okul problemleri

Transkript

okul problemleri
1
YALOVA
İLKÖĞRETİM-ORTAÖĞRETİM
OKULLARINDA UYGULANAN
PROBLEM TARAMA LİSTESİ
GENEL SONUÇLARI VE
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
YALOVA-2012
2
YALOVA REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ MÜDÜRLÜĞÜ
YALOVA 2011-2012 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI I.YARIYIL
PROBLEM TARAMA LİSTESİ SONUÇ RAPORU VE ÖNERİLER
2011-2012 I.Yarıyıl Eylül ayı rehber öğretmenler toplantısında, Problem Tarama Listesi
Uygulamaları ve il sonuçlarının birleştirilerek sonuçların değerlendirilmesi bir öneri olarak
sunulmuş, tartışılmış ve uygulamanın yapılması için ortak bir karar alınmıştır.
İlimizde rehber öğretmeni olan okullarda; İlköğretim okullarında 6, 7 ve 8. sınıflardan bir’er
(1) şube, ortaöğretim kurumlarından her okuldan 9 ve 12.sınıflardan bir’er (1) şube olmak üzere
uygulama yapılması kararlaştırılmıştır.
Uygulamada; Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel
Müdürlüğümüzün Ölçme Araçları şube müdürlüğü tarafından yayımlamış olduğu standart testin O
ve L takımları kullanılmıştır.
PTL uygulamaları için gerekli olan liste ve yüzdelik tablolar kurumumuzun web sitesine
koyulmuş ve öğretmenlerimizin buradan alıp kullanmaları için gerekli duyuru yapılmıştır. Bundan
sonraki aşamada; okullarımızın uygulama sonuçlarını, yüzdelik tablolara işleyerek, I.Dönemin
sonuna kadar elektronik ortamda kurumumuza göndermeleri resmi yazı ile istenmiştir.
İlimizin genelinde yapılan çalışmaya; rehber öğretmeni olan 30 ilköğretim okulu ve 11
ortaöğretim kurumu olmak üzere toplam 41 okul katılmıştır. İlköğretimde, 1006 kız, 1052 erkek
olmak üzere 2058; ortaöğretim kurumlarında 237 kız, 278 erkek öğrenci olmak üzere 515..ve
toplamda 2573 öğrenci katılmıştır.
Yapılan uygulama ile ilimizin ilk ve orta dereceli okullarında öğrenim gören
öğrencilerimizin;
-Sağlık
-Arkadaşlık
-Okul
-Kişilik
-Aile
-Kişilerarası ilişkiler
-Gelecek/Meslek
Konu başlıklarına göre hazırlanmış listelerde belirttikleri; duygu, görüş, istek ve ihtiyaçları
tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışmanın, konu alanlarına göre en fazla tekrarlanan (öğrenciler
tarafından en fazla işaretlenen maddeler) ilk 5 madde tablolar ve yüzdelikler halinde, önerilerimizle
birlikte ekte sunulmuştur.
İlimizde görevli rehber öğretmenlerin desteği ile gerçekleşen çalışma, Rehberlik ve
Araştırma Merkezi Müdürlüğü koordinatörlüğünde yürütülmüştür. Okullardan gelen sonuçlar
birleştirilerek her bir madde için, sınıf düzeyi, cinsiyet bilgileri ile birlikte, grafikler ve yüzdelikler
halinde sonuçlar çıkarılmıştır. Okul sonuçlarının birleştirilmesi ile il sonuçları tespit edilmiş ve bir
rapor haline getirilmiştir. Yapılan çalışmaya destek olan okul yöneticilerine, sınıf/sınıf rehber
öğretmenlerimize ve ilimizde görevli rehber öğretmenlere teşekkür ediyoruz. Çalışmanın yararlı
olmasını diliyoruz.
PROBLEM TARAMA LİSTESİ:
Öğrenci problemlerini tespit etmek ve bu anlamda fikir sahibi olmak üzere
uygulanan/kullanılan test dışı teknikler içerisinde değerlendirilen bir araç-envanterdir.
İl, okul, sınıf düzeyinde uygulanabilecek olan çalışma, öğrencilerin algıladıkları problemleri
ve ihtiyaçları tespit etmek ve fikir sahibi olmak açısından önemli bir veri sağlar.
3
Burada öğrenci tarafından işaretlenen maddeler için %100 doğruluğu vardır ya da her zaman
doğrudur demek çok gerçekçi olmaz. Çünkü bu öğrencinin algılamasına dayalı olarak doldurduğu
bir envanterdir. Uygulamanın sağlıklı sonuç vermesi için; uygulayıcının açıklamaları ve tutumu,
sürecin yapılandırılması, uygulanan ortam-koşullar ve öğrencinin maddeleri samimi olarak
anlaması ve işaretlemesi gerekir.
PTL sonuçları;
İlgili öğretmen, idareci, öğrenci, veli ve diğer kişi ya da kurumların bir araya gelerek
sonuçları yorumlaması, tartışması, değerlendirilmesi ve çözüm önermesi durumunda değerli bir
bilgi kaynağıdır. Aksi durumda yapılan çalışma kırtasiye ve gereksiz bir zaman kaybından başka bir
şey değildir.
Sonuçlar değerlendirilirken;
o Mevcut problemlerin yoğunluğu ve oranı
o Mevcut problemin yaşanma sıklığı
o Cinsiyet ve sınıf düzeyine göre dağılım kriterlerini içeren sayısal veriler dikkate alınmıştır.
İl düzeyinde;
İl Milli Eğitim Müdürlüğü açısından düşünüldüğünde çalışma sonuçları; arge çalışmaları,
proje çalışmaları, öğretmen eğitimi gibi konularda referans sağlayabilir, il düzeyinde yapılmış bir
ihtiyaç analizi gibi de değerlendirilebilir. Ayrıca bu sonuçlar; Özel Eğitim ve Rehberlik, Kültür,
Hizmetiçi Eğitim, Sağlık, Teftiş-Eğitim Denetim ve Rehberliği birimleri ile de paylaşılmasının
yararlı olacağı düşünülmektedir. Bu birimlerin çalışmalarına da ışık tutabileceği düşünülmektedir.
İl düzeyinde; kurul, komisyon, toplantı, çalıştay (İl Danışma Komisyonları, İl Yürütme
Kurullar, İl Müdürler Toplantısı, İl Zümre Toplantıları vb.) gibi faaliyetlerin gündemine alınarak
değerlendirilmesi, paylaşılması, tartışılarak çözüm önerilerinin getirilmesi ilimizdeki eğitim ve
öğretim kalitesine katkı sağlayacaktır.
Okul Düzeyinde;
Yapılan komisyon, kurul ve toplantılarda gündeme alınmalıdır. Paylaşılıp tartışılmalı,
değerlendirilmelidir. İlgili olabilecek kurum, kişilerle işbirliği kurulmalıdır. Okul düzeyinde
uygulanacak bir programın, etkinlik ya da eğitimin referans kaynağı olabilir.
Okullarda yürütülecek, rehberlik programı ve etkinlikleri, kulüp çalışmaları, performans
ödevleri, öğrenci demokrasi kurulu, sosyal-kültürel-sanatsal-akademik-sportif etkinliklerin
planlanmasında referans alınabilir.
Okul aile birliği ile sınıf veli toplantılarında gündeme alınıp velilerle değerlendirilmelidir.
Sınıf Düzeyinde;
Öğrenciler ile sonuçlar paylaşılıp, değerlendirilmeli, sınıf etkinlikleri, kulüp ve rehberlik
planının yapılandırılması, serbest zaman etkinlikleri saatlerinin yapılandırması ve sınıf veli
toplantılarınızın gündeme alınması sağlanabilir.
4
İLKÖĞRETİM GENEL
SONUÇLARI
Öneriler:
o Birçok genç ergenlik döneminde sivilceler yüzünden sıkıntı çekmekte hatta psikolojik sorunlar
yaşayacak kadar bu durumdan etkilenmektedir. Beslenme, cinsiyet, hormonların etkisi ve cilt
temizliğine verilen öneme bağlı olarak aknede artış ya da azalma görülmektedir. Öğrencilere
sivilce (akne) konusunda bilgi vermek üzere; cilt uzmanı, beslenme uzmanı okula davet
edilebilir.
o Bu konuda sıkıntı yaşayan öğrenciler ile küçük grup çalışmaları ve bireysel görüşmeler
yapılabilinir.
o Öğrenci kurulları, kulüp çalışmaları kapsamında bir konu başlığı olarak ele alınarak, performans
ödevi ya da yıllık ödevler verilebilir.
o Okul panosuna bilgi notları ve konu ile ilgili resim broşür vb. bilgiler asılabilir.
o Öğrencilerin bunu tartışması, paylaşmasını sağlayacak ortam sağlanabilir.
o Baş ağrısının nedeni ve kaynakları araştırılmalı çünkü birçok neden baş ağrısına neden
olabilmektedir, bu açıdan bakıldığında konunun nedeni, tıbbi, psikolojik ya da olumsuz çevre
koşullarından kaynaklanabilir. Bu nedenlerin öncelikle araştırılması gerekebilir.
5
o Çocukların yaşam stillerinde, teknolojik gelişme ve toplumsal değişimlere paralel ortaya çıkan
değişikliklerin, baş ağrısı yakınmasını daha sık gündeme getirmektedir. Aşırı süre bilgisayar
kullanımı ve televizyon izleme, giderek azalan uyku süreleri, hareketsiz yaşam, sağlıksız
beslenme, okul fobisi, fark edilmeyen göz bozuklukları ve gözlük kullanmama gibi etkenler baş
ağrısı sıklığını anlamlı şekilde artırmıştır. Bilgisayar ve televizyon kullanımı, uyku ve sağlıklı
beslenme konularında öğrencilere bilgi verilmelidir. Bunun en etkili çözüm yolu öğretmenlerin,
öğrenciyi bilgi verme sürecine dahil edecek (akran dayanışması) ödev proje çalışmalarına
ağırlık vermesidir.
o Göz taramaları yapılarak öğrencilerin sağlık kurumlarına sevk edilmesi, göz sağlığının
korunması konusunda; bir göz doktorunun okula davet edilerek öğrencileri ve aileleri
bilgilendirmeleri sağlanabilir.
o Göz sağlığını koruma derneklerinin çalışmalarında ve yayınlarından yararlanılabilinir.
o Tüm yukarıdaki önerilerde olduğu gibi sağlıklı beslenme, kişisel hijyen hastalıkların
bulaşmasında etkin rol oynamaktadır. Umuma açık alanlarında dikkat edilecek hijyen kuralları
(el yıkama, mendil kullanma, başkalarının eşyalarını kullanmama v.b.) ve sağlıklı beslenme ile
ilaçların etkili kullanımı konusunda bilgi verilemelidir.
o İl sağlık müdürlüğü, il çevre müdürlüğü, mühendisler odasından (gıda ve beslenme konusunda
uzman) yardım alınabilinir.
o Terleme vücudun sağlıklı bir tepkisidir. Aşırı heyecan, beslenme alışkanlıkları, hareketli yaşam
ve hormonlar aşırı terleme sorunu ortaya çıkarabilmektedir.
o Okul etkinlikleri ya da sportif faaliyetler için uygun kıyafet seçiminin sağlanması, soyunmagiyinme kabinleri olmalı, öğrencilerin terlediklerinde yedek çamaşır taşımaları ve kullanmaları
konusunda aileler ile işbirliği yapılmalıdır.
6
OKUL PROBLEMLERİ
59,67
70,00
37,54
38,61
43,26
44,40
42,07
44,91
45,48
36,44
40,00
38,70
40,77
50,00
44,32
47,07
50,03
55,78
60,00
KIZ
ERKEK
30,00
GENEL
20,00
10,00
0,00
Sözlüye kalkınca fazla
heyecanlanıyorum.
Yazılılarda fazla
heyecanlanıyorum.
Bazı dersleri
sevmiyorum.
Okulumuz çok gürültülü. Okulda giyimimize fazla
karışıyorlar.
Öneriler :
o
Ölçme ve değerlendirmede farklı ve çeşitli yöntemlerin kullanılması bu kaygıyı azaltabilir.
o
Ders notu aracılığı veya baskısıyla ile yapılan öğrenme anlayışından vazgeçilmelidir. Öğrenme;
sevilen, haz duyulan, eğlenceli ve işlevsel hale getirilmelidir. Sınav her zaman kaygıyı besler. Sınav
odaklı öğrenme ve eğitim anlayışından vazgeçilmeli ya da faklı anlayışları da kapsayacak biçimde
çeşitlendirilmelidir (öz değerlendirme, araştırma, performansa dayalı, yetenek ve ilgi odaklı, akran
odaklı vb.) . Aksi takdirde bu sorunlar derinleşerek devam eder.
o
Öğrencinin; duygularını tanıması, sağlıklı şekilde ifade edebilmesi okul içindeki iletişim iklimine
bağlıdır. Bunlar etkinlikler ile desteklenmeli, oyun odaklı ve drama yöntemi yapılandırılmalıdır.
Eleştirel ve eksikleri gören anlayış yerine olumlu ve güçlü yanlar vurgulanmalıdır.
o
Eğitim yaşam ve insan temelli olmalı, ders başarısı; bu anlayış olursa kendiliğinden gelir. İlgi,
yetenek, yaşamsal gereksinimler öncelikli yapılandırılmalıdır. Ders başarısı ölüm kalım, kişilik ve
statü baskısı aracı olmaktan çıkarılmalıdır. Çocuk ve gençlerle kurulan ilişki öncelikle anne-babalar,
daha sonra öğretmenler açısından ders başarısı odaklı olmaktan çok saygı, güven ilişkisi içinde
çocuk ve gencin ihtiyaç ve özellikleri ilişkilendirilerek değerlendirilmelidir.
o
Heyecanını kontrol edemeyen çocuklarla ilgili olarak; nefes alma egzersizleri, zihinsel gevşeme,
bedensel gevşeme egzersizleri, olumlu hikayeler, fiziksel aktiviteler, olumsuz düşünceyi düzenleme
ve değiştirme ile ilgili teknikler, olumlu ve güçlü yanları vurgulama ya da üzerinde durma gibi bir
dizi etkileşim ve yaklaşımlar geliştirilebilir. Özellikle zaman ve başarı kaygısı yaşanmayacak şekilde
yapılandırılmış etkinlikler ve ödevlerin verilmesi şeklinde küçük başarılar yaşatılabilir.
o
Gürültünün insan üzerinde psikolojik ve fizyolojik pek çok zararı bulunmaktadır. Gürültü,
hastalıklara yol açan stresin en önemli nedenlerindendir. Bu hastalıkları kısaca şöyle sıralayabiliriz:
7
Sinirlilik, algılama güçlüğü, iş veriminde düşüş, uykusuzluk, dolaşım sistemi bozuklukları, çeşitli
vücut salgılarında anormallik, kalıcı işitme kayıpları, hamile bayanlarda erken doğum ve düşük. vb.
Okulda, öğrencilerde; baş ağrısı, derslere karşı ilgisizlik, gerginlik yaratabilir.
o
o
Okullarımızda gürültüyü ortaya çıkaran nedenler tek tek tartışılmalıdır. Öğrencilerin ve velilerin bu
anlamda farkındalığı sağlanmalıdır.
o
Okulun gürültü düzeyi ölçtürülmeli hangi sınırlarda olduğu tespit edilmelidir. Hangi zamanlarda,
nasıl ortaya çıktığı tespit edilmelidir. Bu süreçte öğrenci ve öğretmen davranışları ne oluyor nasıl
ortaya çıkıyor. Bunların hepsi araştırılmalıdır.
o
Okulda gerekirse tespit edilen alanlara ses yalıtımı sağlayacak çalışmalar yapılmalıdır.
o
Okullarda beden dili, etkili iletişim ve iletişim becerileri konusunda mutlaka herkes eğitim almalıdır.
o
Okul binaları tasarlanırken gürültü konusu değerlendirilerek yapılar projelendirilmelidir.
o
Oyun, spor, sanat etkinlikleri ile çocukların bedensel enerjileri azaltılabilir. Okul bahçesi ve etkinlik
alanları, öğrenci sayısı dikkate alınarak tasarlanmalıdır. Okul ve sınıflara öğrenci sayısı düşünülerek
kapasitesinin üzerinde öğrenci alınmamalıdır.
Öğrencinin dersi sevmemesi, derse karşı ilgisi, amaç ve hedef belirsizliği, o dersi anlatan öğretmenin
tutumu, motivasyon, günlük yaşam ile ilişkisi vb. gibi bir sürü faktörden kaynaklanabilir. Bu konu
öncelikle o dersten sorumlu öğretmenin araştırma alanı olmalıdır. Burada yöntem, süreç, ihtiyaç vb.
bütün konular irdelenmelidir.
Finlandiyadaki eğitim sistemi ile Alman eğitim sistemi karşılaştırıldığında; Finlandiyadaki eğitimin
başarınsının 3 kat daha etkili ve başarılı olduğu belirtilmektedir. Finlandiyadaki eğitim sisteminde;
1. Öğrenci sevdiği dersler konusunda ödevlendiriliyor. Öğrenciye ders seçme özgürlüğü
tanınıyor.
2. Öğretmenler üniversiteden sonra eğitim ile ilgili 2 yıl master programından geçiriliyor.
Öğretmenler mesleki formasyonunda deneyimli bir öğretmen liderliğinde süpervizyon
desteği alıp derslerini kameraya alıp kendi aralarında tartışıyorlar.
o
Kılık kıyafet konusunda; öğrencilere, özgürlük verilmeden, öğrencilerden sorumlu ve olgun
davranmalarını bekleyemeyiz.
o
Okullarda, öğrenci merkezli, demokratik ve katılımcı bir yönetim anlayışı geliştirmek istendiği
söyleniyor ve buna ilişkin genelgeler, kurullar var. Eğer bu konuda samimi, tutarlı davranılmak
isteniliyorsa anket sonuçları dikkate alınmalı ve bu konu mutlaka öğrenci görüşleri dikkate alınmalı ve
onların talepleri nezdinde değerlendirilmelidir.
o
Tek tip kıyafet seçeneği; bir anlayış olarak tek tip insan modeli yetiştirmeyi destekleyen uygulamadır.
Öğrencilerin kendi aralarındaki ekonomik ya da sosyal farkları hissetmesi için okuldaki kılık kıyafet
uygulamaları tek başına belirleyici değildir. Kullandıkları eşyalardan tutunda (cep, telefonu, ayakkabı
markası, kullandığı kalemin fiyatı, kantinde harcadığı para vb) okul alanındaki her şeyde
hissedebilirsiniz. Çocuk bunu parkta, alış verişte, hastanede, sporda, mahallede her yerde hissedebilir.
o
Kıyafet konusundaki şu anki uygulamaya baktığımızda aslında bazı okullara serbest, bazılarına değil
gibi..yani bazı okullar daha özgür.. uygulamalar çok çeşitli olduğu için zaten bir bütünlük yok. Yalnız şu
var; ne giyileceği, ne renk olacağı okul yönetimi ve okul aile birliği tarafından belirleniyor. Ayrıca bu
bir milli eğitim politikası ise neden özel okullarda daha serbest? Neden bu kadar çeşitlilik var?
8
9,62
10,00
8,94
9,63
12,00
10,34
11,53
11,10
14,00
13,51
16,79
13,88
16,00
15,94
15,13
16,79
16,74
16,40
18,00
17,09
AİLE PROBLEMLERİ
KIZ
8,00
ERKEK
GENEL
6,00
4,00
2,00
0,00
Ailemin fazla baskısı
beni sıkıyor.
Ders çalışmama yardım
eden yok.
Ailem davranış ve
giyimime karışıyor.
Kardeşlerimle
geçinemiyorum.
Kardeşlerim ders
çalışmama engel oluyor.
Öneriler :
o
Aile eğitimi konusunda, öğretmen, idareci ve rehber öğretmenlerin eğitici eğitimi almalarının sağlanması
(açev,: badep-adep, meb; 7-19 aile eğitim programları, türk pdr derneği, yöret veya üniversitelerin
verdiği eğitimler, )
o
Aile eğitimi konusunda; özellikle, “çocuk psikolojisi ve gelişimi, iletişim, çalışma alışkanlığı
kazandırılması ve çalışma ortamının düzenlenmesi, disiplin, sorumluluk geliştirme, anne baba tutumları
vb. konularda okul rehber öğretmeni, rehberlik ve araştırma merkezi, yaygın eğitim kurumları (halk
eğitim merkezleri), il sağlık müdürlüğünün aile-toplum-sağlık birimlerinden yardım alınabilir.
o
Öğrencilerin ders çalışmalarına ortam sağlamak için mahallelerde, okulda etüt merkezleri gibi işleyen
birimler açılabilir. En azından bazı bölgelerde açılabilir. Gönüllü öğretmenler, üniversite öğrencileri ve
emekli öğretmenlere buralarda ücretle görevlendirilebilirler. Buralarda görev alacak öğrencilerin
üniversitenin sosyal ve eğitim bilimleri alanlarından olanlardan seçilebilir. Burada çalışan öğrencilere
burs imkanları sağlanabilir.
o
Okul aile işbirliği ve eğitim çalışmaları müfredatın bir parçası olmalı, aile eğitimi zorunlu olmalı, bu
konuda okul dışından da uzman yardımı alınmalı.
9
KİŞİLERARASI İLİŞKİ PROBLEMLERİ
40,00
40,75
37,72
45,00
43,91
50,00
24,36
27,64
25,91
25,83
26,00
25,00
21,22
22,69
26,07
29,58
27,47
30,00
26,92
28,05
35,00
20,00
KIZ
ERKEK
GENEL
15,00
10,00
5,00
0,00
Bazı arkadaşlarım
kendilerini çok büyük
görüyorlar.
Bazı arkadaşlarım
ahlakımızı bozuyor.
Bazı arkadaşlarımın kötü
hareketlerine
üzülüyorum.
Herkesle rahat ilişki
kuramıyorum.
Öğretmenlerimle
rahatça
konuşamıyorum.
Öneriler :
o
İlköğretim çağında, çocukların birbirleri ile dayanışma, işbirliği, hoşgörü ve farklılıklarını kabulleri ile
ilgili olarak, planlı ve uzun bir süreci kapsayacak şekilde; sınıf içi rehberlik etkinlikleri, sosyal beceri
etkinliklerinin yoğunlaştırılması ayrıca uygulanan etkinliklerin de daha etkili ve verimli olarak işlenmesi
gerekiyor.
o
Okul ve sınıf etkinliklerinde; oyun, drama, tartışma, beyin fırtınası ve kubaşık öğrenme yöntemlerinin
uygulama sıklığının arttırılması önerilir.
o
Akran dayanışmasına ve işbirliğine dayalı çalışma ve uygulamaların arttırılması önerilir.
o
Okulda görülen davranış problemlerinin, zorba davranışların araştırılması ve çözüm yollarının
tartışılması önerilir.
o
Rahat ilişki kuramadığını düşünen öğrencilere; bu davranışlarının altında yatan neden araştırıldıktan
sonra; çeşitli sorumluluklar ve kendilerini ifade edecek görevler verilebilinir.
o
Öğretmen öğrenci ilişkisinde, akademik başarı kaygısı, güç mücadelesi, kontrol etme kaygısı yerine;
güven, saygı, sevgi, işbirliği duygularının gelişmesi ön plana çıkarılması ve bunun oluşması için
öğrencilerin bu düzeye gelmesinde, öğrenciye destek verilip anlayış gösterilmesi gerekiyor.
10
ARKADAŞLIK PROBLEMLERİ
16,70
12,03
14,14
11,20
11,10
10,24
13,31
15,00
14,29
14,84
15,23
16,54
20,00
17,20
18,73
22,59
25,00
KIZ
ERKEK
10,00
7,16
GENEL
5,00
0,00
Karşı cinsten arkadaşım Karşı cinse güvensizlik Kız-erkek karışık (karma) Kız-erkek arkadaşlığını
olmasını istiyorum.
duyuyorum.
okumak istiyorum.
çevremiz hoş
karşılamıyor.
Karşı cins arkadaşla
sinemaya gitmeyi çok
istiyorum.
Öneriler:
o
Arkadaşlık kavramı; eğitim süreçlerinin her anında, işbirliğini sağlamada, kendini tanımada, insan ve
toplum ilişkilerini anlamada içtenlik ve samimiyeti kazandırır. Üretken, sağlıklı, kendiyle barışık, sosyal
olaylara duyarlı, değer sahibi sağlıklı bir birey olabilmesi için kız erkek veya adı ne olursa olsun
arkadaşlık kavramının çocuklar için değeri ve gelişim özellikleri açısından doldurduğu ihtiyacın yerini
hiçbirşey alamaz. Öğrencilerin sosyal ilişkilerde sorumluluk almaları da büyük oranda bununla ilgilidir.
o
Arkadaşlık, cinsiyet rolleri, iletişim konularında; aile eğitimleri ile birlikte, sınıf içi rehberlik etkinlikleri,
sosyal beceri etkinliklerinin yoğunlaştırılması önerilir.
o
Eğitim yaşam ve insan temelli olmalı, ders başarısı; bu anlayış olursa kendiliğinden gelir. İlgi, yetenek,
yaşamsal gereksinimler öncelikli yapılandırılmalıdır. Ders başarısı ölüm kalım, kişilik ve statü baskısı
aracı olmaktan çıkarılmalıdır. Çocuk ve gençlerle kurulan ilişki öncelikle anne-babalar, daha sonra
öğretmenler açısından ders başarısı odaklı olmaktan çok saygı, güven ilişkisi içinde çocuk ve gencin
ihtiyaç ve özellikleri ilişkilendirilerek değerlendirilmelidir.
11
GELECEK/MESLEK PROBLEMLERİ
49,95
60,00
36,34
KIZ
21,95
14,74
20,00
15,39
GENEL
16,01
22,69
ERKEK
21,19
21,70
26,42
30,00
24,11
34,08
36,35
40,00
38,51
43,01
50,00
10,00
0,00
Gelecekte seyehatler
yapmak istiyorum.
Zengin olmak istiyorum. Meşhur olmak istiyorum.
Gelecek için henüz
kararlı değilim.
Memur olmak istiyorum.
Öneriler :
o
Okul bina ve alanları ile etkinlikleri; öğrencinin ilgi ve yeteneklerini ortaya çıkarabilecek bir
yapılanmaya, zenginliğe ve çeşitliliğe sahip değildir. Bu konuda çok az okul bunu sunabilmekte, sunan
okullar ise yetersiz sunabilmektedir. Okullarda; atölye, sanat, kültür, el becerileri, spor etkinlikleri,: ya
çok kısıtlı imkanlarla ya da çok sınırlı etkinliklerle yapılabilmektedir. Bu koşullar, öğrencinin gizil
yeteneklerini ortaya çıkarabilecek onları geliştirebilecek yeterlilikte değildir. Bu durumda sadece
akademik başarı üzerinden yordama yapılabilir ki bu da ne kadar yeterli ve geçerli bir bilgi kaynağıdır?
o
Mesleki değer konusu okullarda tartışılmalı ve konuşulmalı. Bu konuya aile ve öğretmenler de dahil
edilmeli.
o
Gelecekle ilgili amaç ve hedefler, sınıf içinde tartışılmalı.
o
Öğrencilere meslek seçiminin önemi, meslekler ve üst öğrenim seçenekleri hakkında bilgi verilmeli,
o
Öğrencinin karar verme, ilgi ve yeteneklerini belirleme konusunda çalışmaların bütün eğitim süresini
kapsayacak şekilde, zihinsel ve duygusal gelişimine uygun bir şekilde yıllık planlanarak yapılması.
12
KİŞİLİK İLE İLGİLİ PROBLEMLER
36,64
31,28
32,28
26,13
30,00
29,58
27,11
31,14
35,00
33,58
36,44
40,00
34,87
40,33
41,97
43,11
45,00
41,85
44,42
50,00
25,00
KIZ
ERKEK
20,00
GENEL
15,00
10,00
5,00
0,00
Çok hayal kuruyorum.
Sınıfta kalmaktan
korkuyorum.
Kötü bir insan olmaktan
korkuyorum.
Çok sinirliyim.
Konuşurken yanlış bir
şey söylemekten
korkuyorum.
Öneriler :
o
Çocuk onurlu ve değerli bir varlık olarak görülmeli bütün ilişkiler ve planlamalar bu düşünce üzerinden
yapılandırılmalıdır.
o
Öfke kontrolü çalışmaları bir süreç dahilinde ihtiyacı olan çocuklara, grup çalışmaları kapsamında
verilmeli.
o
Çocuk ve gençleri sınıfta kalma, yanlış bir şey söylemekten korkma kaygılarına iten nedenler
araştırılarak giderilmesi noktasında bir planlama yapılması ve çalışmalar yürütülmesi,
o
Hayal kurmanın, hem olumlu hem de olumsuz yönleri vardır. Hayal kurma, duygusal zeka ile birlikte
yaratıcılığı, motivasyonu güçlendirilir. Bazı haller ise gerçekleri ve sınırları algılamadan, yüzleşmeden
gerçekleşebilir. Bazen de psikolojik sağlığı korumak için hayal kurulabilir. Yaratıcı, telafi edici bir hayal
mi, gerçeklerle yüzleşmeyi zorlaştıran bir hayal mi? Einstein “ Hayalin zekadan daha önemli olduğunu
iddia ediyor? Acaba hangi hayalden bahsediyor?
13
ORTAÖĞRETİM GENEL SONUÇLARI
SAĞLIK PROBLEMLERİ
32,49
35,00
30,00
21,94
12,04
12,59
11,39
12,43
ERKEK
11,51
11,51
12,23
15,00
KIZ
13,50
16,55
20,00
16,31
19,03
21,94
21,55
25,00
GENEL
10,00
5,00
0,00
Sık sık başım ağrıyor. Gözlerimden rahatsızım. Yüzümde sivilceler var.
Sık sık grip ve nezle
oluyorum.
Dişlerimden
şikayetçiyim.
Öneriler:
o Birçok genç ergenlik döneminde sivilceler yüzünden sıkıntı çekmekte hatta psikolojik sorunlar
yaşayacak kadar bu durumdan etkilenmektedir. Beslenme, cinsiyet, hormonların etkisi ve cilt
temizliğine verilen öneme bağlı olarak aknede artış ya da azalma görülmektedir. Öğrencilere
sivilce (akne) konusunda cilt uzmanı, beslenme uzmanı okula bilgi vermek üzere davet
edilebilir.
o Bu konuda sıkıntı yaşayan öğrenciler ile küçük grup çalışmaları ve bireysel görüşmeler
yapılabilinir.
o Öğrenci kurulları, kulüp çalışmaları kapsamında bir konu başlığı olarak ele alınarak, performans
ödevi ya da yıllık ödevlerde, konu başlığı olarak verilebilir.
o Okul panosuna bilgi notları ve konu ile ilgili resim broşür vb. bilgiler asılabilir.
o Öğrencilerin bunu tartışması, paylaşmasını sağlayacak ortam sağlanabilir.
o Baş ağrısının nedeni ve kaynakları araştırılmalı çünkü birçok neden baş ağrısına neden
olabilmektedir, bu açıdan bakıldığında konunun nedeni, tıbbi, psikolojik ya da olumsuz çevre
koşullarından kaynaklanabilir. Bu nedenlerin öncelikle araştırılması gerekebilir.
14
o Gençlerin yaşam stillerinde, teknolojik gelişme ve toplumsal değişimlere paralel ortaya çıkan
değişikliklerin, baş ağrısı yakınmasını daha sık gündeme getirmektedir. Aşırı süre bilgisayar
kullanımı ve televizyon izleme, giderek azalan uyku süreleri, hareketsiz yaşam, sağlıksız
beslenme, okul fobisi, fark edilmeyen göz bozuklukları ve gözlük kullanmama gibi etkenler baş
ağrısı sıklığını anlamlı şekilde artırmıştır. Bilgisayar ve televizyon kullanımı, uyku ve sağlıklı
beslenme konularında öğrencilere bilgi verilmelidir. Bunun en etkili çözüm yolu öğretmenlerin,
öğrenciyi bilgi verme sürecine dahil edecek (akran dayanışması) ödev proje çalışmalarına
ağırlık vermesidir.
o Göz taramaları yapılarak öğrencilerin sağlık kurumlarına sevk edilmesi, göz sağlığının
korunması konusunda; bir göz doktorunun okula davet edilerek öğrencileri ve aileleri
bilgilendirmeleri sağlanabilir.
o Göz sağlığını koruma derneklerinin çalışmalarında ve yayınlarından yararlanılabilinir.
o Tüm yukarıdaki önerilerde olduğu gibi sağlıklı beslenme, kişisel hijyen hastalıkların
bulaşmasında etkin rol oynamaktadır. Umuma açık alanlarında dikkat edilecek hijyen kuralları
(el yıkama, mendil kullanma, başkalarının eşyalarını kullanmama v.b.) ve sağlıklı beslenme ile
ilaçların etkili kullanımı konusunda bilgi verilemelidir.
o İl sağlık müdürlüğü, il çevre müdürlüğü, mühendisler odasından (gıda ve beslenme konusunda
uzman) yardım alınabilinir.
o Terleme vücudun sağlıklı bir tepkisidir. Aşırı heyecan, beslenme alışkanlıkları, hareketli yaşam
ve hormonlar aşırı terleme sorunu ortaya çıkarabilmektedir.
o Okul etkinlikleri ya da sportif faaliyetler için uygun kıyafet seçiminin sağlanması, soyunmagiyinme kabinleri olmalı, öğrencilerin terlediklerinde yedek çamaşır taşımaları ve kullanmaları
konusunda aileler ile işbirliği yapılmalıdır.
15
OKUL PROBLEMLERİ
31,46
30,94
32,07
32,23
30,80
33,45
42,81
42,52
35,86
40,00
34,60
37,13
43,30
50,00
39,61
48,56
49,28
60,00
KIZ
30,00
ERKEK
GENEL
20,00
10,00
0,00
Ders programları iyi
ayarlanmıyor.
Okulumuz temiz değil
Okulda kıyafetimize
fazla karışıyorlar.
Yönetmeliğin her yıl
değiştirilmesi gereksiz.
Bu okuldan nefret
ediyorum.
Öneriler:
o
Ders programları, öğrencinin hazırbulunuşluluğu, ihtiyaçları, fizyolojik özellikleri, dikkat ve algının
yoğun ya da düşük olduğu saatler dikkate alınarak hazırlanmalı. Öğretmen ve idarecilerin insiyatifinde
ve ihtiyaçları doğrultusunda hazırlanmamalı.
o
Öğrencinin; duygularını tanıması, sağlıklı şekilde ifade edebilmesi okul içindeki iletişim iklimine
bağlıdır. Bunlar etkinlikler ile desteklenmeli, oyun odaklı ve drama yöntemi yapılandırılmalıdır. Eleştirel
ve eksikleri gören anlayış yerine olumlu ve güçlü yanlar vurgulanmalıdır.
o
Okullarda beden dili, etkili iletişim ve iletişim becerileri konusunda mutlaka herkes eğitim almalıdır.
o
Öğrencinin dersi ya da okulu sevmemesi, derse karşı ilgisi, amaç ve hedef belirsizliği, o dersi anlatan
öğretmenin tutumu, motivasyon, günlük yaşam ile ilişkisi vb. gibi bir sürü faktörden kaynaklanabilir. Bu
konu öncelikle o dersten sorumlu öğretmenin araştırma alanı olmalıdır. Burada yöntem, süreç, ihtiyaç
vb. bütün konular irdelenmelidir.
Finlandiyadaki eğitim sistemi ile Alman eğitim sistemi karşılaştırıldığında; Finlandiyadaki eğitimin
başarınsının 3 kat daha etkili ve başarılı olduğu belirtilmektedir. Finlandiyadaki eğitim sisteminde;
o
Öğrenci sevdiği dersler konusunda ödevlendiriliyor. Öğrenciye ders seçme özgürlüğü tanınıyor.
o
Öğretmenler üniversiteden sonra eğitim ile ilgili 2 yıl master programından geçiriliyor. Öğretmenler
mesleki formasyonunda deneyimli bir öğretmen liderliğinde süpervizyon desteği alıp derslerini
kameraya alıp kendi aralarında tartışıyorlar.
o
Kılık kıyafet konusunda; öğrencilere, özgürlük verilmeden, öğrencilerden sorumlu ve olgun
davranmalarını bekleyemeyiz.
o
16
Okullarda, öğrenci merkezli, demokratik ve katılımcı bir yönetim anlayışı geliştirmek istendiği
söyleniyor ve buna ilişkin genelgeler, kurullar var. Eğer bu konuda samimi, tutarlı davranılmak
isteniliyorsa anket sonuçları dikkate alınmalı ve bu konu mutlaka öğrenci görüşleri dikkate alınmalı ve
onların talepleri nezdinde değerlendirilmelidir.
o
Tek tip kıyafet seçeneği; bir anlayış olarak tek tip insan modeli yetiştirmeyi destekleyen uygulamadır.
Öğrencilerin kendi aralarındaki ekonomik ya da sosyal farkları hissetmesi için okuldaki kılık kıyafet
uygulamaları tek başına belirleyici değildir. Kullandıkları eşyalardan tutunda (cep, telefonu, ayakkabı
markası, kullandığı kalemin fiyatı, kantinde harcadığı para vb) okul alanındaki her şeyde
hissedebilirsiniz. Çocuk bunu parkta, alış verişte, hastanede, sporda, mahallede her yerde hissedebilir.
o
Kıyafet konusundaki şu anki uygulamaya baktığımızda aslında bazı okullara serbest, bazılarına değil
gibi..yani bazı okullar daha özgür.. uygulamalar çok çeşitli olduğu için zaten bir bütünlük yok. Yalnız şu
var; ne giyileceği, ne renk olacağı okul yönetimi ve okul aile birliği tarafından belirleniyor. Ayrıca bu
bir milli eğitim politikası ise neden özel okullarda daha serbest? Neden bu kadar çeşitlilik var?
AİLE PROBLEMLERİ
9,71
KIZ
9,35
10,00
10,13
11,65
13,67
14,56
9,28
12,59
15,00
13,92
15,73
20,00
15,11
19,41
23,11
25,00
22,66
23,63
17
ERKEK
GENEL
5,00
0,00
Evimiz okula çok uzak. Evde derslerime yardım
edecek kimsem yok.
Ailemin fazla baskısı
beni sıkıyor.
Anne ve babam ders
çalışmam için beni çok
sıkıştırıyor.
Ailem eğlenmeme izin
vermiyor.
Öneriler:
o
Aile eğitimi konusunda, öğretmen, idareci ve rehber öğretmenlerin eğitici eğitimi almalarının sağlanması
(açev,: badep-adep, meb; 7-19 aile eğitim programları, türk pdr derneği, yöret veya üniversitelerin
verdiği eğitimler, )
o
Eğitim yaşam ve insan temelli olmalı, ders başarısı; bu anlayış olursa kendiliğinden gelir. İlgi, yetenek,
yaşamsal gereksinimler öncelikli yapılandırılmalıdır. Ders başarısı ölüm kalım, kişilik ve statü baskısı
aracı olmaktan çıkarılmalıdır. Çocuk ve gençlerle kurulan ilişki öncelikle anne-babalar, daha sonra
öğretmenler açısından ders başarısı odaklı olmaktan çok saygı, güven ilişkisi içinde çocuk ve gencin
ihtiyaç ve özellikleri ilişkilendirilerek değerlendirilmelidir.
o
Aile eğitimi konusunda; özellikle, “çocuk psikolojisi ve gelişimi, iletişim, çalışma alışkanlığı
kazandırılması ve çalışma ortamının düzenlenmesi, disiplin, sorumluluk geliştirme, anne baba tutumları
vb. konularda okul rehber öğretmeni, rehberlik ve araştırma merkezi, yaygın eğitim kurumları (halk
eğitim merkezleri), il sağlık müdürlüğünün aile-toplum-sağlık birimlerinden yardım alınabilir.
o
Öğrencilerin ders çalışmalarına ortam sağlamak için mahallelerde, okulda etüt merkezleri gibi işleyen
birimler açılabilir. En azından bazı bölgelerde açılabilir. Gönüllü öğretmenler, üniversite öğrencileri ve
emekli öğretmenlere buralarda ücretle görevlendirilebilirler. Buralarda görev alacak öğrencilerin
üniversitenin sosyal ve eğitim bilimleri alanlarından olanlardan seçilebilir. Burada çalışan öğrencilere
burs imkanları sağlanabilir.
o
Okul aile işbirliği ve eğitim çalışmaları müfredatın bir parçası olmalı, aile eğitimi zorunlu olmalı, bu
konuda okul dışından da uzman yardımı alınmalı.
18
TOPLUMLA İLİŞKİ PROBLEMLERİ
29,96
35,00
15,00
14,77
14,39
20,00
17,09
19,06
21,55
20,14
23,21
21,55
23,88
20,86
25,00
24,08
23,02
25,32
27,43
30,00
KIZ
ERKEK
GENEL
10,00
5,00
0,00
Çekingenim.
Bazı arkadaşlarım
menfaat düşkünü
olmalarına üzülüyorum.
Başkalarına
güvenemiyorum.
Herkesle iyi geçinebilmek
İstemeden tatsız
isterdim.
tartışmalara giriyorum.
Öneriler:
o Grubun normları ve akran değerlerine gereğinden fazla önem veren bir ilişki anlayışı, gencin
kendi değer yargılarını oluşturamaması, öz saygı, özgüven kavramlarının, özdenetim
anlayışının gelişmediğini, otokontrol sağlayamadığını göstermektedir. Burada temel olarak
görülen sorun kişilik gelişimi ve duyguların zamanında doğru şekilde beslenmemesinden
kaynaklandığı düşünülmektedir.
o
Gençlerin birbirleri ile dayanışma, işbirliği, hoşgörü ve farklılıklarını kabulleri ile ilgili olarak, planlı
ve uzun bir süreci kapsayacak şekilde; sınıf içi rehberlik etkinlikleri, diğer etkinliklerinin
yoğunlaştırılması ayrıca uygulanan etkinliklerin de daha etkili ve verimli olarak işlenmesi gerekiyor.
o
Okul ve sınıf etkinliklerinde; oyun, drama, tartışma, beyin fırtınası ve kubaşık öğrenme
yöntemlerinin uygulama sıklığının arttırılması önerilir.
o
Akran dayanışmasına ve işbirliğine dayalı çalışma ve uygulamaların arttırılması önerilir.
o
Okulda görülen davranış problemlerinin, zorba davranışların araştırılması ve çözüm yollarının
tartışılması önerilir.
o
Rahat ilişki kuramadığını düşünen öğrencilere; bu davranışlarının altında yatan neden araştırıldıktan
sonra; çeşitli sorumluluklar ve kendilerini ifade edecek görevler verilebilinir.
19
40,00
37,13
SOSYAL İLİŞKİLER PROBLEMİ
27,57
35,00
15,15
15,34
17,09
14,39
KIZ
ERKEK
GENEL
10,79
15,00
20,25
19,22
16,55
19,42
20,00
22,36
25,00
20,68
24,89
30,00
6,83
10,00
5,00
0,00
Arkadaşlıkta kız erkek
diye bir ayırım
yapılmamalı.
Kız erkek arkadaşlığını
okul idaresi ve
öğretmenlerimiz iyi
karşılamıyor.
Çevremizde kız erkek
arkadaşlığı iyi
karşılanmıyor.
Karşı cinse
güvenemiyorum.
Erkek arkadaşların kaba
davranışları beni üzüyor.
Öneriler:
o
Arkadaşlık kavramı; eğitim süreçlerinin her anında, işbirliğini sağlamada, kendini tanımada, insan ve
toplum ilişkilerini anlamada içtenlik ve samimiyeti kazandırır. Üretken, sağlıklı, kendiyle barışık, sosyal
olaylara duyarlı, değer sahibi sağlıklı bir birey olabilmesi için kız erkek veya adı ne olursa olsun
arkadaşlık kavramının çocuklar için değeri ve gelişim özellikleri açısından doldurduğu ihtiyacın yerini
hiçbirşey alamaz. Öğrencilerin sosyal ilişkilerde sorumluluk almaları da büyük oranda bununla ilgilidir.
o
Arkadaşlık, cinsiyet rolleri, iletişim konularında; aile eğitimleri ile birlikte, sınıf içi rehberlik etkinlikleri,
sosyal beceri etkinliklerinin yoğunlaştırılması önerilir.
o
Eğitim yaşam ve insan temelli olmalı, ders başarısı; bu anlayış olursa kendiliğinden gelir. İlgi, yetenek,
yaşamsal gereksinimler öncelikli yapılandırılmalıdır. Ders başarısı ölüm kalım, kişilik ve statü baskısı
aracı olmaktan çıkarılmalıdır. Çocuk ve gençlerle kurulan ilişki öncelikle anne-babalar, daha sonra
öğretmenler açısından ders başarısı odaklı olmaktan çok saygı, güven ilişkisi içinde çocuk ve gencin
ihtiyaç ve özellikleri ilişkilendirilerek değerlendirilmelidir.
20
GELECEK/MESLEK
30,68
34,60
32,43
35,44
33,98
35,97
34,17
39,24
31,65
29,86
27,34
30,00
29,86
29,14
40,00
37,09
39,57
45,44
50,00
46,41
52,32
60,00
KIZ
ERKEK
GENEL
20,00
10,00
0,00
Gelecekte iyi bir
meslekte başarılı
olmak istiyorum.
Üniversiteye giriş
imtihanlarını
kazanamamak
korkusu içindeyim.
Sıkıntı içinde
yaşamak
istemiyorum.
Gelecekte mesut ve Yüksek öğrenim
mutlu bir yuvamın yapmak istiyorum.
olmasını istiyorum.
Meslek seçiminde
güçlük çekiyorum.
Öneriler :
o
Okul bina ve alanları ile etkinlikleri; öğrencinin ilgi ve yeteneklerini ortaya çıkarabilecek bir
yapılanmaya, zenginliğe ve çeşitliliğe sahip değildir. Bu konuda çok az okul bunu sunabilmekte, sunan
okullar ise yetersiz sunabilmektedir. Okullarda; atölye, sanat, kültür, el becerileri, spor etkinlikleri,: ya
çok kısıtlı imkanlarla ya da çok sınırlı etkinliklerle yapılabilmektedir. Bu koşullar, öğrencinin gizil
yeteneklerini ortaya çıkarabilecek onları geliştirebilecek yeterlilikte değildir. Bu durumda sadece
akademik başarı üzerinden yordama yapılabilir ki bu da ne kadar yeterli ve geçerli bir bilgi kaynağıdır?
o
Mesleki değer konusu okullarda tartışılmalı ve konuşulmalı. Bu konuya aile ve öğretmenler de dahil
edilmeli.
o
Gelecekle ilgili amaç ve hedefler, sınıf içinde tartışılmalı.
o
Öğrencilere meslek seçiminin önemi, meslekler ve üst öğrenim seçenekleri hakkında bilgi verilmeli,
o
Öğrencinin karar verme, ilgi ve yeteneklerini belirleme konusunda çalışmaların bütün eğitim süresini
kapsayacak şekilde, zihinsel ve duygusal gelişimine uygun bir şekilde yıllık planlanarak yapılması.
21
37,97
KİŞİLİK PROBLEMLERİ
40,00
30,49
35,00
20,00
18,83
19,61
19,42
25,00
22,72
24,10
23,88
30,00
KIZ
ERKEK
GENEL
8,27
10,00
9,71
14,03
15,00
5,00
0,00
Çabuk
heyecanlanıyorum.
Fazla merhametliyim.
Çok hayal kuruyorum.
İnatçıyım.
Çok sinirliyim.
Öneriler :
o
Çocuk ve genç onurlu ve değerli bir varlık olarak görülmeli bütün ilişkiler ve planlamalar bu düşünce
üzerinden yapılandırılmalıdır.
o
Öfke kontrolü çalışmaları bir süreç dahilinde ihtiyacı olan çocuklara, grup çalışmaları kapsamında
verilmeli.
o
Çocuk ve gençleri sınıfta kalma, yanlış bir şey söylemekten korkma kaygılarına iten nedenler
araştırılarak giderilmesi noktasında bir planlama yapılması ve çalışmalar yürütülmesi,
o
Hayal kurmanın, hem olumlu hem de olumsuz yönleri vardır. Hayal kurma, duygusal zeka ile birlikte
yaratıcılığı, motivasyonu güçlendirilir. Bazı haller ise gerçekleri ve sınırları algılamadan, yüzleşmeden
gerçekleşebilir. Bazen de psikolojik sağlığı korumak için hayal kurulabilir. Yaratıcı, telafi edici bir hayal
mi, gerçeklerle yüzleşmeyi zorlaştıran bir hayal mi? Einstein “ Hayalin zekadan daha önemli olduğunu
iddia ediyor? Acaba hangi hayalden bahsediyor?
Erkan AKDAL
RPDH Bl. Bşk.
Mustafa EKİCİ
Rehber Öğrt.
Gökhan ZAMAN
Rehber Öğrt.

Benzer belgeler