Aydede 1948 - İnkılâp Kitabevi

Transkript

Aydede 1948 - İnkılâp Kitabevi
Refik Halid Karay
•
Aydede 1948
1
Aydede 1948 / Refik Halid Karay
© 2013, İnkılâp Kitabevi
Yayın Sanayi ve Ticaret A.Ş
Yayımcı ve Matbaa Sertifika No: 10614
Bu kitabın her türlü yayın hakları Fikir ve Sanat Eserleri Yasası gereğince
İnkılâp Kitabevi Yayın Sanayi ve Ticaret A.Ş.’ye aittir.
Editör Ahmet Bozkurt
Yayıma hazırlayan Aslıhan Karay Özdaş
Düzelti Elçin Çavuş
Kapak tasarım Zühal Üçüncü
Sayfa tasarım Derya Balcı
Kitapta kullanılan karikatürler 1948’de yayımlanan Aydede dergisinden alınmıştır.
ISBN: 978-975-10-3306-2
13 14 15 16 8 7 6 5 4 3 2 1
Baskı ve Cilt
İNKILÂP KİTABEVİ BASKI TESİSLERİ
Çobançeşme Mah. Sanayi Cad. Altay Sk. No. 8
34196 Yenibosna – İstanbul
Tel : (0212) 496 11 11 (Pbx)
A
Çobançeşme Mah. Sanayi Cad. Altay Sk. No. 8
34196 Yenibosna - İstanbul
Tel :(0212) 496 11 11 (Pbx)
Faks:(0212) 496 11 12
[email protected]
www.inkilap.com
2
mizah
A
3
Refik Halid Karay
1888 yılında Beylerbeyi’nde Serveznedar Mehmed Halid’in oğlu olarak doğan Refik Halid’in anne tarafı Kırım Giraylarına dayanmaktadır; baba tarafı
ise 18. yüzyıl sonlarında bir kolu Mudurnu’dan İstanbul’a göçen Karakayış
ailesindendir. “Galatasaray Sultanisi” ve “Mekteb-i Hukuk”ta okuyan yazar,
Meşrutiyet sıralarında gazeteciliğe başlamıştır. Kısa sürede hiciv yazılarıyla
üne kavuşmuş, “Fecri Âti” edebiyat topluluğunun kurucularından olmuştur.
“Kirpi” adıyla yazdığı taşlamaları ve siyasal yazıları sonucu İttihat Terakki
hükûmetince Anadolu’nun çeşitli illerinde beş yıl sürgüne gönderilmiş, ancak I.
Dünya Savaşı’nın son yılı İstanbul’a dönebilmiştir. Dönüşünde Robert Kolej’de
öğretmenlik, Sabah gazetesi başyazarlığı, iki kez Posta-Telgraf Genel Müdürlüğü yapan Refik Halid, bu süreçte “Aydede” mizah dergisini çıkarmıştır.
Siyasal yazıları ve görüşleri nedeniyle memleketten ayrılmak zorunda kalan
yazar, Halep’e yerleşerek yayımladığı “Vahdet” gazetesindeki yazıları ve çalışmalarıyla Hatay’ın Türkiye’ye bağlanmasına katkıda bulunmuştur. 1938’de
yurda dönen Refik Halid, dergi ve gazetelerde günlük yazılar yazmış ve 20
kadar roman kaleme almıştır.
Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e uzanan zaman dilimini, güçlü gözlem yeteneği
ve dilinin zenginliğiyle farklı türlerdeki eserlerine taşıyan Refik Halid, Memleket Hikâyeleri’nde Anadolu gerçeğini; Gurbet Hikâyeleri ve Sürgün gibi
eserlerinde, derin memleket hasretini edebiyatla buluşturmuştur. Yazarın, Ago
Paşa’nın Hatıratı, Kirpinin Dedikleri gibi mizah eserlerinde; Bir Avuç Saçma,
Makyajlı Kadın gibi kroniklerinde; Minelbab İlelmihrab ve Bir Ömür Boyunca adlı hatıratlarında, çok yönlü ve renkli anlatımı, sosyal-siyasal ortamın resimlendirilmesini sağlar. Anahtar, Nilgün, İki Cisimli Kadın, 2000 Yılın Sevgilisi, Bugünün Saraylısı gibi romanlarında ise sürükleyici kurgular içinde tasvir
yeteneğiyle yaratıcılığını birleştirerek, genel olarak bireysel ilişkileri ve özel
olarak da kadın-erkek ilişkilerini mekân-zaman boyutlarında derinlemesine
ele alır, romanların geçtiği dönem ve mekânlara ait ince detaylara yer vererek
anlatımını zenginleştirir.
18.7.1965 tarihinde İstanbul’da ölen Refik Halid, muhalif kaleminin keskinliği, temiz İstanbul Türkçesi, renkli anlatımı, tasvir gücü ve yaratıcılığıyla, Türk
edebiyatının en güçlü isimlerinden biridir.
4
Aydede mizah dergisinin 1922 yılına ait sayılarını
Osmanlıca orijinal nüshalarından günümüz Türkçesine
titizlikle aktarıp, Aydede 1922 ve Aydede 1948 kitaplarının
yayıma hazırlık süreçlerinde gösterdiği incelik için
değerli akademisyen Prof. Dr. Mustafa Apaydın’a
Karay Ailesi olarak teşekkürü bir borç biliriz.
5
Mustafa Apaydın
1961 yılında Kars’ta dünyaya geldi. Yükseköğrenimini 1983 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde tamamladı. Yeni Türk Edebiyatı alanında 2007 yılında profesör olan
Mustafa Apaydın Halen Çukurova Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk
Dili ve Edebiyatı Bölümünde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Yayımlanmış kitapları şunlardır: Türk Hiciv Edebiyatında Ziya Paşa (2001), Osman
Cemal Kaygılı’nın Hikâyeleri (2005), Osman Cemal Kaygılı’nın Hikâyeciliği
(2006), Osman Cemal Kaygılı, İstanbul’da Semai Kahveleri ve Meydan Şairleri (2007), Türk Mizahında Bir Dönüm Noktası Aydede (2007).
Kitap yayıma hazırlanırken yapıtın edebi niteliği
gözönünde tutularak yazarın özgün anlatımı ve
döneme özgü yazım özellikleri korunmuş, okuyucuların
yararlanması amacıyla küçük bir sözlük düzenlenmiştir.
İçindekiler
Giriş . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 15
SUDA NAKIŞLAR
Düt! Düt! Düt! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 29
Bıkmadık Gitti! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 33
İstanbul Geldi! İstanbul Gitti! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 36
Efendi ve Kul . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 38
Bir Yıllık Bütçeyi Kaynatan Mirasyedilik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 41
Fena Dostlar Yumuşak Huylar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 44
Kartaca’yı Yıkmalı! İstanbul’u Yapmalı! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 47
Ustanın Adı Hıdır... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 50
O, Olamadı; Belki Bu, Olur! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 53
Bunlar Onlar mıdır? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 56
Arpa Yedirenlere Şükran Maaşı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 58
Tut Kelin Perçeminden . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 61
Leğen Örtüsü . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 63
Geçmiş Zaman... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 66
Tansiyon Düşüklüğü . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 69
Bizi Nakavt Eden Boksör . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 71
Temmuz! Bize ve Dünyaya Hayırlı Ol! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 74
“Şeker Bayramı” Değil “Şekerciler Bayramı”! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 76
Zarardan Pîrimiz Hoşlanıyor! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 78
Çantada Keklik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 80
Amenna ve İllallah! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 82
Bir Hatır, İki Hatır; Üçüncüsünde Vur Yatır! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 84
Matbuat Hürriyeti Bayramı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 86
Lâçka ve Yalama . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 89
Mek Parmak Terakki . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 91
Söz, Sözü Açar! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 93
İçimizdeki Tatlı Zenginlik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 96
Ağızdan Teneffüs . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 98
Boş Yere Böbürlenmek . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 100
Ak mı? Kara mı? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 102
Yerinde Koydunsa Bul . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 105
Tarihî Sandığımız Şeyler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 107
Onlar Ne, Bunlar Ne? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 110
Teselli Ciheti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 112
Lâf Ebesiyiz, Hepimiz! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 114
Anlıyan Beri Gelsin! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 117
Büyük Bir Suç . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 119
Kişi Noksanını Bilmek Gibi İrfan Olamaz . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 121
Anasından Henüz Doğmamış Babayiğit . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 123
Aynı Yolun Yolcusu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 125
Rüzgâr Gibi Geçti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 127
Dış Manzara – İç Manzara . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 129
Oturalım, Oturduğumuz Yerde! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 131
Sağ Olsun Eş, Dost! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 133
Gelemiyor, Olamıyor İşte! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 136
Çok Pahalı ve Gürültülü Hürriyet . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 138
Eskilerine Benzetmiyelim… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 141
Ne Bu Yapıldı, Ne O… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 143
Böyle Olduk, Biz Artık! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 146
İyi Hükûmet İstememizin Sebebi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 148
Harbe Girmemek Demokrasiye Girmek . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 150
Bayramsız 6 Ay . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 152
KİRPİNİN DEDİKLERİ
Gidelim Göksu’ya... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 157
İşte Mal Beyannamem! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 160
Şeker! Şeker! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 163
Tüylerini Kaybeden Cennetkuşu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 166
Ah 7 Eylûl! Vah 7 Eylûl! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 169
“Başkent”den “Yaşkent”e! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 172
Kaht-ı-rical! Kaht-ı-rical! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 176
Gel Bakalım Seni Gidi Beni Bilmez! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 179
Vurguncular Cenneti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 181
Yine O Sözler Üzerine . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 183
Dünya Biter, Bu İşler Bitmez! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 186
Hiç Kimse Vazifesini Yapmıyor . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 188
Kolay İdare Gitti; Zor İdare Geldi? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 190
Vesikalılar Komedyası . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 192
Asılı ve Asık . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 194
Yıkıcı Deva . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 196
Yağ İsrafı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 198
Hem Ayrandan, Hem Bayramdan Olmak . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 201
Hastadır Hasta Ne Sahanda Kor, Ne Tasta! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 203
Hatır – Gönül Bakanlığı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 205
Gelelim Uzun Etek Bahsine . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 207
Armut Piş, Ağzıma Düş! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 210
Otobüsteki Güzel Kız . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 213
Çoktan Oldu Bile! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 217
Astarı Yüzünden Bahalı... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 220
O Tarafı Nanay! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 223
Mantar Yüzünden . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 225
Dolasın Basmayı, Sallasın Kalçayı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 228
Değiştir Bire Değiştir! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 231
Bu da Bir Başka Gidişti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 233
Ne İşgüzar Dostlar Varmış! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 235
Amma da Hava ve Hevese Kapıldık! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 237
Züppe Muhabbeti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 240
Çakmak Cakası . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 242
Dev Cephesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 244
Sükûnetle Konuşalım . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 247
Delikten Baş Çıkaran Pısırıklar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 250
Sudan’da mıyız, Kutuplarda mı? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 252
Ne Hesap Kaldı, Ne Kitap! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 255
Öpme – Öpüş Hakkında . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 258
Yine Öpme – Öpüş Hakkında . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 261
Günün Adamı Değiller! . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 263
Unutmak ve Gülmek . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 265
Tütün Zevki Bozuluyor mu? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 268
Taşlık’daki Kahve . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 271
Ağaç Kesenin, Yaş Kesenin… . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 274
Çocuklara Mahsus Resimli Zehir . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 276
Bir Yazın Tarihi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 279
Bizim Çocukluğumuzdaki Tatil Günleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 281
Sevimli Tuhaflık . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 284
Bir, Bu Eksik Kaldıydı... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 287
AĞABABA ANLATIYOR
Herkesin Sırası Gelir... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 293
Allah’ın Adaleti . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 296
Tahkikat . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 298
“Nûşirevan”ın “Zih”leri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 300
“İnanayım mı Yarabbi?” . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 301
Kuru Kafa Masalı . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 303
Yaşlı Eşek . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 305
Şu Fâni Dünya . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 307
İkisinin Arası . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 309
Misafire Son İkram . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 310
Ayna ve Çirkinlik . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 311
Korku . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 313
Kafasına Dank Demiş . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 315
Tesbih, Tehlil ve Secde . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 317
Mahalle İmamlarına Dair İki Hikâye . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 319
Dalkavuk Hikâyeleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 321
İlim ve İdrâk . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 323
Hiç Olmazsa... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 325
Akide Bozukluğu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 326
BULDUKLARIM
Üç Söz . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 331
Ekmek ve Hürriyet . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 333
Sarık ve Lisan . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 335
DİĞER YAZILARI
Eyüplü Halid ile Ben . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 341
Lodostan Poyraza . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 343
Bir Zamanın Hâtırası: Eski Bayramlarda Mendil . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 346
Şenlik, Şetaret, Şehri Âyin, Vesaire... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 349
Eskimeyen Duygular Bayram Sesi: Davul Sesi . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 351
Kurban Bayramı Hâtıralarından . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 355
Şehirden Notlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 358
Sözlük . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 361
Giriş
Aydede Yeniden Çıkarken Değişen ve Değişmeyen
Refik Halid
Refik Halid, Aydede’nin son sayısı satışa çıktığı gün
(9 Kasım 1922), kendisini ve ailesini uzun bir sürgüne götürecek olan bir gemiyle İstanbul’u terk ediyordu. Millî
Mücadele’ye muhalif politik çizginin önemli isimlerinden
biri oluşu onun 150’likler listesinde yer almasına sebep
olmuş; 1938’e kadar Türkiye dışında yaşamak mecburiyetinde kalmıştır. İstanbul’dan ayrılırken en önemli varlığı
olan Aydede’yi derginin yazarlarından Yusuf Ziya’ya (Ortaç) bırakmıştır. Yusuf Ziya, ismi Refik Halid’le özdeşleşen
Aydede’yi aynı adla yayımlayamazdı elbette. Derginin kapanmasından yaklaşık bir ay sonra (7 Aralık 1922) Yusuf
Ziya, her şeyiyle Aydede’nin bir kopyası olan Akbaba’yı çıkarmaya başlamış; Akbaba, zaman içinde Türk mizah tarihinin en uzun soluklu ve en etkili mizah yayınlarından biri
olmayı başarmıştır. Bunda Yusuf Ziya’nın Refik Halid’den
farklı olarak hep iktidar odaklarını kollayan bir yayın politikası izlemesinin de payı vardır. Refik Halid, 150’liklerin
affını sağlayan yasa sayesinde İstanbul’a döndüğünde mizah
dünyasında Akbaba’nın egemenliği hüküm sürmekteydi.
15
Mizah yoluyla muhalefetin ödettiği bedellerden dolayı Refik Halid, sürgünden sonra politik mizahtan uzak durmuş;
Aydede’yi yeniden canlandırmaya çalışmamıştır. Bununla
birlikte basın dünyasından ve edebiyattan uzak kalmamış;
başta Tan olmak üzere, dönemin belli başlı gazete ve dergilerinde yazmıştır.
Refik Halid’in Aydede’yi yeniden çıkarma girişimi,
sürgünden döndükten yaklaşık on yıl sonra söz konusu
olabilmiştir. İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinden sonra Türkiye’de tek partili siyasal yapıdan vazgeçildiği, CHP
dışında iktidarı hedefleyen yeni partilerin ortaya çıktığı ve
memlekette basın özgürlüğünden daha fazla söz edildiği bir
dönemde Aydede, yayımlandığı ilk günden yaklaşık 26 yıl
sonra, 8 Mayıs 1948 Cumartesi tarihli nüshasıyla yeniden yayın yaşamına başlamıştır. Derginin ilk döneminde olduğu
gibi yine bir siyasal çizgisi vardır; iktidara da iktidara aday
olan DP’ye de mesafeli bir çizgidir bu. Aydede’nin bu ikinci yayın serüveni 1 Ekim 1949 tarihli 125. sayıya kadar sürmüştür. İlk yayından biraz daha uzun ömürlü olmasına rağmen, Aydede’nin ikinci yayını ilki kadar popüler olamamış;
Akbaba’nın karşısında tutunamamıştır.
Dergi, yaklaşık bir yıl cumartesi ve çarşamba olmak üzere haftada iki gün sekiz sayfa yayımlanmıştır. 7 Nisan 1949
tarihli 104. sayıdan itibaren dergi haftada bir gün on iki
sayfa olarak çıkar. Tabloid boyda yayımlanan Aydede, 1922
yayınından biraz daha hacimlidir. 110. sayıya kadar Tan
Matbaası’nda, bu sayıdan itibaren Akça Matbaası’nda basılmıştır. Aydede’nin sahibi F.(atma) Karay olarak belirtilmiştir. Refik Halid Karay başmuharrirdir.
16
Aydede’nin logoso, 1922 yayınında Rıfkı’nın çizdiği logoyu önemli ölçüde andırmaktadır. Yine sol üstte aydede
şeklinde profilden Refik Halid karikatürü ve arka fonda İstanbul silueti bulunmaktadır. Logo esprisi, Rıfkı’nın logosuyla aynıdır.
Aydede’nin 1948 yayınında da yazar çizer kadrosu dikkat
çekicidir. Dergiye sürekli yazan yazarların sayısı fazla sayılmaz, en istikrarlı yazar elbette başmuharrir Refik Halid’dir.
Onun dışında Fikret Adil yaklaşık otuz sayı boyunca yazmış,
“Cumartesiden Çarşambaya” başlıklı sayfayı hazırlamıştır.
Adalet Cimcoz “Fitne Fücur” takma adıyla “İsviçreye Mektup”
başlıklı dedikodu yazıları kaleme almıştır. Semih Mümtaz S.,
Cemal Refik, Ercüment Ekrem Talu, Hüseyin Rifat, Orhan
Murat Arıburnu, Fazıl Ahmet Aykaç, Sermet Muhtar Alus,
Recep Bilginer, Hüseyin Rifat, B. Önsel, Necdet Atılgan, Naci
Sadullah gibi isimler yazılarıyla dergiye katkıda bulunmuşlardır. Aydede’nin kadrolu çizeri Turhan Selçuk’tur. Birkaç
istisna dışında derginin kapak karikatürlerini o çizmiştir.
Onun dışında T. Korkmaz (Mim Uykusuz), Faruk Alpkurt,
Kâzım Kamoy, Togo gibi çizerlerin karikatürleri de sıklıkla
Aydede’de yer almıştır. 1922’deki Aydede’de yazar çizer kadrosu bütünüyle yerli isimlerden oluşmuştu. 1948 Aydede’sinde çeviri roman veya öykülere yer verildiği gibi, çok sayıda
yabancı karikatür de iktibas edilmiştir.
9 Kasım 1922 tarihinde yayımlanan ilk sayıda derginin
yeni yayın politikasının ne olacağına dair bir başyazı yer almamıştır; ancak mizah çizgisini de politik duruşunu da Refik Halid’in belirlediği açıktır. Bir bakıma Aydede, mizahı
büyük değişime uğramamış başyazarın incelikli, kaba hicve
17
yer vermeyen mizah anlayışını devam ettirmiştir. Bununla
birlikte Akbaba ile rekabet edebilmek için o derginin yaptığı gibi kadın cinselliğine dayalı mizaha, hatta 104. sayıdan
itibaren ağırlıklı olarak yer verilmeye, erotik karikatürler
dışında kadın çıplaklığını sergileyen fotoğraflara da zaman
zaman dergi sayfalarında rastlanmaya başlamıştır.
Derginin genel yayın çizgisinde güncel siyasanın önemli
bir yeri vardır. Türkiye’de 1948-1949 içinde yaşanan politik
gelişmelere Aydede mizah yoluyla ilgi göstermiştir. Ayrıca
savaş sonrasında dünyanın iki kutuplu politik kamplaşmaya gidişi de dergi sayfalarında ele alınmış; hem yazılı hem
de çizgi mizah yoluyla Aydede, politik çizgisini belli etmiştir.
Aydede, antikomünist, başlangıçta büyük ölçüde Amerika
yanlısı bir yayın yapmıştır. Derginin birinci sayfasında, kapakta yer alan Turhan Selçuk’un çizdiği karikatürlerde Sovyet sistemi hicvedilmiş; Avrupa’ya özgürlüğü Amerika’nın
getirdiği, getireceği düşüncesi vurgulanmıştır.
Aydede’de tefrikalar da dikkat çekicidir. Refik Halid’in
özellikle İkinci Meşrutiyet’ten sonra Türk toplumunun yaşadığı politik hareketliliğe ayna tutan anıları Minelbab İlelmihrab ilk olarak Aydede’de tefrika edilmiştir. Derginin ilk
sayısında başlayan tefrika 70. sayıya kadar sürmüştür. 1922
yayınında olmayan tefrika uygulaması, anıların yayımından
sonra da devam etmiş; Sermet Muhtar Alus’un Molla Beyin
Baldızı ve 47 Sene Evvel Bir 19 Ağustos Gecesi adlı romanları dergide tefrika edilmiştir. Alus’un ikinci romanının tefrikası tamamlanamadan dergi kapanmıştır. Hatta yabancı
yazarların roman ve öykülerinin de tefrikalar halinde dergi
sayfalarında yer aldığı görülmektedir.
18
Aydede’de Refik Halid’in Yazıları
Refik Halid, 1948 Aydede’sinde de yazı yükünü sırtlamıştır. Refik Halid Karay yazılarında, Aydede, Kirpi, Rehaka, Reha,
Ağababa, A.D. gibi imzaları kullanmıştır. Aydede imzasını
daha çok “Suda Nakışlar” adını alan başyazılarda kullanan Refik Halid, Kirpi’yi genellikle “Kirpinin Dedikleri”; Ağababa’yı
ise “Ağababa Anlatıyor” köşesindeki yazılarında tercih etmiştir.
Refik Halid, “Suda Nakışlar”da 1922’deki politik mizah
alışkanlıklarını ve biçemini sürdürmüştür. Siyasal ortamın
uygun olduğu bir zaman diliminde çıkardığı Aydede’de
eski muhalif mizah yazarı kimliğine yeniden kavuşmuştur.
Elbette dönem ve politik aktörler değişmiştir; ancak Refik
Halid’in muhalif kimliğinin yeniden harekete geçtiği Aydede başyazılarında güncel politik gelişmeler karşısındaki
sanatçı tavrı uzun boylu değişmemiştir. Çok partili politik
yaşam başladığında Refik Halid, yine muhaliftir; yine alternatif siyasal oluşumlara karşı kuşkucudur. Geçen zaman,
onda demokrasi vurgusunu eskiye oranla daha fazla artırmıştır. Bütün kuşkularına rağmen çok partili sisteme geçilmesinin ülkeye demokrasiyi, basına özgürlük getireceğine
inanmak istemiştir. CHP milletvekillerinden birinin, “ülkeye özgürlüğü biz verdik”, şeklindeki açıklamaları üzerine
kaleme aldığı “Boş Yere Böbürlenmek” başlıklı yazısında ise
(S.29, 14 Ağustos 1948) bu tür böbürlenme siyasetinin yanlışlığına değinerek aslında ülkede basın özgürlüğüne, insan
haklarına yönelik iyileşme belirtilerinin Türkiye’nin Batı
dünyası ile bütünleşme zorunluluğundan kaynaklanan bir
konjonktür meselesi olduğunu vurgulamıştır.
19
Refik Halid, birçok yazısında 1939’dan sonraki tek parti
zihniyetini şiddetle eleştirmiştir, ancak eleştirilerinin İsmet
İnönü’ye kadar ulaşmasına izin vermemiş, onu da tıpkı Atatürk gibi mizahının dışında tutmayı tercih etmiştir. “Harbe
Girmemek, Demokrasiye Girmek” (S.51) başlıklı yazısında Cumhuriyet’in en mühim iki başarısının İkinci Dünya
Savaşı’na girmemek ve savaş sonrasında ise çok partili demokratik sisteme geçmek olduğunu vurgulamış, böylece İsmet İnönü’ye daha ılımlı baktığını göstermiştir.
Aydede başyazarı, CHP’nin ideolojik tercihlerini ve bazı
iç sorunların geçmişte çözümlenme şeklini de sorgulamıştır. Bu bağlamda Aydede’de yer alan belki de en ilginç metin, 8 Aralık 1948’de yayımlanan 62. sayıda yer alan “Hitler
Mukallitleri” başlıklı yazıdır. Refik Halid, Hitler’in yükselişe
geçtiği dönemde Ankara’da birçok CHP ileri geleninin Hitler hayranlığını dışa vurduğunu, bu dönemde partinin ideolojik tutumunun da Nazizm’e yakın olduğunu; ırkçı yaklaşımlar sonucunda Doğu’da 32 vatandaşın devlet tarafından
öldürüldüğünü ileri sürer. Refik Halid, yazıda 1943 yılında
hayvan kaçakçılığı suçlamasıyla Van’ın Özalp İlçesinde 33
vatandaşın kurşuna dizilmesi olayına atıfta bulunmuştur.
Refik Halid’in yazılarında mizah konusu yaptığı en
önemli konularından biri, 1939’dan sonraki tek parti hükümetleri ve özellikle 1947-1949 yıllarında görev üstlenen
Hasan Saka hükümetleridir. Hasan Saka kabinelerinin icraatını çeşitli açılardan mizah konusu yapmıştır. Bununla birlikte Hasan Saka döneminde Recep Peker dönemine göre
yazarlar, gazeteciler üzerindeki baskıların azaldığını kabul
etmiştir.
20
Aydede başyazarı, “Suda Nakışlar”da ve “Kirpinin Dedikleri”nde Hasan Saka kabinelerinin uyguladığı politikaların,
özellikle, iktisadi sonuçlarını sıkılıkla tartışmıştır. Özellikle
seçim sürecine girilmişken şeker zammını ve bazı mallara
ek vergilerin konulmasını, hükümetin beceriksizliğinin, iş
bilmezliğinin bir göstergesi olarak teşhir etmiştir. Şeker gibi
temel ihtiyaç maddelerine yapılan zammın karaborsaya yol
açacağı kaygısını dile getirmiştir. Aydede, şeker zammını
fıkralarla ve karikatürlerle bir süre gündemde tutmuştur.
Bu bağlamda Refik Halid’in bazı maddelerin karneye bağlanmasını da kötü bir tek parti alışkanlığı olarak takdim etmesi dikkat çekicidir.
Refik Halid’in öteden beri devletin kısıtlı olanaklarının
sorumsuzca harcanması konusunda hassas olduğu bilinmektedir. 1922’de Ankara’ya yönelik eleştirilerinin odağında aşırı ve gereksiz harcamalar vardı. 1948 Aydede’sinde de
yazar, hükümetin gereksiz harcamalarını sorgulamıştır. Bu
bağlamda yeni TBMM binasının yapımını gereksiz bulmuş
ve hazineye aşırı yük bindirdiğini ileri sürmüştür.
1922’de Ankara tarafından dış temsilciliklere getirilen
şahısların şatafat içinde yaşadıklarını, ulusal duygularla
değil, kişisel çıkar kaygısıyla hareket ettiklerini ve böylece
yoksul halktan toplanan paraları sorumsuzca harcadıklarını ileri sürerek Millî Mücadele’yi yürüten kadroyu hicveden
Refik Halid, aynı temayı, hemen hemen aynı yaklaşımla
1948’de de sürdürmüştür. Türkiye’nin Rio elçisinin eşinin
bir gazeteye yazdığı yazılardan yola çıkarak yazdığı “O Tarafı Nanay” ve “Hatır Gönül Bakanlığı” başlıklı yazılarında
elçiliklerde yapılan aşırı harcamaları eleştirmiştir.
21
Refik Halid, İkinci Dünya Savaşı sonrasında yoksullukla mücadele eden bir ülkenin yalnız devletin değil, halkın
da tüketim alışkanlıklarını, lüks düşkünlüğünü teşhir eder.
Her yıl ithal ürünlere dünya kadar para harcanmasını eleştirir.
Refik Halid, ekonomik konularda hassas bir yazardır. Öteden beri hem devletin hem de vatandaşın sorumsuzca para harcamasını eleştirmiştir. 1948 Aydede’sinde
de onun en çok üzerinde durduğu hususların başında bu
gelmektedir. Harcamalar konusunda sadece hükümeti
eleştirmekle yetinmez, belediyelerde, özellikle de İstanbul
Belediyesi’nde, yapılan usulsüz ve gereksiz harcamaları da
sorgular.
Aydede’de Refik Halid, tek parti dönemine karşı olumsuz görüşlerini çeşitli vesilelerle dile getirmiş; bütün aksaklıklarına, eksikliklerine rağmen çok partili sisteme geçilmesini demokrasiye geçişin önemli bir aşaması olarak
nitelemiştir. Bununla birlikte bekleneceği gibi, açıkça Demokrat Parti yanlısı bir tutum sergilememiştir. Refik Halid,
Demokrat Parti’nin de diğer muhalefet partilerinin de aslında CHP’nin içinden çıktıklarını, özellikle DP’nin lider
kadrosunun geçmişte CHP’de önemli roller üstlendiklerini
belirterek bu parti hakkındaki kuşkularını dile getirmiştir.
İktidarı hedefleyen bir parti olması gereken DP’nin kısmi
seçimlere katılmama kararını da eleştirmiştir.
Politik yaşam içinde Refik Halid’in eleştirilerinin odağında ise iktidar partisi CHP vardır. İktidar mensuplarının
kibirli, halkla iletişim kurma gereği duymayan yaklaşımları
Aydede başyazarına göre milletvekili adaylarına da yansımış;
22
adaylar, topluluk önünde bir nutuk söylemek gereği bile
duymamışlarıdır. Bu, elbette, seçim sisteminden kaynaklanan bir sakatlık olarak sunulmuş; demokrasi kültürünün
oluşmamasının halkla politikacılar arasında bağ kurulmasını engellediği savunulmuştur.
Aydede’de Refik Halid’in sadece Türkiye’nin 1948’deki
siyasal iklimine dair yazılar yazdığı düşünülmemelidir.
Refik Halid, dergide hemen her konuda yazı üretmiştir.
İstanbul’da günlük yaşamın aksayan veya mizaha uygun
yanlarını anlattığı yazılarının dışında, ilk Aydede’de olduğu gibi kadınlar hakkında yazmayı sürdürmüştür. Özellikle
moda düşkünlüğü, onun kadın temalı yazılarının belli başlı konularından biridir. “Ağababa Anlatıyor” köşesinde ise
daha çok eski devirlere dair, çoğu kıssadan hisse çıkarılmaya
uygun fıkralar, kısa mizahi öykücükler kaleme almıştır.
Kitap Hakkında
Bu kitapta, Aydede’nin 1948 yayınında Refik Halid’in
farklı imzalarla yayımlanan yazılarından bir seçki sunulmuştur. Kitap, okurun takip etmesini kolaylaştırmak amacıyla
bazı bölümlere ayrılmıştır. İlk Aydede’de “Nakş-ı Berâb”,
ikinci Aydede’de ise “Suda Nakışlar” başlığını taşıyan ilk bölümde “Aydede” imzasıyla yayımlanan başyazılar yer almaktadır. Kitaba başyazıların ilk 52’si kronolojik sırayla alınmıştır. İkinci bölüm “Kirpinin Dedikleri” başlığını taşımaktadır.
Burada da dergide “Kirpinin Dedikleri” adlı müstakil bir köşede yayımlanan yazıların bir kısmı bulunmaktadır. “Ağababa Anlatıyor” bölümü ise, Aydede’de Refik Halid’in yeni bir
23
takma ad ve yeni bir köşede yer alan, çoğu geçmiş zaman fıkralarından ibaret yazılarından bir kısmını içermektedir. Kitapta “Bulduklarım” bölümünde üst başlığı “Bulduklarım”
olan üç yazıya yer verilmiştir. “Diğer Yazıları” ise, herhangi
bir üst başlık taşımayan yazılardan meydana gelmiştir.
Kitapta, bugün kullanımdan düşmüş veya unutulmuş
olduğu düşünülen sözcükler için bir sözlük hazırlanmıştır.
Refik Halid’in çok partili yaşama geçiş döneminde demokrasi anlayışını, basın özgürlüğüne yaptığı vurguyu, politik tercihlerini, iktidar ve muhalefet odaklarına yönelttiği
eleştirileri, iktisadi sorunlara, yolsuzluklara, şark zihniyetinden kaynaklanan aksaklıklara dair saptamalarını, toplumsal
değişmenin yarattığı sorunlar hakkındaki tespitlerini yansıtan kitaptaki metinlerin okurun ilgisini çekeceğini umuyorum. Bu kitapla Refik Halid külliyatının önemli bir parçası
daha gün yüzüne çıkmaktadır. Kitabın Refik Halid’i seven
okura yararlı olmasını diliyorum.
Mustafa Apaydın
24
25

Benzer belgeler

Girişim Kulübü niçin kuruldu, amacı nedir? - iyte e

Girişim Kulübü niçin kuruldu, amacı nedir? - iyte e kullanılma üzere okulumuz kuluplerini tanıtan sunum hazırlandı, kalıcı afişler bastırıldı.Kulüp olarak tam kadro tanıtımda yer aldık. -“Yurtdışı Eğitim Seminerleri ĐYTE'de” Üniaktivite ve Global Vi...

Detaylı