Etkinliklerimiz ve Haberler - İş Makinaları Mühendisleri Birliği

Transkript

Etkinliklerimiz ve Haberler - İş Makinaları Mühendisleri Birliği
İş Makinaları Mühendisleri Birliği Derneği
4
6
İŞ MAKİNALARI MÜHENDİSLERİ BİRLİĞİ DERGİSİ
İş Makinaları Mühendisleri Birliği yayın organıdır.
Üç ayda bir yayınlanır.
ISSN 1306-6943
ÖNSÖZ
Psikoteknik Değerlendirme Yasal Zorunluluk
ve Hükümler
10
Dozer Kullanmada
Yakıt Tasarrufu
14
Hidrolik Sistemlerde
Kirlilik Yönetimi
2011 Şubat Sayı: 33
İMMB Adına Sahibi
Duran KARAÇAY
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Bayramali KÖSA
Yayın Komisyonu
Duran KARAÇAY
Mustafa SİLPAĞAR
Bayramali KÖSA
Muhittin BÜKER
Murtaza BURGAZ
Selami ÇALIŞKAN
Halil OLKAN
Faik SOYLU
İlyas TEKİN
Erdinç FIRAT
Gülderen ÖÇMEN
M. Gündüz ATEŞ
Yazışma Adresi
28
32
42
54
58
62
Uzayçağı Caddesi No: 62/7 Ostim / ANKARA
5FMt'BLT
66
www.ismakinaları.org.tr
e-posta: [email protected]
e-posta: [email protected]
Grup-e-posta: [email protected]
Grup e-posta üyelik adresi:
[email protected]
70
82
86
94
Tasarım ve Baskı
Bizim Grup Basımevi
Mithatpaşa Cad. 62/11 Kızılay / ANKARA
Tel: 0.312 418 18 03 - 0.312 418 18 63 - 0.312 418 10 89
Faks: 0.312 418 10 69
e-posta: [email protected]
www.bizimgrup.com.tr
Grafik Tasarım
Hasan ERKAN
Rezan TANRIVER
Yayının Türü: Yerel
Basım Tarihi: 28 Şubat 2011
Bu dergi üyelerine ilgili kurum ve kuruluşlara
ücretsiz olarak dağıtılır.
Yayınlanan yazılardaki sorumluluk yazarlarına, ilanlardaki sorumluluk ilan veren kurum ve kişilere aittir.
Yayınlanan yazılara ücret ödenmez.
Yayınlanmayan yazılar geri iade edilmez.
Beton Pompa Boom Tamiratı
Havadan - Sudan
Agrega
Lastik Hakkında Bilinmesi
Gerekenler
Plent Otomasyonunda
Gelişmeler ve Düşünceler
El Yazınız Profesyonelliğinizi
Ele Veriyor
Hidrolik Akümülatörlerin
Bakımı Nasıl Yapılmalı?
Greyder 1
Konveyor Bant Sistemleri
Basit Lastik Yönetimi Modeli
Etkinliklerimiz ve Haberler
Reklam İndeksi
VOLVO (Arka Kapak)
ALPEM
ANADOLU ELEKTRİK
ANADOLU FLYGT
ANİŞMAK (nX]ƒd KarÀ¾]¾)
BOZDAĞ
BP CASTROL
ÇESAN
DAS OTOMOTİV (Arka Kapak ½vS)
E-BERK
ERA METALURJİ
GÜRİŞ
HAKMAK
HİDROLİKSAN
HİDROMEK (½vSXNOkSVOr KarÀ¾]¾)
HPKON
İLKERLER FLEETGUARD
İMER LT
İMMB İLANI
KASTAŞ (BOXER)
KENTSEL MAKİNA
KOMATEK
KOZMAKSAN
MEKA (nX Kapak ½vS KarÀ¾]¾)
OKUR MAK.
ÖZBEKOĞLU
ÖZÇELİKLER
ÖZKARDİŞLİ
PENATRADE
PETLAS
Pİ MAKİNA
PİMMAKSAN
PMS KAPLAMA
SANDVIK (Arka Kapak ½vS KarÀ¾]¾)
SANKO (nX Kapak ½vS)
SEMIX
SİGMA ASFALT (teta)
TEKFALT
TEKNO ASFALT
TEKNO VİNÇ
TEMSAGLOBAL
40
38
23
19
45
17
81
25
65
53
27
52
47
75
56
13
35
64
79
61
49
69
67
41
31
77
39
57
89
33
51
9
37
21
Önsöz
Önsöz
Duran KARAÇAY
İMMB Yönetim Kurulu Başkanı
Sevgili Okurlar;
Bir yılı bitirdik, yeni yılda sektörümüzde iyi başlangıçlar gözlemledik. İlk iki ayda hızla yenilikler,
kazalar, yakın çevremizdeki ülkelerde halk hareketlerini birlikte yaşadık ve izledik.
Sanayide iş güvenliğine ne kadar dikkat edersek edelim, bu kazalar oluyor demek, doğru bir yaklaşım olamaz. Bu kazalardan ders çıkarıp iş güvenliği için yapılması gerekenleri her kademede yapmak bu konuda iş verenlere, çalışanlara verilecek eğitim, araç ve gereç konusunda destekleyici bir
yapı oluşturmak sanayimizle ilgili tüm kurumların ortak hedefi olmalıdır. Sanayimizi kazalardan oluşan
maddi ve manevi kayıplarını en alt seviyede hatta sıfıra yakın seviyelerde tutacak bilinçlendirme sağlanmalıdır. Sanayicimizin yaptığı kaliteli üretim ve yarattığı katma değeri en üst seviyeye çıkartacak
yapılanma teşvik edilmelidir.
Yakın çevremizdeki ülkelerde yaşanan halk hareketleri dikkatle izlenmelidir. Bu ülkeler ticari ilişkilerimizin olduğu kadar insanlık dramlarının da yaşandığı ülkeler. Aynı zamanda bu ülkelerin halklarının
arasında halkımızla akrabalık bağları olan ailelerin olduğu tarihsel bir gerçektir. Bu nedenle Ülkemizin
ve halkımızın çıkarlarını gözetirken o ülkelerdeki halkların da kendi gelecekleri için yaptıkları hareketleri sonunda demokratik ve özgürlükçü bir gelecek sağlamasını temenni ediyoruz.
İMMB Nedir?
İMMB; İş makinaları konusunda uzmanlaşmış makina
mühendisleri tarafıdan 1998 yılı Ağustos ayında kuruldu.
Farklı sektörlerden (inşaat firmaları, maden firmaları, iş makinası üreticileri, iş makinası temsilcileri ve
servisler) gelen profesyonellerin ortak amaçla toplandığı bir dernektir.
İMMB’nin Amacı Nedir?
İMMB’nin amacı; çoğunluğu ithal ürünler olan iş
makinalarının tanınmasını, ulusal servetimiz olan bu
üretim makinalarının iyi işletilmesini ve ekonomik ömürlerinin verimli bir şekilde sürdürülmesini sağlamaktır.
Amacımız; verimliliği sağlayacak bilgi kaynaklarına en kısa sürede ulaşmak, bu kaynaklara ihtiyaç duyacak nitelikli insan potansiyelinin güç birliğini oluşturmaktır. Bu bilgilerin teknik alt kadrolara ulaştırılmasıyla
da en yaygın şekilde paylaşımını sağlamaktır.
İMMB; Üyelerine her yıl düzenli seminerler vermek suretiyle, üyelerinin bilgi düzeyinin yükseltilmesini sağlamaktadır. Bu seminerler aynı zamanda
sektördeki insanların bir araya gelerek tanışmalarını
sağlamaktadır ki bu da gelişimi ivmelendirmektedir.
İMMB’nin internet ortamındaki grup mailinde
üyeler ihtiyaçlarını gruba duyurmak suretiyle yardımlaşmayı sürdürmektedir.
Derneğin her üç ayda yayınladığı İMMB dergisi ilgili kurumlar, şirketler ve bireylere ücretsiz olarak
gönderilmektedir.
Otuz bin vatandaşımızın çalıştığı Libya önemli, öncelikle Libya’dan yapılan tahliyelerde emeği geçen her kademedeki görevliyi kutlarız. İki yüze yakın inşaat firması Libya’da
iş yapıyor. Bu firmalar yaptıkları işlerin malzemelerinin tamamına yakınını Türkiye den tedarik ediyor. Bu nedenle iş hayatı olarak etkilenen firma ve çalışan sayısı otuz binin birkaç
katı olacaktır. Firmalarımızın ve çalışanların kayıpları olmaması için gerekli tedbirler alınmalıdır. Tedbir alınmazsa sektörde sıkıntılar yaşanır.
Önümüzdeki 12 Haziran’da yapılacak genel seçimlerde
aday olan meslektaşlarımıza ve dostlarımıza başarılar diler,
seçimlerin Ülkemize hayırlı olmasını dileriz.
KOMATEK2011 Uluslararası İş ve İnşaat Makina, Teknoloji ve Aletleri İhtisas Fuarı 20-24 Nisan 2011 Tarihin de ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ – ANKARA’da sektördeki yerli ve
yabancı üreticileri kullanıcılarla buluşturacaktır. Sektörümüzün Ankara’ da yapılan en büyük fuarına İMMB olarak katılıyoruz.
KOMATEK2011’e katılan tüm sektör firmalarımıza ve ziyaretçilere başarılar dileriz.
Saygılarımla
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Psikoteknik Değerlendirme
<DVDO=RUXQOXOXNYH+NPOHU
İlgili yasa ve mevzuat kaynakları:
t UBSJIWFTBZ‘M‘3FTNJ(B[FUF,5:"T‘M
t UBSJI WF TBZ‘M‘ 3FTNJ (B[FUF
%FHJTJLMJL
t UBSJI WF TBZ‘M‘ 3FTNJ (B[FUF
%FHJTJLMJL
t UBSJIWFTBZ‘M‘3FTNJ(B[FUF%FHJTJLMJL
t UBSJI WF TBZ‘M‘ 3FTNJ (B[FUF
%FHJTJLMJL
t UBSJI WF TBZ‘M‘ 3FTNJ (B[FUF
%FHJTJLMJL
43$#FMHFMFSJOJO%FOFUJNFćMJĆLJO(FOFMHF
İLGİ: UBSJI WF ,6(..:# TBZ‘M‘(FOFMHF
%BIBÚODFTBEFDFĆFIJSMFSBSBT‘WFĆFIJSJÎJFĆZBZàLUBƑNBD‘M‘Ą‘OEBÎBM‘ĆBOĆPGÚSMFSJMFĆFIJSMFSBSBT‘ZPMDVUBƑNBD‘M‘Ą‘OEBÎBM‘ĆBOĆPGÚSMFSJOi4àSàDà.FTMFLJ:FUFSMJMJL#FMHFTJwCVMVOEVSNBMBS‘[PSVOMVJLFOąVCBUUBSJIWF
UBSJIMJ3FTNJ(B[FUFEFZBZ‘NMBOBSBLZàSàSMàĄFHJSFO
TBZ‘M‘ 5FNFM $F[B ,BOVOMBS‘OB 6ZVN "NBD‘ZMB ±FĆJUMJ ,BOVOMBSEB WF %JĄFS #B[‘ ,BOVOMBSEB %FĄJĆJLMJL :BQ‘MNBT‘OB
6
%BJS ,BOVOMB TBZ‘M‘ ,BSBZPMV 5BƑNB ,BOVOVOVO JODJNBEEFTJOFi"ZS‘DBLBSBZPMVZMBZàLWFZPMDVUBƑNBD‘M‘Ą‘GBBMJZFUMFSJOEFLVMMBO‘MBOUJDBSJBSBÎMBSEBÎBM‘ĆBOĆPGÚSMFSJO4àSàDà.FTMFLJ:FUFSMJMJL#FMHFTJBMNBMBS‘[PSVOMVEVSw
DàNMFTJ FLMFONFL TVSFUJZMF ĆFIJS JÎJ ZPMDV UBƑNBD‘M‘Ą‘OEB
ÎBM‘ĆBOĆPGÚSMFSEFCVLBQTBNBEBIJMFEJMNJĆWFCÚZMFMJLMF
UàNUJDBSJBSBÎĆPGÚSMFSJOJO.FTMFLJ:FUFSMJMJL#FMHFTJBMNBMBS‘
[PSVOMVIBMFHFUJSJMFSFLLBQTBNHFOJĆMFUJMNJĆUJS
#V OFEFOMF LBQTBNB ZFOJ EÉIJM PMBO WF EPĄSVEBO
FĄJUJNWFT‘OBWEBONVBGPMBSBL
.FTMFLJ:FUFSMJMJL#FMHFTJBMNBIBLL‘OEBOGBZEBMBONBLJÎJONàSBDBBUFUNFLJTUFZFOĆPGÚSMFSJOCVIBLUBOGBZEBMBONBMBS‘O‘WFCVNàSBDBBUMBS‘OJODFMFONFTJOJEFĄFSMFOEJSJMNFTJOJWFNFTMFLJZFUFSMJMJLCFMHFMFSJOJOEà[FOMFOFSFL[BNBO‘OEBLFOEJMFSJOFUFTMJN
FEJMNFTJOJUFNJOFO
1.,BSBZPMV5BƑNBD‘M‘L'BBMJZFUMFSJ.FTMFLJ:FUFSMJMJL&ĄJUJNJ:ÚOFUNFMJĄJOJO(FÎJDJODJNBEEFTJOFHÚSFEPĄSVEBOFĄJUJNWFT‘OBWEBONVBGPMBSBL
WFZB(FÎJDJ
àODàNBEEFTJOFHÚSFFĄJUJNEFONVBGBODBLT‘OBWMB
.FTMFLJ:FUFSMJMJL#FMHFTJBMNBLJTUFZFOÃTU%à[FZ:ÚOFUJDJMFSWF0SUB%à[FZ:ÚOFUJDJMFSJMFĆPGÚSMFSJÎJOCFMJSMFOFONàSBDBBUTàSFTJOF"SBM‘LUBSJIJJUJCBSJZMF
TPOWFSJMNFTJ
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
2.5BƑNB NFTBGFTJOF CBL‘MNBLT‘[‘O JM T‘O‘SMBS‘ JÎJOEF
ZBQ‘MBOZPMDVWFFĆZBUBƑNBMBS‘OEBLJMPNFUSFZFLBEBSPMBOĆFIJSMFSBSBT‘ZPMDVUBƑNBMBS‘OEBCFMFEJZFT‘O‘SMBS‘JMFNàDBWJSBMBO‘JÎJOEFLJĆFIJSJÎJZPMDVWFFĆZBUBƑNBMBS‘OEBLVMMBO‘MBOUJDBSJBSBÎMBSJMF
FĆZBUBƑNBMBS‘OEBLVMMBO‘MBOLBNZPOFUMFSEFÎBM‘ĆBO
ĆPGÚSMFSJÎJO.FTMFLJ:FUFSMJMJL#FMHFTJBMNBMBS‘JMFJMHJMJEà[FOMFNFZBQ‘M‘ODBZBLBEBSCVLJĆJMFSEFO.FTMFLJ:FUFSMJMJL#FMHFTJBSBONBNBT‘
3.#V (FOFMHFOJO ODJ NBEEFTJOEF TBZ‘MBOMBS E‘Ć‘OEBLBMBOUJDBSJBSBÎMBS‘LVMMBOBOĆPGÚSMFSEFO"SBM‘L UBSJIJOEFO JUJCBSFO .FTMFLJ :FUFSMJMJL #FMHFTJ
BSBONBT‘WFCVCFMHFTJPMNBZBOĆPGÚSMFSWFJĆMFUNFDJMFSIBLL‘OEBTBZ‘M‘,BSBZPMV5BƑNB,BOVOVOVO
OD‘NBEEFTJOJOL
CFOEJOFHÚSFJĆMFNZBQ‘MNBT‘
4BZ‘M‘6MBĆU‘SNB#BLBOM‘Ą‘O‘O5FĆLJMBUWF(ÚSFWMFSJ
)BLL‘OEB,BOVOVOWFJODJNBEEFMFSJJMF4BZ‘M‘
,BSBZPMV5BƑNB,BOVOVOVOJODJWF,BSBZPMV5BƑNBD‘M‘L
'BBMJZFUMFSJ .FTMFLJ :FUFSMJMJL &ĄJUJNJ :ÚOFUNFMJĄJOJO JODJ
NBEEFMFSJ ÎFSÎFWFTJOEF PMNBL à[FSF WF CVOMBS‘O #BLBOM‘Ą‘N‘[BWFSNJĆPMEVĄVZFULJZFJTUJOBEFOVZHVOHÚSàMNàĆUàS
ćMHJ(FOFMHFZàSàSMàLUFOLBME‘S‘MN‘ĆU‘S
,BTLP:FOJMFNFMFSJOEF5JDBSJBSBÎMBSJÎJOZBQ‘MBDBLLBTLPWFTJHPSUBJĆMFNMFSJOEFBSBD‘LVMMBOBDBLLJĆJJÎJOQTJLPUFLOJLCFMHFTJWFQTJLPUFLOJLSBQPSVĆBSU‘JTUFOFCJMNFLUFEJS
"ZS‘DB NBEEJ IBTBSM‘ UJDBSJ BSBD‘O LBS‘ĆU‘Ą‘ USBGJL LB[BMBS‘OEB TàSàDàO QTJLPUFLOJL CFMHFTJ ZPL JTF IBTBS CFEFMJ
ÚEFONFZFCJMNFLUFEJS
"Psikoteknik Nedir? SRC belgesi zorunlumu? SRC
için Muafiyet devam ediyor mu? SRC eğitimleri nedir?"
Karayolu Taşıma Yönetmeliği,
,BQTBN‘OEB5JDBSJBSBÎTàSàDàMFSJ1TJLPUFLOJL%FĄFSMFOEJSNF#FMHFTJBMNBL[PSVOEBE‘SMBS
4àSàDàMFSJOTÚ[LPOVTVSBQPSMBS‘TBEFDF4BĄM‘L#BLBOM‘Ą‘UBSBG‘OEBOCVLPOVMBSEBZFULJMFOEJSJMFOLVSVMVĆMBSEBOBMNBZBÚ[FOHÚTUFSNFMFSJWFTÚ[LPOVTVSBQPSVSBQPSMBS‘TFZBIBUCPZVODBZBOMBS‘OEBCVMVOEVSNBMBS‘ÚOFNMFEVZVSVMVS
,BSBZPMV 5BƑNB :ÚOFUNFMJĄJ ,BQTBN‘OEB 5JDBSJ "SBÎ
,VMMBOBO TàSàDàMFSJO BMNBT‘ [PSVOMV CFMHF PMBO QTJLPUFLOJLEFĄFSMFOEJSNF
4àSàDàMFSJOHàWFOMJBSBÎLVMMBONBMBS‘O‘TBĄMBZBO[JIJOTFMÚ[FMMJLMFSJOJOBMH‘EJLLBUIBG‘[BNVIBLFNFWC
QTJLPNPUPSZFUFOFLWFCFDFSJMFSJOJOUFQLJI‘[‘HÚ[FMBZBL
LPPSEJOBTZPOV WC
UVUVNEBWSBO‘Ć BM‘ĆLBOM‘L WF LJĆJMJL
Ú[FMMJLMFSJOJOSJTLBMNBTBME‘SHBOM‘LTPSVNMVMVLÚ[LPOUSPM
WC
ÚMÎàMNFTJWFTàSàDàMàLBΑT‘OEBOVZHVOMVĄVZFUFSMJMJĄJ
IBLL‘OEBCJSTPOVDBWBS‘MNBT‘E‘S
Muhakeme [ SPM ]
4PZVUHÚSTFMĆFLJMMFSBSBT‘OEBLJJMJĆLJMFSJOLBWSBONBT‘WF
GBSLFEJMNFTJà[FSJOFLVSVMVPMBOCVUFTUUFLJĆJMFSJOPMBZMBS
BSBT‘OEBLJ JMJĆLJMFSJ BOMBNBEFĄFSMFOEJSNF ZFUFOFLMFSJ ÚMÎàMàS0MBZMBS‘WFPMBT‘TPOVÎMBS‘O‘BMH‘MBNBO‘OTàSàĆFTOBT‘OEBPMBT‘SJTLMJEVSVNMBSEBOV[BLEVSNBLJÎJOCJSJODJEFSFDFEFÚOFNFTBIJQPMEVĄVLFTJOEJS.VIBLFNFZFUFOFĄJ
EàĆàLLJĆJMFSJOCVMVOEVLMBS‘PSUBNEBLJPMBZMBS‘BMH‘MBZBNBE‘LMBS‘WFCVOBCBĄM‘HFSFLMJUFECJSMFSJBMNBNBMBS‘OFEFOJZMFSJTLMJEVSVNMBSBEàĆUàLMFSJWFLB[BZBLBS‘ĆU‘LMBS‘WFZBOFEFOPMEVLMBS‘CFMJSMFONJĆUJS
Hız Ve Mesafe Algılaması [ HMT ]
#VUFTUUFBEBZ‘OVZBSBOMBS‘OIBSFLFUI‘[‘O‘WFVZBSBOMBSBSBT‘NFTBGFZJUBINJOFUNFCFDFSJTJÚMÎàMàS4àSàDàMàL
CFDFSJTJOJCFMJSMFZFOFOÚOFNMJVOTVSMBSEBOCJSJTJOJPMVĆUVSNBT‘BΑT‘OEBOÚOFNMJEJS)‘[NFTBGFUBINJOUFTUJTPOVÎMBS‘
TàSàDàOàOUFNLJOMJWFZBSJTLMJBSBÎLVMMBONBFĄJMJNJOJIBLL‘OEBEBÚOFNMJCJMHJMFSWFSNFLUFEJS
Görüş Açısı & Koordinasyon [ IIB ]
İlgili Bakanlık Duyurusu;
,BSBZPMV5BƑNB:ÚOFUNFMJĄJOJOFNBEEFTJHFSFĄJ
ZFULJCFMHFMFSJOFLBZ‘UM‘UBƑUMBS‘LVMMBOBOTàSàDàMFSIFSCFĆ
Z‘MEB CJS CFEFOJ WF QTJLPUFLOJL BΑEBO TBĄM‘LM‘ PMEVLMBS‘O‘
HÚTUFSJSCJSTBĄM‘LSBQPSVBMNBL[PSVOEBE‘SMBS
"O‘MBO NBEEFEF HFDFO CFEFOJ WF QTJLPUFLOJL BΑEBO TBĄM‘LM‘ PMVOEVĄVOV HÚTUFSJS SBQPSMBS‘O‘O ÎPĄVOMVLMB
BZOJTBĄM‘LLVSVMVTVUBSBG‘OEBOWFSJMNFNFTJOFEFOJZMFIFS
JLJEVSVNVOEBUFLCJSSBQPSJMFTBĄMBONBT‘NàNLàOPMBNBNBLUBE‘S#VOFEFOMFIFSJLJTBĄM‘LEVSVNVOVOEBBZOJ
SBQPSEBHÚTUFSJMNFTJWFZBTÚ[LPOVTVSBQPSMBS‘OBZOJZFSEFOBM‘ONBT‘[PSVOMVMVĄVCVMVONBZ‘QTàSàDàOàO
t CFEFOJPMBSBLTBĄM‘LM‘PMEVĄVOVHÚTUFSJSSBQPSVOZFULJMJTBĄM‘LLVSVMVTVOEBO
t QTJLPUFLOJL BΑEBO TBĄM‘LM‘ PMEVĄVOV HÚTUFSJS SBQPSVOEBCVLPOVEBZFULJMFOEJSJMNJĆCJSCBĆLBLVSVMVĆUBOBM‘ONBT‘VZHVOCVMVONBLUBE‘S
ćLJMJćĆMFN#FDFSJTJ1FSJGFSBM(ÚSNF#FDFSJTJJMFJMHJMJEFĄFSMFOEJSNFJMFEFSFDFMJLBΑJÎJOEFCBƑOTBĄWF
TPM FLTUSFNJOEFO ZBOJ CV BΑEBO WFSJMFO VZBSBOMBS‘O LJĆJOJO HÚSàĆ BΑT‘OB OF [BNBO HJSEJĄJOJO JODFMFONFTJEJS #V
UFTUBEBZ‘OEJLLBUJOJLBSƑT‘OEBZFSBMBOCJSHÚSFWFEJSFLTJZPOLVMMBOBSBLZPĄVOMBĆU‘SE‘Ą‘FTOBEBTBĄWFTPMEBOHFMFOVZBSBOMBS‘GBSLFEFSFLUFQLJWFSNFTJà[FSJOFLVSVMVEVS
Tepki Kalitesi ve HızI [ DT ]
:PĄVO6ZBSBO"L‘Ć‘WF4USFT"MU‘OEB5FQLJ)‘[‘WF,BMJUFTJ
#V UFTUUF GBSLM‘ SFOLMFSEFLJ HÚSTFM VZBSBOMBSB WF GBSLM‘UPOMBSEBLJTFTMJVZBSBOMBSBBEBZUBSBG‘OEBOWFSJMFOEPĄSV
UFQLJMFSWFCVUFQLJMFSJOI‘[MBS‘ÚMÎàMàS"OJWFQBOJLCJSEVSVNEBBEBZ‘OOFLBEBSI‘[M‘WFOFEFSFDFEPĄSVUFQLJWFSFCJMFDFĄJÚMÎàMàS4àSàDàMFSJOBOJEFĄJĆJNMFSJOFLBEBSÎBCVLWFEPĄSVGBSLFEJQUFQLJWFSEJLMFSJOJOÚMÎàNàEàS
7
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Görsel Süreklilik [ LVT ]
,BSNBƑLHÚSàOUàMFSJOPMEVĄVCJSPSUBNEBEJLLBUJOCFMJSMJCJSZÚOà[FSJOEFLPOUSPMMàĆFLJMEFZÚOMFOEJSJMFCJMNFTJ
#VUFTULJĆJOJOBĆBĄ‘EBLJÚ[FMMJLMFSBΑT‘OEBOOFEFSFDF
ZFUFSMJPMEVĄVOVHÚTUFSFDFLWFSJTBĄMBS
t (ÚSTFMPMBSBLLBSNBƑLZBQ‘MBON‘ĆWFCFMJSTJ[PSUBNMBSMBCBĆBΑLBCJMNFEJLLBUZÚOFMJNJOJOCÚZMFCJSPSUBNEBEBIJLPSVOBCJMNFTJ
t (ÚSTFMCJSPSUBNEBEJLLBUEBĄ‘U‘D‘VOTVSMBS‘FMFZFCJMNFWFEJLLBUEBĄ‘U‘D‘MBSBLBSƑEJSFOÎHÚTUFSFCJMNF
t :ÚOMFOEJSNFZJTBĄMBZBOJĆBSFUMFSJJOEJLBUÚSMFSJ
UBLJQFEFCJMNF
t 4àSFLMJEJLLBUJOLPSVOBCJMNFTJ
TAVTMB Takistoskopik Trafik Algı Testi
,‘TBTàSFMFSMFTBOJZF
HÚTUFSJMFOUSBGJLMFJMHJMJHÚSàOUàMFS TPOSBT‘OEB HÚSTFM BMH‘MBNB QFSGPSNBOT‘O‘ WF BMH‘TBM
I‘[‘ÚMÎFOCJSUFTUUJS
Sürekli Dikkat Ve Problem Çözme [ Cognitrone ]
#VUFTUUFBEBZ‘OTàSFLMJEJLLBUQFSGPSNBOT‘ÚMÎàMNFLUFEJS
#VUFTUUFBEBZMBSBIFSTPSVEBFLSBOà[FSJOEFZVLBS‘EBCJSJBĆBĄ‘EBPMNBLà[FSFUPQMBNBEFUĆFLJMHÚTUFSJMNFLUFEJS"EBZMBSEBOCFLMFOFOBĆBĄ‘EBWFSJMFOĆFLMJOZVLBS‘EBLJĆFLJMMFSEFOCJSJTJJMFBZO‘PMVQPMNBE‘Ą‘OBI‘[M‘CJS
ĆFLJMEFLBSBSWFSNFMFSJEJS"ĆBĄ‘EBLJĆFLJMZVLBS‘EBLJĆFLJMMFSEFOCJSJTJJMFBZO‘PMEVĄVOEBBEBZEBOFWFUZBO‘U‘O‘WFSNFTJCFLMFONFLUFFĄFSBĆBĄ‘EBLJĆFLJMZVLBS‘EBLJĆFLJMMFSEFOUBNBNFOGBSLM‘JTFCVEVSVNEBEBBEBZEBOIBZ‘SZBO‘U‘O‘WFSNFTJCFLMFONFLUFEJS
Yasanın İstediği Ölçüm Alanları :
1TJLPUFLOJL %FĄFSMFOEJSNFEF ćODFMFOFDFL 4àSàDà
Özellikleri
1. Zihinsel Yetenek Ve Beceriler
a.%JLLBU
b."OMBNBWF%FĄFSMFOEJSNF.VIBLFNF
:FUFOFĄJ
c.)‘[WF.FTBGF"MH‘MBNB
d.(FOJĆ(ÚSàĆ"MBO‘ćÎJOEF6ZBSBO'BSL&UNF
e.ąFLJM"MH‘MBNBEB(ÚSTFM4àSFLMJMJL
2. Psikomotor Yetenek Ve Beceriler
a.5FQLJ)‘[‘
b.,PPSEJOBTZPO%à[FZJĆFLMJOEFEJS
Psikoteknik Kartı
t 1TJLPUFLOJL,BSU‘IFSIBOHJCJSZBTBMHFÎFSMJMJĄJPMNBZBOUBƑNBZ‘LPMBZMBĆU‘SNBLWFUFTUFLBU‘MBOBEBZMBS‘OUBMFQMFSJOJLBSƑMBNBLBE‘OBLVSVNMBS‘OIB[‘SMBN‘Ć
PMEVLMBS‘CFMHFMFSEJS
8
t 1TJLPUFLOJLLBSU‘BODBLCJSMJLUFJMÎFTBĄM‘LHSVQCBĆLBOM‘Ą‘POBZ‘PMBOSBQPSJMFCJSMJLUFLBOVOJHFÎFSMJMJĄF
TBIJQUJS
t 5FLCBƑOBBM‘OBOLBSUMBS‘OIFSIBOHJCJSHFÎFSMJMJĄJPMNBZ‘QEPMBZ‘T‘ZMBLBSUĆFLMJOEFBM‘OBOWFUFTUJĆMFNJ
ZBQ‘MNBEBO WFSJMFO CFMHFMFS GJZBU CBL‘N‘OEBO VDV[
WFVZHVOHÚSàONFLUFPMVQBODBLLBOVOJCBL‘NEBO
HFÎFSMJMJLMFSJZPLUVS
Psikoteknik Raporu
:FULJMJ QTJLPUFLOJL NFSLF[JOEF QTJLPMPH LPOUSPMàOEF
ZBTBM HFÎFSMJMJĄJ PMBO UFTU WF TJNàMBUÚS JĆMFNMFSJOEFO TPOSB QTJLPMPH UBSBG‘OEBO Eà[FOMFOFO SBQPSV ZFULJMJ QTJLJZBUSJTUJOPOBZMBNBT‘WFCBĄM‘PMBOJMJOJMÎFTBĄM‘LHSVQCBĆLBOM‘Ą‘UBSBG‘OEBOOàTIBIBMJOEFPOBZMBOBSBLIB[‘SMBONBLUBE‘SPsikoteknik Kimler için zorunlu: ,BSBZPMV5BƑNB:ÚOFUNFMJĄJOJOFNBEEFTJHFSFĄJZFULJCFMHFMFSJOFLBZ‘UM‘
UBƑUMBS‘LVMMBOBOTàSàDàMFSIFSCFĆZ‘MEBCJSCFEFOJWFQTJLPUFLOJLBΑEBOTBĄM‘LM‘PMEVLMBS‘O‘HÚTUFSJSCJSTBĄM‘LSBQPSVBMNBL[PSVOEBE‘SMBS
Madde 60-4àSàDàMFSJOZàLFĆZBLBSHPWFZPMDVUBƑNBD‘M‘Ą‘OBBJUUBƑUMBSEBÎBM‘ĆBCJMNFTJJÎJO
a.5JDBSJUBƑU‘OOJUFMJĄJOFHÚSFTàSàDàCFMHFTJOFTBIJQ
PMNBMBS‘
b.:PMDVUBƑNBD‘M‘Ą‘OEBFOB[ZBƑOEBOHàOBMNBL
FOÎPLZBƑOEBOHàOBMNBNBL
c. &ĆZB WF LBSHP UBƑNBD‘M‘Ą‘OEB JMLÚĄSFUJN PLVMMBS‘OEBOCJSJOJCJUJSNJĆPMNBMBS‘
d.:àLTFL ½ĄSFUJN ,VSVNMBS‘O‘O TàSàDà FĄJUJNJ WFSFO
CÚMàNMFSJOEFONF[VOPMBOMBSIBSJÎ#BLBOM‘LÎBCFMJSMFOFDFLLVSVNWFLVSVMVĆMBS‘OWFSFDFĄJFĄJUJNEFO
HFÎFSFLTàSàDàNFTMFLJZFUFSMJMJLCFMHFTJBMNBMBS‘
e.4àSàDàMFSJOCFEFOJWFQTJLPUFLOJLBΑEBOTBĄM‘LM‘PMEVLMBS‘O‘ HÚTUFSFO CJS TBĄM‘L SBQPSVOV ZFULJMJ TBĄM‘L
LVSVMVĆMBS‘OEBOIFSCFĆZ‘MEBCJSBMNBMBS‘
f. %FĄJĆJL3(
:PMDVUBƑNBD‘M‘Ą‘OEBÎBM‘ĆBDBLPUPCàTTàSàDàMFSJOJOZBƑOEBOHàO
BMN‘ĆWFZBƑOEBOHàOBMNBN‘ĆPMNBMBS‘
g.%FĄJĆJL3(
&ĆZBWFLBSHPUBƑNBD‘M‘Ą‘OEBÎBM‘ĆBDBLTàSàDàMFSJOZBƑOEBOHàO
BMNBN‘ĆPMNBMBS‘
h.5FIMJLFMJNBEEFUBƑNBD‘M‘Ą‘ZBQBOTàSàDàMFSJOJMHJMJ
NFW[VBU‘OTàSàDàMFSJÎJO[PSVOMVL‘ME‘Ą‘FĄJUJNJBME‘Ą‘O‘HÚTUFSFOCFMHFZFTBIJQPMNBMBS‘
ı. 6MVTMBSBSBT‘UBƑNBMBSEBJTUJIEBNFEJMFDFLTàSàDàMFSJOVZVĆUVSVDVTJMBIJOTBOWFHàNSàLLBÎBLΑM‘Ą‘JMF
UFSÚS TVÎMBS‘OEBO EPMBZ‘ IàSSJZFUJ CBĄMBZ‘D‘ DF[B JMF
IàLàNMàPMNBNBMBS‘ĆBSUU‘S
Kaynak: http://www.psikoteknikdegerlendirme.com
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
'R]HU.XOODQPDGD
<DNçWæ7DVDUUXIXææ
Dozerin temel işlevi, toprağı ya da
diğer malzemeyi riperleyerek sürmek
ve dozerleyerek itmektir.
Üretim ve yakıt sarfiyatı büyük oranda arazi yapısının düz ya da eğimli olması ve malzemenin bileşimine bağlıdır.
Ayrıca tam gazda makine ağırlığını ön plana alarak yapılan çalışma için
yakıt tasarrufu söz konusu edilemez.
Ancak yakıt sarfiyatını azaltıp üretimi
arttırmanın bir takım püf noktaları da
bulunur. Aşağıda bu konular için bir
markaya ait 40 ton sınıfı dozer için genel örnekleme yapılmıştır. Diğer marka model makineler içinde genel olarak değerlendirilebilir. Ancak bu değerler şantiye arazi şartları, makinenin durumu ve operatörün yeteneğine
göre farklılıklar gösterecektir.
10
1. Tam gaz devri ve/veya
motorun stop edilmesi
Serilmek üzere malzeme döken
damperli kamyonu beklerken motorun
tam gaz devrinde çalışmaması (gaz kesilmesi) yakıt sarfiyatını azaltmak için bir
yöntemdir. Dozerleme işlemleri arasında
uzun bekleme süreleri olduğunda motorun stop edilmesi gerekir. Aynı zamanda
çalışmaların düşük devirlerde ve gaz pe-
dalı ile motora kumanda ederek çalışılması uygun olacaktır.
t (àOEF EBLJLB UBN HB[EBO
düşük devre düşerek çalışma
sonucu, yılda yaklaşık 1700 litre yakıt tasarrufu sağlanmıştır.
t #FLMFNFMFSEF NPUPSV HàOEF saat stop ederek, yılda yaklaşık
2400 litre yakıt tasarrufu sağlanmıştır.
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
2. Dozerleme başlangıç noktasını geri çekmek
Proje paftalarında dozerlenecek kesit X köşe noktasınEBOJUJCBSFOCBĆMBOH‘ÎJÎJOoNFUSFHFSJEFO"OPLUBT‘OEBOCBĆMBO‘QCBĆMBOH‘ÎCÚMHFTJUFNJ[MFOJODFUFLSBSo
NFUSFHFSJEFO#OPLUBT‘WFEFWBN‘OEBZJOFoNFUSFHFriden C noktası ve bu şekilde devam edilerek katmanlar haMJOEFNBM[FNFCPĆBMU‘M‘S#VĆFLJMEFFMEFFEJMFOBĆBĄ‘FĄJN
ise bıçak yükünde artış ile faydalı güç artışı ve üretim verimininde de artış sağlanır.
7° eğimli arazide dozerleme yapılırken düz zemindeki bıçak yükü ile kıyaslamada %20 arttığı için aşağı yukarı aynı motor gücü gerekir ve saatteki yakıt sarfiyatı hemen hemen eşittir.
Yokuş aşağı dozerleme aynı zamanda makine ağırlığına bağlı olarak verim artışına ve daha büyük kapasiteli dozer bıçağı kullanımınada imkân sağlamaktadır.
Ancak %20 eğimli (7°) arazide geri vitesle yukarı çıkarken R2 vites kullanıldığı takdirde R1 kademesine göre zamana bağlı olduğu için, yakıt verimliliğinde artış sağlamaktadır.
Ancak R1 kademesinde aynı miktar yakıtla, daha yavaş
hızlar kullanıldığında katedilen mesafe %20 artabilmektedir.
(Ú[MFN WF EFOFZJNMFSF HÚSF ZPLVĆ ZVLBS‘ EP[FSMFme yapmak yer çekimi kuvvetleri nedeni ile daha az üretim yapmak demektir. Yakıt sarfiyatı fazla artmamış olsa bile
çevrim süresi eğim aşağı çalışma süresine göre daha uzun
olacaktır.
Diğer taraftanda arkadan öne tekrarlanan dozerleme
ile itme mesafesi uzayacağından makinenin patinaj yapmasını önlemek için aşağı-yukarı bıçak kumandaları yapmak gerekecektir.
Ayın zamanda eğimin artması ile bıçak önündeki sürülen malzemenin akması daha rahat olacaktır.
Önden başlayarak arkaya doğru tersine işlemle yapılan dozerleme yöntemi ile kıyaslandığında üretimde yaklaşık %10 yakıt tasarrufu gerçekleştirilebilecektir.
3. Yokuş aşağı yönde dozerleme yapılması
Yakıt tasarrufu ve üretim verimini atrttırabilmek için ve
yer çekim kuvvetinden de faydalanabilmek için, mümkün
olduğunca yokuş aşağı yönde dozerleme yapılmalıdır.
Düz zeminde dozerleme ile yokuş aşağı dozerleme karşılaştırıldığında, verimin artarak daha çok üretim yapıldığı
ve iş süresinin kısaldığı ortaya çıkmaktadır.
11
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
4. Diğer önemli etkenler
Patinaj veya tork konvertörün boşta dönmesi (stall) halinde,
Dozerleme veya riperleme yapılırken makine patinaja düşerse veya tork boşta dönerse aşırı yakıt sarfiyatı ve
yürüyüş takımında aşınmalar ortaya çıkacaktır. Tork hararet yapacaktır.
Tam yükle dozerleme mümkün olmuyorsa ters yönde
de çalışmak,
Sert veya kayalık zemin dozerlemesinde yeterli malzeme sıyırılamıyorsa, ilk geçişten sonra ters yönde tekrar dozerleme yapılarak malzeme sıyırılmalıdır.
Dozerlenen malzemenin bıçaktan taşarak yayılması,
Verimliliğin etkenlerinden birisi de dozerleme yapılırken bıçak önündeki malzemenin taşarak yayılmasının önlenmesidir.
#VOVOJÎJOZBSNBNFUPEVJMFEP[FSMFNFZBQNBLVZHVOEVS
#VNFUPEVOLVMMBO‘N‘HFOFMPMBSBLZVNVĆBLNBM[FNF
ve eğim aşağı çalışmalarda tercih edilir. Dozerleme mesafesi uzun olduğunda da bu yöntemle dozerleme yapmak
uygundur.
Daha önce anlatıldığı gibi kazmaya başlama noktası geri çekilerek yarma yöntemi ile dozerleme yapılmaya başlanmalıdır.
t :BSNB EFSJOMJĄJ IJÎCJS [BNBO C‘ÎBL ZàLTFLMJĄJOEFO
fazla tutulmamalıdır.
t :BSNBMBSBSBT‘ZBLMBƑLZBS‘NC‘ÎBLCPZVLBEBSNFsafede dolu an (ayırıcı iz) bırakılmalıdır.
Kaynak: http://www.komatsu.com.au/komatsuworld/news/
BSUJDMFT1BHFT%0;&301&3"5*/(5*14504"7&'6&-
"/%."9*.*4&130%6$5*0/BTQY
(M.Gündüz ATEŞ tercüme)
12
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
+LGUROLN6LVWHPOHUGH
.LUOLOLN<|QHWLPL
Hidrolik sistemlerde kirliliğin tanımlanması ve buna neden olan etmenlerin iyi analiz edilmesi, onunla mücadelenin başarısı bakımından son derece önemlidir.
Kirlilik nedir ve neden önemlidir?
Buna kirleticilerin tanımlanması ve sistem elemanlarının
bu kirliliğe ne kadar duyarlı olabileceğini tartışmakla başlamak yararlı olacaktır.
Kirleticiler nedir? Başıca kirleticiler olarak aşağıdaki hususları sayabiliriz.
1. Su ve diğer arzu edilmeyen sıvılar (yanlış yağ vb)
2. Katı parçacıklar (dışarıdan giren toz, aşınmadan gelen metaller)
3. Bakteri ve mantarımsı oluşumlar (oluşumları sistemde su varlığı ile hızlanır)
Yukarıda sayılan kirleticiler hidrolik sisteme dışarıdan
girerler ve yağın fiziksel-kimyasal özellikleri normal olsa da
yağın erken değiştirilmesi gereğine yol açarlar.
14
Hidrolik sistemlerde
yağın önemi çokça
telaffuz edilir ancak
bunun anlamı ve neleri
içerdiği çok az bilinir.
Kirlilik de bunlardan
birisidir; hidrolik
sistem arızalarının en
az %75 nedeni yağın
kirli olmasındandır,
ancak literatürde “yağ
arızası” diye bir şey
olmadığından her zaman
suçlanan kirlilik mağduru
ekipmandır.
O halde yağın değişimine yol açan faktörlerden de
bahsetmekte yarar var:
1. Viskozite
2. TAN (Asitlenme): (Dizel motor yağında TBN-Toplam
Baz Numarası).
3. Su
4. Partikül kirlenmesi
‘Asitlenme’ baz yağın fiziksel özelliklerini (oksitlenmeyi, aşınmayı, deterjanlaşmayı, içinde hava tutma özelliğini
vb önlemek için) iyileştirmek amacıyla ilave edilen kimyasal katkı paketinin durumunu gösterir. Yeni yağda ‘0’ derecesinden başlar ve yağ oksitlendikçe yükselir. Yağ üreticisi tarafından tayin edilen bir dereceye ulaştığında artık katkı paketinin ömrünün dolduğu anlamına gelir ve yağı değiştirmek gerekir.
Viskozite ve asitlenme yağın özellikleri ile ilgili niteliklerdir. Her üretici yağın kullanım koşullarına göre baz yağ içerisine ilave ettiği katkılarla bu özellikleri iyileştirerek müşterilerine ticari seçenekler sunar.
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Örneğin normal viskozite endeksli yağ yerine ‘yüksek
viskozite endeksli’ (HVI) yağ kullanılması halinde yağ viskozitesi sıcaklık değişiminden daha az etkilenecektir. Keza
yağa ilave edilecek çeşitli kimyasal katkılar yağın oksitlenmesini ve asitlenmesini yavaşlatarak yağın daha uzun süreli olarak kullanılabilmesine imkân verirler. Yağın içindeki havayı hemen tahliye etmesi, aşınmaları önlemesi, deterjanlaşmaması gibi iyi özelliklerini sağlayan bu katkılardır.
Sıcaklığın etkisi
yacağı temizlik gereği farklı olacaktır. Dolayısıyla bir makine veya ekipman imalatçısı kendi ürününün ihtiyaç duyduğu yağ temizlik düzeyini gerçekçi bir şekilde belirlemelidir.
Hidrolik sistemler için temizlik hedefinin
belirlenmesi
İngiliz Akışkan Gücü Derneği (The British Fluid Power
Association (BFPA) gerçekçi bir “HEDEF TEMİZLİK” düzeyinin belirlenebilmesi için aşağıda sıralanan bir dizi etkenin
dikkate alınması gerektiğini belirlemiştir:
t ćĆMFUNFCBT‘OD‘WFIJ[NFUZPĄVOMVĄV
Bu özellikler yağın üreticisi tarafından kontrol edilebilen
özelliklerdir. Buna rağmen yağın bu özellikleri özellikle yağın çalışma ortamında maruz kalacağı anormal sıcaklıktan
etkilenecektir.
Burada Arrhenius denkleminden bahsetmekte yarar
var. Hollanda’lı kimyacı J. H. van 't Hoff 1884 yılında sıcaklık ile kimyasal reaksiyon arasında bir bağıntıyı açıklayan
bir denklem önerisinde bulundu. 1889 yılında İsveç’li kimyacı Svante Arrhenius bu denklemi kimyasal denemelerle açıklayıp yorumladı. Arrhenius denklemine göre oda sıcaklığında meydana gelen kimyasal reaksiyonlara göre sıcaklıkta her 10 °C’lık artışta kimyasal reaksiyon hızı iki katına çıkmaktadır. Buna göre hidrolik yağ sıcaklığının normale
Hizmet
t "LTBN‘OLJSMJMJĄFEVZBSM‘M‘Ą‘
t "LTBNEFĄJĆUJSJMNFNBMJZFUJ
t "S‘[BEBOEPMBZ‘EVSVĆMBS‘ONBMJZFUJ
t (àWFOMJĄJOEPĄVSEVĄVTPSVNMVMVLMBS
t ±FWSFTFMLPĆVMMBS
1. İşletme basıncı ve hizmet yoğunluğuna göre aşağıdaki tabloda belirlenen hizmet yoğunluğu ve basınç aralıkları için ağırlıklar belirlenmektedir.
Yine hidrolik sistemde kullanılan ekipmanın kirliliğe ne
kadar duyarlı olduğuna bağlı olarak bir puanlama verilmektedir.
Çalışma Basıncına (bar) göre Ağırlık Puanı
Örnekler
0-60
61-160
161-250
251-400
401+
Hafif
Nominal basınç değerinde veya altında sürekli çalışma
1
1
2
3
4
Orta
Azami basınç değerine kadar hafif basınç çıkışları
2
3
4
5
6
Ağır
Sıfır ile azami basınç arasında sık değişim
3
4
5
6
7
Şiddetli
Sıfır ile azami basınç arasında ani değişimler, yüksek
frekanslı basınç pik değere ulaşma, örnek; güç presleri ve zımbalama tezgahları
4
5
6
7
8
göre her 10 °C’lık üzerinde çalışıldığı sürede yağ ömrünün
yarıya düşeceğini söyleyebiliriz.
Öte yandan yağda bulunan havanın (genellikle silindirlerin mil tarafında negatif basınç meydana geldiği durumda keçeden hava giriş ile olur – keçeler basıncı tutacak şekilde tasarlandıklarından diğer taraftan hava girişini etkin
bir şekilde önleyemezler) yüksek basınç ve sıcaklık altında dizellenme etkisine maruz kalmasıyla keçelerde yanma
meydana gelir ve yağdaki kirlenme artar.
Dolayısıyla aşırı sıcaklığı da kirletici bir unsur olarak
saymamız uygun olacaktır.
Kirlilik hidrolik sistemde kullanılan ekipman ve elemanları yapısına göre farklı etki gösterecektir. O halde kirliliğin görece bir kavram olduğunu söyleyebiliriz. Göreceliliği belirleyen ise hidrolik sistemin kullandığı elemanların ne
kadarlık bir kirliliğe tahammül edebileceğidir. Bir mikroçip
üretim atölyesi ile bir hidrolik montaj atölyesinin ihtiyaç du-
2-Ekipmanın kirliliğe duyarlılığı.
Benzer şekilde, ekipmandan beklenen servis ömrü,
ekipmanın değiştirilmesi halinde doğacak maliyet, makinenin servis dışı kalmasının maliyeti ve güvenlik risklerinin
Duyarlılık
Örnekler
Ortalama Altı
Düşük basınçlı dişli pompalar, el çalıştırmalı valfler ve popet valfler
2
Paletli pompalar, solenoid sürgülü valfler, yüksek basınçlı
dişli pompalar
3
Ortalama
Ağırlık
Ortalama Üstü Pistonlu pompalar, oransal valfler
4
Yüksek
Endüstriyel servo valfler, yüksek performanslı oransal valfler
6
Aşırı Yüksek
Yüksek performanslı servo valfler
8
15
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Çeşitli Hidrolik Ekipman İçin Gerekli Yağ Temizlik Derecesi
Standart
100ml’deki parçacık sayısı
Ekipman
NAS
ISO
5-15μ aralığında parçacık sayıları >15μ üzerinde parçacık sayıları
Servo Kontrol Valleri
5-6
14/11
8000-16000
1000-2000
Paletli ve pistonlu tip pompalar/motorlar
7-8
16/13
32000-64000
4000-8000
Yön ve Basınç Kontrol Valfleri
7-8
16/13
32000-64000
4000-8000
Dişli Tip Pompalar/Motorlar
9
17/14
4000-130000
8000-16000
Akış Kontrol Valfleri, Silindirler
10
18/15
130000-250000
16000-32000
getirdiği sorumluluklar dikkate alınarak her bir durum için
ağırlık puanları verilmekte ve tüm bu puanlamaların sonucu
HEDEF TEMİZLİK DÜZEYİ belirlenmektedir.
Hidrolik sistemde kullanılan ekipmanın kirliliğe duyarlılığı belirleyici ve dikkate alınması gereken önemli bir husustur. Orijinal ekipman üreticileri (OEM) kendi ürünlerinin
öngördüğü yağ kirlilik sınırını ürünün teknik özelliklerinde
(spesifikasyonlarında) gösterirler. Bu sınır değeri o ekipman için verilen garantiyi ortadan kaldırabilecek bir öneme
sahiptir. Örneğin Tier3 uyumlu elektronik motorların enjektörlerinde sıkça rastlanan sorunlarda neden yakıtın kirliliği
olduğunda bu arızalar garanti kapsamında kabul edilmemektedir. Aşağıdaki tabloda genel olarak kullanılan ekipman için tavsiye olunan kirlilik sınır değerleri verilmektedir:
Bu durumda, dişli pompa kullanılan bir hidrolik sistemde çalışan yağın temizlik ihtiyacı ile pistonlu pompa ve servo valf kullanan bir hidrolik sistemin temizlik ihtiyaçları farklı olacaktır. Yani dişli pompa kullanan bir sistem pistonlu
pompaya kıyasla bir kademe daha kirli yağa tolerans gösterebilir.
Sınıf
100ml'de gösterilen büyüklükte parçacık sayısı
5-15
15-25
25-50
50-11
>100
00
125
22
4
1
0
0
250
44
8
2
0
1
500
89
16
3
1
2
1,000
178
32
6
1
3
2,000
356
63
11
2
4
4,000
712
126
22
4
5
8,000
1,425
253
45
8
6
16,000
2,850
506
90
16
7
32,000
5,700
1,012
180
32
8
64,000
11,400
2,025
360
64
9
128,000
22,800
4,050
720
128
10
256,000
45,600
8,100
1,440
256
11
512,000
91,200
16,200
2,880
512
12
1,024,000
182,400
32,400
5,760
1,024
NAS 1638 standardına göre kirlilik kademeleri ve
parçacık sayıları
Kısaca ISO ve NAS Standartları
Yağ içerisindeki parçacıkların neden olduğu kirlilik düzeyi başlıca NAS1638 ve ISO4406 standartlarına göre belirlenir. Parçacık sayım cihazları istenen standardın öngördüğü belirli parçacık büyüklük ararlıklarında 100 ml yağ
başına düşen parçacıkları sayarak kirlilik derecesini belirlerler. ABD Ulusal Havacılı Standardı (National Aerospace Standard) olan NAS sistemi 5-15μ, 15-25μ, 25-50μ,
50-100μ ve >100μ büyüklük aralıklarına giren parçacıkların sayımını yapar. NAS standardı 2001 yılında resmi olarak uygulamadan kalkmış olmakla birlikte (yerine APC4059
standardı geçmiştir) kompone kirlilik düzeyinin belirlenmesi için hala kullanılmaktadır.
ISO4406: Önceleri >5μ’dan ve >15μ’dan büyük olan
parçacıkları sayımlarını dikkate alırken son revizyonlarla
kirlilik düzeyini 3 kademeli olarak sayacak şekilde yeniden
düzenlenmiştir. ISO4406 standardında örneğinde 17/14
16
kodlamasında 17 sayısı 100 ml yağda 5 mikrondan büyük,
14 sayısı ise 15 mikrondan büyük parçacık sayısına tekabül eden kodu göstermektedir. ISO4406 standardının yeni
haliyle artık partikül sayımları >4μ, >6μ ve >14μ olmak üzere 3 kademeli olarak yapılmaktadır. Örneğin 19/16/13 kodu
4 mikrondan büyük parçacık sayısının 19, 6 mikrondan büyük parçacık sayısının 16 ve 14 mikrondan büyük parçacık sayısının 13 koduna karşılık gelen sayı kadar olduğunu göstermektedir.
Bu kirlilik kademelerinin nasıl bir farklılık gösterdiğinin
örneği olarak NAS4 ve NAS12 kirlilik düzeyindeki iki yağ
numunesinin mikroskop altında görünümü aşağıda görülmektedir. Mikroskop altında ancak görülebilen bu parçacıklar zaman içerisinde hidrolik sistemlerde aşınma ve tıkanmalarla performansı etkiler ve giderek hassas ve pahalı parçaların revizyonuna ve hatta değişimine neden olur.
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Kod
20
En Az
500,000
En Çok
1,000,000
19
250,000
500,000
18
130,000
250,000
17
64,000
130,000
16
32,000
64,000
15
16,000
32,000
14
8,000
16,000
13
4,000
8,000
12
2,000
4,000
11
1,000
2,000
10
500
1,000
9
250
500
8
130
250
7
64
130
6
32
64
5
16
32
4
8
16
3
4
8
2
2
4
1
1
2
18/16/14 düzeyinde parçacık sayımı 4 μ /
6μ /14μ değerinden büyük olan parçacık sayılarını gösterir.
ISO4406 Standardına göre kirlilik kademeleri için parçacık sayıları ve ölçüm rapor gösterimi
S 4 - ISO15/12/9 Kirlilik mikroskop altında görünümü (Bir bölüm 30 μ) Resim:Triple R Europe NV
18
NAS 12 – ISO24/22/19 Kirlilik mikroskop altında görünümü (Bir
bölüm 30 μ) Resim:Triple R Europe NV
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Görünmeyen Düşman
Mikron mertebesinde küçük parçacıkların makine parçacıkları açısından risk oluşturma nedeni hareketli parçaların dinamik boşlukları arasına girerek buralarda aşınma
meydana getirmeleridir.
Aşağıda örnekleri verilen hidrolik ekipman hidrolik sistemin çalışması için yaşamsal önemdedir ve bakım-onarımdeğişim maliyetleri oldukça yüksektir. Örneğin pistonlu pompa için (orta boy ekskavatörlerde) tamir fiyatları 4.000 TL ile
25,000 TL arasında değişmektedir. Kumanda valfinin gövde
kanallarında aşınma meydana gelmesi halinde değişimi zorunludur. Kumanda valflerinin sürgüleri (çentik geometrileri ile) o devreye mahsus özel tasarlanırlar ve birbirleri arasında değiştirilebilir değildir. Oransal valflerin dinamik çalışPompanın rotoru ile sabit olan port plakası arasında kirlilik aşınma ve iç kaçaklara neden olur
Madde
μ
Sofra Tuzu
100
İnsan saç teli
70
İnsan gözünün Görme
sınırı
40
Talk pudrası
10
Bakteri
3
ma boşlukları 6 mikron altındadır. Bazı hidrolik ekipmanın işleme toleransları öyle dar tutulmuştur ki, söküldükten sonra
tekrar takılabilmeleri için soğutulmaları gerekir. Kontrol devrelerinde mikronik orifisler kirlilikten kolayca tıkanırlar ve servis aksamasına neden olurlar. Arıza olarak önemli görülmese de makinenin servisten alıkoyulması, sökülüp temizlenerek takılması ve ayarlanması sevis elemanının müdahalesini
gerektirir ve başlı başına bir servis kaybı ve maliyet oluşturur.
Algılama kolaylığı bakımından mikronun günlük yaşantımızda neye tekabül ettiğini örneklemekte yarar var:
Pompa Pistonu DİNAMİK BOŞLUK 3-10 μm Keza
bronz piston başlıklarında aşınmadan doğacak boşluklar
performans kaybına yol açar.
Aşağıdaki örnekleri verilen hidrolik sistemlerde kullanılan ekipman için mikron (μ) mertebesindeki kirliliğin, hareketli parçalar arasındaki dinamik
boşluklar dikkate alındığında, ne denli
ciddi sorunlar yaratabileceğini açık bir
şekilde göstermektedir.
Yön kontrol valfleri (2 - 8 μm).
20
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Yağ temizliği makine ömrü ile bağıntılıdır
İngiltere Hidromekanik Araştırma Cemiyeti’nin 8 değişik kategorideki 117 hidrolik makine üzerinde izleyerek yaptığı 3 yıl
süren deneysel araştırmalar sonucunda yağ temizliği ile makine/ekipman ömrü arasında aşağıdaki ilişkinin olduğu belirlenmiştir. Buna göre motor/hidrolik makine ve ekipman için, yağ temizliğinde iyileşmenin temizlik kademesine bağlı olarak makine/ekipman ömründe hangi oranda bir uzama sağladığını göstermektedir. Örnek olarak 21/18 mertebesinde bir yağ kirliliğine
maruz çalışan makinenin yağ temizliğinin 18/15 mertebesine iyileştirilmesi makine ömründe 2 kat bir uzamaya işaret etmektedir.
Hidrolik sistemler üzerinde yapılan araştırmalar arızaların en az %75’inin yağ kirliliğinden ileri geldiğini ortaya koyuyor. Pompa arızalarının %80’i yağ kirliliğindendir.
Valf sürgüsünde aşınmalar iç kaçaklara ve performans
kaybına neden olur.
Kirlilik ile makine-ekipman ve yağ ömrü ilişkisi
Kirliliğin kontrol altında tutulmasının makine sahibi için,
diğer pek çok yararı yanında, görünür 2 önemli yararından
bahsedebiliriz:
1. Makine-ekipman ömrünü uzatması
2. Yağ ömrünü uzatması
1. Kirli yağ makine ömrünü kısaltır
Aslında bu ilişki dizel motorlarında çok bariz bir şekilde anlaşılabilen kabul edilmiş bir husustur. Kirli yağ motor
yataklarının çabuk aşınmasına ve motorun erken revizyona
girmesine neden olur. Emme havasında toz bulunması motor segmanlarını ve silindiri daha hızlı aşındırır.
Caterpillar firmasına göre “toz ve kirlenme hidrolik sistem
arızalarının bir numaralı nedenidir”. Yağ ince bir şekilde filtrelendiği zaman hidrolik sistem ömrü 50 kata kadar uzatılabilir.
General Motors firmasının A.C. Delco Bölümü’nün araştırmasına göre “40 mikronluk filtreye kıyasla 30 mikron filtre kullanılması motor aşınmalarını %50 azaltmıştır. Aynı şekilde 15 mikron filtre kullanımı aşınma oranını %75 azaltmıştır.”
Araştırma keza sonuçta oluşan sürtünmedeki azalmanın %5
kadar bir yakıt ekonomisi sağladığını da göstermiştir. (1,2)
Nippon Steel, Kawasaki Steel, A.B.D. Donanması, Oklahoma Devlet Üniversitesi, MIT, tarafından yapılan benzer
araştırmalarda da yağ temizliğinin iyileştirilmesinin makine/kompone ömründe çok ciddi artış oranları ile sonuçlandığını ortaya koymuştur.
Amerika’da Enerji Bakanlığı’nın İdaho Ulusal laboratuarları gözetiminde yaptırdığı 3 yıldan fazla süren deneysel
araştırmada, araç filosunun dizel motor yağında by-pass
filtre uygulanması sonucu motor yağı ömrünün %90 üzerinde uzadığını görülmüştür (3).
Buna rağmen bu gerçek hidrolik sistemde çalışan parYine genel kabul gören bir tespit, hidrolik sistemlerde
çalar için kolayca kabullenilmez. En basit önlem olan kiriçeri
giren kirleticilerin çıkarılmasının maliyeti, kir girmesini
lenmiş yağın değiştirilmesi dahi pek çok uygulamada imaönlemenin
maliyetine göre 5 kat daha masraflıdır. Makine
latçının tavsiyelerine uygun olarak yapılmaz. Hidrolik sishidrolik
sistemine
giren kiri temizlemek ancak sistem devtemlerin çalışma koşulları da dizel motorundan farklı derelerinde
kısmi
yıkama
(flushing) ile sağlanabilir. Bu işlemin
ğildir, hatta şartlarının daha ağır olduğunu söyleyebiliriz.
devreden
devreye
geçilerek
yapılması uzmanlık ve emek
Makinenin tüm işini gören ve kalbi durumunda olan pomgerektiren
zorlu
bir
işlemdir.
pa, motorla aynı devirlerde döner ve parçalar hidrolik sızdırmazlık sağlayacak şekilde dar toleranslarOrjinal 2x
3x
4x
5x
6x
7x
8x
9x
10x
la çalışmaktadır. Yön kontrol valfleri, oransal
iso
valfler, pilot devre kumandaları hep yağ yol23/20
20/17 19/16 18/15 17/14 17/13 16/13 16/12 15/12 15/11
larını açıp kesen hareketli parçalardan oluşur,
22/19
19/16 18/15 17/14 16/13 16/12 15/12 14/11 14/11 14/10
dolayısıyla hareketli olan iki metal yüzey ara21/18
18/15 17/14 16/13 15/12 15/11 14/11 14/10 13/10 13/10
sında sızdırmazlık sağlanmalıdır. Göremedi20/17
17/14 16/13 15/12 14/11 13/11 13/10 13/9
12/9
12/8
ğimiz düşman olan ve ancak 10 mikron has19/16
16/13 15/12 14/11 13/10 13/9
12/9
12/8
11/8
11/8
sasiyetinde süzme yapabilen OEM filtre ele18/15
15/12 14/11 13/10 12/9
12/8
11/8
manlarının tutamadığı 2-10 mikron arası par17/14
14/11 13/10 12/9
12/8
11/8
çacıklar bu dinamik boşluklar içerisine girer16/13
13/10 12/9
11/8
ler ve zamanla aşınmaya yol açarlar. Bu da
15/12
12/9
11/8
bu parçaların servis ömürlerini kısaltır.
14/11
22
11/8-
-
-
-
-
-
-
-
-
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
2- Yağın temiz tutulması yağ ömrünü artırır
Şüphesiz her yağın sınırlı bir servis ömrü vardır. Makalenin başlarında da bahsedildiği gibi yağ ömrünü belirleyen faktörler
1. Viskozite
2. TAN (Asitlenme): (Dizel motor yağında TBN-Toplam
Baz Numarası).
3. Su
4. Partikül kirlenmesidir.
Bu özelliklerden herhangi birisi bozulduğu zaman yağ
değişim kararına neden olur. Burada altı çizilmesi gereken
husus viskozite ve TAN (veya dizel motorlarında TBN) yağın fiziksel/kimyasal özellikleri ile ilgili olurken parçacık kirlenmesi sisteme dışarıdan giren bir unsurdur.
Yani yağ üreticisi viskozite ve TAN değerinde sınırlar dışında bir bozulma gördüğünde “YAĞI DEĞİŞTİRİN” talimatı verir, ancak kirlilik artışı asla laboratuardan YAĞ DEĞİŞİMİ nedeni olarak kabul edilmez. Bunun nedeni yağın fiziksel ve kimyasal özelliklerinin normal olması ve parçacık kirlenmesinin giderilebilecek bir kusur olmasıdır. Yani yağ laboratuarı “…yağ NORMAL durumda, ancak iyi filtre edilmesi gerekir” yönünde bir tavsiyede bulunur.
Dolayısıyla kirliliğin kontrol altında tutulması yağın fiziksel ve kimyasal özellikleri sınır değerlere varıncaya kadar
kullanılabilmesine imkân verir.
Parçacık kirliliğini YAĞ DEĞİŞTİRME NEDENİ olarak şart
koşan yağ üreticisi değil makine üreticisidir. Bunun nedeni
yukarıda açıklanan hidrolik sistem ekipmanının izin verdiği
,ć3-&/.&4*/*3*%*3±PĄVNBLJOFàSFUJDJTJHBSBOUJQFSJZPdu içerisinde müşteri makinesinden periyodik olarak numune alarak yağın kirlilik durumunu analiz ettirir ve garanti koşulları nedeniyle gerekirse yağ değişimini erkene aldırır. Ya-
ğın dikkat ve bakım eksikliği ile kirletilmesi (yağın dikkatsiz
ve yanlış ikmal edilmesi, kırıcının yoğun bir şekilde kullanımı,
tank havalandırmasının sızdırmazlığının yetersiz olması, keçelerin bozulması veya bakımlarda hidrolik bağlantıların açık
tutulması vb nedenlerle), bakımlarının ve yağ değişimlerinin
zamanında yapılamaması yağın daha erken kirlenmesine ve
daha erken değişimin zorunlu hale gelmesine neden olur.
Burada yağ ömrünün daha köklü bir şekilde artırılabilmesini sağlayabilecek önemli bir etmenden bahsetmemiz
gerek: Şöyle ki, makine üzerinde kullanılan OEM filtre elemanlarının 10 mikron altında süzme yapmaması nedeniyle
yağ içerisindeki ince parçacıklar filtre tarafından tutulamazlar. Bir süre sonra da bu düşük-mikronlu parçacıklar sınır
düzeyi aşacak şekilde birikir. Sonuçta OEM filtre 10 mikron
üzeri parçacıkları tamamen temizlese de laboratuar analizi
sonuç olarak en kirli olan parçacık kademesinin kirlilik değerini esas alarak bu kirlilik değerini yağın kirlilik mertebesi
olarak tayin eder. Partikül sayımlarının yağdaki mikron büyüklüklerini belirli kademeler için saydığını söylemiştik. İşte
bu kademelerin doğal olarak en önce limiti aşanı 10 mikron
altındaki büyüklükte olanları, yani 4 ve 6 mikrondan büyük,
10 mikrondan küçük olanlar) olacaktır.
Giriş noktası
Durum
Satın alınan yağın girişteki durumu:
Varilden çıkan yeni yağ temiz değildir (NAS10 veya 11) ve makineye en az 3
mikron mertebesinde filtre edilerek koyulmalıdır. Açık bir kab kullanılarak veya
doğrudan tanka doldurulmamalıdır.
Yağın depolanması:
Yağ varilleri/tenekeleri açık havada ve dik olarak tutulmamalıdır. Gece gündüz
arasındaki sızaklık farkı nedeniyle bu kaplar nefeslenir ve kapaklardan yağ,
toz ve su girmesine neden olur. Kapakları açık olmamalıdır. Yağ kapalı filtrasyonlu bir pompalama ünitesi ile doldurulmalıdır.
Parçaların depolanması ve ambar:
Ambarda saklanacak hidrolik parçalar (özellikle filtreler, o-ringler, contalar, rakor
ve fittingler) açıkta bırakılmamalı, ambalajında ve temiz ortamda saklanmalıdır.
Montaj-Bakım-Onarım aşamasında:
Hidrolik bağlantı ve portların açık tutulmadan derhal tapalarla kapatılması, çalışılan sahanın temiz tutulması, basınçlı hava yerine vakumla temizleme yapılması, kirli parça veya temizleme aracı kullanılmaması.
±FWSFTFMLPĆVMMBSBVZHVOEBWSBO‘Ć
Tozlu ortamlarda çalışan veya kırıcı olarak kullanılan makinelerin bakım periyotlarının, yağ ve filtre elemanı değişimlerinin gerekmesi halinde daha kısa tutulması.
Üreticilerin önerilerinin dikkate
alınması:
Makine üzerinde kullanılan aksamın sökme takma ve bakımlarında üreticilerinin tavsiyelerine uyulmalıdır
24
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
“Benim görüşüme göre…”
Bunları da düşündünüz mü?
Yağımı periyodik olarak değiştiriyorum, bu yeterlidir:
Makinenin hidrolik tankında bulunan yağ değiştirilir, ancak toplam yağın %25 ile
%35’i kadar bir yağ tesisatta (silindirler, hortumlar borular) kalır, bu yağ zaten yeni
yağı kirletmeye yeterlidir.
Yeni yağ temiz değildir:
Variden çıkan yağ temiz değildir. Ölçümlerde yeni yağın NAS10 veya 11 düzeyinde çıktığı görülmüştür. Bu zaten kirlilik sınırında bir yağdır. Yeni yağ hiçbir zaman ek filtrasyona
tabi tutulmadan ve asla teneke ile doğrudan tanka dökülmemelidir. Bu yağ tesisatta kalan yağ ile birleştiğinde daha başlangıçtan kirli bir yağ ile servise başlayacaktır.
Yüksek vasıflı yağ kullanıyorum, bu yağ ömrünü uzatır:
Bu kirlilik ile mücadele ihtiyacını ortadan kaldırmaz. En mükemmel yağ bile eğer çevreden
gelen kirleticiler kontrol altında tutulmazsa analizde kısa zamanda NAS9-10 düzeyinin üzerine çıkar ki bu değer makine ve ekipman üreticileri tarafından öngörülen kirliliğin üzerindedir.
Bakımlarda ince filtre ile off-line Bu periyodik bakımlarda yağı temizler ancak makine elemanlarının normal çalışma süfiltreleme yapıyorum, bu yeterli: recinde kirlenmenin aşındırıcı etkilerinden korunması daha sağlıklı olacaktır. Makine
servis ömrü ve yağ ömrünün uzaması ancak sürekli bir kirlilik kontrolü ile sağlanabilir.
Makinenin bakımlarını zamanında yapıyoruz ve OEM filtre
elemanlarını zamanında değiştiriyoruz: filtre kiri temizler
Makine üzerindeki OEM filtreler ancak 10 mikron mertebesinde süzme yaparlar. Makine hidrolik ekipman için tehdit oluşturan kirleticiler 10 mikron altındaki kirleticilerdir.
OEM filtreler tıkandığında filtre içerisindeki by-pass sistemi yağın süzülmeden geçiş
yapmasına yol açar.
İşte yağ ömrü uzamasını sağlayacak olan da hidrolik yağdaki bu 10 mikron altı birikimin ek filtrasyon önlemleri ile (2-3
mikron süzebilen filtre sistemleri) süzülerek temizlenmesidir.
Araştırmalar ve saha denemeleri hidrolik yağın 2-3 mikron
mertebesinde süzülebilmesi halinde normal vasıflardaki bir
yağın 5000 – 8000 saate kadar kullanılabildiğini göstermiştir.
Benzer bir çalışma Hidromek firmasının HMK220LC tipi
ekskavatörünün hidrolik sistemine 2 mikronluk by-pass filtrenin uygulanması ile yapılan denemelerde ISO VG46 kalitesindeki yağın 5000 saati doldurmasına rağmen NAS8 temizlik
mertebesinde olduğu ve laboratuar analizinde yağın viskozite ve asitlenme itibariyle kullanılabilir durumda olduğu tespit
edilmiştir. Söz konusu analiz, sistemde çalıştıktan sonra ataşmanlardan dönen ve filtre öncesinde alınmış bir yağ numunesi ile yapılmıştır (son 400 saat sadece kırıcı olarak çalışmıştır).
Kirlilik Yönetimi bir sistem yaklaşımı gerektirir
Bazı düşünceler ve yanılgılar:
Bazı makine kullanıcıları aşağıdaki örneklerde belirtilen uygulamaların kirlilik endişelerini ortadan kaldıracağını düşünebilirler. Bu düşüncelerin sakıncalı yanları aşağıda sıralanmıştır.
Kirlilikle mücadele herkesin kazandığı bir oyundur
İyi bir kirlilikle mücadele yönetimi aşağıdaki katkıları
sağlayacaktır
t ćĆMFUNFJÎJOZàLTFLNBMJZFUMFSHFUJSFONBLJOFEVSVĆ
süreleri azalacaktır
t ,JSMJMJLOFEFOJZMFBƑOBOFLJQNBO‘O‘EFĄJĆJNNBMJZFUJ
en aza incecektir
t :BĄÚNSàV[BZBDBLU‘S
t "ƑONBMBS B[BMBDBL WF IJESPMJL TJTUFNEF HFSFLTJ[
ısınma önlenecektir
t (FSFLTJ[HàÎLBZC‘O‘OÚOàOFHFÎJMFDFLUJS
t .àĆUFSJNFNOVOJZFUJOJTBĄMBZBDBLU‘S
Kirlilikle mücadelede genellikle eğilim, sadece hidrolik sistem üzerinde yoğunlaşmak olagelmiştir. Oysa kirliliğin sisteme
giriş yolları ve kirliliğin elimine edilmesinde gerekli önlem ve tutumlar dikkate alındığında kirlilikle mücadelenin bir yönetim süreci olduğu ortaya çıkar. Kirlilik yönetimi de tıpkı Kalite Yönetim Sistemi gibi yerleşik prosedürlere ve kontrol mekanizmalarına ihtiyaç duyar ve süreç en tepeden başlar: Kirlilikle mücadele yağı değiştiren veya bakımı-onarımı yapan işçiden çok
yönetimin sorumluluğudur, çünkü genellikle yönetim sistemi ve
süreçler oluşturulma gereği yanı sıra yatırım boyutu da vardır.
Kirlilikle mücadelenin ciddiye alınması gerekir. Bu bir
yönetim sorumluluğudur ve iyi uygulanması halinde her
türlü yatırımın geri dönüşü vardır. Yani KİRLİLİK YÖNETİMİ KENDİNİ EN KOLAY GERİ ÖDEYEN BİR YATIRIMDIR.
Hidrolik sisteme kir girişi noktaları ve buralarda yapılması gerekenler aşağıdaki gibi sıralanabilir.
2. (http://www.megatrol.com/main/email/MegatrolMessengerv1i2.htm)
Tüm bu noktaların uyulması zorunlu kontrol süreçleri haline getirilmesi bir yönetim sistemi gerektirir. İşletmenin yağın
performansını ve verili çevresel koşullarda kirlenme eğilimlerini periyodik numune analizleri ile izlemesi, çıkabilecek sorunları önceden kestirebilmek bakımından önemlidir.
3. http://avt.inl.gov/pdf/oilbypass/oilbypassfinalreport.pdf
26
t (BSBOUJUBMFQMFSJOJB[BMUBDBLU‘S
t ćNBMBUΑGJSNBO‘OQSFTUJKJWFHFMFDFLUFLJTBU‘ĆMBS‘BSUBDBLU‘S
Kaynaklar:
1. (http://www.maintenanceresources.com/referencelibrary/
oilanalysis/oa-pm.htm)
Metin Şimşek
Makine Mühendisi
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Beton
Pompa
Bom
Tamiratı
Şantiye çalışmalarında
beton pompalarının bomlarındaki çatlak ve kırılmalar sık
rast gelinen bir arıza halidir. Kırılma sonrasında şantiyede yapılan uygun olmayan tamir kaynaklarıda arızanın tekrarlamasına ve
bundan dolayı iş kayıplarına sebebiyet verecektir.
Beton pompalarında sık karşılanan kırılmalardan biriside, pompanın çalışma sahasında kurulumunda bulunulan
sseviyeden daha düşük yerlere beton pompalanması gerektiğinde bomun tam boy uzatılarak çalışmasıdır. Pompalama esnasında boru içindeki betonun statik kolon teşkil edememesi ve
arada hava ceplerinin teşekkülü neticesinde şok tesirli çalışma
bomlara aşırı yük getirir. Diğer taraftan boru boyunca bulunan betonun ağırlığından dolayı oluşan moment yükü kırılmayı kolaylaştırır.
Bomların içlerinde takviye için kullanılmış olan bayrak tabir edilen destekleme saçlarının kopmalarıda kırılmalar için bir sebeptir. Bu arıza oluşumu metal yaşlanması ile doğru orantılıdır. Bir diğer kırılma sebebi ise
beton pompalama esnasında ani dönüş hareketi yapmasından veya dönüş yaparken kaza ile bir engele çarpılmasındandır.
Aşağıdaki resimde kırılmanın olduğu andaki bomun çalışma durumudur.
Aşağıda resimlerde ise bom toplama anındaki kırılma bölgeleri gözükmektedir.
28
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Bom tamirlerinde
B
i l i d şantiyelerde
i l d sık
k görülen
l bi
bir uygulama
l
h
hatası ise; kırılan yerde yapılan bir kaynak tamiri sonrası bu bölgeyi
örtecek rast gele bir saç yaması yapılmasıdır. Bom malzemesinin özelliklerinin etüd edilmeden yapılan yama, mevcut bomun
esneme kabiliyetini ortadan kaldıracaktır. Seçilen bu yama malzemesinde ise genellikle ucuz olmasını sağlamak ve de kolay
temin edilmesinden dolayı genel imalat saçlarının kullanımıdır.
Bazı hallerde yanlış ve eksik bilgi sebebi ile piyasada hardoks saç diye bilinen aşınma mukavemeti yüksek sert saçların bom tamirinde kullanılmasıdır. Her iki halde de kullanılan saçın mevcut bom saçı ile aynı esnemeyi gösterememesi neticesinde kırılma, yapılan yamanın bitim yerinden tekrarlayacaktır.
Yerine
getirilen
ve ayrılmanın
olduY
i
ti il
l
ld
ğu kısımın üst tarafının kaynatılmasından
sonra bom’un iki yan sacı alınarak yerine Weldox 6 mm sac konulup, ErNiCrFe3 Normunda kaynak teli ile kaynatılmıştır. (Bu tamirde bahsedilen saç
ve kaynak malzemesi uygulamacı
firma tarafından temin edilerek bu
tamirde kullanılan malzeme olduğu için yazılmıştır. Bu işlem farklı firmaların aynı evsafı verebilecek malzemeleri tarafından uy-
Uygun bir bom tamirinin yapılması
için; öncelikle imalatçısından bom yapımında kullanılan saçın cinsinin ve kalınlığının öğrenilmesidir. Uygulamacılar bomun parçalarını bazı hallerde farklı malzemelerden imal edebilecekleride akıldan çıkarılmamalıdır. Beton pompalarında bom malzemesi olarak genellikle St 52
veya piyasada weldox diye bilinen yüksek esneme kabiliyetli özel çelikler kullanılmaktadır. Bom imalatında saçlar hadde
doğrultusunda kesilerek kullanıldığı için
seçilen yama parçaları ve takviye plakalarıda hadde doğrultularında kesilmelidirler.
Resimdeki yama nakliye esnasında
bomun saçında daha fazla açılma olmaması için şantiyeden sevk öncesinde
bomun yan tarafında kullanılmıştır, tamir
işlemi uygulamasında bu yama parçası alınmıştır. Açılmanın olduğu üst kısım
ağızlatılarak öncelikle kaynatılmıştır.
Kaynak tamiri öncesi bomun hasarlı hali
29
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Bomun yan yüzünde yırtılmanın olduğu yerin çıkartılmış hali
gulanabileceği akılda bulundurulmalıdır.) Yan kısımdaki
saçların alınmasında yırtılmanın olduğu yer ortalanmış ve
yama saçının baklava biçiminde olması ila şekil mukavemeti sağlamasının yanı sıra saçda bom doğrultusuna tam
dik ve çentik tesiri meydana getirilmemesi amaçlanmıştır.
Weldox 700 saçın 6 mm’lik kalınlıkta olan bir saçı kırılmanın başladığı üst kısma takviye olarak atılmıştır. Saçın
geniş olmasından dolayı kaynak mukavetinden faydalanmak için orta kısımlarında açılan yuvarlak delik çevresincede kaynatılmıştır. Takviye sacının resimdeki sağ ve sol uçlarına karşılık gelen kısımlarında, kaynak bölgesinde çentik çatlağı tesirini başlatabilecek kısımlar oluşmaması için
kaynatılmamıştır. Bomun çalışması esnasında böylelikle bir
gerilme bölgesi tesiri görülmeyecektir.
Onarımın son hali,
Mustafa Silpağar
Limak İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ.
Bomun üst kısmına atılan takviye plakasının kaynak tamiri
tamamlandıktan sonraki durumu
30
Necmi Bayraktaroğlu
Bayraktaroğlu Kaynak
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
+DYDGDQ6XGDQ
Güzel Türkçemizde hafife alınacak
veya önemseyen bir konuda konuşulacağını belirtmek için havadan sudan konuştuk denilir. Üniversite eğitimini gördüğüm zamanda prof.. olan
bir hocamız özelde makinacılar genelde mühendisler için sosyal hayatta nasibi az olan insanlar diye bahsederdi. Meslek gereği sosyal vakalardan kopuk olduğumuzu düşünür ve
mühendislerin bir davette dönüp dolaşıp mevzuuyu tekniğe veya gündelik işlerindeki teknik problemlere getirdiğinden bahis ederdi..
Her ne kadar havadan ve sudan
mevzuları diğer insanlar için latife kaynağı ve neşelendirici ise makinacılar
hele şantiyeciler için hiç önemsenmeyecek işler değildir. Baraj inşaasında selden, liman inşasında havadan korkmayan şantiyeci yok gibidir.
Bu konular şehir efsaneleri gibi korku
kaynağı olan hatıraları aklımıza getirir.
İçinde bulunduğumuz zamanda bir
çok meslektaşımızın şirketinde HES
yapımı söz konusu olduğu için hepimizin kulağına küpe olacak vakalar
vardır. HES yapanlar için en tehlikeli zamanlardan biri suyun derivasyon
tüneline verildiği ve gövde kazısına girildiği zamanlarda, barajın üst bölgelerinde aşırı yağışların olmasıdır. Kış
bitimine denk gelen karların erimeye
başladığı Mart ayında bir de sağanak
yağmurlar denk gelirse derivasyon tüneli suyu taşımaya yeterli gelmez ise
su seviyesi inşaat alanında yükselmeye başlar ve mevcut makinaları ve tesisleri su altında bırakır.
Baraj inşaasında projeciler bu nedenle derivasyon tünellerinin planlanmasında uzun yıllar yağış ortalamalarını göz önünde bulundurarak feyezan
yağış değerlerini taşıyacak kesitte olmasını öngörmelidirler. Bu yaklaşım
şüphesiz yapım maliyetlerini yükselteceği için üst yönetimler projelendirmede bazı riskleri ihmal etme eğilim-
32
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
de olabilirler. Makinacılar bu değerlere göre projelendirme yapılıp yapılmadığını bilemeyecekleri için bulundukları şantiye faaliyetlerinde sabit tesis yerleşimde ve makine parkının yerleşimini temin ederken tedbirli olmak
zorundadırlar.
Şantiyeciliğe ilk başladığım zamanlarda Atatürk Barajı inşaasında
iken tecrübeli inşaat mühendisi büyüklerimiz şantiye lokalinde televizyonda
hava durumu verilirken pür dikkat kesilir hava durumunu dinlerlerdi. Baştan önemini anlayamadığım bu durumu daha sonra oradan ayrıldıktan sonra bir feyezanda dev gibi inşaat makinelerinin bir kaçı tamamı ile su altında kaldığında anladım. Tabanda yanlış
hatırlamıyorsam 1000 metre genişliğin
olduğu bir alanda dere kenarında kum
çıkartmakta olan 120 tonluk bir ekskavatörün dışarıdan yalnızca egzoz bacası görünecek şekilde su altında kaldığını olayı yaşayan arkadaşlarım anlattılar. Sağanak yağış ihbarının alınmasından sonra lastikli iş makinalarını selden kaçırabilmelerine rağmen derivasyon tüneli yetersiz kalmasından dolayı
su seviyesi yükselerek takriben 6 metreye ulaşmıştı. Yine Dalaman Barajı inşaasında derivasyon tünelleri yetersiz
kaldığı için yükselen su seviyesi dolguyu bazı yerlerinden yırtarak gövde inşaasında yeniden çalışmayı gerekli kılacak hasara sebep olmuştur.
Yine yakın zamanda bir baraj şantiyesinde operatör mesai bitiminde
makinasını yamaçtan kaya yuvarlanmasına maruz kalabilir endişesi ile
kuru dere yatağının kenarında bulunan yol üzerine park ediyor. Gece gelen sel dere yatağını doldurmakla kalmıyor, makina paletinin altındaki toprağı boşaltınca makina yan yatıyor.
Olumsuz tecrübelerin yanı sıra
bazı olumlu tecrübelerden de bahsetmek gerekir. Türk müteahhitliğinin
önemli firmalarından STFA’nın kurucusu Fevzi Akkaya’nın öngörüsü şirketini Libya projelerinde başarılı kılmıştır.
Libya’da daha önce yabancı müteahhitlik firmalarına iş bıraktıran bir liman
inşaasında yaz ortasında bir gün şantiyeye talimat vererek denizde ne var-
34
sa karaya çekmelerini çekilemeyecek
büyüklükte olanlarını ise açık denize çıkarmalarını istemiş. Komşu yabancı diğer müteahhitlik firmaları Türk çalışanların faaliyetlerine mana veremeyerek
bu şaşkınlar ne yapıyor yaz ortasında
bu lüzumsuz telaşa ne gerek var diyerek dalga geçme teşebbüsünde bulunuyorlar. Bu tahliyenin ertesi gün büyük bir fırtına çıkıyor ve sahilde ne varsa her şeyi paramparça ediyor. Türkler bu badireden zarar görmez iken diğer firmalar birçok teçhizat ve makinaları kaybediyorlar. Sonrasında bu tahmini nasıl yaptıklarını sorduklarında ise
Fevzi Akkaya’nın denizcilikle ilgili eski
Osmanlı arşivlerinde Akdeniz-Ege ve
Karadeniz de oluşan fırtına takvimlerini incelediğini ve buna dayanarak şantiye personeline tedbir almalarını tavsiye ettiğinin cevabını almışlardır.
İskenderun’da bulunan insanlar
ise Yarıkkaya fırtınasını önemseme
gerekliliğini edindikleri tecrübe ile öğrenmişlerdir. Her yıl Ocak –Mart aylarında senede 2-3 gün boyunca Amanos Dağları’ndan denize doğru esen
ve saatteki hızı 100 km’ye ulaşan fırtına her türlü ulaşımı engeller. İskenderun Limanı bölgenin hem akaryakıt temini ve de demir çelik fabrikasının ihtiyacı olan kömür ve ham maddenin ithali, ürünlerinin ise ihracının yapıldığı
yer olması dolaysı ile şehir ekonomisi için önem arz eder. Yarıkkaya fırtınasının estiği dönemde şehir ulaşımı
aksar ve hayat durma noktasına gelir.
Bir şehir efsanesi midir bilinmez
ise Ankara Esenboğa Havaalanı’nın
yapımı ile ilgili olan söylence de ilginçtir. Arazi etüdleri için bugünkü
havaalanın bulunduğu yere gelen ölçme ekibine tesadüf eden bir çoban ne
maksatla bulunduklarını sorar. Havaalanın yapılacağını öğrendiğinde ise
kıştan bahara geçiş döneminde alanın bulunduğu arazide sis oluşumunun yoğun olduğunu ifade eder. Çobanın bu tespitini kaale almayan idare
havaalanını gerçekleştirir. Neticesinde
Esenboğa Havaalanı’nda bahar başlangıcında sis etkisini öğlen saatlerine
kadar sürdürdüğü için uçuşlarda tehirler yaşanır. Bir başka menfi tecrübe de Bolu Dağı Tüneli’nin İstanbul tarafındaki çıkışı için söz konusudur. Tünel çıkışının vadi içinde olması sebebi ile trafik akışında buzlanma ve sis
oluşumu sebebi ile aksamalar yaşanmaktadır.
Kule vinç satış temsilciliği bulunan ve çalıştığım firmanın müşterisi olduğu bir firmadan fırtına olması muhtemel günlerden önce tekrarlı olarak aldığımız e-postada fırtınalı
hava öncesinde kule vinçler için alınması gereken tedbirleri hatırlatmaktadır. Bu yaklaşım gerek kule vinç gerekse diğer vinçlerle çalışacak firmalar için çok önemlidir. Rüzgarlı , fırtınalı havalarda kurulum ve ya söküm işlerine dikkat edilmesi gerekliliğini hiç
akıldan çıkarmamızı hatırlatması açısından önemlidir. Yurt dışı müteahhit-
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
vam eder. Doğu paktı zamanında Ruslar bir çok balistik su altı denemelerini ve bazı nükleer zenginleştirme faaliyetlerini bu bölgede yapmıştır. Balıkçı kasabasından sonra bulunan kömür madenlerini incelemek için gelen
iki Japon mühendis yanlarında bulunan gaiger sayaçlarının alarm vermesinden dolayı bu bölgeye giriş yapılan
yerden hemen döndüklerini duydum.
lik hizmetlerinin tekrar ivme kazandığı
zamanımızda Hint-Pakistan coğrafyasında çalışanlar muson yağış dönemlerini, çöl ikliminde çalışanlar kum fırtınalarının oluşum zamanlarını etüd etmek zorundalar. Şantiyeciler salt meteorolojik olarak değil diğer çevresel
olayları da gözden uzak tutmamalıdırlar. Rusya’nın Krasnodar şehrinde konut yapımı için giden bir Türk firmasının çalıştığı şantiyeye gelen Rus sağlık görevlileri şantiye idaresine işçilerin orman alanına girdiğinde gömlek yakalarını iliklemelerini, çoraplarını ise pantolon paçalarının üstüne
çekmelerini ve ormanda uyumamaları konusunda uyardıklarını burada çalışan bir arkadaşım zikretmiştir. Bu husus seneler sonra memleketimizde kırım Kongo hastalığını meydana getiren kene vakaları artmaya başladığında zihnimde tazelendi. Kırgızistan’da
Kanadalı bir şirketin Tanrı Dağları’nda
Kumtor altın madeni şantiye kurulumu
için giderken hayatımın en kapsamlı sağlık raporunu istemişlerdi. EKG,
efor testi, solunum kapasite testi, ciğer filmi, kan idrar tahlili, tetanos, tifo
gibi koruyucu aşılar uygulanmıştı. Solunum kapasite testi uygulaması merakımı mucip olduğu için başhekime
soru yönelttiğimde rakım yüksekliğinden dolayı tansiyon ve akciğer rahat-
36
sızlığının riskli olacağı için işverenin
bu testleri istediğini belirtmiştir. Rakım yüksekliğinden dolayı kanda oksijen taşıyıcı hücrelerin artacağını ve
bu nedenle günde bir aspirin almamı tavsiye etti. Daha sonra Kırgızistan hükümetinin tüm yabancı çalışanlardan HIV testi istediğinde şantiyede
sağlık ocağında hemşire kan numunesi alırken çok zorluk çektiğini ve kanımın tabiri caiz ise marmelat kıvamına geldiğini gözlemledim. Sekiz haftada iki hafta izin yapmamıza ve her
gün kanı sulandırmak için aspirin kullanmama rağmen bu durum oluşmuştur. Kırgızistan’da yaşadığım 2. İlginç
tecrübe ise 3650 rakımda bulunan yerel bir köstebek türü hayvan ile ilgilidir.
Yılın 9 ayını toprak altında yaşayan ve
yaz mevsiminde yuvasından çıkan bu
hayvan için çok dikkatli olmamızı ve
yanına sokulmamız gerektiğini tembih
ettiler. Bu köstebek benzeri hayvanın
ısırmasında kuduz benzeri bir hastalığın başladığını ve 6 saat olmadan insanın ölebileceğini belirtiklerinde bayağı tedirgin olmuştum.
Rusya ve Türk Cumhuriyetlerindeki işler için akla gelmeyen fakat etüd
edilmesi gereken bir başka husus ise
radyaaktif kirliliktir. Kırgızistan’ın Isık
göl bölgesine girdikten sonra yol gölün sağ ve solundan çevreleyerek de-
Yüksek rakım tehlikelerinin farkında olmayan Afganistan’da çalışan bir
Türk taşeron firması için çalışmaya gelen bir konkasör ustası Salang tünelinin
bulunduğu dağa çıktığında rahatsızlanınca acilen Kabil’e geri gönderilmesine rağmen kalp krizi sebebi ile yolda
hayatını kaybetmiştir. Sağlık ile ilgili bir
diğer önem verilmesi gereken nokta ise
çok sıcak bölgelerde çalışan personelin
tuz kaybına maruz kalmamasıdır. Terleme ile kaybedilen tuz ve suyun ivedilikle geri kazanılması gerekliliğidir.. Güney
Afrika’da bir madende çalışan maden
mühendisi bir arkadaşım yerin 900 metre altındaki madene inerken, yanlarına
en az 3 litre aldıklarını belirtti. Ankara’nın
bahar havasına benzeyen bir havada
madene indiklerinde Antalya’nın Temmuz sıcağı gibi bir ortam sıcaklığına
maruz kaldığını anlatmıştı.
Gerek yurtiçi gerekse yurt dışı
şantiyeciliği için dikkat edilmesi gereken bir nokta ise temizliğin az olduğu coğrafyalarda oluşabilecek salgın
hastalıklardır. İçme ve kullanma suyu
kaynaklarının kirli olabileceği şantiyeler için klorlama ve arıtma tesisleri çok
önemlidir. Tropikal kuşaklarda dikkat
edinilmesi gereken sıtma, kolera, tifo,
paratifo gibi hastalıklar içinde uyanık
olunmalıdır.
Bu yazımızda havadan ve sudan
girdikten sağlıktan çıktık, makinacılar için doğrudan sorumluluk alanımıza girmese de dikkat etmemiz gereken çok şeylerin olduğu aklımızdan
çıkmamalıdır.Haddimiz aştıksa eskilerin deyimi ile sürç-i lisan ettikse af ola,
kalın sağlıcakla.
Mustafa SİLPAĞAR
Makina Yük. Müh.
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
$JUHJD
Agrega, beton ya da asfalt yol yapımında kullanılan dolgu malzemesidir. İyi kalitede beton ve asfalt yol elde
edebilmek için agrega temiz, sert ve
kuvvetli partikül yapısında, herhangi bir kimyasal ya da yabancı madde emmemiş olmalıdır. Betonlaşma sırasında çimentonun etkisini azaltacak
çamur, toz gibi yabancı madde ile kaplı olmamalıdır. Asfalt yolun %80, ve betonun % 60 ila 75 ini agrega oluşturur.
Kaba ve ince yapıda olarak sınıflandırılır. İnce agrega olarak genellikle doğal
42
42
kum ve 9.5 mm ye kadar elekten geçen malzeme kastedilir. Kaba agrerga sınıfına ise çapı 9.5 mm ila 37.5 mm
olan malzeme girer. Beton yapımında kullanılan kaba agrega malzemesi istenen ölçülerde genel olarak kırma
taştan elde edilir. Kum ise doğal olarak
nehir, göl ve denizden elde edilir. Ancak taş ocaklarında da eleme yöntemi
ile kum elde edilmektedir.
Agrega üretim sürecinde kırma,
eleme ve yıkama işlemleri uygulanarak temiz ve istenen ölçüde agrega
elde edilmektedir.
Agrega üretiminde diğer önemli
bir süreç te, belirlenen ölçülerdeki agreganın karışmadan, kirlenmeden taşınması ve stoklanmasıdır. Beton yapımında agreganın etkisi çok fazla-
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
ASTM D8 standardı: agregayı,
“Harç veya beton oluşturmak amacıyla bir bağlayıcı madde ile veya temel
tabakaları, demiryolu balastlarında, vb.
işlerde tek başına kullanılan kum, çakıl, deniz kabuğu, cüruf ya da kırmataş gibi mineral kompozisyonlu granüler (taneli) bir malzemedir” şeklinde
tanımlamaktadır.
dır. Uygun beton reçetesi hazırlanarak kullanılan agrega ile beton mukavemeti ile maliyet etkisi ön plana çıkmaktadır. Bu nedenle agrega seçimi
en önemli etkendir. Agrega seçiminde
değerlendirilecek kıstaslar:
yon; sertlik, kararlılık, mukavemet, geçirgenlik, işlenebilirlik, yorulma direnci, sürtünme direnci ve suya dayanımı özellikleri ile birlikte değerlendirilir.
Buma göre karışım reçetesi belirlenir.
Gradasyon
Gradasyon genellikle elek analizleri ile belirlenir.
Agreganın fiziki özellikleri
Agrega, mineral yapısı kimyasal
ve fiziksel özelliklerine göre sınıflandırılır. Asfalt yol yapımında malzemenin
fiziksel özelliği, yolun kalitesini doğrudan etkiler. Fiziksel özellik agreganın
mineral ve kimyasal yapısı ile doğrudan ilişkilidir.
Betonda, agrega ölçüsünü belirlemede partikül boyut dağılımı da kaynak olarak alınmaktadır.
t ÚMÎàTà
t NVLBWFNFUEFĄFSJ
t E‘Ć LFOBS ZBQ‘T‘ WF Zà[FZ Qàrüzlülüğü
t BƑONBWFLBZNBEJSFODJ
t CJSJNBĄ‘SM‘Ą‘WFCPĆMVĄV
t TV FNNF Ú[FMMJĄJ WF Zà[FZTFM
nem oranı
Belirli bir agrega ölçü sınıflandırmasındaki parçaçık limit boyutları ve
dağılımı, betonda kullanılacak agrega malzemesine su ve çimento katma oranlarını etkiler ve beton reçetesini oluşturur. Genelde su ve çimento oranı doğru seçilirse, beton mukavemetini olumsuz etkilemeden geniş
bir yelpazede agrega boyutları seçilerek beton elde edilebilir. Betondan
alınan numunelerle segregasyon (ayrışma) kontrol altında tutulur ve gerekirse yeni reçete hazırlanır. Yol yapımında ise maksimum agrega boyutu
alt temel ya da temel yapısını belirler.
Küçük boyut kullanımı zeminde bozulmalara, büyük boyut kullanımı ise
segregasyona neden olacaktır.
ASTM C125 standardına göre agrega boyutu belirlemede iki yöntem
kabul edilir:
t .BLTJNum boyut: Agreganın
%100 oranında geçebildiği en küçük gözlü elek ölçüsü,
t /PNJOBMNBLTJNVNCPZVU"Hreganın yaklaşık %10 kadarının
geçmediği en büyük göz ölçüsündeki elek ölçüsüdür.
Agreganın parçacık ölçüsüne göre
dağılımını derecelendirmek, (gradatiton) en iyi belirleyici fiziki özelliktir. Özellikle asfalt yapımında gradas-
Miktarı belirlenmiş kuru agrega sırası ile elenerek tanımlanır.
ASTM E II standardına göre elek
tanımı:
Kaba malzeme İnce malzeme
63.0 mm
4.75 mm no.4
37.5 mm
2.36 mm no.8
19.0 mm
1.18 mm no.16
9.5 mm
0.60 mm no.30
75.0 mm
0.30 mm no.50
50.0 mm
0.15 mm no.100
25.0 mm
İnce toz malzeme
12.5 mm
0.075 mm no.200
43
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Ayrıca su geçirgenlik özelliği ile
foseptik drenajında, istinat duvarı drenajında, yol banketlerindeki dip drenajında, temel drenajı benzeri yerlerde filtre malzemesi olarak ta kullanılmaktadır. Demiryollarında travers yatkalamasında da agrega kullanılmaktadır.
Tipik gradasyon eğrisi
Yoğun gradasyon: En yüksek yoğunluk değerine yakın olan gradasyonu gösterir. Asfalt yapımında kullanılan agrega için tercih edilen gradasyon değeridir.
Boşluk gradasyonu: Orta büyüklük sınıflandırmasında, içinde düşük
oranda agrega bulunur. Bu gradasyon serilirken segregasyona uğrar.
Açık gradasyon: Birim hacimde daha çok iri agrega bulunup arasındaki hava boşlukları fazladır. Agrega arasında boşluğu dolduracak küçük parçalı agrega bulunmamaktadır.
Küçük ölçekli agrega gradasyonu için
eğri sıfıra yakındır.
Doğrusal gradasyon: Agrega boyutları neredeyse aynı olup dağılım
doğrusaldır.
İnce agrega: Doğal kum ve no.10
elekten geçen malzeme ile no.200
elekten geçen mineralleri tanımlar.
Filler (dolgu): Asfalt yapımında önemMJ CJS NBM[FNFEJS /P FMFLUFO HFÎFO
yaklaşık %65 oranındaki mineral malzemeyi tanımlar. Ayrıca taş tozu, silika, portland çimentosu, bazı doğal minerallerde olabilir.
44
Köşeli malzeme yapısı
Özellikle kırma taş agreganın köşeli yapıda olması, betonda yüzey yapısı ve pompalanabilme zorluğu olarak ortaya çıkacaktır. Daha çok su
kullanımı gerekeceği için çimento-su
oranı da değişecek ve mukavemet
sorunu görülecektir. Bu nedenle betonda kırma taş agrega kullanımı istenmemekte ya da %15 oranını geçmeyecek kadar kullanılması tercih
edilmektedir. Köşeler arası boşluğun
daha çok çimento kullanılarak doldurulması, dolayısı ile birim maliyetin artması söz kunusu olacaktır. Ayrıca agreganın nemide betonda su oranının
yeniden ayarlanmasını gerektirir.
Temel dolgusunda ise daha ekonomik çözümle beton dökülmesi ya
da asfalt serilmesini sağlar. Madenlerde üretilen mineraller, kum, mıcır, taş
ocakları ve demir çelik endüstrisinde
üretim sonu çıkan cüruf, kırılmış beton agrega elde etme kaynağıdır. Ayrıca kil, pomza taşı, perlit benzeri hafif
malzeme karıştırılarak yalıtım ihtiyaçları karşılanmaktadır.
Agrega yapısı ve gradasyonunun
önemi bir kere daha anlaşılabilmektedir.
İnşaatta kullanılan agrega; kum,
mıcır, kırma taş, cüruf, kırılmış beton
ve jeosentetik agrega gibi çeşitli malzeme ile oluşur. Betona yada asfalta
mukavemet veren ana bileşendir.
Taş ocaklarında gelişmiş patlatma
yöntemlerininde yardımı ile kırma eleme tesislerinde istenen kalitede agrega üretimi gerçekleştirilir.
Doğal agrega olarak çakıl ve kırma taş, yapay agrega olarak ta genleştirilmiş kil ve cüruf kullanılmaktadır.
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
t ±FOFMJ,‘S‘D‘MBS+BX$SVTIFST
t ,POJL,‘S‘D‘MBS$POF$SVTIFST
t .FSEBOFMJ ,‘S‘D‘MBS 3PMM $SVThers)
t %BSCFMJ ,‘S‘D‘MBS *NQBDU $SVThers)
t ±FLJÎMJ ,‘S‘D‘MBS 'MBNNFS $SVThers)
Çeneli Kırıcı
±FOFMJL‘S‘D‘JLJNFUBMQMBLBBSBT‘Oda kalan malzemenin sıkıştırılarak kırılması prensibine göre çalışır. Genel
olarak ilk kırıcı (primer) olarak çalıştırılırlar. Yani malzemeyi diğer safhalardaki kırma işlemine hazırlar.
Kırma Eleme
Agrega üretiminde kullanılan sistemler genel olarak aynı yapıdadır. Temel olarak patlatılmış malzeme çeşitli kırıcılar kullanılarak istenen boyutlarda malzemeye dönüştürülür.
İdeal olan üretim şeklinde çıkan
bütün malzemenin kullanılması istenir.
İnce malzeme üretimi için, birinci ve ikinci kırma ve sonraki işlemlere
bağlıdır. Patlatma sonrası yaklaşık %20
oranında ince malzeme çıkabilir. Kaya
yapısına ve kullanılan kırıcılara bağlı
olarak ince malzeme üretim miktarı değişecektir.
Kırma – Boyut Küçültme
Ocakta elde edilen taşın veya cevherin değerlendirilebilmesi için en küçük ebada indirilmesine kadar geçirdiği “Ebat Küçültme” aşamalarının
tümüne Kırma diyoruz.
tPrimer Kırma
1000 – 1200 mm ---> < 200 mm
t Sekonder Kırma
Sıkıştırma basıncı ve içinde bulunan
uzunlamasına lamalar yardımı ile malzemeyi kabaca kırar. Birinci kademe kırma işleminde çıkış ağzı 40 mm açıklığına ayarlanırsa, çeneli kırıcı ile 4 mm den
küçük boyutlu malzeme üretimi %10 oranından düşüktür. Bu açıklık 200 mm olduğunda ise ancak %1 oranında ince mal-
100 – 200 mm ------> < 50 mm
t Tersiyer Kırma
40 – 50 mm ---------> < 10-15 mm
Kırma Makinası, malzemeyi bütün
halinde tutan gerilmeleri ortadan kaldıracak doğrultuda kuvvet tatbik ederek
malzemenin daha küçük parçalara ayrılmasını sağlayan makinadır.
zeme çıkacaktır. Malzeme üretiminde
ince malzemenin düşük oranda olması
istendiğinde, ilk kırma işlemini çeneli kırıcı
ile yaparak diğer ölçülerdeki üretim sonraki kırma kademelerinde gerçekleştirilir.
±FOFMJ L‘S‘D‘MBS‘O WFSJNMJMJĄJOJ BSUU‘Smak için malzeme beslemesi düzenli şoklama yöntemi ile yapılır. Düzgün
şekilli malzeme kırılırken taşın taşı sıkıştırarak kat kat ve kalın kırılması ile
ince malzeme de oluşur. Malzeme
beslemesinde elek bulunmaz, ancak
ağız açıklığına sığmayacak çok büyük kayaların geçemeyeceği ızgaralar kullanılır.
İdeal kırıcı giriş ve çıkış boyutu 6:1
olmalıdır.
İkinci kırıcı olarak kullanımında giren malzeme boyutu nispeten eşit olacağından, çıkış istenen boyuta ayarlanarak en iyi sonuç elde edilebilir.
46
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Darbeli Kırıcı
Genel olarak ikinci kırıcı olarak kullanılır. Kırma odasındaki malzeme, kırıcı çeneleri ile çekiçleme yöntemine
HÚSF L‘S‘M‘S ±FLJÎ QMBLBT‘ TàSBUMF EÚnerken savrulan malzeme yan duvar-
Bu kırıcılar üçüncü derece kırma
işlemlerinde kullanılır. İnce malzeme
üretiminde tercih edilir.
Sabit Çekiçli Kırıcılar
lardaki plakalara da çarparak kırılır.
Dönen rotorun çekiçlemesi malzeme
ile farklı yönlere dağılır ve birbirine de
çarparak parçalanır. Malzeme büyüklüğü döner çekiç ile sabit çekiç arası
açıklıktan daha küçük oluşabilir.
Konik Döner Kırıcı
Konik yapıdaki kırma odasında
dönerken savrulan malzemenin duvarlara ve birbirine çarparak kırılması
prensibine göre çalışır.
Darbeli kırıcıların ortak karakteri,
yüksek hızla dönen bir rotora sahip
olmaları, rotor üzerindeki çekiçlerin
IBNNFSJNQFMMFSCBSCMPXCBS
LJOFtik enerjilerini malzemeye ileterek malzemede iç gerilmeler oluşturmaları ve
kırılmalarını sağlamalarıdır. Bu kırılma
olayı, kırma alanı içerisindeki pandüller (breaking plates) vasıtası ile daha
efektif hale getirilir.
Bu pandüller çekiç tarafından üzerine fırlatılan malzemeyi saptırarak
tekrar kırma bölgesine iade eder, öyleki tekrar çekicin çarpmasını sağlayarak daha fazla kırılmasını sağlarlar.
Malzeme kırma bölgesini terk edene
kadar bu işlemi tekrarlarlar.
Kırma bölgesinde malzemeler ayrıca yüksek hızda birbirine çarparak
kırma daha efektif hale getirilir.
48
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Agregaların Taşınması
ve Depolanması
Beton üretimi için uygun olan
veya özellikleri ıslah edilmiş agreganın; ocaklarda, beton santrallerinde ve şantiyelerde yığınlar halinde depolanmasında iki
konuya dikkat etmek gerekir:
1. Agrega grupları karışmamalı ve kirlenmemelidir.
2. Agrega, stoklar oluşturulurken ayrışmamalıdır.
Seyyar Kırıcı
Arazi koşullarına bağlı kalmaksızın, malzeme ihtiyacını çeşitli ocaklardan karşılamak ya da geri kazanım
için beton kırımı gerektiğinde hareket
kabiliyetine sahip seyyar (mobil) kırıcılar kullanılabilir.
Taşıyıcı (Konveyör)
Bir tahrik tamburu yardımıyla bandın tamburlar üzerinden çekildiği mal-
zeme taşıma düzenidir. Bantlı konveyörler düz, dönüşlü, yukarı olmak üzere çeşitli yönlere taşıma yapabilmektedir. Bantlı konveyörlerde gerdirme
düzenleri çeşitli şekillerde imal edilir.
Eleme
Kırılan malzeme konveyör bantlarla titreşimli eleklerde ayrıştırılarak yine
konveyör bantlar ile taşınarak stoklanır.
50
Taş ocağı işletmesinde verimi arttıracak basit kurallar
Derleyen: M. Gündüz ATEŞ İMMB
Kaynakça: Mak. Yük. Müh.
Suphi YAVUZ “size reduction
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Lastik Hakkında Bilinmesi
Gerekenler
Hiç kuşkusuz lastikler araçların en önemli aksamlarıdır. Peki araç ve sürüş koşulları açısından en uygun lastiğin
hangisi olduğunu biliyor musuz ya da aracınızın bu en önemli aksamı hakkında yeteri kadar bilgi sahibi misiniz?
“Dört Mevsim Lastikleri” Yaz Lastiği Sayılır mı?
"Kış Lastiği" sembolünü taşımayan M+S "Dört Mevsim Lastikleri" nin kışın iyi bir kış lastiği, yazın da iyi bir yaz lastiği olamayacağı mutlaka bilinmelidir.
1
Kış lastiğinin yaz lastiğinden farkı nedir?
Yaz lastiklerinin malzemesi 7 °C 'ın altındaki sıcaklıklarda sertleştiği için yola tutunması azalmaktadır.Kış lastiklerinin ise özel profillerinin yanısıra, üretildikleri Silica esaslı malzeme daha yumuşaktır ve
7 °C 'ın altındaki soğuk hava şartlarında kuru asfalt, kar ve buzda tutunmayı artırmaktadır.
2
Lastiklere nitrojen gazı basılması sorun yaratır mı?
Hayır. Bilindiği gibi normal koşullarda lastiklerimize bastığımız hava atmosferdeki gazlardır. Atmosferde de yüzde 78 Azot, yüzde 21 Oksijen ve az miktarda da diğer gazlar bulunmaktadır. Yüzde 21 oranında bulunan Oksijen gazı, bir müddet sonra lastiğin içinde yoğunlaşır ve bu yoğunlaşma
neticesinde lastiğin içinde yorulmalar olmaktadır. Nitrojen gazı (Azot) daha kuru bir gaz olduğu için,
bu yorulmalar normal hava kullanılmasına oranla çok daha az olur ve lastiğin kullanım ömrü uzar. Ayrıca Nitrojen gazı daha az genleştiği için lastikte basınç değişimleri azalmaktadır. Bu sayede lastikler
düzgün bir şekilde aşınmış olur.
3
Lastik ebadını değiştirirken nelere dikkat etmeliyiz?
Araçların lastik ebatları belirlenirken birçok inceleme yapılmaktadır. Otomobilinizin yere uyguladığı basınç, yerden yüksekliği gibi birçok faktör göz önüne alınır. Ebat değiştirirken sadece araçta daha
güzel bir görünüm sağlamak için kendi istediğimiz ölçüleri uygulayamayız. Lastiğin toplam çapına en
yakın değerde ebat seçmemiz gerekmektedir. Bunu firmaların belirlediği tablolara bakarak sağlayabiliriz. En basit şekliyle kendi belirlediğimiz bir ebatta lastik takmamız neticesinde ağırlık merkezinin
yerden yüksekliğini değiştiririz. Bu da aracın yol tutuşunda ciddi problemler doğurabilir. Böyle bir işlem yapmak istediğimizde aracımızın kullanım kitapçığındaki ebatları uygulamamız veya bu işi profesyonelce yapan lastik firmalarında bulunan listelerden faydalanmamız gerekmektedir.
4
Neden patlayan lastiğe fitil atılmamalıdır?
Patlayan lastiği tamir ettirmek için lastikçiye gittiğimizde, onarım sırasında fitil kullanmak gibi bir
yanlış uygulama yapılmaktadır. Halen bu uygulamayı yapan birçok lastikçi olmasına rağmen, günümüzde lastik üreticileri patlayan lastiği onarmada asla fitili tavsiye etmemektedir. Fitil lastikte balansa
yol açmakta ve daha da önemlisi sağlıklı bir yama olmadığı için, hem lastiğin içindeki havayı kaçırmakta hem de seyir halinde bu kaçak sebebiyle lastiğin aniden inmesine yol açabilmektedir. Ölümcül
kazalara yol açabilme ihtimaline karşı lastik üreticileri mantar yamaları tavsiye etmektedir.
5
Lastiklerin ömrü ne kadardır?
Lastik üreticilerinin verdiği rakamlar 40.000 km ile 50.000 km arasındadır fakat lastiğin katettiği yol
haricinde, lastiğin bir de süre olarak ömrü bulunmaktadır. Her lastiğin üzerinde DOT numarası dediğimiz seri numarası ve üretim tarihi bulunmaktadır. Bu numaranın sonunda dört haneli bir rakam yer alır.
Örneğin DOT numarasının sonunda 2206 rakamları bulunuyorsa, 06 lastiğin 2006 yılında, 22 ise 2006
yılının 22. haftasında üretildiğini belirtmektedir. Eğer lastiğinizin yaşı dört yıldan daha fazlaysa, kullanılamaz demektir çünkü lastik zamanla sertleşmekte ve üzerinde kılcal çatlaklar oluşmaktadır. Lastikler yolda seyir halinde giderken sürtünmeden dolayı bir ısı kazanmakta ve bu ısı neticesinde bir miktar genleşmektedir. Yaşlanan lastiğin üzerinde bulunan bu çatlaklar genleşme neticesinde yarılmaya sebebiyet verebilir. Bu nedenle lastikleri 40.000 km ila 50.000 km arasında ve dört yıl içinde yenilememiz, güvenlik açısından gereklidir.
54
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Sabunla lastik parlatılır mı?
6
Otomobilini seven her kullanıcı aracını yıkadıktan sonra lastiklerinin de simsiyah durmasını,
showroomdaki gibi parlamasını ister. Bu sebeple ya arapsabunu ya da bulaşık detarjanı gibi kimyasalları lastiklerin yanaklarına uygular. Fakat bu tür maddeler zamanla lastiklerin üzerinde kılcal
çatlakların oluşmasına yol açmaktadır. Üreticiler bu tür uygulamalar yerine bilindik markaların, lastikler için üretilmiş, özel bakım ve parlatıcı köpüklerin kullanımını tavsiye etmektedir.
Yanaktan patlayan lastiğe yama yapılır mı?
7
Lastikler taban, yanak ve topuk gibi kısımlardan oluşmaktadır ve aralarında en zayıf bölge yanak kısmıdır. Sertçe girilen çukurlar, kaldırım kenarları lastiğin henüz yol yapmadan yıpranmasına sebep olur.
Bu tür darbelerde genellikle en çok hasar alan kısım yanaktır (balon yapma, yarılma vs.). Lastik üreticileri yaralanan lastiklerde hiçbir şartla yanak kısmına bir müdahale yapılmasına izin vermemekte ve yanaktan yara alan lastiklerin kullanılmamasını tavsiye etmemektedirler.
Yeni lastik alınırken stepneden faydalanabilir miyiz?
8
Birçok kullanıcı otomobilinin lastiklerini yenilerken, daha önce hiç kullanmadığı ya da çok az kullandığı stepnesinden istifade etmek gibi bir yanlış yapmaktadır. Stepneyle aynı markada 3 lastik daha
alınarak tasarruf yapılmaya çalışılmakta fakat bu işlem yapılırken, stepnenin bekleyen bir lastik olduğu ve son kullanım tarihinin büyük ihtimalle geçmiş olduğu unutulmaktadır. Tek bir lastikten tasarruf
yapmaya çalışırken, hayatınızı tehlikeye atmış olursunuz. Bu sebeple stepne, sadece lastiklerden biri
patladığında, bizi en yakın lastikçiye götürmek için kullanılmalıdır.
Lastik alırken nelere dikkat edilmeli?
9
Öncelikle doğru ebatta lastik almak çok önemlidir. Aracınızın orijinal ebadına sadık kalarak performans ve konfordan ödün vermemiş olursunuz. Her lastiğin üzerinde ebat, hız ve yük limitlerini
bildiren harf ve sayılar bulunur. Örneğin lastiğin yanağında 175 /65 R14 82T yazıyorsa 175 taban
genişliğini, 65 yanak ölçüsünü, R 14 jantınızın 14 inç olduğunu, 82 yük endeksini (82, lastik başına
max 475 kg anlamına gelir) ve T narh ise lastiğin hız limitini göstermektedir (T grubu lastikte hız limiti 190 km/s). Lastiğinizi alırken hız ve yük endekslerine dikkat etmeniz önemlidir. Yük ve hız endeksi
büyüdükçe lastiğin maliyeti ve fiyatı da artar. Salt ekonomik olsun düşüncesiyle, aracınız için tavsiye edilen hız ve yük limitlerinin altındaki lastikleri tercih etmeyin. Örneğin son yıllarda çok tercih edilen Fiat Doblo, Renault Kango gibi hafif ticari araçların lastik ebatları binek otomobillerle aynı fakat
yük endeksleri faklıdır. Bu sınıftaki bir aracın lastiklerini yenilerken, sadece ucuz oldukları için standart yük limitlerinin altındaki lastikleri tercih ederseniz, hem lastiğin kullanım ömrünü kısaltmış olursunuz, hem de lastiğiniz standart değerlerde olmadığı için garanti şartlarına uymamış olursunuz.
Hatalı kullanımda lastiğin garantisinin iptal olduğunu hatırlatmak isteriz.
Yeni lastikler önemi, yoksa arkaya mı takılmalıdır?
10
Lastik üreticilerinin son yıllarda yapmış olduğu araştırmalarda daha az kullanılmış lastiklerin arkaya takılmasının daha doğru olduğu ortaya çıkmıştır. Direksiyon aksamı ön lastiklere bağlı olduğundan, ön lastiklerden biri patlasa da sürücü araca yön verebilir. Fakat arka lastiklerden birinin
patlaması durumunda, usta bir sürücü dahi aracı kontrol etmekte zorlanacaktır. Bu nedenle uzmanlar tarafından yeni lastiklerin arkaya takılması tavsiye edilmektedir.
Lastiklere eksik ya da fazla hava basılmasının zararı var mı?
11
Lastiğin içindeki doğru hava basıncı, hem aracın performansına, hem de lastiğin düzenli bir şekilde aşınmasına katkı sağlamaktadır. Araç seyir halindeyken lastiğin tabanının yere tam olarak temas etmesi gerekir. Eğer lastik basıncınız fazlaysa, bu orta kısımda düzensiz aşınmaya yol açar,
tersi bir durumda yani eksik hava basıncı ise hem yuvarlanma direncini artırır (bu nedenle araç fazla yakıt tüketir) hem de lastiğin yanlardan düzensiz aşınmasına neden olur.
Uzun süreli park halinde lastiklere müdahale edilir mi?
12
1-2 haftayı aşan park etmelerde, aracınız sürekli lastiğinizin aynı noktasına baskıda bulunacağından dolayı, belirli bir süreden sonra taban kırılması dediğimiz olay gerçekleşecektir. Yani lastiğin içindeki teller bir müddet sonra kırılır ve kalıcı bir balans bozukluğu oluşur. Bu nedenle lastik üreticileri böyle durumlarda aracı park etmeden önce lastik hava basıncının 7.5 psi kadar artırılmasını tavsiye ederler.
Kaynak: http://forum.donanimhaber.com/m_32092442/tm.htm
55
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Plent Otomasyonunda
*HOLëPHOHUæYHæ'ëQFHOHU
Otomasyon, çok göreceli
bir kavram olup, aslında emniyet teknoloji seviyelerini tanımlar. Bir plenti ve makinayı elektriksel anlamda çalıştırmaktan daha kolay bir şey
yoktur. Oysa ki aslolan, çalışan bir sistemin emniyetli durdurulmasıdır. CE belgelendirme ve ilgili standartların asıl amacı, “emniyetli duruşu” sağlamaktır. Eline laptop alanın “otomasyoncu” olmasının sebebi de; işverenlerin bir bir kısmının aradığı
kriterin; sistemin sadece çalışmasının yeterliliği üzerine
kurulmuş olmasıdır.
Tüm sistemlerde, normal duruş genelde, yapılabilecek donanımsal ve
yazılımsal hatalara rağmen sorunsuz olabilir. Ama “kazaen duruş” veya
normal dışı, raslantısal veya arızadan dolayı kaynaklanan duruşlar her zaman tehlikelidir. Bu tür “ölü bölgeler” den kaynaklanan duruşları normal
duruş kıvamına sokmak için; klasik yöntemler yetmez. “Spagetti” yada “
Sezgisel yaklaşım” dediğimiz yöntemsizliklerle, şıpşak oluşturulan donanım ve yazılımların alaşağı ettiği, emniyetli duruştur aslında.
Klasik yöntemler de olsa, donanım ve yazılım algoritmaları optimist
öğeler içermemelidir. Kesinlikle tüm algoritmalar olumsuzluk üzerine kurulmalıdır. Ucuza maletmeyi ekonomiklik kabul etmeden, olumsuzluk algoritma donanımı, “işgören” donanımdan fazla olmalıdır. Yani, emniyetli
durdurma donanımı ve yazılımı, çalıştırma donanım ve yazılımından fazla
olmalıdır. Bu faydalı fazlalık da sistemin kalitesini belirler aslında.
Redundant Teknoloji
Redundancy(yedeklemeli sistem) teknolojisinden çok kısa da olsa bahsetmek isterim: İş makinaları konusununda; sürekli ve mevsimsel üretimin olduğu tesislerde(Asfalt plenti ve Beton santrali), redundancy teknolojisi kullanılmalıdır. Bu teknoloji , zonlarla sınıflandırılmış olup, temel seviyesi
plentler için yeterlidir. Yani ekipmaların ve IO ların redundant olmasına gerek yoktur. Sadece PLC ler ve PC nin redundant olması yeterlidir. Bu sayede; plentlerde, PLC arızasından dolayı duruş olmaz. Eğer ekipman yada
IO kartlarında bir problem oluşursa, bunları değiştirmek çok kolaydır. Ama
Klasik sistemlerde, ambar da yedeklenen PLC, yerine takıldığında çalışmayabilir. Çalışsa bile; üretim kaybı olacaktır ve bu değişikliği yapacak
uzman elemanın sürekli şantiyenizde olması gerekecek.
Redundancy nin temel felsefesi; bir PLC(CPU) çalışırken, diğer
PLC onu izler ve bir problem gördüğünde çalışmayı aksatmadan
devreye girer. Bu sayede kesintisiz çalışma sağlanır. Bu dururm iki adet PC için de geçerli olup,
58
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
sistemde data kaybı olmaz. Bu konuyu açmışken, kısmen
de olsa yatırım maliyeti anlamında ; redundant sistemin,
normal sisteme göre yaklaşık 2-3 kat daha fazlaya mal olduğunu söyleyebilirim. İki üç kat dememin sebebi; markaların fiyat farklılıkları ve normal PLC lerde, konfigürasyon alt
sınırının düşmesidir. Örneğin normal PLC ile yapılırsa; Siemens markasından yola çıkarsak; asfalt plenti otomasyonunu s7/200 lerle bile yapan otomasyoncular var. Oysaki:
s7/300 serisinden bile yapsalar; CPU 315-2PN/DP nin liste fiyatı; CPU 315-2DP den %50, CPU 314 den %350 daha
fazladır. Bu durum diğer markadalar için de geçerlidir. Bir
plentin otomasyon yazılımı için düşük kapasiteli PLC kullanılmışsa, bu otomasyon kaliteli değil demektir. Otomasyon donanım
ve yazılımını kurmak için; makinaları , proses ve ürünü iyi bilmenin yanında, “gereksinim mühendisliği” kriterlerini uygulayacak
teknik ve etik yeterlilikte olunmalıdır.
t
t
t
3.
Birkaç kriter sıralamak istiyorum:
1. Nem ölçer çok duygusal bir cihazdır;
geçmişini çok zor unutur. Beton santralinde; 0-3 kum gözlerine yada miksere nem sensörü takmak yetmez. Her
ikisinde de nem sensörü olmak zorunda. Nem sensörleri elektromanyetik
olsa bile, bu durum geçerlidir. Ki nem
sensörü fiyatları; 250$ ile 3000$ arasında değişir. 3000$ ın 250$ ın kaç katı olduğu herkesin malümüdür. Bu aradaki
maliyet farkı, donanım için olduğu kadar yazılım için de geçerlidir.
2. Batch sistemi:
t ,BOUBSMBS PUPNBUJL ZBEB NBOVFM EBSB
alıyor diyelim. Kantarlarda yapışmalar
oldukça kapasite azalacak, ürün kalitesi bozulacaktır. Demek ki bu sistem; yapışmaları anlayacak akıllılıkta olmalıdır.
t ,BOUBSNFLBOJĄJOEF[BNBOMBPMVĆBCJMFcek dengesizlikleri yada loadcell lerin her
hangi birisinden gelebilecek bilgi kirliliğini
algılayıp, uyaracak donanım ve yazılıma sahip mi?
Bu tartım hassasiyetini etkiler.
,BQBLMBSEBPMBT‘FULJMFZJDJLBÎBLMBS‘BMH‘MBZ‘QVZBS‘ZPSNV
ÃSFUJNZBQBDBĄBO‘[LBQBTJUFZFHÚSFTPĄVLCFTMFme sistemi kendisini, ayarlayabiliyor mu?
1MFOUJOJ[JJMLÎBM‘ĆU‘SNBEBOÚODFiTJNàMBTZPOwNPEVOB
aldığınızda; sistemin tamamını çek edip, olası ayarsızlıkları içeren bir rapor hazırlayıp, size sunuyor mu?
Plentin tüm parametreleri, yetkilendirilmiş şifrelerle size açılmış mı? Servisin kendisine sakladığı, size
vermediği parametrik şifreler var mı?
Otomasyon Kalite Kriterleri:
Asfalt plenti yada beton santralinin
markası ne olursa olsun proğramsal anlamda, kaliteli ürün elde etmek için şu
sorgulamalar yapılmalıdır. Bu sorgulama;
elevatör zincirinin st52 malzemeden mi
yoksa 316ss den mi, hadi mütevazi olalım 304 çelikten mi yapıldığı kadar önemlidir. Mesleğimiz ne olursa olsun; hepimiz
iş yaparken , “Gereksinim Mühendisliği”
kriterlerini kullanmalıyız. Doktorların Hipokrat yemini var da; bizim “Mühendislik
and”ımız yok mu?
59
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Sonuç:
4. Brülörden kurutucuya, tehlike oluşturacak şekilde,
olası yakıt kaçağını önleyecek donanım ve yazılıma
sahip mi?
5. Kullandığınız yakıt cinsine göre; bir ton asfaltı kaç
tl ye ürettiğinizi otomasyon proğramı size bildiriyor
mu? Brülörünüzün veriminin düştüğünü & değiştiğini
Otomasyon proğramı size bildiriyor mu?
6. 1SPĄSBN SBQPSMBNBMBS‘ &31 ZF VZHVO NV ÃSFUJN
planlama için bu raporları online olarak alabiliyor
musunuz?
7. Plent vinç-arabası, frekans konverterle tahrik edilmesine rağmen, duracağı yeri arada şaşırıyor mu?
8. Plent eleği, frekans konverterle sürülmesine rağmen,
elek bazen dengesiz mi çalışıyor? 300t/h lik bir plent;
farklı kapasitelerde(150- 200-250t/h) çalışırken, elek
aynı oranda mı çalışıyor? Her kapasitede aynı kalitede eleme yapıyor mu? (not: genel uygulamada elek
çalışmaya başlarken ve dururken fazla titreşip eleğe
zarar vermesin amacıyla yumuşak yolverici kullanılır.
Eleklerin çalışma durumu, ağırlık veya ağırlık açısına
göre ayarlandığı için, kapasite değişimlerine uyum
sağlayamazlar. Bu bilgi herkesin malümü ama yinelemek istedim. Bu sorunu yazılım ve donanımla çözmek mümkündür)
9. Plentiniz, “kestirimci bakımı” konusunda sizi bilgilendirecek donanım ve yazılıma sahip mi?
Not: Plent kabinlerini kablo yığınlarından kurtaracak
bus teknolojisinin olması gerektiği, sonsuz reçete ve raporlamanın olması, hassas tartım, otomasyon sisteminin dağıtılmış yapıda ve istendiğinde yeni mödüller eklenebilecek konfigürasyonda olması gerektiği gibi standart özellikleri burada sıralayıp açıklayarak daha fazla zamanınızı almak istemedim.
60
Tabiki aslolan ihtiyacı karşılamaktır. Ama “marka”
ların farkının; bu ihtiyacı en az kesintiyle (duruşla),
yüksek emniyet, yüksek verim ve yüksek ürün kaliteTJPMEVĄVIFSLFTJONBMàNàEàSÃMLFNJ[EFNàIFOdislik her alanda çok gelişmiş olup, bu endüstriyel
otomasyon için de geçerlidir. Plentleriniz otuz yaşında bile olsa; mekanik,elektrik ve otomasyonunu günümüz teknolojisine modernize etmek hepimizin maMàNàEàS ÃMLFNJ[EF #J[ SFGJL WF SBLJCJNJ[ PMBO CJS
çok diğer değerli otomasyon firmaları, sizlere en iyi
otomasyonu yapacak yetkinliğe sahiptir.
Hala kendisini “bakımcı” olarak gören, bu onuru yıllarca taşıyan, bir mühendis olarak biliyorum ki;
“Bakım-onarım” işi, Dünya’nın en zor mesleği olup;
“hakediş” i ve “istikak” ı olmayan ama “hakediş”i
“dara” düşmekten kurtaran, “arıza” olduğunda hatırlanan ve aslında ürünün temel kalitesini belirleyen,
dominant bir kurumdur.
Yazımı kara mizahvari bir örnekle bitirmek istiyorum. Sanırım 2006 yılıydı. Bir inşaat firmasının bir yetkilisi aradı beni. “ elektronik bitüm sayacı arızalıymış” tamir edip edemeyeceğimizi sordu. “elektronik kart tamiri”
yapan firmalardan birisini bulmasını söyledim. Meğer hepsini gezmiş. Asfalt plentlerinin otomasyonunu yaptırdıkları firma, piyasada çok bilinen bir markanın malzemelerini kullanmış. Tabi, bitüm sayacını da bu markadan seçmişler. Garibime gitti. Bu çok bilinen ve gerçekten kaliteli olan
markanın, benim bildiğim kaliteli su sayaçları vardı ama bitüm sayacı olmadığından emindim. Su sayaçları gerçekten
çok kaliteliymiş ki; maksimum 80°C ye göre imal edilen bu
sayaçlar, 160°C lik bitüme yaklaşık 6 ay dayanmış.
Tabi ki; üretilen asfaltın bitüm oranının, kullanılan sayaçların volümetrik olmamasından dolayı ne olduğunu kestirmek güç. Veya, laboratuar sorumlusunun ve operatörün,
bitüm oranını ayarlamak için, bitüm ölçüm sisteminin kalibrasyonunun doğru olduğunu varsayarak, malzemedeki
hangi parametrelerle oynamak zorunda kaldığını, ne çileler çektiğini anlayabiliyorum. Ama, bizim “otomasyoncu”
bu hesabı nerede verir bilmem.
Endüstriyel Otomasyon konusunda genel bilgilerin ve
yeniliklerin yer aldığı, TRT5 Anadolu televizyon kanalında
yayınlanan, benim de konuşmacı olarak katıldığım, “ANA%0-6%"Ã3&5ć.wBEM‘QSPĄSBNBJMJĆLJOMJOLMFSJOBESFTJMFrini, izlemek isteyenler olabilir düşüncesiyle, aşağıda veriyorum.
http://www.youtube.com/watch?v=B3ly4rp75lw
http://www.youtube.com/watch?v=Cg85JR8LgIY
Mehmet İŞ
Elektrik & Elektronik Mühendisi
[email protected]
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
(O\D]~Q~]
SURIHV\RQHOOLéLQL]Læ
HOHæYHUL\RU
Yazı Tipi Boyutu
El yazınız sağa eğildikçe kararlarınızda duygusallık öne
çıkıyor. L, t ve h harfleri, iş hayatınızdaki hırs ve iktidar sırlarınızı ortaya döküyor. El yazısı bilimi şimde de iş dünyasının hizmetinde...
Üç bin yıl önce Çinliler tarafından geliştirilen ve birçok
kültür ve uygarlık tarafından büyük itibar gören el yazısı bilimi (grafoloji), bugün iş dünyasının hizmetinde. İş dünyasının
bu yönteme en çok başvurduğu alan ise işe alımlar. El yazısı,
kişinin karakterini, davranışlarını, eğilimlerini tahmin etmekte ve kişilik analizinde en etkili ve güvenilir yöntemlerden biri
olarak addediliyor. Bu yöntem eleman seçme ve yerleştirme
süreçleri, mülakatlar, ekip kurma çalışmaları ve kariyer planlaması gibi geniş bir alanda sık kullanılan bir yöntem olarak
karşımıza çıkıyor.
Sodexho gibi çokuluslu şirketlerden bazıları dünyanın her
yerindeki ofislerinde işe alım süreçlerine el yazısından kişilik
tahlil etme yöntemini dahil ediyor. El yazısının kişinin sosyoekonomik kökenini, yaşama biçimini, hayattaki duruşunu ve
eğitimini yansıttığı Fransa gibi ülkelerde şirketler yüzde 80
oranında iş görüşmelerinde el yazısıdan kişilik tahlili yapıyor.
İngiliz Grafoloji Enstitüsü Başkanı Elaine Quigley, tüm
dünyada tanınmış grafologların başında geliyor. Quigley’e
göre el yazısı bir nevi ‘zihin yazısı’ demek. Bu konuda grafolojinin kullandığı evrensel bir metodoloji de var. Yani el
yazısıyla kişinin karakterini okurken kullanılan göstergeler,
ulustan ulusa, kişiden kişiye değişmiyor. Uzman bir grafolog, kişi hangi ulustan gelirse gelsin hangi lisanda yazarsa yazsın, o kişinin düşüncelerinin el yazısıyla kağıt üzerine
yansıyan izdüşümlerini okuyabiliyor.
62
Grafolojide en az 300 farklı el yazısı örneğinden yola çıkılarak
inceleme yapılıyor. Fakat yine de değişmeyen ve temel olarak
nitelendirilen belli bazı göstergeler var. İşte bunlardan bazıları:
Eğim
t &M ZB[‘T‘O‘O TBĄB EPĄSV FĄJNJ LJĆJOJO JMFUJĆJN ZFUFneğinin göstergesi olarak yorumlanıyor. Örneğin kişi
daha arkadaş canlısı, yönlendirici, sorumluluk sahibi, girişken olma eğilimi taşıyordur. Aynı zamanda satış yapmaya, kontrolü elinde tutmaya, sevilmeye, destekçi olmaya kadar uzayan birçok olasılığı barındırır.
t :B[‘ TBĄB EPĄSV FĄJMEJLÎF LJĆJOJO LBSBSMBS‘OEB EVZgularının etkisinde kalma özelliği artar.
t &MZB[‘T‘O‘OHFOFMMJLMFEJLPMVĆVLJĆJMJLCBĄ‘NT‘[M‘Ą‘OB
işarettir.
t 4PMBEPĄSVFĄJMFOFMZB[‘T‘EVZHVTBMPMBSBLJIUJZBUM‘M‘Ą‘
temsil eder. Bu el yazısının sahibi, öncelikle her detayı doğrulama ihtiyacı duyar. Başkalarının onu herhangi bir söz vermeye zorlamasından hoşlanmaz.
Büyüklük
t #àZàLFMZB[‘T‘ZMBZB[BOLJĆJMFSEBIBÎPLE‘ĆBEÚOàL
dost tavırlı kimselerdir. El yazısının sahibi kişi yabancılara karşı daha mesafeli olmayı tercih etse de kendine güvenle hareket eder.
t ,àÎàL FM ZB[‘T‘ NBOU‘Ą‘ UFNTJM FUNFOJO ZBO‘ T‘SB [‘U
düşülen kişilere karşı acımasız olmayı da ifade eder.
Akademik ve zihinsel uğraşılardan hoşlanan kişilerde bu tip el yazısı görülür.
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
t &ĄFSZB[‘IFNLàÎàLIFNEF[BSJGJTFLJĆJOJOLFOEJ
dalga boyuna uygun olmayan kişilerle de iyi bir iletişim kurması olası değildir. Bu kişiler, sosyal olarak
kabul görmüş kuralları yıkmak konusunda zorlanırlar.
Baskı
t ,PZVIBSGMFSMFZB[BOLJĆJMFSWFSEJLMFSJTÚ[àZFSJOFHFtirmek konusunda çok titizdirler. Ve etraflarındaki birçok olan biteni ciddiye alırlar.
t ±PL LPZV IBSGMFS JTF LJĆJOJO HFSHJOMJĄJOJO FMFĆUJSJZF
karşı sinirlerine fazla hakim olamayışın ve küçük imalardan bile alınganlık gestermenin ifadesi olarak yorumlanıyor. Bu kişiler önce tepki gösterir sonra soru
sorarlar. Ve duygusal davranışlarını devam ettirirler.
t ±PLTJMJLWFJODFZB[‘MBSJTFPStama ve insanlara olan hassasiyeti temsil ediyor. Ama yazı aynı
zamanda kaba saba ve şekilsiz
ise kişi duygusal derinliği bile
devam ettiremiyordur ve sönük
bir yaşam tarzı sürdürüyordur.
L, t ve h harflerindeki sırlar
t #V IBSGMFSJO àTU L‘T‘NMBS‘nın uzun olması hedef ve hırsın mevcudiyetini gösterir. Ancak üst tarafı fazla uzun l, t ve
h’ler, kişinin başarması gerektiğini düşündüğü meselede gerçekdışı beklentiler içinde olabileceği anlamına gelir.
t #V IBSGMFSJO àTU UBSBG‘O‘O PSBOM‘
bir şekilde kuyruklu olması kişinin herşey üzerine etraflı bir şekilde düşündüğünü ve hayalgücünü makul bir şekilde kullandığını gösterir.
t ,‘WS‘N‘O FOMJ PMNBT‘ ZFOJ GJLJSler üretme ve bunların üzerine
uzun uzadıya düşünme eğilimini ortaya koyar.
t ÃTUL‘WS‘N‘OUFLSBSIBSGFHFSJEÚONFTJZB[‘TBIJCJOJO
hayalgücünü kullanmaktan kaçındığını ve elindeki işi
bitirebilmek minimum gerekliliklerle kendini sınırladığını gösterir.
G, y, p harflerindeki sırlar
t ,VZSVĄVOEJLPMNBT‘TBC‘ST‘[M‘LBMBNFUJEJS
t ,VZSVĄVOCBT‘LCJSĆFLJMEFZVWBSMBONBT‘TBME‘SHBOlık ve yüzleşmekten uzak durma isteğini ortaya koyar.
t ,VZSVĄVO CBTU‘S‘MBSBL ZB[‘MN‘Ć UBN CJS LBODB IBMJni alması, enerji, para kazanma isteği ve tenselliğin
göstergesidir.
t ,VZSVĄVOCBTU‘SNBEBOUBNCJSLBODBĆFLMJOJBMNBT‘
güvenlik ihtiyacını gösterir.
t ,FMJNFMFSBSBT‘OEBLJNFTBGF
t ,FMJNFMFSBSBT‘OEBLJNFTBGFOJOGB[MBPMNBT‘iCBOB
nefes alacak alan bırak” mesajını içerir.
t ,FMJNFMFSBSBT‘OEBLJNFTBGFOJOEBIBB[PMNBT‘JTF
başkalarıyla birlikte olma isteğini ortaya koyar, ama
böyle yazan insanlar zaman zaman gereksiz bir kalabalığa neden olabilirler ve dayatmacı bir kişilik sergileyebilirler.
Satırlar arasındaki mesafe
t 4BU‘SMBS‘O BSBT‘O‘O BΑL PMNBT‘
olaylara sakin ve geniş perspektiften bakma eğilimini ortaya koyar.
t 4BU‘SBSBMBS‘O‘OEBSPMNBT‘ZB[BS‘O
hareketi sevdiğini ve eylemin içinde olmaktan hoşlandığını gösterir.
t 4BU‘S BSBMBS‘ EBS PMVQ IBSGMFS BSBsındaki bağlantı çok sıkı değilse,
söz konusu el yazısının sahibi baskı altında sükunetini koruma disiplinine sahiptir.
Sayfa kenarındaki boşluk
t 4BZGBO‘OTPMUBSBG‘OEBLJCPĆMVLLJşinin köklerini ve ailesini gösterir.
t 4BĄ UBSBGUBLJ CPĆMVL EJĄFS JOTBOları ve geleceği temsil eder.
t 5FQFEFLJCPĆMVLIFEFGWFI‘STMBSE‘S
t 4BZGBO‘O EJCJOEFLJ CPĆMVL FOFSKJ
içgüdü ve pratiklik anlamına gelir.
t 4BZGBO‘O TPM UBSBG‘OEBLJ HFOJĆ CJS
boşluk bırakılması, hareketliliği
sürdürme isteğini ortaya koyar.
t 4PMEBLJNFTBGFOJOB[PMNBT‘JTFUFNLJOMJMJLWFIB[‘S
olmadığı takdirde bir şeyleri yapmaya zorlanmaktan
kaçınma isteğini belirtir.
t 4BĄUBSBGUBLJCPĆMVĄVOB[PMNBT‘TBC‘ST‘[M‘LHÚTUFSgesidir ve bir an once işe başlayıp işi bitirme eğilimini yansıtır.
t 4BĄEBHFOJĆCJSCPĆMVLC‘SBL‘MNBT‘JTFCJMJONF[FLBSşı korkunun mevcudiyetini ortaya koyar.
Derleyen: Müslüm AYDIN Mak. Müh.
63
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Hidrolik
Akümülatörlerin
%DNçPçæ1DVçOæ
<DSçOPDOç"
Modern hidrolik sistemlerde gaz şarjlı hidrolik akümülatörler sık sık karşımıza çıkmaktadır. Hidrolik akümülatörlerin
enerji depolama ve tekrar kullanma, yağ ve ısı kaybını takviye, şokları emme ve enerji takviyesi benzeri sayısız fonksiyonu vardır.
Hidrolik sistemlerde yukarıda bahsedilen avantajları sağlayan hidrolik akümülatörlerin uzun yıllar sorunsuz hizmet
vermesi için bakımının yapılması gerekir.
Örneğin, öncelikle şarj edilmiş gaz basıncının kontrolü ve
basınç değerinin limitler içerisinde olup olmadığı servis periyodunun optimum seviyede
tutulması için gerekli bir işlemdir. Ayrıca kanun ve yönetmelikler gereği “basınçlı kapların
sertifikalandırması” kapsamında hidrolik akümülatör periyodik bakımının yapılması gerekmektedir.
66
Akümülatör tipleri:
Hidrolik sistemlerde genelde balonlu, pistonlu ve diyaframlı olmak üzere üç tip gaz şarjlı hidrolik akümülatöre
rastlanmaktadır.
Bunlardan en çok karşılaşılan akümülatör tipi balonlu tip olanıdır. Balonlu
tip akümülatörlerin en belirgin özellikleri: hızlı reaksiyon ( 25 milisaniyeden az),
4:1 gibi yüksek gaz sıkıştırma oranı ve
maksimum akış değeri ( 15 lt/saniye) ve
ayrıca 38 lt/saniye kapasitede “yüksek
akışlı tip” olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu akümülatörlerin yapısı itibarı ile
sistem hidrolik yağına kir ve yabancı madde karışması söz konusu olmamaktadır.
Diğer taraftan pistonlu tip akümülatörlerde daha yüksek gaz sıkıştırma
oranı (10:1 e kadar) ve 215 lt/ saniye ye kadar akış değeri elde edilebilmektedir.
Ancak balonlu tip akümülatörlerde balon ve kovan arasına yağ kalmaması amacı ile dik konumda montaj tercih edilmektedir. Pistonlu tip
akümülatörü herhangi bir konumda
monte etmek mümkündür.
Ancak pistonlu tip akümülatörlerde balonlu tipe göre hidrolik yağın temizlik seviyesi çok önemli bir etkendir. Özellikle düşük basınçlarda reaksiyon hızı düşmektedir (25 milisaniyeden fazla) ve dengesiz reaksiyon-
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
lar vermektedir. Dengesizliğin nedeni olarak ta piston keçelerinin sürtünme nedeni ile karşı reaksiyonu ve piston hareketinin yavaşlayıp hızlanması
gösterilmektedir.
Diyaframlı tip akümülatörler balonlu tip akümülatörün avantajlarını paylaşmakla birlikte ancak 8:1 e kadar
gaz sıkıştırma oranına sahip olabilmektedir. Küçük hacimlere sıkışan gazın diyaframın geçirgenliği nedeni ile
kaçması ve akümülatör veriminin düşmesi söz konusu olabilmektedir.
Bakımın önemi:
Balonlu veya diyaframlı tip akümülatörlere nitrojen gazı şarj edilirken
gaz şarjı çok yavaş yapılmalıdır.
Yüksek basınçlı nitrojenin hızla
doldurulması sonucu balonun polimer
malzemesinin aniden soğuyarak kırılganlaşmasına ve arızalanmasına neden olacaktır. Hızlı dolum sonucu aynı
zamanda emniyet valfına da ani baskı yaparak balonun delinmesine neden olabilir.
Gaz dolum basıncı çok fazla ise
veya hidrolik sistem minimum basıncı gaz basıncı düşürülmeden ayarlanırsa, hidrolik akümülatör etkilenecek
ve arızalar ortaya çıkacaktır.
Aşırı gaz şarjı sonucu balon emniyet valfı popetine uygulanacak baskı
nedeni ile valf ve balon zarar görecektir. Balonlu tip akümülatörün en basit
arıza nedeni budur.
Diyaframlı tip akümülatör
Gaz basıncının düşük olması ya
da hiç olmaması zorlayıcı sonuçlar
doğurur. Sistem basıncı nedeni ile balon üst kısmından yarılabilir. Gaz dolum sibobunun içine girebilir. Bu da
balonun hasarlanıp akümülatörün arızalanmasının nedenlerinden biridir.
Benzer şekilde pistonlu tip akümülatörün gaz basıncının çok fazla ya da
çok az olması, strok sonlarında çalışan piston ve keçelerin hasarlanmasına neden olacaktır. Ancak piston tip
akümülatörde duyulabilecek ses nedeni ile gaz şarjı hakkında bir fikir edinilebilecektir. Ayrıca piston tip akümülatör uygun olmayan gaz şarjı nedeni ile zarar görmekle birlikte torbalı tip
akümülatöre göre daha toleranslıdır.
Akümülatöre ait standartlar
Akümülatörler basınçlı kaplardır.
İmali test edilmesi ve belgelendirilmesi
örneğin “ASME Kazan ve basınçlı Kaplar Kod VIII Bölüm I” gibi standartlara
bağlıdır.
Bütün basınçlı kapların bu standartlara göre üretilmesi gerekir. Basınçlı kapların normal çalışma şartlarında
dolum boşalımı ömrüne etkilidir. Hidrolik akümülatör için tipik ömür 12 senedir.
Birçok ülkede basınçlı kapların
kontrol ve sertifikalanması kanuni zorunluluktur. Özellikle nispeten yüksek
basınçlarda çalışan ve büyük hacimli hidrolik akümülatörler için bu uygulama geçerlidir.
Kontrollerin belirlenmiş aralıklarla
(örneğin her iki, beş veya on yılda bir)
veya tasarım ömrünün belirli bir yüzdesine ulaşılınca yapılması istenir.
Akümülatörlerin hacim ve basınç
değerlerine göre göz kontrolü, ultrasonik kalınlık testi ve/ veya hidrostatik
basınç testleri ile tekrar sertifikalandırılmak gerekebilir.
Sorumlusunuz !
Bu nedenlerden ötürü, makine
parkınızda bulunan hidrolik sistemlerdeki akümülatörlerin bakımı ve kontrollerine önem vererek gerekli bilgileri alacak sorumluluk hissetmeli ve uygulamalısınız. Hidrolik sistemlerdeki
bütün akümülatörlerin bakımının yapılmış ve emniyetli kullanımından sorumlusunuz.
Tercüme : M. Gündüz ATEŞ
İMMB
Kaynak : Machinery Lubrication
68
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
*UH\GHU
*UH\GHU
(SFZEFSMFSUFTWJZFJĆMFSJOEF
ĆFWNFZJMMFOEJSNFIFOEFL
kazma ve yol yapımı için
kullanılan çok amaçlı
NBLJOFMFSEJS"ZS‘DBVZHVOCJS
ĆFLJMEFLVMMBO‘ME‘LMBS‘UBLEJSEF
UFTWJZFWFCPNCFWFSNF
LBS‘ĆU‘SNBWFZBZNBNBM[FNFZJ
ZBOBZ‘ĄNBTFSNFJĆMFSJZMF
birlikte hafif kazıma işlerinde
de kullanılabilirler. Bu işlemler
HSFZEFSJOC‘ÎBĄ‘LB[NBMBS‘WF
riperleri ile yapılır. Greyderler
ağır kazı işleri için dozer gibi
uygun makineler değildir.
70
Greyder bıçaklarına sınırlamalarına bağlı olarak istenilen herhangi bir açı verilebilir. Bıçağın yapısal dayanımı ve konumu nedeni greyderin ile dozer gibi iş yapmasını önler. Yalnız orta sert malzemede derin olmayan kazılar yapabilirler.
Greyder kullanılan işler
t ;FNJOUFTWJZFWFĆFLJMWFSNFCJUJSNFJĆMFSJOEFĆBOUJZFTBIBT‘
veya yol temel yapısı hazırlama benzeri işlerde kullanılır. Genel
olarak sert zemine ulaşana kadar greyderleme yapılır. Son bıçak atılırken hassas hareket edilmelidir. Genel olarak 5 km/saat
UFOGB[MBPMNBZBOEàĆàLI‘[MBSEBWFZBWJUFTUFÎBM‘Ć‘MNBM‘E‘S)FSCJSQBTHFÎJĆ
NFTBGFTJZPMZBQ‘N‘OEBNĆBOUJZF
TBIBT‘Eà[FOMFNFMFSJOEFNEFOGB[MBPMNBNBM‘E‘S
t
t "Ą‘S UJQ HSFZEFSMFNF JĆMFSJ ZPM ESFOBK IFOEFLMFSJOJO LB[‘MBS‘OEB TàSNF NBM[FNFZJ LBS‘ĆU‘SNB HJCJ Zà[FZ IB[‘SMBNB JML JĆ-
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
EBZJOFZàLFCBĄM‘PMBSBLJMBLNTBBUI‘[MBÎPĄVOMVLMBJMBWJUFTLVMMBO‘M‘S#‘ÎBLZàLàHFOFMMJLMF LBQBTJUFEF PMNBM‘E‘S (FÎJĆ QBT
NFTBGFMFSJ
farklı uzunluklarda olabilir.
t :‘L‘NTPOSBT‘NPMP[MBS‘OUFNJ[MFONFTJOEF
t 3JQFSMFNF
t ,BSLàSFNFJĆMFSJOEF
t "TGBMUTFSJNJHJCJJĆMFSEFLVMMBO‘M‘SMBS
Üretim Hesabı
lemlerini kapsar. Bu nedenle malzeme çeşidine göre
greyder bıçak tipi ve ayarları farklılıklar gösterir. Bıçak tam yüklenerek malzeme ilk yığma noktasına kadar sürülür. Geçiş (pas) mesafesi değişmekle birlikte
600 m yi geçmemelidir. Bitirme tesviyesinden farklı
PMBSBLZàLEVSVNVOBHÚSFI‘[JMBLNTBBUBSBT‘OEB EFĄJĆJS #V JĆMFNMFSEF ÎPĄVOMVLMB JMB WJUFT LVMMBO‘M‘S ąFW LFTJNJOEF FĄJNF LBEBS HSFZEFSÎBM‘ĆNBT‘ZBQ‘MBCJMJS)‘[LFTJMFONBM[FNFDJOTJOFCBĄM‘PMBSBLEFĄJĆFDFLUJS
Greyderin çok farklı kullanım alanı bulunduğu için üretim ölçümümde çok çeşitli yöntemler kullanılabilir. Bu yönUFNMFSEFOCJSUBOFTJHSFZEFSC‘ÎBĄ‘JMFTBIBEBLB[‘MBOBMBO‘OIFTBQMBONBT‘E‘S#VOVOGPSNàMàJTFĆÚZMFEJS
A = S x (Le - Lo) x E
A
:ÎBM‘Ć‘MBOTBIBNTBBU
S
: çalışma hızı km/saat
Le
: bıçak etkin uzunluğu m
LO
:bindirme izinin eni m
E
: İş verim katsayısı
t ąBOUJZF UFNFM ZBQ‘T‘ IB[‘SMBNB JĆMFSJOEF CJUJSNF WF
t
ağır tip greyderleme işlemleri ortaklaşa yapılır. Geçiş
(pas) mesafesi 30 ila 300 m arasındadır. Vites seçimi de işin gerektirdiği şekilde yapılır.
t :PM CBL‘N‘OEB ĆBOUJZF ZPMMBS‘ CBL‘N‘ EPMNVĆIFOt
EFLMFSJO UFNJ[MFONFTJOEF [FNJO àTUà BSU‘L UBCBLBMBS‘O LB[‘ONBT‘OEB CP[VMNVĆ PMBO ZPM TBU‘Ilarının düzeltilmesinde greyder yüke bağlı olarak
NZJHFÎNFZFOHFÎJĆMFSMFQBT
JMB
km/saat hızla kullanılır. Çoğunlukla yüke
CBĄM‘PMBSBLJMBWJUFTLVMMBO‘M‘S
t )FOEFL ĆFWMFSJOJO Eà[FMUJMNFTJOEF NBt)FOEFL
denlerde şantiye yollarının düzeltilmeTJOEF PSNBO BSB[JTJOEF ÎBM‘ĆNB-
Çalışma hızları
(FOFMPMBSBLUJQJLÎBM‘ĆNBI‘[MBS‘ĆÚZMFEJS
#JUJSNFIBTTBTJĆMFS LNTBBU
"Ą‘SHSFZEFSMFNF
LNTBBU
Hendek bakımı
0-5 km/saat
3JQFSMFNF
LNTBBU
:PMCBL‘N‘
LNTBBU
,BSLàSFNF
LNTBBU
Bıçak etkin uzunluğu (Le)
Greyderleme esnasında yukarıdaki şekilde de görüleDFĄJà[FSFC‘ÎBLBΑT‘EFĄJĆFDFĄJOEFOFULJOC‘ÎBLV[VOMVĄV BΑ BSUU‘LÎB L‘TBMBDBL WF B[BME‘LÎB V[BZBDBLU‘S #V
V[VOMVLIFTBQMBNBMBSMBCVMVOBCJMJS
Le = cos [radyan(L bıçak)] x L bıçak uzunluğu
71
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Bıçak etkin uzunluğu m
Bıçak uzunluğu m
30o bıçak açısı
45o bıçak açısı
6.330
Bindirme izinin eni (L0)
Geçişlerde bıçak izlerinin bindirme eni genel olarak 0.6
m olarak alınır. Bu mesafe geçişlerde oluşan lastik izlerinin
EÚOàĆUFBU‘MBOC‘ÎBLMBTJMJONFTJBNBD‘JMFC‘SBL‘M‘S
/PU :PM CBL‘N ÎBM‘ĆNBMBS‘OEB HFÎJĆMFS V[VO PMBDBĄ‘
için iş veSJNJFOàTULBEFNFPMBOPMBSBLTFÎJMNFMJEJS
±Ú[àN#‘ÎBLFULJOV[VOMVĄVZVLBS‘EBLJUBCMPEBO
m olarak bulunur.
Üretim=LNTBBU9o
N99
NTBBUIFLUBSTBBU
PMBSBLIFTBQMBO‘S
Bıçak çekme gücü (çekme kuvveti)
%FĄJĆLFOMFSJ
.BLJOFBSLBBĄ‘SM‘Ą‘
Wr
-BTUJLÎFLJĆLBUTBZ‘T‘ T
Wr x T = Bıçak çekme gücü
½SOFLQSPCMFN
"ΑLNBEFOJĆMFUNFTJOEFÎBM‘ĆBOZBLMBƑLUPOBĄ‘SM‘Ą‘OEBLJHSFZEFSC‘ÎBLÎFLNFHàDàIFTBQMBONBT‘
8S LH
5
#±FLNFHàDàYLH
olarak hesaplanır.
Bıçak basma kuvveti
İş verim katsayısı (E)
7FSJN LBUTBZ‘T‘ JĆ ĆBSUMBS‘ PQFSBUÚSàO CFDFSJ WF UFDSàCFTJCFO[FSJFULFOMFSFCBĄM‘E‘S5BINJOJPMBSBLFOJZJWFSJN
LBUTBZ‘T‘JMBBSBT‘OEBBM‘O‘S"ODBLHFSÎFLÎBM‘Ćma şartları ile bu kat sayı belirlenebilir.
%FĄJĆLFOMFSJ
#‘ÎBLoÚOBLTBSBT‘NFTBGF#"
½OUFLFSMFLMFSFCJOFOZàL'8
5FLFSMFLĆBTJTJV[VOMVĄV8#
#‘ÎBLCBTNBLVWWFUJ#%
WB
Y'8#%
8#o#"
½SOFLQSPCMFN
:BLMBƑLUPOBĄ‘SM‘Ą‘OEBWFNC‘ÎBLV[VOMVĄV
PMBOHSFZEFSZPMCBL‘N‘JĆJZBQNBLUBE‘S.BLJOFÎBM‘ĆNB
I‘[‘PSUBMBNBLNTBBUWFC‘ÎBLBΑT‘o dir.
Greyderin üretimi alan olarak ne kadardır?
Bıçak açısı
Etkin bıçak uzunluğu*
Bıçak Boyu
3,66m (12')
4.27 m (14')
4.88 m (16')
m
ft
m
ft
m
ft
0o
3.66
5o
o
3.60
o
3.53
o
o
30o
35o
3.00
3.50 o
o
*Bıçağı açı verildiğinde kapladığı bıçak izidir
72
½SOFLQSPCMFN
:BLMBƑLUPOBĄ‘M‘Ą‘OEBLJHSFZEFSJOC‘ÎBLCBTNBLVWWFUJOJOIFTBQMBONBT‘
#"NN'8LH8#NN
YLH
o
7.32 m (24')
m
ft
6.63 6.33 Bu özellik greyder üretimindeki verimin
LàÎàLCJSHÚTUFSHFTJEJS5FLCBƑOBNBLJOF
üretiminin hesaplanmasında bir sonuç vermez. Gerçek üretim hesabında makine ön
ve arka ağırlıkta optimum denge bilgisine
de ihtiyaç vardır. Ön aksa binen fazla yük
bıçak basma kuvvetinin yüksek çıkması deNFLUJS"ZS‘DBBSLBBĄ‘SM‘LWFZàLàJUFOÎFLme kuvvetininde hesaba katılması gerekir.
"SLBBĄ‘SM‘Ą‘OGB[MBPMNBT‘BĄ‘SLFTNFJĆMFrinde direksiyon hâkimiyetinin azalması soOVDVOVEPĄVSVS
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Aşırı Meyilli Arazide Çalışma
.FZJMEF ÎBM‘ĆNB HFOFM PMBSBL NFZJMF EJL WFZB QBSBlel olmak üzere iki konumda gerçekleşir. Dik konumda meyil yukarı veya meyil aşağı çalışılabilir. Emniyetli çalışma
JÎJOFĄJN¡
EFOGB[MBPMNBNBM‘E‘S"ODBLUFDSàCFMJPQFSBUÚSMFS¡
ZFLBEBSFĄJNMJBSB[JEFEFÎBM‘ĆBCJMNFLUFEJS#VT‘O‘SMBNBMBSPQFSBUÚSàOZFUFOFLWFUFDSàCFTJOF NBLJOF Ú[FMMJLMFSJOF MBTUJLMFSJO EVSVNVOB BSB[J ĆBSUMBS‘OB CBĄM‘ PMBSBL EFĄJĆLFOMJL HÚTUFSFDFLUJS ,BZgan eğimli zeminde emniyetli çalışma için sabit şasi yeriOFCFMEFOL‘SNBZBQ‘EBLJHSFZEFSLVMMBO‘N‘UFSDJIFEJMNFMJEJS&NOJZFUMJÎBM‘ĆNBJÎJOHFOFMPMBSBLFĄJN¡EFOGB[MB
olmamalıdır. Bu eğimde aşağı doğru çalışılırken frenlendiĄJOEFNBLJOFOJOL‘[BLMBNBEBOEVSNBT‘NàNLàOPMBDBLU‘S"ODBLHSFZEFSJOÚ[FMMJLMFSJOFCBĄM‘PMBSBL¡EFOGB[MB
FĄJNEFU‘SNBONBT‘NàNLàOPMBCJMFDFLUJS.BLJOFOJOÎFLJĆ
HàDà LBUTBZ‘T‘ ÎBM‘ĆBDBĄ‘ FĄJNJO CFMJSMFONFTJOEF ÚOFNli bir etkendir. Emniyet sınırlarını aşan eğimde greyder kulMBO‘MNBT‘UFIMJLFMJTPOVÎMBSEPĄVSBDBLU‘S&NOJZFUMJCJSĆFLJMEFJOJMFNJZFDFLZPLVĆBU‘SNBO‘MNBNBM‘E‘S.PUPSZBĄMBNBT‘O‘TBĄMBZBOZBĄQPNQBT‘HFOFMPMBSBLFOGB[MB¡
FĄJNEF ZBĄ FNJĆJ LBWJUBTZPOB CPĆMVL PMVĆVNV
uğramaktadır.
.FZJMMJBSB[JEFÎBM‘ĆNBEVSVNVOEBHÚ[ÚOàOFBM‘ONBT‘
HFSFLFOFULFOMFSJT‘SBMBNBLHFSFLJSTF
t Makine hızı: Yüksek hızlarda makine kullanma
hâkimiyeti ve makine dengesi zayıflar.
t Zemin şartları: Bozuk zeminlerde tesviye hata payı artar.
t Ekipman: .BLJOFZFUBL‘MBOÚOU‘SN‘LLBSLàSFZJDJSJQFSCFO[FSJFLJQNBOJMFNBLJOFÎFLJĆHàDàGBSLM‘M‘LMBS
gösterir.
t Zemin yüzeyi: Yeni dolgu malzemede makinenin
batması yada kayalık zeminde kayması söz konusudur.
t Patinaj yapmak: 5FLFSMFLMFSHÚNàMFDFĄJJÎJOUFTWJZF
BΑT‘EFĄJĆFDFLUJS
t Lastik deseni ve durumu: Lastik doğru desende olNBM‘WFCFMJSUJMFOIBWBCBT‘OD‘JMFĆJĆJSJMNJĆPMNBM‘E‘S
t Bıçak konumu: Bıçak açısı ve konumu makine dengesini doğrudan etkiler.
FEJMNJĆUJS,VNBOEBMFWZFMFSJ
JMFIJESPMJLTJMJOEJSMFSJLPOUSPMFEFSFLC‘ÎBĄBJTUFOFOBΑWFLPOVNWFSJMFCJMNFLUFEJS
#‘ÎBLWFUBƑZ‘D‘EBJSFi"wĆBTJ
ZFCBĄMBON‘ĆPMVQNBLJOFOJOÚOUBSBG‘OBiPZOBSCBĆM‘LwPMBSBLUBUBO‘NMBOBONVZlu (5) ile sabitlenmiştir.
Greyder bıçağının hareketlerini ve kullanma şeklini öğSFONFEFOÚODFHSFZEFSJOÚ[FMMJLMFSJOJUBO‘NBLHFSFLJS#VOVO JÎJO NBLJOFOJO i,VMMBO‘N WF #BL‘N ,JUBC‘w O‘ PLVZVQ
anlamalıdır. Greyderin kullanımında marka ve modele bağlı olarak değişik özelliklerle karşılaşılabilir.
Bıçak Kontrol Silindirleri
Greyder bıçağına açı vermek ve döndürmek için şu
IJESPMJLTJMJOEJSMFSCVMVONBLUBE‘S
t #‘ÎBLLBZE‘SNBTJMJOEJSJ
t #‘ÎBLLBME‘SNBTJMJOEJSMFSJ
WF
t %BJSFEÚOEàSNFNPUPSV
t ąFWBΑTJMJOEJSMFSJ
WF
t #‘ÎBLUBNQPOTJMJOEJSMFSJ
\WBSTB^
0QFSBUÚSLBCJOJÎJOEFLJLVNBOEBMFWZFMFSJJMFCVTJMJOdirleri kullanarak bıçağa istenen açı ve konum verilebilmektedir.
DİKKAT: Greyder bıçağına kumanda
etmeye başlamadan önce etrafında herhangi bir kimse veya engel olmadığından emin olunmalıdır.
t Tekerlek izi: Derin ve açılı tekerlek izleri makine dengesini etkiler.
Bıçak kaydırma: (6) numaralı hidrolik silindire kumanda edilerek sağa veya sola bıçak kaydırma işlemi gerçekleştirilir.
NOT: .BLJOFOJO FNOJZFUMJ ÎBM‘ĆNBT‘ ÚODFMJLMF NBLJOFCBL‘NMBS‘O‘OEà[HàOZBQ‘MNBT‘WFFĄJUJNBMN‘ĆUFDSàCFli belgeli operatör tarafından kullanılması ile mümkündür.
.BLJOFLVMMBO‘NCBL‘NLJUBQMBS‘OEBCFMJSUJMFOIVTVTMBSPLVnarak öğrenilmeli ve mutlaka uygulanmalıdır.
Bıçak kaldırma:
WF
OVNBSBM‘IJESPMJLTJMJOEJSMFSF
CFSBCFSDFLVNBOEBFEJMFSFLC‘ÎBLZFSFQBSBMFMPMBSBLUBNBNFOBĆBĄ‘WFZVLBS‘ZBEBBZS‘BZS‘LVNBOEBFEJMFSFL
sağ veya sol yukarı kaldırılabilir.
Greyder Bıçağının Kontrolü
(SFZEFS #‘ÎBĄ‘ HSFZEFSJO FTBT JĆMFWJOJ HÚSFO BOB
QBSÎBT‘E‘S#‘ÎBLEBJSFĆFLMJOEFLJUBƑZ‘D‘ĆBTJZF
NPOUF
Bıçak döndürme: OVNBSBM‘IJESPMJLNPUPSZBSE‘N‘
ile bıçak döndürülür. (Dönüş emniyet kilit pimi takılı ise pedalına basarak emniyet kilidini boşaltabilirsiniz. Pedal bıraL‘ME‘Ą‘OEBEÚOàĆFNOJZFUJUFLSBSLJMJUMFOFDFLUJS
#‘ÎBLTBBU
ZÚOàOEFEÚOEàSàMFSFL"WFTBBUZÚOàOàOUFSTJOFEÚOEà-
73
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
lışma için bağlantının şekli değiştirilir. Bu işlemin nasıl yapılNBT‘HFSFLUJĄJNBLJOFOJOi4FSWJT,JUBC‘wOEBCFMJSUJMJS(SFZder bıçağı hareketlerini makine olduğu yerde dururken yaQBSBLJZJDFBM‘Ć‘MNBM‘E‘S
Bıçak açısını ayarlama
Bıçak açısını düşey eksende mekanik olarak veya varsa hidrolik silindirler vasıtası ile ayarlamak mümkündür.
#‘ÎBL BΑT‘ ZBQ‘MBDBL JĆJO Ú[FMMJĄJ HÚ[ ÚOàOF BM‘OBSBL
ayarlanır.
1. Sert zemin için bıçak tam geriye yatmış konuma
ayarlanmalıdır. Bu şekilde en etkili kesme açısı elde
edilir.
2. Normal zeminlerdeki greyder çalışması için bıçak
daha dik konuma ayarlanır.
3. Genel bakım amaçlı greyder çalışması için ise bıçak
ÚOFZBUBDBLLPOVNEBBZBSMBO‘S
rülerek B konumuna getirilebilir. Bıçağı tamamen ters yöne
EÚOEàSNFLHFSFLUJĄJOEFĆFLJMEF9JMFHÚTUFSJMFOOPLUBMBSda sürtmemesi için dikkat edilmelidir. Bıçak ters konumda
döndürülmeye devam edilirken istendiğinde bıçağı tam ortaya getirmek için kaydırılır.
:JOFĆFLJMEF9JMFHÚTUFSJMFOOPLUBMBSEBC‘ÎBĄ‘OTàSUNFden geçişine dikkat ederek ve işlem tersten yapılarak eski
konumuna getirilir.
Daire yatırma: Daireyi sağa veya sola yatırma harekeUJEBJSFZBU‘SNBTJMJOEJSJ
TUSPLVJMFT‘O‘SM‘E‘S(SFZEFSNPEFMMFSJOEFEBJSFZBU‘SNBTJMJOEJSJ
TBĄBWFZBTPMBNPOte edilmiş olabilir. Bazı greyder modellerinde ise yatırma siMJOEJSJ
CJSFLTBOUSJLLPMBLVNBOEBFEFSąFLJMEFLJCBĄlantı ile bıçak sağ yukarı çalışma şekli içindir. Sol yukarı ça-
74
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Bıçak şev konumu
%BIB ÚODF BOMBU‘MN‘Ć PMBO C‘ÎBL LPOVNMBS‘O‘O BZBSlanmasına göre şev konumu biraz daha karışık görülebiMJS#‘ÎBLĆFWLPOVNVTBEFDFNBLJOFTBĄUBSBG‘OEBVZHVMBONBLUBE‘S4PMUBSBGBVZHVMBOBCJMNFTJJÎJOEBIBÚODFEF
BΑLMBOE‘Ą‘HJCJCBĄMBOU‘ĆFLMJi4FSWJTLJUBC‘wOEBCFMJSUJMEJği şekilde değiştirilir.
&ĄFS U‘SN‘L CBĄM‘ JTF SFTJNEF 9 JMF HÚTUFSJMFO OPLUBEB
muyluya sürtmemesi ve takılmaması için ortadaki dişler çıLBS‘MNBM‘E‘S)PSUVNMBS‘OEBIBTBSHÚSNFTJÚOMFONJĆPMBDBLU‘S %JĆMFSJO OBT‘M ΑLBS‘M‘Q UBL‘MBDBĄ‘ NBLJOFOJO i,VMMBONB
#BL‘N,JUBC‘wOEBBOMBU‘M‘S
#‘ÎBĄB TBĄ ĆFW LPOVNV BME‘SNBL JÎJO ÚODF ZFSF UBN
QBSBMFMWFZFSEFOFOGB[MBwNN
ZVLBS‘EBPMNBM‘E‘S
Yol konumu
ąFLJMEFEFHÚSàMFDFĄJHJCJEBJSFTBBUZÚOàOEFEÚOEàrülerek ve hafifçe sola kaldırılarak bıçak ileri konuma getirilir. Bu konumu aldırılarak bıçağın en emniyetli şekilde taşınNBT‘TBĄMBO‘S.BLJOFCJSZFSEFOEJĄFSJĆFHJEFSLFOWFQBSL
edildiğinde bıçağın en uygun konumu budur.
(SFZEFS JLJ àÎ IBGUBEBO EBIB GB[MB ÎBM‘ĆU‘S‘MNBZBDBLTBC‘ÎBLZà[FZJOJOQBTMBONBNBT‘JÎJOJODFCJSUBCBLBHSFT
yağı sürülmelidir.
Greyder Operatörlüğü
#VUFLOJLMFSJBOMBUNBZBCBĆMBNBEBOÚODFPQFSBUÚSàO
NBLJOFLVMMBO‘N‘LJUBC‘O‘PLVZVQNBLJOFLPOUSPMMFSJOJJZJDF
ÚĄSFOEJĄJWBSTBZ‘MNBLUBE‘S"ZS‘DBEBIBÚODFBOMBU‘MBOC‘çak konumları üzerinde de çalışmış olması ve istenen yeUFSMJMJLUFPMNBT‘HFSFLJS(FSÎFLCFDFSJPQFSBUÚSàOLVNBOdalara bakmadan ve durmadan istenen hareketleri yapmasıdır.
Temel prensipler
Greyderleme işlemi temelde makine ileri giderken ve
bıçak istenen açıda ayarlanmış olarak yapılır. Greyder bıçağı tarafından yüzeyden alınan malzeme bıçağın önünde
birikip sürüklenerek yan tarafa yığılır.
Greyderleme esas olarak malzeme serme ve düzeltme
işlemidir.
1. Daire saat yönü aksine döndürülürken bıçak sağa
kaydırılır.
2. Bıçak kaldırma sağ silindiri en üst konumuna çekilir.
3. Sol silindir Daire silindiri en alt konuma indirilirken
daire sağa yukarı konumda kaldırılır.
/05"OMBU‘MBOJĆMFNMFSHFOFMPMBSBLLVMMBO‘MBOĆFLJMMFSEJS.BLJOFÚ[FMMJLMFSJOFCBĄM‘PMBSBLÚ[FM(SFZEFSMFNFUFLnikleri de söz konusu olabilir.
Malzemenin serilmesi
4. Daire saat yönünde döndürülerek bıçağa istenen konum verilir.
Greyderin bütün tekerlekleri ileri yönde ve aynı eksenEFPMVS(SFZEFSC‘ÎBLBΑT‘NBM[FNFOJOUFLFSMFLJ[JOEFO
E‘ĆBS‘BLNBT‘O‘TBĄMBZBDBLĆFLJMEFBZBSMBO‘S#‘ÎBĄ‘OLFOBra yığdığı malzeme arka tekerleklerin izi ile çakışmamalıdır.
Bıçağı eski konumuna getirmek için anlatılan işlemler
tersten yapılır. Daireyi saat yönü aksine döndürerek bıçak
sağ taraftan ileri konuma getirilir. Daire indirilerek yatay konuma getirilir. Bıçağın makineye ve yere sürtmemesine dikkat edilmelidir. Bıçak ortalanır ve normal konumuna getirilir.
İleri yönde düşük vitesle ilerlerken bıçak yerden 5 ila
DNZàLTFLMJLUFJMBJOÎ
ZFSFMQBSBMFMPMBDBLĆFLJMEF
UVUVMVS.BM[FNFOJODJOTJOFWFZPĄVOMVĄVOBCBĄM‘PMBSBL
WJUFT ZàLTFMUJMJS .BM[FNFOJO NBLJOFZJ [PSMBNBEBO SBIBUça serilmesi sağlamak için uygun vites seçilmelidir. Bıçak
76
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
1. Greyderle çalışma esnasında makinenin önündeki
malzemeyi serip yana aktarması nedeni ile makineye yanal yükler binmekte ve makineyi bıçak konumuna bağlı olarak bir tarafa sürüklemeye çalışmaktadır.
2. Ön tekerleklerine kumanda edilerek makinenin teLFSMFLMFSJ NBM[FNF TFSNF T‘SBT‘OEB NBM[FNFOJO
aktarıldığı yana doğru yatırılmalıdır.
3. Bütün tekerleklerine kumanda edilebilen tipteki (all
Wheel steer) makinelerde ise arka tekerleklerin karƑMBNBBZBS‘JÎJOCFDFSJLB[BONBM‘E‘S½OWFBSLBUFkerlekler paralel eksenlerde hareket etmelidir. Bıçak
EBIBHFOJĆBMBO‘T‘Z‘SBDBĄ‘JÎJOEBIBÎPLNBM[FNF
serilebilmektedir.
açıları ve vites kademeleri ile oynayarak malzemenin bıçak
önünde serbestçe yuvarlanarak serilmesi sağlanmalıdır.
Yeni başlayan operatörler genellikle bıçak açısı ile oynamadan serim yapmaya çalıştıkları için malzeme bıçağın önünde serbestçe yuvarlanmaz. Bu nedenle daha çok
NBLJOFHàDàLVMMBO‘SMBS#VOFEFOMFJTUFONFZFOBƑS‘BƑONBMBSPSUBZBΑLBS5FDSàCFMJPQFSBUÚSJĆFHÚSFHFSFLMJNBLJOFHàDàOàIJTTFEFSFLBZBSMBZBCJMJS
4. .BM[FNF TFSJMJSLFO CB[‘ EVSVNMBSEB C‘ÎBLUBO ZBOB
akan malzeme arka tekerleklerin arasından akabilir.
5FLFSMFLMFSJO TFSJMFO NBM[FNF Z‘Ą‘O‘O‘O à[FSJOF ΑLmaması gerekir. Şekillerde malzeme sermede yığılNBMBS TPM UBSBGB EPĄSV HÚSàMNFLUFEJS "ZO‘ ĆFLJMEF
ters açıda serim yapıldığında malzeme sağ tarafa
CJSJLFDFLUJS
Malzeme birikimlerinin düzenlenmesi
Serme sırasında yanda yığılan malzemenin yoldan teNJ[MFONFTJ WFZB ZFOJ EÚLàMFDFL NBM[FNF JMF LBS‘ĆU‘S‘MNBT‘HFSFLFCJMJS5FNJ[MFOTJOZBEBZFOJNBM[FNFJMFLBS‘ĆU‘S‘MT‘OZ‘Ą‘MBONBM[FNFHSFZEFSC‘ÎBĄ‘JMFNBLJOFOJOCJSUBSBfından diğer tarafına aktarılır. Gevşek malzeme yığılmalarını
UFNJ[MFNFLLPMBZPMBCJMJS"ODBLNBM[FNFOJODJOTJOFCBĄlı olarak tüm bıçağı kullanmak zorunda kalınabilir ve makine saplanıp kalabilir.
Doğru yöntem
1. Bütün tekerleklerine kumanda edilebilen tipteki (all
Wheel steer) makinelerde ön tekerlekler yığılan malzemenin dışına ayarlanır. Bu konumda greyder bıÎBĄ‘ÚOEFOÎFLJMNFLUFEJS"SLBUFLFSMFLMFSEFC‘ÎBĄ‘
78
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
JUFSLFOFOWFSJNMJÎBM‘ĆNBFMEFFEJMFDFLUJS.BLJOFOJO
ileri hareketi ile en düzgün yüzey elde edilerek mümkün olan en fazla malzemeyi serebilirsiniz.
2. (SFZEFSC‘ÎBĄ‘OBEBIBGB[MBHàÎVZHVMBNBLBNBD‘
ile tekerlekleri yatırılabilen tipteki makinelerde şekilde görülen konum alındığında daha az dirençle karƑMBƑMBDBLU‘S#‘ÎBĄ‘OTBĄBZBEBTPMBBΑM‘BZBSMBONBT‘ZBQ‘MBDBLJĆJOĆFLMJOFCBĄM‘E‘SąFLJMEFTBĄUBraftaki yığılmanın temizlenmesi gösterilmektedir.) Yığına yaklaşıldığında bıçağı tesviye yüzeyine oturmak üzere indirmelidir. İleri harekete düşük vitesle
başlanmalı ve birikimin makinenin diğer tarafına rahatça aktarılması sağlanmalıdır.
Yanlış yöntem
3. ąFLJMMFSEFWF
NBLJOFOJOIBOHJLPOVNEBÎBM‘Ćtırılmaması gerektiği gösterilmektedir. Her ne kadar
makine gövdesi dengede görünüyorsa da ön tekerlek malzeme içindedir ve malzemenin tamamen toparlaması mümkün olmaz.
4. Eğer bıçağı dışa daha fazla sürerek malzeme toparlanmak istenirse de arka tekerlekler aktarılan malzemeye çıkmaktadır.
Malzeme birikiminin yayılması ve düzeltilmesi
1. Birikmiş malzeme yayıldığında yüzeyde bir kalınlık oluşturmakla beraber şantiye sahasında bu konu
QFLUFÚOFNTFONFZFDFLUJS#JSJLJOUJZJIFSJLJÚOUFLFS
arasına hizalayıp bıçak birikinti eksenine dik konuNBHFUJSJMJS#‘ÎBLBΑT‘EBIBÚODFBOMBU‘ME‘Ą‘HJCJEJL
BΑPMBDBLHJCJBZBSMBO‘S#‘ÎBĄ‘OZFSEFOZàLTFLMJĄJni malzeme yüksekliğine göre ve yüzeye sıfır tesviZFZBQBDBLĆFLJMEFBZBSMBNBM‘E‘S½ODFEàĆàLWJUFTte serime başlanmalı gerekirse birkaç pas daha geçerek malzemeyi tamamen yaymalıdır.
80
2. Lastik izi bırakmadan düzeltmeyi tamamlamak
Otoyol veya hava alanlarında olduğu gibi düzgün kırN‘[‘LPUWFJODFUFTWJZFHFSFLFOTBIBMBSPMBCJMJS#VOFEFOMFC‘ÎBLBΑT‘JODFBZBSMBSMBZà[FZEFOJODFCJSUBCBLBLBZmak) alınır. Bıçağa ileri üst konumda açı ayarı yapılmalı-
dır. Bıçak tamamen yana sürülerek ve daire açısını ayarlayarak arka tekerleklerin izini bırakmadan yüzey tesviyesi
mümkündür. Off-set tip greyderlerde bu işlem daha kolay
HFSÎFLMFĆFDFLUJS .BLJOF IBSFLFUMFSJ ÎPL ZBWBĆ PMNBM‘ WF
ani hareketlerden kaçınmalıdır. Çok fazla pratik yapılarak
PQFSBUÚSMàLNFMFLFTJHFMJĆFDFLWFIBTTBTT‘O‘SMBSEBUFTWJZFZBQNBLNàNLàOPMBDBLU‘S
Yazının devamı 34. sayıda
Kaynaklar: *MMVUSBTUFEHSBEJOH"WFMJOH#BSGPSE51
(M.Gündüz ATEŞ tercüme)
$BUFSQJMMBS1FSGPSNBODF)BOECPPL&EJUJPO
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Çok çeşitli ürünlerin farklı
mesafelere yatay veya eğimli
iletiminde taşıma amaçlı kullanılır.
Bantlı konveyörlerde malzeme
taşınması, germe tamburu ve bir
motor-redüktör sistemi ile hareket
verilen tahrik tamburu arasına
gerilen bant ile sağlanır. Bant
seçimi taşınacak ürünün cinsine
göre yapılır ve PVC, poliüretan,
kauçuk, hasır bant gibi tipler
seçilebilir. Kullanım alanı en
geniş konveyör tipi olup, kullanım
kapasitesi de oldukça değişkendir.
Konveyör ayak grubu ve şasesi
çelik konstrüksiyondan yapılır.
Konveyör
%DQW
6LVWHPOHUL
82
Konveyor bant taşıma sistemi genellikle maden ocakları, taş ocakları ve beton santrallerinde
görülür. Bu sistemleri kurarken yapılacak hesaplamalarda bir takım esaslara dikkat edilmelidir. Öncelikle taşınacak malzemenin özellikleri ön plana
çıkacaktır. İkinci öncelik ise malzemenin nereden
nereye yani ne kadar mesafede taşınacağı ve de
ne kadar miktar taşınması gerektiği hesaplamalarda göz önüne alınmalıdır. Bu hesaplamalarda güç
ihtiyacı, bant yapısı benzeri sonuçlara ulaşılır. Yerleşim planlaması, işletme, kullanım ve bakım kolaylığı gözetilerek optimum çözüm sağlayacak şekilde yapılmalıdır.
Konveyör bant işletmeciliği çok dikkat ister ve
ölümcül tehlikelere açıktır. Çalışan aksam emniyet
kapakları daima yerinde takılı ve sağlam olmalıdır.
Bakım onarım yapılacağı zaman enerji kaynakları kapatılnalı ve kilitlenerek kullanılmaması için
emniyete alınmalıdır.
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Konveyör Dizayn Standartları
Bant konveyör dizayn standartlarında genel olarak dört kuruluşun verileri ön plandadır. C.E.M.A., GOODYEAR, ISCOR ve A.A.C.
Bant gerdirme ve çevirme gücü birbiri ile bağlantılıdır. Fikir vermesi için şağıdaki örnek tabloda germe hesabı verilmiştir. Değerlerdeki farklılıklar dönme direnci faktörü seçiminin 0,016
ile 0,035 arasında ki değerlerin kullanılmasından kaynaklanmıştır.
Güç ve Germe hesabı
Bant sistemlerinde motor gücünün hesaplanmasında
C.E.M.A. standartlarına göre bant uzunluğu ve taşıma kapasitesi göz önüne alınarak şu şekilde formüle edilmiştir.
9.81
Güç (kW) =
1000
x L.V[(kX+kY(Wm+Wb)+,015Wb)+ (H.Wm)]
L
= makara eksenleri arası yatay mesafe (m)
H
= makara eksenleri arası dikey mesafe (m)
V
= bant hızı (m/sn)
Wm
= 1 metre aralıktaki malzemenin taşınırkenki ağırlığı (kg)
Wb
= 1 metre aralıkta çalışırkenki bant ağırlığı (kg)
0,015 = Bant dönme direnci
C.E.M.A. Conveyor Equipment Manufacturers Association (konveyör imalatçıları birliği) uluslar arası bir kuruluş
olup bu konuda standartlar belirlemektedir.
kX
= bant kayma ve boşta dönme direnci şöyle hesaplanır:
kX
= 0,00068(Wm+Wb)+0,022(makara dönerken
1 m deki ağırlığı) (kg/m)
kY
= makara üzerindeki bant sürtünme direnci
1(a) 500 ton/saat kapasitede, bant eni 900mm ve bant hızı 2,2 m/sn alınmıştır.
uzunluk yükseklik
C.E.M.A.
GOOD YEAR
ISCOR
A.A.C.
güç
germe güç
germe güç
germe
güç
germe
Ancak günümüzdeki bilgisayar teknolojisinin sunduğu imkanlarla bütün bu dizayn hesapları
için simülatör içeren programlardan faydalanılmaktadır.
Konveyör bant hesaplarının
bilgisayar ortamında yapılmasında aşağıdaki faktörler esas alınmaktadır.
m
m
kW
kN
kW
kN
kW
kN
kW
kN
30
0
6
9
15
16
16
19
12
18
200
60
101
65
99
64
104
66
102
66
1000
0
81
40
89
43
113
54
104
50
Üç boyutlu uzayda simüle edilerek yapılan hesaplamalarda:
1000
40
132
72
143
77
167
88
158
84
t :BUBZFLTFOEFLPOWFZÚSZÚOà
1(b) 2000 ton/saat kapasitede, bant eni 1500 mm ve bant hızı 3m/sn alınmıştır.
uzunluk yükseklik
C.E.M.A.
GOOD YEAR
ISCOR
A.A.C.
t ,POWFZÚSCBOUBΑT‘
t #BOUFOJWFLBM‘OM‘Ą‘
güç
germe güç
germe güç
germe
güç
germe
t :àLMà CBOUUB BĄ‘SM‘L BMU‘OEB LBlan uzunluk,
m
m
kW
kN
kW
kN
kW
kN
kW
kN
30
0
18
22
36
41
38
42
37
42
t 5BNCVS JMF TPO NBLBSB BSBT‘
mesafe,
200
60
378
167
380
168
403
176
391
172
t #BOE‘OTFĄJNJ
1000
0
221
84
262
98
349
127
315
116
t 5BNCVSÎBQ‘
1000
40
439
174
479
188
567
217
533
206
t 5BNCVSLFTJUJ
83
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
t %FTUFLBZBLMBS‘
t (FÎJĆNFTBGFTJ
t %BSCFFULJTJ
TJTUFNJt ,BQBNBMBSCBOTJTUFNJMNFTJ
OJOàTUàOàOÚSUàMNFTJ
NBMJZFUJ
t #JSJNNBM[FNFNBMJZFUJ
#V LPOUSPMMFSJ CBOU EFĄJĆJSLFO FTLJ
NJ HFSFLUJĄJOEF ZBQBSLFO
FTLJ CBONFTJ TPOVDV TFE‘OEJLLBUMJDFJODFMFONFTJTPOVDVTFÎJMFDFL ZFOJ CBOE‘O EBIB
EBIB WFSJNMJ
WFSJNMJ WF
WF
EàĆàL CJSJN NBMJZFUMJ PMNBT‘
PMNBT‘ TBĄMBOBCJMJS #VOV JÎJOEF ĆV TPSVMBS
TPSVMBS TPSVMNBM‘E‘S
1. #BOU LPQNBT‘ ZB
ZB EB
EB Z‘SU‘MNBT‘
Z‘SU‘MNBT‘
OBT‘MPMEV
àSF LVMMBO‘ME‘
2. #BOUOFLBEBSTàSFLVMMBO‘ME‘
L M
L M MĄ J J
3. #BOULBSLBTZBQ‘T‘WFLBQMBNBLBM‘OM‘Ą‘DJOTJ
4. ±BM‘ĆNBNBM[FNFWFZBPSUBNLPĆVMMBS‘EFĄJĆUJNJ
t .BLBSBMBS‘OEJ[BZO‘HFOFMEFàÎQBSÎB
5. %BIB ÚODF LVMMBO‘MBO CBOE Ú[FMMJLMFSJOEF EFĄJĆJLMJL
ZBQ‘ME‘N‘
t .BLBSBMBS‘OV[VOMVĄVWFBΑT‘
t .BM[FNFWFCBOUBSBT‘BEIF[ZPOGBLUÚSà
t #BOE‘OI‘[‘
t .BM[FNFEPMVNGBLUÚSàHJSEJPMBSBLLVMMBO‘MNBLUBE‘S
T
Tambur LPOWFZÚS CBOE‘O
IBSFLFUJOJTBĄMBZBOBOBQBSIB
ÎBT‘E‘S #JS SFEàLUÚS BSBD‘Î
M‘Ą‘JMFNPUPSHàDàUBNCVSB BLUBS‘M‘S #BOU JMF UFNBT
FEFO UBNCVS Zà[FZJ JIUJZBDBHÚSFÎFĆJUMJEFSTFOMFSZB
EFLBVÎVLLBQMBOBSBLTàSUàONF
EF
LBV
BSUU‘S‘M‘S#ÚZMFDFNPUPSHàDàEBIBB[LBZ‘QMB
BSUU‘S‘M‘S
#ÚZMFDF N
CBOEBBLUBS‘MBSBLWFSJNBSUU‘S‘M‘S
:BOEBLJĆFLJMEFCBOE‘OUBNCVSBZBLMBĆU‘Ą‘HFÎJĆNFTBGFTJOEFNBLBSBMBS‘OZFSMFĆJNBΑMBS‘HÚTUFSJMNFLUFEJS#ÚZMFDF LPOWFZÚS CBOE‘ WFSFW ĆFLJMEFO Eà[ ĆFLMF HFÎFSLFO
NBM[FNFOJOEà[FOMJBL‘Ć‘HFSÎFLMFĆUJSJMNFLUFEJS
İşe Uygun Bant Seçimi
,POWFZÚS CBOU TFÎJNJOEF CBOU LBSLBT‘ LBQMBNB NBM[FNFTJCFN[FSJÚ[FMMJLMFSNBMJZFUGBLUÚSàHÚ[ÚOàOFBM‘OBSBLUBƑOBDBLNBM[FNFDJOTJWFPSUBNĆBSUMBS‘FULFOMFSJJMF
CJSMJLUFEFĄFSMFOEJSJMJS"ODBLÚODFMJLMF
t ±BM‘ĆNBHFSHJZàLà
t .JOJNVNUBƑZ‘D‘NBLBSBÎBQ‘
t ,POWFZÚSÎBM‘ĆNBFLTFOJOJOEPĄSVZBEBZ‘MBOLBWJ
PMNBT‘
84
,POWFZÚS CBOE‘O TBĄM‘LM‘ WF WFSJNMJ ÎBM‘ĆBCJMNFTJ JÎJO
UBƑZ‘D‘NBLBSBMBSBàTUUFLJĆFLJMEFHÚSàMEàĄàHJCJPUVSBSBL
ÎBM‘ĆNBT‘HFSFLJS"LTJIBMEFCBOUUBFSLFOBƑONBF[JMNF
LPQNBCFO[FSJIBTBSMBSPMVĆBDBLU‘S
#BOUTFÎJNJOEFEJLLBUFEJMNFTJHFSFLFOÚMÎàWFZBQ‘TBM
Ú[FMMJLMFSCVOFEFOMFÎPLÚOFNMJEJS
Konveyör bant belirlemesi çalışmasında dikkat edilecek hususlar
.BEFO ZB EB UBĆ PDBLMBS‘OEB LVMMBO‘MBO LPOWFZÚS TJTUFNMFSJOEFLJTPSVOMBSHFOFMMJLMFCJSCJSJOFCFO[FS#VOFEFOMF ÎBM‘ĆNB WF PSUBN ĆBSUMBS‘O‘O HÚ[ ÚOàOF BM‘OBSBL EPĄSV
TJTUFNWFNBM[FNFTFÎJMNFMJEJS#VOMBS‘T‘SBMBSTBL
Motor gücü
.PUPSHàDàOàOEPĄSVTFÎJMNFTJJÎJOTàSUàONFGBLUÚSàOàO CàUàO ÎBM‘ĆNB ĆBSUMBS‘ EàĆàOàMFSFL CFMJSMFONFTJ ÎPL
ÚOFNMJEJS
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Konveyör çalışma ekseninin şekli, taşıma makaralarının
kalite standardı (iç sürtünme direnci), çalışma ortamının tozlu olup olmadığı, yağışlı ve nemli ortam, ortam sıcaklığının
çok düşük ve çok yüksek olup olmadığı (yağlamada kullanılan gres seçiminde de etkendir), malzemenin iç sürtünmesi, bant gerginliği (düşük gerginlik sarkma nedeni ile daha
fazla çekme gücü gerektirir), aktarma noktasında malzemenin ataleti nedeni ile binen ek yük, bant sıyırıcıların gösterdiği sürtünme direnci gibi detaylı yaklaşımı gerektirmektedir.
Tahrik sistemini belirlemek
Konveyör bandını sürtünme direncinden faydalanarak
çalışma yönünde çekebilmek için, yine bütün yük ve direnç
faktörleri ve ani yüklenmelerde göz önüne alınarak uygun
güçte redüktör dişli sistemi belirlenmelidir. Bu seçimde sadece güç ve ağırlık değil, taşıma hızıda belirleyicietken olacaktır. Redüktör gücü ile düşürme oranlarının doğru belir-
Konveyör iskelet yapısı
Konveyör üzerine binen malzeme yükleri, çalışma şekli
(darbe, titreşim), malzeme fiziki özellikleri, transfer noktalarındaki olası yığılma benzeri olumsuz özellikler değerlendirilerek şasi ve destek ayaklarının malzeme seçimi ve imalatı yapılmalıdır. Ayrıca çalışma sahasının zemininin mevsimsel durumunu ihmal etmemek gerekmektedir.
Konveyor sisteminin çalışma eksenine
göre şekilleri
5BƑOBDBLNBM[FNFOJOOFSFEFOOFSFZFIBOHJZàLTFLliğe, ne kapasite ile taşınacağı sorularını sorduğumuzda,
karşımıza çeşitli şekillerde ve eksenlerde çalışma ihtiyacı çıkacaktır. Konveyör bant şekil ve birleşimi için çalışma
şartlarına göre en uygun ve verimli olacak planlama yapılmalıdır.
Yatay eksende
çalışma
lenmesi gerekecektir. Boşta çalışma, yüklü iken ani kalkış
ya da durma nedeni ile değişken yükler binecektir. Ayrıca
ortam tozu nedeni ile yataklama ve redüktör yağlama- bakımı ön plana çıkacaktır.
Kayışlı tahrik sisteminde emniyet kapağı kullanımı ihmal
edilmemelidir.
Sistemde kullanılan rulmanların çalışma ömrü seçilirken
en az 50.000 saat çalışması gereken B10 standardında olması tercih edilmelidir.
Aşağı doğru
çalışma
Konveyör bant sistemi genellikle çok tozlu ortamlarda ve sürekli çalışması gerekecek gibi üretilmelidir. Bakım
onarım için sistemin durdurulması ihtiyacı uzun aralıklarla
ve az zamanda halledilebilir olması istenmelidir.
Bant gerdirme
Yukarı doğru
çalışma
Konveyör bandın sağlıklı ve verimli çalışması için bant
gerginliğinin sağlanması önemlidir. Gergin olmayan bant
kayarak güç ve verim kaybına neden olacaktır. Mekanik
gerdirme sistemlerine ilaveten yerçekiminden faydalanarak yapılan gerdirme sistemleri, bant uzunluğu 200 metreden az olan konveyörlerde verimli ve faydalıdır.
Derleyen: M.Gündüz ATEŞ İMMB
Kaynaklar: http://www.cemanet.org/
http://www.unisbm.com/solutions/mining-equipment
85
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
Basit
Lastik Yönetimi Modeli
Lastik yönetimi artan maliyetleri kontrol altına almak ihtiyacının maksimum seviye ye çıktığı günümüzde her gün
daha da fazla önem arz etmektedir.
Genellikle lastik harcamalarını kontrol altında tutmak
amacı ile hemen her firma kendisine özgü bir kayıt takip
sistemi uygulamakta ve lastik bilgilerini depolamaktadır.
Zira lastik maliyetlerinin öngörülmesi ve kontrol altına
alınması lastiklerin en verimli şekilde kullanıla bilmesi ile direk bağlantılıdır.
Her ne kadar lastikler çeşitli kayıt ve takip yöntemleri ile
kontrol altına alınmaya çalışılsa da sonuçta; tutulan kayıtlardan lastiğin depoya girişinden hurdalığa gidişine kadarki her aşaması raporlanamıyorsa bu bilgiler lastik yönetiminin hedeflerine uygun bir şekilde kullanılamıyor demektir.
Şöyle ki;
Çeşitli nedenlerle ömrünü tamamlayamadan hurdaya
ayrılan lastiklerdeki kayıplar lastik maliyetlerinin doğru ve
az bir yanılma ile öngörülebilmesini engeller.
Bu nedenle filoda bulunan lastiklerin depoya giriş tarihinden, hurdalığa ayrıldığı tarihe kadar hangi araçlarda,
hangi pozisyonlarda, ne kadar Km çalıştığı, neden ve ne
zamanlar tamir gördüğü, kaplandıysa kim tarafından hangi sırt ile kaplandığı ve son aşamada da neden ve toplam
kaç Km lik bir çalışma ile hurdalığa ayrıldığının bilinmesi
gerekmektedir.
86
Lastik yönetimi ve takibi; lastik sökme takma personelinin her işlemi kaydettiği günlük bir form ve bu formdaki bilgilerin Excel formatında bilgisayara kayıt edilmesi ile mümkün olabilir.
Bu uygulama ile lastiklerin depoya girişinden hurdalığa
ayrılmasına kadarki aşamaları kontrol altına alınıp izlenebilir.
Uygulama için yapılması gereken ilk adım; lastikleri söküp takan görevlinin işlem yaptığı her lastiği hangi araçtan
ve hangi pozisyondan söküp / taktığını, ve işlem sırasında
araç Km lerini kayıt altına laması gerekir.
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
12.02.2007
DEPO
13.02.2007
34 AT 45
14.02.2007
DEPO
15.02.2007
06 KL 678
16.02.2007
KAPLAMA
17.02.2007
DEPO
18.02.2007
34 YT 88
QWERT567
315/80
HAN
DL05
21
4307
34 AT 45
125.000
2SLİ
QWERT567
315/80
HAN
DM03
16
4307
DEPO
QWERT567
315/80
HAN
DM03
16
4307
06 KL 678
110.000
3SGD
QWERT567
315/80
HAN
DM03
5
4307
KAPLAMA
QWERT567
315/80
HAN
DM03
5
4307
180.000
2SLD
BG
AKO 1234
BDY
QWERT567
315/80
HAN
DM03
21
4307
BG
AKO 1234
BDY
34 YT 88
315/80
HAN
DM03
2
4307
BG
AKO 1234
BDY
HURDA
Bu formun çalışma prensibi, kısaca şöyledir.
Lastik muhakkak bir yerden gelir ve bir yere gider, bu döngü depo, araç, tamir, hurdalık vs şeklindedir. Bazı zamanlarda
ise lastik bir araçtan sökülüp, başka bir araca takılabilir. Lastiğin bu döngüsünü; “Lastik İşlem Formu” LİF; 5 ana bölümden oluşan sütunlarına yapılan kayıtlarla takip eder.
LİF formu oto kopili olarak 2 nüsha olarak hazırlanmalıdır. LİF formu lastik sökme takmadan sorumlu kişi tarafından her lastik hareketinde doldurulur ve ana sayfa lastik takibinden sorumlu kişiye ulaştırılır, kopyası ise form koçanında lastikçide saklanır.
LİF formunun İlk bölümü Tarih sütunu dur; işlevi işlemin
yapıldığı tarihi işaret eder.
İkinci bölüm; Lastiğin geldiği yer veya söküldüğü plaka
bilgilerini not eder. Lastik depodan, tamirden,kaplamacıdan
başka bir araçtan gelebilir. Şayet başka bir araçtan geliyor
ise bu aracın işlem anındaki Km si ve lastiğin hangi pozisyondan söküldüğü diğer iki sütuna yazılmalıdır.
En son Açıklama sütunudur; lastik işleminin sebebi ile
ilgili not lar yazılır; örneğin ; tamir gördüyse ne tamiri gördü,
neden söküldü vs gibi…… Bilgiler yazılır.
100.000
Açıklama
Pozisyon
5. Böl.
2SLİ
80.000
3SGD
120.000
2SLD
DEPO
QWERT567
Bu bilgilerin toplanması için aşağıdaki gibi bir formun
oluşturulması ve her lastik hareketinde lastikçi tarafından
doldurulması yeterli olacaktır. Bu forma “Lastik İşlem Formu” adı verilebilir.
Km/saat
Takıldığı Plaka
Gitiği Yer Veya
Kaplama Deseni
Kaplama No
Kaplama Markası
4. Böl.
Dot
Kdd
Orjinal Deseni
Marka
Ebat
Orjinal Seri No
3. Böl.
Pozisyon
Km/saat
Söküldüğü Plaka
2. Böl.
Geldiği Yer Veya
Tarih
1. Böl.
Lastiğin gittiği yerle ilgili bilgiler dördüncü bölüme lastiğin gittiği yere bölümüne yazılır. Şayet bir araca takılıyorsa
lastiğin hangi pozisyona takıldığı ve araç Km si yazılmalıdır.
LİF tablosunun son bölümü ise açıklama sütunudur, bu
bölüme lastik hareketi ile ilgili açıklamalar yazılır.
LASTİK POZİSYONU nun doğru olarak yazılması önemlidir. Bu nedenle uygulana sistem de kolay kısaltmalar kullanılmıştır.
Kısaltmalarda önce dingil sonra lastik pozisyonu yazılır.
Örneğin sol ön lastik için; kısaltmanın başına lastiğin
bulunduğu dingil sırası belirtilir.
Lastik Harketleri ve İşlemlerinin Excel Tabloya İşlenip Raporlanması
Lastikçi tarafından doldurulan LİF formu lastiklerden
sorumlu yetkiliye gönderilir.
LİF formu Excel tablo şekline getirilir ve son bölümüne KM sütunu eklenir. Lif formundaki bilgiler Excel tabloya sırasıyla işlenir.
Excel in süz fonksiyonu kullanılarak ister Hurdaya ayrılanlar olarak ister seri numarası ile her lastiğin depodan çıkışından hurdaya ayrılışına kadarki gördüğü hareketler ve
her hareketteki yaptığı Km ler dökülür.
LİF tablosunun üçüncü bölümü lastiğin kimlik bilgilerini
oluşturur, her işlem aşamasında, seri no, ebat, marka, desen,
KKD (kalan diş derinliği) kaplama ise markası, kapma seri no
su ve kaplam deseni yazılmalıdır. Şayet kaplamadan kaplanamadan geri dönen lastik varsa bu da forma kayıt edilmeli ve
açıklama bölümüne sebebi ile beraber yazılmalıdır. Orijinal
seri no bölümü boş bırakılmamalı dır, lastik yerinden söküldüğünde lastikçi seri no yu kolaylıkla okuyup yazabilir.
Formun dördüncü bölümü lastiğin gittiği yerdir. Lastik, depodan çıktığında, bir araçtan söküldüğünde, bir yere gider.
Örneğin, bir araçtan başka bir araca, depodan araca,
tamirden araca, araçtan hurdaya vs ……..
87
12.02.2007
DEPO
13.02.2007
34 AT 45
14.02.2007
DEPO
15.02.2007
06 KL 678
QWERT567
315/80
HAN
DL05
21
4307
34 AT 45
125.000
2SLİ
QWERT567
315/80
HAN
DM03
16
4307
DEPO
QWERT567
315/80
HAN
DM03
16
4307
06 KL 678
110.000
3SGD
QWERT567
315/80
HAN
DM03
5
4307
KAPLAMA
16.02.2007
KAPLAMA
QWERT567
315/80
HAN
DM03
5
4307
BG
AKO 1234
BDY
DEPO
17.02.2007
DEPO
QWERT567
315/80
HAN
DM03
21
4307
BG
AKO 1234
BDY
34 YT 88
18.02.2007
34 YT 88
QWERT567
315/80
HAN
DM03
2
4307
BG
AKO 1234
BDY
HURDA
180.000
2SLD
100.000
Yaptığı Km
Pozisyon
Km/Saat
Takıldığı Plaka
Gitiği Yer Veya
Kaplama Deseni
Kaplama No
Kaplama Markası
Dot
Kdd
Orjinal Deseni
Marka
Ebat
Orjinal Seri No
Pozisyon
Km/Saat
Söküldüğü Plaka
Geldiği Yer Veya
Tarih
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
2SLİ
25.000
80.000
3SGD
30.000
-
120.000
2SLD
60.000
115.000
Seri no suna göre süzülen hurdaya ayrılmış olan lastiğin yaptığı Km ler Excel de formül uygulanarak veya yaptığı KM sütununda hesaplanır, her bir işlemin toplam Km si
toplanarak, lastiğin toplam çalışma KM si de belirlenir.
Hurdalık Analizi
Ömrünü tamamlayan lastikler seri numaralarına göre
tablodan süzülerek başka bir tabloya aktarılır. Bu şekilde
elde edilen tabloya ÖTL lastik tablosu adı verilir. Bu tablo
lastiğin depoya girişinden hurdalığa gidişine kadarki tüm
bilgileri ve son tahlilde lastiğin hurdalığa ayrılış sebebini ve
üzerinde KKD kalan diş derinliğini belirtir.
Bu şekilde firma lastikleri ne kadar verimli kullanmakta, lastik kayıplarının nedenlerini ve miktarlarını kağıt üzerinde raporlayabilir.
Sahada ise hurda lastikler, düzenli olarak marka ve
ebatlarına göre sınıflandırılarak depolanmalıdır. Bu lastikler
biriktikçe senede en az bir kez olacak şekilde bir uzman tarafından incelenmeli ve raporlanmalıdır.
Hurdalık analizi raporu ile lastikler üzerinde adeta bir
otopsi incelemesi gerçekleştirilmiş olur. Lastik arızalarının ana
sebepleri belirlenir. Lastik kayıplarının minimuma indirilmesi
için önlemler belirlenir. Bununla beraber tutulan kayıtların doğruluğu ile ilgili ikinci bir kontrol gerçekleştirilmiş olunur.
En çok rastlanan lastik arızaları ; darbe, kesik, kopmalar,
sırt-atma, fermuar şeklinde yırtılma, kat ayrışması, topuk hasarları, düzensiz aşınmalar ve araçtan kaynaklı hasarlar sebebi ile lastiğin hizmet dışı olarak ayrılmasına sebep olurlar.
Yukarıda bahsettiğimiz lastik arızalarının en önemli sebepleri ise, düşük veya yüksek hava kullanımı, hatalı tamirler, sökme takma hataları, yanlış eşlemeler, uygulama için doğru olmayan lastik seçimi, zemin, tonaj ve hız şartları sebep olur.
Lastik arızaların belirlenmesinden başlayarak bu arızalara sebep olan etkenlerin tespiti ve gerekli önlemlerin alınması ile öncelikle lastik maliyetleri kontrol altına alınabilir ve daha
sonra lastik maliyetlerinde hedeflenen tasarruflar sağlanabilir.
88
Lastik Arızalarının Önlenmesi
Her ne kadar her filonun çalışma koşulları kendisine
özgü olmuş olsa da lastik arızalarının genel ve ortak sebepleri vardır.
Lastik arızalarının en temel sebeplerinden bir tanesi
lastiklerin uygun hava ile kullanılamamasıdır. Özellikle çiftli
kullanılan lastiklerin iç kısımda kalan eşinin düşük hava ile
kullanıldığı görülür. Bunun sebebi genellikle içteki lastiğin
sübap uzatmansın bulunmamasıdır. Diğer taraftan her lastik zaten kendiliğinden hava kaçırır, sübap kapakları eksikolan lastiklerin sübap iğnelerine giren toz ve çamur iğneden hava kaçağına sebep olur. Bu nedenle düzenli olarak
her aracın lastiklerinin havası kontrol edilmelidir.
Lastik havalarının ölçüldüğü hava saatlerinin kalibrasyonlar da önemlidir, öyle ki bazı lastikçiler 130 psi hava
bastiğiını düşünürken gerçekte bu rakam 150psi, veya 115
psi a kadar değişebilmektedir.
Lastiklerde meydana gelen küçük hasarlar zamanında
önlem alınmadığında önemli lastik arızalarına sebep olurlar. Örneğin gövdeye ulaşan kesik ve batıklar, zamanla
paslanmaya sebep olarak lastiğin zayıflayıp gümlemesine
veya kaplanamamasına sebep olabilir.
Lastik arızalarının önlenmesi; düzenli olarak araçlardaki
lastiklerin teftiş edilmesi ve gerekli kontrollerin ardında önlemlerinin alınması ile mümkün olur.
Hizmet dışı kalmış lastiklerin arıza sebeplerinden bir diğeri de hatalı tamirlerdir. Lastik tamirinde uyulması gereken
poroses kuralları ve kullanılacak yama ve malzeme yaranın
ve lastiğin yapısına göre standartlar bulunur. Hatalı tamir
hem lastiğin ömrünü tamamlayamamasına hem de lastiğin
kaplanabilirlik özelliğinin kaybolmasına sebep olur.
Bu nedenle düzenli olarak belli aralıklarla lastik teftişlerinin yapılması ve personelin bu konuda eğitilmesi gerekir.
Hazırlayan: Tamer AYYILDIZ
[email protected]
Etkinliklerimiz ve Haberler
´¾Á0DNLQDODU¿0KHQGLVOHUL%LUOL½L¾00%%LOJL3D\ODÁ¿P¿¾oLQ'H½LÁLN6HPLQHU2UJDQL]DV\RQODU¿
¾OHh\HOHULQLYH6HNW|U7HPVLOFLOHULQL%LUDUD\D*HWLUPH\H'HYDP(GL\RUµ
66$%æYHæ*DOHQæ*UXSædHOLNæhUHWLPæ6DQæYHæ7LFæ/WGæëWLææ6HPLQHUL
Derneğimizin Kasım Ayı Etkinliği S.S.A.B
ve GALEN GRUP Çelik Üretim San. Ve Tic.
Ltd. Şti. semineri 30 Kasım 2010 Tarihinde
Atlı Spor Kulübünde gerçekleşti.
İlgi çekici konuları ve konuşmacıları ile oldukça yoğun bir katılımın olduğu seminer;
GALEN GRUP ÇELİK ÜRETİM SAN. VE
TİC. LTD. ŞTİ. Genel Müdürü ve aynı zamanda Derneğimizin üyesi olan Mehmet
YILDIZ’ın firmalarını anlatan tanıtım konuşması ile başladı.
Dünyanın en büyük aşınmaya dayanıklı ısıl işlemli çelik levha üreticisi olan S.S.A.B
firmasının Türkiye Merkez Satış Müdürü Hasan Aydemir’in “S.S.A.B Türkiye Operasyonu Tanıtımı” hakkındaki konuşmasından sonra S.S.A.B Teknik Müdürü Robert Lind
“S.S.A.B firma tanıtımı Hardox, Weldox,
Domex malzemelerin yapısı, üretim aşamaları ve uygulama alanları” konulu bir konuşma yaptı.
Sektörde oldukça ilgi çeken bir konusu olan bu seminerde üyelerimiz ve konuşmacılar pek çok konuda görüş alışverişinde bulundu
Seminer sonunda üyelerimiz ve sektör
temsilcilerimiz GALEN GRUP firmasının akşam yemeğinde konuğu oldular.
90
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
ê00%æ<çOæ6RQXæ.RNWH\OL
SEKTÖRDEN HABERLER
SANKO MAKİNA 2011 YILINDA ÜRÜN GAMINI
GENİŞLETİYOR
Türkiye temsilcisi olduğu DOOSAN marka iş makinalarına
2011 yılında bir yeni modeli daha ekleyecek olan SANKO
MAKİNA ekskavatör serisine yüksek tonajlı DX 700LC modelini de ekledi. Daha çok maden sektörünün ilgisini çekecek olan DX 700LC gücü ve performansıyla göz dolduracak.
Sanko Makina İş Makinaları Satış ve Pazarlama Direktö-
İMMB üyeleri ve sektör temsilcileri İMMB Derneği’nin OSTİM’deki Merkezinde düzenlenen yıl sonu kokteylinde buluştular…
Derneğimizin 25 Aralık 2010 Cumartesi günü düzenlediği yıl sonu kokteyli bu yıl da yoğun bir katılımla üyelerimiz ve sektör temsilcilerimizi bir araya getirdi.
Çankaya Üniversitesi Rektörü Prof. Ziya Burhanettin GÜVENÇ ve Mütevelli
heyeti üyesi Erol UĞURLU ile Ostim İdare Yönetim Kurulu Başkanı Orhan
AYDIN katılımıyla onurlandırdığı kokteylimiz de sektörümüzün 2010 yılı değerlendirmesi yapıldı ve 2011 yılı beklentileri paylaşıldı.
Yeni bir yıla yeni bir çalışma heyecanıyla başlamak için düzenlediğimiz
kokteylimize katılan tüm konuklarımıza ve telgraf, mesaj ve gönderdikleri
çiçeklerle yanımızda olduklarını hissettiren tüm dostlarımıza teşekkür ediyor, sağlık, mutluluk, başarı ve bol kazançlı bir yıl dileklerimizle saygılar sunuyoruz.
rü Sn. Cem ERGUN bu yeni ürünle ilgili olarak: “DOOSAN markası DX700 LC modeli ekskavatörü, ürün gamında bulunan en yüksek tonajlı ekskavatör olarak 2011 yılında dünya pazarına sunuyor. 70 tonluk bu yeni tip ekskavatör özellikle ağır iş makinalarına ihtiyaç duyulan sektörlerin kısa zamanda gözdesi olacak özelliklere sahip.
Rakiplerine göre %10 oranda artırılmış kazma gücü sayesinde en zorlu zeminlerde bile yüksek performans sergiliyor. Geniş kova hacmi ve yüksek çalışma hızları sayesinde büyük işleri küçük sürelerde tamam yeteneğine sahip DX700LC tüm dünyada madencilik sektörü için kuvvetli bir alternatif olacak” dedi
Farklı operatörler tarafından test edilen X700LC’nin motor gücü, kazma gücü, arka görüş kamerası, geniş görüş
açısı, ve düşük yakıt tüketimi öne çıkan özellikler arasında.
İlk kez Almanya’da düzenlenen Bauma 2010 fuarında sergilenen bu yeni ürünü, Sanko Makina 2011 yılı ikinci yarısından itibaren Türkiye pazarında da alıcısıyla buluşacak.
DX700LC
Motor
: Isuzu AH-6WG1XYSC-01
Motor Gücü
: 463hp
Maks Yürüyüş Hızı : 7.4 kmh
Dönüş Hızı (rpm) : 7.1
Bom Uzunluğu (mm) : 7700
Arm Uzunluğu (mm) : 2900 (kısa arm ile)
Çalışma Ağırlığı
: 70,400kg
Kova Kapasitesi
: 2.5 ~ 4.5 m³
91
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
7HPVDæ*OREDOæ.RPDWVXæêìæ0DNLQDODUçæ6HPLQHUL
Derneğimizin Şubat Ayı Etkinliği TEMSAGLOBAL KOMATSU İŞ MAKİNALARI semineri 15 Şubat
2011 Tarihinde Atlı Spor Kulubünde gerçekleşti.
Çankaya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sn. Ziya
Burhanettin GÜVENÇ in katılımıyla onurlandırdığı Temsaglobal Firmasının “Yeni Komatsu Teknolojileri” konulu seminerine üyelerimiz yoğun bir katılım ve ilgi gösterdi.
Maliye Bakanlığı, Maliye Yüksek Eğitim Dairesi Bşk.
Yrd. Ali Asker DEMİRHAN, TKİ Makine İkmal ve Arge
Daire Bşk. Mustafa ZİYPAK, ile Dernek üyelerimiz; TCK
Makine İkmal Daire Bşk., Laçin AKÇAY ve E.İ.E. İdaresi Makine Dairesi Bşk. Halil OLKAN’ın da katıldığı seminer de;
İMMB Yönetim Kurulu Başkanı Duran KARAÇAY tarafından yapılan açılış konuşmasının ardından tüm katılımcılar, 3
Şubat 2011 Tarihinde Ostim ve İvedik Organize Sanayi Bölgelerinde meydana gelen elim kazada ve 9 Şubat 2011 Tarihinde Elbistan Kömür Havzasında meydana gelen göçükte hayatını kaybedenler için saygı duruşuna davet edildi.
İÇASİFED Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet AKYÜREK
Ostim ve İvedik Organize Sanayi Bölgelerinde meydana
gelen elim kazalar hakkında bir bilgilendirme konuşması yaptı.
Üyelerimizin oldukça yoğun bir ilgi ve katılım gösterdiği seminer, Temsa Global Komatsu İş Makinaları Direktörü Taner KÖSELER’in “Temsa Global -Komatsu iş birliği ve pazar değerlendirmesi” hakkındaki konuşmasıyla ile
başladı.
Satış ve pazarlama müdürü Cihan ÜNLÜ’nün konuşması ile devam eden bu güzel seminerde sırasıyla:
Satış sonrası Müdürü Zeki SALİHOĞLU “Komatsu teknolojileri ve Komtrax”, Ürün Sorumlusu Mert PARAY “Dieci
telehandler ve Pramac jeneratör”, Yedek Parça Şefi Mustafa BAKIR ise “Komatsu yedek parça stoğu” hakkında üyelerimizi bilgilendirdiler.
Seminer sonrasında, misafirlerimiz, üyelerimiz ve sektör temsilcilerimiz Temsa global firmasının akşam yemeğinde konuğu oldular.
92
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
7L\DWURæ(WNLQOLéL
SEKTÖRDEN HABERLER
29 Ocak Cumartesi günü Küçük Tiyatro’ da sergilenen “Kahramanlar
Öldü mü ?”oyununu üyelerimiz ve aileleri ile birlikte izledik.
êëê0æ.PHVLææ7RSODQWçVç
İŞİM Kümesi’nin 05 Şubat
2011 Tarihinde ki 10. sabah
kahvaltılı toplantısına katıldık.
Toplantıda ilk olarak 03
Şubat 2011 Tarihinde OSTİM
ve İvedik Organize Sanayi
Bölgelerinde meydana gelen
elim kazalarla ilgili bilgilendirme konuşması yapıldı ve bu
kazalarda hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulunuldu. Çankaya Üniversitesi Elektronik ve
Haberleşme Mühendisliği Bölüm Başkanı Dç. Dr. Celal Zaim ÇİL geçen
süreç içinde İŞİM Kümesi tarafından alınan ve tamamlanan KOBİ Küme
ve KOBİ Ağ isimli AB Projeleri hakkında ve diğer faaliyetlerle ilgili genel
bir bilgilendirme konuşması yaptı.
Kümelenmenin temel doğasında rekabet içinde iş birliği ve yerelleşme ile birlikte küreselleşme konularından ve bunun temelinde güven ve işbirliği bulunduğundan bahsetti.
Ostim proje koordinatörü Bülent ÇİL DTM den alınan iki yeni projeyi tanıttı ve son dönemde başlatılan uzaktan eğitim uygulamalarından bahsetti.
Milli prodüktivite Genel Sekreter Yardımcısı Nurettin PEKŞİRCİ de Merkezlerinin verimlilik ve diğer alanlardaki kobilere yönelik faaliyetlerini anlattı.
Son olarak Ostim OSB Proje Koordinatörü Sedat ÇELİKDOĞAN yurtdışı alımlarında dövizin geri kazanımı için “offset” uygulamasının savunma sanayi alımlarında yaygın olarak kullanıldığından bahsederek bu uygulamanın önemi vurguladı
DUYURU
İMMB DERGİSİ Kasım 2010 sayı:32
Sayfa72 de yayınlanan “Madencilik” başlıklı yazısındaki bilgilerin referansı olarak:
1. Caterpillar Performance Handbook Edition 40
2. Maden Tetkik Arama Enstitüsü
www.mta.gov.tr web sayfası
sehven belirtilmemiştir.
Düzeltir özür dileriz.
İMMB Yayın Komisyonu
E-BERK MAKİNA YENİ İŞYERİNDE FAALİYETLERİNE DEVAM EDİYOR…..
TBM makineleri yedek parça üreticisi olarak çalışmalarını sürdüren E-BERK MAKİNA 01,01,2011 tarihi itibarı ile Sincan 1. O.S.B. de bulunan 5000m2 kapalı alana sahip yeni fabrikasında faaliyetlerine devam
etmektedir.Gerek ülkemizde gerekse dünyada gelişen tünel açma teknolojilerine bağlı olarak artan TBM
projeleri kapsamında E-BERK MAKİNA’ nın üstlenmiş olduğu görev ve sorumluluklar artarak devam etmekle birlikte dört kıtada 30’a yakın TBM projesinde
çözüm ortağı olarak yer almaktadır. Tünel kazılarında 1metre çaptan 20metre çapa kadar, tünel açma
makinelerinde 12’’ den 21’’ e kadar kesici disc ve diğer yedek parçaların imalatını yapan E-BERK MAKİNA TBM sektöründe vermiş olduğu hizmetler doğrultusunda ülkemizde ve dünyada tercih edilen bir marka haline gelmiştir.
İletişim Bilgileri: E-BERK MAKİNA METALURJİ İNŞ.
TURZ. DANŞ. İTH. İHR. SAN. TİC. LTD. ŞTİ.
Fabrika Adres: 1. O.S.B Türkmenistan Cad.
No:21 Sincan/Ankara/Türkiye
Tel
: 0090 3122674848
Fax
: 0090 3122673559
Web
: www.e-berk.com
E-Posta : [email protected]
İstanbul Ofis: Perpa İş Merkezi B blok 5. kat no:176
Okmeydanı/İstanbul/Türkiye
Tel
: 0090 2122221147
Fax
: 0090 2122221148
Dernek Denetleme Kurulu üyemiz Sn. Tuğba DEMİRBAĞ Seda İnşaat Taah. Ve Ticaret Ltd. Şti. SEMIX BETON SANTRALLERİ’nde satış müdürü olarak göreve başladı. Sn.DEMİRBAĞ’a yeni görevinin
hayırlı ve uğurlu olmasını dileriz.
SEMIX BETON SANTRALLERİ, 1987 yılında kurulan
SEDA İNŞ.ve TAAH.TİC.Ltd.Şti. ne ait bir marka olmanın yanı sıra 2006 yılında başladığı üretimine 2008 yılında
12.000 m2 alana sahip yeni fabrikasına taşınarak bu sektörde de iddialı bir marka olduğunu göstermiştir. 3 yıl içerisinde 30 ülkede 150’den fazla santral tesis eden SEMIX,
Servis ve Yedek Parça Hizmetinde Türkiye Lideri, Dünya’
da söz sahibi olmanın gururunu yaşamaktadır.
İletişim Bilgileri: Anadolu Bulvarı No: 19/ A Gimat Macunköy / Ankara - TÜRKİYE
Tel
: + 90 312 397 5782
Faks
: + 90 312 397 5786
e-posta : [email protected]
GSM
: 0533 435 64 04
93
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
2SHUDW|Uæ(éLWLPOHUL
æ2FDNææ2SHUDW|Uæ(éLWLPL
æêXEDWææ2SHUDW|Uæ(éLWLPL
æêXEDWææ2SHUDW|Uæ(éLWLPL
æêXEDWææ2SHUDW|Uæ(éLWLPL
94
ýö0$.ý1$/$5,0h+(1'ý6/(5ý%ý5/ýûý'(51(ûý
SEKTÖRDEN HABERLER
3 şubat 20011 tarihinde Ostim ,İvedik Organize Sanayi Bölgelerinde meydana gelen elim
kazalarda ve 9 Şubat 2011 Elbistan kömür
havzasında meydana gelen göçükte hayatını
kaybedenleri saygıyla ve rahmetle anıyoruz.
BOZDAĞ MÜHENDİSLİK BETON SANTRALLERİNDE KENDİ BÜNYESİNDE ÜRETTİĞİ KARIŞTIRICILARI KULLANIYOR….
Bozdağ Mühendislik, 6 yılı aşkın süredir kendi
Bozdağ markası ile anahtar teslimi beton santralleri üretiyor. İvedik OSB’deki işyerlerinin yanında,
ağırlıklı olarak Başkent OSB’deki 10.000 m2 kapalı alanda kurulu fabrikasında gerçekleştiriyor.
Saygılarımızla.
İMMB Yönetim Kurulu
0HVOHNæ(éLWLPOHUL
æ.DVçPææ0HVOHNæ(éLWLPL
æ$UDOçNææ0HVOHNæ(éLWLPL
Yurt içi siparişlerin yanı sıra, yurt dışı için de beton santrali üretmektedir. Bu bağlamda özellikle
müteahhit firmalar vasıtasıyla Orta Doğu, Kuzey
Afrika, Türkiye Cumhuriyetlerinde beton santrali kurmaktadır. Genel olarak sabit ve mobil beton
santrali olmak üzere iki çeşit beton santrali üretmektedir. Sabit beton santrali olarak : 60 m3/saat,
90 m3/saat, 120 m3/saat, 160 m3/saat ve 220 m3/
saat kapasiteli ; mobil beton santrali olarak : 60
m3/saat ve 90 m3/saat kapasiteli beton santralleri üretmektedir.
Beton santrallerinde, kendi bünyemizde ürettiği
karıştırıcıları kullanmaktadır. 1 m3 planet tip, 2 m3
çift milli tip, 3 m3 çift milli tip, 4 m3 çift milli tip olmak üzere 4 çeşit karıştırıcı üretmektedir.
İletişim Bilgileri : BOZDAĞ MÜHENDİSLİK
MAK. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
Merkez : İvedik OSB Melih Gökçek Bulvarı
1364. Sok. No: 25 - 27 Ostim-ANKARA
Tel
: 0 312 395 24 19 - 20
Faks
: 0 312 395 24 20
Fabrika
: Başkent OSB İnönü Bulvarı No: 1
Temelli-ANKARA
Tel
: 0 312 640 14 70 - 71
Faks
: 0 312 640 14 71
Web
: www.bozdag.com.tr
E-Posta : [email protected]
Etkinliklerinizi Derneğimizle paylaşarak dergimizin “Sektör Haberleri”nde yer alabilirsiniz.
95

Benzer belgeler