gördüğüm
kısım, binaların üstüne tonlarca kaynar su barındıran
güneşten sıcak su elde etme sistemlerinin herhangi bir
onay mekanizmasına tabi olmadan kurulabilmeleri ama
güneş yatırımlarının devasa bir onay sürecine girmeleri.
Burada da süreç ihtiyacının %20-%30’una denk gelen
yatırımların Tedaş onay sürecine sokulmadan direk
şebekeye bağlanması şeklinde gelişecektir. Burada şöyle
bir ikilem mevcuttur; sistem onay almayacağı için Tedaş
tarafından talep edilen birçok koruma kullanılmayacaktır
ve “Loss of main” koruması adını verdiğimiz koruma
devreye girmediğinde hat üzerinde çalışma yapan
bir kişi elektrikle çarpılma riskine maruz kalacaktır.
Burada en kolayı süreci otomatize edip örnek bir proje
ortaya koymaktır. Burada “GES Bağlantı Panosu” adını
verdiğimiz 10-20kW güçlere kadar standart bir pano
satın alınarak bağlantı yapılmasına izin verdirilebilinir.
Yoksa burada can kayıpları yaşanacağını ve bu problemin
merkezinin bir yönetmelik ve esas hazırlamayan Tedaş
olacağını düşünüyorum. Uygulanabilirliği marjinal olan
bir proje sürecinin varlığı, insanların hayati tehlike
yaşamasının önüne ne yazık ki geçemez.
makale
Lisanslı ile lisanssızın arasında elektriğin ticaret
yeteneklerinden önceki en önemli farkı bağlantı noktası.
Lisanslı elektrik üretiminde yasal olarak iletim barasına
bağlanabilirken lisanssız üretimde dağıtım barasına
bağlanmak durumundasınız. Bu da lisanslıdan farklı
olarak kendi 34,5/154 trafo yatırımınızı yapamamanıza
ve iletimden bağlanamamanıza yol açacaktır. Her üretim
ve tüketim noktasında sayaçların olması ve tamamen
dijitalleştirilmiş ve borsaya dönüştürülmüş elektrik
ticareti altyapısı aslında teknik olarak istediğiniz yerden
bağlanmanıza ve ticaret yapmanıza izin veriyor ama
burada engel teşkil eden yasal yönetmelik. Tabi burada
yine yönetmelik hatalı diye düşünmek söz konusu değil
çünkü lisanssız yönetmelik ilk tasarlandığında kendi
elektriği üretmek isteyen yatırımcıların çatılarına ve
bahçelerine yatırım yapmaları için tasarlandı; firmaların
sayaç sahibi olmak adına depo kiraladıkları ve arazi alıp
yatırım yaptıkları model için değil.
Süreç açısından bakacak olursak lisanssız yatırım küçük
işletmeler için düşünülmüş ama lisanslı yatırımlar ile
aynı kulvarda işlem görmektedir. İki süreç arasında satış
serbestisi (katı payı ödemek suretiyle) ve kamu yararı hakkı
dışında aslında pek bir fark yoktur. Sadece yönetilmesi
gereken 10 yıl sonra Yekdem dışında kalındığında ne
olacağı riskidir ama bu konuda da yatırımcıyı yolda
bırakacaklarını düşünmüyorum. Talebin hızla arttığı bir
ülkede hangi hükümet enerji santrallerinin önünü keser
ki? Üstelik yenilenebilir enerji.
Günümüz lisanssız başvuruları sebebiyle neredeyse
tüm trafo merkezlerindeki kapasiteler dolmuştur.
Lisanslı yatırım yapacak firmalardan ya varolan iletim
şalt sahalarına trafo yatırımı yapmaları ya da kendi şalt
sahalarını inşa etmeleri istenecektir. Bu durumun daha
önce 300.000$ – 400.000$ aralığında hesapladığım katkı
payını daha aşağıya çekeceğini düşünüyorum.
Konuyu şöyle özetleyerek baktığımızda lisanslı yatırımın
satış serbestisi edinmek amacıyla vereceği katkı payı
karşısında lisans alması ve ilgili alanları kamulaştırma
gücü dışında lisanssızdan bir farkı yoktur üstelik her
sene açıklanması varsayılan kapasiteler ile sınırlıdır.
Burada verilen katkı payına istinaden elde edilen hak
133$/MWh teşvik veren devlet yerine 65$-85$ arasında
seyreden bir piyasaya da satış yapabilmektir. Lisanssız
üretim tesislerinin de 10 yıl sonra Yekdem dışına çıkması
durumunda yeni bir yönetmelikle lisanslılarla aynı haklara
haiz olmak koşuluyla piyasaya piyasa fiyatlarından satış
yapacağını düşünüyorum. Böylelikle 10 yıl sonra lisanssız
ile lisanslı arasındaki tek fark ilk yatırım maliyeti farkı,
kamu yararı ve Trafo merkezi yapıp yapamama yetkisi
kalacaktır.
Ortaya çıkan tabloda kolay entegrasyonu teşvik etmesi
amacıyla ortaya çıkan lisanssız sürecin kolaylıktan
uzaklaştığı ve lisanlı yatırım ile aynı zorluklara ulaştığı,
büyük yatırımcıyı teşvik eden lisanslı yatırımın da teşvik
ve katkı payı modeli sebebiyle cazibesini yitirdiğidir.
Yönetmelikler bu şekilde devam ettiği sürece lisanslı
süreçte yatırımcının ve halkın faydasına bir yatırım
beklemek pek doğru olmaz, lisanssız yatırım da yakın
vadede şirketlerin nakit döngüsü için oldukça verimli
hale gelecektir.
Şimdi siz söyleyin; lisanslı yatırım “lisans” sahibi olmanın
avantajlarına gerçekten değer mi yoksa sığ bir havuza
balıklama mı atlıyoruz?
Orçun Başlak
Kaynak: Enerjienstitüsü.com
21
haber
Saydam Güneş Panelleri Çığır Açacak mı?
Binalarda ve elektronik cihazlarda saydam güneş paneli kullanımı pencereleri, telefonları ve benzerlerini enerji kaynağına çevirecek.
Bir ofiste yaz boyunca ter döken herkes camdan içeri giren güneş enerjisinin gücünü çok iyi bilir.
Günümüzde hiçbir saygın mimar, güneş ışığı ve ısısını kesmek amacıyla müdahale edilmiş camlar olmadan böyle bir
işyeri tasarlamıyor artık.
Peki ya camdaki kaplama güneşin etkisini azaltmaktan
başka işlere de yarasa? Bu ince film tabakası ofisin
aydınlatılmasında, bilgisayarların ve hepsinden önemlisi
klimanın çalışmasında kullanılmak üzere güneş enerjisi
toplasa?
“Şeffaf” güneş panelinin gerisindeki fikir işte bu. En az
yirmi yıldır devam eden ABD hükümeti destekli üniversite
araştırmalarının ardından, yeni şirketler yakında bu
teknolojiyi piyasaya sürmeye hazırlanıyor.
Organik kimyanın desteğinden güç alan şeffaf güneş
paneli öncülerinin amacı, güneş enerjisinin en sinir bozucu
sorunlarından birine çare bulmak. İnsanlık için güneş açık
farkla en büyük potansiyel enerji kaynağı durumunda ama
bu gücü toplama yeteneğimiz sınırlı. Çatılara yerleştirdiğimiz paneller, güneş ışığını elektriğe dönüştürmede en iyi
olasılıkla yüzde 20 oranında verimliliğe sahip.
Güneş panellerinin verimliliği araştırmalar sayesinde zaman içinde artış gösterdi. Ancak bazı bilim insanları, güneş
enerjisinden gerçek anlamda faydalanmak için güneş paneli takılabilen bina sayısının artması gerektiğini ve bunun
yolunun da şeffafa yakın ya da tamamen şeffaf hücreler üretmek olduğunu savunuyor.
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) ve Michigan Eyalet Üniversitesi araştırmacılarının kurduğu Silikon Vadisi’nin
yeni şirketlerinden UbiquitousEnergy’nin başkanı ve kurucu ortağı Miles Barr, “Güneş enerjisine yepyeni bir yaklaşım,
çünkü şimdi bol miktarda potansiyel alan var,” diyor. “Hayal gücünü başıboş bırakmak gerekiyor. Bunların ileride her
yere yayılacağını görebiliyoruz.”
Görünmez Enerji
Şeffaf güneş paneli fikri, ilkokulda öğretilen temel bir bilgiye dayanıyor: Güneş, görünür ışığın yanı sıra gözle
görünmeyen morötesi ve kızılötesi ışıkla da enerji yayıyor. Tayfın sadece görünmez kısmındaki ışığı toplayan bir güneş
hücresi, tüm diğer ışıkların geçip gitmesine izin verecek yani bir başka deyişle şeffaf olacak.
Böyle bir malzemenin yaratılmasının sırrı organik kimya. Bilim insanları 1990’ların başlarından beri, yeryüzündeki tüm
canlılarda bulunan karbon, hidrojen, oksijen ve birkaç başka elementin yapıtaşlarını kullanarak, elektron taşıyabilen
yani elektrik akımını iletebilen molekül çeşitleri üzerinde çalışıyorlar.
Colorado, Golden‘deki ABD Enerji Dairesi Ulusal Yenilenebilir Enerji Laboratuvarı’nın (NREL) uzman araştırmacısı
NikosKopidakis, “Organik kimyanın güzelliği malzemenin çeşitliliği,” diyor. “Olasılıklarda sınır yok. Her şey olabilir
ama ihtiyaçlar konusunda oldukça iyi bir fikrimiz var. Malzemeyi yeşil, mavi, ya da herhangi başka bir renk veya şeffaf
olacak şekilde tasarlayabiliyorsunuz.”
Güneşin sadece görünmez ışınlarını toplamak, verimlilikten fedakarlık etmek anlamına geliyor. Kopidkis’in, ekibin
görünen ışınları da toplayan şeffaf olmayan organik güneş hücreleri yaratmak üzerinde yoğunlaştığını söylemesinin
nedeni de bu. Ama aynı zamanda, şeffaf güneş panelleri fikrini binalarda kullanılmak üzere pazarlamayı amaçlayan
Solar Window Technologies adlı Maryland’li özel şirketle de çalışmışlar.
22
haber
UbiquitousEnergy ekibi, MIT bilim insanlar tarafından 2011 yılında yayımlanan ABD hükümeti destekli bir araştırmaya
dayanan optimal bir formül geliştirdiklerine inanıyor.
“Şeffaflık ve verimlilik düzeyleri arasında genelde doğrudan bir ters orantı oluyor,” diye açıklıyor Barr. Bizim
benimsediğimiz yaklaşımda, yüksek şeffaflık düzeylerinde yine de önemli miktarda enerji elde etmek mümkün.”
Barr, Ubiquitous’un yüzde 10’u geçkin düzeyde bir verimlilik elde etmeyi başaracağını söylüyor. Bu oran silikona kıyasla
daha düşük olabilir ama kullanım alanı olasılıkları çok daha yüksek. “Etrafımızda milyonlar ve milyonlarca metrekare
cam yüzey var,” diyor Barr.
Organik Avantaj
Kopidakis, kuvars kumundaki silikaya yüksek ısılı fırında müdahale edilmesiyle üretilen sıradan silikon güneş
panellerine kıyasla organik güneş panelinin bir avantajı daha olduğunu söylüyor. Organik güneş film tabakasını imal
etmek çok daha az enerji gerektiriyor ve seri üretime geçilmesiyle çok daha ucuza mal olacağı düşünülüyor.
“Ultra yüksek vakum odasına ihtiyaç duyulmuyor, 300 ila 400 derece arasında ısıtılması gereken herhangi bir şey
olmuyor,” diyor Kopidakis. Güneş paneli malzemesi, ortam ısısında standart film kaplama işlemiyle uygulanıyor.
Ubiquitous mühendislerinin inşa ettiği organik fotovoltaik yapıların kalınlığı insan saçının binde biri kadar.
Piyasa araştırma şirketi GTM Research’ün başkan yardımcısı ShayleKann bu ay başındaReddit “Ask Me Anything”
web sitesinde üretim maliyetinin avantajından bahsetmişti. Ancak oturmuş ve daha verimli sıradan panellerle rekabet
etmek durumunda olan şeffaf güneş paneli şirketlerinin, üretimi artırmak için yeterli sermayeye erişiminin zor
olabileceğinden de bahsetmişti.
Barr, Ubiquitous’un teknolojiyi ilk önce küçük çapta ispatlamayı planladığını belirtiyor. Şirketin Kaliforniya, Redwood
City’deki pilot üretim tesisinde, mobil cihaz üreticileriyle işbirliği içinde Ubiquitous teknolojisi ile çalışan akıllı telefon,
saat ve diğer küçük boyutlu elektronik cihaz prototipleri tasarlanıyor şimdilerde.
“Pil ömrünü uzatmak ve pil ömrü sorunlarına çözüm getirmek bizim için çok iyi bir başlangıç olacak,” diye konuşuyor
Barr.
Güneş enerjili mobil cihazların ne zaman piyasaya çıkacağı ve fiyatlarının ne olacağı henüz belirlenmiş değil. Ubiquitous
ekibinin, teknolojinin mobil cihaz fiyatlarında önemli bir değişiklik yapmasını beklemediğini belirtiyor Barr. Bu arada
güneş enerjili yeni akıllı telefonunuzda güneş paneli aramayın boşuna. Eğer her şey yolunda giderse güneş paneli
malzemesi, cihazın ekran camının hemen altına yerleştirilen görünmez bir kaplama olacak.
“İdeal olarak,” diyor Barr, “hiçbir şey yokmuş gibi duracak.”
Kaynak: National Geographic
23
haber
Solar Impulse Hawaii’ye indi.
Solar Impulse-2 Japonya’dan Havai’ye doğru olan ve 28
Haziran 2015 günü başlayan uçuşunu 3 Temmuz 2015
günü tamamladı.
Tamamen güneş enerjisi ile çalışan uçak 7.212 km’lik
yolu toplam 118 saatte katederken, uçağı kullanan pilot
André Borschberg dünya uçuş tarihinde tek bir pilot
ile bir seferde gerçekleştirilen en uzun uçuş rekorunu
da kırmış oldu. Bundan bir önceki rekor 2006 yılında
gerçekleştirdiği 76 saatlik uçuş ile ABD’li Steve Fossett’e
aitti.
Solar Impulse-2 Japonya’dan Havai’ye doğru olan ve 28 Haziran 2015 günü başlayan uçuşunu 3 Temmuz 2015 günü
tamamladı.Tamamen güneş enerjisi ile çalışan uçak 7.212 km’lik yolu toplam 118 saatte katederken, uçağı kullanan
pilot André Borschberg dünya uçuş tarihinde tek bir pilot ile bir seferde gerçekleştirilen en uzun uçuş rekorunu da
kırmış oldu. Bundan bir önceki rekor 2006 yılında gerçekleştirdiği 76 saatlik uçuş ile ABD’li Steve Fossett’e aitti.
Solar Impulse 9 Mart 2015 tarihinde Abu Dabi’den başlayan seferinde toplam 8 ayakta 17 bin kilometreye yakın yol kat
etti.
Solar Impulse yolculuğunun devamı olarak bir ay içinde ilk olarak ABD’nin Arizona eyaletindeki
Phoneix şehrine hareket edecek. Uçağın Arizona’dan sonraki durağı hava koşullarına bağlı olarak belirlenecek Orta
Amerika bölgesinde bir şehir olacak iken, ABD ayağındaki son durağı ise New York olacak.Projenin önündeki en
uzun ve zorlu etap ise New York’tan hava koşullarına bağlı olarak Avrupa’ya ya da Afrika’ya yapılacak olan Atlantik
Okyanusu’nu geçme denemesi olacak. Bu uçuşu projedeki iki pilot; Bertrand Piccard ve André Borschberg beraber
gerçekleştirilecek.
Solar Impulse buradan sonra ise başlangıç noktası olan Abu Dabi’ye doğru tekrar havalanacak. Pilotlar 35 bin
kilometrelik yolculuğun Ağustos ayı sonunda veya Eylül ayı başında tamamlanabileceğini öngörüyorlar.
Kaynak: Yeşil Ekonomi
Hindistan, tamamen güneş enerjisiyle çalışan ilk havaalanını hayata
geçiriyor
Hindistan tamamen güneş enerjisiyle çalışan ilk
havaalanını hayata geçireceğini duyurdu. Cochin
Uluslararası Havaalanı’nın enerji sistemi, 46 binden fazla
güneş paneliyle yenilenecek.
Economic Times ve Al Jazeera’nin haberine göre, Hindistan
karbon salım oranının düşürülmesini sağlayacak bir proje
için çalışmalara başladı.
Kerala eyaletinde yer alan Cochin Uluslararası
Havaalanı’nın enerji altyapısı, tamamen güneş
panellerinden elde edilecek. Güneş panellerine
dönüşümden itibaren, havaalanının 25 yıl içinde atmosfere
300 bin ton karbondioksit yayılmasını önleyeceği belirtildi.
Söz konusu miktar, 3 milyon ağacın dikilmesine eşit
geliyor.
Nötr enerjili olarak adlandırılan tesis, ürettiği enerjinin
tamamını kullanacak. Yaklaşık 750 bin metre karelik
24
terminal alanına sahip olan havalanı, tamamen güneş
enerjisiyle beslenecek.
Havalaanında en az 46 bin güneş paneli bulunacak.
45 dönüm araziye yayılacak güneş panelleri, günde 48
bin birim enerji üretecek. Cochin Havaalanı’nda Mart
2013’te başlayan yeşil enerjiye dönüş sürecinin ne zaman
tamamlanacağı henüz kesin değil.
Kaynak: Alternatifenerji.com
haber
Almanya’da güneş ve rüzgar enerjisi, nükleeri geçti
Almanya’da temiz enerjiye geçiş hızla devam ederken, bu alanda aldığı son veriler yenilenebilir enerji alanında heyecan yarattı. Nükleer santralleriyle tanınan Almanya’da
güneş ve rüzgar enerjisinden üretilen enerji, nükleerden üretilen enerjiyi geçti
Almanya’nın enerji dönüşümü hedefi konusunda
tarihi bir başarıya ulaşıldığı açıklandı. Alman
Fraunhofer Enstitüsü tarafından açıklanan
verilere göre, ülkedeki rüzgar ve güneş enerjisi
santralleri toplamda 11,7 Teravat-saatlik elektrik
üretimi gerçekleştirdi.
Almanya’da yenilenebilir enerji bayramı: Güneş ve
rüzgar, nükleeri geçti
çıkacağını buradaki payını yenilenebilir enerjiye
aktaracağını açıklamıştı.
2015’in ilk aylarında da Alman hükümeti Angela Merkel
öncülüğünde fosil yakıtların ve nükleer enerjideki payın
azaltılarak yenilenebilir enerjiye geçişin hızlanacağının
sinyallerini vermişti.
Kaynak: Yeşil Gazete, guneselektirigim.com
Almanya’da temiz enerjiye geçiş hızla devam ederken,
bu alanda aldığı son veriler yenilenebilir enerji alanında
heyecan yarattı. Nükleer santralleriyle tanınan
Almanya’da güneş ve rüzgar enerjisinden üretilen enerji,
nükleerden üretilen enerjiyi geçti.
Almanya’nın enerji dönüşümü hedefi konusunda tarihi bir
başarıya ulaşıldığı açıklandı. Alman Fraunhofer Enstitüsü
tarafından açıklanan verilere göre, ülkedeki rüzgar ve
güneş enerjisi santralleri toplamda 11,7 Teravat-saatlik
elektrik üretimi gerçekleştirdi.
Geçtiğimiz sene aralık ayında Almanya’nın en büyük
elektrik şirketi E.On, kömür, gaz ve nükleer enerjiden
25
haber
ABD’nin karbondioksit emisyonlarında tarihi gerileme
Ülkenin elektrik üretimi kaynaklı emisyonları son 27 yılın
en düşük seviyesine geriledi.
ABD’nin elektrik üretimi kaynaklı karbondioksit
emisyonlarının son 27 yılın en düşük seviyesine gerilediği
bildirildi.
ABD Enerji Enformasyon İdaresi tarafından açıklanan
verilere göre ülkenin elektrik üretiminden kaynaklı sera
gazı emisyonları Nisan ayında bir önceki aya göre 20
milyon tondan fazla azalarak, 128 milyon ton seviyesine
geriledi.
Bu emisyonların 89.4 milyon tonu kömür, 36.4 milyon
tonu ise doğal gaz kullanımından kaynaklandı.
EIA tarafından konu ile ilgili yayınlanan açıklamada bu
rakamın 1988 yılının Nisan ayından sonraki en düşük
seviye olduğuna dikkat çekilirken, bu olumlu gelişmenin
başlıca nedeni olarak ise ülkenin Nisan ayı elektrik
üretiminde kömürün payındaki gerilemesi gösterildi.
Bu yılın Nisan ayında ABD tarihinde bir ilk yaşanmış ve
ülkenin elektrik üretiminde kömürün payı ilk defa ikinci
sıraya gerilemiş, doğal gaz ise ana enerji kaynağı olmuştu.
Bu dönemde ABD’nin elektrik üretiminin yüzde 31’i doğal
gaz, yüzde 30’u ise kömür kaynaklı olarak sağlanmıştı.
Verilere göre bir yıl öncenin aynı ayına göre ABD’nin doğal
26
gaz kaynaklı elektrik üretimi yüzde 21 oranında artarken,
kömür kaynaklı elektrik üretimi ise yüzde 19 oranında
gerilemişti.
İdarenin açıklamasında kömürden elektrik üretiminin
doğal gaza göre yüzde 71 ila yüzde 79 arasında daha fazla
karbondioksit emisyonuna neden olduğu da hatırlatıldı.
Elektrik üretimi ABD’nin toplam karbondioksit
emisyonları içinde yüzde 37 paya sahip iken, ülke küresel
ölçekteki karbondioksit emisyonlarının yüzde 17’sini tek
başına gerçekleştiriyor. Sıralamanın ilk sırasında ise
yüzde 27’lik pay ile Çin yer alıyor.
Kaynak: yeşilekonomi.com
haber
Dijital Rüzgar Santrali Geliyor…
GE (General Electric), dünya standartlarındaki rüzgar türbinlerini, rüzgar endüstrisine
yönelik dijital altyapıyla eşleştiren dinamik, bağlantılı ve uyarlanabilir Dijital Rüzgar Santrali teknolojisini duyurdu.
Bu teknoloji, bir rüzgar santralinin enerji üretimini yüzde
20’ye kadar artırıyor ve rüzgar endüstrisi için yaklaşık
50 milyar dolarlık bir değer üretilmesine olanak tanıyor.
GE (General Electric), dünya standartlarındaki rüzgar
türbinlerini, rüzgar endüstrisine yönelik dijital altyapıyla
eşleştiren dinamik, bağlantılı ve uyarlanabilir Dijital
Rüzgar Santrali teknolojisini duyurdu. Bu teknoloji, bir
rüzgar santralinin enerji üretimini yüzde 20’ye kadar
artırıyor ve rüzgar endüstrisi için yaklaşık 50 milyar
dolarlık bir değer üretilmesine olanak tanıyor.
Dijital Rüzgar Santrali, yenilenebilir enerjide uzun süredir
duyulan daha fazla esneklik ihtiyacını karşılamak için
endüstriyel internet olarak adlandırılan etkileşimli dijital
teknolojiyi kullanıyor. Bu teknoloji, yenilenebilir enerjinin
mevcut enerji şebekesine daha etkin bir şekilde entegre
olmasına yardımcı oluyor.
GE Power&Water Başkan ve CEO’su Steve Bolze, “GE
sahaları dahil her işletme ve her endüstri daha akıllı
dijital teknolojiler tarafından dönüştürülmekte ve en
büyük fırsat enerji alanında. Önemli olan bu yeni dijital
dönüşümden en iyi şekilde nasıl yararlanabileceğinizi
bilmek. Endüstri liderlerini, geride kalanlardan ayıracak
olan da budur” dedi.
GE, dünyanın ilk Dijital Rüzgar Santrali girişimi ile rüzgar
enerjisi endüstrisinin dönüşümüne liderlik ediyor. Bu yeni
rüzgar ekosistemi, üretimi artırmak, maliyetleri azaltmak
ve rüzgar santralinin işletme verimliliğini kullanım ömrü
boyunca yükseltmek için dünya standartlarında bir
türbini, dijital bir altyapıyla eşleştiriyor.
Dijital Rüzgar Santrali ekosisteminin çalışma sistemi
Dijital Rüzgar Santrali ekosistemi, önce türbinlerin
üretimiyle başlıyor. Gelecek nesil akıllı rüzgar
türbinleriyle, GE’nin yeni modelleri, en yüksek verimlilikte
enerji üretebilmek için bir rüzgar santralindeki her
bir türbin tabanı yerleşiminde, çevre koşullarına bağlı
olarak, 20 adede kadar farklı türbin konfigürasyonu inşa
etmek için bir dijital ikiz modelleme sistemi kullanıyor.
Ayrıca, her türbin, gerçek zamanlı olarak türbin işleyişini
analiz edebilen ve çalışma verimliliklerini artırmak için
ayarlamalar yapabilen gelişmiş ağlara bağlı şekilde
çalışıyor.
Türbinler inşa edildikten sonra, üzerlerindeki sensörlerin
bağlantıları kuruluyor. Operatörlerin türbinlerden,
santrallerden hatta bütün endüstri filosundan gelen
verilerle performans izlemelerine olanak sağlayan
GE’ninPredix yazılımıyla, bu sensörlerden toplanan
veriler gerçek zamanlı olarak analiz ediliyor. Veriler,
performansı etkileyebilecek sıcaklık, türbin hizasızlıkları
veya titreşimler hakkında bilgi sağlıyor.
Öğrenen sistem sorunları öngörebiliyor
Daha fazla veri toplandıkça, maksimum performansı
sürdürmek ve türbin yaşlandıkça ortaya çıkan tipik bakım
sorunlarından kaçınmak olanaklı hale geliyor. Önleyici
bakımın sadece gerektiğinde yapıldığından emin olmak
için bakım programlarını ihtiyaca göre düzenleyerek
bakım maliyetlerini de azaltıyor.
Temiz enerjinin lider şirketi Invenergy’nin Başkanı ve
CEO’su Michael Polsky, “GE’nin yaşam boyu işletim
üzerine odaklı olması, bizim kendi rüzgar türbinlerimizi
işletme şeklimizle uyum içindedir. Kendi filomuzda daha
da uzun vadeli değerler açığa çıkarmak için GE’nin Dijital
Rüzgar Santraliyle birlikte çalışmayı büyük bir heyecan
ile bekliyoruz” dedi.
Dijital Rüzgar Santrali, GE’nin 18 ay önce açıklanan
WindPowerUp teknolojisine dayanıyor. Şu anda 4 bin
ünitede kurulu olan bu teknoloji, türbin verimliliğini
yüzde 5’e kadar artırmış durumda ki bu da her türbin için
karlılıkta yüzde 20’ye varan bir iyileşme anlamına geliyor.
Tipik bir 100 megawatt rüzgar santralinin ömrü olan 20
yıl içinde bu teknoloji, geliri 100 milyon dolar civarında
artırabilir.
Steve Bolze, “Aksiyona geçmek için gerekli tecrübe
olmaksızın, büyük veri anlamını yitiriyor. Bizim endüstri
için vizyonumuz, yarının sonuçlarını öngörebilmek için
bugünün verilerini ve bilgisini kullanmaktır. Endüstriyel
internetin gücünden faydalanarak, rüzgar türbinlerinin
bugüne göre daha iyi öğrendiği, adapte olduğu ve
performans gösterdiği bir dünya yaratabiliriz” dedi.
Kaynak: Teknokulis.com
27
25
haber
Enerji Verimliliği Projelerine TurSEFF Destekleri
Birçok Türk şirketi içeriğinde teknik danışmanlık da bulunduran TurSEFF kredilerinden yararlanabilir. Yine ülke sınırları içerisinde
kalan pek çok enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji projeleri TurSEFF çatısı altında kredilendirilebilinir.
Kimler TurSEFF kredisi başvurusu için uygundur?
• Özel şirketler, firmalar, is yerleri ve Türk kanunları çerçevesinde kurulmuş ve Türkiye’de faaliyet gösteren tek malik ya da diğer
özel yasal oluşumlar
• Özel mülkiyet ve idare altında bulunan ve geri dönüsü olmayan özelleştirmenin son aşamasındaki firmalar,
• Şirketin tam zamanlı yönetim kadrosu da dâhil olmak üzere iki yüz kırk dokuzdan (249) fazla sayıda tam zamanlı çalışanı olmayan ve
azami yıllık cirosu 50 milyonun EUR olup azami yıllık bilanço toplamı 43 milyon EUR’yu geçmeyen ve 6 Mayıs 2003 (OJ L 124, 20 Mayıs
2003, s. 36) tarihli Komisyon Tavsiyesine uygun olarak KOBI tanımına uygun borç alan taraflar,
• Enerji Hizmet Firmaları (ESCO); (Satıcı Firma ve Bayileri ( ciro, aktif toplamı ve çalışan sayısı kriterleri SME kriterlerinden daha
büyük olabilir)
• Katılımcı bankaların kredi kriterleri karşılayan nitelikteki kurum ve kuruluşlar.
Kimler TurSEFF kredisi başvurusu için uygun değildir?
• Ülke ya da ülke içinde diğer siyasi, hükümete ait ya da idari kurum, kuruluş ya da birim altında çoğunluk yönetimi ve denetimi
altındaki firmalar,
• Tütün ürünleri, sert likör, alkol (bira sanayi, şarap üretimi ve düşük/orta düzey alkol içerikli içki üreten firmalar hariç) üretiminde
yer alan ve kumar, silahlanma ya da EBRD Çevresel Harici ve İntikal Listesinde yer alan diğer faaliyetlerde bulunan firmalar
• Yolcu taşıyan motorlu araçların satın alınması, kiralanması
• TurSEFF kredileri borç alan tarafın mevcut borcunun yeniden finanse edilmesi için kullanılamaz
• İşletme maliyetleri;
• Verimli, güvenli ve güvenilir projelerin desteklenmesi için ikinci el ekipmanların TurSEFF altında finanse edilmesi uygun değildir.
Uygun enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji projeleri nelerdir?
Finanse edilebilir yenilenebilir enerji yatırımları:
• Nehir tipi hidroelektrik santalleri;
• Rüzgar türbinleri;
• Isı, elektrik ve/veya yakıt üretimi için biyokütle ve biyogaz sistemleri;
• Elektrik, sıcak su üretimi ve/veya ısınma/soğutma/kurutma için kurulan güneş enerjisi sistemleri
• Jeotermal güç ve/veya ısı santralleri;
Enerji verimliliği yatırımları :
• Kojenarasyon;
• Absorbsiyonlu çiller;
• Motorlar için değişken hız sürücüleri (invertörler);
• Motor sistemi iyileştirmeleri;
• Bina yalıtım iyileştirmeleri;
• Boru hattı ve proses makinası izolasyon iyileştirmeleri;
• Kazan sistemi verimliliği arttırma;
• Aydınlatma sistemi iyileştirmeleri;
• Basınçlı hava sistemi iyileştirmeleri;
• Isıtma, havalandırma ve soğutma sistemleri iyileştirmeleri;
• Yakıt değişimi;
• Güç dağıtım sistemlerinin rehabilitasyonu;
• Proses makinalarının enerji tüketimlerinin iyileştirilmesi;
• Enerji ve bina yönetim sistemleri ve benzeri gibi projeleri içermektedir.
28
haber
Endüstriyel Enerji Verimliliği Kredileri
Kredi tutarı 5 milyon EUR’yu geçmemelidir. TurSEFF kredisine başvuran firmalar mali olarak elverişli durumda olmalıdır. Yatırım
enerji tüketiminde bir azaltma sağlamalıdır ve TurSEFF tarafından sağlanan tutar yalnızca enerji tasarrufunun ölçülebilir olduğu
bu projeler için kullanılabilir. Yatırım kapsamında teknik enerji performansı, şartların değişmediği göz önüne alınarak yıllık bazda
ölçüldüğünde %20’ye eşit ya da daha yüksek Enerji Tasarruf Oranı ya da aynı oranda CO2 eşdeğeri ton olarak ölçülen sera gazı
emisyonlarında düşüş sağlamalıdır. Potansiyel enerji tasarrufunun mali değerinden hesaplanan asgari Iç Verim Oranı %7’den fazla
olmalıdır.
Ticari Binalar için Enerji Verimliliği Kredileri
Bu kategori altında azami 5 milyon EUR’ya kadar olan krediler mevcuttur. Ofis binaları ticari is sektöründe büyük bir enerji kullanıcısıdır
ve enerji verimliliğini arttırma yönündeki çabalarda büyük bir rol oynar. Enerji, bir binanın işletim maliyetlerinin yüzde 30 kadarını
temsil eder. Böylece, enerji verimliliği tedbirleri alınması enerji tüketimini ve böylelikle elektrik faturalarını yüzde 30 veya daha fazla
oranda azaltabilir. Bu tasarruflar doğrudan karı arttırır. Bu, enerji verimliliğinin düşük riskli ve yüksek getiri sağlayan bir yatırım
olarak kullanılabileceği anlamına gelmektedir. Sağduyulu idareciler artık enerji verimliliğinin özellikle de işletim maliyetlerindeki
herhangi bir azalmanın net işletim gelirinde doğrudan bir artışa dönüştüğü ve iç büyümenin mükemmel bir yöntemini sağladığını
bilmektedirler.
İnşaat Sektörü projeleri, tüm koşullar eşit olduğu takdirde yıllık bazda ölçüldüğü üzere %30’a eşit veya daha fazla oranda bir enerji
tasarruf oranı elde etmelidir. Kredi talep edilen binalarda bağımsız yetkili bir enerji uzmanı tarafından hazırlanmış Enerji Performans
Sertifikası bulunmalıdır.
Uygun olmayanlar aşağıdaki projelerdir:
• Hâlihazırda ülke düzeyinde belirlenen enerji verimliliği standartlarına tabi yeni bina yatırımları
• Yalnızca satışlar üzerinde kısa veya orta dönem kar yapma amacı ile gayrimenkule yapılan yatırımlar; arazi ve mevcut binaların satın
alınması, kiralanması veya kiraya verilmesi
Yenilenebilir Enerji Kredileri
Azami 5 milyon EUR’ya kadar olan yenilenebilir enerji yatırımı kredileri mevcuttur. Bu kategori, elektrik ve/veya ısıtma ve/veya
soğutma ve/veya fosil yakıt kaynaklarının yerine geçen her tür enerjiyi üretmek üzere yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanan
ekipman, sistem ve süreçlerin satın alınması ve kurulumunu kapsayan projeleri içermektedir.
Uygun yatırımlar aşağıdaki yenilenebilir enerji teknolojilerini kapsar:
• 10 MW’yi geçmeyen kurulu güce sahip ve önceden EBRD çevresel uyum onayına tabi olan küçük, nehir tipi hidroloelektik santralleri
• 10 MW’yi geçmeyen toplam kurulu güce sahip ve önceden EBRD çevresel uyum onayına tabi olan rüzgâr türbinleri kurulumu
• Isı ve/veya elektrik üreten biokütle yakma ve proliz / gazlaştırma sistemleri
• Proses ve/veya mekan ısıtması/soğutma ve/veya sıhhi su ısıtması için sıcak su üretimi güneş enerjisi-termal su sistemleri
• Güneş enerjisi-termal kurutma sistemleri
• Jeotermal ısı pompaları
• Biyogaz tesisleri
• Fotovoltaik elektrik üretimi
Ulaşım için biyoyakıtları destekleyen yatırımlar hariç tutulmaktadır.
Yenilenebilir enerjiye uygun yatırımlar onaylanma tarihinde 15 yılın altında geri ödeme süresine sahip olmalı ve 1 EUR yatırım
karşılığında yılda en az 1.3 kWh elektrik üretmelidir.
Küçük Ölçekli Enerji Verimliliği Ve Yenilenebilir Enerji Kredileri
Küçük ölçekli enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji projeleri aşağıdaki şartlarla uyumluluk göstermelidir:
1. Yatırım, TurSEFF LEME listesinde yer alan teknoloji gruplarından birinde yapılacak ekipmanların satın alımı ve montajını içermeli
ve bu listedeki kriterlerle uyum içinde olmalıdır;
2. Kredi talebi 250,000 EUR üst limitinin altında kalmalıdır.
Tedarikçi Kredileri
Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji teknolojilerinin tedarik boyutunu desteklemek üzere, Enerji Verimliliği Tedarikçileri için azami
1 milyon EUR’ya kadar olan yatırım kredileri mevcuttur. Bu tür bir krediye başvurmak isteyen şirketler aşağıdaki şartları sağlamalıdır:
• Krediler enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji teknolojileri üretimi, tedariki veya kurulumu ile ilgili Enerji Verimliliği Tedarikçilerinin
çalışma işlemlerinin genişletilmesi amacına hizmet etmelidir.
• Proje uzman ekibi yatırım talebini inceleyecek, değerlendirecek ve Enerji Verimliliği Tedarikçisinin krediyi iş süreçlerinde iyileştir
amacıyla kullanacağını onaylayacaktır. Tedarikçi kredi dosyasında bu onay dökümlerini ispat amacıyla muhafaza edecektir.
25
29
haber
Güneş enerjisinde 50kW altı santraller için yönetmelik yayınlandı
TEDAŞ, uzun zamandır beklenen 50kW altı güneş enerjisi
santralleri ile ilgili yönetmeliği yayınlandı.
Duyuru metni şöyle;
21/07/2011 tarihli ve 28001 sayılı Resmî Gazete’de
yayımlanan ‘Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik
Üretimine İlişkin Yönetmelik” (LÜY) ile 10/03/2012
tarihli ve 28229 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan
“Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretimine
İlişkin Yönetmeliğin Uygulanmasına Dair Tebliğ” (LÜT)
ile başlatılan lisanssız elektrik üretim süreci, 6446 sayılı
Elektrik Piyasası Kanunun yayınlamasıyla birlikte tekrar
revize edilen Yönetmelik ve Tebliğ, 02/10/2013 tarihli ve
28783 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe
girmiştir.
Bu düzenlemeler sonucu sektörde bir canlılık meydana
getirmiş, lisansız elektrik üretimine ilişkin başvuru sayı
ve kapasiteleri hızlı bir şekilde artmış ve artmaya devam
etmektedir.
Ayrıca, 30/12/2014 tarih ve 29221 sayılı Resmi Gazete’de
(mükerrer) yayımlanan “Elektrik Tesisleri Proje
Yönetmeliği” gereği, Elektrik Tesislerine ilişkin; Proje
Onay, Kabul ve Tutanak Onay işlemlerinin 09/01/2015
tarih ve 58 sayılı Bakanlık Makamının Olur’u kapsamında;
Lisanssız Üretim Tesisi projelerinin onay, kabul ve
tutanak onay yetkisi TEDAŞ Genel Müdürlüğüne verilmiş
olup, birçok üretim tesisi projesi onaylanmış ve yaklaşık
200 MW’lık güçte işletmeye alınmıştır.
30.12.2014 tarih ve 29221 Mükerrer sayılı Resmi Gazete’
de yayımlanan Elektrik Tesisleri Proje Yönetmeliğinin
9 uncu maddesi, birinci bendi gereğince Şirketimizce
hazırlanan “Lisanssız Elektrik Üretimin Tesislerinin
Proje İnceleme ve Onayına İlişkin Usul ve Esasları” (EKA) Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji İşleri Genel
Müdürlüğünün 20/05/2015 tarih ve 2708 – 6274 sayılı
yazısıyla uygun bulunmuştur.
30
Uygun görülen Lisanssız Elektrik Üretimin Tesislerinin
Proje İnceleme ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslarında,
MADDE 5.6 LÜY Kapsamında 50 kWe kadar Güneş
Enerjisine Dayalı Elektrik Üretim Tesislerinin Tip
Şartnamesi başlığı altında;
“LÜY Kapsamında 50 kWe kadar Güneş Enerjisine Dayalı
Elektrik Üretim Tesislerinin Tip Şartnamesi GES Projeleri
EK-9’da yer alan “Elektrik Piyasasında Lisanssız
Elektrik Üretimine İlişkin Yönetmelik Kapsamında
Güneş Enerjisine Dayalı Elektrik Üretim Tesislerinin
Tip Şartnamesi ”ne göre hazırlanacaktır. Bu madde
kapsamında yapılan tasarım uygunluk incelemesi ve
kabul işlemleri için herhangi bir ücret alınmayacaktır.”
maddesi yer almaktadır.
Bu kapsamda; Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik
Üretimine İlişkin Yönetmelik kapsamında, güneş
enerjisine dayalı elektrik üretim santrallerinin kurulu
gücü 50 kWe güce kadar olan ve şebeke ile paralel
çalışan PV santrallerin tasarım, montaj ve devreye
alınmasında uyulması gereken şartları içeren Şartname
“Lisanssız Elektrik Üretimin Tesislerinin Proje İnceleme
ve Onayına İlişkin Usul ve Esasları” na derç edilmiştir.
“LÜY Kapsamında 50 kWe kadar Güneş Enerjisine Dayalı
Elektrik Üretim Tesislerinin Tip Şartnamesi”nin (EKB) yürürlüğe girmesiyle, güneş enerjisine dayalı küçük
güçteki santrallerin de yaygınlaşacağı düşünülmektedir.
Konunun önemine binaen uygulama birlikteliği sağlamak
üzere, Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretimine
İlişkin Yönetmelik kapsamında, elektrik üretim
santrallerinin Teşekkülümüze onaylanmak üzere verilecek
olan proje dosyalarının tanzim edilmesinde; 30/12/2014
tarih ve 29221 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de
yayımlanan “Elektrik Tesisleri Proje Yönetmeliği” ve
“Lisanssız Elektrik Üretimin Tesislerinin Proje İnceleme
ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslar” ile “LÜY Kapsamında
50 kWe kadar Güneş Enerjisine Dayalı Elektrik Üretim
Tesislerinin Tip Şartnamesi” hükümleri ve uygulama için
takip edilecek “yol haritası” (EK-C), “Güneş Enerjisine
Dayalı Üretim Tesislerine ait Proje Sunulmasında Dikkat
Edilecek Hususlar” (EK-D) doğrultusunda hareket
edilmesi, diğer kaynaklara dayalı elektrik üretim tesisleri
proje dosyalarının hazırlanmasında ise ilgili mevzuat ve
Elektrik Tesisleri Proje Yönetmeliğine riayet edilmesi
hususunda kamuoyuna saygıyla arz olunur.
Kaynak: naturelenerji.com.tr
haber
2015 yılı rüzgar enerjisine dayalı önlisans başvuruları
yerleşim analizi
2015 yılı Nisan ayı itibariyle EPDK’ya, rüzgâr enerjisine dayalı önlisans başvuru sürecinde toplam 1096 adet başvuru
yapıldı. Açıklanan 3.000 MW bağlantı kapasitesi için yapılmış olan bu başvuruların toplam gücü 42.274 MW düzeyindedir.
Projelerin değerlendirmeye alınma tarihi 13 Temmuz 2015’te başlamış olup değerlendirmeye alınan toplam proje sayısı
12 Ağustos 2015 itibariyle 1.032’ye ulaşmıştır. Değerlendirmeye alınmış olan projelerin toplam kapasitesi 40.280,28
MW’tır.
EPDK’nın açıklamış olduğu, değerlendirmeye alınmış projelere ait saha köşe koordinatlarının Verk Enerji Teknolojileri
tarafından dijital haritaya işlenmesi sonucu elde edilmiş olan ülke çapındaki genel yerleşim durumu Şekil 1’de
sunulmuştur.
Değerlendirmeye alınmış projelerin illere göre dağılımı incelendiğinde, Çanakkale (110 proje),Balıkesir (94 proje) ve
İzmir (45 proje) illeri başta olmak 1.032 projenin 70 farklı ildağıldığı görülmektedir (Tablo1).
Proje yerleşimleri incelendiğine başvuru sayısının yoğun olduğu illerdeki projelerin birçok sahada çakıştığı
görülmektedir. Bu çakışmaların yoğun olduğu yerler Çanakkale’nin Ayvacık (28 Proje), Bayramiç (23 Proje), Ezine (17
Proje) ilçeleri; Karaman’ın Merkez ilçesi (30 Proje); Mersin’in Mut ilçesi (16 Proje); İzmir’in Bergama ilçesi (24 Proje);
Balıkesir’in Savaştepe ilçesi (15 Proje) ve Kayseri’nin Yahyalı ilçesi (19 Proje) olarak göze çarpmaktadır.
12 Ağustos 2015 itibariyle değerlendirmeye alınmış 1.032 projenin saha sınır köşe koordinat bilgileri EPDK’nın resmi
internet sayfasından edinilmiş çeşitli yazılımlar (GIS) ve iç kodlamalar yardımıyla koordinat format dönüşümleri
yapılmış olup bunlardan 996 adet proje harita üzerine işlenmiştir.
Kaynak: verkrenewables.com
31
25
haber
ESCON Araştırma Sonuçları:
10 Yıllık yapılar ve sanayi işletmelerindeki enerji tasarruf potansiyeli:
Escon, bugüne kadar 500’den fazla işletmede enerji
verimliliği çalışması yapmıştır. Danışmanlık, denetleme,
etüd ve sistem çözümleri olarak verilen hizmetler
sonucunda işletmelerde ciddi enerji kayıplarının olduğu
gözlenmiştir. Kayıpların önemli nedeni çoğu işletmelerde
enerji verimliliği konusunun işletmelerin gündeminde
olmamasıdır.
Sektörlere göre enerji tasarruf potansiyeli :
32
Otel, hastane, alışveriş merkezi ve sanayi işletmelerinde
yapılan çalışmalarda aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır.
10 yıl ve daha üzeri faaliyette olan işletmelerde %8-44
arası oranda enerji kayıpları yaşanmaktadır. Yapılacak
iyileştirmelerle kayıpları azaltmak veya yok etmek
mümkündür. Bu konuda her sektör ve işletmeye göre
değişen özel uygulama yapılarak enerji tasarrufu
sağlanabilir.
bilgi
Enerji Verimliliği için aklımızda bulunsun!
Buhar kullanan işletmelerde, kondensin geri kazanılması ve flaş buhar
üretimi ile %4 - 15 arasında enerji tasarrufu sağlanır.
Yeni teknoloji su soğutmalı santrifüj soğutma grupları, mevcut su soğutmalı
gruplardan %25, hava soğutmalı gruplardan %60 daha az enerji tüketir.
İşletmelerde bulunan pompalarda değişken debinin Değişken Hız Sürücü ile
kontrol edilmesi %60’a varan oranda enerji tasarrufu sağlar.
İşletmelerde; buhar hatlarının kontrolü, kaçakların önlenmesi ile %3 - %20
arasında enerji tasarrufu sağlanır.
Sanayi işletmelerinde, atık ısı geri kazanılarak; Baca gazından %4 - %16, fırın
sistemlerinden %10 - %30 arasında enerji tasarrufu sağlanabilir.
Isı pompasında soğutmada %25, ısıtmada %75’e kadar enerji tasarrufu sağlanır.
Fanlarda standart kayış kullanılması halinde standart kayış, %2 – %8 arası
verim kaybına neden olur.
Yalıtılmamış bir vana, aynı çaptaki 1,6 m. yalıtılmamış borunun kaybettiği ısı
kadar enerji kaybına neden olur.
Aydınlatma sistemlerinde kullanılan floresan lambalarda elektronik balast
kullanımı %25 – 40 arası elektrik tasarrufu sağlar.
Bir işletmede kullanılan basınçlı hava sisteminde kompresör giriş hava
sıcaklığının her 5°C azaltılması %2 enerji tasarrufu sağlar.
33
Enerji Verimliliği Projelerine Teşvik ve Destekler
1. Verimlilik Artırıcı Projelerin (VAP)
Desteklenmesi
Enerji etüt çalışması ile belirlenen önlemlerin uygulanması ve enerji tasarruf potansiyelinin geri kazanılması
için hazırlanan verimlilik artırıcı projelere verilen desteklerdir.
VAP projeleri hibe olarak aşağıda belirtilen esaslara göre
desteklenir:
• Öncelik: Maliyeti yüksek ve elektrik enerjisi kazancı
fazla olan projeler
• Projenin Uygulama Süresi: En fazla 2 Yıl
• Destekleme: Projesinde belirlenmiş bedeli maksimum 1.000.000TL olan VAP, en fazla %30 Oranında
(300.000.-TL) hibe olarak desteklenir.
• Başvuru Zamanı: Her yıl Ocak ayında.
2. Sanayide Enerji Verimliliği Çalışmalarına
Destekler
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yapılan
açıklamaya göre Sanayide enerji verimliliği projelerine,
coğrafi konumuna yatırımın yapılacağı bölgeye bakılmaksızın destekler verilecektir.
Desteklenecek alanlar: Fırın, kazan, buhar, kurutma, soğutma, iklimlendirme, Fan, basınçlı hava, pompa, elektrik.
Verilecek Destekler:
- Gümrük Vergisi Muafiyeti.
- KDV İstisnası.
- Vergi indirimi: 01.01.2014 tarihinden sonra başlanılacak
yatırımlar için ise %70 indirim sağlanacaktır.
- Sigorta primi işveren hissesi desteği, 01.01.2014 tarihinden sonra başlanılacak yatırımlar için ise 6 yıl geçerli
olacaktır.
- Yatırım yeri tahsisi
- Faiz Desteği : TL kredilerinde 5 puan, döviz kredilerinde
2 puan.
Enerji etüt çalışması ile belirlenen önlemlerin uygulanması ve enerji tasarruf potansiyelinin geri kazanılması
için hazırlanan verimlilik artırıcı projelere verilen desteklerdir.
3. Gönüllü Anlaşmaların Desteklenmesi: (Hibe)
Bir endüstriyel işletme 3 yıl içerisinde enerji yoğunluğunu ortalama olarak en az %10 azaltmayı taahhüt ederek
YEGM ile gönüllü anlaşma yapabilir.
Gönüllü anlaşmalar hibe olarak aşağıda belirtilen esaslara göre desteklenir:
• Yürürlüğe girmesi: Anlaşmanın imzalanmasını takip
eden yılın Ocak ayı
• Destek: Üç yıl sonra Anlaşmanın yapıldığı yıla ait
34
•
enerji giderinin %20’si oranında hibe olarak destek
verilir. Ancak destek en fazla 200.000.-TL’dir.
Başvuru: Her yıl Ekim ayında yapılır.
4. Enerji Verimliliği Desteği: (Hibe)
İşletmelerin, 5627 sayılı Enerji Verimliliği Kanunu kapsamında yetkilendirilmiş Enerji Verimliliği Danışmanlık
Şirketlerinden, enerji verimliliğine yönelik alacakları Ön
ve Detaylı denetleme Verimlilik Arttırıcı Proje (VAP) için
Danışmanlık hizmetlerine destek verilir. Bu desteklerden, KOSGEB’in belirlediği kriterler doğrultusunda, KOBİ
sınıfına giren işletmeler yararlanabilir.
• Uygulama Süresi: Destek başvuru süresinden itibaren 3 yıl.
• Destek: 1.ve 2. bölgeler için %50, 3.ve 4. bölgeler için
%60 hibe olarak. Program süresince Enerji Verimliliği
• Desteğinin üst limiti 30.000 (otuz bin) TL’dir.
5. Enerji Verimliliği Yatırımları Önündeki Finansal
Engellerin Aşılması Ve Yatırımların Teşvik
Edilmesi; (Faizsiz Kredi)
Sanayicinin, enerji etütleri dahil olmak üzere, enerji verimliliğine yönelik uygulama projelerinin uzun vadeli geri
dönüşlü olarak uygun şartlarda desteklenmesi hedeflenmektedir.
Kredilerinin temel yaklaşımı, Sanayicimizin (özellikle KOBİ’lerin) çevre dostu teknoloji ve teknikleri uygulayarak,
çevre performanslarını ve aynı zamanda rekabet güçlerini arttırmalarını sağlamaktır.
• Proje Süresi: En fazla 1.5 yıl
• Kredi Miktarı: En fazla 1.000.000 ABD$
• Kredi Oranı: Proje Bütçesinin en fazla %50’si
• Geri Ödeme Süresi: 1 Yılı Geri Ödemesiz Toplam 4
Yıl (Faizsiz)
6. Finansal Destekler
Enerji verimlilik ya da yenilenebilir enerji projelerine yatırım yapmak isteyen endüstriyel firmalar ve ticari girişimcilere yönelik düşük faizli kredi fırsatları.
• TURSEFF Destekleri
• Türkiye Sinai Kalkınma Bankası
• Türkiye Kalkınma Bankası
1. 1) Bir işletmede kullanılan buhar kazanının baca gazı sıcaklığı 240 °C’ dir. Baca gazı debisi ise 3000 Nm³/h’ dir. Ekonomizer uygulaması ile baca gazı sıcaklığı 120 °C’ ye düşürülerek ısısından yararlanıyor. Yılda 7200 saat çalışan bu işletmede geri kazanılan bu ısı sayesinde doğalgaz tüketimi azalıyor. Yaklaşık ne kadar bir doğalgaz tasarrufu sağlanır?
a)5.000.-TL – 20.000.-TL
c)40.000.-TL - 80.000.-TL
b)20.000.-TL - 40.000.-TL 2. 3. 4. Bir plastik fabrikasında Hava soğutmalı, vidalı soğutma grubu (chiller) kullanılmıştır. Su giriş çıkış sıcaklığı 10 °C-15 °C olan bir işletmenin soğutma yükü 14.731.200 kW/Yıl olarak gerçekleşmektedir. Yıllık tüketilen elektrik ise 4.327.290 kW olmaktaydı. Bu işletme mevcut soğutma grubu Mitsubishi Heavy Industries’ in so
ğutma grubu ile değiştirilmiş ve yeni soğutma grubunun aynı kapasite ve aynı çalışma ortamında COP değeri Yıllık ortalama 13,6 ölçülmüştür. Yeni tüketilen elektrik sonucunda yaklaşık ne kadar enerji tasarrufu sağlan
mıştır?
a)50.000.-USD’ den az
b)80.000.-USD
c)250.000.-USD
d)150.000.-USD
Bir işletmede bulunan, tavlama fırınının baca gazı sıcaklığı 398 °C’ dir. Reküperatör uygulaması ile baca gazı sıcaklığı 120 °C’ ye düşürülerek ısıdan yararlanıyor. Bu ısı ile brülör yakma havası ön ısıtması yapılıyor. İşlet
medeki Reküperatör uygulaması ile ne kadar enerji tasarrufu sağlanabilir?
a) % 0,5 - 1,5
b)%2 - 3 c)% 4 - 6
d)%8’ den fazla
Kazan dairesi verim ölçme sistemi Effimax ile aşağıdakilerden hangi bilgileri günlük, anlık ve geçmiş tarihlere
yönelik ayrıntılı rapor ile birlikte görülebilir?
a)Blöf kayıpları ve Baca Kaybı c)Gizli ısı kaybı ve Radyasyon Kaybı
b)Kazan verimi ve Buhar-Yakıt oranı 5. d)80.000.-TL’den fazla
d)Hepsi
Bir işletmede kullanılan kızgın buharın bir kısmı bir proseste, doymuş buhar olarak kullanılacaktır. Kızgın buharı doymuş buhar haline getiren cihazın adı aşağıdakilerden hangisidir?
a)Effimax
b)Desuperheater
c)Termokompresör
d)Basınç düşürücü
Temmuz – Ağustos 2015 sayısı sorulara ait cevaplar:
1....... 2....... 3....... 4....... 5.......
Lütfen, cevaplarınızı 14 Eylül 2015 tarihine kadar fax (0216 380 04 62)veya email:[email protected]’ye gönderiniz.
35
2015 ESCON “Enerji Verimliliği Merkezi” Eğitimleri
19-23 Ekim 2015
Sanayide Enerji Verimliliği Eğitimi
İstanbul
16-21 Kasım 2015
Sanayide Enerji Verimliliği Eğitimi
İstanbul
21-25 Aralık 2015
Sanayide Enerji Verimliliği Eğitimi
İstanbul
2015 Yılı ( Ağustos – Aralık 2015) Yurt Dışı Fuarlar ve Konferanslar
18-20 Ağustos 2015
Solar PV Expo
Guangzhou/China
24-27 Ağustos 2015
Energy Summit Expo
Denver/USA
01-02 Eylül 2015
Energy Efficiency Expo
Frankfurt/Almanya
10-11 Eylül 2015
Climamed’15
Juantes Pins/Fransa
14-18 Eylül 2015
European PV Solar Energy
Hamburg/Almanya
28 Haz.-02 Tem. 2015 ASME Power and Energy San Diego/USA
15-16 Eylül 2015
The Energy Event
Birmingham/UK
06-08 Ekim 2015
Energys
Netherlands
15-18 Ekim 2015
Energy and Habitat
Namur/Belçika
20-22 Ekim 2015
Expoenergetica
Valencia/Spain
Russian Energy forum
Ufa/Russia
10-11 Kasım 2015
Green Build Expo
Manchester/UK
10-13 Kasım 2015
Energy Efficiency
Kiev/Ukrayna
19-21 Kasım 2015 Solar Tech Asia
Bangkok/Tayland
26-28 Kasım 2015
Renexpo
Salzburg/Avusturya
08-10 Aralık 2015 Renewable Energy World
09-11 Aralık 2015 Clean Energy
21-24 Ekim 2015
Las Vegas/Amerika
Shanghai/Çin
2015 Yılı (Mayıs – Ekim) Yurt İçi Fuarlar ve Konferanslar
36
14-15 Ekim 2015
All Energy
İstanbul
22-24 Ekim 2015
Yenilenebilir Enerji Sistemleri
Antalya
16-18 Kasım 2015
LPG Trade Summit
İstanbul
21-23 Ocak 2016
Expo Jeotermal
Ankara
09 - 11 Ocak 2016
Rew İstanbul
İstanbul
Kazan Dairesi Verim Ölçme ve Kontrol Sistemi
Effimax
EffiMax İle Verimliliğinizi Artırın
Yapılan araştırmalar ve enerji etüt çalışmaları ölçümlerinde ortaya çıkan sonuç;
Kazanlarda %3 - %17 arası verim kaybı vardır.
Kazanlarda verim kaybının parasal sonuçları
Buhar Kazanı
%3 verim kaybı
%8 verim kaybı
%12 verim kaybı
%17 verim kaybı
Saatte buhar
üretimi
4800 saat
7200 saat
4800 saat
7200 saat
4800 saat
7200 saat
4800 saat
7200 saat
2 ton / h
16.416.–TL
24.624.–TL
43.776.–TL
65.664.–TL
65.664.–TL
98.496.–TL
93.024.–TL
139.536.–TL
3 ton / h
24.624.–TL
36.936.–TL
65.664.–TL
98.496.–TL
98.496.–TL
147.744.–TL
139.536.–TL
209.304.–TL
131.328.–TL
131.328.–TL
196.992.–TL
186.048–TL
279.072.–TL
4 ton / h
32.832.–TL
49.248.–TL
87.552.–TL
5 ton / h
41.040.–TL
61.560.–TL
109.440.–TL
164.160.–TL
164.160.–TL
246.240.–TL
232.560.–TL
348.840.–TL
6 ton / h
49.248.–TL
73.872.–TL
131.328.–TL
196.992.–TL
196.992.–TL
295.488.–TL
279.072.–TL
418.608.–TL
262.656.–TL
262.656.–TL
393.984.–TL
372.096–TL
558.144.–TL
328.320.–TL
328.320.–TL
492.480.–TL
465.120.–TL
697.680–TL
8 ton / h
65.664.–TL
98.496.–TL
175.104.–TL
10 ton / h
82.080.–TL
123.120.–TL
218.880.–TL
Yukarıdaki veriler 6 bar basınçta çalışan buhar kazanları için yapılmıştır. Kazanda tüketilen enerji doğalgaz olup, doğalgazın birim fiyatı 0,75 TL/m3
olarak hesaplanmıştır.
ESCON Enerji Sistemleri ve Cihazları San. Tic. A.Ş.
www.escon.com.tr
haber
haber
10 yılda 534 işletmede
%8’den %44’e varan oranda enerji tasarrufu sağladık
Danışmanlık • Enerji Etüdü • Sistem Çözümleri
27

Benzer belgeler