Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.

Transkript

Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
KONU: HZ. MUHAMMED (SAV)’IN ÖRNEK AHLAKı
Vaaz Planı
1.
Dua (Vaaz duası)
2.
Konunun takdimi
3.
Giriş (konuyla ilgili ayet, hadis, olay, gazete
veya televizyon haberi vb.)
4.
Gelişme (açıklayıcı bilgiler, ayet ve hadis
yorumları, şiirler, hikayeler, şahsi yorumlar,
örnek olaylar, cemaate soru ve cevaplar,
hatıra ve gözlemler, vs.)
5.
Sonuç (kısa özet, ana mesaj, önemli
noktalar)
6.
Dua ve temenniler
7.
Bitiriş (vaaz için el-fatiha)
Konunun takdimi;
Allah (cc), insanlara dünyada mutlu olmanın ve ahirette de ebedi saadete
ermenin yolarını göstermek üzere yine insan cinsinden peygamberler
göndermiştir. Peygamberler ömürleri boyunca Allah’ın insanlar için seçip
gönderdiği dini insanlara yaşayarak göstermişlerdir. Bu peygamberler
zincirinin son halkası şüphesiz Hz. Muhammed (s.a.v)’ dir.
Bir defasında Enes b. Mâlik’in amcasının oğlu olan Sa’d b. Hişâm
Medine’ye geldiğinde, Hz. Âişe’den kendisine Resulüllah’ın ahlakını
anlatmasını istemişti. Hz. Âişe; ‘Sen Kur’an okuyorsun değil mi?
diye sorunca Sa’d; ‘evet’ cevabını verdi. O zaman Aişe vâlidemiz; ‘İşte Hz.
Peygamber’in ahlâkı Kur’an idi’ dedi. (Müslim, Müsafirin, 139, Ebû Dâvûd, Tatavvû, 26)
Bazı rivayetlerde, Hz. Aişe,nin bu sözün ardından, Kalem Süresinin 4.
Ayet-i Kerimesini okumuştur.;
ٍ‫َوإ ِ ﻧ ﱠكَﻟ َﻌ َﻠ َٰﻰ ﺧُﻠ ُقٍ ﻋَظِ ﯾم‬
‘Sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin’
Bu ayet-i kerimede Allah (cc) 0nun ahlakını övüyor ve onu bizlere takdim
ediyordu.
ALLAH TEALA BUYURUYOR Ki
َ ‫وَ ﻣَ ﺎ آﺗ َﺎﻛُمُ اﻟرﱠ ﺳ ُو ُل ﻓ َ ﺧُذ ُوه ُ وَ ﻣَ ﺎ ﻧ َﮭَﺎﻛُمْ ﻋَﻧْ ﮫ ُ ﻓ َﺎﻧﺗَﮭُوا وَ اﺗ ﱠﻘ ُوا ا ﱠ‬
ِ‫ﺷدِﯾد ُ اﻟْ ﻌِﻘ َﺎب‬
َ َ ‫إ ِ ﱠن ا ﱠ‬
“Peygamber size ne verdiyse
onu alın, neyi de
‫َوﻣَ ﺎ‬
size yasak ettiyse ondan vazgeçin. Allah’a
karşı gelmekten sakının. Şüphesiz, Allah’ın
azabı çetindir”.
Haşr 7
Allah neden elçiler gönderdi?
Pek çok hikmeti ve sebebi olmakla beraber, Hz
Peygamber (sav) de gönderiliş amaçlarından birini;
‫إﻧﻣﺎ ﺑﻌﺛت ﻷﺗﻣم ﻣﺻﺎﻟﺢ اﻻﺧﻼق‬
‘Ben ancak güzel ahlâkı tamamlamak üzere gönderildim.’
(Ibn Hanbel, II, 381) şeklinde ifade buyurmuşlardır.
Buradan anlaşılıyor ki; Hz. Peygamber (s.av); hiç yoktan
bir ahlâk manzumesi düzenlemek ya da ahlâk kuralları
tespit etmek için değil, kendisinden önceki peygamberler
zincirinin insanlığa öğrettiği güzel ahlakı tamamlamak için
gönderilmiştir.
O, güzel örnek yani ‘üsve-i hasene’dir.
• Her hususta bizler için örnek olan Hz Peygamber (sav)’in yaşantısı,
Kur’an-ı Kerim’de üsve-i hasene yani güzel örnek, başka bir ifade ile
nümune olarak sunulmuştur.
• Nitekim Ahzab Süresinin 21. Ayet-i Kerimesinde;
ً ‫ﺳﻧ َﺔ ٌ ﻟ ِّﻣَ ن ﻛَﺎنَ ﯾ َرْ ﺟُو ا ﱠ َ وَ اﻟْﯾ َوْ مَ ْاﻵﺧِ رَ وَ ذ َ ﻛَرَ ا ﱠ َ َﻛﺛ ِﯾرا‬
َ َ‫ﻟ َﻘ َ ْد ﻛَﺎنَ ﻟ َﻛُمْﻲﻓ ِ رَ ﺳ ُولِ ا ﱠ ِ أ ُﺳْوَ ة ٌ ﺣ‬
• ‘Andolsun, Allah’ın Resûlünde sizin için; Allah’a ve ahiret gününe
kavuşmayı uman, Allah’ı çok zikreden kimseler için güzel bir
örnek vardır.’ buyrularak bu gerçek tespit edilmiştir.
• Bu örneklik inanç ve ibadet yönünden olmakla beraber, şüphesiz
ahlak konularını da içerir.
• Zaten güzel ahlak da İslam dininin insanlarda oluşturmak istediği nihai
hedeftir. Böylece kişi güzel ahlakı sayesinde cennetlere ve oradaki
nimetlere kavuşacaktır.
Ahlâk Kelimesinin anlamları.
Ahlak kelimesi, yaradılış anlamındaki halk kelimesi ile
aynı kökten gelir, insanın yaradılışından gelen ve
toplum içinde yaşanarak kazanılan iyi ve güzel huylar
anlamına gelir. (Diyanet İslam Ansiklopedisi, Ahlak
md.)
Ahlâki davranışlar insana hastır.
Hayvanlar veya bitkiler için ahlaki davranıştan söz
edilemez. Sorumlu olan yani mükellef olan varlık insandır.
Dolayısı ile ahlâki davranışlar, insanın insan olmanın
gereği olarak yapması gereken davranışlardır.
Bir benzetme yaparsak güzel ahlak ağaca nispetle güzel
meyve gibidir. Ahlakı güzel olmayan insan meyvesiz ağaç
gibi, hatta dikenli ağaç gibi düşünülebilir. Bunun da ne
anlama geldiğini gelin hep beraber biraz düşünelim.
Meyvesiz ağaçtan ne olur? Veya dikenli ağaçtan ne olur?
Ahlaki davranışın özellikleri
Burada şuna dikkat etmek lazımdır ki; ahlaki davranışlar
müslümanın ruhuna iyice yerleşmeli ki, kolaylıkla her
zaman ve her yerde müslüman bu ahlaki yönünü ortaya
koymalıdır. Yani insan olmanın gereği gibi
davranabilmelidir.
Ahlaki davranışın özellikleri
Çıkar için veya başkalarından takdir almak veya
kınamasından korkmak için gösterilen davranış ahlaka
uygun olsa bile ahlaki değildir.
Nasıl ki, bir gül bildiğimiz o hoş kokusunu her yerde ortaya
koyuyorsa, bir ağaç kendine has özelliklerini her yerde
muhafaza edebiliyorsa işte müslüman da dininin gereği
olarak doğru söz ve davranışlarını her yerde ve her şartta
göstermelidir.
Ahlaki davranışın özellikleri
Ahlâki olan davranışların belirleyici özelliği, insandan kolaylıkla
sadır olmalı, hiçbir zorlama olmadan, çaba harcanmadan
meydana gelmelidir.
Yani insanın ruhuna yerleşmiş olmalıdır.
Ahlaki davranışın özellikleri
Bu ahlâki davranışın sonucunda ise her hangi bir çıkar
veya beklenti olmamalıdır. Birisinden fayda sağlamak veya
birisinin zararından korunmak, bir diğerinin kınamasından
çekinmek gibi hiç bir amaç olmadan insandan meydana
gelen davranışlar. Bunlar iyi ve güzel olabileceği gibi, kötü
ve çirkin de olabilir. İyi ve güzel ise husnu’l huluk
Peki Ahlak ne demek?
İslâm ahlâkçılarınca ahlâkın kavram olarak yapılan tanımlar
içerisinde en beğenileni İmam Gazalî’nin tanımıdır. İmam
Gazalî ye göre:
“Ahlâk, insan nefsinde yerleşen öyle bir yetenektir ki, fiiller,
hiçbir zorlama olmaksızın, düşünüp taşınmadan, bu
yetenek nedeniyle kolaylıkla ortaya çıkar.” (Seyyid Şerif
Cürcânî, Tarîfat, Beyrut 1985, s.102.)
Başka bir ifade ile “Hulk veya ahlâk ruha yerleşmiş bir hey’et ve
şekilden, bir melekeden ibarettir ki, o heyet ve meleke
sayesinde in-sandan iyilik ve kötülük kolayca düşünmeden ve
yorulmadan çıkıverir.”
(A.Hamdi Akseki, İslam Dini, Ankara, t.y. s.227 )
"Ahlak"; insandaki iyi ve kötü huyları, fazîlet ve
rezîletleri ifade eder. Dolayısıyla ahlak "iyi ve kötü
olmak üzere iki kısma ayrılır:
a) İyi ahlak; Kur'ân'a, Sünnete ve akl-ı selîme uygun olan
söz, fiil ve davranışlardır. Abdullah İbn Mubârek iyi ahlakı
şöyle tanımlamıştır:
"Güler yüzlü olmak, insanlara çok iyilikte bulunmak, onlara
eza ve sıkıntı veren şeyleri yok etmektir.« (Tirmizî, Birr,
62. IV, 363.)
b) Kötü ahlak ise; Kur'ân'a, Sünnete ve akl-ı
selîme uygun olmayan söz, fiil ve davranışlardır.
Bu genel girişten sonra Hz. Peygamber’in dolayısı ile
İslam Ahlakının temel ilkelerine bir göz atalım.
1. Hasbilik: Yani hiç bir çıkar kaygısı olmadan, sadece Allah’ın rızasını
gözetmek. Bütün peygamberler hasbi idi. Biz ibadetlerimizden ve
ahlâki davranışlarımızdan sevap beklentisi içinde olabiliriz.
Peygamberler, yaptıkları ibadet ve iyiliklerden dolayı sevap beklentisi
içinde olmamışlardır, sadece Allah emrettiği için emrettiği şekilde
davranmışlardır.
2-İhsan: Dâima Allah’ı görüyormuş gibi davranmak.
Meşhur Cibril hadis-i Şerifinde ifade edildiği gibi; İhsan nedir sorusuna
verdiği cevapta, ihsan; Allah’ı görüyormuş gibi ona ibadet etmektir.
Her ne kadar sen O’nu görmüyorsan da O seni görüyor.
İşte bu iki özellik Kur’an’a dayalı İslam ahlakının olmazsa olmazlarıdır.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
1-Güler yüzlü idi.
Kendisi güler yüzlü olduğu gibi, müslümanlara da güler
yüzlü olmayı tavsiye etmiştir.
Bir Hadis-i Şeriflerinde;
• ٌ ‫ﻋَن اﻟْﻣُ ْﻧﻛ َِر ﺻَ د َﻗ َﺔ‬
ِ َ‫ﺗ َﺑ َ ﱡﺳ ﻣُكَ ﻓِﻲ َوﺟْ ِﮫ أﺧِ ﯾكَ ﻟ َكَ ﺻَ د َﻗ َﺔ ٌ َوأﻣْ رُ كَ ﺑِﺎﻟْﻣَ ﻌْرُ وفِ َو ﻧَﮭْ ﯾ ُك‬
‫ﻋَن‬
ِ ‫َظم‬
َ ْ ‫ﺿﻼ َلِ ﻟ َكَ ﺻَ د َﻗ َﺔ ٌ َوإِﻣَ ﺎطَﺗ ُكَ اﻟْﺣَ ﺟَ َر َواﻟﺷ ْﱠوكَ َواﻟْﻌ‬
‫ض اﻟ ﱠ‬
ِ ْ‫َوإِرْ َﺷ ﺎد ُكَ اﻟرﱠ ﺟُلَ ﻓِﻲ أر‬
ٌ ‫ﯾق ﻟ َكَ ﺻَ د َﻗ َﺔ‬
ِ ‫اﻟط ِﱠر‬
Mümin kardeşine tebessüm etmen sadakadır. İyiliği
emredip kötülükten sakındırman sadakadır. Yolunu
kaybeden kimseye yol göstermen sadakadır. Yoldan taş,
diken, kemik gibi şeyleri kaldırıp atman da senin için
sadakadır. (Tirmizî, Birr, 36)
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
2-Her konuda güvenilir idi.
Nitekim daha peygamber olarak görevlendirilmeden önce bile güvenilir
insan anlamında ona Mekke’de el-Emin sıfatı verilmişti. Onu tenkit
edenler ve getirdiği ilahi mesajı kabul etmeyenler ona çeşitli ithamlarda
bulundular. Cin çarpmış dediler, delirmiş dediler, sihirbaz dediler ama
yalancı diyemediler.
Medine’ye hicret ederken, yatağına Hz Ali’yi yatırmış evden gizlice çıkıp
gitmişti. Hz. Ali’ye ‘Yanımda bulunan emanetleri yarın sahiplerine teslim
edersin ‘buyurmuştu. O zaman elinde emanet olarak bulunan eşyaların
çoğu müşriklere aitti ve onlar da Peygamberimize güvendikleri için
eşyalarını ona teslim etmişlerdi.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
3-İnsanların arasını ıslah eder,
bozgunculuğu asla sevmezdi.
Hz. Peygamber (s.a.s.) bir taraftan Müslümanlara, arabuluculuk
yapmalarını tavsiye ederken, kendisi de bizzat gidip dargın ve
birbiri ile anlaşamayan Müslümanları barıştırmıştır.
Nitekim bir gün Resûlullah ashabına: “Size, namaz, oruç ve
sadakadan daha üstün bir şeyi haber vereyim mi?” buyurdu.
Onlar: “Evet, ya Resûlallah” dediler. Peygamberimiz de sözüne
devamla: “Arabulmak, barıştırmaktır; Çünkü aranın bozulması
kökünden kazımaktır. Saçı kökünden kazımak demiyorum, dini
kazımaktır” buyurdu. (Tirmizî, Sıfatu’l-Kıyâme, 56.)
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
3-İnsanların arasını ıslah eder, bozgunculuğu asla sevmezdi. (Devamı)
Yine bir gün, Medine yakınlarındaki Kuba halkı dövüşmüş, hatta birbirlerini
taşlamışlardı. Bunu haber alan Rahmet ve barış elçisi Peygamber
efendimiz, ashabına: "Haydi bizimle geliniz de onların aralarını düzeltelim,"
teklifinde bulunmuş ve Kuba'ya gitmişti. (Buhârî, Sulh, 2.)
Başka bir hadislerinde de, "Halkın arasını düzelten ve bunun için iyilik
kastiyle söz taşıyan ve yine iyilik düşüncesiyle yalan söyleyen, yalancı
değildir." (Buhârî, Sulh, 1.)buyurmuştur.
Bilindiği gibi yalan, İslâm’da büyük günahlardan kabul edilmiştir. Eşler veya
diğer insanların arasını bulmak için -her hangi bir kimsenin hakkının
kaybolmasına sebep olmayacak şekilde- buna müsaade edilmesi,
arabuluculuğun ne kadar önemli bir dinî ve ahlâkî görev olduğunu
göstermektedir.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
4- Küçüklere sevgi, büyüklere saygı gösterirdi.
Onun mesajının temelinde sevgi vardı.
Bir Hadis-i Şeriflerinde;
‫َﺑِﯾرﻧَﺎ‬
َ ‫ﯾرﻧَﺎ َوﯾ َُوﻗِّرْ ﻛ‬
َ ِ‫ﻟ َﯾْس ﻣِ ﻧ ﱠﺎ ﻣَ نْ ﻟ َمْ ﯾ َرْ ﺣَ مْ ﺻَﻐ‬
‘Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygıgöstermeyen
bizden değildir.’ (Tirmizî, Birr, 15; Ebû Dâvûd, Edeb, 66.)
buyurarak, müslümanlarda sevgi temelli bir yaklaşımın
gelişmesini sağlamıştır.
Yaşlı ve hasta kimselere merhamet eder, onların ihtiyaçlarını
giderirdi. Çocukları sever, onları hediye vererek sevindirirdi.
Çocukların sevgi ile büyütülmesi halinde sevgiyi öğreneceklerini
ve yetişkin olduklarında onların da başkalarına sevgi
göstereceğine işareten; ‘Merhamet etmeyene merhamet
edilmez’ buyurmuşlardır.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
5-Merhamet;
Gönderiliş amaçlarından biri olarak Kur’an-ı Kerim’de
َ‫َوﻣَ ﺎ أ َرْ ﺳَﻠْ ﻧَﺎكَ إ ﱠِﻻ َرﺣْ ﻣَ ﺔ ًﻟِﻠْﻌ َﺎﻟ َﻣِ ﯾن‬
‘(Ey Muhammed!) Seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.’
(Enbiya Süresi 21/107. Ayet) şeklindedir. Bu da kendisi merhametin
en güzel örneklerini vermiş, ayrıca müslümanlara da bütün
canlılara merhamet ile muamele etmelerini emretmiştir.
Onun merhameti sadece insana şamil değildi. İnsanların yanında
hayvanlara ve bitkilere bile şefkatle muamele edilmesini isterdi. Kuşun ve
karıncanın yuvasını bozanları en yüksek düzeyde ikaz etmiş ve bunun
yanlış olduğunu ifade etmişlerdir.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
6-Her zaman ve her yerde doğrudan ve doğruluktan yana idi.
Özellikle adaletin gerçekleşmesi için doğru olmak, görüp bildiklerini söyleyerek,
adaletin gerçekleşmesini sağlamak çok önemlidir.
ِ‫َ ﳞَﺎ اﻦَِ ٓ َﻣ ُ اْﻮ ﻛُ ﻮﻧ ُ اْﻮ ﻗ َﻮاﻣِﲔَ ِ ﻟ ْْﻘِﺴﻂِ ﺷُ ﻬَﺪَ اء ِ ّ ِ َوﻟ َْﻮ ََﲆ ﻧﻔ ُِﺴ ُ ْﲂ وِ اﻟ َْﻮا ِ َ ْﻦ‬
ْ‫َوا ﻗ َْﺮﺑِﲔَ ان َﻜُﻦْ ﻏ َﻨِﯿ ﺎ ْو ﻓ َﻘ َﲑًا ﻓ َﺎ ّ ُ ْو َﱃ ﲠِ ِﻤَ ﺎ ﻓ َ َﻼ ﺗ َ ِﻌُﻮاْ اﻟ ْ ﻬَﻮَى ن ﺗ َﻌْﺪِ ﻟ ُ اْﻮ َوان ﺗ َﻠ ْ ُﻮوا‬
‫ْو ﺗُﻌْﺮِﺿُ اْﻮ ﻓ َﺎن ا ّ َ ﰷَ نَ ﺑِﻤَ ﺎ ﺗ َﻌْﻤَ ﻠ ُﻮنَ َﺧ ِﲑًا‬
Ey iman edenler! Kendiniz, ana babanız ve en yakınlarınızın aleyhine de olsa, Allah için
şahitlik yaparak adaleti titizlikle ayakta tutan kimseler olun. (Şahitlik ettikleriniz) zengin
veya fakir de olsalar (adaletten ayrılmayın). Çünkü Allah ikisine de daha yakındır. (Onları
sizden çok kayırır.) Öyle ise adaleti yerine getirmede nefsinize uymayın. Eğer (şahitlik
ederken gerçeği) çarpıtırsanız veya (şahitlikten) çekinirseniz (bilin ki) şüphesiz Allah,
yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. (Nisa Süresi, 135)
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
6-Her zaman ve her yerde doğrudan ve doğruluktan
yana idi. (Devamı)
Hz. Peygamber’in hak anlayışında asla haksızlığa ve iltimasa yer
yoktur. Adalet ve hakkaniyetin gereği ne ise o yapılacaktır. Bu noktada
hiç kimsenin ayrıcalığı, imtiyazı söz konusu değildir. Nitekim Mahzum
Kabilesi’nden hırsızlık yapan bir kadına Hz. Peygamber’in verdiği
cezayı düşürmesi için, kadının akrabaları Rasulüllah’ın çok sevdiği
Üsame’yi aracılık etmesi için gönderirler. Rasulüllah (s.a.s.) Allah’ın
hudutlarından birisi için aracı olduğundan dolayı Üsame’ye sert çıkar ve
ardından halka bir hutbe irat eder. Hutbesinde önceki kavimlerin güçlü
kimseler çaldıklarında bırakıp, zayıflar çaldıklarında had uygulamaları
yüzünden helak olduklarını belirttikten sonra “Kızım Fatıma da olsa,
mutlaka cezalandırırdım.” (Abdurrazzak, X, 201-2, no: 18830-1;
Buhari, Enbiya, 18, IV. 213-4; Müslim, Hudud, 8-11, II. 1315-6;
Ebu Davud, Hudud, 4, no: 4373, IV. 537.) buyurur.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
7- Komşuluk haklarına son derece önem verirdi.
Peygamber Efendimiz komşulukla ilgili, en sahih meşhurlar arasında yer
alan hadislerinden birinde şöyle buyurmuştur: “Cebrail bana komşuya iyilik
etmeyi durmaksızın tavsiye edip durdu. Öyle ki, komşuyu komşuya mirasçı
kılacak zannettim.” (Buhârî, Edeb 28; Müslim, Birr 140,141.)
Rasul-i Kibriya Efendimiz’in “Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse
komşusunu rahatsız etmesin.” (Buhârî, Edeb 31; Rikâk 23; Müslim, Îman
74, 75.) ve “Allah’a ve ahiret gününe iman eden kimse komşusuna iyilik
etsin.” (Müslim, İman 77.) anlamındaki hadis-i şerifleri bu hukuk ve ahlakın
Müslüman milletimizin fertlerinde yerleşik hal almasının temelini
oluşturmuş ve “komşuluk kardeşlikten ileri”, “komşuyu komşudan sorarlar”
gibi hikmetli atasözlerimizle bu yöndeki anlayış, kavrayış ve davranış
ölçülerimiz, kurallarımız şekillenip topluma yön ve istikamet tayin etmiştir.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
7- Komşuluk haklarına son derece önem verirdi.
(devamı-1)
Müslüman Türkler yakın zamana kadar her ırk, her renk, her din, her mezhep, her
meşrep ve her sosyal sınıftan komşularıyla çok iyi ilişkiler kurmuş ve gıpta edilen
örnekler sergilemişlerdir. Bu gerçek, Osmanlı coğrafyasını dolaşan yabancı
seyyahların bile dikkatini çekmiş ve takdirini toplamış, onların birçoğu yazdıkları
hatıralarda bu hakikati dile getirmiştir.
Yine Hz. Peygamber (sav) bir Hadis-i Şeriflerinde;“Ey Müslüman hanımlar! Alıp
verdikleri bir koyun paçası olsa bile, komşu hanımlar birbirleriyle hediyeleşmeyi
küçümsemesin.” (Buhari, Hibe 1; Edeb 30; Müslim, Zekât 90.) buyrumuşlardır.
Bu ve benzeri Hadis-i Şeriflerin etkisi iledir ki; en yakınımızdan başlamak üzere
bizdeki verme kültürünü geliştirmiş ve “komşuda pişer bize de düşer”, “komşu
ekmeği komşuya borçtur”, “komşu komşunun külüne muhtaçtır” gibi atasözlerimiz
âdeta toplumumuzun bakış açısını şekillendirmiştir.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
7- Komşuluk haklarına son derece önem verirdi. (devamı-2)
O’nun komşulukla ilgili tavsiyelerini özetlersek;
Peygamberimiz’in bize talim ettiği ve uymamızı istediği ölçü,
“Allah katında komşuların en hayırlısı komşularına en çok iyilik
eden kimsedir.” (Tirmizî, Birr 28.) düsturudur. Hayır kavramı,
dinimizce iyilik olarak kabul edilen her şeyi, her türlü güzelliği ve
yararlı davranışı kapsamına alır. Komşuya yapılacak iyilik ve
hayrın neler olduğu Peygamberimiz’in bazı hadislerinde etraflıca
belirilmiştir. Bunlar arasında şu davranışları sıralayabiliriz:
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
7- Komşuluk haklarına son derece önem verirdi. (devamı-3)
Komşusu borç veya ödünç bir şey isteyince vermek,
Yardım isteyince yardımına koşmak,
Hastalanınca ziyaret etmek,
Maddi sıkıntılar içine girince onu kollayıp gözetmek,
Mutlu günlerinde sevincine, kederli günlerinde üzüntüsüne ortak olmak,
Ölünce cenazesini teşyi edip, kabre götürüp defnetmek,
İzni olmaksızın evinin bitişiğine rüzgârını kesecek şekilde bina yapmamak,
Kokusu komşunun evine gidecek bir yemek yapınca ona da bir miktar göndermek,
Meyve alınca komşuya da hediye etmek, hediye etmeyecekse onu komşuya göstermemek,
çocuğunun da o meyveyi dışarıda yiyerek komşu çocuğuna göstermesine izin vermemek. (bkz.
Kandemir ve ark., Riyâzü’s-Sâlihîn “Peygamberimizden Hayat Ölçüleri”, II, 403-404.)
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
7- Komşuluk haklarına son derece önem verirdi. (devamı-4)
Ebu Hüreyre diyor ki: Nebiyy-i Ekrem Efendimiz bir defasında;
“Vallahi iman etmiş olmaz. Vallahi iman etmiş olmaz. Vallahi
iman etmiş olmaz.” diye 3 defa tekrar etti. buyurdu.
“Kim iman etmiş olmaz ya Rasulellah?” diye sordular.
“Yapacağı fenalıklardan komşusu güven içinde olmayan kimse.”
buyurdu. (Buhari, Edeb 29; Müslim, İman 73.)
Müslim’in rivayet ettiği bir hadiste de Peygamberimiz: “Yapacağı
fenalıklardan komşusu güven içinde olmayan kimse cennete
giremez.” buyurmuşlardır. (Müslim, İman 73.)
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
8- Hataları affederdi.
Abdullah bin Ömer’in anlattığına göre bir adam Hz.
Peygamber’e (sav) gelerek, ‘Ey Allah’ın Resulü! Hizmetçiyi
(işlediği hatadan dolayı) kaç kez affedeyim?’ diye sordu.
Hz. Peygamber (sav) sustu. Ardından adam ikinci defa; ‘Ey
Allah’ın Resulü! Hizmetçiyi (işlediği hatadan dolayı) kaç kez
affedeyim?’ diye sordu. Resulullah bu sefer şöyle buyurdu;
‘Her gün yetmiş kere’ (Tirmizi, Birr, 31)
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
8- Hataları affederdi. (devamı-1)
Mekke’nin fethi günü, Hz. Peygamber Kâbe’nin yanına gelmiş, tavafını
yapmış, iki rekat namaz kılmıştı. Kâbe kapısının eşiğinde durdu ve
kapının sövelerini (kasasını) tuttu. Karşısında sıralanmış olan
kalabalığa baktı. İnsanları İslâma davet etmeye başladığı ilk günden bu
yana, kendisine ve ilk müslümanlara türlü eziyetler etmiş, canına ve
malına kast etmiş olan Mekke’lilerin hayatı şimdi onun iki dudağı
arasından çıkacak söze bağlıydı. Artık isteseydi onlardan geçmişin
hesabını sormasına ve intikam almasına hiçbir güç engel olamazdı.
Şöyle selendi onlara; ‘Ey Kureyşliler, şimdi benden sizlere nasıl
davranacağımı bekliyorsunuz?’
Müşrikler; ‘Senden iyilik bekliyoruz. Çünkü sen asil bir kardeş ve asil bir
kardeş oğlusun’ dediler.
Resul-i Ekrem onlara; ‘O halde tıpkı Yusuf Peygamber gibi ben de, ‘Bu gün
kınama yok. Allah sizi bağışlasın, O merhametlilerin en merhametlisidir’ (Yusuf
Süresi 12/92. Ayet) diyorum:’ dedi ve ekledi, Haydi gidin hepiniz
serbestsiniz. (Beyhaki, Es-Sünen-i Kübra, IX, 195)
(DİB Yayınlarından Hadislerle İslâm 3. cilt, sayfa 319 ve devamından)
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
9-Tevazu
Tevazu insanı yüceltir, kibir ise alçaltır.
Abdullah bin Mes’ud’un anlattığına göre, bir gün Hz. Peygamber (sav), ‘Kalbinde
zerre kadar kibir bulunan kimse cennete giremez’ buyurdu. Bunu duyan bir adam,
‘Ama insan elbisesinin ve ayakkabısının güzel olmasından hoşlanır! Deyince, Allah
Rasulu; ‘Allah güzeldir, güzelliği sever, Kibir ise hakikati inkar etmek ve insanları
küçük görmektir’ buyurdular.
(Müslim, İman, 147)
Mekke’nin fethi günü Mekke’ye mağrur bir komutan edası ile değil de Allah’ın verdiği
bir nimete şükretmenin bilinci ile başını öne eğerek girmişti. Mekkeliler Safa
tepesinde toplanmış, ona bağlılıklarını bildiriyor ve insanlar Nasr süresinde
müjdelendiği gibi bölük bölük islam ile şerefleniyorlardı. O sırada bir kişi Efendimize
yaklaştı. Belli ki o da sevincini ifade edecekti. Ancak bu büyük insanla karşı karşıya
gelmek ve onunla konuşmak kendisini o kadar heyecanlandırmıştı ki adam birden
titremeye başladı. Hz. Peygamber (sav) ona; Sakin ol. Heyecanlanma ve korkma.
Ben bir kral değilim. Kureyş kabilesinden kurutulmuş et yiyen bir kadının oğluyum;
buyurarak adamı rahatlatmıştı. (İbn Mâce, Et’ime, 30) (hadislerle İslâm, 3. cilt, s.
331)
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
10- Eşlerine karşı son derece sevgi ve nezaketle davranırdı.
Evet, O bir üsve-i hasenedir. O’nun (s.a.s.) bizler için örnek olduğu önemli
konulardan biri de aile kurumu ve eşler arasındaki münasebetlerdir. O’nun eşlerinin
birden fazla olup onların değişik kültür ve yaşta olmasının belki de önemli
hikmetlerinden biri, ümmetine aile konusunda örnek olması ve eşlere nasıl
davranılacağını detaylı bir şekilde göstermesidir.
Hz. Peygamber (s.a.s.), asrısaadet dönemi olarak isimlendirdiğimiz o altın dönemde
yeni bir medeniyetin tesisi ve inşasını gerçekleştirirken kadınları hiçbir şekilde ihmal
etmemiş ve onlar konusunda da bazı yenilikler getirmiştir. O derece ki, tarihin her
döneminde ezilmiş, horlanmış, itilip-kakılmış, hakları çiğnenmiş olan kadın
konusundaki yenilikleri, farklı anlayış ve görüşleri herkesin dikkatini çekmiştir.
Böyle bir ortamda Allah Resûlü, hanımlarıyla oturur konuşur; hatta bir arkadaş gibi
onlarla bazı meselelerin müzakeresini bile yapardı. Peygamber’in, onların düşünce
ve fikirlerine kat’iyen ihtiyacı yoktu; çünkü O, vahiy ile en doğru bir şekilde
bilgilendiriliyordu. Ancak O, ümmetine bir şeyler öğretmek istiyordu. O güne kadar
olanın aksine, kadın, çok seçkin bir yere oturtulacaktı. Allah Resûlü bunun pratiğine
de yine kendi hanesinden başlıyordu.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
10- Eşlerine karşı son derece sevgi ve nezaketle davranırdı. (devamı-1)
Aynı yuvayı paylaşan eşler ise yardımlaşmaya en fazla muhtaç olanlardır. Bir evin
işleri, eşlerin beraberce taşın altına ellerini koymalarıyla kolaylaşır, hayatları çekilir
hâle gelir, zorluklar aşılır. Eşlerin konumu ne olursa olsun, bir eş, evinde eştir. İşi ve
makamı evdeki bu fonksiyonuna hiçbir engel teşkil etmez, etmemelidir.
“Şu konumdayım! İş yerindeki makamım bu işleri yapmaya engeldir! Toplumdaki
statüm şudur!” gibi bahaneler, sadece sorumluluktan kaçma ve rahatı seçmenin
yalancı kaçamaklarıdır.
Hiç kimsenin konumu Kâinatın Efendisi kadar yüksek, işleri O’nun kadar yoğun ve
statüsü de O’nunki kadar yüce değildir.
O ki (s.a.s.), her an vahye muhataptı ve Cebrail’le sohbet ediyordu. Melekler selam
duruyor, âlemin işi O’nu bekliyordu. Ama O (s.a.s.) yine de eşlerine yardımdan geri
durmuyordu. Durmuyor ve ümmetine bu konudaki ideal ölçüyü gösteriyordu.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
10- Eşlerine karşı son derece sevgi ve nezaketle davranırdı. (devamı-2)
Elbisesini mübarek elleriyle kendisi dikip yamardı.
Koyunlarını kendisi sağıyor, ayakkabılarını kendisi
tamir ediyordu, kendi hizmetini kendisi görüyor ve
devesini de kendisi yemliyordu. Hizmetçisiyle
beraber yemek yiyip hamur yoğurduğu zamanlar
da olurdu. Çarşıdan aldığı malları kendisi taşır,
çocuk işlerinde eşlerine yardım ederdi.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
10- Eşlerine karşı son derece sevgi ve nezaketle davranırdı. (devamı-3)
Eşlerini sevdiğini bizzat ifade ederdi. Aynı zamanda
eşlerine kendilerinde bulunan faziletlerini ihsas ettirir
ve söylerdi. Hayvana binmesi için yardımcı olma gibi
(Buhari, Megâzî 38) sevginin bir yansıması olarak
kabul edeceğimiz nazik davranışı yaparak, aradaki
sıcaklığı pekiştirirdi.
Bir gün kendisini yemeğe davet etmişlerdi de, O
Nezaket Âbidesi (s.a.s.), böyle bir davete katılmasının
şartı olarak: “Hanım da olursa” kaydını koymuştu.
(Müslim, Eşribe 139).
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
10- Eşlerine karşı son derece sevgi ve nezaketle
davranırdı. (devamı-4)
Hz. Peygamber’in anlayışında/ahlakında cinsiyet ayırımcılığına
hiçbir şekilde yer yoktu. Hz. Peygamber’in uygulamalarına
baktığımızda onun, kadınlara ne derece değer verdiğini ve
onlara karşı ne kadar zarafet ve incelikle hareket ettiğini
rahatlıkla müşahede etmek mümkündür. Sahih hadislerin verdiği
mesaja göre; Hz. Peygamber, evinde asla gönül kırıcı söz ve
davranışlarda bulunmazdı.
Hanımlarını ve çocuklarını incitmez, her zaman gönüllerini hoş
tutar, asla kabalıktan hoşlanmazdı. Başkalarına da kadınlara
karşı nazik ve güzel muamele edilmesini tavsiye ederdi. (Kemal
Sandıkçı, “Hz. Peygamber’in Örnek Şahsiyeti”, Kutlu Doğum
Sempozyumu, TDV., Ank., 1992, sh., 63)
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
10- Eşlerine karşı son derece sevgi ve nezaketle davranırdı.
(devamı-5)
Hz. Peygamber’in hanımlarla olan ilişkilerinde özellikle de
aile hayatında ilgi, değer verme, adalet, eşitlik, hoşgörü,
sevgi, saygı, nezaket, güven, iffet, feragat, haklara saygı,
sabır ve tahammül, empati, îsâr ve zarafet hakim olduğu
için neticede o ailede huzur, uyum ve mutluluk hakim
olmuştur.
Hz. Peygamberin ahlakından örnekler.
10- Eşlerine karşı son derece sevgi ve nezaketle davranırdı. (devamı-6)
Uzun süre yanlarında kalan Enes b. Mâlik, Hz. Peygamber’in aile ilişkilerini çok
kısa bir şekilde şöyle anlatır:
“Aile fertlerine karşı Hz. Muhammed’den daha şefkatlisini görmedim.” (Müslim,
Fedâil, 63)
Peygamberimiz de şöyle buyurur:
“En hayırlınız, ailesi için hayırlı olandır. Bana gelince ben, aileme karşı sizden
en hayırlı olanınızım.” (İbn Mâce, Nikâh, 50)
Zarafet, nezaket ve yumuşaklığın öneminin anlatıldığı hadislerde şu ifadeler
dikkat çekicidir: “Allah Refiktir, bütün işlerde rıfkı sever.” (Buhârî, İstitâbe, 4)
“Yumuşak huydan yoksun olan, iyilikten de yoksun olur.” (Müslim, Birr, 23) “Ey
Aişe, yumuşak (huylu) ol! Zira Allah, ehl-i beyte hayır dilediği zaman onlara
yumuşaklık bahşeder.” (Müsned, 71, 104-105) Peygamber’in aile eğitiminde bu
tür değerlerin hâkim olduğu söz konusudur.
Özet-1
Şüphesiz bir vaaz süresinde Hz. Peygamber (sav)’in üstün
ahlakını olduğu gibi anlatmak mümkün değildir. Biz bir tadımlık
olmak üzere onun ahlâki özelliklerinden bir kısmını anlatmaya
çalıştık. Yoksa burada bir çırpıda 20 veya 30 madde sayılabilir.
En iyisi, Kutlu Doğum Haftası münasebeti ile Hz. Peygamber’in
ahlakını anlatan bir kitap edinmek veya bir Hadis-i Şerif kitabı
edinerek onu okumak, sadece okumakla kalmayıp hayatımıza
tatbik etmek gerekir.
Kutlu Doğum Haftalarının amacı sadece O Rahmet
Peygamberini anmak değil, anlamaktır. Bütün bu çalışmaların,
konferansların panellerin programların hepsinin amacı budur.
İnsanlar bu gün her zamankinden daha çok ona muhtaç, onun
ahlakına muhtaçtır. Bu ihtiyaç her geçen gün de artmaktadır.
Özet-2
Bir genelleme yapılabilirse, insanlığın sahip olduğu
ne kadar fazilet varsa onun hayatında görmek
mümkündür. Kısaca birkaç örnek vermek gerekirse;
daima güler yüzlü ve tatlı sözlü idi. İnsanların en
cömerdi idi. Ev işlerinde eşlerine yardım eder, koyun
sağar, elbisesinin söküğünü diker, evi süpürürdü.
Komşularına eziyet etmez bilakis iyilik ederdi.
Küçükleri sever, büyüklere saygı gösterir ve hürmet
ederdi.
Özet-3
Her zaman ve her yerde doğruluktan yana olduğu gibi
arkadaşlarını da doğruluğa teşvik ederdi. Kendisi için
istediğini başkası için istemeyenin gerçek mü’min
olamayacağını ifade ederek ahlaki konularda genel geçer
olan evrensel kuralı koymuştu. Misafirlerine muhakkak
ikram eder, tevazu ve hoş görüden asla ayrılmazdı.
Bunun yanında, reziletler diye sınıflandırılan çirkinliklerin
ise hiç birini kendinde taşımıyordu.
Sonuç
Hz. Peygamber şöyle buyurmuşlardır.
‫اﳈﻞ اﳌﺆﻣ ﲔ اﳝﺎ اﺣﺴﳯﻢ ﻠﻘﺎ‬
“Müminlerin iman bakımından en mükemmel olanları ahlakı
en güzel olanlarıdır” (Ebu Davud, Sünnet, 15. V, 60.)
Sonuç;
• Hedef güzel ahlaktır.
• İslâm’da hedef, îmânın insanı güzel ahlâka yönlendirmesidir.
Peygamberimiz(s.a.v):
، ٍ‫ﺣَﺴﻦ‬
َ ٍ‫ﻗﺎلَ رﺳﻮلُ ا ّ ِ ﻣَﺎ ﻣِﻦْ ﺷﺊ ٔﺛ ْ َﻘ ُﻞ ﰲ ﻣِﲒَانِ اﳌ ُﺆﻣِﻦِ ﯾ َْﻮمَ اﻟ ْﻘِ َﺎﻣَﺔِ ﻣِﻦْ ُﻠ ُﻖ‬
‘Kıyâmet günü, amellerin tartıldığı teraziye konacak şeylerin en
ağırı güzel ahlâktır.” buyurdular.
(İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları:6/343.)
Efendimiz kötü Ahlaktan daima Allah’a
sığınmıştır.
Rasulullah (s.a.s.) Efendimizin çok yapmış olduğu dualarından biri şudur :
‫َا ّٰﻠ ﻬُﻢ اﻧّـ۪ﻰ ﻋُﻮذُ ﺑِﻚَ ﻣِﻦْ ﻗ َﻠ ٍْﺐ َﻻ ﳜَ ْﺸَ ﻊُ َوﻣِﻦْ ُد َﺎءٍ َﻻ ُْﺴﻤَ ﻊُ َوﻣِﻦْ ﻧَﻔ ٍْﺲ‬
،ُ‫َﻻ َْﺸ ﺒَﻊُ َوﻣِﻦْ ِْﲅ ٍ َﻻ ﯾ َ ْﻨﻔَﻊ‬
ِ.‫ﻋُﻮذُ ﺑِﻚَ ﻣِﻦْ ﻫ َٰﺆُﻻءِ ْاﻻ َْرﺑ َﻊ‬
"Allah'ım, huşû duymaz bir kalbten , kabul edilmeyen bir duadan , doymak
bilmeyen bir nefisten, faydası olmayan bir ilimden, bu dört şeyden sana
sığınırım.
(Buhari, Daâvât, 38; Müslim, Zikir; 32)
Sonuç;
Hz. Peygamberin güzel ahlakından söz ettik. İşte
Müslümanlar O’nun ahlakı ile ahlaklanmalıdır.
Hz. Peygamberin hayatından üstün ahlak örneklerini bilmek
ve onları sayıp dökmek yeterli değildir.
Bu ahlaklın sahibi Hz. Peygamber ve onun ashabı idi,
bunlar da tarih içerisinde yaşamış, geçip gitmişlerdir. Artık
böyle bir yaşantı bizim için gerekli olmadığı gibi mümkün
de değildir,
Sonuç-----------son-----------Çünkü onlar peygamber ve onun arkadaşları idi’ düşüncesi
bazı zihinlerde yer edebilir.
Bu düşünce son derece yanlıştır. Nitekim yukarıdaki
zikrettiğimiz Ayet-i Kerime’de Hz. Peygamber örnek olarak
gösterilmiş, onun davranışlarının kazanılması istenmiştir.
Hazırlayan
Ali GENÇ
Dereli İlçe Müftüsü
23 Mart 2014 Giresun-Dereli
Not: Bu vaazın hazırlanmasında büyük ölçüde, Diyanet
İşleri Başkanlığı yayınlarından Hadislerle İslâm adlı eserin
3. cildinden istifade edilmiştir.

Benzer belgeler