Slayt 1 - WeedTurk.Com

Transkript

Slayt 1 - WeedTurk.Com
Sağlıklı ve yaşanabilir bir çevrede insanca
yaşamak her insanın hakkı
Ancak insan oğlu yaptığı her işte olduğu gibi
gereksinim duyduğu besin maddelerini üretmek
için yaptığı tarımsal faaliyet yoluyla çevreye çok
önemli zararlar vermiş ve vermeye devam
edecektir.
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
1. Dünya savaşına
kadar dünya….
BUCAK-AB’de İyi
TARİHÇE ?
Kimya sanayi
1940’lara gelindiğinde …
Pestisit
Gübre
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
2050 yılında
Nüfus
2,5 milyar 6-7 milyar
Dünya
nüfusu
Tarım
2,5 da
1,2 da
alanı
9 milyar
1950
2009
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
Artan dünya nüfusu
Daha fazla gıda
Daha çeşitli gıda
Tarım alanlarının bilinçsiz ve aşırı kullanımı
çeşitler (GDO)
vb
sulama,
gübreleme
Aşırı pestisit
Yeni tarım alanları
Ormanlar
Mer’alar
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
1990- 2000 arasında ormanlar tahrip edilme
oranı
Dünya
% 0,23
Asya
% 1,04
(23.260.000 da/yıl)
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
SONUÇ; Nüfus artışı dikkate alındığında;
• Fert başına düşen üretim alanın azalması
• Su kıtlığı,
• Tarım ürünleri açığının büyümesine
Kimyasalların kullanımını daha da artırmıştır
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
Buda;
• Tarımsal ürünlerde kalıntı
• Hayvan yemlerinde kalıntı
• Suda kimyasal kirlilik
• Çiftçilerin kimyasallarla aşırı teması
• Mikrobiyolojik kirlilik (delidana, domuz gribi)
• CO2, Sera etkisi = Çölleşme vb…
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
Günümüzde dünya?
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
Bu kadar problem pek çok türün de
ortadan kaybolmasına neden olmuş
Yaklaşık 900 TÜR YOK OLDU, 17 BİN’İ
YOK OLMAK ÜZERE
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
Yakında olsun, uzakta olsun
Kaybolmuş ?
Allahın yarattığı her şey
Gizliden gizliye bağlı birbirine
Bir yıldızı rahatsız etmeden
Dokunamazsızınız
bir çiçeğe
Pireler
ve tahtakuruları da
Francis bir
Thompson*
bütüne aittir… Göthe*
Çepel, N. 2002. Ekolojik sorunlar ve çözümleri TUBİTAK
Popüler Bilim Kitapları 180
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
• Bir kısım insan
açlıkla boğuşurken
• Diğerleri
yediklerinden
içtiklerinden tat
alamaz olunca…
Çare aramış insan?
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
1930’larda Organik (Ekolojik,
Biyolojik) Tarım?
BUCAK-AB’de İyi
EUREPGAP - Güvenilir ve sürdürülebilir
tarım
TARİHÇE ?
Organik (Ekolojik) Tarım
• 1972 yılında Uluslar Arası Organik Tarım
Faaliyetleri Federasyonu (IFOAM)
kurulmuştur.
Böylece
bir kısım
•• Ülkemizde
1980’de
üretime başlandı
problemi
çözülmüş
Organik
Tarım;
üretimde
kimyasal girdi
•insanın
5262 SAYILI
ORGANİK
TARIM
KANUNU
doğrultusunda
2005
yılında “Organik
ve ilaç
kullanmadan
yönetmelikler
•Tarımın
Diğerleri
?
Esasları
ve Uygulamasına
İlişkingirdiler
çerçevesinde
izin verilen
Yönetmelik”
yayınlanmıştır.
• Sağlıksız
bireyile yapılan, üretimden tüketime
kullanımı
her aşaması kontrollü ve sertifikalı
sağlıksızkadar
toplumdur…
tarımsal üretim biçimidir
BUCAK-AB’de İyi
Çağımızda gelişen ve değişen teknolojik ilerlemeler,
tarımsal faaliyetleri de etkilemiştir.
Özellikle, kimya endüstrisinde görülen gelişmeler, yapay
gübre üretimini ve kimyasal mücadele ilaçlarının
uygulanmasını artırmıştır. Son zamanlarda tarımda bu kadar
girdi kullanımın getirdikleri ve götürdükleri tartışılmaya
başlanmış, çevreye ve insan üzerine olan etkileri sorgulanır
olmuştur.
Dünyadaki işlenebilir arazilerde meydana gelen daralma ile
fert başına düşen üretim alanın azalması, tarım ürünleri
açığının büyümesi, sulanan alanların hızla artmaması, bu
girdilerin kullanımını hızla artırmıştır.
Tarımsal çevre kirlenmesinin önüne geçmek için, insan
sağlığına ve çevreye saygılı üretim sistemlerinin kullanılması
yoluna gidilerek, sürdürülebilir tarım, organik tarım, biyolojik
tarım ve ekolojik tarım gibi kavramsal sistemler gündeme
gelmiştir.
İşte Organik tarım; Hatalı uygulamalar sonucunda kaybolan
doğal dengeyi yeniden kurmaya yönelik, insan ve çevreye dost
üretim sistemlerini içeren, esas itibari ile sentetik-kimyasal
ilaçlar ve gübrelerin kullanımının yasaklanmasının yanında,
organik ve yeşil gübreleme, münavebe, toprağın muhafazası,
bitkinin direncini artırma, biyolojik mücadele ajanlarından
yararlanmayı tavsiye eden, üretimde miktar artışını değil,
ürün kalitesinin yükselmesini amaçlayan bir üretim şeklidir
Üretimde herhangi bir
sentetik kimyasal girdi ve ilaç
kullanmadan, ancak
yönetmelikler çerçevesinde
izin verilen girdilerin
kullanımı ile yapılan,
üretimden tüketime kadar
her aşaması kontrollü ve
sertifikalı tarımsal üretim
biçimidir.
• Ekolojik sistemde yıllardır süregelen uygulamalar sonucu kaybolan doğal
dengeyi yeniden kurmak,
• İnsana ve çevreye dost üretim sistemlerini esas alarak, toprak sağlığının
tekrar tesisine ve devamına özel önem vermek,
• Doğada yabancı sentetik gübreler ve tarım ilaçlarının yanında gen
teknolojisi yoluyla elde edilmiş bitki çeşitlerinin de kullanımını yasaklamak,
• Organik ve yeşil gübreleme ile ekim nöbeti, toprağın muhafazası, bitkinin
direncini artırarak, parazit ve predatörlerden yararlanmayı tavsiye etmek,
• Tüm bu olanakların kapsamlı bir sistemde oluşturulmasını talep ederek,
üretimde miktar artışını değil ürün kalitesini yükseltmektir.
Evet gereklidir; Çünkü Organik
Tarımın Temel Amaçları Arasında

Sağlıklı Doğa,

Gelecek Nesilleri Koruma,
 Toprak
ve Genetik Kaynak Erozyonunu önleme,

İşletmeyi Ekonomik Baskıdan Kurtarma, işletmede
kapalı bir sistem oluşturma ve işletmeye çok yönlü
bir yapı kazandırarak gelir düzeyini arttırma,

Su kalitesi ve miktarını koruma,

Enerji tasarrufu yapma,

Kimyasalların insan, çevre ve hayvanlar
üzerindeki olumsuzluklarını önleme,

Sağlıklı ve besin kalitesi yüksek ürün
elde etme,

Pahalı ve kısa vadeli tarım yerine, ucuz ve uzun
vadeli tarım, yer almaktadır.

Sentetik kimyasal ilaçların kullanımı 1900’lü yıllarda artmıştır.

1980’lere gelindiğinde çevre sorunları kendini göstermeye başlamıştır.

1972 yılında Uluslar Arası Organik Tarım Faaliyetleri Federasyonu (İFOAM)
kurulmuştur.

Ülkemizde ilk olarak 1984-1985’te Avrupalı alıcılardan gelen talepler
doğrultusunda ekolojik kuru üzüm ve kuru incir ile organik tarım ürünü
ihracatına başlanmıştır.

1990’dan sonra ürün çeşitliliği taleplere bağlı olarak artmıştır.

11.07.2002 tarih ve 24812 sayılı resmi gazetede “Organik Tarımın Esasları
ve Uygulamasına İlişkin Yönetmelik” yayınlanmıştır.

5262 SAYILI ORGANİK TARIM KANUNUNDA BELİRTİLEN ESASLARA
UYGUN OLARAK 10.06.2005 tarih ve 25841 sayılı resmi gazetede
“Organik Tarımın Esasları ve Uygulamasına İlişkin Yönetmelik”
yayınlanmıştır.
Yayımlandığı Resmi Gazetenin Tarihi : 10 Haziran 2005 Sayı : 25841






Amaç
Madde 1 — Bu Yönetmeliğin amacı; ekolojik dengenin
korunması, organik tarımsal faaliyetlerin yürütülmesi, organik
tarımsal üretimin ve pazarlamanın düzenlenmesi, geliştirilmesi,
yaygınlaştırılmasına ilişkin usul ve esasları belirlemektir.
Kapsam
Madde 2 — Bu Yönetmelik; her türlü bitkisel, hayvansal ve su
ürünleri üretimi ile kullanılacak girdilerin organik tarım metoduna
uygun olarak üretilmesi veya temini, orman ve doğal alanlardan
organik tarım ilkelerine uygun olarak ürün toplanması, bu ürünlerin
işlenmesi, ambalajlanması, etiketlenmesi, depolanması, taşınması,
pazarlanması, kontrolü, sertifikalandırılması, denetimi ile cezai
hükümlere ilişkin teknik ve idari hususları kapsar.
Dayanak
Madde 3 — Bu Yönetmelik, 1/12/2004 tarihli ve 5262 sayılı
Organik Tarım Kanununa dayanılarak hazırlanmıştır.
Organik tarımda farklı bitkisel ve hayvansal ürünler için farklı üretim
yöntemleri bulunmakta olup bunların ilkeleri şunlardır;

Öncelikle tarımsal üretimde, üretim ile ilişkili tüm faktörler ve
olaylar bir bütün halinde dikkate alınmalı ve organik üretim
yapan tarım işletmesinin kendi kendine yeterliliği sağlanmalıdır.

Tarımsal üretimle beraber ortaya çıkan ve yakın çevreden temin
edilen ham maddelerin ve diğer işletme girdilerinin çevreyi
tehdit eden her türlü etkisi azaltılmalı veya bunlardan tamamen
kaçınılmaya çalışılmalıdır.

Toprağın iyileştirilmesi ve içindeki organizmaların korunması
ve beslenmesi sağlanmalı; toprak sömürülmemeli, organik
gübreleme yapılmalı ayrıca uygun toprak işleme yöntemleri
kullanılmalıdır.

Bitki direncinin arttırılması, hastalık ve zararlılara karşı
gerektiğinde kültürel ve biyolojik yöntemler ile organik kökenli
preparatlar kullanılmalıdır.

Bir tür ve çeşitlerinin seçiminde, üretim yapılacak yerin ekolojik
koşulları ve bu koşullarda hastalıklara en az yakalanma
olasılıkları dikkate alınmalı. Sağlıklı, dayanıklı tohum ve fidan
kullanılmalıdır.

Etkileri uzun sürede görülen önlemlerin yanında erken uyarı
sistemleri kullanılmalıdır.

Toprak strüktürünü iyileştirici ve humus miktarını artırıcı
önlemlerle beraber toprağı koruyucu, enerji tasarrufu sağlayan,
çalışılan yerin koşullarına uygun toprak işleme yöntemleri
uygulanmalıdır.

İşletmede hayvan sağlığının iyi, verimlilik kapasitesinin yüksek
olması teşvik edilmeli, beslenme işletmenin kendi ürünleri ve
yem bitkileri ile sağlanmalı, yemlere kimyasal madde
katılmamalıdır.

Yetiştirilen hayvan sayısı kullanılan tarımsal araziye uygun
olmalıdır.

Enerji kullanımında güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi gibi doğal
enerji kaynakları tercih edilmelidir.

Tarım işletmesi çok yönlü ve çekici şekilde düzenlenmeli, bu
amaçla dinlendirici bir mekanın kurulması, muhafazası ve uzun
süreli faydalı üretim esas alınmalıdır.

Organik tarım işletmesi; üreticiye, çalışanlarına tatmin edici
kazanç ve imkan sağlayabilen yeterlilikte olmalıdır.

Gübreleme ve toprak iyileştirme ile bitki zararlı ve
hastalıklarının kontrolünde yönetmelikte izin verilen ürünlerin
kullanılmasıdır.
Geleneksel Tarım
Organik Tarım

Ekim nöbeti pek yapılmaz.

Dengeli bir ekim nöbeti
yapılır.

Zaralılar ve yabancı otlar
tamamen yok edilir.

Hızlı organik madde
ayrışması ve humus kaybına
neden olur.
Yabancı otlar tamamen yok
edilmez, kontrol altında
tutulur.

Güçlü bir organik madde
birikimi ve humusun
korunması sağlanır.
Toprak canlılarını korur,
uyumlu dengeli bir çalışma
sağlar.


Toprak canlılarının yaşam
ortamlarının değişimine
neden olur.


Toprak derin ve alt üst
edilerek işlenir.

Toprak 15-18 cm derinlikte
devrilmeden işlenir.

Gübreleme maliyeti
yüksektir.

Gübreleme maliyeti
düşüktür.
Dünya’daki Gelişimi
Dünyada organik ürün üretimi 1930’lu yıllara
dayanmaktadır.
1972 yılında Uluslar Arası Organik Tarım Faaliyetleri
Fedarasyonu (İFOAM) ‘nun kurulmasıyla ortak kurallara
göre yönlendirilmeye başlanmıştır. Organik ürün üretimine;
gelişmiş ülkelerde “İç Pazar Talebi”, gelişmekte olan
ülkelerde ise “İhracat Talep Artışı” etkili olmuştur.
Gelişmekte olan ülkeler; üretimi arttırma ve bu ürünleri dış
satıma sunma çabasındayken, gelişmiş ülkeler dış satım
yanında iç üretimiyle iç Pazar talebini karşılama
çabasındadır. Türkiye’de dış satımının büyük çoğunluğu AB
ve ABD’ye yapılmakta ve diğer gelişmekte olan ülkelerle
rekabetçi konumda bulunmaktadır.
Dünya’da yaklaşık 130 ülkede ticari kalitede organik
ürün üretimi yapılmaktadır. Bunlardan en az 90’ı gelişmekte
olan ülkelerde üretilmektedir.
Türkiye’deki Gelişmeler

Türkiye’de organik üretim 1980’den sonra hız kazanmıştır.

Kurumsal yapılanma; 8 adet kontrol ve sertifikasyon şirketi, ETO, Ege
İhracatçılar Birliği Genel Sekreterliği ve Tarım Bakanlığı’ndan oluşur.

2002 tarihli yönetmelik, AB’nin 2092/91 no’lu yönetmeliğine uygun
OLMASINA RAĞMEN GELİŞMELER IŞIĞINDA YÖNETMELİK 2005
TE YENİLENMİŞTİR..

Bitkisel üretim ağırlıkta olup, hayvansal üretim yetersizdir.

Genelde sözleşmeli yetiştiricilik şekli yaygındır.

Üretimin büyük çoğunluğu dış satıma sunulmaktadır.

Kimyasal girdilerden olan gübre ve ilaç kullanımı gelişmiş ülkelere
oranla daha az kullanılmakta olup, organik yetiştiriciliğe geçiş için
önemli bir avantajdır.

En yaygın üretim bölgesi İzmir dolayları olup, üretimi yapılan ürün
sayısı 98’in üzerindedir.

Organik tarım alanında yaşanan başlıca sorunlar;
yetersiz örgütlenme,
parçalı ve dağınık arazi yapısı,
konvansiyonel üretim alanlarına yakınlık,
yetersiz bilgi düzeyi,
düşük verimlilik
yüksek maliyet konularında yoğunlaşmaktadır.

Sertifikalı organik ürün bilinci yaygın değildir.

Türkiye’de organik tarımsal üretime yönelik doğrudan bir destek
politikası izlenmemektedir.

Türkiye için potansiyel gıda pazarları AB ülkeleri, ABD, Kanada ve
Japonya’dır.
Organik ürünlere olan talebin artması, kişilerdeki varolan güven
mekanizmasını sağlayacak sorumlu kuruluşların doğmasına
neden olmuştur.
Böylece kişiler bağımsız, güvenilir ve yetkili mercilerden
konuyla ilgili kuruluşların güvencesinde bu tip ürünleri almaya
başlamışlardır. Tüketiciye karşı sorumlu olan kontrol ve
sertifikasyon kuruluşları güvenilir ve bağımsız olma
özelliklerini kazanabilmeleri için hem kendi çalışma
düzenlerinde hem de kanunsal olarak bir çok düzenlemeler
gerektirmiştir. Kontrol ve sertifikasyon kuruluşları
tüketicinin garantörüdür.
Türkiye’de kontrol kuruluşlarının gelişimi organik ürünlerin
gelişimi ile paraleldir. Bu amaçla kurulan, Tarım ve Köyişleri
Bakanlığı tarafından yetkilendirilen organik tarım kontrol ve
sertifikasyon kuruluşları şunlardır:
INAC
Zeytin Alanı 141. Sk.
No:3 Urla/İZMİR
Tel: 0232 7661001
Fax: 0232 7663181
IMO
225. Sk. A Blok
No:26/2
Bornova/İZMİR
Tel: 0232 3474705
Fax: 0232 3474780
ECOCERT-SARL
220. Sk. No: 29/3
Bornova/İZMİR
Tel: 0232 3473856
Fax: 0232 3473857
ETKO
160. Sk. No: 7
Bornova/İZMİR
Tel: 0232 3397606
Fax: 0232 3397607
SKAL
Kazım Dirik Mah.
Suvari Sk. No: 8/1
Bornova/İZMİR
Tel: 0232 3432651
Fax: 0232 3393703
BCS
1464. Sk. No: 57/4
Alsancak/İZMİR
Tel: 0232 4631847
Fax: 0232 4641961
BIOAGRICOOP
161. Sk. No: 22/1
Bornova/İZMİR
Tel: 0232 3739592
Fax: 0232 3395172
EKOTAR
(yalnızca kontrol
yetkisi)
Adnan Menderes
Bul.
Denis Apt. No: 36/1
Mersin/İÇEL
Tel: 0324 3254964
Fax: 0234 3271944
Organik Tarım Alanlarının Seçiminde Dikkat Edilmesi
Gereken Kurallar

Karayolları Genel Müdürlüğü ağındaki ana yollara, 1 km
mesafedeki tarım arazilerinin organik bitkisel üretim
için seçilmemesi,

Ağır sanayi tesisleri, reaktörler, hidrolik ve termik
enerji santrallerine, maden işletmelerine, kentsel
atıkların toplu olarak bırakıldıkları alanlara 3 km.
mesafedeki tarım arazilerinde organik tarım
yapılamaz.

Çevre kirliliğinden şüphe duyulan alanlarda organik
tarım yapılacağına, konu uzmanının raporu istenerek
kontrol ve/veya sertifikasyon kuruluşu tarafından
karar verilmesi gelmektedir.
Organik Tarıma Başlamak için;
a) Organik tarım metoduyla üretim yapmak isteyen herhangi bir müteşebbis
bir kontrol ve/veya sertifikasyon kuruluşuna aşağıda belirtilen bilgi ve
belgeler ile başvurur. Bu bilgi ve belgeler şunlardır:

Müteşebbisin adı, adresi, kimlik bilgi ve belgeleri,

Müteşebbisin eğitimini ve organik tarım tecrübesini gösterir detaylı bilgiler
ve belgeler,

İşletmenin yeri, konumu, varlıkları, hukuki ve mali yapısına dair detaylı
bilgiler ve belgeler,

Var ise işletme kayıt defterleri,

Müteşebbisin, var ise ziraat odası, herhangi bir üretici birliği veya sivil
toplum kuruluşuna üyelik bilgileri ve belgeleri.
b) Kontrol ve/veya sertifikasyon kuruluşu, başvuruda bulunan müteşebbisin
organik tarım metoduyla üretim yapıp yapamayacağına karar verir. Üretim
yapabileceği uygun bulunan müteşebbis sertifkasyon kuruluşu ile
yönetmelikte belirtilen çerçeveler doğrultusunda sözleşme yapar.
Kontrol uygulamaları
Sözleşmeden sonra kontrollerin zamanı saptanır.

Kontrol kuruluşu haberli veya habersiz yaptığı kontrollerle, teknik
olarak eksikliklerin olup olmadığını o ürün için kabul edilmiş
yönetmelik çerçevesinde kontrol eder.

Kontrol yılda en az bir defa yapılmalıdır. Ülkemizde tarımsal
uygulamalara göre 2-3 farklı zamanda da yapılabilir. (Gübre
uygulaması, ilaç uygulaması ve hasat ve ürün alımı periyotlarında)

Ürünün işlenmesi esnasında işletme kontrolü yapılır. İşletmenin
temizliği, fumigasyon gazlarının kullanılıp kullanılmadığı, ürün
işlemesi sırasında kullanılan katkı maddeleri incelenir.

Ürünün alımından ihracat safhasına kadar olan her aşamadaki
muhasebe kayıtları incelenir.

Analiz amaçlı araziden, depodan ve işletmeden numune alınabilir.

Yapılan tüm kontroller rapor edilir.

Yönetmeliklere uygunluğu durumunda işletmeye veya alıcıya AB
organik ürün sertifikası verilir. Türkiye’de ihracat esnasında yeni
ihracat sertifikası tanzim edilir.

Benzer belgeler

DO-254 ve DO-178 Sertifikasyonları Hakkında Genel Bilgiler

DO-254 ve DO-178 Sertifikasyonları Hakkında Genel Bilgiler DO-254 ve DO-178 Sertifikasyonları Hakkında Genel Bilgiler - Savunma Sanayi Makaleleri | Erkan Okur Res Son Güncelleme Salı, 15 Mart 2016 22:23

Detaylı

organic farming in turkey

organic farming in turkey Denetim CERES CERTIFICATION OF ENVIROMENTAL STANDARTS GmbH Türkiye İzmir Şubesi

Detaylı

TR client list

TR client list X X X X X X X X X X X X X X X X X X X

Detaylı

Educational Opportunities for Turkish Conservators

Educational Opportunities for Turkish Conservators sunmayı amaçlamaktadır. Söz konusu liste, konservasyonu meslek olarak seçmek isteyen öğrenciler ile, bu alanda uygulama deneyimi sahibi meslek elemanlarına yönelik olarak hazırlanmıştır. Kültür mir...

Detaylı