Dergi özetini görmek için tıklayınız.

Transkript

Dergi özetini görmek için tıklayınız.
ISSN: 1303-9210
LEGAL
Hukuk Dergisi
LEGAL JOURNAL OF LAW
Cilt: 12 / Sayı: 137
Volume: 12 / Issue: 137
Yıl / Year: 2014
YARGITAY KARARLARI, DANIŞTAY KARARLARI
VE DİĞER YÜKSEK MAHKEME KARARLARI,
HUKUK HABERLERİ, HUKUKÎ MAKALELER,
GÜNCEL MEVZUAT, RESMÎ GAZETE ÖZETLERİ,
ÖNEMLİ BİLGİLER
COURT OF CASSATION DECISIONS, COUNCIL STATE DECISIONS
AND OTHER SUPREME COURT DECISIONS, LEGAL NEWS, LEGAL
WRITINGS, CURRENT LEGISLATION, ABSTRACTS OF OFFICIAL
GAZETTE, MAJOR INFORMATION
Legal Hukuk Dergisi
Legal Journal of Law
“Hakemli Dergidir”/“Peer reviewed Journal”
Cilt: 12/Sayı: 137
Volume: 12/Issue: 137
Yıl/Year: 2014
Yayın Sahibi/Publisher: Legal Yayıncılık A.Ş. adına Sahibi ve Genel
Yayın Yönetmeni/On Behalf of Legal Yayıncılık
INC. Publisher and Executive Editor
Av. / Aal. Lütfürrahman BAŞÖZ
(Sertifika No./Certificate No. 27563)
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü
Responsible Manager: Av. / Aal. Ramazan ÇAKMAKCI
Basım ve Cilt/Printing and Volume: Kitap Matbaacılık San. ve Tic. Ltd. Şti.
(Sertifika No./Certificate No.: 16053)
Tel.: 0212 482 99 10 Faks/Fax: 0212 482 99 78
Basıldığı Yer/Place of Publication: Davutpaşa Cad. No: 123, Kat:1
Topkapı/İstanbul
Basıldığı Tarih/Publication Date: Haziran/June 2014
Yönetim Yeri/Place of Management: Bahariye Cad. No: 63/6 Kadıköy/İstanbul
Tel. 0216 449 04 86 Faks/Fax: 0216 449 04 87
Yayın Türü/Type of Publication: Yerel, Süreli, Aylık Hukuk Dergisi/This
journal is a peer reviewed national law journal
published per month
İzmir Temsilcisi/
Izmir Representative
Av. / Aal. İsmet KÖYMEN
Mersin Temsilcisi/
Mersin Representative
Av. / Aal. H. Hulki ÖZEL
ISSN: 1303-9210
Dergiye yapılan atıflarda “LHD” kısaltması kullanılmalıdır.
For citations please use the abbreviation: “LHD”
E-mail: [email protected]
Telefon/Phone: 0 216 449 04 85
Faks/Fax: 0 216 449 04 87
Posta Adresi/Postal Address:
Bahariye Cad. Çam Apt. No: 63 D. 6 Kadıköy – İstanbul
Bu dergide yayımlanan yazılarda ileri sürülen görüşler yazarlara aittir.
Articles published in this journal represent only the views of the contributors.
Copyright © 2014
Bu derginin tüm yayın hakları LEGAL YAYINCILIK A.Ş.’ye aittir.
Yayınevinin izni alınmadan eğitim ve tanıtım amaçlı kısmi alıntılar hariç
olmak üzere hiçbir şekilde kopya edilemez, çoğaltılamaz ve
yayınlanamaz.
All rights reserved. No part of this publication may be copied,
reproduced, stored in a retrieval system, or transmitted, in any form or
by means, without the prior expressed permission in writing of the
LEGAL YAYINCILIK A.S.
LEGAL HUKUK DERGİSİ
Bahariye Cad. Çam Apt. No: 63 D. 6 Kadıköy – İstanbul
Tel: (216) 449 04 85 – 449 04 86 Faks: (216) 449 04 87
İnternet adresi: www.legal.com.tr
E-mail: [email protected]
DANIŞMA ve YAYIN KURULU
EDITORIAL and ADVISORY BOARD
Prof. Dr. Gökhan ANTALYA
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı
Prof. Dr. Abdülkadir ARPACI
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk Bölüm Başkanı
Prof. Dr. Mehmet Emin ARTUK
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Oğuz ATALAY
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra-İflâs Hukuku
Anabilim Dalı
Prof. Dr. Cevdet ATAY
Prof. Dr. Mehmet BAHTİYAR
Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk Bölüm Başkanı
Prof. Dr. Süheyl BATUM
Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku
Prof. Dr. Ali Cem BUDAK
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Erdoğan BÜLBÜL
Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Mustafa ÇEKER
Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Gürsel ÇETİN
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adlî Tıp Anabilim Dalı
Prof. Dr. Osman DOĞRU
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Genel Kamu Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Ömer EKMEKÇİ
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Nuray EKŞİ
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Nüvit GEREK
Eskişehir Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Tevfik GÜLSOY
Gaziantep Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Alper GÜMÜŞ
İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anabilim Dalı
Prof. Dr. Sibel İNCEOĞLU
Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Turgut KALPSÜZ
Prof. Dr. Eser KARAKAŞ
Bahçeşehir Üniversitesi AB İlişkileri Bölüm Başkanı
Prof. Dr. Işıl KARAKAŞ
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Üyesi - Devletler Umumi Hukuku
Prof. Dr. Mahmut KOCA
İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku
Prof. Dr. Mustafa KOÇAK
Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı – Anayasa Hukuku
Prof. Dr. Muharrem KILIÇ
Akdeniz Üniversitesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Serap Keskin KİZİROĞLU
Okan Üniversitesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Tekin MEMİŞ
İstanbul Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Ali Necip ORTAN
İstanbul Kültür Üniversitesi Fikri Haklar Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü
Prof. Dr. Hayrettin ÖKÇESİZ
Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi Anabilim Dalı
Prof. Dr. Ayhan ÖNDER
Ceza ve Ceza Usul Hukuku
Prof. Dr. Selçuk ÖZTEK
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi
Prof. Dr. Ömer ÖZKAN
İstanbul Ticaret Üniversitesi Hukuk Fakültesi Özel Hukuk Bölümü
Prof. Dr. Saba ÖZMEN
Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı
Prof. Dr. Bahri ÖZTÜRK
İstanbul Kültür Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü
Prof. Dr. Hasan PULAŞLI
Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Adem SÖZÜER
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Cumhur ŞAHİN
Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Prof. Dr. Şükran ŞIPKA
İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Güzin ÜÇIŞIK
Beykent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Samim ÜNAN
Galatasaray Üniversitesi Ticaret Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Hakan ÜZELTÜRK
Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Vergi Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Sultan ÜZELTÜRK
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı
Prof. Dr. Serap YAZICI
Şehir Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Prof. Dr. Hamdi YILMAZ
Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı
Doç. Dr. Faruk ACAR
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı
Doç. Dr. Pınar AKAN
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı
Doç. Dr. Müslüm AKINCI
Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Murat ALIŞKAN
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Doç. Dr. Çetin ARSLAN
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı
Doç. Dr. Mustafa Erdem CAN
Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Doç. Dr. Osman CAN
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı
Doç. Dr. Özlem YENERER ÇAKMUT
Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı
Doç. Dr. Ebru CEYLAN
İstanbul Aydın Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Medeni Hukuk
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Mehmet ERDEM
Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Pelin GÜVEN
Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Özel Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Doç. Dr. Şafak NARBAY
Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Ahmet Caner YENİDÜNYA
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı
Doç. Dr. İlhan YILMAZ
Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Devletler Özel Hukuku Anabilim Dalı
Doç. Dr. Sevtap YOKUŞ
Kocaeli Üniversitesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanı
Yrd. Doç. Dr. Taner AYANOĞLU
İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı
Yrd. Doç. Dr. Sinan BAYINDIR
İstanbul Aydın Üniversitesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Yrd. Doç. Dr. Sevi BAKIM
İstanbul Aydın Üniversitesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Yrd. Doç. Dr. Fatma KARAKAŞ DOĞAN
Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Yrd. Doç. Dr. Muzaffer EROĞLU
Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı
Yrd. Doç. Dr. Birgül SOPACI
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı
Yrd. Doç. Dr. Varol KARAASLAN
Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Usul ve İcra İflasHukuku Anabilim Dalı
Yrd. Doç. Dr. Nur KARAN
Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku
Yrd. Doç. Dr. A. Kürşat TANGÜN
Okan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Deniz Ticareti Hukuku Anabilim Dalı
Dr. İsmet Nezih ABANOZ
Uludağ Üniversitesi Öğretim Görevlisi
Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Haşmet Sırrı AKŞENER
İstanbul 10. Ticaret Mahkemesi E. Başkanı
Hasan ÖZKAN
Em. İstanbul Hukuk Hâkimi
İzzet DOĞAN
Em. İstanbul Hukuk Hâkimi
Arş. Gör. Mustafa ÜNLÜTEPE
Sakarya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı
Av. Atilla COŞKUN, Av. Süleyman ÇETİN,
Av. İbrahim Murat HAZNEDAR, Av. Recep KAHRAMAN, Av. Dr. Filiz KESKİN,
Av. Fikret İLKİZ, Av. Hasan KÖROĞLU, Av. Mehmet UÇUM, Av. Talih UYAR
LEGAL HUKUK DERGİSİ YAYIN İLKELERİ
PUBLICATION AND SUBMISSION REQUIREMENTS OF LEGAL
JOURNAL OF LAW
1. Legal Hukuk Dergisi (LHD), ayda bir yayımlanan hakemli bir
dergidir.
Legal Journal of Law is a peer reviewed journal published per
month.
2. Dergi’de yayımlanabilecek yazılar, hukuk alanını ilgilendiren
içerikte her türlü makale, karar incelemesi ve kitap incelemesi ile çevirilerdir. Yazıların dili, Türkçe veya diğer Avrupa dilleridir.
This is a journal of law focusing on legal issues concerning law.
Articles, case notes and comments, discussions of legislative
development, book reviews and other similar type of papers which are
written in Turkish and in other European languages are welcome.
3. Dergi’de yayımlanmak üzere gönderilen yazılar başka bir yerde
yayımlanmamış ya da yayımlanmak üzere gönderilmemiş olmalıdır.
Articles that will be sent to the editor should not be published
elsewhere, nor be submitted to other journals simultaneously.
4. Yazılar Microsoft Word (Microsoft Office 98 ve üzeri
versiyonlar) formatında (.doc veya .docx dosya uzantılı olarak) yazılmış
olmalıdır. Ayrıca yazılar, aşağıdaki şekil şartlarına uygun olarak kaleme
alınmış olmalıdır:
Kağıt boyutu: A4
Üst: 2, 5 cm; Alt: 2, 5 cm; Sol: 2 cm; Sağ: 2 cm
Metin: Times New Roman, 12 punto, 1.5 satır aralığı, iki yana
yaslı
Dipnotlar: Sayfa altında, Times New Roman, 10 punto, 1 satır aralığı, iki yana yaslı
Articles should be submitted as Microsoft Word (either with.doc
or.docx file extensions) documents (Microsoft Office 1998 or higher
versions). Articles should be written according to the following style
guidelines:
Paper size: A4
Top: 2.5 cm; Bottom: 2.5 cm; Left: 2 cm; Right: 2 cm
Text body: Times New Roman, 12 points, at 1.5 line spacing,
justified
Footnotes: Times New Roman, 10 points, at 1 line spacing,
justified
5. Her yazı, kaydedildiği bir CD ile ya da elektronik posta yolu ile
Microsoft Word formatında editöre teslim edilmelidir. Yazının basılı
olarak teslimi gerekmemektedir.
Softcopy of the article either on a CD or as an attached Microsoft
Word Document via e-mail should be submitted to the editor. There is no
need to submit any hardcopy of the article.
6. Yazıyla birlikte yazarın (veya yazarların) adına, unvanına, çalıştığı kuruma, açık adresine, kolay ulaşım sağlanabilecek telefon numaralarına ve elektronik posta adreslerine ilişkin bilgiler de editöre ulaştırılmalıdır.
The name (s), formal position (s), institutional affiliation (s) and
contact details (especially e-mail (s)) of the author (s) must be clearly
included with the submission to the editor.
7. Dergi’ye gönderilen makaleler Türkçe ve İngilizce başlık ile
hem İngilizce hem de Türkçe özet kısmı içermelidir.
Each submission should contain a Turkish and an English Title, as
well as an Abstract part in Turkish and English.
8. Dergi’ye gönderilen makalelerde, ilgili makaledeki konuyu tanımlayan Türkçe ve İngilizce uygun anahtar kelimeler bulunmalıdır.
All articles should be accompanied by a sufficient number of keywords in Turkish and English that reflect the content of the article.
9. Dergi’ye gönderilen makalelerde kullanılan kaynaklar, makale
sonunda kaynakça olarak alfabetik sırada verilmiş olmalı ve kullanılan
kaynaklar dipnotunda veya metin içerisinde kısa olarak yer almalıdır.
All references cited in the text should be numbered in the order of
mention in the text and should be given in abbreviated form in footnotes.
They should be listed in full form at the end of the article in an alphabetically arranged bibliography as well.
10. Dergi’ye gönderilen makalelerin yazım bakımından son denetimlerinin yapılmış olduğu ve basılmaya hazır olarak verildiği kabul
edilir.
All submissions are regarded as ready to publish and already
proofread by the author himself.
11. Yayım Kurulu’nda ilk değerlendirilmesi yapılan makaleler,
anonim olarak hakeme gönderilecek, hakemden gelen rapor doğrultusunda makalenin yayımlanmasına, hakemden gelen rapor çerçevesinde
düzeltme istenmesine ya da yayımlanmamasına karar verilecek ve yazar
durumdan en kısa zamanda ve genellikle e-posta yolu ile haberdar edilecektir. Tamamlanmış veya düzeltilmiş yazı, Yayım Kurulu’nca, tekrar
hakeme gönderilebilir.
Initial assessment of the articles will be done by the editorial board. After the assessment is completed, the articles will be sent to an
anonymous peer reviewer. In accordance with reviewer’s report,
amendments may be done or the article may be decided not to be
published. After the amendments are completed, the article may be sent
to peer reviewer again, by the editorial board.
12. Dergi, hakemin yazarı bilmemesi esasına (kör hakemlik)
dayanır. Hakeme gönderilecek makalelerde de yazarın kimliğine ilişkin
bilgilerin gizliliği sağlanır.
All articles submitted are subject to a blind peer review. The identity of the author (s) and reviewer (s) will not be revealed to the other
party.
13. Dergi basıldıktan sonra ilgili sayının yazarlarına ve bu sayıda
hakemlik yapmış olanlara ücretsiz olarak gönderilir.
Free copies of the of the published issue will be sent both to the
author (s) and to the reviewer (s).
Dergimiz Hakkında/About Our Journal
Legal Hukuk Dergisi (LHD) Dergisi, ayda bir yayımlanan hakemli
bir dergidir. 2003 yılından beri yayın hayatını sürdürmekte olan dergide
hakem denetiminden geçmiş makaleler, karar tahlilleri, içtihat ve mevzuat kronikleri ile eser incelemelerine yer verilmektedir. Her sayıda Türk
ve yabancı akademisyenler ve hukuk uygulamacıları tarafından kaleme
alınan, hukuk ile ilgili değerli eserler yayımlanmaktadır.
Okuyucularımızın göndereceği hukuk alanına ilişkin makaleler ve
diğer türdeki eserlerle (karar tahlilleri, eser incelemeleri vb.), dergimizin
daha da zenginleşeceğine inanıyoruz.
Legal Journal of Law (LHD) is a peer reviewed journal published per
month, concentrating on issues of law and considers for publication articles,
case notes and comments, discussions of legislative developments and book
reviews. It has been in publication since 2003. Each issue contains scholarly
works concerning law bulletin/journal, authored by scholars and
practitioners around the globe.
We welcome your contributions in the form of articles, notes,
comments or reviews on topics reflecting a broad range of perspectives
on law; with your contributions and support our journal will progress.
EDİTÖRDEN…/FROM THE EDITOR…
Değerli abonelerimiz, 2014 yılının beşinci sayısıyla sizlerle birlikte olmanın mutluluğu içindeyiz.
Dergimizin makaleler kısmında Prof. Dr. Detlev W. BELLING Nurten İNCE’nin “Türk-Alman Hukukunda Temel Hakların Özel Hukuk
İlişkilerine Etkisi”, Doç. Dr. Haluk SONGUR Öğr. Gör. Salih
KORKMAZ’ın “1917 Hukuk-İ Aile Kararnamesinin Getirdiği Yeniliklerin
Değerlendirilmesi ve Gayrimüslimler İçin Öngörülen Hükümler”, Doç.
Dr. Ahmet M. GÜNEŞ’in “Avrupa Birliği Hukukunda Yorum” ve Av.
Ümit KARTAL’ın “Kambiyo Senetlerine Dayalı Takipte Hmk 209
Hükmü Uyarınca İcra Takibinin Durudurulması ve İİK 72/3 ve HMK
209 Hükümlerinde Değişiklik Yapılması Üzerine Öneriler” isimli makaleleri yeralmaktadır.
Dergimizin uzman görüşleri kısmında Av. Talih UYAR’ın “Haciz
İsteme Hakkı (İİK. mad. 78)”, Soner ALTAŞ’ın “Sermaye Şirketleri ile
Şirketler Topluluğunda Yıllık Faaliyet Raporu Düzenleme Yükümlülüğü”
ve Yavuz AKBULAK’ın “2013 Yılında Elde Edilen Menkul Kıymet
Gelirlerinin Vergilendirilmesi” isimli yazısı yeralmaktadır.
Karar İncelemesi kısmında Prof. Dr. Nuray EKŞİ’nin çevirisini
yaptığı “Engelli Filistinlinin Sınırdışı ve İdari Gözetim Altında
Tutulması İşlemleriyle Türkiye’nin AİHS’in 3, 5, 8 ve 13. Maddelerini
İhlal Ettiğine İlişkin Olarak Asalya v. Türkiye Davasında Verilen 15
Nisan 2014 Tarihli AİHM Kararının Tercümesi” yer almaktadır.
Dergilerimizin 2014 yılı abonelik dönemi devam etmektedir. Her
biri alanında uzman hukukçulardan oluşan yayın ve danışma kurullarının
hukuka katkı amacıyla gönüllü olarak çalıştığı zengin içeriğe sahip hukuk dergilerimiz sadece sizlerin abonelikleri ile yayın hayatına devam
etmektedir. Dergilerimize abone olarak verdiğiniz destek ile hukukun
gelişmesine ve yaygınlaşmasına yapmış olduğunuz katkıların bu yıl da
devam etmesini beklemekteyiz.
Legalbank elektronik hukuk programımız sizlerin değerli desteği
ile güçlenerek ve abone sayısını hızla arttırarak yoluna devam etmektedir. Önümüzdeki günlerde Dergilerimizi de elektronik ortama aktarmayı
planlamaktayız. Legalbank sitemizden ücretsiz 3 günlük tam kullanım
imkanı devam etmektedir. Programımızı denememiş abonelerimizin
www.legalbank.net internet adresinden sitemizi ziyaret etmelerini beklemekteyiz.
Editör/Editor
LEGAL HUKUK DERGİSİ
Cilt: 12/Sayı: 137
Yıl: 2014
İÇİNDEKİLER
Yüksek Mahkeme Kararları Kısa Özetleri ........................................................... XXI
Hukukî Makaleler......................................................................................................... 1
Türk-Alman Hukukunda Temel Hakların Özel Hukuk İlişkilerine Etkisi
Univ.-Prof. Dr. iur. Dr. h. c. (SZTE) Detlev W. BELLING
Nurten İNCE ............................................................................................................. 3
1917 Hukuk-i Aile Kararnamesinin Getirdiği Yeniliklerin
Değerlendirilmesi ve Gayrimüslimler İçin Öngörülen Hükümler
Doç. Dr. Haluk SONGUR
Öğr. Gör. Salih KORKMAZ ................................................................................... 59
Avrupa Birliği Hukukunda Yorum
Doç. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ ................................................................................... 73
Kambiyo Senetlerine Dayalı Takipte Hmk 209 Hükmü Uyarınca
İcra Takibinin Durudurulması ve İİK 72/3 ve HMK 209 Hükümlerinde Değişiklik
Yapılması Üzerine Öneriler
Av. Ümit KARTAL ................................................................................................ 97
Uzman Görüşleri....................................................................................................... 105
Haciz İsteme Hakkı (İİK. mad. 78)
Av. Talih UYAR ................................................................................................... 107
Sermaye Şirketleri ile Şirketler Topluluğunda Yıllık Faaliyet Raporu Düzenleme
Yükümlülüğü
Soner ALTAŞ (Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Başmüfettişi) ................... 129
2013 Yılında Elde Edilen Menkul Kıymet Gelirlerinin Vergilendirilmesi
Yavuz AKBULAK (SPK Başuzmanı) .................................................................. 139
Karar İncelemesi....................................................................................................... 155
Engelli Filistinlinin Sınırdışı ve İdari Gözetim Altında Tutulması
İşlemleriyle Türkiye’nin AİHS’in 3, 5, 8 ve 13. Maddelerini İhlal
Ettiğine İlişkin Olarak Asalya v. Türkiye Davasında Verilen
15 Nisan 2014 Tarihli AİHM Kararının Tercümesi
Çev. Prof. Dr. Nuray EKŞİ ................................................................................... 157
Hukuk Haberleri....................................................................................................... 189
Yargıtay Hukuk Kararları....................................................................................... 285
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları............................................................... 287
Yargıtay Hukuk Daire Kararları............................................................................ 329
XVIII
Yargıtay Ceza Kararları .......................................................................................... 391
Yargıtay Ceza Genel Kurul Kararı........................................................................ 393
Yargıtay Ceza Daire Kararları............................................................................... 399
Danıştay Kararı ........................................................................................................ 419
Danıştay Daire Kararı ........................................................................................... 421
Anayasa Mahkemesi Kararları ............................................................................... 427
Güncel Mevzuat ........................................................................................................ 441
Kanunlar................................................................................................................ 443
Resmî Gazete Özetleri........................................................................................... 449
Önemli Bilgiler .......................................................................................................... 463
LEGAL HUKUK DERGİLERİ SİPARİŞ FORMU ............................................. 510
Yüksek Mahkeme Kararları Arama Dizinleri ....................................................... 511
Kavramlara Göre Arama Dizini ............................................................................ 513
Kanun Maddelerine Göre Arama Dizini ............................................................... 517
LEGALBANK ABONELİK FORMU .................................................................. 519
LEGAL JOURNAL OF LAW
Volume: 12/Issue: 137
Year: 2014
CONTENTS
Plot Summary of Supreme Court Decisions .......................................................... XXI
Legal Writings............................................................................................................... 1
Horizontal Effect of Fundamental Rights in Turkish-German Private Law
Univ.-Prof. Dr. iur. Dr. h. c. (SZTE) Detlev W. BELLING
Nurten İNCE ............................................................................................................. 3
Assesment of Reforms in Ottoman Law of Family Rights of 1917 and Prescribed
Provisions for Non-Muslims
Doç. Dr. Haluk SONGUR
Assoc. Member Salih KORKMAZ ......................................................................... 59
Interpretation in Law of European Union
Assoc. Prof. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ ....................................................................... 73
Suspension of Enforcement Proceedings for Negotiable Instruments
According to the Civil Procedure Law (Artcile 209/1) and Suggestion of Changes on
Bunkruptcy and Enforcement Law (Article 72/3) & The Civil Procedure Law (Article
209/1)
Atty. Ümit KARTAL .............................................................................................. 97
Expert Opinions ........................................................................................................ 105
Right to Demand Impoudment (Enforcement and Bankruptcy
Code Article 78)
Atty. Talih UYAR................................................................................................. 107
Obligation of Drawing Annual Activity Report in Corporations and
Enterprise Systems
Soner ALTAŞ (Ministry of Science, Industry and Technology Chief Inspector) . 129
Taxation of Security Incomes Acquired in 2013
Yavuz AKBULAK (Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey).............. 139
Decision Analysis ...................................................................................................... 155
Translation of the Decision of the ECtHR in Asalya v. Turkey Case
Dated 15 April 2014 Concerning Turkey’s Violation of Articles 3, 5, 8
and 13 of the EHRC by Expulsion and Administrative Detention of a Paraplegic
Palestinian
Translated by Prof. Dr. Nuray EKŞİ ..................................................................... 157
Legal News................................................................................................................. 189
XX
Court of Cassation Civil Chamber Decisions ......................................................... 285
Court of Cassation Assembly of Civil Chambers Decisions ................................. 287
Court of Cassation Civil Chambers Decisions ...................................................... 329
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions.................................................. 391
Court of Appeal Assembly of Criminal Chambers Decision ................................ 393
Court of Appeal Criminal Chamber Decisions ..................................................... 399
Council of State Decision.......................................................................................... 419
Council of State Chamber Decision ...................................................................... 421
Turkish Constitutional Court Decisions ................................................................. 427
Current Legislation................................................................................................... 441
Law Codes............................................................................................................. 443
Abstracts of Official Gazette................................................................................. 449
Major Informations .................................................................................................. 463
ORDERING FORM FOR THE LEGAL LAW JOURNALS ............................... 510
Index of Supreme Court Decisions .......................................................................... 511
Index of Related Legal Terms ............................................................................... 513
Index of Related Law Code Articles ..................................................................... 517
SUBSCRIPTION FORM FOR THE LEGALBANK LEGAL
DATABASE ......................................................................................................... 519
YÜKSEK MAHKEME KARARLARI KISA ÖZETLERİ
PLOT SUMMARY OF SUPREME COURT DECISIONS
BORÇLAR HUKUKU
Dövize Endeksli Kredi Nedeniyle Kur Artışından Kaynaklanan ve
Tarafların İradesi Dışında Oluşan Artış Sonucu Ortaya Çıkan
Muarazanın Giderilmesi- Davacının açtığı uyarlama davasının
reddi nedeniyle davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte
bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca Tüketici
Mahkemeleri için geçerli bulunan maktu vekalet ücretine
hükmedilmesi gerekir. Mahkemece, değinilen bu yön gözetilerek
reddedilen dava nedeniyle davalı yararına hüküm tarihinde
yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi gereğince 600
TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde
nispi vekalet ücretine hükmedilmedi usul ve yasaya aykırıdır.
Bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden
yargılama yapılmasını gerektirmediğinden usulün 438/7 maddesi
gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir................................ 364
Eser Sözleşmesine Dayalı Ayıplı İfa Sonucu Uğranılan Zararın
Giderilmesinde Zamanaşımı- Haksız fillere ilişkin zamanaşımı
sürelerinin uygulanması doğru değil ise de işin teslim edildiği ve
ilk davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nın
126/IV. maddesinde yüklenicinin kasıt ve ağır kusuru ile akdi hiç
veya gereği gibi yerine getirmemiş ve bilhassa ayıplı malzeme
kullanmış ve ayıplı bir iş meydana getirmiş olması sebebiyle
açılacak davalar hariç olmak üzere eser sözleşmesinden doğan
davalar 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi tutulmuştur. Olayda
yüklenicinin kasıt ve ağır kusuru olması ve gizli ayıbın varlığı
kabul edilse dahi 818 sayılı BK'nın 125 ve 6098 sayılı TBK'nın
146. maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımına tabi olacaktır................... 371
Eser Sözleşmesinin Feshine Fazla Ödenen Bedelin İadesine İş
Bedeli Karşılığı Verilen Senetlerin İptali- Somut olayda mevcut
takiplerden senetlerin vadelerinde ödenmediği anlaşılmaktadır. Bu
haliyle davalıya yapılan toplam ödeme miktarının kesin olarak
saptanması gerekir. Senetler verilmekle ödemenin kanıtlandığının
kabulü doğru olmamıştır. ............................................................................ 372
XXII
Yüksek Mahkeme Kararları Kısa Özetleri
CEZA HUKUKU
Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakma- Kasten işlemiş
olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu
olarak sanığın, 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin a, b, c, d, e
bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca
cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki
velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan
maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından
koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi
gerektiği hk.................................................................................................. 407
Dolandırıcılık Suçu- Şikayetçi T'dan da cep telefonunu alan
sanığın, DVD'yi getirmediği gibi cep telefonunu da iade etmediği
sabit olmakla dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçlarının
oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanık
hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasında hangi
ilamın tekerrüre esas alındığı karar yerinde gösterilmemiş ise de,
bu hususun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan
bozma nedeni yapılmamıştır. ...................................................................... 416
İftira Suçu- İftira suçunun oluşabilmesi için yetkili makamlara
ihbar veya şikayette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında
soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım
uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil
isnat edilmesi gerekir. ................................................................................. 403
İzinsiz Kazı Yapma- Sanığın evinde yapılan aramada ele geçirilen
dava konusu eserleri sanığın 2007 yılının yaz mevsiminde yaptığı
kazı neticesinde bulduğunu beyan ettiği, 5237 sayılı TCK'nın 44
maddesinde düzenlenen fikri içtima kaidesinin objektif
koşullarının tek bir fiilin bulunması ve birden fazla kanun
hükmünün ihlali olduğu, somut durumda ise, sanık tarafından
izinsiz kazı yapma ve bu kazı neticesinde bulduğu tarihi eserleri
2863 sayılı Kanunun 4. maddesinde belirtilen 3 günlük bildirim
süresi içerisinde yetkili mercilere bildirmemek şeklinde
gerçekleşen iki ayrı eylem mevcut olduğundan gerçek içtima
kuralının tatbiki ile sanığın 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesinin
yanında 67/1 maddesi uyarınca da cezalandırılmasına karar
verilmesi gerekir.......................................................................................... 413
Bütün kararlar bu şekilde özetli olarak dergimizin Mayıs
2014 tarihli 137. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
HU KU KÎ MA KA L E L E R
LEGAL WRITINGS
* Türk-Alman Hukukunda Temel Hakların Özel Hukuk İlişkilerine Etkisi
Horizontal Effect of Fundamental Rights in Turkish-German Private Law
Univ.-Prof. Dr. iur. Dr. h. c. (SZTE) Detlev W. BELLING - Nurten İNCE
* 1917 Hukuk-i Aile Kararnamesinin
Getirdiği Yeniliklerin Değerlendirilmesi ve Gayrimüslimler İçin
Öngörülen Hükümler
Assesment of Reforms in Ottoman Law of Family Rights of 1917 and
Prescribed Provisions for Non-Muslims
Doç. Dr. Haluk SONGUR
Öğr. Gör./Assoc. Member Salih KORKMAZ
* Avrupa Birliği Hukukunda Yorum
Interpretation in Law of European Union
Doç. Dr./Assoc. Prof. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ
* Kambiyo Senetlerine Dayalı Takipte Hmk 209 Hükmü Uyarınca İcra
Takibinin Durudurulması ve İİK 72/3 ve HMK 209 Hükümlerinde Değişiklik
Yapılması Üzerine Öneriler
Suspension of Enforcement Proceedings for Negotiable Instruments According
to the Civil Procedure Law (Artcile 209/1) and Suggestion of Changes on
Bunkruptcy and Enforcement Law (Article 72/3) & The Civil Procedure Law
(Article 209/1)
Av./Atty. Ümit KARTAL
H
TÜRK-ALMAN HUKUKUNDA TEMEL HAKLARIN ÖZEL
HUKUK İLİŞKİLERİNE ETKİSİ*
(HORIZONTAL EFFECT OF FUNDAMENTAL RIGHTS IN TURKISH-GERMAN
PRIVATE LAW)
Univ.-Prof. Dr. iur. Dr. h. c. (SZTE) Detlev W. BELLING**
Nurten İNCE LL.M.***
Özet
Anayasa, kamu erkini kullanan yüksek organlar ve bu organlara
bağlı memurların yetki alanlarını saptamak yoluyla devletin ödevlerini
ve iktidarını hukuki bakımdan sınırlayan kurallar bütünüdür. Her ne kadar anayasadaki temel hakların amaçları, bireyi devlete karşı korumak
olsa da temel hakların sadece devlet tarafından ihlal edilmediği, özel
hukuk kişileri tarafından da ihlal edilebileceği bir gerçektir. Bu da özel
hukuk ilişkilerine temel hakların etkisi ve özel hukuk kişilerinin temel
haklarla bağlı olup olmayacağı sorusunu akla getirmektedir. Temel hakların özel hukuk ilişkilerine etkisi (Drittwirkung der Grundrechte
zwischen Privaten) başta Alman hukuku olmak üzere birçok ülke hukukunda - hatta Avrupa Birliği hukukunda da - tartışılan bir konudur. Bu
çalışmada temel hakların Türk-Alman ve Avrupa Birliği hukukunda özel
hukuk ilişkilerine etkisi ve bu hususta verilmiş kararlar incelenecektir.
Alman hukukunda bu konuya ilişkin yapılmış olan tartışmaların diğer
ülkeleri etkilemesi nedeniyle Alman hukuku daha detaylı incelenecektir.
Anahtar Kelimeler: Temel hakların özel hukuk ilişkilerine etkileri, doğrudan (mutlak) etki teorisi, dolaylı etki teorisi, koruma yükümlülüğü teorisi, Federal Alman Anayasa Mahkemesi’nin konuya ilişkin
H
Hakem denetiminden geçmiştir.
Bu çalışma 2014 Türk-Alman Bilim Yılı nedeniyle kaleme alınmıştır ve iki ülke arasındaki bilimsel çalışmaların, akademik alandaki dayanışmanın daha pekiştirilmesi
ümit edilmektedir.
**
M.C.L. (U. of Ill.), Detlev W. Belling, Potsdam Üniversitesi Hukuk Fakültesi,
Medeni Hukuk, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Anabilim Dalı Başkanı olup aynı
zamanda Alman–Türk Ticaret ve Sanayi Odası (AHK)’nın Tahkim Divanı
Başkanlığı’nı yapmaktadır.
***
Potsdam Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Medeni Hukuk Anabilim Dalı doktora
öğrencisi.
*
4
Türk-Alman Hukukunda Temel Hakların Özel Hukuk İlişkilerine Etkisi
kararları (Lüth, Kürtaj, Kefalet, Evlilik dışı doğan çocuğun velayet
hakkı, Acentenin rekabet yasağı)
ABSTRACT
Are fundamental rights, the sort of rights entrenched in written
constitutions and human rights instruments, binding on individuals or
other private actors? Historically fundamental rights were confined to
governing the relationship between the state and the individual, and they
did not affect the relationship between private actors. However, over
time, this concept of fundamental rights has been changed and the
horizontal effect of fundamental rights is accepted. It is still controversial
whether this effect should operate directly or indirectly. This question is
answered differently in many legal systems. This article will analyze
whether fundamental rights are of binding nature for private parties and
more generally how they may affect the relationship between private
parties under private law. This paper will focus on German, Turkish and
European law.
Keywords: The horizontal effect of fundamental rights between
private parties, direct horizontal effect theory, Indirect horizontal effect
theory, radiating effect (Ausstrahlungswirkung), state duties of
protection theory, cases of the Federal Constitutional Court: The Lüth
case, cases on the rulings of abortion, case of commercial agent
(Handelsvertreterentscheidung), case contract of guarantee the trade
representative decision that guarantee justice, case custody of an
illegitimate child
***
“...Kanun koyucu özel hukuka dair kanunlar yaparken özel hukuk
ilişkilerine katılan her bir bireyin temel haklarını dikkate almak zorundadır, zira yargıç, önüne gelen uyuşmazlıkta öncelikle konuya ilişkin
kanunu uygular. Ancak kanun koyucu tarafından tarafların temel haklarının ve menfaatlerinin dikkate alınmaması veya yanlış dikkate alınması
halinde yargıç devreye girer ve anayasaya uygun yorum tekniğini kullanarak temel hakların koruma fonksiyonunu gerçekleştirir. Yargıç temel
hakların taşıdığı objektif değerleri özel hukuktaki genel maddeler aracılığıyla özel hukuk ilişkilerine uygulamalıdır...”
Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
H
1917 HUKUK-İ AİLE KARARNAMESİNİN
GETİRDİĞİ YENİLİKLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE
GAYRİMÜSLİMLER İÇİN ÖNGÖRÜLEN HÜKÜMLER
(ASSESMENT OF REFORMS IN OTTOMAN LAW OF FAMILY RIGHTS OF 1917
AND PRESCRIBED PROVISIONS FOR NON-MUSLIMS)
Doç. Dr. Haluk SONGUR∗
Öğr. Gör./Assoc. Member Salih KORKMAZ**
ÖZET
Elinizdeki makale, 1917 tarihli Hukuku-ı Aile Kararnamesi ile ilgili genel bir girişe müteakiben bu Kararnamede geçen ve Osmanlı hukuku içinde yenilik sayılabilecek konuların hukuki bir değerlendirmesine teşebbüs edecektir. Öte yandan Kararnamede gayrimüslimler için
öngörülen hükümler de değerlendirme konuları arasındadır. Takdir edilecektir ki Kararnamenin tamamını bu makale sınırları içerisinde incelemek imkan dahilinde değildir. Dolayısıyla makalede, Osmanlı Hukuku
için yeni olan farklı mezheplerden yararlanılarak oluşturulmuş hükümler
ve bu konularda gayrimüslimler için öngörülen hükümler karşılaştırmalı
olarak incelenmeye çalışılacaktır.
Anahtar kelimeler: Osmanlı hukuku, 1917 tarihli Hukuku-ı Aile
Kararnamesi, gayrimüslim, reform.
ABSTRACT
The paper aims to begin with an overview on Law of Family
Rights of 1917 and then try to make a legal assessment on subjects
which is considered as reforms for Ottoman legal system. On the other
hand the conditions imposed for non-muslims will be eloborated in the
Law of Family Rights of 1917. As it would appreciate as a whole Law of
Family Rights can not be examined within the context of the paper.
H
Hakem denetiminden geçmiştir.
Süleyman Demirel Üniversitesi, Hukuk Fakültesi, Hukuk Tarihi Anabilim Dalı;
Visiting Scholar of Islamic Law Trinity Saint David University Wales UK.
([email protected]).
**
Süleyman Demirel Üniversitesi, Adalet Meslek Yüksek Okulu. ([email protected]).
∗
6
1917 Hukuk-i Aile Kararnamesinin Getirdiği Yeniliklerin Değerlendirilmesi
ve Gayrimüslimler İçin Öngörülen Hükümler
Considering this fact the assesment will be limited to reforms for
Ottoman legal system.
Keywords: Ottoman law, Ottoman Law of Family Rights of 1917,
non-muslims in Ottoman, reform.
***
“...
Çalışmada öncelikle kararname hakkında genel bir bilgi verilecek
daha sonra Osmanlı Hukuku için yenilik diyebileceğimiz konularda hukuki bir değerlendirme yapılacaktır. Ayrıca kararnamede gayrimüslimler
için öngörülen hükümler de değerlendirmeye tâbi tutulacaktır. Bunu
yapmak için konunun bir şekilde sınırlandırılması gerekir, zira kararnamenin tamamı zaten Müslümanlar, Hıristiyanlar ve Museviler için hükümler getirmekte adeta karşılaştırmayı yapmaktadır. Bu hükümlerin
tamamını karşılaştırmalı olarak incelemek, kanunu tekrar etmekten
başka bir fayda sağlamayacaktır. Dolayısıyla inceleme yapılırken
HAK’ın getirmiş olduğu yeniliklerin kapsamıyla sınırlı kalmak üzere bir
değerlendirme ve karşılaştırma yapılacaktır. Yani; bu çalışmada, Osmanlı Hukuku için yeni olan farklı mezheplerden yararlanılarak oluşturulmuş hükümler ve bu konularda gayrimüslimler için öngörülen hükümler karşılaştırmalı olarak incelenmeye çalışılacaktır....”
Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
H
AVRUPA BİRLİĞİ HUKUKUNDA YORUM
(INTERPRETATION IN LAW OF EUROPEAN UNION)
Doç. Dr./Assoc. Prof. Dr. Ahmet M. GÜNEŞ, LL.M. (Münster)∗
ÖZET
Yorum, günümüzde hukuk metodolojisinin en önemli konularından
biridir. Avrupa Birliği hukukunda yorumun ele alındığı bu çalışmada,
öncelikle Avrupa Birliği düzenlemelerinin yorumuna ilişkin genel açıklamalara yer verilmiştir. Bunun devamında, Avrupa Birliği hukuku
bağlamında önem arz eden bazı yorum yöntem ve kuralları ayrıntılı bir
biçimde ele alınmıştır. Son olarak, çalışmamızla ulaşılan neticelere yer
verilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Yorum, AB hukukunun yorumu, AB hukukunun metodolojisi, yorum yöntemleri, yorum kuralları
ABSTRACT
Interpretation is one of the top issues of metodology of law
nowadays. In the present study in which interpretation in European
Union law is analysed, general account of interpretation in European
Union law will primarily be dealt with. It will subsequently be discussed
some methods and rules of interpretation in the context of European
Union law. Finally the reached inferences in the study will be discussed.
Keywords: Iinterpretation of EU law, methodology of EU law,
methods of interpretation, rules of interpretation
***
“...
Hukuk normlarının doğru bir şekilde uygulanmasının bir önkoşulu
olan yorum, Avrupa Birliği hukuku metodolojisinin en önemli konularından birini oluşturmaktadır. Ulusal ve uluslararası hukukta uygulanan
H
∗
Hakem denetiminden geçmiştir.
Yalova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi, [email protected]
Avrupa Birliği Hukukunda Yorum
8
yorum yöntem ve kurallarının çoğunu Avrupa Birliği hukukuna taşımak
mümkün ise de, bu yöntem ve kuralların Avrupa Birliği hukukunda uygulanması bakımından bazı farklılıklar ve sınırlamaların bulunduğu belirtilmelidir. Bu farklılık ve sınırlamalar ise, esasen Avrupa Birliği hukuk düzeninin özgünlüğünden kaynaklanmaktadır. Bu noktada Avrupa
Birliği normlarının yorumlanmasında, Avrupa Birliği hukukunun ulusalüstü ve özerk bir hukuk düzeni olduğu ve Avrupa bütünleşme sürecinin
Avrupa Birliği hukukunun temel dinamiklerinden biri olduğu özellikle
göz önünde bulundurulmalıdır. Bunun yanı sıra, deyimsel, tarihsel, sistematik ve amaçsal yorum yöntemlerinin Avrupa Birliği normlarının
yorumlanması bağlamında başvurulabilecek temel yorum yöntemleri
olduğu belirtilmelidir. Diğer taraftan, özgün birer yorum yöntemi olmaktan ziyade Avrupa Birliği normlarının yorumlanmasında başvurulan
araçlar olarak effet utile ilkesi ve mukayeseli hukukun da önem taşıdığına dikkat çekmek gerekir. Bununla birlikte, Birlik hukukunun kendine
has özellikleri nedeniyle deyimsel ve tarihsel yorum yöntemlerinin Avrupa Birliği normlarının yorumlanmasında oldukça sınırlı bir uygulamaya sahip olduğu belirtilmelidir. Mukayeseli hukuk da benzer şekilde
oldukça kısıtlı bir uygulama imkânına sahiptir. Adalet Divanı’nın Avrupa Birliği normlarını yorumlarken bilhassa sistematik ve amaçsal yorum yöntemlerini kullandığı dikkat çekmektedir. Adalet Divanı’nın çoğu
kararında bu iki yorum yöntemini birlikte kullandığını vurgulamak gerekir. Adalet Divanı, Avrupa Birliği normlarını yorumlarken ayrıca sıkça
effet utile ilkesine de atıfta bulunmaktadır.
Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
H
KAMBİYO SENETLERİNE DAYALI TAKİPTE HMK 209
HÜKMÜ UYARINCA İCRA TAKİBİNİN DURUDURULMASI VE
İİK 72/3 VE HMK 209 HÜKÜMLERİNDE DEĞİŞİKLİK
YAPILMASI ÜZERİNE ÖNERİLER
(SUSPENSION OF ENFORCEMENT PROCEEDINGS FOR NEGOTIABLE
INSTRUMENTS ACCORDING TO THE CIVIL PROCEDURE LAW (ARTCILE 209/1)
AND SUGGESTION OF CHANGES ON BUNKRUPTCY AND ENFORCEMENT LAW
(ARTICLE 72/3) & THE CIVIL PROCEDURE LAW (ARTICLE 209/1))
Av./Atty. Ümit KARTAL*
ÖZET
Bu çalışmada kambiyo senetlerine dayalı takibin durdurulması sorunu ve hakkın kötüye kullanılması konularına ve ilgili kanun maddelerine yönelik değişiklik önerilerine yer verilmiştir.
Anahtar Kelimeler: Kambiyo senedi, sahtelik iddiası, takibin
durdurulması, hakkın kötüye kullanılması, ilgili hükümlerde değişiklik
önerisi.
ABSTARCT
İn this article we studied about suspension of enforcment
proceedings for negotiable instruments and abuse of rights and the
suggestion of changes on related rules which we mentioned in this
Article.
Keywords: Neogtiable instruments, Claim of forgery, suspension
of debt colection proceedings, abuse of rights, suggestion of changes on
related rules.
***
“....HMK 209 hükmüyle getirilen adi senetteki yazı veya imza
inkarı halinde o senedin herhangi bir işleme esas alınamayacağına ilişkin
düzenleme usul kanununun dördüncü kısmının (ispat ve deliller) ikinci
H
*
Hakem denetiminden geçmiştir.
İzmir Barosu
10
Kambiyo Senetlerine Dayalı Takipte HMK 209 Hükmü Uyarınca
İcra Takibinin Durudurulması ve İİK 72/3 ve HMK 209 Hükümlerinde
Değişiklik Yapılması Üzerine Öneriler
bölümünde (belge ve senet) yer almaktadır. İİK 72 de yer verilen tedbir
ise Karslı’nın da belirttiği üzere Menfi tespit davasına ilişkin geçici hukuki koruma niteliğinde olup1 bir yönüyle usule ilişkin bir düzenlemedir.
Konuralp’in de katıldığı görüşe göre İİK 72 deki menfi tespit davası, icra
takibine konu borcun sona erdiği iddiasıyla ve borcu sona erdiren her
türlü sükut sebebine dayanılarak açılabilir; oysa bu sebeplerden bir
tanesi olan sahtelik iddiasının söz konusu olduğu durum, kanun koyucu
tarafından ayrılarak HMK’da özel olarak düzenlenmiştir.2 Ayrıca yeni
tarihli 6100 sayılı HMK 209/1 hükmü eski tarihli İİK 72 hükmünü etkisiz bırakmakta ve İİK 72 hükmüne göre elverişsiz hukuki sonuçlar öngörmektedir. Bu anlamda HMK 209/1 hükmü İİK 72/3 hükmüne göre
özel hüküm kabul edilmelidir. Nitekim Serozan da Özel kuralın, genel
kuralın öngördüğü hukuksal sonucu, belirli, özel ve dar bir alanda ortadan kaldıran veya değiştiren kural olduğunu, eğer bir kuralın başka
bir kurala oranla daha elverişsiz hukuki gerekler ve(ya) daha elverişsiz
hukuki sonuçlar öngörüyorsa, böyle bir kuralın özel kural sayılacağını ve
genel kuralı dışlayacağını ifade ediyor.3 Bu anlamda mevcut düzenlemelerle HMK 209/1 hükmünün kötüniyetli borçlularca istismarına bir
çözüm getirilemeyeceği kanaatindeyim. Bu yolda HMK 209/1
hükmünün amacından yola çıkılarak sahteliği iddia edilen kambiyo senedine dayalı takiplere ilişkin İİK 72 hükmünün saklı tutulmasına ilişkin
bir cümlenin eklenmesi gerekecek ancak yalnızca HMK 209 hükmüne
getirilecek bir değişiklik yeterli olmayacak bunun yanı sıra İİK 72/3
hükmünün “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında
borçlunun gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın
yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle hacizli menkul ya da
gayri menkullerin paraya çevrilmesinin önlenmesini ve/veya daha
evvel paraya çevrildi ise icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir” şeklinde değişiklik yapılması suretiyle sahteliği
iddia edilen senede dayalı takipte borçlunun mallarının satılmasının
önüne geçilmiş olacaktır. ...”
Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
1
Karslı, Abdurrahim: Medeni Muhakeme Hukuku, 3. Baskı, Alternatif Yayıncılık,
İstanbul, 2012, s. 767.
2
Konuralp, s. 84.
3
Serozan, Rona: Medeni Hukuk Genel Bölüm/Kişiler Hukuku, Vedat Kitapçılık 4.
Bası, 2013, İstanbul, s.183.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
UZMAN GÖRÜŞLERİ
EXPERT OPINIONS
* Haciz İsteme Hakkı (İİK. mad. 78)
Right to Demand Impoudment (Enforcement and Bankruptcy Code Article 78)
Av./Atty. Talih UYAR
* Sermaye Şirketleri ile Şirketler Topluluğunda Yıllık Faaliyet Raporu
Düzenleme Yükümlülüğü
Obligation of Drawing Annual Activity Report in Corporations and
Enterprise Systems
Soner ALTAŞ
(Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Başmüfettişi/
Ministry of Science, Industry and Technology Chief Inspector)
* 2013 Yılında Elde Edilen Menkul Kıymet Gelirlerinin Vergilendirilmesi
Taxation of Security Incomes Acquired in 2013
Yavuz AKBULAK
(SPK Başuzmanı/Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey)
HACİZ İSTEME HAKKI
(İİK. mad. 78)
(RIGHT TO DEMAND IMPOUDMENT (ENFORCEMENT AND BANKRUPTCY
CODE ARTICLE 78))
Av./Atty. Talih UYAR*
“...İİK.’nun 78.maddesinde; “alacaklının haciz isteminin bağlı olduğu süre ve süresinde haciz istenmemesinin sonuçları” düzenlenmiştir.
I- Alacaklının «haciz isteme hakkı», süre bakımından, kanun koyucu tarafından sınırlanmıştır. Gerçekten, alacaklı ancak borçluya gönderilen «ödeme emri»nde yazılı olan «ödeme süresi» geçtikten sonra ödeme emrine itiraz edilmemiş olması koşuluyla- haciz isteminde bulunabilir.
...
√ «Bedelsiz kalan çekin ciro edilerek icra takibine konu edilmesi
ve haciz yapılması nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini
için dava açılabileceğini»1
√ « İhtiyati haciz başvurusunun yapıldığı tarih itibariyle ödeme
emrine karşı itiraz ve şikâyet süresi geçmiş, ancak ödeme süresi geçmemiş olup; kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takiplerde
ödeme süresi geçmeden kesin haciz konulamayacağından, henüz kesin
haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haciz talep etmesinde
hukukî yararının mevcut olduğunu (İİK m.78,I)»2
√ « Trafiğe tescilli araçların alım satımının resmi şekilde yapılacağı, bir ceza ilamının aracın geçerli biçimde devredildiği sonucunu
doğurmayacağını Ticari plakaların taşıtla birlikte veya ayrı olarak gereken koşulları taşıyan kişilere satılabileceğini»3
belirtmiştir…”
Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
*
İzmir Barosu Avukatlarından(Dokuz Eylül Ünv. Huk. Fak. E. Öğr. Görv.)
Bknz: 4. HD. 03.02.2011 T. 2089 /1072 (www.e-uyar.com)
2
Bknz: 19. HD. 19.11.2009 T. 10023 /10949 (www.e-uyar.com)
3
Bknz: HGK. 20.06.2007 T. 11-420 /435 (www.e-uyar.com)
1
SERMAYE ŞİRKETLERİ İLE ŞİRKETLER TOPLULUĞUNDA
YILLIK FAALİYET RAPORU DÜZENLEME YÜKÜMLÜLÜĞÜ∗
(OBLIGATION OF DRAWING ANNUAL ACTIVITY REPORT IN CORPORATIONS
AND ENTERPRISE SYSTEMS)
Soner ALTAŞ
(Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Başmüfettişi/
Ministry of Science, Industry and Technology Chief Inspector)
“...
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu1 (TTK)2’nun 124üncü maddesinin ikinci fıkrasına göre anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş
komandit şirket sermaye şirketi sayılmaktadır. TTK’nın 514üncü maddesi ile anonim şirket yönetim kuruluna, geçmiş hesap dönemine ait yıllık faaliyet raporu hazırlama ve genel kurula sunma görevi yüklenmiştir.
TTK’nın sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlere ilişkin 565inci
maddesinin birinci fıkrasında “Komanditelerin birbirleriyle, komanditerlerin tümüyle ve üçüncü kişilerle hukuki ilişkileri, özellikle şirketin
yönetimine ve temsiline ilişkin görev ve yetkileri, şirketten ayrılmaları,
komandit şirketlerdeki hükümlere tabidir.” denilmiş, anılan maddenin
ikinci fıkrasında ise “Birinci fıkrada gösterilen hususların dışında, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça anonim şirket hükümleri uygulanır.”
hükmüne yer verilmiştir. TTK’nın limited şirketlere ilişkin 610uncu
maddesinde ise “Anonim şirketlere ilişkin 514 ilâ 527 nci madde hükümleri limited şirketlere de uygulanır.” denilmiştir. TTK’nın 518inci
maddesinde de “Topluluğa ilişkin yıllık faaliyet raporu ana şirketin yönetim kurulu tarafından 516 ncı maddeye göre düzenlenir.” hükmüne yer
verilmiştir. Dolayısıyla, Kanunun anonim şirketlerde yıllık faaliyet raporu düzenleme yükümlülüğünü düzenleyen 614üncü maddesi, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler ile limited şirketleri ve şirketler topluluğunu da kapsamaktadır.
∗
Bu çalışmada belirtilen görüşler yazarına ait olup, çalıştığı Kurumunu bağlamaz.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu, 13 Ocak 2011 tarihinde kabul edilmiş; 14 Şubat
2011 tarihli ve 27846 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış ve 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir .
2
Çalışmamızda, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu için TTK kısaltması kullanılmıştır.
1
Soner ALTAŞ
15
Sermaye şirketlerinde olağan genel kurul toplantısının her faaliyet
dönemi sonundan itibaren üç ay içinde yapılması zorunludur (TTK,
m.409/f.1, m.565/f.2, m.617/f.1). Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından hazırlanıp yürürlüğe sokulan Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları İle Bu Toplantılarda Bulunacak Gümrük ve
Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmelik3 hükümlerine göre
“yıllık faaliyet raporunun okunması ve müzakeresi” hususunun anonim
ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin olağan genel kurul
toplantısının gündemine konulması ve genel kurulda görüşülmesi zorunludur. Limited şirketlerde de yılsonu finansal tablolarının ve yıllık
faaliyet raporunun onaylanması genel kurulunun devredilemez yetkileri
arasında sayılmıştır(TTK, m.616/f.1). İşte bu çalışmada, sermaye şirketlerinde ve şirketler topluluğunda yönetim organları tarafından hazırlanması zorunlu olan yıllık faaliyet raporu ele alınmaktadır.
...
Anonim şirketlerde yönetim kurulunun, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerde yöneticinin veya yöneticilerin, limited şirketlerde müdürün yahut müdürler kurulunun, şirketler topluluğunda ise ana
şirketin yönetim organının bilânço gününü izleyen hesap döneminin ilk
iki ayı içinde geçmiş hesap dönemine ilişkin bir yıllık faaliyet raporu
hazırlamaması ve genel kurula sunması zorunludur. Bahsigeçen yönetim
organları tarafından hazırlanacak yıllık faaliyet raporu “genel bilgiler;
yönetim kurulu üyeleri ile üst düzey yöneticilere sağlanan mali haklar;
şirketin araştırma ve geliştirme çalışmaları; şirket faaliyetleri ve faaliyetlere ilişkin önemli gelişmeler; finansal durum; riskler ve yönetim
kurulunun değerlendirmesi; diğer hususlar” olmak üzere yedi bölümden
oluşacaktır.
Yıllık faaliyet raporunun, ortakların şirketin faaliyetleri hakkında
her türlü bilgiye tam ve doğru bir şekilde ulaşmasını sağlayacak ayrıntıda hazırlanması gerekir. Bu nedenle, raporda yanıltıcı, abartılı ve yanlış
kanaat uyandırıcı, gerçeğe aykırı ifadelere yer verilmesi yasaklanmıştır.
Hazırlanan yıllık faaliyet raporunun genel kurul toplantısında okunması
ve müzakeresi şart olduğundan, 2013 yılına ait olağan genel kurul toplantılarını yapacak sermaye şirketlerinde, yönetim organlarının çalışmamızda belirtilen asgarî içeriği karşılayan bir yıllık faaliyet raporu hazırlayıp genel kurulun onayına sunması önem arz etmektedir.
Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
3
28 Kasım 2012 tarihli ve 28481 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
2013 YILINDA ELDE EDİLEN MENKUL KIYMET
GELİRLERİNİN VERGİLENDİRİLMESİ*
(TAXATION OF SECURITY INCOMES ACQUIRED IN 2013)
Yavuz AKBULAK
(SPK Başuzmanı/Chief Expert of Capital Markets Board of Turkey)
“...
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na (GVK) göre, gerçek kişilerin
gelirleri gelir vergisine tabidir. Gelir bir gerçek kişinin bir takvim yılı
içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır. GVK m.2 uyarınca,
gelirin unsurları;
1. Ticari kazançlar,
2. Zirai kazançlar,
3. Ücretler,
4. Serbest meslek kazançları,
5. Gayrimenkul sermaye iratları,
6. Menkul sermaye iratları,
7. Diğer kazanç ve iratlar (“değer artış kazancı” ve “arızi kazanç”)
olarak sıralanmıştır.
Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
*
Bu yazıda yer alan görüşler yazarına ait olup çalıştığı kurumu bağlamaz, yazarın
çalıştığı kurum veya göreviyle ilişki kurulmak suretiyle kullanılamaz. Yazıdaki tüm
hata ve eksiklikler yazarına aittir.
KARAR İNCELEMESİ
DECISION ANALYSIS
* Engelli Filistinlinin Sınırdışı ve İdari Gözetim Altında Tutulması
İşlemleriyle Türkiye’nin AİHS’in 3, 5, 8 ve 13. Maddelerini İhlal Ettiğine
İlişkin Olarak Asalya v. Türkiye Davasında Verilen 15 Nisan 2014 Tarihli
AİHM Kararının Tercümesi
Translation of the Decision of the ECtHR in Asalya v. Turkey Case Dated
15 April 2014 Concerning Turkey’s Violation of Articles 3, 5, 8 and 13 of the
EHRC by Expulsion and Administrative Detention of a Paraplegic Palestinian
Çev./Translated by Prof. Dr. Nuray EKŞİ
ENGELLİ FİLİSTİNLİNİN SINIRDIŞI VE İDARİ GÖZETİM
ALTINDA TUTULMASI İŞLEMLERİYLE TÜRKİYE’NİN
AİHS’İN 3, 5, 8 VE 13. MADDELERİNİ İHLAL ETTİĞİNE
İLİŞKİN OLARAK ASALYA v. TÜRKİYE DAVASINDA VERİLEN
15 NİSAN 2014 TARİHLİ AİHM KARARININ TERCÜMESİ
(TRANSLATION OF THE DECISION OF THE ECtHR IN ASALYA V. TURKEY
CASE DATED 15 APRIL 2014 CONCERNING TURKEY’S VIOLATION OF
ARTICLES 3, 5, 8 AND 13 OF THE EHRC BY EXPULSION AND
ADMINISTRATIVE DETENTION OF A PARAPLEGIC PALESTINIAN)
Çev./Translated by Prof. Dr. Nuray EKŞİ*
AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ
İKİNCİ DAİRE
ASALYA v. TÜRKİYE
(Başvuru no. 43875/09)
Karar
Strazburg
15 Nisan 2014
Bu hüküm, 44. maddenin 2. paragrafındaki şartlarla nihai nitelik
kazanacaktır. Karar, yazım hataları yönünden gözden geçirilebilir.
Asayla v. Türkiye davasında,
İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi (İkinci Daire) Heyeti aşağıdaki
kişilerden oluşmuştur:
Guido Raimondi, Başkan,
Işıl Karakaş,
András Sajó,
Nebojša Vučinić,
Helen Keller,
Egidijus Kūris,
Robert Spano, hakimler,
ve Stanley Naismith, Daire Katibi,
18 Mart 2014 tarihinde yapılan özel müzakere sonucunda,
aynı gün, aşağıdaki hüküm verilmiştir.
*
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Milletlerarası Özel Hukuk Anabilim Dalı
20
Engelli Filistinlinin Sınırdışı ve İdari Gözetim Altında Tutulması
İşlemleriyle Türkiye’nin AİHS’in 3, 5, 8 ve 13. Maddelerini İhlal Ettiğine
İlişkin Olarak Asalya v. Türkiye Davasında Verilen 15 Nisan 2014
Tarihli AİHM Kararının Tercümesi
USUL
1. Dava, İslam H.M. Asalya (“başvuran”) tarafından İnsan Hakları
ve Temel Özgürlüklerinin Korunmasına İlişkin Sözleşme’nin (“Sözleşme”) 34. maddesi uyarınca 14 Ağustos 2009 tarihinde, Türkiye Cumhuriyeti aleyhine yapılan başvuruya (no. 43875/09) ilişkindir. Başvuran,
vatansızdır ve Filistin İdaresi (Palestinian Authority) tarafından verilen
bir pasaporta sahiptir.
...
HAKİM SAJÓ’NUN KISMEN AYRIK, KISMEN UYUŞAN
GÖRÜŞLERİ
Bu davada çoğunluğun 5. maddeye ilişkin tespitlerine katılmakla
beraber, çoğunluğun 3. maddeye ilişkin görüşlerine katılmamaktayım.
Daha sınırlı bir gerekçeyle, çoğunluğun 13. maddenin ihlaline ilişkin
olarak vardığı sonuca katılıyorum.
Sözleşme’nin 3. maddesi uyarınca, çoğunluk, başvuranın idari gözetim altında tutulma şartlarının, tekerlekli sandalyeye bağımlı bir şahıs
için uygun olmadığına ve aşağılayıcı muamele teşkil ettiğine karar vermiştir. Bugüne kadar Mahkeme, “yetkililerin, engelli birini idari gözetim
altına almaya ve tutmaya karar vermesi halinde engelliliğinden kaynaklanan özel ihtiyaçlarına cevap verecek koşulları sağlamak için özel
ihtimam göstermesini” gerekli görüyordu (bkz. kararın 50. paragrafı).
Polisler (ve genellikle başvuranın karısı) başvurana yardım etmek için
vardı ve çok da uzakta olmayan oteldeki olanaklardan yararlanması için
polisler tarafından buraya götürülüyordu. Gerçekte mesafe, polislerin
aynı yardımı yapmasını gerektirecek şekilde idari gözetim yerindeki
mesafe ile aynı olabilirdi. Bu şartlar altında başvuranın idari gözetimi
sadece yedi gün sürmüştür ve bu kısa süre muamelenin, ihlal teşkil edip
etmediği değerlendirilirken tenzil edilmemiştir. Örneğin, 14. maddeyle
bağlantılı olarak 8. madde uyarınca, Mahkeme, kendi standartlarını uygularken ve idari gözetim yerlerinde engelliler için erişilebilir imkanları
sağlamaları için devletlere pozitif yükümlülük yüklerken bu davadaki
gerekçelerin uygulanmasında zorlukla karşılaşmamaktayım. Fakat, ideal
olandan uzak olsa da, başvurana yapılan muamele, 3. madde kapsamında
insanlık dışı ve aşağılayıcı muamele teşkil etmemektedir.
...
Makalenin devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
HU KU K HA B E R L E R İ
LEGAL NEWS
* Karayolları Trafik Kanunu Hükümleri Gereğince Uygulanan İdari Para Cezalarının
Tahsilinde ve Takibinde Uygulanacak Usul ve Esaslar İle Kullanılacak Alındılar,
Tutanaklar ve Defterler Hakkında Yönetmelik Değiştirildi
* Vergi Usul Kanunu Uyarınca Vergi Mükellefleri Tarafından Kullanılan Belgelerin
Basım ve Dağıtımı Hakkında Yönetmelik Değiştirildi
* Değerli Kağıtlar Kanunu Genel Tebliği (Sayı: 2014/1) Yayınlandı
* Yargıtaydan Verilen İcra ve İflas İşlerine Ait Kararların Yayımlanmasına Dair
Yönetmelik Yayınlandı
* Uluslararası Deniz Trafiğinin Kolaylaştırılması Sözleşmesine Katılmamızın Uygun
Bulunduğuna Dair Kanun Yayınlandı
* 2004 Gemi Balast Suyu ve Sedimanlarının Kontrolü ve Yönetimi Hakkında
Uluslararası Sözleşmeye Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Yayınlandı
* İş Sağlığı ve Güvenliğine İlişkin İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliğ Değiştirildi
* Asgari Ücret Yönetmeliği Değiştirildi
* Türk Patent Enstitüsü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği
Yönetmeliği Yayınlandı
* Sigorta Acenteleri Yönetmeliği Yayınlandı
* Sigortacılık Kapsamında Değerlendirilecek Faaliyetlere, Tüketici Lehine Yapılan
Sigorta Sözleşmeleri İle Mesafeli Akdedilen Sigorta Sözleşmelerine İlişkin Yönetmelik
Yayınlandı
* Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Millî İstihbarat Teşkilatı Kanunu Değiştirildi
* Aleni ve Duruşmalı Muhakeme Hakkı
* Çocuk Hapishaneleri Kapatılmalıdır
* Avukatlık Kanunu Taslağı
Haberlerin tamamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
YARGITAY
HU KU K KA R A R L A R I
COURT OF CASSATION CIVIL CHAMBER
DECISIONS
* Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları
Court of Cassation Assembly of Civil Chambers Decisions
* Yargıtay Hukuk Daire Kararları
Court of Cassation Civil Chambers Decisions
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARLARI
COURT OF CASSATION ASSEMBLY OF CIVIL CHAMBERS DECISIONS
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2013/10-436
Karar No. 2013/1748
Tarihi:
25.12.2013
İlgili Kanun/Madde
6100 s. HMK/451
• SÜREKLİ İŞGÖREMEZLİK ORANININ TESPİTİ
• TESPİT DAVASI AÇMAKTA HUKUKİ YARAR
BULUNMAMASI
ÖZETİ: Dava, sürekli işgöremezlik oranının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının Kurum ile
anlaşması olmayan özel sağlık kuruluşundaki tedavisi karşılığı
düzenlenen fatura bedelinin; hastanenin acil ve yoğun bakım
ünitesindeki tedavisi karşılığı olan kısmının Kurumca karşılanması gerektiğinin tespitini talep ve dava etmiştir. Davacının, faturaya konu edilmiş, miktarı belirli sağlık harcamasının
Kurumca karşılanması istemiyle eda davası açma olanağı
varken, tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığının
kabulü gerekir.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2013/4-2247
Karar No. 2013/1667
Tarihi:
20.12.2013
İlgili Kanun/Madde
6100 s.HMK/331
• GÖREVSİZLİK KARARININ İNCELENMESİ
ÖZETİ: Bazı üyeler 6100 sayılı HMK 27.maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkına aykırı olduğunu, bazı üyeler de;
HMK 137.maddesindeki “dilekçelerin karşılıklı verilmesinden
sonra ön inceleme yapılır, mahkeme ön incelemede; dava
şartlarını ve ilk itirazları inceler” düzenlemesi ve HMK 141.
maddesindeki iddianın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağının ikinci cevap dilekçesi ile başlaması hükümleri gözetildiğinde, dilekçeler aşaması tamamlanmadan görevsizlik kararı
verilmemesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulması gerektiğini savunmuş iseler de, bu görüş kurul çoğunluğu tarafından
yerinde görülmemiş, davanın tensip ile birlikte dava şartı noksanlığından usulden reddedilmesinde HMK 30.maddesi de
gözetildiğinde bir isabetsizlik olmadığı kabul edilmiştir.
Yargıtay Hukuk Kararları
26
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2013/6-366
Karar No. 2013/1656
Tarihi:
06.12.2013
İlgili Kanun/Madde
6100 s. HMK/Gç3
• KİRA SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK
DAVASI
• HOR KULLANMA TAZMİNATI
ÖZETİ: Somut olayda, davacının hor kullanma tazminatına ve eksik
teslim edilen demirbaş eşya bedeline ilişkin bir talebi ve davası
bulunmamaktadır. Bu konuda muarazanın bulunmadığı ve bu
bedelleri davacının, davalıya ait teminattan tahsil ettiği de
dava dilekçesi ve tarafların yargılama aşamalarındaki beyanlardan anlaşılmaktadır.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2013/4-335
Karar No. 2013/1654
Tarihi:
06.12.2013
İlgili Kanun/Madde
1512 s. NoterlikK/162
• SAHTE BELGELERLE YAPILAN ARAÇ SATIŞI NEDENİYLE UĞRANILAN MADDİ ZARARIN İŞLEMİ
YAPAN NOTERDEN TAHSİLİ TAZMİNİ İSTEMİ
ÖZETİ: Dava; sahte belgelerle yapılan araç satışı nedeniyle uğranılan
maddi zararın, işlemi yapan davalı noterden tahsili istemine
ilişkindir. Belgenin sahteliği hususundaki en önemli kıstas
belgenin veya kimliğin aldatma yeteneğine (iğfal) sahip olup
olmamasıdır. Yargıtay bir çok kararında; aldatma (iğfal) yeteneği bulunan belgelerin kullanılmasını üçüncü kişinin ağır
kusuru olarak nitelendirmiş ve noterin sorumluluğu bakımından illiyet bağını kestiğini kabul etmiştir. Zarar doğuran işlem
veya eylemde aldatma (iğfal) kabiliyetine sahip bir kimlik veya
belgesinin kullanılması halinde noterin sorumluluğunun
doğmayacağının kabul edilmesi gerekir. Ancak detaylı bir
incelemeyle ortaya çıkacak sahteliğin fark edilmesi noter veya
çalışanından beklenemeyecek bir durumdur. Ayrıca Yargıtay
bazı kararlarında; nüfus cüzdanındaki seri ve T.C kimlik numarasının bulunmaması, numaranın on bir haneli olmaması,
eksik veya fazla olması, doğum yerinin ilçe veya merkez ilçe
olarak yazılmaması, soğuk damganın veya motorlu araç tescil
belgesinde mühür bulunmaması, tescil belgesindeki bilgilerin
kullanılan kimlik ile veya motor sicil numarası veya şasi numarasının birbirine uymaması gibi hallerini “somut sorumluluk nedenleri” olarak kabul edilmiş, noterlerin ve çalışanlarının yapmış oldukları işlemlerde, sorumluluk sebeplerini, her
somut olayın özelliğine göre ayrı ayrı değerlendirmiştir.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2013/13-372
Karar No. 2013/1606
Tarihi:
27.11.2013
27
İlgili Kanun/Madde
6098 s. TBK/89
• YETKİ İTİRAZININ ÖN SORUNLAR GİBİ
İNCELENMESİ GEREKTİĞİ
ÖZETİ: 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 67.maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı
borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nun 66.maddesine göre
itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçladığı
bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süre
içinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu
aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilebilir. Yargıtay'ın
kararlılık kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını
gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin
yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu
sonuca etkili değildir.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2013/4-8
Karar No. 2013/1458
09.10.2013
Tarihi:
İlgili Kanun/Madde
818 s. BK/49
4721 s.TMK/24
• HAKSIZ ŞİKAYET NEDENİYLE KİŞİLİK HAKLARINA
SALDIRIDAN DOLAYI UĞRANILAN MANEVİ
ZARARIN ÖDETİLMESİ İSTEMİ
• HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜ
ÖZETİ: Ceza hakiminin beraat kararı verirken delilleri takdir konusundaki kanaati, hukuk davasına etkili değildir. Hukuk hakimi hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının sınırlarını
belirlerken dayanılan kanıtların iddiayı kanıtlayacak güçte
olmasını aramayacaktır. Çünkü hukuk hakimi iddiayı değil,
hak arama özgürlüğünün hukuka uygun olarak kullanılıp
kullanılmadığını araştırma ödevi altındadır. Bu nedenle şikayet hakkını haklı gösterecek kesin kanıtlar olmasa bile bir
takım güçsüz kanıtların bulunması yeterli olacaktır. Kesin
kanıtların aranması şeklindeki bir kabul halinde ise hak
arama özgürlüğünün kullanılması kısıtlanmış olacaktır.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
Yargıtay Hukuk Kararları
28
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2013/14-152
Karar No. 2013/1394
Tarihi:
25.09.2013
İlgili Kanun/Madde
4721 s. TMK/747
• GEÇİT İRTİFAKININ TESİSİNDE KOMŞULUK
HUKUKU İLKELERİNİN ESAS ALINMASI
ÖZETİ: Mahkemece uygun geçit yeri saptanırken öncelikle taraf yararlarının gözetilmesi ilkesi göz önünde tutulmalıdır. Geçit
hakkı, taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü bir anlamda komşuluk hukukundan
almaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da yol saptanırken
komşuluk hukuku ilkelerinin de esas alınması gerekmektedir.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
Esas No.
2012/3-1215
Karar No. 2013/465
Tarihi:
10.04.2013
İlgili Kanun/Madde
6098 s. TBK/344
• KİRA FARK ALACAĞININ TAHSİLİ İSTEMİ
ÖZETİ: Genel Kurul’daki görüşmeler esnasında bir kısım üyelerce; 1
Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk
Borçlar Kanunu’nun kira bedelinin belirlenmesine ilişkin
344. maddesinin somut olaya tatbikinin gerektiği, bu hüküm
uyarınca tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak
kira bedeline ilişkin anlaşmalarının, bir önceki kira yılında
üretici fiyat endeksindeki (ÜFE) artış oranını geçmemek koşuluyla geçerli olduğunu, bu nedenle sözleşmedeki %40 artış
hükmü yerine ÜFE artış oranının uygulanmasının gerektiğini
belirtmiş iseler de, çoğunluk tarafından bu görüş, somut
olayda dava konusu yapılan kira dönemindeki alacağın yeni
yasanın yürürlüğünden önceki bir döneme ilişkin olması dikkate alınarak kabul edilmemiştir.
Kararların devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
YARGITAY HUKUK DAİRE KARARLARI
COURT OF CASSATION CIVIL CHAMBERS DECISIONS
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/13140
İlgili Kanun/Madde
4721 s. TMK/683
Karar No. 2013/14885
Tarihi:
30.10.2013
• ÇAPLI TAŞINMAZA EL ATMANIN ÖNLENMESİ
İSTEĞİNDE GÖREVLİ MAHKEME
ÖZETİ: Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi isteğine ilişkin
olup; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yürürlüğü zamanında açılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 683/2. maddesinden kaynaklanan davaların taşınmazın
aynına yönelik olduğu gözetildiğinde, olayda HMK'nın 382. ve
383. maddelerinin uygulama yeri bulunmadığı, bu hali ile
eldeki davanın HMK'nın 2. maddesi kapsamında kaldığı ve
görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu tartışmasızdır.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
İlgili Kanun/Madde
Esas No.
2013/10403
Karar No. 2013/13611
4721 s. TMK/599
30.09.2013
Tarihi:
• VEKALET GÖREVİNİN KÖTÜYE KULLANILMASI
HUKUKSAL NEDENİNE DAYALI İPTAL, TESCİL
OLMADIĞI TAKDİRDE TAZMİNAT İSTEĞİ
ÖZETİ: Miras ortaklığı mirasın tümü üzerinde söz konusu olduğundan, terekedeki paylar ayrılmaksızın ortaklığa dahil olan mirasçılara aittir. Tereke üzerinde ortaklık devam ettiği sürece,
mirasçıların terekeye giren mallar (taşınır-taşınmaz) üzerinde
somut ve bağımsız payları mevcut değildir. O halde, yukarıda
değinilen yasal düzenlemeler ve ilkeler dikkate alındığında ve
dava dışı mirasçının bulunduğu gözetildiğinde, davacının
vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedeniyle ve
kendi payına hasren tek başına dava açamayacağı tartışmasızdır. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru
değildir.
30
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/6259
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/26355
4721 s. TMK/173
Tarihi:
14.11.2013
• KADININ BOŞANDIĞI KOCASININ SOYADINI
KULLANMASI
ÖZETİ: Davalı kadının, 03.06.2009 tarihinde kesinleşen anlaşmalı
boşanma kararı gereğince boşandığı kocasının “N...” olan
soyadını taşımasına izin verildiği, bu iznin kaldırılmasını gerektirecek Türk Medeni Kanununun 173/3. maddesi anlamında bir durumun kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Davacı
kocanın, davalı kadının “N...” soyadını taşımasına iznin kaldırılması davasının reddi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü
doğru bulunmamıştır.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/12135
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/15160
6100 s. HMK/57, 166
04.11.2013
Tarihi:
• DAVALININ YOKLUĞUNDA YARGILAMAYA DEVAM
EDİLMESİ
ÖZETİ: Somut olayda, davalının yurt dışında yaşadığının bildirilmesine rağmen, mahkemece, yurtdışı adresine Tebligat Kanununa göre usulüne uygun olarak duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin tebliğ edilmediği, taraf teşkilinin sağlanmadığı ve yargılamanın davalının yokluğunda yapıldığı anlaşılmaktadır.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
31
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/1043
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/2837
1086 s. HUMK/428
Tarihi:
21.02.2013
• SÖZLEŞMEDEN KAYNAKLI DAVALARDA
ZAMANAŞIMI SÜRESİ
ÖZETİ: Somut olayda davacı, davalıyla aralarındaki alım-satım sözleşmesi uyarınca ödenen ve malın iadesinden sonra davalı
tarafından geri ödenmeyen makine bedelini talep etmiş olup,
iade isteminin sözleşmeye dayalı olması sebebiyle B.K.nun
125. maddesine göre zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu gözetilmeden, B.K.nun 66. maddesinde yazılı zamanaşımı süresine tabi olduğu kabul edilerek, davanın zamanaşımı sebebiyle
reddi doğru görülmemiştir.
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/3084
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/721
4721 s. TMK/4
Tarihi:
22.01.2014
• MANEVİ TAZMİNAT MİKTARI
ÖZETİ: Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse
manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın
özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek
takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği
Medeni Yasa'nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek
bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan
özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir.
O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır..
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
32
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
4. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2012/12054
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/457
6100 s. HMK/375
Tarihi:
17.01.2013
• YARGILAMANIN YENİLENMESİNİN
İSTENEBİLMESİ
HMK'nun
375/i maddesinde; yargılamanın yenilenmesinin
ÖZETİ:
istenebilmesi için, İhlalin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kesinleşmiş kararı ile tespit edilmiş olması koşulu getirilmiştir, ilgili iade sebebinin, 4793 Sayılı Kanun ile HUMK'nun
445. maddesine eklenmesinin ve aynı sebebin HMK'da da
mevcudiyetini korumasının gayesi düşünüldüğünde, maddenin lafzi değil amaçsal yorumlanması gerekir. Kanun, sözüyle
ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır. Kesinleşmiş
karar ile tespit olunma ifadesinin dar yorumlanması halinde
maddenin konuluş amacının yeterince tezahür etmeyeceğinin
kabulü gerekir. Kaldı ki; dostane çözüm, İnsan Hakları ve
Temel Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşme ve Eki Protokoller ile tanınan insan haklarına saygı ilkesinden esinlenmekte
ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi'ne de yargılamanın her aşamasında taraflara bu
hususta yardım etme vazife ve yetkisi tanınmaktadır. Dostane
çözümü iç hukukumuzdaki sulh kurumuna benzetmek, Türk
Devleti'nin dostane çözüm neticesinde bir miktar parayı ödemeyi kabul ve taahhüt etmesini de davanın kısmen kabulü
şeklinde kıyasen değerlendirmek, HMK'nun 375/i maddesinde
yer alan düzenlemeyi somut olaya uyarlama açısından yerinde
olacaktır. Bu itibarla; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin
dostane çözüm neticesinde davanın kayıttan düşürülmesine
dair kararı da, HMK'nun 375/i maddesine uygun kesinleşmiş
bir karardır. Yargılamanın yenilemesi koşullan oluşmadığından bahisle istemin dinlenebilir olmadığından reddine karar
verilmesi doğru değildir. İşin esası incelenerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
33
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/14560
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/2634
6100 s. HMK/120
Tarihi:
10.02.2014
• GİDER AVANSININ DELİL AVANSINDAN FARKLI
OLMASI
ÖZETİ: HMK.'nın gider avansına ilişkin 120. maddesi ile delil avansına ilişkin 324. maddesi birlikte değerlendirildiğinde; gider
avansının yatırılmamasının ve delil avansının yatırılmamasının farklı hukuki sonuçlara bağlandığı dikkate alındığında;
gider avansının tanık dinlenmesi, bilirkişi raporu alınması ve
keşif gideri gibi delil ikamesine yönelik giderleri kapsayacak
şekilde yorumlanmasına olanak yoktur. Bu durumda; dava
şartı olan gider avansının delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderlerini ifade ettiği kabul edilmelidir.
YARGITAY
5. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/6669
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/13231
2942 s. KamulaştırmaK/10
Tarihi:
20.06.2013
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ VE
TAŞINMAZIN TERKİNİ
• TAŞINMAZIN KAMULAŞTIRMADAN ARTA KALAN
BÖLÜMÜ
ÖZETİ: Dava konusu taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan 103,13
m2'lik bölümün yüzölçümü ve geometrik durumu nazara alındığında, bu bölümün bedeline hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiştir.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/8913
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/1965
2004 s. İİK/235
Tarihi:
24.02.2014
• KİRACILIK SIFATININ TESPİTİ DAVASI
• KİRAYA VERENİN EV SAHİNİ OLMASI
GEREKMEDİĞİ HAKKINDA
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
Yargıtay Hukuk Kararları
34
ÖZETİ: Davacı ile dava dışı Yiğit arasında 01.09.2009 başlangıç tarihli
ve bir yıl süreli kira sözleşmesi olduğu hususunda uyuşmazlık
bulunmamaktadır. Taşınmaz tapuda Hatice adına kayıtlıdır.
Taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin paraya çevrilmesi nedeniyle yapılan takip nedeniyle taşınmaz davalı banka adına
21.07.2011 tarihinde ihale edilmiştir. Cebri icra kanalıyla
taşınmazı iktisap eden davalı bankanın talebi ile İİK 135/2
maddesine göre davacı kiracıya fuzuli şagil olduğundan bahisle tahliye emri gönderilmiş tahliye emrinin davacıya
19.10.2012 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine süresinde itiraz
ederek kiracılığın tespiti için bu davayı açmıştır. Davacı taşınmazın hacizden önceki bir tarihten beri kiracısı olduğunu
iddia etmiş buna ilişkin kira sözleşmesi ve kiralanana ait resmi
kurumlardan elektrik, su ve doğalgaz abonman sözleşmelerini
ve faturaları ibraz etmiştir. Davalı vekili tüm savunmalarında
davacının kiracı olduğuna açıkça karşı çıkmamış, kira sözleşmesinin kimlere karşı ileri sürülebileceğine ilişkin savunmalarda bulunmuştur. Bu nedenle davacının davalının kiracılığını kabul ettiğinin kabulü gerekir.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/7216
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/10812
6570 s. GKHK/7
Tarihi:
20.06.2013
• İŞYERİ İHTİYACI SEBEBİYLE TAHLİYE
ÖZETİ: İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arz etmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi
olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da
devam etmesi gerekir.
YARGITAY
7. HUKUK DAİRESİ
2013/8901
İlgili Kanun/Madde
Esas No.
Karar No. 2013/16390
4857 s. İşK/24
Tarihi:
07.10.2013
• İŞÇİNİN İSTİFASI
• İŞ SÖZLEŞMESİNİN İŞVEREN TARAFINDAN FESHİ
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
35
ÖZETİ: Davacının, davalı işverene verdiği, 29.06.2010 günlü dilekçeyle “5947 sayılı Kanunun sağlık personelinin kısmi süreli
olarak özel kuruluşlarda çalışmasını yasakladığını, kanunun
yürürlük tarihinin 30.07.2010 olduğunu, Mersin Devlet Hastanesi Mikrobiyoloji laboratuarında tam gün çalışacağını,
01.08.2010 tarihine kadar kurumunuzda çalışmaya engel olan
yasada bir değişiklik olmaması halinde, 01.08.2010 tarihi itibariyle kurumunuzdaki görevimden istifa ediyorum." şeklinde
bildirimde bulunduğu, daha sonra 23.07.2010 günlü dilekçesiyle, "16.07.2010 tarihinde Anayasa Mahkemesi'nin tam gün
yasasına dair kısmi iptal kararı ve 22.07.2010 tarihinde Danıştay'ın konuya ilişkin yürütmeyi durdurma kararı sonucu,
kamu hekimlerinin ikinci bir işte çalışmasında hukuki belirsizlik olması nedeniyle 02.07.2010 tarihinde tam gün yasası
gereği, 01.08.2010 tarihi itibariyle kurumunuzdan istifa edeceğime dair dilekçemin konuya ilişkin hukuki belirsizlik kesinlik kazanıncaya kadar işleme alınmaması, zorunlu istifamın söz konusu olduğu durumda ise 02 Temmuz tarihli dilekçemin yasal olarak belirtilecek, istifa tarihi değişikliği ile işleme alınmasını arz ederim." şeklinde beyanda bulunduğu
sabittir. Davacının, vermiş olduğu 23.7.2010 tarihli dilekçesinde yasal zorunluluğun ortadan kalkması nedeniyle “istifa
dilekçesinin işleme alınmamasını” gayet açık ve net bir şekilde
belirtilmesine rağmen, işverenin, istifa dilekçesini işleme koymak suretiyle, iş akdini, kendi inisiyatifi ile ancak haklı neden
olmaksızın sona erdirildiğinin kabulü zorunludur. Olayda
haklı nedene dayanmayan işveren feshi vardır.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/1737
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/2560
4721 s. TMK/605
Tarihi:
17.02.2014
• TEREKENİN BORCA BATIK OLMASI
• MİRASIN HÜKMEN REDDİ
ÖZETİ: Dava Türk Medeni Kanunu'nun 605/2 maddesinde yer alan
“ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli
veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.”
hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca
batık olduğunun tespitine) ilişkindir. Bu maddeye dayanan
talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyi niyetli ya da kötü
niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
Yargıtay Hukuk Kararları
36
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/5937
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/9895
2004 s. İİK/24
Tarihi:
24.06.2013
• TAŞINIR TESLİMİNE DAİR İLAMIN İCRASI
ÖZETİ: Mahkemece ilamda yenisiyle değiştirilmesine karar verilen
ayıplı k. 2006 Model C. 1.5 lx dsl sdn. comfort marka aracın
teknik donanımını gösteren bilgi ve belgelerin taraflardan
temin edilerek makine mühendisi bilirkişi aracılığıyla haciz
tarihi itibariyle (aracın aynen teslimi için verilen 7 günlük
sürenin sona erdiği tarih) k. 2006 Model C. 1.5 lx dsl sdn.
comfort kıa 2006 Model C. 1.5 lx dsl sdn. comfort aracın donanımlarına göre belirlenecek değerinden 2006 model araçta
bulunmayan donanım farklarının tutarı düşülerek iade konusu aracın değerinin belirlenmesi gerekir.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2011/35934
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/29010
4857 s. İşK/63
12.11.2013
Tarihi:
• FAZLA ÇALIŞMANIN İSPATI
• FAZLA ÇALIŞMA ALACAĞI
ÖZETİ: Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar
arasında uyuşmazlık konusudur. Dairemizce temyiz incelemesi
yapılan 2011/2007 esas sayılı dosyada “davacının çalıştığı
dönem itibariyle davalı D. kamuya ait bir şirkettir. Davacılar
tarafından okunan sayaçlara ilişkin belge ve bilgilerin D’ye
hangi zamanda iletildiği ve buna göre çalışmanın bitiş saatinin ne olduğu kurum kayıtlarından araştırılmalıdır. Davacı
tanığı M.A. ile davalılar arasında derdest dava bulunması,
diğer tanık İ. H. Y.’nın ise davalı A... firmasında çalışıp çalışmadığının belli olmaması da dikkate alınmalıdır.” şeklinde
bozma yapılmıştır. Mahkemece yeniden yapılan sonucunda
fazla çalışma alacağı tekrar hüküm altına alınmış ve Dairemizin 2012/30587 E. sırasında yapılan temyiz incelemesi neticesinde davacının fazla çalışmayı ispat edilemediği belirtilerek
karar bozulmuştur. Yukarıdaki açıklamalar ve Dairemizin
emsal bozması nazara alındığında işverene karşı davası bulunan tanık beyanlarına itibar edilemeyeceğinden davacının
ispatlanamayan fazla çalışma alacağı talebinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
37
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/6184
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/19533
2822 s. MülgaTİSGLK/9
Tarihi:
25.06.2013
• TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNDEN YARARLANMA
• TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİNDEN DOĞAN İŞÇİLİK
ALACAKLARI
ÖZETİ: Sendika üyesi olan kapsam dışı işçilerin üyeliğin bildirildiği
tarihten toplu iş sözleşmesinden yararlanması gerekir. Ancak
toplu iş sözleşmesinin yararlanma maddesinin de değerlendirilmesi gerekir. Davacı işçinin sendika üyeliğinin bildirildiği
tarihle fesih tarihi arasındaki dönemde yürürlükte olan her iki
toplu iş sözleşmesinde de davacı konumundaki işçilerin toplu
iş sözleşmesinden yararlanacakları hükümler protokollerle
sınırlandırılmıştır. Birleşen işyerlerinde farklı parasal haklarla çalışan işçiler arasında bir dengenin gözetilmesi amacıyla sendikayla işveren arasında toplu iş sözleşmesinin eki
mahiyetinde düzenlenen sözü edilen protokol hükümleri geçerlidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda toplu iş sözleşmesinin 45, 49, 54, 57, 59. maddelerine göre hesaplamalar
yapılmış olup, sözü edilen protokollere göre davacı işçinin
toplu iş sözleşmesinin hesaplamaya konu olan toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanması mümkün değildir. Bu durumda davaya konu toplu iş sözleşmesine dayanan fark isteklerin reddine karar verilmelidir. Davacı işçinin toplu iş sözleşmesine dayanan fark istekleri yerinde olmadığından aynı
sebeple iş sözleşmesini feshi de haklı olarak değerlendirilemez.
Kıdem tazminatıyla fark isteklere dayalı bu davanın reddi gerekirken yazılı şekilde her iki isteğin de kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2012/21268
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/24392
6098 s. TBK/54, 55
Tarihi:
13.12.2013
• İŞ KAZASI NEDENİYLE KURUM ZARARININ
RÜCUAN TAZMİNİ DAVASI
• KURUMUN RÜCU ALACAĞI
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
Yargıtay Hukuk Kararları
38
ÖZETİ: Davanın yasal dayanağını oluşturan ve işverenin iş kazası
veya meslek hastalığından sorumluluğunu düzenleyen 5510
sayılı Kanunun 21/1’inci maddesinde; sigortalıya veya hak
sahiplerine yapılan ya da ileride yapılması gereken harcama
ve ödemeler yönünden herhangi bir sınır öngörülmemişken;
bağlanan gelirler yönünden, gelirin başladığı tarihteki ilk
peşin sermaye değeri toplamına, sigortalı veya hak sahibinin
işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere
hükmedilebileceği öngörülmüştür. Bunun bir gerçek zarar
hesabını gerektireceği açıktır. Gerçek zarar hesabı, tazminat
hukukuna ilişkin genel ilkeler doğrultusunda yapılmalıdır.
Sigortalı sürekli iş göremezlik durumuna girmişse bedensel
zarar hesabı, ölüm halinde ise destekten yoksun kalma tazminatı (818 sayılı Borçlar Kanununun 45 ve 46, 6098 sayılı Türk
Borçlar Kanununun 54 ve 55’inci maddeleri) hesabı dikkate
alınmalıdır.
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2012/23418
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/14551
7201 s. TebligatK/16
Tarihi:
27.06.2013
• AMME ALACAĞINA İLİŞKİN ÖDEME EMRİNE
İTİRAZDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE
• LİMİTED ŞİRKET ORTAKLARININ AMME
ALACAKLARINDAN SORUMLULUĞU
ÖZETİ: "Menfi tespit" niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde
açılması zorunludur. Dosya kapsamına göre, limited şirketine
ait prim borçları sebebiyle davacıya gönderilen ödeme emrinin
11.2.2011 tarihinde babası H. Ş.'e tebliğ edilirken " kendisine
verilmek üzere aynı adreste bulunan babasına" şerhinin düşüldüğü, 7201 Sayılı Kanun'un 16. maddesinde; "Kendisine
tebliğ yapılacak kişi adresinde bulunmazsa tebliğ kendisiyle
aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır." hükmü öngörülmüş olup, tebliğ memuru, aynı adreste
bulunan babasına tebliğ yaptığı, aynı adreste oturup oturmadıklarını tespit etmediği, şekli olarak tebligatın yöntemine
uygun olmadığı ve davacının ıttıla tarihinden itibaren hak
düşürücü sürenin işlemeye başlayacak olup, davanın süresinde açıldığının kabulü gerekmektedir. Öte taraftan, yargılama devam ederken, zaten davacı takibe konu prim borcu ve
fecilerini ihtirazi kayıtla ödemiş olup, 506 Sayılı Kanunun 84.
maddesine dayalı olarak istirdata dönüşen davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
39
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/1444
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/3546
4077 s. TüketiciK/10
Tarihi:
04.12.2012
• BİR KİMSENİN BİLGİSİ VE RIZASI OLMADAN
KEFİL BÖLÜMÜNDE ADI VE İMZASI BULUNMASI
ÖZETİ: Dava konusu kredi sözleşmesi her ne kadar davalı bankada
düzenlenmişse de, sözleşmede kefil olarak görünen M. G. dışındaki asıl borçlu ve kefillerin birbirlerini tanıdıkları, davacının önce kefil iken adı çizilip asıl borçlu yapıldığı, borçlu kısmında yer alan imzanın davacıya ait olduğunun kabul edildiği, bir kimsenin bilgisi, ve rızası olmadan kefil bölümünde
adı ve imzası bulunduğu halde borçlu kısmını da imzalamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu nedenle davacının kredi sözleşmesinde üzerleri çizilerek yapılan değişikliklerden haberdar olduğunun kabulü gerektiği bu nedenle hakkında ceza davası açılmasında kendisinin de kusurunun bulunduğu, davacının, sözleşmede kefil iken borçlu olmayı kabul
edip bu bölümü de imzalamak suretiyle sözleşmedeki tahrifatı
kabul etmiş sayılacağından kendi kusurundan menfaat temin
etmesinin hakkın kötüye kullanılması anlamı taşıyacağı, gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
2013/11784
İlgili Kanun/Madde
Esas No.
Karar No. 2014/1313
5941 s.ÇekK/5
Tarihi:
22.01.2014
• DAVA KONUSU ÇEKİN DAVALI BANKA
TARAFINDAN USULÜNE UYGUN OLARAK
KARŞILIKSIZ ŞERHİ VURULMAMASI
ÖZETİ: Davacının 30/11/2011 tarihinde çekin karşılığı bulunmadığını
bilmesine rağmen borçlu aleyhine hiçbir takip yapmadığı,
davalının kaşedeki yanlış içerikli beyanının muhatap bankanın 30/11/2011 tarihli yazısı ile düzeltilmiş olduğu, davacının
zamanaşımı süresi geçmeden çekin karşılıksız olduğunu öğrendiği ve işbu davanın açıldığı tarihte dahi zamanaşımı süresinin dolmadığı, davacının iddia ettiği zarara davalının çekin
karşılıksız bulunduğuna ilişkin yazısının neden olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
Yargıtay Hukuk Kararları
40
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/5062
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/7084
2004 s. İİK/134
Tarihi:
12.03.2014
• SATIŞ BEDELİNİN MUHAMMEN BEDELİN YÜZDE
YÜZÜNÜN ÜSTÜNDE OLMASI HALİNDE ZARAR
UNSURU OLUŞMAMASI
ÖZETİ: Somut olayda, 200.000.00 TL muhammen bedelli menkulün
205.100,00 TL'ye satıldığı ve dolayısıyla satış bedelinin menkulün muhammen bedelinin üzerinde olduğu anlaşılmaktadır.
Her ne kadar borçlu yapılan satış ilanı ve kıymet takdir tebliğ
işleminin usulsüzlüğünü ileri sürmüşse de şikayet dilekçesinde
menkulün kıymetinin düşük olduğunu ileri sürmemiştir. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre satış bedelinin muhammen
bedelin yüzde yüzünün üstünde olması halinde zarar unsuru
oluşmayacağından, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
İlgili Kanun/Madde
2013/35072
Esas No.
Karar No. 2014/4439
2004 s. İİK/140, 366
Tarihi:
19.02.2014
• SIRA CETVELİ YAPMA ZORUNLULUĞU
ÖZETİ: Birden fazla alacaklı bulunduğu durumlarda, icra müdürlüğünce, öncelikle İİK.nın 140. maddesi gereğince sıra cetveli
yapılarak alacaklılara diğer alacaklara yönelik itirazlarını ileri
sürme imkanı tanınmalıdır.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/14078
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/2074
6098 s. TBK/138
Tarihi:
27.01.2014
• TARAFLAR ALEYHİNE NİSPİ ORANDA VEKALET
ÜCRETİNE HÜKMEDİLMESİ
• DÖVİZE ENDEKSLİ KREDİ NEDENİYLE KUR
ARTIŞINDAN KAYNAKLANAN VE TARAFLARIN
İRADESİ DIŞINDA OLUŞAN ARTIŞ SONUCU ORTAYA
ÇIKAN MUARAZANIN GİDERİLMESİ
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
41
ÖZETİ: Davacının açtığı uyarlama davasının reddi nedeniyle davalı
yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca Tüketici Mahkemeleri için geçerli
bulunan maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Mahkemece, değinilen bu yön gözetilerek reddedilen dava nedeniyle davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan
Avukatlık Asgari ücret Tarifesi gereğince 600 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde nispi
vekalet ücretine hükmedilmedi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden
yargılama yapılmasını gerektirmediğinden usulün 438/7 maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
2013/6266
İlgili Kanun/Madde
Esas No.
Karar No. 2013/6492
1086 s. HUMK/409
Tarihi:
15.03.2013
6100 s. HMK/150
• DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASI KARARI
• DAVANIN TAKİP EDİLMEMESİ
ÖZETİ: Mahkemece aynı celsede davanın ikinci kez takip edilmemesi
nedeniyle HMK 150/6 hükmü gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Dava tarihi itibariyle uygulanması gereken 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun
409 maddesinin 6. fıkrasında; birinci ve ikinci fıkralar gereğince işlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan
yenilenmiş olan dava, ilk yenilemeden sonra bir defadan fazla
takipsiz bırakılamaz. Aksi halde beşinci fıkra hükmü uygulanacağı, yani davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği
belirtilmiştir. Görüldüğü gibi davanın açılmamış sayılmasına
karar verilebilmesi için davanın ilk yenilemeden sonra iki defa
takipsiz bırakılması gerekir. Başka bir deyişle bir dava ancak
iki kez yenilenebilir. Dava, üçüncü kez takipsiz bırakılırsa
açılmamış sayılır.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
42
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
14. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/14602
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/1802
1086 s. HUMK/438
Tarihi:
11.02.2014
• KONUSU PARA OLAN VEYA PARA İLE
DEĞERLENDİRİLEBİLEN DAVALARDA VEKALET
ÜCRETİ
• TAŞINMAZLARLA İLGİLİ DAVALARDA VEKALET
ÜCRETİNE ESAS OLAN DEĞER
ÖZETİ: Konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen davalarda
davanın sonucuna göre taraflar yararına hükmedilecek vekâlet ücretinin nispi olarak hesaplanması gerektiği kuşkusuzdur.
Taşınmazlarla ilgili davalarda vekâlet ücretine esas olan değer
ya dava dilekçesinde gösterilen değer veya mahkemece keşifte
belirlenen ve buna göre eksik harcı tamamlanan miktardır.
YARGITAY
14. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/15821
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/1753
818 s. BK/18
Tarihi:
11.02.2014
2004 s. İİK/277, 245, 255
• TAPU İPTALİ VE TESCİLİ DAVASINI AÇABİLECEK
KİŞİLER
ÖZETİ: Tapu iptali ve tescil istemli dava, ayni veya kişisel hak sahibi
ya da onun mirasçıları tarafından taşınmaz malikine karşı
açılabilir. Dava hukuki nedeni, iradeyi fesada uğratan sebepler veya üçüncü kişilerden gizlenen gerçek işlem ya da bir
sözleşme ilişkisinden doğabilir. Bu genel ilke dışında, hukuki
yarar taşıyan ancak, ayni veya kişisel hak sahibi bulunmayan
üçüncü kişi taşınmazın kendisi dışındaki hak sahibi adına
tescilini talep edebilir. Bu dava, taşınmazın gerçek hak sahibine iadesindeki hukuki yarar nedenine veya başka bir davada
verilen yetkiye dayanarak açılabilir.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
43
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2014/620
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/1573
818 s. BK/125
Tarihi:
05.03.2014
6098 s. TBK/146
• ESER SÖZLEŞMESİNE DAYALI AYIPLI İFA SONUCU
UĞRANILAN ZARARIN GİDERİLMESİNDE
ZAMANAŞIMI
ÖZETİ: Dava, eser sözleşmesine dayalı ayıplı ifa sonucu uğranılan
zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, dava haksız fiile dayalı tazminat olarak nitelendirilerek zarar ve tazminat yükümlüsünün öğrenildiği 15.02.2008 tarihinden eldeki
davanın açıldığı 09.05.2013 tarihine kadar 6098 sayılı
TBK'nın 72. maddesindeki 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden bahisle dava reddedilmiştir. Uyuşmazlık eser sözleşmesinden doğduğundan, olayda haksız fillere ilişkin zamanaşımı
sürelerinin uygulanması doğru değil ise de; işin teslim edildiği
ve ilk davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı
BK'nın 126/IV. maddesinde yüklenicinin kasıt ve ağır kusuru
ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmemiş ve bilhassa
ayıplı malzeme kullanmış ve ayıplı bir iş meydana getirmiş
olması sebebiyle açılacak davalar hariç olmak üzere eser sözleşmesinden doğan davalar 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi
tutulmuştur. Olayda yüklenicinin kasıt ve ağır kusuru olması
ve gizli ayıbın varlığı kabul edilse dahi 818 sayılı BK'nın 125
ve 6098 sayılı TBK'nın 146. maddesi gereğince 10 yıllık zamanaşımına tabi olacaktır.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
44
Yargıtay Hukuk Kararları
YARGITAY
15. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2012/4047
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/4118
818 s. BK/81, 355
Tarihi:
24.06.2013
• ESER SÖZLEŞMESİNİN FESHİNE FAZLA ÖDENEN
BEDELİN İADESİNE İŞ BEDELİ KARŞILIĞI
VERİLEN SENETLERİN İPTALİ
ÖZETİ: Nitekim mahkemece imalat bedeli konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, sözleşme fiyatlarına göre 32.230,15 + kdv
hesaplanmıştır. Mahkeme kararında sözleşmede belirtilen
senetler yükleniciye verildiğinden iş bedelinin tamamı ödenmiş
kabul edilerek sonuca varılmıştır. Oysa davalı senetlerin vadesinde ödenmediğinden aleyhine cirantalarca takip başlatıldığını iddia etmiştir. Gerçekten dosyada mevcut takiplerden
senetlerin vadelerinde ödenmediği anlaşılmaktadır. Bu haliyle
davalıya yapılan toplam ödeme miktarının kesin olarak saptanması gerekir. Senetler verilmekle ödemenin kanıtlandığının
kabulü doğru olmamıştır.
YARGITAY
16. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/9507
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/9139
6831 s. OrmanK/2
27.09.2013
Tarihi:
• DAVACI LEHİNE ZİLYETLİK ŞERHİ VERİLMESİ
İSTEMİ
ÖZETİ: Dava kullanım kadastrosuna itiraz niteliğinde olup davacı
lehine zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. 3402
sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasayla eklenen Ek 4 üncü maddede, bu maddeye göre yapılacak kadastro sırasında fiili kullanım durumunun esas alınacağı, kim veya kimlerin ne zamandan beri kullanımında olduğunun beyanlar hanesinde
gösterileceği belirtilmiştir. Davanın, taşınmazın maliki olan
Hazineyle lehine zilyetlik şerhi konulanlara yöneltilerek açılması zorunludur. Davalı Hazine, davada yasal hasım durumunda olduğu gibi, yargılama sırasında da davacının çekişmeli taşınmaz üzerindeki zilyetliğine açıkça karşı çıkmamıştır.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
45
YARGITAY
16. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/4709
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/6170
2004 s. İİK/337
Tarihi:
04.06.2013
5237 s. TCK/43
• TİCARETİ TERK SUÇU
ÖZETİ: Ticareti terk suçu aynı iş yeriyle ilgili olarak aynı yetkilisi/yetkilileri tarafından ancak bir kez işlenebilen bir suç olup,
dosya içerisinde bulunan Antalya 5. İcra Mahkemesi'nin
2010/703 Esas, 2010/1390 Sayılı kararıyla aynı suçtan üç ay
hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında farklı müşteki tarafından farklı icra takip dosyasına
dayalı olarak yapılan iş bu şikayet sebebiyle açılan dava dosyasının bulunduğunun anlaşılması karşısında, sanık hakkında
T.C.K.43. maddesinin 2. fıkrasının atfıyla 1. fıkrasının uygulanmasının gerekip gerekmediği hususlarının tartışılması için
anılan dosyalar getirtilip incelenmeden ve adı geçen sanığa ait
olduğunun tespiti halinde dosyaların birleştirilmesi gerektiği
düşünülmeden eksik araştırmayla mahkumiyet kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
2013/16804
İlgili Kanun/Madde
Esas No.
Karar No. 2013/16203
492 s HarçlarK/13
Tarihi:
21.11.2013
• TASARRUFUN İPTALİ DAVASI
ÖZETİ: Hükmüne uyulan bozma ilamında, davalı 4. kişi Z. Y.'ın kötü
niyetinin ispat edilemediği, bu nedenle O. K.'ın tazminatla
sorumlu olması gereğinden bahisle yerel mahkeme kararının
bozulmuş olduğu ve bozmaya uyulduğu ve buna karşın O. K.
yerine 4. kişi Z. Y.'ın tazminatla sorumlu olarak kabulü,
bozma ilamı üzerine yapılan yargılamada davalı borçlu Mehmet Ali ve 3. kişi Osman'ın usulüne uygun olarak duruşmaya
davet edilerek davaya devam edilmesi gerekirken, yalnızca
davalılardan Zeki yönünden yargılama devamla hüküm tesisi,
ayrıca dava konusu edilen taşınmazların tasarruf tarihindeki
değerlerinin belirlenmesi için 17.09.2004 ve 22.07.2005 tarihlerinde keşif icra edilmiş ve ayrı ayrı bilirkişi raporu alınmış
olması sonucu, her iki raporda aynı dava konusu taşınmazlar
yönünden farklı bedeller tespit edilmiş olması nedeni ile bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi gereğine değinilmiştir.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
Yargıtay Hukuk Kararları
46
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2012/3150
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/1431
6100 s. HMK/176
Tarihi:
12.02.2013
• KISMİ SÜREKLİ İŞ GÖREMEZLİK TALEBİ
ÖZETİ: Somut olayda, davacı kısmi sürekli iş göremezlik talebiyle
davasını açmış, ıslah dilekçesiyle ise geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Geçici iş göremezlik
zararı ancak yeni bir davanın konusunu oluşturabilir. Bu
davada ıslah yoluyla talep edilebilmesi artık mümkün değildir.
Hal böyle olunca, mahkemece sürekli iş gücü kaybı tazminatı
talebi bakımından, 17.01.2010 tarihli tıbbi rapora göre sübut
bulmayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı
şekilde kabul kararı verilmiş olması doğru görülmemiş, bozma
sebebi yapılmıştır.
YARGITAY
18. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/6266
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/10161
2942 s. KamulaştırmaK/11
11.06.2013
Tarihi:
• KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ VE
TAŞINMAZ MALIN İDARE ADINA TESCİLİ İSTEMİ
ÖZETİ: Dava konusu taşınmazın deniz kıyısına yakın olması sebebiyle
deniz turizmi, kaz dağları eteklerindeki düzlükte ve astım hastalarının yararlandığı oksijeni bol olan bölgede olması, ayrıca
termal su kaynakları konaklama tesislerine çok yakın mesafede yer alması, kara ulaşımı güzergahında olması gibi hususların tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değerinde en
fazla %25 oranında objektif değer artışına neden olabileceği
düşünülmeden, %30 oranında objektif değer artışı uygulayan
bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulmuş olması, doğru
görülmemiştir.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
47
YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/14519
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/18436
1086 s. HUMK/427
Tarihi:
19.11.2013
• BANKANIN YASA GEREĞİ HER ÇEK YAPRAĞI İÇİN
ÖDEMEK ZORUNDA OLDUĞU ASGARİ TUTARIN
TAHSİLİ
ÖZETİ: Dava tarihinde yürürlükte bulunan 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkındaki Kanunun 6/son maddesi “Takas odaları aracılığı ile ibraz
edilmiş çekler için 10. maddede belirlenen sorumluluk miktarı
dahil kısmi ödeme yapılamaz...” hükmünü içermektedir. Ayrıca, 5941 Sayılı Çek Kanunu'nun Geçici 1'inci maddesinin
3'üncü fıkrasında, bankaların müşterilerine verdikleri eski çek
defterleriyle ilgili olarak 3167 Sayılı Kanun hükümlerinin
uygulanmasına devam olunacağı düzenlenmiştir. Bu durumda
mahkemece anılan yasa hükümleri gözetilmeden aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
YARGITAY
20. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/8535
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/11410
2644 s. TapuK/31
Tarihi:
10.12.2013
• TAPU KAYDININ YÜZÖLÇÜMÜNÜN ARTIRILMASI
ÖZETİ: Mahkemeye açılan davanın 2644 sayılı Kanunun 5520 sayılı
Kanunla değişik 31. maddesi uyarınca açılan tapu kaydının
yüzölçümünün arttırılması davası olduğu halde ve tapu kaydının iptali için açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeden,
taleple bağlılık ilkesi aşılmak suretiyle tapu kaydının bir kısmının iptali ile orman niteliğiyle tesciline karar verilmesi de
doğru değildir.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
Yargıtay Hukuk Kararları
48
YARGITAY
21. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/2648
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/8382
6831 s. OrmanK/11
Tarihi:
24.09.2013
• ORMAN KADASTROSUNA İTİRAZ
ÖZETİ: İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve
eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğrafları ile arazi kadastro paftasının uygulanmasına dayalı
araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi kurulu raporuyla, çekişmeli parsellerin öncesi itibariyle
orman sayılmayan yerlerden olduğu, gerçek kişiler adına tapulu olduğu gözetilmeden, etrafındaki sahipsiz Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler ve Hazine adına kayıtlı parseller ile bir bütün olduğu sanılarak 1986 yılından sonra yeşil
kuşak projesi kapsamında ağaçlandırıldığı, ağaçlandırmanın
kısmen başarılı olduğu, tapu sahibi gerçek kişilerin onayı
alınmadan, tapuda adlarına kayıtlı taşınmazın kısmen ağaçlandırılmasının hukuken sonuç doğurmayacağı, davacı gerçek
kişiler adına tapuda kayıtlı taşınmazı orman haline dönüştürmeyeceği, ancak; bu yerin ağaçlandırılan bölümlerinin davalı
yönetim tarafından orman olarak kullanılmak üzere kamulaştırılması olanağı bulunduğu gibi, Hazine tarafından Hazine
adına kayıtlı taşınmazlarla değiştirilmesi yoluna gidilebileceği
gözetilerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik
bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının
reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına
karar verildi.
YARGITAY
22. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/11746
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/14719
1086 s. HUMK/533
Tarihi:
18.06.2013
• USULİ KAZANILMIŞ HAK
• İŞÇİLİK ALACAKLARI
ÖZETİ: Bozmadan önceki ilk karar davacı tarafça temyiz edilmediğinden ilk kararla hüküm altına alınan miktarlar davalı lehine
usuli kazanılmış hak oluşturduğundan, bozma sonrası düzenlenen bilirkişi raporuyla belirlenen daha yüksek miktarlara
itibar edilerek karar verilemez. Usuli kazanılmış hak kamu
düzenine dair olduğundan re'sen dikkate alınarak kararın bu
sebeple bozulması gerekmiştir.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Civil Chamber Decisions
49
YARGITAY
23. HUKUK DAİRESİ
Esas No.
2013/9185
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/8249
2004 s. İİK/94
Tarihi:
20.12.2013
• BORÇLUNUN TESCİL ETTİRMEDİĞİ
TAŞINMAZLARIN TESCİLİ
ÖZETİ: Dava, İİK'nın 94/2. maddesine dayalı, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Anılan madde hükmüne göre, davacı alacaklının bu davayı açabilmesi için, İcra Dairesinden alacağı yetki
belgesini mahkemeye bildirmesi ve belge kapsamında da hangi
taşınmaz için davayı açmaya yetkili kılındığının yazılı bulunması gereklidir. Somut olayda, davacı alacaklı, takip başlattığı
icra dairelerinden yetki belgeleri almış ise de, belgelerde, yukarıda açıklandığı gibi yetki kapsamı bildirilmediğinden, söz
konusu yetkiler usulüne uygun değildir.
Kararların devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
YARGITAY
CEZA KARARLARI
COURT OF CASSATION CRIMINAL CHAMBER
DECISIONS
* Yargıtay Ceza Genel Kurul Kararı
Court of Appeal Assembly of Criminal Chambers Decision
* Yargıtay Ceza Daire Kararları
Court of Appeal Criminal Chamber Decisions
YARGITAY CEZA GENEL KURUL KARARI
COURT OF APPEAL ASSEMBLY OF CRIMINAL CHAMBERS DECISION
YARGITAY
CEZA GENEL KURULU
Esas No.
2013/14-561
Karar No. 2013/619
Tarihi:
17.12.2013
İlgili Kanun/Madde
5237 s. TCK/230
• RESMİ EVLENME OLMAKSIZIN EVLENMENİN
DİNSEL TÖRENİNİ YAPTIRMA
• RESMİ EVLENME BELGESİNİ GÖRMEDEN
EVLENME İÇİN DİNSEL TÖREN YAPMA SUÇU
ÖZETİ: 5237 sayılı TCK’nun 230. maddesinin 5. fıkrasında düzenlenen resmi evlenme olmaksızın evlenmenin dinsel törenini
yaptırma ve aynı maddenin 6. fıkrasında yer alan resmi evlenme belgesini görmeden evlenme için dinsel tören yapma
suçlarının inkılap kanunları kapsamında bulunduğu ve bu
suçlardan kurulan mahkumiyet hükümlerinin 5271 sayılı
CMK’nun 231. maddesinin 5728 sayılı Kanunla değişik 14.
fıkrası uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
konu olamayacağı anlaşıldığından, belirtilen suçlardan mahkumiyetlerine karar verilen sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına yer olmadığına dair yerel mahkeme hükmünün onanmasına ilişkin Özel
Daire kararı isabetlidir.
Kararların devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
YARGITAY CEZA DAİRE KARARLARI
COURT OF APPEAL CRIMINAL CHAMBER DECISIONS
YARGITAY
1. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2013/2120
İlgili Kanun/Madde
5237 s. TCK/81, 82
Karar No. 2013/5542
Tarihi:
07.10.2013
• TÖRE SAİKİYLE ÖLDÜRME SUÇU
ÖZETİ: Sanığın, kızkardeşi S.’le Z.’'nın kaçmalarına ve kendi istediği
biçimde evlenme töreni yapmamalarına kızarak; onların öldürülmesi yönünde toplumsal bir beklenti veya baskı bulunmamasına rağmen, sırf kendi sübjektif değer yargılarıyla karar
vermek suretiyle onları öldürdüğü olayda, töre saikiyle insan
öldürme suçunun unsurlarının oluşmadığı halde, sanık hakkında haksız tahrik bulunmaksızın Z.'yı kasten öldürme suçundan TCK.nın 81, S.'i kasten öldürme suçundan ise 82/1-d
maddeleri gereğince hüküm kurulması yerine, suç vasfında
yanılgıya düşülerek, her iki maktule karşı eylemi nedeniyle
yazılı şekilde “töre saikiyle öldürme suçundan” TCK.nın 82/1k ve 82/1-d-k madde/fıkra ve bentleri uyarınca hüküm kurulmuş olması, yasaya aykırıdır.
YARGITAY
2. CEZA DAİRESİ
İlgili Kanun/Madde
Esas No.
2013/12769
Karar No. 2014/3888
5237 s. TCK/145
13.02.2014
Tarihi:
• MALIN DEĞERİNİN AZLIĞI KAVRAMI
ÖZETİ: 5237 sayılı TCY. nın 145. maddesindeki “malın değerinin
azlığı” kavramının, 765 sayılı TCY. nın 522. maddesindeki
“hafif” veya “pek hafif” ölçütleriyle her iki maddenin de cezadan indirim olanağı sağlaması dışında benzerliği bulunmadığı, “değerin azlığının” 5237 sayılı Yasaya özgü ayrı ve yeni
bir kavram olduğu, yasa koyucunun amacı ile suçun işleniş
biçimi ve olayın özelliği ile sanığın kastı da gözetilmek suretiyle, daha çoğunu alma olanağı varken yalnızca gereksinimi
kadar ve değer olarak da gerekiyorsa ceza vermekten vazgeçilebileceği ölçüdeki düşük değerler esas alınmak, yasal ve yeterli gerekçeleri de açıklanmak koşuluyla uygulanabileceği
düşünülmeden, somut olayda uygulanma olanağı bulunmadığı
gözetilmeden, sanık hakkında hırsızlık suçundan tayin olunan
temel ceza üzerinden 5237 sayılı TCY. nın 145. maddesi uyarınca indirim yapılmasına karar verilmesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, sanığın şikayetçi
.....ahırına girerek eşeği ile cinsel ilişkide bulunması şeklindeki eyleminin mala zarar verme suçunu oluşturmadığı, 5199
sayılı Hayvanları Koruma Kanununun 28/k maddesi uyarınca
idari para cezasını gerektirdiği ve mahkemece mala zarar
verme suçundan beraat kararı ile birlikte ayrıca idari yaptırım
kararı verilmesi gerektiği gözetilmemiş ise de, idari yaptırım
kararının mahallinde verilmesi mümkün görülmüştür.
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions
55
YARGITAY
3. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2013/23263
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/10694
5271 s.CMK/231
Tarihi:
13.03.2014
• DENETİM SÜRESİ İÇİNDE YENİ BİR SUÇ
İŞLENMESİ
ÖZETİ: 5271 sayılı CMK'nin 231/11. maddesi uyarınca sanık tarafından denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi halinde,
duruşma açılmasını müteakip sanığın duruşmadan haberdar
edilerek savunması alındıktan sonra, denetim süresi içinde
kasten yeni bir suç işlediğinin anlaşılması karşısında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verilmesi
gerektiği, verilecek kararda hükmün denetime imkan verecek
ve infaz kabiliyeti olacak şekilde yeniden kurulması gerekir.
YARGITAY
4. CEZA DAİRESİ
İlgili Kanun/Madde
2013/26612
Esas No.
Karar No. 2014/1652
2709 s. AY/74
Tarihi:
22.01.2014
• İFTİRA SUÇU
• DİLEKÇE VE ŞİKAYET HAKKI
ÖZETİ: İftira suçunun oluşabilmesi için; yetkili makamlara ihbar veya
şikayette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım
uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir
fiil isnat edilmesi gerekir.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
56
Yargıtay Ceza Kararları
YARGITAY
5. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2014/1878
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/2141
5237 s.TCK/62, 52, 53, 241
Tarihi:
27.02.2014
• TEFECİLİK SUÇU
• ALENİ YARGILAMA
ÖZETİ: Somut olayda tefecilik suçundan açılan kamu davasında sanığın 1 yıl 8 ay hapis ve 80,00TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, CMK uyarınca hakkındaki hükmün açıklanmasının
geri bırakılmasına dair verilen karara sanık müdafii tarafından suça konu çekin sanığa ciro yoluyla intikal ettiği, çek
lehtarının beraet edip sanığın mahkumiyetine karar verilmesinin doğru olmadığı, savunmanın dikkate alınmadığı belirtilerek itiraz edildiği nazara alınıp iddia ve savunma değerlendirilerek gerekçeleriyle itiraz konusunda denetime elverişli bir
karara varılması gerekirken maddi olay ve hukuki yönden
irdelemeye yer vermeyen yetersiz gerekçe ile itirazın reddine
karar verilmesi isabetsiz, bu itibarla kanun yararına bozma
talebine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/07/2013 gün ve
2013/652 Değişik İş sayılı Kararının BOZULMASINA, dosyanın müteakip işlemlerin yapılması için anılan mahkemeye
gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE,
27.02.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
YARGITAY
6. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2011/17558
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/2083
5237 s. TCK/53
Tarihi:
13.02.2014
• BELLİ HAKLARI KULLANMAKTAN YOKSUN
BIRAKMA
ÖZETİ: Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin
yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinin “a, b, c, d, e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık
yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca
mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği hk.
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions
57
YARGITAY
7. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2013/8356
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/12222
5237 s. TCK/73
Tarihi:
04.06.2013
• ŞİKAYETTEN VAZGEÇMEYİ KABUL
ÖZETİ: Sanığa atılı 5846 Sayılı Kanunun 71. maddesinde düzenlenen
suçun, aynı Kanunun 75. maddesi uyarınca soruşturulması ve
kovuşturulmasının şikayete bağlı olduğu gözetilerek, 5237
Sayılı TCK.nun 73/6. maddesi gereğince şikayetten vazgeçmeyi
kabul edip etmediği hususunda sanığın beyanı saptanarak
sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, bozmayı gerektirmiştir.
YARGITAY
8. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2013/15905
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/29841
1412 s. CMUK/321
Tarihi:
24.12.2013
• HÜKMÜN AÇIKLANMASINA KARAR VERİLMESİ
• HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI
ÖZETİ: Suça sürüklenen çocuk hakkında yasak nitelikte silah taşıma
suçundan verilen 11.11.2008 tarihli hükmün açıklanmasının
geri bırakılmasına yönelik kararın, denetim süresi içinde
16.03.2010 tarihinde kasıtlı suç işlediği bildirimi üzerine
açıklanmasına karar verilmiş ise de; ikinci suçun yargılaması
sonucunda da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
karar verildiğinden, CMK.nın 231/11. maddesi uyarınca ilk
hükmün açıklanmasına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi yasaya aykırıdır.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
58
Yargıtay Ceza Kararları
YARGITAY
9. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2013/11904
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/16359
298 s. Kanun/177
Tarihi:
19.12.2013
• DAVA SÜRESİ
• SEÇİM SUÇLARINA İLİŞKİN DAVALAR
ÖZETİ: 298 sayılı Kanunun 177/1. maddesindeki “İl ve ilçe seçim kurulu başkan ve üyeliklerini yapan yargıçlar kendi çevreleri
içinde vukua gelecek seçim suçlarına müteallik davalara bakamazlar.” şeklindeki düzenleme karşısında, ...İlçe Seçim
Kurulu Başkanı olan Hakimin davaya bakamayacağı hk.
YARGITAY
10. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2013/7614
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2013/5062
5271 s. CMK/225
Tarihi:
03.06.2013
• YALNIZ İDDİANAMEDE GÖSTERİLEN SUÇA DAİR
HÜKÜM KURULABİLECEĞİ HAKKINDA
ÖZETİ: CMK'nın 225. maddesinin 1. fıkrasında öngörülen "hüküm,
ancak iddianamede unsurları gösterilen suça dair fiil ve faili
hakkında verilir." hükmüne aykırı olarak, 20.12.2012 tarihli
iddianamede suçun nitelendiriliş biçimiyle uygulanması istenen yasa maddelerine göre; sanık hakkında suç üstlenme suçundan dava açıldığı, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeden, bu suçtan dolayı sanık hakkında TCK'nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri
uygulanmasına karar verilmesi yasaya aykırıdır.
YARGITAY
11. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2012/2552
İlgili Kanun/Madde
5327 s. TCK/205
Karar No. 2013/10512
Tarihi:
20.06.2013
• RESMİ BELGEYİ BOZMAK, YOK ETMEK YA DA
GİZLEMEK SUÇU
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
Court of Cassation Criminal Chamber Decisions
59
ÖZETİ: İddianame içeriğine göre, somut olayda sanığın bir şekilde ele
geçirdiği E.S. isimli kişiye ait nüfus cüzdanı üzerindeki fotoğrafı kendi fotoğrafı ile tahrifen değiştirerek kullanmaktan
ibaret eyleminde; herhangi bir hakkın kullanılmasının engellenmemesi nedeniyle TCK'nun 205. maddesindeki suçun unsurlarının oluşmadığı, suça konu belgede gerçekleştirilen
sahteciliğin iğfal kabiliyetini taşıması halinde eylemin
TCK'nun 204/1. maddesindeki suçu oluşturacağı ve belgelerde
yapılan sahteciliğin aldatma yeteneği bulunup bulunmadığının takdir ve tayini de hakime ait olduğu gözetilerek, suça
konu belge getirtilip üzerinde gözlemde bulunulmadan eksik
soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırıdır.
YARGITAY
12. CEZA DAİRESİ
2013/22619
İlgili Kanun/Madde
Esas No.
Karar No. 2014/1588
5237 s. TCK/44
Tarihi:
27.01.2014
• İZİNSİZ KAZI YAPMA
• HABER VERME SORUMLULUĞUNA AYKIRI
HAREKET
ÖZETİ: Sanığın evinde yapılan aramada ele geçirilen dava konusu
eserleri sanığın 2007 yılının yaz mevsiminde yaptığı kazı neticesinde bulduğunu beyan ettiği, 5237 sayılı TCK'nın 44 maddesinde düzenlenen fikri içtima kaidesinin objektif koşullarının “tek bir fiilin bulunması” ve “birden fazla kanun hükmünün ihlali” olduğu, somut durumda ise, sanık tarafından izinsiz kazı yapma ve bu kazı neticesinde bulduğu tarihi eserleri
2863 sayılı Kanunun 4. maddesinde belirtilen 3 günlük bildirim süresi içerisinde yetkili mercilere bildirmemek şeklinde
gerçekleşen iki ayrı eylem mevcut olduğu, izinsiz kazı yapmak
ve haber verme yükümlülüğüne aykırılık suçlarının birbirinden bağımsız ve ayrı suç tipleri olduğu, bu itibarla 5237 sayılı
TCK'nın 44. maddesinin uygulanma koşullarının oluşmadığı,
gerçek içtima kuralının tatbiki ile sanığın 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesinin yanında 67/1 maddesi uyarınca da cezalandırılmasına karar verilmesi gerektir.
LHD - Volume: 12 / Issue: 137 / Year: 2014
Yargıtay Ceza Kararları
60
YARGITAY
13. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2013/36410
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/1959
5271 s. CMK/223
Tarihi:
27.01.2014
• HIRSIZLIĞA TEŞEBBÜS
• KÖMÜR HIRSIZLIĞI
ÖZETİ: 5271 sayılı CMK'nın 223/2-a ve 5236 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 27/7. maddeleri uyarınca sanık hakkında hırsızlığa
teşebbüs suçundan açılan dava ile ilgili beraat karan verilip
10.06.2010-5995/6 sayılı Kanun'la değişik 3213 sayılı Maden
Kanunu'nun 12/5. maddesi uyarınca idari para cezası gerektiren ve bir kabahat olan fiilinden dolayı idari para cezası verilmesi gerektiği hk.
YARGITAY
15. CEZA DAİRESİ
Esas No.
2012/7031
İlgili Kanun/Madde
Karar No. 2014/1061
5237 s. TCK/157
Tarihi:
23.01.2014
• DOLANDIRICILIK SUÇU
• HİLELİ DAVRANIŞ
ÖZETİ: Sanığın, gece vakti bir eğlence yerinin önünde bekleyen ve
alkollü bir halde bulunan şikayetçilerin yanına giderek, önce
şikayetçi A a DVD sattığını söylediği, şikayetçi A'un fiyatını
sorması üzerine 40 paund olduğunu bildirdiği, diğer şikayetçi
T dan ise görüşme yapacağını belirterek cep telefonunu istediği, şikayetçi A'dan 40 paund, şikayetçi T'dan da cep telefonunu alan sanığın, DVD'yi getirmediği gibi cep telefonunu da
iade etmediği sabit olmakla dolandırıcılık ve güveni kötüye
kullanma suçlarının oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz
rejiminin uygulanmasında hangi ilamın tekerrüre esas alındığı karar yerinde gösterilmemiş ise de, bu hususun infaz
aşamasında gözetilmesi mümkün olduğundan bozma nedeni
yapılmamıştır.
Kararların devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
DANIŞTAY KARARI
COUNCIL OF STATE DECISION
* Danıştay Daire Kararı
Council of State Chamber Decision
DANIŞTAY DAİRE KARARI
COUNCIL OF STATE CHAMBER DECISION
DANIŞTAY
5. DAİRE
Esas No.
2014/448
İlgili Kanun/Madde
2577 s. İYUK/51
Karar No. 2014/1033
Tarihi:
13.02.2014
• YOLLUK ÖDENMESİ TALENBİNDE DAVA AÇMA
SÜRESİ
ÖZETİ: Yolluk ödenmesine (hak kazanılmasına) neden olan işlemin
hukuki sebebi, genellikle atama, nakil veya geçici görevlendirme işlemlerinden biri olmakla birlikte, yolluğun ödenmesi
konusunda idari dava konusu olabilecek bir uyuşmazlığın
doğması, yolluk konusunda bir işlemin tesis edilmiş olması
koşuluna bağlıdır. Yolluk konusundaki işlem ise ya yolluğa
hak kazandıran atama, nakil veya geçici görevlendirme işlemiyle birlikte, atama, nakil veya görevlendirmenin "yolluklu
veya yolluksuz" olduğunun işlemde belirtilmesi suretiyle, ya
da yolluğa hak kazandığı iddiasında olan kişinin yolluk talebiyle başvurusu üzerine tesis edilebilir. Doğal olarak sözü
edilen işlemle birlikte tesis edilmiş bir yolluk işleminin varlığı
halinde, yani yolluklu veya yolluksuz ibaresinin işlemde yer
alması durumunda dava açma süresi, yolluksuz ibaresi yer
alan işlemin tebliğ tarihine göre belirlenecek; yolluk konusunda işlemde bir ibare konulmamış ya da ayrı bir işlem kurulmamış olması halinde dava açma süresi, 2577 sayılı Kanun'un 10. maddesinde öngörüldüğü gibi ilgili tarafından
yöneltilecek bir başvuru üzerine oluşacak açık veya zımni bir
ret işlemine göre hesaplanacaktır.
Kararın devamına, dergimizin Mayıs 2014 tarihli
137. sayısından ulaşabilirsiniz
A N A Y A S A MA HKE ME S İ
KA R A R L A R I
TURKISH CONSTITUTIONAL COURT
DECISIONS
Güncel Anayasa Mahkemesi kararları dergimizde ayrıntılı
b i r ş e k i l d e y e r a l m a k t a d ı r v e 1 4 s a y fa d e v a m e t m e k t e d i r
GÜNCEL MEVZUAT
CURRENT LEGISLATION
* Kanunlar
Law Codes
* Resmî Gazete Özetleri
Abstracts of Official Gazette
KANUNLAR
LAW CODES
2004 GEMİ BALAST SUYU VE SEDİMANLARININ KONTROLÜ VE
YÖNETİMİ HAKKINDA ULUSLARARASI SÖZLEŞMEYE KATILMAMIZIN
UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN
ULUSLARARASI DENİZ TRAFİĞİNİN KOLAYLAŞTIRILMASI
SÖZLEŞMESİNE KATILMAMIZIN UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN
DEVLET İSTİHBARAT HİZMETLERİ VE MİLLÎ İSTİHBARAT TEŞKİLATI
KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
Güncel Anayasa Mahkemesi kararları dergimizde ayrıntılı
b i r ş e k i l d e y e r a l m a k t a d ı r v e 6 s a y fa d e v a m e t m e k t e d i r
RESMÎ GAZETE ÖZETLERİ
ABSTRACTS OF OFFICIAL GAZETTE
KANUNLAR
MİLLETLERARASI ANTLAŞMALAR
TÜZÜK
BAKANLAR KURULU KARARLARI
YÖNETMELİKLER
Aylık resmi gazete özetleri dergimizde yer almaktadır ve 14
s a y fa d e v a m e t m e k t e d i r
ÖNEMLİ BİLGİLER
MAJOR INFORMATIONS
KIDEM TAZMİNATI TAVANI
ASGARİ ÜCRET
YILLIK ÜCRETLİ İZİN SÜRELERİ
İHBAR TAZMİNATI
(AKDİN FESHİNDE BİLDİRİM SÜRELERİ)
İŞSİZLİK SİGORTASI PRİMİ
2014 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ
2013 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ
2012 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ
2011 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ
2010 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ
2009 YILI GELİR VERGİSİ TARİFESİ
KURUMLAR VERGİSİ ORANI
GEÇİCİ VERGİ ORANLARI
KATMA DEĞER VERGİSİ ORANLARI
YENİDEN DEĞERLEME ORANI
DEĞERLİ KÂĞITLAR (2014)
YASAL FAİZLER VE YÜRÜRLÜK SÜRELERİ
TİCARİ TEMERRÜT (AVANS) FAİZ ORANLARI
AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN’A
GÖRE GECİKME ZAMMI ORANLARI
DAMGA VERGİSİ (2014)
HARÇ TARİFESİ (2014)
Yargı Harçları (2014)
NOTER HARÇLARI (2014)
VERGİ YARGISI HARÇLARI (2014)
TAPU VE KADASTRO HARÇLARI (2014)
KİRA ARTIŞINA YARGITAY’CA UYGULANAN ENDEKSLER
ENFLASYON ORANLARI (%) (TUİK Verilerine Göre)
AVUKATLIK ASGARÎ ÜCRET TARİFESİ
CMK AVUKATLIK ÜCRET TARİFESİ (2014)
HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU BİLİRKİŞİ ÜCRET TARİFESİ
HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU GİDER AVANSI TARİFESİ
HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU HAKEM ÜCRET TARİFESİ
HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU TANIK ÜCRET TARİFESİ
HMK’YA GÖRE PARASAL SINIRLAR TABLOSU
TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI
DÖVİZ KURLARI
Önemli bilgilerin detayları en güncel halleri ile dergimizde
y e r a l m a k t a d ı r v e 4 6 s a y fa d e v a m e t m e k t e d i r
LHD - Cilt: 12 / Sayı: 137 / Yıl: 2014
LEGAL HUKUK DERGİLERİ SİPARİŞ FORMU
ORDERING FORM FOR THE LEGAL LAW JOURNALS
Y Ü KS E K MA HKE ME
KA R A R L A R I
ARAMA DİZİNLERİ
INDEX OF SUPREME COURT
DECISIONS
* Kavramlara Göre Arama Dizini
Index of Related Legal Terms
* Kanun Maddelerine Göre Arama Dizini
Index of Related Law Code Articles
KAVRAMLARA GÖRE ARAMA DİZİNİ
INDEX OF RELATED LEGAL TERMS
A-Ç
Aleni Yargılama ............................................................................................. 404
Amme Alacağına İlişkin Ödeme Emrine İtirazda Hak Düşürücü Süre .......... 357
Bankanın Yasa Gereği Her Çek Yaprağı İçin Ödemek Zorunda
Olduğu Asgari Tutarın Tahsili........................................................................ 381
Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakma................................................ 407
Bir Kimsenin Bilgisi ve Rızası Olmadan Kefil Bölümünde Adı ve
İmzası Bulunması ........................................................................................... 359
Borçlunun Tescil Ettirmediği Taşınmazların Tescili...................................... 388
Çaplı Taşınmaza El Atmanın Önlenmesi İsteğinde Görevli Mahkeme.......... 329
D
Dava Konusu Çekin Davalı Banka Tarafından Usulüne Uygun
Olarak Karşılıksız Şerhi Vurulmaması........................................................... 360
Dava Süresi..................................................................................................... 410
Davacı Lehine Zilyetlik Şerhi Verilmesi İstemi............................................. 374
Davalının Yokluğunda Yargılamaya Devam Edilmesi .................................. 333
Davanın Açılmamış Sayılması Kararı ............................................................ 365
Davanın Takip Edilmemesi ............................................................................ 365
Denetim Süresi İçinde Yeni Bir Suç İşlenmesi .............................................. 402
Dilekçe ve Şikayet Hakkı ............................................................................... 403
Dolandırıcılık Suçu......................................................................................... 416
Dövize Endeksli Kredi Nedeniyle Kur Artışından Kaynaklanan ve
Tarafların İradesi Dışında Oluşan Artış Sonucu Ortaya Çıkan
Muarazanın Giderilmesi ................................................................................. 364
E-F
Eser Sözleşmesine Dayalı Ayıplı İfa Sonucu Uğranılan Zararın
Giderilmesinde Zamanaşımı........................................................................... 371
Eser Sözleşmesinin Feshine Fazla Ödenen Bedelin İadesine İş Bedeli
Karşılığı Verilen Senetlerin İptali................................................................... 372
Fazla Çalışma Alacağı.................................................................................... 351
Fazla Çalışmanın İspatı .................................................................................. 351
Bütün kararların bu şekilde kavramlara göre arama dizini
d e r g i m i z d e y e r a l m a k t a d ı r v e 4 s a y fa d e v a m e t m e k t e d i r
KANUN MADDELERİNE GÖRE ARAMA DİZİNİ
INDEX OF RELATED LAW CODE ARTICLES
Borçlar Kanunu (Mülga) (818)
Sayfa
Madde
18................................................. 369
49................................................. 310
81................................................. 372
125............................................... 371
355............................................... 372
Ceza Muhakemeleri Kanunu
(5271)
Madde
Sayfa
223............................................... 415
225............................................... 410
231............................................... 402
Çek Kanunu (5941)
Madde
Sayfa
5................................................... 360
Gayrimenkul Kiraları Hakkında
Kanun (6570)
Sayfa
Madde
7................................................... 343
Harçlar Kanunu (492)
Sayfa
Madde
13................................................. 377
Hukuk Muhakemeleri Kanunu
(6100)
Madde
Sayfa
Gç3 .............................................. 295
57................................................. 333
120............................................... 339
150............................................... 365
166 ............................................... 333
176 ............................................... 378
331 ............................................... 292
375 ............................................... 337
451 ............................................... 287
Hukuk Usulü Muhakemeleri
Kanunu (Mülga) (1086)
Madde
Sayfa
409 ............................................... 365
427 ............................................... 381
428 ............................................... 335
438 ............................................... 367
533 ............................................... 386
İcra ve İflas Kanunu (2004)
Madde
Sayfa
24 ................................................. 349
94 ................................................. 388
134 ............................................... 362
140 ............................................... 363
235 ............................................... 342
245 ............................................... 369
255 ............................................... 369
277 ............................................... 369
337 ............................................... 375
366 ............................................... 363
İdari Yargılama Usulü Kanunu
(2577)
Madde
Sayfa
51 ................................................. 421
Bütün kararların bu şekilde kanun maddelerine göre arama
dizini dergimizde yer almaktadır ve 2 sayfa devam etmektedir
LEGALBANK ABONELİK FORMU
SUBSCRIPTION FORM FOR THE LEGALBANK LEGAL DATABASE
340 ¨

Benzer belgeler