Alaca Kuşun Masalı - Atilla Gosterisli

Alaca Kuşun Masalı,
Bir varmış, bir yokmuş. Bir zamanlar,
yüksek bir dağın üstünde, bir alaca kuş
yaşarmış. Bu kuşun öyle güzel tüyleri varmış
ki, gören dönüp bir daha bakarmış. Hemen
hemen, tüm kuşlardan farklıymış.
Diğer kuşlar da çok kıskanırmış bizim
alaca kuşu. Günlerden bir gün, bayan karga
yaklaşmış alaca kuşun yanına demiş ki
-"Hıh sen de kendini güzel mi sanıyorsun,
ben senin yerinde olsam o göğsündeki
turuncu tüylerin yanındaki siyah tüylerimle
ortalara bile çıkamam, aslında bazı güzel
tüylerin var ama o siyah tüyler seni iğrenç
yapıyor" demiş.
-"Hadi ordan" demiş alaca kuş, "sen kendine
bak" demiş ama, aklına da bir şüphe düşmüş.
Gidip gidip, gölde kendine bakıyormuş,
acaba gerçekten siyah tüyler beni
çirkinleştiriyor mu? diye. Yandan bakmış,
önden bakmış kırmızı tüyleri çok güzelmiş
ama bu siyah tüyler onları biraz örtüyor.
Diye düşünmüş. Sonra bir iki siyah tüyünü
çekivermiş. Bakmış, o zaman kırmızı tüyleri
daha çok belli oluyor. Bir iki dolaşmış,
ağaçların üstünde komşu kuşlara görünmüş,
fark edecekler mi diye. Kimse anlamamış
farkı. Gitmiş göl kenarına bütün siyah
tüylerini yolmuş, "Bakalım şimdi fark
edecekler mi? daha da güzel olduğumu" diye
düşünmüş. Sonra bayan karganın yanına
gitmiş.
Bayan karga görür görmez
yapıştırmış iltifatı. "Ay şekerim çok güzel
olmuşsun iyi ki kopardın o çirkin siyah
tüyleri. Yalnız ben senin yerinde olsam
gözlerimin üzerindeki uzun tüyleri de alırım,
onlar olmadan çok daha zarif bir kuş olurdun,
onlar seni kaba gösteriyor" demiş.
Alaca kuş çok sevinmiş bu iltifata
"Gerçekten çok mu güzel olmuşum bayan
karga, çok sevindim"demiş. "Hemen alayım
o uzun tüyleri de" demiş. Gitmiş gözünün
üzerindeki alacalı uzun tüylerini de
koparmış.
Diğer kuşların arasına gitmiş ve kurula
kurula dolaşmaya başlamış. "Bakalım beni
fark edecekler mi" diye. Baykuş dede
yaklaşmış alaca kuşun yanına sormuş. "Ne
oldu alaca, yabani bir kuş mu saldırdı sana bu
halin ne?" Sinirlenmiş alaca kuş. "Hayır
Baykuş dede, bu yeni moda. Artık öyle uzun
tüyler beğenilmiyor. Onun için ben de çirkin
tüylerimi kopardım" demiş.
"Yaaa demiş Baykuş dede, kim söyledi sana
artık uzun tüylerin beğenilmediğini?"diye
sormuş.
"Bayan karga"diye yanıtlamış alaca kuş.
"Vah vah "demiş Baykuş dede "Bayan
karganın hiç uzun tüyleri olmuş mu ki, uzun
tüylerin beğenilmediğini söylüyor" diye
sormuş.
"Aman baykuş dede demiş, sen de çok geri
kafalısın, hiç yeni şeylerden anlamıyorsun"
demiş ve uçup gitmiş yanından.
Canını sıkmış baykuş dede, tam güzel
sözlere gereksinim duyduğu bir anda, ona
çok kötü davranmış. "Artık Baykuş dedeyi
sevmiyorum" diye düşünmüş içinden.
Canı sıkkın yükseklerde uçarken, bir kartal
görmüş alaca kuşu ve üzerine doğru
saldırmış. Kartalı fark eden alaca kuş, var
gücüyle kaçmaya başlamış. Fakat o da ne?
Her zaman kolaylıkla atlattığı kartaldan bir
türlü uzaklaşamıyormuş. Artık göğsündeki
tüyler ona hız katmıyormuş. Yolduğu
tüylerin yerine dolan hava onu
yavaşlatıyormuş. Ben de güneşe doğru
uçarım diye düşünmüş. Hiç bir kuş beni
güneşe doğru kovalayamaz. Güneşe dönmüş
ama hiçbir zaman olmadığı kadar güneş
gözlerini almış. Artık gözünün üzerindeki
uzun tüyler onu güneşten korumuyormuş.
Alaca kuş yaptığı hatayı farketmiş ama artık
onun için çok geç olmuş.
Alaca kuşu, kartalın pençeleri
arasında giderken gören bayan karga, yan
komşusuyla konuşmuş. "İşte alaca kuş da
gidiyor. Zaten artık çok yaşlanmıştı, tüyleri
de dökülüyordu"demiş.
Yüksek dağın üzerinde hayat devam
edip gitmiş. Yeni güzelliklerle ve
güzelliğinin farkında olmayanlarla birlikte.
Atilla Gösterişli
22/Kasım/2003