balık geçitlerinin planlanmasında balık faunasının tespiti ve balık

Transkript

balık geçitlerinin planlanmasında balık faunasının tespiti ve balık
BALIK GEÇİTLERİNİN PLANLANMASINDA BALIK FAUNASININ
TESPİTİ VE BALIK GEÇİDİ KRİTERLERİNİN BELİRLENMESİ AR-GE
PROJESİ
Seyit AKSU1, Mehmet Ali KÖKPINAR2, Kadir ÜSTÜNDAĞ3, Zerrin GÜRKÖK4, Süleyman KIZILASLAN5, Hüseyin POYRAZ6
1
İnşaat Müh. / Bşkn.Yrd. İşletme ve Bakım Dairesi Başkanlığı, [email protected]
Şb. Mdr. Teknik Araştırma ve Kalite Kontrol Daire Başkanlığı, [email protected]
3
Biyolog İşletme ve Bakım Dairesi Başkanlığı, [email protected]
4
İnşaat Müh. Barajlar ve HES Dairesi Başkanlığı, [email protected]
5
İnşaat Müh. Proje ve İnşaat Daire Başkanlığı, [email protected]
6
İnşaat Müh, Teknik Araştırma ve Kalite Kontrol Daire Başkanlığı, [email protected]
2
ÖZET
DSİ Genel Müdürlüğünün inşa ettiği 173 regülatörden 35 tanesinde balık geçidi mevcuttur.
6446 (4628) sayılı Kanun ve ilgili yönetmelik hükümleri çerçevesinde 2002 yılından sonra inşa edilen HES
Projelerindeki balık geçitlerinin asli fonksiyonlarını yerine getirmediği bilinmektedir. Mevcut balık geçitlerinin,
göç eden balık türlerinin özellikleri ve çevresel faktörlerin dikkate alınmadan inşa edildiği, içinde balık olmayan su
kaynaklarına bile balık geçidi yapıldığı ve amacına uygun işletilmediği tespit edilmiştir.
Balık geçidi yapılmasına karar vermeden önce, planlama aşamasından itibaren göç eden balık türlerinin
tespiti, biyometrik bilgileri ve habitat özellikleri gibi temel çalışmalar ile balık geçidi karakteristiklerinin ortaya
konulması gerekmektedir.
Bu nedenlerle, inşa edilecek depolama tesislerinden balık geçidi projelendirilmesi uygun görülenlerde; göç
yapan balıkların geçebileceği tipte, uygun eğimli ve boyutlarda geçit inşa edilmesine katkı sağlayacak çalışmalar
devam etmektedir.
Anahtar Kelimeler: Balık Faunası, Göçmen Balıklar, 6446 Sayılı Kanun, Regülâtör, Balık Geçidi, Küçük Ölçekli HES, Baraj
1.GİRİŞ
Nehirler üzerinde su kaynaklarının geliştirilmesine yönelik olarak inşa edilen hidrolik yapılar, doğal
balık populasyonları üzerinde menfi birtakım etkilere yol açabilmektedir. Bu etkiler, bazen balık miktarının
azalması ya da neslinin tükenmesi şeklinde olabilmektedir. Nehir üzerindeki bu tür engeller nehir
sürekliliğini de etkilemektedir. Bir nehir sisteminin doğrusal ve yatay sürekliliği ekoloji bakımından hayati
öneme haizdir. Çeşitli maksatlarla hidrolik yapıların inşasının zorunlu olduğu durumlarda, ekosisteme
verilen zararın asgarî düzeye indirilmesi için balık geçitlerinin yapılması gerekmektedir.
Balık populasyonları, bütün biyolojik işlevlerini destekleyen sucul yaşam alanının özelliklerine
doğrudan bağımlıdır. Göçmen balıklar; üreme, yavru balıkların büyüme ve cinsel olgunlaşma gibi
hayatlarının belirli dönemlerinde farklı ortamlara ihtiyaç duymaktadır. Bir akarsu üzerine baraj inşa edilmesi,
balıkların memba doğru göçlerini engelleyebilir veya geciktirebilir, böylece yaşam döngüsünün belirli
aşamalarında akarsu boyunca hareket etmek zorunda olan türlerin azalmasına veya ortadan kalkmasına sebep
olabilir.
1380 Sayılı Su Ürünleri Kanunu 22. Maddesinde “Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığının
müsaadesi alınmadan akarsularda su ürünlerinin geçmesine veya yetişmesine engel olacak şekilde ağlar
kurulması, bent, çit ve benzeri engeller yapılması yasaktır. Akarsular üzerinde kurulmuş ve kurulacak olan
baraj ve regülatör gibi tesislerde su ürünlerinin geçmesine mahsus balık geçidi veya asansörlerin yapılması
ve bunların devamlı olarak işler durumda bulundurulması mecburidir” denilmektedir. Ayrıca 1380 Sayılı
Kanunun uygulanmasına ilişkin 10.03.1995 Tarihli 22223 Sayılı Su Ürünleri Yönetmeliğinde de balık
geçitleri, asansörleri ve balık perdeleri yapılması zorunludur.
Ülkemizin ihtiyaç duyduğu elektrik enerjisi açığını karşılamaya yönelik olarak 6446 (mülga 4628)
sayılı Kanun çerçevesinde küçük ölçekli hidroelektrik projeler uygulanmaya başlanmıştır. Bu projelerin daha
ziyade akarsuların yan kollarında ve su kaynağına yakın yerlerde gerçekleştirilecek olması, beraberinde su
ekosistemlerine verilen olumsuz etkileri de gündeme getirmektedir.
1
6446 sayılı Kanun çerçevesinde inşa edilen balık geçitleri tip projelere dayanılarak projelendirilip,
inşa edilmektedir. Mahallinde yapılan incelemelerde bazı balık geçitlerinin; gerekli olmadığı halde inşa
edildiği, doğal engeller dikkate alınmadan yapıldığı, balık geçidi tipi ve yer seçiminin uygun olmadığı,
amacına uygun işletilmediği tespit edilmiştir.
Balık geçidi yapılmasına karar vermeden önce, planlama aşamasından itibaren göç eden balık
türlerinin tespiti ve habitat belirleme gibi temel çalışmalar ile bu bilgilere dayanılarak geçit tipi ve
karakteristiklerinin ortaya konulması gerekmektedir.
Bu nedenlerle, inşa edilecek depolama tesislerinden balık geçidi projeleri uygun görülenlerde; göç
yapan balıkların geçebileceği tipte, uygun eğim ve boyutlarda balık geçidi inşa edilmesine katkı sağlayacak
verilerin temin edilmesi gerekmektedir.
Bu hususlar doğrultusunda Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından muhtelif çalışmalar
yapılmaktadır. Bu çalışmalarda alabalık, yılan balığı ve mersin balığı hedef tür olarak seçilmiş olup, bu
türlere yönelik yapılan çalışmalar arasında; Trabzon Solaklı ve Yanbolu derelerinde balık türlerinin, göç
zamanlarının ve yaşam alanlarının belirlenmesi ile devamında bu çalışmalardan elde edilen sonuçlara göre
bu dereler üzerinde yer alan HES’lerde ki balık geçitleri tasarımı ile ilgili önerilerin yapıldığı ARGE
çalışması, Alabalık için Uzungöl Tersip Bentlerinde balık geçidi tasarımı ve uygulanmasına yönelik
çalışmalar, Bafa Gölünde ve çevresinde yaşayan yılan balığı ile ilgili olarak Bafa Regülatörü Balık Geçidi
Hidrolik Model ve balık geçidi revizyonu çalışmaları ile Dalyan Regülatörü Lastik Barajı Balık Geçidi
revizyonu ön çalışmaları, Mersin balığına yönelik Sakarya Nehri üzerinde değerlendirme çalışmaları da yer
almaktadır. Tebliğde bu çalışmalar örnek olarak değerlendirilmektedir.
2. BALIK TÜRLERININ,
BELIRLENMESİ ÇALIŞMALARI
GÖÇ
ZAMANLARININ
VE
YAŞAM
ALANLARININ
2.1.Materyal ve Yöntem
Yanbolu ve Solaklı Derelerinde, balıkların örneklenmesinde, derenin derinliği, genişliği, akış
özellikleri ve elektriksel iletkenlik değeri özellikler dikkate alınarak, Smith-Root marka LR-24 Elektrofisher
cihazı ile alternatif değerler kullanılmıştır. Cihaz İletkenlik Aralığı 10-1500µS/cmᵌ, Giriş Gerilimi Nominal
24Volt DC, Giriş Akımı Max. 20 A, Çıkış Gerilimi 50-990 V, Çıkış Akımı 40 A pik ve Düz DC, Darbeli DC
ve Ani Darbeli DC Çıkış formlarına sahip ve 1-120 Hz Çıkış Frekansı üretebilmektedir. Ayrıca su içerisinde
10 derecelik açıda ani hareketlere ve düşmelere karşı korumalı olup, emniyet olarak kendiliğinden
durmaktadır. Cihazın hassas olarak ayarlanabilme özelliğinden dolayı örnekler kısa süreli şoklanmış ve
ölçümler alındıktan sonra tekrar doğaya geri bırakılmıştır.
Elektrofisher kullanarak yapılan çalışmayı desteklemek üzere küçük uzatma ağlar ve serpme ağ ile
avcılık yapılarak örnek toplanması sağlanmıştır (Resim 1).
Resim 1
Çalışmalarımızda konum verileri Magellan Triton 500 marka GPS cihazı ile suda çözünmüş oksijen
miktarı ve iletkenlik verileri YSI marka (Pro-Plus) Oksijenmetre cihazıyla tespit edilmiştir (Resim 2).
2
Resim 2
Alabalıkların yumurtlama alanının tespitinde önemli verilerden olan dere tabanı substrat yapısı
(granül, kum, çakıl, taş) çamur alma kabı ile alınarak 1, 2 ve 3 mm göz aralıklı eleklerde elenmiş, taranan
alan içerisindeki oransal miktarları not edilmiştir. Sucul fanunanın bir bölümünü ve balıkların temel besinini
oluşturan dip canlıları (bentik materyal) bentos kepçesi ile yakalanmıştır (Resim 3).
Resim 3
Elde edilen bentik canlıların sınıflandırması İşletme ve Bakım Dairesi Başkanlığı, Su Ürünleri Şube
Müdürlüğü, limnoloji birimi tarafından tanımlanmıştır. Su analizleri DSİ 22. Bölge Müdürlüğü Kalite
kontrol ve Laboratuvar Şube Müdürlüğünce gerçekleştirilmiştir.
2.2.Bulgular
Çalışmamızda her iki derede 4 Familyaya ait 9 balık türü tespit edilmiştir.
Familya (Aile): Cyprinidae (Sazangiller)
Alburnoides fasciatus (NORDMANN,1840) (İnci Balığı)
Squalis orientalis (NORDMANN,1840) (Tatlısu Kefali)
Capoeta banarescui (TURAN, KOTTELAT, EKMEKÇİ & IMAMOGLU, 2006), (İn balığı, siraz)
Barbus tauricus (KESSLER, 1877) (Bıyıklı balık)
Familya (Aile) : Salmonidae (Alabalıkgiller)
Salmo coruhensis (TURAN, KOTTELAT & ENGİN, 2010) (Çoruh Alabalığı)
Oncorhynchus mykiss (WALBAUM, 1792) (Gökkuşağı Alabalığı)
Familya (Aile) : Gobiidae (Kayabalığıgiller)
Ponticola rizensis , (KOVACIC & ENGÍN, 2008) (Rize Kayabalığı)
Ponticola turani , (KOVACIC & ENGÍN, 2008)
Familya: Petromyzontidae (Dere dokuzgözlüleri)
Eudontomyzon lanceolata (CUX@STEİNER, 1972)
Solaklı Deresi Balık Kompozisyonu Şekil 1’de verilmektedir.
3
% 3,8 Tatlısu
Kayabalığı
n: 8
% 10,1 Bizir
n: 21
% 3,3
% 38,1
Gökkuşağı
Karadeniz Alası
Alabalığı n: 7
n: 79
Salmo coruhensis
% 10,1 Tatlısu
Kefali n: 21
Alburnoides fasciatus
Barbus tauricus
Squalius orientalis
Capoeta banarescui
% 12,5 Bıyıklı
Balık
n: 26
% 21,7 İnci
Balığı
n: 45
Ponticola rizensis
Oncorhynchus mykiss
Şekil 1
Solaklı Deresinde avcılık yapılan istasyonlar ve balık sayıları Tablo 1’de verilmektedir.
Balık Türleri
Salmo ccoruhensis
(Salmo labrax)
Alburnoides fasciatus
Barbus tauricus
Squalis orientalis
Capoeta banarescui
Ponticola rizensis
Oncorhynchus mykiss
Toplam
Avcılık Yapılan İstasyonlar ve Balık Sayıları
1
2 3
4
5
6
7
8
37
2 3
6
7
14
6
1
9
-
10
-
11
-
12
-
13
3
Σ
79
-
-
-
-
-
-
3
-
15
4
-
9
4
-
21
15
45
26
37
2
3
6
7
14
9
6
7
7
3
29
4
4
3
3
19
4
4
5
18
5
66
21
21
8
7
207
Tablo 1
Solaklı Deresinde yaşayan balık türlerini tespit etmek amacıyla 13 farklı istasyondan balık örnekleri
toplanmış ve taksonomik açıdan değerlendirilmiştir. Çalışmada 3 familyaya ait 7 tür tespit edilmiştir. Baskın
tür Salmo coruhensis Turan, Kottelat & Engin, 2010 olup, bunun sebebi araştırma sahasındaki istasyonların
çoğunun (8 İstasyon) alabalık zonunda seçilmesinden kaynaklanmaktadır (Resim 4).
Ponticola rizensis (Rize kaya balığı)
Alburnoides fasciatus (İnci Balığı)
Barbus tauricus (Bıyıklıbalık)
Salmo coruhensis (Çoruh Alabalığı)
Squalius orientalis (Talısu Kefali)
4
Oncorhynchus mykiss (Gökkuşağı Alabalığı)
Capoeta banarescui (Siraz)
Resim 4
2.3.Yanbolu Deresinde Tür Tespiti Çalışması
Tür tespiti çalışması iklimsel koşullar ve topoğrafik yapının izin verdiği ölçüde yapılmaya
çalışılmıştır. Balık yakalama çalışmaları belirlenen istasyonlarda, membaa doğru yaklaşık 1 km mesafelik
alanda gerçekleştirilmiştir.
Yanbolu Deresinde yaşayan balık türlerini tespit etmek amacıyla 5 farklı istasyondan balık örnekleri
toplanmış ve taksonomik açıdan değerlendirilmiştir. Çalışmada 4 familyaya ait 7 tür tespit edilmiştir.
Bunlardan önemli olanların başında Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca koruma altına alınmış olan
Karadeniz Alası (Salmo labrax PALLAS, 1814) gelmektedir. Çalışmamızda bu tür uluslararası kabul görmüş
yayın kapsamında değerlendirilerek, (Turan D., Kottelat M.and Engin S.,2009.Two new species of trouts,
resident and migratory, sympatric in streams of northern Anatolia) Salmo coruhensis (TURAN,
KOTTELAT & ENGİN, 2010) şeklinde isimlendirilmiştir. Çalışmamızda her iki isimde kullanılmıştır.
İkinci önemli balık türü ise özellikle yabancı araştırmacıların yakından ilgilendikleri Eudontomyzon
lanceolata’dır (Dere dokuz gözlüsü – Taş emeni). Karadeniz’e 3 km mesafede 1. İstasyonda yakalanan bu
tür ekolojik öneme haiz olup, nadir bulunmaktadır. İlk olarak İkizdere’de görülmesine karşın Yanbolu
Deresinde de görülmesi önemli bir bulgudur. Yanbolu Deresi Balık Kompozisyonu Şekil 2’de verilmektedir.
% 6 Dere
Dokuzgözlü
% 13 Tatlısu sü n: 8
Kayabalığı
n: 18
% 11
Alabalık
n: 15
% 25 İnci
Balığı
n: 36
Salmo
coruhensis
% 11 Tatlısu
Kolyozu
n: 16
Alburnoides
fasciatus
% 14 Tatlısu
Kefali
n: 20
% 29 Bıyıkılı
Balık
n: 29
Şekil 2
Solaklı Deresinde avcılık yapılan istasyonlar ve balık sayıları Tablo 2’de verilmektedir.
İSTASYONLAR
Salmo coruhensis (S. labrax)
Alburnoides fasciatus
Barbus tauricus
Squalius orientalis
Alburnus derjugini
Ponticola rizensis
Oncorhynchus mykiss
Eudontomyzon lanceolata
Toplam
1
24
7
20
9
14
8
82
2
12
14
7
4
37
3
8
8
4
5
5
5
10
10
Top
15
36
29
20
16
18
8
142
Tablo 2
Solaklı Deresindeki türlerden farklı olarak tespit edilen türler Resim 5’de verilmektedir.
5
Alburnus derjugini (Tatlısu Kolyozu)
Eudontomyzon lanceolata (Dere Dokuzgözlüsü)
Resim 5
2.4.Habitat Değerlendirme Çalışmaları
1-Solaklı Deresi
Habitat: bir canlı türünün doğal olarak yaşayabildiği, beslenebildiği, üreyip neslini devam
ettirebildiği yeryüzü parçasıdır. Çalışmamızda türlerin yaşadıkları koordinatlar, göç eden balıkların hangi
mesafelerde bulunduğu tespit edilmeye çalışılmıştır.
Akarsular doğdukları yerden kavuştukları deniz ya da göllere kadar, akış hızı ve substrate taşınışına
bağlı olarak farklı yaşam alanlarına ayrılırlar. Bu yaşam alanlarının barındırdığı canlı türleri de farklı farklı
olabilmektedir. Membadan itibaren en üst suyun hızlı aktığı, suda çözünmüş oksijen miktarının fazla olduğu
alanlara genel olarak alabalık kuşağı (alabalık zonu), orta kesimler bıyıklı balık kuşağı ve alt kesimler çapak
balığı kuşağı olarak isimlendirilir. Solaklı Deresi muhteva ettiği balıklar ve bu balıkların yayılış şekline
bakıldığında, alabalık ve bıyıklı balık kuşağından oluştuğu anlaşılmaktadır.
Solaklı Deresinin küçük bir kolu olan Saraçlı Köyü deresi balık muhtevası ve dağılımı bakımından
lokal balık zonlarının oluşabileceği düşünülmektedir. Solaklı Deresi ile HES projesi olan kollarında
gerçekleştirilen çalışmalarda GPS cihazı yardımıyla elde edilen koordinatlar Google Earth’den kopyalanan
fotoğraf üzerine işaretlenmiştir. Bu çalışmayla aynı zamanda balıkların yaşadıkları akarsu zonları (yaşam
alanı sınırı) da belirlenmeye çalışılmıştır (Şekil 3).
2- Yanbolu Deresi
Yanbolu Deresi muhteva ettiği balıklar ve bu balıkların yayılış şekline bakıldığında alabalık ve
bıyıklı balık kuşağından oluştuğu anlaşılmaktadır. Yanbolu Deresinde gerçekleştirilen çalışmalarda GPS
cihazı yardımıyla elde edilen koordinatlar Google Earth’den kopyalanan fotoğraf üzerine işaretlenmiştir. Bu
çalışmayla aynı zamanda balıkların yaşadıkları akarsu kuşakları yani zonları (yaşam alanı sınırı) da
belirlenmeye çalışılmıştır.
Balıklar yaşamları boyunca beslenme ve yumurtlama alanları arasında göç yaparlar. Özellikle
yumurtlama alanlarına yapılan göçlerde topografik yapı, taban substrat yapısı, su hızı, su sıcaklığı ve sudaki
çözünmüş oksijen değerleri büyük önem taşır. Kış aylarında yumurtadan çıkan balık yavruları bu mevsimde
oldukça durgun olan su nedeniyle bu alanlarda beslenirler, ancak ilkbahar aylarında eriyen karlar ve yağışlar
ile suyun debisinin artması ile yavrular aşağılara doğru sürüklenirler. Ayrıca balıklar büyüdükçe ihtiyaç
duydukları su miktarı, derinlik artar ve yumurtlama alanlarından aşağılara doğru beslenmek için yayılış
gösterirler.
Baraj ve bentler sebebiyle dere yatağında su miktarının azalması, akarsu formundan durgun su
formuna geçiş, akarsu yaşamı sürdüren canlılar için yaşamı güçleştirir. Su hızındaki düşüş askıdaki sürüntü
maddelerinin dibe oturmasına sebep olur. Yumurtaların tutunacağı taşlı-granüllü dip yapısı bozulduğu için
yumurtalar tutunamaz, larvalar barınacak yer bulamaz. Su miktarının azalmasına bağlı olarak su sıcaklığı ile
sudaki plankton ve bakterilerin sayısı artar. Biyolojik oksijen gereksinimi artarken yükselen sıcaklık
nedeniyle çözünmüş oksijen miktarı düşer. Alabalık gibi yüksek oksijenli sulara ihtiyaç duyan canlılar
nesillerini devam ettiremez hale gelirler (Şekil 4). Çalışma sahamız olan Yanbolu Deresi, bu nedenlere bağlı
olarak aşırı şekilde etkilenmiş durumda olup, özellikle alabalık popülasyonu yok olma durumuna gelmiş
bulunmaktadır. Az sayıda balık membada yaşam bulmaya çalışmaktadır.
6
Şekil 3: Solaklı Deresi Balık Zonları
Şekil 4:Yanbolu Deresi Balık Zonları
3.TASARIM VE İMALAT
DSİ tarafından belirlenen Bölgenin balık faunası tespiti, sonuçları ve üzerinde yer alan HES’lere ait
balık geçitleri tasarımı ile ilgili öneriler, ‘Solaklı ve Yanbolu Dereleri Sonuç Raporu’ ile tamamlanmıştır.
Hazırlanan bu Rapor sonrasında Uzungöl ve Haldizen Deresinde yaşayan ve özellikle nesli koruma altına
alınan alabalık türü için mevcut tersip bentleri ile kopan ekosistem bağlantısının yeniden kurulması ve su
canlılarının doğal yaşamının, popülasyonunun ve neslinin devamı için çalışma yapılmasına karar verilmiştir.
Bu çalışma kapsamında, Balık Göçleri ve HES’ler Konusunda Alman-Türk Teknik Bilgi Değişimi
komisyon üyeleri tarafından yerinde gözlemler, incelemeler ve çalıştaylar yapılmıştır. Bu aşamada mevcut
dört tersip bendinden ilk üç tersip bendine, eğimli pürüzlendirilmiş rampa üzerine kayalık eşikler ile havuz
oluşturarak balık geçidi yapılmasına karar verilmiştir. 22. Bölge Müdürlüğü yetkililerince 4. tersip bendinin
rezervuarının çok küçük olmasından dolayı yerinde kullanılmadığı beyan edildiğinden, 4. tersip bendin
yıkılıp Haldizen Deresinin yeniden eski haline getirilmesinin daha uygun olacağı kanaatine varılmıştır.
Bu kararlar doğrultusunda Uzungöl-Haldizen Deresi’nin hidrolojisi, tersip bentlerinde ve balık
geçitlerinde akım şartlarının belirlenmesi ve balık geçitlerinin tasarımı yapılmıştır.
Tasarım aşamasında öncelikle dizayn debisi hesaplanmıştır. 1982-2012 yılları arasındaki günlük
ortalama akımlardan faydalanılarak debi süreklilik eğrisi çıkartılmış olup, bu eğriden 30 günlük minimum ve
330 günlük maksimum işletme debisi hesaplanmıştır. 30 ve 330 günlük işletme (tasarım) debileri
hesaplanırken, öncelikle her bir yıl için yapılan günlük ortalama akım değerleri yılın 360 gününü içerecek
şekilde ve kendi içinde küçükten büyüğe yani her bir yıla ait en az akımdan en fazla akıma doğru
sıralanmıştır. Her bir yıl için ayrı ayrı hazırlanan bu sıralama daha sonra birleştirilip, ortalaması alınmak
suretiyle tek bir sıralama haline getirilmiştir. Böylece tüm yılları bir arada içeren günlük ortalama akım
değerlerinin en az debiden en fazla debiye doğru ortalama sıralaması elde edilmiştir. Q30 bu listede 30.
sırada, Q330 ise 330. sırada yer alan debi değeridir. Yani bir bakıma okuma değerlerinin alındığı süreç
içerisindeki nehir yatağında mevcut en az debinin geldiği 30 gün altı ve en çok debinin geldiği 330 gün üzeri
debiler hesap dışında bırakılarak dizayn debisi tespit edilmiştir (Grafik 1).
Grafik 1: Debi süreklilik eğrisi (Qort= 3.72 m³/s, Q30= 0.88 m³/s, Q330= 9.84 m³/s)
7
Sonraki aşamada Tersip bentleri ve Haldizen Deresindeki su yüksekliklerinin belirlenmesine yönelik
hesaplar yapılmış olup, bu hesaplamalarda Su yüzü profili U.S. Army Corps of Engineers Hydrologic
Engineering Center tarafından geliştirilen HEC-RAS River Analysis System (v.4.1.0 Jan 2010) bilgisayar
programı kullanılmıştır. Hec-Ras Analiz Sonuçları: Bu verilere göre HEC-RAS programı ile hesaplanan Q30
ve Q330 işletme debileri geldiğinde oluşan su yüzü profili ile derenin üç boyutlu akım görünümü aşağıda
(Şekil 5) verilmektedir.
Haldizen Deresinde Q30 debisinde su yüzü profili
Haldizen Deresi Q30 debisinde 3 boyutlu görünümü.
Haldizen Deresinde Q330 debisinde su yüzü profili
Haldizen Deresi Q330 debisinde 3 boyutlu görünümü.
Şekil 5
3.1.Balik Geçidi Tasarımı
Uzungöl’ün membasındaki Haldizen Deresi nesli koruma altına alınan alabalık türünün yaşam alanı
olup, bölgedeki bu balıkların maksimum boyu 50 cm, vücut genişliği 8 cm’dir. Yapılacak olan havuzların
uzunluğu balık boyunun 3 katından (1,50 m’den), havuzlar arası geçişi sağlayan eşiklerin genişliği vücut
genişliğinin 3 katından (0,24 m’den) fazla olmalıdır. Ayrıca havuzlarda en az 40~50 cm su yüksekliği olacak
duruma göre hesaplar yapılmıştır.
Balık geçitleri için tasarımda kullanılan kriterler; maksimum hız 2,00 m/s, eşiklerdeki ortalama hız
sınırı 1,50 m/s, havuzlardaki hız sınırı 0,50 m/s olarak alınmıştır. Ayrıca havuzlardaki enerji sönümlemesi
maksimum 200 W/m³ olarak alınmıştır.
Balık geçidi tasarımı yapılırken bir havuz için hesap yapılmış diğer havuzlarında aynı akım
koşullarında çalışacağı varsayılmıştır. Yapılan kabuller ve seçilen ebatlara göre dizayn edilen balık geçidinin
bir havuzunun planı ve profili Şekil 6’da verilmiştir.
Balık geçidi eğimi, S=0,036 → %3,6
Su kotu farkı, h=0,18 m
(Tüm balık geçitleri için aynı seçilmiştir)
Kayalık eşikler arası mesafe l=0,18/0,036=5,00 m
Havuz boyu=5,00-1,00=4,00 m (kayalık eşiklerin ortalama 1,00 m olacağı kabulü ile alınmıştır.)
Kanal genişliği L=7,00 m (Seçilmiştir)
8
Şekil 6
3.2.Balık geçidi planı ve kesitleri
Hidrolik tasarımı, stabilite hesapları yapılarak hazırlanan projelerin yerinde imalatı yönünde Genel
Müdürlüğümüz ve 22. Bölge Müdürlüğü çalışmaları halen devam etmektedir.
4.SONUÇ VE ÖNERİLER
Balık geçidi yapılmasına karar vermeden önce, öncelikle planlama aşamasından itibaren göç eden
balık türlerinin tespiti ve habitat belirleme temel çalışması yapılmalıdır.
Balık geçidi yapılmasına karar verilmesi ve tipinin belirlenmesinden sonra göç eden balıkların
mevcut ve muhtemel boyutları göz önünde bulundurularak balık geçidi karakteristikleri ve proje kriterlerinin
belirlenmesi gerekmektedir.
Dikey yarıklı balık geçitleri projelendirilirken; balık geçidi girişinin (mansap), akıntının fazla olduğu
tarafta, engel ile geçit arasında ölü bölge oluşumu en az olacak şekilde, ana akış yönüne paralel ve balık
geçidi ile taban malzemesinin bağlantısı sağlanarak inşa edilmesine özen gösterilmelidir.
Dizayn debisi olarak Q30 ve Q330 kullanılmalıdır.
Balık geçidi dere yatağının biriktirme alanında (iç kurp) değil ana akıntı tarafında (dış kurp)
konumlandırılmalıdır.
Balık geçidi, çıkışı (memba) balıkların akıntı ile sürüklenmesini engelleyecek şekilde bentten ve
türbinden yeterince uzak mesafede, türbülanssız akım sağlayacak şekilde konumlandırılmalıdır. Gelen su
hızının 0,5 m/sn’den fazla olması halinde geçit çıkışı bir ayırma duvarı ile membaya doğru uzatılmalıdır.
Balık geçidi ile türbin su alma yapısı veya ızgara arasındaki mesafenin en az 5 metre olması gerekir. Balık
geçidi çıkış yapısı yukarı havzadan gelecek istenmeyen madde girişine karşı ahşap(ahşap ifadesi
kaldırılabilir) yüzer saptırıcı ile korunmalıdır.
Memba su kotundaki değişimin 0,5 m. ile 1,0 m arasında kalmasına dikkat edilmelidir. Ancak
rezervuar su kot değişiminin 1 m.yi aşması durumunda farklı kotlarda birden fazla balık geçidi çıkış yapısı
inşa edilmesi gerekir.
Balık geçidinde akıntı hızı 2 m/sn’yi geçmemesine dikkat edilmelidir.
9
Havuzlar arası su kotu farkının 0,2 m’den az ve havuz eğiminin maksimum 1/10 ile 1/5 arasında
olmasına dikkat edilmelidir.
Balık geçidi havuzları arasında en fazla 15-20 metrede bir taban eğimi sıfır olan ve balık boyunun
azami on katı boyunda dinlenme havuzu inşa edilmesi önerilir.
Dip canlılarının membaa göçünü kolaylaştırmak ve akış hızını azaltmak amacıyla balık geçidi taban
tasarımı önemli olup, özel olarak dizayn edilmelidir. Doğal dere malzemesi, doğala özdeş biçiminde tüm
taban boyunca kesintisiz olarak yerleştirilmelidir. Taban betonu dökülürken destek sağlaması, malzemenin
sürüklenmesini engellemek amacıyla en az 20 cm yüksekliğinde iri taşlar yerleştirilmeli ve daha sonra küçük
taneli malzeme gevşek olarak döşenmelidir. Kullanılacak malzemenin medyan çapı 60 mm (d 50) olmak üzere
değişken tane büyüklüğünde ve mozaik biçiminde, kalınlığı en az 0,20 m olan kaba malzeme ile kaplanacak
ve beton prizini almadan önce yerleştirilerek sabitlenecektir. Ayrıca balık geçidi girişi (mansap) taban
malzemesi ile nehir tabanı bağlantısı sağlanmalıdır.
6446 (4628) Sayılı Kanun kapsamında inşa edilen tesislerde bulunan balık geçitlerinden amacına
uygun olarak yapılmayanlar ile fiili olarak çalışmayanların aksaklıkları tespit edilerek amacına uygun
çalışabilmesi için rehabilitasyonu yapılmalı ve çalışır hale getirilmelidir. Bu kapsamda mevcut balık
geçitlerinin fonksiyonel olup olmadığı, yapılacak olan izleme çalışmalarıyla araştırılmalı ve ihtiyaç duyulan
tesislerde balık geçitleri rehabilite edilmelidir.
Balık geçitleri fonksiyonel olmayan HES projelerinde rehabilitasyon çalışmalarına başlanılmalıdır.
Topoğrafyanın uygun olduğu projelerde öncelikle doğal tipte balık geçitleri tercih edilmelidir.
Türbin seçiminde balıklara zarar vermeyecek türbin tipleri tercih edilmelidir.
Balık geçidi ile dere yatağının batık çalışması gerekmektedir. Mevcut projelerde balık geçidi girişi
dere yatağından yüksekte kalmaktadır. Su miktarı az iken balık göçü zorlaştığından balık geçidi girişi ile
dere yatağının uygun şekilde bağlantısı sağlanmalıdır.
Yeni inşa edilecek ve inşa edilmiş tersip bendi, brit, taban kuşağı vb. taşkın tesisleri, havza
hidrolojisi ve balık faunasına bağlı olarak incelenmeli ve gerekli olanlarda balık geçidi inşa edilmelidir.
Her yıl balık geçitlerinin diğer ünitelerle birlikte bakım ve onarımları yapılmalıdır.
Mevcut balık geçidi projelerinde izleme, bakım ve onarım faaliyetlerinin yürütülebilmesi için balık
geçidi yapısına korkuluk gibi önlemler düşünülmemiş olup, gerekli güvenlik önlemleri, uygun uyarı ve ikaz
levhaları ile kaçak balık avcılığını engelleyecek tedbirler alınmalıdır.
Balık geçidi projelerinde çevresel akış debisi biyolojik ihtiyaçlar hesaplanarak belirlenmemiştir.
Akarsu bir bütün olarak ele alınmalı ve çevresel akış debisi ihtiyaca göre tekrar belirlenmelidir.
Balık geçitlerine verilen suyun miktarı ve zamanı işletmecinin inisiyatifine bırakılmıştır. Yapılan
çalışmalarda alabalıkların üreme göçünün eylül ayından itibaren başladığı tespit edilmiştir. Balık göçüne
göre oluşturulacak bir işletme programı uygulanmalı ve bu dönemde balık geçidi devamlı işler halde
bulundurulmalıdır.
Projeler işletmeye alındıktan sonra derede su azalacağından dere yataklarındaki doğal yapı,
balıkların aşamayacağı engelleri ortaya çıkmaktadır. HES Projeleri işletmeye alınmadan önce dere yatakları
balık yaşamına uygun hale getirilmelidir.
Firmalara regülatör ve santral binalarının çevresi dahil inşaat sırasında müdahale ettiği alanlarda dere
yatağı ve doğal çevrenin tekrar düzenlenmesi, ağaçlandırma ve rekreasyon çalışması yapılması şartı
getirilmelidir.
HES inşaatları nedeniyle açılan su iletim tünelleri ve cebri boruların geçtiği alanlardaki hafriyatların
gelişigüzel eğimli arazilere bırakılmasıyla orman alanlarında büyük tahribatlar meydana getirerek dere
10
yatakları doldurulmakta ve su akım rejimi ile su kalitesini olumsuz etkilemektedir. Çevresel akış için yatağa
bırakılan su deredeki hafriyatlardan dolayı yatakta kaybolmaktadır. İnşaat aşamasında gerekli tedbirler
alınarak, dere yataklarına gelişigüzel boşaltılmış hafriyatlar temizlenerek derenin doğal akışı yeniden
sağlanmalıdır. HES inşaatları sırasında oluşan hafriyat; 18.03.2004 tarih ve 25406 sayılı Hafriyat Toprağı,
İnşaat ve yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği’nin 14. maddesinde belirtilen hükümler gereğince
dolguda ve arazi tesviyesinde kullanılmalıdır.
İnşaatlar sırasında kullanılan beton katkı maddeleri ve çimentonun akarsuya karışması da su
kalitesini olumsuz etkileyecektir. Bu maddelerin suya karışmasını önlemek için gerekli tedbirler alınmalıdır.
HES inşaatı ve işletmesi sırasında çalışacak personelin içme ve kullanma suyu sonucunda evsel atık
su oluşmaktadır. Oluşan atık sular dere yatağına bırakılmamalı, sızdırmaz fosseptiklere deşarj edilmeli ve
belirli periyotlarla yetkili belediye tarafından vidanjörlerle çekilerek uygun deşarj noktalarına deşarj
edilmelidir.
Gerekmediği halde balık geçidi yapılmasının önüne geçilmeli, kurumlar arasındaki görev ve
sorumluluklar yeniden belirlenmeli ve 1380 Sayılı Kanun’un 22. Maddesi yeniden düzenlenmelidir.
Balık geçitlerinin planlanması, projelendirilmesi ve inşası aşamalarında biyoloji, hidroloji ve inşaat
mühendisliği gibi mesleklerden, uzman personelden oluşan bir komisyon marifeti ile söz konusu çalışmalar
yönlendirilip, neticelendirilmelidir.
Ülkemizde kurumlar arasındaki yetki ve sorumlulukların belirlenmesi ve işbirliğinin sağlanması
amacıyla yasal düzenlemeler kısa zamanda yapılmalı, enstitü ve üniversiteler ile birlikte Ar-Ge çalışmalarına
önem verilmeli, sonuçları uygulamaya konulmalıdır.
Ülkemizde yaygın olarak kullanılan ve hedef balık türleri (Alabalık, Mersin Balığı ve Yılan Balığı)
için uygun olmayan ve işletme-bakımı zor ve işlevselliği düşük olan orifisli tip balık geçidinden
vazgeçilerek, bunun yerine balık rampası, kaya eşikli doğal balık geçidi, yılan balığı merdiveni ve dikey
yarıklı balık geçidinden uygun olanının yapılması faydalı olacaktır.
Denil tipi balık geçitleri yeterli, balık asansörleri ise verimli çalışmamaktadır.
Balık geçidi inşa edilirken, balığın geçmesinin mümkün olduğu bütün noktalara girişler konularak,
izleme ve sayım faaliyetleri sonucunda en uygun girişin bulunması gerekir. İşlevsel olmayan girişler daha
sonra kapatılabilir. Ayrıca balık geçidi mümkün olduğunca değişiklik yapmaya elverişli şekilde portatif
malzemelerden yapılmalıdır. Nihai ölçülere izleme faaliyetleri sonucunda karar verilmelidir.
Balık geçidi tasarımında en iyi sonucu elde etmek için, Ülkemizde henüz yapılmayan fakat büyük
önem arz eden balık geçidine ait fiziksel ve sayısal modellemenin yapılması gerekli olup, fiziksel model ve
sayısal modelleme için de gerekli teknik alt yapının oluşturulmalıdır.
Balık izleme ve sayma çalışmalarına ayrıca önem verilmeli, bu konuda uzmanlar ve üniversitelerle
birlikte çalışılmalıdır.
Yapılan balık geçidinin amacına uygun şekilde çalışıp çalışmadığının belirlenmesi, balık izleme ve
sayma faaliyetleri sonucunda mümkün olacaktır. Bu nedenle, izleme ve sayma faaliyetleri için gerekli
bütçenin ayrılması, izleme sonunda yapılacak sayma faaliyetlerinin gerekirse gönüllü kişilerle ve sivil
toplum temsilcileri ile birlikte yapılması, toplumsal farkındalık ve çevre bilincinin oluşmasına katkı
sağlayacaktır.
Balık geçidinin işlevsel olmasında, akarsu yatağındaki balık faunasının doğru belirlenmesi ön şarttır.
Ülkemizdeki akarsuların taranarak balık ve su canlıları havza bazında belirlenmeli ve tarama işlemi bir an
önce tamamlanmalıdır. Akabinde ÇED ve proje raporları titizlikle hazırlanmalıdır. Zira söz konusu
raporlardaki verilerin doğruluğu balık geçidinin işlevselliğiyle doğrudan ilişkilidir.
11
Her su yapısında olduğu gibi balık geçidi inşası sırasındaki hatalı bir uygulama, akım şartlarının
değişmesine ve balık geçidinin projelendirildiği şekilde çalışmamasına neden olacaktır. Bu nedenle balık
geçidi proje ve inşasına özel itina gösterilmelidir.
Doğal yaşam için gereken suya önem verilmeli, kontrol ve denetimlerin artırılarak uymayanlara
gerekli cezaların verilmesi hakkında mevzuatta değişikliklere yönelik çalışmalar yapılmalıdır.
KAYNAKLAR
[1]Vibert, R., 1967. Fishing With Electricity; Its Application to Biology and Management. FAO, LONDON
and TONBRIDGE.
[2]Bekişoğlu, Ş., Şafak, N., Aksu, S., Altındağ, N. 1987. Balık Geçitleri, DSİ Genel Müdürlüğü, Ankara.
Cowx, I.G., Welcomme,R.L, 1998. Rehabilitation of Rivers For Fish, FAO,
[3]Marmulla,G., 2001. Dams Fish and Fisheries; Opportunities, challenges and conflict resolution
.FAO,ROMA.
[4]German Association For Water, Wastewater and Waste, Fish Passes: Design, Dimention and Monitoring,
[5]FAO, 2002. Tercümesi Ö.M. TÜFEK, DSİ Genel Müdürlüğü 2009, ANKARA.
[6]Turan D., Kottelat M.and Engin S.,2009.Two new species of trouts, resident and migratory, sympatric in
streams of northern Anatolia (Salmoniformes: Salmonidae)
[7]Kottelat M., 2012. Ichthyological Exploration of Freshwaters, An international journal for fieldorientated ichthyology. Volume 23 • Number 3 • November 2012
[8]www.Fishbase.org
[9]http://research.calacademy.org/ichthyology
[10]Balık Geçitlerinin Planlanmasında Balık Faunasının Tespiti AR-GE Projesi Solaklıdere Sonuç Raporu,
[11]Ar-Ge Proje No; 2011/2 Balık Geçitleri Komisyonu, Mart 2014, Uzungöl Tersip Bentleri Balık
Geçitleri Tasarım Raporu,
[12]Balık Geçitleri Komisyonu, Mart 2015, Balık Göçleri ve HES’ler Konusunda Türk-Alman Teknik Bilgi
Değişimi Projesi, Yurt Dışı Geçici Görev Raporu,
12

Benzer belgeler