babama - 212 Haber

Transkript

babama - 212 Haber
\\ www.212haber.com //
01-15 ŞUBAT 2016
Yıl:6
Sayı: 94
Fiyatı: 1
BiZ MAHALLEMiZiN DELiKANLISINI
'29'8570(<iZ
Tiyatro sanatçısı Ahmet Yenilmez, gazetemize çarpıcı açıklamalarda bulundu: “Ben ülkücüyüm. Ancak şu anda adresim yok. Kendi kurduğum parti
bile adresim değil. Bize düşen iktidara yanlış yaptırmamaya çalışmaktır.
Ancak Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan farklı bir insan. Samimi görüyoruz. Bir de cephedeyim. Cephede komutan sorgulamak diye bir şey yok.
Biz ülkücülerin acayip de bir huyu vardır. Biz mahallemizin delikanlısını
dövdürtmeyiz başkasına. Döveceksek biz kendimiz döveriz.”
ERBAKAN ANLAŞILSAYDI,
TERÖR OLMAZDI
‘Verdiğimiz sözleri bir
bir yerine getiriyoruz’
$.3$57ïBaşakşehir İlçe
Başkanlığı, Yerel Yönetim
gündemli Ocak ayı İlçe
Danışma Meclisi’ni M. Emin
Saraç Kültür Merkezi’nde
gerçekleştirdi. Programda
konuşan İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca da, AK
Parti’nin seçim sürecinde verdiği
sözleri bir bir yerine getirdiğini söyleyerek,
“Vaatlerimiz şimdi proje olarak milletimizin
önüne konuyor.” dedi. Î 10
Î7’DE
ȅ(5%$.$1 anlaşılsaydı bugün bu sorunlar
la yaşanyaşan
mazdı” diyen Yenilmez, “Türkiye’nin ilk itibarsızlaştırma hareketi Erbakan Hocamıza yapılmıştır.
Allah ümmeti sahipsiz bırakmaz. Eğer ümmetin
başka bir sahibi var ise biz bölünürüz. Ama
ümmetin başka bir sahibi yok. Demek ki biraz
burnumuzun sürtmesi lazım.”diyor.
TÜRKİYE’DE BİR İLK
AKADEMİSYENLER TÖVBE EDİP,
KELİME-İ ŞEHADET GETİRSİNLER
Yaz-kış kesintisiz,
ücretsiz, taşımalı
Yenilmez, şunları söyledi: “Vatan hainliğinden de önce eğer aralarında
Müslüman varsa tövbe edip Kelime-i Şahadet getirmeli. O belgeye imza
atanlar, insanlık onuruna hakaret etmiştir. Benim anamı, bacımı, evladımı
katledenleri görmeyeceksin, bunlara katliam demeyeceksin, Camiler yakılacak bunu görmeyeceksin ve böyle bir bildiriye imza atacaksın.”
Kur’an eğitimi
ONLİNE BAŞVURU İMKÂNI
Yeni yılda yeni projeler
ȁ.20ĝ80aç
yatmaya%$ĝ$.ĝ(+ï5
Belediye
Başkanı
cak’
sloganı
ile
heryılının
gece
Mevlüt Uysal, 2016
Kadıköy’diçin
en yola
çıkan
Başakşehir
açılışların
Aşhane
aracı gece
herkes
yapılıp
projelerin
hayata
geuyurken,
evsizlere
çirileceği, dolu dolu sıcak
bir yıl
çorba ikram
ederek
hayat
olacağını
söyledi.
Daha
güzel
mücadelelerine
destek
bir Başakşehir için 2015 yılını
oluyor.
İstanbul’
da yaklaplan,
proje
ve üretim
yaparak geçirdikşık
5
bin
evsiz
yaşıyor
ve da ise çalışlerini kaydeden Uysal, 2016
bu sayıya
Suriyeli
misamaların
hasadını
yapacaklarını,
projeleri
firlergeçireceklerini
dâhil değil. Î 13müjdeledi. Î 9
hayata
Sokaklardan
şampiyonluğa
<,/önce aralarında madde bağımlıların da bulunduğu gençlerden kurulan
Zeytinburnu Belediyesi Buz Hokeyi
takımı, Türkiye şampiyonluğuna kadar
ulaştı. Türkiye’yi geçen sene Avrupa’da
temsil eden takımın en eski isimlerinden birisi olan Faruk Günel, buz
hokeyinin artık kendisi için bir meslek
haline geldiğini belirterek, “Daha önce
spor yapmıyordum. Şimdi spordan
eve, evden spora.” diyor. Î 6
O GÖRSÜN VE
BENi
SEVSiN
Eski cezaevi,
adresi oluyor
‘Etiler’de değil,
Bağcılar’da olacağız’
Bi5$< önce CHP İstanbul İl
Başkanı seçilen Cemal Canpolat, partisinin Kürt sorunu konusunda aktif olmasını istiyor. Canpolat, “Artık Nişantaşı’nda, Etiler’de
değil; Sultanbeyli’de, Bağcılar’da
yoksullarla, dışlanmışlarla birlikte
mücadele etme kararlılığındayız”
diyor. Î 6
ONDER
yeni logosunu tanıttı
Gözlerimi alıp
‘yaşama dönüş’ün
Î 4
Î 13
685ï<(Ȃ'( atılan varil bombası nedeniyle iki
bacağını, gözlerini ve işitme yetisini kaybeden
Mamun Halid Nasır’ın 5 yaşındaki kızı Gözyaşı,
“Benim gözlerimi alıp babama verin. O görsün ve
beni sevsin” dedi. Gözyaşı’nın çağrısına İnsani
Yardım Vakfı (İHH) karşılık verdi. Nasır ailesine gıda, soba, kömür ve yatak yardımı yapıldı.
Gözyaşı da babası tedavi edileceği için çok mutlu
olduğunu belirtti. Î 2
babama
verin
ï.ï7(//ï Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan
Haseyad Camii’nin İmam-Hatib’i Ali Şahinoğlu, çocuklara kesintisiz Kur’an eğitimi verebilmek için taşımalı Kur’an eğitimi projesini hazırladı. Başakşehir Müftülüğü onayı ile hayata
geçirilen projede kayıtlar www.haseyadcamii.
com adresinden online
olarak yapılıyor. Velilerin camiye kayıt için
birkaç kez gelmelerinin
önüne geçmek amacıyla başlatılan bu sistem
Türkiye’de bir ilk. Î 15
2
Suriye'de atılan varil bombası nedeniyle iki bacağını,
gözlerini ve işitme yetisini
kaybeden Mamun Halid
Nasır'ın 5 yaşındaki kızı
Gözyaşı, “Benim gözlerimi alıp babama verin.
O görsün ve beni sevsin”
dedi. Gözyaşı’nın çağrısına İnsani Yardım Vakfı
(İHH) karşılık verdi. Nasır
ailesine gıda, soba, kömür
ve yatak yardımı yapıldı.
Gözyaşı da babası tedavi
edileceği için çok mutlu
olduğunu belirtti.
S
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
85ï<(
1ï1İdlib kentinde rejim birliklerine
ait savaş uçaklarından atılan varil bombası
nedeniyle iki bacağını, sağ el parmaklarını, gözlerini ve işitme yetisini kaybeden 27
yaşındaki Mamun Halid Nasır, yaşamını yatağa mahkûm şekilde sürdürüyor.
Nasır'ın 5 yaşındaki kızı Gözyaşı, "Türkiye'deki doktorlara sesleniyorum, benim
gözlerimi alıp babama verin. O görsün ve
beni sevsin. Allah onu başımızdan eksik
etmesin" sözleriyle babasına sevgisini dile
getiriyor.
Ülkelerindeki iç savaşta hayatını kaybedenlerin yanı sıra savaş uçaklarından
atılan varil bombaları birçok Suriyeliyi
yatağa mahkûm bırakıyor. İdlib kentinde
rejim birliklerine ait savaş uçakları tarafından atılan varil bombasının hedefi olan
27 yaşındaki Mamun Halid Nasır, olayda
iki bacağını, sağ el parmaklarını, gözlerini ve işitme yetisini kaybederek yatağa
mahkûm kaldı.
Varil bombasıyla hayatı kararan Mamun
Halid Nasır'ın 5 yaşındaki kızı Gözyaşı
Nasır, babasına gözlerini vermek istiyor.
“Babamı çok seviyorum” diyen Nasır, doktorlara seslenerek şunları söyledi: “Onun
böyle olmasına çok üzülüyorum. Benim
babam görmüyor, beni göremiyor bunun
için çok üzülüyorum. Sesimi duyun, benim gözlerimi alıp babama verin. O görsün ve beni sevsin. Allah onu başımızdan
eksik etmesin. Babamı çok seviyorum.”
O GÖRSÜN VE
BENi
SEVSiN
www.212haber.com
Gözlerimi alıp
babama
verin
GÖZYAŞI’NIN
BABASI İÇİN ÇAĞRISI
KARŞILIK BULDU
İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH)
İnsani Yardım Vakfı, Suriye'nin
İdlip kentinde rejim birliklerine
ait savaş uçaklarından atılan varil
bombası nedeniyle iki bacağını, sağ
el parmaklarını, gözlerini ve işitme
yetisini kaybeden 27 yaşındaki Mamun Halid Nasır'a yardım elini uzattı. Nasır ailesine gıda, soba, kömür
ve yatak yardımı yapıldı. Nasır'ın
5 yaşındaki kızı Gözyaşı da babası
tedavi edileceği için çok mutlu olduğunu belirtti.
4
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
www.212haber.com
100 yıllık plan
Esenler Kent Konseyi’nde, Esenler'in 100 yıllık planlamasını yapacaklarını açıklayan
Esenler Belediye Başkanı M. Tevfik Göksu, "Askeri bölge için plandan tasarıma değil tasarımdan plana geçmek istiyoruz ve bu plan için herkesi dinliyoruz" dedi.
(
%$<5$03$ĝ$Ȃ'$ daha kaliteli, daha
yaşanabilir ve daha güvenli bir
yaşam alanı oluşturma hedefi ile yola
çıkan İstanbul Büyükşehir ve Bayrampaşa Belediyesi, 'Hayata Dönüş'
operasyonuyla bilinen eski Bayrampaşa Cezaevi alanı yeni bir yaşam alanı
inşa etmeyi planlıyor.
Bilgilendirme ve tespit aşamasında
olan projede, hak sahiplerinin ofise
bilgi almak için gelmelerini sağlamak
amacıyla ev ve iş yerlerine bilgilendirme mektupları dağıtıldı. Proje ile
Bayrampaşa’ya yeni bir metro istasyonu, 400 yataklı yeni bir devlet hastanesi, park, cami ve meydan olmak üzere
ilçenin ihtiyacı olan birçok tesis ve
fonksiyon kazandırılmış olacak. Cezaevi alanındaki proje alanına taşınması
planlanan İsmetpaşa Mahallesi’nde
belirlenen alanda daha sonra başka
bir proje yapılarak etaplar halinde
bu çalışmalar devam ettirilecek ve
sürdürülebilir bir kentsel dönüşüm
yapılacak. //
Konseyde Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik
Göksu, Esenler'de 2009 yılından itibaren belediye
olarak yaptıkları çalışmalardan söz etti. Göksu,
"Esenler'de altı yılda varmak istediğimiz noktanın
çok ilerisine geçtik. Yerel kalkınmayı gerçekleştirerek ve yaşam kalitesini arttırarak Esenler'i marka
şehir yapmak için çalışıyoruz" dedi.
Esenler'in geleceği için somut adımlar attıklarını
belirten Başkan Göksu, "Önümüzdeki günlerde
Esenler'in yüz yıllık planlamasını yapacağız. Bu
perspektifle ilgili çalışıyoruz. Özellikle askeri bölge
için plandan tasarıma değil tasarımdan plana
geçmek istiyoruz ve bu plan için herkesi dinliyoruz. Bunu da en geç Ağustos ayında meclisten
geçirmek istiyoruz. Askeri bölgede kurulacak yeni
şehri bütün olarak ele alarak planlıyoruz. Yani şehri
rastgele ya da kimliksiz değil medeniyet tasavvuru
olacak şekilde kuracağız" diye konuştu. Göksu,
konuşmasının ardından Esenler Belediyesi olarak
yeni Esenler'de hayata geçirecekleri projeleri de bir
bir paylaştı.
HAYALDİ GERÇEK OLDU
Toplantıda konuşan Esenler Kaymakamı Yüksel
Ünal, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik
Göksu'yu bugüne kadar ilçeye yaptığı yatırımlardan
dolayı teşekkür etti. Ünal, "Esenler'de hayal gibi görünen çok sayıda proje hayat buldu. Bu şehir böyle
giderse daha çok yol alacaktır. Böylesi toplantılarda
istişare ederek Esenler'i daha ileri taşıyacağız" dedi.
Toplantı, bazı konsey üyelerinin Esenler’e dair talep
ve önerilerini dile getirmesinin ardından sona erdi.
Geleceğin ustaları belli oldu
ve Geleneksel Sanatlar Derneği işbirliği ile hüsn-i hat, cilt,
tezhip, minyatür, ebru, kalemişi,
çini ve kaat’ı olmak üzerinde 8
dalda düzenlenen yarışmaya 227
başvuru yapıldı. Başkanlığını
Beşir Ayvazoğlu'nun yaptığı ve
aralarında Hüseyin Kutlu, Çiçek
Derman, Günseli Kato, Sitare
Turan Bakır, Alparslan Babaoğlu,
Dürdane Ünver, İlhami Turan,
Semih İrteş gibi usta isimlerin de
yer aldığı 40 kişilik seçici kurul,
eserleri 3 aşamada değerlendirdi.
51 ÖDÜLÜN 5'İ YURTDIŞINA
Değerlendirme sonucu cilt,
hüsn-i hat, tezhip, kalemişi, minyatür, çini, kaat’ı ve
ebru dallarında 51 eser ödüle
layık görüldü. Yurtdışındaki
sanatçılardan da yoğun ilgi
gören yarışmada, birer Suriyeli,
Cezayirli, Japonyalı ve Yemenli
sanatçılar da dereceye girmeye hak kazandı. Mimar Sinan
Güzel Sanatlar Üniversitesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü,
Kültür ve Turizm Bakanlığı,
İstanbul Büyükşehir Belediyesi
ve Albayrak Grubu'nun katkılarıyla düzenlenen, “Geleceğin
Ustaları Geleneksel Sanatlar
Yarışması” ödül töreni ve dere-
‘yaşama dönüş’ün
adresi oluyor
6(1/(5 Kent Konseyi’nin 2016 yılı 1. Olağan Genel
Kurulu, Esenler Belediyesi Kültür Merkezi’nde
toplandı. Kent Konseyi Başkanı Ömer Çetinkaya
başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya; Esenler
Kaymakamı Yüksel Ünal, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Esenler Müftüsü Halil
Şekerci, İlçe Milli Eğitim Müdürü Bayram Ercan,
İlçe Emniyet Müdürü Cihat Dağdeviren, bazı siyasi
partilerin temsilcileri, ilçedeki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve mahalle muhtarları katıldı.
=(<7ï1%8518 Belediyesi ve
Geleneksel Sanatlar Derneği iş birliğiyle düzenlenen
“Geleceğin Ustaları Geleneksel
Sanatlar Yarışması” sonuçlandı.
Konuya ilişkin yapılan açıklamaya göre, Zeytinburnu Belediyesi
Eski cezaevi,
ceye giren eserlerin yer alacağı
sergi açılışı, 13 Şubat Cumartesi
günü saat 14.00'da Zeytinburnu
Kültür ve Sanat Merkezi'nde
gerçekleşecek.//
www.212haber.com
G Ü N DEM
Dev bir proje
daha hayata geçiyor
Yeni Bayrampaşa yolunda ‘İleri belediyecilik’ projelerine hız veren Bayrampaşa Belediyesi, Kartaltepe Mahallesi’ndeki eski lunapark alanına Selçuklu
camii, saat kulesi, su sebili, kültür merkezi, park, yürüyüş yolu, zemin altı
otopark ve süs havuzu inşa edecek.
B
$<5$03$ĝ$ Belediye Başkanı Atila
Aydıner’in, yoğun çabaları sonuç verdi.
Kartaltepe Mahallesi Bilgehan Caddesi
üzerinde yer alan eski lunapark alanına
yapılacak dev kompleksin uygulama
projesi tamamlandı. Proje kapsamında
alana İstanbul Büyükşehir ve Bayrampaşa Belediyesi işbirliği ile zemin altı
otopark, park, Selçuklu camii, saat kulesi, su sebili, kültür merkezi, yürüyüş
yolu, dinlenme alanları ve süs havuzu
yapılacak.
Yeni Bayrampaşa hayalini gerçekleştirmek için çok çalıştıklarını belirten
Başkan Aydıner, “Biz istiyoruz ki
Bayrampaşa’da yaşamak insanımıza
keyif, huzur ve mutluluk versin. Vatandaşlarımız trafik sorunu yaşamasın,
yeşile hasret bir ömür değil, yeşillikler
içinde bir ömür sürsün. Parklarımızda
ve yeşil alanlarımızda çocuklarımız
güvenle büyüsünler; yürüyüş yollarında yaşamın keyfini sürsünler. Bu
nedenle her bir mahallemize zemin
altı otoparklar, dev meydanlar, yeşil
alanlar, yürüyüş yolları ile insanımızın huzuru koklayacağı dev parklar
yapıyoruz. Uygulama imar projesi
tamamlanan kompleksimizde zemin
altı otopark, park, Selçuklu camii,
saat kulesi, su sebili, kültür merkezi,
yürüyüş yolu, dinlenme alanları ve süs
havuzu yer alacak. Bu büyük projenin
halkımız için hayırlı olmasını temenni
ediyorum” dedi.
KADİR TOPBAŞ’A
TEŞEKKÜR
Kadir Topbaş’ın Bayrampaşa’ya
büyük hizmetlerde bulunduğunu
kaydeden Başkan Aydıner, “Uygulama projesinin tamamlanmasında
büyük emeği olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Kadir
Topbaş’a şahsım ve tüm Bayrampaşalılar adına sonsuz teşekkürlerimi
sunuyorum. İlçemizdeki birçok
projeye destek veren Sayın Kadir
Topbaş’a Bayrampaşa’mıza yaptığı ve
yapacağı katkılar için şükran borçluyuz” ifadelerini kullandı.//
()%)-ťM:9L2016
5
6
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
www.212haber.com
M. BAYRAM
AYAZ
[email protected]
twitter.com/mubaay
Ekranın dili ve dini
Din algısında bir değișim var. Artık dini yașamak onu konușmaktan daha itibarlı değil!.
Medya vasıtasıyla gerçekçi konulara daha
magazinel bir dille gündeme tașınıyor.
Din yașanılan bir değer olmaktan uzaklașarak, konușulan ve tartıșılan bir değer olmaya
bașladı. Kalple yașanması gereken duygular
aklın labirentleri arasında. İyi amel ișlemek
yerine iyi konușmak daha geçerli ve bugünlerde getirisi var.
Özellikle TV kanalları, yaptıkları programlarda ‘tartıșılan din’ algısı olușturuyorlar. Bu
kanalların son yirmi yıl içinde dini konuları
gündeme tașımasının hayra yorulacak bir
yanı olmadı. Rating için ‘imamın komșunun keçisini çalması gerekiyordu. Hiçbir
denetim olmadığı için dini konular bu üslupla
tartıșıldı.
Sokaklardan
şampiyonluğa
5 yıl önce aralarında madde bağımlıların da bulunduğu gençlerden kurulan Zeytinburnu
Belediyesi Buz Hokeyi takımı, Türkiye şampiyonluğuna kadar ulaştı. Zamanla profesyonelleşen ve önemli transferler yapan takım, Türkiye'yi geçen sene Avrupa'da temsil etti.
B
81'$1<,/ önce Zeytinburnu Belediyesi, Özgürlük Parkı'na bir mobil buz
pisti kurdu. Hem ilgiyi artırmak hem
de sosyal bir proje oluşturmak için 'Doğaya destek sizden buz pateni biletiniz
bizden' sloganı benimsendi. İnsanlar
geri dönüştürülebilir atıkları getirip
buz pateniyle ücretsiz kayma fırsatını
yakaladı. Fakat buz pisti, daha sonra
park aralarında madde bağımlılarından
bulunduğu çocuklar tarafından zarar
görmeye başladı. Bunu gören yetkililer, çareyi bu çocuklardan bir buz
hokeyi takımı kurmakta buldu. Adeta
sokaktan kurulan takım üç ay çalıştı,
ilk maçını 37-1 kaybetti. Aradan geçen
yıllar içerisinde çok şey değişti. Artık
37 yemiyor, 37 atıyorlar.
temsil edip grup ikincisi olmayı başardı. İlk takımdan bugüne kadar kalan
isimlerden biri de Faruk Günel. Genç
sporcu buz hokeyinin artık kendisi için
bir meslek haline geldiğini söylüyor:
"Daha önce spor yapmıyordum. Şimdi
spordan eve evden spora. Kendimi
de bu alanda çok geliştirdim. Takım
olarak da çok geliştik. Aramıza yeni arkadaşlar katıldı. İlk takımdan aramızda
başka arkadaşlar da var. Ama onlar
askerde. Askerden geldikten sonra yine
eski günlerdeki gibi beraber olacağız.
İlk maçımızda 37 gol yemiştik, artık biz
37 atıyoruz."
Zamanla profesyonelleşen, transferler
yapan hatta Ukrayna'dan Kanada'dan
da oyuncu getiren Zeytinburnu Belediyesi Buz Hokeyi Takımı, 2014-2015
sezonunu şampiyon olarak tamamladı.
Geçen sene de Türkiye'yi Avrupa'da
Kulübün Başkanı Halit Albayrak da
takımın kuruluş hikâyesini, "Buz pisti
kurulduktan sonra oradaki işleyişi
bozan, uygulamayı deforme eden
bazı arkadaşlarımız vardı. Sokakta
hedefi olmayan, hiçbir işi bulunma-
SIRF ONLAR İÇİN KURDUK
Programlarda konușacak kișiler için
‘tartıșmacı’ olmak birinci özellikti. İstenen
șey dinin anlașılması değil tartıșılmasıydı.
Kanalın reklam çıtası yükselsin diye olmadık
yorumlar ekrana tașındı
TV kanallarının dini tartıșmaları rahatça gündeme tașıması bir öğrenme süreci bașlattı.
Önüne gelen yaptığı yorumlarla istemeden
kutsala karșı itibarsızlaștırmaya aracı oldular.
İNSAN NASIL TÜREMİȘTİR?
Bilme ve öğrenme merakı ve bunun TV'de
gündeme gelmesi dini konularda șaibeye
yol açmaktadır. İnsanın nasıl yaratıldığına
dair tartıșmalar durulmușken, șimdi evrimle
yaratılıșı uzlaștırma çabası gündemde.
İnsanı Allah yaratmıștır fakat ilk insanın mahiyeti nedir? Bu konu geçenlerde saygın bir
kanalda üç akademisyen tarafından tartıșıldı.
Bu konu Kur’an’da gayet açıktır. İnsan Adem
peygamberden türemiștir. Melekten üstün
yaratılmıștır. Yaptığı tercihler ve davranıș
biçimi onu üstün derecelere çıkarabileceği
gibi hayvandan așağı bir seviyeye de itebilir.
Adem'in nasıl bir insan olduğu, öncesinde
ne olup bittiği ve buna benzer bir çok soru
TV programına tașındı. Araf Suresinde ve
Bakarada ve yer yer farklı surelerde açıkça
insanın balçık kıvamında topraktan yaratıldığı, cennetten dünyaya düșürüldüğü(hubut)
açık açık anlatılmaktadır.
Bu konulara değinirken bir kez daha
șempanzeleri gündeme tașımak ne anlama
gelmektedir. Her seviyeden insanın izlediği
bir TV kanalında konușulacak çok konu var.
Birkaç örneğini verdiğimiz șu sorular zihin ve
duygu dünyaları için daha iyi açılım sağlamaz mı?
yan, sporla uzaktan yakından alakası
olmayan arkadaşlarımız vardı. Biz
onlara belli bir saat verdik. Bu saat
aralığında pist, sadece size ait dedik.
6-9 arası yaklaşık 7 ay boyunda o saat
dilimini kullandılar. 3-4 ay sonra ise
kendileri bir kıvama geldi. Sonra biz
sırf onlar için Zeytinburnu Belediyesi
Spor Kulübü’nü kurduk. Arkadaşlar
daha sonra iddialı bir takım haline
geldiler. Antrenörleri oldu, antrenör
yardımcıları oldu. Malzemecileri
oldu. İki santimlik çeliğin üzerinde
yaptıkları hareketlerle kendi kabiliyetlerinin farkına vardılar." şeklinde
anlattı.
-Adem ve Havva eșsiz nimetler arasında
biricik kuralı neden ihlal ederek isyan ettiler?
-Adem ve Havva yeryüzüne gönderildiğinde
yanlarındaki üçüncü varlık kimdi?
-Șeytan kıyamete kadar mühlet alırken,
insan için hangi yemini etti?
- İblis’i Hz. Adem' e secde ettirmeyen kibir
duygusundan hangi anlamları çıkarabiliriz?
Engelli Basketbol
Takımı liderlik koltuğuna oturdu
‘Etiler’de değil, Bağcılar’da olacağız’
&(0$/&$132/$7
27 Aralık 2015’de
ççekişmeli bir seçimin
aardından CHP İstanbul
İl Başkanı
B
seçildi. CHP’de
uzu
uzunca bir süredir atama ile
yürüt
yürütülen İstanbul İl Başkanlığı koltuğuna
kolt
oturan Canpolat,
alışıldık bir
b il başkanı olmayacağı
mesajını seçilme
se
sürecinde ve
sonrasında yyaptığı konuşmalarda da
gösterdi. Canpo
Canpolat, partinin sol kimliğinin daha belirginleşmesi
belirginleşm için mücadele edeceğini, statükocu anl
anlayışla iktidar olunamayacağını söylüyor. İl Başkanı seçilmesinin
ardından İstanbul’dan 100 kişilik bir partili
heyetle Diyarbakır’a gitti. Canpolat, partisinin Kürt sorununun çözümü konusunda
aktif olması gerektiği görüşünde. Son CHP
Kurultayı’nda Parti Meclisi (PM) seçiminde
200’ü aşkın İstanbul delegesi Canpolat ile
birlikte davrandı. PM seçiminde CHP lideri
Kemal Kılıçdaroğlu’nun listesinin delinmesinde İstanbul delegasyonunun ciddi rolü
oldu. SHP döneminde ilçe yöneticiliğinden
gelen Canpolat, CHP teşkilatının yakından
tanıdığı bir isim. Al Jazeera Türk’e konuşan
CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat, “İstanbul’da başka bir iddiamız var.
Türkiye’de 10 milyon yoksul var, 10 milyon
işsiz var, Kürtler var, Aleviler var, Romanlar
var, İstanbul’da 1,5 milyon emekli var. Şimdi
bu kadar yoksulu, bu kadar ötekisi olan bir
ülkede, eğer bunların sorunlarının çözümünü sol, sosyal demokrat bir parti bulamıyorsa bunun kabahatini kendimizde aramamız
lâzım. Biz bunu gördük, kendimizi değiştiriyoruz. Bundan sonraki söylemlerimiz
onlara dokunmak, onlarla birlikte, onlarla
beraber aynı sofrada oturmak olmalı. Artık
Nişantaşı’nda, Etiler’de değil, Sultanbeyli’de,
Sultangazi’de, Bağcılar’da, Güngören’de,
Esenler’de, İkitelli’de yoksullarla, dışlanmışlarla birlikte mücadele etme kararlılığındayız.” ifadelerini kulandı. //
%$Ý&,/$5 Belediyesi Tekerlekli Sandalye Takımı Süper Lig yolunda emin adımlarla ilerliyor.
Altınordu Engelli Basketbol Takımı ile karşılaşan
Bağcılar Belediyesi Tekerlekli Sandalye Takımı
maçı 82-36 kazanmasını bildi. Garanti Bankası
Tekerlekli Sandalye Basketbol 1’inci Ligi’nde
mücadele veren Bağcılar Belediyesi Tekerlekli
Sandalye Basketbol Takımı ligin ilk yarısının
son maçında Bağcılar Olimpik Spor Salonu’nda
Altınordu Tekerlekli Sandalye Takımı ile karşı
karşıya geldi. Maça hızlı başlayan her iki takımda
ilk dakikalarda karşılıklı basketler buldu. Ancak,
ilerleyen anlarda aradaki farkı açan Bağcılarlı
basketbolcular buldukları üçlüklerle arayı açtı.
Maçın ikinci yarısına da hızlı başlayan Bağcılar
Belediyesi Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı,
Altınordu’yu 82-36 gibi farklı bir skorla yenmeyi
başardı. Ligin ilk yarısında oynadığı 13 maçın
12’sini kazanan Bağcılar Belediyesi Tekerlekli
Sandalye Basketbol Takımı, 25 puanla liderlik
koltuğuna oturdu.//
www.212haber.com
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
7
Biz mahallemizin delikanlısını
dövdürtmeyiz
Tiyatro sanatçısı Ahmet Yenilmez, gazetemize çarpıcı
rpıcı açıklamalarda bulundu: “Ben
Ben ülkücü
ülkücüyüm. MHP’li değilim. Adresim yok. Kendi kurduğum
ğum parti bile adresim değil. Bize düşen
iktidara yanlış yaptırmamaya çalışmaktır. Ancak Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan farklı
bir insan. Samimi görüyoruz. Bir de cephedeyim. Cephede komutan sorgulamak diye bir şey
yok. Biz ülkücülerin acayip de bir huyu vardır. Bizz mahallemizin delikanlısını dövdürtmeyiz
başkasına. Döveceksek biz kendimiz döveriz.”
G
MERVE KALAYCI
œ1(<'2Ý8Ȃ'$ yaşanan terör olayları,
ülkenin başkentinde yaşanan patlama,
Sultanahmet’te turistlere yönelik yapılan
bombalı saldırı, neredeyse günün rutini
haline gelen şehit haberleri ve çatışmalar, Türkiye’nin bütünlüğünün akıbetini
sorgulatır oldu. BBP’nin kurucularından,
oyuncu, tiyatrocu, Ahmet Yenilmez ile
ülke meselelerini ve muhafazakâr sanatı
konuştuk. “Erbakan anlaşılsaydı bugün
bu sorunlar yaşanmazdı” diyen Yenilmez, “Allah ümmeti sahipsiz bırakmaz.
Eğer ümmetin başka bir sahibi var ise
biz bölünürüz. Ama ümmetin başka bir
sahibi yok. Demek ki biraz burnumuzun
sürtmesi lazım.”diyor.
]\ Ak Parti iktidarında sinema ve
tiyatro salonlarında daha fazla
muhafazakâr seyirci görmeye başladık. Ne değişti?
Sultanbeyli’de oyunum vardı. Akif oynuyordum ve salon ful doluydu. Seyircilerin
çoğu da çarşaflıydı. Sonra oyundan çıktım, konuştuk hepsi medrese talebeleriymiş. Dedim ki; ‘Ahmet Yenilmez ölümün
yaklaştı herhalde. Medrese talebeleri bile
salona geldiyse bu iş seni aşmış.’ Tabi ki
Ak Parti iktidarı ile Müslümanlarda bir
özgüven oluştu. Şimdi düşünüyorum da
hayalini bile kuramazdım. Karakolda bir
bekçi olacak ki içeri alındığımızı evimize
haber versin. Biz işkenceler altındaydık ve daha çocuktuk. Ben 16 yaşında
çırılçıplak, babam yaşındaki insanların
arasında hapsedildim. Buradan valilere,
bakanlara geldik. Dün oyun oynuyordum telefonum çaldı. ‘Kültür bakanımız
sizi bekliyor’ dediler. Nereden nereye geliyorsunuz. Cuma günü cumhurbaşkanı,
başbakan, bakanlar kurulu, işi olmasaydı
genelkurmay başkanı da gelecekti, Cuma
namazı kıldık Sultanahmet’te. Bunun
anlamı ne demektir biliyor musunuz?
]\ Muhafazakâr erkek oyuncular tiyatro, sinema dalında faaliyet gösterirken kadınlar var olamıyor. Tesettürlü
bir kadın kendini oynayamaz mı?
Tercih mi edilmiyor yoksa uygun
ortam mı mevcut değil?
Bu âlimlerin işi. Ve hakkımı helal
etmiyorum onlara. Bu geri kalmışlığın
temelinde onlar yatıyor. Hayatın içerisinde bizim önümüzü tıkayan bir takım
içtihatları yapmıyorlar. Buraya yorum
getirmiyorlar ve ümmeti kendi başının
çaresine bakar hale getiriyorlar. Hani
biz düşmanımızın silahıyla silahlanacaktık. Bugün ki banka faizleri olmadan
sanayide var olabilir miyiz? Buna bir
tarif getirilemez mi? İran’da Müslüman.
Bizden daha mutaassıp yaşayan bir ülke.
İran bunu başarıyor da biz neden başaramıyoruz. Bence bunların sorgulanması
lazım. Hayatı olduğu gibi perdeye veya
sahneye aktarmak sanat değildir. Bir
sevişme sahnesini el ele değmeden de
anlatabiliyorsan o zaman onun adı sanattır. Onun için meddahınız vardır. Bunun
yolu var. Ama ben hatırlıyorum şimdi,
oyunumda müzik kullandığım için salon
boşaldı. Meddah oynarken elimdeki
asayı yere attığım için biri kalktı, ‘o asayı
yere atamazsın, tövbe et’ dedi. Ülkücü
hareket için Adana önemli bir yerdir.
Bizim yörüklerin poşusu vardır, meddah
olarak onu kullanıyorum. MHP İl Başkanı kalktı, ‘Sizi protesto ediyorum Ahmet
Bey, boynunuzdaki o paçavradan dolayı.
Bir de ülkücüyüm diyorsunuz.’dedi.
Bozuntuya vermedim. Oyun bitti. Gittim
buldum o adamı. Devlet Bahçeli’nin de
Allah’tan o gün gazetede resmi vardı. Bu
paçavra dediğin şeyi oda takmış.
ÜMMET AYASOFYA’YI
GEÇECEK MİNARE
YAPMAMIŞ
Türkiye’de, bir cemaat ya da partiye yakın
durmayınca senin de nereye ait olduğun
belli değil sesleri duyulmaya başlıyor. Bu
yüzden yanlış yaptığını fark edenler dahi
yanlıştan dönemiyorlar. Bu nasıl çözülür.
Kategorize etmekten vazgeçip İnsana
insan olarak bakmaya ne zaman başlarız?
Tabi bedel istiyor. Sezai Ağabey o bedeli
ödüyor. Her nefis o yükü kaldıramıyor.
Bu biraz da kişinin kendini bilmesiyle
alakalı birşey. Bizim mesleğimizde rest
çekme alt yapım yok ki benim. Belki ben
göremiyorum, siz görüyorsanız söyleyin
bana. Birşey olduğumdan değil. Ahmet
Yenilmez’den başka kim var bu alanda.
O halde yapabildiklerimi yapayım hiç
olmasa da ilerde hiçbir politik parti
bazında eyvallah etmeyecek bir kadro
oluşsun. Ama bir de toplumun uzlaşması var. Biriyle beraber olmak illa onu
kabul etmek anlamına gelmez. Şimdi
Ak Parti’yi ver bana eleştiri nasılmış ben
onların bir feleğini şaşırtayım. Nedir bu
rezalet gökyüzüne merdiven dayamış
gibi binalar. Ümmet Ayasofya’yı geçecek
minare yapmamış. Nedir bu? Hani yüksek binalar ve zinalar kıyamet alametiydi.
]\ Peki, bu kategorize etme düşüncesi
ne zaman, nasıl son bulur?
Kategorize etmenin adı savaşmaktır.
Yumuşatmışız. Fikirler çarpışıyor,
taraflar çarpışıyor, doğru olan ya da
güçlü olan ayakta kalacak. Neye layıksanız onu yaşayacaksınız. Doğru mu
galip gelecek, güçlü mü galip gelecek.
Eğer ümmet doğrunun galip geldiği bir
hayat yaşayacaksa doğru galip gelecek.
Güçlünün galip geldiği bir hayata layıksa
güçlü galip gelecek. Biz seferle görevliyiz,
zaferle değil.
AKADEMİSYENLER TÖVBE
EDİP KELİME-İ ŞEHADET
GETİRSİNLER
]\ “Bu suça ortak
]\
olmayacağız” bildirisine
imza atan akademisyenlerden birkaçı görevden
uzaklaştırıldı. Üniversite
öğrencilerinin bazıları hocalarına sahip çıkarken bazıları
derse girmelerini istemediklerini
söylediler Vatan haini ilan edildiler
söylediler.
edildiler.
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Vatan hainliğinden de önce eğer aralarında Müslüman varsa tövbe edip
Kelime-i Şahadet getirmeli. Bugün hangi
akıl, hangi vicdan, hangi inanç sahibi
Sultanahmet’te yapılanı onaylar. Akademisyenler için Savcılık soruşturması
başlatılmalımıydı? Başlatılmamalıydı.
Her meslek kuruluşunun kendi iç disiplin kuralları vardır. Bu iş üniversitenin
senatolarına bırakılmalıydı. Cumhuriyet
savcıları yapmamalıydı buna katılıyorum. Ama ihanet ötesi, yüzsüzlüktür,
hayâsızlıktır, edepsizliktir yapılan. O
belgeye imza atanlar, insanlık onuruna
hakaret etmiştir. Benim anamı, bacımı,
benim evladımı katledenleri görmeyeceksin, bunlara katliam demeyeceksin,
Camiler yakılacak bunu görmeyeceksin,
yakanların ininden İncil çıkacak bunu
görmeyeceksin ve böyle bir bildiriye
imza atacaksın. Devlet, oda öyle düşünüyormuş deyip duracaktı, soruşturma
başlatmayacaktı ve üniversite senatolarına bırakacaktı.
]\ Sultanahmet’de gerçekleştirilen
saldırının ardından Kılıçdaroğlu,
‘Ambulans gitmeden yayın yasağı
geliyor.”dedi. Daha önce ki olaylarda
getirilen yayın yasaklarını da göz
önünde bulundurarak bu değerlendirme hakkında neler söylemek
istersiniz?
İkiz kuleler patlatıldığında siz hiç ceset
resmi gördünüz mü? Paris’te gördünüz
mü? Dünyanın her yerinde bu yapılır
ve isabetli olmuştur. Unutmayın ki aynı
kemal Kılıçdaroğlu Esad’ın ayağına
gitmiştir.
]\ AK Parti iktidarında Türkiye kendini kurtardı mı?
İnşallah kurtarır. Biz yardımcı oluyoruz. İşin siyasi noktasına gelince benim
aidiyetim var. Ben ülkücüyüm. MHP’li
değilim. Adresim yok. Kendi kurduğum
parti bile adresim değil. İktidar olmak
başka bir şey. Bize düşen iktidara yanlış
yaptırmamaya çalışmaktır. Ama Ak
Parti iktidarının çok yanlışları vardır.
Sayın Tayyip Bey farklı bir insan. Şekline
bakın, yaşına bakın, ne demek istediğimi
anlarsınız. Daha 60 küsur yaşında ama
70 küsur yaşında görünüyor. Samimi
görüyoruz. Bir de cephedeyim. Cep-
hede komutan sorgulamak diye bir şey
yok. Biz ülkücülerin acayip de bir huyu
vardır. Biz mahallemizin delikanlısını
dövdürtmeyiz başkasına. Döveceksek biz
kendimiz döveriz.
]\ Peki, bu çerçevede yanlışlarını
gösterecek bir çevresinin olduğunu
düşünüyor musunuz?
Söylüyoruz biz ve söyleyeceğiz. Ama
gammazlamak ve jurnallemek usulü ile
değil.
ERBAKAN ANLAŞILSAYDI,
TERÖR OLMAZDI
]\ Güneydoğu’da yaşanan çatışmaları, sokağa çıkma yasaklarını nasıl
değerlendiriyorsunuz? Medyada
yer alan haberlerde güvenlik güçlerinin duvarlara ‘kurdun dişine
kan bulaştı’ tarzı yazılar yazdığı
iddia edildi. Mevcut bu durumu
nasıl değerlendiriyorsunuz?
mış bu millete kalkan el taş kesilir’
dedi. Ah demiş beni kesen baltanın
sapı benden ne yapayım. Mesela
Merhum Necmettin Erbakan eğer
anlaşılsaydı bugün biz bunları yaşamazdık. Türkiye’nin ilk itibarsızlaştırma hareketi Erbakan Hocamıza
yapılmıştır.
İspatlı mı bu? Yazının fotoğrafları var. O zaman ben de derim ki
etek giymiş, yüzü kapalılar da var.
Bende derim ki 6 tane Peygamber
mezarı, 3 tane Peygamber makamı, 600 küsur sahabe mezarının
olduğu, Anadolu coğrafyasının ilk
camii olan Ulu Cami’nin bulunduğu Diyarbakır’da camiyi kim
yakıyor? Bu kıyasa girerim. Beni
üzen, sokakta dağıttığımız, çoluğumuzun çocuğumuzun rızkından
ayırıp da günde 5-6 tane aldığımız
gazetelerde çıkan haberler. Nasıl
bir vicdandır. Şu akademisyenlerin
bildirisini savunmak Zaman gazetesine mi düştü? Üstad Bediüzzaman
Said Nursi Hazretleri’nin hayatını
ilk tiyatro yapan adamım ben.
Üstada gelmişlerdi, Milli Mücadeleden önce. He deseydi Kürdistan
kuruluyordu. O ‘üniversite kuralım’
dedi. ‘İslam’ın bayraktarlığını yap-
]\ Yürütülen operasyonların halka zarar verdiğini düşünüyor musunuz?
Zarar verdiğine dair bana bir tane
haber gösterin. Ama bana zarar verdiğine dair bin tane haber gösteririm size. Bir tane dede ile çocuk ölmüştü ki onu PKK öldürdü. Bunun
haricinde devletin orada öldürdüğü
bir tane çocuk, bir tane hamile kadın haberi gösterin ben gideceğim
Diyarbakır’da o özel harekâtın kafasına kendim sıkacağım. Bir algı
operasyonu yapılıyor. Ne tuhaftır ki
bu hendek olayının başlangıcında
bunlar haber yapılmadı. İş kaybetme noktasına gelince yapılıyor.
Bunlar eskidende böyleydi. Her
türlü yüzsüzlüğü ve hayâsızlığı
yaparlar. Kaybettikleri zaman da
tribüne oynamayı iyi bilirler. Bizde
edep sahibiyiz. Oynamayı sevmeyiz
bundan kaybediyoruz.
8
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
www.212haber.com
Erdoğan’ın manevi oğluna
doğum günü sürprizi
Zeytinburnu Belediyesi, 46’ncı yaş gününü kutlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın manevi oğlu down sendromlu İbrahim
Ertepe’ye sevdiği sanatçılardan Cengiz Kurtoğlu ve Murat Kurşun’un katılımlarıyla sürpriz doğum günü partisi düzenledi.
C
80+85%$ĝ.$1, Recep Tayyip Erdoğan’ın
manevi evladı down sendromlu İbrahim
Ertepe, 46 yaşına girdi. Ertepe’ye Zeytinburnu Belediyesi yeni hizmet binasında
sürpriz doğum günü partisi düzenlendi.
Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat
Aydın, İbrahim Ertepe’nin doğum günü
kutlamasına, onun hayranı olduğu ünlü
sanatçılardan Cengiz Kurtoğlu ve Murat
Kurşun’u davet etti. Başkan Aydın’ın davetini geri çevirmeyen sanatçılar, doğum günü
partisine katılarak İbrahim Ertepe’ye büyük
sürpriz yaptı.
Usta’dan Anadolu
Ajansı’na ziyaret
*$=ï260$13$ĝ$Belediye Başkanı
Hasan Tahsin Usta, Anadolu Ajansı
(AA) İstanbul Haberleri Editörlüğünü
ziyaret etti. AA İstanbul Haberleri Editörü Hüseyin Altınalan ile görüşen Usta,
Gaziosmanpaşa'da yaptıkları çalışmaları
anlattı. İlçede gerçekleştirdikleri kentsel
dönüşüm ile sosyal sorumluluk projeleri hakkında bilgi veren Usta, Anadolu
Ajansının önemli bir görev yaptığını ve
kendilerinin bunu yakından takip ettiğini
aktardı.
Altınalan da ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Usta'ya Türkiye ve
dünyada yaşanan bazı gelişmeleri anlattı.
Son dönemde ortaya çıkan algı operasyonlarına ilişkin görüşlerini dile getiren
Altınalan, AA olarak, dünyadaki ve Türkiye'deki gelişmeleri en doğru, tarafsız ve
hızlı şekilde kamuoyuyla paylaştıklarını
belirtti.//
Ertepe’nin doğum günü için salona gelen
sanatçılara engelliler ve yakınları yoğun
ilgi gösterdi. Engellilerden oluşan orkestra
eşliğinde sevilen şarkılarını seslendiren
sanatçılar, doğum gününe katılan engelli ve
yakınlarına eğlenceli anlar yaşattı. Doğum
günü heyecanı yaşayan İbrahim Ertepe,
kendisi için hazırlanan pastayı Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, Cengiz
Kurtoğlu ve Murat Kurşun ile birlikte
üfledi. Koyu bir Galatasaray taraftarı olan
Ertepe’ye, Başkan Aydın tuttuğu takımın
saatini hediye etti.
“İBO ZEYTİNBURNU
FOTOĞRAFINDA İZİ OLAN BİR
KİŞİDİR”
Zeytinburnu tarafından tanınan down
sendromlu İbrahim Ertepe’nin doğum gününü belediye binasında kutlayan Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, “İbrahim Zeytinburnu fotoğrafında yüzü olan
bir kişidir. Zeytinburnu halkı onu tanır.
Ben ilk tanıdığım zaman o konuşmasını
bilmezdi, şimdi ise konuşabiliyor. Kaç aydır
bana söyleyip duruyor. Doğum gününde
onun tabiri ile kekte Cengiz Kurtoğlu ve
Murat Kurşun olacak diye ikide bir söyledi.
Sağ olsun onlarda bizi kırmadı geldiler. Bu
sanatçılarımız aslında onun şahsında bütün
Türkiye’yi sevindirmiş oldular” dedi.
Cocuklar
üniversite mezunu
Kaymakam Tekin,
Gençlik Meclisi ile buluştu
‘Şiirlerimi
üzgünken
yazarım’
=(<7ï1%8518 Belediyesi Gençlik
Merkezi'nin (ZEYGEM) düzenlediği, Ali Görkem User’in moderatörlüğündeki “Kılavuz Konuşmaları”
söyleşisinin konuğu İbrahim Tenekeci oldu. Tenekeci, yazmaya başlamasıyla ilgili heyecan verici bir hikayesi
olmadığını belirterek, “Şu oldu, bunu
fark ettim, gibi bir hikayem yok.
Bir şey yapma ihtiyacı hissettim ve
yazmaya koyuldum” diye konuştu.
Tenekeci, 12 Eylül döneminde toplanan yasaklı kitaplardan kendisine
küçük bir kütüphane kurduğunu ve
ilk şiirini ise 1988 yılında yayınladığını söyledi.
“Önceliğim hep şiir oldu. Şiirlerimi
de genellikle üzgünken yazdım” diyen
Tenekeci, sözlerine şöyle devam etti:
“Sevinçliyken pek şiir yazmam. Elimden bu iş, yani şiir yazmak geldi. Bu
dünyada bunu yapabildim. Oldu veya
olmadı, benim gücüm buna yetti. Şiiri, faniliğin saldırısına karşı gösterdiğimiz bir refleks olarak gördüm.”
Tenekeci, yazmakla ilgilenen gençlere ise şunları söyledi: “Elimizdeki
işe baktığımız sürece temiz kalırız.
Elimizdeki işe bakacağız, kafamızı
kaldırmayacağız, kafamızı kaldırdığımız zaman aklımız karışır. Şiir
yazıyorsak şiir yazacağız, bir dergide
karar kılmışsak orada sebat edeceğiz.
Edebiyat büyük ölçüde yerini bulma
meselesidir.”//
%$ĝ$.ĝ(+ï5 Kent Konseyi Gençlik
Meclisi’nin ‘Tecrübe Konuşuyor’
projesi kapsamında düzenlenen program Başakşehir Living Lab Merkezi’nde
gerçekleştirildi. Başakşehir Kent
Konseyi Gençlik Meclisi’nin çalışmalarının tanıtıldığı slayt gösterisi ile
başlayan programın açılış konuşmasını
Gençlik Meclisi Başkanı Enes Kurter
yaptı. Kurter konuşmasında, “İlçemizde
kamuoyuna önder olan kişilerle tanışmak, kendi kurumu ile ilgili bilgiler
kazanmak ve Gençlik Meclisi’nin ilgili
kurumla ilişkilerinin kuvvetlendirilmesi için ‘Tecrübe Konuşuyor’ projesini
başlattık. Değerli kişilerin tecrübelerinden faydalanmak istedik. Amacımız
bu programların daha geniş katılımlı
olarak daha büyük salonlarda daha
fazla kişiye ulaştırılmasıdır” dedi.
Konuşmasına eğitim ve iş hayatından
anılarını anlatarak başlayan Başakşehir
Kaymakamı Kazım Tekin Başakşehir’e
geliş hikâyesini ise şöyle anlattı ,
“Amasya, Merzifon’dan sonra İstanbul’a
tayinim çıktı. İstanbul Vali Yardımcılığı
görevine başladım. Burada ilk yıl sağlıkla maliye ile ilgili konulara baktım.
Sonra dış ilişkiler, konsolosluklarla ilişkiler, Avrupa Birliği Bürosu, Protokol,
Kültür ve Turizm’den sorumlu olarak
görev yaptım. İstanbul’daki görev sürem
dolunda istisnai bir durumla Başakşe-
hir Kaymakamlığına atandım. Adaylık
dönemimi saymazsak Başakşehir benim
12. Görev yerim.”
‘GENÇLERİN MUTLAKA
HAYALLERİ OLMALI’
Gençlere önerilerde de bulunan Kaymakam Tekin, kişilerin mutlaka bir
hayalinin olması gerektiğini vurgulayarak, “Mutlaka bir hayaliniz olmalıdır.
Şimdiki gençlerin kendilerine hedefler
koymadıklarını gözlemliyorum. Kararlı
olmak, azmetmek ve çalışmak gerekiyor. Referanssız bir şeyler yapılamadığını düşünsek de bizlerde birilerini
işe alırken iyi birimi, güvenilir mi diye
araştırıyoruz. Arkadaşınızı çok iyi
seçmeniz gerekiyor. Düzgün, doğru
insanlar size farklı kapılar açabilir. Ara
sıra aklınıza geldiğinde unuttuğunuz
bir arkadaşınızı o sizi aramasa bile siz
arayın. Bir şeylere önem verir ve takip
ederseniz bu sizin ileri ki hayatınızda
farklı pencereler açabilir.”//
İstanbul Üniversitesi Beyazıt
Kampüsü'nde bir haftalık üniversite maceralarında "Astronomi ve Uzay Bilimleri",
"Eczacı Olmak İstiyorum", "Matematiğin
Gizemli Dünyası" ve "Web Sitesi Geliştiriyorum" konulu dersleri alan Esenlerli
45 öğrenci, mezuniyet sevinci yaşadı.
İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi'nde
düzenlenen mezuniyet töreninde öğrenciler, üniversitenin öğretim görevlilerinin
elinden katılım belgelerini aldı, daha
sonra da cübbe giyip kep attı. Minik üniversitelilerin mezuniyet coşkusuna aileleri
de ortak oldu. //
www.212haber.com
İMTİYAZ SAHİBİ
Erne Gazetecilik ve Matbaacılık Ltd. Şti.
GENEL MÜDÜR
Halil Gölve
GENEL KOORDİNATÖR
Erol Çakır
YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
Abidin Koçoğlu
Minibüs dereye uçtu: 2 ölü
%$ĝ$.ĝ(+ï5Ȃ'( yağış nedeniyle
kontrolden çıkan minibüs, bariyerleri aşarak yol kenarındaki dereye
uçtu. Kazada 2 kişi hayatını kaybederken, 2 kişi de yaralandı. Kaza, Yaşar
Doğu Bulvarı Başakşehir istikametinde meydana geldi. İddialara göre,
Tolgahan Demirörs yönetimindeki
34 ZB 8746 plakalı bir gıda firmasına
ait minibüs, yağış nedeniyle kontrolden çıktı. Önce kaldırıma çarpan
minibüs, demir bariyerleri aşarak yol
kenarındaki dereye uçtu. Olayı gören
vatandaşların ihbarı üzerine olay ye-
‡2&8.Üniversitesi'nden mezun
olan Esenlerli 45 öğrenci, mezuniyet
töreninde cübbe giyip kep attı. Esenler
Belediyesi ile İstanbul Üniversitesi işbirliğinde "Köklü Geçmişten Büyük Geleceğe" sloganıyla hayata geçirilen Çocuk
Üniversitesi'nde Esenlerli çocuklar, yarıyıl
tatilinde üniversite deneyimi kazandı.
rine sağlık ekibi, itfaiye ve polis sevk
edildi. Kazada araç sürücüsü Demirörs ve yanında bulunan Murat Kılıç
olay yerinde hayatını kaybederken,
minibüsteki diğer 2 kişi yaralandı.//
YAYIN DANIŞMANI
Necmettin Çakmak
Emre Ustaosmanoğlu
Metin Öztürk
HUKUK DANIŞMANLARI
Av. Adem Yıldırım
Av. Ömer Geyik
GÖRSEL YÖNETMEN
Ümit Atıcı
BÖLGESEL SÜRELİ YAYIN
Adres: Deposite AVM A-1 Blok Kat: 3 No: 304
Başakşehir/İstanbul • Telefon: (0 212) 486 39 36
Web: www.212haber.com • e-mail: [email protected]
Baskı: İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mah.
29 Ekim Cd. İhlas Plaza No: 11/A41
Yenibosna-Bahçelievler/İSTANBUL Tel: (212) 454 30 00
Gazetemiz basın ve meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yayınlanan köşe yazılarından yazarları sorumludur.
Reklamların sorumluluğu reklam verene aittir.
GAZETEMİZ ÜCRETSİZ OLARAK DAĞITILMAKTADIR
G Ü N DEM
www.212haber.com
()%)-ťM:9L2016
9
Yeni yılda
yeni projeler
Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, 2016 yılının Başakşehir için açılışların yapılıp projelerin hayata geçirileceği, dolu dolu bir yıl olacağını söyledi. Daha güzel bir Başakşehir için 2015 yılını plan, proje ve üretim yaparak geçirdiklerini kaydeden Uysal, 2016 da ise çalışmaların hasadını yapacaklarını, projeleri hayata geçireceklerini müjdeledi.
B
$ĝ$.ĝ(+ï5 Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, 2016 yılının Başakşehir için açılışların yapılıp projelerin hayata geçirileceği,
dolu dolu bir yıl olacağını söyledi. Daha
güzel bir Başakşehir için 2015 yılını plan,
proje ve üretim yaparak geçirdiklerini
kaydeden Uysal, 2016 da ise çalışmaların
hasadını yapacaklarını, projeleri hayata
geçireceklerini müjdeledi.
Başakşehir’de hem merkezi hükümetin
hem de belediyenin devam eden vizyon
projeleriyle marka değerinin arttığını, İstanbul’un yıldızı parlayan ilçeleri
arasına girdiğini kaydeden Başkan
Uysal,2015 yılını hizmetlerle dolu bir yıl
olarak tamamladıklarını söyledi. Başkan
Uysal şöyle konuştu: “Başakşehrimiz
hem belediyemizin hem de hükümetimizin vizyon projelerinin bulunduğu
şanslı ilçelerimizden biri. Başakşehir
de bir kısmı fiilen yürümekte olan, bir
kısmı ise planlama aşamasında olan bu
vizyon projelerimizle geleceğe taşıyoruz.
Kuruluşunda 200 bine yakın bir nüfusa
sahip olan Başakşehir’de 2013 rakamlarına göre yaklaşık 350 bin kişi yaşıyor. Yeni
konut projeleri belediyemizin ilgi gören
hizmetleriyle nüfusun 4-5 yıl içerisinde 1 milyonu aşmasını bekliyoruz. Bir
çok aile, yeşil alanların, parkların, spor
sahalarının çok olduğu,prestij cadde ve
yollarıyla, sosyal projeleriyle ön plana
geçen Başakşehir de yaşamayı seçiyor.
Bu nedenle sürekli nüfus alıyoruz. Ama
bundan şikayetçi değiliz, vatandaşlarımız teveccühü bizi mutlu ediyor, hizmet
aşkımızı yükseltiyor.”
“HER MAHALLEYE SPOR
PARKI VE KAPALI PAZAR”
Türkiye’nin en modern kapalı pazarı
olan Başakpazar Fuar ve Sergi Alanı’nın
hizmete girmesiyle konuda birçok yerden
talep aldıklarını kaydeden Başkan Uysal,
her mahalleye modern kapalı pazar yapma sözü verdiklerini ve bu sözü tuttuklarını belirtti.
Uysal şunları söyledi: “Başakpazar sahip
olduğu sosyal tesisleri, dükkanları ve donatı alanlarıyla büyük ilgi gördü. Şimdi
Kayaşehir Kapalı pazar alanı ile Boğazköy kapalı pazar alanlarını yapıyoruz.
Bu yıl içinde ikisini de hizmete açacağız.
Boğazköy kapalı pazar yeri toplam inşaat
alanı 34.650 m2.’lik alanda kuruluyor.
Pazar yerinin 1.katı otopark, 2.katı tekstil
ve 3.katı gıda bölümü olarak hizmet verecek. Ayrıca çok amaçlı salon ve düğün
salonu; açık ve kapalı otopark bulunacak.
Kayaşehir kapalı pazar yerimiz ise; 1179
araçlık müşteri otoparkı, 407 tezgâh
kapasiteli gıda katı, 408 tezgâh kapasiteli
tekstil katı, 7 adet meydan dükkânıyla
hizmet verecek.Diğer mahallelerimiz
için de kapalı pazar projelerimizi hayata
geçireceğiz. Başakşehir’de, dünya çapında
bilgi ve iletişim teknolojileriyle ilişkili
ürün ve hizmetlerin geliştirildiği, gerçek
ortamda denendiği ve görücüye çık-
tığı Türkiye’nin ilk Living Lab (Yaşam
Laboratuvarı)’ını hayata geçirdik.
Uluslararası ödüller kazanan Living
Lab’de tasarımcılar, gençler, ev kadınları
hatta çocuklar çeşitli kurslar ve eğitimler
görüyorlar. Living Lab’de Şubat ayında
yine uluslararası bir etkinliğe ev sahipliği yapacağız. Türkiye’nin tanıtımına
büyük katkısı olan Living Lab inovasyon
alanında birçok kişinin vizyonunu da
geliştirerek,gençlere de fikir kaynağı
olacağına inanıyoruz. İstanbul’un birçok
noktasından gençlerin, öğrencilerin
Living lab’i ziyaret etmesi faydalanması
da bizi ayrıca mutlu ediyor”
SOSYAL TESİS VE YENİ BİLGİ
EVLERİ
Başakşehirlilerin beklediği belediye
sosyal tesisinin yapımının kısa sürede
tamamlanarak hizmete girdiğini kaydeden Uysal, kışın 200 yazın 350 kişilik
sosyal tesise tüm Başakşehirlileri davet
etti. Uysal şunları söyledi: “Başakşehirlilere modern, 600 metrekarelik bir sosyal
tesis kazandırdık. Tesisimiz sessiz sedasız
hizmete girdi ama açılışını yaparak,
haberi olmayan diğer hemşehrilerimize
de duyurup yararlanmalarını sağlayacağız. Kışın 200, yazın ise 350 kişiye
hizmet verecek olan Sosyal Tesisimizin
menüsünde Türk ve dünya mutfağının
lezzetleri var. Başakşehirlilere bir müjdemiz de yeni camimizle ilgili. Geçtiğimiz
yıl Boğazköy Camisini bitirip hizmete
sokmuştuk. Bu yılda bir külliye mantığında hazırladığımız Halil-ü Rahman
Camii’ni hizmete sokacağız. Bu cami de
tam bir Osmanlı mimarisi yansıması olarak hazırlandı. Camilerimize yaptığımız
camii kıraathaneleri, mahalle sakinleri ve
camii cemaati tarafından memnuniyetle
karşılandı. Bunlara devam edeceğiz. Ayrıca vatandaşlarımızın oldukça memnun
olduğu bilgi evlerimiz konusunda da
yeni müjdelerimiz var. Bu yıl 5. Etap da
bir bilgi evi açmayı planlıyoruz. Okullara yaptığımız yardımlarımız bu yıl da
devam edecek. 55 Okula spor malzemesi
yardımı yaptık. Kültür ve sanat alanında
da yine hem yetişkinlere hem de gençlere
ve çocuklara yönelik çok renkli programlar planlandı. Bütün Başakşehirlileri
etkinliklerimize ve hizmetlerimizin projelerimizin açılışlarına bekliyoruz. 2016
Yılını da yine çok çalışarak ve üreterek
geçireceğiz”
YÜZME HAVUZU MÜJDESİ
10 Mahalleye 10 Spor Parkı sözünü
gerçekleştirmek için yoğun çalışmalar yaptıklarını kaydeden Başkan
Uysal, spor parkları ile sadece gençler ve çocukları değil, ev kadınları
ve spora ilgi duymayan yetişkinleri
de spor yapmaya teşvik ettiklerini
söyledi. Başakşehir’in adının 2016
yılında da spor ile gündeme gelmeye
devam edeceğini kaydeden Uysal,
şöyle konuştu:
“Başakşehir adı artık spor ile de
ifade edilen bir marka haline geldi.
Başakşehir’de Spor yapmak lüks
değil hem ihtiyaç hem de eğlence.
Halı sahalar, spor okulları ve spor
akademilerimiz ile geleceğin şampiyonlarını Başakşehirden çıkartmak
istiyoruz. Başakşehir’de kadınlar için
ayrı ve özel modern bir spor merkezi
açarak bir ilki gerçekleştirmiş olduk.
Burada kadınlara hem spor yapma
imkanı sunuyor hem de özellikle
skolyoz hastaları için tedavi amaçlı
pilates de yaptırıyoruz. BAKMER
adını verdiğimiz merkezimizde
uzmanların katıldığı sağlık söyleşileri
çok büyük ilgi görüyor.Bu yıl için de
yeni spor parkları ve spor merkezleri
açacağız. Özellikle ilçemizde büyük
ihtiyaç olan yüzme havuzu taleplerini karşılamak için başlattığımız
yüzme havuzu inşası devam ediyor.
Hem kadınlar hem de erkekler için
ayrı ayrı planlanan yüzme havuzumuzun inşallah bu yıl içinde açılışını
gerçekleştireceğiz.”
10
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
www.212haber.com
‘İsrail’in amacı Kudüs’ü
Müslümansızlaştırmak’
Mirasımız Derneği’nin, Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs’teki faaliyetlerini anlatmak amacıyla düzenlediği basın toplantısında konuşan Genel Başkan Muhammet Demirci, tüm Müslümanları Kudüs şehrine ve ilk kıble
Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmaya davet etti.
evlerini bombalamak suretiyle yıkan
veya içine beton dökerek kullanılamaz
hale getiren bir zihniyete sahip olduğunu
belirtti. Demirci, “ Sözüm ona insanları bu şekilde cezalandırmak suretiyle
kendilerine yönelebilecek herhangi
bir eylemden caydırmayı planlıyorlar.
Ancak bu yaptıkları zulümler Müslümanlar arasındaki dayanışmayı daha
da güçlendiriyor Elhamdülillah. İslam
izlerini yok edebilmek adına içerisinde
sahabe kabirlerinin de bulunduğu Tarihi
Me’menullah Mezarlığı’nın da bulunduğu Müslüman mezarlıklarına ait arazileri
talan etmeye ve üzerlerinde inşaat yapmaya başladılar. Me’menullah mezarlığı
arazisi üzerine içkili kafe açarak İslam’a
ve Müslümanlara hakaret etmeye devam
ettiler.”diye konuştu.
MERVE KALAYCI
.
8'œ6ve Civarındaki Osmanlı Mirasını Koruma ve Yaşatma Derneği’nin
düzenlediği basın toplantısında, 2015 yılı
süresince Kudüslü Müslümanlara destek
olmak amacıyla yapılan projeler anlatıldı. Mirasımız Derneği Genel Başkanı
Muhammet Demirci, “ İlk kıblemiz
Mescid-i Aksa’yı ve Osmanlı Dönemi’ne
ait yüzlerce tarihi eseri içinde barındıran Kudüs şehri ve burada yaşayan
Müslüman kardeşlerimiz yılardır işgal
altında yaşıyorlar. Kudüslü Müslümanlar uzun yıllardır kendilerine yönelik
uygulanan şiddet ve baskı politikaları
sonucu yoksullukla karşı karşıya kaldılar.
Bugün Kudüslü Müslüman kardeşlerimizin yüzde 75’i yoksullukla mücadele
etmekteler. Yaşadıkları tüm zorluklara
rağmen Kudüslü Müslüman kardeşlerimiz ilk kıblemizi savunmaktan ve
onun için gerektiğinde canını vermekten
kaçınmamıştır. Bugün halen devam eden
olayların sebebi Mescid-i Aksa’ya yapılan
saldırılar ve işgal yönetimi tarafından
uygulanan giriş yasaklarıdır.”dedi.
“İŞGAL DEVLETİNİN AMACI
KUDÜS’Ü
MÜSLÜMANSIZLAŞTIRMAKTIR”
İşgal devletinin nihai amacının Kudüs’ü
Müslümansızlaştırmak olduğunu
söyleyen Demirci, bu şekilde İslam
izlerini yok etmek istediklerini vurguladı. Demirci sözlerine şunları ekledi;
“İlk hedefleri Mescid-i Aksa’yı yıkarak
yerine sözde Süleyman Tapınağı inşa
etmektir. Fakat bu planlarına engel olan
Müslümanları Kudüs’ten söküp atmayı
başaramadılar ve Allah’ın izniyle başaramayacaklar. İşgal devleti, Müslümanlara
yönelik zulümlerini 2015 yılı içerisinde
arttırarak devam ettirmiştir. Bugüne kadar cesaret edemedikleri pek çok şeyi artık sıradan bir şey gibi neredeyse her gün
tekrar ediyorlar. Mescid-i Aksa avlusuna
yapılan baskınlar artık sıradan bir vaka
haline gelmiştir. Bu yıl hepimizin canını
acıtan bir baskın hadisesi esnasında
işgal polisi tarafından Kıble Mescidi’ne
büyük zararlar verilmiş, Mescidin kapı ve
pencereleri kırılmış ve çıkan bir yangın
esnasında halıların büyük bölümü zarar
görmüştür. Bu hadise esnasında direnişe
geçen Kudüslülerin bir kısmı yaralanmıştır.”
TARİHİ TAHRİP EDİYORLAR
İşgal devletinin Kudüs’te yaptığı insan
hakları ihlallerini saymakla bitiremeyeceklerini söyleyen Demirci, İsrail’in Şehit
2 BİN 260 HAKSIZ VE HUKUKSUZ
TUTUKLAMA
AK Parti Başakşehir İlçe Başkanlığı, Yerel Yönetim gündemli Ocak ayı İlçe
Danışma Meclisi’ni M. Emin Saraç Kültür Merkezi'nde gerçekleştirdi. Programda konuşan İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca da, AK Parti’nin seçim
sürecinde verdiği sözleri bir bir yerine getirdiğini söyleyerek, “Vaatlerimiz
şimdi proje olarak milletimizin önüne konuyor.” dedi.
İlçe olarak 3 aylık bir üye
kampanyası düzenlendiğini
söyleyen Özgürel, “Mahalle,
18-24 yaş ve en çok üye yapan
gibi kategorilerde” özel hediyeler verileceğini ifade etti.
$.3$57ïBaşakşehir İlçe
Başkanlığı, Yerel Yönetim gündemli Ocak ayı İlçe
Danışma Meclisi’ni M. Emin
Saraç Kültür Merkezi'nde gerçekleştirdi. Programa İstanbul
Milletvekili Tülay Kaynarca,
eski İstanbul Milletvekili Ünal
Kacır, İl Koordinatörü Mustafa
Necati Işık, İlçe Başkanı Ayhan
Özgürel, Belediye Başkanı
Mevlüt Uysal, Başkan Yardımcıları Haluk Dikbaş, Hatice
Gülgönül, Yasin Kartoğlu,
Murat Şahin ve Bedri Sinan
Gül, ilçe yürütme ve yönetim
kurulu üyeleriyle birlikte teşkilat mensupları katıldı.
Açılış konuşmasını yapan
İlçe Başkanı Ayhan Özgürel,
son günlerde yaşanan terör
saldırılarından dolayı başsağlığı dileklerinde bulundu.
Başakşehir’de üye ziyaretlerine
başlandığını ifade eden Özgürel, “Yapılan ziyaretlerle hem
üyelerimizin iletişim bilgileri
güncelleniyor, yeni üyeler yapılıyor, hem de 1 Kasım seçimlerindeki gayretlerinden dolayı
teşekkür ediyoruz” dedi.
ULAŞIMDA
İSTANBUL’UN EN
RAHAT İLÇESİ
OLACAK
Belediye Başkanı Mevlüt Uysal
ise Başakşehir için 2014 seçimlerinden bu yana yapılanlar ve
yapılması düşünülen projelerden bahsederek, Başakşehir’in
ulaşımdan alt yapıya, sağlıktan
spora kadar birçok konuda
İstanbul’un en modern ve
yaşanılır ilçesi haline geleceğini söyledi. Mahallelere yapılan
Tülay KAYNARCA
hizmetlerden karla mücadeleye
kadar her konuda 7/24 vatandaşın hizmetinde olduklarını
söyleyen Uysal, 2019’a kadar
ulaşım yönüyle İstanbul’un
en rahat ilçesi olacaklarını
söyledi.
İstanbul’un en prestijli projelerinin Başakşehir sınırlarında
bulunduğunu söyleyen Uysal,
“Bu zamana kadar olduğu gibi
bunda sonra da Başakşehir’e
yakışır hizmeti yapmaya devam edeceğiz” dedi.
İstanbul Milletvekili Tülay
Kaynarca da, AK Parti’nin
seçim sürecinde verdiği sözleri
bir bir yerine getirdiğini söyleyerek, “Vaatlerimiz şimdi proje
olarak milletimizin önüne
konuyor.” dedi.
Mevlüt UYSAL
Mirasımız Derneği olarak 2015 yılı
süresince Kudüslü Müslümanlara destek
olmak amacıyla Kudüs'te birçok proje
yaptıklarına da değinen Muhammet
Demirci, “ Mescid-i Aksa bahçesi içerisinde ilim tahsil eden 1100 İlim Halkası
Akşemsettin’den iki
yerine getiriyoruz’
Ayhan ÖZGÜREL
BİN 100 İLİM HALKASI
ÖĞRENCİSİNE 1 YIL BURS VERDİK
öğrencisine 12 ay boyunca burs desteği
sağladık. Mescid-i Aksa’nın boş kalmaması için düzenlediğimiz ve Beyarık
Seferleri adını verdiğimiz otobüs seferleri
ile 450 bin kişiyi ücretsiz olarak Mescid-i
Aksa’ya taşıdık. Kudüslü 8 aileye ait evi
restore ederek burada oturmaya devam
etmelerini temin ettik. Yine restorasyon
projeleri kapsamında 5 camiyi restore
ederek Müslümanların hizmetine sunduk. Ramazan ayı boyunca 300 bin kişiye
iftar ve sahur verdik. Kurban bağışlarıyla
yaklaşık 220 bin kişinin bayram sevincine ortak olduk bundan sonra da olmaya
devam edeceğiz.”dedi. Konuşmasını 2016
yılının Kudüs’ün özgürlüğüne kavuştuğu
yıl olmasını temenni ederek sonlandıran
Demirci, Müslümanlara,‘Gelin sizin de
Kudüs'ün kurtuluşunda payınız olsun’
diye seslendi.
Müslümanların evlerine gece yarısı
baskın düzenlenerek hane halkının
dövüldüğünü ve erkeklerin tutuklanarak götürüldüğünü ifade eden
Demirci,“Üstelik bu söylediğim münferit bir vaka değil Kudüs ve civarındaki
işgal topraklarında yaşanan gündelik
olaylardan biri haline gelmiştir. 2 Bin
260 haksız ve hukuksuz tutuklama
yapıldı. Tutuklananlardan 212’si kadın
ve 304’ü çocuk. 80 Kudüslü ailenin evi
yıkıldı. 44 şehit. İşgal Devleti İsrail yaptığı bütün bu zulümlerin yanı sıra 1948
İslami Hareket Lideri Şeyh Raid Salah'a
bağlı bulunan 17 kurumun çalışmalarını durdurmuştur. Gerek Şeyh Raid
Salah'ın şahsı için gerekse kurumlar
için açılan davalar sürmektedir. İşgalci
İsrail bu yaptıkları ile Müslümanların
‘Verdiğimiz sözleri bir bir
İl Danışma Meclisi’nde Başakşehir olarak 2011 seçimlerine
göre oyunu en çok artıran
ilçelerden biri olarak plaket
aldığını söyleyen Özgürel,
“Başbakanımızın teveccühüyle
aldığımız plaket tüm Başakşehir’edir” dedi.
Kudüs ve Mescid-i Aksa davsı için
yaptığı çalışmaları engelleyebileceğini
sanmaktadır. Ancak bu çalışmalar kesinlikle hız kesmeden devam edecektir.
Ümmet olarak Kudüs şehrine ve ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’ya sahip çıkacağız.
Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmak suretiyle
ümmetin onurunu koruyan Kudüslü Müslüman kardeşlerimizi yalnız
bırakmayacağız.”şeklinde konuştu.
Seçimden sonraki kısa sürede
gençlerden emeklilere toplumun birçok kesimine yönelik
çok önemli projeleri hayata geçirdiklerini söyleyen Kaynarca
“Bundan sonraki süreçte yeni
anayasa ve başkanlık sistemi
öncelikli hedeflerimiz arasında
olacak” dedi. //
TEOG birincisi
Sümeyye Betül Şimşek
Burak Akbıyık
MERVE KALAYCI
$.ĝ(06(77ï1Ortaokulu öğrencilerinden Sümeyye Betül Şimşek ve
Burak Akbıyık, 120 sorunun tamamını doğru cevaplayarak TEOG sınavından tam puan aldı.
Akşemsettin Ortaokulu’nda eğitim
gören Burak Akbıyık(13) ve Sümeyye
Betül Şimşek(13) Temel Eğitimden
Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sınavında birinci oldu. Ailelerinin ve
okullarının desteği ile çalışmalarının
olumlu sonuç verdiğini söyleyen
öğrenciler ikinci sınav için çalışmaya
devem ediyorlar. Çalışma yöntemini
anlatan Akbıyık, Bilim Adamı olmak
istiyor. Akbıyık, “ Derse hazırlıklı geldim. Dersi derste dinledim.
Anladığımı fark edince soru çözmeye
başladım. Öncelikle okuldan eve
döndükten sonra bir dinlenme süresi
koydum, kendime çok yüklenmek
istemediğim için. Ondan sonrada
elimden geldiği kadar çalışmaya gay-
ret ettim. Sınavda biraz heyecanlandım. Sınav tecrübesi olunca daha az
heyecanlanıyor insan. Annem bana
çok yardımcı oldu ve destekledi. Evde
uygun bir ortam hazırlandı çalışmalarım bu şekilde daha verimli oldu.
Okulumun da bana faydası büyük
oldu bu süreçte. Anlamadığım soruları çekinmeden hocalarıma sordum.
Eksiklerimi kapatmaya çalıştım.
Okulda açılan kursta çalışmalarımıza
olumlu katkı sağladı.”dedi.
BÜTÜN DERSLERE AYNI
ORANDA ÇALIŞTIK
Altı dersin tamamına aynı süreyi
ayırarak çalıştıklarını belirten Burak
Akbıyık’ın annesi Sumru Akbıyık, “Aslında Burak hakikaten çok çalıştı. Çok
düzenli çalıştık. Ben elimden geldiğince
yardımcı olmaya çalıştım. Planlı programlı çalışmaya çalıştık. Yönlendirdim.
Oda benim sözümü dinledi sağ olsun.
Dersleri de iyi sadece sınava yönelik
bir başarısı yok. İkinci sınav içinde bir
dinlenme sürecinden sonra yine planlı
programlı aynı şekilde hazırlanmak
zorundayız. Çünkü planlı olmazsa 6
ders var ve her bir dersi aynı derecede
önemsememiz gerekiyor. Din kolaydır, matematik daha zordur, şeklinde
yaklaşmıyoruz. Her ders için çalışma
kitabı aldık. Hepsine aynı oranda
çalışıyoruz. Özellikle takıldığı sorular
üzerinde biraz daha fazla duruyoruz.
Çocuklar çok planlı olamıyorlar ben
planlama aşamasında ve sonrasında
annesi olarak yardımcı olmaya çalışıyorum. Burak Bilim Adamı olmak istiyor.
Nerede hangi meslekte başarılı ve
mutlu olacaksa orada olsun istiyorum,
tercihine karışmıyorum. Okulun desteği de önemliydi. Teneffüslerde elimizde
kitap bizim hocamız olsun olmasın
sorular sorduk, hepsi çok yardımcı
oldular. Memnunuz okulumuzdan ve
hocalarımızdan.”şeklinde konuştu. //
BAŞARI EKİP
ÇALIŞMASINA BAĞLI
ASIL MESELE KONULARI
ZİHİNDE OTURTMAK
Okulda
açılan kursların sınav
başarılarını
olumlu etkilediğinin
altını çizen
Sümeyye Betül
Şimşek ise doktor olmak istiyor. Şimşek, “
2-3 saat verimli çalıştım, ikinci sınavda da
inşallah birinci olmayı hedefliyorum. Konuları oturtmak asıl mesele. Başarılı olmak
için konuyu tam olarak anlamak önemli,
sonra test çözersin. Derslere düzenli olarak
katılıyorum ve evde de çok fazla çalışmama
gerek kalmıyor. İşin ucunu kaçırmadan çok
boşlamadan çalışmak gerek ama 4-5 saat üst
üste çalışmak da olumsuz etkiliyor. Sonra
kafa almıyor zaten. Denenmiş, görülmüş bir
olay. Abartmadan çalışmak başarı getiriyor.
Okuldaki kurslar bizim için çok faydalı oldu
sınava hazırlık sürecinde.”diye konuştu.
Suat Çelik
Akşemsettin Ortaokulu Müdürü Suat Çelik, okulun başarısını;
velilerin ilgisine, öğretmenlerin
özverili ve ekip ruhu ile çalışmasına, açılan okul kursuna bağlayarak
şunları söyledi; “ Okul başarımızın
temelinde ekip çalışmamız yatıyor.
Özellikle öğretmenlerimizin bu
konudaki gayretleri takdire şayan.
Yine öğrenci başarımızdaki en
büyük etkenin okul kurslarımız
olduğunu düşünüyorum. Okul
kurslarımıza katılım oranı çok
yüksek. Bin 400 den fazla öğrencimiz okul kurslarına bugün itibari
ile katıldılar. Biz devam ettirmek
adına kendi içimizde kurslarımızı
test ettik ve yarıyıl tatilinde de bu
kursun devam etmesinin öğrencilere faydalı olacağını düşündük.
Yarıyıl tatilinde 8. Sınıf öğrencilerimizi kampa aldık ve bir hafta
boyunca öğrencilerimize kurs
yapmış olacağız. Öğretmenlerimiz
kendi alanlarında deneyimli, tecrübeli, ilgili. Başarıyı önemseyen
bir kurumuz, başarıyı da öğrenci
ve velilerimizle paylaşıyoruz. Veli
ve öğrencilerimizi de bu başarıya
inandırdık ve desteklerini alıyoruz.
TEOG’da bu dönem iki tane tam
puan alan öğrencimiz var ama
diğer öğrencilerimizin de ciddi başarılı olduklarını düşünüyorum. 12
tane de bir yanlış yapan öğrencimiz
var. Amaç, başarıyı düşürmeden
sürekliliğini sağlamak. Çalışmalarımızda bu doğrultuda.”
www.212haber.com
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
11
Suriye’de devam eden
savaş ortamında maddi ve manevi olarak
desteğe ihtiyaç duyan
Türkmenlerin çağrısına
Hz. Ayşe Vakfı cevap
verdi. Maddi yardımdan daha acil olarak
hissedilen manevi boşluğun doldurulması
için yardım talep eden
Türkmenlere, Hz. Ayşe
vakfı tarafından medrese yapılacak.
Hz. Ayşe Vakfı’ndan
Suriye’ye manevi destek
B
MERVE KALAYCI
$ĝ$.ĝ(+ï5Ȃ'( bulunan Hz. Ayşe
vakfı, Suriye’de ehli sünnetin
kalesi olmak, manevi desteğe ihtiyacı olan Türkmenlere
yardım etmek için prefabrik
medrese açmaya hazırlanıyor.
Suriye’de devam eden savaş
ortamında maddi ve manevi
olarak desteğe ihtiyaç duyan
Türkmenlerin çağrısına Hz
Ayşe Vakfı cevap verdi. Maddi
yardımdan daha acil olarak
hissedilen manevi boşluğun
doldurulması için yardım
talep eden Türkmenlere, Hz
Ayşe vakfı tarafından medrese
yapılacak. Talep üzerine bölgeye
giderek gözlem ve istişare yaptıkları söyleyen Hz. Ayşe Vakfı
Başkanı Abdulkadir Güngör,
“Alparslan Çelik komutanın 2
hafta önce bizi ziyaret etmesi
sonrası ihtiyaca binaen böyle
bir fikir ortaya çıktı. Maddi
yönden daha çok manevi boşluk
içerisinde olduklarını söyleyince bizde Hz Ayşe vakfı olarak 3
kişilik heyetle bölgeye giderek
istişarelerde bulunduk. Medrese
açma kararı aldık ve hazırlıklara
başladık.”dedi.
GENÇLERİMİZİ
SÜNNET ÜZERE
YAŞAMAYA DAVET
EDİYORUZ
Hz Ayşe Vakfı’nın amacını ve
yaptıklarını anlatan Abdulkadir
Güngör, “İstanbul civarında 30
tane maarif adı alında derneğimiz var. Türkiye genelinde
35 civarında yine maarif adı
altında derneğimiz var. Ayrıca
Emri bil maruf gurubumuz
vardır 15 kişilik. Bu grup her
yeri gezer, yardım istemeden ve
yardım teklif edenlerin teklifini
kabul etmeden insanları Kuran’a
davet ederler.Gezerler, vaaz
ederler, nasihat ederler. Namaz,
niyaz, Kuran, ehli sünnet çizgisinde vazife yaparlar. Milleti
namaza, Kuran’a davet ederler.
Başakşehir’de başladık şimdi.
Gençlerimizi sünnet üzere yaşayışa davet etmek, Allah sevgisi
Peygamber sevgisini yaymaktır
amacımız. Hedefimiz bu düstur
etrafında, dalga dalga hakkı
yayıp, batılı izâle etmek, Türkiye'mizin her köşesini bu nur
yuvaları ile tuğla tuğla örmek
ve imkan nispetine dünyaya
yayılmasını sağlamaktır. " Ey talebeler! Sizler çatlamış toprakların yağmur yüklü bulutlarısınız.
" Buyuran kıymetli üstadımız
Hacı Mahmud Ustaosmanoğlu
Hazretlerinin çizgisinde, O'nun
elinden aldığımız bu meşaleyi
gelecek nesillere ulaştırmak
nihaî temennimizdir.” Şeklinde
konuştu.
TÜRKMENLERE
MEDRESE İLE MANEVİ
DESTEK
Suriye’den gelen talep üzerine
manevi destek sağlamak için
medrese kararı aldıklarını
belirten Güngör, şunları söyledi;
“Alparslan çelik komutanın 2
hafta önce bizi ziyaret etmesi
sonrası böyle bir fikir ortaya çıktı. Türkmen halkının
maneviyat konusunda yardıma
ihtiyaç olduğunu söylediler.
Maddi yönden daha çok manevi
boşluğumuz var denildi. Bu
konuda bize siz yardım edebilirsiniz dediler. Bu şekilde
bizim o taraf ile irtibatımız
oldu. Heyet olarak 3 kişilik ekip
ile Hz Ayşe Vakfı olarak oraya
gittik. Orada Türkmen Meclis üyeleriyle, Yayladağı Ofisi
sorumlularıyla tanıştık, görüştük. Mücahitlerin yayla dağında
kaldığı yerleri gördük. Onlarla
dertleştik. İsteklerini dinledik.
Belediyeden bilgi aldık. Merkez cami imamlarıyla istişare
yaptık. Ülkü Ocakları Gençlik
Kolları’na gittik. 150 genç vardı.
Onlarda manevi destek istediler
bizden. Türkmenler kendi yerlerini bize gösterdiler. Prefabrikten yapmak istiyoruz biran
önce faaliyete başlamak için.
Acil bir durum var. Hızlı olsun
diye prefabrik yapmaya karar
verdik. Yayladağı’nda çok farklı
bir atmosfer var. Haberlerde
anlatıldığı gibi değil. Bambaşka
bir havası var. Gidince gelmek
istemiyorsun. 1-2 ay içerisinde
daire kiralayıp başlayacağız
inşallah.”
MÜCAHİTLER İÇİN
KUYU AÇILACAK
Cephede savaşan mücahitlerin
de kendilerinden kuyu talep
ettiklerini ve su ihtiyacı olduğunu söyleyen Güngör, kuyu için
gerekli maddi desteği sağladıklarını ifade etti. Hz Ayşe Dernek
Başkanı Musab Karadağ,
Başakşehir halkından maddi ve
manevi destek talep ettiklerini
ifade ederek, sorumluluklarını
paylaşmalarını istediklerini
belirtti. Karadağ, “Mücahitlerin
yanına gittik ve burada bize
söylenenden çok farklı şeylere
ihtiyaç duyduklarını ve bu ihtiyaçların acil olduğunu gördük.
Maddi yardımdan, gıdadan
çok manevi olarak boşlukta
olduklarını, çok eksik olduklarını gördük. Aynı zamanda
oradaki şehit mücahitlerin,
yetim çocuklarının ne kadar
maddi ihtiyaçları karşılansa da
maneviyata ihtiyaç duyduklarını
gözlemledik. Büyük bir kermes
alanı kuracağız orada inşallah.
Buradan gönderilen yardımları
orada toplayacağız ve ihtiyaç
sahipleri neye ihtiyaç duyuyorsa
onu alabileceği ortamı sağlayacağız. Prefabrik ücretsiz bir mağaza açacağız. Gazilerimiz kötü
koşullarda tedavi görüyor daha
sağlıklı koşullar oluşturacağız
inşallah. Özellikle okul öncesi
çocukların, oyun gereçlerinin
olmadığını, çamurlarda oynadıklarını gördük. Bir anaokulu
projemiz var. Tabi bunları
yapacak maddi güç lazım. Biz
bu duyarlılığı gösterdik. Başakşehir sakinlerinden bu duyarlılığa destek, maddi ve manevi
yardımlarını talep ediyoruz.
Eşya, yatak, sünger, kuru gıda,
giysi, kadın hijyen malzemeleri,
çocuk bezi, oyuncak, mama
ihtiyaçları mevcut. Yerimiz belli.
Buraya Başakşehir’de bulunan
Hz Ayşe Vakfı’na ya da derneğimize yardımlarını getirebilirler. Maddi ve manevi yardım
için derneğimize, vakfımıza
ulaşabilirler. Hesap numaralarımız belli. Ehli sünnetin kalesi
olacağız inşallah. Yetim kalan
çocuklara ücretsiz hafızlık kız
ve erkek kuran kursları açılacak
bununla alakalı desteklerini
bekliyoruz. İnşaat yapmayacağız
çünkü acil ihtiyaç var. Prefabrik
olarak destek olmak isteyenlere
de kapımız açık.”diye konuştu.
12
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
Fransızca Hocası
Safi Sağlam
Hataylıydı. Mardin Lisesinin meșhur Fransızca hocasıydı.
Ortaokulu okuduğumuz yıllarda hangi
yabancı dili okuyacağımızı ‘tombala’ usulü ile
belirlenirdi.
Amcamın oğlu Enver’e de Fransızca çıkmıștı.
Yıl 1966
OSMANLI EĞİTİMİ VE DEDEM
Safi hoca bir gün ev ödevi veriyor. Enver
ödevini yapmaya çalıșırken zorlandığını fark
eden dedem:
• Ne çalıșıyorsun evladım?
• Fransızca çalıșıyorum dede!
• Yapamadığın var mı? Yardım edeyim.
• Var ama Fransızca bu Hacı Baba! Anlamazsın.
• Ver bakayım ver hele șöyle.
EL YAZISI
Enver o zamanlar daha çocuk. Ne bilsin
Osmanlı eğitim sisteminin azametini.
Ancak
Hepimiz gibi Enver’de dedemin el yazısına
hayran…
Defterinde sırf dedemin el yazısını görmek
için uzatır.
Aslında
1960 yıllarının sonuna kadar, Osmanlı
eğitimini almıș insanlar șöyle veya böyle
aramızda yașıyorlardı.
Onların el yazılarına bakın! Aynı hayranlığı
duyarsınız.
SAFİ HOCA VE ENDİŞE
Enver ev ödevinin yapıldığına bir yandan
seviniyor bir yandan da endișe ediyor.
Nasıl etmesin…
O zaman okullar șimdiki gibi değil. Okullarda
büyük bir ciddiyet, hocalara karșı derin bir
saygı vardı. Ya ödev yanlıș yapılmıșsa hocaya
ne diyecek.
Okula șapkasız gitmenin bile yasak olduğu
bir dönemde ödevini yapmamak ne demek.
Enver bu endișe ile sınıfta defterini açıp
beklemeye bașlıyor.
Safi Hoca bir yazıya bir cevaplara bakıyor
sonra Enver’e dönüp:
• Kim yaptı bu ödevi sana? Diye soruyor.
• Dedem yaptı hocam!
• Hımm… Son ders zili çaldığında idareye
gel!
• Peki, Hocam.
Dedim ama elim ayağım kesildi diye anlatıyor
Enver.
‘’İdarenin kapısına gittiğimde Safi Hocada
sert bir ifade görmeyince içim rahatladı’’ diye
ekliyor.
Safi Hoca:
‘’Yürü bakalım dedene gidiyoruz’’ dedi.
Hocadaki ilgi ve alakayı görüyor musunuz?
O muntazam disiplin, öğrencilerin hocalarına
karșı derin saygısı boșuna değilmiș.
Gerisini Enver’den dinleyelim:
‘’Hoca önde ben arkada Sipahi çarșısına
doğru yola çıktık.
Dükkâna varıp Dedemle Hocamı tanıștırınca,
Safi Hoca hemen eğilip dedemin elini öpüyor.
HAYRANLIK
Safi Hoca
Sipahi çarșısında kilim satan bir esnafın
Fransızca ev ödevi çözdüğüne hayret ederken, dedem hocayla Fransızca konușmaya
bașlamaz mı?
Biraz konuștuktan sonra Hoca cevaplarda
teklemeye bașlar.
Ve
Büyük bir hayranlıkla Safi Hoca yerinden
kalkıp ikinci sefer dedemin elini öper’’
OSMANLI LİSESİNİ
BİTİREN 3 YABANCI DİLİ
ÖĞRENİYORDU
Dedemin İdadi (Lise) diplomasını inceleme
fırsatım olmuștu.
16 yașında İdadiyi bitirmiști.
Osmanlı eğitim sisteminde çocuklar 4 yıl 4
aylıkken okula kaydolduğu için 16 yașında da
Liseyi bitirmiș oluyordu.
O diplomada (İcazet) 3 yabancı dilde aldığı
notlar vardı. Arapça, Farsça ve Fransızca…
Șu anda dünyanın en büyük 2. Osmanlı Arșivi
Bulgaristan’ın elinde bulunmaktadır.
KÖY ENSTİTÜLERİ VE
İDDİALARIMIZ
Eğitim dili tabii ki, Osmanlıca.
DİĞER DERSLER
Mesela Hüsnü Ahlak (Güzel Ahlak) dersi
dikkatimi çekmiști. Ne kadar güzel ve bugün
için ne kadar önemli bir ders.
Diğer dikkatimi çeken ders ‘’Hüsnü Hat’’
Güzel Yazı dersi…
Diğer dersler șimdiki gibi Matematik, Coğrafya, Edebiyat vs.
BOZULMA NE ZAMAN
BAŞLADI
Eğitim sistemimize vurulan en büyük darbe
tabii ki, yazının değișmesidir.
Daha sonra eğitimin temel tașları olan dersler sökülüp atılmaya bașlandı. Gramer (Sarf-ı
Türki). Hüsnü Hat (Güzel Yazı) vb. gibi.
Gramer dersi kaldırıldığı içindir ki, bugün
Üniversite mezunu gençler bir yabancı dili
konușamadan mezun oluyor.
İleri ülkelerde böyle bir șey mümkün mü?
Üniversiteyi bitireceksin ve bir yabancı dili
konușamayacaksın. Olacak șey mi?
Daha fecisi,
Almanya’da 30 yıl kalan ișçimiz Almancayı
öğrenmeden ülkeye dönebiliyor. Hâlbuki o
ișçi en az lise mezunudur.
İKİNCİ BOZULMA VE AGOP
DİLAÇAR
Yazının değișmesiyle kanatlarımız kesildi.
Temel eğitim derslerinin kaldırılmasıyla, bu
sefer topal hale getirildik.
Ama
Asıl bozulma dilde yapıldı.
Dilimizin bozulmasında Agop Dilaçar (Martayan) ın katkıları çoktur.
Kendisi nedense ismini hep saklama ihtiyacı
duyar.
Bunun için ismini yazarken A. Dilaçar yazar
ki, fark edilmesin.
Ancak
Bütün tahribata rağmen Agop Dilaçar (Martayan) ın bașarılı olduğu söylenemez.
1960 yılına kadar hala fazla zorlanmadan
temel ve klasik eserlerimizi okuyabilecek
kadar bir eğitim mevcuttu.
Atatürk
Döneminde ortaya atılan ‘’Güneș Dil Teorisi’’
tutmamıș, tam aksine halk arasında alay
konusu olmuștu.
Malum
Bu teoriye göre ‘’Bütün dünya dilleri Türkçe
’den türemiștir’’ iddiasına dayanmaktadır.
Niyagara Șelalesi ne yaygaradan, Amazon
nehri amma uzundan türemiștir gibi saçmalıklara dayanan bir teori.
Dediğim gibi bu halk arasında tutmamıș, tam
aksine alay konusu olmuștur.
Bu teori:
Büyük ihtimalle Agop Martayan, İstepen
Gurdikyan ve Kevork Simkeșyan’ın katkıları
ile hazırlanmıș, Türk milletini dünya kamuoyu
önünde bu saçma sapan teori ile küçük
düșürmüșlerdir. Bu da tutmayınca,
1960 darbesinden sonra bașka bir yöntem
uygulamaya kondu.
BİR İHTİMAL DAHA VAR
Hızlı bir șekilde temel Osmanlıca kelimelerimiz atılıp, onların yerine karga diline benzer,
olanak, olasılık, yanıt gibi ruhsuz kelimeler
hayatımıza girmeye bașladı.
Söylerken bile insanın boğazı sıkılıyormuș
gibi bir his veren bu kelimeler sadece
boğazımızı sıkmıyor, edebi ve ilim dünyamızın
boğazını da sıkmıș oluyordu.
Ve
Bu kelime değișiklikleri ile neredeyse her 20
yılda bir temel kitapları okuyabilmek için tekrar tekrar ‘sadeleștirerek’ yayınlama ihtiyacı
doğmuș oluyor.
Böylece
Nesiller arası iletișim kopmuș,
Eserin vermek istediği mesaj, sokușturulan
yeni kelimelerle kadük hale getirilmiș oluyor.
Anamızın ak sütü gibi boğazımızdan akıp
giden kelimeler ise șarkılarımızda kalmıș
oluyordu.
‘’Bir ihtimal daha var
www.212haber.com
EMİN BATUR
[email protected]
O da ölmek mi dersin’’ i söylerken ki rahatlığa bakın birde ‘’İhtimal’’ yerine ‘’Olasılık’’
koyarak söylemeye çalıșın.
Ne demek istediğim anlașılacaktır.
KENAN EVREN
Kemalist rejimin en büyük düșmanı Osmanlı
yazısı ama o yazıyı halkın içinden söküp
atmak kolay değil.
Bu yazıya azıcık așına olanlar, Osmanlıca not
tutmaktan bir türlü kendilerini alamıyor…
Nitekim
Kemalist düșüncesinden hiçbir șekilde șüphe
etmediğimiz Kenan Evren bile notlarını ve
hatıralarını Osmanlıca kaleme almıștır.
Neden?
STENOGRAFİ
Çünkü Osmanlıca bilen birisinin ayrıca
stenografi bilmesine gerek yoktu.
Aynı hızla notlarını tutabilirdi.
Bundan 40-50 sene önce stenografi bilmeyen birisinin gazetecilik yapması çok zordu.
Ancak Osmanlıca biliyorsa o bașka.
Gazetecilik mesleğine rahatça devam
edebilirdi.
Baktılar ki, eğitimi tırtıklamak, kütüphaneleri
yağmalamak falan yetmiyor.
Neticede
Bu millet imanlı bir millet. Bir șekilde yolunu
bulup yatağını bulmaya çalıșıyor.
Bütün tahriplere rağmen; Osmanlı asaleti,
edep ve terbiyesi hala devam ediyor.
Bu milletin namus ve inancını bozmadan
devrimlerin esaslı bir șekilde yerleșmesi
mümkün değil.
Üstelik her an silkinip diğer milletlerle yarıșacak potansiyel hala var.
Hâlbuki
Lozan’da bütün iddialarımızdan vaz geçtiğimize dair söz vermiștik.
İște bu șerait (șartlar-koșullar) içinde Köy
Enstitüleri fikri ortaya atıldı.
Aslında
Teknik olarak bakıldığında Köy Enstitüleri
fena bir uygulama değildi. Hatta Osmanlı Eğitim Sistemine benziyor da diyebiliriz. Osmanlı
Eğitim Sistemi Usta-Çırak ve pratik üzerine
kurulu bir sistemdir. Köy Enstitülerinde bunu
görmek mümkün…
Çocuklar
Köylerinden alınarak, merkezlerden uzak
yalıtılmıș bir șekilde her türlü mesleği tatbiki
olarak öğrendikleri gibi, Türk ve Dünya Klasiklerini okuyarak gayet donanımlı bir öğrenci
olarak mezun oluyorlardı.
Buraya kadar her șey güzel…
Üstelik
Ebeveynlerden okul yatılı olduğu halde hiçbir
ücret talep edilmiyordu.
Bu da güzel…
Ancak.
BEZBOJNİKLER
BİR NESLİ NASIL
MAHVETTİLER
Ancak
İșin gerçek yüzü bir müddet sonra anlașılmaya bașlandı.
Tatillerde eve dönen öğrencilerin abuk-sabuk
konușmaları ailelerin dikkatini çeker.
Meğerse
O yıllarda Bolșeviklerin SSCB de uygulamaya
koydukları ‘’Allahsız Gençlik’’ -Bezbojnikyetiștirme programının kötü bir kopyasını
ülkemizde uygulama gayretleriymiș.
NUTUK VE SARF-I TÜRKİ
Evet, en büyük bozulma yazı ile bașladı ama
arkası çok daha kötü geldi.
Osmanlının o esaslı eğitim sistemi Latin
yazısıyla da olsa yine de devam ederdi.
Yazı ile kanatlarımız kesilmiș ama ayaklarımız
hala sağlamdı.
Köklü eğitim sistemiyle diğer milletlerle
yarıșacak gücümüz vardı.
Ancak
Lozan Anlașmasıyla İngiliz sistemini kabul
ettiğimiz için yazının değișmesi adamları kesmemiș olacak ki, İngilizlerin tekrar devreye
girdikleri anlașılıyor.
Yukarda dedemin inci gibi yazısından bahsetmiștim. Diplomasını incelerken de Güzel Yazı
(Hüsnü Hat) diye bir dersin olduğunu da…
İște bu dersler gibi bir de okullarda okutulan
Gramer (Sarf-ı Türki) dersi vardı.
1934 veya 35 yıllarında iște bu ders de
kaldırılıyor.
Türkçe Gramere sahip olan bir kișinin diğer
yabancı dilleri öğrenmesi çok daha kolay
olurdu.
Atatürk’ün
İrad ettiği NUTUK ta gramere hakim olduğu
görülmektedir.
Büyük ihtimalle bilgisi dıșında bu ders
kaldırılmıștır. (Nutuk’un yeni baskılardaki uydurukça kelimelerle basılanı değil. Orijinaline
yakın basılandan bahsediyorum)
O zamanlar Batıyla o kadar içli-dıșlı olmușuz
ki, adamlar bürokrat ve bakanlarımızla birlik
olup, eğitim sistemimize karıșabiliyorlar.
İNÖNÜ VE BULGARLAR
Eğitim sistemimizi tırtıklayarak bozulmanın
tam sağlanamayacağı anlașıldığından bașka
yollar aranmaya bașladılar.
Bu sırada kütüphanelerimizde yüzbinlerce
yazma eser bulunmakta, bunların tasfiyesine
ise henüz sıra gelmemiști.
Bu eserler yeni rejim için ‘’Potansiyel bir
tehlike’’ arz etmekte bir an önce bunlardan
kurtulmanın yolları aranmaktaydı.
Nihayet
İsmet İnönü bu eserleri birer mahkûm gibi
trenlere doldurarak, kağıt hamuru yapmak
üzere toptan kağıt fiyatına Bulgarlara satıyor.
Bu kitaplar arasında fiyatına paha biçilmez
eserler var. Orijinal anlașmalar sözleșmeler
var. Dünya kadar belge var yani.
Allah’tan
Bulgarlar bu ișin kıymetini biliyor da, kağıt
hamuru yapılmak üzere fabrikalara göndermeyip arșivliyorlar.
İnançlı Anadolu halkı böyle bir rezalete
göz yummaz ama büyük bir baskı hüküm
sürmektedir.
O zamanlar İnönü’ye karșı gelmek için mangal gibi bir yürek lazım.
İnönü’nün;
Komünist ve Fașist idareleri örnek alarak,
halkı inim inim inlettiği yıllardı.
Buna rağmen
Osman Yüksel Serdengeçti tüm riskleri göze
alarak Köy Enstitülerine dikkat çeken bir
broșür yayınlar.
Bundan cesaret alan halk sesini yükseltmeye
bașlar.
Bu sırada 14 Mayıs 1950 seçimleri olmuș
İnönü ve CHP si halktan büyük bir tepki
alarak iktidardan uzaklaștırılmıștı.
1960 ta İnönü bu intikamı kural dıșı alacak
ama hiçbir zaman CHP tek bașına bir daha
iktidar yüzü göremeyecektir.
Köy Enstitüleri ile ilgili tartıșmalar yakın
zamana kadar devam ettiğine göre yaptığı
tahribat az değilmiș demek ki…
Ve
Köy Enstitülerinde Allahsızlık propagandası
yapıldığına dair Avukat Kenan Öner’in Mahkemede açtığı davayı kazanmıștır.
Gerçi
Mahkemeye falan gerek yok.
Çevremizde Köy Enstitüsü mezunları hala var.
Birkaç kiși ile gerek yaptığım görüșme gerekse gözlemlerim neticesinde bunu gördüm.
Bununla ilgili ilk ağızdan dinlediğim olaylar
da var ancak șimdi anlatacağım olayı ikinci
ağızdan dinledim.
O yıllarda Köy Enstitüsünde öğrenci olan bir
amcamız anlatıyor:
‘’Bir gün tatbiki dersleri görmek için gittiğimizde, öğretmenimiz bizi toplayarak sohbet
etmeye bașladı.
‘’Çocuklar!’’ Dedi.
‘’Allah var diyorlar ama öyle bir șey olsaydı
ses verirdi. Șimdi beni çağırın:
• Öğretmenim!
• Efendim çocuklar
Bakın gördünüz mü? Ben varım ve size
cevap verdim.
Șimdi de Allah’ı çağırın:
• Allah! Allah!
• Bakın ses yok. Çünkü Allah yok.
Der demez yerden kaptığım sertleșmiș bir
toprak topağını öğretmene fırlattım.
Bunu gören diğer çocuklar da aynı șeyi
yapınca, öğretmen kaçmaya bașladı.
Bu arada öğretmenin kafası falan yarılmıș
kanlar içinde kalmıștı.
O günden sonra öğretmeni okulda görmedik.’’
Yukarda bahsettiğim diyalogun aynısını
Köy Enstitüsü mezunu Fikri Yaldızcı abiden
dinlemiștim.
Ve yine aynısını
Osman Yüksel Serdengeçti’nin ‘Bir nesli nasıl
Mahvettiler’ adlı kitabında okudum.
Bu üç șahıs
Zaman ve mekân olarak birbirinden çok uzak
olmalarına rağmen aynı șeyi anlatıyorlar.
Neyi?
• Allah var mı? Çağırın bakalım ses verecek
mi?
• Beni çağırın!
• Evet. Bakın buradayım.
• Benden bir șey isteyin!
• Öğretmenim kalem verin!
• Alın çocuklar
• Allah’tan isteyin
• ….
• Yok!
• ???
Bu diyalogu çok farklı kișilerden duyduğuma
göre demek ki, tek merkezden yürütülen ve
öğretmenler görev yerlerine gitmeden aldıkları bir ‘Özel Eğitim’ olduğu anlașılıyor.
Yani maksatlı bir proje bu!
Gelelim diğer meseleye:
Kız ve erkek çocuklar köylerden toplanıp
herkesten uzak ama birbirleriyle iç içe…
Sınıflar bir, yemekhaneler bir, yatakhaneler
yan yana. Arada bir tane görevli gidip geliyor.
Üstelik tatbiki dersler için tarlada, ağıllarda,
kovan bașlarında vs. baș bașa kalma ihtimali
çok yüksek.
Köy Enstitüsü mezunu Fikri abiden dinlemiștim:
‘’Hamile kalıp ailesine dönme cesareti olmayan gencecik kız çocuklarının intihar ettiği
duyumları kulağımıza gelmeye bașlamıștı’’
diye anlatır. Ve daha buraya yazmaya gerek
görmediğim bir sürü rezalet.
Șikâyetlerin artması üzerine bu okullar ebediyen kapatılıyor ama çilemiz henüz bitmemiș
ki, normal okullar Köy Enstitülerine çevirmeye
çalıștılar.
1960 DARBESİ VE 19 MAYIS
1960 darbesi Laik-Kemalist kesimi yeniden
saldırgan hale getirmiș, bu yıllarda ‘ruh kökümüz’ e saldırılar yeniden bașlamıștı.
19 Mayıs törenlerinde gencecik kız öğrencilere mini etek veya șortlarıyla yaptırılan
hareketler hep o Köy Enstitülerinde tamamlayamadıkları hayallerini gerçekleștirme
gayretleridir.
Bunun için 19 Mayıs’tan haftalarca önce kız
öğrencilere hava kararıncaya kadar müzik
eșliğinde provalar yaptırılıyor.
Ne için?
Stadyumlarda herkesin gözü önünde gencecik kızlara bir-iki takla attırmak için.
Yani
Bütün dertleri ‘Haya’ perdesini yırtmak.
Çünkü
Yazıda, eğitimde, dilde tahribat yetmiyor.
Edep, saygı, namus mefhumunu kaldırmadan
yapılanları yeterli görmüyorlardı.
• Bașardılar mı?
• Evet!
• Netice aldılar mı?
• Hayır!
Șükürler olsun her șeyin bittiğini zannettiğimiz bir zamanda yeni bir nesil geliyor.
Yarınlara daha bir umutla bakıyoruz.
Evet,
Fransızca Hocası Safi Sağlam Hocadan bahsedeyim derken iș buralara kadar geldi.
Safi Hoca Osmanlı Eğitim sisteminin kırıntısının kırıntısına yetișmiș bir hocaydı. Disiplini,
öğrencilere ve derse karșı ilgi ve alakasını
yukarda anlattım.
Dedemi de;
Osmanlı Eğitiminde sadece Liseyi bitirmiș,
hem de Mardin gibi merkezden uzak ücra
bir yerde olmasına rağmen aldığı eğitimi
anlattım.
Maksadım bu iki örnekten hareket ederek,
bugünkü eğitim sistemimiz ile mukayese
etmek.
Bulgarlara satılmak üzere hazırlanan arşivlerden
bir kısmı
www.212haber.com
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
Türkmendağı’nda
şehit oldu
MHP Fatih İlçe Teşkilatı Başkan Yardımcısı İbrahim Küçük, Türkmenlere destek vermek
için gittiği Türkmendağı bölgesinde hava bombardımanı sonucu şehit oldu. Küçük son
yolculuğuna Fatih Camii’nden uğurlandı. Cenaze namazını, Cübbeli Ahmet kıldırdı.
0
+3)$7ï+ İlçe Teşkilatı Başkan Yardımcısı İbrahim Küçük, Türkmenlere
destek vermek için gittiği Türkmendağı bölgesinde hava bombardımanı
sonucu şehit oldu. Türkmen Dağı'na
gönüllü olarak giden Küçük, iki aydır
cephede Esad güçlerine karşı savaşıyordu. Rus uçaklarının desteğiyle
ilerleyen Esad güçleri, geçtiğimiz
günlerde Türkmen Dağı'nda muhaliflerin elinde kalan son kasaba olan
Rabia'yı ele geçirmişti.
AKŞENER TESELLİ ETTİ
Türk Cumhuriyetleri'nin bayraklarını taşıyan gençler, Türk ve
Türkmen bayrağına sarılı tabutun başında nöbet tuttu. İbrahim
Küçük'ün kızları Zeynep ve Elif
yakınlarının kucağında cenaze
törenine katılırken, acılı eşi Nurgül Küçük gözyaşı döktü. Eşinin
tabutuna sarılıp ağlayan Nurgül
Küçük'ü, Meral Akşener teselli
etmeye çalıştı.
Cenazesi Türkiye’ye getirilen İbrahim Küçük, son yolculuğuna Fatih
Camii’nden uğurlandı. Cenaze
namazını, Cübbeli Ahmet Hoca
kıldırdı. Cübbeli Ahmet Hoca,
cenazede, "Türkmen Dağı düştü,
düşmek üzere. Allah'ım sen muhafaza
eyle. Doğu'da biliyorsunuz bölünme
tehlikesi yaşanıyor. Orada bu PKKErmenilerle uğraşıyoruz. Yedi düvelle
bu Müslüman Türk Milleti uğraşıyor.
Rusya bir taraftan İran ile birleşiyor.
Oradan Çin arkadan, bu Müslüman
Türk yurdunu parçalamak, işgal etmek istiyorlar. Fırsat verme Yarabbi...
Rusya'nın, İran'ın bu Şii ittifakını
iptal eyle Yarabbi "şeklinde dua etti. Cenaze namazının ardından,
İbrahim Küçük'ün tabutu cenaze
aracına konuldu. Kalabalık da
cenazenin peşinden sloganlarla
Edirnekapı'ya kadar yürüdü.
Küçük'ün cenazesi, Edirnekapı Mezarlığı'nda, Esenyurt'ta
seçim çalışmaları sırasında çıkan
olayda öldürülen MHP'li Cengiz Akyıldız'ın yanında toprağa
verildi.//
VURAL, ADAN VE AKŞENER DE CENAZEDEYDİ
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural,
Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan
ile MHP Genel Başkanlığı'na adaylığını açıklayan eski Milletvekili Meral
Akşener de Küçük'ün cenazesine katıldı. MHP İstanbul İl Başkanı Mehmet Bülent Karataş ve MHP İstanbul
teşkilatı da tam kadro cenazedeydi.
Evsizlere kucak açtı
13
NİTELİKLERİYLE KÖKLÜ
YENİLİKLERİYLE ÖNCÜ
ONDER
yeni logosunu tanıttı
ÖNDER İmam Hatipliler Derneği,
yeni logosu ve kurumsal kimliğini
gerçekleşen özel bir programla kamuoyuna tanıttı.
yılında kurulan ve kuruluşundan bugüne özellikle de 28 Şubat
sürecinde imam hatip okullarının ve
öğrencilerinin haklarını muhafaza etme
çabasında olan ÖNDER’in, TBMM Milli
Saraylar Saray Koleksiyonları Müzesi’nde
düzenlediği yeni logo ve kurumsal kimlik
tanıtım programına AK Parti Milletvekili
Nurettin Nebati, Din Öğretimi Genel
Müdürü Nazif Yılmaz, ÖNDER Genel
Başkanı Halit Bekiroğlu, çeşitli STK temsilcileri, mezun dernek başkanları, basın
mensupları ve çok sayıda davetli katıldı.
Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, ÖNDER Basın Tanıtım Komisyon
Üyesi Gazeteci Nuriye Çakmak’ın yeni
logonun oluşum sürecine değinen konuşmasıyla devam etti.
ÖNDER Genel Başkanı Halit Bekiroğlu,
ÖNDER'in kurulduğu yılları hatırlatarak,1958 yılında camilerde namaz kıldıracak ve cenazeleri kaldıracak kişilerin
bulunmadığı bir dönemden, bugün hayatın bütün alanlarında yer alan, Türkiye'de
ve yurt dışında hizmet eden bir camianın
olduğu söyledi.
Bekiroğlu, göreve geldikleri 13 Haziran
2015 tarihinde nitelikli yenilik çerçevesinde bazı çalışmalar yaptıklarını ifade
ederek, "Öncelikle ÖNDER'imizin kurumsal yapısını revize ettik. Kurumsallaşmayla
birlikte iki önemli hususu gündemimize
aldık. Bunlardan biri teşkilatlanma faaliyetleriydi. İkinci olarak da okul aile birliklerimizi gündeme aldık. Esin kaynağımız
İmam Gazali'ydi ve İhya'da söylediği gibi
okulu, ailesini ve sosyal çevresini bir arada
tutarak onların geleceğini sağlıklı olarak
ele alabiliriz inancıyla okul aile birliklerimizi Türkiye genelinde yayarak çok
önemli adımlar attık" diye konuştu.//
Karla mücadele çalışmalarını başarıyla yürüten İstanbul Büyükşehir Belediyesi,
sokakta yaşayan evsiz vatandaşları da ağırlayarak her türlü ihtiyacını karşılıyor.
Uzmanların birebir ilgilendiği vatandaşlardan ailesine teslim edilen, darülaceze
veya sığınma evine yerleştirilenler de var.
ï67$1%8/ Büyükşehir Belediyesi (İBB),
kar yağışı ve soğuk hava nedeniyle
sokakta yaşayan 600 kadar evsiz vatandaşı
Zeytinburnu Spor Kompkelsi’nde misafir
ediyor. Başkan Topbaş’ın talimatıyla misafir
edilen kişilerin sağlık, yiyecek, giyecek gibi
her türlü ihtiyacıyla birebir ilgileniliyor.
Spor Kompleksinde çalışmalar hakkında bilgi veren İBB İstanbul Darülaceze
Müdürü Reşit Taşkın, İstanbul Büyükşehir
Belediye Zabıtası’nın evsizlerin tespiti için
24 saat kesintisiz olarak sahada çalıştığını belirterek, “Gelen telefon ve mesajlar
değerlendiriliyor. Evsizlerin tespiti konusunda İstanbullular çok duyarlı. Bize 153
numaralı telefonla, mesajla veya sosyal
medyadan ulaşıyorlar. Muhtarlarımız vasıtasıyla gelenler de var” diye konuştu.
Şu anda 600 civarında evsizi konuk
ettiklerini, hava düzeldikçe vatandaşların
bir kısmının isteğe bağlı olarak gittiğini
ifade eden Reşit Taşkın, şöyle konuştu;
“Misafirlerimiz ilk girişte sağlık taramasından geçiyor ve kuaförlük hizmetimizden
yararlanıyor. Sıcak duş alıyorlar. Mont, bot
gibi kışlık giyecekler veriyoruz. Kendilerini
ağırlayarak yiyecek, içecek, giyecek, sağlık
ve banyo gibi her türlü ihtiyaçlarını burada
karşılıyoruz.”
Sosyal hizmet uzmanlarının her bir misafirle birebir ilgilenerek ailevi durumlarını
ve sosyal imkanlarını araştırdığını da aktaran Taşkın, “Buraya gelen vatandaşlardan
12 tanesinin ailesini bularak teslim ettik.
5 tanesini şartlarını taşıdığı için huzur
evlerine yerleştirdik. 46 tane misafirimizi
de memleketlerine gönderdik. 25 tane de
bayan misafirimiz var. Daha rahat etsinler diye başka bir spor salonunda misafir
ediyoruz. Buradaki sosyal incelemeler
orada da yapılıyor. Ailesine teslim ettiğimiz
ve kadın sığınma evine yerleştirdiğimiz
vatandaşlar var” şeklinde konuştu. //
Akıllı sehirleri
tasarlıyorlar
%$ĝ$.ĝ(+ï5Living Lab, Bilgievi
öğrencilerinin katılımı ile ‘Designokids Akıllı Şehircilik Atölyesi’ düzenledi.
Başakşehir Belediyesi bünyesinde hizmet
veren 7 Bilgievi’nden öğrencilerin yer
aldığı atölyede, katılımcılar hayallerindeki
şehirleri tasarlıyor.
İstanbul Design Factory’den Ürün Tasarımcısı Gülbahar Coşkun’un önderliğinde
gerçekleşen ‘Designokids Akıllı Şehircilik
Atölyesi’nin ilk gününde katılımcılara
dünyadaki akıllı şehircilik örnekleri
gösterildi. Öğrenciler yaşadıkları bölgelerdeki sorunları belirleyerek bu sorunlara teknoloji bazlı çözümler üretmeleri
beklendi. Katılımcılar sorunu ve kendi
geliştirdikleri çözümün analizini yapmak
için oluşturdukları anketi kendi çevrelerinde uyguladılar. Ortaya çıkan analizler
değerlendirerek projelerini oluşturdular.
Çalışmanın devamında ise katılımcılar
projelerini maketleyerek tamamladı. Bilgievi öğrencileri ortaya çıkan çalışmalarını atölyenin son gününde jüri üyelerine
bir sunum ile anlatacak.
14
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
Vertigo günlük yaşantınızı
alt üst edebilir
BVertigoya neden olan hastalıkların cinsine göre vertigoya eșlik eden bazı belirtiler
vardır. Bunlar kulak çınlaması, bulantı,
kusma, terleme, görme bozukluğu, ișitme
kaybı, vertigo bir enfeksiyon hastalığa
bağlı ise ateș, halsizlik gibi enfeksiyon
olabilir.
Vertigonun bir hastalık değil, altta yatan
bir hastalığın belirtisi olduğunu vurgulayan Medical Park Bahçelievler Hastanesi
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Yrd. Doç.
Dr. Kenan Bıkıcı, toplumda çok sık görülen bu rahatsızlık hakkında bilgiler verdi:
BASİT BİR TESTLE
ANLAȘILABİLİYOR
Vertigonun hafif baș dönmesi ve dengesizlik hissinden bașlayıp, çok șiddetli ve
hastayı yataktan kalkamaz hale getirecek
hale varana kadar çok geniș bir yelpazede klinik görüntüsü olabilir.
Kendinizde vertigo olup olmadığını basit
bir test yaparak anlayabilirsiniz. Ayakta
kendi etrafınızda 2-3 dakika dönün ya
da öne doğru eğilerek kafanızla yuvarlak
çizin. Kısa bir süre sonra etrafınızdaki
her șey dönmeye bașlıyorsa, kendinizi
berbat hissediyorsanız, sizde vertigo var
demektir.
VERTİGO NEDENLERİ NELERDİR?
Benign Paroksismal Pozisyonel Vertigo
(BPPV)
kanser ilaçları ve tüberküloz ilaçları
olmak üzere ilaç yan etkisi olarak, bazı
epilepsi nöbetlerinde vb pek çok nedenle
bașdönmesi görülebilir.
Beyincik etkilenmesine bağlı bașdönmesi
(Serebellar Vertigo)
Beyinciği besleyen damarlarda aniden
ortaya çıkan tıkanıklık veya beyincikte
aniden ortaya çıkan kanama ile seyreden bir tablodur. Sıklıkla damar sertliği
veya hipertansiyonu olan yașlı hastalarda görülür. Hastalarda ani bașlayan
bașdönmesi’nin yanı sıra yürüme
bozukluğu, mesafe algısında bozukluk,
baș ağrısı, bulantı ve kusma görülür.
Acilen nöroșirürji uzmanına bașvurmayı
gerektiren ve hayati tehlikesi olan bir
durumdur.
Vertiginöz Migren
Orta yaș ve öncesinde bașağrısı ve
bașdönmesi olan olgularda öncelikle akla
gelmelidir. Bașdönmesini takiben olușan
migren benzeri bașağrısı atakları ile
tanınır. Tedavi migrene yönelik planlandığında her iki sorun da giderilebilir.
Vertebrobaziller Yetmezlik
Baș dönmesinin en sık sebeplerindendir.
İç kulağın içinde yer alan yarım daire
kanallarında yerleșik böbrek tașı benzeri
kristaller ile açıklanır. Sıklıkla aniden
ortaya çıkar. Baș pozisyonundan olumsuz
etkilenir ve özgün manevralar ile kısa
sürede düzeltilebilir.
Orta yaș ve üzeri grupta sık rastlanan
bir bașdönmesi nedenidir. Bașdönmesi
sıklıkla herhangi bir tetikleyici etken
olmadan aniden bașlar, birkaç dakika
sürer ve yine aniden sona erer. Görme
kaybı, çift görme, konușma bozukluğu,
güçsüzlük veya hissizlik gibi eșlik eden
bașkaca bulgular da vardır. Nöroloji
uzmanı tarafından takip edilmelidir.
Meniere Hastalığı
MS (Multipl Skleroz)
İç kulakta yer alan yarım daire kanallarındaki sıvıda istenmeyen bir atıșa
bağlı olarak görülen bașdönmesi, kulak
çınlaması ve giderek belirginleșen ișitme
azlığı ile seyreder. Bu durum KBB uzmanları tarafından takip edilir.
Özellikle orta yaș ve öncesinde bașlayan
bașdönmesi ataklarında akla gelmelidir.
Beyin hastalıkları uzmanları tarafından
kolaylıkla teșhis ve tedavi edilebilir.
Denge sinir tümörleri (Serebellopontin
Köșe Tümörleri)
Günde bir kaç kez baș dönmesi olușuyor ve günlük ritminizi bozuyor ise, bu
durumda ihmal etmeden hemen doktora
bașvurmalısınız.
Yrd. Doç. Dr. Kenan BIKICI
Medical Park Bahçelievler Hastanesi Beyin ve Sinir
Cerrahisi Uzmanı
Denge bozukluğu ile
kendini gösteren Vertigo,
her yaşta görülebilen, tedavi
edilmediğinde hastayı
yataktan kalkamaz hale
düşüren bir rahatsızlıktır.
Günde bir kaç kez baş
dönmesi yaşıyor ve günlük
ritminiz bozuluyorsa, siz de
Vertigo olabilirsiniz.
Son yıllarda artan cep telefonu kullanım
sıklığı ile birlikte sıklığı artan bir tömör
çeșididir. Sıklıkla ișitme ve denge sinirinin
kılıfından kaynaklanan tümörlerdir. Teșhis
edildiğinde uzman bir ekip tarafından
ameliyat edilmelidir.
Yaralanma: Kafatasında meydana
gelen, iç kulağı da zedeleyen bir kırık
sonrasında așırı kısıtlayıcı bir vertigoyla
birlikte bulantı ve ișitme kaybı gelișir. Baș
dönmesi birkaç hafta sürer
Alerji: Bazı insanlar allerjik oldukları
besinleri aldıklarında veya havadaki parçacıklarla karșılaștıklarında baș dönmesi
veya vertigo olușabilir.
Yașlılık
Migren
Boyun kireçlenmeleri ve boyun fıtığı
Depresyon gibi psikiyatrik nedenler
Diğer nedenler
Ayrıca bașta B12 vitamini olmak üzere
çeșitli vitamin eksiklikleri, uzun süreli
alkol kullanımı sonrasında hasara bağlı
olarak, beyin zarına ait iltihaplarda, bașta
Vay kitapsız vay…
Baș dönmesi șikayeti ile hekime bașvuran hastaya kulak muayenesi ve nörolojik
muayene yapılarak sorunun kulakta mı
yoksa beyinde mi olduğu ile ilgili fikir
edinmeye çalıșılır. İșitme testi, iç kulakla
ilgili denge testi, Beyin elektrosu (EEG),
Tomografi veya MR incelemeleri yapılabilir.
Kitap denince insanların aklına ne gelir bilmem?
Lakin benim aklıma kitap dendiğinde hep hayat
gelir.
VERTİGO TEDAVİSİ NASIL
YAPILIR?
Tedavide asıl önemli olan nedenin bulunmasıdır. Vertigoya neden olan hastalık
meniere hastalığı ise ilaç tedavisi, ilaç
tedavisi yeterli olmadığı durumlarda özel
ameliyatlar yapılabilir, vertigonun nedeni
tümör ise ameliyat gereklidir. Herhangi
bir enfeksiyon sonucu veya psikojenik
nedenlerden dolayı ortaya çıkan vertigolar istirahat ve basit ilaç tedavileri ile
tamamen düzelir.
Vertigo tedavisi 4 așamada yapılır:
1. Tetikleyici faktörlerin ortadan kaldırılması (stres, alkol, sigara, kafein, tuz v.b.)
2. Tetikleyici pozisyondan kaçınma
3. İlaç tedavisi ve denge egzersizleri
4. Orta kulağa ya da beyinde saptanan
lezyona yönelik cerrahi tedavi.
VERTİGO'DAN NASIL
KORUNURSUNUZ?
• Stresten uzak durun
• Bağıșıklık sisteminizi kuvvetlendirin:
Sağlıklı beslenin ve doğal ve organik
ürünler tüketin. Güne yumurtayla bașlayın ve sabah kahvaltısında her sabah
1 ya da 2 köy yumurtası yiyin. Günde
toplam bir avuç ceviz, badem, fındık ve
fıstık yiyin. Günlük süt tüketin. Protein
içerikli gıdalar tüketin.
• Tuzu azaltın: Tuz iç kulaktaki sıvı
artıșına neden olup vertigoyu tetikleyebiliyor. Bu nedenle tuzu azaltın.
• Bol su için: Vücuttaki su tuz dengesini korumak içim bol bol su için. Ama
çay ve kahve gibi içeceklerden uzak
durun. Çünkü bu tarz içecekler de iç
kulakta sıvı artıșına neden olabiliyor.
• Spor yapın: Sporun her alanda olduğu
gibi vertigoda da önemi büyüktür. Sağlıklı yașamın vazgeçilmez bir parçası
olan spora hayatınızda mutlaka yer
verin. Ancak ani hareketler barındıran
ağır sporlardan uzak durun.
• Bașınızı hızlı sağa sola çevirmeyin: Bașınızı çok hızlı bir șekilde
sağa sola çevirmeyin, lunaparklardaki
oyuncaklardan uzak durun, hızlı araba
kullanmayın.
• Lunaparklardaki oyuncaklardan uzak
durmak ve hızlı araba kullanmamak
gerekiyor.
Cahit Zarifoğlu, Kosovalı kardeş okulu ağırladı
KARNE HEYECANI
Kosova Prizren Mustafa Baki İlköğretim Okulunu, 2015’te öğrenci, veli ve
öğretmenleri ile ziyaret eden Başakşehir
Cahit Zarifoğlu İlkokulu bu ziyarette
okul öğrencilerinin canlı performans
sergiledikleri mehter takımı ile ülkemizi
en güzel şekilde temsil etmişti. Bunun
üzerine Kosova Prizren Mustafa Baki
İlköğretim Okulu 15 öğrenci 15 veli ve
5 öğretmen ile Cahit Zarifoğlu İlkokulunu ziyarete geldi. Okulda düzenlenen
öğretmenler günü etkinliğine katılan
öğrenciler ayrıca sınıflarda ders ortamında izleyici ve katılımcı olarak bulundular.
Öğrenciler kardeş ailelerin evinde ağırlanırken öğretmenleri ise okul öğretmenleri evlerinde ağırladı. Misafir okulun
öğrencilerine tarihi yarımada gezdirildi.
Başakşehir’de 2015-2016 eğitim ve
öğretim yılı ilk dönemini tamamlayan öğrenciler Cahit Zarifoğlu
İlkokulu’nda düzenlenen programla
karnelerini aldı.Karne programına, Başakşehir Kaymakamı Kazım
Tekin, İlçe Milli Eğitim Müdürü
Ramazan Yılmaz, İlçe Sağlık Müdürü
Doğan Uysal, Başakşehir Belediyesi
Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Basri
Akdemir,Mahalle Muhtarı M. Fatih
Yıldırım, ilçedeki ilk ve orta dereceli
okulların müdürleri, öğretmen, öğrenci ve veliler katıldı. Okul müdürü
Muhammet
Bahadır ve İlçe
Milli Eğitim
Müdürü Ramazan Yılmaz’ın
konuşmalarından sonra,
Başakşehir
Kaymakamı
Kazım Tekin
[email protected]
facebook.com/msbeser
twitter.com/msbeser
TEȘHİS İÇİN NELER YAPILIYOR?
• D vitamini takviyesi: Mümkün olduğu kadar güneșlenin. Sağlıklı bir vücut
için D vitamini çok önemlidir.
&$+ï7=$5ï)2Ý/8 İlkokulu, Kosovalı
kardeş okulu Mustafa Baki İlköğretim
Okulunu ağırladı.
MUSTAFA
SABRİ BEȘER
NE ZAMAN DOKTORA GİDİLMELİ?
Vestibüler Nörit (Denge sinirinin mikrobik
olmayan iltihabı)
Genellikle mevsim geçișlerinde görülen,
bazı viruslar ile ilișkisi olduğu düșünülen,
düșük șiddetli ancak uzamıș vertigo atağı
ile seyreder. Nöroloji uzmanları tarafından
takip edilir.
www.212haber.com
yaptığı konuşmada,“Çocuklarımızın
sağlıklı, başarılı bireyler olarak yetişmeleri için gayret gösteren öğretmen
ve idarecilerimizi kutluyorum. Bu
ülkenin temeli öğretmenlerdir.‘’dedi.
Cahit Zarifoğlu İlkokulu öğrencilerinin gösterilerinin ardından, TEOG’
da dereceye giren öğrencilere ödülleri
ve karneleri programa katılan protokol üyeleri ve Başakşehir Kaymakamı
Kazım Tekin tarafından verildi.//
Nedenini bilmiyorum. Bazı nedenler bilinmese de
olur diye düșüyorum. Çünkü sonuca bakıldığında
doğruluğu tartıșılmaz șeyler veriliyorsa elimize neden diye sormak da anlamsızlașıyor…
Kitap ve hayat…
Hayat ve kitap…
Birbirini açan birbirini tamamlayan iki kelimedir.
Özellikle her gencin ne șekilde olursa olsun kitap
ile bağı ve ilișkisi olması gerekir. Kitaplar tecrübelerin, yașanmıșlıkların, hataların ya da
doğruların sınırsızca anlatıldığı menzillerdir. Bu yüzdendir ki hayata rehberlik ederler…
Șimdi;
Yapılan bir araștırmada Türkiye’de kitap, genel
ihtiyaç maddeleri sıralamasında 235’inci sırada
yer alıyor. Türk halkı, kitap okumaya yılda yalnızca
6 saat ayırıyor.
Dehșet bir tablodur bu.
İhtiyaç sepetimizi elimize aldığımızda temel maddelerimizin üst sıralarında kitap olması gerekirken halimiz perișanları oynuyor.
Siyaset ya da ticaret ile uğrașan her bir
ferdin zihnindekilerini daha iyi anlatabilme
ya da daha iyi anlayabilmesi için kesinlikle
kitap ile hemhal olması gerekir.
Türkiye artık eski Türkiye değil.
Eski Türkiye’ye dönmekte istemiyoruz.
Müteyakkız ruha erișmiș Müslüman bireyler olmamız gerekiyor. Müteyakkız bir ruhun kendini geliștirmesi ve așama kat edebilmesi
ise bilgiyle beslenmesinden geçer.
Bilgi olmadan fikir üretmeye çalıșmak ise
kitapsız zihinlerin ișidir.
Yakın tarih, felsefe, siyer, akide noktalarında her
daim okumalar yaparak zamanın zararlarından
kendimizi korumamız elzemdir.
Eski Türkiye’den üzerimizde o kadar çok
kalıntılar var ki bünyelerimiz paslanmıș ve
oksitlenmiș durumda.
Özellikle Kur’an ve Hadis ilmi ile pas tutmuș zihinlerimizin temizlenmesi gerekiyor.
Hepimizin evinde kitaplığımız olmalı. Ve bu kitaplık evin çok kullanılan alanında yani her daim
görünen bir yerde olmalı.
Bir gün olur yüz yüze baktığımız kitaplığımızdan
bir kitap seçer ve okuruz.
Kitapları okuduğumuzda muhteviyatın sonucunu
üzerimizde etkisini hemen beklenmemesi de gerekir. Kitap anne sütü gibidir.
Nasıl bebek anne sütünü emdiğinde hemen
ayaklanmıyor ama gereken vitaminini gün
be gün alıyorsa kitapta vitaminini bize verecektir.
Zamanın teknolojik argümanları ve geçmișimizdeki eski Türkiye kalıntıları yüzünden zihni yorgun
bir milletiz.
Raf ya da vitrin süslemek için değildir kitaplar.
Zihnimizin temizliği ve düșüncelerimizin
doğru aktarılması anlașılması için okunsun
kitaplar.
Sayın Bașbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun bir TV
programında kitap okunması tavsiyesinde bulunduğunu ve șu șekilde söylediğini hatırlıyorum;
"Zihninde bir resim çizemeyenin bir tez üretmesi çok zor, bunun için gençlerimizin insan
doğasını iyi inceleyen romancıların eserlerini
mutlaka okumaları lazım."
Özellikle Ak Parti teșkilatlarının içerisinde
ya da siyasetin içerisinde dava bilinci ile
bulunanların kitap okuma hassasiyetleri
olması șart. Çünkü bir amaçları, hedefleri var.
Onlardan beklentiler var.
Ümmetin șahsi kitap okuma ajandaları olması
lazım. Hiç değilse haftada bir kitap hedeflenmeli.
Kitap okumak için zaman bulamıyoruz diyenler
geçirmiș oldukları boș zaman dilimlerini düșünsünler. Eminim ki çok fazla zamanın var olduğu
görüleceklerdir.
Ecdadımız fethetmek için gittiği her yerde
aynı zamanda kitap yolculuğu da yapıyordu. Külliyeler hemen inșa ediliyor, kitapla, ilimle
iștigal halinde zamanlar belirleniyordu.
Eskiden kitap okumak için kitabın peșinde gidilirdi. Șehir șehir diyar diyar dolașılırdı.
Zamanımızda ise her imkân mevcut kitap istediğimiz an elimize gelebiliyor. Bu tembel halimize
ağlasak mı yoksa artık kitapsız zamandan
kitaba doğru bir fetih mi yapsak?
Oysa ki seçim elimizde… Hayat dediğimiz șey
de zaten seçimlerle ördüğümüz bir kumaș
gibidir…
www.212haber.com
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
15
Yaz-kış kesintisiz, ücretsiz,
taşımalı Kur’an eğitimi
TÜRKiYE’DE
BiR
iLK
ONLİNE BAŞVURU İMKÂNI
Haseyad Camii İmamı
Ali Şahinoğlu, çocuklara
kesintisiz Kur’an eğitimi
verebilmek için taşımalı
Kur’an eğitimi projesini hazırladı. Başakşehir
Müftülüğü onayı ile hayata geçirilen projede
kayıtlar www.haseyadcamii.com adresinden online olarak yapılıyor. Velilerin camiye kayıt için
birkaç kez gelmelerinin
önüne geçmek amacıyla başlatılan bu sistem
Türkiye’de bir ilk.
C
2&8./$5,1 yaz tatilinde Kur-an’ı Kerim
öğrenip kış aylarında unutmalarının
önüne geçmek için yaz-kış kesintisiz ve
ücretsiz taşımalı Kur’an eğitimi projesini
hayata geçiren Haseyad Camii İmam
Hatibi Ali Şahinoğlu, online başvuru
imkanı ile de kayıt işlemlerini kolaylaştırıyor.
TAŞIMALI SİSTEMLE ULAŞIM
SORUN OLMAKTAN ÇIKIYOR
Caminin yerleşim yerlerine uzak
olması ulaşım sorununu beraberinde
getiriyor. Sanayi bölgesinde bulunan
Camii taşımalı sistem ile öğrencileri
evlerinden alarak camiye bırakıyor
ve ders bittikten sonra yine öğrenciler evlerine bırakılıyor. Şahinoğlu, “
Taşımalı eğitim sisteminde Başakşehir, 1.2.4. ve 5. Etaplar, Oyak Kent,
Onur Kent, Kayaşehir’in tamamı
ve Fenertepe’den öğrenciler alınarak camiye getiriliyor. Yazın, sabah
erkekler, öğlen kızlar alınıyor. Kış aylarında 9’da öğrenci alınıyor. Akşam
4’te evlerine bırakılıyor. Kışın sadece
erkek öğrencilere eğitim veriyoruz.
Müftülüğün kış programına uymadığı için Halk eğitim desteği ile kışın
eğitime devam ediyoruz. Müftülük
ile Milli Eğitimin mutabakatı sonucu
İmamhatip öğrencilerine camimizde Kur’an Arapça ve Din Dersi
veriliyor.”dedi.
Sanayi Bölgesinde bulunan Haseyad
Camii İmamı Ali Şahinoğlu, çocuklara
kesintisiz Kur’an eğitimi verebilmek için
taşımalı Kur’an eğitimi projesini hazırladı. Müftülüğün onayı ile hayata geçirilen
Kur’an eğitimi kayıtları www.haseyadcamii.com adresinden online olarak yapılıyor. Velilerin sanayi bölgesinde bulunan
camiye kayıt için birkaç kez gelmelerinin
önüne geçmek ve eğitim süresini genişletmek amacıyla başlatılan bu sistem
Türkiye’de bir ilk. Yaklaşık 3 yıldır devam
eden proje, bugüne kadar 2 bin öğrenciye
Din ve Kur’an dersi fırsatı sunmuş.
KESİNTİSİZ KUR’AN EĞİTİMİ
Yazın öğrendiği Kur’an’ı kerimi kışın
çocuklar unutmasın ve camiden bağları kopmasın diye kesintisiz eğitime ve
sürekliliğe önem verdiklerini ifade eden
25 yıllık tecrübeye sahip Camii İmamı
Ali Şahinoğlu, “Sanayideki bir camide yıl
boyu kesinti olmadan eğitim veriyoruz.
Yaz Kur’an kursuyla başlayıp, okulların
açılmasıyla cumartesi günleri, gün boyu
sabah 9’dan akşam 4’e kadar yine taşımalı sistemle ve hiçbir ücret alınmadan,
uygulanan bir eğitim sistemini hayata
geçirdik.”dedi. Maddi boyutunu Boğaziçi
Vakfının üstlendiği, sınıf sistemi ve cami
eğitimini bir araya getiren proje verdiği
ödüllerle de çocukların ilgisini canlı tutmayı hedefliyor. Şahinoğlu, “ Yaz Kur’an
kursuna gelen bütün öğrencilerimize
hediyeler takdim ediyoruz. Çeyrek aldın,
mp4, mp5, bisiklet gibi ödüller veriyoruz. Kışında ödüllerimize devam ediyoruz. Ayrıca Kur’an’a geçen her öğrenciye
de Kur’an hediye ediyoruz.”diye konuştu.
TÜRKİYE’DE İLK KEZ
ONLİNE BAŞVURU İLE KAYIT
ALIYORUZ
Model olarak başladıklarını belirten
Şahinoğlu, “Camimize bir internet sitesi
açtık. İnternet sitesi üzerinden yaz Kur’an
Kursu kayıtları alıyoruz. Bütün camiler
kayıtlarını almaya başlarken, biz hazır bir
şekilde 550- 600 öğrenci ve 24 görevli ile
Kur’an Kursunu sürdürüyoruz. Ama yazın
özellikle tatil zamanı olduğu için bıkıp
usandırmadan eğitim verebilmek adına,
piknikler, geziler, futbol turnuvaları, tenis
ile çocukların aynı zamanda eğlenmeleri-
ni sağlıyoruz. Kışın sürekli kayıt alıyoruz
yazında yaz kursları başlamadan 1 ay önce
internet sitemizden www.haseyadcamii.
com kayıt dönemi açılıyor. Türkiye’de bir
ilk bir yaz kuran kursunun internet sitesi
üzerinden kayıt alması çünkü öğrencilerimizin yerleri uzak olduğu için ailelerin
gelip gitmesi, kontenjan var mı yok mu
düşüncesi… Bu tür şeyleri engellemek
için adım attık. İlk gün veli bir imza
atıp çocuğunu bırakıp gidiyor.”şeklinde
konuştu. Verilen eğitimin ayrıca teknolojik olarak desteklendiğini de belirten
Şahinoğlu, özellikle namaz gibi ibadetlerin animasyon ve görsellerle desteklenerek
anlatıldığının altını çiziyor.
KUR’AN EĞİTİMİ EĞİTİMLİ
KİŞİLERDEN ALINMALI
Yanlış öğrenilen bilgiyi düzeltmek
için iki katı zaman harcadıklarını
söyleyen Şahinoğlu, eğitimli kişilerden eğitim alınması konusunda
tavsiyelerde bulunarak şunları
söyledi: “Kuran eğitimini eğitimli
birinden almalarını tavsiye ediyorum. Biz burada yanlış öğrenilenleri
düzeltirken zorlanıyoruz. Öğrenci
çok yanlış öğreniyor ve düzeltmek
bize iki kat fazla zamana mal oluyor.
Buna dikkat edilmesi gerekiyor. Şuanda kontenjan açık isteyen kimseyi
geri çevirmiyoruz.” Ayrıca Haseyad
Camide çocuklara okuma alışkanlığı kazandırmak için yaz-kış, ‘Al
götür oku getir’ kütüphanesi açık
bulunuyor.
16
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
www.212haber.com
IMOB 2016’da
Masko rüzgârı
EMITT, Alternatif Turizm’in de
radarına girdi
'2Ý8Akdeniz Uluslararası Turizm ve
Seyahat Fuarı (EMITT), 20. kez kapılarını
açtı. Fuarın açılışı TC. Kültür ve Turizm Bakanı
Mahir Ünal, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul
Büyükşehir Belediyesi İstanbul Turizmden
Sorumlu Başkan Vekili Tülin Ersöz, Türkiye
Otelciler Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı
Osman Ayık, Türk Turizm Yatırımcıları Derneği
Başkanı Fettah Tamince tarafından yapıldı
Turizm Fuarı; 20. yılı kutlamaları kapsamında
ziyaretçilerine her bütçeye uygun tatil rotalarını
cazip fiyatlar, ve“Erken rezervasyon” kampanyaları da sundu.
EMITT Turizm Fuarı’na 70 ülkeden toplamda
4 bin 500 kurum, kuruluş ve belde katıldı. Fuar
ziyaretçileri bu katılım çeşitliliğiyle 2016 yılı tatil
planlarını gerçekleştirme ve yeni destinasyonları
yakından tanıma imkânı yakaladılar. EMITT
02%ï/<$ sektörünün öncü
524 üretici ve ihracatçı
firmasının katılımı ile düzenlenen ‘CNR İMOB -12.
Uluslararası İstanbul Mobilya
Fuarı’ katılımcı firmalardan
ve ziyaretçilerden tam not
aldı. Dünyanın 2’inci büyük,
Türkiye’nin ise en büyük mobilya fuarı olan CNR İMOB,
Çin’den, Almanya’ya, İran’dan,
İngiltere’ye, İsrail, İsviçre,
İspanya, İtalya, Katar’a kadar
dünyanın dört bir yanından
gelen ziyaretçilerin tercihi
oldu.
Dünyanın en büyük mobilya
kenti unvanına sahip olan
MASKO’da fuarda yerini
aldı. MASKO'nun kurumsal
yapısına uygun tasarlanan fuar
standında misafirler ağırlanırken bu yıl basılan MASKO
2016 firma rehberi ile Masko
Life dergisinin şubat sayısı tüm
IMOB ziyaretçilerine ücretsiz
olarak dağıtıldı.
Türkiye’nin 2023 vizyonu
içerisinde mobilya sektörü
için belirlenen 10 milyar dolar
ihracat hedefinde MASKO’nun
da kendine düşen payı alacağını belirten MASKO Yönetim
Kurulu Başkanı Selahattin
Erdoğan, ‘’ Bunun için gerekli
çalışmaları titizlilikle yapmaya ve kaliteyi en üst seviyeye
çıkarmaya çalışıyoruz. Mobilya
sektörü Türk ekonomisine artı
değer katan bir sektör. Aynı zamanda hızlı büyüyen bir sektör.
O yüzden ihracattaki en yüksek
payı biz almak istiyoruz. Şuanda
yüzde 10 olan ihracat payımızı
2023 yılında yüzde 20’ye çıkarmayı hedefliyoruz’’ dedi.//
Ülkemizin dört bir yanından yöresel lezzetlerin
sunumunun da yapıldığı fuara Alternatif Turizm
sektörünün önde gelen firmalarından bazıları
da yerlerini aldı. Fuarda BERA OTEL Genel
Müdürü Ersin Kiraz, AKROPOL OTEL Genel
Müdürü Ruhat Ülgen Cengiz, Burç OTEL Genel
Müdürü Sedat bey, Şahin PARADİSE Genel
Müdürü Yusuf Yücel, SELGE Beach OTEL Genel
Müdürü Halil Kaftan, Çeşme Clup Familia
Genel Müdürü Nurulllah Ünal, İspa Yönetim
Kurulu Başkanı Hilmi Karaduman’da incelemelerde bulundu. Erne Medya Genel Müdürü Halil
Gölve, Genel Koordinatör Erol Çakır ve Emre
Ustaosmanoğlu’da sektör temsilcileri görüş alışverişinde bulundu.//
Filistinlilerin yaralarını
Yeryüzü Doktorları sarıyor
B
Yeryüzü Doktorları Gönüllü Sağlık
Ekibi’nin Filistin Sağlık Bakanlığı işbirliğiyle Batı Şeria’da
gerçekleştirdiği sağlık organizasyonu,
başarıyla tamamlandı. Gönüllü ekip, dört
gün boyunca Plastik
Cerrahi ve Ortopedi
alanlarında 100’e yakın muayene, tedavi
ve ameliyat gerçekleştirdi.
8*œ1( kadar Batı Şeria’ya 8, Gazze’ye
11 olmak üzere Filistin’e 19 Gönüllü
Sağlık Ekibi gönderen Yeryüzü Doktorları, yeni yılın ilk günlerinde de
Filistin halkının yaralarını sarmaya
devam etti. 3-10 Ocak 2016 tarihleri arasında 6 doktor ve bir sağlık
memurundan oluşan gönüllü ekiple
Filistin’e giden Yeryüzü Doktorları,
Batı Şeria’da bulunan iki ayrı şehirde,
dört gün boyunca Plastik Cerrahi
ve Ortopedi alanlarında 100’e yakın
muayene, tedavi ve ameliyat gerçekleştirdi.
Filistin Sağlık Bakanlığı işbirliğiyle Ramallah ve Nablus Devlet
Hastaneleri’nin ilgili bölümlerinde
gerçekleştirilen sağlık organizasyonu, başarıyla tamamlandı. Yeryüzü
Doktorları gönüllü ekipleri, dudak
damak yarığı ve yanık vakaları başta
olmak üzere pek çok vakayla karşılaştı. Ortopedi ve Travmatoloji ekibi,
savaşlarda yaralanmış ve sakatlanmış
hastaları muayene, tedavi ve ameliyat
ederken, Plastik Cerrahi ekibi ise
dudak damak yarığı, yanık ve yara
ameliyatları gerçekleştirdi.
ÇOCUKLAR YENİDEN
GÜLÜMSEDİ
Dudak ve damak yarığı ameliyatıyla
birçok çocuğun yüzünü güldüren
Plastik Cerrahi ekibi, Vala Abdülselam isimli kız çocuğunu da yeniden
gülümsetti. Maddi durumu oldukça
kötü olan bir ailenin çocuğu olan
Vala Abdülselam’ın tekrar gülümsemesi ekibi ayrıca mutlu etti. Gönüllü Yeryüzü Doktorları, Filistin’de
kaldıkları günler boyunca diğer
hastaları da ziyaret ederek, pansuman ve kontroller de yaptılar. Ayrıca
Filistinli doktorlarla tanışıldı ve
birlikte nasıl projeler geliştirilebileceği konuşuldu.
Türkiye Kudüs Başkonsolosluğu ve
Türkiye’de eğitim görmüş Filis-
tinli sağlıkçıların kurmuş olduğu
derneğe de ziyarette bulunan ekip,
Filistin halkı ve sağlık çalışanları ile
pekiştirdiği dostluk bağının ardından iyilik ve sağlıkla yurda döndü.
Ayrıca geçtiğimiz yıl Gazze’de
Cerrahi Kongre düzenleyen Yeryüzü Doktorları, Filistin’de şimdiye
kadar 692 ameliyat ve 2334 ameliyat
gerçekleştirdi.
www.212haber.com
5 Mevsim Derneği tarafından bu yıl
beşincisi düzenlenen Gençler Satranç
Turnuvası’nda dereceye giren yarışmacılar düzenlenen bir
kahvaltı da buluştu.
10-14-18-25 yaş kategorilerinde düzenlenen turnuva sonunda
dereceye girmeye hak
kazanan yarışmacılar
madalya ve ödüllerini Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt
Uysal’dan aldı.
B
$ĝ$.ĝ(+ï5 Belediyesi’nin desteği ile
düzenlenen ve ilçe genelinden 400’ün
üzerinde yarışmacının katıldığı satranç
turnuvasında dereceye giren yarışmacılar ve aileleri kahvaltı programında
bir araya geldi. 5 Mevsim Derneği’nin
düzenlediği programa, Başakşehir
Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Başkan
Yardımcısı Haluk Dikbaş, 5 Mevsim
Derneği Başkanı Muhittin Küçük, Başak Mahallesi Muhtarı Fatih Mehmet
Yıldırım, Başakşehir Belediyesi Kültür
ve Sosyal İşler Müdürü Basri Akdemir,
Gençlik ve Spor İşleri Müdürü Selim
Çelebi’nin yanı sıra yarışmacı gençler
ve aileleri katıldı.
‘SATRANÇLA
GENÇLERİMİZE ULAŞTIK’
5 Mevsim Derneği Başkanı Muhittin
Küçük, yaptığı konuşmasında şunları
söyledi; “Bu sene turnuvamız beşinci
yılına girdi. İlgi çok güzeldi. Bu turnuvayı 5 Mevsim Derneği bünyesinde
kurulan Gençlik Satranç Komisyonuna
üye gençler organize etti. Bu gençler
önceki senelerde turnuvaya katılan öğrenciler. Biz satranç turnuvası düzenleyerek gençlere ulaştık. Yani gençlerle
bir araya gelmemizi satranç sağladı.
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
Satranç
şampiyonları
bulustu
Spor çocukların ve gençliğin dilidir.
Bundan 10 yıl önce 10 genç ile çıktığımız bu yolda önümüzdeki 10 yılda
10 bin gence ulaşmayı hedefliyoruz.
Önümüzdeki sene katılımcı sayısının binin üzerinde katılım sağlamayı
hedefliyoruz.”
SPOR PARKLARIMIZIN ÇIKIŞ
NOKTASI BU GENÇLERDİR
Dernek Başkanı Muhittin Küçük’e
teşekkür ederek konuşmasına başlayan
Uysal; “ Bugün burada Belediye Başkanı sıfatıyla bulunuyorum ama aslında
Belediye Başkanlığından daha önemli
bir sıfatımız var. Hepimiz burada
komşuyuz. Bu gençlerde bu mahallenin
gençleri. Yaşadığımız toplum içerisin-
de hepimizin birer görevi var. Cami
İmam’ından, Cemaatine, Belediye
Başkanı’ndan Ailelere, Muhtar’ından Site Yönetimine kadar herkesin
görevleri var. Bu manada bakıldığında
Muhittin Bey burada problemlere sahip
çıkma adına örnek gösterilecek bir
insan” dedi.
Uysal sözlerini şöyle sürdürdü, “Muhittin Bey’in yaptığı gayretli ve özverili
bu çalışma sadece gençler adına değil
birçok kesime örnek olacak nitelikte.
Gençlerle bir organizasyon düzenleyeceği zaman yaşadığı sıkıntıları çok
iyi biliyoruz. Bizde belediye olarak
daha önce kendisiyle istişare ettiğimiz
gençlerin rahatça spor yapabileceği,
etkinlikler düzenleyebileceği ve kötü
alışkanlıklardan uzak durma adına
vakit geçirebilecekleri bir tesis yapmayı
planladığımızı ifade etmiştim. Daha
sonra bu çalışmayı biraz daha büyütüp
her mahalleye spor parkı yapmayı hedefledik. Bu spor parklarında çocukların dilediği gibi, dilediği sporu ücretsiz
yapmasına imkan tanıyoruz. Hızla
diğer mahallelere de yapmaya başladık.
İnşallah hedeflediğimizi bu pırıl pırıl
gençlerin spor parklarımızda başarılı
bir şekilde yetişmelerine şahit olarak
gerçekleştirmek istiyoruz.”
10-14-18-25 yaş kategorilerinde düzenlenen turnuva sonunda dereceye
girmeye hak kazanan yarışmacılar
madalya ve ödüllerini Başkan Mevlüt
Uysal’dan aldı. Yarışmaya katılan her
öğrenciye Başakşehir Belediyesi tarafından hediye seti verildi. Yarışmada
dereceye giren öğrencilere ise madalyanın yanı sıra kırtasiye ürünleri, hediye
çekleri de takdim edildi.
17
Yaşam Vadisi’ni
tasarlayacaklar
%(</ï.'œ=œBelediyesi, ilçe sakinleri tarafından senelerdir beklenen Yaşam Vadisi Projesi için uluslararası bir yarışma ile farklı kentsel
tasarım projelerini değerlendirmek ve
en kısa zamanda uygulamaya geçmek adına çalışmalara başladı. Şehir
planlama, kentsel peyzaj ve mimari
alanlarında ülkemizde ve uluslararası
camiada uzmanlıklarını ve yeterliliklerini kanıtlamış jüri üyeleri Yaşam
Vadisi için bir araya geldi.
Sürecin ilk basamağı olan ilk jüri
toplantısı Beylikdüzü Belediyesi Kültür Merkezi'nde yapıldı. İspanya'dan
Fuensanta Nieto'nun jüri başkanlığını
yaptığı ekipte, Hollanda'da Lodewijk
Baljon, Hırvatistan'dan Sasa Begovic,
ülkemizden Zekai Görgülü, Yüksel
Demir, Belemir Dalokay, Hayriye
Eşbah, Ömer Yılmaz, Tayfun Kahraman, Bahar Aksel ve Onat Öktem
görev aldı. 18 Ocak 2016 tarihinde
ön şartname ile ilana çıkacak Yaşam
Vadisi Kentsel Tasarım Projesi iki
aşamalı yapılacak olup; ön eleme
sonucunda, ikinci etaba geçmeye hak
kazanan 5 proje ekibi belirlenecek. Bu
grupların detaylı çalışmaları sayesinde, vadi sınırları içerisinde yaklaşık
olarak 3.000.000 metrekarelik bir
alanın tasarlanması hedefleniyor. //
18
G Ü N DEM
()%)-ťM:9L2016
www.212haber.com
Rizom Tatil Köyü’nden
tatili mükemmel kılan özellikler!
Evim Yüksekdağ’da
50 Ay
0 faizle
konut
Yalova’da, orman ve denizin buluştuğu noktada yer alan Rizom Tatil Köyü, tatile değer
katan özellikleriyle hizmet sunuyor.
R
iletilebileceği misafir ilişkileri yetkilisini
de 2016 yaz sezonu hizmet kalitesini artırmak amacı ile bünyesine dahil ediyor.
Daha iyi hizmet verebilmek için yeniden
düzenlenen ana restorantta, Ramazan
ayında da farklı lezzetler konukların
hizmetinde olacak…
ï=20 Tatil Köyü, bin 200 metrekarelik
havuzuyla dikkat çeken, 3 bin metrekarelik bayanlar kompleksi, spa masaj
odaları, kapalı havuz, Türk hamamı,
sauna, buhar odası, dinlenme odaları,
vitamin barı ve bayanlar havuzunda
(yaz mevsiminde) pideden pizzaya,
hamburgerden portakal suyuna yiyecek
ve içecek ikramları ile hizmet kalitesini
yükseltmek için çalışmalarına hız verdi.
İkramlar, (yaz mevsiminde) Yeni Köy
Meydanı’nda, 12.00 - 16.00 saatleri
arası olacak ve erkekler havuzunda da
gün boyu sürecek… Lezzetli yiyecek
ve içeceklerden faydalanan konuklar,
bayan ve erkek havuzlarındaki aktivite
ve animasyonlarla da eğlenecekler.
Erkekler ise yenilenen erkekler havuzunda daha rahat yüzme ve eğlenme
imkanı bulabilecekler.
Rizom Tatil Köyü, çocukları da unutmuyor… Animatörler, çocuklar için
(gündüz) yeni hizmete açılan Mini
Clup’ta boyama, resim ve oyun imkanı
sunuyor. Ayrıca, yenilenen oyun odası
ve alanlarda çocuk oyun parkları, jetonlu oyun makinaları ve play station
oyun da bulunuyor.
MEKANLAR YENİDEN
TANZİM EDİLİYOR
Misafirler Yörük çadırında çayını
yudumlarken, Marmara denizinin eşsiz
güzelliğinin huzurunu yaşayıp; akşamları animasyon ekibinin aktiviteleri ile eğ-
lenip, canlı müzik programıyla gecelerini
renklendirebilecekler. Ayrıca dileyenler
yenilenen mescitte ibadetlerini huzur
içinde yerine getirebilecekler. Konuklarının her türlü ihtiyacını düşünen Rizom
Tatil Köyü’nde, gün boyu ve akşam da
yararlanılan bir market, basket, voleybol
ve futbol turnuvalarının düzenlendiği
oyun sahaları ile spor yapılabilecek mekanlar yeniden tanzim ediliyor.
Tesis, bir hemşirenin her an hazır bulunduğu revir ve her türlü istek ve sorunun
Rizom Tatil Köyü, her türlü ekipmanla donatılmış toplantı salonlarıyla,
toplantı ve seminerlere de ev sahipliği yapmak amacı ile hizmet alanını
genişletiyor. Yeni evlenen çiftlere
balayı hizmet paketi ve özel indirimler sunmaya devam ederken, yeni bir
hizmet olarak daha önce evlenmiş ve
bir yılını doldurmamış balayı yapmaya imkan bulamamış çiftlere de balayı
hizmet paketi ve özel indirimlerle
imkan sunmaya devam ediyor. Rizom
Tatil Köyü, konukların denizden daha
iyi faydalanmaları için 2016 sezonunda faaliyete geçmek üzere, sahil
kısmında düzenleme ve temizleme
işlerine hız verdi.
'$+$–1&( BTC İnşaat olarak faaliyet
gösteren ve 2014 yılında yeniden yapılanarak Yüksekdağ Gayrimenkul ismini
alan firma tarafından 200 milyon liralık
yatırım büyüklüğü ile İstanbul Esenyurt'ta
hayata geçirilmekte olan Evim Yüksekdağ
projesi yabancı yatırımcılardan yoğun ilgi
görüyor.
Evim Yüksekdağ projesinde 2+1 daireler
245 bin liradan, 3+1 daireler ise 360 bin
liradan başlamakta olup metrekare birim
fiyatları 2 bin 800 lira ile 3 bin 500 lira arasında değişiyor. Dairelerin yüzde 14'ünün
lansman öncesi dönemde satıldığı Evim
Yüksakdağ projesinin 13-14 ay sonra yüzde 50 oranında prim yapması bekleniyor.
1+1 dairelerin yer almadığı Evim Yüksekdağ projesinde 2+1 ve 3+1 tiplerinde 363
adet daire bulunuyor. Aidatların metrekare bazında 1,5-2 lira seviyesinde olması
beklenen projede 50 ay vade farksız taksit
veya banka kredili ödeme seçenekleri ile
evsahibi olunabiliyor.//

Benzer belgeler

Başakşehir sevdamız

Başakşehir sevdamız toplandı. Kent Konseyi Başkanı Ömer Çetinkaya başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya; Esenler Kaymakamı Yüksel Ünal, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Esenler Müftüsü Halil Şekerci, ...

Detaylı