MÜKEMMELLİYETÇİLİK=

Transkript

MÜKEMMELLİYETÇİLİK=
PSİKOANALİZ
PSİKOANALİZ
52
HS
53
HS
MÜKEMMELLİYETÇİLİK=
MUTSUZLUK
İşte, okulda, evde; en iyi anne/baba, sevgili, karı/koca, çalışan olmak için tüm kaynaklarımızı
sonuna kadar kullanırız. Peki, bütün kimliklerimizde “mükemmel” olmaya çalışırken nasıl yorulduğumuzun, yıprandığımızın, tükendiğimizin, nasıl ruh sağlığımızı bozduğumuzun farkında
mıyız?
Uzm. Psikolog
Nurten Yıldırım Sancak
O, bilim tarihine, güzel sanatlara,
dinler tarihine ve felsefeye meraklı
bir klinik psikolog. İnsanlara daha
fazla “nasıl” faydalı olabileceğine
kafa yorup, ihtiyacı olanlara
ücretsiz psikolojik destek
vermeyi hayal eden biri. Eşi
ve çocuklarına hayran; onlarla
çay eşliğinde uzun sohbetler
yapmayı, kanepeye uzanıp dvd
seyretmeyi, sahilde eşi ile el
ele uzun yürüyüşler yapmayı
ve kendileri için özel insanlarla
zaman geçirmeyi seviyor.
www.hedefpsikoloji.com
Sanayi devrimiyle birlikte her şey hızlandı ve
daha karmaşık hale geldi. Hızlanan şehirleşme, uluslararası mal ve bilgi alışverişi, rekabet,
büyüyen ekonomiler vs. Bütün bunların sonucunda her şeyi daha iyi kontrol etme, kayıt tutma ve dosyalama önem kazanmaya başladı.
Bunun için de insanın daha titiz, sorumlu ve
daha dikkatli olması gerektiği düşüncesi öne
çıktı. Buna paralel olarak, modern dünyanın
bireyden beklentisi artmaya başladı. Performansa dayalı hayatlar yaşanmaya başlandı.
Kabul görmek ve değerli hissetmek için maddi
göstergeler öne çıktı. Modern dünyanın insanı öğüten kriterleri örneğin: daha genç daha
güzel/yakışıklı görünmek, iddialı ve gösterişli
kıyafetler sayesinde önemsenmek gibi. Diğer
taraftan içe baktığımızda büyük duygusal boşluklar var. Modern dünyanın tek ölçüsü olan
başarı için yarışta hep daha önde, daha güzel/yakışıklı, daha çalışkan olmalıyız düşüncesi hâkim oldu. Tabi bunun bir bedeli var. İşte,
okulda, evde; en iyi anne/baba, sevgili, karı/
koca, çalışan olmak için tüm kaynaklarımızı
sonuna kadar kullanırız. Peki, bütün kimliklerimizde “mükemmel” olmaya çalışırken nasıl yorulduğumuzun, yıprandığımızın, tükendiğimizin,
nasıl ruh sağlığımızı bozduğumuzun farkında
mıyız? Her işte en iyiyi hedefleyen bireyler bir
süre sonra hiçbir şey yapamamaya başlıyor.
Modern çağın insanı ya da büyük çoğunluğu
diyeyim, birçok alanda birden fazla başarı hedefliyor. Hem kariyerde hem zenginlikte hem
aile hayatında hem de sosyal ilişkilerde en
iyi olmak zorunda hissediyor. Bu kadar çok
şeyi birden isteyip de arzu ettiği başarıyı yakalamayınca bir süre sonra yılgınlığa düşüyor.
Mücadeleyi bırakıyor. Bu yarışta geri düşenler
sorunun sistemde değil kendilerinde olduğunu
düşünerek içe çekilebiliyorlar. Ama sorun belki
de başarıyı bu kadar yücelten, yarışta önde ol-
mayı pompalayan kültürdedir. Bu mükemmellik arzusu, hep övgü ve takdir peşinde koşan,
işlevsiz bireyler üretiyor. Mükemmellik yani her
şeyde maksimum başarı çok ütopik bir kavram. Yukarıda bahsettiğim gibi insanı işlevsiz,
mutsuz birey haline getiren bir kavram.
Mükemmelliyetçilik nedir?
Kusursuza ulaşmak için aşırı çaba göstermektir. Mükemmelliyetçiler zor ve yakalanması çok
güç hedefler peşinde koşarlar ve en ufak bir
hatayı ne kendilerinde ne de başkalarında kabul eder, tersine bunu başarısızlık olarak görürler. Diğer değişle; bireyin kendisine ve başkalarına yönelik yüksek standartlar belirlemesi,
her şeyin her zaman düzen içerisinde olmasını
istemesi de “mükemmelliyetçilik” olarak tanımlanır. Bu kişiler koydukları yüksek standartlara
ulaşmak için yoğun çaba harcarlar ve asla hata
yapmamaları gerektiğine inanırlar. Bu ilk başta
olumlu bir özellik gibi görünse de aslında erişilmesi mümkün olmayan, hayali bir durumdur.
Diğer taraftan mükemmelliyetçi kişi ile mücadeleci kişiyi karıştırmamak lazım.
Mücadeleci kişi, koyduğu hedeflere ve yüksek standartlara ulaşmak
için çaba harcar ve elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışır ve bunu
yaparken de bir doyum yaşar, zevk alır. En önemlisi ise amaçladığı
şeye ulaşma olasılığı vardır.
Mükemmelliyetçi kişi içinse hiçbir şey yeterince iyi değildir, dolayısıyla yaptığı işle ilgili bir doyum yaşaması da çok zordur. Çünkü hata
yapmaması gerektiğine inandığı için, kendisi ve yaptığı işle ilgili sürekli
kuşku duyar.
Son yıllarda yapılan çalışmalar, mükemmelliyetçiliğe çok yönlü bir bakışı açısını gündeme getirmiştir. Yapılan bu çalışmalar sonucu, 3 çeşit
mükemmelliyetçilikten bahsedilmektedir. Bunlar sırasıyla:
a. Kendine yönelik: Kişi kendisi için gerekli olmayan ve ulaşılması
olanaksız standartlar belirler. Yaptığı hiçbir hatayı kabul etmez ve sürekli kendisini eleştirir.
b. Başkalarına yönelik: Bireyin belirlediği gerçekçi olmayan standartlara başkalarının uymasını bekler. Bu kişiler başkalarının yaptığı işi
beğenmez, sürekli hata bulur ve eleştirirler. Dolayısıyla bu kişilerin öfke
ve iyi ilişkiler kuramama sorunu vardır.
c. Sosyal kaynaklı mükemmelliyetçilik: Birey, insanların kendisinden imkânsız şeyler beklediği şeklinde bir inanca sahip olma eğilimindedir. Ayrıca başkaları tarafından onaylanmak için bu standartlar
ulaşmak zorunda olduğunu düşünür.
“Olumlu mükemmelliyetçilik, yüksek standartlar ve düzenlilik ihtiyacı, performans artırıcı
dürtü olarak geliştirici bir özelliktir.”
Olumlu ve olumsuz mükemmelliyetçilik
Mükemmelliyetçilik ile ilgili en yaygın yaklaşım ise mükemmelliyetçiliğin
olumlu ve olumsuz iki yönü olduğu şeklindedir.
Olumlu mükemmelliyetçilik; yüksek standartlar ve düzenlilik ihtiyacı, performans arttırıcı dürtü olarak geliştirici bir özelliktir. Olumlu mükemmelliyetçiler yüksek standartlara ulaşmak için kaygı yaşamazlar.
Eğer amaçlarına ulaşamazlarsa bundan dolayı umutsuzluğa düşmezler.
Olumsuz mükemmelliyetçiler ise; beklentilerine ulaşmada aşırı kaygılıdırlar ve mükemmele ulaşamazlarsa kendilerini yıkılmış hissederler.
Mükemmelliyetçiliğin nedenleri
Mükemmelliyetçiliğin altında yatan temel nedenler arasında aşırı baskıcı anne-baba tutumlarını görürüz. Çocuklarına sık sık nasıl davranmaları gerektiğini anlatırlar. Çocuğun fazla söz hakkı yoktur. Hatalı davranış hemen cezalandırılır. Diğer taraftan, anne-babaları mükemmelliyetçi olan çocuklar, onları taklit etme eğilimindedir. Çocuklar, mükemmel
görünen anne-babalarını yüceltir, onlar gibi olmak isterler. Bu ailelerin
çocuklarıyla iletişiminde kullandıkları cümleler genellikle şöyledir:
“Bunu nasıl bilmezsin?”
‘’Bunu nasıl yaparsın?’’
“Daha fazla gayret etsen ne olurdu?”
“Yeteri kadar çalışmamışsın.”
Çocuk kendini eleştirilerden korumak için tek silahının “mükemmel olmak” olduğuna karar verir. Bu kişiler başkalarının düşüncelerine ve
eleştirilerine karşı duyarlı ve kırılgan birer yetişkin olurlar.
Ayrıca karmaşanın hâkim olduğu (sürekli kavga eden anne-baba,
belirsiz ya da tutarsız kuralların olduğu bir ev ortamı, fiziksel şiddet
görmek gibi) ortamda büyümüş çocuklar denetim duygusu amacıyla,
“mükemmelliyetçiliği” savunma mekanizması olarak geliştirebilirler.
Mükemmelliyetçi kişilerin özellikleri
• Kendilerini ve başkalarını eleştirme,
• Sürekli olarak denetleme ve onay alma
• Tekrarlama ve düzeltme
• Aşırı planlama, düzenleme ve sıralama
• Karar vermede güçlük çekme
• Yetersizlik duygusu
• Belirsizliğe tahammülsüzlük
• Erteleme
• Kaçınma
• Eleştiriye duyarlılık
• Başkalarını değiştirmeye çalışma
PSİKOANALİZ
54
55
HS
HS
“Sorun belki de başarıyı bu kadar yücelten, yarışta
önde olmayı pompalayan kültürdedir. Bu mükemmellik arzusu, hep övgü ve takdir peşinde koşan,
işlevsiz bireyler üretiyor.”
Toplum ve mükemmelliyetçilik
Toplumun; mükemmelliyetçiliği teşvik eden, ödüllendiren bir yanı vardır. İnsanlar, mükemmelliyetçileri düzenli, tertipli oldukları, hata yapmaktan kaçtıkları, hatta sürekli başarı odaklı yaşadıkları için överler.
Bunlardan beslenen mükemmelliyetçi kişi ne kadar zorlansa, ıstırap
çekse, endişe, kaygı ve mutsuzluk yaşasa da, bu övgü ve takdiri
kaybetmemek için beslendiği bu tarafına iyice tutunur ve bu tarafını
terk etmek istemez.
Mükemmelliyetçi kişi ve ilişkiler (eş, iş)
Bu kişilerle yaşayanların en muzdarip olduğu sorun tükenmişliktir. Bu
kişiler herhangi bir sıkıntı sonucu, yaşadığı gerginliği hemen dışarı
yansıtır. Çevresinde yaşayanlar da bu gerginlik ve sıkıntıdan fazlasıyla nasibini alır. Ne kendisinin ne de çevresindekilerin en ufak hatasını
bile kabul etmez. Bu kişilerin yakın ilişkilerde beklentileri yüksek olduğu için sık sık hayal kırıklığı yaşar ve yaşatırlar. Yukarıda saydığım
nedenlerden dolayı tatminkâr ilişkiler yaşamaları da zordur. Ayrıca,
bu kişiler iş yaşamında çok sorumluluk üstlendikleri ve aşırı çalıştıkları
için de aileleri ile problemler yaşarlar.
Başarısızlık durumunda depresyona girebilirler. Çok tartışırlar, olayları
doğru veya yanlış görme eğilimindedirler. Bu durum birlikte çalıştıkları
kişileri zorlar. Birlikte çalıştıkları kişileri sürekli kontrol etme ihtiyacı hissederler. Katı ve yüksek standartları vardır ve esnek değillerdir. Daha
azını yenilmek olarak değerlendirirler.
Mükemmelliyetçilikle baş etmek için neler yapılabilir?
Mükemmelliyetçiliğin üstesinden gelmek için adım atmak son derece önemlidir. Çünkü bu adımın anlamı, mükemmel olmadığımız ve
insan olduğumuzu kabul etmemizdir. Bu da oldukça cesaret isteyen bir durumdur. Kendinde mükemmelliyetçilik özellikleri gören ve
bundan kurtulmak isteyen kişilere psikolojik destek almalarını tavsiye
ederim. Ayrıca aşağıda mükemmelliyetçilik yerine koyabileceğimiz
bazı özellikleri şöyle sıralayabiliriz.
• Kusursuz veya mükemmel olmaya çabalamanın yarar ve zararlarını
içeren bir liste hazırlayın. Göreceksiniz ki mükemmelliyetçiliğin yararlarından çok zararları listede baskın çıkacaktır. Örn: Sürekli kaygılı
olmak, ilişki problemleri gibi.
• Değiştirmek istediğiniz mükemmelliyetçi düşünce ve davranışla-
rınızı liste haline getirin her biri
için yeni, alternatifler belirleyin.
Örn: ”Yaptığım her iş kusursuz
olmalı, en ufak hata benim başarısızlığımdır” yerine “Ben de
herkes gibi hata yapabilirim, bu
benim başarısız olduğum anlamına gelmez, şimdiye kadar
yaptığım ve başardığım pek
çok şey var” gibi alternatif düşünceler belirleyebilirsiniz.
• Yapabilecekleriniz konusunda gerçekçi olun. Gerçekçi hedefler
koydukça, korktuğunuz ya da kaygılandığınız olumsuz sonuçları yaşamadığınızı göreceksiniz.
• Eleştiri ile nasıl baş edeceğinizi öğrenin.
Mükemmel kişiler eleştirileri genellikle kişisel saldırı olarak algılar ve
tepkisel davranırlar. Eğer birileri tarafından eleştirilirseniz hatanızı anlamaya çalışın ve hata yapma hakkınız olduğunu hatırlayın. Hatasız
öğrenme ve gelişmenin de mümkün olmayacağını unutmayın.
Bana göre mükemmel insan kulağa hoş gelen ütopik bir kavramdır.
Başarılı işlere imza atmış insanlar da çok daha iyi olmak isterler.
Fakat bu insanların mükemmelliyetçilere benzemeyen tarafları, kendilerine hata yapma özgürlüğünü ve hakkını tanımalarıdır. Ayrıca bu
insanlar başarısızlık ve zayıflıkları insan olmaktan kaynaklanan özellikler olarak değerlendirirler
Mükemmelliyetçi kişinin yaşadığı psikolojik
sıkıntı/zorluklar
• Öfke kontrolü
• Performans kaygısı
• Depresyon
• Suçluluk duygusu
• Özgüven azlığı
• İlişki problemi
• Motivasyon problemi
• OKB (takıntılar)
• Yeme bozuklukları
• Uyku sorunları
• Yorgunluk