Beyaz Baston Sayı 4 - Aktif Görme Engelliler Derneği
Transkript
Beyaz Baston Sayı 4 - Aktif Görme Engelliler Derneği
BEYAZ B A S T O N “Dünyaya Açılan Kapınız” www.aktifgor.org.tr [email protected] [email protected] BEYAZ B A S T O N 1 İÇİNDEKİLER GÖRME ENGELLİLER NAVİGASYON CİHAZINA AĞUSTOS AYINDA KAVUŞACAKLAR 4 AKILLI BİLET–AKILLI DURAK PROJESİ YOLDA 6 HASTANELERDE ENGELLİLERE ÖNCELİK VERİLECEK 7 CEYHUN ATUF KANSU CADDESİNDE ENGELLİYE GEÇİT YOK 8 BAŞKENT CADDE VE SOKAKLARINDA ENGELLİ GERÇEĞİ 9 AKTİF GÖRME ENGELLİLER DERNEĞİ’NİN FİZİKİ ALT YAPI VE ENGELLİLERİN ERİŞEBİLİRLİĞİ HUSUSUNDAKİ RAPORU KARANFİL SOKAĞI PROJESİ 13 ÖZÜRLÜ KİŞİLERE YÖNELİK SAĞLIK HİZMETLERİNİN SUNUMUNA İLİŞKİN GENELGE 16 KEŞMEKEŞİN BÖYLESİ GÖRÜLMEMİŞ 18 MAVİ GÖZLÜ SARI SAÇLI YAĞMUR TANESİ… 19 AB GEÇİŞ SÜRECİNDE ENGELLİLER 20 10 BİN GÖRME ENGELLİ HAYATA BAĞLANACAK 21 HASTA HAKLARI NELERDİR? 22 ENGELLİLERİN DİŞ TEDAVİLERİ ÜCRETSİZ YAPILACAK 24 06 18 AKILLI BİLET-AKILI DURAK PROJESİ YOLDA 04 21 GÖRME ENGELLİLER NAVİGASYON CİHAZINA AĞUSTOS AYINDA KAVUŞACAKLAR 10 BİN GÖRME ENGELLİ HAYATA BAĞLANACAK 24 2 10 ENGELLİLERİN DİŞ TEDAVİLERİ ÜCRETSİZ YAPILACAK 22 KEŞMEKEŞİN BÖYLESİ GÖRÜLMEMİŞ HASTA HAKLARI NELERDİR? EDİTÖRDEN BEYAZ B A S T O N Künye İmtiyaz sahibi Beyaz Baston Dergisi Adına “Beyaz Baston Dergisi” siz değerli okurla- rıyla birlikte... “Engellileri değil kafanızdaki engelleri kaldırın’’ diyerek, engelliler için yapılan, yapılamayan her projeyi her adımı takip ederek ve peşini bırakmayarak çalışmalarını sürdüren ‘Beyaz Baston Dergisi’ sorunları, çözüm yollarını bilen bir ekiple kafasındakiengelleri kaldıran herkesle birleşiyor… Şerafettin Hasanoğlu Genel Yayın Yönetmeni ve Sorumlu Haber Müdürü Türkan Işık Editör Yıldırım Alkaya Yayın Türü Aylık, yaygın, süreli yayın Engellilerin gözünden bakarak, Engelli arkadaşları- İrtibat mızla ortak çalışmalar yaparak, yapılması gerekenle- İnkılap Sk. Arı Apt. No:15/20 ri, inandıklarımızı, bildiklerimizi sizinle paylaşmak, bunları yaparken de haklarımızı almak, farkındalığı arttırmak, eğitimden kültüre, yasal ve hukuksal, bütün sosyal haklarımızı irdeleyeceğiz. Türkiye’nin Kızılay-Çankaya/Ankara Tel: 0.312 430 10 68 0.507 245 22 31 0.532 614 11 42 E-mail her köşesine ulaşarak, siz değerli okurlarımızın da [email protected] sıkıntılarını dinleyerek ve fikirlerini alarak hep bir- [email protected] likte engelleri kaldıracağımıza inanıyoruz. Bizlere Basım Yeri “[email protected]’’ adresinden ula- Melike Matbaacılık şabilir, her türlü öneri ve fikirlerinizi bizimle payla- (0.312) 341 02 24 şabilirsiniz ve www.aktifgor.org.tr adresinden de İskitler/ANKARA Baskı Tarihi bizleri takip edebilirsiniz. Tavizsiz sürdüreceğimiz bu tavrımızı yazılı basınla 30 Haziran 2011 göstermek, sizlere ulaştırmak için “Beyaz Baston Dergisi”nin 4’üncü sayısı ile çıkıyoruz karşınıza. Gelecek sayılarımızda buluşmayı diliyoruz... “Yazılar kaynak gösterilerek kullanılabilir” Yıldırım ALKAYA BEYAZ B A S T O N 3 GÖRME ENGELLİLER NAVİGASYON CİHAZINA AĞUSTOS AYINDA KAVUŞACAKLAR Ulaştırma Bakanlığı Haberleşme Genel Müdürlüğü ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Genel Müdürlüğü arasında protokol imzalandı. Yapılan açıklamada cihazın müracaata dayalı olarak dağıtılacağı bilgisi verildi. Ancak Aktif Görme Engelliler Derneği Cihazın müracaatla değil, ‘Özürlü Kimlik Kartı Veri Tabanı’na dayalı olarak dağıtılmasını önerdi ve öneri kabul edildi. Böylece Navigasyon Cihazı Ağustos ayı içerisinde ‘Özürlü Kimlik Kartı Veri Tabanı’na dayalı olarak dağıtılacak... Ulaştırma Bakanlığı Haberleşme Genel Müdürü Atilla Çelik ile yaptığmız röportaj: Atilla Çelik: Navigasyon cihazında ilk etapta belli kriterler gözetilecek yani Ankara ve İstanbulu pilot bölge seçtiğimiz için Ankara’da 2000, İstanbul’da 3000 tane cihaz dağıtacağımız için ilk aşamada % 70 ile %95 yada hiç görmeyen Vatandaşlarımıza dağıtım yapacağız yani görme özrü kriteri kullanacağız. Beyaz Baston Dergisi: Navigasyon cihazının fikri nerden edinildi, fikir kaynağı nedir, kimdir? Atilla Çelik: Öncelikle Türkiye için bu fikri uyandıran, çıkaran ana Mimarı Sayın Binali Yıldırım’dır Kanun da çıkması için çok çabalamıştır en büyük pay ondadır bence, ancak tek başına değil tabiî ki, Gazi Üniversitesinden Sayın Prof. Çetin Elmas bu fikri ortaya atan ve çalışan kişilerden birisidir. Beyaz Baston Dergisi: Ankara’daki görme özürlü bir vatandaş başka bir şehre gittiğinde bu cihazı kullanabilecek mi? Beyaz Baston Dergisi: Kamuoyunda Görme Engelli vatandaşlara dağıtılacağı açıklanan Navigasyon cihazı Engellilerin hayatına nasıl bir katkıda bulunacak? Atilla Çelik: Bu cihaz, Görme özürlü Vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştıracağını umuyoruz. Bu cihaz hem Navigasyon moduna geçen, hem de cep telefonu moduna geçebilen, ikisini de aynı anda yapabilecek bir sistem yani bir düğmeye bastığınızda Navigasyon moduna geçiyor, Navigasyonla işiniz bittiği zaman cep telefonu olarak da kullanabilecekleri bir cihaz. Beyaz Baston Dergisi: Bu cihazın testi, saha çalışması yapıldı mı? Görme Engelli biri tarafından mı yapıldı? Atilla Çelik: Biz bu denemeyi tamamen Görme Engelli olan bir Vatandaşımıza vererek saha çalışmasını, testini yaptık, bu cihaz sayesinde istediği adrese gittiğini gördük. 4 RÖPORTAJ Beyaz Baston Dergisi: Türkiye’nin her yerinde kullanabilecek mi? Atilla Çelik: Tabiî ki Türkiye’nin her yerinde kullanılabilecek fakat cihaz ilk etapta pilot bölgeler tarafından kullanılacak, bu bölgeler Ankara ve İstanbul dur, daha kapsamlı çalışmamızı yaptıktan sonra yani tüm iller için yazılımlarımızı tamamladığımızda, tüm Türkiye de kullanılabilecek, uyduya bağlı olarak ücretsiz çalışacak. Beyaz Baston Dergisi: Navigasyon cihazının dağıtımında belli bir kriter gözetilecek mi, gözetilecekse bu kriterler nedir? Atilla Çelik: Ankara’daki vatandaşımız ilk etapta pilot bölge olarak belirlenen diğer şehre yani İstanbul’a gittiğinde kullanabilecek fakat Eskişehir’e gittiğinde kullanamayacak çünkü donanım itibariyle ilk etapta pilot bölgelerin haritalarını yüklüyoruz, diğer bölgelerin haritalarını yüklediğimizde o bölgelerde de kullanıma girecek, bu ihale ve şartnamemizin içerisinde Türkiye’deki diğer illerinde haritalarının cadde cadde, sokak sokak yüklenmesi var bu yüklemeler de tamamlandıktan sonra tüm Türkiye’de kullanılabilecek. Beyaz Baston Dergisi: Cihazların kullanımından kaynaklı sorunların yaşanabilmesi karşısında teknik danışmanlık yapacak bir brim oluşturulması düşünülüyor mu? Atilla Çelik: Bu cihazı üreten firma 3 yıl garanti veriyor ve teknik danışmanlığını da bir arada yürütecek. Cihaz verilmeden önce, bu cihazı kullanacak vatandaşlarımıza iki günlük bir eğitim vereceğiz, yani firma şartnamemiz gereği bu eğitimi verecek. Beyaz Baston Dergisi: Bu cihazın dağıtım zamanı belli mi? Bu cihazların dağıtımı nasıl yapılacak? Atilla Çelik: Biz ihaleyi yaptık, eğer bir aksilik söz konusu olmazsa, sözleşme gereği Haziran ayının sonuna doğru Görme Özürlü Vatandaşlarımız bu cihazla buluşacaklar. Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme kurumunu Özürlüler bölümü daire başkanlığı arcılığı ile dağıtımını sağlayacağız. Beyaz Baston Dergisi: Bu dağıtım bir başvuru sonucunda mı olacak? Atilla Çelik: Dağıtım aşamasında basınla bunu paylaşacağız, bizde kaydı olan ve bizim belirlediğimiz kriterlere uygun ve Ankara’da ikamet eden Vatandaşlarımıza dağıtımı yapacağız. Bu Kriter sözcüğümüz yanlış anlaşılmasın, biz bütün Görme Özürlü Vatandaşlarımızın hepsine bu Cihazı dağıtacağız fakat bu şimdilik bir pilot projedir o yüzden belli sayıda dağıtılıp daha sonra genele ulaşmayı hedefliyoruz. sensör takarak hem otobüs şöförü Beyaz Baston Dergisi: Cihazın özellikleri nelerdir? İnsanlar bu özelliklerden nasıl yararlanacaklar? otobüsün geldiğini anlayacak, yani Atilla Çelik: Daha önce bahsettiğim şünüyoruz, kullanım için de alt yapı görme engelli bir vatandaşı bilecek hem de görme engelli bir vatandaş günlük yaşantıyı kolaylaştıracak her türlü teknolojiyi kullandırmayı dü- gibi Navigasyon ve Telefon özelliği hazır, cihaz buna müsait. dışında, internet ve Bluetooth özel- Beyaz Baston Dergisi: İsteyen her- liği var, Bluetooth özelliği sayesinde kes, yani sizin saydığınız kriterler iki Görme Engelli arkadaşımız bir- içinde olmayan vatandaşlarımız da birlerini Bluetooth sayesinde bula- bu cihazı alabilecekler mi? bilecekler, üstelik bu Cihaz Braille Atilla Çelik: Bu cihazı isteyen alfabesiyle yapılmış bir Cihazdır, herkes alamayacak çünkü patenti Cihazın üzerinde Braille alfabesi Bakanlığımıza aittir ve biz belirle- vardır, tabiî ki aynı zamanda konu- diğimiz kişilere dağıtacağız ilk etap şan bir Cihazdır, hem de sesli olarak da fakat piyasada Navigasyon cihaz- kumanda etme özelliği vardır. Bu ları var onlardan alabilirler fakat bi- sistem hem yaya moduna göre ayar- zimki gibi değil tabiî ki bu cihazlar. lanmış olacak hem de araç moduna daha fazla içerik yüklediğimizde, Atilla Çelik: Son olarak bu cihazların olumsuz yönleri olmayacak mı, tabiî ki olacaktır fakat bu durumun üstesinden cihazımızı geliştirerek, zamanla daha iyi bir dizayn yaparak olumsuz- yerel yönetimlerle anlaştığımızda lukları kaldıracağımıza inanıyorum. Otobüs duraklarına ve otobüslere bir Röportaj: Beyaz Baston göre ayarlanmış olacak yani istediğiniz yere göre zaman ve metre hesabı olarak da bilgilendirecek ayrıca BEYAZ B A S T O N 5 AKILLI BİLET–AKILLI DURAK PROJESİ YOLDA Devrim niteliğinde hükümler içeren 5378 sayılı yasa, engellilere ulaşım, eğitim, sağlık ve iş hayatı gibi alanlarda önemli haklar getiriyor. 2005 yılında Meclis’te kabul edildikten sonra yükümlülüklerini yerine getirmeleri için kamu kurumları ve belediyelere 7 yıl süre tanınmıştı. Bu sebeple illere genelge gönderen İçişleri Bakanlığı, 2012 Temmuz’a kadar eksiklerini tamamlamaları konusunda belediyeleri son kez uyardı. Kanuna göre, belediye araçlarının tümü engelliler için uygun olacak, kamudaki 25 bin engelli kadrosu doldurulacak ve eksik hizmet veren kamu kurumları tazminat ödeyecektir. 5378 sayılı yasayla belediyelere yükümlülükleri için tanınan 7 yıllık süre 7 Temmuz 2012’de dolacak. İçişleri Bakanlığı, konuyla ilgili olarak belediye ve valiliklere eksiklerini tamamlamaları gerektiğini 6 RÖPORTAJ hatırlatan bir genelge gönderdi. Engelli vatandaşların toplu taşıma araçlarına erişiminde ve kullanımda yaşadığı problemlere dikkat çekilen genelgede; otobüs, tramvay ve metro gibi araçların acilen bu vatandaşların da kolaylıkla yararlanabileceği hale getirilmesi istendi. Belediyelerin engellilere uygun olmayan toplu taşıma aracı almalarına yasak getirilirken, mevcut araçların da engellilere için uygun hale dönüştürülmesi gerekiyor. Beyaz Baston Dergisi olarak bu kapsamda Otobüs İşletme Dairesi Başkanı Sayın Yaşar Ekici ile bir röportaj gerçekleştirdik. Ekici yaptığı açıklamada yasa kapsamında mevcut sorunları tek tek tespit ettiklerini ve çözünme kavuşturduklarını dile getirirken beş yüz kapalı durak, engellilere uygun otobüs, tramvay ve metro gibi araçların temini gibi birçok projeyi hayata geçirmeye başlayacaklarını belirtti. Bu projelerin başında devrim niteliğinde olan “Akıllı Bilet-Akıllı Durak Projesi” geliyor. Bu proje içerisinde birçok teknolojik imkanı barındırıyor. Proje hayata geçtiğinde otobüs bekleme çilesi, zaman kaybı, Otobüsü kaçırma, engellilerin fark edilmemesi gibi birçok sorun ortadan kalkmış olacak. Ekici “Vatandaşa verilecek Akıllı Kart ile vatandaş 10 metre mesafede kartını okutabilecek, otobüsün nerde olduğu kaç dakikaya durağa geleceğini bilecek ve otobüs şoförleri de durakta bekleyen bir engeli varsa onu fark edip uyarabilecektir. Tüm bu uyarılar dijital sinyaller sayesinde gerçekleşecek. Akıllı Kart sadece ulaşım araçlarında değil belediyeye ait hizmetlerinde, kamu kurum ve kuruluşlarında, alışverişte ve birçok alanda kullanılabilecektir” dedi. HASTANELERDE ENGELLİLERE ÖNCELİK VERİLECEK Sağlık Bakanlığı’nın genelgesi ile engellilere sağlık hizmetlerinin sunumunda birçok kolaylık sağla nacak, ayrıca hastanelerde özürlü vatandaşlara refakatçi personel verilecek. Sağlık Bakanlığı’nın genelgesi ile engellilere sağlık hizmetlerinin sunumunda birçok kolaylık sağla nacak, ayrıca hastanelerde özürlü vatandaşlara refakatçi personel verilecek. Bandırma İlçe Sağlık Grup Başkanı Dr. Zafer Yılmaz, söz konusu genelge doğrultusunda Bandırma’daki hastanelerde gerekli çalışmaların başlatıldığını açıkladı. Bakanlığın ‘Özürlü Kişilere Yönelik Sağlık Hizmetlerinin Sunumu’na ilişkin genelgesiyle, sağlık kuruluşlarına imkânlar ölçüsünde özürlü asansörü konulacak, muayenelerde ise genel hizmeti aksatmayacak şekilde engellilere öncelik tanınacak. Genelgeyle sağlık hizmetlerinin verildiği iç ve dış mekanlar, özürlülerin kullandıkları araç-gereçlerle rahat hareket etmelerini sağlayacak şekilde çevresel ve mimari açıdan da düzenlenecek. Sağlık kuruluşlarında özürlüler için, işlemlerinde yardımcı olacak refakatçi personel sağlanacak.Özürlü hastaların araçları için yer ayrılacak. Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu’nun imzasıyla yayınlanan genelgede, yapılacak. Sağlık kuruluşunun oto- tüm kurumlarda özürlülerle ilgili çeşitli düzenlemeler ve mevzuatlara karşın uygulamada çeşitli aksaklıkların yaşandığı bildirildi. Genelgede, sağlık hizmetlerini talep eden özürlülerin bu ihtiyaçlarının durumlarına uygun ortamlarda, hızlı, verimli ve mağdur edilmeden karşılanması gerektiğine işaret edildi. Öte yandan Bandırma İlçe Sağlık Grup Başkanı Dr. Zafer yılmaz, önerge doğrultusunda Bandırma’da ki hastanelerde gerekli çalışmaların başladığını açıkladı. parkında özürlü personel ve özürlü Ömer TURAN ve kimsesiz hastaların başvurdukları sağlık kuruluşundan başka bir sağlık kuruluşuna transferi gerektiğinde, bulunduğu sağlık kuruluşunun imkânları ölçüsünde transferi BEYAZ B A S T O N 7 CEYHUN ATUF KANSU CADDESİNDE ENGELLİYE GEÇİT YOK Ankara’nın Çankaya ilçesine bağlı olan ve Ankara’da tekstilin kalbi olarak bilinen Balgat birçok sorunu içerisinde barındırmaktadır. Bunların başında altyapı ve üstyapı sorunları gelmektedir. Balgat’tın genelinde caddeler dar ve kullanışsız, trafik felç ve araç park yerleri bulunmamaktadır. Bu nedenle de araç sahipleri araçlarını Caddelere, trafiğin aktığı yoların kenarlarına ve kaldırımlara biçimsiz olarak park etmektedir. Bu sorunların sıkça yaşandığı caddelerin başında gelen Ceyhun Atuf Kansu Caddesi görenleri hayrete düşürüyor. Caddede kaldırımlar ve yollar araçlar tarafından tamamen işgal edilmiş olup yıkık dökük ve dar yolarda ise bırakın engelli insanı normal bir insan bile geçerken akla karayı seçiyor. 8 HABER Cadde üzerinde yer alan esnaf ve yayalarla gerçekleştirdiğimiz röportajımızda her kesin aynı sorunlardan muzdarip olduğuna şahit olduk. Esnaf park edecek yer yok aracımızı nereye park edelim diyor, yayalar ise yürüyecek yer bulamadıklarından yakınıyorlar. sorunları çözmek için hiç bir adım Birçok ülkenin başkentinde engel- çarpıyor kendine ve araca zarar veri- liler için uygun cadde, kaldırımlar, yollar ve geçişlerini kolaylaştıracak yenilikler yapılmaya devam ederken, Ankara’nın hemen hemen her yerinde engellilerin hiç düşünülmediğini hatta hareket alanlarının kısıtlandığını görüyoruz. Büyükşehir Belediyesi sorumluluğunda yer alan Ceyhun Atuf Kansu Caddesindeki bu sorunlar yıllardır devam ediyor. Yetkililer ise mevcut atmamaktadır. Hayatları zorluklarla geçen engelliler cadde yürümeye kalkıştıklarında ortopedik engelliyse cadde ve yol kenarlarına park etmiş araçların arasında sıkışıp kalıyor, görme engelliyse yönünü belirleyemediğinden ya duran araçlara yor ya da farkında olmadan ana yola iniyor hem hayatını tehlikeye atıyor hem de kazalara davetiye çıkarıyor. Engelliler ve semt sakinleri, Büyükşehir Belediyesinin bir an önce asli sorumluluğunu yerine getirerek Ceyhun Atuf Kansu Caddesindeki park, kaldırım ve diğer sorunları engellilerin fikrini de alarak bir an önce çözüme kavuşturulmasını istiyorlar. BAŞKENT CADDE VE SOKAKLARINDA ENGELLİ GERÇEĞİ Sakarya Sakarya Selanik Selanik Sıhhiye Sıhhiye Sıhhiye Sıhhiye Atatürk Bulvarı Dünya genelinde başkentler cadde ve sokaklarının bakımlı olması ve engellilerin ihtiyaçlarına uygunluğu bakımından engellilerin en rahat hareket alanı bulduğu yerlerdir. Ancak Ankara için aynı şeyleri söylemek neredeyse imkansız. ve engelli birinin geçişini zorlaştıran ve gece hiç bir tedbir alınmadan orda bırakılan çalışma alanları içerisinde her tehlikeyi barındırıyor. Daha sonra ise rast gele dikilmiş aydınlatma direkleri, rampasız yolar, gereksiz yükseltiler dikkatimizi çekiyor. Beyaz Baston dergisi olarak başkent cadde ve sokaklarında engellilerin karşılaştığı sorunları yakından görmek için yanımıza görme engelli birini de alarak başkent sokaklarına seyahate çıkıyoruz. İlk durağımız Çankaya Belediyesine bağlı olan Sakarya caddesi oluyor. Bu caddede üzerinde gözümüze ilk çarpan Çankaya Belediyesi tarafından yaptırılan ahşap oyma heykeller oluyor. Cadde üzerine kurulmuş çalışma alanlarıyla birçok noktayı işgal eden Bir sonraki durağımız Selanik Caddesi oluyor. Çankaya Belediyesine bağlı olan bu caddede de engelli birinin çarpması kaçınılmaz olan aydınlatma direkleri özelikle iş bankası köşesinde yer alan aydınlatma direği ve biraz ilerisinde yer alan ve boyları yaklaşık 30 santime ulaşan yere dikey olarak monte edilmiş demir uzantıları dikkatimizi çekiyor. Caddenin sonunda Atatürk Bulvarının kesiştiği noktada yer alan üst geçitte ise engelliler için yürüyen merdiven ve asansör bulunmuyor. Büyükşehir Belediyesi yıllardır devam eden bu sorunları bir an önce çözmeli engelliler için gerekli düzenlemeleri yapmalıdır. Son durağımız olan Sıhhiye ile seyahatimize devam ediyoruz. Ankara Büyükşehir Belediyesi sınırında yer alan sıhhiye, metro (yeraltı treni ) girişi ile dikkatimizi çekiyor. Burada yer alan metro girişlerinin hiç birinde Engelliler için yürüyen merdiven ve asansör bulunmuyor. Öyle ki metroya girmek isteyen ortopedik engelli ya birinin yardımını bekliyor ya sırtta-kucakta taşınıyor ya da en yakın 1 km mesafede olan Kızılay metrosuna gitmek zorunda kalıyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi çözümü çok kolay olan bu sorunları bir an önce çözüme kavuşturmalıdır. BEYAZ B A S T O N 9 AKTİF GÖRME ENGELLİLER DERNEĞİ’NİN FİZİKİ ALT YAPI VE ENGELLİLERİN ERİŞEBİLİRLİĞİ HUSUSUNDAKİ RAPORU Fiziksel çevrenin engellilerce ulaşılabilir ve yaşanabilir kılınması için; imar planları ile kentsel, sosyal, teknik altyapı alanlarında ve yapılarda, Türk Standartları Enstitüsünün ilgili standartlarına uyulması zorunludur. Tüm insanlar gibi, engelli insanların da ulaşım hizmetlerinden eşit fırsatlarda yararlanması işine, okuluna, alışverişe, spor alanlarına, parklara, engelli olmayan insanların kullandığı yollarla ve taşıtlarla gidebilmesi gerekmektedir. Herkes, tüm yaşamsal alanlara ulaşmak hakkına sahiptir. Bu, çağdaş toplum olmanın önemli bir gereğidir ve yerel yönetimlere bu konuda çok büyük sorumluluklar düşmektedir. Yerel yönetimler, yaptıkları sosyal ve teknik alt yapı yatırımlarıyla kent mekânının şekillenmesinde önemli role sahiptir. Kentsel ulaşım hizmetlerinin, kentteki her türlü açık alan ve yapının engelliler için ulaşılabilirliğinin yerel yönetimlerce sağlanıyor olması, engellilerin sosyal 10 HABER yaşama katılmasında fırsat eşitliğini sağlayan en önemli unsurdur. Engellilerin fiziksel çevreye ulaşılabilirliklerinin sağlanmasının yanında, çevre faktörlerinin özre neden olması da bir diğer konuyu oluşturmaktadır. Bu nedenle, engellilere yönelik olarak yapılması gereken düzenlemelerin, mevzuat ve standartlara uygun olması konusunda karşılaşılan aksaklıklar; yerel yönetimlerin bu konudaki yetki ve sorumlulukları; mevcut mevzuat ve standartlar konusunda yerel yönetimlerin bilgi, teknik ve mali açıdan yeterliliği; bu konudaki denetim sistemi hususlarında Özürlüler İdaresi Başkanlığı ve ilgili Sivil Toplum Kuruluşları ile sürekli işbirliğinde olmalarında yarar görülmektedir. Özel, fiziksel ve mimari düzenlemeler gerektiren, hareket engeli son derece geniş kapsamlıdır. Bu sorun sürekli engellilerin yanında; hamile, çocuk, yaşlı, hastalık ve kaza nedeniyle engelli şartlarında yaşayan geçici engellileri de kapsar. Bu rehber, tamamen fiziksel altyapı ve engellinin erişebilirliği konusunda sorunları birebir yaşayan, yerel yönetimlerin eksiklerini ortaya koyan ve tespit eden engelli sivil toplum örgütlerini bir arada toplayan! Engelsiz yaşam ve fırsat eşitliği platformu ‘nca ilgili komisyon tarafından hazırlanmıştır. Ayrıntılar TSE’nin ilgili standartlarında ve belediyelerin hazırlamış olduğu imar yönetmeliklerinde mevcuttur. Rehberde tasarımcı, plancı veya uygulayıcı olarak; fiziksel çevreye ulaşım alt yapısı, konutlar ve ulaşım hizmetine ilişkin önerilerde bulunulmaktadır. Uygulamada da gün geçtikçe daha fazla sayıda örneğe rastlanmaktadır. Ancak, yine de uygulamaların beklenilen hızla gerçekleştiğini ve fiziksel çevrenin tam erişilebilir niteliğe kavuştuğunu söylemek mümkün değildir. Bunda, uygulayıcıların ilgili sivil toplum örgütleriyle işbirliği ve koordinasyon eksikliklerinin yanı sıra, standartlardan haberdar olmamasının etkisi büyüktür. Bunlar arasında; TS 12576 Şehir İçi Yollar- Engelli ve Yaşlılar İçin Sokak, Cadde, Meydan ve Yollarda Yapısal Önlemler ve İşaretlemenin Tasarım Kuralları, fiziksel çevrenin erişilebilir olması yönünde kapsamlı önerilere sahiptir. Kaldırımın başladığı yerlerde ve her imar adasında tretuvarların en az 2 yerinde tekerlekli sandalyelerin inip çıkabileceği rampaların olması, bina girişlerinin en az birinin düz giriş veya tekerlekli sandalye ile inilip çıkılabilecek eğimde ve genişlikte olması, Kaldırımların üzerinde bulunan mantarlar, çöp kutuları, trafik panoları, çiçeklikler, sarkan ağaç dallarının engellilerin geçişine uygun hale getirilmesi ve araçların kaldırıma terk etmelerinin önlenmesi. Görme engelliler için meydan, kaldırım, park, bahçe ve bina girişlerinde merdiven iniş ve çıkışları belirtilecek şekilde baston takibi yapabileceğimiz kanallar konulması (5-10 cm. genişliğinde 2 cm. derinliğinde takip kanalı şeklinde). Kaldırım yüksekliklerinin standartlarında olmasına gösterilmelidir. TSE özen Ayrıca, Başbakanlık Özürlüler İdaresinin vermiş olduğu Özürlü Kartlarında çipli kart uygulamasına geçilmesi ve bu kartların toplu taşıma araçları, özürlü asansörleri ve kamu hizmeti veren tüm kurum ve kuruluşlarda turnike geçişlerine uygun hale getirilmesi. RAYLI TAŞIMA SİSTEMLERİ; Tren, Metro, Ankaray, Tramvay v.b raylı sistemler, şehir içi ve şehirler arası ulaşımı sağlayan araçlardır. Bu araçların engellilerimiz için daha erişilebilir olması için; Engelli ve geçici engelliler için asansörlerin çalışır vaziyette ve tekerlekli sandalyelerin sığabileceği standartlarda olması gerekir. Engellilerimizin özel ve kamuya ait tüm ulaşım araçlarından ücretsiz olarak faydalanması sağlanmalıdır. (Bu uygulama ülkemizde İstanbul, İzmir, Diyarbakır, Bursa, Eskişehir, Mersin v.b. illerimizde mevcuttur.) Görme engelliler için kat seslendirmelerinin yapılması ayrıca Braille yazı ve rakamların bulunması, yürüyen merdivenlerin hizmete sokulması ve çalışır vaziyette olması, zemin girişlerinden itibaren görme engelliler için istasyona kadar takip kanallarının olması, turnikelerin tespiti konusunda sesli düzenek konulması, vagon bağlantıları arasındaki boşluklar arasına bariyerlerin konulması, görme engellilerinin kapıyı tespit edebilmeleri için vagon kapılarının sesli uyarı vermesi sağlanmalı, merdiven iniş ve çıkışlarında korkulukların konulması önerilir. LASTİKLİ TAŞIMA SİSTEMLERİ Şehir içi ve şehirler arası toplu taşımacılık yapan; kamuya ait otobüs, dolmuş, okul ve işyeri servisleri ile özel halk otobüsleridir. ile durak arasında bir sensör sistemi ile gelen otobüsün güzergâhının okutulularak durakta bekleyen engellilere sesli bildiriminin sağlanması ayrıca otobüslerin durağa tam olarak yanaşması ve güvenli iniş binişlerin sağlanması, araç merdiveni ile kaldırım arasındaki kot farkının ortadan kaldırılması gerekmektedir. TS 9111 ENGELLİ İNSANLARIN İKAMET EDECEĞİ BİNALARIN DÜZENLENMESİ KURALLARI Asansörlü binalarda bir asansörün tekerlekli sandalyeyi içine alacak standartta olması, ayrıca görme özürlüler için asansördeki katlara ait iç ve dış butonlarının Braille yazı ve rakamlarla ve sesli olarak düzenlenmesi Umumi ve işyeri tuvaletlerindeki kabinlerden en az birisinin alafranga tuvaletinin olması, korkuluk ve tutunacak yerlerinin bulunması dışarıda ve içeride tüm merdivenlerin iki taraflı korkuluklarının olması fiziksel yetersizlikleri olan kişilerin binalarda kullanabilecekleri girişlerin ve asansörlerin, WC kompartımanlarını gösteren tanıtıcı işaretler taşıyan levhaların, binanın vaziyet planının giriş hollerine ve kritik noktalara konulması Ticari işyerlerinin önlerine tezgâh açılmasının önlenmesi ve yaya geçitlerindeki trafik ışıklarında sesli sistemlerin şehir genelinde yaygınlaştırılması engellilerin yaşadığı konutların tekerlekli sandalye ile TS 12460-12574-12575 ŞEHİRİÇİ YOLLARI TAŞIMA SİSTEMLERİ Toplu taşıma araçlarında engelli ve dolaşılabilecek bir zemine sahip ol- geçici engelliler için asansörlü araç masıengellilerin ulaşımı, normal in- alımı yaygınlaştırılmalı, araç içeri- sanlarla aynı toplu taşım aracı kul- Toplu taşıma araçları lastikli ve raylı olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. sinde görme engelliler için sesli uya- lanma esasına dayanmalıdır. Ancak rı sisteminin getirilmesi ve otobüs yalnız otobüs değil, gerektiğinde BEYAZ B A S T O N 11 engellilere yönelik tasarlanmış daha küçük ulaşım araçları seçilerek, düzenli ya da talebe bağlı seferler konulması düşünülebilir. tehlikeli kavşaklar güvenlikli hale getirilerek trafik kazaları nedeniyle oluşabilecek engellilik durumlarını önleyici tedbirler alınmalıdır. için erişilebilir ve engelsiz bir yaşam Yerel yönetimlerin denetimindeki tüm toplu taşım araçları ile şehir içi servis araçlarının engellilere yardımcı araç ve gereçlerle engellilerin rahatlıkla erişebilecekleri biçimde donatılması .. Kent içindeki demiryoluyla karayolunun hemzemin olarak kesişmeleri, trafik yoğunluğuna göre katlı çözümlere kavuşturulmalı veya otomasyon sistemiyle donatılmalıdır. şöyle denilmektedir. Yerel yönetimler, hastanelere kendi imkânlarıyla gidemeyecek durumdaki engellilerin taşınması için özel donanımlı araçlar tasarlamalı ve bunları hizmete sunmalıdır. Erişebilirlik bir bütün olarak görülmelidir, arada bir parçası koparsa erişebilirlik sağlanamaz. Bundan dolayı yapılacak uygulamaların sürekliliğinin sağlanmasına özen gösterilmelidir. Örneğin, bilgilendirme sistemi, konuttan durağa, istasyona, iskeleye vb. erişim, otobüsler, vagonlar, vapurlar vb ile kaldırımlar bu bütünün birer parçası olarak görülmelidir. Yayanın, yaya yolunda, geçidinde ve kaldırımdaki tüm hareketleri trafik güvenliği kapsamında ele alınmalıdır. Yaya ve taşıt trafiğinin kesiştiği noktalarda, yayanın yolu hemzemin olarak geçmesi sağlanmalıdır. Yayalar açısından kent içinde trafik güvenlikli alanlar oluşturulmalıdır. Yaya alanları artırılmalı ve genişletilmelidir. Taşıt hızının yavaşlatıldığı trafik durultma alanları oluşturulmalıdır. Kavşak noktalarında güvenli ve konforlu geçişi sağlayacak sinyalizasyon ve şerit düzenlemeleri yapılmalıdır. Işıklı yaya geçitlerinde engelli, yaşlı ve çocuk hızı düşünülerek geçiş süresi belirlenmelidir. Düzenli kent içi kaza istatistikleri toplanmalı, bu doğrultuda 12 HABER Görme engelliler için üretilen, konum ve trafik işaretlerine ilişkin bilgi veren sesli kumanda cihazı ve benzeri yardımcı araçların kullanımı yaygınlaştırılmalı, görme engellilerin bu tür sesli yâda titreşimli uyarı aletleri sosyal güvenlik kapsamına dâhil edilmelidir. Engellilerin kullandığı motorlu taşıtlara uygun park yeri düzenlemeleri kent genelinde yaygınlaştırılmalıdır. alanı haline getirilmesi konusunda belediyelere önemli sorumluluklar verilmiştir. Söz konusu maddelerde GEÇİCİ MADDE 2.- Kamu kurum ve kuruluşlarına ait mevcut resmî yapılar, mevcut tüm yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel alt yapı alanları ile gerçek ve tüzel kişiler tarafından yapılmış ve umuma açık hizmet veren her türlü yapılar, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren yedi yıl içinde özürlülerin erişebilirliğine uygun duruma getirilir. GEÇİCİ MADDE 3.- Büyükşehir belediyeleri ve belediyeler, şehir içinde kendilerince sunulan ya da Araçların kaldırıma çıkmasını önlemek üzere yapılan mantar türü taşıt engelleyicileri, görme ve ortopedik engelliler açısından ciddi tehlikeler yaratmaktadır. Bu tür cadde mobilyaları kaldırılmalıdır. denetimlerinde olan toplu taşıma Sinyalizasyon yedi yıl içinde özürlüler için erişile- standartlarının ve hizmetlerinin özürlülerin erişilebilirliğine uygun olması için gereken tedbirleri alır. Mevcut özel ve kamu toplu taşıma araçları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren engellilere yönelik uyarı işaretle- bilir duruma getirilir. rinin tüm belediyelerce kullanımı Bu maddelerden de anlaşılacağı sağlanmalıdır. üzere, yollarıyla, kaldırımlarıyla, Aydınlatmanın artırılması ile engel- toplu ulaşım araçlarıyla, binalarıy- lilerin mekânları daha güvenli kul- la, parkları, spor ve oyun alanlarıyla lanımı sağlanabilecektir. kentlerimizin belediyeler tarafından Sonuç olarak; yukarıda belirttiğimiz hususlar biz engeller için hayati önem taşımakta ve acilen ele alınarak çözümlenmesi gerekmektedir. Kaldı ki; Temmuz 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5378 sayılı Özürlüler Kanununun 50. maddesin- 7 yıl içerisinde özürlü vatandaşlarımızın durumuna uygun standartlara kavuşturulması gerekmektedir. Görüldüğü gibi zaman kalmamıştır, durum acildir. 5378 sayılı Özürlüler Kanununun ilgili maddeleri gereğince kentlerimizin özürlüler için erişilebilir ve engelsiz bir yaşam alanı den sonra gelen geçici 2. ve 3. mad- haline getirilmesi için tanınan süre delerinde; kentlerimizin özürlüler 2012’ nin 6’cı ayında dolacaktır. KARANFİL SOKAĞI PROJESİ Türkiye Sakatlar Derneği Ankara esksi şube başkanı Cafer Tayar Erdek ve Aktif Görme Derneği Genel Başkanı Şerafettin hasanoğlu’nun katkılarıyla Çankaya Belediyesi tarafında hayata geçirilen bu proje ile birçok engellinin hayatı kolaylaşmış ve engelliler daha rahat bir hareket alanına kavuşmuşlardır... Projenin içeriği ve detayları gruplar halinde aşağıda sıralanmıştır: Oturma Grupları Farklı kullanıcı grupları tarafından gün içerisinde yoğun yaya sirkülasyonun olduğu alanda pek çok noktada toplanma ve dinlenme amaçlı oturma elemanları bulunmaktadır. Mekânın kullanıcı ile bütünleşmesinde önemli bir rolü olan oturma grupları, amacına göre kısa sureli dinlenme ve ya daha uzun sureli vakit geçirmeye olanak sağlayacak şekilde tasarlanmalıdır. Ancak alan içerisinde yer alan oturma grupları birbiri ile bir bütünlük göstermediği gibi amacına uygunluk da sağlamamaktadır. Bunun yanı sıra pek çoğu da bakımsız ve yıpranmış durumdadır. Bir bütünlük içinde yenilenmeleri gerekmektedir. Oturma gruplarının engellilere engel olmayacak şekilde ve tekerlekli sandalyelerin rampa -geçiş yerlerine ve görme engelliler için düşünülen takip çizgisine engel olmayacak şekilde dizayn edilerek yerleştirmesi gerekmektedir. İşyerlerinin önlerine giriş ve çıkışlarına engel gruplarını sınırlayıcı bahçe malzemeleri ve oturma gruplarının konularak geçiş engelliğinin yaratılması önlenmelidir. Çöp Kutuları Günün her saati yoğun olarak kullanılan alandaki çöp kutuları sayıca oldukça yetersizdir. Alan içerisinde yapılan gözlemlerde de bu konudaki eksikliğin geçici çözümlerle yer çöp torbaları bağlanması yöntemi ile çözülmeye çalışıldığı görülmüştür. Alan içerisinde sınırlı sayıda bulunan cöp kutuları da diğer kentsel donatı elemanları ile bütünlük göstermemektedir. Daha büyük ölçekte ise mevcut işletmelerin atıkları da alanda büyük bir sorun yaratmaktadır. Yeterli ve planlı toplama alanlarının olmaması özellikle aksam saatlerinde belirli alanlarda Başkentin merkezine yakışmayacak büyük çöp yığınlarına sebep olmaktadır. Çöplerden akan sular ise kent ve çevre sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir. Yukarıda bahsedildiği gibi çöp toplama alanları olmadığından dolayı bu çöp öbekleri engelli vatandaşlarımız için bir engel teşkil etmektedir. Çöp toplama alanlarının ivedilikle çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Çöp kutularının, oturma gruplarının yakınına konularak yayalara engel teşkil etmeyecek şekilde engelli rampalarına ve takip çizgisine engel olmayacak şekilde konulması gerekmektedir. Telefon Kulübeleri İçinde yasadığımız teknoloji çağında pek çok kişi cep telefonları ile iletişimini sağlamaktadır. Bu sebeple daha sınırlı sayıda olsa da alan içerisinde yer telefon kulübeleri mevcuttur. Ancak kulübeler çoğunlukla reklam ve afişlerin yapıştırıldığı bir pano gibi kullanılmanın ötesine geçememektedir. Kulübelerin sayı ve yer seçimi açısından yeniden ele alınmaları zorunlu görünmektedir. BEYAZ B A S T O N 13 İşaret ve Yön Tabelaları Elektrik panoları Sokakların isimlerinin yazdığı ya da yayaları yönlendirecek tabelalar alandaki karmaşanın içerisinde kaybolmuş durumdadır. Bunların yani sıra is yerlerine ait tabelalar da alan içerisinde büyük bir görsel kirliliğe sebep olmaktadır İşaret ve yön tabelaları sokağın giriş ve çıkışlarına ve görülebilecek alanlara konulması,görme engelliler için brille yazı tekniği ile görme engellinin ulaşabileceği bir yerde dizayn edilmesi gene engelli rampalarına ve görme engelliler için oluşturulacak olan takip çizgisine engel olmayacak şekilde düzenlemenmesi. Yayaların geçiş alanları üzerinde dağınık bir şekilde yer alan ve de üzerilerine yapıştırılan afiş, poster vb. unsurların yarattığı görsel kirlilik sebebiyle elektrik panoları sorun olarak ortaya çıkmaktadır. Ağaç Izgaraları Her bitkinin canlılığını sürdürebilmesi için bir yasam alanına ihtiyacı vardır. Ağaçların ihtiyaç duyduğu su ve besini alabilmesi için özellikle yoğun sert zeminle çevrili mekânlarda bitki gövde çevresinde alana ihtiyaç vardır. Bu alanları tanımlamak için farklı malzeme ve çözümler mevcuttur. Ancak çalışma alanı içerisindeki bitkilerin çevresinde bu amaca uygun herhangi bir çalışma yapılmadığından çöp vb. atıklar ile doldurulabilmektedir. Canlı ağaç çukurlarının etrafına 5 ila 10 cm yüksekliğinde uygun görülen malzeme ile çevrilmesi görme engelliler için önem teşkil etmektedir. Yağmur Izgaraları Bölge içerisinde yüzey drenajını sağlamak amacıyla oluklar ve ızgaralar yer almaktadır. Yağmur olukları sokakları boydan boya geçmektedir ancak yaya dolaşımındaki sürekliliğini aksatmaktadır. Yüzey sularının yeraltına alınması için yer alan ızgaralar düzensiz konumlanmıştır ve yine yaya dolaşımına engel olabilecek unsurlar olarak ortaya çıkmaktadır. 14 HABER Heykeller Heykeller, Ankara kentinin önemli kültürel ve tarihsel değerlerini oluŞturmaktadırlar. Yüksel caddesi üzerinde “İnsan Hakları Heykeli”, “Ayakkabı Boyacısı”, “Oturan Kadın Heykeli” ve “Memur Heykeli” olmak üzere caddeyle özdeşleşen ve caddeye kimlik kazandıran dört adet heykel bulunmaktadır. Yüksel caddesinin Konur sokakla kesişiminde yer alan “İnsan Hakları Heykeli” çevresiyle birlikte bir çekim noktası, çeşitli eylem ve etkinliklerin yapıldığı bir meydan niteliğindedir. Bulunduğu bölge için imgesel değeri yüksek ve bir toplanma noktası da oluşturan İnsan Hakları Heykelinin özgün bir düzenlemeye ihtiyacı bulunmaktadır. Bunların yanında, heykeller yıllardır oldukça yıpranmış ve tahrip olmuştur. Bakımları gerekli görünmektedir. Reklam Panoları Yaya bölgesinin yoğun olarak kullanımından kaynaklı reklam panoları, çeşitli etkinliklerin duyuruları için poster ve afişler yapıştırılarak kullanılmaktadır. Aynı zamanda duvarlar, elektrik panoları ve çöp kutuları da benzer amaçla kullanılmaktadır. Bu durum görsel kirlilik yaratmaktadır Sınır Elemanları Binaların kendi mülkiyet sınırlarını belirlemek ve komşu parselden ayırmak amaçlı, ya da zemin kotta yer alan işletmelerin kendi bahçe sınırını belirleyip, bu alanda faaliyet gösterebilmek amacıyla çeşitli sınır elemanları kullandığı görülmektedir. Bu elemanların önemli bir bölümü sigara yasağından sonra oluşan çoğunlukla hukuka aykırı, kapalı çıkma niteliği taşımaktadır. Ayrıca, bu alanlarda kullanılan malzemenin birbiri ile uyumlu olmayışı da sokakların estetik bütünlüğünü bozmaktadır. Hukuka aykırı olarak yapılan çıkmalar engelli vatandaşlar için risk taşıdığında dolayı Belediye İmar Müdürlüğü’nce kabul edilmiş standartlarda tekrardan eski sınırlarına getirilmesi gerekmektedir. Büfeler Yaya bölgesinin sokak başları ve köşelerinde farklı kullanımlarda toplam 11 adet büfe bulunmaktadır. Büfeler boyutları ve konumları itibariyle yaya sirkülasyonunun sürekliliğini aksatmaktadır. Büfelerin Şekilsel özellikleri estetik bütünlük açısından sorun oluşturmaktadır. Ayrıca, bölgede zeminin kullanılabilirliği ile ilgili sorunlar yaşanmaktadır. Özellikle Yüksel Caddesi ile Konur Sokak kesişiminde yer alan büfe konumu itibari ile yaya yoğunluğunun en yoğun olduğu alanda daha fazla mekansal daralmaya sebep olmaktadır. Bitkisel Peyzaj Öğeleri Yaya bölgesinin bitkisel dokusunun çoğunluğunu yapraklı, gelişimini tamamlamış boylu ağaçlar oluşturmaktadır. Sokaklar boyunca sürekliliği ve yönlendiriciliği olan bir bitkisel doku veya yaya bölgesine uygun bir ağaçlandırma bulunmamaktadır. Yapılan gözlemlerde en yoğun bitkisel dokunun Yüksel caddesinde olduğu, Konur ve Karanfil sokakta ise bu dokunun seyrek bir yapı gösterdiği tespit edilmiştir. Bina önlerinde parsel sınırları içerisinde yer sınır elemanları ile çevrilmiş yeşil alanlar da bulunmaktadır. Ancak tüm çalışma alanı içerisinde belirli bir düzen, nitelik ve kaliteye sahip bitkisel dokudan söz etmek mümkün değildir. Alanda yer alan ağaç ve çalı türleri; Robinia pseudoaccacia (Yalancı Akasya), Alianthus altissima (Kokar Ağaç), Acer negundo (Adi Akçaağaç), Quercus robur (Meşe), Koelroteria paniculata (Güvey Kandili), Platanus orientalis (Çınar), Pinus nigra (Kara Çam), Cedrus atlantica (Altantik Sediri), Thuja orientalis (Doğu Mazisi), Morus nigra pendula (Ters dut), Eleagnus angustifolia (İğde), Pyrecantha coccinea (Ateşdikeni), Tilia cordata (Ihlamur), Viburnum opulus (Kartopu), Aesculus hippocastanum (At Kestanesi), Fraxinus execlsior (Dış Budak), Sophora japonica (Japon Soforası), Prunus ceracifera (Süs Kirazı). Sekil 10‟da görüldüğü gibi Yüksel Caddesi boyunca yoğun bir bitkisel dokudan söz etmek mümkün iken Karanfil ve Konur Sokaklarında parçalı, sürekliliği olmayan ve seyrek bir yapı görülmektedir. Yine aynı pafta üzerinden değerlendirdiğimizde mekandaki doluluk ve boşluk durumunu da analiz etmek mümkün olmaktadır. Gelecekte verilecek tasarım kararlarında mevcut bitkisel duruma ilişkin olanak ve sınırlamalar önemli bir veri olacaktır. Aydınlatma Elemanları Bir mekanda aydınlatma elemanlarından beklenen özellikler; öncelikle mekanda güvenlik ile yaşam-mekan kalitesine ilişkin görünürlüğü sağlaması, daha sonra estetik ve kimlik öğesi olarak mekana katkı yapılmasıdır. Ancak alan içerisindeki aydınlatma elemanları hem sayıca yetersiz olması hem bir bütünlük gösterememesi hem de oldukça yıpranmış durumda olmaları sebebi ile kendilerinden beklenen nitelikleri gösterememektedir. Özellikle bu alanlarda bulunan aydınlatma elemanlarının düzensiz oluşu görme engelliler için çok büyük riskler oluşturmakta özellikle cadde ortasında bulunan aydınlatma direkleri tekerlekli sandalye kullanıcıları içinde tehlike arzetmektedir. Bu aydınlatma elemanlarının özellikle yürüme alanlarının ve takip çizgilerini engellemeyecek şekilde konulması gerekmektedir. Döşeme Çalışma alanı her ne kadar yaya öncelikli bir bölge olsa da, döşeme kaplamaları rahat bir yürüyüşe olanak sağlamamaktadır. Pek çok yerde kot farklılıklarından kaynaklı çıkan basamaklar ve bu basamakların farklı rıht yüksekliklerine sahip olması ulaĢımın sürekliliğini olumsuz şekilde etkilemekte, ayrıca burkulmalar vs. gibi kazalara da sebebiyet vermektedir. Bunun yanında, yeryer düzensiz ve nedensiz bir şekilde farklılaşan döşeme tipleri de alanda karmaşaya sebep olmaktadır. Drenajın sağlanması için düşünülen yağmur olukları ise yaya ulaşımının aksamasına sebep olmaktadır. Konur ve Karanfil Sokakları 10.00 – 20.00 arası sadece yayaların kullanımına bunun harici saatlerde ise servis araçları ya da daha yüklü cop kamyonu vs. gibi araç trafiğine açılmaktadır. Bu durum da döşemelerin pek çok yerde kırılmasına ve çökmesine sebep olmuştur. Döşeme kaplamasının, tüm bu sorunları ortadan kaldıracak bir nitelik ve malzeme seçimi ile yapılandırılması gerekmektedir. Mevcut zeminin yıkanabilir olmaması bölgenin temizliği açısından da sorun yaratmaktadır.Yer döşemeleri yapılırken,çabuk deforme olmayan, uzun yıllar kullanım özelliği taşıyan malzemelerden seçilmesi önemlidir.Döşeme yapılırken bedensel engellilere yönelik olarak yapılacak olan rampaların modern hayata katkıları bulunmakla birlikte,istenilen şekilde ve bilimsel standartlara uygun yapılmadıklarında hem işe yaramadıkları hem de tehlike yarattıkları görülmektedir. Şehirsel çevrede de modern olmayan görüntüler ortaya çıkmaktadır. Bir rampanın eğimi %6 ‘yı geçmemelidir. Tekerlekli sandalyenin , çocuk arabasının, yürütecin, bavul yada hamal arabasının geçebilmesi için en az 90 cm olması gerekmektedir. 25 cmden fazla olan kaldırımlarda rampa eğimi %6 olmalıdır.6-7 metrelik bir rampa kolundan sonra 150 cm uzunlukta düz bir sahanlık gerekmektedir. Engelli rampalarının iki yanında korkuluk olması zaruridir. Ayrıca araç tekerlerinin dışarıya düşmesini engellemek için 6-7 cmlik düşey kenarlar yapılmalıdır. Her 6 metrelik rampadan sonra mutlaka bir sahanlık yapılmalıdır. Görme engelliler için döşeme üzerinde bir takip çizgisi konulmalıdır. Takip Çizgisi Beyaz bastonla rahatlıkla bulunması ve bina giriş çıkışlarının (merdiven iniş ve çıkışları) belirtilecek şekilde bir döşemenin uygun olarak tanzim edilmesine Takip çizgisi denir. (Bina girişlerine kadar olması gerken takip çicgileri bu projede hayata geçirilmemiştir) 5 cm genişliğinde 1,5-2 cm derinliğinde veya hut döşemenin üzerine 2 cm yüksekliğinde diğer yayalarıda rahatsız etmeyecek şekilde bir kabartma çizgi şeklinde olarak düşünülebilir.Merdiven iniş ve çıkışlarında takip çizgisinin olması zaruridir. Kaldırım üzerinde bulunan mantarlar, çöp kutuları ve trafik panoları, çiçeklikler ve sarkan ağaç dallarının özellikle engelli rampalarında ve takip çizgilerinin ivedilikle kaldırılarak engelli erişiminin sağlanması gerekmektedir. BEYAZ B A S T O N 15 ÖZÜRLÜ KİŞİLERE YÖNELİK SAĞLIK HİZMETLERİNİN SUNUMUNA İLİŞKİN GENELGE Konu : Özürlü Kişilere Yönelik Sağlık Hizmetlerinin Sunumuna İlişkin Genelge/ 47308 GENELGE 2010/79 İlgi : 05.06.2008 tarih ve 2008/43 sayılı Genelge. Bilindiği üzere, 12 Eylül 2010 tarihinde “Halk Oylaması”na sunularak kabul edilen 5982 sayılı “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” hükümleriyle Anayasamızın 10 uncu maddesine eklenen fıkralarda yer alan; “Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz.” hükmü ve “Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malûl ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz.” hükmü ile 16 HABER özürlüler lehine pozitif ayrımcık içeren ayrıcalıklar tanınmasının eşitlik ilkesine aykırı olmayacağı anayasal güvence altına alınmıştır. Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Bu itibarla, özürlü bireylerin ve özel ihtiyaç grubunda yer alan kişilerin sağlık hizmeti taleplerinin, beklentilerinin tam ve sürekli karşılanması, sağlık hizmeti talep eden özürlü kişilerin bu ihtiyaçlarının durumlarına uygun ortamlarda, hızlı, verimli ve mağdur edilmeden karşılanarak, sağlık bakım kalitesinin yükseltilebilmesine yönelik olarak aşağıdaki hususların açıklanmasına ihtiyaç duyulmuştur. Ek-4’te yer alan Özür Durumuna 1) Özürlülere yönelik sağlık hizmeti sunumunda Bakanlığımızın 2010/73 sayılı “Poliklinik Hizmetlerinde Öncelik Sırasına İlişkin Genelgesi” hükümlerine uygun olarak hareket edilecektir. 2) Özürlü sağlık kurulu raporları, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Raporları Hakkında Yönetmelik ekinde yer alan Ek-3 sayılı formda gösterilen formata uygun olarak ve Göre Tüm Vücut Fonksiyon Kaybı Oranları Cetveli doğrultusunda yetkili hastanelerce eksiksiz ve doğru olarak düzenlenecektir. 3) Özürlülere yönelik sağlık hizmetlerinin verildiği sağlık kuruluşlarının iç ve dış mekanlarının mimari ve çevresel düzenlemelerine ilişkin olarak; a) Düzenlemelerin Standartlarına uygun yapılması, TSE olarak b) Ortak alanlarda ve asansörlerde her özür grubundaki kişilerin algılayabileceği şekilde yazılı, sesli ve görsel yönlendirmelerin yapılması, c) Asansör, tuvalet, lavabo, müracaat bankosu v.b. gibi ortak alanların her özür grubuna hitap edecek şekilde düzenlenmesi, tekerlekli sandalye transferini kolaylaştıracak ve tekerlekli sandalye manevrasına imkan verecek şekilde gerekli görülen alanların tutunma barlarıyla desteklenmesi suretiyle düzenlemelerin yapılması, d) Görme özürlüler için ortak alanlarda takip izi oluşturulması, e) Sağlık kuruluşlarında, özürlülerin ve yakınlarının kendilerine tanınan öncelikleri belirten tabelaların kolayca görebilecekleri yerlere asılması, söz konusu bilgilere görme özürlülerin ulaşmalarını teminen braille alfabesinin de kullanılması, Sağlanacaktır. 4) Sağlık kuruluşlarında özürlülerin kullandıkları araçların rahat hareket edebilmesini sağlayacak iç ve dış mimari düzenlemeler yapılacaktır. 5) Sağlık kuruluşlarında özürlü ve yaşlı hastalara hizmet alımlarını kolaylaştıracak, işlemlerinde yardımcı olacak refakatçi personel (hostes hizmeti) temin edilecektir. 6) İşitme özürlü hastalarla iletişimi sağlamak üzere işaret dili bilen personel istihdam edilecektir. 7) Özürlü vatandaşlarımızın sağlık kuruluşlarına kayıt ve kabul işlemleri yapılırken özel durumuna uygun şekilde gerekiyorsa oturması sağlanarak işlemleri yapılacaktır. 8) Özürlü ve kimsesiz hastaların başvurdukları sağlık kuruluşundan başka bir sağlık kuruluşuna nakli gerektiğinde, imkanlar ölçüsünde transferi sağlanacaktır. verecek sayıda özürlü nakil aracı temin edilerek hizmete sunulacaktır. 11) Özürlülere sunulan sağlık hizmetleri konusunda ilgili personel hizmet içi eğitim programlarına alınacak ve eğitimlerinin sürekliliği sağlanacaktır. Özürlü bireylere sağlık hizmeti sunan tüm kuruluşlarımızda belirtilen hususlar çerçevesinde her türlü tedbirin alınması ve özürlü vatandaşlarımızın mağduriyetine mahal verilmemesi hususlarında gereken hassasiyet gösterilecektir. İlgi Genelge 9) Sağlık kuruluşunun otoparkında özürlü personel ve özürlü hastaların araçları için yer ayrılacak ve ayrılan yer standartlara uygun olarak işaretlenecektir. kaldırılmıştır. 10) Evde bakım hizmetleri kapsamında her ilde ihtiyaca cevap Bakan Bilgilerinizi ve yürürlükten gereğini rica ederim. Prof.Dr. Recep AKDAĞ BEYAZ B A S T O N 17 KEŞMEKEŞİN BÖYLESİ GÖRÜLMEMİŞ Merhaba sevgili okurlarım ben Aktif Görme Derneği Genel Başkanı Şerafettin hasanoğlu Normal insanlar kadar görme engellilerinin de derslerine çalışmasında, dünyanın her yerinden çevre edinmesinde, çeşitli programlar aracılığıyla sohbet etmelerine ve gündelik hayatın akışını takip etmeleri gibi her türlü ihtiyacın olmasa olmazı olan ve dünyaya açılan penceremiz bilgisayar teknolojisinden bahsediyorum… gittiğimizde konuyla ilgili muhatap Değerli okurlarım ve kader arkadaşlarım… 12 Eylül referandumunda kabul edilen Anayasanın 10’uncu Maddesinde bütün engelliler pozitif olarak ayrı tutulurlar anlamına gelecek ibareler yer almıştır. Ancak Devlet Kurumlarına tam anlatılmamış olacak ki ‘10 Bin Görme Engelli Hayata Bağlanacak’ adlı proje hakkında bilgi edinmek ve Söz Konusu Proje Hakkında Engelli kamuoyunu bilgilendirmek için Akay Caddesi no 6 da bulunan Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfı genel Müdürlüğüne numarayı tarif ettiler. Fakat bu ad- bulmak için bize Karanfil sokak 67 reste de konuyla ilgili çıkmadı ve bizi tekrar Akay 6 numaraya gönderdiler burada nihayet üst düzey bir muhatap bulduk diye sevinirken o memurda halk tabiriyle fos çıktı yani kripto odasındaki gizli bilgi gibi söz konusu projenin süresi, amacı, bilgisayarın özellikleri ve bir görme engellinin kullanabileceği klavye düzenine uygunluğu gibi çok basit sorularımızın cevabını alıp Görme engelli vatandaşlarımızı ve bazı taşra teşkilatlarınızı bilgilendirmemize müsaade etmediler. Şahsen gidip öğrenemediğimiz bahsi geçen soruları Aktif Görme Engelliler Derneği tarafından resmi yazıyla bilgi edindirme yasasına rağmen bizi yine iki kurum arasında dolaştırdılar ve en sonunda Dilekçemizi Akay Caddesi 6 numaranın gelen evrak bölümüne zorla kabul ettirebildik. Ardından da anlaşıldığı gibi Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı… yani dar gelirli ve sosyal yardıma ihtiyacı olan vatandaşların müracaat ettiği bu kurumda vatandaş ne yapıyor acaba diyor bir başka yazımda buluşmayı ümit ediyorum 18 YORUM MAVİ GÖZLÜ SARI SAÇLI YAĞMUR TANESİ… Merhaba sevgili okurlarım ben Türkan Işık, 1960 yılında Ankara’nın Bala İlçesinde maviş gözlerimle Dünyaya merhaba dedim, Ailemin altı çocuğundan en büyüğü bendim, hayatın bütün yükümlülüğünü ve sorumluluğunu sanki sırtımda hissediyordum çünkü ailemin ilk çocuğuydum ve göz önündeydim. uzattığım ellerim tutunacak bir dal ziya kızının yanına git dedi. Babam arıyordu. Emin adımlarla umuda adımlarını atıkça heyecanlanıyor- doğru, hayat bana için kan ağlarken dum. Yanıma geldiğinde o kızım gülmeyi tebessüm etmeyi öğret- diye bağırışı halen kulaklarımda ti. Ne garip bir hayattı bu yarabbi. .unutamıyorum .içim nasıl yanmış- Şimdi babam bana bakınca yüzümü tı. Sanki benim gözlerim değil de güleç görmesini istiyorum ‘çok acı- babamın gözleri görmeyecekti.göz dı ama güçlüyüm baba demek isti- yaşlarım donmuştu artık ağlaya- yorum.’ Seni bekledim babam sen mıyordum .babam ne oldu kızıma benim umudumsun babam demeyi diye sorup dururken, istiyorum evimizi bir telaş sarmıştı çıkartamıyordum.’annemde durumu annem babaannem hem korku, hem anlatınca fer yad’ı isyan etti babam. de nasıl söyleyeceğiz diye korkarlar- Evimiz babamın bana sarılıp ağla- ken. Evin erkeğinin gelmiş olması yışından inliyordu sarıldı bana sım- ayrı bir mutluluktu. Özlem bitmişti sıkı, bedenim donmuştu. Kendini sonunda. Adımlarımı yavaş yavaş yerden yere atıyordu. . sorular soru- atarken annemin beni alıp odaya yordu ama bunlar kayıp ettiklerimi götürmesi gücüme gitmişti. ‘ ben ne geri getirmezdi ki Biran ağlamaktan istiyorum bu kadın ne yapıyordu.’ Elimdeki her şeyi tükettiğim o anda kapıdaki o ses beni hayata döndürdü. işte babam, ne kadar güçlü olduğunu hissettirdi bana durakladım birden. Dedim kendi lkendime , kapılara vura vura ağladım. Feryadımı duyan babam kapıyı açıp yanıma gelmişti. Muhtemelen kollarını açmış ben sesimi soluğunun kesildiğini fark ettim. Genç delikanlı babam sanki anında eriyip gitmişti .hiç konuşamadı. Oturduğu yerde kala kaldı bir gün boyunca, yanına gidemiyordum .Yüzünü göremiyordum ki.ne his- Ne yapacağımı bilemedim. Elim kucağına atlamamı bekliyordu. ayağım kesildi .yürüyemedim.biran- Babam bana bakıyor bense ka- bilsem. En azından bir şeyler yapar- da mı çıkmalıydım karşısına yoksa? ranlıktaki o beyaz ışığıma, biraz dım. Su içmiyordu öyle bir sessizlik Aniden baba bak bana ne oldu de- durduk kaldık öyle. Sonra babam vardı ki evimizde kimse konuşamı- melimiydim. yada kendimi fark et- kızım dedi. Baba dedim aplamaya yordu. İçimden bağırmak geliyordu meliydi. Belirsiz kaldım biliyordum başladım. Zaten annemler dudak- ! baba oturmamamı geldin ‘ demek o kadar güçlüydüm ki.artık aylar larını ısırarak ağlıyorlardı.’ne tuhaf istiyordum ama sustum kaldım öyle- sonra ilk defa gülebiliyordum.bir ALLAHIM durduramıyorum göz ce. Yapacaklarım sadece onu bekle- hırsla kapının olduğu tarafa yönel- yaşlarımı, kalbim kıpır kıpır he- mekti her zamanki gibi kaderimiydi dim bedenim buz gibiydi.öne doğru yecandan. Annem ağlayan sesiyle acaba beklemek… settiğini anlasam ne düşündüğünü BEYAZ B A S T O N 19 AB GEÇİŞ SÜRECİNDE ENGELLİLER Merhaba sevgili okurlarım ben Yıldırım Alkaya Bilindiği gibi ülkemiz Avrupa birliğine geçiş sürecinde bulunmaktadır. Bu vesileyle AB uyum yasaları çerçevesinde bir dizi yasa kabul ederek yürürlüğe konuldu. Yine son anayasa değişikliklerinde de benzer uygulamalara yer verildi. Konuyu engelliler bakımından değerlendirdiğimizde, AB standartlarında yaşayan engellilerle Türkiye’deki engelliler arasında tam anlamıyla bir uyumsuzluğun var olduğunu görmekteyiz. Ülkemiz demokratik bir yapı ile yönetiliyor olmasına karşın, engelli haklarının âdemi merkeziyetçi bir yapı varmış gibi uygulanıyor olması oldukça manidardır. Öyle ki metropol kentlerde bile yerel yönetimler engellilere yönelik farklı uygulamalar içerisindedirler. Değişik devlet kurum ve kuruluşlarının da engellilerle ilgili uygulamalarında standart’ın gözetilmediği net olarak görülmektedir. Son yıllarda engellilerle ilgili yapılan kimi uygulamalar ile düzenlemelerinde konuya vakıf olmayan ilgisiz ve bilgisiz ehil olmayan kişiler tarafından rast gele hazırlandığı anlaşılmaktadır. Engellilere verilen bir hakkın daha sonra uygulamada görülen aksaklık ve eksiklikler nedeniyle uygulamadan kaldırıldığı da sıkça yaşanan bir durumdur. Oysa engellilere yönelik 20 HABER her hangi bir yasa ya da yönetmelik hazırlanırken, engelli sivil toplum örgütleri ile uzman kişilerin görüşlerinin mutlak surette alınması gerekmektedir. Öyle anlaşılmaktadır ki ülkemizde yaşayan engellilerin AB’de yaşayan engellilerin gelişmişlik düzeyine ulaşması bu koşullarda pek mümkün değildir. Her konuda olduğu gibi engelliler konusunda da önemli olan yasa değişikliği değil kafa değişikliğidir. Engellilere yönelik verilen hakların bir lütuf olmadığının özellikle devleti yönetenler tarafından iyi anlaşılması lazımdır. Ayrıca engelliliğin yazgı olmadığı sosyal ve toplumsal bir gerçeklik olduğu da kabul edilmelidir. 10 BİN GÖRME ENGELLİ HAYATA BAĞLANACAK Lise ve üniversite çağındaki görme engelliler ile mezun olduğu halde iş bulamamış 10 bin görme engelliye ekran okuyan özel yazılıma sahip bilgisayarlar verilecek. Görme engelliler için konuşan bilgisayar yazılımı ve donanımı sağlayan ‘Hayata Bağlanıyorum Projesi’ ile ilk etapta 10 bin görme engelliye internet bağlantısı ve ekran okuyan özel yazılıma sahip bilgisayar hediye edilecek. Toplam 5 milyon TL’lik projenin bütçesi Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü tarafından karşılanacak. Proje, Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı tarafından yürütülecek. Projeden yararlanmak isteyenler için, yüzde 70 görme özürlü olma şartı aranıyor. Ayrıca, başvuranların en az ilköğretim mezunu ya da 8. sınıfta okuyor olması gerekiyor. Projeden faydalanacaklarda 50 yaşını da geçmemiş olma şartı aranıyor. Bu şartları taşıyan görme engelliler, illerindeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma vakfı’na başvurmaları halinde projeden faydalanabilecek. Projenin ikinci etapta, işitme ve ortopedik engelliler için de bu özür durumuna göre revize edilerek uygulanması öngörülüyor. Edinilen bilgiye göre Türkiye genelinde tüm il ve ilçelerde uygulanacak proje kapsamında İzmir’de 14 kişiye bilgisayarları teslim edildi. (Haber Vaktim Gazetesi 08.06.2011) Daha sonra da Denizli’de görme engellilerinin eğitim, iş ve sosyal yaşamını kolaylaştırmak amacıyla 53 görme engelli vatandaşa notebook bilgisayar hediye edildi. 80. yıl Öğretmenevi’nde gerçekleştirilen törene Vali Yavuz Erkmen, Vali Yardımcısı Abdullah Acar, Belediye Başkan vekili Ali Değirmenci, Milli Eğitim Müdürü Mahmut Oğuz, İl Müftüsü Alaaddin Gürpınar, ilçe kaymakamları ve çok sayıda davetli katıldı. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü ve Denizli Vakfı tarafından ‘Hayata Bağlanıyorum Projesi’ kapsamında gerçekleştirilen törende, en az yüzde 70 görme engeli bulunan, ilköğretim, ortaöğretim ve yükseköğretim öğrencileri ile doğum tarihi 1955 ve üstü olan 53 görme engelli vatandaşa notebook bilgisayar ve aksesuarları hediye edildi. Törende konuşma yapan Vali Yavuz Erkmen, “En az yüzde 70 görme engeli vatandaşımıza yönelik bir proje hazırladık. Bu projenin düşünülüp hayata geçirilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi. Belediye Başkan vekili Ali Değirmenci ise, Sivil toplum örgütleri ola çok yararlı olacağına inanıyorum. Örneğin, engelli vatandaşımız alışverişe gittiğinde bile bu bilgisayarla ürünlerin rak muhtaç ailelere eğitim ve diğer sosyal yardım alanlarında destek sağlıyoruz. Engelli vatandaşlarımızın hayata bağlanması açısından bu projenin fiyatını öğrenebilecekler” dedi. Konuşmaların ardından protokol üyeleri tarafından engelli vatandaşlara bilgisayarları verildi. Denizli Gazetesi 13.07.2011 BEYAZ B A S T O N 21 HASTA HAKLARI NELERDİR? Hasta hakları; hekim, hasta ve sağlık kuruluşu arasındaki karşılıklı ilişkiler nelerdir? Hasta hakları; hekim, hasta ve sağlık kuruluşu arasındaki karşılıklı ilişkiler nelerdir? Hasta Hakları kavramı, son otuz yıl içerisinde dikkat çekici bir gelişme göstermiştir. Özellikle son yıllarda bu gelişme hızlı bir ivme kazanmıştır. Hasta Hakları kavram olarak dile getirilmediği halde bu konuları irdeleyen ve düzenleyen Tıp Etiği Kuralları ve yasal düzenlemeler bulunmakla birlikte zaman içinde değişen ihtiyaç ve gereksinimleri karşılamakta yetersiz kalmıştır. Dolayısı ile bu kavrama ve yeni düzenlemelere olan ihtiyaç giderek belirginleşmiştir. Hasta Hakları kavramı, hastaların insan haklarına uygun koşullarda sağlık hizmetine ulaşabilmesini ve bu hakların sağlık alanında en temel anlamıyla hayata geçirilmesini kapsar. 22 HABER Hasta Hakları ile ilgili ilk çalışmaların 1970’li yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’nde ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Bu süreçte Amerikan Hastane Birliği 1973 yılında “Hasta Hakları Beyannamesi”ni yayınlamıştır. Ulusal bir beyanname olmasına karşın bu konuda bilinen ilk belgedir. Hasta Hakları’nda yapılan ilk uluslararası girişim ise, 1981 yılında Dünya Tıp Birliği tarafından Lizbon Bildirgesinin kabul edilmesi ile gerçekleştirilmiştir. Bu kavram Dünya Sağlık Örgütü’nün dikkatini çekerek konuya ilgi göstermesine sebep olmuştur. 1994 yılında Dünya Sağlık Örgütü “Avrupa’da Hasta Haklarının Geliştirilmesi, Amsterdam Bildirgesi” kabul edilmiştir. 1995 yılında ise Dünya Sağlık Örgütü , 1981’de kabul edilen Lizbon Bildirgesinin kapsamını genişleterek zenginleştirmiştir. Bu bildirgeler bazı ülkelerin yasal düzenlemelerini gözden geçirerek, Hasta Haklarına uygun şekilde yeniden düzenlemelerine de sebep olmuştur. Bu gelişmelerin ülkemizde de yankıları olmuş, konunun ülke çapında gündeme gelmesini sağlamıştır. Yaşanan bu sürecin bir sonucu olarak; Türkiye’deki uluslararası kriterleri içeren ilk yasal metin olan Hasta Hakları Yönetmeliği, 1 Ağustos 1998 yılında yürürlüğe girmiştir. Hasta Hakları; hekim, hasta ve sağlık kuruluşu arasındaki karşılıklı ilişkileri düzenleyen bir ilkeler bütünü olarak düşünülmelidir. Bu ilkelerin genel olarak kapsamları ve alt başlıkları şu şekilde sıralanabilir: HASTA HAKLARI Bilgi edinme hakkı: Hastanın tıbbi sürecinde; ◘ Her türlü tıbbi gerçekler, ◘ Kendisine uygulanacak girişimler ve maddi karşılıkları ile ◘ Bu girişimlerin risk ve yararları ve uygulanabilecek alternatif tedaviler hakkında bilgi edinme hakkı vardır. ◘ Hizmet veren sağlık personeli hakkında her türlü kimlik ve mesleki bilgiyi alma ve Tedavinin herhangi bir aşamasında ikinci bir görüşü alma hakkı vardır. Tıbbi bakım ve tedavi hakkı: Her hastanın; ◘ Irk, dil, din ayrımı gözetmeksizin eşit olarak, saygın bir şekilde sağlık hizmetlerinden yararlanma, ◘ Sağlık kuruluşunu, hekimini ve diğer sağlık personelini seçebilme ve değiştirebilme, ◘ Kendisiyle ilgili tıbbi kararlara ve tedavi planına katılma veya tedavi planını reddetme ve ◘ Tıbbi bakıma her an ulaşabilme hakkı vardır. Aydınlatılmış onay hakkı: Hastanın; ◘ Her türlü girişim için bilgilendirilerek onayının alınmasını isteme hakkı vardır. Mahremiyet ve özel hayata saygı, tıbbi kayıtların saklanması hakkı: Hastanın; ◘ Tüm bilgilerinin gizlilik esaslarına uyarak saklanmasını isteme, ◘ Tıbbi kayıtlarının tam ve doğru olarak korunmasını isteme, HASTA SORUMLULUKLARI ◘ Sağlık durumunuz ile ilgili tam ve doğru bilgiyi sağlık personeli ile paylaşmak. ◘ Tedavi planınız ve/veya bu planın başarı ile tamamlanması için tedaviniz ile ilgili endişe ve sorularınızı sağlık personeli ile paylaşmak. ◘ Tıbbi bakımınızdan birinci derecede sorumlu kişilerin tedavi planınız ile ilgili tavsiyelerine uymak. ◘ Tedavi planınızı uygulamadığınız veya reddettiğiniz durumlarda yaşayabilecekleriniz konusunda bilgilendirildikten sonra, bu karara ait sorumluluğu taşımak. doktorunuzu veya hemşirenizi daha etkili bir ağrı yönetimini belirlemek için bilgilendirmek. Son yıllarda katedilen gelişmelere karşın, her geçen gün Hasta Haklarının farklı boyutları sebebiyle yeni ihtiyaçlar ortaya çıkmakta, bu da yeni düzenlemeleri gerekli kılmaktadır. Örneğin 1996 yılında Dünya Tıp Birliği “Hastaneye Yatırılan Çocukların Hakları Konusunda DTP Bildirgesini” yayınlamıştır. Yine Dünya Tıp Birliği insan denekler üzerinde tıbbi araştırmalar konusunu içeren “Helsinki Bildirgesi”ni 2002 yılında revize ◘ Hastanede kalış süreniz boyunca hastane kural ve prosedürlerine uymak. etmiştir. Bu çalışmalar, herkesin ◘ Verilen her hizmetin maddi bir karşılığı olabileceğini bilmek ve bunu karşılamak. insanın potansiyel bir hasta olduğu ◘ Diğer hastaların, çalışanların ve hastane içinde ilişki içinde olduğunuz her bireyin haklarına saygılı olmak. ◘ Yeni gelişen veya kontrol edemediğiniz bir ağrı ile karşılaştığınızda, insanca sağlık hizmeti alınmasını sağlama amacı gütmektedir. Her düşünülürse, hasta haklarını bilmek, bunlara sahip çıkmak ve sahip çıkılmasına yardımcı olmanın ne kadar önemli bir konu olduğu daha iyi algılanacaktır. Amerikan Hastanesi Hasta Hakları Ofisi ◘ Bu kayıtlara, kendisi veya yetkili kıldığı kişi tarafından istediğinde ulaşabilme hakkı vardır. Başvuruda bulunma hakkı: Hastanın; ◘ Kolayca ulaşabileceği, ◘ Kendisini dinleyen, ◘ Sorunlarını rahatça ifade edebileceği bir başvuru mekanizmasını hastanede bulma hakkı vardır. Bunlara karşılık hastanın da yerine getirmesi gereken sorumlulukları mevcuttur. BEYAZ B A S T O N 23 ENGELLİLERİN DİŞ TEDAVİLERİ ÜCRETSİZ YAPILACAK Engelli bireylerin birçoğu ne yazık ki diş tedavilerini özürlülük durumunu belgelendirmek suretiyle, tüm sağlık kurum ve kuruluşlarına veya serbest diş hekimliklerine doğrudan gidip yaptırabileceğinin farkında değiller. Engelli bireylerin diş tedavileri Sosyal Güvenlik Kurumunun 07.09.2009 Tarih ve 110 Sayılı Genelgesi ile yeniden belirlenmiştir. Bu genelge, Türk Diş Hekimleri Birliğinin Sosyal Güvenlik Kurumu aleyhine Danıştay’da açmış olduğu dava sonucunda yayımlanmıştır. Aslında daha önceki Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) de yer almaktaydı fakat yürürlükten kaldırılmıştı. Genel Sağlık Sigortası (GSS) kapsamında olan özür derecesi %40 ve üzerinde engelli kişiler, diş tedavileri için özürlülük durumunu belgelendirmek suretiyle, tüm sağlık kurum ve kuruluşlarına veya serbest diş hekimliklerine doğrudan başvurabilirler. Burada özellikle şunu belirtmekte fayda vardır; SSK ve Bağ-Kur 24 HABER kapsamında olan özür derecesi %40 ve üzerinde engelli kişilerle, Emekli Sandığı’n’ndan emekli olmuş engellilerle engelli çocuğu olan emekli sandığı emeklileri, özür derecesi %40 ve üzerinde bir heyet raporu ile birlikte istedikleri sağlık kurum ve kuruluşlarına veya serbest diş hekimlerine doğrudan başvurup diş tedavilerini yaptırabilmektedirler. Ancak şu an itibari ile 657 tabi aktif olarak çalışan engelli memurlar ve çalışan memurların engelli çocukları bu uygulamadan henüz yararlanamamaktadırlar. Bu kişiler 15 Ocak 2010 tarihinden itibaren GSS sigortası kapsamına alınacakları için engelli olan devlet memurları da bu haktan yararlanabileceklerdir. Bu konu ile ilgili tebliğ 18 Aralık 2009 Cuma günü resmi gazetede yararlanarak yürürlüğe girmiştir. İlgili genelgeye göre özür derecesi %40 ve üzerinde engelli bireylerden başta zihinsel engelliler olmak üzere iletişim kurulamayan veya algılama güçlüğü yaşanan özürlü kişilerin diş tedavileri lokal anestezi altında gerçekleştirilemiyorsa ve genel anestezi altında müdahale gerekliliği söz konusu ise tedavinin, anesteziyoloji ve reanimasyon uzman hekiminin sorumluluğunda genel anestezi altında cerrahi müdahale uygulanabilen, asgari tıbbi malzeme ve ilaçların bulunduğu genel anestezi ile müdahale birimi olan sağlık kurumlarında yapıldığının belgelendirilmesi gerekmektedir. “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş raporun onaylı bir örneği düzenlenecek faturaya eklenecektir. Engellilerin bu hizmetten yararlanabilmesi için hiçbir yerden sevk alması gerekmemektedir, doğrudan istediği kuruma başvurabilmektedir; ayrıca bu hizmetin verileceği özel kurum kuruluşların ve serbest diş hekiminin Sosyal Güvenlik Kurumu ile bu konuda herhangi bir sözleşmesinin bulunması zorunluluğu yoktur, yani bu konuda SGK ile sözleşme imzalanması gerekmemektedir ve konu ilgili genelgede açıkça belirtilmiştir. Yukarıda belirtildiği üzere zihinsel engelliler başta olmak üzere iletişim kurulamayan veya algılama güçlüğü yaşanan engelli kişilerin diş tedavilerinin lokal anestezi altında yapılma ihtimali yoksa ve genel anestezi yapılması gerekliliği söz konusu ise, anesteziyoloji ve reanimasyon uzman hekiminin sorumluluğunda genel anestezi altında cerrahi müdahale uygulayabilen, asgari tıbbi malzeme ve ilaçların bulunduğu genel anestezi ile müdahale birimi olan sağlık kurumlarında yapılması gerekmektedir. Çünkü zihinsel engellilerin genelde büyük bir çoğunluğunun diş tedavilerinin lokal anestezi altında gerçekleştirilmesi pek mümkün değildir, burada zihinsel engellileri diş koltuğuna oturtmak ve hemen tedaviye başlamak pek olası değildir. Zihinsel engelli ya da iletişim kurulamayan ve algılama güçlüğü yaşayan bu engellilerin diş tedavilerine başlamadan önce mutlaka bir oryantasyon programına tabi tutulmaları gerekmektedir ve diş tedavisi yapılacak ortamın ve diş hekiminin engelli bireye sevdirilmesi, güven duyması ve ortama alıştırılması gerekmektedir ve bu ön çalışma tedavinin başarısını artıracaktır. ünitelerinde bu ekipman ve uzman kadrosu bulunabilmektedir ve bu merkezlerde de başta zihinsel engelliler olmak üzere iletişim kurulamayan ve algılama güçlüğü yaşayan engelli bireylerin diş tedavileri de rahatlıkla yapılabilmektedirler. Bu hizmetten yararlanacak engellilerin 2006 yılından sonra alınmış ve özür derecesi % 40 ve üzerinde olduğunu belirten bir heyet raporunu gidecekleri sağlık kuruluşuna veya serbest diş hekimine vermeleri yeterli olacaktır. Heyet raporunda son 6 ay veya 1 yıl içinde alınmış olması şartı yoktur ve 2006 yılından sonra alınmış olması yeterlidir ve elinde bu raporun aslı olan bir engelli birey diş tedavisini hiçbir ücret ödemeden yararlanabilir. Ancak şu an itibari ile bu hizmetten sadece SSK ve Bağ-Kur kapsamında olan engelli bireylerle yine bu kapsamda olan bireylerin engelli çocukları yararlanabilmektedirler. Ayrıca 18 yaşının altındaki bu engellilerin ortodonti masraflarını da bu kapsamda devlet ödemektedir. 15 Ocak 2010 tarihinden itibaren devler memurları da GSS kapsamına alınacağı için engelli memurlarla, memurların engelli çocukları da bu hizmetten yararlanabileceklerdir. 2010 yılı ocak ayında yeni bir Sağlık Uygulama Tebliği yayımlanacaktır ve tebliğde engelli bireylerin diş tedavisi hakkının aynen korunacağını umuyoruz, çünkü mahkeme kararı ile bu hizmet tekrardan engellilerin lehine olacak şekilde düzenlenmiştir. Bütün engellilerin bu haktan yararlanmasını umuyoruz. Hasan Tahsin YAZICI Psikol Özellikle zihinsel engellilerle otistik çocukların diş tedavilerini serbest diş hekimlerinde yapabilmek pek mümkün olmamaktadır; hatta birçok devlet hastanesinin diş ünitesinde bile bu tedavileri yapılamamakta ve genelde üniversitelerin diş hekimliği fakültesine yönlendirilmektedirler. Çünkü ancak bu merkezlerde genel anestezi uygulaması yapılabilmekte ve diğer uzman kadrosu bulunmaktadır. Son zamanlarda bazı tam teşekküllü özel hastanelerin diş BEYAZ B A S T O N 25 Soldan sağa: 1. Bel, çapa veya sabanın topraktan kaldırdığı iri parça. Done, muta, data. 2. Tutsak. Aruz ölçülerinden biri. 3. Uzun tüylü İngiliz köpeği.Bir ilimiz. 4. Kadınsı davranışları olan erkek.İlave.5. Kısa ökçeli, bağsız ayakkabı. 6. Bir nota. Cennet. 7. Paltoya benzer bir tür üstlük.Avuç içi. 8. Sinir hastalıkları ile ilgili hekimlik kolu. Bir organımız. 9. Bucak. Bir anda oluveren, apansız. 10. Endonezya’nın plaka işareti. Piston. 11. Elemeli yarışmalarda sonucu belirten yarışma. Bazı hastalıklar sırasında görülen anlama, duyma ve hareketin büsbütün veya az çok kaybolmasıyla beliren derin dalgınlık durumu. 12. Yumurtanın bir bölümü.Yalan söyleyen hasta.13. Katman. 14. Yemek yemesi gereken kimse. Yavru, çocuk. 15. Bir çeşit zamlık cila.Şaşma anlatan ünlem. İrlanda Cumhuriyet Ordusunun kısaltması. 16. Sürdürme, devam ettirme. Sahip, iye, malik. 17. Uza devim. 18. Bir tür yaban mersini. Kabıyla birlikte tartılan bir nesnenin kabının ağırlığı. 19. Bazı vakıf kuruluşlarında fakirlerin doyurulması için ayrılan tahsisat.20. Küçük ve değersiz bitki. Bir tür yağmur kuşu, su tavuğu. Yukarıdan aşağıya: 1. Eski dilde gevşeklik, tembellik. Ün, şan, şöhret. Alın yazısı, yazgı, kader. 2. Acınma, yerinme.Bağırsakları tutan karın iç zarı. Lenf düğümleri iltihabı. 3. Bir kimseye, yaptığı bir hareketin veya söylediği sözün üzüntü, alınganlık, kırgınlık gibi duygular uyandırdığım öfkelenmeden belirtme. Doğaüstü yollardan gizli, bilinmeyen şeyleri, geleceği bilme iddiasında bulunan kimse. Formaldehit ile bir fenolün yoğunlaşması sonucu elde edilen yapay reçine. 4. Yalnızlık korkusu. Gaye, maksat, erek. Bir şeyi anlamak veya öğrenmek için duyulan istek. 5. Arap harflerinin en çok kullanılan yazı biçimi. Karşılık beklemeden 26 yapılan yardım. Tavlada bir sayı. Fas’ın plaka işareti. 6. Sodyumun simgesi.Kuran surelerini oluşturan cümlelerden her biri.Bir renk.Kır yaşamı içinde aşk konusunu işleyen kısa şiir. 7. Karşılığı sonra ödenmek üzere.Yankı, akis. Fazla bön, avanak. 8. Tembih sözü. Eski dilde otlar. Sapaklık, aykırılık.Eriş, evliye, veli. 9. Maydanozgillerden, hekimlikte gaz söktürücü olarak yararlanılan çok yıllık otsu bir bitki.Kulak yıkama aleti.Aksama, aksaklık. 10. Yaban incirinin döllenmesinde etkili olan sinek.Yurtluk. İsyan eden, başkaldıran. Notada durak işareti. Burç Yorumları KOÇ: Hiçbir şeye istekle sarılamadığınız için kendinizi boşlukta hissetmeniz gayet normal! Etrafınızdaki insanlardan ve koşullardan bağımsız olarak hareket etmeyi başarırsanız, oldukça rahat edebilirsiniz. Beklentilerinize ulaşmak için sabrınızı kaybetmeyin. BOĞA: Kişisel konularda öne çıkmak ve dikkat çekmek için uygun bir gün. Duygusal yoğunluğunuzu sevgilinize ifade etmek konusunda çok başarılısınız. Düşündüğünüz şeyleri uygulamak için vakit kaybetmeyin. Projelerin detayları için arkadaşlarınızdan yardım alabilirsiniz. İKİZLER: Gün içinde size çok farklı gelen ve alışılmışın dışında bir kişiyle tanışabilir ve onunla yaşayacağınız olaylar sayesinde aşk anlayışınızda yeni ufuklar açabilirsiniz. Ofiste yaşayacağınız sürpriz bir olay karşısında, size haksızlık yapıldığı duygusu yaşayabilirsiniz. YENGEÇ: Sürpriz gelişmeler aşk yaşantınızda kayıplar yaratsa da sonunda kazançlı çıkan siz olacaksınız. Planlarınızla ilgili arkadaşlarınızın yardımlarını isteyin. Yapmak istediğiniz görüşmeler istediğiniz gibi gelişecek. Zaman zaman endişeler duysanız bile aklınızla hareket etmeyi başaracaksınız. ASLAN: Onunla başbaşa kalmak için hayaller kuruyorsunuz. O da bunu çok istiyor, ama şartları gereği hep kalabalık yerlerde buluşmak zorunda kalıyorsunuz. İşinizle ilgili düşüncelerinizi uygulayabileceğiniz fırsatlar karşınıza çıkacak. İsteklerinizi bir kez daha gözden geçirin. BASAK Aşk hayatınızla ilgili küçük bir gelişme keyfinizi yerine getirecek. Harekete geçmeniz gerektiğini düşünüyorsunuz ancak bunun için gereken gücü kendinizde bulamayabilirsiniz. İş çevresindeki huzursuzluklar tatlıya başlanacak. Moraliniz düzelmeye başlıyor. TERAZİ: Üzerinizdeki gerginliği çevrenizdeki insanlara yansıtmayın. İnsanları eleştirirken sert olmanız çevrenizden tepki almanıza neden olabilir. İş yerinde uyumlu davranmanız size şans getirecek. Parayla ilgili konularda bir şeye imza atmadan önce bu konuyu başka bir ortamda tekrar düşünün. AKREP: Büyük bir aşkın hayali içindesiniz, fakat kimseleri de beğenmiyorsunuz. Çok hayal kırıklığı yaşarsınız. İş yerinizde terfi edememe ya da kendinizi gösterememe kaygı ve endişeleriniz yeniden gündeme gelebilir. Birlikte çalıştığınız arkadaşlarınızdan sinirlerinizi yıpratan biri var. YAY: Sevgilinizle iletişim zorluğu yaşayacağınız bir gün. Kelimelerinizi dikkatli seçerek yanlış anlaşılmaların önüne geçmeniz mümkün. Düşüncelerinizi partnerinize karşı ifade ederken konuşmaktan ziyade duygularınızla bunları belli etmeye çalışın. OĞLAK: Ruhsal açıdan son derece olumlu bir gündesiniz ve bu durum bedeninize de güzel yansıyacak. Ona olan tutkunuz, özgürlüğünüzü kısıtlamaya başladı, sevginizin esiri olmayın. İnsanlardan uzaklaşma ve düşüncelerinizi paylaşmama eğiliminden uzak durun. KOVA: Son günlerde artan gerginliğiniz yüzünden oldukça hareketli bir gün sizi bekliyor. Bu durumdan ilişkinizin olumsuz etki almaması için daha anlayışlı bir tavır sergilemenizde fayda var. Hesapta olmayan bir engel yüzünden, tatil programında değişiklik yapmak zorunda kalabilirsiniz. BALIK: İçiniz yaşama sevinciyle dolup taşıyor. Seviyorsunuz, onun da sevdiğini biliyorsunuz. İşlerin istediğiniz gibi geliştiğini görmek sizi daha da mutlu ediyor. Bu durum size yeni girişimlerde bulunabilecek gücü verecek. Moraliniz ve kendinize olan güveniniz artıyor. BEYAZ B A S T O N 27 BEYAZ BASTON DERGİSİ ABONE FORMU 1 YILLIK ABONELİK BEDELİ 50 TL iRTiBAT İnkılap Sk. Arı Apt. No:15/20 Kızılay-Çankaya/ANKARA Tel: 0.312 430 10 68 0.507 245 22 31 0.532 614 11 42 [email protected] [email protected] HESAP NO: PTT Yenişehir Şubesi 8722945 nolu hesap ADI : SOYADI : ADRES : İL-İLÇE : TEL NO : E-MAİL : AKTİF GÖRME ENGELLİLER DERNEĞİ 28