ÖĞRENCİMİZ KAYA SWANN`IN TASARIMI BÜYÜK ÖDÜLE LAYIK

HAFTANIN ETKİNLİKLERİ
21.03.2011 Pazartesi
09:20 Mat. 1.sın. 5,6,7,8 snf.
12:35 Kek Sat Top.Hz.Dest. 1.Sınıflar
16:00 Matematik-Türkçe SBS Kurs
16:00 Piyano Okulu
16:00 Basketbol Okul
16:00 Anasınıfı okul sonrası etk.
22.03.2011 Salı
09:20 Sosyal Bil. 1.sınav 5.sınıf
09:20 Matematik 1.sınav 4.sınıf
10:30 Yüzme (2-4. sınıflar)
16:00 Lego Mindstorms Robotik
16:00 Piyano Okulu
23.03.2011 Çarşamba
09:20 Sosyal Bil 1.sın (4,6,7,8.snf)
10:30 Yüzme (1. Sınıf)
12:30 Tenis (Anasınıfı)
14:00 Su Topu Sporu Tanıtımı
16:00 Fen Tek.-Sos.Bil. 8. Snf.
16:00 Basketbol Okulu
16:00 Anasınıfı okul sonrası etk.
24.03.2011 Perşembe
10:00 Huzurevi Ziyareti (3.sınıf)
10:30 Oyuncak Müz. 2.sın.
11:00 Çocuk Tiyatrosu
"Yalnız
Prens" – Anasınıfı
13:00 WWF /Orman Ekolojisi Sem.
16:00 Lego Mindstorms Robotik
16:00 İngilizce Kursu
16:00 Basketbol Okul
25.03.2011 Cuma
09:00 İTÜ Bilim Merkezi Gezisi
(6,7,8.sınıflar)
16:00 Piyano Okulu
26.03.2011 Cumartesi
09:00 Matematik-Türkçe SBS Kursu
(6,7.Sınıf)
11:00 Rehberlik -Aile İçi Etkili İletişim
11:30 Buz Pateni Okulu
ÖĞRENCİMİZ KAYA SWANN’IN TASARIMI
BÜYÜK ÖDÜLE LAYIK GÖRÜLDÜ
ğrencimiz Kaya Swann,
T.C. Başbakanlık Dış
Ticaret Müsteşarlığı ve
Mobilya İhracatçı Birlikleri
tarafından, bu sene dördüncüsü
düzenlenen
‘Mobilya
Tasarım
Yarışması’nda, , ‘Bütün bir salonu, bir
koltuk yunusa sığdırdım’ ismiyle yola
çıktığı tasarımıyla, kendi katagorisinde
çoğunluğu teknik liselerin tasarım
bölümü öğrencilerinden oluşan bir
grupta yarıştı.
20 finalistli ikinci aşamada, Özel
İstanbul
Koleji
öğrencisi
Kaya
engelliler
Swann’ın
tasarımı,
düzeyinde de kullanıma uygun hale
getirmesiyle de bir sosyal sorumluluk
örneği olarak da öne çıktı. Fark
yaratan bir tasarım olarak ‘ Yunus ‘,
Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’ın da
katıldığı törende, büyük ödülün sahibi
oldu. Profesyonel, lisans ve ilköğretimortaöğretim olarak üç kategoride
gerçekleştirilen ve iki aşamalı olarak
düzenlenen yarışmaya, 700’e yakın
tasarım katıldı.
Yarışma onur jürisi: M. Zafer
Çağlayan ( Devlet Bakanı), M. Rifat
Hisarcıklıoğlu (TOBB Başkanı), Ahmet
Yakıcı
(Dış
Ticaret
Müsteşarı),
Mehmet
Büyükekşi
(Türkiye
İhracatçılar Meclisi Başkanı), İbrahim
Şahin (TRT Genel Müdürü) ve çeşitli
oda
ve
dernek
başkanlarından
oluşmaktaydı.
Bunun yanı sıra, yarışma asli jürisinde
de Prof. Önder Küçükerman, Reşit
Soley, Aziz Sarıyer, Jan Nahum, Eren
Talu, Mustafa Toner, Memduh Şen,
Kaan Dericioğlu, Ahmet Kaleli ve
Didem Çapa gibi birbirinden başarılı
simalar yer aldı.
Türk Mobilya ve Tasarım sektörüne
katkı sağlamak amacıyla 4 senedir
yapılmakta olan yarışmada, ‘ Fark
yaratan tasarımlar ‘ adı altında,
katılımcılardan
en
yaratıcı
ve
ergonomik
çözümleri,
hayal
dünyalarını zorlayarak tasarlamaları
istenmişti ve öğrencimiz Kaya Swann
da, bu bağlamda birçok deneyimli ve
kendinden yaşça büyük rakibini geride
bırakarak büyük ödülü Devlet Bakanı
Zafer Çağlayan’ın elinden almanın
mutluluğunu yaşadı.
ÇOCUK HAKLARI ÜZERİNE
TRT İLE KISA FİLM
ÇALIŞMASI YAPTIK
PERA MÜZESİ
“DÜŞLERİN KENTİ
İSTANBUL”
kulumuz öğrencilerinden
Simay Şen ve Caner
Büyükelçi TRT’nin içinde
bulunduğu bu yılki Çocuk
Hakları Kongresi için 1. dakikalık bir kısa
film hazırladılar. Haliç Kongre ve Sergi
Sarayında
gerçekleşen
gösterim
İstanbul Üniversitesi işbirliğinde ve Prof.
Dr.
Aydın
Gülan’ın
Kongre
Başkanlığında
düzenlendi.
Öğrencilerimizin kısa filmleri ile katıldığı
organizasyonda düzenlenen panelde
konuşma
yaptılar.
Milletvekillerine,
bakanlara, Türkiye’ye çocuk hakları
konusunda nasıl baktıklarını anlattılar.
arlı romantik bir İstanbul, günü
yarılamıştı biz Pera Müzesi’nin
büyülü atmosferinden içeri
girdiğimizde.. Her katında farklı
bir dünyanın düşsel şöleni vardı.
Biz yaşadığımız şehir İstanbul’un bir
asırdan fazla zaman önce gezginler
tarafından nasıl resmedildiğini incelemeye
gitmiştik ancak Çarlık Rusya’sını anlatan
sergiyi gezmek için de mutlaka zaman
yakalardık. Hatta devamında Meksika’ya
uzanır Frida Diago’nun eşsiz portrelerini
de görebilirdik.
Simay ve Caner’in kısa filmlerinde kendi
sınıf arkadaşları da rol alarak onları
yalnız bırakmadılar. Simay filminde
“Çocuk Hakları Sözleşmesinin 16.
Maddesinden faydalandığını” söyledi.
Bu sözleşme maddesinde çocuğun
onurunun kırılmaması gerektiği ve
kişisel
bilgilerinin
gizli
kalması
gerektiğini söylüyor. “Benim mektubum”
ismini taşıyan filmde genç bir kızın
yazdığı mektubun kardeşi tarafından
okunarak özel hayatına müdahale
edilmesi konu alıyor.
Filmin arka planında eğlenceli vakit
geçiren Simay ve arkadaşları aynı
zamanda disiplinli bir çalışmanın sonucu
olarak Çocuk Hakları Konresinde
filminin yayınlanmasına hak kazandı.
Caner Küçükelçi’nin filminde ise her
çocuğun korunma ve bakım hakkının
olduğundan yola çıkarak “Bakar mısınız”
adlı filmi çekti. Filmde genç bir sokak
çocuğunu canlandıran Caner parkta
oynayan çocukların aileleri ile olan
diyaloglarına içsel bir bakış açısı
getiriyor.
Bu duygu yüklü filmin kamera arkasında
yine eğlenceli bir set ortamı yaşadılar.
Caner filmin senaryosunu oluştururken
sahneleri önce resim olarak kağıda çizdi
böylece bir yönetmen olarak oyuncuları
yönlendirmekte daha etkin olmayı
başardı.
Öyle de oldu. Sanata doyduğumuz bir gün
yaşıyor ve dünya üzerinde eşsiz eserleri
rehber eşliğinde inceliyorduk. Hepimiz için
en ilginç olan çalışma Osman Hamdi Bey’in
“Kaplumbağa
Terbiyecisi”
isimli
çalışmasıydı. Rehberimiz bu resimdeki gizli
anlamları bize anlatırken şaşkınlığımız bir
kat daha artıyordu. Burada Osman Hamdi
Bey’in aynı zamanda geçen sene gezme
fırsatı bulduğumuz Arkeoloji Müzesi’nin de
kurucusu olduğunu öğreniyoruz. Harika bir
sanat yolculuğunun ardından sanat
atölyesine gidiyor ve İstanbul’dan kareler
resmediyoruz.
Kız kulesi kadrajını martı ile süsleyen
arkadaşlarımız olduğu gibi, eşsiz cami
kubbelerini ve Topkapı Sarayı’nın denizden
gün batımı silüyetini çalışan arkadaşlarımız
da
oldu.
Resimlerimizi
tamamladıktan
sonra
birbirimiz ile paylaştık okula dönme vakti
geldiğinde
zamanın
durduğu
Pera
Müzesin’de bize eşlik eden rehberimize
teşekkür ediyor ve ayrılıyoruz.
DENİZLER ALTINDA
20.000 FERSAH
aptan Nemo, onun
denizaltısı Nautilus’un nefes
kesen romanından kareler
yaşadığımız
gezimizde
gördüğümüz deniz canlıları çok ilgimizi
çekti. Amazon Nehri’nde yer alan
balıkların bulunduğu bölümdeki piranhalar
gerçekten çok etkileyiciydi. Sonraki
bölümde gördüğümüz dev Vatozlar ve
Köpek balıkları harikaydı. Denizin içinde
rüzgarda dalgalanan çarşaf gibi süzülen
dev vatozu dalgıcın eli ile beslemesi
sırasında hepimiz çok heyecanlandık.
Küçük deniz atları da çok sevimliydi ve en
ilginç canlılardan biri de sanırım ahtapottu.