sorular

Transkript

sorular
Vlado Grçarevski
Radmila Kuçurovska
Viktoriya Milanova
HUKUKUN TEMEL
KAVRAMLARI
BİRİNCİ SINIFLAR İÇİN
Orta meslek eğitimi
Üsküp, 2014
Yazarlar:
Vlado Grçarevski
Radmila Kucurovska
Viktoriya Milanova
Düzenleme:
Prof. Dr. Yadranka Dabovik-Anastasovska, Hukuk Fakültesi
Aleksandar Kanurkov, profesör SEPUGS “Vasil Antevski-Dren”
Violeta Yançevska, profesör SEPUGS “Vasil Antevski-Dren”
Jasna Pilates Lekovska
Lektor:
Zoritsa Sotirovska
Yayıncı: Makedonya Cumhuriyeti Eĝitim ve bilim bakanliĝi
Basimevi: Graficki centar dooel, Üsküp
Makedonya Cumhuriyeti Eĝitim ve bilim bakanlıĝı’nın 29.07.2010 tarihli
22-4383/1 sayılı kararıyla bu kıtabın kullanılmasına izin verilmiştir.
CIP - Ʉɚɬɚɥɨɝɢɡɚɰɢʁɚ ɜɨ ɩɭɛɥɢɤɚɰɢʁɚ
ɇɚɰɢɨɧɚɥɧɚ ɢ ɭɧɢɜɟɪɡɢɬɟɬɫɤɚ ɛɢɛɥɢɨɬɟɤɚ “ɋɜ.Ʉɥɢɦɟɧɬ Ɉɯɪɢɞɫɤɢ” , ɋɤɨɩʁɟ
34(075.3)
ȽɊɇɑȺɊȿȼɋɄɂ, ȼɥɚɞɨ
Ɉɫɧɨɜɢ ɧɚ ɩɪɚɜɨɬɨ : ɡɚ ɩɪɜɚ ɝɨɞɢɧɚ ɡɚ ɫɪɟɞɧɨɬɨ ɫɬɪɭɱɧɨ ɨɛɪɚɡɨɜɚɧɢɟ /
ȼɥɚɞɨ Ƚɪɧɱɚɪɟɜɫɤɢ, Ɋɚɞɦɢɥɚ Ʉɭɰɭɥɨɜɫɤɚ, ȼɢɤɬɨɪɢʁɚ Ɇɢɥɚɧɨɜɚ. - ɋɤɨɩʁɟ :
Ɇɢɧɢɫɬɟɪɫɬɜɨ ɡɚ ɨɛɪɚɡɨɜɚɧɢɟ ɧɚ Ɋɟɩɭɛɥɢɤɚ Ɇɚɤɟɞɨɧɢʁɚ, 2010. - 206 ɫɬɪ. :
ɢɥɭɫɬɪ. ; 24 ɫɦ
Ȼɢɛɥɢɨɝɪɚɮɢʁɚ: ɫɬɪ. 205-206
ISBN 978-608-226-112-6
1. Ʉɭɰɭɥɨɜɫɤɚ, Ɋɚɞɦɢɥɚ [ ɚɜɬɨɪ ] 2. Ɇɢɥɚɧɨɜɚ, ȼɢɤɬɨɪɢʁɚ [ ɚɜɬɨɪ ]
COBISS.MK-ID 84276746
Hukukun Temel Kavramları
ÖNSÖZ
Bu kitap, ekonomi, hukuk ve ticaret ortaöğretim meslek okulu birinci
sınıf öğrencilerine yönelik “Hukukun Temel Kavramları” muhteviyatının düzenlenmesi için yapılmış olan ilk denemedir.
Kitabın ortaya çıkmasıyla birlikte iki temel motivasyon ayrımına gidilmesine imkan sağlanmaktadır. Bunlar: pedagojik ve bilimsel ayrımdır.
Pedagojik motivasyon, öğrencilerin hukuk bilgisini daha güzel bir şekilde kazanmalarına olumlu katkı yapacak, ayrıca ortaöğretim meslek okulu
öğrencilerinin pratik hukuk öğretimi ile topluma daha aktif bir şekilde katılmalarına sebep olacaktır.
Bilimsel motivasyon ise öğrencilerin teorik bilinç kazanmalarına ve ilgili dersin fonksiyonu ve önemi hakkında daha fazla bilgiye sahip olmalarına
sebep olacaktır.
Devlet ve Hukuk kavramları toplumsal durumu ifade ettikleri için sadece dün değil bugünde bilimin ilgi alanı olmaktan çıkıp herkesi ilgilendirmektedir. Kitabın giriş kısmı, hukuk ve devlet kavramlarının temel özellikleri
hakkında bilgi vermektedir. Bu dersin amacı HUKUK ve DEVLET olup sadece
somut hukuk ve devlet kavramı değil, hukuk ve devlet kavramını oluşturan
tüm ortak bilincin öğretilmesini içermektedir.
Birinci bölümü oluşturan kitabın başlığı olan “DEVLET” kavramı, eğitim
programını ilgilendiren içeriği ve devletin temel özelliklerini belirleme, yürütmenin organizasyonu, yönetim şekli, siyasal rejim ve devletin düzenlenme şeklinden oluşmaktadır.
HUKUK kavramından oluşan ikinci bölüm ise, demokratik toplumlarda
temel özellik olan hukuk bilincinin içeriğinden oluşmaktadır. Bu bölümde
öğrenciler köklü toplumsal ve hukuksal kuralların özelliklerini ve bunlar arasındaki düzeni, hukuk kaynaklarının görevlerini, hukuki ilişkileri, hukukun
kişilerini, hukuki olayları v.b. öğrenmektedirler.
Kitabın yazarları öğrencilerin daha kolay öğrenmeleri ve toplumda
daha rahat uygulayabilmeleri amacıyla çalışmayı daha anlaşılabilir hale getirmeye gayret göstermişlerdir.
Üsküp, 2010
Yazarlar
3
Hukukun Temel Kavramları
İÇİNDEKİLER
GİRİŞ
1. DEVLET VE HUKUK HAKKINDA GENEL BİLGİLER
1.1. Bilim Kavramı ve Ayrımı............................................................................ 13
1.2. Hukuk Bilimi Kavramı ve Ayrımı ............................................................ 15
1.3. Hukuk Temel Kavramı ve Konusu.......................................................... 17
1.4. Hukuk Temel Kavramı ve Yöntem Çeşitleri ........................................ 19
2. DEVLETİN VE HUKUKUN OLUŞUMU
2.1. Çekirdek Birlikler ........................................................................................
2.2. Devlet Ve Hukukun Oluşumuna Dair Maddi Düşünceler ............
2.3. Devlet ve Hukuk Kavramının Anlamı ..................................................
2.4. Makedonya Devletinin Kuruluşu..........................................................
25
28
30
33
BİRİNCİ BÖLÜM DEVLET
3. DEVLETİN ÖĞELERİ
3.1. Devlet Öğelerinin Kavramı ...................................................................... 41
3.2. Devletin Temel Öğesi Olarak Bölge Bütünlüğü (Toprak) ............. 43
3.3. Devletin Temel Öğesi Olarak Toplum .................................................. 46
3.4. Devletin Temel Öğesi Olarak Kamu Otoritesi ................................... 49
3.5. Devlet Organizasyonu ve Devlet Örgüt Çeşitleri ............................ 52
4. YÖNETİM DÜZENİ
4.1. Devlet Başkanı ............................................................................................ 59
4.2. Monarşi........................................................................................................... 61
4.3. Cumhuriyet .................................................................................................. 63
5. SİYASET SİSTEMİNİN ÇEŞİTLERİ (REJİM)
5.1. Siyaset Sistemi (Rejim) Kavramı ve Çeşitleri ...................................... 67
5.2. Demokratik Olmayan Siyasal Rejimler ................................................ 68
5.3. Demokratik Siyasal Rejim ........................................................................ 71
5.3.1. Dolaylı (Temsili) Demokrasi ............................................... 72
5.3.2. Doğrudan Demokrasi .......................................................... 75
5
Hukukun Temel Kavramları
6. DEVLET DÜZENİNİN ÇEŞİTLERİ
6.1. Devlet Düzeni Kavramı ve Çeşitleri ...................................................... 81
6.2. Basit (Üniter) Devlet .................................................................................. 82
6.3. Karmaşık Devlet ......................................................................................... 83
6.3.1. Federasyon ............................................................................. 83
6.3.2. Konfederasyon ...................................................................... 84
İKİNCİ BÖLÜM DEVLET
7. HUKUK KAVRAMI
7.1. Toplumsal Kural (Norm) Kavramları .................................................... 91
7.2. Örf ve Adet (Örf ve Adet Kuralları) ....................................................... 96
7.3. Ahlak (Ahlak Kuralları) .............................................................................. 97
7.4. Hukuk (Hukuk Kuralları)........................................................................... 99
7.5. Örf ve Adet, Ahlak ve Hukuk Kuralları Arasındaki İlişkiler ......... 101
8. HUKUK DÜZENİ
8.1. Hukuk Düzeninin Kavramı ve Unsurları ........................................... 105
8.2. Hukuki Kural Kavramı ............................................................................. 107
8.3. Hukuki Kuralların Kavramı .................................................................... 107
8.3.1. Hipotez (Varsayım.............................................................. 107
8.3.2. Tasarruf (Kullanım) ............................................................. 108
8.3.3. Yaptırım.................................................................................. 115
9. HUKUK KAYNAKLARI
9.1. Hukuki Kaynakların Kavramı ve Çeşitleri ......................................... 121
10. HUKUKİ MEVZUATLAR
10.1. Hukuki Mevzuatların Kavramları ve Çeşitleri............................... 125
10.2. Anayasa..................................................................................................... 128
10.3. Kanun ....................................................................................................... .131
10.3.1. Kanunların Getirilme Usulü ......................................... 135
10.4. Yardımcı Genel Hukuki Mevzuatlar ................................................. 139
10.5. Özel Hukuk Mevzuatlarının Çeşitleri ve Kavramı ....................... 141
6
Hukukun Temel Kavramları
10.5.1. İdari (İşlemler) Mevzuat ................................................. 142
10.5.2. Yargılama (İçtihad) Mevzuatı ....................................... 145
10.6. Hukuka Uygunluk ve Hukuka Aykırılık .......................................... 148
10.7. Kesin Hüküm ........................................................................................... 151
10.8. Hukukun Yürürlülüğü ve Uygulanması ..........................................153
11. HUKUKİ İLİŞKİLER
11.1. Hukuki İlişkinin Kavramı ..................................................................... 157
11.2. Hukuki İlişkinin Unsurları.................................................................... 159
11.2.1. Yasal Vekaletname (Hak) ............................................... 159
11.2.2. Yasal Görev (Yükümlülük) ..............................................160
11.2.3. Hukuki İlişkilerin Nesnesi .............................................. 162
11.2.4. Hukuki İlişkilerin Tarafaları ........................................... 164
11.3. Hukuki Durumlar ................................................................................... 168
12. HUKUKİ TARAFLAR
12.1. Hukuki Tarafların Kavramı .................................................................. 173
12.2. Hukuki Taraf Olarak Gerçek Kişiler ................................................... 174
12.3. Hukuki Taraf Olarak Tüzel Kişiler ...................................................... 179
12.4. Yasal Temsil (Vekaletname) ................................................................ 182
13. HUKUKİ İŞLEMLER
13.1. Hukuki İşlemlerin Kavramı ................................................................. 189
13.1.1. Hukuki İşlemin Unsurları ............................................... 191
13.1.2. Hukuki İşlemin Çeşitleri ................................................. 192
13.2. Hukuki Yöntemler.................................................................................. 196
14. KAVRAMLAR ..............................................................................................................199
15. KULLANILAN LİTERATÜR ...................................................................................... 205
7
Hukukun Temel Kavramları
GİRİŞ
9
Hukukun Temel Kavramları
DEVLET VE HUKUK HAKKINDA
GENEL BİLGİLER
Amaç:






Bilim kavramını öğrenmek
Bilim çeşitlerini açıklamak
Hukuk bilimi kavramını anlamak
Hukuk bilimi çeşitlerini açıklamak
Hukukun Temel Kavramlarını tanımlamak
Hukukun Temel Kavramları metodunu sınıflandırmak
11
Hukukun Temel Kavramları
1. DEVLET VE HUKUK HAKKINDA GENEL
BİLGİLER
1.1. BİLİM KAVRAMI VE AYRIMI
İnsanoğlunun temel özelliği, kendini çevreleyen nesnel gerçeği öğrenme isteğidir. Bu gerçeği öğrenmede birçok yol mevcuttur, bunlardan bazıları toplumun kendi gelişmişlik
düzeyi ve insanın zihinsel kabiliyetidir. Tarih öncesi toplumlarda
Bilgi: gerçek, objektif
bilim yoktu. Tarih öncesinde inolaylara deneme yoluyla
sanlar kendilerini çevreleyen
ulaşma yöntemidir.
olayları efsaneler kurarak açıklıyorlardı. Örneğin; dünya nasıl
kuruldu, insanlar ve doğal fenomenler neden ölür, zamanın ölmesi gibi. Söz konusu olayları şüphesiz ki metafiziksel-dini düşünceler üzerine açıklamışlardır.
Yakın zamana kadar toplumun gelişmişlik düzeyinin yükselmesi ile insanlar var olan gerçeğin açıklamasından memnun kalmayarak daha net ve
daha değişik yeni arayışlara girmişlerdir. Dünyada insan bilgisinin gelişmesiyle birlikte, bilimsel bilginin bağımsızlık süreci başlamıştır. Bilimi diğer bilgi
formlarından ayıran özellikler, gerçeği açıklaması, hakikatin ne olduğunu,
objektifliği, sistematikliği, denemeyi v.s. incelemektir.
Bilim; doğayı ve toplumu gerçek anlamı ile tanımaya, onların varoluş gerçeğini bulmaya çalışır ve insan davranışlarının pratik etkilerini inceler.
Bilimsel gerçeklik her ne kadar dünyamız olaylarını analiz etmede ve
açıklamada en güçlü etkenlerden biri olsada, insanoğlunun tüm sorunlarına
cevap bulamamaktadır.
13
Hukukun Temel Kavramları
Bilimlerin Ayrımı
Genel anlamıyla bilim, çalışma alanlarına göre şu şekilde ayrılır:
a) Sosyal bilimler, tarih, sosyoloji, hukuk bilimleri, felsefe, psikoloji,
iktisat bilimlerini kapsar.
b) Doğa bilimleri, kimya, biyoloji, fizik bilimlerini kapsar. (resim 1.bak)
BİLİMLERİN AYRIMI
SOSYAL BİLİMLER
DOĞA BİLİMLERİ
HUKUK BİLİMLERİ
BİYOLOJİ
TARİH
KİMYA
SOSYOLOJİ
FİZİK
FELSEFE
MATEMATİK
PSİKOLOJİ
İKTİSAT BİLİMLERİ
Resim 1. Bilimlerin ayrımı
? SORULAR:
1. Bilim nedir?
2. Bilim ile nasıl bir gerçekliğe ulaşabiliriz?
3. Bilimler nasıl ayrılır?
14
Hukukun Temel Kavramları
1.2. HUKUK BİLİMİ KAVRAMI VE AYRIMI
Hukuk bilimi; iki önemli olgudan oluşan ve birbirine bağlı toplumsal kategori olan devlet ve hukuk kavramlarının sistematik bilgisidir.
Hukuk Biliminin Ayrımı
Toplumsal kategori olarak devlet ve hukuk, toplumsal yaşam alanlarımızın tümünü içine alarak daha fazla bilim dallarının öğrenilmesine neden
olacaktır.
Hukuk bilimi, bilimsel ölçütler temel alınarak devlet ve hukuk kavramının öğrenilmesinde ayrıma gidilmiş, her bir yöntemi farklı şekilde ve farklı
bakış açısı ile açıklamıştır.
Devlet ve hukuk kavramlarının öğrenilmesinde hukuk bilimi aşığadaki
şekilde ayrılmıştır:
a) Genel hukuk bilimi – devlet ve hukuk kavramını genel, soyut anlamıyla öğretmekte yani herkes için geçerli olan devlet ve hukuk anlamının
temel bilgileri ve karakteristik özelliklerini öğretir (örn. Hukuka giriş).
b) Somut hukuk bilimi – somut devlet ve somut hukuk kavramını
öğretmekte. Bu hukuk biliminin temel özelliği herkes için geçerli olan hukuk
ve devlet kavramı değil daha belirli ve somut bilgileri öğretmekte (örn. Makedonya Anayasası ve ABD hukuk tarihi).
c) Pozitif hukuk bilimi – bugünkü var olan devlet ve hukuku yani var
olanı öğretir. Var olan devlet kurumunu ve değişen hukuk sistemini açıklar
(örn. Anayasa bilimi).
d) Tarihsel hukuk bilimi – devletin ve hukukun gelişmesini tarihsel
geçmişe göre öğretir yani onların tarihteki durumlarının nasıl olduğunu gösterir (örn. Roma hukuku).
Yukarıdaki yazılanları analiz ettiğimizde, bizleri yanıltacak olan somut
hukuk bilimi ve pozitif hukuk biliminin aynı olduğu düşüncesidir. Fakat pozitif hukuk bilimini ayıran nokta daha somut bir disiplin olmasıdır. Bunların ilgi
alanları genel anlamda ayrı olmamakla birlikte, kuralları tüm var olan devlet
ve hukuk kurumlarını karşılaştırmalı olarak bizlere öğretmesidir.
15
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1. Hukuk bilimi nedir?
2. Hukuk bilimi nasıl ayrılır?
3. Hukuk bilimlerinin ayrımı arasında karşılaştırma yapınız?
16
Hukukun Temel Kavramları
1.3. HUKUKUN TEMEL KAVRAMI VE KONUSU
Hukukun Temel Kavramlarını genel hukuk bilimi disiplini olarak inceleyebilmemiz için onun konusunu bilmemiz gerekmektedir. Genel anlamıyla
bir bilim dalını anlayabilmemiz için onun konusunu bilmek zorundayız.
Her bilimin kendi öğrenilmesi gereken konusu vardır ve hukuk doktrinini
açıklayan onun fonksiyondur.
Hukukun Temel Kavramlarının konusu devleti ve hukuku incelemektir.
(resim 2. bak)
HUKUKUN TEMEL
KAVRAMLARI
KONUSU
DEVLET HUKUK
Resim 2. Hukukun Temel Kavramları konusu
Bilim disiplini olarak Hukukun Temel Kavramlarının belirgin özelliği
net bir şekilde sadece bugün var olan devlet ve hukuku değil herkes için
geçerli olan devlet ve hukuk kavramını incelemesidir. Bu bilim doktrini tüm
devlet ve hukuk yapılarını ya da belirli bazı yapıların mevcut konusunu açıklamaktadır. Örneğin;
 devlet ve hukuk nasıl oluştu ve onların varoluş nedenleri neydi,
 devlet ve hukukun genel tanımı (örn. devlet nedir, kanun, hukuk
normu v.b.)
 devlet ve hukuk arasındaki ilişki (bunlar arasında ilişki var mı yok mu)
 devlet ve hukukun sınıflar ile olan ilişkisi nedir v.s.
Özetle şunları söyleyebiliriz, bilim disiplini olarak Hukukun Temel Kavramlarının amacı devlet ve hukuk kavramı hakkında genel ve temel bilgileri
bizlere öğretmesidir.
17
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1. Hukukun Temel Kavramları nasıl bir bilim dalıdır?
2. Hukukun Temel Kavramlarının konusu nedir?
3. Hukukun Temel Kavramları Makedonya Cumhuriyeti Devletini devlet
ve hukuki kişilik olarak inceliyor mu?
18
Hukukun Temel Kavramları
1.4. HUKUKUN TEMEL KAVRAMI VE YÖNTEM ÇEŞİTLERİ1
Metod (yöntem) kelimesi latince methodus kelimesinden türemiş,
kelime olgusunun öğrenilme yöntemini ya da varılan sonuca ne
şekilde ulaşıldığını ve izlenilen yolun ne olduğunu bizlere öğretir.
Her bilimsel disiplinin kendine has metodları vardır. Metod, kendi çıkış
noktasına (maddesine) bağlı ve uygun olması gerekmektedir. Bu çok mantıklı bir sonuçtur çünkü her bilimin kendine has yöntemleri (metod) vardır
böylece olaylarda en iyi sonuca ulaşabilmemizi sağlamaktadır. Örneğin,
doğa bilimlerinde deneme metodu ile sonuç elde edilebilir fakat sosyal bilimlerde bu metodu uygulama şansımız yoktur.
Hukukun Temel Kavramlarında metod ayrımı
Hukukun Temel Kavramlarını açıklamamızda kullanılan temel metod
diyalektiktir ya da diğer anlamıyla tarihsel materyalizm’dir. Bu metod genel anlamıyla devletin ve hukukun içerisinde bulunduğu tüm olayların ve
ilişkilerin sürekli bir şekilde gelişimini ve değişimini izlemekte yani tüm bu
olgular, toplumun bulunduğu çelişkili ya da tutarsızlık durumundan ortaya
çıkmaktadır. Toplumsal olgu olan devletin ve hukukun bu çelişkili durumu
sürekli sınıfsal çekişmelerden ortaya çıkmaktadır. Özel mülkiyet oluşumasıyla birlikte sınıfsız toplumlar iki sınıfa ayrılarak sürekli savaş halinde oluyorlar.
Sınıflar arasındaki bu çelişkileri ortadan kaldırmak için düzenleyici mekanizma olarak devletin ve hukukukun kurulması kaçınılmaz olmuştur. Devlet içindeki tüm olaylar diyalektik bağlantılıdır ve önceki koşuların meydana
getirmiş olduğu nedenlerden ortaya çıkmıştır. Devletin ve hukukun bir olgu
olarak ortayı çıkmasının nedeni sınıflardır.
1
Bayalciev. D, Micaykov. M, Taskovska. D, Hukuka giriş, 2004, s.26
19
Hukukun Temel Kavramları
Hukukun Temel Kavramlarında genel bilim metodları yanında özel
metodlar’da bulunmaktadır:
a) Hukuk metodu
b) Sosyolojik metod
c) Tarih metodu ve
d) Karşılaştırmalı metod
(resim 3.bak)
a) Hukuk metodu – en eski, en önemli ve en temiz hukuk metodudur. Bu metod hukuk normlarını öğrenerek devleti ve hukuku incelememizi
yani şu anda mevcut olan hukuk normlarını bakarak inceleyebiliriz.
Hukuk normlarının ne olduğu sorusu aklımıza gelmektedir.
Devlet tarafından getirilmiş ve insanların uyması gereken kurallardır.
Çünkü devlet hukuk normlarının hamilidir (kurucusu) ve onları koruyarak
garanti altına almıştır. Örneğin; “Hırsızlık yapanın cezası hapistir”, “18 yaşından küçüklere alkol satmak yasaktır”. Hukuk normlarının ihlali durumunda
devlet cezai müeyyide uygulamaktadır.
Hukuk metodu hukuk normlarının sistematiğini bir bütünlük içerisinde incelemektedir. Onun amacı devlet ve hukukun şuanki durumunun iyi ya
da kötü olduğunu incelemek değil sadece yürürlükte olan hukuk normalarında nasıl olduğunu incelemektir.
b) Sosyolojik metod – sosyolojinin genel metodudur. Devletin ve
hukukun oluşumunu ve gelişme durumunu genel etkenleri ile incelemekte
ve açıklamaktadır. Bu metod sayesinde bazı devletlerin neden daha eski olduğu bazılarınında yeni olduğunu öğreniyoruz.
c) Tarih metodu – bu metodun genel anlamı, toplumsal olayları bir
süreklilik içerisinde izlemekte yani tüm toplumsal olayların başlangıcı, yükselişi ve yokuluş periodu vardır. Aynı zamanda devlet ve hukukunda bazı
toplumsal faktörlerden etkilenerek çeşitli gelişmeler yaşamakta ve değişim
geçirmektedir.
d) Karşılaştırmalı metod – bu metod toplumsal olayları karşılaştırmalı bir şekilde diğer olaylarla karşılaştırarak inceler. Bu yöntemi kullanarak
faklı ya da aynı hukuk normlarını değişik hukuk sistemlerinin ya da iki farklı
devletin hukuk sistemleri arasında karşılaştırma yapılabilir.
20
Hukukun Temel Kavramları
HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARINDA
YÖNTEM ÇEŞİTLERİ
GENEL
DİYALEKTİK
TARİHSEL
MATERYALİZM
ÖZEL
HUKUK
SOSYOLOJİK
TARİHSEL
KARŞILAŞTIRMALI
Resim 3. Hukukun Temel Kavramları yöntem çeşitleri
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
Metod kavramı hakkında düşündükleriniz.
Diyalektik ya da tarihsel materyalizm neden oluşmaktadır?
Hukukun Temel Kavramları özel metodlarını sayınız.
Hukuk metodunu açıklayınız.
21
Hukukun Temel Kavramları
DEVLETİN VE HUKUKUN OLUŞUMU
Amaç:
 Toplum (aile) konusunu öğrenmek
 Egemenliğin tarihsel evrimini ve çekirdek birimin toplumsal
gelişimini açıklamak
 Hukuk bilimi kavramını anlamak
 Devletin ve hukukun varoluş nedenlerini açıklamak
 Devlet ve hukuk kavramını anlatmak
 Devlet ve hukuk arasındaki ilişkiyi anlamak
23
Hukukun Temel Kavramları
2. DEVLET VE HUKUKUN OLUŞUMU
2.1. ÇEKİRDEK BİRLİKLER
Çekirdek Birliklerin Toplumsal Oluşumu
Çekirdek birlik insanlık tarihinin oluşumu ile ortaya çıkmıştır, devlet ve
hukukun oluşmasına neden olan etkenlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Sınıfsız toplumlardan devlet ve hukukun oluşmasına gelene kadar çekirdek birlik birçok evreden geçmiştir. Bu evreler insanlık tarihinin ve çalışma
gücünün gelişmesi ile oluşmaktadır.
Çekirdek birliklerin temel karakteristik özelliği birlikteliktir. Bu birliktelik insanlık tarihinin ve çalışma gücünün gelişmilik seviyisinin düşük olduğu
evrelerde ortaya çıkmıştır. Bu durumlarda insanlar güçlerini bir araya getirerek ayakta kalmayı başarabilmişler. Eskiden insanlar yiyecek elde etmek için
çok fazla emek harcamak durumunda kalmışlar çünkü o zamanlarda modern hayvancılık ve tarımcılık yokmuş. Hayatta kalabilmek için birlikte avcılığa çıkar ve yemek toplamak zorunda kalırlarmış. Böylece birlikte yaşamak
için güçlerini ve yiyeceklerini birleşitrmek zorunda kalmışlar.
Yaşamları sürekli evrim geçirerek kullandıkları aletlerin gelişmesine
neden olmuş ve böylece sadece avlanacakları aletlerin değil zamanla birçok
şeyde kullanabilecekleri eşyalar yapmışlar. Tüm bu işlerde birlikte hareket etmiş ve yaptıkları her yeni şeyi aralarında paylaşmışlar. Avlanmak ya da silah
olarak kullandıları eşyaların niteliklerine göre çekirdek birlikler taş devrine
ve metal devrine ayrılırlar.
Diğer aşama olan çekirdek birliklerin gelişmişlik düzeyi üretim için
kullandıkları eşyaların ihtisaslaşması düzeyinin artmasıdır. Böyle bir durumda, birileri üretim yapar diğerleri ise üretilen eşyaları sahiplenirmiş, bazıları
hayvancılık ya da tarımcılık yaparmış. Bu durum toplumların dağılmasına
ve ırk (soy)’lara ayrılmasına neden olmuştur. Soyları birbirine bağlayan temel unsur kan bağıdır. Irkı (soyu) oluşturan nesiller bir anneden (anaerkil)
ya da babadan (babaerkil) oluşmaktaydı. Anaerkil toplum organizasyonla25
Hukukun Temel Kavramları
rında başrölde anne sön sözü söyler ya da tersine babaerkil toplumlarda
başrölde baba söylermiş. Irk (soy)’ın iç organizasyonunu oluşturan dinamikler şunlardır:
a) Ahlaki değerlere göre egemenlik kıdemli yaşlılardan oluşmakta,
b) Kıdemli yaşlılardan oluşan aile meclisinin sorunların çözümü için
birlikte karar vermeleri.
Irk (soy) dışında, toplumsal birlik olarak çekirdek birlikler kardeşlik
(fratriya) ve kabileden oluşmaktadır. Birçok aile yapısı kardeşlik oluşturmuş
ve birçok kardeşlik (3-5) ise kabileyi oluşturmuştur.
Çekirdek birliklerde egemenlik
Yukarıda açıkladığımız gibi, gelişmişlik düzeyi ve üretim araçlarının düşüklüğü çekirdek birliklerin birlikte hareket etmesine neden olmuştur. Birlikte hareket etme insanların düşüncelerinde de var olmuştur. Hiç kimsede
tek düşünce ya da yanlız başına hareket etme isteği yoktur, herkesin temel
düşüncesi birlikte yaşamak ve birlikte hareket etme isteğidir. Onların birlik
içinde hareket etme isteğinin asıl nedeni, dışarıdaki hayattan korkmalarıdır.
Yanlız başına yapabilecekler mi? Dışarıda tek başına yaşayabilecekler mi?
Bu durum egemenliğin karakteristik özelliğini oluşturmakta ve bunu
aynı zamanda çekirdek birimlerde de görebilmekteyiz.
İktidarın anlamı iki nesne (subje) arasındaki ilişkiyi ifade eder yani bunlardan bir taraf emreder diğer taraf ise emirlere uyar.
Emir veren taraf elinde kendi iradesini karşı tarafa kabul ettirmek için
baskı oluşturabilmektedir. Bu durum çekirdek birliklerde mevcut değildi.
Bu iktidar zorlayıcı bir etki ile değil, insanların kendi isteği ile olmuş
çünkü birbirlerini aile içinde daha güvenli hissetmişler. Tüm aile bireyleri karar alma ve bu kararların yerine gelmesinde birlikte hareket etmişler. Çekirdek birliklerde temel çıkarlar herkesin toplu ihitiyaçlarına göre belirlenir ve
kararlara herkes kendi isteği ile katılır ve karar verir. Bu kararlar ahlaki, dini ya
da gelenekten geldiğine bakılmaksızın herkesin birlikte yaşama düşüncesinin bir ifadesi olarak sayılmakta. Bu şekilde alınmış olan kurallar ya da düzenlemeler herkes tarafından uygulanır böylece bu kurallara karşı gelen olmadığı gibi uymayanlara karşı herhangi bir güç kullanmaya da gerek yoktu. Bu
kurallara karşı gelen olursa (ki bu çok az rastlanan birşey) tüm aile bireyleri
26
Hukukun Temel Kavramları
tepki verir yani bunun için seçilmiş herhangi bir organ ya da kişi bu tepkiyi
vermezdi. Yani polis ya da asker gibi karşı konulacak bir güç yoktu. Çekirdek
birliklerde en yüksek ceza aileden atılmaktı bunun bügünkü cezasına denk
gelen ise idam cezasıdır.
Yukarıda anlattıklarımız ışığında çekirdek birlikler hakkında şu iki sonucu çıkartabiliriz:
 tüm aile birliğinin açık düşüncesi (o zamanki toplumların gelişmişlik düzeylerinde böyle bir düşünce ne kadar olabilir)
 aile-kabile reislerinin otoritesi.
? SORULAR:
1. Devlet ve hukukun oluşmasına neler öncelik etmiştir?
2. Devlet ve hukun oluşmasına neden olan temel varsayımlar nerde
oluşmuştur?
3. Çekirdek birliklerin toplumsal düzenlemelerinin temel özellikleri
nelerdir?
4. Çekirdek birliklerde hangi toplumsal gruplar bulunmaktadır?
5. Çekirdek birliklerde insanların birlikte hareket etmelerine neden olan
temel prensipler nelerdir?
6. İktidar nedir?
7. Hangi etkenler üzerine çekirdek ailelerde egemenlik oluşmuştur?
27
Hukukun Temel Kavramları
2.2. DEVLET VE HUKUKUN OLUŞUMUNA
DAİR MADDİ DÜŞÜNCELER
Devlet ve hukukun oluşmasında kaçınılmaz neden olan sınıflar çekirdek birliklerin yok olmasına neden olmuş ve bu oluşumun nedenleri aşağıdaki gibidir:
 üretim araçlarının gelişmesi;
 emeğin dağılımı;
 özel mülkiyetin ortaya çıkması.
Üretim araçlarının gelişmesi ile toplumun ırklara (soylara) dağılmasına,
üretkenliğin yükselmesine neden olarak emeğin dağılmasına sebep oluyor.
Çekirdek birliklerin gelişmesiyle bundan böyle hayatta kalmak için birlikte
hareket etmek zorunda kalmıyorlar. Onlar sadece bir işe yönelmiş ve hayatlarını onla geçindiriyorlar. Bu durum içgüdüsel olarak onları gerekenden daha
fazla biriktirmeye neden oluyor. Onların çalışarak topladıkları ürünü paylaşarak birlikte tüketmek yerine özel mülkiyetlerine alıyorlar. Fazlalık olan ürünü
biriktirerek değiş tokuş yapıyor ya da ticaretle uğraşıyorlar. Irk (soy)’ın eski
birlikteliği artık yok olmaya başlıyor. Ailelerin birçoğu topraklarının ya da
ürünlerinin büyük bölümüne el koyuyor. Geriye kalan çok az bölüm; ürün,
çalışma malzemesi, toprak, hatta insan (köle) bile elinde kalmıştır. Böylece
ırkın (soyun) bazı üyeleri çok zengin olmuş diğer bölümü fakir kalmıştır.
Sınıflararası özel mülkiyete dayalı karşılıklı mücadele kavgası kaçınılmaz olmuştur. Sınıfların varoluş mücadelesi olan özel mülkiyet gittikçe sınıflararası ayrımı ve mücadeleyi körüklemiştir. Sonuçta ekonomik gücü olanın
mücadeleyi kazanması her zaman kaçınılmaz bir gerçektir fakat diğer taraftan toplumların sürekli bu mücadelede olması imkânsızdır. Bu mücadeleyi
yatıştıracak ya da en aza indirecek bir kurumun olması gerekmektedir.
Böylece toplumsal kurallar (hukuk normu) olarak devlet kurumu ortaya çıkıyor, aynı zamanda hukuk sistemi beraberinde oluşmaya başlıyor ve
devlet kendi ifadesini böyle oluşturuyor.
28
Hukukun Temel Kavramları
Devlet – Çekirdek Birlikler arasındaki farklılık
Devleti çekirdek birliklerden ayrına birkaç belirgin özellikler vardır:
 devlet içinde insanların ayrımı bölgesel ilişkiye göre yapılmakta kan
bağına göre değil. İnsanlar kendi hak ve sorumluluklarını yaşadıkları ülkede yerine getirirler.
 devlet hukuki kuralları, ekonomik alanda hâkim olan sınıfların isteklerine göre oluşturmakta fakat çekirdek birliklerde herkes tarafından kabul edilen ve uygulanan geleneksel kurallardan oluşmaktadır. Devlette hukuki kurallar herkesin çıkarına göre yapılmış değil.
Dolayısıyla devletin oluşturduğu bu kuralların yürülülüğünün denetlenmesi için çekirdek birliklerde olamayan fiziksel güç (askeri,
polis, hapishaneler) kullanması gerekiyor.
 söz konusu kamu otoritesinin (askeri, polis, hapishaneler v.s.) işleyebilmesi ve muhafaza edilmesi için belli bir ihtiyaca (bütçeye) gereksinim duyulmaktadır. Devlet bu ihtiyaçları çekirdek birliklerde
bulunmayan insanlardan topladığı vergilerle yerine getirir.
? SORULAR:
1. Devlet ve hukukun oluşmasının nedeni nedir?
2. Devlet ve hukukun oluşmasında emeğin dağılımının rolü nedir?
3. Devlet ve çekirdek birlikler arasındaki farklar nelerdir?
 PROJE:
1. Makedonya Devleti oluşturmak için bir deneme (makale)
oluşturunuz.
29
Hukukun Temel Kavramları
2.3. DEVLET VE HUKUK KAVRAMININ ANLAMI
Devletin ne olduğuna dair teorilerde çok fazla tanım vardır. Fakat herkesin ortaklaşa anlaştıkaları tanım ise devlet fiziksel baskı kullanan sınıfsal ve
toplumsal bir kategoridir.
Devlet sınıflararası düzensizliği ortadan kaldıran bir kurum olarak kullandığı fiziksel baskının ona özgü olduğu bilinmektedir. Nıkola Makiyaveli2
stato3 kelimesini kullanmıştır, devlet bir yönetim düzenidir, onun cumhuriyet ya da monarşi olduğuna bakılmaksızın asıl amacı, bir şeyi yönetmek,
düzenlemek, organize etmektir. Fakat devletin tüm bu düzenlemeleri yapabilmesi için hukuka ihtiyacı vardır.
Hukuk; devlet tarafından getirilmiş kurallar bütünü olup, toplum içinde
yaşayan insanların davranışlarını, birbirleri arasındaki ilişkileri düzenlemektedir. Devlet bu ilişkilerin düzenini ceza (yaptırım) uygulayarak yerine getirir.
Devlet ve Hukuk arasındaki ilişkiler
Devlet ve hukuk arasında çok ince ve ayrılmaz ilişki vardır. Bunlar aynı
neden ve ihtiyaçtan doğmuş yani sınıfların ortaya çıkmasıyla ve onların çalışma biçimiyle gelişmiştir. Devletin hukuk üzerindeki etkisini en iyi bir şekilde
anlayabilmemiz için hukukun oluşumu ve uygulama aşamasında görebiliriz.
Hukukun oluşum aşaması – Devlet organları hukuk normlarını ve
kaynaklarını (anayasa, yasa, kararnameler) hazırlamakta ve yürürlüğe sokmaktadır. Bunlar yürütmenin istekleri doğrultusunda oluşur
böylece kendi politikalarını uygulamaya koyarlar.
 Hukukun uygulanma aşaması – Devlet hukuk kurallarının günlük
hayatta uygulanabilmesi için gereken koşulların oluşmasını sağlamaya çalışır. Devlet bu kuralların uygulanabilmesi için gerekirse
fiziki güç kullanma yetkisine sahiptir. İnsanlar tarafından çiğnen kurallara karşı cezai sorumluluklar (yaptırımlar) vardır.
2
3
Balayciev. D, Micaykov. M, Taskovska. D, Hukuka Giriş, 2004, s.42
Durum, devleti düzenleyen (statü)
30
Hukukun Temel Kavramları
Devlet hukuk kurallarının potansiyel gücünü kullanarak devlet politikasının amaçlarını belirlemektedir.
Aynı zamanda hukukunda devlet üzerine etkisi söz konusudur, bu etki
aşağıdaki gibidir;
Devletin iç organizasyonu – hukuk devletin temellerini oluşturuyor, yani devletin yönetim biçimini belirliyor (cumhuriyet mi olacak
yoksa monarşi mi), nasıl bir yönetim rejimi olacak (demokratik mi
yoksa anti-demokratik mi), hangi devlet organları olacak ve onlar
arasındaki ilişkiler nasıl olacak.
Devlet organlarının eylemleri – hukuk ile devlet organlarının kuruluşu, işleyişi, yetkileri yani çalışma biçimleri (polis, ordu, mahkemeler, bakanlıklar, hükümet v.s) belirtilmekte.
 Hukuk, devlet organlarının çalışmasını etkili bir şekilde kontrol
etmeye yaramaktadır. Tecrübelerimiz şu sonucu göstermektedir ki
hukuk kurallarına saygı gösterilmediği zaman çok kötü ekonomik
ve siyasi sonuçlar doğmakta bu da devletin gücünün azalmasına
neden olmaktadır. Bu durumda krizler çıkmakta ve hükümetler değişmektedir. Hukuka saygı göstermeyen bir hükümetin toplumu
sürekli krizlere sürüklemektedir.
Devlet ve hukuk arasındaki ilişkiyi mutlak bir şekilde düşünmememiz
gerekiyor. Bunlar iki ayrı toplumsal kategori olarak düşünülmesi lazım ve her
birinin kendine göre özellikleri mevcuttur.
Sonuç: devlet, hukuk kurallarını toplumsal eylemleri yönetmek için kullanır fakat bunu hukukun vermiş olduğu yetki çerçevesinde yerine getirir.
31
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
32
Devleti tanımlayınız.
Hukuk nedir?
Hukuk ne zaman oluşur?
Devlet ve hukuk arasındaki ilişkiyi açıklayınız.
Hukukun Temel Kavramları
2.4. MAKEDONYA DEVLETİNİN KURULUŞU
4
2 Ağustos 1944 yılında aziz Prohor Pçinski manastırında yapılan birinci ASNOM oturumunda Makedonya devletinin temelleri atıldı ve çok büyük
bir tören ile Makedonya halkı Demokratik Federatif Yugoslavya Cumhuriyetine bağımsız ve eşit statü ile üye olmuştur.
2 Ağustos-İlinden 1944 yılının Makedonya devletinin temellerinin atıldığı gün olarak seçilmesi tesadüf değildir. Bu bağlamda, 2 Ağustos İlinden
1903 yılı ile o günün arasında çok önemli bağ mevcuttur. Çünkü 1903 İlinden ayaklanmasıyla Makedonya halkı balkanlarda o tarihlerde bir ilk olan
Osmanlılara karşı halk ayaklanması ile Kruşevo Cumhuriyetini kurdukları tarihtir. Bundan dolayı Makedonya tarihinde bu iki önemli tarih birleştirilerek
Makedonya halkının bağımsız ve toplumsal hayalinin gerçekleştirildiğinin
belgesidir. Bu oturumda en eski üye olan Panko Braşnarov’un sözleri şöyledir: Bu tarihi günde – İlinden ASNOM’un birinici oturumunun açıldığını
belirtmek isterim. Bu an, atalarımızın olan bu topraklarda can vermiş ve
kemikleri tüm ülke topraklarında bulunan eski kahramanlarımız için daha
kolaydır ve artık onlarda bağımsızlığımızın doğuşunu, eski İlindenlilerin birliğini görecek, Goce Delçevi ve yeni İlindenlileri görecek, genç - Makedonya
ordusunu ve iki kuşağın, iki çağın ideal temellerinin gerçekleştiğini görecek
– bağımsız Makedonya’yı görecek.
5
Savaş boyunca Yugoslavya Federasyonunun federe devleti olan Makedonya cumhuriyeti ASNOM ile resmi devlet-hukuki statüsünü belirliyor ve
devletin temel hukuki belgesini ve kanunları belirleyerek Makedonya halkının bağımsızlığını belgeliyor. Birinci Makedonya Halk Cumhuriyetinin Anayasasının yasal-hukuki özellikleri aşağıda belirtilmektedir:
a) Yüksek meclis ve yüksek yürütme organı ve en yüksek devlet organı olan Makedonya Halk Kurtuluş Antifaşist Meclisinin belgesi (ASNOM).
Makedonya, halkının hür bir irade ile bağımsızlığını belirtilmesi ve ikinci AVNOY (29 ve 30 Kasım 1943 yılında Yayçe’de yapılmıştır) oturumunda alınan
kararları onaylaması sonucunda, ASNOM deklarasyonu ile Makedonya’yı
4
M-r. Taşkovski.D. niz vekovi Makedoniya, 1985, s.128,129
Klimovski.S, Karakamişeva.T, Treneska.R, Konstituciono ureduvanye na R.Makedoniya,
2006, s. 22-23
5
33
Hukukun Temel Kavramları
Demokratik Federatif Yugoslavya’nın eşit federe birimi olarak onaylamıştır.
Bu belge ile Makedonya devletinin yürütme organı olan halk hükümetinin
kurulmasına onay verilmiştir.
b) ASNOM deklerasyonu ile demokratik Makedonya’da vatandaşların temel hakları.
c) ASNOM deklerasyonu ile Makedonya devleti sınırları içerisinde
Makedonca dilinin resmiyet kazanması.
d) ASNOM deklerasyonu ile 2 Ağustos – İlinden gününün resmi gün
olarak kabul edilmesi.
ASNOM’da getirilen kararlar ve siyasi belgeler, ASNOM’un birinci
oturumunda Makedonya halkına beyan edilmiştir. Bu beyan aslında, Makedonya devletinin kurulduğunu ve özgür Makedonya halkının ilan edilmesidir.
Yugoslavya Federasyonun dağılmasıyla birlikte Makedonya tam bağımsızlık sürecini başlatmıştır.
17 Kasım 1991 yılında Makedonya Anayasası kabul edilmiştir. Bu anayasaya 25 Ocak 1991 yılında Makedonya Meclisi tarafından alınan karar ile
ön deklarasyon öncülük etmiştir. Bu deklerasyonda Makedonya bağımsız
bir ülke olarak belirtilmekte ve geleceği için diğer Yugoslavya ülkeleriyle
olan ilişkilerini kendisi belirleyecektir. 8 Eylül 1991 yılında yapılan referandum ile Makedonya halkı % 95,09’nun oyu ile bağımsız ve özgür bir Makedonya için karar vermiştir. Referandumda alınan sonuçlara göre, Makedonya Parlamentosu 17 Eylül 1991 yılında yapılan oturumda bağımsızlık Deklerasyonunu kabul etmiştir. Halk tarafından yapılan referandumda verilen
oya saygı duyularak, Deklerasyonda, Makedonya devletinin uluslararası
ilişkilerdeki tüm anlaşmalara sadık kalacağı, BM’nin kararlarına ve uygulamalarına uyacağı, KEBS Paris deklerasyonunu kabul edeceği, böylece ülkenin uluslararası ilişkilerdeki düzeninin temelini oluşturacağı belirtilmiştir.
19 Aralık 1991 yılında Makedonya Parlamentosu ülkenin egemen
ve bağımsız bir ülke olduğunu Deklerasyon ile kabul etmiştir. Makedonya
Parlamentosu 29 Temmuz 1992 yılında Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde
ülkenin egemen ve bağımsız olduğunu oylamıştır. Kısa bir süre sonra Makedonya Cumhurbaşkanı ülkenin BM üyeliği için başvuruda bulunmuştur.
8 Nisan 1993 yılında Makedonya Cumhuriyeti BM üye olmuştur.
34
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
ASNOM’un birinci oturumunda nasıl bir sonuç getirilmiştir?
ASNOM birinci oturumu neden önemlidir?
Makedonya anayasası ne zaman kabul edilmiştir?
Makedonya anayasasın getirilmesine öncülük eden şey nedir?
35
Hukukun Temel Kavramları
-BİRİNCİ BÖLÜM-
DEVLET
37
Hukukun Temel Kavramları
DEVLETİN ÖĞERLERİ
Amaç:





Devletin öğelerini belirlemek
Devletin öğesi olan toprak bütünlüğünü anlamak
Devletin öğesi olan toplumu açıklamak
Devletin en önemli öğesi olan kamu otoritesini açıklamak
Belirli devlet organlarını sınıflandırmak ve kimliğini
açıklamak
39
Hukukun Temel Kavramları
3. DEVLETİN ÖĞELERİ
3.1. DEVLET ÖĞELERİNİN KAVRAMI
Devletin öğeleri denildiği zaman akla gelen devletin oluştuğu temel
bölümlerdir. Bu öğeler bölge bütünlüğü (toprak), kamu otoritesi ve toplum’dur. Bu öğeler bağımsız bir şekilde devleti toplumsal bir olgu olarak ele
almamakta, bunları sadece devletin temel karakteristik özellikleri olarak görebiliriz.
Devlet kavramını açıklarken, devleti oluşturan temel bölümlerin öğeler olduğunu söylüyoruz, unsur (element) olduklarını söylemiyoruz. Bu terimi seçmemizin amacı bu üç öğe arasında niteliksel bir ayrım yapabilmemiz
yani devletin en önemli öğesi olan iktidarı diğerlerinden ayırabilememizdir. Diğer taraftan unsur (element) terimini kullanmamız durumunda bu üç
öğeyi birbirinden ayırmamız zor olurdu çünkü hepsine aynı anlam yüklemiş
olurduk.
Devletin işleyişi (fonksiyonu) kamu otoritesini kullanarak toplumu yönetmekle ortaya çıkıyor. Diğer taraftan devletin olması için coğrafi olarak
toprak bütünlüğü ve kamu otoritesinin sınırları ve toplumun yaşadağı ülkenin olması gerekmektedir. Buradan çıkacak olan sonuç şudur, devlet, belirli
bir ülkede topraklarında yaşayan, kamu otoritesi tarafından yönetilen, örgütlenmiş insan topluluğudur.
Kamu gücünün, topluma ve ülkeye göre önceliği bulunmaktadır çünkü ülke ve millet diğer toplumsal biçimlerde de bulunan özelliklerdir, fakat
kamu gücü devlete özgü bir özelliktir. Kamu gücü diğer organizasyonlarda
örneğin toplumda ve toprak bütünlüğünde bulunmayan bir olgudur.
41
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1. Devletin öğelerini sayınız.
2. Hangi öğe devlet için önemlidir? Neden?
 ÖDEV:
1. Devlete benzeyen başka organizasyonlar varmıdır düşününüz.
42
Hukukun Temel Kavramları
3.2. DEVLETİN TEMEL ÖĞESİ OLARAK BÖLGE BÜTÜNLÜĞÜ (TOPRAK)
Devletin temel öğesi olan bölge bütünlüğü (toprak), devletin varolması ve meşruiyetini sürdürmenin doğal ilkesidir. Aslında o, devletin iktidar alanını ve devletin kamu otoritesinin etki alanının nerelere yayıldığını ve diğer
ülkelerin iktidar alanlarının nerelerde başladığını belirtiyor.
Devlet, meşruiyetini sadece belli bir insan topluluğunun yaşadığı alan ile
sınırlı olan coğrafik (toprak) organizasyondur.
Devletin coğrafya olarak sınırları şunlardır:
 İçeriye yönelik, kendi sınırları içerisinde coğrafik birimler örneğin; belediyeler, bölgeler, ilçeler.
 Dışarıya yönelik, komşu ülkeler – her devletin belirlenmiş ve diğerinden ayıran kesin sınırları mevcuttur. Dünya yerküresi devletlere ayrılmıştır. İki ülkeyi birbirinde ayıran sınırlar, doğal (göller, ırmaklar, denizler) ya da yapay (taştan işaretler, demir teller, beton objeler) olabilir.
Ülkeleri diğer komşu ülkelerinden ayıran sınırlar toprak ya da anakara, sular (kara suları) ve hava sahası sınırları oluşturur.
Toprak ya da anakara devlet meşruiyetinin sınırlarını belirler. Bu sınırlar toprak üstü ve altı tüm alanı
kapsamaktadır. Devlete ait olan
toprak altında bulunan tüm madenler ve zengilikler bu kapsama
alanı içine düşmektedir.
43
Hukukun Temel Kavramları
Sular (kara suları), ülkeyi çevreleyen
deniz (karasuları), kıyılar ve gölleri
kapsamakta, aynı zamanda diğer bir
ya da birçok ülke ile paylaşılanları (göller ve ırmaklar) içine almaktadır. (Makedonyada Ohri, Doyran ve Prespa
göllerinin diğer ülkelerle sınırları vardır). Deniz ve okyanusların belirlenmesi sahillere göre yapılmaktadır ve
bu belirleme en uçtan (ada ya da yarımada) başlayarak denizin ya da okyanusun uzunluğuna göredir. Söz konusu
uzunluk uluslararası normlara göre belirlenmiştir. Bu standartlar dışında kalan sular serbesttir ve hiçbir ülkeye ait değildir.
Hava sahası, devletin dış sınırlarının başladığı yerden yukarı sonsuza doğru bir alanı kapsamaktadır.
Bu sınırların en uç noktası devletin
teknik donanımının güçlü olduğu
ve etkisi altına alabilecek kadarını
kapsamaktadır. Kural olarak devletin yapması gereken, sahip olduğu
coğrafi alanın tümünü kontrol edebilmesidir. Söz konusu kural dokunulmazlığı içermektedir.
Dokunulmazlık uluslararası ilişkileri ilgilendiren bir kategoridir ve karşılıklı ilişkiye dayanan bir olgudur.
Dokunulmazlık, yetki çerçevesinde bir ülkenin coğrafik alanı içerisinde bir
yer tahsis edip orada görev yapmasıdır.
44
Hukukun Temel Kavramları
Örneğin:
Bir ülkede var olan diplomatik temsilcilik binalarını söyleyebiliriz, bunlar
temsilciliğini yaptığı ülkenin toprak parçası olarak belirlenmiştir. Büyükelçilik sınırları içerisinde o ülkenin kanunları geçerlidir fakat elçilik dışarısında
bulunduğu ülkenin kanunları geçerlidir.
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
Bir devlet için coğrafya (toprak) neden önemlidir?
Devletin sınırları nasıldır?
Devletin toprağı neleri içerir?
Devletin suları neleri içerir?
Devletin hava sahası neleri içerir?
Dokunulmazlık nedir?
45
Hukukun Temel Kavramları
3.3. DEVLETİN TEMEL ÖĞESİ OLARAK TOPLUM
Devletin ikinci öğesi toplumdur..
Toplum devlet sınırları içerisinde yaşayan insan topluluğudur.
Bir ülkenin sınırları içerisinde yaşamak nedir sorusu aklımıza geliyor.
İnsanlar bununla herhangi bir hak kazanıyorlar mı? Bir şey yapmaları gerekiyor mu? Koruma altına alınacaklar mı? Çalışmaya hakları varmıdır? Aile
kurmaya hakları varmıdır? İktidara katılmaya hakları varmıdır? Barınmaya
hakları varmıdır?
Tüm bu soruların cevaplarını öğrenebilmemiz için birey ile devlet arasındaki ilişkiyi incelememiz gerekiyor. Bu ilişkiye vatandaşlık deniyor.
Vatandaşlık, devlet ile toplum içerisindeki bireyin arasındaki hukuki ilişkiler bağını oluşturmaktadır, böylece hem devlete hem de bireye hak ve yükümlülükler düşmektedir.
Bireyin devletine karşı bağlı olduğu hak ve yükümlülüklerin bütününe vatandaşlık denmektedir.
Vatandaşlık, devlet ile bireyin arasındaki hukuki ilişkilerin bağını oluşturur. Bu durum birey için bağlı olduğu devletin ekonomik, siyasi, vatandaşlık ve sosyal haklardan yararlanması için bir fırsattır. Fakat buradan çıkacak
sonuç, sadece vatandaşın bağlı olduğu devlete karşı hakları olduğu gibi aynı
zamanda yükümlülükleri de vardır. Diğer taraftan devletin de vatandaşlarına
karşı hak ve yükümlülükleri vardır. Devlet ile vatandaşın arasındaki hak ve
yükümlüklerin arasında herhangi bir eşitlik ve birlik yoktur. Devletin daha
güçlü kurum olmasından dolayı bireyden neler talep edeceğini ve karşılığında neler vereceğini kendisi belirler.
Vatandaşlık, devlet ile bireyin ilişkisi coğrafik değil bireysel (özel) bir
bağ ile bağlıdır. Çünkü bireyin başka bir ülkeye seyahati sırasında vatandaşlık bağı bitmemektedir yani bu durumda hak ve yükümlülükler başka bir ülkede olsa dahi devam etmektedir.
Her devletin vatandaşlığa alınma ve vatandaşlıktan çıkma işlemleri
için kendi kuralları ve uygulamaları vardır.
46
Hukukun Temel Kavramları
Vatandaşlığa alınmada kullanılan esaslar şöyledir:
a) Doğum ya da kan bağı esası, jus sanguinis buna göre çocuğun
anne babasının bağlı olduğu ülkede vatandaşlığı kazanıyor.
b) Toprak esası, belli bir coğrafya da ya da ülkede doğmak, jus soli.
Buna göre çocuk doğduğu ülke toprağının vatandaşlığını alıyor.
c) Sürekli oturma ya da ikametgâh esası, jus domicile, yabancı bir
ülke vatandaşının daha önce devlete yapmış olduğu başvuru üzerine yetkililerin vatandaşlığa karar verme durumu.
Vatandaşlıktan çıkartılmada kullanılan esaslar şöyledir:
a) Vatandaşın ölümü esası – vatandaşlık kural olarak kişinin ölümü
ile son bulmaktadır.
b) Reddetme esası, bu esasa göre vatandaşlık için başvuran kişinin
talebi tüm koşulları doldursa bile yetkili organlar tarafından reddedilebilir.
c) Çıkartma esası, vatandaşlıktan çıkartma beyanı, gereken koşullar
oluştuğunda tek taraflı devlet tarafından verilmektedir. Bazı devletler vatandaşlıktan çıkartma işlemini devlet çıkarlarına zarar verdiğini tespit ettiğinde
kişiye ceza olarak vermektedirler. Bazı durumlarda çifte vatandaş olan birinin sadece bir vatandaşlıktan çıkartılması olabilir fakat (apatrid) vatansız kalmama durumu hariçtir.
d) Vazgeçme esası, vazgeçme tek taraflı beyan ile kişinin devlete
başvurmasıyla ortaya çıkar fakat bunun için kanunun öngördüğü koşulları
taşıması lazım.
Vatandaşlığı kazanmada ve kaybetmede birçok farklılıkların oluşmasından dolayı, birçok devletin aşağıdaki haklarının olduğunu görebiliriz:
 Apatrid (vatansız kişi)
 Bipatrid (çifte vatandaş olan kişi)
 Polipatrid (ikiden çok vatandaşlığı olan kişi)
Bir devletin sınırları içerisinde diğer ülke vatandaşları da yaşayabilirler.
Bunlara yabancı denilmektedir.
47
Hukukun Temel Kavramları
Yabancıların yaşadıkları ülkeye karşı diğer vatandaşlara nazaran sınırlı
hak ve yükümlülükleri vardır. Örneğin, siyasi haklardan yararlanamamaktadırlar.
Aslında göz ardı edilmemesi gereken bir konu da, devletin meşruluğu
ilkesidir, ülkede yaşayan herkes için geçerlidir başka bir deyişle yabancılar ile
ülkenin kendi vatandaşlarına karşı aynıdır.
? SORULAR:
1. Bir devlette halk neyi kapsamaktadır?
2. Vatandaşlık kavramından neyi anlıyorsunuz?
3. Vatandaş kavramından neyi anlıyorsunuz?
4. Vatandaşlık nasıl bir ilişkidir?
5. Vatandaşlık neden önemlidir?
6. Devlette Vatandaş olmak ne anlama geliyor?
7. Vatandaşlığa alınmada kullanılan esasları açıklayınız.
8. Vatandaşlıktan çıkartılmada kullanılan esasları açıklayınız.
9. Yabancı ne demektir?
10. Devlet ile birey arasındaki bazı hak ve yükümlülükleri sayınız.
 ÖDEV:
1. Makedonya’da vatandaşların kullandığı hangi hakları yabancılar
kullanamıyor? Düşününüz.
 PROJE:
1. Makedonya’da vatandaşlığa alınma ve vatandaşlıktan çıkma ile ilgili
kuralları bulunuz.
48
Hukukun Temel Kavramları
3.4. DEVLETİN TEMEL ÖĞESİ OLARAK KAMU OTORİTESİ
Günlük yaşamımızda otorite örneklerine fazlasıyla rastlayabiliriz örneğin, ebeveyinler, öğretmenler, müdürlerin otoritesi v.s. Tüm bu otoriteler iki
subje arasında ilişkiyi oluşturuyor, bunlardan bir tarafı yöneten diğer tarafı
yönetilen durumundadır.
Kamu otoritesi, sosyal ilişki olarak iki taraflı (eşit durumda olmayan subjeler) anlamı olan, bunlardan bir taraf emir verme yetkisine sahip diğer taraf ise
bağımlı olan ve bu emirleri dinleyen ve uygulaması gereken taraftır.
Kamu otoritesi kavram olarak diğer otoritelerden farklılık göstermemektedir (ebeveyinler, öğretmenler, müdürlerin otoritesi v.s. gibi aynı şekilde emir veren ve emirleri uygulayan prensipleri üzerine kurulmuştur). Yinede otorite ve kamu otoritesi kavramları arasında farklılıklar bulunmaktadır.
Otorite sahipleri geniş alamda fiziki gücün tekelini elinde tutmuyorlar, onlar
sadece (moral, eğitim ve pedagojik) yöntemlerle etkili oluyorlar. Fiziki gücün
tekelini elinde bulunduran tek otorite, kamu otoritesidir. Fakat organizasyonlar hatta bireyler de fiziki güç için araçlar kullanabilir örneğin silah gibi,
lakin devletin fiziki gücüne karşı kimse bu araçları kullanmaz. Devlet, ne kadar, ne zaman, nerede bu fiziki güç araçlarını kullanılacağını belirler. Kamu
otoritesi fiziki güç araçlarının tekelini elinde bulundurduğu için akla gelen
soru devlet otoritesinin bağımsızlığı konusudur.
Bağımsızlık sözünün yüksek ve yüce anlamı vardır. Kamu otoritesi bağımsızlık kavramından oluşuyor çünkü devlet, bağımsızlığı sınırsız bir şekilde tüm ülke topraklarında uygulayan organdır. Bağımsızlığa göre otorite,
ülke topraklarında meşrutiyeti tek olan ve kamu otoritesi olarak aşağıdaki
öğelere göre temsil edilmektedir:
 Kamu (Devlet) otoritesinin bağımsızlığı bunun anlamı devletin
meşrutiyetinin ve kararları almada bağımsız ve özgür olduğunu
açıklar ve kararları getirirken dışarıdan hiçbir etkinin olmayacağını
belirtir. Dışarıdan gelebilecek etkiler devletin gücü dâhilinde değildir. Yani dışarıdan gelen etkilere rağmen devletin bağımsız bir şekilde karar verebilmesidir.
49
Hukukun Temel Kavramları
 Üstünlük bunun anlamı devlet otoritesi ülkenin toprakları içerisinde en üst derecededir ve bu üstünlüğe karşı başka hiçbir güç odağı
olmaz ve ona rakip olamaz. Yani ülke topraklarında başka otoriteler
olabilir (hatta mevcuttur) fakat en yüksek otorite devlet otoritesidir.
O herkes için geçerli ve her organizasyonu kapsayan hukuk kurallarını düzenlemektedir.
 Kamu (Devlet) otoritesinin sınırsızlığı daha önceki iki öğeyi de
içine almaktadır. Yani kamu otoritesi istediği uygulmayı, istediği hukuk kuralını getirebilir ve herkes bunu uygulamak zorundadır.
Devlet otoritesinin öğelerinde görmüş olduğumuz bu üstün güç bazı
durumlarda kötü şekilde kullanıma açıktır. Kötü kullanımı ortadan kaldırmak
için modern devletler, otoriteyi dağıtma konseptine gitmişlerdir, buna göre
devlet otoritesinin organları yasama, yürütme ve yargı kollarına ayrılmıştır,
(resim 4 bak).
Bu dağılım iki temel üzerine kurulmuştur:
1. devletin otoritesinin görevleri birkaç devlet organları arasında dağıtılması,
2. bu organların görevlerini yerine getiriken bağımsız olmaları ve karşılıklı gözlem ve denetimin yapılması.
? SORULAR:
1. Devlet otoritesi kavramından ne anlıyorsunuz?
2. Devlet otoritesi ve geniş anlamda otorite arasındaki temel farklar
nelerdir?
3. Devlet otoritesinin öğelerini sayınız?
4.Devlet otoritesinin görev dağılımının olması ne şekilde kötü kullanımı
engellemektedir?
50
Hukukun Temel Kavramları
YASAMA
Parlamento, Meclis
DEVLET
OTORİTESİNİN
DAĞILIMI
YÜRÜTME
Başbakanlık,
Devlet Başkanı
YARGI
Mahkemeler
Resim 4. Devlet Otoritesinn Dağılımı
51
Hukukun Temel Kavramları
3.5. DEVLET ORGANİZASYONU VE DEVLET ÖRGÜT ÇEŞİTLERİ
Parlamento, başbakanlık, bakanlıklar, mahkemeler, savcılık, cumhurbaşkanı ve diğerleri devlet örgütlerini oluşturuyor ve hepsinin yerine getirmesi gereken görev ve yetkileri6 vardır.
Devlet organizasyonun temel karakteristik özelliği, görevleri yerine getiren birçok önemli uzman örgütlerden oluşmasıdır.
Çeşitli devlet örgütleri
Devlet örgütü, devlet organizasyonun bir parçası olup, kuruluşu ve yetkileri kanun ile belirlenir ve yetkileri çerçevesinde kısmi düzenlemeler getirebilir.
Devlet organlarının çeşitleri:
1. Silahlı ve Sivil
2. Karar verici ve Uygulayıcı
3. Tekil ve Kollektif
1. Silahlı ve Sivil Devlet Örgütleri
Bu iki devlet örgütü olmasaydı hiçbir devlet organının bugüne kadar
yaşama şansı olmayacaktı.
Silahlı devlet örgütü fiziki güç kullanan ve sınırlı sayıdaki askeri kişilerden oluşmaktadır.
İki şekilde karşımıza çıkıyor:
a) Askeri güç
b) Polis (kolluk) gücü
Askeri güç, savunma hedefli olan, düzeni ve barışı sağlayan ve dışarıdan gelebilecek saldırılara karşı devletin toprak bütünlüğünü korumaktır.
Bazı durumlarda askeri güç ile devletin içindeki huzur ve düzen sağlanabilir
ancak özel durumlarda, afet zamanlarında, isyanlarda ve devrim teşebbüslerinin oluşması durumda böyle bir güce başvurulabilir. Böyle bir güç ancak
6
Vekaletname, bir organın yerine getirmesi gereken iş için onay alması. Örneğin Meclis
kanun yapmak için yetkilidir.
52
Hukukun Temel Kavramları
polis güçlerinin yetersiz olduğu durumlarda ya da güvenliği sağlayamadıkları durumlarda devreye girer. Onlar sürekli eğitim görmekte fakat sadece
olağanüstü ya da savaş durumunda müdahale ediyorlar.
Polis gücü, silahlı organ olarak amacı devlet içinde
toplumsal düzeni ve huzuru sağlamaktır. Aynı zamanda fiziki baskının ilk hukuksal uygulayıcısıdır. Ülke vatandaşlarının huzur ve düzenini sağlayarak kuralları
çiğneyenleri tutuklayabilir ve hapise atabilir. Askeri
güce karşılık polis hergün görev yapmakta ve halkla
içiçe çalışmaktadır. Polis teşkilatı görev süresince üniforma taşımakta ve çeşitli baskı malzemelerine sahiptirler (silah, hapishaneler v.b.)
Sivil ya da halk örgütleri,
hiçbir fiziki güç kullanmayan
fakat çeşitli işlemler (kanunlar) getiren organlardır. Örneğin; parlamento, mahkemeler, başbakanlık, bakanlıklar.
2. Karar verici ve uygulayıcı örgütler
Hiyerarşi ve bağlılık devlet organizasyonunun temel taşlarıdır. Bu
bağlamda, alt ve üst organlar arasında bazı düzensizlikler olabilir yani karar
veren ve kararları uygulayan organlar arasındaki ilişki. Karar verici mi yoksa
uygulayıcı mı olacağı, devlet organizasyonunun içindeki konuma bağlıdır.
Alt organlar her zaman üst organın emir ve kararlarını yerine getirirler yani
uygulayıcıdırlar.
Devlet organlarında hiyerarşi bağlılık ve rütbelik durumuna göre yapılır. Alt durumda olan bir devlet organının hukuki (yaptığı işlemler) anlamda
bağlı olduğu üst organa karşı sorumluluğu vardır ve altın işlemi üstün işlemine uygun olması gerekmektetir. Günümüz modern toplumlarında en üst
organ parlamentodur.
53
Hukukun Temel Kavramları
Örneğin Makedonya’da mahkemelerin hiyerarşik yapısına baktığımızda: (resim 5 bak).
Mahkemelerin Dağılımı
Yüksek (vrhoven) Mahkeme
Temyiz (apelacionen) Mahkemesi
Genel (osnoven) Mahkemeler
Resim 5. Mahkemelerin hiyerarşik yapısına
3. Tekil ve Kollektif örgütler
Devlet organlarının tekil ve kollektiv organlara ayrılmasının nedeni bu
organlarda kararların bir kişi mi yoksa birden fazla kişi tarafından mı verildiğine bağlıdır.
Tekil (bireysel) örgütlerde kararlar organ adına tek kişi tarafından verilmektedir, örneğin (devlet başkanı).
Kollektiv örgütler, çalışmalarını
ancak birçok kişinin (ya da ona bağlı
üyelerin) katılımı ile kollektif kararlar
alarak yerine getirirler. Örneğin, (meclis, başbakanlık, komisyonları). Bu organların çalışma mantığına göre çoğunluk (yeter sayısı) kavramının oluşması lazım.
Çoğunluk kavramı ile bir kollektif örgüt çalışmaya başlamasının yanında aynı zamanda bu örgütlerin kararlarını alırken de çoğunluğu oluşturmaları gerekiyor.
54
Hukukun Temel Kavramları
Karar Yeter sayısı, kollektif örgütlerde çalışmaların başlaması ve kararların onaylanması için üyelerin en küçük (asgari) sayısı anlamına gelmektedir.
Hukukta karar yeter sayısı iki şekilde oluşmaktadır:
a) Basit çoğunluk
b) Nispi çoğunluk
a) Basit çoğunluk, buna göre bir kurumun karar alabilmesi için yani
toplantıya başlaması için üyelerin yarısından +1 fazlası hazır bulunması gerekiyor. Basit çoğunluk iki şekilde ortaya çıkar:
 Salt çoğunluk, halihazırda bulunan mevcut üyelerin yarısı +1
üyenin oy kullanması gerekiyor.
 Mutlak çoğunluk, toplam üyelerin yarısı +1 üyenin oy kullanması gerekiyor.
b) Nispi çoğunluk, bu kurala göre toplanma ve karar almada toplam
üyelerin 2/3 ya da 3/4 oyu gerekmektedir.
Örneğin,
Makedonya Cumhuriyeti parlamentosunda 120 üye vardır. Parlamentonun
toplanması için 61 üyenin hazır olması gerekmektedir. Eğer kanunun
getirilmesi için salt çoğunluk aranmış olsaydı o zaman onun için halihazırda
bulunanlardan 31 üyenin oy kullanması gerekiyor.
Eğer mutlak çoğunluk istenmiş olsaydı o zaman üye sayısı en 61 olması
gerekiyordu. Eğer nispi çoğunluk istenmiş olsaydı olumlu oy için 81 üye oy
vermesi gerekiyor.
Oy kullanma işleminde üç yöntem kullanılmaktadır yani üç şekilde oy
veriliyor:
 EVET
 HAYIR
 ÇEKİMSER
55
Hukukun Temel Kavramları
Makedonya Cumhuriyetinde bazı kanunlar için özel çoğunluklar söz
konusudur, bunlara Badenter ya da çifte çoğunluk denmektedir.
* Çoğunlukla getirilen kararlarda, Makedonya da çoğunluk olmayan toplulukların milletvekillerinin de çoğunluk beyanlarına ihtiyaç duyulmaktadır.
Örneğin yerel yönetimler kanununun kabul edilmesi için 81 milletvekilinin
olumlu oyu gerekiyor, yani aynı zamanda Makedonya da çoğunluk olmayan
toplulukların milletvekillerinden en az yarısının olması gerekiyor. Sonuç
olarak, kanunun kabul edilebilmesi için çoğunluk olmayan 20 milletvekli
(Arnavut, Türk, Sırp ve Ulah) varsa, bunlardan en az 10 milletvekilinin olumlu
oy kullanması gerekiyor.
? SORULAR:
1. Polisin ve Askerin temel görevleri nelerdir?
2. Devlet örgütünün temel taşlarını oluşturan öğeler nelerdir?
3. Devlet örgütünün karar alıcı mı yoksa karar verici mi olacağı nereden
belli oluyor?
4. Kollektif ya da bireysel örgütler neye göre ayrılmıştır?
5. Karar yeter sayısı nedir?
6. Ne tür karar yeter sayısı biliyorsunuz?
 ÖDEV:
1. Ülkede tüm devlet yönetimi askeri yönetimin elinde olmuş olsaydı ne
olurdu? Düşününüz.
2. Bireysel ve kollektiv örgütlerde karar vermenin olumlu ve olumsuz
yönlerini düşününüz.
3. Sınıfınızda nisbi ve mutlak çoğunluğa göre kararların nasıl
getirildiğini hesaplayınız.
56
Hukukun Temel Kavramları
YÖNETİM DÜZENİ
Amaç:
 yönetim düzeni arasındaki farklılığı öğrenmek,
 devlet başkanının görevlerini öğrenmek,
 devlet ile monarşi arasındaki farklılığı öğrenmek.
57
Hukukun Temel Kavramları
4. YÖNETİM DÜZENİ
4.1. DEVLET BAŞKANI
Yönetim şekli devlet başkanın bu göreve nasıl geldiği ile belirlenmektedir.
Devlet başkanı birey ya da organ olarak devleti hem yurt içinde hem de
yurt dışında temsil etmektedir.
Devlet başkanının durumu birçok etkene bağlıdır. Birçok ülkede var
olan ancak genel anlamıyla devlet başkanı kurumunun farklı olmasında en
önemli nokta o ülkenin monarşi ya da cumhuriyet düzeni ile yönetilmesine bağlıdır. Monarşilerde devlet başkanı bir kişi Monark tarafından temsil
edilir ve babadan oğula geçer. Cumhuriyet düzeninde devlet başkanı seçim
yoluyla işbaşına gelir ve ona cumhurbaşkanı denir. Cumhuriyet düzeninde
ayrıca devlet başkanlığı kollektif örgüt olabilir bunun adına icra komitesi ya
da cumhurbaşkanlığı denir.
Devlet başkanının birçok yetkileri vardır ve bunları içeriye yönelik ve
dışarıya yönelik yetkiler olarak ayırabiliriz. Yinede her devlet kendi devlet
başkanının yetkilerini düzenlemektedir. Devlet başkanının içeriye yönelik
önemli yetkileri şunlardır:
1. Kanunları7 onaylamak;
2. Hükümeti kurmak için yetki vermek;
3. Yüksek devlet temsicilerini atamak;
4. Silahlı kuvvetleri yönetmek;
5. Ödül (nişan) dağıtmak;
6. Genel af çıkartmak;
7
Meclis yasama gücü olarak kanunları yapar, kanunlar resmi gazetede yayınlanmadan
önce Cumhurbaşkanı tarafından onaylanır ya da düzeltilmesi için tekrar Meclise geri yolanabilir.
59
Hukukun Temel Kavramları
Devlet başkanının dışarıya yönelik önemli yetkileri şunlardır:
1. Uluslararası ilişkilerde devleti temsil etmek,
2. Uluslararası anlaşmaları imzalamak,
3. Uluslararası politika oluşturulmasında katkıda bulunmak,
4. Yurt dışında olan büyükelçileri ve diğer görevlileri atamak,
5. Uluslararası diplomatlardan iyi niyet mektuplarını almak.
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
Devlet Başkanı terimini açıklayınız.
Yönetim şekline göre devletler nasıl ayrılır?
Devlet Başkanının bazı yetkilerini açıklayınız.
Organizasyon şekline göre Devlet Başkanı nasıl olabilir?
 ÖDEV:
1. “Makedonya Devletinde Cumhurbaşkanı`nın konumu” konusunda
ödev yazınız.
60
Hukukun Temel Kavramları
4.2. MONARŞİ
Monarşinin en temel karakteristik özelliği Devlet Başkanlığı vesayet
üzerine birinden diğerine geçmesidir. Monarşilerde Devlet Başkanı farklı şekillerde isimlendirilebilir, bunlar kral, sultan, vezir, firavun, şah v.b.
Birçok ünvana rağmen monarşilerde ortak nokta monark unvanı takip
etmektedir. O her zaman tek kişidir, yani “monos” kelimesinden türeyen monarşi – tek kişilik yönetim şeklidir.
Kural olarak monark ölene kadar yönetiyor, onun görevi değişmezdir.
Monark’ın diğer vatandaşlara göre kendine özgü ayrıcalıkları vardır, bu onun
kişiliğinden ve konumundan (statüsünden) ortaya çıkmaktadır.
Geçmişte yönetim mutlak şekilde monarkların elindeydi ve onu kısıtlayacak hiçbir kanun mevcut değildi. Mutlak yönetimde devlet başkanlığı ve
başbakanlık aynı kişi tarafından yönetilmekteydi ve onu kontrol edecek hiçbir mekanizma yoktu. Örneğin, XIV Lui8 zamanında Fransa. XVII y.y. kadar
monarklar tüm dünya da yöneten kişiler olarak ortaya çıkmışlardır. Monarkların yönetimdeki en rahat zamanları XIV-XV y.y. arasındaydı çünkü krallar ve
kraliçeler vesayet sistemine göre tüm Avrupa’yı yönetmişlerdir.
Bugünkü monarklar anayasal bir kurum
halindedir. Yani onların yetkisini kısıtlayacak bir
anayasa var. Monarklar vesayet sistemine göre
yinede devlet başkanıdır fakat yürütme seçilmiş
kişilerin elindedir (parlamento gibi). Günümüz
monarşi ülkeleri Büyük Britanya, Hollanda, Belçika, İsveç, Norveç, Japonya v.b. Bunlardan birçoğunun yetkileri semboliktir, yani törenseldir.
Monark egemenliğini sürdürüyor fakat yönetmiyor. Brunei, Suudi Arabistan ayrı konumdalar çünkü burada monarkların yüksek siyasi
gücü bulunuyor.
8
Tarih Ansiklopedisi, Mladinska Kniga Skopje, 2009, s.279, “Devlet, o benim”-XIV Lui Fransa’yı yönetmesi tanrı tarafından ona verilmiş kutsal bir görev olduğunu sıkı bir şekilde ortaya koymuş, yönetimi boyunca danışmanlarına, milletvekillerine ve bilim adamlarına kesinlikle danışmamıştır.
61
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1. Monarşi nedir?
2. Monarşinin temel özelliği nedir?
3. Günümüz monarşilerde monark’ın gücü nedir?
62
Hukukun Temel Kavramları
4.3. CUMHURİYET
Cumhuriyet terimi Latince res publica kelimesinden türemiş olan ve
kamu işi ya da genel güzellik anlamına gelmektedir. Yönetim şekline göre
bugün birçok ülke cumhuriyet sistemine göre yönetilmektedir.
Cumhuriyetin özelliklerine baktığımızda seçilmişlik, sorumluluk ve
yetki genişliği kavramlarının ön planda olduğunu görürüz.
a) Seçilmişlik – devlet başkanı, bireysel ya da kollektif örgüt olsun
belli bir zaman için seçiliyor. Seçimleri genel seçim olarak halk yapabilir, yargı organı yapabilir ya da bunun için seçilmiş özel bir organ tarafından yapılabilir.
b) Sorumluluk – Devlet başkanı cezai ve siyasi olarak sorumludur.
Buradan çıkan sonuç, devlet başkanının mutlak hakimiyeti ve sorumluluğu
yoktur dolayısıyla yapmış oldu görev ve yerine getirdiği işlemler konusunda
sorumluluğu vardır.
Cumhurbaşkanı cezai olarak da sorumludur. Kanunlara karşı herkesin
sorumlu olduğu gibi Cumhurbaşkanı da sorumludur. Cezai suç işlendiği zaman, Cumhurbaşkanı`nın diğerlerine göre tek avantajı suçun dikkatlice incelenmesi ve yargılamanın özel organ ve hakimler tarafından yapılmasıdır.
Cumhurbaşkanı görev süresi dolmadan da değiştirilebilir.
c) Yetki genişliği - Cumhurbaşkanının daha önce anayasa ve yasalarla
belirlenmiş yetkileri vardır.
Cumhurbaşkanı`nın seçilme biçimi ve yetki genişliği kavramlarına
göre Cumhuriyet: Başkanlık, Parlamenter ve Meclis seçeneklerine göre
ayrılır.
a) Başkanlık – bu sistemde Cumhurbaşkanı`nın güçlendirilmiş yürütme gücü vardır. Çünkü bu sistemde Cumhurbaşkanı hem Başkan hemde yürütmenin başıdır. Başkan, bakanları seçiyor ve bakanlar görevleri dolayısıyla
Başkana karşı sorumludurlar. Başkan halk tarafından yapılan seçimlerle ya
da halkın seçtiği seçmenler tarafından seçilmektedir, Amerika Birleşik Devletlerinde olduğu gibi.
63
Hukukun Temel Kavramları
Yasama gücü parlamentoyu oluşturuyor. Parlamento tarafından getirilen yasalara karşı Başkanın veto etme (askıya alma) yetkisi vardır.9
b) Parlamenter - bu sistemde Cumhurbaşkanı`nın zayıflatılmış yürütme gücü vardır. Bu onun seçilmişlik şartına göre belirlenir. Parlamento, başkanı seçiyor ve parlamentoda yürütme gücünün başı en fazla oy almış partinin başkanı oluyor ve parlamento yürütmenin süresini belirliyor. Hükümet
parlamentoya karşı sorumludur Başkana karşı değil. Hükümet parlamentoda çoğunluğu elinde bulundurdukça iktidarda kalmaktadır. Bu sisteme örnek olarak Almanya verilebilir.
c) Meclis - bu sistemde Cumhurbaşkanı`nın en az yürütme gücü vardır. Meclisin siyaseti yürütmede çok önemli merkezi gücü vardır. Hükümet,
meclis tarafından belirlenen yetkileri yerine getirmesi gerekmektedir. Cumhurbaşkanlık görevi, hükümet içinden seçilen bir bakan tarafından hem bakanlık yetkisini hem de cumhurbaşkanlık yetkisini devam ettirerek yerine
getirilmektedir.
Bu sisteme örnek olarak İsviçre verilebilir.
? SORULAR:
1. Cumhuriyet nedir?
2. Cumhuriyetin temel özellikleri nelerdir?
3. Cumhuriyet çeşitlerini sayınız ve onların karakteristik özelliklerini
belirtiniz.
 ÖDEV:
1. Makedonya Cumhuriyeti hangi cumhuriyet sistemine düşmektedir?
Düşününüz.
 PROJE:
1. Ödev hazırlayınız - Devletler ve onların yönetim sistemleri hakkında
bilgi veriniz ve en az iki devlet arasında karşılaştırma yapınız.
9
Başkan, kanunu onaylamayarak veto edebilir ve kanunun yürürlüğe girmesini engelleyebilir.
64
Hukukun Temel Kavramları
SİYASET SİSTEMİNİN ÇEŞİTLERİ
(REJİM)
Amaç:






siyasi rejim terimini öğrenmek,
siyasi rejim türlerini öğrenmek,
otokrasi ve demokrasi aradındaki farkları öğrenmek.
demokrasi hakkında bilgi sahibi olmak
demokrasi çeşitlerini öğrenmek
referandumun demokratik hak olarak önemini anlamak
65
Hukukun Temel Kavramları
5. SİYASET SİSTEMİNİN ÇEŞİTLERİ (REJİM)
5.1. SİYASET SİSTEMİ (REJİM) KAVRAMI VE ÇEŞİTLERİ
Siyaset sistemi (rejim); en üst şekilde organize olmuş devlet iktidarı yani
devlet ile halkın arasındaki ilişkiye denilmektedir.
Siyaset sistemi bize devlet iktidarında kimlerin egemen olduğunu
açıklar, halk mı yoksa başkası mı, çoğunluk mu yoksa azınlık mı.
Bilim literatüründe devlet için üç çeşit siyasi rejimden söz edilmektedir:
a) Demokratik – bu siyasi rejimde egemenlik halkın elindedir. Devlet
işlerinde kararları halk vermektedir. İnsan haklarına saygı gösterilmekte ve
garanti altına alınmaktadır. Kanun önünde herkes eşittir. İktidar halk adına
yapılmakta ve çoğunluğa göre karar verilmektedir.
b) Otokratik – bu siyasi rejimde iktidar bir kişinin ya da az sayıda kişinin sınırsız yetkilerle iktidara sahip olmasıdır.
c) Totaliter – bu siyasi rejimde insan hak ve hürriyetlerine çok az saygı
gösterilmekte ya da tamamen yok sayılmaktadır. Toplumsal yaşam sıkı denetim altında tutulmaktadır. Devlet iktidarı; resmi ve kültürel yaşamı, tarımı
ve siyasi aktiviteleri yönlendirmekte, özel girişimleri engellemekte, konuşma
hakkını engellemekte ve diktatörlüğü getirmektedir. Yöneticilerin, toplum
ve toplumun düşünce yapısı üzerinde mutlak egemenliği söz konusudur.
Uzun demokratik geçmişi olan ülkelerde demokratik rejim uygun bir
yapı olurken, otokratik ve totaliter siyasi rejimler yapılarına göre antidemokratik ya da mutlakiyetçi olduklarını söyleyebiliriz.
67
Hukukun Temel Kavramları
5.2. DEMOKRATİK OLMAYAN SİYASİ REJİMLER
Demokratik olmayan siyasi rejimler farklı şekillerde ortaya çıkmaktadır.
Tüm bunların ortak noktası siyasi iktidarın çok küçük azınlığın elinde olması,
kural olarak dar çerçevede iktidarın azınlık olanların elinde, hatta iktidarın
tek bir kişinin elinde olmasıdır. İnsan hak ve hürriyetlerine çok az saygı gösterilmekte ya da tamamen yok sayılmaktadır. Genelde iktidarda kalabilmek
için antidemokratik yollara başvurulmaktadır.
Demokratik olmayan siyasi rejim çeşitleri
Demokratik olmayan (mutlakiyetçi) siyasi rejim çeşitleri arasında aşağıdakileri sayabiliriz10: (resim 6 bak)
 Otokrasi
 Despotluk
 Tiranlık
 Diktatörlük
 Aristokrasi
 Oligarşi
Otokrasi – anlamı autos tek/sadece ile krateo yöneten anlamına gelen eski yunan kelimelerinden türemiştir. Halk dili ile söylenirse tek kişinin
yönetimidir. Otokratik rejimde iktidarın tamamı otokratın elindedir ve bireysel olarak sınırsız ve mutlak egemendir. Bu ülkede otokrat kendi istekleri doğrultusunda hareket ederek iktidarını kişisel ikna gücüne dayanarak
yönetir.
Despotluk – siyasi düzen içerisindeki anlamı, bir ya da birkaç kişinin
mutlak ve sınırsız yönetimi, diğer kalanların ise hiçbir haklarının olmadığı
yani köle gibi kullanıldığı rejimdir. Bu rejimin en önemli karakteristik özelliği
insanların toprakları, hayatları hatta düşünceleri bile despotun kontrolu altındadır. Aynı zamanda bu rejimin özelliklerinden biri de orta sınıfın (zanaatçılar, ticaret) güçlenmesine izin verilmemesidir, çünkü bu durumda üçüncü
10
Petrovski. D, Demokratiya ve Gragansko Pravo, s.23-29
68
Hukukun Temel Kavramları
ekonomik güç oluşmasından kaçınılmaktadır. Dolayısıyla bu rejim askeri tabakayı güçlendirerek iktidarını güçlendirmeyi hedeflemiştir.
Tiranlık – bu siyasi rejimde, iktidara zoraki ve kanunsuz bir şekilde gelinmektedir. Tiranlık ile despotluk arasında yakından benzerlikler bulunmaktadır. Her iki siyasi rejimde de iktidar halkı zoraki, kanunsuz, sürekli korku
yayarak ve katı cezalar ile yönetmektedir. Nikola Makyavelli 1513 yılında yazmış olduğu “hükümdar” adlı kitabında tiranlığı özel bir şekilde açıklamıştır.
Buna göre, hükümdar11 iktidarını ve devletini yönetebilmek için sürekli bir
şekilde kötülük yapabilir.
Diktatörlük – bu siyasi rejimde bir kişi ya da küçük bir grubun darbe
ile iktidara gelmesidir. Teoride iki tür diktatörlük bilinmektedir, bunlar:
 Sezarlık ya da Bonapartlık –Romada Gay Yuliy Sezar ve Fransada
Napoleon Bonaparte tarafından uygulanmıştır. Bu yönetim, liderin
güçlü iktidarı olarak ortaya çıkar.
Onların demokratik şekil vermek için halkın görüşünü dolaylı yoldan almak için gayret göstermiş olsada, yinede halkın, iktidarı kısıtlayacak yeteri dercede siyasi araçları yoktu.
 Totaliter diktatörlük - bu siyasi rejimde toplum devlet tarafından
mutlak bir baskı ve kontrol ile aşağılanmaktadır. Faşizmi, Nazizmi ve
Stalinizmi totaliter diktatörlüğe örnek gösterebiliriz.
Aristokrasi – bu siyasi rejim soyluların iktidarı, yani diğer insanlardan
daha soylu ve asil olanların iktidarıdır. Bu soyluluk genellikle kan bağına göre
belirlenmektedir. Bu iktidar şekli çok az bir şekilde bağımsız olarak ortaya çıkar ve tüm monarşi şekillerinde vardır.
Oligarşi – aristokrasiye benzeyen bir siyasi rejimdir. Fakat aristokraside iktidarda olan kişilerin sayısı azdır yani en iyiler ve akıllılardan oluşur, fakat oligarşide azınlık iktidardadır ve zengindirler.
11
Makiyaveli. N, Yönetici, “Halklara hizmet eden yöneticilere karşı soruşturma yapamayız.
Yönetici kazanmak için uğraş versin ve kullanacağı yöntemler sevilecek ve herkez onları
konuşacaktır...”
69
Hukukun Temel Kavramları
DEMOKRATİK OLMAYAN REJİMLER
OTOKRASİ
DESPOTLUK
TİRANLIK
DİKTATÖRLÜK
ARİSTOKRASİ
OLİGARŞİ
Resim 6. Demokratik olmayan siyasi rejimler
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
5.
70
Siyasi sistem (rejim) kavramını açıklayınız.
Ne tür siyasi sistemler (rejimler) vardır?
Demokratik olmayan siyasi rejimlerin genel özellikleri nelerdir?
Demokratik olmayan rejimleri sayınız.
Demokratik olmayan rejimlerde insan hakları kurulabilir mi?
Hukukun Temel Kavramları
5.3. DEMOKRATİK SİYASAL REJİM
Demokrasi kelimesi yunanca–demos- halk ve krateon- yönetmek kelimlerinden oluşmakta, yani halkın yönetimi demektir.
Demokrasi, gücün organize olmuş şeklidir. Demokraside iktidarın görev süresi halkın vermiş olduğu oylarla belirlenmektedir.
İki çeşit demokrasi vardır:
a) Dolaylı ya da temsili demokrasi. Bu tip demokrasilerde halk kendi adına siyasi kararlar alan temsilcileri seçer.
b) Doğrudan demokrasi. Bu tip demokrasilerde halk doğrudan iktidarı kullanmaktadır. İktidarı kullanırken, özel organlar ya da temsilciler bulunmamakta halk siyasi kararların getirilmesinde kendisi oy kullanmaktadır.
Demokrasi için söylenen sözler
“DEMOKRASİ RUHU DIŞARIDAN EKLENEMEZ. HALKIN KENDİ İÇİNDEN
DOĞMASI GEREKİR.”
Mahatma
Gandi
“DEMOKRASİ, HALKTAN, HALKLA VE HALK İÇİN YÖNETMEKTİR.”
Abraham
Linkoln
“DEMOKRASİ, BİZİ HAK ETTİĞİMİZDEN DAHA İYİ YÖNETİLMEYECEĞİMİZİ GARANTİ EDEN BİR SÜREÇTİR.”
Corc
Berner Şo
“DEMOKRASİ KOŞMAZ FAKAT SONUCA DAHA GÜVENLİ ULAŞIR.”
Gete
71
Hukukun Temel Kavramları
5.3.1. DOLAYLI (TEMSİLİ) DEMOKRASİ
Kime oyumu kullanayım?
Dolaylı (temsili) demokrasi halk
tarafından seçilen temsilciler eliyle
iktidarı kullanmaktır.
Halk tarafından seçilen temsilciler
iktidarın en yüksek organı için
seçiliyor ve görev süreleri belirlidir.
İki tür görev süresi mevcut:
a) temsili – bu görev süresinde, temsilcilerin görev süreleri içerisinde
yaptıkları işlerden dolayı seçenlere karşı sorumlu değildir. Onlar görev süresi
zarfında geri çağırılamazlar.12
b) zorunlu – bu görev süresi diğerinin tam tersidir. Temsilciler, görev
süreleri boyunca yaptıkları işlerden dolayı seçenlere karşı sorumludur ve her
an geri çağırılabilirler.
Demokrasinin kendini doğrudan temsil etmenin en önemli ifadesi
temsili demokrasidir ve şu şekilde ayrılır:
a) Serbest seçimler
b) Temsili makam (parlamento, meclis, kongre)
İnsanlar genelde iktidara temsilci seçmek için oylamaya katılır. Temsili
demokaside halk, iktidarı doğrudan kullanmaz, sadece iktidarı kimin kullanacağını belirler. Halk, temsilcilerinin kim olacağını belirlemek için seçimler
düzenlenir. Serbest seçimler demokrasinin temel taşlarındandır.
12
Makedonya Cumhuriyeti Anayasası 62. madde 3. ve 4. fıkra, “Milletvekilleri halkı temsil
eder ve mecliste kendi inandığı şeylere göre karar verir.” “Milletvekilleri geri çağırılamazlar”
72
Hukukun Temel Kavramları
Bugün birçok dünya ülkesinde seçimler, herkesin eşit oya sahip olduğu, doğrudan ve gizlilik prensibine göre belirlenmektedir.
Seçme-Seçilme hakkı şu şekilde olabilir:
a) Aktif seçme hakkı - oy kullanmak ve birini seçme hakkını ifade
eder. Reşitliğe ermiş olan herkes bu hakkı kullanır.
b) Pasif seçme hakkı – birinin seni temsilci olarak seçme hakkını ifade eder. Bu seçilme hakkı ileriki yaşlarda orta çıkar, bu genelde hangi görev
için seçim yapılacaksa ona göre değişir.
Seçimler şu seçim sistemine göre yapılmaktadır:
1. Çoğulcu seçim sistemi – bu sistem en basitidir çünkü burada adaylar arasında en fazla oyu almış kişi seçilmektedir. Seçmen kendi adayını çevreleyip zarfı seçim kutusuna atması gerekiyor.
2. Orantılı (nispi) seçim sistemi – siyasi partiler genel seçimlerde aldıkları oy kadar mecliste ona göre orantılı bir koltuk sayısı kazanmaktadır. Teoride bu model parti listesi gibi bilinir, çünkü halk, siyasi
partiye oy kullanır ve onun belirlemiş olduğu listeye göre oyunu verir.
3. Karma seçim sistemi – bu seçim sistemine göre adayların bir bölümü çoğunluk seçim sistemine diğer bölümü ise orantılı seçim sistemine göre seçilir.
Seçmenler ya da seçme hakkı olan herkesin, seçim hakkını cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, parlamento seçimlerinde ve yerel seçimlerde orta
koyar.
73
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1. Demokrasi kavramını açıklayınız.
2. Ne tür demokrasi vardır?
3. Demokrasi türleri arasında ne tür farklılıklar vardır?
4. Temsili demokrasi kavramını açıklayınız.
5. Görev süresi nedir?
6. Ne tür görev süreleri vardır?
7. Temsili demokraside temel kurumlar hangileridir?
8. Seçim hakkı nasıl olabilir?
9. Seçim sistemlerini açıklayınız.
10. Bir devlette ne tür seçim sistemi uygulanabilir?
 ÖDEV:
1.13 Listeye bakınız ve kimin oy kullanması ya da kulanmaması gerektiğini
belirtiniz. Neden?
a) erkekler b) bayanlar c) mahkumlar d) 21 yaşından küçükler e) akıl hastaları f ) okul okumayanlar (cahiller) g) ARM askeriyede çalışanlar h)
amalar (görmeyenler) i) yüksek öğretimden mezun olanlar.
13
Uçime Pravo, Fondaciya, İnstitut Otvoreno Opştestvo, s. 88, 89
74
Hukukun Temel Kavramları
5.3.2. DOĞRUDAN DEMOKRASİ
Doğrudan demokrasi siyasi rejiminde, iktidarı kullanmada özel seçilmiş
organlar ya da halk temsilcileri yoktur, halk kendisi karar verir.
Doğrudan demokrasi biçimleri şöyledir:
a) Referandum
b) Halk insiyatifi
c) Veto hakkı
d) Geri çağırma hakkı
e) Doğrudan demokrasinin meclis biçimi
a) Referandum – halk genel bir seçim ile “LEHTE” ya da “ALEYHTE”
daha doğrusu “EVET” ya da “HAYIR” oyu kullanarak devlet tarafından alınan
bir kararın sonucunu belirler.
EVET
;
HAYIR
…
Referandum aşığadaki gibi:
 Mecburi – getirilen kanun, kararname mecburi referanduma gitmek zorundadır.
Örneğin:
M.C. Anayasasına gore, Makedonya Cumhuriyeti Meclisi devlet sınırlarınn belirlenmesinde, diğer devletlerle birleşme ya da parçalanma ve
150.000 seçmenin isteğiyle mecburi referanduma gitmek zorundadır.
 Mecburi olmayan- Meclis bir kuralın referanduma gidip gitmeyeceğini
karar verir.
b) Halk inisiyatifi – halkın pozitif hukuk kurallarının değiştirilmesi ya
da yeni düzenleme getirilmesi için devlet organlarından istekte bulunmasıdır.
75
Hukukun Temel Kavramları
Örneğin:
M. C. Anayasasına göre, (MC. Anayasası 71. madde) 10.000 seçmenin isteği ile yeni düzenlemeler getirilebilir, (MC. Anayasası 130. madde) 150.000
seçmen isteği ile düzenlemenin değiştirilmesi istenebilir ve (MC. Anayasası 73. madde) 150.000 seçmenin isteği ile referanduma gidilebilir.
c) Veto hakkı – veto kelimesi latince kökenli olup yasaklamak anlamına gelmektedir. Mevzuatın getirilmesi ile başlar. Yasama gücü ya da başka
bir devlet organı tarafından kabul edilen bir düzenlemenin, kanunda belirtilen seçmen sayısının inisiyatifiyle ve belirlenen süre içerisinde yapılan bir
davranış türüdür.
Veto hakkına en yakın olanı dilekçedir (talep etmek) bunun anlamı,
belirli bir durum için halkın yazılı bir şekilde istekte bulunmasıdır (teşebbüste bulunmak, bilgilendirmek ve eleştiri).
d) Geri çağırma hakkı – bu hakla, halk, temsilcisine verilen yetkilerin
görev süresi devam ettiği süre zarfında geri çağırma ya da iptal etme hakkına sahiptir.
e) Doğrudan demokrasinin meclis biçimi – bu tür bir doğrudan demokratik biçiminde, reşitliğe ermiş her vatandaş, yerel birliklerde kendilerini
ilgilendiren ortak konular hakkında karar verebilirler. (örn; MC. Yerel yönetimler birliklerinde halkın toplanması).
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
76
Doğrudan demokrasi nasıl oluşur?
Doğrudan demokrasi türlerini sayınız.
Referandumu açıklayınız.
Halk inisiyatifi ne anlama gelmektedir?
Doğrudan demokrasi biçimi olarak veto hakkı ne demektir?
Geri çağırma ne anlama gelir?
Doğrudan demokrasi olarak meclis biçimini açıklayınız.
Hukukun Temel Kavramları
 ÖDEV:
1. Makedonya Cumhuriyetinde kaç tane referandum yapılmıştır ve
konuları nelerdir? Öğreniniz.
2. Kendi sınıfınızı ilgilendiren bir konuda referandum organizasyonu
yapınız.
77
Hukukun Temel Kavramları
DEVLET DÜZENİNİN ÇEŞİTLERİ
Amaç:






merkezi ve taşra organlarını öğrenmek,
devlet düzenini öğrenmek,
devlet düzeninin biçimlerini öğrenmek,.
basit ve birleşik devletler arasında ayrım yapabilmek,
birleşik devlet biçimlerini öğrenmek,
Makedonya devlet düzenini öğrenmek
79
Hukukun Temel Kavramları
6. DEVLET DÜZENİNİN ÇEŞİTLERİ
14
6.1. DEVLET DÜZENİ KAVRAMI VE ÇEŞİTLERİ
Devlet düzeni, bir devlette merkezi ve taşra teşkilatları arasında kurulan
ilişki anlamına gelmektedir.
Yukarıda açıkladığımız tanımı anlayabilmemiz için öncelikle merkezi
ve taşra teşkilatların ne olduğunu görmemiz gerekmektedir.
 Merkezi teşkilat – meşruiyeti tüm ülkeyi kapsamaktadır. (örn; meclis, başbakanlık, yüksek mahkemeler, devlet organları).
 Taşra (yerel) teşkilatı – meşruiyeti sadece ülkenin belirli bölgesini
kapsamaktadır. (örn; belediyeler, belediye meclisleri).
Merkez ve taşra teşkilatları arasındaki ilişkiler merkeziyetçi prensibi
üzerine kurulmuştur, yani merkeziyetçi prensibinde tüm işlemlerin merkezi devlet kurumları tarafından yürütülmesi anlamına gelmektedir. Adem-i
merkeziyetçi (yerinden yönetim) prensibinde ise merkezin, kullandığı yetkileri kanunlara uygun bir şekilde yerel teşkilatlara devretmesi ya da aktarmasıdır.
Devlet düzeninin biçimlerine göre devletler:
a) Basit (üniter) devletler
b) Karmaşık devletler,
14
Bayalciev.D, Micaykov.M, Taskovska.D, Voved vo pravo, s.122, 123
81
Hukukun Temel Kavramları
6.2. BASİT (ÜNİTER) DEVLET
Basit ya da üniter devlet, iktidar gücünün tüm ülkeye yayılmış olan bağımsız merkezi devlet organlarının elinde olması anlamına gelmektedir.
Bunlar merkezi iktidarın hem içişlerinde hemde dışişlerindeki temsilcileridir.
Basit (üniter) devletin özellikleri:
 Anayasa tüm devlet toprakları içinde geçerlidir.
 Merkezi organlar yasama, yürütme ve yargının temsilcileridir.
 Dışilişkiler tek kaynaktan yürütülür ve merkezi devlet organların
elindedir.
 Tek tip yargı sistemi mevcuttur ve tüm ülke toprakları içerisinde geçerlidir.
 Tek bir silahlı kuvvetler mevcut ve merkezi yönetimin elindedir.
 İki tip devlet organları yoktur (meclisler, başbakanlıklar, yüksek
mahkemeler v.s.)
Üniter devlet daha iyi işleyebilmesi için idari – bölgesel birliklere15 ayrılmıştır. Onlar bağımsız organlar değil ve merkezin vermiş olduğu yekiler
çerçevesinde çalışır. Fakat üniter devletin yapısı adem-i merkeziyetçi (yerinden yönetim) prensibine göre yapılanmışsa o zaman merkez bazı yetkilerini yerel yönetimlere devredebilir. Bu yetki devri ile yerel yönetimler kısmen bağımsız olurlar fakat bağımsızlık merkezin gücünden fazla olamaz ve
ancak merkezden gelen yetkileri kullanabilirler.
15
Makedonya Cumhuriyetinde idari bölgesel birlikler, belediyelerdir.
82
Hukukun Temel Kavramları
6.3. KARMAŞIK DEVLET
Üniter devlet yapısının aksine Karmaşık devlet yapısı birçok bölümden
oluşmaktadır: federasyon ve konfederasyon.
6.3.1. FEDERASYON
Federasyon kelimesi yunanca foedus kelimesinden gelmekte yani birlik, ilişki, anlaşma anlamına gelmektedir.
Federasyon kelimesi birleşik devlet anlamına geliyor, federe birimlerin
cumhuriyet, özerk, eyalet vs. şeklinde kendi istekleri doğrultusunda birleştikleri
bir durumdur.
Federal birleşmelerin en önemli nedenleri arasında etnik, dil, dini bütünlük, kültürel ve ziraai ihtiyaçlar gelmektedir.
Federasyonun özellikleri:
 Federasyon anayasısında yetkiler kısıtlanmış olup federasyon ve federe devlet arasında yetkiler belirtilmiştir.
 Federe devletlerin kendi anayasaları vardır, fakat federasyon anayasasına uygun olmak zorundadır.
 Birleşik devlet organları mevcuttur ve her federe devlet orada eşit
şekilde temsil edilir.
 Ülke, sınırlarında ve federe devletlerde yaşayan vatandaşlardan oluşuyor.
 Devlet iktidarı çift başlıdır (birleşik ve federe birimler).
 Çifte Yasama gücü (birleşik ve federe birimler)
 Çifte vatandaşlık mevcuttur (birleşik ve federe devlet vatandaşlığı)
 Tek para birimi vardır.
 Uluslararası onaylanmış tek sınır yapısı.
Federasyonların en önemli karakteristik özelliği, federe devlet arasındaki sıkı bir ilişki ve federasyona karşı herkesin güçlü ve kopmaz bir bağın
olmasıdır.
83
Hukukun Temel Kavramları
Bugün buna örnek olarak ABD (Amerika Birleşik Devletlerini) gösterebiliriz, ABD 50 federe devletten oluşuyor ve herkesin kendi hükümeti ve
kanunu vardır ve her birinin Vaşingtonda temsilcisi vardır.
6.3.2. KONFEDERASYON
Konfederasyon birleşik devletler demektir. Sözleşme ile kurulur ve ortak
organlar eliyle anlaşmada belirtilen hedef doğrultusunda hareket edilir.
Konfederasyon birliğinde, ancak anlaşmada belirtilen yetkiler devredilir. Federasyonun aksine burada devletler çok rahat bir şekilde birlikten ayrılabildiği için bu tip birleşmelere esnek birleşme denilmektedir.
Konfederasyonun özellikleri:
 En yüksek organ konfederasyon meclisidir.
 Konfederasyona üye olan her devletin uluslararası tanınmış ve kendi devlet organları vardır.
 Ortak yasama, yürütme ve yargı organları yoktur.
 Bir karar alınması için konfederasyon üyelerinin tamamının karar
getirmesi gerekmektedir, burada çoğunluk kuralı geçersizdir.
 Her soru için konfederasyon ülkeleri ayrı ayrı karar vermektedirler,
yani konfederasyon bazında alınan kararları kendi devletlerinde de
karara bağlamaları gerekir aksi halde bu kararlar geçersiz sayılacaktır.
 Çifte vatandaşlık yoktur.
 Tek ordu ya da tek para birimi yoktur.
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
84
Devlet düzeni terimini açıklayınız.
Merkezi ve Taşra teşkilatları arasındaki farkları açıklayınız.
Merkeziyetçi ve adem-i merkeziyetçi prensiplerini açıklayınız.
Devlet düzenine göre devletler nasıl ayrılırlar?
Üniter devlet nedir?
Üniter devlet özellikleri nelerdir?
Federasyon ve Konfederasyon arasındaki farları açıklayınız.
Hukukun Temel Kavramları
 PORJE:
1. “Makedonya devlet düzeni” hakkında bir çalışma yapınız.
85
Hukukun Temel Kavramları
-İKİNCİ BÖLÜM-
HUKUK
KAVRAMI
87
Hukukun Temel Kavramları
HUKUK KAVRAMI
Amaç:
 hukuk kavramını öğrenmek,
 toplumsal norm kavramını anlamak,
 görgü kurallarının yazılı ve yazılı olmayan normlarını
ayırmak,
 gelenek, ahlak ve hukuk normlarını ayırmak,
 toplumun ahlak kurallarını görmek,
 gelenek, ahlak ve hukuk normlarına karşı çıkanlara verilen
cezaların ne olduğunu öğrenmek.
89
Hukukun Temel Kavramları
7. HUKUK KAVRAMI
7.1. TOPLUMSAL KURAL (NORM) KAVRAMLARI
İnsanlar doğası itibariyle gruplar halinde yaşayan toplumsal varlıklardır. Birçoğu birlikte yaşamanın sebeplerini özel veya genel ihtiyaçlar için
aramışlardır. Aristonun dediği gibi: “Birlikte yaşamayı bilemeyen ya da kendi
kendisine yettiğini düşünen kişi ya tanrıdır ya da canavar”16.
Bu birlikteliğin doğal sonucu olarak toplum dediğimiz organize birlikler oluşmuştur.
Farklı bireysel ilişkilerden oluşan organize insan birliklerine toplum denilmektedir. Örneğin, ekonomik, sosyal, kültürel, siyasi, medeni ve diğer.
Bu tarz iletişim türleri ile insan, kendi bencil ihtiyaçları ve çıkarları yüzünden tüm bu ilişkilerin yok olmasına ve çökmesine neden olabilir. İnsanların kendi davranışları yüzünde çıkabilecek olan sorun ve karmaşıklıktan
kaçınmak için bazı kurallar mevcuttur. Bu tür kurallara toplumsal kural denilmektedir.
Toplumsal kurallar, insanların belli bir olay karşısında nasıl bir tutum içerisinde olmaları gerektiğini gösteren düzenlemelerdir.
Toplumsal kurallar organize insan topluluklarının var oluşundan itibaren oluşmuş ve gelişmiştir. Oluşumunu çekirdek ailelerin varlığına kadar
götürebiliriz.
Toplumların farklı gelişmişlik düzeylerini göz önünde bulundurduğumuzda, her toplumun kendi kuralları vardır. Uyulması gereken kuralların
basitliği, karmaşıklığı ve sayısal değerleri, toplumun kendisinden kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, tüm toplumlar için geçerli olan şey, planlı ya da
plansız bir şekilde oluşturulan kuralların insan için kabul edilebilir ve yürürlülüğü gerçekleşebilir olmasıdır.
Bu şekilde olmasaydı, yazılı kurallar anlamsız olurdu ve birçok insan
ilişkilerinde uygulanabilirliği olamazdı, çünkü insanların davranışlarına olan
16
Aristo – kitap “Politika”, Belgrad, 1970
91
Hukukun Temel Kavramları
etkisi az olurdu. İnsanlara yapamayacakları bir davranış hakkında zorlamada
bulunmak zordur. Örneğin; kendi iş yerlerinde uçmalarını istemek, tatillerini
uzayda geçirmelerini istemek gibi.
Toplumsal kurallar insanların bilinç ve isteklerine hitap eder, buna rağmen insanlar bu davranış kurallarının aksine davranışlar sergilemektedirler.
İnsan toplumsal kurallara uyabilir ve ona karşı çıkabilir. Örneğin; hırsızlık,
öldürmenin yasaklandığı kurallar vardır fakat bilinçli olan insanın tüm bu
davranış kurallarına karşı çıkabiliyor yani hırsızlık yapıyor, insan öldürüyor
v.s. Kuralları oluşturan toplum, bireylerden bu kurallara uymalarını bekler.
Kurallara karşı çıkanlar için yaptırım (müeyyide) kullanılmaktadır.
Toplum bu kuralları oluştururken sonucun ne olacağını ve bununla
nelere varmak istediğini belirlemesi gerekiyor. Toplumsal kurallar belli bir
değeri ifade eder. Değer belli bir şeyin iyi ve önemli olduğuna inandığımız
şey ve onun var olması için uğraş verdiğimiz davranıştır. Örneğin; hırsızlık
yapmama kuralı - bu özel hayatın bir değer olduğunu gösteriyor, insan öldürmeme kuralı yaşama hakkının en önemli değer olduğunu gösteriyor17.
Temelde iki çeşit toplumsal kural vardır ve bunlar toplumun gelişmişlik
düzeyi ile doğrudan irtibatlıdır:
a) İlerici (Süreklilik)
b) Gerici (Tutucu)
Birincisi (İlerici) toplumsal kurallar toplumları daha ileriye taşımayı
amaçlar:
Örneğin:
Mecburi ortaokula gidilmesi, her öğrenciye bilgisayar verilmesi, 18 yaşından
küçüklere alkol satılmaması.
17
Spektar, yayınlayan Feniks, 2006 - s.12
92
Hukukun Temel Kavramları
İkinciler (Gerici) kurallar frenleyicidir. Bunlar doğası itibariyle, gericidir
ve toplumsal ilerlemeyi durdurur.
Örneğin:
İnternetin kullanımını yasaklamak, kitap okumayı yasaklamak.
Toplumsal normların dışında doğal kanunlar vardır, (resim 7. bakın)
Doğal kanunlar, doğa olaylarından meydana gelen kurallardır.
Doğal kanunlar, olağan dışı meydana gelen olaylardır. Bunlar insanın
bilinci ve isteği dışında meydana gelmektedir. Hatta insanların isteği ve bilinci karşı çıksa bile olaylar meydana gelmektedir. Doğal kanunlar, doğayı
etkiler ve doğrudan maddeye eylemde bulunur. Buna karşı herhangi bir
yaptırım olmaz.
Örneğin:
Yer çekimi kanunu - havaya atılan her madde çekim gücü sayesinde yere
düşer, ölüm olayı herkes için vazgeçilmezdir.
TOPLUMSAL NORMLAR
İnsani davranış kuralları
Toplum oluşturur
(organize eder ya da yayar)
DOĞAL KANUNLAR
Doğada meydana gelen kurallar
Kimse oluşturmaz, maddenin
varolması için doğanın meydana
getirirdiği olaylar
İnsanın bilinci ve istekleri üzerine
İnsanların isteği ve bilinci karşı çıksa
etki yapar (insanlar kurallara uyar ya bile olaylar meydana gelir
da karşı çıkar)
Belli bir amacı vardır (insan bilincini
daha iyiğe yönlendirmek için değer
katar)
Kurallara karşı çıkanlar için yaptırım
vardır
Belli bir amacı yoktur
Kurallara karşı çıkanlar için yaptırım
yoktur
Resim 7. Toplumsal normlar ve Doğal Kurallar arasındaki fark.
93
Hukukun Temel Kavramları
Toplumsal kural (norm) çeşitleri
Toplumsal hayatta çok çeşit ve çok sayıda toplumsal düzenlemeler
yani yaşam biçimini düzenleyen kurallar mevcuttur. Bu normlar belirli kriterler çerçevesinde ayrılırlar:
Toplumsal kurallar şu şekilde ayrılırlar:
a) Teknik kurallar
b) Dar anlamda toplumsal kurallar
a) Teknik kurallar insanları dış etkenlerden korumaya yönelik olan
kurallardır. İnsanların doğaya karşı nasıl davranmasını belirleyen kuralları
içermektedir. Aslında teknik normlar, tekniğin kurallarıdır. İnsanların nasıl
davranması gerektiği hakkında tüm doğal bilimlerin kendine has özel teknik
kuralları mevcuttur.
Örneğin:
Ev inşaat etmek isteyen birinin ne kadar malzeme kullanması gerektiğini bilmesi gerekir; inşaat nerde yapılır (toprak erozyona uğramışmı vs.); kanalizasyon nasıl kurulur vs.
Teknik normlar, hukuk normlarına dönüşebilir yani devlet bu normları
korumak için ceza verebilir.
Örneğin:
İnşaat yapabilmek için kurallara uyulması gerekmektedir.
b) Dar anlamda toplumsal kuralları ise birkaç kriterlere ayırabiliriz:
1. İçerik açısından toplumsal kurallar; ahlaki, siyasi, ekonomik, kültürel
ve moda kuralları vs. ayrılır.
2. Kuruluş amçlarına göre toplumsal kurallar; kendiliğinden oluşan ve
belli bir plan ve amaca yönelik yapılan normlara ayrılırlar.
3. Cezai duruma göre kurallar; belli bir cezai yaptırımı gerektiren toplumsal normlar ve cezai yaptırımı olmayan normlara ayrılırlar.
4. Cezai yaptırımın yerine getirilmesine göre kurallar; cezai yaptırımı
yerine getiren organize olmamış toplumlar ve cezai yaptırımı yerine
getiren devlet kurumu olarak ayrılır.
94
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
Toplum nedir?
Toplumsal norm nedir?
Toplumsal norm nasıl olabilir?
İnsanlar toplumsal normları nereden öğrenirler?
Toplumsal normlar bize neden gerekmektedir?
Toplumsal norm çeşitlerinin karakteristik özelliklerini sayınız.
Doğal kanun nedir?
Doğal kanun ve Toplumsal norm arasındaki farkları açıklayınız.
95
Hukukun Temel Kavramları
7.2. ÖRF ve ADET (Örf ve Adet Kuralları)
Organize olmamış toplumlar tarafından uygulanan toplumsal kurallara
görgü denir. Kendilğinden oluşur, davranışların toplum üyeleri tarafından birden fazla kez tekrarlanarak ortak bilinç oluşur ve bu davranışlar herkes tarafından kabul edilir ve uygulanır.
Konu itibariyle görgü kuralları, dört temel unsurdan oluşmaktadır18:
 Kendiliğinden doğan görgü kuralları ya da alışkanlık haline gelmiş
davranışların bütünü. Burada önemli olan toplum üyelerinin organize olmadan ya da hiçbir baskıya maruz kalmadan ya da dışarıdan
etkilenmeden davranışların alışkanlık halini almasıdır.
 Sürekli tekrarlanan, toplumiçindeki bireylerin çoğunluğunun bir
konuhakkında ortak davranışlarda bulunmasıdır. Süreklilik olmadığı sürece toplum üyelerinin aynı konu hakkında ve ortak bir tutum
sergileyemez hatta ortak toplumsal davranış halini alması imkansızdır. Burada asıl konu, bir alışkanlığın ciddi olarak tekrarlanmasının
olmamasıdır.
 Genel bilinç oluşturmak, toplum üyelerinin davranışları konusunda genel bilinç oluşturulması.
 Yaptırım, görgü kurallarına aykırı davrananlara karşı (kınama, ortamın tepkisi, aşağılama, boykot) ayrıca ölümle sonuçlanan tepkiler
olabilir.
Örneğin; kan davasında olduğu gibi. Yaptırımları toplumsal ortam
kendiliğinden belirlemektedir ve bunların sonuçları daha öncesinden bilinmemektedir.
Görgü kuralları her toplumda görülen bir davranış türüdür ve toplumsal hayatımızın her aşamasında karşımıza çıkmaktadır. Örneğin; giyim kuşam kuralları, her türlü davet organizasyonları, selamlaşma v.s. Şehir şehir,
köy köy, kasaba kasaba, ülke ülke farklılıklar göstermektedir. Genel anlamda
çok zor değişim gösteren ve değişmesi neredeyse imkansız olan kurallar-
18
MANU, Makedonya halkının geleneksel kuralları, s.17-21
96
Hukukun Temel Kavramları
dır. Görgü kuralları gelişmiş toplumlarda da görülmektedir. Onlar kökleşmemekte sadece koşullara uygun olarak belirli değişmelere uğramaktadırlar.
Çoğu zaman değişmemezlik karakterinden dolayı toplumun ilerlemesine
engel oluşturabiliyorlar.
Görgü kurallarına örnek olarak:
 yeni doğan çocuk için yapılan hamurlu yiyecek,
 İngilterede saat 5`te çay içilmesi,
 milli ve dini günlerde yapılan adetler.
Devlet bir görgü kuralını, yaptırım ekleyerek hukuk kuralı haline getirebilir.
Görgü kuralının, hukuk kuralı haline gelmesi için bir örnek19:
“Herkes kendi mülkiyetinde bulunan bahçesini kurallar çerçevesinde örtebilir ya da kapatabilir ya da yerel görgü kurallarına ters düşmeyen şekilde
yapabilir”.
7.3. AHLAK (ahlak kuralları)
Ahlak yazılı olmayan davranış kurallarıdır daha doğrusu kişilerin kendi
nefislerine karşı iyi ile kötü arasındaki hesaplaşmalardır.
Ahlak, görgü kuralları gibi organize olmamıştır, toplumlar tarafından
oluşur20. Ahlak kurallarında en önemli etken bilinçtir. İnsanlarda bilinçleşme
düzeyinin yükselmesi, ahlak kurallarının ve değerlerinin oluşmasına, iyi ile
kötü arasındaki değerler bütünü hakkında bilinç oluşturmasına ve bunlara
karşı hesaplaşma düzeyinin yükselmesine sebep olmaktadır. Mekanik uygulama şekli olan görgü kurallarının aksine, ahlak kurallarında birey muhakeme yapıyor ve bir şeyin iyimi yoksa kötümü olduğuna karar veriyor.
Ahlak kuralları bağımsız normlardır. Her birey kendi davranışı ve toplumun diğer bireyleri hakkında, karar yargısına varıyor.
Her insanın davranış biçimleri, iyi ile kötü arasındaki durum hakkında
bakışı farklı kritelere göre belirlenir. Bu durum toplumsal bir davranış olan
ahlak ile oluşuyor, çünkü hiçbir şey soyut olarak iyi ya da kötü değildir, bire-
19
20
Malvarlığı ve diğer özel haklar kanunu, M.C. Resmi Gazetesi, no:18/2001, madde 20 fıkra 2
Bireylerin kendi davranışlarından gelişigüzel oluşur, devletin bir müdahalesi yoktur.
97
Hukukun Temel Kavramları
yin bakış açısına göre farklılık gösterir. Her bireyin ve her topluluk ile birliğin
kendi ahlak kuralları vardır. Bazı topululuk ve birliklerin ahlak kuralları farklıdır. İnsanın bilincinden ortaya çıkan ahlaki değerler, neyin iyi ya da kötü
olduğu kararı aileden, çevreden, sosyal statüden, arkadaş çevresinden etkilenerek oluşmaktadır.
Ahlaki değerlere zarar verenlere yaptırım vardır: bu yaptırımlar içsel
yaptırım - vicdan azabı çekme, dışsal yaptırım - kınama, boykot, hakaret v.s.
Ahlak normlarından örnek:
 yaşlılara saygı göstermek (ahlak normu)
 otobüste hamile bayanlara yer vermemek (ahlak normu)
 iş ortamında düzgün giyinmemek (ahlak normu).
Devlet bazı ahlak normlarını yasal hale getirerek kural koyabilir ve
bunlara karşı çıkanlara yaptırım uyugalayabilir.
Ahlak kurallarından yasal kurala dönüşen kurallardan örnek:21
Toplumsal ahlak değerlerine, yasal mevzuata aykırı mülkiyet hakkına sahip
olmak yasaktır.
!!! Önemli
Yazılı olmayan kurallar, ahlak ve moral normları gibi kanunda mevcut değildir. Bu normların bir çoğunu toplumdan, arkadaş ortamından ya da çevremizden öğreniyoruz. Bazı yazılı normlar vardır ki bunları spesifik ortamlardan
öğreniyoruz. Örneğin; davranış biçimimizi ya da giyim tarzımızı pop-müzik
yıldızlarından aldığımız örneklerle hayatımıza uyguluyoruz.
Devlet yazılı olmayan kuralları, hukuki kurala çevrilebilmesine karar verebilir
ve bunlar zorunlu kural haline dönüşebilir.
21
Mülkiyet ve ayni haklar yasası, M.C. Resmi gazetesi, no:18/2001, madde 9 bend 2.
98
Hukukun Temel Kavramları
7.4. HUKUK (Hukuk kuralları)
Hukuk, devlet tarafından doğru kabul edilmiş, onaylanmış ve yaptırım
uygulunan bir dizi yasal kurallardır. Devlet hukuk kuralları yaratmakla kalmaz,
aynı zamanda onların başarılı bir şekilde uygulanmasını takip eder.
Hukuk kuralları devlet tarafından getirilen yazılı davranış kuralları olup,
devlet bu kuralları destekler ve ihlali durumunda yaptırım uygular.
Hukuk kuralları devletin ortaya çıkmasıyla oluşur. Davranış kuralları
olan bu normlar mutlak zorunluk karakterine sahiptirler. Bunlar çok kapsamlıdır ve devlette yaşayan tüm insanları ilgilendirir.
Hukuk kurallarının yürütmesini devlet sağlar ve bunların uygulanmasına yönelik fiziki güç yaptırımı olarak müeyyide uygular. Devlet yasal normu
oluşturduğunda aynı zamanda bu normların ihlali durumunda uygulayacağı yaptırımı öngörmektedir.
Yasal normlara örnek:
Ebeveyin hakkı çocuğun ergenlik yaşına gelmesiyle sona erer.
Ergenlik yaşı 18’dir.
Zorunlu ortaöğretim.
Mülkü olan herkes vergi ödemek zorundadır.
Kırmızı ışıkta geçmek yasaktır.
Çocuklara alkol satmak yasaktır.
!!! Önemli
Kuralların çoğu kanunlarda ve yönetmeliklerde verilmiştir. Bunlar çok önemlidir ve insanların öğrenmesi ve uygulaması gereklidir. Bunların uygunluğu
ile devlet ilgilenir, devlet bu normları sadece oluşturmakla kalmamalı aynı
zamanda uygulanması için iyi koşullar oluşturması lazım.
99
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1. Örf ve Adet nedir?
2. Ahlak nedir?
3. Hukuk (yasal norm) nedir?
 ÖDEV:
1. Beş (5) adet örf ve adet, ahlak ve hukuk normu yazınız.
 PROJE:
1. “Ailemde örf ve adetler” konulu makale yazınız.
100
Hukukun Temel Kavramları
7.5. ÖRF VE ADET, AHLAK VE HUKUK
KURALLARI ARASINDAKİ İLİŞKİLER
ÖRF VE ADET
Örf ve adet normu ile ahlak normu normu arasındaki ilişki bir tarafta, hukuk ve ahlak
ile örf ve adet normu diğer tarafta, bunlar arasında benzer ya da farklı karakteristik özellikler
olabilir.
ÖZELLİKLER
ÖRF VE
ADET
HUKUK
AHLAK
HUKUK NORMU
Yazılı kurallar
Yazılı olmayan kurallar
Devlet ortaya çıkmadan
oluşan
Devlet ortaya çıktıktan
sonra oluşan
8
8
Yaptırımı önceden belli
olan
Fizik gücü kullanarak
yaptırım
Fizik gücü kullanmadan
yaptırım
8
8
8
8
8
8
8
8
8
8
Mutlak zorunluluk
karakterinde normlar
Heteronom normlar
Otonomik normalar
8
8
Kolay değişebilen
Zor değişebilen
AHLAK
8
8
Resim 8. Örf Ve Adet, Ahlak ve Hukuk Normları Arasındaki Uyum
101
Hukukun Temel Kavramları
HUKUK DÜZENİ
Amacı:








Hukuk düzeninin tanımını yapmak.
Hukuk düzeninin unsurlarını açıklamak.
Hukuk normunu tanımlamak.
Hukuk normu unsurlarının dağılımını öğrenmek.
Hipotez kavramını öğrenmek.
Hukuk normunun anlamını düzenlemek.
Hukuk normu çeşitlerini öğrenmek.
Yaptırımın ne olduğunu öğrenmek ve yaptırımın amacını
öğrenmek.
 Yaptırım öncesi ihlalin ne olduğunu öğrenmek.
103
Hukukun Temel Kavramları
8. HUKUK DÜZENİ
8.1. HUKUK DÜZENİNİN KAVRAMI VE UNSURLARI
Yazılı olan davranış kuralları, vatandaşlar tarafından anlaşılmadığı ve
uygulanmadığı taktirde sadece kağıt üstünde ölü bir mektup olarak kalacaktır. Yasalara yansıyan bu davranış kuralları, insanların başkaları ile toplumsal
ilişkiler içerisine girdiklerinde ne yapmaları ya da ne yapmamaları gerektiği
konusunda yön belirler. Aynı kurallar vatandaşların hak ve yükümlülüklerini
belirlemektedir. Bir toplumda insan ile hukuk normu arasındaki mevcut ilişki
bize yeni bir boyut verir buna da hukuk düzeni denilmektedir.
Hukuk normları ile düznelenen toplumsal ilişkilerin bütününe hukuk düzeni denir.
Böylece hukuk düzeni, toplumsal düzenin bir parçasını yasalar ile belirlemektedir. Bir bütün olarak toplum, sosyal normlar tarafından düzenlenen sosyal ilişkiler ile birlikte hukuk düzenini de içerir. Bu da bizlere gösterir
ki hukuk düzeni tolumsal düzenin bir parçası olmakla birlikte insanlar arasındaki tüm toplumsal ilişkileri ve aynı anda ahlaki, geleneksel ve kişisel ilişkileri
de kapsamaktadır. Hukuk düzeni, toplumun bir parçası değildir sadece hukuk normu ile düzenlenen toplumsal ilişkileri kapsamaktadır.
Hukuk düzeninin öğeleri
Hukuk düzeni iki unsurdan oluşur:
 Normatif (kuralsal)
 Gerçekçi (olgusal)
Normatif unsur, hukuk düzeninin normatif unsurunu, hukuk normları, yasalar ve hukuki ilişkileri oluşturmaktadır.
Gerçekçi unsur, hukuk düzeninin gerçekçi unsurunu, hukuk ve maddi
(fiziksel) eylem, yani insan davranışlarının hukuki ilişkiler yoluyla ortaya çıkmasına göre belirlenir. (bak resim 9.)
105
Hukukun Temel Kavramları
Bu unsurlar arasında karşılıklı ilişki, etki ve bağımlılık vardır fakat izolasyon yoktur. Normatif ve Gerçekçi unsurların birbirinden ayrı olmaları mümkün değildir çünkü sosyal bir yaşam için insansız ve normsuz bir yaşam düşünülemez.
Hukuk kurallarının yaratıcıları, toplumun gerçek ihtiyacı için sürekli hukuk kurallarını oluşturmakta ya da yenilemektedirler. Bu nedenle herhangi
bir değişiklik, hukuk düzeninde yeni bir kural yani norm oluşturur ve hukuk
subjeleri bazı durumlarda davranışlarını buna göre ayarlamak zorundadırlar.
HUKUK DÜZENİ
NORMATİF UNSUR
 hukuk normları
 yasalar
 hukuki ilişkiler
GERÇEKÇİ UNSUR
 hukukun subjeleri
 insan eylemleri
Resim 9. Hukuk düzeninin öğeleri
? SORULAR
1.
2.
3.
4.
106
Hukuk düzeni nedir?
Toplumsal düzen nedir?
Hukuk düzeni bölümlerini açıklayınız.
İnsan davranışları hangi hukuk düzeninde mevcuttur?
Hukukun Temel Kavramları
8.2. HUKUKİ KURAL KAVRAMI
Hukuk normları devlet tarafından getirilen yazılı davranış kuralları olup,
devlet bu kuralları destekler ve ihlali durumunda yaptırım uygular.
Bu hukuk düzenin temel unsurudur. Hukuk normları eğitici düzenlemelerdir yani pozitif hukutur, yürülükteki yasalardır.
Örnek hukuk normları:
“Makedonya Cumhuriyeti’nin her vatandaşı ülke topraklarında serbestçe
dolaşma ve ikamet etme yerini özgürce seçme hakkına sahiptir”, (M.C. Anayasası 27.madde 1.fıkra),
“Restoran, dükkan ya da alkol kullanılan yerlerde küçüklere alkol satanlara
para cezası ya da üç aydan üç yıla kadar hapis cezası verili”,(M.C. Ceza kanunu 204. madde 1. fıkra),
“Yasa tarafından belirtilenin aksine, kişi hakları konusunda bilgi, belge kullananlara para cezası ya da bir yıla kadar hapis cezası uygulanır”, (M.C. Ceza
kanunu 149. madde 1. fıkra).
8.3. HUKUKİ KURALLARIN KAVRAMI
Hukuk normu üç unsurdan oluşur:
 Hipotez
 Eğilim
 Yaptırım
8.3.1 Hipotez (Varsayım)
Hipotez hukuk normunun bir parçasıdır ve yaptırımın ve eğilimin yerine
getirilmesi için gereken şartların ve koşulların oluşturulmasıdır.
Buna göre hipotez, hukuk normunun oluşması için gereken koşulları
içermektedir. Niteliklerine göre hipotezler şu şekilde olabilir:
a) Eğilim hipotezi
b) Yaptırım hipotezi
107
Hukukun Temel Kavramları
Eğilim hipotez (varsayım) örnekleri
“Mal varlığı olan herkes vergi ödemek zorundadır”
“18 yaşını doldumuş herkes kimlik kartı çıkartmak zorundadır”
Birinci örnekte taşınmazı olamayanlar vergi ödemek zorunda değildirler yani onlara karşı bu kural uygulanmaz. Fakat taşınmazı olupta vergi borcunu ödemiyorsa o zaman kişiye yaptırım uygulanır.
İkinci örnekte ise 18 yaşını doldurmadıysan kimlik kartı çıkarma zorunluluğun yoktur.
Yaptırım hipotezi (tahmin) örnekleri
“Hırsızlık yapan cezalandırılır”
Bu örnekte, hırsızlık yapmayan cezalandırılmaz. Birinin eylemi başkalarına zarar verirse cezalandırılacaktır.
8.3.2 Tasarruf (Kullanım)
Tasarruf, sadece davranış kurallarını kapsayan hukuk normunun bir parçasıdır.
Bu unsur hukuki normun en önemlisi ve merkezinde bulunmakta ve
diğer bölümlerden oluşmaktadır yani hipotez ve yaptırım unsurlarından.
Eğilim ile belli bir tutum emredilir, yasaklanır ya da belli bir kişi yetkilendirilir. Tutumların karakteristik özelliğine göre eğilimler emredici, yasaklayıcı ve
yetkilendirici olabilirler.
Emredici eğilimler, subjelere (kişilere) bir konu hakkında bir şey yapmak
için emir vermektir.
Örnek:
“Herkes Anayasa ve Kanunlara saygı duymak zorundadır” (M.C. Anayasası
51. madde 2. fıkra)
“Ebeveyinler kendi çocuklarına bakmak ve eğitmek zorundadırlar” (Aile
hukuku 8. madde 2. fıkra)
108
Hukukun Temel Kavramları
“Çocuklar çalışamayacak durumda olan kendi ebeveyinlerini desteklemekle
yükümlüdür, mal varlığı olmayan ya da mal varlığı geçimini yapamayacak
durumda olanlar” (Aile hukuku 181. madde 1. fıkra)
“Her gerçek ve tüzel kişi genel hijyeni bakmakla yükümlüdür” (Kamu hijyeni
kanunu 13. madde)
“Trafiğe katılanlar tarifik kuralları uyarınca yoldaki trafik işaret ile işaretçilerine
ve üniformalı trafik polislerinin belirlediği kurallara uymakla yükümlüdürler”
(Trafik güvenliği kanunu 16. madde)
“Pikniğe çıkan kişilerin piknik noktasından ayrıldıklarında çöplerini ve etrafını
temizlemek ve çöplerini beliritilen yerlere bırakmakla yükümlüdürler”
(Kamu hijyeni kanunu 20. madde 2. fıkra)
Yasaklayıcı eğilim, kişilerin davranışlarını yasaklamaktadır yani kişilere
bazı davranışları yasaklamaktadır.
Örnek:
“Tarımsal arazide atık maddeler yakmak yasaktır” (Tarım arazileri kanunu
35. madde)
“Restoran, dükkan ya da alkol kullanılan yerlerde küçüklere alkol satanlara
para cezası ya da üç aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir”,(M.C. Ceza
kanunu 204. madde 1. fıkra)
“Araç sürücüsünün trafikte iken cep telefonu kullanması yasaktır” (Trafik
güvenliği kanunu 24. madde 1. fıkra)
“Resmi yapılarda resim, yazı yazmak ve afiş yapıştırmak yasaktır” (Kamu
hijyeni kanunu 17. madde)
109
Hukukun Temel Kavramları
“Yollardaki yol işaretlerini değiştirmek ve ortadan kaldırmak ile yollardaki yol
işaretlerine hasar vermek ve işaretlerin anlamını bozmak yasaktır” (Trafik
güvenliği kanunu 197. madde)
Vekaletname eğilimi bir subjeyi belli bir davranış için yeklendirmektir.
Subjelere bazı yetkiler vermektedir fakat kişiler onları kulanmak konusunda serbestirler. – Fiili durum göz önüne alınarak o hakkı ona göre kullanırlar.
Örnek:
“Her vatandaş cavap alabilmek için kamu ve resmi kurumlara dilekçe vermek
hakkına sahiptir” (M.C. Anayasası 24. madde 1. fıkra)
“Her vatandaş kendi ülke topraklarını terk etmek ve tekrar geri dönme hakkına sahiptir” (M.C. Anayasası 27. madde 2. fıkra)
“Her vatandaş kamu idaresine katılma hakkına sahiptir” (M.C. Anayasası 23.
madde)
“18 yaşını dolduran her vatandaş seçme hakkına sahiptir” (M.C. Anayasası
22. madde 1. fıkra)
“Her vatandaş dernek ve siyasi parti kurmak, onlara katılmak ve onlardan
istifa etme hakkına sahiptir” (M.C. Anayasası 20. madde 2. fıkra)
“15 yaşını doldurmuş ve muhakeme yeteneği olan herkes referans derleyebilir” (Miras kanunu 62. Madde 1. fıkra)
“17 yaş ve altı ayını doldurmuş her sürücü adayı sürücü kursuna başlayabilir”
(Trafik güvenliği kanunu 242. madde)
110
Hukukun Temel Kavramları
Hukuk normlarının diğer bölümleri de vardır.
 Kapsamı açısından hukuk normları genel ve bireysel normlara ayrılmıştır.
Genel hukuk normları, sınırsız sayıdaki subjeyi kapsayan yani hukuk hipotez normu tarafından belirtilen konularda her subje tarafından uygulanması
gereken koşullardır. Ne isim ne de bir olay durumunda belirtilmemiştir.
Örneğin:
“Herkes vergi ve diğer vergi harcamalarını ödemek zorundadır ve Kanunda belirtilen kamu harcamalarına katılmak zorundadır” (M.C: Anayasası 33.
madde)
“Bir bilgisayardan alınan ve başka bir bilgisayara ya da bilgisayar ağına kasıtlı
olarak virüs yükleyen birine para cezası ya da bir yıla kadar hapis cezası verilir” (Ceza kanunu 251. madde 1. fıkra)
Bireysel hukuk normları, belli bir subjeyi kapsayan yani eğilimi kesin bir
subjeye ya da belli olan bir gruba yönelik uygulamadır.
Örneğin:
“M.N. adlı şahıs 10.000 denar tutarında emlak vergisi ödemekle yükümülüdür”
“M.N. ve G.V. adlı şahıslar 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmıştır”
Bireysel hukuk normları, genel normlardan kaynaklanır ve genele uymak zorundadır. Bireysel hukuk normlarının, genel normlar ile uyumlu ve
genel normlara uygun olması gerekir.
111
Hukukun Temel Kavramları
Örnek:
M.C. Ceza kanununun 235. maddesi ceza olarak hırsızlık suçunu kapsar.
“Kim başka bir kişiden zorla ve el koyarak bir taşınırı alırsa, para cezası ile
cazalandırılır ya da 3 yıla kadar hapis cezası verilir” bu genel bir normdur.
Burada ceza olarak beliritilen hırsızlık suçu ile birçok kişi kapsanmaktadır,
çünkü “kim” kelimesi herkesi kapsamaktadır. X kişi hırslık yapmışsa yetkili
mahkeme bu kişiyi M.C. Ceza kanununun 235. maddesine göre yargılar yani
cezada beliritlen 3 yıla kadar hapis cezası verir. Buna göre M.C. Ceza kanununun 235. maddesi genel bir normdur fakat X kişiye verilen yaptırım cezası ise
bireysel hukuk normudur.
 Belirleme derecesine göre eğilimler kesin belirlenmiş ve nispi belirlenmiş bölümlere ayrılırlar.
Kesin belirlenmiş eğilimler zorunlu hukuk normları kapsamına girmektedir.
Zorunlu hukuk normları, davranış kurallarını kapsamaktadır yani bir subje belli bir sonuç elde etmesi için eylemde bulunması ya da belli bir yaptırımdan
kaçınması için eylemde bulunması gerekir.
“Herkes Anayasaya ve kanunlara saygı duymak zorundadır” (M.C. Anayasası
51. madde 2. fıkra)
“Başkasına zarar verebilecek eylemden herkesin kaçınması gerekir” (Borçlar
kanunu 9. madde)
Nispi belirlenmiş eğilimler dispozitif (düzenleniş) ve alternatif hukuk normları kapsamına girmektedir.
Dispozitif hukuk normları, kişilere dispozitif normda belirtilen kuralların
dışında başka davranışta bulunmasına imkan sağlamaktadır.
Burada kişilere kendi düzenlemesini yapmaya onay veriliyor yani belirlenen düzenlemeye karşı kendileri başka bir düzenleme yapabilirler.
Dispozitif hukuk normunda kişiler belirtilen davranışları seçebilir ya
da başka davranışta bulunabilirler. Kendilerinin yeni bir davranışta bulunma imkanları olmadığı durumlarda o zaman konunun sonuçlanması için var
112
Hukukun Temel Kavramları
olan düzenleme uygulanır. Buradan hareketle dispozitif hukuk normları yardımcı karaktere sahiptirler.
Örneğin:
Sözleşmede teslim yeri belirtilmemiş ise o zaman malın teslimi sözleşmenin imzalandığı günkü var olan adrese göre yapılır eğer ikametgahı daha
önceden yoksa. (Borçlar kanunu 459. madde)
Bu örnekte görüleceği üzere, taraflar malın teslimi için kendileri adresi
belirleyebilir fakat bunu yapamıyorlarsa o zaman malın teslimi satıcının yaşadığı adrese göre ya da anlaşmanın yapıldığı adrese göre belirlenir.
Dispozitif normlara örnek:
“Sözleşmede bir hüküm veya başka bir açıklama yoksa, ödeme malın
tesliminin yapıldığı yer ve zamanda yapılır” (Borçlar kanunu 504. madde 2.
fıkra)
“Şüfa hakkı sözleşmenin yapıldığı tarihten 5 yıl sonra sona erer. Eğer sözleşmede daha önce bir tarih belirtilmemiş ise” (Borçlar kanunu 519. madde)
“Eğer sözleşmede ve malın tesliminde aksi bir durum belirtilmemiş ise kira
bedeli için altı ayda bir ya da bir yıllık ya da daha fazla yıllar için ödeme yapılır, kısa bir dönem için sürenin bitiminde ödeme yapılır” (Borçlar kanunu 586.
madde 2. fıkra)
Dispozitif eğilim genellikle tarafların kendi aralarında yapmış oldukları
davranışların kendileri için daha iyi olacağını düşündükleri durumları kapsamaktadır. Bu durumlar, medeni ve eşya hukukunda tarafların ifade ilkesi ve
irade özerkliği ilişkilerinin düzenlemesine neden olmaktadır.
Dispozitif eğilimin aksine alternatif eğilimler ise iki veya daha fazla davranışlar içerir, kişi bunlardan sadece birisini seçmek durumundadır fakat kendisi
bir davranışta bulunamaz.
Alternatif eğilimler iki veya daha fazla davranışlar içerir, kişi bunlardan
sadece birisini seçmek durumundadır. Bunun dışında kendisine bir davranışta bulunma hakkını vermiyor. Tercih hakkı yükümlülüğüne bağlıdır.
113
Hukukun Temel Kavramları
Örnek:
“Evlilik durumunda taraflardan biri eski soyadını ve aile soyadını koruyabilir
ya da kendi ailesinin soyadını diğer tarafa verebilir ya da aynı soyadı taşımaları için kocasının soyadını kullanabilir ya da aynı soyadı taşımaları için
eşinin soyadını kullanabilir”
“Borçlu ya aldığı malı geri çevirmekle yükümlüdür ya da o mala karşılık gelen para miktarını ödemekle yükümlüdür”
Genelde bu tür normlara vatandaşlık kanunu, borçlar kanunda v.s. rastalanır.
? SORULAR?
1.
2.
3.
4.
Hukuki norm unsurları nelerdir?
Hipotez nedir hangi türleri vardır?
Eğilim nedir ve hangi türleri vardır?
Alternatif ve Dispozitif hukuk normları arasında ayırım yapınız.
 ÖDEV:
1. İçerisinde bireysel, emredici, yasaklayıcı ve yetkilendirici iki hukuk
normu oluşturunuz.
114
Hukukun Temel Kavramları
8.3.3 Yaptırım
Yaptırım hukuk normunun bir parçası olup, bir düzenlemenin yürütülmesini engellemektir. Hukuki normun uygulanmasına engel olan kişilere karşı yaptırım uygulanan yasal bir normdur. (Örneğin, hapis, para cezası, bir malı geri
iade etmek, uyarı gibi).
Yaptırımın kendisi ikincil bir eğilimdir çünkü geçerli olan bir davranış
kuralına karşı suç işlendiği ya da kuralın uygulanmasının engellenmesi ile
başlar.
Hukuk normlarına karşı suç (haksız fiil) işleyenlere, ilgili resmi makamlar tarafından müdahale edilir. İhlal, yaptırımın uygulanması için bir ön koşuldur.
Suç (haksız fiil), hukuk normunun kişi tarafından yasadışı bir davranış
ile yaralanması ihlal edilmesidir.
Suçun oluşması için, işlenen bir davranışın insan faktörü ile olması ve
bilinçli ya da isteyerek gerçekleşmesi gerekir. Suçlunun yargılanması için
yaptığı fiilin sonucunu anlamalı yani ne yaptığını ve sonuçlarının ne olduğunu bilmesi gerekir.
Suçun (haksız fiilin) oluşması iki şekilde olabilir:
a) Aktif eylem, yani yapmak, yaratmak – örneğin ağır yaralamak, hırsızlık, tecavüz, soygun, sahte para, terörizm, izin olmadan inşaat yapmak.
b) Pasif eylem, yapmamak, yapamamak, izin vermemek, kişi yapmak
zorunda olduğu şeyi yapmamakta ya da kaçınmaktadır, yapmamanın sonuçları yapmak eyleminin sonuçları ile aynı anlama gelmektedir.
Pasif eylemden örnekler:
 Cinayete teşebbüs olayında, canımıza herhangi bir zarar gelmeyeceğini
bildiğimiz halde teşebbüse engel olmamak,
 Borcu geri çevirmemek,
 Vergi ödememek,
 İlk yardım müdahalesi yapmamak,
 Nafaka ödememek,
 Tıbbi yardımda bulunmamak,
 Hızrsızlık olayını ihbar etmemek,
115
Hukukun Temel Kavramları
Yaptırımın niteliği ve niceliği suçun (haksız fiilin) derecesine bağlıdır.
Suçun sonucunun ne olacağı, suçun ağırlığına yani toplumsal değerlerdeki
sonucun büyüklüğüne bağlıdır. Suç ne kadar büyük ise yaptırımı da o kadar
büyük olacaktır. Devlet kendi kurumları aracılığıyla yaptırımı belirler ve onları uygulamaya koyar.
Yaptırımın amacı suçu yapanı tekrar yapmamak için engellemektir,
eğitmektir aynı zamanda diğer kişilere karşı aynı şeyi yapmamaları için eğitmektir. Yaptırımın koruyucu görevi vardır.
Hukuki değelerin türüne göre suçlar şu şekilde ayrılır:
 cezai – hukuksal (çok önemli toplumsal değerlere karşı işlenen suçlar)
 bireysel – hukuksal (doğası gereği mülkiyet suçları)
 idari – hukuksal (daha küçük toplumsal değerlere karşı suçlar) v.b.
Suçların türüne göre yaptırım türleri şunlardır:
 cezai – hukuksal (para cezası, hapis cezası, ölüm cezası)
 bireysel – hukuksal (tazminat cezası)
 idari – hukuksal (para cezası, disiplin cezası) v.b.
!!! Önemli
Kural olarak her hukuki normun üç unsuru taşıması gerekiyor, fakat bazen
bir unsur eksik olabilir, hipotez ya da yaptırım olabilir (Örneğin; Anayasal
normlar hipotez ve yaptırım içermez) ya da onlara farklı maddelerde yer verilmiştir.
116
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
Yaptırım neleri kapsamaktadır?
Yaptırım neden önemlidir?
Haksız fiil nedir?
Haksız fiil nasıl uygulanır?
Haksız fiil ve yaptırım arasındaki bağı açıkla.
Ne tür yaptırımlar vardır?
 ÖDEV:
1. 22Kendinizi yasa koyucu olarak düşününüz. Aşağıdaki seçeneklerden hangilerini kanun ile yasaklardınız. Aşağıdaki seçenekleri ağırlıklarına
göre 1’den 12’ye kadar sıralayınız.
 Zoran hasta ve işsiz olan annesine yardım etmek için kokain satmaktadır.
 Nataşa çalıntı olduğunu bildiği bir otomobil ile gezinmekte fakat
hırsızlıkta kendisi yer almamıştır.
 Lila yolda cüzdan bulmuş ve içinden 1000 denar almıştır.
 Kemal otomobil satmaktadır, fakat sattığı her otomobilin kilometresini geri alıp öylece satmaktadır.
 Boşko markette silahlı soygun yapmaktadır.
 Elena marketten 500 denar ile çıkmaktadır, fakat markete girerken
100 denar vermiştir.
 Yana 5 gram marihuana ile yakalanmıştır.
 Kalina fuhuş yapmaktadır.
 Fikret motorsiklet sürerken kask takmamaktadır.
 Topolnitsa zehirli atıklar bırakıp nehri kirletiyor.
 Anita sarhoş iken hızlı araba sürüyor ve çocukları eziyor.
 Esma arkadaşını hırsızlık yaparken görüyor fakat onu ihbar etmiyor.
22
Hukuk öğreniyoruz, Açık Toplum Vakfı Enstitüsü, 2002, sayfa 72,73
117
Hukukun Temel Kavramları
HUKUK KAYNAKLARI
Amaç:





Hukukun kaynağını tanımlamak
Hukukun kaynaklarını tasnif etmek
Hukukun maddi kaynağını açıklamak
Hukukun resmi kaynağını açıklamak
Hukukun kaynaklarındaki ilişkiyi anlamak
119
Hukukun Temel Kavramları
9. HUKUK KAYNAKLARI
9.1. HUKUKİ KAYNAKLARIN KAVRAMI VE ÇEŞİTLERİ
Hukukun kaynağı teriminin anlamı hukukun yaratıcısı yani hukuğun tasarlandığı yerdir.
Hukuki kaynakların türleri:
a) Maddi kaynaklar – hukuku oluşturan toplumsal faktörlerini ve nedenlerini belirliyor. Hukukun ortaya çıkmasına neden olan en önemli etken
karşılıklı çıkarlara ve karşılıklı çatışmalara sebep olan sınıfların ortaya çıkmasıdır. Hukukun temel yaratıcısı egemen sınıfın isteğidir. Egemen sınıf devlet
ve resmi organlar eliyle kurallar koyar ve kendi iradesini ifade ederek kendi
çıkarlarını korur. Egemen sınıfın isteği temel nedendir yani hukuku yaratma
kaynağıdır.
b) Resmi kaynaklar – devleti yönetenlerin, devlet içindeki güç sahiplerinin isteği olarak ortaya çıkan hukuk iradesidir. Resmi kaynak türlerinin
en önemlisi genel hukuk kaynaklarıdır (Anayasa, Kanunlar). Hukukun maddi
kaynağı kullanılarak ifade edilir.
Hukukun maddi kaynağı ve resmi kaynağı birbirine bağlıdır.
Maddi kaynaklar hukukun oluşturulmasına neden oluyor, buradan
ilk önce genel hukuk kurallar sonra da diğer alt hukuk kuralları oluşur. Alt
hukuk kuralları, genel hukuk kuralları olmadan oluşamaz (çünkü kaynağını
oradan alır). Sonuç itibariyle genel hukuk kuralları resmi kuralların temelini oluşturuyor. Hukukun resmi kaynakları kaç kez uygulanacak olursa olsun
(hiçbir kez, bir kez, çok kez) herkes için geçerlidir. Geçerliliği iptal edilinceye
kadar devam eder.
Hukukun kaynakları olmadığı takdirde bir devletin varlığından ve hukuktan söz edilemez.
? SORULAR:
1. Hukukun kaynağı terimi nedir?
2. Ne tür hukuk kaynakları vardır?
3. Maddi ve Resmi hukuk kaynaklarını açıklayınız.
121
Hukukun Temel Kavramları
HUKUKİ MEVZUATLAR
Amaç:










Hukuk yasaları terimini tanımlamak
Hukuk yasaları türlerini anlamak
Temel yasalar olarak Anayasayı ve Kanunları anlamak
Yardımcı hukuk kaynaklarını anlamak
İdare hukukunu anlamak
Yargı hukukunu anlamak
İdare hukuku ve yargı hukuku arasındaki farkı anlamak
İdari ve adli işlemler arasındaki farkı anlamak
Kesin hüküm tanımını yapmak
Hukukun uygulanabilirliğini ve geçerliliğini anlamak
123
Hukukun Temel Kavramları
10. HUKUKİ MEVZUATLAR
10.1. HUKUKİ MEVZUATLARIN KAVRAMI VE ÇEŞİTLERİ
Daha önce belirttiğimiz gibi, hukuk kurallarının içeriğini kanunlar belirliyor. Kanunlar normatif düzenin bir parçasıdır ve hukuk mevzuatları grubuna girer. Hukuki mevzuat olarak sağlık kanunu varsa o zaman bu kanunun
içeriği sağlık kuralları ile ilgilidir.
Yasa, mevzuat oluşturma ve uygulama aracıdır.
Hukuk mevzuatları olmazsa o zaman hukuk kuralları da olamaz çünkü
hukuk kurallarının içeriğini yasalar oluşturur.
Hukuki mevzuat türleri (resim 10 bak)
Yasal düzenlemelerin türleri için birkaç kriter mevcuttur:
a) Hukuk mevzuatindaki normlara göre hukuk mevzuatları ayrılıyor:
 Genel hukuk mevzuatı – bunlar genel hukuk normlarıdır, anayasa, kanunlar ve yardımcı hukuk kaynakları şeklinde ortaya çıkar. Söz
konusu hukuk yasaları devletteki tüm vatandaşlar için geçerlidir ve
bireysel hukuk kurallarının kaynağını oluşturur. Bunlar resmi hukuk
kaynaklarıdır.
 Bireysel (özel) hukuk mevzuatı – bunlar bireysel hukuk normlarını
içerir. Onlar eğer daha önce kabul edilen genel hukuk yasasına dayalı
değil ise yapılamaz. Bireysel hukuk yasaları genel yasalardan gücünü
alır ve onlara uygun olmalıdır. Bu nedenle bir davranış kuralı daha
önce genel hukuk yasası ile düzenlenmemiş ise bu konuda bireysel
hukuk yasası getirilemez. Bireysel hukuk yasaları özel durumlar ile ilgilidir ve her zaman belirli bir kişi ya da grup için geçerlidir.
125
Hukukun Temel Kavramları
Genel hukuk yasaları ve bireysel hukuk yasaları arasındaki ilişkiyi aşağıdaki örnekle açıklayabiliriz:
Öldürmek yasaktır, Ceza Kanununda geçerli olan bir genel hukuk yasasıdır.
Bunun anlamı, bu genel norm ülkedeki tüm vatandaşlar için geçerlidir ve bu
kurala herkes uymak zorundadır. Bu kuralı ihlal edene bireysel hukuk kuralı
dahilinde ceza ve yaptırım uyugulancaktır. Verilecek olan kararda, gerçekleştirilen olay, verilecek yaptırım ve olayı düzenleyen fail dikkate alınarak ve
birseysel hukuk kuralı göz önünde bulundurularak ceza verilecektir.
b) Hukuk yasaları getiren subjeye göre şu şekilde ayrılır:
 Devlet organları tarafından getirilen yasalar, genelde bunlar anayasa, kanunlar ve düzenlemeler şeklinde ortaya çıkar.
 Resmi organlar tarafından getirilen yasalar, bunlar tüzük ve karar
şeklindedir.
 Özel kişiler tarafından getirilen kararlar bunlar genelde sözleşme,
vasiyetname v.s. şeklindedir.
c) Toplumsal ilişki türlerine göre yapılan düzenlemeler (kültürel,
sosyal, ekonomik).
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
126
Hukuk yasaları teriminden kastedilen nedir?
Normların içeriğine göre ne tür hukuk yasaları vardır?
Hangi subjeler hukuk yasası düzenlemesi yapabilir?
Hukuk yasaları ne tür toplumsal ilişkiler düzenlemektedir?
Hukukun Temel Kavramları
ANAYASA VE KANUN
(temel hukuk yasaları)
TÜZÜK, YÖNETMELİK, KANUN HÜKMÜNDE
KARARNAME, KARARLAR, STATÜLER,
BİLDİRİLER
(yardımcı hukuk yasaları)
HUKUKİ KARARLAR, RESMİ KARARLAR
(bireysel hukuk yasaları)
Resim 10. Hukuki yasaların hiyerarşik yapısı
127
Hukukun Temel Kavramları
10.2. ANAYASA
Nasıl ki biyografilerle kişiler hakkında genel bilgiler alıyorsak aynı şekilde Anayasa ile ülkenin ne tür bir devlet olduğunu görebiliriz. Fazla sayıda
olan kanunların aksine bir devlette anayasa tektir. O en temel ve en yüksek hukuki kaynaktır. Anayasa, devlet ve hukukun temel zeminini oluşturur.
Anayasa ile vatandaşların hak ve özgürlüklerinin ne olduğunu, devletin organizayonunun nasıl olduğunu, ne tür politika yürüttüğünü, savunma sisteminin nasıl düzenlendiğini görebiliriz.
Anayasa “kanunlar üstüdür” çünkü onunla devletteki en önemli konular düzenlenmiştir ve diğer tüm hukuki yasalar onunla tutarlı olmalıdır.
Anayasa Parlamento tarafından getirilir, bazı ülkelerde anayasa oluşturmak için
kurucu meclis kurulur ve anayasa kabul
edildikten sonra görevi sona erer. Genelde
birçok anayasa türleri vardır. Karakteristik
özelliklerine göre anayasalar şu şekilde
ayrılır: yazılı, yazılı bir belge olarak ortaya
çıkar; yazılı olmayan anayasa, geleneksel
anayasa olarak bilinir; sert ya da katı anayasa, çok zor değiştirilir; ve yumuşak veya
kolay anayasa, kolay değişebilen anayasadır.
Bazen anayasa yazılı bir belge olabilir fakat bazen de anayasanın içeriği bildirimlerden oluşabilir yani bu bildirimlerin hepsi anayasada aynı önemde değerlidir. Örneğin İngiltere’de olduğu gibi, tarihsel süreç içerisinde çok
sayıda anayasal bildirimler getirilmiştir. Örneğin:
 Magna Carta Libertatum
 Habeas Corpus Act
 Bill of Right
Anayasanın temel yapısına baktığımızda zorunlu olmasa dahi, anayasaların bir çoğunda giriş kısmında başlangıç kısmı adı altında giriş bölümü
vardır. Başlangıç kısmında anayasanın amacı ve devletin tarihsel gelişimi beliritilmektedir. Genelde akıcıdır ve maddeler yer almaz. Maddeler içerikte yer
alır çünkü maddesiz anayasa düşünülemez. Anayasada değişiklik yapılması,
128
Hukukun Temel Kavramları
mevcut anayasal hükümleri yürürlükten kaldırmak ve yeni maddelerin kabul
edilmesi Değişiklik ile olur. Bunlar anayasanın ayrılmaz parçasıdır. Anayasada kaç adet değişiklik olur ve ne sıklıkla olur, bu anayasanın yumuşak ya da
katı oluşuna bağlıdır.
Makedonya Cumhuriyeti Anayasası şunları içerir (bak resim 11)
1. Önsöz
2. Normatif bölüm
3. Anayasa değişiklikleri
Bölüm Başlığı
1. Temel düzenlemeler
Açıklama
Devletin temel karakteristik
özelliklerini düzenler: (bayrak, milli
marş) devletin başkenti, resmi dil ve
alfabe
2. Vatandaşların temel hak ve
özgürlükleri
İnsan haklarının özellikleri:
 vatandaşlık, siyasi ve
 ekonomik, sosyal ve kültürel
3. Devlet teşkilatı
Devlet organlarını düzenler:
 Parlamento
 Başbakanlık
 Cumhurbaşkanı
 Yargı
 Savcılık
4. Makedonya Cumhuriyeti Anayasa Anayasa mahkemesinin çalışma
Mahkemesi
düzenini belirler
5. Yerel Yönetimler
Yerel yönetimlerin genel
düzenlemesini içerir.
6. Uluslararası ilişkiler
Uluslararası siyasetin işleyişini
düzenler
129
Hukukun Temel Kavramları
1. Cumhuriyetin savunması, askeri
ve acil savunma
2. Anayasanın değiştirilmesi
3. Geçici ve son hükümler
Devletin savunmasını düzenler
Anayasanın değiştirilmesi için
gereken düzenlemeler
Eski sistemin yeni sistem ile
uyumunu düzenler
Resim 11. M.C. Anayasası düzenlemelerinin şematik şekli.
Bir anayasa değişikliği örneği:
DEĞİŞİKLİK IX
1. Cumhuriyet, Makedonya`nın ve diğer toplulukların hukuki durumuna bakılmaksızın tarihsel ve sanatsal mirasın korunması, geliştirilmesi ve zenginleştirilmesi için garanti eder.
2. Bu değişikliğin 1. noktası ile Anayasanın 56. maddesinin 2. paragrafı değiştirilmiştir23.
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
Anayasa nedir?
Anayasa bir devlette neden önemlidir?
Ne tür anayasalar vardır?
M.C. Anayasasının yapısını açıkla?
 ÖDEV:
1. 1992 – 2010 yılları arasında Makedonya Cumhuriyeti anayasasında
kaç tane anayasal değişiklik yapılmıştır araştırınız.
23
M.C. Anayasası madde 2 paragraf 56 – Cumhuriyet, Makedonya`nın ve diğer toplulukların hukuki durumuna bakılmaksızın tarihsel ve sanatsal mirasın korunması, geliştirilmesi ve
zenginleştirilmesi için garanti eder.
130
Hukukun Temel Kavramları
10.3. KANUN
Kanun genel bir hukuki belgedir ve hiyerarşik düzenlemede anayasadan sonra ikinci sırada yer alır. Kanun ile Anayasa ilkeleri düzenlenmektedir.
Anayasaya uygun olmalıdır. Anayasaya uygun değilse geçerliliği yoktur. Kanunlar devletin yasama organı olan Meclis, Parlamento, Kongre, Duma v.b.
tarafından yapılır.
Kanuna kelime anlamıyla maddi ve resmi anlamda kanun olarak bakabiliriz.
Maddi anlamda kanun ile her türlü hukuk yasasını taşıyan genel hukuk kurallarıdır.
Resmi anlamda kanun ile yasama organı tarafından kabul edilen yasama prosedürü içerisinde olan yazılı hukuk kurallarıdır.
Kanun türleri şu şekildedir:
a) Sosyal ilişkiler türüne göre ceza kuralları alanında düzenlenen
ceza hukuku (Ceza kanunu, Ceza Muhakemeleri Kanunu), aile hukuku (Aile
hukuku kanunu), miras hukuku (Miras Kanunu), medeni hukuk (sözleşme
yükümlülükleri ya da ilişkiler kanunu).
b) Kabul edilmesi için gereken çoğunluğun sağlanması türüne
göre kanunların yapılması:
 Mutlak çoğunluk,
 Salt çoğunluk,
 Nitelikli çoğunluk (bu çoğunlukla getirilen yasalara aynı zamanda organik yasalar denir. Bu yasalar devletin temel anlamı için önemlidir. Örneğin, bayrak, milli marş kanunu, yargı kanunu, savunma kanunu v.b.)
c) Kanunlar uygulanma süresine göre şu şekilde ayrılır:
 Genel yani geleceğe yönelik belirsiz bir zaman için geçerli olanlar, bunlar çoğunlukla yürürlükteki kanunlardır.
 Günlük hayatta sürekli uygulanmayan ancak bazı durumların ortaya
çıkması ile uygulanan yani özel durumlarda ortaya çıkan kanunlara özel kanunlar denir. Kanun varolmakla birlikte pozitif hukukun bir
parçasıdır, sadece belirli bir durumda geçerlidir. (örneğin, seferberlik
kanunu sadece savaş durumunda uygulanır, felaketler kanunu sadece
felaket durumunda uygulanır).
131
Hukukun Temel Kavramları
Kanun örneği:
VATANDAŞLIK KİMLİK NUMARASI KANUNU
M.C. Resmi Gazetesi no:36/92 08.06.1992 yılı.
Madde 1
Vatandaşlık kimlik numarası (bundan sonra sadece: Vatandaşlık numarası) vatandaşın
kişisel kimlik bilgilerinin belirlenmesi durumudur.
Madde 2
Kimlik numarası altı grup halinde sıralı olarak düzenlenmiş onüç basamaktan oluşmaktadır:
I Grup: Doğum günü (iki sayı)
II Grup: Doğum ayı (iki sayı)
III Grup: Doğum yılı (üç sayı)
IV Grup: Kayıt numarası (iki sayı)
V Grup: aynı tarihte doğmuş kişilerin cinsiyeti ve sıra numarası bir arada (üç sayı). Erkek
000 – 449 arası ve Bayan 500 – 999 arası.
VI Grup: Kontrol numarası (bir sayı).
Madde 3
Vatandaşlık kimlik numarasında yer alan doğum günü (I grup), doğum ayı (II grup),
doğum yılı (III grup), cinsiyet (V grup) bilgileri doğum belgelerinden elde edilen veriler
esas alınarak belirlenir.
Kontrol numarası (VI grup) bilgileri bilgisayar tarafından belirlenir.
Kanunun 1. maddesinde belirtilen veriler kanun ile değişikliğe uğraması durumunda
yeni kimlik numarası, değişikliğe uğrayan kanunun kararına göre belirlenir veya yeni
doğum kimlik numarasının düzeltilmesi yapılır.
Madde 4
Makedonya Cumhuriyeti sınırları içerisinde dokuz kayıt merkezi kurulmuş ve numaraları şu şekildedir: Manastır – belediyeler Manastır, Resne ve Demir Hisar - 41, Kumanova
– belediyeler Kumanova, Kratova ve Kriva Palanka - 42, Ohri – belediyeler Ohri, Debre,
Kırçova ve Struga – 43, Pirlepe – belediyeler Pirlepe, Kruşevo ve Brod – 44, Üsküp – 45,
Ustrumca – belediyeler Ustrumca, Valandova ve Radoviş – 46, Kalkandelen – belediyeler Kalkandelen ve Gostivar – 47, Veles – belediyeler Veles, Gevgeliya, Kavadarci ve
Negotin – 48 ve İştip – belediyeler İştip, Berovo, Viniça, Delçevo, Koçani, Probiştip ve
Sveti Nikole – 49.
Madde 5
Makedonya Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı vatandaşlık kimlik numarasını belirler. Kimlik
numarasının belirlenmesi ve evrak takibi otomatik yapılır.
132
Hukukun Temel Kavramları
İçişleri Bakanlığı kanunuda verilen yetkiye dayanarak olası hukuk dışı uygunsuz erişime
karşı kimlik bilgilerini depolar ve korumasını sağlar.
Madde 6
Makedonya Cumhuriyeti sınırları içerisinde doğan yeni çocuğa kayıt yaptığı yere göre
doğum kimlik numarası verilir.
Yurt dışında doğan yeni çocuğa doğum kimlik numarası ebeveyinlerinin kayıtlı olduğu
yere göre verilir.
Madde 7
Kanunlar çerçevesinde Makedonya Cumhuriyetinde yaşayan yabancılara ve aynı zamanda kanun çerçevesinde evrak takibi ve resmi belge verilen yabancılara, İçişleri Bakanlığı yabancı kimlik numarası vermektedir.
Madde 8
Vatandaşlar ikamet değişimi sırasında kimlik numaraları değişmemektedir.
Madde 9
Vatandaşa yanlış kimlik numarası ya da birçok kimlik verilmiş ise karar belgesinde düzenleme yapılarak yeni kimlik numarası veriliyor yani gerçek kimlik numarası muhafaza
ediliyor.
Kimlik numarasının iptali için kayıt memurunun ilgilendiği ilgili kayıt ofisine başvurularak iptal edilmektedir.
Madde 10
Kimlik numarası kanunlarda belirlenen kriterlere göre vatandaşlar için verilen yasal belgelerde ve kayıtlarda yazılır.
Madde 11
İçişleri Bakanlığı şu konularda yönetmelik yayınlar:
- Kimlik numaraları başvuru kayıt formları için yönetmelik,
- Kontrol numaraları (VI grup) belirleme için yöntemler,
- Yabancılar için verilen kimlik numarası belirleme yöntemleri ve kanun çerçevesinde evrak takibi ve resmi belge verilen yabancıların evrak takibi ve yöntemleri,
yabancılara verilen kimlik numarasının takibi ve yabancılara verilen kimlik numaralarının kayıt altına alınması.
Madde 12
Bu kanun yürülüğe girene kadar vatandaşlık numarası verilemeyen bir kişiye, Makedonya Cumhuriyetinde ikamet ettiği yere göre numara verilecektir.
Madde 13
Makedonya Cumhuriyeti vatandaşı olan ve Makedonya da yaşayan bir vatandaşın kimlik numarası daha önce SFRY (Yugoslavya) cumhuriyetlerinde verilmiş ise, kanunlar çerçevesinde bu kanunun yürülüğe girdiği günden itibaren 2 yıl içerisinde yeni bir kimlik
numarası verilecektir.
Madde 14
Bu kanunun yürülüğe girdiği günden itibaren 6 ay içerisinde kanun çerçevesinde yönetmeliklerin düzenlenmesi gerekir.
133
Hukukun Temel Kavramları
Bu maddenin 1. paragrafındaki uygulamalar kabul edilinceye kadar mevcut düzenlemeler yürürlükte kalacaktır.
Madde 15
Kanunun yürürlülüğü girmesinden sonra, yeni kurulacak olan belediyelerin, daha önce
kayıtlı oldukları merkezlerde tekrar kayıtları yapılacaktır.
Madde 16
Bu kanunun yürürlülüğü girmesiyle birlikte vatandaşlık kimlik numarası kanunu
(M.C. Resmi Gazetesi no:20/80, 35/86, 51/88 ve 19/90) ve vatandaşlık kimlik numarası
uygulama kanunu (SFRY (Yugoslavya) Resmi Gazetesi no:58/76) Makedonya
Cumhuriyeti topraklarında uygulanmayacaktır, yürürlükten kalkacaktır.
Madde 17
Bu kanun yayınlandığı gün yürürlüğe girecektir.
134
Hukukun Temel Kavramları
10.3.1. KANUNLARIN GETİRİLME USULÜ
Kanunların getirilme usulü karmaşık, sert kurallardan ve birkaç aşamadan oluşmaktadır, buna göre: (resim 12 bak)
1. Kanunların getirilme girişimi. Yasaların getirilmesi için bir grup
vatandaş, dernekler ve enstitüler girişimde bulunabilir. Bu girişimlerini yetkili organlara teslim edilmesiyle yerine getirilir.
2. Kanun tasarısı sunulması
Kanun tasarısı sunmaya yetkili organlar

Milletvekilleri

Başbakanlık

En az 10.000 vatandaş
Kanun tasarısı şunları içerir:
 Kanunun başlığı,
 Kanunun anayasal dayanağı,
 Kanunun yapılması için sebepler,
 Kanunun uygulanması için gereken mali kaynakların durumu,
 Kanunun içeriği,
 Kanunun hükümleri açıklanmasına yönelik nedenlerin belirtilmesi,
 Kanun teklifi hükümlerinin diğer sistemlerle karşılaştırılması ve Avrupa
Birliği müktesebatına uyumlu olması v.b.
3. Tasarının değerlendirilmesi. Kanun tasarısı Meclis Başkanlığına
sunulur ve oradan Milletvekillerine dağıtımı yapılır. Başvuru Başbakanlık tarafından yapılmadıysa o zaman Başbakanlıktan’da görüş istenebilir.
2008 yılı Meclis İçtüzüğünde “Kanunların getirilme usulü süreci”ne okumalar
(aşama) denir24.
Birinci okuma (aşama), burada kanun tasarısı mutlak tartışmaya açılmamaktadır. Kural olarak içtüzükte bir kaç milletvekilinin vermiş olduğu
tasarı olarak kabul edilen tekliflerde sadece formalite bir görüş belirtilmektedir. Kanun tasarısının meclise sunulmasından itibaren yedi gün içerisinde
15 milletvekili Mecliste genel görüşme yapılması için başvuruda bulunabilir.
24
Klimovski S, Deskoska R, Karakamişeva T, Anayasa Hukuku, Üsküp, 2009, sayfa 401-407
135
Hukukun Temel Kavramları
Böyle bir başvuru yoksa o zaman birinci okuma biter. Diğer taraftan Mecliste
genel görüşme yapılması için başvuru yapılmış ise o zaman kanun tasarısı
Meclis oturumunda görüşülmeden önce tasarı ilgili çalışma birimi (ilgili tasarının görev alanına giren birimi) ve Yasama - hukuk komisyonu tarafından
incelenmektedir. Bundan sonra Mecliste birinci okuma için oturum düzenlenmektedir ve burada tartışıldıktan sonra ikinci okuma için karar veriliyor.
Meclis söz konusu tasarının uygunluğunu kabul eder ve ikinici okumaya gidebileceğine karar verirse yasama işlemleri devam eder. Tam tersi bir
uygulama olursa yasama işlemi durur.
İkinci okuma (aşama)’yı ilgili çalışma birimi ve Yasama - hukuk komisyonu yapar ve kanun tasarısında yer alan maddeleri ve değişiklik tekliflerini
tek tek inceler ve oylar. Çalışma birimleri kendi değişikliklerini de sunarlar.
Kanun tasarısı üzerine yapılacak eklemeler ya da değişiklikler yasa değişikliği
şeklinde gerçekleşir. Bu değişiklikler için tek tek oylama yapılır.
İlgili çalışma birimi ve Yasama - hukuk komisyonu görüşmelerden sonra kanun tasarısı için bir teklif metni sunar, bu metinde gerekçe yazılır ve kabul edilen değişiklikler (eklenen teklifler) yer alır. Meclis oturumunun ikinci
okumasında sadece ilgili birimler ve komisyonlar tarafından yapılan değişiklikler görüşülür ve sadece o maddeler üzerine değişiklik önerilebilir.
Üçüncü okuma (aşama) kanun tasarısı ikinci aşamadan sonra ilk Meclis oturumunda görüşülmeye devam edilir. Bu aşamada çalışma organları tasarıyı tartışırlar.
4. Oylama, tartışma bittikten sonra kanun tasarısı oylamaya açılır. Oylama için gerekli çoğunluğun oluşması kanun tasarısının içeriği ve türüne
bağlıdır.
5. Kanunun kararname ile ilanı, kanun Devlet Başkanı (Cumhurbaşkanı) tarafından kararname ile ilan edilir. Kanun Mecliste kabul edildikten
sonra Meclis Başkanı kanunun onaylanaması ve imzalanması için Cumhurbaşkanına gönderir.
Cumhurbaşkanının kendisine gelen kararnameyi imzalamama yetkisi vardır. Bu durumda kararname tekrar Meclise geri döner. Kanun tasarısı
Mecliste mutlak çoğunlukla tekrar oylandıktan sonra Cumhurbaşkanı kanunu imzalamak zorundadır. Mutlak çoğunlukla oylanan bir kanun tasarısını,
136
Hukukun Temel Kavramları
Cumhurbaşkanı tarafından ikinci defa geri gönderilemez yani Cumhurbaşkanı bunu imzalamak zorundadır.
Kararname örneği:
Makedonya Cumhuriyeti Anayasası Madde 75 paragraf 1 ve 2 uyarınca
Makedonya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve
Makedonya Cumhuriyeti Meclis Başkanı yayınlamakta:
KARARNAME
MAHKEMELER KANUNU İLANI
Mahkemeler Kanunu İlanı
Makedonya Cumhuriyeti Meclisi
______________________ tarihinde yapılan oturumunda.
No:
Tarih:
Üsküp
Makedonya Cumhuriyeti
Cumhurbaşkanı
Makedonya Cumhuriyeti
Meclis Başkanı
6. Kabul edilen kanunun Makedonya Resmi Gaztesinde yayınlanması, Kanun Cumhurbaşkanı tarafından imzalandıktan sonra M.C. Resmi
Gazetesinde yayınlanır. Kanunun yayınlandığı gün ile yürülüğe girdiği gün
aralığına vacatio legis denir. Bu aralık 7 gün, 15 gün veya 6 ay olabilir v.b. bu
zaman aralığı vatandaşların kanun hakkında bilgi edinmesi için önemlidir.
Vacatio legis örneği:
Madde
Bu kanun Makedonya Cumhuriyeti Resmi Gazetesinde yayınlandığı gün yürürlüğe girecektir.
137
Hukukun Temel Kavramları
İMZALAYAN
BİLGİLENDİRME
AKTARAN
KAMUOYU
ÖNEREN
GİRİŞİMCİ
Resim 12. Kanunların yapılması usulü şematik bakış.
? SORULAR:
1. Kanun nedir?
2. Kanunlar nasıl ayrılır?
3. Kanunu getirmek için prosedürü açıklayınız.
138
Hukukun Temel Kavramları
10.4. YARDIMCI GENEL HUKUKİ MEVZUATLAR
Yardımcı genel hukuki mevzuatlar devlet organları tarafından getirilir ve Devletin hiyerarşik yapısında Yasama oragınından daha alt durumda
olduklarından, getirdikleri düzenlemeler kanunlara ve Anayasaya uygun
olması gerekmektedir. Yardımcı genel hukuki mevzuatlar ile yeni bir kanun
getirilmiyor sadece kanunlarda belirtilen düzenlemelerin işleyişi ile ilgili kurallar getirilmektedir. Yardımcı genel hukuki mevzuatlar kanunla belirtilen
genel hukuk normlarıdır ve kesinlikle kanunlara aykırı olamaz ve kanunda
belirtilen uygulamalar dışına çıkamaz.
Yardımcı genel hukuki mevzuatlar aşağıdaki şekilde ayrılırlar:
Tüzük – en önemli yardımcı hukuk mevzuatıdır. Ülkedeki idari ve yürütme organları tarafından getirilir. Genelde Bakanlar Kurulu toplantılarında
karar verilir. Bununla hukuk kurallarının uygulama aşaması düzenlenmektedir.
Tüzükler ikiye ayrılır:
a) Kanunun uygulanmasına dair tüzük– kanunun uygulanması
için getirilen bir düzenlemedir. Yasama organı tarafından Bakanlar Kuruluna
yetki veriliyor ya da kanunlarda beliritilen kuralların uygulanmasının daha
ayrıntılı olması gereken yerlerde bir hüküm getirilmesi gereklidir. Bu kararname kanunun yürürlükte olduğu güne kadar geçerliliğini sürdürür.
b) Kanunun hükmünde kararname – kanun ile düzenlenmesi gereken ilişkilerin kararname ile yerine getirilmesidir. Savaş ve olağanüstü durumlarda getirilir. Bakanlar Kurulu düzenler ve savaşın ya da olağanüstü durumun sona ermesiyle sona erer.
Emirname – Bakanlıklar yapar. Belirli bir durumda olan ve belirli kişi
sayısı için düzenlenmektedir. Zorunlu karakterdedir. Belirli durum için bir eylemin ya da bir davranışın yasaklanmasıdır. (örneğin, karların temizlenmesi
için yönetmelik, halkın tahliyesi kararı, polis saati uygulaması, seferberlik).
Yönetmelik – Bakanlar Kurulunun ve Meclisin genel düzenlemelerinin
icrasını yapmak ya da düzenlemek için yürütme organları tarafından yapılan
bir yardımcı genel hukuki mevzuattır.
Bakanlar tarafından kendi iç işleyişini ilgilendiren bir konu için getirilmektedir. (örneğin, değerlendirme için standartlar, çalışma organizasyonu
139
Hukukun Temel Kavramları
ve sistemi hakkında yönetmelik, maaşlar hakkında yönetmelik). Yönetmelik
ile bir makam ya da bir hizmet organının işleyişi hakkında düzenlemeler yapılabilir.
Talimatname (Yönerge) – İdari organlar tarafından getirilir. Hukuk
gücü en düşük olan düzenlemedir. Yeni bir kural getirmez sadece var olan
bir hukuk kuralının nasıl uygulanması gerektiği hakkında yol gösterir.
Tebliğ – Devlet Başkanı tarafından verilir ve şu şekilde ayrılır:
a) Genel yasa – kanunların ilan edilmesi için imzalanan kararnameler.
b) Bireysel yasa – Devlet Başkanı tarafından görevlendirilen diplomatlar, yüksek askeri komutanlar, törenlerde madalya takmak gibi durumlarda olduğu gibi.
Kararlar – genel bir hukuk yasasıdır ve yerel yönetimler (Belediyeler)
tarafından kendi ilşlerini ilgilendiren konular hakkında getirilen kararlardır.
Belediye meclisi tarafından getirilir ve Belediye statüsüne uygun olmak zorundadır. Burdan hareketle, Belediye statüsü Belediyenin en yüksek resmi
belgesidir yani belediyenin küçük anayasasıdır ve Belediye Meclisinin kararları ise yerel düzeyde kanun gibidir.
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
140
Yardımcı hukuk yasaları nedir?
Yardımcı hukuk yasalarını sayınız.
Kanun hükmünde karanameyi açıklayınız.
Emirnameyi açıklayınız.
Yönetmelikler ne için düzenlenir?
Hangi yardımcı hukuk yasası en düşük güce sahiptir?
Tebliği kim getirir ve ne şekilde olabilir?
Hiyerarşide hangi hukuk yasası ile kararlar eşitlenir?
Hukukun Temel Kavramları
10.5. ÖZEL HUKUK MEVZUATLARININ ÇEŞİTLERİ VE KAVRAMI
Özel hukuk mevzuatları özel hukuk kurallarını içerir. Bu mevzuatlar
belirli bir durumu çözmek ve düzenlemektedirler. Bunların temel dayanağı
genel hukuk yasalarıdır ve bu genel yasalar buna göre belirlenir.
Özel hukuk yasa türleri:
Özel hukuk yasalarını kabul edenlere göre ayrım şu şekildedir:
a) Devlet organları tarafından getirilen özel hukuk yasaları.
b) Özel kişiler tarafından getirilen özel hukuk yasaları, hukuki işlemer (sözleşme, anlaşma) şeklinde ortaya çıkar.
Devlet organları tarafından getirilen özel yasalar hangi devlet organı
tarafından getirildiklerine bağlı olarak idari yasalar ve yargı yasaları şeklinde ikiye ayrılır.
? SORULAR:
1. Özel hukuk yasası tanımı nasıldır?
2. Ne tür özel hukuk yasaları mevcuttur?
141
Hukukun Temel Kavramları
10.5.1. İDARİ (İŞLEMLER) MEVZUAT
İdare mevzuatı bireysel yasalar olup özel olarak belirlenmiş biçimde
idari organlar tarafından getirilir. Örneğin; bakanlıklar, teftiş kurulları, idari
ve diğer organlar tarafından getirilmektedir. Mahkeme işlemlerinden farklı
olarak idari işlemler daha basit ve hızlı bir şekilde yapılır. İdari kurumlar doğrudan hareket eder. Yani kabul edilmesini beklemeden idari işlemler getirilebilir.
Örneğin:
Biri yasak olan bir yerde karşıdan karşıya geçerse polis memuru o kişiyi olay
yerinde cezalandırır.
Örneğin:
Vergi Dairesi hiç kimseden bir talep gelmeksizin, vergisini ödemekle yükümlü bir kişi hakkında özel idari işlem çıkartarak hakkında ödemesi gereken
miktarı ve son ödeme tarihini belirtilen bir karar çıkartabilir.
Örneğin:
Bir müfettiş; şirketler, kurumlar ve vatandaşların faaliyetlerinde kanunlara ve
diğer yasal düzenlemere uygun çalışıp çalışmadıklarını ve kanun dışı iş yapıp
yapmadıklarını izin almadan kontrol edebilir.
Buradan şu sonuca varabiliriz, idari ilişkiler devlet organlarının güçlü
iradesine ve isteğine bağlı olarak sadece kişilerin bir idari eylemleri söz konusu olduğu zaman ortaya çıkar. Bazı durumlarda özel idari işlemlerin ortaya
çıkması için böyle bir eylem olması gerekiyor. Özellikle, bir kişi hak veya bir
çıkar elde etmek istediği zaman bunu kendisinin talep etmesi gerekiyor.
Örneğin:
Bir kişi silah taşımak ya da inşaat izni almak istiyorsa bir talepte bulunması
gerekiyor ki yetkili kurum bir karar verebilsin. Aynı durum, pasaport başvurusu, kimlik kartı başvurusu, burs başvurusu, işyeri açma başvurusu gibi taleplerde geçerlidir.
İdari işlemler genellikle karar şeklinde ortaya çıkar. Örneğin; emeklilik
kararı, vergi ödeme kararı vb. Fakat, idari işlemler bazı durumlarda izin (Ruhsat) olarak ortaya çıkar. Örneğin; silah taşıma ruhsatı gibi.
İdari işlemler, yargı (içtihad) işlemlerine göre daha kolay değişebilmektedirler.
142
Hukukun Temel Kavramları
Örneğin:
Silah taşıma ruhsatı alamayan bir kişi gelecekte gereken koşulları taşıması
durumda tekrar başvurup alabilir.
Öreneğin:
Bir kişi inşaat izni için başvuruda bulunmuş fakat yetkili kurum kanunlara
uygun olmadığı için bu başvuruyu kabul etmemiştir. Eğer kanunlara uygun
hareket edip tüm eksiklikleri tamamladığı takdirde tekrar başvurup izin
alabilir.
143
Hukukun Temel Kavramları
İdari işlem yasa örneği:
Madde 272 paragraf 1 – ZOUP
______________________
Kurumun adresi
Numara __________
Tarih ____________
_______________________________________________________________________
(kararı veren kurumun adı)
Talep edenin ____________________________________________________________
(talep eden kişinin adı ve soyadı)
_______________________________________________________________________
(şehir, adres, numara)
Kanun maddesi __________________________________________________________
(kurumun kararı verdiği kural)
ve Genel İdare Usulü’nün madde 272 paragraf 1 (M.C. Resmi Gazetesi no:38/05)
aşağıdaki:
KARAR
VERİLEN KARAR _________________________________________________________
_______________________________________________________________________
GEREKÇE
_________________________________________________________ şu talepte
(adı ve soyadı)
bulunulmuştur __________________________________________________________
_______________________________________________________________________
(talebin kısa özeti)
Talep şu kanuna dayanarak kabul edilmiştir ___________________________________
_______________________________________________________________________
_______________________________________________________________________
(talebin kanuni gerekçesi)
HUKUKİ İŞLEM: bu karara karşı_________________15 gün içerisinde şikayette bulunabilinir.
(kararı veren organ)
(MP)
144
MÜHÜR İMZA
_______________________
Hukukun Temel Kavramları
10.5.2. YARGILAMA (İÇTİHAD) MEVZUATI
Yargılama içtihadı vatandaşlık ve ceza davaları
için mahkemeler tarafından getirilir. Adli makamlar
olayların ortaya çıkması ile hareket eder. Örneğin; sivillerin kendi aralarındaki anlaşmazlıklar ve davalar ya
da ceza davalarında savcılık olduğu gibi. Böyle olaylar
olmadan mahkemeler kendiliğinden harekete geçmez hatta ağır ceza davaları olsa dahi harekete geçmez.
İnsanlar arasında kural ihlalleri ve anlaşmazlıkları her zaman olmuştur
ve olmaya devam edecektir ve mahkemeler böyle anlaşmazlıklar için adaletle karar veren organlardır. Belirli durumlarda mahkemeler tarafından kanunların uygulanmasına kısacası hukukun uygulanması demektir. Mahkemeler içtihadlarını
karar ve hüküm şeklinde yerine getirir. Karar, bozulmuş ilişkileri düzeltmek ya da bir
anlaşmazlığı çözmek şeklinde ortaya çıkar.
Hüküm ile ise uygulamada sorun olarak
görülen bir olay giderilir ve mahkumiyet
kararı ile anlaşmazlık ortadan kalkar. Mahkumiyet kararı ile işlemin konusu inceleniyor. Yani örneğin, işlem konusu boşanma
davası ise, mahkeme hükmünde sonuç olarak artık o evliliğin var olmadığı
kararlaştırılacaktır.
Mahkeme (İçtihad) kararları her zaman MAKEDONYA CUMHURİYETİ
VATANDAŞLARI ADINA GETİRİLİR. Mahkeme içtihadlarının bölümleri şunlardır: giriş bölümü, uygulama bölümü, gerekçe bölümü ve yasal talimat bölümleri.
Mahkeme içtihadları idari işlemlere göre daha karmaşık, daha yavaş ve
daha zor bir şekilde ortaya çıkar. Mahkeme içtihadlarının karakteristik özelliği değişmez olmasıdır yani burada geçerli olan prensip red judicata (kesin
hükümdür). Fakat bazı durumlarda uygulamanın yenilenmesi durumunda
mahkeme içtihadları değişebilmektedir.
145
Hukukun Temel Kavramları
Eğer bireyler verilen mahkeme kararlarını beğenmiyorlarsa bir üst
mahkedeme TEMYİZ hakkını kullanabilirler.
Boşanma davasına bir örnek (M.C. Medeni kanunu madde 40)
P.br.___ / ___
MAKEDONYA CUMHURİYETİ
VATANDAŞLARI ADINA
Manastır Mahkemesi bu Yargıcı bağlı olduğu mahkeme______________ Yargıçlar
konseyi başkanı olarak yasal işlemden sonra yargıçlar meclis üyeleri olarak_________
ve___________, hukuki işlem Manastırlı XX sokak.__________no.__________, yetkilendirilen _____________ avukat Manastır tarafından davalı aleyhine Manastırlı bir
Avukat tarafından temsil edilen ____________ sokak ________ no _________ boşanma davası ____________ tarihinde yapılan evlilik yapılan duruşmalardan sonra davacı
avukatı ______________________ ile davalı avutakı _____________________ hazır olduğu davada şu karar getirildi:
KARAR
Manastır doğumlu Davacı XX ve Davalı UU _______ tarihinde evlenmiş ve kayıtlı olduğu evlilik dairesi no _____ / ___ yılında, Aile kanunun madde 40 uyarınca BOŞANMAKTADIR.
_______ doğumlu Küçük çocuk XU Manastır doğumlu davacı anne UU eğitmesi ve
bakımını yapmaya karar verilmiştir.
XU küçük çocuğun babası XX küçük çocuğun geçime katkıda bulunacaktır ve XU’ya
aylık _______ denar ödeyecek, _______ tarihinden itibaren küçük çocuk kendi geçimini karşılama gücüne kavuşana kadar.
Davacı destekte bulunacak olan _______ denarı, yasal yükümlülükler gereği XU ya
ayın üçüncü gününe kadar ödemekle yükümlüdür.
Davacı, davalıya _________ denar karşılığında destek vermekle yükümlüdür ve bu
desteği _______ tarihinden başlayarak ayın üçüncü gününe kadar ödemekle yükümlüdür
GEREKÇE
Davacı, yüksek anlaşmazlıklar, görüşlerde büyük farklılıklar, sürekli anlaşmazlık ve
karşılıklı hoşgörüsüzlük sebebiyle, davacı ve davalı arasında ortak yaşamın dayanılmaz
olduğunu, bu nedenle evliliğin gerçekten işleyen bir evlilik müessesinin olmadığını ve
devam etmesi durumunda aynı şeylerin tekrarlanabileceğini belirterek boşanma istemiştir.
146
Hukukun Temel Kavramları
Elde edilen kanıtlar ve her iki tarafın ve tanıkların _________ ve ________ dinlenmesi ile eşler arasında evlilik ilişkileri inkâr edilemez bir şekilde bozulduğunu uzun süreli
ilişki kuramadığını ve _______ aydır hiç bir ilşki olmadığını bundan dolayı boşanmalarına karar verilmiştir.
Davalı, bu kararın getirldiği günden itibaren Davacıya _____ içinde mahkeme harcmalarını ödemekle yükümlüdür.
Manastır Mahkemesi
yıl -----------------------Konsey Başkanı
____________________
Yasal tavsiye: Bu karara karşı Bitola Yargıtay Temyiz Mahkemesine temyiz için, kararın
alınmasından itibaren 15 gün içinde başvurulabilir.
? SORULAR:
1. İdari işlemler hangi türde ortaya çıkar?
2. Hangi işlemler daha karmaşıktır, idarenin mi yoksa mahkemenin mi?
Neden?
3. Mahkeme içtihadlarını sayınız.
147
Hukukun Temel Kavramları
10.6. HUKUKA UYGUNLUK VE HUKUKA AYKIRILIK
Hukuki kaynaklar hiyerarşik bir düzen üzerine kurulmuş olup, en üste
en yüksek hukuki mevzuat ve en alta ise en düşük hukuki mevzuat yer almaktadır. Bu tür bir hukuki hiyerarşi en yüksek ile en düşük hukuki mevzuatların uyumluluğu için gereklidir. Düşük hukuki mevzuatlar her zaman
yüksek hukuki mevzuatlara gönderme yapar ve yüksek mevzuatlara uyumlu
olmalıdır.
Anayasa en yüksek hukuki kaynaktır. Ondan sonraki hukuki kaynak ise
kanunlardır ve kaynağını anayasadan alır ve onunla tutarlı olmak zorundadır. Hukuki yasalar içerisinde yardımcı hukuk yasaları hiyerarşide en alt konumdadırlar ve kanuna uygun olmakla birlikte aynı zamanda anayasaya’da
uyumlu olmak zorundadırlar. En üst ve en alt hukuki yasalar arasındaki uyuma hukuka uygunluk ya da anayasaya uygunluk denir. Uyumluluk en üst
yasa olan anayasadan başlayarak en alta olan kararlara kadar gitmektedir.
Hukuka uygunluk kavramı, tüm hukuk mevzuatlarının ve fiziksel (insan
davranışlarının) yasalarının kelime anlamıyla kanunlarla uyumluluk içerisinde
olmasıdır.
Buradan hareketle kanundan alta olan yasaların kanunlara uygun olması gerekmektedir. Hukuka uygunluk ilkesi hukuk düzeninin birleşik bir
bağ ile bağlı olmalarını sağlamaktadır. Hukuk düzeninde alt yasaların üst
yasalara uygun olmasını sağlar. Hukuka uygunluk ilkesi hukukun yürürlülüğünü belirtmektedir.
Uyumsuzluk (çelişki) durumunda, yani alt yasaların üst yasalarla uyumsuzluğunda hukuka aykırılık söz konusudur. Eğer alt bir yasa üst yasa ile çelişkili durumda ise buna hukuka aykırılık diyoruz.
Hukuka aykırılık kavramı, yasalar arasında uyumsuzluk yani alt yasaların
üst yasalara aykırı olma durumudur. Hukuka aykırılık ilkesi iki yasa arasındaki
anayasaya aykırılık, kanunlara aykırılık ve uyumsuzluk kavramlarını içerir.
a) Anayasaya aykırılık – genel hukuk yasaları ile özel hukuk yasalarının anayasa ile uyumsuz olması durumudur.
b) Kanunlara aykırılık – hukukun yardımcı yasaları ile özel hukuk yasalarının kanun ile uyumsuzluk içinde olma durumudur.
148
Hukukun Temel Kavramları
c) Çelişki (aykırılık) – her iki yasa arasındaki uyumsuzluk yani bir yasanın içeriği, kaynağını alan diğer yasa ile çelişkili olma durumudur. Örneğin;
bir kararın genel alt hukuk yasası olan kararnameye aykırı olması gibi.
Hukuka aykırılık iki türde oluşur:
a) Resmi hukuka aykırılık
Bu tür hukuka aykırılık şu şekilde
oluşur:
1. Kanunun yürülüğe girmesinde
usule dikkat edilmemesidir, (örneğin, prosedür sırasında karşı taraf
dinlenmemiştir)
2. Mevzuatın, yetkili makam tarafından getirilmediğinde (örneğin,
kararı Üsküp-1 Asliye Hukuk Mahkemesi getirmesi gerekirken, Manastır Mahkemesi getiriyor).
3. Yasanın getirilmesinde şekil yönünden bozukluk varsa (örneğin,
karar yazılı olarak verilmesi gerekirken sözlü olarak söylenmiştir).
b) Maddi hukuka aykırılık ya da
içeriğinin yasadışı olmasıdır.
Bu tür bir hukuka aykırılık, kanunun içeriği üst bir yasada belirtilen
düzenlemelere aykırı olmasıdır. Örneğin; aile kanununda yasaklanan
kardeş ve kızkardeş evliliği veya
genele hitap eden ve satışı yasak
olan Ohri Gölünün satılması için
anlaşma imzalamak ya da kanunla
yasak olan uyuşturucu satımı için
anlaşma yapmak gibi.
Özel hukuka aykırılık varsa o zaman kişi buna karşı normal prosedürler
içerisinde itirazda bulunabilir. Örneğin; Asliye Mahkemesi tarafından verilen bir kararın hukuka aykırı olduğunu düşünen bir kişi buna karşı itirazda
bulunabilir ve itiraz dilekçesi bir üst Mahkeme olan Temyiz Mahkemesinde
görülür. Kanunların anayasaya uygunluğu ya da diğer yardımcı kaynakların
kanunlara ve anayasaya uygunluğunun denetimini Anayasa Mahkemesi tarafından yapılır.
149
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
150
Hukuka Uygunluk nedir?
Hukuka Aykırılık nedir?
Resmi hukuka aykırılık kavramını açıkla?
Maddi hukuka aykırılık kavramını açıkla?
Hukukun Temel Kavramları
10.7. KESİN HÜKÜM
Kesin hüküm kavramı bir hukuki mevzuatın diğerine olan etkisidir yani
hangi hukuki mevzuatın daha üstün ya da hangisinin daha düşük olduğunu
belirleyen bir ölçüdür.
Hiyerarşide en üste olan bir hukuki yasanın hukuki üstünlüğü daha
fazladır çünkü hiyerarşideki konumu itibariyle temsil gücü daha yüksek olacaktır. Hukukun yürürlülüğü neye göre belirlenmektedir sorusu akla geliyor.
Hukuki düzenlemelerde kesin kavramı iki faktöre bağlıdır:
a) Düzenlemeyi getiren devlet kurumu yani devlet hiyerarşisinde
kurumun yeri.
Düzenlemeyi getiren kurum, devlet organları hiyerarşisinde en üst düzeyde ise o zaman getirilen yasanın hukuki mevzuatlar hiyerarşisinde etkisi
en üst konumda olacaktır. Alt sıralarda bulunan kurumların getirdikleri mevzuatların gücü daha hafif olacaktır.
Devlet organları hiyerarşisinden örnek
Parlamento (Yasama)

Başbakanlık (Yürütme)

Bakanlıklar

Mahkemeler (Yargı)
Hukuki yasalar hiyerarşisinden örnek
Anayasa

Kanunlar

Genel Hukuki Yardımcı İşlemler

Özel Hukuki İşlemler
c) Hukuki düzenlemenin getirilmesinde kullanılan işlemler.
Bir kurumun birden çok düzenleyici işlem getirdiği durumlarda örneğin; yasama organının anayasa, kanun, kararlar ve diğer düzenleyici işlemler
getirdiği gibi, kesin hükümde de kurumun konumuna göre değil düzenleyici işlemin getirilmesinde kullanılan işlemler göz önünde bulundurulur. Burada anayasa ve kanunlar yasama organları tarafından getirilmektedir fakat
kanunun aksine anayasa çok özel işlemler ve karmaşık prosedürle getirilir ve
bundan dolayı anayasanın kesin hükmü kanuna göre daha yüksektir.
151
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1. Kesin hüküm nedir?
2. Hukuki işlemlerin kesin hükmü neye bağlıdır?
 ÖDEV:
1. Hangi karar daha üst derecede? Kalkandelen Asliye Hukuk
Mahkemesi kararı mı yoksa Gostivar Temyiz Mahkemesi kararı mı?
Neden?
152
Hukukun Temel Kavramları
10.8. HUKUKUN YÜRÜRLÜLÜĞÜ VE UYGULANMASI
Hukukun yürürlülüğü kavramı, hukuki yasaların öyle bir özelliğidir ki
bunlara karşı itiraz edilemez ve itiraz ile değiştirilemez.
Hukukun yürülüğü kavramı özellikleri itibariyle yasal düzenlemelerin
hukuka uygunluğu ile ilişkilidir. Hukukun yürürlülüğü hukuk dünyasında
çok önemli bir yere sahiptir. Kanun dışı olayları kaldırmak ve onlara karşı
tedbir almak anlamına gelmektedir. Bu nedenden dolayı olası kanun dışı
sebeplere karşı her kanunu inceleme fırsatı doğurmaktadır. Fakat hukukun
yürürlülüğü kavramı kanunun kendisini oluşturmak için kullanılmaz. Diğer
taraftan kanunlarda yasadışı olayları incelemekte sınırları aştığımızda ya da
sürekli incelemede bulunduğumuzda kanunun uygulanamaz tehlikesiyle
karşı karşıya kalabiliriz. İnsanları, yasal düzenlemelerin, hukuka uygun mu
yoksa değil mi belirsizliği içinde bırakmak yanlış olur.
Hukuki taraflar, birinci derece devlet organları tarafından getirilen bir
hukuk yasasının doğruluğundan memnun değilse, itiraz etme hakkına sahiptir. İtiraz hakkı hukukun olağan prosedürü olmakla birlikte yasal düzenlemelerin ikinci derecede gözden geçerilmesine neden olmaktadır. Bugün
birçok hukuk sisteminde ikinci derece gözden geçirme ilkesi geçerlidir. Buna
göre birinci derece devlet organları tarafından getirilen kararlara karşı belirli süre içerisinde ve bir üst organda itiraz etme hakkı bulunmaktadır. İtiraz
dilekçesi, kararı veren birinci derecedeki organa yapılır ve bu organ kararın
tekrar gözden geçerilmesi için tüm belgeleri bir üst yani ikinci derecedeki
organa gönderir. Dilekçe hakkının getirlmesinde en önemli sebep hukukun
yürürlülüğünü sağlamlaştırmak ve aynı zamanda hukukun uygunluğunu
garanti altına almaktır.
Hukukun yürürlülüğü iki şekilde ortaya çıkar:
a) Temyiz (itiraz) başvuru için başvuru süresinin bitmesi ve bu sürenin kullanılmaması. Örneğin; İtiraz süresi 15 gündür fakat kişiler 15 gün
içinde başvurmadıkları zaman hukuki düzenleme yürürlülüğünü devam ettirir.
b) Başvuru süresi içerisinde kullanılan itirazın, hukukun uygunluğu ilkesi çerçevesinde ikinci derece organ tarafından kabul edilip karara
bağlanmasıdır. Örneğin; bir olayın çözümü için yetkili asliye mahkemesi ise
153
Hukukun Temel Kavramları
ve onun vermiş olduğu bir karara karşı itiraz edilebilir. Temyiz Mahkemesi bu
itirazı kabul edip yeni bir karar verebilir. Temyiz Mahkemesinin verdiği kararlar kesindir ve yürülüğe girer.
Hukukun yürürlülüğüne karşı bundan sonra itiraz etme hakkı yoktur
fakat çok sınırlı durumlarda ve özel koşulların olması durumda bu hak ortaya çıkar. Kural olarak, hukuk kuralının yürürlüğe girmesi ikinci derece organ
tarafından verilen karar ile sonuçlanır. Bu yasal düzenleme ya da karar, kural
olarak uygulanmaya başlar.
Hukukun uygulanması kavramı, bir yasanın uygulanmasına başlandığını
ve kişilerin bu kurala uyması gerektiğini belirtir.
Kural olarak bir yasa ilk önce yürürlüğe girer ve ardından uygulanmaya
başlar, itiraz ise bu yasanın uygulanmasını geciktirir. Fakat bazı durumlarda
yasalar ilk önce uygulanmaya başlar ondan sonra yürürlüğe girer. Örneğin;
tutuklama olayı gibi. Bu karar önce uygulanır ondan sonra yürürlüğe girer.
Burada asıl amaç yeterli delil elde edilebilmesi ve tutuklunun kaçmasına
karşı bir önlem almaktır. Bu durumda kişi ilk önce tutuklanır ondan sonra
hukuki haklarını kullanmasına izin verilir. Burada itiraz hakkı, kararı erteleme
hakkını vermemektedir.
? SORULAR:
1. Hukukun yürürlülüğü nedir?
2. Hukukun uygulanması nedir?
154
Hukukun Temel Kavramları
HUKUKİ İLİŞKİLER
Amaç:






Hukuki davranışları tanımlamak
Sosyal ile hukuki davranışları ayırt etmek.
Hukuki davranışların unsurlarını belirlemek.
Hukukun yapısı terimini açıklamak.
Hukukun yapısını tanımlamak ve sınıflandırmak.
Hukuki faktörleri tanımak ve sınıflandırmak.
155
Hukukun Temel Kavramları
11. HUKUKİ İLİŞKİLER
11.1. HUKUKİ İLİŞKİNİN KAVRAMI
İnsanlar arasındaki karşılıklı ilişkiler olmasaydı toplumsal yaşamdan söz
etmemiz mümkün olmayacaktı. İnsanlar günlük yaşamlarında ister bireysel
ister organize olmuş gruplar halinde, toplumsal varlıklarını sürdürebilmeleri
ve sosyalleşmenin gereği olarak çeşitli ekonomik ilişkilere, iş hayatlarına, aile
ilişkilerine ile dostluk ve diğer farklı ilişkiler içine girerler.
Tüm bu bahsetmiş olduğumuz ilişkiler bir kurallara tabidir ve buna toplumsal ilişkiler denir. Yukarıda belirtildiği üzere insanlar arasındaki tüm ilişkileri devlet, hukuk kurallarıyla düzenlemez ve bunların uygulanmasını garanti altına almaz. Bu çok olağan bir durum olmakla birlikte, güçlü bir kurum
olan Devlet kişisel ilişkileri hukuk kuralları ile düzenlemek için ilgilenmez.
Bundan dolayı, eğer devlet toplumsal yaşamın her alanına müdahale ederse
(örneğin; inancımıza, giyim kuşamımıza, arkadaşlık ilişkimize, siyasal tercihlerimize) o zaman bu müdahaleler toplumda daha büyük bir kaos ortamı yaratılmış olur. Hatta Devletin toplumsal yaşam alanımıza karışması çok kötüdür çünkü bu ilişkilerin devlet tarafından düzenlenmesi, devletin gelişmişlik
düzeyinde bozucu etki yaratacaktır. Örneğin; özel ilişkiler hukukun uygulanma konusu olmaması gerekiyor.
Bu ilişkilerde önemli olan, devletin kendi kuralları ile vatandaşların karşılıklı çıkarlarını elde etme konusunda koşullar oluşturmasıdır ve onlara bu
konuda yol göstermesi gerekiyor. Devlet kurallarıyla vatandaşlara dayatmada bulunmaması gerekiyor.
Örneğin;
Devlet, dini cemaatler ve dini birlikler hakkında kanun getirme hakkına sahiptir ve bu kanun ile vatandaşlara inançlarını nasıl yerine getirebilir ve din
seçimlerini belirtir vb.
Bu kanun bizim neye inanacağımızı ve hangi bir cemaate sahip olmamız gerektiğini empoze etmez.
157
Hukukun Temel Kavramları
Bundan hareketle, hukuki ilişkiler hukuk kuralları ile düzenlenen toplumsal ilişkilerdir.
? SORULAR:
1. Toplumsal ilişkiler nedir?
2. Hukuki ilişkiler nedir?
158
Hukukun Temel Kavramları
11.2. HUKUKİ İLİŞKİNİN UNSURLARI
Hukuki bir ilişkinin oluşabilmesi için en az iki karşılıklı tarafın yani kişinin
olması gerekmektedir. Hukuki ilişkilerden hak ve yükümlülükler ortaya çıkar
ve bunların taşıyıcıları insanlardır. Hukuki ilişkilerin tarafı olan insanlar olmadan bunlar uygulanamaz. Bunlar hukuki taraf ve hak sahipleri olarak, hukuki
ilişkilerden ortaya çıkan yükümlülükleri oluşturmaktadırlar. Hak ve yükümlülükler, hukuki ilişkilerin kurulduğu belirli bir nesne üzerine verilmiştir.
Hukuki ilişkiler dört unsurdan oluşmaktadır, bunlar:(bak resim 13)
1. Yasal Vekaletname – hak
2. Yasal Görev – yükümlülük
3. Hukukun Nesnesi ve
4. Hukuki taraf
11.2.1. YASAL VEKALETNAME (HAK)
Yasal vekaletname kavramı, hukukun tarafı olan kişinin başka bir kişi ile
ilgili olarak davranışta bulunması ve yasal düzenlemeler çerçevesinde kişinin
başka birinden bir şey talep etmesidir.
Bir şey isteme ya da birşey verme, kendi çıkarına birşey yapmak ya da
katlanmak kişinin hakkıdır.
Örneğin:
 Satın alma sözleşmesinde satın alan kişi satın aldığı şeyi satıcıdan teslim
etmesini talep edebilir.
 Satın alma sözleşmesinde satıcı sattığı şeyin parasını alıcıdan teslim etmesini talep edebilir.
 Kira sözleşmesi ile kiracı ev sahibinden sürekli eve gelip kendisini rahatsız
etmemesini isteyebilir.
Hukukun tarafı olan kişi istekte bulunduğu şeyden her zaman vazgeçebilir ve bu nedenle herhangi bir sonuca katlanmaz.
159
Hukukun Temel Kavramları
Yani hak sahibi kişi hakkın yerine getirilmesini isteyebilir ya da bu hakkın yerine gitirilmesini istemeyebilir.
Yasal yetkiyi elinde bulunduran hukuki taraf hakkını yerine getiremez
ise, kendi hatası dışında dahi olsa, hukuki ilişkilerin gerçekleşmesini garanti
eden devletten şikayet ya da itirazda bulunarak koruma isteyebilir.
Örneğin:
Satın alan kişi satın aldığı şeyin bedelini satıcıya ödemez ise o zaman satıcı
hakkın yerine gelmesi için şikayette bulunma hakkına sahiptir.
11.2.2. YASAL GÖREV (YÜKÜMLÜLÜK)
Yasal görev kavramı, hukukun tarafı olan kişinin, hukuk kuralları çerçevesinde başka birine birşeyi vermek, birşeye katlanmak ya da başka bir kişi yararına çıkar elde etmek yükümlülüğüdür.
Yükümlü kişinin, yükümlülüğünü belli bir bedel ile yerine getirmesi
(aktiv bedel) yani birşey vermek, bir kişi yararına çıkar elde etmek ya da bir
davranışı yapmaktan kaçınmak (pasif bedel).
Aktif bedel için örnek:
 Satış sözleşmesinde alıcı aldığı eşyanın parasını ödemekle yükümlüdür.
 Satış sözleşmesinde satıcı sattığı eşyayı vermekle yükümlüdür.
 Boyacı evi boyamakla yükümlüdür.
Pasif bedel için örnek:
Kira sözleşmesi ile ev sahibinin sürekli eve gitmemesi gerekir ve kiracılara
kira süresince rahatsızlık vermemekle yükümlüdür.
Hakkını elinde bulunduran fakat o hakkı yerine getirmek mecburiyetinde olmayan yasal yetkiyi elinde bulunduran kişi, yükümlülüğü elinde taşıyan yüklenicinin iradesine bağlı değildir. O yerine getirilmesi gereken hak ve
yükümlülüklerini sonuna kadar yerine getirecek, aksi halde yaptırım uygulanacaktır. Başka bir deyişle, kanunen yasal yükümlülüklerini yerine getirmemekten feragat edemez çünkü cezaya katlanmak zorundadır.
160
Hukukun Temel Kavramları
Yasal yetki - hak ve yasal görev – yükümlülük ikisi birlikte olmadan düşünülemez. Onlar birbirine o kadar bağlıdır ki çoğu zaman bunların tarafı
aynı anda hem hakkı hemde yükümlülüğü aynı zamanda taşıyabilir. Bu konuya örnek olarak satış sözleşmesini gösterebiliriz:
Bu tür sözleşmelerede her iki tarafın hak ve yükümlülükleri vardır. Satıcı sattığı eşyayı teslim etmek ve parasını almakla yükümlüdür diğer taraftan alıcı
aldığı eşyayı ödemekle yükümlüdür ve aldığı eşyayı teslim edilmesini istemekle yükümlüdür.
Aklımıza şu soru gelmektedir, bir kişinin hak ve yükümlülüklerini başkası yerine getirebilir mi yani onu taşıyabilir mi? Özetle, hak ve yükümlülükler transfer edilebilir mi?
Mülkiyet hakkına bağlı olan hak ve yükümlülükler yani kişinin kişiliğine bağlı olmayan hak ve yükümlülükler diğer kişilere devredilebilir.
Örnek:
Borç ödeme yükümlülüğü durumunda kişisel haklar başkasına devredilebilir.
Kişi ile sıkı sıkıya bağlı olan hak ve yükümlülükler başkalarına devredilemez.
Örnek:
Oy kullanma hakkı hiçbir şekilde devredilemez çünkü başkası adımıza oy
kullanamaz.
Ya da:
Resim çizmek için ünlü bir Ressam ile anlaşma yapılmış ise ve bu ressam resimi yapacak durumda değilse ya da ölmüş ise o zaman resimi çizmek işi
varislerine geçmez.
Ya da:
Ünlü bir sanatçının konseri için bilet almış ve sanatçı mücbir sebepler dolayısıyla konser veremeyecek durumda ise o zaman bu hakkı başkası onun
yerine kullanamaz.
161
Hukukun Temel Kavramları
11.2.3. HUKUKİ İLİŞKİLERİN NESNESİ
Hukuki ilişkilerin nesnesi maddedir (konu), insani faaliyetler (iş, eylem) ya
da faliyetsizlik, kalite ya da hukuki ilişkilerin temelini oluşturan olgular.
Bilim alanında hukuki ilişkilerin konusu (nesnesi) hakkında birçok bölümler söz konusudur.
Biz sadece aşağıda saydığımız beş başlığı ele alacağız:
a) Fiziki maddeler,
b) İnsani eylemler,
c) İnsani eylemsizlikler,
d) İnsani erdem,
e) Belirli insani subjektif özellikler.
a) Fiziki maddeler- hukuki ilişkilerin en yaygın nesnesidir.
Bunlar insanların egemenliği altında olan doğal maddelerdir. Bunlar
insanın doğadan aldığı maddeleri (mineral kaynaklar, enerji, kendi tüketimi
için meyveler) içerir ve aynı zamanda insanın geniş kullanımı için var olan
maddelerdir (geniş kullanım alanı için tüketim malları).
Makedonya Anayasasına göre hukuki ilişkilerin nesnesi olan maddeler söz konusu olduğu gibi, aynı zamanda hukuki ilişkilere konu olamayacak
maddeler de söz konusudur, çünkü bunların kullanımı devlete aittir. Örneğin; maden ocakları, ormanlar, milli parklar.
Örneğin:
 Ev satın alınmasına dair sözleşme – burada nesne evdir.
 Toprak satın alınmasına dair sözleşme – burada nesne topraktır.
 Araba satın alınmasına dair sözleşme – burada nesne arabadır.
 Bilgisayar satın alınmasına dair sözleşme – burada nesne bilgisayardır.
 Ekmek satın alınması– burada nesne ekmektir.
 Elma satın alınması– burada nesne elmadır.
162
Hukukun Temel Kavramları
b) İnsani eylemler
Hukuki ilişkinin konusu eylemdir, burada insan faaliyetlerinde bir taraf
istekte bulunur diğer hukuki ilişkide olan taraf ise istekte bulunulan bir şeyi
vermekle yükümlüdür.
Örneğin:
 Ev inşatı için anlaşma yapamak – burada nesne ev inşaatı.
 Elbise dikmek – burada nesne dikmek.
 Araba tamiri – burada nesne tamir.
 Koka Kola üretimi – burada nesne üretim.
c) İnsani eylemsizlikler
İnsani eylemsizliğin konusu kişinin haklarından feragat etmesi, bir şeyi
yapmaktan kaçınmasıdır. Fakat normalde kişinin bunları yerine getirmesi
gerekir.
Örneğin:
Otomobil satıcıları aralarındaki rekabeti korumak için (citroen) marka otomobillerin satışı için her biri kendi yerinde satış yapmak için anlaşma yapmışlardır.
d) İnsani erdem
Hukuki ilişkilerin nesnesi olarak insani erdem, modern yaşam biçiminin kazanımıdır. İnsan, hukuki ilişkilerin nesnesi olamaz. Fakat onun bazı
özellikleri, değerleri (erdemleri) örneğin özgürlük, haysiyet, onur, fiziksel bütünlük, itibar gibi hukuki ilişkilerin nesnesi olabilir.
Örneğin:
Politikacıların ve sanatçıların itibarı ve onurunu kıranlardan yüksek miktarda
tazminat istemesi.
Borçlar Kanuna madde 189’a göre kişiler maddi ve manevi zararlar, itibar,
onur, fiziksel acı halleri, korku durumları gibi konularda tazminat talep edebilir.
163
Hukukun Temel Kavramları
e) Belirli insani subjektif özellikler
Hukuki ilişkilerin nesnesi, entellektüel ve yaratıcı insan yetenekleri, telif hakları, patentli ve lisanslı hakları da olabilir.
Bu anlamda kişilerin bireysel ve entellektüel birikimlerini resime aktaranlar, bilimsel eserler, edebi eserler, müzik eserleri, yaratıcı ve diğer referans
çalışmaları koruma altına alınmaktadır. Bu çalışmaları yapan kişiler bunları
ortaya koyarken belirli bir ücret almaktadırlar.
Örneğin:
Her yazar ya da üretici kendi yaptığı çalışmasını koruma altına alma hakkına
sahiptir.
11.2.4. HUKUKİ İLİŞKİLERİN TARAFLARI
Hukukun tarafları hukuki ilişkilerin zorunlu katılımıcılarıdır.
Hukuki ilişkilerin tarafları, gerçek ve tüzel kişilerdir, bunlar hukuken yasal
hak ve yükümlülüklere sahiptirler.
Tanımda da belirtildiği gibi hukuki ilişkilerin tarafları iki kişiden oluşmaktadır, bunlar geçek ve tüzel kişilerdir.
164
Hukukun Temel Kavramları
HUKUKİ İLİŞKİLER
SUBJELER
Gerçek kişi
Tüzel kişi
İnsan
Dernekler
Şirketler
HAKLAR
YÜKÜMLÜLÜKLER
Bir şeyi almak
için istemek
Aktiv
vermek
Bir şeyi
yaptırmak
Yapmak
KIŞILER
Pasif
katlanmak
Katlanmak
Maddi
nesneler
Insan
eylemleri
İnsan Eylemsizlikleri
İnsani
Erdemler
Özel insani
özellikler
Resim 13. Hukuki ilişkilerin unsurlarının tabela gösterimi
165
Hukukun Temel Kavramları
!!! Önemli
HUKUKİ İLİŞKİ
Hukuki ilişki, hukuk normu ile düzenlenen toplumsal normlardır,
HUKUKİ İLİŞKİLERİN UNSURLARI:
Kişi
Hukuki ilişkilerin tarafı insan (kişi) ve tüzel kişilerdir, bunlar hukuken yasal hak ve yükümlülüklere sahiptirler.
Yasal Yetki (Hak)
Yasal yetki kavramı, hukuki taraf olan kişinin başka bir kişi ile ilgili
olarak davranışta bulunması ve yasal düzenlemeler çerçevesinde
hukuki taraf olan kişinin yetkisi çerçevesinde başka birinden bir
şey talep etmesidir.
Yasal Görev (Yükümlülük)
Yasal görev kavramı, hukuki taraf olan kişinin hukuk kuralları
çerçevesinde başka birine birşeyi vermek, birşeye katlanmak ya
da başka bir kişi yararına çıkar elde etmek yükümlülüğüdür.
Nesne
Hukukun nesnesi maddedir (konu), yani insani faaliyetler (iş,
eylem) ya da faliyetsizlik, kalite ya da hukuki ilişkilerin temelini
oluşturan kapasiteler.
166
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
Hukuki ilişki nedir?
Hukuki ilişkilerin unsurlarını sayınız.
Yasal yetki (hak) nedir?
Yasal görev (yükümlülük) nedir?
Hukuki ilişkilerin nesneleri nelerdir?
Hukuki eylem ile hukuki eylemsizlik arasındaki farklar nelerdir?
İnsani erdem neyi ifade etmektedir?
Bir yıldız sanatçının çıkartmış olduğu CD hukuki ilişkinin konusu
olabilir mi?
 ÖDEV:
1. Hukuki ilişkilerin unsurlarını aşağıdaki örneklerle analiz ediniz:
A.A. ADLI BİR KİŞİ “GRANİT” FİRMASI İLE DAİRE SATIN ALMAK İÇİN
SÖZLEŞME İMZALAMIŞTIR.
N.N. ADLI BİR KİŞİ “MAK TRANS” FİRMASI İLE MANASTIR ŞEHRİNE KENDİ
MALZEMELERİNİ TAŞIMAK İÇİN SÖZLEŞME İMZALAMIŞTIR.
M.M. ADLI KİŞİ AKRABASI OLAN F.F. İLE HAFTADA İKİ SEFER EVİNE GELİP
EŞYALARINI YIKAMAK, TEMİZLİK YAPMAK VE YEMEK PİŞİRMEK İÇİN
ANLAŞMIŞTIR.
H.U. ADLI ŞAHIS KENDİ GAZETESİNDE BİR DEVLET GÖREVLİSİ HAKKINDA
YALAN BİR HABER YAZMIŞTIR.
167
Hukukun Temel Kavramları
11.3. HUKUKİ DURUMLAR
Hukuki durumların ortaya çıkmasıyla birlikte, insan yaşamında yeni hukuki ilişkiler oluşuyor, hukuki ilişkiler değişiyor ya da var olan hukuki durumlar
ortadan kalkıyor.
Hukuki durumların ortaya çıkması daha önce var olmayan hukuki ilişkilerin oluşmasına, hukuki ilişkilerin ortadan kalkmasına ya da var olan hukuk ilişkilerin değişmesine sebep olmaktadır.
Hukuki durumların türleri aşağıdaki gibidir:
1. Kanun koyucunun isteğine bağlı fakat davranışlar kişinin iradesinden bağımsız olarak ortaya çıkan hukuki durumlar. (örneğin, kanun koyucu yeni kanunlar getirebilir ya da var olanı değiştirebilir ya da ortadan kaldırabilir).
2. Kişinin isteğine bağlı olarak fakat hukuk normlarına uygun
olan hukuki durumlar. Kişinin iradesine bağlı ve ona dayalı olarak değişen, ortadan kalkan ya da yeni oluşan hukuki ilişkiler. (örneğin, bir kişi
mülkiyet hakkı elde etmek için bir daireyi satın alırken sözleşme yapar ve
orada kişisel isteklerini gönüllü bir şekilde ortaya koyar).
3. Kişinin isteğine bağlı olarak fakat kanun koyucunun iradesine
ters düşen hukuki durumlar. (örnek olarak hırsızlık, öldürme gibi). Bu tür
eylemler kişinin isteğine bağlı olarak ortaya çıkıyor fakat kanun koyucunun
oluşturmuş olduğu hukuk normlarına ters düşüyor.
4. Doğal olay
Kişinin kişisel isteğine bağlı değildir, onun faaliyetleri sonucu ortaya
çıkan hukuki durumlar değildirler. (örneğin, deprem, yangın, ölüm, sel felaketi, dolu yağışı, yıldırım çarpması gibi). Fakat şunu belirtmemiz gerekir ki
bunlar tek başına hukuki durumlar oluşturmazlar. Örneğin; sel felaketi tek
başına hukuki durum değildir, eğer selden dolayı yıkılan evin sigortası varsa
o zaman hukuki durum ortaya çıkacak, sigorta şirketi bu zararı karşılamakla
yükümlü olacak.
5. Zaman hukuki ilişkilerin oluşması için ya da ortadan kalkması için
gereken zaman dilimidir. (Örneğin; kanunlar belirli bir süre içinde yürürlüğe girer, vacatio legis ancak ondan sonra hukuki sonuçlar doğurur ya da bir
168
Hukukun Temel Kavramları
mahkeme kararı için bir üst mahkeme yani temyize gitmek için belirlenen
sürede gitmek lazım ondan sonra gidilemez).
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
Hukuki durum kavramından ne anlıyorsunuz?
Hukuki durum türlerini sayınız?
Olayları hukuki duruma göre açıklayınız.
İnsan eylemleri hukuki durum olarak nasıl olabilir?
169
Hukukun Temel Kavramları
HUKUKİ TARAFLAR
Amaç:








Hukuki taraflar kavramını tanımlamak
Tüzel kişi ile Gerçek kişi ayrımını yapabilmek.
Hukuki tarafların yeteneklerini açıklamak.
Hukuki tarafların yeteneklerinin gücünü anlayabilmek..
Farkındalık ve istek anlamlarını yapabilmek.
Hukuki ehliyet uygulamasını anlamak.
Temsil kavramını açıklamak.
Temsil türlerini ayırt edebilmek.
171
Hukukun Temel Kavramları
12. HUKUKİ TARAFLAR
12.1. HUKUKİ TARAFLAR KAVRAMI
25
Hukuki ilişkiler sadece insanlar için vardır, çünkü hukuki ilişkilerin taşıyıcıları onlardır.
Hukukun tarafları, gerçek kişiler (insanlar) ve tüzel kişilerdir, hukuk çerçevesinde yasal hak ve yükümlülükleri taşımaya yetkili olanlardır.
Hukuki taraf olmak için, (bunlar gerçek kişi ya da tüzel kişi olabilir) bireysel istek ve sağduyu içinde olunması gerekmektedir. Bu iki kişi arasındaki
fark şu şekildedir, birincisinde gerçek kişiden bireyden söz edilmekte, diğerinde ise belli bir hedefe ulaşmaya yönelik birkaç kişiden oluşan insan topluluğundan söz edilmektedir.
Bu tanımlama içerisinde şu gerçeği de hatırlatmak gerekiyor, kölelik ve
feodalizm dönemlerinde insanlar hukukun hem tarafı hem de nesnesi idiler
(örneğin köleler, hukukun hem tarafı hemde nesnesi durumundaydılar çünkü onlara “para kazandıran malzeme” gözüyle bakılıyordu).
? SORULAR:
1. Hukuki taraflar kavramından neler anlıyorsunuz?
2. Kimler hukuki taraf olabilir?
25
Hukuk (Pravo), 1999 Prof.Dr. Miodrag Micaykov, Prof.Dr. Dimitar Balayciev, Doç.Dr. Dobrinka Taskova
173
Hukukun Temel Kavramları
12.2. HUKUKİ TARAF OLARAK GERÇEK KİŞİLER
Bireysel olarak insan, gereçek kişiyi oluşturur, insanın kişiliği doğumuyla
başlar ölümüne kadar devam eder.
Bir insanın gerçek kişi olabilmesi için iki koşul gerekmektedir:
 kişinin canlı insan olması,
 insan kılığında olması yani canavar olmaması gerekir.
26
Her insan doğumu ile birlikte hak ve yükümlülükler içerisine girer. İnsan hayatı boyunca bu hak ve yükümlülükleri layık olduğu için kazanmıyor,
doğal olarak mevcuttur ve herkese eşit olarak verilmiştir. Hukuki ilişkilerde
hukuki tarafların hak ve yükümlülüklerini kullanabilmeleri açısından bazı
beceri ve özelliklerinin olması gerekmektedir.
Gerçek kişilerin üç becerisi (yetenekleri) şunlardır:
a) Hukuki ehliyet
b) Karar yeteneği (Mümeyyiz olmak)
c) Suç ehliyeti ve
Bilinen üç nitelikler:
a) adı
b) ikametgâh /geçici ikametgâh
c) vatandaşlık
Beceri ya da yetenekler insan için birinci derecede öneme sahiptir, nitelikler
ise ikinci derecede öneme sahiptir.
a) Gerçek kişilerin hukuki ehliyeti
Hukuki ehliyetin amacı her insasnın hak ve yükümlülüklerinin tarafı olması yani hak ve yükümlülükleri elde etmesidir.
Hukuki ehliyetin kazanılması
İnsan türünden doğan her canlı hukuki ehliyeti kazanmaktadır. Hukuki ehliyeti elde etmek için herhangi bir yaş sınırlaması ya da özel ruhsal bir
durum gerektirmez, sadece insanın canlı ve insan türünde doğması yeterli-
26
Vatandaşlık hukuku, (genel bölüm), D.r. Arsen Grupçe
174
Hukukun Temel Kavramları
dir. Bu özellik insanın doğumuyla başlar ve yaşam boyunca devam eder. Yani
insanın hukuki taraf olmasıyla birlikte aynı anda hukuki ehliyeti başlamaktadır. Kişinin, hayata hazır bir durumda bulunması şartı yoktur. Bunun istisnası
hukuki kurgu’dur.
Hukuki kurgu (uygunsuzluk), hukuk düzeni içerisinde yanıltıcı, yanlış
ve var olmayan bir gerçeği doğru ya da var olmuş gibi göstermeye denir.
Var olmadığı belli olan bir durumun, varmış gibi gösterilmesi.
Örneğin:
Hayatta var olduğu düşünülen (fakat sağ olarak doğacağı mutlak olmayan
bir bebeğe), amaç doğmamış çocuğa hukuki ehliyet tanınmasını sağlamak.
Bu tür bir kurgu kaçınılmazdır, çünkü yeni doğan çocuğun babasının
malvarlığına mirasçı olması düşüncesi vardır, fakat kural olarak mirasçılar
sağ ve hayatta olan kişiler olabilir ya da miras hakkı ancak miras sahibinin
ölümüyle başlar.
Hukuki ehliyetin sona ermesi
Hukuki ehliyet kişinin hayatı boyunca devam eder ve ölümüyle birlikte
sona erer.
b) Gerçek kişilerin karar yeteneği (Mümeyyiz olmak)
Karar yeteneği ya da mümeyyizlik, gerçek kişinin (insan) bağımsız olarak
kendi eylemlerini oluşturması, hukuki ilişkiler kurması, değiştirmesi ya da var
olan hukuki ilişkileri ortadan kaldırması yeteneğidir.
Karar yeteneğinin kazanılması
Karar yeteneği iki unsura bağlıdır:
 Reşitlik (yaş) durumu
 Kişinin zihinsel (mantık) durumu.
Karar yeteneği belli bir yaşa gelmekle başlar, buna da yetişkin (reşit
olmak) olmak denir. Makedonya Cumhuriyetinde reşitlik yaşı 18 olarak belirlenmiştir. Bu kuralın istisnası özgürleşme kavramıdır.
175
Hukukun Temel Kavramları
Özgürleşme kavramı kişinin karar verme yeteneğine 18 yaşından küçük
olarak ulaşması yeteneğidir.
Örneğin:
Aile hukukunda, Mahkeme bir kişinin evlilik müessesinin getirmiş olduğu
hak ve yükümlülükleri yerine getirmesinde fiziksel ve duygusal anlamda
hiçbir engel bulunmadığını tespit ederse 16 yaşını dolduran kişinin evelenebileceğine karar verebilir. Bunun anlamı, reşit olmadan evlilik yapılabilmektedir.
Devamında,
İş hukukunda 15 yaşını dolduran bir kişi iş ilişkisi kurabilir. Yine 18 yaşını doldurmayan birine karar yeteneği verilmektedir. Bu kişi tüketim konusunda
kendi başına hak ve yükümlülüklerini yerine getirir. Örneğin; kazancını kendisinin harcaması gibi.
İkinci koşula nazaran, 18 yaşını doldurmuş fakat zihinsel sağlıklı olamayan kişilerin karar yeteneği yoktur. Bunlar aile koruması altındadırlar.
Karar yeteneğinin alınması, sınırlandırılması ve sona ermesi
Kural olarak karar yeteneği ölüm ile ortadan kalkmaktadır. Fakat bir
kez kazanılan karar yeteneği psikofiziksel durumun oluşmasıyla ortadan kalkabilir ya da belli durumlarda sınırlandırılabilir. Böylece, kişinin ruh sağlığında bozukluk çıkarsa karar yeteneği azalabilir ya da geri alınır. Bu bozukluğun
büyüklüğüne bağlıdır. Bozukluğa rağmen, muhakeme (düşünme) yeteneği varsa o zaman sadece sınırlandırılır. Fakat bozuklukla birlikte muhakeme
yeteneği tamam kaybedilmiş ise o zaman geri alınır. Karar yeteneği elinden
alınan kişi tedavi edildikten sonra karar yeteneği geri verilir. Karar yeteneği
sınırlı olan kişilerin, temsilcileri vardır.
18 yaşını doldurmayan küçüklere yetişkinlerden farklı şekilde davranılır. Fakat bu kural 18 yaşını doldurmayan herkes için geçerli değildir. Yaşa
göre derecelendirmeler vardır. 14 yaşına kadar kişilere çocuk denir. 14 ile 16
yaş arasındaki kişilere genç çocuk denir. 16 ile 18 yaş arasındakilere ise olgun
çocuk denir.
176
Hukukun Temel Kavramları
c) Suç ehliyeti
Suç ehliyeti sorumluluk durumudur. Bazı yazarlar bu durumu zararların sorumluluğunu taşıma durumu olarak ifade etmektedirler. Diğerleri ise
suç yeteneğini kişilerin kendi eylemlerini değerlendirme durumu olarak görüyor fakat bunu akdi ilişkilerde kendi çıkarlarına uygun olup olmadıklarını
değerlendirmek için kullanılmamaktadır. Kişilerin bu eylemleri hukuka aykırı
mı ya da diğer kişilere zarar veriyor mu soru sorulması gerekiyor.
Suç ehliyeti ortadan kalkabilir. Karar verme yeteneğinde olduğu gibi,
kişi, sağlık problemi ve farklı nedenlerden dolayı muhakeme (düşünme) yeteneğini kaybederse suç ehliyeti ortadan kalkar. Pratikte alkol kullanımı sonucu geçici olarak düşünme yeteneğini kaybedenlerin durumu söz konusudur. Bu konuda cevaplar farklıdır. Kişi kendi hatası olarak muhakeme (düşünme) yeteneğini geçici olarak kaybediyorsa (kendi kendine sarhoş oluyorsa)
ve sarhoşluk durumunda yasadışı eylemler yapabileceğini biliyorsa o zaman
suç ehliyeti vardır ve sorumludur.
Fakat kişiyi bu duruma başka bir kişi zorla getirmiş ise o zaman suç
ehliyeti yoktur. Lucida intervala (aydınlık anlar) durumunda yani geçici düşünme yeteneği durumlarında kişi suç ehliyeti taşımaktadır.
Suç ehliyeti bazı kişilerin yaş itibariyle durumlarına göre farklılıklar
gösterir. Böylece uygulanacak yaptırımların özellikleri ortaya çıkacaktır. Örneğin; Ceza hukukuna göre çocukların ceza ehliyeti olmadığından hiçbir
yaptırım uygulanmaz. Onların eylemlerine karşı ailesi sorumludur. Genç
çocukların yaptıklarına karşı çok hafif yaptırımlar uygulanır fakat olgun çocuklara daha ağır yaptırımlar uygulanır hatta bazı durumlarda hapis cezası
verilir.
177
Hukukun Temel Kavramları
Nitelikler
Hukukş tarafların karakteristik özelliklerini temsil eden yetenek dışında, ayrıca üç önemli nitelikleri vardır.
a) adı – hukuk teriminde isimden kastedilen şey kişinin adı ve soyadıdır. Kişinin ismi anne babası ya da ailesi tarafından verilir ve doğum belgesine kayıt edilir. Kişinin ismi değiştirilebilir fakat bu değişiklik herhangi bir
sorumluluktan kaçınmak için yapılmamalıdır. Geçerli olan mevcut ad, tüm
resmi belgelerde kayıt altına alınarak geçerli sayılır. Adın işlevi kişinin tanınmasını sağlamaktadır.
b) ikametgâh/geçici ikametgâh - herkes belirli bir yerde yaşar. Bir
kişinin sürekli yaşadığı yere ikametgâh ve belirli süre için yaşadığı yere ise
geçici ikametgâh denir. Kişinin ikametgâh ve geçici ikametgâh seçimini seyahat özgürlüğü çerçevesinde özgürce yapar.
İkametgâh ve geçici ikametgâhın asıl amacı kişinin kimliğinin belirlenebilemesi için önemlidir. İkametgâh yerinin belirlenmesi hukuk – madde
ve hukuk – işlem açısından çok önemlidir. Kişisel anlaşmazlıkların çözümünde, yerel mahkemlerin yargısal işlemlerinde ve anlaşmaların yapılmasında, hak ve yükümlülüklerin yerine getirilmesinde vs. çok önemli bir yere
sahiptir.
c) vatandaşlık – bir ülkenin hukuki ve siyasi düzen içerisinde vatandaşlık bağı ile bağlı olan gerçek kişinin, hukuki hak ve yükümlülükler açısından, vatansızlara göre hakları daha yüksektir.
? SORULAR:
1. Hukuki taraf olarak gerçek kişilerin önemi nedir?
2. Hangi nedenler ve koşullar çerçevesinde gerçek kişiler hukuki taraf
oluyorlar?
3. Hukuki taraf olarak gerçek kişilerin yetenekleri nelerdir?
4. Hukuki ehliyet açıklayınız.
5. Bir kişinin karar yeteneğini elde etmesi için neler gereklidir?
6. Suç ehliyeti nedir
7. Gerçek kişilerin nitelikleri nelerdir?
8. Özgürleşme nedir?
178
Hukukun Temel Kavramları
12.3. HUKUKİ TARAF OLARAK TÜZEL KİŞİLER
Bazen insanlar belli bir çıkar elde etmek için diğer insanlarla ilişki kurmak zorundadırlar.
Belli bir ortak çıkar için bir araya gelmiş olan gerçek kişilerin oluşturmuş
oldukları birliklere tüzel kişiler denir.
Bunlar belli bir amaca yönelik organize olmuş kişi ve ortak mal varlığı kuruluşları olup, yasal anlamda hukuki taraf olarak ortaya çıkarlar. Tüzel
kişilere örnek olarak, şirketler, okullar, hastaneler, kurumlar, sivil dernekleri
gösterebiliriz.
Tüzel kişiler kanun çerçevesinde belirlenen kuruluş sözleşmesi ile kurulmaktadırlar. Tüzel kişiler hukuki taraf olarak, yetkili kayıt bürosu tarafından kayıdı yapıldıktan sonra resmiyet kazanır.
Aşağıdaki şartlar yerine getirildiği zaman tüzel kişiler oluşur:
1. Belirli bir organizasyon bütünlüğü oluşturmuş tüzel kişiler,
2. Kendi hak ve yükümlülüklerini yerine getirebilmesi için mal varlığının
olması gerekiyor,
3. Amacı kanunlara aykırı olmayacak,
4. Devlet tarafından tanınması ve yetkili makam nezdinde kayıt defterine
kayıtlı olması gereklidir.
Gerçek kişilere nazaran, tüzel kişilerin hukuki ehliyet ve karar yeteneği unsurlarını belirlemek zordur çünkü tüzel kişilerin kuruluş aşamasında
her iki unsur aynı anda oluşmaktadır. Tüzel kişiler sadece kuruluş anlaşmalarında belirtmiş oldukları hak ve yükümlülükleri yerine getirebilirler.
- Tüzel kişilerin karar yeteneği (mümeyyizliği)
1. Tüzel kişiler sadece kendi hukuki ehliyeti dahilinde anlaşmalar yapabilir.
2. Borçlar kanunu madde 46, bu maddenin 1 paragrafında belirtilen
düzenlemeye aykırı yapılan sözleşmelerin hukuki dayanağı yoktur. Ancak
istisna oluşturacak durum karşı tarafın bu durumu bilmesi ya da bu
sürecin işleyişi hakkında bilgisi olmasıdır.
Tüzel kişilerin hukuki ehliyeti ve karar yeteneği varlıkları sona erdikten
sonra ortadan kalkar.
179
Hukukun Temel Kavramları
Tüzel kişiler aşağıdaki türlere ayrılır:
1. Şirketler (Ekonomik çıkar için bir araya gelmiş olan gerçek kişilerin
oluşturmuş olduğu birlikler, örneğin, ticari şirketler).
2. Dernekler (maddi olmayan hedefe ulaşmak için oluşan birlikler, örneğin, kültür, spor).
3. Kurumlar (genelde bunların üyesi olmayan ve insanlara belli bir hizmet vermek için oluşmuş olan birlikler, müzeler, sinemalar, okullar,
hastaneler, üniversiteler).
Tüzel kişilerin suç yeteneği
27
Tüzel kişilerin suç yeteneği kavramı, tüzel kişilerin üyeleri, organları ve
çalışanlarının üçüncü kişilere karşı zararları ya da sorumluluğudur.
- Suç Yeteneği 1. tüzel kişiler çalışmaları ve eylemleri sırasında üçüncü kişilere karşı
vermiş oldukları zararlardan dolayı sorumludur.
2. kanunda ayrıca belirtilmemiş ise, tüzel kişiler kendisine karşı bilerek
veya ihmal yüzünden verilmiş olan zararlara karşı tazminat isteyebilir.
(ZOO madde 158.)
Tüzel kişilerin hukuki işlemlerini yürüten bir yasal temsilcileri vardır ve
bu temsilciler kurum müdürleridir.
Tüzel kişilerin özellikleri
Gerçek kişilerin nitelikleri vardır fakat onlardan ayrı olarak tüzel kişilerin özellikleri vardır.
Tüzel kişilerin özellikleri şunlardır:
 kurum ismi, yani tüzel kişilerin çalıştığı kurum ismidir.
27
Vatandaşlık hukuku genel bölüm Praktikum, 2006, Prof.Dr. Rodna Jivkovska
180
Hukukun Temel Kavramları
 kurum adresi, tüzel kişilerin ana organlarının bulunduğu ve çalıştığı
yerdir.
 faaliyet ve çalışma konusu (tüzel kişiler sadece çalışma konusu belli
olan alanlarda sözleşmeler yapabilir).
? SORULAR:
1. Hukuki taraf olarak tüzel kişiler nedir?
2. Tüzel kişiler ne zaman hukuki taraf oluyorlar?
3. Tüzel kişilerin özellikleri nelerdir?
181
Hukukun Temel Kavramları
12.4. YASAL TEMSİL (VEKALETNAME)
Yasal temsil kavramı, hak ve yükümlülüklerin bir başkası adına elde edilmesidir.
Kim temsil edilecek sorusu akla geliyor.
Karar verme yeteneği olmayan gerçek kişilerin (küçükler, ailesi olmayan küçükler, zihinsel gelişimi olmayan kişiler), ebeveyinleri veya velileri tarafından temsil edilmeleri gerekmektedir. Dolayısıyla, böyle bir temsil
edilme yetkisi kanun tarafından ya da resmi devlet organları (anne-babasız
çocuklar için sosyal hizmet merkezleri) tarafından verilmiştir. Bu durumda
yasal temsilcilik konusundan söz edilmektedir. Yasal temsilcilik, ebeveyinlerin sadece kanuni hakkı değildir aynı zamanda küçüklerin reşit olana kadar
onları temsil etme yükümlülükleri vardır.28
Aynı zamanda tüzel kişilerin de böyle bir yasal temsil edilme hakları
vardır. Bunların yasal temsilcileri kurumu yönetenler tarafından (gerçek kişiler) yapılmaktadır ve bu hak kanun tarafından verilmiştir.29
Örneğin:
Müdür kendi kurumunu üçüncü kişilere karşı temsil etmesi gerekiyor. Bu
onun kanuni ve statü gereği hakkıdır ve görev başladığı andan itibaren
yürürlüğe girer.
Bazı durumlarda karar verme yeteneği (mümeyyizlik) olmayan kişilerin temsil edilme durumları vardır. Örneğin; hukuki anlaşmanın yapılacağı
yerde kişi bulunamıyorsa ya da üçüncü bir kişi uzmanlık yeteneği ile o işi
daha iyi başarabilecek durumda olması gibi. Bu durumlarda anlaşmalı yasal
temsilcilikten söz edilmekte ve buna vekaletnam denir.
Vekaletname, bir kişinin yazılı bir beyan ile başka bir kişi adına yasal hak
ve yükümlülükleri yerine getirmesi, üstelenmesidir.
Hukuki ve anlaşmalı temsil edilme yetkisi arasındaki fark şu faktörden
ortaya çıkar; hukuki temsili kanun belirlemekte, anlaşmalı temsili ise gerçek
ya da tüzel kişiler kendi aralarında belirlemektedirler.
28
“Ebeveyinlerin kendi çocuklarını temsil etme hak ve yükümlülükleri vardır”. Küçüklerin
ebeveyinleri veya velileri tarafından temsil edilme hakları vardır. Aile hukuku madde 51.
29
“Fakülte dekanı yurt içinde ve yurt dışında fakülteyi temsil eder” Justiniyan Prvi FakültesiÜsküp statüsü madde 41.
182
Hukukun Temel Kavramları
Vekaletnamede taraflar şunlardır: yetkiyi veren (yetkiyi veren kişi) ve
yetkilendirilen (yetkiyi alan kişi). Yetkiyi veren ve yetkilendirilen taraf olunabilmesi için karar verme yeteneğinin olması gerekmektedir. Vekaletnamenin
konusu çok farklı alanlarda olabilmektedir. Bazı durumlarda vekaletname
verilememektedir.
Örneğin:
Hiçkimseye kendi adımıza oy kullanmaya, tanıklık etmeye, hapis cezası çekmeye ya da işe gitmesine karşı vekaletname veremeyiz.
Vekaletname aşağıdaki unsurları içermektedir:
 vekaletnamenin adı,
 vekaletnameyi verenin kişisel bilgileri,
 vekalet verilenin kişisel bilgileri,
 vekaletnamenin nedenleri,
 vekaletname süresi,
 vekaletnameyi verenin imzası ve
 tüzel kişi ise mühürü,
Vekaletname sözlü ya da yazılı olarak tutanak şeklinde yapılmaktadır.
Vekaletname genel ya da özel, sınırlı ve sınırsız zaman durumları için verilebilir.
Genel vekaletname ile yetkilendirilen kişinin, yetkiyi veren kişi adına tüm
hukuki hak ve yükümlülükleri ile maddi hesapları konusunda yetkilendirilmesidir.
Genel vekaltenameye örnek:
Ben, aşağıda imzası olan D.R. Üsküp adres cd._________________no._____ İçişleri Bakanlığı Üsküp Şubesi tarafından verilen kimlik no _____________VN______________
benim adıma tüm yetki kulanan (kardeş, baba, yeğen, arkadaş, vb) O.S. isimli Üsküp
doğumlu adres cd.___________no._____ ve İçişleri Bakanlığı Üsküp Şubesi tarafından
verilen kimlik no.________VN______________ Makedonya toprakları içerisinde
benim bütün gayrimenkulün kullanımına ilişkin işlemleri, Makedonya mahkemeleri nezdinde tüm adli ve idari işlemleri, tüm hukuki durumları ve Hesabımdaki tüm yasal işlemleri benim adıma almak için vekaletname vermekteyim.
Üsküp, __________ 2010
Yetkilendirilen
183
Hukukun Temel Kavramları
Özel vekaletname ile yetkilendirilen kişi sadece belirlenen durumlar için
işlem yapabilir.
Özel vekaletnameye örnek:
Ben, aşağıda imzası olan V.A.Üsküp adres cd._________________no._____ İçişleri
Bakanlığı Üsküp Şubesi tarafından verilen kimlik no _____________VN______________
benim adıma tüm yetki kulanan (kardeş, baba, yeğen, arkadaş, vb) A.F. isimli Üsküp
doğumlu adres cd.___________no._____ ve İçişleri Bakanlığı Üsküp Şubesi tarafından
verilen kimlik no.________VN______________ benim adıma FİAT PUNTO marka
otomobil motor no _________ şase no ____________ satın almak ve kayıt etmek
için vekaletname vermekteyim.
Üsküp, __________ 2010
Yetkilendirilen
_________________
Genel ve özel vekaletnameler sınırlı ya da sınırsız zaman dilimi içinde olabilir.
Yetkilendirilen kişiye vekaletname ile bir konu, kişi, zaman dilimi ya da diğer koşullar için vekaletname ya da yetki verilmiş işe o zaman sınırlı vekaletname için söz edilmektedir.
Örnek:
A şahsi B şahsına Üsküp’te daire satın almak için yetkilendiriyor fakat aynı
zamanda fiyatın belli olabileceği koşulları belirterek, dairenin uzaklık sınırlarını, kat yüksekliğini ve dairenin büyüklüğünü belirtiyor.
Sınırsız olan vekaltenamlerde, yetkilendirilen kişiye hangi konularda yetki
kullanacağını ve ne tür hukuki işlem yapacağı belirtilmemiştir.
Vekaletnameyi veren kişi vekilini her zaman geri çağırabilir ya da vekaltenameyi alan kişi vekillikten her zaman çekilebilir. Vekaltenamenin ortadan kalkmasının koşulları şunlardır; her iki tarafın ölmesi, vekalet verilenin
yükümlülüklerini yerine getirmesi ya da vekalet süresinin dolmasıdır.
!!! Önemli
Vekaleti alan kişi, verilen konular ve yerine getirilmesi gereken yükümlülükler açısından vekaleti veren kişi ile aynı hak ve yükümlülükleri taşımaktadır.
184
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
Yasal temsil nedir?
Vekaletnamenin temel unsurları nelerdir?
Vekaletnameler nasıl olabilir?
Vekaletname nedir?
Vekaltenameyi kimler alabilir?
Vekaletname nasıl olabilir?
Vekaletname nasıl sona erer?
 ÖDEV:
1. Özel vekaletname oluşturunuz.
185
Hukukun Temel Kavramları
HUKUKİ İŞLEMLER
Amaç:




hukuki işlem kavramını tanımlamak
hukuki işlem öğelerini ayırt etmek
hukuki işlem türlerini sınıflandırmak
hukuki işlemin türlerini anlamak ve tanımlamak
187
Hukukun Temel Kavramları
13. HUKUKİ İŞLEMLER
13.1. HUKUKİ İŞLEMLERİN KAVRAMI
Hukuki işlemler kavramı, hukuki ilişkileri oluşturma, değiştirme ve sonlandırma amaçlı özgür irade beyanında bulunma isteğidir.
Hukuki işlemleri oluşturmada temel faktör özgür irade beyanında bulunmadır. Fakat insanlar arasındaki her iletişim bir hukuki işlem oluşturmamakta çünkü her irade beyanı hukuki işlem oluşturma, değiştirme ve sonlandırma nedeni değildir. Herhangi bir hukuki işlem oluşturmak için irade
beyanı şu şekilde oluşması gerekir:
 beyanda bulunacak kişi bu konuda yetenekli olması gerekir (karar
yeteneği olması lazım).
 beyanı ciddi ve özgürce olması gerekiyor.
 yasalar tarafında izin verilen ve yapılabilecek olan birşeyi yapması
gerekiyor (örneğin uyuşturucu anlaşmanın konusu olamaz).
İrade beyanında bulunmanın çeşitli yolları vardır. Bunlar aşağıda belirtilmiştir:
 Açıkça belirtilen irade beyanı – kişi irade beyanında bulunurken
bu irade beyanı açık bir şekilde uygun kelime kullanarak, yazılı ya
da uygun işaret kullanarak yapılmalıdır. (Örneğin; başıyla onay vermek ya da el sıkışarak onay işareti vermesi gibi). Beyanda bulunan
kişi beyanını öyle bir şekilde yapmalıdır ki karşı taraf onun anlam ve
önemini açık bir şekilde anlaması gerekir. Açıkça belirtilen irade beyanları kelime ve işaretlerle ifade edilir fakat inandırıcı eylemlerde
böyle değildir.
 İnandırıcı eylemlerde irade beyanı – irade beyanında bulunan kişinin bu beyanı ortaya koyarken almış olduğu inandırıcı eylemlerde
geçerlidir (Örneğin; jestler, başınızı sallayarak işaret vererek onay
ya da red anlamında vb.). İnandırıcı eylemlerde irade beyanı olayın
temel unsurlarını içermez. Yine de, beyanda bulunan kişinin bazı
189
Hukukun Temel Kavramları
eylemlerinin bir hukuki işleme girmesinde istekli olduğunu belirtmektedir.
Örneğin:
Bir kişi gazete satılan bir bayinin önünden geçer, 15 denar para vererek gazete alır ve yoluna devam eder. Dolayısıyla bu kişinin hareketlerinde görüleceği üzere, kişi dolaylı bir şekilde irade beyanında bulunmuştur.
Ya da:
Otobüse binmek, otobüs hattını ve taşıma koşullarını kabul etme anlamına
gelir.
Ya da:
Malın satıldığı yerde malın teşhiri ve fiyatın belirtilmesi.
Ya da:
Alkolsüz içecekler otomatik makinesine belli bir para atmak ve içeceği almak.
 Susarak irade beyanı – susarak irade beyanında bulunmak ancak bir
isteğin başka bir kişiye yöneltilmiş ve o beyanı onun vermesi gerektiği
zaman söz edilmektedir. Susmak bir hukuki işlemin oluşması için yeterli değildir. Modern hukuk kuralları, sessizliğin bir isteğin reddedildiği anlamını taşımaktadır. Sessizliğin beyan olarak kabul edildiği durum
ancak daha önce bu konuda anlaşmaya varılmış ise ortaya çakar.
Örnek:
İki kişi arasında hukuki ilişki söz konusu ise ve bir taraf belli bir malı karşı
tarafa getirir ve karşı taraf hiçbir cevap vermeden sessiz kalır. Örneğin; bira
satan kişinin iş ortağına X büfesine 3 koli bira getirir, bife sahibi bu kolileri
istemediğini açık bir şekilde söylemez ise o zaman bu satışın gerçekleşmiş
ve kabul edildiği anlamına gelmektedir.
Bazı yazarlar susarak irade beyanını sessizlik yani sessiz beyan olarak
ifade etmektedirler. Bu görüşün kabul edilmemesi gerekmektedir çünkü susarak irade beyanı bir şeyi kabul etmemek anlamına gelmektedir. Susarak
irade beyanında aktivite gereklidir daha doğrusu aktivite varsa o zaman susarak irade beyanı olabilir, sessiz kalarak değil.
Bizim için önemli olan irade beyanının şeklidir. İrade beyanında şekil
şu biçimde uygulanmaya başlar:
190
Hukukun Temel Kavramları
 kanun ile ve
 anlaşma ile
Böyle bir sınıflandırma yapılmasının nedeni daha önce bu konuda kanun hükümlerinin olup olmadığının belirlenmesi ve bunlara mutlaka uyulması gerektiği ya da sadece karşılıklı anlaşmanın söz konusu olduğudur.
13.1.1. HUKUKİ İŞLEMİN UNSURLARI
Her hukuki işlem belli bölümlerden oluşmakta ve bunlara hukuki işlemlerin unsurları denilmektedir. Önemlerine göre hukuki işlemlerin unsurları şu şekilde ayrılır:
a) Önemli unsurlar – hukuki işlemlerin önemli unsurları temel unsurlar olup bunlar olmadan hiçbir hukuki sonuç doğmamaktadır. Bunlara
örnek, alım satım sözleşmesinde temel unsur mal ve fiyatıdır.
b) Doğal unsurlar – bu unsurlar işin yürütülmesi esnasında önemli
bir yere sahiptir, işin oluşum aşamasında önemli değildir. Bu unsurun oluşum aşaması için taraflar ilgilenmez çünkü bunun oluşumu kanun ile öngörülmüştür. Doğal unsurlarda oluşumun zamanı ve yeri belirtilmektedir.
Her eylemin uygulanması için belli bir zaman ve yerde yapılması gerekir.
Fakat yinede hem zamanın hem de yerin önceden öngörülmesi gerekmez.
Taraflar bu süreci dispozitif kural çerçevesinde öngörmüyorlarsa o zaman
hukuk kuralı devreye girer. Bu hukuk kuralı dispozitif karakterden oluşur ve
eğer taraflar işlemi düzenlemiyorlarsa o zaman bu uygulama yedek olarak
saklı kalır.
Diğer bir ifade ile taraflar doğal unsuru kendi eğilimine göre düzenliyorlarsa o zaman sözleşme maddesi uygulanır, eğer kendileri düzenlemiyorsa o zaman kanun kuralı uygulanır.
c) Rastgele unsurlar – bu unsurlar önemsiz olup sadece taraflar sözleşmede bunu açıkça belirtmiş iseler ortaya çıkar. Örneğin, kapar bırakma,
taksitle ödeme. Eğer böyle birşey belirtilmemiş ise o zaman işlemin yürürlülüğünü etkilemez.
191
Hukukun Temel Kavramları
13.1.2. HUKUKİ İŞLEMİN ÇEŞİTLERİ
Bir işlemin ya da eylemin oluşmasına katılan katılımcıların sayısına
göre hukuki işlemler şu şekilde ayrılır:
 Tek taraflı hukuki işlemler, sadece bir tarafın irade beyanı yeterlidir. Buna örnek olarak vasiyetnameyi gösterebiliriz. “15 yaşını doldurmuş ve karar yeteneğinde olan herkes vasiyetname oluşturabilir”
Miras hukuku madde 62.
 İki taraflı hukuki işlemler, hak ve yükümlülüklerin oluşması için iki
tarafın irade beyanı gereklidir. Örnek olarak satış sözleşmesi.
 Çok taraflı hukuki işlemler, birden çok tarafın irade beyanıyla oluşan işlemler. Örnek olarak “ortaklık anlaşmasında iki ya da birden
çok ortağın mal ve emek varlıklarını birleştirerek ve ortak hareket ederek, ortak kararlarını paylaşmak için bir arada olmaları” Borçlar kanunu 442 madde.
Yükümlülüklerin karakteristik özelliklerine göre ya da hukuki işlemlerde yer alan yükümlülükler için ortak hareket edilmelerine göre hukuki işlemler şu şekilde ayrılır:
 Eşit ya da çift taraflı bağlayıcılık, her iki tarafın aynı hak ve yükümlülüklerinin olması yani bir tarafın hakkı diğer tarafın yükümlülüğüne bağlıdır.
Burada alınan eşya karşısında gerektiği kadar karşılık ödenmektedir.
Örneğin, satış sözleşmesi tipik bir eşit bağlayıcı işlem olup her iki tarafın hak
ve yükümlülükleri eşit durumdadır. Satıcı malını satmakla ve parasını istemekle
yükümlüdür. Satın alan taraf ise satın alınan malın parasını vermeyi ve satın
aldığı malın kendisine teslim edilmeyi isteme hakkı vardır.
 Bağış ya da tek taraflı bağlayıcılık, bunun en önemeli karakteristik özelliği alınan bir mala karşılık ödeme yapılmamaktadır. Bir tarafın sadece hakkı vardır diğer tarafın ise yükümlülüğü yoktur buna
örnek olarak hediyedir.
Zaman süresine göre hukuki işlemler şu şekilde ayrılır:
 Hayatta olanlar arasındaki hukuki işlemler, tarafların hayatta oldukları sürece geçerli olan işlemlerdir. Bunlara örnek olarak anlaşmalardır.
192
Hukukun Temel Kavramları
 Ölümden sonra olan hukuki işlemler, tarafların ölümünden sonra
geçerli olan hukuki işlemlerdir. Bunlara örnek olarak vasiyetnamedir.
Hukuki işlem olarak SÖZLEŞME’Yİ örnek olarak gösterelim.
SÖZLEŞME
Sizden her biri günlük hayatta sözleşme kelimesini mutlaka kullanmıştır. Belkide bilinçsizce, yerel
markketen almış olduğumuz herhangi bir malzeme
o alışverişte bulunan taraflar arasında bir işlem oluşmaktadır. Örnekte olduğu
gibi taraflardan biri markette
satın alan (müşteri) diğer tarafta ise malı satan kişi (satıcı) bu işlemi oluşturan tarafları oluşturmaktadır. Bu durumda satıcı malı satmak istiyor ve diğer
tarafta müşteri o malı satın alarak para ödüyor ve ihtiyacını gidermiş oluyor.
Her sözleşmede bir ya da birden çok taraf bulunuyor ve bunlardan
bazı hak ve yükümlülükler ortaya çıkıyor.
Bu durumda her iki taraf yani satıcı ve müşteri haklar ve yükümlülükler
oluşturmaktadırlar.
Satıcı sattığı malın parasını almak ve karşılığında malın düzgün olarak
teslim etmekle yükümlüdür, diğer taraftan müşteri ise malı almak ve karşılığında aldığı şeyi ödemekle yükümlüdür.
Sözleşmelerin yapılmasında yani karşılıklı irade beyanlarınnı oluşmasında izlenilen sık bir yöntem yazılı sözleşmelerdir. Yinede her sözleşme yazılı olması gerekmiyor. İrade beyanı şu şekilde olabilir:
 Şahitler önünde sözlü beyan30
 Yazılı31
 Yazılı, yetkili organlar tarafından tasdik edilen32
 Yetkili devlet organları önünde yapılan.33
30
31
32
33
Sözlü vasiyetname
Satış sözlşemesi
Ömür boyu bakım sözleşmesi
Mahkeme vekaltenamesi
193
Hukukun Temel Kavramları
Sözleşmeye örnek olarak:
SATIŞ SÖZLEŞMESİ
EMLAK – DAİRE
___________ tarihinde aşağıda belirtilen kişiler arasında Üsküp’te imzalanmıştır:
1. ____________ Üsküp doğumlu, adres _____________ Vatandaşlık no _________
Kimlik no ____________ kimliği veren makam ______________________________
bundan sonra satıcı olarak geçecektir.
____________ Üsküp doğumlu, adres _____________ Vatandaşlık no ___________
Kimlik no ____________ kimliği veren makam ______________________________
bundan sonra alıcı olarak geçecektir.
Madde 1
Satıcı Üsküp’te ___________adresinde bulunan ve _________ metrekare olan emlağın
– dairenin sağibidir.
Madde 2
Önceki madde belirtilen büyüklükteki dairenin toplam tutarı ___________ denar olup
bu sözleşmenin yetkili organ noter huzurunda imzalandığı gün kullanımı için alıcıya
teslim edilecektir.
Madde 3
Satış vergisinin satıcı ödeyecektir, satış sözleşmesiyle ilgili olan harcamaları her iki taraf
eşit şekilde ödeyecektir.
Madde 4
Satıcı hukuki eksiklikler için ve satış sonrası üçüncü kişilerin hak idda ederek taşınmazı
elde etmek istemesi ve aynı zamanda taşınmaz üzerine hukuki sınırlama getirilmesine
yönelik hukuki sorunları kabul eder.
Madde 5
Bu sözleşmeden doğan anlışmazlıklar için Üsküp 2 Asliye Mahkemesi yetkilidir.
Madde 6
Bu sözleşme altı (6) eşit şekilde örnek ile yapılmıştır.
TARAFLAR
Satıcı
__________________
194
Alıcı
____________________
Hukukun Temel Kavramları
? SORULAR:
1. Yasal işlem ne anlama gelmektedir?
2. Yasal işlem oluşturmada en önemli faktör hangisidir?
3. İrade beyanının, hukuki işlem olması için, hangi koşulları oluşturması
gerekiyor?
4. İrade beyanı ne şekilde ortaya koyulur?
5. Hukuki işlemlerin unsurları nelerdir?
6. Hukuki işleme neler konu olabilir?
7. Ne tür hukuki işlemler mevcuttur?
 ÖDEV:
34
Aşağıdaki örneklerin her birine tek tek bakarak bunların her biri için sözleşme yapılmışmıdır açıklayınız ve ondan sonra kendi düşüncenizi oluşturunuz.
Antika satıcısı soruyor “Bu antika kanepe için ne kadar alacağım” Alıcılardan
biri yanıt verir: 30,000 denar.
Radiça, Nadiça’ya soruyor: “Bisikletimi 10,000 denara satmak istiyorum” Nadiça cevap veriyor: ” Tamam o zaman al parayı. Bisikleti ben satın alıyorum”
Uzun bir köprünün ucunda duran İvana, Petara soruyor: “Köprüden geçersen sana 500 denar vereceğim”. Petar cevap vermiyor fakat köprüyü geçmeye devam ediyor.
34
Hukuk Öğreniyoruz, 2006, Açık Toplum Enstitüsü Vakfı – Makedonya
195
Hukukun Temel Kavramları
13.2. HUKUKİ YÖNTEMLER
Hukuki yöntemler kavramı bireysel hukuki yasaların ikincil işlemlerini
oluşturmaktadır ve bu yasaların başarısı ile başarısızlığı yasanın kaderine bağlıdır.
Hukuki yöntemlerin üç türü vardır:
a) Koşul (şart)
b) Süre (zaman)
c) Talimat
a) Koşul (şart) – geleceği belirsiz olan bir olay için, sözleşme yapan taraflardan birinin yasal düzenlemenin uygulanması için ısrar etme durumudur.
Etkileme gücüne göre koşullar erteleme ve sona erme şeklinde ortaya
çıkmaktadır.
Erteleme koşuluna göre hukuki işlemler sona ermiştir. Fakat hukuki işlemlerden doğan hak ve yükümlülükler ancak gelecekteki faktörlerin (olay,
istek) ortaya çıkmasıyla oluşur. Erteleme koşulu olayın ortaya çıkamasını ancak koşulların oluşmasına kadar ertelemektedir. Eğer ertleme koşulu yerine
getirilmediyse o zaman hukuki işlem önemini yitirmektedir.
Erteleme koşuluna bir örnek – makine satış sözleşmesi:
“sözleşme, satın alan tarafın NEPA kredi kuruluşu tarafından kredi sağlayacağı andan itibaren yürürlüğe girer, zaten kredi başvurusunda bulunmuştur”. Bu sözleşme ancak gereken kredi sağlandığı güne kadar ertelenmiştir. Kredi sağlanamaz ise o zaman sözleşme sona erer.
Sona erme koşuluna göre, daha önce devam etmekte olan hukuki işlemin etkisini azaltmaktadır. Hak ve yükümlülükler hukuki işlemlerin oluşmasıyla başlar ve koşulların oluşması ya da oluşmamasına göre sona erer. Sona
erme koşulunun oluşması hukuki işlemin sona ermesi anlamına gelmektedir.
Sona erme koşuluna bir örnek – makine satış sözleşmesi:
“eğer satın alan kişi 01.03.2009 tarihine kadar sözleşmede belirtilen
tüm parayı ödemez ise satıcı sözleşmeyi iptal edebilir ve sözleşmede
konu olan makinenin kullanım hakkını elde edebilir”.
196
Hukukun Temel Kavramları
b) Süre (zaman) – hukuki bir anlaşmanın uygulanması ya da sona ermesi için belirlenen kesin sürenin sona ermesi.
İşlevi göz önünde alındığında, süreler erteleme ve sona erme şeklinde
ortaya çıkmaktadır.
Erteleme süresi, hukuki anlaşmalarda belirlenen kesin sürenin geleceğe yönelik etkisinin erteleme durumudur.
Erteleme süresine bir örnek – kira sözleşmesi:
“sözleşme, hukuki etkisini ancak kiracının sözleşmenin yapıldığı günden
itibaren 30 gün içerisinde mal sahibine bakım masrafları dahil kira bedelenin
iki katı ödemesiyle yürürlüğe girecektir. Aksi taktirde, sözleşme hukuki bir
sonuş doğurmayacaktır”.
Süresi dolmadan önce hukuki anlaşmaların etkisi çok büyük olup süre
dolduktan sonra sona erer.
Sona erme süresine bir örnek – kira sözleşmesi:
“Bu sözleşmenin süresi 20.01.2008 ile 20.01.2009 tarihleri arasındadır, eğer
sözleşme bitim tarihinden 30 gün önce kiracı sözleşmeyi devam etmek
istediğini beyan etmezse o zaman sözleşme sona erer”
Ya da:
X kişisi U kişisine altı ay kira ile bir makine vermektedir. Altı aylık süre
dolduktan sonra kira sözleşmesi sona erer.
Süre çeşitli şekillerde belirlenebilir. Bazı durumlarda kesin net süreler
belirlenir (başlangıç ve bitiş) bazı durumlarda ise o işin yapılması için ihtiyac
olan tüm zaman belirlenir (örneğin; üç yıl içerisinde). Bazı durumlarda süreler, günleri belirterek yapılır (tatiller ya da olaylar veya durumlar). Süreler
genellikle zaman dilimi şeklinde belirlenir, yani geçen günler, haftalar ya da
aylara göre hesaplanır.
c) Talimat (modus)
Talimat kavramı, bir subjenin (kişinin) özel hukuki yükümlülüklerini başka bir subjeye aktarması, yani yükümlülüğü kabul eden taraf, devreden tarafın
yarar ve isteğine bağlı olarak belirli bir süre zarfında onun arzu ve isteğini yerine
getirmeyi kabul etme durumudur.
197
Hukukun Temel Kavramları
Talimatın hukuki sonucuna göre yükümlülüğü kabul eden taraf bunu
yerine getirmesi gerekiyor.
Talimata örnek:
Talimat ile vasiyetname – kişi ondan sonraki varisine yardıma muhtaç kişilere
50.000 denar para vermesini vasiyetnamesinde talimatla bildirir.
Ya da:
Hediye sözleşmesinde X kişisi talimatla U kişisine belirli bir miktar para vererek ve bu paralardan bir kısmını kendi yıkık olan evinin tamiratı için kullanacağını belirtir.
Ya da:
Ömür boyu yaşam destek sözlemeşinde, kişi öldükten sonra tüm malvarlığını kendi bakıcısına bırakıyor ve bakıcıyı onu ömür boyu bakmakla görevlendiriyor.
? SORULAR:
1.
2.
3.
4.
5.
198
Hukuki yöntemler kavramından ne anlıyorsunuz?
Ne tür hukuki yöntemler vardır?
Hukuki yöntem olarak koşul (şart) kavramını açıklayınız?
Hukuki yöntem olarak süre (zaman) kavramını açıklayınız?
Hukuki Yöntem olarak talimat nedir?
Hukukun Temel Kavramları
KAVRAMLAR
A
Apatrid – Vatansız bir kişi
Ahlak - yazılı olmayan davranış kurallarıdır daha doğrusu kişilerin kendi
nefislerine karşı iyi ile kötü arasındaki hesaplaşmalardır.
B
Bipatrit – Çifte vatandaş olan bir kişi
Bilim- fiziki ve doğal evrenin yapısınınve hareketlerinin birtakım yöntemler (deney, düşünce veya gözlemler) aracılığıyla sistematik bir şekilde
incelenmesini de kapsayan entelektüel ve pratik çalışmalar bütünü.
Ç
Çoğunluk – bir kararın getirilmesi için üyelerin minimun sayısını ifade
eder, EVET oyu kullanarak o kararın geçmesini sağlamak.
D
Devletin Öğeleri - devletin oluştuğu temel bölümlerdir.
Demokrasi - bu siyasi rejimde egemenlik halkın elindedir. Devlet işlerinde
halk karar vermektedir. İnsan haklarına saygı gösterilmekte ve garanti altına alınmaktadır. Kanun önünde herkes eşittir. İktidar halk adına yapılamkta ve çoğunluğa göre karar verilmektedir.
Devlet - meşruiyetini sadece belli bir insan topluluğunun yaşadığı alan ile
sınırlı olan coğrafik (toprak) organizasyondur.
Devlet düzeni – merkezi ve yerel yönetimler arasındaki düzeni (ilişki)
temsil etmektedir.
Devlet organı – devlet organizasyonun bir parçasıdır, kuruluşu ve yetkileri kanun çerçevesinde belirlenmiş olup kendi yetki alanı içerisinde hukuki
kararlar verebilir.
199
Hukukun Temel Kavramları
Dokunulmazlık - yetki çerçevesinde bir ülkenin coğrafik alanı içerisinde
bir yer tahsis edip orada görev yapmak.
Doğrudan demokrasi – bu rejimde, halk seçtiği temsilciler yada başka
organlar eliyle değil direk kendisi karar vermektedir.
Dolaylı (temsili) demokrasi - halk tarafından seçilen temsilciler eliyle iktidarı kullanmak.
Dispositif hukuk normları, kişilere dispozitif normda belirtilen kuralların
dışında başka davranışta bulunmasına imkan sağlamaktadır.
Hukukun Temel Kavramları
E
Eğilim - Eğilim, sadece davranış kurallarını kapsayan hukuk normunun bir
parçasıdır.
F
Federasyon - birleşik devletler anlamına gelir, federe birimlerin cumhuriyet, özerk, eyalet vs. şeklinde kendi istekleri doğrultusunda birleştikleri bir
durumdur.
G
Genel vekaletname - yetkilendirilen kişinin yetkiyi veren kişi adına tüm
hukuki hak ve yükümlülükleri ile maddi hesapları konusunda yetkilendirilmesidir.
Gelenek – günlük yaşamımızda sürekli tekrarlanan yazılı olamayan kurallardır.
H
Hukuk - devlet tarafından getirilmiş kurallar bütünü olup, toplum içinde
yaşayan insanların davranışlarını, birbirleri arasındaki ilişkileri düzenlemektedir. Devlet bu ilişkilerin düzenini ceza (yaptırım) uygulayarak yerine getirir.
200
Hukukun Temel Kavramları
Halk - devlet sınırları içerisinde yaşayan insan topluluğudur.
Hukuka uygunluk - tüm hukuk yasalarının ve fiziksel (insan davranışları)
yasalarının kelime anlamıyla kanunlarla uyumluluk içerisinde olmasıdır.
Hukuka aykırılık - yasalar arasında uyumsuzluk yani alt yasaların üst yasalara aykırı olması.
Hukuki durum - insan yaşamının bazı durumlarında yeni hukuki ilişkler
oluşuyor, hukuki ilişkiler değişiyor ya da var olan hukuki durumları ortadan kalkıyor.
Hukuki ilişkiler - hukuki ilişkileri oluşturma, değiştirme ve sonlandırma
amaçlı özgür irade beyanında bulunma isteğidir.
Hukuki yöntemler - bireysel hukuki yasaların ikincil işlemlerini oluşturan
ve bu yasaların başarısı ile başarısızlığı yasanın kaderine bağlıdır.
Hukuki kurgu (uygunsuzluk), hukuk düzeni içerisinde yanıltıcı, yanlış ve
var olmayan bir gerçeğin doğru ya da var olmuş gibi göstermek.
Hukuki ehliyetin - amacı her insasnın hak ve yükümlülüklerinin öznesi
olması yani hak ve yükümlülükleri elde etmesidir.
Hukuk bilimi - iki önemli olgu ve birbirine bağlı toplumsal kategori olan
devlet ve hukuk kavramlarının sistematik bilgisidir.
Hukukun kaynağı – hakların (kuralların) geldiği yerdir.
Hipotez hukuk normunun bir parçasıdır ve yaptırım ve eğilimin yerine getirilmesi için gereken şartların ve koşulların oluşturulmasıdır.
İ
İktidar – iki subje arasındaki ilişki, biri emir verir diğeri ise onu dinlemek
zorundadır.
K
Karar yeteneği (Mümeyyiz) - Karar yeteneği ya da mümezeyyizlik, gerçek kişinin (insan) yeteneğinin bağımsız olarak kendi eylemlerini kurması,
hukuki ilişkiler kurmak, değiştirmek ya da var olan hukuki ilişkileri ortadan
kaldırma yeteneğidir.
201
Hukukun Temel Kavramları
Kanun - Hukuk kurallarının göründükleri en yaygın şeklidir. Bu, vatandaşların her türlü davranıştan yasaklamak veya belli bir şekilde hareket etmelerini emreden bir kurallar bütünüdür. Kararname – Bakanlıklar yapar. Belirli bir durumda olan belirli kişi sayısı
için düzenlenmektedir. Genel zorunlu karajterde olan belirli durum için bir
eylemin ya da bir davranışın yasaklanmasıdır.
Koşul (şart) – geleceği belirsiz olan bir olay, sözleşme yapan taraflardan
birinin yasal düzenlemenin uygulanması için ısrar etme durumudur.
Konfederasyon - birleşik devletler demektir. Ortak organlar eliyle oluşturulan ve sadece o hedef için anlaşma yapılarak belirlenir.
M
Metod (yöntem) - latince methodus kelimesinden türemiş, kelime olgusunun öğrenilme yöntemini ya da varılan sonuca ne şekilde ulaşıldığını ve
izlenilen yolun ne olduğunu bizlere öğretir.
Monarşi - bir hükümdarın devlet başkanı olduğu bir yönetim biçimidir. Babadan oğla geçer.
Ö
Özgürleşme - kişinin karar verme yeteneğine 18 yaşından küçük olarak
ulaşması yeteneğidir.
Özel vekaletname - yetkilendirilen kişi sadece belirlenen durumlar için
işlem yapabilir.
S
Siyasi sistem (rejim) - en üst şekilde organize olmuş devlet iktidarı yani
devlet ile halkın arasındaki ilişkiye denmektedir.
Süre (zaman) – hukuki bir anlaşmanın uygulanması ya da sona ermesi
için belirlenen kesin sürenin sona ermesi.
202
Hukukun Temel Kavramları
T
Tüzük – en önemli yardımcı hukuk yasasıdır. Ülkedeki idari ve yürütme
organları tarafından getirilir.
Temsil - başka bir kişi adına hak ve yükümlülükleri almak.
Talimat - bir subjenin (kişinin) özel hukuki yükümlülükleri başka bir subjeye aktarması, yani yükümlülüğü kabul eden taraf, devreden tarafın yarar
ve isteğine bağlı olarak belirli bir süre zarfında onun arzu ve isteğini yerine
getirmeyi kabul etme durumudur.
Toplum - Birarada yaşayan ve temel çıkarlarını sağlamak için iş birliği yapan insanların tümü, cemiyet.
Toplumsal norm - insanların belli bir olay karşısında nasıl bir tutum içerisinde olması gösteren düzenlemelerdir.
Ü
Üniter devlet - iktidar gücünün özerk merkezi devlet organlarının elinde
olan devletlerdir.
V
Vatandaş – belirli bir kişi subje devlet ile hak ve yükümlülükler çerçevesinde özel bağ ile bağlanmak.
Vatandaşlık - devlet ile toplum içerisindeki bireyin arasındaki hukuki ilişkilerin bağı olup böylece hem devlete hem de bireye hak ve yükümlülükler düşmektedir.
Y
Yönetmek – iki subje arasındaki ilişki bir taraf yönetiyor diğer taraf yönetiliyor.
Yasallık – tüm mevzuatın belirli bir düzen içerisinde olması, yani kanunlara aykırı olmaması.
203
Hukukun Temel Kavramları
Yaptırım - hukuk normunun bir parçası olup, bir düzenlemenin yürütülmesini engellemektir. Hukuki normun uygulanması engel olan kişiler karşı
yaptırım uygulanan yasal bir normdur.
Yasa - mevzuat oluşturma ve uygulama aracıdır.
Yürürlülük – bir kuralın hayata geçmesi ve kişinin buna uymak zorunda
olmasıdır.
Yönetmelik – Kanunun ya da Bakanlar Kurulunun ve Meclisin genel düzenlemelerinin icrasını yapamak ya da düzenlemek için yürütme organları
tarafından yapılan bir yardımcı hukuk yasasıdır.
Yasal yetki (Hak) - hukuk konusu öznenin (kişi) başka bir özne ile ilgili olarak davranışta bulunması ve yasal düzenlemeler çerçevesinde hukuk konusu öznenin yetkisi çerçevesinde başka birinden bir şey talep etmesidir.
Yasal görev yükümlülük - hukuk konusu öznenin (kişi) hukuk kuralları
çerçevesinde başka birine birşeyi vermek, birşeye katlanmak ya da başka
bir özne yararına çıkar elde etmek yükümlülüğüdür.
Yasal temsil - hak ve yükümlülüklerin bir başkası adına elde edilmesi.
Yetkilendirme - bir kişinin yazılı bir beyanı ile başka bir kişiye kendi adı
yasal hak ve yükümlülüklerini yerine getirmesini üstelnmesidir.
204
Hukukun Temel Kavramları
KULLANILAN LİTERATÜR
1.
2.
3.
4.
5.
6.
Баjалџиев.д, Вовед во правото, Скопје, 200/
Баjалџиев.Д, Држава, 1999, Скопје, 1999
Бајалџиев.Д, Мицајков.М, Ичокаев.Б, Увод во правото, Скопје, 1988
Габер.С, Теорија на државата и правото, Скопје, 1986
Габер.С., Увод во државата и правото, Скопје, 1980
Гризо.Н, Гелевски.С, Давитковски.Б, Павловска Данева.А,
Административно право, Скопје 2008
7. Живковска.Р, Општдел на граѓанското право, Скопје, 2006
8. Живковска.Р, Практикум, Општдел на граѓанското право, Скопје,
2005
9. Живковска.Р, Стварно право, книга прва, Скопје, 2005
10. Закон за државјанство, Службен весник на Р.Македонија, бр 67/1992
11. Закон за облигациони односи, Службен весник на Р.Македонија, бр
18/2001
12. Закон за организација и работа на органите на државната управа,
Службен весник на Р.Македонија, бр 58/2000
13. Закон за семејство, Службен весник на Р.Македонија, бр 80/1992
14. Закон за собрание, Службен весник на Р.Македонија, бр 104/2009
15. Закон за сопственост и друи стварни права, Службен весник на
Р.Македонија, бр 18/2001
16. Закон за средно образование, Службен весник на Р.Македонија, бр
44/1995
17. Закон за странци, Службен весник на Р.Македонија, бр 35/2006
18. Закон за судовите, Службен весник на Р.Македонија, бр 58/2006
19. Институт отворено општество, Учиме право, Скопје, 2006
20. Институт отворено општестсво,Учиме право, Скопје, 2002
21. Климовски.С, Каракамишева.Т, Дескоска.Р, , Конституционо
уредување на Република Македонија, Скопје, 2006
22. Климовски.С, Дескоска.Р, Каракамишева.Т, Уставно право, Скопје,
2009
23. Климовски.С, Митков.В, Дескоска.Р, Каракамишева.Т, Уставно право
и политички систем, Скопје, 2003
24. Лукич.Д.Р, Кошутичем.Б, Уводу право, Београд, 1988
25. Македониум- антологија на македонската национално-политичка
мисла (сто години од илинденското востание), Скопје, 2003
205
Hukukun Temel Kavramları
26. Македонска Академија на Науките и Уметностите, Прилози за
обичајното право на Македонскиот народ, Том 1, Скопје, 2000
27. Макијавели.Н, Владетел, Силсонс, Скопје, 2004
28. Мишелин.Р.Ишеј, Човекови права, зборникна основни политички
есеи, говори и документи, Скопје, 2002
29. Мишулин.А.В, Историја на Стариот Свет, Силсонс, Скопје
30. Младинска книга, Историја, Скопје, 2009
31. Младинска книга, Фактопедија,
32. Младинска книга, Човек, Скопје
33. Младински образовен форум, Мала судска тура, Скопје, 2005
34. Мје1с1пеЈгл.1_., ИПејогС. Ѕ.,ЅоМзегд.Е.„Спектар, Феникс, Скопје,
2006
35. Пертовски.Д, Демократија и граѓанско образование, Битола, 2003
36. Пижевски.С, Николовски.А, Извадоци од основи на правото книга I и
II, Скопје 1981
37. Савремена администрација, Енциклопедија политичке културе,
Београд, 1993
38. Ташковски.Д, Македонија низ вековите, Скопје, 1985
39. Топер,Голем лексикон на странски зборови и изрази, Скопје,2001
40. Устав на република Македонија, Службен весник на Р.Македонија,
бр 52/1991
41. www.wikipedia.org
206

Benzer belgeler