Ekli dosyayı indirmek için tıklayınız.

Transkript

Ekli dosyayı indirmek için tıklayınız.
Hazar Havzası Enerji Kaynaklarının
Türk Dünyası İçin Önemi
Çağrı Kürşat Yüce
(*)
Giriş:
Türk Cumhuriyetleri'nin bulunduğu bölgeler, ekonomik ve stratejik açıdan dünyanın ilgisini çekebilecek derecede önemli olan bölgelerdir. Çünkü
araştırmamıza konu olan Kafkasya ve Orta Asya bölgeleri, yeraltı ve yerüstü
kaynakları bakımından oldukça zengindir. 1991 yılından itibaren, bölgeyle
ilgilenen gelişmiş ülkeler, bölgenin ekonomik zenginliklerinden pay kapmak
istemektedirler. Şöyle ki, Soğuk Savaş'ın bitmesi ile Türk Dünyası'nın önemli bir bölümünü oluşturan Hazar Havzası üzerinde, Sovyet egemenliği kalkmış ve bölgedeki Türk devletlerinin diğer devletlerle ilişki kurma olanakları
artmıştır. Ancak Soğuk Savaş'ın bitmesi Avrasya'daki rekabetin bitmesi anlamına gelmemiş, tam aksine, yeni aktörlerin de eklenmesi ile rekabet daha
farklı bir boyuta ulaşmıştır. Artan rekabettin sebebi ise, yukarıda belirtildiği
gibi, Türk Cumhuriyetleri'nin sahip oldukları zengin petrol ve doğal gaz
kaynaklarıdır.
1
Türk devletlerinin sahip olduğu enerji potansiyeli, trilyon dolarlarla (Amerikalı uzmanların yaptığı araştırmalar göstermektedir ki, Hazar Havzası'ndaki enerji kaynaklarının parasal değeri 4 trilyon dolara eşdeğerdir.) ifade
edilmektedir. Bilindiği gibi, Hazar Bölgesi'nde, onlarca milyar dolarlık enerji
anlaşmaları şimdiden imzalanmıştır. Ayrıca Hazar Havzası'nda 80'e yakın u(*)
Bilim Uzmanı
1
KALİASKAROVA, Zaure: “Hazar Denizi'nin Petrol ve Gaz Kaynakları Potansiyelinin
Araştırılması”, Çev. Janar TEMİRBEKOVA, Asya-Avrupa Uluslararası İlişkiler ve Stratejik
Araştırmalar Dergisi, Sayı 5, Nisan-2007, Ankara, s. 6
[181]
Çağrı Kürşat Yüce
luslararası şirketin faaliyet gösterdiği de bilinen bir gerçektir.(Araştırmanın
konusunu teşkil eden enerji kaynaklarının rezerv durumlarına makalenin ilerleyen bölümlerinde ayrıntılı olarak değinilecektir.)
Enerji kaynaklarının dışında, stratejik önemi olan uranyum, yakut, elmas, altın madenleri bakımından da oldukça zengin olan bu devletlerde; her
türlü sebze, meyve ve endüstri ürünleri tarımı yapılmakta, büyükbaş ve küçükbaş hayvan üretimi de önemli bir düzeyde gerçekleştirilmektedir.
Türk Dünyası coğrafyası, stratejik açıdan da büyük önem taşımaktadır.
Hâkimiyet teorilerinin hemen hemen hepsinde, bu coğrafya önemle vurgulanmakta ve küresel güçlerin öncelikli çıkar alanları olarak belirtilmektedir.
Bu yüzden, 20 yy. da bölgede yaşanmış nüfuz mücadelesi, 21. yy. da daha da
karmaşık ve ciddi boyutlarda sürdürülmektedir.
1) Enerji Kaynaklarının Artan Önemi:
Günümüzde sanayileşmenin hızla ilerlemesi ve buna bağlı olarak da petrol ve doğal gaz tüketimindeki hızlı artış ve özellikle alternatif enerji kaynaklarının henüz bulunamamış olması, bu enerji kaynaklarının önemini daha da
artırmıştır. Ayrıca uğruna pek çok savaşın patlak verdiği, çıkmış pek çok savaşın görünür görünmez sebebini oluşturan petrol, 2000'li yıllara ulaşılan
bu dönemde de çoğu devletin stratejik hedeflerini, ekonomik yapılarını, politik tercihlerini ve jeopolitik konumlarını yakından ilgilendirdiği görülmektedir.
Dünyada 2030 yılına yönelik tahminlerde, enerji ihtiyacının önemli ölçüde fosil yakıtlarla karşılanmaya devam etmesi öngörülmektedir. Mevcut
politikaların devamı halinde, 2030 yılındaki enerji ihtiyacının bugünkünün
% 50'sinden daha fazla artış göstermesi, fosil yakıtların enerji ihtiyacının
karşılanmasında hakim durumunu sürdürmesi beklenmektedir.
İleriye dönük yapılan tahminlerde dünya birincil enerji arzının 2030 yılında 26.500 milyon ton petrol eşdeğeri olacağı ve bu miktarın kaynaklara
dağılımında önemli farklılıkların olmayacağı öngörülmektedir. Buna göre;
2030 yılında en büyük pay % 35 ile yine petrolün olacaktır. Petrolü % 25 ile
doğal gaz, % 21,8 ile kömürün izleyeceği tahmin edilmektedir.2
Bugün her devlet ve toplum petrolün kendisinden veya ondan sağlanan
nimetlerden pay alma yarışına ve mücadelesine girmiştir. Çünkü petrol doğrudan üç bin, dolaylı olarak da bir o kadar ürünün hammaddesi veya katkı
maddesidir.
2
TMMOB: “Enerji Raporu-2006”, Yağmur Ofset, Ankara, 2006, s. 11
[182]
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
Hazar Havzası Enerji Kaynaklarının Türk Dünyası İçin Önemi
Enerji kaynakları içerisinde bir hidrokarbon türü olan petrol, her zaman
önemini korumuş ve halen de korumaktadır. Günümüz dünyasında da petrol, kandan daha değerli olduğunu kanlı savaşlarla defalarca ispatlamıştır.
20. yüzyıla damgasını vuran politikayı Churchill şu şekilde özetlemiştir: “Bir
damla petrol, bir damla kandan daha değerlidir”.3
20. yüzyılda çıkan savaşların büyük çoğunluğunun perde arkasında pet4
rol gerçeğini görmemiz mümkündür. Orta Doğu'da ve Kafkaslarda sahneye konan acımasız enerji oyunun baş aktörü hep petrol olmuştur. Çünkü
petrolün gücü dünya dengelerini derinden etkilemektedir. Geçen asırda petrol, altının yerine gücün sembolü olmuştur. 20. yüzyıl gibi 21. yüzyıl da petrol çağı olacaktır. Bu düşünceyi en güzel ifade eden sözler ise şunlardır:
“Petrol, en azından önümüzdeki yaklaşık
50 yılın yine en stratejik enerji maddesi olma ö- Günümüz dünyasında da
5
zelliğini sürdürecektir”. “Petrol politik, ekono- petrol, kandan daha demik ve askeri olarak paraya ve güce çevrilebilen
ğerli olduğunu kanlı saen uygun maddedir”6. Rockfeller ise petrolün önemini daha kısa bir cümleyle özetlemektedir: vaşlarla defalarca ispatla7
“petrol paradır, paraysa güç” . “Petrol uğruna mıştır.
çok kanlar döküldü. Petrol oldukça kavgalar sürüp gidecektir”.8 Ayrıca ABD Dışişleri Bakanlarından Henry Kissinger, 14
9
Kasım 1974'te petrolü, “dünyanın en önemli stratejik maddesi” olarak tanımlamıştır.
Petrol, dünyanın en kıymetli ve rakipsiz hammaddesi haline geldikten
sonra yeryüzünde çıkarıldığı her yerde ihtilâller ve hükümet darbeleri birbirini kovalamış, petrole sahip ülkeler hiçbir zaman istikrarlı bir yapıya sahip
olamamıştır. 1900'lerde petrol bu kadar değer kazanmamıştı. Ancak geleceği konusunda kesin teşhis konmuştu. Bu teşhis:“Petrol dünyayı kontrol edecek kudrettir”10şeklindeydi. Bugünse savaşlar onunla yapılmakta, hareket
halinde ne varsa onunla çalışmakta ve hareket etmektedir.
3
KARADAĞ, Raif: “Petrol Fırtınası”, Divan Yayınları, İstanbul, 2004, s. 15
KARADAĞ, Raif: a.g.e., s. 15
5
KOCAOĞLU, Mehmet; “Petro-Strateji”, Türkeli Yayınları, 1996, s. 194
6
KOCAOĞLU, Mehmet: a.g.e., s. 10
7
ÖZALP, Necdet: “Büyük Oyunda Hazar Enerji Kaynaklarının Önemi ve Konumu”,
Panorama Dergisi, Sayı 1, Şubat2004, s. 25
8
YERGİN, Daniel: “Petrol: Para Güç Çatışmasının Epik Öyküsü”, Çev. K. Tuncay, T. İş Bank.
Y. Ank., 1995, s. 226
9
KOCAOĞLU, Mehmet: a.g.e., s. 42
10
KARADAĞ, Raif: a.g.e., s.10
4
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
[183]
Çağrı Kürşat Yüce
Enerji alanında uzman olan Suat Parlar, petrolün önemini şu cümle ile
ortaya koymaktadır: “Birinci Dünya Savaşı'ndan, Körfez Savaşı'na kadar
petrolün damgasını vurmadığı savaş ve işgal neredeyse yoktur”.11 Ayrıca,
Suat Parlar, petrol hakkında şunu da söylemektedir:“Petrol, emperyalizmin
12
damarlarında dolaşan kandır”.
Doğal gaz ise petrol kadar geçmişi eski olmasa da, elektrik üretiminde
ve ısınmada kulla-nımı iyice yaygınlaşmış, tüketimi de dünya çapında hızla
artmaktadır. Son yıllarda doğal gaz, petrolde olduğu gibi gözde bir enerji
kaynağı olarak tüm dünyanın ilgi odağı olmuş ve
politik
oyunlarda “kilit taşı” konumuna gelmePetrol, dünyanın en kıyye başlamıştır. Petrol gibi doğal gaz da, kendisimetli ve rakipsiz hamne sahip az gelişmiş ülkeler için hem bir güç
maddesi haline geldikten sembolü hem de siyasî mücadelenin habercisi
sonra yeryüzünde çıkarıl- olmuştur.13
dığı her yerde ihtilâller ve
Özetle, geçen yüzyılda olduğu gibi 21. Yüzyılda
da enerjinin ülkeler açısından çok önemli
hükümet darbeleri birbiolduğunu bütün uzmanlar dile getirmektedir.
rini kovalamış, petrole
önemini Muhammad Heykel şu sözü ile
sahip ülkeler hiçbir za- Enerji
vurgulamıştır: “Enerji kaynaklarını kontrol altıman istikrarlı bir yapıya na alamayan bir gücün yeni bir yüzyıla damgası14
sahip olamamıştır.
nı vurabilmesi zor olacaktır.
2) Hazar Bölgesi'nin Petrol ve Doğal Gaz Rezervleri:
Bölgedeki enerji potansiyelleri hakkında çok çeşitli referans kaynakları
olmasına rağmen, bir fikir vermesi açısından, araştırmamızda güvenilir olan
kaynaklara yer verilecektir. Bu kaynakların istatistikî verilerine genel olarak
göz atacak olursak, karşımıza önemsenecek potansiyeller çıkacaktır. Şimdi
bu kaynaklardan bazılarını vermeye çalışalım.
Uluslararası Enerji Ajansı'na göre, Orta Asya ve TransKafkasya'da yer
alan Türk devletlerinin ispatlanmış petrol rezervleri 1750 milyar varil arasın15
dadır. Olası rezervler ise 186 milyar varildir (Tablo 1). Bu rakamlar, ABD
11
PARLAR, Suat: www.uzaklar.net, 17.08.2004
PARLAR, Suat: www.uzaklar.net, 17.08.2004
13
Harp Akademileri Komutanlığı: “Orta Asya-Hazar-Ceyhan Boru Hattı ve Milli Güce Etkileri”, HAK Yayınları, Harp Akademileri Basım Evi, İstanbul, 1999, s. 1
14
HEYKEL, Muhammed: “3. Petrol Savaşı”, (Çev. A. Asrar), Pınar Yayınları, İstanbul, 1993, s. 7
15
EIA, Energy İnformation Administration, Caspian Sea Region: Key Oil and Gas Statistics, July2006
12
[184]
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
Hazar Havzası Enerji Kaynaklarının Türk Dünyası İçin Önemi
17
TABLO 1: Türk Cumhuriyetleri'nin İspatlanmış, Olası ve Toplam Petrol Rezervleri
KAYNAK: EIA, Energy İnformation Administration, Caspian Sea Region: Key Oil and Gas Statistics, July-2006
Ulusal Güvenlik(eski) Danışmanları'ndan Rosemarie Forsythe'ın çalışmasında, olası ve ispatlanmış petrol rezervleri toplamı olarak belirttiği 200
16
milyar varil rakamı ile iyimser tahmin aralığında paralellik arz etmektedir.
2006'da Uluslararası Enerji Ajansı tarafından yayınlanan bölge ile ilgili
rapora göre, Hazar Bölgesi'nde toplam (ispatlanmış+muhtemel) petrol
rezervleri 200 milyar varilden fazladır (Tablo 1). Aynı kaynağa göre, Hazar
Bölgesi'ndeki doğal gaz rezervlerinin toplam (ispatlanmış+muhtemel) 560
trilyon m3 civarında olduğu belirtilmektedir18 (Tablo 3).
AIOC'nin ilk Başkanı Terrence (Terry) Adams ise, Azerbaycan ve Kazakistan'ın (Hazar civarındaki) ispatlanmış rezervler toplamını 27,5 milyar
19
varil, olası rezervler toplamını, 4060 milyar varil olarak belirtmektedir.
BP'nin 2005 yılı verilerine göre, Kazakistan'ın petrol rezervinin 39,6
milyar varil, Azerbaycan'ın petrol rezervlerinin 7 milyar varil olduğu; Kazakistan'ın doğal gaz rezervinin 3 trilyon m3, Türkmenistan'ın doğal gaz rezer3
vinin 2,90 trilyon m ve Özbekistan'ın doğal gaz rezervinin ise 1,86 trilyon
3
m olduğu göz önüne alınırsa, bölgenin cazibesinin boyutları kendiliğinden
ortaya çıkacaktır (Tablo 2).20
16
PAMİR, Necdet: “Hazar Bölgesi'nde Enerji Politikaları: Avrupa'nın ve ABD'nin Konseptleri” Sempozyum Bildirisi, Ankara, 1314 Kasım 2000, s. 2
17
EIA, Energy İnformation Administration, Caspian Sea Region: Key Oil and Gas Statistics, July2006
18
EIA, Energy İnformation Administration, Caspian Sea Region: Key Oil and Gas Statistics, July2006
19
PAMİR, Necdet: a.g.b., s. 2
20
BP: Statistical Review of World Energy Haziran2005
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık
[185]
Çağrı Kürşat Yüce
ABD Enerji Bakanlığı'nın 2005 yılı verilerine göre ise “Hazar Dörtlüsü” olarak da bilinen Türk devletlerinin toplam petrol rezervleri 1744 milyar varil civarındadır. Gaz rezervlerinin ise toplam 6,57 trilyon m3 ile 8,97
3
21
trilyon m arasında olduğu belirtilmiştir (Tablo 2).
TABLO 2: ABD Enerji Bakanlığı ve BP Verilerine Göre Türk Cumhuriyetleri'nin Petrol Rezervleri22
KAYNAK: ABD Enerji Bakanlığı; Caspian Sea Region Key Oil and Gas Statistics, Ağustos2005-BP:
Statistical Review of World Energy Haziran2005 ( 1 ton=7,33 varil )
ABD Dışişleri Bakanlığı raporlarına göre, Hazar'da henüz
keşfedilmemiş en az 163 milyar varil daha petrol var. Toplamı 179 milyar
23
varili buluyor. Beklentiler 200 milyar varile ulaşılması yönündedir.
Ayrıca, dönemin ABD Başkanı Bill Clinton'un Hazar Havzası Enerji
Danışmanı John Wolf, Washington'ın politikalarında etkin bir yeri olan Stratejik ve Uluslararası Etüdler Merkezi'nin(CSIS), Hazar Bölgesi için hazırladığı “olumsuz raporu” eleştirerek şunları söylemiştir: "Hazar, petrol zenginidir. Bu kurum(CSIS) geçtiğimiz yıllarda da aynı raporları yayımladı ve yanıldığı ortaya çıktı. Yeni bulunan Kuzey Kashagan petrol yataklarının bü24
yüklüğü, bu iddiaları geçersiz kılmaya yeter”.
Hazar'a kıyısı olan ülkelerin sahip olduğu ham petrol rezervlerinin toplam 95,7 milyar ton olduğu hesaplanmıştır. Bu rezervlerin büyük bir kısmı
Kazakistan (60 milyar ton) ve Türkmenistan'ın (16,5 milyar ton) payına düşmektedir. Rusya'nın payı 2,25 milyar ton iken, İran'ın payı 2 milyar ton
25
civarındadır. Azerbaycan'ın payı ise 512 milyar ton kadardır.
21
ABD Enerji Bakanlığı; Caspian Sea Region Key Oil and Gas Statistics, Ağustos2005
ABD Enerji Bakanlığı; Caspian Sea Region Key Oil and Gas Statistics, Ağustos2005,-BP:
Statistical Review of World Energy Haziran2005
23
ARSLAN, Faruk: “Hazar'ın Kurtlar Vadisi: Petrol İmparatorluğundaki Güç Savaşları”,
Karakutu Yayıncılık, İstanbul, 2005, s. 3
24
YÜCE, Çağrı Kürşat: “Kafkasya ve Orta Asya Enerji Kaynakları Üzerinde Mücadele”, Ötüken Yayınları, İstanbul, 2006, s. 152-Zaman Gazetesi: “Hazarda Son Durum”, 26.05.2004, s. 7
25
KALIASKAROVA, Zaure: a.g.m., s. 7
22
[186]
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
Hazar Havzası Enerji Kaynaklarının Türk Dünyası İçin Önemi
Diğer bazı kaynaklarda ise Hazar Bölgesi'nde tahminen 40 milyar varil
bir petrol rezervi vardır. Ancak önümüzdeki yıllarda sürdürülecek araştırmalar sonucunda keşfedilecek yeni enerji yatakları ile bu rakamın 100 ile 200
milyar varil civarında bir seviyeye çıkması beklenmektedir.27
Aşağıdaki tabloda ABD Enerji Bakanlığı ve BP verilerine göre Türk
Cumhuriyetleri'nin doğal gaz rezervleri verilmiştir (Tablo 4).
TABLO 4: ABD Enerji Bakanlığı ve BP Verilerine Göre Türk Cumhuriyetleri'nin
28
Doğal Gaz Rezervleri.
KAYNAK: ABD Enerji Bakanlığı; Caspian Sea Region Key Oil and Gas Statistics, Ağustos2005, BP:
Statistical Review of World Energy Haziran2005 NOT: Tcf (Trilyon Kübik Fit) Doğal Gaz Sektöründe
Kullanılan Bir Birimdir.
26
EIA, Energy İnformation Administration, Caspian Sea Region: Key Oil and Gas Statistics, July
2006
27
OGAN, Sinan: “Hazar'da Tehlikeli Oyunlar: Statü Sorunu, Paylaşılamayan Kaynaklar ve
Silahlanma Yarışı”, Avrasya Dosyası, Cilt 7, Sayı 2, Yaz-2001, s. 155-BİNAY, Mehmet: “Orta Asya ve Hazar Petrolleri Üzerinde Poker Oyunu: I. Bölüm”, http://www.turkiye.net, 20 Ekim
2003, s. 2
28
ABD Enerji Bakanlığı; Caspian Sea Region Key Oil and Gas Statistics, Ağustos2005-BP: Statistical Review of World Energy Haziran2005
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
[187]
Çağrı Kürşat Yüce
Hazar Havzası'ndaki tahmini petrol rezervlerini, bazı ülkelerin zengin
petrol rezervleri ile karşılaştıracak olursak önemli sonuçlara ulaşabiliriz.
Şöyle ki, Hazar'daki petrol rezervi Irak'taki belirlenmiş petrol rezervinden
100 milyar varil daha fazladır. Dünyanın bilinen en büyük petrol yatağına sahip Suudi Arabistan'ın 261 milyar varillik petrol rezervinin üçte ikisi civarın29
dadır. Ayrıca Hazar Bölgesi'nin kaynakları konusunda araştırmacılar tarafından telâffuz edilen en düşük rakam bile ABD topraklarındaki (22 milyar
varil) ve Kuzey Denizi'ndeki (17 milyar varil) ispatlanmış petrol rezervlerinin büyüklüğü ile yarışabilir. Başka bir ifadeyle, Hazar'ın petrol rezervlerinin
Basra Körfezi bölgesindeki rezervlerin dörtte birine eşdeğer olduğu bilinmektedir.30
Aşağıdaki şekilde Hazar Havzası'nda bulunan enerji yataklarındaki bazı
rezervlerin dünyadaki başka yatakların rezervleri ile kıyaslanması verilmiştir
(Şekil 1).
31
ŞEKİL 1: Hazar Havzası Rezervlerinin Dünyanın Büyük Rezervleri İle Kıyaslanması
KAYNAK: DİMİTROF, Thomas: “The İmplications of BTC”, İEA Roundtable on Caspian Oil and Gaz
Scenarios, http://www.iea.doe.gov, 14.04.2003
Ayrıca, Hazar Bölgesi'nin enerji kaynakları, bu bölgenin, 21. yüzyılda
ikinci bir Basra Körfezi olabileceği düşüncesinin ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bunun nedeni, bölgedeki eski rezervlere ek olarak, zengin yeni hid29
Konu ile ilgili daha detaylı bilgi için Bkz. U.S. Energy İnformation Administration (EIA)
KALIASKAROVA, Zaure: a.g.m., s. 5-PARLAR, Suat; “Barbarlığın Kaynağı PETROL”,
Anka Yay. İst. 2003, s. 619
31
DIMITROF, Thomas: “The Implications of BTC”, IEA Roundtable on Caspian Oil and Gaz
Scenarios, http://www.iea.doe.gov, 14.04.2003
30
[188]
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
Hazar Havzası Enerji Kaynaklarının Türk Dünyası İçin Önemi
rokarbon rezervlerinin keşfedilmesidir. Bazı kaynaklarda ise, bu bölgede
bulunan enerji rezervlerinin dünyada üçüncü sırada yer alacak potansiyele
sahip olduğu belirtilmektedir.32
Öte yandan, Bölgedeki mevcut yatırımların sürdürülmesi, kesintisiz ihraç olanaklarının sağlanması gibi varsayımların gerçekleşmesi halinde; Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan petrol üretimleri toplamının 2010'da 194 milyon tona, ihracatın ise 117 milyon tona ulaşması beklenmektedir.33
Başka bir kaynakta ise bu durum şu şekilde ifade edilmektedir: 2015 yılı
itibariyle dünya petrol tüketimi 4 milyar ton olarak tahmin edilmektedir.
2015 yılı itibariyle Hazar Bölgesi'nden dünya piyasalarına her gün ortalama
4.12 milyon varil petrol arz edebileceği ve günlük üretim hacminin ise 4,7
milyon varil olabileceği öngörülmektedir.
Batılı uzmanların görüşlerine göre 2015 yılında Hazar Denizi'nden üretilecek petrol miktarı, 1990'ların sonunda Kuzey Denizi'nden üretilen petrol miktarına ulaşacaktır. Dolayısıyla Hazar, gelecekte büyük petrol üretim
34
merkezlerinden birisi olacaktır.
Doğal gaz üretimi açısından bakıldığında, söz konusu 4 ülkenin 2010'da
3
üretimlerinin (iyimser senaryo) 201 milyar m , ihraç potansiyellerinin ise 84
3
milyar m olduğu tahmin edilmektedir. Kötümser senaryoda 2010 yılı ihraç
değeri 71,6 milyar m3'tür. 2020 için iyimser senaryoda 120 milyar m3, kö3
35
tümser senaryoda ise 115,9 milyar m ihraç potansiyeli öngörülmektedir.
3) Enerji Kaynaklarının Türk Devletleri İçin Önemi:
Sovyetler Birliği'nin 1991'de dağılmasıyla birlikte bağımsızlıklarını elde
eden Türk Cumhuriyetleri, Hazar Havzası enerji kaynakları nedeniyle giderek önem kazanmaktadırlar. Çünkü birçok kaynakta, Hazar Bölgesi'nin
Basra Körfezi kadar olmasa da önemli bir petrol ve doğal gaz potansiyeline
sahip olduğu belirtilmektedir.
Petrol ve doğal gaz, Hazar Havzası'nda yer alan Türk devletlerinin kalkınmaları açısından son derece önemlidir. Yani, Türk devletlerinin sahip ol32
BOROMBAEVA, Elvira: “21. Yüzyılda Türkiye Üzerinden Dünya Pazarlarına Ulaştırılacak Hazar Petrol Boru Hatları Seçenekleri ve Türkiye”, Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi, SBE, Ankara, 2002, s. 14
33
PAMİR, Necdet: a.g.b., s. 2
34
KALIASKAROVA, Zaure: a.g.m., s. 6
35
PAMİR, Necdet: a.g.b., s. 2
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
[189]
Çağrı Kürşat Yüce
dukları enerji kaynakları, bu ülkelerin gerçekten bağımsız olabilmelerinin en
önemli ön koşulu olan ekonomik gelişmelerinin temel girdisini oluşturmaktadır. Bölgede faaliyete geçen boru hatlarından elde edilecek geçiş ücretlerinden başka, Türk devletlerindeki enerji yataklarına yapılan yatırımlar ve
rezervlerin işletilmesinden elde edilecek gelirler gerçekten de çok önemlidir.
2000 yılında, bölgenin petrol ve doğal gaz ihracatının toplam ihracat içindeki payının yaklaşık % 68 olarak gerçekleşmesi bunun en açık göstergesidir.36
Türk Cumhuriyetleri'ne yapılan enerji yatırımları ve buradan elde edilen
gelirlerin, bu ülkelerin ekonomilerine olan katkısı gerçekten çok ciddî boyutlardadır. Bölgedeki Türk devletlerinin ekonomik göstergeleri, enerji gelirleri sayesinde, çok kısa bir sürede büyük bir
değişim
ve dönüşüme uğramıştır. Bu ülkeler,
Petrol ve doğal gaz, Hazar Havzası'nda yer alan çok hızlı bir büyüme tirendi yakalamışlar ve milli
gelirleri sürekli bir artış göstermiştir. Yani enerji
Türk devletlerinin kalkaynaklarının, Türk devletlerinin ekonomilerikınmaları açısından son nin lokomotifi konumunda olduğunu söylersek
yanlış olmaz. Bu duruma kısaca örnek verecek
derece önemlidir.
olursak şunları belirtebiliriz:
Azerbaycan'ın 2005 yılındaki yakaladığı büyüme hızı %26,4 düzeyindedir. 2006'daki büyüme hızı ise % 34,5 olarak gerçekleşmiştir. Bu oran ile
37
dünyada birinci sıraya oturmuştur. Bu ülke, son 12 yılda 3,5 milyar dolar olan milli gelirini 10 kata yakın artırarak, 33 milyar dolara çıkarmıştır. Azerbaycan, petrolden bir yılda elde ettiği geliri 8 milyar dolardan 11 milyar do38
lara çıkarmayı hedeflemektedir. İhracatını ise 6 milyar dolara çıkarmıştır.
Kişi başına düşen gelir 4000 dolar seviyesine çıkmıştır. Enflasyon oranı ise
2004 yılında % 6,7'dir. Bu ülke, son yıllarda en çok yabancı yatırım alan
ülkelerdendir.
Kazakistan'ın büyüme hızı 2004'te % 9,4 seviyesindedir. Son beş yıldır
büyüme hızı, ortalama olarak, % 10 civarlarındadır. Ülke, milli gelirini 84
milyar dolara çıkarmış ve kişi başına düşen yıllık gelir ise 5592 dolardır. Enflasyon oranı 2004'te % 6,9'dur.Son 12 yılda ihracatını 5,3 milyar dolardan
36
GÜNGÖR, Bayram-ŞENTÜRK, S. Hayri: “Hazar Enerji Kaynakları ve Bölge Ekonomileri
Açısından Önemi”, AKÇALI, Pınar-Elif H. KILIÇBEYLİ-Ertan EFEGİL (Der.): Yakın
Dönem Güç Mücadeleleri Işığında Orta Asya Gerçeği, Gündoğan Y., İstanbul, 2004, s. 67-68
37
Yeniçağ Gazetesi: “Azerbaycan Büyüme Rekoru Kırıyor”, 30.05.2007, s. 8
38
YILDIZ, Abdülhamit: “Türk Dünyası'nda Büyüme Rekoru”, Zaman Gazetesi, 09. 01.2007, s. 6
[190]
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
Hazar Havzası Enerji Kaynaklarının Türk Dünyası İçin Önemi
30,1 milyar dolara çıkarmıştır. Diğer Türk devletlerinin ihracatları toplamının neredeyse iki katına ulaşmış durumdadır (Türkiye'nin ise yarısına yakın).
39
Ayrıca Kazakistan, geçen yıl 12,6 milyar dolar dış ticaret fazlası vermiştir.
Son 15 yılda ülkeye 42 milyar dolarlık yabancı yatırımı gelmiştir.
Türkmenistan'ın yıllık büyüme hızı 2004'te % 8 idi. Ancak son yıllarda
bu oran ortalama % 15 seviyelerindedir. Enflasyon oranı ise 2004'te % 11,1
olarak gerçekleşmiştir. Ülke, milli gelirini 23,7 milyar dolara çıkarmış durumdadır. Ülkede kişi başına düşen yıllık gelir 4573 dolar seviyesine ulaşmıştır. 2005 yılı itibariyle ihracatı 4,7 milyar dolara ulaşmıştır.40
Özbekistan'ın yıllık büyüme hızı 2004'te %
7,1 idi. Son yıllarda bu oran %10'un üzerindedir. Türk devletlerinin geleÜlkenin milli geliri 16 milyar dolar civarındadır. ceğine ilişkin olarak, yine
Enf-lasyon oranı ise 2004'te % 1,7'dir. Kişi enerji alanında çok bübaşına düşen yıllık geliri 2500 dolar civarındadır. yük meblâğlı anlaşmalaÜlke, yıllık İhracatını 3,7 milyar dolardan, 5,3
rın da yapıldığı bilinmekmilyar dolara çıkar-mıştır.41
tedir.
Diğer yandan, Türk devletlerinin geleceğine
ilişkin olarak, yine enerji alanında çok büyük
meblâğlı anlaşmaların da yapıldığı bilinmektedir. Yapılan enerji anlaşmaları
şu anda 100 milyar doları geçmiş durumdadır. Azerbaycan sadece BTC ve
AÇG projelerinden 21 milyar dolar gelir elde edecektir.42 Ayrıca Türkmenistan ile Rusya arasında yapılan doğal gaz anlaşması ile Türkmenistan, 25
yılda, 250 milyar dolar gelir elde edecektir. Kazakistan ise, Rus şirketi olan
Rosneft ile 55 yıllık petrol üretim ortaklığına dayanan 23 milyar dolarlık
43
anlaşma imzalamıştır.
Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için bazı Türk devletlerindeki projelerin parasal değerleri aşağıdaki tabloda verilmiştir (Tablo 5).
2010'da 25 milyar doları, 2020'de ise 40 milyar doları aşması beklenen
petrol ve gaz gelirlerinin Türk Cumhuriyetleri'nin ekonomik yapılarında da
köklü değişimlere yol açacağı şüphesizdir. Ayrıca Türk Cumhuriyetleri için
Hazar enerji kaynaklarının geliştirilmesi, ekonomilerini yeniden inşa etme
39
Yeniçağ Gazetesi: “Azerbaycan Büyüme Rekoru Kırıyor”, 30.05.2007, s. 8
YILDIZ, Abdülhamit: a.g.m., s. 6
41
YILDIZ, Abdülhamit: a.g.m., s. 6
42
YÜCE, Çağrı Kürşat: a.g.e., s. 269
43
ERALP, Yalım: “Kavga Büyüyor”, http://www.usakgundem.com/haber.php?id=781, 18.05.2006
40
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
[191]
Çağrı Kürşat Yüce
TABLO 5: Türk Cumhuriyetleri'ndeki Projelerin Bazılarının Parasal Değeri44
ve iç istikrarı sağlama açısından önemlidir. Ancak kaynakların geliştirilebilmesi için yabancı sermayeye ihtiyaç duyulmaktadır.
Türkmenistan'ın ihracatının % 82'sini, Azerbaycan'ın ihracatının % 86'sını ve Kazakistan'ın ihracatının ise % 65'ini petrol ve petrol ürünleri oluşturmaktadır. Ayrıca Türkiye'den yatırım için giden firmalar, Kazakistan'da
45
yaptıkları yatırımların % 40'ını enerji alanına yapmaktadırlar.
Türk Cumhuriyetleri'nin 2000-2020 dönemi petrol ve doğal gaz ihracat
projeksiyonu aşağıda gösterilmiştir (Tablo 6).
Tablo 6: Türk Cumhuriyetleri'nin 20002020 Dönemi Petrol ve Doğal Gaz İhracat Projeksiyonu46
KAYNAK: Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı
Ayrıca Türk devletlerinin sahip olduğu zengin hidrokarbon kaynakları,
özellikle kaynak çeşitliliği yaratacağı dikkate alındığında, küresel enerji gü-
44
YÜCE, Çağrı Kürşat: a.g.e., s. 271-280
Daha geniş bilgi için bkz. DEİK: Ülke Raporları, 2004
46
Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı: http://www.dtm.gov.tr, 15.03.2006
45
[192]
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
Hazar Havzası Enerji Kaynaklarının Türk Dünyası İçin Önemi
venliği açısından büyük önem arz etmektedir. Başta Türkiye'nin enerji güvenliği olmak üzere; ağırlıklı olarak tek bir kaynağa bağımlı olmak yerine
(Rusya doğal gazı), kaynağı çeşitlendirmek, fiyat rekabetinden yararlanmak
ve arz güvenliği gibi nedenlerden dolayı, bölgedeki enerji kaynakları, bölgesel enerji güvenliğinin çok önemli köşe taşlarını oluşturmaktadır.47
Özetle, Türk devletlerindeki enerji kaynakları; bu ülkelerin kalkınmalarında, ekonomik ve askeri olarak güçlenmelerinde, bölge halklarının refah
seviyelerinin yükselmesinde, bağımsızlıklarının pekişmesinde ve demokratik gelişimlerinde çok önemlidir.
Sonuç:
Hazar Bölgesi, Orta Doğu'nun petrollerinden ve Sibirya Bölgesi'nden
sonra üçüncü en büyük petrol yataklarına sahip olmakla birlikte, buralara
göre daha fazla geliştirme maliyeti içerse de, güçlü devletlerin ve dev şirketlerin iştahını kabartmaktadır. Kuşkusuz Hazar Havzası'nın petrol ve doğal
gaz rezervleri, 21. yüzyılda dünya enerji talebinin önemli bir kısmını karşılayabilecek alternatif enerji konumundadır.
Hazar enerji kaynaklarının önemli bir bölümüne sahip olan Türk devletlerinin ekonomileri açısından bu enerji kaynakları vazgeçilmezdir. Çünkü
bu ülkelerin sanayilerinin temelini enerji sektörü oluşturmaktadır. Ayrıca
kamu gelirleri içerisinde enerji sektörü üzerinden sağlanan gelirlerin miktarı
da yüksek düzeydedir. Yine, ihracat gelirleri içerisinde en fazla pay enerji
kaynaklarına aittir. Yabancı sermayenin bu ülkelere çekilmesinde de enerji
kaynakları önemlidir.
Sovyet Rusya'nın dağılmasından sonra bağımsızlığını ilan etmiş olan beş
Türk devletinin sahip olduğu zengin enerji kaynaklarının “Türk'e göre,
Türk tarafından ve Türk için” kullanılma korkusu, emperyalist güçleri
fazlasıyla endişelendirmektedir.
47
PAMİR, A. Necdet: “Kafkaslar ve Hazar Havzası'ndaki Ülkelerin Enerji Kaynaklarının
Türkiye'nin Enerji Güvenliğine Etkileri”, Türkiye'nin Çevresindeki Gelişmeler ve Türkiye'nin
Güvenlik Politikalarına Etkileri Sempozyumu, Harp Akademileri, İstanbul, 2006, s. 13
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007
[193]
Çağrı Kürşat Yüce
KAYNAKÇA
-ABD Enerji Bakanlığı; Caspian Sea Region Key Oil and Gas Statistics, Ağustos2005
-ARSLAN, Faruk: “Hazar'ın Kurtlar Vadisi: Petrol İmparatorluğundaki Güç Savaşları”, Karakutu
Yayıncılık, İstanbul, 2005
-BİNAY, Mehmet: “Orta Asya Ve Hazar Petrolleri Üzerinde Poker Oyunu: I. Bölüm”,
http://www.turkiye.net, 20 Ekim 2003
-BOROMBAEVA, Elvira: “21. Yüzyılda Türkiye Üzerinden Dünya Pazarlarına Ulaştırılacak Hazar
Petrol Boru Hatları Seçenekleri ve Türkiye”, Yüksek Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi, SBE, Ankara,
2002
-BP: Statistical Review of World Energy Haziran2005
-DEİK: “Kazakistan Ülke Bülteni”, Türk Avrasya İş Konseyleri, Ankara,
http://www.deik.org.tr/ulkebulteni.asp, 2004
-DEİK: “Türkmenistan Ülke Bülteni”, Türk Avrasya İş Konseyleri,
http://www.deik.org.tr/ulkebulteni.asp, Ankara, 2004
-DEİK: “Özbekistan Ülke Bülteni”, Türk Avrasya İş Konseyleri,
http://www.deik.org.tr/ulkebulteni.asp, Ankara, 2004
-DİMİTROF, Thomas: “The İmplications of BTC”, İEA Roundtable on Caspian Oil and Gaz
Scenarios, http://www.iea.doe.gov, 14.04.2003
-EIA, Energy İnformation Administration, Caspian Sea Region: Key Oil and Gas Statistics, July 2006
-ERALP, Yalım: “Kavga Büyüyor”, http://www.usakgundem.com/haber.php?id=781, 18.05.2006
-GÜNGÖR, Bayram-ŞENTÜRK, S. Hayri: “Hazar Enerji Kaynakları ve Bölge Ekonomileri
Açısından Önemi”, AKÇALI, Pınar-Elif H. KILIÇBEYLİ-Ertan EFEGİL (Der.): Yakın Dönem Güç
Mücadeleleri Işığında Orta Asya Gerçeği, Gündoğan Y., İstanbul, 2004, s. 67-91
-GÜNGÖR, Bayram: “Hazar Havzası Enerji Kaynakları ve Boru Hatları”, Kök Sosyal ve Stratejik
Araştırmalar Dergisi, Cilt 6, Sayı 1, Bahar-2004, s. 117-129
-Harp Akademileri Komutanlığı: “Orta Asya-Hazar-Ceyhan Boru Hattı ve Milli Güce Etkileri”, HAK
Yayınları, Harp Akademileri Basım Evi, İstanbul, 1999
-HEYKEL, Muhammed: “3. Petrol Savaşı”, (Çev. A. Asrar), Pınar Yayınları, İstanbul, 1993
-KALİASKAROVA, Zaure: “Hazar Denizi'nin Petrol ve Gaz Kaynakları Potansiyelinin
Araştırılması”, Çev. Janar TEMİRBEKOVA, Asya-Avrupa Uluslararası İlişkiler ve Stratejik
Araştırmalar Dergisi, Sayı 5, Nisan-2007, Ankara, s. 5-16
-KARADAĞ, Raif: “Petrol Fırtınası”, Divan Yayınları, İstanbul, 2004
-KOCAOĞLU, Mehmet; “Petro-Strateji”, Türkeli Yayınları, 1996
-NARİN, Müslüme: “Türk Cumhuriyetleri Arasındaki Ekonomik İlişkilerin Geliştirilmesinde Enerji
Kaynaklarının Önemi”, Türk Dünyası Araştırmaları, Ocak-Şubat 2007, Sayı 166, İstanbul, s. 109-126
-OGAN, Sinan: “Hazar'da Tehlikeli Oyunlar: Statü Sorunu, Paylaşılamayan Kaynaklar ve Silahlanma
Yarışı”, Avrasya Dosyası, Cilt 7, Sayı 2, Yaz-2001
-ÖZALP, Necdet: “Büyük Oyunda Hazar Enerji Kaynaklarının Önemi ve Konumu”, Panorama
Dergisi, Sayı 1, Şubat2004
-PAMİR, A. Necdet: “Kafkaslar ve Hazar Havzası'ndaki Ülkelerin Enerji Kaynaklarının Türkiye'nin
Enerji Güvenliğine Etkileri”, Türkiye'nin Çevresindeki Gelişmeler ve Türkiye'nin Güvenlik
Politikalarına Etkileri Sempozyumu, Harp Akademileri, İstanbul, 2006
-PAMİR, Necdet: “Hazar Bölgesi'nde Enerji Politikaları: Avrupa'nın ve ABD'nin Konseptleri”
Sempozyum Bild., Ank., 1314 Kasım 2000
-PARLAR, Suat; “Barbarlığın Kaynağı PETROL”, Anka Yayınları, İstanbul, 2003
-PARLAR, Suat: www.uzaklar.net, 17.08.2004
-TMMOB: “Enerji Raporu-2006”, Yağmur Ofset, Ankara, 2006
-TPAO: “Yıllık Rapor”, Ankara, 2005
-Yeniçağ Gazetesi: “Azerbaycan Büyüme Rekoru Kırıyor”, 30.05.2007, s. 8
-YERGİN, Daniel: “Petrol: Para Güç Çatışmasının Epik Öyküsü”, Çev. K. Tuncay, T. İş Bankası Y.
Ank., 1995
-YILDIZ, Abdülhamit: “Türk Dünyası'nda Büyüme Rekoru”, Zaman Gazetesi, 09. 01.2007
-YÜCE, Çağrı Kürşat: “Kafkasya ve Orta Asya Enerji Kaynakları Üzerinde Mücadele”, Ötüken
Yayınları, İstanbul, 2006
[194]
21. YÜZYIL Ekim / Kasım / Aralık 2007

Benzer belgeler