“Türkiye ve Dünyadaki enerji sorunları”

Transkript

“Türkiye ve Dünyadaki enerji sorunları”
Eylül 2014 Sayı: 3
DMY Yatırım ve Üretimlerden Sorumlu
İcra Kurulu Üyesi LEVENT GÜLBAHAR:
“Türkiye ve Dünyadaki enerji sorunları”
“Özdİsan Elektronİk Ar-ge
ve Teknİk Destek ekİbİ ne
araştırır & ne gelİştİrİr?”
MUHARREM ŞAHBAZ’la
keyİflİ BİR RÖPORTAJ
“15 gündür burada
çalışmama rağmen
Özdisan benİ etkİlemİş
bulunuyor”
Y jenerasyonunu
temsİlen stajyer Resul
Memmedov’un gözlemlerİ
…ve çok daha fazlası
DMY bülten’İn
sonbahar sayısında!
DMY İcra Kurulu Üyesi Sn. Levent GÜLBAHAR’ ın kaleminden
Merhaba Sevgili DMY Ailem,
B
u sayıda görev bana düştü ve ben
de hem ülkemizi çok yakından
ilgilendiren genel
bir sosyoekonomik sorun olduğundan hem de
kendi uzmanlık sahama girdiğinden
sizlere “Türkiye ve Dünyadaki Enerji
Sorunları” konusunda bazı bilgiler
aktarmayı uygun gördüm.
Enerji,
insanlığın
vazgeçemediği,
ikamesinin olmadığı, gerek evimizde
gerekse işimizde sürekli ihtiyaç
duyduğumuz bir maddedir. Aydınlatmadan televizyona, buzdolabından
telefona, her türlü üretim makinelerinden
ulaşım araçlarına kadar aklınıza
gelebilecek tüm ekipman, araç ve
cihazlarda
enerji
kullanılmaktadır,
kullanılacaktır.
Peki bu elektrik enerjisi nasıl elde
edilmektedir?
Tüm dünyada 3 çeşit
elektrik enerjisi üretim
yöntemi vardır.
*Fosil yakıtlardan elde
edilen enerji (petrol,
doğalgaz, kömür vs.)
*Yenilenebilir
kaynaklardan elde edilen
enerji (hidro, rüzgar,
güneş, jeotermal,
biyokütle vs.)
*Nükleer enerji
Fosil yakıtlardan elde edilen elektrik
enerjisinin en büyük dezavantajı bu yakıt
türünün çevreye verdiği zarardır. Karbon
salınımı veya karbon ayak izi olarak
adlandırılan bu etki özellikle ozon tabakası
başta olmak üzere tüm doğaya zarar
vermekte, ekolojik dengeyi bozmakta,
global ısınmaya neden olmakta ve
sonuçta iklimleri hızla değiştirmektedir.
Bunun yanında ülkemiz açısından
baktığımızda da fosil yakıtların (petrol ve
doğalgaz) öz kaynak olarak yetersizliği,
yani dış hammadde olarak girdisi
ekonomik dengeyi bozmakta, dış ticaret
açığını artırmakta ve her yıl 110 milyar
dolar olan (gayri resmi rakamlar 140
milyar dolardan bahsediyor) cari açığın
daha da artmasına neden olmaktadır.
En basit örnekle 2013 yılı enerji
hammaddesi ithalat tutarı 60 milyar
dolardır (cari açığın yarısı) Bunun yanında
fosil yakıtların %27’si öz kaynaklardan
tedarik edilebilirken %73’ü yurt dışından
temin edilmekte, yani ülkemizin enerji
üretiminin neredeyse ¾’ü dışarıya
bağımlı hale gelmiş olmaktadır. En çok
doğalgaz aldığımız Azerbaycan, İran ve
Rusya gibi ülkeler bize yapmakta olduğu
doğalgaz sevkiyatını durdurduğunda
ülkemizde tam bir kaos yaşanılması
kaçınılmaz olacaktır. Ülkemiz enerji
üretiminin %46’sı sadece doğalgaz
çevrim santrallerinden sağlanmaktadır.
Nükleer enerji için çok fazla bir şey
söylemek istemiyorum. Riskleri ve tehlikesi
ortada, teknoloji ve uranyum hammaddesi
tedariğindeki dışa bağımlılığı bilinen,
sismik bölgede olduğumuzdan deprem
durumunda yaşanacakların tahmin
edilebildiği ve en önemlisi tüm dünyanın
bıraktığı, uzaklaştığı, mevcut nükleer
santrallerini kapattığı (Almanya 2013’de
3 nükleer santrali kapattı, 2020’ye kadar
2
DMY Elektronik şirketler grubu Yatırım ve
Üretimlerden Sorumlu İcra Kurulu Üyesi
Sn. Levent GÜLBAHAR’ ın kaleminden
hepsini kapatacak) bir ortamda bizim
nükleer santral kurmaya kalkmamız
ve ülkemiz geleceğini nükleer enerjiye
emanet etmemiz anlaşılabilir bir durum
değildir.
Yenilenebilir enerji ise tüm dünyada
hızla yaygınlaşan, kabul gören ve
yatırım yapılan bir enerji türü olup
ülkemizin jeolojik olarak çok uygun bir
pozisyonda olmasına rağmen bugüne
kadar ihmal ettiği bir kaynaktır. Gerek
akarsuları (hidro) gerek rüzgârı, gerek
güneşi ve gerekse jeotermal kaynakları ile
neredeyse ülkemizin tüm enerji ihtiyacını
karşılayacak potansiyele sahip olan bu
imkân politik ve siyasi engellemelerle
kullanıma açılmamıştır. Her şeye rağmen
hidro enerjisi dışında 2009 yılı sonrası
başlayan rüzgar enerjisi ve bu sene
başlayan güneş enerjisi kurulumları
önümüzdeki yıllar için bir ışık vermektedir.
İsterseniz şimdi dünyadan ve Türkiye’den
DMY İcra Kurulu Üyesi Sn. Levent GÜLBAHAR’ ın kaleminden
bazı rakamlar vererek enerji üretim ve
tüketiminin geldiği noktaya bakalım.
kurulu gücün de 120 – 125 GW seviyesine
çıkması gerekmektedir.
Tüm dünyadaki toplam elektrik enerjisi
santralleri kurulu gücü 6.500 GW olup
bunun 4.800 GW’ı fosil yakıt ve nükleer
güce dayanan elektrik santralleridir.
Yenilenebilir enerji santrallerinin toplam
kurulu gücü 1.700 GW olup bunun 1.138
GW’ı hidroelektrik, 328 GW’ı rüzgar, 130
GW’ı ise güneş santralleri olup bakiye 104
GW jeotermal ve biyokütle santrallerinden
oluşmaktadır.
İsterseniz sözü çok fazla uzatmadan
asıl vurgulamaya çalıştığımız konuya
gelelim. Daha önce de belirttiğim gibi
240 TWh enerjiyi üretirken yurt dışına 60
milyar dolar hammadde bedeli ödeyen
ülkemiz 2023 yılında 400 TWh enerjiyi
üretirken ne kadar döviz ödeyecek?
Bugünkü hesapla 100 milyar dolar ve
artan doğalgaz ve petrol fiyatlarıyla belki
120 milyar dolar. Peki ne yapmalı?
Aslında sorunun cevabı gayet basit
ama bu cevabın devlet politikası olarak
belirlenmesi, hükümetlerce uzun vadeli
desteklenmesi ve yatırımcıların bu yönde
teşvik edilmesi gerekmektedir.
Ülkemizdeki toplam elektrik santralı
kurulu gücü ise 64 GW olup bunun
38,5 GW’ı fosil, 25,5 GW’ı yenilenebilir
enerjilerden oluşmaktadır. Bu 25,5
GW yenilenebilir enerji santrallerinin de
dağılımı 22,3 GW hidro, 2,8 GW rüzgar,
0,3 GW jeotermal ve maalesef 0,02 GW
güneş enerjisi olmaktadır.
Ülkemizde bu 64 GW’lık kurulu güç ile
yılda 240 TWh enerji üretilmektedir.
Enerji ihtiyacı her yıl %6-8 oranda artan
ülkemizin 2023 yılı enerji tüketim
seviyesinin 400 TWh’i geçeceği tahmin
edilmekte olup bunun için emre amade
Dünyanın sayılı, Avrupa’nın yüzölçümüne
oranla en iyi güneş alan ülkesi Türkiye’dir.
Teorik olarak 450 – 500 GW’lık güneş
santrali kurarak 650 – 700 TWh’lik
elektrik enerjisi üretebilecek potansiyele
sahip ülkemizde maalesef halen 20
MW’lık (0,02 GW) güneş santrali vardır.
GW olan GES – güneş enerjisi santralleri
oluşumunda ülkemiz dünyada 17 ülke
1 GW kurulu güç seviyesinin üstüne
çıkmışken 0,02 GW ile 56. sırada yer
almaktadır. Bugün dünyada çok genel
olarak üretilen elektrik enerjisinin %0,85’i
güneşten elde edilmektedir. İtalya’da bu
oran %7,8, Avrupa’da %3,5’dir. Almanya
35,5 GW kurulu GES gücü ile dünya
birincisidir. Burada maalesef üzücü olan
930 – 970 kWh/m2 güneş ışınım değeri
ile Almanya’nın 1. sırada yer alırken
1.650 – 1.750 kWh/m2 ışınım değeri ile
ülkemizin 56. sırada yer almasıdır.
Evet, Türkiye olarak yapmamız gereken
çok fazla iş, kat etmemiz gereken çok
fazla yol var ve biz DMY olarak bunun
farkındayız. Gerek ülkemiz enerji
ihtiyacına katkıda bulunmak, gerekse
sosyal sorumluluk bilinciyle yenilenebilir
enerji alanında yatırım yapma kararı
veren DMY şirketler grubu DY Enerji
A.Ş. adı altında bir şirket kurmuş ve bu
kapsamda 2 MW lisanssız GES güneş
enerji santrali projesini başlatmıştır..
(www.dyenerji.com)
Dünyada toplam 132 GW, sadece
2013’de yapılan yeni yatırım tutarı 36,8
www.dyenerji.com
Her zaman çevreye ve topluma saygılı
olma felsefesinden hareket eden
şirketimiz ülkemizin geleceğini de
güvence altına almak için üzerine düşen
görevi yerine getirecektir.
Hepinize bol güneşli günler dilerim.
Saygılarımla,
Levent Gülbahar
Not:1T (Terra)=1.000G (Giga)
1 G (Giga) =1.000M(Mega)
1 M(Mega)=1.000k (Kilo)
3
ÖZDİSAN ELEKTRONİK
ÖZDİSAN ELEKTRONİK AR-GE ve Teknİk Destek departmanı
Ne Araştırır & Ne Gelİştİrİr?
Muharrem ŞAHBAZ röportajı / Özdisan Ar-Ge ve Teknik Destek Departmanı Sorumlusu
Özdisan Ar-ge birimi soldan sağa;
Resul Sevindik, Muharrem Şahbaz, Sabri Değeri, Gökhan Zerey
A
r-ge ve Teknik destek departmanı’nın en temel görevi
satış destektir. Bu kapsamda departmanımız; müşteri
teknik destek, personel teknik destek, proje geliştirme
(arge-ürge), testler yapma ve numune hazırlama görevlerini
icra eden 3 elektronik mühendisi ve 1 elektronik teknikerinden
oluşan bir ekiptir. Bu ekip yazılım, donanım ve teknik servis
hizmeti verebilme, elektronik komponentlere hakim olma
ve yenilikleri araştırıp bilgiye ulaşma, yurt dışı ile ve yabancı
kaynak partnerler ile iletişim kurma, çevresine saygılı ve azami
alçakgönüllük ile irtibatta olduğu müşteri ar-ge’ leri ile ve kendi
personelimiz ile uyumlu çalışma yeteneklerine sahiptir.
Misyonumuz;
sadece basit bir satış işlemi yapmayan
ve tamamen teknik ve teknolojik ürünler pazarlamakta olan
firmamızın, sahada daha aktif, esnek, kıvrak ve hizmette en iyi
seviyeyi yakalamak için - doğal olarak, tüm dünyada “FAE (field
application enginering), technical support” gibi kavramlar ile
ifade edilen bir yapıya ihtiyacı vardır. Departmanımız bu yükü
yüklenmiş ve “yapılmış iş başarı değildir” ilkesi ile başarıya
koşmayı maksat, zevk ve yaşam tarzı edinmeyi amaçlamıştır.
Vizyonumuz; bize verilen görevleri hakkıyla sırtlayıp, şirketimizin
büyük savaşlar verdiği ticari sahada şirketimize destek vermek ve
büyümesine katkıda bulunma ve bu bağlamda departmanımızın
şirket içinde etkinliğini artırmak, esnek, planlı, hızlı ve çevik, akıl
dolu bir yapı kurup örnek bir “ar-ge teknik destek departmanı”
olmaktır.
Ar-ge departmanı içerisinde yapılan başlıca işlerden biraz söz
etmek gerekirse;
Müşteri
teknik
destek
kapsamında mümessili
olduğumuz markaların ürünlerinin kullanılmasını kolaylaştırmak,
müşterinin sorularını ve dokümantasyon, uygulama notu gibi
taleplerini partner firmalarımız ile görüşerek gerekli bilgi akışını
ve koordinasyonu sağlayıp çözmek, numune hazırlamak,
edindiğimiz yeni bilgileri paylaşmak. Gelen numunenin laboratuar
şartlarında ilk testlerini yapmak ve sonuçları satış personeli ve
müşteri ile paylaşmak. Ürün tanıtımı, sorun giderme, eğitim
verme gibi faaliyetler için sürekli müşteri ziyareti gerçekleştirmek.
4
ÖZDİSAN ELEKTRONİK
Personel teknik destekte
ise, satış personelimizin
sahada daha etkin olmaları için ürünler hakkında onları
bilgilendirmek, onlardan gelecek ürünlerle alakalı soruları
cevaplamak, yeni ürünler ile ilgili testler yapıp tanıtmak amaçlı
kendilerini bilgilendirmek ve bu yeni ürünler için doküman
hazırlayıp bunu tüm Özdisan ailesi ile paylaşmak, müşteriden
kendilerine gelen muadil taleplerinde teknik olarak kendilerine
yardımcı olmak, numune hazırlamak ve müşterilerine fiziksel
olarak çalışan bir cihaz - alet - devre ile sunum yapmalarını
sağlamak.
Testler ve numune hazırlama çalışmaları da yine
departmanımızda gerçekleşmektedir. Yurt dışından numune
gelen ürünleri özel saha şartı yok ise - ki olsa bile imkanlarımız
dahilinde - laboratuarımızda test edip sonuçları satış departmanı
ile paylaşmak. Ayrıca müşteriden sorunlu diye gönderilmiş yine
özel saha şartı gerektirmeyen tüm ürünleri test edip raporlayıp
ilgili marka ile yazışmalar yapıp sorunun gerçek kaynağını
bulmak, raporlamak ve çözümlemek de departmanımız görevleri
arasındadır.
müşterilerimiz ile onların yeni projelerini ve çıkan yeni komponent
taleplerini takip edip değerlendirmektir.
Ar-ge çalışmalarımızda
ise tek amacımız yine
müşterilerimize talepleri doğrultusunda hizmet etmektir. Özdisan
olarak biz bir ar-ge firması veya içinde ar-ge bulunduran bir üretici
değiliz. Bizim ar-ge çalışmalarımız tamamen müşteriden gelen
talepler üzerine veya bizim müşterimize olan bir önerimiz üzerine
oluşmaktadır. Özdisan, elektronik komponent satmaktadır,
fakat bir elektronik ar-geye sahip olmayan veya yetersiz olan
müşteriler bizden aynı zamanda tasarım ve ar-ge çalışması da
talep etmektedirler. Biz belirli satın alma anlaşmaları karşılığında
bu hizmeti kendi birikim ve yapabilme kabiliyetimizi aşmayacak
şekilde vermekteyiz. Şimdiye kadar irili ufaklı yaklaşık 150 proje
gerçekleştirdik. Her proje çalışmamızda en temel hedefimiz
kendi ürünlerimizi kullanmaktır. Müşterilerimizle de anlaşmaları
bu şekilde yapmaktayız.
Bir diğer konumuz ise talep doğrultusunda yeni tedarik kaynakları
bulmak ve şirket bünyesine yeni firmalar kazandırmaktır. Bu
anlamda yenilikleri ve gelişen teknolojide çıkan ihtiyaçları ve
Saygılarımla,
Muharrem ŞAHBAZ
Özdisan Ar-Ge ve Teknik Destek
Departmanı Sorumlusu
Tasarım sadece nasıl
göründüğüyle veya nasıl
hissettirdiğiyle alakalı değil.
Tasarım nasıl çalıştığı ile de
alakalı.
Steve Jobs, Apple
5
FUARLARDAN HABERLER - Savior Otomasyon / Savior Makina
G
ıda renk ayıklama makinalari ile 4-7 Eylül tarihleri arasında İstanbul Yeşilköy CNR Expo’ da gerçekleşecek olan 29. Uluslararası
Ambalaj, Paketleme ve Gıda İşleme Sistemleri Fuarı IPAck Turkey fuarına katılıyor.
Uluslararası Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı ile eşzamanlı olması nedeniyle katılımın daha da yüksek olmasının beklendiği fuarda
Savior Makina yerli üretim yatay ve dikey renk ayıklama makinaları ile sektör ileri gelenleri ve ziyaretçileriyle buluşmaya hazırlanıyor.
FUARLARDAN HABERLER - Özdisan & Assan
L
ED teknolojilerinin kaydettiği gelişme ile birlikte bu sene 10.’su
düzenlenecek olan Uluslararası LED Sistemleri, Teknolojileri,
Uygulamaları ve LED Aydınlatma Fuarı olan LED & Lighting
Fuarına katılacaklar.
25-28 Eylül tarihleri arasında Yeşilköy’deki İstanbul Fuar
Merkezi’nde düzenlenecek olan fuarda kendisini tamamen
aydınlatma LED komponentleri ve yarı mamül üretimine
odaklamış olan dünyanın en büyük 5 LED üreticisinden
biri olan Seoul firmasının yenilikçi ve innovatif ürünlerini
ön plana çıkaracak olan Özdisan, LED, LED driverlar
ve LED Modüllerle birlikte yeni nesil COB’ ler ve LED’de
yüksek lümen yoğunluğu sunan ACRICH3 markalı inovatif
ürünleri, sektör ve müşterileriyle buluşturmaya hazırlanırken
Yeni seri Downlight, Wallwasher (Linepower, Evaline Serisi),
DMX Controllerlar, Driverlar ve çok amaçlı kullanılabilen
projektör (Mira) lerini tanıtacak olan Assan Elektronik fuarda
yeni downlight serisi, sokak lambası, ürünlerinin lansmanını
yapacak. Üretici ve üretim sürecinde teknik bilgi ve tecrübesi
sayesinde doğru kompenentler ile üretim yapabilen Assan,
LED konusunda güvenilir bir çözüm ortağı olduğunu ön plana
çıkartmayı hedefliyor.
FUARLARDAN HABERLER - Özdisan Elektronik
Özdisan A.Ş. Dünyada sektörünün en büyük fuarlarından olan ve Almanya’nın Münih kentinde düzenlenecek olan Electronica
2014 fuarında 11-14 Kasım tarihlerinde Türkiye’yi temsil edecek. TFT ekranlardaki çözüm ortağı Çinli Shenzhen SAT ile birlikte
fuara katılacak olan Özdisan, Türkiye’nin en büyük komponent distribütörü kimliğiyle geniş marka ve ürün grubunu ziyaretçilere
sunmaya hazırlanıyor.
6
Beni övme
sözlerini
bırakınız.
Gelecek için
neler yapacağız
onları söyleyiniz.
Mustafa Kemal
Atatürk
“Ben askeri deha falan bilmiyorum, herhangi bir
zorluk önünde kaldığım zaman benim yaptığım
şudur: vaziyeti iyice tespit etmek. Sonra bu vaziyet
karşısında alınacak tedbirin ne olduğuna karar
vermek. Bu kararı bir kere verdikten sonra artık
acaba yapayım mı, yapmayayım mı diye tereddüt
etmem. Tereddütsüz kararı tatbik etmek ve
muvaffak olacağına inanarak tatbik etmek gereklidir.
Büyük kararlar vermek kafi değildir önemli olan bu
kararları cesaret ve kesinlikle tatbik etmektir.”
BASIN
Özdisan Elektronik Genel Müdür Yardımcısı (İdari Personel İK Lojistik Muhasebe Finans) Sn. Fatih Duran
Mantığımız “Önce İnsan”
Dudullu OSB Dergisi İş Sağlığı ve Güvenliği’ni Kapak konusu edindiği Temmuz - Ağustos sayısında Özdisan Elektronik
Genel Müdür Yardımcısı Sn. Fatih Duran’ ın verdiği röportaja yer verdi.
7
GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER - EPC ENERJİ
Kendi sektörü içinde ABD’ye ilk doğrultucu ihraç eden firma EPC oldu.
İnsan sağlığını ve ürün güvenirliliğini
arttırma yolunda sektörde bir ilke daha
imza atan EPC, üretimde yanmaz kablo
yerine Halojen-free (alev iletmeyen)
kablo kullanmaktadır.
Bunun yanı sıra EPC, IEC 61850
Standartlarını sağlayan haberleşme
yazılımı ile enerji santrallerindeki
haberleşmeyi uluslararası standartlara
taşıdı.
EPC ‘nin tüm ürünlerinde Halojen-free
kablo kullandığını biliyor muydunuz ?
EPC, Türkiye’ nin dev enerji firmalarından biri olan Çalık Enerji’ nin
Gürcistan’ da yaptığı enerji yatırımı için ürettiği doğrultucuların ilk
teslimatını gerçekleştirdi.
8
GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER - TESCOM
G
rup şirketlerimizden kesintisiz güç kaynakları
konusunda faaliyetlerini sürdüren Tescom,
üniversite
sanayi
işbirliği
çalışmaları
kapsamında 12 Mart 2014 tarihinde Ege Üniversitesi
EBİLTEM Teknoloji Transfer Ofisi tarafından
düzenlenen “Elektronik Mekatronik İnovasyon
Günü“ etkinliklerinde katılımcı olarak yer almıştır.
Tescom Genel Müdürü sayın Moşe Saltiel’in Tescom’
un Ar-ge çalışmalarından ve bu çalışmalarda üniversite
ile olan işbirliklerine değindiği sunumda, değişen
rekabet ortamı dikkate alınarak şirket başarısını
sürdürmek ve büyümek için inovasyona verilen önem
vurgulanmıştır.
Tescom, Mersin’in yanı sıra tüm bölge halkının
sağlık hizmeti ihtiyacını karşılayacak ölçüde kapasite
ve olanaklara sahip olan yeni hastanesi Mersin
Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ nin cihazları,
ameliyathaneleri ve yoğun bakım ünitelerini besleyecek
şekilde güç kaynaklarının kurulumunu yapmıştır.
Proje dahilinde Tescom, 4x300kVA DS3300 model
1.2MVA KGK sistemi devreye alıp çalışır durumda
teslim etmiştir.
Tescom, Haziran ayı içerisinde Meksika’nın başkenti
Meksiko şehrinde düzenlenen Expo 2014 Electrica
fuarında uluslararası arenada ziyaretçileriyle buluştu.
Tescom Genel müdürü Moşe Saltiel, İhracat müdürü
Cem Sağel, İhracat müdür yardımcısı Deniz Sağel ve
Tescom’ un kısa süre önce faaliyetlerini başlattığı
Latin Amerika ofisinde satış müdürü olarak görev
yapan Carolina Salazar’ ın katılım ve katkılarıyla
gerçekleşen fuarda, Tescom kesintisiz güç
kaynakları konusunda tek Türk firması olarak yer
aldı.
Dünyanın en büyük 11. ekonomisi ve NAFTA (Kuzey
Amerika Serbest Ticaret Bölgesi) üye ülkelerinden
olan olan Meksika, Latin Amerika’nın en gelişmiş
sanayi ve ekonomik gücüne sahip ülkelerinden biri.
ABD’ nin de büyük yatırımları bulunan Meksika, Latin
Amerika ülkelerinin en büyük tedarikçisi durumunda
bulunuyor.
Temmuz ayında TESCOM DS Serisinin 400 kVA
ürünleri de pazara sunulmuştur.
9
GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER - ALPKE A.Ş.
A
lpke A.Ş., ay sonu itibariyle faaliyete geçirmeyi planladığı
2 adet son teknoloji cam elyaf ve daglas izolasyon makinelerinin
de kurulumuyla fabrika alanını genişletmeye ve teknolojik yenilikleri
hayata geçirmeye devam ediyor. Bu makinelerle birlikte, cam elyaf
üretim kapasitesi neredeyse 2 katına çıkarken, ürün kalitesinde de
artış öngörülüyor. Bir diğer yatırım ise Alpke’nin müşteri sayısını
arttırma ve genişletme hedefiyle, 60 gün içerisinde faaliyete geçilmesi
planlanan kapton izolasyon makinası. Bu yatırımla birlikte ise ürün
gamına yeni bir ürün daha eklenmiş olacak.
A
lpke,
İstanbul
Maden
ve Metaller
İhracatçı Birliği (İMMİB) tarafından,
ticari faaliyetini yapmakta olduğu emaye
bobin telleri ile alakalı olarak, 2013 yılı içinde
gerçekleştirmiş
olduğu
başarılı
ihracattan
dolayı Elektrik Elektronik Hizmet İhracatçıları
Birliği üyesi firmalar arasında 10. sırada yer
alarak başarı plaketine hak kazanmıştır.
B
unun yanı sıra, 24-26 Haziran tarihlerinde
Berlin kentinde düzenlenmiş olan ve
uluslararası birçok katılımcının yer aldığı dünyadaki
en geniş elektromanyetik sargı, elektrik motoru,
transformatör imalatı, bobin sarma ve yalıtım fuarı
CWIEME Berlin’de ziyaretçilerini ağırlamış olan
Alpke’ ye, özellikle ihracat alanındaki hedeflerinin
gerçekleşmesi için başarılar dileriz.
Alpke, Berlin’de fuarda
10
GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER - ALPKE A.Ş.
Alpke Kurumsal web sitesi yeni yüzüyle karşınızda:
ASSAN ElektronİK
Yeni tasarım armatürleri ile
Alpke kurumsal tanıtım filmiyle Youtube kanalında yayında!
birlikte yeni markası olan
NYXX’ in lansmanını yapacak
olan ASSAN, farklı bir kimlikle
müşterilerinin karşısına
çıkmaya hazırlanıyor.
LED & Lighting fuarında kendi
tasarımı olan driverları da
piyasaya ilk kez tanıtacak.
Son dönemde özellikle teknik/
endüstriyel aydınlatma
Alpke Berlin CWIEME fuarındaydı
armatürleri konusuna
yoğunlaşarak ürün gamını
bu yönde geliştiren Assan
Elektronik, ithal ürünlerle
de müşterilerine daha fazla
• Wide Range offer
• Superior Products
• Tailor-Made Solutions
seçeneği alternatiflerine göre
daha hızlı tedarik etmeyi
hedefliyor.
Your Trusted Partner in
Copper & Aluminium
Wire Insulation
for Motors and Transformers
Alpke Metal Makine İletken Elektrik San. Tic. A.Ş.
Dudullu OSB 2. Cadde No: 7 Zemin Kat 34776 Ümraniye, Istanbul / TURKEY
Tel : +90 (216) 312 31 30 Fax : +90 (216) 312 31 38
[email protected] www.alpke.com
ISO 9001:2008
ISO 14001:2004
OHSAS 18001:2007
11
GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER - SAVIOR OTOMASYON
SAVİOR SOLAR
Savior Solar’ ın karavan ve
yatlarda kullanıma uygun 120W
katlanır güneş panellerini gördünüz
mü ?
Detaylı bilgi için Savior Solar ile
irtibata geçebilirsiniz.
G
rup şirketlerimizden, otomasyon,
solar enerji ve gıda renk ayıklama
makineleri alanlarında girişim ve
faaliyetlerini sürdüren Savior Kontrol
Otomasyon, bayileri, çözüm ortakları
ve değerli müşterileri ile tam günlük bir
organizasyonda buluştu. Organizasyon
boyunca yeni ürünler ile ilgili bilgiler
paylaşıldı.
server aracılığıyla ulaşmak ve donanım
ile yazılımı aynı anda şifrelendirmek
mümkün.
Bilgi işleme yetenekleri sayesinde
FP7 PLC ile sistemi kontrol ederken
sistem ile ilgili verileri de toplamanız ve
işlemeniz mümkün.
İlk 2 saat Panasonic firmasından
Sn. Kenvin Yeo, yeni ürün serisi olan
FP7 Serisi PLC’ yi anlattı. FP7 Serisi
PLC’ nin sistemin kontrolünü sağlama
özelliğinin yanı sıra, bilgi işleme
yeteneklerinden bahsedildi.
Eğitimin 2. kısmında ise WINMATION
DCS (Distributed Controlled Systems)
Sistemleri anlatıldı. Ürünlerin Hot
swap (çalışma sırasında modül eklenip
çıkarılabilmesi), Redundancy (yedekli
çalışabilmesi) özellikleri ile birlikte
yazılım üzerinde duruldu.
Panasonic FP7 Serisi PLC’ ler ile csv
formatında verileri PC’ye aktarmak,
PLC verilerine internet üzerinden web
Yaklaşık 4 saat süren eğitimin ardından
katılımcılar ile birlikte boğaz turu
yapılarak günün yorgunluğu atıldı.
12
GRUP ŞİRKETLERİNDEN GELİŞMELER
TERRA İLAÇ
İNFORM ÖZDİSAN
DMY
Grup şirketlerimizden kesintisiz
güç
kaynakları,
elektronik,
komponet dağıtımı, solar enerji
ve
Terra İlaç’tan Yeni Ürün
Terra İlaç 2014 yılının haziran ayında
yeni bir oral antidiyabetik ilacı Türk
Tıbbı’ nın hizmetine sunmuştur.
Gliklazid etken maddesi içeren bu
antidiyabetik ilaç; vücut tarafından
üretilen insülin miktarını artırarak
etkisini gösterir.
otomasyon
konusunda
faaliyetlerini sürdüren İnform
Özdisan, halen inşaatı devam
etmekte
olan
simgelerinden
ve
Bursa’nın
biri
haline
gelecek olan Bursa Timsah
26 – 28 Haziran 2014 tarihlerinde
Arena
stadının tüm enerjisini
İstanbul Maltepe Türkan Saylan
besleyecek şekilde 1250 kva dizel
Kültür Merkezi’nde yurtiçi ve
destekli Dinamik UPS (kesintisiz
yurtdışından
güç kaynağı) in kurulumunu
gerçekleşmiştir.
30 mg gliklazid içeren modifiye salımlı
tablet (30 ve 60 tablet) formundaki
bu ilaç; yetişkinlerde, diyet, fiziksel
egzersiz ve kilo vermenin tek başına
kan şekeri kontrolünü sağlamada
yetersiz
kaldığı
durumlarda,
insülinden bağımsız (Tip 2) diyabet
(şeker) hastalığının tedavisinde
kullanılmaktadır.
katılımcılarla
gerçekleşen IRENEC 2014
4.
Uluslararası 100% Yenilenebilir
Bunun yanı sıra yine, İstanbul
Enerji Konferansı ve Sergisi’nin
Levent Büyükdere Caddesi’nde
açılış gününde, aynı zamanda
inşaatı devam eden ÖzdilekPARK
GENSED Kurucu başkanı olan
İstanbul projesinin tüm
iş
merkezleri, otel , AVM ve idari
binalarını besleyecek şekilde 800
DMY şirketler grubu Yatırımlar ve
Üretimlerden Sorumlu İcra Kurulu
kva statik UPS’ in de kurulumunu
Üyemiz Sn. Levent Gülbahar,
gerçekleşmiştir.
“Fotovoltaik Sektörünün Dünü,
Bugünü,
Birçok rakibini geride bırakarak
bu büyük projelere ürün ve
katkı sağlayarak imza atan grup
şirketimizi ve emeği geçenleri
tebrik
eder,
devamını dileriz.
13
başarılarının
Yarını
ve
Türkiye
Nerede” başlıklı bir sunum
gerçekleştirdi.
Bİr denİzcİlİk başarı hİkayesİ
DMY Denİzcİlİk adına işletmeci firma Deval Transport A.Ş.
Kaptan Gökalp Sivrikaya’nın dilinden bir denizcilik başarı hikayesi;
“Masada önemli ve bizim için maliyetli bir olay vardı ve biz onları
sunumumuz, hikayemiz ile ikna etmeli, kendimizi onlara inandırmalıydık.
Kültür, dil, anlayış farkı da cabası.”
“2013 yılında 2 farklı tarihte, 2 farklı
Amerika limanında MV (Motor Vessel)
Lady Demet gemisi personelinden 2
kişinin gemiden kaçması ve yine 2013
yılı içerisinde gemi New Orleans/
Amerika limanında iken de kalkışa
yakın bir zamanda 4 gemi personelinin
gemiden inerek gemi ile sefere devam
etmek istememesi olayları, geminin
Amerika’daki siciline olumsuz işlenmiş,
gemi riskli ve güvenlik tehdidi içeren
kategorisine alınmıştı.
Bunun sonucu olarak da özellikle
Mississippi Nehri içerisindeki limanlara
MV Lady Demet gemisi her gittiğinde,
United States Customs and Border
Protection (US CBP) emri ve US Coast
Guard (USCG) takibi ile 2-3 kadar özel
güvenlik (Guard) konması zorunlu
tutuluyor, geminin Mississippi Nehri
liman sınırları içerisinde kaldığı sürece bu
“Guard” ücretinin de armatör tarafından
ödenmesi gerekiyordu. Bu da bazen bir
seferde 60-70 bin USD gibi maliyetlere
ulaşmaktaydı.
Onlarca
yazışma
ve
telefon
görüşmesinden sonra, MV Lady Demet
gemisinin ve armatörünün maruz kaldığı
bu “Guard” konusunu görüşmek ve bu
uygulamayı iptal ettirtmek amacı ile US
CBP ve USCG ile 13/Mart/2014 saat
13:00 için New Orleans daki “US Custom
House” da toplantı yapmak üzere
randevulaşmıştık. Bu randevuyu almak
hiç de kolay olmamıştı. Bu uygulama
hem gemi armatörüne hem de işletmecisi
olarak Deval Transport A.Ş. ye yüksek
maliyetler yanında, kiracılar ve denizcilik
çevreleri nezdinde itibar ve saygınlık kaybı
da getiriyordu. Kiracılar böyle maliyetler
getiren bir gemiyi istemiyor, bu da ticari
itibarımızı zedeliyordu. Filomuzdaki tüm
gemiler için Amerika limanları, ticari
sebeplerle gidilmesi yüksek ihtimal içinde
yer alan limanlar olup, bu soruna bir
çare bulamaz ve “Guard” uygulamasını
kaldıramaz isek, US CBP’nin bu
uygulamasının, işletmenin diğer gemileri
için de uygulanması ihtimali vardı.
İşte bu sebeplerle hem armatör firma olan
DMY Denizciliği hem de işletmeci firma
olarak Deval Transport A.Ş. yi temsilen
ben ve Operasyon Müdürümüz Ahmet
Kaptan (Ahmet TEMUROĞLU), randevu
tarihi olan 13/Mart/2014 den bir gün
önce New Orleans / Amerika’ya vararak,
toplantı vaktini beklemeye koyulduk.
Kolay değil, dünyanın bir ucundan
kalkmış, New Orleans/USA ya gitmiş,
US Customs and Border Protection (US
CB) ve US Coast Guard (USCG) yetkilileri
ile onların ofislerinde toplantı yapacaktık.
Toplantıya US CBP yi temsilen Mr. Mark
S.Choina (US Customs and Border
Protection - Assistant Port Director /
Tactical) ve Mr. Troy Simon (US Customs
and Border Protection - Chief CBP Officer)
ile USCG’ı temsilen Mrs. Kelly K.Dennig
14
Kaptan Gökalp Sivrikaya
(US Coast Guard - Chief, Enforcement
Division) katılacaktı.
Daha önce gemiler ile çeşitli zamanlarda
Amerika’ya gitmiş, kurallar gereği US
CBP ve USCG memurları ile standart
gemi geliş-gidiş işlemleri için gemi
üstünde karşılaşmıştık ancak bu farklıydı
çünkü bu sefer onların ofisinde, onların
üst düzey yöneticileri ile önemli bir
konuda görüşecektik ve burada maruz
kalacağımız süreç ve işlemler artık
standart değildi. Masada önemli ve bizim
için maliyetli bir olay vardı ve biz onları
sunumumuz, hikayemiz ile ikna etmeli,
kendimizi onlara inandırmalıydık. Kültür,
dil, anlayış farkı da cabası.
Rotamızı çizmiş, sefer planımızı
yapmıştık. Bilgisayarda göstererek takip
edeceğimiz sunumumuz ve destekleyici
Bİr denİzcİlİk başarı hİkayesİ
dokümanlarımız yanımızda hazırdı.
Bilgisayar sunumu üstünden gitmeyi,
sunum
sıralamasında
hikâyemizi
anlatmayı, olursa sorularını cevaplamayı,
bunların dışında gelişecek olayları da
doğaçlama göğüslemeyi planlamıştık.
Toplantı vakti geldi ve 13/Mart/2014
günü öğlen saat 12:30 gibi Custom
House kapısına geldik. Kapıdan girip
güvenlik kontrolünden geçerken, toplantı
için randevu almak üzere yazıştığımız,
Assistant Port Director Mr. “Mark S.
Choina”, tarihi yüksek tavanlı binanın
yüksek merdivenlerinin en üstünde
gülümseyerek bizi bekliyordu. Hatta
güvenlik kontrolündeki memurlar dahi
geleceğimizden haberdar bizi bekler
gibiydi. Mr. Mark Choina, sanki erken
geleceğimizi öğrenmiş de kapıda bizim
gelişimizi
bekliyordu.
Şaşırmıştım
doğrusu, ama gülümseyerek bizi bekleyen
bu adamı çok da sempatik bulmuştum.
Bendeki ilk izlenimi bu olmuştu doğrusu.
Toplantı saati olan 13:00’ı beklemeye
koyulduk çünkü toplantıya katılacak 2nci
Customs and Border Protection (CBP)
memurunu ve US Coast Guard (USCG)
memurunu bekliyorduk. Biz erken
gelmiştik. Hepsi zamanında toplandı.
Hepsi de üniformalıydı. Bulunduğumuz
yüksek tavanlı tarihi mekân ve üniformalı,
bize göre iri yapılı, gırtlaktan İngilizce
konuşan bu insanlar önce biraz ürpertici
geldi ama sonra sempatik ve cana
yakın tavırları bizi biraz rahatlattı. Ön
yargılı değillerdi, samimi bir şekilde
bizi dinliyorlardı. Toplantı, ev sahibi
olarak onların kendilerini tanıtmaları ile
başladı, akabinde ben ve Ahmet Kaptan
da kendimizi tanıttık ve bilgisayarda
hazırladığımız
sunum
üstünden
hikâyemizi anlatmaya başladık.
Sunum esnasında zaman zaman araya
girip sorular sordular ve yaklaşık 1 saat
süren toplantı boyunca sunumumuzu
ve bizi dikkatle dinlediler. Dünyanın bir
ucundan sırf bu iş için kalkıp oralara
gitmemizi, onlara kendimizi anlatmamızı,
bu işi ne kadar önemsediğimizi ve
kararlılığımızı göstermesi açısından çok
önemsediklerini söylediler. Aldığımız
koruyucu ve önleyici tedbirleri yerinde
ve yeterli bulduklarını, uygulamayı
ve gelişmeleri de takip edeceklerini
ancak kararlarını bizim toplantımızdan
sonra
yapacakları
değerlendirme
akabinde müteakip ilk gemi gelişinde
bildireceklerini söyleyerek bizi uğurladılar.
Veda vakti, sıcak ve samimi ortamı fırsat
bilip hem hatıra olması hem de ofisteki
arkadaşlarımıza kimlerle görüştüğümüzü
göstermek adına toplu bir fotoğraf çekme
talebinde bulunduk ancak kurallar gereği
nazikçe bunun mümkün olamayacağını
söylediler. Biz de sunumun gidişatından,
bizlerle paylaştıkları samimi görüşlerinden
ve toplantı sonrası vedalaşırken ki
sohbetten hissettiğimiz kadarı ile “bu işi
galiba başardık” hissiyatı ile “Custom
House” dan ayrıldık. Omzumuzdaki yük
kalkmıştı, rahatlamıştık. Bu huzur ve
rahatlama içinde otelimize döndük. Ertesi
gün de evimize dönmek üzere yola çıktık
15
ancak henüz tam anlamıyla başarılı olup
olmadığımızı görme, sonucu öğrenme
fırsatımız olmamıştı. Sadece toplantı
gidişatından ötürü gönlümüz ferahtı.
Sonucu da nihayet daha sonraki hafta
tekrar Mississippi Nehri içerisinde yer
alan Baton Rouge limanı / Amerika’ya
giden MV “Lady Demet” gemimizin
acentesinden öğrendik. US CBP,
gemimizin bu seferki uğrağı için “Guard”
uygulamasına gerek duymadıklarını,
limanda gemiye “Guard” atanmayacağını
yazılı olarak yayınladığı talimatta
bildirmişti. Yani başarmıştık, yani
sunumumuz ve toplantıda anlattıklarımız,
sorularına verdiğimiz yanıtlar onları tatmin
ve ikna etmeye yetmişti. Emeklerimizin
sonucunu almıştık ama bu bir son değil,
yeni bir başlangıçtı lakin gemilerimiz
hala Amerika limanlarına gitmeye devam
ediyor. Kendimizi ve uygulamalarımızı
daha iyileştirip, bundan sonraki Amerika
uğraklarında benzer hadiseler ile
karşılaşmamak ve verdiğimiz taahhütleri
yerine getirmek için daha çok çalışmamız
gerekiyor.”
Gökalp SİVRİKAYA
DPA (Designated Person Ashore)
DEVAL TRANSPORT A.Ş.
[email protected]
Aramıza katılan Yeni Şirketlerimiz / SATELCOM WIRELESS
G
ve mezuniyetim sonrası PCB tasarım,
microcontroller
programlama,
endüstriyel otomasyon konularında
beş yıla yakın yarı zamanlı çalıştım.
Askerliğimi
tamamladıktan
sonra
Bursa metrosu ve belediye otobüs
işletmesinin tüm araçları için akıllı bilet
sistemini kurdum. Akabinde Telsim
Telekomünikasyon Hizmetlerinde bir yıl
çalıştıktan sonra US-Chicago kentinde
üç yıl, US-Los Angeles kentinde bir
yıl çalıştım. Türkiye’ ye geri dönerek
Vodafone’ da göreve başladım ve
üç yılı aşkın süre sonunda Komtel
Telekomünikasyon A.Ş.’ ye geçtim,
sıfırdan teknik altyapı ve ekip oluşturarak
yerel ve yabancı telekomünikasyon
firmaları
için ödül almış anahtar teslim
Murat Demirci’ nin ağzından
kendisini ve Satelcom’ u dinleyelim: projeler tamamladım. Üç yılı aşkın
süre sonunda Komtel’ deki görevimi
ekip
arkadaşlarıma
devrederek
“Grubumuz ve iş alanlarımız teknik ayrıldım. Davut ve Mustafa Bey’ ler
ağırlıklı olduğundan, özgeçmişimi bu ile coğrafyamızda telekomünikasyon
çerçevede detaylandıracağım.
alanında söz sahibi olacak SATELCOM’u
kurmak için yola çıktık.
Zonguldak doğumluyum, evliyim.
Üniversite eğitimim öncesinde TV SATELCOM konsantre olacağı iş alanları
onarım teknik servis işleterek mesleğe kısaca şu şekildedir; yerli ve yabancı GSM
başladım,
Uludağ
Üniversitesi operatörleri için anahtar teslim altyapı,
Elektronik Mühendisliğinden mezun ürün ve entegrasyon çözümleri sunmak,
oldum. Üniversite eğitimim süresince üretim yapmak. Sabit lokasyonlar, mobil
rup şirketlerimiz arasına kısa
bir zaman evvel katılmış olan
ve yakında fiili faaliyetlerine
başlayacak olan Satelcom’ a ve
firmanın yöneticisi Murat Demirci’ ye
aramıza hoş geldin diyoruz !
w w w.sa telcom.com.t r
ve deniz araçları için ses ve data uydu
çözümleri sunmak. Broadcast alanında
çalışan firmalar için data transmisyon
ve link çözümleri sunmak. Kurumsal
network ve kablosuz ağ altyapı çözümleri
sunup projelendirmek. Acil durum data
ve ses haberleşmesi alanında uydu ve
GSM çözümleri sunmak ve üretmektir.
RF (Radyo Frekansı) ile ilgili içinden
elektrik geçen tüm ürün ve konular bizim
çalışma alanımıza dahil olacaktır.”
Satelcom, kısaca Telekom ve Uydu
sektörlerinde faaliyet gösteren ulusal
ve uluslararası şirketlere altyapı ürün ve
çözümleri sunmanın yanı sıra, wireless
(kablosuz ağ) altapısı sunabileceği her
türlü iş kolunda faaliyetlerine devam
edecek.
Son yıllarda özellikle Telekom şirketlerinin
bu yönde ihtiyaçlarının artması ile birlikte
bu alandaki potansiyel yükselerek devam
etmekte. Biz de şirketimize kısa sürede
ivme kazanması için başarılar dileriz.
“BAZEN UFAK ZAFERLER EN İYİSİDİR”
Sevdiğim biri, başarı küçük zaferlerin toplamıdır demişti.
Şimdi, yıllar sonra bu söze gereken önemi göstermediğimi
fark ediyorum. Bizi biz yapan, bizi daha başarılı yapan
aslında yüzlerce minik karar ve istikrar.
Hep beraber başarabileceğimiz çok önemli bir hedef var
bence… Hep beraber ufak ve önemsiz gibi gözüken şeyleri
daha iyi yapsak? Sizce çevremize yarattığımız etki gerçekten
önemsiz mi olur?
Hepimiz içtiğimiz bardağı ofiste mutfağa bıraksak,
masalarımızı temiz tutsak, yolda gördüğümüz bir taşı, biri
çarpar diye kaldırıp kenara koysak, yerlere çöp atmasak,
okuduğumuz kitapları fırsatı olmayanlarla paylaşsak,
öğrendiğimiz şeylerin bir kısmını öğretmeye harcasak?
Böyle ufak, belki yılda toplam bir kaç saat alacak
aksiyonlardan bahsediyorum. Tek başına küçük gibi
gözükseler de, kalabalık etkisiyle, yani hepimizin birden
yapmasıyla inanılmaz güçlü bir sonuç yaratabilir tüm bu
adımlar.
Değişim de böyle gerçekleşmiyor mu? Ve tüm bu konuştuğum
şeyler için bir eğitime, karara ya da bütçeye ihtiyacımız yok.
Sadece karar verip, yapmaya başlamalı ve yapmaya devam
etmeliyiz. Bu küçük zaferlerle mutlu olup, fark yarattığımızı
fark etmeli ve yavaş yavaş sayısını arttırmalıyız.
Hadi, şimdi, bugün karar verin, yarından itibaren
yapabileceğiniz 3 tane küçük değişiklik seçin.
*bazenkendimitutamiyorum.tumblr.com’dan alıntıdır.
16
Y jenerasyonunun - stajyer Resul Memmedov’un - gözünden Özdisan
“15 gündür burada çalışmama rağmen Özdisan beni etkilemiş bulunuyor”
bir stajyerin - Resul Memmedov’un gözünden... Özdisan
S
taj zorunluluğu olan öğrenciler iyi
bilir.
“Stajyer kölenin Fransızcasıdır”,
“Naylon” mu yapsak acaba”,
“İyi yerde staj yaptığında bitirdikten sonra
orada daha kolay işe başlayabilirsin”
(eskilerin öğütleri) türünden düşünceler
dolanır durur öğrencinin kafasında. Biz
de geçtik bu süreçten ama en sonunda
“adam gibi bir yerde staj yapıp da bir
şeyler öğrenelim” dedik.
Kararı verdik vermesine de Türkiye’deki
piyasa malum. Yani sizlere malum. Biz
öğrencilere malum değildi. En azından
staja başlayana kadar.
Biz Steve Jobs’ ların, Bill Gates’ lerin,
Larry Page’ lerin başarı hikayeleriyle
motive ediyorduk kendimizi. Böyle
insanların hayatlarını okuduğumuzdan
dolayı Türkiye’yi de Silikon Vadisi
gibi bir yer sanıyorduk. Jobs’ ları,
Gates’leri okurken krizde her şeyini
kaybeden Ahmet’ lerden, sektöre yeni
girdiği halde uluslararası devlerle
rekabet etmesi gereken Mehmet’
lerden, orijinal fikirleri olduğu halde
kaynak bulamayan Osman’ lardan
haberimiz yoktu doğal olarak.
Staj imkanlarını araştırırken sektör
hakkında yüzeysel bilgi edinmek mümkün.
Bir elektrik elektronik mühendisinin
Türkiye’de çalışabileceği çok fazla alan
olmadığını da bu dönemde anlıyor
öğrenci.
Daha sonra staj yapılabilecek yerlerin
birkaç kısma bölündüğü keşfediliyor.
Bu yerlerin bir çokları da eskilerin “stajı
yatarak geçirdim” dediği yerlerdendir.
Gerçek anlamda stajyerin öğrenerek
kendine bir şeyler katabileceği yerler
sınırlıdır ki, ÖZDİSAN da bunlardan
biri diye düşünüyorum (bu
kanıya staj yaptığım süre
zarfında şirkette gördüğüm
muameleyi, şirketin yönetiliş
biçimini, değerlerini ve diğer
bir çok etkenleri göz önünde
bulundurarak geldim. Yoksa
sektörün en büyük şirketini kendi
bülteninden övmek gereksiz
olurdu bence).
Günümüzde tüm sektörlerdeki
şirketlerin
misyonlarında
fark yaratmak vardır. Ama
ÖZDİSAN
bunu
gerçek
anlamda yapıyor. Daha şirket
binasına girmeden hissediliyor bu fark.3
farklı kafeste toplam 5 köpek besleniyor
burada. Üstelik bunlardan 2 si bazı
çalışanların şahsi köpekleri. Hiç kimse
de çıkıp demiyor ki ”burası ciddi bir
işyeri ne işi var bu köpeklerin burada,
elektronik şirketinin bahçesinde köpek
beslendiği nerede görülmüş”. Sadece bu
bile ÖZDİSAN’ ın ne kadar farklı bir yer
olduğunu göstermek için yeter bence.
Benim bu şirketle tanışmam Davut bey
sayesinde oldu. Üniversitemizin elektrik
elektronik mühendisliği kulüp öğrencileri
olarak düzenlediğimiz bir etkinlikte yaptığı
konuşma çok hoşuma gitmişti. Ayrıca
rahatlığı, sadeliği, düşünce tarzıyla
da beni etkilemişti. ”Aman biz buraya
dişimizle-tırnağımızla geldik” ,”yok siz
yokken biz vardık ”gibi klasik iş adamı
kalıbından çok farklı bir duruşu vardı.
Davut bey’ le tanıştığım zaman tam da
staj araştırmaları yaptığım zamana denk
gelmişti. Ben de bu konuda kendileriyle
görüşmüş, mail adresi almıştım. Daha
sonra bunu değerlendirerek attığım maile
pozitif cevap verilmiş ve ÖZDİSAN la fiili
olarak tanışma fırsatını bulmuştum.
Bu ailenin geçici üyesi olmama ve
henüz sadece 15 gündür burada
çalışmama rağmen çalışan profili
ve sistemiyle ÖZDİSAN beni etkilemiş
bulunuyor (eğer gelecekte burada devam
etmek istersem bu sefer de benim onları
etkilemem gerekecek).
ÖZDİSAN ailesi olarak sizlere aynı yolda
ilerlemeyi diliyorum. Başarı zaten sizi
takip edecektir.
01.08.1993 Azerbaycan doğumlu
olan Resul Memmedov, Karadeniz
Teknik
Üniversitesi
Elektrik/
Elektronik Mühendisliği bölümünde
3. sınıf öğrencisidir. 2009-2010
seneleri arasında Okul Parlamento
Başkanlığı görevini yürütmüş olan
Memmedov, aynı zamanda INEPO
Uluslararası Çevre Proje Olimpiyatları’
nda 2008 ve 2009 senelerinde iki
sene üst üste derece kazanmıştır.
Memmedov, 07.07.2014 - 08.08.2014
tarihleri arasında Özdisan Elektronik
A.Ş.’de staj yapmıştır.
Yaşamdaki basit şeyler en sıra dışı olanlardır; sadece bilge kişiler onları anlayabilir.
Paulo Coelho, Simyacı
17
SOSYAL AKTİVİTELER
DMY İFTAR YEMEĞİ
17 Temmuz Perşembe
günü DMY ailesi
olarak katılımcı grup
şirketlerimizle birlikte
bir iftar yemeği
organizasyonu
gerçekleştirdik.
MUTLULUKLAR!
Savior Solar Yenilenebilir
Enerji Sistemleri
Departman Müdürü
Erkan Yılmaz 9 Ağustos
tarihinde dünya
evine girdi, kendisine
mutluluklar dileriz!
KÜNYE
İmtiyaz Sahibi
DMY Elektronik Enerji Petrol İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Adına kurucuları Davut YURTTAŞ ve Mustafa YURTTAŞ
Editor / Yazı İşleri
Canan KAYA - [email protected]
Yayın Turu
Şirket içi, Süreli İç İletişim Bülteni
Grafik Tasarım / Basım İtalik Ajans Yayıncılık, Reklam ve Matbaa - Tel: 0212 321 21 71
İletişim
DMY Elektronik Enerji Petrol İnşaat Turizm
Sanayi ve Ticaret A.Ş.
DES Sanayi Sitesi 104. Sk. A-07 Blok No. 2
34776 Y. Dudullu / İstanbul
Tel: 0216 350 10 20 www.dmyelektronik.com
18
FAYDALI BİLGİLER
Siz müşteri aramayın, onlar sizi bulsun: Inbound Pazarlama
Inbound Pazarlama nedir? 6 adımda Inbound Pazarlama’ya giriş
V
oltier Digital’ ın 2011’de yaptığı
araştırmaya göre insanların yüzde 86’sı
televizyonda reklamlar başladığında
kanal değiştirmekte, yüzde 44’ü direk atılan
bir epostayı hiç açmadan silmekte ve yüzde
91’i daha önce kaydolduğu bültenlerden
kaydını sildirmektedir. Outbound olarak
adlandırabileceğimiz bu tek yönlü iletişime
dayalı geleneksel pazarlama yöntemleri
yerine, doğru kurgulanan Inbound
Pazarlama stratejisi ile başarıya
ulaşmak sizin elinizde.
Peki nedir bu Inbound Pazarlama (Inboung
Marketing) ?
İlk olarak 2005 yılında Brian Halligan’ın
ortaya attığı Inbound Pazarlama kısaca
paylaşmaktır. Dünya ile paylaşacağınız
içeriklerle temellerini atacağınız bu
metodoloji sayesinde yabancıları marka
fanatiklerine dönüştüreceğiniz yola çıkmış
olursunuz.
İçerik yaratma, müşteri döngüsünün her adımı
yakından takip etme, kişiselleştirme, farklı
kanalları pazarlama stratejisi ile birleştirme
ve entegrasyon temelinde inşa edeceğiniz
aktiviteleriniz
sayesinde
satışlarınızı
katlayabilirsiniz.
Temel problem olan dönüşüm oranlarınızı
doğru strateji ve ispatlanmış metodolojiler
sayesinde
arttırarak
adım
adım
müşteri adaylarının sizi bulmasını
sağlayabilirsiniz.
Ülkemizde çok yaygın olarak konuşulmuyor
bu stratejiye 6 adımda nasıl adım atacağınıza
bir bakalım.
Hikayeni Yarat: Doğru kurgulanmamış
bir hikaye veya markanız yoksa Inbound
Pazarlama’dan sonuç almanız mümkün
değildir. O nedenle hikayenizi müşteri
adaylarınızın dikkatini çekecek şekilde
sunmanız ilk adımdır. Vizyonunuzla uygun,
hedef kitlenize ve kabiliyetlerinize odaklanarak
yarattığınız hikaye sayesinde müşterilerinizi
marka fanatiklerine dönüştüreceğiniz sürece
başlayabilirsiniz.
Güçlü Altyapı: Web siteniz satın alma
sürecinizin başlangıcıdır. Ziyaretçilerinizi
ilk tanışma noktanız olan web sitenizin güçlü
altyapıya ve doğru kullanıcı deneyimine
sahip olması kritik öneme sahiptir.
İçerik Kraldır: Online satışlarınızı
arttırmanız ve müşterilerinizi markanıza
bağımlı hale getirmeniz için içerik en
önemli araçtır. Doğru kanallarda doğru
paylaşımları yaparak içerikten maksimum
trafiği elde edebilirsiniz. Blog, Sosyal Medya,
Eğitici İçerikler ve doğru kurgulayacağınız
Arama Motoru Optimizasyonu ile birleştiğinde
trafiğiniz artacak ve daha fazla web sitenize
ziyaretçi çekeceksiniz.
Trafiği Satışa Dönüştürme: Dönüşüm
günümüz Pazarlama profesyonellerinin en
önemli performans parametresidir.
Satışa dönüşümü sağlayacak araçları içerik
stratejinizle birleştirmeniz büyük önem arz
etmektedir. Bu adımda özellikle Hubspot
gibi Inbound Pazarlama araçlarından
faydalanmak hem işleri kolaylaştıracak hem
de ölçümlemeyi sağlayacaktır. Bu adımda
müşterilerinize
özel
tasarlanmış
sayfalar, webinarlar veya benzer eğitici
içerikler vasıtası ile teklifler sunmanız
gerekmektedir.
Müşteri
adaylarınızı
siz onları rahatsız etmeden onların sizi
bulmasını sağlarsınız. Sizin ürün veya
hizmetlerinizle ilgilenen doğru kitleye
ulaşarak satışlarınızı arttırırsınız.
Bağımlılık Yaratma: Bütün bu adımları
tamamladığınızda artık marka fanatikleri
yaratmanın vakti gelmiş demektir.
Mevcut müşterilere satış yapmanın
birim maliyeti yeni müşteri kazanma
maliyetinden her zaman daha düşüktür.
Doğru etkileşim ve
kaliteli içerik
stratejileri müşterileriniz memnun edin.
Bu yolla hem mevcut müşterilerinize
satışınızı arttırın hem de sizin adınıza
mevcut müşterilerin sizi anlatmasını
sağlayın.
Ölçümleme: Dönüşüm oranları, kampanya
performansı ve yatırım geri dönüşü Pazarlama
profesyonellerinin önceliği olmalıdır. Aksi
halde yarattığınız katma değer ile ilgili
müşterilerinizle analitik bir iletişim kurmanız
mümkün olmaz. Bu noktada sadece
trafik çekmeniz veya sadece SEO
görünürlüğü arttırmanız müşterileri
memnun etmeyecektir. Bu nedenle
Inbound Pazarlama, Dijital Pazarlama’nın
kalbindedir. Inbound Pazarlama’nın
hedefi her zaman için satışları
arttırmaktır, bu artışı analitikler vasıtası
ile müşterilerinize sunmanız da Inbound
Pazarlama stratejinizin son adımıdır.
Özetle
Modern Pazarlama Inbound Pazarlama
ile başlar. Inbound Pazarlama ise
paylaşmakla. Bu uzun soluklu süreçte
tüm ekibinizle Inbound Pazarlama
adımlarınızı
atmalısınız.
David
Packard’ın dediği gibi “Pazarlama,
pazarlamacılara bırakılmayacak kadar
önemlidir”
Kaynak: Webrazzi.com
Yazı: Şeyhmus Ölker, Hubspot.com
Türkiye partneri Netvent.com‘un kurucu ortağı
19

Benzer belgeler