Dergi özetini görmek için tıklayınız.
Transkript
Dergi özetini görmek için tıklayınız.
ISSN: 1303-9210 LEGAL Hukuk Dergisi LEGAL JOURNAL OF LAW Cilt: 12 / Sayı: 137 Volume: 12 / Issue: 137 Yıl / Year: 2014 YARGITAY KARARLARI, DANIŞTAY KARARLARI VE DİĞER YÜKSEK MAHKEME KARARLARI, HUKUK HABERLERİ, HUKUKÎ MAKALELER, GÜNCEL MEVZUAT, RESMÎ GAZETE ÖZETLERİ, ÖNEMLİ BİLGİLER COURT OF CASSATION DECISIONS, COUNCIL STATE DECISIONS AND OTHER SUPREME COURT DECISIONS, LEGAL NEWS, LEGAL WRITINGS, CURRENT LEGISLATION, ABSTRACTS OF OFFICIAL GAZETTE, MAJOR INFORMATION Legal Hukuk Dergisi Legal Journal of Law “Hakemli Dergidir”/“Peer reviewed Journal” Cilt: 12/Sayı: 137 Volume: 12/Issue: 137 Yıl/Year: 2014 Yayın Sahibi/Publisher: Legal Yayıncılık A.Ş. adına Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni/On Behalf of Legal Yayıncılık INC. Publisher and Executive Editor Av. / Aal. Lütfürrahman BAŞÖZ (Sertifika No./Certificate No. 27563) Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Responsible Manager: Av. / Aal. Ramazan ÇAKMAKCI Basım ve Cilt/Printing and Volume: Kitap Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti. (Sertifika No./Certificate No.: 16053) Tel.: 0212 482 99 10 Faks/Fax: 0212 482 99 78 Basıldığı Yer/Place of Publication: Davutpaşa Cad. No: 123, Kat:1 Topkapı/İstanbul Basıldığı Tarih/Publication Date: Haziran/June 2014 Yönetim Yeri/Place of Management: Bahariye Cad. No: 63/6 Kadıköy/İstanbul Tel. 0216 449 04 86 Faks/Fax: 0216 449 04 87 Yayın Türü/Type of Publication: Yerel, Süreli, Aylık Hukuk Dergisi/This journal is a peer reviewed national law journal published per month İzmir Temsilcisi/ Izmir Representative Av. / Aal. İsmet KÖYMEN Mersin Temsilcisi/ Mersin Representative Av. / Aal. H. Hulki ÖZEL ISSN: 1303-9210 Dergiye yapılan atıflarda “LHD” kısaltması kullanılmalıdır. For citations please use the abbreviation: “LHD” E-mail: [email protected] Telefon/Phone: 0 216 449 04 85 Faks/Fax: 0 216 449 04 87 Posta Adresi/Postal Address: Bahariye Cad. Çam Apt. No: 63 D. 6 Kadıköy – İstanbul Bu dergide yayımlanan yazılarda ileri sürülen görüşler yazarlara aittir. Articles published in this journal represent only the views of the contributors. Copyright © 2014 Bu derginin tüm yayın hakları LEGAL YAYINCILIK A.Ş.’ye aittir. Yayınevinin izni alınmadan eğitim ve tanıtım amaçlı kısmi alıntılar hariç olmak üzere hiçbir şekilde kopya edilemez, çoğaltılamaz ve yayınlanamaz. All rights reserved. No part of this publication may be copied, reproduced, stored in a retrieval system, or transmitted, in any form or by means, without the prior expressed permission in writing of the LEGAL YAYINCILIK A.S. LEGAL HUKUK DERGİSİ Bahariye Cad. Çam Apt. No: 63 D. 6 Kadıköy – İstanbul Tel: (216) 449 04 85 – 449 04 86 Faks: (216) 449 04 87 İnternet adresi: www.legal.com.tr E-mail: [email protected] DANIŞMA ve YAYIN KURULU EDITORIAL and ADVISORY BOARD Prof. Dr. Gökhan ANTALYA Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Prof. Dr. Abdülkadir ARPACI Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Emin ARTUK Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oğuz ATALAY Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra-İflâs Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Cevdet ATAY Prof. Dr. Mehmet BAHTİYAR Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süheyl BATUM Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Prof. Dr. Ali Cem BUDAK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Erdoğan BÜLBÜL Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Mustafa ÇEKER Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Gürsel ÇETİN İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adlî Tıp Anabilim Dalı Prof. Dr. Osman DOĞRU Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Genel Kamu Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ömer EKMEKÇİ İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Nuray EKŞİ Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Nüvit GEREK Eskişehir Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tevfik GÜLSOY Gaziantep Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Alper GÜMÜŞ İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anabilim Dalı Prof. Dr. Sibel İNCEOĞLU Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Turgut KALPSÜZ Prof. Dr. Eser KARAKAŞ Bahçeşehir Üniversitesi AB İlişkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Işıl KARAKAŞ Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Üyesi - Devletler Umumi Hukuku Prof. Dr. Mahmut KOCA İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku Prof. Dr. Mustafa KOÇAK Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı – Anayasa Hukuku Prof. Dr. Muharrem KILIÇ Akdeniz Üniversitesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serap Keskin KİZİROĞLU Okan Üniversitesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tekin MEMİŞ İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Ali Necip ORTAN İstanbul Kültür Üniversitesi Fikri Haklar Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hayrettin ÖKÇESİZ Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Anabilim Dalı Prof. Dr. Ayhan ÖNDER Ceza ve Ceza Usul Hukuku Prof. Dr. Selçuk ÖZTEK Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer ÖZKAN İstanbul Ticaret Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk Bölümü Prof. Dr. Saba ÖZMEN Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Prof. Dr. Bahri ÖZTÜRK İstanbul Kültür Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Hasan PULAŞLI Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Adem SÖZÜER İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cumhur ŞAHİN Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şükran ŞIPKA İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Güzin ÜÇIŞIK Beykent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Samim ÜNAN Galatasaray Üniversitesi Ticaret Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Hakan ÜZELTÜRK Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Vergi Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Sultan ÜZELTÜRK Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Prof. Dr. Serap YAZICI Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Prof. Dr. Hamdi YILMAZ Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Doç. Dr. Faruk ACAR Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Doç. Dr. Pınar AKAN Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Doç. Dr. Müslüm AKINCI Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat ALIŞKAN Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Doç. Dr. Çetin ARSLAN Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Doç. Dr. Mustafa Erdem CAN Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Osman CAN Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Doç. Dr. Özlem YENERER ÇAKMUT Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Doç. Dr. Ebru CEYLAN İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Medeni Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet ERDEM Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Öğretim Üyesi Doç. Dr. Pelin GÜVEN Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Özel Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Şafak NARBAY Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Caner YENİDÜNYA Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. İlhan YILMAZ Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Özel Hukuku Anabilim Dalı Doç. Dr. Sevtap YOKUŞ Kocaeli Üniversitesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Taner AYANOĞLU İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Sinan BAYINDIR İstanbul Aydın Üniversitesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sevi BAKIM İstanbul Aydın Üniversitesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Fatma KARAKAŞ DOĞAN Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Muzaffer EROĞLU Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Birgül SOPACI Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Varol KARAASLAN Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra İflasHukuku Anabilim Dalı Yrd. Doç. Dr. Nur KARAN Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Yrd. Doç. Dr. A. Kürşat TANGÜN Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Deniz Ticareti Hukuku Anabilim Dalı Dr. İsmet Nezih ABANOZ Uludağ Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Ahmet M. GÜNEŞ İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Haşmet Sırrı AKŞENER İstanbul 10. Ticaret Mahkemesi E. Başkanı Hasan ÖZKAN Em. İstanbul Hukuk Hâkimi İzzet DOĞAN Em. İstanbul Hukuk Hâkimi Arş. Gör. Mustafa ÜNLÜTEPE Sakarya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Av. Atilla COŞKUN, Av. Süleyman ÇETİN, Av. İbrahim Murat HAZNEDAR, Av. Recep KAHRAMAN, Av. Dr. Filiz KESKİN, Av. Fikret İLKİZ, Av. Hasan KÖROĞLU, Av. Mehmet UÇUM, Av. Talih UYAR LEGAL HUKUK DERGİSİ YAYIN İLKELERİ PUBLICATION AND SUBMISSION REQUIREMENTS OF LEGAL JOURNAL OF LAW 1. Legal Hukuk Dergisi (LHD), ayda bir yayımlanan hakemli bir dergidir. Legal Journal of Law is a peer reviewed journal published per month. 2. Dergi’de yayımlanabilecek yazılar, hukuk alanını ilgilendiren içerikte her türlü makale, karar incelemesi ve kitap incelemesi ile çevirilerdir. Yazıların dili, Türkçe veya diğer Avrupa dilleridir. This is a journal of law focusing on legal issues concerning law. Articles, case notes and comments, discussions of legislative development, book reviews and other similar type of papers which are written in Turkish and in other European languages are welcome. 3. Dergi’de yayımlanmak üzere gönderilen yazılar başka bir yerde yayımlanmamış ya da yayımlanmak üzere gönderilmemiş olmalıdır. Articles that will be sent to the editor should not be published elsewhere, nor be submitted to other journals simultaneously. 4. Yazılar Microsoft Word (Microsoft Office 98 ve üzeri versiyonlar) formatında (.doc veya .docx dosya uzantılı olarak) yazılmış olmalıdır. Ayrıca yazılar, aşağıdaki şekil şartlarına uygun olarak kaleme alınmış olmalıdır: Kağıt boyutu: A4 Üst: 2, 5 cm; Alt: 2, 5 cm; Sol: 2 cm; Sağ: 2 cm Metin: Times New Roman, 12 punto, 1.5 satır aralığı, iki yana yaslı Dipnotlar: Sayfa altında, Times New Roman, 10 punto, 1 satır aralığı, iki yana yaslı Articles should be submitted as Microsoft Word (either with.doc or.docx file extensions) documents (Microsoft Office 1998 or higher versions). Articles should be written according to the following style guidelines: Paper size: A4 Top: 2.5 cm; Bottom: 2.5 cm; Left: 2 cm; Right: 2 cm Text body: Times New Roman, 12 points, at 1.5 line spacing, justified Footnotes: Times New Roman, 10 points, at 1 line spacing, justified 5. Her yazı, kaydedildiği bir CD ile ya da elektronik posta yolu ile Microsoft Word formatında editöre teslim edilmelidir. Yazının basılı olarak teslimi gerekmemektedir. Softcopy of the article either on a CD or as an attached Microsoft Word Document via e-mail should be submitted to the editor. There is no need to submit any hardcopy of the article. 6. Yazıyla birlikte yazarın (veya yazarların) adına, unvanına, çalıştığı kuruma, açık adresine, kolay ulaşım sağlanabilecek telefon numaralarına ve elektronik posta adreslerine ilişkin bilgiler de editöre ulaştırılmalıdır. The name (s), formal position (s), institutional affiliation (s) and contact details (especially e-mail (s)) of the author (s) must be clearly included with the submission to the editor. 7. Dergi’ye gönderilen makaleler Türkçe ve İngilizce başlık ile hem İngilizce hem de Türkçe özet kısmı içermelidir. Each submission should contain a Turkish and an English Title, as well as an Abstract part in Turkish and English. 8. Dergi’ye gönderilen makalelerde, ilgili makaledeki konuyu tanımlayan Türkçe ve İngilizce uygun anahtar kelimeler bulunmalıdır. All articles should be accompanied by a sufficient number of keywords in Turkish and English that reflect the content of the article. 9. Dergi’ye gönderilen makalelerde kullanılan kaynaklar, makale sonunda kaynakça olarak alfabetik sırada verilmiş olmalı ve kullanılan kaynaklar dipnotunda veya metin içerisinde kısa olarak yer almalıdır. All references cited in the text should be numbered in the order of mention in the text and should be given in abbreviated form in footnotes. They should be listed in full form at the end of the article in an alphabetically arranged bibliography as well. 10. Dergi’ye gönderilen makalelerin yazım bakımından son denetimlerinin yapılmış olduğu ve basılmaya hazır olarak verildiği kabul edilir. All submissions are regarded as ready to publish and already proofread by the author himself. 11. Yayım Kurulu’nda ilk değerlendirilmesi yapılan makaleler, anonim olarak hakeme gönderilecek, hakemden gelen rapor doğrultusunda makalenin yayımlanmasına, hakemden gelen rapor çerçevesinde düzeltme istenmesine ya da yayımlanmamasına karar verilecek ve yazar durumdan en kısa zamanda ve genellikle e-posta yolu ile haberdar edilecektir. Tamamlanmış veya düzeltilmiş yazı, Yayım Kurulu’nca, tekrar hakeme gönderilebilir. Initial assessment of the articles will be done by the editorial board. After the assessment is completed, the articles will be sent to an anonymous peer reviewer. In accordance with reviewer’s report, amendments may be done or the article may be decided not to be published. After the amendments are completed, the article may be sent to peer reviewer again, by the editorial board. 12. Dergi, hakemin yazarı bilmemesi esasına (kör hakemlik) dayanır. Hakeme gönderilecek makalelerde de yazarın kimliğine ilişkin bilgilerin gizliliği sağlanır. All articles submitted are subject to a blind peer review. The identity of the author (s) and reviewer (s) will not be revealed to the other party. 13. Dergi basıldıktan sonra ilgili sayının yazarlarına ve bu sayıda hakemlik yapmış olanlara ücretsiz olarak gönderilir. Free copies of the of the published issue will be sent both to the author (s) and to the reviewer (s). Dergimiz Hakkında/About Our Journal Legal Hukuk Dergisi (LHD) Dergisi, ayda bir yayımlanan hakemli bir dergidir. 2003 yılından beri yayın hayatını sürdürmekte olan dergide hakem denetiminden geçmiş makaleler, karar tahlilleri, içtihat ve mevzuat kronikleri ile eser incelemelerine yer verilmektedir. Her sayıda Türk ve yabancı akademisyenler ve hukuk uygulamacıları tarafından kaleme alınan, hukuk ile ilgili değerli eserler yayımlanmaktadır. Okuyucularımızın göndereceği hukuk alanına ilişkin makaleler ve diğer türdeki eserlerle (karar tahlilleri, eser incelemeleri vb.), dergimizin daha da zenginleşeceğine inanıyoruz. Legal Journal of Law (LHD) is a peer reviewed journal published per month, concentrating on issues of law and considers for publication articles, case notes and comments, discussions of legislative developments and book reviews. It has been in publication since 2003. Each issue contains scholarly works concerning law bulletin/journal, authored by scholars and practitioners around the globe. We welcome your contributions in the form of articles, notes, comments or reviews on topics reflecting a broad range of perspectives on law; with your contributions and support our journal will progress. EDİTÖRDEN…/FROM THE EDITOR… Değerli abonelerimiz, 2014 yılının beşinci sayısıyla sizlerle birlikte olmanın mutluluğu içindeyiz. Dergimizin makaleler kısmında Prof. Dr. Detlev W. BELLING Nurten İNCE’nin “Türk-Alman Hukukunda Temel Hakların Özel Hukuk İlişkilerine Etkisi”, Doç. Dr. Haluk SONGUR Öğr. Gör. Salih KORKMAZ’ın “1917 Hukuk-İ Aile Kararnamesinin Getirdiği Yeniliklerin Değerlendirilmesi ve Gayrimüslimler İçin Öngörülen Hükümler”, Doç. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ’in “Avrupa Birliği Hukukunda Yorum” ve Av. Ümit KARTAL’ın “Kambiyo Senetlerine Dayalı Takipte Hmk 209 Hükmü Uyarınca İcra Takibinin Durudurulması ve İİK 72/3 ve HMK 209 Hükümlerinde Değişiklik Yapılması Üzerine Öneriler” isimli makaleleri yeralmaktadır. Dergimizin uzman görüşleri kısmında Av. Talih UYAR’ın “Haciz İsteme Hakkı (İİK. mad. 78)”, Soner ALTAŞ’ın “Sermaye Şirketleri ile Şirketler Topluluğunda Yıllık Faaliyet Raporu Düzenleme Yükümlülüğü” ve Yavuz AKBULAK’ın “2013 Yılında Elde Edilen Menkul Kıymet Gelirlerinin Vergilendirilmesi” isimli yazısı yeralmaktadır. Karar İncelemesi kısmında Prof. Dr. Nuray EKŞİ’nin çevirisini yaptığı “Engelli Filistinlinin Sınırdışı ve İdari Gözetim Altında Tutulması İşlemleriyle Türkiye’nin AİHS’in 3, 5, 8 ve 13. Maddelerini İhlal Ettiğine İlişkin Olarak Asalya v. Türkiye Davasında Verilen 15 Nisan 2014 Tarihli AİHM Kararının Tercümesi” yer almaktadır. Dergilerimizin 2014 yılı abonelik dönemi devam etmektedir. Her biri alanında uzman hukukçulardan oluşan yayın ve danışma kurullarının hukuka katkı amacıyla gönüllü olarak çalıştığı zengin içeriğe sahip hukuk dergilerimiz sadece sizlerin abonelikleri ile yayın hayatına devam etmektedir. Dergilerimize abone olarak verdiğiniz destek ile hukukun gelişmesine ve yaygınlaşmasına yapmış olduğunuz katkıların bu yıl da devam etmesini beklemekteyiz. Legalbank elektronik hukuk programımız sizlerin değerli desteği ile güçlenerek ve abone sayısını hızla arttırarak yoluna devam etmektedir. Önümüzdeki günlerde Dergilerimizi de elektronik ortama aktarmayı planlamaktayız. Legalbank sitemizden ücretsiz 3 günlük tam kullanım imkanı devam etmektedir. Programımızı denememiş abonelerimizin www.legalbank.net internet adresinden sitemizi ziyaret etmelerini beklemekteyiz. Editör/Editor LEGAL HUKUK DERGİSİ Cilt: 12/Sayı: 137 Yıl: 2014 İÇİNDEKİLER Yüksek Mahkeme Kararları Kısa Özetleri ........................................................... XXI Hukukî Makaleler......................................................................................................... 1 Türk-Alman Hukukunda Temel Hakların Özel Hukuk İlişkilerine Etkisi Univ.-Prof. Dr. iur. Dr. h. c. (SZTE) Detlev W. BELLING Nurten İNCE ............................................................................................................. 3 1917 Hukuk-i Aile Kararnamesinin Getirdiği Yeniliklerin Değerlendirilmesi ve Gayrimüslimler İçin Öngörülen Hükümler Doç. Dr. Haluk SONGUR Öğr. Gör. Salih KORKMAZ ................................................................................... 59 Avrupa Birliği Hukukunda Yorum Doç. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ ................................................................................... 73 Kambiyo Senetlerine Dayalı Takipte Hmk 209 Hükmü Uyarınca İcra Takibinin Durudurulması ve İİK 72/3 ve HMK 209 Hükümlerinde Değişiklik Yapılması Üzerine Öneriler Av. Ümit KARTAL ................................................................................................ 97 Uzman Görüşleri....................................................................................................... 105 Haciz İsteme Hakkı (İİK. mad. 78) Av. Talih UYAR ................................................................................................... 107 Sermaye Şirketleri ile Şirketler Topluluğunda Yıllık Faaliyet Raporu Düzenleme Yükümlülüğü Soner ALTAŞ (Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Başmüfettişi) ................... 129 2013 Yılında Elde Edilen Menkul Kıymet Gelirlerinin Vergilendirilmesi Yavuz AKBULAK (SPK Başuzmanı) .................................................................. 139 Karar İncelemesi....................................................................................................... 155 Engelli Filistinlinin Sınırdışı ve İdari Gözetim Altında Tutulması İşlemleriyle Türkiye’nin AİHS’in 3, 5, 8 ve 13. Maddelerini İhlal Ettiğine İlişkin Olarak Asalya v. Türkiye Davasında Verilen 15 Nisan 2014 Tarihli AİHM Kararının Tercümesi Çev. Prof. Dr. Nuray EKŞİ ................................................................................... 157 Hukuk Haberleri....................................................................................................... 189 Yargıtay Hukuk Kararları....................................................................................... 285 Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları............................................................... 287 Yargıtay Hukuk Daire Kararları............................................................................ 329 XVIII Yargıtay Ceza Kararları .......................................................................................... 391 Yargıtay Ceza Genel Kurul Kararı........................................................................ 393 Yargıtay Ceza Daire Kararları............................................................................... 399 Danıştay Kararı ........................................................................................................ 419 Danıştay Daire Kararı ........................................................................................... 421 Anayasa Mahkemesi Kararları ............................................................................... 427 Güncel Mevzuat ........................................................................................................ 441 Kanunlar................................................................................................................ 443 Resmî Gazete Özetleri........................................................................................... 449 Önemli Bilgiler .......................................................................................................... 463 LEGAL HUKUK DERGİLERİ SİPARİŞ FORMU ............................................. 510 Yüksek Mahkeme Kararları Arama Dizinleri ....................................................... 511 Kavramlara Göre Arama Dizini ............................................................................ 513 Kanun Maddelerine Göre Arama Dizini ............................................................... 517 LEGALBANK ABONELİK FORMU .................................................................. 519 LEGAL JOURNAL OF LAW Volume: 12/Issue: 137 Year: 2014 CONTENTS Plot Summary of Supreme Court Decisions .......................................................... XXI Legal Writings............................................................................................................... 1 Horizontal Effect of Fundamental Rights in Turkish-German Private Law Univ.-Prof. Dr. iur. Dr. h. c. (SZTE) Detlev W. BELLING Nurten İNCE ............................................................................................................. 3 Assesment of Reforms in Ottoman Law of Family Rights of 1917 and Prescribed Provisions for Non-Muslims Doç. Dr. Haluk SONGUR Assoc. Member Salih KORKMAZ ......................................................................... 59 Interpretation in Law of European Union Assoc. Prof. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ ....................................................................... 73 Suspension of Enforcement Proceedings for Negotiable Instruments According to the Civil Procedure Law (Artcile 209/1) and Suggestion of Changes on Bunkruptcy and Enforcement Law (Article 72/3) & The Civil Procedure Law (Article 209/1) Atty. Ümit KARTAL .............................................................................................. 97 Expert Opinions ........................................................................................................ 105 Right to Demand Impoudment (Enforcement and Bankruptcy Code Article 78) Atty. Talih UYAR................................................................................................. 107 Obligation of Drawing Annual Activity Report in Corporations and Enterprise Systems Soner ALTAŞ (Ministry of Science, Industry and Technology Chief Inspector) . 129 Taxation of Security Incomes Acquired in 2013 Yavuz AKBULAK (Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey).............. 139 Decision Analysis ...................................................................................................... 155 Translation of the Decision of the ECtHR in Asalya v. Turkey Case Dated 15 April 2014 Concerning Turkey’s Violation of Articles 3, 5, 8 and 13 of the EHRC by Expulsion and Administrative Detention of a Paraplegic Palestinian Translated by Prof. Dr. Nuray EKŞİ ..................................................................... 157 Legal News................................................................................................................. 189 XX Court of Cassation Civil Chamber Decisions ......................................................... 285 Court of Cassation Assembly of Civil Chambers Decisions ................................. 287 Court of Cassation Civil Chambers Decisions ...................................................... 329 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions.................................................. 391 Court of Appeal Assembly of Criminal Chambers Decision ................................ 393 Court of Appeal Criminal Chamber Decisions ..................................................... 399 Council of State Decision.......................................................................................... 419 Council of State Chamber Decision ...................................................................... 421 Turkish Constitutional Court Decisions ................................................................. 427 Current Legislation................................................................................................... 441 Law Codes............................................................................................................. 443 Abstracts of Official Gazette................................................................................. 449 Major Informations .................................................................................................. 463 ORDERING FORM FOR THE LEGAL LAW JOURNALS ............................... 510 Index of Supreme Court Decisions .......................................................................... 511 Index of Related Legal Terms ............................................................................... 513 Index of Related Law Code Articles ..................................................................... 517 SUBSCRIPTION FORM FOR THE LEGALBANK LEGAL DATABASE ......................................................................................................... 519 YÜKSEK MAHKEME KARARLARI KISA ÖZETLERİ PLOT SUMMARY OF SUPREME COURT DECISIONS BORÇLAR HUKUKU Dövize Endeksli Kredi Nedeniyle Kur Artışından Kaynaklanan ve Tarafların İradesi Dışında Oluşan Artış Sonucu Ortaya Çıkan Muarazanın Giderilmesi- Davacının açtığı uyarlama davasının reddi nedeniyle davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca Tüketici Mahkemeleri için geçerli bulunan maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Mahkemece, değinilen bu yön gözetilerek reddedilen dava nedeniyle davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi gereğince 600 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmedi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden usulün 438/7 maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir................................ 364 Eser Sözleşmesine Dayalı Ayıplı İfa Sonucu Uğranılan Zararın Giderilmesinde Zamanaşımı- Haksız fillere ilişkin zamanaşımı sürelerinin uygulanması doğru değil ise de işin teslim edildiği ve ilk davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nın 126/IV. maddesinde yüklenicinin kasıt ve ağır kusuru ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmemiş ve bilhassa ayıplı malzeme kullanmış ve ayıplı bir iş meydana getirmiş olması sebebiyle açılacak davalar hariç olmak üzere eser sözleşmesinden doğan davalar 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi tutulmuştur. Olayda yüklenicinin kasıt ve ağır kusuru olması ve gizli ayıbın varlığı kabul edilse dahi 818 sayılı BK'nın 125 ve 6098 sayılı TBK'nın 146. maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımına tabi olacaktır................... 371 Eser Sözleşmesinin Feshine Fazla Ödenen Bedelin İadesine İş Bedeli Karşılığı Verilen Senetlerin İptali- Somut olayda mevcut takiplerden senetlerin vadelerinde ödenmediği anlaşılmaktadır. Bu haliyle davalıya yapılan toplam ödeme miktarının kesin olarak saptanması gerekir. Senetler verilmekle ödemenin kanıtlandığının kabulü doğru olmamıştır. ............................................................................ 372 XXII Yüksek Mahkeme Kararları Kısa Özetleri CEZA HUKUKU Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakma- Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin a, b, c, d, e bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği hk.................................................................................................. 407 Dolandırıcılık Suçu- Şikayetçi T'dan da cep telefonunu alan sanığın, DVD'yi getirmediği gibi cep telefonunu da iade etmediği sabit olmakla dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçlarının oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasında hangi ilamın tekerrüre esas alındığı karar yerinde gösterilmemiş ise de, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır. ...................................................................... 416 İftira Suçu- İftira suçunun oluşabilmesi için yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesi gerekir. ................................................................................. 403 İzinsiz Kazı Yapma- Sanığın evinde yapılan aramada ele geçirilen dava konusu eserleri sanığın 2007 yılının yaz mevsiminde yaptığı kazı neticesinde bulduğunu beyan ettiği, 5237 sayılı TCK'nın 44 maddesinde düzenlenen fikri içtima kaidesinin objektif koşullarının tek bir fiilin bulunması ve birden fazla kanun hükmünün ihlali olduğu, somut durumda ise, sanık tarafından izinsiz kazı yapma ve bu kazı neticesinde bulduğu tarihi eserleri 2863 sayılı Kanunun 4. maddesinde belirtilen 3 günlük bildirim süresi içerisinde yetkili mercilere bildirmemek şeklinde gerçekleşen iki ayrı eylem mevcut olduğundan gerçek içtima kuralının tatbiki ile sanığın 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesinin yanında 67/1 maddesi uyarınca da cezalandırılmasına karar verilmesi gerekir.......................................................................................... 413 Bütün kararlar bu şekilde özetli olarak dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 HU KU KÎ MA KA L E L E R LEGAL WRITINGS * Türk-Alman Hukukunda Temel Hakların Özel Hukuk İlişkilerine Etkisi Horizontal Effect of Fundamental Rights in Turkish-German Private Law Univ.-Prof. Dr. iur. Dr. h. c. (SZTE) Detlev W. BELLING - Nurten İNCE * 1917 Hukuk-i Aile Kararnamesinin Getirdiği Yeniliklerin Değerlendirilmesi ve Gayrimüslimler İçin Öngörülen Hükümler Assesment of Reforms in Ottoman Law of Family Rights of 1917 and Prescribed Provisions for Non-Muslims Doç. Dr. Haluk SONGUR Öğr. Gör./Assoc. Member Salih KORKMAZ * Avrupa Birliği Hukukunda Yorum Interpretation in Law of European Union Doç. Dr./Assoc. Prof. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ * Kambiyo Senetlerine Dayalı Takipte Hmk 209 Hükmü Uyarınca İcra Takibinin Durudurulması ve İİK 72/3 ve HMK 209 Hükümlerinde Değişiklik Yapılması Üzerine Öneriler Suspension of Enforcement Proceedings for Negotiable Instruments According to the Civil Procedure Law (Artcile 209/1) and Suggestion of Changes on Bunkruptcy and Enforcement Law (Article 72/3) & The Civil Procedure Law (Article 209/1) Av./Atty. Ümit KARTAL H TÜRK-ALMAN HUKUKUNDA TEMEL HAKLARIN ÖZEL HUKUK İLİŞKİLERİNE ETKİSİ* (HORIZONTAL EFFECT OF FUNDAMENTAL RIGHTS IN TURKISH-GERMAN PRIVATE LAW) Univ.-Prof. Dr. iur. Dr. h. c. (SZTE) Detlev W. BELLING** Nurten İNCE LL.M.*** Özet Anayasa, kamu erkini kullanan yüksek organlar ve bu organlara bağlı memurların yetki alanlarını saptamak yoluyla devletin ödevlerini ve iktidarını hukuki bakımdan sınırlayan kurallar bütünüdür. Her ne kadar anayasadaki temel hakların amaçları, bireyi devlete karşı korumak olsa da temel hakların sadece devlet tarafından ihlal edilmediği, özel hukuk kişileri tarafından da ihlal edilebileceği bir gerçektir. Bu da özel hukuk ilişkilerine temel hakların etkisi ve özel hukuk kişilerinin temel haklarla bağlı olup olmayacağı sorusunu akla getirmektedir. Temel hakların özel hukuk ilişkilerine etkisi (Drittwirkung der Grundrechte zwischen Privaten) başta Alman hukuku olmak üzere birçok ülke hukukunda - hatta Avrupa Birliği hukukunda da - tartışılan bir konudur. Bu çalışmada temel hakların Türk-Alman ve Avrupa Birliği hukukunda özel hukuk ilişkilerine etkisi ve bu hususta verilmiş kararlar incelenecektir. Alman hukukunda bu konuya ilişkin yapılmış olan tartışmaların diğer ülkeleri etkilemesi nedeniyle Alman hukuku daha detaylı incelenecektir. Anahtar Kelimeler: Temel hakların özel hukuk ilişkilerine etkileri, doğrudan (mutlak) etki teorisi, dolaylı etki teorisi, koruma yükümlülüğü teorisi, Federal Alman Anayasa Mahkemesi’nin konuya ilişkin H Hakem denetiminden geçmiştir. Bu çalışma 2014 Türk-Alman Bilim Yılı nedeniyle kaleme alınmıştır ve iki ülke arasındaki bilimsel çalışmaların, akademik alandaki dayanışmanın daha pekiştirilmesi ümit edilmektedir. ** M.C.L. (U. of Ill.), Detlev W. Belling, Potsdam Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Medeni Hukuk, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı Başkanı olup aynı zamanda Alman–Türk Ticaret ve Sanayi Odası (AHK)’nın Tahkim Divanı Başkanlığı’nı yapmaktadır. *** Potsdam Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Medeni Hukuk Anabilim Dalı doktora öğrencisi. * 4 Türk-Alman Hukukunda Temel Hakların Özel Hukuk İlişkilerine Etkisi kararları (Lüth, Kürtaj, Kefalet, Evlilik dışı doğan çocuğun velayet hakkı, Acentenin rekabet yasağı) ABSTRACT Are fundamental rights, the sort of rights entrenched in written constitutions and human rights instruments, binding on individuals or other private actors? Historically fundamental rights were confined to governing the relationship between the state and the individual, and they did not affect the relationship between private actors. However, over time, this concept of fundamental rights has been changed and the horizontal effect of fundamental rights is accepted. It is still controversial whether this effect should operate directly or indirectly. This question is answered differently in many legal systems. This article will analyze whether fundamental rights are of binding nature for private parties and more generally how they may affect the relationship between private parties under private law. This paper will focus on German, Turkish and European law. Keywords: The horizontal effect of fundamental rights between private parties, direct horizontal effect theory, Indirect horizontal effect theory, radiating effect (Ausstrahlungswirkung), state duties of protection theory, cases of the Federal Constitutional Court: The Lüth case, cases on the rulings of abortion, case of commercial agent (Handelsvertreterentscheidung), case contract of guarantee the trade representative decision that guarantee justice, case custody of an illegitimate child *** “...Kanun koyucu özel hukuka dair kanunlar yaparken özel hukuk ilişkilerine katılan her bir bireyin temel haklarını dikkate almak zorundadır, zira yargıç, önüne gelen uyuşmazlıkta öncelikle konuya ilişkin kanunu uygular. Ancak kanun koyucu tarafından tarafların temel haklarının ve menfaatlerinin dikkate alınmaması veya yanlış dikkate alınması halinde yargıç devreye girer ve anayasaya uygun yorum tekniğini kullanarak temel hakların koruma fonksiyonunu gerçekleştirir. Yargıç temel hakların taşıdığı objektif değerleri özel hukuktaki genel maddeler aracılığıyla özel hukuk ilişkilerine uygulamalıdır...” Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 H 1917 HUKUK-İ AİLE KARARNAMESİNİN GETİRDİĞİ YENİLİKLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GAYRİMÜSLİMLER İÇİN ÖNGÖRÜLEN HÜKÜMLER (ASSESMENT OF REFORMS IN OTTOMAN LAW OF FAMILY RIGHTS OF 1917 AND PRESCRIBED PROVISIONS FOR NON-MUSLIMS) Doç. Dr. Haluk SONGUR∗ Öğr. Gör./Assoc. Member Salih KORKMAZ** ÖZET Elinizdeki makale, 1917 tarihli Hukuku-ı Aile Kararnamesi ile ilgili genel bir girişe müteakiben bu Kararnamede geçen ve Osmanlı hukuku içinde yenilik sayılabilecek konuların hukuki bir değerlendirmesine teşebbüs edecektir. Öte yandan Kararnamede gayrimüslimler için öngörülen hükümler de değerlendirme konuları arasındadır. Takdir edilecektir ki Kararnamenin tamamını bu makale sınırları içerisinde incelemek imkan dahilinde değildir. Dolayısıyla makalede, Osmanlı Hukuku için yeni olan farklı mezheplerden yararlanılarak oluşturulmuş hükümler ve bu konularda gayrimüslimler için öngörülen hükümler karşılaştırmalı olarak incelenmeye çalışılacaktır. Anahtar kelimeler: Osmanlı hukuku, 1917 tarihli Hukuku-ı Aile Kararnamesi, gayrimüslim, reform. ABSTRACT The paper aims to begin with an overview on Law of Family Rights of 1917 and then try to make a legal assessment on subjects which is considered as reforms for Ottoman legal system. On the other hand the conditions imposed for non-muslims will be eloborated in the Law of Family Rights of 1917. As it would appreciate as a whole Law of Family Rights can not be examined within the context of the paper. H Hakem denetiminden geçmiştir. Süleyman Demirel Üniversitesi, Hukuk Fakültesi, Hukuk Tarihi Anabilim Dalı; Visiting Scholar of Islamic Law Trinity Saint David University Wales UK. ([email protected]). ** Süleyman Demirel Üniversitesi, Adalet Meslek Yüksek Okulu. ([email protected]). ∗ 6 1917 Hukuk-i Aile Kararnamesinin Getirdiği Yeniliklerin Değerlendirilmesi ve Gayrimüslimler İçin Öngörülen Hükümler Considering this fact the assesment will be limited to reforms for Ottoman legal system. Keywords: Ottoman law, Ottoman Law of Family Rights of 1917, non-muslims in Ottoman, reform. *** “... Çalışmada öncelikle kararname hakkında genel bir bilgi verilecek daha sonra Osmanlı Hukuku için yenilik diyebileceğimiz konularda hukuki bir değerlendirme yapılacaktır. Ayrıca kararnamede gayrimüslimler için öngörülen hükümler de değerlendirmeye tâbi tutulacaktır. Bunu yapmak için konunun bir şekilde sınırlandırılması gerekir, zira kararnamenin tamamı zaten Müslümanlar, Hıristiyanlar ve Museviler için hükümler getirmekte adeta karşılaştırmayı yapmaktadır. Bu hükümlerin tamamını karşılaştırmalı olarak incelemek, kanunu tekrar etmekten başka bir fayda sağlamayacaktır. Dolayısıyla inceleme yapılırken HAK’ın getirmiş olduğu yeniliklerin kapsamıyla sınırlı kalmak üzere bir değerlendirme ve karşılaştırma yapılacaktır. Yani; bu çalışmada, Osmanlı Hukuku için yeni olan farklı mezheplerden yararlanılarak oluşturulmuş hükümler ve bu konularda gayrimüslimler için öngörülen hükümler karşılaştırmalı olarak incelenmeye çalışılacaktır....” Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 H AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNDA YORUM (INTERPRETATION IN LAW OF EUROPEAN UNION) Doç. Dr./Assoc. Prof. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ, LL.M. (Münster)∗ ÖZET Yorum, günümüzde hukuk metodolojisinin en önemli konularından biridir. Avrupa Birliği hukukunda yorumun ele alındığı bu çalışmada, öncelikle Avrupa Birliği düzenlemelerinin yorumuna ilişkin genel açıklamalara yer verilmiştir. Bunun devamında, Avrupa Birliği hukuku bağlamında önem arz eden bazı yorum yöntem ve kuralları ayrıntılı bir biçimde ele alınmıştır. Son olarak, çalışmamızla ulaşılan neticelere yer verilmiştir. Anahtar Kelimeler: Yorum, AB hukukunun yorumu, AB hukukunun metodolojisi, yorum yöntemleri, yorum kuralları ABSTRACT Interpretation is one of the top issues of metodology of law nowadays. In the present study in which interpretation in European Union law is analysed, general account of interpretation in European Union law will primarily be dealt with. It will subsequently be discussed some methods and rules of interpretation in the context of European Union law. Finally the reached inferences in the study will be discussed. Keywords: Iinterpretation of EU law, methodology of EU law, methods of interpretation, rules of interpretation *** “... Hukuk normlarının doğru bir şekilde uygulanmasının bir önkoşulu olan yorum, Avrupa Birliği hukuku metodolojisinin en önemli konularından birini oluşturmaktadır. Ulusal ve uluslararası hukukta uygulanan H ∗ Hakem denetiminden geçmiştir. Yalova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi, [email protected] Avrupa Birliği Hukukunda Yorum 8 yorum yöntem ve kurallarının çoğunu Avrupa Birliği hukukuna taşımak mümkün ise de, bu yöntem ve kuralların Avrupa Birliği hukukunda uygulanması bakımından bazı farklılıklar ve sınırlamaların bulunduğu belirtilmelidir. Bu farklılık ve sınırlamalar ise, esasen Avrupa Birliği hukuk düzeninin özgünlüğünden kaynaklanmaktadır. Bu noktada Avrupa Birliği normlarının yorumlanmasında, Avrupa Birliği hukukunun ulusalüstü ve özerk bir hukuk düzeni olduğu ve Avrupa bütünleşme sürecinin Avrupa Birliği hukukunun temel dinamiklerinden biri olduğu özellikle göz önünde bulundurulmalıdır. Bunun yanı sıra, deyimsel, tarihsel, sistematik ve amaçsal yorum yöntemlerinin Avrupa Birliği normlarının yorumlanması bağlamında başvurulabilecek temel yorum yöntemleri olduğu belirtilmelidir. Diğer taraftan, özgün birer yorum yöntemi olmaktan ziyade Avrupa Birliği normlarının yorumlanmasında başvurulan araçlar olarak effet utile ilkesi ve mukayeseli hukukun da önem taşıdığına dikkat çekmek gerekir. Bununla birlikte, Birlik hukukunun kendine has özellikleri nedeniyle deyimsel ve tarihsel yorum yöntemlerinin Avrupa Birliği normlarının yorumlanmasında oldukça sınırlı bir uygulamaya sahip olduğu belirtilmelidir. Mukayeseli hukuk da benzer şekilde oldukça kısıtlı bir uygulama imkânına sahiptir. Adalet Divanı’nın Avrupa Birliği normlarını yorumlarken bilhassa sistematik ve amaçsal yorum yöntemlerini kullandığı dikkat çekmektedir. Adalet Divanı’nın çoğu kararında bu iki yorum yöntemini birlikte kullandığını vurgulamak gerekir. Adalet Divanı, Avrupa Birliği normlarını yorumlarken ayrıca sıkça effet utile ilkesine de atıfta bulunmaktadır. Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 H KAMBİYO SENETLERİNE DAYALI TAKİPTE HMK 209 HÜKMÜ UYARINCA İCRA TAKİBİNİN DURUDURULMASI VE İİK 72/3 VE HMK 209 HÜKÜMLERİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI ÜZERİNE ÖNERİLER (SUSPENSION OF ENFORCEMENT PROCEEDINGS FOR NEGOTIABLE INSTRUMENTS ACCORDING TO THE CIVIL PROCEDURE LAW (ARTCILE 209/1) AND SUGGESTION OF CHANGES ON BUNKRUPTCY AND ENFORCEMENT LAW (ARTICLE 72/3) & THE CIVIL PROCEDURE LAW (ARTICLE 209/1)) Av./Atty. Ümit KARTAL* ÖZET Bu çalışmada kambiyo senetlerine dayalı takibin durdurulması sorunu ve hakkın kötüye kullanılması konularına ve ilgili kanun maddelerine yönelik değişiklik önerilerine yer verilmiştir. Anahtar Kelimeler: Kambiyo senedi, sahtelik iddiası, takibin durdurulması, hakkın kötüye kullanılması, ilgili hükümlerde değişiklik önerisi. ABSTARCT İn this article we studied about suspension of enforcment proceedings for negotiable instruments and abuse of rights and the suggestion of changes on related rules which we mentioned in this Article. Keywords: Neogtiable instruments, Claim of forgery, suspension of debt colection proceedings, abuse of rights, suggestion of changes on related rules. *** “....HMK 209 hükmüyle getirilen adi senetteki yazı veya imza inkarı halinde o senedin herhangi bir işleme esas alınamayacağına ilişkin düzenleme usul kanununun dördüncü kısmının (ispat ve deliller) ikinci H * Hakem denetiminden geçmiştir. İzmir Barosu 10 Kambiyo Senetlerine Dayalı Takipte HMK 209 Hükmü Uyarınca İcra Takibinin Durudurulması ve İİK 72/3 ve HMK 209 Hükümlerinde Değişiklik Yapılması Üzerine Öneriler bölümünde (belge ve senet) yer almaktadır. İİK 72 de yer verilen tedbir ise Karslı’nın da belirttiği üzere Menfi tespit davasına ilişkin geçici hukuki koruma niteliğinde olup1 bir yönüyle usule ilişkin bir düzenlemedir. Konuralp’in de katıldığı görüşe göre İİK 72 deki menfi tespit davası, icra takibine konu borcun sona erdiği iddiasıyla ve borcu sona erdiren her türlü sükut sebebine dayanılarak açılabilir; oysa bu sebeplerden bir tanesi olan sahtelik iddiasının söz konusu olduğu durum, kanun koyucu tarafından ayrılarak HMK’da özel olarak düzenlenmiştir.2 Ayrıca yeni tarihli 6100 sayılı HMK 209/1 hükmü eski tarihli İİK 72 hükmünü etkisiz bırakmakta ve İİK 72 hükmüne göre elverişsiz hukuki sonuçlar öngörmektedir. Bu anlamda HMK 209/1 hükmü İİK 72/3 hükmüne göre özel hüküm kabul edilmelidir. Nitekim Serozan da Özel kuralın, genel kuralın öngördüğü hukuksal sonucu, belirli, özel ve dar bir alanda ortadan kaldıran veya değiştiren kural olduğunu, eğer bir kuralın başka bir kurala oranla daha elverişsiz hukuki gerekler ve(ya) daha elverişsiz hukuki sonuçlar öngörüyorsa, böyle bir kuralın özel kural sayılacağını ve genel kuralı dışlayacağını ifade ediyor.3 Bu anlamda mevcut düzenlemelerle HMK 209/1 hükmünün kötüniyetli borçlularca istismarına bir çözüm getirilemeyeceği kanaatindeyim. Bu yolda HMK 209/1 hükmünün amacından yola çıkılarak sahteliği iddia edilen kambiyo senedine dayalı takiplere ilişkin İİK 72 hükmünün saklı tutulmasına ilişkin bir cümlenin eklenmesi gerekecek ancak yalnızca HMK 209 hükmüne getirilecek bir değişiklik yeterli olmayacak bunun yanı sıra İİK 72/3 hükmünün “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında borçlunun gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle hacizli menkul ya da gayri menkullerin paraya çevrilmesinin önlenmesini ve/veya daha evvel paraya çevrildi ise icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir” şeklinde değişiklik yapılması suretiyle sahteliği iddia edilen senede dayalı takipte borçlunun mallarının satılmasının önüne geçilmiş olacaktır. ...” Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz 1 Karslı, Abdurrahim: Medeni Muhakeme Hukuku, 3. Baskı, Alternatif Yayıncılık, İstanbul, 2012, s. 767. 2 Konuralp, s. 84. 3 Serozan, Rona: Medeni Hukuk Genel Bölüm/Kişiler Hukuku, Vedat Kitapçılık 4. Bası, 2013, İstanbul, s.183. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 UZMAN GÖRÜŞLERİ EXPERT OPINIONS * Haciz İsteme Hakkı (İİK. mad. 78) Right to Demand Impoudment (Enforcement and Bankruptcy Code Article 78) Av./Atty. Talih UYAR * Sermaye Şirketleri ile Şirketler Topluluğunda Yıllık Faaliyet Raporu Düzenleme Yükümlülüğü Obligation of Drawing Annual Activity Report in Corporations and Enterprise Systems Soner ALTAŞ (Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Başmüfettişi/ Ministry of Science, Industry and Technology Chief Inspector) * 2013 Yılında Elde Edilen Menkul Kıymet Gelirlerinin Vergilendirilmesi Taxation of Security Incomes Acquired in 2013 Yavuz AKBULAK (SPK Başuzmanı/Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey) HACİZ İSTEME HAKKI (İİK. mad. 78) (RIGHT TO DEMAND IMPOUDMENT (ENFORCEMENT AND BANKRUPTCY CODE ARTICLE 78)) Av./Atty. Talih UYAR* “...İİK.’nun 78.maddesinde; “alacaklının haciz isteminin bağlı olduğu süre ve süresinde haciz istenmemesinin sonuçları” düzenlenmiştir. I- Alacaklının «haciz isteme hakkı», süre bakımından, kanun koyucu tarafından sınırlanmıştır. Gerçekten, alacaklı ancak borçluya gönderilen «ödeme emri»nde yazılı olan «ödeme süresi» geçtikten sonra ödeme emrine itiraz edilmemiş olması koşuluyla- haciz isteminde bulunabilir. ... √ «Bedelsiz kalan çekin ciro edilerek icra takibine konu edilmesi ve haciz yapılması nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini için dava açılabileceğini»1 √ « İhtiyati haciz başvurusunun yapıldığı tarih itibariyle ödeme emrine karşı itiraz ve şikâyet süresi geçmiş, ancak ödeme süresi geçmemiş olup; kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takiplerde ödeme süresi geçmeden kesin haciz konulamayacağından, henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haciz talep etmesinde hukukî yararının mevcut olduğunu (İİK m.78,I)»2 √ « Trafiğe tescilli araçların alım satımının resmi şekilde yapılacağı, bir ceza ilamının aracın geçerli biçimde devredildiği sonucunu doğurmayacağını Ticari plakaların taşıtla birlikte veya ayrı olarak gereken koşulları taşıyan kişilere satılabileceğini»3 belirtmiştir…” Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz * İzmir Barosu Avukatlarından(Dokuz Eylül Ünv. Huk. Fak. E. Öğr. Görv.) Bknz: 4. HD. 03.02.2011 T. 2089 /1072 (www.e-uyar.com) 2 Bknz: 19. HD. 19.11.2009 T. 10023 /10949 (www.e-uyar.com) 3 Bknz: HGK. 20.06.2007 T. 11-420 /435 (www.e-uyar.com) 1 SERMAYE ŞİRKETLERİ İLE ŞİRKETLER TOPLULUĞUNDA YILLIK FAALİYET RAPORU DÜZENLEME YÜKÜMLÜLÜĞÜ∗ (OBLIGATION OF DRAWING ANNUAL ACTIVITY REPORT IN CORPORATIONS AND ENTERPRISE SYSTEMS) Soner ALTAŞ (Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Başmüfettişi/ Ministry of Science, Industry and Technology Chief Inspector) “... 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu1 (TTK)2’nun 124üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirket sermaye şirketi sayılmaktadır. TTK’nın 514üncü maddesi ile anonim şirket yönetim kuruluna, geçmiş hesap dönemine ait yıllık faaliyet raporu hazırlama ve genel kurula sunma görevi yüklenmiştir. TTK’nın sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlere ilişkin 565inci maddesinin birinci fıkrasında “Komanditelerin birbirleriyle, komanditerlerin tümüyle ve üçüncü kişilerle hukuki ilişkileri, özellikle şirketin yönetimine ve temsiline ilişkin görev ve yetkileri, şirketten ayrılmaları, komandit şirketlerdeki hükümlere tabidir.” denilmiş, anılan maddenin ikinci fıkrasında ise “Birinci fıkrada gösterilen hususların dışında, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça anonim şirket hükümleri uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir. TTK’nın limited şirketlere ilişkin 610uncu maddesinde ise “Anonim şirketlere ilişkin 514 ilâ 527 nci madde hükümleri limited şirketlere de uygulanır.” denilmiştir. TTK’nın 518inci maddesinde de “Topluluğa ilişkin yıllık faaliyet raporu ana şirketin yönetim kurulu tarafından 516 ncı maddeye göre düzenlenir.” hükmüne yer verilmiştir. Dolayısıyla, Kanunun anonim şirketlerde yıllık faaliyet raporu düzenleme yükümlülüğünü düzenleyen 614üncü maddesi, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler ile limited şirketleri ve şirketler topluluğunu da kapsamaktadır. ∗ Bu çalışmada belirtilen görüşler yazarına ait olup, çalıştığı Kurumunu bağlamaz. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, 13 Ocak 2011 tarihinde kabul edilmiş; 14 Şubat 2011 tarihli ve 27846 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış ve 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir . 2 Çalışmamızda, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu için TTK kısaltması kullanılmıştır. 1 Soner ALTAŞ 15 Sermaye şirketlerinde olağan genel kurul toplantısının her faaliyet dönemi sonundan itibaren üç ay içinde yapılması zorunludur (TTK, m.409/f.1, m.565/f.2, m.617/f.1). Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanıp yürürlüğe sokulan Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları İle Bu Toplantılarda Bulunacak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmelik3 hükümlerine göre “yıllık faaliyet raporunun okunması ve müzakeresi” hususunun anonim ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin olağan genel kurul toplantısının gündemine konulması ve genel kurulda görüşülmesi zorunludur. Limited şirketlerde de yılsonu finansal tablolarının ve yıllık faaliyet raporunun onaylanması genel kurulunun devredilemez yetkileri arasında sayılmıştır(TTK, m.616/f.1). İşte bu çalışmada, sermaye şirketlerinde ve şirketler topluluğunda yönetim organları tarafından hazırlanması zorunlu olan yıllık faaliyet raporu ele alınmaktadır. ... Anonim şirketlerde yönetim kurulunun, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde yöneticinin veya yöneticilerin, limited şirketlerde müdürün yahut müdürler kurulunun, şirketler topluluğunda ise ana şirketin yönetim organının bilânço gününü izleyen hesap döneminin ilk iki ayı içinde geçmiş hesap dönemine ilişkin bir yıllık faaliyet raporu hazırlamaması ve genel kurula sunması zorunludur. Bahsigeçen yönetim organları tarafından hazırlanacak yıllık faaliyet raporu “genel bilgiler; yönetim kurulu üyeleri ile üst düzey yöneticilere sağlanan mali haklar; şirketin araştırma ve geliştirme çalışmaları; şirket faaliyetleri ve faaliyetlere ilişkin önemli gelişmeler; finansal durum; riskler ve yönetim kurulunun değerlendirmesi; diğer hususlar” olmak üzere yedi bölümden oluşacaktır. Yıllık faaliyet raporunun, ortakların şirketin faaliyetleri hakkında her türlü bilgiye tam ve doğru bir şekilde ulaşmasını sağlayacak ayrıntıda hazırlanması gerekir. Bu nedenle, raporda yanıltıcı, abartılı ve yanlış kanaat uyandırıcı, gerçeğe aykırı ifadelere yer verilmesi yasaklanmıştır. Hazırlanan yıllık faaliyet raporunun genel kurul toplantısında okunması ve müzakeresi şart olduğundan, 2013 yılına ait olağan genel kurul toplantılarını yapacak sermaye şirketlerinde, yönetim organlarının çalışmamızda belirtilen asgarî içeriği karşılayan bir yıllık faaliyet raporu hazırlayıp genel kurulun onayına sunması önem arz etmektedir. Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz 3 28 Kasım 2012 tarihli ve 28481 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 2013 YILINDA ELDE EDİLEN MENKUL KIYMET GELİRLERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ* (TAXATION OF SECURITY INCOMES ACQUIRED IN 2013) Yavuz AKBULAK (SPK Başuzmanı/Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey) “... 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na (GVK) göre, gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tabidir. Gelir bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır. GVK m.2 uyarınca, gelirin unsurları; 1. Ticari kazançlar, 2. Zirai kazançlar, 3. Ücretler, 4. Serbest meslek kazançları, 5. Gayrimenkul sermaye iratları, 6. Menkul sermaye iratları, 7. Diğer kazanç ve iratlar (“değer artış kazancı” ve “arızi kazanç”) olarak sıralanmıştır. Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz * Bu yazıda yer alan görüşler yazarına ait olup çalıştığı kurumu bağlamaz, yazarın çalıştığı kurum veya göreviyle ilişki kurulmak suretiyle kullanılamaz. Yazıdaki tüm hata ve eksiklikler yazarına aittir. KARAR İNCELEMESİ DECISION ANALYSIS * Engelli Filistinlinin Sınırdışı ve İdari Gözetim Altında Tutulması İşlemleriyle Türkiye’nin AİHS’in 3, 5, 8 ve 13. Maddelerini İhlal Ettiğine İlişkin Olarak Asalya v. Türkiye Davasında Verilen 15 Nisan 2014 Tarihli AİHM Kararının Tercümesi Translation of the Decision of the ECtHR in Asalya v. Turkey Case Dated 15 April 2014 Concerning Turkey’s Violation of Articles 3, 5, 8 and 13 of the EHRC by Expulsion and Administrative Detention of a Paraplegic Palestinian Çev./Translated by Prof. Dr. Nuray EKŞİ ENGELLİ FİLİSTİNLİNİN SINIRDIŞI VE İDARİ GÖZETİM ALTINDA TUTULMASI İŞLEMLERİYLE TÜRKİYE’NİN AİHS’İN 3, 5, 8 VE 13. MADDELERİNİ İHLAL ETTİĞİNE İLİŞKİN OLARAK ASALYA v. TÜRKİYE DAVASINDA VERİLEN 15 NİSAN 2014 TARİHLİ AİHM KARARININ TERCÜMESİ (TRANSLATION OF THE DECISION OF THE ECtHR IN ASALYA V. TURKEY CASE DATED 15 APRIL 2014 CONCERNING TURKEY’S VIOLATION OF ARTICLES 3, 5, 8 AND 13 OF THE EHRC BY EXPULSION AND ADMINISTRATIVE DETENTION OF A PARAPLEGIC PALESTINIAN) Çev./Translated by Prof. Dr. Nuray EKŞİ* AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE ASALYA v. TÜRKİYE (Başvuru no. 43875/09) Karar Strazburg 15 Nisan 2014 Bu hüküm, 44. maddenin 2. paragrafındaki şartlarla nihai nitelik kazanacaktır. Karar, yazım hataları yönünden gözden geçirilebilir. Asayla v. Türkiye davasında, İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İkinci Daire) Heyeti aşağıdaki kişilerden oluşmuştur: Guido Raimondi, Başkan, Işıl Karakaş, András Sajó, Nebojša Vučinić, Helen Keller, Egidijus Kūris, Robert Spano, hakimler, ve Stanley Naismith, Daire Katibi, 18 Mart 2014 tarihinde yapılan özel müzakere sonucunda, aynı gün, aşağıdaki hüküm verilmiştir. * Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Milletlerarası Özel Hukuk Anabilim Dalı 20 Engelli Filistinlinin Sınırdışı ve İdari Gözetim Altında Tutulması İşlemleriyle Türkiye’nin AİHS’in 3, 5, 8 ve 13. Maddelerini İhlal Ettiğine İlişkin Olarak Asalya v. Türkiye Davasında Verilen 15 Nisan 2014 Tarihli AİHM Kararının Tercümesi USUL 1. Dava, İslam H.M. Asalya (“başvuran”) tarafından İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerinin Korunmasına İlişkin Sözleşme’nin (“Sözleşme”) 34. maddesi uyarınca 14 Ağustos 2009 tarihinde, Türkiye Cumhuriyeti aleyhine yapılan başvuruya (no. 43875/09) ilişkindir. Başvuran, vatansızdır ve Filistin İdaresi (Palestinian Authority) tarafından verilen bir pasaporta sahiptir. ... HAKİM SAJÓ’NUN KISMEN AYRIK, KISMEN UYUŞAN GÖRÜŞLERİ Bu davada çoğunluğun 5. maddeye ilişkin tespitlerine katılmakla beraber, çoğunluğun 3. maddeye ilişkin görüşlerine katılmamaktayım. Daha sınırlı bir gerekçeyle, çoğunluğun 13. maddenin ihlaline ilişkin olarak vardığı sonuca katılıyorum. Sözleşme’nin 3. maddesi uyarınca, çoğunluk, başvuranın idari gözetim altında tutulma şartlarının, tekerlekli sandalyeye bağımlı bir şahıs için uygun olmadığına ve aşağılayıcı muamele teşkil ettiğine karar vermiştir. Bugüne kadar Mahkeme, “yetkililerin, engelli birini idari gözetim altına almaya ve tutmaya karar vermesi halinde engelliliğinden kaynaklanan özel ihtiyaçlarına cevap verecek koşulları sağlamak için özel ihtimam göstermesini” gerekli görüyordu (bkz. kararın 50. paragrafı). Polisler (ve genellikle başvuranın karısı) başvurana yardım etmek için vardı ve çok da uzakta olmayan oteldeki olanaklardan yararlanması için polisler tarafından buraya götürülüyordu. Gerçekte mesafe, polislerin aynı yardımı yapmasını gerektirecek şekilde idari gözetim yerindeki mesafe ile aynı olabilirdi. Bu şartlar altında başvuranın idari gözetimi sadece yedi gün sürmüştür ve bu kısa süre muamelenin, ihlal teşkil edip etmediği değerlendirilirken tenzil edilmemiştir. Örneğin, 14. maddeyle bağlantılı olarak 8. madde uyarınca, Mahkeme, kendi standartlarını uygularken ve idari gözetim yerlerinde engelliler için erişilebilir imkanları sağlamaları için devletlere pozitif yükümlülük yüklerken bu davadaki gerekçelerin uygulanmasında zorlukla karşılaşmamaktayım. Fakat, ideal olandan uzak olsa da, başvurana yapılan muamele, 3. madde kapsamında insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele teşkil etmemektedir. ... Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 HU KU K HA B E R L E R İ LEGAL NEWS * Karayolları Trafik Kanunu Hükümleri Gereğince Uygulanan İdari Para Cezalarının Tahsilinde ve Takibinde Uygulanacak Usul ve Esaslar İle Kullanılacak Alındılar, Tutanaklar ve Defterler Hakkında Yönetmelik Değiştirildi * Vergi Usul Kanunu Uyarınca Vergi Mükellefleri Tarafından Kullanılan Belgelerin Basım ve Dağıtımı Hakkında Yönetmelik Değiştirildi * Değerli Kağıtlar Kanunu Genel Tebliği (Sayı: 2014/1) Yayınlandı * Yargıtaydan Verilen İcra ve İflas İşlerine Ait Kararların Yayımlanmasına Dair Yönetmelik Yayınlandı * Uluslararası Deniz Trafiğinin Kolaylaştırılması Sözleşmesine Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Yayınlandı * 2004 Gemi Balast Suyu ve Sedimanlarının Kontrolü ve Yönetimi Hakkında Uluslararası Sözleşmeye Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Yayınlandı * İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliğ Değiştirildi * Asgari Ücret Yönetmeliği Değiştirildi * Türk Patent Enstitüsü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği Yayınlandı * Sigorta Acenteleri Yönetmeliği Yayınlandı * Sigortacılık Kapsamında Değerlendirilecek Faaliyetlere, Tüketici Lehine Yapılan Sigorta Sözleşmeleri İle Mesafeli Akdedilen Sigorta Sözleşmelerine İlişkin Yönetmelik Yayınlandı * Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Millî İstihbarat Teşkilatı Kanunu Değiştirildi * Aleni ve Duruşmalı Muhakeme Hakkı * Çocuk Hapishaneleri Kapatılmalıdır * Avukatlık Kanunu Taslağı Haberlerin tamamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz YARGITAY HU KU K KA R A R L A R I COURT OF CASSATION CIVIL CHAMBER DECISIONS * Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları Court of Cassation Assembly of Civil Chambers Decisions * Yargıtay Hukuk Daire Kararları Court of Cassation Civil Chambers Decisions YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARLARI COURT OF CASSATION ASSEMBLY OF CIVIL CHAMBERS DECISIONS YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2013/10-436 Karar No. 2013/1748 Tarihi: 25.12.2013 İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/451 • SÜREKLİ İŞGÖREMEZLİK ORANININ TESPİTİ • TESPİT DAVASI AÇMAKTA HUKUKİ YARAR BULUNMAMASI ÖZETİ: Dava, sürekli işgöremezlik oranının tespiti istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının Kurum ile anlaşması olmayan özel sağlık kuruluşundaki tedavisi karşılığı düzenlenen fatura bedelinin; hastanenin acil ve yoğun bakım ünitesindeki tedavisi karşılığı olan kısmının Kurumca karşılanması gerektiğinin tespitini talep ve dava etmiştir. Davacının, faturaya konu edilmiş, miktarı belirli sağlık harcamasının Kurumca karşılanması istemiyle eda davası açma olanağı varken, tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığının kabulü gerekir. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2013/4-2247 Karar No. 2013/1667 Tarihi: 20.12.2013 İlgili Kanun/Madde 6100 s.HMK/331 • GÖREVSİZLİK KARARININ İNCELENMESİ ÖZETİ: Bazı üyeler 6100 sayılı HMK 27.maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkına aykırı olduğunu, bazı üyeler de; HMK 137.maddesindeki “dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılır, mahkeme ön incelemede; dava şartlarını ve ilk itirazları inceler” düzenlemesi ve HMK 141. maddesindeki iddianın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağının ikinci cevap dilekçesi ile başlaması hükümleri gözetildiğinde, dilekçeler aşaması tamamlanmadan görevsizlik kararı verilmemesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulması gerektiğini savunmuş iseler de, bu görüş kurul çoğunluğu tarafından yerinde görülmemiş, davanın tensip ile birlikte dava şartı noksanlığından usulden reddedilmesinde HMK 30.maddesi de gözetildiğinde bir isabetsizlik olmadığı kabul edilmiştir. Yargıtay Hukuk Kararları 26 YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2013/6-366 Karar No. 2013/1656 Tarihi: 06.12.2013 İlgili Kanun/Madde 6100 s. HMK/Gç3 • KİRA SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK DAVASI • HOR KULLANMA TAZMİNATI ÖZETİ: Somut olayda, davacının hor kullanma tazminatına ve eksik teslim edilen demirbaş eşya bedeline ilişkin bir talebi ve davası bulunmamaktadır. Bu konuda muarazanın bulunmadığı ve bu bedelleri davacının, davalıya ait teminattan tahsil ettiği de dava dilekçesi ve tarafların yargılama aşamalarındaki beyanlardan anlaşılmaktadır. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2013/4-335 Karar No. 2013/1654 Tarihi: 06.12.2013 İlgili Kanun/Madde 1512 s. NoterlikK/162 • SAHTE BELGELERLE YAPILAN ARAÇ SATIŞI NEDENİYLE UĞRANILAN MADDİ ZARARIN İŞLEMİ YAPAN NOTERDEN TAHSİLİ TAZMİNİ İSTEMİ ÖZETİ: Dava; sahte belgelerle yapılan araç satışı nedeniyle uğranılan maddi zararın, işlemi yapan davalı noterden tahsili istemine ilişkindir. Belgenin sahteliği hususundaki en önemli kıstas belgenin veya kimliğin aldatma yeteneğine (iğfal) sahip olup olmamasıdır. Yargıtay bir çok kararında; aldatma (iğfal) yeteneği bulunan belgelerin kullanılmasını üçüncü kişinin ağır kusuru olarak nitelendirmiş ve noterin sorumluluğu bakımından illiyet bağını kestiğini kabul etmiştir. Zarar doğuran işlem veya eylemde aldatma (iğfal) kabiliyetine sahip bir kimlik veya belgesinin kullanılması halinde noterin sorumluluğunun doğmayacağının kabul edilmesi gerekir. Ancak detaylı bir incelemeyle ortaya çıkacak sahteliğin fark edilmesi noter veya çalışanından beklenemeyecek bir durumdur. Ayrıca Yargıtay bazı kararlarında; nüfus cüzdanındaki seri ve T.C kimlik numarasının bulunmaması, numaranın on bir haneli olmaması, eksik veya fazla olması, doğum yerinin ilçe veya merkez ilçe olarak yazılmaması, soğuk damganın veya motorlu araç tescil belgesinde mühür bulunmaması, tescil belgesindeki bilgilerin kullanılan kimlik ile veya motor sicil numarası veya şasi numarasının birbirine uymaması gibi hallerini “somut sorumluluk nedenleri” olarak kabul edilmiş, noterlerin ve çalışanlarının yapmış oldukları işlemlerde, sorumluluk sebeplerini, her somut olayın özelliğine göre ayrı ayrı değerlendirmiştir. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2013/13-372 Karar No. 2013/1606 Tarihi: 27.11.2013 27 İlgili Kanun/Madde 6098 s. TBK/89 • YETKİ İTİRAZININ ÖN SORUNLAR GİBİ İNCELENMESİ GEREKTİĞİ ÖZETİ: 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 67.maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nun 66.maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçladığı bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süre içinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilebilir. Yargıtay'ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2013/4-8 Karar No. 2013/1458 09.10.2013 Tarihi: İlgili Kanun/Madde 818 s. BK/49 4721 s.TMK/24 • HAKSIZ ŞİKAYET NEDENİYLE KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRIDAN DOLAYI UĞRANILAN MANEVİ ZARARIN ÖDETİLMESİ İSTEMİ • HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜ ÖZETİ: Ceza hakiminin beraat kararı verirken delilleri takdir konusundaki kanaati, hukuk davasına etkili değildir. Hukuk hakimi hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının sınırlarını belirlerken dayanılan kanıtların iddiayı kanıtlayacak güçte olmasını aramayacaktır. Çünkü hukuk hakimi iddiayı değil, hak arama özgürlüğünün hukuka uygun olarak kullanılıp kullanılmadığını araştırma ödevi altındadır. Bu nedenle şikayet hakkını haklı gösterecek kesin kanıtlar olmasa bile bir takım güçsüz kanıtların bulunması yeterli olacaktır. Kesin kanıtların aranması şeklindeki bir kabul halinde ise hak arama özgürlüğünün kullanılması kısıtlanmış olacaktır. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 Yargıtay Hukuk Kararları 28 YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2013/14-152 Karar No. 2013/1394 Tarihi: 25.09.2013 İlgili Kanun/Madde 4721 s. TMK/747 • GEÇİT İRTİFAKININ TESİSİNDE KOMŞULUK HUKUKU İLKELERİNİN ESAS ALINMASI ÖZETİ: Mahkemece uygun geçit yeri saptanırken öncelikle taraf yararlarının gözetilmesi ilkesi göz önünde tutulmalıdır. Geçit hakkı, taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü bir anlamda komşuluk hukukundan almaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da yol saptanırken komşuluk hukuku ilkelerinin de esas alınması gerekmektedir. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU Esas No. 2012/3-1215 Karar No. 2013/465 Tarihi: 10.04.2013 İlgili Kanun/Madde 6098 s. TBK/344 • KİRA FARK ALACAĞININ TAHSİLİ İSTEMİ ÖZETİ: Genel Kurul’daki görüşmeler esnasında bir kısım üyelerce; 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun kira bedelinin belirlenmesine ilişkin 344. maddesinin somut olaya tatbikinin gerektiği, bu hüküm uyarınca tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmalarının, bir önceki kira yılında üretici fiyat endeksindeki (ÜFE) artış oranını geçmemek koşuluyla geçerli olduğunu, bu nedenle sözleşmedeki %40 artış hükmü yerine ÜFE artış oranının uygulanmasının gerektiğini belirtmiş iseler de, çoğunluk tarafından bu görüş, somut olayda dava konusu yapılan kira dönemindeki alacağın yeni yasanın yürürlüğünden önceki bir döneme ilişkin olması dikkate alınarak kabul edilmemiştir. Kararların devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 YARGITAY HUKUK DAİRE KARARLARI COURT OF CASSATION CIVIL CHAMBERS DECISIONS YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/13140 İlgili Kanun/Madde 4721 s. TMK/683 Karar No. 2013/14885 Tarihi: 30.10.2013 • ÇAPLI TAŞINMAZA EL ATMANIN ÖNLENMESİ İSTEĞİNDE GÖREVLİ MAHKEME ÖZETİ: Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yürürlüğü zamanında açılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 683/2. maddesinden kaynaklanan davaların taşınmazın aynına yönelik olduğu gözetildiğinde, olayda HMK'nın 382. ve 383. maddelerinin uygulama yeri bulunmadığı, bu hali ile eldeki davanın HMK'nın 2. maddesi kapsamında kaldığı ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu tartışmasızdır. YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİ İlgili Kanun/Madde Esas No. 2013/10403 Karar No. 2013/13611 4721 s. TMK/599 30.09.2013 Tarihi: • VEKALET GÖREVİNİN KÖTÜYE KULLANILMASI HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI İPTAL, TESCİL OLMADIĞI TAKDİRDE TAZMİNAT İSTEĞİ ÖZETİ: Miras ortaklığı mirasın tümü üzerinde söz konusu olduğundan, terekedeki paylar ayrılmaksızın ortaklığa dahil olan mirasçılara aittir. Tereke üzerinde ortaklık devam ettiği sürece, mirasçıların terekeye giren mallar (taşınır-taşınmaz) üzerinde somut ve bağımsız payları mevcut değildir. O halde, yukarıda değinilen yasal düzenlemeler ve ilkeler dikkate alındığında ve dava dışı mirasçının bulunduğu gözetildiğinde, davacının vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedeniyle ve kendi payına hasren tek başına dava açamayacağı tartışmasızdır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. 30 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/6259 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/26355 4721 s. TMK/173 Tarihi: 14.11.2013 • KADININ BOŞANDIĞI KOCASININ SOYADINI KULLANMASI ÖZETİ: Davalı kadının, 03.06.2009 tarihinde kesinleşen anlaşmalı boşanma kararı gereğince boşandığı kocasının “N...” olan soyadını taşımasına izin verildiği, bu iznin kaldırılmasını gerektirecek Türk Medeni Kanununun 173/3. maddesi anlamında bir durumun kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Davacı kocanın, davalı kadının “N...” soyadını taşımasına iznin kaldırılması davasının reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü doğru bulunmamıştır. YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/12135 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/15160 6100 s. HMK/57, 166 04.11.2013 Tarihi: • DAVALININ YOKLUĞUNDA YARGILAMAYA DEVAM EDİLMESİ ÖZETİ: Somut olayda, davalının yurt dışında yaşadığının bildirilmesine rağmen, mahkemece, yurtdışı adresine Tebligat Kanununa göre usulüne uygun olarak duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin tebliğ edilmediği, taraf teşkilinin sağlanmadığı ve yargılamanın davalının yokluğunda yapıldığı anlaşılmaktadır. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 31 YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/1043 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/2837 1086 s. HUMK/428 Tarihi: 21.02.2013 • SÖZLEŞMEDEN KAYNAKLI DAVALARDA ZAMANAŞIMI SÜRESİ ÖZETİ: Somut olayda davacı, davalıyla aralarındaki alım-satım sözleşmesi uyarınca ödenen ve malın iadesinden sonra davalı tarafından geri ödenmeyen makine bedelini talep etmiş olup, iade isteminin sözleşmeye dayalı olması sebebiyle B.K.nun 125. maddesine göre zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu gözetilmeden, B.K.nun 66. maddesinde yazılı zamanaşımı süresine tabi olduğu kabul edilerek, davanın zamanaşımı sebebiyle reddi doğru görülmemiştir. YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/3084 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/721 4721 s. TMK/4 Tarihi: 22.01.2014 • MANEVİ TAZMİNAT MİKTARI ÖZETİ: Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa'nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 32 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/12054 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/457 6100 s. HMK/375 Tarihi: 17.01.2013 • YARGILAMANIN YENİLENMESİNİN İSTENEBİLMESİ HMK'nun 375/i maddesinde; yargılamanın yenilenmesinin ÖZETİ: istenebilmesi için, İhlalin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kesinleşmiş kararı ile tespit edilmiş olması koşulu getirilmiştir, ilgili iade sebebinin, 4793 Sayılı Kanun ile HUMK'nun 445. maddesine eklenmesinin ve aynı sebebin HMK'da da mevcudiyetini korumasının gayesi düşünüldüğünde, maddenin lafzi değil amaçsal yorumlanması gerekir. Kanun, sözüyle ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır. Kesinleşmiş karar ile tespit olunma ifadesinin dar yorumlanması halinde maddenin konuluş amacının yeterince tezahür etmeyeceğinin kabulü gerekir. Kaldı ki; dostane çözüm, İnsan Hakları ve Temel Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşme ve Eki Protokoller ile tanınan insan haklarına saygı ilkesinden esinlenmekte ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne de yargılamanın her aşamasında taraflara bu hususta yardım etme vazife ve yetkisi tanınmaktadır. Dostane çözümü iç hukukumuzdaki sulh kurumuna benzetmek, Türk Devleti'nin dostane çözüm neticesinde bir miktar parayı ödemeyi kabul ve taahhüt etmesini de davanın kısmen kabulü şeklinde kıyasen değerlendirmek, HMK'nun 375/i maddesinde yer alan düzenlemeyi somut olaya uyarlama açısından yerinde olacaktır. Bu itibarla; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin dostane çözüm neticesinde davanın kayıttan düşürülmesine dair kararı da, HMK'nun 375/i maddesine uygun kesinleşmiş bir karardır. Yargılamanın yenilemesi koşullan oluşmadığından bahisle istemin dinlenebilir olmadığından reddine karar verilmesi doğru değildir. İşin esası incelenerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 33 YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/14560 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/2634 6100 s. HMK/120 Tarihi: 10.02.2014 • GİDER AVANSININ DELİL AVANSINDAN FARKLI OLMASI ÖZETİ: HMK.'nın gider avansına ilişkin 120. maddesi ile delil avansına ilişkin 324. maddesi birlikte değerlendirildiğinde; gider avansının yatırılmamasının ve delil avansının yatırılmamasının farklı hukuki sonuçlara bağlandığı dikkate alındığında; gider avansının tanık dinlenmesi, bilirkişi raporu alınması ve keşif gideri gibi delil ikamesine yönelik giderleri kapsayacak şekilde yorumlanmasına olanak yoktur. Bu durumda; dava şartı olan gider avansının delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderlerini ifade ettiği kabul edilmelidir. YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/6669 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/13231 2942 s. KamulaştırmaK/10 Tarihi: 20.06.2013 • KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ VE TAŞINMAZIN TERKİNİ • TAŞINMAZIN KAMULAŞTIRMADAN ARTA KALAN BÖLÜMÜ ÖZETİ: Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan 103,13 m2'lik bölümün yüzölçümü ve geometrik durumu nazara alındığında, bu bölümün bedeline hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir. YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/8913 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/1965 2004 s. İİK/235 Tarihi: 24.02.2014 • KİRACILIK SIFATININ TESPİTİ DAVASI • KİRAYA VERENİN EV SAHİNİ OLMASI GEREKMEDİĞİ HAKKINDA LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 Yargıtay Hukuk Kararları 34 ÖZETİ: Davacı ile dava dışı Yiğit arasında 01.09.2009 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taşınmaz tapuda Hatice adına kayıtlıdır. Taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin paraya çevrilmesi nedeniyle yapılan takip nedeniyle taşınmaz davalı banka adına 21.07.2011 tarihinde ihale edilmiştir. Cebri icra kanalıyla taşınmazı iktisap eden davalı bankanın talebi ile İİK 135/2 maddesine göre davacı kiracıya fuzuli şagil olduğundan bahisle tahliye emri gönderilmiş tahliye emrinin davacıya 19.10.2012 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine süresinde itiraz ederek kiracılığın tespiti için bu davayı açmıştır. Davacı taşınmazın hacizden önceki bir tarihten beri kiracısı olduğunu iddia etmiş buna ilişkin kira sözleşmesi ve kiralanana ait resmi kurumlardan elektrik, su ve doğalgaz abonman sözleşmelerini ve faturaları ibraz etmiştir. Davalı vekili tüm savunmalarında davacının kiracı olduğuna açıkça karşı çıkmamış, kira sözleşmesinin kimlere karşı ileri sürülebileceğine ilişkin savunmalarda bulunmuştur. Bu nedenle davacının davalının kiracılığını kabul ettiğinin kabulü gerekir. YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/7216 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/10812 6570 s. GKHK/7 Tarihi: 20.06.2013 • İŞYERİ İHTİYACI SEBEBİYLE TAHLİYE ÖZETİ: İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir. YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ 2013/8901 İlgili Kanun/Madde Esas No. Karar No. 2013/16390 4857 s. İşK/24 Tarihi: 07.10.2013 • İŞÇİNİN İSTİFASI • İŞ SÖZLEŞMESİNİN İŞVEREN TARAFINDAN FESHİ LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 35 ÖZETİ: Davacının, davalı işverene verdiği, 29.06.2010 günlü dilekçeyle “5947 sayılı Kanunun sağlık personelinin kısmi süreli olarak özel kuruluşlarda çalışmasını yasakladığını, kanunun yürürlük tarihinin 30.07.2010 olduğunu, Mersin Devlet Hastanesi Mikrobiyoloji laboratuarında tam gün çalışacağını, 01.08.2010 tarihine kadar kurumunuzda çalışmaya engel olan yasada bir değişiklik olmaması halinde, 01.08.2010 tarihi itibariyle kurumunuzdaki görevimden istifa ediyorum." şeklinde bildirimde bulunduğu, daha sonra 23.07.2010 günlü dilekçesiyle, "16.07.2010 tarihinde Anayasa Mahkemesi'nin tam gün yasasına dair kısmi iptal kararı ve 22.07.2010 tarihinde Danıştay'ın konuya ilişkin yürütmeyi durdurma kararı sonucu, kamu hekimlerinin ikinci bir işte çalışmasında hukuki belirsizlik olması nedeniyle 02.07.2010 tarihinde tam gün yasası gereği, 01.08.2010 tarihi itibariyle kurumunuzdan istifa edeceğime dair dilekçemin konuya ilişkin hukuki belirsizlik kesinlik kazanıncaya kadar işleme alınmaması, zorunlu istifamın söz konusu olduğu durumda ise 02 Temmuz tarihli dilekçemin yasal olarak belirtilecek, istifa tarihi değişikliği ile işleme alınmasını arz ederim." şeklinde beyanda bulunduğu sabittir. Davacının, vermiş olduğu 23.7.2010 tarihli dilekçesinde yasal zorunluluğun ortadan kalkması nedeniyle “istifa dilekçesinin işleme alınmamasını” gayet açık ve net bir şekilde belirtilmesine rağmen, işverenin, istifa dilekçesini işleme koymak suretiyle, iş akdini, kendi inisiyatifi ile ancak haklı neden olmaksızın sona erdirildiğinin kabulü zorunludur. Olayda haklı nedene dayanmayan işveren feshi vardır. YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/1737 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/2560 4721 s. TMK/605 Tarihi: 17.02.2014 • TEREKENİN BORCA BATIK OLMASI • MİRASIN HÜKMEN REDDİ ÖZETİ: Dava Türk Medeni Kanunu'nun 605/2 maddesinde yer alan “ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkindir. Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 Yargıtay Hukuk Kararları 36 YARGITAY 8. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/5937 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/9895 2004 s. İİK/24 Tarihi: 24.06.2013 • TAŞINIR TESLİMİNE DAİR İLAMIN İCRASI ÖZETİ: Mahkemece ilamda yenisiyle değiştirilmesine karar verilen ayıplı k. 2006 Model C. 1.5 lx dsl sdn. comfort marka aracın teknik donanımını gösteren bilgi ve belgelerin taraflardan temin edilerek makine mühendisi bilirkişi aracılığıyla haciz tarihi itibariyle (aracın aynen teslimi için verilen 7 günlük sürenin sona erdiği tarih) k. 2006 Model C. 1.5 lx dsl sdn. comfort kıa 2006 Model C. 1.5 lx dsl sdn. comfort aracın donanımlarına göre belirlenecek değerinden 2006 model araçta bulunmayan donanım farklarının tutarı düşülerek iade konusu aracın değerinin belirlenmesi gerekir. YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2011/35934 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/29010 4857 s. İşK/63 12.11.2013 Tarihi: • FAZLA ÇALIŞMANIN İSPATI • FAZLA ÇALIŞMA ALACAĞI ÖZETİ: Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Dairemizce temyiz incelemesi yapılan 2011/2007 esas sayılı dosyada “davacının çalıştığı dönem itibariyle davalı D. kamuya ait bir şirkettir. Davacılar tarafından okunan sayaçlara ilişkin belge ve bilgilerin D’ye hangi zamanda iletildiği ve buna göre çalışmanın bitiş saatinin ne olduğu kurum kayıtlarından araştırılmalıdır. Davacı tanığı M.A. ile davalılar arasında derdest dava bulunması, diğer tanık İ. H. Y.’nın ise davalı A... firmasında çalışıp çalışmadığının belli olmaması da dikkate alınmalıdır.” şeklinde bozma yapılmıştır. Mahkemece yeniden yapılan sonucunda fazla çalışma alacağı tekrar hüküm altına alınmış ve Dairemizin 2012/30587 E. sırasında yapılan temyiz incelemesi neticesinde davacının fazla çalışmayı ispat edilemediği belirtilerek karar bozulmuştur. Yukarıdaki açıklamalar ve Dairemizin emsal bozması nazara alındığında işverene karşı davası bulunan tanık beyanlarına itibar edilemeyeceğinden davacının ispatlanamayan fazla çalışma alacağı talebinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 37 YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/6184 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/19533 2822 s. MülgaTİSGLK/9 Tarihi: 25.06.2013 • TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNDEN YARARLANMA • TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNDEN DOĞAN İŞÇİLİK ALACAKLARI ÖZETİ: Sendika üyesi olan kapsam dışı işçilerin üyeliğin bildirildiği tarihten toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerekir. Ancak toplu iş sözleşmesinin yararlanma maddesinin de değerlendirilmesi gerekir. Davacı işçinin sendika üyeliğinin bildirildiği tarihle fesih tarihi arasındaki dönemde yürürlükte olan her iki toplu iş sözleşmesinde de davacı konumundaki işçilerin toplu iş sözleşmesinden yararlanacakları hükümler protokollerle sınırlandırılmıştır. Birleşen işyerlerinde farklı parasal haklarla çalışan işçiler arasında bir dengenin gözetilmesi amacıyla sendikayla işveren arasında toplu iş sözleşmesinin eki mahiyetinde düzenlenen sözü edilen protokol hükümleri geçerlidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda toplu iş sözleşmesinin 45, 49, 54, 57, 59. maddelerine göre hesaplamalar yapılmış olup, sözü edilen protokollere göre davacı işçinin toplu iş sözleşmesinin hesaplamaya konu olan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanması mümkün değildir. Bu durumda davaya konu toplu iş sözleşmesine dayanan fark isteklerin reddine karar verilmelidir. Davacı işçinin toplu iş sözleşmesine dayanan fark istekleri yerinde olmadığından aynı sebeple iş sözleşmesini feshi de haklı olarak değerlendirilemez. Kıdem tazminatıyla fark isteklere dayalı bu davanın reddi gerekirken yazılı şekilde her iki isteğin de kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/21268 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/24392 6098 s. TBK/54, 55 Tarihi: 13.12.2013 • İŞ KAZASI NEDENİYLE KURUM ZARARININ RÜCUAN TAZMİNİ DAVASI • KURUMUN RÜCU ALACAĞI LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 Yargıtay Hukuk Kararları 38 ÖZETİ: Davanın yasal dayanağını oluşturan ve işverenin iş kazası veya meslek hastalığından sorumluluğunu düzenleyen 5510 sayılı Kanunun 21/1’inci maddesinde; sigortalıya veya hak sahiplerine yapılan ya da ileride yapılması gereken harcama ve ödemeler yönünden herhangi bir sınır öngörülmemişken; bağlanan gelirler yönünden, gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamına, sigortalı veya hak sahibinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere hükmedilebileceği öngörülmüştür. Bunun bir gerçek zarar hesabını gerektireceği açıktır. Gerçek zarar hesabı, tazminat hukukuna ilişkin genel ilkeler doğrultusunda yapılmalıdır. Sigortalı sürekli iş göremezlik durumuna girmişse bedensel zarar hesabı, ölüm halinde ise destekten yoksun kalma tazminatı (818 sayılı Borçlar Kanununun 45 ve 46, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 54 ve 55’inci maddeleri) hesabı dikkate alınmalıdır. YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/23418 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/14551 7201 s. TebligatK/16 Tarihi: 27.06.2013 • AMME ALACAĞINA İLİŞKİN ÖDEME EMRİNE İTİRAZDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE • LİMİTED ŞİRKET ORTAKLARININ AMME ALACAKLARINDAN SORUMLULUĞU ÖZETİ: "Menfi tespit" niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunludur. Dosya kapsamına göre, limited şirketine ait prim borçları sebebiyle davacıya gönderilen ödeme emrinin 11.2.2011 tarihinde babası H. Ş.'e tebliğ edilirken " kendisine verilmek üzere aynı adreste bulunan babasına" şerhinin düşüldüğü, 7201 Sayılı Kanun'un 16. maddesinde; "Kendisine tebliğ yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ kendisiyle aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır." hükmü öngörülmüş olup, tebliğ memuru, aynı adreste bulunan babasına tebliğ yaptığı, aynı adreste oturup oturmadıklarını tespit etmediği, şekli olarak tebligatın yöntemine uygun olmadığı ve davacının ıttıla tarihinden itibaren hak düşürücü sürenin işlemeye başlayacak olup, davanın süresinde açıldığının kabulü gerekmektedir. Öte taraftan, yargılama devam ederken, zaten davacı takibe konu prim borcu ve fecilerini ihtirazi kayıtla ödemiş olup, 506 Sayılı Kanunun 84. maddesine dayalı olarak istirdata dönüşen davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 39 YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/1444 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/3546 4077 s. TüketiciK/10 Tarihi: 04.12.2012 • BİR KİMSENİN BİLGİSİ VE RIZASI OLMADAN KEFİL BÖLÜMÜNDE ADI VE İMZASI BULUNMASI ÖZETİ: Dava konusu kredi sözleşmesi her ne kadar davalı bankada düzenlenmişse de, sözleşmede kefil olarak görünen M. G. dışındaki asıl borçlu ve kefillerin birbirlerini tanıdıkları, davacının önce kefil iken adı çizilip asıl borçlu yapıldığı, borçlu kısmında yer alan imzanın davacıya ait olduğunun kabul edildiği, bir kimsenin bilgisi, ve rızası olmadan kefil bölümünde adı ve imzası bulunduğu halde borçlu kısmını da imzalamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu nedenle davacının kredi sözleşmesinde üzerleri çizilerek yapılan değişikliklerden haberdar olduğunun kabulü gerektiği bu nedenle hakkında ceza davası açılmasında kendisinin de kusurunun bulunduğu, davacının, sözleşmede kefil iken borçlu olmayı kabul edip bu bölümü de imzalamak suretiyle sözleşmedeki tahrifatı kabul etmiş sayılacağından kendi kusurundan menfaat temin etmesinin hakkın kötüye kullanılması anlamı taşıyacağı, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ 2013/11784 İlgili Kanun/Madde Esas No. Karar No. 2014/1313 5941 s.ÇekK/5 Tarihi: 22.01.2014 • DAVA KONUSU ÇEKİN DAVALI BANKA TARAFINDAN USULÜNE UYGUN OLARAK KARŞILIKSIZ ŞERHİ VURULMAMASI ÖZETİ: Davacının 30/11/2011 tarihinde çekin karşılığı bulunmadığını bilmesine rağmen borçlu aleyhine hiçbir takip yapmadığı, davalının kaşedeki yanlış içerikli beyanının muhatap bankanın 30/11/2011 tarihli yazısı ile düzeltilmiş olduğu, davacının zamanaşımı süresi geçmeden çekin karşılıksız olduğunu öğrendiği ve işbu davanın açıldığı tarihte dahi zamanaşımı süresinin dolmadığı, davacının iddia ettiği zarara davalının çekin karşılıksız bulunduğuna ilişkin yazısının neden olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 Yargıtay Hukuk Kararları 40 YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/5062 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/7084 2004 s. İİK/134 Tarihi: 12.03.2014 • SATIŞ BEDELİNİN MUHAMMEN BEDELİN YÜZDE YÜZÜNÜN ÜSTÜNDE OLMASI HALİNDE ZARAR UNSURU OLUŞMAMASI ÖZETİ: Somut olayda, 200.000.00 TL muhammen bedelli menkulün 205.100,00 TL'ye satıldığı ve dolayısıyla satış bedelinin menkulün muhammen bedelinin üzerinde olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar borçlu yapılan satış ilanı ve kıymet takdir tebliğ işleminin usulsüzlüğünü ileri sürmüşse de şikayet dilekçesinde menkulün kıymetinin düşük olduğunu ileri sürmemiştir. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre satış bedelinin muhammen bedelin yüzde yüzünün üstünde olması halinde zarar unsuru oluşmayacağından, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ İlgili Kanun/Madde 2013/35072 Esas No. Karar No. 2014/4439 2004 s. İİK/140, 366 Tarihi: 19.02.2014 • SIRA CETVELİ YAPMA ZORUNLULUĞU ÖZETİ: Birden fazla alacaklı bulunduğu durumlarda, icra müdürlüğünce, öncelikle İİK.nın 140. maddesi gereğince sıra cetveli yapılarak alacaklılara diğer alacaklara yönelik itirazlarını ileri sürme imkanı tanınmalıdır. YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/14078 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/2074 6098 s. TBK/138 Tarihi: 27.01.2014 • TARAFLAR ALEYHİNE NİSPİ ORANDA VEKALET ÜCRETİNE HÜKMEDİLMESİ • DÖVİZE ENDEKSLİ KREDİ NEDENİYLE KUR ARTIŞINDAN KAYNAKLANAN VE TARAFLARIN İRADESİ DIŞINDA OLUŞAN ARTIŞ SONUCU ORTAYA ÇIKAN MUARAZANIN GİDERİLMESİ LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 41 ÖZETİ: Davacının açtığı uyarlama davasının reddi nedeniyle davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca Tüketici Mahkemeleri için geçerli bulunan maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Mahkemece, değinilen bu yön gözetilerek reddedilen dava nedeniyle davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi gereğince 600 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmedi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden usulün 438/7 maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir. YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ 2013/6266 İlgili Kanun/Madde Esas No. Karar No. 2013/6492 1086 s. HUMK/409 Tarihi: 15.03.2013 6100 s. HMK/150 • DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASI KARARI • DAVANIN TAKİP EDİLMEMESİ ÖZETİ: Mahkemece aynı celsede davanın ikinci kez takip edilmemesi nedeniyle HMK 150/6 hükmü gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Dava tarihi itibariyle uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 409 maddesinin 6. fıkrasında; birinci ve ikinci fıkralar gereğince işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi halde beşinci fıkra hükmü uygulanacağı, yani davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği belirtilmiştir. Görüldüğü gibi davanın açılmamış sayılmasına karar verilebilmesi için davanın ilk yenilemeden sonra iki defa takipsiz bırakılması gerekir. Başka bir deyişle bir dava ancak iki kez yenilenebilir. Dava, üçüncü kez takipsiz bırakılırsa açılmamış sayılır. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 42 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 14. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/14602 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/1802 1086 s. HUMK/438 Tarihi: 11.02.2014 • KONUSU PARA OLAN VEYA PARA İLE DEĞERLENDİRİLEBİLEN DAVALARDA VEKALET ÜCRETİ • TAŞINMAZLARLA İLGİLİ DAVALARDA VEKALET ÜCRETİNE ESAS OLAN DEĞER ÖZETİ: Konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen davalarda davanın sonucuna göre taraflar yararına hükmedilecek vekâlet ücretinin nispi olarak hesaplanması gerektiği kuşkusuzdur. Taşınmazlarla ilgili davalarda vekâlet ücretine esas olan değer ya dava dilekçesinde gösterilen değer veya mahkemece keşifte belirlenen ve buna göre eksik harcı tamamlanan miktardır. YARGITAY 14. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/15821 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/1753 818 s. BK/18 Tarihi: 11.02.2014 2004 s. İİK/277, 245, 255 • TAPU İPTALİ VE TESCİLİ DAVASINI AÇABİLECEK KİŞİLER ÖZETİ: Tapu iptali ve tescil istemli dava, ayni veya kişisel hak sahibi ya da onun mirasçıları tarafından taşınmaz malikine karşı açılabilir. Dava hukuki nedeni, iradeyi fesada uğratan sebepler veya üçüncü kişilerden gizlenen gerçek işlem ya da bir sözleşme ilişkisinden doğabilir. Bu genel ilke dışında, hukuki yarar taşıyan ancak, ayni veya kişisel hak sahibi bulunmayan üçüncü kişi taşınmazın kendisi dışındaki hak sahibi adına tescilini talep edebilir. Bu dava, taşınmazın gerçek hak sahibine iadesindeki hukuki yarar nedenine veya başka bir davada verilen yetkiye dayanarak açılabilir. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 43 YARGITAY 15. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/620 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/1573 818 s. BK/125 Tarihi: 05.03.2014 6098 s. TBK/146 • ESER SÖZLEŞMESİNE DAYALI AYIPLI İFA SONUCU UĞRANILAN ZARARIN GİDERİLMESİNDE ZAMANAŞIMI ÖZETİ: Dava, eser sözleşmesine dayalı ayıplı ifa sonucu uğranılan zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, dava haksız fiile dayalı tazminat olarak nitelendirilerek zarar ve tazminat yükümlüsünün öğrenildiği 15.02.2008 tarihinden eldeki davanın açıldığı 09.05.2013 tarihine kadar 6098 sayılı TBK'nın 72. maddesindeki 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden bahisle dava reddedilmiştir. Uyuşmazlık eser sözleşmesinden doğduğundan, olayda haksız fillere ilişkin zamanaşımı sürelerinin uygulanması doğru değil ise de; işin teslim edildiği ve ilk davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nın 126/IV. maddesinde yüklenicinin kasıt ve ağır kusuru ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmemiş ve bilhassa ayıplı malzeme kullanmış ve ayıplı bir iş meydana getirmiş olması sebebiyle açılacak davalar hariç olmak üzere eser sözleşmesinden doğan davalar 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi tutulmuştur. Olayda yüklenicinin kasıt ve ağır kusuru olması ve gizli ayıbın varlığı kabul edilse dahi 818 sayılı BK'nın 125 ve 6098 sayılı TBK'nın 146. maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımına tabi olacaktır. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 44 Yargıtay Hukuk Kararları YARGITAY 15. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/4047 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/4118 818 s. BK/81, 355 Tarihi: 24.06.2013 • ESER SÖZLEŞMESİNİN FESHİNE FAZLA ÖDENEN BEDELİN İADESİNE İŞ BEDELİ KARŞILIĞI VERİLEN SENETLERİN İPTALİ ÖZETİ: Nitekim mahkemece imalat bedeli konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, sözleşme fiyatlarına göre 32.230,15 + kdv hesaplanmıştır. Mahkeme kararında sözleşmede belirtilen senetler yükleniciye verildiğinden iş bedelinin tamamı ödenmiş kabul edilerek sonuca varılmıştır. Oysa davalı senetlerin vadesinde ödenmediğinden aleyhine cirantalarca takip başlatıldığını iddia etmiştir. Gerçekten dosyada mevcut takiplerden senetlerin vadelerinde ödenmediği anlaşılmaktadır. Bu haliyle davalıya yapılan toplam ödeme miktarının kesin olarak saptanması gerekir. Senetler verilmekle ödemenin kanıtlandığının kabulü doğru olmamıştır. YARGITAY 16. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/9507 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/9139 6831 s. OrmanK/2 27.09.2013 Tarihi: • DAVACI LEHİNE ZİLYETLİK ŞERHİ VERİLMESİ İSTEMİ ÖZETİ: Dava kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde olup davacı lehine zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasayla eklenen Ek 4 üncü maddede, bu maddeye göre yapılacak kadastro sırasında fiili kullanım durumunun esas alınacağı, kim veya kimlerin ne zamandan beri kullanımında olduğunun beyanlar hanesinde gösterileceği belirtilmiştir. Davanın, taşınmazın maliki olan Hazineyle lehine zilyetlik şerhi konulanlara yöneltilerek açılması zorunludur. Davalı Hazine, davada yasal hasım durumunda olduğu gibi, yargılama sırasında da davacının çekişmeli taşınmaz üzerindeki zilyetliğine açıkça karşı çıkmamıştır. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 45 YARGITAY 16. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/4709 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/6170 2004 s. İİK/337 Tarihi: 04.06.2013 5237 s. TCK/43 • TİCARETİ TERK SUÇU ÖZETİ: Ticareti terk suçu aynı iş yeriyle ilgili olarak aynı yetkilisi/yetkilileri tarafından ancak bir kez işlenebilen bir suç olup, dosya içerisinde bulunan Antalya 5. İcra Mahkemesi'nin 2010/703 Esas, 2010/1390 Sayılı kararıyla aynı suçtan üç ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında farklı müşteki tarafından farklı icra takip dosyasına dayalı olarak yapılan iş bu şikayet sebebiyle açılan dava dosyasının bulunduğunun anlaşılması karşısında, sanık hakkında T.C.K.43. maddesinin 2. fıkrasının atfıyla 1. fıkrasının uygulanmasının gerekip gerekmediği hususlarının tartışılması için anılan dosyalar getirtilip incelenmeden ve adı geçen sanığa ait olduğunun tespiti halinde dosyaların birleştirilmesi gerektiği düşünülmeden eksik araştırmayla mahkumiyet kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir. YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ 2013/16804 İlgili Kanun/Madde Esas No. Karar No. 2013/16203 492 s HarçlarK/13 Tarihi: 21.11.2013 • TASARRUFUN İPTALİ DAVASI ÖZETİ: Hükmüne uyulan bozma ilamında, davalı 4. kişi Z. Y.'ın kötü niyetinin ispat edilemediği, bu nedenle O. K.'ın tazminatla sorumlu olması gereğinden bahisle yerel mahkeme kararının bozulmuş olduğu ve bozmaya uyulduğu ve buna karşın O. K. yerine 4. kişi Z. Y.'ın tazminatla sorumlu olarak kabulü, bozma ilamı üzerine yapılan yargılamada davalı borçlu Mehmet Ali ve 3. kişi Osman'ın usulüne uygun olarak duruşmaya davet edilerek davaya devam edilmesi gerekirken, yalnızca davalılardan Zeki yönünden yargılama devamla hüküm tesisi, ayrıca dava konusu edilen taşınmazların tasarruf tarihindeki değerlerinin belirlenmesi için 17.09.2004 ve 22.07.2005 tarihlerinde keşif icra edilmiş ve ayrı ayrı bilirkişi raporu alınmış olması sonucu, her iki raporda aynı dava konusu taşınmazlar yönünden farklı bedeller tespit edilmiş olması nedeni ile bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi gereğine değinilmiştir. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 Yargıtay Hukuk Kararları 46 YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2012/3150 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/1431 6100 s. HMK/176 Tarihi: 12.02.2013 • KISMİ SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK TALEBİ ÖZETİ: Somut olayda, davacı kısmi sürekli iş göremezlik talebiyle davasını açmış, ıslah dilekçesiyle ise geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Geçici iş göremezlik zararı ancak yeni bir davanın konusunu oluşturabilir. Bu davada ıslah yoluyla talep edilebilmesi artık mümkün değildir. Hal böyle olunca, mahkemece sürekli iş gücü kaybı tazminatı talebi bakımından, 17.01.2010 tarihli tıbbi rapora göre sübut bulmayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabul kararı verilmiş olması doğru görülmemiş, bozma sebebi yapılmıştır. YARGITAY 18. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/6266 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/10161 2942 s. KamulaştırmaK/11 11.06.2013 Tarihi: • KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ VE TAŞINMAZ MALIN İDARE ADINA TESCİLİ İSTEMİ ÖZETİ: Dava konusu taşınmazın deniz kıyısına yakın olması sebebiyle deniz turizmi, kaz dağları eteklerindeki düzlükte ve astım hastalarının yararlandığı oksijeni bol olan bölgede olması, ayrıca termal su kaynakları konaklama tesislerine çok yakın mesafede yer alması, kara ulaşımı güzergahında olması gibi hususların tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değerinde en fazla %25 oranında objektif değer artışına neden olabileceği düşünülmeden, %30 oranında objektif değer artışı uygulayan bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulmuş olması, doğru görülmemiştir. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 47 YARGITAY 19. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/14519 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/18436 1086 s. HUMK/427 Tarihi: 19.11.2013 • BANKANIN YASA GEREĞİ HER ÇEK YAPRAĞI İÇİN ÖDEMEK ZORUNDA OLDUĞU ASGARİ TUTARIN TAHSİLİ ÖZETİ: Dava tarihinde yürürlükte bulunan 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkındaki Kanunun 6/son maddesi “Takas odaları aracılığı ile ibraz edilmiş çekler için 10. maddede belirlenen sorumluluk miktarı dahil kısmi ödeme yapılamaz...” hükmünü içermektedir. Ayrıca, 5941 Sayılı Çek Kanunu'nun Geçici 1'inci maddesinin 3'üncü fıkrasında, bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleriyle ilgili olarak 3167 Sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı düzenlenmiştir. Bu durumda mahkemece anılan yasa hükümleri gözetilmeden aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/8535 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/11410 2644 s. TapuK/31 Tarihi: 10.12.2013 • TAPU KAYDININ YÜZÖLÇÜMÜNÜN ARTIRILMASI ÖZETİ: Mahkemeye açılan davanın 2644 sayılı Kanunun 5520 sayılı Kanunla değişik 31. maddesi uyarınca açılan tapu kaydının yüzölçümünün arttırılması davası olduğu halde ve tapu kaydının iptali için açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeden, taleple bağlılık ilkesi aşılmak suretiyle tapu kaydının bir kısmının iptali ile orman niteliğiyle tesciline karar verilmesi de doğru değildir. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 Yargıtay Hukuk Kararları 48 YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/2648 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/8382 6831 s. OrmanK/11 Tarihi: 24.09.2013 • ORMAN KADASTROSUNA İTİRAZ ÖZETİ: İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğrafları ile arazi kadastro paftasının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi kurulu raporuyla, çekişmeli parsellerin öncesi itibariyle orman sayılmayan yerlerden olduğu, gerçek kişiler adına tapulu olduğu gözetilmeden, etrafındaki sahipsiz Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler ve Hazine adına kayıtlı parseller ile bir bütün olduğu sanılarak 1986 yılından sonra yeşil kuşak projesi kapsamında ağaçlandırıldığı, ağaçlandırmanın kısmen başarılı olduğu, tapu sahibi gerçek kişilerin onayı alınmadan, tapuda adlarına kayıtlı taşınmazın kısmen ağaçlandırılmasının hukuken sonuç doğurmayacağı, davacı gerçek kişiler adına tapuda kayıtlı taşınmazı orman haline dönüştürmeyeceği, ancak; bu yerin ağaçlandırılan bölümlerinin davalı yönetim tarafından orman olarak kullanılmak üzere kamulaştırılması olanağı bulunduğu gibi, Hazine tarafından Hazine adına kayıtlı taşınmazlarla değiştirilmesi yoluna gidilebileceği gözetilerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verildi. YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/11746 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/14719 1086 s. HUMK/533 Tarihi: 18.06.2013 • USULİ KAZANILMIŞ HAK • İŞÇİLİK ALACAKLARI ÖZETİ: Bozmadan önceki ilk karar davacı tarafça temyiz edilmediğinden ilk kararla hüküm altına alınan miktarlar davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğundan, bozma sonrası düzenlenen bilirkişi raporuyla belirlenen daha yüksek miktarlara itibar edilerek karar verilemez. Usuli kazanılmış hak kamu düzenine dair olduğundan re'sen dikkate alınarak kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Civil Chamber Decisions 49 YARGITAY 23. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/9185 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/8249 2004 s. İİK/94 Tarihi: 20.12.2013 • BORÇLUNUN TESCİL ETTİRMEDİĞİ TAŞINMAZLARIN TESCİLİ ÖZETİ: Dava, İİK'nın 94/2. maddesine dayalı, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Anılan madde hükmüne göre, davacı alacaklının bu davayı açabilmesi için, İcra Dairesinden alacağı yetki belgesini mahkemeye bildirmesi ve belge kapsamında da hangi taşınmaz için davayı açmaya yetkili kılındığının yazılı bulunması gereklidir. Somut olayda, davacı alacaklı, takip başlattığı icra dairelerinden yetki belgeleri almış ise de, belgelerde, yukarıda açıklandığı gibi yetki kapsamı bildirilmediğinden, söz konusu yetkiler usulüne uygun değildir. Kararların devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 YARGITAY CEZA KARARLARI COURT OF CASSATION CRIMINAL CHAMBER DECISIONS * Yargıtay Ceza Genel Kurul Kararı Court of Appeal Assembly of Criminal Chambers Decision * Yargıtay Ceza Daire Kararları Court of Appeal Criminal Chamber Decisions YARGITAY CEZA GENEL KURUL KARARI COURT OF APPEAL ASSEMBLY OF CRIMINAL CHAMBERS DECISION YARGITAY CEZA GENEL KURULU Esas No. 2013/14-561 Karar No. 2013/619 Tarihi: 17.12.2013 İlgili Kanun/Madde 5237 s. TCK/230 • RESMİ EVLENME OLMAKSIZIN EVLENMENİN DİNSEL TÖRENİNİ YAPTIRMA • RESMİ EVLENME BELGESİNİ GÖRMEDEN EVLENME İÇİN DİNSEL TÖREN YAPMA SUÇU ÖZETİ: 5237 sayılı TCK’nun 230. maddesinin 5. fıkrasında düzenlenen resmi evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini yaptırma ve aynı maddenin 6. fıkrasında yer alan resmi evlenme belgesini görmeden evlenme için dinsel tören yapma suçlarının inkılap kanunları kapsamında bulunduğu ve bu suçlardan kurulan mahkumiyet hükümlerinin 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesinin 5728 sayılı Kanunla değişik 14. fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına konu olamayacağı anlaşıldığından, belirtilen suçlardan mahkumiyetlerine karar verilen sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına yer olmadığına dair yerel mahkeme hükmünün onanmasına ilişkin Özel Daire kararı isabetlidir. Kararların devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz YARGITAY CEZA DAİRE KARARLARI COURT OF APPEAL CRIMINAL CHAMBER DECISIONS YARGITAY 1. CEZA DAİRESİ Esas No. 2013/2120 İlgili Kanun/Madde 5237 s. TCK/81, 82 Karar No. 2013/5542 Tarihi: 07.10.2013 • TÖRE SAİKİYLE ÖLDÜRME SUÇU ÖZETİ: Sanığın, kızkardeşi S.’le Z.’'nın kaçmalarına ve kendi istediği biçimde evlenme töreni yapmamalarına kızarak; onların öldürülmesi yönünde toplumsal bir beklenti veya baskı bulunmamasına rağmen, sırf kendi sübjektif değer yargılarıyla karar vermek suretiyle onları öldürdüğü olayda, töre saikiyle insan öldürme suçunun unsurlarının oluşmadığı halde, sanık hakkında haksız tahrik bulunmaksızın Z.'yı kasten öldürme suçundan TCK.nın 81, S.'i kasten öldürme suçundan ise 82/1-d maddeleri gereğince hüküm kurulması yerine, suç vasfında yanılgıya düşülerek, her iki maktule karşı eylemi nedeniyle yazılı şekilde “töre saikiyle öldürme suçundan” TCK.nın 82/1k ve 82/1-d-k madde/fıkra ve bentleri uyarınca hüküm kurulmuş olması, yasaya aykırıdır. YARGITAY 2. CEZA DAİRESİ İlgili Kanun/Madde Esas No. 2013/12769 Karar No. 2014/3888 5237 s. TCK/145 13.02.2014 Tarihi: • MALIN DEĞERİNİN AZLIĞI KAVRAMI ÖZETİ: 5237 sayılı TCY. nın 145. maddesindeki “malın değerinin azlığı” kavramının, 765 sayılı TCY. nın 522. maddesindeki “hafif” veya “pek hafif” ölçütleriyle her iki maddenin de cezadan indirim olanağı sağlaması dışında benzerliği bulunmadığı, “değerin azlığının” 5237 sayılı Yasaya özgü ayrı ve yeni bir kavram olduğu, yasa koyucunun amacı ile suçun işleniş biçimi ve olayın özelliği ile sanığın kastı da gözetilmek suretiyle, daha çoğunu alma olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak da gerekiyorsa ceza vermekten vazgeçilebileceği ölçüdeki düşük değerler esas alınmak, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanmak koşuluyla uygulanabileceği düşünülmeden, somut olayda uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında hırsızlık suçundan tayin olunan temel ceza üzerinden 5237 sayılı TCY. nın 145. maddesi uyarınca indirim yapılmasına karar verilmesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, sanığın şikayetçi .....ahırına girerek eşeği ile cinsel ilişkide bulunması şeklindeki eyleminin mala zarar verme suçunu oluşturmadığı, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununun 28/k maddesi uyarınca idari para cezasını gerektirdiği ve mahkemece mala zarar verme suçundan beraat kararı ile birlikte ayrıca idari yaptırım kararı verilmesi gerektiği gözetilmemiş ise de, idari yaptırım kararının mahallinde verilmesi mümkün görülmüştür. Court of Cassation Criminal Chamber Decisions 55 YARGITAY 3. CEZA DAİRESİ Esas No. 2013/23263 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/10694 5271 s.CMK/231 Tarihi: 13.03.2014 • DENETİM SÜRESİ İÇİNDE YENİ BİR SUÇ İŞLENMESİ ÖZETİ: 5271 sayılı CMK'nin 231/11. maddesi uyarınca sanık tarafından denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi halinde, duruşma açılmasını müteakip sanığın duruşmadan haberdar edilerek savunması alındıktan sonra, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlediğinin anlaşılması karşısında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verilmesi gerektiği, verilecek kararda hükmün denetime imkan verecek ve infaz kabiliyeti olacak şekilde yeniden kurulması gerekir. YARGITAY 4. CEZA DAİRESİ İlgili Kanun/Madde 2013/26612 Esas No. Karar No. 2014/1652 2709 s. AY/74 Tarihi: 22.01.2014 • İFTİRA SUÇU • DİLEKÇE VE ŞİKAYET HAKKI ÖZETİ: İftira suçunun oluşabilmesi için; yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesi gerekir. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 56 Yargıtay Ceza Kararları YARGITAY 5. CEZA DAİRESİ Esas No. 2014/1878 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/2141 5237 s.TCK/62, 52, 53, 241 Tarihi: 27.02.2014 • TEFECİLİK SUÇU • ALENİ YARGILAMA ÖZETİ: Somut olayda tefecilik suçundan açılan kamu davasında sanığın 1 yıl 8 ay hapis ve 80,00TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, CMK uyarınca hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair verilen karara sanık müdafii tarafından suça konu çekin sanığa ciro yoluyla intikal ettiği, çek lehtarının beraet edip sanığın mahkumiyetine karar verilmesinin doğru olmadığı, savunmanın dikkate alınmadığı belirtilerek itiraz edildiği nazara alınıp iddia ve savunma değerlendirilerek gerekçeleriyle itiraz konusunda denetime elverişli bir karara varılması gerekirken maddi olay ve hukuki yönden irdelemeye yer vermeyen yetersiz gerekçe ile itirazın reddine karar verilmesi isabetsiz, bu itibarla kanun yararına bozma talebine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/07/2013 gün ve 2013/652 Değişik İş sayılı Kararının BOZULMASINA, dosyanın müteakip işlemlerin yapılması için anılan mahkemeye gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi. YARGITAY 6. CEZA DAİRESİ Esas No. 2011/17558 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/2083 5237 s. TCK/53 Tarihi: 13.02.2014 • BELLİ HAKLARI KULLANMAKTAN YOKSUN BIRAKMA ÖZETİ: Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin “a, b, c, d, e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği hk. LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions 57 YARGITAY 7. CEZA DAİRESİ Esas No. 2013/8356 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/12222 5237 s. TCK/73 Tarihi: 04.06.2013 • ŞİKAYETTEN VAZGEÇMEYİ KABUL ÖZETİ: Sanığa atılı 5846 Sayılı Kanunun 71. maddesinde düzenlenen suçun, aynı Kanunun 75. maddesi uyarınca soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olduğu gözetilerek, 5237 Sayılı TCK.nun 73/6. maddesi gereğince şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği hususunda sanığın beyanı saptanarak sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, bozmayı gerektirmiştir. YARGITAY 8. CEZA DAİRESİ Esas No. 2013/15905 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/29841 1412 s. CMUK/321 Tarihi: 24.12.2013 • HÜKMÜN AÇIKLANMASINA KARAR VERİLMESİ • HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI ÖZETİ: Suça sürüklenen çocuk hakkında yasak nitelikte silah taşıma suçundan verilen 11.11.2008 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yönelik kararın, denetim süresi içinde 16.03.2010 tarihinde kasıtlı suç işlediği bildirimi üzerine açıklanmasına karar verilmiş ise de; ikinci suçun yargılaması sonucunda da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğinden, CMK.nın 231/11. maddesi uyarınca ilk hükmün açıklanmasına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi yasaya aykırıdır. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 58 Yargıtay Ceza Kararları YARGITAY 9. CEZA DAİRESİ Esas No. 2013/11904 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/16359 298 s. Kanun/177 Tarihi: 19.12.2013 • DAVA SÜRESİ • SEÇİM SUÇLARINA İLİŞKİN DAVALAR ÖZETİ: 298 sayılı Kanunun 177/1. maddesindeki “İl ve ilçe seçim kurulu başkan ve üyeliklerini yapan yargıçlar kendi çevreleri içinde vukua gelecek seçim suçlarına müteallik davalara bakamazlar.” şeklindeki düzenleme karşısında, ...İlçe Seçim Kurulu Başkanı olan Hakimin davaya bakamayacağı hk. YARGITAY 10. CEZA DAİRESİ Esas No. 2013/7614 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2013/5062 5271 s. CMK/225 Tarihi: 03.06.2013 • YALNIZ İDDİANAMEDE GÖSTERİLEN SUÇA DAİR HÜKÜM KURULABİLECEĞİ HAKKINDA ÖZETİ: CMK'nın 225. maddesinin 1. fıkrasında öngörülen "hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça dair fiil ve faili hakkında verilir." hükmüne aykırı olarak, 20.12.2012 tarihli iddianamede suçun nitelendiriliş biçimiyle uygulanması istenen yasa maddelerine göre; sanık hakkında suç üstlenme suçundan dava açıldığı, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeden, bu suçtan dolayı sanık hakkında TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesi yasaya aykırıdır. YARGITAY 11. CEZA DAİRESİ Esas No. 2012/2552 İlgili Kanun/Madde 5327 s. TCK/205 Karar No. 2013/10512 Tarihi: 20.06.2013 • RESMİ BELGEYİ BOZMAK, YOK ETMEK YA DA GİZLEMEK SUÇU LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 Court of Cassation Criminal Chamber Decisions 59 ÖZETİ: İddianame içeriğine göre, somut olayda sanığın bir şekilde ele geçirdiği E.S. isimli kişiye ait nüfus cüzdanı üzerindeki fotoğrafı kendi fotoğrafı ile tahrifen değiştirerek kullanmaktan ibaret eyleminde; herhangi bir hakkın kullanılmasının engellenmemesi nedeniyle TCK'nun 205. maddesindeki suçun unsurlarının oluşmadığı, suça konu belgede gerçekleştirilen sahteciliğin iğfal kabiliyetini taşıması halinde eylemin TCK'nun 204/1. maddesindeki suçu oluşturacağı ve belgelerde yapılan sahteciliğin aldatma yeteneği bulunup bulunmadığının takdir ve tayini de hakime ait olduğu gözetilerek, suça konu belge getirtilip üzerinde gözlemde bulunulmadan eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırıdır. YARGITAY 12. CEZA DAİRESİ 2013/22619 İlgili Kanun/Madde Esas No. Karar No. 2014/1588 5237 s. TCK/44 Tarihi: 27.01.2014 • İZİNSİZ KAZI YAPMA • HABER VERME SORUMLULUĞUNA AYKIRI HAREKET ÖZETİ: Sanığın evinde yapılan aramada ele geçirilen dava konusu eserleri sanığın 2007 yılının yaz mevsiminde yaptığı kazı neticesinde bulduğunu beyan ettiği, 5237 sayılı TCK'nın 44 maddesinde düzenlenen fikri içtima kaidesinin objektif koşullarının “tek bir fiilin bulunması” ve “birden fazla kanun hükmünün ihlali” olduğu, somut durumda ise, sanık tarafından izinsiz kazı yapma ve bu kazı neticesinde bulduğu tarihi eserleri 2863 sayılı Kanunun 4. maddesinde belirtilen 3 günlük bildirim süresi içerisinde yetkili mercilere bildirmemek şeklinde gerçekleşen iki ayrı eylem mevcut olduğu, izinsiz kazı yapmak ve haber verme yükümlülüğüne aykırılık suçlarının birbirinden bağımsız ve ayrı suç tipleri olduğu, bu itibarla 5237 sayılı TCK'nın 44. maddesinin uygulanma koşullarının oluşmadığı, gerçek içtima kuralının tatbiki ile sanığın 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesinin yanında 67/1 maddesi uyarınca da cezalandırılmasına karar verilmesi gerektir. LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014 Yargıtay Ceza Kararları 60 YARGITAY 13. CEZA DAİRESİ Esas No. 2013/36410 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/1959 5271 s. CMK/223 Tarihi: 27.01.2014 • HIRSIZLIĞA TEŞEBBÜS • KÖMÜR HIRSIZLIĞI ÖZETİ: 5271 sayılı CMK'nın 223/2-a ve 5236 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 27/7. maddeleri uyarınca sanık hakkında hırsızlığa teşebbüs suçundan açılan dava ile ilgili beraat karan verilip 10.06.2010-5995/6 sayılı Kanun'la değişik 3213 sayılı Maden Kanunu'nun 12/5. maddesi uyarınca idari para cezası gerektiren ve bir kabahat olan fiilinden dolayı idari para cezası verilmesi gerektiği hk. YARGITAY 15. CEZA DAİRESİ Esas No. 2012/7031 İlgili Kanun/Madde Karar No. 2014/1061 5237 s. TCK/157 Tarihi: 23.01.2014 • DOLANDIRICILIK SUÇU • HİLELİ DAVRANIŞ ÖZETİ: Sanığın, gece vakti bir eğlence yerinin önünde bekleyen ve alkollü bir halde bulunan şikayetçilerin yanına giderek, önce şikayetçi A a DVD sattığını söylediği, şikayetçi A'un fiyatını sorması üzerine 40 paund olduğunu bildirdiği, diğer şikayetçi T dan ise görüşme yapacağını belirterek cep telefonunu istediği, şikayetçi A'dan 40 paund, şikayetçi T'dan da cep telefonunu alan sanığın, DVD'yi getirmediği gibi cep telefonunu da iade etmediği sabit olmakla dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçlarının oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasında hangi ilamın tekerrüre esas alındığı karar yerinde gösterilmemiş ise de, bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır. Kararların devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 DANIŞTAY KARARI COUNCIL OF STATE DECISION * Danıştay Daire Kararı Council of State Chamber Decision DANIŞTAY DAİRE KARARI COUNCIL OF STATE CHAMBER DECISION DANIŞTAY 5. DAİRE Esas No. 2014/448 İlgili Kanun/Madde 2577 s. İYUK/51 Karar No. 2014/1033 Tarihi: 13.02.2014 • YOLLUK ÖDENMESİ TALENBİNDE DAVA AÇMA SÜRESİ ÖZETİ: Yolluk ödenmesine (hak kazanılmasına) neden olan işlemin hukuki sebebi, genellikle atama, nakil veya geçici görevlendirme işlemlerinden biri olmakla birlikte, yolluğun ödenmesi konusunda idari dava konusu olabilecek bir uyuşmazlığın doğması, yolluk konusunda bir işlemin tesis edilmiş olması koşuluna bağlıdır. Yolluk konusundaki işlem ise ya yolluğa hak kazandıran atama, nakil veya geçici görevlendirme işlemiyle birlikte, atama, nakil veya görevlendirmenin "yolluklu veya yolluksuz" olduğunun işlemde belirtilmesi suretiyle, ya da yolluğa hak kazandığı iddiasında olan kişinin yolluk talebiyle başvurusu üzerine tesis edilebilir. Doğal olarak sözü edilen işlemle birlikte tesis edilmiş bir yolluk işleminin varlığı halinde, yani yolluklu veya yolluksuz ibaresinin işlemde yer alması durumunda dava açma süresi, yolluksuz ibaresi yer alan işlemin tebliğ tarihine göre belirlenecek; yolluk konusunda işlemde bir ibare konulmamış ya da ayrı bir işlem kurulmamış olması halinde dava açma süresi, 2577 sayılı Kanun'un 10. maddesinde öngörüldüğü gibi ilgili tarafından yöneltilecek bir başvuru üzerine oluşacak açık veya zımni bir ret işlemine göre hesaplanacaktır. Kararın devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz A N A Y A S A MA HKE ME S İ KA R A R L A R I TURKISH CONSTITUTIONAL COURT DECISIONS Güncel Anayasa Mahkemesi kararları dergimizde ayrıntılı b i r ş e k i l d e y e r a l m a k t a d ı r v e 1 4 s a y fa d e v a m e t m e k t e d i r GÜNCEL MEVZUAT CURRENT LEGISLATION * Kanunlar Law Codes * Resmî Gazete Özetleri Abstracts of Official Gazette KANUNLAR LAW CODES 2004 GEMİ BALAST SUYU VE SEDİMANLARININ KONTROLÜ VE YÖNETİMİ HAKKINDA ULUSLARARASI SÖZLEŞMEYE KATILMAMIZIN UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN ULUSLARARASI DENİZ TRAFİĞİNİN KOLAYLAŞTIRILMASI SÖZLEŞMESİNE KATILMAMIZIN UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN DEVLET İSTİHBARAT HİZMETLERİ VE MİLLÎ İSTİHBARAT TEŞKİLATI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN Güncel Anayasa Mahkemesi kararları dergimizde ayrıntılı b i r ş e k i l d e y e r a l m a k t a d ı r v e 6 s a y fa d e v a m e t m e k t e d i r RESMÎ GAZETE ÖZETLERİ ABSTRACTS OF OFFICIAL GAZETTE KANUNLAR MİLLETLERARASI ANTLAŞMALAR TÜZÜK BAKANLAR KURULU KARARLARI YÖNETMELİKLER Aylık resmi gazete özetleri dergimizde yer almaktadır ve 14 s a y fa d e v a m e t m e k t e d i r ÖNEMLİ BİLGİLER MAJOR INFORMATIONS KIDEM TAZMİNATI TAVANI ASGARİ ÜCRET YILLIK ÜCRETLİ İZİN SÜRELERİ İHBAR TAZMİNATI (AKDİN FESHİNDE BİLDİRİM SÜRELERİ) İŞSİZLİK SİGORTASI PRİMİ 2014 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ 2013 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ 2012 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ 2011 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ 2010 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ 2009 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ KURUMLAR VERGİSİ ORANI GEÇİCİ VERGİ ORANLARI KATMA DEĞER VERGİSİ ORANLARI YENİDEN DEĞERLEME ORANI DEĞERLİ KÂĞITLAR (2014) YASAL FAİZLER VE YÜRÜRLÜK SÜRELERİ TİCARİ TEMERRÜT (AVANS) FAİZ ORANLARI AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN’A GÖRE GECİKME ZAMMI ORANLARI DAMGA VERGİSİ (2014) HARÇ TARİFESİ (2014) Yargı Harçları (2014) NOTER HARÇLARI (2014) VERGİ YARGISI HARÇLARI (2014) TAPU VE KADASTRO HARÇLARI (2014) KİRA ARTIŞINA YARGITAY’CA UYGULANAN ENDEKSLER ENFLASYON ORANLARI (%) (TUİK Verilerine Göre) AVUKATLIK ASGARÎ ÜCRET TARİFESİ CMK AVUKATLIK ÜCRET TARİFESİ (2014) HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU BİLİRKİŞİ ÜCRET TARİFESİ HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU GİDER AVANSI TARİFESİ HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU HAKEM ÜCRET TARİFESİ HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU TANIK ÜCRET TARİFESİ HMK’YA GÖRE PARASAL SINIRLAR TABLOSU TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI DÖVİZ KURLARI Önemli bilgilerin detayları en güncel halleri ile dergimizde y e r a l m a k t a d ı r v e 4 6 s a y fa d e v a m e t m e k t e d i r LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014 LEGAL HUKUK DERGİLERİ SİPARİŞ FORMU ORDERING FORM FOR THE LEGAL LAW JOURNALS Y Ü KS E K MA HKE ME KA R A R L A R I ARAMA DİZİNLERİ INDEX OF SUPREME COURT DECISIONS * Kavramlara Göre Arama Dizini Index of Related Legal Terms * Kanun Maddelerine Göre Arama Dizini Index of Related Law Code Articles KAVRAMLARA GÖRE ARAMA DİZİNİ INDEX OF RELATED LEGAL TERMS A-Ç Aleni Yargılama ............................................................................................. 404 Amme Alacağına İlişkin Ödeme Emrine İtirazda Hak Düşürücü Süre .......... 357 Bankanın Yasa Gereği Her Çek Yaprağı İçin Ödemek Zorunda Olduğu Asgari Tutarın Tahsili........................................................................ 381 Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakma................................................ 407 Bir Kimsenin Bilgisi ve Rızası Olmadan Kefil Bölümünde Adı ve İmzası Bulunması ........................................................................................... 359 Borçlunun Tescil Ettirmediği Taşınmazların Tescili...................................... 388 Çaplı Taşınmaza El Atmanın Önlenmesi İsteğinde Görevli Mahkeme.......... 329 D Dava Konusu Çekin Davalı Banka Tarafından Usulüne Uygun Olarak Karşılıksız Şerhi Vurulmaması........................................................... 360 Dava Süresi..................................................................................................... 410 Davacı Lehine Zilyetlik Şerhi Verilmesi İstemi............................................. 374 Davalının Yokluğunda Yargılamaya Devam Edilmesi .................................. 333 Davanın Açılmamış Sayılması Kararı ............................................................ 365 Davanın Takip Edilmemesi ............................................................................ 365 Denetim Süresi İçinde Yeni Bir Suç İşlenmesi .............................................. 402 Dilekçe ve Şikayet Hakkı ............................................................................... 403 Dolandırıcılık Suçu......................................................................................... 416 Dövize Endeksli Kredi Nedeniyle Kur Artışından Kaynaklanan ve Tarafların İradesi Dışında Oluşan Artış Sonucu Ortaya Çıkan Muarazanın Giderilmesi ................................................................................. 364 E-F Eser Sözleşmesine Dayalı Ayıplı İfa Sonucu Uğranılan Zararın Giderilmesinde Zamanaşımı........................................................................... 371 Eser Sözleşmesinin Feshine Fazla Ödenen Bedelin İadesine İş Bedeli Karşılığı Verilen Senetlerin İptali................................................................... 372 Fazla Çalışma Alacağı.................................................................................... 351 Fazla Çalışmanın İspatı .................................................................................. 351 Bütün kararların bu şekilde kavramlara göre arama dizini d e r g i m i z d e y e r a l m a k t a d ı r v e 4 s a y fa d e v a m e t m e k t e d i r KANUN MADDELERİNE GÖRE ARAMA DİZİNİ INDEX OF RELATED LAW CODE ARTICLES Borçlar Kanunu (Mülga) (818) Sayfa Madde 18................................................. 369 49................................................. 310 81................................................. 372 125............................................... 371 355............................................... 372 Ceza Muhakemeleri Kanunu (5271) Madde Sayfa 223............................................... 415 225............................................... 410 231............................................... 402 Çek Kanunu (5941) Madde Sayfa 5................................................... 360 Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun (6570) Sayfa Madde 7................................................... 343 Harçlar Kanunu (492) Sayfa Madde 13................................................. 377 Hukuk Muhakemeleri Kanunu (6100) Madde Sayfa Gç3 .............................................. 295 57................................................. 333 120............................................... 339 150............................................... 365 166 ............................................... 333 176 ............................................... 378 331 ............................................... 292 375 ............................................... 337 451 ............................................... 287 Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu (Mülga) (1086) Madde Sayfa 409 ............................................... 365 427 ............................................... 381 428 ............................................... 335 438 ............................................... 367 533 ............................................... 386 İcra ve İflas Kanunu (2004) Madde Sayfa 24 ................................................. 349 94 ................................................. 388 134 ............................................... 362 140 ............................................... 363 235 ............................................... 342 245 ............................................... 369 255 ............................................... 369 277 ............................................... 369 337 ............................................... 375 366 ............................................... 363 İdari Yargılama Usulü Kanunu (2577) Madde Sayfa 51 ................................................. 421 Bütün kararların bu şekilde kanun maddelerine göre arama dizini dergimizde yer almaktadır ve 2 sayfa devam etmektedir LEGALBANK ABONELİK FORMU SUBSCRIPTION FORM FOR THE LEGALBANK LEGAL DATABASE 340 ¨