Çocuk ve Cinsellik

Transkript

Çocuk ve Cinsellik
Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Birimi
Aile Bülteni
Çocuk ve Cinsellik
Cinsel kimlik kişinin ait olduğu cinsi bilme hissidir.
Cinsel kimlik gelişimi, doğumla başlayan ve yetişkinliğe kadar devam eden bir
süreçtir.
Yaşamın ilk yıllarında anne-çocuk ilişkisinin niteliği, cinsel kimliğin
belirlenmesinde çok önemlidir.
Çekirdek cinsel kimlik çocukluğun ilk bir buçuk-iki yılında,
Genel olarak cinsel kimlik duygusu ilk dört yılında yerleşmektedir.
Bu yaştan sonra cinsel kimlikte değişme çok güç, belki de olanaksızdır.
2
Çocuklarda Cinselliğin Gelişimi
o 3–4 aylıktan itibaren, dış genital organların temizliği veya bezlerinin
değişimi esnasında çocuklar bu bölgelerinin varlığını fark ederler.
o Erkek çocukların çoğunluğu 6–7 aylık olduklarında penisleriyle oynamaya
başlarlar.
o Kız çocuklar ise çoğunlukla 10–11 aylıkken kendilerini cinsel açıdan
uyarmaya başlar.
o Genital uyarma amaçlı olarak orgazma giden bir eylem değildir.
o İki yaşından itibaren, çocukların anne ve babalarının vücutlarına olan
merakları artar. Onların vücutlarına dokunma ve keşfetme arzusu
duyarlar.
o Ebeveynin vücuduna yönelik olan merak 6 yaşına kadar devam eder.
o Erkek çocuklarda bu ilgi, aynı cinsiyetteki akranlarının genitallerine
yönelik bir merak olarak devam eder.
o Anaokulu çağına geldiklerinde çocuklar, cinselliğin “kirli” bir şey
olduğunu düşünürler. Cinselliğe yönelik ilgilerini saklamaya başlayıp bu
konu hakkında ebeveyniyle konuşmaktan kaçınırlar.
Okul Çağı ve Yalancı Homoseksüel Dönem
Erkek çocuklar bu dönemde özellikle birbirlerinin cinsel organını merak
etmeye başlarlar. İdrar yaparken birbirlerini seyrederek cinsel organlarını
mukayese ederler. Bazen kim daha uzağa idrar
yapabilir diye iddiaya girerler.
İlk homoseksüel tecrübeler bu dönemde
her iki cinsiyetteki çocuklar arasında da
yaşanabilir. Bunlar, genellikle cinselliği
keşfetme çabaları olup, gelip geçicidir. Hatta,
bu döneme bu sebeple “Yalancı Homoseksüel
Dönem” de denir.
3
Cinsellik ve Utanma
Cinsel ilgileri hakkındaki utanma duygusu kız çocuklarda 4–6 yaşlarında,
erkek çocuklarda ise 5–8 yaşlarında ortaya çıkar.
Okula başladıktan sonra, kız ve erkek çocuklar ayrı tuvaletleri kullanmayı
ve ayrı yerlerde giyinmeyi öğrenir.
4. – 5. sınıftan itibaren iç çamaşırlarının bir şekilde görünmesinden büyük
rahatsızlık duymaya başlarlar.
8–9 yaşlarından itibaren karşı cinsten olan ebeveynin kendilerine banyo
yaptırmalarını istemezler.
Okul döneminde cinselliğe yönelik ilgi yavaş yavaş bunu görsel olarak
yaşayabileceği dergilere, internet sitelerine veya cinsel içerikli fıkralara kayar.
“Cinsellik kirli bir şeydir” düşüncesi “cinsellik insana kendini iyi hissettirir”
düşüncesiyle bir aradadır.
Ön ergenlik dönemi olan 9 ilâ 10 yaşlarında, hormonların tesiriyle cinsel ve
saldırganca dürtüler açığa çıkar, kız erkek ilişkileri gerilmeye başlar. Aynı
cinsiyetteki arkadaşlıklar tercih edilir olur.
Cinsellik ve Oyun
Okul öncesi çocuklarında cinsel içerikli oyunlar çok popülerdir. 4 yaşından
itibaren “evcilik”, “doktorculuk” gibi oyunlar doğal bir kurgu içinde oynanır.
Burada ebeveyn rolleri cinselliğe dayalı temalar üzerinden işlenir.
Anne ve babalar genellikle çocukların bu yaşlarda oynadığı cinsel içerikli
oyunlardan dolayı tedirgin olurlar.
Burada “oyunun”, çocukların “cinselliği” kavramaları konusunda eğitici bir
yeri vardır.
Bu yaşlarda ortaya çıkan genital oyun patolojik bir durum değildir. Ruh
sağlığı yerinde ve ebeveyniyle ilişkisi iyi olan çocukların keşif amacıyla yaptıkları
bir eylemdir.
Kendi kendini uyarma eylemi sağlıklı gelişim için şart değildir. Bu eylemi
hiç yapmamış olan sağlıklı çocuklar da vardır.
Ebeveynin burada yapması gereken, bu tür oyunları engellemek değil, bu
oyunlar esnasında çocukları dört duvar arasında başıboş bırakmayarak,
4
sonradan suçluluk unsuru yaratacak bir şeye yol açılmaması için çaktırmadan
takip etmektir.
Bazı çocuklarda genital oyun yavaş yavaş mastürbasyona dönüşebilir.
Ara ara bu eylemin yapılması sağlıklı cinsel gelişimin bir parçası olarak kabul
edilmeli, çocuklarda suçluluk duygusunu pekiştirecek bir müdahalede
bulunulmamalıdır.
Mastürbasyon sayısının her gün, günde birkaç kez yapılacak kadar artması
genellikle çocuğun yalnız veya uyaransız kaldığı durumlarda ortaya çıkar.
Mastürbasyonla ilgili olarak çocukların azarlanmaması, eylem ânında
engellenmemeleri esastır. Çocuğun çok sık bu yola başvurması durumunda,
eylemden önce daha keyifli başka şeylerle meşgul etme yolu en uygun olanıdır.
Ne Yapmalı?
o Çocuğu azarlamamak, suçluluk duygusunu tetiklemeden soğukkanlı bir
şekilde duruma müdahale etmek;
o Banyo yaptırırken veya yıkanırken çocuğa tam anlamıyla çıplak
görünmemeye özen göstermek;
o 8 ilâ 9 yaşlarından itibaren çocuğun banyo ve tuvalet temizliğini kendi
kendine yapmasını desteklemek;
o 8 ilâ 9 yaşlarından itibaren çocuklarla aynı yatakta uyumamaya özen
göstermek;
o Çocuğun anlayabileceği düzeyde, pornografik detaya girmeden, kadın erkek
arasındaki anatomik farklılıkları resimler, şemalar üzerinden izah etmek.
Somut bir örnek...
Kızınızı/oğlunuzu mastürbasyon yaparken yakaladınız…
“Çek elini oradan!” paniği. Bu panik anlamsızdır. Çünkü onların kafasındaki
cinsellik ile çocuğun dünyasındaki cinsellik aynı değil. Bu panik yüzünden, ilk
akla gelen çocuğun mastürbasyondan vazgeçirilmesi gerektiği ve bunun nasıl
yapılacağı oluyor.
Çocuk bu dönemde tamamen rahat mı bırakılmalı?
Eğer çocuk, duygusal olarak ihtiyacı olan doyumu alıyorsa, yani anne ve
baba onun ihtiyaçlarını doğru algılayıp varlıklarını çocuğa hissettirebiliyorsa
5
mastürbasyonun kalıcı olma olasılığı zaten düşüktür. Çocuk, yeni bir şey
keşfetmenin heyecanıyla bir süre devam eder fakat sonra keşfedeceği yeni
alanlar, yeni heyecanlar onu başka yerlere yöneltir.
Kalıcı olması ne anlama geliyor?
o Mastürbasyonun kalıcı olması, çocuğun bu keşfinin ona ailesinden aradığı
yatıştırılmayı ve tatmini sağlamaması sonrasında ortaya çıkar.
o Anne-babanın çocuğu yeterince sakinleştiremediği, ona yeterli zaman
ayıramadığı, fazlasıyla kurallar koyduğu, beklentilerinin yüksek olduğu, aşırı
koruyucu davrandığı, çocuğa özgür olabileceği bir alan bırakmadığı
durumlarda kalıcı olabilir.
Mastürbasyon eyleminin ciddi boyutlara ulaştığı ve çocuğun bunu alışkanlık
haline getirdiği durumlarda, bu alanda çalışan uzmanlardan destek almak en
doğrusu olacaktır.