Portfolyo Serisi 3: Seçkin Pirim

Transkript

Portfolyo Serisi 3: Seçkin Pirim
2005 “Başarı Ödülü”, Erdemir Heykel Yarışması
2005 “First Prize”, Immib Metal-Plastic Industrial Design Competition
2003 “Annual Design Award”, Istanbul International Adesign Design Fair
2002 “First Prize”, Cimsa Urban Furniture Design
2001 “Achievement Award”, Devlet Resim-Heykel Yarışması
“TRAIT PAPIER” Yverdon-les-Bains, İsviçre
2013 “HOTSPOT ISTANBUL ” Museum House Constructive, Zürih, İsviçre
2013 “Wonder Works” The Space Gallery, Hong Kong
2013 “Swab Barcelona”, Barselona, İspanya
2012 “INSIDE” Karma Sergi, Merkur, İstanbul, Türkiye
Siyah Beyaz Sanat Galerisi, Ankara, Türkiye
2012 Discipline Factory, Saatchi Gallery, London, UK
2012 Borusan Art Center, İstanbul, Türkiye
2012 Merkur Galeri, İstanbul, Türkiye
2011 Siyah Beyaz Sanat Galerisi, Ankara, Türkiye
2009 C.A.M Art Galeri, İstanbul, Türkiye
Mimar Sinan Üniversitesi, Heykel Bölümü
2002
Mimar Sinan Üniversitesi, Heykel Bölümü, Yüksek Lisans
T.C. PLATO MESLEK YÜKSEKOKULU
Plato Sanat // Görüşmelerimizden birinde bana, şimdilerde çalışmalarının
olgunlaştığını düşündüğünü söylemiştin. Ne demek istiyorsun?
“Second Prize”, Immib Metal-Plastic Industrial Design Competition
Plato Sanat // “Güzel Makineler, Sanat Yapıtları ve Bir Sarkaç” (2007) başlıklı
yazısında Emre Zeytinoğlu makine estetiği ile heykellerinin arasındaki bağlantılara
işaret etti. Güncel işlerinde makinelerin güzelliğiyle olan bu ilişkinin pek azaldığını
düşünüyorum. Bu konuda senin düşüncelerin nelerdir?
2006 Seçkin Pirim // Dediğin gibi, işlerin çıkış noktasında benim açımdan makinelerle
bir bağlantı kurmak ya da onlara gönderme yapmak yoktu, ama tüm bu okumalar
benim için hep meraklandırıcı ve işe başka bir açıdan bakarak yeni adımlar atmak
için anlamlı oldu. İşlerin sonucundan çok ortaya çıkış süreci olarak ve de kullandığım
teknik itibarıyla, bir makinenin üretim sürecindeki benzerliklerle daha yakın
durduğunu söyleyebilirim. Temelinde hep yakın durduğum ve özendiğim minimalizm
var işlerde ve bu özenmenin heykelde kendini daha çok gösterdiğini düşünüyorum
son zamanlarda.
“Başarı Ödülü”, Rotary İstanbul Sanat Ödülleri
Art Stage Singapore
2013 Portfolyo Serisi 3: Seçkin Pirim, Plato Sanat, İstanbul, Türkiye
2014 Ayvansaray Caddesi No. 45 Balat Tel. 444 7696
www.platosanat.org.tr
MARCUS GRAF Küratör
Günümüzde eserler artık hiçbir şeyin temsili değildir ve içsel bir motivasyonu
izliyor gibi görünürler; bu da mutlak, soyut bir görsel ifadeye yol acar. Biçimsel
karakteri aynı anda hem minimal hem de dışavurumcu olarak tarif edilebilir ve
sanat ve tasarım tarihi temeli üzerinden yeni estetikleri tartışmaktadır. Bu sayede
Seçkin Pirim, klasik reprodüksiyonu veya postmodern eklektizmi aşan yeni üretim
biçimleri geliştirme için heykel sanatına bir yol önermektedir.
Daha sonra ise endüstriyel ürünler ve makinelerle olan bağ güç kazanmıştır.
Yapıtlar, ürün tasarım ve mühendisliğinden farklılık gösterseler dahi oldukları şeye
yalnızca işaret ederler: Sanatsal fikirlerin somut ifadeleri. Bu aşamada Pirim’in
eserleri doğaya referansta bulunmak yerine hayatlarımızın makineler, bilgisayarlar
ve robotlar üzerine temellendiği ve onlara dayandığı endüstri sonrası dünya ile
bağlar kurmuş gibidir.
Çağdaş heykel alanının önde gelen sanatçılarından biri olan Pirim’in eserleri
neo-minimalist form ifadelerine dayanır ve çağdaş tasarım stratejileriyle birleşir.
Seçkin Pirim’in yapıtları, bugünün kaotik ve heterojen varoluş biçimlerini
karşılayabilecek post-fütürist, post-yapısalcı ve post-minimal yeni bir estetik
önermektedir.
Kişisel Sergiler (seçki)
2000
Seçkin Pirim // Eski işlerimden şimdiki noktaya gelen süreci takip ettiğimde bir
değişimin ve dönüşümün olduğunu görüyorum, sana da dediğim gibi işlerimin
olgunlaştığını hissediyorum. Olgunlaşmaktan kastım, heykeli bir birey olarak
düşünürsek ayakları daha yere basan, ne anlatmak istediğini bilen, çok konuşmayan
ve daha sakin biri olarak tanımlıyorum. Herşey gibi gördükçe, yaşadıkça, soru
sordukça, eleştirildikçe, beğenildikçe işlerin üzerindeki değişim de kendini gösteriyor.
Fakat bütün bu değişim sürecinde hoşuma giden bir taraf da birbiri ardına yapılan
heykellerin, bir öncekinden hatırlatmalar taşıması. Bu durumun da sanırım işe
samimiyetle yaklaşmaktan kaynaklandığını düşünüyorum…
2010 Ödüller (seçki)
2014
Seçkin Pirim, erken dönem eserlerinde gerçekliğin karışıklığını biçimsel öze
indirgeyerek doğa ve kültür arasındaki ikiliğe şiirsel bir yaklaşım ortaya koymuştur.
Heykelleri, kökenlerinin doğaya ve 20. yüzyıl avangardlarının çeşitli soyutlama
yöntemlerine uzandığını açıkça göstermiştir. O dönem heykellerinde kübizm parçalı
biçimciliğini ve fütürizmin hızlı hareket nosyonunu, bilgisayarlarla
donatılmış çağımızda güncel bir estetik geliştirmek amacı ile çağdaş
tasarım nosyonu ile birleştirmiştir.
Gurup Sergileri (seçki)
2014 Plato Sanat, kariyerlerinin ortasındaki güçlü sanatçıların biçimsel ve kavramsal
çalışmalarına farklı bir bakış kazandıran Portfolyo Serisi sergileri ile, çağdaş Türk
sanatının çeşitli disiplinlerini yeniden incelemekte ve sunmaktadır. Bu seri, aynı
zamanda sanatçıların öne çıkan sanatsal çalışmalarının başlangıcına, gelişimine
ve günümüzdeki durumuna ışık tutmayı da amaçlamaktadır. Bu bağlamda
Portfolyo Serisi sergileri kendini bir nevi retrospektif özellikte sergi serisi olarak da
ifade etmektedir.
1991 - 95 İstanbul Anadolu Üniversitesi, Resim Bölümü
Plato Sanat // Levent Çalıkoğlu da 2006’da heykellerin ve gerçeklik arasındaki
başka bir bağlantıyı ele aldı. Yapıtlarının köklerinin doğaya dayandığını ifade
etti. Soyutlama üzerine yoğunlaştığın için yapıtlarındaki bu bağlantının ortadan
kaybolduğunu düşünüyorum.
Plato Sanat // Çalışmalarının bu dönemini olgunlaşmanın yanı sıra yeni bir başlangıç
olarak da değerlendiriyorsun. Bu ne anlama geliyor, yenilikler nelerdir?
Seçkin Pirim // Yaptığım heykelleri hep yaşamımla özdeşleştirdim. Eski sergilerde
ve işlerde, söylemlerim hep kendi hayatımdan parçalardı. Her zaman birden bütüne
anlayışını benimsedim. Benim sorunumun hayatın herhangi bir yerinde birinin daha
sorunu olabileceğine inandım. Son dönem işlerimde de gene hayatımla doğru orantılı
yeni bir başlangıç yaşadım. Hayatı iki tarafından da yaşayan işler yaptım, bir tarafı
kaygan daha özgür, diğer tarafı daha düzenli, sistematik katmanlardan oluşan. ‘Hayatı
geç işler üzerinde yeni olan neydi?’ dersen, kendi içinde sınırlarını daha zorlayan
boyutlarda işler çıktı ortaya. Belki de bütün bu zamana kadar yaptığım en büyük işleri
- ebat olarak - bu seride gerçekleştirdim. Bütün bunlarla bir mühendis edasıyla teknik
olarak baş etmek benim için yeniydi. Bir diğer yenilik de renkti. Yıllardır takıldığım mavi
degrade işlerde yine kendini gösterirken, benim için asilik ve isyankârlık terimlerinin
karşılığını bulan kırmızı, ve gerektiğinde susmasını bilen bir adamın hissiyatını dillendiren
beyaz girdi devreye….
Seçkin Pirim // Levent’in bu okumayı yaptığı süreçteki işler gerçekten benim de
çok fazla hemfikir olduğum zamanlardı. O dönemdeki işlerle ilgili bana çok yakın
okumalar yaptığını düşünüyorum.
Plato Sanat // Biraz da, kâğıtla yaptığın minimal ve soyut olan son işlerinden
bahsedelim. Bu fikri nereden aldın ve nasıl başladın?
Seçkin Pirim // Kâğıt işlerin süreci aslında bir koleksiyonere hitaben yaptığım
esprili bir durumla başladı. Bir koleksiyonerden gelen “Heykel satın almak istiyorum,
ama yerim yok.” ibaresinden sonra ben de bir kütüphane heykeli yapmayı planladım
ve bir kitap tasarladım. Baktığınızda kütüphanede duran bir kitap fakat içini
açtığınızda şu anki kâğıt işlerin formları ile karşılaşıyordunuz. Daha sonra içine
bir not yazıp kendisine hediye ettim. Bu kitaplardan “7 günah” adında 7’li bir seri
gerçekleştirdim ve serinin duvar düzlemi için olanını yaptım. Kâğıt duvar heykelleri bu
seri ile başladı ve bu şekilde kâğıtla oldukça haşır neşir olmaya başladım.
13 MART 2014 - 18 MAYIS 2014
Küratör MARCUS GRAF
www.platosanat.org.tr

Benzer belgeler