Haziran - Türkiye İş Bankası A.Ş.

moda
dekorasyon
01 bakım
11 seyahat
kültür sanat
25
Haziran 2012
09
14 teknoloji
31
21
Moda
Ne Giysem
Telaşı
Malumunuz yaz mevsimi demek kutlama
mevsimi demek. Peki, gerek düğün - nişan gerek
mezuniyet gibi önemli gecelerde topluluğun ‘en
şık’ı olmanın püf noktaları neler? Sezonun en
gözde trendleri mercek altında!
Deniz, kum ve güneşin yanı sıra yaz aylarının
bir diğer özelliği de gece davetleri. Düğün,
nişan gibi önemli kutlamaların arasında
unutamayacağınız bir gece olan mezuniyet
de bu gruba dahil. Bu gibi özel gecelerde,
en şık olmak için size bahsedeceğimiz püf
noktalara kulak vermenizde fayda var.
Her şeyden önce bir gece kıyafetinin sahip
olması gereken en önemli özellik, taşıyanı
zarif ve alımlı göstermesi. Yani kıyafetinizi
kişiliğinizle bağdaşacak şekilde seçerseniz
üzerinizde benzersiz durması kolaylaşır.
Tabii her zaman için “moda kişinin üzerine
yakışandır” denir ama bu sezonda size
uygun neler var bir göz atın. Kutlamalara,
genel olarak “Hollywood nostaljisi”nin
esintileri hakim olacak gibi görünüyor,
bizden söylemesi.
Bütün bunların yanında sadelik de her zaman bir
çözüm. Kısa siyah bir elbise, uygun takılarla gecenin
en göz alıcı elbiseler listesine üst sıradan giriş
yapabilir. Bunun için altın sarısı aksesuar kullanımı
oldukça klasik olsa da yerinde ve tabii ki çekici bir
tercih olacaktır. Altın sarısı demişken belirtelim;
sezonun renkleri arasında solgun altın sarısı,
yumuşak şampanya tonları, çok da çarpıcı olmayan
pastel tonları var. Bu renklere, büzüşmüş kumaşlar
ve pileli etekler eşlik ediyor. Uzunluk konusunda
ise uçları yaşayacağız. Bu sezonun elbiseleri ara
formları tümüyle reddederken yerlere kadar
uzanan ya da bacağınızın büyük bir bölümünü açıkta
bırakan modellere kucak açıyor. Dekoltelerde ise
“V” yakalar sezonun hakimi. Oldukça dikkat çeken
bu kesimin bir özelliği de kadınları zarif kılan boyun
ve omuz bölgesine vurgu yapıyor olması. Elbisenin
kesimi ön planda olunca payet, boncuk, işlemeler
biraz daha arka plana itiliyor. Bu tarz hoşunuza
gitmiyorsa, siz tercihinizi yumuşak altın ve metal
renklerinden klasik veya yazın ruhuna daha uygun
rengarenk kıyafetlerden yana kullanabilirsiniz.
Bu noktada size yapacağımız tek bir uyarı var. O
da; sizi oldukça solgun gösterecek olan sarı ve gri
renklerinden uzak durmanız.
Annelerden sonra sahne sırası babalara geldi. Babanızı mutlu
etmenin annenize göre daha kolay yolları olduğunu düşünebilirsiniz
ancak ünlü markaların erkek giyimi için hazırlamış olduğu yaz
koleksiyonunda yer alan birbirinden şık modeller arasında seçim
yapmak sandığınızdan çok daha güç olacak. Yenilikçi modellerin
dikkat çeken bir yönü, babalar için devrimci bir renk yelpazesi
sunuyor olmaları. Yani babanızın tarzı ister spor ister klasik olsun,
renk konusunda alanınız geçmişe oranla daha geniş. İlkbaharda
bej, gök mavisi ve kahve tonları ağırlıktayken yaz aylarının gelişiyle
yeşil, kobalt mavisi gibi renklere bir yönelme söz konusu. Bunların
dışındaki renklerden de en sıra dışı olanı kırmızıdır herhalde. Evet,
hiç alışık olmamasına rağmen, ona kendisini değiştirmesinde ve
tazelemesinde ön ayak olabilirsiniz.
En Baba Moda
Haziran ayı yılın önemli günlerinden birine ev
sahipliği yapıyor. Bu sene Babalar Günü’nde siz
de ona en çok yakışacak ama aynı zamanda
modadaki son trendleri de takip eden bir
hediye seçin. Yılın en şık babası sizinki olsun.
Kullanılan renklerin dışında klasik pantolon-ceket kombinlerine
baktığımızda erkeklerde bu sene slim tarzı kesim revaçta. Türk
erkeğinin yapısına uygun ve tarzını yansıtmasına olanak tanıyan
bu modeller markalar tarafından oldukça yaygın kullanılmakta.
Bu modelde önereceğimiz renk ise kesinlikle lacivert. Bununla
birlikte, yaz aylarının gelişiyle beraber keten de yadsınamaz bir
önem kazanıyor. Sıcakla mücadelede en büyük yardımcımız keten
bir kumaştan yapılan pantolon, serinliğin yanı sıra daha rahat
hareket etmeyi de sağlıyor. Bunların dışında babanızın şıklığına
şıklık katabileceğiniz aksesuarlar da mevcut. Kıyafetleriyle uyumlu
bir fular da diğer babaların arasında onun daha seçkin kılacaktır.
Fularlar içinse geleneksel ve maskülen çizgilere sahip desenleri
öneririz. Son olarak, ufak fakat ince bir hediye olarak üzerinde ismi
yazan veya isminin baş harflerinden oluşan kol düğmeleriyle ona
güzel bir sürpriz yapabilirsiniz.
Bakım
SAÇINIZI GÜNEŞE
FEDA ETMEYİN
Kızgın kumlardan serin sulara atlamak
oldukça eğlenceli, fakat saçınız sizinle aynı
fikirde olmayabilir. Güneş ve tuz ikilisinin
saçlarınızı yıpratmasına izin vermeyin!
Hepimizin bildiği üzere deniz, kum ve güneş üçlüsünün mükemmel birleşimine
“yaz” diyoruz. Çoktan ayarlanmış tatil planları, aylar öncesinden yapılan
rezervasyonların ardından, gelen haziran ayıyla gergin bekleyiş ve heyecan
tavan yapmış durumda. Buna karşın, arada atladığımız önemli bir nokta var
ki, telafisi oldukça güç. Bütün bu eğlencenin yanında bedeninizin dinlenmesine
karşın saçınız büyük ihtimalle bu eğlenceye dahil olamıyor. Malum, güneş,
klor ve tuz kadar saç düşmanı başka bir şey yoktur. Peki, saçı bütün bu zararlı
etmenlerden korumak için ne yapmak gerek?
Bu yolda atmanız gereken temel adım, saçınızı koruma altına almak. Öncelikle,
tatile gitmeden saçınıza yaptıracağınız balyaj, boya, perma gibi kimyasal
işlemlerden kaçının çünkü bu tarz işlemler saçın yıpranmasını kolaylaştırıyor.
Koruma için yapabileceğiniz şeylerden biri de duş almadan önce saçınıza
besleyici bir bakım kremi uygulamak. Bu işlemin püf noktası şu; ürünün
bekleme süresinde saçınızı sıcak bir havluyla sarın zira kullandığınız krem sıcak
havlu ile daha etkin hale gelecektir. Ayrıca parlaklığı sönmüş saçlarınız için
içeriğinde doğal balık proteinleri, C vitamini bulunan ürünlere yönelmeniz daha
sağlıklı bir seçim olacaktır. Tercih ettiğiniz ürünlerde UV filtreli koruyucu özelliği
bulunması da bir artı olarak hanenize yazılabilir. Son olarak, suyun içerisine
atacağınız bir aspirinle saçınızı yıkamak denizin ve havuzun saçınız üzerindeki
olumsuz etkisini azaltacaktır.
Dekorasyon
BAHÇE ZAMANI
Doğayı eve sığdırmak
artık çok kolay.
Kendi zevkinize göre
dekore edeceğiniz
size ait bir bahçede,
yetiştireceğiniz
meyveleri yeşil
ve konforla iç içe
yiyebilirsiniz ya
da sevdiklerinizle
doyasıya barbekü keyfi
yaşayabilirsiniz.
Havalar ısındı, varsa bahçe, yoksa balkon sefaları başladı.
Kıştan kalma, bakıma muhtaç balkonları ve bahçeleri kendi
ellerinizle yapacağınız yastık, minder, aydınlatma sayesinde
rengarenk bir yaşam alanı haline getirmek mümkün. Her
şeyden evvel bir bahçeniz varsa işe doğayla mükemmel
bir uyum oluşturan ahşap mobilya seçimiyle başlamak
son derece mantıklı. Eğer kışın mobilyalarınızı koruyacak
kapalı alan bulma sıkıntısı yaşıyorsanız mermer veya taşa
yönelebilirsiniz. Eski ve modası geçmiş gözükse de beyaz
renkte demir masa ve sandalyeler de oldukça şirin ve nostaljik
bir bahçe dekoru elde etmenizi sağlayabilir. Dostlarınızı
ağırlayacağınız ve keyifli anlar yaşayacağınız bir barbekü
partisinde fark ettirmeden size en büyük yardımı dokunacak
olan bu mobilyaların üzerlerini ne tür yastık ve minderlerle
süslediğiniz ise tamamen size kalmış durumda, dolayısıyla
bahçenizin kaderi sizin elinizde. İstediğiniz renk ve desenlerde
kullanabileceğiniz bu minderler, ektiğiniz güller ve meyve
ağaçları ile uyumlu olarak bahçenize kişiliğini kazandıracaktır.
Eğer bir bahçeye sahip değilseniz yapacağınız ilk iş, evdeki
saksıları gün ışığıyla buluşturmak olsun. Sonrasında,
balkon duvarını boydan boya kaplayan bir divanla keyfinizi
daha da konforlu hale getirebilir; üzerine fazlalık kumaşları
değerlendireceğiniz patchwork şeklinde minderler
yapabilirsiniz. Yine atık kumaşlardan armut ve elma
formunda ufak minderler de yerleştirebilir, dilerseniz gidip
bir mağazadan da kolaylıkla edinebilirsiniz, seçim tamamen
size kalmış. Bunun dışında peluş yastıklar, materyali cam olan
aksesuarlar da mekanınıza şeffaflık özelliği kazandırabilir.
Seyahat
FESTİVALLER
“Bu yıl nereye gitsem?”
diye düşünürken
gideceğiniz yerlerin yaz
aktivitelerine de bir göz
atın. Önümüzdeki üç
ay boyunca önceden
gittiğiniz şehirlerde
katılmanız gereken veya
bilinmediğiniz birçok
renkli festival olabilir!
Ravenna Festival (İtalya):
y gibi gözüküyor.
aktivizmi
nlikler yer alıyor.
in birebir olan bu
şehirden geriye kalanları da görebilmek cabası.
insanı görüntüsüyle başka diyarlara alıp götüren mekanların büy
ruhunuzu yüzyılların ölümsüz sanatçıları ve eşsiz eserleriyle doyurarak geçirme
yumunu dinleyiciyle
rası.
e
Teknoloji
FİLMİNİZ
KAÇ BOYUTLU
OLSUN
Eskiden sadece bazı filmler 3D iken,
şimdilerde birçok film için alternatifiniz
oluştu. Üstelik 4D, 5D, 6D seçenekleri
bile var. Oscar’ı siyah beyaz bir sessiz
filmin alması sizi yanıltmasın; sinemadaki
teknolojiler hızla gelişiyor.
Kültür Sanat
Sizin İçin Seçtiklerimiz
Bir Ömür Yetmiyor
Aydın Boysan
Aydın Boysan 41. kitabında anılar, anekdotlar, fıkralarla hayat muhasebesini sürdürüyor...
Usta yazar keyifli üslubu, hayat tecrübesiyle yoğrulmuş gözlemleri, zekâ ve mizahın renklendirdiği
yorumlarıyla okurlarına neşe dolu bir sohbet sunuyor. Yazdıkları, yaptıkları ve yaşadıklarının
çokluğuna bakınca Aydın Boysan’a hak vermemek elde değil: BİR ÖMÜR YETMİYOR.
Kendi Hayatının Şiirini Yazanlar
Stefan Zweig
Çeviren: Gülperi Sert
Stefan Zweig, Kendi Hayatının Şiirini Yazanlar’da pek çok açıdan birbirinden farklı üç yazarın,
Casanova, Stendhal ve Tolstoy’un hikâyesini anlatıyor. Bu üç farklı şahsiyetin yaşamlarını
biyografik, duygusal, felsefi ve insani bir yönden gözlemliyor. İlk bakışta Casanova gibi rahat, ahlak
kurallarına uymayan bir çapkınla, yaptığı ve yapmadığı her davranışın kökenini kendi Ben’inde
arayan bir yazar olan Stendhal ve ahlak savunucusu, gerçek bir sanatçı olan Tolstoy’un yaşam
öykülerini aynı kitapta bulmak şaşırtıcı gibi görünse de Zweig bu üç ismi “Kendi Ben’lerinin
dünyasını evrene açmayı, sanatlarının en önemli görevi görmek” ortak paydasında buluşturuyor.
Saf ve Bakir Bir Anadolu Çocuğu Güngör Uras Kitabı
Söyleşi: Haşim Akman
Dört isimden oluşmuş bir kişi o: Güngör Uras, Ali Rıza Kardüz, Tevfik Güngör ve Ayşe Hanım Teyze.
Türkiye’nin ekonomik-gastronomik tarihinin önde gelen izleyicisi. Tahran’dan Washington’a, Londra’dan
Mekke’ye, adımını attığı her toprak parçasından, siyasetten iktisada, yemekten müziğe anlatılacak bir
şeyler çıkartıp okurlarıyla paylaşmaya can atan bir yazı makinesi. TÜSİAD Genel Sekreterliği ve Aksigorta
Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptığı için ömrünün büyük bir kısmını iş âleminin zirvelerinde geçirmesine
rağmen yazılarını basit ve sıradan insana öncelik veren bir bakış açısıyla yazdı. Halen Dünya’da Tevfik
Güngör, Milliyet’te Güngör Uras imzasıyla ekonomi yazıları, Milliyet Cumartesi’de ise Ali Rıza Kardüz
adıyla yemek yazıları yazıyor, CNBC-e televizyonunda program yapıyor. Bilgisi, kıvrak kalemi ve ironik
üslubuyla ekonomik kavram ve uygulamaların geniş yığınlar tarafından anlaşılmasına çabalıyor.
Marianne’in Kalbi
Alfred de Musset
Çeviren: Bedrettin Tuncel
İlk şiirleri yirmi yaşında yayımlanan sanatçı, daha sonra oyun, roman ve öyküler yazsa da şair
olarak ün kazandı. Oyunlarını sahnelenmek üzere değil, daha çok okunması için yazdı. Dili ve
duygularındaki içtenlik, seyirciyi kavrayan bir şiir ve rüya havası oyunlarının hep canlı ve yeni
kalmasını sağlamıştır. Marianne’in Kalbi, Alfred de Musset’nin çok beğenilen ve en sık oynanan
birkaç dramından biridir.Yazarın tiyatro anlayışının iyi bir örneği olan bu oyun romantik Fransız
dramının yapmacığa kaçmayan, bu yüzden eskimeyen eserleri arasında yer alır.
Arıburnu Çıkarma
Stephen Chambers
Çeviren: İsmail Hakkı Yılmaz
25 Nisan 1915 sabahı Avustralya ve Yeni Zelanda birliklerinden oluşan Anzak Kolordusu, Gelibolu
Yarımadası’ndaki Arıburnu bölgesinin engebeli, sarp arazisindeki küçük bir koya çıkarma yaparak
komutanlarının hedef gösterdiği tepeleri ele geçirmek için var güçleriyle savaşmıştır. Anzaklar, fedakâr
mücadeleleriyle, başta kendilerini karşılayan komutanlardan Mustafa Kemal olmak üzere Türklerin
saygısını kazanmış ve bu saygıya hürmeten çıkarma yaptıkları koya, sonradan Anzak Koyu ismi
verilmiştir. Elinizdeki kitap, Anzakların Arıburnu’ndaki cehennem gibi ilk iki gününün hikâyesini, onların
gözünden anlatmaktadır. Aynı zamanda bir rehber olarak düzenlenmiş kitapta, Arıburnu bölgesinde
görülmesi gereken yerlere ilişkin ayrıntılı bilgi de verilmektedir.
Necati Tosuner Sokağı
Necati Tosuner
Necati Tosuner Sokağı, “ekmeğin tadında, kokusunda ve işlenmişliğinde”
öykülerden oluşuyor. İnsanın içindeki yanardağ uç uca eklenen
çağrışımlar, birbirine yaslanan imgeler ve benzetmelerle anlatılıyor.
Necati Tosuner en sıradan olayların içinde en ince duyguları yakalayıp
şiirsel bir duyarlılıkla dile getiriyor.
ÇOCUKLARINIZ İÇİN SEÇTİKLERİMİZ
Benzersiz Ev
Elliot Skell
Çeviren: Gökçe Ateş Aytuğ
Yüksek duvarlarla çevrili küçük bir kasaba büyüklüğündeki
Benzersiz Ev, sıra dışı bir aile olan Halibut’ların yuvasıdır. Nesillerdir
bu tuhaf evde yaşayan Halibut’lar dış dünyadan habersiz bir
yaşam sürmektedirler. Evin bütün işleri kalabalık bir hizmetkârlar
topluluğu tarafından yapılmakta, kimse de duvarların dışındaki
dünya ile ilgilenmemektedir. Ta ki evin kaptanı ölü bulunana kadar...
Çocuk Kalbi
Edmondo De Amicis
Çeviren: Meryem Mine Çilingiroğlu
Üçüncü sınıfa giden Enrico bir günlük tutmaya başlar. Bu
sınıfta yeni bir öğretmeni, yeni arkadaşları vardır. Enrico
kısa sürede sınıftaki her çocuğun farklı bir hikâyesi olduğunu
keşfeder. Bazılarının ailesi çok zengin, bazılarının ailesi ise
çok fakirdir. Enrico defterine yazdıkça, okulda sadece dersleri
değil hayatı da öğrenmeye başladığını fark edecektir.
Ayın Konusu
5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü kutladık
İş Bankası’ndan Sosyal Sorumluluk Projeleri
Türkiye’nin ve Türk toplumunun ihtiyaçlarına uygun olarak geliştirilen projelerinde
sürekliliği sağlamaya özen gösteren İş Bankası, gelecek nesillere aktarılabilecek
kalıcı sosyal sorumluluk faaliyetlerine imza atıyor.
2008 yılı sonunda “81 İlde 81 Orman” projesi ile ülke genelinde şimdiye kadar
yapılmış en büyük kurumsal ağaçlandırma faaliyeti oldu.
5. yılına giren projede 66 ilin ağaçlandırması tamamlanırken, bu ağaçların bakımı
da sağlandı. 4 yılda ağaçlandırılan 65 ille toplam 1.200 hektar alana 1,7 milyon
fidan dikildi. Ayrıca “81 İlde 81 Orman” projesinde topraklarımızı korumak üzere
ormanlar kurulurken, toplam 936 km uzunluğunda teraslama yapıldı.
2012 yılında ağaçlandırma yapılacak illere Bolu ile başlanmış olup kalan 15 il
(Artvin, Batman, Bayburt, Bitlis, Erzurum, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Osmaniye,
Siirt, Sinop, Şırnak, Tekirdağ, Trabzon ve Tunceli) ile birlikte projenin dikim aşaması
tamamlanacak, sonrasında bakım çalışmaları devam edecek
81 İlde 81 Orman Projesi;
2009 yılında SABRE (Superior Achievement in Branding and Reputation) ve
Active Academy Ödüllerine,
2010 yılında Altın Pusula Ödülü’ne,
2011 yılında ise Stevie Uluslararası İş Ödülleri
2012 yılında Impact Awards’te Çevre Alanındaki En İyi Sosyal Sorumluluk
Projesi Ödülü’ne layık görülmüştür.
Çevreye Duyarlı Bireysel Bankacılık Çözümleri
İş Bankası, sürdürülebilir yaşam için çevre bilincini geliştiren, doğal hayatı
korunmasına katkı sağlayan kurumsal sosyal sorumluluk projeleri ile birlikte, bireysel
bankacılık alanında geliştirdiği ürün ve hizmetleriyle de çevreye duyarlı bir kurum
olduğunu gösteriyor.
Maximum TEMA Kart sahipleri, Maximum dünyasının sağladığı taksit yapma ve
MaxiPuan biriktirme imkânlarından, düzenlenen kampanyalardan ve diğer tüm
ayrıcalıklardan aynen faydalanırken, TEMA Vakfı’na, dolayısıyla da doğaya katkı
sağlıyor. Üretim aşamasından itibaren çevreci özellikler taşıyan Maximum TEMA
Kart’ın plastiği, Türkiye’de ilk kez kullanılan geri dönüşümlü malzemeden yapılırken,
karta ilişkin tüm kağıt malzemeler de doğaya ve ekolojik hayata zarar vermeden elde
ediliyor.
Türk bankacılık sektöründe bir ilk olan Çevreye Yatırım Fonu ise çevreye ve
doğaya saygılı şirketlere yatırım yaparken, aynı zamanda fondan elde edilen
gelirden TEMA Vakfı için kaynak sağlıyor. Portföyünün bir bölümü ile Çevre Yönetim
Sistemlerini üretimlerinin her aşamasına entegre eden şirketlere yatırım yapan fon,
bugünden çevresel önlemler alan şirketlerin uzun vadede diğerlerinden daha kârlı
olacağı inancıyla yönetiliyor.
İş Bankası, Çevre Dostu Konut Finansman Kredisi ile basit şekilde ihtiyacı
kadar tüketen, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmiş, doğal ve atık üretmeyen
malzemelerin kullanıldığı konutları indirimli faiz oranları ile kredilendirerek, alımını
müşterileri için cazip hale getirmeyi hedefliyor. Bunun yanı sıra, çevreye duyarlı
teknolojilerin kullanıldığı taşıt modellerinin alımını teşvik etmek amacıyla çevre
dostu araç modellerinin kredilendirilmesinde “Çevreci Taşıt Kredisi” uygulaması
kapsamında indirimli kredi faiz oranı seçenekleri sunuyor.