İçindekiler
Transkript
İçindekiler
AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI İçindekiler TÜRKĠYE GÜNDEMĠ............................................................................................................................ 3 Canlı Bomba Kalsen’in “Avukatı” Chp Çıktı ......................................................................................... 3 Chp’de Kayıp Para Krizi Büyüyor ......................................................................................................... 3 Benzin Son 6 Ayda Depoda 50 Tl Ucuzladı .......................................................................................... 3 Kendilerine Yeni Efendi Arıyorlar ........................................................................................................ 3 Darbe Teşebbüsü Akim Kalmıştır......................................................................................................... 4 Paralel Örgüt Trt’yi Böyle İşgal Etti ...................................................................................................... 4 Okmeydanı‟nda Bomba Paniği ........................................................................................................... 4 Sultanahmet’teki İntihar Saldırısını Dhkp-C Üstlendi .......................................................................... 5 AFRĠKA GÜNDEMĠ .............................................................................................................................. 5 Shell, Nijerya’daki Petrol Sızıntısı Davasında Uzlaşmaya Gitti............................................................. 5 Libya: Askeri Jetler Petrol Tankerini Bombaladı .................................................................................. 5 Boko Haram Askeri Üssü Ele Geçirdi ................................................................................................... 5 Kuzey Afrika’da Sosyal Patlama ........................................................................................................... 6 Kuzey Afrika’da Eğitimdeki Başarı Oranı İle Alakalı Düzenlemeler Tepki Çekti ................................... 6 AMERĠKA – ĠNGĠLTERE GÜNDEMĠ.................................................................................................. 6 Yunanistan'ın radikal sol partisi Syriza ................................................................................................ 6 Almanya'daki eylemlerin düzenleyicisi Pegida neyi savunuyor?......................................................... 7 Londra'da şiddet suçlarında artış ........................................................................................................ 7 Kapatılan 'ateist Twitter hesabı' yeniden açıldı ................................................................................... 7 ABD’de Polis Şiddeti Tartışılıyor .......................................................................................................... 8 Boehner Üçüncü Kez Meclis Başkanı ................................................................................................... 8 ASYA PASĠFĠK GÜNDEMĠ .................................................................................................................. 9 Düşen AirAsia QZ8501 uçağının kuyruk kısmına ulaşıldı ..................................................................... 9 Hong Kong Hükümeti siyasal reform müzakerelerine başladı ............................................................ 9 Paraşütle atlayan Yeni Zelandalı hava dalışçıları Uçak kazasından sağ kurtuldu .............................. 10 Nahda Hareketi koalisyonda yer alacak ............................................................................................ 10 Bulgaristan'da tarihi cami kundaklandı ............................................................................................. 11 Pakistan, Taliban üyelerini idama başladı ......................................................................................... 11 BMGK'da Filistin tasarısı için yeni umut ............................................................................................ 11 Shell Nijerya'ya tazminat ödemeyi kabul etti .................................................................................... 12 1 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Yemen'de polis akademisine saldırı; 35 ölü ...................................................................................... 12 Almanya ile Özbekistan arasında gizli üs anlaşması .......................................................................... 12 Serbest bırakılan Guantanamo mahkumları Kazakistan'da............................................................... 13 Kuzey Kore’de Kim Jong-un’a destek yürüyüşü................................................................................. 13 Lavrov: Rusya hiçbir zaman savaş istemedi....................................................................................... 14 Meksika'da 10 polis daha tutuklandı ................................................................................................. 14 AVRUPA GÜNDEMĠ........................................................................................................................... 14 Avrupa'yı korkutan adam! ................................................................................................................. 14 Almanya Ajan Arıyor .......................................................................................................................... 15 İstanbul'a yeni kilise Alman basınında............................................................................................... 16 Krizde kazanan Almanya oldu............................................................................................................ 17 PEGIDA’ya karşı halk ayaklanması ..................................................................................................... 17 AKP'li Metin Külünk'e, Almanya'da 'yeşil sermaye' tepkisi ............................................................... 18 Ukrayna Başbakanı Yatsenyuk Berlin'i ziyaret ediyor........................................................................ 18 Ermenilerden 'Fransa’da Türk lobisi' suçlaması ................................................................................ 18 „Almanlık“ yeniden tanımlansın çağrısı............................................................................................. 20 PEGIDA'ya karşı strateji geliştirilmeli................................................................................................. 21 AfD, PEGIDA’ya mesafeli ................................................................................................................... 22 Alman medyası PEGIDA'ya cephe aldı ............................................................................................... 23 Pegida Berlin'i böldü.......................................................................................................................... 24 KÜRTLER İÇİN ÇOK ÖNEMLİ BİR ZAFER - Die Tageszeitung - Jürgen Gottschlich ............................. 25 TÜRK SİYASİLER DE İNTERNET SİTELERİNİ ENGELLEYEBİLECEK - Der Spiegel-Internet –................... 26 BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN YAŞADIĞI TEHLİKE HER GEÇEN GÜN ARTIYOR – Deutschlandradio - Kathrin Erdmann ............................................................................................................................................ 27 DEVLET DÜŞMANI SANATÇILAR - Welt Am Sonntag - Werner Bloch ................................................ 28 ORTADOĞU GÜNDEMĠ ..................................................................................................................... 31 İsrailli Gençleri Öldüren Filistinliye Üç Ömür Boyu Hapis.................................................................. 31 Suriye’de Klor Gazı Kullanıldı ............................................................................................................. 31 Kobani’nin Yüzde 80’i Kürtlerin Elinde .............................................................................................. 31 İsrail, Filistinli Bakanı Öldüren Askerleri Akladı ................................................................................. 32 2 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI TÜRKİYE GÜNDEMİ Canlı Bomba Kalsen’in “Avukatı” Chp Çıktı Yeni ġafak Sultanahmet‟te polise yönelik saldırıyı gerçekleĢtiren canlı bomba Elif Kalsen, 2012 yılında CHP tarafından mağdur ilan edilmiĢti. Kalsen‟in 2012 yılında Çağlayan‟daki Ġstanbul Adliyesi önünde düzenlenen basın toplantısına katıldığı ortaya çıktı. Haber 7‟de yer alan habere göre, “Örgüt Propagandası” suçlamasıyla cezaevinde bir müddet tutuklu kalan Kalsen‟e gönderilen ve cezaevince kabul edilmeyen kitaplar CHP‟nin “Nisan ayı Ġnsan Hakları ihlalleri raporunda” mağdur sıfatıyla yerini almıĢ. Chp’de Kayıp Para Krizi Büyüyor Yeni ġafak CHP‟de ġiĢli Belediye BaĢkanı Hayri Ġnönü ile Mustafa Sarıgül arasındaki savaĢ sürerken bu kez “kayıp para” krizi patladı. +1 kanalı için para toplandığı iddiası CHP‟de ortalığı karıĢtırdı. Ġstanbul‟da bir otelde para toplantısı haberi, CHP‟de deprem etkisi yarattı. Söz konusu toplantı, 2013‟ün Ekim ayında yapıldı. Kemal Kılıçdaroğlu‟nun baĢkanlığındaki toplantıya, Ġstanbul‟daki partili belediye baĢkanları çağrıldı. Kılıçdaroğlu, +1 adlı TV kanalını diriltmek üzere havuz oluĢturacaklarını açıkladı. Benzin Son 6 Ayda Depoda 50 Tl Ucuzladı Yeni ġafak Ġki gün önce, litresine 6 ay sonra ilk defa 3 kuruĢ zam yapılan benzinden yeniden indirime gidildi. DüĢen petrol fiyatlarına bağlı olarak yapılan düzenleme ile benzin litrede 4-6 kuruĢ ucuzladı. Benzin son 6 ayda 1 TL ucuzladı. Son indirimler ile depolar ortalama 40 ile 50 arasında daha düĢük fiyata dolacak. Ankarada‟da litresi 4.22-4.23 lira arasında olan 95 oktan kurĢunsuz benzinin fiyatı 4.16-4.17 lira oldu. Kendilerine Yeni Efendi Arıyorlar Yeni ġafak Paralel yapının milletin gücü karĢısında büyük bir hezimet yaĢadığını belirten CumhurbaĢkanı Tayyip Erdoğan, “ġimdi kendisini kiralayacak yeni efendiler aradığını görüyoruz. Nerelere nasıl paralar savurduğunu, nerelerde nasıl kendine yemek masaları ayırt ettiklerini de biliyoruz” dedi. CumhurbaĢkanı Tayyip Erdoğan, CumhurbaĢkanlığı Sarayı'nda büyükelçilere seslendi: Son dönemde yaĢadığımız badirelerin hiçbiri Türkiye‟nin kendi iç dinamikleriyle ortaya 3 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI çıkmıĢ hadiseler değildir. Bölücü terör, Gezi olayları, 17 - 25 Aralık darbe giriĢimi, diğer bazı teĢebbüsler Türkiye‟ye istikamet çizmek amacıyla kurgulanmıĢ gerek dıĢarıdan gerek içerideki maĢalar tarafından sergilenmiĢ olaylardır. Bütün amaç o eski Türkiye‟yi geri getirmektir. Darbe Teşebbüsü Akim Kalmıştır Yeni ġafak Davutoğlu, 4 eski bakanla ilgili süreçte vicdan ve adaletin temsilcisi olduklarını kanıtladıklarını söyledi. Bir oyunu da bozduklarını belirten Davutoğlu, “7 ġubat, Gezi, 17-25 Aralık provokasyonları darbe giriĢimidir ve akim kalmıĢtır. Bunu yapanlar millet önünde mahkumdur” dedi. AK Parti Meclis Grup Toplantısı‟nda konuĢan BaĢbakan Ahmet Davutoğlu, önemli açıklamalarda bulundu: Bir sene önceyi göz önüne getirin. Geçen sene o vakitlerde biz TBMM‟de çalıĢırken birileri de 19 Ocak‟ta yapacakları MĠT TIR‟larına yönelik operasyonların çalıĢması içindeydi. ġimdi bunların hepsi ortaya çıktı. Evet, gün hesap verme günüdür. Herkes bilsin biz hesap sorma makamındayız. Paralel Örgüt Trt’yi Böyle İşgal Etti SABAH Emin Pazarcı bugün TRT'deki paralel çeteyi tüm yönleri ile ortaya koyan çarpıcı bir yazı kaleme aldı. ĠĢte o yazıdan bazı baĢlıklar. Paralel Yapı, Ģimdi de TRT'ye saldırmaya baĢladı. BaĢta Zaman Gazetesi olmak üzere pek çok yayın organı TRT'yi "Ġktidarın Borazanı" ilan etti. Niye? Çünkü oyunları bozuldu. TRT'deki "Paralel ĠĢgal" sona erdi. Tam bir çiftlik gibi kullandıkları kurum ellerinden çıktı. Bakmayın bugün "Özgür Basın" ve "Demokrasi" nutukları attıklarına. Bunlar iĢgal döneminde TRT'yi öyle bir kullandılar ki… Öylesine at koĢturdular ki… YaĢananlar inanılır gibi değildi. Ne mi yaptılar? Pek çok insana "ekran yasağı" koydular. Simdi sıkı durun. O ekran yasağı koyup sesini kısmaya çalıĢtıkları kiĢilerin içinde AK Partili milletvekilleri de vardı. Okmeydanı’nda Bomba Paniği SABAH Okmeydanı E-5 Karayolu'nda yol kenarına bırakılan ve üzerinde pankart olan piknik tüpü, bomba paniği yaĢanmasına neden oldu. Trafik durdurularak patlatılan tüpte bomba izine rastlanmadı. Sabah saatlerinde E-5 Karayolu Okmeydanı ayrımı yol ayrımında üzerinde pankart asılı piknik tüpünü gören sürücüler, polise haber verdi. Olay yerine gelen polis, 4 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI çevrede geniĢ güvenlik önlemleri aldı. Bölgeye bomba imha ekipleri sevk edildi. Yapılan incelemenin ardından, Okmeydanı yol ayrımı trafiğe kapatıldı ve Ģüpheli tüp, fünye ile patlatıldı. Büyük bir gürültü ile patlayan tüpte bomba izine rastlanmadı. YaĢanan olayın ardından yol tekrar trafiğe açıldı. Sultanahmet’teki İntihar Saldırısını Dhkp-C Üstlendi BBC Türkiye Örgüte yakın bir internet sitesinde yayınlanan açıklamada, saldırıyı gerçekleĢtiren kiĢinin adının Elif Sultan Kalsen olduğu belirtildi. Açıklamada, "Feda savaĢçımız tarafından Berkin Elvan'ın katillerinin cezalandırılması ve AKP'nin rüĢvetçi, hırsız bakanlarını koruyan faĢist devletten hesap sormak için Ġstanbul Sultanahmet Turizm ġube Müdürlüğü'ne feda eylemi gerçekleĢtirilmiĢtir" ifadesine yer verildi. AFRİKA GÜNDEMİ Shell, Nijerya’daki Petrol Sızıntısı Davasında Uzlaşmaya Gitti BBC Petrol devi Shell, Nijer deltasında neden olduğu iki petrol sızıntısıyla ilgili olarak kazalardan etkilenen Bodo toplumu üyelerine 84 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Davacı 15 bin 600 Nijeryalı balıkçının avukatları, müvekkillerinin her birinin 2008 ve 2009 yıllarındaki sızıntıların neden olduğu kayıplar karĢılığında 3300 dolar alacaklarını söyledi. Ödemede kalan 30 bin dolar ise bu kiĢilerin mensubu olduğu Bodo toplumuna bırakılacak.Avukatlar, bu iki petrol sızıntısının Nijerya'nın güneyinde binlerce hektarlık alanda dikili Hindistan sakızı ağaçlarını etkilediğini söyledi. Libya: Askeri Jetler Petrol Tankerini Bombaladı BBC Libya‟da askeri jetler Ġslamcıların kontrolündeki bölgede yer alan bir limanda bulunan bir petrol tankerini bombaladı. BBC'ye konuĢan Libyalı bir askeri yetkili Derna limanındaki geminin hareketlerinin Ģüphe yarattığını söyledi. Tankerin bir Yunan Ģirketin iĢletmesinde olduğu belirtiliyor. ġirket, askeri yetkilinin iddiasını reddetti ve geminin endüstriyel tesislere yakıt taĢıdığı, yetkililerin de bu konuda bilgilendirildiğini belirtti.Derna, son iki yıldır Ġslamcı militanların elinde bulunuyor. Libya ordusu buradaki militan grupları zayıflatmak için geçen yıl limana birkaç kez saldırmıĢtı. Boko Haram Askeri Üssü Ele Geçirdi BBC 5 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Nijeyalı yetkililer, radikal Ġslamcı örgüt Boko Haram‟ın Baga kentindeki uluslararası askeri üssü ele geçirdiğini söyledi. Radikal Ġslamcı örgüt, Cumartesi günü Baga‟ya saldırmıĢ, kent halkı teknelerle komĢu ülke Çad‟a kaçmıĢtı. Saldırıdan kaçmayı baĢaran Baga kenti sakinleri, çok sayıda kiĢinin öldürüldüğünü ve Ģehrin ateĢe verildiğini ifade etmiĢti. Borno Eyaleti Senatörü Maina Ma'aji Lawan, saldırının ardından askerlerin üssü boĢaltarak kaçtığını belirtti. Uluslararası askeri üste Çad, Kamerun ve Nijerya ordusundan askerler bulunuyordu. Baga, hükümetin kontrolünde olan son birkaç kentten biriydi. Kuzey Afrika’da Sosyal Patlama SABAH Gelecekten umutlarını kesen iĢsiz gençler, Cezayir ve Tunus‟ta sokaklara döküldü. Zengin semtlerdeki dükkanları yağmalayan protestocular polisle çatıĢtı. Kuzey Afrika'da Cezayir ve Tunus'ta binlerce kiĢi sokağa döküldü, doğu Afrika ülkesi Tanzanya'da ise iki gösterici polisin ateĢi sonucu öldü. ĠĢsizliği ve fiyat artıĢlarını protesto için baĢkent Cezayir'de toplanan yüzlerce genç, ellerinde kamalarla baĢkentin varlıklı semti El Biar'daki butiklere saldırdı. Akbu kentinde ise bir mahkeme ateĢe verildi. Kuzey Afrika’da Eğitimdeki Başarı Oranı İle Alakalı Düzenlemeler Tepki Çekti allafrica.com Kuzey Afrika‟da siyasi partilerin eğitimdeki düzenlemeleri farklı tepkilere yol açtı. Eğitim bakanı Angie Motshekga eğitimdeki baĢarı oranının (Matric Pass Rate) giderek düĢtüğünü ve bu duruma çözüm arayıĢı içinde olduklarını belirtti. Milli Özgürlük Partisi ülkede yapılan sınavlardan öğrencilerin aldığı sonuçların hayal kırıklığı yaĢadıklarını belirtti. Bu durumun sebeplerini disiplin eksikliği, kültürel sorunlar, dil bariyeri Ģeklinde sıraladı. BaĢarı oranının yükselmesi için yeni adımlar üzerinde çalıĢtıklarını söyledi. AMERİKA – İNGİLTERE GÜNDEMİ Yunanistan'ın radikal sol partisi Syriza Financial Times ManĢette yer alan haberde 25 Ocak'ta yapılacak seçimler için FT'nin Atina muhabiri Kerin Hope, Syriza'nın ekonomiden sorumlu kıdemli sözcüsü George Stathakis'le röportaj yapmıĢ. Stathakis, Syriza‟nın iktidar olması durumunda "oligarkların Yunan ekonomisindeki hakimiyeti sorununun üstesinden geleceğini, buna da medya alanından baĢlayacağını" söylüyor. Stathakis, "oligarklar gündemimizin üst sıralarında" diye konuĢmuĢ. Syriza sözcüsü, Yunan ekonomisinde oligarkların etkin olduğu üç alan bulunduğunu, bunların medya, kamu alımları ve emlak olduğunu söylemiĢ. 6 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Almanya'daki eylemlerin düzenleyicisi Pegida neyi savunuyor? Kate Connoly, Guardian Gazetede Almanya'daki Ġslam karĢıtı eylemlerin düzenleyicisi Pegida'yla (Batının ĠslamlaĢtırılmasına KarĢı Yurtsever Avrupalılar) ilgili bir analiz dikkat çekiyor. "Televizyon lisans ücretlerinin kaldırılması çağrısı yapan bir döviz taĢıyan adamdan kafes tavukçuluğuna karĢı mücadele veren kadına, ilk bakıĢta bir Pegida yürüyüĢünde herkes için bir Ģey var gibi görünüyor. Örgütün adı bile oldukça esnek. Bonn'da Bogida adı kullanılıyor. Köln'de Kögida adı var. Berlin'deki adı Bargida. Katılımcılar tarafından kullanılan birçok slogana katılmamak zor. Örneğin, 'bir demokraside uyumaya giderseniz bir diktatörlükte uyanırsınız' gibi. Pegida'nın neyi savunduğunu öğrenmek zor. Zira, bu durumun nedeni büyük ölçüde, göstericilere Lügenpresse (Yalancı basın) olarak adlandırılan medyaya konuĢmama çağrısı yapılmıĢ olması ve gösterilerin düzenleyicilerinin çok seyrek olarak röportaj vermesi. Neo-Nazilerin aralarında görünür olmaya baĢlamasına rağmen cümleleri sık sık 'Irkçı değilim, ama' ile veya 'Bizi Nazilerle bir tutmak adil değil' ile baĢlıyor." Yazar Connoly, Pegida'nın temel talepleri arasında çok daha sıkı bir göçmen kontrolü, savaĢtan mağdur olan mültecilerin kendi ülkelerinde tutulmaları, Almanya'daki yabancıların ülkede Almanca konuĢmaya zorlanmaları ve iltica baĢvurusu yapanlar arasındaki suçluların çok daha çabuk bir Ģekilde sınır dıĢı edilmeleri var. Yazının sonunda Pazartesi günü yapılan gösterilere geniĢ katılımın, Alman lider Angela Merkel'in Alman vatandaĢlarına yaptığı, bu eylemlere katılmama çağrısının iĢe yaramadığını gösterdiği belirtiliyor. Londra'da şiddet suçlarında artış Times Habere göre Ġngiltere'nin baĢkenti Londra'da, 2014 yılında Ģiddet suçlarında artıĢ meydana geldi. Cinayet hariç tüm ciddi Ģiddet suçlarında 2013 ile kıyaslandığında 2014'te artıĢ yaĢandı. Örneğin 2014'te bir önceki yıla kıyasla yaralama olayları yüzde 23, yaralamaya neden olan saldırı olayları yüzde 22 arttı. Kentte suç aletlerine sahip olma oranı da yüzde 4.5 artıĢ gösterdi. Kapatılan 'ateist Twitter hesabı' yeniden açıldı Independent Habere göre Twitter, diğer kullanıcılara yönelik tacizde bulunduğu ve rahatsızlık verdiğini belirterek The Godless Spellchecker (Allahsız Yazım Denetleyicisi) adlı 7 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI hesabı defalarca askıya aldı. Hesabın Ġngiltere'nin Manchester kentinde yaĢayan Stephen adlı sahibi Cumartesi günü yine hesabının askıya alındığını bildiren bir mesaj aldı. Stephen bunun üzerine blog sayfasında Twitter'a bir açık mektup yayınladı ve sitenin Ģikâyet sisteminin muhalif görüĢleri susturmak için kötüye kullanıldığını belirtti. Stephen'ın karĢılaĢtığı bu durum, dünyaca ünlü evrim biyoloğu, Ġngiliz bilim insanı Richard Dawkins'in de aralarında bulunduğu önemli isimler tarafından kınanınca Twitter, hesabı yeniden aktif hale getirdi. ABD’de Polis Şiddeti Tartışılıyor Voice of America Amerikan Kongresi üyeleri, yerel emniyet birimlerine ihtiyaç fazlası askeri teçhizat dağıtılmasını öngören federal programları incelemeye aldı. Ferguson kentinde askeri üniforma giyen, taarruz silahları ve zırhlı muharebe araçlarıyla donatılan polisler, Michael Brown‟ın ölümünü protesto eden göstericilere göz yaĢartıcı gazla müdahale etti. Polisin Ferguson‟da göstericilere müdahale etmesinin ardından, yerel emniyet birimlerinin sivil eylemleri bastırmak için askeri teçhizatla donatılmıĢ olduğu dikkatleri çekince, bu, büyük eleĢtirilere yol açtı. Senato Ġç Güvenlik Komisyonu oturumunda konuĢan Missouri Senatörü Claire McCaskill, Ferguson‟da polisin askeri teçhizat kullanmasının gereksiz olduğunu savundu. Askeri üniformalı polisleri hiçbir toplumun hoĢ görmeyeceğini söyleyen senatör, askeri araçların siyaha boyanıp sivillere karĢı kullanılmasının, en hafif tanımla korku politikasından baĢka bir Ģey olmadığını savundu. Savunma Bakanlığı yetkilileri, askeri teçhizatın emniyet birimleri için yararlı olduğu görüĢünde. Ancak bakanlığın alımlardan sorumlu müsteĢarı Alan Estevez, bu ekipmanın polis tarafından nasıl kullanıldığını izleme altına alamayacaklarını söyledi. Boehner Üçüncü Kez Meclis Başkanı Voice of America Cumhuriyetçi Parti Kongre‟nin iki kanadının da kontrolünü ele geçirirken, iki dönemdir Temsilciler Meclisi baĢkanlığı görevini sürdüren John Boehner da bazı muhafazakâr Cumhuriyetçiler‟in itirazına rağmen göreve üçüncü bir dönem için seçildi. Kongre‟de yeni bir dönemin baĢlamasıyla iki kanadın kontrolünü de ele geçiren Cumhuriyetçiler bu dönemde BaĢkan Obama‟nın göçmenlik, enerji ve sağlık politikalarını hedef alacak. John Boehner‟ın BaĢkan Obama‟nın göçmenlik ve sağlık reformu konusundaki politikalarına yeterince karĢı çıkmadığını ve devlet harcamalarını yeterince düĢürmediğini düĢünen 10 muhafazakâr Cumhuriyetçi, 8 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Boehner‟ın üçüncü dönem adaylığına destek vermeyeceklerini açıklamıĢtı. Yapılan seçimde John Boehner 25 Cumhuriyetçi‟nin desteğini alamadı. Boehner‟in liderliğine partisinin muhafazakâr kanadından gelen itiraz bu sene Cumhuriyetçiler içinde yaĢanacak bölünmelerin habercisi olabilir. Meclis‟in hazırlaması gereken ilk yasalardan biri ABD Ġç Güvenlik Bakanlığı‟nın bütçesiyle ilgili olacak. Muhafazakârlar bütçenin BaĢkan Obama‟nın göçmenlik planını bloke edecek biçimde geçirilmesini istiyor. Yeni dönemde Cumhuriyetçiler‟in BaĢkan Obama‟nın sağlık reformunu iptal etmeyi düĢünmese de, yasanın getirdiği bazı kuralları değiĢtirebileceği konuĢuluyor. Mitch McConnell‟ı bekleyen önemli konulardan biri de borçlanma tavanı. Borçlanma sınırı, daha fazla borçlanmaya karĢı olan muhafazakâr Cumhuriyetçi kesim için önemli bir konu. Kongre‟nin, borç tavanını yükseltmemesi durumunda federal hükümet temerrüde düĢebilir. ASYA PASİFİK GÜNDEMİ Düşen AirAsia QZ8501 uçağının kuyruk kısmına ulaşıldı BBC 28 Aralık 2014 tarihinde AirAsia QZ8501 uçağı, 162 yolcu ve mürettebatıyla Endonezya‟nın Surabaya kentinden Singapur‟a doğru yol alırken kaybolmuĢtu. DüĢen uçağın kuyruk kısmının Cava Denizi‟nde bulunduğu açıklaması Endonezya Arama-Kurtarma Ajansı BaĢkanı Fransiskus Bambang Soelistyo‟dan geldi. BaĢkent Jakarta‟da basın açıklaması yapan Soelistyo: „Bulduğumuz kuyruk kısmı bugünkü en önemli amacımızdı‟, Ģeklinde konuĢtu. Bulanık su ve güçlü akıntıya rağmen ekiplerin uçağın enkazını fotoğraflayabildiklerini de sözlerine ekleyen Soelistyo, Ģimdiye dek 40 yolcunun cesedine ulaĢıldığını bildirdi. Yine de yetkililer yolcuların büyük kısmının uçağın ana kısmında olabileceğini düĢünmekteler. Bulunan kuyruk kısmı ise hayati öneme sahip çünkü uçağın uçuĢ ve ses kayıtlarını içeren kara kutusu kuyruk kısmında bulunuyor. Hong Kong Hükümeti siyasal reform müzakerelerine başladı BBC Çin hükümeti ilk kez 2007 yılında Hong Kong‟un baĢkanlık için seçimlere gitmesi konusunda uzlaĢmıĢtı. Ancak kazanan üzerindeki kontrolünü sürdürmek istiyordu. Demokrasi taraftarı milletvekilleri ise gerçek demokrasiye engel olacak her türlü yasa önerisini veto etmek konusunda anlaĢmıĢlardı. Demokrasi taraftarlarının zirveye çekilen protestolarından yaklaĢık iki ay ve Hong Kong hükümetinin Pekin‟e ilettiği Hong Kong‟un siyasi durumunu içeren rapordan bir gün sonra müzakere kararı geldi. Müzakere, baĢkanın nasıl seçileceğine dair halk tartıĢmasının son adımını oluĢturmakta. Ancak Hong Kong hükümeti tarafından gönderilen 9 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI rapor, demokrasi taraftarlarınca halkın gerçek isteklerini yansıtmadığı gerekçesiyle eleĢtirilmekte. Paraşütle atlayan Yeni Zelandalı hava dalışçıları Uçak kazasından sağ kurtuldu ABC Altı yolcu, altı kabin görevlisi ve bir pilotuyla Yeni Zelanda‟nın kuzey adasında bulunan Taupo Gölü üzerinde hava dalıĢı yapan küçük uçak, motorunun aniden durması üzerine göle çakıldı. ParaĢütlerin kullanılması sayesinde kimse yaralanmadı. Sivil Havacılık Otoritesi adına konuĢma yapan Mike Richards, olayda kimsenin ölmemiĢ hatta yaralanmamıĢ olmasını mucize olarak yorumlarken; Taupo Belediye BaĢkanı David Trewavas, uçağın yerden 1,300 m yukarda güç kaybı yaĢadığını, pilotun bunun üzerine yolcuların tahliyesine karar verdiğini açıkladı. TVNZ One News‟a konuĢan görgü tanıklarının ifadesine göre ise uçağın dikey olarak suya çakılması ile yolcuların paraĢütle tahliyesinin arasında yaklaĢık on beĢ saniye fark vardı. UlaĢım kazaları araĢtırma komisyonu ise kaza için soruĢturma baĢlatıldığını bildirdi. SoruĢturmanın 18 ay sürmesi beklenirken; soruĢturma bitmeden önce gerekli görülürse geçici raporlar ve güvenlik tavsiyeleri de tartıĢılabilecek. DÜNYABÜLTENİ Nahda Hareketi koalisyonda yer alacak Tunus’ta Nida Tunus Partisi tarafından kurulacak olan yeni hükümette, Tunus İslami Hareketi’nin siyasi kanadı Nahda Partisi’nin de yer alması bekleniyor. Yeni hükümeti kurmak için görevlendilen Habib el Sayd’ın Nahda Hareketi ile yeni hükümetin kurulmasında işbirliği yapmasına kesin gözüyle bakılıyor. Özellikle hükümeti kurmakla görevlendirilen El Sayd’ın, Devrim’den sonra Nahda tarafından kurulan hükümetlerden Hamadi el Cibali hükümeti’nde bakanlık yapmış olması koalisyon tahminlerini daha da güçlendiriyor. Meclis başkanlığı seçiminde Nida Tunus ve Nahda Partileri işbirliği yapmıştı. Meclis Başkanlığına Cumhurbaşkanı Kait el Sibsi’nin partisi Nida Tunus’tan Muhammed Nasır seçilirken, başkan yardımcılığına ise Nahda’nın ikinci ismi Abdulfettah Moro seçilmişti. Nahda’nın hükümette yer almasına Nida Tunus Partisi’ndeki sol ve laik grupların karşı çıkıyor. El Saydı’ın hükümeti kurmakla görevlendirilmesine Nahda destek verirken Solcu Halk Cephesi eski yönetimin ve Zeynel Abidin bin Ali’nin adamı olduğu gerekçesiyle El Sayyad’ın hükümeti kurmasını eleştiriyor. Meclis seçimlerinde Nida Tunus Partisi 86 milletvekili ile ilk sıraya yerleşti. Nahda Partisi ise 69 milletvekili ile ana muhalefet olmuştu. 10 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Bulgaristan'da tarihi cami kundaklandı Bulgaristan’ın Filibe kentinde kundaklanan tarihi Hüdavendigar Camiinin girişinde çıkan yangın kısa sürede söndürüldü. Filibe Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, halk arasında Cuma Camii olarak da bilinen camiyi hedef alan bir saldırganın kundaklama girişiminde bulunduğu belirtildi. Görgü tanıkları, caminin girişine akaryakıt döken saldırganın yangını başlattıktan sonra olay yerinden kaçtığını söyledi. Yangın, caminin bekçisi tarafından kısa sürede söndürüldü. Saldırgan, bir benzin istasyonundan akaryakıt almaya çalışırken polis tarafından gözaltına alındı. Filibe Bölge Savcılığı Sözcüsü Galina Andreeva, adı açıklanmayan saldırganın, tarihi ve kültürel değere değere sahip mülke zarar vermek ve akaryakıt hırsızlığı yapmak suçlamasıyla yargılanacağını söyledi. Daha önce 2005 ve 2006'da çeşitli şiddet eylemlerine katılmaktan iki kez hüküm giyen saldırganın, 2014'te de cinsel tacizde bulunmak ve tecavüzden 4,5 yıl hapis cezasına çarptırıldığı öğrenildi. Kararı temyiz eden saldırganın, mahkeme süreci hala devam ettiği için serbest olduğu belirlendi. Osmanlı İmparatorluğu döneminde 1421-1451 yılları arasında inşa edildiği sanılan Hüdavendigar Cami, son yıllarda çeşitli ırkçı saldırıların hedefi olmuştu. Pakistan, Taliban üyelerini idama başladı Pakistan'ın Peşaver kentindeki okul baskınından sonra ülkede askıya alınan idam cezasının tekrar yürürlüğe konulmasıyla 2 terör hükümlüsünün idam edildiği bildirildi. Alınan bilgiye göre, 3 kişinin ölümünden sorumlu Ahmad Ali ile bir polis yetkilisini korumasıyla katleden Ghulam Şabbir'in, 2002 yılında aldıkları idam cezalarının affedilmesi için talepte bulundukları Cumhurbaşkanı Memnün Hüseyin, bunu reddetti. Bunun üzerine söz konusu mahkumlar yerel saatle 06.00'da Multan şehrindeki merkezi hapishanede idam edildi. Pakistan Talibanı militanlarının 16 Aralık'ta Peşaver kentinde bir okula düzenlediği saldırıda 134'ü çocuk, 150 kişi yaşamını yitirmişti. Saldırının ardından ülkede askıya alınan idam cezasının tekrar uygulamaya konulmasıyla daha önce de 7 terör hükümlüsü idam edilmişti. BMGK'da Filistin tasarısı için yeni umut BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) beş geçici üyesinin değişmesi, İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarından çekilmesini öngören tasarının yeniden sunulması halinde gerekli 9 destek oyunu alabileceği umudunu artırdı. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın önceki gün bağımsız Filistin devletinin kurulmasını öngören tasarıyı BMGK'ya yeniden sunmayı düşündüklerini ve bu çerçevede Ürdün ile görüşmeler yaptıklarını belirtmesi, gözleri yeniden BMGK'ya çevirdi. BMGK'daki görev süreleri 31 Aralık 2014'te dolan Avustralya, Lüksemburg, Arjantin, Güney Kore ve Ruanda'nın yerine 2015-2016 dönemi için seçilen Angola, Yeni Zelanda, İspanya, Malezya ve Venezuela görevlerine başladı. 11 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Giden üyelerden Avustralya, tasarıya ABD ile ret oyu vermişti. Güney Kore ve Ruanda ise çekimser oy kullanmıştı. Avustralya'nın gitmesiyle Konsey'de ABD'den başka Filistin tasarısına ret oyu verecek ülkenin kalmadığı belirtiliyor. Yeni katılan üyelerden Malezya ve Venezuela'nın herhangi bir Filistin tasarısını desteklemelerine kesin gözüyle bakılıyor. Malezya'nın BM Daimi Temsilciliği'nden diplomatlar yaptıkları açıklamada Filistin tasarısına destekçi olacaklarını bildirdiler. Shell Nijerya'ya tazminat ödemeyi kabul etti İngiltere ve Hollanda'nın petrol devi Shell, Nijer Deltası'nda 2008 ve 2009 yıllarında neden olduğu iki petrol sızıntısıyla ilgili olarak kazalardan etkilenen balıkçı Bodo toplumu üyelerine 84 milyon dolar ödemeyi kabul etti. BBC Türkçe'de yer alan habere göre davacı 15 bin 600 Nijeryalı balıkçının avukatları, müvekkillerinin her birinin 2008 ve 2009 yıllarındaki sızıntıların neden olduğu kayıplar karşılığında 33 bin dolar alacaklarını söyledi. Ödemede kalan 30 bin dolar ise bu kişilerin mensubu olduğu Bodo toplumuna bırakılacak. Avukatlar, bu iki petrol sızıntısının Nijerya'nın güneyinde binlerce hektarlık alanda dikili Hindistan sakızı ağaçlarını etkilediğini söyledi. Uzlaşma, İngiliz-Hollanda ortaklığındaki petrol devinin Nijerya'daki iştiraki olan SPDC tarafından açıklandı. Şirket müdürü Mutiu Sunmonu tarafından yapılan açıklamada, petrol sızıntılarının boru hatlarındaki işletme hatası nedeniyle oluştuğu kabul edildi. Yemen'de polis akademisine saldırı; 35 ölü Yemen'in başkenti Sana'daki Polis Akademisi yakınlarında patlayıcı yüklü araçla düzenlenen saldırı sonucu 35 kişinin öldüğü ve onlarca yaralı olduğu belirtildi. Güvenlik kaynakları ve görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, Sana'daki polis akademisi yakınlarına patlayıcı yüklü araçla düzenlenen saldırıda 35 kişi öldü, onlarca yaralı bulunuyor. Ölü ve yaralıların çoğunun polis akademisi öğrencileri ve İçişleri Bakanlığı çalışanları olduğu ifade edildi. Saldırının sorumluluğunu henüz üstlenen olmadı. Olaya ilişkin İçişleri Bakanlığından yayımlanan yazılı açıklamada ise patlayıcı yüklü aracın, çok sayıda öğrencinin sabahın erken saatlerinden itibaren Sana Polis Akademisi'ne kayıt yaptırmak için uzun kuyruklar halinde beklediği esnada gerçekleştiği kaydedildi. Almanya ile Özbekistan arasında gizli üs anlaşması Almanya ve Özbekistan arasında askeri alanda gizli bir anlaşma yapıldığı öne sürülüyor. Almanya’da yayınlanan Tagesspiegel Gazetesi köşe yazarı Claudia von Salza son yazısında, Özbekistan’la yapılan anlaşmanın gizli yönlerini duyurdu. Salza’nın yazısında özetle şöyle denildi: NATO, Afganistan’ı terk ederken bu ülkede 12 bin 500 askerini Afgan güvenlik güçlerinin eğitmek ve onlara danışmanlık yapmak için bırakmaktadır. Bunlardan 850 tanesi Alman Silahlı kuvvetlerinden oluşuyor. Dolaysıyla Bundeswehr Özbekistan’ın Tirmiz şehri yakınındaki hava üssünü kullanmaya devam edecek. 12 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Almanya hükümeti Özbek tarafı ile bu üssün kullanılması hakkında gizli olarak 2014 yılının 1 Eylül tarihinde Taşkent'te bir anlaşma imzaladı. Ancak, Alman halkı hala bu anlaşmanın içeriğinin farkında değil. Dört yıl önce imzalanan ve Eylül ayında yenilenen bu askeri anlaşma hakkında Alman hükümeti ısrarla sessizliğini koruyor. Özbek rejiminin bu tür anlaşmalar için çok para aldığı veya talep etiği bilinmektedir. 2010 yılında eski Alman Savunma Bakanı Karl-Theodor zu Gutenberg, İslam Kerimov hükümetine yılda 15 milyon 950 bin Euro ödemeyi kabul etmişti. 2002 yılından bu yana Almanya’nın Özbekistan’a askeri işbirliği için 120 Milyon Euro ödedi.Ancak bu paralar Tirmiz’deki askeri havaalanının altyapısını desteklemek için kullanılmadı. Bu amaçlar için Alman hükümeti 2002 yılında 20 milyon 400 bin Euro ödemek mecburiyetinde kaldı. Almanya’nın yeni anlaşma kapsamında ne kadar para ödeyeceği bilinmiyor. Ancak Rus basınına göre, bu sefer Özbekistan çok daha büyük bir miktar para talep etmiştir. Serbest bırakılan Guantanamo mahkumları Kazakistan'da Kazakistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nurzhan Aytmakhanov, Amerika Birleşik Devletleri'nin 2014 yılının son gününde yaptığı açıklamayla Kazakistan'a gönderilerek serbest bırakıldığını duyurduğu 5 kişinin ülkeye ulaştığını belirtti. Sözcü Aytmakhanov, Guantanamo Hapishanesinde tutuklu bulunan 5 mahkumun Kazakistan'a gönderilmesine ilişkin açıklamada bulundu. Kazakistan'da 2009'da çıkarılan mülteciler kanunu esaslarına göre sığınmacı ve mültecilerin kişisel hayatı hakkındaki bilgilerin gizli olduğunu hatırlatan Aytmakhanov, söz konuşu kişilerin ülkenin neresinde olduğu ve kimlikleri konusunda bilgi vermedi. Aytmakhanov, aynı kanuna atıfta bulunarak Kazakistan'dan sığınma hakkı isteyen yabancıların mülteci statüsü kazanmasının başvuru tarihinin ardından üç ay içinde gerçekleşebileceğini, sığınmacı statüsünde olan söz konusu insanların mülteci olup olmamalarına İçişleri Bakanlığının karar vereceğini bildirdi. Amerika Birleşik Devletleri tarafından serbest bırakılan 5 mahkumun Kazakistan'a gelmesinin kişisel seçimleri olduğunu ifade eden Aytmakhanov, Kazakistan'ın uluslararası yükümlülükleri çerçevesinde hareket ettiğini vurguladı. Aytmakhanov, mültecilerin hukuki statüsüne ilişkin, 1951 yılında imzalanan Cenevre Sözleşmesi'ne taraf olduklarını, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği uygulamaları çerçevesinde söz konusu insanları ülkeye kabul ettiklerini bildirdi. Kazakistan İçişleri Bakanlığı verilerine göre, ülke genelinde 556'sı Afgan olmak üzere 589 mülteci bulunuyor. Kazakistan ile ABD arasındaki güvenlik anlaşmaları uyarınca Kazakistan'a gönderildiği ifade edilen mahkumların üçünün Yemen ve ikisinin Tunus vatandaşı olduğu açıklanmıştı. EURONEWS Kuzey Kore’de Kim Jong-un’a destek yürüyüşü Kuzey Kore lideri Kim Jong-un’ın yeni yıl mesajına destek için başkent Pyongyang’da düzenlenen yürüyüşe 10 binlerce kişi katıldı. Çok sayıda sivil ve askeri yetkili de destek gösterisindeki yerini aldı. Kim Jong-un, yeni yıl mesajında Güney Kore ile diyalog sürecine hazır olduklarını ifade etmişti. 13 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI RUSYANIN SESİ Lavrov: Rusya hiçbir zaman savaş istemedi Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, hiçbir zaman savaş istemediklerini söyledi. Diplomat, ülke sınırında olduğu gibi dünyanın diğer bölgelerinde de savaşı engellemek için her şey yapacaklarını belirtti. “Rusya” televizyonunun “Pazar akşamı” programında konuşan Lavrov, “Savaşı hiçbir zaman istemedik ve istemiyoruz ve savaşın ne sınırlarımızda ne de dünyanın diğer bölgelerinde olmaması için her şey yapacağız” dedi. Rusya’nın Ukrayna krizinin çözümü için attığı pozitif adımların Batılı ülkeler tarafından yanlış anlaşıldığını ifade eden bakan, “Rusya’nın pozitif adımları, Batılı ortaklarımızı sakinleştirmeye yaramadığı gibi bir de yaptırımlara neden oldu” şeklinde konuştu. Deutsche Welle Meksika'da 10 polis daha tutuklandı Tutuklanan polislerin organize suç örgütleri ile işbirliği içinde oldukları ve öğrencilerin kaçırılmalarına yardım ettikleri öne sürülüyor. Geçen eylül ayında meydana gelen olayda, bir protesto gösterisine katılan sol görüşlü 43 öğrenci polis tarafından kaçırılmıştı. Görgü tanıklarına göre, polis tarafından tutuklanan öğrenciler daha sonra Iguala bölgesinde faal olan bir uyuşturucu çetesine teslim edildi. Öğrencilerin tamamının söz konusu çete tarafından katledildiği belirtiliyor. Olayla ilgili şu ana dek tutuklanan polis sayısı da 40’a yükseldi. AVRUPA GÜNDEMİ Avrupa'yı korkutan adam! Milliyet Avrupa Yunanistan'da 25 Ocak'ta yapılacak erken seçim öncesinde radikal sol parti lideri Çipras'ın yükseliĢi Avrupa'yı alarma geçirdi. 14 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Samaras, anket sonuçlarında önde gözüken SYRĠZA'nın iktidara gelmesi halinde Avrupa Birliği (AB) karĢıtı uygulamalarıyla "Yunanistan'ı Kuzey Kore gibi bir yönetime sürükleyeceği" görüĢünü savundu. ''GELĠRSE ÜLKE ĠFLAS EDER'' Samaras gerekçe olarak, SYRĠZA'nın 40 yaĢındaki lideri Aleksis Çipras ve kurmaylarının yaptıkları AB karĢıtı söylemleri anımsattı. Samaras, "SYRĠZA iktidara gelirlerse Yunanistan'a mali yardımlarda bulunan AB ve IMF'den oluĢan Troyka ile müzakereleri keseceğini söylüyor. Müzakereleri sıfırdan baĢlatacaklarını iddia ediyorlar. Bunu yaparlarsa mali yardımlar aynı anda kesilecek ve ülke iflas edecek. Tarım sektörü ise bütünüyle çökecek" dedi. KORKU POLĠTĠKASI "AB ilkeleri çerçevesinde hareket edeceğini ve ülkenin, kreditörleriyle müzakereleri yeniden baĢlatma hakkını kullanacağını" belirten Çipras ise Samaras'ın söylemlerini "yalancılık ve korku politikası üzerine kurduğunu" söyledi. AVRUPA'NIN EN TEHLĠKELĠ SĠYASETÇĠSĠ Bu arada Alman basını baĢta olmak üzere, Yunanistan'a mali yardımlarda bulunan AB'nin kuzey ülkeleri, Çipras'ı "Avrupa'nın en tehlikeli siyasetçisi" olarak görüyor. Alman Der Spiegel dergisi, SYĠZA'nın iktidar olmasıyla Yunanistan'ın iflas edebileceği yönünde korku saçan haberler yapıyor. Avrupa basınında çıkan diğer haberlerde Çipras'ın "AB'yi bile dağıtabilecek güce sahip olabileceği" türünde abartılı yorumlara yer veriliyor. Buna gerekçe olarak, SYRĠZA'nın Ġtalya, Ġspanya ve Portekiz'deki sol eğilimli partilere örnek olabileceği ve AB'nin zengin ülkelerine baĢ kaldırabilecekleri iddiaları gösteriliyor. Almanya Ajan Arıyor Almanya Bülteni Almanya'nın iç istihbarat teĢkilatı Bundesverfassungsschutz iĢ ilanı vererek eleman aradığını duyurdu. TeĢkilat bünyesinde görevlendirilmek üzere „gözetleme elamanı“ aradığını duyuran kuruma yeterli baĢvuru olmadı. „ġAKA DEĞĠL, GERÇEKTEN AJAN ARIYORUZ“ Köln'deki Anayasayı Koruma TeĢkilatı eleman sıkıntısı çekiyor. Gözetleme yapacak elaman bulamayan teĢkilat Köln'deki gazetelere eleman ilanı verdi. Köln'deki selefi ve aĢırı çevereleri gözetleme göreci yapacak elaman arayan teĢkilatın ilanına yeterli baĢvuru olmayıca BAfV BaĢkanı Hans Georg Maassen ilanın bir Ģaka olmadığını ve gerçekten elaman aradıklarını açıklamak zorunda kaldı. „Bu bir Ģaka değil; gerçekten eleman arıyoruz;“ diyen Maassen, teĢkilatta çalıĢanların önemli bir iĢ yaptıklarını söyledi ve „Bu kiĢiler ülkemizin güvenliğine 15 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI önemli bir katkı sağlıyorlar,“ diye konuĢtu. SıradıĢı iĢ ilanında iĢin gözetleme iĢi olduğunu ve politika ilgi alanı olan ve ehliyeti olanların baĢvurabileceği bilgisi yer alıyor. TeĢkilatta göreve yeni baĢlayan bir gözetleme elamanı brüt 2900 Euro maaĢ ile iĢe baĢlıyor. İstanbul'a yeni kilise Alman basınında Almanya Bülteni Türkiye'de hükümetin Ġstanbul'a yapılacak yeni kiliseye izin ve destek verme kararı Alman basınında geniĢ yankı buldu. Alman politikacılar da Türk hükümetinin kararının ülkedeki din özgürlüğü açısından önemli bir sinyal olduğu yorumunda bulundular. Türkiye'de hükümet cumhuriyetin kuruluĢundan bu yana ilk Ġstanbul'da dev bir kilise inĢaatına izin verdi ve Süryani cemaati tarafından Bakırköy'de yaptırılacak kiliseye her türlü desteğin verileceğini açıklamıĢtı. 1923'TEN BU YANA BIR ĠLK Türkiye'de hükümet Süryani cemaati tarafından Bakırköy, YeĢilköy'de yaptırılmak istenen kiliseye izin verdi. Türkiye CumhurbaĢkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından cumartesi günü açıklanan karara göre hükümet hem kilise inĢaatına izin verecek hem de yapım aĢamasında cemaate her türlü destek sağlanacak. Türkiye BaĢkanı Ahmet Davutoğlu geçtiğimiz cuma günü gayrimüslim cemaat temsilcileriyle biraraya gelmiĢ ve cemaatlerin sorunlarını dinlemiĢ ve sorunların çözümü için destek sözü vermiĢti. Türkiye'nin farklı kentlerinde ve özellile Ġstanbul'da Osmanlı döneminden kalma yüzlerce kilise halen hizmet veriyor olsa da, ülkede cumhuriyetin kurulduğu 1923 yılından beri herhangi bir yeni kilise inĢaatına izin verilmiyordu. ALMAN SĠYASETĠ KARARDAN MEMNUN Türk hükümetinin son kararı Almanya'da da olumlu yakılandı. Alman basını konuya geniĢ yer ayırırken, Alman politikacılar da karardan duydukları memnuniyeti dile getirdi. CDU Genel BaĢkan Yardımcısı Armin Laschet Twitter üzerinden yaptığı açıklamada Türk hükümetinin adımını „iyi bir sinyal“ olarak değerlendirdi. YeĢiller partisi iç ve din politikaları sözcüsü Volker Beck de Twitter'da yaptığı açıklamada kararı „din özgürlüğüne saygı konusunda önemli bir mesaj“ olarak nitelendirdi. Beck, „Türkiye'de sünni Ġslam dıĢındaki dini grupların uğradıkları ayrımcılık artık son bulmalı,“ dedi. TÜRKĠYE'DE HIRĠSTĠYANLARIN SAYISI ARTIYOR „FAZ“in haberine göre Türkiye'de halen 100.000 civarında hıristiyan yaĢıyor. Gazetenin haberinde bunların yaklaĢık 20.000 kadarının ise Süryani cemaati mensubu hıristiyan Türk vatandaĢı olduğu bilgine yer verildi. Türk hükümetinin AB reformları kapsamında attığı adımlar sayesinde daha önce ülkeden göç etmiĢ çok sayıda süryaninin ülkeye geri döndüğüne dikkat çekilen haberede, ülkedeki hıristiyanların sayısının son yıllarda giderek arttığına vurgu yapıldı. 16 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Krizde kazanan Almanya oldu Sabah Avrupa EURO Bölgesi‟nde 2007 yılında baĢlayan ve etkileri hala süren ekonomik krizin kazananı Almanya oldu. Diğer ülkelerde kriz nedeniyle milyonlarca çalıĢan iĢini kaybederken, Almanya‟da iĢsizlik rakamları devamlı düĢüĢ gösterdi. Ernst & Young isimli ekonomi denetim kuruluĢunun 2007 ile 2014 yıllarını kapsayan araĢtırmasına göre Almanya‟da bu süre zarfında 2.3 milyon kiĢiye yeni istihdam sağlanırken, Almanya haricindeki euro bölgesinde 3.8 milyon kiĢi iĢini kaybetti. ĠĢsizliğin azaldığı ikinci ülke ise Malta oldu. KATMA DEĞER DE ARTTI KRĠZĠN etkisindeki diğer euro bölgesi ülkelerinden Almanya‟ya gelerek iĢ arayanların sayısının her geçen gün artığını belirten yetkililer, 2014 yılında Almanya‟da istihdam rekoru kırıldığını belirtti. Almanya‟nın ihracat yapan ülkeler arasında da konumunun iyi olduğunu kaydeden uzmanlar, global sanayide katma değerin 2012 yılına kadar yüzde 37, 2013 yılı sonuna kadar da yüzde 45‟e ( 561 milyar euro) yükseldiğini açıkladı. PEGIDA’ya karşı halk ayaklanması Sabah Avrupa Almanya‟da “Batı‟nın ĠslamlaĢmasına Karsı Vatansever Avrupalılar” (PEGIDA) adlı hareket, pazartesi günleri pek çok kentte toplanıp Ġslam ve göçmenlere karĢı olduklarını haykırırken, önceki gün karĢılarında halkı buldu. BaĢta Köln, Berlin, Dresden, Hamburg, Stuttgart, Münih ve Münster olmak üzere çok sayıda kentte PEGIDA ve Ģehirlerdeki uzantılarına karĢı 50 binin üzerinde vatandaĢ sokağa çıkıp tepkisini gösterdi. Köln‟de toplanıp yürümek isteyen 500 kadar PEGIDA sempatizanı, Kölnlülerin, „HoĢgörü ve birlikte yaĢam‟ için kenetlenmesi ile hüsrana uğradı. Gösteriye katılan 7 bin 500 kadar Kölnlü, grubun amaçlarına ulaĢmasını engelledi ve Köln Katedraline kadar planlanan yürüyüĢ yapılamadı. Köln Katedrali ise PEGIDA hareketine tepki olarak ıĢıklarını söndürdü. SĠYASĠLERDEN TEPKĠ Ġslam karĢıtlarına politikacılardan da tepki geldi. Kuzey Ren Vesfalya (NRW) Eyaleti BaĢbakanı Hannelore Kraft (SPD), “Artık bundan böyle kim PEGIDA gösterilerine katılırsa, hangi demagoglara sahne sunduğunu bilmeli” dedi. NRW CDU Baskanı Armin Laschet de Pegida‟yı önemsemenin doğru olmadığını belirterek, NRW Eyaleti‟ndeki gösterilere katılımın çok düĢük olduğunu hatırlattı. Berlin‟deki karĢıt gösteride konuĢan YeĢiller Milletvekili ve Federal Meclis BaĢkan Vekili Claudia Roth, Almanya‟nın ortak bir anayasaya sahip olduğunu ve PEGIDA‟nın kimin nerede yaĢayacağına karar veremeyeceğini söyledi. 17 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI AKP'li Metin Külünk'e, Almanya'da 'yeşil sermaye' tepkisi Radikal KÖLN – Almanya'nın Köln kentinde, Ġslam karĢıtı Pegida'nın uzantısı Kögida adlı grubun düzenlediği gösteriyi protesto için yapılan mitinge katılan AK Parti Ġstanbul Milletvekili ve AK Parti DıĢ ĠliĢkiler BaĢkan Yardımcısı Metin Külünk, yeĢil sermaye mağdurunun protestosuyla karĢılaĢtı. Gösterinin yapıldığı meydanda Almanlarla bir süre sohbet eden Milletvekili Metin Külünk, yeĢil sermaye mağduru olduğunu iddia eden Hanifi Doğan'ı (70) yanına çağırdı. Ġkili bir süre sakince konuĢtu. Ancak Hanifi Doğan daha sonra, "Hakkımı helal etmiyorum Tayyip sana" diye bağırmaya baĢladı. Bunun üzerine Ak Parti Ġstanbul Milletvekili Metin Külünk, "Sayın CumhurbaĢkanımıza haksızlık ediyorsun" diyerek Hanifi Doğan'ın yanından uzaklaĢtı. YeĢil sermayenin kendisini yaklaĢık 1 milyon mark dolandırdığını ileri süren Hanifi Doğan, Metin Külünk'e, "Hakkımı sana da helal etmiyorum" diyerek bağırmaya devam etti. Dört çocuk babası ve 41 yıldır Almanya'da yaĢayan Hanifi Doğan, "Milli GörüĢ camilerinde bizlerden para topladılar. 'Memlekette sizin de bir taĢınız' olsun dediler. Ama ne yazık ki soyulduğumuzu öğrendik" dedi. Ukrayna Başbakanı Yatsenyuk Berlin'i ziyaret ediyor DW Ukrayna BaĢbakanı Arseniy Yatsenyuk, bir çalıĢma ziyareti için Berlin'e geliyor. Ukrayna BaĢbakanı Yatsenyuk, Bellevue Sarayı olarak bilinen CumhurbaĢkanlığı KöĢkü'nde bugün CumhurbaĢkanı Joachim Gauck ile bir araya gelecek. Yatsenyuk yarın da Alman mevkidaĢı Angela Merkel ile görüĢecek. BaĢbakanlık binasında yapılacak Merkel-Yatsenyuk görüĢmesinde Kiev-Moskova ihtilafının öne çıkması bekleniyor. Ġkili iliĢkileri ilgilendiren konuların yanı sıra Avrupa gündeminden baĢlıklar ve Ukrayna'daki geliĢmeler de görüĢmede gözden geçirilecek. Kırım'ın Rusya tarafından ilhakını tanımayan Kiev, Rusya'yı doğudaki ayrılıkçılara destek vermeklesuçluyor. Ermenilerden 'Fransa’da Türk lobisi' suçlaması DW 18 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Eski AKP milletvekili YaĢar YakıĢ ile Fransız Anayasa Konseyi üyesi Hubert Haenel arasındaki yazıĢmaları yayınlayan Nouvelles d‟Arménie, Fransa'da Türk lobisi olduğu suçlamasını yöneltti. Fransa'da yayımlanan aylık “Nouvelles d‟Arménie” (Ermenistan Haberleri) adlı dergi, eski AKP milletvekili ve TBMM AB Uyum Komisyonu BaĢkanı YaĢar YakıĢ ile Fransız Anayasa Konseyi üyesi Hubert Haenel arasında, Fransız parlamentosundan geçen “Ermeni soykırımını inkârın cezalandırılmasını” öngören Boyer yasasına Anayasa Konseyi önünde itiraz edilebilmesi konusunda “gizli” olduğunu iddia ettiği bazı elektronik posta yazıĢmalarını yayımladı. Derginin Ocak sayısında kapaktan duyurulan haberde, YakıĢ ile aynı zamanda eski bir senatör olan Haenel arasındaki bazı yazıĢmaların “orijinal” olduğu söylenen metinleri yayımlandı. Derginin yayımladığı 1 ġubat 2012 tarihli bir elektronik postada YaĢar YakıĢ, Fransız Anayasa Konseyi üyesi Haenel'e, Fransız parlamentosundan geçen inkâr yasasının iptal amacıyla Anayasa Konseyi gündemine taĢınması için yeterli sayıda parlamenterin imzasının toplanmıĢ olmasından duyduğu memnuniyeti dile getiriyor ve bu itiraz için “dalga tamamen yön değiĢtirdi” tanımlaması yapıyor. YakıĢ, mesajında, “eğer bu itiraz (yasanın iptali yönünde) sonuçlanırsa, açıklanması güç nedenlerden ötürü batmıĢ olan ülkelerimiz arasındaki iliĢkilerin yeniden baĢlaması için fırsat olacaktır” ifadelerini kullanıyor. YakıĢ, konuya bakacak olan Anayasa Konseyi üyesine “dosya artık size emanet” diyor. Haenel ise YakıĢ‟a birkaç saat sonra, “Değerli dostum, ben de sizin gibi rahatladım. Karar vermek için 30 gün süremiz var. Zarlar atıldı. Daha fazlasını söyleyemem. Sizi haberdar edeceğim” mesajını gönderiyor. Dergiye göre ikili arasında bir diğer mesajlaĢma da Anayasa Konseyi‟nin kararını açıklayacağı 28 ġubat 2012 tarihinde yaĢanıyor. Haenel saat 14:23‟te YakıĢ‟a gönderdiği mesajda kararın saat 17:00‟de açıklanacağını belirtip “memnun kalacaksınız” ifadesini kullanıyor. YakıĢ ise Haenel‟e saat 14:58‟de gönderdiği yanıtta kararı sabırsızlıkla beklediğini belirtip, “madem siz öyle diyorsunuz, o halde hayal kırıklığına uğrayacağımı düĢünmüyorum” diyor. YazıĢmalar Fransa‟daki Ermeni kuruluĢlarının tepkisine neden olmakta. Ancak bu kuruluĢlar tepki oklarını Türkiye‟den ziyade Hubert Haenel‟e yönlendiriyor. Fransa Ermeni TeĢkilatları Organizasyon Konseyi (CCAF) tarafından konu hakkında yayımladığı yazılı açıklamada, 2007-2011 yılları arasında TBMM‟de Türk-Fransız Dostluk Grubu BaĢkanlığı görevi de yürütmüĢ olan YakıĢ “bir Fransız yüksek yargı mensubuna baskı yapmakla” suçlanıyor. CCAF, Haenel‟in inkâr yasası konusunda YakıĢ‟a güven verici ifadelerinin ve Anayasa Konseyi kararının yayımlanma saatini bildirmesinin ise “yüksek yargı memurlarının ettikleri yemin ve tarafsızlık ilkesine aykırı olduğu” görüĢünü savundu. Devletin “yüksek makamlarının” Haenel hakkında soruĢturma baĢlatmasını talep eden CCAF, Haenel‟i de Anayasa Konseyi üyeliğinden istifa etmeye çağırdı. Diaspora kuruluĢları, 2012 yılında inkâr yasası Anayasa Konseyi‟ne taĢındığında da Haenel‟i “Türkiye adına lobi yapmakla” suçlamıĢ, Haenel de bunun üzerine Anayasa Konseyi'nde konuyla ilgili oylamaya katılmayacağını açıklamıĢtı. Ancak bu açıklamadan tatmin olmayan 19 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI diaspora kuruluĢları, 1999-2010 yılları arasında Fransız Senatosu Avrupa ĠĢleri Komisyon BaĢkanlığı da yapmıĢ olan Haenel‟i o tarihten bu yana hedefte tutuyor. Haenel, Türkiye ile Fransa arasındaki iliĢkileri yoğunlaĢtırmak için TÜSĠAD‟ın giriĢimiyle iki ülkenin iĢ dünyası tarafından oluĢturulmuĢ Bosfor Enstitüsü adlı düĢünce kuruluĢunun "bilimsel komite” üyeliği de yapıyor. PEGİDA „Almanlık“ yeniden tanımlansın çağrısı Almanya Bülteni Almanya'da Pegida etrafında dönen göçmen ve artan yabancı düĢmanlığı tartıĢmaları yeni bir boyut kazandı. Sokaklarda vatandaĢlar Almanya'nın Pegida'cılardan ibaret olmadığını göstermek amacıyla gösteriler düzenlerken, bilim insanları da bir yandan sorunun temellerini ortaya koyan ve kalıcı çözümüne yönelik görüĢler ortaya koyuyor. Son olrak bir grup göç araĢtırmaları uzmanı bilim insanı „Almanlık“ tanımının daha çoğulcu ve kapsayısı bir biçimde yeniden tanımlanmasını önerdi. Bilim insanları „Wir Deutsche“ denilen „Almanlık“ anlayıĢının ve duygusunun daha okullardan baĢlayarak yeniden tanımlanması gerektiğini ifade ediyorlar. ALMAN KĠMLĠĞĠ YENĠDEN TANIMLANSIN Dresden'de geçtiğimiz pazartesi de Pegida'cılar sokaklardaydı. Berlin ve Köln'de de zemin kazanmaya çalıĢan pegidacılara tepki olarak Türkler ve Pegida karĢıtı Almanlar da yavaĢ yavaĢ seslerini yükseltmeye baĢladı. Pegida tartıĢmaları bir yandan Almanya gündemindeki yerini korurken, bilim insanları konuyu analiz etmeye ve Alman toplumundaki artan muhafazakarlığa ve müslüman karĢıtlığına çare aramaya baĢladılar. „Rat für Migration“ adlı kuruluĢa bağlı bir grup bilim insanı sorunun uzun vadeli ve kalıcı çözümü için siyasetin sorunun temeline eğilmesi gerektiğini belirtti. Frankfurt/Oder Viadrina Üniversitesi'nden Werner Schiffauer Pegida'nın toplumda büyük bir yarılmaya neden olduğu tespitinde bulunarak, Alman toplumunun uzun vadede yeni bir toplumsal ve ulusal kimlik inĢa etmesi gerektiğini ifade ediyor. Prof. Schiaafauer'ya göre bu yeni Alman kimliği kapsayıcı ve çoğulcu olmalı ve tüm göçmen gruplar bu kimlik altında kendine yer bulabilmeli. ORTAK KĠMLĠK KOMĠSYONU KURULSUN Bilim insanlarına göre Almanya'da derhal bir komisyon kurulmalı ve yeni bir Alman ulusal kimliği oluĢturulması konusunda çalıĢmalara baĢlamalı. Aralarında politikacıların, göçmen ve azınlık temsilcilerinin de bulunduğu komisyonun hükümetin Entegrasyon Bakanı Aydan Özoğuz baĢkanlığında vakit kaybetmeden bu yasama döneminde hayata geçirilmesi çağrısı yapan bilim insanları komisyonun yeni ve herkesi kucaklayan bir Alman kimliği tanımlamak için toplanması çağrısı yaptı. Yeni ve kapsayıcı ulusal kimliğin günlük hayatın gerçeklerini yansıtması ve özellikle ilkokullardan baĢlayarak yerleĢtirilmesi teklifine siyasetin nasıl bir tepki vereceği merakla bekleniyor. 20 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI PEGIDA'ya karşı strateji geliştirilmeli AA Almanya'da bulunan STK temsilcileri aĢırı sağ PEGIDA'ya karĢı güçlü bir duruĢ sergilendiği görüĢünde, ancak sorunun çözümü için bir strateji geliĢtirmek gerektiğini vurguluyorlar. Almanya‟da faaliyet gösteren Türk sivil toplum kuruluĢlarının temsilcileri, Batı‟nın ĠslamlaĢmasına KarĢı Vatansever Avrupalılar (PEGIDA) ve bu oluĢumdan esinlenerek çeĢitli kentlerde kurulan grupların yaptığı eylemlere karĢı düzenlenen karĢıt gösterileri değerlendirdi. Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD ) BaĢkanı Süleyman Çelik, Köln Ģehrinde "Köln karĢı koyuyor" sloganıyla Alman partilerinin, sendikaların, Hristiyan ve Musevi derneklerinin, sivil toplum kuruluĢlarının düzenlediği eyleme, Türk sivil toplum kuruluĢlarının da katıldığını belirterek, "PEDIGA‟ya karĢı yapılan karĢı gösterilerle güçlü bir birliktelik sergilendi. Pazartesi günü olmasına rağmen mükemmel bir katılım oldu" Ģeklinde konuĢtu. "Köln‟de artık PEGIDA‟ya ve uzantılarına geçit yok. Burada halk çok duyarlı" diyen Çelik Ģöyle devam etti: ''Burada yabancısıyla, göçmeniyle, Müslümanıyla, Hristiyanıyla birlikteyiz. Bu ülkede yaĢıyoruz. Bu ülke zengin bir ülke. Orada toplananlar, bu zengin ülkenin mültecileri de kabul edebileceği ve mültecilere yardım edecek güçte olduğu aynı zamanda da bunun bir insanlık görevi olduğunu açık ve net haykırdı." Gösteride PEGIDA eylemlerine yasak getirilmemesinin de ifade edildiğine iĢaret eden Çelik, "Bu da güzel bir düĢüncedir. Bırakın ne istediklerini duyursunlar. Ancak bunu yaparken toplumu ayrıĢtırmasınlar. Toplumda yaĢayan ve bir parçası olmuĢ Müslüman ve göçmen toplumu dıĢlayamazlar. Bunları bir Ģekilde öteleyemezler" dedi. Dresden‟de yapılan gösteriye 18 bin kiĢinin katıldığının ifade edildiğini, ancak bu sayının yüksek gösterildiğini savunan Çelik, böylelikle PEGIDA‟nın teĢvik edildiği ve olduğundan fazla gösterildiği izlenimi taĢıdığını kaydetti. "GERÇEK HALK ONLAR DEĞĠL" Almanya Türk Toplumu (TGD) EĢbaĢkanı Safer Çınar da, Almanya‟da dün yapılan karĢıt gösterilerin çoğunluğun PEGIDA'nın eylemlerine katılanlar gibi düĢünmediğini ortaya koyduğunu belirtti. Berlin‟de PEGIDA‟nın bir uzantısının eylemine katılanların yürüyüĢ yapmasının karĢıt göstericiler tarafından engellendiğinin hatırlatılması üzerine Çınar, ''Mesele engellemek değil. Ġçeriğine uymazsak da demokrasilerde böyle aĢırılıklara da katlanmak gerekiyor. Önemli olan bunun karĢısında olduğunu göstermek. Dresden‟de yürüyenler eski Doğu Almanya'nın 'halk biziz' sloganını kötüye kullanıp yürüyorlar. Yapılan karĢıt gösteriler, gerçek halkın onlar olmadığını, baĢkaları olduğunu gösterilmesi bakımından önemli" Ģeklinde konuĢtu. 21 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Dresden‟de yapılan ve 18 bin kiĢinin katıldığı PEGIDA eylemine dikkati çeken Çınar, "Ġnsanların Berlin Duvarı‟nın yıkılmasından sonra gerçek dıĢı beklentilerin yerine gelmediği yönünde bir tepkisellik var. Eskiden Batı Almanya televizyonuna bakıp, taĢın ve toprağın altın olduğunu sanan insanlar biliyoruz. GeliĢme öyle olmadı. ĠĢsizlik var, hatta yoksulluk var. Maalesef böyle durumlarda bir hedef seçiliyor. Bir takım ırkçı gruplar da bunu yönlendirdiği zaman bu Ģekilde insanları toplayabiliyorlar" dedi. Çınar, PEGIDA gibi hareketlerin oluĢmaması için siyasetçilerin neler söylediğine dikkat etmesi ve demokratik aklı baĢında insanların sokağa çıkıp toplumdaki dengelerin ne olduğunu ortaya koyması gerektiğini vurguladı. "CESARET VE UMUT VERĠCĠ" Ġslam Toplumu Milli GörüĢ TeĢkilatı (IGMG) Genel Sekreteri Mustafa Yeneroğlu, yaptığı yazılı açıklamada, PEGIDA‟ya karĢı yapılan gösterilere iĢaret ederek, "Toplumumuzun PEGIDA karĢısında sergilediği duruĢun yanı sıra yabancı ve Ġslam düĢmanlığına karĢı vermiĢ olduğu mesaj etkileyicidir. Cesaret ve umut veren bu toplumsal duruĢtan dolayı teĢekkür ederiz" ifadesi kullanıldı. "Ġnsanların haftalar boyunca genel anlamda yabancı olarak gördükleri kiĢilere, özelde ise Müslümanlara karĢı gösteriler düzenlemek için sokaklara inmesi kolay tahammül edilecek bir durum değildir" diyen Yeneroğlu, Almanya‟nın çeĢitli kentlerinde onbinlerce kiĢinin PEGIDA gösterilerine karĢı çıkmasından memnuniyet duyduğunu ifade etti. Yeneroğlu, bunun cesaret ve umut veren son zamanlarda ihtiyaç duyulan bir duruĢ olduğunu belirterek, ancak bu sorunun henüz çözülmüĢ olmadığını, bu konuda bir strateji oluĢturulması gerektiğini vurguladı. Avrupa Türk Ġslam Birliği (ATĠB) BaĢkanı Ġhsan Öner de, düzenlenen karĢıt gösterilerle Alman toplumun da PEGIDA eylemlerini kabul etmediğini ifade etmelerinin sevindirici olduğunu söyledi. Ġkinci Dünya SavaĢı öncesindeki Yahudiler'in durumuna dikkati çeken Öner, ''Almanya'nın hassas olması gerekiyor. Siyasi söylemlerin de bu yönde olması gerekiyor" dedi. Öner, ülkede yaĢayan Müslümanlar'ın ve göçmenlerin bundan sonra da Almanlar'ın düzenlediği PEDIGA karĢıtı yürüyüĢlere destek vermesi gerektiğini kaydetti. AfD, PEGIDA’ya mesafeli Sabah Avrupa ALMANYA için Alternatif Partisi (AfD) Ġslam karĢıtı PEGIDA hareketine mesafali yanaĢıyor. PEGIDA yöneticileri ile bugün yapılacak görüĢme öncesi partisinin yetkililerini uyaran Genel BaĢkan Bernd Lucke, “Taraflar halk hareketi üzerine konuĢuyorsa bu birlikte yürüyecekleri manasına gelmez” dedi. Lucke, “Onlarla fikir alıĢveriĢinde bulunabiliriz, ancak AfD yabancı düĢmanlığını kabul edemez” diye konuĢtu. 22 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Alman medyası PEGIDA'ya cephe aldı TRT Haber Almanya'nın tanınmıĢ gazetelerinden Bild, PEGIDA'ya hayır kampanyası baĢlattı. Aralarında siyasetçiler, sanatçılar, spor adamları ve televizyon dünyasının önemli isimleri de bulunan 50 kiĢi, Bild gazetesi tarafından düzenlenen "PEGIDA'ya hayır" kampanyasına destek verdi. Eski BaĢbakan Helmut Schmidt, PEGIDA gösterilerinin önyargıları, yabancı düĢmanlığını ve hoĢgörüsüzlüğü artırdığına dikkati çekerek, "Tabii ki Almanya bu değil. Tarihimiz ve ekonomik aklımız, bize Almanya'nın sığınmacı ve mültecileri küstürmemesi gerektiğini söylüyor. Almanya, dünyaya açık ve hoĢgörülü olmak zorunda. Bu nedenlerle PEGIDA'ya hayır diyorum" dedi. Almanya milli takımı menajeri Oliver Bierhoff de "Biz, göçmen kökenli futbolcularla dünya Ģampiyonu olduk. Bizim takımımızda uyum nasıl sağlanıyorsa tüm toplumda da bu Ģekilde uyum sağlanmalı" diye konuĢtu. Almanya DıĢiĢleri Bakanı Frank Walter Steinmeier, kampanyaya katılarak PEGIDA'ya hayır diyen bir diğer isim oldu. Steinmeier, "PEGIDA, ülkemize zarar verdiği gibi Almanya hakkında kötü bir imaj yaratıyor. Bu kiĢilere azınlıkta olduklarını ve çok gürültü yaptıklarını bildirmemiz lazım" dedi. TanınmıĢ gazeteci ve yazar Ulrich Wickert de PEGIDA'nın Ortaçağ'dan kalma bir hareket olduğunu vurgulayarak, "PEGIDA Ortaçağ'ı anımsatıyor. Önyargıları ve aptallığı karakterize ediyor. Bugün kültürümüzün Alman yazarları tarafından Rusya, Türkiye ve Suriye'ye kadar geniĢlediğini görüyoruz" ifadesini kullandı. Federal Hükümetin Göç, Mülteciler ve Uyumdan Sorumlu bakanı Aydan Özoğuz, "Hiç kimse, kendi korku ya da sorunlarını baĢkası üzerine atmamalı. Bizler çoğulculuğun bu ülkenin refahına katkı yaptığı konusunda daha fazla bilinçlendirme yapmalıyız" diye konuĢtu. Bu arada Alman medyası, dün akĢam düzenlenen gösterilere geniĢ yer verdi. PEGIDA'ya karĢı olanların, PEGIDA taraftarlarına oranla çok daha fazla olduğunu belirten B.Z gazetesi, manĢetinde, "Büyük bayrak, küçük katılım" baĢlığını kullandı. Gazete, Ġslam karĢıtı ve yabancı düĢmanı olan PEGIDA'nın baĢkent Berlin'de sadece 300 kiĢi topladığını, buna karĢın PEGIDA karĢıtlarının 5 binin üzerinde olduğunu ifade etti. Frankfurt Allgemeine Zeitung da hem PEGIDA yandaĢlarının hem de PEGIDA karĢıtlarının Almanya'nın birçok kentinde sokağa çıkarak gösteri yaptığını yazdı. 23 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Almanya BaĢbakanı Angela Merkel'in "Hepimiz bayrak açarak Ģunu söylemeliyiz: AĢırı sağcılık, yabancı düĢmanlığı ve anti-semitizmin toplumun herhangi bir kesiminde yer bulmasına izin vermiyoruz" ifadelerine atıfta bulunan FAZ gazetesi, Dresden dıĢındaki kentlerde yapılan PEGIDA gösterilerinin sönük geçtiğini vurguladı. Der Tagesspiegel gazetesi de manĢetten verdiği haberinde "On binler, PEGIDA'ya karĢı durdu" baĢlığını kullandı. Almanya'nın hemen her kentinin PEGIDA ve karĢıtlarının gösterilerine sahne olduğu belirtilen haberdePEGIDA karĢıtlarının PEGIDA taraftarlarına oranla daha çok olduğuna, sadece Dresden'de PEGIDA'ya destek verenlerin sayıca daha fazla olduğuna iĢaret edildi. Pegida Berlin'i böldü DW Ġslam karĢıtı Pegida oluĢumunun düzenlediği gösteriler Almanya'yı böldü. BaĢbakan Merkel vatandaĢları bu gösterilerden uzak durmaya çağırırken, Kalkınma Bakanı Müller daha farklı bir yaklaĢımı savundu. Almanya BaĢbakanı Angela Merkel, kısaca Pegida olarak anılan "Batının ĠslamlaĢmasına KarĢı Yurtsever Avrupalılar" isimli oluĢum hakkındaki görüĢünü yeni yıl mesajında dile getirmiĢ, vatandaĢları Pegida gösterilerinden uzak durmaya çağırmıĢtı. Merkel, gösterilerin organizatörlerine ön yargı ve nefretin yön verdiğini savunmuĢtu. Pegida adı altında Dresden kentinde ortaya çıkan oluĢum katılım hızla artıyor. Dresden'i örnek alan diğer Alman kentlerinde de "Pazartesi YürüyüĢleri" adı altında eylemler düzenleniyor. BaĢlangıçta sayıları birkaç yüz olan göstericiler artık binlerle ifade ediliyor. Pegida'ya atfen benzer amaç ve içerikte Düsseldorf'ta Dügida, Bonn'da Bogida kuruldu. 'Mülteciler rakip olarak görülüyor' BaĢbakan Merkel'in kabinesinden Hrıstiyan Sosyal Birlik (CSU) üyesi Kalkınma Bakanı Gerd Müller, "Pegida gösterilerinin nesnel bir tartıĢmayla ele alınmasını" istedi. Almanya'nın bir mülteci akınına hedef olduğunu hatırlatan Müller, bu geliĢmenin vatandaĢlarda neden olduğu kaygıların dikkate alınması gerektiğine iĢaret etti. Müller, "Ekonomi iyi durumda olmasına rağmen Almanya'da milyonlarca yoksul aile var. Mülteci akını özellikle büyük Ģehirlerde rekabet olarak görülüyor" dedi. Müller, Pegida gösterilerine katılanları özetle Ģöyle tanımladı: "Varlık kaygısıyla hareket ediyor, bir kenara itilmiĢlik duygusu yaĢıyorlar. Yeterince temsil edilmedikleri endiĢesiyle dikkatleri üzerlerine çekmeye çalıĢıyorlar." Pegida, geleneksel hale getirdiği "Pazartesi YürüyüĢleri"ne önümüzdeki hafta Almanya'nın 24 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI çeĢitli kentlerinde devam edecek. Pegida ile birlikte bu oluĢuma karĢı gösteriler de düzenmeye devam ediyor. Pegida gösterisinin düzenleneceği kentler arasında yer alan Köln ilginç bir eylemle Pegida'ya tepkisini dile getiriyor. Köln Katedrali tepki için karartılıyor Köln BaĢpiskoposluğu, bu hafta içinde yaptığı bir açıklamayla Köln Katedrali'nin Pegida gösterisi boyunca karartılacağını açıklamıĢtı. Böylece Dresden'deki Semperoper örneği izlenmiĢ oldu. Semperoper, Saksonya Devlet Operası ve Saksonya Devlet Orkestrası tarafından kullanılıyor. Sosyal Demokrat Parti Genel BaĢkan Yardımcısı Rolf Mützenich, Köln BaĢpiskoposluğu'nun kararını memnuniyetle karĢıladığını söyledi. Mützenich, "kararı son derece dikkate değer ve doğru bir mesaj olarak görüyorum" dedi. CDU mensubu Federal Meclis DıĢ ĠliĢkiler Komisyonu BaĢkanı Norbert Röttgen, "Yardıma muhtaç insanlara karĢı kıĢkırtıcı tavır almak Hrıstiyanlara yakıĢmaz" dedi. Hür Demokrat Parti (FDP) Genel BaĢkanı Christian Lindner, Pegida'yı "ülkedeki liberal düĢünceye bir saldırı" olarak tanımladı. KÜRTLER İÇİN ÇOK ÖNEMLİ BİR ZAFER - Die Tageszeitung - Jürgen Gottschlich Türkiye‟nin Suriye yakınlarındaki aylardır sözde Ġslam Devleti (ĠD) milisleri tarafından kuĢatılmıĢ Kobani‟den uzun zamandır bir Ģey duyulmuyordu. Kürtlerin mücadelesi, daha geçen eylül ayında dünya çapında önemli bir konuyken sonrasında Kobani‟den kimse bahsetmez oldu. Sebebi ise çok basit: Kürtler beklentilerin aksine Amerikalıların hava saldırılarıyla verdiği destek sayesinde Ģehirlerini ĠD‟ye karĢı savunmayı baĢardı ve geçtiğimiz aylarda pek de fazla bir geliĢme yaĢanmadı lakin sokaktan sokağa, evden eve yapılan ölümcül mevzi savaĢından sonra Kürtler iz bırakacak bir zaferin haberini veriyor: ġehrin en az yüzde 80‟i ve çevredeki köyler tekrar onların ellerinde. Cihatçılar her ne kadar acımasızlıklarıyla sadece Kobani‟de değil, Suriye ve Irak‟ta da korku ve dehĢet saçtılarsa da küçük Kobani‟de bayağı zorlandılar. Bu Kürtler için sadece askerî değil aynı zamanda büyük bir psikolojik baĢarı ve bu, savaĢın farklı cephelerinde kendini gösteriyor. --Ġslam Devletinin Durdurulamayan Ġlerlemesi Son Buldu-Ġslam Devletinin durdurulamayan ilerlemesi son buldu. Kürtler Yezidilerin yaĢadıkları ve ĠD cihatçıları tarafından aylarca kuĢatma ve ateĢ altında olan Kuzey Irak‟taki Sincar 25 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI dağlarındaki ablukayı kırmayı da baĢardılar. Kuzey Irak‟taki Kürt birlikleri yani peĢmerge, Yezidileri dağlardan kurtarıyorlar. Suriye‟deki Kürtler ise gerçekleĢtirmek istedikleri düĢünüldüğünde bu baĢarılardan uzak. Suriyeli Kürtler, Türkiye sınırı boyunca üç bölgeden oluĢan özerk bir bölgesel yönetim kurmak istiyor. Bu bölgenin ortasında Kobani bulunuyor. ġehir daha önce olduğu gibi geniĢ çapta ĠD savaĢçıları tarafından kuĢatılmıĢ durumda. Doğu ve Batı‟daki diğer Kürt bölgeleriyle bağlantı sadece Türkiye üzerinden kurulabiliyor, bu da Kürt savaĢçılarının birbirlerine karĢılıklı destek vermelerini engelliyor. Bu yüzden bir çözüm getirilmesi uzak bir ihtimal. Suriye‟nin ve Irak‟ın gerisinden bahsetmeye gerek bile yok. TÜRK SİYASİLER DE İNTERNET SİTELERİNİ ENGELLEYEBİLECEK - Der Spiegel-Internet – Türkiye‟de Daha Fazla Ġnternet Yasağı Ġçin Atılan Bir Sonraki Adım: Ġlgili Yasa Tasarısına Göre Gelecekte Bakanlar da Hangi Ġnternet Sayfasına Engel Konabileceği Hususunda Karar Verebilecek. Ġktidar Partisi AKP Bu Yönde Bir Yasa Çıkarıyor-Türk hükûmeti, Ġnterneti kontrol altına almak için bir denemede daha bulunuyor. Kabinenin bir üyesi günlük “Hürriyet Daily News” gazetesine yeni bir yasa tasarısı üzerinde görüĢüldüğü Ģeklindeki bilgiyi doğruladı. Bu yeni yasa tasarısına göre bundan böyle BaĢbakan ve UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanı herhangi bir hâkim kararı olmaksızın internet sayfalarına eriĢime engel koyma yetkisine sahip olacaklar. UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanı Lütfi Elvan, “kamusal düzenin ve milli güvenliğin tehlike altına girmesi halinde bakanlara ilgili Ġnternet sayfalarındaki içeriği silme veya Ġnternet sayfasına eriĢimi engelleme gibi yetkiler verilmeli.” dedi. Bu, dindar muhafazakâr iktidar partisinin, Ġnternet sansürünü hukuki açıdan haklı göstermek adına yaptığı ikinci giriĢimi. Geçen sene eski BaĢbakan Recep Tayyip Erdoğan, UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanlığına herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın internet sayfalarına engel koyma yetkisi veren bir yasaya imza attı. Bundan bir ay sonra ise Anayasa Mahkemesi yasayı iptal etti ve bu Ģekilde Telekomünikasyon ĠletiĢim BaĢkanlığının (TĠB) yetkileri daraltılmıĢ oldu. Lütfi Elvan “Kurumu karar verici merci olarak öngördüğümüz için Anayasa Mahkemesi, yasanın ilk hâlini iptal etti. ġimdi ise karar verici merci olarak direkt Bakanı öngörüyoruz. Kanımca Ģimdi Anayasa Mahkemesinde artık bu konuda bir sorun yaĢamayacağız.” diyor. Yeni yasaya göre UlaĢtırma, Denizcilik ve HaberleĢme Bakanı veya BaĢbakan‟ın vereceği kararın 24 saat içerisinde bir hâkim tarafından onaylanması gerekiyor. 26 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN YAŞADIĞI TEHLİKE HER GEÇEN GÜN ARTIYOR – Deutschlandradio - Kathrin Erdmann Türkiye'de Basın Özgürlüğünün YaĢadığı Tehlike Her Geçen Gün Artıyor. Yeni Yasalar Kadar, Makamlara Yönelik Yoğun Yıldırma Denemeleri de Buna Neden Oluyor. HoĢa Gitmeyen Ġnternet Sayfalarını Kapatmak Erdoğan Hükûmeti Ġçin Yakında Çok Daha Kolay Olacak-Pınar Türenç, geride bıraktığımız yılın Türk gazetecileri için nasıl bir yıl olduğunu sert bir yüz ifadesiyle sıralıyor. Basın Konseyi BaĢkanı‟na göre karanlıkla aydınlık yan yana duruyor. "Gazeteci Tuncay Özkan ile Füsun Erdoğan, altıyla sekiz yıl arasında hapse mahkûm oldu. 2014'te her ikisinin de serbest bırakılması elbette memnun edici fakat diğer taraftan yılın sonuna doğru iki gazetecinin terörist olmakla suçlanması ve tutuklanması oldukça ürkütücü. Hâlen baĢka gazetecilerin takip edildiğine dair emareler mevcut." --Bir Program Yapımcısının Gözaltına Alınması Büyük Dalgalanmalara Neden Oldu-YaĢanan son örneklerden biri gazeteci ve program yapımcısı Sedef KabaĢ. Türk program yapımcısı attığı bir tweette, iktidardaki AKP‟nin üst düzey bürokratlarının da dahil olduğu yolsuzluk soruĢturmalarının kapatılmasını eleĢtirmiĢti. Burada, yarattığı sansasyon sadece Türkiye ile sınırlı kalmayan, 2013 Aralık‟ındaki davalardan bahsediliyor. Twitter'da 18 bin takipçisi olan KabaĢ'ın, yıl sonundan önce ağır suçlu gibi ifadeye çağrılmasının nedenlerinden biri belki de bu. KabaĢ, "Sabah saatlerinde kapıda üç polis duruyordu. Savcılığın emri üzerine evimde arama yaptılar. Sonra da cep telefonuma, bilgisayarıma, laptopuma ve oğlumun çizgi film izlediği Ipad‟ime el koydular." dedi. Hızla gözaltına alınan gazeteciler, aynı hızla serbest bırakıldı. Hatta gazeteci, aynı gün öğleden sonra Türk televizyonunda yaĢadıklarını anlatabildi: "Yolsuzluk, hırsızlık ve rüĢvet nedeniyle haklarında soruĢturma açılan kiĢilerin dosyalarının, bu kadar çabuk kapatılmaması konusunda uyardım. Attığım tweette de böyle yazıyor. Savcı attığım tweeti hâkime iletti. Hâkim tweetimi ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirdi ve beni serbest bıraktı." Gazeteci serbest bırakılmasının korkmadığını söyledi. ardından yaptığı açıklamada yılmayacağını ve --Web Sayfaları Bundan Böyle Bir Bakan Tarafından Yasaklanabilecek-Twitter'a eriĢim, bundan böyle çok hızlı bir Ģekilde engellenebilecek. Ġslamcı-muhafazakâr AKP hükûmetinin isteği üzerine ĠletiĢim Bakanı bundan böyle mahkeme kararına gerek duyulmadan herhangi bir Ġnternet sayfasının kapatılıp kapatılmamasına tek baĢına karar verebilecek. Bu yetki, Ģimdiye kadar adli mercilerin elindeydi. Fakat parti ve o partinin CumhurbaĢkanı Recep Tayyip Erdoğan, belli ki artık adli mercilere güvenerek yola çıkmıyor. 27 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI CumhurbaĢkanı'nın basın özgürlüğünü övmesi çok tuhaf: "ġunu belirtmek isterim ki, medya, dünyanın hiçbir yerinde Türkiye‟deki kadar özgür değildir. Türkiye‟de medya, o kadar özgürdür ki demokratik ülkelerde dahi asla müsaade edilmeyen hakareti, iftirayı, karalamayı, ırkçılığı ve nefret suçlarını her gün iĢleyebilmektedir. Bunu, hem Ģahsım hem de ailem birebir yaĢıyoruz." CumhurbaĢkanı Erdoğan, aralık ayı ortasında gazetecilerin kısa süreli gözaltılarına karĢı ülke içinden ve ülke dıĢından gelen sert eleĢtirilere bu Ģekilde tepki verdi. Twitter, Facebook ve YouTube gibi paylaĢım siteleri, Erdoğan'ı uzun zamandır rahatsız ediyor. Adı geçen sitelerin bağlantıları sürekli engellendi; AKP Ģimdi de "Güvenmek iyidir ama kontrol etmek daha iyidir" kuralını, sosyal ağlardaki sözde casuslar için uygulamak istiyor. Bu, Türk yerel medyası tarafından duyuruldu. Gönüllülük esasına göre çalıĢanlar bazı forum sitelerine sızacak, böylece muhaliflerin kim olduğu ortaya çıkarılacak. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütünün, 180 ülkenin basın özgürlüğünü değerlendirdiği raporunda, Türkiye 154'üncü sırada yer alıyor. AKP'nin son planlarını gerçekleĢtirmesi durumunda, Türkiye daha geri sıralara düĢecektir. DEVLET DÜŞMANI SANATÇILAR - Welt Am Sonntag - Werner Bloch Gezi Protestolarının Ardından Erdoğan, Sanat Çevrelerinde de Temizlik Yapıyor. Ġstanbul'un Galerilerini Korku Sardı-Bedri Baykam, hayatını bir doktora ve baĢarılı bir ameliyata borçlu. Baykam bir sanatçı ve galeri sahibi ama her Ģeyden önce bir zamanlar baĢkanı olduğu bir sosyalist partide faaliyet icra ediyor. Üç yıl önce Baykam, Ġstanbul'un göbeğinde, iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi AKP sempatizanı bir radikal Ġslamcının saldırısına uğradı. Saldırıyı yapan Ģahıs, Baykam'ı karnından bıçakladı. Fail, 25 yıl hapis cezasına mahkûm edildiğinde, mahkeme huzurunda galericiye seslenerek sadece yarım kalan iĢi tamamlamak için tahliye edileceği günü beklediğini söyledi. Nasıl olur da bir sanatçı bu kadar büyük bir nefreti üzerine çekebilir? Türkiye hiç bugün olduğu kadar bölünmemiĢti. Sanatçı, galeri sahipleri, tiyatrocu ve edebiyatçılar halk nezdinde Ģüpheli bir çevrenin mensupları olarak algılanıyor. CumhurbaĢkanı Recep Tayyip Erdoğan; onları, yüz karası, küstah, alkol tüketen asalaklar olarak görüyor. Daha yeni hoĢlanılmayan 25 gazeteci cezaevine atıldı. Aynı Ģey geçen yıl Gezi Parkı protestolarında tutuklanan ve Ģimdi kısmen ömür boyu hapis cezasına mahkûm olmayı bekleyen çok sayıda sanatçının baĢına gelmiĢti. Ġstanbul'daki en heyecan verici ve yenilikçi galerilerden biri olan "X"in Ģefi Dario Beskinazi, "Çok korkuyorum." diye itiraf ediyor. "Ailem 1492'den beri Türkiye'de yaĢıyor. Hâlâ eski soyağacımızı koruyoruz. Biz hep bu ülkenin ayrılmaz bir parçası olduk. Ama Ģimdi ilk defa, galerimle nereye göç edebileceğimi düĢünüyorum." 28 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI Bunun nedeninin, yükselen ĠslamlaĢma olduğunu belirten Beskinazi Ģöyle diyor: "Erdoğan yaklaĢık 10 yıl daha iktidarda olacak ve bir programı var: Ülkeyi yeniden ĠslamlaĢtırmak, muhafazakârlığa ve dine geri dönmek, Kemal Atatürk'ün laik Anayasa‟sına karĢı darbe." Beskinazi, kökeni nedeniyle de endiĢeli. "Ben Yahudi'yim. Boğaz'da bundan sonra neler olacağını nasıl bilebilirim?" diye soruyor. Evet, nasıl? Erdoğan gitgide daha açık bir Ģekilde Yahudilere karĢı kıĢkırtıyor. Kendisi daha geçenlerde, Türkiye'nin problemlerinin nereden geldiğinin bilindiğini belirterek "güneydeki" bir ülkeden dedi. Bununla Ġsrail kastediliyor. Atatürk'ün hayali ne oldu? Türkiye Erdoğan yönetiminde nereye sürükleniyor? Ülkenin en büyük ve önemli sanat fuarı “Contemporary”de de bu önemli sorular ele alındı. Hilton'un yanında bulunan sanatla pek ilgisi olmadığı görülen gri bir kongre merkezinde 108 galeri ve 575 sanatçının katılımıyla tertip edilen fuar, Türk galeri çevreleri için turbo etkisi sağlıyor. Ziyaretçi sayısında patlama söz konusu: Ġnanılır gibi değil ama dört gün boyunca buraya 70 bin Ģampanya içen bayan ve finans destekçisi akın etti. Tıpkı bir Noel pazarındaki gibi izdiham yaĢandı. Fuarda 67 milyon avroluk sanat eseri el değiĢtirdi. Buradaki kalitesi her ne kadar farklı olsa da sanat, gerçekten de olması gerektiği gibi, büyük Türk sanat haftasının odak noktasında. Rakamlar iyi ama fuarın baĢkanı Ali Güreli daha da yükselmek niyetinde. Türkiye'nin 2018'de 1,3 trilyon dolarla dünyanın 10 büyük ekonomik gücünden biri olması hedefleniyor. Bundan etkilenen Güreli Basel, Hongkong ve Miami'deki fuarlara atak baĢlatarak kendisinin Contemporary Ġstanbul fuarını dünyanın önde gelen sanat fuarlarından biri hâline getirmek istiyor. Lakin bunun için Türkiye'de sanat dostu bir ortam olması gerekiyor ama hâlihazırda böyle bir ortam yok. Erdoğan yönetiminde sanatçılara pek rağbet edilmiyor; onlar devlet düĢmanı olarak görülüyor. Çok Ģey üretiliyor ama bunlar genelde önemsiz, değersiz, yeni evi süslemek için yapılan dekorasyon çalıĢmaları. Buna rağmen ele avuca sığmayan ve kendi istediği gibi yaĢayan performans sanatçısı ġükran Moral gibi sanatçılar da fuara girmeyi baĢarıyor. Moral, yapıĢtırdığı bıyıkla Hitlertaklitçisi olarak öne çıkıyor ama aslında Erdoğan'ın parodisini yapıyor. Eskiden "üç eĢle" aynı zamanda erotik görüntüleri ve Hamam'da çıplak bir Ģekilde erkekler tarafından Ģımartıldığının gösteren görüntülerle Türkiye'deki çok eĢli evliliklerle alay etmiĢti. Bunun muhafazakar AKP'ye göre bel altı sanatı olarak görülmesi anlaĢılır. Zilberman Galeri'de temsil edilen sanatçı ölüm tehditleri almıĢ ve zaman zaman yurt dıĢına gitmiĢti hatta seyirciden kendisinin eserlerine tükürmeleri bile talep edilmiĢti. Moral karĢı saldırıya geçti: Gezi Parkı'nda sahnelediği performansta, bir jiletle vajinasını A Ģeklinde keserken görüldü. “Ġslamcılar yükseliĢte, bu koĢullar altında artık kim sanat yapabilir?" diyen sanatçı Ekin Onat, "Her gün daha fazla sansüre uğruyoruz. Hükûmet her Ģeyi mahvetmeye çalıĢıyor. Sinemalarımız kapatılıyor, tiyatrolarımız kurutuluyor." Erdoğan tiyatroyu kamulaĢtırmak istiyor. Devlet'in, hükûmetin iĢine gelen oyunları teĢvik etmesi öngörülüyor. Onat, protesto etmek için, içersinde kırmızı latekse sarılı üç diĢi oyuncak bebeğin bulunduğu bir kuluçka makinesini sanat eseri olarak sahnelemiĢti. Düğmeye basıldığında hareket ediyorlar ve lateks ağız ve burunlarının üzerine kayıyor, bebekler boğulma tehlikesiyle karĢı karĢıya kalıyorlardı. Kısa siyah elbisesi ve parlak saçlarıyla, sanki daha görüntüsüyle engellemelere karĢı durmak istiyormuĢ gibi gözüken Onat, "Biz kadınlar Türkiye'de artık kıpırdayamıyoruz." diye 29 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI yakınıyor. Onat, "yozlaĢmıĢ sanat" suçlamalarıyla Türkiye'nin yeni bir faĢizme doğru yol aldığını ve ilk kurbanların da kadınlar olduğunu söylüyor. Yeni sanat eseri onu baĢtan aĢağıya zincire vurulmuĢ biri olarak gösteriyor. Eserin adı: "Dans edemeyen dansöz". Bedri Baykam da Ġstanbul'daki durumla ilgili öfkeli ifadeler kullanıyor. "Bizde Ģu sıralar bir oyun sahneleniyor. Adı: "Demokrasinin yok ediliĢi" Yolsuzluğun Erdoğan döneminde muhtemelen yakında Anayasaya yazılacağını belirten Baykam, Sanatçıların durumunun ise gitgide zorlaĢtığı, paraların ödenmediği hatta bazı sanatçıların açlık grevine gitmeyi bile düĢündüklerini belirtiyor. Baykam, "Pes etmemeliyiz, güçlüler karĢısında sesimizi kısmamalıyız." diye konuĢuyor. Kendisi ilk baĢından beri Gezi Parkı etrafında yaĢanan çatıĢmaların çok yakınındaydı. Daha ziyade bir sanat merkezini andıran galerisi Piramid, Gezi Parkı'nın çok yakınında. ÇatıĢmaya katılanlar buradan cephanelik temin edebiliyordu. Ġstanbul'un merkezindeki küçük Gezi Parkı cennetinin etrafı bu arada sessizleĢti. Bu, bekler tutumda bir sözde normallik. Türkiye'ye kendi 68'li yıllarını getirmesi beklenen Gezi, gerçi bir dönüm noktası oldu ama ne yazık ki olumlu anlamda değil. Park'ın kaderi mühürlendi, imara kurban edilecek. 2023 yılında Türkiye'nin 100. yaĢını Ankara'nın Halifesi olarak kutlamak ve laik devletin sonunu ilan etmek isteyen Erdoğan Ģimdilik kazandı. Bazı sanatçılar yaĢadıkları travmaları estetik bir düzeye taĢımaya çalıĢıyorlar. Örneğin, tıpkı diğer yabancı galeriler gibi akıma direnen ve daha yeni Ġstanbul'da bir Ģube açarak Berlin Art Projects'te temsil edilen 24 yaĢındaki Eda Soylu gibi. Soylu, kendi eserlerinin de sergilendiği bir sanat fuarında VIP hostesi olarak çalıĢtı. Bir sanatçı olarak Gezi hurdasını mükemmelleĢtirdi. Soylu, göstericilere karĢı kullanılan biber gazı kartuĢlarını zarif Hindistan kumaĢlarıyla kaplayarak onları küçük sütunlar hâlinde sergiledi. "Çicekli gaz kapsülleri", katı protestoyu temsil ediyor. Ġslamizm'in gizlice yükselmesini sadece bir kiĢi doğal karĢılıyor: Fuar BaĢkanı Ali Güreli, "Türkiye'nin bölündüğü doğru ama birlikte yaĢamak zorundayız. Ġslamcılara baskı yapılırsa daha çok kiĢi rağbet eder." diyen Güreli, Erdoğan'ın çevresindekilerin yoksul insanlar olduğu, onların, laik seçkinlerin sürekli yaptıkları gibi kaydedilen ilerlemelerden mahrum bırakılmaması gerektiği görüĢünde. Ġstanbul değiĢti. Boğaz ile Marmara Denizi arasındaki Altın Boynuz'da hâlâ mavi sulardaki beyaz gemileriyle Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlayan dünyanın en güzel Ģehirlerinden biri bulunuyor. Ama bu Ģehir artık dünyaya açık bir metropol hissi vermiyor. Atatürk'ün hayali boĢa çıkmıĢ gözüküyor hatta daha da kötüye gidebilir. ġimdiye dek sanata yeterince ilgi gösterilmediğini belirten CumhurbaĢkanı Erdoğan, yakında -iyi Ģeyler beklenemeyecek olan11 kiĢilik bir sanat kurulu oluĢturma niyetinde olduklarını açıkladı. Galeri sahibi Dario Beskinazi, "Ġstanbul, Tahran değil." diyor. Daha değil mi? 30 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI ORTADOĞU GÜNDEMİ İsrailli Gençleri Öldüren Filistinliye Üç Ömür Boyu Hapis BBC Batı ġeria‟da üç Ġsrailli genç, Hamas üyesi bir Filistinli tarafından kaçırılıp öldürülmüĢtü. Sanık Hussam Kawasme Ġsrail‟de bir askeri mahkeme tarafından üç kez ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Ayrıca öldürülen gençlerin ailelerine 41 bin dolar tazminat ödemesi kararı verildi. Hussam Kawasme Temmuz ayında Ürdün'e geçmeye çalıĢırken gözaltına alınmıĢ, fakat ilk aĢamada zanlı olarak adlandırılmamıĢtı. Ağustos ayında ise Ġsrail Hükümeti, Yüksek Mahkeme‟ye Hamas‟tan 50 bin dolar temin edilip alınan silahlarla da cinayetin Kawasme tarafından örgütlendiğine dair belgeler sunmuĢtu. Bu olayın ardından Ģiddet eylemlerinde artıĢ görülmüĢ, Gazze, Ġsrail ve Filistin militanları arasında 50 gün süren çatıĢmalar baĢlamıĢtı. Hamas lideri de yaptığı açıklamada üç gencin öldürülmesinin Hamas hücresince gerçekleĢtirildiği fakat bunun için üstten bir emir alınmadığını belirtmiĢti. Jerusalem Post gazetesinin haberine göre ise Ġsrail askeri savcısı bugünkü duruĢmada, Hussam Kawasme'nin gençleri Yahudi oldukları için öldürdüğünü savundu. Suriye’de Klor Gazı Kullanıldı BBC Kimyasal silahların yasaklanması örgütü (KSYÖ) son raporunda, geçen yıl Suriye‟deki iç savaĢta klor gazı kullanıldığı yolunda güçlü kanıtlar olduğunu açıkladı. KSYÖ, BirleĢmiĢ Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ne sunduğu raporunda, klor gazını rejimin mi, yoksa muhaliflerin mi kullandığını ise bildirmedi.Örgütün raporunda, görgü tanıklarının, helikopterlerin muhaliflerin kontrolündeki üç köye geçen yıl Nisan ve Ağustos ayları arasında klor gazı ile saldırı düzenlendiğini söyledikleri belirtiliyor.Raporda, Ġdlib ve Hama vilayetlerindeki saldırılardan 350-500 kiĢinin etkilendiği ve en az 13 kiĢinin öldüğü vurgulandı.ABD'nin BM Büyükelçisi Samantha Power ise Suriye'deki savaĢta sadece rejimin helikopterleri kullandığına dikkat çekti. Kobani’nin Yüzde 80’i Kürtlerin Elinde BBC Londra merkezli Suriye Ġnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Kobani‟deki kürt güçlerin son günlerdeki çatıĢmalarda kilit önemde alanları IġĠD‟den (Irak ġam Ġslam Devleti) geri aldığını, böylece kentin yüzde 80‟inde kontrolü ele geçirdiğini söylüyor. Suriyeli muhaliflere yakınlığıyla bilinen SOHR'dan gelen bilgiler, IġĠD'e karĢı savaĢan YPG'nin (Halk Savunma Birlikleri)basın merkezinden yapılan açıklamayla da doğrulandı.Kürt kaynakları ilerlemenin kuzey ve güneydoğu cephelerinde sağlandığını, kuzeydeki okullar bölgesinin ve güneydoğuda Su Deposu'ndan MiĢtenur eteklerine kadar uzanan bölgeden IġĠD'in tamamen püskürtüldüğünü söylüyorlar. 31 AK PARTĠ GENEL MERKEZ DIġ ĠLĠġKĠLER BAġKANLIĞI İsrail, Filistinli Bakanı Öldüren Askerleri Akladı DÜNYA BÜLTENĠ Ġsrail iĢgal ordusunun, Filistinli Bakan Ziyad Ebu Ayn‟in gösteri sırasında öldürülmesiyle ilgili askerlerin suçsuz olduklarına karar verdiği bildirildi.Ġsrail Kanal 10 televizyonunda yer alan habere göre, Ġsrail iĢgal ordusu Orta Bölgesi Komutanı Nitzan Alon‟un yürüttüğü soruĢturmada, ilgili askerlerin Bakan Ebu Ayn‟in ölüm hadisesinde "uygun Ģekilde davranarak görevini yerine getirdiği” kanaatine varıldı.Olayın “hassasiyetine binaen” Askeri Polis tarafından soruĢturma açılmasının muhtemel olduğu ifade edildi. Konuyla ilgili açıklama yapılmadı. 32